2011 Yılına Ait Bölgeden Haberler ( Son Altı Ay )

Transkript

"UMEM BECERİ 10" SAMSUN'DA YAPILDI
Samsun'da da uygulanan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ve Türkiye İş
Kurumu işbirliğinde hayata geçirilen bir beceri kazandırma ve iş edindirme seferberliği
olan ve kısa adı "UMEM Beceri 10" olan Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri
Projesi'nin kurs yönetimi toplantısı Samsun'da yapıldı.
Yenilenen teknolojiye uygun eğitim alanları oluşturmak, işgücü piyasasının nitelikli
işgücünü ihtiyacımı karşılamak ve işsizlerin daha nitelikli eğitim alabilmelerini sağlamak
üzere hayata geçirilen UMEM Beceri 10 çerçevesinde Samsun kurs yönetimi toplantısı;
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz ve
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Servet
Keskinsoy başkanlığında, İŞKUR Genel Müdürlüğü uzman ve uzman yardımcıları, Samsun
kurs yönetimi üyelerinin katılımıyla TSO ev sahipliğinde yapıldı.
Samsun kurs yönetimi toplantısının açılışında konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, projenin daha sağlıklı ve
verimli yürümesi için çeşitli illerde ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileriyle bir araya
geldiklerini söyledi. Beceri kazandırma ve iş edindirme seferberliği projesi olarak da
nitelendirilen projenin önemine işaret eden Halis Yunus Ersöz, "Ocak ayından itibaren
proje uygulanmaya başladı. Aksayan yönlerini, sorunlarını tespit etmek, iyi uygulama
örneklerini alıp diğer illerle paylaşmak amacıyla bu tür toplantılar yapıyoruz" dedi.
Projenin, aralarında Samsun'un da bulunduğu 19 pilot il başta olmak üzere 81 ilde
uygulandığını hatırlatan Halis Yunus Ersöz, "Biz bu işi başarmak arzusundayız. Özellikle
bu projenin merkezine işverenleri yerleştirdik. Onlar bu işi yönetiyorlar. Kurs yönetimi
başkanlarının TSO temsilcilerinin olmasını istedik. Bu yetkiyi vermekle birlikte amacımız
aynı zamanda sorumluluk da yüklemekti. Çünkü projenin en önemli ayağı olan işgücü
talebinin toplanması kısmında odaya oldukça fazla ihtiyacımız var. Odanın buradaki
performansı bizim için çok önemli. Oda temsilcilerini kurs yönetimi başkanları yaptığımız
gibi işverenleri de aktif biçimde işin içine katmamız lazım. İşverenleri katamadığımız
süreçte problem yaşamaya mahkumuz. Mutlaka işveren bu sürece katılmalı. Özellikle de
talepten sonra kurs seçimine mutlaka işverenin katıldığı bir süreç yaşanmalı. Çünkü bu
sadece bir staj değil. Bu işverenin istihdam etmek istediği işçiyi talep ettiği bir proje. Biz
sadece eğitim vermekle kalmayacağız, işveren işçiyi bizden istihdam etmek için
isteyecek. O yüzden bu sürece işvereni ne kadar çok katabilirsek, kursa devam oranı
artıyor, kursiyerin sabretme düzeyi artıyor. Bu bizim işimizi de daha kolaylaştırıyor" diye
konuştu.
Eleman istihdam etmenin çok kolay bir iş olmadığını kaydeden Ersöz, "Her iki tarafında
kendini beğenmesi lazım. Bütün eleman seçim süreçlerini işin başına taşımamız lazım.
İleride ortaya çıkacak sorunları da bütünüyle ortadan kaldırabilelim. Bunu uygulayan iller
sıkıntısız, daha az sorunlu oluyor. Bunun yanında kursların sürelerinin azaltılması da çok
önemli. Bazı illerde bu örnek var. İşverenimizin beklentisi, alacağı elemanın işini iyi
yapması. İşverenin talebine göre kurs programı düzenlenmeli. Ama kurs programlarının
uzun olmasından doğan sıkıntılar var. Bunu bütün iller görmüş ve kurs sürelerini
azaltmışlar. Kursun uzun olmasında kursiyer devamı düşüyor ve işverenlerde o kadar
süre beklemek istemiyor. Ortalama 1.5, 2 ayda düzenlenen kursları bitirmeliyiz. Bunu
yapan iller hem kursiyer buluyor hem de projeye olan inanç da artıyor" şeklinde konuştu.
UMEM Beceri 10 Projesi Kurs Yönetimi Başkanlığı görevini oda olarak üstlendiklerini,
Şubat 2011 ayı itibariyle 229 kişiye yönelik 13 kurs açılması önünde çalışma yaptıklarını
söyleyen ve projenin işsizlere de iş sağladığını ifade eden TSO Yönetim Kurulu Başkan
Yardımcısı Servet Keskinsoy, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Düzenlediğimiz
kurslardan CNC torna tezgahı operatörü, gaz altı kaynakçısı, mobilya döşemecisi
kurslarında teorik eğitimler tamamlanarak, kursiyerler firmalarda staj eğitimlerine
başladı.
Dikiş
makinesi
operatörü-kumaş,
dikiş
makinesi
operatörü-kumaş,
programlanabilir lojik kontrol (PLC) işçisi, ahşap CNC makinesi operatörü, torna tezgahı
ayarcı-operatörü ve triko makineleri operatörü kurslarında ise teorik eğitimler devam
ediyor. Yine gaz altı kaynakçısı, nokta kaynak işçisi ve tornacı mesleklerinde kurs açılması
için duyurular devam ediyor. Projede karşılaşılan en büyük sorun; bazı işkollarında
firmalarımızın talepleri doğrultusunda açılan iş garantili kurslara kursiyer bulmakta zorluk
çekilmesidir. İşsiz insanlarımıza mesleki beceri kazandırıp istihdam etmeye yönelik
çalışmalarımızda işsizliğin yüksek olduğu ülkemizde açılacak kurslara çok sayıda başvuru
beklerken maalesef sigortalı ve istihdam garantili kurslara yeteri kadar başvuru
olmamıştır. Bu nedenle bazı kurslarda başvuru sürelerini uzatmak ya da istenilen sayıdan
daha az kişiyle kurs açmak zorunda kaldık. Açılacak kurslar daha çok başvuru yapılmasını
sağlamak için yerel dışında ulusal kapsamda da yapılacak olan tanıtım çalışmalarına
önem verilmeli. Gerçekten işe ihtiyacı olan kitleye tam anlamıyla ulaşabilmek için daha
önce ulusal medyada yayınlanmak için hazırlandığı ifade edilen tanıtım ve reklam filmleri
bir an önce başlamalıdır."
http://www.haberexen.com/news_detail.php?id=31832
ÜNİVERSİTE LABORATUARI SANAYİCİNİN EMRİNDE
Hitit Üniversitesi tarafından kurulan Merkezi Araştırma Laboratuarı'nın (HÜMAL) Çorumlu
sanayicilere kapsamlı bir hizmet verebilmesi için yapılacak çalışmaların belirlenmesi ve
eksikliklerin giderilmesi amacıyla toplantı düzenlendi.
Ticaret ve Sanayi Odası’nın (TSO) organizatörlüğü ile Hitit Üniversitesi'nin ev sahipliğinde
gerçekleştirilen toplantıya Vali Yardımcısı Bülent Güven, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Reha Metin Alkan, TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, makine ve gıda
sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin temsilcileri ve akademisyenler katıldı. Hitit
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, göreve geldikten sonra hem
üniversitenin eksikliklerini belirlemek hem de mevcut imkanlar ölçüsünde ilin sosyal ve
ekonomik alanda daha fazla gelişmesine katkı sağlamak amacıyla çalışmalar yaptıklarını
söyledi. Bu kapsamda üniversitenin en hızlı şekilde istenilen noktaya gelmesi için
çabaların devam ettiğini dile getiren Prof. Dr. Reha Metin Alkan, "Mühendislik Fakültesi
kampüsünde kurulacak ve önümüzdeki günlerde faaliyete geçecek olan Hitit Üniversitesi
Merkezi Araştırma Laboratuarını Çorum sanayimiz için en iyi şekilde değerlendirmek
istiyoruz. Bu noktada sanayicilerimizin il dışında yaptırdığı tüm test ve analizleri
laboratuarımızda yapmaları için gerekli olan cihaz ve malzemeleri belirlemek ve bunun
dışında sizlerin de ihtiyaç ve taleplerinizi karşılayacak laboratuar malzemelerinin temin
etmek amacıyla bu toplantımızı gerçekleştiriyoruz. Sanayicilerimizin yaptıracağı test ve
analizler için il dışına çıkmalarına gerek kalmadan üniversitemizde yapabileceği nitelikte
bir laboratuarı Çorum'a kazandırmak istiyoruz. Bunun planlamasını hep birlikte yapalım
ve hayata geçirelim'' dedi.
Hitit Üniversitesini, Çorum'un reel sorunlarına çözüm bulacak bir yapıya kavuşturmak
istediklerini dile getiren Prof. Dr. Alkan, 'kapımız herkese açık' sözünün kendileri için
yeterli olmadığını, daha somut adımlar atarak proje ve çözümler üreteceklerinin altını
çizdi. Yapılacak olan her çalışmanın kentin her bir reel sorununun çözümüne katkıda
bulunmasını istediklerini açıklayan Alkan, "Bu şekilde bir model oluşturmak istiyoruz. Biz
bir adım atacağız, sanayicilerimizden de bir adım bekliyoruz. Her anlamda çözüm
üretebilecek beyin gücümüz var. Yeni bölümlerimizle bunu daha da taçlandıracağız. Siz
sorunlarınızı bildirin yeter. Ben Rektör olarak iş dünyamıza bir çağrı yapmıştım. İstihdam
garantisi verin, sizlere istediğiniz bölümü Meslek Yüksekokulunda açayım şeklinde. Bu
konuda birkaç iş adamımız aradı ve istihdam garantisi vererek, bazı bölümlerin açılmasını
istedi. Ben bu sözümü yine tekrarlıyorum'' şeklinde konuştu.
TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal da laboratuarın kurulmasının planlandığı dönemlerde,
sektörlerin bağlı bulunduğu sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, firma ve sanayi
kuruluşlarının hangi test ve analizleri yaptırdıkları ve hangi cihazları kullandıklarını
belirlediklerini kaydederek, ''Konuyla ilgili odamıza geri dönüş yapan firmaları bugün
burada toplayarak daha somut bir adım attık. TSO olarak kurulacak bu laboratuarı
önemsiyoruz. Bu nedenle laboratuarın en iyi şekilde değerlendirilerek, test ve analiz
yaptırmak için il dışına çıkan bütün sanayicilerimizin ihtiyaçlarına cevap verecek
kapasiteye getirmeyi hedefliyoruz. Sanayicilerimiz il dışına çıkmadan test ve analizlerini
ilimizde yaptırabilecek ve böylece hem zaman kaybının önüne geçilecek hem de maddi
açıdan işletmelerimiz rahatlayacaktır'' ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Mühendislik Fakültesi Kampüsü Merkezi Araştırma Laboratuarı
Proje Koordinatörü Prof. Dr. Satılmış Basan, laboratuarla ilgili bir sunum yaptı.
Yaklaşık 10 milyon TL'ye mal olan laboratuarın şuan ki durumu ve yapılabilecek
çalışmalar başta olmak üzere çeşitli konularda bilgiler veren Prof. Dr. Satılmış Basan, kısa
sürede faaliyet geçecek olan laboratuarın, Çorum'a kurulacak olan Teknoparkın da
temelini oluşturacağını belirtti.
Sunumun ardından toplantıya katılan akademisyen, iş adamı ve sanayiciler laboratuarla
ilgili görüş ve düşüncelerini açıkladılar.
http://corumhakimiyet.net/Detay/28800/UNIVERSITE-LABORATUARI-SANAYICININEMRINDE.aspx
NİKSAR TURİZM ATAĞININ SONUÇLARINI ALIYOR
Türkiye’nin farklı noktalarında yıl içerisinde yapılan turizm fuarlarına katılarak Tokat’ı ve
Niksar’ı tanıtan Niksar Belediyesi, vermiş olduğu çalışmalarının karşılığını alıyor. Bursa ve
Balıkesir illerinden ilçeye tur düzenlendi.
Turizm konusunda önemli bir potansiyele sahip olan Niksar artık daha çok tanınıyor. Yıl
içerisinde ülke genelinde yapılan Turizm ve Seyahat Fuarlarına katılan Niksar Belediyesi
yapmış olduğu çalışmaların karşılığını almaya başladı. Bir program için Belediye’den
hareket eden Belediye Başkanı Duran Yadigar, ilçeye gelen kafile ile tesadüfen karşılaştı.
Bursa ve Balıkesir illerinden gelen turistlere kendisini tanıtarak hoş geldin diyen Belediye
Başkanı Duran Yadigar kafileye bizzat kendisi rehberlik etti. Turist kafilesi Ulu Camii,
Tarihi Konaklar, Melik Gazi Türbesi ve Niksar Kalesini ziyaret etti. Uluslararası Doğu
Akdeniz Turizm ve Seyahat Fuarında (EMİTT) başarılı bir çalışma gerçekleştirerek tüm
Turizm Firmalarının dikkatini çekmeyi başaran Niksar Belediyesi ve Niksar bugün ilçeye
gelen kafilelerini ağırlıyor. EHTA Turizm firmasının Karadeniz turları arasına aldığı Niksar'a
EHTA Turizm ilk ziyaretlerini gerçekleştirdi. 50 kişilik bir kafile ile Niksar'a gelen EHTA
Turizm görmüş oldukları tarih ve tabiat karşısında duydukları mutluluğu dile getirirken
çalışmalarından dolayı Belediye Başkanı Duran Yadigar' a teşekkür ettiler. Bundan sonraki
tüm turlarında Niksar'ın olacağını ve Niksar gibi bir güzelliğin tanınmasını gerektiğini de
sözlerine ekleyen tur şirketi ilçeden memnun kaldıklarını belirtti. Belediye Başkanı Duran
Yadigar, tüm kafileye Niksar'ı tanıtan kitap seti hediye etti ve kafile ile çekilen hatıra
fotoğrafının ardından kentimizden ayrıldılar.
http://tokathaber.com.tr/haberdetay.asp?ID=10674
BAYRAK: BELGE İŞ-KUR’DAN, KREDİ KOSGEB’TEN İŞ KURMAKTA SİZLERDEN
Amasya İş Kur İl Müdürü Cavit Bayrak, İş Kur İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen
uygulamalı girişimcilik eğitimi, Amasya’da 2’inci defa 50 kişilik 2 grup halinde Esnaf
Sanatkarlar Odası Başkanlığı binasında yapılacağı bildirildi. 23 Haziran 2011 Perşembe
günü (bugün) test usulü seçmelerin akabinde mülakatla girişimci adayları belirlenerek
uygulamalı girişimcilik eğitimi İş Kur İl Müdürlüğü tarafından verilecektir. Kendi işini
kurmak isteyen girişimcilerin Türkiye İş Kurumu Amasya İl Müdürlüğüne müracaat
etmeleri sonucu değerlendirmeye alınacaktır.
Daha önce yapılmış olan girişimcilik eğitimini sertifika törenini 24.06.2011 Cuma günü
saat 14.30’da Esnaf Sanatkar Odası Başkanlığında yapılacağını bildiren Cavit Bayrak iş
kurmak isteyenlere sertifika İş Kur’dan, kredi 27.000 TL hibe olmak üzere 70.00. TL’de
“0” faiz, geri ödemeli olmak üzere toplam 100.00 TL KOSGEB tarafından destek
sağlandığını açıkladı.
İş kurmak isteyen girişimcilerin bu büyük fırsatı kaçırmamalarının altını çizdi. Belge İş
Kur’dan, kredi KOSGEB’ten iş kurmakta sizlerden.
http://www.yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5023&haber=Bayrak: Belge İşKur’dan, Kredi KOSGEB’ten İş Kurmakta Sizlerden.xhtml
LOJİSTİK BİLGİLENDİRME TOPLANTILARI SÜRÜYOR
Samsun İl Özel İdaresi'nin koordinasyonunda, Samsun Büyükşehir Belediyesi, Samsun
Ondokuzmayıs Üniversitesi, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortaklığında yürütülen
'Lojistikle Eğitiliyoruz' Projesi'nin bilgilendirme toplantılarından biri daha Samsun İl Özel
İdaresi Eğitim ve Kültür Merkezi Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İl Genel Meclisi Başkanı Mustafa Karakurt, lojistiğin
Samsun için önemine değindi. Samsun'un Türkiye'nin lojistik sektöründe üstünlükleri olan
şehirlerinden biri olduğunu ifade eden Karakurt, “İstanbul, İzmir ve Mersin'den sonra
Samsun; hava, kara, deniz ve demiryolu taşımacılığında üstünlüğe sahip önemli
şehirlerden biri olarak bu potansiyeli lojistik sektörüne yapacağı yatırımlarla büyük bir
avantaja dönüştürebilir” dedi. Karakurt, Samsun'un Karadeniz'in lojistik merkezi olacak
potansiyele sahip olduğunun altını çizerek “Samsun, 4 ulaşım hattının birleştiği bir il
olması sebebiyle bu alandaki önemi büyük. Bu anlamda bu çerçevede yapılan çalışmaları
memnuniyetle ve takdirle izliyorum. Bu konuda yapılan çalışmaları başarıyla sürdüren ve
bizleri bilgilendiren herkese de teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Avrupa Birliği Yenilikçi Yöntemlerle Kayıtlı İstihdamın Teşviki Hibe Programı Kapsamında
228.412,90€'luk fon desteği almaya hak kazanan “Lojistikle Eğitiliyoruz” projesinin
Samsun İl Özel İdaresi tarafından yürütüldüğünü hatırlatan İl Özel İdaresi Genel Sekreter
Vekili Muzaffer Kayaoğlu da yaptığı konuşma da “Söz konusu proje sektörde nitelikli
eleman yetiştirilmesine katkıda bulunarak istihdamın kayıt altına alınması konusunda
farkındalık yaratmak amacıyla hazırlanmış bir eğitim projesidir” dedi. “Nitelikli eleman
ihtiyacı ve kayıt dışı istihdam tüm sektörlerde olduğu gibi lojistik sektörü için de önemli
bir problem olarak ortaya çıkmaktadır” diyen Kayaoğlu, proje kapsamında yapılan
çalışmaları şöyle sıraladı:
“Proje kapsamında eğitim alan 40 kursiyer kurs süresince teknik ve mesleki eğitimler
aldılar. Bu kapsamda da liman ziyaretleri (İstanbul Altaş Ambarlı Liman Tesisleri Tic. A.Ş,
İstanbul Marport Liman İşletmeleri Tic. Ve San. A.Ş, MIP-Mersin Uluslar arası Liman
İşletmeciliği A.Ş, Samsun Ceynak Lojistik ve Tic., Samsun Toros Tarım San. Ve Tic. A.Ş,
Samsun Yeşilyurt Demir Çelik Liman İşletmeleri, İskenderun Ekinciler Demir Çelik San.
Ve Tic. A.Ş), hava kargo üniteleri (Atatürk Havalimanı THY Kargo Üniteleri ve Metro
Çarşamba Havaalanı Kargo, Antrepo Üniteleri), gümrükler ve serbest bölge ziyaretleri
(Mersin Serbest Bölge İşleticisi A.Ş, Samsun Serbest Bölge İşleticisi A.Ş), ayrıca Ankara
lojistik üssü ve Mersin Deniz Ticaret Odası ziyaretlerini gerçekleştirdiler. Kursiyerler
Samsun da ise RESMAN, Gelemen Lojistik Köyü, Ulusoy un, Selçuk Ecza Deposu, Migros,
Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğü, Arçelik, Boyut Ecza Deposu, Kadareniz Ro-Ro, SAMPA
gibi çeşitli yerlere ziyarette bulunarak aldıkları eğitimleri pekiştirdi.”
Sonuç olarak proje eğitimi alan 40 kursiyerden 18'inin şu anda işe yerleştirildiğini
kaydeden Kayaoğlu, kursiyerlerin lojistik sektörüne yönelik 340 saat teorik eğitim 400
saat pratik eğitim aldıklarını söyleyerek “Lojistikle Eğitiliyoruz Projesi'yle 40 işsiz
gencimize temel mesleki beceri kazandırıldı, kamuoyunda sektörün tanınırlığının artırıldı,
kurumlar arası işbirliğinin geliştirildi, kayıt dışılığın önlenmesi konusunda bilinçlenme
sağlandı” dedi.
Ara ara toplantılar yaparak lojistik konusunda bilinç ve kamuoyu oluşturmaya çalıştıklarını
belirten Lojistik Yönetim Danışmanı Atilla Yıldıztekin de toplantıda yaptığı sunumda,
dünya ticaretinin artık tek bir pazara doğru gittiğini ve ülkelerin birbirleriyle ticari ortak
olduğunu ifade etti. Samsun'da lojistik adına olumlu gelişmeler olduğunu ve lojistik bir
köy projesi hazırlandığını dile getiren Yıldıztekin, ara ara yaptığımız toplantılarla amacımız
gerek bu konuda eğitim alan kursiyerlerimize gerekse ilgili kamu kurum ve
kuruluşlarımıza konunun önemini ve Samsun'a katacak olduğu değerlerin neler olduğunu
anlatmaktır” dedi.
GİNELİ DOKTORLAR ÇORUM’A DAVET EDİLDİ
Anadolu Tıbbiyeliler Derneği (ANATIPDER ) üyeleri, TİKA ile işbirliği ile Gine
Cumhuriyeti’nin Başkenti Conakry’de 27 Mayıs–5 Haziran tarihleri arasında “Sağlıkta
Uygulamalı Eğitim ve Hasta Tedavisi” amaçlı projeyi gerçekleştirerek, Türkiye’ye
döndüler.
Gine seyahati sonrası, Vali Nurullah Çakır’ı ziyaret eden ANATIPDER Başkanı Op. Dr.
Ethem Zobacı, Genel Koordinatör Doğan Uyar ve Dr. Ebru Tamirci, proje kapsamında
Gine’de gerçekleştirilen çalışmalardan bahsettiler. Ziyarette İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet
İlker Çitil de yer aldı.
Proje hakkında detaylı bilgi veren ANATIPDER Başkanı Ethem Zobacı, “Bu proje
Conakry’deki C.H.U. Ignace Deen Hastanesi’nde yapılmıştır. Hastalar üzerinde uygulamalı
olarak, yeni cerrahi teknikler ve yeni medikal uygulamalar Gineli doktorlara gösterilmiştir.
Tedavisi yapılan hastalara, ücretsiz ilaçlar dağıtılmıştır. Hastaneye 1,5 ton ağırlığında tıbbi
sarf malzemeleri ve ilaçlar hibe edilmiştir. Hibe edilen cihazlar ve tıbbi malzemelerle ve
yapılan tıbbi eğitimlerle ülkenin sağlık kapasitesinin ve altyapısının geliştirilmesine katkı
sağlanmıştır. Önceki yıllarda hasta polikliniği ve ilaç dağıtma şeklinde çalışmalar
yapılıyordu. Bu yıl Gineli doktorlara uygulamalı sağlık eğitimi verilmiş olup, bu çalışmanın
daha efektif olduğu gözlenmiştir. Bu çalışma sistemi hastane yönetimi tarafından da
takdirle karşılanmıştır. Hastane Başhekimi Çorum’a davet edilmiş, kendisi de en kısa
zamanda ilimizi ziyaret edeceğini bildirmiştir” dedi.
Türkiye’nin sağlık alanında gelmiş olduğu noktanın altını çizen Vali Çakır, gönüllü
doktorları ve TİKA’yı projelerinden dolayı tebrik etti ve “Bu proje ile aynı zamanda
doktorlarımız başarılı bir hizmet içi eğitimde bulunmuşlardır” dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=948&kategori=guncel&proid=437babaf_ri
gelworks
SANTEZ PROJESİ KABUL EDİLDİ
Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi’nin Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi,
Mekatronik Mühendisliği Bölümü ile ilimizin güzide firmalarından DİMES Gıda San. Ticaret
A.Ş. işbirliği ile hazırlanan bir projenin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca kabul edildiği
duyuruldu.
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden haber servislerine
ulaştırılan açıklama şu şekilde oldu:
“Üniversitemiz Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Mekatronik Mühendisliği Bölümü
ile DİMES Gıda San. Tic. A.Ş. işbirliği ile hazırlanan “Sıvı Gıda Üretim Sektörü için Akıllı
Depolama Sisteminin Mekatronik Tasarımı ve Kontrolü” başlıklı 2011 Yılı 1. Dönem
SANTEZ proje başvurusu Sanayi Bakanlığı tarafından kabul edilmiştir.”
Proje Bilgileri:
Sıvı Gıda Üretim Sektörü için Akıllı Depolama Sisteminin Mekatronik Tasarımı ve Kontrolü
Bütçesi 1.041.000 TL
Süre 18 ay
http://tokatgazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=7853
ASPİR TARLA GÜNÜ YAPILDI
İl Tarım müdürlüğünce 23 Haziran 2011 günü saat 14:00’ te Suluova İlçesi ‘Aspir Tarla
Günü’ düzenlendi. Ülkemiz yağ açığına gidermek ve kıraç alanlarda nadas uygulamalarını
azaltmak amacı ile Tarım İl Müdürlüğünce İlimizde Aspir Bitkisi Demonstrasyonları
kurulmuştur. İlimizde özellikle kıraç alanlar için iyi bir alternatif ürün olma niteliğindeki
Aspir Bitkisini yaygınlaştırmak amacı ile İlimiz Merkez İlçe Suluova’da (Dikenli, sarıçiçekli)
çeşitten demonstrasyonlar kurulmuştur. Hasat sezonunda tarla günü yapılarak çiftçilere
gösterimi sağlanmıştır.
Aspir tarımındaki en önemli avantaj (kolaylık), Buğday-arpa tarımında, toprak
hazırlığından ürünün depoya alınmasına kadar geçen sürede kullanılan bütün aletekipmanların bu bitkinin tarımında da kullanılabilmesidir. Belki de bu özelliğinden dolayı,
üreticiler tarafından benimsenmesi daha kolay ve çabuk olacaktır. Nisan ayı ilk haftası
içerisinde ekimi yapılan Aspir Bitkisi yazlık karakterde ve ortalama 110 140 gün arasında
yetişebilen tek yıllık bir uzun gün yağ bitkisidir. İçerdiği yağ oranı çeşitlere göre
değişmekle beraber %35-50 arasında olup yağı yemeklik olarak kaliteli, biodizel
yapımında da kullanılabilen, küspesi %20-25 protein içeren iyi bir hayvan yemi olarak
değerlendirilen, kuraklığa dayanıklı, yazlık karakterde olan yağ bitkisidir. Kuraklığa
oldukça dayanıklı kazık kök sistemine sahiptir. Sulama istememekle beraber yapılacak
sulamalar verimi önemli ölçüde artırır. Sanayide İşlenmesi: Aspir yağlık bir ürün olduğu
için, sanayide yağ elde etmek üzere değerlendirilir. Yağ elde edilmesinde, ayçiçeği işleyen
tüm makineler aspir işlemeye de elverişlidir. Herhangi bir makine değişikliğine gerek
yoktur. Bu nedenle, ülkemizde sanayide işlenmesi açısından hiçbir problem olmaması
gerekir. Yağ alındıktan sonra geriye kalan küspe içerdiği % 22-24 protein nedeniyle iyi bir
hayvan yemi olarak değerlendirilmektedir.
http://suluovagazetesi.com/suluova/haber_detay.asp?haberID=2590
AJANS PRESS ARTIK SAMSUN'DA
"Medya'daki Gözünüz" sloganıyla kurulan ve medya takibi alanında hizmet veren Ajans
Press artık Samsun'da yayın yapan yerel medya kuruluşlarını da izleyecek. Ajans Press'in
Samsun, Sinop ve Ordu temsilciliğini yürütecek olan KA Bilişim Teknolojileri Genel
Koordinatörü Hüseyin Kurt, Ajans Press'in Samsun medyasını takip edecek olmasıyla
Samsun'daki yerel ve bölgesel yayınların kendi sınırlarını aşarak daha yaygın bir kitle
tarafından bilinir konuma geleceğini vurguladı. Yarım yüzyılı aşkın bir süredir medya
takibi alanında faaliyet gösteren ve sadece Türkiye'nin değil, dünyanın da sayılı medya
takip firmalarından biri olan Ajans Press, yeni bir atılım gerçekleştirerek Türkiye genelini
kapsayacak şekilde şube ve temsilcilikler açtı.
http://dengegazetesi.com.tr/news_detail.php?id=58955
'ÇOCUK EV' PROJESİ SAMSUN'DA
SHÇEK Samsun İl Müdürü Adnan İpekdal, il genelinde 960 erişkine yatılı, 60 çocuğa da
evde bakım hizmeti verdiklerini söyledi. Ayrıca 190 özürlü vatandaşın da yatılı bakımdan
yararlandığını ifade eden İpekdal, devletin her birey için kendilerine aylık bin 200 lira
ödeme yaptığını belirtti.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Samsun İl Müdürlüğü 13 farklı
kuruluşta yatılı ve gündüzlü hizmetlerine devam ediyor. Yatılı hizmetlerin yanı sıra
danışmanlık hizmetleri, alan taramaları, meslek edindirme kursları ve bayanlara yönelik
seminer ve kurslarla bakıma muhtaç bireyleri eğitmeye ve meslek edindirmeye çalışan
müdürlük, son 1 yıl içinde de 3 tane özel bakım merkezi açtı.
Samsun"da 1 çocuk yuvası, 2 yetiştirme yurdu ve 3 huzur evinde yatılı bakım hizmeti
verdiklerini ifade eden SHÇEK Samsun İl Müdürü Adnan İpekdal, bunlardan ikisinde
bedensel ve zihinsel engelli vatandaşlarımıza yönelik bakım hizmeti de verdiklerini
bildirdi. İpekdal, "967 kişiye yatılı bakım hizmeti veriyoruz. Ayrıca özürlü vatandaşlara
ücreti kurumumuz tarafından karşılanmak suretiyle özel bakım merkezlerinde yatılı bakım
hizmeti veriliyor. Bir yıl içinde 3 özel bakım merkezi açıldı. Buralarda 190 özürlümüze
yatılı bakım hizmeti veriyoruz. Ve devletimiz her birey için aylık bin 200 TL"nin üzerinde
ödeme yapıyor." dedi.
Başlattıkları Çocuk Evleri Projesi kapsamında 13 daire kiraladıklarını dile getiren İpekdal,
şehrin çeşitli mahallelerinde kiralanan 13 dairede 60 çocuğa bakıldığını bildirdi.
http://www.halkgazetesi.com.tr/news_detail.php?id=28196
‘ÇORUM’A DEMİRYOLUNU KAZANDIRIN’
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Genel Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Çorum
Milletvekilleri'ne çağrıda bulunarak "Bizim Çorum için sizden bir tek isteğimiz var. Ne olur
Çorum'a demiryolunu kazandırın" dedi. TSO ve Ticaret Borsası'ının müşterek ödül
töreninde konuşan Hisarcıklıoğlu, Çorum'dan övgü dolu sözlerle bahsettikten sonra
Çorum sanayisinin demiryoluna ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
1991 yılında yatırım yapmak için Çorum'a geldiğinde 'Buraya yatırımcı gelmez, çünkü
sizin uçağınız yok' dediğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, tadilatta olan Merzifon Havaalanı'nın
bölgenin havaalanı olduğunu belirterek "Bir dönem Sayın Başbakan'a bir şey söyledik,
projesini önerdik. Burada üretilen ürünlerin dünyaya gidebilmesi için tren yolu taşımacılığı
olmazsa olmaz dedik. Tren yolu insan taşımacılığı için olsun mu olsun. Ancak Çorum'un
ihracatını geliştirebilmek için, Çorum'u dünyaya bağlamayabilmek için muhakkak tren
yolunu istiyor olmamız lazım. Burada şimdi 4 tane vekilimiz var. Valimiz, Belediye
Başkanımız bizimle birlikteler. Bir anlayış birliğimiz var. Biz Çorum için sayın Vekillerim
Ankara'dan tek bir şey istiyoruz. 'İnsanın en hayırlısı insanlara faydalı olandır' diyor ya,
ne olur Çorum'a tren yolunu kazandırın. Kazandırın ki Çorum sanayisi kazansın, Çorum
işçisi kazansın. Sayın Başbakan'a dosya olarak sunduk, Sayın Başbakan da bunu
bekletmeyeceğini söyledi. Bizim Çorum için sizden isteğimiz bu." diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, "Hangi ilçesinde ne yok? Yok olan bir şey var mı? Allah her ilçeye farklı bir
zenginlik vermiş. Her tarafta farklı zenginlik var. Bir servetin üzerinde oturuyorsunuz.
Leblebi, Çorum'un zekâsının ürünüdür. Bir tane nohut olmamasına rağmen 81 vilayette
leblebi deyince milletin aklına Çorum geliyorsa bu Çorumlu'nun zekasıdır. Kütahya'nın
Denizli'nin nohudunu al Çorum'un leblebisi diye millete yedir. Bu müthiş bir başarı
hikayesidir. Sizi her tarafta örnek gösteriyorum. Benim sizden ricam, elinizdeki bütün
ürünleri bu şekilde markalaştırın. Para kazanmak istiyorsanız en önemli yol bu. Tuğlakiremit desen burada, un fabrikası desen burada, yumurtacılık, kooperatifçilik burada.
Müthiş bir turizm potansiyeli var. Allah Hattuşaş'ı, Alacahöyük'ü vermiş, Şapinuva'yı
vermiş. Önce kendi malınızı bileceksiniz." dedi.
Çorum'un ekonomik yapısı hakkında da istatistiksel bilgiler aktaran Hisarcıklıoğlu,
Çorum'un ekonomisinin de iyi durumda olduğunu vurguladı. Türkiye'de yeni iş yeri açma
oranının ocak-nisan 2011 aylarında yüzde 18 arttığını, Çorum'da ise yüzde 28 artış
kaydedildiğini belirten Hisarcıklıoğlu, Çorum'un; Türkiye'nin işsizliği en az illerinden bir
tanesi olduğunu kaydetti. Aynı dönemde Türkiye'de istihdam artışı yüzde 12 olurken
Çorum'da yüzde 10 artış sağlandığını belirten Hisarcıklıoğlu, "Protesto olan senet tutarına
bakıyoruz; Türkiye'de yüzde 24 azalma, Çorum'da da yüzde 26 azalma oluyor.
Bankalarda ne kadar paranız var, gelirken baktım. Çorumlunun bankalarda toplam 1.6
milyar TL paranız var. Maşallah, Allah nazarlardan saklasın, iyi paranız var. Mevduat var,
iyi de para var. Bunu yatırıma çeviriyor mu, krediye çeviriyor musunuz? Çorumlular,
maşallah Çorum'un mevduatını kullanmışlar, yanında Kayseri'nin mevduatını da
kullanıyor. Çorum'da mevduat kullanım oranı yüzde 137 olarak görünüyor. Yani Çorum'da
işler yolunda." Şeklinde konuştu. Hisarcıklıoğlu, Çorumlu yatırımcılara birlikte hareket
etmelerini tavsiye ederek konuşmasını sonlandırdı.
http://corumhakimiyet.net/Detay/28712/-CORUM-A-DEMIRYOLUNU-KAZANDIRIN-.aspx
BİZİM İSTEDİĞİMİZ YENİ BİR HAVAALANI
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Arat, Anadolujet’İn Ankara aktarmalı seferlerine
başlaması ile birlikte uçak doluluk oranlarının %90’lardan %30 oranına düştüğünü belirtti.
Havaalanı ihtiyacının bir an önce çözülmesi gerektiğini söyleyen Arat, “Kesinlikle ve
kesinlikle bizim istediğimiz yeni bir havaalanı” dedi.
Makamında açıklamalarda bulunan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Arat,
Anadolujet’in Tokat-İstanbul seferlerini iptal ederek Ankara aktarmalı yapmasının
zararlarını bir ay önce açıkladıklarını söyledi. O tarihte Anadolujet’in zamana ihtiyaçları
olduklarını açıklamasının ardından susma haklarını kullandıklarını söyleyen Arat,
“Hepinizin bildiği üzere 25.05.2011 tarihinde İstanbul’a direk olan uçuşlarımız Ankara
aktarmalı olmaya başladı. Ayın 23’den geriye doğru bir 20 günlük sürece döndüğümüzde
yani uçaklarımız İstanbul-Tokat aktarmasız olarak çalıştığı dönemde İstanbul’dan 1187
kişinin geldiğini aynı uçağın dönüşünde 1184 kişinin döndüğü bu 20 günlük süre zarfında
doluluk oranının %90’larda çalıştığını toplam geliş ve gidişe 60’ar yolcu düştüğünü
yetkilerden aldığımız biletlerde görmekteyiz. %90’lık doluluk oranı çok ciddi bir orandır.
Ankara aktarması başladıktan sonra ki rakamları aktarmak istiyorum size. Sabiha
Gökçen, Ankara aktarmalı değişikliğinden sonra şehrimize 23’ünden sonra 417 kişinin
geldiğini dönüşünde 371 gittiğini toplamda 788 kişinin Anadolujet’i kullandığını
görüyoruz. Buda şu demek. Doluluk oranı %90’lardan %30’lara düştüğünü görmekteyiz.
Yani buda şu anlama geliyor 60 kişi ile gelip 60 kişi ile giden uçağımız ayın 23’den sonra
tarife değişikleri ile 20 kişi ile gelip 20 kişi ile dönmeye başladı. Tabi rakam ilginçtir.
23’ünden öncesi ve sonrasında %70 bir yolcu kaybı söz konusudur. Asıl altını kalın
harflerle işlememiz gereken, Ankara aktarması ile yurdumuzun her yerine çok rahat
gidilebileceği savunuyordu ki o rakamlar emin olun güldürücü. Bu 20 günlük zaman zarfı
içerisinde İstanbul’dan Ankara’yı tercih eden sadece 10 kişi var. 20 günde 10 yolcu. Yani
bir günde yarım yolcu bile değil. Dönüşüne baktığımızda ise 20 günlük zaman zarfı
içerisinde sadece 5 kişi var. Yani günde çeyrek kişi, dört günde bir kişinin Ankara’yı tercih
etmiş olduğunu görüyoruz. Yine %70 doluluk oranına düştüğü 23’ünden sonraki tarihe
baktığımızda da taşımız olduğumuz gelişte ve gidişteki toplam sayının sadece %2’si
Ankara’yı kullanmış” dedi. “Bu süreçten sonra gerek iktidar partisi gerek muhalefet partisi
milletvekillerimizle, sayın valimizle belediye başkanımızla, ilimizin çok ciddi ihtiyacı olan
havaalanı ihtiyacını biran önce çözmemiz lazım” diyen Arat konuşmasını şöyle tamamladı.
“ Bu dönem içerisinde bazı vekillerimiz yeni havaalanından bahsetti, bazı vekillerimiz
bölgenin uygun olmamasından dolayı yeni bir havaalanı yapılamayacağından bahsetti. Biz
bu konuyu biraz önce saydığım isimlerle birlikte bir araya gelerek, bu yıl geçmeden
görüşmeliyiz.
Kesinlikle ve kesinlikle bizim istediğimiz yeni bir havaalanı. Bu işin
tekniklerini, bu işin uzmanları tarafından yapılacak incelemeler sonucu ancak öğrenilebilir.
Çünkü bizim teknik olarak bu konuda çok fazla bilgimiz yok. Bugüne kadar yapmış
olduğumuz bir araştırmada yok. Gerekirse Tokat TSO olarak bu işin incelemesini yapan
özel şirketleri Tokat’a çağırıp, gerçekten yeni bir pist oluyor mu, yoksa yeni bir pist
bölgemizin coğrafi yapısına uygun değil mi bunu tespit etmemiz lazım. Tespitler
yapıldıktan sonra yeni bir havaalanı yapılabilinirse, bizim mevcut havaalanına asla ve asla
yönelmeden, bütün bilgimizi, becerimizi, bütün yoğunluğumuzu yeni bir piste yeni bir
alana vermemiz gerekiyor. Hep bahsettik. Şehrimizin kargo uçaklarının da inebileceği
yeni bir havaalanına ihtiyacı var dedik. Hep Sivas’ı örnek gösterdik. Haftada 20 sefer
direk İstanbul uçakları var ki bu günde 3,5 uçağa tekabül ediyor. Hepinizde biliyorsunuz
Tokat’a gelen uçaklar 66 kişilik. Sivas’a inen en küçük uçaklar 160-170 kişilik. Uçaklarda
da böyle bir rakamsal dezavantajımız var”
40 KURSİYER SERTİFİKALARINI ALDILAR
Kadın İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında Avrupa Birliği ve Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti tarafından finanse edilen Amasya Ticaret ve Sanayi Odası
tarafından yürütülen “Tarım Sektöründe Ekonomik Özgürlüğünü Kazanmış Kadınlarla
Marka Yolculuğu” projesi sertifika töreni 17 Haziran 2011 Cuma günü saat 15.00’te
Saraydüzü Kışlasında yapıldı.
Tören’e Valimiz Halil İbrahim Daşöz ve eşi Nilgün Daşöz, Milletvekillerimiz Dr. Avni
Erdemir, Prof. Dr. Naci Bostancı, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aynur Bektaş,
Amasya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan V. Kenan Güripek, Meclis
Başkanı İlyas ayık ve diğer konuklar ile kursiyerler katıldı. Tarım Sektöründe Ekonomik
Özgürlüğünü Kazanmış Kadınlarla Marka Yolculuğu Projesi kursuna katılan 40 kadın
kursiyer, kursu başarılı olarak tamamladılar ve sertifikalarını yapılan törenle aldılar.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5004&haber=40
Sertifikalarını Aldılar.xhtml
Kursiyer
SAMSUN'DA BEBEK ÖLÜMLERİNDE DÜŞÜŞ
NRP eğitimi gören sağlık elemanları, ebeler ve hemşireler 3 gün süren eğitimlerinin
ardından Sağlık İl Müdürü Dr. Mustafa Kasapoğlu'nun katıldığı törende sertifikalarını aldı.
25 özel hastane çalışanı ve 25 devlet hastanesi çalışanının sertifika töreninde konuşan
Sağlık İl Müdürü Kasapoğlu, "İlimizde yeni doğan bebek ölümleri binde 8,7'e düşmüştür"
dedi.
Neonatal Resüsitasyon Programı (NRP) eğitimi alan 50 sağlık personelinin sertifika töreni
Samsun 112 Acil Ambulans Müdürlüğü toplantı salonunda yapıldı. Sertifika töreninde
başarılı olan sağlıkçılardan dolayı mutlu olduğunu ifade eden Sağlık İl Müdürü Dr. Mustafa
Kasapoğlu, "Ülkede bebek ölümleri binde 10,2 iken, Samsun'da bu sayı binde 8,7 olması
beni son derece mutlu etmektedir" diye konuştu.
Dünya'da her yıl 5 milyon bebeğin bir ay içerisinde öldüğüne dikkat çeken Dr. Kasapoğlu,
"Yenidoğan bebek ölümlerin yüzde 98'i gelişmekte olan ülkelerde meydana gelmektedir.
Bu ölümlerin 3,4 milyonu yaşamın ilk haftası içerisinde olmaktadır. Ölüm nedenlerinden
ilk sırayı yüzde 42 ile enfeksiyon alırken, ikinci sırayı ise yüzde 33 oranla doğum travması
ve solunum güçlüğü alıyor. Doğum izleyen dakikalar, bebeğin dış yaşama uyum
sağlamaya yardım edilmesi gereken dakikalardır. Bu dakikalarda siz NRP eğitimi alan
sağlık personellerine çok büyük sorumluluk düşüyor" şeklinde konuştu.
İŞ KUR “GİRİŞİMCİLİK” KURSU AÇIYOR
İş Kur İl Müdürlüğü aklında bir iş kurma projesi olup da gerçekleştirme imkanı
bulamayanlar için "Girişimcilik" eğitimleri verecek.
İş Kur İl Müdürü Zafer Eyvaz, vatandaşların, katıldıkları eğitim sonucunda, katılım belgesi
alacaklarını ve iş kurma planı hazırlayıp resmi işyeri açma şartlarını yerine getirdikten
sonra KOSGEB’e başvuru yapabileceklerini belirtti.
Başvurunun uygun bulunması halinde yine KOSGEB tarafından 27 bin TL’ye kadar hibe
desteği ve kullanılabileceklerini ve makineler için ise 70 bin TL’ye kadar kredi desteği
verilebileceğini kaydeden Eyvaz, "KOSGEB tarafından destek verilmeyen sektörler tarım,
hayvancılık, eğitim ve spor sektörüdür. Ilıca İş Merkezinde bulunan PRC Danışmanlık
Eğitim Ltd. Şti.’de uygulanacak olan eğitimler, 25’er kişilik gruplar halinde
düzenlenecektir. Eğitim tarihleri mülakattan sonra ilan edilecek katılımcı listesi ile birlikte
duyurulacaktır. Eğitime her gün gelme zorunluluğu bulunmaktadır. Eğitimler 8 gün ve
09:00 – 17:00 saatleri arasında yapılacaktır" dedi.
Eyvaz kursa katılım şartlarını ise şöyle sıraladı:
"İş Kur’a kayıtlı işsiz olmak, Daha önce girişimcilik programlarına katılmamış olmak,
İş Kur’un diğer programlarından (Kurs, İşbaşı eğitim (Staj) ve TYÇP) son 6 ay içerisinde
faydalanmamış olmak, En az ilköğretim (ilkokul) mezunu olmak ve 18 yaşını tamamlamış
olmak, Açık öğretim hariç öğrenci konumunda olmamak, Aktif sigortalı olmamak, Emekli
olmamak veya işveren konumunda olmamak"
Eğitime katılmak isteyen ve durumu şartlara uyanlar İş Kur İl Müdürlüğünden alacakları
başvuru formu ve testini doldurarak, 01 Temmuz 2011-Cuma günü saat 17:00’ye kadar
İş Kur İl Müdürlüğü Kurs Servisine bırakmaları ve kendilerine bildirilen zamanda yapılacak
katılımcı seçimi mülakatında hazır bulunmaları gerekiyor. Mülakatlar ise 4-5 Temmuz
tarihlerinde yapılacak.
http://yildizhaber.com/ayrinti.php?katid=5&id=18316
YAĞIŞLAR KİRAZ ÜRETİCİSİNİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ
Tokat Ziraat Odası Başkanı Ahmet Dökülen, bu yıl yağmurun fazla yağmasının kiraz
üretiminde çok az bir düşüşe neden olduğunu ancak bu durumun kirazın kalitesinin
artmasını
sağladığını
bildirdi.
Dökülen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tokat'ta kiraz üreticisinin yüzünün
güldüğünü
söyledi.
Kiraz'da kalitenin arttığını belirten Dökülen, "Kalite artınca kirazlarımızın fiyatında da artış
oldu. Şuanda kirazlarımızı ülke dışına ihraç ediyoruz. Kiramızı Romanya ve Balkan
ülkelerine satıyoruz" dedi.
Geçen senelere göre fiyatlardaki artışın çiftçi açısından iyi olduğunu ifade eden Dökülen,
şöyle konuştu: "Şuanda kalite kiraz 4 liradan satılıyor. Bölgemizde az bir kiraz kaldı.
Onlarda birkaç güne hasadı yapılır. Bu sene yağmurun fazla yağması kiraz üretiminde çok
az bir düşüşe neden oldu. Ancak kirazın kalitesi arttı. İnşallah Tokat kirazda da kaliteyi
yakalayacak. "
http://yenitokatgazetesi.com/haber_detay.asp?haberID=613
ULAŞTIRMA BAKANI ŞEHRİMİZE GELDİ
Ulaştırma Bakanı Habib Soluk şehrimize gelerek Ziyaret kasabası Kavşağı ve Alt Geçitte
incelemelerde bulundu. Ziyaret Kasabası Alt Geçit Haspınar A.Ş. tarafından yapımına
2010 yılında başlandı ve 2010 yılı Aralık ayında tamamlandı. Bakan Habib Soluk’la birlikte
Valimiz Halil İbrahim Daşöz, Karayolları Samsun 7. Bölge Müdürü ve Haspınar A.Ş. sahibi
Mesut Çelik incelemelerde hazır bulundular.
http://www.yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5026&haber=Ulaştırma
Şehrimize Geldi.xhtml
Bakanı
‘ALTIN ÇİLEK SAMSUN’DA YETİŞTİRİLECEK’
Samsun Tarım İl Müdürlüğü, Kadın Çiftçiler Tarımsal Yayım Projesi(KAÇEP) kapsamında
çiftçilere alternatif olarak ücretsiz Altın Çilek meyvesi fidesi dağıtmaya başladı. Tarım İl
Müdürü Kadir Güven, KAÇEP projesi kapsamında, Bafra, Çarşamba, Canik, Terme ve 19
Mayıs ilçelerinde 15 kadın çiftçiye 15 dekar alanda üretim yapılması amacıyla ücretsiz 15
bin adet Altın Çilek meyvesi fidesi ile damla sulama sistemi malzemesinin dağıtıldığını
söyledi.
İl genelinde faaliyet gösteren kadın çiftçilere yönelik sürdürülebilir tarım faaliyetleri ile
ilgili çeşitli araştırmalar yaptıklarını anlatan Müdür Güven, bu çalışmalar sonucunda
Samsun"un florasında alternatif ürün olarak altın çileğin yetişebileceğine karar
verdiklerini söyledi. KAÇEP projesine Samsun"un 2010 yılında dahil edildiğini anımsatan
Müdür Güven “Proje ile 2011 yılında da altın çilek yetiştiriciliğinin bölgemizde
yaygınlaştırılarak, kadın çiftçilerimize alternatif bir geçim kaynağı oluşturulması
amaçlandı ”dedi.
Öte yandan Altın Çilek meyvesinin kilo vermeden, vücut şekerinin düşürülmesine, kalp
damar hastalıklarından prostat gibi birçok hastalığa iyi geldiği uzmanlar tarafından dile
getiriliyor.
TURİSTLERİN AT KEYFİ
Samsun'un görülmeye değer turistik yerlerinden olan Kızılırmak Deltası'ndaki yılkı atları
bölgeye gelen ziyaretçiler tarafından ilgi ile takip ediliyor. Deltada bulunan yılkı atlarının
kuş cennetiyle bir bütünlük oluşturduğunu belirten turistler, deltanın doğal yapısının
korunması gerektiğini vurguluyor.
DODURGA ORGANİK ÜRÜNDE BÖLGENİN MERKEZİ OLACAK
Daha önce adından kapari üretimi ile bahsettiren Dodurga’nın şimdi ise son derece
modern yöntemlerle bölgede olmayan organik tarım üretimi ile konuşulacağını belirten
Kılıç, bunun için 220 dönüm arazinin işlendiğini, altyapısının hazırlandığını, damla sulama
sistemi yapıldığını vurguladı. Kılıç fide dikimlerinin sürdüğünü de dile getirdi.
Dodurga Belediye Başkanı Bekir Kılıç ilçeyi bölgenin organik tarım borsası yapacağını
açıkladı. Bölgede bile ilk defa uygulanan marşlama naylonu kullanılarak ekimi yapılan,
damlama yöntemi ile sulama kanalından alınan suyun arıtma sisteminden geçirilerek
araziye uygulandığını belirtti.
Amasya’nın sebzede ve meyvede kendinden söz ettirdiğini hatırlatarak birkaç yıla
kalmadan aynı şeyleri Dodurga’nın da yapacağını belirten Başkan Kılıç, ileriki yıllarda
Soğuk Hava depolarında kurulmasını hedeflediklerini, uygulanan yöntemin tamamen
doğal organik tarıma dayandığını, üretimde kimyasal gübre ve ilaç kullanılmadığını da
bildirdi.
Atalardan kalan yöntemlerle yapılan organik tarımla ilgili konuşan Kılıç şunları söyledi:
“İşlenen bu araziye 70 bin adet domates, 30 bin adet biber, 20 bin adet patlıcan, 5 bin
adet karpuz, 15 bin adet kavun, 10 bin adet salatalık, 10 bin adet çeşitli biber fidesi
dikildi. Hala da dikim işlemleri sürüyor. Önceki Belediye Başkanları yaklaşık 800 dönüm
Belediye’ye ait araziden 500 dönüm araziyi satmıştır. Biz bunları satmayacağız.
Satmadan kiralama yöntemi ile değerlendirerek vatandaşlarımıza örnek tarımı göstermek
ve uygulatmak istiyoruz”
Daha önce adından kapari üretimi ile bahsettiren Dodurga’nın şimdi ise son derece
modern yöntemlerle bölgede olmayan organik tarım üretimi ile konuşulacağını belirten
Kılıç, bunun için 220 dönüm arazinin işlendiğini, altyapısının hazırlandığını, damla sulama
sistemi yapıldığını vurguladı.
Üretimden tüketime kadar hiçbir ilaç ve kimyasal girdi kullanılmadığını, üretimin her
aşamasının sertifikalı ve kontrollü şekilde yapıldığını belirten Kılıç firmanın da toprak, su
ve hava kaynaklarını kirletmeden, çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığını koruyarak
üretim yapmak olduğunu ifade etti.
Ekolojik dengenin korunarak, bitkisel ve hayvansal üretimin birlikte aile işletmeciliği
şeklinde yapılması, dolayısıyla üretimden tüketime kısa devrelerin kurularak kendi
kendine yeterliliğin sağlanması gerektiğine değinen Kılıç, “Bu dikilen ürünler bölge için bir
başlangıçtır. Ürünler hasat olmaya başlayınca bölge halkımız ve ülkemiz daha sağlıklı,
daha doğal sebze ve meyve tüketmenin zevkine varacaklardır. Esas amacımız Dodurga
çiftçisinin bu uygulamalardan bu örneklerden yararlanarak, kendilerinin de aynı
yöntemlerle aynı uygulamayı yaparak aynı şekilde ürün elde etmeleri, boş arazilerin
damla sulama sistemi ile değerlendirilip, üretime katkı sağlamaktır. Bu sayede ülke
ekonomisi için de kazanç yaratılacaktır” dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=918&kategori=guncel&proid=8bbcc3c3_ri
gelworks
BALLICA'DA YENİLİKLER!
Tokat’ımızın doğa harikası mekânlarından Ballıca Mağarası’nın işletmeciliği yenilikleri de
beraberinde getirdi. Sektöründe rüştünü ispatlamış bir firma olan UTM Proje İnşaat
Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, bir buçuk ay önce yapılan ihale ile Ballıca
Mağarası'nın işletme hakkını kazandı.
Firma yetkilisi Yusuf Durlu, Ballıca Mağarası’nda işletmeciliğinin yeniliklerini anlatırken
"Tokat'ı turizmde hak ettiği yere getireceğimiz konusunda iddialıyız. UTM olarak
yüzbinlerce ziyaretçiyi Ballıca Mağarasına getirmek ve ağırlama hedefimiz bir hayal değil,
bizim için sadece bir ayrıntıdır. Bunun için gerekli olan plânlama, koordinasyon ve
altyapımız mevcuttur. İşletmeyi devraldığımız süre boyunca temizliğimizi ve çevre
düzenlememizi yaparak kapılarımızı tüm ziyaretçilerimize açtık." dedi.
Milyonlarca yıllık oluşumları ile dünya çapında tek mağara olmayı hak eden Ballıca
Mağarası, barındırdığı çok çeşitli sarkıt ve dikitler ile Mağara Bilimcilerin dikkatini çekiyor.
Fakat mağara bilimi (Speleoloji) ile uğraşmadığı halde bu kireç taşlarının nasıl oluştuğunu
bilmek isteyen ziyaretçiler de mevcut. İşte bu noktada UTM Proje İnşaat Turizm şirketi
devreye mağaranın oluşumları ile ilgili bilgi sahibi olan tur rehberlerini sokuyor. Her gezi
grubu için ayrı tahsis edilen donanımlı rehberler mağara ile ilgili bilinmeyenleri
katılımcılara anlatıyor. Böylece bu hizmetten yararlanan yerli ve yabancı turistler
mağarayı yaşayarak geziyor.
İTO, 50 KİŞİLİK HEYETLE SAMSUN’A GELİYOR
İstanbul Ticaret Odası (İTO), terörle mücadele şehit düşen erlerin anısına 13 ilde
yaptıracağı okuldan birisi olan Şehit Kibar Korhan Koç İlköğretim Okulu'nun temeli
Çarşamba günü düzenlenen törenle atılacak. Eğitime Yüzde 100 Destek Kampanyası
çerçevesinde Terme ilçesinde yaptırılacak 12 derslikli ilköğretim okulu ve Terme'nin
Ambartepe beldesinde yaptırılacak 6 daireli öğretmen lojmanının temel atma töreni için
İstanbul Ticaret Odası'ndan 50 kişilik heyet gelecek.
Terme Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zekai Cengiz Demirtürk
tarafından yapılan açıklamada, tören için Samsun'a gelecek olan İstanbul Ticaret Odası
Başkanı Murat Yalçıntaş ve beraberindeki 50 kişilik heyetin ilk olarak Samsun Ticaret ve
Sanayi Odası'nı ardından Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı ziyaret edeceği, daha sonra
da okulun temelinin atılacağı Terme ilçesine geçeceği bildirdi.
SAATHANE'DE İLK ADIM
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi, Belediye- Saathane- Taşhan Kentsel Dönüşüm
Projesi'ni hayata geçirebilmek için ilk adımı attı. Bölgede imar uygulaması çalışmaları
başlatıldı. Samsun’da tarihi binaların korunması, gün ışığına çıkarılması ve etrafı
temizlenerek dünya standartlarında bir rekreasyon alanı oluşturmak için hazırlatılan
Belediye-Saathane- Taşhan Kentsel Dönüşüm Projesi için ilk adım atıldı. Samsun
Büyükşehir Belediye Meclisi, Saathane Meydanı etrafında imar uygulaması başlatmak için
karar aldı.
Samsun Büyükşehir Belediyesi'nce 2005 yılında özel bir mimarlık danışma şirketine
hazırlatılan Belediye-Saathane-Taşhan Kentsel Dönüşüm Projesi'ni hayata geçirebilmek
için belediye meclisi imar uygulaması kararı aldı. Büyükşehir Belediye Meclisi Haziran ayı
toplantısında görüşülen teklif, oy birliğiyle kabul edildi. Büyükşehir Belediyesi Emlak ve
İstimlâk Dairesi tarafından imar uygulaması için yasal süreç başlatıldı.
Tarihi binaların gün yüzüne çıkarılması amacıyla hazırlanan proje, bu bölgede tarihi
olmayan tüm yapıların yıkılmasını öngörüyor. Projeyle, Büyük Cami, Saathane Meydanı,
Saathane Kulesi, Taşhan, Süleyman Paşa Medresesi, Büyükşehir Belediyesi başkanlık
katının bulunduğu bina ile Şifa Hamamı ve Medrese Önü Camisi'nin gün ışığına çıkarılması
ve etrafındaki tüm yapıların temizlenmesi planlanıyor.
http://habergazetesi.com.tr/haberdetay.php?katID=1&id=78742
TURHAL ŞEKER FABRİKASI, TAŞINMAZ MALLARINI SATIŞA ÇIKARTTI
Turhal Şeker Fabrikası'nın kullanım alanı olan 650 bin dekar alan dışında kalan yaklaşık
bin 150 dekar kullanılmayan ve daha önceki yıllarda kapatılan bölge kantar arazileri ve
bazı lojmanların satışa çıkartıldığı kaydedildi. Turhal Şeker Fabrikası'na ait taşınmazlar,
toplam 22 milyon 744 bin 844 YTL muhammen bedel üzerinden satışa çıkarıldı. 23 Kasım
2006 tarihinde yapılacak olan ihalede kapalı teklif usulüyle belirlenecek muhammen bedel
üzerinden fabrikanın taşınmaz mallarının satışı yapılacak.
Turhal Şeker Fabrikası taşınmaz mal satış ilanına göre, Turhal merkezde 3 adet lojman,
toplam 71 bin 250 metrekarelik 20 adet boş arsa, 2 adet işçi pavyonu çamaşırhane, 39
bin 100 metre yüzölçümü olan 10 adet (park, bahçe, fidanlık) arazi, 1 adet fidanlık arazi;
Zile İlçesi'nde 2 adet kantar binası, 5 bin 549 metrekare yüzölçüme sahip 11 adet
istasyon kantarı boş arazi; Artova İlçesi'nde 3 adet kantar binası, 34 bin 605 metrekarelik
10 adet boş kantar arazisi; Amasya'nın Suluova İlçesi'nde 969 metrekare ihata dışı arazi;
Sivas'ın Zara İlçesi'nde 2 bin 388 metrekare boş arsa, yine Sivas'ın Yıldızeli İlçesi'nde bin
metrekare ihata dışı arazi satışa sunuldu.
http://www.haberler.com/tokat-turhal-seker-fabrikasi-tasinmaz-mallarini-haberi/
VALİ YILMAZ, TOKAT’IN 2023 VİZYONUNU AÇIKLADI
TRT Anadolu’da yayınlanan “Anadolu Gündemi” programına katılan Vali Şerif Yılmaz,
Tokat’ın 2023 vizyonu ile yeniden Küçük Asya’nın merkezi olacağını belirtti.
Çetin Altan’ın yönettiği programa Vali Şerif Yılmaz’ın yanı sıra Kanal 60 Genel Müdürü
Hüseyin Kömür ve Yenitokat gazetesi editörü Burhan Arar’da katıldı. Programda Vali Şerif
Yılmaz kendisine yöneltilen soruların yanı sıra Tokat’ın tarihi, kültürü, turizmi, tarımı,
sanayisi ve yapılan yatırımları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kentte gündemde bulunan
gelişmeler ile programda konuşan Vali Yılmaz, 6000 yıllık geçmişi olan Tokat’ın bölgeye
daha iyi entegrasyonu ve tanıtımı için yapılacak olan çalışmaları açıkladı. Tokat’ın yüzde
60’ının tarımla geçindiğini belirten Vali Yılmaz, Yüzde 38 düzeyinde olan sulanabilir olan
tarım arazilerinin yüzde 50-60 dolayına çıkarmak için Süreyya Bey Barajı ve diğer
çalışmaların yapıldığını belirtti. Tokat’ta ürün çeşidinin arttırılmasından çok ürünün
kalitesini arttırılması gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Yetişen ürünlerimizde paketleme ve
pazarlama ile ilgili eksiklerimiz var. Devletin verdiği desteklerle paketleme anlamında
ciddi çalışmalar yapılmakta. Tokat’taki tüccar ürünlerini paketleyip, uluslar arası
gönderme imkanına sahip olacak. Tokat’ın yüzde 60 nüfusu tarımla geçinmekte. Tarıma
yönelik destekleme ve teşvikler devam ediyor. Tokat’ta şu an itibariyle 5 milyar TL’lik
makine dağıtımı gerçekleştirdik. Bu makineler ile tarımı modernize edilmesi sağlanıyor.
Tokat’ı su medeniyetinin üzerine kurulan ender illerden biri olarak tanımlayan Vali Yılmaz,
“bu suyun getirdiği bereket tarıma yansıyor. Türkiye’de tüm meyve ve sebze çeşidi
(narenciye hariç) tokat’ta yetişebilmektedir” diye konuştu. Tokat’ın küresel ısınmadan en
az etkilenecek iller arasında olduğunu belirten Vali Yılmaz, “Tokat’ta şartları örtü altı
sebzeciliği ile ilgili önemli çalışmalarımız var. Tokat yaprağı, Zile Pekmezi, domatesi
kentin tescilli ürünlerinden. Yeni alternatif ürünlerle ilgili çalışmalarımız var. Mevcut tarım
alanlarını geliştirme şansımız yok ancak daha fazla ürün, yüksek gelir getirici ürünler
üreterek çiftçinin gelir seviyesini yükseltmek yerel ve merkezi çalışmalarımız arasında”
dedi. Kentte yapılan turizme yönelik çalışmalardan da bahseden Vali Yılmaz, “Almus’ta
‘Mavi ve Yeşilin Büyüsü’ adlı proje ile Almus Barajı gölünde insanları buluşturacağız.
İnsanlarımız suyla buluşacak. İnsanlar sosyal anlamda değişik araçlarla suyun içine
girecek. Bu yıl içinde çalışmalarımız tamamlanacak. Mercimek Tepesi’nde rüzgar ve doğa
itibariyle Türkiye’de yamaç paraşütü yapılan ender illerden birisiyiz. Burada da yine OKA
kapsamında ciddi çalışmalarımız olacak. Niksar da bizim için çok önemli bir ilçemiz. En
uzun kalelerden birine sahip olan sayılı yerlerden birisi. Yapılan çalışmalar ile Niksar’da
kaleyi ayağa kaldırdık. Bitişiğindeki mezar ve tesisin onarım çalışmaları bu yıl sonu
itibariyle bitecek. Niksar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişahların sefere çıktığı
zamanlarda konakladıkları önemli bir şehir. Burada kalan eserleri gün yüzüne çıkararak
turizme kazandırmak lazım. Yine Niksar Çamiçi Yaylası ile herkesin görmesi gereken bir
yer” dedi. İl genelinde yaşanan göçün tarımsal anlamda yapılacak olan çalışmalarla
önlenebileceğini söyleyen Vali Yılmaz, son olarak, Tokat’ın 2023 vizyonu ile yeniden
Küçük Asya’nın merkezi olacağını belirtti.
CNC OPERATÖRLÜĞÜ KURSU AÇILACAK
İş Kur İl Müdürlüğü, Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ve Endüstri Meslek Lisesi
Müdürlüğü işbirliğinde Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri (UMEM) Projesi
kapsamında "CNC Torna Tezgah Operatörü" ve "CNC Freze Tezgah Operatörü"
mesleklerinde 15’er (onbeş) kişilik işgücü yetiştirme kursu açılacak. Kurs, hem teorik
hem uygulamalı yapılacak ve toplam 220 saat eğitim verilecek. Eğitim süresince İş Kur
tarafından kursiyerlere günlük 15 TL ödenecek ve genel sağlık sigorta primleri
karşılanacak.
İş Kur’dan konuya ilişkin yapılan açıklamada kursların 11 Temmuz’da başlayıp 27
Ağustos’ta sona erecek ve eğitim sonunda yapılacak sınavda başarılı olanlara belge
verileceği ifade edilerek, "Çorum Endüstri Meslek Lisesi’nde verilecek olan eğitim,
Pazartesi’den Cuma’ya CNC Torna Tezgah Operatörü kursu 08.00-12.20 saatleri ve CNC
Freze Tezgah Operatörü kursu 12.30-17.30 saatleri arasında günde 6 saat ve haftada 5
gün şeklinde uygulanacaktır. Kurs bittikten sonra kursiyerlere, uygun görülen işyerlerinde
işbaşı eğitimi (staj) yaptırılacak ve başarılı kursiyerler istihdam edilecektir. Seçilen
kursiyerlerin, eğitime devam etme zorunluluğu bulunmakta ve devamsızlıktan kalan
kursiyerler sınava girme ve belge alma haklarını kaybedeceklerdir" denildi.
Kurslara katılma şartları ise şunlar:
"İş Kur’a kayıtlı işsiz olmak, 15 yaşını doldurmuş olmak, En az ilkokul mezunu olmak
(Lise mezunu olanlar önceliklidir), Öğrenci olmamak, Başvuru tarihi itibarıyla son 24 ay
içerisinde kurslardan en fazla 4 ay faydalanmış olmak, (bu durumda olanlara günlük 7,5
TL ödenecektir) İş Kur’un kurs, TYÇP, Staj (İşbaşı Eğitimi), ve Girişimcilik eğitimlerinden
son 6 ay içerisinde faydalanmamış olmak, Emekli veya aktif sigortalı olmamak."
Kurslara katılmak isteyen ve durumu şartlara uyan müracaatçıların, 5 Temmuz Salı
gününe kadar (Salı günü dahil), www.umem.org.tr veya www.becerion.org.tr internet
adresindeki "Meslek Eğitimi Almak İstiyorum" kısmından Çorum ilini seçerek başvuru
yapmaları gerekiyor.,
Kurslara katılmak isteyen ve durumu şartlara uyanların, 5 Temmuz Salı gününe kadar
(Salı günü dâhil), İş Kur Çorum İl Müdürlüğündeki İş Danışmanları ile görüşmeleri de
gerekiyor.
6 Temmuz Çarşamba günü saat 10.00’da da İş Kur İl Müdürlüğü’nde mülakat yapılacak
ve kursiyerler belirlenecek.
AMASYA ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜNDE ORBİS (ORMAN BİLGİ SİSTEMİ) VE
YAPISAL KABLOLAMA EĞİTİMİ YAPILDI
Orman Genel Müdürlüğü’nün önemli projelerinden ORBİS kapsamında yapılacak Yapısal
Kablolama çalışmaları öncesinde Amasya Orman Bölge Müdürlüğü merkezinde Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Şube Müdürlüğünce görevli personele yönelik eğitim yapıldı.
2011 yılı içerisinde Bölge Müdürlüğüne bağlı 14 İşletme Müdürlüğünde yapılacak Yapısal
Kablolama çalışmaları öncesinde ilgili İşletmelerin Müdür Yardımcıları ve Bilgi İşlem
Sorumluların katıldığı eğitim teorik ve uygulamalı şeklinde iki aşamalı olarak
gerçekleştirildi.
Eğitimin ilk bölümünde bir konuşma yapan Amasya Orman Bölge Müdürü Ahmet Ceylan
“Orman Genel Müdürlüğümüzü yarınlara taşıyacak ORBİS projesinin iyi anlaşılması
açısından böyle bir eğitim düzenledik. Orman Genel Müdürlüğümüz Bilgi Teknolojileri
açısında iyi durumda meslektaşlarımızın işi kavraması ve sahiplenmesi kurumumuzu daha
başarılı kılacaktır. Eğitimin hayırlı olması dileğiyle sizlere başarılar diliyorum” dedi.
İlk olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Şube Müdürü Erhan Kılıç e-dönüşüm Türkiye, Bilgi
Toplumu ve ORBİS konulu sunum yaptı. Ardından BTİ Şube Müdürlüğünde görevli Hakan
Başkol Yapısal Kablolamalarda dikkat edilecek hususla konusunda bir sunum
gerçekleştirdi. Amasya Orman Genel Müdürlüğü Bilgi İşlem Şube Müdürlüğünde görevli
Network Sorumlu Mehmet Gür ağ alt yapısı konusunda katılımcılara bilgi verdi.
ORBİS ve BTİ Şubesinden sorumlu Bölge Müdür Yardımcısı Faruk Aykutlu eğitimin teorik
bölümünün genel bir değerlendirmesini yaptı. Uygulama bölümünde ise Sistem Odaları ve
bürolarda mevcut yapısal uygulamalar yerinde gösterildi. Kapanış öncesinde Genel
Müdürlük Bilişim alt yapısı Genel Koordinatörü Ömer Özcan’la video konferans toplantısı
yapılarak eğitim sonlandırıldı.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5054&haber=Amasya Orman Bölge
Müdürlüğünde ORBİS ve Yapısal Kablolama Eğitimi Yapıldı.xhtml
'OMÜ YAŞAM MERKEZİ' 2012’DE FAALİYETTE
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kurupelit yerleşkesinde 10 bin metrekare
alan içerisinde yapımına geçen sene başlanan "OMÜ Yaşam Merkezi"nin" 2012-2013
eğitim-öğretim yılında faaliyete geçeceği bildirildi.
OMÜ Kurupelit yerleşkesi içerisinde Fen Edebiyat Fakültesi"nin karşısında yapımına geçen
sene Ekim ayında başlanan ve 2 milyon 100 bin liraya mal olacağı öngörülen "OMÜ
Yaşam Merkezi"nin" 2012-2013 eğitim-öğretim yılında faaliyete geçeceği öğrenildi.
İçerisinde yemekhaneler, pastane, kafeterya, lokanta, alışveriş merkezleri, seyahat
acentaları, sinema salonları, spor ve kondisyon merkezleri, bowling salonu, toplantı ve
konferans salonu, öğrenci kulüpleri ve diğer sosyal amaçlı birçok alanın olacağı yaşam
merkezi"nin aslında 11 Nisan 2011 tarihinde bitirilmesi öngörülüyordu. İşi yapan
yüklenicinin yaşadığı teknik bir nedenden dolayı yüklenici ile imzalanan ihale sözleşmesi
bitiş süresi önümüzde ki eğitim-öğretim yılına uzadı.
http://halkgazetesi.com.tr/news_detail.php?id=28470
1 YILDA 1 MİLYON TURİST
Niksar Belediye Başkanı Duran Yadigar, ilçede turizm seferberliği kapsamında restorasyon
çalışmalarının devam ettiği belirterek hedeflerinin 1 yılda 1 milyon turist olduğunu
söyledi.
