Adım Adım Rumeli

Transkript

Adım Adım Rumeli
ADIM ADIM RUMELİ
(Asır Gazetesi Seyyar Muhabirinin Notları)
BAKİ SARISAKAL
ADIM ADIM RUMELİ
(Asır Gazetesi Seyyar Muhabirinin Notları)
PRAVİŞTE
1
Pravişte’ye geldim. Kaza merkezi
olan Pravişte kasabası istimdat fevkaladeye
malik bulunmakla beraber kesbi ümran
edemiyor.
Yeğane sebep maarifin fekdanı
olduğuna şüphe yoktur. Ceza Mahkemesi
Yusuf Cemal Beyefendinin taht riyasetinde
teşkil eden maarif heyetini fevkalade ikdam
ile mühim menba varidat temin etmektedir.
Bu heyet devam edecek olursa merkez kaza
değil umum mülhakatın bihak istifade
edeceği şüphesizdir. Memleketin yegane
serveti tütün ziraatı olup geçen sene gali
fiyatlarla tütn satmağa muvaffak olan
zürranın hepsi artarak bu sene büyük
masraflar ihtiyar ederek ziyade mal
yetiştirmeğe muvaffak oldular.
Tütünler her ne kadar nefis ve şevkli
iselerde büyük tütün mağazalarının zürramızı
yine ezeceğine şüphe yoktur. Müteadit
makalatımda yazdığım tütün zürraının
himayesi serveti dahiliyemizin tazyidi
maksadına hadmolacak Ziraat Bankaları
sisteminde mühim bir bankanın tesisine ve
bu meseleyi hükümeti siyasiyenin nazar- ı
atıfet ümran perveranesine arz eylerim. 2
1
Drama Sancağına bağlı Pırnar Dağı eteğinde ve büyük bir bataklığın yanında bir kaza merkeziydi. Kaza
merkezi 2000 nüfusa sahipti. Kaza, 40 köyden ibaret olup, İslam, Kıpti ve Ru m olmak ü zere 25.000 nüfusu
vardı. Üretimi; tütün, bal, ipek ve meyveden ibaretti. Ka za dahilinde 25 ca mi, 7 kilise, 41 mektep, 3 medrese ve
1400 hane mevcuttu. Praviştalı mübadillerin büyük çoğunluğu Ege Bölgesi’ne iskân edilmiştir. Günü mü zde
Pravişte, Doğu Makedonya ve Trakya Bölgesi Kavala iline bağlı bir belediye statüsündedir.
2
Asır 24 Mart 1904, Sayı: 869
KAVALA VE CİVARINA TRAMVAY TESİSİ
Kavala’da bir Liman inşası ve
Pürçışan nahiyesi merkezinden Drama ve
Doksad’dan geçerek Kavala’ya altmış
kilometrelik tesisi için imtiyaz itası
Drama’da Raifbeyzadeler ve Rıza Bey
Şirketi tarafından istida olunmasına mebni
Nafıa nezaret celilesince vilayetin bu babdaki
mütalaası haber alınmıştır.
Bu buharlı tramvay hattının en
mühim
tütün
merkezi,
Memaliki
Osmaniyenin pek zengin ve muamelatı pek
yoğun muamelatı olduğu cihetle bu
teşebbüşün hem teşkil edilecek kumpanyaya
hem de ahaliye ve hem de ticari muamelata
fevkalade fayda sağlayacağı şüphesizdir.
İzzetli Rıza Beyefendi ile Raif
Beyzadeler memleketimizin zengin, faal
erbabı efendilerindendir. Bu işi Avrupalılara
tevdii etmeyerek, yerli sermayesiyle ciddi bir
Osmanlı şirketi tesisine muvaffakiyetleri
temsil eyleriz. 3
Kavala
3
Asır 24 Mart 1904, Sayı: 869
SELANİK’TE HAMURSUZ BAYRAMI
Asır 7 Nisan 1904
Bir haftadan beri devam eden
Musevilerin Hamursuz Bayramının neşeşi
evvela havaların yağmurlu, çamurlu ve
epeyce berbat olması, saniyen hareketi
arziye korkuları bir az kaçırmış ise de yine
tiyatrolar, kahveler gazinolar dolmaktan
güzel iş görmekten hali kalmadılar.
Ali el
husus
havaların
serinliğine rağmen memleket bahçesi pek
çok halk celb eylemektedir. Bahçenin
sabıkaya nispeten daha güzel tanzim
olunmuş, Cuma, Cumartesi ve Pazar
akşamları Mektebi Sanayi müzikası ve her
akşam güzel bir ince saz takımı
terennümüyle zevk işneyatı cazip ediyor.
Oden
Tiyatrosunda
hokkabazlık, pandomima, canbazlık,
magniyalık gibi muhtelif sanatlarla halkı
eğlendiren kumpanyaya celb ve rağbet
eylemektedir.
Frenk mahallesinde Varyete
Salonuna mükemmel bir İtalyan Opera
Kumpanyası gelmiştir.
Otuz kişiden mürekkep bir
Japon Opera Kumpanyası kariben Grand
Hotelinde icrai labiyat eyleyecektir. 4
4
Asır 7 Nisan 1904, Sayı: 873
ÜSKÜP’TEN
Üsküp
Üsküp
Üsküp’te Pazartesi günü saat beşe beş kalarak bir defa hafif, beşi yirmi geçerek gayet
sürekli iki defa hareketi arziye vuku bulmuştur ki, bazı meyanda hafif çatlaklar olmakla
beraber hamdolsun ki hiçbir zayiat yoktur.
Üsküp müteberan tüccarından Berkofçalı Halil Efendi’nin mağazasında gayet garip bir
hırsızlık vaki olmuştur. Elli liralık Mecidiye Akçeyi sirkat eden mağaza hademesinden
Celaleddin olduğu firarından anlaşılarak polise haber verilmiş ve kendisinin Taşköprü
civarında bir şahsın hanesine girdiği anlaşıldığı halde polis memurlarınca hanenin taharrisi
sabaha talik olunmuş hırsızın firarına meydan verilmiştir. Mercii aliyenin dikkatine arz
olunur.5
Üsküp
5
Asır 7 Nisan 1904, Sayı: 873
AVRETHİSARI’NDA MAARİF
Avrethisarı Kaymakamı İzzetlü Cemal Beyefendinin hamiyet fevkaladeleriyle buranın
maarifi hakikaten canlanmış, şayanı takdir ve memnuniyet bir dereceye vasıl olmuştur. Maarif
milliyeyi hüsnü idareye kifayet edecek varidat tedarik ve temin edilmiş olduğu gibi maarif
için akar olmak üzere mükemmel bir hamam bina edilmeğe ve bu sayede kasabanın mühim
bir ihtiyacı da izale edilmektedir.
Cemal Beyefendi mektebi İslamiyeyi cidden ihya edildiği gibi ahiren merkez kazada
mektepleri bulunmayan Bulgar Cemaati için muteberan mahalliyenin yardımıyla muntazam
bir mektep bina ve tesisine teşebbüs eylemişlerdir.
Bundan maada altı redif taburu merkezi olan Kukuş’da kırk metre tül ve on beş metre
arzında olarak hamiyetmendanın ianetiyle latif iki katlı bir de redif dairesi inşaatına
başlanmıştır.
Cemal Beyefendinin bu kazaya memuriyetleri henüz iki senelik bir zaman olduğu
halde kasabanın kesbeylediği ümran, muamelenin mazhar olduğu intizam ulvi himmet ve
iktidarın saye-i şahanede nelere muvaffak olabileceğini ispat eder. Yalnız maarif ve askeriye
için ianet ile iki bin beş yüz lira sarf olunmuştur ki diğer aşar muvaffakiyet için güzel bir
mizan olabilir.
Belediyeyi dahi taht iltizama koymağa muvaffak olan Kaymakam Beyefendinin nazarı
dikkatlerine mühim bir kazaya arz etmek isterim. Burada belediye eczanesi bulunmadığı için
küçük bir eczacı muhtekirine muamelatıyla fukara- i ahaliye pek ziyade mağdur ediyor.
