DİNİMİZ İSLAM Kurban ve Adak

Transkript

DİNİMİZ İSLAM Kurban ve Adak
www.dinimizislam.com
DİNİMİZ İSLAM
www.dinimizislam.com
Kurban ve Adak
Künye
Sahibi:
Mehmet Ali Demirbaş
Gazeteci – Yazar
29 Ekim Cad. No:23 Kat:4
Yenibosna İstanbul
Tel: (0212) 454 38 20
[email protected]
Hazırlayan:
www.bizimsahife.org
1
www.dinimizislam.com
Kurban ve Adak
İÇİNDEKİLER
Kurban
Zilhicce ayının fazileti
Arefe gününün önemi
Bire yediyüz sevap
Kurban kesmenin fazileti
Kurban kesmek kimlere
vacibdir
Kurban kesmede zenginliğin
ölçüsü.
Kimler nasıl seferi olur
Seferilik ve kurban
Kurbana ortak nasıl olunur
Kurban için vekalet nasıl
verilir?
Kurban satın alırken
Hangi hayvanlardan kurban
olur
Kurbana mani olmayan
kusurlar
Kurban ne zamana kadar
kesilebilir
Kurban kesiminde ihtiyatlı
davranmak
Hayvan kesilirken mekruh
olan şeyler
Kurban nasıl kesilir
Hayvanı şoklamak
Kurban kestikten sonra
namaz kılmak
Kurban etini nasıl paylaşmalı
Vacib kurbanı kesemeyen ne
yapar
Fakir ve kurban
3
3
5
6
7
Evde kimler kurban kesecek
Alınan kurban ölse veya
kaybolsa
Kurbanla ilgili çeşitli sual
cevaplar
Akika kurbanı nedir
Ölü için kurban kesmek
Peygamber efendimiz için
kurban kesmek
Kurban ve Hayır kurumları
Adak, kurbana dahil edilir
Ruhsatlardan faydalanmalı
Kurban, kurbanda kesilir
Bayram günleri ne yapmak
gerekir
Hazret-i İbrahim ve Kurban
Kurbanı bahane edenler
Kurban bayramını tespit
Adak (Nezr)
Adak yok mu?
Bir şeyi adamak nasıl olur
Adak ile adak kurbanı ayrıdır
Adağın şartlara uygun olması
Adak sevabını evliyaya
bağışlamak
Adak etinden kimler yiyemez
Adakla ilgili çeşitli sual
cevaplar
Adak ve yemin kefareti
Adak adamak ve mum dikmek
Adak düşmanlığı
8
12
17
20
24
29
35
38
40
41
42
43
44
46
47
47
53
54
2
55
56
57
59
61
62
63
66
67
69
70
70
73
76
77
77
79
81
82
84
84
86
99
101
102
www.dinimizislam.com
Kurban ve Adak
Kurban
Zilhicce ayının fazileti
Sual: Zilhicce ayının fazileti nedir?
CEVAP
Kurban Bayramı’nın bulunduğu aya zilhicce denir. Zilhicce ayının ilk
on gününde yapılan ibadetlerin kıymeti çoktur. Bu husustaki hadis-i
şeriflerden birkaçı şöyledir:
(Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan oruç, bir yıl oruç tutmaya
bedeldir. Bir gecesini ihya etmek de Kadir Gecesi’ni ihya etmek
gibidir.) [İbni Mace]
(Zilhiccenin ilk on gecesinde yapılan amel için, yedi yüz misli
sevab verilir.) [Beyheki]
(Terviye günü [Arefe’den önceki gün] oruç tutup, günah söz
söylemeyen Müslüman Cennete girer.) [Ramuz
]
(Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutan, her günü için, yüz köle azat
etmiş veya cihad edenlere yüz at vermiş veya Kâbe’ye kurban için
yüz deve göndermiş gibi sevab alır.) [R. Nasıhin]
(Bu on günün hayrından mahrum olana yazıklar olsun! Bilhassa
dokuzuncu [Arefe] günü oruçla geçirmelidir! Onda o kadar çok hayır
vardır ki, saymakla bitmez.) [T. Gafilin]
(Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutana, her günü için bir yıllık oruç
sevabı verilir.) [Ebul Berekat]
(Zilhiccenin ilk on günü fazilette bin güne, Arefe günü ise on bin
güne eşittir.) [Beyheki]
(Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha kıymetlisi
yoktur.) [Taberani]
(Allah indinde zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden
daha kıymetlisi yoktur. Bugünlerde tesbihi, tahmidi, tehlili ve tekbiri
çok söyleyin!) [Taberani]
Tesbih: Sübhanallah,
Tahmid: Elhamdülillah,
Tehlil: Lâ ilâhe illallah,
Tekbir: Allahü ekber, demektir.
Peygamber efendimiz, Zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerin,
3
www.dinimizislam.com
diğer aylarda yapılan amellerden daha kıymetli olduğunu bildirince,
Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, bu ayın ilk günleri yapılan ameller, Allah
yolundaki cihaddan da mı daha kıymetlidir?) dediklerinde, (Evet,
cihaddan da kıymetlidir, ancak canını, malını esirgemeden savaşıp
şehid olanın cihadı, daha kıymetlidir) buyurdu. (Buhari)
Hazret-i Ebüd-derda buyurdu ki:
Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli ve çok
dua ve istiğfar etmelidir, çünkü Resulullah, (Bu on günün hayır ve
bereketinden mahrum kalana yazıklar olsun) buyurdu. Zilhiccenin ilk
dokuz günü oruç tutanın, ömrü bereketli olur, malı çoğalır, çoluk çocuğu
belalardan muhafaza olur, günahları affolur, iyiliklerine kat kat sevab
verilir, ölürken kolay can verir, kabri aydınlanır. Cennette yüksek
derecelere kavuşur. (Şir’a)
Her hafta saç, sakal, tırnak kesmek sünnettir. İbni Âbidin hazretleri,
(Zilhicce ayının ilk on günü, bu sünnetleri geciktirmemeli. (Kurban
kesecek kimse, Zilhicce ayı girince, saçını ve tırnağını kesmesin)
hadis-i şerifi, emir değildir. Bunları, kurban kesinceye kadar geciktirmek
müstehabdır) buyurmaktadır. Kurban kesecek kimsenin, Zilhicce ayının
ilk gününden, kurban kesinceye kadar, saçını, sakalını, bıyığını ve
tırnağını kesmemesi müstehabdır; fakat vacib değildir. Bunları kesmesi
günah olmaz ve kurban sevabı azalmaz.
Bu on gün içinde, hasta ziyaret eden, Allahü teâlânın dostlarının
hatırını sormuş ve ziyaret etmiş gibi olur. Bu on gün içinde Ehl-i Sünnet’e
uygun bir din kitabı okumak çok sevabdır. Din ilmini, Ehl-i sünnet itikadını
öğrenmek, kadın erkek herkese farzdır. Çocuklara öğretmek, birinci
görevdir.
Zilhiccenin onuncu günü
Sual: Zilhiccenin ilk dokuz gününde oruç tutmak ve ibadet etmek
sevab olduğu gibi, onuncu günü ve bayramın diğer günleri ibadet etmek
de sevab mıdır?
CEVAP
Evet, çok sevabdır. Zilhiccenin onu, bayramın birinci günüdür. Bir
hadis-i şerif meali:
(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe
reddolmaz. Ramazan ve Kurban Bayramı'nın birinci geceleri, Berat
Gecesi ve Arefe Gecesi.) [İsfehani]
(Bayram gecelerini ihya edenin kalbi, kalblerin öldüğü gün
ölmez.) [İbni Mace]
4
www.dinimizislam.com
Arefe gününün önemi
Sual: Arefe hangi güne denir ve önemi nedir?
CEVAP
Kıymetli geceye kendinden sonra gelen günün ismi verilir. Fakat
Arefe ve Kurban bayramının üç gecesi böyle değildir. Bu dört gece,
bugünleri takip eden gecelerdir. Arefe, yalnız Zilhiccenin 9. günüdür.
Başka güne Arefe denmez.
Arefe günü yapılacak işlerden bazıları şunlardır:
1- Arefe günü sabah namazından, Kurban bayramının dördüncü
günü ikindi namazına kadar, erkek-kadın herkes, cemaatle kılsın, yalnız
kılsın, 23 vakit farz namazda selam verir vermez, (Allahümme
entesselam...) demeden önce, bir kere, vacip olan teşrik tekbirini
söylemeli, yani, (Allahü ekber, Allahü ekber. La ilahe illallahü vallahü
ekber, Allahü ekber ve lillahil-hamd) demelidir.
Camiden çıktıktan veya konuştuktan sonra, artık teşrik tekbirini
okumak gerekmez. (Halebi)
2- Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmak sevaptır; fakat Arefe günü
oruç tutmak daha çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Arefe günü oruç tutana, Âdem aleyhisselamdan, Sûr’a
üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar
sevap yazılır.) [R. Nasıhin]
(Arefe günü tutulan oruç, bin gün [nafile] oruca bedeldir.)
[Taberani]
(Arefede tutulan oruç, iki bin köle azat etmeye, iki bin deve
kurban kesmeye ve Allah yolunda cihad için verilen iki bin ata
bedeldir.) [T. Gafilin]
(Arefe günü [Besmele ile] bin İhlas okuyanın günahları affolup
duası kabul olur.) [Ebuşşeyh]
(Arefe günü tutulan oruç, geçmiş ve gelecek yılın günahlarına
kefaret olur.) [Müslim]
(Şeytan, Arefe gününden başka bir günde daha zelil, rezil, hakir
ve kinli görülmez.) [İ. Malik]
(Allahü teâlâ, Arefe günü kullarına nazar eder. Zerre kadar imanı
olanı affeder.) [Gunye]
(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua,
reddolmaz. Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi, Berat ve
Arefe gecesi.) [İsfehani]
(Arefe gecesi ibadet eden, Cehennemden azat olur.) [S.
Ebediyye]
5
www.dinimizislam.com
İbadet olarak ilim öğrenmek en faziletlisidir. İlmihal okumakla en
uygun ilmi öğrenmiş oluruz
3- Bugünü fırsat bilip dua etmeli! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Duanın faziletlisi, Arefe günü yapılanıdır.) [Beyheki]
4- Arefe gününü ibadetle, zikirle, tefekkürle geçirmeli, insanlara iyilik
etmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Arefe gününe hürmet edin! Arefe, Allahü teâlânın kıymet
verdiği bir gündür.) [Deylemi] (Hürmet etmek, günah işlememekle olur.)
(Arefe günü, kulağına, gözüne ve diline sahip olan mağfiret
olur.) [Taberani]
Kulağına sahip olmak, gıybet, çalgı gibi haram olan şeyleri
dinlememektir. Eğer biz istemeden kulağımıza gelmişse, bize günah
olmaz. Gözüne sahip olmak da, haram olan şeylere bakmamak ve
mubah olarak baktığı şeylerden ibret almaktır. Diline sahip olmak ise,
yalan söylememek, dedikodu etmemek, laf taşımamak, kötü söz
söylememek, hatta boş şey konuşmamak, kimseyi diliyle incitmemek
demektir. Bunlara riayet eden, Arefe gününü değerlendirmiş olur.
Bin İhlas okurken
Sual: Hadis-i şerifte, (Arefe günü [Besmele ile] bin İhlas okuyanın
günahları affolup duası kabul olur) buyuruluyor. Bunu okurken, ihtiyaç
hâlinde, arada konuştuktan veya başka bir iş yaptıktan sonra devam
etmenin bir mahzuru olur mu?
CEVAP
Hayır, bir mahzuru olmaz. Peş peşe okumak şart değildir. Mesela, bir
kısmı sabahtan, bir kısmı öğleden veya ikindiden sonra okunabilir.
Bire yediyüz sevap
Sual: Yapılan iyilik ve ibadetlere, en çok ne kadar sevap verilir?
CEVAP
Allah rızası için yapılan iyiliklerin, sadakanın, zekâtın karşılığı verenin
ihlas derecesine göre, bire ondan bire yediyüze, hatta daha fazla olur.
Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Mallarını Allah yolunda harcayan kimselerin hâli, yedi başak
bitiren ve her başağında yüz tane bulunan bir tohuma benzer.
Allahü teâlâ, dilediğine daha fazla da verir. O vâsi ve âlimdir.)
[Bekara 260]
[Vâsi, takat ve kudret sahibidir, ihsan ettiği şeyler Ona darlık vermez.
Âlim, her şeyi, haliyle, hakikat ve özüyle bilicidir. İnfak edenin
6
www.dinimizislam.com
niyetini, ihlaslı olup olmadığını ve infak kudretini bilir.
İnfak, harcama, ihtiyaç karşılamadır.]
Hadis-i şeriflerde ise buyuruldu ki:
(Bir iyiliğe on mislinden 700 misline kadar sevap verilir. Ancak
oruç hariç, Allahü teâlâ, onun mükafatını ben [hesapsız] veririm
buyurdu.) [İbni Huzeyme]
(Rabbiniz, rahimdir. Bir iyilik yapmak isteyip de yapamayana, bir
sevap verir. Yapana on mislinden 700 misline kadar veya daha fazla
sevap yazar. Kötülük yapmak isteyip de yapmayana bir sevap,
yaparsa bir günah yazar.) [Taberani]
Allahü teâlânın rahmeti, ihsanı boldur. Zerre kadar bir iyiliğe dağ
kadar sevap verir. Mülk Onundur, dilediğine dilediği kadar ihsan eder.
Kimse Ondan hesap soramaz.
Sevap-günah miktarını, göklerin büyüklüğünü, uzaklıkları ve
ahiretteki zamanları ve dünyanın yaratılışını ve mahlûkların sayısını
bildiren rakamlar, miktar sayısını göstermek için değil, miktarın çokluğunu
anlatmak içindir.
Kurban kesmenin fazileti
Sual: Kurban kesmenin önemi nedir?
CEVAP
Kurban nisabına malik olanın, kurban kesmesi vacib iken, kurban
kesilmeyen ev inleyerek, sahibine beddua eder, (Kurban kesmediğin
gibi Cenab-ı Allah sana iyilik yapmayı nasip etmesin!) der. O ev, o yıl
belalara düçar kalır. Kurban kesenin evi ise, memnun olur, sahibine hayır
dua eder. Kurban kesmeyi bir nimet bilmeli! Kurban kesen Müslüman,
kendini Cehennemden azat etmiş olur. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Cimrilerin en kötüsü [vacib olduğu hâlde] kurban kesmeyendir.)
[S. Ebediyye]
(Hâli vakti yerinde olup da kurban kesmeyen, namaz kıldığımız
yere gelmesin!) [Hâkim]
(Kurbanın postunun her kılına ve her parçasına bir sevab
vardır.) [Hakim]
(Kurbanlarınız semiz olsun. Onlar Sıratta bineklerinizdir.) [Zâd-ül
mukvin]
(Kurbanın derisindeki her tüy sayısınca size sevab vardır.
Kanının her damlası kadar mükâfat vardır. O sizin mizanınıza
konacaktır. Müjdeler olsun!) [İbni Mace]
(Kurbanlarınızı gönül hoşluğuyla kesin! Çünkü hiçbir Müslüman
7
www.dinimizislam.com
yoktur ki, kurbanını kıbleye döndürüp kessin de, bunun kanı,
boynuzu, yünü, her şeyi kıyamette kendi mizanına konan sevabı
olmasın!) [Deylemi]
(Sevab umarak kurban kesen, Cehennemden korunur.)
[Taberani]
(Kurban bayramında yapılan amellerden Allahü teâlâ katında
kurban kesmekten daha kıymetlisi yoktur. Daha kanı yere düşmeden
Allahü teâlâ, onu muhafaza eder. Onunla nefsinizi tezkiye edin, onu
seve seve kesin!) [Tirmizi]
(Kurbanların en hayırlısı boynuzlu koçtur.) [İbni Mace]
(Ya Fatıma, kurbanının yanına git! Kesilirken orada bulun!
Kurbanının yere akacak ilk kan damlasıyla, geçmiş günahların
affedilir.) [İ. Hibban]
(Kesilen kurban, Kıyamette, etiyle, kanıyla 70 kat büyüyerek
mizana konur.) [İsfehani]
Kurban kesmek kimlere vacibdir
Sual: Kimler kurban keser yani kurban kesmek kimlere vaciptir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Kurban, davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, dana, öküz, boğa]
veya deveyi, Kurban bayramının ilk üç gününde, kurban niyeti ile kesmek
demektir. Kurban, vacip vazifesini yerine getirerek sevaba kavuşmak için
kesilir. Mukim olan, akıllı, büluğa ermiş, hür ve Müslüman erkeğin ve
kadının, ihtiyaç eşyasından fazla, nisap miktarı malı veya parası varsa,
Kurban bayramı için niyet ederek, belli günlerde, belli bir hayvanı kurban
kesmeleri vacip olur.
Dinen karı kocadan hangisi zengin ise kurbanı o keser, ikisi zengin
ise ikisi de keser, ikisi de fakir ise ikisi de kesmez. Fakir kurban kesmek
zorunda değildir ama keserse çok sevap olur.
Kurban, dünyada vacip vazifesini yerine getirmiş olmak ve ahiretteki
sevabına nail olmak için kesilir. Babanın, çocuğu için, çocuğun malından
da kurban kesmesi gerekmez. Deli ile bunak, çocuk hükmündedir. Büyük
çocuk ve hanımdan izinsiz, onlar adına kurban kesilmez.
2- Mukim, akıl-baliğ müslümanın, ihtiyacından fazla nisap miktarı
malı veya parası varsa, kurban kesmesi vacip olur. Kurban kesmenin
vacip olmasında, bayramın üçüncü gününe itibar olunur. Bayramın birinci
ve ikinci günü, zengin-fakir, mukim-misafir, akıllı-deli, baygın-ayık olmaya
bakılmaz. Bayramın üçüncü günü nisaba malikse, diğer şartlar da varsa
8
www.dinimizislam.com
kurban kesmek vacip olur.
Demek ki, bayramın ikinci günü de baliğ olmayıp, üçüncü günü
büluğa erene, bayramın ilk günü fakirken üçüncü günü zengin olana,
bayramın ilk günü seferiyken, üçüncü günü mukim olana, diğer şartlar da
varsa, kurban kesmek vacip olur.
3- Bayramın ilk günü komada iken, üçüncü günü ayılanın, diğer
şartlar da varsa, kurban kesmesi vacip olur. Bayramın ikinci günü bayılıp,
üçüncü günü güneş battıktan sonra ayılan zenginin kurban kesmesi vacip
olmaz.
4- Fakir bir kimse, bayramın birinci veya ikinci günü, bir kurban
kesse, bayramın üçüncü günü zengin olsa, bir kurban daha kesmesi
lazımdır. Çünkü üstüne vacip olmadan kesmiştir. Ancak, Bezzaziyye gibi
muteber eserlerde, sonradan gelen âlimler, “Fakir, bayramın birinci günü
kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kurban kesmesi
gerekmez” demişlerdir.
5- Üçüncü günü zengin olacağını bilenin, ilk günü kurban
kesmesinde mahzur yoktur.
6- Bir zengin, bayramın birinci ve ikinci günü kurban kesmeden ölse,
kurban borcu ile ölmüş olmaz.
7- Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere
çıkacağını bilen kimseye, birinci günü kurban kesmek vacip olmaz.
Keserse vacip olarak eda etmiş olur.
8- Mukim iken, bayramın birinci ve ikinci günü sefere çıkanın, kurban
kesmesi vacip olmaz. Daha önce kesmişse, vacip sevabı alır.
Kesmemişse, sefere çıktığı için borç üzerinden düşer.
9- Mukim bir zengin, seferdeki bir vekile kurban kestirse, vacip
sevabı alır.
10- Esir iken, üçüncü günü hür olanın, diğer şartlar da varsa, kurban
kesmesi vacip olur. Hür iken, bayramın üçüncü günü esir olup, güneş
batana kadar esir kalanın kurban kesmesi vacip olmaz.
11- Tarlasından aldığı mahsul veya tarlanın, evin, dükkanın
[atölyenin, kamyonun] bir senelik kirası, ne kadar çok olursa olsun, bir
yıllık ev ihtiyacını veya aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık ihtiyacını
ve kul borcunu karşılamayan kimse, imam-ı Muhammed’e göre fakirdir.
Fetva da böyledir. Şeyhayn’a göre zengin sayılır. Mülkü olan tarlanın ve
bu demirbaş malların değeri, ihtiyacını karşılar ve nisabı da bulursa,
bunun kirayı her alışta, bir miktar ayırıp, biriktirerek fıtra vermesi ve
kurban keserek büyük sevaba kavuşması gerekir. Böyle bir kimse, fıtra
vermez ve kurban kesmezse, imam-ı Muhammed’e göre, günahtan
9
www.dinimizislam.com
kurtulur. Tarlasından hiç mahsul almayan, kiraya da veremeyen kimse ve
ihtiyacından fazla malı olup da, parası bulunmayan kimse, imam-ı
Muhammed’e uyarak, fıtra vermez ve kurban kesmez. Verir ve keserse,
ikinci ictihada göre, fıtra ve kurban sevabına kavuşur.
Aldığı kira ile güç geçinen kişi, nisaba malik ise, para biriktirip, fıtra
vermeli ve kurban kesmelidir. Etin hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et
parasından biriktirip gelecek yılın fıtra ve kurban parası olarak
saklamalıdır. Böylece, fıtra ve kurban sevabından mahrum kalmamalıdır.
Aile efradı çok olup güç geçinenin, kurbanın etini evinde bırakması
müstehaptır. Birden çok evi olan erkeğin, nisaptan düşürecek kadar
borcu yoksa, kurban kesmesi gerekir.
Sual: Akıl baliğ olma yaşı kaçtır? 13 yaşındaki oğluma kurban düşer
mi?
CEVAP
Kızlar 9 yaşında, erkekler 12 yaşında büluğa erebilirler. Bazıları
gecikebilir. 15 yaşını geçtiği halde ergenliğe ermezse artık o ergen kabul
edilir.
Büluğa ermişse ve 96 gram altın veya o kadar parası varsa kurban
kesmesi gerekir. Büluğa ermemişse zengin de olsa kurban kesmez.
Sual: Annem zengin ama şuursuzdur. Kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Şuuru yerinde iken kes derse, kesersiniz. Bilmiyorsa kesilmez.
Sual: Zekat nisabına ulaşmış altınları olan çocukların, kurbanlarını
babaları mı keser?
CEVAP
Büluğa ermemiş olan çocuğa, zengin de olsa, kurban kesmek vacib
olmaz. Babasının da, zengin çocuğu için kesmesi gerekmez.
Sual: Tam İlmihal’de (Kurban bayramının üçüncü günü fakir
olacağını veya sefere çıkacağını bilen kimseye, birinci günü kurban
kesmek vacip olmaz. Üçüncü günü zengin olacağını bilenin, kurban
kesmesi, Zilhiccenin onuncu günü, yani bayramın birinci günü fecr
vaktinde vacip olur) deniyor. Hemen devamla yine (Bayramın birinci günü
zengin veya fakir ve mukim veya misafir olmaya bakılmaz) deniyor. İlk
ifadedeki (..fecr vaktinde vacip olur) ne demek?
CEVAP
(Keserse vacip sevabı alır) demektir.
Sual: Zengin ailenin fakir oğlunun da kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Hayır, zengin olan keser. Ana babanın zenginliği, oğlunun kurban
10
www.dinimizislam.com
kesmesini gerektirmez.
Çocuk için kurban kesmek
Sual: Almanya’da 154 Euro kindergeld (çocuk parası) veriliyor.
Burada bazı derneklerin dağıttıkları broşürlerde, çocuklar için kurban
kesmek vacib deniyor. Çocuk için kurban parası topluyorlar. Çocuğun
kurban kesmesinin vacib olduğu Dürer’de yazıyor diyorlar. Dedikleri
doğru mu?
CEVAP
Hayır, yanlıştır. Büluğa ermemiş çocuk için, zengin de olsa kurban
kesmek gerekmez. Şeyhayn’a göre, babasının, zengin çocuğu için de,
çocuğun malından kesmesi gerekirse de, fetva İmam-ı Muhammed’in
kavlidir. Fetva verilen bu kavle göre, babanın, zengin çocuğu için, kendi
malından da, çocuğun malından da kurban kesmesi gerekmez. (Dürer)
Fakirin kurbanı ölse
Sual: Fakirin aldığı kurban, Arefe günü ölse, bunun yerine başka bir
kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Fakir olduğu için, gerekmez.
Şuuru yerindeyse
Sual: Dinen zengin olan bir alzheimer hastasının bayramda kurban
kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Fıkıh kitaplarında, (Bayramın üçüncü gününü baygın halde geçiren
zengine kurban kesmek vacib olmaz) deniyor. Üçüncü günü ayık olmak
önemlidir. Birinci günü ayık olsa ve kurban kesse, üçüncü günü baygın
geçirse de, kestiği kurban vacib olur.
Bunayanın da, üçüncü günü şuuru yerindeyse, (Bugün kurban
bayramıdır, bana kurban kesin) diyorsa, kurban kesmek gerekir.
Bayramın, kurbanın ne olduğunu anlamıyorsa, kurban kesmesi
gerekmez. Kurban kesmek, zengin olan akıllı Müslümana vacibdir.
Kurban kesmede üçüncü gün
Sual: Bir fakir, kurban bayramının üçüncü günü zengin olsa veya bir
zengin üçüncü günü fakirleşse yahut ölse kurban kesmek vacib olur mu?
CEVAP
Fakirlik, zenginlik ve ölüm için, vaktin sonuna itibar edilir; bayramın
başında zenginken üçüncü günü fakirleşse veya ölse, o kimsenin üzerine
kurban vacib olmaz. Üçüncü günü zengin olana da, kurban kesmek vacib
olur. (Dürer ve gurer)
Şafii'de kurban
11
www.dinimizislam.com
Sual: Şafii'de, ailenin geçimini sağlayan kimse kurban kesse, diğer
ev halkı kesmese de olur mu?
CEVAP
Evet, olur. Bir ev halkı için kurban kesilmesi sünnet-i kifâyedir. Aile
reisi kesince diğerlerinin kesmesi gerekmez. Hanefi'de ise, ailede, kurban
nisabına malik olan herkesin kesmesi vacibdir.
Hacıya kurban vacib mi?
Sual: Hacca giden kimsenin, fakir de olsa, kurban kesmesi gerekir
mi?
CEVAP
Hayır, kurban nisabına malik olmayanın kurban kesmesi vacib
olmaz. Hacda seferi olan da kurban kesmez.
Kurban kesmede zenginliğin ölçüsü.
Sual: Kurban kesmede zenginliğin ölçüsü nedir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Fıtra ve kurban nisabına malik olana zengin denir. Bunun fıtra
vermesi vacip olur. Mükellef ise, yani akıl, baliğ ve mukim ise, yalnız
kendisi için kurban kesmek de vacip olur. Bunun zekât alması haram olur
ve fakir olan kadın mahrem akrabasına ve çalışamayan fakir erkek
akrabasına yardım etmesi vacip olur.
2- Miras ve mehir malları, nisap hesabına katılır. Nisap miktarı malı
teslim aldıktan bir yıl sonra yalnız o yılın zekâtı verilir.
3- İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı
kadar malı veya parası bulunan her hür müslümanın kurban kesmesi
vaciptir. Kurban nisabı ve eşyanın kıymeti, altın ve gümüş ile tespit edilir.
4- Kurban nisabı hesabına katılacak malın, ticaret için olması şart
olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da lazım değildir. Borçlar
alacaklardan ve mevcut maldan çıkarılır. Kalan alacaklar, zekâtta olduğu
gibi, kurban nisabına dahil edilir.
5- İhtiyaç eşyaları kurban nisabına dahil edilmez. İhtiyaç eşyası
demek, kıymetleri ne kadar çok olursa olsun, bir ev, bir aylık yiyecek, her
yıl evdeki 3 kat elbise, çamaşır, evde kullanılan eşya ve aletler, binecek
vasıtası, meslek kitapları ve ödeyeceği borçlarıdır. Bu eşyanın mevcut
olması şart değildir. Eğer mevcut iseler, zekât, fıtra ve kurban için nisap
hesabına katılmazlar.
6- Ticaret için olmayan, ihtiyacından artan eşya, kiradaki evler,
12
www.dinimizislam.com
evindeki süs eşyası, yere serili olmayan halılar, kullanılmayan fazla ev
eşyası, sanat ve ticaret aletleri, burada ihtiyaç eşyası sayılmaz. Yani,
bunlar kurban nisabına dahil edilir. Hepsi hesaplanınca 96 gr altın
değerinde olursa, böyle kimsenin kurban kesmesi vacip olur. Oturduğu
ev büyük olsa, ihtiyacından fazla, kullanılmayan odaları olsa, nisaba
katılmaz.
7- Kadınların incisi ve her çeşit süs, ziynet eşyası kurban nisabına
katılır.
8- Bilgisayar, telefon, tabanca, teyp, kaset, CD, DVD, saat,
buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, temizlik robotu, kıymetli
dini levha, avize gibi ev eşyaları, kullanıldıkları için kurban nisabına dâhil
edilmez. Hiç kullanılmayıp kenarda duran eski, yeni ev eşyaları, kap
kacak nisaba dahil edilir.
9- Nisap değerinde Mushafı, hadis, fıkıh ve diğer ilim kitapları
bulunan kişi, bunları okuyorsa, nisaba dahil etmez. Okumuyorsa,
okumayı bilmiyorsa, dahil eder.
10- Evde kullanılmayan eşyalar nisabın üzerinde olursa, kurban
kesmek vacip olur. Mesela çeyiz olarak alınan eşyalar, kimin ise, o
kurban keser. Baba, çeyiz olarak aldığı halde, kızına hediye etmemişse,
çeyiz hâlâ babanın malıdır. Babanın kurban kesmesi gerekir. Hediye
etmişse, kızının kesmesi gerekir. Çeyiz, nisabı buluyorsa böyledir.
11- Her yıl evdeki 3 kat elbise ihtiyaç eşyasıdır. Fazlası eski de olsa
nisaba dahil edilir. Kullanılmayan eski ev eşyaları, kapkacak da, kurban
nisabına dahil edilir. (Üç kat elbise demek, üç ceket, üç pantolon, bir
palto, üç gömlek, üç atlet, üç don ve bir kazak demektir. Bundan fazla
olanlar kurban nisabına katılır.)
12- Bir evi olan evli kadın, İmam-ı a’zam ve İmam-ı Ebu Yusuf'a göre
zengin sayılır, içinde otursa da, oturmasa da, kurban kesmesi gerekir. Bir
evi olan erkek zengin sayılmaz; ama evli hanım için ev, nafakadan
değildir. Kocası, onu bir ev bulup oturtmaya mecburdur. Parası varsa
İmam-ı a'zamla imam-ı Ebu Yusuf'a göre kurban keser. İmam-ı
Muhammed'e göre ise, bir evi olan kadının, kurban kesmesi gerekmez.
Fetva da böyledir. Yani keserse vacib sevabı alır, kesmezse günaha
girmiş olmaz. Kadının kocası yoksa, oturduğu evi nafakadan sayılır.
İmam-ı a'zamla imam-ı Ebu Yusuf'a göre göre de kurban kesmesi
gerekmez.
13- Bir kimsenin, biri kışlık biri de yazlık olmak üzere iki evi olsa,
yazın yazlıkta, kışın öteki evde otursa, bunlar iki ayrı ev hükmünde
sayılmaz. Kurban kesmek vacib olmaz. (Hindiyye)
13
www.dinimizislam.com
Şüpheli alacaklar
Sual: Ne zaman verileceği belli olmayan nisabın çok üstünde alacağı
olan, borcu da yoksa, bu alacağını nisap hesabına katacak mı, zekâtını
verecek mi, kurban kesecek mi?
CEVAP
Senetli veya inkâr edilmeyen alacaklar, iflas edende ve fakirde de
olsa, nisaba katılır. Ele geçince, geçmiş yılların zekâtı da verilir. Eğer
kurban kesecek kadar parası varsa, kurban da keser.
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Şirkette çok malı olup da alamayanın, kurban kesecek kadar parası,
malı varsa, keser.
Sual: Reklam şirketim var. Sipariş üzerine reklam hazırlıyor, film
çeviriyor, tercüme yapıyor, web sitesi hazırlıyoruz. Bunlarda yapacağımız
iş ve iş sonunda alacağımız bedel anlaşmada yazılı. Bu bedeli zekât ve
kurban nisabına dahil edecek miyim?
CEVAP
Hayır. Ancak anlaşmasını yaptığınız işi veya hizmeti yapıp teslim
ettikten sonra alacak tahakkuk eder. Bu tahakkuk eden miktarı zekât ve
kurban nisabına dahil edersiniz. İş teslim edilmeden böyle alacaklar
nisaba dahil edilmez.
Sual: Kurban nisabı 96 gr. ama neden bazıları 80 gr. diyor? 80 gr
olursa altınlarım nisap miktarını buluyor. Şimdi kurban bana vacip mi
oluyor?
CEVAP
Nakli esas almadıkları için yanlış konuşuyorlar. Borçlarınızı
düştükten sonra nisap miktarı 96 gramı bulunca kurban size vacip olur.
Bayramdan sonra
Sual: Şu anda nisab miktarı malı olmayan ancak Kurban
bayramından hemen sonra eline nisab miktarından çok fazla para
geçecek kimsenin kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez. Vacib olması için, bayramın üçüncü günü eline geçmesi
gerekir.
Sual: Nisabı aşan alacağım var ama alamıyorum. İhtiyacımdan fazla
malım var ama param yok. Kurban kesmem vacip mi?
