82.Sayı - TC Orman ve Su İşleri Bakanlığı
Transkript
82.Sayı - TC Orman ve Su İşleri Bakanlığı
YIL: 12 • SAYI: 82 2009 ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre ve Orman Bakanı Prof.Dr. Veysel Eroğlu: “Orman Varlığımız Artıyor” Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 2010 Yılı Bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşüldü. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, komisyonda Bakanlığının 2010 Yılı Bütçesini sundu. Bakan Eroğlu, katı atık yönetiminde büyük ilerleme sağlandığını, 2003 yılında 15 olan katı atık düzenli depolama tesis sayısını 41’e çıkarttıklarını, yıl sonu hedefinin 53 olduğunu kaydederek, şu an 32 milyon kişiye hizmet götürüldüğünü söyledi. Eroğlu, Katı Atık Eylem Planı ile 2012 yılına kadar tesis sayısının 130, hizmet verilmesi planlanan nüfusun ise 57,5 milyona ulaşacağını ifade etti. Eroğlu, 110 belediyede 4,5 milyon kişinin ambalaj atığının kaynağında ayrı ayrı depolandığını belirterek, ambalaj atığı toplama, ayırma ve geri dönüşüm tesis sayısının 250 olan 2009 hedefinin aşılarak 309’a ulaştığını anlattı. Eroğlu, 2003 yılında 130 bin ton ambalaj atığının geri kazanılarak kayıt altına alındığını, 2009 yılında ise bu rakamın 2 milyon tona çıktığını bildirdi. Atık suları arıtılan belediye sayısının 2003 yılında 278 iken bu yıl 452’ye ulaştığına işaret eden Eroğlu, ‘’Hedefimiz 2010 yılında toplam belediye nüfusunun yüzde 73’nün atık sularını arıtmaktır’’ dedi. 81 ile hava kalitesi ölçüm istasyonu kurulduğunu, illere ait ölçümlerin 24 saat süreyle internet üzerinden izlendiğine işaret eden Eroğlu, ‘’Hava kalitesi ölçüm ağını genişletiyoruz. Hava kirliliğiyle mücadele için 8 temiz hava merkezi kurulacaktır’’ diye konuştu. Bakan Eroğlu, çevre denetimlerinin arttırıldığını, bu yıl içinde yapılan Dev Yatırım Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, DSİ Genel Müdürlüğünde düzenlenen, çeşitli illerdeki 75 adet hidroelektrik santralin (HES) temel atma merasimine iştirak etti. Merasime Sayıştay Başkanı Dr. Recayi Akyel, DSİ Genel Müdürü Haydar Koçaker, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, bürokratlar ve Bakanlık çalışanları katıldılar. Merasimde konuşan Eroğlu, temeli atılacak 75 adet HES’in ‘’dev yatırım’’ olduğunu ifade ederek, ‘’2 milyar dolarlık yatırım, yaklaşık 3 milyar TL. Dile kolay, nereden nereye...’’ dedi. Hükümetin çalışmaları hakkında görsel materyaller eşliğinde bilgi veren Bakan Eroğlu; ekonomi, eğitim, ulaşım, 75 Adet Hidroelektrik Santralin Temeli Atıldı turizm, enerji, tarım ve hayvancılık alanlarında yapılan çalışmaları anlattı. ‘’Biraz izan ve insaf sahibi olmalarını bekliyoruz’’ diyen Eroğlu, Bakanlığının içme suyu, katı atık ve atık su için hazırlanan eylem planlarına da değindi. Aralık ayında muhtemelen AB’ye üyelik süreci çerçevesinde, ‘’Çevre’’ faslının açılacağını ifade eden Bakan Eroğlu, çevre izin lisanslarının 1 Ocak 2010’dan itibaren elektronik ortamda verilmeye başlanacağını söyledi. Bugüne kadar 1.586 HES projesinin ilan edildiğini, 1.553’üne başvurulduğunu belirten Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Eroğlu, ‘’Bunlar tamamlandığında yılda takriben 70 milyar kilowat/saat elektrik üretimi yapılacak. Bu ülkede barajların, göletlerin yapılması bir mecburiyettir. Buna kimse itiraz edemez. Kış aylarında ba- toplam 8 bin 189 denetimde 14 milyon 543 bin 225 lira idari para cezası kesildiğini belirtti. ‘’Balık çiftliklerini açık denizlere taşıyoruz’’ diyen Eroğlu, çiftliklerin yüzde 88’inin uygun alanlara taşındığını; kalan yüzde 12’sinin ise kiralama veya yargılama sürecinin neticesinin beklendiğini, yükümlülüklerini yerine getirmeyenler için cezai işlemlerin uygulandığını kaydetti. Türkiye’de mavi bayraklı plaj sayısının arttığını, 2003 yılında 139 olan mavi bayraklı plajın bu yıl 286’ya çıktığını belirten Eroğlu, AB ile uyumlu bir Çevresel Gürültü Yönetmeliği çıkarıldığını, 2009-2020 yıllarını kapsayan ‘’Çevresel Gürültü Eylem Planı’’ hazırlandığını, ayrıca 11’i büyükşehir olmak üzere 67 belediyeye yetki devrinin gerçekleştirildiğine dikkati çekti. rajlarda, göletlerde biriktirilen su kentlere veriliyor. Istranca Barajları, Melen Projesi yapılmasaydı İstanbul’a bugün su nasıl verilecekti?’’ diye konuştu HES ihalesi alan bazı firmaların işini usulsüz yaptığını söyleyen Eroğlu, bu firmaların toparlanmazlarsa, evraklarına el konularak, defterlerinin kapatılacağını da belirtti. Merasimde bir konuşma yapan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Hasan Köktaş, EPDK tarafından lisanslandırılan 75 adet HES’in yatırım gelişmelerinin izleneceğini ifade etti. Santrallerin toplam bin 600 megawat kurulu güce ve yıllık 5 milyar 280 milyon kilowat/saat elektrik üretimine sahip olacağını anlatan Köktaş, şöyle konuştu: ‘’Rüzgar kurulu gücümüzün 20 bin megawat, jeotermal kurulu gücümüzün ise 600 megawat mertebesine çıkartılması da amaçlanmaktadır. Biz, ‘özel sektörün bu ülkeye daha fazla yatırım yapması için ne yapmalıyız?’ sorusunun cevabına odaklanmış durumdayız. Bütün enerji yatırımlarını ziyaret etmekteyiz. Böylece sürmekte olan çalışmalar hakkında yerinde bilgi alıp, ih- Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Bakanlığının 2010 yılı bütçesinin sunumunda yaptığı konuşmada; orman varlığımızın arttığını, 1973 yılında 20,2 milyon olan varlığın 2008 yılı sonu itibarıyla 21,2 milyon hektara ulaştığını, ayrıca kent ormanları kurmaya devam ettiklerini belirtti. haberin devami 3. sayfada tiyaç ve problemlere çözüm getiriyoruz. Önümüzdeki süreçte bugün temelleri atılan santrallere de bu şekilde yerinde ziyaretler yapacağız.’’ TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Hasan Ali Çelik de enerjiye ilişkin yasaların altyapılarının hazırlandığını ve çıkarıldığını belirtti. HES’lerin sadece enerji üretiminde kullanıldığının düşünülmemesi gerektiğini ifade eden Çelik, santrallerin bulundukları yerlerde su kaynaklarının geliştirilmesine de katkıda bulunduğunu söyledi. DSİ Genel Müdürü Haydar Koçaker ise Türkiye’nin teknik olarak 216 milyar kilowat/saat hesaplanan hidroelektrik enerjisinin, ekonomik olarak değerlendirilebilir potansiyelinin yıllık 130 milyar kilowat-saat mertebesinde olduğunun altını çizdi. Koçaker, Türkiye’nin, hizmete alınan tesislere rağmen hidroelektrik potansiyelinin yüzde 40’ını değerlendirebildiğini söyledi. Konuşmaların ardından, Bakan Eroğlu, diğer konuşmacılarla birlikte görüntülü-canlı bağlantı yoluyla bazı illerde HES’lerin temellerini attı. Orman Yangın İhbarı: ALO 177 1 Toroslarda Sedir Sevdası Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nde, karpelli sedir tohumu ekimleri başladı. Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nde, karpelli sedir tohumu ekimleri başladı. Bölge Müdürlüğünce 2009 yılında toplanan 2.800 ton sedir kozalağı, karpellerine ayrılarak ekilmeye başlandı. Kozalaklardan karpelli sedir tohumu elde edilirken çocuğu, genci ve yaşlısı büyük bir coşku ile bu işlerde çalışıyor. Tarsus Orman İşletme Müdürlüğü, Çamlıyayla Orman İşletme Şefliği, Atoluğu mevkiinde ilk tohum- lar toprakla buluştu. Mersin Orman Bölge Müdürü, Çamlıyayla İlçe Kaymakamı ve diğer yetkililerin katılımı ile karpelli sedir ekimi yapılan Atoluğu mevkiindeki sahalar gezildi. Çamlıyayla İlçe Kaymakamı yaptığı konuşmada; “Orman Bölge Müdürlüğü’müz Mersin’de ve Çamlıyayla öznelinde gerçekten çok güzel çalışmalar yapıyor. Bugün burada bu sedir tohumlarının ekimini ve tohumların nasıl taşındığını ve nasıl ekileceğini gözlemlemeye geldik. Çamlıyayla’nın genelinin ağaçlandırma ve orman çalışmalarıyla çok eski günlerdeki orman varlığına kavuşacağını düşünüyor, burada çalışan emek sarf eden başta Bölge Müdürü Kastamonu’da Defne Yaprağı Üretimi Artacak Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü’nde defne yaprağı üretimi konusu yeniden ele alınıyor. Yılda 50 ton defne yaprağı üretilen Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü’nde, potansiyelin tespit edilerek ekonomiye kazandırılması çalışmalarına başlandı. Konu ile ilgili olarak sahil işletmelerinden Cide İşletme Müdürlüğü’nde Defne sahalarında inceleme yapan Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri en kısa zamanda deneme alanları alınarak, potansiyelin tespit 2 edilmesi ve planların yenilenmesi çalışmalarına başlayacaklarını söylediler. Cide ilçesinde faaliyet gösteren defne yaprağı kurutma tesisini ve defne yağı üretim tesisini de gezen yetkililer üretici ve tesis sahiplerinin problemlerini dinlediler. Bölge Müdürlüğü’nce konuyla ilgili yapılan açıklama şöyle; ‘”Görevimiz, ormanlardaki mevcut ekonomik değerleri sürdürülebilir biçimde, insanların kullanımına ve milli ekonomiye kazandırmaktır. Bu amaçla uyuyan defne potansiyelimizi en kısa zamanda tespit ederek planlı bir şekilde faydalanmaya açacağız. Bu konuda İşletme Müdürlerimiz en kısa zamanda plan yenileme çalışmalarını yaparak Bölge Müdürlüğümüze gönderecekler. Böylece Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü yılda 50 ton gibi cüzi bir üretimden onlarca kat daha fazla üretime ulaşacaktır. Defne yaprağı üretiminin artması ile yatırımcılar daha modern tesisler kuracaklar, yöreye daha fazla ekonomik katkı sağlanabilecektir.” olmak üzere tüm teşkilata teşekkür ediyorum.” dedi. Mersin Orman Bölge Müdürü vermiş olduğu bilgide; “Şu anda Tarsus Çamlıyayla İlçesi Atoluğu mevkisindeyiz. Yaklaşık 1700 rakımdayız. Yıllarca hayvan ve çoban baskısı sonucu tahrip edilmiş sedir ormanlarımızı, tekrar tesis etmek amacıyla yoğun bir çalışma başlattık. Bu kapsamda Mersin Bölge Müdürlüğü sınırları dahilinde bu yıl 7000 hektar sahada sedir ekimi çalışması yürütmekteyiz ki bunun 7000 hektarında da toprak işlemesi yapıldı. 2800 ton sedir kozalağı topladık 4 milyar sedir tohumunu doğası bozulmuş, ormansızlaşmış sahaları tekrar kazanmak ve buraları tekrar sedir ormanlarıyla yeşil örtüye bezemek amacıyla doğayla buluşturduk. Bu kapsamda Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde, Tarsus ile Anamur arasında 3000 insanımız yoğun bir şekilde sedir ekimi ve fidan dikimi faaliyetleriyle uğraşmaktadır. Bu sayede hem yöre insanımıza ciddi bir istihdam kapısı oluşturmaktayız hem de milli ekonomiye katkıda bulunmaktayız. Bu alanları tekrar ormanlaştırmak için yoğun uğraş veriyoruz. Tabi içinde bulunduğumuz süreç küresel ısınma ve iklim değişiminin olumsuz etkilerinin en yoğun olarak yaşandığı yüzyıldır. Bu olumsuzlukları olumluya çevirmenin en önemli yolu ise; yeşil dokunun ve orman alanlarının arttırılmasından geçmektedir. Mersin Bölge Müdürlüğü olarak 7000 hektar sedir ormanı kurmakla beraber bunun yanında 6500 hektar da diğer türlerden kızılçam, karaçam, defne ve harnup türleriyle ağaçlandırma ve rehabilitasyon çalışmalarını yürütmekteyiz. Milli Ağaçlandırma Seferberliği kapsamında 2008-2012 yıllarını kapsayan süreçte 74.300 hektar sahayı ağaçlandırarak Mersin’in verimli orman alanlarını % 60’lara çıkarmayı hedefliyoruz. 2003-2012 periyodunda 150.000 hektar sahayı ağaçlandırmış olacağız. Böylelikle bölgemizin, ülkemizin orman varlığını, verimli orman alanlarını arttırmış olacağız. Bu çalışmalarda Bölge Müdürlüğümüz hiçbir zorluk tanımamaktadır. Bulunduğumuz mevkide yol olmadığı için sedir tohumlarını katırlarla çekmek zorundayız. Tabi bu durum çalışmaları oldukça zorlaştırmaktadır. Bu sahada 12 tane katır çalışmakta ve karpelli sedir tohumlarını taşımaktalar. Bu kapsamdaki çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam edecektir. Bölge Müdürlüğümüz, Tarsus ve Anamur arasında yüksek toroslarda rehabilitasyon ve ağaçlandırma faaliyetleri için yöre insanına ciddi iş imkanı yaratmakta ve orman köylülerimize ekonomik katkı sağlanmaktadır.” dedi. Gölge Tarımından Başarılı Sonuçlar Alınıyor Samsun Orman İşletme Müdürlüğü Gölardı Kavakçılık İşletme Şefliği’nde uygulanan gölge tarımında başarılı sonuçlar alındı. Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Samsun Gölardı Kavakçılık İşletme Şefliği’nde bulunan kavak sahalarında alt tarım yapmaları için ormanları koruma karşılığında köylülere izin veriliyor. Uygulama sayesinde Samsun Orman İşletme Müdürlüğü hektar başına 300 TL lik kültür bakımı masra- Orman Yangın İhbarı: ALO 177 fından tasarruf ederek köylülere ek gelir sağlanıyor. Ancak Kavak meşcerelerinin 4-5 yıl sonra belli bir kapalılığa gelmesi sonrasında bu tür tarım yapılamamaktadır. Bu sebeple Bölge Müdürlüğünde gölgeye dayanıklı ve ekonomik değeri yüksek bitkilerin yetiştirilmesine başlandı. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu: “Orman Varlığımız Artıyor” Eroğlu, AB ile yürütülen müzakerelere işaret ederek, çevre faslının bu yıl sonu ya da gelecek yılın başında müzakerelere açılmasının hedeflendiğini söyledi. Bakan Eroğlu, çevre düzeni planlarının hazırlanmasına hız verildiğini, 2011 yılında Türkiye’nin yüzde 77’sinin üst ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın tamamlanmış olacağına işaret etti. Eroğlu, 2010 yılında 14 özel çevre koruma bölgesinde 287 proje ve faaliyet gerçekleştirilmesinin hedeflendiğini ifade etti. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün ülke genelinde 450’ye yakın noktada yaptığı yer ve atmosfer gözlemleriyle yüzde 90’lara varan isabet oranının yakalandığına dikkati çeken Eroğlu, kısa süreli hava tahminleri ve erken uyarı için Ankara, İstanbul, Zonguldak ve Balıkesir’de kurulu bulunan 4 meteoroloji radarına ilave olarak Antalya, İzmir, Muğla, Adana, Trabzon ve Samsun’da olmak üzere 6 radar daha kurulacağını söyledi. Günde 2 milyon insanın web sitesinden hava tahminlerini izlediğini belirten Eroğlu, ‘’Ülke genelinde ölçümlerimizi yaygınlaştırmak için 200 otomatik meteoroloji gözlem istasyonu kurulacak’’ dedi. GAP Eylem Planı Çevre ve Orman Bakanı Eroğlu, Türkiye’de 5,3 milyon hektar alanın sulandığını, bu yıl sonu itibariyle işletmeye açılan 172 HES projesinin toplam kurulu gücünün 14 bin megawat olup, elektrik üretim kapasitesinin yılda ortalama 49 milyar kilowatsaat olacağını kaydetti. Eroğlu, ‘’Bu değer toplam hidroelektrik potansiyelinin ancak yüzde 40’ıdır’’ dedi. Halen 27 şehrin içme-kullanma ve sanayi suyu projesinin yatırım programında yer aldığını, bu projeler tamamlandığında yılda toplam 3 milyar metreküp ilave su temin edileceğini kaydeden Eroğlu, şöyle konuştu: ‘’Böylece işletmede olanlarla birlikte temin edilen içme kullanma suyu miktarı 5,7 milyar metreküpe ulaşacak. 297 taşkın koruma tesisini vatandaşımızın hizmetine sunduk. 2009 yılı yatırım programında 10 baraj, 17 büyük sulama tesisi, 9 içme suyu tesisi, 218 küçük su işleri projesi olmak üzere toplam 254 tesis tamamlanmış olacak. DSİ tarafından 2003 yılından beri 588 tesis tamamlanarak hizmete alınmıştır.’’ Eroğlu, GAP Eylem Planı ile 2013 yılında ekonomik olarak sulanabilir alan olan toplam 1 milyon 58 bin hektar arazinin tamamının sulamaya açılmasının hedeflendiğine işaret ederek, DSİ’ nin 2010 yılı ödenekleriyle 332 tesisin bitirilmesinin planlandığını söyledi. Orman Varlığımız Artıyor Orman varlığının arttığını, 1973 yılında 20,2 milyon olan varlığın 2008 yılı sonu itibariyle 21,2 milyon hektara ulaştığını, kent ormanları kurmaya devam ettiklerini belirten Bakan Eroğlu, ‘’Akdeniz ülkeleri arasında orman yangınlarında en başarılı ülkeyiz. Son 6 yıllık periyotta yangın sayısı artmasına karşılık yanan alan miktarı azalmıştır. 1 Kasım 2009 itibariyle bin 754 yangın çıkmış, zarar gören alan miktarı 4 bin 652 hektar, yangın başına düşen ortalama yanan alan miktarı 2,6 hektar olmuştur’’ dedi. Ormanları 24 saat gözetlediklerini, yangına hassas bölgelerde yangının daha kısa sürede tespit edilmesi amacıyla 27 gözetleme kulesine 64 kamera yerleştirilerek ormanların gözetlenmesine başlandığını bildiren Eroğlu, ‘’Ben de odamdan izleyebiliyorum. Bu sistemi kurmak için başka ülkelerden de talep alıyoruz. Bu sistem 2008 yılında ödül aldı’’ dedi. Plan ve Bütçe Komisyonunda, Çevre ve Orman Bakanlığının 2010 yılı bütçesi kabul edildi. Çevre ve Orman Bakanlığı’nın yanı sıra Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün 2010 yılı bütçeleri de kabul edildi. Bilişim Yıldızları ”Web Tabanlı Orman Yangın Yönetim Sistemi” e-tr (e-devlet) Dalında Birincilik Ödülü Kazandı… Bakanlığımız Orman Genel Müdürlüğü’nün “Web Tabanlı Orman Yangın Yönetim Sistemi”, Bilişim Yıldızları e-Dönüşüm Yarışmasında e-tr (e-devlet) dalında birincilik ödülü almaya hak kazandı. Örnek çözümleri iş dünyasıyla tanıştırmayı ve e-dönüşüme olan ilginin artmasını sağlamayı hedefleyen, Bilişim Yıldızları e-Dönüşüm Yarışması, 13 kişiden oluşan Danışma Kurulu ile konusunda uzman ve tecrübeli 30 kişiden oluşan Jüri Kurulu’nun önderliğinde gerçekleştirildi. Jüri değerlendirmesinin yanı sıra, halk oylamasının da değerlendirmeye alındığı Bilişim Yıldızları e-Dönüşüm Yarışması’nda Orman Genel Müdürlüğü, “Web Tabanlı Orman Yangın Yönetim Sistemi” ile e-tr (e-devlet) dalında birincilik ödülüne layık görüldü. Yangına daha etkin ve kısa sürede müdahale etmek, gerekli organizasyonu sağlamak maksadıyla GIS tabanlı olarak kurulan, mevcut yolların, su kaynaklarının ve orman durumunun işlendiği Yangın Yönetim Sistemi ile tüm hava ve yer araçları genel müdürlük ve yangına hassas bölge müdürlüklerince izlenmektedir. Bu şekilde yangında görevli bütün hava ve yer araçları yakından takip edilerek müdahale süreleri kısaltılmakta ve araç kullanımından önemli tasarruf sağlanmaktadır. Birincilik ödülü, 18 Kasım 2009 Çarşamba düzenlenen ödül merasiminde Orman Genel Müdür Yardımcısı İsmail Belen tarafından alındı. Orman Köylüsüne Ek Gelir Bafra ormanlarında kayın mantarları, orman köylüsüne yeni bir ek gelir sağlıyor. Bafra Orman İşletme Müdürlüğü’nce Kayın mantarı yetiştiriciliğinin ikinci aşaması olan ormanlarda kayın mantarı yetiştirme çalışmaları başarılı bir şekilde devam ediyor. Bölge yetkililerinin direktifleri doğrultusunda 2008 sonbaharında başlatılan çalışmalar, ormanlarımıza taşınarak köylülerimize ek gelir sağlamaktadır. Samsun Bölge Müdürlüğü’nce konuyla ilgili yapılan açıklama şöyle; “Bilindiği üzere gelişmekte olan ül- kelerdeki protein ihtiyacını karşılayacak alternatif ürün gruplarından biri de kültür mantarcılığıdır. Ülkemizde kültür mantarları arasında en çok tanınan ve üretilen beyaz kültür mantarı (Agaricus) türleri olup bunu kayın mantarı ya da istiridye mantarı (Pleurotus) türleri takip etmektedir. Kayın mantarlarının üretimi ise kesim alanında kalan dip kütüklerin o bölmede çalışmış orman köylülerine verilmesi suretiyle uygulanmaktadır.” Orman Yangın İhbarı: ALO 177 3 Dumansız Yangın Çam Kese Böceği Tırtılı, Çam Ağaçlarına Zarar Vermeden Toplatıldı. Çam kese böceği ile mücadele, ağaçlarda oluşan çam kese böceği tırtıllarının barındığı keseler toplanarak, tırtılların imhası şeklinde yapılmaktadır. Şu anda Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’ne ait ormanlarda çam ağaçlarının ibreleri üzerine Kelebekleri (ergin) tarafından bırakılan yumurta koçanları çam kese böceği tırtılları yumurtadan çıkmadan önce toplanmakta, böylece çam kese böceği ile erken, ekonomik ve hızlı bir şekilde mücadele yapılmaktadır. Arazide mücadeleyi yerinde izleyen Mersin Orman Bölge Müdürü yaptığı açıklamada; “Dumansız yangın olarak adlandırdığımız ve ormanlarımıza yangından daha çok zarar veren orman zararlısı böceklerden biri de çam kese böceğidir. Böceklerin vermiş oldukları zararlarla mekanik, biyolojik ve yarı biyolojik metotlarla mücadele etmekteyiz, burada mekanik mücadele metodunu kullanmaktayız. Çam kese böceği özellikle kızılçam ve karaçam ormanlarına tahribat yaparlar, ağaçların ibrelerini yemek suretiyle verdikleri zarar sonucu, ağaçların artımları yani büyüme enerjileri % 40 oranında geriler. Bu şekilde zayıf düşen ağaçlara, öldürücü özellikteki kabuk böcekleri musallat olur. Çam kese böcekleri kelebek halinde iken bu mevsimde çam ağaçlarının yeşil ibrelerine yani iğne yapraklarına yumurtalarını koçan oluşturacak şekilde bırakmaktalar. Koçanlardaki yumurtalar gelişerek tırtıl haline dönüşür ve ağaçların iğne yapraklarını yiyerek büyür ve gelişirler. Bölge Müdürlüğümüz sınırları içinde 60 bin hektar ormanımız bu böceğin tehdidi altında olup tamamında mücadele etmekteyiz. Şu anda yaptığımız bu mücadele metodu ile ibrelerdeki yumurta koçanlarını toplatıyoruz. Keseler oluştuğunda biyolojik ve alerjik zararlar vermekte, işçilerin bu keseleri toplaması zor olmaktadır. Yumurta koçanlarda ise bu tehlike yoktur. Bu şekilde bölge müdürlümüzde 1 milyon 100 bin yumurta koçanı toplatıldı, her bir yumurta koçanında yaklaşık 200 adet tırtıl çıkmakta, böylece 220 milyon tırtıl, ağaçlarımıza zarar vermeden ormanlarımızdan uzaklaştırıldı. Bütün bu nedenlerle yapılan bu mücadele ekonomik, sıhhi ve orman ağaçlarının korunmasına yönelik çok etkili bir metottur. Diğer orman zararlıları ile de mücadelemiz ayrıca devam etmektedir.”dedi. Ardıç Budamasında Bir İlk Göksun Orman İşletme Müdürlüğü 2009 yılı rehabilitasyon programları çerçevesinde, Elbistan Şefliği Nurhak ilçesi Ardıç ormanlarında budama çalışmalarında bir ilki başlattı. İşletme Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada; “Yapılan çalışmanın özelliği İşletme Müdürlüğümüze herhangi bir ek maliyet getirmemesidir. Zira köylülerle yapılan anlaşma gereği herhangi bir ücret ödenmemekte, uygulama neticesinde budama amaçlı olarak kesilen yan dallar cüz’i bir miktarla köylüye satılarak karşılıklı menfaat temin edilmektedir. Böylelikle ormanhalk münasebetlerinin iyileştirilmesi yönünde sosyal ormancılık hedefi de gerçekleştirilmiş olmaktadır. Ayrıca yapılan çalışmada bugüne kadar 40 hektarlık alanda uygulama yapılmış olup, yıl sonuna kadar bu sayının 200 hektara ulaşılması hedeflenmektedir.” dendi. Müdürlüğü Göksun Orman İşletme Müdürlüğü budama çalışmalarını Müdürlüğe herhangi bir ek maliyet getirmeden gerçekleştirdi. Yeniden Yeşil Bursa için... Osmangazi Belediye Başkanlığı ile Orman Bölge Müdürlüğü arasında imzalanan protokolle Osmangazi Belediyesi 5 yıl içerisinde 1 milyon fidan ile “Milli Ağaçlandırma Seferberliği”ne katılacak. 