THE WORLDS OF WALT DISNEY Disneyland and Disney World are

Transkript

THE WORLDS OF WALT DISNEY Disneyland and Disney World are
MESLEKİ İNGİLİZCE - 8. DERS ÇEVİRİ METİNLERİ VE ÇEVİRİLERİ
THE WORLDS OF WALT DISNEY
Disneyland and Disney World are the two most famous entertainment parks in the world.
World: Dünya
Most: En (çok)
Famous: Ünlü
Entertainment: Eğlence
Disneyland ve Disney World (Dünyası) dünyanın en ünlü iki eğlence parkıdır.
Disneyland is in California and Disney World is in Florida, U.S.A.
Disneyland ABD, Kaliforniya’da ve Disney World Florida’dadır.
These were built by Walt Disney.
Built (build’in 2./3. Hali): İnşa etmek, yapmak
Onlar Walt Disney tarafından inşa edilmişlerdir.
Walt Disney started to make cartoon films in 1923 with his brother Roy.
Start: Başlamak
Make: Yapmak
Cartoon film: Çizgi film
Brother: Erkek kardeş
Walt Disney erkek kardeşi Roy’la birlikte çizgi filmler yapmaya 1923’te başladı.
First he made 'Alice in Wonderland' and then, in 1928, Mickey Mouse was created.
First: Önce, ilk olarak
Wonderland: Harikalar Diyarı
Then: Sonra
Create: Yaratmak
O ilk olarak “Alice Harikalar Diyarı’nda”yı yaptı ve daha sonra 1928’de Mickey Mouse’u
yarattı.
He was very interested in technology so all his work was technically excellent and very
enjoyable.
To be interested in: İlgi duymak, ilgilenme
So: Bundan dolayı Work: Çalışma, iş
Technically: Teknik olarak
All: Tüm
Excellent: Mükemmel
Enjoyable: Eğlenceli
O teknolojiye çok ilgi duyuyordu bundan dolayı onun tüm çalışmaları teknik olarak
mükemmel ve çok eğlenceliydi.
He believed in providing a good, clean entertainment and fun for all the family.
Believe: İnanmak
Provide: Sağlamak, vermek, sunmak
Good: İyi
Clean: Temiz
Fun: Eğlence
For: İçin
O tüm aile için iyi, temiz bir gösteri ve eğlence sunmaya (sunmak gerektiğine) inandı.
He wanted a world which would give him a lot of fun when he was a boy
Want: İstemek, arzulamak, dilemek
Give: Vermek
A lot of: Birçok
When: -iken
Boy: erkek çocuk
O çocukken, ona birçok eğlence verecek (onu eğlendirecek) bir dünya arzuladı
and so he built it for others to enjoy in Disneyland, which was opened in Anaheim, California
in 1955.
Others: Ötekiler, diğerleri
Enjoy: Eğlenmek, keyfini çıkarmak
Open: Açmak
1
Ve bundan dolayı o ötekileri eğlendirmek için, 1955’te Anaheim Kaliforniya’da açılan
Disneyland’i inşa etti.
It has four parts: Adventureland, Frontierland, Fantasyland and Tomorrowland.
Have: Sahip olmak
Part: Bölüm, kısım
Adventure: Macera
Frontier: Sınır
Fantasy: Fantezi, hayal
Tomorrow: Yarın, gelecek
Onun dört bölümü vardır: Macera Adası, Sınır Adası, Fantezi Adası ve Gelecek Adası.
In 1960 Walt Disney bought a big piece of land near Florida
Bought (buy’un 2. Hali): Satın almak
Big: Büyük
Piece: Parça
Land: Arazi, yer
Near: Yakın
Walt Disney 1960’ta Florida yakınında büyük bir parça arazi satın aldı
and started to build his second great entertainment park.
Second: İkinci
Great: Büyük
Ve ikinci büyük eğlence parkını inşa etmeye başladı.
This was called "Disney World".
To be called: Adını almak, isminde olmak
Bu Disney World adını aldı.
It was finished in 1971 and cost 400 million dollars.
