Abdal Musa Dağı`nda Tarihe Yolculuk

Transkript

Abdal Musa Dağı`nda Tarihe Yolculuk
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
“Büyüklerimin 1. Dünya savaşında sığınağı olan bu dağların benim için özel bir yeri var. ”Hakan
Yalçın yine çok güzel bir gezi yazısı sunuyor bizlere. Birinci Dünya savaşına dayanan oldukça
ilginç bir hikayeye sahip olan Gavur Dağları’na uzanan yolculuğundan bahsediyor. Üstelik
muhteşem fotoğraflarıyla birlikte.
“Büyüklerimin 1. Dünya savaşında sığınağı olan bu dağların benim için özel bir yeri var. ”Hakan Yalçın
1 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
Biraz tarih…
Yıl 1917. Birinci Dünya savaşında Ruslar Kuzeydoğu Anadolu’yu işgal etmişlerdi. Enver
Paşa’nın yanlış planları sonunda ordumuz Ruslara yenilmiş, Allahuekber Dağlarında 90,000
askerimiz donarak şehit olmuştu. Erzurum ve Bayburt’tan sonra daha içerlere ilerleyen Ruslar
Gümüşhane ve Erzincan’a girmişlerdi. Gümüşhane ilinde bulunan Harşit Çayı vadisi boyunca
batıya ilerleyen Rusların önünde, sayıları ve silahı oldukça az olan Osmanlı askerinden çok
daha önemli bir engel vardı. Bu engel 3331m yüksekliğe ulaşan ve önlerine set gibi çekilen
Gavur Dağlarıydı. Yüksek tepelerde siper alan askerlerimiz, coğrafya avantajı ile savunma
yapmaya çalışırlar. Ancak Rusların yoğun top ateşine maruz kalırlar. Bir tabur askerimiz bu
çatışma neticesinde aşağıdaki bir göle düşerek şehit olur. Bu sırada yerel halk can pahasına
kaçmaya çalışır. Gavur Dağlarındaki mağaralara gizlenip Ruslardan kurtulmaya çalışırlar.
Kaçmaya çalışan ailelerden biri daha kundakta olan bebeğini yol kenarına bırakır. Kimbilir artık
onu koruyamacaklarını, belki bebeği insaflı bir Rus askerinin alarak hayatını kurtaracağını
düşünmüşlerdi. Ama bir kaç saat sonra kardeşini geride bırakmaya yüreği dayanmayan ablası
geri döner, bebeği kucağına alır ve diğerlerinin ardından gider…
{highslide type="img" width=600 height=500}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Adalı Göl-Gavur Dağları (Foto: Hakan Yalçın)
Yukarıda bahsedilen bebek, benim anneannemin kardeşi olan Seher teyzemdir. Büyüklerimin 1.
Dünya savaşında sığınağı olan bu dağların benim için özel bir yeri var. Ayrıca Gavur Dağlarını
direk karşıdan gören Yaydemir köyünde (rakım 1600m) doğup büyüyen biri olarak, bu dağlar
çocukluk dünyamda ulaşılmazlığı temsil ederdi. Aslında çok uzakta olmamasına rağmen Gavur
Dağları sanki “Kaf Dağı” gibi erişilmez gelirdi bana. 18 yıldır Amerika’da yaşamama rağmen
Gavur Dağlarını ziyaret etmek hep aklımdaydı. Tarihi tazelemek ve çocukluk dünyamın
erişilmez diye aklımda kalmış bölgesini ziyaret etmek istiyordum. Bu fırsatı nihayet 2009 yılının
Temmuz ayında yakaladım. Orada gördüğüm dağ manzaraları masal dünyalarını aratmayacak
kadar güzeldi.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
2 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
Abdal Musa ve Çıt Deresi
(Foto:
vadisi
Hakan Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Gavur Dağlarında çiçeklerle
(Foto:
dolu
Hakan
yeşillikler
Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Dağ keçisi (Foto: Recep Ergin)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Ayılar (Foto: Recep Ergin)
Ayılar
(video : Hakan Yalcın)
Biraz coğrafya…
Ruslara meydan okuyan, ama Türkiye çapında henüz keşfedilmemiş bu coğrafyaya bir göz