4 Kahramanmaraş Orman Bölge Orman Yangın İhbarı: ALO 177 Belediye Başkanlığınca konuya ilişkin yapılan açıklamada; “Yıllardır doğayı yok ettik, doğaya yaptığımız katliam sonucu Yeşil Bursa imajı yok oldu. Yapacağımız çalışmalarla Yeşil Bursa’yı geri getireceğiz.” dendi. Bölge Müdürlüğü yetkilileri de her yıl 15 bin hektar bozuk orman alanlarının iyileştirildiğini belirterek ayrıca özel ağaçlandırma çalışmaları ile yıllık ortalama 3.000 dekar fıstıkçamlığı oluşturulduğunu söylediler. Yapılan bu protokol ile Osmangazi Belediyesi 5 yıl içerisinde 1 milyon fidan bedeli olan 1 milyon 562 bin TL ödeyecek. Bu kapsamda 100 bin fidan bedeli olan 156 bin 250 TL önümüzdeki günlerde Bakanlığın 1923 nolu ağaçlandırma hesabına yatıracak. Belediyenin “Milli Ağaçlandırma Seferberliği” kapsamında yaptığı bu katkılar protokol gereği, mümkün olduğu kadar köylülerin hayat standartlarının daha da yükseltilmesi için meyveli orman ağacı dikmek suretiyle Osmangazi İlçesi köyleri çevresindeki bozuk orman alanlarında değerlendirilecek. Dağlık Yerleşim Bölgeleri Kalkınıyor G ündem 21, 1992 yılında gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı’nın önemli dokümanlarından biri olarak bilinmektedir. Dokümanın on üçüncü bölümü, hassas ekosistemlere ayrılmış olup, özellikle dağ ekosistemlerinin sürdürülebilir yönetimini ele alan eylem önerileri niteliğinde bir uygulama raporudur. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) önderliğinde ve koordinatörlüğü ile yürütülmekte olan bu belge, ülkeleri ve ilgili kurumları bu alanda önlemler almaya teşvik etmekte ve destek sağlamaktadır. Bu kapsamda FAO ve Çevre ve Orman Bakanlığı işbirliği ile 2008 yılı Ocak ayında Manisa’ da 24 ay sürecek olan proje başlatılmıştır. Yöredeki kurum ve kuruluşların ilgisi, coğrafi konumu, tarımsal faaliyet çeşitliliği, bozulmuş doğal kaynaklar, yöresel girişimciliğin varlığı, önceki yıllarda başlatılan ve kısmen uygulanan ancak sonuçlanamayan girişimler, projeler ve bu çalışmalarla sağlanan bilgi ve deneyimler dikkate alınarak proje uygulama sahası olarak Yuntdağı bölgesi seçilmiştir. Projenin kalkınma amacı; sürdürülebilir kalkınmada ulusal girişimlere destek sağlamak ve dağlık alanlardaki yerleşimlerin yaşam kalitesine katkıda bulunmak, ulusal düzeydeki amacı; sürdürülebilir, dağ yönetimi konusunda çok disiplinli, çok sektörlü yaklaşımları tanıtmak ve dağ yönetimi planlaması için genel bir çerçeve oluşturmak, uygulama düzeyindeki amacı; dağ ekosistemlerinin yönetiminde ve seçilen pilot alanlardaki toplum refahının oluşturulmasında güncel-modern yaklaşımları test etmektir. Projenin Uygulanması Pilot saha seçimi için Yuntdağı bölgesinde 10 köy belirlenmiş, muhtelif göstergeler temel alınarak birim temsilcileri ve köylülerle yapılan teknik bir değerlendirme sonucunda, Türkmen ve Recepli Köyleri proje uygulamaları için en uygun pilot proje sahası olarak ortaya çıkmıştır. Önerilen pilot uygulamalar arasından aşağıdaki 9 adet pilot çalışma proje sahasında uygulanmaktadır. 1- Türkmen Köyü Proje Ofisi ve Yuntdağı Kırsal Girişim Merkezi Tesisi 2- Recepli Köyü’ nde Sofralık Bağ Tesisi Deneme Sahası 3- Özel Ağaçlandırma ve Bozuk Ormanların Rehabilitasyonu 4- Özel Arazilerde Yem Bitkileri Üretimi 5- Sulama Kuyusu Açılması ve Damlama Sulama Sisteminin Geliştirilmesi 6- Evlerde Güneş Sistemi Kurulması 7- Pekmez, tarhana, reçel vb. Yöresel Ürünlerin İşlenmesi İçin Tesis Yapılması ve Pazarlama Potansiyellerinin Geliştirilmesi 8- Antep fıstığı Yetiştiriciliği Konusunda Köylülerin Eğitimi 9- Koyunculuğun Geliştirilmesi, Islahı ve Kene Mücadelesi İçin Havuz Tesisi Projeden Beklenen Çıktı ve Sonuçlar Ulusal Düzeyde: • Sürdürülebilir dağlık yöre kalkınmasına yönelik uygulamalar için daimi bir kurumsal mekanizma oluşturulması, • Türkiye’deki dağlık bölgelerin tanımlanması ve belirlenmesine yönelik bir çerçeve tanım geliştirilmesi, • Sürdürülebilir dağ yönetiminin Ulusal Kalkınma Planlarına dahil edilmesine yardımcı olmak Dağlık Alanlardaki Yerleşimlerin Sosyal ve Ekonomik Durumlarının İyileştirilmesi ve Katılımcılığın Geliştirilmesi – Yuntdağı Modeli üzere ilgili uzmanlarca bir strateji dokümanının hazırlanması, • AB katılım süreci hazırlıklarına katkı sağlamak üzere sürdürülebilir dağlık yöre kalkınması üzerine taslak bir stratejik doküman hazırlanması, • Proje uygulamalarından sağlanan deneyimlerin, Türkiye’nin diğer dağlık bölgelerine aktarılmasına yönelik bir dokümanının hazırlanması. Saha Düzeyinde: • Yuntdağı bölgesinde doğal kaynaklar yönetimi üzerine kapsamlı bir etüt ve envanter çalışmasının yapılması, • Yuntdağı bölgesinde tarım ve diğer geçim kaynaklarının rekabetçiliği üzerine, mevcut küçük işletmeler/kooperatifler, yöresel ürünlerin pazarlanma potansiyeli ve yerel kurumsal oluşumlar üzerine bir etüt çalışması, • Dağlık yöre halkının sürdürülebilir kalkınmasına ve gelir yaratma imkanlarının iyileştirilmesine yönelik pilot çalışmaların uygulanması, • Doğal kaynaklar yönetimi (özellikle toplum ormancılığı, su ürünleri, erozyon kontrolu, kontrollu otlatma, bağ-bahçe), girişimcilik, kooperatif kurulması, küçük işletme gelişimi, pazarlama, kırsal turizm konularında yöre halkına ve kurum temsilcilerine kısa süreli eğitimler verilmesi, • Sürdürülebilir dağlık yöre kalkınması ile ilgili saha düzeyinde (ilçe ve il) kurumsal mekanizma oluşturulması konusunda çalışmalar yapılması. Yapılan Çalışmalar, Sağlanan Gelişmeler Projenin uygulanmaya başlanmasından itibaren 2009 Eylül ayı itibariyle yapılan çalışmalar özet başlıklar halinde aşağıda belirtilmektedir: • Proje, 2008 Ocak ayında ve geniş katılımlı bir çalıştay ile Manisa’da başlatıldı. • Proje yönetimiyle ilgili merkezde ve Manisa’da komite ve ekipler oluşturuldu. • Yerli ve yabancı uzmanlar belirlendi ve bu uzmanlar çalışmalarını sürdürmektedir. • Yuntdağı bölgesinde Türkmen ve Recepli Köyleri pilot proje sahası olarak seçildi. • Türkmen Köyünde bir proje ofisi hizmete açıldı. • Temel alan etüt-envanterleri ve anketler yapıldı. • Manisa’da üç, Ankara ‘da bir olmak üzere dört adet geniş katılımlı toplantı düzenlendi. • Pilot çalışmalar belirlendi ve uygulanmaya başlandı. Proje Aralık 2009 tarihinde tamamlandı. Orman Yangın İhbarı: ALO 177 5 Haberi Okumadan Mantar Yemeyin!!! Mantarlar hakkında bilinmesi gereken uzman görüşleri: Özel bir tarım ve orman ürünleri şirketinin katkıları ile 14. Amenajman Başmühendisliği tarafından halkın bilinçlenmesi amacıyla, Bolu Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde yetişen ve yöre halkı tarafından sıkça tüketilen mantar ve mantar çeşitleri detaylı bir araştırma sonucunda tespit edilmiştir. Mantarların ne zaman ve nasıl toplanacağı, mantar yerken nelere dikkat edilmesi gerektiği konularında aydınlatıcı bilgiler içeren araştırma sonucunda, aşağıda belirtilen hususlara mutlak suretle dikkat edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Mantarlar ne zaman ve nasıl toplanmalıdır? • Mantar mutlaka bıçakla toplanmalı, kesinlikle topraklı alınmamalıdır. Bu mantarların devamlılığını sağlayan en önemli koruyucu önlemlerden birisidir. • Mantar toplanırken ön temizlik yapılarak, ot ve topraktan arındırılmalıdır. Kaba temizliği ve hatta mümkünse ince temizliği de mantarı topladığınız yerde yaparsanız iyi olur. Böylece mantarların bünyesindeki doğal maddeler hem doğada kalır hem de boşuna fazla yük taşımamış olur. • Poşete konan mantarlar hemen çürüyeceği için toplama ve taşıma esnasında hasır sepet veya kovalar kullanılmalıdır. Kâğıt torba ve özellikle de plastik torba elverişli değildir. Kâğıt torba ıslanıp yırtılır, plastik torba ise mantarı sıkıştırır ve ezerek bozulmasına sebep olur. • Mantar sepete, şapka