Finish: Bit(ir)mek
Cost: Maliyet
O 1971’de tamamlandı ve 400 milyon dolara mal oldu.
This place is a little different from Disneyland.
Place: Yer
Little: Küçük, ufak, biraz
Bu yer Disneyland’dan biraz farklı bir yerdir.
Different: Başka, farklı
It has got hotels and shopping centres as well as entertainment places.
Have got: sahip olmak
Shopping centre: Alışveriş merkezi
as well as: gibi, ayrıca, yanı sıra
Onun otelleri ve alışveriş merkezlerinin yanı sıra eğlence merkezleri vardır.
So people can eat, sleep and enjoy doing things in the same place.
Eat: Yemek yemek
Sleep: Uyumak
Enjoy: Eğlenmek
Do: Yapmak
thing: Şey
Same: Aynı
Bundan dolayı insanlar aynı yerde yemek yiyebilir, uyuyabilir ve eğlenceli şeyler yapabilirler.
A few years ago two other small cities were planned near Disney World.
Few: Birkaç
Ago: Önce
Other: Diğer, öteki
City: Şehir
Plan: Planlamak
Birkaç yıl önce Disney World’ün yakınında diğer iki küçük şehir planlandı.
One of them is called Lake Buena Vista.
One of them: Onlardan biri
Lake: göl
Onlardan biri Buena Vista Gölü adındaydı.
This has been completed and people have started to move in.
Complete: Tamamlanmak
Move in: Taşınmak
2
Bu tamamlandı ve insanlar taşınmaya başladı.
They are still building the second city so people will not move in until 1995.
Still: Hala
Until: -e kadar
Onlar hala ikinci şehri inşa ediyorlar bundan dolayı insanlar 1995’e kadar taşınamayacaklar.
Walt Disney died of cancer in 1966,
Die: Ölmek
Cancer: Kanser
Walt Disney 1966’da kanserden öldü,
but people still remember him when they visit his parks today.
Remember: Hatırlamak
Visit: Ziyaret etmek.
Today: Bugün
Fakat insanlar bugün parklarını ziyaret ettiklerinde/ederlerken onu hala hatırlarlar.
***
SINGLE FATHERS' CLUB
Self-help groups, i.e. groups of people with common problems, are very popular in many
countries.
Self-help: Kendi kendine yardım
i.e.: (that is): yani
Group: Grup
Common: Ortak
Problem: Sorun
Many: birçok
Country: Ülke
Kendi kendine yardım grupları, yani ortak problemleri olan insan grupları birçok ülkede çok
popülerdir.
These people have meetings and talk about their problems.
Meeting: buluşma, toplantı
Talk about: Hakkında konuşmak
Bu insanlar buluşurlar ve problemleri hakkında konuşurlar.
They try to find answers for their problems together.
Try: denemek
Find: Bulmak
Answer: Yanıt, cevap
Together: Hep birlikte
Onlar hep birlikte problemleri için cevap bulmayı denerler.
For example, there are hundreds of groups of men and women who want to lose weight or
give up drinking, who are single mothers or unmarried mothers.
For example: Örneğin
There are/is: Vardır
Hundreds: Yüzlerce
Lose: Kaybetmek
Weight: Kilo
Give up: Bırakmak, vazgeçmek
Drinking: (İçki) içmek
Single: Yalnız
Unmarried: Evlenmemiş
Örneğin, erkekler ve kilo kaybetmek veya içkiyi bırakmak isteyen, yalnız anneler ya da
evlenmemiş anneler olan kadınlardan oluşan yüzlerce grup vardır.
Now groups for single fathers are also starting to appear.
Now: Şimdi
Also: de/da
Appear: Görünmek, ortaya çıkmak
Şimdi yalnız babalar için de gruplar ortaya çıkmaya başladı.
3
This is the story of a group for single fathers.
Story: Hikaye
Bu yalnız babalar grubunun hikayesidir.
It started when a radio announcer, John McCarthy, was reading an announcement for a single
mothers' group.