Burada bir de muazzam bir eczahane tesisine bazel himmet buyuracak olurlarsa menfaat
umumiyeye pek büyük bir hizmet edilmiş olur ve belediye de istifade eder.
Hamama ve redif dairesi inşaatının hitam bulmasını müteakip belediye için helvad
hayvaniye kurutmağa mahsus bir bina tesisiyle, sıhhat –ı umumiyede hizmet edebilmek
mukerrer bulunduğunu istihbar eyledim.
Avrathisarı naibi erbabı iffet ve iktidarından faziletli Hasbi Bey’in müddet arifeleri
hizmeti hasnalarına mükafeten daha iki sene temdit buyrulmuş olduğunu istihbar eyledim.
Bu sene Avrathisarı kasabası pek külliyetli tütün yetiştirmiş ise de tütün fiyatlarının
düşüklüğünden tüccarın ittifakından umum zürra pek ziyade muktedir olmuştur. Reji idaresi
zürraı Nisan gayesinde tütünlerini ambara indirmeye mecbur tuttuğu ve hâlbuki tütünleri Reji
ambarlarına teslim eyleyerek yığıldığı müddet esnasında işletilmeksizin kaldığı takdirde
mahvolacağını şüphesiz bulunduğu cihetle zürra mallarını hodbehod bulabildikleri pek düşük
fiyatlarla satmaya mecbur kalmışlardır. Bu güne kadar Avrethisarı’nda tüccar tarafından dört
yüz bin kilo kadar tütün mubayaa edilmiş ise de mallar hep zararına satılmıştır.
Az olup, güzel işlemeye muvaffak olan zürra mahsulünün kıyyesini beş kuruştan, on
dört kuruşa kadar satabildikleri halde çok tütün işlemeye muvaffak olabilenler okkasını altmış
paradan ancak beş kuruşa kadar satmışlardır. İstikbal için tütüncülerimize pek güzel bir ibret
dersidir. Öteden beri yazdığımız vecihle tütüncülük yalnız bir ziraattan ibaret değil,
ehemmiyetli ve nazik bir de sanattır. Tütünler işlenmeyecek olursa bir faide vermez.
Zürraımız az fakat iyi işlemeye çalışmalıdır. 6
6
As ır 23 Nisan 1904
SEREZ’DEN
On sekiz seneden beri ilim ile meşgul bulunan ulemai beledeyiden Faziletli Hüseyin
Saip Efendi’nin halka-i fayuzatına devam eden talebe-i ulum efendiler, sayesi muvaffakiyet
vayei cenabi padişahide talim ve talimi muktezi ve mutat ulum ve fennini bu kere ikmal
eylemeleri ibadeti İslamiye’den olan icazet, hamiyet ve duaları Perşembe günü eski Cami
Şerifinde icra olunmuştur. Muvaffakiyet zuhurda bilcümle ulema ile birçok rical ve memurin
askeriye ve mülkiye ve eşraf ve muteberan memleket hazır bulundukları ve Liva Müftüsü
Faziletli Hacı Fethullah Efendi ile müderrisin kelam kendilerine tahsis kılınan mevkii
ihtiramda cemiyete ayrıca bir şeref ve muhabbet bahş eyledikleri halde müşahir belediye
hafızı tarafından kulüp müminine cidden neşe-i yab zevki ruhani edecek kadar latif bir surette
okunan aşri şerifler ile okunan dualar dinleyicilere ibtidar olunarak Dersaadette’ten Hacı
Hasip Efendi usulen icazatanamelerden bir tanesini kıraat ve müderrisinden Hasan Kaşif
Efendi dahi kendilerine mahsus bir şive ile makama münasip bir dua okudu. 7
Serez’de İnşa Edilen Kışlanın Resmi Açılışı
7
Asır 23 Mayıs 1904
KARAFERYE
Selanik Mektebi Hususiyenin en mümtazı olan Fevziye Mektebi menfaatine olarak
Karaferye’ye gideceğini yazdığımız gezinti katarları Cuma günü sabahleyin erken Selanik’ten
hareket ve saat birde Karaferye’ye muvasalat eylemişlerdir.
Bu gezintiye bin kadar zevat iştirak etmiş, mektep encümen heyeti ile talebeden arzu
edenlerde beraber gitmişlerdir.
Karaferye’ye muvasalat olunmasıyla trende bulunan Sanayi Mektebi Müzikası,
Hamidiye Marşını terennüm eylemiş, heyet Karaferye Kaymakamı ve memurini ile eşrafdan
İzzetli Derviş Bey ile bilcümle mektep şakirdanı ve Rum Mektebi Müzikası tarafından
istikbal olunmuştur.
Encümen Heyeti ile Mektep Heyet İdaresi ve talebesine eşrafdan Leskoyuklu izzetli
Derviş Bey tarafından umumi ve mükellef bir büyük ziyafet keşide edilmiştir.
Ziver ve talebe Karaferye’nin meşhur olan latif manzarası latifesiyle mesirelerinde
gezip eğlenmiş, akşamı saat onda Karaferye’den ayrılışlardır. Bu latif eğlence sayesinde
mektep yüz elli lira derecesinde bir istifade sağlamıştır. 8
Karaferye
8
Asır 23 Mayıs 1904
LANGAZA İBTİDAİ VE RÜŞTİ MEKTEPLERİ
Saye-i maarif vaye-i hazreti padişahide Langaza hamiyetli ahalisi tarafından inşa
olunan ibtidai ve rüşti mekteplerinin resmi küşadını icra eylemek üzere Selanik Valisi
Devletlü Hasan Fehmi Paşa Hazretleri Cuma günü Langaza’ya azimet buyurmuşlardır.
Vali Paşa Hazretleri kasaba haricinde erkanı kaza ve müteberan tarafından tazimat
fevkalade ile istikbal olunmuşlardır.
Mektebin resmi küşadı icra ve bu vesile ile Ömer ve Şevket Hilafetpenahi duaet
mefruzası eda olunduktan sonra Vali Paşa Hazretleri Langaza Kaplıcalarına ve inşasına
başlandığı halde tamamlanamayan Hükmet Konağı mevkiini, Langaza Deresi Köprüsünü
ziyaret etmişler ve icap edenlere gerekli emirleri vermişlerdir.
Kavala’ya Yakın Deniz Kenarında Langaza Kaplıcaları Mevkileri
Mazhar olduğu rağbet derecesinde ümran edilmiş bulunan Langaza Kaplıcalarının
umum ahalinin rahatını temin edecek surette kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı tesisi için
memurin tarafından hemen keşfiyat emir ve irade buyrulduğu gibi mevki kasaba kenarında
ümrandan uzak intihap edilmiş ve pek büyük tutulduğu için inşaatına muvaffakiyet
görülememiş Hükümet Konağı arsasının furuhatıyla kasaba merkezinde güzel bir mevkide
münasip bir arsa tedarik olunarak ihtiyaca göre bir Hükümet Konağı inşa edilmek üzere
keşfinin icra edilmesi lüzumu dahi icap edenlere tebliğ buyrulmuştur. Vali Paşa Hazretleri
akşamüzeri Selanik’e dönmüşlerdir. 9
9
Asır 6 Haziran 1904
DRAMA
Drama Kışlası Açılış Töreni
Drama tütüncülük sayesinde memleket şahanenin en zengin kasabalarındandır. Büyük
tütün depoları şehre bir eser ümran ve letafet bahşeder.
Liva Mutasarrıfı Saadetlü Ziya Paşa Hazretlerinin himayeleriyle ve ahalinin de
yardımıyla Drama’da bir de redif dairesinin inşaatına başlanılmıştır. Burası memlekete başka
bir şeref bahşesedecektir.
Drama Belediye Hastanesi müdüriyetine tayin olunan erbabı iktidardan Hasip
Efendi’nin himmetleriyle hastane büyük gelişme gösteriyor. Hastane cephesindeki
meydanlığa Hacı Yorgi Efendi tarafından güzel ve metin bir demir kapı inşa olunuştur.
