ve Kosova Adli Bilimler Ajansının katkıla

Transkript

ve Kosova Adli Bilimler Ajansının katkıla
KOSOVA TÜRKİYE ADLİ BİLİMLER GÜNLERİ
12- 14 Ağustos 2014 Hotel Theranda Prizren – KOSOVA
Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü, Türkiye Mezunlar Derneği (TÜMED) ve Kosova
Adli Bilimler Ajansının katkılarıyla onursal başkanlıklarını Kosova Anayasa Mahkemesi
Yargıcı Dr. Altay Suroy ve Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’in yaptığı
Kosova – Türkiye Adli Bilimler Günleri 12 - 14 Ağustos 2014 tarihlerinde Prizren’ de
gerçekleşti.
Sempozyum açılışı Kosova Kamu Yönetim Bakanı Mahir Yağcılar, Kosova İçişleri Bakanı
Bajram Rexhepi, T.C. Priştine Büyükelçiliğinden Servet Akman, Kosova Türk Temsil Heyet
Başkanlığından (K.T.T.H.B.) Yarbay Gaffar Gören ’in yanı sıra çok sayıda bilim insanının
katılımı ile gerçekleşti.
Açılış konuşmalarında Kosova İç İşleri Bakanı Bajram Rexhepi’ nin Kosova’da böyle güzel
bilimsel programlara ihtiyaç olduğunu vurguladığı konuşmasında profesyonel ve teknik
açıdan bir bütün olan adli bilimlerin soruşturma ve yargı organları tarafından doğru kararlar
alınmasında yardımcı olacağını ifade etti.
Kamu yönetimi bakanı Mahir Yağcılar ise bu sempozyumun iki ülke uzmanlarına tecrübe ve
adli tıp alanında elde edilen en yeni sonuçların karşılıklı değişimine yardımcı olabileceğini
açıkladı.
Kosova Anayasa Mahkemesi Yargıcı Dr. Altay Suroy, Türkiye’nin farklı yerlerinden gelen
Adli Bilimcileri, Adli Bilimlere gönül veren ve ilgi duyanları Kosova’da ağırlamaktan mutlu
olduklarını belirtirken, bu sempozyumun muhteşem akademik sonuçları olacağını ve
Kosova’da hukuk bilimlerinin çok güncel ve hızlı geliştiğini değerlendirdi. Suroy, ayrıca
hukuk bilimlerinin gelişmiş olması halinde kurumlar arasında çelişkilerin daha az olacağını
kaydetti.
Kosova Adli Bilimler Ajansı Müdürü Phd. D.C Blerim Ollluri, Kosova ve Türkiye arasında
adli bilimler alanında bilgi ve deneyimin paylaşıldığı böyle bir toplantıda bulunmaktan
kurumu ve kendisi adına mutluluklarını belirtti. Kosova’da adli tıp biliminin büyük bir
değişime sahip olduğunu anlattı ve Ajansılarının en modern veri tabanına sahip olduğunu
açıklayan Olluri, bu veri tabanıyla adli tıp alanında sonuçların on defa daha etkili olmasına ve
yargı sistemi, İNTERPOL, polis ve yasaların uygulanması yönünde diğer ajanslar ile irtibatın
daha da güçlenmesine yardımcı olduğunu söyledi.
Ankara Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İ. Hamit Hancı kardeş ülke Kosova’ da
bulunmaktan mutluluklarını dile getirirken adli bilimler alanında bilgi paylaşımlarının artması
gerektiğini belirten konuşmasını tamamladı.
Türkiye Mezunlar Derneği Başkanı Cengiz Çesko, derneklerinin Adli Bilimler alanında ilk
kez bir organizasyonda yer aldığını, bundan büyük heyecan duyduklarını ve bunu sürdürmek
istediklerini bildirdi.
Resmi dili Arnavutça- Türkçe olan sempozyumun birinci oturumu Ankara Üniversitesi Adli
Bilimler Enstitü Müdürü Prof. Dr. Hamit Hancı’nın başkanlığında başladı. Ankara
Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat ARTIK AB üyeleri ülkeleri
ve Türkiye’de gıda güvenliği ve gıda savunması konulu bildirisinde gıda güvenliği ve gıda
güvencesinin birbiriyle karıştırılan farklı iki kavram olduğunu söyledi. Türkiye’nin AB üyesi
olmadığı halde süt, süt ürünleri vb. gıda ihraç ettiğini ifade etti. Prof. Dr. Artık, “ riski bilirsek
yönetebiliriz” sloganı ile konuşmasını tamamladı. Kosova Adli Bilimler Ajansı Müdürü Phd.