Tokat'ın Niksar ilçesinde turizm seferberliği kapsamında yapılan restorasyon ve tanıtım
çalışmaları hedefine ulaşıyor. Son günlerde ilçeye gelen turist sayısında gözle görülür bir
artış yaşanmasında duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Yadigar, ilçede turizm
mayası tuttuğunu söyledi. Başkan Yadigar, son 1 gün içinde Bursa, Balıkesir, İzmir gibi
illerden tur firmaları aracılığı ile gelen yerli turistlerin Türkiye'nin ikinci büyük kalesi
Niksar Kalesi'ni, Türkiye'nin ilk üniversitesi Yağbasan Tıp Medresesi'ni gezdiklerini
kaydetti. 1 yılda 1 milyon turist hedeflediklerini belirten Başkan Yadigar, "İsveç'ten gelip
tur hazırlıkları yapanlar, Tayvan'dan Malezya'dan, İran'dan gelip ileriye dönük tur
programları yapan şirketler var. Bu hedefimizin hayal olmadığını yıllar gösterecek. Çünkü
1 milyon turist demek günde yaklaşık 3 bin turist demek. Buna birçok turizm bölgesi
böyle başladı. Bizler yolun başındayız. Mutlaka hedefimize varacağız, inançlıyız,
kararlıyız" dedi. Başkan Yadigar, 4'de 1'i restore edilen Türkiye'nin 2'nci büyük kalesi
Niksar Kalesi'nin tamamının restorasyonu sonrasında Karadeniz'in turizm cazibe merkezi
olacağını belirterek, "Çünkü yaşama alanları olan Türkiye'deki nadir kalelerden bir tanesi.
İnanıyorum ki Niksar'da yapılacak olan butik otellerle ilçemiz turizmden hakkı olan payı
alacaktır. Bu son bir ay içerisinde yaşadığımız gelişmeler bizleri cesaretlendirmekte.
Örneğin bu hafta sonu 500 yataklı otellerimizin tamamı ful dolu idi. Kültür turizminin,
sahil turizmi ile dağ sporları, yayla turizmi ile birleşmesi ile Niksar dünya turizminde
önemli bir yere gelecektir. Artık GAP Doğu Karadeniz turlarının yanında Orta Karadeniz
turları faaliyete geçecektir. Bu konuda Niksar'ın geleceğini parlak görmekteyiz. Bu
anlamda bacasız fabrika turizmdeki gelişme ile Niksar'ın çocukları dışarı göç etmesin;
burada iş, aş bulsun istiyoruz" diye konuştu.
ZİLEDEN TURİZM ATAĞI
Zile Belediye Başkanı Lütfi Vidinel, ilçede 3 bin 600 tarihi evin bulunduğun hatırlatarak,
“Restorasyonu yapılan tarihi Zile evlerimizi, butik otel ve yöresel yemeklerimizin ikram
edildiği mekanlar haline getireceğiz'' dedi.
Zile'deki evleri turizme kazandırmak için çalışmalarının sürdüğünü anlatan Vidinel, ''Bu
evleri günümüze kazandırmak için Kültür Bakanlığına müracaatımızı yaptık. Şu anda
projelerimiz kuruldan çıktı. Amasya Caddesindeki evlerimizin cephe giydirilmeleri kurul
kararı ve Kültür Bakanlığı'nın destekleri ile yaptırılacak'' dedi.
Açıklamasında,
“Restorasyonu yapılan tarihi Zile evlerimizi, butik otel ve yöresel yemeklerimizin ikram
edildiği mekanlar haline getireceğiz” diyen Vidinel şöyle konuştu. “Bölge ve ülke turizmi
açısından çok önemsiyoruz. Evlerimizin restorasyonuna katkıda bulunan herkese teşekkür
ediyorum. 97 adet evimizin cephe giydirilmesi için proje hazırladık ve kuruldan geçti. 97
evimizin cephe giydirmesini 2 yıllık sürede yapmayı planlıyoruz. Bu 97 adet evimizi
restorasyonunu tamamladıktan sonra diğer evlerimizi de turizme kazandıracağız. Bireysel
olarak insanlarımız evlerini restore ettirmeye, butik oteller haline getirmeye başladılar. Bu
güzel davranışları, ülkemizin turizme büyük bir katkı sağlayacak. Belediyemize ait 12
tane konağımız var. Bunlardan 1 tanesinin restorasyonun çalışmasını bitirdik. 3 tanesinin
restorasyonunu Valimizin desteği ve İl özel İdaresi'nin katkılarıyla yapacağız.'' Yaklaşık 4
bin yıllık geçmişe sahip olan Tokat'ın Zile ilçesindeki tarihi evler, yıllara meydan okuyor.
Coğrafi konumu itibariyle de doğal yapısını bugüne kadar korumayı başaran Zile'de, iç içe
geçen tarihi evlerden oluşan sokaklar yerli ve yabancı turistlerin gözde mekanları
arasında.
MECİTÖZÜ’NÜN PROJE HARİTASI HAZIRLANIYOR
Çorum Valiliği Proje Koordinasyon Merkezi tarafından Mecitözü'nün sorunlarına çözümler
bulmak ve yeni yatırımlar ve proje çalışmaları yapmak amacıyla ilçede bir çalıştay
düzenlendi.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü toplantı salonunda yapılan çalıştaya, Mecitözü Kaymakamı
Cüneyt Epcim, Mecitözü Belediye Başkanı Selçuk Aksoy, Elvançelebi Belde Belediye
Başkanı Hamdi Özseçer, AKP İlçe Başkanı Yaşar Kabakçı, Çorum Valiliği Proje
Koordinasyon Merkezi Proje Koordinatörleri Seyfettin Zengin, Oğuzhan Zobu, Ferhat
Apaydın, daire amirleri, okul müdürleri, sivil toplum kuruluşu başkanları ve vatandaşlar
katıldı. Mecitözü’nün sorunlarını yetkili ağızlardan dinlemek ve çözümler üretmek için
yapılan çalıştayın açılış konuşmasını ilçe Kaymakamı Cüneyt Epcim yaptı.
Çorum Valiliği Proje Koordinasyon merkezinden Proje koordinatörü Oğuzhan Zobu’nun
yönettiği çalıştay,(sosyal yapı swot analizi),Ekonomi, tarım, sağlık, turizm, altyapı vs.
başlıklarının ele alınması ve gerekli çözümler bulunulması konularının işlenmesi ile
başladı.
Mecitözü’nün güçlü zayıf ve fırsatçılık yönlerinin ele alınarak bunun yanında tehditlerinde
ele alındığı çalıştayda, ilçede bir proje ekibi kurulmasına, çalışmaları seçilecek olan proje
ekibinin yapmasına karar verildi. Oluşturulan proje ekibinde resmi kurumlardan Milli
Eğitim Müdür Yardımcısı İrfan Doğru, Halk Eğitim Müdürü Murat Tezcan, öğretmenlerden
Resul Gediman ve Mecnun Sönmez yer aldı.
İlçenin güçlü, zayıf ve tehdit unsuru yaratan yönlerinin çıkartılması için Katılımcılara yazı
cevap şekli ile fikirlerini beyan etmeleri istendi ve çıkan sonuçlar tartışıldı ve çözümler
arandı.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1027&kategori=guncel&proid=c56b05c1_
rigelworks
“YAŞLI VE ENGELLİ İNSANLARIN ŞEHİRLERDEKİ YAŞAM ŞARTLARI” KONULU
KONFERANS
“Yaşlı ve Engelli İnsanların Şehirlerdeki Yaşam Şartlarının Kolaylaştırılması ve İnsan
Haklarının Geliştirilmesi” konulu bilgilendirme toplantısı 29.06.2011 Çarşamba günü saat
14.00’te Amasya Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda yapıldı.
Toplantıya Vali Yardımcısı Suat Seyitoğlu, Prof. Dr. Mehmet Ersoy (Amasya Üniversitesi
Rektör Yardımcısı ve Dünyak Yönetim Kurulu Üyesi), Dr. Kemal Aydın (GerontologDünyak Başkanı) ve Uzman Dr. Şefik Güven (Dünyak Yönetim Kurulu Üyesi) ve sivil örgüt
başkanları ile pek çok vatandaşlar katıldı. Oturum Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ersoy, uzun
yaşayan kent kapsamında Yaşlı Dostu Amasya konularını anlattı.
Daha sonra Dr. Kemal Aydın (Gerontolog) ve Uzman Dr. Şefik Güven Yaşlı ve Engelli
İnsanların Şehirlerdeki yaşam şartlarının kolaylaştırılması ve insan haklarının geliştirilmesi
konularını anlattı.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5083&haber=“Yaşlı
İnsanların Şehirlerdeki Yaşam Şartları” Konulu Konferans.xhtml
ve
Engelli
ULUSAL HAYVAN BESLEME KONGRESİ
Bu yıl 6.sı düzenlenen “Ulusal Hayvan Besleme Kongresi, Samsun'da başladı. İlki Hayvan
Besleme Bilim Derneği tarafından 2001 yılında yapılan kongrenin açılışı Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleşti. Çok sayıda bilim adamı ve
sektör temsilcisinin katıldığı kongrede hayvan besiciliğindeki konular ele alındı. Kongrenin
2 Temmuz günü sona ereceği öğrenildi.
OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ferşat Kolbakır, kongrenin açılış töreninde yaptığı
konuşmada sağlıklı ve dengeli beslenebilmek için hayvansal gıdalara ihtiyaç
duyulduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Kolbakır beslenmenin endüstrinin elinde bulunduğunu
hatırlatarak, akademisyenlerin sanayinin araştırma geliştirme kısmına destek vererek işin
bilimsel ayağını oluşturabileceğini vurguladı.
Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçılar Başkanı Zuhal Daştan, “Hayvan beslenmesi önemli
bir konudur. Bu konudaki en büyük endişe, hayvanları neyle besleyeceğimizdir. Bizde
yağlı tahıl ve tohum yok. Bu sebeple hep ithal aldık. Bakanlığın GDO ile ilgili çıkardığı bir
yönetmelikle sektör felce uğradı. Mısırda hala ciddi bir sorun yaşanmaktadır. Mısırın ithali
yasaktır. Bu nedenle özellikle kanatlı sektörde buğdayı yem olarak kullanmak zorundadır.
Bu da uzun vadede sıkıntılar doğurabilir.” dedi.
Yumurta Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Derya Pala, “Yem, hayvancılık sektörü için
önemli bir konudur. Günümüzde daha da önem kazanmaya başlamıştır. GDO gibi farklı
etkenler yem piyasasında ciddi sıkıntılar yaratmaya başladı. Maliyette karlılığı
artırabilmek için yem konusunda alternatiflere ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu
hususta bu tip kongreler bizim için önemlidir.” dedi.
Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de
uzun yıllar boyunca alternatif yem ham maddelerine ihtiyaç olduğunu hatırlattı. Bu
ihtiyacın miktarının gittikçe arttığını belirten Karakuş, "Yem ham maddelerini bulmaya
çalışırken, değişik maddeler ortaya çıkıyor. Tüm Avrupa Birliği ülkelerinde transgenik
ürünlerin tamamı yemlerde kullanılıyor. Yaklaşık 4 yıldır bu durum böyledir. Yaklaşık 10
yıldır kullanılan ürünler 2 yıldır resmiyete kavuşturulmuştur. Asıl ulaşılması gereken hedef
Avrupa Birliği'nde ne kullanılıyorsa, ona ulaşmaktır. Bilimsel çalışmaları desteklemek için
kongre sonunda bir çalışmaya ödül vereceğiz.” şeklinde konuştu.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Şube Müdürü Dr. Gökalp Aydın da şunları söyledi:
“Hayvan besleme derken aslında nihai hedefimiz insanı beslemektir. Nüfus giderek
arttığından; daha fazla üretmek ve daha sağlıklı üretmek önemlidir. Yaptığımız
müzakerelerde; 'Kırsal kalkınma, Veterinerlik ve Yem Güvenliği, Balıkçılık' olmak üzere 3
ana başlık var. GDO sıkıntısı hala yaşanmaktadır ancak biz hükümet olarak Avrupa
Birliği'ne uyum süreci çerçevesinde bir yola girdik. Bu sebeple bu standartları kendi
standartlarımız haline getirmek zorundayız. Biyo-güvenlik yasasını çıkardık ve bir kurul
oluşturduk. Besin ve yemlerin bu kuruldan onaylanması gerekiyor. Onay süreci de zaman
aldığından bu tip sıkıntılar oluyor. Kısa sürede çözüleceğini sanıyorum.”
SÜT SUDAN UCUZ
Tokat Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Çeltek, "Türkiye'de ve Tokat'ta hayvancılığın
gelişmesi için süt ve süt mamullerinin belirli bir seviyede kalması gerekiyor" dedi. Oda
binasında basın toplantısı düzenleyen Çeltek, süt ve et fiyatlarında geçen yıla göre düşüş
yaşandığını ifade etti. Türkiye'de ve Tokat'ta hayvancılığın gelişmesi için süt ve süt
mamullerinin belirli bir seviyede kalması gerektiğini aktaran Çeltek, şunları söyledi:
"Bir yıl önce şu günlerde süt fiyatı Tokat'ta ve çevresinde 70 kuruştu. Bugün aynı süt 50
kuruş civarında. Et fiyatları geçen yıl bu tarihlerde 18 liraya tırmanmaktaydı. Şu anda 13
liraya düştü. Girdi fiyatlarına baktığımız zaman yem fiyatları geçen sene 25 lira ile 30 lira
arasındaydı. Bugün 35 ile 40 lira arasında. Yani o kadar büyük bir dengesizlik var ki
mamullerde, üretimde düşüşler var ama girdi fiyatlarında yükseliş var. Şimdi böyle bir
ortam olunca hangi üretici para kazanacak? Hangi ülke hayvancılıkta kalkındığını
söyleyebilecek? Türkiye'de ve Tokat'ta hayvancılığın gelişmesi için süt ve süt
mamullerinin belirli bir seviyede kalması gerekiyor."
MERKEZİ
ALINIYOR
ARAŞTIRMA
LABORATUARI
İÇİN
SANAYİCİNİN
GÖRÜŞLERİ
Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kampusunda kurulacak olan Hitit Üniversitesi
Merkezi Araştırma Laboratuarı'nın (HÜMAL) İl sanayicilerine kapsamlı bir şekilde hizmet
verebilmesi için yapılacak çalışmaların belirlenmesi ve eksiklikleri giderilmesi amacıyla bir
toplantı
yapıldı.
Ticaret ve Sanayi Odasının organizatörlüğü ile Hitit Üniversitesi’nin ev sahipliğinde
Rektörlükte gerçekleştirilen toplantıya Vali Yardımcısı Vekili Bülent Güven’in yanı sıra
çeşitli kurumların ve makine ve gıda sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin temsilcileri
ile
akademisyenler
katıldı.
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, toplantıda yaptığı konuşmada,
göreve başladıktan sonra hem üniversitenin eksikliklerini belirlemek hem de mevcut
imkânlar ölçüsünde Çorum’un sosyal ve ekonomik alanda daha fazla gelişmesine katkı
sağlamak amacıyla çalışmalar yaptıklarını ifade etti.
Bu kapsamda üniversitenin biran önce istenilen noktaya gelmesi için çabaların devam
ettiğini dile getiren Prof. Dr. Reha Metin Alkan, "Zaman kaybına uğramamak adına
üniversitemiz için öncelik taşıyan birçok işi aynı anda yürütmek zorundayız. İnşallah
Çorum halkımızın da desteği sayesinde el birliği ile güzel çalışmalar yapacağız. Bu
çalışmalarımızdan birisi de gerçekleştirdiğimiz bu toplantımızdır. Mühendislik Fakültesi
Kampusunda kurulacak ve kısa bir süre içerisinde faaliyete geçecek olan Hitit Üniversitesi
Merkezi Araştırma Laboratuarını Çorum sanayimiz için en iyi şekilde değerlendirmek
istiyoruz. Küçük eksiklikler dışında binamız şuan hazır bir halde bekliyor. En kısa sürede
laboratuarı tamamlamak istiyoruz. Bu noktada sanayicilerimizin il dışında yaptırdığı tüm
test ve analizleri laboratuarımızda yapmaları için gerekli olan cihaz ve malzemeleri
belirlemek ve bunun dışında sizlerin de ihtiyaç ve taleplerinizi karşılayacak laboratuar
malzemelerinin temin etmek amacıyla bu toplantımızı gerçekleştiriyoruz. Sizlerin
yapacağı test ve analizler için il dışına çıkmanıza gerek kalmadan üniversitemizde
yapabileceğimiz nitelikte bir laboratuarı ilimize kazandıralım istiyoruz. Bunun planlamasını
hep birlikte yapalım ve hayata geçirelim" dedi.
Hitit Üniversitesini, Çorum’un reel sorunlarına çözüm bulacak bir yapıya kavuşturmak
istediklerini dile getiren Alkan, ‘‘Kapımız herkese açık sözü bizim için yeterli değil. Daha
somut adımlar atarak projeler ve çözümler üreteceğiz. Burada yapılan her çalışmanın
illimizin reel bir sorununu çözsün istiyoruz. Bu şekilde bir model oluşturmak istiyoruz. Biz
bir adım atacağız, sanayiciler olarak sizden de bir adım bekliyoruz. Her anlamda çözüm
üretebilecek beyin gücümüz var. Yeni bölümlerimizle bunu daha da taçlandıracağız. Siz
sorunlarınızı bildirin yeter. Ben Rektör olarak iş dünyamıza bir çağrı yapmıştım. İstihdam
garantisi verin, sizlere istediğiniz bölümü Meslek Yüksekokulunda açayım şeklinde. Bu
konuda birkaç iş adamımız aradı ve istihdam garantisi vererek, bazı bölümlerin açılmasını
istedi. Ben bu sözümü yine tekrarlıyorum’’ ifadelerini kullandı.
Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal da laboratuarın
kurulmasının planlandığı dönemlerde, 2009 yılının Mayıs ayında, sektörlerin bağlı
bulunduğu sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, firma ve sanayi kuruluşlarının hangi test ve
analizleri yaptırdıkları ve hangi cihazları kullandıklarını belirlediklerini kaydederek,
‘‘Konuyla ilgili Odamıza geri dönüş yapan firmaları bugün burada toplayarak daha somut
bir adım attık. Ticaret ve Sanayi Odası olarak kurulacak bu laboratuarı çok
önemsemekteyiz. Bu nedenle Oda olarak laboratuarın en iyi şekilde değerlendirilerek,
test ve analiz yaptırmak için il dışına çıkan bütün sanayicilerimizin ihtiyaçlarına cevap
verecek kapasiteye getirmeyi hedefliyoruz. Sanayicilerimiz il dışına çıkmadan test ve
analizlerini ilimizde yaptırabilecek ve böylece hem zaman kaybının önüne geçilecek hem
de maddi açıdan işletmelerimiz rahatlayacaktır’’ ifadelerini kullandı.
Daha sonra Mühendislik Fakültesi Kampüsü Merkezi Araştırma Laboratuarı Proje
Koordinatörü Prof. Dr. Satılmış Basan, laboratuarla ilgili bir sunum yaptı. Yaklaşık 10
milyon TL’ye mal olan laboratuarın şuan ki durumu ve yapılabilecek çalışmalar başta
olmak üzere çeşitli konularda bilgiler veren Prof. Dr. Satılmış Basan, kısa sürede faaliyet
geçecek olan laboratuarın, Çorum’a kurulacak olan TeknoParkın da temelini
oluşturacağını kaydetti. Sunumun ardından toplantıya katılan akademisyen, iş adamı ve
sanayiciler laboratuarla ilgili görüş ve düşüncelerini açıkladılar.
Toplantıda alınan kararlar çerçevesinde, bir sonraki toplantının 13 Temmuz 2011
tarihinde yapılmasına karar verildi. Söz konusu tarihte gerçekleştirilecek toplantıya kadar
TSO üyesi firmaların yaptırmış oldukları test ve analizler ile bu alanda karşılaştıkları
sorunları TSO’ya bildirmeleri durumunda test ve analizlerin tespiti ile ilgili yeni bir
planlamanın yapılacağı da açıklandı.
ANIZI YAKAN GELECEĞİNİ YAKAR
Amasya İl Tarım Müdürlüğünden yapılan açıklamada ilimiz çiftçilerine anız yakılmasının
zararları hakkında bilgiler verildi. Açıklamada; değerli çiftçiler, birim alandan daha fazla
verim almak üzere tarımda makineleşmenin artması ve yeni ekili alanların geliştirilmesi
suretiyle tarımsal faaliyetlerin hızlandığı bilinmektedir. Tarımsal gelişmeler ve
makineleşme ile birlikte son yıllarda anız yakılmasında da artış görülmektedir. Bilindiği
gibi özellikle son yıllarda anız yakma yurdumuzun birçok yerinde yaygın bir hale
gelmiştir. Çiftçilerimiz tarafından bazı yararlar umularak, özellikle toprak islemeyi
kolaylaştırma, böcek ve diğer zararlıları yokedip bitki hastalıklarını önleme, toprak
verimini artırma gibi gerekçelerle öteden beri hasattan sonra tarlada kalan anızları
yakmanın adet haline getirildiği bilinmektedir. Hâlbuki toprağın en önemli kısmını bitki
artıklarının çürümesi sonucu meydana gelen organik maddeler teşkil etmektedir.
Yapılan araştırmalara göre en fazla toprak kaybının anız yakılan tarlalarda, en az toprak
kaybının ise hasattan sonra anız yakılmadan gölge tavında sürüm yapılan tarlalarda
olduğu belirlenmiştir. Çiftçilerimizin anız yakma sebeplerinden bir tanesi de toprak
işlemeyi kolaylaştırmaktır. Anızların yakılmasına meydan vermemek için biçim
yüksekliğinin mümkün olduğunca kısa olması sağlanmalıdır. Anızlı toprak işlemede
kolaylık
sağlayan
sap
parçalayıcı
makinelerin
kullanımının
yaygınlaştırılması
hedeflenmelidir. Ayrıca ülkemizde uygulamada önemli eksikliği görülen makine
gruplarından birisi olan anıza ekim makineleri ikinci ürün olarak ekim yapılacak
bölgelerde çok önemli bir mekanizasyon aracı olduğunun bilincine vararak anıza ekim
makinelerinin kullanılmasının yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Anızın yakılması ile birinci yılda hububatta kök çürüklüğü hastalığında azalma görülmekte
ise de ikinci yılda bu hastalığın daha da arttığı bilinmektedir. Ayrıca bilindiği üzere Zabrus
zararlısı toprak altına yuvalanarak yaşamaktadır. Bu da göstermektedir ki, anızların
yakılarak kök çürüklüğü ve Zabrus’un yokedilmesi mümkün değildir. Yakılan anızla
birlikte çıkan duman hava kirliliğini artırmakta, atmosferdeki karbondioksit oranını
yükseltmekte, yol kenarlarında yakılan anızlar karayollarında görüş mesafesini azaltarak,
ölümle sonuçlanan trafik kazalarına neden olmaktadır. Ormanlara yakin tarım alanlarında
yakılan anız ateşi, rüzgârın etkisi ile ormanlık alanlara ulaşarak yangınlara sebep
olabilmekte ve orman emniyetini tehlikeye sokarak ormanlarımızın korunmasını
zorlaştırmaktadır. Anız yakma sonucu komsu tarlalardaki henüz hasat edilmemiş ürünler,
meyve bahçeleri ile canlı- cansız çitlere zarar vermektedir. Anız yangınları ürünün
biçilmesi sırasında yere dökülen ürün danelerini yakmakta, dolayısıyla bu ekosistemde
yer alan hayvanların bu besinlerden mahrum kalmalarına yol açmakta, yakılan anız ateşi
sonucu ahşap telefon direkleri de yanmaktadır. Ülkemiz için maddi ve manevi kayıplara
neden olan anız yakma, kaybolan doğal kaynaklarla birlikte peyzaj yönünden kötü
görüntüleri sergilemeleri ile de turizmin olumsuz etkilenmesine yol açmakta ve telafisi
mümkün olmayan zararlar vermektedir.
Hasat sonrası tarla yüzeyinde kalan bitkisel materyaller toprağı tavında tutmakta ve
bilhassa meyilli arazilerde su ile rüzgar erozyonuna mani olmaktadır. Bilindiği gibi
topraklarımızın %90’nının eğimi %10’nun üzerindedir. İklim faktörleri ve bitki örtüsünün
zayıflığına ek olarak ülkemizin bu engebeli yapısı erozyon sorununu artırıcı bir etken
olmaktadır. Tarım topraklarını belirli ölçülerde erozyona karşı koruyan anızların yakılması
sonucu, topraklarımız rüzgâr ve su erozyonu etkilerine korunmasız bir hale gelmektedir.
Yol kenarları ve boş alanlardaki otların ve anızların yakılması ülkemizin temel
sistemlerinin dengesinin bozulmasına, bitki ve hayvan türlerinin nesillerinin tehlikeye
düşürülmesine, doğal zenginliklerin tahribine neden olmaktadır. Bu konuda tüm
çiftçilerimizin sağduyulu davranarak gerekli hassasiyeti gösterecekleri inancıyla,
ürünlerinin bereketli olmasını dileriz.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5046&haber=Anızı Yakan Geleceğini
Yakar.xhtml
İKİNCİSİ GELİYOR
Canik Belediye Başkanı Osman Genç, "Canik Başarı Üniversitesi'nin ardından Bahçeşehir
Üniversitesi de gelecek. Canik'i üniversiteler şehri yapacağız" dedi. Türkiye’nin saygın
eğitim kurumlarından olan Bahçeşehir Koleji'ni Canik'e kazandıran Belediye Başkanı
Osman Genç, aynı kurumun üniversitesinde ısrarlı olduklarını açıkladı. Yapılan yeni eğitim
kompleksleriyle rekabetin artacağına da dikkati çeken Genç, kalitenin de bunun
paralelinde gelişeceğini söyleyerek, "Hedefimiz, üniversiteler kenti Canik" dedi.
Karadeniz Bölgesi'nde ilk yatırımını Canik'e yapan Bahçeşehir Koleji'nde çalışmalar tüm
hızıyla sürüyor. Canik İlçesi'nde 10 dönümlük arazide 6 bin 750 metrekare kapalı alan
üzerinde en son eğitim teknolojileriyle donatılacak kampüsün inşaatı da tüm hızıyla
sürüyor. Bahçeşehir Koleji'nin 2011-2012'de eğitime başlayacağını söyleyen Canik
Belediye Başkanı Osman Genç, "Bahçeşehir ismi eğitimde bir marka. Bu kurum sadece
kolejle kalmayıp, ilerleyen dönemde ortaöğretim kurumu da yapacak. Biz de üniversite
yapılması yönünde görüştük. Hedefte üniversite de var" diye konuştu. İnşaat çalışmaları
süren Canik Başarı Üniversitesi ile ilçeye artı değer geldiğini söyleyen Genç, "Biz ikinci bir
vakıf üniversitesini Canik'e yaptırmanın gayreti içerisindeyiz. Bu konuda da ısrarlıyız.
Yapılan kolejler, üniversiteler Canik'i eğitimde marka yapacak. Samsun üniversiteler şehri
haline gelirken, Canik'te bu paralel de yükselecek. Bu kurumlarla birlikte rekabet ortamı
da doğacak ve kalite de artacak" dedi.
ENGELLİLER MESLEK SAHİBİ OLDU
Türkiye Sakatlar Derneği Tokat Şubesi, İşkur İl Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi ile
birlikte yürüttüğü "Bilgisayar Bakım Onarım" kursunu başarıyla tamamlayan kursiyerlere
sertifikaları verildi. İşkur İl Müdürü Rafet Aksu'nun konuşmasını ardından kürsüye gelen
Vali Şerif Yılmaz ise 2011 yılında 111 adet kurs açıldığını kaydetti. Kurumlar arasındaki
işbirliğinin, insanlar arasındaki işbirliğinin birlik beraberliğin hangi anlama geldiğini çok
güzel bir şekilde ifade ettiği için önemli olduğunu belirten Vali Yılmaz, "KOSGEB'den
İşkur'dan, Halk Eğitim'den 2011 yılında ilimiz genelinde 111 adet kurs açtık. Bunların
hepsi meslek edindirme kursları. Bu kurslarımızın bir kısmı devam ediyor. 3 bin 609 kişi
kursa devam etti. Bu Tokat il genelinde bu sayıdaki vatandaşlarımızın artık kendilerinin
yapabilecekleri bir mesleği olduğu anlamına geliyor" dedi.
Yapılan konuşmaların ardından kursta başarılı olan kursiyerlere sertifikaları Vali Şerif
Yılmaz, Tokat Belediye Başkanı Adnan Çiçek, Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Ahmet Arat, İşkur İl Müdürü Rafet Aksu tarafından takdim edildi.
http://www.gunesmedya.com.tr/haber/791-engelliler-meslek-sahibi-oldu
YAZAR: ÇİFTÇİLERİMİZDEN PROJE BEKLİYORUZ
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Tokat İl Koordinatörü Ferit Yazar,
"Özellikle Tokat ilinde kırsal alanda yaşayan çiftçilerimizden proje bekliyoruz" dedi.
Yazar, İl Koordinatörlüğü binasında düzenlediği basın toplantısında, kurumlarının Tokat'ta
10 iş kolunda yapılacak projelere destek verdiğini belirtti. Desteklerinin Avrupa Birliği
Tarım Fonu'ndan sağlanan hibelerle ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın katkılarıyla
sağlandığını kaydeden Yazar, şunları kaydetti:
"Özellikle Tokat ilinde kırsal alanda yaşayan çiftçilerimizden proje bekliyoruz. Hayvancılık
en önemli konu başlıklarından biri. Kurumumuz et ve süt üretimini destekliyor. Bunu
açıklayacak olursak et üretiminde 250 başa kadar kapasitede hayvan yetiştiriciliğini ve
barınak
yapımını
destekleyeceğiz.
Bunu da yüzde 60'lık kısmını kurum desteklemekte geri kalanı ise yararlanıcı tarafından
karşılanması istenmekte. Süt üretiminde ise yüzde 5 kapasiteye kadar süt üreten
işletmelerdeki barınak yapımı desteklenmekte. Özellikle bu noktada genç çiftçilerimizi, 40
yaşın üzerindeki çiftçilerimizi projeleri ile beklemekteyiz. Onların istihdama katılımı en
büyük hedefimizdir. "
REKOLTE ŞOKU
Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncü, mevsimsel olumsuzluklardan nedeniyle bu
yılki fındık rekoltesinin, son 10 yılın en düşüğü olacağını söyledi. Samsun’da mevsimsel
olumsuzluklar nedeniyle fındıkta rekolte kaybı yaşanacağı belirtildi. Ziraat Odası Başkanı
Hasan Tütüncü, "Üretici son 10 yılın en düşük rekolte beklentisi içinde" dedi.
Samsun bölgesindeki fındık mahsulünün az olmasının çiftçiden değil, ekolojik sebeplerden
meydana geldiğini belirten Hasan Tütüncü, "Bu sezon son 10 yılın en düşük fındık
rekoltesi beklentisi içindeyiz. Rekoltenin düşüklüğü önümüzdeki günlerde net olarak
ortaya çıkacak. Tarım İl Müdürlüğü kapsamında oluşacak rekolte kurulu, tahmini rekolte
çalışmalarına başlayacak. Dolayısıyla temmuz ayının ilk haftasında ilimizde ve Türkiye
genelinde tahmini 2011 yılı rekoltesinin rakamı ortaya çıkacak" diye konuştu.
Rekoltenin düşük olması halinde fındık fiyatının yüksek olacağını, bundan
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) depolarında bulunan fındığın da etkisi bulunacağını dile
getiren Tütüncü, "TMO fındık satış fiyatını açıkladı. TMO'nun elindeki 2008 mahsulü eski
fındıklar 5 lira ediyorsa, 2011 mahsulü taze, yeni fındıklar '6 ve 7' liranın altında etmez
diye düşünüyoruz. Ama önümüzdeki günlerde bunu daha net olarak göreceğiz. Fındık
fiyatları geçen yıla göre yüksek olacaktır. Çünkü rekolte de geçen yıla göre daha düşük
olacak" dedi.
http://habergazetesi.com.tr/haberdetay.php?katID=5
UÇUŞ SAATLERİ YENİLENDİ
Borajet’ten yapılan açıklamaya
değişikliğe gidildiği belirtildi.
göre,
Tokat-Ankara
seferlerinin
uçuş
saatlerinde
Borajet’ten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi. “Borajet bağlantılı uçuşlar için
Tokat- Ankara uçuş saatlerini yeniledi. Uçuş ağını her geçen gün arttıran Borajet, AnkaraTokat arasında düzenlediği seferlerde, yolculardan gelen yoğun talepler üzerine bağlantılı
uçuşlarda kolaylık sağlamak adına uçuş saatlerinde değişiklik yaptı. Buna göre yapılan
sefer saatlerinde; Borajet’le; haftanın 7 günü tarifeli ve karşılıklı olarak, Ankara’dan
Tokat’a saat 09.45’te, Tokat’tan,
Ankara’ya ise saat 11.30 ‘da seferler
gerçekleştirilmektedir”
HAVAALANINDA YOLCU SAYISI ARTTI
Samsun-Çarşamba Havaalanı'na gelen-giden yolcu ve uçak sefer sayıları hakkında
istatistikî bilgiler veren Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, "2010 yılında iç hatlarda ilk 6 ayda
toplamda yolcu sayısı 406 bin 348 iken 2011 yılında 471 bin 596 olmuş ve bir önceki yılın
ilk 6 ayına göre toplam yolcu sayısı 65 bin 248 kişi ile yüzde 16,1 oranında artış
sağlanmıştır. Ayrıca, gelen-giden uçak sayısı 2010 yılının ilk 6 ayında 3 bin 628 olurken,
2011 yılının ilk 6 ayında 4 bin 183 olmuş ve bir önceki yılın ilk altı ayına göre 555 uçak ile
yüzde 15,4 oranında artış sağlanmıştır" dedi.
Havaalanına dış hatlardan gelen yolcu ve uçak sayısını açıklayan Vali Hüseyin Aksoy, "Dış
hatlarda 2010 yılının ilk 6 ayında toplam yolcu sayısı 22 bin 725 iken, 2011 yılının ilk 6
ayında 37 bin 26 olmuş ve bir önceki yılın ilk 6 ayına göre yolcu sayısı 14 bin 301 kişi ile
yüzde 63 oranında artış sağlanmıştır. Ayrıca, gelen-giden uçak sayısı 2010 yılının ilk 6
ayında toplamda 266 olurken, 2011 yılının ilk altı ayında 388 olmuş ve bir önceki yılın ilk
6 ayına göre uçak sefer sayısı 122 uçak ile yüzde 45 oranında artış sağlanmıştır" diye
konuştu.
İç ve dış hatlar olarak, 2010 yılında toplam yolcu sayısının 957 bin 391 ve gelen-giden
uçak sayısı ise 9 bin 29 olduğunu, 2011 yılının ilk 6 ayında ise yolcu sayısı toplam 545 bin
648 olup, gelen-giden uçak sefer sayısının ise 4bin 571 olduğunu ifade eden Vali Aksoy,
yolcu sayısında toplamda yüzde 18.5 oranında artış ve uçak sefer sayısında da yüzde
17.4 oranında artış sağlandığını belirtti.
Vali Aksoy, Samsun Çarşamba Havaalanı'nı ile ilgili yaptığı istatistiki bilgi açıklamalarını
şu şekilde sürdürdü: "Samsun-Çarşamba Havaalanı'ndan haftanın her günü karşılıklı
olarak İstanbul Atatürk Havaalanı, Sabiha Gökçen Havaalanı ve Ankara Esenboğa
Havaalanı ile haftanın 3 günü İzmir Adnan Menderes Havaalanı, haftanın 2 günü Antalya,
haftanın 2 günü 3 sefer Dusseldorf, haftanın 1 günü Berlin, haftanın 1 günü Frankfurt,
haftanın 1 günü Hannover, haftanın 1 günü Viyana ve haftanın I günü Münih seferleri
yapılmaktadır. THY; İstanbul Atatürk, Almanya Dusseldorf ve Münih Havaalanlarına
tarifeli ve Cidde ve Medine'ye tarifesiz olarak umre seferleri, Adadolu Jet; Ankara
Esenboğa Havalimanına, özel hava şirketleri ile iç hatlar olarak İstanbul Atatürk, Sabiha
Gökçen, Adnan Menderes ve Antalya Havaalanlarına, dış hatlar olarak ise Avusturya
Viyana, Almanya Frankfurt, Stuttgart, Hannover, Berlin ve Düsseldorf Havaalanlarına
direkt olarak tarifeli uçuşlar yapılmaktadır. Ayrıca, İstanbul Atatürk, Sabiha Gökçen ve
Ankara Esenboğa Havaalanlarından bağlantılı olarak yurt içinde her noktaya, yurt dışında
ise birçok noktaya uçuşlar yapılabilmektedir."
SANAYİ FUARINA 60 FİRMA KATILIYOR
31. Uluslararası Hitit Fuar ve Festivali kapsamında Ticaret ve Sanayi Odası tarafından
düzenlenen ve Tureks Uluslararası Fuarcılık tarafından organize edilen Ticaret ve Sanayi
Fuarı törenle açıldı.
Törene Vali Nurullah Çakır, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, İş Kur Genel Müdürü Doç.
Dr. Kemal Biçerli, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Reha Metin Alkan, Emniyet Müdürü
Necmettin Emre, bazı daire müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Leblebi yarışması ve
Hitit üniversitesi Mühendislik Fakültesi model uçak ve havacılık kulübü üyelerinin model
uçak gösterisi ile Romanya ve Kütahya ekiplerinin gösterisi ile başlayan programda
konuşan TSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yakup Karaca, fuara bu yıl 60 kadar
firmanın katıldığını ve bunun 4 tanesinin Hindistan’dan geldiğini vurguladı. Fuarın her yıl
daha da dolu hale geldiğini ve Çorum’un adının yurtdışından da duyulmaya başladığını
söyleyen Karaca, Hindistan’dan gelen firmaların bunun bir kanıtı olduğunu vurguladı.
Vali Nurullah Çakır ise konuşmasında fuara bu yıl yabancı firmaların da katılmasından
mutluluk duyduklarını anlatarak, fuarın bu yılki ismine istihdamın da eklenmesinin çok
önemli olduğunu belirtti. Ara eleman yetiştirmekteki ana hedefin, istihdamı sağlamak
olduğu kadar firmaların ihtiyacını da karşılamak olması gerektiğini söyleyen Vali Çakır,
düzenlenen panelle de fuarın bu yıl akademik bir boyut kazandığını ifade etti. Yapılan
konuşmaların ardından leblebi yarışmasında derece alanların ödülleri verildi. Fuarın açılışı
ile birlikte Vali Nurullah Çakır ve beraberindekiler fuar alanını gezerek stantlarda
sergilenen ürünler hakkında bilgi aldı.
KALKINIYOR İLİMİZ, ELEKTRİK OLUYOR YELİMİZ
Tokat'ta Rüzgar Elektrik Santralleri (RES) projesi kapsamında 16 rüzgar gülünden 7'si
dikildi. Killikte kurulmakta olan Rüzgar Enerjisi Almus Barajının 2 katı fazla elektrik
üretecek. Tokat merkeze bağlı Killik Köyü mevkiinde Eksim Yatırım Holding tarafından
yapılan RES, çevreye zarar vermeden elektrik üretecek. Yılda 40 megavat elektrik
üretecek olan tesis Tokat OSB'den ülke ağına bağlanacak. Her bir kanat ağırlığı 11 ton
olan 25 metre uzunluğundaki 3'er kantlı rüzgar gülleri Almus Barajının yaklaşık iki katı
enerji üretecek.
Tokat Kent Konseyi çevre sağlık örgütü tarafından düzenlenen gezide yetkililerden bilgi
alan sivil toplum örgütü üyeleri temiz enerjinin artmasını temenni etti. Şantiye Şefi
Rüstem Sami Uyan, projenin çevreye minimum tahribatla tamamlanıp ülke ekonomisine
katkıda bulunacağını söyledi. Toplam 16 adet rüzgar türbini inşa edileceğini ifade eden
Uyan, "Her biri 2,5 megavat gücünde buradaki üretilen enerjiyi trafo merkezimizde
toparlayıp iletim hattı ile Tokat Organize sanayide bulunan bağlantı noktasından ülke
ağına bağlayacağız. Üretim kapasitemiz 40 megabayttır. Bu da Tokat'ın yüzde 70 elektrik
üretimini karşılıyor. Almus Barajı ile kıyasladığımızda haberlerden okuduğuma göre yılda
27 megavat olduğunu okudum. Bizim ki ise yılda 40 megavat dolaysıyla Almus barajından
fazla bu yıl itibariyle bu yılın sonuna üretime hazırlamış olacağız" dedi.
Tokat Kent Konseyi Başkanı Av. Mustafa Yavuz da rüzgâr enerjisi çevreye zararsız ve
temiz enerjilerden bir tanesi olduğuna dikkat çekerek, "Çernobil ile Japonya'da meydana
gelen olaylardan sonra nükleer enerjinin her ne kadar biz ülke olarak müracaat etsek bile
tehlikeleri meydandadır. Biz akarsularımızı iyi kötü bu döneme kadar değerlendirdik.
Bundan sonrada gördüğünüz gibi rüzgar enerjisi ile değerlendirmek durumundayız. Ülke
ve Tokat olarak hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
TIP MÜZESİ YAKINDA HİZMETE AÇILIYOR
Amaçlarının kültür turizminde de büyük mesafeler almak olduğunu, bu nedenle ilimize
büyük katkılar sağlayacak Şerafettin SABUNCUOĞLU tıp müzesinin Bimarhane de açılması
için çalışmalarda son aşamaya gelindiğini, bu müzenin belki de dünyada tek olacağını ve
binlerce insanın ilgi odağı olup, ziyaretçi akınına uğrayacağını, ilimizin turizmine ve
tanıtımına büyük katkılar sağlayacağını belirten Belediye Başkanı Cafer ÖZDEMİR, yine
önemli kültür ve turizm merkezi bir eser olacak Ferhat ile Şirin kültür merkezi içinde şu
açıklamada bulundu.
30.Haziran.2010 Salı günü ihalesi gerçekleşen Ferhat ile Şirin kültür merkezi, müzesinin
yapımına başlıyoruz. Amasya da aşk eserlerinin sergilendiği, nikâhların kıyılabileceği bu
eseri Ferhat anısına yapacağız ve 2014 yılı 14 Şubat gününe bitirmeyi hedefliyoruz. Bu
eseri de bitirdiğimizde kültür turizmine büyük katkısı olacaktır.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5091&haber=Tıp
Hizmete Açılıyor.xhtml
Müzesi
Yakında
FAKÜLTE MÜJDESİ
Bakanlar Kurulu kararıyla OMÜ'ye Turizm Fakültesi kurulacak. OMÜ Rektörü Prof. Dr.
Hüseyin Akan, "Fakülteyle Samsun'daki turizm potansiyeli de harekete geçecek" dedi.
Bakanlar Kurulu'nun 'Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne Turizm Fakültesi kurulmasına' ilişkin
aldığı karar, Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararı değerlendiren OMÜ Rektörü Prof. Dr.
Hüseyin Akan, kurulacak fakülteyle Samsun'daki turizm potansiyelinin de harekete
geçeceğini söyledi.
Resmi Gazete'de yayımlanan kararın ardından fakülteye yer arayışlarına başladıklarını
söyleyen Rektör Hüseyin Akan, "Muhtemelen Bafra İlçesi'nde olacak. Yer bulunmasının
ardından inşaat çalışmaları başlayacak. Öğretim üyesi sistemi yapılacak. Tüm bunlar en
az 2 yıl sürer" dedi.
Samsun'un mevcut turizm potansiyelinin iyi değerlendirilmediğini dile getiren Rektör
Akan, "Samsun çok büyük bir turizm potansiyeline sahip. Kurulacak fakültenin hem
eleman hem de bölgenin potansiyelini harekete geçirmesi adına katkıları olacağını
düşünüyorum. Zaten şu anda Turizm Otelcilik Meslek Yüksek Okulu'muz var. Yani alt
yapımız var. Bu fakülte haline gelecek. İnşaatına başlanan ve başlanacak olan oteller de
2 yıl içerisinde biterse, öğrencilerimize staj yapma imkanı da doğar. İnşallah bölgemiz
için hayırlısı olur" diye konuştu.
UMEM PROJESİ 100 KİŞİYİ İŞ SAHİBİ YAPTI
Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri (UMEM) Projesi kapsamında Çorum’da 100
kişinin yetiştirildiği belirtildi. İş Kur Müdürü Zafer Eyvaz konuya ilişkin yaptığı yazılı basın
açıklamasında,
UMEM Projesinin Çorum’da Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde uygulandığını ifade
ederek, "UMEM Projesi kapsamında İlimizde TEML tarafından inşaat sektörüne yönelik
betonarme kalıpçısı, inşaat kalıpçısı, imalat sanayisine yönelik autocad, gaz altı
kaynakçısı mesleklerinde 100 kişi yetiştirilmiş ve tamamı işe yerleştirilmiştir.
Şu an itibarıyla işyerlerimizden İlimiz TSO’na 500 kişilik çeşitli elektrik kaynakçısı, gaz altı
(mig-mag,tig) kaynakçısı, dökümcü, CNC torna ve freze tezgah operatörlüğü,
konfeksiyon işçiliği mesleklerinde işgücü talebi iletilmiş ve bu taleplerin karşılanması için
İş Kur, TSO, TEML büyük çaba göstermektedir. İş garantili olan bu kurslarımıza katılmak
için vatandaşlarımızın İş Kur İl Müdürlüğüne müracaatları yeterlidir. Kurumumuzca
kurslarımıza katılan vatandaşlarımıza günlük 15 TL ödenecek olup, UMEM kapsamında
staj göreceklere işyerleri ayrıca ücret verebileceklerdir."
TOKAT’A YATIRIM
Tokat’a yatırım yapmak üzere gelen bir grup Almanyalı yatırımcıların kentte tarıma dayalı
sanayi tesisi kuracakları öğrenildi.
Nüfusun %70’inin tarımla geçindiği Tokat’a gelen bir grup Alman yatırımcının ilimize
tarıma dayalı sanayi tesisi kuracakları öğrenildi. Çeşitli incelemelerde bulunmak üzere
Tokat’a gelen Alman yatırımcılarla Vali Şerif Yılmaz ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Ahmet Arat öğle yemeğinde bir araya geldi. Burada basın mensuplarına açıklamalarda
bulunan Vali Yılmaz, Alman yatırımcılarının Pazar gününden bu yana ilimizde olduğunu
söyledi. Tarıma dayalı yapılacak olan yatırımın öneminden bahseden Vali Yılmaz, “Bitkisel
üretime ve tarımsal sanayiye dayalı bir firma olduğu için bizim açımızdan önemli bir
yatırım. Bu yatırımlarla ilgili görüşmeler yaptık kendileriyle. Yurt dışı meşeili bir firma
olduğundan dolayı ülkemiz ve ilimizle ilgili cazibe merkezlerini anlatmaya çalışıyoruz.
Gelen heyetin içerisinde bir hemşerimizde var. Yatırımın burada olması için kendisinin de
özel çabaları oldu. Sonuç olarak bu yatırımın ilimizde gerçekleşmesi için bütün
kuruluşların üzerlerine düşenleri yapmasını temenni ediyorum. Yasal bir zemin içerisinde
bize devletin verdiği imkanlarla kısa süre içerisinde bu yatırımı sağlarız diye
düşünüyorum. Şu an yatırımın yapılacağı alan ile ilgili görüşmelerimiz var. İlimizdeki en
büyük sıkıntımız büyük arazimizin olmaması. Hep arazilerimiz küçük ve parça parça. O
nedenle bu parçaları bütünleştirmeye çalışıyoruz. 150 dönüme yakın bir alana ihtiyaç var.
Yatırımla ilgili detay vermek gerekirse kompleks bir üretim tesisi. Kanolanın
işlenmesinden dondurulmuş gıdaya varıncaya kadar çok değişik süreçler kat eden bir
üretim evresi var” dedi. Ayrıca Yılmaz, tesis ile ilgili nihai karar verildikten sonra
detayların basın ile paylaşılacağını belirtti.
AMASYA'DAKİ OLUZ HÖYÜK KAZILARI
Amasya'da 4 yıldır sürdürülen Oluz Höyük kazılarını sürdüren İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Dönmez, "Bu yıl Oluz
Höyük kazısında ortaya çıkan Kral Yolu üzerinde çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız" dedi.
Dönmez, yaptığı açıklamada, Amasya'nın Tokluca köyü yakınlarında 2007'de başlatılan
kazıların bu yılki bölümün 7 Temmuz'da, 10 öğretim görevlisi, 35 öğrenci ve yaklaşık 45
işçiyle başlayacağını söyledi. Bu yıl Oluz Höyük'te bin 500 metrekarelik en büyük açma
olan A açması üzerinde çalışacaklarını kaydeden dönmez, şöyle konuştu: "2011 dönemi
çalışmalarında birinci ve ikinci mimari tabakalarda yoğunlaşacağız. Bu yılki çalışmalarda
bir Akamenid Pers Sarayını açığa çıkarmak üzere plan yaptık. Değerlendirmeler
sonucunda tarihsel coğrafya verileri de göz önüne alınarak Herodot'un bahsettiği ünlü
Kral Yolu'nun Oluz Höyük üzerinden geçtiği konusunda önemli ilerlemeler kaydedildi.
Perslerin oluşturduğu bu ünlü yol, Batı Anadolu'da Sardes'ten başlıyor ve Batı İran'daki
Susa'da son buluyordu. Bu ünlü yolun, Orta Anadolu'daki güzergâhı tam olarak
bilinmiyordu. Oluz Höyük kazıları bu güzergâhın bulunmasında kilit rol oynamaya
başladı”.
SAMSUN'A İTALYAN MODELİ LOJİSTİK
Samsun'un kalkınma yolunda hazırladığı çalışmaları yaşama geçiyor. Kent kalkınmasının
lokomotif sektörlerinden biri olarak hazırlanan Lojistik Master planı tamamlandı. Projenin
hayata geçirilmesi için geri sayım başlarken, Samsun Valisi Hüseyin Aksoy başkanlığında
7'si öğrenci olmak üzere toplam 19 kişilik bir heyet dünyanın en önemli iki lojistik köyüne
sahip olan İtalya'da inceleme yapıyor. Samsun'un ulaşım noktasında sahip olduğu
avantajlarını fırsata çevirmesi amacıyla Lojistik sektör üzerine hazırlanan master planın
tamamlanması ardından söz konusu projenin üzerinde nihai çalışmalar için sürdürülen
hazırlıklar hızlandırıldı. Sektör, Samsun'un yanı sıra bölge ekonomisi ve gelişimine önemli
bir katkı sağlayacak iş kolu olarak görülüyor.
Bu arada Samsun'da Lojistik Köy oluşturulması amacıyla hazırlanan master planın
tamamlanması ardından sürdürülen çalışmalarda ışık olması amacıyla Samsun Valisi
Hüseyin Aksoy başkanlığında Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ile birlikte
konuyla ilgili 19 kişiden oluşan bir heyet, dünyanın en iyi iki Lojistik Köyü'ne sahip
İtalya'ya Samsun'da yapılacak çalışmalara model olabilecek son bir inceleme gezisi
düzenledi.
Bölgenin istihdam sorununun çözümüne de katkı vermesi beklenen Lojistik Köy için
Samsun'da beş ayrı yer belirlendiği ve bunlar üzerinde çalışıldığı öğrenildi. Bu arada proje
kapsamında ilk istihdam edilmek üzere gerekli olan personelinde eğitimleri de yapıldı.
Proje içinde istihdam edilmek üzere Üniversite mezunu ve yabancı dil bilen 40 öğrenci
yaklaşık 10 ay süren beceri ve pratik bilgiye tabi tutuldu. Ardından Samsun limanında ve
lojistik firmalarında yaklaşık üç ay süren uygulamalı staj yapmaları sağlandı. Sürdürülen
çalışmalar ile 18 gencin daha proje yaşama geçmeden iş sahibi yapıldıklarını belirten
yetkililer " Proje bitmeden yüzde 50 istihdam sağlandı " diye konuştular.
Öte yandan Samsun'un kalkınmasını Lojistik dışındaki sektörlerde de sürdürmeye dönük
çalışmalar hızla devam ediyor. Bölgenin tarımsal özelliğinin de dikkate alan Samsun
Valiliği koordinatörlüğünde sahip olunan arazi varlığının daha verimli kullanılması ve
tarıma yönelik sanayi yatırımlarının artması amacıyla başlatılan Tarım master planında
önümüzdeki bir kaç ay içersinde tamamlanması bekleniyor. Bu arada Samsun'da son
yıllarda turizm sektörüne yönelik yatırımların hızlanmasını da dikkate alan Valiliğin şehrin
bu pazardan da pay alması amacıyla hazırlayacağı Turizm master planının da önümüzdeki
aylarda ihaleye çıkartılacağı ve bu yönde hazırlıkların sürdürüldüğü öğrenildi.
Konuyla ilgili bilgi veren Samsun İl Özel İdaresi AR-GE Daire Başkanı Eyüp Elmas, hem
teorik hem de uygulamalı eğitimlerini tamamlayan öğrencilerin alanlarında iyice piştiğini
ifade ederek, İtalya'ya gerçekleştirilen gezi sonrası somut adım için bir başlangıç
yapılacağını belirtti. Elmas, İtalya'nın tercih edilmesinde asıl etkenin ülkenin dünyadaki en
iyi iki lojistik köyü bünyesinde barındırması olduğuna dikkat çekti.
ALMAN BÜYÜKELÇİ ÇORUM’A GELİYOR
Almanya Ankara Büyükelçisi Dr. Eckart Cuntz, 9 Temmuz 2011 Cumartesi günü Çorum’a
gelecek. 31. Uluslararası Hitit Fuar ve Festivali için Çorum’a gelecek olan Büyükelçi Dr.
Eckart Cuntz, Haymatlos Almanları Anma ve ‘Haymatlos - Dünya Bizim Vatanımız’
kitabının tanıtım toplantısına katılacak.
Yazar Kemal Yalçın’ın daveti üzerine Çorum’a geleceği öğrenilen Dr. Eckart Cuntz, Çorum
Valiliği ve Belediye Başkanlığı’nı da ziyaret edecek. Federal Almanya Başkanı Christian
Wulff’un vakit darlığı nedeniyle Çorum’daki programa katılamayacağını belirten
Haymatlos kitabının yazarı Kemal Yalçın, davetliler arasında Kuzey Ren Westfalya Eyalet
Başbakanı Hannelore Kraft, Goethe Enstitüsü Türkiye Genel Müdürü Dr. Thomas Lier ile
Alman ve Türk basın mensuplarının yer aldığını bildirdi.
Yalçın, etkinliğe tüm Çorum halkının da davetli olduğunu ifade etti.
http://corumhakimiyet.net/Detay/28918/ALMAN-BUYUKELCI-CORUM-A-GELIYOR.aspx
GENÇ İSTİHDAMIN DESTEKLENMESİ HİBE PROGRAMI
Genç İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında Kelkit Havzası Kalkınma Birliği
tarafından uygulanmakta olan Genç Umutlar Mesleki Eğitim ve Gelişim Projesinin
1.Sektör Bilgilendirme ve Tanıtım Toplantısı proje ortağı Tokat Ticaret ve Sanayi Odası
Toplantı Salonunda gerçekleştirildi.
Proje hakkında bilgi veren Birlik Personeli Çevre Mühendisi Gonca YÜCER;
“Bugün burada Kelkit Havzası Kalkınma Birliği olarak yürütmekte olduğumuz Genç
Umutlar Mesleki eğitim ve Gelişim Projesinin faaliyetleri arasında yer alan Sektör Tanıtım
ve bilgilendirme toplantısını gerçekleştirmek üzere toplanmış bulunuyoruz. İlimizde çeşitli
alanlarda faaliyet gösteren sektör temsilcileri yani sizlerle proje kapsamında eğitim almış
kursiyerlerimizin tanıştırılması, firmalarla kolaylıkla iletişime girebilmelerinin sağlanması
amaçlanmıştır. Böylelikle sizlerinde duyarlılığı ve katkılarınızla projemizin esas hedefi olan
gençlerimizin istihdam edilmelerinin kolaylaşacağına inanıyoruz. Sizlere projemiz
hakkında kısa bilgi vermek istiyorum;
Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki mali işbirliğine yönelik geliştirilmiş olan Katılım
Öncesi Mali Yardım Aracının “İnsan Kaynaklarını Geliştirme” bileşeni kapsamında; genç
işsizliğini azaltmak ve işgücüne katılımını artırmak, daha çok ve daha iyi işler ve daha
fazla sosyal uyum ile sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlayabilen bilgi-temelli bir
ekonomiye geçişi desteklemek amacıyla Genç İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı
geliştirilmiştir.
Genç İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında uygulanmakta olan Genç
Umutlar Mesleki Eğitim ve Gelişim Projesi, başvuru sahibi olarak Kelkit Havzası Kalkınma
Birliği tarafından, Tokat Ticaret ve Sanayi Odası ve Tokat Halk Eğitim Merkezi ortaklığında
yürütülmektedir. Tokat İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği de projemizde iştirakçi kuruluş
olarak yer almaktadır.
Projenin toplam bütçesi 136.615,84 Avro olup, bu tutarın
13.661,58 Avro’luk kısmı Kelkit Havzası Kalkınma Birliği‘nin eş finansman katkısıdır.
Projemizin genel amacı; Tokat ilinde yaşayan 15-29 yaş arası yeterli eğitimi alamamış
işsiz gençlere verilecek mesleki eğitimler yoluyla aktif işgücü piyasasında istihdam
edilebilirliklerini arttırmakla birlikte işsizlik sorunun çözülmesine ve bu yolla bölgenin
sosyo ekonomik ve kültürel alanda kalkınmasına katkı sağlamaktır.
http://tokatraporgazetesi.com/v1/2011/07/genc-istihdamin-desteklenmesi-hibeprogrami/
ATIKLAR ENERJİ OLACAK
KTAE Müdürü Hasan Özcan, fındık, çeltik ve çay atıkladından enerji üretileceğini söyledi.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (KTAE) Müdürü Hasan Özcan, ''Sorun teşkil eden
çeltik kavuzu (taneyi örten kabuk), hiç değerlendirilmeyen fındık zurufu (fındığı kaplayan
yeşil kabuk) ve çay atıklarını enerji olarak değerlendireceğiz'' dedi.
Özcan, KTAE bünyesinde Enerji Tarım Araştırma Merkezi'nin kurulması için 2008 yılında
Devlet Planlama Teşkilatına başvurulduğunu ve projelerinin kabul edildiğini hatırlattı.
Projenin kabul edilmesinden sonra alt yapı çalışmalarını kısa sürede bitirdiklerini belirten
Özcan, ''Tarım ve Köyişleri bünyesinde Türkiye'nin ilk ve tek referans laboratuarını
kuruyoruz. Burası fosil kökenli olmayan yakıtların ortaya çıkarılacağı bir laboratuar
olacak'' diye konuştu.
Laboratuarın 2011 yılı sonu itibariyle hizmete gireceğini ifade eden Özcan, ''Şu an
laboratuarın malzemelerini alıyoruz. İnsanlar veya hayvanlar tarafından kullanılmayan
tarımsal her türlü atıkların enerjiye dönüştürülmesini amaçlıyoruz. Bu nedenle hangi
tarım ürününden ne tür enerji üretebiliriz bunlar araştırılacak. Bu enerji grubunun
başında biodizel ve biogaz araştırılacak, bunların olmadığı ürünlerden kütle enerjisi elde
edebilir miyiz bunlar araştırılacak. Bunlar tamamen laboratuvar ölçekli olacak. Buradaki
çalışmalar üretime yönelik değil elde edilen enerji gruplarının standartlara uygun olup
olmadığı araştırılacak'' dedi.
Çeltik kavuzları, fındık zurufu ve çay atıklarının enerjiye dönüştürülmesi için proje
hazırladıklarını kaydeden Özcan, ''Tarım ve Köyişleri Bakanlığına sunduk ve bu proje
kabul edildi. Laboratuarımız hizmete açılır açılmaz bunlarla ilgili çalışmalara başlayacağız.
Özellikle bölgemizde sorun teşkil eden çeltik kavuzu, hiç değerlendirilmeyen fındık zurufu
ve çay atıklarını enerji olarak değerlendireceğiz. Bunlar yakılarak yok edilmeye çalışılıyor
ama biz bunlardan ne tür enerji elde edebiliriz bunu araştıracağız. Yani biz tarımsal
atıkların kullanılmayan kısımlarını değerlendirmiş olacağız. İlerleyen dönemlerde evsel ve
çevresel atıklarla ilgi çalışma yapacağız'' diye konuştu. Bundan sonra KTAE'nin geleceğe
yönelik çalışmasının enerji tarımına doğru yöneleceğinin altını çizen Özcan, ''Enerji tarımı
ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili hazırlamış olduğumuz başka bir projemiz daha
var. Mikro Alglerden enerji üretimiyle ilgili. Bu projeyi de kamu projesi olarak TÜBİTAK'a
sunduk. TÜBİTAK'tan geçmesini bekliyoruz'' dedi.
ALMANLAR’IN “SADECE BİZDE VAR” DEDİĞİ ARACI HİTİT ÜNİVERSİTESİ DE
YAPTI
Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyeleri her yöne hareket edebilen araç
yaptılar.
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan bir tören için geldiği Mühendislik
Fakültesinde araç hakkında da bilgi aldı.
Fakülte Dekanı Prof. Dr. Halil Aykul, öğretim üyelerinin bir Almanya ziyaretinde aracı
gördüklerini ve Almanların ‘bu araçtan sadece bizde var’ diyerek övündüklerini ifade
ederek, "Akademisyen arkadaşlarımız Çorum’a geldiklerinde araç üzerinde çalıştılar ve
prototip ürettiler. Ama geliştirme süreci devam ediyor. Bu her yöne hareket eden araçlar
özellikle forklift alanında önemli avantajlar sağlıyor" dedi.
ÖZEL SEKTÖR ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİ “AŞINMA CİHAZI”NI ORTAYA ÇIKARDI
Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ile Duduoğlu Döküm işbirliğinde yürütülen
çalışmalar sonucunda "Aşınma Cihazı" yapıldı. Cihaz Mühendislik Fakültesinde
gerçekleştirilen törenle kamuoyuna tanıtıldı. Törende ayrıca cihazın üretiminde emeği
geçenlere
de
teşekkür
plaketi
verildi.
Aşınma Cihazı’nı tasarlayan ve üreten ekibin başkanı Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Halil Aykul cihaz hakkında verdiği bilgide iş adamı Mustafa Duduoğlu sponsorluğunda
piyasa değeri 55 bin Euro olan cihazın yüzde 10 fiyatına tasarlandığını ve patent alınacak
bir
tasarım
olduğunu
söyledi.
Cihaz hakkında da açıklama yapan Aykul, "Gelişmekte olan teknoloji, aşınma özellikleri
daha üstün malzemeler talep etmektedir. Bu malzemeleri araştırıp geliştirebilmek için
araştırma parametreleri daha geniş, daha hassas sonuçlar sunan ve araştırmacıya
kolaylıklar sunan cihazların geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Bu aşınma cihazı
benzerlerine göre daha geniş parametre sınırlarına, hassas sonuçlara ve kullanım
kolaylığına sahiptir" dedi.
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan ise yapılan bu cihazın Üniversitenin
ne kadar büyük bir Ar-Ge potansiyeline sahip olduğunu gösterdiğini vurguladı. İş âlemine
de çağrıda bulunan Rektör Prof. Dr. Alkan, "Buradan iş âlemine bir çağrıda bulunmak
istiyorum. Bu cihaz örnek olmalı ve işbirliklerin sayısı çoğalmalıdır. İşbirlikleri sayesinde
ülkeye katma değer sağlayacak çok güzel çalışmalar yapılacağına inanıyorum. Biz
Laboratuar
olarak
da
destek
vermeye
hazırız"
şeklinde
kaydetti.
Rektör Alkan, Merkezi Laboratuarın çok kısa bir süre sonra hizmete gireceğini de ifade
ederek, "İşadamlarının hiçbir rutin test için başka yerlere gitmesini istemiyorum" dedi.
Rektör Alkan, Mustafa Duduoğlu’na yeni bir cihaz daha üretebileceklerini ifade ederek
karşılıklı işbirliğine her zaman hazır olduklarını söyledi.
Aşınma Cihazının yapılması için maddi katkı sağlayan İşadamı Mustafa Duduoğlu ise
yaptığı konuşmada, firma olarak darbe ve aşınmaya dayanıklı parçalar ürettiklerini dile
getirerek, "Bir ürünün darbeye ve aşınmaya ne kadar dayanıklı olduğunu belirlemek için
kullanılmasını bekliyorduk ve buda en az 6 ay sürüyordu. Ancak cihaz sayesinde,
kullandığımız malzemenin aşınma ve darbe dayanıklılığını bir günde dahi ölçebileceğiz ve
buna göre de malzemenin kalitesini artırmak için çalışmalar yapabileceğiz. Bu cihazlardan
10 yıla kadar Türkiye’de üretilmiyordu. Yurt dışından geliyordu. Artık Türkiye’de de
yapılmaya başlandı ama ürünü test ederken çıkan değerler birbirlerini tutmuyor. Cihaz
sayesinde bundan sonra ürünlerimizi daha verimli yapacağız. Katkısı olan herkese
teşekkür ediyorum" şeklinde kaydetti. Konuşmasında gençlere de çağrıda bulunan
Mustafa Duduoğlu, "Gençlerimiz işsizlik var diye üzülmesinler. Şu an biz eleman
bulamıyoruz. Kalifiye eleman sıkıntısı var. Kendilerini iyi yetiştirsinler" dedi.
TÜMSİAD'TAN ÇÖZÜM FORMÜLÜ
2009 yılında Tokat'ta faaliyetlerini sürdürmeye başlayan TÜMSİAD Şube Başkanı Sebati
Cansu, derneğin 70 üyeye sahip olduğunu belirterek "TÜMSİAD ülke genelinde mevcut 11
bin üyesiyle dernekler arasında en çok üyesi olan dernek olma özelliğine sahiptir.
Derneğimiz bu 5 - 6 yıllık süre zarfında ses getiren faaliyetlere damgasını vurdu.
TÜMSİAD Avrupa Kobi Haftası çerçevesinde düzenlenen KOBİ faaliyetleri ile ilgili en çok
etkinlik gerçekleştiren KOBİ dernekleri arasında Dünya birincisi seçildi. TÜMSİAD'ın bu
birinciliği aynı zamanda ülkemize İngiltere ve Almanya'dan sonra üçüncülüğü de
getirerek, Dünya üçüncüsü olmamızı sağladı. TÜMSİAD ne yapıyor diye bir soru
sorarsanız eğer, iş adamlarımızın mümkün olduğunca yurt dışındaki iş adamları ile
aralarındaki irtibatı sağlamaya çalışıyoruz. Üyelere bu alanda yabancı dil gibi eğitimler
veriyoruz. Hedeflerini yükseltmeye ve kurumsallaştırmaya çalışıyoruz." dedi.
Dernek olarak yaptıklarını ve projelerini anlatan Cansu, "Tokat TÜMSİAD olarak OKA'ya
iki adet proje sunduk. İlki Tokat'taki maden ocaklarının haritalandırılması, ikincisi ise
Tokat'taki PVC sektörünün sorunları ile alakalı idi. Diğer bir projemiz ise Genç TÜMSİAD
adı altında ikinci bir dernek çalışması. Üyelerimizin çocuklarını yarının iş adamları olarak
yetiştirecek eğitim faaliyetlerini kapsayan bir dernek olmasını planlıyoruz. Türkiye'de
hiçbir derneğin böyle bir faaliyeti yok. İlk olarak bunu biz başlatacağız. Çocuklarımız
kabuklarından çıkacaklar ve kurumsallaşmayı öğrenecekler. İlk etapta dernek
üyelerimizin çocuklarına açık olacak olan bu eğitimler daha sonra dernek dışından da üye
kabul edebilecek." diye konuştu.
Tokat'taki fabrikaların durumunu da değerlendiren Cansu, "Şu anda Tokat'ta açılan
fabrikalar belli bir süreden sonra kapanıyor. Bunun sebeplerini araştırdığımızda karşımıza
dışarıya bağımlı hammaddeyle çalışan fabrikalar gerçeği çıkıyor. Biz yatırımcı
işadamlarımızdan dışarıdan hammadde getirmeye ihtiyaç duyulmayacak fabrikalar
kurmalarını istiyoruz. Tarıma dayalı fabrikalar kurarsak, örneğin; konserve ya da salça
fabrikaları gibi, dışarıdan hammadde gelmediği gibi hem kendi ürünlerimizi
değerlendirmiş oluruz hem de fabrikalarımızın ömürlerini uzatabiliriz." dedi.
AMASYA
ZİYARET
BELEDİYESİ
AB
PROJE
KURSİYERLERİNDEN
NECATİ
AKKURT’A
Amasya Belediyesi tarafından Kadın İstihdamını Destekleme Hibe Programı Çerçevesinde
yürütülen 12 ay süreli ve 29 Eylül 2011 tarihinde sona erecek Amasya’da işsiz kadınların
çocuk ve yaşlı bakımı konularında eğitimi adlı AB projesinde eğitim gören kursiyerler,
proje koordinatörü Aydın Pelitli ile beraber İl Milli Eğitim Müdürü Necati Akkurt’u ziyaret
etti.
Çocuk ve yaşlı bakımı konusunda nitelikli bir eğitim aldıklarını belirten kursiyerler, çocuk
bakımı konusunda yetişen kursiyerlerin istihdamı için ziyarette bulunduklarını belirttiler.
İl Milli Eğitim Müdürü Necati Akkurt, ilimiz okul öncesinde okullaşma oranında büyük bir
mesafe kat ederek, Türkiye birinciliğini yakaladığını, sayısal bu başarının hedefe ulaşımı
içinde nitelikli personel ihtiyacı olduğunu, bu ihtiyacında karşılanmasında bu tip AB
projelerinin önemli katkıda bulunduğunu, Eylül ayında yapılacak toplantılarda, özellikle
bağımsız anaokullarında bu nitelikli, sertifikalı kursiyerlerin istihdam edilmesi konusunda
yardımcı olmaları için okul müdürlerine telkinde bulunacağını belirtti.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5124&haber=Amasya Belediyesi AB
Proje Kursiyerlerinden Necati Akkurt’a Ziyaret.xhtml
İHRACATIN EĞİTİMİNİ ALDILAR
KOSGEB Tematik Proje Destek Programı kapsamında Samsun'da ihracat yapan firma
sayısını artırmak, ihracat yapan firmaların kapasitelerini geliştirmek amacıyla yürütülen
"Samsun Üretiyor Dünya Tüketiyor İhracat Eğitim ve Danışmanlık Projesi" çerçevesinde
gerçekleştirilen 1 aylık teorik ihracat eğitim programı tamamlandı. Firmaların toplam 1 ay
süren teorik ihracat eğitim programına katılan 21 firma temsilcisine kapsamlı bir ihracat
eğitimi verildi. Eğitim programımın sona ermesi dolayısıyla sertifika töreni yapıldı.
Törende, 21 firma temsilcilisine 1 aylık teorik ihracat eğitiminin ardından sertifikaları
verildi.
Sertifika töreninde konuşma yapan Samsun TSO Yönetim Kurulu Üyesi Yiğit Tören,
"Ülkemizin ihracat potansiyelini arttırmak amacıyla Samsun Ticaret ve Sanayi Odası
olarak bu projeyi destekliyoruz. Gönül isterdi daha fazla sayıda firmaya ulaşmak ve daha
fazla katılımcı firma olmasıydı. Fakat katılımcı sayısı arttıkça alabileceğimiz verim
düşecektir. Ayrıca bu projenin gerçekleşmesinden dolayı KOSGEB'e de teşekkür ederiz"
dedi.Sertifika verilen firmalara daha sonra 4 aylık pratik ihracat uygulamaları eğitimi ve
danışmanlık hizmeti proje kapsamında görevlendirilecek olan ihracat uzmanları tarafından
ilgili KOBİ'lerin çalışma ofislerinde bire bir uygulamalı olarak verilecek.
PROJE BİTMEDEN İŞ SAHİBİ OLDULAR
Hitit Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu ve Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yürütülen
Kayıt Dışı İstihdama Kayıtsız Kalmayın Projesinin kapanış toplantısı yapıldı. Toplantıya
Vali Yardımcısı Hacı Osman Ebiloğlu, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan,
Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Müdürlüğü İzleme, Değerlendirme Bilgilendirme ve
Kontrol Daire Başkanı Recep Levent, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü Ayhan Yürüyen,
TSO Başkan Yardımcısı Yakup Karaca ve kursiyerler katıldı.
Hitit Üniversitesi MYO Müdürü Doç Dr. Menderes Suiçmez yaptığı açılış konuşmasında
proje hakkında bilgi verdi. Doç Dr. Menderes Suiçmez proje kapsamında 25 kişinin
katıldığı Kayıtlı İstihdamı Teşvik Gönüllüleri eğitimi 60 kişiye ise 3 ayrı grupta Dış Ticaret
Asistanlığı
eğitimi
verildiğini
söyledi.
Menderes Suiçmez’den sonra sırasıyla Recep Levent, Prof. Dr. Reha Metin Alkan ve Vali
Yardımcısı Hacı Osman Ebiloğlu birer konuşma yaptılar. Türkiye’de kayıt dışı çalışan
oranının yüzde 40 olduğunu kaydeden Hacı Osman Ebiloğlu, "Bu rakam neredeyse tüm
çalışanların yarısına denk geliyor. AB kapısına dayanmış bir ülkede bu rakamlar
olmamalıdır" dedi.
AB’de her 3 çalışana 1 emekli düşerken Türkiye’de bu rakamın 1 çalışana 1 emekli
şeklinde olduğuna dikkat çeken Ebiloğlu, bu rakamların da Avrupa seviyesine gelmesi
temennisinde
bulundu.
