1. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları
Transkript
1. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları
II MİSAFİRHANE İnsanoğlu bir misafirhane Her sabah, yeni bir misafir. Bir sevinç, bir üzüntü, bir kötülük, Anlık bir farkındalık gelir Beklenmedik bir misafir gibi. Hoş karşılayıp karşıla hepsini! Bir grup keder olsalar bile, Evinin tüm eşyalarını, Zorla darmadağın eden, Yine de her misafire saygılı davran. Sevgili öğrenciler, Derginizin bu sayısında, beni alt-üst eden bir şiiri sizinle paylaşacağım. Şiir Mevlana Celaledin-i Rumi’ye ait. Alt-üst oldum çünkü; yeterince bildiğimi sandığım benimi, yeniden ameliyat masasına yatırıp -bu şiir bağlamında-, tanıma gereği duydum. Sonuç: Evet, ben, gerçekten, bir misafirhaneymişim! Yeni bir sevince yer açmak için boşaltılıyor olabilirsin. Karanlık düşünceler, sahtekarlıklar, kötü niyetler, Onları kapıda gülerek karşıla, İçeriye davet et. Kim gelirse gelsin minnet duy, Çünkü her biri ötelerden Bir rehber olarak gönderiliyor. Ben, insan olarak bir “misafirhane” isem, bu demektir ki sizler de, yani her biriniz de, birer “misafirhane”siniz. Peki, kim bu içbenimize sorgusuz-sualsiz giren misafirler? Bana göre bizi; zihinsel, ruhsal ve duygusal olarak etkileyen, iyi ve kötü diye tanımlayabileceğimiz her tür psiko-kültürel düşünüş, hissediş, davranış ve inanış biçimleridir. Örneğin hırs, kin, nefret, bencillik, sevgi, coşku, korku… vesaire. Son Söz: Benim elimi kesen bıçak, onu benim gibi kullanan herkesin elini de keser. Hüsamettin AYDIN Kurucu Mevlana diyor ki; onları misafir etmekten korkmayın! Bu misafirleri tanıdıkça farkındalığınız artacak, duygusal zekânız güçlenecektir. Güçlenen içbeniniz, sizi aydınlığa çıkaracak yol haritanızı oluşturmada en yaratıcı varlığınız olacaktır. Mevlana’nın şiirindeki hatırlatma benim için dahiyane bir uyarı oldu, çünkü; bir kez daha anladım ki pürü pak sevgi, ötekini sevmekmiş! Ve sevgi; başarmanın ve başarının olmazsa olmaz koşulu ise… III KURUCUMUZ İLE RÖPORTAJ 5-B sınıfı öğrencimiz Begüm Özgörün’ün kurucumuz Sayın Hüsamettin Aydın ile yaptığı kişisel görüşmeyi / röportajı sizlerle paylaşıyoruz. Begüm: Beni kabul ettiğiniz için çok teşekkür ediyorum öğretmenim. H. Aydın: Ne demek; beni seçtiğin için asıl ben sana çok teşekkür ediyorum. Begüm: Öğretmenim, odanızda amma da çok kitap var! Hepsini okudunuz mu? H. Aydın: Odam kitap kokuyor değil mi? Begüm: Evet. H. Aydın: Kitaplarıma sizin kokunuz da karışınca… İşte yaşanması gereken hayat bu diyorum! Soruna gelince: Baştan sona kadar okuduğum kitaplar olduğu gibi, arada bir baktığım kitaplar da çok sayıda. Bu tür kitaplara başvuru kitapları denir. Begüm: Yani? H. Aydın: Bir konu üzerinde çalışırken ya da yazarken, bir başka yazarın o konu hakkında neler yazdığını öğrenmek için… Begüm: Çocukluğunuzda çok kitap okudunuz mu? H. Aydın: Benim yaşadığım yerde ne çocukların ne de büyüklerin okuyabileceği kitaplar vardı! Kitapçı da yoktu! İlk kitabı on yedi yaşımdayken okudum. İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Begüm: Kitabın adı neydi? H. Aydın: İnce Memed. Yaşar Kemal yazmış. Yaşar Kemal’i duydun mu hiç? Begüm: Evet. İsmen tanıyorum ama henüz hiç bir kitabını okumadım. Öğretmenim, çocuk kitabı yazmayı düşünüyor musun? H. Aydın: Zor bir soru! Umarım bir gün bir çocuk kitabı yazabilirim! Begüm: Şimdiye kadar kaç kitap yazdınız? H. Aydın: Yardımcı ders kitaplarımı saymazsam, üç kültür kitabı. Begüm: Öğretmenim yazmak zor mu? H. Aydın: Kolay bir iş yok ki; ama yazmak müthiş keyif veren bir uğraştır! İşte şu anda seninle bir şeyler yazıyoruz hem de olur mu olmaz mı diye hiç düşünmeden, büyük bir coşkuyla. Sen de yaz, hem de aklına ne gelirse hiç düşünmeden yaz! Yazdıkça yazma becerin de kitaba aşkın da katlanarak büyüyecek. Begüm: Okumayı da yazmayı da çok seviyorum. Benim odam da sizin odanız gibi kitap koksun istiyorum. Öğretmenim; bana zaman ayırdığınız için size çok teşekkür ediyorum. H. Aydın: Beni tercih ettiğin için ben sana çok teşekkür ediyorum; ayrıca, gönlünce okumalar ve yazmalar diliyorum. 4 ANAOKULU konuşmayı, gruba katılmayı, birlikte hareket etmeyi, sorunlarını çözebilmeyi öğrenecektir. Kendi hakkını korurken, başkalarının haklarına da saygı duymayı bilecektir. Dilini doğru, güzel ve yanlışsız kullanacaktır. Yine bu süreçte anne ve babası dışında başka insanları da sevmeyi öğrenecektir. Öğretmen gibi, arkadaş gibi… Tüm bunların yanında elbette okul öncesi kurumu olarak bir görevimiz de öğrenmeye karşı ilgi uyandırmak, çocukların var olan ilgi alanlarını ortaya çıkarmak ve onları ilkokula hazırlamaktır. Sevgili anne babalar, Bu olumlu davranışları yalnızca okulda kazandırmamız olanaksız, elbette sizlerle birlikte başaracağız. Anne ve babalar olarak sizlerden, kuralları içselleştirmiş, sorumluluk sahibi, sınırlarını bilen çocuklar yetiştirebilmek için bizlere destek olmanızı bekliyoruz. Sizler, bizlerin verdiği eğitimin en üst düzeyde gerçekleşmesinde ve çocukların önündeki olumsuzlukların giderilmesinde en önemli görevleri üstlenmektesiniz. Çocuklarımızla birlikte sizlerin de okula uyumu olan Eylül ayını geride bıraktık ve 9 ay sürecek olan eğitim yolculuğumuza başladık. Umarım ilk haftalardaki telaşınız, tedirginliğiniz, yerini bizlere ve okulumuza olan güvene bırakmıştır. Okul öncesi eğitim, bir anlamda çocuğun aile dışına attığı ilk adım olarak düşünülmelidir. İlk üç dört yıl çocuk model olarak gördüğü anne ve babasından alabileceklerini alır ve kendisine tanınan fırsatlar ölçüsünde belirli bir psiko sosyal olgunluğa erişir. Bu gelişimin çocuğun yaşı ile paralel devam edebilmesi ise okul öncesi eğitim ile mümkündür. Haydi, başlıyoruz o zaman… Sağlıklı ve başarılı bir yılı birlikte geçirmemiz umuduyla, sevgiyle kalın. Şenay ÖZGÜN Anaokulu Müdürü Çocuklarımız burada sevgiyi, paylaşmayı, dayanışmayı, sosyalleşmeyi, kurallara uymayı, beklemeyi, söz alarak DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN Aslı Defne GÜRCAN YUNUS 28.09.2007 Didem KAYA KANGURU 11.09.2007 Eren DEMİR FOK 01.09.2007 Mert KAYA FOK 11.09.2007 Özüm ÖZÇELİK FOK 08.09.2007 POYRAZ AYDOĞDU FOK 13.09.2007 Reşad ISMAYILLI YUNUS 28.09.2007 Ahmet Nazif DURAL KELEBEK 18.09.2008 TAN MİCOZKADIOĞLU YUNUS 07.08.2007 Mehmet Cenkay KARLIKLI KANGURU 06.08.2007 Efe Eymen ÖZER FOK 10.08.2007 5 AYIN TEMASI: KENDİM HAKKINDA HERŞEY Benim adım çocuk, ama ben sandım ki herkesin adı çocuk, oysa ki herkesin ismi, saç rengi, göz rengi farklıymış. Kendimi tanırken ayın başında arkadaşlarımın özelliklerini tanıtacağım. Bir de duygularım var, sabah akşam değişen, bazen üzgün bazen mutlu zaman zaman da heyecanlı diye tanımlanan. Durun size anlatayım duygularımı: “Okulun ilk günü öğretmenlerimle tanışırken çok heyecanlıydım, ailem beni okula bırakırken biraz üzgündüm ama okuldan hep mutlu ayrıldım.” Benim adım çocuk dedim ya, “Çocuk Hakkı Günü” kut- Ailemi sizlerle tanıştıracağım, soy ağacı diye bir şey var- lamayı, haklarımı öğrenmeyi unutmayacağım, benim gü- mış onu öğrenip anlatacağım sizlere. nümde ve sonrasında haklarımı bilip onlara sahip çıka- Kendimi ve ailemi tanıttıktan sonra ben heyecanla tanı- cağım. şacağım Atatürk ile… Cumhuriyetin kuruluşunu kutla- Bana çocukların hakkı olan sevilmeyi en çok öğreten kim yacağım, kurucusu Atatürk’ü tanıyıp, ona teşekkürlerimi biliyor musunuz? Ailem… sunacağım. 6 kelebekler Öğrencilerimize Sorduk… “Ayakkabıların konuşsaydı sana ne söylerlerdi?” Yağmur BÜTÜN: “Çok güzelmişsin”, derlerdi. Nehir GÜNDÜZ: Ayakkabısız derlerdi. Evdeyken ayakkabısız yürüdüğüm için. Arat ÖZSÜER: Komik Arat derlerdi. Yağmur DEVECİ: Kum gelince pis olur derlerdi. Baran ÖZTÜRK: Pis pis olursa kötü derlerdi. Arda DEMİREL: Sandalyeye ayak koyup uçmak istediklerini söylerlerdi. Ahmet Nazif DURAL: Ayakkabılarını yeme derlerdi. Bebekken ayaklarımı yiyordum. Zeynep Naz GÜLER: Kızarlardı çünkü okula ayakkabıyla girilmez. Nilsu Begüm TUNÇ: Oyuncak oynayalım, derdi. Rıza Alp KAYAASLAN: Ayaklarım temiz olduğu için iyi derlerdi. Nisan Tuana BAKIN: Niye aldınız derlerdi. Doruk ZORAL: “Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.” Delfin EREM: Ayakkabılarını koru derdi. Âlin EREM: Kendilerine güzel derlerdi. Ayşe Ceyda ESKİYERLİ: Komik bir şey söylerlerdi. Oğuz Ege SOYLU: Seni seviyorum derdi. Eylül Ayı’nda Neler Yaptık? Oyuncaklarımızla tanışıyoruz… Okulumuzu gezdik ve mağaralarımızı keşfettik… 7 Milkshake yaptık ve afiyetle içtik… foklar Öğrencilerimize Sorduk… “Para icat edilmeseydi nasıl oyuncak alırdık?” Eren DEMİR: Bir oyuncağımızı verip yerine yenisini alırdık. Ecem TUNCER: Ağlardık bize verirlerdi. Ada GÜREL: Yeni bir şey asla parasız alınmaz. Boran KARAER: Ödünç alabiliriz mesela. Mert KAYA: O zaman alamazdık ama kendimiz yapardık. Ela ÇANDAR: Kredi kartıyla alırdık. Yiğit NİĞDELİOĞLU: Oyuncakçıya gidip para yerine çöp verirdik. Azra Naz ARK: Bir tane eşyamızı verip yerine oyuncak alırdık. Ayberk AYDIN: Bu soru bana ilk kez soruluyor bilemedim. Sezen ECEVİT: Lirayla alabilirdik o demirden yapılıyor kâğıt değil. Poyraz AYDOĞDU: Biz icat ederdik. Özüm ÖZÇELİK: Yerden kapak toplar alırdık. Cansu Deniz ÇELİK: Birbirimize hediye ederdik. Ayşe Naz TEMİZ: Rica ederek alırdık. Mehmet Kağan BAYIR: Üstünde yazı olmayan kartla alırdık. Raşit CANPOLAT: Biz oyuncakçıya açılmamış oyuncak verirdik. Egemen ÇİL: Kıyafetimi verip yerine oyuncak alırdım. Eylül Ayı’nda Neler Yaptık? Boncukları renklerine göre gruplayıp, sayıyoruz. Okul gezimiz sırasında okulumuzun mağaralarını gördük. 8 “Kitap” günümüzde arkadaşlarımıza kitaplarımızı okuduk… martılar Öğrencilerimize Sorduk… “Neden Özür Dileriz? ” Ateş Tambolat: Hata yaptığımızda özür dileriz. Mesela vurduğumuz zaman. Ayşenaz Varan: Arkadaşımızın odasına ve evine izinsiz girdiğimiz zaman özür dileriz. Balım Yetişen: Annemi üzdüğümde özür dilerim. Bora Patoğlu: Arkadaşımıza yumruk attığımızda özür dilerim. Demir Alp Tunçel: Kötü bir şaka yaptığımızda özür dileriz. Demir Kabadayı: Yalan söylediğimizde özür dileriz. Deniz Kibar: İnsanlara bağırırsak özür dileriz. Doğa Ercan: Öğretmenimize bağırınca özür dilerim. Efe Çınar Topuz: Birisinin kulesini yıktığımda özür dilerim. Efe Kutucu: Arkadaşımı yanlışlıkla boyadığımda özür dilerim. Ege Güncü: Arkadaşımıza yanlışlıkla çarptığımızda özür dileriz. Ela Özek: Takla atıp bir yere çarptığımda özür dilerim. Elif Er: Eşyaları kırdığımız zaman özür dileriz. Elif Irmak İrdem: Arkadaşımızı ittiğimizde özür dileriz. Elis Kudak: Arkadaşımı ittiğimden ondan özür dilerdim. Kayra Berk Kılıç: Yalan söylediğimizde özür dileriz. Kerem Özaltan: Arkadaşımızın eline bastığımızda özür dileriz. Servet Berkay Koçak: Arkadaşıma vurduğumda özür dilerim. Yağmur Ege: Ayağına bastığımız zaman özür dileriz. Eylül Ayı’nda Neler Yaptık? İlk gün sınıf oyuncağımız Martı ile tanıştık ve onu çok sevdik. Okulumuzun terasında dokunma keselerini taşıyarak dikkat oyunları oynadık. 