D. C Blerim Ollluri, Kosova’da Adli Bilimler Hizmetleri konulu bildirisinde müdürlüğünü
yaptığı ajansın özel bir yasa ile hukuki alt yapısının hazırlandığını ve faaliyetlerini bu
çerçevede gerçekleştirdiğini bildirdi. Yıl ve yıl ajansa gelen vakalardaki artışa dikkat çeken
Phd. D.C Ollluri, vaka sayısının 2010 yılında 1.500 iken; 2014 yılı sonunda yıl bu sayının
5.000’e ulaşacağını öngördüklerini söyledi. Kosova Adli Tıp Kurumu Direktörü Prof. Dr.
Arsim Gerxhalıu, Felaket Kurbanlarının Kimliklendirilmesi sunumunda 1999 yılından
itibaren gerçekleşen çığ, uçak kazası gibi vakalarda olay yerinin güvenliğini görülebilen ve
fotoğraflanabilen her şeyi tespit ederek başladıklarını söyledi. Adli Rapor Formlarını Kosova
Yasalarına uygun olarak gelişmiş ülkelerin raporlarından uyarlandığını belirtti. Her olay
kendine münhasır olup, tek başına değerlendirilmelidir diyerek sözlerini tamamladı.
İkinci oturum Ankara Üniversitesi Zootekni Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Gürsel Dellal’ın
başkanlığında başladı. İlk bildiriyi Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdür
Yardımcısı Aslıhan AVCI Adli Kimya ve Metabolizma üzerine gerçekleştirdi. Bildirisinde
Alternatif Tıbbın bilinçsiz tüketilmesinin doğurduğu zararlardan bahsetti. Bilinçsiz kullanılan
Alternatif Tıbbın kan biyokimyasında beklenmeyen değişimlere sebep olduğunu hatta
ölümcül sonuçlar doğurabileceğini söyledi. Konu ile ilgili örnek vakalarla bildirisini
noktaladı. Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü’nden Dr. Yeşim Doğan, Bio. Merve
İyras, Bio. Merve Parlakgörür, Biomüh. Emine Firdevs Yıldırım’ ın ortak olarak hazırladıkları
Tek Yumurta İkizlerinin Kimliklendirilmesi konulu bildiride, adli olaylarda genetik
kimliklendirme yapılması sırasında çözüm bulunamayan tek yumurta ikizlerinin
kimliklendirilmesi ile ilgili örnek olaylar izleyiciler ile paylaşıldı. Örnek olayların ardından
tek yumurta ikizlerinin DNA dizilimlerinin aynı olmadığı ve ayırt edilebilmeleri amacıyla
literatürde kabul edilen farklı yaklaşımlar anlatıldı ve giderek atan tek yumurta ikizi nüfusuna
paralel olarak yaygın olarak kabul edilen bir metot oluşturulmasının gerekliliğinden söz
edildi. Adli Tıp Kurumu’ndan Yüksek Mühendis Jeolog Murat Mert ve Batman Üniversitesi
Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Sema Tetiker’in Adli Bilimlerde
Mineralojik incelemeler konulu ortak bildirisi adli bilimlerde jeolojinin tarihçesi başladı.
Minerolojik incelemelerin cinayetten trafik kazaları, terörizm ve kaçakçılık olaylarının
çözümlenmesine kadar büyük önem taşıdığını belirten Yük. Müh. Mert Kriminalistik
alanındaki bir diğer önemi ise; zehirlenme olayının varlığında detaylarıyla
çözümlenebilmesini sağlamasıdır dedi. Toprağın karakterizasyonu ve mineralojik yapısı ölüm
zamanının tayininde kilit rol taşımaktadır ve olay yeri incelemesi esnasında ne kadar detaylı
inceleme yapılırsa o kadar iyi sonuç alınır diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Kosova Adli Bilimler Ajansından Dr. Xhemail Ademi başkanlığında gerçekleşen 3. Oturumda
ilk bildiriyi Çocuklarda Yürüme Bozuklukları konusu ile Yunanistan’dan Op. Dr. Hüseyin
Bekir yaptı. Op. Dr. Bekir çocuklarda görülen içe basma, dışa basma ve rotasyonel
deformitelerin teşhis ve tedavisini anlattığı bildirisini ortopedi sloganı erken teşhis, erken
tedavi ile sonlandırdı. Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsünden Psik. Sevgi Güney
Adli Bilimlerde Klinik Psikoloji Uygulamaları konulu bildirisinde adli klinik psikolojinin
tanımı ve tarihçesini anlatarak başladı. Suç ve suç faili belirlenmesinde, görgü tanıklarının
güvenilir ve geçerliliği olan ifadelerinin alınmasında adli psikoloji ve klinik psikolojinin
önemine dikkat çekti. Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsünden Eren Şahiner ve
Doç. Dr. Niyazi Meriç’in Adli dozimetri konulu bildirisinde maruz kaldığımız radyasyon
dozunun belirlenmesinde kullanılan parametreleri anlatan Şahiner, nükleer adli bilimlerin
doğuşunu, Japonya-Fukushima Daiichi Santrali kayda geçen en büyük son kazayı ve
radyasyon kazaları ile maruziyet dozunun belirlenmesinde kullanılan teknikleri anlattı.