Ebiloğlu, sözlerini Çorum’un 2023 yılında 1 milyar dolar ihracat hedefini yakalaması
temennisinde bulunarak tamamladı. Projenin iş garantili olmamasına rağmen eğitim
programlarına katılanlardan yüzde 30’nun proje tamamlanmadan işe girdiği de belirtildi.
ÜNİVERSİTEMİZ İÇİN GÜZEL HABERLER
Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Diş Hekimliği
Fakültesi ile Turhal ve Niksar’daki 4 yıllık yüksek okulların resmi kuruluşlarının
tamamlandığını duyurdu.
Rektör Prof. Dr. Mustafa Şahin’in açıklaması şu şekilde oldu:
“Üniversiteyi daha ileri götürmek ve bölgemize en iyi hizmeti sunabilmek için yapılan
çalışmalar meyvelerini vermeye başladı. Üniversitenin yeni yönetiminin ilk senatoda aldığı
kararla kuruluş çalışmaları başlatılan Diş Hekimliği Fakültesi ve Niksar Uygulamalı Bilimler
Yüksekokulu ile Turhal Uygulamalı Teknoloji ve İşletmecilik Yüksekokulunun kuruluşu
Bakanlar Kurulunca 15 Haziran 2011 tarihinde kararlaştırılmış ve 03 Temmuz 2011 tarihli
Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Fakülte ve yüksekokulların açılması için gerekli olan resmi işlemler takip edilirken bir
yandan da bina ve altyapı çalışmalarına devam edilmiştir. Diş Hekimliği Fakültesi’nin kısa
sürede açılabilmesi için daha önce hastane olarak hizmet veren eski binada gerekli
restorasyon çalışmalarına başlanacaktır. Fakülte bünyesinde bölümlerin açılması ile de
öğretim üyesi teminine geçilecektir. Böylelikle hem şehrimizin hem bölgemizin ihtiyacı
olan diş hekimliği ile ilgili tüm sağlık hizmetleri halkımıza sunulacak, hem de ülkenin
ihtiyacı olan diş hekimlerinin yetişmesine katkıda bulunulacaktır.
Turhal ve Niksar’da açılacak dört yıllık yüksek okullarımız için ihtiyaç duyulan binaların
kampus alanlarında yapılması kararlaştırılmıştır. Her iki ilçemizde yapılması planlanan
binalar için çalışmalar başlatılmıştır. İhtiyaç duyulan binalar sanayi, sivil toplum
kuruluşları ve halkımızın katkıları ile kısa sürede tamamlanarak eğitim ve öğretime
başlanacaktır. Yeni fakülte ve yüksekokulların Üniversitemize kazandırılmasında emeği
geçen herkese teşekkür ederim.”
DESTEK MÜJDESİ
Samsun Tarım İl Müdürü Kadir Güven, "Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi
Programı" çerçevesinde 21 projenin destekleme kapsamına alındığını belirtti.
Güven, program kapsamında ekonomik ve altyapı 6'ncı etap proje başvurularının
sonuçlandığını söyledi. Projelerde doğal kaynaklar ve çevrenin korunmasının dikkate
alındığını ifade eden Güven, şunları kaydetti: "Kırsal alanda gelir düzeyinin yükseltilmesi,
tarımsal üretim ve tarıma dayalı sanayi entegrasyonunun sağlanması için küçük ve orta
ölçekli işletmeler desteklenmektedir. Tarımsal pazarlama altyapısının geliştirilmesi, gıda
güvenliğinin güçlendirilmesi, kırsal alanda alternatif gelir kaynaklarının oluşturulması
amaçlanmaktadır. Toplu basınçlı sulama sistemlerinin geliştirilmesi, yürütülmekte olan
kırsal kalkınma çalışmalarının etkinliklerinin artırılması ve kırsal kesimde belirli bir
kapasitenin oluşturulması amacıyla uygulanmakta olan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının
Desteklenmesi Programı Kapsamında üreticilerden gelen 49 proje değerlendirmeye alındı.
Bakanlığımızca değerlendirilen projelerden 21 tanesinin desteklenmesi uygun görüldü."
Güven, desteklenen 21 projenin toplam tutarının 13 milyon 93 bin TL olduğunu belirtti.
Güven, "Bu projelere talep edilen hibe tutarı 6 milyon 87 bin TL'dir. Ayrıca bu projelerin
5'i toplu basınçlı sulama projesidir. Projeler ilimizin tarım potansiyeline önemli katkılar
sağlayacaktır" dedi.
AYAKKABI KÖYÜ’NE FİNANS KRİZİ
Ayakkabıcılar Derneği (AYAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Selçuk, Türkiye'nin cari
açık sorununda ayakkabı sektörünün çözüm olabileceğini belirterek, ''Yeni hükümet
üreticilere destek olursa, dünya pazarında ne Çin ne de Hindistan bizimle rekabet
edebilir. 2023 yılındaki 500 milyar dolar ihracat hedefine ayakkabıcılar 10 milyar dolar
katkı sağlar'' dedi.AYAD üyelerinin katılımıyla düzenlenen Sektör Değerlendirme
Toplantısında konuşan Selçuk, sektörün en önemli sorununun, yerli üreticilerin ithalat
baskısından kurtulamaması ve kalifiye eleman sıkıntısı olduğunu ifade etti. 2003'te 191
milyon dolar olan ayakkabı ithalatının 2010'da 659 milyon dolara çıktığını anlatan Selçuk,
şunları söyledi:''Sektör olarak ilk hedefimiz bu tabloyu tersine çevirmek. İlk etapta yerli
üreticilerin markalaşma ve mağazalaşmasına öncelik tanıyarak kısa zamanda 500 milyon
dolara yaklaşan açığı kapatacağız. Toplantıda yerli üreticilerin tek vücut halinde hareket
etmesi kararı aldık. Türkiye, konumu ve halihazırdaki ayakkabı sanayi yatırımları ile
dünya ayakkabı sektörünün lideri olabilir. Fakat sektör, maliyetler nedeniyle Çin ve
Hindistan ile rekabet edemiyor. Sektöre verilecek bir teşvik veya sektörün teşvikli bir
bölgede toplanabilmesi halinde maliyetleri yüzde 15 düşürebilirsek kısa zamanda ihracat
atağı yapabiliriz. Uzakdoğu'ya kaptırdığımız Avrupa ve ABD pazarını geri almak
istiyoruz.''Sektörün 12 ay düzenli üretim yapamadığından yakınan Alpaslan Selçuk,
üretimin yoğun yapıldığı sezonlarda çalıştıracak eleman bulamadıklarını vurgulayarak,
dernek üyelerinden gelen bilgilere göre, sektörde faaliyet gösteren 70 kurumun toplamda
3 bin eleman açığının bulunduğunu kaydetti.Sektörün devlet destekli üretim modeline
geçmesinin şart olduğunu vurgulayan Selçuk, bu kapsamda teşvikli bölgelerde yeni
yatırımların yapılması noktasında çalışmalar yaptıklarını ifade etti.Çorum'da kurulacak
ayakkabı köyü projesine maddi imkansızlıklar nedeniyle başlanamadığını anlatan Selçuk,
hükümetten, bu alanda destek beklediklerini kaydetti. Markalaşma ve pazarlama
sürecinde dernek üyelerinin birlikte hareket etmesi kararı aldıklarını bildiren Selçuk,
''Ürünlerin pazarlanması, mağazalaşma, patent, iç piyasada alışveriş merkezleri ve cadde
mağazacılığına öncelik tanınması gibi alanlarda üyelerimiz ortak hareket edecek.
Ayakkabı üreticilerinin, toptancılara gerek kalmaksızın doğrudan nihai tüketiciyle ulaşması
noktasında ortak bir pazarlama ağı kurulması kararı alındı'' dedi.
http://corumhakimiyet.net/Kategoriler/6/Ekonomi.Aspx
ÇELTEK, UMUTLU KONUŞTU
Tokat Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Çeltek, "Geçen yıllara göre bu sene buğday
rekoltemizin iyi durumda olacağına inanıyoruz" dedi. Çeltek, borsa binasında düzenlediği
basın toplantısında, hasat döneminde Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerine büyük görevler
düştüğünü belirtti.
2011 yılı ürün rekoltesinin geçmiş yıllara göre daha iyi olacağını söyleyen Çeltek, şu
ifadelere yer verdi: "Dünkü gelen buğdayların birçoğunda tahlil yaptık. Rekoltenin yüksek
olduğu ve kalitenin düzgün olduğu belirlendi. Mevcut ithal buğdaylarından daha kaliteli
olduğunu gördük. Bu da 8-10 yıldır Tokat ve çevresinin bir özlemiydi” dedi. Hasat
döneminde Tarım İl ve ilçe Müdürlüklerine büyük görevler düştüğünü belirten Çeltek,
“Tarım İl ve İlçe Müdürlükleri döver biçer ruhsatlarını kontrol edip, ruhsatsız döver
biçerleri araziden çekmeli ve çalışan döver biçerlerin kaliteli işlem yapıp yağmadığını
öğrenmesi gerekir. Geçen yıllara göre bu sene buğday rekoltemizin iyi bir durumda
olacağına inanıyoruz. Buda Türkiye ve Tokat bakımından çok iyi şeyler. Çiftçinin cebine
daha fazla para girecek. Bu arada çiftçilerimize şu şekilde uyarı yapmamız gerekiyor.
Olgunlaşmamış buğdayları biçmemeleri, gününü beklemelerini ve ayrıca depolarını çok
temiz bir ortama getirmeleri gerekiyor. Son yıllarda buğday fiyatlarından çiftçimiz
memnun kalmadı. Geçmiş yıllarda kalitesiz buğdaylardan dolayı satışlarda baya bir
zorlanma oldu. Çiftçinin ürettiği buğday yem olarak kullandı. Bu yıl böyle olmayacağını
düşünüyoruz. Çiftçimiz artık son yıllarda modern tarımda hayli bir ilerleme yaptı.
İlerleyen durumlarda daha iyi olacak. Tokat ve çevresinde ürünlerin kaliteli olacağı, iyi
para edeceğini bekliyoruz.”
ATAKENT KÜLTÜR VE SPOR EVİ AÇILIYOR
Altınkum'da bulunan çok amaçlı sosyal tesisin temelini attıklarını belirten Atakum
Belediye Başkanı Metin Burma, "Şimdi sıra cumartesi günü hizmete sunacağımız Atakent
Kültür ve Sosyal Tesisleri'nde. Bundan sonra da Yeşildere Mahallesi'nde yapımını
tamamlanan, şu an içinin tefrişatını yaptığımız Yeşildere Kültür ve Spor Evi'ni hizmete
sokacağız. Ayrıca yılsonuna kadar herkesin hoşuna gidecek yeni yatırımlarımızı da
Atakumlunun hizmetine sunacağız" dedi.
Cumartesi günü açılışı yapılacak olan Atakent Kültür ve Spor Evi'nin bin 500 metrekarelik
bir alan içinde bulunduğu, bunun 250 metrekaresinin kültür tesisi geri kalanın ise çevre
düzenlemesi için ayrıldığı belirtilirken, binanın içerisinde el sanatları, mefruşat, el işi, takı
gibi el sanatlarının yanı sıra fitness, aletli egzersizlerin yapılabileceği bildirildi.
LOJİSTİK 2023 ARAMA KONFERANS
Samsun İl Özel İdaresi koordinatörlüğünde yürütülen “Lojistikle Eğitiliyoruz Projesi”nin
“Lojistik 2023 Arama Konferansı ve Proje Kapanış Toplantısı” yapıldı.
Avrupa Birliği Yenilikçi Yöntemlerle Kayıtlı İstihdamın Teşviki Hibe Programı kapsamında
Samsun İl Özel İdaresi koordinatörlüğünde yerel ortakların desteği ile yürütülen Lojistikle
Eğitiliyoruz Projesi'nin Lojistik 2023 Arama Konferansı ve Proje Kapanış Toplantısı İl Özel
İdaresi Eğitim ve Kültür Merkezi Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi.
Toplantıda proje ve proje süreci hakkında bilgi veren Proje Koordinatörü Aslı Moral,
Samsun İl Özel İdaresi'nin koordinasyonunda, Samsun Büyükşehir Belediyesi, Samsun
Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortaklığında yürütülen
Lojistikle Eğitiliyoruz Projesi'nin bir yıllık süreç içinde başarıyla gerçekleştirildiğini belirtti.
Proje kapsamında birçok çalışmanın gerçekleştirildiğini kaydeden Moral, proje
kapsamında eğitim alan 40 kursiyerin kurs süresince teknik ve mesleki eğitimler aldığını
belirterek bu kapsamda da Samsun, Mersin, İstanbul ve İtalya'da çeşitli ziyaretlerde
bulunarak sektördeki tecrübeli yerlerle görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Sonuç
olarak proje eğitimi alan 40 kursiyerin başarılı geçen bir yıllık çalışmanın ardından
sertifika almaya hak kazandıklarını belirten Moral, “Lojistikle Eğitiliyoruz Projesi'yle 40
işsiz gencimize temel mesleki beceri kazandırıldı, kamuoyunda sektörün tanınırlığının
artırıldı, kurumlar arası işbirliğinin geliştirildi, kayıt dışılığın önlenmesi konusunda
bilinçlenme sağlandı” dedi.
Vali Yardımcısı Hasan Özhan da toplantıda yaptığı konuşmada Samsun'un lojistik
sektöründeki önemine değinerek, “Demiryolu ulaşımının olduğu 81 ilden 4'ü bu
ulaşımlara sahip. Onlardan biride Samsun. Karadeniz Bölgesi'nde ise tek. Kuzeydeki tüm
ülkelerin Türkiye deki çıkış kapısı bu çıkış kapısı” diye konuştu. Lojistik sektörünün
gelişmesi için sadece bir master planının yeterli olmadığına değinen Özhan, konuşmasını
şöyle sürdürdü: “Her yönüyle diğer sektörleri desteklemesi lazım. Bu günkü proje bana
göre ara elaman yetiştirmek açısından son derece önemli. Sürekli devam etmesi gereken
bir proje. Yani bir depo entegresi açan bir firma burada elemanı nasıl buluruma
kapılmaması lazım. Bir de Samsun bu konuda son derece şanslı. Yüksekokul mezunu
yetişmiş eleman sayısı fazla olan bir il. Bu konuda eleman sıkıntısı yaşayacak bir il değil.
İl Özel İdaremiz de hem bu projelerde hem de başka projelerde üzerine düşen görevleri
yerine getiren son derece önemli bir kurumumuz.”
Lojistik Yönetim Danışmanı Atilla Yıldıztekin ise lojistik sektörünün Türkiye'nin 2023
vizyonu içinde önemli bir yere sahip olduğunu söylediği konuşmasında, bu vizyon
çerçevesinde Türkiye'nin ve Samsun'un önemli çalışmaları olduğu bilgisini verdi.
Samsun'da demiryollarının gelişimine daha fazla önem verilmesi gerektiğini ifade eden
Yıldıztekin, Samsun'da Karadeniz'in en büyük Türk limanı ve demiryolu bağlantısı
olduğunu, limanlar konusunda ciddi çalışmalar yapıldığını anlatarak, Samsun'un lojistik
sektöründe ileri gidebilmesi için demiryolu kullanımının yaygınlaştırılması, deniz
taşımacılığı ve hava kargo taşımacılığının geliştirilmesi, taşımacılığın dijital ortama
geçmesi gerektiğini kaydetti.
İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Muzaffer Kayaoğlu'nun, kamu kurum ve
kuruluşlarının temsilcilerinin ve 40 kursiyerin katıldığı toplantı, Uluslararası Taşımacılık ve
Lojistik Hizmet Üreticileri Derneği Genel Müdürü Cavit Uğur'un, Uluslararası Nakliyeciler
Derneği İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Kıyak'ın, TCDD Sivas Bölge Müdürlüğü
Yük Dairesi Müdürü Naci Özçelik'in, CEYNAK Lojistikten Vecdet Tüzün'ün ve Yeşilyurt
Liman
Müdürü
Ali
Arif
Aytaç'ın
sunumlarıyla
devam
etti.
Ardından proje kapsamında eğitim alan kursiyerlere sertifikaları verildi.
ÇORUM İLE MORELAND BELEDİYESİ ARASINDA İŞBİRLİĞİ YAPILACAK
Geçtiğimiz şubat ayında Avustralya'nın Melbourne kenti Moreland Belediyesi Başkanı
hemşehrimiz Öztürk Yıldız’ı ziyaret eden Belediye Başkanı Muzaffer Külcü’ye Yıldız iade-i
ziyarette bulundu. Başkan seçildiği bölgede çok az Türk olduğunu buna rağmen en
yüksek oyu aldığını kaydeden Yıldız, "Moreland 100 yıllık bir Belediye ve şimdiye kadar
hiç Türk ve Müslüman bir başkanı olmamış. Ben ilk Müslüman belediye başkanıyım. 151
bin
nüfusa
1152
işçi
ile
hizmet
veriyoruz"
dedi.
Cep ve ev telefonunun belediyenin web sitesinde yer aldığını kaydeden Yıldız,
"Vatandaşlar sabah erken saatlerde telefon ederek çöplerin alınmadığını söyleyebiliyorlar.
Belediye ile ilgili yaşadıkları sorunları direk olarak bana aktarabiliyorlar" dedi.
Melbourne’de en çok yüzme havuzunun kendi bölgesinde yer aldığını kaydeden Yıldız,
belediye olarak temel sorunlarının tüm belediyelerle aynı olduğunu kaydetti. Yıldız,
hayata geçirmeyi planladığı bir projeden de bahsetti. Avustralya'daki Türk öğrencileri
Çorum’a Çorum’dan ise öğrencileri Avustralya'ya götürerek 1-2 hafta tatil yaptırmak
istediğini söyledi.
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü ise Öztürk Yıldız’ın 11 bin km ötede siyasetle uğraşan bir
hemşehrimiz olduğunu ifade ederek, "Biz birçok alanda karşılıklı yardımlaşma ve
dayanışma örneği sergileyeceğiz. Belediyelerin maddi olarak birbirlerine yardım etme
şansları yok. Ancak fikri bazlı görüşmeler yapacağız. Avustralya ile çok farklı bir coğrafya
ve ilgimizi koparmamamız lazım. Yoksa başkaları o boşlukları dolduruyor. Bu tür
konularda daha hassas olmamız geriyor" dedi. Başkan Külcü Öztürk Yıldız’a teşekkür
ederek ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
http://www.yildizhaber.com/ayrinti.php?katid=5&id=18576
GİRİŞİMCİLİK KURSLARI DEVAM EDİYOR
Tokat Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası Başkanlığı tarafından düzenlenen
KOSGEB onaylı girişimcilik kursları devam ediyor.
Tokat Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası Başkanlığı konferans salonunda
düzenlenen kursa 60 kişi katılıyor. Kobi ve proje uzmanı Ahmet Kökler tarafından kursa
katılan kursiyerlere girişimcilik ve işletmelerin devamlılığı konularında eğitim veriyor.
Tokat Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası Başkanı İhsan Tunç yaptığı
açıklamada Tokat Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası Başkanlığı ve KOSGEB
ile birlikte 4 sınıf halinde 110 kişiye sertifika verilecek. Sınıflar 6 Haziran 2011 tarihinde
başlayıp bugün itibariyle iki sınıf halinde düzenlediğimiz kursumuz tamamlandı. 50 tane
kursiyerimiz uygulamış olduğumuz kurslar sonucunda KOSGEB diplomalarını hak ettiler.
60 kişilik ikinci sınıfımızda 2 Temmuz itibariyle başladı. 7 Ağustos’ta sona erecek” dedi.
GÖRME ENGELLİLER BİLGİSAYAR ÖĞRENİYOR
Görme engellilerin ekonomik, sosyal, kültürel, mesleki, eğitim, spor gibi hak ve
çıkarlarının korunup geliştirilmesi, yaşamın her alanındaki ayrımcı uygulama ve
düzenlemelerin giderilmesi, özel ihtiyaçları daimi dikkate alınan bireyler olarak toplumsal
yaşama etkin katılımlarının sağlanması, amacıyla kurulan 6 nokta körler derneği Amasya
şubesi tarafından Altı Nokta Körler Derneği Amasya Şubesi ile İŞKUR’ UN ortaklaşa
hazırladığı 'Görme Engellileri İstihdam ve Bilgisayar Eğitimi' projesi kapsamında dernek
üyesi engelli vatandaş bilgisayar kursu vermeye devam ediyor Altı Nokta Körler Derneği
Amasya Şubesi, görme engelli vatandaşlara bilgisayar kursu hizmeti veriyor.
YURTKUR’DAN GÜNDE 6 LİRAYA YURTTA TATİL
Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR) aralarında
Yurdunun da bulunduğu 54 öğrenci yurdunu turizmin hizmetine açtı.
Samsun
İlkadım
Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR) Avrupa ülkelerindeki 'hostel'
modelini Türkiye'ye uyarladı. YURTKUR Genel Müdürlüğü eğitim öğretim döneminde
öğrencilerin konakladığı yurtları turizm amacıyla halkın kullanımına açtı. Yaz aylarında
Fethiye'den Ahlat'a kadar Türkiye'nin dört bir yanındaki 54 yurt, iç ve dış turizm için
kullanılabilecek. Burada konaklamak isteyenler bir gece için 6 lira 60 kuruş
ödeyecek. YURTKUR kendisine ait 287 yurttan 129'unu yaz aylarında da açık tutacak.
Bunların bir bölümü de iç ve dış turizmin hizmetine verildi. 54 yurtta, 24 Ağustos'a kadar
gecelik 6 lira 60 kuruş ödeyen herkes kalabilecek. Diğer açık 75 yurtta ise yalnızca
öğrenciler konaklayabilecek.
Yurtlarda kalacak yabancı turist grupları gecelik konaklama ücreti kişi başına 2 dolar (3
lira 30 kuruş) ödeyecek. Grup dışındaki yabancı turistler içinse bu fiyat 3 dolar (4 lira 95
kuruş) olarak belirlendi. 6 yaş ve altındakilerden ise ücret alınmayacak. Ucuza
konaklamak isteyen turistler, yurt müdürlüklerine başvurabilecek. Konuklardan depozito
ücreti alınmıyor. Misafirlerin bilgi formu doldurması yeterli oluyor.
Üniversitede eğitim gören ve Kredi Yurtlar Kurumu'nda kalan öğrencilere ise kendi yurdu
dışında herhangi bir yurtta kalma şansı da tanınıyor. “Ülkesini gezmek tanımak isteyen
herkese kapılarımız sonuna kadar açık” diyen Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Hasan
Albayrak, kayıtlı öğrencilerin başka bir yurtta kalması halinde ilk 10 gün için ücret
alınmayacağını anlattı.
BAGİROV SAMSUNLU İŞADAMLARIYLA BULUŞTU
TSO'nun düzenlediği "Ülke Günleri" programına konuk olan Bagirov, "Azerbaycan ile
Türkiye arasındaki ticari gelişim hacmi 2.5 milyar dolar" dedi.
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Davut Altan Meclis Salonu'nda yapılan toplantıya
Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Faig Bagirov, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Salih Zeki Murzioğlu'nun yanı sıra, Azerbaycan Büyükelçiliği Ekonomik ve Ticari Ataşesi
Elshan Abdulazimov, Türk-Azeri İş Konseyi Başkanı Cengiz Gül, Azerbaycan İhracat ve
Yatırımları Teşviki Fonu Başkan Yardımcısı (ASPROMO) Rufat Memmedov ve Samsunlu iş
adamları katıldı. Toplantıda konuşan Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, "'İki
devlet, tek millet' dediğimiz kardeş ülke Azerbaycan Büyükelçimizi Samsun'da
ağırlamaktan son derece mutluyuz" dedi.
Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Faig Bagirov ise, "Azerbaycan ile Türkiye arasındaki
siyasi, kültür ve diğer ilişkiler ile bizim ekonomi bakımından olan ilişkilerde, Samsun'un
hususi bir yeri vardır. Çünkü Samsun Türkiye'nin en güzel şehirlerinden biridir" diye
konuştu. Azerbaycan ile Türkiye arasında ticari gelişimi hacminin 2.5 milyar dolar
olduğunu söyleyen Büyükelçi Bagirov, "Bizim önümüzdeki dönem için isteğimiz
Azerbaycan ile Türkiye arasında olan ticari ilişkiler daha da zenginleşsin. Azerbaycan
bugün bölgede sürekli inşaat yapan bir ülkedir. Azerbaycan'da çok sayıda projeler hayata
geçmektedir. Azerbaycan'daki projelerde Türk işadamlarının katkısı da çok büyüktür.
Türkiye ve Türk iş adamları her zaman Azerbaycan'ın yanında olmuştur. Türk iş adamları
son
2
yıl
içerisinde Azerbaycan ekonomisine 6 milyar dolar hacminde sermaye koymuşlardır" dedi.
Azerbaycan'ın iş adamları Türkiye üzerinde sermaye koyulan ülkelerin ilk 10'una dahil
olduklarını dile getiren Büyükelçi Bagirov, "Azerbaycan iş adamları Türkiye ekonomisinin
çeşitli sektörlerine bugün kadar toplam 5 milyar dolar yatırım yapmıştır" şeklinde
konuştu.
SU HAVZALARINI KİRLİLİKTEN KORUYACAK PROJE İÇİN BAŞKAN KÜLCÜ’YE
YETKİ
Yeni Hayat, Hatap Barajları ile Koparan Derivasyon tünellerine atık suların akması
engellenecek.
Yeni Hayat ve Hatap Baraj havzalarında yer alan köylerin atık sularının suya karışmaması
için bir dizi önlem alınacak. Konu dün yapılan Belediye Meclisi toplantısında gündeme
geldi.
"Yeni Hayat, Hatap Barajları ile Koparan Derivasyon Tünelleri atık su toplama ve arıtımı
için inşaat yapımı işlerinde Belediye Başkanına yetki verilmesi" maddesi hakkında
açıklama da bulunan Başkan Muzaffer Külcü, belediye olarak bir taraftan şehrin su sorunu
çözecek baraj projelerine imza atarken diğer taraftan ise bu havzalarda toplanan suyun
kirlenmemesi
için
çalıştıklarını
söyledi.
Yeni Hayat, Hatap Barajları ile Koparan Derivasyon tünellerine atık suların akmasını
önleyecek projeler üzerinde 1 yıldır çalıştıklarını anlatan Başkan Külcü, "Bu projeleri DSİ
bizim adımıza hayata geçirecek ve parasını yine belediye verecek. İnsan sağlığı ile ilgili
konularda para pul hesabı yapmıyoruz" diyerek sözlerini tamamladı. Gündem maddesi oy
birliği ile kabul edildi.
BİR USTA BİN USTA PROJESİNDE SONA DOĞRU
Çorum Anatolia Turizm Derneği Başkanı ve Çavuşoğlu Turizm Türk Hava Yolları Genel
Satış Şubesi Müdür Halit İnaltekin, ‘Bir Usta Bin Usta Projesi’ kapsamında Kargıda açılan
Kargı Bezi dokumacılığı kursunun bitmek üzere olduğunu belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kaybolmaya yüz tutan meslekleri ayakta tutmak
amacıyla Anadolu, Sigorta’nın destekleriyle 5 ilde açılan ve 10 yıl sürecek ‘Bir Usta Bin
Usta’ kurslardan birisi de Çorum’da başlatılmıştı. Çorum Anatolia Derneği’nin proje
ortaklığıyla Kargı ilçesinde açılan 'Kargı Bezi Dokumacılığı' kursu 18 Nisan Pazar günü
başladı. 15 Temmuz 2011 tarihinde ise sona eriyor. 20 kursiyerin katıldığı kurslar, Kargı
Metem Müdiresi Halise Akay'ın denetiminde yapıldı ve Kargı Bezi Dokuma Kursu eğitimleri
3 ay sürdü. Çorum Anatolia Turizm Derneği Başkanı ve Çavuşoğlu Turizm Türk Hava
Yolları Genel Satış Şubesi Müdür Halit İnaltekin, kurs hakkında bilgi almak üzere Kargı
Kaymakamı Tolga Kamil Ersöz’ü ziyaret etti.
"Kargı bezi unutulmaya yüz tutmayacak" diyen Dernek Başkanı İnaltekin, proje ortağı
olarak Kargı Bezi sanatını gelecek nesillere ulaştırılmasına destek olmaktan mutlu
olduklarını
dile
getirdi.
İlçede dokumacılığın 100 yıllık bir geçmişi olduğunu kaydeden İnaltekin, teknolojinin
gelişimi ile birlikte seri üretimin başlaması sonucu duraksama dönemine girildiğini ancak
hala birkaç aile tarafından olsa da eski usullerle üretimin sürdüğünü vurguladı.
İnaltekin, sözlerine şöyle devam etti: "Bir Usta Bin Usta, projesi Kültür ve Turizm
Bakanlığının teknik danışmanlığında yürütülmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı
belirlenen illerde projeyi yürütecek olan STK’ları ve meslek eğitmenlerini belirlemekte, İl
Kültür Müdürlükleri ise illerde koordinasyonu sağlayıp STK ile birlikte kursiyerleri
belirlemektedir. Arya Sponsorluk ve İletişim Danışmanlığı tarafından geliştirilen ‘Bir Usta
Bin Usta’ projesi, Kargı Bezleri eğitimi 18 Nisan 2011 tarihinde başladı Projenin birinci
ortağı Kültür ve Turizm Bakanlığı ikinci ortağı Anadolu sigorta üçüncü ortağı Çorum
Anatolia Derneğidir. Bu görevi Çorumda Anatolia Derneği üstlendi. Projenin ortağı olarak
kaybolmaya yüz tutan Kargı bezleri sanatımızın eğitimi Kargı ilçemiz sanatseverler için
kapılarını
açtı."
Dernek Başkanı İnaltekin "Kadınların işgücü piyasasındaki durumlarının iyileştirilmesi,
nitelikli ve bilgili kişilerin işgücü piyasasına dahil edilmesi amacıyla istihdam tedbirlerinin
alınması ve uygulanmasına yönelik bu proje tasarlanmıştır. Bu sayede, bölgedeki kadın
işsizlerin istihdama katılmasına, işletmelerin kalifiye eleman çalıştırabilmesine ve
bölgedeki işsizliğin azaltılmasına katkı sağlanmaktadır "dedi.
Kursları bitirenlere Kültür Bakanlığı tarafından sertifika veriliyor. Anadolu Sigorta ve
Kültür Bakanlığı ile Arya Sponsorluk ve İletişim Danışmanlığı kurslara katılan kişilerin
gelişimlerini de izleyecek. Destek verilen kursiyerlere mesleklerin daha da gelişmesi için
iş açma ve meslekleri daha ilerletmek amacıyla kredi ve işyeri açma konusunda katkıda
bulunacak. Bu çerçevede kursiyerlere kredi olanakları sağlanması ziyaret esnasında İş
Bankası görevlilerince kredi çalışmaları hakkında kursiyerlere bilgi verildi.
TOKAT'TA "TÜPLÜ ASMA FİDANI" DAĞITILDI
Tokat'ta düzenlenen törenle, üreticilere tüplü asman fidanı dağıtıldı. Tokat Valisi Şerif
Yılmaz, Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, İl Özel
İdaresi Ar-Ge projeleri kapsamında desteklenen "Tokat İlinde Tüplü Asma Fidanı Üretimi
Projesi" ile Ziraat Fakültesi'nde üretilen asma fidanlarının üreticilere dağıtıldığını belirtti.
Şehrin gelişmesinin, üniversitelerin gelişmesiyle mümkün olduğunu ifade eden Yılmaz,
şunları kaydetti: "Bugün 81 ilde Üniversite kuruldu, bu amaç doğrultusunda kuruldu.
Yoksa sadece eğitim öğretim yapsın çocukları yetiştirsin, mezun etsin düşüncesiyle değil.
Bu ortamı sağlamakta bizlerin üzerine düşen görevlerdir. 2010 yılında Tokat İl Özel
İdaresi olarak Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nin Ar-Ge projeleri kapsamında verilen 6
projeye toplam 160 bin lira ödenek ayrılırken, 2011 yılında hem bitkisel üretim, hem de
hayvansal üretim olmak üzere toplam 520 bin lira ödenek tahsis edilmiştir. Ben bu
ödeneğin tahsis edilmesinde İl Genel Meclisimize teşekkür ediyorum. Hepimizin amacı
ilimizde yaşayan insanları hayat seviyesini ve yaşamını yükseltmek. Bunun içinde geliri
artırıcı önlemler almak gerekir. "
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin ise tüplü asma fidan
çalışmasına 3 ay önce başlandığını belirterek, "Bugün bunun ürününü alıyoruz. Bizim
geleceğimiz ve alt yapımızın buna müsaade edeceğini umuyorum. Emeği geçen herkese
teşekkür ediyorum" dedi. Doç. Dr. Rüstem Cangi de proje hakkında bilgi vererek, kentte
ilk kez gerçekleştirilen tüplü asma fidanı üretimi için kurulan tesisin aşılama,
kaynaştırma, sera ve alıştırma ünitelerinden oluştuğunu ifade etti. Törende daha sonra
asma fidanları üreticilere dağıtıldı.
http://www.sondakika.com/haber-tokat-ta-tuplu-asma-fidani-dagitildi-2861571/
TURİZME KATKI SAĞLAYACAK
Vali Halil İbrahim Daşöz, "Şehzade Firik Pilavı, bir turizm şehri olan Amasya'da
lokantaların yerel mutfak menüsünde rahatlıkla yer alıp ilgi görebilir" dedi.
Vali Daşöz, Valilik'te firik pilavının tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda yaptığı
açıklamada, Amasya'da turizmi geliştirme çalışmaları kapsamında, Şehzade Firik
Pilavının kentteki lokantaların yerel mutfak menüsünde yer alması amacıyla, deneme
amaçlı ekilen firik buğdayı üretiminden başarılı bir sonuç alındığını bildirdi. Firik Buğdayı
yetiştirilmesi kapsamında, merkeze bağlı Beldağı köyünde 3 çiftçi ile 30 dekarlık alanda,
İl Özel idaresi Destekli ve İl Tarım Müdürlüğü kontrollü, başarılı bir üretim
gerçekleştirildiğini belirten Daşöz, firik ürününün, buğdayının makarnalık sert
tanelerinden elde edildiğini ifade etti. Daşöz, şunları kaydetti: "Amasya'nın iklim ve
toprak yapısı firik üretimi için çok elverişlidir. Buğdaydan elde edilen firiğin en önemli
tüketim şekli pilavdır. Firikten yapılan Şehzade Firik Pilavı doğal, lezzetli ve besleyicidir.
Şehzade Firik Pilavı, bir turizm şehri olan Amasya'da lokantaların yerel mutfak
menüsünde rahatlıkla yer alıp, ilgi görebilir ve ayrıca 1 ve 2'şer kiloluk bez torba paketler
halinde satılabilir. İlimizin tanıtımı için iyi bir ürün ve ilgi çeken bir hediye olacağını
düşünüyorum. Bu şekildeki değerlendirme üretimin yaygınlaşmasına, halkımızın tüketim
alışkanlığının gelişmesine, çiftçilerimizin ve esnaflarımızın gelirinin artmasına imkan
sağlar”. Vali Daşöz, konuyla ilgili olarak kentte faaliyet gösteren turizm işletmeleriyle
görüşmeler yapıldığını, Valilik olarak ürünün kentte gelir getirici bir pozisyona gelmesi için
desteklerinin süreceğini kaydetti.
http://amasyagazetesi.com/haber_detay.asp?ID=5077
BULVAR AVM'NİN TEMELİ TÖRENLE ATILDI
Karadeniz'in en büyük yer altı otoparkının bulunduğu Bulvar Samsun Alışveriş Merkezi'nin
(AVM) temeli törenle atıldı.
Eski Tekel fabrikası alanına Torunlar GYO tarafından yapılan Bulvar Samsun AVM'nin
temel atma törenine Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Atakum
Belediye Başkanı Metin Burma, Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, Büyükşehir
Belediye Meclis Üyeleri ile iş adamları katıldı.
20 bin metrekare alana ve 3 katlı yapılacak olan otoparkın temeli Büyükşehir Belediye
Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ve Tekkeköy Belediye
Başkanı Hayati Tekin tarafından atıldı.
Bulvar Samsun AVM hakkında bilgiler veren Proje Müdürü Ahmet Azaklı, "Bulvar Samsun
AVM'nin temel betonu dökmesini bugün gerçekleştiriyoruz. Yılsonu itibari ile otoparkı
bitireceğiz. 2012'nin ilk çeyreğinde projenin açılışı gerçekleşecek. Ama onun öncesinde 3
katlı ve 20 bin metrekare olacak olan otoparkı ile peyzaj alanını bitireceğiz" dedi
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise, "7 bin metrekare taban
alanlı, 3 katlı, yaklaşık 20 bin metrekarelik araç park platformu olan 550 araçlık
Karadeniz'in en büyük yeraltı otoparkını yapıyoruz. Otoparkın bu sene sonuna kadar kaba
inşaatını bitireceğiz. Hatta eski sigara fabrikası kompleksinde kaba inşaatını bu sene
sonuna kadar bitirip burada hep beraber gezeceğiz" diye konuştu.
Bulvar Samsun projesi şehrin en önemli alışveriş merkezlerinden biri olmaya aday.
Toplamda 17 bin 400 metrekarelik alan üzerinde yapılan Bulvar Samsun projesi 16 bin
metrekarelik kiralanabilir alana sahip. Projede 11 bin 600 metrekare mağaza, 2 bin 400
metrekare restoran ve kafe, 2 bin metrekare ofisler ve 20 bin metrekare alan ise kapalı
otopark alanları olarak kullanılacak.
VEZİRKÖPRÜ'YE PARKE TAŞ FABRİKASI KURULUYOR
Samsun'un Vezirköprü ilçesinde Özel İdare şantiyesine parke taş fabrikası kuruluyor.
Vezirköprü Kaymakamlığı ve İl Genel Meclis üyelerinin katkılarıyla parke fabrikası alımı
ihalesi 413 bin liraya yapıldı. 22 ay içerisinde faaliyete geçecek olan parke fabrikası
günlük 600 metrekare parke taş üretecek.
40 KİŞİYE 5 AY İŞ İMKÂNI
İŞKUR İl Müdürü Zafer Eyvaz, İŞKUR tarafından, Çorum İl Özel İdaresi işbirliği ile
"Toplum Yararına Çalışma Programı" uygulanacağını bildirdi. 5 ay sürecek olan programın
konusunun "Ağaçlandırma" olduğunu ifade eden Eyvaz, katılımcılara sadece bu işin
yaptırılacağını, program süresince asgari ücret ödeneceğini ve SGK primlerinin
yatırılacağını söyledi.
Konuyla ilgili olarak dün yazılı bir açıklama yapan İŞKUR İl Müdürü Zafer Eyvaz, projeyle
ilgili şu bilgileri verdi: "İşsizliğin uzun süreli karşılanmasına yönelik devam eden UMEM
Projesi ve diğer işgücü yetiştirme programlarımızın yanı sıra, uygulanacak olan bu
Çalışma Programı ile işsizliğin kısa süreli azaltılması ve aynı zamanda insanlık için
vazgeçilmez bir unsur olan ormanlarımızın artırılması hedeflenmektedir.
Program, 01 Ağustos 2011 tarihinde başlayıp 31 Aralık 2011 tarihinde sonra erecektir. 5
ay sürecek program kapsamında 40 kişi çalıştırılacak olup, çalışanların sigorta primleri ve
ücretleri İŞKUR tarafından finanse edilecektir. Durumu başvuru şartlarına uyan ve
program kapsamında çalışmak isteyen vatandaşlarımızın 22 Temmuz 2011-Cuma günü
mesai bitimine kadar kimlikleri ile birlikte şahsen İŞKUR İl Müdürlüğü Kurs Servisine
gelerek başvuru yapmaları gerekmektedir. Başvuracak kişilerin ikametgâhları ve
sigortalılık durumları başvuru esnasında sistem üzerinden kontrol edilecektir.
Kontenjandan fazla başvuru olması halinde, katılımcılar, Noter tarafından 27 Temmuz
2011'de saat 14.30'da İŞKUR'da yapılacak kura ile belirlenecektir. Kura çekilişi halka açık
yapılacak olup, isteyenler gelip çekilişi izleyebilirler. Ayrıca, son 24 ay içerisinde Toplum
Yararına Çalışma Programlarından toplam 6 aydan az faydalanmış olanlar, (tekrar
başvuru yapıp kurada çıktıkları takdirde) toplam 6 aya tamamlanacak şekilde bu
programdan faydalanabilirler."
Zafer Eyvaz, programa başvuru şartlarını ise şöyle açıkladı:
1-
İŞKUR'a kayıtlı işsiz olmak.
2-
Başvuru tarihi itibarıyla 18 yaşını tamamlamış ve 66 yaşından gün almamış olmak.
3-
Öğrenci olmamak. (Açık öğretimde okuyanlar başvuru yapabilirler)
4Başvuru tarihi itibarıyla son 24 ay içerisinde İŞKUR'un Toplum Yararına Çalışma
Programlarından toplam 6 aydan az faydalanmış olmak ya da hiç faydalanmamış olmak.
5Başvuru tarihi itibarıyla İŞKUR'un Kurs, Staj (İşbaşı Eğitimi) ve Girişimcilik
eğitimlerinden son 6 ay içerisinde faydalanmamış olmak.
6Kamudan herhangi bir ad altında maaş vb. geliri (emekli, dul, yetim ve özürlü
maaşı gibi) bulunmamak.
7-
Başvuru tarihi itibarıyla emekli veya aktif sigortalı olmamak.
8-
Çorum / Merkez'de ikamet ediyor olmak.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29097/40-KISIYE-5-AY-IS-IMK-NI.aspx
ALGOLOJİ VE ANEZTEZİ POLİKLİNİKLERİ HİZMETE GİRDİ
Devlet Hastanesi bünyesinde Aneztezi ve Algoloji Polikliniklerinin kurulduğu belirtildi.
Devlet Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Musa Zorlu konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada
Algoloji (ağrı tedavisi) ve Aneztezi Polikliniklerinin hizmete girdiğini ifade ederek, "
Algoloji ve Aneztezi Uzman Doktorları tarafından haftada 5 gün hizmet verilecek" dedi.
Musa Zorlu açıklamasında Algoloji hakkında şu bilgileri verdi:
Algoloji (Ağrı Bilim Dalı) gelişen tıbbi uygulamaların farklı gereksinimleri nedeni ile ortaya
çıkmıştır. Günümüzde çalışma hayatı, farklı yaşam şekilleri ve insan ömrünün artık eskiye
kıyasla daha uzun olması toplumdaki sık rastlanan yakınmaların da değişikliğe uğraması
ile sonuçlanmıştır. Ağrı Tedavisi Bilim Dalı uzun süredir ağrı yakınması olan ve sebebi
bilindiği halde ilk basamak tedavi olan ağızdan alınan basit ilaç tedavisine yanıt vermeyen
ağrılara farklı çözümler, tedavi şekilleri uygulayan bir bilim dalıdır.
Uygulama alanında bulunan girişimsel yaklaşımlar (işlemler) diğer branşlardan hekimler
tarafından uygulanamayan ve ağrı tedavisinde etkinliği kanıtlanmış işlemlerdir.
Uygulamalar her hasta için gereken tanı işlemlerini takiben o hasta için özel olarak
planlanan bir yaklaşımla gerçekleştirilir. Her hasta için en basit ve etkili uygulama
seçilerek o yöntemle tedaviye başlanması, yanıt alınamaması durumunda tedavi
şekillerinin yapılan plana uygun olarak geliştirilmesidir."
Zorlu, Algoloji kapsamına giren hasta gruplarını ise şöyle sıraladı:
"Akut ve kronik baş ağrısı, Akut ve kronik bel ağrısı,Bel ve boyun cerrahisi sonrası süren
ağrı şikâyetleri, Nevraljiler (Trigeminal nevralji, yüz ağrısı), Kompleks bölgesel ağrı
şikâyetleri, Kanser kaynaklı ağrı, Eklem ağrısı,Kas ve bağ kaynaklı ağrı şikâyetleri,
Ameliyat sonrası süren ağrı şikâyetleri, Kalça, diz ve omuz protezi sonrasında süren
ağrılar"
YAZMACILAR HANI'NDA RESTORASYON ÇALIŞMALARI
Tokat Yazmacılar Hanı'nda restorasyon çalışmalarının yeni projenin kurula sunulması
nedeni ile geçici olarak durdurulduğu öğrenildi.
Yazmacılığın yapıldığı Anadolu kentleri arasında ayrı bir yere sahip olan Tokat'ta, yaklaşık
13 yıldır kapısına kilit vurulu olan Yazmacılar Hanı'nda bir süre önce restorasyon
çalışmaları başlatılmıştı. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan restorasyon
çalışmaları sırasında yeni odalar bulunması nedeni ile restorasyon çalışmaları durduruldu.
Anıtlar Yüksek Kuruluna sunulan yeni proje onaylanırken, kısa bir süre sonra restorasyon
çalışmalarının başlatılacağı bildirildi. Yazmacılar Çarşısı'nın eski canlılığına kavuşturulması
amacı ile yapılan restorasyon çalışmalarının 2012 yılında tamamlanması hedefleniyor. 19.
Yüzyıl sonu Osmanlı yapısı olan Yazmacılar Hanı restorasyon çalışmalarının yaklaşık 2
milyon TL'ye mal olacak.
SON 16 AYDA 29 BİN KİŞİ İŞKUR’A İŞ İÇİN BAŞVURDU
İşkur İl Müdürlüğü verilerine göre, Samsun"da kuruma kayıtlı 30 bin civarında işsiz kişi
bulunuyor. Bu rakama ilave olarak kuruma, 2010 ve 2011 yılının ilk 4 ayında 29 bin 912
kişi daha eklendi. Söz konusu 16 ay içerisinde yeni iş bulmak için kuruma başvuran 29
bin 912 kişiden sadece 3 bin 847 kişi yeni işe yerleştirildi. Söz konusu süre içerisinde
ilkokul ve üniversite mezunu tahsilli 29 bin 912 kişinin başvurusundan sadece 3 bin 847"i
değerlendirilerek işe yerleştirildi.
Öte yandan aynı dönem içerisinde 1111 engelli vatandaşın iş başvurusundan sadece
182"i değerlendirmeye alınarak işe yerleştirildi. 29 eski hükümlünün iş başvurusundan ise
sadece ikisi işveren tarafından değerlendirmeye alınarak kendisine yeni iş imkanı
tanındı.Son 16 aylık süre içerisinde işinden ayrılan 4 bin 987 kişide kuruma başvurarak
işsizlik sigortasından yararlanmak istedi.
Samsun İş ve İşçi Bulma Kurumu (İş-Kur) İl Müdürü Tahsin Bayar, yaptığı açıklamada
şehirde, işsizim diyenlerin birçoğunun masa başı iş istediğini söyledi.Uzmanlaşmış Meslek
Eğitimi (UMEM) kapsamında çeşitli sivil toplum örgütleri ve müdürlüklerle ortak çalışmalar
yürütüldüğünü söyleyen İşkur İl Müdürü Tahsin Bayar “Kursiyerlerimizin her türlü
giderlerini karşıladığımız gibi günlük 15 TL cep harçlığı da veriyoruz. Bunların en az yüzde
50'si de kesin olarak istihdam ediliyor. İş beğenmezlik, evlilik, başka illere göçler oluyor.
Kapasitesi varsa mutlaka istihdam ediliyor. Rahat iş ve yüksek ücret beklentisi olanlar
bırakıyor. Şu anda Samsun'da iş bulamayanlar, işsizim diyenler altını çizerek söylüyorum
rahat ve masa başı iş arayan kişilerdir. O nedenle iş bulamıyorlar. İşsiz olanlar bunlar.
Ama bir mesleği olup da işsizim diyen varsa, ben buradayım "şeklinde konuştu.
YAĞMAKSAN İHRACATTA BÖLGE İKİNCİSİ
İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB ) bünyesinde faaliyet yürüten ve
2010'da en fazla ihracat yapan üyelerini törenle ödüllendirdi. Vestel'in birinci olduğu
listede Arçelik ikinci, BSH Ev Aletleri ise üçüncü sırada yer aldı. Yağmaksan ise Karadeniz
Bölgesi ihracat 2.si oldu. 8 Temmuz 2011 tarihinde Trabzon Zorlu Grand Otelde yapılan
ödül töreninde Yağmaksan adına ödülü Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yağlı aldı.
FINDIKTA BEKLENTİ
Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncü, 2011 ürünü fındık fiyatının 6-5 - 7 lira
olması yönünde beklentileri olduğunu söyledi.Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan
Tütüncü, 2011 ürünü fındık fiyatının serbest piyasada 6, 5 - 7 liranın üzerinde işlem
göreceği yönünde beklentileri olduğunu söyledi.
Hasan Tütüncü, Türkiye genelinde yeni mahsul fındık rekolte tespitlerinin tamamlandığını
ve Türkiye genelinde rekoltenin 450 bin tonun altında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini
vurguladı. Rekoltenin düşük gerçekleşmesinin mevsimsel değişikliklerin yol açtığı bir dizi
olumsuzluklardan kaynaklandığını belirten Tütüncü, bunların 2011 ürünü fındığı büyük
darbe vurduğunu söyledi.
2011 ürünü fındık rekoltesinin 450 bin tonun altında gerçekleşecek olmasının, Türkiye'de
arz açığını ortaya çıkaracağını, bu durumun da fiyatların yüzde 50 yükselmesini
sağlayacağını dile getiren Tütüncü, "Türkiye genelinde çok düşük bir rekolte bekliyoruz.
Bu durumu üzülerek gözlemlemekteyiz. Rekoltedeki düşüş 2011 yılı içerisinde 200 bin ton
arz açığı fındık olacaktır. TMO'nun depolarında bulunan fındıklar önümüzdeki sene
oluşacak arz açığını karşılamaya yetmeyecek. Yaşanacak arz açığı da serbest piyasada
fındık fiyatlarının yükselmesine neden olacaktır. Fındık fiyatı, bugünkü fiyatların yüzde
50'sinin daha yukarılarda olacağını beklemekteyiz. Bu da fındık fiyatlarının 6, 5-7 liranın
altında gerçekleşmeyeceği anlamına gelmektedir" dedi.Tütüncü, ağustos ve eylül
aylarında üreticilerin pazara az miktarda fındık indirmeleri durumunda, piyasada oluşacak
fiyatların daha da yukarılara çıkmalarını sağlayacağını sözlerine ekledi.
YATIRIMCIYA YER ÇAĞRISI
Sinop'tan Samsun Defterdarlığı görevine atanan Hayati Dinç, kurumlarına bağlı Milli
Emlak Müdürlüğü'ne ait çok sayıda arazinin yatırım yapılabilecek kapasitede olduğunu
söyledi. Yatırımcıları Samsun'a davet eden Dinç, gerekli kolaylığı da sağlayacaklarını
kaydetti. 6 yılı aşkın bir süredir Sinop Defterdarı olarak görev yapan ve son kararnameyle
Samsun Defterdarlığına atanan Hayati Dinç, görevine başladı. Samsunlu olan Dinç,
Defterdarlığa bağlı Milli Emlak Müdürlüğü aracılığıyla yatırımcılara yer tahsisinde
kolaylıklar sağlayabileceğini söyledi. "Hemşerilerimize hizmet etmek için buradayım"
diyen Dinç, "Milli Emlak Müdürlüğü, hazine yerlerinin tahsisi, yönetimi, kirası ve satışı gibi
bir takım işlemleri yapar. Dolayısıyla Hazine'ye ait yerlerin, atıl kalmış, tahsisli olmayan
ve kiraya verilmemiş yerlerin her zaman yatırıma dönüştürülmesi adına çalışmalar
yapacağım" dedi.
Yatırımcı müteşebbisleri Samsun'a davet eden Hayati Dinç, "Herkesi Samsun'a yatırım
yapmaya bekliyoruz. Elimizde yeteri kadar, arsamız, arazimiz ve imkanlarımız var.
Gelsinler görsünler. Boş olan ve ticari alan olarak kullanılabilecek yerleri götürür bizzat
gösteririz. Zaten göreve başlar başlamaz, yatırım yapılabilecek arazilerin araştırılmasını
istedim. İl dışında da arazilerimiz var. Biz her zaman hazırız. Bizim de Samsun'umuzun
kalkınmasında katkımız olacaksa, bunu her zaman yapmaya hazırız. Buraya hizmet
yapmak için geldik" diye konuştu.
Yeni yatırımların şehir dışına yapılması gerektiğine dikkati çeken Hayati Dinç, sadece otel
gibi yatırımların şehir içinde olmasında yarar olduğunu söyledi. Dinç, "Zaten yatırım
yapılacaksa şehir içinde yatırım olmaz. Samsun artık merkezi içerisinde aman aman
yatırım yapılacak alanlar kalmadığı gibi, stadyum gibi yerlerin yıkılarak daha farklı yerlere
götürülmesi lazım. Stadın olduğu alan otel gibi yatırımlara dönüştürülebilir. Sanayi de
ilerleyen dönemde yıkılacak. Oraların organize bir yatırım amacına dönüştürülmesi
düşünülmektedir" dedi.
İŞTE 81 İLİN REKABETÇİ SEKTÖRLERİ
Hangi ilde hangi sektör daha rekabetçi? Ekonomi biliminin çok bilinen kavramıyla
"mukayeseli üstünlük" hangi ilde hangi sektörde? En rekabetçi sektörün her il için
belirlenmesi çok önemli. Bakan Zafer Çağlayan'ın Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı
olduğu önceki hükümet döneminde (seçim öncesi) Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM)
bünyesinde hazırlanan "İl İl Dış Ticaret Potansiyeli" araştırmasında, illerin mevcut
sektörleri içinde mukayeseli olarak hangisinde "üstün" oldukları saptandı.
Hangi ilde hangi sektörlerin gelişme potansiyeli var? Tablodaki ikinci bilgi de bu. Yatırımcı
belirli bir ilde yatırım yapmak istiyorsa hangi sektörün daha rekabetçi olduğunu bu
tablodan görebiliyor. Yine bir şirket veya yatırımcı kendi sektöründe yatırımını büyütmek,
ikinci bir yatırım yapmak istiyorsa, bunun için hangi ili seçmeli, tabloda bu da
görülebiliyor.
Örneğin kurşun çubuk, profil yatırımı yapmak isteyen bir yatırımcı, Çorum'u seçebilir.
Çünkü Çorum'da en rekabetçi sektör bu. Ya da sakızlar üzerine bir yatırım düşünülüyorsa,
Gümüşhane önemli bir seçenek... Kuru baklagil yatırımı için en rekabetçi değerleri Tunceli
veriyor. Buna göre kuru baklagil yatırımcısı Tunceli'yi değerlendirebilir. Turbojetler, turbo
propellerin gaz türbinlerinin aksam ve parçaları konusunda adres olarak Eskişehir
gözüküyor.
DTM'nin geliştirdiği "İhracata Dönük Üretim Stratejisi"nin bir ayağını oluşturan
araştırmada önce her ilin hali hazırda ürettiği ürünleri nasıl dünya pazarlarında rekabetçi
bir şekilde satabileceği sorusuna cevap arandı. Her ilin üretim ve ihracat potansiyelinin
hangi ülkelere yönlendirilmesi gerektiğini belirledi. Böylece potansiyel pazarlar saptandı.
Her ilin ihracat sepeti en hızlı ve kolay nasıl daha nitelikli ürünler ile doldurulabilir, tespit
edildi.
Böylece 200'den fazla sektörün potansiyel arz ettiği saptandı. Mevcut üretim ve ihracat
deseni ile yeni hangi sektörlerin hayata geçirilebileceği, her ilin mukayeseli olarak güçlü
(üstün) sektörleri ve hedef sektörleri araştırması, işte bu büyük çalışmanın bir parçası
olarak gerçekleştirildi. Böylece illerin dünya pazarlarında hangi ürünlerle rekabet
edebilecekleri ortaya çıktı.
Bu hükümet döneminde Ekonomi Bakanlığı görevini üstlenen Bakan Çağlayan, yeni teşvik
sisteminin bu araştırma üzerine oturacağını söyledi. Her il için en rekabetçi 5 sektör
belirlendi. Sayfadaki tabloda bu 5 sektörden en yüksek endeks değeri olan yer alıyor.
Endeks değerlerinin nasıl anlaşılması gerektiği konusunda, araştırma grubunun üyesi
Gülcan Bozdemir şu açıklamayı yaptı:
"Bir sektör bir ilde 3000, bir başkasında 500 endeks değerine sahipse kabaca seçilen ilde
sektör 6 kat daha fazla rekabetçilik taşıyor diyebiliriz." Endeks değerinin yüksekliği,
rekabet gücünün yüksekliğini ifade ediyor. Ayrıca mukayeseli üstünlük endeks değerine
göre bir ilde en rekabetçi olarak gözüken sektör, o ilin en büyük sektörü olmayabilir.
Hatta o ilde üretimi de olmayabilir. Ancak o il üzerinden ihracatı sektöre büyük bir
rekabet gücü kazandırıyorsa, o sektör öne çıkabiliyor.
Bakanlık uzmanları Gülcan Bozdemir ile Alper Karakurt'un yaptığı; uzman Ekrem
Cunedioğlu ve 30 İGEME uzmanının teknik destek verdiği araştırmada Harvard
Üniversitesi Profesörü Ricardo Hausmann ve MIT öğretim görevlisi Cesar Hidalgo'nun
yöntemi kullanıldı ve bu iki önemli akademisyen genç ekibe 'akıl hocalığı' yaptı.
TR83 Bölgesi İçin
İlin Rekabetçi
Olduğu Sektör
Gelişme Potansiyeli
Olan Sektörler
Amasya
Süt ve Krema Konsantre
(Tatlandırıcı İçeren)
Plastik eşyalar, demir/çelik/bakır cıvata,
somun, vida, perçin, pim kazeinat, kazein,
peptonlar, dekstrinler ve tadil edilmiş
nışastalar)
Çorum
Kurşun çubuk, profil, tel, saç,
levha, şerit, borular
Seramik musluk taşı, lavabo, küvet, bide,
vb. oturma mobilyaları, aksamı; metal
işleme torna tezgahları
Samsun
Et, balık, vb. unları, pelletleriinsan gıdası olmayan
Dolomit, tabii grafit, tabii magnezyum
karbonat, killer; Florspat, kuvars, mika ve
döküntüleri, tabii kriolit; tabii şiolit; demir
çelik ürünleri
Tokat
Portakal suyu-dondurulmuş
(tatlandırılmış olsun olmasın)
Turunçgillerin suyu; yemiş, bitki parçaları
konserveleri; diğer tekstil eşyası; ısı
değişimiyle maddeleri işleme cihazları
Diğer iller için aşağıda verilen link incelenebilir:
http://www.dunya.com/iste-81-ilin-rekabetci-sektorleri_128112_haber.html
TOKAT'A İŞ GELİŞTİRME MERKEZİ
Tokat'ta, Avrupa Birliği ve KOSGEB
kurulmasında sona yaklaşılıyor.
desteğiyle
İş
Geliştirme
Merkezi
(İŞGEM)
Tokat Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (TESOB) Başkanı Mehmet Bekçi İŞGEM
projesinin 5 bin 885 metrekare alana kurulacağını kaydetti. Tokat'ta 1. Organize sanayi
ile 2. Organize sanayi arasında eski hastane yeri olarak tabir edilen yaklaşık 67 dönümlük
alan Tokat esnaf odalar birliğine dolaysıyla KOSGEB'e tahsis edildiğini belirten Başkan
Bekçi, "Bizler bu işin üç yıldır mücadelesini verdik. Yapım aşaması ile ilgili Avrupa Birliği
dosyayı kabul etti. Ekim ayında ihaleye çıkacağız. Avrupa Birliği'ndeki projeler tabi çok
uzun bir süreç bekliyor. Bu uzun sürecin ardından mutlu sona ulaşmak bizleri ziyadesiyle
memnun etti. Bu proje gerçekten büyük bir proje 4 milyon avroluk bir proje 5 bin 885
metrekare kapalı alana sahip. 10 dönümlük bir arazi üzerine oturan içerisinde 50
metrekare, 100 metrekare 200 metrekare alanlarla iş yerlerinin olduğu bir merkez. Bu
merkezde faaliyet gösterecek esnaf ve sanatkarımız KOSGEB'in tüm imkanlarından
faydalanma imkanına sahip. Bu İŞGEM'de oluşturabileceğimiz pazarlama birimiyle ilgilide
Tokat'ta imal edilen ürünleri de Türkiye ve Dünya pazarlarında sergileme imkanı
sunacağız" dedi.
http://www.haberciniz.biz/tokata-is-gelistirme-merkezi-1102184h.htm
AKAB’IN TIBBİ ATIK STERİLİZASYON TESİSİ’NDE ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Birlik sağlık kuruluşlarından kaynaklanan patolojik(hastalık etkeni taşıyan) ve patolojik
olmayan malzemelere ismini veren tıbbi atıklarında entegre katı atık yönetim sistemi
içersinde bertarafını gerçekleştirmektedir. Bağlar üstü mevkiinde hayata geçirilen katı
atık tesis alanında kurulan tıbbi atık sterilizasyon tesisi bünyesinde; 1 adet sterilizatör, 1
adet parçalayıcı, 1 adet tıbbi atık toplama aracı ve soğuk hava deposu bulunmaktadır.
Tıbbi atık çalışmalarında gelinen nokta hakkında bilgi veren Amasya Belediye Başkanı ve
Birlik başkanı Sayın Cafer Özdemir; ’Her insanın sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı vardır.
Atıklar, atık döngüsü içinde; üretildikleri andan, son uzaklaştırma aşamasına kadar çevre
ve insan ile doğrudan ya da dolaylı etkileşim içindedir. Atıkların insan sağlığına olumsuz
etkileri ve çevrede yarattığı kirlilik sebebi ile hastalık yapıcı veya bulaştırıcı özelliklere
sahip olabileceğinden dolayı, sıhhı şekilde bertaraf edilmeleri çok önemlidir. Tesisimizde 8
Nisan tarihi itibariyle atık sterilizasyonu insan sağlığından ödün vermeden son derece
titizlikle yapılmaktadır’ dedi.
Birlik müdürü Çevre Yük Müh Maşide Bütüner ise; “Tıbbi atık sağlık kuruluşları ve
araştırma merkezlerinden kaynaklanan, tıbbi işlemler ve araştırmalar sırasında ortaya
çıkan; enfeksiyöz, patolojik ve kesici-delici atıkların genel adıdır. Hastaneler, sağlık
ocakları, poliklinikler ve diğer sağlık kuruluşları, tıp, diş hekimliği ve veteriner fakülteleri
tıbbi atık kaynaklarıdır. Tıbbi atıkların çevre ve insan sağlığına doğrudan veya dolaylı
olarak alıcı ortamlara verilmesi yasaktır. Tıbbi atıkların başta doktor, hemşire, ebe, diş
hekimi gibi sağlık personellerince oluşumları sırasında diğer atıklar ile karışmadan ayrı
olarak biriktirilmesi gerekir. Bütüner, görüldüğü üzere tıbbi atıklar toplanması, taşınması
ve bertarafı son derece hassasiyet gösterilmesi gereken bir atık türü, tıbbi atık aracımız
birliğimize üye (Amasya, Merzifon, Suluova, Gümüşhacıköy, Eraslan, Yeşilyenice, Ziyaret,
Borobay, Doğantepe, Akınoğlu, Belevi, Ballıdere, Aydınca) ile Taşova, Mecitözü ve Erbaa
gibi merkezlerden tıbbi atıkları toplamakta, tesisimizde sterilizasyonunu sağlayarak
bertarafını gerçekleştirmektedir” diyerek sözlerini noktaladı.
ÇORUM, TRT BELGESEL’DE TANITILDI
TRT’de yayınlanan “Dünyanın En Güzel Yeri” adlı belgesel programının Türkiye çapında
seçtiği 13 ilden birisi olan Çorum ile ilgili hazırlanan belgeseli, dün "TRT-Belgesel "
kanalında yayınladı.
“Dünyanın En Güzel Yeri” Çorum belgeselinde, Çorum ve ilçelerin tarihi yerleri ve
yemekleri tanıtıldı.
Ayrıca ilçelerde de ayrı ayrı çekimler yapan ekip, İskilip dolması,
keşkek, kara çuval helvası, hedik, mantı, has baklava gibi yöresel yemekler, Boğazkale
ve Alacahöyük’ de bulunan Hitit uygarlık kalıntılarını tanıttı. Kargı Yaylası ve Abdullah
Yaylası’nın doğal ve kültürel güzelliklerinin çekimlerinin yer aldığı “Dünyanın En Güzel Yeri
Belgeseli”, Çorum hakkında şimdiye kadar hazırlanan en kapsamlı belgesel olarak
nitelendiriliyor.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1391&kategori=guncel&proid=1312fbf4_r
igelworks
RUSLARA ÇAĞRI
Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Novorossiskli sanayici ve işadamlarına
Samsun'da yatırım yapma çağrısında bulundu. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası(STSO)
Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Novorossisk ile olan ilişkilerin her geçen gün geliştiğini
belirterek,
sanayici
ve
işadamlarına
Samsun'da
yatırım
yapma
çağrısında
bulundu.Samsun Büyükşehir Belediyesi ile Rusya'nın Novorossisk şehri arasındaki kardeş
şehir ilişkilerinin geliştirilmesi amacıyla Samsun'a gelen Novorossisk Belediye Başkanı
Vladamir Sinyagovskiy ve beraberindekiler STSO'yu ziyaret etti. Ziyarette iki şehir
arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusu görüşüldü.
İki şehrin Ticaret ve Sanayi Odaları arasında iyi niyet protokolü imzaladıklarını hatırlatan
STSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Rusya ile ilişkileri iyi noktaya getirme amacında
olduklarını belirtti. Samsun sanayisi ve ticareti hakkında da bilgi veren Murzioğlu,
"Samsun ülkedeki 81 il içinde kara, deniz, demir ve hava yol ulaşımına sahip üç ilden biri.
Üç limanımız, 5 OSB'miz ve 17 sanayi sitemiz var. OSB'lerde yabancı yatırımcılara da
arazi tahsislerimiz var. Novorossiskli sanayici ve işadamlarını samsun7da yatırım
yapmaya davet ediyoruz. Yatırımcılara her konuda destek sağlayacağız" dedi.
Novorossisk Belediye Başkanı Vladamir Sinyagovskiy ise Samsun ile kentleri arasında
ciddi ilişkiler geliştiğini belirterek, "Samsunlu işadamlarının Novorossisk'e yatırım
yapmaya bekliyoruz. Bu anlamda Samsunlu işadamlarına her türlü desteği sağlayacağız"
dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise iki şehir arasında bir yılı aşkın süredir
ilişkilerin geliştiğini belirterek, "Türkiye'nin hiçbir şehri bizim kendi kardeş şehriyle bizim
Novorossisk ile geliştirdiğimiz ilişkiyi geliştirmemiştir. Biz iki şehir arasında maksimum
verimliliğin arifesindeyiz. İki şehir arasında ilişkilerin geliştirilmesi için ulaşım sorunun
çözümü önceliktir" diye konuştu.
VALİ YILMAZDAN İŞSİZLİK AÇIKLAMASI
Tokat’ta İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurumu toplantısı Vali Şerif Yılmaz başkanlığında
gerçekleşti.
Vali Şerif Yılmaz toplantıda, Tokat’ta tarım sektöründe, il dışından gelen vatandaşların
çalıştığını bu nedenle kendi insanlarımızın işsizlik konusunda fazla serzenişte bulunmaya
haklarının olmadığını belirterek, “Tokat’ta yaşayan insanlar buradaki mevcut işleri
beğenmiyorlarsa bizim buna diyecek çok fazla bir şeyimiz yok” dedi.
Valilik toplantı salonunda gerçekleşen toplantıya, Vali Yılmaz’ın yanı sıra, İl Özel İdare
Genel Sekreteri Muhlis Yeşilyurt, İş-Kur İl Müdürü Rafet Aksu, Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanı Ahmet Arat ve kurul üyeleri katıldı. Toplantıda Türkiye İş Kurumu Tokat İl
Müdürlüğünün 2011 yılı ilk altı aylık faaliyetlerin değerlendirilmesi, UMEM “Uzmanlaşmış
Meslek Edindirme Merkezleri” Projesi ile ilgili ilave mesleklerin görüşülmesi, Denetleme
Kurulu Denetim Raporlarının ve Mevsimlik Tarım İşçileri ile ilgili yapılan çalışmaların
incelenmesi konuları görüşüldü.
Toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Vali Yılmaz, son zamanlarda
Tokat’ta, gerek sanayi, gerekse hizmet kuruluşları vasıtasıyla yeni iş ve istihdam
alanlarının oluşmasının kendilerini memnun ettiğini belirterek, “Özellikle yeni kurulan
sanayi kuruluşları ve konfeksiyon atölyelerinde çalıştırılmak üzere, kalifiye eleman ihtiyacı
henüz tamamlanamadı. Bu ihtiyacın giderilmesine yönelik kurslarımız devam etmesine
rağmen, ilimizde bu kurslara yeteri miktarda talep olmamaktadır. Bu nedenle de kimi
işverenlerimiz farklı yönlere yatırım yapmaya başladı. Yapmış olduğumuz kurslar talep
edilen iş profiline uygun kalifiye eleman yetiştirme kurslarıdır. Bunlara talep olduğu
müddetçe yeni kurslar açacağımızı tekrar ifade etmek istiyorum” dedi.
Ayrıca, tarım sektöründe çalışanların il dışından geldiğini söyleyen Vali Yılmaz şöyle
konuştu. “Tarım sektöründe ilimiz dışından insanlar Tokat’a gelip buradaki tarım
alanlarında çalışıyorsa bizim kendi insanımızın çok fazla serzenişte bulunmaya hakkı yok
diye düşünüyorum. Tokat’ta yaşayan insanlar burada ki mevcut işleri beğenmiyorlarsa
bizim buna diyecek çok fazla bir şeyimiz yok. Ama biz Tokat’ta yaşayan insanların iş ve
aş bulması yönünde gerekli çalışmalarımızı, özellikle de arkadaşlarımızın hazırlamış
olduğu çok özel ve titiz çalışmalar neticesinde, meslek edindirme adına, ihtiyaç duyulan
branşlarda, en küçük detaya varıncaya kadar kurslarımızı açmaya gayret ediyoruz. Bunun
ilimizdeki işsizliğin azaltılması ve istihdamın artırılması açısından çok önemli çalışmalar
olduğunu değerlendiriyorum. Bu nedenle arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. İnşallah
yapmış olduğumuz bu çalışmalar neticesinde insanlarımızın kalifiye eleman olarak iş
bulmalarına vesile oluruz diye düşünüyorum.”
MERZİFON'DA LOJİSTİK MERKEZ TEMEL ATMA TÖRENİ
Amasya Valisi Halil İbrahim Daşöz, "Merzifon, ülkemizin dört bir yanını birbirine bağlayan
yollar üzerinde, müthiş bir coğrafi konuma sahip" dedi.
Merzifon Havaalanı yolu üzerinde kurulacak lojistik merkezinin temel atma törenine
katılan Vali Daşöz, lojistik sektörünün öneminin her geçen gün arttığını belirtti. Coğrafi
konumu itibariyle Merzifon'a lojistik bir merkez kurulmasının ilçenin ve şehrin gelişmesine
oldukça önemli bir katkı sağlayacağını ifade eden Vali Daşöz, şöyle konuştu:
"Bölgemiz için çok önemli olan bir yatırımın temel atma töreninde bulunmanın heyecan ve
mutluluğunu yaşıyorum. Merzifon’umuzun ne kadar önemli bir yer olduğu hepimiz
biliyoruz. Merzifon, ülkemizin dört bir yanını birbirine bağlayan yollar üzerinde, müthiş bir
coğrafi konuma sahip. Ayrıca Merzifon'un son derece girişimci bir insan yapısı var.
Merzifon bizim ilimizin en önemli sanayi ilçesi. Bütün bunlara ek olarak tarihi ve kültürel
geçmişiyle en zengin yurt köşelerinden birisi. Merzifon'unun yatırımcı ve yatırım için çok
önemli ve doğru bir yer olduğu yapılan yatırımlarla bir kez daha kendini gösteriyor.
Yapılan yatırımlarla gelişen Merzifon hem çevre ilçelere, hem de ilimize katkıda
bulunacak. "
http://www.haberler.com/merzifon-da-lojistik-merkez-temel-atma-toreni-2881440haberi/
İŞ KUR’DAN LOJİSTİK ELEMANI YETİŞTİRME KURSU
İş Kur İl Müdürlüğü ile Özel AKED Anadolu Kültür Eğitim Dershanesi (Karacan Akademi)
işbirliğinde, "Lojistik Elemanı" mesleğinde işgücü yetiştirme kursu açılacak. Kurs, 19
kişilik
düzenlenecek
ve
8 Ağustos-26 Ekim tarihleri arasında yapılacak.
Özel AKED Anadolu Kültür Eğitim Dershanesi’nde gerçekleştirilecek olan eğitim sonunda
yapılacak sınavı müteakip, kursiyerlerin en az yüzde 36’sı uygun görülen işyerlerinde
istihdam edilecek. Kursiyerlerin, istihdamı reddetme durumları ise yok. Seçilen
kursiyerlerin, eğitime devam etme zorunluluğu da var.