CEVAP
Alacaklar zekâtta olduğu gibi nisaba dahil edilir, fakat elinde parası
olmayan, ihtiyacından fazla malı olsa da fıtra vermeyen, kurban
kesmeyen imam-ı Muhammede göre günahtan kurtulur. Ödünç alıp veya
14
www.dinimizislam.com
bir malı satıp keserse Şeyhayn’a göre vacip sevabı alır.
Arsa ve kurban
Sual: Nisabın üstünde çok kıymetli bir arsam var. Kurban kesmem
vacib midir?
CEVAP
İmam-ı Muhammed’e göre kurban kesmek vacib olmaz. Şeyhayn’a
göre vacib olur. Vacib sevabı kazanmak için Şeyhayn’a göre kesmelidir.
Ev, araba nisaba katılmaz
Sual: Oturduğu bir evi, bir binek otomobili, borsada hisse senetleri
ve borçları da olan kişinin kurban kesmesi vacib olur mu?
CEVAP
Bir ev ve araba, kurban nisabına dâhil edilmez. Borçlar mevcut
paradan ve hisse senetlerinden çıkarılır, geriye nisab kadar para kalırsa
kurban kesmek gerekir.
Hisse senetleri ve kurban
Sual: Borsada hisse senetlerim var. Kooperatife ödemem gereken
borcum var. 30 ay ödemem gereken araba taksiti var. Kirada oturuyorum.
Bu durumda kurban kesmem gerekir mi?
CEVAP
Bütün borçlarınızı, mevcut paranızdan ve hisse senetlerinin rayiç
değerinden çıkarırsınız, geriye nisap miktarı paranız kalırsa, kurban
kesmeniz gerekir.
Sual: Çeyiz eşyalarım var. Beyaz eşya, mobilya, süs eşyaları, halı,
mutfak malzemeleri, bunlar kullanılmadığı için tamamı mı nisaba dahil
olur, yoksa sadece beyaz eşyalar mı?
CEVAP
Kullanılmayan her eşya dahil edilir.
Faturalar ve nisab
Sual: Kurban bayramına tekabül eden ama bayram tatil olduğu için
bayramdan sonra ödenmesi gereken elektrik, telefon, su vb... paraların
tutarı cebimizde iken bunları da kurban nisabına dahil edecek miyiz?
CEVAP
O paraları hesaba katmazsınız. Çünkü o paraları bayramdan sonra
vereceksiniz. Yani o para sizde emanet gibi durmaktadır. O paralardan
fazla nisap miktarı kadar parası olanın kurban kesmesi vacip olur.
Önce borcunu öder
Sual: Nisab miktarı borcu olanın, elinde, nisab miktarı parası olsa,
kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
15
www.dinimizislam.com
Borcu olan önce borcunu öder, kalanı nisab miktarını bulmuyorsa
kurban kesmez.
Para vermeden kurban kestirmek
Sual: İki bin lira alacağı olup, elinde parası olmayan kimse, alacağı
olan şahsa, (Bir hayvan 500 lira, benim için bir tane kurban kes, 500
lirayı da hesabımdan düş!) dese caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur. Hatta hiç alacağı olmasa, nisaba malikse, birine,
(benim için bir kurban kes!) dese, o şahıs da kesse, kestiren vacib
sevabına kavuşur.
Zekât verirken de böyledir. Birini vekil etseniz, benim için şu kadar
zekât ver deseniz o da verse, zekâtınız verilmiş olur. Para vermekle ilgisi
yok. Yani vekil kendi parasından verebilir. Vekil kendi parasıyla kurban
kesebilir. Daha sonra sizden para isteyebilir veya hediye de edebilir.
Borcu olan zengin
Sual: 96 gr. altını olanın, borcu da varsa, vacib olan kurbanı kesmesi
gerekir mi?
CEVAP
Borcu olan, borcunu çıkardıktan sonra nisabı bulmazsa, kurban
kesmesi gerekmez.
Sual: Babamın gecekondu tipi iki katlı evi var başka ihtiyaç fazlası
malı, parası yok. Altta kiracı var. İhtiyaç fazlası evdir diye babam kurban
kesiyor. İhtiyaç fazlası ev denilince böyle altlı üstlü evler iki ev hükmünde
mi tek ev hükmünde mi?
CEVAP
Alt kattaki müstakil ise ayrı ev demektir. Bir evin odaları hükmünde
ise bazı evler öyledir onlar bir ev kabul edilir. Bir merdivenle yukarı
çıkılan evler gibi.
Sual: Altını olan bir kişinin zekâtını verdiği takdirde kurban kesmesi
de gerekir mi?
CEVAP
Zekat ayrı, kurban ayrı. Altın hem kurban nisabına dahil edilir hem de
zekât nisabına. Yani nisabı buluyorsa, hem zekât vereceksiniz, hem de
kurban keseceksiniz.
Sual: Bana ait, beyaz eşya gibi çeyizlerim var. Kurban kesecek
miyim, bunların zekâtını verecek miyim?
CEVAP
Fırın, çamaşır makinesi, buzdolabı, bulaşık makinesi gibi çeyizlerinizi
kullanıyorsanız, kurban nisabına katılmaz. Kullanmıyorsanız, nisabı da
16
www.dinimizislam.com
buluyorsa, her yıl kurban kesmeniz gerekir. Çeyiz için zekât olmaz.
Altın para demektir
Sual: Kurban nisabına malik olanın, elinde parası yoksa ödünç
alarak kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
İhtiyaçtan fazla eşyaları, tahsil edemediği alacakları veya bunlar gibi
başka bir sebeple nisaba malik olan kimsenin, kurban kesecek parası
yoksa ödünç alarak kesmesi gerekmez. Keserse, yine vacib sevabı alır.
Fakat altını varsa, parası da vardır demektir. Kâğıt parası olmaması
mazeret olmaz. Altınlarından bozdurarak kesmesi gerekir. Dövizi olanın
da bozdurup kesmesi gerekir.
Gümüş nisabı ve kurban
Sual: Gümüş nisabına göre zengin olan kimsenin, kestiği kurban
vacib olur mu?
Arı, bal ve kurban
Sual: Arı kovanları ve balı olan kimsenin Kurban kesmesi vacib
midir?
CEVAP
Eğer, elindeki para ve balla birlikte, kovanların kıymeti, nisabı
buluyorsa kurban kesmek vacib olur.
Devre mülk ve kurban
Sual: Bir evinden başka, bir de devre mülkü veya bir arsası olan
yahut başka bir eve de ortak olan kimsenin, bunları kurban nisabına dâhil
edip, kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
İmam-ı Muhammed’e göre dâhil etmez, yani kurban kesmesi
gerekmez, fetva da böyledir. İmam-ı a’zam ile İmam-ı Ebu Yusuf’a göre
ise dâhil ederek kurban keserse vacib sevabı alır. Bu büyük sevaba
kavuşmak isteyen, ikinci kavli tercih etmelidir.
Kimler nasıl seferi olur
Sual: Seferilikte vatan ve önemi nedir?
CEVAP
İnsanın mukim olduğu, yerleştiği yere Vatan denir.
3 çeşit vatan vardır:
1- Vatan-ı asli: İnsanın doğup büyüdüğü, daha sonra evlendiği
yerdir. Bundan sonra da hep kalmak niyetiyle yerleştiği yerdir. Burayı da
değiştirip temelli kalmak üzere başka yere göçebilir. O zaman göçtüğü
17
www.dinimizislam.com
yer vatan-ı asli olur.
2- Vatan-ı ikamet: 15 gün veya daha çok kalıp, sonra çıkmaya niyet
edilen yerdir.
3- Vatan-ı sükna: İnsanın uğradığı yer olup, 15 günden az kalmak
için niyet edilen, yahut bugün yarın çıkarım diyerek uzun müddet oturulan
yerdir.
Vatanın değişmesi:
Vatanın değişmesi aşağıda belirtilen örneklerdeki gibi olur:
Bir kimse, evlenip veya temelli kalmak üzere bir yere yerleşmedikçe,
doğup büyüdüğü yer vatan-ı asli olmaktan çıkmaz. Evlenirse, eski vatan-ı
aslisi bozulur. Evlendiği yer vatan-ı asli olur. Başka bir yerde temelli
kalmak üzere yerleşirse, bu sefer evlendiği yer vatan-ı asli olmaktan
çıkar. Temelli yerleştiği yerden ayrılıp başka bir yere temelli yerleşirse,
önceki yerleştiği yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Yani bir kimse,
Haymana’da doğsa, vatan-ı aslisi Haymana olur. Bu kişi, Samsun’da
evlense, Haymana vatan-ı asli olmaktan çıkar ve vatan-ı aslisi Samsun
olur. Daha sonra Fatih’te temelli yerleşmeye karar verirse, o zaman
vatan-ı aslisi Fatih olur. Samsun vatan-ı asli olmaktan çıkar.
Vatan-ı aslide bir saat de kalınsa namazlar kısaltılmaz.
Bir kimse, evlenip bir yere yerleştikten sonra, hanımı o şehirde
ikamet ettirse, iş icabı kendisi gidip başka bir şehre temelli yerleşse, iki
vatan-ı aslisi olur.
Bir köyde, ikamet eden bir kadın, şehirdeki doğum evine giderek
çocuğu olsa, çocuğun vatan-ı aslisi annesinin ikamet ettiği köydür. Çünkü
orada büyüyecektir. Birkaç gün kaldığı yerde, yani vatan-ı süknada
doğmuş sayılmaz.
Bir kimse 60 km.lik mesafeye gitmek için bir otobüse binse, otobüste
uyuyup 150-200 km.lik mesafeye gitse bile yine seferi olmaz. Çünkü
buraya gelmeye niyet etmemiştir. Burada iken 60 km. ilerideki şehre bir iş
için gitse, yine seferi olmaz. Dönerken ilk çıktığı yere gelmeye niyet
ederse, dönüşte seferi olur. Bunun gibi, bir kişi, 60 km. olan Çatalca’ya
gitmek üzere Fatih’ten çıksa, otobüste uyuduğu için Edirne’ye gelse,
Edirne’ye kendi isteği ile gitmediği, niyetsiz gittiği için, Edirne’de
namazlarını mukim olarak yani 4 rekat olarak kılar. Edirne’den tekrar
Fatih’e gitmeye niyet ederek yola çıksa, Edirne’den çıkar çıkmaz,
namazlarını kısaltır.
Seferilikte mesafe
Üç günlük yola, süratli bir araç ile, mesela trenle daha az zamanda
giden de seferi olur. Keşfedilecek yeni bir vasıta ile, bir saniyede, bir
18
www.dinimizislam.com
anda Amerika’ya giden de seferi olur. Kerametle bir anda başka ülkelere
giden evliya da seferi olarak namazlarını kılar.
Bir yere iki başka yoldan gidilse, biri kısa, öteki uzun olsa, uzun yol,
üç günlük yürüyüş ise, bu yoldan her vasıta ile giden seferi olur.
Bir kimse, üç günlük mesafede bulunan bir yere, süratli yürüyen bir
at ile iki günde veya daha az bir zamanda varmış olsa da, yine seferi
olur, dört rekatlık namazlarını kısaltır.
Âlimlerin hepsi, seferiliği fersah denilen, bir saatte gidilen yolun
uzunluğu ile bildirmiştir. Üç günlük yol ise, 15, 18 ve 21 fersahtır. Fetva
18 fersaha göredir. Bir fersah, 5.800 m. kadardır. Bazısı yaklaşık olarak
bunu 6.000 m., bazıları da 5.000 m. kabul etmiştir. Seferilik için gerekli
uzaklığı net olarak hesaplamak için 5.800 m. ile 18 fersah çarpılır,
yaklaşık 104 km bulunur. Maliki, Şafii ve Hanbeli’de ise 80 km.den biraz
fazla giden seferi olur.
Mestli bir kimse, abdestli olarak sefere çıksa, 3 günlük mesh süresi
abdest bozulduğu anda başlar 3 gün devam eder.
Seferilik müddeti
Maliki, Şafii ve Hanbeli'de, 80,640 kilometre mesafeye gidip, giriş ve
çıkış günleri hariç, 4 günden az kalan seferi olur. 4 veya daha fazla gün
kalan mukim olur. Sefere çıkan kimse, sabah ezanları okunurken bir
şehre girse, o gün sayılmaz.
Ezanlar okunurken o şehirden çıksa çıktığı gün de sayılmaz. 3 gün
kalınca 3 sabah namazı kılar, bir girişte, bir de çıkışta sabah namazı
kılınmış olur ki, hepsi 5 sabah namazı eder. Demek ki, 3 sabah namazı
değil, en fazla 5 sabah namazı kılan bile seferi oluyor, mukim olmuyor.
Şer'i gün, imsak vakti girince başlar.
Giriş çıkış günlerinde ölçü imsak vaktidir
Gün, oruçta olduğu gibi imsak vaktinde başlar. Ertesi günü imsak
vaktine kadar devam eder. Mesela, İstanbul’a imsak vaktinden sonra,
sabah ezanı okunurken giren kimse, giriş günü olduğu için o günü
saymaz. Eğer imsak vaktinden önce girerse, imsak vaktinden sonraki
gün giriş günü olmaz. İmsak vaktinden sonra çıkarsa, o gün çıkış
günüdür.
Demek bir kimse, bir yere güneş doğarken girse, o gün giriş günü
olduğu için hesaba katmaz. Üç gün kaldıktan sonra, dördüncü günü
imsak vaktinden sonra, mesela güneş doğarken oradan çıksa, giriş-çıkış
günleri sayılmadığı için o kimse, üç gün o yerde kalmıştır ve seferidir.
19
www.dinimizislam.com
Seferilik ve kurban
Sual: Kurbanda sefere çıkacak olan nasıl hareket eder?
CEVAP
Maddeler hâlinde bildirelim:
1- Bir zengin, bayramın birinci, ikinci veya üçüncü günü kurban
kesip, sefere çıksa vacibi yerine getirmiş olur. Üçüncü günü seferden
dönse de, artık tekrar kurban kesmesi gerekmez.
2- Zengin, bayramın üçüncü günü, kurban kesmeden sefere çıkarsa,
üzerine vacib olduktan sonra çıktığı için günaha girer. Birinci veya ikinci
günü çıksaydı kendisine vacib olmadan çıktığı için günah olmazdı.
Kurban, bayramın üçüncü günü imsak vaktinden sonra vacib olur.
3- Kurban kesmeden sefere çıkan zengin, seferdeyken kurban
kesmiş olsa bile, bayramın üçüncü günü memleketine gelip mukim
olunca, tekrar ona kurban kesmek vacib olur.
4- Bir zengin, kurban kesmek niyetiyle bir koyun satın aldıktan sonra,
sefere çıksa ve bayramın üçüncü günü de seferde olsa, vekâlet verip o
koyunu kestirmesi gerekmez, yani seferi olduğu için kurban kesmesi
vacib olmaz. Seferi iken de, kurban kesmek, çok sevabdır, Sırat’tan
geçirir. Bu bakımdan zengin olanın, sevabdan mahrum kalmaması için
seferde de kurban kesmesi iyi olur.
5- Sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil eden zengin,
gittiği yerde mukim olsa, vekilin kestiği hayvan, vacib kurban olur; çünkü
zengin mukimdir ve vekâletle istediği şehirde kestirebilir. Kendisi
bulunduğu yerde de kestirebilir.
6- Seferi olan vekil, vekâleten mukim kimsenin kurbanını kesebilir,
vekilin seferi olmasının önemi yoktur.
7- Hacca giden kimse, Mekke’de 15 günden fazla kalmışsa, mukim
olduğundan, kendine vacib olan bayram kurbanını, telefonla Türkiye’deki
bir tanıdığına vekâlet verip kestirebilir. Ancak Mekke’de genelde 15
günden aşağı kalınıyor, seferi olunuyor. Seferi olanın, bayram kurbanını
kesmesi gerekmiyor. Kesilmesi gereken şükür kurbanını ise, Harem’de
kesmesi gerekir. Vekâletle Türkiye’de veya başka yerde kestiremez.
8- Seferde olan zengin, Kurban bayramının üçüncü günü vatan-ı
aslisinin içinden transit geçse, şehir küçükse, içinden geçiyorsa kurban
kesmesi vacib olur. Büyük şehirse, evleriyle çevre yolu arasında
mezarlık, fabrika, kışla, ırmak, deniz, harman yeri, futbol sahası gibi
yerler varsa, o zaman vatan-ı aslisine girmemiş olur, vacib olmaz.
Seferde kurban kesmek
20
www.dinimizislam.com
Sual: Evli olup ailesiyle beraber gurbette bulunduğu şehirde, uzun
yıllar bulunsa; fakat ömür boyu yerleşmeyi düşünmese, buradan doğup
evlendiği yere bayramlarda 15 günden az süreyle gidip orada kurban
kesse, kesilen kurbanlar vacib kurban olur mu?
CEVAP
Bir günlüğüne de gitse, orada mukim olur, kestiği kurban vacib olur.
Memleketinde kurban kesmek
Sual: Birçok insan Kurban bayramlarında memleketine gidip kurban
kesiyor. Bunlar yaşadıkları şehre yerleşmeye niyet etmişse ve bayram
vesilesiyle gittikleri memleketlerinde kurban kesseler, vacib olan kurban
borcundan kurtulur mu?
CEVAP
Sefere gidene, kurban vacib olmuyor. Kesmesi iyi olur. Kesmese de
günah olmaz.
Başka şehirdekine kurban kestirmek
Sual: Vatan-ı aslimiz İstanbul. Hanımım nisab miktarı mala sahip
olduğu için kurban kesmesi vacib. Bayramda Tekirdağ'a gidiyoruz.
Tekirdağ'da birisine kurban için vekâlet verdik; fakat Tekirdağ'da seferi
oluyoruz. Vacib sevabı almak için ne yapmak gerekir?
CEVAP
Tekirdağ'da kurban kesilirken İstanbul’da bulunursanız, yani mukim
olursanız kurban vacib olur. Telefonla öğrenirsiniz. Kestik derlerse
buradan hareket edersiniz.
Vatan-ı asliden geçmek
Sual: Seferde olan zengin, Kurban bayramının üçüncü günü vatan-ı
aslisinin içinden transit geçse kurban kesmesi vacib olur mu?
CEVAP
Şehir küçükse, içinden geçiyorsa vacib olur. Büyük şehirse, evleriyle
çevre yolu arasında mezarlık, fabrika, kışla, ırmak, deniz, harman yeri,
futbol sahası gibi yerler varsa, o zaman vatan-ı aslisine girmemiş olur,
vacib olmaz.
Maliki’yi taklit eden
Sual: Namazda Maliki’yi taklit eden bir zengin, 10 gün kaldığı yerde
kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Kurbanda taklit edilmiyor. 10 gün kalan Hanefi’de seferi olur, kurban
kesmesi gerekmez.
Sual: Bir zengin, bayramın ilk günü kurban kesmeden sefere çıksa
günaha girer mi?
21
www.dinimizislam.com
CEVAP
Hayır.
Nafile de olsa kurban kesmeli
Sual: Bir zengin, kurban kesmek niyetiyle bir koyun satın aldıktan
sonra, sefere çıksa ve bayramın üçüncü günü de seferde olsa, vekâlet
verip o koyunu kestirmesi gerekir mi?
CEVAP
Kestirmesi gerekmez, yani seferde olduğu için kurban kesmesi vacib
olmaz ama alınmış bir kurbanı kesmek, nafile de olsa çok sevabdır,
Sırattan geçirir. Bu bakımdan zengin olanın, sevabdan mahrum
kalmamak için, seferde de kurban kesmesi iyi olur. Kendi kesemezse,
kesen birine vekâlet verip kestirebilir.
Üçüncü günü sefere çıkmak
Sual: Zengin, bayramın üçüncü günü, kurban kesmeden sefere
çıkarsa, günaha girmiş olur mu?
CEVAP
Üçüncü günü kesmeden çıkarsa, üzerine vacib olduktan sonra çıktığı
için günaha girer. Bedelini bir fakire altın olarak vermesi gerekir. Birinci
veya ikinci günü çıksa idi, kendisine vacib olmadan çıktığı için günah
olmazdı.
Seferde mukim olunca
Sual: Zengin, sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil etse,
gittiği yerde mukim olsa, vekilin kestiği hayvan, vacib kurban olur mu?
CEVAP
Evet, vacib kurban olur; çünkü zengin mukimdir ve vekâletle istediği
şehirde kestirebilir.
Hac ve şükür kurbanı
Sual: Hacca giden kimse, vacib kurbanını Türkiye'de kestirebilir mi?
CEVAP
Mekke’de 15 günden fazla kalmışsa, mukim olduğundan, kendine
vacib olan bayram kurbanını kestirmek üzere telefonla Türkiye’deki bir
yakınına vekâlet verip kestirebilir. Ancak Mekke’de genelde 15 günden
aşağı kalınıyor, seferi olunuyor. Seferi olanın, bayram kurbanını kesmesi
gerekmiyor. Kesilmesi gereken şükür kurbanını ise, Harem’de kesmesi
gerekir, vekâletle Türkiye’de veya başka yerde kestiremez.
Seferde kurban kesmek
Sual: İstanbul’a temelli yerleştik. Bayramda, memleketim olan
Ankara’ya gidip, orada kurban kesmemde mahzur var mıdır?
CEVAP
22
www.dinimizislam.com
Hiç mahzuru yoktur. İstanbul’a temelli yerleşmekle, memleket olan
Ankara, vatan-ı asli olmaktan çıkar. 15 günden az kalmak üzere,
memlekete yani Ankara’ya gidince orada seferi olunur. Seferde, kurban
kesmek gerekmez. Kesilirse sevab olur.
Kurbanı kesip sefere çıkmak
Sual: Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkan,
vacib sevabı alır mı? Üçüncü günü seferden dönenin, tekrar kurban
kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkarsa,
vacib sevabı alır. Üçüncü günü seferden dönene, artık tekrar kurban
kesmek gerekmez.
Mukimken kurban kesmek
Sual: Bayramın üçüncü günü seferden memleketine gelen zengin,
kurban keser mi?
CEVAP
Kurban kesmeden sefere çıkan zenginin, seferdeyken kurban kesmiş
olsa bile, üçüncü günü mukim olunca, tekrar kesmesi vacibdir.
Vatan-ı aslide seferi olunmaz
Sual: Vatan-ı aslim Van; ama bir yılı aşkın bir zamandır yurt
dışındayım. Birkaç yıl daha kalırım. Kurban bayramı için gideceğim
Van’da 10 gün kalırsam seferi miyim, kurban kesmem vacib mi?
CEVAP
Vatan-ı aslide bir saat bile kalan seferi olmaz. Kurban kesmek vacib
olur.
Sual: İstanbul’da oturuyorum. Her yıl bayramda memleketim olan
Kayseri’ye gidip kurban kesiyorum. Bir mahzuru oluyor mu?
CEVAP
Kayseri vatan-ı asliniz ise, bir günlük için de gidilse mukim olursunuz
ve kurban kesmeniz vacib olur. Eğer İstanbul’a temelli yerleşmişseniz,
Kayseri vatan-ı asli olmaktan çıkar. Gittiğinizde seferi oluyorsanız kurban
kesmek gerekmez. Şayet keserseniz çok sevap alırsınız.
Seferi olan vekil
Sual: Seferi olan vekil, vekâleten kurban kesebilir mi?
CEVAP
Kesebilir, vekilin seferi olmasının önemi yoktur.
Kurbanın vacib olması
Sual: Bayramın 3. günü sefere çıkan zengin, kurban kesmese
günaha girer mi?
23
www.dinimizislam.com
CEVAP
Zengin, kurban bayramının birinci veya ikinci günü sefere çıkarsa,
seferde olduğu için üçüncü gün kurban kesmesi ona vacib olmaz, ama
üçüncü günü yani kurban vacib olduktan sonra sefere çıkarsa, borçtan
kurtulmuş olmaz. Kurban, üçüncü günü vacib olur. Peki, gün ne zaman
başlar?
Şer’i gün, imsak vaktinde başlar. (S. Ebediyye, Miftah-ul-Cennet)
Kurban Bayramının üçüncü günü, kurban kesmek vacib olur. Üçüncü
gün girmeden kesmek vacib olmaz. Birinci ve ikinci günü kesilirse, vacib
yerine gelir. Namaz da böyledir. Kurban üç gün içinde kesilebildiği gibi,
namaz da, vaktin başından sonuna kadar kılınabilir. Vakit girince kılınırsa
farz yerine gelir. Vakti girince kılmayıp vakti çıkmadan on dakika kadar
önce ölse namaz borcuyla ölür, çünkü namaz, vaktin çıkmasına, o
namazı kılacak kadar bir zaman kalınca farz olur. Vakit çıkınca ölse,
namaz borcuyla ölür. Namaz, nasıl son vakitte farz olursa, kurban da
bayramın üçüncü günü, imsak vaktinden sonra vacib olur. Hanefî’de
kurban üçüncü güne kadar kesildiği için son günü üçüncü gün olur.
Şâfiî’de bayram dört gündür.
Orucun farz olması da böyledir. Seferde oruç tutmak farz olmuyor,
kazaya bırakması caiz oluyor. Ramazanda mukimken, hiç niyet etmeden
oruç tutmamak haramdır. Yarın öğle vakti sefere çıkacağım diye, oruç
tutmaya niyet etmese yine haram işlemiş olur.
Bir kimse, orucunu bozsa, sonra sefere niyet edip gitse, hem kaza,
hem kefaret gerekir. Yolculuk, orucu bozmayı mubah yapmaz. Sefere
çıkanın o gün orucu bozmaması vacibdir. Dahve vaktine kadar niyet
eden misafirin o gün orucunu bozması helal olmaz. Eğer bozarsa, yalnız
kaza eder. (İ. Ahlakı)
Zekât da böyledir. Günü gelmeden yani farz olmadan önce zekât
vermek caizdir. İmsak vaktinden itibaren zekât vermek farz olur, çünkü
şer’i gün, imsak ile başlar. Zekâtı gününde vermeyenin, daha sonra
fakirleşip, elinde hiç parası kalmasa, zekât borcu affolmaz. Hac da
böyledir. Hac farz olduktan sonra mal elden çıksa hac borcu affolmaz.
Demek ki, Kurban Bayramı’nın üçüncü günü, imsak vaktinden sonra
sefere çıkan zengin, kurban borcundan kurtulmuş olmaz, çünkü şer’i gün
imsak ile başlar. Vacib olmadan, yani Kurban Bayramı’nın üçüncü günü,
imsak vaktinden önce sefere çıkan borçlu kalmaz.
Kurbana ortak nasıl olunur
Sual: Kurbana ortak olacaklarda aranan şartlar nelerdir?
24
www.dinimizislam.com
CEVAP
Bazıları şöyledir:
1- Her ortağın Müslüman olması, kurban ve ibadete niyet etmesi ve
her birinin hissesinin yedide birden az olmaması şarttır. Sırf eti için ortak
olan varsa ve biliniyorsa, hiçbirinin kurbanı sahih olmaz. Bilinmiyorsa
sahih olur. Ortakların bir kısmı ölmüş olsa yahut bunak olsa, zararı
olmaz.
2- Biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri nafile, biri
ölü için, biri de Peygamber efendimiz için olmak üzere kurban kesmek
istense, bir inek kesilebilir. Akika, vacib, adak hepsi katılır. Yedi kişiye
kadar ortak olmak caizdir. Ancak ilk alırken, yedi kişiye kadar ortak olmak
niyetiyle hayvan alınmalıdır. Sırf kendisi için alıp da sonradan başkasını
ortak etmek mekruh olur.
3- Mutlak adağı olan ortaklığa giremez. Yani belli bir hayvanı, mesela
şu boynuzlu kara koçu keseceğim diye adayan, bunun yerine başka kara
koçu kesemez, bu adağı için ortak giremez.
4- Zenginin sırf kendisi için satın aldığı sığıra, sonradan ortak olmak
caizse de mekruhtur. Yedi kişiye kadar ortak bulmak niyetiyle satın
almalıdır. Bir kavle göre fakir, bir sığırı kurban etmek için satın alsa,
sonra başkalarını ortak edemez. Onunki adak hükmüne girer.
5- Bir sığırı mesela bir ineği, en çok 7 kişi kesebilir. Bir sığıra 3, 5, 7
gibi tek ortak şartı yoktur. 2, 4, 6 gibi çift de olur. Tek sayıda olması iyidir.
Sünnet-i zevaiddir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ tektir, teke riayet edeni sever. Ey Kur’an ehli, teke
riayet edin!) [Tirmizi]
6- Bir kişi, geçen yıl kesmediği kurbana niyet edip kurban kesse, o
kurbanı kaza etmiş olmaz, kestiği nafile olur. Böyle zamanında
kesilemeyen kurbanın bedeli, altın olarak fakirlere verilir.
7- Bir sığırı veya deveyi, yedi kişiye kadar Müslüman ve âkil baliğ
kimselerle ortak olarak da, satın alıp kesebilirler. Bunlara adak veya
akika kurbanı da ortak edilebilir.
8- Eti tartarak, eşit olarak paylaşmak gerekir. Yağ, sakatat ve yenilen
her şey paylaşılır. Tartmadan bölüşüp helalleşmek caiz olmaz, faiz olur.
Yedi kişiden dördüne etle birlikte birer bacak, beşinciye etle birlikte derisi,
altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan paylaşmak caiz olur.
Yedinciye bir şey koymak gerekmez.
9- Yedi kişi, kurbanlık ineği birisine teslim edip, (Kesmeye,
kestirmeye, etini dilediğin gibi sarf etmeye seni umumi vekil ettik)
deseler, umumi vekil, bölüştürmeden etin tamamını herhangi bir kimseye
25
www.dinimizislam.com
verebilir veya tartmaya lüzum kalmadan ortaklar arasında göz kararıyla
paylaştırabilir.
10- Mutfakları bir olan karı koca veya baba oğul da, kestikleri
kurbanı, tartıp paylaşırlar. Paylaştıktan sonra, biri diğerine isterse etin
tamamını hediye edebilir. Paylaşmadan hediye edemez. Yahut yukarıda
bildirilen usullerle tartmadan paylaşmak caiz olur.
11- Bir sığırı mesela bir ineği, en çok 7 kişi kesebilir. Yediden fazla
kişi, bir veya birden fazla, ineğe ortak olamaz. Mesela, 8 kişinin 7 sığırı
ortak satın almaları caiz olmaz. Çünkü, her birinin her hayvanda hissesi
vardır. Hiçbirinin hissesi yedide birden az olamaz. Bunun gibi, 10 kişinin
15 ineği, kurban etmek için, ortak satın almaları da caiz olmaz. Çünkü 10
kişi, 15 ineğin her birine onda bir oranında ortak olmuş olur. Onda bir,
yedide birden azdır. Bunun gibi, 3 kişinin 9 koyunu ortak satın almaları da
caiz olmaz. Çünkü 3 kişi, 9 koyunun her birine üçte bir nispetinde ortaktır.
Bir koyunu ise, ancak bir kişi kesebilir. Birden fazla kişinin, bir koyunu
ortak alıp, kurban olarak kesmeleri caiz olmaz.
Sonradan ortak olmak
Sual: 4 kişi kurban için ortak bir inek aldık, sonradan birkaç kişi daha
bu kurbana katılabilir mi?
CEVAP
4 kişi alırken 7 kişiye kadar ortak oluruz diye düşünülmüşse ortak
olmak caizdir, değilse mekruh olur. Mekruhtan kurtulmak için, onu bir
başkasına satarsınız veya içinizden biri de satın alabilir. Sonra o kimse
bunu alırken, 7 kişiye kadar ortak ederim diye alırsa yeniden ortak
olabilirler.
Sual: Üzerine kurban kesmek vacip olan üç zenginle, üzerine kurban
kesmek vacip olmayan bir fakir birlikte bir sığırı ortak olarak kurban
kesebilir mi?
CEVAP
Evet kesebilirler.
Sual: Kurban bayramında bir kişi tanımadığı kişilerin almış olduğu
sığıra ortak olabilir mi?
CEVAP
Kim olduğu bilinmeyen kimselerle ortak olmamalı, içlerinde Allah
rızası için değil de et içen kesen olursa diğerlerinin de kurbanı olmaz.
Niyeti bilinmiyorsa o zaman sorumlu olmayız. Onun için bilinen salih
kimselerle ortak olmalıdır.
Sual: Şafii mezhebinde kurban kesmek vacib olmadığı için, kurban
ortakları arasında Şafii birinin bulunmasında mahzur olur mu?
26
www.dinimizislam.com
CEVAP
Mezhep farkı kurban ortaklığını etkilemez. Onunki de sünnet olur.
Akika kesen de, ölü için kesen de ortak olabilir. Gayri müslim ortak
olamaz. Bir de sırf et için kesen ortak olamaz.
Kurbana farklı ortak olmak
Sual: Üç ortak, farklı para verseler kurbanları sahih olur mu? Mesela
2800 liraya bir inek alınsa, ortağın birisi 800 lira, biri de 1600 lira, üçüncü
ortak da 400 lira verse, eti de verdikleri para oranında paylaşsalar caiz
olur mu?
CEVAP
En az veren üçüncü ortağın parası, yedide birden az olmadığı için
caizdir. Eti paylaşırken, üçüncü ortak bir hisse alır, ikinci ortak dört hisse,
birinci ortaksa iki hisse alır. Hepsi yedi hisse olur. Birisi yedide bir
hisseden yani 400 liradan az para verseydi olmazdı.
Her ortak kaç hisseye giriyorsa o kadar para verir. Etin paylaşılması
da bu hisseye göre yapılır.
Kurbana parasız ortak olmak
Sual: Kurbanlık ineğe 7 kişi ortak girse, ortaklardan birisinin parası
olmasa, diğer ortaklardan birisi, ben senin yerine veririm dese, herkes
kendi parasını verse, biri de kendi parasıyla birlikte param yok diyeninkini
verse, kurban için para vermeden kurban sevabı alır mı, yani kurban
sahih olur mu?