4. oturum Kosova Adli Tıp Kurumu Direktörü Prof. Dr. Arsim Gerxhaliu başkanlığında
gerçekleşti. Toplu Gömülerde Tarihlendirme konulu bildiriyi gerçekleştiren Ankara
Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü müdürü Doç. Dr. Niyazi Meriç göreceli ve mutlak
yaşlandırma tekniklerini, mutlak yaşlandırmada kullanılan C-14, Elektron spin rezonans ve
lüminesans yöntemleri anlattı. Doç. Dr. Meriç bu tekniklerin toplu gömülerde tarihlendirme
sahip olduğu öneme ve adli bilimlerde toplu gömülerin ve tarihlendirilmesinin ehemmiyetine
dikkat çekti. Gülhane Askeri Tıp Akademisi diş hekimliği emekli öğretim üyesi Prof. Dr.
Yavuz Sinan Aydıntuğ Adli Diş Hekimliği ve Dişlerden Kimliklendirme konulu bildirisinde
öncelikle diş hekimliğini bilmek lazım ki daha sonra adli diş hekimliğini, hukuk ile olan
bağlantısını ve adli diş hekiminin görevlerini bilelim dedi. Adli diş hekimliğinin tarihçesini ve
Türkiye’de adli diş hekimliği konusunda çalışmış ve çalışan değerli bilim insanlarını ve
çalışmalarını tanıtan Prof. Dr. Aydıntuğ adli diş muayenesinin, ağız otopsisinin, analiz,
değerlendirme ve raporlama süreçlerinin önemi vurguladığı bildirisinde kişilere ait ağız, diş
ve çene röntgeninin adli vakaların çözümlenmesinde büyük fayda sağlayacağını vurguladı.
Sırbistan’dan katılan Prof. Dr. Redjep Şkrijel Muhacirlerde Sıtma Hastalığı konu bildirisine
enfeksiyon tarihini anlatarak başladı. Sıtma ve kolera hastalığının savaş döneminde kötü
hijyenik koşulların etkisiyle salgına neden olduğunu ve sadece yeni pazarda 10 mahallenin
yok olmasına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Şkrijel muhacirlerin bu salgından dolayı
maruz kaldıkları büyük zarara dikkat çekerek bildirisini noktaladı.
5. oturum Op. Dr. Hüseyin Bekir başkanlığında, Kosova Adli Bilimler Ajansından Dr.
Xhemail Ademi’nin Kosova’da Kriminalistik Çalışmaları ve İz Delilleri konulu bildirisi ile
başladı. Kriminalistik çalışmalarında her materyalin kritik öneme sahip olduğunu ve iz
delillerinin büyük veya küçük olmasıyla değil taşıdıkları bilgiler ölçüsünde suçun
aydınlatılmasında altın dokuz adli sorulara cevap taşıdığını/ taşıyabileceğini belirtirken bu
soruları şöyle sıraladı; ne oldu, ne zaman oldu, nerede oldu, kim yaptı, neden yaptı, neye veya
kime yapıldı, kim planladı, ne yapılabilir ve kim yapabilir. Dr. Ademi çalışmalarının Edmond
Locard’ın her temas bir iz bırakır prensibine dayandığını belirterek bildirisini tamamladı.
Yunanistan’dan Av. Rıdvan Sadık Batı Trakya’da Türklerin Tabi Olduğu Aile Hukukunu
Belirleyen İkili Antlaşmalar konulu bildirisinde Dedeağaç, Gümülcine ve İskeçe yaşayan
Türk azınlığın aile hukuku ile ilgili problemleriyle ilgilenen müftülükler bulunduğunu
evlenme, boşanma, nafaka ile ilgili hukuku işlem ve problemleri çözmekle görevli olduklarını
ve 24 Temmuz 1924 imzalanan Lozan Barış antlaşması ile garanti altına aldığını söyledi.