Kursa katılma şartları ise şunlar:
"İş Kur’a kayıtlı işsiz olmak, 18-35 yaş arasında olmak, En az ilköğretim mezunu olmak,
Açık öğretim hariç öğrenci olmamak, Son 24 ay içerisinde kurslardan en fazla 3 ay
faydalanmış olmak, (bu durumda olanlara günlük 7,5-TL ödenecektir) veya hiç
faydalanmamış olmak, Bitirdiği son kurstan itibaren en az 3 ay geçmiş olmak, İş Kur’un
TYÇP, Staj (İşbaşı Eğitimi) ve Girişimcilik eğitimlerinden son 6 ay içerisinde
faydalanmamış olmak, Emekli veya aktif sigortalı olmamak".
Kursa katılmak isteyen ve durumu şartlara uyan müracaatçıların 1 Ağustos Pazartesi
gününe kadar (Pazartesi dahil), İş Kur İl Müdürlüğündeki İş Danışmanları ile görüşmeleri
ve 2 Ağustos 2011’de yapılacak olan mülakata katılmaları gerekiyor. Yapılacak olan
mülakat sonucunda ise kursiyerler belirlenecek.
ALTERNATİF TIP TEHLİKESİ
Samsun Sağlık İl Müdürü Mustafa Kasapoğlu, bazı uzmanlar tarafından alternatif tıp
olarak tabir edilen şifalı bitkiler konusunda Sağlık Bakanlığı tarafından geçtiğimiz
günlerde yayınlanan “Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliği“ ile bitkisel ürünlere
artık satışa sunulmadan önce Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsat verileceğini söyledi.
Kasapoğlu, “Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliğinin“ AB mevzuatına göre
hazırlandığını belirterek, “Yönetmelik, insan sağlığını koruyucu ve tedavi edici etkileri olan
ve geleneksel bitkisel tıbbi ürünlerin endüstriyel olarak üretilmesi veya ithal edilmesi ile
ilgili başvuruların değerlendirilmesini, gerekli ruhsatların verilmesi ile bunlar için ruhsat
başvurusunda bulunan ve ruhsat verilmiş olan gerçek ve tüzel kişileri kapsıyor. Bitkisel
tıbbi ürünlerin birleşiminde yer alan ve iddia edilen belirli endikasyona uyumlu vitamin ve
mineral katkılı bitkisel tıbbi ürünler de bu yönetmelik kapsamında değerlendirilecek.
Ürünlerin pazara sunulması için ruhsat başvurusunda bulunacak gerçek kişilerin;
eczacılık, tıp veya kimya bilim dallarında eğitim veren yükseköğrenim kurumlarından
birisinden mezun olması, Türkiye'de mesleğini icra etme yetkisine sahip bulunması, tüzel
kişilerin ise bu vasıfları taşıyan birini 'yetkili kişi' sıfatıyla istihdam etmeleri gerekecek. Diş
hekimleri de meslekleriyle ilgili ürünler için ruhsat başvurusu yapabilecek. Yönetmelikle
ürünün kullanma talimatı kullanıcının kolayca anlayabileceği şekilde hazırlanacak. Ruhsat
başvurusu 200 gün içinde sonuçlandırılacak. Bu ürünlerin ilaçlar gibi reklamı
yapılamayacak. Daha önce ruhsatlandırılan bu tür ürünler için 2 yıl içinde yeniden ruhsat
için müracaatta bulunulacak” diye konuştu.
6.Bölge Samsun Eczacı Odası Başkanı Arman Üney ise hemen her gün gazete ve
televizyonlarda bitkilerin mucizevî etkileri olduğuna yönelik haberler yapıldığına işaret
ederek, “Bu haberlerde bitkilerin sadece olumlu etkilerinden bahsedilmekte, ortaya
çıkabilecek tehlikeler maalesef göz ardı edilmektedir. Örneğin son günlerde adından
çokça bahsedilen ve temelde birçok hastalığa iyi gelen, ilaç endüstrisinde de sıkça
kullanılan bir bitki olan meyan kökü-balı, özellikle hipertansiyonu olan hastalar için büyük
tehdit oluşturmaktadır. Yararı saymakla bitmeyen meyan kökü-balı, özellikle mide ve
bağırsak sorunlarında iyi bir yardımcıdır. Fakat özellikle hipertansiyonu olan bir hasta,
midesindeki ülsere ya da boğazındaki gıcığa iyi geliyor diye fazla miktarda meyan kökübalı tüketirse, tansiyonunun yükselme ihtimali var. Aynı zamanda tansiyonun
yükselmesine ve buna bağlı olarak da kalp krizine neden olabilmektedir. Bu ve benzeri
ürünlerin ruhsatlandırılması son derece olumlu bir gelişmedir” dedi.
ÇİFTÇİYİ BUĞDAY FİYATI GÜLDÜRDÜ, YAĞMUR ÜZDÜ
Buğday taban fiyatlarının açıklanması üzerine, çiftçinin memnuniyetini dile getiren Tokat
Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Çeltek, yağan aşırı yağmurlarında hasat edilen ürüne zarar
verdiğini söyledi.
Açıklanan buğday fiyatlarının çiftçinin beklentisini karşıladığını belirten Tokat Ticaret
Borsası Başkanı Ahmet Çeltek, "Buğday taban fiyatları geçen sene 550 TL olarak
açıklanmıştı. Bu sene 605 TL olarak açıklandı. Bu fiyat çiftçiyi memnun edici bir fiyattır.
Şuan da da zaten kaliteden dolayı buğday fiyatları gayet güzel 600 TL nin üzerinde
satılıyor. İthal buğday 700 TL'nin üzerinde olduğu için bizdeki fiyatlarn hem üretici hemde
tüketici yönünden memnun edici olduğunu söyleyebiliriz. Her ay belli bir fark üzerine
konularak bu fiyat artmaya devam edecek. 2011 yılının 7. ayındayız fiyat 605 TL, bundan
sonraki aylar için yaklaşık 5 TL üzerine konularak artacağına inanıyorum.
Yaz ortasında yağan şiddetli yağmurların yığılmış ürünlere hasar verdiğini söyleyen
Çeltek, "Birkaç gün önce Tokat ve yöresine şiddetli yağış oldu. Tokatlı çiftçiler hasadı
daha bitirmemişti. Şuan da da yüksek yerlerimizde, Kazova'nın belirli yerlerinde hasat
hala devam etmekte. Bu yağmur hasat zamanı ürünü etkileyerek zararlar meydana
getirdi. Bilhassa buğdayın kalitesini bir nebzede olsa bozdu. Çiftçiyi zor durumda bıraktı.
Döver biçer ile hasat yapanların haricinde, geçmişteki usullerle biçerbağlarla olsun kuyruk
miliyle çalışan makinelerle çalışan traktörlerle olsun hasat yapanlar, yağışlardan daha çok
etkilendiler. Yığdıkları desteleri ıslandı. Sapları çürüyenler oldu. Bir gece yağdı geçti uzun
sürmedi. Şuan da da havalar iyiye gidiyor. Çiftçilerimizin biran önce ellerini çabuk
tutarak, olgunlaşmış buğdayların hasatını yapmaları gerekiyor. Tokat'ta yaş sebze ve
meyve ağırlıklı tarımcılık yapıldığı için, her yağmurda mutlaka hastalıkların ortaya çıkması
söz konusu oluyor. Bu hastalıklarla mücadele etmek için çiftçi, Tarım İl Müdürlüklerine
veya köy temsilcisi mühendisleriyle uzmanlara başvurarak sebzesine ve meyvesine reçete
yazdırması gerekir. Hastalık yoksa bile her ihtimali göz önünde bulundurarak koruyucu
ilaçları kullanması gerekir. Eğer çiftçi ilgilenemezse -çünkü çiftçi çok yoğun olabiliyor-
,Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerimiz, sebze ve meyve yetiştirilen yerlere giderek, hastalık
varsa o hastalığa hangi tür ilaç kullanılacaksa çiftçiye bildirmeleri gerekli." dedi.
Her hafta hale uğradığını belirten çeltek, "Domates hala 1 TL civarında seyrediyor, eriğin
kilosu 50 kuruşun altına düşmüyor. Yani her şey çiftçi için para yapıyor. Hastalıkla kaliteyi
düşürmemek için herkesin birbirine yardım etmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.
AMASYA'YA 62 AB PROJESİNDEN 3,2 MİLYON EURO
Amasya'da 2004-2010 yılları arasında toplam 62 adet AB destekli projenin
gerçekleştirildiğini belirten AB Daimi Temas Noktası Vali Yardımcısı Hakan Kubalı, “Bu
projeler kanalıyla İlimize toplam 3 milyon 267 bin 596 euro hibe gelmiş ve kamu
kurumları, sivil toplum kuruluşları ve KOBİ'ler tarafından kullanılmıştır” dedi.
Kentte halen yürütülen 32 adet AB projesinin toplam hibe miktarının ise 50 milyon 76 bin
456 euro olduğunu vurgulayan Kubalı, “Rakamlardan da anlaşılacağı gibi Amasya'nın AB
projeleri konusunda Türkiye'de nüfus yoğunluğuna göre en fazla proje çıkaran ve hibe
alan iller arasında yer almakta olduğunu gururla söyleyebiliriz” diye konuştu. Kubalı, 1
milyon 125 bin 74 Euro bütçeli 14 projenin daha halen değerlendirme aşamasında
olduğunu kaydetti.
GİRİŞİMCİLİK KURSUYLA HAYATLARI DEĞİŞTİ
İş Kur ve KOSGEB tarafından birlikte açılan "Girişimcilik" kursları güzel işbirliklerine de
vesile
oluyor.
Betül Bezgin, Ayşegül Özçiftçi ve Tülay Akça, İş Kur ve KOSGEB tarafından açılan
"Girişimcilik" kursunda tanışırlar. Kurs bittikten sonra ise üç bayan da kendi işletmelerini
kurmalarına rağmen işbirliğine devam ederler. Zaman zaman değerlendirme toplantıları
yaparak görüş alışverişinde bulunurlar ve işlerinde daha iyi olmak için neler yapmaları
gerektiğini konuşurlar. Her üç bayanında işlerini kurmalarında ve geliştirmelerinde
Girişimcilik kursunun katkısı çok büyük. Her defasında kursu açan İş Kur ve KOSGEB’e
teşekkür ediyorlar.
Estetik Uzmanı Betül Bezgin üç arkadaş kursta tanıştıklarını ve kurs bittikten sonrada
kendi işletmelerini açarak işbirliğine devam ettiklerini söyledi. Belirli zamanlarda
toplantılar yaptıklarını ve fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Betül Bezgin, "15
günde veya ayda bir fikir alış verişi yaparak birbirlerimizin eksikliklerini görüp
tamamlıyoruz. İş bağlantılarımız da ortak kararlar alıp müşterilerin ihtiyaçlarına
taleplerine göre birbirimizi yönlendiriyoruz" dedi. Girişimcilik kursunu açan İş Kur ve
KOSGEB’e teşekkür eden Bezgin, "Bu kurs olmasaydı biz bu vizyonu yakalayamazdık.
Birer marka kuruluş haline gelemezdik. Kadınların bazıları ‘yaşımız geçti ya da çok genciz’
diyorlar ama bence yaşa hiç bakmadan kendilerini geliştirip çalışmalılar ben 47
yaşındayım ama kendi ayaklarım üzerinde duruyorsam onlarda kendi ayakları üzerinde
durabilirler. Girişimcilik gibi kurslarda fırsatları iyi değerlendirmeliler" ifadelerini kullandı.
"Bizlerin yaptıkları kadınlara örnek olmalı" diyen Bezgin, mart ayında Gazi Caddesinde
açtığı güzellik salonunda hizmet kalitesini yükseltmek içinde çalışmalarına devam ettiğini
belirterek, "Markalaşma ve ISO belgesi almak içinde çalışmalarımı sürdürüyorum.
Çorum’un AB standartlarına uygun güzellik salonu olma yolunda ilk adımımı KOSGEB
sayesinde attım. Yaptığınız işte profesyonel ve eğitimli olmak zorundasınız. Vizyonumu
açık tutup yeniliklerle kendimi geliştirmeye devam ediyorum" ifadelerini kullandı.
Ayşegül Özçiftçi ise "Uzun süren araştırmalarım ve sanat eğitimlerimden sonra farklı
tasarımları bir arada toplayarak birleştirdim. Girişimcilik kursunda Tülay ve Betül abla ile
tanıştım. Onların tecrübeleri ve kendi bilgi birikimimden yararlanarak kendimi geliştirdim.
Düğün organizasyon ve yenilebilir meyve çiçekleri ile Çorum’da fark yaratmak ve kendi
markamı oluşturmayı düşünüyorum" şeklinde kaydetti.
Tülay Akça ise butik pasta ve tasarım işinin Türkiye’de son birkaç yıldır hızla yayıldığını ve
klasik pastane kültüründen çok daha farklı olduğunu dile getirerek, "Çorum’un gerçek
anlamda ilk ve tek butik pastanesi olarak yaklaşık 7 ay önce hizmete girdik. Alışılmış
pastane konseptinin dışında bir yapımız var. Zevkli dekorasyonu sıcak ortamı, muhteşem
lezzetleri, şirin ve bir o kadarda kalitesi ile iddialı bir mekanımız var" ifadelerini kullandı.
Tülay Akça kişiye özel ürünler de yaptıklarını ifade ederek, "Katkı maddeleri
kullanmıyoruz. Evde yapılan ürünlerin lezzetinde ürünlerimiz var. Kişiye özel kutlamalar
için temalı tasarım pastaları da yapıyoruz. Ama siparişlerin 1-2 gün önceden verilmesi
lazım" diye belirtti.
HALK DANSLARI FESTİVALİ BAŞLADI
Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 31.'si düzenlenen Uluslararası Halk
Dansları Festivali, 12 ülkeden 550 dansçının katılımıyla başladı. Kente gelen yabancı halk
dansları ekipleri ilk olarak Vali Hüseyin Aksoy ve Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya
Yılmaz'ı ziyaret etti.
12 farklı kültürün insanlarının Samsun'da buluştuğunu belirten Vali Hüseyin Aksoy, "Bu yıl
12 ülke bu festivale katılıyor ve Samsun'da buluşuyor. Farklı kültürlere ve dillere sahip
olan halk topluluklarının burada bir araya gelmeleri Samsun açısından oldukça önemli ve
anlamlıdır. Burada her ülkenin temsilcileri kendi kültürlerini ortaya koyarak onların diğer
ülkeler tarafından izlenmesine fırsat vermiş olacaklar. Bu insanlar arasında ortak
dayanışmayı, barışı, dostluğu daha iyi bir noktaya taşıyacak olup, dünya barışının daha iyi
bir noktaya gelmesinde önemli katkılarının olacağını düşünüyorum" dedi.
Yabancı dansçılar ülkelerinden getirdikleri çeşitli hediyeleri Vali Aksoy'a verdikten sonra
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ı ziyaret ederek çeşitli hediyeler sundular.
Rusya, Endonezya, KKTC, Meksika, Makedonya, Fransa, Bulgaristan, Yunanistan,
Çeçenistan, Karadağ, Gürcistan ve Brezilya'dan gelen halk dansları ekipleri 30 Temmuz
tarihine kadar çeşitli etkinliklere katılacak.
GOÜ YENİ YILA YENİ FAKÜLTE İLE BAŞLAYACAK
GOÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Baloğlu, " Türkçe Öğretmenliği"
bölümünün bu sene ilk defa 40 öğrenci alacağını söyledi.
Bu alandaki öğrencilerin yurt içinde geniş iş olanaklarına sahip oldukları gibi yurtdışında
da çalışma imkânı bulabildiklerini ifade eden Prof. DR. Baloğlu, “ Türkçe öğretmenliği
mezunlarının Milli Eğitim Bakanlığı, TİKA, Yunus Emre gibi kurumların aradığı kalitede
yetiştirmelerini sağlayarak isterlerse yurtdışında da mesleklerini sürdürmelerine imkan
tanıyacak donanımda yetiştireceğiz” dedi Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim Fakültesi 10
yılı aşkın süredir eğitim – öğretim faaliyetlerine başarı ile devam ediyor ve toplam 8
branşta lisans eğitimi veriyor. Dördü Profesör toplam 65 öğretim elemanı ile hizmet veren
fakülte yaklaşık 1800 öğrenciye sahip.
UYGULAMALI GİRİŞİMCİLİK EĞİTİMİ
Küçük Ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme Ve Destekleme İdaresi Başkanlığı Kısa Adı
(KOSGEB)’in Çorum Hizmet Merkezi Müdürlüğüne Bağlı KOSGEB Amasya Sinerji Odağı İle
Amasya Esnaf Ve Sanatkârlar Odaları Birliği Arasındaki Birlik Başkanı Hatay KARAMAN'ın
uzun uğraşları neticesinde Uygulamalı, Girişimcilik Eğitimi İşbirliği Protokolü
imzalanmıştır.
Konu ile ilgili Başkan Karaman şu açıklamayı yaptı; İmzalanan Bu protokolün amacı
Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Programlarının verilmesi ve bu eğitimlerden mezun olarak
kendi işini kuran girişimcilerin KOSGEB Yeni Girişimci Desteğine başvurabilmelerini
sağlamak üzere Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı (KOSGEB) ile Amasya Esnaf ve Sanatkârlar odaları Birliği arasında işbirliği
yapılmasıdır. Bu Protokole göre KOSGEB Başvuru yapan Birliğimiz tarafından
gerçekleştirilmesi planlanan Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Programlarını ve eğiticilerini,
belirtilen kriterler çerçevesinde incelemek ve uygun olanlarını onaylamak, Katılımcılara
verilen Katılma Belgelerini onaylamak, Eğitim Programı sonunda katılma belgesi alarak iş
kuran girişimcilerin KOSGEB Yeni Girişimci Desteği başvurularını incelemek ve
sonuçlandırmak gibi görevleri üstlenmiştir.
Birliğimiz ise Uygulamalı Girişimcilik Eğitimlerini gerçekleştirmek, Uygulamalı Girişimcilik
Eğitimine katılacak katılımcıları belirlemek, Uygulamalı Girişimcilik Eğitim hizmeti alınacak
yüklenici ve eğitmenleri belirlemek, Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Programı içeriğinin ve
ana modül eğiticilerinin KOSGEB'in belirlemiş olduğu kriterlere uygunluğunu, hizmet
sağlayıcı ile sözleşme imzalamadan önce, KOSGEB'e onaylatmak, Uygulamalı Girişimcilik
Eğitim Programının tüm giderlerini karşılamak, Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Programını
bitiren katılımcılar için Katılma Belgelerini düzenlemek, gibi görevleri yerine getirecektir.
Uygulamalı Girişimcilik Eğitiminin Uygulama süreci 60 saattir Eğitimler 21 Temmuz 2011
tarihinde başlayacak olup 12 Ağustos 2011 tarihinde bitirilecektir. Eğitimler Perşembe ve
Cuma günleri tam gün olacaktır. Eğitim Programlarının hedef kitlesi kendi işini kurmak
isteyerek İleride Esnaf ve Sanatkâr olarak yeni üyemiz olacak 30 girişimcidir. Eğitimler
Amasya Esob Hizmet Binasında Yapılacak olup, Eğitim Proje hizmet birimi
personellerimizce verilecektir. Eğitimlerin gerçekleştirilmesi düşünülen program; 19
Temmuza kadar Katılımcıların Müracaatlarını Alınarak Müracaat Edenlere 19 Temmuzda
Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi Girişimcilik Testi yapılacaktır. Uygulamalı Girişimcilik
Eğitimi Programını tamamlayarak "Katılma Belgesi" alan katılımcılar kendi işini kurduğu
takdirde, KOSGEB Mevzuatı çerçevesinde "Yeni Girişimci Desteğine başvurma hakkı
kazanır, dedi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5213&haber=Uygulamalı
Eğitimi.xhtml
400 YATAKLI
BEKLENİYOR
HASTANE
İÇİN
ARAZİ
TAKASLARININ
Girişimcilik
TAMAMLANMASI
İl Sağlık Müdürü Dr. İlker Çitil kurum olarak Çorum’da 4 tane projelerinin olduğunu
söyledi.
İl Koordinasyon Kurulu toplantısında projeler hakkında bilgi veren Dr. İlker Çitil, 400
yataklı Çorum Devlet Hastanesi ile ilgili çalışmaların devam ettiğini kaydederek,
"Hastanenin yapılacağı arazinin parçalı bir durumu var. Resmi ve özel mülkler yer
alıyordu. Gerekli kamulaştırmalar yapıldı. Belediye ve Karayollarının arazi takas süreci
devam ediyor. Hastanenin proje ihalesi ise yapıldı. Arazi takaslar ve projenin
tamamlanmasının ardından TOKİ hemen ihaleyi yapacak" dedi.
Yine TOKİ tarafından İskilip ve Osmancık’a yapılacak olan Devlet Hastanelerinin
ihalelerinin gerçekleştirildiği belirten Çitil, ancak Alaca’ya yapılan 500 yataklı hastanede
sorunun devam ettiğini dile getirdi. Alaca 50 yataklı ek bina ihalesinin ve yer tesliminin
yapıldığı müteahhidin işe başladığını ancak Kamu İhale Kurumunun ihaleyi yeniden
değerlendirmeye alarak yine yer teslimini yaptığını belirten Çitil, "Ancak daha sonra konu
yargıya taşındı. Şu an yargı süreci devam ediyor" ifadelerini kullandı.
KİRALIK HAVAALANI
Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Orhan Birdal, havalimanı
inşaatında "yap-işlet-devret" modelinin başarılı olduğuna işaret ederken, önümüzdeki
dönemlerde Nevşehir, Kapadokya, Samsun Çarşamba havaalanlarının kiralama suretiyle
işletme hakkının devri konusunda ihale açmak üzere çalışmaların devam ettiği bilgisini
verdi.
ALAÇAM'DA ATIKSU ARITMA TESİSİ AÇILIŞI
Samsun'un Alaçam ilçesi Toplu mevkiine Alaçam Belediyesi tarafından 10 dönüm araziye
yapımı tamamlanan günlük 1682 metreküp kapasiteli, 25 bin nüfusa seslenecek güçte
olan Atık Su Arıtma Tesisi törenle hizmete açıldı.
Alaçam Belediyesi Atık Su Arıtma Tesisi'nin açılış töreninde konuşan Alaçam Belediye
Başkanı İlyas Acar, "8 ay gibi kısa bir sürede çalışması tamamlanarak, Alaçam Belediyesi
Atık Su Arıtma tesisimiz hizmete girdi. Bu tesisimizin açılmasıyla milli servet heder
olmaktan, kirli suların aktığı dere kenarında kalan köy ve yerleşim yerlerinde sebze ve
meyve yetiştiricileri mağdur olmaktan kurtulmuştur. Tesisimiz Alaçam ilçesine hayırlı
uğurlu olsun" diye konuştu.
EKOLOJİK OYUNCAKLAR SERGİSİ AÇILDI
Kadın İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı Kapsamında Merkezi Finans ve İhale
Birimi tarafından fon desteği alan “Ekolojik Oyuncak “ Projesi kapsamında 7 aylık çalışma
sonucu üretilen oyuncaklar sergiye çıktı.
Samsun İl Özel İdaresi Kültür ve Sanat Galerisinde Ekolojik Oyuncak Sergisi açıldı. Bölge
idare mahkemesi olarak kullanılan tarihi ve kültürel özelliğe sahip binanın alt katında
bulunan, Samsun İl Özel İdaresi Kültür ve Sanat Galerisinde açılışı gerçekleştirilen
sergide, 30 kursiyerin 7 ay boyunca ürettiği ürünlerin çeşitli etkinliklerde çocuklarla
buluşması sağlandı. Serginin açılış kurdelesini kesen İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan
Karanfil, “Yaptığımız her çalışmada olduğu gibi kültür ve sanat alanında da güzel
çalışmaların sergilenmesine katkı sağlamak, destek vermek bizim için önemli. Bu
anlamda, Ekolojik Oyuncak üretimlerine yönelik mesleki eğitim verilerek kadınların el
becerilerini geliştirmek yoluyla ekonomiye ve işgücüne katılmalarını sağlamak ve Projede
yapılacak faaliyetler aracılığı ile bölge ve ilçe halkının ekolojik yaşam ve ekolojik oyuncak
olgusu ile tanışmalarını sağlamak ve bu sektöre yönelik yeni iş olanaklarına destek
vermek adına gelinen bu noktada kursiyerlerimizin 7 ay boyunca ürettiği ürünlerin
halkımızla buluşmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Kadın İstihdamın Desteklenmesi Hibe Programı Kapsamında Merkezi Finans ve İhale
Birimi tarafından fon desteği almış “Ekolojik Oyuncak “ Projesi Koordinatörü İl Özel
İdaresi ve diğer ortağı Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği (SAMSİAD) tarafından
yürütülmektedir. Sergi 22–31 Temmuz tarihleri arasında gezilebilecek.
YOZGAT'TAN TOKAT'A SULAMA DESTEĞİ
Ülkenin enerji açısından dışa bağımlılığını ortadan kaldırmak ve özel sektörün enerji
üretiminde önünü açmak amacıyla 2001 yılında çıkarılan Elektrik Piyasası Kanunu
kapsamında boşa akan sulardan elektrik enerjisi üretmek amacıyla küçük ölçekli
santrallerin kurulmasına yönelik çalışmalar yaygınlaşıyor.
Yozgat'taki Çekerek Irmağı üzerine planlanan 4 Hidroelektrik Santrali (HES) projesinden
ikisi hayata geçirilerek, bölgedeki iki ilçenin elektrik ihtiyacı karşılanmaya başladı.Çekerek
Irmağı üzerinde sulama ve elektrik enerjisi üretimine yönelik projelendirilen Süreyyabey
Barajı'ndaki çalışmalar devam ediyor. Tamamlandığında Yozgat, Amasya ve Tokat
bölgesindeki tarım alanlarını sulayıp, yılda 50 milyon kw/saat elektrik enerjisi üretecek
Süreyyabey Barajı ana gövdesinde su toplanmaya başlandı, çalışmalar önümüzdeki yıl
tamamlanacak. Çekerek Irmağı'nın geçtiği Aydıncık ilçesi Kazankaya Beldesi bölgesinde
ise 5 yıl önce projelendirilen nehir tipi hidroelektrik santralinden sonra, 2009 yılında
projelendirilen diğer HES de tamamlanarak, elektrik enerjisi üretimine geçti. Aydıncık
ilçesi Kazankaya Beldesi'nden başlayıp, Çorum'un İncesu ilçesine kadar uzanan
Kazankaya Kanyonu girişinde kurulan santrallerin yakınında yeni bir santralin daha
yapılması için çalışmaların devam ettiği kaydedildi. Kazankaya Belediye Başkanı Celal
Kılıç, yaptığı açıklamada, Çekerek Irmağı'nın geçtiği Kazankaya Kanyonu girişinde beş yıl
önce projelendirilen nehir tipi HES'in tamamlanarak üç ay önce enerji üretimine
başladığını söyledi. Yılda 15 kw/saat elektrik enerjisi üretim kapasiteli HES'in ana
şebekeye bağlanarak Çorum'un Alaca ilçesi elektrik enerjisi ihtiyacını karşıladığını belirten
Kılıç, aynı bölgede 2009 yılında yapımına başlanılan ikinci nehir tipi HES'in de geçtiğimiz
günlerde elektrik enerjisi üretimine geçtiğini bildirdi. Yeni devreye sokulan HES'de yılda 3
kw/saat elektrik enerjisi üretilmesinin planlandığının altını çizen Kılıç, ana şebekeye
bağlanan HES'de üretilen enerjinin ise Aydıncık ilçesinin ihtiyacını karşıladığını kaydetti.
Kılıç, "Aynı bölgede belediye olarak nehir tipi bir elektrik santrali kurmak üzere
başlattığımız çalışmalarımız devam ediyor. DSI, Enerji Piyasası Yüksek Kurulu, Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Gerekli onayın verilmesi
halinde kuracağımız nehir tipi HES ile üreteceğimiz elektrik enerjisini beldemizde kullanıp,
bir bölümünü de çevredeki beldelere satarak, masrafımızı karşılayacağız" şeklinde
konuştu.
Kazankaya Belediye Başkanı Celal Kılıç, Kazankaya Kanyonu'nun içerisinden geçen
Çekerek Irmağı üzerinde devreye sokulan iki HES'in kanyona herhangi bir olumsuz baskı
yapmasının söz konusu olmadığını ileri sürdü. Irmak üzerinde daha fazla HES'in
yapılabileceğini dile getiren Kılıç,"Irmakta su kaybı söz konusu değil. Bir HES'ten su
çıkıyor, diğerine gidiyor, su kaybı olmuyor. Çevreye zarar vermeden elektrik enerjisi
üretimi yapılıyor" dedi. Dünyanın bir çok ülkesinde bu sistemin Yaygın olarak kullanıldığını
belirten Kılıç, Türkiye'de ise nehir tipi hidroelektrik santrali uygulamasının geçmişinin
yakın zamana dayandığını söyledi.
Yaz aylarında suyun debisinin düştüğünü, bu nedenle de elektrik üretiminin mümkün
olmadığını vurgulayan Kılıç, "Çekerek'te yapılan Süreyyabey Barajı'nın devamı olan
projeler bunlar. Yani Süreyyabey Barajı kışın yeteri kadar su depolayacak, yazın da suyun
debisi düştüğü zaman barajdan yeterli debide su vererek bu HES'lerin 12 ay sürekli
çalışmasını temin edecek" diye konuştu.
ŞEHRİMİZİN GİDEREK BÜYÜMESİ, YENİ PLANLAMA YAPMAYI KAÇINILMAZ
KILDI
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Erol Karadaş ve Yönetim Kurulu Başkanı
Çetin Başaranhıncal, Küçük Sanayi Sitesi içerisinde yapımı devam eden Oto Tamirciler
Sitesi inşaatını ziyaret ederek, çalışmalar hakkında bilgi aldılar. S.S. Çorum 19 Oto
Tamirciler Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi Başkanı Nurullah Müstet’in yanı sıra Kooperatif
Üyeleri Ahmet Gaffar, Adnan Akbulut ve Turgay Eliaçık ve TSO Meclis Üyesi Ömer
Altıkardeş’in de eşlik ettiği ziyarette, bloklar halinde inşa edilen iş yerleri incelenerek,
yetkililerden bilgi alındı.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Kooperatif Başkanı Nurullah Müstet, nisan
ayının başında temeli atılan sitenin yaklaşık 6-7 ay içerisinde tamamlanarak, iş yerlerinin
esnafa teslim edileceğini belirti. Yaklaşık 14 bin metre karelik bir alana inşa edilen sitede
162 dükkanın yer aldığını anımsatan Müstet, "Sanayi alanında Türkiye’ye örnek olmuş
şehrimizin giderek büyümesi, yeni planlama yapmayı kaçınılmaz kılmıştır. Bunun
sonucunda da yıllardır çözülmeyi bekleyen bir sorun olan aşağı sanayi sitesindeki
belirsizlik, esnafımızın buradaki işyerlerine taşınmasıyla büyük oranda netleşecektir.
Sitemizin yapımına başlanmasıyla beraber, kentimiz ve esnafımız için büyük bir problem
olan bu sorunun çözülmesinde de somut bir adım atılmıştır’’ ifadelerini kullandı.
TSO Meclis Başkanı Erol Karadaş ve Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal da
sitenin tamamlanmasıyla birlikte hem oto tamirci esnafının daha sağlıklı ve modern
şartlarda hizmet vereceğini hem de Küçük Sanayi Sitesi’nin daha da büyüyeceğini dile
getirerek, ‘‘Vatandaşlara daha iyi hizmet verebilmek, onların müşterek ihtiyaçlarına daha
sağlıklı koşullarda çözüm üretebilmek ve hâlihazırda yetersiz ve eski bir görünüme sahip
mevcut iş yerlerinin daha modern bir mimariye kavuşturulacak olması sevindiricidir.
İnşallah en kısa sürede tamamlanmasını arzu ettiğimiz bu iş yerleri, artık dünyanın dört
bir yanına ihracat yapılan bir yapıya dönüşen Küçük Sanayi Sitesini daha da büyütüp,
geliştirecektir. Çorum Ticaret ve Sanayi Odası olarak, esnafımız, KOBİ’lerimiz ve
üyelerimiz için, yapılabileceğine inandığımız her türlü projeye destek vermeye ve katkıda
bulunmaya hazırız. Tamirci esnafımız için önem taşıyan bu güzel hizmette emeği geçen
herkese teşekkür ediyoruz’’ şeklinde konuştular.
BİÇERDÖVERLE HASAT KONTROLLERİ DEVAM EDİYOR
Amasya Tarım İl Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl ve İlçe
Müdürlüklerince hububat hasadında dane kayıplarının önlenmesi amacıyla biçerdöver
kontrollerine devam edildiği kaydedildi.
Yapılan açıklamada, “Çiftçilerimizin büyük emek, zaman ve masrafla üretmiş oldukları
buğday ve arpa hasadının zamanında ve tekniğine uygun olarak biçilmesini sağlamak,
Milli servet kaybını önlemek, biçerdöverlerle yapılan hasatta meydan gelen dane kayıpları
ile dane hasarlarını en alt seviyede tutmak amacıyla;
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl
Müdürlüğümüzce Biçerdöverle hasatta dane kayıplarının ve azaltılması, anız yakılmasının
önlenmesi ve uymayanlar hakkında kanuni cezalarla ilgili liflet ve sirküler mektuplar
hazırlanarak Köy Muhtarlıklarına gönderilmiştir.
İlimizde 2011 yılında Biçerdöver hasadında müsaade edilebilir kayıp oranı % 1 olarak
belirlenmiş olup, bu oranın üzerinde biçim yapan biçerdöver sahipleri ve operatörlerine
idari yaptırım uygulanacaktır.
Hububat hasadına giren biçerdöverler hasat sezonu
boyunca Amasya Valiliği tarafından yetki belgesi verilmiş Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl ve
İlçe Müdürlüklerimizde görevli 1 koordinatör, bir koordinatör yardımcısı ve 30 teknik
personelden oluşan 6 ekiple her gün kontrollere devam edilmekte olup, biçimle ilgili
teknikler hatırlatılmakta, biçim ayarları yaptırılmaktadır. Hatalı biçim yapanlar hakkında
kanuni işlem yapılacaktır” denildi.
BAFRA PİRİNCİ TESCİLLENDİ
Samsun'un Bafra Ovası'nda yetiştirilen pirinç, Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü
(KTAE)'nün Çeltik Islahı Araştırmaları Projesi kapsamında 'Bafra Yıldızı' adıyla tescillendi.
İlçede yetişen pirincin 'Bafra Yıldızı' adıyla tescillenmesi, Bafralıları sevindirdi. İlçede 47
köyde 2 bin 260 çiftçinin 104 bin 524 dekar alanda çeltik yetiştiriciliği yaptığını hatırlatan
Bafra Kaymakamı Ayhan Boyacı, Bafra Yıldızı adlı çeltik çeşidiyle tescillenen Bafra
pirincinin markalaştığını söyledi. Bafra ekonominin tarıma dayalı olduğunun altını çizen
kaymakam Boyacı, "Bu kadar büyük bir alanda çeltik ekimi yapıldığı halde Bafra'nın pirinç
piyasasında isminin geçmemesi çok üzücü bir durum. Bafra yıllardır tarım adına ülke
genelinde marka olmuştu. Artık Bafra Yıldızı pirinci ile pirinç piyasasında ismimiz kalıcı
olacak.” dedi.
Bafra Ziraat Odası Başkanı Salt Karagöl da Bafra pirincinin marka halinde raflarda yer
alarak tüketiciye sunulmasının sevindirici olduğunu bildirdi. İlçede 50 yıldır çeltik
yetiştiriciliği yapıldığını vurgulayan Bafra Tarım Müdürü Ahmet Dursun ise Bafra Yıldızı'nın
kalite ve lezzet yönünden tüketicilerin birinci tercihi olmaya devam edeceğini kaydetti.
Geçen yıl 34 köyde bin 817 çiftçinin 88 bin dekar alanda çeltik yetiştiriciliği yaptığını ve
79 bin ton çeltik elde edildiğini ifade eden Dursun, “Çeltiğin ilçemize yıllık 7 milyon TL'lik
katkısı var. Özellikle son yıllarda sebze fiyatlarının düşük olması nedeniyle çeltik,
üreticinin can simidi olmuştur. Sertifikalı çeltik tohumu kullanımın artması dolayısıyla
ortalama verim 900-1000 kilograma kadar yükselmiştir." bilgisini verdi.
KTAE Teknik İşler Müdür Yardımcısı ve Bafra Yıldızı'nın ıslahçısı Mevlüt Şahin, Edirne ve
Balıkesir'den sonra en fazla çeltiğin Samsun'da yetiştirildiğinin altını çizdi. İlçenin iklim
toprak yapısı ve arazi uygunluğu bakımından çeltik üretimi için en uygun bölgelerden
birisi olduğuna dikkat çeken Şahin, “Karadeniz Bölgesi Çeltik Islahı Araştırmaları Projesi
kapsamında yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde geliştirdiğimiz çeşidi, 'Bafra Yıldızı'
ismiyle tescillettik. Bafra Yıldızı, Ballilla-28 çeşidiyle TR666-8-1-1-1 hattının
melezlenmesinden elde edildi. Yapılan 4 yıllık verim denemesinde 650-815 kilogram
arasında verim elde ettik. Bitki boyu 90-95 santimetre arasında. Kalın saplı olduğu için
yatmaya dayanıklı, salkımda tane sayısı 140-150 arasında olup mevcut çeşitler arasında
en fazla salkımda tane sayısına sahip çeşittir. Kırıksız randımanı yüzde 50-60 arasında.
Su alıp şişme indeksi diğer çeşitlerden daha yüksek olup pilavlık kalitesi ise yüksektir."
ifadelerini kullandı.
TOKAT'TA KİRAZ İHRACAATI ÇİFTÇİNİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ
Kemalpaşa Belediye Başkanı Erdal Kiran, Almanya ile Rusya'ya kiraz ihraç ettiklerini ifade
ederek kirazın bu yıl çiftçinin yüzünün güldüğünü söyledi.
Tokat'a bağlı Kemalpaşa beldesi yurtiçi ve yurtdışında kirazı ile marka değer olurken,
yaklaşık 20 bin ton kiraz üretimi ile kendinden söz ettiriyor. Kiraz üretimin ardından
şeftali hasadının başladığı Kemalpaşa'da yaklaşık 300 kişiye istihdam sağlanıyor.
Kemalpaşa Belediye Başkanı Erdal Kiran, bu yıl hava şartlarının iyi gitmesi nedeni ile son
iki yılın ardından en üst düzeyde verim elde ettiklerini kaydetti.
Almanya ile Rusya'ya kiraz ihracatının çiftinin yüzünü güldürdüğünü ifade eden Başkan
Kiran, yöre halkının geçimini meyvecilikten sağladığının altını çizerek, "Beldemiz Tokat'a
tarımsal anlamda büyük döviz girdisi sağlamaktadır. Ayrıca, her gün yaklaşık 300 kişi
kiraz toplamak amacıyla kasabamıza geliyor. Bir buçuk ay süreyle burada iş imkanı
buluyorlar" dedi.
Kiraz hasadından sonra şeftali hasadında da umutlu olduklarını ifade eden Başkan Kiran,
"Umarız şeftali piyasası da kirazda olduğu gibi devam eder. Kasabamızda en çok
yetiştirilen meyve 50 bin ton civarında üretimle ile şeftali ama önümüzdeki 5 yılda kiraz
üretiminin şeftaliyi geçmesini bekliyoruz" diye konuştu.
http://www.haber3.com/tokatta-kiraz-ihracaati-ciftcinin-yuzunu-guldurdu-964699h.htm
ALTI BÖLGEYE KÜLTÜR MERKEZİ
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Çorum’da altı noktaya Velipaşa Konağı’nda faaliyet
gösteren Kadın Kültür ve Sanat Merkezi benzeri yerler inşa edeceklerini söyledi. Külcü,
Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’nin çalışmalarını ‘yüzakı’ olarak nitelendirdi.
Belediye olarak temel altyapı hizmetlerini yapmak zorunda olduklarının bilincinde
olduğunu, bunun yanı sıra toplumun her kesmini kucaklayacak sosyal ve kültürel
etkinlikleri yapılması gerektiğini ifade eden Külcü, bir belediyeyi diğer belediyelerden
ayıran en temel özelliğin de bu olduğunu vurguladı.
Velipaşa Konağı’na kadın eli değmesi gerektiğini söylediğini ve akabinde kurulan Kadın
Kültür ve Sanat Merkezi’nin kendisini mutlu eden çalışmalar yaptığını ifade eden Külcü,
“Bu yaptıkları çalışmalarla aynı zamanda bize, yeni planlamalar yapmamız gerektiğini
hatırlatmış oldular.” dedi.
Külcü, Çorum’un altı farklı bölgesine daha benzeri merkezler yaparak çocukların ve
kadınların buradalar etkinliklere katılmalarına vesile olacaklarını sözlerine ekledi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29239/ALTI-BOLGEYE-KULTUR-MERKEZI.aspx
ATAKUM'DA CBS KURULACAK
Atakum Belediyesi, imar, emlak, ruhsat gibi birimlerin verilerini tek bir yerde toplayacak
"Coğrafi Bilgi Sistemi(CBS)" kurmak için çalışmalarını başlattı.
Belediye Coğrafi Bilgi Sistemi adı altında kurulacak olan yeni bir sistemi inceleme
aşamasında olduklarını belirten Atakum Belediyesi Mali İşlerden Sorumlu Başkan
Yardımcısı Fatma Arıcı, "Bu sistem mekana-konuma dayalı karar verme süreçlerinde
kullanıcılara yardımcı olmak üzere, büyük hacimli coğrafi verilerin; toplanması,
depolanması, işlenmesi, yönetimi, mekansal analizi, sorgulaması ve sunulması
fonksiyonlarını yerine getiren donanım, yazılım, personel, coğrafi veri ve yöntem
bütünüdür. Kurulması planlanan bu sistem ile belediye sınırlarımız içerisindeki tüm
coğrafik alanın adeta fotokopisi çekilecek ve halkın hizmetine sunulacaktır. Belediyede işi
olan halkımız bilgisayar başında belediyemiz sitesine girerek, buradan satın alacağı veya
satacağı arsa, bina, daire, dükkan gibi taşınmazların ada, parsel numaralarını, borcu olup
olmadığını, tapu kayıtlarını, belediyenin şu an hangi caddede ne çalışması yaptığını
belediyeye gelmeden görebilecektir. Şu an araştırma aşamasında olduğumuz sistemin
detaylı ve geniş analizini yapıp, getirisini ve götürüsünü hesaplayarak, halkımızın
hizmetine öyle sunacağız" diye konuştu.
Atakum Belediyesi olarak kurumsallaşma yolunda emin ve hızlı adımlar attıklarını
söyleyen Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ise, "Kurmayı planladığımız otomasyon
sistemi de kurumsallaşma yolundaki en büyük adımlarımızdan biri olacaktır" dedi.
350 ARICIYA ANA ARI DAĞITILDI
Tokat İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nce, "Arıcılığın Geliştirilmesi Projesi"
kapsamında İl Özel İdaresi kaynaklı olarak 350 arıcıya Kafkas ırkı ana arı dağıtımı yapıldı.
Arı dağıtım törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren İl Tarım Müdürü Mehmet Ali Yavaş,
Tokat'ta bitki florasının 100 bine yakın arı kolonisini kaldıracak potansiyele sahip
olmasına rağmen ildeki arı kolonisi varlığının 35 bini bulmadığını söyledi. Aradaki arı
kolonisi farkını Ordu, Giresunlu gezici aracıların kullanarak değerlendirmekte olduğunu
ifade eden Yavaş, "Biz çiftçilerimizin bu potansiyeli görüp daha fazla üretime geçmelerini
istiyoruz. 2 yılda bir ana arının yenilenmesini tavsiye ediyoruz. Çünkü ana ara ne kadar
genç ve sağlıklı olursa yumurta ve kolonideki arı sayısı ile birlikte bal üretimi artıyor.
Arıcılarımız düzenli olarak ana arılarını değiştirirlerse kovan başına 5 kilo bal üretimi
artabiliyor. 35 bin kolonimiz olduğunu düşünürsek yıllık 175-200 ton bal üretiminin
artması demek. Ekonomik olarak ise 3,5-4 milyon TL katkı sağlayacaktır" dedi.
Törene katılan Vali Şerif Yılmaz ise konuşmasında tarıma dayalı bitkisel ve hayvansal
üretim yapan insanlara destek olma yönünde hem merkezi hükümet hem de yerel
imkanları seferber ettiklerini söyledi. Dağıtılan 700 ana arının yanı sıra Vali Yılmaz,
arıcılıkla ilgili olarak bu projenin dışında bal işleme makinelerini aldıklarını belirterek, "Bal
için önemli olan bitkilere desteğimiz devam ediyor. 200 metreden 2 bin 800 metreye
varan değişik yükseltilerdeki uzun dönem flora zenginlendiğinden istifade edebileceğimiz
bölgeye sahibiz. Ama maalesef bal üretiminden yeterli miktarda istifade edemiyoruz. Bu
desteklerle inşallah ıslah edilmiş bir koloniyle daha fazla para kazanmanız için destek
olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
‘TIP FAKÜLTESİ’NE ÖZEL ÖNEM VERDİK’
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Reha Metin Alkan, bir soru üzerine Çomar Barajı
sırtlarında uzun yıllardır tamamlanmayan inşaatın akıbeti konusunda işadamı Ahmet
Hamoğlu ile görüşeceklerini söyledi. Rektör Alkan, Sağlık Bakanlığı'nın 800 bin nüfusun
altındaki illerde üniversitelerin devlet hastaneleri ile işbirliği yapmasını öngördüğünü
belirterek, Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin devlet hastaneleri ile entegre olacağını,
hocalardan karşılıklı faydalanılacağını ifade etti. Alkan, "Ahmet Hamoğlu ile görüşeceğiz.
Tabi inşaat uzun yıllardır bekliyor. Yer olarak ideal ve hoş bir alan. Son durumu nasıldır,
bakmak lâzım." diye konuştu.
Rektör Alkan, Tıp Fakültesi konusunda da şunları söyledi: "Tıp Fakültesi konusunda da
geri durmuyoruz. Nüfusu 800 binin altında olan illere yeni bir tıp fakültesi yapılmıyor,
devlet hastanesi tıp fakültesine çevriliyor. Biz Tıp Fakültemiz için temel tıp bilimleri,
dahiliye bilimleri ve cerrahi bilimleri olmak üzere üç bölüm talep ettik. Bu üç bölümün
içerisinde toplam 40'tan fazla ana bilim dalı var. Tıp Fakültesi ile ilgili çalışmalarımız
devam ediyor.”
http://corumhakimiyet.net/Kategoriler/2/Guncel.Aspx
SAMSUN'A HİLTON İÇİN İMZALAR ATILDI
Karadeniz'de ilk olarak Samsun'a 140 odalı Hilton Otelin inşası için imzalar atıldı.
İnşaat, gayrimenkul, tutun satışı ve turizm alanlarında faaliyet gösteren ÜMSA A.Ş.
Hampton By Hilton Samsun yatırımı için düğmeye bastı. ÜMSA Yönetim Kurulu Başkan
Yardımcısı Tunahan Sarıtaşlı, Hilton Oteller Zinciri kuruluşlarından Hampton by Hilton
geliştirme yöneticisi Poğda Demircan ile sözleşme imzaladı. Tekkeköy ilçesine yapılacak
Hampton By Hilton Samsun 140 oda kapasitesi ve sosyal imkânları ile Karadeniz'de bir ilk
olacağı bildirildi.
MEVDUAT SAHİPLERİNE VALİ YILMAZDAN ÇAĞRI
Vali Şerif Yılmaz, Tokatlının bankalarda mevduat hesaplarındaki 1.2 milyar TL'yi yatırıma
dönüştürmeleri çağrısında bulundu.
Mevduat sahiplerini yatırım yapmaya davet eden Vali Yılmaz, "KOSGEB İl Müdürlüğü
kurulduktan sonra çok yoğun şekilde girişimcilik kursu düzenledik. Buradaki amaç
herkesin birey olarak girişimci olmasıyla ilgili alt yapısını sağlamak. Girişimcilik kursunu
bitirenlere kredi ve karşılıksız hibede var. Asıl amaç kredi ve hibelerden kullanmaktan
ziyade girişimcilik ruhunu ilimizde geliştirmek. Tarımla ilgili alt yapı var. İlimizde
yetiştirilen ürünlerin yanında doğal kaynaklarımız, mermerden orman ürünlerine
varıncaya kadar var. Bunların da kullanılması lazım. Ama maalesef biz yeterli miktarda
bunlardan istifade edemiyoruz. Turizm alt yapısıyla ilgili daha çok eksiğimiz var. Ben
insanlarımızın modern tarım, sanayi ve turizme yönelmesini bekliyorum. Tokat'ta yatırım
yapanların çok kısa sürede karşılığını göreceğine inanıyorum. O nedenle bankalarda
duran mevduatlarımızın biran önce piyasalarda hizmete dönüşmesini bekliyoruz" dedi.
Tokat'a son yıllarda yapılan yatırımların yatırımcı açısında cazip olduğunun açık bir ifadesi
olduğuna dikkat çeken Vali Yılmaz, "Girişimcilik ruhumuz eksik. Çantamızı alıp da ticaret
yapma alışkanlığımız yok maalesef. Kader anlayışı içerisinde mevcut imkanlarla şükreder
bir halde yaşıyoruz. Sadece Tokat değil, ülkemizin kalkınması için hepimizin bu bilince
ulaşması gerekiyor" diye konuştu.
BOĞAZKÖY SFENKSİ YURDUNA GERİ DÖNDÜ
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Çorum Boğazköy'de Almanlar tarafından yapılan
kazılarda bulunan ve 1917'de iade edilmek koşuluyla Berlin'e gönderilen Boğazköy
Sfenksi'nin 95 yıl aradan sonra Türkiye'ye geri getirildiğini açıkladı.
Fatih Belediyesi'nin hayata geçirdiği 'Gönüllü Turizm Elçileri' projesi törenine katılan
Bakan Günay; “95 yıllık bir aradan sonra 3 bin yıldan daha eski bir zamandan bu yana
bizim topraklarımıza ait olan bir eser topraklarımıza geri döndü. Bu anıtın yüzyıllık
Anadolu hasretini dün itibariyle sona erdirmiş bulunuyoruz. Bu açıdan tarihi bir gündür.
Burada rehabilite edildikten sonra asıl ait olduğu yer olan Hattuşa'ya gidecek. Henüz
bilmiyoruz, ama onların da belki bir canı ruhu ve sezgi dünyası vardır diye düşünüyorum”
diye konuştu.
Berlin’den İstanbul’a gelen Hattuşaş Sfenksi’nin ikizi ile birlikte Çorum’da Hattuşaş’ın
Dünya Tarihi Mirası ilanının 25. yıldönümünde sergilenmesine başlanacağı öğrenildi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1530&kategori=guncel&proid=16fd3c7a_r
igelworks
TEKSTİLCİ HANIMLAR SERTİFİKALARINI ALDI
Samsun'da, İlkadım Belediyesi'nin "Tekstilde Kadının Adı Var” projesi kapsamında 100
kadın meslek sahibi oldu. İlkadım Belediyesi, Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından
ortaklaşa yürütülen Kadın İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında
"Tekstilde Kadının Adı Var" isimli projenin kapanış ve sertifika töreni Büyük Samsun
Oteli'nde yapıldı.
İlk olarak proje kapsamında yapılan çalışmalarla ilgili kısa film gösterisi sunuldu. Ardından
açılış konuşmasını yapan İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, "Ülkemizde en
büyük sorun kalifiye eleman yetiştirme sorunudur. Özellikle işverenler bu konuda çok
hassas oldukları ve bu yönde çok elemana ihtiyaç olduklarını biliyoruz. Burada meslek
edinen arkadaşlarımız piyasada kendi adına veya başkasının yanında hizmet üreterek,
çalışarak kendi geleceklerini de kendi kaderleri ile ilgili çizgide rol almalarını sağlamış
oluyor. Bu tür kurslarımızı Halk Eğitim Merkezi ile ortaklaşa yürütmeye devam edeceğiz.
Çünkü yetişmiş eleman çok önemlidir. Bu kurslardan sertifika alanları tekstilci ve sanayici
esnafları ile görüşüp bir yerlere yerleştirmek istiyoruz" diye konuştu.
KIRKAD PROJESİ SONA ERDİ
Hitit Akademi Derneği, Çorum Belediyesi ve İl Özel İdaresi tarafından hayata geçirilen
"Kırsal Kesimdeki Kadınların Girişimciliğinin Teşviki Projesi’nin (KIRKAD) kapanış
toplantısı yapıldı.
Proje Koordinatörü Av. Fatih Maden’in toplantıya katılamaması nedeniyle açıklamayı Proje
Koordinatörlerinden Yrd.Doç Dr. Ahmet Mutlu yaptı. Toplumsal yarara katkı sağlama
çabalarının ancak toplumun içinde ve toplumla birlikte gerçekleştirildiği takdirde sonuç
vereceği düşüncesinde olduklarını belirten Ahmet Mutlu, "Derneğimizin, Çorum Belediyesi
ve Çorum İl Özel İdaresi ile birlikte gerçekleştirmiş olduğu bu toplantının, Köy Pazarı’nda,
alın teri döken kardeşlerimizin arasında yapılmasını çok önemsiyoruz" dedi. 12 ay süren
projeden bahseden Mutlu, ilk olarak proje ekibini oluşturduklarını ifade ederek, "Projenin
başlamasıyla birlikte 5 kişilik bir ekip oluşturulmuştur. Projedeki faaliyetlerin tanıtımların,
duyuruların dikkat çekici biçimde yürütülmesi amacıyla proje sürecinde bir web sitesi
hazırlanmıştır. www.kirkad.com adlı sitede projeyle ilgili her türlü bilgi on-line olarak
paylaşılmaktadır. Proje öncesinde bir kent pazarında anket çalışmaları yapılmış ve en çok
kadının geldiği Çaltıcak Köyü, Eşençay Köyü, Karaburun Köyü ve Eskiköy proje
kapsamına alınmıştır. Bu köylerden Eşençay ve Eskiköy, proje uygulamasını kabul
etmiştir. Her iki köyden, İş Kur ile birlikte belirlenen objektif ölçütlere göre toplam 75
eğitim katılımcısı seçilmiştir. Proje çerçevesinde, köylerden kent pazarlarına gelen
kadınların girişimcilik yeteneklerini desteklemek ve geliştirmek amacına yönelik olarak,
tamamına yakını üniversitedeki akademisyenlerden ve uzman bir ziraat mühendisinden
oluşan eğitmenlerce çeşitli konularda eğitimler verilmiştir. Eğitimler, bizzat her iki köyde
gerçekleştirilmiştir" şeklinde kaydetti.
KASİF KURSİYERLERİ SERTİFİKA ALDI
KASİF düzenlenen “Tıbbi Sekreterlik ve Dokümantasyon Kursu” ile “Hukuk Sekreterliği
Kursu”nu başarıyla tamamlayan 160 kursiyere sertifikaları verildi.
Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye tarafından desteklenen Karadeniz Sanayici ve İşadamları
Dernekleri Federasyonu'nca(KASİF) tarafından uygulanan "Samsun, Tokat, Çorum ve
Amasya'da Kadın İstihdamını Destekleme Projesi" kapsamında düzenlenen Tıbbi
Sekreterlik ve Dokümantasyon Kursu ile Hukuk Sekreterliği Kursu sona erdi. Dört ay
süren kursun sununda KASİF Toplantı Salonu'nda mezuniyet töreni yapıldı. Törende
Samsun, Tokat, Çorum ve Amasya illerinde yaşayan 18-35 yaş arası en az lise mezunu
20 kadına tıbbi sekreterlik, 80 kadına hukuk sekreterliği ve 60 kadına yönetici asistanlığı
alanında olmak üzere toplam 160 kişiye sertifikaları verildi.
Kadınların gerek girişimci ve gerekse çalışan olarak iş hayatına girişlerini son derece
önemsediklerini belirten KASİF Başkanı Osman Reis, "Bilgi çağı olarak adlandırılan
günümüzde, toplumun en önemli girdisi beyin gücüdür. Toplumun hem akıl, hem enerji
ve hem de insan gücü açısından yarısını oluşturan kadınların iş yaşamında daha aktif
olarak rol almaları gerekiyor" dedi.
SGK İl Müdürü Saffet Çalışkan, törende bir konuşma yaptı. Çalışkan, "OKA Genel
Sekreteri Mevlüt Özen ile dünyada kayıt dışının en düşük olduğu İsveç'e bir ziyarette
bulunduk, birçok projeleri yerinde inceledik. En çok dikkatimizi çeken bizim burada 'köprü
altı' dediğimiz toplumdaki sorunu 39 bin çocuğu ajanlarıyla belirlemişler ve onlara birebir
terapi ile ayda 100 euro vermek koşulu ile topluma kazandırmaya çalışıyorlar. Bu gibi
bazı projeleri İsveç'ten aldık. Samsun'da da bunları yapmayı planlıyoruz" diye konuştu.
Türkiye'de kaliteli insanlara ihtiyaç olduğunu dile getiren İlkadım Belediye Başkanı
Necattin Demirtaş ise, "Bunu sağlayabilmenin yolu eğitimden geçmektedir. Gençlerimizin
topluma kazandırılmasında eğitimli insanlara ihtiyaç vardır. Bu sayede eğitim görerek
sertifika alan arkadaşlara bundan sonraki iş hayatlarında başarılar diliyorum" şeklinde
konuştu. Konuşmaların ardından, Tıbbi Sekreterlik ve Dokümantasyon Kursu ile Hukuk
Sekreterliği Kurslarından mezun olan bayanlara sertifikaları verildi.
TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU VALİ YILMAZ'I ZİYARET ETTİ
Tokat Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2008-2009-2010 yılları ticari ve sınai faaliyetleri
nedeniyle yüksek düzeyde vergi ödeyen üyelerle, yeni yatırımcıların ve Tokat Ticaret ve
Sanayi Odası’nda 50 yılını dolduran üyelerin ödül töreni için ilimize gelen Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Vali Şerif Yılmaz’ı ziyaret etti.
Ziyarete Tokat TSO Başkanı Ahmet Arat ve Sivas TSO Başkanı Osman Yıldırım ile oda
başkanları katıldılar.
KAVALA'YLA İLİŞKİLER ISINIYOR
Yunanistan'ın Kavala Belediye Başkanı ve beraberindeki heyet bir dizi ziyaret ve
incelemelerde bulunmak üzere Samsun'a geldi.
Mart ayı içerisinde Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın Kavala'yı ziyareti ile
başlayan Samsun- Kavala ilişkilerinde bir adım daha atılıyor. Başkan Yılmaz'ın ziyaretine
karşılık vermek üzere Kavala Belediye Başkanı Konstantinos Simitsis ve eşi, Kavala
Ticaret Odası Başkanı Angelos Tsatsoulis ve eşi, Kavala Ticaret Odası Başkan Yardımcısı
Markos Dempas ve eşi, Kavala Tütün Müzesi Başkanı Ioannis Vyzıkas ve eşi, ilişkilerin
kurulmasını sağlayan ve projeyi yürüten Leyla Üstel Çağatay'dan oluşan heyet Samsun'a
ulaştı.
Samsun'da üç gün kalacak olan heyet bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunacak.
Program kapsamında Kavala Heyeti, bugün Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya
Yılmaz'ı makamında ziyaret ettikten sonra, Bafra Ticaret ve Sanayi Odası ve Bafra Ticaret
Borsası'nda iki toplantı gerçekleştirecek. Heyet daha sonra 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Hüseyin Akan'ı ziyaret edecek, akşam da bu yıl 13.si düzenlenen Uluslar arası
Halkdansları Festivali'nin gala gecesine katılacak.
Kavala Heyeti Cuma günü ise, Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'u ziyaret ettikten sonra,
Samsun Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu ile bir dizi toplantı gerçekleştirecek.
Heyet programın son günü olan Cumartesi günü ise Çarşamba Ticaret ve Sanayi Odasını
ziyaret edecek.
Ziyaret ile ilgili görüşlerini açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, yıllar
sonra Samsun ile Kavala arasında geçen Mart ayında ilk adımı atılan dostluğun emin
adımlarla geliştirilmesi için karşılıklı ziyaretlerin gerçekleştirildiğini vurgulayarak,
“Samsun'la Kavala arasında çok büyük dostluk bağları var. Samsun'da yaşayan birçok
Kavalalı hemşerimizin, Kavala'da yaşayan birçok hemşerimizin aralarındaki dostluk ve
sevginin gecikmiş de olsa köprülerini kurmak, diyaloglar geliştikçe kentler arasında
ekonomi, kültür, sanat ve sosyal hayat açısından son derece güzel gelişmeler
oluşturabilir. İki şehrin arasından tarihten gelen bu kuvvetli bağları tazeleyerek,
diyaloglarımızı geliştirerek, dostluklarımızı kuvvetlendirerek geleceğe doğru şehirlerimiz
halkına güzel miraslar, güzel dostluklar bırakabiliriz. 21. yüzyıl şehirlerin yüzyılı olacak.
Şehirler ülkeler içerisinde kendi başlarına ayrı bir ekonomi ve kültür oluşturmaya,
farklılaşmaya çaba gösteriyorlar. Türkiye'mizde birçok şehrimiz, büyük şehrimiz büyük
ekonomiler oluşturarak ve komşu ülkelerle dostluklar kurarak ülke ekonomisine, ülkenin
dış ilişkilerine katkı vermeye çalışıyorlar. Değerli dostum meslektaşım Kavala Belediye
Başkanı Konstantinos Simitsis ile birlikte bu açıdan kurmaya çalıştığımız bağların çok kısa
sürede sonuçlarını alacağımıza inanıyorum. Kendilerine ülkemize ve Samsun'a hoşgeldiniz
diyorum” dedi.
"SAMSUN ULUSLARARASI LİMAN İŞLETMECİLİĞİ A.Ş. OLARAK GELECEĞE
YÖNELİK YATIRIM ÇALIŞMALARIMIZ KAPSAMINDA HEDEFİMİZ 35 MİLYON
DOLAR"
Ceynak Lojistik ve Ticaret A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Arcan Fayatorbay, "Samsun
Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. olarak ileriye yönelik yatırım çalışmalarımız
kapsamında hedefimiz 35 milyon dolar" dedi. Fayatorbay, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Samsun Limanı'nı 2008 yılının Mayıs ayında gerçekleştirilen ihale sonucu
Ceynak Lojistik ve Ticaret A.Ş. olarak 36 yıllığına 125,2 milyon dolara devraldıklarını ve
adını Samsunport, Samsun Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. olarak değiştirdiklerini
hatırlattı.
Limanda o günden bu yana önemli yatırımlar yaptıklarını ve yatırımlara devam
edeceklerini söyleyen Fayatorbay, Samsunport'un yakın gelecekte büyük bir öneme sahip
olacağını vurguladı. "Limanı devraldığımız günden itibaren 22 milyon doların üzerinde
yatırım gerçekleştirdik" diyen Fayatorbay, yatırım çalışmaları kapsamından limanı baştan
aşağı elden geçirdiklerini ifade ederek, yaptıkları çalışmaları şöyle sıraladı:
"20 bin metrekare kapalı depo, 8 adet dikey çelik silo, konteyner, istif ve elleçleme sahası
dahil olmak üzere toplam 130 bin metrekare saha betonlama, 500 metre rıhtım
rehabilitasyonu, alt ve üst yapı elektrik ve su tesisatının yenilenmesi, aydınlatma
sisteminin yeniden yapılması, atölye binası, gümrük birimleri için bina ve hangarı, bir
anda 8 adet vagonun boşaltabileceği yaklaşık 3 bin metrekare kapalı vagon boşaltma
havuzu, mevcut devraldığımız kapalı ambarların (12 bin metrekare) yenilenmesi,
konteyner vinci dahil olmak üzere 6 adet farklı kapasitelerde mobil vinç, 7 adet loader, 20
adet çekici, 12 adet dorse, devir aldığımız ekipmanların revizyonları, 7 adet kantar bahse
konu olan yatırımlar dahilinde bunları gerçekleştirdik. Ayrıca planlanması yapılmış
önümüzdeki 4 aylık periyotta tamamlanması düşünülen, liman geneli network alt yapı
çalışmaları, CCTV kamera alt yapısı ve donatımı tüm modern limanların vazgeçilmez
işletim aracı olan liman otomasyon sistemi yatırımlar içinde yer almaktadır."
İlerideki süreçte yatırımların devam edeceğini vurgulayan Fayatorbay, "Biz liman işletici
firma olarak bölge ticaretine pozitif katkı sağlayacak, ihracat ve ithalatı tetikleyici
alanlarda yatırımlara devam etmeyi planlıyoruz. Burada müşteri memnuniyeti ve
ihtiyaçları yapılacak olan yatırım planlamalarında rol oynayacak ana faktör olacaktır" diye
konuştu.
Yapacakları yatırımların istihdama mutlak bir katkı sağlayacağına değinen Fayatorbay,
şöyle devam etti: "Özelleştirme ihalesine katılırken ülke ekonomisine yapılacak pozitif
katkının yanında bölge insanına istihdam yaratmak başlıca hedeflerimiz arasında yer
almaktaydı. Bu bağlamda liman genelinde yaklaşık 200 eleman bölgeden seçilip değişik
departmanlara yerleştirildi. Bununla birlikte limanımızdan hizmet alan firmalar da göz
önüne alındığında bu rakamın 1000 kişinin üzerine çıktığını düşünmekteyiz."
Yatırım hedeflerine de değinen Fayatorbay, "Samsun Uluslararası Liman İşletmeciliği AŞ.
olarak ileriye yönelik yatırım çalışmalarımız kapsamında hedefimiz 35 milyon dolar" dedi.
Samsun ilinin karayolu, tren yolu ve kabotaj servisleri ile diğer limanlara bağlantısı göz
önüne alındığında çok geniş bir hinterlanda sahip olmasından ötürü ayrıca son
zamanlarda yapılan çalışmalar neticesinde lojistik üs olmaya hak kazandığını ifade eden
Fayatorbay, Samsun Limanı'nın önemine işaret ederek şunları kaydetti: "Dolayısıyla çok
geniş bir hinterlanda yük akışında deniz ayağı olarak limanımızın önemi yadırganmayacak
kadar büyüktür. Konteyner elleçlemesinden, açık yük trafiğine, RO-RO hizmetlerinden
vagon ferry servislerini bir bütün olarak bünyesinde bulunduran global liman yöntemi
anlayışını benimsemiş bir tesisi bölge yatırımcılarına sunmak en büyük arzumuz olup bu
yöndeki çaba ve çalışmalarımız devam edecektir."
http://www.haber3.com/ceynak-lojistik-ve-ticaret-a.s.-genel-mudur-yardimcisifayatorbay--samsun-ulusla-972125h.htm
OSB 5 BİN 140 KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLADI
Samsun Merkez Organize Sanayi Bölgesi'ne (OSB) sağlanan desteklemeler ile oluşturulan
sanayi kuruluşlarında 5 bin 140 kişiye istihdam sağlandı.
Bakanlar Kurulu'nun 1976 yılındaki kararına göre kurulan Samsun Merkez OSB'nin ilk
müteşebbis teşekkülü 1981 yılında oluşturuldu. Samsun Valiliği başkanlığında Samsun İl
Özel İdaresi, Samsun Ticaret Ve Sanayi Odası ve eski Kutlukent Belediyesi'nin
müteşebbis teşekkülünden oluşan sanayi bölgesinde yıllar itibariyle doluluk oranı
yükselerek kent ekonomisine büyük katkı sağlamaya başladı. 963 parselde 74 firma 1
milyon metre kare alanda oluşturulan sanayi bölgesinde üretime geçerken 5 bin 140
kişiye ise istihdam alanı sağlandı. 15 parselde 11 firmanın inşaatı sürerken 261 kişi yeni
istihdam sağlanması hedefleniyor. 1 firmanın ise proje değerlendirmesi devam ediyor.
Sanayi bölgesinde ise karbon üretimi, tekstil ürünleri, endüstriyel mutfak, kuruyemiş,
pirinç, pirinç unu, oluklu mukavva ve ofset baskılı koli, helva, dondurma, üre formaldehit
sanayi tutkalı, plastik ayakkabı, cam karo mozaik (btb), su filtreleri motopomp, modüler
mobilya, orman ürünleri, hazır mutfak, teflon tava, hazır yatak, yorgan ve sünger üretimi
yapılıyor.
DÜNYA DEVİ YATIRIM İÇİN SAMSUN'U SEÇTİ
Meksika Ankara Büyükelçisi Jaime Enrique Inocencio Garcia Amaral, Samsun Valisi
Hüseyin Aksoy'u ziyaret etti. Ziyaret sırasında yapılan konuşmalarda Meksika'nın dünyaca
ünlü firması Gruma Grup'un, Türkiye ve Orta Doğu pazarına yönelik olarak Samsun'da
yatırım yapmayı planladığı belirtildi.
Amaral ve beraberindeki heyeti makamında ağırlayan Vali Aksoy, ziyaretten duyduğu
memnuniyeti dile getirdi. Samsun'un Türkiye'nin önemli şehirlerinden biri olduğunu ve
nüfus itibari ile Türkiye'nin 15. büyük ili olduğunu belirten Aksoy, kent hakkında bilgi
verdi. Uluslararası ticarette Samsun'un önemli bir şehir olduğunu ifade eden Aksoy,
şunları kaydetti: "Samsun iki önemli tarımsal ovaya sahiptir. Kara, deniz, hava ve demir
yolları ulaşım akslarının kesiştiği bir potansiyele sahip bir kent. Böylesine önemli bir kente
yapılacak olan yatırımlarda oldukça önemli bir kazanımı da ortaya koyacaktır. Özellikle
deniz yolu ve demir yolu bağlantısının var olması, uluslararası ticaretin sağlanması
açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Muhtemel olarak oda başkanlarımız da size
bunlardan bahsetmiştir. Samsun'da yeni organize sanayi bölgeleri geliştiriyoruz. Bunlar
da Samsun'da özellikle tarıma dayalı sanayi başta olmak üzere diğer alanlarında
genişlemesine katkı sağlayacaktır. Tersane alanında yer tahsisleri yapıldı çalışmalar
önümüzdeki süreç içerisinde başlayacak. Samsun önemli potansiyele sahip ve yatırım
içinde önemli bir kent. Ben sizleri Samsun'da gördüğüm için tekrar teşekkür ediyorum."
KÜMELENME PROJESİ ÇORUM İÇİN BÜYÜK FIRSATTIR
Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca hazırlanan, Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardımları
kapsamında finansmanı sağlanan ve aralarında Çorum’unda bulunduğu 5 pilot ilde
uygulanacak olan "KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi’’ açılış programı 28 Temmuz
Perşembe günü Ankara’da gerçekleştirildi. Programa Çorum’dan ise Vali Yardımcısı
Hüseyin İçten, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan ve Çorum Ticaret ve
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal ve Genel Sekreter Murat
Zeybel iştirak etti.
Programın açılışında sırasıyla Proje Direktörü Dr. Julia Djarova, AB Türkiye Delegasyonu
Başkan Yardımcısı Tibor Varadi, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış ve Ekonomi Bakanı
Zafer Çağlayan birer konuşma yaptılar. Konuşmalarda projenin önemine değinilerek, bu
projenin Türkiye’nin 2023 vizyonu ile örtüştüğünü ve bu hedefin yanı sıra orta ve uzun
vadede KOBİ’lere çeşitli avantajlar sağlayacağı vurgulandı. Konuşmaların ardından
Bakanlar Zafer Çağlayan ve Egemen Bağış tarafından projenin hayata geçirileceği 5 ildeki
Ticaret ve Sanayi Odası’nın Yönetim Kurulu Başkanlarına, projeye katkı ve desteklerinden
dolayı plaket takdim etti.
Açılış toplantısının ardından proje kapsamındaki 5 ilde oluşturulan Kümelenme Bilgi
Merkezlerinin çalışmalarından kullanılmak üzere tahsis edilen araçların anahtar teslim
töreni yapıldı. Çorum’da oluşturulacak Kümelenme Bilgi Merkezinin çalışmalarında
kullanılmak üzere tahsis edilen aracın anahtarı, Vali Yardımcısı Hüseyin İçten ve Hitit
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan’ın da katıldığı törende Ekonomi Bakanı
Zafer Çağlayan ve Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış tarafından Çorum Ticaret ve
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal’a teslim edildi.
TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi ile
KOBİ’lerin rekabet edilebilirliklerinin geliştirilmesi konusunda somut ve ciddi bir adım
atıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Çorum Ticaret ve Sanayi Odası olarak böyle önemli bir projede yer almaktan mutluluk
duyuyoruz. Çorum ilimizin ayrıca projenin uygulanması için pilot ile seçilen Türkiye
genelindeki 5 il arasında yer alması bizleri daha da mutlu etmektedir. Projenin
uygulanmaya başlandığı 2009 yılının sonundan itibaren bugüne kadar çeşitli çalışmalar
yapılmış ve büyük bir mesafe kat edilmiştir. Bu proje, yıllardır söylenmesine rağmen bir
türlü ciddi bir çalışma yapılamayan KOBİ’lerin rekabet edilebilirliklerinin geliştirilmesi
konusunda atılmış somut ve ciddi bir adımdır. Çorum İlimizin kalkınmasına olumlu
katkılar yapacak olan bu proje İlimizde makine sektörüne yönelik olarak uygulanacaktır.
Kümelenme Projesi, son zamanlarda yerel basınımızda da sıkça söz edilen savunma
sanayi başta olmak üzere çeşitli alanlarda işbirlikleri ve çalışma yapılması için bir fırsattır.