CEVAP
Evet, sahih olur. Biri kurbanlık ineği yedi kişiye hediye etseydi, hiç
birisi para vermeden kesseydi, hepsinin de kurbanı sahih olurdu. Kurban
için illa para vermek gerekmez. Başkasının hediye ettiği hayvan da
kurban edilir. Vacib sevabı alınır ve kurban borcundan kurtulmuş olunur.
Sual: Biri adak, biri akika, biri vacip olan bayram kurbanı, biri nafile,
biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için kurban kesmek istese, bir
inek kesebilirler mi?
CEVAP
Evet kesebilirler. Yedi kişiye kadar ortak olmak caizdir.
Kurbanda ortak sayısı
Sual: Kurbanlık ineğe en az ve en çok kaç kişi ortak girebilir?
CEVAP
Bir ineğe yedi hisseye kadar girilir. Yani 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 kişi girebilir.
3 kişi girerse inek üç hisseye bölünür. Dört kişi girerse dörde bölünür.
Akika da kurbana dâhil edilir
Sual: İki kardeş bir dana almışlar. Bunlar çocukları için şimdiye
27
www.dinimizislam.com
kadar akikalarını kesmemişler. Şimdi akika kesmenin müstehap
olduğunu öğrenmişler. Aldıkları kurbanlık dana için akikaları için de niyet
edip aldıkları bu kurbana katılıp akikalarını kesebilirler mi? Adağı olan
birisi böyle alınmış bir kurbana adağını da dahil edebilir mi?
CEVAP
Akika, vacib, adak hepsi katılır. Ancak ilk satın alırken, yedi kişiye
kadar ortak olmak niyetiyle hayvan alınmalıdır. Sırf kendisi için alıp da,
sonradan başkasını ortak etmek mekruh olur.
Kasaba para vermek
Sual: Kurbanı kesen kasaba ücret veriliyor. Bu parayı bir kişinin
ödemesinde ve sonra herkesin payını ödemesinde, ya da bu parayı
veren kişinin eksik ya da fazla, önce veya sonra kurban sahiplerinden
almasında veya almamasında bir mahzur olur mu?
CEVAP
Hepsi caizdir. Bir kişi ödeyip, diğerlerinden alabilir, isterse
almayabilir.
Sual: Bayramda, kendim, annem, babam, eşim ve üç büyük oğlum
olmak üzere toplam 7 kişi, bir ineği kurban etmek istiyoruz. Kurbanın
parasını ben vereceğim. Bu kurbanın bedeli olan parayı onlara tek tek
verip, onların kurban alınması için bana hediye etmeleri mi gerekir?
CEVAP
Sizin onlara, onların size para hediye etmesi gerekmez. Sadece
herbiri, Benim için bir kurban alıp kesmeye veya dilediğine
kestirmeye seni umumi vekil ettim demeleri yeter. Vekil asıl gibidir,
kendi parasıyla da keser.
Çocuk, ateist veya fâsık
Sual: Yedi kişilik kurban ortaklarından biri çocuk, ateist veya fâsıksa,
kurban caiz olur mu?
CEVAP
Kâfir veya çocuksa, kurban sahih olmaz. Fâsığın ortaklığı caiz olursa
da, fâsık, bayramda kurban ibadetine değil, et kesmeye niyet edebilir, o
zaman da kurban sahih olmaz. Fâsığa güven olmaz. İhtiyaten fâsıklarla
kesmemelidir.
Çok kişinin bir koçu adaması
Sual: İki üç kişi, bir koçu adasa, sahih olur mu?
CEVAP
Hayır, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu ancak bir
kişi kesebilir.
Ücretsiz ortak
28
www.dinimizislam.com
Sual: Mal sahibiyim, hayvan ticareti yapıyorum. 3 bin liraya satmak
istediğim bir ineğe, 3500 lira diyorum. Altı hisseyi satarken, bir hisse için
de, (Benim adamım var, hisse başı 500 lira verin) diyorum. Kendi
adamımdan para almıyorum yahut çok az bir miktar alıyorum. Böyle
hayvan satmak caiz midir?
CEVAP
Caizdir.
Kurban için vekalet nasıl verilir?
Sual: Kurban için vekâlet nasıl verilir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Kurbanı başkasına kestirirken, (Allah rızası için bayram kurbanımı
kesmeye seni vekil ettim) demek ve kalben de niyet etmek gerekir.
Kurbanı başkasına aldıracaksa, kurbanı alacak kimse de, başkasına
kestirecekse, (Bayram kurbanımı almaya, aldırmaya, kesmeye ve
kestirmeye seni umumi vekil ettim) der. Yahut kısaca, (Kurban işimi
halletmek için seni umumi vekil ettim) demek de yetişir.
2- Bir kimse birine, (Kurban işimi hallet) dese, ona para vermese bile
vekâlet vermiş olur. O kişi de bir hayvan alıp kesebilir.
3- Bir kimse, kendisine kurban kesmesi vacib olmasa da, vekil, vacib
diye kesse, kurban yine nafile olarak sahih olur. Adak, akika veya nafile
kurban, yanlışlıkla vacib diye kesilse mahzuru olmaz.
4- Kurban kesmeye vekil olan, sahibinden ayrıca izin almadıkça veya
umumi vekil edilmedikçe, başkasını kendine vekil yapamaz. Umumi vekil
ise başkasını, o da bir başkasını vekil yapabilir.
5- Vekâleten kurban kesene, kimi çok, kimi az para verebilir. Kimi de
hiç para vermeden, (Bana da bir hisse verin) diyebilir. Vekil asıl gibidir.
Vekil, vekâlet aldığı kimseler adına kurban keser veya kestirebilir. Daha
sonra vekil, ondan para ister veya istemez. İki kurbana yetecek para
veren için de, iki kurban alır veya ona iki hisse verir. Yahut iyisinden bir
kurban alır, çünkü umumi vekil, tam yetkilidir.
6- Birden çok kişiye vekâlet vermek sahihtir. Bir işe vekil olan iki
kişiden biri, tek başına yetkili olamaz. Ancak emaneti vermede, borcu
ödemede, kurban kesme gibi işlerde, birisi tek başına yetkili olabilir,
çünkü bu işlerde vekillerden birinin, diğerinin görüşünü sormasına ihtiyacı
yoktur. Bir kimse, kurbanını kesmek üzere dört kişiye vekâlet verse, bu
vekillerden biri kesince, ötekilerin görüşünü almaya ihtiyaç yoktur.
29
www.dinimizislam.com
Kurban, dinimize uygun kesilmiş olur.
7- Bir kimsenin kendi hayvanını başkası adına kesmesinin caiz
olması için, bu kimsenin, kendi hayvanını başkasına veya onun vekiline
hediye etmesi, onların da teslim alması, sonra bunu vekil ederek geri
verip kestirmeleri gerekir.
8- Başkasının hayvanını ondan habersiz, onun için kurban etmek
caizdir.
9- Vekâlet almadan, hanımının adına vacib kurban kesen bir kimse,
daha sonra hanımına anlatsa, o da razı olsa, kurban sahih olur.
10- Başkasının hayvanını, ondan izinsiz, kendi için kurban eden,
sonra kıymetini öderse, caiz olur. Sahibi kıymetini kabul etmeyip, kesilmiş
hayvanı alırsa, sahibi için kurban edilmiş olur.
11- Üzerinde birçok kimsenin vekaleti bulunan kimse, herhangi bir
mazeretle bayramın üçüncü günü de kesememişse, Şafii’yi taklit edip
dördüncü günü de kesebilir.
12- Kurbanda kanın akması yeter, etin dağıtılması şart değildir. Kan
akıtılmakla vacib olan kurban kesilmiş olur. Eğer eti de uygun yerlere
verilirse daha çok sevab olur. Etin üçte birini evde bırakmak, üçte birini
komşulara, gerisini fakirlere vermek müstehabdır. Hepsini fakirlere
vermek veya hepsini evde bırakmak da caizdir.
13- Derisi namaz kılan fakire verilir. Ne olduğu bilinmeyen kimselere
verilmez. Veya evde kullanılır. Yahut devamlı kullanılacak bir şey karşılığı
verilir. Tükenen bir şey veya para karşılığı satılmaz. Derisi, eti satılırsa,
parası fakire sadaka verilir.
Sual: Kurbanını hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse nasıl
vekalet verir?
CEVAP
Kurbanını, bir hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse, kurban
parasını, bu işle vazifeli kimseye teslim ederken, Allah rızası için
bayram kurbanımı almaya aldırmaya, kesmeye ve dilediğine
kestirmeye ve etini ve derisini dilediğine vermeye seni umumi vekil
ettim demelidir. Vekalet, mektupla, faksla, e-maille veya telefonla da
verilir. Kurban parası, önceden verilebildiği gibi, daha sonra da
gönderilebilir. Vazifeli kimse, satın aldığı kurbana bir numara bağlar. Bu
numarayı ve kurban sahibinin ismini deftere yazar. Kesilirken sahiplerinin
ismini söyleyerek kasapları vekil eder. Ancak böyle kesilen kurbanlar
sahih olur.
Sual: Kurban satın almak için, umumi vekil olan kimse, bir
başkasına, o da bir başkasına umumi vekâlet verebilir mi?
30
www.dinimizislam.com
CEVAP
S. Ebediyye'de, İbni Abidin’den alarak deniyor ki:
Vekil, sahibinin izniyle başkasını vekil yapabilir. Kurban satın almaya
vekil olan başkasını, bu da başkasını vekil edip, sonuncu vekil satın alsa,
sahibi izin verirse caiz olur. (Redd-ül-muhtar)
Demek ki, umumi vekil edilince, zincirleme vekâlet verilebiliyor.
Umumi vekil olmayınca, sonuncu vekilin, vekâlet verenden izin alması
gerekiyor; ama umumi vekâlet verilince, otomatikman sonuncuya izin
verilmiş oluyor. Bu incelik bilinmeyince, vekâlet sahih olmaz sanılıyor.
Böyle yanlış düşünenlere itibar etmemelidir.
Sual: 7 kişiyiz. Keseceğimiz kurbanı paylaştırmanın kolay bir yolu
var mı?
CEVAP
Kolay yolu var. Ortaklar ilk size vekalet verirken, Bayram kurbanımı
kesmeye, kestirmeye ve etini ve derisini istediğin gibi kullanmaya
seni umumi vekil ettim derlerse, artık et de sizin olur, istediğinize
istediği kadar verebilir veya vermeyebilirsiniz. Et sizin demektir. Hiç
ayırmadan öylece fakirlere de verebilirsiniz. Yedi ortağa göz kararı ile de
verebilirsiniz.
Sual: Biri adak hayvanı, biri akika, biri de bayram kurbanı kesmem
için bana vekalet verdi. Alacağım ineğe bunları da ortak etmem caiz
midir?
CEVAP
Evet caizdir.
Sual: Kurban vekaletimi verdiğim kişi, 3 defa "kabul ettim" demesi mi
lazım?
CEVAP
Hayır, bir kere demek yeter. Başını sallaması da yeter veya itiraz
etmemesi kabul etmesi demektir.
Sual: Bir tanıdığa (benim kurban işini hallet) diye para gönderdim. O
da peki dedi. Bu vekalet oldu mu?
CEVAP
Evet, kurban vekaleti verilmiş olur. Ayrıca kesmeye kestirmeye etini
derisini dilediğine vermeye seni vekil ettim demek gerekmez denirse
güzel olur, denmezse yine vekalet verilmiş olur.
Sual: 7 kişi, vacip kurbanlarını, almaya, aldırmaya, kesmeye
kestirmeye, eti dağıtmaya Veli’yi umumi vekil etse; bu 7 kişiden birinin
vekaleti vacip değil de Adak olsa, bu kesilen tosunun eti, fakirlerle birlikte
zenginlere de verilmiş olsa, ne olur?
31
www.dinimizislam.com
CEVAP
Adak olan payı fakirlere vermesi gerekir. Zenginlere yedirirse
yedirdiği kadarını tazmin etmesi gerekir. O kadar et alıp fakirlere vermesi
gerekir. Kurbana zarar gelmez.
Sual: Bir kimse vatan-ı aslisinin dışında, mesela İzmirli birisi
Bursa’da birisine vekalet verip orada kestirebilir mi?
CEVAP
Evet kestirebilir, kendisi mukim ise vacip sevabı alır kendisi seferi ise
nafile sevabı alır.
Sual: Almanya’dan kurbanın parasını Türkiye’ye memleketime
gönderdim. Onlar da kurbanlık hayvanı alıp yoksul müslüman bir aileye
vermişler. Tabii bu kurban benim ismime kesiliyor, yaptığımız bu iş caiz
midir?
CEVAP
Kurban vekalet verenin adına kesiliyorsa eti kime verilirse verilsin
kurban sahihtir. Kesilmeyip canlı bir hayvan birisine hediye edilirse
kurban olmaz, hayvan hediye edilmiş olur. Adınıza kurban diye
kesilmişse sahih olur.
Sual: Bazı sebeplerden dolayı vekaleti verirken gerçek isim
verilmeyip takma bir isim verilebilir mi?
CEVAP
Evet takma isim de verilebilir. Çünkü Allahü teâlâ onu kimin verdiğini
bilmektedir.
Sual: Kurban vekaleti verirken: Benim kurbanımı al kes dağıt bu
görevi sana veriyorum denilmiş, umumi vekalet kelimesi kullanılmamış.
Vekil edilen kişi de ben senin kurban işini hallettireceğim demiş o da
tamam istediğin gibi yap demiş. Bu durumda umumi vekil olmuş sayılır
mı?
CEVAP
Evet, umumi vekil olmuş demektir.
Sual: Bir dernekte kurban vekaleti alıyoruz. Bazı kimselere,
(Kurbanını almaya, kesmeye kestirmeye bana vekalet verdin mi?)
diyoruz. Sadece evet diyorlar. O cümleyi tekrar etmiyorlar. Böyle bir
vekalet sahih olur mu?
CEVAP
Sahih olur.
Sual: Ailece kurbanlarımızı hep vekaletle memlekette kestiriyoruz.
Bazı kimseler aklımızı karıştırdılar. Bir kaza geçirmiştim. “Bak
kurbanınızın kesildiğini bile görmediniz. Kurban belaları def eder. Sizin ki
32
www.dinimizislam.com
belki de kabul olmadı. Bu sene kurbanınızın kanını görün, kendi elinizle
alın kestirin” dediler. Acaba kurbanı görmek, keserken başında bulunmak
şart mıdır?
CEVAP
Öyle bir şart yok. Kurbanın kanını görmeyince kurban kabul olmaz
diye bir şey yok. Vekil, asıl gibidir. İmkan olursa kurbanın başında
bulunmak iyi olur.
Sual: Almanya’da çalışıyorum ve kurbanımı Türkiye’deki ablama
göndermek için ne yapmam gerekiyor?
CEVAP
Ablanıza bir kurban parası gönderirsiniz. (Benim adıma bir kurban
almaya, etini ve derisini istediğin yere vermeye seni umumi vekil ettim)
dersiniz. O da bir kurbanlık aldırır, istediğine kestirir. Etini de dilediği gibi
yer. İsterse başkasına da verebilir.
Sual: Bir kişi kurban vekaleti verdi, fakat parasını eksik verdi. 100
lirayı sonra vereceğim dedi veremedi. Başka 2 arkadaş 100 lirayı verdi.
Bunu götürüp verdik bu oldu mu?
CEVAP
Evet. Kurban vekaleti verenin para verme şartı yoktur. Eğer gücünüz
yetiyorsa, kesecek paranız varsa, o kişiden hiç para almasanız da onun
kurbanı sahih olur.
Sual: Zengin, seferde iken, kurbanını vekile kestirse, adak olur mu?
CEVAP
Hayır. Nafile olur.
Sual: Birine, (Benim için bir kurban al, kes) dedim. Alıp kesmiş.
(Alacağımı da hediye ettim) dedi. Kurban sahih oldu mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Birine (Bana bir koyun getir. Fakat bayramdan önce getirme!
Bakacak yerim yok) dedim. O da, ben yok iken, bayramdan önce eve
bırakıp gitmiş. Koyun gece ölmüş. Bu koyunu kim öder?
CEVAP
Alış-veriş tahakkuk etmemiştir. Siz ödemezsiniz.
Sual: Zengin, bayramın ilk günü, kurbanını kesmek üzere birine
verse, vekil de kesmese, bayram da geçmiş olsa ne yapmak gerekir?
CEVAP
Bu hayvanı tasadduk gerekir. Hayvan alınmamışsa bedeli altın
olarak yine bir fakire verilir. Böylece borçtan kurtulmak mümkün olur ise
de, kurban sevabına kavuşamazlar.
33
www.dinimizislam.com
Sual: Eşimden vekalet almadan, onun adına vacip kurban kesmesi
için, bir arkadaşa vekalet verdim. Sonra hanımdan vekalet aldım. Böyle
yapmam sahih oldu mu?
CEVAP
Sonra eşiniz bunu kabul etmişse sahih olur.
Birini vekil yapmak, îcâb ve kabul ile olur. Yani, (Seni vekil yaptım)
ve (Kabul ettim) sözleri veya yazıları ile olur. Vekil, cevap vermeden, işi
yapmaya başlasa, kabul etmiş olur. İş habersiz yapıldıktan sonra,
sahibinin, izin verdim demesi ile de, vekil etmiş olur. (S. Ebediyye)
Topluca kurban alınıp kesilirken
Sual: Kurbanların vekâlet yoluyla topluca kesileceği yerlerde,
kurbanları satın alırken, kurban sahipleri adına satın almak şart mıdır?
CEVAP
Şart değildir. Bu lüzumsuz bir iş olur. Kurban satın alınırken, mesela
(Bayram günü kesmesi vacib olan kurbanı almaya) diye niyet etmeli.
Adaksa, akikaysa, nafileyse, ona göre niyet etmelidir. Artık keserken,
tekrar niyet etmek şart değildir. Satın alırken, hiç niyet etmese de olur;
fakat kesecek olanı vekil ederken niyet etmelidir. İkisinden birisi yeter.
Sual: Toplu olarak kurbanlıkları satın alan kimsenin, kesim
yapılmadan önce, kesim yaptıracak kimseye birer birer satış yapması
gerekir mi?
CEVAP
Hayır, gerekmez. Bu da yukarıdaki gibi lüzumsuzdur. Vekil asıl
gibidir. Vekil, vekâlet verenden para alsa da, almasa da, onun adına
kurban keserse, kurban sahih olur. Mutlaka para alması da lazım değildir.
Vekil, hayvanları kesene, vekâlet vererek kestirebilir. Hepsi bu kadardır;
ama şöyle yapılsa da olur:
Görevli, satın aldığı kurbanlara birer numara bağlar. Vekil asıl gibi
olduğu için, deftere yazdığı her numaraya bir kurban sahibinin ismini
yazar. Her numaralı hayvan kesilirken, sahiplerinin ismini söyleyerek
kasapları vekil eder. Yahut numara yazılı kâğıdı kasaplara verir, bunları
bu şahıslar adına kesmeye seni vekil ettim diyebilir. Kesene kurbanı
satmak lüzumsuz bir iştir. Asıl gibi olan vekil, zaten bunları satın almıştır.
Tekrar birilerine satması gerekmez. Satın aldığı hayvanları kestirmesi
yeter.
Kurban vekâleti
Sual: Kurban vekâleti iyi bilinmiyor. Kurban kasaba veriliyor. Bu
sahih oluyor mu?
CEVAP
34
www.dinimizislam.com
Evet, sahih oluyor. Kasaba götürüp, bunu kes demek vekâlettir.
Bunun gibi, bir kimse birine, kurban işimi hâllet dese, vekâlet vermiş olur.
Vekil, onun adına bir hayvan alıp kesebilir. (Kurbanı almaya aldırmaya,
kesmeye kestirmeye, etini dilediğin gibi tasarruf etmeye seni umumi vekil
ettim) demek şart değildir. Denirse daha güzel olur. Denmese de kurban
yine sahih olur.
Kurban için vekâlet
Sual: Birine kurbanlık hayvanı satın alıp kesmesi için, (Benim kurban
işini hallet) dense, vekâlet verilmiş olur mu? O kimse, satın alıyor, kesiyor
ve etini bize getiriyor. Bu kurbanlık sahih oluyor mu?
CEVAP
Evet, öyle söylemekle vekâlet verilmiş olur. Vekil, onun adına bir
hayvan alıp kesebilir. Hattâ para almasa da, kurban dine uygun kesilmiş
olur. (Kurbanı almaya aldırmaya, kesmeye kestirmeye, etini dilediğin gibi
tasarruf etmeye seni umumi vekil ettim) demek şart değildir. Denirse
daha güzel olur. Denmese de kurban yine sahih olur.
Kurban parası azsa
Sual: Vekâletle kurban kesiyoruz. Diyelim kurban başına 400 lira
gönderiyorlar. 400 liraya kurban almamız imkânsızdır. 100 lira
kendimizden katarak 500 liraya alsak veya olur ya, bir hayvan için bin lira
veren de olsa, biz ona bir tane kurban kessek, dinen bir mahzuru olur
mu?
CEVAP
Vekil asıl gibidir. Birine vekâlet verince, ona para versek de,
vermesek de; az versek de, çok versek de, kesilen kurban sahih olur.
Bunun gibi birisine hiç para vermeden (Zekâtımızı ver) desek, o da bizim
adımıza zekât verse, zekâtımız verilmiş olur. Bu işlerin parayla değil,
vekâletle ilgisi vardır. Vekil bu işleri paralı da, parasız da, az parayla da
yapabilir.
Kurban satın alırken
Sual: Kurban alırken nelere dikkat etmelidir?
CEVAP
Şunlara dikkat etmelidir:
1- Kurban satın alırken, (Bayram günü kesmesi vacib olan kurbanı
almaya) diye niyet etmeli. Bunu keserken, tekrar niyet etmesi şart
değildir. Bu aldığı hayvanı kurban etmesi de şart değildir, fakat
keseceğinin kıymeti bundan az olmamalı. Satın alırken, hiç niyet etmese
35
www.dinimizislam.com
de olur, fakat bunu keserken veya kesecek olanı vekil ederken niyet
etmesi gerekir.
2- Bazı yerlerde kurbanlık hayvan alırken satıcı, (Hayvanı kesip et
haline getirdikten sonra kilosunu şu fiyattan veriyorum. Sen hayvanı seç,
bayramda gelirsin, eti kaç kilo gelirse, parasını verirsin) diyor. Bu,
kesinlikle caiz değildir, et satın alınmış olur, kurban olmaz. Canlı olarak
tartıp satanlar da vardır. Bu da caiz değildir. Canlı olarak tartıp, (Bu
hayvana şu kadar para vereceksin) denirse, o zaman alışveriş de sahih
olur.
3- Üç ortak, 1400 liraya bir inek alsa, ortağın biri 600 diğeri de 600
verse, üçüncü ortak 200 lira verse, üçüncüye düşen hisse, yedide birden
az olmadığı için caiz olur. Her ortak, verdiği para kadar pay alır.
4- Eşit para verip, 3 kişi, 3 koyun alsa, kesmeden önce, (Şu senin, şu
onun, şu da benim) diye paylaşmak caizdir.
5- Kurbanı veresiye veya kredi kartıyla almak caizdir.
6- İki kişinin kurbanı karışırsa, her birinin kendinin sanarak kestiği,
kendi kurbanı olur.
7- İki kurbanlıktan biri diğerini öldürmüşse, sahibine ödetilemez.
8- Kurban alan, niyetini değiştirip, akika veya adak olarak kesebilir.
9- Başkasının hayvanını ondan habersiz, onun için kurban etmek
caizdir. Başkasının hayvanını, ondan izinsiz, kendi için kurban eden,
sonra kıymetini öderse caiz olur. Sahibi kıymetini kabul etmeyip, kesilmiş
hayvanı alırsa, sahibi için kurban edilmiş olur.
10- Emanet olarak bırakılan hayvanı kurban etmek, caiz değildir.
11- Allah rızası için niyet ettikten sonra, ayrıca çoluk çocuk çok et
yesin diye semiz koyun almayı niyetine karıştırmamalı, semiz alırken
sadece sevabını düşünmeli.
12- Herkes, beslediği kendi hayvanını kurban edebilir. Nisaba malik
olan birisine bir koyun hediye edilse, o da bunu kurban olarak kesse,
vacib kurban yerine gelir. Kurbanı parayla alma şartı yoktur.
13- Necaset yiyen hayvanın etinin temiz olması için, deve 40, sığır
20, davar 10, tavuk 3, serçe 1 gün hapsedilir. Bir başka kavilde ise, deve
ile sığır 10, koyun 4, tavuk 3 gün hapsedilir.
14- Başkasının koyununu gasp eden, çalan, kıymetini sonradan
öderse, kurban etmesi caiz olur, çünkü, kıymeti ödenince, gasp ettiği
zaman mülkü olur. Gasp günahına ayrıca tevbe gerekir.
15- Borcu olmayan fakir, kurban keserse, çok sevap olur. Borcu
varsa, önce borcunu vermelidir; çünkü borç ödemek farzdır. Kurban
nisabına malik olmayan fakir, kendi malı olan hayvanını kurban etmeyi
36
www.dinimizislam.com
niyet ederse veya kurban niyeti olmayarak, hayvanı bayramda satın alıp,
sonra kurban etmeyi niyet ederse yahut kurban niyeti ile bayramdan önce
satın alırsa, bunları kesmesi vacip olmaz. Keserse, nafile olur ve etinden
yiyebilir ve fakirlere verdiği et, sadaka olur.
16- Fakirin kurbanı bayramdan önce doğurursa, bir kavle göre,
bayramda yavrusunu da anasıyla beraber kesmek gerekir. Zenginin
kurbanı bayramdan önce doğurursa, yavrusunu kesmesi gerekmez.
Sual: Hayvan beslemekle iştigal eden zengin bir kimse, ticaret
niyetiyle satın aldığı hayvanlarını birkaç ay besleyip, sütünden ve
yününden de istifade ettikten sonra, içlerinden birini kurban bayramında
vacip olan kurban niyetiyle keserse olur mu?
CEVAP
Evet olur. Bir mahzuru yok. Bir hayvan anasından kurbanlık olarak
doğmaz. Elbette sütünden yününden istifade edilir. Kurban olmaya karar
verdikten sonra artık sütünden yününden istifade edilmez. Daha önce
sıradan bir hayvan idi, kurban olunca kurban muamelesi yapılır.
Sual: Bu sene kurbanlıklar çok pahalıdır. Üstelik kurbanlık hayvan
da bulamıyoruz. Yakın bir şehirde kurbanlık olduğunu bilsek gidip
almamız gerekir mi?
CEVAP
Kurban fiyatı rayiçten çok pahalı ise, kurbanlık almak gerekmez.
Böyle bir mazeretle kesmeyince vacip terk edilmiş olmaz. Sonra normal
değerini altın olarak fakire vermesi de gerekmez. Fazla pahalı değilse
yakın şehirden alınabilir.
Sual: Yedi kişi kurban olarak bir inek alsalar, hayvan kesildikten
sonra hayvanın kanser olduğu anlaşılsa ve eti hiç yenmese, bu kurban
sahih olur mu?
CEVAP
Sahih olur. Kurbanda esas olan kanın akmasıdır. Kurban kesildikten
sonra eti hastalıklı çıksa da önemi yoktur.
Sual: Bazı kişiler, (Ne sen zarar et ne ben) diyerek, kurbanı bize
emaneten veriyor, biz kestikten sonra getirip tartıyor. Kilosuna göre
değerini istiyor. Böyle alış veriş caiz olur mu?
CEVAP
Emanet edilen hayvandan kurban olmaz. Kesmeden önce satın
almak lazım. Satın alınmamış hayvan bu şekilde kesilmez.
Sual: Dananın kurbanlık olabilmesi için 2 yaşını doldurması gerekir
mi?
CEVAP
37
www.dinimizislam.com
Evet iki yaşını doldurması gerekir. Bilen birisi dişine bakarak anlar.
Sual: Bir danamız var, 1.5 yaşında, fakat 3 yaşındaki düve gibi
semizdir. Kurban etmek caiz mi?
CEVAP
1.5 yaşındaki hayvan ne kadar gösterişli olursa olsun kurban olmaz.
Ama kuzu öyle değil, 6 aylık bir kuzu, annesi gibi gösterişli ise, ondan
kurban olur.
Tartı ile alınan kurban
Sual: Canlı hayvanın tartıyla alınmayacağını bilmeden satın alınan
hayvanın, kurban edilmesi sahih olur mu?
CEVAP
Alış batıl olmakla beraber, kurban olur. Yani o şekilde satın alınması
haramsa da, kurban edilmesi caiz olur. Canlı olarak tartıp, (Bu hayvana
şu kadar para vereceksin) denirse, o zaman alınması da haram olmaz.
Hangi hayvanlardan kurban olur
Sual: Hangi hayvanlardan kurban olur, vasıfları nelerdir?
CEVAP
1- Davar, sığır ve deveden kurban olur. Başkasından kurban olmaz.
Davar denince koyun, keçi; sığır denince de, inek, boğa, manda, dana,
düve, tosun anlaşılır.
2- Dişi hayvan da, erkek hayvan da kurban olur. Koyunun erkeği ve
beyazı siyahından çok olanı, keçinin dişisi daha sevabdır. Kıymetleri
eşitse, koyun, sığırdan daha sevabdır.
3- Yünü kırkılmış koyunu kurban etmek ve kurban için almak
mekruhtur.
4- Davarın 1, sığırın 2, devenin 5 yaşını geçmesi gerekir. 6 ayı geçen
kuzu, iriyse kurban olur.
5- Bir gözü görmeyen, topal olup yürüyemeyen, dişlerinin yarısı yok
olan, kulağının veya kuyruğunun çoğu olmayan, bir ayağı kesik veya
ölmek üzere olan hasta hayvan kurban olmaz.
6- Geyik gibi eti yenen vahşi hayvandan kurban olmaz. Yabani öküz
[buffalo], yabani deve [lama] ve yabani koyundan da kurban olmaz.
Melezse, mesela yabani bir koçla, evcil bir koyundan meydana gelen
yavru kurban edilir. Tersi, yani bir erkek keçi [teke], bir geyikle çiftleşse,
meydana gelen yavru, kurban edilmez; çünkü hükümde anneye itibar
edilir. Annesi evcilse, yavrusu kurban edilebilir.
7- Husyeleri küçük, gebe, tüyü dökülmüş hayvanı kurban etmek
38
www.dinimizislam.com
mekruhtur.
8- Burnu veya dili kesik yahut çoğu yok olan hayvan kurban olmaz.
9- Davarda bir, sığırda iki meme kesik olsa kurban olmaz, ama
yavrusunu emziriyorsa olur.
10- İki kulağı kesik, biri kökten kesik, kuyruğu kesik, bir veya iki
kulağı olmayan, kurban olmaz.
11- Diz kapakları gibi bir yeri kemik başına kadar kırılan hayvan
kurban olmaz.
12- Kurbanlık tosuna binmek veya onunla çift sürmek mekruhtur.
Sual: Anadan kulağı çok küçük olan hayvan kurban edilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Buzağı iken boynuzunun özü çıkarılıp boynuzsuz büyüyen
inek, kurban olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Keçi-ceylan melezi hayvan, kurban olur mu?
CEVAP
Kurban olmaz.
Sual: Kuyruksuz koyunu kurban etmek caiz mi?
CEVAP
Kuyruksuz hayvan kurban olmaz. Ancak kuyruklu bulma imkanı
yoksa, ikinci bir kavilde kuyruksuz olanı da kurban etmek caizdir.
Sual: Yabani hayvanlardan veya melez olanlardan kurbanlık olur
mu?
CEVAP
Yabani koyun, yabani öküz [buffalo] ve yabani deve [lama] gibi
hayvanların etini yemek caiz ise de, kurban olmaz. Melezse, mesela
yabani bir koçla, ehli bir koyundan meydana gelen yavru kurban edilir.
Tersi, yani bir erkek keçi [teke], bir geyikle çiftleşse, meydana gelen
yavru, kurban edilmez; çünkü hükümde anneye itibar edilir. Annesi ehli
hayvansa, yavrusu kurban edilebilir. (Dürr-ül-muhtar)
İlk defa kurban kesen
Sual: İlk defa kurban kesecek kimsenin, mutlaka koyun kesmesi mi
gerekir?
CEVAP
Hayır, öyle bir şey yoktur.
İki yaşındaki dana
Sual: 15 Kasım 2009 tarihinde doğan bir dana, bu yıl 6 Kasım’da iki
39
www.dinimizislam.com
yaşını doldurmuş olmuyor. Bu danayı kurban olarak kesmek caiz olur
mu?
CEVAP
İki yaşını doldurmayan sığırı kurban etmek caiz olmaz. Ancak dinî
işlerde yaşlar miladi yıla göre değil, hicri yıla göre hesap edilir. Hicri yıla
göre 25 Ekim’de iki yaşını dolduruyor. 6 Kasım’da kurban edilmesinde hiç
mahzur yoktur.
Kurbana mani olmayan kusurlar
Sual: Kurbana mani olmayan kusurlar nelerdir?
CEVAP
Bazıları şunlardır:
1- Boynuzu kırık veya boynuzsuz olan, kurban olur.
2- Kulakta çoğu kesilip ayrılmasa, asılı kalsa mekruh olmakla
beraber, caizdir. Yarıdan azı kesik olsa, kurban olur. Kulağı enine veya
boyuna yarık olsa, kurban olur. Kulağın yırtık olması tenzihen mekruhtur.