9 Hazine avı oyunu ile kaybolan Martı oyuncağımızı şifreleri çözerek aradık ve okulumuzu tanıdık. kangurular Öğrencilerimize Sorduk… “… için aileme teşekkür ederim.” Atakan AYDIN: Bana aldıkları kitap için aileme teşekkür ederim. Ceren OĞUZ: Tatile gittiğimiz için aileme teşekkür ederim. Mehmet Cenkay KARLIKLI: Bana yardım ettikleri için aileme teşekkür ederim. Didem KAYA: Hediyeler aldıkları için aileme teşekkür ederim. Nesrin Berfin ŞEN: Beni tam üç ay tatile götürdükleri için aileme teşekkür ederim. Ahmet Oğuz ÇOMOĞLU: Çok güzel kumandalı araba aldıkları için aileme teşekkür ederim. Yağmur GÖZÜTOK: Bana yaptıkları sürprizler için aileme teşekkür ederim. Mustafa Çağan KARADAĞ: Bana sürpriz aldıkları için aileme teşekkür ederim. Derin DALGALI: Bana aldıkları oyuncaklar için aileme teşekkür ederim. Ahmet Efe ÇEBİ: Bana hediye aldıklarında çok mutlu oluyorum. Teşekkür ederim. Doğa Irmak ÖZCAN: Beni arabayla gezdirdikleri ve parka götürdükleri için teşekkür ederim. Mustafa Umut AKYÜZ: Bana en yeni çıkan oyuncaklardan aldıkları zaman oynamadan önce teşekkür ederim. Özgür YALÇIN: Beni gezdirdikleri için aileme teşekkür ederim. Ayşe Duru GÜRKAN: Benimle Antalya’ya geldikleri için teşekkür ederim. Alp Efe ÇEBİ: Temiz havada piknik yaptığımız için teşekkür ederim. Burak DAVRAN: Bana bir oyuncak aldıkları zaman teşekkür ederim. Zeynep ERYİĞİT: Satranç aldıkları için aileme teşekkür ederim. Kaan DURAN: “Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.” Eylül Ayı’nda Neler Yaptık? Kısa zamanda arkadaşlarımızla tanıştık ve kaynaştık… Serbest oyun saatlerimizde ilk tasarımlarımızı oluşturduk… 10 Okulumuzun mağaralarını gezdik. yunuslar Öğrencilerimize Sorduk… “İyi bir arkadaş nasıl olmalıdır ?” Reşad İSMAYILLI: Benim gibi olur. Kuzey KUTLAY: Hiç kimseye kötü söz söylemeyen, onu itip yere düşürmeyen, yumruk atmayan birisidir. Mehmet Ali ALAN: Uslu ve arkadaşına zarar vermeyen biri olmalıdır. Tan MİCOZKADIOĞLU: Oyuncakları paylaşarak olmalıdır. Hazel AKSÖYEK: Arkadaşlarının kafasına oynarken minder atmamak. Deniz TÜZÜNER: Güzel davranan bir arkadaş olmalıdır. Aslı Defne GÜRCAN: İyi davranan biri olmalıdır. Hüdai Pusat EMENİ: Eğlenceli olmalıdır. Alp Demir SİCİM: Güzel, dinlemeli ve uslu olmalıdır. Azra ALTURAN: Vurmamalıdır, başka kişileri rahatsız etmemelidir. Dila YÜKSEL: Güzel, eğlenceli olmalıdır. Eren DİRİCAN: Birbirlerini itmez, birbirlerine vurmaz ve kötü şeyler yapmaz. Erkan Deniz ÖZTÜRK: Bana vurmayan, benim canımı acıtmayan, beni seven ve sohbet edebildiğimiz bir arkadaş olmalıdır. İpek AKÇAKANAT: Biz oynarken elimden oyuncağı çekmemelidir. Nil ÇAKIR: Vurmadan olur, güzel oyun oynarsa iyi arkadaş olur. Pınar UZUN: Kavga etmemeli, oyunlarına katmaları, rahatsız edince özür dilemeli. Samet TURAN: “Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.” Zeynep ÖZKARADUMAN: Hiçbir arkadaşına küsmemelidir. Eylül Ayı’nda Neler Yaptık? “Küçük Boyacılar” isimli canlandırma oyununu oynadık. Okulumuzun tüm mekânlarını gezerken, hayvan çiftliğine de uğradık. 11 Ana ve ara renkleri çalışıyoruz… 1. sınıf OKUL HEYECANIM 2012-2013 eğitim-öğretim yılına 10 Eylül 2012 Pazartesi günü başladık. Öğrencilerimiz kadar öğretmenleri olarak biz de çok heyecanlıydık. Uyum haftasında boyama etkinlikleri, origami çalışması yaptık. ÖMER SALİH KOCA : Okula ilk geldiğim gün çok 17 Eylül 2012 Pazartesi günü Meclis Başkanı Sayın Cemil Çiçek’in de katılımıyla okulun açılış törenini yaptık. mutluyum. Derslerde çok güzel şeyler öğreniyoruz. 1-B sınıfı öğrencileri okul ve sınıf hakkındaki düşüncelerini bizlerle paylaştılar: güzel bir yer. Arkadaşlarımı seviyorum. NİLSU GENÇ : 1. sınıf olduğum için çok mutluyum. merak ediyordum. Okulum heyecanlıydım. Okuluma ve sınıfıma alıştım. Arkadaşlarımla oynarken mutlu oluyorum. OĞUL UMUT YUMUTURUĞ : 1. sınıf olduğum için çok CANSU GEMALMAZ : Okulumu çok seviyorum. Çok LİLYA ALTUN: Tatilde iken 1. sınıfta ne yapacağımı bütün beklentilerimi kar- ARDA ARAZ : Anasınıfında iken 1. sınıfın nasıl olacağını çok merak ediyordum. 1. sınıfı çok sevdim. Hep seveceğim. şıladı ve merakımı giderdi. Okulumu seviyorum, çok YİĞİT SEVEN : Ben 1. sınıfı çok merak ettim. Sonra ne öğreneceğim diye merak ettim. Çok güzel bir okulum var. Okul ve sınıfımla ilgili beklentilerim gerçekleştiği için çok mutluyum. çok merak ediyordum. Sonunda 1. sınıf oldum. Okulumu mutluyum. NUR NEHİR ÇELİKTEN : Anaokulunda iken 1. sınıfı çok seviyorum. SELİN BASAN : İleride okuma yazma öğreneceğim için çok heyecanlıyım. Arkadaşlarımla oynamayı çok seviyorum. 12 2. sınıf YAŞASIN! OKULLAR AÇILDI! Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler, hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ışığısınız. Ülkeyi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “ HOŞ GELDİNİZ” küçük hanımlar ve küçük beyler… Tatilde öğretmenlerinizi ve arkadaşlarınızı özlediniz. Bizler de sizleri çok özledik. Bu yıl 2. sınıf öğrencileri olan sizler, çok güzel bilgilerle donanacaksınız. Bizler, elinizde olan bilgilerinizin dışına çıkıp yenilerini araştırmaktan çekinmeyen, düşünmekten ve hayal etmekten korkmayan bireyler olan sizleri yetiştireceğimiz için çok mutluyuz. Sizler, bu dünyayı üzerinde yaşayan tüm canlılarla paylaşıyorsunuz. Siz ve dünya üzerinde yaşayan herkes aynı yaşam hakkına sahiptir ne daha az ne daha çok. İstiyoruz ki; hepimizin olan bu dünyayı sizden sonra gelecek çocuklara daha iyi yaşasınlar diye özenle koruyun. Bunun için de hep okuyan, araştıran, merak eden, yenilikleri bulup çıkaran kişiler olmanız gerekiyor. Bizler, sizlerin bunu başaracağınıza yürekten inanıyoruz. Eğlenerek öğreneceğiniz güzel günler geçirmenizi diliyoruz. Sonsuz sevgilerimizle… 13 3. sınıf Üçüncü sınıflar olarak uzun bir tatilden sonra biraz daha büyümüş halde yeni döneme başladık. Bu dönem aramıza yeni bir sınıf ve yeni arkadaşlar katıldı. Hepimiz oldukça heyecanlıydık. Bu heyecanla ilk önce kurallarımızı oluşturduk sonra derslere yönelik olarak ikinci sınıfta öğrendiklerimizi hatırladık. Bu şekilde sağlam bir temel oluşturduk. Her derste yeni bir çok konu öğrenerek binamızı oluşturmaya başladık. Şimdi bu sayfada sizlerle derste yaptığımız etkinliklerden örnekler paylaşıyoruz. 14 4. sınıf İLKÖĞRETİM HAFTASI 2012- 2013 eğitim öğretim yılına başladığımız bu sene 4. sınıflar olarak Türkçe dersinde düşüncelerimizi ve duygularımızı yazılı anlatıma döktük. Şiirler ve yazılar ile İlköğretim Haftası’nı ve yeni bir seneye nasıl başladığımızı sizlere anlattık. Bakalım beğenecek misiniz? İLKÖĞRETİM HAFTASI İköğretim ile başlar, Başarının temeli. Bu haftayı öğrenelim İlköğretim önemli Okuyup, yazınca ben, Öğrenirim temelden Ne bulursam okurum, Kitap, gazete ve dergilerden İlköğretim haftası Coşkulu kutlanmalı Başarılı olmak için Önemi iyi anlaşılmalı Ece DAYANÇ - 4/G İLKÖĞRETİM HAFTASI İlköğretim, ilköğretim Başladı okulumuz Aldık kalem, silgi, defter Başladık yazmaya Ödev verildi bizlere Yaparız teker teker Eğlenelim, öğrenelim Yazın gelince elveda Arzı MAMBET - 4/D 15 KENDİMİ TANIYORUM Bu yıl 4. sınıfa başladığımızda yeni bir dersimiz ve yepyeni ünitelerimiz olduğunu öğrendik. Dersimizin adı Sosyal Bilgiler, birinci ünitemiz ise Kendimi Tanıyorum ünitesi oldu. Bu dersi öğrenirken ilk önce bireysel özelliklerimizi ve bizi başka insanlardan farklı kılan bireysel farklılıklarımızı öğrendik, fotoğraflarımızı kullanarak kendimizi birçok belirgin özelliğimizle tanıttık. Bakalım sizlerden hangi bireysel özelliğimizle ayrılıyoruz ya da hangi özelliklerimizle sizlere benziyoruz? 16 5. sınıf Bu ay, öğrencilerimizin dersleri hakkındaki yorumlarını sizlerle paylaşıyoruz. İlk önce derslerimizin çok zevkli geçtiğini söylemek İlk haftamızda dersin Fen Bilimleri olduğunu duyunca herkes istiyorum. Fen Bilimleri dersini çok seviyorum. Fen çok sevindi. Öğretmeninimiz Bilge Soylu ile tanıştık. Öğretme- Bilimleri denince aklıma ilk önce fen labarotuvarı nimiz ile birlikte Fen Bilimleri defteri kapağı, Atatürk sayfası geliyor. Labaratuvarda deney yapmak, formüllerle ve ünite sayfası kapağı yaptık. İlk konumuzun neler olduğu- problem çözmek çok hoşuma gidiyor. Yeni bir konu nu merakla bekledik. 1. Ünite: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ öğrenmek beni daha da mutlu ediyor ÇÖZELİM’e başladık. Öğretmenimiz konuyu bize hem sözlü Geçen hafta karbonhidrat, protein, yağ ile yazdığım hem yazılı anlattı. Defterimize ilk konu başlığımız olan Besin- şarkı çok hoşuma gitti. Bu şarkıyı sizlerle de paylaş- ler ve Dengeli Beslenme konusunu yazdık. mak istiyorum… İkinci haftamızda karbonhidratları, yağları ve proteinleri öğrendik. Sonra şiirler yazdık. Konuyu tekrarlamak için sorular Et, süt, yumurta Çok yeme tatlıyı, çözdük. Sonrada vitaminleri işledik. A vitamini K vitaminine Makarna, pilavı hatırla, Dişlerin çürür sonra. kadar öğrendik. Bilge Öğretmen ile eğlenceli dersler işledik. En sağlıklısı balık, Karbonhidrat, protein, Cuma günü besin piramidini gördük. İnşallah yıl içinde eğlen- Sakın yemeyi unutma! Sonra yağ gelir sırada, celi dersler işleriz. Şeker denince aklıma Yemeklere yağ, tuz Tatlı gelir ilk sırada, koymayı unutma! Alperen UMAN, Günce DERİN 5/C Selenay MUTLUER - 5/D Çok sevdiğim matematik dersinde bu ay çokgenleri ayrın- şekiller ortaya çıktı. Ayrıca sınıf panolarını süsleyen renkli tılı bir şekilde öğrendik. Öğrendiklerimizi de bir sürü etkin- çokgen suratlarını ve soy ağacımızı yaparken de çok eğ- likle pekiştirdik. En akılda kalıcı örnekler ise bu şekilleri lendik. kullanarak yaptığımız tangramlardı. Çok yaratıcı ve farklı 17 Sarp YILDIZ - 5/D EĞLENCELİ BİR SES 6. sınıf Ders işlerken kimi zaman farklı şeyler yapmak dersi daha eğlenceli kılıyor. Böylelikle hem eğleniyor hem konumuzu öğreniyoruz. Türkçe dersinde yaptığımız eğlenceli ve bilgilendirici yarışma, dersi farklı kılma açısından çok güzeldi. Yarışma şöyleydi: Öğretmenimiz sınıfı iki gruba ayırdı. Sonra öğretmenimizin hazırladığı ve kese içine koyduğu kağıtlardan her gruptaki örgenci sırayla bir soru çekti ve cevapladı. Soruyu cevaplayabilen öğrenci grubuna bir artı kazandırdı.Yarışma sonunda en çok artısı olan grup yarışmayı kazanacaktı ancak artılarımız eşit olduğundan kazanan ya da kaybeden değil eğlenerek öğrenenler vardı. Hepimiz ses bilgisi konusunu pekiştirmiş olduk. -Ders içerisinde yapılan bu ve benzeri faaliyetler bilgiyi eğlenceyle harmanladığı için çok faydalı oluyor. Bade İZGİ 6/B BİG BANG! 6-C sınıfı öğrencileriyle birlikte “Sosyal Bilgiler Öğreniyorum” ünitesi ile ilgili bilimsel araştırma yapıyorum konusunda “Evren ve Dünyamız Nasıl Oluştu” problemine beş basamakta bir çözüm aradık. Bilimsel araştırma yapıyorum konusunda öğrencilerimizi bildiklerini sorgulamaya. yeni hipotezler ileri sürmeye teşvik etmek amacıyla sınıfta yaptığımız etkinlikte renkli kartonlara "Katılıyorum", "Katılmıyorum", "Kararsızım" gibi seçenekler yazdık. Öğrenciler "Big bang teorisi" ile ilgili düşüncelerine göre sınıfın belli köşelerine yerleştirilmiş bu renkli kartonların önüne geçerek görüşlerini söylemişlerdir. Öğrencilerimizden Onur Demirel'in bu konuyla ilgili ayrıntılı yazısını dergimizin "Öğrencilerimizin Kaleminden" bölümünde okuyabilirsiniz. 18 TAM SAYILARI MODELLİYORUZ 7. sınıf 7. sınıfın ilk dönemi, ilk ayı, ilk haftası, ilk günleri… Birinci hafta tanışma, özlem giderme, yeni konulara başlama heyecanı derken öylece geçti. Bu arada tam sayılar adlı ünitemizi de adamakıllı bitirdik. Ünitemizi bitirdiğimize göre öğretmenimiz bizlere bazı etkinlikler eşliğinde bunları pekiştirme imkanı sundu. Atrium ve çevresinde tam sayılarda bölme işlemlerinin modellemesini ve tam sayılarda toplama işleminin sayı doğrusu üzerinde gösterimi ile ilgili etkinlikler yaptık. Bu etkinlikler bizler için oldukça zevkli ve akılda kalıcı oldu. Bütün bir yılımızın böyle keyifli geçmesi dileğiyle… FEN BİLİMLERİ DERSİNİ NEDEN SEVİYORUM? reket ettirilmeden tutulur. Eğer top yavaş geliyorsa topu havalandırmak için topla beraber vücudumuzla da yükselerek topu daha yükseğe göndeririz. Dorukhan DORUK 7/E “Ağzıma aldığım bir lokmanın ne kadar uzun bir süreç geçirdiğini öğrendim. Hele ince bağırsağımın boyunun 6 metre ( ki yaklaşık olarak boyumun 4 katı ) olduğunu öğrenince bağırsaklarıma hayran kaldım.” Semin Nur HAZIR 7/E Bu ay sizlere 7. sınıf öğrencilerimizin Fen Bilimleri dersi ile ilgili yazılarını paylaşmak istiyoruz. “Fen Bilimleri dersi sayesinde bu sene sindirim ve boşaltım sistemlerini öğrendim. Sistemlerimin nasıl çalıştığını öğrendim. Bu sistemleri nasıl koruyacağımı öğrendim. Sistemlerimi artık daha iyi koruyacağım. Ayrıca sistemleri modelle de görüp pekiştirdik. Bu sene içinde daha fazla şey öğrenmek istiyorum.” “Fen Bilimleri dersini sevmemin en büyük sebeplerinden biri konuları içersinde insan vücudunun olmasıdır. İnsan vücudu, vücudumuzdaki sistemleri, organları öğrenmemizi sağlar. En önemli konulardan biri de “Kuvvet ve Hareket” dir. Bu konu hayatımızda çok önemlidir. Mesela bir voleybol maçında smaç hızlı gelirse sadece manşet ha- Doruk ATAY 7/E 19 SUYUN YOLCULUĞU Hepimiz birer villüs tarafından emilmeye başladık. Bizden arta kalan posa kalın bağırsağa doğru yol almaya başladı. Bugün futbol maçı vardı. Maçtan sonra çok susamıştım. Kalın bağırsakta da emilim bittikten sonra posa ile birlikte Bir şişe su alıp içtim ve böylece suyun yolculuğu başlamış olan maddeler anüs tarafından dışarı atılır. oldu. Buket AYGÜNEY - 7/A Su ilk önce ağzımdan ve sonra yutağa geçer. Yemek borusundan mideye geçer. Çoğumuzun bildiği gibi suyun sindirimi yapılmaz ve kolay kana geçer. Sadece kalın ba- SİNDİRİM SİSTEMİ ğırsakta emilimi yapılır ve emilimi yapıldıktan sonra direk Besinlerin hücreden geçebilecek kadar küçük moleküller kana geçer. haline getirilmesi işlemidir. Sindirilmiş besinlerin hücreye Su kana geçer ve bütün vücudu defalarca dolaşır ve bu girerek enerjiye döner. Tüm canlılık faaliyetleri için enerji kan pislenmeye başlar. Bu durumda boşaltım sistemi dev- gereklidir. reye girer. İlk önce böbrek kirli kanı süzer, temiz kanı ise Metebolik olarak olayları hızlandıran, besinlerin yapıtaş- böbrek toplardamarı ile vücuda geri gönderilir. Süzülen larına kadar ayıran özel sıvılardır. Bir enzim birden farklı kirli kana üre denir. Ürenin içinde; su, atık maddeler (sıvı besin çeşidini sindiremez. olanlar), B ve C vitaminleri bulunur. Üre böbrekten idrar Ağız (Tükürük) : Karbonhidrat kanalı (üreter ) ile idrar kanalına gider. Burada idrar (üre) Mide Öz Suyu : Protein birikir ve yeteri kadar biriktiği zaman üretra yardımı ile dışarı atılır. Pankreas Öz Suyu : Yağ Böylece ilk başta içtiğimiz su, şimdi idrar haline geldi. Sindirim Sistemindeki Görevli Yapı ve Organlar: Unutmayın boşaltım sistemine iyi bakmazsanız, bol su içmezseniz böbrek kanseri, böbrek yetmezliği, sistit gibi 1) Ağız hastalıklar başınıza gelebilir. 