Zaten makine sanayi sektöründe uygulanacak kümelenme çalışması, İlimizin savunma
sanayine yönelik yapacağı üretim için yapılacak çalışmalarla birebir örtüşmektedir.
Faaliyete geçirme çalışmaları hızla devam eden projenin Çorum ayağını oluşturacak ve
Çorum Ticaret ve Sanayi Odamız bünyesinde yer alan Kümelenme Bilgi Merkezi de, proje
için tahsis edilen araç ve ekipmanların tamamlanmasıyla birlikte kısa bir zamanda
hizmete başlayacaktır."
TÜRKONFED HEYETİNDEN ANKARA’YA ÇIKARTMA
TÜRKONFED (Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı Erdem
Çenesiz, beraberindeki heyetle birlikte, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün,
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’yı
makamlarında ziyaret etti. Çenesiz, Ankara’daki temasları ile ilgili olarak yaptığı
açıklamada, TÜRKONFED olarak, ilgili bakanlıkların ve TÜRKONFED’in gündemine ilişkin
görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.
Çenesiz, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’e yeni Ticaret Kanunu’nda,
“KOBİ’lere geç ödemelerin engellenmesine yönelik düzenlemeler” konusunda,
TÜRKONFED’in görüşlerinin de yer bulması nedeniyle teşekkür ettiklerini belirterek, “Yeni
TTK’da yer alan KOBİ’lere geç ödemelerin engellenmesine yönelik düzenlemeler kamu
kurumları ve belediyeleri de kapsayacak şekilde yürürlüğe sokulmalıdır. TÜRKONFED
olarak, yönetmeliklerin hazırlanması aşamasında da her türlü desteği vermeye hazırız”
dedi.
Çenesiz, Avrupa Birliği’nde kabul edilen “Önce küçüğü düşün” prensibinin KOBİ Strateji
ve Eylem Planı’nda da yer bulmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade ederek, bu
prensibin 2023 hedeflerine ulaşılmasında önemli bir paya sahip olacağını belirtti.
KOBİ’lere daha fazla Ar-Ge desteği sağlanması gerektiğini söyleyen Çenesiz, “KOBİ’lerle
Ar-Ge alanında işbirliği yapan büyük firmalara ilave destek verilmesi KOBİ-büyük işletme
işbirliklerini de artıracaktır” dedi. Çenesiz, bir diğer beklentilerinin de yurtdışında yatırım
yapacak, Türk sanayicisine yol gösterecek, yatırım destek ofisi işlevi görecek bir kurum
olduğunu söyledi.
Çenesiz ve beraberindeki heyet Ankara’daki bir diğer ziyaretini Ekonomi Bakanı Zafer
Çağlayan’a yaptı. Çenesiz görüşmede, “Öncü göstergeler, ekonominin yılın ikinci
yarısında yavaşlama eğiliminde olduğunu gösteriyor. Dünya ekonomisindeki sıkıntılar, dış
talebin ve küresel fon akımlarının azalması gibi sebeplerle büyümemizin ivme kaybetmesi
doğaldır” dedi. Çenesiz, sert fren yapma etkisi gösterecek tedbirlerin ekonomide
kontrolsüz tepkiler oluşturma tehlikesi doğurabileceğini dile getirdi.
Türkiye ekonomisinin iki temel sorunu olan cari açık ve işsizlik konusunda da görüşlerini
paylaştıklarını belirten Çenesiz, “Birbiri ile yakından ilişkili bu iki sorunun temelinde,
uluslararası rekabet gücümüzün istenilen seviyeye henüz ulaşmaması yatmaktadır”
şeklinde
kaydetti.
Çenesiz, cari açık ve işsizlikle mücadele edebilmek ve üretimde dünya ölçeğinde rekabetçi
bir yapıya ulaşmak için, sanayinin, özellikle KOBİ'lerin rekabet gücünün ve üretimin
artırılması gerektiğinin altını çizerek, kamu ve özel sektör işbirliğiyle bunun sağlanmasına
yönelik tüm tedbirlerin kısa surede alınacağına inandıklarını vurguladı.
ESKİ SANAYİ BÖLGESİNE TOKİ TARAFINDAN KONUT VE İŞYERİ YAPILMASI
DÜŞÜNÜLÜYOR
Belediye Başkanı Cafer Özdemir Sanayi ve Ticaret Odası Salonunda mobilya satışı yapan
esnaflarla bir toplantı yaptı. Toplantının amacı eski sanayide (35 dönüm civarında)
kentsel dönüşüm alanı (yenileme) içinde yaklaşık 20 tane 700 mt. İşyeri, bir market ve
birde kafeteryanın TOKİ tarafından yapılacak olan öne talep bilgilendirme toplantısıdır.
Belediye Başkanı Cafer Özdemir, eski sanayi bölgesinin ikinci sırasında TOKİ tarafından
yapılması düşünülen ve 586-686 M2 olan 20 dükkanın maliyeti 100 bin TL peşin, 150 bin
TL 3-4 ay içerisinde ve geri kalan kısım ise 120 ay vade ile 10 yılda ödenmesi
planlanmaktadır. Belediye olarak öncelikle mobilyacı esnafını düşünüyoruz. TOKİ işyerleri
için satış garantisi istiyor. Sizler 15 Ağustos 2011 tarihine kadar düşünün ve kararınızı
veriniz. Talep olmadığı takdirde başka ihtisas grupları ile görüşme yapacağım, şeklinde
konuştu. Mobilyacı esnaflarının sorularına da cevaplandıran Belediye Başkanı Cafer
Özdemir, bu bir fırsattır. Bunu iyi değerlendirin, dedi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5268&haber=Eski Sanayi Bölgesine
TOKİ Tarafından Konut ve İşyeri Yapılması Düşünülüyor.xhtml
DİMES, TOKAT'IN HAKLI GURURU
İstanbul Sanayi Odası'nın açıkladığı, Türkiye'nin ilk 500 büyük şirketinin içerisinde Dimes,
270. sırada yer alıyor. 96 Ülkeye ihracat yaparak, ülke ekonomisine büyük katkılar
sağlayan Dimes A.Ş., yaptığı yatırımlarla da istihdama büyük oranda destek oluyor.
İstanbul Sanayi Odası (İSO), Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması’nın
sonuçlarını basın toplantısıyla açıkladı. TÜPRAŞ birinci, Elektrik Üretim AŞ (EÜAŞ) ikinci,
Ford Otomotiv üçüncü sırada yer aldı. 2010’da da en fazla kar eden sanayi kuruluşu ise
EÜAŞ oldu. Dimes A.Ş. ise ilk 500 büyük sanayi kuruluşları arasında geçen yıla göre 27
sıra atlayarak 270. sıraya yükseldi.
SAMSUN’A HER YIL 150 MİLYON DOLAR YATIRIM
İlk kez 18 Nisan 1999 yerel seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Yusuf Ziya
Yılmaz, bu görevi 11 yıldır devam ettiriyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya
Yılmaz son 10 yılın muhasebesini yaparak yaptığı açıklamada, Samsuna bu dönemde
kamu ve belediye aracılığıyla 4 milyar dolar civarında yatırım yapıldığını açıkladı. Bu
yatırımlardan 1,5 milyar dolarını Büyükşehir Belediyesi"nin gerçekleştirdiğini söyleyen
Başkan Yılmaz “Bu ne demek oluyor, belediye her yıl 150 milyon dolar civarında şehre
düzenli olarak yatırım yapıyor demektir" diye konuştu.
Başkan Yılmaz “Samsun son dönemlerde kamu yatırımlarından en çok pay alan Türkiye
genelinde 5. il konumunda bulunuyor ve bu hedefi daha da üst noktalara taşıyacaktır.
Samsun Karadeniz Bölgesi"nin kuzeye açılan kapısı konumunda olmayı sürdürmeye
devam edecektir “dedi.
12 MİLYON LİRALIK YATIRIM AĞUSTOS SONUNA TAMAM
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Çatalarmut Köprülü Kavşağı'nı
ağustos ayı sonlarına doğru hizmete sunacaklarını söyledi. Başkan Yusuf Ziya Yılmaz,
Barış Bulvarı ile Ankara Bulvarı'nın kesişme noktasına yapılan Çatalarmut Köprülü
Kavşağı'ndaki çalışmaları yerinde inceledi. Köprülü kavşak çalışmasının yakın zamanda
bitirileceğini söyleyen Başkan Yılmaz, "Bu kavşak hemzemindi, belki bu aşamada
buradaki trafik keşmekeşi hissedilir boyutta değildi ama çok kısa sürede büyük bir trafik
yoğunluğuna dönüşeceğini öngördük." diye konuştu.
Hastaneler kompleksi tam anlamıyla oluştuğunda Samsun'a gelecek insan sayısının 10
bine ulaşacağını belirten Başkan Yılmaz, otogardan çıkıp Eğitim Fakültesi'ni dolanmadan
şehre gelmek isteyenlerin yanı sıra, Ankara yolundan gelip şehre girmek isteyenlerin de
bu yolu kullanabileceğini belirtti.
Bir de köprülü kavşak planladıklarını belirten Yılmaz, şu bilgileri verdi: "Şu ana kadar
müteahhide ödenen miktar 7 milyon lira civarında, bizim makineli ekiplerimizle 3 milyon
liralık bir çalışma yaptık, 2 milyon civarında da kamulaştırma masrafı olmak üzere toplam
12 milyon liralık imalatı yaklaşık 7 ayın içerisinde bitiriyoruz. Açma kapama tüneli ve
viyadükü bulunan çok hoş bir kompleks. Modern bir yüzü olan, aydınlık bir imalat sunan
bir yapı. Şu an köprü hemen hemen bitmiş durumda, asfalt ve düzenleme çalışmaları
devam ediyor. Ağustos ayının sonlarına doğru modern bir üst geçit köprüsünü hizmete
sunacağız."
Kavşağı süratle Hastanebaşı'na bağlamak istediklerini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "2.
Bulvar projemizde Hastanebaşı Camisi'ne kadar geldik. Hastanebaşı Camisi'nden bir
duble yol ile bu kavşağa bağlayacağız. Bu kavşağın şehrime çok değer katacağına
inanıyorum. Derebahçe'de tren yolunu hemzemin geçitle geçiyoruz. Orayı da bir köprülü
kavşakla geçince otogardan girince 5 dakikada Belediyeevleri'nde olacaksınız. Normal
yoldan Eğitim Fakültesi'ni dolaşarak 20 dakikada ancak gidebilirsiniz. Bu kadar farklı bir
seviyede trafiği birbirinden gizleyerek geçirdiğimiz, kavşaklarla donattığımız bu 2. Bulvar,
kentin ulaşımında çok büyük nefes almaya neden olacak."
TEMMUZDA FİYATLARIN EN HIZLI DÜŞTÜĞÜ İLLER ARASINDAYIZ
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2011 Temmuz ayına ilişkin Tüketici Fiyat Endeksi
(TÜFE) verilerine göre, temmuz ayında sadece TR90 tanımlı "Trabzon, Ordu, Giresun,
Rize, Artvin ve Gümüşhane"den oluşan, TRB2 tanımlı "Van, Muş, Bitlis ve Hakkâri”den
oluşan, TR32 tanımlı "Aydın, Denizli, Muğla"dan oluşan 3 istatistikî bölgede fiyat artışı
yaşandı. Bu bölgeler arasında en yüksek fiyat artışı yüzde 0,48 ile Aydın, Denizli ve
Muğla'da bölgesinde kaydedildi.
Temmuz ayında "Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye" ve "Samsun, Tokat, Çorum,
Amasya" il grupları, yüzde 0,76 ile en fazla fiyat düşüşünün yaşandığı istatistiki
bölgeler oldu. Ocak-Temmuz döneminde ülke genelindeki TÜFE artış ortalaması yüzde 3
olurken, en fazla fiyat artışı, yüzde 4,42 ile Erzurum, Erzincan ve Bayburt'un yer aldığı
bölgede, en düşük fiyat artışı yüzde 2,32 ile Şanlıurfa-Diyarbakır bölgesinde gerçekleşti.
SUR DUVARLARININ ONARIM ÇALIŞMALARI
Amasya'da Yeşilırmak kıyısında sıralanmış yalı boyu evlerini taşıyan tarihi sur duvarlarının
onarılması çalışmalarına başlandı. İl Özel İdaresi tarafından Yeşilırmak kenarında
sıralanan çoğu 19.yüzyıldan kalma geleneksel Osmanlı mimarisinin özgün örneklerinden
olan yalı boyu evlerini taşıyan Harşena Kalesi'nin sur duvarlarının, aslına uygun olarak
özel derz dolgu yapılarak güçlendiriliyor. Birden çok yerde bakımsızlıktan dolayı yer yer
yıkılma tehlikesi geçiren sur duvarları ile ilgili olarak gerekli çalışma İstasyon Köprüsü
yakınlarında başladı. Yetkililer, 120 günde tamamlanması planlanan söz konusu
çalışmanın yaklaşık maliyetinin ise 700 bin TL olarak hesaplandığını kaydetti.
BORAJET'TEN RAMAZANA ÖZEL FIRSAT
Tokat havaalanında Ankara aktarmalı yapılmakta olan havayolu taşımacılığında Anadolu
Jet’in anlaşmaya vardığı BORAJET’te Ramazan ayında tüm iç hat uçuşları her şey dâhil 89
TL olacağı duyuruldu.
SAMSUN'DAN MADAGASKAR'A İHRACAT
Türkiye'nin dünyanın birçok ülkesine ihracat potansiyeli artarken, Samsun'da 30 yıllık bir
firma ilki başardı. Step İnşaat Ltd. Şti., Türkiye ile ticaret hacmi düşük olan Madagaskar'a
100 bin dolarlık ihracat gerçekleştirirken, 3 aylık periyotlarla yapı malzemelerinin ihracatı
yönünde de anlaşma yaptı. Madagaskar ile 2000 yılında 5,4 milyon dolar olan ticaret
hacmi, 2010 yılında ihracat 26 milyon dolara yükseldi, ithalat ise 1,9 milyon dolar
civarına ulaştı. İki ülke arasında ağırlıklı değirmencilik ürünleri ve unlu mamuller, demir,
çelik, elektrikli makine ve cihazlarda, ithalatta ise tekstil sektöründe ihtiyaç duyulan
pamuk ve örgü mobilya yapımında kullanılan bambu benzeri madde ticareti gerçekleşti.
Samsunlu firma yaptığı girişimler sonucu yapı malzemesi alanında Samsun'da ve
Türkiye'de ilk defa ihracat yapıldı. Firma, 3 ayda bir de 4 konteynır yapı malzemesi
ihracatı yönünde de anlaşma yaptı.
Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, ihracatın önünün açılması
için oda olarak her türlü desteği verdiklerini ve bu yönde çalışmalarının sürdüğünü
kaydetti. Murzioğlu, "Bu gelişmeler bizleri mutlu etmekte ve gururlandırmaktadır. İhracat
yönünde firmalarımızın gelişim sağlaması, ülkemize büyük katkı sağlamaktadır. Samsunlu
firmalarımızın da ihracat yönündeki başarıları gün geçtikçe artmaktadır" diye konuştu.
CESET ÇADIRI
Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, Samsun İŞGEM'i ziyaret ederek yeni geliştirilen
Olay Yeri Bariyeri ve Ceset Çadır Sistemi hakkında bilgi aldı. Demir, dünyada bir tek
Samsun'da tasarım ve üretimi yapılan bu sistemin, artık olay yerlerinde görmeye alışkın
olduğumuz cesetlerin üzerini gazete kağıdı ile kapatma ilkelliğine de son vereceğini
kaydetti.
Tasarım ve üretim aşamaları Samsun Emniyet Müdürlüğü ile ortaklaşa çalışmalar
yürüterek geliştirilen Olay Yeri Bariyeri ve Ceset Çadır Sistemi'nin imalat, kurulum ve
işleyişi, Güntek Makine Genel Müdürü Mustafa Gün tarafından anlatıldı.
Olay Yeri Bariyeri ve Ceset Çadır Sistemi'nin Türk Patent Enstitüsü tarafından koruma
altına alındığını belirten Gün, Olay Yeri Bariyeri ve Ceset Çadırı projesinin, kaza, cinayet,
intihar olayların meydana gelmesinin ardından oluşan kötü görüntü, çevreden görüntü
alınması, vatandaşın merakı nedeniyle polis memurlarının işlerini yapmakta zorlanmasının
önüne geçilmesi, olay mahallinde bulunan delillerin ve suç aletlerinin korunması
amaçlanarak geliştirildiğini kaydetti.
Demir, başta olay yeri inceleme ekipleri ile benzer polisiye vakalarda kullanılmak üzere
geliştirilen Olay Yeri Bariyeri ve Ceset Çadır Sistemi'nin kurulumunun çok kolay ve çok
kısa sürmesinin önemli bir avantaj olduğunu belirterek, projenin üretim aşamasında iken
Türkiye'nin muhtelif emniyet teşkilatlarının kullanmak üzere sipariş vermelerinin
memnuniyet verici olduğunu belirtti. Demir, dünyada bir tek Samsun'da tasarım ve
üretimi yapılan bu sistemin, artık olay yerlerinde görmeye alışkın olduğumuz cesetlerin
üzerini gazete kağıdı ile kapatma ilkelliğine de son vereceğini kaydetti.
http://www.dengegazetesi.com.tr/news_detail.php?id=60909
‘ÇORUM’A HAVAALANI AKILLI YATIRIM OLMAZ’
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, bölge havaalanı için en
uygun yerin Çorum olduğunu, ancak Merzifon’daki askeri havaalanının sivil uçuşlara
açılması nedeniyle Çorum’a yeni bir havaalanı yapılmasının akıllıca bir yatırım
olmayacağını söyledi.
İş dünyasının desteği ile Çorum’un kendi havaalanını yaptırması konusunun bir kaç ay
önce TSO Meclis Toplantısı’nda gündeme geldiğini belirten Başaranhıncal, “Biz bunun
üzerine bir araştırma yaptık. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan emekli Bir Albay, bazı
çalışmalar yaptı ve Çorum’un ortalama 50 milyon lira harcayarak kendi havaalanına
kavuşabileceğini tespit etti. Bu elbette ulaşılamayacak bir rakam değil ancak sadece
bununla da bitmiyor. Havaalanında günde bir uçuş yapılması için ortalama 80 personelin
görevlendirilmesi gerekiyor. Günlük tek uçuşla 80 personelin giderini karşılamak mümkün
değil. Bunun için gerekirse iş dünyası kendinden fedakarlık edebilir, örneğin bilet fiyatları
yükseltilebilir. Ancak yanı başımızda Merzifon Havaalanı varken bu yatırımı yapmanın
doğru olduğunu düşünmüyorum.” dedi. ‘Ben Çorum’un kendi havaalanının olmasını
istemiyorum’ diyecek tek bir kişinin dahi olmadığından emin olduğunu ifade
eden Başaranhıncal, müşteri potansiyeli göz önüne alınarak en azından orta
vadede Çorum’a havaalanı yapılacağını belirterek “Ancak Çorum’a yapılacak
havaalanı bölgeye hitap etmeli. Çorum, bölge havaalanı açısından en uygun yer
ancak bir şekilde Merzifon Askeri Havaalanı sivil uçuşlara açıldı. Uçuş seferleri
haftada üç günden yedi güne çıkartıldı. Bizim şimdi kendi havaalanımızı
yapmamızdan önce uçuş saatlerini uygun hale getirmemiz lazım” diye
konuştu.Merzifon Havaalanı’nın Çorum’a olan mesafesinin sorun olmadığını,
sorunun uçuş saatleri olduğunu vurgulayan Başaranhıncal, “Uçuş saatleri şu
anda siyasilerimizin takibinde. Sayın Milletvekilimiz Salim Uslu bu konuyu bizzat
takip edeceğini söyledi. Uçuş saatleri bize daha uygun hale getirilirse bizim için
sorun ortadan kalkmış olacak.” şeklinde konuştu.
Merzifon Havaalanı’nın Çorum’un havaalanı ihtiyacını kısmen de olsa giderdiğinin altını
çizen Başaranhıncal, Merzifon’un ne kadar büyük bir nimet olduğunun, tadilat nedeniyle
uçuşlara kapatılmasıyla anlaşıldığını sözlerine ekledi.
ÖNCE DEMİRYOLU SONRA HAVAALANI YAPILMALI
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal havaalanı ile
ilgili çıkan açıklamasının yanlış anlaşıldığını söyledi. Asla havaalanına karşı olmadığını ve
hayır demediklerini ifade eden Başaranhıncal "Ancak şu an bizim için öncelikli olan
havaalanı değil demiryoludur. Ulaştırma Bakanlığında demiryolu ile ilgili çalışmalar
yapılırken ikinci bir teklifle gitmek doğru olmaz. Merzifon havaalanı en iyi şekilde
kullanmaya başladığımız ve yeterli doluluk oranına ulaştığımız zaman biz kendi
havaalanımızı yaparız. Çorum istenilen seviyeye geldiği zaman zaten havaalanı yapılır"
dedi.
YEŞİLIRMAK’TA YATAK TEMİZLİĞİ
DSİ 7. Şube Müdürü Erhan Bolatçı, su seviyesinin düşmesi neticesinde Yeşilırmak’ta
yatak temizliğine başladık. Ayrıca ırmak ıslahı yapıp Yeşilırmak’ın düzgün ve Şehzadeler
Şehri Amasya’ya yakışır bir şekilde akışını sağlayacaktır, dedi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5287&haber=Yeşilırmak’ta
Temizliği.xhtml
Yatak
SAMSUN-CEYHAN BORU HATTINDA FİZİBİLİTE ÇALIŞMALARI TAMAM
Samsun-Ceyhan boru hattı için fizibilite çalışmalarının tamamlandığını söyleyen TOBB
Başkanı Hisarcıklıoğlu, hattın bitmesi ile Ceyhan'a 170 milyon ton petrol akacağını
söyledi.
Ceyhan Belediyesi, Ceyhan Ticaret Odası, Ceyhan Ticaret Borsası, Ceyhan Ziraat Odası ile
Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi başkanlıklarının işbirliği ve KOSGEB, İŞKUR, BTC"nin de
katkılarıyla oluşturulan Ceyhan İş Geliştirme Merkezi'nin (CEYGEM) temel atma törenine
Adana Valisi İlhan Atış ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu da katıldı.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında Ceyhan"ın enerji koridorlarının kesiştiği
çok önemli bir bölge olduğunun altını çizdi. Ceyhan"dan BTC ve Kerkük-Musul -Ceyhan
petrol boru hatlarından dünyaya ve orta Anadolu petrol rafinerisine petrol taşıdığını
söyleyen Hisarcıklıoğlu, Samsun-Ceyhan ham petrol hattı için fizibilite çalışmaları
tamamlandığını belirtti.
Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: "Bu hattın da bitmesi halinde Ceyhan’a 170 milyon ton
petrol akacak yani nerdeyse dünyanın tüketmiş olduğu petrolün yüzde 7’si Ceyhan"da
toplanmış olacak. Ceyhan gelecek dönemde dünya petrolünün ana arterlerinden biri
olacak. Ceyhan"da petrol yok ama Ceyhan"da toplanıyor. Biran önce rafineri kapasitesini
arttırmak zorundayız. Petro kimya tesislerini bu paralelde mutlaka kurmak lazım. Ancak
katma değer üretebilirsek para kazanabiliriz. Petrole sadece ev sahipliği yapmak yetmez.
Petrolün türevlerini bizim Ceyhan"da üretiyor olmamız lazım. Bu vesile ile Ceyhan"daki
kanaat önderlerini Ceyhan iş geliştirme merkezinin oluşturulup temel atma aşamasına
getiren herkesi kutluyorum. Ceyhanlılar ufuklarının ve hedeflerinin ne kadar büyük
olduğunu göstermiştir.”
ORGANİK TARIM DESTEĞİ MÜJDESİ
Güven, mücbir sebeplerden dolayı 2011 yılında organik tarım desteği alamayanların,
yapılan yeni değişiklikle bu imkandan yararlanacağını söyledi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven yaptığı yazılı açıklamada, ilgili desteğin
20 Haziran 2010 tarihli ve 27 bin 617 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
girdiğini hatırlatarak, "Organik tarım destekleme ödemesi yapılmasına dair tebliğ'in
mücbir sebeplerden yani ölüm, yaşlılık, sakatlık gibi organik tarım faaliyetlerinden
ayrılmak zorunda kalan, ancak aynı arazisinde organik tarım faaliyetinin kesintiye
uğramadan devam eden üreticilerin organik tarım desteğinden faydalanma imkanı yok
iken, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nca 06.07.2011 tarih ve 27 bin 986 sayılı Resmi
Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 2011/30 sayılı değişiklik tebliği ile bu imkan
sağlanmıştır" dedi.
2011 yılı Organik Tarım Desteği değişiklik tebliği ile ilgili de açıklamalarda bulunan
Güven, "Organik Tarım Desteği (OTD) ödemesi, Organik Tarım Bilgi Sistemi (OTBİS)
icmali-1'de kayıtlı olan aynı arazilerde organik tarım faaliyeti devam etmek kaydı ile
OTBİS icmali-1'de kayıtlı olup, mücbir sebeplerle organik tarım faaliyeti sona eren
çiftçinin faaliyetini devam ettiren OTBİS icmali-2'de kayıtlı birinci derece yakını çiftçiye
veya faaliyeti sona eren çiftçinin ortağı olduğu tüzel kişiye, İl Tahkim Komisyonunca
uygun bulunmak şartıyla yapılacaktır. Bu durumda bulunan arazilerin Çiftçi Kayıt
Sistemi'nde (ÇKS) 2011 üretim sezonunda kaydının bulunması mecburidir. Bu durumda
bulunan çiftçilerin 16.09.2011 günü mesai saati bitimine kadar başvuru dilekçesi ile
ÇKS'de kayıtlı oldukları il veya ilçe müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir" diye
konuştu.
‘TARIMDA KALİTE, VERİM VE ÇİFTÇİ GELİRİ ARTACAK’
Çorum Ziraat Odası Tahlil Laboratuarı yenilendi.
Toprak, bitki ve tarımsal sulama suyu analizlerinin yapıldığı laboratuar, yenilenen haliyle
Çorumlu çiftçilerin hizmetine sunuldu. Çorum Ziraat Odası Başkanı Mehmet Sayan,
yenilenen laboratuar ve sunulan hizmetler hakkında bilgi verdi.
Laboratuarın geçen yıl hizmete açıldığını hatırlatan Mehmet Sayan, toprak, su ve yaprak
analiziyle ürün verimliliğinde artış sağlamayı amaçladıklarını söyledi. Çorumlu üreticilere
en uygun fiyatlarla tahlil hizmeti sunduklarına dikkat çeken Ziraat Odası Başkanı Sayan,
açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Tarımın ekonomik gelişmeye katkısını arttırmak, sektörde en uygun teknolojilerin
kullanılarak üretimin mümkün olan en üst düzeyde gerçekleştirilmesiyle mümkün. Yeni
teknolojilerin benimsenmesinde en önemli unsuru üreticilerin gelir düzeyi oluşturuyor.
Çorum Ziraat Odası olarak çiftçilerimizin gelir seviyesini yükseltmek için çalışıyoruz.
Laboratuarımızda tarımsal sulama suyu ve bitki, yaprak analizleri de yapılmaya başladı.
Tarımda kullanılacak sulama sularının kalite özelliklerinin bilinmesi çok önemli. İyi vasıfta
olmayan sular ile sulanan topraklar tuzlulaşabilir, çoraklaşabilir veya içinde bulunan
zehirli maddelerin zehirleyici etkileri sonucu olarak bitki gelişimi gerileyebilir ve hatta
durabilir. Bu nedenle tarım alanlarının sulanmasında kullanılacak suların kullanılıp
kullanılamayacaklarının önceden laboratuarlarda analiz ettirilmek suretiyle belirlenmesi
gerekir. Ancak laboratuar analizleri sonunda sulamaya uygun oldukları saptanan sular
sulamada güvenle kullanılabilir.
Yaprak analizleri bitkilerin beslenme durumunu belirleyen önemli bir rehberdir. Yaprak
analizleriyle; görülen arazlar belirlenir. Gizli noksanlıklar ortaya çıkarılır. Verilen besin
maddelerinin bitkiler tarafından alınıp alınmadığı kontrol edilir. Yıl içinde ve daha sonra
yapılacak gübreleme çalışmalarının yönlendirilmesi mümkün olur. Yaprak analizinde,
bahçedeki problemlerin çözülmesi için yapılması gerekli mikro element analizleri, drenaj
ve sulama suyu kalitesinin tayinleri gibi çalışmalar hakkında da bilgi alınır.
Analiz hizmetlerimizle ilgili detaylı bilgi edinmek isteyen tüm çiftçilerimizi Karakeçili
Mahallesi Karakeçili 4. Sokak Afra Düğün Salonu yanı numara 19/A’da faaliyet gösteren
Ziraat Odası Toprak, Bitki ve Tarımsal Sulama Suyu Tahlil Laboratuvarı’na bekliyoruz.”
http://corumhakimiyet.net/Detay/29352/-TARIMDA-KALITE-VERIM-VE-CIFTCI-GELIRIARTACAK-.aspx
SAHİLDE CAN KURTARMA TATBİKATI
Genç İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı Kapsamında Samsun İl Özel İdaresi
tarafından hazırlanan ve 116 bin Euro bedelli ve yüzde 90'ı hibe (104 bin 427 Euro)
desteği almaya hak kazanan "Gençlere Can Simidi" isimli projesi tamamlandı.
Gençlere Can Simidi Projesi ile seçmeleri Türkiye Sualtı Federasyonu yetkilileri tarafından
yapılan 18-29 yaş arası, 16'şar kişilik üç grup halinde toplam 48 işsiz gence cankurtaran
mesleği konusunda gerekli bilgi ve donanım verilerek, Ondokuz Mayıs Üniversitesi
Olimpik Yüzme Havuzu'nda 28 saatlik bronz ve gümüş cankurtaran eğitimine tabi tutuldu
ve eğitimlerini başarıyla tamamlayan 48 gence bronz ve gümüş cankurtaran sertifikaları
verildi. Dört ay süren kursu başarıyla tamamlayan kursiyerler, Samsun Büyükşehir
Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı'nın gözetiminde Atakum ilçesi Adnan Menderes Bulvarı
Amfi Tiyatro sahilinde can kurtarma tatbikatı yaptı.
Tatbikatı takip eden Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Hasan İnce, boğulmalara
karşı önlemler aldıklarını anlattı. İnce, "Havaların sıcak olmasıyla insanlar kendini
denizlere atıyor. Bu yüzden insanların can güvenliği bizim için çok önemli olduğundan
bazı önlemler aldık. Sahillere kuleler kurduk, cankurtaran ekipler oluşturduk. Bir kişi bile
kurtarsak bizim için çok önemli. Büyükşehir Belediye Başkanımızın destekleri ile ATV
motor, jet ski gibi araçlar aldık. Şu anda malzeme konusunda hiçbir sıkıntımız yok" dedi.
Boğulma oranının geçen yıla göre daha az olduğunu dile getiren İnce, "Emniyet
güçlerimiz ve Sahil Güvenliğimizin yardımları ile boğulma vakalarını en aza indirmeye
çalışıyoruz. Hedefimiz önümüzdeki yıl daha da az boğulma vakası olmasıdır.
Vatandaşlarımız rüzgarlı ve dalgalı havalarda kesinlikle denize girmesinler" diye konuştu.
Samsun İl Özel İdaresi'nin başvuru sahibi olduğu "Gençlere Can Simidi" Projesi'nin
ortakları arasında Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi ve Samsun Turizmciler Derneği,
iştirakçileri arasında ise Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Atakum Belediyesi yer alıyor.
ÇORUM DA ‘KADIN DOSTU KENT’ OLABİLİR
Birleşmiş Milletler’in (BM) kadın güvenliği ve kadınların erkeklerle eşit koşullardan
yararlanmalarını sağlamak için hayata geçirdiği “Kadın Dostu Kentler Projesi” kapsamında
12 il “Kadın Dostu kent” olmak için taahhütname imzaladı. Çorum’un komşusu
Samsun’da dahil olmak üzere İzmir, Kars, Nevşehir, Şanlıurfa, Trabzon, Van, Antalya,
Bursa, Gaziantep, Malatya ve Mardin’in imzaladığı taahhütname kadınlar için gündelik
hayatta kolaylık ve alternatifler sağlıyor.
Taahhütname neleri kapsıyor?
“Kadın Dostu Kent Taahhütnamesi’ne göre yerel yönetimler, toplum taşıma duraklarına
kadınların ‘155 Polis İmdat’ hattını arayabilecekleri telefon veya çağrı sistemleri
yerleştirecek, sokakları daha güvenli hale getirecek. Kentlerde çıkmaz sokak ve aşırı
kıvrımlı yollar bulunmayacak, binalarda sağır (penceresiz) cephe olmayacak. MOBESE
kameralarının sayısı da güvenliği sağlayacak şekilde artırılacak. Otoparklarda girişe
yakıny erler sadece kadınların kullanımına ayrılacak, mahallelerde kadınların istirahat
etmesine, eğlenmesine ve bir araya gelişlerine imkân verecek alanlar oluşturulacak.
Parklarda kadınların ihtiyaçlarını özgürce karşılayacakları fiziki düzenlemeler yapılacak.
Kentte sosyal alanların aydınlatması eksiksiz sağlanacak.
Çorum da bu taahhütnameyi imzalayarak kadınlara yönelik düzenlemeleri sağlayabilir.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29332/CORUM-DA-KADIN-DOSTU-KENTOLABILIR.aspx
BAFRA OVASI'NDA SULAMA ÇALIŞMALARI
DSİ 7. Bölge Müdürlüğü'nce yürütülen çalışmalar kapsamında 14 bin 279 hektar tarım
alanının sulanması için 1991 yılında ihale edilen Bafra Ovası Sulaması I. Kısım inşaatında
12 bin hektar sulamaya açıldı. Projede fiziki gerçekleşme 95 seviyesine ulaşılırken, 2011
yılında yüzde 14 nakdi gerçekleşme ön görüldü, 862 bin 162 TL harcandı. Bu yıl içerisinde
çalışmaların tümü tamamlanarak sulama inşaat çalışmalarının sonlandırılması
hedefleniyor. Türkiye'nin önemli ovalarından olan Bafra Ovası'nda ise sulama sorununun
belli bir bölümü çalışmayla çözümlenmiş olacak.
‘ÇORUM YEŞİL KENT OLACAK’
Çorum'da yeni parkların çalışmalarının başladığını ifade eden Belediye Başkanı Muzaffer
Külcü, her mahalleye yeni, modern parklar yaparak, 14 mahallede parkı olmayan bir
mahalle bırakmayacaklarını söyledi. Çorum'daki hiçbir mahalleyi birbirinden ayırmadığını,
her mahalleye aynı mesafede olduğunun altını çizen Başkan Külcü, "Her Mahallemizde
yapacağımız yeni modern parklar ile Çorum'u yeşile bürünmüş farklı bir kent haline
getireceğiz" dedi.
Yeni yapılan parkların her yaşta insana hitap edeceğini belirten Muzaffer Külcü,
"Çocukların güvenle oyun oynayabilecekleri oyun gurupları, büyüklerin spor
yapabilecekleri spor aletleri, çocuklarını parka getiren ailelerin oturup dinlenebilecekleri
alanlar ve yeşil alanların yer aldığı yeni modern parkların yapımına devam ediyoruz. Daha
önce Hıfzı Veldet Velidedeoğlu Parkını yaparak halkın hizmetine sunmuştuk. 2011 yılında
ise Rüstem Eren Parkı ile Yazı Çarşıda eski Cezaevinin yerine yeni modern park
çalışmalarımız başladı. Pirbaba Parkı ile Bosna Parkının ihalesi yapıldı. Parklar
tamamlandıktan sonra insanlarımız gönül rahatlığı içerisinde parklarımızda oturup
dinlenme fırsatı bulacaklar" şeklinde konuştu.
Her Mahalleye bir Park, Kente bir Park projesi kapsamında yapılacak olan Kent Park
Çorum'un yüz akı olacağını anlatan Başkan Muzaffer Külcü, Kent Parkın yaklaşık 153
dönüm üzerine kurulacağını parkta gölet, ekolojik ve tematik bahçeler, Minya Çorum, göl
kenarı yürüyüş alanları, açık sinema, kompleksler ile modern bir park yapacaklarını
söyledi. Tarım İl Müdürlüğü’nün yerine yapmayı planladıkları Kent Parkın proje
çalışmalarının tamamlanma aşamasında olduğunu ifade eden Külcü, "Alanın devir teslimi
yapıldı. Parkın proje çalışmaları ise son aşamada kısa sürede park alanında çalışmalara
başlanacak" dedi.
Yazı Çarşı'da eski Cezaevinin yerine yeni modern park çalışmasına başladıklarını ifade
eden Başkan Külcü, 10 bin metrekare alan üzerine yapılacak olan parkta 180 metrekare
alan üzerine panoramik şekilde parka hâkim kafeterya, 7-14 yaş grubuna hitap eden
oyun alanı, 50 kişilik otopark, gezinti yolları, asma-germe örtülü oturma alanları, sergi
yapmaya imkân sağlayan alanlar, havuz ile su perdesi sitemlerinin bulunacağını kaydetti.
Gülabibey Mahallesinde bulunan Rüstem Eren Parkını sil baştan yenilediklerini anlatan
Başkan Külcü, Üç boyutlu olarak hazırlanan parkın görüntüsünün halkın beğenisini
topladığını söyledi. Parkın vatandaşlara huzur veren bir yer haline getirdiklerini kaydeden
Külcü, Rüstem Eren Parkının 15 bin metrekare alan üzerine inşa edildiğini, parkın
tamamlanmasının ardından halkın dinlenirken aynı zamanda spor yapma imkânı
bulacağını belirtti. Parkta ayrıca, 500 metre uzunluğunda tartan zeminli yürüme parkuru
ve 2 ayrı yerde fitness alanları, park içi gezinti yolları, büyük kafeterya, çocuklar için
oyun alanları, görsel havuzlar, kamelya, oturma grupları ile sütunlu giriş kapıları ve süs
havuzları parka ayrı bir görüntü katacak.
Başkan Külcü, Mimar Sinan Mahallesinde bulunan Bosna Parkı ile Gazi Caddesi üzerinde
bulunan Piri Baba Parkı’nın da projesinin tamamlanarak ihale aşamasına geldiğini ve
yapımına kısa sürede başlayacaklarını söyledi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29355/-CORUM-YESIL-KENT-OLACAK-.aspx
TEMMUZ'DA YOLCU SAYISI YÜZDE 20 ARTTI
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Samsun Çarşamba Havalimanı Gelen-giden ve uçak sefer
sayıları hakkında bilgi verdi. Vali Aksoy, ”2010 yılında İç hatlarda Temmuz ayı toplam
yolcu sayısı 84.994 iken 2011 yılında 102.920 olmuş ve bir önceki yılın Temmuz ayına
göre %21.09 oranında artış sağlanmıştır." dedi.
Aksoy ayrıca, "Gelen-giden uçak sayısı 2010 yılı Temmuz ayında 580 olurken 2011 yılı
Temmuz ayında 699 olmuş ve bir önceki yılın Temmuz ayına göre %20.51 oranında artış
sağlanmıştır. Dış hatlarda ise; 2010 yılı Temmuz ayında toplam yolcu sayısı 11.393 iken
2011 yılı temmuz ayında 13.021 ve bir önceki Temmuz ayına göre %14.20 oranında artış
sağlanmıştır. Ayrıca, gelen-giden uçak sayısı 2010 yılı Temmuz ayında toplamda 82
olurken 2011 yılı Temmuz ayında 90 olmuş ve bir önceki yılın Temmuz ayına göre uçak
sefer sayısı %10 oranında artış sağlanmıştır. İç ve dış hatlar olarak, 2010 yılı Temmuz ayı
toplam yolcu sayısı 96.387 ve gelen-giden uçak sayısı ise 662'dir. 2011 yılı Temmuz
ayında ise yolcu sayısı toplam 115.941 olup gelen-giden uçak sefer sayısı ise 789'dur.
Buna göre yolcu sayısında toplamda %20.28 oranında artış ve uçak sefer sayısında da
%19.18 oranında artış sağlanmıştır." diye konuştu.
2011 yılının ilk 7 ayında iç ve dış hatlar olarak gelen-giden yolcu sayısı toplam 624.563
olup aynı dönemde ise 5.360 gelen-giden uçak olduğunu dile getiren Vali Aksoy, "Buna
göre 2010 yılının ilk 7 ayında toplam yolcu sayısı 523.360 iken 2011 yılının aynı
döneminde 134.425 artarak 659.785'e ulaşarak %25,5’lik bir artış sağlanmıştır. Yine
2010 yılı aynı dönemde toplam gelen-giden uçak sefer sayısı 4556 iken 2011 yılının ilk 7
ayında 804 artara k 5360'a ulaşarak %17,7’lik bir artış sağlanmıştır." dedi.
Samsun-Çarşamba Havalimanından haftanın her günü karşılıklı olarak İstanbul Atatürk
Havalimanı, Sabiha Gökçen Havalimanı ve Ankara Esenboğa Havalimanı ile haftanın 3
günü İzmir Adnan Menderes Havalimanı (Pazartesi, Perşembe ve Cumartesi), haftanın 2
günü Antalya (Pazartesi, Cumartesi), Haftanın 2 günü 3 sefer Dusseldorf (Perşembe,
Cuma) Haftanın 1 günü Berlin (Salı), haftanın 1 günü Frankfurt (Çarşamba), haftanın 1
günü Hannover (Cuma) Haftanın 1 günü Viyana (Cuma) ve haftanın I günü Münih (Pazar)
seferleri yapıldığını hatırlatan Aksoy, "THY- İstanbul Atatürk, Almanya Dusseldorf ve
Münih Havalimanlarına tarifeli ve Cidde ve Medine'ye tarifesiz olarak umre seferleri,
Adadolu Jet- Ankara Esenboğa Havalimanına, Özel Hava şirketleri ile iç hatlar olarak
İstanbul Atatürk, Sahiba Gökçen, Adnan Menderes ve Antalya Havalimanlarına, Dış hatlar
olarak ise Avusturya Viyana, Almanya Frankfurt, Stuttgart, Hannover, Berlin ve
Dusseldorf Havalimanlarına direkt olarak tarifeli uçuşlar yapılmaktadır." şeklinde konuştu.
Aksoy ayrıca, "İstanbul Atatürk, Sabiha Gökçen ve Ankara Esenboğa Havalimanlarından
ağlantılı olarak yurt içinde her noktaya, yurt dışında ise birçok noktaya uçuşlar
yapılabilmektedir.”dedi.
SAMSUN'DA TARIM TEKNOPARK ÇALIŞMASI
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy başkanlığında İl Encümen Toplantı Salonu'nda "Teknopark"
konulu toplantı gerçekleştirildi. ODTÜ Teknokent, OSTİM Organize Sanayi Bölgesi ile
Samsun'da tarım alanında faaliyet gösteren kuruluşlar, OMÜ'den temsilcilerin katıldığı
toplantıda, Samsun'da yapımı devam eden teknoparka ek olarak Samsun'un yapısına
uygun tarım teknoparkta kurulması konusu masaya yatırıldı.
Toplantının açılışında konuşan Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Türkiye'de son yıllarda
teknopark kavramının geliştiğini ve bu kavram içerisinde birçok teknoparkın Türkiye'nin
çeşitli bölgelerinde kurulduğunu söyledi. 40'a yakın teknoparkın kurulduğunu, Samsun
teknoparkının da kurulum çalışmalarının devam ettiğini belirten Aksoy, teknoparkların
genel olarak Ar-Ge çalışmalarının yoğunluk bulduğu, üniversitedeki akademisyenlerin
sanayi ile işbirliği yapabilmelerine olanak sağladığını vurguladı.
Mevcut teknoparklarda daha çok yazılım ve teknik anlamda Ar-Ge çalışmalarının
yapıldığını, tarım ve gıda alanında ön görülen teknopark içerisindeki firmaların da hemen
hemen yok denecek kadar az olduğuna dikkat çeken Aksoy, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Son yıllarda da teknopark yapılanması, içerisinde ihtisaslaşmış teknoparklara dönüş
noktasında bir eğilimin olduğunu biliyoruz. Bu kapsamda özellikle tarım potansiyeli
yüksek olan bazı bölgelerimizde tarım teknoparklarının kurulması yönünde bir kanaat
egemen olmaktadır. Daha önce görev yaptığım Mersin ilinde tarım teknopark çalışmasını
belli bir seviye getirmiştik. Şu anda Şanlıurfa'da kuruluşu tamamlanan ve onaylanan
tarım teknoparkı var. Birkaç ilde de kurulum çalışmaları yürütülmektedir. Samsun önemli
bir tarım kenti. Tarım kentinde tarım, gıda alanında Ar-Ge faaliyetlerinin daha üst
noktalara taşınması, araştırma alanlarının daha geniş boyutlara konulması, iş dünyası ve
üniversitemizdeki çevrelere olanak sağlanması açısından tarım teknoparkının yararlı
olabileceğini değerlendiriyorum. Samsun'un ise önemli tarım potansiyeli var."
Tarım alanında önemli bir yere sahip olan Samsun'da tarım teknoparklarının kurulmasının
bölgenin tarımsal alanda da gelişmesine katkı sağlayacağını belirten Aksoy, "Bilim ve
teknolojiyi kullanarak yeni tarımsal üretim olanaklarının geliştirilmesine katkı sağlayacak
bir oluşum sayesinde tarımda daha önemli mesafeler alınabilir. Tarım teknoparkının
gerçekleşmesi durumunda bölgeye ve Türkiye'ye büyük katkılar sağlayacaktır. Bu güne
kadar İl Özel idare Ar-Ge biriminin çalışmaları oldu. Bundan sonraki süreçte çalışmaların
artırılmasını hedefliyoruz " diye konuştu.
SAMSUN İŞ DÜNYASI GELECEKTEN UMUTLU
Samsun'un vergi tahsilâtı oranında 19. sıradan 13 sıraya yükselmesini önemli bir gelişme
olarak yorumlayan Samsun iş dünyası temsilcileri, birçok alanda hızlı bir atılım içerisine
giren Samsun'un gerçekte bir ticaret şehri olduğunun da unutulmaması isterlerken
mevcut istikrarın sürmesi için hükümetin özellikle cari açığa dikkat ederek bu yönde ciddi
ve kalıcı önlemler almasını istediler. Samsun'da kayıt dışı ekonomi ile de önemli bir
biçimde mücadele edilmesi isteminde bulunan Samsun iş dünyası temsilcileri Samsun'un
vergi tahsilatı yolunda ulaştığı nokta hakkında özetle şu görüşleri paylaştılar.
KASİF Başkanı Osman Reis: "Vergi toplanma oranındaki artış Samsun sanayisinde ve dış
ticaretinde meydana geçen artışın vergiye yansımasıdır. Samsun"un Karadeniz
Havzasının en önemli şehridir. Samsun hızla kabuk değiştirmekte ve hızlı bir gelişim
sürecinden geçmektedir. Bu gelişim ve eğişim önümüzdeki yıllarda üretim, ihracat ve
istihdama da yansıyacak ve bunlarda da artış olacaktır. Tüm bu gelişmeler yaşanırken şu
çağrıyı da yapmak istiyorum. Ülkemizde vergi oranları çok yüksek özellikle dolaylı vergi
olarak adlandırılan vergilerin oranı. Bu durum ve mükelleflerinin belini bükmektedir. Eğer
vergi tabana yayılır ve vergi oranları düşürülürse toplanacak vergi daha da artacaktır.
SAMSİAD Başkanı Emin Bahri Uğurlu: Şehirde son dönemlerde kalkınma hamleleri olarak
Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı, AB projeleri ve yerel yöneticilerin uyguladığı bazı
projeler önemli rol üstlenmiş durumda. Her geçen yıl nüfusu ve ekonomisi büyüyen
Samsun, Karadeniz Bölgesi"nin lider ve merkez olma şehri yolunda hızla ilerliyor. Tabii ki
şehrin ekonomisinde yaşanan bazı atılımlar vergi tahsilat oranlarına da yansıyor ve buna
paralel olarak artıyor. Bu aynı zamanda şehirdeki kayıt dışı ekonominin azalması
anlamına da geliyor. Fakat böyle bir ortamda yatırımcıyı ülkenin cari açık bütçesi
korkutuyor. Şu anda Merkez Bankası Avrupa"da yaşanan ekonomik kriz için önlemler aldı.
Öncelikle ülke cari açığı ile mücadele edilmesi gerekiyor. Çünkü cari açık nedeniyle
yabancı yatırımcılar ülkemize sıcak bakmıyor ve yatırımlarını başka ülkelere
kaydırabiliyorlar”
KARGİF Başkanı Orhan Sever " Öncelikle Samsun bir sanayi şehri olmalı mı? Olmamalı
mı? Bunu yargılamak lazım. Günümüzde sanayi şehri olmadan şehirlerin gelişebileceğini
görüyoruz. Sanayi şehirleri kontrolsüzce göç alır ve şehrin yapısı bozulur. Bu duruma
göre hava kirliliği de cabası. Oysa Samsun bir hizmet kenti olabilecek tüm niteliklere
sahip. Bugün bir restoranda çok rahat 50 kişi çalışabilirken, ciddi ihracat rakamlarına
sahip sanayi firmalarında bu oranda bir istihdam sağlanmıyor.”
MÜSİAD Samsun Şube Başkanı Mehmet Köse “Şehirde yaşanan ekonomik atılımların
vergi tahsilât oranlarına yansıması kadar normal bir şey yoktur, fakat öncelikle şehri
yönetenlerin Samsun"un hangi alanda bir merkez konumuna geleceğine karar vermeleri
gerekiyor. Samsun için Sağlık Kenti, Sanayi kenti, Turizm kenti ve birçok yakıştırma
yapılıyor ama şehrin tarihinden de gelen ticaret özelliğini herkes göz ardı ediyor. Samsun
eskiden buyana bir ticaret kentidir ve bu zamana kadarda bu özelliğini korumuştur. Son
dönemlerde ise Samsun bu özelliğinden arındırılıp başka bir merkez konumuna getirilmek
isteniyor. Bu şehre ticaret yoluyla para girişi sağlanmazsa, diğer sektörlerde kalkınamaz.
Samsun sahip olduğu potansiyeli ile Türkiye"nin ender şehirleri arasında yer alıyor.
Avrupa"da kalkınma planları uzun vadeli yapılıyor, bizde ise günü birlik projelerle
kalkınma planları yapılıyor. Şehri yönetenlerin Samsun"un ticaret merkezi konumunu
koruyacak sıfat tamlamaları üzerinde durmaları gerekiyor.”
SAGİD Başkanı Ahmet Karslı : “Samsun"da yaşanan ekonomik atılımların sayısal
rakamlara yansıması son derece normal, fakat öncelikle şehirde yaşanan kayıt dışı
ekonomi ile mücadele edilmesi gerekiyor. Maliye Bakanlığı geçtiğimiz aylarda illerin sahip
olduğu kayıt dışı ekonomi oranlarını açıkladı. Bu rakamlara göre Samsun"da kayıt dışı
yüksek oranlarda. Öncelikle kayıt dışı ekonomi ile mücadele edilmesi gerekiyor “
ASKON Şube Başkanı İrfan Şenocak: ” Samsun ekonomik anlamda Karadeniz Bölgesi"nin
İstanbul"u olma yolunda hızla ilerliyor. Bunun içinde Lojistik ve Tarım Mastır Planları
hazırlanıyor. Bu planların Samsun"a ciddi kazanımlar katacağına inanıyorum. Plansız ve
programsız yapılan kalkınma planlarının bugüne kadar başarıya ulaşmadığını gördük ve
tecrübe ettik. İnşallah Samsun adına bu planlar hayırlı olur. “
ALACAHÖYÜK “BİR ŞEHİR, BİR HİKÂYE: ANTİK KENTLER” PROGRAMINA KONU
OLDU
24 Tv’de canlı olarak yayınlanan ve Antik kentlerin saklı kalmış hikâyelerinin gün yüzüne
çıktığı "Bir Şehir, Bir Hikâye: Antik Kentler" isimli programında önceki akşam Alacahöyük
ve Hititler konuşuldu. Programa konuk olarak ise Alacahöyük kazı başkanı Prof. Dr. Aykut
Çınaroğlu
ile
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü Hititoloji
Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Alparslan katıldı.
Emre Zeytinoğlu'nun sunumuyla ekrana gelen programda ilk olarak Alacahöyük ile ilgili
çekilen tanıtımlar gösterildi. Sonrasında ise Emre Zeytinoğlu konuklarıyla Hititler ve
Alacahöyük üzerine sohbet etti.
Programın 16 Ağustos Salı günü saat 08.45 yayınlanacak bölümünde ise Bogazköy
tanıtılacak.
AMASYALI YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMCILARI İÇİN DEV FIRSAT
Dünya’da çok az sayıda bulunan 250 kW’lık rüzgar türbininin üretim ve montajına Alman
ortaklığı ile Konya’da başlayacak olan Ayetek Wind, türbinin bazı aksamlarını Amasya’da
üretme olanaklarını araştırmak ve Amasyalı sanayici ve yatırımcılarla irtibata geçmek
istiyor.
Abdullah Özel ve Ekrem Karaçalı’nın kurduğu Ayetek, Wind Technik Nord ismindeki Alman
şirketiyle yaptığı ortaklık ile piyasa değeri yaklaşık 1,5 milyon Avro olan ve dünyada çok
az sayıda bulunan 250 kW rüzgar türbininin üretim lisansını satın alarak Konya’da
üretimine başlayacaklarını açıkladı. AYE 250 ismini verdikleri türbinin bazı aksamlarını ise
Amasya’da üretmeyi planlayan şirketin orta vadeli yatırım planları arasında 500 kW’lık
türbin üretmek de var.
Ayetek Enerji olarak 2 yıldır bakım onarım sektöründe çalıştıklarını ifade eden Karaçalı,
“Türkiye’de 500 kW altı yenilenebilir enerji üretimi yönetmeliğinin çıkması ile şirket olarak
rafta beklettiğimiz projeyi yürürlüğe koyduk. Orta ölçekli rüzgar türbini üreticileri
arasında dünyada kabul gören ilk 5 firmadan biri olan Wind Technik Nord firması ile
ortaklık kurarak işe başladık. Türkiye’de ise bu alanda DNV tarafından sertifikalı olarak 20
yıldan fazla kendini dünyanın birçok yerinde kanıtlamış olan bir rüzgar türbininin üretimini
yapan ilk şirket olduk. Bununla birlikte 10 yıldan fazla bakım ve onarım deneyimi olan bir
teknik ekip oluşturduk” dedi.
Yeni mevzuat değişiklikleri ile Türkiye’nin yakın gelecekte orta ölçekli ‘500 kW ve
altındaki’ rüzgar türbinleri için en büyük pazarlardan biri olmasının beklendiğini söyleyen
Karaçalı, türbinleri hem iç pazarda değerlendirmek hem de orta ölçekli rüzgar türbinleri
için teşvikleri bulunan İngiltere, Kuzey İrlanda ve İtalya gibi Avrupa ülkelerine ihraç
etmek istediklerini belirtti. Türkiye’den sonra İtalya’nın ilk etapta değerlendirdikleri ülke
olduğunu ifade eden Karaçalı, “İtalya 200 kW rüzgar türbinleri için 30 avro-cent teşvik
veriyor, bu da 20 yıl ekonomik ömrü olan türbinlerin 1-2 yıl gibi çok kısa sürede amorti
olması demek. Türkiye’de yaklaşık 10 avro-cent mahsuplaşma geliri ile yatırımların
amorti süresi 3-4 yıl gibi bir sürede olacaktır. Çok yeni ve Amasyalı yatırımcılar için çok
cazip olan bu sektörün daha iyi anlaşılması ve tanıtılmasıyla çok büyük bir taleple karşı
karşıya kalacağımızın ilk sinyallerini alıyoruz” dedi.
Yatırımcıların, 250 kW’lık türbin için yaklaşık 350 bin avroluk yatırım ile kendi enerjilerini
üretebileceklerini söyleyen Abdullah Özel, “Türkiye’de 500 kW altında olan yatırımlarda
lisans almak gibi maliyetler bulunmadığı için yatırımcılar bir makine alıyor gibi leasing
anlaşması ile rüzgar türbinlerini kurabilirler ve kendi enerjilerini üretebilirler” dedi. Özel,
250 kW rüzgar türbinlerinin mevcut şebeke altyapısıyla kolaylıkla uygulanabilir olması,
Amasya’nın rüzgar enerjisi açısından Türkiye’nin en cazip bölgelerinden olması ve AYE
250 türbininin lisans başvurularından muaf tutulması göz önünde bulundurulduğunda bu
girişimin Amasya için büyük bir fırsat olduğunu vurguladı. Özel, Amasyalı sanayiciler ile
görüşmelerini sürdürdüklerini ve [email protected] adresinden sanayici ve yatırımcıların
kendilerine ulaşabileceklerini bildirdi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5319&haber=Amasyalı
Enerji Yatırımcıları İçin Dev Fırsat.xhtml
Yenilenebilir
HASTANELERİN BİRLEŞMESİ KALİTEYİ ARTTIRDI
Sağlık Sen Şube Başkanı Suat Mantar, hastanelerin birleşmesiyle birlikte kalitenin
arttığını söyledi.
Mantar yaptığı açıklamasında, Tokat Devlet Hastanesi ile Kadın Doğum ve Çocuk
Hastanesinin birleştirilme isteğinin Sağlık Bakanlığı tarafından onaylandığını hatırlattı.
Hastanelerin birleşmesini doğru bulduklarını söyleyen Mantar, “Çünkü sağlık çalışanları
açısından önemsiyoruz. Sağlık çalışanları arasındaki adaletsizlik ve gelir dağılımının sona
ermesi anlamında önemsiyoruz. Ayrıca vatandaş açısından önemsiyoruz. Çünkü Kadın
Doğum ve Çocuk Hastanesinde ameliyat olacak hastaların birçoğu farklı branşları görmek
zorundalar. Yani Kadın Doğum hastası veya çocuk hastası dahiliye, kardiyoloji ve benzeri
bölümlerde onay aldıktan sonra ameliyat olmak zorunda idi. Ameliyat öncesinde Tokat
Devlet Hastanesinde gelip gitme hem hasta açısından hem hasta yakını açısından hem de
sağlık çalışanı açısından çok büyük bir eziyet olarak görülmekte idi. Hastanelerin taşınma
işlemlerinin gerçekleşmesinden sonra böyle bir sorun ortadan kaldırılacaktır. Yeni yapılan
hastanenin hem yatakları hem poliklinik hizmetleri ve diğer hizmetleri çok kalitelidir. Bu
anlamda hastanelerin birleştirilmesinde emeği geçen tüm bürokratlara ve siyasilere
teşekkür ediyoruz” dedi.
TURİZM MASTER PLANI ANLATILDI
Samsun İl Özel İdaresi Atakum Yerleşkesi'nde gerçekleştirilen il koordinasyon
toplantısında Samsun'un Turizm Samsun'un turizm master planı masaya yatırıldı.
Toplantıda Samsun'un barındırdığı potansiyellere rağmen ülkedeki turizmin gelişmesinde
önemli bir rol oynayamaması ve sektörel olarak turizm alt yapısını yeterli bir şekilde
geliştirememesi üzerinde duruldu ve nedenleri anlatıldı.
Turizm master planı dahilinde Samsun'un turizm değerlerinin ortaya çıkarılması ve
geliştirilmesine yönelik şu stratejiler benimsendi;
Turizmin gelişmesinde yenilikçi stratejiler belirlemek ve Samsun'un ülke Turizmi içinde
farklı ve nitelikli bir konum kazanmasını sağlamak.
Turizmin gelişmesinin yanı sıra bu gelişimin Samsun ili için yaşam kalitesini iyileştirmesini
yerel ekonomik gelişmenin bir parçası olmasını sağlamak.
Turizm alt yapısının geliştirilmesinde niteliksel bir anlayış geliştirmek ve turizm alt
yapısına nitelik kazandırmak.
Turizmin gelişmesi ile bağlantılı olarak yeni iş olanakları yaratmak ve bu olanaklara kolay
erişimi sağlamak.
Turizm sektöründe iş gücü niteliğini ve yeteneklerini geliştirmek.
Turizm sektörü ile ilgili aktörler ile bölgede yaşayanlar arasında etkin bir iletişim ortamını
sağlamak.
Ürün geliştirme ve tanıtım faaliyetlerini organize edecek stratejiler geliştirmek.
Yolcu taşımacılığı alt yapısını geliştirmek
Samsun'u turizm sektöründe marka yapmak.
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya, Samsun
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, ilçe belediye başkanları, Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır,
Ondokuzmayıs Üniversitesi Rektörü Hüseyin Akan, kamu kurumlarının il müdürleri ve sivil
toplum örgütlerinin temsilcileri iştirak etti.
KAVKAZ KAVGASI
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin(TOBB),
Türkiye'nin kuzey ülkelerine ihracatta çıkış kapısı haline getirecek Samsun-Kavkaz Tren
Feri Hattı konusunda fikir ayrılığa düşmesi endişe yarattı. TİM ile TOBB'un Türkiye'nin
kuzey ülkelerine ihracatta çıkış kapısı haline getirecek Samsun-Kavkaz Tren Feri Hattı
konusunda fikir ayrılığa düşmesi endişe yarattı. İş dünyası temsilcileri fikir ayrılığının
Samsun'dan yapılacak ihracatı etkilememesi konusunda görüş bildirdi.
Samsun'dan Rusya ve kuzey ülkeleri ile Türk Cumhuriyetleri'ne yapılan ihracatın kuzey
kapısı olan Kavkaz Limanı'na yapılması planlanan Türk Lojistik Merkezi konusundaki fikir
ayrılığı iş dünyasını endişelendirdi. TİM Yönetim Kurulu, geçen hafta Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'la yaptığı görüşmede 'Rusların yönlendirdiği Kavkaz Limanı'nın kabul
edilmemesi' yönünde talepte bulunurken, TOBB oda ve borsalara Kavkaz Limanı'nda
yapılacak 'Türk Lojistik Merkezi' için teklif vermek isteyenlerin bilgi vermesi yönünde yazı
göndermesi iki kurum arasındaki çatışmayı ortaya çıkardı.
Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) Başkanı
Salih Zeki Murzioğlu, TİM'in neden böyle bir talepte bulunduğunu bilmediğini belirterek,
buna karşın TOBB'un isteği üzerine 'Türk Lojistik Merkezi' için bir rapor gönderdiklerini
açıkladı. Murzioğlu gönderdikleri raporda 'Türk Lojistik Merkezi'ni Türk yatırımcılar
tarafından yapılması ve Türk firmaları tarafından işletilmesi gerektiğinin altını çizdiklerini
belirtti. Murzioğlu, 'Türk Lojistik Merkezi'nin Kavkaz'a yapılacak olmasının kuzey
ülkelerine ve Türkî Cumhuriyetlerine ihracatın Samsun'dan yapılacağının göstergesi
olduğunu ifade etti.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Samsun Şube Başkanı Mehmet Köse
de, Kavkaz Limanı konusunda iki kurumun çatışmasının hoş olmadığına dikkati çekerek,
"Kavkaz Limanı konusunda Rusların yönlendirmesi bizim için önemli değil. Önemli olan
ihracatçı için rantabl olup olmadığıdır. Kavkaz Limanı'na alternatif limanlar daha güçlü de
olabilir. TİM neden istemediğini kamuoyuyla paylaşmalıdır. Türkiye'nin ve Samsun'un
lehine hangisi ne ise o yapılmalıdır. Uzun vadede işin artıları eksileri hesaplanmalı.
Rusların yönlendirmesini kabul ya da reddetmek zorunda değiliz" diye konuştu.
Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı (SAMSİAD) Emin Bahri Uğurlu, konunun
Samsun açısından önemine değinerek, "Taraflar konuyu yeniden gözden geçirmeli.
Diyalogla çözülemeyecek iş varsa nedenleri açıklanmalı. Tren feri seferleri yapılan Kavkaz
Limanı'nın kabul edilmemesi Samsun'daki ihracat rakamlarını olumsuz etkileyecektir.
Konu baştan sona yeniden gözden geçirilmeli" diye konuştu.
KIRKDİLİM GİBİ DEMİRYOLU RÜYASI DA GERÇEKLEŞECEK
Vali Nurullah Çakır, Kırkdilim Geçidi’nin tamamlanarak trafiğe açılması gibi Çorum’un
demiryolu talebinin de en kısa sürede gerçekleşeceğinden emin olduğunu söyledi.
Kırkdilim Geçidi’nin açılış töreninde bir konuşma yapan Vali Nurullah Çakır, Kırkdilim ile
ilgili Çorum’un eski basın kaynaklarını incelediğini ve Çorum’da yaklaşık yarım asırdır
Kırkdilim’in konuşulduğunu aktardı.
Çorum’un demiryolu talebini Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a, Çorumlu bir askerin İsmet
İnönü’ye ‘Ben sizin eski askerinizim. Çorum olarak biz sizden iki yol istiyoruz. Birincisi
irfan yolu olan lise, ikincisi de ümran yolu olan şimendifer(tren)’ sözleri ile aktaran Vali
Nurullah Çakır, Çorum’un 60 yıldır şimendifere kavuşamadığını vurguladı. Vali Çakır,
Çorum 60 yıldır şimendifere kavuşamadı ancak önümüzdeki yıllarda olacağına
inanıyorum. Tren, tıpkı Kırkdilim gibi gerçekleşecek.” diye konuştu.
Binali Yıldırım’ın 8 yıllık bakanlığı döneminde Ulaştırma Bakanlığı’nın Çorum’a yaklaşık 1
milyar TL civarında yatırım yaptığını ifade eden Vali Çakır, “İlimizin bölünmüş yolu toplam
59 kilometreydi, şimdi 300 kilometreye yaklaştı.” dedi. Vali Çakır Çorum’da yatırım
bekleyen başka yolların da olduğunu belirterek Kırkdilim’in tamamlanmasının, yatırım
bekleyen yolların da yapılacağına olan inancını pekiştirdiğini sözlerine ekledi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29433/-KIRKDILIM-GIBI-DEMIRYOLU-RUYASI-DAGERCEKLESECEK-.aspx
ÇORUM’A HAVAALANI GÜNDEMİMİZDE YOK
Çorum’un havaalanı talebi Kırkdilim’in açılışına katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a
bir kez daha aktarıldı. Binali Yıldırım’ın ise cevabı net oldu. Bakan Yıldırım havaalanı
konusunun gündemlerinde olmadığını ifade ederek, "Çorum’a havaalanını kesinlikle
düşünmüyoruz" dedi. Bakan Yıldırım Merzifon Havaalanı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Merzifon Havaalanının Çorum’a 10 km daha kısalacağını ifade eden Yıldırım, "Uçak
saatlerinde sizin istediğiniz şekilde ayarlama yapacağız" dedi.
BAKAN YILDIRIM: AMASYA’NIN BENİM İÇİN AYRI BİR YERİ VARDIR
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım Amasya Çevre Yolu Bahçeler Viyadüğünün temelini atmak
için 7.8.2011 Pazar günü Amasya’ya geldi. Bakan Yıldırım: “Amasya çevre yolu hayati
önem taşıyor. Projede iki adet Viyadük var. Bugün Bahçeler Viyadüğü temelini atacağız.
Batıdan gelen taşıtlar şehre girmeden geçecektir. Böylece şehrin merkezindeki trafik akışı
soluk alacak. Egzoz gazları azalacak, hava kirliliği de önemli derecede azalacaktır.
Dolayısıyla tarihi ve doğal güzellikler korunacaktır. Amasya 4 vilayetimizin komşusudur.
Her vilayetin bölünmüş yolu vardır. Amasya’mızın 233 km. bölünmüş yolu var. Sıcak
asfalt çalışmaları devam edilecek ve tarihi İpekyolunda asfalt çalışmaları aralıksız devam
etmektedir.
Amasya sadece Şehzadeler şehri değil, modern Cumhuriyetimizin kuruluşuna ev sahipliği
yapmıştır. M. Kemal Atatürk Amasya Tamimi ile modern Türkiye Cumhuriyetinin temelini
atmıştır. Amasya doğası, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile her zaman gündemde
olmuştur. Her türlü alt yapısı tamamlanmıştır. Toplam yatırımların yarısından fazsalı
Amasya’ya harcanmıştır. Amasya Çevre yolunu 2012 yılı sonunda hizmete açacağız.
Amasya Merzifon Hava Yolunda 65 bin vatandaşımız hava yolu ile yolculuk yaptı. Yol
Medeniyet, yol olmayınca hiçbir şey olmaz” dedi.
Amasya Valisi Halil İbrahim Daşöz, “İlimizin önemli yatırımları için buradayız. İlimiz
şantiye halinde. Bugün temeli atılacak Viyadük çok önemlidir. Şehrimizin trafik yönünden
büyük bir nefer almasını sağlayacaktır. Halkımızın uzun süredir özlemine böylelikle son
nokta konulmuş olacaktır” dedi.
http://www.yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5335&haber=Bakan
Amasya’nın Benim İçin Ayrı Bir Yeri Vardır.xhtml
Yıldırım:
GİRİŞİMCİLİK KURSUNA YOĞUN İLGİ
Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası Başkanı İhsan Tunç, girişimcilik kursuna
çok büyük talebin olduğunu belirterek, Ağustos 14’te bir kurs daha açacaklarını söyledi.
Tunç, oda binasında yaptığı açıklamasında girişimcilik kursunun sadece kendi odaları
tarafından yapılmadığını söyledi. Bakkallar Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası olarak
ilk iki adet 50 kişilik sınıf açtıklarını söyleyen Tunç, artan talep sonrası 30 kişilik daha
kurs açtıklarını hatırlattı. Kendilerine gelen talebin çok fazla olduğunun altını çizen Tunç,
“Biz vatandaşlarımıza yok cevabı vermekte güçlük çekiyoruz o açıdan ayın 14’ü itibariyle
KOSGEB’den bir sınıfımızı daha onaylatırdık. 30 kişilik bir sınıfımız daha başlayacak.
Ramazan ayı içerisinde daha önce biten kurslarda bulunan toplam 130 kişiye Vali Şerif
Yılmaz ve Belediye Başkanımız ile birlikte onaylanan girişimcilik sertifikalarını bir törenle
vereceğiz. Ayrıca ayın 14’ünde başlayacak kursun sonrasında yine yığılmalar var. İnsanlar
‘bizde istiyoruz’ diye yoğun talepleri var. Şu anda elimizde ayın 14’ün de açacağımız
kursun haricinde 50 kişi daha bekliyor. Biz bunu KOSGEB’e yine başvuracağız. Eğer
uygun görürlerse Eylül ayı içerisinde bir sınıf daha açmayı planlıyoruz” dedi.
ATAKUM DÜNYAYA AÇILACAK
Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, eğlence mekanlarının bir arada toplanacağı ada
sayesinde, ilçenin adını tüm dünyanın duyacağını söyledi. Atakum Belediye Başkanı Metin
Burma, ilçede yaşanan insan ve araç yoğunluğunu bertaraf etmek için 'Eğlence Adası'
projesi hazırladıklarını belirterek,"Eğlence mekânlarını buraya taşıyıp, sahili pek çok
açıdan rahatlatacağız. Eğlence Adası Atakum'un adını tüm dünyaya duyuracak" dedi.
Eğlence Adası projesi için Samsunlu bürokrat ve siyasetçilerden destek isteyen Başkan
Burma, "Adayı kendime yapmıyorum. Bu yalnızca Atakum'un değil, Samsun'un turizm
adına gelecek projelerinden bir tanesidir. Eğer her şey planladığımız gibi giderse buranın
dünya çapında örnek bir yer olacağına da inanıyorum. Samsun'un turizm alanında
gelişmesini isteyen tüm siyasetçilerimizin ve bürokratlarımızın eğlence adasının hayata
geçirilmesi konusunda gerekli desteği vermelerini istiyorum. Başta Bayındırlık ve İskan
Bakanlığı olmak üzere çeşitli kurumlarda yaşanacak bürokratik prosedürlerin asgariye
indirilmesi için Samsun'un geleceği adına yardım gerektiğine inanıyor ve onların desteğini
bekliyoruz" diye konuştu.
Çakırlar Korusu'nu yaşam ve gezi alanına çevirme çalışmalarının da 10 gün içerisinde
başlayacağını müjdeleyen Burma, "Yaklaşık 22 hektarlık bir alanı kapsayan ve su basar
özelliği ile ender bulunan bir doğa harikası olan ormanlık alanı, yapacağımız
düzenlemelerle herkesin ilgi odağı haline getirmeyi planlıyoruz. Burada kullanacağımız
malzemenin de alımını yaptık. Kısa bir süre sonra başlayacağımız ve bölümler halinde
yürüteceğimiz çalışmalarla burayı ziyaret edenlere ormanın içlerine doğru gitme imkanı
sunacağız. Bunun için köprüler, yürüyüş yolları, oturma ve piknik alanları orman seyir
terası, minik hayvanat bahçesi, dinlenme alanları, konser alanı, minik bir anfi tiyatro gibi
pek çok şey yapmayı planlıyoruz. Bu sayede kentimize bir hareketlilik geleceğine, turist
sayısında artış olacağına, bunun da kent ekonomisine canlılık getireceğine inanıyorum"
dedi.