Burnunun hükmü de kulak gibidir. Uyuz, burulmuş olanı kurban etmek
caizdir.
3- Kulağı, kuyruğu küçük olarak doğan, kurban olur. Kuyruğu kesik
değilse, merinos kurban olur.
4- Dişiye aşamayan, zekeri kesik olan kurban olur. Hünsa [çift
cinsiyetli] olanı kurban etmemeli.
5- Yayılmasına mani olmayacak kadar deli olup, sürüsünden
ayrılmayan hayvan, kurban olur. Sürüsünden ayrılan ve otlamayacak
kadar deli olan hayvan kurban olmaz.
6- Bir gözünde görmeye mani olmayan perde bulunan hayvanı
kurban etmek caizdir.
7- Kurbanlık, kesim yerine getirilirken, tepinir ve bir ayağı kırılır,
sonra kesilirse, caiz olur.
8- Dişlerinin çoğu varsa, mekruh olmakla beraber caizdir.
Sual: Gebe olup olmadığı bilinmeyen hayvanı kurban etmek caiz
midir?
CEVAP
Evet caizdir. Eğer doğumu yakın ise, bazı âlimler, (Böyle hayvanı
kurban etmek mekruh olur) demişlerdir.
Boynuzun özü çıkarılırsa
Sual: Buzağı küçükken boynuzunun özü çıkarılıyor. Boynuz
büyümüyor. Sadece yeri belli oluyor. Büyüyünce böyle bir hayvanın
40
www.dinimizislam.com
kurban edilmesi caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur.
Burulmuş hayvan
Sual: Burulmuş boğayı, tosunu veya koçu kurban etmek caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir. Hattâ burulmuş olanı, burulmamış olandan daha
sevabdır, çünkü kısırlaştırılan erkek hayvanlar, daha yağlı ve etleri de
daha lezzetli olur. Hidaye kitabında bildirildiğine göre, Peygamber
efendimiz, burulmuş iki koç kurban etmiştir. (Dürr-ül-muhtar, Redd-ülmuhtar, Hindiyye, Mecmua-i Zühdiye)
Kurban ne zamana kadar kesilebilir
Sual: Kurban ne zamana kadar kesilebilir?
CEVAP
Maddeler hâlinde bildirelim:
1- Kurban, bayramın ilk günü bayram namazından itibaren üçüncü
günü, güneş batıncaya kadar kesilir. Cuma kılınmayan küçük köylerde,
fecirden sonra, bayram namazından önce de kesilebilir. Gece kurban
kesmek, caizse de mekruhtur. Şafii’de, bayramın dördüncü günü de,
kesilebilir.
2- Nafile, akika ve adak hayvanı, her zaman kesilebilir, ama
bayramda kesilmesi iyi olur.
3- Bayram, cumaya rastlasa da, yine kurban, bayram namazı
kılındıktan sonra kesilir.
4- Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını veya sefere
çıkacağını bilene, bayramın birinci ve ikinci günü kurban kesmek vacib
değilse de, keserse vacib olarak eda etmiş olur.
5- Fakir, bayramın ilk günü kurban kestikten sonra, 3. günü zengin
olsa, iade gerekmez. Vacib yerine gelmiş olur. 3. günü zengin olacağını
bilenin de, ilk günü kurban kesmesi caizdir.
Sual: Gece kurban kesmek caiz midir?
CEVAP Mekruhtur. İhtiyaç veya zaruret olmadan kesilmez. Gündüz
kesme imkanı bulunamamışsa, ertesi günü kesme imkanı da yoksa gece
kesmek caiz olur.
Kurban, üçüncü günü akşam ezanına kadar kesilir. Daha sonra
kesilmez. Bu vakte kadar herhangi bir sebeple kesilememiş olan kurbanı
kesebilmek için Şafii mezhebi taklit edilerek gece veya ertesi gün yani
41
www.dinimizislam.com
dördüncü gün de kesilebilir. Böyle durumlarda mekruh da olmaz. Ancak,
bir ihtiyaç olmadan Şafii mezhebi taklit edilemez.
Kurban kesiminde ihtiyatlı davranmak
Sual: Bayram olduğuna karar verilip ve bayram namazı kılınıp,
kurban kestikten sonra, Arefe olduğu anlaşılırsa, namaz ve kurban ne
olur?
CEVAP
Şahitler ile, meşru olarak bayram olduğuna karar verilip ve bayram
namazı kılınıp, kurban kestikten sonra, Arefe olduğu anlaşılırsa, namaz
ve kurban kabul olur.
Ramazan ve Kurban bayramının şahitlerle meşru olarak
anlaşılmadığı, hilalin gözetilmediği yerlerde, çeşitli hesap usulleri vardır.
Bu usuller ile Zilhicce ayının ilk günü ve buradan da onuncu günü, yani
Kurban bayramının ilk günü hesap edilir. Bayramın birinci günü, hesap ile
bulunan gündür. Yahut, bir gün sonradır. Bir gün önce olamaz. Çünkü,
gökte, ay, doğmadan önce görülemez.
İhtiyatlı hareket etmiş olmak için, böyle yerlerde, kurbanları, hesap ile
bulunan bayramın ikinci günü kesmelidir. Sevabı ölülere gönderilecek
olanı ise, hesap ile bulunan ilk gün kesmelidir. Çünkü, ölüler için, Arefe
günü veya yılın her gününde kesilebilir.
Bayram ve kurban
Sual: Ramazan gibi, kurban bayramının hilali de, dünyanın bir
yerinden görülünce, her yerde görülmüş sayılmıyor mu? Bir de hilal
görülmeden bir gün önce bayram edilse, kesilen kurbanlar sahih olmaz
mı?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında bildiriliyor ki:
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: İmam-ı Sübki hazretleri, (Şabanın
30. gecesi hilali gördüğünü bildiren olsa, hesapla da, hilalin bir gece
sonra doğacağı tespit edilse, burada hesaba inanılır; çünkü hesapla
anlaşılan kesindir. Doğmadan bir gece önce görülmesi imkânsızdır)
buyurdu. Şems-ül-eimme Halvani hazretleri de buyurdu ki: (Ramazan
ayının başlaması, hilalin görülmesiyle olur. Hilalin doğmasıyla başlamaz.
Hesap hilalin doğduğu geceyi bildirdiği için, Ramazan ayının başlaması
hesapla anlaşılamaz. İki adil Müslümanın, (hilali gördük) demeleriyle
veya Kadı’nın hüküm etmesi ile, bir yerde Ramazan başlayınca,
dünyanın her yerinde oruca başlamak gerekir. Hac, kurban ve namaz
42
www.dinimizislam.com
vakitleri böyle değildir. Bunlar vakitlerinin bir yerde malum olmasıyla,
başka yerlerde de böyle olmaları lazım gelmez. [Redd-ül-muhtar]
Hesaplar doğru yapılırsa, hilalin doğuşunu tespit etmek güç değildir;
çünkü Allahü teâlânın nizamında zerre kadar yanlışlık olmaz. Hilal,
hesabın bildirdiği saatte doğar, saniye şaşmaz. Hesaptan bir gün önce
bayram etmek ilme aykırıdır, yanlıştır; çünkü hesaptan önce hilalin
görülmesi imkânsızdır. Güneşin doğuşu da aynen ayın doğuşu gibidir.
Güneş doğmadan ben güneşi gördüm demek elbette yanlıştır. Güneş
ancak takvimlerde bildirilen saatte doğar. Daha önce doğması
imkânsızdır; ama güneş doğduğu hâlde, hava bulanık olduğu için
görülmeyebilir.
Ayların başlamasını gösteren hilal de böyledir. Hilal hesapla bulunan
gün ve saatte doğar; ancak o gün o saatte görülmeyebilir. Dinimiz hilalin
doğmasını değil, görünmesini esas alır. Hilal görülmedikçe hesapla veya
ayları tespit usulleriyle bulunan günde bayram yapılmaz. Ramazan hilali
dünyanın herhangi bir yerinde görülünce, orucun başlaması ve Ramazan
bayramı her yerde aynı gün olur. Bir hadis-i şerif meali:
(Herkes oruca başlayınca siz de başlayın, herkes bayram
edince, siz de bayram edin.) [Tirmizi, Ebu Davud]
Kurban bayramı böyle değildir. Amerika’da zilhicce hilali görülse,
Türkiye’de görülmese, Türkiye’de de görüldü kabul edilmez. Kurban
bayramının birinci günü de, Zilhicce ayının hilalini görmekle anlaşılır.
Zilhicce ayının 9. Arefe günü, hesapla, takvimle anlaşılan gün veya
bundan bir gün sonra olur. (S. Ebediyye)
Kurban bayramının hesapla tespit edildiği yerlerde, şer’an sabit olan
bayramı bilmedikleri için, Müslümanların, bayram zannederek Arefe günü
kestikleri kurbanlar sahih olur. İhtiyatlı hareket etmiş olmak için, her
zaman kurbanları, hesapla bulunan bayramın ikinci günü kesmelidir.
Hayvan kesilirken mekruh olan şeyler
Sual: Hayvan kesilirken mekruh olan şeyler nelerdir?
CEVAP
Bazıları şunlardır:
1- Kurbanı, kesilecek yere sürükleyerek çekmek, sebepsiz incitmek
mekruhtur.
2- Bıçakları hayvanı yatırdıktan sonra bilemek ve birini ötekinin gözü
önünde kesmek mekruhtur.
3- Soğumaya başlamadan, yani çırpınması durmadan ensesini de
43
www.dinimizislam.com
kesmek mekruhtur.
4- Hayvan tamamen ölüp çırpınması durmadan, omuriliğini keserek
başını koparmak ve derisini yüzmeye başlamak mekruhtur.
5- Kamış, taş gibi keskin şeyler ile kesmek, kör bıçakla kesmeye
çalışmak mekruhtur.
6- Doğurması yakın olan hayvanı kesmek mekruhtur.
7- Gasp edilmiş bıçakla kesmek mekruhtur.
Kurban nasıl kesilir
Sual: Kurban keserken dikkat edilecek hususlar nelerdir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Önce diz boyu çukur kazılır. Kurbanın gözleri tülbentle bağlanır.
Kıbleye dönük olarak sol yanı üzerine yatırılır. Boğa, tosun gibi büyük
baş hayvanların kolay kesilebilmesi için çengele asılması caizdir. Boğazı
çukurun kenarına getirilir. İki ön ve bir arka ayakları, uçlarından bir araya
bağlanır. Üç kere bayram tekbiri okunur. Sonra, bismillahi Allahü ekber
diyerek, deveden başka hayvanın, boğazının herhangi bir yerinden
kesilir. Bismillahi derken, h’yi belli etmek gerekir. Belli edince, Allahü
teâlânın ismi olduğunu düşünmek lazım olmaz. h’yi açıkça belli etmezse,
Allahü teâlânın ismini söylediğini düşünmek gerekir. Bunu da
düşünmezse hayvan leş olur, yenmez. Sadece Bismillahi veya
Bismillahirrahmanirrahim yahut Lâ ilâhe illallahü demek de caizdir. Fakat
evlâ olanı, (Bismillahi Allahü ekber) demektir.
2- Besmele çekilince, hemen kesmek şarttır. Besmele çektikten
sonra bıçağı bilerse, Besmeleyi tekrar etmesi gerekir. Besmele çektikten
sonra, hayvan yerinden kalkarsa, yatırdığı zaman tekrar Besmele
çekmesi gerekir; fakat bir kelime söylemek, bir lokma yemek ve bir
yudum su içmek gibi az bir ara vermenin zararı yoktur. Besmele çektikten
sonra, elindeki bıçağı bırakıp, başka bir bıçak alsa, Besmeleyi tekrar
çekmesi gerekmez.
3- Bir hayvan için Besmele çekildikten sonra, onu bırakıp başka bir
hayvan kesilecek olsa, Besmeleyi tekrar çekmek gerekir.
4- Arka arkaya birkaç hayvanı boğazlayacak kişinin, hepsi için ayrı
ayrı Besmele çekmesi gerekir; fakat hayvanları, üst üste yatırıp kesecek
olsa, bir Besmele kâfidir. Bir hayvanı iki kişi kesse, ikisinin de Besmele
çekmesi gerekir.
5- Besmele unutulursa zararı olmaz. Kasten Besmelesiz kesmek
haramdır.
44
www.dinimizislam.com
6- Hayvanın boğazında yemek, nefes borusu ve iki yanda birer kan
damarı vardır. Bu dört damardan üçü bir anda kesilmelidir.
7- Şafii’de, yemek borusuyla nefes borusu kesilirse kâfidir. Ancak
gırtlak düğümü baş tarafında kalmalıdır. Gırtlak düğümünün tamamı
vücut tarafında kalırsa, kesilen hayvan yenmez.
8- Kurban kesenin, kıbleye karşı dönmesi sünnettir.
9- Erkek ve kadın Müslümanın, cünübün, delinin, bunağın, çocuğun
ve sarhoşun Besmeleyle kestiği hayvan yenir. Ehl-i kitabın [Hıristiyan
veya Yahudi'nin] kestiği de yenir. Fakat ehl-i kitaba kurban kestirmek
mekruhtur. Dilsiz ve sünnetsizin, hayvan kesmesi mekruhtur.
10- Solak bir kimsenin, sol eliyle kurban kesmesinde mahzur yoktur.
Temiz işleri yaparken, sağdan başlamak sünnet-i zevaiddir, yani
müstehabdır. Bir özürle soldan başlamak mekruh olmaz. Yani sol elle
kesilen hayvan ve kurban yenir.
11- Bir ihtiyaç varsa, kurbanı bayıltıp kesmek caizdir. Başını bir
kerede koparıp kesilen de yenir; fakat öyle kesmek günah olur. Hayvanı
ensesinden kesmek haramdır; ama eti yenir.
12- Kurban hayvanını yüzmek için, şişirmek caizdir.
Sual: Büyük hayvanı kurban ederken arka ayağından traktör veya
vinç vasıtası ile asarak kesmek hayvana eziyet vermek sayılır mı?
CEVAP
Böylesi daha uygundur.
Sual: Almanya’da kurbanları müslüman kesiyor, gayrı müslim
yüzüyor. Böyle yüzülmüş kurban etini yemek caiz midir?
CEVAP
Yenmesinde mahzur yoktur. İmam-ı Rabbani hazretleri, gayrı
müslim, bir şeye elini sürünce, o şeyin pislenmeyeceğini bildiriyor. Kitab
ehli olan gayrı müslimlerin, Besmele ile kestiklerini yemenin de caiz
olduğunu açıklıyor. Fakat zaruretsiz yememek iyi olur.
Sual: Hayvanı boğazlarken, Meri, Hulkum ve Evdac damarlarını
kestikten sonra, hayvanın canı çıkmadan bir başkası besmelesiz olarak
kafasını keserse, bu şekildeki kesim caiz mi?
CEVAP
Öyle yapmak uygun değil, besmele ile de olsa uygun olmaz. Fakat
eti yenir.
Sual: Kurban kesene ücret olarak kurbanın eti ve derisi verilir mi?
CEVAP
Kurban kesene ücret olarak kurbanın eti ve derisi verilmez. Derisini,
evde dağarcık, mest, sofra, seccade gibi şeyler yapıp kendisi de kullanır.
45
www.dinimizislam.com
Derisi, eti satılırsa, parası fakire sadaka verilir.
Sual: Abdestsiz kurban kesmek caiz midir?
CEVAP
Sahih olur. Hatta mecbur kalınsa, cünüp kesilse de sahih olur.
(Fetava-i Hindiyye)
Hayvanı şişirmek
Sual: Kurban hayvanını yüzmek için, şişirmek caiz midir?
CEVAP
Caizdir.
Hayvan keserken Besmele
Sual: Hayvan keserken (Bismillahirrahmanirrahim) denmez mi?
Denirse hayvan yenmez mi?
CEVAP
Besmelenin tamamı söylenince de, kesilen hayvan yenir. Evla, yani
daha iyi olanı (Bismillahi Allahü ekber) demektir. Sadece Bismillahi
dense veya sadece Allahü ekber dense de caizdir. Hayvan keserken,
Bismillahi veya Allahü ekber demek farzdır. Besmelenin tamamını
söylemek de caizdir. (İbni Abidin)
Hayvanı şoklamak
Sual: Avrupa’da güya hayvana eziyet olmasın diye, hayvanı
şoklayarak bayılttıktan sonra kesiyorlar. Etini yemekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Böyle kesmek, hayvana eziyet ise de, ölmeden önce kesildiği için
etini yemekte mahzur yoktur. Eğer şoklama sonucunda hayvan ölüyorsa
leş olur, yenmez.
Bir cihaz imal edilince, bunun nasıl kullanılacağı, buna nasıl bakım
yapılacağı, bunu yapan tarafından açıklanır. Allahü teâlâ da, bütün
mahlûkatı yaratmış, nasıl hareket etmeleri gerektiğini de bildirmiştir. Canlı
cansız her şeyi insanların istifadesi için yaratmıştır. Hayvanların
kesilmesini ve nasıl kesileceğini Allahü teâlâ bildirmiştir. Eğer hayvanı
dinimizin bildirdiği şekilde kesmek zulüm olsaydı, elbette Allah bunu
emretmezdi. Çünkü Allahü teâlâ hiçbir mahlûka zulmetmez. (Nahl 33)
Bir kimse, birine iyilik etmek için çok yorulsa, yorulmasından şikayet
etmez, aksine hizmet ettim, iyilik ettim diye zevk alır. Parasını kaybeden
kimse, üzülür. Fakat bunu isteyerek bir hayır kuruluşuna, bir fakire veren
kimse ise buna sevinir.
İşte bunlar gibi, kurban da, bir Müslümana faydam oldu diye sevinir.
46
www.dinimizislam.com
O acı ona zevk verir. Ölüm acısı, dünya acılarının hepsinden daha acıdır.
Bir kimse uyku hapı içerek veya narkozla her tarafı uyuşturulduktan
sonra da ölse, çok şiddetli olan ölüm acısını duyar. Fakat bazı müminler,
kurşun yağmuruna tutulsa, bu acıyı duymaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Şehid ölüm acısını duymaz.) [Beyheki]
Bunlara acı duyurmayan Allahü teâlâ, günahsız olan hayvanların acı
çekmesini emreder mi? Hayvanları kesin buyurur mu? Allah’ın
yarattığına, Allah’tan daha merhametli kimse olamaz.
Kurban kestikten sonra namaz kılmak
Sual: Kurban kesildikten sonra namaz kılmak gerekir mi?
CEVAP
Kılmak gerekmez. Ancak kurban kesildikten sonra, dünya kelamı
konuşmadan iki rekat nafile namaz kılmak iyi olur. Namazdan sonra,
kurban kesilirken okunan duayı okumalı ve Ya Rabbi, İbrahim
aleyhisselamın kurbanını kabul ettiğin gibi, benim kurbanımı da
kabul eyle demelidir!
Kurban keserken okunacak dua şöyledir:
(Bismillahi vallahü ekber, la ilahe illallahü vallahü ekber,
Allahümme haza minke, inne salâti ve nüsüki ve mahyaye ve
memati lillahi Rabbilalemin, la şerike lehü, bizalike ümirtü ve ene
evvelül müslimin)
Sonra da dileğini ister. Bu durumda istenen şeye kavuşulacağını
Peygamber efendimiz bildirmiştir.
Sual: Hayır kurumlarına verilen kurban vekaletlerinde namazını ne
zaman kılmak uygundur?
CEVAP
Namaz kılmak lazım değildir. Kılınırsa iyi olur. Kurban kesildikten
sonra kılınır. Bunun için kurbanın ne zaman kesildiği bilinmiyorsa,
bayramın üçüncü günü kılınabilir.
Kurban etini nasıl paylaşmalı
Sual: Kurban eti hakkında yapılacak işler nelerdir?
CEVAP
Maddeler hâlinde bildirelim:
1- Eti tartarak, eşit olarak paylaşmak gerekir. Yağ, sakatat ve yenilen
her şey paylaşılır. Tartmadan bölüşüp helalleşmek caiz olmaz, faiz olur. 7
kişiden dördüne etle birlikte birer bacak, beşinciye etle birlikte derisi,
47
www.dinimizislam.com
altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan paylaşmak caiz olur.
Yedinciye bir şey koymak gerekmez. Yahut 7 kişi, kurbanlık ineği birisine
teslim edip, (Kesmeye, kestirmeye, etini dilediğin gibi sarf etmeye, seni
umumi vekil ettik) deseler, umumi vekil, bölüştürmeden etin tamamını
herhangi birine verebilir veya tartmadan ortaklar arasında göz kararıyla
paylaştırabilir.
2- Kurbanın etini eşit olarak tarttıktan sonra, paylaşmak için kur’a
çekmek iyidir. Bir malı, ortaklar arasında taksim etmek için, kur’a çekmek
caiz ve sünnettir.
3- Kurban eti tartılmadan paylaşılıp, biri diğerine, mendil, defter,
kalem gibi bir şey verse, paylaşma sahih olur.
4- Taksim etmeden etin bir kısmını pişirip, ortakların müşterek
yemeleri caizdir.
5- Mutfakları bir olan baba oğlun, karı kocanın ortak olarak kestikleri
kurbanı, tartıp paylaşmaları gerekir. Yahut 5. maddedeki gibi, birisi
umumi vekil olursa, tartmaya gerek kalmaz.
6- Müslüman bir kimsenin kesip, gayrimüslimin yüzdüğü kurbanın
etini yemek caizdir.
7- Kurbanın ve her hayvanın şu yedi yeri yenmez: Akan kanı, zekeri,
husyeleri [koç yumurtası denilen yerleri], bezleri [guddeleri], safra kesesi,
dişi hayvanın önü ve idrar kesesi [mesanesi].
8- Ölü mü, diri mi olduğu bilinmeyen hayvan, kesilince kan çıkar ve
hareket ederse, eti yenir.
9- Kurban etini, kesen de yiyebilir. Fakir zengin herkese de verebilir.
Etin üçte birini evine, üçte birini komşulara, gerisini fakirlere vermek
müstehabdır. Hepsini fakirlere de verebilir.
10- Kurban etini, evinde 3 günden fazla bırakabilir. Kurban sahibi
zengin değilse, çoluk çocuğunun et ihtiyacını karşılamak için hepsini
evinde bırakabilir.
11- Hayvan kesildikten sonra eti telef olsa [mesela yansa, köpekler
yese], tekrar kesmek gerekmez. Kan akıtmakla vacib yerine gelmiştir.
12- Kurbanın hiçbir yeri satılmaz. Bir kısmı satılırsa, satılan kadarının
bedelini sadaka olarak vermek gerekir, ama kurbanın etiyle yenecek bir
şey alınsa, o miktarı sadaka vermek gerekmez.
13- Kurban derisi namaz kılan fakire verilir. Ne yapıldığı bilinmeyen
yerlere vermemelidir. Evde de kullanılabilir. Parayla satılmaz. Derisi, eti
satılırsa, parası fakirlere sadaka olarak verilir. Yahut devamlı kullanılacak
bir şey karşılığı da satılabilir.
14- Ortaklardan birisi kurban kesmeden ölse, hissesi mirasçılarına
48
www.dinimizislam.com
verilir.
15- Karnı yarılıp, yavrusu çıkarıldıktan sonra, o yara sebebiyle
ölürken kesilen koyun yenmez.
16- Canlı hayvanın her parçası haramdır. Kesildikten sonra, kendine
zarar vermeyen kimsenin pişirmeden yemesi caizdir. [Mesela çiğ köfte,
sucuk ve pastırma yemekte mahzur yoktur.]
17- Makam sahibine saygı için kesilen hayvan leş olur. Sırf ona saygı
için hayvan kesmek caiz değildir. (Eğer falanca zat gelirse, Allah için
bir hayvan keseceğim) derse, o zat gelince kesilir. O hayvan adak
olduğu için, etinden kesen ve zenginler yiyemez; fakirlere verir. Yolcuya,
misafire veya bir makam sahibine, saygı için değil, yedirmek için hayvan
kesmek caizdir.
Kurban etini taksim ederken
Sual: Bir evde, bütün aile fertleri için ortak kurban kesilse, kurban eti
eve geldikten sonra, taksim edilmeden, herkes hissesini hediye etse,
taksime gerek kalır mı?
CEVAP
Böyle yapmak faiz olur, haram olur. Her parçanın yanına ayak, baş
ve deri konursa tartmadan taksim yapılması caiz olur. Mesela 7 ortak
varsa, dört kişinin hissesine birer ayak konur, birinin yanına baş konur,
birininkine deri konur, biri de ötekilerden farklı olur yani boş olur. Eğer
ortak dört kişi ise birer ayak koymak da yeterlidir, beş kişiyse birine de
baş veya deri konur. Veyahut ortakların her biri diğerine, mendil, defter,
kalem gibi bir şey verirlerse yine paylaşma sahih olur.
Eğer alırken, (Allah rızası için bayram kurbanımı almaya, aldırmaya,
kesmeye, kestirmeye ve etini dilediğin şekilde sarf etmeye seni umumi
vekil ettim) diyerek birisine umumi vekalet verilseydi, hiç dağıtmadan da
o vekil etin hepsini eve bırakabilirdi.
Dilenciye et vermek
Sual: Ortak kurbanın başını veya ciğerini ortaklar, dilenciye verse,
kalanını taksim caiz mi?
CEVAP
Evet.
Tartmadan kurbanı paylaşmak
Sual: Kurban eti tartılmadan paylaşılıp, her biri diğerine, mendil,
defter, kalem gibi bir şey verse, paylaşma sahih olur mu?
CEVAP
Evet, sahih olur. Yahut yedi kişiden dördüne etle birlikte birer bacak,
beşinciye etle birlikte derisi, altıncıya etle birlikte başı verilirse, tartmadan
49
www.dinimizislam.com
paylaşmak caiz olur. Yedinciye bir şey koymak gerekmez.
Sual: Aynı aileden olan kızı ve torunları 5 kişi kurban için bir sığır
satın alıyorlar. Bu kurbana sonradan 7 hisseye tamamlamak için, nine ve
dedelerini de ortak ediyor fakat onlardan para almıyorlar. Yalnız kestikten
sonra, pay edip parayı veren kız ve torunları 5 hisse olarak pay ediyorlar.
Bu şekilde dede ve ninelerini de kurban sevabından yararlandırdıklarını
söylüyorlar. Bu şekilde olan bir kurbanda 7 kişiye paylaştırılması mı
gerekir yoksa onların yaptığı gibi 5 pay olarak ayrılabilir mi? Dede ve
ninelerinin "kanına kurban" olarak girdiklerini söylüyorlar.
CEVAP
Beşe bölünmez yediye bölünür. Dede ve ninelerinin "kanına kurban"
olarak girdiklerini söylemeleri uygun değil. Etlerini almayabilirler ama
normal kurbana girerler. Parasını kim verirse versin önemi yok.
Sual: Kurbanlık bir dana aldığımızda, bu danadan 4 pay vacip
kurbanı, 3 pay kurban adağı olacak şekilde paylaşabilir miyiz? Bu şekilde
adak ve kurban borçlarımızı ödeyebilir miyiz?
CEVAP
Evet ödemiş olursunuz.
Sual: Ben 3 pay adak, 1 pay vacip, annem, 1 pay vacip, kardeşim 1
pay vacip ve hanım 1 pay vacip, kurbanımızı almaya karar verdik. Bu
kurbanı kesip dağıtırken adak olan kısmını nasıl, vacip olan kısmını nasıl
ayırmalıyız?
CEVAP
Herkes payını alır. Siz üç pay alacağınıza göre sizinkiler adak,
ötekiler vacip kurbandır. Siz adakları istediğiniz fakirlere verirsiniz.
Sual: 300 lira ben, 900 lira da arkadaş katıp bir inek aldık. Eti, para
nispetinde mi paylaşmak gerekir?
CEVAP
Evet.
Sual: Kurbanlık ortak inek alırken arkadaş eşini de kattı. İneğe 1200
lira verdik. 600 lirasını o, diğer yarısını da ben verdim. Ancak eti nasıl
paylaşılır?
CEVAP
Etin yarısı sizindir. Kalan yarısını da arkadaşınız, hanımı ile paylaşır.
Sual: Kurbanı henüz bölüşmeden, bir kısmını tartıp ortaklara vermek
caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Birkaç kişi ortak olarak aldığımız ineği, kurban ettikten sonra,
50
www.dinimizislam.com
etini tartarak paylaştırmak şart mı? Göz kararı ile paylaşıp helalleşmek
kâfi gelir mi?
CEVAP
Hayvan, kesilince kurban edilmiş olur. Ancak eti dinimizin bildirdiği
şekilde paylaşılmazsa, haram işlenmiş olur. Paylaşmadan, hediye etmek
de caiz olmaz. Tartmadan paylaşılırsa faiz olur. Göz kararı ile paylaşmak
kâfi gelmez. “Hakkımı helal ettim veya sana hediye ettim” deseler de caiz
olmaz.
Faiz olmaması için eti tartmalı, eşit olarak paylaşmalıdır.
Taksimi mümkün olan bir şeyde, ortak olanların hisselerini
ayırmadan önce, hiç kimseye hediye etmeleri de caiz değildir. Her birine
et ile birlikte deri veya bacak yahut baş verilirse, tartmadan paylaşmak
caiz olur. Bunun için deri ortağın birisine, bacaklar dört ortağa, baş da
ortağın birisine verilir. Kuyruk, ciğer, işkembe, böbrek gibi organların
hepsi bir kişiye veya hepsine paylaştırılabilir. Yani bunların etten ayrı
özelliği yoktur. Yahut her biri diğerlerine bir defter, ikincisi bir mendil gibi
şey de verirse tartmak gerekmez.
Sual: Kurban etini kavurma yaparak saklamak günah mıdır? Kurban
eti üç günden fazla evde bırakılmaz mı?
CEVAP
Kurban etini üç günden fazla saklamanın mahzuru yoktur. Etin üçte
birini eve ayırıp, üçte birini komşulara, gerisini de fakirlere vermek
müstehaptır.
Kurban nisabına malik bir kimse, geliri ile güç geçiniyorsa, etin
hepsini kavurma yapıp, birkaç ay et parasından biriktirerek gelecek yılın
kurban parası olarak saklaması ve böylece kurban kesme sevabından
mahrum kalmaması çok iyi olur.
Sual: Kurban bayramında çocuğunu sünnet ettiren kimsenin, kurban
etinden misafirlere ikram etmesi caiz midir?
CEVAP
Kurban etini, sünnet merasiminde misafirlere ikramda mahzur yoktur.
Sual: Geçen yıl kurbanlık bir boğa, kesilirken kaçıp sokakta birçok
şeye zarar verdiği için kurşunlanmıştı. Ayağı da kırılmıştı. Ancak ölmeden
önce kesilmişti. Bunun eti yenir mi ve kurban sahih olur mu?
CEVAP
Ölmeden önce kesildiği için eti yenir ve kurban da sahih olur.
Sual: Akika, vacip ve adak kurbanı için hisseye giren bir kimse akika
ve adak kurbanı hisselerine ait payları aile olarak yiyebilir mi?
CEVAP
51
www.dinimizislam.com
Adaklar yenmez. Fakirlere dağıtmak gerekir. Akika yenir.
Sual: Fakir, ölen babası için bayramda kestiği kurbandan yiyebilir
mi?
CEVAP
Yiyebilir. Yalnız adak yenmez.
Sual: Kurban adayan, bayramdan önce kesse, sonra da bayramda
kesileceğini öğrense, bayramda da keseceği için bunu yiyebilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Kurban etini yemek için bekletmek lazım mı?
CEVAP
Kesilir kesilmez yenilebilir. Bir iki gün bekletilirse et tatlılaşır.
Sual: Kestiğimiz kurbanın etini veya bir sadakayı kötü kimselere
vermek caiz midir?
CEVAP
Caiz ise de, iyi kimseleri tercih etmek gerekir. Kesilen kurban, verilen
sadaka, yapılan her iyilik çeşitli belaları önler. Sadakanın fazileti çoktur.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Suyun ateşi söndürdüğü gibi, sadaka da günahları yok eder.)
[Tirmizi]
(Sadaka, kabir azabından korur. Kıyamette de sahibini himayesi
altına alır.) [Beyheki]
(İyilik ömrü artırır, sadaka günahları giderir ve kötü ölümden
korur.) [Taberani]
Malı çok olup da zekât, sadaka vermeyen kimse, sıkıntı içinde yaşar.
Hadis-i şerifte, (Gerçek fakir, malı olduğu halde sadaka vermeyendir)
buyuruluyor. Az da olsa vermeye alışmalıdır! İmam-ı Şafii hazretleri,
(Almayı seven, vermekten hoşlanmayan kimselerle arkadaşlık etmek
uygun değildir) buyuruyor. Peygamber efendimiz yemin ederek, (Sadaka
malı eksiltmez, sadaka vermekle mal eksilmez) buyuruyor. Sadaka
verenin malının bereketi artar. Az malı çok iş görür. Hadis-i şerifte, (Gizliaçık çok sadaka verin ki rızkınız bollaşsın, yardıma mazhar olasınız
ve duanız kabul edilsin) buyuruluyor. (İbni Mace)
Sual: Hacca gidenler kurbanlarını kestirdikten sonra, suudiler
kurbanları toprağa gömüyorlarmış. Yalnızca kurban kesilip eti kimseye
verilmeyip atılırsa, kurban ibadeti yerine getirilmiş olur mu?
CEVAP
Kurban etini başkalarına verme mecburiyeti yok, mecburiyet kanın
akmasıdır. Suudiler yani vehhabiler bütün ehl-i sünnet müslümanlara
52
www.dinimizislam.com
müşrik yani kâfir diyor ve müşrikin kestiği yenmez diyor, onun için
toprağa gömüyorlar. Şimdi Afrika’ya ve başka ülkelere götürüldüğünü
duyduk.