bölümü aşağıya gelecek şekilde konursa dayanma süresi artar ve mantarlar zarar görmez. • En uygun mantar toplama zamanı, güneşli Sivas’ta İlk Fidanlar Dikilmeye Başlandı günlerde, sabah çiyinin kaybolduğu zamandan öğlen ortasına kadar olan süredir. • Mantar toplanan yerin, motorlu taşıt trafiği olan yollardan en az 100 metre uzak olmasına özen gösterilmelidir. Egzoz gazlarından çıkan zararlı maddeleri (kanserojen-ağır metaller) mantarlar bünyelerinde biriktirmektedir. • Mantarın kurtlanmış olup olmadığı kontrol edilmelidir. Mantarın böceklenmiş (larvalı, kurtcuklu) olup olmadığı dıştan bakmakla her zaman anlaşılmayabilir. Bunu anlamak için mantarı boylamasına kesersiniz. Eğer içi tamamen kurtlu değil ise, kurtlu kısımlarını kesip atarak sağlam kısımlarını saklayabilirsiniz. • Beğenmediğiniz ya da tanımadığınız mantarları bilinçsizce tekmeleyip parçalamayınız. Sizin beğenmeyip toplamadığınız mantar türleri belki de başkalarına göre çok lezzetlidir. Yenmese bile tıbbi açıdan çok değerli olabilir. Ayrıca ekosistem içerisindeki doğal dengenin devam etmesinde mantarların da çok önemli işlevleri olduğunu unutmamalıyız. Mantar yerken nelere dikkat etmelidir? • Tamamen emin olmadıkça bir mantarı pişirip yemeyin, hatta toplamayın. • Eğer bir mantarı ilk kez yiyorsanız fazla miktarda yemeyin. • Mantarları pişirmeden (çiğ) yemeyin. Bazı Sedir Karpeli Ekiminde Yenilik Sedir Karpeli Ekim Sahaları için, Toprak İşleme Aparatı Geliştirildi. Bölge Müdürlüğüne bağlı Sivas Orman İşletme Müdürlüğü rehabilitasyon çalışmaları kapsamında ilk fidanları dikmeye başladı. Çırçır köyünde bulunan ve ekskavatör ile saha hazırlığı yapılan 198 hektarlık rehabilite alanına ibreli ve yapraklı fidanlar dikilmektedir. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Orman İşletme Müdürü “Rehabilite alanlarımıza asli ağaç türü olarak sarıçam fidanları dikilmekle birlikte yapraklı türlerden badem, akasya, mahlep, ahlat, alıç ve kuşburnu fidanları da dikilerek sahada ibreli ve yapraklı karışık bir orman tesis edilecektir. Sivas Orman İşletme Müdürlüğü’nde toplam 400 hektarlık sahada 300.000 civarında yapraklı ve ibreli fidan dikilecek olup çalışmalarımız hızlı bir şekilde devam etmektedir” dedi. 6 yenen mantarlar bile çiğken zehirli olabilirler. Ayrıca bazı insanların çiğ mantarlara karşı hassasiyeti bulunabilir. • Taze ve genç mantarların lamellerini, borucuklarını (süngerimsi kısım) ya da dikenlerini kesip atmayın, çoğu kez mantarın bu bölümleri en lezzetli yerleridir. • Eğer odunlaşmış ya da kayışlaşmış ise yaşlı mantarların ayaklarını (sap) kesip atın. Önemli Uyarı: Yukarıdaki bilgileri kullanarak mantar toplamayınız. Sizler doğada gördüğünüz mantarın yenilebilir olup olmadığından emin değilseniz lütfen bu mantarları toplamayınız. Yabani mantarlar sadece uzmanlar tarafından toplanmalıdır. Yörede bölgeyi ve mevsimlerine göre yetişen mantar cinslerinin hangileri olduğunu bilen birisi yardımı ile toplamalıyız. Bucak Orman İşletme Müdürlüğü rehabilitasyon sahalarında kullanmak üzere yeni bir aparat geliştirdi.Isparta Orman Bölge Müdürlüğü yetkililerinin tasarımı ile Bucaklı torna ustasının yapmış olduğu toprak işleme aparatı amacına uygun olarak başarı ile çalıştırılmış ve istenen sonuç alınmıştır. Taşlık kayalık karstik arazilerde özellikle Sedir ve Kızılçam tohum ekim sahalarında toprağın 20-40 cm işlenmesi, taşların yerinden oynatılarak çimlenme ortamında ilk yıl otlanmanın az olmasının sağlanması açısından pratik ve ekonomik bir aparat geliştirilmiş ve uygulaması yapılarak başarılı bir sonuç elde edilmiştir. Aparat sağlam ve işlevsel olup ekskavatör ucuna riper ucu takılarak ortalama 2 saatte 1 ha alanı işleyebilmektedir. Gençleştirme Çalışmaları Orman Yangın İhbarı: ALO 177 Sinop’ta Dişbudak Üretimi. Bölge Müdürlüğüne bağlı, Sinop Orman İşletme Müdürlüğü’nün Bektaşağa ve Sinop Orman İşletme Şefliklerinin muhtelif bölümlerinde yapılan gençleştirme çalışmaları sonucu üretilen dişbudaklar depoya getirildi. Satış deposuna getirilen 1.200 m3 dişbudak tomruk ve 400 m3 sanayi odunu 5 Kasım 2009 tarihinde yapılan ihalede satışa sunuldu. Ardıç Ormanlarının Rehabilitasyonu Tunceli Orman İşletme Müdürlüğü Hozat İşletme Şefliği faaliyet alanında bulunan Kardelen Köyü ve İnköy rehabilitasyon sahalarında, 55 hektarlık Ardıç ormanlarının rehabilitasyon çalışması yapıldı. Tunceli Orman İşletme Müdürlüğü Hozat İşletme Şefliği faaliyet alanında bulunan Kardelen Köyü ve İnköy rehabilitasyon sahalarında 55 hektarlık Ardıç ormanlarının rehabilitasyon çalışmasında, dal budaması ile birlikte aralama yapılarak istikbal ağaçlarının ışıktan yeterince faydalanmaları sağlanmıştır. Dal budamalarında yeni sürgünlerin Orman Yangınlarına Karşı Koruyucu Bitki Adıyaman’da İlk Defa Kapari Ekimi Gerçekleşti Gölbaşı halkına ekonomik bir girdi sağlayacak olan kapari bitkisini tanıtmak amacıyla Gölbaşı Orman İşletme Şefliği örnek bir çalışma başlattı. Adıyaman Orman İşletme Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada; Adıyaman Orman İşletme Müdürlüğü Gölbaşı Orman İşletme Şefliği’nce örnek bir alanda ilk defa kapari tohumu ekimi yapan İşletme Şefi, bu bitkinin ekonomik getirisi ve orman yangınlarına karşı koruyucu etkisi olduğunu dile getirdi. Ayrıca Adıyaman Orman İşletme Müdürlüğü’ne bağlı Gölbaşı Orman İşletme Şefliği’nin 2009 yılı rehabilitasyon programında bulunan toplam 2952 hektarlık alanda çalışmalar tüm hızıyla devam etmekte olup, rehabilitasyon çalışmaları kapsamında Gölbaşı Orman İşletme Şefliğine bağlı Karaburun köyünde 41 hektarlık alanı kapsayan sahada yetkililerin katılımıyla palamut ekimi yapıldığı belirtildi. Yine Gölbaşı Orman İşletme Şefliği’ne bağlı Karaburun köyünde proje kapsamında 392 hektarlık alanda canlandırma kesimi yapılmıştır. gelişmesini engellemek için dalların gövdeye sıfır kesilmesine özen gösterilmiştir. Gövdelerin alt kısımlarındaki dallar temizlenerek boy gelişimini arttırmak amaçlanmıştır. Bundan sonra sahadaki boş alanlara ardıç, karaçam ve sedir fidanları dikilerek rehabilitasyon çalışması tamamlanacaktır. Toplum Yararına Çalışma Projesi (TYCP) Toplum Yararına Çalışma Projesi (TYÇP) kapsamında Erzurum Orman Bölge Müdürlüğü Şenkaya Orman İşletme Müdürlüğü’nde çalışan işçiler İŞKUR tarafından oluşan komisyon tarafından denetlendi. Denetleme sonunda Şenkaya Orman İşletme Müdürlüğü Toplantı Salonunda Şenkaya Orman İşletme Müdürü ve İşletme Şefleri’nin de katılımıyla düzenlenen toplantının açılış konuşmasını yapan İŞKUR Şube Müdürü; “Bu projenin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim. Gönül isterdi ki bu proje de altı aylık olsun. Ancak yörenin iklim şartları nedeni ile projemiz kısa sürdü. Önümüzdeki yıl daha uzun süreli programları düşünüyoruz. Sizler bu projenin yöremizdeki öncülerisiniz. Umarız ileri yıllarda farklı projelerle tekrar birlikte oluruz” dedi. İşletme Müdürü ise yaptığı konuşmada; “Öncelikle bu projenin gerçekleşmesinde büyük katkıları olan İŞKUR Erzurum İl Müdürlüğü personeli ile Erzurum Orman Bölge Müdürü’ne hem katılımcılar adına hem de kurumum adına sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Ekmek aslanın ağzında atasözümüz günümüzde “Ekmek aslanın midesinde” olarak anılmaya başlanmıştır. Gerçekten de her eğitim düzeyinden milyonlarca insanımızın bırakın sosyal haklarını, asgari ücretin altında dahi çalışmaya razı olmasına rağmen iş bulamadığı bu günlerde her türlü sosyal hakkı verilerek