atalım. Gavur Dağları, Doğu Karadeniz Sıradağlarının Gümüşhane-Giresun il sınırında
3000m’yi aşan bir çok zirveden oluşan bir alt koludur (bkz. aşağıdaki harita). Gavur Dağlarını,
doğuya gittikçe yükselen Doğu Karadeniz Sıradağlarının batı kesiminde yer alan ve hatırı sayılır
yüksekliğe sahip ilk zirveleri olarak düşünmek mümkündür. Daha batıda dağ zinciri 3000m’yi
sadece Giresun-Ordu sınırında bulunan Karagöl Dağında geçer (rakim 3107m). Sıradağların en
yüksek noktası 3932m rakımlı (ve Türkiye’nin 4. en yüksek zirvesi olan) Kaçkar, Karadenizi
ziyaret eden turistlerin ve dağcıların odak noktasıdır. Kaçkar’ın, sıradağların geride kalan bütün
dağları gölgesinde bıraktığını söyleyebiliriz. Bu nedenle Karadeniz’in diğer dağları çok daha az
ziyaret edilir. Özellikle Rize-Artvin bölgesi dışındaki dağlar Türkiye’de pek bilinmez. Gavur
3 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
Dağları ve en yüksek zirvesi olan 3331m rakımlı Abdal Musa, keşfedilmeyi bekleyen
yerlerdendir. Oysa doğal güzelliğinden dolayı Gavur Dağları, 1998 yılında “Artabel Gölleri Tabiat
Parkı” adıyla tabiat parkı ilan edilmiştir. [1] Belki ulaşım olarak Gümüşhane ilinin biraz ücra
kalmasından olacak, Gavur Dağlarının tabiat parkı olmasına rağmen ziyaretçi sayısında önemli
bir artış olmamıştır. Bunun (olumlu) bir sonucu olarak Gavur Dağları turist akınına
uğramadığından doğal ve temiz halini korumuş ve bitişiğindeki köylerle tam bir uyum içinde
kalmıştır.
{highslide type="img" width=600 height=500}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Ana hatları ile Doğu Karadeniz coğrafyası (çizim Hakan Yalçın)
Artabel Gölleri Tabiat Parkı’na adını veren Artabel, dağların doğusunda yer alan bir köyün eski
adı olmaktadır. Bu köyün yeni adi Esentepe’dir. Köy eski adını yeni kurulan tabiat parkına
devretmiştir. Artabel, Gavur Dağlarına gidişte kullanılan iki önemli rotadan birinin üzerinde
bulunur. Dağlardan gelen derelerden biri Artabel’den geçerek Harşit Çayının önemli bir kolu
olan Gülaçar (veya Musalla) deresine ulaşır. Harşit Çayının diğer bir kolu olan Çıt Deresi
dağlara gidişte kullanılan başka bir rotadır. Çıt Deresi üzerinde bulunan en son köy
Gümüştuğ’dur (eski adi Avliyana). Buradan daha yukarı devam eden yol Yılanlı adlı bir yaylaya
kadar ulaşır. Dağların en yüksek zirvesi olan Abdal Musa’ya en yakın erişim noktası Yılanlı
yaylasıdır. Buradan 3-4 saatlik bir yürüyüşle Abdal Musa zirvesine ulaşılabilir.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Çıt Deresini besleyen kar çanakları (Foto: Recep Ergin)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Dağ çiçekleri (Foto: Hakan Yalçın)
Gavur Dağlarının beslediği ve Gümüşhane’nin kuzey yarısı drenaj bölgesine giren Harşit Çayı,
Doğu Karadeniz Sıradağları’nın ana doruk çizgisini yararak aşan tek akarsu olma özelliğine
sahiptir. Bu kolay bir iş değildir. Türkiye’nin en hızlı akarsuyu olan Çoruh Nehri bile işin kolayına
kaçıp, dağların güney eteklerinden doğuya bir kaç yüz kilometre gittikten sonra daha alçak
kesimlerde bulunan Artvin üzerinden Karadeniz’le buluşur (bkz. yukarıdaki harita). Harşit
Çayından daha büyük bir akarsu olan Yeşilırmak ise Çoruh’un tam tersi batıya yönelip,
Samsun’da dağların iyice alçaldığı yerde Karadeniz’e ulaşır. Dağlarla başbaşa kalan Harşit
Çayı, batısına Gavur Dağlarını, doğusuna Zigana dağını alıp derin bir vadi içinden geçerek direk
olarak Karadeniz’e akar.