Sual: Kurbanı kesince karnından yavru çıkınca ne yapılır?
CEVAP
Kurbanı kesince, hayvandan çıkan yavru diri ise, yenmesi için, ayrıca
kesmek gerekir. Fakat kurban sahibi yavrunun etinden yemez, yerse
kıymetini fakire sadaka olarak vermesi gerekir. Yavruyu diri olarak
tasadduk etmek müstehaptır. Kurbanın karnından çıkan yavru, ölü ise
yememeli.
Sual: Kurbanlık hayvana sövünce, o hayvanın eti yenir mi?
CEVAP
İnsana, hayvana ve hele cansıza kızıp sövmek doğru değildir. Hadisi şerifte, (Öfke imanı bozar) buyuruldu. Öfkesini yenen Cennetle
müjdelenmiştir. Her ne kadar bir hayvana sövmek uygun değilse de,
böyle bir hayvanı kesmek, kurban etmek ve etinden yemek caizdir.
(Hadika)
Ortakların hissesi
Sual: Üç ortak, 350 lira vererek bir inek satın alıyorlar. Biri 50, ikincisi
100, diğeri de 200 lira verse, kurbanın eti nasıl paylaşılır?
CEVAP
Herkes, verdiği para kadar hisse alır. Kurban yediye bölünür. 50 lira
veren bir hisse, 100 lira veren iki hisse, 200 lira veren de dört hisse alır.
Bu kurbanın eti 3,5 hisse de yapılabilir. Birinci ortak yarım, ikincisi bir,
üçüncüsü de iki hisse alır. En düşük olanın hissesi yedide birden aşağı
olmadığı için, böyle ortaklık sahih olur.
Vacib kurbanı kesemeyen ne yapar
Sual: Bayram kurbanını bayramda kesemeyen bayramdan sonra
kesse caiz olur mu?
CEVAP
Bayram kurbanını üçüncü günün akşamına kadar kesmeyen kimse,
kurbanı satın almışsa, canlı olarak kendini veya kıymetini [altın olarak]
fakirlere verir. Bayramdan sonra keser ise, etinden kendi yiyemez.
Hepsini fakirlere dağıtır. Bütün etinin kıymeti canlı kıymetinden az ise,
değer farkını da sadaka verir. Satın almamış ise, orta derece bir kurban
değerini altın olarak fakirlere verir. Böylece, cezadan kurtulur ise de,
kurban kesmek sevabını kazanamaz. (Redd-ül-muhtar)
53
www.dinimizislam.com
Sual: Geçen seneki vacib kurbanı kesemeyen bu yıl kesse veya bu
yıl ki vacip kurbanı kesemeyen, gelecek yıl kesse caiz olur mu?
CEVAP
İkisi de olmaz. Orta derecede bir kurban değerini altın olarak bir
fakire verir.
Sual: Vacib olan kurbanımı kurban bayramında kesemedim. Bunun
parasını altın olarak fakir kocama versem caiz olur mu?
CEVAP
Evet caiz olur. (İmameynin kavline göre)
Fakir ve kurban
Sual: Kurban bayramının üçüncü günü fakir olacağını bilen zengin,
kurban kesse, üçüncü günü fakir olsa, vacip sevabı alır mı?
CEVAP
Evet, zengin iken kestiği için vacip sevabı alır. Birinci günü kurbanını
kesip sefere çıksa da yine vacip sevabı alır. Çünkü kurban kestiği vakit
hem zengin, hem de mukim idi.
Sual: Üçüncü günü zengin olacağını bilen fakir, birinci günü kurban
kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kesmesi gerekir mi? Birinci günü
kestiği vacip olur mu?
CEVAP
Evet birinci günü kestiği vacip olur, yeniden kesmesi gerekmez.
Üçüncü günü zengin olmazsa kestiği nafile olur.
Sual: Fakir bir kimse, bayramın birinci günü bir kurban kesse,
bayramın üçüncü günü zengin olsa, bir kurban daha kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Evet kesmesi gerekir. Çünkü zengin olacağını bilmiyor. Bilse idi
kesmesi gerekmezdi. Fakat sonra gelen âlimler, “Fakir, bayramın birinci
günü kurban kesse, üçüncü günü zengin olsa, tekrar kurban kesmesi
gerekmez” demişlerdir. (İbni Âbidin)
Sual: Kurban nisabına malik olmayan borçsuz fakir, kurban alıp
kesebilir mi?
CEVAP
Evet kesebilir ve kestiği nafile olur, çok sevaptır.
Sual: Fakir bir kimsenin, bayramda kurban kesmesi uygun mudur?
CEVAP
Borcu olmayan fakir, kurban keserse, çok sevap olur. Borcu varsa,
önce borcunu vermelidir. Çünkü borç ödemek farzdır. Bu bakımdan
54
www.dinimizislam.com
fakirin borç alarak kurban kesmesi doğru değildir.
Sual: Kurban nisabına malik olmayan fakir, hayvanı kurban niyetiyle
alıp kesebilir mi?
CEVAP
Evet. Kurban niyetiyle alıp kesmekte mahzur yoktur. Kestiği nafile
olur.
Evde kimler kurban kesecek
Sual: : Hali vakti yerinde olan bir aile, kaç kurban kesmesi lazım?
CEVAP
Herkesin zekât ve kurban hesabı ayrıdır. Evde kaç zengin varsa, o
kadar keserler.
Zengin olan kurban keser
Sual: Geliri iyi olan bayanın kurban kesmesi gerekir mi? Yoksa eşi
keserse ona gerekmez mi?
CEVAP
Nisaba malik olanın kesmesi gerekir. Karı koca zengin ise, ikisinin de
kesmesi gerekir. İkisi de fakirse, ikisinin de kesmesi gerekmez. Yani
zengin olan keser, fakir olanın kesmesi gerekmez. Keserse mahzuru
olmaz, sevab olur.
Çalışan bayan ve erkek
Sual: Çalışan bayan ve erkeğin kurban kestirmesi mecbur mu?
CEVAP
Kurban nisabına malik olanın kurban kesmesi gerekir, çalışmakla
alakası yoktur. Fakir bir kapıcının hanımının 100 gram bileziği varsa,
borcu da yoksa bu kadının kurban kesmesi vacib olur. Aksine, arabası
evi olan adamın parası nisabı bulmuyorsa kesmez.
Sual: Ailesi zengin olan bir öğrencinin de kurban kesmesi gerekir
mi?
CEVAP
Hayır, zengin olan herkes kendi keser. Ana babanın zenginliği ile
olmaz.
Dinen zengin olan keser
Sual: Bir evde kadın kocası oğlu ve kızı var. 4 tane kurban kestirmek
istiyorlar. Bu dört kişinin adına, evin erkeği nasıl vekâlet vermesi lazım?
CEVAP
Hepsi zenginse hepsinin kurban kesmesi gerekir. Hepsi fakirse
hiçbirisinin kesmesi gerekmez. Kimi fakir, kimi zenginse zengin olanlar
55
www.dinimizislam.com
keser. Fakirler de kesse zararı olmaz. Hepsi birisine vekâlet verebilir. O
da başkasına vekâlet verebilir.
Kesmek iyi olur
Sual: Babam yıllardır kendisine vacib olmadığı halde, çocuklarım
çalışıyor diyerek kendine kurban kesmiş. Annenize hiç kesmedim, bu
sefer ona keselim diyor. Anneme de vacib değil. Uygun mu?
CEVAP
Babanıza vacib değilse, anneniz için nafile olarak kesebilir. Mahzuru
olmaz, iyi olur
Sual: Aylığı az olan karı kocanın kurban kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Aylığın az veya çok olmasının hiç önemi yoktur. Kişi nisabın üstünde
maaş alsa; fakat harcayıp elinde para kalmazsa, zekât da vermez,
kurban da kesmez. Nisabın altında maaş alan birinin elinde 96 gram altın
değerinde para veya bileziği varsa, borcu da yoksa, zengin olduğu için
hem zekât verir, hem de kurban keser.
İkinci bir husus, kadın erkek dinen birbirinden ayrıdır, herkesin
kazancı kendinedir. Diyelim ki hanımın yüz gram altını varsa, borcu
yoksa dinen zengindir, zekât verir ve kurban keser.
Bayram günü borçlar mevcut paradan çıkarılır, geriye elinde nisap
kadar para kalan zengin demektir, kurban keser.
Alınan kurban ölse veya kaybolsa
Sual: Alınan kurban ölse veya kaybolsa ne yapmak gerekir?
CEVAP
Kurban ölse, kaybolsa, çalınsa veya kurban etmeye mani olan bir hâl
çıksa, zengin bir tane daha alır. Fakir olanın alması gerekmez. Fakirin
kurbanındaki kusur, almadan önce de olsa yine onu keser. Kaybolunca
bir tane daha alınsa ve kaybolan bulunsa, zengin olan yalnız birisini, fakir
olan ikisini de keser. Fakat fakir, sonra aldığını öncekine bedel olmak için
niyet etse ikisinden dilediğini keser.
Zengin kimsenin satın aldığı kurban kaybolsa, kaybolması ile malı
nisaptan düşerse, fakir olacağı için kurban kesmesi gerekmez.
Malı, kendi ortağının elinde kaybolup da, gücü yeten kimsenin bir
kurban daha alması gerekir. Adak olan kurban kusurlu olursa, zengin de,
fakir de onu keser. Adak ölürse, başka almaları gerekmez.
56
www.dinimizislam.com
Kurbanla ilgili çeşitli sual cevaplar
Emekli ve kurban
Sual: Emekli kimse, üç ayda bir nisabın üstünde maaş alıyor. Maaşı
alınca zengin oluyor. Ancak ay sonuna kadar parayı zor yetiriyor. Kurban
kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Nisabın üstünde para alıp hemen harcamazsa, dinen zengin olur.
Kurban bayramında, nisabı bulursa, kurban kesmesi gerekir, nisabı
bulmazsa kurban kesmesi gerekmez.
Aldığı kira [maaş] ile güç geçinen kimse, nisaba malik ise, para
biriktirip, fıtre vermeli ve kurban kesmelidir. Etin hepsini kavurma yapıp,
birkaç ay et parasından biriktirerek gelecek yılın fıtre ve kurban parası
olarak saklamalı; böylece, fıtre ve kurban sevabından mahrum
kalmamalıdır. Kurban kesen, kendini Cehennemden azat etmiş olur. Bir
hadis-i şerifte, (Cimrilerin en kötüsü, [kesmesi gerekirken] kurban
kesmeyendir) buyuruldu. (S. Ebediyye)
Şafii’de kurban kesmek
Sual: Şafiiler genelde kurban kesmiyorlar. Sebebi nedir?
CEVAP
Belki bize farz değil diye kesmiyorlardır. Şafii’de kurban kesmek,
Hanefi’deki gibi vacib değildir, sünnet-i müekkededir, yani kuvvetli
sünnettir. Hanefi’de, farzdan sonra vacib gelir, Şafii’deyse sünnet gelir.
Farzdan sonra gelen bir emri, gücü yeterken yapmamak doğru olmaz.
Peygamber efendimiz, (Kurban kesmeyen mescidimize gelmesin) ve
(Cimrilerin en kötüsü kurban kesmeyendir) buyuruyor. Bunu bütün
Müslümanlar için söylüyor. Gücü yeten Şafiiler, bu sünneti ihmal
etmemeli. Şafii’de, akika kesmek de sünnettir. Gücü yeten Şafii,
bayramda akika da kesebilir.
Sual: Kanlı elbiseyi yıkadıktan sonra kalan kan izi necaset
hükmünde midir?
CEVAP
Renginin kalmasının önemi yoktur. Temizdir.
Sual: Almanya’da yaşayan ve zengin hükmüne giren şahıs, fiyat
olarak daha ucuza gelen bir yerdeki piyasaya göre kurbanını vekaletle
orada kestirebilir mi?
CEVAP
Önemli olan fiyatı değil, kurbanın kesilmesidir. Bedava alıp kesse
yine kurban borcu ödenmiş olur.
57
www.dinimizislam.com
Sual: Zekat borcu olan bir insan muhakkak kurban kesmesi
lazımmış doğru mu, böyle bir şey var mı?
CEVAP
Zekat borcu olanın önce zekât borcunu vermesi farz. Belki siz yanlış
anladınız, zekât verecek kadar zengin olan kurban keser demişlerdir.
Sual: Kurban kesildiği zaman kesilen kurbanın kanı, kesenin veya
aile efradından birinin alnına, yeni alınan arabaya vb. yerlere sürülüyor,
bunun hükmü nedir?
CEVAP
Kan hiçbir yere sürülmez. İbadet niyetiyle yapılıyorsa bid’at olur,
haram olur.
Sual: Birisi kurban telaşından öğle namazını kaçırmış. Üstü başı
yağ, kan olmuş. Su yokmuş abdest için. Kurbanın başından da
ayrılamamış. Böyle bir durumda namazı kazaya bırakmanın mahzuru
olur mu?
CEVAP
Maliki’yi taklit edip kılabilirdi. Çünkü Maliki’de necasetsiz elbise ile
namaz kılmak farz değil, sünnettir. Su işini ise birine söyler bir şişe su
getir derdi. Namazı kaçırmak haramdır. Bu da mümkün olmazsa, ikindi
vakti cem etmeye niyet ederdi. Hanbeli mezhebinde böyle sıkıntılı
durumlarda iki namazı cem etmek caizdir.
Sual: Üç erkek çocuğu olanın kurban kesmesi mi gerekir?
CEVAP
Öyle bir şeyin aslı yoktur. Doğan çocuklar için akika kesmek iyi olur.
Erkek çocuk için iki, kız çocuk için bir koyun kesilir. Bunu da gücü yeten
keser.
Sual: Kurban kesmek, Hanefi’de vacip, diğer üç mezhepte müekked
sünnet mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Bayrama iki ay kala kurban alan, kurbanın sütünü içmesi caiz
mi?
CEVAP
Kurban etmek niyetiyle alınan hayvanın sütü içilmez, fakire verilir.
Sual: Kurbanlığın bayramdan önce yavrusu olsa, bunu ne yapmak
lazımdır?
CEVAP
Kurbanın sütü, yünü gibi yavrusu da fakirlere sadaka olarak verilir.
Satın alındıktan itibaren, kurbanlık hayvanın yününden, sütünden istifade
58
www.dinimizislam.com
caiz değildir.
Sual: Amerika'da kurban derisini satmak veya dabağlatmak mümkün
değil, onun için çöpe atmakta bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Başka çare yoksa caiz olur.
Sual: İki veya daha çok kişi, bir koçu adasa, sahih olur mu?
CEVAP
Hayır, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu ancak bir
kişi adayabilir.
Haram parayla kurban
Sual: Genelev kadını gibi, kazancının tamamı haram olan bir kimse,
kazandığı parayla sevab beklemek niyetiyle kurban kesse küfür olur mu?
CEVAP
Evet, haramdan sevab beklemek küfür olur.
Kurban sahibi ölse
Sual: Babam kurbanlık olarak bir koç aldıktan sonra öldü. Bu koçu
kesmek gerekir mi?
CEVAP
Koç, mirasçılara kalır. Kesmek gerekmez.
Akika kurbanı nedir
Sual: Akika kurbanı nedir?
CEVAP
Akika, çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek için hayvan
kesmektir. Akika hayvanı, kurbanlık hayvan gibi olmalıdır.
Sonra da kesilebilir. Her zaman kesilebilir. Kurban bayramında da
kesilebilir. Resulullah efendimizin nübüvvetten sonra, kendisi için akika
kestiği (Şir’a)da yazılıdır.
Akika kurbanı akikanın adı olduğu için akika kurbanı denilince
kurbanda kesilmesi lazım değildir. Onu da kurban olarak söylenirse o
zaman kurbanda kesmek gerekir. Akika kurbanını kurban edeceğim
derse kurbanda keser.
Akika, çocukları belalardan, hastalıklardan korur. Kıyamette, anaya,
babaya, ayrı bir şefaat ederler. Erkek çocuk için iki, kız çocuk için bir
akika hayvanı kesilir. Kesilen akikadan kendisi ve zengin fakir herkes
yiyebilir, pişmiş veya çiğ olarak zengin fakir herkese verebilir.
Akikayı kesmeyip bedelini fakire tasadduk etmek, akika yerine
geçmez. Akika bedeli kadar din kitabı tasadduk etmek, akika yerine
59
www.dinimizislam.com
geçmez.
Şefaat etsin diye ölmüş çocuk için, torun için, hatta yaşlı kimse,
kendisi için de kesebilir. Peygamber efendimiz de, kendisi için akika
kesmiştir. Bunun için hangi mezhepten olursa olsun, herkesin akika
kesmesi çok iyi olur.
Adak, akika veya ölüler için kesilecek kurban da, ilim neşri ile meşgul
bir vakfa kestirilebilir. Böylece ilim neşrine katkımız olduğu için farz
sevabı alırız. İlim tahsili yapılan yerlere, zekât, fıtra, adak, akika veya
sadaka şeklinde yapılan yardım, insanı kazalardan, belalardan korur.
Dünyada, sıhhat ve afiyet içinde bir ömür sürmeye sebep olur. Ayrıca
farz olan ilim yayma sevabına kavuşulur.
Sual: Ölmüş olan çocuk için de akika kesilir mi?
CEVAP
Kesilirse iyi olur, şefaat etmesine sebep olur.
Sual: Akikayı kesmeyip, bedelini fakire tasadduk etmek, akika yerine
geçer mi?
CEVAP
Hayır geçmez. Ancak farz olan ilimleri neşreden kurumlara vermek
caiz olur. Çünkü akika müstehabdır, ilim neşri ise farzdır. Farz,
müstehaba tercih edilir.
Sual: Çocuk nimetine karşılık, Allahü teâlâya şükretmek için, kesilen
akika hayvanı, çocuk baliğ olduktan sonra da kesilebilir mi?
CEVAP
Evet, kesilebilir. Hatta şefaat etsin diye ölmüş çocuk için yahut yaşlı
kimse, kendisi için de kesebilir. Peygamber efendimiz de, kendisi için
akika kesmiştir. Bunun için herkesin akika kesmesi çok iyi olur.
Sual: Çocukları belalardan, kazalardan korumak maksadıyla, erkek
çocuk için, iki akika hayvanı kesmek gerekiyor. Durumu müsait olmayan
kimse, bir tane de kesse mahzuru olur mu?
CEVAP
Fakir olan, bir tane de kesebilir. Yahut ikincisini daha sonra da
kesebilir. Yani ikisini aynı anda kesmesi şart değildir.
Akika kurbanı
Sual: Akika kesmek isteyen kimse, (Allah rızası için akika kurbanı
keseceğim) dese, kurban kelimesini kullandığı için kurban bayramında mı
kesmesi lazımdır?
CEVAP
Akika kurbanı, akikanın adı olduğu için, akika kurbanı denilince
kurban bayramında kesilmesi gerekmez. Eğer (Allah rızası için akika
60
www.dinimizislam.com
hayvanını kurban edeceğim) denirse, o zaman kurban bayramında
kesmek gerekir.
Ölü için kurban kesmek
Sual: Ölü için kesilecek kurbanda aranan şartlar nelerdir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Sevabını ölüye göndermek için kesilecek kurban da, her kurban
gibi, yalnız Allah rızası için kesilir. Kesilen kurbanın sevabı, ölüye ve
ölülere gönderilebilir. Farz olsun, nafile olsun, herhangi bir ibadeti
yaparken veya yaptıktan sonra, sevabı, ölü, diri herkese hediye edilebilir.
Namaz, oruç, hac, umre, sadaka, Kur'an-ı kerim okumak, evliyanın
kabrini ziyaret, kurban, zikir gibi ibadetlerin sevabları başkasına hediye
edilebilir. Hediye edenin kendi sevabından hiç azalma olmadan, bütün
müminlere de sevabı erişir. Yani sevab, hediye edilen kimselere, taksim
edilmeden, her birine bütünü kadar erişir.
2- Bir kurban kesip, sevabını ölü diri bütün Müslümanlara göndersek,
hiç eksilmeden herkese birer kurban sevabı gider. Bu Allahü teâlânın
bizlere bir lütfudur. Onun için, kazandığımız sevabları ölü diri bütün
Müslümanlara bağışlamalıyız.
3- Resulullah efendimiz için de kurban kesmek, müstehabdır ve çok
sevabdır. Resulullah efendimiz iki kurban keserdi. Biri kendisi için, biri de
ümmeti için idi. Kestiği iki kurban için, (Biri kendim ve evlatlarım için,
biri de kurban kesemeyen ümmetim için) buyururdu. Resulullah
efendimiz, Veda haccına giderken yüz kurbanlık deve götürdü. 63’ünü
kendi kesti. Sonra bıçağı Hazret-i Ali'ye verdi. Geri kalanı o kesti. Böylece
63 yıl yaşayacağına işaret etmiş oldu. Peygamber efendimiz için kurban
keserken, (Allah rızası için kurban kesmeye ve sevabını Resulullah
efendimize hediye etmeye) diye niyet edilir.
4- Bir kimse, biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri
nafile, biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için kurban kesmek
istese, bir inek alıp kesebilir.
5- Kurban kesemeyen Müslüman, ölürken, bıraktığı maldan kendi
için kurban kesilmesini vârisine vasiyet ederse, vasiyet edilen kurban,
bayram günleri kesilir. Bunun etinden, kesen kimse, fakir olsa da
yiyemez. Etinin hepsini fakirlere vermesi gerekir.
6- Vasiyet etmemiş ölü için, vârisi veya başkaları, her zaman kendi
malından hayvan kesip sevabını ölüye hediye edebilir. Sevabı, kesenin
olur. Bunların etinden, kesen de yiyebilir.
61
www.dinimizislam.com
7- Sevabı ölüye gönderilecek olan hayvan, her zaman kesilir.
Kurban demek, bayramın ilk üç gününde zengin için vacib, fakir için
ise nafile olarak kesilen koyun, keçi, sığır veya deve demektir. Kurban
adayan kimse, bayramın ilk üç günü içinde keser. Bundan sonraya
kalırsa, mevcut ise, diri olarak sadaka verir. Adak kurbanı, bayramın ilk
üç gününde kesilmesi lazımdır. Bu günler gelmeden önce kesilirse,
kurban olmaz ve adak yerine getirilmiş olmaz. Adak kurbanı, belli üç
günde kesilemedi ise, altın, gümüş olarak değeri veya diri olarak kendisi
fakirlere verilir.
Belli üç günden sonra kesilip de, eti fakirlere dağıtılırsa, etin değeri,
diri kurban değerinden az olmamalıdır. Az olursa, aradaki fark kadar para
da dağıtılır. Kurban denmeden adanırsa, mesela bir koyun keseceğim
denirse, gün ve yer belli etse de, kurban bayramı günleri dâhil, istediği
zaman ve istediği yerde kesebilir.
Peygamber efendimiz için kurban kesmek
Sual: Resulullah için kurban keserken nasıl niyet etmeli, nelere
dikkat etmelidir?
CEVAP
(Sevabı Peygamber efendimizin mübarek ruhuna olmak üzere,
Allah rızası için kurban kesmeye niyet ettim) denir. (Bedâyî) Diğer
ölülerimiz için de böyle niyet edilebilir. Mesela, ölmüş baba için hayvan
keserken, (Sevabı babamın ruhuna olmak üzere, Allah rızası için
kurban kesmeye niyet ettim) denebilir.
Resulullah efendimiz için kurban kesmek müstehabdır ve çok
sevabdır. Peygamber efendimiz iki kurban keserdi. Biri kendisi için, biri
de ümmeti içindi. Kestiği iki kurban için, (Biri kendim ve evlatlarım için,
biri de kurban kesemeyen ümmetim için) buyururdu. Resulullah
efendimiz, veda haccına giderken yüz kurbanlık deve götürdü. 63’ünü
kendi kesti. Sonra bıçağı Hazret-i Ali’ye verdi. Geri kalanı o kesti.
Böylece 63 yıl yaşayacağına işaret etmiş oldu. (Cevhere, Rûh-ul-beyân)
Her ibadetin sevabı, Resulullah efendimizin mübarek ruhuna da
gönderilebilir. İbni Ömer hazretleri, Peygamber efendimiz için umre
yapmıştır. İbn-is Serrac, Resulullah efendimiz için onbin hatim okumuş,
mübarek ruhu için kurban kesmişti.
Şu halde, her mümin yaptığı ibadetlerin sevaplarını, başta Resulullah
efendimiz olmak üzere, ana-babasına ve bütün Müslümanlara hediye
etmelidir! Sevabı hepsine de gider. Kendi sevabından da bir şey
eksilmez. Bu Allahü teâlânın bizlere bir lütfudur.
62
www.dinimizislam.com
Sual: (Peygamberimize nafile kurban keseceğiz) diye iyi niyetle,
herkesten 5–10 lira toplayanlar oluyor. 50–100 kişinin bir koyunu kurban
etmesi caiz midir?
CEVAP
Hayır, caiz değildir.
Peygamberimize kurban kesmek ifadesi de uygun değil. Evliyaya,
peygambere veya başkalarına kurban kesilmez. Kurban kesip sevabı
onlara bağışlanır.
Sevabı Peygamberimize olmak üzere veya başka nafile niyetiyle de
olsa, bir koyunu ancak bir kişi kesebilir. Sığırı ise, en fazla yedi kişi
kesebilir. Nafile kurban olarak da, bir koyunu iki ve daha çok kişi, sığırı
ise sekiz veya daha çok kişi kesemez.
Kurban, koyun, keçi, sığır, deveden birini, kurban bayramının ilk üç
gününde, kurban niyetiyle kesmek demektir. Bir sığır veya deve, yedi
kişiye kadar ortak olarak da kesilebilir. Hiçbirinin hissesi yedide birden az
olamaz. Sekiz kişinin yedi sığırı ve iki kişinin iki koyunu satın alıp ortak
olarak kesmeleri caiz olmaz; çünkü her birinin her hayvanda hissesi
vardır.
Ayrıca faiz olmaması için, etini tartarak, eşit ağırlıkta paylaşmak
gerekir. (S. Ebediyye)
Dinde böyle bid’atler çıkarmamalı. Müslüman dinin emrine uyar.
Benim niyetim iyidir demek insanı kurtarmaz. Hadis-i şerifte, (Cehennem
iyi niyetlilerle doludur) buyruluyor. Yani iyi niyetle dine aykırı iş yapan
kimse, cehenneme gider demektir. Mesela, gayrimüslim kadınları,
Müslüman etmek gibi iyi bir niyetle onlarla zina eden veya düşmana karşı
kuvvetlenmek gibi iyi bir niyetle şarap içen kimse, haram işlemiş olur, iyi
niyeti onu asla kurtarmaz. (Ameller niyete göre iyi veya kötü olur)
hadis-i şerifi, mubahlar içindir, haramlar için değildir. Çok kimse, bu
hadis-i şerifi yanlış anlayarak, (Niyet önemli, benim niyetim iyi) diyerek
işledikleri bid’at ve haramları normal göstermeye çalışıyorlar. İyi niyetle
haram, helal hale gelmez.
Kurban ve Hayır kurumları
Sual: Vacib kurbanları, akika ve adak kurbanları hayır kurumlarına
nasıl kestirebiliriz?
CEVAP
Vacib olan kurban, adak, akika veya ölüler için kesilecek kurban, işin
dinî yönünü de iyi bilen ve ilim neşriyle meşgul bir vakfa, vekâlet yoluyla
kestirilebilir. Böylece ilim neşrine katkımız olduğu için farz sevabı alırız.
63
www.dinimizislam.com
İlim tahsili yapılan yerlere, dine uygun şekilde zekât, fitre, adak, akika
veya sadaka şeklinde yapılan yardımlar, insanı kazalardan, belalardan
korur. Dünyada, sıhhat ve âfiyet içinde bir ömür sürmeye sebep olur.
Ayrıca farz olan ilim yayma sevabına kavuşulur. Malı olup da, zekât,
sadaka vermeyen, sıkıntı içinde yaşar. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Hastalarınızı sadakayla tedavi edin! Sadaka her hastalığı
defeder, bela sadakayı geçemez, onun için sadaka vermekte acele
edin!) [Taberani, Beyheki]
İhlas Vakfı, öğrenci yurtlarında, binlerce üniversiteli fakir öğrenciyi
ve Türk dünyasından gelen muhtaç öğrencileri barındırmaktadır. Onların
birçok ihtiyacı, hayırseverlerin yardımlarıyla sağlanmaktadır. Birçok
önemli eseri birçok dillere tercüme ettirerek, yurtiçinde ve yurt dışında
dağıtmakta, böylece dinimizin, ülkemizin ve milletimizin tanınmasına
vesile olmaktadır. Ayrıca, Türk Dünyası’ndan ve yurt içinden gelen fakir
öğrencilere her türlü yardımı yapmaktadır.
Yurtlarda üç öğün yemek çıkmakta, İhlâs Vakfı öğrencilere sevgi ve
şefkat kucağını açmaktadır. Bu öğrenci yurtlarının bir yıllık et ihtiyacı,
hayırseverlerin verdikleri kurban vekâletleriyle karşılanmaktadır. Vakfa
verilen kurban vekâletleriyle, hayırseverler adına kurbanlıklar satın
alınmakta ve dinimize uygun olarak kesilen kurbanlar, soğuk hava
depolarında muhafaza edilmektedir. Yıl boyu, bu etler yurtların yemek ve
et ihtiyacında kullanılmaktadır.
İhlâs Vakfı, eğitime ve devletimize verdiği destekle, en iyi şekilde
kamu hizmeti yapmaktadır. İhlâs Vakfı’na kurban veya zekât vekâleti
veren, İhlâs Vakfı’nın hizmetlerine iştirak etmiş olur. Vekâlet vermek
isteyen, herhangi bir İhlâs Vakfı öğrenci yurduna veya Türkiye Gazetesi
bürosuna telefon ederek, kurban vekâleti verebilir. Kurban bedelleri ve
her türlü yardım ve banka hesap numaraları, (0212) 451 49 00 numaralı
telefondan öğrenilebilir. www.ihlasvakfi.org.tr adresinde de gerekli
bilgiler vardır. Bu sitede, kredi kartıyla online vekâlet de veriliyor.
Sual: Kurbanını, hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse nasıl
vekalet verir?
CEVAP
Kurbanını, bir hayır kurumuna hediye etmek isteyen kimse, kurban
parasını, bu işle vazifeli kimseye teslim ederken, Allah rızası için
bayram kurbanımı almaya aldırmaya, kesmeye ve dilediğine
kestirmeye ve etini ve derisini dilediğine vermeye seni umumi vekil
ettim demelidir. Vekalet, mektupla, faksla, e-maille veya telefonla da
verilir. Kurban parası, önceden verilebildiği gibi, daha sonra da
64
www.dinimizislam.com
gönderilebilir. Vazifeli kimse, satın aldığı kurbana bir numara bağlar. Bu
numarayı ve kurban sahibinin ismini deftere yazar. Kesilirken sahiplerinin
ismini söyleyerek kasapları vekil eder. Ancak böyle kesilen kurbanlar
sahih olur.
Sual: Kurbanlık hayvanı bir hayır kurumuna diri olarak verince
kurban olmaz mı?
CEVAP
Kurbanlık hayvanları, fakirlere veya hayır kurumlarına diri olarak
sadaka vermek kurban olmaz. Kesmek vaciptir. Kurbanı satın alması,
kesmesi, etini dağıtması ve bunları dilediğine de yaptırması için birini
vekil etmek caizdir. Diri hayvanı da kestirmek için birini vekil etmek
caizdir. Sahibinin, kurbanı kesilirken, başında durması şart değildir.
Sual: Diri kurbanı veya parasını sadaka vermek caiz midir?
CEVAP
Değildir. Sadaka ederse, üçüncü günün akşamına kadar, ikincisini
keser. Satın aldığı bayram kurbanını üçüncü günün akşamına kadar
kesemeyen kimse, canlı olarak kendini veya kıymetini [gümüş veya altın
olarak] fakirlere verir. Bayramdan sonra keser ise, etinden kendi
yiyemez. Hepsini fakirlere dağıtır. Etinin kıymeti canlı kıymetinden az ise,
değer farkını da sadaka verir. Satın almamış ise, orta derece bir kurban
değerini fakirlere verir. Böylece, cezadan kurtulur ise de, kurban kesmek
sevabını kazanamaz.
Fakire zekât verilir, sadaka verilir ancak kurban bedeli verilmez.
Kurban hayvanını alıp da vermek yine olmaz. Vacip olan kimsenin
kendisinin kesmesi gerekir.
Sual: Kurban derisi hayır kurumuna verilir mi?
CEVAP
Hayır kurumları değişiktir, gerçekten hayır kurumu ise caizdir.
Sual: Bir hayır kurumu, "Kurumumuzun bankadaki hesabına şu
kadar para yatırana kurban kesilir" diyor. Kurumun bankadaki hesabına
bir kurban parası yatırmakla, dinimize uygun şekilde kurban kesilmiş olur
mu?
CEVAP
Bankaya para yatıran şahıs sayısı kadar kurbanı kesip, (Her kurban
birine olur) demek ve kesilen hayvanların her biri, para yatıranlardan
birinin olsun demek çok yanlıştır. Çünkü kurbanda niyet önemlidir. Ya
kurbanı satın alırken veya kesecek olana vekalet verirken niyet şarttır.