2) Yutak Onat TÖREN 6/A 3) Yemek borusu 4) Mide YOLCULUĞA GİDİYORUM 5) İnce bağırsak Merhabalar, ben günlük yediğiniz besinlerden karbonhid- 6) Kalın bağırsak rat… Sindirilmek üzere arkadaşlarım protein ve yağ ile bir tabaktayız. Veeeee şimdi yenmek üzere ağza doğru 7) Anüs gidiyoruz. İlk olarak ağızda arkadaşlarımla bir güzel çal- Sindirim sistemi hakkında öğrendiklerimiz; kalanır, bir güzel ezilirim. Ama arkadaşlarımdan farklı be- Sindirim sistemi hakkında artık bir bilgi sahibi olduğumuz nim bir özelliğim vardır. Bu da ben ağızda hem mekanik için daha düzenli besleniyoruz ki organlarımıza zarar ver- sindirime hem de kimyasal sindirime uğrarım. Tükürük meyelim. Eskiden yemekler yerken yemeklerin cüp diye bezlerine teşekkür ederek yoluma devam ederim. Arka- aşağı düştüğünü zannederken artık peristaltizm sayesin- daşlarımla beraber peristaltik bir hareketle yemek boru- de olduğunu biliyoruz. Ve yemeklerin sağımsal bir şekilde sundan geçer ve mideye ulaşırız. Mide bizi çalkalar. Mide midemize geldiğini biliyoruz. öz suyu ise proteinleri parçalara ayırır. Yolumuza hep 7/A Sınıfı Öğrencileri beraber devam ederiz. Şimdiye kadar hiç parçalanmamış olan yağ ince bağırsakta pankreastan gelen öz suyu ile parçalanır. Hem de biz yani protein ve karbonhidrat iyice bir parçalanırız. Artık o küçük moleküller haline geldik ki artık ince bağırsak tarafından emilimimiz başlamıştır. 20 EĞLENEREK ÖĞRENME 8. sınıf 8. sınıfın ilk haftasında ilk etkinliklerimizden biri de sınıf içi Bütün gruplar çok iyi yarışıyor. Herkes kendini yarışmaya bilgi yarışmasıdır. Amacımız öğrendiğimiz konuları pekiş- kaptırmış, öyle ki son soru da cevaplanınca etrafta “Ne tirmek ve bunu eğlenerek yapmak. İşte yarışma başlıyor! çabuk bitti!” sözleri duyuluyor. Öğretmenimiz bizi gruplara ayırdıktan sonra tahtaya ilk Bütün gruplar sevinçli, çünkü önemli olanın kazanmak de- soruyu yansıttı. On sekiz soruluk bu küçük yarışma, her ğil, eğlenmek ve öğrenmek olduğunu biliyorlar. Zil çaldı- grubun hırsla ama dostça bir tavırla ilk soruyu cevapla- ğında herkes aynı cümleyi telaffuz ediyor: “Bilgi yarışması masıyla başladı. Her soru için tek bir kazanan var, bu da için teşekkürler öğretmenim!” heyecanı artıran etkenlerden biri. Beyza Nur ARK - 8/D KONUMUZ ATATÜRK BU YIL Konumuz Atatürk bu yıl, onun arkasında bıraktığı sarsıl- Öğretmenimiz atamızın bu özelliklerini bize öğretmek için maz Cumhuriyeti, ve geçmişini işliyoruz. Türkiye denilince bir oyun hazırlamış. Daha önceden hazırlanmış kartlar Atatürk, Atatürk deyince ise onun vatanseverliği, milliyet- üzerinde Atatürk’ün eşsiz bir özelliği bulunuyor. Oyunun çiliği idealistliği geliyor akla elbette. Nice güçlü düşman- amacı kartta yazan özelliği ortadaki arkadaşımızın söz- ları yenmiş, Türkiye’yi nice zorluklarla TÜRKİYE yapmıştı. lerinden anlamaktı, bulan da o arkadaşın yerini alıyordu. Sanatı destekleyen, sanat sever askeri bir dehaydı. Biz Ve o da yeni bir kart çekip onu anlatıyordu, oyun da böyle de onun adını tarihe altın harflerle yazdırdığı bu özellik- devam ediyordu Herkes karttakini bilip ortaya geçmek için lerini işliyoruz. Çok cepheciliği, insancıllığı ve bunun gibi uğraşırken fark etmeden konuyu öğrenmiş olduk. Hem pek çok özelliği bu yıl ki T.C İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük eğlendik hem de Atatürk'ün dehasına çok yönlülüğüne ve dersimizin konusu.. kişiliğine tekrardan hayran kaldık. Arda GÜÇLÜ - 8/D 21 9. sınıf YÖNÜMÜ NASIL BULABİLİRİM ? Dünya üzerindeki rehberimiz olan coğrafi koordinat sistemi sayesinde nerede yaşadığımızı, komşularımızı veya başka ülkelerle aramızdaki saat farkını ve buna dayalı sonuçları bu sene 9. sınıf öğrencileri ile öğreneceğiz. Paralel ve meridyenlere dayalı olarak oluşturulan coğrafi koordinat sistemi sayesinde artık dünya üzerinde yer alan herhangi bir yeri kolayca tespit edebiliyoruz. Coğrafyanın vazgeçilmez konularından birisi de haritadır. Öncelikle bir çizimin harita olabilmesi için gerekli olan unsurlar nelerdir? Her çizime harita denebilir mi? Bu konudaki bilgilerimizi paylaştık. Sonra da Dünya’yı ve yüzey şekillerini düzleme aktarırken dikkat edilmesi gereken yöntemler hangileridir? En doğru harita çizim teknikleri hangileridir? Artık bunlar konusunda da detaylı bilgi sahibiyiz. Bizler, var olan bilgilerimizin üstüne bilgi katmaya ve bilim yolunda ilerlemeye devam ediyoruz, ya siz…? 22 BAŞARI YOLU 10. sınıf Ben okulun her açılış gününü düşündüğümde bir de okulun kapanış gününü düşünürüm. Bu benim ileriki hayatımla ilgili amaçlarımın adım adım ilerleyişidir çünkü. Ve okulda mezun olduğum zaman yaşayacağım gurur amaçlarıma ulaşmak için uzattığım elimin umududur. Sevgili öğrenci arkadaşlarım, Bu yeni başlangıç yılında yepyeni bir sayfa açıp yenilenen hedeflerimize ulaşmak içn yeni planlar yapmamız gerektiğini unutmayalım. Descartes’in de dediği gibi "plansız çalışan kimse, ülke ülke dolaşıp hazine arayan insana benzer." Başarılı olabilmemiz için azim, sabır, süreklilik ve hayata pozitif bakabilmek gerekir. Bizler okulumuzda sadece derslerin yapıldığı tek yönlü bir hayatı seçmeyiz çünkü sürekli öğrenme gayreti hayatımızın tüm alanlarına yansır. Bizlerin ihtiyaçları değişiktir. Verimli ders çalışmak için sosyal hayatımızı da planlamamız gerekir. Her şeye yeterince zaman ayırabilmekse iyi bir planlama işidir. Bu bütünler bizleri sağlıklı ve devamlı başarıya götürmenin yoludur. Sevgili ailelerimiz, Bizlerle ilgili beklentileriniz olduğunu hepimiz biliyoruz ve bu bilinçle sizlerin inanç ve güveninizi hep yanımızda hissetmek istiyoruz. Hayatımızın her alanına ortak olun ki bu uzun yarışta bitiş noktasına geldiğimizde ortak başarımızla birlikte övünelim. Ve sevgili öğretmenlerimiz; Sizler bizler için birer rol modelsiniz, bu inişli çıkışlı yolda bizleri anlayışla karşılayacağınızı, her zaman yanımızda olacağınızı Nesibe Aydınlılar olarak biliyoruz, bu güveni bizlere verdiğiniz için teşekkür ediyoruz. Yazımı Balzac ‘ın bir sözü ile bitirip Nesibe Aydınlı olmanın ayrıcalığını yaşayan tüm Nesibe Aydın ailesine bu yeni başlangıç yılında başarılar diliyorum. ‘’Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak gerekir.’’ Balzac. Saygılarımla, M.Buse HANCIOĞLU - 10-E 23 11. sınıf HEDEFE DOĞRU... Okulumuz öğrencileri yoğun programla birlikte bu seneye etkili bir başlangıç yaptılar. Kuşkusuz bu başlangıç hedeflerine emin adımlarla yürüyen 12. sınıflarımızı ve önümüzdeki yıl onlardan bayrağı devralacak 11. sınıflarımızı başrole taşıdı. Hayallerinin sahnesinde geleceğini görebilen 11. sınıflarımız diğer yıllara göre kendilerinden emin bir şekilde yoğun tempoda yer almaya karar verdiler. Çünkü bu sene onlar için hayallerine ve hedeflerine bir adım daha yakın oldukları bir sene. Kararlılıkları ile eksikliklerini tespit edip en kısa sürede tamamlama çabaları ise gözle görülür bir şekilde devam etmektedir. 11. sınıflarımız derslerle birlikte sosyal anlamda da okulumuzda etkinliklerini hissettirmektedir. Özellikle; Model United Nations projesine öncülük eden 11. sınıf öğrencilerimiz okulumuzdaki birçok öğrenciye örnek teşkil etmektedir. Bu etkinlikte okulumuz öğrencilerden delegeler çıkararak belli ülkeleri ve Birleşmiş Milletler kurumlarını temsil ettikleri eğitsel bir simülasyondur. Genelde konferans, panel, çalıştay veya forum usulüyle yürütülen toplantıları içermektedir. Böyle bir uluslararası etkinlikte yer alarak okulumuzu temsil eden öğrencilerimizi tebrik ediyoruz. Evet, gördüğümüz gibi sonuçlar ortada. 11. sınıflarımız hem ders hem de kişisel gelişim anlamında daha sene başında ne kadar azimli olduklarını gösterdiler. İleride bu çabaların onlara büyük ölçüde geri dönmesi dileğiyle... 24 12. sınıf GELECEĞİM VE HAYALLERİM Bu yıl 12. sınıflarımız üniversiteye hazırlık aşamasındalar ve yoğun programdan itibaren yaklaşık iki ayı geride bıraktılar. Bu süreci dershaneye gitmeden burada hem öğretmenleri hem de rehberlik servisiyle birlikte uyumlu bir şekilde devam ettiriyorlar. Bu maratonun sonunda tüm öğrencilerimizi üniversiteli olarak görmek bizleri çok mutlu edecek. Bu ay ki sayımızda eşit ağırlık sınıfımız 12 - F'ye sorduk. Hangi üniversiteyi ve hangi bölümü okumak istiyorsunuz? İşte cevaplar: Melih İnceoğlu: 9 Eylül Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Hasan Ali Şıvgın: Ankara Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Yıldırım Batu İnan: Atılım Üniversitesi - Hukuk Fakültesi (Burslu) Doğukan Çatık: İstanbul Üniversitesi - Hukuk Fakültesi, Marmara Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Onay Özavcı: Koç Üniversitesi - Hukuk Fakültesi, Bilkent Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Seda Naz Günday: Bilkent Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Ege Bayram: ODTÜ - Ekonomi Ulaş B.Uğantaş: 9 Eylül Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Elif D.Kırmızı: Hacettepe Üniversitesi - Psikoloji Özgürcan Çulak: Bilkent Üniversitesi - Uluslararası İlişkiler, Ankara Üniversitesi - Siyasal Bilgiler Fakültesi Kerem Eriş: Boğaziçi Üniversitesi - Uluslararası İlişkiler Fatih Yücel: TOBB - Hukuk Fakültesi (Burslu) Yağmur Ekin Acar: Koç Üniversitesi - Hukuk Fakültesi Ecem Kunter: Psikoloji Nilsu Kalay: Bilkent Üniversitesi - Uluslararası İlişkiler 25 DERSHANE ACIYI DEĞİL, BARIŞI PAYLAŞALIM Geçtiğimiz günlerde Dünya Barış Günü kapsamında tüm Çanın üzerine, “Çok Yaşa Mutlak Barış” yazısı kazındı. dünyada çeşitli etkinlikler düzenlendi ve kısa bir süreliği- Dünya barışının korunabilmesinin öncelikle kendi ülke- ne de olsa savaş olgusu tüm hafızalarda yerini beyaz gü- mizdeki terör faaliyetlerinin sona ermesine bağlı olduğunu vercinlere bıraktı. Birleşmiş Milletler’in New York’ta bulu- unutmayarak hareket etmeliyiz. Ayrıca bizler Atatürk’ün nan genel merkezinin bahçesindeki barış çanı, BM Genel emanet ettiği yurdumuzu sadece düşmanlardan değil, Sekreteri Ban Ki-Moon tarafından çalınarak tüm dünyaya ülkeyi kaos ortamına sürükleyecek ayrılıkçı düşünce- barış mesajı verildi. Bosna’dan Ruanda’ya, Arakan ve lerden ve gizli düşmanlardan da korumak zorundayız. Gazze’den, Suriye’deki krize kadar dünyada akan kanın Ekonomik ve siyasi amaçları uğruna insan hayatını hiçe durması için sadece bir simgeydi bu barış çanı…Varolan sayan, sadece ve sadece kendi ülke çıkarlarına odaklan- yönetimlerin ve bireylerin, isteklerini savaş yöntemini kul- mış dış güçlerin “BÖL PARÇALA YÖNET” taktiğini boşa lanarak gerçekleştirmeye çalışmaları, ayrıca bu durumun çıkartmanın tek yolu, yurtta sulhu sağlayan, sevgi toplu- sivil halka, onca masum insana yansıması, durumun ne mu olmuş, insan haklarına saygılı, bir yumruk gibi birbiri- denli korkunç olduğunu gözler önüne seriyor. Dünyada lerine sıkıca bağlanmış toplum olmaktan geçer. Savaş ve barışın sağlanması konusunda farkındalık yaratabilmek barış kavramları çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti son amacıyla her yıl Dünya Barış Günü daha da çok anlam yıllarda zor sınavlar vermektedir. Ancak Mustafa Kemal taşıyor. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun belirlediği 21 Atatürk’ün ‘’Ey Türk gençliği…’’sözleriyle belirttiği vazi- Eylül tarihi geçerli olsa da bizim ülkemiz gibi birçok ülkede felerin, yeni nesil tarafından unutulmayacağına inanarak II. Dünya Savaşı’nın başladığı tarih olan 1 Eylül, Dünya yolumuza devam ediyoruz. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Barış Günü olarak kutlanmaktadır. Bu şekilde savaşın Atatürk’ün izinden giden Türk gençliği olarak ‘’YURTTA izleri her yıl silinmeye çalışılmaktadır. Birleşmiş Milletler, BARIŞ, DÜNYADA BARIŞ’’ sözünü temel almalı, önce Barış Günü’nde, dünya çapında çatışmaların önlenmesi kendi çevremizde, sonra ülkemizde ve tüm dünyada barı- ve barışın sağlanması yolunda bilinçlendirmeyi amaçlıyor. şı ve huzuru sağlamayı kendimize bir borç bilmeliyiz. Her 21 Eylül’de, Birleşmiş Milletler Merkezi’ndeki “Barış Çanı” çalınıyor. Savaşlardaki insani kıyımın anısına Ja- Ayşe ARPACI ponya tarafından yaptırılan bu çan, dünyanın tüm kıtala- Sosyal Bilgiler Öğretmeni rından çocukların bağışladıkları bozuk paralarla üretildi. 26 DERSHANE ÖYLE BİR GEÇER ZAMAN Kİ… ÖYLE BİR GEÇER ZAMAN Kİ... “Zor bir iş, zamanında yapmamız gereken kolay işlerin birikmesiyle oluşur.” J.J. Rousseau Sevgili öğrenciler, zaman hepimiz için eşit dağıtılmış bir kaynaktır. Üstelik, geri dönüşümü olmayan bir kaynak. Akıp giden zaman amaçlar doğrultusunda nitelikli ve kaliteli kullanılmıyorsa boşa gitmiş demektir. Bir nevi boşa geçen zaman açık bırakılmış bir musluk gibidir. Herkesin günde 24 saat, haftada 168 saat ve ayda -yaklaşık - 720 saatlik zamanı vardır. Önemli olan bu dinamik kaynağı nasıl kullandığınızdır. Unutmayın ki başarı için çok zamana değil, etkili ve işlevsel zamana ihtiyacımız vardır. İşlevsel zamanı da bize “zaman yönetimi” kazandırır. dığı, çalışmanın sonunda elde edilen başarı olduğudur. Ne İçindeyim Zamanın Ne de Büsbütün Dışında İnsan başarıyı bir kez tattı mı, bu hazzı tekrar yakalamak için çalışmanın devamını getirir. Zaman yönetimi için yapılması gereken ilk şey zamanı kullanma biçimimizi gözden geçirmek olmalıdır. Hafta Başarılı zaman yönetiminin, daha çok ders çalışmayla her içi okula veya dershaneye kaç saat, yola kaç saat, uy- günü son dakikasına kadar doldurmak, geceleri yorgun ve kuya, yemeğe, kişisel bakımınıza ve temizlik ihtiyaçları- bitkin düşmek veya günde iki-üç saat uyumakla ilgisi yok- nıza ne kadar zaman ayırdığınızı hesaplayın. Bu zorunlu tur. Başarılı zaman yönetimi, hedeflerinize ulaşmak için harcamaların dışında kalan zaman, işte sizin yönetmeniz zamanınızı sağlıklı kullanmanızı sağlayan bir yöntemdir. gereken zaman olacaktır. Eğer bu zamanı yönetmeyi ba- Günde birkaç saat daha az uyuyarak ya da yeme-içme şaramazsanız zamanınız su gibi akıp gidecek; sizler de zamanlarını kısaltarak ders çalışacak zamanı yaratma- arkasından bakakalacaksınız. Bu duruma düşmemek için ya çalışmak kısa süreli olarak başarınızı arttırsa da uzun de zamanınızı neden programlamanız gerektiğinin bilin- sürede daha sağlıksız durumların ya da düzensizliklerin cinde olmalısınız. Geleceğiniz için (üniversite, meslek …) ortaya çıkmasına neden olacaktır. zamanınızı doğru planlamalısınız. Öncelikle kendi hedef- Kaç Saat Çalışmalıyım? lerinizi (yakın-orta ve uzak hedef ) belirlemelisiniz . Bir öğrencinin günde kaç saat çalışması gerektiğini belir- Birçoğumuz zaman zaman : “Ders çalışmayı sevmiyo- leyen birkaç değişken vardır; haftanın hangi günü olduğu, rum!”, “Çalışırken çok sıkılıyorum!”, “Çalış çalış nereye hangi derse çalıştığı, o gün okulunun veya dershanesinin kadar?” gibi şikâyetlerde bulunmuşuzdur. Ders çalışmak olup olmadığı gibi. Bu değişkenlere bağlı olarak zamanını her zaman eğlenceli bir iş olmayabilir. Yapacak daha eğ- yöneten bir öğrenci, yazının başında değinilen zorunlu za- lenceli uğraşlar varken bunları bir kenara bırakıp masanın manları çıkardıktan sonra kaç saat çalışması gerektiğinin başına geçmek bazen sıkıcı olabilir. Ancak buradaki asıl yanıtını kendisi bulacaktır. önemli nokta, hoşlanılması gereken şeyin çalışmak olma27 DERSHANE Zamanımızı Planlamak Bize Ne Sağlayacak? • Zamanı verimli kullanmak az zamanda çok iş yapmanızı sağlar. • Önemli şeyleri ilk sıraya koymanıza yardımcı olur. • Gün içindeki planlanmamış olayların önüne geçersiniz. • Motivasyonumuzu arttırır, güven verir. • Birileri size sürekli işinizi hatırlatmaz. “ Ahmaklar zamanı nasıl öldüreceğini, akıllılar ise nasıl kazanacağını düşünür.” Alain Yönetiminde zorlanmayacağınız keyifli anlar dileriz. Nesibe Aydın Dershanesi ÖSS Rehberlik Servisi Kaç Saat Uyumalıyım? Henüz gelişim çağını tamamlamamış öğrencilerin, her gün ortalama 6-7 saat uyumaları onların fizyolojik ve psikolojik gereksinimlerini karşılamak için yeterlidir. Daha az uyku organizmanın gergin ve sinirli olmasına etki edeceği gibi, gelişim sürecini de olumsuz etkiler. Daha çok uyku ise tembellik ve pişmanlık duygularını besler. Zamanınızın elinizden kaçıp gitmesine neden olur. Zaman Tuzaklarıyla Nasıl Başa Çıkabiliriz? Bazen çevrenizdeki her şey sizin kontrolünüz altında olmaz. Mesela, dershane çıkışında bir arkadaşınız birkaç saat vakit geçirmek isteyebilir. Böyle bir durumda: • “Hayır!” diyebilmeyi öğrenin • Aynı anda birden çok iş yapmayın. (hem TV izlemek, hem de ders çalışmak gibi) • Tercih önceliklerinizi öğrenin. • Çalışma esnasında zihninizde canlanan çağrışımları ertelemeyi öğrenin. Bir düşünme köşeniz olsun ve her türlü ders dışı düşünceleri orada düşünüp sonuçlandırın. • Düzenli bir çalışma alışkanlığınız yoksa, daha hafif bir programla başlayıp zamanla ders çalışma saatlerinizi (temponuzu) arttırabilirsiniz. 28 DERSHANE “BİZ DE YORULDUK BİZ DE” Yoğun programın ardından bizler de dershane öğretmen ve çalışanları olarak ailelerimizle birlikte bir piknik planladık. Önce Gerede idi, sonra Kızılcahamam’da karar kıldık. Biz işin maddi boyutunu kendi aramızda çözelim diye düşünürken Nesibe Hoca bunu duyunca yine ağırlığını koydu ve her şeyi üstlendi. Ancak bizlerin yaptığı da yabana atılır değildi; eğlendik, top oynadık, minicik katılımcılarımızı sevdik, salıncakta mışıl mışıl uyuyuşlarını izledik, yorulduk, uzanıp dinlendik, masamıza misafir olan halk ozanımızın türkülerine eşlik ettik. Top oynarken terledik, çimlerde sırılsıklam ıslandık. Dağlara doğru yürüdük, romantizm, lirizm, radikalizm hepsi vardı. Resimlerden de görüleceği gibi bizler de gerçekten çok yorucu bir pikniğin altından başarıyla çıkmıştık! Tek zorlandığımız mis gibi çam gölgesinde, ahşap masaların üzerinde yiyeceğimiz "sucuk mu, kanat mı, köfte mi" sorusu oldu. Yeni bir piknikte, yine ailelerimizle birlikte buluşmak dileği ile Nesibe Hocamıza teşekkür ederiz. Bülent UĞUZ SBS Müdürü 29 REHBERLİK BİRİMİ ŞİMDİ NESİBE AYDIN'LI OLDUK, SINIFLARI DOLDURDUK! Bu yıl aramıza katılarak bizi daha çok renklendiren, her biri yeni ve başka bir dünya olan sevgili öğrencilerimize tekrar HOŞ GELDİNİZ ! diyoruz A.EYLÜL KATIKOL A.YAĞIZ KALAYCI AKİF UMUT ÇOBAN ALİ ARDA HACIOĞLU ALİ BERKAY GÜZEL ALİ TARIK SU ALKAN ALTUĞ ALTAY KILIÇ ALTUĞ ALAN ANIL ARDA ANTON BORA SAĞLAM ARİN DENİZ DEMİR ATA CAN YILMAZ AZİZ ONAT ŞAHİN B.TANA AYGÜNEY BADE İZGİ BANU GENÇ BARAY TOPRAK BAKIRCI BERFİN ECEM KARA BESTE SAĞLAM BEYZA AYSUN ŞAHİN BİLGE KAAN ŞENGÜL BİLGE ŞENOL BOĞAÇHAN ÖZKURTOĞLU BORAY HAN ÜNLÜ BURAK EFE BURAK TUNCAY BURAK TÜRKAN BURÇAK KAYMAZ C.ARDA ASLANGÜL CAN AVŞAR CAN ÜNSAL CAN YILMAZ CAN YÖRÜK CANSEL BALCI CEM AYDIN CEMAL SÜMER CEMRE NUR ERDAL CEYDA BAYRAKTAR CEYDA YALÇINKAYA DAMLA BARAN DEFNE ÇENE DEFNE SAĞLAM DEMİRHAN NOYAN DENİZ ERKAN DENİZ MERT UYSAL DEREN KARAASLAN DOĞUHAN ULUGÖLGE DORUK KEMAL DORUK SÖNMEZ DURUKAN BÜTÜN E. EMİRHAN YÜCEL E. KEREM TAYHAN E.BELİZ ÖZÇİMEN E.REFİK TALI ECE AK ECE KASIM ECE KOÇAK EKİN DOĞA GÜNDÜZ EKİN YÜCEL ELİF KOZLUCA ELİF ÖNER ELİF SU ELİF SU TUNÇEL ELİF SUDE YILDIRIM ELVİN İNCİLİ EMİR YURT EMRE PAŞAOĞULLARI EREN KARSAVURANOĞLU EREN ÖZCAN EZGİ KÜÇÜKMURAT FATİH OKTAY GAMZE AYDAN GÖKSUN URAL ÇAMURDAN GÖKTUĞ İBİŞ H.ATAHAN ÇELİK H.EFE ÇETİN HANDE ETİ HAYRİYE SENA SAYIN HÜSAMETTİN ATA ALGAN İREM SU DİKENLİ İSMET KARAOĞLU J.DAMLA KADİM K.BERKAY SAYLAM KAAN ERDOĞAN KAAN SUN KAAN YURTSEVEN KAĞAN ERGÜN KAĞAN TURGUT KANBER KAAN TOSUN KEREM ASLAN KIVANÇ AYDIN LAL YÖRÜK M. KAAN PİRİMOĞLU 30 M.YÜMNA ŞAHİN MELİS SEZER MELTEM ULUGÖLGE MERT AKIN MERT ARICAN MERT TEMEL MİNA IRMAK YARBAŞI MUSTAFA FURKAN GÜLCAN NAZMİ KARAOĞLU NEHİR KILINÇARSLAN NİL YAĞMUR TOPÇU NİLSU ÜSTÜNEL ONUR DEMİREL ONUR YÜKSEL ORBAY ÜNLÜ Ö.SALİH KOCA ÖMER BUĞRA KURU ÖMER DENİZ HASDEMİR ÖMER ÖZALTAN ÖZGE SAVTOK ÖZGÜR ALKIN KARAÇAM PELİNSU KUTLU PINAR DÖNMEZ PINAR EFE RÜVEYDA VARAN S.MERT TOKER SEDAT TURAN SELENAY MUTLUER SELİN KAYA SEVCAN KARASÜLEYMANOĞLU SEVGİ SUZAN DURLU SEYHUN AYHAN SEZİN YILMAZ SILA YAREN TEZCAN SUDE SELİN ÖZCAN SUDE SULTAN ÇETİN TAHA UMUT GÜZEL U.ANDAÇ GÜLER UĞUR METE ÇETİNGÖZ UMUT OZAN MAT UMUT YILDIZ VELİ ÖZGEN ÖZKOÇ YAĞIZ EGE ÖZER Z.NUR YAZICIOĞLU ZEYNEP BEGÜM GÖRÜR ZEYNEP ECEM KISA OKULUM İLE İLGİLİ DUYGU VE DÜŞÜNCELERİM “Yeni okulumdaki arkadaşlarımı, öğretmenlerimi ve hayvan çiftliğini çok sevdim. Bu okul çok güzel bir okul.” EGE TINAZ - 1/B “Okulumu çok sevdim. Hep böyle bir okula gitmek istemiştim. Nesibe Aydın'a geldiğim için çok mutluyum. Burda dersler ve kulüpler çok eğlenceli, öğretmenlerim ve arkadaşlarım çok iyi.” İREM SU ÇÖZELİ - 2/A "Okulumu çok sevdim. Nesibe Aydın Okulları'nda çok daha başarılı olacağımı bildiğim için burdayım. Öğretmenlerim, arkadaşalarım ve derslerimi çok sevdim. İyi ki burdayım!" EKİN YÜCEL - 3/E "Ben bu okulu çok sevdim. Çok iyi bir okul. Arkadaşlarımı çok seviyorum, çok iyiler. Kulüplerin olması, sık sık havuza girebilmemiz çok güzel." NİLSU ÜSTÜNEL - 4/E "Bu okula geldiğim için çok mutluyum. Yeni arkadaşlar edindim. Çok iyi öğretmenlerle tanıştım. İlk başta nasıl bir okul diye merak ediyordum. Sınavdan sonra çok iyi bir okul olduğunu anladım. Açıkçası çok mutluyum.' AZİZ ONAT ŞAHİN - 5/E "Okula ilk başladığımda hiç arkadaşım yoktu. Hiç kimsenin benimle arkadaş olmayacağından korkuyordum. Okula geldiğim ilk hafta okulun çok büyük olduğunu düşünüyordum. Kaybolurum düşüncesi ile okulu pek dolaşmamıştım. Daha sonra okul gezisiyle mekanların ve birimlerin tanıtılmasıyla ve buraları kullandıkça bu korku yok oldu. Zamanla bir çok arkadaşım da oldu.Ayrıca bu sene tanıştığım almanca dersinde zorlanacağımı düşünüyordum fakat hiç zorlanmadım. Bana okulu gezdiren arkadaşlarıma ve içimi sevgiyle ısıtan öğretmenlerime teşekkür ederim. İyi ki bu okula gelmişim." BURÇAK KAYMAZ - 6/C "Geçen yıl da bu okula gelebilirdim. Fakat arkadaşlarımı çok sevdiğim için bu karardan vazgeçtim. Bu sene arkadaşlarım da ben de farklı okullara kayıt yaptırdık. Nesibe Aydın Okullarına ilk geldiğimiz gün okulu görünce çok mutlu oldum. Yüzme havuzu, halı saha ve başka başka şeyler bu okulu daha çok sevmemi sağladı. İşin içinde çok iyi ders anlatan ve bize iyi davranan öğretmenlerim olunca 'Bu yıl hayatımın en güzel yılı olacak.' dedim. Arkadaşlarım da çok iyi, kendimi hiç dışlanmış hissetmiyorum. Fakat ilk SBS'den biraz düşük bir puan alınca moralim bozuldu. Bir dahaki sınava daha çok çalışıp gerçek başarımı göstermeye çalışacağım." ANIL ARDA - 7/A "Ben bu okulda kendimi sınavlara hazırlanırken daha rahat hissediyorum. Bir çok başka okula göre, çok daha iyi bir eğitim veriliyor. Eksik olduğum konuları çok rahat tamamlayabiliyorum. İstediğim her dersten etüt alabiliyorum. Ayrıca arkadaşlarım bana çok iyi davranıyor. Burada eski okulumu hiç aramadım diyebilirim." CEYDA YALÇINKAYA - 8/D 31 MODERN FOREIGN LANGUAGE İNGİLİZCE ENJOY YOUR LESSON! Birinci sınıflarımız bu ay İngilizce derslerinde “greetings” Öğrendikleri “Hello!” şarkısıyla kitaplarındaki karakterlerle başlığı altında “merhaba, iyi günler, günaydın, tünaydın, tanışmış oldular. Bu ay her anları dolu geçen 1. sınıfları- iyi akşamlar ve iyi geceler” demeyi öğrendiler. Bunun mızın önümüzdeki aylarda İngilizce konusunda daha da yanı sıra sınıf kurallarını ve sınıf içerisinde kullanılması yoğun olması bekleniyor. gereken cümleleri “chunk” formunda öğrendiler. Kendile- “Good Bye!” ri için özel bir akvaryum tasarlayarak renkleri hatırladılar. The 2nd Grades welcome you! ler. Renkleri hatırlamak için “dondurmanı boya” aktivitesi yaptık. Öğrencilerin İngilizceye kendilerini daha yakın hissetmeleriyle beraber “Numbers” başlığı altında sayıları öğrendik. Öğrendikleri sayıları kullanmak amaçlı 2 ve 3 basamaklı sayı oyunu oynadık. Okulun ilk ayları eski bilgilerini tekrar eden 2. sınıflar, hak ettikleri unvana öğrencilerin dilinden ”hemencik” kavuşmayı başarmışlardır. Ve karşınızda “çalışkan ikiler!” İkinci sınıflarımız bu ay İngilizce derslerinde “Greetings” başlığı altında “The Alphabet Song” şarkısını öğrendiler ve “hello, good morning, good afternoon, good evening ve good night” demeyi öğrendiler. Alfabeyi tekrar etmek amaçlı “snake” oyunu oynadık. Her öğrenci kendisine verilen harfi yılana yapıştırdı ve buna bağlı olarak kendi isimlerini hecelediler. Bunun yanı sıra sınıf kurallarını ve sınıf içerisinde kullanılması gereken cümleleri “Classroom Language “ başlığı altında vücut dili kullanarak öğrendi- 3RD GRADES Okulumuzun ilk iki haftasında öğrencilerimize kitabımızın karakterlerini tanıttık ve maskeler yaptık. Daha sonra geçmiş öğrenmelerini hatırlatmak amacıyla alfabe, renkler, sayılar, haftanın günleri gibi konularda aktiviteler hazırladık. Çeşitli bilgisayar oyunlarıyla öğrendiğimiz kelimeleri pekiştirdik. Bu aktivitelerle öğrencilerimiz yeni öğretim yılına eğlenerek ve unuttukları kelimeleri hatırlayarak başladılar. 