Turgut Özal Üniversitesi Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı başkanı Doç. Dr. Kadir Demircan
Adli Tıp ve Medya konulu bildirisinde Robin Williams, Whitney Houston ve Michael Jackson
gibi ünlülerin ölümünün medyada yer alış şeklini anlatırken adli tıp açısından bu konuların
medyada yer alışına dair içerik açısından daha bilimsel olması gerektiğine dikkat çekti.
6. oturum Prof.Dr. Nevzat Artık başkanlığında Kosova Adli Bilimler Ajansından Dr. Xhemail
Ademi ve Phd. D. C Blerim Ollluri’nin Kosova’da Traseolojinin Gelişmesi konulu bildirisi ile
başladı. Phd. D.C Ollluri 2010 yılından bu yana ajanslarında ayakkabı, lastik ve alet izlerinin
incelendiğini görevli personellerinin düzenli olarak eğitime tabi tutulduklarını gelişmeleri
daha yakından birebir takip edebilmek amacıyla kurdukları ulusal iş birliklerini anlattı. DNA
Analizi Uzmanı Fatmir Ademi Kosova’da DNA Analizinin Gelişmesi konulu bildirisinde
DNA ve Seroloji laboratuvarının Kosova Adli Bilimler Ajansı bünyesinde 2005 yılında
kurulduğunu ihtisas eğitimi almış 4 uzman ile çalıştıklarını ve şuan Kosova’nın ihtiyacını
karşıladıklarını söyledi. 2008 yılında ilk adli vakayı kabul ettiklerini belirten Ademi 6 yıldır
devam eden çalışmalarında 5000 delil incelediklerini ve kan, meni, tükürük, diş, kıl ve tüm
vücut kıllarından DNA analizi yaptıklarını belirtti. Hedeflerinin dahada ilerlemek olduğunu
söyleyen Ademi şuanda DNA analiz metotlarının akreditasyonunda final aşamasında
olduklarını da belirterek bildirisini sonlandırdı. Kosova Adli Bilimler Ajansından Phd.
Milazim Tahiruka Ateşlenen Silahlarda Barut İzleri konulu bildirisinde geçmişte ve
günümüzde kullanılan barut çeşitlerini,
laboratuvarlarında kullandıkları ve kendi
geliştirdikleri barut izi analiz metodunu anlattı. Phd. Tahiruka kullandıkları metoda ilişkin
detaylı bilgiler verdiği bildirisinde numune miktarının az olmasına rağmen uygun şartlar
altında muhafaza edilerek istenilen bilgiye ulaşılabileceğine dikkat çekerek bildirisini
tamamladı.
7 posterin sunulduğu Kosova Türkiye Adli Bilimler Günleri Poster sunumlarına ilişkin soru
cevapların yapıldığı 7.ve son oturum ile noktalandı.
Oturumların ardından Kosova’da İlk kez düzenlenen Kosova Türkiye Adli Bilimler
Günlerinin önümüzdeki yıllarda da devam etmesi temennisi ile sempozyum kapanışı yapıldı.
*-*-*-*-
DİTËT E SHKENCËS SË FORENZİKËS KOSOVË - TURQİ
12-14 Gusht 2014 Hotel Theranda Prizren - KOSOVË
Me kontributin e Instututit të Forenzikës së Universitetit të Ankarasë, Shoqatës së të
Diplomuarve të Turqisë dhe Agjensionit Kosovar për Forenzikë, ku kryetarë nderi ishin Dr.
Altaz Suroy, Prokuror në Gjykatën Kushtetuese të Kosovës dhe Rektori i Universitetit të
ankarasë Dr. Erkan İbiş, mes datave 12-14 Gusht 2014 u organizuan Ditët e Forenzikës
Kosovë-Turqi. Hapja e simpoziumit u realizua me pjesëmarrjen e Ministrit të Administratës
Publike Mahir Yağcılar, Ministri i Punëve të Brendshme Bajram Rexhepi, Servet Akman nga
Ambasada Turke në Prishtinë, Nënkolonel Gaffar Gören nga Kryesi e Këshillit Turk në
Kosovë dhe shumë intelektualë e shkencëtarë.
Prej fjalimeve të hapjes Ministri i Punëve të Brendshme Bajram Rexhepi tha se
Kosova ka nevojë për programe të tilla shkencore dhe se këto do ta ndihmojnë Kosovën që të
merren vendime të duhura nga ana e organeve të hetuesisë që nga aspekti profesional dhe
teknik janë të mishëruara me njëra tjetrën.