insanlarımıza süreli de olsa bir iş imkanının yaratılmış olması, hem işsizliğin önemli bir sorun olduğu yöremiz hem de global krizin yaşandığı ülkemiz ekonomisi için de bir umut ışığı olmuştur. Projenin başlangıcında 12 kişi olmasına rağmen sayının kısa bir süre sonunda 50 kişiyi bulmuş olması da bunun bir göstergesidir. İsteğimiz bu projenin devamının ve daha kapsamlısının 2010 yılında tekrar gerçekleştirilmesidir.” dedi. İşçiler adına yapılan konuşmada ise; “Bizler çalışmaktan kaçan insanlar değiliz. Ancak bölgemizin imkanlarının sınırlı olması ve işsiz sayısının fazla olmasından dolayı özellikle bu kriz ortamında iş bulamayan ancak çalışma azmini de yitirmemiş insanlarız. Yaklaşık 2 ay önce İŞKUR’dan aldığımız davet ile 2 aylığına bile olsa evimize bir ekmek getirebilecek olmanın heyecan ve mutluluğunu yaşadık. Nurhak Dağı Yeşil Örtüsüne Kavuşuyor Göksun Orman İşletme Müdürlüğü, Elbistan Orman İşletme Şefliği’nce Nurhak Dağının Kullar beldesi tarafında kalan kısmında, yaklaşık 200 hektar alanda rehabilitasyon çalışmasına başlandı. Kullar Belediyesi ile İşletme Müdürlüğü arasında yapılan işbirliği neticesinde belediyeye ait iş makinası, akaryakıtı İşletme Müdürlüğünce karşılanmak üzere çalıştırılmaktadır. Günde ortalama 600-1.000 adet arası dikim çukuru açılarak saha dikime hazır hale getirilmeye çalışılmaktadır. Ayrıca sahada bulunan çalılaşmış meşe ocakları da, iş makinasının bıçağı ile toprak seviyesinden kestirilerek canlandırma kesimi yaptırılmaktadır. Orman Yangın İhbarı: ALO 177 Toplum Yara rına Çalışm a Projesi (TY ÇP) kapsam ında Erzurum Orm a n B ölge Müdürlüğü Şenkaya O rman İşletme Müd ürlüğü’nde çalışan işçil er İŞKUR tarafından o luşan komis yon tarafından d enetlendi. Bu proje sadece bize iş imkanı değil hane halkımıza da büyük bir umut ışığı oldu. Bu proje kapsamında fidanlık çalışmalarımızda, fidan dikimlerinde ve diğer ormancılık faaliyetlerinde çalışmış olmamız nedeni ile ısınma aracı olarak gördüğümüz ağacın ne büyük zorluklarla tohum halinden fidan haline fidan halinden de ağaç haline getirildiğini öğrendik. Yani bu proje sadece bize bir iş vermedi özellikle orman sevgisini de aşıladı. Projenin tamamlandığı bu günlerde siz değerli büyüklerimizden istediğimiz bu tip projelerin 2010 ve daha sonraki yıllarda da daha kapsamlı olarak devam ettirilmesidir. Tüm katılımcı arkadaşlarım adına tekrar teşekkür eder sonsuz minnetlerimizi arz ederiz.” dendi. Daha sonra soru cevap şeklinde devam eden toplantı sonunda tüm katılımcılara teşekkür edilerek denetlemeye son verildi. Toprak işlemenin tamamlanmasını müteakip sahaya ardıç ve sedir fidanları dikilerek çalışma devam ettirilecektir. Orman İşletme Müdürü, Elbistan İşletme Şefi ve Kullar beldesi Belediye Başkanı sahayı birlikte gezerek incelemelerde bulundular. İşletme Müdürü, duyarlılıklarından ve rehabilitasyon çalışmalarına vermiş oldukları destekten dolayı Belediye Başkanına teşekkür etti. 2010 yılından itibaren ağırlıklı olarak bu bölgelerde rehabilitasyon çalışmalarının yapılacağını ifade etti. 7 Tarihi Yangın Gözetleme Kuleleri Amasya Orman Bölge Müdürlüğünde Yangınla Mücadele kapsamında kullanılan ilginç yangın gözetleme kuleleri olduğunu biliyor musunuz? İşte bunlardan ikisi, Nebiyantepesi Yangın Gözetleme Kulesi ile Sarıçiçek Yangın Gözetleme Kulesi’dir. Bafra Orman İşletme Müdürlüğünde bulunan Nebiyantepe Gözetleme Kulesi eski tarihlerde yapılmıştır. Yapımı sırasında eğimli arazide yol olmadığı için hayvanlarla malzeme taşınarak inşaat tamamlanmıştır. Uzun bir süre kullanıldıktan sonra ulaşım zorluğu nedeniyle Dedetepe Yangın Gözetleme Kulesi yapıldıktan sonra kullanımından vazgeçilmiştir. Vezirköprü Orman İşletme Müdürlüğü Sarıçiçek Şefliği’ndeki kule ise hala kullanılmaktadır. Çatal yapıda Sarıçam ağacı üzerine kurulu olan ahşap kule sorunsuz hizmete devam etmektedir. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Orman Bölge Müdürü “Bu ilginç kuleler Türk ormancısının azmini ve inancını gösterir. Aynı zamanda meslektaşlarımızın yangınla mücadele kapsamında azami hassasiyet gösterildiklerinin en güzel ispatıdır. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Üretim Tatbikatları Yapılıyor Koyunların Kış Bakımı ve Beslenmesi Koyunlar kışın ağılda barındırılır. Ağıllar aydınlık ve havadar olmalıdır. Ağılda her koyun için ortalama 1,25 - 1,5 metre kare yer hesaplanmalıdır. Ağılların ısısı kışın 8 °C’den az, yazın 15 °C’den çok olmamalıdır. Ağılda bulunan yemlikler fenni olmalı ve kolayca temizlenebilmelidir. Mümkünse yemlikler duvarlarda ve sabit olmalıdır. Yemliklere kesif yem ve otlar rahatça konulabilmeli ve artıklar kolayca temizlenebilmelidir. Ağılların duvarları her sene badana edilmeli, tabanı ise her sene temizlenmelidir. Ağıllarda ilkbaharda ve sonbaharda bit, pire, kene ve diğer haşaratlara karşı ilaçlama yapılmalıdır. Ağılların çatısı akmamalı ve tabanı su çekmemelidir. Kışın koyunlara kaba yem olarak kuru ot, kuru yonca, yulaf samanı, arpa samanı ve buğday samanı verilebilir. Kesif yem olarak; arpa kırması, buğday kırması, yulaf kırması, mısır, çeşitli değirmen artıkları, çeşitli küspeler ve fenni yem verilebilir. Hayvan başına verilecek yem miktarları günlük olarak gösterilmiştir. Bu miktarlar günde 2 öğüne bölünerek verilmelidir. Hayvanın Cinsi Kuru ot (gr) Saman (gr) Kesif Yem (gr) Kuzu 250 250 400 Toklu 500 500 500 Koyun 500 750 800 Koç 500 1000 1000 Gebe hayvanlarda yem miktarlarını biraz artırmak gereklidir. Yemler sabah ve akşam olmak üzere günde 2 öğünde verilmelidir. Hayvanlara verilen yemler bozulmuş ve küflenmiş olmamalıdır. Yemler her gün aynı saatlerde verilmeli, yem saati mümkün olduğunca değiştirilmemelidir. Yem vermeden önce artık yemler alınmalı ve yemlikler temizlenmelidir. Hayvanlar büyüklüklerine göre gruplara ayrılarak yemlenmelidirler. Kış döneminde koyunlar günde iki kez de sulanmalıdır. Hayvanların önünde kaya tuzu veya yalama taşları da bulundurulmalıdır. Orköy 8 Orman Yangın İhbarı: ALO 177 Adana Orman Bölge Müdürlüğü piyasa istekleri doğrultusunda standartlara uygun orman emvali üretmek amacıyla tüm işletmelerinde eğitim tatbikatı yapıyor. Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı İşletme Müdürlükleri’nde periyodik zamanlarda yapılması planlanan üretim tatbikatları Kozan, Kadirli, Osmaniye Orman İşletme Müdürlüklerinin ardından Saimbeyli Orman İşletme Müdürlüğün’de de yapıldı. Saimbeyli Orman İşletme Müdürlüğü Kızılağaç Şefliğinde yapılan üretim tatbikatına Orman Bölge Müdürü, Bölge Müdür Yardımcısı, üretimi yapacak kooperatiflerin yetkilileri ve üyelerinin yanı sıra çok sayıda üretim işçisi katıldı. Kızılağaç Şefliğine bağlı ormanlık alanda yapılan üretim tatbikatı hakkında bir açıklama yapan Orman Bölge Müdürü; “TSE standartlarına uygun ve piyasa istekleri doğrultusunda kaliteli orman emvali üretmek amacıyla bu eğitimleri düzenledik. Birebir uygulamalı olarak şeflerimize, muhafaza memurlarımıza ve kesimde çalışan işçilerimize ölçme, boylama ve depolama tekniklerini anlatıyoruz ki üretim hatasından kaynaklanan ekonomik kaybı önlemek istiyoruz” dedi. Üretilen emvallerin iyi tasnif yapılarak TSE standartlarına göre istife alınmasını isteyen Bölge Müdürü emvallerin boy ve çaplarının standart olmadığı durumlarda ürünleri pazarlamada sıkıntı çekildiğini belirtti. Tatbikatlarda, üretimde iş güvenliği, standardizasyon ve stok hareketleri uygulamalı olarak anlatıldı. BULMACA 8 Ömer BAŞKAN Eğt. ve Yay.Dai.Bşk.lığı Şube Müdürü 9 7 1 6 2 16 15 18 3 13 20 Aş Çorbası 19 4 17 2 Malzemeler • 2 çorba kaşığı sıvıyağ • 2 adet soğan • 1 çorba kaşığı domates salçası • 150 gram kıyma • 4 su bardağı su • 1 su bardağı kırmızı mercimek • Damak tadınıza göre tuz, karabiber, kuru nane 4 5 6 7 7 14 5 8 3 12 10 9 11 1 10 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Anahtar Slogan 1 2 3 4 6 7 5 8 9 10 SOLDAN SAĞA: 1.Gen merkezi ülkemiz olan bir ağaç. –(tersi)Lahika. 