Drama tüccar yatağı olduğu için ve Posta ve Telgraf Müdürü gafuru işleri bu derece
külliyetli olmasıyla beraber asar intizam ve faaliyet ibraz ediyor. 10
10
Asır 6 Haziran 1904
TAŞÖZ
Taşöz’e geldim. Taşöz ceziresi doğrudan doğruya hükümeti seniye idaresine alınarak
ayrıca bir sancak suretinde idare olunmaya başlandığından beri büyük bir ümran ve terakki
göstermektedir. Cezirenin nüfus umumiyesi on bin raddelerindedir. Yüz bin kıyyeye yakın
gayet nefis tütün yetiştirir. Zeytin mamulâtı fevkalade nefistir. Bu latif adanın kıymettar Çam
Ormanları evvelce büyük tahribata hedef olmuşken bu defa hazreti padişahide ormanlarında
korunmasına çalışılmaktadır.
Taşöz öteden beri tasarruf emlak maddesinden bin türlü müşkülata razı iken Defteri
Hakani Memuri İzzetlü Hakkı Efendinin gayret ve himmetine daima inzimam eden Saadetlü
Mutasarrıf Beyefendi Hazretlerinin himmetleri sayesinde bitirdiği kayıt resmiyeyi taht
intizama girmektedir.
Günden güne gelişmekte olan Taşöz ceziresinde şayan teessüf bir cihet varsa o da
hükümetin şanına yakışan bir Hükümet Konağı bulunmamasıdır. Dört yüz lira masrafla
kerestesi bol olan bir kasabada mükemmel ve hükümetin şanına layık bir vücuda getirilebilir.
Hisar Mevkiinde bir Alman Kumpanyasına imtiyazı verilmiş olan Çinko madeni
yalnız Çinko madenlerini işletmeye salahiyettar iken simalı kurşun damarlarını da
işletmektedirler.
Mühim bir sancak merkezi olan Taşöz’de bir belediye tabibinin bulunmamsı şayanı
tesadüftür. Taşöz’de hiçbir mektep yoktur. 11
Taşöz
11
Asır 21 Haziran 1904
TAŞÖZ’DEN KAVALA’YA
Kavala
Taşöz’dan tekrar Kavala’ya muvasalat eyledim. Diğer mektubumda tütünler hakkında
bir parça izahat vermiş, reji ve diğer ticaret evlerinin zürra hakkında ifa eyledikleri
müşkülattan bahsetmiştim. Bu günlerde tütün fiyatlarında hafif bir terakki his olunmuştur. Her
zevk kumpanyasına daha mesafeli hareket eden Kambaryan Mağazası mühim alımlarda
bulunuyor. Amerikan şirketi vekilleri de mubayaa memurlarını çıkarmışlardır. Reji Nezareti
henüz mubayaa etmek vaziyetini göstermiyor.
Şartname mucibince teshil ziraat için zürraa para ödemeye mecbur bulunan Reji
İdaresi ziraat mallarını yok pahasına almak için beş para ifraz etmiyor.
Kavala makberi İslamiyesi mütevelli efendi insaf edipte sekiz- on senede bir
mezarlıkta ki ağaçları tımar edecek olsa intisar amiye maruz bulunan çirkinliğin izalesine
himmet etmiş olacaktır. Fakat buralarını düşünmek her nasılsa mütevelli efendinin işine
gelmiyor.
Kavala ahali İslamiyesi maarifsizlik yüzünden çektikleri eziyeti tarif etmek
imkansızdır. Makber İslamiye’ye faydası olmayan ve senelik dört yüz lira derecesinde olan bu
varidatın, evladı vatanın talim ve terbiyesine sarf edilse büyük bir hizmet edilmiş olurdu:
Bundan daha garibi, Çarşı Medresesi Vakfıdır. Sekiz- Dokuz yüz lira varidat veren bu vakıf
ayniyle diğeri gibi mütevellisinin idaresindedir. Bu vakıflara mükemmel bir komisyonun
idaresine tevdi edecek olursa hem maarife hizmet hem de o vakfa mühim bir varidat temin
edilmiş olur.
Pravişte’ye geldim. Bu kasabada en evvel dikkatimi çeken çay mecrası üzerine
Belediye Reisi Hayrullah Beyefendinin himmeti ve kaymakam kaza beyefendinin eser
teşvikiyle mükemmel bir köprü bina edilmiş, tarik şose haline ifrağ edilerek muhafaza
duvarları ile tahkim edilmiştir. Tarafeyn gayet latif Akasya fidanları ekilmiş, belediye,
hükümet konağı tariki tamir edilmiş. Hülasa daire*i belediye parlak bir eser hayat göstermeye
başlamış olmasıdır.
Kavala
Pravişte’de tütün ziraatı istihsali kavala’daki gibidir. Yirmi bin denge yakın mevcut
tütünleri bulunan Priveşte ahalisi dört buçuk kuruştan ibaret tekalifi miriyesini tadiyeden izhar
aciz ediyor. Kavala Reji Nazırı ve Nezaret Umumiyesi Müfettiş Umumiyesi Mösyö Hafter
protestoya gelip otuz kadar köyün heyeti ihtiyariyesini celb ile yine yok pahasına olarak
mallarını ellerinden almışlarsa da köylüyü iknaya muvaffak olamadılar.
Praveşte’nin büyük bir noksanı tabip, ebe ve hatta bir eczanesi dahi bulunmamaktadır.
Kavala’dan tabip celb edebilirlerse de sair memurin ve ahali gayet zahmet çekiyorlar. 12
12
Asır 30 Haziran 1904
PÜRSIÇAN
Pürsıçan
Drama’dan hareketle Pürçısan’a geldim. Evvelemirde nazarı dikkatimi çeken
Pürsıçan’dan geçen Drama-Nevrekop tarikinin harabiyet fevkaledesidir. Büyük himmetlerle
vücuda gelmiş olan bu şose tamir görmemek yüzünden çamur deryası haline gelmiştir. Sayei
ümran vayei cenabi Padişahide vilayetimizin tariki askeriye ve ticariyesidir. Tamir edildiği bir
sırada şu tarik mühimin böyle harap kalması şayanı teessüftür.
Pürçısan nahiyesi bu civarda bulunan kaza merkezlerinin ekserisine faik ve serveti
tabiyesi ile mümtaz latif bir ovada bulunan mamur bir mevkidedir. Nahiye Müdürü Tevfik
Beyefendi’in teşvikatı ve hamiyetli eşrafın yardımıyla kasaba derununda kaldırımlar
mükemmelen tefriş ve tanzim edilmiştir. İki yüze yakın etfal zikur’u havi üç iptidai mektebi
bulunan Pürçısan’da maariften hakkıyla istifade edilemediği vilayet celilece nazarı dikkate
alınarak mektebi ibtidainin miktar ve muallimlerin taht idaresine verilmesi tekerrür etmiş ve
şu teşebbüs mühim aliyi mevkiiyi kale götürmek üzere hamiyetmedan ahali yardımıyla
yeniden inşasına başlanan mektep binasının inşaatının sonuna gelinmiştir.
Yüz elli seneden beri metruk kalan eski bir hamam eşrafdan izzetli Hüsnü Beyin eser
himmeti ile ve ahalinin yardımıyla on beş bin kuruş sarfıyla tamir edilmiş, maarif için yeni bir
varidat vucuda getirilmiştir.
Bugün Pürsıçan kasabasında on beş bin denk tütün vücut bulunduğu halde zürranın her
zevk kumpanyasıyla hareket ederek bir dirhem mal mübaaya etmemesi zürraı mağdur etmekte
olduğundan merci ianesinin nazarı dikkatini celp ederiz.
Üç yüz on beş senesinden beri bu kasaba ahalisinin gayretleri ve müdürü gayurun
himmetiyle bir tarz nevide tanzim edilmiştir. Yalnız tabip ve ebesizlik yüzünden müşkülat
çekmektedir. Mahsulât geçen seneye nispetle mükemmeldir. 13
13
Asır 30 Haziran 1904
NEVREKOP
Nevrekop
Nevrekop’a geldim 14 Pürsıçan’dan Kürecik’e kadar atik şoseyi takip ederek
Nevrekop’a vasıl oldum. Nevrekop bu nam ile takriben dokuz bin nüfusa havi büyük bir kaza
merkezidir.