4 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_0
Gavur Dağlarının Yaydemir köyünden manzarası (Foto: Hakan Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Çıt Deresi üzerinde tarihi(Foto:
bir taşHakan
köprü Yalçın)
Yürüyüşe başlıyoruz…
Gavur Dağları yürüyüş planımız Gümüştuğ köyünün Yılanlı yaylasından başlayarak önce Abdal
Musa’ya çıkış yapıp, ardından Çıt Deresi havzasının üst kesimlerinden Artabel vadisine geçiş
yapmak şeklinde. 20 km’yi aşan bu parkur Çıt Deresini besleyen ve içinde alpin göllerin
bulunduğu karlı çanaklardan geçmekte. Yürüyüşümüzü Gümüşhane Dağcılık Kulübu (GÜDAK)
kurucularından Yılmaz Şahin organize ediyor. Ekibe Recep Ergin, İlyas Şahin, Vehbi Yalçın,
Erkan Yurttaş ve (26 yıl öncesinden ortaokul sınıf arkadaşım olan) Osman Şahin’in katılmasıyla
7 kişi olarak yapıyoruz. İkisu’da buluşup minibüsle Çıt Deresi’ni takip eden yoldan Yılanlı
yaylasına doğru gidiyoruz. Çıt Deresi yemyeşil bir vadiden akıyor. Gümüştuğ en son olmak
üzere bir kaç köyden geçiyoruz. Uzaktan Abdal Musa’nın üst kısmını görebiliyoruz. Yukarı
doğru çıktıkça Gavur Dağlarının karlı kesimlerine daha çok yaklaşıyoruz. Yol boyunca yaylaya
inek götüren köylülere rastlıyoruz. Yaklaşık 1 saat süren minibüs yolculuğumuz Yılanlı yaylasına
yakın bir yerde bitiyor. Yürüyüşe 2400m rakımlı bir noktada, her tarafın çiçeklerle dolu olduğu
bir yerde başlıyoruz.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Yılanlı yaylası yakınında yürüyüş başlıyor (Foto: Hakan Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Üçgöller (Foto: Hakan Yalçın)
Yayla havasını iyice soluyarak güneybatı yönünde yürümeye başlıyoruz. Bir yokuş çıktıktan
5 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
sonra Yılmaz Şahin çıkış rotamız olan Abdal Musa’nın doğu sırtını gösteriyor. Çoğu taşlık ve
kayalık olan doğu sırtında Abdal Musa’ya gelmeden aşılması gereken bir altzirve var. Sırta dik
bir yamaçtan çıkıyoruz. Buradan Abdal Musa’nın güneyinde kalan çanakları görebiliyoruz. Bu
kesim epey bir karla kaplı. Daha aşağılarda eriyen kar sularıyla beslenen coşkun derelerin
oluşturduğu şelaler görüyoruz. Gür şelale seslerini uzun bir mesafeden bile duyabiliyoruz.
Manzaralara doyum olmuyor.
Doğu sırtında ilerliyoruz. Önümüzde yamacı taşla dolu bir tepe var, bir kaç yüz metre yükseliyor.
Üst kısmı daha kayalık. Abdal Musa zirvesinin orası olduğunu zannediyoruz. Hedefe çok
yaklaştığımızı düşünerek büyük bir gayretle çıkıyoruz. Ama tepeye ulaştığımızda Abdal
Musa’nin daha ileride kaldığını görüyoruz. Bu sırada Recep Ergin heyecanla yanımıza geliyor.
Nadir görülen dağ keçilerinden iki tane görmüş ve fotoğraflarını çekmiş. Onlarla tekrar
karşılaşmayı ümit ederek çıkışa devam ediyoruz. Zirveye yaklaştığımızda Gavur Dağlarının
batısında kalan Üçgöller havzasının güzel manzarası ile karşılaşıyoruz. Tırmanışa devam
ederek 12:30 gibi zirveye ulaşıyoruz. Zirve defterini imzalayıp etrafı seyrediyoruz. Bu arada
hava bozuyor. Zaman zaman epey bir sisle kaplanıyor zirve. Fazla oyalanmadan inişe
başlıyoruz.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Doğu sırtından Abdal Musa'ya Çıkış (Foto: Hakan Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Abdal Musa zirvesinin hemen altında (Foto: Hakan Yalçın)
Abdal Musa’dan Artabel vadisine geçiş…
Abdal Musa’nın güney sırt çizgisinin biraz altında, dağın batı yüzünde bulunan kaygan, çarşaklı
kulvarlardan çapraz geçerek iniş yapıyoruz. Aşağıda karlık bir alanın kenarında mola veriyoruz.