Ministri i Administratës Publike Mahir Yağcılar tha se ky simpozium do të mund të
jetë mundësi e mirë për shkëmbimin e përvojave në mënyrë reciproke nga shkenctarët e të dy
shteteve. Dr. Altay Suroy vlerësoi se ndjehet i lumtur që i priten në shtëpinë tonë Shkencëtarët
e Forenzikës që kanë ardhur nga vende të ndryshme të Turqisë dhe se ky sipozium do të jep
rezultate të mrekullueshme. Gjithashtu i lartëpërmenduri tha se Shkencat Juridike në Kosovë
zhvillohen shumë shpejtë dhe janë në hap me kohën. Suroy gjithashtu theksoi që nëse
shkencat Juridike do të jenë më të zhvilluara atëherë do të ketë më pak kundërshti në mes të
institucioneve në vendit.
Drejtori i Ajgensionit Kosovar për Forenzikë Phd. D.C Blerim Olluri tha që në emër të
institucionit të tij dhe në emër të vetin mund të shprehet se ndjehet i lumtur që gjendet në një
bmledhje të tillë ku ndahen dija dhe përvoja e turqisë dhe Kosovës në sferën e Forenzikës.
Olluri i cili theksoi se Agjensioni Kosovar i Forenzikës ka pësuar ndryshime të mëdha dhe se
e posedon databazën më bashkëkohore e cila ndikon që rrezultatet në sferën e forenzikën të
jenë më efikase dhe se ka ndihmuar që fuqizohet komunikimi me ajgensionet tjera si
INTERPOLI dhe policia që e zbatojnë ligjin.
Drejtori i Institutit të Forenzikës së Ankarasë Prof. Dr. Hamit Hancı duke e theksuar
që ndjehet i lumtur që gjendet në Kosovë që për Turqinë është shtet vëlla, fjalimin e tij e
përfudnoi duke thënë që duhet të shtohet ndarja reciproke e dijes në Shkencat e Forenzikës.
Kryetari i shoqatës së Të Diplomuarve nga Turqia tha se shoqata e tyre për herë të
parë merr pjesë në organizimin e aktiviteti që i përket Forenzikës, që ndjeht i emocionuar për
këtë fakt dhe se duan ta vazhdojnë këtë aktivitet.
Seanca e parë e simpoziumit që u realizua e udhëhequr nga Drejtori i Institutit të
Forenzikës së Ankarasë Prof. Dr. Hamit Hancı për gjuhë zyrtare e kishte Shqipen dhe
Turqishten.
Drejtori i Institutit të Ankarasë për Siguri të Ushqimit Prof. Dr. Nevzat ARTIK në
studimin e tij me titull: Shtetet anëtare të BE-së dhe Siguria e Mbrojtja e Ushqimit në Turqi
tha se ka ngatërresë në mes të termit siguria e ushqimit dhe ushqimi i sigurt.
Prof. Dr. Artık që tha se përkundër faktit se Turqia nuk është anëtare e BE-së megjithatë ne
eksportojmë atje qumësht dhe prodhime të qumështit. Pas kësaj prezantimin e studimit të tij e
përfundoi m moton: “Nëse e dijmë rrezikun atëherë mund ta menagjojmë atë”.
Drejtori i Agjensionit Kosovar për Forenzikë Phd. D. C Blerim Olluri, në prezantimin e tij me
temë “Shërbimet e Forenzikës së Kosovës theksoi se baza ligjore e agjensionit ku ai shërben
si drejtor është rregulluar me një ligj të veçantë dhe se aktivitetet e saj realizohen në korniza të
këtij ligji. Phd. D. C Blerim Olluri që e tërhoqi vëmendjen te rastet në shtim që vijnë në
agjension dhe tha që derisa në vitin 2010 rastet që erdhën ishin 1.500 në fund të vitit 2014
parashohin që rastet brenda këtij viti të jenë 5000. Drejtori i Institutit të Mjekësisë Ligjore
Prof. Dr. Arsim Gërxhaliu, gjatë prezantimit Identifikimi i Eshtrave të Viktimave të
Fatkeqësive tha se të gjitha rastet që kanë ndodhur si rrëzim i aeroplanit dhe orteqet, ia kanë
dalë të indentifikojnë çdo gjë që mund të shihet dhe të fotografohet e që ka të bëjë me sigurinë
e vendit të ngjarjes. Gjithashtu theksoi se Formatet e Raporteve të Mjekësisë Ligjore tha se
është në përputhje me igjet e Kosovës. Kurse prezantimin e tij e përfundoi duke thënë që
secili rast duhet studiuar në vete dhe se është specifik. Seanca e dytë u realizua nën
udhëheqjen e Prof. Dr. Gürsel Dellal që është profesoreshë në Fakultetin e Zooteknikës në
Universitetin e Ankarasë.