Niyetsiz kesilen hayvanlar, kurban değil, et olur. (Redd-ül-muhtar)
65
www.dinimizislam.com
Adak, kurbana dahil edilir
Sual: Diyanet İşleri Başkanlığı, İstanbul eski müftülerinden Merhum
Ali Fikri Yavuz, Erzincan eski vaizlerinden Ali Küçüker, emekli
müftülerden Mehmet Emre ve Prof. M. Cevat Akşit, bayramda kesilen
kurbana, adak kurbanı da ilave edilebilir derken, merhum M. Esad
Dilaveroğlu ilave edilemez diyor. Hangisi doğrudur?
CEVAP
Bir sığırı yedi kişiye kadar kimse ortak olarak kesebilir. Bunlara adak
kurbanı da ortak edilebilir. Dilaveroğlu, İbni Âbidin’i yanlış anlamış.
Çünkü Dürr-ül-muhtar’da deniyor ki:
Büyük baş hayvana ortak olan yedi kişiden birisi Hıristiyan olsa veya
bir müslüman sırf et için ortak olsa, onlardan hiçbirisinin kurbanı olmaz.
Çünkü kan akıtmak parçalanmaz. (Hidaye)
Bunu şerh eden İbni Âbidin hazretleri diyor ki:
Kan akıtmak parçalanmaz sözünün illeti [sebebi, hikmeti] şudur:
Kurbanın bazısında kurbet kast edilmemiştir. Yani Allah rızası için, sevap
kazanmak için kesilmemiştir.
Demek ki bir kimse, sırf eti için kurban kesse, sevap beklemediği için
o hayvan kurban olmaz. Ama, akikada, şükür kurbanında, adakta kurbet
vardır. Yani Allah rızası için kesilmektedir. Kurbet olan adak hayvanını
Hıristiyan ortağın kestiği hayvana veya sırf et için kesilen hayvana, yahut
geçen yıl kesilemeyip tasadduk edilmesi gereken hayvana benzetmek
çok yanlıştır.
Geçen sene kesilmesi gereken kurban kesilmemişse, artık bu sene
kesilmez. Bunu sahibi kesip yiyemez. Bedelini bir fakire verir. Bir kimse
kurban adasa, kurban bayramı gelince kesmese, artık bunu kesemez,
bedelini fakirlere verir. Bir kimse, (Ben ölünce, benim için kurban
kesin) dese, bunun da etini sahibi yiyemez, fakirlere vermesi gerekir. Bir
de kurbanlığın karnından çıkan yavru yenmez, fakirlere verilir. Bir kavle
göre de, fakirin kestiği kurban adak hükmüne gireceği için sahibi bu etten
yiyemez. Sahih olan başka bir kavle göre etinden yemesi caizdir.
Bu konuda yine İbni Âbidin hazretleri diyor ki:
(Önce nezredilip, bayram günleri geçtikten sonra, tasadduk edilmesi
vacib olan kurbanın eti ile, ölen kimsenin vasiyetiyle kesilen kurbanın
etini sahibi yiyemez. Biz bunu Bezzaziyye’den naklen zikrettik. Bir de
kurban almakla fakirin üzerine vacib olan kurbanın etidir. Ki bu da geçen
iki kavilden birisine göredir. Bir de kurbanlığın doğurduğu yavru. Bunu da
Haniye'den naklen zikrettik. Bir de ortaklardan bazısının kendi hissesiyle
geçmiş yılın kurbanını kaza etmeye niyetlendikleri yedi kişi arasında
66
www.dinimizislam.com
ortaklı hayvanın eti. Bunu da Haniye'den naklen zikrettik. İşte saydığımız
bu kurbanların hepsinin etlerinin sarf yeri fakire tasadduktur. Bu yazıyı
ganimet bil.) [Redd-ül-muhtar]
İbni Âbidin’de görüldüğü gibi, adak hayvanı, bayram kurbanı olarak
kesilen yedi kişilik sığıra ortak edilemez diye bir ifade yoktur.
Dilaveroğlu’nun, (adak etinden sahibi yiyemez) ifadesini yanlış
yorumlayıp, (ortak olarak yedi kişilik kurbana, adak hayvanı dahil
edilemez) demesi yanlıştır.
Nitekim Ebu Bekir Kaşani diyor ki:
(Ortaklar bayram kurbanı veya diğer kurbanlarla kurbeti [Allah’a
yaklaşmayı, yani sevabını] murat ederlerse onlara bu kurban sahih olur.
Kurbanın vacip, nafile veya bazısına vacip bazılarına vacip olmaması
fark etmez. Aynı şekilde ortakların bazıları vacip olan kurbanına, bazıları
ceza kurbanına, bazıları kefaret kurbanına, bazıları nafile, bazıları Hacc-ı
temettü ve Hacc-ı kıran kurbanına niyet suretiyle kurbet yönlerinin aynı
veya farklı olması fark etmez.) [Bedayı-us-sanayi fi-tertibiş-şerayı]
Ruhsatlardan faydalanmalı
Sual: Ruhsat adı altında, Müslümanlara her kolaylığı söylemek
doğru mudur? Mesela “Fakirin kurban kesmesi adak olmaz” diyerek
fakirin kestiği nafile kurbandan yedirmek, “Büyük baş hayvana ortak
olarak girebilir” demek uygun olur mu? Ruhsatlardan faydalanmayı
teşvik etmek caiz midir?
CEVAP
Dinimizde, bir hususta iki kavil varsa, gerektiğinde kolay olanını
tercih etmek de dinin emrine uymak olur. İmam-ı Şarani hazretleri
(İhtiyaç halinde ruhsatla amel etmeli) buyurdu. İmam-ı Rabbani
hazretleri de, (Gerektiğinde en kolay fetvaya uymalı! Allahü teâlâ,
insanlara güç gelen şeyleri değil, kolay olanların yapılmasını istiyor.
Çünkü insan zayıf, dayanıksız yaratıldı) buyuruyor.
Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Allah, size kolaylık diler zorluk dilemez.) [Bekara 185]
Resulullah efendimiz, kendisi çok sıkıntı çekmesine rağmen ruhsatla
amel etmeyi emredip buyururdu ki:
(Allah’ın rahmetinden ümit kestirip dinden nefret ettirene lanet
olsun!) [Nesai]
([Dinin hudutları içinde] Kolaylaştırın, güçleştirmeyin, müjdeleyin,
sevdirin, nefret ettirmeyin!) [Buhari]
(Allahü teâlâ, emrettiği şeyleri yapmanızı sevdiği gibi, ruhsat,
67
www.dinimizislam.com
izin verdiği şeyleri yapmanızı da sever.) [Beyheki]
(Allahü teâlânın size verdiği kolaylık ve ruhsatlardan
faydalanın!) [Buhari]
(Ruhsatlardan faydalanmayan, Arafat dağı kadar günah işlemiş
olur.) [Taberani]
Şimdi iki ayrı kavillerden bazılarını bildirelim:
1- Fakir, kurban bayramında kurban keserse adak olur, etinden
yiyemez. Başka bir kavilde ise, fakir, kurban bayramında kurban keserse,
kestiği hayvan nafile olur, etinden yer. Şimdi bu fakire, (Sen onun etinden
yiyemezsin, keseceğin adak olacağı için büyük baş hayvana da ortak
olamazsın diye ısrar etmek, öteki kavli hiçe saymak olur, zorluk çıkarmak
olur.
2- Kurban kesmede iki kavil vardır. Evin, dükkanın, atölyenin,
kamyonun bir yıllık kirası, ne kadar çok olursa olsun, bir yıllık ev ihtiyacını
veya aylık geliri ve aldığı maaş ve ücret, aylık ihtiyacını ve borçlarını
karşılamayan kimse, İmam-ı a’zamla imam-ı Ebu Yusuf’a göre zengin
sayılır. Kurban kesmesi gerekir. Ama imam-ı Muhammede göre fakirdir,
kurban kesmesi gerekmez. İkinci kavli tercih ederek kurban kesmeyen
günaha girmez. (İbni Abidin)
3- İmam-ı a’zama göre, karı koca birbirine zekât veremez. İmameyne
göre ise, fakir kocaya, hanımı zekât verebilir. İlla öteki kavli ileri sürmek
uygun olmaz.
4- Oyuncak bebek ve oyuncak hayvanlar, âlimlerin çoğuna göre caiz
değildir. İmam-ı Ebu Yusuf’a göre caizdir. Bu kavilden istifade ederek
oyuncak bebek ve hayvan alıp satmak, oynamak caiz olur. İlla öteki
âlimlere uymayı istemekte diretmek doğru değildir.
5- Kolonya, parfüm, tentürdiyot gibi alkol karışımları necistir. Başka
bir kavilde ise affedilmiştir, yani necis değildir. Yarasına tentürdiyot sürüp
namaz kılana namazın sahih değil demek yanlış olur.
6- Maliki’de necaset namaza mani değildir. Bir kimse unutup,
günlerce necis elbise ile namaz kılsa, sonra bunu görse, bu namazları
Maliki’ye göre kıldım dese sahih olur. İdrar veya yel kaçıran yani gelen
yeli tutamayan, yahut bir akıntısı olan da Maliki’yi taklit ederse, özrü
abdestini bozmaz.
Bunun gibi, kendi mezhebine göre caiz olmayan, fakat başka bir
mezhepte caiz olan şeyi, ihtiyaç halinde taklit caiz olur.
7- Süt kardeş ile evlenmek haramdır. Evlendiği kızın yıllar sonra süt
kardeş olduğu meydana çıksa, fakat bir iki kere emdiği tespit edilse, Şafii
mezhebi taklit edilerek evliliklerine devam edebilirler. İlla ayrılmaları
68
www.dinimizislam.com
gerekir diye inat etmek doğru olmaz.
Nikahta ve talakta da aynı durumlar çok görülüyor. Şafii bir genç, bir
kızı alıp kaçırıyor, babası vermiyor. Hanefi mezhebini taklit ederek
evlenmeleri caiz olur. Bilahare, çocukları olduktan sonra, oğlan bu kızı
boşasa, sonra pişman olsa, Şafii mezhebi taklit edilerek evlenebilirler.
Böyle ruhsatlara karşı çıkmak, taassuptan başka şey değildir.
Kurban, kurbanda kesilir
Sual: Adak denilince her zaman kesilebiliyor da, kurban denilince
niye bayramdan başka günde kesilmiyor? Bu koyunu Şaban ayında
keseceğim diyenin Şaban ayında mı kesmesi gerekir?
CEVAP
Hayır, Şaban ayında kesmesi gerekmez; ama kurban denilirse
kurban bayramında kesmesi gerekir. Çünkü İbni Abidin hazretleri
buyuruyor ki:
Kurban, dinimizin bildirdiği özel bir vakitte kesilen hayvanın adıdır,
onda vakti kaldırmak söz konusu olmaz. O hâlde (Şu hayvanı kurban
edeceğim) diye adadığı takdirde, onu o vakitte, yani bayram günü
kesmesi gerekir. Yoksa adağını yerine getirmiş olmaz; çünkü kurban
kesim günleri geçtikten sonra, artık ona kurban denilemez. Kurban vakti
çıktıktan sonra onu canlı olarak bir fakire tasadduk eder; ama bunun
aksine, falan vakitte [mesela Şaban ayında] bir koyun kesilmesini adasa,
vakti zikretmesi geçersizdir. İstediği ayda kesebilir.
Bundan dolayı Hanefi âlimleri, adakta yer ve zamanın tayinini
geçersiz saymışlardır. [Mesela Cuma günü Sultanahmet’teki bir fakire bir
altın sadaka vereceğim dese, başka gün başka yerdeki fakire bir altın
verebilir.] Ama kurban bunun aksinedir; çünkü vakit, kurbanın
mefhumundan bir parçadır. O zaman kurbanda vakte itibar etmek
gerekir.]
Birisi bir hedy kurbanı adasa, durum farklı olur. Hedy, Harem-i şerifte
kesilmek üzere gönderilen kurbanın ismidir. Kurban ise, bayram
günlerinde kesilen hayvanın ismidir. Eğer hedy Harem-i şerifte
kesilmezse hedy ismi; kurban, bayram günlerinde kesilmezse, kesilen o
hayvanda kurban ismi bulunmamış olur; çünkü fakihler demiştir ki, bu
kimsenin bu adaktan kurtulması için onu ancak haremde kesmesi ve
tasadduk etmesi gerekir.
Eğer bir kimse Mekke’nin fakirlerine verilmek üzere bir miktar para
adamış olsa, o kimse Mekke fakirlerinden başkasına da onu tasadduk
edebilir. Hedy, kurbanı Mekke’ye hediye edilen, orada kesilip tasadduk
69
www.dinimizislam.com
edilen hayvana denilir. O zaman yer, bunun mefhumunun bir parçası
olmuş olur. Zamanın kurbanın bir parçası olması gibi. Hedy olarak
adadığı bir hayvanı Mekke dışında kesip tasadduk etse, adadığını yerine
getirmiş olmaz.
Mekke’de para sadaka vermeyi adamak bunun aksinedir; çünkü yer,
para mefhumunun bir parçası değildir. İster Mekke'de tasadduk etsin,
ister başka yerde. Hedy bunun aksinedir. Harem-i şerifte kesilmesi
gerekir. Kurban denilince de hayvanı kurban kesmek gerekir. (Redd-ülmuhtar)
Geçen yılın kurbanı
Sual: Bir ineğe ortak olan yedi kişinin bir kısmı o yılın kurbanına, bir
kısmı da geçen yılın kesmediği kurbanına niyet etse, kestikleri kurban
sahih olur mu? Bir kısmının geçen yıla ait kestikleri bilinmezse ne olur,
bilinirse ne olur? Adak hayvanı yedi kişilik kurbana dahil edilebilir mi?
CEVAP
İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
Birisi aynı yılın kurbanını, diğerleri ise, geçmiş yılların kurbanını
murat etseler, aynı yılın kurbanını irade edenin kurbanı caiz, diğerlerininki
bâtıldır. Çünkü diğer ortaklarınki nafile olur. Bu kurbanın etinin tamamını
tasadduk etmeleri gerekir. Çünkü onun hissesi de hayvanın etine dahildir.
Haniye'de de böyle bildirilmiştir. (Redd-ül-muhtar)
Yukarıdaki durum, geçmiş yılların kurbanı olduğu bilindiğine göre
böyledir. Bilinmezse, geçen yılın kurbanına niyet edenler, öğrendikleri
zaman tevbe ederler. Geçmiş yıllarda kesmedikleri kurbanlarının bedelini
bir veya birkaç fakire altın olarak verirler.
Adak hayvanı yedi kişilik kurbana ortak edilebilir.
Bayram günleri ne yapmak gerekir
Bilgi için tıklayınız. (Mübarek Gün ve Geceler > Bayram günleri)
Hazret-i İbrahim ve Kurban
Sual: Hazret-i İbrahim, niçin oğlunu kurban etmek istedi?
CEVAP
İbrahim aleyhisselam, Allahü teâlâ bir oğul verirse, onu Allah için
kurban edeceğini söyledi. Dileği hasıl olunca, sözünü yerine getirmesi
rüyada bildirildi.
Hazret-i İbrahim, sözünde durup oğlunu kurban etmek istedi. Cenabı Hak, (İbrahim, gerçekten rüyasına sadakat gösterdi. Elbette bu açık
70
www.dinimizislam.com
bir imtihandı. Oğluna karşılık ona büyük bir kurbanlık koç fidye
verdik. İhsan sahiplerini böyle mükafatlandırırız) buyurdu.
Hazret-i İbrahim, Nemrud tarafından ateşe atıldığında canı ile,
Hazret-i İsmaili kurban etmesi emredildiğinde evladı ile, ovaları kaplayan
bütün sürülerini bağışlamakla da malı ile imtihan edildi. Üç imtihanı da
kazandı. Kur'an-ı kerimde, (Sözünün eri İbrahim) diye övüldü. (Necm
37)
Böyle sözünde durmak büyük fazilettir. Kur'an-ı kerimde, sözünde
duranlar övülmektedir:
(Müminler içinde Allah’a verdiği sözde duran nice erler var.)
[Ahzab 23]
(Elbette İbrahim, sadık bir Peygamberdi.) [Meryem 41]
(İsmail, sözünde sadık resul bir nebi idi.) [Meryem 54]
Hadis-i şerifte ise buyuruldu ki:
(Doğruluk iyiliğe, iyilik Cennete götürür. İnsan doğruluk ile Allah
indinde, sıddıklardan yazılır.) [Müslim]
Hazret-i İbrahim, Cenab-ı Hakkın gönderdiği koçu kurban etti.
Peygamber efendimiz, Eshab-ı kirama, (Kurban kesmek, babanız
İbrahim’in sünnetidir) buyurdu. (Hakim)
Dinen zengin sayılmayan kimsenin, borcu yoksa, gücü de yeterse,
kurban kesmesi çok iyi olur. Hadis-i şerifte, (Bayramda kurban
kesmekten daha faziletli bir amel yoktur. Ancak sıla-i rahm bundan
müstesnadır) buyuruldu. (Taberani)
Hazret-i İsmail ve kurban
İbrahim aleyhisselam, oğlu Hazret-i İsmail’in endamındaki cemal ve
kemalini görünce, babalık sevgisi ile oğluna karşı muhabbet uyanır. Bu
huzur ve rahatlık içinde uyur. Rüyada, oğlu Hazret-i İsmail’i kurban
ederken görür. Hanımı Hazret-i Hacer’in yanına gider.
- Ey Hacer, gözümün nuru oğlum İsmail’e en iyi elbisesini giydir,
saçını tara, onu bir dostun ziyaretine götüreceğim, bir bıçak ve ip de
getir.
- Bıçak ve iple bu nasıl misafirliğe gidiş?
- Belki Allahü teâlâ bize bir koyun verir.
İblis, bunu duyunca, bana iş düştü diyerek Hazret-i Hacer’in yanına
gelir.
- Ey Hacer, İbrahim, İsmail’i nereye götürdü?
- Ziyarete.
- Hayır, kurban etmeye...
- Nasıl olur? Bir baba, oğlunu kurban eder mi?
71
www.dinimizislam.com
- Ama (Rabbim emretti) diyor.
- Eğer Allahü teâlâ emretmişse, Ona bin can feda olsun.
İblis, bu sefer Hazret-i İbrahim’e gidip der ki:
- Oğlunu nereye götürüyorsun?
- Ziyarete.
- Hayır kurban edeceksin, o rüya şeytanidir.
- Hayır, gördüğüm rüya Rahmani idi.
- Oğlunu kesmene gönlün razı mı?
- Ey melun, şunu yakînen bil ki, dünyadaki herkes benim evladım
olsa ve Rabbim hepsini kurban etmemi emretse, hepsini kurban ederim.
Şeytan, Hazret-i İbrahim’den ümidini kesip, Hazret-i İsmail’in yanına
gelir:
- Ey İsmail, nereye böyle?
- Ziyarete.
- Hayır baban, seni kesecek.
- Beni niçin kesecek?
- (Rabbim emretti) diyor.
- Eğer Allahü teâlâ emretmişse, bin canım dosta feda olsun.
İblisin vesvesesi bitmeyince Hazret-i İsmail, babasına der ki:
- Bu beni rahatsız ediyor.
- Ona taş at, uzaklaşsın.
Taş atıp Mina’ya geldiklerinde, Hazret-i İbrahim oğluna der ki:
- Canım yavrum, başımızda bela var. Bilemiyorum niçin had
cezasına müstahak oldun?
- Babacığım, bu sözden kan kokusu geliyor.
- Oğlum, rüyada, seni boğazladığımı görüyorum. Ne dersin? (Saffat
102)
- İnsan, sitem kamçısını yemedikçe kımıldamaz. Babacığım, sana ne
emrediliyorsa yap, inşaallah beni sabredicilerden bulacaksın. Başımı
vermek benim için bir an sürer. Ama kendi elinle oğlunu kurban etmek,
gönlüne zor ve ağır gelebilir. Üç arzum var:
Birincisi: Ellerimi ve ayaklarımı sıkı bağla!
- Yavrucuğum, dosta giderken ağlayıp, feryat edilmez.
- Belki hançerem [gırtlağım] hançerine dayanamaz, elimi, ayağımı
oynatır da seni üzerim.
İkincisi: Beni yüzü koyun yatır, yüzümü görme, ben de yüzünü
görmeyeyim ki, belki coşarım da, senin babalık sevgin harekete gelir,
ikimiz de, emri yerine getirmekte kusur ederiz.
Üçüncüsü: Annem beni göremeyince dayanamaz, onu teselli et ve
72
www.dinimizislam.com
iyilikte bulun.
Melekler de ağlamıştı
Hazret-i İsmail ağlarken melekler de ağlar. Babası, bıçağı boğazı
üzerine koyunca, oğlu güler.
- Yavrucuğum, bu halde iken niçin gülüyorsun?
- Gördüm ki bıçakta Besmele yazılı, dostun ismi yazılı olan bıçak,
nasıl keser?
Hazret-i İbrahim, olanca kuvveti ile bıçağı çakar, bıçağın ağzı döner
ve kesmez. Kızıp, bıçağı yere çalar. Bıçak Allahü teâlânın emriyle dile
gelip der ki:
- Bana niçin kızıyorsun? Sana kes diye emreden, bana da kesme
diye emrediyor.
O zaman şu lütuf nidası erişti:
(Ey İbrahim, gerçekten rüyana sadakat gösterdin. Güzel amel
işleyeni işte böyle mükafatlandırırız. Bu açık bir imtihandı. Oğluna
karşılık ona büyük bir kurbanlık koç fidye verdik)
Hazret-i İbrahim, gökten inen koçu yakalayınca, oğlunun bağlarının
çözüldüğünü görür.
- Yavrucuğum, bağlarını kim çözdü?
- Beni ölümden kurtaran dost, bağlarımı çözdü.
- Ey oğlum, şimdi dua et, ne istersen Allahü teâlâ kabul eder.
Hazret-i İsmail şöyle dua etti:
(Ya Rabbi, Kıyamette, mümin olan herkesi mağfiret eyle!)
(Bütün müminleri mağfiret ettim ve bağışladım) müjdesi geldi.
(R.Nasıhin)
Kurbanı bahane edenler
Sual: (Kurban kesmek hayvan katliamıdır, onlara ölüm acısı
çektirilmektedir. Tanrı, kurbana ve kana bu kadar aç olamaz. Ben kurban
kesenlerin dininden değilim) deniyor. Kurban kesmek âyet ve hadisle
meşru kılınmış bir ibadet değil midir?
CEVAP
Elbette âyet ve hadisle sabittir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor
ki:
(Başladığınız hac ve umreyi Allah için tamamlayın. [Bir
mazeretle] alıkonursanız, kolayınıza gelen bir kurban gönderin.
Kurban yerine ulaşıncaya kadar, başlarınızı tıraş etmeyin. İçinizde
hasta olan veya başından rahatsız bulunan varsa fidye olarak ya
oruç tutması, ya sadaka vermesi ya da kurban kesmesi gerekir.
73
www.dinimizislam.com
Güven içinde olursanız, hacca kadar umreden faydalanabilen
kimseye, kolayına gelen bir kurban kesmek, bulamayana, hac
esnasında üç gün ve döndüğünüzde yedi gün ki, o tam on gündür,
oruç tutmak gerekir.) [Bekara 196]
(Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği dört ayaklı [kurbanlık]
hayvanlar üzerine, belirli günlerde [kurban bayramında] Allah’ın adını
ansınlar. Bu kurbanlıklardan kendiniz de yiyin, yoksullara da verin.)
[Hac 28] (Hepsini dağıtmak veya hepsini evde bırakmak da caizdir.)
(Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği
kurbanlık hayvanların üzerine, Onun adını anarak kurban kesmeyi
meşru kıldık.) [Hac 34]
(Kurbanlık deve ve sığırları, Allah’ın size olan nişanelerinden
kıldık. Onlarda sizin için hayır vardır. Şükredesiniz diye, onları
böylece sizin buyruğunuza verdik.) [Hac 36]
(Ey iman edenler, Allah’ın hac âdetlerine, haram aya, kurbanlık
hediyelere, [onlardaki] gerdanlıklara, Rablerinden gerek fazlını ve
gerek rızasını arayarak Beyt-i Haram’ı kastedip gelenlere sakın
hürmetsizlik etmeyin!) [Maide 2]
(Allah, hürmetli ev olan Kâbe’yi, hürmetli ayı, kurbanı, boynu
tasmalı kurbanlıkları insanların faydası için ortaya koydu.) [Maide 97]
([Kesmek istediği oğlu için] ona büyük bir kurbanlık [koç] fidye
verdik.) [Saffat 107]
(O kâfirler, Mescid-i haramı ziyarete ve kurbanların yerlerine
ulaşmasına mani oldular.) [Fetih 25]
(Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!) [Kevser 2]
Kurban kesmek hâşâ katliam olsaydı, Allahü teâlâ kurbanın meşru
olduğunu bildirir miydi? Peygamber efendimiz vefat edene kadar kurban
kesmiştir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Kurban kesmek, atalarınızdan İbrahim’in sünnetidir.) [Hâkim]
(Bayramda kurban kesmekten daha faziletli bir amel yoktur.
Ancak sıla-i rahm bundan müstesnadır.) [Taberani]
Her gün dünyanın her yerinde kasaplarda kesilen yüz binlerce
hayvan görülmeyip, özellikle Kurban’a dil uzatılması, Allah’ın emrinin
hayvan katliamı olarak gösterilmesi, art niyetin ürünüdür.
Hayvanlara eziyet etmek
Sual: Okuduğum bir haber şöyle idi:
“Yazdığı bir kitapta Müslümanların kurban kesmesini eleştirdiği için
2000'de ırkçı şiddeti körüklediği gerekçesiyle Fransız mahkemesince
suçlu bulunan Fransız film yıldızı ve hayvan hakları savunucusu Brigitte
74
www.dinimizislam.com
Bardot, Paris'teki bir camiyi ziyaret ederek, kurbanların acı çektirilmeden
kesilmesini istedi.
Bardot'nun gittiği caminin imamı Delil Ebubekir, kurbanların
anestezi işleminden sonra kesildiğini bildirmesi üzerine, memnuniyetini
ifade eden Bardot, (Harika... Bana hayatımın en büyük hediyesini
verdiniz) dedi.”
Müslümanlıkta hayvana acımak yok mu? Bıçakla kesmek
acımasızlık değil mi?
CEVAP
Müslümanlık Allah’ın dinidir. Allah’ın dininde hâşâ merhamet
olmazsa başka kimde, nede merhamet olur ki? Bugün Avrupa’da büyük
baş hayvanların başına tokmak vurularak, küçük baş hayvanlar da
elektrik şokundan geçirilerek bayıltılıp kesiliyor. Hayvanların başına
tokmak vurmak ve elektrikle şoklamak eziyet olur. Ateistler ve Avrupalılar
hayvan kesimine değil kurban kesimine karşıdırlar. Kendileri et yemiyor
mu? Hayvanları öldürüp kürklerini giymiyorlar mı? Müslümanlığa olan
düşmanlıklarını hayvana acıma perdesi altında yürütüyorlar.
Hayvanların bıçakla kesilmesini emreden Allah’tır. Allahü teâlâ
hayvanlara eziyet edilmesini hiç ister mi? Hayvanlara acınmasını bildiren
Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Bir kadın, bir kediyi hapsedip, yiyecek içecek vermedi. Bir şey
bulup yemesi için de serbest bırakmadı. Kedi öldü, kadın da bu
yüzden Cehenneme müstahak oldu.) [Buhari]
(Susuz bir mümin, kuyuya inip su içti. Bir köpek de kuyunun
ağzında susuzluktan bitkin vaziyette bekliyordu. O kimse, bu
hayvana acıyıp, ayakkabısı ile köpeğe su verdi. Bu hareketten
Allahü teâlâ razı oldu. O kimseyi Cennete koydu.) [Müslim]
(Yerdeki mahlûklara acımayana, gökteki melekler acımaz.)
[Taberani]
Eğer kesmek, hayvana eziyet olsa idi, dinimiz hayvanların
kesilmesini emretmezdi. Dinimiz savaşta şehidin ölüm acısı çekmediğini
bildiriyor. Bir kolu kesildiği halde farkında olmadan savaşan insanların
bulunduğunu kitaplarda okuyoruz. Bunlar acı duymadığı gibi kurbana da
Allahü teâlâ acı hissettirmez. Allah’ın kudretinden kim şüphe edebilir?
Hazret-i Yunus’un kırk gün balığın karnında ölmeden kalması, Eshab-ı
kehfin üç yüz sene uyumaları Allahü teâlânın kudretiyle olmuştur. Şehide
de Allahü teâlâ ölüm acısını hissettirmiyor. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Şehid, ölüm acısı duymaz.) [Beyheki]
(Şehid, öldürülmesinin acısını, ancak bir pirenin ısırması kadar
75
www.dinimizislam.com
duyar.) [Nesai]
Hayvan keserek kutlamak
Sual: Ünlü biri, (Hayvan keserek bayram kutlamak olacak şey
değildir) dedi. Maksadı dinimizin kurban kesme ibadetini kast etmiyorsa,
niye yılbaşını hindi keserek kutlayanlara bir şey denmiyor?
CEVAP
Yılbaşlarını hindi keserek, çam devirerek, kumar oynayarak
kutlayanlara bir şey denmediğine göre, maksat, kurban ibadetine
saldırmaktır.
İslâmiyet'e karşı olanlar, hiç bir zaman biz İslâmiyet'e karşıyız diye
açıkça söylemiyorlar. (Biz gericiliğe karşıyız) diyorlar. Müslümana gerici
diyorlar. Yani açıkça (Biz Müslümanlığa ve müslümana karşıyız)
demiyorlar, (Biz gericiliğe ve gericilere karşıyız) diyorlar. Biz dinin kurban
emrine karşıyız demiyorlar, (Biz hayvan keserek bayram kutlamaya,
hayvan katliamına karşıyız) diyorlar. Yılbaşında milyonlarca hindi keserek
yılbaşını veya Noel’i kutlamaya, kumar oynayarak, içki içip sarhoş olarak
aygırlık yapmayı uygarlık olarak kabul ediyorlar. Dine hep şaşı bakıyorlar,
dinî emirlerin her birine bir kulp takıyorlar.
Kurban bayramını tespit
Sual: Ramazan gibi, kurban bayramının hilali de, dünyanın bir
yerinden görülünce, her yerde görülmüş sayılmıyor mu?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında İbni Âbidin hazretlerinden alınarak bildiriliyor
ki:
İmam-ı Sübki hazretleri, (Şabanın 30. gecesi hilali gördüğünü
bildiren olsa, hesapla da, hilalin bir gece sonra doğacağı tespit edilse,
burada hesaba inanılır, çünkü hesapla anlaşılan kesindir. Doğmadan bir
gece önce görülmesi imkânsızdır) buyurdu. Şems-ül-eimme Halvani
hazretleri de, (Ramazan ayının başlaması, hilalin görülmesiyle olur.
Hilalin doğmasıyla başlamaz. Hesap hilalin doğduğu geceyi bildirdiği için,
Ramazan ayının başlaması hesapla anlaşılamaz. Herhangi bir yerde hilal
görülünce, dünyanın her yerinde oruca başlanır, fakat hac, kurban ve
namaz vakitleri böyle değildir. Bunlar, vakitlerinin bir yerde malum
olmasıyla, başka yerlerde de böyle olmaları gerekmez) buyurdu. (Reddül-muhtar)
Hesaplar doğru yapılırsa, hilalin doğuşunu tespit etmek kolaydır,
çünkü Allahü teâlânın nizamında zerre kadar yanlışlık olmaz. Hilal,
76
www.dinimizislam.com
hesabın bildirdiği saatte doğar, saniye şaşmaz. Hesaptan bir gün önce
bayram etmek ilme aykırıdır, yanlıştır, çünkü hesaptan önce hilalin
görülmesi imkânsızdır.
Dinimiz hilalin doğmasını değil, görünmesini esas alır. Hilal
görülmedikçe hesapla veya ayları tespit usulleriyle bulunan günde
bayram yapılmaz. Ramazan hilali dünyanın herhangi bir yerinde
görülünce, orucun başlaması ve Ramazan bayramı her yerde aynı gün
olur. Hadis-i şerifte, (Hilali görünce oruç tutun, tekrar görünce orucu
bırakın) buyuruldu. Dürer’deki bir hadis-i şerif meali de şöyledir:
(Herkes oruca başlayınca siz de başlayın, herkes bayram
edince, siz de bayram edin!) [Tirmizi, Ebu Davud]
Kurban bayramı böyle değildir. Amerika’da Zilhicce hilali görülse,
Türkiye’de görülmese, görüldü kabul edilmez. Yani kurban bayramı
Türkiye’de Amerika’dan bir gün sonra olur.
Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi buyuruyor ki:
Şaban ayının 29 çektiği hesapla kesin olarak bilinse, gerçekten de
29 olarak çekse, Ramazanın girişini tespit için hilâl gözetlense, hilâl
doğduğu halde, hava bulutlu olduğu için görülemese, Şaban 30 gün
olarak kabul edilir. Yine bunun gibi, Ramazan ayının 29 çektiği hesapla
kesin olarak bilinse, gerçekte de 29 çekse, hava bulutlu olduğu için
Ramazanın 29’unda hilal görülmese, Ramazanı 30’a tamamlamak
dinimizin emridir. (Meseleler)
Yine Mustafa Sabri efendinin açıklamasına göre, ay gerçekte 29 gün
çektiği halde, otuza tamamlanınca, sanki bayram bir gün sonraya geçmiş
gibi olur, fakat Allahü teâlâ öyle emrettiği için, bayram birinci gün değil,
ikinci gün oluyor, yani Şevval’in birinde bayram olması gerekirken
ikisinde bayram yapılıyor. Kurban bayramı da Zilhiccenin onunda olması
gerekirken, on birinde bayram yapılıyor, çünkü Allahü teâlâ böyle
emrediyor. Yine Şevval veya Zilkade ayı 29 gündür, fakat bayram bir gün
sonra yapılmış oluyor. Bayramın bir gün sonra yapılmasıyla, ay 30 gün
çekmiş olmuyor.