Abdal Musa’nın tepesi tamamen sisle kaplanıyor ve hava gittikçe bozuyor. Yine yola
koyuluyoruz. Aşmamız gereken karla kaplı dik yamaçlar var. Karın uzeri kaygan, azami dikkat
gerektiriyor. Birden yağmur bastırıyor ve ardından dolu düşmeye başlıyor. Bir kayanın altına
sığınıp havanın sakinleşmesini bekliyoruz. Yağmurun, aşağımızda bulunan gölün üstünde
oluşturduğu damlacıkları seyrediyoruz. Bu göl eski bir buzul çanağının dibinde yer alıyor.
Tamamen karla kaplı bu çanakta belki de yakın zamana dek buzul vardı. Buraların binlerce yıl
önce nasıl olduğunu hayal etmeye çalışıyorum. Keşke dağların dili olsa da anlatabilseler...
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
6 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
Karlı çanaktan geçiş (Foto: Hakan Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Beşgöller (Foto: Vehbi Yalçın)
Saklandığımız kayanın altında 15 dakika bekledikten sonra yağış duruyor ve yolumuza devam
ediyoruz. Başka bir çanağa geliyoruz. Sanırım Gavur Dağlarının tamamen karla kaplı en büyük
çanağı burası. Dibinde bir kaç buzul gölü görüyoruz. Ekiptekilerin kimi çanağın dik yamacından
çapraz geçiş yapıyor. Kimi aşağıdaki buzul gölünün yanına inerek geçiyor. Ben az bir inişle orta
kesiminden gitmeyi tercih ediyorum. Yaklaşık 45 dakika sonra çanağın öbür tarafındaki sırtta
buluşuyoruz. Bu sırt, Beşgöller havzasını üstten gören bir nokta. Burada mola alırken aşağıdaki
güzel gölleri seyrediyoruz. Yola tekrar başlarken bir kuş sesi duyuyoruz. Yarı uçarak yarı
koşarak yanımızdan hızla uzaklaşıyor. Hemen aklıma Kaf dağının arkasındaki Anka kuşu
geliyor. Ur kekliği olduğunu söylüyor arkadaşlar. Ardından kaçışmaya çalışan 3 sevimli civciv
görüyoruz. Bir tanesi kara giriyor. Onu yavasça alıp toprak üzerine bırakıyoruz. Sis gittikçe
yoğunlaşırken Artabel vadisini üstten gören 3100m rakımlı tepeye çıkıyoruz. Adalı Göl yaklaşık
300m aşağıda – inanılmaz bir manzarası var. Üstten şelale oluşturan iki dere ile besleniyor.
Hareket eden sisten dolayı Adalı Göl bazan ortaya çıkıp bazan kayboluyor.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Dağları saran sis (Foto: Vehbi Yalçın)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
Ur kekliği yavrusu (Foto: Hakan Yalçın)
Adalı Göl’e çarşak dolu dik bir yamaçtan iniyoruz. Besbelli ki göl adını içinde bulunan ufak bir
adadan almış. Yanıbaşında yükselen karlı dağın gölde çok güzel bir yansıması var. İndiğimiz
tepe ve yukarıdaki zirveler tamamen sis içinde kalıyor. Osman Şahin burada 1. Dünya
savaşında Ruslarla yapılan mücadeleyi hatırlatıyor. Osmanlı askerleri Gülaçar vadisine hakim
bu noktada siper almış. Ancak Ruslar şiddetli top ateşi ile saldırmışlar. Siperlerin ve mezarların
aşağıdan gördüğümüz tepelerde bugün bile olduğunu anlatıyor Osman. Savaş sırasında
anneannem, ailesi ve civarda yaşayanların Gavur Dağlarına kaçışını gözönünde
canlandırmaya çalışıyorum. İçim burkuluyor. Şu an ise burada sadece şelale sesleri duyuluyor.