Serveti tabiyesi fevkalade mebzul olmakla beraber her nevi mahsul yetiştirir.
Arazisinin verimliliği ile meşhurdur. Kıymetli Çam Ormanları bu kazanın başlıca servetini
temin eder. Birçok milyon kıyyeye yakın nefis orta al tütün yetiştiren bu kaza ahalisi
Kavala’da bulunan bazı ticaret evlerinin esir etmeğe vasıl olan tütün simsarları öteden beri
yazmakta olduğumuz gibi hatalarını bugün anlamaya başladılar.
14
Selan ik Vilayetinin, Siroz Sancağında bir kaza merkeziydi. Kasabanın yirmi mahallesinde 1434 hanede 5636
nüfus yaşıyordu. Kasabada 598 dükkân, 12 han, 12 ca mi, yedi dergah, iki kilise yedisi İslam, ikisi gayri Müs lim
mektep ile bir hükü met konağı, bir kışlay-ı hü mayun, iki hastane vardı. Arazisi münbit (verimli) mahsuldar
olarak yulaf, çavdar, mısır, hububat vesaire ve tütün ve elma ve armut ve sair meyvelerle sebzeler hâsıl o lur.
Tütünleri pe k nefis olup senevi (yıllık) on bin lira kadar bir t icaret bırakırlar. Şarapçılık ve ipekçilik ticareti dahi
var ise de o kadar ehemmiyetli değildir. Kaza sın ırları içinde beş yüz kadar el tezgâhı ile yıllık tah minen on bin
top pamuk bezi, on bin arşın aba üret iliyordu. Kazada senelik otuz bin kadar te zgâh tarağı imal ediliyordu.
Üretilen te kstil ürünlerinin büyük kısmı kaza dışına gönderiliyordu. Kazada senede üç defa panayır kurulurdu.
Biri kasabanın içinde kuru lan panayır, ikincisi Haralis Panayırı, üçüncüsü ise Dere Panayırıydı. Balkan Savaşı
sonrası yapılan sınır düzenlemelerinde Yukarı Nevrekop Bu lgaristan, Aşağı Nevrokop ise Yunanistan sınırları
içinde kalmıştır. Yukarı Nevrekop’un adı 1951 yılında Gotse Delçev olarak değiştirilmiştir. Yunanistan sınırları
içinde kalan Aşağı Nevrekop (Kato Nevrokopi) günümüzde Doğu Ma kedonya ve Trakya Bölgesi Drama iline
bağlı bir belediye statüsündedir.
Geçen seneki tütünlerden mezkur ticaret evlerinin peyli mallarını mubayaa eden
simsarlar öyle bir sille-i tediyeye uğradılar ki buralarda ve bilhassa alemi ticarette emsali
yoktur. Bu cümleden bir numune gösterelim.
Tütün Komisyoncusu Hatip zade Mustafa Ağa’nın Kavala’da bir Macar namına
mübaaya ve mağazasına sevk ve teslim ettiği kırk küsur bin kıyye tütünü zengin tüccar
komisyoncuya düşük fiyat vererek malı iade etmiş, tütün işlemeyi bilmeyen komisyoncu da
Kavala’da malı geriye kabule mecbur olmuştur.
Buradaki komisyoncular geçen seneki mahsullerle yüklü bulunuyorlar. Yeni mal
mübaayasına maddi kuvveti kalmadığından fiyatları son derece tenzil ile mubayaa etmeye
muvaffak olmak için yerli zenginlere bu manevrayı yapmış adeta tütün zürrasını mahvedecek
bir hale getirmiştir. Teessüf olacak bir cihet var ise buralarda yetmiş-seksen senelik bazı
ticarethanelerde kavala ticaret evlerinin bu hilesine mal mubayaa etmemekle yardım
ediyorlar. Rejide aynı mesleği ihtiyar etmiştir.
Kaza Kaymakamı İzzetli Ali Fehim Beyefendi daimi olan ilgileri jandarma ve polis
dairelerinin fevkaladelikleri sayesinde memlekette asayiş pek mükemmeldir.
Nevrekop Belediyesi varidatının azlığından dolayı eseri hayat gösteremiyor, ekseri
sokaklar çerçöp ile doludur. 15
RAZLIK
Razlık
Razlık’a 16 geldim. Nevrekop’tan Razlık’a geldim. Merkez kazaya tabi bazı kara
hadisat ahirede epeyce tahribata uğramış olduğu halde hükümeti seniyenin sayesinde
kaymakam gayyurun himmetiyle düçar hasar olan haneler peyderpey inşa edilmekte yeni ve
latif köyler intişarı tenvir etmektedir. Tediyen avdet etmekte bulunan ahali iş ve güçleriyle
uğramaya başlamışlardır.Hareketi arziyenin bu kazada icra ettiği tahribat akıllara dehşet
verecek derecededir. Kaza dahilinde hükümeti seniyenin himmet fevkaladesi etrafından gelen
ianet nakdiye ile mühim paralar vücuda getirmiş, memurin ve zabıtan askeriye tarafından da
ahşap haneler inşa edilmiştir. Kasaba dahilinde bulunan Camiler içine girilemeyecek derecede
harap olmuş bulunduğu gibi, askeriye binası da tamire muhtaç bulunuyor. Yardımsever
ahalisinin yardımlarıyla bina edilmeye başlanmış olan Hükümet Konağı hareketi arziyeden
zarar görmüş, ikmal inşaatı için keşfi mucibince otuz beş bin kuruş raddesinde tahsisat
resmiyenin devriyesine değin icap eden meblağ istikraz edilerek kemali kerimiyle ikmal
inşaatına başlanılmıştır. Cülus Hümayun Hazreti Hilafetpenahye müsadif yevmi mesudede
resmi küşadının icrası mümkündür. Tevkifhane binası dahi derdest ikmaldir.
15
Asır 7 Temmuz 1904
Razlık: Paşa Livası, Siroz Sancağına bağlı Rila ile Piren Dağ ları arasında kalan b ir kaza merkezidir. Başlıca
geçim kaynağı hayvancılık ve buna bağlı ürünlerdir. Tahta işçiliği o ldukça geliş mişti. Razlık Mahalleleri:
Çarşıbaşı Mahallesi, Camii Cedid Mahallesi, Camii Atik Mahallesi, Mahalle-i Yeni İslam, Yeni Mahalle
(Kirazalan), Bulgar Mahallesi, Kışla Mahallesi
16
Müddeti memuriyetleri olan iki sene zarfında kaymakam İzzetlü Tahsin Beyefendi
saye-i şahanede ahalinin yardımlarıyla üç kışla, bir hükümet konağı, mükemmel bir hamam
vücuda getirmişlerdir. Bu defa mülkiye ve askeriye kaymakamları İzzetli Tahsin ve Hüsnü
Beyefendilerin eser himmeti ve yardımsever ahalinin yardımlarıyla bir kışla-i hümayun
inşaatına başlanılmıştır. Razlık İbtidai ve Rüşti mekteplerini gezdim. İbtidai mektebini
Rüşdiye’ye faik buldum. Rüşdiye Mektebi bir muallimisani idaresinde bulunuyor. Bir
muallimin bütün dersleri idare edebilmesi imkânsızdır.
Razlık’ta mevcut efradı şahane fevkalade bir intizam ve terbiye-i askeriye ibraz
ettirmektedir. Razlık Kumandan Heyetinin bu babdaki himmeti aliye vazifepervaneleri şayan
teşekkürdür. Kışla-i hümayunun tamiri için tahsisatın vuruduna intizar ediliyor.