Prezantimi i parë, temë e të cilit ishte Forenzika dhe Metabolizma u realizua nga Zv.
Drejtoresha e Institutit të Forenzikës së Universitetit të Ankarasë, Aslıhan AVCI. Gjatë
prezantimit foli për dëmet e përdorimit në mënyrë të pavetëdijshme të Mjekësisë Alternative.
Ajo tha se Mjekësia alternative që përdoret në mënyrë të pavetëdijshme mund të shkaktojë
ndryshime të papritura në Biokiminë e Gjakut, madje kjo mund të ketë edhe rrezultate
vdekjeprurëse. Profesoresha në fjalë prezantimin e saj e përfundoi me shembuj që kishin të
bënin me temën sipër së cilës ajo punonte.
Në prezantimin me temë Identifikimi i Binjakëve të një Veze që u përgatit nga
profesorët e Institutit të Bioteknologjisë së Universitetit të Ankarasë Dr. Yeşim Doğan, Merve
İyras, Bio. Merve Parlakgörür, Bioing. Emine Firdevs Yıldırım, u prezatuan raste të
identifikimit të binjakëve që deri më tani ishin të paarritshme. Pas shembujve që u treguan u
tha që binjakët nuk kanë renditje të njëjtë të ADN-së dhe se për identifikimin e tyre duhet të
shfrytëzohen qasje të ndryshme për të cilat kemi nevojë që të zhvillohen e të arrijnë në nivel
të metodave të pranueshme.
Në prezantimin e përbashkët me temë “Studimet Mineralogjike në Forenzikë” të bërë
nga Ingjinieri i Lartë Gjeologu Murat Mert nga Instituti i Mjekësisë Ligjore dhe Zv. Doc. Dr.
Sema Tetiker nga Departamenti i Gjeologjisë i Universitetit të Batmanit u fillua me sqarimin
për historinë e Gjeologjisë në Forenzikë. Ingjinieri Mert i cili tha se studimet Mineralogjike
përveç rëndësisë së madhe që e kanë në zgjidhjen e rasteve si vrasjet, aksdentet e trafikut,
terorizmi dhe kontranabda, një aspekt tjetër i rëndësishëm është studimi i detajshëm në
argumentimin e rasteve të helmimit. Karakteristikat e dheut dhe struktura mineralogjike e
dheut luan rrol kyq në caktimin e kohës së kryerjes së krimit dhe i nderuari fjalimin e vet e
përfundoi duke thënë se për aq sa do të bëhen studime të detajshme në vendin e ngjarjes për
aq do të merren rrezultate të mira.
Gjatë seancës së tretë që u realizua nën udhëheqjen e Dr. Xhemail Ademit nga Ajgensioni
Kosovar i Forenzikës, prezantimin e parë me temë; “Deformimet e Fëmijëve në Ecje” e bëri
Op. Dr. Hüseyin Bekir. Op. Dr. Bekir në prezantimin e tij ku foli për identifikimin e
deformimeve të shkeljes drejt pjesës së jashtme dhe të brendshme dhe deformimet
rotacionale, prezantimin e tij e përbylli me moton; “Identifikimi i hershëm sjell shërim të
hershëm.”
Psikolog’ja Sevgi Güney nga Instituti i Forenzikës së Universitetit të Ankarasë në temën e saj
“Praktikat e Psikologjisë Klinike në Forenzikë” prezantimin e filloi duke folur për
definicionin dhe historiatin e psikologjisë klinike. Prezantuesja e tërhoqi vëmendjen në rrolin
që e ka psikologjia klinike gjatë identifikimit të krimit e kriminelit dhe marrjen e deklaratave
të besueshme të dëshmitarëve të gjallë.
Në temën e prezantuar nga Eren Şahiner prej Institutit të Shkencave Nukleare të Universitetit
të Anakarasë dhe Doc. Dr. Niyazi Meriç në prezantimin e tyre me temë Dozimetria Forenzike,
Şahiner që i sqaroi parametrat që përdoren në caktimin e dozës së radiacionit nga i cili jemi
ndikuar, gjithashtu foli edhe për teknikat që përdoren në caktimin e dozës së radiacionit duke
u shërbyer edhe me shembujt e aksidentit të fundit të madh të Centralit të JaponisëFukushimës, Daiichi-të.