32 ALMANCA - FRANSIZCA HALLO! BONJOUR! Yeni dil yeni başlangıç! Yeni eğitim öğretim yılımızın ilk dersine, bu yıl aramıza yeni katılan öğrencilerimize ’merhaba’ diyerek başladık. Öğrencilerimizle öğrenecekleri dili tanımalarını sağlamak amacıyla keyifli etkinlikler yaptık. Böylece yeni bir dil öğrenmenin ne kadar keyifli ve eğlenceli olduğunu yaşayarak öğrenmiş oldular.onlara yeni bir dille ilk karşılaştıklarında neler hissettiklerini sorduk. Ve işte yanıtlar; 33 34 BAŞARILARIMIZ BUZ PATENİ YAZ KAMPI Merhabalar, Eve döndükten bir hafta aradan sonra Erzurum'daydık. Sabah 7'de başlayan yoğun tempo burada da devam Bizler birçoğunuzun bildiği gibi buz pateni sporu ile uğra- etti. Yeni sezonda kayacağımız programlar ortaya çıkma- şıyoruz. Yeni bir eğitim ve öğretim dönemine başlamanın ya başladı. Bu arada Fenerbahçe - Galatasaray Süper sevinci içerisindeyiz. kupa maçının Erzurum’da olması nedeniyle Fenerbahçeli Sizlerle yeni buz pateni sezonuna ve okula nasıl hazırlan- futbolcularla aynı otelde kaldık. Dışarda onlarla fotoğraf dığımızı paylaşmak istedik. çektirmek isteyen çok sayıda insan vardı. Ancak bu fırsat Okullar tatile girer girmez yaz kamplarımız başladı. Yaz sporcu olmamızın verdiği ayrıcalıkla bizlere nasip oldu ve kamplarının ilki okulların kapandıktan sonraki ilk pazartesi onlarla bol bol fotoğraf çektirdik. Ankara’da başladı. Bayram tatilinde ailelerimiz yanımıza geldi. Onlara çok Kampımız üç hafta sürecekti. Bu üç hafta boyunca sabah fazla vakit ayıramadık ama onları görmek bizi motive etti. saat 7'de kalktık. Tam altı saat sürecek bir program vardı Erzurum kampının dönüşünde ailelerimizle hasret gider- önümüzde. Önce kondisyon ardından doğru buza. Buz- dik. Onları ve evimizi çok özlemiştik. Ailelerimizle hasret dan sonra üstümüzü değiştirip ara öğünümüzü yemek için giderdikten sonra Nesibe Öğretmenimizi ve Mirkan Öğret- tam on beş dakikamız var. Sırada bale, dans ve esneme menimizi ziyaret ettik. Bizlerin büyük hayalleri var. Ülke- dersleri ve nihayet öğle yemeği. Bitti mi sandınız? Bitmedi. mizi uluslararası yarışmalarda en iyi şekilde temsil etmek, Son dersimiz teorik buz pateni dersi. Saat:15.30 evdeyiz. onların sevgisi ve desteği ile hayallerimizi gerçekleştirmek Şimdi sıra geldi yaz tatili ödevini yapmaya. Temmuz ayın- dileğiyle... da İsviçre'de, ağustos ayında Erzurum'da kamplarımız Yade KARLIKLI - 4/G olduğu için yaz ödevlerimizi bir plan dahilinde uyguladık. Ağahan Berk DÖRTKOL - 4/C İsviçre kampına gitmeden önce iki haftalık bir deniz tatili yaptık. Sene boyunca sürekli buzda olduğumuzdan bu sıcak tatil bizim için çok eğlenceli geçti. İsviçre kampı bizim için bir ilk olacaktı. İlk defa ailelerimizden ayrı bir yerde hem de yurt dışında kampa gidiyorduk. Bu ilk ayrılığımızda çok önemli deneyimler kazandık. Zamanımızı doğru kullanmayı, eşyalarımıza sahip çıkmayı, öz bakımımızı yapmayı başarmak, başka ülkelerden gelen sporcularla uyum içerisinde olmak en önemli kazanımlarımızdan oldu. İsviçre'de Rus olimpiyat ekibi baş antrenörü Victor Kudryavtseva ve yine antrenör olan eşi Marina Kudryavtseva ile çalıştık. Avrupa Şampiyonu Sarah Miller ile tanıştık. Günde iki buz antrenmanımız ve kondisyon, bale, dans derslerimizi yabancı öğretmenlerle yaptık. Böylece yabancı dilimizi de geliştirme imkânı bulduk. Bunların yanı sıra zaman bulduğumuzda İsviçre'yi tanımaya çalıştık. İsviçre kampı dönüşümüzde ailelerimiz bizi havaalanında ellerinde Türk bayrakları ile karşıladılar. Bu çok güzel bir duyguydu. 35 ÖĞRENCİLERİMİZİN KALEMİNDEN My best holiday IN europe This summer I had my best and funniest time of my life. the dinner, we had to cook rice and meatballs. But our Our school just couldn’t end! But my grades were great. German friends started before we came to our bungalow. So my parents allowed me to go to the Netherlands with They put too much water so it became like mush. You my school for a project. The project’s name is ‘’Different could have eaten your rice with a fork! But we managed to but Similar’’. I had so much fun with my friends. And I have get past our day. My best day was the Spanish day. The made a lot of new friends from Spain, the Netherlands, food and the activities were great. My saddest day was Germany and the Czech Republic but I think the best guys the day we were going back to Turkey. I was so sad but were the Spanish kids; they were just great. We all had to we had to say goodbye. cook our traditional meals so I cooked “stuffed vegetables As the last one, this summer was just great. – biber dolması”. They gave us just tree green peppers to feed 12 guys including us, that’s why we couldn’t eat (Me,Dağhan,Mustafa) because they needed to taste it. Oğul Uluç YUMUTURUĞ - 10th Grader However, I don’t know how we succeeded to cook it. At BEST HOLIDAY EVER Spending time with your close friends is the best way to go around Cunda Island. We bought a lot of rings. In the create awesome memories. I’ve been in a lot of places. evening, we went to an amusement park. On the next day, As an addition, this summer I went to Ayvalık. I met with first of all, we went to the sea. We swam for 2 hours. In the Şeyma there. I stayed in her house for two days and we lunch time, we went to another restaurant. While we were experienced lots of things in this limited time. We couldn’t eating, we saw Ata Demirer. At night, we made gossips, understand how fast the time past. talked about boys and then slept very late. On our first day, she showed me some famous places in In the morning, my mother came and we went back to An- Ayvalık. We went sightseeing and took lots of nice photos. kara. Those are the most enjoyable memories in my life. When the lunch time came, we went to a restaurant in Mervenur SEVGİ - 10th Grader which we stayed for 3 hours. However, we just ate pizza so the waiter asked us to go outside. Then we started to A STRANGE MAN Approximately 4-5 years ago, I went to a hotel for holiday away. We entered into the restaurant again. But it was with my family.This hotel has got a lot of restaurants in the too dark. The lights weren’t on and nobody was there. But garden.There were a Chinese restaurant, Italian restau- one minute ago, there was a waiter. We started to walk rant, Turkish restaurant etc. into the restaurant but we couldn’t see anything and it was One night, after the dinner, my cousin and I were walking in the hotel’s garden. And we saw a Chinese restaurant. Then we entered into the restaurant. There was only one waiter. The waiter was preparing the tables. At that time, very terrible. It was too quiet. Suddenly we heard a voice and we looked back. The waiter was there. And he said to us: “I was waiting for you,girls.” We screamed and we ran away. we saw the Chinese sticks. We wanted to take them and Who was that man? What did he want to do? We will nev- the waiter gave us. So we were very happy. We were er know this. After that night we didn’t see that man again. excited in the restaurant. Just then we remembered our It was too strange to believe. And now whenever I look at another cousin. We needed to take another stick for him, those sticks, I always remember this event. too. Because of that, we turned back. But we weren’t far 36 Cansu YILDIRIM - 10th Grader NESİBE AYDIN SCHOOLS FROM STUDENTS VIEW In the Academic Year 2012-2013 our school has decided Ada Görgün: Yes, it sometimes can be tiring but we know to randomly ask questions to the students from all grades all of these are for our future. their point of view about Nesibe Aydın Schools. The result Doruk Kaynak: During competitions I may fell behind the was unbelievable! They shared their sincere feelings wit- schedule but thanks to my school they provide me with hout any hesitation. They were so natural when expres- extra working hours for the subjects that I’ve missed. I can sing their feelings. study one to one with my teachers. Here are some quotations from the interviews. Salih Kılıç Canberk Emri, Aybüke Kökten, Başak Da- Lara Arıkan - İdil Kamış : It’s a privilege to be a student ğıstan: Once you have the Nesibe Aydın spirit there’s no in this school. way back. Kıvanç Derin - Oğul Uluç Yumurturuğ : Hey, do you Thanks to all our students that have participated. think we only study hard here, sports is an important issue in our school. Beste Berkmen : We have field trips where we can see, do and learn. BASKETBOL TUTKUSU Öncelikle şunu söyleyebilirim ki basketbol hayattır! İnanç; olayı öncelikle kafanda bitirmekle başlamalısın. Bir şeyi kazanmak mı istiyorsun? Kaybetmek mi istiyorsun? Bana kazandırdıklarına gelince; Buna karar ver. Sonra neden istediğini düşünmeli ve bu- Hem okul hem normal yaşantıma birçok şey kattı; nun için neler yapacağına karar vermelisin ve işte yolun Mesela spor hayatında disiplinli olmamı sağladı. Antren- sonu. Uygula. Karar verdiğinle kalmasın, gerçeğe dönüş- manlar bir yandan, maçlar bir yanda programlı ders çalış- tür. İstediğine ulaşmak ve bunun sana kattıkları seni mutlu mamı sağladı ve boş zamanlarımda olabildiğince dersleri- edecektir. Çünkü bunu sen istedin… mi tekrar etmemi sağladı. Son olarak basketbol takım oyunudur. Geçirdiğim seney- Hırs; bir maça kaybedeceğiz diye çıkarsanız o maç ke- le takım oyununun nasıl oynandığını tam olarak anlamış sinlikle kaybedersiniz. Ama işin şu gerçeği de var ki ant- oldum. Birlikte birçok şeyin üstesinden geldik. Ben onları renmansız olup da maça yeneceğiz diye çıkmanız hayalci sadece takım arkadaşım olarak görmüyorum onlar benim olur. Bir iş için gayret göstermezsen o işte başarılı ola- kardeşim. Takım olmak böyle bir şey, birbirinizin arkasını mazsın. Bu dersler içinde geçerli, eğer bir sınava çalışma- kollamak, birbirinize destek olmak demek. Şunu da kalp- dan girersen başarısız olmayı kabul etmiş olman lazım. ten söyleyebilirim ki BİZ BİR TAKIMIZ… Başarı için çalışmak, azmetmek lazım. Berre KAYA # 13 - 9/C Başarının anahtarı disiplindir. Bu hayatın her yerinde geçerlidir. Bu söylediklerim sadece basketbol için geçerli değildir. Spor önce sağlık için yapılmalıdır. 