SAMSUN EKMEK FABRİKASI YILBAŞINDA FAALİYETTE
315 bin nüfuslu İlkadım ilçesinde vatandaşların ucuz ekmek yemesi için başlatılan halk
ekmek fabrikası inşası sürüyor. Yap-İşlet-Devret modeliyle ihalesi yapılan fabrikanın
yaklaşık 15 milyon TL'ye mal olacağı belirtildi. 20 yıl artı 5 yıl opsiyonla yapılan anlaşma
ile üstlenici firma, her gün 80 bin ekmeği vatandaşlara piyasanın altında satış yapacak.
Halk ekmek fabrikasının yılbaşında hizmete girmesi planlanıyor.
İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, halk ekmek projesinin ilçeleri kapsayan bir
çalışma olduğunu, bölgenin dörtte birine hitap edeceklerini, tercih ile sayının
artabileceğini söyledi. Tesisin inşaat çalışmalarının sürdüğünü ve yıl başında hizmete
sokulmasının planlandığını belirten Demirtaş, Karadeniz'in ilk halk ekmek fabrikasını
hizmete sokacaklarını, bunu ise Yap-İşlet-Devret modeli ile yaparak sağladıklarını belirtti.
60 ayrı noktadan ekmek satışlarının yapılmasını planladıklarını ifade eden Demirtaş,
şunları söyledi:
"Firma ile yaptığımız anlaşma maliyet artı azami yüzde 20 kar olacak ve satış fiyatları
kesinlikle piyasanın altında kalacak. Firma günde 80 bin ekmek üretecek ve rekabet
edemezse elinde kalacak. O da dikkat etmek zorunda. Bizi ilgilendiren bir tarafı da
hijyenik ortamda üretimin gerçekleştirilmesi. Anti bakteriyel bir tesis hayata geçecek.
Şuan bizim çoğu fırınımızda böyle bir ortam yok. Çalışmalar ilkel önlemlerle yapılıyor.
Piyasanın 4'te birine hükmedeceğiz. Azami sınır koyuyoruz, daha fazlası olmayacak.
Kendi ilçe sınırlarımızda satışa müdahil oluyoruz. Oralarda kaça satıyor bilmem ama biz
kendi bölgemize müdahil olacağız. Bu tesis Karadeniz'de örnek, model olacak. İnşaat
yöntemi olarak da Yap-İşlet-Devret olacak"
Demirtaş, firma ile 20 yıl sözleşmelerinin olduğunu, bitim sonunda o dönemin belediye
başkanının firma ile yapacağı görüşmeden olumlu sonuç çıkarsa 5 yıl daha
uzatılabileceğini sözlerine ekledi.
SFENKSİNİ BEKLEYEN HATTUŞA, MÜZE DERGİSİ’NDE
Üç ayda bir yayınlanan Müze Dergisi’nin Temmuz-Ağustos-Eylül dönemini kapsayan ikinci
sayısında “Hattuşa Sfenksini Bekliyor” başlıklı bir yazı yayınlandı. Yaklaşık bir asırdır
Almanya’da bulunan Boğazköy Sfenksi, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde yapılan
girişimler neticesinde ülkemize getirilmişti. Şu an İstanbul’da konserve ve rehabilite
edilen eser, Çorum’da 28 Kasım’da sergilenecek.
Boğazköy Sfenksi, Osmanlı Devleti’nin son yıllarında Almanya ile ortak yürütülen kazı
çalışmaları kapsamında Berlin’e gönderilmişti. Kültür Bakanlığı’nın arşivlerinde yalnızca
onarım için gönderildiğine dair onlarca resmi belge olmasına rağmen, iade edilmeyen
eserin iadesi için 1938 yılına kadar görüşmelere devam edimiş, ancak İkinci Dünya
Savaşı’nın başlaması ve savaş sonrasında ise Berlin Pergamon Müzesi’nin Doğu
Almanya’da kalması üzerine ilişkiler kesilmişti.
18 Nisan 2011 tarihinde Ankara’da Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve
Müzeler Genel Müdürlüğü’nde Türk ve Alman heyetleri arasında gerçekleştirilen toplantı
neticesinde sfenksin ülkemize iadesi konusunda mutabakata varılmış ve sfenksin
Almanya’dan Türkiye’ye iadesi konusunda teknik ayrıntıları ve bürokratik işlemleri
görüşmek üzere Almanya’da bir toplantının yapılması konusunda uzlaşı sağlanmıştı. 13
Mayıs 2011’de Türk-Alman heyetleri arasında Alman Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan
toplantıda en geç 31 Mayıs 2011 tarihinde Türk- Alman uzmanlardan oluşan bir heyetin
eserin taşınması ile ilgili teknik çalışmalara başlayacağı, en son 28 Kasım 2011’da eserin
ülkemize iadesinin gerçekleştirileceği konularında Alman tarafıyla mutabık kalınmıştı.
Konuya ilişkin “Mutabakat Zaptı” imzalanmıştı.
Bu çerçevede Türk-Alman teknik uzmanlardan oluşan bir heyet 25-28 Mayıs 2011
tarihlerinde Berlin’de bulunan sfenks ile ilgili gerekli incelemelerde bulunmuştu. Yaklaşık
bir asırdır Almanya’da bulunan Boğazköy Sfenksi, nihayet ülkemize getirilmişti. Şu an
İstanbul’da konserve ve rehabilite edilen eser, Çorum’da 28 Kasım’da sergilenecek.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1787&kategori=guncel&proid=b4b5d63f
_rigelworks
AMASYA MERKEZ 65 BİN DEV ÖĞRENCİ SEVGİ ANAOKULU’NUN TEMELİ ATILDI
65 Bin Dev Öğrencinin katkılarıyla yapılacak olan “Amasya Merkez 65 Bin Dev Öğrenci
Sevgi Anaokulu”nun temeli, 9 Ağustos 2011 Salı günü atıldı.
İl Milli Eğitim Müdürü Necati Akkurt, “Geleceği dev yatırım olarak kabul ettiğimiz okul
öncesi eğitim, okulunun temelini atıyoruz. İlimizde okul öncesi, 2003-2004 öğretim
yılında %17, yararlanan öğrenci sayısı 192 iken, 2006-2007 öğretim yılında %54,
yararlanan öğrenci 5242, 2010-2011 öğretim yılında %86,56, yararlanan öğrenci sayısı
7590’dır. Türkiye genelinde okul öncesi oranı ise %43’dür. Bağımsız Ana okulumuz
eğitimde çok daha yararlı oluyor. 10 bağımsız okulumuz var. Suluova İlçemizde de
anaokulumuzun temelini yakında atacağız. Valimize, Belediye Başkanımıza, İl Özel İdare
Genel Sekreterliğine ve en önemlisi 65 Bin Dev Öğrenciye teşekkür ediyorum” şeklinde
konuştu.
Belediye Başkanı Cafer Özdemir, “2011 yılı başarılı olara geçiyor. Çevre Yolu, Derelerin
Islahı, şehrimizdeki alt yapı ve imarda büyük mesafelerin alındığına inanıyorum. Bu gün
temelini attığımız eğitim tesisi, insanların geleceğine yön verecektir” dedi.
Milletvekili Dr. Avni Erdemir de bir konuşma yaptı. Konuşmasında, “Bu çocuklar bizim.
Amasya eğitimde çok güzel noktalara geldi. İki yıl Türkiye’de Okul Öncesi Eğitimde
Amasya birinci oldu. Okul öncesi almış çocuklarımızın eğitimi yüksek oluyor. Bu gün
burada Okul Öncesi Eğitim Anaokulu’nun temelini atıyoruz. Türkiye’nin eğitimde alt yapısı
güçlü olan illerden birisi Amasya’dır” dedi.
Vali Halil İbrahim Daşöz, “Mutluluk veren bir yatırımın temelini atmak için buradayız.
Artık öğrencilerimiz aktif rol oynuyorlar. Projeye 50-250 bin katkı sağlıyorlar. Yaklaşık bir
ay içerisinde Suluova İlçemizde Anaokulunun temelini atacağız. 65 Bin Dev Öğrenci oy
birliği ile Suluova’ya Bilim Sanat Okulu ile Anaokulu’nun yapılmasını istediler. Taşova
İlçemize 2 ay içerisinde Anfi Tiyatır, Gümüşhacıköy İlçemizde de bir temel atacağız.
Amasya merkezde engelli merkezi, “65 Bin Dev Öğrenci Engelliler Merkezi” ismi verilecek
olan bir tesis yapılacaktır” dedi.
En geç Ekim 2011 ayı sonunda inşaatı tamamlanacak olan “Amasya Merkez 65 Bin Dev
Öğrenci Sevgi Anaokulu” 8 derslik, 2 katlı olup, her kat 435 m2 +435 m2 olmak üzere
toplam 870 m2’dir.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5344&haber=Amasya Merkez 65 Bin
Dev Öğrenci Sevgi Anaokulu’nun Temeli Atıldı.xhtml
13-16 EKİM 'SAMSUN SEMPOZYUMU'
Samsun'la ilgili tüm bilgi ve belgelerin aynı çatı altında toplanması amacıyla Türkiye'nin
tüm illerinden herkesin bilimsel verileriyle katılabileceği sempozyum üst kurul
değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi. Samsun Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve
Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nin (OMÜ) ortaklaşa yürüteceği 13-16 Ekim 2011 tarihleri
arasında düzenlenecek 'Samsun Sempozyumu'nun üst kurul değerlendirme toplantısı
Valilik Toplantı Salonu'nda yapıldı. 13 ayrı başlıkta toplanan sempozyumda 74 bilim
adamı görev alırken, sempozyumda sunum yapmak için ön değerlendirmeye 290 kişi
başvurdu. Vali Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ
Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, sempozyum bilim kurulu başkanı Sosyal Bilimler
Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mahmut Aydın'ın katıldığı toplantıda, komisyonun raporu
değerlendirildi.
Toplantıda konuşan Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, 13-16 Ekim tarihleri arasında yapması
planlan 'Samsun Sempozyumu' ile ilgili bir değerlendirme toplantısı yapmak üzere üst
komite olarak bir araya geldiklerini söyledi. Sempozyumu Samsun Valiliği, Büyükşehir
Belediye Başkanlığı, OMÜ, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), Ticaret Borsası ilçe belediyeleri
ve diğer kurum kuruluşların katkılarıyla gerçekleştireceklerini belirten Aksoy, "Bu güne
kadar yürütülen önemli çalışmalar var. Bunda belirli aşamaya kadar gelindi. Önümüzdeki
süreçte neleri yapabilirizi karşılıklı konuşmak fikir, alışverişinde bulunmak ve ortak bir
anlayış içerisinde çalışmalarımızı devam ettirmek için bir arayla geldik. 13 ayrı başlık
altında çeşitli konular tartışılacak. Bugüne kadar sempozyumda bildiri sunmak üzere
yaklaşık 290 başvuru oldu. Bu başvurular bilim süzgecinden geçtikten sonra uygun
görülenler sempozyumda sunum haline getirilecek" dedi.
Çalışmanın tamamlanmasının ardından Samsun'la ilgili her türlü bilgiye oluşturulacak
bilim kurulunun hazırlayacağı veri tabanından ulaşılabilecek.
O AVM KENT İÇİN ÖNEMLİ AMA HENÜZ İSİM BULAMADIK
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, eski otogar alanına yapılacak 5
yıldızlı otel ve alışveriş merkezinin 29 Ekim 2012 tarihinde tamamlanacağını söyledi.
5 yıldızlı otel ve alışveriş merkezi inşaatı hakkında bilgi veren Yılmaz, "Rönesans
Gayrimenkul Yatırım A.Ş.'nin yapmış olduğu 5 yıldızlı otel ve alışveriş merkezi inşaatı 300
milyon TL'lik bütçe ile tabanda 33 bin metrekarelik toplam inşaat alanı ise 100 bin
metrekareyi aşan bir inşaattır. Bu inşaat 29 Ekim 2012 tarihinde bitecek. Bu inşaatın
bitimi ile Samsun 5 yıldızlı bir otele ve 80 bin metrekarelik büyük bir alışveriş merkezine
kavuşmuş olacak. Bu da kentin sosyal, ekonomik, kültür hayatında hatta çalışma ve iş
hayatında da büyük bir değişim ve dönüşümüne katkı sağlayacak. Çünkü böyle bir
komplekste 2 bine yakın insan istihdam edilecek" dedi.
Kenti çok etkileyecek 5 yıldızlı otel ve alışveriş merkezine henüz bir isim bulamadıklarını
belirten Başkan Yılmaz, "Eski otogar alanına yapılacak inşaat kent hayatını, kent
geleceğini etkileyen büyük dönüşüm projesi olacak. Ayrıca, 30 bin metrekarelik büyük bir
yeraltı otoparkı yapılıyor" diye konuştu.
ROTARY HİTİTLERLE BULUŞUYOR
Çorum Rotary Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Bilal başkanlığından bir heyet Vali
Nurullah Çakır’ı makamında ziyaret etti. Ziyarette Çorum Rotary Kulübü bünyesinde
yapılacak iki proje hakkında Vali Çakır’a bilgi verildi. Fikret Bilal’in verdiği bilgiye göre,
yurt dışından Çorum’a gelen bir grup yabancı öğrenci Çorum’da konuk edilecek.
12-13 Ağustos 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilecek etkinliklerde yabancı öğrencilere
Çorum ve ören yerlerinin tanıtımı yapılacak. Yine 1-2 Ekim 2011 tarihlerinde “Rotary
Hititlerle Buluşuyor” başlıklı bir proje gerçekleştirilecek.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29479/ROTARY-HITITLERLE-BULUSUYOR.aspx
MAKİNACI KURSU AÇILACAK
İş Kur İl Müdürlüğü ile BİLSAR Tekstil San. ve Dış Tic. A.Ş işbirliğinde uygulanacak olan
"Makinacı (Dikiş)" mesleğinde 2 grup halinde 20’şer kişilik toplam 40 kişilik işgücü
yetiştirme kursu açılacak. Kurs sonunda kursiyerlerin en az yüzde 50’si işyerinde en az
kurs süresi kadar istihdam edilecek. Kursiyerlerin, istihdamı reddetme durumları ise yok.
5 Eylül 21 Kasım tarihleri arasında BİLSAR Tekstilde yapılacak olan eğitimler 416 saat
sürecek.
Kursa başvuru ve katılım şartları ise şunlar:
"İş Kur’a kayıtlı işsiz olmak, 18 – 36 yaş aralığında olmak, bayan ve en az okur yazar
olmak, açık öğretim veya ikinci öğretim hariç öğrenci olmamak, son 24 ay içerisinde
kurslardan en fazla 3 ay faydalanmış olmak, (bu durumda olanlara günlük 7,5-TL
ödenecektir) veya hiç faydalanmamış olmak, bitirdiği son kurstan itibaren en az 3 ay
geçmiş olmak, İş Kur’un TYÇP, Staj (İşbaşı Eğitimi) ve Girişimcilik eğitimlerinden son 6
ay içerisinde faydalanmamış olmak, emekli veya aktif sigortalı olmamak."
Kursa katılmak isteyen ve durumu şartlara uyanların, 15 Ağustos Pazartesi gününe kadar
(Pazartesi dahil) www.umem.org.tr veya www.becerion.org.tr internet adresindeki
‘Mesleki Eğitim Almak İstiyorum’ kısmından Çorum’u seçerek başvuru yapmaları veya İş
Kur İl Müdürlüğü’ne başvurmaları gerekiyor.
KIRSAL KALKINMA (IPARD) PROGRAMI 1.
AĞUSTOS 2011 TARİHİNE KADAR UZATILDI
BAŞVURU
KABUL
SÜRECİ
22
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Amasya İl Koordinatörü Yusuf Bayram
yaptığı basın açıklamasında Kırsal Kalkınma (IPARD) Programı 1. Başvuru Kabul Süreci 22
Ağustos 2011 tarihine kadar uzatıldığını bildirdi. Bayram açıklamasına devamla; Tarım ve
Köyişleri Bakanlığının ilgili kuruluşu olan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu
(TKDK), Türkiye Cumhuriyeti adına Avrupa Birliği’nin Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı
olan IPA’nın Kırsal Kalkınma Bileşeni kapsamında uygulanacak yatırımlara ilişkin 01
Ağustos 2011 tarihinde Birinci Başvuru Kabulüne başlamıştır.
10 Eylül 2011 Çarşamba günü kurum web sitesi www.tkdk.gov.tr adresinden yapılan
duyuruya göre; 1. Başvuru İlanında belirtilen son başvuru kabul tarihi bir hafta
uzatılmıştır. Projeler, TKDK İl Koordinatörlüklerinde 22 Ağustos 2011 Pazartesi günü saat
17.00’e kadar kabul edilecek olup bu tarihinden sonra yapılacak başvurular kabul
edilmeyecektir.
2. Başvuru Çağrı İlanına ait ilk başvuru kabul tarihi 05 Eylül 2011 ile son başvuru tarihi
olan 20 Eylül 2011 tarihlerinde herhangi bir değişiklik olmamıştır.
Program ve başvurular hakkında detaylı bilgiler ve başvuru kurallarının yer aldığı Başvuru
Çağrı Rehberleri ve başvuru ile ilgili gerekli tüm dokümanlar İl Koordinatörlüğümüzden ve
www.tkdk.gov.tr internet adresinden temin edilebilmektedir. Kurumumuz tarafından
yapılacak ilave duyuru ve bilgilendirmeler de web sitemizden kamuoyuna
duyurulmaktadır.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5346&haber=Kırsal
Kalkınma
(IPARD) Programı 1. Başvuru Kabul Süreci 22 Ağustos 2011 Tarihine Kadar Uzatıldı.xhtml
YILMAZ, YAT LİMANI YAPIMINI İNCELEDİ
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Atakum ilçesi, Kurupelit
bölgesinde başlatılan Yat Limanı inşaatının hızla devam ettiğini söyledi.
Başkan Yusuf Ziya Yılmaz, Yat Limanı inşaatını yerinde inceledi. Yılmaz, Yat Limanı'nın
205 bin metrekarelik bir alan üzerine inşa edildiğini ve 900 metre uzunluğundaki
mendireğinin kıyı çizgisi ile mesafesinin 380 metre olacağını, deniz derinliğinin ise 5
metreye ulaşacağını açıkladı.
Başkan Yılmaz, "Yıllarca denizi ve kumsalı unutmuş Samsunlulara Kurupelit'te yapılacak
Yat Limanı vasıtasıyla bu keyfin yaşatılmasını ve Samsunumuzun turizmden hak ettiği
payı almasını arzulamaktayım. Ayrıca Yat Limanı mendireğinin yapılması ile kıyıda yok
olan kumsal yeniden oluşacak, eski güzelliğine kavuşacak. Sahil yolu ile birleştireceğimiz,
Kurupelit'te yapımı süren Yat Limanı'nda ilk etapta çeşitli boyutlarda yat, tekne, yelkenli
ve benzeri deniz taşıtları için kışlık konaklama ve kara park alanı oluşturulacak. Ayrıca
teknelerin bakımının yapılabilmesi karaya alınıp denize indirilebilmesini sağlayacak 50 ve
70 tonluk lift sistemleri kuruluyor. Gelecek yıl bitirilmesi planlanan Yat Limanı'nda; kara
ve deniz gözetleme kuleleri, otopark alanı, deniz kurtarma ve müdahale ekipleri,
teknelerin lojistik gereksinimlerini karşılayacak tesisler, dalgıç hizmet birimi ve benzeri
tesisler de yer alacak" dedi.
GÖLETLERE 33 BİN SAZAN YAVRUSU BIRAKILDI
Samsun'un üç ilçesindeki 6 gölete 33 bin adet sazan yavrusu bırakıldığı bildirildi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven yaptığı açıklamada, Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı'nca yürütülmekte olan 2011 yılı Balıklandırma Programı
çerçevesinde, Samsun'da balıklandırılmasına ihtiyaç duyulan göletlerin sazan balığı
yavrularının Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretim ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü Kepez
Ünitesi'nden karşılandığını söyledi.
Güven, “Bu kapsamda Samsun'da Havza ilçesinde Ilıca Göleti'ne 5 bin, Hurdaz Göleti'ne 5
bin, Sivrikise Göleti'ne 5 bin, Kuşkonağı Göleti'ne 8 bin, Bafra ilçesinde İkizpınar Göleti'ne
5 bin, Çarşamba ilçesinde Çaltı Göleti'ne 5 bin adet sazan balığı yavrusu bırakıldı” dedi.
İSKİLİP VE OSMANCIK DEVLET HASTANE İHALELERİ YENİDEN YAPILACAK
TOKİ tarafından inşa edilecek olan ve ihaleleri gerçekleştirilen ancak daha sonra iptal
edilen İskilip ve Osmancık Devlet Hastanelerinin ihaleleri yeniden yapılacak.
TOKİ'den yapılan açıklamaya göre, son 8 yılda sağlık sistemine 129 hastane ile 89 sağlık
ocağı kazandıran idare, halen 74 hastanenin yapımı üzerinde çalışıyor. Bu yılın ilk 7
ayında 12 hastanenin yapımını başlatan TOKİ, 19 hastanenin ihalesini sonuçlandırarak
inşaat aşamasına getirdi. Halen 14 hastanenin ihale süreci devam ediyor, 12 hastane için
de ihale tarihi belirlendi. Daha önce ihalesi yapılıp uygun teklif olmadığı için ihaleleri iptal
edilen 17 hastanenin yapımı ise 2 ay içinde yeniden ihale edilecek. İnşaatların
tamamlanması ile sağlık sistemine 9 bin 640 yeni yatak kazandırılacağı bildirilen
açıklamada, ''böylece vatandaşların sağlık sorunları nedeniyle il il gezmezine neden
kalmayacağı'' belirtildi.
Sağlık Bakanlığı ile yapılan protokoller çerçevesinde; Tokat-Niksar 100 yataklı devlet
hastanesi, Samsun-Ladik 30 yataklı entegre hastanesinin inşaatına başlandı. Verilen
bilgiye göre, 14 hastane için alınan tekliflerin incelemesi sürüyor. Bu kapsamda, SamsunÇarşamba'ya 200'er yataklı devlet hastanesi yapılacak.
Daha önce yapılan ihaleleri iptal edilen Tokat-Zile 100 yataklı, Çorum-İskilip 100 yataklı,
Çorum-Osmancık 100 yataklı devlet hastanelerinin ihaleleri ise yeniden yapılacak.
TEKKEKÖY'DE YÜKSEKOKUL HEYECANI
OMÜ'ye bağlı 640 öğrenci kapasiteli 2 yıllık Tekkeköy Meslek Yüksekokulu, yaklaşık 180
öğrencisi ile Tekkeköy Organize Sanayi Bölgesi'nde bu yıl eğitim-öğretime başlayacak.
İçinde elektrik, elektronik, makine ve kimya bölümlerini barındıracak olan Tekkeköy
Meslek Yüksekokulu'nun tüm illerdeki meslek yüksekokullarından daha avantajlı olacağı
düşünülüyor. Organize sanayi ve küçük sanayilerin ortasında bulunan okul, geleceğe;
hem teoriyi hem de pratiği bir arada yaşatarak okuldan sadece diplomalı gençler değil,
aynı zamanda meslek sahibi uygulamayı da öğrenmiş çift altın bilezikli gençler
yetiştirmenin artısını da taşıyacak.
Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, Samsun ve civar illerdeki öğrencilere de çağrıda
bulunarak, puanı yeten öğrencilerin bu avantajı kaçırmamalarını özellikle belirttiğini
söyledi. Yeni yüksekokul ile onur ve gurur duyduğunu, fakat arzularının dört yıllık
mühendislik bölümlerini içinde bulunduran Mühendislik Fakültesi'nin taşınmasını, teorik
ve pratik bilgiyi beraber yaşayan mühendislerin Samsun Organize Sanayi'ye ve ülkenin
geleceğine çok daha faydalı olacağını vurgulayan Tekin, bu talepte ısrarlı olduklarını, ÖMÜ
Rektörlüğü'ne müracaat ederek dört yıllık mühendisliklerin taşınmasını talep edeceklerini
belirtti.
SAMSUN'A PANOROMA 1919
Vali Hüseyin Aksoy, İstanbul'un fethini anlatan 'Panorama 1453 Tarih Müzesi'nin
benzerini Samsun'da yapacaklarını söyledi. Vali Aksoy, Büyük Önder Mustafa Kemal
Atatürk'ün Samsun'a çıkışını anlatan 'Panoroma 1919 Tarih Müzesi' için çalışmalara
başlandığını bildirdi.
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce yaptırılan ve 2009
yılında hizmete giren 'Panorama 1453 Tarih Müzesi'nin benzerinin Samsun'a yapılacağını
açıkladı. Tarih müzesindeki ana konunun Atatürk'ün Samsun'a çıkışı olacağını belirten Vali
Aksoy, "Panoroma 1919' konusunda bir ön çalışma başlattık. Çalışmalarımız devam
ediyor. İstanbul'un fethini anlatan 'Panorama 1453 Tarih Müzesi'nin benzeri olacak olan
müze, Samsun adına önemli bir yatırım olacak" dedi.
Panoroma 1919 Tarih Müzesi'nin yeri konusunda tespit çalışmalarının devam ettiğini
vurgulayan Vali Aksoy, "Atatürk'ün Samsun'a çıkış anını panoramik olarak anlatan bir
müze olacak. Müzenin yapılması turizme de önemli katkı sağlayacak. Müze, kubbe
şeklinde inşa edilecek ve Samsun'un 19 Mayıs 1919'daki hali üç boyutlu panoramik
resimle canlandırılacak. Müzede ayrıca 1919 yılına ait dokümanlar da yer alacak" diye
konuştu.
İHRACATTA YILDIZ OLDUK
Çorum, 2011 yılının ilk yarısında dış ticaret fazlası veren 33 il arasında yer aldı.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Çorum yılın ilk yarısında 67 milyon 846 bin dolar
ihracat gerçekleştirdi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 80 ilden 33 ilin ihracatı ithalatının
üzerinde gerçekleşti. Yani 33 şehir dış ticaret fazlası verdi. 80 ilden 47 il ihracatından
daha fazla ithalat yaptı. Ticaret fazlası veren 33 şehir arasında Şırnak, ihracat ithalat
arasındaki farkla dikkat çekti. Çünkü bu ilden yapılan 5,27 milyon dolarlık ithalatın
karşılığında 83 katı değerinde yani 438,2 milyon dolarlık ihracat oluştu. Şırnak'ı 2,48
milyon dolar ithalatının 25 katı değerinde 62,14 milyon dolar ihracatla Giresun, 8 bin
dolar ithalatının 22 katı değerinde 182 bin dolar ihracatla Gümüşhane ve 11,36 milyon
dolarlık ithalatının 14 katı değerinde 164,83 milyon dolarlık ihracatla Hakkâri izledi.
Büyükşehirler içinde İstanbul, söz konusu dönemde 61,89 milyar dolarlık ithalatına karşı
29,62 milyar dolar ile ithalatının yaklaşık yarısı kadar ihracat yapan il oldu. Ankara ise
12,82 milyar dolarlık ithalatına karşı 3,02 milyar dolarlık ihracat yaparak, ihracatının 4
katından fazla ithalat yaptı. Bursa 6,32 milyar dolarlık ithalatına karşı 6,07 milyar dolarlık
ihracat yaparak ithalatına yakın bir ihracat gerçekleştirdi. İzmir 5,30 milyar dolarlık
ithalatına karşı 3,91 milyar dolar, Kocaeli ise 15,1 milyar dolarlık ithalatına karşı 6,57
milyar dolarlık ihracata imza attı.”
TÜRKTRAKTÖR, TARIM MAKİNELERİ LABORATUVARI KURUYOR
TürkTraktör, Koç Holdingin Milli Eğitim Bakanlığı ile sürdürdüğü Meslek Lisesi Memleket
Meselesi Projesi kapsamında, "Tarım Makineleri Laboratuarları”nın yaygınlaştırılmasına
devam ediyor. Şirketin yazılı açıklamasına göre, TürkTraktör ile Gıda Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı Erkek
Teknik Genel Müdürlüğü arasında "TürkTraktör Tarım Makineleri Eğitim Programı"nın
uygulanmasına yönelik protokol imzalandı.
Protokol kapsamında TürkTraktör Tarım Makineleri Laboratuarlarının, Şanlıurfa Akçakale
GAP Tarım Meslek Lisesi, Amasya Gökhöyük Tarım Meslek Lisesi ve Bursa Osmangazi
Ziraat Teknik Lisesi ve Tarım Meslek Lisesi'nde, 2011-2012 eğitim-öğretim yılı dâhilinde
kurulması planlanıyor.
TürkTraktör, laboratuarların çiftçilerin kullanımına açık olmasını sağlayarak, çiftçilerin
mesleki bilgilerini uygulamalı yöntemlerle pekiştirmelerine ve tarım ekipmanlarını etkili
şekilde kullanabilmelerine olanak tanıyacak.
http://www.haberler.com/turktraktor-tarim-makineleri-laboratuvari-kuruyor-2932791haberi/
KOSGEB’DEN İSTİHDAMA BÜYÜK DESTEK
Tokat’ta yeni işyeri açmak isteyen kişilere KOSGEB tarafından verilen girişimcilik kursları
sonrası şu ana kadar 65 yeni işyeri açıldı. 4 aylık kısa sürede açılan 65 yeni işyerinde
yaklaşık 200 kişi istihdam edildi.
Tokat’ta KOSGEB tarafından kentte yeni işyeri açmak isteyen kişilere odalar vasıtasıyla
girişimcilik kursu düzenlendi. Tokat ve ilçelerinde de verilen kurslara rekor sayıda
başvuru yapıldı. Türkiye genelinde en çok başvurunun yapıldığı iller arasında ilk 3’e giren
Tokat’ta 900 kişinin eğitimini tamamladığı öğrendi. Şu ana kadar 65 yeni iş yeri açılırken
26 tanesine KOSGEB tarafından toplam 1.492.821 TL destek sağlandı. Ayrıca başvurulan
39 iş yeri için kurul toplantısı yapıldı. Bu arada açılan 65 işletmede yaklaşık 200 kişinin
istihdam edildiği öğrenildi. Ayrıca kurulda görüşülecek olan 39 yeni işletmenin 17’sinin
bayan olması dikkat çekiyor.
MALİYET AZALTILSIN
Türkiye'nin önemli iş dünyası örgütlerinden Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu
(TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği
(SAMSİAD) Başkanı Emin Bahri Uğurlu, KOBİ'lerin enerji maliyetlerinin azaltılmasını
istedi.
Türkiye'de uluslararası rekabet gücünü destekleyecek bir enerji politikasına ihtiyaç
olduğunu belirten Emin Bahri Uğurlu, "Konuyu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız'a da ilettik. Derhal yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmesi gerekiyor.
Enerji politikaları, ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmada çok önemli bir enstrümandır.
Uluslararası rekabet gücünü destekleyecek bir enerji politikası, sanayi ihracatını da
artıracağından, cari açığımızın da azalmasına katkı sağlayacaktır" dedi. Türkiye’de
KOBİ'lerin, gerek enerji maliyeti, gerek ara malı ve girdiler açısından, gerekse istihdam
üzerindeki ilave yükler açısından, rakip ülkelere, özellikle de hızla büyüyen Asya
ülkelerine kıyasla çok ciddi dezavantajlarla karşı karşıya olduğunu belirten Emin Bahri
Uğurlu, "Özellikle yükte ağır, sahada hafif sanayi ürünlerinin ihracatında, üretim
tesislerinden limanlara kadar ulaşımda kullanılan akaryakıttaki ÖTV'nin, kurumlar
vergisinden mahsup edilmesini rekabet gücünü artıracaktır" diye konuştu. Uğurlu,
KOBİ'lerin enerji maliyetlerinin azaltılmasını ve özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının
kullanımına da ağırlık verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
ÇORUM’A 5.5 MİLYON LİRALIK HİBE DESTEĞİ
Çorum Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM), Avrupa Birliği Kırsal Kalkınma
(IPARD) programı kapsamında hazırlanacak projelere destek verecek. ABİGEM'den
yapılan yazılı açıklamaya göre, ABİGEM Kırsal Kalkınma IPARD programı kapsamında
açıklanan desteklerden yararlanmak için proje hazırlayacak işletmelere ve kişilere proje
desteğinde bulunacak.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığının kuruluşu olan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme
Kurumu (TKDK), Türkiye Cumhuriyeti adına Avrupa Birliği'nin Katılım Öncesi Mali Yardım
Aracı olan IPARD'a kısa süre önce başvuru ilanında bulunmuştu. ABİGEM, bu proje
başvuru rehberinde belirtilen konular kapsamında proje fikirleri olan işletmelere proje
hazırlama konusunda destek olacak.
Açıklamada ayrıca, ABİGEM'in kurulduğu günden itibaren Çorum'un ekonomik ve sosyal
gelişimine katkıda bulunduğu, hazırlanan projelerle son 1 yılda Çorum'a yaklaşık 5,5
milyon TL'lik hibe desteği kazandırdığı bildirildi. Hibe destek programlarından
yararlanmak için proje hazırlatmak isteyenlerin bilgi, eğitim ve danışmanlık hizmeti almak
isteyen kişi ve işletmelerin, Samsun yolu üzerindeki Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Fuar
Kompleksi içindeki ABGİEM ofisine başvurabilecekleri belirtildi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1874&kategori=guncel&proid=0dcdda70_
rigelworks
İLİMİZ (AMASYA) TARIMINA 5,5 MİLYON TL HİBE
Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı (K.K.Y.D.P.) projelerinden;
tarımsal sanayi içerikli tarımsal ürünlerin işlenmesi, depolanması, ambalajlanması ve
paketlenmesine yönelik Ekonomik yatırımlara %50, sulama tesislerinin iyileştirilmesi
altyapı yatırımlarına yönelik Basınçlı sulama sistemi yatırımlarına %75, tarımsal
faaliyetler için geliştirilen yeni teknolojilerin üreticiler tarafından kullanımını
yaygınlaştırmak için belirlenmiş Makine Ekipman alımlarına % 50 hibe desteği
verilmektedir.
2006 yılında uygulanmaya başlayan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi
Programı 2010 yılı sonunda tamamlanmış, 19/2/2011 tarih ve 27851 sayılı Resmî
Gazete’de yayımlanan 2011/1409 sayılı Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesine
İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile 2011 - 2015 Ulusal Tarım Stratejisi Kırsal Kalkınma Plan
çerçevesinde tekrar uygulamaya konulmuştur.2006 - 2010 yılları arası Kırsal Kalkınma
Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında; Amasya ilimizde 28 adet ekonomik,
16 adet Toplu Basınçlı Sulama projesi olmak üzere toplam 44 adet Tarıma Dayalı Yatırım
projesine 8.766.338,02 TL ile Makine ekipman alımından yararlanan 814 çiftçi ailesine
3.125.006,30 TL olmak üzere toplam 11.891344,32 TL Hibe ödemesi yapılmıştır.
2011 YILI KKYDP2011 yılında Tarım İl Müdürlüğümüze 11 adet ekonomik, 1 adet basınçlı
sulama sistemi olmak üzere 12 proje müracaatı yapılmıştır. İl Proje Değerlendirme
Komisyonu tarafından değerlendirilerek uygun görülen 11 adet ekonomik proje
Bakanlığımıza gönderilmiştir. Bakanlığımızca değerlendirmeye alınan projelerden 11 adet
ekonomik yatırım projesi 2011 yılı KKYDP Tarıma Dayalı Yatırımlar 6. Etap hibe
programına alınmıştır. 11 Adet projenin tamamlanması ile 3.001.066,00 TL hibe desteği
sağlanmış olacaktır. Yatırım programına alınan projelerin sektörel dağılımı,1 Adet Soğuk
Hava Deposu Projesi,1 Adet Çelik Silo Projesi,2 Adet Hayvansal Ürün İşleme Paketleme
Projesi (Kapasite Artırımı ve Teknoloji Yenileme)7 Adet Bitkisel Ürün İşleme, Paketleme
Projesi (Yeni, Tamamlama, Kapasite Artırımı ve Teknoloji Yenileme%50 hibe destekli
Makine ekipman alımı için 1293 çiftçi başvuruda bulunmuş, İlimize 2.500.000,00 TL
bütçe ayrıldığından 622 çiftçimiz KKYDP Makine Ekipman Alımı 7. Etap hibe programına
alınmıştır. Gerek Makine ekipman desteklemesi gerekse tarıma dayalı yatırımlar olmak
üzere 2011 yılı içerisinde Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi programı
kapsamında ilimiz çiftçi ve yatırımcılarına toplam 5.501.066,00 TL hibe desteklemesi
yapılmış olacaktır. Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında
2006-2010 yılları arasında 11.891.344,32 TL, 2011 yılında ise 5.501.066,00 TL olmak
üzere toplam 17.392.410,32 TL hibe desteği kullandırılmış olacaktır. Bakanlığımızın
kırsal kalkınma yatırımlarına olan desteği önceki yıllarda olduğu gibi bundan sonra da
artarak devam edecektir. Yatırımcılara ve üreticilerimize hayırlı olsun.
TOKAT'TAKİ ROMA HAMAMI GÜN YÜZÜNE ÇIKARILIYOR
Tokat'ta Gümenek Hamamtepe bölgesindeki Komana Antik Kenti'nde başlatılan kazı
çalışmaları devam ediyor. Çalışmalar kapsamında bölgedeki Roma dönemine ait hamamın
gün yüzüne çıkarılabileceği belirtiliyor.
Kazı heyeti başkanı ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yerleşik Arkeolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Burcu Erciyas, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, bu yılki kazı
çalışmalarına 28 Haziran'da başladıklarını belirtti. Çalışmalarının 15 Ağustos'ta biteceğini
belirten Erciyas, bu çalışmada 20 bilimsel ekiplerinin olduğunu belirterek, "Arkeologlar,
tarihçiler, antropologlar, jeologlar, biyologlar var. Çevresel değerleri değerlendiren
ekiplerim de var. Bu sene kazı çalışmasında toplam 40 kişi görev alıyor" dedi.
Çalışmalarını Hamamtepe bölgesi üzerinde yoğunlaştırdıklarını anlatan Erciyas, şunları
kaydetti:
"Hamamtepe'nin Helenistik ve Roma dönemlerinde Komana Antik Kenti'nin merkezini
oluşturduğu düşüncesi ile burada çalışmalarımıza başlamıştık. Bu sene de tepenin en üst
kısmındaki içliklerde, geç döneme ait içliklerde çalışmalarımız sürüyor. Sur duvarımızda
temizlik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Surun döndüğü köşelerine ulaşabildik. Ayrıca
içlik olarak kullanıldığı tahmin edilen çukurlara da ulaştık. Çalışmalarımızı sur duvarının
güney batı kısmına uzattık. Böylece gelecek yıllarda sur duvarının tepeyi çevreleyişini
izlemek istiyoruz. Hamamtepe'nin en üst alanındaki çalışmalarımız içliklerde devam
ediyor. Burada yoğun olarak içliklere rastlıyoruz. Bu da bize o döneme ait küçük sanayi
sitesi olduğunu düşündürüyor. Ocakların işlevi çok çeşitli olabilir. Yemek, ekmek pişirme
olabileceği gibi tekstil ürünlerini boyamak için de kullanılıyor olabiliyor. İçliklerin altına
indiğimizde Roma dönemine ait buluntulara ulaştık. Bu alanda mezarlık alanına da
rastladık. Bu mezarları Romalılara ait yatma şekillerinden anlıyoruz…"
Mitridat Krallığı'nın yönetiminde önemli bir kültür merkezi olan ve Roma İmparatorluğu
döneminde de özerkliğini koruyan Komana Pontika'nın, tarihte Anadolu tanrısı Ma'ya
adanmış kutsal alan olduğu belirtiliyor. Aynı zamanda çevre bölgeler için ticaret merkezi
görevi gördüğü ifade edilen bölgenin, o dönemde kutsal alanda düzenlenen festivaller,
zengin pazar yeri ve kenti çevreleyen verimli arazisiyle Anadolu'nun tüm bölgelerinden
ziyaretçi aldığı kaydediliyor.
ODTÜ ve TÜBİTAK tarafından da desteklendiği belirtilen Komana Pontika Arkeolojik
Araştırma Projesi, Orta Karadeniz Bölgesi'nin klasik çağ kenti Komana Pontika'nın
konumunu belirlemek ve kentsel dokusunu anlamak amacıyla 2004 yılında başlatılmıştı.
Gümenek Hamamtepe bölgesinde yüzey araştırmalarının ardından antik kentin gün
ışığına çıkartılması için kazı çalışmalarının startı verilmişti.
http://www.haberler.com/tokat-taki-roma-hamami-gun-yuzune-cikariliyor-2930851haberi/
SAMSUN-ANKARA HIZLI TREN GÜZERGAHI BELİRLENDİ
Ulaştırma Bakanlığı ve DLHİ Genel Müdürlüğü"nün yatırım programında yer alan 450 km
uzunluğunda olması planlanan Samsun-Ankara hızlı tren projesinin ilk etap çalışması olan
Kırıkkale-Samsun Demiryolu hattı projesinin etüt ve proje hazırlıkları tamamlandı.
22 Haziran 2010 tarihinde Ankara’da gerçekleşen ihaleyi 2 milyon 591 bin lira bedelle
Yüksel Proje Uluslararası A.Ş. almıştı. 6 firmanın teklif verdiği ihalede 5 teklif geçerli
sayıldı. Etüt çalışması tamamlanan ve projesi hazır olan projenin Çevresel Etki
Değerlendirme (ÇED) raporu Çevre ve Orman Bakanlığı’na teslim edildi. Aynı zamanda
herkesin merak ettiği hızlı trenin geçeceği güzergahlarda belirlenmiş oldu. Hızlı tren
Samsun’un İlkadım, Canik, Havza, Kavak İlçeleri ile Amasya, Tokat, Çorum,
Yozgat ve Kırıkkale İlleri ve İlçeleri sınırlarından geçecek.
12 Nisan 2012 tarihinde bitirilmesi ihale şartnamesinde yer alan Kırıkkale-Samsun
Demiryolu hattı projesinin yüklenicisi konumunda bulunan Yüksel Proje Uluslararası A.Ş,
hat üzerinde yapılması planlanan tüneller, köprüler, istinat duvarları gibi sanat yapıları ile
istasyon tesislerinin ve demiryolunun teknik şartnamelerdeki esaslara göre projelerinin
yapılması, üst yapı, elektrifikasyon, sinyalizasyon ve telekomünikasyon projelerinin
yapılmasından sorumlu olacak.Proje konusunda hızlı trenin geçeceği güzergahlarda Halkın
Katılım toplantısı gerçekleştirileceği öngörülüyor.
KALİBRASYON MERKEZİ İLİMİZE KAZANDIRILMALI
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, Çorum’a
kalibrasyon merkezi kurulması için yapılan çalışmalar kapsamında Türk Standartları
Enstitüsü Genel Başkanı Hulusi Şentürk’ü ziyaret ettiklerini açıkladı.
Çorum TSO’nun Meclis toplantısında konu hakkında bilgi veren Başaranhıncal, “TSE
Çorum Ürün Belgelendirme Müdürü Uğur Özdeniz’in de eşlik ettiği ziyarette, firmalarca
imal edilen ürünlerin istenilen kalitelerde üretilip, üretilmediğinin ölçümünü gerçekleştiren
cihazların kontrollerinin yapıldığı kalibrasyon merkezinin ilimize kurulması konusundaki
taleplerimiz bir kez daha gündeme getirilmiştir” dedi. Kalibrasyon Merkezi’nin Kayseri’de
olması nedeniyle firmaların yaşadığı sorunları TSE Başkanı’na aktardıklarını kaydeden
Başaranhıncal, firmaların TSE Marka Kullanım ve deney ücretleri konusunda yaşadığı
sorunların da dile getirildiğini bildirdi.
Başaranhıncal, “Bu arada Odamız üyesi firmaların TSE Kalibrasyon Merkez
Başkanlığı’ndan eğitim ve kalibrasyon hizmeti taleplerinin daha uygun şartlarda
karşılanması için Odamız ile TSE Başkanlığı arasında bir protokol yapılmıştır. Protokol
kapsamında TSE’den belgesi olmayan Odamız üyesi firmalar kalibrasyon hizmetinde
yüzde 30, eğitim hizmetlerinde de yüzde 20 oranında indirimli faydalanabileceklerdir.
TSE’den belgesi olan Odamız üyesi firmalara ise kalibrasyon hizmetinde yüzde 40, eğitim
hizmetinde de yüzde 30 oranında bir indirim uygulanacaktır. Ayrıca, Eylül ayı içerisinde
TSE ile Odamızın organizasyonu ile ‘TSE Günleri’ etkinliğinin Çorum ilimizde yapılması
kararlaştırılmıştır” dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1960&kategori=guncel&proid=15be16af_
rigelworks
AMASYA'DA "FERHAT İLE ŞİRİN" PROJESİ ÇALIŞMALARI
Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, yaptığı açıklamada, Ferhat Su Kanalına
yapılması planlanan "Ferhat ile Şirin" projesi için gerekli çalışmaların başladığını belirtti.
Projenin tüm hazırlıklarının tamamlandığını, Anıtlar Yüksek Kurulu'nun da projeye onay
vermesiyle çalışmalara başladıklarını ifade eden Özdemir, proje kapsamında müze,
toplantı ve sergi salonu yapılacağını ifade etti. Özdemir, projenin resmi temel atma
töreninin, temel açma işlemlerinin sona ermesinin ardından Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay'ın katılımıyla gerçekleştirileceğini kaydetti.
http://www.haberler.com/amasya-da-ferhat-ile-sirin-projesi-calismalari-2929258-haberi/
AKDAĞ'DA YAMAÇ PARAŞÜTÜ KEYFİ
4 mevsim değerlendirilebilecek doğa güzelliğiyle yıldızı parlayan bir merkez olmaya aday
olarak gösterilen Ladik Akdağ, kışları kayak turizmi, yazları ise yamaç paraşütü
etkinlikleriyle yılın 12 ayında turizmin cazibe merkezi olma yolunda ilerliyor.
2005 yılında turizm bölgesi ilan edilmesinin ardından Samsun İl Özel İdaresi tarafından
Ladik Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi olarak faaliyet gösteren merkezde yamaç
paraşütü
yapılmaya
başlandı.
Samsun Sportif Havacılık Kulübü üyesi Ekrem Çavuş ve öğrencilerinin katılımıyla
gerçekleştirilen Lâdik Akdağ Yamaç Paraşütü etkinliğinde konuşma yapan Çavuş;
“Rakımın 1800 metre olduğu Akdağ yamaç paraşütü sporu için ideal bir yer, doğal uçuş
noktası, hâkim rüzgâr yönü ile kanat uçuşu ve termik uçuşun aynı anda
gerçekleştirilebildiği ender mekânlardan biri” dedi.
Bölgenin turizm açısından zengin imkanlara sahip olduğunu ifade eden Çavuş; Akdağ'ın
sabah ve akşam kanat uçuşu, öğlen ısınan havayla birlikte ise termik uçuşun yapılabildiği
yamaç paraşütü sporu için mükemmel bir yer olduğunu ve bölgede ilk kez deneme uçuşu
gerçekleştirerek olumlu sonuç aldıklarını, bölgenin hava sporları için elverişli olduğunu ve
ilerleyen zamanlarda Akdağ'ın bu alanlarda da bir cazibe merkezi haline geleceğini
belirtti.
İŞKUR “DÖKÜMCÜ METAL” KURSU AÇACAK
İş Kur İl Müdürlüğü ile Emin Makine Döküm San. Tic. Ltd. Şti. işbirliğinde "Dökümcü
Metal" mesleğinde işgücü yetiştirme kursu açılacak. 5 kişinin alınacağı kursu sonunda
kursiyerlerin en az yüzde 50’si işyerinde en az üç ay süreyle istihdam edilecek.
Kursiyerlerin, istihdamı reddetme durumları ise yok. Eğitimler ise 5 Eylül-11 Kasım
tarihleri arsında Emin Makine Döküm San. Tic. Ltd. Şti.de yapılacak.
Başvuru ve katılım şartları ise şunlar:
"İş Kur’a kayıtlı işsiz olmak, 18 yaşını tamamlamış olmak, En az ilköğretim mezunu
olmak, Açık öğretim hariç öğrenci olmamak, Son 24 ay içerisinde kurslardan en fazla 4 ay
faydalanmış olmak, (bu durumda olanlara günlük 7,5-TL ödenecektir) veya hiç
faydalanmamış olmak, Bitirdiği son kurstan itibaren en az 3 ay geçmiş olmak, İş Kur’un
TYÇP, Staj (İşbaşı Eğitimi) ve Girişimcilik eğitimlerinden son 6 ay içerisinde
faydalanmamış olmak, Emekli veya aktif sigortalı olmamak."
Kursa katılmak isteyen ve durumu şartlara uyanların 22 Ağustos Pazartesi günü mesai
bitimine kadar, İş Kur Çorum İl Müdürlüğündeki İş Danışmanları ile görüşmeleri ve
www.umem.org.tr veya www.becerion.org.tr internet adresindeki "Meslek Eğitimi Almak
İstiyorum" kısmından Çorum ilini seçerek başvuru yapmaları gerekiyor. 23 Ağustos 2011
Salı günü saat 10:00’da İş Kur İl Müdürlüğü’nde mülakat yapılacak ve kursiyerler
belirlenecek.
BAŞKA BİR ŞEHZADE DİYARINA
Amasya Valisi Halil İbrahim Daşöz, Son Valiler Kararnamesi İle Manisa Valiliğine Atandı.
Amasya’ya atandığı günden buyana 65 Bin Dev Öğrenci, Kardeş Okul Kardeş Kurum,
Yaratıcı Fikirler konseyi ve buna benzer birçok proje üreten Daşöz, Şehzadeler Kenti
Amasya’dan Başka bir Şehzadeler Kenti Manisa’ya atandı. Vali Daşöz’den boşalan Amasya
Valiliği Görevine ise, İller İdaresi Genel Müdürü Abdül Celil Öz atandı.
İHALE SÜRECİ BAŞLADI
Samsun'un Tekkeköy İlçesi'ne yapılacak olan Fuar ve Kongre Merkezi için ihale süreci
başladı. İlk oturumda 9 firma teklif verdi. Sürecin 3 hafta içerisinde bitmesi planlanıyor.
Samsun Fuar ve Kongre Merkezi'nin ihale süreci, Büyükşehir Belediyesi tarafından
başlatıldı. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Sefer Arlı başkanlığındaki ilk
oturuma, fuarı yapacak kurumların komisyon üyeleri katıldı. Yapılan ihaleyle ilgili bilgi
veren Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanı Mustafa Yurt, 9 firmanın teklif
verdiğini belirterek, "Teklifleri aldık. Geçerli olup olmayanları değerlendireceğiz. Ekonomik
açıdan da en avantajlı teklifi belirleyeceğiz. İkinci oturumda ayrıntılı bir şekilde
incelenecek. Bu süreç 10 gün içerisinde biter. Kesinleşmesi ve kararlaştırılması ise 3 hafta
içinde sonuçlanır diye tahmin ediyoruz" diye konuştu
Fuar ve Kongre Merkezi'nin inşasına bu yıl içerisinde mutlaka başlanacağını dile getiren
Yurt, "Zaten belediye olarak alt yapı ve stabilize çalışmalarını yapmıştık. İhalenin
sonuçlanmasıyla birlikte inşaat çalışmalarına başlanacak" dedi.
http://www.habergazetesi.com.tr/haberdetay.php?katID=1&id=79847
1 EKİM’DE SEFER VAR, AMA UÇUŞ SAATLERİ AYNI
Pisti bakıma alınan Merzifon Havaalanı’nın 1 Ekim 2011 tarihinden itibaren yeniden hava
trafiğine açılacağı öğrenildi. Ancak, Çorumlu işadamlarının beklentisi doğrultusunda uçuş
saatlerinde herhangi bir ayarlama yapılmadığı, eskiden olduğu gibi kalkış saatinin
İstanbul Atatürk Hava Limanı’ndan saat 16.30, Merzifon’dan ise 18.45 olduğu belirlendi.
Akşam saatlerinde İstanbul’a ulaşan işadamlarının, iş görüşmeleri için en az bir gece
konuklamak zorunda olmaları, ertesi gün dönebilmek için de, öğleden sonra işlerini bitirip
hemen Yeşilköy’e yönelmek durumunda kalmaları nedeniyle, bu saatler eleştiri konusu
oluyor, sabah Merzifon’dan çıkacak uçağın gece dönmesi halinde, işadamlarının günübirlik
seyahatlerle iş görüşmelerini gerçekleştirebilecekleri savunuluyordu.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=1964&kategori=guncel&proid=9ec52a42_
rigelworks
10 BİN SÜLÜN DOĞAYA SALINDI
Samsun Çevre ve Orman Müdürü Ömer Albayrak, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel
Müdürlüğü'ne bağlı Samsun Sülün Üretme İstasyonu'nda bu yıl 11 bin 500 sülün
yetiştirildiğini söyledi.
Nesli birinci derecede yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan sülünlerin üretme çiftliğinde
yetiştirilerek doğaya salındığını belirten Albayrak, "Doğal Yaşamı Sülünle Destekleme
Programı kapsamında yürütülen çalışmalarda her yıl artan oranda sülün üretimi
gerçekleştiriyoruz. Bu yıl tesisimizde 11 bin 500 adet sülün üretimi gerçekleştirdik.
Bakanlığımızın talimatları doğrultusunda sülünlerin doğaya bırakılması için Bartın'a 2 bin,
Çorum'a bin, Sinop'a 2 bin sülün gönderdik. Afyon ve Trabzon'a da 250'şer tane
göndereceğiz. 4 bin 500 sülünü de Ekim ayında Samsun'da doğaya bırakacağız. Toplam
olarak 10 bin sülünü doğaya salmış olacağız. Tesisimizde bin 500 adet sülünü de anaç
olarak ayırdık" dedi. Kafkas sülünü üretmek için başlatılan çalışmaların devam ettiğini de
ifade eden Albayrak, geçen yıl Kafkaslardan getirilen 12 adet sülünden 120 adet sülün
üretimi gerçekleştirildiğini ve bu sayının arttırılması için çalışıldığını da kaydetti.
100 MİLYONLUK STADYUM PROJESİ
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, stadyum projesinin Çorum'da belediyecilik açısından
hem maliyet hem de alan açısından tek seferde yapılmış en büyük proje olduğunu, bu
çalışmanın hakkının ancak bu tarifle verilebileceğini söyledi. 2012 baharında tesislerin
inşasına başlanacağını söyleyen Başkan Külcü, 500 gün içerisinde stadyumun bitirileceğini
öngördüklerinin altını çizdi.
Bakanlık ilk değerlendirmelerini yaparak teklifimizin olumlu olduğu yönündeki ilk
görüşlerini bizimle paylaştı, sonrasında bağımsız gayrimenkul değerleme şirketine iş ihale
edilerek, mevcut stadyumun yeri, etrafındaki müştemilatı ile birlikte ne kadar liralık bir
değer ifade ediyor, bunun kıymet takdiri yapıldı, üzerine bunun üzerine inşa edilecek spor
kompleksinin ihale bedeli de konularak, 90 milyon TL'lik bir rakama ulaşıldı, düz bir
rakamla 100 milyonluk proje olarak ifade etmek mümkün, Üç ayrı model üzerinde
çalışma yapıldı, götürüp TOKİ'ye arsayı vererek, onun karşılığında onların yaptığı bir
tesise mi evet diyeceğiz, bunun dışında Bakanlık, arsa üzerinde gerekli imar
değişikliklerini yaparak, arsayı satıp kendisi mi yaptıracak. Veya Kayseri modelindeki gibi
belediyeye, arsanın belli tesislerin yapımı karşılığında devri öngörülen bir protokolü
imzalanacak ve belediye yapacak ya da yaptıracak. Üç tane farklı model var, bu modeller
üzerinde çalışmalar yapıldı. Gençlik Spor Genel Müdürlüğü ve Çorum Belediyesi'nin teknik
elemanları bu çalışmaları birlikte yürütüyorlar. Geçen hafta başı itibariyle ön çalışma
denilen çalışmaların tamamı bitirildi. Geldiğimiz nokta, 1949 yılında yapılan Dr. Turhan
Kılıçcıoğlu stadyumunu, 8 bin kişilik stadyum yıkılarak, yerine 15 bin kişilik kapası
stadyum inşa edilecek ve stadyum Çorum'a özgü bir mimari proje olarak inşa edilecek.
Standart bir proje uygulamak yerine, Çorum'a özgü bir mimariye sahip stadyum inşa
edilecek. Atatürk Spor Salonu yerine 3 bin kişilik bir spor salonu, Adile Candemir Güreş
Eğitim Merkezi yerine 150 öğrencinin kalabileceği kamp eğitim merkezi inşa edeceğiz.
150 öğrenci yatılı olara orada barınabilecek. Tenis kortu yerine, bir kaç ilde bulunan
atletizm pisti konusunda Bakanlığın talebi oldu, biz de yapabileceğimiz bildirdik. Hizmet
binası ve lojmanlar da yeni stadyum bölgesine taşınacak. Bakan bey talimatını verdi, 15
gün-bir ay gibi bir zaman içerisinde protokol imzalanmış olacak.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29529/100-MILYONLUK-STADYUM-PROJESI.aspx
SAMSUN'A YENİ YAŞAM ALANI
Toplu Konut İdaresi tarafından Samsun'da bin 276 konut yapımına başlandı. 13 Nisan'da
yapılan ihaleyi alan firma, söz konusu arazi üzerinde çalışma alanlarını oluşturarak
faaliyete başladı.
Altyapı ve kazı çalışmalarının sürdüğü Barış Bulvarı yanındaki eski havaalanına yapılacak
bin 276 konut ile beş binden fazla insanın yaşayacağı yeni bir şehir oluşturulacak.
Yüklenici firmanın 1.5 yılda tamamlamayı taahhüt ettiği proje ile Samsun'un hakim
noktasında 30 blokluk yeni bir yaşam alanı kurulacak. Yüklenici firmanın şantiye şefi Cem
Erkal, bin 276 konutluk işi 550 gün içersinde bitirerek, 23 Aralık 2012 tarihinde teslim
edeceklerini söyledi. Konutların ihalesinin 13 Nisan'da, yer tesliminin de 23 Haziran'da
yapıldığını belirten Erkal, "128 bin 216 metrekare alana yapılacak olan inşaat 30 bloktan
oluşacak ve konutlarda 5 binden fazla kişi ikamet edecek. Bu inşaatın ihale bedeli ise 67
milyon 380 bin TL" dedi.
MALİ DİSİPLİN KORUNMALI
TÜRKONFED (Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu), Ankara'daki temaslarına
devam ediyor. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz ve beraberindeki
heyet son olarak Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış,
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr.
Davut Kavranoğlu'nu makamlarında ziyaret ederek görüş alış verişinde bulundu.
Çenesiz, Maliye Bakanı'nı ziyaretinde, küresel düzlemdeki güç ilişkilerinde yükselen
ekonomilerin lehine önemli değişimler yaşanmakta olduğunu söyleyerek, Türkiye'nin
değişen küresel dengelere uyum sağlaması ve ekonomik sorunlara odaklanmasının son
derece önemli olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin en temel ekonomik sorunlarının başında
"büyüme-kalkınma", "işsizlik", "gelir ve bölge eşitsizliği" olduğunu söyleyen Çenesiz,
yüksek bir büyüme hızını uzun süre istikrarlı olarak gerçekleştirebilmenin, iç içe geçmiş
bu üç sorunun çözümü ile mümkün olacağını belirtti. "Makro istikrarın en önemli üçayağı,
bütçe disiplini, enflasyonla mücadele ve Türk Lirası üzerindeki baskıların hafiflemesidir"
diyen Çenesiz, enflasyonla mücadelede para politikası kadar maliye politikasının da
önemli oldu ğ unu söyledi. Çenesiz, "Oluşan kriz psikolojisi ortamının etkilerinin
azalmasından sonra mali kural konusunun tekrar gündeme alınması faydalı olacaktır. Mali
disiplinin korunması bugünkü küresel ekonomik ortamda, olumsuz dış gelişmelerden daha
az etkilenmek için şarttır" dedi.
TÜRKONFED heyetini ağırlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise, Türkiye'nin makro
ekonomik temellerinin sağlam olduğunu belirterek, cari açığın Türkiye için idare edilebilir
bir olgu olduğunu söyledi. Avrupa'da yaşanan krizin, kamu borcu, bütçe açığı ve büyüme
sorunu olmak üzere üç temel sorundan kaynaklandığını söyleyen Şimşek, bu risklerin
Türkiye'de olmaması nedeniyle ekonomik krize ilişkin olumsuz bir beklenti içinde
olmadıklarını dile getirdi.
SAMSUN'UN ÇÖPÜ ENERJİ OLACAK
Samsun Büyükşehir Belediyesi Katı Atık Depolama Tesisi İşletme Sorumlusu Fatih
Kutbay, yaptığı açıklamada, çöp sahasında oluşan metan gazının yarattığı çevre kirliliğini
ortadan kaldırmak için 'elektrik enerjisi üretim projesini' hazırladıklarını söyledi.
Metan gazının küresel ısınmaya neden olduğunu belirten Kutbay, şunları kaydetti:
"Depolama tesisine günde ortalama 500 ton evsel atık geliyor. Dozerlerin alana serdiği
çöp yığını 10 metrenin üzerine çıktığında metan gazı oluşmaya başlıyor. Bu oluşan gazı
borulama sistemi ile elektrik üreten motorlara yönlendiriyoruz. Bu tesis 20 yıl ömrü olan
bir tesis. Metan gazını depolama sahasından alamadığımız için patlama riski
oluşturuyordu. Bu şekilde hem tehlikeyi azaltmış oluyoruz hem de metan gazını
ekonomiye kazandırmış oluyoruz." Samsun Avdan Enerji Üretim Ticaret A.Ş'nin Samsun İl
Koordinatörü Sinan Bektaş ise projeyi Büyükşehir Belediyesi ile birlikte hazırladıklarını
kaydetti.
SAHİL DÜZENLEMESİNDE SONA GELİNDİ
Sahili iyileştirme çalışmaları için bir dahaki yıldan itibaren Büyükşehir Belediyesi ile ortak
çalışma yürüteceklerini, ancak şimdiden halkın isteği olan yürüyüş yolunun yeniden
yapılması için kolları sıvadıklarını belirten Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, “Sahili
hak ettiği güzelliğe kavuşturmak için Büyükşehir Belediye Başkanımız Yusuf Ziya Yılmaz
ile anlaşmaya vardık. Çalışmalarımıza bir dahaki yıl başlayacağız. Ancak öncesinde halkın
çok istediği yürüyüş yolunun yeniden yapılması talebini yerine getirmek için biz Atakum
Belediyesi olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kısa bir süre sonra Aqua Park yanından
başlayıp Can Kafe önünde son bulmasını planladığımız yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüş
yolunu tamamlayacağız” dedi.
Bunun haricinde sahile kum bariyerleri ile de donattıklarını belirten Başkan Burma,
“Böylece kumun rüzgar, yağmur gibi doğal nedenlerle yürüyüş yoluna ve bulvara
taşmasını önlemeyi amaçladık. Yürüyüş yolunun kalan bölümlerinde bir dahaki yıl
Büyükşehir Belediyemiz ile birlikte yapacağımız ortak çalışma ile tamamlayacağız”
şeklinde konuştu.
DEMİRYOLU İÇİN ÇED SUNULDU
Samsun İl Çevre ve Orman Müdürü Ömer Albayrak, Samsun'un İlkadım, Canik, Havza,
Kavak ilçeleri ile Amasya, Tokat, Çorum, Yozgat ve Kırıkkale illeri ve ilçeleri sınırları
içerisinde Ulaştırma Bakanlığı DLHİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan
'Kırıkkale-Samsun Demiryolu' projesi'nin Çevresel Etki Değerlendirmesi Başvuru
Dosyası'nın Orman ve Su İşleri Bakanlığı'na sunulduğunu bildirdi.
Projenin çevresel etki sürecinin başlatıldığını duyuran Albayrak ayrıca, projeye ilişkin
görüş, soru ve önerilerin, değerlendirilmek üzere Çevresel Etki Değerlendirmesi süreci
tamamlanana kadar Valiliğe (İl Çevre ve Orman Müdürlüğü'ne) veya Bakanlığa
bildirilebileceğini söyledi.
TERMELİ TEŞVİK İSTİYOR
Terme Ticaret Odası Başkanı Zeki Cengiz Demirtürk, ilçe ekonomisinin gelişmesi için
mutlaka teşvik priminden yararlanılması gerektiğini söyledi. Demirtürk, "Bölgesel veya
sektörel teşvik istiyoruz. Bize en yakın ilçe olan Ünye bundan çok güzel bir şekilde
yararlanıyor. Rekabeti ancak böyle yakalayabiliriz" dedi. Demirtürk, "Hayvancılıkta
geriyiz. Bu nedenle hayvancılık teşviklerine de ihtiyacımız var. Ekonomimizin gelişmesi
için para girdisi sağlanmalıdır. OVM santrali ve Kastamonu Entegre'nin vergi dairesi kaydı
Terme'ye yapılmalı, bunun yanında ürünlerimiz ve markalarımız en iyi şekilde
değerlendirilmelidir" diye konuştu.
Terme tersanesinin yapılmasına karşın atıl vaziyette durduğunu söyleyen Demirtürk,
"Buraya tersane yapılmasını istemedik. Bu alanın tersane yerine turizm bölgesi ilan
edilmesi, deniz ticaretine açılmasını önermiştik. Bu alana yatırımcı davet edilmesini, otel
yapılabileceğini söyledik. Ama maalesef tersane yapıldı. Şu an atıl durumda kaderini
bekliyor. Tersane yerine yürüyüş ve spor alanları yapıp, Miliç çamlığına bağlayabilirdik.
Sosyo-kültürel etkinliklerle düzenlenebilir, sosyal alanlar artırılabilirdi. 40 kilometre
uzunluğunda sahilimiz var. Turizm teşviki alırsak turizmini kalkındırabiliriz. Ayrıca altın
ürünler festivali yapılmasını talep ediyoruz. Çok sayıda marka olabilecek ürünümüz var.
Bunlar değerlendirilmelidir" dedi.
ORGANİK ARICILIĞI GELİŞTİRME PROJESİ KABUL EDİLDİ
İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Organik Arıcılığı Geliştirme Projesi kapsamında 5
üreticiye 50’şer adet organik arısız kovan verdi. Kovan dağıtımı nedeniyle bir açıklama
yapan İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Orhan Sarı, Bakanlık tarafından yürütülen
Organik Tarımın Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında hazırladıkları Organik Arıcılık
Projesinin kabul edildiğini söyledi.
Projenin amacının, Çorum’da arıcılık yapan kişilerin organik arıcılık yapmaları için teşvik
edilmesi ve organik arıcılığın yaygınlaştırılması olduğunu belirten Sarı, proje ile arıcılar
birliğine kayıtlı olan arıcılara organik arı kovanı vererek organik arıcılığa geçmelerinin
sağlandığını
söyledi.
Sarı, müdürlük olarak organik arıcılığa tam destek verdiklerini, şimdiye kadar 21 çiftçiye
1050 adet arısız kovan dağıttıklarını açıkladı.
Sarı, son dağıtılan 250 kovanın İskilip, Bayat ve Merkez İlçeye bağlı köylerde bulunan 5
üreticiye verildiğini ve bunlarında Çorum Arı Yetiştiricileri Birliği ile Çorum Bal Üreticileri
Birliği üyeleri olduğunu belirtti.
Sarı, açıklamasında şunları kaydetti:
"Organik arıcılık, doğada bulunan nektar, polen, su ve propolisin arılar tarafından
toplanarak çeşitli arı ürünlerine dönüştürülmeleri işleminde, üretimden tüketime kadar
tüm aşamalarında suni besleme ve kimyasal ilaçlama yapmadan, organik tarım
alanlarında veya doğal yapısı bozulmamış florada her aşaması kontrollü ve sertifikalı
yapılan arıcılık faaliyetlerine denmektedir. İlimizde organik arıcılık süreci başlatılmıştır.
Müdürlüğümüzün teknik desteği altında devam edecek olan proje kapsamında
üreticilerimize organik arıcılık eğitimleri de verilmektedir. Proje önümüzdeki yıllarda
genişleyerek devam edecek ve Çorum balının organik olarak tanıtımı yapılarak
arıcılarımızın pazar imkânları geliştirilebilecektir" dedi.
SANAYİNİN ARA ELEMAN İHTİYACINI KARŞILAMALIYIZ
“UMEM BECERİ”10 Projesi kapsamında Endüstri Meslek Lisesi’ne alınan makine
teçhizatlarla oluşturulan eğitim mekânlarını yerinde gören ve devam eden meslek
edindirme kurslarını ziyaret ederek kurslar hakkında eğiticilerden ve kursiyerlerden
bilgiler alan Vali Çakır, mesleki eğitimin çok önemli olduğunu söyledi. Çorum’un
sanayileştiğini ifade eden Çakır, ara eleman ihtiyacının oldukça çok olduğunu ve bu
ihtiyaca cevap verebilmek için bu sınıfların oluşturulduğunu bildirdi.
İlköğretim, ortaöğretim mezunu gençlerin yanı sıra kendi alanıyla ilgili kurslara devam
eden üniversiteli gençlerin, yine kendi işini kurmak isteyen ve birlikte kurs aldığı
arkadaşlarından birkaçını da olsa yanında çalıştırmayı planlayan gençleri bu kurslarda
görmekten memnun olduklarını söyleyen Vali Çakır, bu eğitimlerin onlara “vasıflı elaman”
olma özelliği katacağının altını çizdi. Haftanın her günü toplam altı saat kursların devam
ettiği ve kurs bitimlerinde pratik uygulamaların gerçekleştirileceği bilgisini alan Vali Çakır,
kursa katılan gençlerle yakından ilgilendi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=2078&kategori=guncel&proid=48f1ad72_
rigelworks
GOÜ'YÜ TERCİH EDEN ÖĞRENCİ SAYISI ARTIYOR
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (GOÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, üniversite
tercihinde tüm programlarda yüzde 90'nın üzerinde bir doluluk oranı yakalandıklarını
söyledi.
Türkiye'de uzun bir maratonun ardından öğrencilerin kazandıkları bölümler açıklanırken,
önceki yıllara göre artan bir oranda öğrencilerin GOÜ'yü tercih ettiği bildirildi. GOÜ
Rektörü Şahin, tüm programlarda yüzde 90 oranın da bir doluluk oranın Tokat adına
sevindirici bir gelişme olduğunu ifade ederek, "Biyoloji ve kimya bölümlerine arzu
ettiğimiz sayıda öğrenci gelmedi. Ancak bu durum, sadece üniversitemize has değil,
rakamlara baktığımızda pek çok üniversitede bu bölümlerin tercih edilmediğini görüyoruz.
Gaziosmanpaşa Üniversitesi'ni bölgenin ve ülkenin tercih edilir üniversitelerinden biri
haline getirmek ve bu durumu sürdürülebilir kılmak için bir dizi proje ve istihdama dönük
bölüm ve program açıldı. Yeni açılan Türkçe eğitiminin en çok tercih edilen bölümlerimiz
arasında yer aldı. Diş Hekimliği Fakültesi'nin ise kurulma sürecinin devam ediyor. Harita
Mühendisliği ve Erbaa Sağlık Yüksekokuluna ek kontenjanla öğrenci almak için
başvurduk" dedi.
Tokat'ın ve GOÜ'nün tercih edilen bir şehir ve üniversite haline geldiğini ifade eden Rektör
Şahin, ayrıca ön lisans programlarına ilk yerleştirmede önceki yıl yüzde 63 olan doluluk
oranının bu yıl yüzde 92 olarak gerçekleştiğini sözlerine ekledi.
http://www.nethabercilik.com/haber/gouyu-tercih-eden-ogrenci-sayisi-artiyor.htm
MERZİFON'A YENİ HAYVAN PAZARI YAPILIYOR
Merzifon Belediyesi şehir merkezine yakın bölgedeki hayvan pazarını şehir dışına almak
ve yeni bir hayvan pazarı oluşturmak amacıyla Alıcık Yolu üzerinde çalışma başlattı.
13 bin metrekare alanda konuşlandırılacak yeni hayvan pazarında hayvanların satışa
sunulabileceği uygun alanlar oluşturulacak. Aynı zamanda veteriner ve sorumlu kişilere
ait büroların da bulunacağı hayvan pazarı standartlara uygun, hijyenik ve geniş olacak.
http://www.haberler.com/merzifon-a-yeni-hayvan-pazari-yapiliyor-2949736-haberi/
PROJE BEDELİ 63 BİN 445 TL
Samsun'un Vezirköprü İlçe Kaymakamlığı Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfı
(SYDV) tarafından hazırlanan "Yüz Yaz Tomurcuğu Projesi" kapsamında Cumhuriyet
Anaokulu'na devam eden öğrencileri ziyaret eden Kaymakam Ozan Balcı, öğrencilere
çeşitli
hediyeler
dağıttı.
Erken çocukluk eğitimi kapsamında tarımda çalışan, temizlik ve bakım işlerine giderken
çocuklarını bırakabileceği uygun yeri ve kimsesi olmayan anneler için hazırlanan proje
kapsamında 5-6 yaş çocuklara Cumhuriyet Anaokulu'nda eğitim veriliyor. 24 Haziran'da
başlayan ve 5 Eylül tarihinde bitecek olan proje kapsamında okula devam eden çocukların
yaptıkları çalışmaların sergisi hazırlandı.