Emvalı emiriyye tahsilatında Mal Müdürü Defaetlü Vasfi Efendi emsaline faik surette
faaliyet ve muvaffakiyet gösteriyor. Şayanı takdirdir. Razlık’tan Cuma’ya giderken esnai
rahada Predel Kışla-i Hümayununa geldim. Hareketi arziye dolayısıyla rahnadar olan kışla
dahilinde efradı askeriye dairesi bulunuyor. Bu mevsimde bile havası akçabad bulunan Piren
silsilesinde efradı şah caddelerde beytuvata mecbur kalıyor. Kaymakam Tahsin Beyefendinin
eseri himmetiyle vucuda gelen bu kışla-i humayun beşyüz-altıyüz kuruş masrafla tamiratı
kabildir. 17
MENLİK
Cumai Bala
17
Asır 14 Temmuz 1904
Cumai Bala’dan doksan kilometre mesafede bulunan Menlik’e 18 geldim. Bu kadim
kasaba binlerce seneden beri sel sularının açtığı iki dere içinde tesis olunmuştur. Hava ve suyu
her ne kadar latif ise de lağım sitemi bulunmaması yüzünden tenzifat memurluğu vazifesi
mebzul zahmetlere gördürüldüğü için mazuratı menfaatine faiktir.
Memleketimizin yetiştirdiği kaymakam kaza İzzetlü Rauf Beyefendi, gayyur, afif bir
zattır. İki sene zarfında kazada bir çok ıslahata muvaffak olmuş, kaza dahilinde maarifin
teminine pek ziyade himmet ve hizmet eylemişlerdir. Cemati İslamiye için mükemmel bir
ibtidaiye mektebi olduğu gibi bu defa da bir mektebi rüşti küşad edilmiştir. Ballıca ve
Setruvah köylerinde ekseri kaza merkezlerinde bulunmayan bir tarzı mükemmeliyette ibtidai
mektepleri küşad olunmuştur.
Menlik Belediyesi hiçbir eser faaliyet gösteremiyor. Kaymakam Beyefendi bazı
icraatlarda bulunmak istiyor ki muvaffakiyetlerini temenni eyleriz.
Menlik
Kaymakam Kani Beyefendi tarafından vazı esası icra eyleyip bir dereceye kadar emir
inşaatı ilerlemiş olan Hükümet Konağı binasını Rauf Beyefendi ikmale muvaffak oldular.
Hükümet Konağı mükemmelen tefriş edilmiştir. Belediye varidatının tezyidi zımnında kasaba
medhalinde bina edilen Gazhane sayesinde memleketi maazallah yangın afetinden
kurtardıkları gibi belediyede mühim bir memba varidat temin etmek olan Rauf Bey Efendinin
bu himmetleri de şayanı teşekkürdür.
18
Menlik: Bu lgaristan, Yunanistan ve Sırbistan yakınlarında bulunan bir kasaba olduğu için farklı zamanlarda
yapılan idari değişikliklerle idari bakımdan Selan ik vilayeti, Serez, Manastır ve Köstendil Sancaklarına
bağlanmıştı. Et rafı bağlık olduğundan halkı üzü mcülü k, sirkecilik ve şarapçılık yaparlardı. Tarım ve hayvancılık
köylülerin geçim kaynağı idi. 1699’da Ru meli ‘de baş gösteren büyük veba salgınında Menlik ve köylerinde
büyük nufus kaybına neden oldu.
Menlik
Kışla- i hümayun tamir edilmektedir. 35. Alayın Birinci Taburu Kolağası inşaatına
nezaret etmekte atik bir konak olan binayı şimdi azametli bir Kışla haline getirmektedir.
Verilen tahsisat ile icra edilen inşaat arasında pek büyük bir fark vardır. 19
KİREÇKÖY
Kireçköy’den:
Bir ay tebdili hava on
beş günden beri Kireç
köyünde bulunuyorum. Su ve
havanın letafetiyle meşhur
olan bu köye Haziran’dan beri
iki yüze yakın kibar aileler
gelmiştir.
Şuracıkta
Nafıa
Müdüriyeti Aliyesinin nazarı
dikkat ümranperverilerine bir
madde arz etmek isterim.
Harman köyünden Kireç
köyüne inşa edilecek şose on
beş kilometredir. Hâlbuki bu
şose kala-i bala inşa edilecek
olursa mesafe yedi kilometre daha kısaltılmış olur ki bundan hem hazine-i celile ve hem de
aile müstefit olmuş olur. 20
19
20
Asır 21 Temmuz 1904
Asır 4 Ağustos 1904
KATRİN
Katrin
Katrin’den 21
Katrin ibtidai mektebinin tevzii mükafat töreni icra edilmiş, Kaymakam Kaza İzzetlü
Celal Beyefendi ile memurin ve eşraf hazır bulunmuşlardır. Müstehak mükafat olan efendilere
mükafatlar tevzi olunmuş, cümle tarafından hayır duası, Hazreti Padişahiyi yad tekrar
edilmiştir.
Şakirdan efendilerin derslerde gösterdikleri muvaffakiyet cümlenin takdiri
kazanmıştır. Muallim İsmail Hakkı Efendinin bu babdaki gayreti takdiri şükrandır. 22
21
Katrin, Selanik Sancağına bağlı bir kaza merkeziydi. Kasaba 8 mahalleden oluş makta ve 684 hanede, 2836
nüfusu barındırmaktaydı. Kaza dahilinde 1 Hü kü met Konağı ile Asker Hastanesi, 256 dükkan, 2 Cami, 1 Tekke,
2 Kilise, 3 Me ktep vardı. Katrin kazası; Lithor ve Kilindir Nahiyeleri ile 36 köy ve çift liğ i kapsar. Ahalinin
nüfusu dört bin civarındaydı ve şarapçılık, ipekçilik ve ziraat la geçiniyordu. Günü mü zde Katrin (Katerin i) Orta
Makedonya Bölgesi’ne bağlı Pieria ilinin merkezidir.
22
Asır 8 Ağustos 1904
SEREZ23
Serez Çarşı
23
Siroz Sancağı, Serez merkez kazası ile Menlik, Zihne, Razlık, Petriç, Demirhisar, Cu ma-i Bala ve Nevrekop
kazaların ı kapsamaktaydı. Günü mü zde Menlik, Razlık, Petriç, Cu ma-i Bala ve Nevrekop kazalarına bağlı
yerleşim yerlerinin büyük çoğunluğu Bulgaristan sınırları içindedir. Nevrekop kazasının Yunanistan sınırları
içinde kalan yerleşim yerlerinin ahalisi ise mübadelede Türkiye’ye gelmiştir. Serez, Selanik Vilayetin i oluş turan
üç sancaktan birisi ve aynı adlı sancağın merkeziydi. Bu kente, Avrupalılar Sere ya da Sentis, Osmanlı
döneminde Siroz derlerdi. 1383 yılında Gazi Evrenos Bey ve Çandarlı İbrahim Paşa tarafından Osmanlı
egemenliğine giren kent savaşmadan teslim olmuş tur. Bu nedenle kentin eski sakinlerinin oturduğu kale içine
Müslüman yerleştirilmemiş, kiliseler ca miye çevrilme miştir. Müslümanlar kale surları dışındaki mahallelerde
yaşıyorlardı. Serez ca milerinin tü mü Fetihten sonra inş a edilmiştir. 1900 y ılı itibariyle kentin nüfusu, 11027
erkek 10585 kadın o lmak ü zere toplam 21602 kişiydi. Kentteki 55 mahallenin 25’inde Türkler yaşıyordu.
Sancak nüfusunun %39’u Müslü man, %37’si Bulgar, %21’i Ru m’du. Kent merkezinde 4389 hane, 43 han, 1115
dükkan, 21 kilise, 29 ca mi, 15 dergah, 2 havra, 11 medrese, 23 mektep, 1 kütüphane, 100 havlu doku ma te zgahı,
1 buharlı pa mu k fabrikası vardı. Her yıl şubat ayında açılan panayırı ve yayları ile ünlüydü. Sere z tarih inde öne
çıkan isim Şeyh Bed rettin’di. Bedreddin’in türbes i Orta Me zarlık ad lı Türk mezarlığındadır. Me zarlık Tekkesi
denilen Bedreddin i Tarikat ının Tekkesi bu Türbenin yanındaydı. Bedreddin’in na’şı mübadele sırasında Serez
Mübadele Komisyonu tarafından İstanbul’a getirilmiş ve 2. Mah mut Türbes i haziresine defnedilmiştir. Serez,
İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin önemli merkezlerinden birisidir. Mübadele önces i ve sonrasında rol oynayan
önemli bir isim de Serezli Mehmet Esat Bey dir. Meh met Esat Bey, t iyatro sanatçısı Metin Serezli’nin babasıdır.