37 ÇİN MACERALARIMIZ * Geçen yaz ODTÜ Konfüçyus Enstitüsü tarafından düzenlenen Çin dilini sevdirme ve Çin kültürünü tanıtmak amaçlı düzenlenen Çin gezisine bizim okuldan iki arkadaşım ve ben katıldık. Ankara’dan 15 kişilik bir grupla İstanbul’a gittik. İstanbul’da toplam 30 kişilik bir Türk grubu olduk. Yolculuğumuz Ankara'dan İstanbul’a, İstanbul’dan Pekin’e ve oradan da Xiamen’e gitmekle tamamlanacaktı. Maalesef ki İstanbul Pekin arasındaki uçak yolculuğumuz 9 saat olması gerekirken 6 saatlik bir rötarla 15 saate çıktı. İlk gün Çin Seddi‘nde zorlu bir yürüyüş yaptık ve o akşamı Cansu’nun yaprak sarmaları ve Şeyma’nın börekleriyle kutladık. Sonraki günler bir hafta boyunca kültürel yerleri gezdik. ikinci hafta ise Çince dersleri aldık. Bu gezide Çin dilinin, öğrenilmesi çok zor bir dil olduğunu farkettim. Çinlilerle olabildiğince Çince konuşmaya çalıştık ama telaffuzumuz iyi olmadığı için anlaşamadık. Çinlilerin yemekleri için çoğu insan çok kötü der. Açıkçası bence Pekin’de yediğimiz çoğu yemek kötüydü ama Xiamen deniz kenarında bir şehir olduğu için Xiamen’de yediğimiz yemekleri çok beğendim. Hatırladığım kadarıyla yediğimiz en ilginç yemekler mürekkep balığı, havyar ve onların kültürel yemeklerinden birkaç taneydi. En çok sevdiğim yemek noodledı. Şu Çin çubuğu meselesi de bence öğrenmesi kolay ama gereksiz bir şey. Zaten onların da çatal, kaşık ve bıçakları var. Boş yere kendilerini zorladıklarını düşünüyorum ama öğrenmesi ve kullanımı çok kolay bir şey. Onun dışında bu gezinin olumsuz yönleri, dışarıda çok fazla böcek olması. Elinize bizimki gibi bir fırsat çıkarsa bunu kesinlikle değerlendirin derim. Selen ERKAN – 10MF/D 38 * Çin’e gideceğimiz kesinleştikten sonra çok heyecanlandım. Bambaşka bir kültüre sahip bambaşka bir ülkeyi görecektim ve bu geziye çok sevdiğim iki arkadaşımla gideceğim için çok sevinçliydim. Fakat aynı zamanda ailemden ayrılacağım için üzgündüm. Bu duygularla gezimiz başladı. Yolculuğumuza büyük bir sürprizle başladık. İstanbul - Pekin uçağımız uzun bir rötar yaptı ve geceyi havaalanında geçirmek zorunda kaldık. Bu aslında grubumuzdaki diğer kişilerle tanışmak için çok iyi bir fırsattı. Ertesi gün Çin Seddi’ne ve yazlık saraya gittik. Çok güzeldi. Özellikle Çin Seddi’nde Çinliler bize aşırı ilgi gösterdiler. Orada kendimizi film yıldızı gibi hissettik. Xiamen uçağımıza binip Xiamen’e gittik. Orada Xiamen Üniversitesi’nde Çince dersi, hat sanatı, kağıt kesme sanatı gibi dersler aldık. Aynı zamanda bir günümüzde de Xiamen turu yaptık. Xiamen çok güzel bir sahil kenti. Bunların yanında Xiamen de bir aileyi ziyarete gittik ve onların kültürlerini yakından tanıma fırsatı bulduk. Örneğin, her Çinlinin evinde bir çay düzeneği var çünkü çay Çinliler için çok önemli hatta biz de kaldığımız otelin içinde bir çok kez o çaylardan içme fırsatı bulduk. Çin’e gitmeden önce kafamda bir sürü soru işareti vardı çünkü nasıl bir gezi olacağı konusunda çok tedirgindim. Fakat o kadar çok eğlendim ki iyiki gitmişim diyorum. Ayrıca orada tanıştığımız arkadaşlarımızı çok sevdim ve onlarla ilerde de hep konuşmak isterim. Yani bu gezi hem çok iyi insanlarla tanışmamı sağladı hem başka bir kültürü tanıma fırsatım oldu. Hep Çin Seddi’ni merak ederdim, görmüş oldum. Çok eğlendim keşke bitmeseydi. Cansu YILDIRIM 10MF/D 39 * Birçok insanın hayatında hiç gitme şansı olmadığı bir ülke Çin ama aynı zamanda mutlaka gidilip gezilmesi görülmesi gereken bir yer. Genelde çok ziyaret edilen Avrupa ülkeleri ya da Amerika’ya kıyasla çok farklı bir havası var ve kültürel anlamda çok zengin. Gezilecek görülecek çok yeri var; biz de 2 haftalık kısıtlı bir sürede gezebildiğimiz kadarını gezdik. BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? Pekin’de 3 gün kaldıktan sonra deniz kenarında daha sakin bir şehir olan Xiamen’e gittik. Buraya varışımızın ertesi günü Türkiye Günü etkinliği vardı. ODTÜ’lü öğrenciler ve Ankara-İstanbul grubu olarak ülkemizin kültürünü tanıttık. Türk yemekleri yedik, o gün en çok da bu mutlu etti bizi. Bol bol halay çektik Çinlilerle beraber. Bu eğlenceli günden sonra bir hafta boyunca Xiamen Üniversitesi’ne gidip Çince dersleri, fırça yazısı ve kâğıt kesme dersleri aldık. Çince öğrenmek gerçekten zevkliydi. Hocamız çok tatlı ve sempatikti, Çince'yi bize sevdirdi ama gece gündüz eğlenmekten uyuyamadık. 2-3 saatlik uykuyla bir o kadar da yorulduk. Müze gezilerimiz, tapınak ziyaretlerimiz oldu. Çinli bir aileye konuk olduk onların yaşam tarzlarını yakından görme şansımız oldu. Bir liseye ziyarete de gittik burada da öğrencilerden oldukça ilgi gördük. Birbirlerimizin okulları hakkında konuştuk. Türk ve Çinli erkekler futbol maçı yaptılar ama ne yazık ki Çinliler kazandı. Çin’de kaldığımız süre boyunca gerçekten çok eğlendik ve çok farklı deneyimlerimiz oldu. Genelde kendilerinden farklı, çekik gözlü olmayan insanlar görünce fiyatı hemen 10 katına çıkaran satıcılarla pazarlık ettik. Çin yemeklerini; mürekkep balığı, Çin pilavı, Çinlilerin su içine birkaç sebze atılmış çorbalarını, meşhur nuddlelarını ayrıca havyar gibi pahalı yiyeceklerini tattık. Chopsticklerle yemek yedik fakat pek beğendiğimizi söyleyemem, pizza yiyerek geçti günlerimiz. Türkiye’de gibi rahat bir şekilde otobüse binip şehir merkezine alışverişe gittik. Çin hayvanat bahçesine gidip Çin Pandalarını gördük. Çin’i; dini, ekonomik, sosyal, eğitici, kültürel, sanatsal vb her yönden tanıdık gezdik, gördük. Çin’ gitme fırsatım olduğu için çok mutluyum. Şeyma TURGUT 10MF/D 40 • Brad Pitt’in “Tibet’te Yedi Yıl” adlı filmi yüzünden Çin’e girmesi yasak. Bu filmde aldığı rol yüzünden Çin, ünlü oyuncuyu ülkesine almıyor. • Çin’de 2002 senesinden beri toplam 46 milyon kayıp kadın var. Ve halen bu insanların izine ulaşılamadı. • Çin’de tek çocuk politikası uygulanıyor. • Dünya’nın en genç anne babası 9 ve 10 yaşında Çin’de anne baba oldular. • Çin Seddi, sanıldığının aksine uzaydan görülmemektedir. Herkes “uzaydan görülen tek yapı” olarak Çin Seddi’ni bilir. Fakat yapılan açıklamalar, hava alanlarının bile görülmesine rağmen, Çin Seddi’nin görülmediğini belirtmektedir. Bunun nedeni de, duvarların bulunduğu yerin ve çevrenin rengine yakın renkte olması ve bu nedenle kolayca ayırt edilememesidir. • Bir Çinliye parmaklarınızla 4,5,6,7 vb. yi gösterdiğiniz zaman kaç demek istediğinizi anlamaz. Çin’de rakamlar Çince karakterlerine benzeyen parmak işaretleriyle ifade ediliyor. • Çince bir hecenin dört farklı söyleniş tonu vardır. • Bir Çinlinin Çince karakterleri öğrenip gazete okuyabilmesi için üniversiteyi bitirmesi gerekiyor. • Çin’de 8 rakamı uğurlu sayılıyor ve içinde bolca 8 olan telefon numaraları ve plakalar muazzam rağbet görüyor. • 2008 yılında Pekin’de yapılan olimpiyatlar devlet kararıyla 08.08.2008 günü saat 08:08 pm’de başlamıştır. Bilimsel Araştırma Yapıyorum 1. Basamak: Konunun/Problemin Belirlenmesi Evren ve Dünyamız Nasıl Oluştu? Evren diye bahsettiğimiz şey belki de başka bir evrenin ‘‘Evren ve Dünyamız Nasıl Oluştu? yıldızlarını hatta sistemlerini de barındırıyor olabilir. Dün- 2. Basamak: Bir varsayım/hipotez ileri sürülmesi ya’mızın oluşumu da bilmediğimiz bu evrenlere bağlı ola- ‘Büyük Patlama Teorisinin (Big Bang) doğruluğunu ispat- bilir. Bunun şu şekilde gerçekleşmiş olabileceği düşünü- lamaz. lebilir: Evren diye bahsettiğimiz şey belki de başka bir evrenin Çok büyük bir yıldız patlamasından sonra büyük bir kara- yıldızlarını hatta sistemlerini de barındırıyor olabilir.’’ delik oluşmuştur. Böylece bir evrenden başka bir evrene 3. Basamak: Kaynak Tarama/Verilerin Toplanması bir kapı açılmış olur. Bu kapılar arasında koridor görevi gören solucan deliği açılmıştır. Buradan birçok yıldız ve ‘‘Belçikalı bilim insanı Georges Lemaitre ‘Evrendeki gök- galaksi geçmiştir. Bu yıldızların evrenimizdeki bilinen en cisimlerinin genişlemeden önce sıkışık halde bulundukla- büyük yıldız olan NML Cygni’den milyonlarca kat büyük rı’ hipotezini ileri sürmüş ve böylece Büyük Patlama (Big yıldızlar olduğu da düşünülmelidir. Bang) teorisini ortaya atmıştır. Bu yıldızlar çarpışarak patlamış ve evrenimiz genişleme- 1920 yılında Edwin Hubble adlı astronot da Lemaitre’nin ye başlamıştır. Patlama sonucu açığa çıkan gazlar bulut- hipotezini destekleyecek bilgiler ortaya koymuştur.’’ suları onlarda yıldızları oluşturmuştur. Yıldızlar da çevrede gezinen toz ve gazlarla gezegenleri oluşturmuştur. 4. Basamak: Kaynakların / Bilgilerin / Verilerin Sınıflandırılması Onur DEMİREL 6/C a) Evrenin bir başlangıcı vardır. b) Evren değişmektedir. c) Big Bang (Büyük Patlama) teorisine göre evren sürekli genişlemektedir. Bu yüzden gökcisimleri milyonlarca yıl önce daha sıkışıktı. d) Genişleme artıkça gökcisimlerinin arasındaki uzaklık da artmaktadır. Bu yüzden gezegenler ve yıldızlar sürekli uzaklaşmaktadır. 5. Basamak: Metin Oluşturma / Raporun Yazılması 41 EĞİTİMLERİMİZDEN HABERLER Öğrencilerinin yanı sıra yönetici, akademik ve idari kadro gelişimlerine de önem veren kurumumuz Eylül ayında başladığımız hizmet içi eğitimlerimize dönem içerisinde de hızla devam etmektedir. 2012-2012 eğitim öğretim yılı içerisinde kurumumuz, bünyesinde, alanında uzman ve akademik personellerden oluşan eğitmenlerde alınan eğitimlerin listesi şu şekildedir; EĞİTİM 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 EĞİTİMCİ 5E ÖĞRENME MODELİ DERS PLANLAMA EĞİTİMİ FEN BİLİMLERİ DERSİNDE SORU YAZIM TEKNİKLERİ FEN BİLİMLERİ DERSİNDE YÖNTEM-TEKNİKLER VE DERSİN ULUSLARARASI PLATFORMDA DEĞERLENDİRİLMESİ FEN BİLİMLERİ LABORATUARI KULLANIMI FUTURE PROBLEM SOLVING (GELECEK PROBLEMLERİ ÇÖZME) GÖRSEL SANATLAR EĞİTİMİ DERSİNDE ALTERNATİF UYGULAMALAR İLETİŞİMİN GÜCÜ İNTERNET VE ETİK KİNBALL EĞİTİMİ MATEMATİK LABORATUARI KULLANIMI GEOGEBRA UYGULAMALARI MATEMATİK ÖĞRETİMİNDE TEKNİK VE YÖNTEMLER DİNAMİK MATEMATİK YAZILIMLARI İLE MATEMATİK EĞİTİMİ MATERYAL GELİŞTİRME OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE İNGİLİZCE EĞİTİMİ OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE İLGİ KÖŞELERİNİN OLUŞTURULMASI VE PROGRAM DÂHİLİNDE ETKİLİ KULLANILMASI OKULDA İLK GÜN VE OKULA UYUM ORFF EĞİTİMİ ÖĞRETİMİN TASARIMI VE TASARIMIN SANATI ÖĞRETMEN OLMAK ÖZGÜL ÖĞRENME BOZUKLUĞUNDA GÖRÜNÜM PORTAL EĞİTİMİ PROJE EĞİTİMİ PROJE HAZIRLAMA RUBRİK HAZIRLAMA EĞİTİMİ RUBRİK HAZIRLAMA EĞİTİMİ SANAT YAPITI YOLUYLA ÖĞRENME, SANAT ESERİ İNCELEME YÖNTEMLERİ-ELEŞTİRİSİ VE WORKSHOP SINIF İÇİ ETKİNLİKLER VE STRATEJİ GELİŞTİRME 42 Mehmet YERLİ Funda Zeynep ÖZCAN Yrd. Doç. Eren CEYLAN Yrd. Doç. Dr. Mehmet İkbal YETİŞİR Yrd. Doç. Dr. Mehmet İkbal YETİŞİR Fatma PAPAK/ Işıl MAZAK Yrd. Doç. Dr. Güzin ALTAN AYRANCIOĞLU Özden BİLGİN Doç. Dr. Serçin KARATAŞ Pınar DÖNMEZ Doç. Dr. Erdinç ÇAKIROĞLU Doç. Dr. Erdinç ÇAKIROĞLU Doç. Dr. Erdinç ÇAKIROĞLU Doç. Dr. Ayhan Kürşat ERBAŞ Doç. Dr. Nurdan KALAYCI Gül EROL Nilay EVİRGEN-Sema BAYDİLLİ REHBERLİK BİRİMİ Nuran BARUT- Arda KÜÇÜKAHMETLER Doç. Dr. Nurdan KALAYCI Selin KALENDER SERT Uzm. Psk. Füsun KURDOĞLU Fikret BAYDİLLİ Süleyman DÜNDAR Doç. Dr. Nurdan KALAYCI Funda Zeynep ÖZCAN Fatma Çiğdem GENÇ Doç. Dr. Mahmut ÖZTÜRK Doç. Dr. Erten GÖKÇE 30 31 32 33 34 35 36 SINIF YÖNETİMİNDE YENİ YAKLAŞIMLAR SINIF YÖNETİMİ SORU YAZMA TEKNİKLERİ VE WORKSHOP ULUSLARARASI GENÇLİK ÖDÜLLERİ VELİ-ÖĞRETMEN İLETİŞİMİ WHO KİLLED MOTİVATİON A DETECTIVE STORY YARATICI DRAMA 37 YARATICI OKUMA 38 39 YENİ UMUTLAR YENİ BAŞLANGIÇLAR VE KRİTİK YILLAR YETENEK SEÇİMİ Doç. Dr. Erten GÖKÇE Yrd. Doç. Dr. Feyza ERDEN Burçin ORÇAN Erem ÖĞÜT Yrd. Doç. Dr. Feyza ERDEN Kathleen Shirley GLENWRIGHT Nalan OLGUN Ceren GÖKMEN - Ceylan OVALI Özge BÖLÜKBAŞ Doç. Dr. Erten GÖKÇE Yrd. Doç. Dr. Cengiz AKALAN Dönem içerisinde de devam edeceğimiz eğitimlerimize lise birimimiz ile başlayacağız. Kasım ayı ile birlikte 9, 10, 11 ve 12. sınıflarımıza giren öğretmenlerimize uzman psikologlar tarafından “ İletişim Becerileri” eğitimi verilecektir. İki ayrı gruba 1 aylık periyod içerisinde verilecek olan eğitimde yer alacak konu başlıkları ve kazanımlar şu şekildedir; KONU KAZANIM İÇERİK BEN” ve “BEN” ile İLETİŞİM Katılımcılar, diğerlerini bilmedikleri yönleri ile tanır. Kişilik, karakter, huy, mizaç, ego, benlik kavramlarını tanımlar, yaşamda sahip oldukları rollerle, öğretmenlik rolüne ilişkin algılarını gözden geçirir. - Tanışma, ısınma çalışmaları - Kişilik, karakter, huy, mizaç, ego, benlik kavramları - Bu kavramlardan hangileri değişebilir? - Yaşamda sahip olduğumuz roller ve bu rollere ilişkin algılarımız - Yetişkin-Çocuk ve Ebeveyn rollerimizin iletişime etkisi “BEN” ve “DİĞERLERİ ” ile İLETİŞİM (Öğretmenler-Yöneticiler) Katılımcılar temel iletişim becerilerini geliştirir, olaylara farklı bakış açısıyla bakarak yeni anlamlar oluşturabilir. - İletişimde temel kavramlar - İletişimde güç oyunları - Yeniden çerçeveleme “BEN” ve “ÖĞRENCİ ” ile İLETİŞİM Katılımcılar “öğrenci kimdir” , “öğrencinin içinde bulunduğu gelişim döneminin özellikleri nelerdir” sorusuna cevap verirler. - Öğrenci rolü nasıl bir roldür? - Öğretmen rolümüz ve algımız - Bu roller okulumuzda nasıl işlemektedir? - Öğrencinin gelişim özellikleri ve gelişim görevleri nelerdir? - Öğrenciler öğretmenlerden ne ister? “BEN” ve “VELİ” ile İLETİŞİM Katılımcılar veli beklentileri ve veli özellikleri hakkında farkındalık geliştir, ailenin yapısı ve aileyle iletişim konusunda yeni bakış açıları oluşturmaya çalışır. - Veli kimdir? - Zorlayıcı veliler - Etkili bir öğretmen-veli görüşmesinin ipuçları - Programın genel değerlendirilmesi - Kapanış Önümüzdeki sayımızda yeni eğitim haberlerimiz ile sizlerle olacağız. Saygılarımızla, Eğitim Koordinatörlüğü 43 PROJELERİMİZ THE HOSTING SCHOOL FOR THE COMENIUS PROJECT WAS NESİBE AYDIN COLLEGE! Nesibe Aydın Schools that has been carrying on the Comenius Project’s studies named ‘Different but Similar’ for a year hosted for the project’s Ankara meeting on 22nd -27th September, 2012. During the Ankara mobility, the students and parents in our school voluntarily hosted for the students coming from the abroad. 