Adak (Nezr)
Adak yok mu?
Sual: (Allah’ın adağa ihtiyacı yoktur. Adak adamak yanlıştır) deniyor.
Dinimizde adak yok mu?
CEVAP
Dinde adak vardır. (Allah’ın adağa ihtiyacı yok) dendiği gibi, (Allah’ın
namaza, oruca da ihtiyacı yoktur) diyerek bu ibadetleri kaldırmak mı
77
www.dinimizislam.com
gerekir?
Bekara suresinin 270. âyet-i kerimesinde mealen, (Fakire verdiğiniz
sadakaları ve yaptığınız adakları, Allahü teâlâ biliyor) ve Hac
suresinin 29. âyetinde mealen, (Adaklarını yerine getirsinler)
buyuruldu. İnsan suresinin 7. âyetinde, (Onlar adadıklarını yerine
getirirler) buyurularak iyiler övülmektedir. Bu âyet-i kerimelerde, Allahü
teâlâ, yaptığınızı bilirim diyor. Adak yapanları övüyor. Adağın fakirlere
nafaka olduğunu bildiriyor. Adak hakkında hadis-i şerifler:
(Yaptığı adaktan dönen, dönüp kustuğunu yiyen köpeğe
benzer.) [Müslim]
(Allahü teâlâ buyurur: “Benim için birbirini seven, benim için
birbirini ziyaret eden, benim için birbirine yardım eden ve benim için
adaklarına sadakat gösterenleri severim.) [Taberani]
(Davete giden, Ramazan, kaza ve adak orucu değilse, [nafileyse]
orucunu bozsun!) [Taberani]
(Adak kurbanının eti yenmez.) [Buhari]
(Ahir zamana doğru öyle bir topluluk gelir ki, hıyanet ederler,
kendilerine güvenilmez. İstenmeden, şahitlik ederler. Adakta
bulunur, yerine getirmezler.) [Buhari]
Bu hadis-i şerifler adağın dinde olduğunu göstermektedir. Adağın
ikinci bir faydası daha var. O da, adak sebebiyle cimriler mallarını hayra
sarf ederler. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Adak, Allah’ın takdirini değiştirmez; fakat adak bazen kadere
uygun olur, bu da cimrinin esirgediği malını vermesine sebep olur.)
[Müslim]
(Allahü teâlâ buyuruyor ki: “Adak, takdiri değiştiremez; fakat
daha önce böyle bir hayır yapmazken, nezirle cimriden bir hayır
çıkmış olur.) [Buhari]
(Adak takdiri değiştirmez) demek, adak lüzumsuz demek değildir.
Namaz, oruç da takdiri değiştirmez. İnsan takdirde olanı işler. (Falanca
kişi adak adayacak ve o işi olacak) diye takdir edilmişse, o iş elbette olur.
Şarta bağlı olarak Evliyaya adak yapmak da, kendini günahı çok, dua
etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya
yalvarmak demektir. Mesela, (Hastam iyi olursa sevabı Seyyidet Nefise
hazretlerine olmak üzere, Allah için bir koyun kesmek nezrim olsun)
deyince, bu dileğin kabul olduğu çok görülmüştür. Burada, Allah için
koyun kesip, sevabı evliyaya bağışlanmakta, onun şefaatiyle Allahü
teâlâ, hastaya şifa vermekte, kazayı, belayı gidermektedir.
78
www.dinimizislam.com
Bir şeyi adamak nasıl olur
Sual: Bir şeyi adamak nasıl olur?
CEVAP
Bir şeyi adamak iki türlü olur: Mutlak adak, şarta bağlı adak.
1- Mutlak adak:
(Allah için, bir yıl oruç tutacağım) demek gibidir. Bir şarta bağlı
değildir. Bunu söylerken, kastetmese de, söz arasında dilinden çıkmış ise
de, yapması vacip olur. Çünkü, adakta niyetsiz, düşünmeden söylemek,
ciddi, isteyerek söylemek gibidir. Hatta, (Allah için, bir gün oruç tutmak
üzerime borç olsun) diyeceği yerde, (bir ay oruç tutmak) diye ağzından
çıksa, bir ay tutması gerekir.
Adak, yemine benzer. Bir kimse (Adağım olsun) dese, neyi adadığını
söylemese ve niyet etmese, yemin kefareti vermesi gerekir. Bir kimse,
Allah rızası için oruç tutayım dese, kaç gün olduğunu söylemese ve bir
şey niyet etmese veya yalnız adak için niyet etse, bu orucu adak olur ve
üç gün oruç tutar. Bunu söylerken, adak olmayıp, yemin olmasını niyet
etse, yemin olur. Orucu bozarsa, yemin kefareti gerekir. Hem adak, hem
yemin olmasını niyet ederse, bu oruç, hem yemin, hem de adak olur. Bu
orucu bozarsa, hem kaza, hem de yemin kefareti gerekir.
İbadet olması gerekir
Adak edilen şeyin, farz veya vacip olan bir ibadete benzemesi ve
başlı başına bir ibadet olması gerekir. Mesela, abdest almak, ölü
kefenlemek başlı başına ibadet olmadıklarından adak olamaz. Hasta
ziyaret etmek, cenaze taşımak, gusletmek, cami içine girmek, Kur’an-ı
kerimi tutmak, ezan okumak, cami bina etmek de ibadet ise de, başlı
başına ibadet değildir.
Şarta bağlı olmayan adağı, fakir olsa da, hemen yapması gerekir.
2- Şarta bağlı olan adak:
Murat edilen şart hasıl olunca, adağı yerine getirmesi gerekir. Yerine
getirmeyip, yemin kefareti yapmak caizdir.
Adak yapmak, istenilen bir şeyin hâsıl olmasına bağlanırsa, şart ettiği
şey hasıl olunca, adak ettiği şeyi yapmak gerekir. Hâsıl olmasını
istemediği bir şeyi şart ederse, istemediği şey hasıl olunca, hac, oruç,
sadaka, nafile namaz gibi adaklarını, isterse yapar. İstemezse,
yapmayıp, yemin kefareti verir. Mesela, Ali ile konuşursam, Allah için yüz
lira sadaka adağım olsun der ve Ali ile konuşursa, isterse, sadakayı verir,
isterse vermeyip, yemin kefareti verir.
Şarta bağlı olan adağı, şart hâsıl olmadan önce yapmak caiz değildir.
Mesela, hastam iyi olursa, Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını
79
www.dinimizislam.com
seyyid Ahmed Bedevi hazretlerine bağışlamak adağım olsun dense,
hasta iyi olmadan önce adağı yapmak caiz olmaz. Hasta iyi olduktan
sonra yapması gerekir. Şarta bağlı olan adağı yaparken de yeri, fakirin
şahsını ve fakirlerin sayılarını ve paranın cinsini de söylediği gibi yapmak
gerekmez.
Kurban demek, bayramın ilk üç gününde zengin için vacip, fakir için
ise nafile olarak kesilen davar, sığır veya deve demektir. Bu bakımdan
adak yapılırken, kurban denilmişse, Kurban bayramında kesilir. Kurban
denmeden, mesela bir koyun keseceğim denirse, gün ve yer belli etse
bile, Kurban bayramı günleri dahil, istediği zaman ve istediği yerde
kesebilir.
Adağı yerine getirmeli
Adağı yerine getirmek lazım olduğu, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i
şerifte bildirilmiş ve icma-i ümmet hasıl olmuştur. Hac suresi, 29. âyet-i
kerimesinde mealen, (Adaklarını yerine getirsinler) buyurulmuştur.
Bunun için, adağı yerine getirmek vaciptir. Farz diyen âlimler de
olmuştur.
Kalbden yemin ve adak
Sual: Dille söylemeden, kalbden yapılan adak ve yemin geçerli olur
mu?
CEVAP
Hayır, kalbden geçirmekle adak veya yemin olmaz. Dille söylenmesi
gerekir.
Farz olan bir şeyi adamak
Sual: Bu imtihanı geçersem, Eyüp Sultan’da bir vakit ikindi namazı
kılacağım diye adansa, evde veya başka camide kılınsa caiz olmaz mı?
CEVAP
Yapılması kendisine farz olan bir şeyi adamak sahih olmaz. İkindiyi
kılmak zaten farzdır. Yani bu adak sahih değildir. Nafile namaz adanmış
olsaydı, adak sahih olurdu; fakat Eyüp Sultan’da kılmak gerekmezdi,
başka yerde de kılınabilirdi.
Şükür için kurban
Sual: Şükür niyetiyle, (Hastalıktan kurtulan babam için bir kurban
keseyim) demek adak olur mu?
CEVAP
Evet, olur.
Horozdan adak olur
Sual: Tavuktan, horozdan kurban olmaz, ama adak da olmaz mı?
CEVAP
80
www.dinimizislam.com
Adak olur elbette. Kurban olmaz demek, adak da olmaz demek
değildir. Adakta, yapılması adanan şeyin, farz veya vacib olan bir ibadete
benzemesi ve başlı başına bir ibadet olması gerekir. Mesela sadaka
vermek nafile bir ibadettir, ama farz olan zekâta benzediği için adak
olabilir.
Canlı tavuk, horoz adamak caiz olduğu gibi, kesip etini fakirlere
yedirmek de adanabilir. Hattâ bir yumurta bile adamakta mahzur yoktur.
Adak fakirlere verilir.
Adak ile adak kurbanı ayrıdır
Sual: Adakla adak kurbanı arasındaki farklar ve dikkat edilecek
hususlar nelerdir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Adakla adak kurbanı ayrıdır. (Hastam iyi olursa, Allah rızası için
bir horoz kesip etini fakire tasadduk edeceğim) diyen, horozu keser ve
etini bir fakire verir. Fakire tasadduk edeceğim demese de, adak edilen
şey, fakirlere verileceği için sahih olur. (Horoz kesmek nezrim olsun)
dese de adak sahih olur. Kurbanlık hayvanlar deve, sığır ve davardır. Bu
hayvanlardan başkası kurban olarak adanmaz. Bunun için horozdan
kurban adamak caiz değildir.
2- Fakir olsun, zengin olsun, adak eden, adak edilerek kesilen
hayvanın etinden yiyemez ve zekât alması caiz olmayanlara yediremez.
Ana babasına, evlatlarına, karı koca birbirine, fakir olsalar da
yediremezler. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini,
fakirlere sadaka verir.
3- Adak kurbanını bayramdan önce kesen, daha sonra kurban dediği
için Kurban bayramında kesileceğini öğrense, Kurban bayramında tekrar
kesmesi gerektiği için, şimdi kestiği hayvanın etinden, adak olmadığı için
yiyebilir. Adak hayvanının etini bir fakire verdikten sonra; fakir, bu etten
zenginlere ve adak sahibine verebilir, çünkü mal kendisinindir. İstediğine
verebilir.
4- (Şu işim olursa, bir hayvan keseceğim) diye adakta bulunup,
sonra adadığı hayvanın cinsini hatırlayamayan koyun keser. Adakta
âdete bakılır. Adaklık hayvan dendi mi, genelde koyun anlaşılır. Hangi
zaman keseceğini hatırlamayan kimse de, ihtiyaten Kurban bayramında
keser.
5- Kurban mı, adak mı dediğini unutan, Kurban bayramında keser.
Halk arasında teamül olan, kurban demektir. Adak demiş olsa bile,
81
www.dinimizislam.com
adağın Kurban bayramında kesilmesinde mahzur olmaz.
6- Koç adayanın, illa koç kesmesi şart değildir. Koyun, keçi, inek de
kesebilir; ama inek adayan, bir koç kesemez. Yedi koç kesebilir. İki üç
kişi, bir koçu adasa, sahih olmaz. Kurban da olsa, adak da olsa, bir koçu
ancak bir kişi kesebilir. Bir yaşını doldurmuş iki küçük kuzu adayan,
ikisinin değerinde büyük bir koç kesemez. İki hayvan kesmesi gerekir.
Koyun adayan, bunun yerine keçi kesebilir.
7- Kurban adayan, bayramın ilk üç günü içinde keser. Bundan
sonraya kalırsa, mevcutsa, diri olarak sadaka verir. Adak olan kurban
kusurlu olursa, zengin de, fakir de onu keser. Adak ölürse, başka
almaları gerekmez.
8- Şükür niyetiyle, (Hastalıktan kurtulan babam için bir kurban
keseyim) demek adak olur.
9- Zengin, (Hastam iyi olursa, bir koç keseceğim) diye bir adakta
bulunsa, hastası iyileşse ama fakirleşip adağını kesemese, maddi
durumu düzelene kadar adağını geciktirmesi caiz olur.
10- Horozdan kurban olmayacağını bilmeden, (Horoz kurban
edeceğim) diye adakta bulunan kimsenin, adağını yerine getirmesi
lazımdır. Horoz kurban olmazsa da, eti sadaka olarak veya diri olarak
fakire verilir.
Adağın şartlara uygun olması
Sual: Yerine getirmek için adağın şartlara uygun olması mı gerekir?
CEVAP
Evet, adanan şeyin yapılmasının lazım olması için, adağın şartlara
uygun olması gerekir. Örneklerle açıklayalım:
1- Bir farz-ı ayn veya vacip cinsinden olması gerekir. Mesela oruç,
namaz, sadaka gibi. (Şu işim olursa, yüz metre koşacağım) şeklinde bir
adak sahih olmaz.
2- Başlıbaşına bir ibadet olması gerekir. Abdest almak başlıbaşına
bir ibadet olmadığı için adak olmaz.
3- Kendisi günah olmamalıdır. Haram bir şeyi adamak yemin olur.
Bunu yapması günah olur. Mesela birini öldürmeyi adayan, onu
öldürmez, yemin kefareti verir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Günah işlemek için adak olmaz. Kefareti de yemin kefaretidir.)
[Nesai]
Bayram günü oruç tutmak haramdır. Fakat orucun kendisi haram
olmadığı için Kurban bayramı günü oruç adamak caiz olur. Başka gün
tutması gerekir. [Bunun gibi nafile namazı cemaatle kılmayı adayan
82
www.dinimizislam.com
kimse, mekruh işlememek için, bu namazı yalnız başına kılar. (Tesbih
namazını cemaatle kılanları görürsem, mekruh işledikleri için dövmek
nezrim olsun) diye adakta bulunsa, dediğini yapmaz. Yemin kefareti
verir.]
4- Yapması kendine zaten farz olan bir şeyi adamak sahih olmaz.
Mesela bu seneki Ramazan orucumu tutacağım demek adak olmaz.
5- Adanan şeyin mal olması, mülkünden çok olmaması ve
başkasının malı olmaması gerekir. Mesela bir kimsenin, gözünü falanca
kimseye vermek için adaması sahih olmaz. Bir milyon lirası olan, bir
milyar lira sadaka vermek için adakta bulunsa, bir milyonu verir. (Oğlum
iyileşirse, onun maaşından bir hayvan keseceğim) diye adakta bulunmak
sahih olmaz. Kendi malından adaması gerekir.
Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allah’a masiyet olan veya malik olmadığı şeyde adak olmaz.)
[Müslim]
6- Adak kurbanının, belli üç günde kesilmesi gerekir. Bu günler
gelmeden önce kesilirse, kurban olmaz ve adak yerine getirilmiş olmaz.
Adak kurbanı belli üç günde kesilemedi ise, altın veya gümüş olarak
değeri veya diri olarak kendisi fakirlere verilir. Belli üç günden sonra
kesilip de, eti fakirlere dağıtılırsa, etin değeri, diri kurban değerinden az
olmamalıdır.
7- Adak kurbanını kesmeyip, bedelini tasadduk etmek caiz değildir.
Çünkü adağı yerine getirmek vacip olduğu için, bedeli verilmez. Eğer
Kurban bayramında kesilememişse, bedeli tasadduk edilir. Kurban
denilmemişse, adak hayvanı her zaman kesilebilir. Gecikse de, yine
bedeli verilmez, kesmek gerekir.
8- Kurban denmeden adanırsa, mesela bir koyun keseceğim denirse,
gün ve yer belli etse bile, Kurban bayramı günleri dahil, istediği zaman ve
istediği yerde kesebilir.
9- Sevabını ölüye göndermek için kesilecek kurban da, her kurban
gibi, yalnız Allah rızası için kesilir. Kesilen kurbanın sevabı bütün ölülere
gönderilebilir. Ölü için, vârisi veya başkaları, her zaman kendi malından
hayvan kesip, sevabını o ölüye hediye edebilir. Bunların etinden, kesen
de yiyebilir. Çünkü adak değildir.
10- Adak kurbanını, Kurban bayramında kesemeyen, bedelini altın
olarak fakire verirken, “Bu kurban adağımın bedeli” demesi gerekmez.
“Hediye” dense de caizdir.
11- Kurban adayan, bayramdan önce kesse, sonra da bayramda
kesileceğini öğrense, bayramda da keseceği için, bunun etinden kendisi
83
www.dinimizislam.com
yiyebilir.
Adak sevabını evliyaya bağışlamak
Sual: Hastanın iyi olması için evliyaya adak yapmak caiz mi, caiz ise
nasıl yapılır?
CEVAP
Evliyaya adak yapmak, şu işim olursa Allah rızası için bir koyun
kesmek, sevabını falanca veliye göndermek istiyorum demek caizdir.
Hakiki İslam âlimleri buyuruyor ki:
Hiçbir veli, gaybı bilmez. Allahü teâlâ keşf ve ilham ile bildirirse,
ancak onu söyleyebilir. "Evliya gaybı bilir" diyen kâfir olur. Evliya, yok
olan şeyi var edemez. Var olanı yok edemez. Kimseye rızık veremez.
Çocuk veremez, hastalığı gideremez. Bunun için hacetini direkt evliyadan
bekleyerek, evliyaya adak yapmak caiz olmaz.
Ancak şarta bağlı olarak evliyaya adak yapmak, kendisini, günahı
çok, dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, onun
hürmetine Allahü teâlâya yalvarmak şeklinde olabilir. Mesela (Hastam iyi
olursa veya şu işim hasıl olursa, sevabı evliyadan (Seyyidet Nefise)
hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç Yasin okumak veya bir koyun
kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin kabul olduğu çok tecrübe
edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için koyun kesip, sevabı Seyyidet Nefise
hazretlerine bağışlanmakta, onun şefaati ile, Allahü teâlâ, hastaya şifa
vermekte, kazayı, belayı ihsan edip gidermektedir.
İbni Âbidin hazretleri, (Bir dilek için adak edilen bir ibadet, o dileği
hasıl etmez. Bu ibadet, o dileğin hasıl olması için yapılmaz. Allahü teâlâ,
o ibadetten dolayı veya sevdiği bir kuluna yapılan bir iyilikten dolayı,
merhamet ederek, o dileği kabul ve ihsan etmektedir) buyuruyor.
Görüldüğü gibi, hayvan evliya için değil Allah rızası için kesilmekte,
sevabı evliyaya bağışlanmaktadır. Allah’tan başkası için kurban kesilmez.
Evliya için kurban
Sual: Vefat etmiş bir evliya için kurban keserken, niyet nasıl olur?
CEVAP
Allah rızası için kurban kesmeye denir ve sevabı o evliyanın ruhuna
hediye edilir.
Adak etinden kimler yiyemez
Sual: Adak etinden kimler yiyemez?
CEVAP
84
www.dinimizislam.com
Fakir veya zengin, adakta bulunursa, adak hayvanın etinden
yiyemez ve zekât verilmesi caiz olmayan anasına, babasına, dedesine,
evladına, torununa, kocasına veya karısına, fakir olsalar da, yediremez.
Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere sadaka
verir. Yeniden hayvan kesmek gerekmez. Akrabasından ve evinde
bulunanlardan, zekâtını vermesi caiz olan büyük, küçük herkes yiyebilir.
Kardeş, kayınvalide, kayınpeder, gelin, üvey anne, üvey baba, üvey
evlat, süt anne, süt baba ve süt kardeş de yiyebilir. Bunların içinde
zengin olanlar yiyemez. Yerlerse, adak sahibi, bunların yediklerinin
kıymetini fakirlere verir. (Hindiyye)
Sual: Fakir hanım, aldığı adak etini zengin kocasına yedirebilir mi?
CEVAP
Evet yedirebilir. Çünkü kendi mülkü olmuştur. Başka zenginlere de
verebilir.
Sual: Adak hayvanını kesip, etini dağıtmak için vekil olan fakir, bu
etten yiyebilir mi?
CEVAP
Yiyebilir.
Sual: (İşe girersem koyun kesip eş dostla yerim demek) adak olur
mu?
CEVAP
Adak olur. Etten kendisi, hanımı, çocukları, ana-babası ve zengin
olan eş dost yiyemez.
Sual: Bir arkadaşa adağımı kesmek ve etini bildirdiği fakirlere
vermek üzere vekil ettim. O da başka fakirlere vermiş. Bir mahzuru olur
mu?
CEVAP
Vekil adağı hangi fakire verirse versin sahih olur. Zekat böyle
değildir. Zekatı zenginin bildirdiği fakirlere vermek gerekir. Eğer başka
fakirlere verdikten sonra zengine durum bildirilir, o da kabul ederse, bir
kavle göre bu da caiz olur.
Adak etinden yemek
Sual: Adak hayvanının etini bir fakire verdikten sonra; fakir, bu etten
zenginlere ve adak sahibine verebilir mi?
CEVAP
Mal kendisinindir. İstediğine verebilir.
85
www.dinimizislam.com
Adakla ilgili çeşitli sual cevaplar
Sual: Kurban bayramı günü oruç tutacağım diye adakta bulundum.
Bayramda oruç tutulmayacağına göre başka gün mü tutmam gerekir?
CEVAP
Evet, başka gün tutması lazım olur.
Sual: Bir kimse, Allahü teâlânın rızası için oruç tutayım dese, kaç
gün olduğunu söylemese, oruç tutması gerekir mi?
CEVAP
Evet, bu orucu adak olur ve üç gün oruç tutması gerekir.
Sual: İki ay önce bir erkek çocuğumuz dünyaya geldi. Bu çocuk için
ihtiyar babaannesi, çocuk sağ salim doğarsa üç gün oruç tutacağım
demiş, şimdi de hastalandığı için oruç tutamıyor, ne yapması lazım?
CEVAP
İyileşinceye kadar bekler. Şayet hiç iyileşme imkanı yoksa yemin
kefareti vermesi lazım.
Sual: İki kişinin bir koyunu kurban adaması caiz midir?
CEVAP
İki kişinin bir koyunu adaması caiz olmaz. İki kişi bir koyunu kurban
da edemez. Bir kişi bir tavuk veya bir yumurta bile adayabilir. Ama
kurban kesecekse, kurbanlık vasfı olan bir hayvan kesmesi gerekir.
Sual: Kalbimden "Annem hastalıktan kurtulursa Allah rızası için bir
koyun keseceğim" dedim. Böyle söylemek adak olur mu?
CEVAP
Kalben söylemekle adak olmaz. Dil ile söylemek gerekir.
Sual: Zenginin, hayatının nimetine şükür olarak kesmeyi niyet ettiği
hayvanı kesmesi vacip olur mu?
CEVAP
Evet, vacip olur.
Sual: Adağımızı kesmeyip, parasını ablamın oğluna verebilir miyiz?
CEVAP
Adağı kesmek şarttır. Yeğeniniz zengin değilse, etini ona
verebilirsiniz. Adağı yerine getirmek vacip olduğu için, bedeli verilmez.
Eğer Kurban Bayramında kesilememişse, bedeli tasadduk edilir. Kurban
denilmemişse, adak hayvanı her zaman kesilebilir. Gecikse de, yine
bedeli verilmez, kesmek gerekir.
Sual: Şu işim olursa sevabını imam-ı Rabbani hazretlerine
bağışlamak üzere 3 Yasin-i şerif okumak nezrim olsun, dediğimizde
Yasin-i şerifleri üçünü peş peşe, hiç ara vermeden mi okuyacağız yoksa
ayrı zamanlarda okusak olur mu?
86
www.dinimizislam.com
CEVAP
Peş peşe okumak iyi olur. Ayrı zamanlarda da okumak caizdir.
Sual: Şu işim olursa filana şunu vereceğim diye, yani isim
söyleyerek adak yapıldığında o söylediğimiz kişiye değil de başkasına
vermek caiz olur mu?
CEVAP
O kişinin fakir olması gerekir. Fakir değiştirilebilirse de, para miktarı
ve verilecek şey değiştirilemez.
Sual: Eğer bir daha sigara içersem bir altın bir fakire vermek nezrim,
yani adağım olsun dedim. Sigara içersem fakire altın vermek zorunda
mıyım?
CEVAP
Adak, murat edilen şey için yapılır. Mesela, (Falanca ile evlenirsem,
fakire bir altın vermek nezrim olsun) denirse, evlenince adağını yerine
getirmek zorundadır. Sigara içmemek için yemin edilebilir. Mesela (Eğer
bir daha sigara içersem bir altın bir fakire vereceğim) diye yemin
ederseniz, sigara içtiğiniz zaman bir altını bir fakire vermek zorundasınız.
Sual: On kişi cemaatle nafile namaz kılmayı adadık. Ayrı mı kılınır?
CEVAP
Evet.
Sual: Benim bir nezrim var fakat bu nezrim daha hasıl olmadı. Ben
bu nezrimi şimdiden yaparsam, nezrim hasıl olduktan sonra yeniden
tekrarlamam gerekir mi?
CEVAP
Nezrin gerçekleşmeden nezir yerine getirilmez. Getirilse bile, tekrar
yenilemek gerekir.
Sual: (İyi olursam, zengine şunu vereceğim) dense, adak olur mu?
CEVAP
Olmaz.
Sual: Fakir, (İnşallah kurban keseceğim) dedi. Ama kesemedi.
İnşallah dediği için adak olmaz mı?
CEVAP
Adak olur.
Sual: (Orucu Mekke’de tutacağım) diye nezreden, Mekke’de mi
tutar?
CEVAP
Hayır. O şarta uymak şart değildir. Dilediği yerde tutar.
Sual: (İşim olursa, tavuk kesip fakire vereceğim) demek adak mı?
CEVAP
87
www.dinimizislam.com
Evet.
Sual: Bir koyun adamıştık. Bunun yerine bir inek kessek adağımız
yerine gelmiş olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Bir inek adayan, bunun yerine 7 koyun kesebilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: (İnşallah onun yerine hacca giderim) demek adak olur mu?
CEVAP
Adak değil, temennidir.
Sual: (Yemek var mı, yarın oruç tutacağım) demek adak olur mu?
CEVAP
Haber vermek olur, adak olmaz.
Sual: (Hastam iyi olursa, şu kadar şeftali vereceğim) diye adakta
bulunulsa, hasta iyileşince şeftaliyi vermek vacip olur mu?
CEVAP
Elbette.
Sual: Adak hayvanının hepsini fakir misafirlere yedirmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: (Şu iş olursa, kellemi keserim) demek adak olur mu?
CEVAP
Olmaz.
Sual: Mevlit okumak adamıştım. Kur'an okusam caiz olur mu?
CEVAP
Kur'an-ı kerim okumak tercih edilir.
Sual: 7 koyun adayan bunun yerine bir inek kesebilir mi?
CEVAP
Kesemez.
Sual: Param yokken, koyun kesmeyi diye nezrettim. Bana bir koyun
hediye edildi. Bunu kesmem lazım mı?
CEVAP
Nezr sahih olmamıştır. Sahih olmayan nezri kasten yapmak günahtır.
Nezirden önce şartlarını öğrenmek lazımdı.
Sual: Başıma gelecek belalardan kurtulmak niyetiyle, (Bir koyun
kesip müslümanlara yedireceğim) demek adak olur mu?
CEVAP
Allah rızası için diye niyet etmişse, adak olur.
88
www.dinimizislam.com
Sual: Evimin önüne cami yapılırsa, evdeki halıyı sereceğimi
nezrettim. Cami yapıldı. Bu halıyı fakire verebilir miyim?
CEVAP
Caminin ihtiyacı yoksa, fakire verilebilir.
Sual: Nezrimi zekât olarak verebilir miyim?
CEVAP
Kadihanda diyor ki: Bir kimse nezr yapsa sonra bu malı zekât olarak
vermek istese, bu zekâtı kabul olmaz. Bu malı nezr olarak vermesi
lazımdır.
Sual: (Hastam iyi olursa, bir koyun kesmek veya yüz bin lira
tasadduk nezrim olsun) denince, ikisinden birini yapmak kâfi mi?
CEVAP
Veya denince biri kâfidir.
Sual: (Sabah namazını her kaçırışta, üç gün oruç tutmak nezrim
olsun) dedim. Nezrimi yerine getirmem gerekir mi?
CEVAP
Namazı kaza etmek kâfidir.
Sual: Adak hayvanını kesmek için ödünç almak caiz mi?
CEVAP
Parası olunca keser.
Sual: Üç sene önce adadığım koyunu, şimdi kessem caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Nezri, birkaç sene geciktirmek, günah mı?
CEVAP
Hayır. Fakat sevabı azalır.
Sual: Adak kesilirken, yanlışlıkla vacip kurban denilse caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: (Bir haftada Kur'anı hatmedeceğim) diye nezredince, bir
haftada bitirmek gerekir mi?
CEVAP
Hayır. Daha az veya daha fazla zamanda da bitirilebilir.
Sual: (Şu günahı işlersem, koç keseceğim) demek nezir olur mu?
CEVAP
Hayır. Murad edilen şey için nezir yapılır.
Sual: (Sabah namazına kalkamadığım her sefer için bir gün oruç
tutacağım) diye nezretmek caiz mi?
CEVAP
89
www.dinimizislam.com
Hayır.
Sual: (İyi oldum şükür. Bir kurban keseyim) dedim. Bu adak mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Rüyamda (Kurban kesin) dediler. Uyanınca kocama anlattım.
(Peki keselim) dedi. Böyle söylemesi adak olur mu?
CEVAP
Hayır.
Sual: Zengin, adakta bulunduktan sonra, fakirleşse, zengin oluncaya
kadar adağını geciktirse günah olur mu?
CEVAP
Günah olmaz.
Sual: (Oğlum iyi olursa, bir milyon lira sadaka vereceğim) diye
nezrettim. Para yerine aynı değerde eşya vermem caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Yarın zengin olacağım. Şimdi mülkümden çok nezr sahih mi?
CEVAP
Sahih olmaz.
Sual: Üç koç adamıştım. Yerine bir inek kesmem caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Koyun adamıştım. Soranlara aynı hayvanı kastedip kurban
keseceğim dedim. Hangisi muteberdir?
CEVAP
Satın alırken yaptığı niyeti muteberdir.
Sual: Kurbanlık vasfı olmayan kuzu, sadaka olarak adanır mı?
CEVAP
Evet. Haram olmayan her mal sadaka olarak adanır.
Sual: Bir kimse, beş günah ismini sayıp (Bu günahları işlersem şu
parayı tasadduk edeceğim) diye nezretse, o günahlardan birini veya
ikisini işlese, nezrini yani adağını yerine getirmesi lazım mıdır?
CEVAP
Bu nezr olmaz. Murad edilen şey için nezr yapılır.
Sual: Annemin adak kurban borcu var. Vakti geçmiş. Değerini nasıl
hesaplayabiliriz? Oğluna ya da damadına verebilir mi?
CEVAP
Bugün piyasaya gidilir, ortalama bir kurban kaça alınıyorsa, o
değerde altın verilir. Fakirse damadına verebilir. Oğluna veremez.
90
www.dinimizislam.com
Sual: Adak kurbanının sakatatları dahil her şeyi dağıtılır değil mi?
CEVAP
Evet dağıtılır.
Sual: Bir kimse bir adak adıyor, şöyle; "Eğer torunum okulunu
bitirirse Allah rızası için bir kurbanlık koyun keseceğim" diyor ve torunu
okulunu bitiriyor. Kurban adanan kimsenin yani torunun, kurban kesilirken
adak kurbanın başında olmasına gerek var mıdır?
CEVAP
Hayır. Ne adayanın ne de torunun başında bulunması gerekmez.
Sual: Adak kurbanının kanını adanan kişinin alnına vuruyorlar.
Doğru mudur?
CEVAP
Yanlış. Uygun değil.
Sual: Benim adak borcum var. Ayrıca kurban bana vacip olursa, bu
durumda önceliği vacip olan kurbana mı vermeliyim?
CEVAP
Adaklar her zaman kesilir, kurban bayramını beklemek gerekmez.
Para elinize geçince kesersiniz. Kurban size vacip oluyorsa bayramda
kurbanınızı kesersiniz.
Sual: Benim adak borcum var. (Geçen sene benim bir işim olursa bir
kaç kurban kesecektim ve belirli bir yerlere (Çeçenistan ve saire)
gönderecektim). Bu işimin olmasını Allahü teâlâ nasip etti. Yalnız, kaç
kurban ve nereye olduğunu bir türlü hatırlayamıyorum. Ne yapmam
gerekir?
CEVAP
Kurban denilince kurban bayramında kesilmesi gerekirdi. Eğer
üzerinden bir kurban bayramı geçmişse, artık kesemezsiniz, bedelini,
yani değerini altın olarak bir fakire vermeniz gerekir.
Nereye olması önemli değildir. Yani denilen yere vermek şartı yoktur.
Fakat kurbanın adedi önemlidir. Zannınız ne ise ona göre hareket
etmeniz gerekir, bir mi dediniz iki mi dediniz, hatırınızda kalan ne ise ona
göre hareket edersiniz.
Sual: Eşim, isteğim yerine geldiği an Silsile-i aliyye büyüklerinin
ruhlarına, hediye etmek için 3 kurban keseceğini vaad etmiş. Bu adak
mıdır, yoksa dilek midir?