Sanki dağlar tarihi içlerine gömmüş, gözden uzak sakin bir şekilde kalmayı tercih ediyorlar.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_1
7 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
Adalı Göl'den akan dere (Foto: Recep Ergin)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_2
Dağın göle yansıması (Foto: Hakan Yalçın)
İniş…
Adalı Göl’den çıkan dereyi takip ederek aşağı doğru Artabel’e iniyoruz. Dere kimi yerde şelaler
oluşturmuş. Yeşil alanlar ve dere kenarları rengarenk çiçeklerle kaplı. Etrafta yükselen karlı
tepeler, göller ve derelerin oluşturduğu manzaraların gerçek olduğuna inanmada zorlanıyorum.
İnişte bir ara İlyas Şahin bana bir göl daha göstermek istiyor, onunla ekipten ayrılıyoruz. Biraz
sonra İlyas beni birden durduruyor ve eliyle bir şey işaret ediyor. İki tane ayı yaklaşık 200m
ilerimizdeki çayırda duruyor. Çabucak bir iki resim çekiyorum. Video kameraya hemen
uzanıyorum. Bu sırada ayılarin biri homurdanmaya başlıyor. İlyas yüksek sesli bir bağırışla
cevap veriyor. Sanırım tartışmadan biz galip çıkıyoruz ki ayılar kaçmaya başlıyor. Yakındaki bir
tepenin ardından kayboluncaya dek onların koşuşunu videoya kaydediyorum.
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_2
Bir şelalenin yanından geçerken (Foto: Recep Ergin)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_2
Başka bir şelale (Foto: Hakan Yalçın)
İndiğimiz patika, Artabel’i üstten gören bir noktaya kadar uzanan araba yolunda sona eriyor.
Hemen aşağımızda Artabel’in yaylası var. Köyden yaylaya gelen yolu takip ederek inişi
sürdürüyoruz. Cep telefonu aracılıği ile minibüs bağlantısını halleden Yılmaz Şahin minibüsün
birazdan geleceğini söylüyor. Dere yanındaki yoldan aşağı doğru keyifle gidiyoruz. Saat 7:30
sularında, yaklaşık 12 saat süren yürüyüşümüz minibüsün gelmesiyle sona eriyor. Gavur
Dağlarını geride bırakıyoruz. Minibüs yolculuğunda yorgunlukla beraber uyku bastırıyor beni.
Türkiye tarihinde önemli, büyüklerim ve özellikle Seher teyzem için kritik bir dönem olan 1.
Dünya savaşı yıllarını zihnimde tazeliyorum. Aynı zamanda masallar dünyasındaki “Kaf Dağı”ını
görmüş bir çoçuğun mutluluğu içindeyim.
8 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_2
Etrafı çiçekle dolu bir dere
Foto:
( Hakan Yalçın
)
{highslide type="img" width=300 height=250}gezi_resimleri/gez_AbdalMusaSenlikleri/gez_AbdalMusa_2
Gavur Dağlarının arkasında
Foto:güneş
Hakan
batarken
Yalçın (
)
Teşekkürler…
Yılmaz Şahin’e geziyi organize edip rehberlik yaptığı için, Recep Ergin ve Vehbi Yalçın’a
resimlerini paylaştıkları için, Osman Şahin’e tarihten hatırlatmalar yaptığı için, İlyas Şahin’e
bana bir göl daha gösterip ayıları bizden uzak tuttuğu için ve Erkan Yurttaş’a geziye katılıp renk
kattığı için teşekkürlerimi sunarım.
Hakan Yalçın
İletişim:sierrawolf2002[at]yahoo.com
[1] Dip not: “milli park” ve “tabiat parkı” arasındaki fark için Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel
Müdürlüğünün web sitesine bakınız: www.milliparklar.gov.tr)
9 / 10
Abdal Musa Dağı'nda Tarihe Yolculuk
Hakan Yalçın tarafından yazıldı
Perşembe, 08 Ekim 2009 23:09 - Son Güncelleme Perşembe, 18 Şubat 2010 23:21
10 / 10

Benzer belgeler

Volkanlar Diyarı Hawaii

Volkanlar Diyarı Hawaii karanlığında parıldayan altın rengindeki lavları ve denize aktığı yerde oluşan dumanı uzaktan görebiliyoruz, ancak tam yanına gitmek için 1 saatlik yürüyüş yapmak gerekiyor. Vaktimiz olmadığı için ...

Detaylı