Anouncer: Spiker
Read: Okumak
Announcement: Duyuru, anons
O, bir radyo spikeri olan John McCarthy yalnız anneler grubu için bir anons okurken başladı.
After he read the announcement, he said, "I'm a single father. I've got two sons.
After: Sonra
Son: Oğul, erkek çocuk
Anonsu okuduktan sonra, dedi ki, “Ben de yalnız bir babayım. Benim iki oğlum var.
My wife died two years ago.
Wife: eş, kadın
Benim eşim iki yıl önce öldü.
I look after my children on my own and I have a lot of problems.
Look after: Bakmak
children: Çocuklar
On my own: Kendi başıma
Ben çocuklarıma kendi başıma bakarım ve birçok problemlerim var.
I'm sure there are a lot of other men who have lost their wives.
Sure: Emin olmak
Lost (lose’un 2. Hali): Kaybetmek
Eminim burada eşlerini kaybeden birçok erkek vardır.
So we need a group, too".
Need: İhtiyaç duymak
Bundan dolayı biz de bir gruba ihtiyaç duyuyoruz.
Two single fathers, Henry Mason and Paul Singer, heard his message on the radio
Heard (hear’in 2. Hali): Duymak
İki yalnız baba, Henry Mason ve Paul Singer, onun mesajını radyoda duydular
and called him and they decided to meet.
Call: Telefonla aramak
Decide: Karar vermek
Ve telefonla arayıp buluşmaya karar verdiler.
Meet: Buluşmak
These three men started the first single fathers' group in the US on May 5th, 1988.
Start: Başlamak
Single: Tek
Bu üç adam birinci yalnız babalar grubunu Birleşik Devletlerde 5 Mayıs 1988’de
başlattı/kurdu.
After 6 months, there were 30 fathers in the group called "Single Fathers' Club".
After: Sonra
Month: Ay
Called: Adında, isminde (olmak)
6 ay sonra “Tek/Yalnız Babalar Kulübü” adındaki grupta 30 baba vardı.
There are doctors, students, mechanics, a bus-driver, a television producer, a few businessmen
and several men who are unemployed.
Mechanic: Tamirci
Bus-driver: Otobüs şoförü
Producer: Yapımcı
Businessman: İş adamı
Several: Birkaç
Unemployed: İşsiz
4
Doktorlar, öğrenciler, tamirciler, bir otobüs şoförü, bir televizyon yapımcısı, birkaç iş adamı
ve birkaç işsiz vardır.
They meet every Tuesday night.
Meet: Buluşmak
Tuesday: Salı
Onlar her Salı gecesi buluşurlar.
Night: Gece
They talk about problems, such as how to look after a child with a temperature, where to find
milk at 6 a.m., how to help children who don't sleep well at night, or what foods are best for
their children.
Talk about: Hakkında konuşmak
Such as: …gibi
Look after: Bakmak
Child: Çocuk
With a temperature: Ateşi (yüksek) olan
Find: Bulmak
Milk: Süt
Help: Yardım etmek
Sleep: Uyumak
Well: İyi
Best: En iyi
Onlar ateşi yüksek olan çocuklara nasıl bakılacağı, (sabah) 6’da sütü nerede bulacağı, geceleri
iyi uyumayan çocuklara nasıl yardım edileceği veya çocukları için en iyi yemeklerin neler
olduğu gibi problemleri hakkında konuşurlar.
The fathers think that these meetings help them.
think: Düşünmek
These: Bunlar
Meeting: Buluşma
Babalar bu buluşmaların onlara yardım ettiğini düşünüyorlar.
Help: Yardım etmek
They say the difficult part for men is just learning to talk to other men about anything really
personal.
Say: Söylemek, demek
Difficult: Zor
Part: Bölüm, kısım
Just: Sadece
Learning: Öğrenme
Talk about: Hakkında konuşmak
Other: Diğer, öteki
Anything: Herhangi bir şey
Really: Gerçekten
Personal: Kişisel
Onlar erkekler için zor kısmın sadece/özellikle gerçekten kişisel herhangi bir şeyi diğer
erkeklerle konuşmayı öğrenmek olduğunu söylerler.
5