CEVAP
Bu adaktır. Yerine geldiği zaman, kurban bayramında kesmeniz veya
kestirmeniz gerekir. Adak, fakirin hakkıdır. Eşiniz de yiyemez siz de
yiyemezsiniz. Ancak bir fakire verdiğinizde, o fakir, zengin fakir istediğine
91
www.dinimizislam.com
yedirebilir, o zaman sizler de yiyebilirsiniz.
Sual: Okulu bitirirsem bir hayvan keseceğim dedim. Bu hayvan adak
mı olmuş oluyor?
CEVAP
Evet adak oluyor. Etinden sen ve ailen yiyemez. Zenginler de
yiyemez. Kardeşiniz yiyebilir.
Sual: Ünye’li bir arkadaşımız var. Seneler önce bir sıkıntısı varmış.
Bu giderse bir öküz keseceğim ve Ünye’de bir yemek vereceğim diye
adak adamış. Şu anda ise İstanbul’da çalışıyor. İsteği olunca öküzü
İstanbul’da kesiyor ve yemeği İstanbul’da veriyor. Şimdi ise aklı başına
geliyor bunu Ünye’de mi yapmam gerekirdi diyor. Bu arkadaşın adağı
ödenmiş midir?
CEVAP
Ünye’de kesmesi gerekmez, istediği yerde kesebilir. Adağı yerine
gelmiştir.
Sual: Kayınbiraderimin her inşaata başlamadan önce kesmeyi âdet
haline getirdiği hayvanın etinden zenginlerin yemesi caiz midir?
CEVAP
Zenginler ve hanımı ve çocukları yiyemez. Normal işçiler yesin diye
kesmişse, yani kasaptan et alır gibi daha ucuz olur, daha uygun diye
almışsa adak olmaz, herkes yiyebilir
Sual: Oğlum askerden gelince kurban kesmeyi adadım. Askerden
gelince mi, yoksa kurban bayramında mı kesmem lazım?
CEVAP
Kurban bayramında kesmek lazımdır.
Sual: Arkadaş ev almış, cenab-ı Hakka şükür için acaba kurban mı
kessek, yoksa bir kaç fakire bedelini sadaka olarak mı versek daha iyidir.
Hangisi daha evladır diye soruyor.
CEVAP
Vacip sevabı nafile sevabından çok büyüktür, mukayese bile kabul
etmez. Alınan arabaya, eve şükür için hayvan kesmeye niyet edince
adak olur. Adağı da kesmek vacip olur. Etinden kendisi ve zenginler
yiyemez.
Kurban lafzı geçerse kurban bayramında kesmesi gerekir, daha önce
kesilse adak yerini bulmaz. Kurban lafzı geçmezse istediği zaman
kesebilir. Adak ayrı, adak kurbanı ayrıdır.
Bedelini vermek daha kolay olabilir. Onun için üç beş fakire şu kadar
para vereceğim diye adar ve verir. Böylece de vacip sevabı alınır.
Sual: Zenginler adak kurbanının etinden yiyemez diye yazılarınız
92
www.dinimizislam.com
sayesinde yeni öğrendik. Seneler evvelinde, eniştem sağ salim arabayla
Türkiye’ye varınca bir koç keseceğim diyerek adak adamış, bunu yerine
getirdi, kendisi adak etinden satın alıp yedi, fakat bizler bilmediğimiz için
dinen zengin olduğumuz halde, yedik. Şimdi bunu nasıl düzelteceğiz?
Vefat etmiş annem için de bunu düzeltebilir miyim?
CEVAP
Yenilen etin parası kadar bir para bir fakire sadaka olarak verilir.
Sual: Annem bir torunum olursa Allah rızası için 2 kurban keseceğim
dedi ve bir torunu oldu. Fakat bir kurban bayramı geçti, 1 tanesini kurban
bayramından sonra kesti, diğer kurbanını kesemedi bu kurbanda kurbanı
kesmesi mi lazım ve ne yapması lazım? Kesilen kurban etinden kimler
yiyemez?
CEVAP
Kurban bayramında kesmesi gerekirdi. Öteki de zamanında
kesilmemiş oldu. Yani iki tane borcu var. Bu bayramda ikisini de kesse
borç yerine gelmez. İki kurban parasını altın olarak fakir birisine bu
niyetle verirseniz borçtan kurtulursunuz.
Adak etinden kesenin kendisi ana babası ve çocukları ve torunları
yiyemez. Bir de zenginler yiyemez. Zengin dediğim de borçlarını çıktıktan
sonra, 96 gram altını veya bu değerde parası olan kimse demektir.
Sual: Bizim bir adak kurbanı vardı, fakat zamanı geçti. Yani ilk
kurban bayramı geçti. Değerini altın olarak vermek şart mı?
CEVAP
Vaciptir.
Sual: Adak adamak diye bir şey var mı?
CEVAP
Elbette var. Mesela kardeşim, namaz kılmaya başlarsa, yedi Yasin
okuyup sevabını Ubeydullah-i Ahrar hazretlerine bağışlayacağım demek
bir adak adamak olur.
Yahut falanca ile evlenirsem, Allah için bir kurban keseceğim demek
adak adamak olur.
Sual: Büyük miktarda borcu olan bir tanıdığım var. Peyderpey
borçlarını ödüyor. İşler de fena değil ve dışardan biraz göz ediyorlarmış.
Allah için kan akıtıp etleri işçilerine vermek istiyor. Hem de Allah’ın izniyle
nazardan, kazadan beladan korunmuş oluruz diyor. Sorum şu: Borcu
olanın sadaka vermesi uygun mu? Kurban parası dokunmaz diyor. Bu tip
sadakalardan alacaklının hukukuna girilir mi? Sadaka vermenin de bir
derecesi var mı?
CEVAP
93
www.dinimizislam.com
Hemen vermesi gereken ödünç borç ile, taksitli borçların hükmü
farklıdır. Taksitli borçları olan her sadakayı verir. Adak keser. Ama adak
hayvanını sadece fakir olan işçiler yiyebilir, içlerinde nisabı bulan işçi
varsa yiyemez. yerse onun parasını da bir fakire vermesi gerekir. Acil
verilmesi gereken ödünç borcu olan bile, miktarı az olan sadaka verebilir.
Sual: Amerika’da yaşıyorum. Adak kurbanım var. Vekaletle
Türkiye’de kestirebilir miyim? Yoksa bizzat benim mi kesmem gerekiyor?
CEVAP
Evet vekalet verince olur. Bizzat sizin kesmeniz gerekmez. Vekiliniz
kesip fakirlere dağıtabilir.
Sual: Allahü teâlânın rızası için kurban keseceğim. Adak değil. Ev
aldık, araba aldık bunun için keseceğiz. Kendimiz aile efradı bunun
etinden yiyebilir mi?
CEVAP
Aldığımız evden veya arabadan dolayı Allah rızası için hayvan
denilince adak olur. Başıma gelecek belalardan kurtulmak niyetiyle, Allah
rızası için bir koyun keseceğim demek de adak olur. Kurban denilince
hem adak olur hem de bu adağı kurban bayramında kesmek gerekir.
Etinden kesenler ve zenginler yiyemez. Eti fakirlere verilir.
Sual: Yeni araba alınca arabanın tekerleği yanında veya temel
atılırken temelin içinde kurban kesmek uygun mudur?
CEVAP
Yolcusu veya sevip saydığı kimse gelince, o insan için saygı hayvanı
veya şükür hayvanı kesmek caiz değildir. Yolcu gelmeden veya gelince
adak edilir ve adak olarak, yani Allahü teâlâ için kesilir ve etleri fakirlere
yedirilirse caiz olur.
Allahü teâlânın rızası için olmayıp, yalnız hacdan gelen için ve gelen
reisi karşılamak için kesilen hayvan leş olur. Kesmesi ve yemesi haram
olur. Gelene ziyafet için kesmekte ise hiç mahzur yoktur.
Bir araba alınca, temel atılırken veya hasta iyi olunca, Allah için
hayvan kesmeyi adayıp, etini fakirlere sadaka vermek caizdir.
Bir kimse, kestiği hayvanı Allah için kesiyorsa, ister arabanın
tekerleği yanında, ister arabanın üstünde kessin mahzuru olmaz. Adak
edilen hayvan yalnız Allah rızası için kesilmelidir. İnsan için, put için
kesilenler yenmez.
Fakir olsun, zengin olsun, adak eden, adak edilerek kesilen hayvanın
etinden yiyemez ve zekât vermesi caiz olmayanlara yediremez.
Ana-babasına, evlatlarına, karı-koca birbirine, fakir olsalar da
yediremez. Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere
94
www.dinimizislam.com
sadaka verir.
Sual: Kurban kesecek misin desek, fakir de evet dese adak olur mu?
CEVAP
Adak olmaz.
Adak kurbana dâhil edilir
Sual: Biri adak, biri akika, biri vacib olan bayram kurbanı, biri nafile,
biri ölü için, biri de Peygamber efendimiz için olmak üzere kurban
kesmek istense, bir inek kesilebilir mi?
CEVAP
Evet, kesilebilir. Yedi kişiye kadar ortak olmak caizdir.
Sual: Adak etinden süt anne, süt baba ve süt kardeş yiyebilir mi?
CEVAP
Fakir veya zengin, adakta bulunursa, adak hayvanın etinden
yiyemez ve zekât verilmesi caiz olmayan anasına, babasına, dedesine,
evladına, torununa, kocasına veya karısına, fakir olsalar da, yediremez.
Yerse veya bunlara yedirirse, yenilen etin kıymetini, fakirlere sadaka
verir. Yeniden hayvan kesmek gerekmez.
Akrabasından ve evinde bulunanlardan, zekâtını vermesi caiz olan
büyük, küçük herkes yiyebilir. Kardeş, kayınvalide, kayınpeder, gelin,
üvey anne, üvey baba, üvey evlat, süt anne, süt baba ve süt kardeş de
yiyebilir. Bunların içinde zengin olanlar yiyemez. Yerlerse, adak sahibi,
bunların yediklerinin kıymetini fakirlere verir. (Hindiyye)
Sual: Adak orucu arka arkaya mı tutulur?
CEVAP
Nasıl niyet etmişse öyle tutar. Şu kadar gün oruç tutacağım demişse,
yani peş peşe tutacağım dememişse, muhayyerdir, dilediği gibi tutar.
Sual: Senelerdir yerine getiremediğimiz bir kurban adağımız vardır.
Kesilemeyen bu kurbanın parasını, beyim, fakir ablasına verse olur mu?
CEVAP
Bir kimse, "Bir hayvan keseceğim" diye adakta bulunursa, dilediği
zaman dilediği yerde keser. Bedelini vermesi caiz olmaz.
Niyet ederken hayvan demeyip de kurban diyen kimse, kurban
bayramında kesmesi gerekir. Bütün kurbanlar, kurban bayramında kesilir.
İlk kurban bayramında kesilmeyen kurbanlar, başka zaman veya ondan
sonraki kurban bayramında kesilmez. Yani zamanında kesilmeyen
kurbanların kazası, kurban olarak değil, bedeli altın olarak bir fakire
verilir.
Beyiniz de, kurban bayramını geçirdiği için, bedelini herhangi bir
fakire vermesi gerekir. Fakir akrabaya vermek daha iyidir. Zekatı da
95
www.dinimizislam.com
yakın akrabaya vermek iyi olur.
Altın olarak vermek zor olursa, bunun da kolayı var. Adak beyinizin
ise, ablasına telefon ederek, yahut mektup yazarak veya yakında ise söz
ile vekalet alırsınız. Mesela, (Sana verilecek kurban bedelini almak ve
kullanmak üzere beni vekil et!) dersiniz. O da (Vekil ettim) derse, beyiniz
bir kurban bedeli altını size verir. Siz de altının tutarı kadar parayı
beyinizin ablasına verir veya gönderirsiniz. Altın sizin olur.
Sual: "Şu işim olursa Allah rızası için Eyüp sultanda bir koyun
adağım olsun" diyen, bu adağını başka yerde kesebilir mi?
CEVAP
İstediğiniz yerde kesmeniz caizdir. Etini siz yiyemezsiniz, fakirlere
vermeniz gerekir. (Hidaye)
Sual: Adadığım kırk Yasini başka birine okutmam caiz olur mu?
CEVAP
Caizdir. (Redd-ül-muhtar)
Adağın bedelini vermek
Sual: Horoz adayan kimsenin, horozu kesmesi şart mı?
CEVAP
Hayır, kesmesi şart değildir. Horozu diri olarak bir fakire verebilir;
çünkü horozdan kurban olmaz. Koyun kesmek adansaydı bedeli
verilmez, herhangi bir zamanda kesmek gerekirdi.
Eğer koyun kurban olarak adanırsa, isteği gerçekleşince, ilk kurban
bayramının ilk üç gününde kesmek gerekir. Kesilemezse, bedeli altın
olarak bir fakire verilir.
İki hayvan adayan
Sual: Bir yaşını doldurmuş iki küçük kuzu adayan, ikisinin değerinde
büyük bir koç kesebilir mi?
CEVAP
Hayır, kesemez. İki hayvan kesmesi gerekir.
Koyun yerine keçi
Sual: Koyun adayan, bunun yerine keçi kesebilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Şu işim olursa, bir hayvan keseceğim diye adakta bulundum.
Fakat şimdi, koyun mu, keçi mi diye, adadığım hayvanın cinsini
hatırlamıyorum. Hangi hayvanı, ne zaman kesmem gerekir?
CEVAP
Adakta âdete bakılır. Adaklık hayvan dendi mi, genelde koyun
anlaşılır. Hangi zaman keseceğini hatırlamayan kimse, ihtiyaten Kurban
96
www.dinimizislam.com
bayramında keser.
Sual: Bir kimse, (Bu iş şöyle olmazsa, şunu yapacağım) dese ve o iş
öyle olmasa adadığı şeyi yapması gerekir mi?
CEVAP
O iş olmadıktan sonra, yapacağını yapması gerekmez.
Allah rızası için
Sual: Adak adarken, (Allah rızası için) demeden, sadece, namaz
kılmayı, oruç tutmayı veya kurban kesmeyi adayanın adağı sahih olur
mu?
CEVAP
Evet, sahih olur. Bunlar zaten Allah rızası için yapılır. Allah rızası için
denmese de, adak sahih olur.
Adak kurbanı önceden kesilse
Sual: Adak kurbanını bayramdan önce kesen, daha sonra kurban
dediği için Kurban Bayramında kesileceğini öğrense, Kurban Bayramında
tekrar kesmesi gerektiği için, şimdi kestiği hayvanın etinden yiyebilir mi?
CEVAP
Evet, adak olmadığı için yiyebilir. Ancak, bayramda keseceği adak
olduğu için, kendisi yiyemediği gibi, fakir olsalar da zekât verilmesi caiz
olmayan anası, babası, dedesi, çocukları, torunları ve eşi yiyemez.
Yabancı da olsa zenginlere veremez.
Sual: Bir şarta bağlı adakta, mesela hastam iyi olursa bir koç
keseceğim diyen kimsenin, adarken adağını yerine getirecek imkânı
olmayıp, hasta iyi olduğu zaman koç kesecek imkânı varsa, adağı sahih
olup, yerine getirmesi gerekir mi?
CEVAP
Evet.
Koç adamak
Sual: Koç adayan kimsenin, illa koç mu kesmesi gerekir? Başka
hayvan kesemez mi?
CEVAP
Koç kesmesi şart değildir. Koyun, keçi, inek de kesebilir; ama inek
adayan, bir koç kesemez. Yedi koç kesebilir.
Adağı geciktirmek
Sual: Zengin, (Hastam iyi olursa, bir koç keseceğim) diye bir adakta
bulunsa, hastası iyileşse; ama fakirleşip adağını kesemese, maddi
durumu düzelene kadar adağını geciktirmesi caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caizdir.
97
www.dinimizislam.com
Para yerine
Sual: (Oğlum askerden sağ salim gelirse, Ali efendiye 100 lira
sadaka vereceğim) diye adakta bulunan kimse, para yerine altın veya
aynı değerde, pirinç, yağ, elbise gibi herhangi bir şey verse, adak sahih
olur mu?
CEVAP
Evet, sahih olur.
Horoz kurban olmaz
Sual: Horozdan kurban olmayacağını bilmeden, (Horoz kurban
edeceğim) diye adakta bulunan kimsenin, bir horoz kesmesi gerekir mi?
CEVAP
Horoz kurban olmazsa da, eti sadaka olarak veya diri olarak fakire
verilir. Adağını yerine getirmesi lazımdır.
Oruç adamak
Sual: (Hastam iyi olursa Allah rızası için oruç tutacağım) diyenin;
hastası iyi olunca, kaç gün tutması gerekir?
CEVAP
Üç gün oruç tutması gerekir. Bir kimse, Allah rızası için oruç tutayım
dese, kaç gün olduğunu söylemese, bu orucu adak olur ve üç gün oruç
tutar. (S. Ebediyye)
Sadaka adayan
Sual: Adanan sadaka, akıl baliğ olmayan çocuğa verilebilir mi?
CEVAP
Çocuk ve babası fakirse, adak sahih olur.
Adak parası ve zekât
Sual: Şu işim olursa şu kadar parayı şuraya vereceğim diye adakta
bulunmuştum. O işim oldu. Bu parayı zekât olarak versem, adak
borcundan kurtulur muyum?
CEVAP
Adak borcundan kurtulmuş olmaz. Adağını da vermek gerekir.
(Kadıhan)
Para yerine değeri
Sual: Şu kadar para vereyim diye adakta bulundum. Para yerine
altın veya aynı değerde herhangi bir eşya vermek caiz olur mu?
CEVAP
Evet, caiz olur.
İki kişi bir adak
Sual: İki kişinin bir koyun kurban etmeleri caiz olmadığı gibi, iki
98
www.dinimizislam.com
kişinin bir koyunu adaması da mı sahih olmaz?
CEVAP
Evet, sahih olmaz.
Sadaka adamak
Sual: Bir kimse 100 lira sadaka adasa, bunu zekât vermesi gereken
maldan mı vermesi gerekir?
CEVAP
Evet, zekât malından vermek gerekir. Ticaret malı yoksa, altın verir.
Başka maldan veremez. (İhtiyar - İslam Ahlakı)
Adak ve yemin kefareti
Sual: Adak yerine yemin kefareti verilebilir mi? Bütün yatırların
yanında Diyanetin bir yazısı var. İlk ikaz şöyle, türbelere adak adanmaz.
Bu doğru mu? Beyheki’nin rivayet ettiği, (Tayin etmediği nezirde
bulunanın, günah olan veya gücü yetmeyecek şeyi nezredenin
kefareti, yemin kefaretidir) mealindeki hadisi açıklar mısınız?
CEVAP
Hadis-i şerifte şu üç husus bildiriliyor:
1- Nezrim olsun der de, neyi adadığını söylemez ve niyet etmezse
yemin kefareti verir.
2- İyileşirsem, bir şişe şarap içeceğim diyen, şarap içmez ve yemin
kefareti verir veya filancayı öldürmek, Allah için nezrim olsun deyince,
öldürmeyip, yemin kefareti verir.
3- Her sigara içişte bin dolar sadaka vereceğim diyen, bir defa yemin
kefareti verir.
Bu konularla ilgili meseleler şöyledir:
Bir kimse, vallahi Allah rızası için oruç tutayım diyerek, hem adak,
hem yemin olmasını niyet ederse, hem yemin, hem de adak olur. Bu
orucu bozarsa, hem kaza, hem de yemin kefareti gerekir.
Hâsıl olmasını istemediği bir şeyi şart ederse, istemediği şey hasıl
olunca, oruç, sadaka, nafile namaz gibi adaklarını isterse yapar.
İstemezse, yapmayıp, yemin kefareti verir. Mesela, Ali ile konuşursam,
Allah için yüz lira sadaka nezrim olsun der de, Ali ile konuşursa, isterse,
sadakayı verir, isterse vermeyip, yemin kefareti verir. Yahut falancanın
çantasını çalarsam, bir ay oruç nezrim olsun derse, çalmadan oruç tutar
veya yemin kefareti verir. (Tahtavi)
Hastam iyi olursa, Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını
seyyid Ahmed Bedevi hazretlerine bağışlamak nezrim olsun derse, hasta
99
www.dinimizislam.com
iyi olmadan önce nezrini yapması caiz olmaz. Hasta iyi olduktan sonra
yapması lazım olur. (Tahtavi)
Ya Rabbi, hastamı iyi edersen, şu türbenin yanındaki fakirlere şu
parayı senin için adak ettim. Sadaka sevabını da bu Velinin ruhuna
bağışladım, demek caizdir.
Diyanetin yazısı açık değil, tevile muhtaçtır. Yani kendilerine sorulsa,
(Biz; ey yatır, hastamı iyileştirirsen senin için bir adak keseceğim
demenin uygun olmadığını söylüyoruz) diyebilirler.
Şarta bağlı olarak Evliyaya adak yapmak da, kendini, günahı çok,
dua etmeye yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü teâlâya
yalvarmak demektir. Mesela (Hastam iyi olursa veya şu işim meydana
gelirse, sevabı (Seyyidet Nefise) hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç
Yasin okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin
kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için Kur’an-ı
kerim okunup veya koyun kesip, sevabı seyyidet Nefise hazretlerine
bağışlanmakta, onun şefaati ile, Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte,
kazayı, belayı gidermektedir. Koyunu mezar başında kesmek haramdır.
Hiçbir mezarın yanında kesmemelidir. Puta tapanların put yanında
kesmelerine benzememelidir. İbni Âbidin’in, nafile namazları adak
yaparak kılmayı anlatırken bildirdiği hadis-i şerife göre, bir dilek için adak
edilen bir ibadet, o dileği hasıl etmez. Bu ibadet, o dileğin hasıl olması
için yapılmaz. Allahü teâlâ, o ibadetten dolayı veya sevdiği bir kuluna
yapılan bir iyilikten dolayı, merhamet ederek, o dileği kabul ve ihsan
etmektedir. (S. Ebediyye)
Sual: Hastalığım iyi olursa, ömür boyu Receb ayında oruç
tutacağıma dair adakta bulundum. Oruç yerine yemin kefareti versem
caiz olur mu?
CEVAP
Evet, yemin kefareti vermeniz caizdir. (Redd-ül-muhtar)
Sual: (Her sigara içişte on mark vereceğim) diye adadım. Caiz mi?
CEVAP
İmkansız şeyi nezretmek yemin olur. Kefaret verir.
Sual: (Şu işim olursa her ay bir horoz kesip sadaka vereceğim) diye
adakta bulundum. Ömür boyu mu kesmem gerekir?
CEVAP
(Her ay) denince kaç ay olduğu bilinmediği için, nezir olmaz, yemin
kefareti verilir.
Sual: Nezrim olsun, yani adağım olsun dese, neyi adadığını
söylemese, niyet de etmese, ne yapması gerekir?
100
www.dinimizislam.com
CEVAP
Yemin kefareti vermesi gerekir.
Sual: Çocuğuma kızdım. Senin gözünü oymak Allah için adağım
olsun dedim. Şimdi ne yapmam gerekir?
CEVAP
Haram bir şeyi adamak, yemin olur. Yemin kefareti verirseniz mesele
kalmaz.
Adak yerine yemin kefareti
Sual: Sevmediği bir kimseyle konuşmak istemeyen kimse, onunla
konuşursam bir yıl oruç tutacağım diye adakta bulunsa, oruç tutmayıp
bunun yerine yemin kefareti verebilir mi?
CEVAP
Evet, verebilir. Çünkü olmasını istemediği bir şey için bir şey adayan
kimse, isterse adağını yerine getirir, isterse de yemin kefareti verir.
Adak yerine yemin kefareti
Sual: S. Ebediyye’de, şarta bağlı olan adağı yerine getirmeyip yemin
kefareti vermenin de caiz olduğu bildiriliyor. Aynı yerde, hâsıl olmasını
istemediği bir şeyi şart ederse, şart hâsıl olunca, adağın yerine yemin
kefareti vermenin de caiz olduğu bildiriliyor. İkincisinde (İstemediği şey
hâsıl olunca) diye ayrıca belirtilmiş. Birincisinde ise, (istemediği) diye bir
ifade yok. İstediğimiz bir şey hâsıl olunca da, adağı yerine getirmeyip
yemin kefareti vermek yeterli oluyor mu?
CEVAP
Evet, yeterli olur.
Adak adamak ve mum dikmek
Sual: Türbelerde hayvan kesmeyi adamak ve orada mum dikmek
hurafe midir?
CEVAP
Bunlar yeni çıkmış değildir. Fıkıh kitaplarımızda hepsi geniş olarak
açıklanmıştır:
Bir adağı Allahü teâlâ için adamalı ve türbelerdeki fakirlere
vermelidir. (Ya Rabbi! Hastamı iyi edersen, falan Velinin türbesi
yanındaki fakirlere şu parayı senin için adak ettim. Sadaka sevabını da
bu Velinin ruhuna bağışladım) demelidir. (Redd-ül-muhtar)
İmam-ı Sübki buyuruyor ki: (Resulullah ile tevessül etmek yani ondan
şefaat istemek, güzel bir şeydir. Yalnız İbni Teymiyye bunu inkâr etti.
Böylece doğru yoldan ayrıldı. Resulullah hakkı için diyerek veya
101
www.dinimizislam.com
Resulullahın varisi olan Evliya hürmetine Allahü teâlâdan bir şey
istemenin caiz olduğunu, Maruf-i Kerhi de bildirmektedir. Herhangi bir
müctehidin caiz olur dediği bir şeyi yapana mani olmamalıdır. Bunun için,
kabir ziyaret edenlere, Evliyanın mezarlarıyla teberrük edenlere,
hastasının iyi olması için veya kaybolan şeyi bulmak için bunlara nezir
yapanlara mani olmamalıdır. Adak yaparken, Evliyaya adak demek
mecaz olup, türbeye hizmet edenlere adak demektir. Geçmiş Evliyaya dil
uzatmak, öldükten sonra da keramet gösterdiklerine inanmamak, ölünce
velilikleri biter sanmak ve onların kabirleriyle bereketlenenlere mani
olmak haramdır. (Hadika)
Ölmüş bir Veli için nezir eder ve adak ettiği malın ölünün olmasını
niyet ederse, bu nezir sahih olmaz. Ölünün olmasını niyet etmezse, nezri
sahih olur. Evliya için adak yapan hiç kimse, adak olunan malın ölüye
verileceğini düşünmez. Ölünün bir şey almayacağını, bir şey
kullanmayacağını, bu malların fakirlere veya türbede hizmet edenlere
verileceğini bilmeyen yoktur. (Tuhfe)
Hayvan kesmeyi, Allahü teâlâ için, şartsız olarak adamalıdır. Etleri
fakirlere dağıtıp, bunların sevabını bir Veliye, büyük zata hediye etmek
caiz olur. Sonra, bu nezrin ve sadakanın ve bu Velinin hürmetine
muradın hâsıl olması için dua edilmelidir. Yahut, (Filanca işim olursa,
Allah için, mesela Eyyüb’de bir koyun kesip, etlerini Eyyüb Sultan
hazretlerinin komşusu olan fakirlere dağıtıp, sevabını Onun ruhuna
hediye edeceğim) diye adamalıdır. Böyle şartlı adak hayvanı, murat hâsıl
olmadan önce kesilemez. Hayvanı mezarın yanında kesmemelidir.
Türbelere bez, iplik bağlamak, mezarlara mum yakmak da, dinimizde
yoktur. Bunları Hıristiyanlar yapar. Mezara mum yakılmaz. Türbeye
hizmet eden, orada ibadet eden fakirlere mum götürülürse, sadaka
sevabı olur. Bu sevab ölüye bağışlanır. Ölüye mum lazım değildir.
Müminin kabri, Cennet bahçesidir. Nur içindedir. Kâfirinki ise, Cehennem
çukurudur. Azap doludur. Mum onu azaptan kurtarmaz. (S. Ebediyye)
Adak düşmanlığı
Sual: Diğer mezhepsizler gibi, dinin emirlerini sorgulamayı âdet
hâline getiren bir yazar, dünya menfaatine dayalı bir şey için, (Şu işim
olursa, hastam iyileşirse üç gün oruç tutacağım diye adakta bulunmak
makbul değildir. Böyle bir adak kaderi de değiştirmez) diyor. Sanki kaderi
değiştiren bir ibadet olduğu anlatılmak istenmiyor mu?
CEVAP
(Böyle bir adak kaderi değiştirmez) demek, başka türlü adağın veya
102
www.dinimizislam.com
başka işlerin kaderi değiştirdiğini söylemek olur ki, çok yanlıştır. Kaza-i
muallak olanlar hariç kader değişmez, kimse de değiştiremez. İki âyet-i
kerime meali şöyledir:
(Benim sözümde değişiklik olmaz. Kullara zulmedici değilim.)
[Kaf 29]
(Her ümmetin bir eceli vardır, gelince ne bir an geri kalır, ne de
bir an ileri gider.) [Araf 34] (Bu iki âyette bildirilen hüküm kaza-i
mübremdir, asla değişmez. Kaza-i mübrem, kesin olan, hiç
değişmeyecek olan hükümdür.)
Eğer başımıza gelen iş, kaza-i muallak ise, kabul olan dua ile önleme
imkânı vardır. Bir işin kaza-i muallak mı, kaza-i mübrem mi olduğunu
bilemediğimiz için tedbir almakta ihmal etmememiz gerekir. İmam-ı
Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Kaza, yani Allahü teâlânın yaratacağı şeyler, iki kısımdır: Kaza-i
muallak, Kaza-i mübrem. Birincisi, şarta bağlı olarak, yaratılacak şeyler
demektir ki, bunların yaratılma şekli değişebilir veya hiç yaratılmaz.
İkincisi, şartsız, muhakkak yaratılacak demek olup, hiçbir suretle
değişmez, muhakkak yaratılır. Kaf sûresinin, (Sözümüz değiştirilmez)
mealindeki 29. âyet-i kerimesi, kaza-i mübremi bildirmektedir. (1/217)
Adak, kaza-i mübremi yani kaderi değiştirmek için değildir. Namaz
kılmak, oruç tutmak ve zekât vermek gibi bütün ibadetler de böyledir.
Hiçbiri kaderi değiştirmek için yapılmaz. Dinin emrine uyularak yapılır.
Alınan tedbirler takdiri değiştirmez. Fakat biz kaza kaderimizi,
başımıza gelecekleri bilmediğimiz için, bizimki sadece tedbir almaktır.
Tedbir almak, sebeplere yapışmak ise dinimizin emridir. (Redd-ülmuhtar, Dürer, Kuduri, Mebsut)
(Şu işim olursa, hastam iyileşirse…) diye adakta bulunmanın hiçbir
mahzuru yoktur.
Şarta bağlı olarak evliya zatlara adak yapmak da, kendini, günahı
çok, dua etmeğe yüzü yok bilerek, mübarek birini vesile edip, Allahü
teâlâya yalvarmak demektir. Mesela (Hastam iyi olursa veya şu işim hâsıl
olursa, sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine olmak üzere, Allah için, üç
Yasin okumak veya bir koyun kesmek nezrim olsun) deyince, bu dileğin
kabul olduğu çok tecrübe edilmiştir. Burada, Allahü teâlâ için Kur’an-ı
kerim okunup veya koyun kesip, sevabı Seyyidet Nefise hazretlerine
bağışlanmakta, onun şefaatiyle, Allahü teâlâ, hastaya şifa vermekte,
kazayı, belayı gidermektedir. (S. Ebediyye)
Seyyid Ahmet Tahtavi hazretleri buyuruyor ki:
Adak yapmanın caiz olduğu âyet ve hadislerle sabittir. Şarta bağlı
103
www.dinimizislam.com
olan nezir, şart hâsıl olmadan önce yapılmaz. Mesela, hastam iyi olursa,
Allah için şu kadar sadaka vermek ve sevabını Seyyid Ahmed Bedevi
hazretlerine bağışlamak nezrim olsun deyip, hasta iyi olmadan önce
nezrini yapması caiz olmaz. Hasta iyi olduktan sonra yapması lazım olur.
Şarta muallak olan nezir, şart edilen şeye karşılık olarak yapılmamalı,
şükür secdesi gibi, Allahü teâlâya şükür olarak yapılmalıdır. (İmdad
haşiyesi)
Ya Rabbi, eğer hastama şifa verirsen Seyyidet Nefise hazretlerinin
veya İmam-ı Şafii hazretlerinin türbeleri kapısında bulunan fakirleri
doyurmak nezrim olsun denirse sahih olur. (Nimet-i İslâm)
Ey Allah’ım, hastama şifâ verirsen, falanca yerdeki fakirlere ikramda
bulunacağım derse yani nezir Allah için, nezredilen şeyin faydası da
fakirler için olursa ve nezredilen şey hak sahibi olan fakirlere verilirse bu
şekilde yapılan adak caiz olur. (Hindiye)
Hastalıktan kurtulursam, Allahü teâlânın rızası için bir koyun kesmek
nezrim olsun denince, nezir sahih olup, kesmesi lazım olur. (Dürer ve
Gurer)
Görüldüğü gibi dünya menfaati için yapılan adakların sahih olduğu
bütün kitaplarda yazılıdır. Aksini bildiren muteber hiçbir kitap yoktur.
104

Benzer belgeler

Kurban Rehberi - Farukinet.com

Kurban Rehberi - Farukinet.com Kurban kesmek kimlere vacibdir Sual: Kimler kurban keser yani kurban kesmek kimlere vaciptir? CEVAP Maddeler halinde bildirelim: 1- Kurban, davar [koyun, keçi], sığır [manda, inek, dana, öküz, boğa...

Detaylı