Bugün Serez’de kötü durumda olmakla be raber Osmanlı dönemine ait Meh met Bey Cami, Mustafa Bey Cami,
Zincirli Cami (Selçuk Sultan Camii), Vilayet Binası gib i mimari örnekleri görmek mü mkündür. Ayrıca 1485
yılında Çandarlı İbrahim Paşa tarafından yaptırılan Bedesten arkeoloji mü zesi o larak ku llan ılmaktadır.
Arazisinde kaliteli tütün ve pamuk yetiştirilirdi. Selan ik’ten sonra bölgenin en önemli t icaret ve kültür
merkeziydi. 1757 yılına kadar gümüş ve altın para basan bir darphane mevcuttu. Serez’de ilk ga zete 1910 yılında
yayın hayatına başlamış, aynı yıl b ir sine ma salonu açılmıştır. Balkan Savaşı sırasında, 1912-1913 y ılları
arasında kent Bu lgar işgali altında kalmıştır. Serez Sancağının kırsal bölgelerinde yaşayan Müslüman halk
katliamlardan kurtu lmak için kent merkezine sığın mıştır. Ne var ki bu katliamlar kent merkezinde de devam
etmiştir. 1913 yılında Bu lgarlar kenti terk ederken yakar. Evlerin ve işyerlerinin büyük çoğunluğu yanar.
Müslümanların büyük çoğunluğu Serez’i 1913 yılında terk et mek zorunda kalmıştır. Son kalan Türkler de 1923
mübadelesinde Serez’i terk et miştir. Serez Sancağından gelenlerin ağ ırlıklı olarak iskân ed ild iği bölge ler; Ed irne,
Tekirdağ, Mersin ve Adana’dır. Günü müzde Serez (Serres) Orta Makedonya Bölgesi’ne bağlı Serres ilinin
merkezidir.
Serez’den:
Şehrimizin en şerefli ve mamur mevkii ve ahalinin en latif bir yeri olan Belediye
Kahvahanesi önünde bulunan eski köprünün öteden beri ve hususiyle bu sıralarda bu
sıralarda hasıl ettiği manzara esasen çok çirkin olduğu gibi tehlikeli olması cihetiyle Belediye
emvarında büyük bir faaliyet ibrazıyla her vakit terakkiyat ve ümran belediye hususunda,
belediye reisi Akil Beyefendi hazretleri artık bu köprünün kaldırılarak yeni bir köprünün
inşaatı hususunu nazarı dikkate alarak bu babda keşfiyat yapılması kararı alınmış ve köprünün
kaldırılmasına mübaşeret olunmuştur.
Yapılacak köprünün mevkiinin letafeti, zerafeti, şehrimizin terekkiyatı, mamuriyeti ile
mütenasip bir tarzı latifede, ara sıra dehşetli bir suretle akmakta olan çaya mukavemet
edebilecek surette metin bulunması esbabı istimal olunmaktadır. 24
Serez Tütün İşçileri
24
Asır 8 Ekim 1904
YENİCE-İ VARDAR25
Yenice-i Vardar
Yenice’ye geldim: Selanik’ten, Yenice’ye kadar tamiratı belediyeye ait olan kırk-elli
kilometrelik cisim şosenin ekseri aksamı tamire muhtaç olduğu gibi Vardar Köprüsünden
bade ile Yenice’ye kadar olan ufak, büyük köprülerin umumi mesail inhidam bir haldedir.
Kaymakamı Kaza Beyefendi ile Hakim Beyefendinin ciddi teşebbüsleri sayesinde
kariben Hükümet Konağı inşaatına mübaşeret edileceği ümit edilmektedir.
25
Yenice -i Vardar Selanik Sancağına bağlı bir kaza merkeziydi. Kasaba, Selanik’e 40 km. u zaklıkta ki düz bir
ovada Gazi Evrenos Bey tarafından kurulmuş tur. Kasabanın düz bir ovada ve bir göl kenarında kurulmas ının en
önemli nedeni at yetiştiriciliğine uygun bir yer olmasıd ır. Yenice -i Vardar kasabasına bağlı 89 köy ve çift lik
vardı. 1800’ün sonlarında 1616 hane, 8280 nufusu barındırıyordu. Buğday, pirinç, pa mu k, keten, sus am ve tütün
üretimi yanında bağcılık da çok geliş mişti. Ayrıca bez ve kilim doku mac ığı da yapılmaktaydı. Kasabada, 520
dükkan, 12 fırın, 25 han, 3 ha mam, 10 cami, 1 rüştiye, 2 medrese, 5 tekke, 2 imaret, 1 saat kulesi, 1 gaz depos u,
üç katlı bir kışla-i hü mayun ve Gazi Ev renos Bey ile ahfadının türbeleri vard ı. Mübadeleden sonra Gazi Ev renos
Bey türbes i bir süre çırçır fabrikası o larak kullanılmış, 2006 yılında Yen ice-i Vardar Belediyesi tarafından
restorasyonuna başlanmış ve restorasyonu 2009 yılında ta mamlan mıştır. Saat ku lesi de be lediye tarafından
restore edilmiştir. Günümü ze kadar ulaşan iki ca mi ve iki ha mam ise harabe durumdadır. Günü müzde Yenice-i
Vardar (Gianits a), Orta Makedonya Bölgesi’nin Pella iline bağlı bir belediye statüsündedir.
Yenice kasabası teşkilatından beri kaza merkezi olduğu halde terakki ve ümrandan
geri kalmış, şimendifer hattından uzak bulunması da ticaretinin sekteye uğramasına sebep
olmuştur.
Yenice-i Vardar
Öteden beri gelen zevat bir takım adi hanelerde misafir edilmeğe mecbur
kaldıklarından kimse Yenice’ye uğramayı arzu etmiyor. Müteberan tüccardan Mahmut Efendi
tarafından bina ettirilen latif Osmanlı Oteli idaresini nezafetiyle meşhur Mustafa Efendi
deruhte etmiş ve yeniceye gelen zevatı pislikten kurtarmıştır.
Yenice’den Selanik’e, Selanik’ten Yenice’ye günde dört beş araba gidip geldiği gibi
pek çokta yük arabaları gidip geliyorlar. Bu arabalarda umumiyetle on- on beş mektup
bulunmakta ve tüccar işi süratle görmek için her mektup için iki – üç kuruş vermekte
oldukları halde bu sene mektup tevdi etmiyorlar. 26
26
Asır 13 Eylül 1904
MANASTIR 27
Manastır
Üç sene evvel Manastır’da Rehber-i Maarif namıyla bir hususi mektep küşad edilmişti.
Mektebin mevcudu 90 erkek ve 20 kızdan ibaret bulunan etfalin talim ve terbiyesi hususunda
Selanik’ten getirtilen dört muktedir muallim ve bir muallime ile diğer bir nakış muallimesinin
ibraz eyledikleri gayret ve himmet takdiri şayandır.
Hele mini mini yavrucakların el işlerinde gösterdikleri maharet hayrete muciptir.
Mektebin bu son zamanlarda gösterdiği rağbet üzerine bir de Rüşdi sınıfı ilave edilmiştir.
27
Os manlı yönetimi döne minde, Manastır Vilayetinin kuzey inde Kosova, doğusunda Selanik, batısında İşkodra
ve Yanya, güneyinde Tırha la Vilayeti bulunuyordu. Yü zölçü mü 28.500 kilo metre kare, nüfusu 848.900’dü.