Serginin açılışında konuşma yapan Kaymakam Ozan Balcı, "Okul öncesi eğitim çok
önemli. İnsanlar zengin veya fakir olabilirler hiç önemli değil. Bu ülkede herkes her şey
olabilir. O yüzden çocuklarımızın okuması lazım" dedi. Kaymakam Balcı, okul müdürü
Fatma Sefacı'dan sergi hakkında bilgi aldı.
Proje bedeli 63 bin 445 TL olan uygulama 24 Haziran'da başladı ve 5 Eylül'de sona
erecek.
HAYATI ÖĞRENİYORLAR
Genç İstihdamın Desteklenmesi hibe programı kapsamında "Gençlik ve Bilişim Birlikteliği
Projesi" çerçevesinde yürütülen Bilgisayarlı Muhasebe Kursu'nda eğitim gören öğrencilere
muhasebe konusunda eğitim semineri düzenlendi. Yıldıray Çınar Kültür Merkezi'nde
yaklaşık bir saat süren seminerde, Samsun Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler
Odası Eğitim Komisyonu Başkanı Fikret Koç, kursiyerleri muhasebe konusunda
bilgilendirdi. Seminerde Serbest Muhasebecilik ve Mali Müşavirlik mesleği çalışma şartları
hakkında bilgi veren Koç, semineri kursiyerlerle soru cevap şeklinde sürdürdü.
Bilgisayarlı Muhasebe ile ilgili kursiyerlere verilen eğitim seminerinin çok verimli geçtiğini
söyleyen İlkadım Belediyesi Strateji ve Geliştirme Müdürü Kemal Şen, "Genç İstihdamın
Desteklenmesi hibe programı kapsamında 'Gençlik ve Bilişim Birlikteliği Projesi'
çerçevesinde yürütülen Bilgisayarlı Muhasebe kursumuzun öğrencilerine teorik eğitimin
yanında uygulamalı eğitimde veriyoruz. Kursiyerlerimiz teorik olarak öğrendiklerini
pratikleştirmeleri için haftanın iki günü muhasebecilerin yanında staj yaptırıyoruz.
Kursiyerlerimizin muhasebe konusunda uzman kişiler tarafından eğitilmesine imkan
sağlayarak iş hayatına entegre olmasına yardımcı oluyoruz" dedi.
ŞEKER FABRİKASI YENİDEN ÖZELLEŞTİRME PROGRAMINDA
Bölgesinde yeterli pancar üretimi olmaması nedeniyle, Türkiye Şeker Fabrikaları
(TÜRKŞEKER) Genel Müdürlüğünün Susurluk ve Çarşamba şeker fabrikalarında bu sezon
şeker
üretimi
yapılmayacak.
TÜRKŞEKER, bölgede üretilen pancarı çevre illerdeki şeker fabrikalarında işleyecek,
fabrikalardaki işçiler, Eskişehir, Çorum ve diğer ihtiyaç duyulan fabrikalarda geçici olarak
görevlendirilecek.
Söz konusu fabrikaların pancar aldığı bölgelerde üretilen pancarın polar (şeker) değerinin,
fiyatlandırmada esas-standart değer olan yüzde 16'nın altında kalması ve bu değer
nedeniyle ödenen pancar fiyatını üreticilerin ekonomik bulmaması nedeniyle, pancar
ekiminin gerilediği belirtiliyor. Ayrıca, bölgede üretilen Mısır, ayçiçeği, fındık gibi diğer
ürünlere verilen desteklerin daha cazip olması nedeniyle, üreticilerin artık pancar
üretimini tercih etmediği kaydediliyor.
Şeker pancarı alımında fiyat, yüzde 16 polar değere göre belirleniyor. Açıklanan alım
fiyatı yüzde 16 polar değerdeki pancar için uygulanırken, her birim polar artışında ilave
bedel ödeniyor. Her bir polar düşüşünde ise ödenecek bedel düşüyor. Söz gelimi, geçen
kampanya döneminde yüzde 16 polar pancar için 118 lira ton alım fiyatı belirlenirken,
ilave her bir polar için ton başına 7 lira 37, 5 kuruş ilave bedel ödeniyordu. Yani yüzde 17
polardaki bir ton pancar için 125 lira 37, 5 kuruş alan üreticinin eline, yüzde 15 polar
değerinde 110 lira 62, 5 kuruş, yüzde 14 polarda 103 lira 25 kuruş geçiyordu.
Söz konusu bölgelerde üretilen pancarın polar değerinin yüzde 13-12 düzeyinde olması
nedeniyle üreticinin eline geçen parayı yeterli görmeyerek üretimden vazgeçtiği, diğer
ürünlere yöneldiği belirtiliyor. Önceki yıllarda 500 bin ton düzeyinde olan Susurluk şeker
fabrikası bölgesindeki pancar üretiminin, son yıllarda ortalama 200 bin tona gerilediği, bu
yıl için ise 90 bin tona kadar düştüğü kaydediliyor. Üretilen pancar miktarının azalması
nedeniyle, fabrikanın çalışma süresi yılda 40-50 güne kadar düşerken, bu yılki pancar
üretim miktarı ile ancak 13 günlük üretim yapılabilmesi mümkün olacaktı.
TÜRKŞEKER verilerine göre, 2010-2011 kampanya döneminde, Susurluk şeker fabrikası
bölgesinde, 2 bin 960 çiftçi ile sözleşme yapılırken, 4 bin 409 hektar alanda ekim yapıldı.
Fabrikada 248 bin ton pancar işlenirken, 18 bin 710 ton şeker üretildi. Fabrika, kampanya
döneminde 51 gün çalıştı. Sona eren kampanya döneminde, fabrikada, 141 geçici, 316'sı
daimi,
57'si
memur
toplam
514
kişi
çalıştı.
Bölgede, üretilen pancar miktarı daha düşük olmasına karşın, fabrikanın çalışma süresini
uzatmak için diğer fabrikalardan pancar getiriliyordu.
Susurluk şeker fabrikasının en fazla üretim yaptığı 1998-1999 kampanya döneminde, 10
bin 91 çiftçi ile 8 bin 114 hektar alanda pancar üretimi için sözleşme yapılmış, 1 milyon
73 bin pancar işlenmiş, 117 bin ton şeker üretilmiş ve fabrika 172 gün çalışmıştı. Bu
dönemde fabrikada, 351'i geçici, 315'i daimi, 140'ı memur 806 işçi çalışmıştı. Şekerde
kampanya dönemi Eylül'de başlıyor.
TÜRKŞEKER'e ait şeker fabrikaları coğrafi bazlı portföy grupları halinde özelleştirilecek.
Ağrı, Erciş, Erzurum, Kars ve Muş şeker fabrikaları (Portföy A), Elazığ, Malatya, Erzincan
ve Elbistan şeker fabrikaları (Portföy B), Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve
Çarşamba şeker fabrikaları (Portföy C), Bor, Ereğli ve Ilgın Şeker Fabrikaları (portföy D),
Uşak, Alpullu, Burdur ve Afyon Şeker fabrikaları (portföy E), Eskişehir ve Ankara şeker
fabrikaları
ise
(Portföy
F)
olarak
satılacak.
Coğrafi bazlı portföy gruplarını satın alan alıcılara, portföy grubu için Şeker Kurulu
tarafından belirlenecek toplam şeker kotası çerçevesinde en az 5 yıl şeker üretim şartı
istenecek.
Kurulu kapasite çok fazla olduğu için, karlı ve az karlı fabrikalar belirli kriterlere göre
portföy haline getiriliyor. Fabrikaların yurtiçi şeker satış miktarları Şeker Kurumu
tarafından kota ile belirlendiği için, özelleştirme kapsamında fabrikaları alanlar, tahsis
edilen kotanın tamamını bir ya da birkaç fabrikada üretip, diğer fabrikaları farklı bir
şekilde değerlendirebilme imkanına sahip.
2010-2011 döneminde Çorum Şeker Fabrikasında 90 gün üretim yapıldığı ve 5 bin 257
çiftçinin getirdiği 646 bin ton şeker pancarından toplam 88 bin ton şeker üretildiği
belirtildi.
MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ “HİDROJEN ENERJİ BİLGİSİ”Nİ GELİŞTİRECEK
Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesinin, AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi’ne
sunduğu proje önerisinin kabul edildiği bildirildi.
Avrupa Birliği, (LLP) Leonardo da Vinci Programı, Yenilik Transferi (Transfer of Innovation
- ToI) projeleri kapsamında Nevşehir Üniversitesi yöneticiliği, Nevşehir Belediyesi ve
Çorum Belediyesi ortaklığıyla Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil
Aykul koordinatörlüğünde sunulan "Improving Hydrogen Energy Knowledge Around
Europe Union’’ (Avrupa Birliği Çerçevesinde Hidrojen Enerji Bilgisini Geliştirme) başlıklı
projenin Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı tarafından kabul
edildiği açıklandı
TOKAT HAVAALANI ÇÖZÜM BEKLİYOR
Tokat Milletvekili Dr. Reşat Doğru, Tokat-İstanbul uçak seferlerinin aktarmalı yapılması
nedeniyle uçakların boş gidip gelmeye başladığını ileri sürerek, havaalanı kapanmadan bu
soruna biran önce çözüm bulunmasını beklediklerini söyledi.
Tokat-İstanbul uçak seferlerinin bir süredir Ankara üzerinden aktarmalı olarak yapılması
sonucu yolcu sayısında düşüş yaşanıyor. Maddi ve manevi olarak kayba uğrayan uçak
yolcuları ise Sivas ve Merzifon Havaalanlarını tercih ediyor. Bu anlamda devam eden
soruna değinen Doğru, çevre illerdeki havaalanlarının konumuna dikkat çekerek, "Sivas
Havaalanı modern konumda olup uçaklar inip kalkmaktadır. Merzifon, Samsun
Havaalanları da aynı mahiyettedir. Ordu ve Giresun arasına denize yapılacak olan
havaalanı temeli atıldı. Bölgemizde bu gelişmeler olurken, Tokat Havaalanı'nda devamlı
geriye gidiş var. Önce THY, sonra Atlas, daha sonra Bora Jet'le ulaşım yapılmış, en
sonrada Anadolujet'e devredilmiştir. Önce İstanbul'a direkt seferler varken, şimdi Ankara
üzerinden seferler yapılmaktadır. Bu durum Tokat halkında hava alanı tercihinin
değişmesine sebep olmuştur. Uçaklar boş gitmeye başlamış ve önümüzdeki günlerde
zarar eder konuma gelecektir" dedi.
Doğru, Tokat Havaalanı'nın teknik olarak tekraren incelenmesi ve gerekirse inşa edilmesi
gerektiğini ifade ederek, "Pistimi uzatılacak, başka bir yere mi nakil yapılacak çok kısa
zamanda karar verilmeli ve havaalanı kapanmadan uygulamaya geçilmelidir. Çünkü Tokat
her geçen gün nüfus ve ekonomide değer kaybetmektedir. Tokat'ın küçülmesine
müsaade edilmemelidir. Çünkü he türlü yatırımcı Tokat'a hava yollarlı ile kısa zamanda
gelmek ve gitmek istemektedir. Bunu yapmazsak Tokat il genelindeki organize
sanayilerde ki fabrikaların kapanmasına şahit olacağız" diye konuştu.
http://www.haber3.com/tokat-havaalani-cozum-bekliyor-995331h.htm
CERRAHİ
EL
ALETLERİ
HAZIRLANIYOR
SEKTÖRÜ,
ALMANYA'DAKİ
İHTİSAS
FUARINA
Tıbbi cihaz ve cerrahi el aletleri üretiminde dünyanın en önemli 3. kümelenme merkezi
olan Samsun´daki sektör firmaları, yurt içi ve yurt dışındaki tüm ihtisas fuarlarına
katılmaya hazırlanıyor. Ürettiklerini anlatmak, tanıtmak ve pazarlamak için firma
yöneticileri ilk olarak 15 Kasım´da Almanya´da gerçekleşecek tıbbi cihaz ve cerrahi el
aletleri ihtisas fuarına katılacak.
Konuyla ilgili firma yöneticileriyle sohbet eden Vali Hüseyin Aksoy, sektörün önemini
bildiğini ve gereken çalışmaların yapılacağını söyledi. Sektörü, `Sağlık Kenti Samsun´
projesinin bir parçası olarak gördüğünü ifade eden Vali Aksoy, "Kentimiz medikal el
aletleri üretiminde önemli merkezlerden birisi. Bunu daha iyi noktaya taşıyabilmek için
neler yapılabilir sorusuna hep beraber bir cevap arıyoruz. Bu noktada neler yapabiliriz
konusunu sektör temsilcileri, TSO, özel idaremiz ve diğer birimlerimizle beraber ortaya
koyup bu alandaki çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Öncelikle bir dernekleşme ihtiyacı ve
gerçekleşti. Bunun yararını ve birlikte hareket etmenin ortaya çıkaracağı güzel sonuçlarını
yakın zamanda göreceğiz. Bu alanda var olan sorunlar nelerdir, bunların çözümü
noktasında yapılan ve yapılacak olan önemli çalışmalar olacak." dedi.
İmar çalışmaları tamamlanma aşamasına gelen teknopark projesinin hizmete açılmasının
medikal el aletleri başta olmak üzere birçok firmanın ar-ge çalışmasına olan ihtiyacını
karşılayacağına inandığını vurgulayan Vali Aksoy, "Tıbbi cihazlar organize sanayi bölgesi
konusunda ayrı bir bölgeye ihtiyaç var mı?, varsa bunu oluşturabilir miyiz? Ne kadarlık bir
alana ihtiyacınız var gibi konularda yapılacak çalışma netleştikten sonra kentteki
imkânlarımızı araştıracağız. Belediye başkanları ve yerel yönetimlerle de konuşup bu iş
için hangi alanların uygun olabileceğini belirleyeceğiz. Ama öncelikle sektörün ulusal ve
uluslararası fuarlara mutlaka katılması gerekiyor. Bu noktada sektörün bu duyarlılığa
erişmesini özellikle bekliyor ve istiyorum. Çünkü ürettiğiniz ürünü anlatabilmeniz,
tanıtabilmenin en uygun yerler ihtisas fuarlarıdır. Bu ihtisas fuarlarına katılmamız lazım.
Katılımla birlikte tanıtımı yapabilirsek daha iyi bir noktaya geliriz diye düşünüyorum."
ifadelerini kullandı.
Mediküm Başkan Yardımcısı Ahmet Alpdoğru ise Vali Aksoyá dernek çalışmaları
hakkında brifing verdi. Firmalarımızın içinde bulunduğu durum, yaptığı üretimler, rekabet
güçleri, imalatların hangi yurtiçi ve yurt dışı piyasalarda satılabileceği konularını içeren bir
arama toplantısı gerçekleştirdiklerini hatırlatan Alpdoğru, "Kümelenmeyle ilgili
düzenlediğimiz konferanslarda uzman görüşlerini aldık. Firma sahiplerimiz kümelenmenin
ne olduğunu, sadece insanların kümelenmesinin bir daire içinde toplanma değil, rekabet,
güç birliği ve kümelenmenin diğer anlamları hususunda bilgi sahibi olmalarını sağladık."
bilgisini verdi. Alpdoğru, Almanya fuarına mutlaka katılacaklarını da sözlerine ekledi.
İKİNCİ 500'DE 6 SAMSUNLU VAR
İSO'nun Türkiye'nin ikinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması'nda Samsun'dan 6
firma yer aldı.
İstanbul Sanayi Odasının (İSO) hazırladığı “Türkiye'nin ikinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu
Araştırması”na göre 2010 yılında satış vergileri hariç net üretimden satışlara göre
Samsun'dan Adeka İlaç San. ve Tic. A.Ş. - Yemsel Tavukçuluk Hayvancılık Yem
Hammaddeleri San. ve Tic. A.Ş. - Elektrosan Elektro Bakır San. A.Ş. - Samsun Yem San.
ve Tic. A.Ş. - Bafra Eriş Un Yem Gıda San. ve Tic. A.Ş. - Vezirköprü Orman Ürünleri ve
Kağıt San. A.Ş. listede yer almayı başaran şirketler oldu.
2009'da 22'inci, Adeka İlaç San. ve Tic. A.Ş. 114 milyon 893 bin 520 TL'lik üretimden net
satış ile 2010'da 52'inci sırada yer aldı. Yemsel Tavukçuluk Hayvancılık Yem
Hammaddeleri San. ve Tic. A.Ş. 103 milyon 842 bin 265 TL'lik üretimden net satış ile
2009 yılında yer aldığı 137. sıradan 2010'da 97. sıraya yükseldi. Elektrosan Elektro Bakır
San. A.Ş. 64 milyon 573 bin 307 TL'lik üretimden net satış ile ilk defa bu yıl 384. sıradan
listeye girdi. Samsun Yem San. ve Tic. A.Ş. 63 milyon 790 bin 224 TL'lik üretimden net
satış ile 2009 yılında yer aldığı 498. sıradan 392. sıraya yükseldi. Vezirköprü Orman
Ürünleri ve Kağıt San. A.Ş. bu yıl ilk defa listeye 82 milyon 084 bin 395 TL'lik üretimden
net satış ile 226. sıradan girmeyi başardı. Son olarak Bafra Eriş Un Yem Gıda San. ve Tic.
A.Ş. 2009 yılında 15. ısrada yer aldığı listede bu yıl düşüş yaşayarak listenin sonlarında
yer bulabildi. Bafra Eriş Un Yem Gıda San. ve Tic. A.Ş. 55 milyon 062 bin 761 TL'lik
üretimden net satış ile 486. sırada yer aldı.
OBRUK’A SU SPORLARI VE ÜRÜNLERİ MERKEZİ
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, geçtiğimiz Pazartesi günü İskilip
ilçesine giderek burada bir dizi ziyaretlerde bulundu.
Hitit Üniversitesi ve İskilip Belediyesi’nden ayrı ayrı yapılan yazılı açıklamaya göre, Prof.
Dr. Reha Metin Alkan, İskilip Meslek Yüksekokulu Müdürü Yrd. Doç. Dr. Muammer Cengil’i
ziyaret ederek, yeni görevinde başarılar diledi. Rektör Alkan, üniversitenin tüm
birimlerinde olduğu gibi İskilip MYO’ya da çok önemli görevler düştüğünü belirterek,
İskilip MYO’nun bölgesinde sosyal, kültürel ve eğitsel gelişme için önemli bir işleve sahip
olduğunu ifade etti. İskilip MYO’ya yeni bir bölüm açılması için YÖK’e başvurduklarını
söyleyen Rektör Alkan, ileride de bölge dinamikleri ve ihtiyaçları göz önüne alınarak, ülke
çapında istihdamı sağlayacak ve ilçeye katma değer katacak bölümlerin de açılabileceğini
kaydetti. Rektör Alkan, bu konuda ortaya çıkacak olan fiziki mekan ihtiyaçlarının
giderilmesi konusunda da diğer bazı ilçelerde olduğu gibi yerel dinamiklerin harekete
geçirilerek, yüksekokula destek verilmesinin önemine ve gerekliliğine vurgu yaptı.
Daha sonra beraberindeki öğretim üyeleri ile İskilip Kaymakamı Mehmet Yılmaz ve İskilip
Belediye Başkanı Numan Sezer ile iftar yemeğinde bir araya gelen Rektör Alkan, İskilip
MYO ve ileride üniversite bünyesinde Obruk Barajı’nda kurulması planlanan Su Sporları
ve Su Ürünleri Merkezi ile ilgili olarak görüş alışverişinde bulundu.
http://corumhakimiyet.net/Detay/29644/OBRUK-A-SU-SPORLARI-VE-URUNLERIMERKEZI.aspx
KIZ MESLEK AĞ TEKNOLOJİLERİ GÜVENLİĞİ UZMANI YETİŞTİRİYOR
Hızla gelişen bilişim teknolojileri, buna ilişkin uzmanlık alanlarında yetişmiş insan gücü
açığını da beraberince getiriyor. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığı, çeşitli gönüllü kurum
ve kuruluşlarla işbirliği içinde pek çok program ve proje geliştirerek uygulamaya koyuyor.
Söz konusu programlardan biri de, Bakanlık ile Türkiye Bilişim Vakfı tarafından imzalanan
bir protokol gereğince yürütülen Cisco Network Academy (Cisco Ağ Akademi) Programı.
İnternet ortamında erişim ve veri iletişiminin büyük ölçülerde yoğunlaştığı günümüzde,
özellikle ağ güvenliği ve yönetimi konularında görev yapacak çok sayıda ağ teknolojileri
uzmanına ihtiyaç duyulduğu biliniyor. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de 40800 ağ
teknolojileri uzmanı açığı olduğu tespit edilmiş. Bugün bakıldığında ağ uzmanı ihtiyacı
Çorum ve tüm Türkiye’nin sorunu olarak önümüze geliyor. Kız Teknik ve Meslek Lisesi bu
açığı biraz olsun kapatmak amacıyla Cisco kursu açıp, başarıyla tamamlamayı bildi.
Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü ile yapılan protokolde Çorum’da bu ihtiyaca karşılık
verebilmek ve öğrencilerin geleceklerini teminatı olan eğitimlerini tamamlamalarını
sağlamak için Yerel Ağ Akademisine imza attılar.
Yetkili öğretmen Serdar Daşçı, konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Yerel Ağ Akademi
Merkezi olarak Kız Meslek Lisesi ve Çorum genelinde Ağ teknolojileri ile ilgili eğitimler
vererek öğrencilerin gelişimine katkıda bulunmayı planlamaktayız. Cisco Ağ Akademisi
tüm Türkiye’de şuanda 5 kurdan oluşan bir yapıda eğitimlere devam etmektedir.
Öğrencilerimizin dersleri dışında kendilerini geliştirmek için ve tüm dünyada geçerli olan
sertifika almaları kurumumuz ve öğretmenlerimiz tarafından hedeflenmektedir. Yerel
akademi olarak öğrenci eğitimlerinin ilkini bugün itibariyle bitirdik ve başarılı olan
öğrencilerimiz sertifikalarını aldılar” dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=2088&kategori=guncel&proid=9196e867_
rigelworks
BOL ÇEŞİTLİ TARLA GÜNÜ
Tarla Günü vesilesiyle, yenilenen Orta Karadeniz Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma
İstasyonu Müdürlüğünün tanıtıldığı programda kurum tarafından yetiştirilen ve incelenen
tarımsal ürünler görücüye çıktı. Kudret Narından, Japon Turpuna, Şamama'dan Altın
Çilek'e kadar çok sayıda farklı ürün üzerinde incelemelerde bulanan kurum, oluşturduğu
sergide bu ürünleri sergiledi. Vali Şerif Yılmaz'ın ilgi göstererek gezdiği bu sergide en
büyük ilgiyi Altın Çilek çekti.
3 Haziran 2011 tarihinde 639 sayılı kararname ile yeniden yapılandırılan Enstitünün
Müdürü Sebahattin Çelik yaptığı konuşmada, kurumun tarihsel gelişiminden bahsetti.
"Kuruluşunun ilk yıllarında tarımsal potansiyeli çok yüksek olan Kazova'da 21.208
ha araziye sulama amacıyla 1945 yılında hizmete giren Gümenek regülatörü sağ sahil
sulama kanalı ile 1968 yılında hizmete giren sol sahilde, çiftçinin sulama bilgisinin
geliştirilmesi ve sürdürülebilir tarım ilkelerinin çiftçilerce de benimsenmesini amaç
edinmiştir. Bunun için uygulama ile teoriyi tarlada buluşturarak kurulduğu yıldan beri
hem bilim dünyamızın zenginleşmesine hem de ovada entansif tarımın gelişmesine
katkılarda bulunmuştur. Yıllar itibarıyla çalışma konuları ve çalışma alanını geliştirerek
Tokat ili yanı sıra, Sivas, Yozgat ve Amasya, Kayseri, Erzincan ve Çorum illerine hizmet
veren bölgesel bir araştırma enstitüsü haline gelmiştir. Toprak ve Su Kaynakları Tokat
Araştırma Enstitüsü 619.000 m2 lik tarım arazisi, toprak ve su analizleri yapan tam
donanımlı laboratuarı ve 27' i teknik eleman, toplam 86 personeli ile 1963 yılından beri
yöre tarımına hizmet vermektedir. Enstitümüz kurulduğu yıldan bu zamana kadar 153
adet araştırma sonuç raporu, 43 adet teknik yayın, 24 adet çiftçi broşürü ve 18 adet
periyodik yayın ile çiftçilerimize ve ilgili kuruluşlara bilgi akışında bulunmuştur. 19692008 tarihleri arasında Laboratuarımızda, 812853 adet toprak analizi, 95641 su analizi ve
2379 bitki analizi yapılmıştır. Ayrıca yöre tarımına hizmet etmek amacı ile her yıl birçok
eğitim, panel, toplantı ve yayım çalışmaları sürdürülmektedir. Bugün ve bugünden
sonrada aldığımız desteklerle tarımsal faaliyetlerimizi daha da sıkılaştıracağız." dedi.
SAMSUN KOSGEB TÜRKİYE'DE 5. SIRADA
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, KOSGEB'in verdiği
katkıların imalat sanayinde daha fazla olduğu yönündeki eleştirilere cevap vererek,
"KOSGEB Samsun Müdürlüğü Türkiye sıralamasında kaynak aktarımında 5. sırada, proje
sıralamasında ise Türkiye genelinde 3. sırada" dedi.
2010 yılı Aralık ayından itibaren KOSGEB Samsun Müdürlüğü'ne 95 adet proje başvurusu
olduğunu, 60 projenin kabul gördüğünü ve 35 projenin reddedildiğini ifade eden Başkan
Murzioğlu, "Kabul edilen 60 projenin 32 tanesi imalat sektöründe, 28 tanesi ise hizmet
sektöründe. KOBİ proje destek kapsamında imalat sanayine ödenen para 2 milyon 950
bin lira, hizmet sektörüne ise 1 milyon 648 bin lira. Toplam destek 4 milyon 588 bin lira
civarında. Girişimcilik destek programı kapsamında 88 proje başvurusu olmuş, 28 tanesi
imalat ve 60 tanesi hizmet bazlı işletmeler. İşbirliği güç birliği destek programı
kapsamında inşaat sektöründe faaliyet gösteren 5 firma 750 bin lira ile desteklendirilmiş.
İşbirliği güç birliği destek programında 7 tane yerel market bir araya gelerek 250 bin lira
destek alacak bir projeleri kabul edilmiş" diye konuştu.
Fuar ve Kongre Merkezi'nin ihalesinin yapıldığını ve ihalede en az teklifi veren 3 firmayı
açıklayan Salih Zeki Murzioğlu, "En az teklifi 8 milyon 334 bin 53 lira ile Hisar İnşaat
Taahhüt Sanayi Limited Şirketi oldu. Mert Çelik İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
ile Özbulut Yapı İş ortaklığı 9 milyon liralık teklifleri ile ikinci sırada, Hayrettin Eyüboğlu
ise 11 milyon 341 bin liralık teklif ile üçüncü en az teklif veren firma oldu. Bir yasal süreci
var onu bekliyoruz. İnşallah en az teklifi veren firmada kalır, 15 ay sonra Fuar ve Kongre
Merkezi'ne kavuşmuş oluruz" şeklinde konuştu.
SAMSUN'DA TARIM SİGORTASI YAYGINLAŞIYOR
Bitkisel ve hayvansal üretimin stratejik bir faaliyet oluşturması ve dünyada nüfusun hızla
çoğalıp, gıda ihtiyacının artması, tarım alanındaki üretim faaliyetlerinin üreticiler ve
tüketiciler için çok önemli olduğunu ortaya çıkartıyor. Ancak üretim süresi boyunca
risklerin çok fazla olması, üreticilerin bu riskleri ve dolayısıyla geleceklerini güvence altına
alma ihtiyacı ortaya çıkıyor.
Samsun'un coğrafi konumu ve topografik yapısı, üretim dönemindeki risklerin diğer
yörelere göre daha fazla olmasına neden oluyor. Bu da Samsun'da tarım sigortasının
önemini ortaya çıkartıyor. Bu kapsamda yapılan yayım ve tanıtım çalışmaları sonucunda
ilk yıllar çok düşük olan poliçe sayısı son yıllarda hızla arttı.
Ekonomik değeri ve ekiliş alanı fazla olan fındık, çeltik, buğday ve ayçiçeği gibi ürünlerde
poliçe sayısı yoğunlaşmasına rağmen, 54 bitkisel üründe küçükbaş ile büyükbaş
hayvancılıkta ve su ürünlerinde üreticilerin sigorta yaptırdıkları ortaya çıktığını açıklayan
Samsun İl Tarım Müdürü Kadir Güven, "TARSİM konusundaki gelişmeye rağmen
Samsun'da 2010 yılındaki ÇKS kayıtlı işletme sayısının 59 bin 480 olması bu konudaki
tanıtım ve yayım çalışmalarının daha etkin yapılması gereğini göstermektedir. Tabii
afetler sonucunda zarar gören üreticilere yapılacak yardımları düzenleyen 2090 sayılı
Kanun'a göre, TARSİM kapsamındaki risklerin kanun kapsamında değerlendirilmeye
alınmayacak olması, üreticilerin mağduriyetine sebep olmaması için mutlaka ürünlerini
sigorta yaptırmaları gerekmektedir" dedi.
ÇORUM’A YENİ YURT KOMPLEKSİ
Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR), Çorum’a yeni bir yurt kompleksi
inşa ediyor. Fen Lisesi karşısındaki alanda yapımına başlanan 750 öğrenci kapasiteli
YURTKUR kompleksinin 2013 yılı Şubat ayında hizmete açılması planlanıyor. 7 katlı iki
bloktan oluşan yurt binalarının yanı sıra idari bina ve sosyal tesislerin de yer alacağı
kompleksin 450 günde inşa edilmesi hedefleniyor.
YURTKUR’dan yapılan açıklamada yapımına başlanan kompleksle birlikte Çorum’daki
kapasitenin 1.750 öğrenciye ulaşacağı bildirildi. Çorum’a yeni bir öğrenci yurdu binası
kazandırmak için çalışma başlatan YURTKUR, halen 660’ı kız, 340’ı ise erkek olmak üzere
1.000 öğrenciye barınma imkanı sunuyor.
"TÜRKİYE'NİN EN LÜKS AVM'Sİ"
Canik'te 75 bin metrekare alanda inşa edilen Lovelet Outlet AVM'nin inşaat çalışmaları
tüm hızıyla sürüyor. 2012 yılı içerisinde açılması hedeflenen Lovelet'i gezen Canik
Belediye Başkanı Osman Genç, çalışmaları inceledi. Karadeniz'in en büyük ve Türkiye'nin
en lüks Outlet AVM'sinin Canik'te hayat bulduğunu söyleyen Başkan Genç, "İlklerimize bir
yenisi daha eklendi. Türkiye'nin en lüks Outlet'inin ilçemizde yükseliyor olması bizleri
heyecanlandırıyor. Lovelet, bölgeye yeni yatırımlar çekmeye devam ediyor; bir nevi özel
yatırımcıya öncü oldu. Bir şehre böylesi önemli bir markanın gelmesi diğer markaları da
cezb etmekte. Şu an Samsun'da çok önemli yatırımlar hayat bulmakta. Beş yıldızlı oteller,
AVM'ler ve diğer özel yatırımlar olmak üzere Samsun, yatırımcının tercih ettiği bir cazibe
merkezi oldu" dedi.
Hizmet sektörüne yapılan yatırımın aynı zamanda istihdam anlamına geldiğini söyleyen
Başkan Genç, "Bir yandan yatırım yapacaksınız, güzel projeler üreteceksiniz. Peki, ama
ülkemizin kanayan yarası işsizlikle nasıl mücadele edeceksiniz. İşte Canik Belediyesi
olarak işsizlik sorunun çözümünü hizmet sektörüne yapılan yatırımla çözüleceğine
inanarak bu alanlardaki yatırımlara ağırlık verdik. Bölgeye yatırımcıyı çekmeye devam
ediyoruz. Bu anlamda Karadeniz'in en büyük, Türkiye'nin en lüks Outlet AVM'si olan
Lovelet tamamlandığında 1200 kişiye iş imkanı sağlayarak, bu alanda çok ciddi bir adım
atıldığını göstermekte" diye konuştu.
ATAKUM SİMGE ARAYIŞINDA
Samsun'un Atakum İlçesi'nde Belediye Başkanı Metin Burma, ilçeyle özdeşleşecek bir
simge bulmak için kolları sıvadı. Vatandaştan görüş aldıklarını söyleyen Burma, "Sahil ya
da Halk İskelesi, en çok önerilen simgeler oluyor" dedi. Atakum Belediye Başkanı Metin
Burma, ilçeyle özdeşleyecek bir simge aradıklarını açıkladı. Burma, "Ankara'nın Atakulesi,
İstanbul'un Kız Kulesi, İzmir'in Saat Kulesi gibi yaşam merkezimizle anılacak bir simge
arıyoruz" dedi.
İlçede yaşanan hızlı değişim ve gelişimin ardından Türkiye'nin parlayan yıldızı haline
geldiklerini söyleyen Metin Burma, ilçenin tanıtımı ve gerek yerli gerekse yabancı
turistlerin bölgeye çekilmesi için çalışma içerisinde olduklarını belirtti. Turizme yönelik
çalışmaları kapsamında ilçeyi anlatan bir simge arayışı içerisine de girdiklerini kaydeden
Başkan Burma, "Atakum büyüyor ve bu büyüme beraberinde kendine özgü simgelere de
ihtiyaç oluşturuyor. Bu anlamda ilçemize has bir simge arıyoruz. İskele ve sahil denilince
akla gelen ilçemize mal olacak bir marka oluşturmayı hedefliyoruz. Halkımız bu konuda
önerilerde bulundu, bulunmaya da devam ediyor. Seçeceğimiz bir simge ile Atakum
markasını güçlendireceğiz" dedi.
Vatandaşlarla sık sık bir araya gelerek yapılan çalışmaları ve hazırlanan projeleri
paylaşarak fikir alışverişi yaptığına dikkat çeken Belediye Başkanı Metin Burma, "Ben
yaptım oldu anlayışını asla benimseyemedim. Geleceğin en önemli yaşam merkezlerinden
birisi haline gelen, gelişimde Türkiye'nin lideri konumundaki olan Atakum'la ilgili ne
düşünüyorsak halkımıza sorup öyle yola çıkıyoruz. Bu düşünceden hareketle ilçemizle
özdeşleşecek simgeyi ararken de aynı düşünceyle davranıyor ve halkımıza soruyoruz.
İnanıyorum yakında ilçemizin tanıtımında da büyük etki yaratacak olan simgeyi ortaya
çıkaracağız" diye konuştu.
İYİ İŞARETLER
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nca hazırlatılan durum raporunda Samsun'dan övgü
dolu sözlerle bahsedildi. Raporda, Samsun'un yatırım, sağlık, sanayi ve ticaret gibi
unsurları barındıran önemli bir merkez olduğuna dikkat çekildi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı'nca 81 İlin Durum Raporu hazırlatıldı. Samsun için 13 sayfanın ayrıldığı raporda,
övgü dolu ifadelere yer verildi. 9 ana başlıkta hazırlanan Samsun raporunda şehrin her
konuda merkez olduğu ve gelecekte yatırımcıya büyük fırsatlar yaratacağının altı çizildi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın resmi web sitesinde Plan-Program ve Raporlar
Bölümü'nde yayınlanan raporda ilk olarak şehrin sanayi yapısı ele alındı. Bu başlıkta,
"Samsun'un sanayileşme hamlesi büyük bir mücadele ile devam etmekte ve sanayisi hızla
gelişmektedir. Samsun kenti, sahip olduğu her türlü altyapı olanaklarını ve mevcut
potansiyelini yatırımcılarla buluşturabilme becerisini gösterdiğinde iyi bir gelecek
projeksiyonunda büyük fırsatlar yaratacaktır. Arsa tahsisleri yapılmakta olan Gıda OSB ve
yapımı yeni tamamlanan Havaalanı Kargo Ünitesi ile birlikte Samsun, gıda ürünlerinin
işlenmesi, paketlenmesi konularında da yatırım merkezi olma konumuna gelecektir"
denildi.
Raporda, Samsun'un ticareti de ele alındı. Kentin tarihte ticaret merkezi konumunda
olduğuna dikkat çekilen raporda, "Bugün ise hizmetler sektöründeki gelişmiş altyapısı ile
lojistik üs konumundadır. Ticarete konu her türlü bölge müdürlükleri ve dağıtım
merkezleri Samsun'da bulunmaktadır. Samsun için çok büyük eksiklik olan Uluslararası
Fuar ve Kongre Merkezi için çalışmalar devam etmektedir. Samsun deniz, kara, hava ve
demiryolu gibi her türlü ulaşım olanağına sahip merkez konumundadır. Yine SamsunAnkara- Mersin Demiryolu Projesi hayata geçmeyi bekliyor. Biri Türkiye'nin 7'nci büyük
limanı olmak üzere 3 limanı ile bölgenin Deniz Taşımacılığı Merkezidir" ifadelerine yer
verildi.
Potansiyeli Değerlendirmeye ve Talebi Karşılamaya Yönelik Yatırımlar başlığında ise
Samsun'daki cerrahi el aletleri sektörü, enerji ve yan sanayi yatırımları, tersane ve yan
sanayi yatırımları, tarım ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi, ulaşım ve lojistik ile turizm
ve sağlık yatırımları ele alındı. Bu başlığın detaylarında ise, "Türkiye'ye ve dünya pazarına
hitap eden medikal tıbbi malzeme üretim sanayisi her geçen gün artmakta olan 40
firmasıyla ilde önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Üç tarafı barajlarla, önü denizle
çevrili olan Samsun, enerji kaynaklarının dünya pazarlarına ulaştırılmasında buluşma
noktası haline gelmiştir. Samsun, sağlık, kültür, kayak ve doğal turizm zenginlikleriyle
hızla gelişen turizm merkezidir" diye bahsedildi.
Raporun son bölümünde ise ilin sanayi sektörüne yönelik güncel sorunları ve çözüm
önerileri ele alındı. Girişimcilik ruhunun gelişememesi ve ortaklık kültürünün
oluşmamasının belirtildiği bölümde, "Samsun'da yatırım yapılabilecek sektörler için
örneğin tıbbi cerrahi el aletleri üretimi yatırım alt sınırının aşağı çekilerek yatırımların
teşvik edilmesi gerekmektedir. Kent merkezinde altyapısı tamamlanmış yeni yatırım
alanları oluşturulmalıdır. Yıllardır devam eden ama ödenek yetersizliği gibi nedenlerle
tamamlanamayan sulama yatırımları yeni ve uygulanabilir bir program dahilinde en kısa
sürede tamamlanarak Çarşamba ve Bafra Ovalarından beklenen fayda sağlanmalıdır"
ifadelerine yer verildi.
Sağlık yatırımlarında ise Samsun'un geçmişten itibaren Ordu, Sinop, Amasya ve Tokat
gibi illerin sağlık merkezi konumunda olduğuna dikkat çekilerek, "Her türlü olanağa sahip
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hastanesi, devlet hastaneleri, irili ufaklı özel hastane ve
sağlık merkezleri ile komşu çevre illere hizmet vermektedir. Samsun, Sağlık Bakanlığı'nca
yapılan planlamada bölgesinin Sağlık Merkezi olarak belirlenmiş ve Bakanlığın
markalaştırmayı planladığı 20 şehirden biri -geleceğin sağlık kenti- olarak açıklanmıştır"
denildi. Samsun’un dış ticareti, ithalat bilgileri, esnaf ve sanatkarın sayısal bilgileri,
organize ve küçük sanayi siteleriyle ilgili özet bilgiler de raporun detaylarında ele alınan
konular arasında yer aldı.
RÜZGÂR ENERJİ SANTRALİNE ONAY
İl Genel Meclisi’nin Eylül ayı ilk toplantısında Mecitözü İlçesi Alören Köyü sınırları içinde
yapılması planlanan Rüzgar Enerji Santrali’ne onay verildi.
Mustafa Eker yönetiminde yapılan toplantıda Mecitözü’ne bağlı Alören Köyü sınırları içinde
yapılarak işletilmesi planlanan Rüzgar Enerji Santrali için serbest şehir ve bölge plancısı
tarafından hazırlanan 1/5000 ölçekli ilave revizyon nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli
ilave revizyon uygulama imar planı ile ilgili İmar ve Bayındırlık Komisyonu’nun raporu
görüşülerek karara bağlandı. Komisyon Başkanı Pehlül Soysal Çorum’a 21, Mecitözü’ne
ise 7 kilometre uzaklıkta bulunan ve Çevre Düzeni Planı’na gerek olmayan Rüzgar Enerji
Santrali’nde ilimize yetecek düzeyde enerji üretimi ve iletimi yapılacağını söyledi. 893 bin
metrekare hiç ağaç bulunmayan kıraç bir arazide kurulacak olan santralin iki yıl süre ile
izinlerini aldığını ve sahanın mülkiyetinin orman sahası olarak görüldüğünü söyleyen
Soysal komisyon olarak santralin kuruluşunu uygun bulduklarını bildirdi. Komisyonun
raporu aynen kabul edildi.
TOKAT İÇİN TANITIM GÜNLERİ
Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde 22-26 Eylül 2011 tarihleri arasında düzenlenecek
“Tokat Tanıtım Günleri” etkinliklerinin ön hazırlık çalışmaları amacıyla Vali Şerif Yılmaz
başkanlığında bir toplantı gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Vali Yılmaz; ilimizin ve ilçelerimizin her yönü ile
tanıtılması amacıyla Valililik öncülüğünde her yıl Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde
geleneksel olarak “Tokat Tanıtım Günleri” düzenlendiğini belirterek, bu yılki etkinliklerin
22-26 Eylül 2011 tarihleri arasında yine Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirileceğini
kaydetti. İlimizin tanıtımının sadece turizmle değil, sanayi, ticaret gibi diğer tüm
sektörlerle topyekun yapılmasının daha uygun olacağını düşündüklerini belirten Vali
Yılmaz bu amaçla bu yılki etkinliklere geçen yıllardan farklı olarak Gazi Osman Paşa
Üniversitesi, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) ve Kosgeb’in de katılacağını ifade
etti.
MERZİFON BELEDİYE BAŞKANI AYDINLI: "BAKIRÇAY PROJESİYLE İLÇEMİZDE,
2050 YILINA KADAR SU SIKINTISI ÇEKİLMEYECEK
"Merzifon Belediye Başkanı Mehmet Kadri Aydınlı, Merzifon Belediyesi tarafından
yürütülen Bakırçay Projesiyle, ilçede 2050 yılına kadar su sorununun yaşanmayacağını
söyledi. Aydınlı, yaptığı açıklamada, Bakırçay Projesi kapsamında yer teslimine yönelik
çalışmaların başlatıldığını belirtti. Planlama ihalesi yapılan Bakırçay projesi kapsamında,
heyet halinde, gövde iletim hattı, arıtma su tesisi gibi alanlarda incelemeler yapıldığını
aktaran Aydınlı, şunları kaydetti: "DSI Samsun 7. Bölge Yetkilileri ve Su İşleri Teknik
Personeli tarafından planlama ihalesi yapılan Bakırçay Projesi gövde iletim hattı, arıtma
su tesisi alanında incelemeler yapıldı. Planlama çalışmaları 540 takvim günü içerisinde
tamamlandıktan sonra proje yapım ihalesine geçilecek. Belediyemiz ve ilçemiz açısından
önem taşıyan Bakırçay projesi ile 40 yıl su problemi yaşanmamasının beraberinde
belediye tarafından su için yapılan harcamadan da tasarruf edilecek. Belediyenin asli
görevlerinden birisi su. Biz de Merzifon Belediyesi olarak su konusuna birkaç yılı ya da
günü kurtaran değil, köklü bir çözüm getiriyoruz. 40 yıl su problemi yaşamamamızı
sağlayacak bu projenin bir an önce hayata geçirilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz
dedi"
PROJE ASKIDA
Rusya’nın petrol taşımacılık şirketi Transneft Samsun-Ceyhan arasında inşa edilecek
petrol boru hattı ile ilgili çalışmaların ekonomik olmadığı gerekçesi ile dondurulduğunu
açıkladı.
Transneft Başkan Yardımcısı Mihail Barkov Ria Novosti"ye yaptığı değerlendirmede, “Proje
Türkiye tarafından destekleniyor. Ancak ekonomik açıdan en azından uygulanabilir değil.
Müzakereler donduruldu. Top şimdi Türkiye tarafında” dedi. Barkov projenin
yaşayabilmesi için Türk tarafının şartları elverişli hale getirmesi gerektiğini söyledi. Mart
ayında Rusya Enerji Bakanı Sergey Şmatko da Samsun-Ceyhan petrol boru hattı
projesiyle
ilgili
topun
Türkiye"nin
ayağında
olduğunu
söylemişti.
Rusya maliyetin düşürülmesini istiyor.
Samsun-Ceyhan petrol boru hattının inşası ile ilgili tek sorun geçiş maliyetleri. Taşıma
bedellerinin boğazlardan geçişe göre en az üç kat daha fazla olacağını savunan Rus
şirketler, Türk hükümetinden vergi ayrıcalığı bekliyor. Transneft Başkanı Nikoly Tokarev
de daha önce yaptığı değerlendirmede Türkiye'nin ve Rusya'nın taslak anlaşma ile ilgili
çalışmalarının sürdüğünü, yaşanın sürecin normal olduğunu söylemişti. Tokarev, "Ciddi
tartışmalar bekliyoruz. Bu tür dev projeler tartışmalar yaşanmadan uygulamaya
geçemez" tespitinde bulunmuştu.
Türkiye"de genel seçimlerin ve Rusya"da yıl sonunda yapılacak Duma seçimlerin ve Mart
2012 devlet başkanlığı seçimlerinin müzakere sürecini yavaşlattığına değinen kaynaklar,
müzakerelerin şimdilik durduğunu ancak projenin iptalinin söz konusu olmadığını
belirtiyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül"ün 8 Eylül'de Rusya"ya gerçekleştireceği
ziyaret öncesinde Transneft"ten yapılan açıklamanın da pazarlık gücünü artırmak için bir
girişim
olduğu
değerlendirmesi
yapılıyor.
Samsun-Ceyhan petrol boru hattına Rus şirketler Rosneft ve Transneft"in ortak olmaları
ile ilgili mutabakat sağlanmıştı. Yıllık kapasitesi 50-70 milyon metreküp arasında olacak
hattın toplam maliyeti 3 milyar doları bulacak. 550 kilometre uzunluğundaki projeye Çalık
ve İtalyan Eni yüzde 50"şer ortak. Rus şirketler 25 milyon tonluk sevkıyat için garanti
verirken, Kazakistan petrollerinin de hattan taşınması için çalışmalar sürüyor. SamsunCeyhan"la ilgili Türkiye'den Çalık Grup ve İtalyan Eni enerji şirketi arasında Ekim 2009'da
Milano'da ilk anlaşma imzalanmıştı.
OSB’DE 6 ARSA TAHSİSİ İPTAL
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, “yatırım yapacağım” diye devletten
bedelsiz arsa alıp sonra da üzerine tek bir çivi bile çakmayanlara yönelik bir operasyona
imza attı.
Ergün, aralarında Çorum’un da bulunduğu 43 Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (OSB) atıl
durumda bekleyen 208 parseli, yeni yatırımları için arsa bulamamaktan yakınan
sanayicilere vermek üzere tahsislerini kaldırarak geri aldı.
ORGANİZE sanayi bölgelerinde tahsisi iptal edilen arsaların dağılımı şöyle:
Giresun (6), Kastamonu (5), Bingöl (6), Erzincan (2), Isparta Süleyman Demirel (5),
Eskişehir (17), Denizli (1), Uşak (Karma) (5), Uşak (Deri) (10), Çorum (6), Sungurlu
(1), Mersin-Silifke (2), Amasya (4), Kütahya (2), Tekirdağ Hayrabolu (6), Balıkesir 2.
Kısım (29), Kırıkkale (3), Kadirli (3), Osmaniye (4), Kırşehir (11), Edirne (5), Düzce (2),
Van (2), Gümüşhane (1), Manisa (1), Bolu-Gerede (16), Samsun-Kavak (3), SamsunGıda İhtisas (6), Fatsa (1), Sinop (1), Zonguldak-Ereğli (2), Sivas-Şarkışla (1), İzmir-Tire
(5), Sakarya 2. (4), Sakarya 3. (5), Tokat-Turhan (2), Tokat-Zile (3), Kozan (2), Antalya
(2), Karaman (1), Kars (4), Kırklareli (2), Balıkesir-Bandırma (9).
Ergün, Türkiye’deki bütün OSB’leri sessiz sedasız mercek altına alan bu kapsamlı
operasyonu, sanayicilerden gelen “yeni yatırımlarımız için arsa bulamıyoruz, bulunanlar
da çok pahalıya geliyor” yakınmaları üzerine başlattı. Geçmişte, yatırım koşuluyla
bedelsiz tahsis edilen bu parsellerin bir bölümünün “arsa spekülasyonu” iddialarının
hedefi olduğunu belirleyince harekete geçen Ergün, yayımladığı bir bakanlık genelgesiyle
Türkiye genelindeki bütün OSB’leri mercek altına aldı. OSB’lerdeki bugüne kadar üzerine
tek bir çivi bile çakılmamış atıl durumdaki parselleri belirlemek üzere valiliklerle birlikte
kapsamlı bir çalışma yürüten Ergün, şu ana kadar 43 OSB’de saptadığı bu durumdaki 208
parselle ilgili tahsisleri kaldırdı. Ergün, bir grup gazeteciye yaptığı açıklamada, “OSB’lerde
yatırım yapacağım diyerek uzun yıllar çivi bile çakılmamış sanayiciler var. İstismarlar
tespit ettik. Şimdi bu arsaları geri almaya başladık” dedi. Ergün, şöyle devam etti: “Belli
periyotlarla OSB’lerdeki arsa durumlarını denetliyoruz. 6 ayda bir valilikler
koordinasyonundaki komisyonlardan rapor istiyoruz. Bu konuda gerekli talimatları verdik.
Bu tür istismarlara göz yummamız mümkün değil. Yatırım yapmak için yer arayan
yüzlerce yatırımcı varken bazı yatırım alanlarının boş tutulmasına razı olamayız.”
Yeni dönemde yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik çalışmalar yürüttüklerini
vurgulayan Ergün, şöyle konuştu: “Hem teşvik sisteminin revize edilmesine yönelik
çalışmalar yürütüyoruz hem de OSB’lerde bedelsiz arsa tahsisi uygulaması, hem
böylesine yatırıma elverişli ortamda uzun yıllar OSB’lerde parsellerin boş tutulması,
üzerinde yatırım yapılmaması kabul edilemez. Bu konudaki denetimi ve OSB yönetiminin
arazi tahsisi uygulamasını yakından izlemeye ısrarla devam edeceğiz. Bir yatırımcı arsa
ararken, diğeri arsanın üzerine yatmış. Yıllardır arsa arayıp bulamayanlar var. Şimdi
bunların hepsi sona erecek. Atıl duran parselleri geri alıp yatırım yapana vereceğiz.
Birilerinin keyfi kaçabilir ama sonunda mutlaka işler düzelecek. Bizim amacımız yatırımın,
yatırımcının önünü açmak. Bu konuda OSB yönetimlerine de büyük iş düşüyor.”
NİKSAR AYVAZ SUYU'NDA DENEME ÜRETİMİ
Niksar Belediye Başkanı Duran Yadigar, Ayvaz Suyu'nda Almanya'dan getirttirdikleri
reçine yardımı ile suyun arsenikten arındırarak deneme üretimine başladıklarını söyledi.
Tokat'ın Niksar ilçesinde faaliyet gösteren Ayvaz Suyu Fabrikası'nın Niksar Belediyesi'ne
mahkeme kararıyla geçmesinin ardından üretime ara verilen fabrikanın kısa sürede tekrar
faaliyete geçmesi bekleniyor. Önceki dönemlerde suda arsenik tespit edilmesi üzerine
çalışma yapan Niksar Belediyesi Almanya'dan 12 tonluk reçine ithal ederek duruma el
koydu. Başkan Yadigar, şu anda deneme üretimlerinin yapıldığını suda analiz
çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Ayvaz Suyu'nun gerekli filtrelerden geçerek
arsenikten arındırılmış olarak piyasaya tertemiz olarak sunulacağını ifade eden Başkan
Yadigar, "Şuan reçine yardımı ile su üretiminde deneme yapıyoruz. Üretilen sular
tahlilden geçiyor. Tahlillerin sonucuna göre üretime başlamayı planlıyoruz. Önümüzdeki
haftalarda görkemli bir açılışla yeniden Ayvaz Suyu'nu faaliyete geçireceğiz. Şu an teknik
elemanlarımız çalışmalarını sürdürüyor" dedi. Öte yandan Ankara Hıfzıssıhha Müdürlüğü
ekipleri suda yüksek arsenik tespit ederek, ülke genelinde toplama ve imha kararı
verirken, Tokat Valiliği Niksar Ayvaz Suyu'nu şişeleyen firma hakkında gerekli şartları
yerine getirmediği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu.
http://www.haber3.com/niksar-ayvaz-suyunda-deneme-uretimi-1010434h.htm
VALİ ÖZ GÖREVE BAŞLADI
Vali Abdil Celil Öz’ü Valilik Binası önünde Vali Yardımcıları Hakan Kubalı, İsmail Akman,
Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay, kaymakamlar, kamu kurum ve
kuruluşlarının amirleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri karşıladı. Valilik önündeki
karşılamanın ardından polis tören mangasını selamlayan Vali Öz, daha sonra makamında
tebrikleri kabul etti. Makamında kaymakamlar ile kamu kurum ve kuruluşlarının
amirleriyle tanışan Vali Öz, burada yaptığı konuşmada Amasyalılara seslenerek “kapımız
ve gönlümüz tüm vatandaşlarımıza açıktır” dedi.
GÜBRE ZAMMI ÜRETİCİYİ VURDU
Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncü, gübre fiyatlarında yüzde 55 ila 90 arasında
artış yaşandığını belirterek, "Yüksek zamlar gübreden kaçışa, bu durum da ciddi verim
kayıplarına neden oluyor" dedi. Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncü, Türkiye'de
bitkisel üretimdeki verim düşüklüğünün en önemli sebeplerinden birinin yeterli miktarda
gübre kullanılmaması olduğunu söyledi. Türkiye'de halen ihtiyaç duyulanın yarısı kadar
gübre tüketildiğini ifade eden Tütüncü, gübrenin bitkisel üretimde yüzde 40 dolayında
üretimi artırıcı etkisi olduğunu kaydetti. Fiyatlardaki artışların, üreticinin gübre
kullanımından kaçmasına neden olduğunu belirten Tütüncü, "Zaten yeterli düzeyde
olmayan gübre kullanımı, bu kaçışla daha da azaldı. Bu da ürünlerde ciddi verim
kayıplarına yol açıyor. Son aylarda gübre fiyatlarında yüzde 50 ila 90 arasında artış
yaşandı. Özellikle yeni bir ekim sezonu başaklayacakken gübrede görülen yüksek artış,
üreticiyi üretimden ve gübre kullanımından uzaklaştırır. Üreticilerimiz gübre
kullanamazsa, sanayicimiz de, buna aracılık eden bayiler de para kazanamaz. Bu nedenle
yüksek fiyat artışlarına sanayicilerimizin de engel olması gerekir" dedi. Tarımsal üretimin
iki temel girdisi olan gübre ve mazotta desteklerin devam ettiğini belirten Tütüncü, "2011
için gübre destek miktarları yüzde 9-17 arasında artırılmıştır. Gübre fiyatlarındaki bu artış
devam ederse, açıklanan destek miktarının gübredeki KDV'yi bile karşılaması mümkün
değildir. Çiftçinin zamanında ve yeteri miktarda gübre kullanımının sağlanması için fiyat
artışları karşısında destek miktarı da buna paralel olarak artırılmalı ve ödemeler gübrenin
yoğun kullanıldığı dönemde yapılmalıdır. Üretim maliyetlerinin düşürülmesinde öncelik,
üretimin temel girdileri üzerindeki vergi yükünün kaldırılması veya çiftçiye vergi iadesi
şeklinde geri ödenmesi olmalıdır" diye konuştu. Tütüncü, gübredeki fiyat artışlarının Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yakından takip edilmesini ve gerekli önlemlerin
alınmasını da istedi.
SAMSUN'UN TARIM STRATEJİSİ BELİRLENİYOR
Samsun'un tarım potansiyelinin ve stratejilerinin belirlenmesi, sektörün geliştirilerek
ihracat başta olmak üzere temel ihtiyaçların karşılanması amacıyla valilik öncülüğünde İl
Özel İdaresi kaynaklarıyla başlatılan 'Tarım Master Planı' çalışmalarında proje
tamamlanma noktasına gelindi. Özel bir firmaya hazırlatılan ve Gazi Üniversitesi İktisat
Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakkı Ozan'ın proje koordinatörlüğün yaptığı master planı
için İl Özel İdare Toplantı Salonu'nda Vali Hüseyin Aksoy, başkanlığında değerlendirme
toplantısı gerçekleştirildi.
Açılışta konuşan Vali Hüseyin Aksoy, Samsun'un tarım alanında büyük potansiyeli olan bir
kent olduğunu, bu potansiyeli harekete geçirme adına yapılmış bazı çalışmaların
bulunduğunu kaydetti. Çalışmaların daha planlı, daha ekonomik, sürdürülebilir kalkınma
anlamayışı içerisinde gerçekleştirebilmek adına 'Tarım Master Planı' yapımı için İl Özel
İdaresi olarak ihale çıkıldığını belirten Aksoy, "Şu anda ihale süreci devam ediyor. Projeyi
masaya yatırarak 'önümüzdeki dönemde Samsun'un tarımdan daha fazla pay alabilmesi
için neler yapabiliriz' sorularının cevaplarını bulmak adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz,
yoğunlaştırıyoruz. Samsun, Bafra ve Çarşamba gibi iki büyük ovaya sahip. İç kesimlerde
Vezirköprü, Havza, Ladik, Terme, ilçelerinde önemli tarımsal arazilerimiz var. Bu
arazilerimiz şuanda yetiştirdiğimiz ürünler bizim gerçekten en fazla rantabl olduğumuz
ürünler mi, alternatif ürünler buralarda yetiştirebilir miyiz ve buralarda yetiştirdiğimiz
ürünlerle ekonomik anlamda ne tür kazanımlar olur. Bu soruları sorup, bu sorulara cevap
vermek adına tarım master planı ile ilgili çalışmalarda önemli mesafeler alacağımıza
inanıyorum" dedi.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ve Ziraat Fakültesi'nin önemli birikimlerinin olduğunu
ifade eden Aksoy, "Araştırma enstitülerimiz, önemli çalışmaları gerçekleştirdiler. Bunları
bir araya getirerek toparlayarak önümüzdeki dönemde daha sağlıklı bir şekilde tarım
sektörünü geliştirmek için tarım master planının önemli bir ihtiyaç olduğunu gördük.
Samsun'da özellikle tarımda ihraç edilebilir ürünlere baktığımızda hemen hemen fındık
dışında ihraç ettiğimiz tarımsal ürünümüz yok denilecek kadar az. Samsun gibi önemli
potansiyeli olan bir kentte, tarımsal anlamda üretimlerimizin ihracata dönüşmesi
bakımından yapacağımız bu çalışmalar bize yol gösterecektir. Özellikle tarımda
Samsun'da tescil anlamında tarımsal ürünlerimiz bakımından da çok iyi konumda değiliz.
Coğrafi işaretleme bakımından yapmaya çalıştığımız bazı çalışmalarımız var. Bunları da
önümüzdeki dönemde de coğrafi işaretlemeleri de gerçekleştirerek, birer marka haline
getirilmesini gerçekleştirmek zorundayız" diye konuştu.
Özellikle fındıkla ilgili bölgede önemli bir tarımsal potansiyelin mevcut olduğunu belirten
Aksoy, özellikle fındığın desteklenmesi bakımında çıkarılan karar namede taban
arazilerine fındığa destek verilmemesi, yüzde 6 eğimin üstündeki yerlerde fındığın
desteklenmesi gerektiğini hatırlattı. Taban arazilerde fındığa hangi alternatif ürünlerin
yetiştirilmesi gerektiği yönündeki sorunun çok iyi sorulması ve bunun cevabının da bu
çalışmalar sonucunda verilmesi gerektiğini dile getiren Aksoy, "Düz taban arazilerde biz
fındığa alternatif hangi ürünleri yetiştirmeliyiz. Yetiştirdiğimiz bu ürünlerin ihracat
potansiyeli nasıl olmalı ve hangi ürünleri yetiştirebilecek, ihracatımızı daha üst noktalara
taşıyabiliriz. Bu sorunun cevaplarını çalışmaların içerisinde bulmak durumundayız.
Samsun'un tarımsal potansiyelini sadece zirai değil, hayvancılık bakımından da
değerlendirmek durumundayız. Hayvancılık bakımından da önemli potansiyele sahip bir
kentiz. Samsun Gıda Organize Sanayi Bölgesi (OSB) artık alt yapı çalışmaları
tamamlanmak üzere. Yatırımcılara daha önceki yapılan tahsislerden yatırımı yapmamak
üzere vazgeçenler oldu. Yeni müracaatlar alındı. Bize tahsisler geçtiğimiz günlerde
netleştirildi. Önümüzdeki dönemde Gıda OSB'de artık binaların yükseldiğini hep beraber
göreceğiz. Bafra OSB'de tarıma dayalı sanayi çalışmaları oldukça yoğun bir şekilde yeni
yatırımlar la devam ediyor. Tarımsal ürünlerin işlenerek, ihraç edilmesi veya piyasaya
sunulması, ondan alacağımız verim daha üst noktalara taşınması noktasında, kaynak
kazanç katkısı olacaktır" şeklinde konuştu.
ÇORUM’DA YÜZDE 70
Çorum Organize Sanayi Bölgesi’nde yüzde 70 bedelsiz arsa tahsisi yatırımcıları bekliyor.
Dünya Gazetesi ülke genelinde 196 OSB’lerin kimisinde yüzde 100’e varan bedelsiz arsa
tablosunu yayımladı. “İl ve İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksine Göre 264
OSB’de Bedelsiz Arsa Teşvik Oranları’nın yer aldığı tabloda Çorum’a ilişkin veriler de var.
Gelişmişlik endeksi bakımından Çorum’un da içinde bulunduğu 3. bölgelerde bedelsiz
oranı yüzde 70-90 arasında değişiyor. Buna göre Çorum Merkez OSB’de bedelsiz arsa
indirim yüzde 70 iken, Sungurlu’da indirim yüzde 90’a varıyor.
ZİLE'DE OTOBÜS TERMİNAL İNŞAATI HIZLA DEVAM EDİYOR
Zile Belediyesi tarafından yaptırılan yeni otobüs terminal inşaatı hızla devam ediyor.
Terminal inşaat yapımını yerinde inceleyen Belediye Başkanı Lütfi Vidinel yapılan
çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı. Başkan Vidinel, Yeni otobüs terminali inşaatın
hızlı bir şekilde devam ettiğini, çelik kontroksiyon işine başlandığını söyleyerek
yetkililerden bilgi aldı.
KIRIKKALE-SAMSUN DEMİRYOLU PROJESİ TOPLANTISI
Kırıkkale, Çorum, Amasya, Samsun, Yozgat ve Tokat illeri ve ilçeleri sınırlarında
Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı (DLHİ) Genel Müdürlüğü tarafından
yapılması planlanan "Kırıkkale-Samsun Demiryolu Projesi" toplantısının Merzifon'da
yapılacağı belirtildi.
Merzifon Belediye Başkanı Mehmet Kadri Aydınlı, "Planlanan Kırıkkale-Samsun Demiryolu
Projesi ile ilgili olarak çevresel etki değerlendirmesi yönetmeliği gereğince çevresel etki
değerlendirme süreci başlatıldı" dedi. Toplantının Halk Eğitim Merkezi'nde olacağını ifade
eden Aydınlı, çok sayıda il ve ilçeyi ilgilendiren önemli bir toplantının Merzifon'da
gerçekleştirilmesinin önemli olduğuna da dikkat çekerek Merzifon halkını da toplantıya
davet etti.
http://www.haberler.com/kirikkale-samsun-demiryolu-projesi-toplantisi-2974145-haberi/
FINDIK İÇİN TASARIM YARIŞMASI
Karadeniz İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği, tarımsal ürünlerin çoğunda olduğu gibi
fındıkta da hasat ve kurutma aşamalarındaki yanlış uygulama ve teknikler nedeniyle
meydana gelen kalite kaybı ile buna bağlı ekonomik kayıpların minimize edilebilmesi,
böylece dünya pazarlarında üstün özellikleri ile bilinen Türk fındığı imajının da olumsuz
etkilenmesinin önlenmesi amacıyla Fındık Tanıtım Grubu ile işbirliği içerisinde "Fındık İçin
En
Uygun
Hasat,
Patoz
ve
Kurutma
Tekniğinin
Belirlenmesi"
konulu
tasarım yarışması düzenledi.
Katılımcıların, son başvuru tarihi 14 Ekim 2011 olan söz konusu yarışmaya ilişkin yarışma
şartnamesi, başvuru formu ve ayrıntılı bilgilere www.kib.org.tr adresinden ulaşabilecekleri
belirtildi.
‘HİTİTOLOJİ KONGRESİ TANITIM İÇİN FAYDALI’
Hitit Üniversitesi Rektörlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada, Hitit Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Reha Metin Alkan’ın Varşova’da gerçekleştirilen Hititoloji Kongresinin açılış
töreninde yaptığı konuşmada kongrenin, Hititlerin ve Hitit Üniversitesi’nin tanıtımına
olumlu katkılar sağladığı bildirildi.
Konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Üniversitemiz,
Polonya'nın başkenti Varşova'da düzenlenen 8. Uluslararası Hititoloji Kongresine katıldı.
Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleriyle Varşova Üniversitesinde
düzenlenen kongreye Türkiye Varşova Büyükelçisi Reşit Uman, Çorum Valisi Nurullah
Çakır, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, Varşova Kültür ve Tanıtma
Ataşesi Abdullah Kasım Sonkaya ile ülkemiz ve dünyadan bilim insanları katıldı.
Dünyada ilk defa Çorum Kenti'nin ev sahipliğinde 1990 yılında gerçekleşen, bu yıl da
sekizincisi
düzenlenen
Uluslararası
Hititoloji
Kongresinde
dünyanın
çeşitli
üniversitelerinden uzmanlar Hitit Uygarlığı dili, tarih, arkeoloji ve kültürü hakkında
sunumlar gerçekleştiriyor. Kongre, dünyanın dört bir yanından gelen bilim insanlarının
Hitit Uygarlığı ile ilgili düşünce ve deneyimlerinin paylaşılmasına platform oluşturuyor.
Kongrede, 2010 yılında kazılarına yeniden başlanılan Eskiyapar Örenyeri'nde Hitit
dönemine ait çivi yazılı bir tablet bulunduğu kongreye katılan bilim insanlarına ilk kez
açıklandı. Yaklaşık 100 yıl sonra Berlin Pergamon Müzesi'nden kendi topraklarına dönecek
olan Boğazköy Hattuşa Sfenksi'nin Hattuşa'nın dünya miras listesine kabul ediliş tarihi
olan 28 Kasım'da Boğazköy Müzesinde sergileneceği belirten Çorum Valisi Nurullah Çakır,
tüm katılımcıları bu sergiye davet etti.
Kongrenin ilk gününde Varşova Kültür ve Tanıtma Ateşeliği tarafından katılımcılara Türk
mutfağından çok zengin örneklerin yer aldığı kokteyl/yemek verildi. Kongre, 9 Eylül 2011
tarihine kadar sürecek. Geleneksel olarak altı yılda bir Çorum'da gerçekleşen kongrenin
dokuzuncusu 2014 yılında Çorum'da Üniversite ev sahipliğinde düzenlenecek. Üniversite
Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, bu kongreyle, Hitit Uygarlığı'na ait bilinmeyen birçok
hususun bilimsel olarak çözülerek netleşeceğinin altını çizdiği açılış konuşmasında,
etkinliğin Çorum'un ve Üniversitenin de etkin tanıtımının sağlanacağını belirtti.”
http://corumhakimiyet.net/Detay/29760/-HITITOLOJI-KONGRESI-TANITIM-ICINFAYDALI-.aspx
İŞGEM'DE YENİ ADIM
Tokat Esnaf Sanatkârlar Odası Birliği Başkanı Mehmet Bekçi, İŞGEM projesinin ihalesine
katılacak firmalar ve Avrupa Birliği heyeti ile birlikte KOSGEB yetkililerinin incelemelerde
bulunmak için 18 Eylül’de Tokat’a geleceklerini söyledi.
Oda binasında basın mensuplarına açıklamada bulunan Başkan Bekçi, 4 milyon Euro’luk
bir İŞGEM projesinin artık son noktasına geldiklerini belirtti. Bekçi açıklamasında “bunun
Avrupa Birliği ayağındaki süreçleri uzun zaman alıyor. Bu zamanın artık son noktasına
geldik. Projelerimiz çizildi, her türlü alt yapımız hazır. İnşallah Avrupa Birliği heyeti ile
birlikte KOSGEB yetkilileri bu ayın 18’inde gelecekler. İhaleye katılan firmalar Sanayi
Bakanlığı’ndan ihaleye girme belgelerini alanlar, ihaleye girmeye hak kazanan firmalar
yer görme amacı ve yapılacak binanın arazi yapısını yerinde incelemek amacı ile Avrupa
birliği heyeti ile birlikte 18 Eylül’de ilimize gelecekler. Odamız konferans salonunda bir
toplantı yapacağız.
Ekim ayının 18’nde de ihalemiz neticelenecek.
İhalemiz
sonuçlandırıldıktan sonra Kasım aylarının başlarında yani 2012 yılına girmeden de İŞGEM
binamızın temelini de hep beraber atacağız. Bu proje büyük bir proje. Tokat’ımızın
ihtiyacı olan bir proje dolayısıyla yeni müteşebbislerimiz, yeni esnaf ve sanatkâr
olacaklarımızın devlet imkânlarından daha fazla istifade etmesine yönelik yani KOBİ
desteklerinden, KOSGEB kredilerinden daha fazla istifade edebileceği yaklaşık 50 tane
ayrı iş alanlarının, iş merkezlerinin komplike bir merkez olacak” dedi.
BÖLGENİN EN
İLERLİYOR
BÜYÜK
MODERN
SEBZE
VE
MEYVE
HALİ
İNŞAATI
HIZLA
Geçtiğimiz Şubat ayında temeli atılan Sebze ve Meyve Hali’nin inşaatı sekizinci ayında
yüzde 70 oranında tamamlandı. İnşaatı hızla devam eden Sebze ve Meyve Hali yaklaşık
22 bin metrekare alana oturuyor. Bunun 11 bin 650 metre karelik bölümünde 60 adet
dükkân, 102 metre karelik kafeterya, 800 metre karelik lokanta, İdari, Bina, Mescit ve
diğer hizmetler yapılacak. İnşaatın 2012 yılının ilk aylarında bitirilmesi planlanmıştır.
Öte yandan kısa adı WUWM olan Dünya Haller Birliği’nce Amasya Sebze ve Meyve Hali
Projesi 2011 yılında övgüye ve ödüle layık görülmüştü. 10-13 Mayıs 2011’de İstanbul’da
düzenlenen Uluslararası “Küreselleşen Toptancı Halleri Kongresi”nde Amasya Sebze ve
Meyve Hali Projesi hakkında bilgi veren Belediye Başkanı Cafer ÖZDEMİR “Projenin dünya
ülkelerine örnek gösterilmesi bizleri onurlandırmış ve doğru bir iş yaptığımızı tescillemiş
olmasından dolayı Amasyalılar adına gururlandırmıştır” demişti.
SPOR KENTİ HAYAL DEĞİL
Samsun’un Tekkeköy İlçesi'nde yapılacak olan 7 bin 500 kişilik spor salonunun temel
atma törenine katılan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, 'Spor Kenti Samsun' kavramına
dikkati çekti. Stadyum Samsun ve Olimpik Yüzme Havuzu dışında Atakum ve Bafra'ya
spor salonu, Çarşamba'ya da stadyum yapılacağını söyleyen Kılıç, 'Spor Kenti Samsun'
kavramının gereğini yerine getirmeye başladıklarını söyledi.
Samsun'un Tekkeköy İlçesi'nde 30 milyon TL'lik bir yatırım olan ve içerisinde 4 büyük
antrenman salonu, 2 adet square salonu, 4 adet soyunma odası, antrenör ve hakem
odaları, basın çalışma alanları, protokol bölümü, idari birimler, seyirciler için kafeterya ve
büfelerin bulunacağı 7500 kişilik Spor Salonu'nun temel atma töreni, Gençlik ve Spor
Bakanı Suat Kılıç'ın katılımıyla gerçekleşti. Törene spor, siyaset, iş dünyası, bürokrasi ve
sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda kişi katıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç,
yapılan icraatların sahiplenilmesini istedi. Kılıç, "Bu icraatlara sahip çıkıldıkça daha fazlası
yapılacak, yenilerinin temelleri atılacak. Kısa zamanda çok daha görkemli tesisler
Samsun'a ve Samsunlulara kazandırılmış olacak. Bakın burada temelimiz hazır. Su
basman düzeyine kadar çıkmış bulunmaktayız. 7500 kişilik Samsun spor salonu
yapılacak. 500 sporcu, 300 kişi de teknik adam ve antrenörlerin oturma yeriyle toplamda
8300 oturma kapasiteli Samsun spor salonu şimdiden hayırlı olsun" dedi. Yapılanın bir
sinerji ürünü olduğuna dikkati çeken Suat Kılıç, "Şuan 30 milyonluk bir eserin önündeyiz.