6 students and 1 teacher from the Czech Republic, 8 students and 2 teachers from Germany and 4 students and 2 teachers from the Netherlands were the guests of Nesibe Aydın Schools, students and parents. The guest teachers were on trip to Kapadokya Region, while the guest students were spending time with the Turkish families on Saturday and Sunday, 22nd – 23rd SepOn 25th September, 2012 we were on Ankara trip with our tember, 2012. foreign guests and Turkish students. The students went Our Turkish students İrem Büyükışık and İlker Ata Cebeci around Anıtkabir, then State Art and Sculpture Museum, with their guest friends Meike Schumacher and Leo Ma- Hamamönü, Air Museum and METU Science and Tech- ximilian Sinzig appeared as an on air guest of TRT radio nology Museum. and mentioned about the Comenius project, our programme, our previous and next mobilities and their experien- Wednesday, 26th September, 2012 was the last day of ces while the guest teachers were on trip. our Ankara mobility. In the European Languages of the Day themed presentation, Turkish and foreign students, On 24th September, 2012 all guest teachers and students first of all, spoke of their experiences which were in the attended on flag raising ceremony in our school. After Netherlands and Germany in last June, and also they car- that, our guest students attended lessons with their Tur- ried out the presentation of ‘Cookery Book’ which is one kish partners and guests teachers started to carry out the of our project products and of which publishing was under studies of the Ankara mobilities and the other ones which the responsibility of our school. Then, they presented their will be in another partner schools. collages named ‘Me and My World’. Through the end of the presentation, our Turkish and foreign students sang a Turkish song to the audience and said good bye. At the end of the presentation the certificates were given out to the Turkish and foreign students who took part in Ankara mobility. Gülseren KÖKSAL Private Nesibe Aydın Anatolian High Shool Head of English Department 44 COMENİUS PROJESİNDE EV SAHİBİ OKUL NESİBE AYDIN KOLEJİYDİ! ‘Different but Similar’ adlı Comenius projesinin çalışmalarını bir yıldır yürütmekte olan Nesibe Aydın Okulları 22 – 27 Eylül, 2012 tarihleri arasında projenin Ankara hareketliliğine ev sahipliği yaptı. Bu hareketlilik süresince okulumuz öğrenci ve velileri yurt dışından gelen öğrencilerimize gönüllü olarak ev sahipliği yapmışlardır. Çek Cumhuriyeti'nden 6 öğrenci ve 1 öğretmen, Almanya’dan 8 öğrenci, 2 öğretmen ve Hollanda’dan 4 öğrenci, 2 öğretmenimiz 5 gün süresince Nesibe Aydın Okulları'nın, öğrenci ve velilerinin misafiri olmuşlardır. Misafir öğrencilerimiz 22 – 23 Eylül, 2012 Cumartesi ve Pazar gününü Türk aileleri ile birlikte geçirirken misafir öğretmenlerimiz ise Kapadokya bölgesine düzenlenen bir gezideydiler. Pazar günü misafir öğretmenlerimiz gezideyken Türk öğ- lara eşlik eden Türk öğrencilerimiz ile birlikte Ankara ge- rencilerimizden İrem Büyükışık ve İlker Ata Cebeci misafir zisindeydik. Öğrencilerimiz, öncelikle Anıtkabir, ardından arkadaşları Meike Schumacher ve Leo Maximilian Sinzig Resim ve Heykel Müzesi, Hamamönü, Hava Müzesi ve ile birlikte TRT Fm’de canlı bir yayına konuk olarak oku- ODTÜ Bilim-Teknoloji Müzesini gezdiler. lumuzda yürütülmekte olan bu Comenius projesinden, 26 Eylül, 2012 Çarşamba günü ise Ankara hareketliliğimi- programımızdan, önceki ve sonraki diğer hareketlilikeri- zin son günüydü. Türk ve yabancı öğrencilerimiz Avrupa mizden ve deneyimlerinden bahsetmişlerdir. Dil Günü temalı sunumlarında öncelikle Haziran ayında 24 Eylül, 2012 Pazartesi günü tüm misafir öğrenci ve Hollanda ve Almanya’daki deneyimlerinden bahsettiler. öğetmenlerimiz okulumuzdaki bayrak törenine katılmışlar- Projemizin ürünlerinden biri olan ve baskısını okulumuzun dır. Ardından yabancı öğrencilerimiz Türk öğrencilerimiz üstlendiği ‘Cookery Book / Yemek Kitabı’mızın sunumunu ile birlikte derslere girmiş, öğretmenlerimiz ise Ankara’da gerçekleştirdiler. Daha sonra ‘Me & My World / Ben & Be- ve gelecek dönem diğer ülkelerde yapılacak olan hareket- nim Dünyam’ adlı kolaj çalışmalarını sundular. Kapanışa liliklerin çalışmalarını yürütmeye başlamışlardır. doğru ise yabancı ve Türk öğrencilerimiz izleyecilerimize Türkçe bir şarkı söyleyerek veda ettiler. Sunumlarının so- 25 Eylül, 2012 Salı günü ise yabancı misafirlerimiz ve on- nunda ise Ankara hareketliliğinde yer alan Türk ve yabancı tüm öğrencilere sertifakaları dağıtıldı. Gülseren KÖKSAL Özel Nesibe Aydın Anadolu Lisesi İngilizce Bölümü 45 EKO OKULLAR ENERJİ DOSYASINI AÇIYORUZ Enerji nedir? Ne işe yarar? Enerji ve Yenilenebilir de kullanılır ve fosil yakıtları olarak adlandırılır. Milyonlar- Enerji Kaynakları ca yıl önce ölen bitki ve hayvanların kalıntılarından oluşmuştur. Bir cismin iş yapabilme yeteneğine enerji denir. Isı enerjisi, elektrik enerjisi, kimyasal enerji, nükleer enerjisi, man- Bitki ve hayvan kalıntıları zamanla üzerlerini örten tabaka- yetik enerji gibi birçok enerji türü vardır. Yaşamak için ih- ların basıncı altında kaldı ve bu uzun sürecin sonucunda tiyaç duyduğumuz her şey enerji ile üretilir. Kullandığımız petrol ve kömür ve doğalgaza dönüşür. Fosil yakıtları fab- her araç enerji tüketir. rikalarda makineleri, taşıtlarda motorları çalıştırmak için kullanılır. Yapılarda ısınma amacıyla tüketilir. Enerji makineleri çalıştırır, taşıtları yürütür, yapıları aydınlatır ve ısıtır. Fosil yakıtlar aynı zamanda termik santrallerde elektrik üretmek için de yararlanılır. Bu yakıtların kullanılması at- İnsanoğlu organlarının çalışabilmesi ve beden ısımızı mosfere çok fazla CO2 salınmasına yol açar, dünyamızın sağlayan da enerjidir. Beden için gerekli olan enerjiyi be- doğal dengesini tehdit eden sera etkisinin başlıca neden- sinlerden sağlarız. Fabrikalarda bulunan makineleri, ta- leri arasında yer alır. şıtların motorlarını, çeşitli ev araçlarını çalıştıran, yapıları ısıtan ve aydınlatan birçok farklı kaynak vardır. Bunlar için Sevgili 2. sınıf öğrencilerimize “Sizce, Enerji Nedir?” diye gerekli enerjiyi yakıtlardan, pillerden, baraj ve santraller- sorduk! den sağlanır. Enerji yoktan var edilemez, vardan yok edi- İşte cevaplar! lemez. Bir enerji türü farklı enerjilere dönüşür. Yakıt olarak petrol, kömür ve doğalgaz çok yaygın biçim- 46 GÖRSEL SANATLAR 2012-2013 eğitim öğretim yılımıza görsel sanatlar dersi olarak renkli çizgi çalışmalarıyla dersimize merhaba dedik. İlk önce çizginin sonra rengin ne anlama geldiğini, bir resime neler kazandırdığını öğrencilere sorular sorarak paylaşımda bulunuldu. Çizginin tanımı kısaca yaparsak; Çizgi, içerdiği anlatım gücüyle resmin önemli öğelerinden biridir, ince, kalın, düz, kesik, doğru, eğri, dalgalı, kırık çizgiler yineleme ya da karşıtlık duygusu uyandırmak amacıyla kullanılır. Çizgilerin arasındaki alanların değişik renk ve tonlarla boyanması ise hacim, ağırlık, mekân içindeki konum, doku gibi nitelikleri belirler. Çizgi ve renkleri tanıdıktan sonra onların harmanlanmasından oluşan gazlı kalemlerle her öğrenci kendi ellerinden yola çıkarak çalışmalar yaptı. Çalışma sırasında öğrencilerle paylaşımda bulunuldu. Çizgi Nedir? Yaren Güngör; ’’Çizgi hayatımızın bir parçasıdır. O olmazsa hiçbir şey olmaz’’ diye cevap verdi. Mert Ege ; ’’Elimize kalem aldığımızda yazdığımız ve çizdiğimiz her şey çizgidir ve resim dersinin en önemlisidir’’ dedi. Bade Yüzbaşıoğlu; ’’Satırı oluşturan düz çizgidir kalemle kağıda bir noktayı koyduğumuzda her türlü çizgiyi çizebiliriz böylece resmi yapabiliriz’’dedi. Renk Nedir? Atahan Durgun; ’’Işığın beyaz kağıt üzerinde oluşturduğu ve gözümüzün gördüğü her renk tüm renkleri oluşturur’’diye cevap verdi. Ece Nehir Özgün; ’’Renk olmazsa dünyamız olmazdı ve biz onları renklerine göre hatırlıyoruz’’dedi. Ellerimizden yola çıkarak yaptığımız etkinliğimiz için de; Nehir Erdem;’’Eller çalışmamızı yaparken ellerimin canlandığını hayal ettim’’ dedi. Ilgar Pekcan;’’Resmimi yaparken aklıma çok zevkli düşünceler geldi ve çok mutlu oldum’’ dedi. 47 GÖRSEL SANATLAR 2012 - 2013 eğitim öğretim yılına görsel sanatlar dersine tüm 4. sınıf öğrencilerimizle Mandala çalışmalarıyla başladık. Mandala hemen hemen daire veya merkez anlamına gelir. Belirgin bir şekilde duran merkez noktası etrafına şekiller ve desenler yerleştirilmiştir. Mandala, boyama yoluyla insanı sakinliğe ulaştırır, rahatlatan bir etki yapar. Günümüzde çocuklardan birçok şey bekleyerek onları çeşitli stres faktörleriyle karşı karşıya getiriyoruz. Hafif bir klasik müzik eşliğinde boyanan “Mandala” sonunda çocukların stresleriyle kolaylıkla mücadele edebildikleri, sakinlik ve soğukkanlılık kazandıkları görülmüştür. Mandala çalışmasından sonra çocukların, grup çalışmalarında, gruba uyum sağlamalarında ve dinleme becerilerinde olumlu etkiler görülür. Ayrıca Mandala çocukların kendi yaratıcılıklarını keşfetmelerine yardımcı olurken, dikkat sürelerinin de uzamasını sağlar. İşte bu noktada çocuklara “Ben senin için şu an buradayım ve seninle güzel bir şeyler yapmak istiyorum” demekten daha güzel bir şey düşünülemez. Görsel sanatlar dersinde her öğrencimizin kendine has yorumlarıyla geometrik şekillerden oluşan pek çok mandala çalışmaları ortaya çıkmıştır. Mandala çalışmalarımızı yaparken 4/D sınıfı öğrencilerime "Bu çalışmalarımızı yaparken neler hissettiniz" diye sorduğumuzda; Zeliha Keskinöz ; "Çalışmama geometrik şekilleri çizerken çok zevk duydum" Mina Çoruh ; "Hayal gücüm gelişti ve çok rahatladım" Kaan Sancar ; "Çok eğlendim ve çok sevindim bu çalışmada çünkü daha önce böyle bir çalışma yapmamıştım" Ceren Kutlu ; "Beni çok rahatlattı ve çok eğlendim" Arzı Mambet ; "Beni duygusal olarak rahatlattı ve hayallerimi coşturdu" diye cevaplar verdiler. 48 AYIN SANATÇISI USTALARIN USTASI İBRAHİM ÇALLI 1917'de yurda döndükten sonra Çallı, Enver Paşa’nın talebiyle, savaş resimleri yapmak için Şişli'de açılan Harbiye Nezareti atölyesinde çalıştı. 1917 yılında Galatasaray salonlarında sergilenen savaş resimleri arasında İbrahim Çallının Boğalı Kadın, Topçu Mevzi Alırken, Yaralı, Siperde Sabah, Çadır Önünde ve Karakalem Subay isimli desenleri vardır. İbrahim Çallı Galatasaray salonlarındaki bu sergide Sanayii Nefise madalyası almıştır. Sanatçı, düzenli olarak Galatasaray sergilerine, aralıklı olarak da Devlet resim ve heykel sergilerine katıldı. İbrahim Çallı’nın bunun gibi çok fazla çalışması vardır. 1882'de İzmir'de doğdu. İdadi öğrenimini Denizli'de bitirdikten sonra İstanbul'a gelen Çallı Adliyede katiplik yapıyordu (1896). Bir gün ressam Şeker Ahmet Paşa'nın ilgisini çekti. Şeker Ahmet Paşa'nın oğlu İzzettin Bey aracılığıyla Sanayi-i Nefise Mektebi'ne girdi. Altı yıllık okulu üç yılda bitirdi. Okul çalışmalarından sonra açılan Avrupa yarışmasını kazanan İbrahim 1910'da Paris'e gitti. Güzel sanatlar okuluna yazıldı. Orada 4 yıl Fernand Cormon'un atölyesinde çalıştı. 