Seanca e 4-të u udhëheq nga Drejtori i Institutit për Mjekësi Ligjore Prof. D. Arsim
Grxhaliu. Doc. Dr. Niyazi Meriç që e prezantoi temën e titull “Caktimi i Datës në Varrosjet
masive” i cqaroi metodat vizuele dhe caktimit absolut të datëlindjes së kufomës, metodën C14 që shërben në caktimin e moshës dhe metodat Elektron Spinrezonantive dhe
Luminesansitive. Doc. Dr. Meriç gjatë prezantimit e tërhoqi vëmendjen te rëndësia e caktimit
të datës së varrimeve masive. Ligjeruesi i pensionuar i GATA-së Yavuz Sinan Aydıntuğ, gjatë
prezantimit të tij me temë “Forenzika Stomatologjike dhe Identifikimi përmes
Stomatologjisë” tha se fillimisht duhet ta dijmë Stomatologjinë që pastaj të mund ta dijmë
Stomatologjinë Forenzike, detyrat e saj që i ka në çështje ligjore dhe detyrat e Stomatologjisë
Forenzike.
Prof. Dr. Aydıntuğ që e prezantoi historiatin e Stomatologjisë Ligjore dhe studiuesit e
studimet e bëra në këtë sferë, në punimin e tij ku i foli për kontrollin e Stomatologjisë Ligjore,
autopsinë e gojës, analizën, vlerësimin dhe procedurat e raportimit, tha që rentgeni i gojës dhe
nofullës së njerëzve luan rrol të rëndësishëm në zgjidhjen e rasteve. Prof. Dr. Redjep Şkrijel
që mori pjesë nga Serbia, prezantimin e tij e filloi duke folur për Sëmundjen e Etheve te
Muhaxherët dhe historinë e infeksionit. Prof. Dr. Şkrijel që tha se sëmundjet e Etheve dhe
Kolerës u përhappën në kushte të mungesës së higjienës gjatë luftës, përkujtoi se në Novi
Pazar këto kanë ndikuar në zhdukjen e 10 lagjeve dhe se ata që u ndikuan më së shumti prej
tyre ishin muhaxherët.
Seanca e 5-të e udhëhequr nga Op. Dr. Hüseyin Bekir, filloi me prezantimin e Dr.
Xhemail Ademit nga Agjensioni Kosovar i Forenzikës ku foli për temën, Punimet
Kriminalistike në Kosovë dhe Argumentet e Gjurmëve. Materialet që mund të gjenden në
punimet kriminalistike nëse janë të rëndësisë kritike ose nuk janë të tilla mund ta vërtetojmë
përmes informatave që i përmbajnë e jo prej madhësisë së tyre dhe a janë në gjendje të japin
përgjigje në pyetjet e arta forenzike; Çka u bë, kur u bë, ku u bë, kush e bëri, pse e bëri, kujt ia
bëri, kush e planifikoi çka mund të bëhet dhe kush mund ta bëjë? Dr. Ademi prezantimin e
përfundoi duke u bazuar në principin e Edmond Locard-it; “Çdo rast ka gjurmë”.
Avokati Rıdvan Sadık nga Trakia Perëndimore, në prezantimin e tij ku foli për Të Drejtën
Famijare së cilës i nënshtrohet pakica turke në Trakinë Perëndimore, tha se për zgjidhjen e
problemeve si kurorëzimi, shkurorëzimi, trashëgimia etj. të pakicës turke që jeton në
Dedeağaç, Gümülcine dhe İskeçe përgjegjëse është myftynia dhe se kjo garantohet me
marrëveshjen e Lozanës së 24 Korrikut të vitit 1924.
Doc. Dr. Kadir Demircan që është Udhëheqës i Departamentit të Biologjisë Forenzike
nga Universiteti Turgut Özal, gjatë prezantimit të tij me temë; “Forenzika dhe Mediet” derisa
foli për mënyrën se si u prezantun në medie rastet e vdekjes së të famshmëve si; Robin
Williams, Whitney Houston dhe Michael Jackson, tha se përmbajtja e lajmeve që kanë të
bëjnë me kësi lloj vdekjesh duhet të jenë më shkencore.
Seanca e 6-të e udhëhequr nga Prof. Dr. Nevzat Artık, filloi me temën Zhvillimi i
Traseologjisë në Kosovë e që u prezantua nga Dr. Xhemail Ademi dhe Phd. D. C Blerim
Olluri. Phd. D. C Olluri, i cili tha se që nga viti 2010 e këndej në agjensionin e tyre bëhet
analizimi i shenjave të këpucëve, gomave dhe mjeteve, personeli i tyre vazhdimisht i
nënshtohet trajnimeve dhe shtoi se me qëllim që zhvillimet të ndiqen më lehtë kanë themeluar
bashkëpunime reciproke me shtete të ndryshme.