2.Olağandan daha hacimli, büyük. –Bir Basra Körfezi ülkesi. – 3.Süslü, ayaklı fener –Öldürücü doz. 4.İç solunum. –Yumuşak, taze tuzsuz bir peynir. –(tersi)Çevresel Etki Değerlendirmesi. 5.(tersi)Yiyecek, gıda. –Tulyumun simgesi. 6.Zahmet çekmeden 1 T İ F 2 O L İ 3 V 4 A Ç A 5 L A H 6 O M 7 P 8 N L İ S R A M V E S A R Ü K A A S O P C S A R Z N I Ç A A E S İ D A R E M A S T A Z E S E O P 9 T E R A 10 A F E T 1 2 3 4 L K Y O T O 6 7 8 9 10 5 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 yapılabilen. 7.Haber ajansı –(tersi) Bağlaç. 8.Nobelyumun simgesi. –Abartmalı uzaklık. 9.Sularda yaşayan mikroskobik canlılar topluluğu. 10.Organizmaya zarar veren kimyasal madde. –(tersi)Ona göre. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1.Buzultaş. –Hasattan sonra tarlada kalan köklü sap. 2.Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü. 3.Özellikle baklagillerde ve tahıllarda bulunan yararlı madde. –Bir sıvının asitlik ve bazlık derecesi. 4.Bir ay. –Dördüncü halife. 5.İlk çağlarda yaşamış bir sürüngen. –Argon’un simgesi. 6.Kuzey yarım kürede bulunan bir sıradağ. -Tunus’un plaka işareti. 7. (tersi)Makber, kabir. –(tersi)Amerikan tohumundan ülkemizde üretilen bir pamuk türü. 8.Türkiye Cumhuriyeti. 9.Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey. -Atom gurubundan oluşan elektrik yüklü parçacık. 10.Belirli bir bölgenin yerli türü. –(tersi)Bir sayı. Anahtar Slogan 1 Ü 2 L 3 K 4 E 5 M 6 İ 7 Z 8 Ç 9 Ö 10 L 11 O 12 L 13 M 14 A 15 S 16 I 17 N Hazırlanışı • Mercimeği tencereye alıp üzerini geçecek kadar su ekleyin. • Yumuşayana ve suyunu çekene kadar haşlayın. • Soğanın kabuklarını soyup küp şeklinde doğrayın. • Sıvıyağı çorba tenceresine alıp kızdırın. • Üzerine soğanları ekleyip rengi değişene kadar kavurun. • Salçayı ve kıymayı ilave edip kavurmaya devam edin. • Üzerine 4 su bardağı suyu ekleyip kaynamaya bırakın. • Çorba bir taşım kaynadıktan sonra haşlanmış mercimeği ekleyin. • Arada bir karıştırarak orta dereceli ateşte 10 dakika pişirin. • Ocaktan indirmeden önce baharatlarını ve tuzunu ekleyin. • Sıcakken kâselere pay edip servis yapın. Kış Kabağı Dolması Malzemeler • 1 Kg Kabuğu Soyulmuş Balkabağı • 3 Çorba Kaşığı Pirinç • 1/2 Kg Kuzu Kıyması • 1 Tutam İnce Kıyılmış Taze Nane • 4 Çay Kaşığı Kırmızıbiber • 1 Çorba Kaşığı Salça • 2 Çorba Kaşığı Tereyağı • 1 Tutam İnce Kıyılmış Maydanoz • Tuz Hazırlanışı • Balkabağını dilim dilim kesin. Çekirdeklerini temizleyin. Ortadan ikiye ayırın. Üzerindeki etli kısmın yarısını zarar vermeden kabaktan sıyırın. Dilimin içini bir kaşık yardımıyla oyun. • Pirinci yıkayın. Yağlı kuzu kıyması, ince kıyılmış nane, rendelenmiş soğan ile tuzu, biber ve salçanın yarısını karıştırıp kabakların içine doldurun. Üzerine kabaklardan ayırdığınız parçaları kapatın. • Tereyağı, salça, tuz ve biberi bir tencereye alın. 2 dakika karıştırarak koyu bir sos elde edin. 1 su bardağı su ilave edin. Bir taşım kaynatın. Kabakları bir tencereye koyun. Hazırladığınız sosu üzerine dökün. Yumuşayana kadar pişirin. Tencereden aldıktan sonra maydanozla süsleyip servis yapın. Geçen Sayının Çözümü Orman Yangın İhbarı: ALO 177 www.nepisirsem.com 9 HASTALIKLAR VE GENEL SAĞLIK ! I L K A N Y A K İ B İ R DOMUZ G I S I R A Y U K I T A İ TIBB Çevre ve Orman Bakanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, kamuoyunda “domuz gribi” olarak anılan influenza A (H1N1) virüsünün yayılmasına karşı, tıbbi atıkların uygun biçimde bertaraf edilmesi uyarısında bulundu. Genel Müdürlük, domuz gribinden kaynaklanan atıkların uygun yolla bertaraf edilmemesi halinde hastalığın bulaşma riskinin artacağına dikkati çekti. Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, domuz gribi (influenza A- H1N1) nedeniyle oluşan atıkların bertarafına ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklama şöyle: ATIKLAR AYRILARAK VE ÖZEL GİYSİ İLE TAŞINMALI “Domuz gribinden kaynaklanan atıklara maruz kalan tüm bireyler potansiyel olarak risk altındadırlar. Söz konusu tıbbi ÖNLEM ALALIM BAŞKALARINA BULAŞTIRMAYALIM atıklar, halk sağlığı için ciddi tehdit niteliğindedir ve çevreyi de olumsuz etkiler. Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği çerçevesinde, tüm tıbbi atıklar gibi domuz gribinden kaynaklanan atıkların da sağlık kuruluşlarında ayrı toplanması ve ayrı taşınması zorunludur. Bu atıklar için, nitelikleri Yönetmelik’te belirtilen torbalar ve kesici - delici malzeme atık kapları kullanılmalıdır. Toplama ve taşımada görevli personelin eldiven, maske ve tıbbi atık için kullanılan iş tulumu ile çalışması gerekmektedir. İVEDİLİKLE BERTARAF EDİLMELİ Bu hastalıktan kaynaklanan atıkların insan sağlığı açısından risk yaratmaması için ivedilikle bertaraf edilmesi gerekmektedir. Domuz gribinden kaynaklanan atıklar; -Tıbbi atık yakma tesislerinde yakılarak, -Tıbbi atık düzenli depolama sahalarında depolanarak, -Tıbbi atık sterilizasyon tesislerinde sterilize edilerek, -Tıbbi atık yakma, düzenli depolama veya sterilizasyon tesisi yok ise özel olarak hazırlanmış çukurlarda gömülerek bertaraf edilmelidirler. GÖMMEK SON ÇARE Diğer seçeneklere başvurulamadığı hallerde son çare olarak gömme yöntemi kullanılacaksa, atıklar evsel atık depolama alanı dışında açılacak çukurlara gömülmelidir. Bu atıkların gömüleceği alan; içme, kullanma ve sulama suyu temin edilen yer altı ve yer üstü su kaynaklarından, taşkın riskinin yüksek olduğu sahalardan, toprak kayması, çığ ve erozyon tehlikesi bulunan sahalardan uzak olmalıdır. Çukurun tabanı kil ve benzeri malzeme ile sıkıştırılarak geçirimsizliği artırılmalıdır. Çukur tabanına ve atığın üzerine yeteri kadar kireç serilmelidir. Torbaların parçalanmaması amacıyla çukur tamamen dolmadan ve kapatılmadan iş makineleri ile sıkıştırma yapılmamalıdır. Doldurulan ve üzerleri kapatılan çukurlarda vahşi hayvanların açamayacağı ve beslenemeyeceği şekilde gerekli tedbirler alınmalıdır. 10 Orman Yangın İhbarı: ALO 177 K U ÇOC SI A F Y A S Çocuklar Ç Ço cuklar www.eyd.cevreorm www.eyd.cevreorman.gov.tr man.gov.trr web adresindeki ad dresin ndek ki honoloko hono ho nolo loko ko o oyu oyunu yu unu ile hem eğlenecek eğ ğlenecek k hem de yeni bilgiler öğreneceksiniz. öğrene eceksiniz. Orman Nedir? Doğal olarak yetişen veya emekle yetiştirilen ağaç ve ağaççık toplulukları yerleri ile birlikte orman olarak tanımlanır. Bununla birlikte ormanlar, sadece ağaç ve ağaçcık topluluklarından ibaret değildir. Orman; ağaçlar, hava, su, toprak ve diğer otsu ve odunsu bitkiler, mikroorganizmalar ve hayvanlarıyla kendine özgü kapalı bir dünya, bir ekolojik sistemdir. Ormanlarımız genellikle deniz kıyılarımızda yada kıyılarımıza yakın yerlerde yoğunlaşmıştır. Orman ağaçları yapraklarının şekline göre geniş yapraklı ağaçlar ve iğne yapraklı (ibreli) ağaçlar olmak üzere iki gruba ayrılır. Geniş yapraklı ağaçlar genel ola- Ormanlar, sağladıkları pek çok maddi ve sosyal faydaları ile ülkemizin en önemli doğal kaynaklarındandır. Bu faydalarının sürekli olabilmesi için planlı ve düzenli bir şekilde işletilmeleri gereklidir. Kesilen ağaçların, yanan ormanların yada çeşitli şekillerle zarar gören ve yok olan ağaçların yerine yenileri dikilmeli ve böylece ormanların devamlılığı sağlanmalıdır. Avrupa’da bulunan 12.000 bitki çeşidinin 10.000 türü ülkemizde bulunmaktadır. 