Balkan Savaşı sonrası Osmanlı İmparatorluğu’nun Manastır Vilayetine bağlı yerleşim yerlerinin ba zıları
Yunanistan, bazıları Sırbistan sınırları içinde kalmıştır. Vilayet merkezi olan Manastır kenti Sırbistan’ın sınırları
içinde, vilayete bağlı Florina, Serfice, Kozana, Alasonya, Cu ma, Nasliç, Grebene, Kesriye kentleri Yunanistan
sınırları içinde kalmıştır. Manastır kenti, günümü zde Ma kedonya Cu mhuriyeti/FYROM sın ırları içinde yer
almaktadır.
Selanik İdadi Mektebi Resmi Açılışı
Evvelce Manastır Mektebi Rüştiyeyi Askeriyesi müdürü olup daha sonra Selanik
Rüştiyesi Askeriyesi müdürlüğünde bulunan Mektebi Hususiyenin fahri nezaretinde bulunan
Kolağası Tahir Bey Efendi’nin de himmetleri takdiri şayandır. 28
SEREZ
Serez’e geldim. Her şeyden evvel dikkatimi çeken maarif meselesi için bie kaç söz
söylemek isterim.
Serez’de maarif için yüz binlerce kuruş varidat teminine kafi evkaf medrese mevcut
olduğundan başka, birkaç yüz seneden beri ahali İslamiyenin tenezzühüne sayfiye ittihaz
edilen meşhur yaylanın idaresini cüheladan birine emanet etmişler.
Serez şehrinin sarf etmekte olduğu hububatın kısmı azamisi bu yayla mahsulü olup
senevi yirmi bin yük ve beher yükü yaylaya kırk para resmi iane ediyor.
Azametli çam ağaçları da civara kereste için birer birer satılmaktadır. Bunda dahi
yayla altmış lira para alıyor. Altmış liraya yakın vergi tahsil edilmiştir. Yüz hanenin senede
vermekte olduğu yüz lira varidat bunların haricinde olduğu halde 30 bin kuruştan fazla varidat
temin eden ve sırf Cemaati İslamiyeye ait olduğu sicilatı şeriyede yazılı bulunan yayla
varidatı taht intizama alınmış olsa mektebi islamiyenin ahvali esef iştinalini ıslah etmek dokuz
aydan beri maaş alamayan mualliminin muntazaman maaşlarını tavsiye eylemek mümkün
olur.
Serez Sancağı mutasarrıf vekaletine tayin buyrulan Vilayet Maarif Müdürü Saadetlü
Reşit Beyefendi Hazretlerini bu gibi ahvalin ıslahına ve maarif varidatının tezyidine ikdam
buyurucakları şüphesizdir.
28
Asır 20 Ekim 1904
Serez
Vilayetimizin en ufak kazası Pravişte’dir. Pravişte’de bir inas mektebi mevcut olduğu
halde Serez’de istikbalin valdeleri olan hanım kızlar sibyan mektepleri muallimleri efendiler
tarafından inas ve zükur muhtelit olarak tedris edilerek kızların nezaket ve ihtisasat
fıtriyeleriyle mütenasip olmayan bu ahvali gören evlat babaları teessürlerini beyan ediyorlar.
Kumandan Devletlü İbrahim Paşa Hazretlerini himmetleriyle vucuda gelen Hamidi
Kışl-ai Hümayunu fevkalade bir derece- i tekamüle isal edilmiştir. Diyanetperver Müşir Kışlai
Hümayun dahilinde pek mükemmel ve muazzam bir Camii Şerif inşasına muvaffak
olmuşlardır ki önümüzdeki Salı günü resmi küşadı icra edilecektir.
Serez Belediyesi emsaline faik bir şekilde ibrazı faaliyet ediyor. Evvelemirde kasabaya
civar ahalinin gidiş ve gelişlerini sağlayan 90 metreye yakın Karasu Nehri üzerinde bir köprü
inşa ediliyor ki öteden beri sal ile ve bin müşkülat çekilerek ve mühim zayiat verilerek
geçiliyordu.
Saadetlü Reis Bey Hazretlerinin eseri himmeti yalnız bu değildir. Memleketin
tenezzüh mahalli Benligölge Caddesinin, Ahmet Paşa Çayı’nın taşmasını önlemek için
lüzumu kadar tevsimi için mükemmel kargir bir rıhtım inşa edilmekte ve Nevrekop
Caddesinin, Ahmet Paşa Çayı üzerindeki köprüsü mücaddeden inşa olunmaktadır.
Saadetlü Akil Beyefendi’nin iki sene riyaseti zamanında gösterdikleri muvaffakiyet
Serez Belediyesinin on beş sene zarfında gösterebildiği derecenin kat kat üstündedir. 29
Serez Piyade Kışlai Hümayununun bir Cami Şerife ihtiyacı olduğunu Dokuzuncu
Ordu Fırka-i Hümayun Kumandanı Müşir Devletlü İbrahim Paşa Hazretlerinin nazarı
dikkatlerini çekmesi ile husul inşası için vuku bulan teşvikatı ve hamiyetli tüccardan Hacı
Şakir Ağa zade İbrahim ve Ali Efendiler taraflarından yapılan yardımlarıyla dokuz ay evvel
inşaatına başlanılmıştı. Serez’in her köşesinde kıymetli eserler vücuda getiren Muşir
Hazretleri iş bu Camii Şerifi dahi bin iki yüz kişiye yakın bir cemaati alabilecek şekilde
yaptırmıştır.
29
Asır 4 Kasım 1904
Cami Şerifin resmi küşadı bugün vakit zuhurda Mutasarrıf Vekili Saadetlü Beyefendi
ve bilcümle erkân ve memurin liva ve ümera-i zabıtan hazır olduğu halde bir bando
musikanın ihtiram bulunduğu halde icra edilmiş ve Camii Şerife’de edayı salâtı müteakip
mevlit dahi okunmuş ve dua edilerek Cami ibadete açılmıştır. 30
Serez
KAVALA
Kavala’ya geldim:
Kavala
30
Asır 10 Kasım 1904
Tütün ticareti sayesinde serveti fevkaladeye nail olmuş olan bu latif kasabanın dahilini
görmeyenler Avrupa’nın en güzel şehirlerine rakip zannetmekte haklıdırlar. Belediyenin üç
bin liraya yakın geliri var. Büyük ticaret şehirlerinde emsaline az tesadüf edilir tütün depoları
pis ve pisliği kadar dar ve gayrı muntazam sokaklar ihta ediyor. Mağazalarda müstahdem
binlerce amelenin defi tabi için müracatgahı bu dar sokaklar ile makberi İslamiye muhafaza
duvarlarıdır. Bu ahval yüzünden Kavala kasabasında hiçbir yerde bu derecesi mevcut
olamayan verem ve emarız efrenciye yaygın bir şekilde hüküm sürmektedir.
Kavala Tütün
Kavala’nın imarına lüzumu kadar hizmete muvaffak olan Kaymakam Paşa Hazretleri
şu arz ettiğim meseleyi de nazarı dikkatlerine alır ise bir çare-i selamet bulacakları
şüphesizdir.
Kavala’nın maarifi hakkında Musi Kazım Efendi pek büyük himmetler ibraz etmiş
Müessesenin mevcudiyetini hali intizama almıştı. Sonra Mal Müdürü Merhum Sami Efendi
ile refiki muhteremi Abdurrahman Efendi eseri himmetleriyle Kavala maarifi vilayetimizin
ekseri mülhakatı arasında mevcut bir mevki kazanmış iken, bu iki gayyur maarifperverin
vefatlarıyla hiçbir taraftan yardım görmeyen Kavala Maarif Komisyonu muallimlere
muntazaman maaş vermekten başka bir muvaffakiyeti görülemiyor. Etfalin devamı gayrı
muntazam olduğu gibi, mualliminin gayretleri de bir dereceye kadar gelmiştir.
İdadi hayriyenin heyeti tedrisiyesi her ne kadar müntecip zevattan müteşekkil ise de
usul idaresi gayrı muntazam, tedrisatı fevkalade noksan bulunduğundan istifade edilemiyor.