1914'de Paris'te birlikte çalıştıkları Ruhi Arel ve Hikmet Onat'la Türkiye'ye döndü. Çallı'nın, iyi sanatçı olmanın yanı sıra iyi bir öğretmen olduğunu da yetiştirdiği öğrencilerden anlamak olasıdır. Şeref Akdik, Refik Epikman, Saim Özeren, Elif Naci, Mahmut Cuda, Muhittin Sebati, Ali Avni Çelebi, Zeki Kocamemi ve Bedri Rahmi Eyüpoğlu yetiştirdiği öğrenciler arasında gösterilebilir İbrahim Çallı; Namık İsmail, Hikmet Onat, Nazmi Ziya Güran ve Avni Lifij'le birlikte, Paris Ecole Nationaledes Art Decoratifs Fernand Cormon atölyesinde 4 yıl resim eğitimi aldı. Türk resminde, İbrahim Çallı ve arkadaşları; '1914 Kuşağı Türk Ressamları', 'Türk İzlenimcileri' ve 'Çallı Kuşağı' Türk ressamları olarak anılırlar. Çallı, yaşadığı dönemdeki, tüm yıkıcı eleştirilere ve etrafını saran, dar görüşlü sanat ortamına karsın 1960'lara kadar uzanan yasam çizgisi içinde, sanat tutkusunu yüreğinde işitip büyüten ve çevresine sıcak ışıklar saçan ayrıcalıklı bir ressam olarak eserler vermiştir. Cormon; Empresyonist ve Kübist denemelere şiddetle karsı çıkan bir ressamdı; oysa ki gerek Çallı gerekse arkadaşları; eğitmenlerinin aksine Empresyonizme yakın bir teknik benimsedi. 22 Mayıs 1960 yılında mide kanaması sonucu İstanbul’da yaşamını yitirmiştir. Ada çamları arasında gezinen hanımlar, balolar ve kadın portreleriyle öne çıkan Çallı; Türk resminde ilk nü (çıplak) çalışan ressamdır. Hazırlayan: Zehra Zişan GÜLER - 9/A Yaralanılan Kaynaklar 1.http://www.msxlabs.org/forum/sanat-tr/15136-ibrahim-calliibrahim-calli-kimdir-ibrahim-calli-hakkinda.html 2.http://www.grafiksaati.com/Ressamlar/ibrahim%20calli/ibrahim_calli.htm 3.http://www.baktabul.net/guzel-sanatlar/99107-ibrahim-calliresimleri-ibrahim-calli-kimdir-ibrahim-calli-eserleri.html 4.http://muvattali.blogcu.com/ibrahim-calli-kimdir-hayati-veeserleri/7816076 49 AYIN SPORCUSU SERVET TAZEGÜL Servet TAZEGÜL, 26 Eylül 1988’de Almanya’da doğmuştur. Olimpiyat, Dünya ve Avrupa şampiyonu Türk taekwandocudur. 2011 yılında Dünya şampiyonu olmuştur. Ayrıca turnuvanın en değerli sporcusu seçilmiştir. Olimpiyat madalyasından 50 gün önce, annesi Gültan TAZEGÜL’ü kaybeden ve bu madalyayı annesine armağan eden Servet, son üç yıldır 4 şampiyonluk birden kazandı. (Üst üste iki Avrupa Şampiyonluğu ve bir Dünya Şampiyonluğu) Bu branşta, kariyerinde Dünya ve Avrupa şampiyonluğu ile Olimpiyat üçüncülüğü bulunan, 23 yaşındaki genç sporcumuzun, özellikle kazandığı altın madalya sonrası, aldığı bütün transfer tekliflerini reddederek, olimpiyat serüvenine milli takımımızla devam etmek istemesi, benim için onu ayın sporcusu yaptı. ‘’Bir ödülü korumanın onu kazanmaktan daha zor’’ olduğuna inanarak ve bunun bilinciyle hareket edeceğini ümit ederek, çok daha büyük başarılar beklediğimizi ve kendisine güvendiğimizi belirtmek isteriz... Buse ÖZTÜRK - 6/D Servet Tazegül’ün Başarıları ve Aldığı Madalyalar • 2012 Londra Olimpiyatları 68 kg altın madalya • 2008 Pekin Olimpiyatları 68 kg bronz madalya • Dünya Şampiyonası 2011 Kore Gyenongju 63-68 kg birinci • 2009 Kopanang 63-68 kg üçüncü • Avrupa Şampiyonası 2012 Manchester 63-68 kg birinci • 2010 St. Petersburg 63-68 kg birinci Yararlanılan Kaynaklar: 1.http://www.harbiforum.org/biyografiler/144205-servettazegul 2.http://tr.wikipedia.org/wiki/Servet_Tazeg%C3%BCl 3.http://oniki.net/servet-tazegul-kimdir.html 50 AYIN BİLİM İNSANI CAHİT ARF biliyordum. Sonra Ratip Bey yerine Cahit Bey geldi. Cahit Bey tercüme yaparken bazen hocanın söylemediği şeyleri de söylüyordu. Cahit Bey konuştuktan sonra tekrar hoca söz alıyor ve Cahit'in Türkçe söylediklerini anlamış gibi (ki anlıyordu) tahtaya da yazar sonra yine tercüme ederdi ve bizim notlar da çok iyi olurdu. Sait AKPINAR Prof. Dr. Emekli Öğretim Üyesi, İÜ Fizik Bölümü Ord. Prof. Dr. Cahit Arf, 1910 yılında Selanik’in Koylar kazasında doğdu. Cebir konusundaki çalışmalarıyla dünyaca ün kazanmış bir matematikçidir. Sentetik geometri problemlerinin cetvel ve pergel yardımı ile çözülebilirliği konusundaki yaptığı çalışmaları ile matematik dünyasının ünlü matematikçileri arasında yer aldı. Matematik literatüründe “Arf Halkaları, Arf Değişmezleri, Arf Kapanışı” gibi kavramların yanı sıra “HasseArf Teoremi ”ile anılan teoremler kazandırmıştır. Cahit Arf matematiği bir meslek olarak değil, bir hayat tarzı olarak görmüştür. Öğrencilerine her zaman “Matematiği ezberlemeyin, kendiniz yapın ve anlayın” demiştir. Cahit Arf 1997 yılının aralık ayında bir kalp rahatsızlığı nedeni ile vefat etmiştir. (“İnsanlık Tarihine Işık Tutan Türk Bilim Adamları” Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Kültür Yayınları ) CAHİT ARFLİ ANILAR Ben Cahit Arf Bey'i üniversite inkılabının olduğu sene, yani 1933 yılında tanıdım. Fizik, matematik, bu dersler hep Almanya'dan gelen hocalarla yapılıyordu. Matematik derslerine de bir Alman hoca giriyordu. Hoca, Almanca konuşmak istemediği için Fransızca olarak dersini veriyordu. Ratip Berker Bey ise hocanın Fransızca konuştuklarını tercüme ediyordu. Zaten ben de Fransızca bildiğim için ayrıca not ala- Cahit Arf'ın derste yaptıklarıyla kitapta yazılanlar arasında, kavramların teoremlerin aynı olması dışında ispat teknikleri açısından çok büyük farklılıklar gözlediğimi hatırlıyorum. Hocamız kitabı hikâye okur gibi okuyup kendisine göre yorumlar, kendine özgü stili ile Gotik harflerden oluşan güzel sembollerle dolu inci gibi yazılmış ders notları hazırlar ve onları bizlere anlatırdı. Bu arada, hiç çekinmeden, "Bu teorem böyle, ama ben bunu anlamadım'' veya "Bu ispatı hiç sevmedim, daha iyi bir yolu olmalı'' derdi. Nitekim bir gün yine böyle bir teoremi (her modül injective bir modülün alt modülüdür) ispatlamış ama memnuniyetsizliğini belirterek bunun daha anlaşılabilir bir ispatı olmalı demişti. Bu teoremin değişik bir ispatının S.Lang'in cebir kitabında problem olarak sorulduğunu görüp kendisine söylediğimde, "Haydi git onu çöz ve bizlere seminer şeklinde 2-3 saatte anlat'' demişti. Kendini ona göstermeye çalışan bir genç olarak o probleme nasıl gece gündüz saldırdığımı çok iyi hatırlıyorum. Sonunda problemi çözüp kendisine götürdüğümde, onun bundan nasıl onur duyduğunu ve büyük bir heyecan ve gururla etrafta nasıl anlattığını, hatta 20 yıl sonra dahi bu olayı canlılıkla yaşadığına tanık oldum. Ersan AKYILDIZ Prof. Dr. ODTÜ Matematik Bölümü 51 Kendi araştırmalarına yön veren, yol gösteren hedefin hep olaylarını, süreçlerin ya da ilişkilerin nedenlerini anlamak olduğunu söylerdi ve büyük harflerle "ANLAMAK" diye de vurgulardı. Onun için anlamak, söz konusu eğer matematikse, birtakım uzun ve karışık hesaplarla bulunmuş sonucu temel yapının özelliklerinden doğrudan doğruya sezebilmek, öteki bilimlerde de gözlenen olayı gene bir matematiksel model yardımıyla bir neden-sonuç ilişkisi haline getirebilmek demekti. Bu görüşle sosyal bilimlerde geçerli olacak matematiksel yapılar arayışını hep özendirdi. Sanırım, yaşamı boyunca, ailesine bağlılığı dışında izlediği iki önemli amacı vardı: Biri, matematikte kalıcı sonuçlar elde ederek adını ölümsüzleştirmek öteki de Türkiye'de bilim ve araştırma ortamını geliştirmek. Bu amaçlarının ikisine de sağken varmak mutluluğuna erişti. Matematik yazınına getirdiği kavramlarla yaptığı buluşlar her zaman Arf adının anılmasını sağlayacak. Türkiye'de bilimin yeniden doğuşunun öncülerinden biri olarak her kuşaktan öğrencileri kendisine saygı sunmaya devam edecekler. Erdal İNÖNÜ Prof. Dr. Emekli Öğretim Üyesi, ODTÜ Fizik Bölümü Yararlanılan Kaynaklar 1. www.biltek.tubitak.gov.tr 2. www.tubitak.gov.tr/tubitak_cotent_ files/ozgecmis/cahitarf Hazırlayan : Seda ÖZDAŞ Matematik Öğretmeni SANAT AKADEMİSİ NESİBE AYDIN SANAT AKADEMİSİ SEZONA MERHABA DEDİ KARMA SERGİ: 21.09.2012 Cuma günü sanat akademimiz sezon tanıtımı etkinlikleri ile uluslararası eğitim ve sanat programını An- Ali Candaş, Ataç Elalmış, Bedri Karayağmurlar, Belgin karalılarla paylaştı. Onar Durmaz, Bünyamin Balamir, Güzin Altan Ayrancıoğ- Geçen yıl eğitim hayatına kapılarını açan Nesibe Aydın lu, Hacı Demirci, Halil Coşkun, Hüseyin Şahbudak, Mah- Sanat Akademisi bu yıl sanat eğitimi programına bale ve mut Öztürk, Mehmet Ali Doğan, Neşet Yazlık, Nur Gökbu- müzik alanlarında uluslararası akreditasyonu olan Sofya lut, Şeniz Aksoy, Tuğrul Velidedeoğlu, Zafer Gençaydın Ulusal Müzik Akademisi Bale Sanatları Bölümü-Rus Vaganova Bale Eğitim Sistemi ve Valley Üniversitesi Müzik Eğitim Sistemi'nin (The Thames Valley University London VİDEO SERGİSİ: College of Music) sertifika ve diploma programlarını da Alper Aydın, Canan Çiftçi, Ece Demir, Ekin Başak Akgül, ekleyerek bu alanda Ankaralılara kendilerini uluslararası Nuray Sümer, Ömer Saylık Davutoğlu platforma taşıyabilmeleri için olanaklar sunmaktadır. Akşam gerçekleşen sezon tanıtımında birbirinden güzel MODERN DANS GÖSTERİSİ etkinlikler sergilenirken, önümüzdeki sezon için akademi eğitim kadrosuna uluslararası programları uygulamak için İlke Sayıner Güleç itinayla oluşturulan akademik kadro Ankaralılara tanıtıldı. Hakan Özenalp Rus Vaganova Bale Eğitim Sistemi mezunu, devlet sanatçısı Sonya Arslan, bale ve dans bölüm koordinatörü olurken, yine ülkemizde ve uluslararası alanda önemli ba- FLAMENKO DİNLETİSİ şarılara imza atmış devlet sanatçısı Şef Erden Bilgen de Ceyhun Güneş müzik bölümünde akademik kadroda yer aldı. Sezon tanıtımı kapsamında gerçekleşen halk dansları gösterisi, flamenko dinletisi, modern dans gösterisi, usta- HALK DANSLARI GÖSTERİSİ lar karma sergisi, genç video sergisi, pasta tasarımı ve ya- Zeynep Lâçin Tekgül ratıcı drama workshopları, branş etkinlikleri ve daha pek Nazlı Dikmen çok sunum ilgiyle izlendi. Tanıtım kapsamında gerçekleşen sergiler 8 Ekim’e kadar akademimizde izlenebilir. 52 EVOS MATBACILIK Adres: İstanbul Yolu 7. km Necdet Evliyagil Cad. LARA EĞİTİM MATBAA YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞTİ Ağaç Metal Kooperatifi 27. Cadde 1435. Sok. No: 30 İvogsan–Yenimahalle/ANKARA Tel: 0312 395 83 42 • Faks: 395 83 41 No: 24 Batıkent / Ankara Telefon: +90 312 278 49 61 - 278 08 24 Faks: +90 312 278 49 62 SEDAT BEY TURİZM Ziyabey Cad. 13. Sk. No: 14/5 Balgat / ANKARA Tel: 312 220 35 25 – 26 – 27 İvedik Organize Sanayi 1354.Cadde Fax: 312 220 35 28 (Eski 21. Cadde) No: 111 Yenimahalle/ANKARA info@sedatbeyturizm. com Tel: 312. 395 36 75 KARACAOĞLU SİGORTA Akay Caddesi 21/4 Çankaya / ANKARA Tel: 0312 425 23 18 ÇETİN EMEÇ ŞUBESİ Ceyhun Atuf Kansu Cad. No 116/C Balgat 06520 Tel: 312- 473 18 85 • Faks: 312- 473 21 45 YKB ÇETİN EMEÇ ŞUBESİ LARA KIRTASİYE Turan Güneş Bul. 596. Sok. 40/1 Oran / ANKARA KADAK Özel Güvenlik Hizm. Tic. Ltd. Şti. Menekşe-1 Sokak No:3/8-9 Kızılay/ANKARA Tel: 0312 418 07 85 Faks: 0312 418 07 95 kadakguvenlik@hotmail. com Ceyhun Atıf Kansu Cad. No: 78-78 / A 06520 Balgat/ANKARA Tel: 0 (312) 286-1886 Faks: 0 (312) 458-4865 DERSHANE KANTİN RAFET İNCE Hatay Sok. No: 22 Kızılay/ANKARA Tel: 0312. 425 7357 AÇS MOBİLYA Samsun Yolu 27. Km Hasanoğlan - ANKARA Tel: 0312 866 18 88 (pbx) Faks: 866 18 00 İvedik Organize Sanayi 1354.Cadde (Eski 21. Cadde) No: 111 Yenimahalle/ANKARA Tel: 312. 395 36 75 PAPİRÜS REKLAM Cinnah Caddesi Kuloğlu Sokak 11/ 4 Çankaya/ ANKARA Çağlar Uçar Angora Grup Sigorta Ltd Şti Tel: 0 312 418 3001 e-mail: [email protected] Tel: (312) 440 95 96 Fax: (312) 440 00 11 www. papirusreklam. com MERT KIRTASİYE Cihan Sokak No: 13/B Sıhhiye / ANKARA Tel/Faks: (312) 230 70 30 – 230 75 30 – 230 27 91 Gaziosmanpaşa Mah. Cad. 06830 Telefon:(312) 4852224 • Gölbaşı/ANKARA GAMZE TEMİZLİK G. O. P. Mahallesi 212. Sokak Ankara İş Merkezi YILDIZ TİCARİ ŞUBESİ Hilal Mah. Hollanda Cad. No:10 6705 Çankaya / Ankara Tel: 0 (312) 440-3465 Faks: 0 (312) 440-3134 No: 1/A Gölbaşı/ANKARA Tel: 3124843477 • Fax: 03124843477
Benzer belgeler
7. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları
Üçüncü sınıflar olarak uzun bir tatilden sonra biraz daha büyümüş halde yeni döneme başladık. Bu dönem aramıza yeni bir sınıf ve yeni arkadaşlar katıldı. Hepimiz oldukça heyecanlıydık. Bu heyecanla...
Detaylı3. sınıf - Nesibe Aydın Eğitim Kurumları
Çocuklarımızla birlikte sizlerin de okula uyumu olan Eylül ayını geride bıraktık ve 9 ay sürecek olan eğitim yolculuğumuza başladık. Umarım ilk haftalardaki telaşınız, tedirginliğiniz, yerini bizle...
Detaylı