Fatmir Ademi që është ekspert i Analizave të ADN-së në prezantimin e tij që pati për temë
Zhvillimi i Analizave të ADN-së, tha se Laboratori për ADN dhe Serologji në Kosovë është
themeluar në vitin 2005 ku punojnë 4 ekspertë dhe se tani ai laborator i plotëson nevojat e
Kosovës.
Ademi që tha se rastin e parë e kanë pranuar në vitin 2008, në punimet e tyre që vazhdojnë që
prej 6 vitesh i kanë studiuar rreth 5000 raste duke u bazuar në gjak, qime, pështymë, dhëmb
dhe të gjitha materialet tjera që mund të përdoren për kësi lloj studimi.
Ademi që tha se objektivi i tyre është të përparojnë edhe më shumë, theksoi se janë në fazën
finale të akreditimit të metodave të analizës së ADN-së.
Phd. Milazim Tahiruka nga Ajgensioni Kosovar për Forenzikë të Kosovës në
prezantimin e tij me temë; “Gjurmët e Barutit në Armët e Zjarrit” foli për lllojet e barutit që
janë pëdorur në të kaluarën dhe në të tanimshmen si dhe për metodat e analizës së barutit që i
kanë zhvillluar vet. Phd. Tahiruka prezantimin e përfundoi duke dhënë informata të detajshme
për temën në fjalë tha se përkundër faktit që sasia e materialit mund të jetë e pakët ajo mund
të ketë efektivitet nëse ruhet në kushte të mira.
Ky simpozium përfundoi me diskutimet që u bënë për 7 posterët e vendosur në mure.
Pas seancave u bë përmbylllja ku u tha se duam që simpoziumi i Forenzikës mes Turqisë e
Kosovës duhet të mbahet edhe gjatë viteve tjera në Kosovë.
Kongre Onursal Başkanları / Kryetarët e Nderit të Kongresit:
Dr. Altay SUROY – Kosova Anayasa Mahkemesi Yargıcı / Gjykatës në Gjykatën Kushtetuese të
Kosovës
Prof. Dr. Erkan İBİŞ – Ankara Üniversitesi Rektörü / Rekotor i Universitetit të Ankarasë
Kongre Başkanları / Kryetarët e Kongresit :
Prof. Dr. Hamit HANCI – Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdürü / Drejtori i Institutit të
Shkencave të Mjeksisë Ligjore të Universitetit Ankara
Dr. Blerim OLLURI – Kosova Adli Bilimler Kurumu Müdürü / Kryeshefi i Agjencisë së Kosovës për
Forenzikë
Cengiz ÇESKO – Türkiye Mezunlar Derneği (TÜMED) Başkanı / Kryetar i Shoqatës së Studentëve të
Diplomuar në Turqi (TÜMED)
Kongre Genel Sekreterleri / Sekretarët e Përgjithshëm të Kongresit :
Op. Dr. Hüseyin BEKİR – Yunanistan Serbest Hekim / Mjek i Pavarur nga Greçia
Dr. Xhemal Ademaj - Kosova Adli Bilimler Kurumu - AAFS Folloë Member / Institucioni Kosovar për
Shkenca Juridike
Av. Devrim KARAKÜLAH - Adli Bilimciler Derneği Genel Sekreteri / Sekretar i Përgjithshëm i Shoqatës
së Shkencëtarëve Jurudik
Cem Mehmet ÇETİN- EGM Kriminal Daire Başkan Yrd. / Zv. i Drejtorit të Administratës së
Kriminalistikës EGM
Hem. Melek ÇELİK – Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi / Instituti i Shkencave
Juridike të Universitetit të Ankarasë
Bio. Merve PARLAKGÖRÜR – Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü / – Instituti i Shkencave
Juridike në Universitetin e Ankarasë
Bio. H. Merve İYRAS - Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü / – Instituti i Shkencave Juridike të
Universitetit të Ankarasë
BioMüh. Emine Firdevs YILDIRIM – Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü / Instituti i Shkencave
Juridike në Universitetin e Ankarasë
Müh. Berk SUROY – İzmir Kosovalı Üniversite Öğrencileri Temsilcisi / Përfaqësues i Studentëve
Kosovar në İzmir
Kongre Resmi Dili: Arnavutça – Türkçe
Gjuhët Zyrtare të Kongresit: Shqip – Turqisht