Tütün mağazaları kemali faaliyetle işlemektedirler. Ehemmiyetlice birkaç satış olmuş
ise de piyasa da mal çoktur. Bu seneki mahsulün nefaseti yüzünden küçük tüccarlar dahi
nispeten istifade edecekler ise de yine en büyük Mösyö Viksak ve Kommersiyal İdaresinin
eline geçecektir. 31
31
Asır 24 Kasım 1904
Kavala’dan, Sarışaban’a kadar uzanan 30 kilometrelik yolun Kavala’dan çıkışta 6
kilometresi dağlık ve arızalı bir arazi üzerinden geçiyorsa da 25 kilometrelik kısmı da bir satıh
müstevi üzerindedir. Bu mühim caddeye henüz şose yapılamamış olması dolayısıyla iki
mühim kazanın dört milyon kıyyeye yakın tütün ihracatı bu vesile ile icra edilerek duçar
müşkülat oluyor. Yoldaki müşkülata numune olmak için üç saatlik bir mesafeye bir liradan
aşağı fayton koşulmadığını söylemek kifayet eder.
Vilayetimizin her tarafında saye-i Ümraniye Hazreti Padişahide şose ve köprüler ikmal
olunmakta olduğu halde servet nokta- i nazarından en mümtaz olan bu mevki yolsuzluk
yüzünden binlerce müşkülata armuz bulunuyor.
Vali Alişanımız Devletlü Paşa Hazretlerinin latif fehimaneleri sayesinde Sarışaban
kazası dahi umum kazaların sahip olduğu rahata Kavala -Sarışaban yolunun inşasıyla elbette
mazhar olacaktır.
Sarışaban kazası Rumeli vilayeti şahanesinin en zengin mevkiindedir. Saye-i hazret
padişahide asayişi umumiye fevkalade mükemmeldir. Genç, gayyur kaymakamın
muvaffakiyeti takdiri şayandır.
Memurin adliye, mulkiye ile mutenasip intihap buyrulmuş olduğundan iki dairei
resmiye arasında fevkalade bir ittihat ve encam görülmektedir.
Sarışaban kazasının mevki itibarıyla fevkalade latif olmak icap eden havasını iki
muktedir zatın sahibi bulundukları değirmenler ihlal ediyor. Değirmen çarklarının kabili ziraat
olan araziye yayılarak hesapsız kollar teşkiliyle bataklık meydana getirmesi yüzünden ovada
diğer silsile eteklerinde on beş- onaltı para köy ahali İslamiyesi içinde bir ferdi kanlı görmek
kabil olamaz.. Avrupalı şehirlerle yarışacak derecede güzel olan Sarışaban bu değirmenlerin
meydana getirdiği bataklıklar yüzünden 35 senelik bir vahamet hava neticesi olarak bu
köyceğizde çocuk görmek her pedere nasip olmuyor.
Kavala
Binlerce halkın hayatını tahrip eden bu iki değirmen yerine gaz motorlarıyla dakik
değirmeni yapmak iki- üç bin lira bir masrafla yapmak hâsıl olacak bir şey iken Hacı Ali Paşa
Hazretleri gibi semahatla meşhur bir zatın ahalinin felaketinden müteessir olmaması kabil
değildir zannediyorum.
Hacı Şerif Ağa İstanbul’da bulunuyorlar. Ahval mahallileye vakıf değildir. Mesele
mahalli hükümetçe sureti cedidede nazarı dikkate alınacak olursa bu mahzur ortadan
kaldırılabilir. Tütün mahsulâtı geçen seneye nispetle fevkalade nefis ve parlak ise de kırma
noksan olmakla küçük olarak bir kısmı toplanmıştır.
Sarışaban tütün zürraı sair kazalara nispetle daha az endişededir. Geçen sene tüccar
yalanlarına kapılmayan ahali bu senede mallarını parlak fiyatla satacakları şüphesizdir.
Hamiyetsever ahalinin yardımlarıyla İzzetlü Kaymakam Beyefendinin eseri himmeti olarak
Mincanos köyünde bir takımlık mükemmel bir jandarma karakolu bina edilmiştir. 32
İSKEÇE
İskeçe’de:
İskeçe kaza merkezi Avrupai Osmaniye’nin ümran ve terakki dolayısıyla en birinci
şehirlerindendir. Senede iki buçuk milyon kıyye en birinci nefis tütün yetiştirdiği halde 1318
senesi mahsulü Selanik vilayetinin her cihetinde Amerika Şirketinin zuhuruyle fevkalade bir
terakkiye mazhar olmuş olduğu halde mutnefezelden bir zatın gaddarane hareketi tesiriyle
İskeçe kazası bu ticaretten 500 bin liraya yakın bir ziyan etmiştir. Ziyan derecesine bir örnek
olmak üzere en meşhur tütün yetiştiren yaka köyleri 90 kuruştan aşağı hiçbir vakit mal
satmadıkları halde 1318 senesi mahsulünün beher kıyyesini Amerikan şirketi ve sair tüccar
tarafından altı mecidiye verilmişken her ne esbaba mebni ise Hacı Ali Paşa Hazretleri fiyat
farkına meydan verilmeyerek mallar bilahare 35 kuruşa satılmıştır.
İskeçe
32
Asır 28 Kasım 1904
Dikkat buyrulsun 300 bin kıyyeye yakın mal yetiştiren bu köyler 200 bin lira ziyan
ediyor. Fevkalade israfa alıştırılan ahali yine Hacı Ali Paşa Hazretlerinin nüfuzu altında
kalıyorlar. Bin okka mahsul yetiştiren bir çiftçi 1318 senesi bin lira alsa idi. Hacı Mehmet
Paşa Hazretlerine veyahut Rejiye duyunu ifa ederek mahkûmiyetten kurtulmaya muvaffak
olurlardı. O halde Hacı Ali Paşa Hazretleri de senede almakta olduğu milyonları alamazdı
değil mi?
Maarifi Milliye’nin ıslahı ve
mülhakat maarifin daimi surette
tetkiki zımnında teşkil eden maarif
komisyonu riyasetini
Saadetlü
Mehmet Şükrü Paşa Hazretleri
deruhte buyurmuşlardır. Tezyit
varidat zımnında yardımsever ile
sebzecilere mahsus olmak üzere
otuz kadar dükkân bina edilmiştir.
Maarifin kudretini bilmeyen, daha
doğrusu ahalinin
cehaletinden
istifade etmeye alışanlar, bu
dükkânlara sebzecilerin nakline
mani oluyorlar. Dükkanlar sekiz
aydan beri boş kalmıştı.
Kaymakam ve komisyon
heyetinin teşebbüsat cedidesiyle
dükkânlara
demirci
esnafı
nakledilmiş ve takriben 12 bin kuruş
kadar bir varidat temin edilmiştir.
Saadetlü Mehmet Şükrü
Paşa
Hazretlerinin
gayret
maarifpervanesine inzimam eden
Kaymakam Kaza İzzetlü Ali Osman
Beyefendi’nin sebatkarane duruşu
sayesinde İskeçe kazasının servet ve
mamuriyetiyle
mütenasip
bir
terakkiyi maarife mazhar olacağı
şüphesizdir. Bu defa iki muktedir
inas muallimesi celp ediliyor.
Mekteplerin muallimlerini
ve talebelerini daimi kontrol altında
İskeçe
bulundurmak üzere muktedir bir maarif müfettişinin de celbedilmesi gerekmektedir. 33
33
Asır 5 Aralık 1904
DEMİRHİSAR
Demirhisar
Demirhisar’a karadan
geldim. Demirhisar’a yakın
yol üzerinde eski dönemlerde
yapılmış
iki
metre
uzunluğunda bir köprüye
tesadüf
eyledim.
Geçit
vermez bir hale gelmiş,
çamur deryası haline gelmiş.
İstasyon Caddesi de son
derece tamire muhtaç bir
haldedir. O kadarki fayton ile
kasabaya gidildiği halde
karşılaşılan
müşkülattan
maazallah yol üzerinde hareket
eden arabaların bazı defalar kazaya
hedef olması muhtemeldir. 34
34
Asır 6 Mayıs 1905
Demirhisar