3.500 tür ise sadece ülkemizde yetişmektedir. rak yapraklarını sonbaharda dökerler, kışın çıplak kalırlar ve ilkbaharda tekrar yaprak açarak yaşamlarına devam ederler. Bu türlere örnek olarak meşe kayın, gürgen, kestane, kızılağaç, kavak, karaağaç, dişbudak, ihlamur, ceviz, çınar verilebilir. İğne Yapraklılar ise herdem yeşil dediğimiz yaz-kış yeşil görünen ağaçlardır. Yaprakları iğne gibi ince, sert ve batıcıdır. Bu ağaçlarda yapraklarını dökerler fakat belirli bir mevsimde hep birden yapraklarını dökmezler. Bu nedenle daima yeşil kalırlar. Bunlara örnek olarak çam, göknar, ladin, sedir, ardıç, servi gösterilebilir. AúaùÖdaki öyküyü okumak ister misin? Bir yetiúkin öykünü öykünün nnüün ün sözlerini s zler sö erin rinii okusun, okussun, okus ok sen de resimlerini oku. Bu sabah kahvaltÖyÖ annemle birlikte hazÖrladÖk. KahvaltÖda neler mi vardÖ? nÖn balÖ, sütten yapÖlan Babamla ve un yumurtasÖ, in sütü. Bir de ve tereyaùÖ. Öyle seviyorum ki kahvaltÖ yapmayÖ. tokuúturuyoruz. Ekmeùimizin üzerine sürüyoruz. LÖkÖr lÖkÖr lar, lar, içiyoruz. Bazen düúünüyorum da eùer ler ve lar olma- www.grip.saglik.gov.tr saydÖ, biz kahvaltÖda ne yerdik? Orman Yangın İhbarı: ALO 177 11 81 ile 81 Tabiat Parkı 37. Tabiat Parkımız Malatya’ da Merhum Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın Adıyla İlan Edildi. Beydağı Ağaçlandırılıyor... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, birçok hikaye, şiir, efsane ve türküye konu olan ve Malatya kültüründe önemli bir yere sahip Beydağı’ndaki ağaçlandırma merasimine canlı yayınla bağlandı. Merasimde Erdoğan adına mavi ladin fidanı dikildi. Ağaçlandırma seferberliğinin çok başarılı bir şekilde yürütüldüğünü ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2008 yılında 420.000 hektar alan olarak belirlenen ağaçlandırma programına karşılık 463.000 hektar alanda gerçekleşme olması sebebiyle emeği geçen herkese teşekkür etti. Ağaçlandırma Seferberliği kapsamında Malatya’da 2008 yılında programlanan 5.700 hektar alanda ağaçlandırma çalışmasına karşılık 6.840 hektar alanda ağaçlandırma çalışması gerçekleştirildi. 2009 yılında ise 6.050 hektar program hedefi aşılarak şu ana kadar 7.200 hektar alanda çalışma yapıldı. Beydağı’nda 3.000 hektar sahaya 15 cm’lik bir taş tabakası, kırıcılarla kırılarak 1.500.000 adet boylu sedir, karaçam, ardıç, mazı, akasya, dişbudak, mahlep, iğde, alıç, ahlat, gibi fidanlar dikilecek. Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel EROĞLU’nun halkımızın günübirlik ziyaretleri sırasında yörelerinde bulunan bitki türlerini tanıyarak doğa koruma bilincinin geliştirilmesi gayesiyle 81 İle 81 Tabiat Parkı projesinin başlatılması talimatına uygun olarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, ülkemizin doğal ve rekreasyonel kaynak değerlerine sahip yörelerini, 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu’na göre Tabiat Parkı olarak tescillemekte ve planlayarak aziz milletimizin hizmetine sunmaktadır. Bu çerçevede 37. Tabiat Parkımız Malatya İli Merkez ilçesi Ordüzü – Pınarbaşı mevkiinde Merhum Cumhurbaşkanımız Turgut ÖZAL’ın adıyla Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel EROĞLU’nun Olur’ları ile ilan edildi. Turgut Özal Tabiat Parkı, 40 hektar büyüklüğünde Malatya il merkezine 5 km mesafede ve 1.000 metre yüksekliktedir. Alanın merkeze yakın olması sebebiyle Malatya halkı özellikle yaz aylarında rekreasyon ihtiyacını karşılamaktadır. Sahada orman ve sulak alan ekositemi hakimdir. Orman ekosistemini otsu ve odunsu bitki türleri oluşturmakta odunsu türlerden karaçam, sedir, badem, servi, karaağaç, dişbudak, akasya, aylantus, çok yıllık otsu türlerden geven yayılış göstermektedir. Sulak alan olarak sahanın içerisinde DSİ tarafından yapılmış gölet bulunmaktadır. Yabani hayvan türlerinden tilki, tavşan, kirpi, kapbumbağa, şahin, doğan, keklik, sığırcık bulunan alan, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nce 37. Tabiat Parkımız olarak Malatyalıların hizmetine sunulmuştur. Yargıtay Hatıra Ormanı Fidan Dikim Merasimi Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Ankara’nın Pursaklar ilçesi Sirkeli mevkii Karaköy’de oluş- turulan Yargıtay Hatıra Ormanında düzenlenen fidan dikim merasimine iştirak etti. Bakan Eroğlu merasimde, 125 dekarı bulan ağaçlandırma alanına 41 çeşit ve 8 bin adet boylu fidan dikileceğini söyledi. Ağaçlandırma seferberliği kapsamında 2008 yılı itibariyle hedeflerin aşılarak 463 bin hektar alanda 305 milyon fidanı toprakla buluşturduklarını kaydeden Eroğlu, Dünya Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2005 yılı raporunda Türkiye’nin dünyada en fazla ağaçlandırma yapan ilk 10 ülke arasında yer aldığını söyledi. Bakan Eroğlu, seferberlik kapsamında 6 bin 79 okul, 2 bin 190 ibadethane ve mezarlık, 476 hastane ve sağlık ocağı bahçesinin ağaçlandırıldığını belirterek, ‘’Çalışınca oluyor. Bu ülke Yayına Hazırlık Mete ÖZER (Redaksiyon) İbrahim Ethem AVŞAR (Redaksiyon) Alev YÜKSEL (Redaksiyon) Çevre ve Orman Bakanlığı Adına Sahibi Mustafa ARI Eğitim ve Yayın Daire Başkanı Sorumlu Yayın Müdürü M. Sinan DELİDUMAN Basım, Yayın ve Dokümantasyon Şube Müdürü 12 Dağıtım Sorumlusu Hayrettin BEKTAŞ Bakan Eroğlu Yargıtay Hatıra Ormanı Fidan Dikim Merasimine İştirak Etti. bizim. Gelecek nesillere daha güzel bir yurt bırakmak zorundayız. Bu bizim vefa borcumuz’’diye konuştu. Merasimde konuşan Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker de ağaçlandırma çalışmalarının büyük bir hizmet olduğunu belirterek, ‘’Yargıtay yargısal görevlerinin dışında bu tür hizmetlere de devam edecek’’ dedi. Gerçeker, ülkenin çeşitli yerlerinde çok sayıda hatıra ormanı oluşturduklarını vurgulayarak, ‘’Özellikle İç Anadolu ve Ankara civarı bozkır görünümünde. Ön Hazırlık Baskı Başak Matbaacılık ve Tan. Hiz. Ltd. Şti. Macun Mah. Anadolu Bulvarı No:5/15 Meka Plaza Gimat - Yenimahalle / ANKARA T:0312 397 16 17 F:0312 397 03 07 www.basakmatbaa.com Şube Müdürü Yazışma Adresi Çevre ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı Sögütözü / ANKARA Tel: (0.312) 207 51 91 - 92 Faks: (0.312) 207 51 09 www.eyd.cevreorman.gov.tr e-posta:[email protected] Ayda bir yayımlanır. Baskı: 60.000 adet Gazetede yer alan yazılarda savunulan fikirler yazarlara aittir. Redaksiyon Kurulu gereğinde yazılarda düzeltme yapabilir. Gazetenin adı, yazarı ve gerekli belirtmeler verilmek şartıyla yazı, haber ve resimler iktibas edilebilir. Orman Yangın İhbarı: ALO 177 İnşallah Çevre ve Orman Bakanlığımızın çalışmalarıyla bu görüntüsünden kurtulacak. Her taraf yemyeşil olacak. Belki bizler, belki de bizden sonraki nesiller gelecekler bu ağaçların altında piknik yapacaklar, eğlenecekler. Bu ağaçları buraya dikenlerden hayır dualarını esirgemeyecekler’’ diye konuştu. Merasime, Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu ve Yargıtay başkanı Hasan Gerçeker’in yanı sıra, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu da iştirak etti. Gazetesi Orman Köylüsünün İletişim Aracıdır. Okuyun ve Okutun Aylık olarak çıkan gazetemize haber, fotoğraf, yazı ve makale gönderebilirsiniz.