26 milyon TL'si doğrudan Gençlik ve Spor Bakanlığımız tarafından müteahhit firmaya hak
edilişler şeklinde kısa sürede ödenecek ve kusursuz bir iş teslim alacağız. 2 milyonluk
katkıyla önemli destek sağlayan Mustafa Demir milletvekilimize de teşekkür ediyorum. Bu
sinerjinin gereği olan dev adımları harfiyen atmaya devam edeceğiz. İşin büyük bölümü
geride ama kaynaklar da sağlam ve güçlü" diye konuştu. Yatırım programına dahil
ettikleri projeler hakkında bilgiler veren Suat Kılıç, "Bunlardan bir tanesi Olimpik yüzme
havuzu, Samsun'a hayırlı olsun. Bu havuzu 2011 yılı bitmeden ihale aşamasına getirmeyi
ve temel atmayı hedefliyoruz. Bir diğeri de Atakum'da inşa etmeye karar verdiğimiz yeni
spor salonu. 1500 kişilik salonu Atakum'un ve spor kulüplerinin kullanımına sunacağız.
Yine Bafra'ya 2 bin kişilik spor salonu yapacağız. Projesi tamam, ihalesi yapılıp, temel
atma sürecine getirilecek. Çarşamba'ya da 5 bin kişilik bir stadyum kazandırıyoruz. Spor
kenti olabilmek için bizler gereğini yerine getirmeye başladık” dedi.
Vali Hüseyin Aksoy da, Samsun'un spor altyapısı ve sporcu sayısıyla oldukça iyi durumda
olduğunu belirterek, "Yaklaşık 39 bin lisanslı sporcuya sahip, 242 spor kulübümüz var. Bu
spor kulüpleri ve sporcularla Samsun'da sporu daha iyi noktaya taşımak için
yürüttüğümüz önemli çalışmalar var. Bugün bunun bir başlangıcı. Bu salon spor alt
yapısının daha iyi noktaya gelmesinde önemli başlangıç olacak. Spor kenti Samsun
diyebilmek adına yola çıkıyoruz ve ilk temeli atılıyor" dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise, Tekkeköy'ün artık arka bahçe
olmaktan çıkacağını belirterek, "Burasının arka bahçe olmaktan çıkacağını söylemiştik.
Yapılacak yatırımlarla bunu gerçekleştireceğiz. İlerleyen dönemde raylı sistemi de buraya
kadar uzatmak zorunda kalacağız" dedi. Yılmaz, spor salonunun Samsun'a hayırlar
getirmesini temenni etti.
AVRUPA KÜLTÜR TURİZMİ ROTALARI’NA HAZIRLANIYORUZ
'Avrupa Kültür Turizmi Rotaları'na Yönelik Milletler Üstü İşbirliği Projeleri' konulu 500 bin
Avro destek sağlayacak proje teklif çağrısı açıklandı.
Avrupa Komisyonu Rekabet Edebilirlik ve Yenilik Çerçeve Programı(CIP) kapsamındaki
'Yenilik Projeleri' faaliyetleri kapsamındaki teklif çağrısı Çorum Valiliği tarafından
kamuoyuna duyuruldu. Konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada; çağrının, Rekabet
Edebilirlik ve Yenilik Çerçeve Programı’nın birinci bileşeni olan “Girişimcilik ve Yenilik
Programı” kapsamında yayınlandığı kaydedildi. Avrupa Birliği’nin KOBİ’lere yönelik ‘CIPEIP Programı’ kapsamında, ‘Yenilik Projeleri’ faaliyetleri bünyesindeki en güncel
çağrılardan birisi olan ‘Avrupa Kültür Turizmi Rotaları'na Yönelik Milletler Üstü İşbirliği
Projeleri' teklifi Çorum’daki kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının bilgisine
sunuldu.
Programa ilişkin detaylı bilginin ‘http://ab.sanayi.gov.tr/Pages.aspx?pageID=591&Ing=tr’
internet adresinden alınabileceği vurgulanırken son başvuru tarihinin 7 Ekim 2011 olduğu
belirtildi.
Vali Yardımcısı Hamdi Bolat imzasıyla yayımlanan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:
“'Avrupa Kültür Turizmi Rotaları'na Yönelik Milletler Üstü İşbirliği Projeleri' konulu
program 4 temel husus üzerine yoğunlaşacak. Kültürel turizm rotaları için eğitim ve
kapasite geliştirme, rotaları yöneten organizasyonların idari yapısını güçlendirme, marka
imajı ve pazarlama stratejilerini destekleme ve benzer eylemleri olan temel paydaşlar ve
sinerjiler ile işbirliği geliştirmedir. Mevcut çağrı bahsi geçen girişimler için tamamlayıcı
olacak. Genel amacı; en zorlu problemlerden biri olarak görülen ve gerçek bir Avrupa
‘kültür turizmi ürünü’ olmadığı anlamına gelen, ‘kültürel turizm girişimleri için ortak ve
koordine bir Avrupa bildirisi ve pazarlama stratejisi bulunmaması’ problemini çözmek.”
http://corumhakimiyet.net/Detay/29774/AVRUPA-KULTUR-TURIZMI-ROTALARI-NAHAZIRLANIYORUZ.aspx
REKOR İHRACAT
STSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, "Samsun, ihracatta bir milyar doları hedeflemiş
marka şehir olma yolunda ilerliyor" dedi. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih
Zeki Murzioğlu, kent ekonomisinin her geçen gün daha da iyiye gittiğini söyledi. Türkiye
İhracatçılar Meclisi'nin açıkladığı ağustos ayı ihracat rakamlarını değerlendiren Murzioğlu,
Samsun'un kaybettiği 20 yılı önümüzdeki bir kaç yıl içinde kazanacağını öne sürdü.
İhracat rakamlarının bir önceki aya ve geçmiş dönemlere göre artmasının mutluluk verici
olduğunu dile getiren Murzioğlu, "Bu gelişmeler Samsun'un ekonomisinin iyiye doğru
gittiğinin en açık göstergesidir. Samsun, ihracatta bir milyar doları hedeflemiş marka
şehir olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. İhracatımız çok daha ileriye gidecek" dedi.
İhracat rakamlarının artmasında iş dünyasının büyük gayreti olduğunu da sözlerine
ekleyen Murzioğlu, "Dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz bitmiş değil. Avrupa halen
kavruluyor. Amerika'da yaşanacak bir çalkantı Avrupa'yı derinden etkiler. Biz de Avrupa
ülkesi olduğumuz için bundan etkileniriz. 2023 yılında 500 milyar dolar hedefleyen bir
Türkiye var. Bunu yerine getirecek reel sektörün, ihracatın artması için özel bir gayreti
var. Samsun'da da işadamlarımız ekonomiye katkı sağlamak için büyük gayret gösteriyor.
İlimizin ekonomisi büyük bir hızla iyiye doğru gidiyor" diye konuştu.
KOMİSYONDAN 'DİYALOG' KARARI ÇIKTI
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi Ortak Komisyonu, Saathane Meydanı ve
çevresindeki kentsel dönüşüm projesinin esnaf görüşü alınarak değerlendirilmesi, oy
birliğiyle kabul edildi.
Samsun'da tarihi binaların korunması, gün ışığına çıkarılması ve çevresi temizlenerek
dünya standartlarında bir rekreasyon alanı oluşturmak için hazırlatılan BelediyeSaathane- Taşhan Kentsel Dönüşüm Projesi'ni hayata geçirmek için Büyükşehir Belediye
Meclisi'ne sunulan teklif, Canik Belediye Başkanı Osman Genç başkanlığında toplanan
Ortak Komisyon Toplantısı'nda ele alındı. Teklifin görüşülmesi 1 saat 10 dakika sürdü.
Belediye teknik ekibinden Zennube Albayrak, teklifin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Bölge Kurulu Müdürlüğü'nün kararı doğrultusunda koruma etki alanı olarak tanımlanmış
olan kısmın yapılaşma koşullarının belirlenmesini içerdiğini söyledi.
Komisyonda ilk sözü alan AK Partili Murat Ekşi, istişareyle sorunun çözülmesini isteyerek,
"Oradaki esnaflar da sorunun diyalog zemininde çözülmesini istiyor. Biz burada karar
vericiler olarak onları da dinlemeliyiz" dedi. AK Partili Tahsin Canikli de, esnafı mağdur
etmeyecek şekilde bir düzenleme yapılmasını önerdi. MHP'li İsmail Sevindik ise,
belediyenin esnaflarla yaptığı toplantıya meclis üyelerinin de çağrılması gerektiğini
belirterek, "Toplantıyla bizim de çağrılmamız gerekiyordu. Ama çağırmadılar. Burası için
uyum içerisinde bir plan çizilmeli ve biz de o planı desteklemeliyiz" diye konuştu.
Komisyona başkanlık yapan Canik Belediye Başkanı Osman Genç ise, şehirlerin
sorunlarını çözerken bu tür sorunlarla karşılaşabilineceğine dikkati çekerek, "Biz de Canik'
te büyük bir kentsel dönüşüm yapıyoruz. İnsanları mağdur etmemeliyiz. Saathane
etrafında tarihi bir doku var. Alternatif üretilmeli. 21'inci yüzyılda artık bu iş sadece
plancılara bırakılmamalı. Esnaf, psikolog, sosyolog ve sivil toplum kuruluşlarını da sürece
dahil etmeliyiz. Ben planı çizdim, bitti olmamalı" dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Turan Çakır da, söz konusu teklifle mülkiyetlerin bir araya
toplanmak istendiğini söyledi. Karar alındıktan sonra esnafın yargıya gidebileceğine
dikkati çeken Çakır, "Oradaki yapılaşma engellenmeli. Değişik ve dönüşüm kaçınılmaz.
Buranın kamulaştırmasının belediyeye ciddi bir yük getireceği söyleniyor. Bunun için
bütçeyi Başkan Yılmaz ve yönetimi bulacaktır. Zaten burası bizden geçtikten sonra, Kültür
ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nda tekrar görüşülecek" diye konuştu.
CHP'li Feride Günay Tosun ise, daha önceki mecliste alınan kararı, teklifin Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na gitmesi için verdiklerini belirterek, "Teklif yine
önümüze geldi. Biz o zamanda planın taslağına onay verdik. Bugün bu onaylanırsa iş
ciddileşiyor. Ortada bir mağduriyet söz konusu. İncelenerek, detaylarına inilerek yeniden
ele alınmasını istiyorum. Bugün gittiğimiz başka illerdeki bu tür tarihi dokuların etrafında,
uygun alışveriş merkezleri var. Buralarda böyle eklenebilir. Planın yenilerek tekrar bize
gelmesini teklif ediyorum" dedi.
Komisyonda söz alan diğer meclis üyelerinin de 'diyalog' önerisi üzerine, Komisyon
Başkanı Osman Genç, teklifin bekletilmesini teklif etti. Meclis üyeleri, oy birliği ile teklifin
bekletilmesini onayladı. Cuma günü yapılacak Meclis Toplantısı'nda da bu yönde karar
çıkarsa, söz konusu teklif önümüzdeki aylarda değiştirilerek tekrar gündeme getirilecek.
AB DESTEK PROGRAMLARININ TANITIMI YAPILDI
Samsun Valiliği Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi tarafından Avrupa
Birliği programları kapsamında AB uyum, danışma ve yönlendirme toplantısı DSİ 7. Bölge
Müdürlüğü Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.
Toplantının açılışında sunum yapan Avrupa Birliği Bakanlığı uzmanı Hakan Karataş,
Avrupa Birliği programları kapsamında sağlanan hibe destekleri hakkında bilgi verdi.
Hayat boyu öğrenme programlarına değinen Hakan Karataş, hayat boyu eğitim
çalışmasında vatandaşların bilgi toplumu haline getirilmesi, çeşitli iş imkanlarının
sağlanması, sosyal bütünlüğü geliştirmek, çevrenin gelecek kuşaklar için daha iyi
koruması amacıyla yürütülen çalışmaları olduğunu kaydetti. Hayat boyu öğrenme
programına 2007-2013 yılları arasında 7 milyar euronun ayrıldığını belirten Karataş, bu
çalışma kapsamında birçok çalışmanın ülkeler arası işbirliği ile yürütüldüğünü kaydetti.
İŞKUR Müdürü Tahsin Bayar, hibe programları kapsamında çeşitli meslek edindirme
programlarının düzenlendiğini, birçok vatandaşın meslek sahibi edilerek iş bulmalarının
önünün açıldığını belirtti. Daha sonra, AB eğitim programını tamamlayan 25 kursiyere
sertifikaları verildi.
AKDENİZ İLE KARADENİZ BİRLEŞİYOR
Karadeniz ile Akdeniz'i buluşturacak 18 ana karayolu güzergâhıyla ilgili
yürütülen proje çalışmaları tamamlandı. Toplam uzunluğu 11 bin 842 kilometre
olacak proje tamamlandığında iller arası ulaşım daha da kısalacak.
Yeni yolların tamamlanmasıyla iller arasındaki ticaretin artması bekleniyor. Ulaştırma
Bakanlığı, uzun süredir üzerinde çalıştığı ve bir taraftan da inşaatı devam eden Akdeniz
ile Karadeniz'i birleştirecek 18 ana karayolu koridorunun geçeceği güzergâhı belirledi.
Daha önce 12 olarak belirlenen güzergâh 18'e çıkarıldı. Böylece, kuzey-güney yönünde
belirlenen 18 güzergâhın toplam uzunluğu da (tek ve duble yol) 11 bin 842 kilometre
olacak ve proje tamamlandığında kuzey-güney yönünde 10 bin 453 kilometre duble yol,
bin 299 kilometre de tek yol hizmete sunulacak. Ulaştırma Bakanlığı kaynaklarından
alınan bilgiye göre belirlenen 18 güzergâhta 7 bin 419 kilometrelik duble yol hattı
tamamlandı. Bin 740 kilometrelik bölümde duble yol inşaatı ise devam ediyor. Bin 384
kilometre yeni duble yol ihalesine çıkılacak.
18 güzergâhta toplam 545 kilometre tek yol bulunduğunu kaydeden yetkililer, "280
kilometre tek yol inşaatı sürüyor. 474 kilometre de ihaleye çıkılacak. Böylece yolların
toplam uzunluğu 11 bin 842 km.'ye çıkacak." bilgisini verdi. Yetkililer, 18 ana güzergâh
tamamlandığında (tek ve duble yol) toplam yol uzunluğunun 11 bin 842 kilometreye
çıkacağını belirtirken, 18 güzergahta duble yol uzunluğu yaklaşık 8 bin kilometre olacak.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 3 defa bakanlık koltuğuna oturduğunda yeni dönem
hedefleri arasında önceliğin bölünmüş yollar olduğunu açıklamıştı. Duble yollarda 2
önemli hedef taşıdıklarını, ilkinin mevcut yolların kalitesini yükselteceklerini, ikinci
hedeflerinin ise Akdeniz ile Karadeniz'i birbirine bağlayacak Kuzey-Güney koridorundaki
yolları geliştireceklerini söylemişti. Hedeflenen Güney-Kuzey koridoru çalışması
tamamlandı.
1-Edirne-Çanakkale-İzmir-Aydın-Muğla: Bin 12 kilometrelik hattın 761 kilometresi
tamamlandı. 205 kilometrede inşaat sürüyor. 46 kilometre için ihaleye çıkılacak.
2-Aziziye-Kırklareli-Tekirdağ-Balıkesir-Antalya: 995 kilometrelik hattın 734 kilometresi
tamamlandı.
3-Karasu-Sakarya-Kütahya-Afyon-Burdur-Antalya: Bu güzergâh toplam 614 kilometre.
611 kilometresi tamamlandı.
4-Afyon-Konya-Karaman-Silifke:
işletmeye açıldı.
Uzunluğu
5-Zonguldak-Ankara-Aksaray-Mersin:
kilometrelik bölümü tamamlandı.
465
Toplam
kilometre.
797
377
kilometre
kilometrelik
uzunluğunda.
kısmı
748
6-Bartın-Karabük-Gerede: 186 kilometre uzunluğa sahip. Bu güzergâhın 172 kilometrelik
bölümü tamamlandı.
7-İnebolu-Kastamonu-Kırıkkale-Konya-Manavgat: 793 kilometre. 469 kilometrelik bölüm
tamamlandı.
8-Kırıkkale-Kırşehir-Nevşehir-Niğde-Mersin: 320 kilometre. Bu güzergâhta yol çalışması
tamamlandı.
9-Sinop-Çorum-Kayseri-Niğde-Mersin: 621 kilometrelik hattın 471 kilometresi
tamamlandı. 105 kilometrelik bölümde inşaat sürüyor. 45 kilometre için ihaleye
çıkılacak.
10-Samsun-Çorum-Kırıkkale: 320 km'lik hat tamamlandı.
11-Ünye-Tokat-Adana: 700 kilometrelik hattın 314 kilometresi işletmeye açıldı. 155
kilometre inşaat devam ediyor.
12-Ordu-Sivas-İskenderun: Uzunluğu 797 kilometre olan hattın 533 kilometrelik kısmı
tamamlandı.
13-Giresun-Malatya-Adıyaman, Gaziantep-Kilis: 999 kilometre. 460 kilometrelik yol
işletmeye açıldı.
14-Trabzon-Gümüşhane-Erzincan-Diyarbakır-Mardin: 841 kilometre.
hizmete girdi. 177 kilometrelik bölümde inşaat devam ediyor.
511
kilometresi
15-Rize-Erzurum-Bingöl-Diyarbakır-Mardin: 558 kilometre. 126 kilometresi tamamlandı.
238 kilometresinde inşaat sürüyor. 194 kilometrelik bölüm için ihale açılacak.
16-Artvin-Ardahan-Kars-Erzurum:
bölümü tamamlandı.
516
kilometre
uzunluğa
sahip.
279
kilometrelik
17-Ağrı-Bitlis-Siirt-Şırnak: 571 kilometre. 339 kilometresi tamamlandı. 194 kilometrelik
bölümde inşaat sürüyor.
18-Kars-Iğdır-Van-Hakkari: 758 kilometre. 400 kilometresi tamamlandı. 289 kilometrelik
bölümde inşaat sürüyor.(Zaman)
http://www.haber3.com/akdeniz-ile-karadeniz,-11-bin-kilometre-yolla-birlesiyor1010698h.htm
SÜT HİJYENİ VE İŞLETMELERİNİN DENETİMİ
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Avrupa Birliği Genel Sekreterliğince koordine
edilen TAIEX (Teknik Yardım ve Bilgi Değişim Ofisi) ve Tokat Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Müdürlüğü, Giresun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından ortaklaşa
düzenlenen seminer, Grand Ballıca Oteli'nde gerçekleşti.
Tokat Tarım İl Müdürü Mehmet Ali Yavaş yaptığı konuşmada, seminerin Tokat'ta
gerçekleşmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirirken, Tokat’ta iklim yapısının
hayvancılık yapmaya müsait olduğunu ifade ederek "Tokat'ın hayvancılık potansiyeli
yüksek ve buna bağlı olarak 2010 yılında 262 bin ton süt üretimi yapıldı. Potansiyeli
artırmaya yönelik programları uyguluyoruz." dedi.
Süt ve süt ürünleri üretiminin artırılmasına yönelik AB standartlarında işletmelerin
kurulması ve mevcut işletmelerin AB standartlarına kavuşturulması için çeşitli desteklerin
ve koşulların gerçekleştiğini söyleyen Yavaş, "İlimizde, ülkemizin en önemli süt işletmeleri
bulunuyor ve kurulu kapasitenin artırılması için çalışmalara devam ediyoruz. Tokat'ın
ülkemizin önemli süt merkezlerinden biri haline getirilmesini hedefliyoruz. Bu hedef
doğrultusunda mera ıslahı, kültür ırkı hayvan sayısının artırılması, ıslah programları,
modern işletmelerin kurulması, süt desteği, makine desteği gibi çeşitli çalışmaları
yapılıyor. 5996 sayılı gıda kanunu ve diğer uygulamalar ile Tarımsal ürünlerin tarladan
sofraya kadar izlenmesi yolunda gerekli tedbirler alındı. Bu doğrultuda önemli görevler
üstlenen İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerimizce gıda maddelerinin üretimi,
tüketimi, ihracat ve ithalatı aşamalarında gerekli denetimler yapıldı. Ülkemizdeki gıda
mevzuatı ve uygulamalarının AB ülkelerine uyumlu olmasını sağlamak için bilgi alışverişi
seferberliği başlattık ve bu konuda önemli mesafeler aldık. " diye konuştu.
Seminere Almanya'dan katılan Rainer Bertsch ise süt çiftliklerinin taşıması gereken teknik
ve hijyenik özellikler, çiftlik düzeyinde resmi kontroller, analiz metotları ve uygulanan
kısıtlamalar konularında bilgi verdi.
Yunanistan'dan katılan Vasileios Gkantzios da, işletme düzeyinde gıda güvenliğinin
sağlanması, süt kabul kriterleri ve analiz metotları, işletme düzeyinde çapraz bulaşmanın
önlenmesi, AB ülkelerine ithalat kriterleri, yasal zorunluluklar, yaptırımlar, kotalar, transit
geçiş ve sağlık sertifikası düzenlenmesi konularını anlattı. Programın ardından kentteki bir
süt fabrikası ve süt çiftliğine ziyarette bulunularak eğitim amaçlı örnek denetim
gerçekleştirildi. İki gün sürecek seminere Almanya ve Yunanistan'dan gelen AB
uzmanları, Bakanlık temsilcileri, Tokat, Ordu ve Giresun, Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Müdürlüğü Gıda denetçileri ve özel sektör temsilcileri katıldı.
AVRUPA AMASYA’DA BULUŞTU
Amasya Halk Oyunları Yaşatma ve Tanıtma Derneği (HOYTAD) tarafından geliştirilen
Minia_Europe (Minyatür Avrupa) projesi T.C. Başbakanlık AB Eğitim ve Gençlik
Programları Merkezi Başkanlığı Ulusal Ajans tarafından kabul görülerek uygulanan proje
büyük beğeni topladı. 3 ve 4 Temmuz 2011 tarihlerinde Çek Cumhuriyeti, Montenegro,
Polonya, Portekiz ve Rusya’dan Amasya’ya gelen proje ortakları HOYTAD dernek
binasında proje ön toplantısını yapmış ve projenin uygulama aşamasıyla ilgili detayları
incelemişlerdi. AB gençlik değişimleri eylem 3.1 Avrupa’ya Komşu Ortak Ülkelerle İşbirliği
kapsamında hayata geçirilen Projede 6 farklı ülkeden toplamda 30 katılımcı Amasya’da 10
günlük bir çalışma yaparak 6 farklı kültürün tarihi ve kültürel dokularının tanıtımını görsel
ve süreklilik arz eden bir eserle ortaya çıkardı. Bu süreçte farklı kültürlerden bir araya
gelen gençler kendi tarihi ve kültürel birikimlerini yansıtan gerek kendi şehirlerine ait
gerekse ülkelerini sembolize eden geleneksel ev modelleri, bina, köprü, ibadethane gibi
dünyaca da tanınmış birçok objenin minyatürlerini hazırlayarak Amasya havzasında bir
araya getirdiler. Proje hakkında açıklamalarda bulunan Proje koordinatörlerinden Ahmet
Ulu, şu şekilde konuştu.
HÜLYA KOÇ MÜŞAVİR
Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Hülya Ertürk Koç, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yapısını
değiştiren kararname ile müşavir olarak atandı. Milli Eğitim Bakanlığı, yayımlanan 'Milli
Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname' ile
yeniden yapılandırıldı. Aralarında Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Hülya Ertürk Koç'un da
bulunduğu 74 il müdürü müşavir olarak atandı. Resmi Gazete'de yayımlanan
kararnamenin geçici maddesine göre, aralarında İl Milli Eğitim Müdürü Hülya Ertürk
Koç'un da bulunduğu il müdürleri ile şube müdürlerinin görevleri sona ererken, il milli
eğitim müdürleri müşavir kadrosuna atandı. Yeni yapılanmada şube müdürleri ve müdür
yardımcıları kaldırılırken, yerlerine uzmanlıkların geleceği öğrenildi. İl Milli Eğitim Müdürü
Hülya Ertürk Koç'un, yeni yapılanmanın ardından nerede görevlendirileceği ise
önümüzdeki günlerde belli olacak.
KONGREYE HAZIRLANIYOR
Tıbbi cihazlar ve cerrahi el aletleri sektöründe dünyanın üçüncü kümelenme merkezi olan
Samsun, bu yıl 4. süne ev sahipliği yapacak Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalatı Sanayi Kongre
ve Sergisi (TİSKON)"ne hazırlanıyor.
Dünya genelinde önemli bir konuma sahip olan sektör, 16 Kasım"da Almanya"nın
Düsseldorf kentinde düzenlenecek olan Medica Uluslararası Sağlık ve Tıbbi Aletler
Fuarı"ndan önce Samsun"a akacak. Yerli ve yabancı çok sayıda gazeteci ve ekonomi
yazarı da kente gelerek kongreyi takip edecek. Dış Ticaret Müsteşarlığı"nın 2007 yılı
dünya geneli verilerine göre 148 milyar dolarlık ihracat ve 150 milyar dolarlık ithalat
işlem hacmi bulunan tıbbi cihazlar ve cerrahi el aletleri pazarı, her geçen gün yeni
yatırımcılar, imalatçılar, ihracatçılar ve ithalatçılar kazanıyor. Ülke ekonomilerine büyük
katkılar sağlayan sektörü yakından takip eden Türkiye de ithalat ve ihracatının yanı sına
TİSKON kongreleri ile pazarın söz sahibi aktörlerinden biri olmak istediğini gösteriyor.
Sağlığa hitap eden sektörün giderek büyümesi, ülkeler arasındaki rekabeti de artırıyor.
Sektörel anlamda öne çıkan kümelenme merkezleri, fuar, sergi ve kongrelerle dünya
pazarının ilgisini çekmeye ve söz sahibi olmaya çalışıyor. Almanya, 19 Kasım"da
Düsseldorf Medica Uluslararası Sağlık ve Tıbbi Aletler Fuarı"na ev sahipliği yapacak.
Günde 4 milyon kişinin ziyaret edeceği, birlerce firmanın ve şirketin ürettiği ürünlerini
sergileyeceği fuara, dünyanın 3 kümelenme merkezinden biri olan Samsun"dan da üretici
firmalar katılacak. Bu önemli fuardan önce sektör, 23-24 Eylül tarihlerinde Samsun"da
yapılacak 4. Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalatı Sanayi Kongre ve Sergisi"ne yönelecek. Hazırlık
çalışmalarında sona yaklaşılan TİSKON 2011 kongre ve sergisine yerli ve yabancı çok
sayıda ekonomist, bilim adamı, gazeteci, köşe yazarı, sektör temsilcileri, iş adamları ile
üreticiler katılacak. Kongre ve serginin ardından davetliler, firmaları gezerek üretim ve
pazarlama aşamaları gezdirilecek, ürünler tanıtılacak.
Bugüne kadar sektörün sağlık alanındaki ilerlemelerinin izlendiği ve deneyimlerin
paylaşılıp sorunların ortaya konulduğu TİSKON 2011 kongre ve sergisi, öncekilerden farklı
olarak tıbbi cihazların imalatı, satışı, bunları yapan ulusal ve uluslararası firmalar, sektör
dernekleri, kamu ve üniversite hastaneleri, konuyla ilintili kamu kurum ve kuruluşları
kapsıyor. Kümelenme kavramının önemi ve sektördeki uygulamaları ana temalarının
işleneceği kongrede, Türkiye"de ve Dünya"da tıbbi cihaz sektöründe kümelenme
çalışmaları, Tıbbi Cihaz Sektörünün Sorunları ve çözüm önerileri, Tıbbi Cihaz Sektöründe
Kümelenme Politikaları, Tıbbi Cihaz Sektöründe Devlet Destekleri gibi konuları içeren
oturumlarda tartışmalar düzenlenecek.
Samsun Medikal Sanayi Kümelenme Derneği (Mediküm) Başkanı Dr. Ahmet Aydemir,
kongrede sektöre ilişkin AR-GE alt yapısının oluşturulması amacıyla TÜBİTAK Vizyon 2023
çalışması kapsamında hazırlanan Tıbbi Cihaz Alet Malzeme Grubu Raporu"nun
değerlendireceğini söyledi. Dr. Aydemir, kongrede ayrıca imalat teknolojilerinin
geliştirilmesi, kullanılması ile ilgili kuramsal ve uygulamalı çalışma yapılacağını, sorunlar
ve çözüm önerileri üzerinde tartışılacağını, cihaz üretiminden kullanımına teknik mevzuat
çalışmaları, gelişmeler ve sorunlarla ilgili konular değerlendirileceğini, sektörde Dünya ve
Türkiye"nin konumu masaya yatırılacağını, ihtisas organize sanayi bölgeleri ve
teknokentlerde sektör ele alınıp ürün kalitelerinin inceleneceğini de sözlerine ekledi.
Kongre sergisinde ise tıbbi cihazlar, görüntüleme sistemleri, cerrahi el aletleri, cerrahi
motor sistemleri, implantlar, steril konteyner sistemleri, sterilizasyon sistemleri,
sterilizasyon cihazları, medikal gaz sistemleri, tek kullanımlık ürünler, temizleyiciler,
dezenfektanlar, elektro tıp, hastane ekipmanları, hastane gereçleri, laboratuvar
teknolojisi, ortopedik gereçler, ameliyat gereçleri, hastane tekstil ürünleri sergilenecek.
SÜREÇ AKSAMAZSA DEMİR YOLU 2017’DE BİTECEK
Kırıkkale-Çorum-Samsun Demiryolu projesinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu
halkın katılımı toplantısı dün yapıldı. Toplantı da demir yolunun teknik detayları ve geçiş
güzergahları hakkında da bilgi verildi.
Toplantıda Projenin Etüt Proje Mühendislik Hizmetlerini yürüten firma adına ÇED
Raporunu hazırlayan MGS Proje Müşavirlik Firmasından Çevre Mühendisi Çetin Çakır
katılımcılara ÇED süreci ve proje hakkında bilgi verdi. Kırıkkale-Çorum-Samsun demiryolu
projesinin, Kırıkkale-Samsun ana hattı ve iki bağlantı hattından (Yerköy Bağlantı Hattı ve
Amasya-Turhal Hattı) meydana geldiğini belirten Çetin Çakır, Toplam uzunluğu
446+170,221 km olan Kırıkkale-Samsun Demiryolu hattı, ana hat ve 2 bağlantı hattından
oluşmaktadır.
Ana hat: Kırıkkale-Samsun Demiryolu: Kayaş-Yerköy Demiryolunun yaklaşık 112+200
km.sinden Kırıkkale İli, Delice İlçesinden başlayarak, sırası ile Çorum İli, Sungurlu İlçesi,
Çorum Merkez İlçe, Çorum Mecitözü İlçesi, Amasya Merzifon İlçesi, Samsun Havza İlçesi,
Samsun Kavak İlçesinden geçerek Samsun Merkezde sonlanmaktadır. Ana hattın
uzunluğu 284+088,051 km olarak planlanmıştır.
Yerköy Bağlantı hattı, Yerköy-Sivas Demiryolu Hattının 186+500 km.sinden Yozgat İli,
Yerköy İlçesinden başlayarak, sıra ile Yozgat Merkez İlçe ve Çorum İli, Boğazkale
İlçesinden geçerek, Çorum İli Sungurlu İlçesinde Kırıkkale-Samsun Hattının yaklaşık
68+800 km.sine bağlanarak sonlanacaktır. Yerköy Bağlantısı 67+127,530 km olarak
planlanmıştır. Amasya-Turhal Bağlantısı, Kırıkkale-Samsun Hattının km 189+000 ile
191+000 arasında yer alan Merzifon İstasyonundan ayrılarak, Amasya İli Suluova İlçesi
ve Amasya İli Merkez İlçeden geçerek, Tokat İli Turhal İlçesinde sonlanacaktır. AmasyaTurhal Hattı, toplam 97+954,64 km olarak planlanmış olup, km 27+000 sonrası mevcut
olan tek hatta revizyon yapılacaktır. Amasya-Turhal Hattı 27+000 km.ye kadar çift hat,
km 27+000 sonrası ise mevcut tek hat rehabilitasyonu olarak inşa edilecektir” dedi.
Demiryolu hattının 6 İl sınırlarından geçtiğini kaydeden Çakır, hattın geçtiği il ve ilçeleri
şu şekilde sıraladı: “Amasya; Merzifon, Suluova, Merkez. Tokat; Turhal. Çorum;
Mecitözü, Merkez İlçe, Sungurlu, Boğazkale, Yozgat; Yerköy, Merkez İlçe. Kırıkkale;
Delice İlçesi.”
Çakır, Sungurlu, Çorum, Merzifon, Havza, Kavak ve Samsun’a yolcu ve yük amaçlı
istasyonlar yapılacağını söyledi. Projenin iş akışı hakkında da bilgi veren Çakır şunları
belirtti: “Kırıkkale – Samsun Demiryolu Etüt Proje ve Mühendislik Hizmetleri İşi, T.C.
Ulaştırma Bakanlığı Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü
tarafından Yüksel Proje Uluslararası A.Ş.’ye ihale edilmiştir. Etüt, Proje ve Mühendislik
Hizmetleri İşi kapsamında; 1/25.000 ölçekli güzergâh araştırması ve amenajman etüdü,
1/2.000 ölçekli şeritvari haritalarının alınması ve güzergâhın bu haritalara işlenmesi,
Kamulaştırma planlarının hazırlanması, güzergâh üzerinde gerekli sondajlar ile laboratuar
deneylerinin ve diğer zemin araştırma işlerinin yapılması, tüneller, köprüler, istinat
duvarları gibi sanat yapıları ile istasyon tesislerinin ve demiryolunun DLH İnşaatı Genel
Müdürlüğü’nün Teknik Şartnameleri’ndeki esaslara göre projelerinin yapılması, üst yapı,
elektrifikasyon, sinyalizasyon, telekominikasyon projelerinin yapılması, ÇED mühendislik
hizmetleri işleri yer almaktadır.”
Kırıkkale-Çorum-Samsun hızlı tren demir yolu hattında 54 adet köprü-viyadük, 21 adet
tünel, 5 adet ise istasyon inşa edilecek. Demiryolu elektrikli ve çift hatlı inşa edilecek olup
trenler yolcu taşımacılığında saatte 250 km yük taşımacılığında ise 80 km hızla
gidebilecek.
Demir yolu ile ilgili çalışmalarının aksamadan devam etmesi durumunda 2012 Nisan ayına
kadar projelerin tamamlanacağını ve 2013 yılı başına kadar ise inşaat ihalesinin yapılarak
çalışmalara başlanabileceğini açıklayan Çakır, “Süreç aksamadan devam ettiği takdirde
hızlı tren 2017 yılında hizmete açılabilir” dedi. Çakır konuşmasının sonunda katılımcıların
görüşlerini dinledi.
Hızlı Tren hattı il merkezinden; TOKİ konutları ile toptancılar sitesi arasında kalan
bölgeden geçerek İskilip yolu, Ömerbey köyü, Bayat köyü, Silimkent Çorum Barajı’dan
büyük bir yay çizerek il merkezini geçecek ve Ahmediye’den Samsun yolunun karşı
tarafından Merzifon’a devam edecek.
KADIN GİRİŞİMCİLER
Tokat Ekmekçiler Çörekçiler ve Pastacılar Odası tarafından düzenlenen girişimcilik kursu
Cumartesi günü TESOB konferans salonunda başladı. İl genelinde çeşitli odalar tarafından
düzenlenen kurslara katılım yoğundu. Serdar Sakın tarafından verilen kursa toplam 60
kişi müracaat etti. 3 haftada bitmesi planlanan kursta 30’arlı şekilde iki ayrı sınıf
bulunuyor. Kursun ilk gününde verilen eğitimlere katılanların büyük bir çoğunluğunun
bayan olması dikkat çekti. Genci, yaşlısı kursa gelerek girişimcilik sertifikası almayı
hedefliyor. Kursa gelen bayanların büyük bir bölümünün evde sürdürdükleri dikiş nakış
işlerini büyüterek yeni bir işyeri açmak istiyor. Genç bayanların ise güzellik merkezi ve
kuaför dükkânı açmayı hedefliyor. Diğer yandan kursa çevre illerden de katılımın olması
dikkat çekti.
IPARD PROGRAMI 2. BAŞVURU KABUL SÜRECİ 05 EKİM’E UZATILDI
TKDK Amasya İl Koordinatörü Yusuf BAYRAM yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi;
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Kırsal Kalkınma (IPARD) Programı 2.
Başvuru Kabul Süreci 5 Ekim 2011 Çarşamba gününe kadar uzatıldı.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığının ilgili kuruluşu olan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme
Kurumu (TKDK), Türkiye Cumhuriyeti adına Avrupa Birliği’nin Katılım Öncesi Mali Yardım
Aracı olan IPA’nın Kırsal Kalkınma Bileşeni kapsamında uygulanacak yatırımlara ilişkin
hibe desteğine 05 Eylül 2011 tarihinde başvuru kabul etmeye başlamıştır. Ancak başvuru
sahiplerinin yoğun talepleri ve resmi dokümanların hazırlanması aşamasında
yaşanabilinecek gecikmeler dolayısıyla projeler, TKDK İl Koordinatörlüklerinde 05 Ekim
2011 Çarşamba günü saat 18.00’e kadar kabul edilecek olup bu tarihten sonra süre
uzatımı yapılmayacak ve başvurular kabul edilmeyecektir.
Program hakkında detaylı bilgiler ve başvuru ile ilgili gerekli diğer tüm dokümanlar İl
Koordinatörlüğümüzden ve www.tkdk.gov.tr internet adresinden temin edilebilinir.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5534&haber=IPARD
Başvuru Kabul Süreci 05 Ekim’e Uzatıldı.xhtml
Programı
2.
ÇALIŞAN KADINA İYİ HABER
Kadının iş hayatındaki yerini güçlendirecek ''İstihdam Stratejisi 2023 Vizyonu'' devreye
giriyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kadının çalışma hayatına
katılması ve kayıt dışılığın önlenmesi konularının Meclis gündemine geleceğini bildirdi.
Çelik, Avrupa Parlamentosu Hollanda Milletvekili Emine Bozkurt'u makamında kabul etti.
Türkiye'de kadın haklarının geliştirilmesi konusunda mevzuat, uygulama ve mentalite
yönünden büyük gelişmeler yaşandığını belirten Çelik, kadınların istihdamıyla ilgili ileriki
günlerde 'İstihdam Stratejisi 2023 Vizyonu'nu açıklayacaklarını söyledi. Kadınların
istihdamdaki oranının daha da artırılmasıyla ilgili var olan teşviklerin bir kez daha gözden
geçirileceğini ifade eden Bakan Çelik, geçmiş dönemde istihdam paketi adı altında
çıkarılan düzenlemelerde ilave istihdam, özellikle de kadın istihdamı gerçekleştiğinde
primlerin hazine tarafından karşılanmasının öngörüldüğünü hatırlattı.
EĞİTİM DÜZEYİ EN YÜKSEK İLÇE HANGİSİ?
Samsun'da yüksekokul veya fakülte mezununun en çok yaşadığı ilçelerin başında 27 bin
961 ile İlkadım gelirken, 180 yüksekokul ya da fakülte mezunu ile Asarcık ilçesi son
sırada yer aldı.
315 bin 89 nüfuslu İlkadım'ın yüzde 11.3'ü, 123 bin 904 nüfuslu Atakum'un 7.4'ü, 18 bin
867 nüfuslu Asarcık'ın ise yüzde 1.04'ü yüksekokul veya fakülte mezunu. Nüfusa
kıyaslandığında ise İlkadım'ın 2.5 katı daha küçük nüfusa sahip Atakum başı çekiyor.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2010 yılı verilerine göre, 77 bin 570 kişinin okuma
yazma bilmediği Samsun'da okuma-yazma bilen fakat bir okul bitirmeyenlerin sayısı 62
bin 856, ilkokul mezunu 306 bin 989, ilköğretim mezunu 173 bin 23, ortaokul ya da
dengi okul mezunu 45 bin 123, lise ya da dengi okul mezunu 173 bin 878, yüksekokul ya
da fakülte mezunu 68 bin 927, yüksek lisans mezunu 3 bin 956, doktora mezunu bin 660
ve bilinmeyen nüfus sayısı ise 41 bin 494.
Samsun'da fakülte veya yüksekokul mezununun en çok yaşadığı ilçelerin başında 15 bin
642 erkek, 12 bin 149 kadın nüfus ile İlkadım gelirken, 9 bin 503 erkek ve 7 bin 206
kadın ile Atakum, 3 bin 935 erkek, 2 bin 643 kadın nüfus ile üçüncü sırada Bafra yer
alıyor. Yüksekokul veya fakülte mezunu sayısı en az olan ilçelerin başında 122 erkek 58
kadın nüfus ile Asarcık gelirken, 158 erkek 88 kadın nüfus ile Ayvacık ikinci sırada, 185
erkek, 97 kadın nüfus ile Salıpazarı üçüncü sırada bulunuyor.
Yüksek lisans mezunlarının nüfus olarak en çok yaşadığı ilçelerin başında bin 41 erkek,
760 kadın nüfus ile İlkadım gelirken, 666 erkek, 520 kadın nüfus ile Atakum ikinci sırada,
146 erkek, 85 kadın nüfus ile Bafra üçüncü sırada geliyor. Nüfusu içinde yüksek lisans
mezunu sayısı en az olan ilçelerin başında 2 erkek 1 kadın nüfus ile Asarcık, ikinci sırada
4 erkek 2 kadın nüfus ile Salıpazarı ve 3 erkek 4 kadın nüfus ile Ayvacık üçüncü sırada
bulunuyor. Doktora mezunlarının en çok yaşadığı ilçelerin başında 616 erkek, 290 kadın
nüfus ile Atakum birinci sırayı alırken, 312 erkek, 175 kadın nüfus ile İlkadım ikinci sırayı,
37 erkek, 19 kadın nüfus ile Bafra üçüncü sırayı alıyor. En az doktora mezunu nüfusu
olan ilçelerin başında 1 erkek 1 kadın nüfus ile Yakakent gelirken, ikinci sırayı 2 erkek, 2
kadın nüfus ile Ayvacık, üçüncü sırayı ise 3 erkek, 2 kadın nüfus ile Kavak alıyor.
MURZİOĞLU'NDAN PLATFORMA DESTEK SÖZÜ
Samsun Valiliği Kültür Sanat Platformu, Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç başkanlığında,
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu'nu makamında ziyaret etti.
Samsun Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır'ın da bulunduğu ziyarette Vali Yardımcısı
Mesut Taner Genç, platformun kuruluş amacı ve çalışma prensipleri hakkında Başkan
Murzioğlu'nu bilgilendirdi. Mesut Genç, sadece sanat ve sanatın ilgi alanlarından değil,
aynı zamanda Samsun'un kültür ve fikir hayatı ile ilgili de bireyler ile sivil toplum
örgütlerini aynı çatı altında topladıklarını söyledi.
Samsun Kültür Sanat Platformu ile bir güç birliği oluşturmak istediklerini ifade eden Vali
Yardımcısı Mesut Taner Genç, “Bu platformun amacı, sanatçıların ve sanatsal çalışmaların
desteklenmesi, sanat yapıtlarının değerlendirilmesi, korunması ve tanıtımı ile ilimizde
sanat kültürünün yaygınlaştırılmasını sağlamak, kamu ve özel sektörün ilimizde yapacağı
her türlü sanatsal ve kültürel etkinliklerde danışmanlık yapmak. Aynı zamanda
Samsun'da gerçekleştirilecek kültürel ve sanatsal etkinliklerde Türk Dünyası ve Akraba
Topluluklarıyla kültürel ve sanatsal işbirliği artırıcı organizasyonlar yapabilen platform
oluşturmak. Bu platform, sanatın ve sanatçının desteklenmesi, sanatların korunması,
geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve tanıtılmasına ilişkin hizmetler ile kültür ve sanat
alanında ifade ve düşünce özgürlüğünün sağlanmasına yönelik faaliyetler içinde de
olacaktır” dedi.
Samsun'da kültür ve sanat adına yapılacak olan tüm faaliyetleri aylık olarak çıkaracakları
rehber ile halka duyuracaklarını belirten Genç, “Bu aynı zamanda şehrimize, kültür ve
sanat hayatına da bir hizmettir. Oluşturacağımız web sitemizle de faaliyetlerimizi
duyuracağız. Bu tür etkinliklerin yanında daha da önemlisi proje üreteceğiz. Sanat
kurullarımız sanatın, kültürün her alanını temsil ediyorlar. Kurullarımız, kentimize katkı
sağlayacak projeleri ortaya koyduktan sonra biz de hayata geçirmek için ilgili yerlerden
bütçelerini sağlayarak uğraş vereceğiz. Kentin sosyal iktisadi hayatına katkı sağlayan
sizleri de doğal üyemiz olarak oluşturduğumuz platformun içerisinde görmek istiyoruz.
Sizlerde elinizden gelen katkıları bu platforma verirseniz sadece kültür ve sanat açısından
değil, Samsun'a çok büyük artılar getirecek değerler kazandıracağımıza inanıyorum” diye
konuştu.
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu ise, Samsun Valisi Hüseyin
Aksoy başkanlığında böyle bir platformun kurulmasını çok önemli ve anlamlı gördüğünü
belirterek, “Bir kentin gelişmişliğinde kültür ve sanat faaliyetleri büyük önem
taşımaktadır. Bizi de bu platformun içine katmanızdan dolayı başta Sayın Valimize ve
sizlere çok teşekkür ediyorum. Bu platformlar, kentimiz için önem arz eden tüm
projelerde de lobi önderliği yapacak platformlardır. Ben bu platforma katkı veren herkese
teşekkür ediyorum. Şahsım ve kurumum adına yapılacak ne varsa platformun neferi
olarak bizi görebilirsiniz. Yapacağınız her çalışmada ve projede sizlerle birlikte olacağımı
bilmenizi istiyorum” diyerek konuştu. Samsun Ticaret Borsası Başkanı Sinan Çakır da,
platforma her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti.
SAMSUN GIDASI MERCEK ALTINDA
Yatırım programı dahilinde 210 bin liraya mal olan cihaz, Samsun Gıda Kontrol
Laboratuar Müdürlüğü"nde faaliyete geçti.
Samsun İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, "Gıda Kontrol Laboratuvar
Müdürlüğü'ne alınan makine sayesinde, Samsun ve çevre illere hizmet verilecek ve
buradan alınan analiz belgeleri tüm dünyada geçerli sayılacaktır.” dedi. Böyle bir cihazın
Samsun adına önemli bir kazanım olduğunu belirten Karanfil, "Günümüzde hızla gelişen
bilim ve teknolojiye paralel olarak sanayi atıklarının ve insektisit, antibiyotik ve hormon
gibi ilaçlar ile çeşitli kimyasal boya maddelerinin gıdalara bulaşma oranında arttığını ve
gıda kontrollerinin zamanında ve doğru olarak gerçekleştirilmesi için bu zararlı
maddelerin analizlerinin yapılması adına alınan bu makine, Gıda Kontrol Laboratuvarının
alt yapısına güç katacaktır.” dedi.
Karanfil şöyle konuştu: “Atomik Absorbsiyon Spektrofotometresi, kimyasal işlem
laboratuvar analizlerinde kullanıldığı gibi günlük hayatta da su kirliliği, toprak kirliliği ve
hava kirliliği oluşturan elementlerin limit miktarı doğrultusunda uyumluluk analizleri
yapmakta da kullanılacak”.
SAVUNMA SANAYİNİN PEŞİNDEYİZ
TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, savunma sanayisi ile ilgili yatırımların
takipçisi olduklarını, gerekli görüşmeleri yaptıklarını açıkladığı meclis toplantısında,
"Savunma sanayisinin, makinecilik konusunda herhangi bir alt yapısı olmayan Yozgat ya
da Sivas'a aktarılmasının geçerli hiç bir nedeni olamaz." dedi. Hafta sonu İstanbul Dünya
Ticaret Merkezi'nde düzenlenecek olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Yerlileştirme Fuarı'na
çok sayıda Çorumlu sanayicinin katılacağı bir gezi düzenleyerek, konuya ilişkin Çorum'un
talep ve beklentilerini ortaya koyacaklarını aktaran Başaranhıncal, Çorum'un savunma
sanayi sektörü konusunda göz ardı edilemez makine tecrübesi bulunduğunu söyledi.
AMASYA'DAKİ TURİZM YETKİLİLERİNİN GEMİ KEYFİ
Amasya'daki turizm yetkililerinin binlerce turisti taşıyan kruvaziyer gemi turlarını şehre
çekmek için geçen yıl başlattıkları girişimler sonuç verdi ve İzmir'den uçakla İstanbul'a,
oradan da gemiyle ulaştıkları Samsun Limanı'na demir atan kruvaziyer turlarından 4
otobüslük kafile Amasya'ya ulaştı.
Bazı çevrelerin hayal olarak niteledikleri bu durumun gerçeğe dönüştüğünü belirten
Amasya Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Kaya yaptığı açıklamada, “Kruvaziyer gemi
turlarının Türkiye'deki duayen ismi Karavan Turizm firmasının sahibi Alex Baltazzi ile
yaptığımız görüşmeler sonunda Amasya turlara dahil edildi. Gelen misafirlerimiz tarihle
turizmin iç içe yaşadığı Karadeniz'in Kapadokyası Amasya'ya hayran kalacaklar” dedi.
Turların deneme turları olduğunu ve ilgi görmesi halinde sürekli olacağını vurgulayan İl
Kültür ve Turizm Müdürü Kaya, gemilerin Samsun, Amasya, Çorum, Tokat bölgesinde
ağırlanabileceklerini bu çerçevede dört ili kapsayacak bir turizm destinasyonu oluşturma
çabası içerisinde olduklarını kaydetti.
Gemiyle geldikleri Samsun'dan otobüsle yaklaşık 1,5 saatte Amasya'ya ulaşan yerli ve
yabancı 110 turistin yer aldığı kafileyi karşılayan Amasya Kültür ve Turizm İl
Müdürlüğünde görevli şube müdürü Seyit Ahmet Avcı, önümüzdeki hafta sonu da yeni bir
grubun kente geleceği bilgisi aldıklarını ifade etti.
http://www.haber3.com/amasyadaki-turizm-yetkililerinin-gemi-keyfi-1019064h.htm
"TOKAT TANITIM GÜNLERİ" 22-25 EYLÜL'DE ANKARA'DA GERÇEKLEŞTİRİLECEK
Tokat'ın yöresel özelliklerinin tanıtılacağı "Tokat Tanıtım Günleri", 22-25 Eylül tarihleri
arasında Ankara'da gerçekleştirilecek.
Tokat Valisi Şerif Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında, 'Tokat Tanıtım Günleri"
etkinliğinin geçen yıl Ankara'da nisan ayında yapıldığını hatırlatarak, "Tokat Tanıtım
Günleri, bu yıl yine Ankara'da 22-25 Eylül tarihleri arasında Atatürk Kültür Merkezi'nde
(AKM) yapılacak. Bu etkinlikte Tokat'ı ekonomisi, kültürü, doğal güzellikleriyle
tanıtacağız" dedi. Etkinlik için hazırlıkların tamamlandığını ifade eden Yılmaz, şunları
kaydetti:
"İlimizin gerek Ankara, gerekse ülke genelinde tanıtımı açısından çok önemli gördüğümüz
bir faaliyeti icra etmek için hazırlıklar tamamlandı. Perşembe günü saat 12.00'da Ankara
Akm'de devletimizin üst düzey yöneticilerinin de katılımıyla açılışımızı gerçekleştireceğiz.
İlimizin turizm adına kalkınmasını, turizm adına gelişmesini istiyorsak doğru tanıtım
yapmalıyız. Bu amaç doğrultusunda bu tanıtım günlerini organize ettik. Valiliğimiz
koordinatörlüğünde tanıtım günlerine belediyelerimizi, kaymakamlıklarımızı, sivil toplum
kuruluşlarımızı ve özel teşebbüsleri de dâhil ettik" diye konuştu.
http://www.haberler.com/tokat-tanitim-gunleri-22-25-eylul-de-ankara-da-3002633haberi/
YENİ SEZON LA BOHÈME İLE BAŞLIYOR
Samsun Devlet Opera ve Balesi yeni sezona 1 Ekim Cumartesi günü La Bohème ile
başlıyor. Ünlü İtalyan Rejisör Vincenzo Grisostomi Travaglini'nin sahneye koyduğu La
Bohème prömiyeri için biletler satışa çıktı. Prömiyer 1 Ekim Cumartesi günü saat 20.00'de
Büyük Salon'da gerçekleşecek.
‘TÜRKİYE EKONOMİNİN YÜKSELEN YILDIZI OLDU’
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Erdem
Çenesiz, kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un Türkiye'nin yerel para kredi
notunu BB'den BBB-'ye yükseltilmesine ilişkin yaptığı açıklamada mikro ekonomik
reformlar hızla devreye alınırsa sanayinin rekabet gücü nün iyileşeceğini ve kredi notunun
tekrar artışının mümkün olacağını söyledi.
Erdem Çenesiz açıklamasında, "Standard & Poor's'un (S&P) dünyadaki birçok ülkenin
notunu düşürürken Türkiye'nin kredi notunu yükseltilmesini olumlu bir gelişme olarak
değerlendiriyoruz. Hatta Türkiye ekonomisinin göstermiş olduğu yüksek performans
dolayısıyla kredi notu artışının geciktiğini ve not artışını daha önce hak ettiğimizi
düşünüyoruz" dedi. Çenesiz, not artışıyla ilgili olarak şunları söyledi:"Türkiye, dünya
ekonomisinin yükselen yıldızı olduğunu, ekonomideki gücünü bir kez daha göstermiştir.
Yapısal reform ve doğru politikaların sürdürülmesiyle, ülkemiz ekonomisinin daha da
güçlendirilmesi ve istikrarın devamlılığı mümkün olacaktır.”
http://corumhakimiyet.net/Detay/29961/-TURKIYE-EKONOMININ-YUKSELEN-YILDIZIOLDU-.aspx
YAKUTİYE TEKKESİNDE KAZI ÇALIŞMASI
Yakutiye Tekkesinde Amasya Belediyesi tarafından temizlik, sondaj ve kazı çalışmaları
yapılmaktadır.
Arkeolog Muzaffer Doğan Baş’ın başkanlığında yürütülen Yakutiye Tekkesi, 15 y.y.
Osmanlı eseridir. Kazıdan sonra onarım yapılarak Bimarhane çevre düzenlemesine uygun
bir şekilde yeryüzüne çıkarılacaktır.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5613&haber=Yakutiye
Kazı Çalışması.xhtml
Tekkesinde
SAMSUN'A SÜPER STAT
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'ın Samsun'un Tekkeköy İlçesi'nde yapılacağını açıkladığı
30 bin kişilik stadyumda bir koltuğun maliyeti bile 2 bin dolar. Seçimler öncesinde
Samsun'a 'yeni stadyum sözü' veren Suat Kılıç'ın Gençlik ve Spor Bakanı olmasıyla süreç
hızla ilerliyor. Bakan Kılıç, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ile Stadyum
Samsun'un inşasına yönelik protokol sürecini başlattıklarını, önümüzdeki günlerde de
protokolün imzalanacağını söyledi.
'Spor Kenti Samsun' sloganıyla birlikte Samsun'a stadyum sözü verdiklerini söyleyen
Bakan Kılıç, "O sözünü verdiğimiz Stadyum Samsun'u yatırımlarımız arasına dahil
ediyoruz. TOKİ ile Stadyum Samsun inşasına yönelik protokol sürecisi başlattık.
Önümüzdeki günlerde bu protokolün imza törenini Ankara'da gerçekleştireceğiz. Kaliteli,
nitelikli bir stadyumda bir koltuğun maliyeti 2 bin dolar. 30 bin kişilik bir stadyumun
maliyeti kabaca 60 milyon dolar. Yani 100 milyon liranın üzerinde bir stadyum projesini
önümüzdeki günlerde Samsun'a kazandıracağız" dedi.
THY UÇUŞ SAATLERİNİ DÜZELTTİ
Türk Hava Yolları’nın Merzifon-İstanbul seferleri 1 Ekim 2011 tarihi itibariyle eski saatlere
göre yeniden başlayacak, 1 Kasım 2011 tarihinden itibaren de Çorum halkının beklentisi
doğrultusunda saatler değişecek.
TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, dün yapılan meclis toplantısında konu
hakkında meclis üyelerine açıklamalarda bulundu. Eski uçuş saatlerinin İstanbul Atatürk
Hava Limanı’ndan saat 16.30, Merzifon’dan saat 18.45 olduğunu ifadem eden
Başaranhıncal, "1 Kasım’dan sonra Merzifon’dan 06.05’de hareket edilecek, İstanbul’dan
ise 22.30’da dönülecek. Bu kış dönemi tarifesidir. Yani günübirlik İstanbul’a gidiş-geliş
mümkün hale gelecek. Daha sonra ise farklı firmalarda farklı kentlere uçuşlarda gündeme
gelecek" dedi.
AMASYALI TIP ÂLİMİ SABUNCUOĞLU ŞEREFEDDİN'İN ADINA BİMARHANE'DE
"SABUNCU OĞLU TIP VE CERRAHİ TARİHİ MÜZESİ" KURULMASI ÇALIŞMALARI
TAMAMLANDI
Belediye Başkan Yardımcısı Osman Akbaş yaptığı açıklamada, yetiştiği dönemde
Bimarhane'de başhekimlik yapan Şerefeddin Sabuncuoğlu’nun geliştirdiği 200'e yakın tıp
aletinin ve ruh sağlığına iyi gelen müzik aletleri müzede sergilendiğini belirterek,
"Bimarhane’yi yapılış amacına uygun olarak müzikle tedavi ve cerrahi tarihi müzesi haline
getirdik dedi Eylül 2011’de toplanan Belediye Meclisi’nde Belediyemiz tarafından tarihi
Bimarhane'de hazırlanan Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi’ne giriş ücretleri
belirlendi. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından 5 Eylül 2011’de Belediye Meclisi’ne
verilen "Müzeye Giriş Ücretleri" teklifi, Belediye Meclisi’nde oy birliği ile kabul edildi.
Mecliste Oy Birliği ile belirlenen giriş ücretlerinde Tam Bilet 4 (dört) TL ve Öğrenci
Bileti'nin 2 (iki) TL olması kararlaştırıldı.
HEYBEMİZ DOLU GELDİK
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, "Samsun'a heybemizde yatırımla
geldik. Barajlardan göletlere, dere ıslahlarından ovalara kadar pek çok yeni müjdemiz
var" dedi.
Bazı ziyaret ve incelemelerde bulunmak için Samsun'a gelen Orman ve Su İşleri Bakanı
Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bir yere giderken hediye götürülmesinin adet olduğunu belirterek,
kendisinin de Samsun'a yatırım hediyesi getirdiğini söyledi. Eroğlu, bakanlıklarıyla ilgili
yapacaklarının müjdesini verdi.
Eroğlu, "Burada çok önemli işler ifa ettik. Samsun'a hükümetimiz döneminde yapılan
yatırımlar 700 milyon TL'yi aştı. İnşallah bir milyar TL'ye yaklaşacak. Bunlar barajlar
göletler, içme suyu tesisleri ve ormancılık faaliyetleri gibi projeler. İnsanoğlu bir yere
giderken hediye götürür. Bizim de hediyemiz yatırımlar, heybemizde bunlarla geldik.
Daha önce 10 milyon TL ilave ödenek göndermiştim. Koordinasyon Toplantısı'nda da 1015 milyon TL daha yeni talep geldi. Onları da vereceğiz. Parada sıkıntı yok" diye konuştu.
Samsun'da 240 bin dekar alanı sulamaya açtıklarını belirten Veysel Eroğlu, "Dere ıslahları
çok önemli 58 adet dere ıslahını gerçekleştirdik. Mert ve Kürtün Deresi'nin de ıslahını
Büyükşehir Belediyesi'yle yapacağız. Bunu kararlaştırdık. DSİ'ye gereken talimatı verdik.
Derelere çöpler atıldığı için pislik yuvası haline gelmiş. Bu dereleri şehrin süsü olarak ıslah
edeceğiz. Biz ayrıca yeni barajlar inşa etmeye başladık. 19 Mayıs Barajı projesi yapılıyor.
Salıpazarı sulama ve taşkın korumaya faydası olan barajın proje yapımına başladık. Gölet
ve sulamalar yapacağız. Orman teşkilatı da yeni yapılanma gereği bir çalışma yaptık.
Taşkınlarda bir takım iklim sorunuyla ilgili tahminde bulmak için Türkiye'de bulunan 6
radardan birisini Samsun'da kuracağız. Önümüzdeki yıl bunun açılışı yapılacak" dedi.
Samsun'da daha önceden katı atık problemi olduğunu söyleyen Eroğlu, "Vahşi
depolamayla şehri büyük bir risk altında bırakacak bir durum söz konusuydu. Şu anda
çok modern bir katı atık bertaraf tesisi var. Tıbbi atıklar da rastgele atılmıyor. Bunlar dahi
sterilize edilip bertaraf ediliyor. Metan gazının elektrik üretiminde kullanılması konusunda
da büyük bir adım atıldı. Bu durum Samsun'un nereden nereye geldiğinin çok açık bir
göstergesidir. Samsun önceden köy gibiydi, kentsel dönüşüm, yollar ve çevre
hizmetleriyle 5 yıldızlı şehir haline geldi. Samsun'un istikbali parlak" diye konuştu.
SAMSUN'A İKİ DEV YATIRIMIN TEMELİ ATILACAK
Samsun Milletvekili, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'ın girişimleriyle modern bir tesise
kavuşacak olan Devlet Meteoroloji İşleri Samsun Bölge Müdürlüğü, bölgenin ulusal ve
uluslararası bir kompleks olma özelliği taşıyan yerleşkesi olacak.
İnşaatı NG Hotels&Resorts tarafından gerçekleştirilecek olan kompleks, Meteoroloji Bölge
Müdürlüğü'ne hizmet vermeye başladığında eski binasının yerinde yükselecek Güral
Samsun otelinin inşaatına başlanacak. Böylece Samsun hem son teknolojiyle donatılmış,
dünya standartlarında bir meteoroloji üssüne hem de Karadeniz Bölgesi'nin en modern
otellerinden birine kavuşmuş olacak.
NG Hotels & Resorts'un, toplam 20 bin metrekare alan üzerine kuracağı Samsun
Meteoroloji Bölge Müdürlüğü kompleksinde bölge idari binası, 2 lojman bloğu, radiosonde
binası ve rasat parkı ile açık spor alanları, çocuk oyun alanları ve açık otopark alanları
bulunacak. Tüm ayrıntıları titizlikle hazırlanan çalışma binasının zemin ve birinci
katlarında bölge idari ofisleri yer alacak. İkinci katında ise toplantı düzeninde 200 kişilik
brifing salonu, lokal ve tam donanımlı uluslar arası eğitim hizmet bölümü bulunacak. İdari
binanın 3, 4 ve 5'inci katları 6'sı süit toplam 45 odalı konaklama tesisi için ayrılmış
durumda. Ayrıca binanın çatı katında, doğa ve deniz manzaralı 100 kişilik bölümü kapalı
olan toplam 300 kişilik restoran yer alacak.
Yoğun bir çabayla kısa sürede hizmete sokulması planlanan yeni tesisin inşaatında, iki
vardiya halinde 120 görevlinin çalışması ve bu sayının dönem dönem 250 kişiye kadar
çıkması öngörülüyor.
ŞEKER FABRİKALARININ SATIŞ İPTALİ İÇİN DANIŞTAY’A DAVA AÇILDI
Şeker-İş Sendikası, Türkşeker'e ait 10 şeker fabrikasının özelleştirilmesi için ihaleye
çıkılmasına ilişkin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) kararının iptali ve yürütmesinin
durdurulması istemiyle Danıştay'da dava açtı.
Sendikadan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Şeker Fabrikalarına (Türkşeker) ait C
portföyündeki Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba fabrikalarıyla B
portföyündeki Malatya, Erzincan, Elazığ ve Elbistan fabrikalarının bütün halinde varlık
satışı uygulanmak suretiyle pazarlık usulüyle özelleştirilmek üzere ihaleye çıkartılması
kararlarına karşı bir kez daha Danıştay'a başvuruldu. Dava dilekçelerinde, "Özelleştirme
kararlarının, Danıştay kararıyla iptal edilen 2009 yılındaki ihalelerle bire bir aynı olduğu
ve yargı kararlarının etkisiz bırakıldığı" savunularak, bu nedenle kararın iptali istendi.
Yürütmenin durdurulması talebini içeren dilekçelerde de "çok sayıda şeker fabrikasının
kapanmasını öngören ÖİB'nin yaklaşımının hukuka, kamu yararı ve vicdana aykırı olduğu,
pancar üreticisi aleyhine düzenlemeler yapıldığı, Özelleştirme için ileri sürülen
gerekçelerin maddi gerçeklerle örtüşmediği ve şeker fabrikalarının değerine yönelik
hesaplamaların geçerliliğini yitirdiği" savunuldu.
MERZİFON'DA SINIFLARDAKİ KARA TAHTANIN YERİNİ AKILLI TAHTA ALACAK
Merzifon Kaymakamı Mehmet Fatih Geyim, yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı ve
Ulaştırma Bakanlığı ortaklığında başlatılan Fatih Projesi adıyla bilinen Fırsatları Artırma ve
Teknolojiyi İyileştirme Hareketi kapsamında Merzifon'daki kara tahtaların değiştirileceğini
ifade etti.
Teknolojinin eğitimde kullanılmasının önemine değinen Geyim, şunları kaydetti:
"Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı ortaklığında başlatılan ve Fatih Projesi adıyla
bilinen Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi kapsamında Merzifon'daki
kara tahtalar değiştirilecek. Yerini akıllı tahtalar alacak. Teknolojiyi eğitimde kullanmak
elbette çok önemli. Daha kısa sürede daha çok bilgiye ulaşmayı sağlayan teknoloji, çok
çok önemli olsa da, ne yazık ki başarıda tek başına yeterli değil. Nihayetinde çalışacak
başarma azminde olacak öğrencilerimizdir. Öğrencilerimiz, başarma azmini, mucizeyi
kendilerinde bulmalılar ve teknoloji de bu noktada kendilerine ciddi kolaylıklar
sağlayacaktır."
http://www.haberler.com/merzifon-da-siniflardaki-kara-tahtanin-yerini-3003827-haberi/
SAATHANE MEYDANI ÖTELENDİ
Samsun Büyükşehir Belediyesi"nin 1992 yılından bu yana Saathane Meydanı"nda
yapmayı düşündüğü Kentsel Dönüşüm projesi için hazırlayıp meclise sunduğu ve ayrıca
koruma kurulu şartlarını içeren koruma amaçlı imar planı değişikliği teklifi, Ekim ayı
meclis toplantısında görüşülmek üzere bir ay süre ile ertelendi.
Samsun Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı Meclis toplantısı, Büyükşehir Belediyesi Başkan
Vekili Turan Çakır"ın yönetiminde gerçekleştirildi. Toplantıya ilk olarak, geçtiğimiz
günlerde alınan oy birliği kararı ile komisyonda bekletilmesine karar verilen Saathane
Meydanı Kentsel Dönüşüm Projesi"nin görüşülmesi ile başlandı. Saathane Meydanı’nın iş
yerlerinden arındırılması ve tarihi dokunun ortaya çıkarılmasının amaçlandığı ayrıca,
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'nde tartışılacak olan Kentsel
Dönüşüm Projesi için belediye tarafından hazırlanmış olan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli
koruma amaçlı imar planı değişikliği teklifinin Ekim ayında tekrar görüşülmesi mecliste
kararlaştırıldı.Tarihi meydandaki kültür varlıklarının ortaya çıkarılması için yaklaşık 200
işyerlerinin tahliyesini gerektirecek proje görüşmelerinde esnaf da mecliste hazır
bulundu.Maddenin okunmasının ardından Başkan Vekili Turan Çakır, “Komisyonda
maddenin oy birliği ile 1 ay bekletilmesini kabul etmiştik. Mecliste de aynı teklifi
yapıyoruz” dedi.
Maddenin ertelenmesi üzerine esnaf, meclis salonunu terk etti. Toplantı salonunu terk
eden bazı esnaflar, Saathane Meydanı'nın neredeyse 100 yıllık geçmişi olduğunu
belirterek proje kapsamında tahliye edilmemeleri gerektiklerini söyledi.
KİŞİ BAŞINA GELİRDE ÇORUM 37. SIRADA
Türkiye'de alışveriş yatırımı yapmak için en uygun şehirleri tespit etmek için Kiralama
Danışmanlık Merkezi'nin yaptığı araştırma çok çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Çorum,
Türkiye geneli şehir bazında kişi başı gelir sıralamasında 37. sırada yer aldı. Araştırmaya
göre Bolu liste başı, Şırnak ise liste sonu oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2001 yılından bu yana şehir bazında kişi başı geliri
hesaplamıyor oluşandan yola çıkan KDM'nin Genel Müdürü Murat İzci, Maliye Bakanlığı
Gelir İdaresi Başkanlığı'nın, TUİK'in, Devlet Planlama Teşkilatı'nın ve Uluslararası Para
Fonu'nun (IMF) verilerinden yola çıkarak hazırladıkları çalışmanın detaylarını paylaştı.
Sahip oldukları kişi başına gelirlerle büyük sürpriz yapan Anadolu'nun sanayi şehirleri
birçok büyükşehri sollamış durumda. Çorum da sıralamada 37. sırada yer aldı.
Sıralamada komşuları Kırıkkale, Tokat, Sinop ve Samsun'dan geride kalan Çorum,
kayseri, Aydın, Konya, Denizli, gibi sanayi şehirlerini ise geride bıraktı. Çorum ayrıca,
Diyarbakır, Şanlıurfa, Hatay ve Sivas gibi büyük illeri de solladı.
Araştırmaya göre illerin kişi başına düşen gelirleri ve bu gelirlerle Türkiye genelindeki
sıralaması şu şekilde:
1- Bolu Kişibaşı Gelir : 88 bin 778 TL
2- Kocaeli Kişibaşı Gelir : 63 bin 374 TL
3 - Yalova Kişibaşı Gelir : 33 bin 933 TL
4 - Kırıkkale Kişibaşı Gelir : 22 bin 955 TL
5 - Mardin Kişibaşı Gelir : 22 bin 798 TL
6- Zonguldak Kişibaşı Gelir : 20 bin 172 TL
7- Muğla Kişibaşı Gelir : 18 bin 980 TL
8 - Mersin Kişibaşı Gelir : 18 bin 094 TL
9 - Kırklareli Kişibaşı Gelir : 17 bin 493 TL
10 - İzmir Kişibaşı Gelir : 17 bin 292 TL
11 - İstanbul Kişibaşı Gelir : 17 bin 210 TL
12 - Karaman Kişibaşı Gelir : 16 bin 979 TL
13 - Eskişehir Kişibaşı Gelir : 16 bin 936 TL
14 - Sakarya Kişibaşı Gelir : 16 bin 523 TL
15 - Antalya Kişibaşı Gelir : 16 bin 261 TL
16 - Bilecik Kişibaşı Gelir : 15 bin 241 TL
17 - Kırşehir Kişibaşı Gelir : 15 bin 205 TL
18 - Manisa Kişibaşı Gelir : 15 bin 158 TL
19 - Tekirdağ Kişibaşı Gelir : 14 bin 788 TL
20 - Ankara Kişibaşı Gelir : 14 bin 559 TL
21 - Bursa Kişibaşı Gelir : 14 bin 318 TL
22 - Tokat Kişibaşı Gelir : 14 bin 308 TL
23 - Çanakkale Kişibaşı Gelir : 14 bin 186 TL
24 - Gaziantep Kişibaşı Gelir : 14 bin 166 TL
25 - K.maraş Kişibaşı Gelir : 14 bin 066 TL
26 - Balıkesir Kişibaşı Gelir : 13 bin 869 TL
27 - Adana Kişibaşı Gelir : 13 bin 431 TL
28 - Artvin Kişibaşı Gelir : 13 bin 291 TL
29 - Edirne Kişibaşı Gelir : 13 bin 246 TL
30 - Malatya Kişibaşı Gelir : 13 bin 205 TL
31 - Nevşehir Kişibaşı Gelir : 12 bin 839 TL
32 - Sinop Kişibaşı Gelir : 12 bin 794 TL
33 - Trabzon Kişibaşı Gelir : 12 bin 775 TL
34 - Çankırı Kişibaşı Gelir : 12 bin 712 TL
35 - Burdur Kişibaşı Gelir : 12 bin 690 TL
36 - Samsun Kişibaşı Gelir : 12 bin 494 TL
37 - Çorum Kişibaşı Gelir
: 12 bin 308 TL
38 - Afyon Kişibaşı Gelir : 12 bin 177 TL
39 - Rize Kişibaşı Gelir : 12 bin 160 TL
40 - Erzincan Kişibaşı Gelir : 12 bin 095 TL
……
56 - Niğde Kişibaşı Gelir : 10 bin 163 TL
57 - Amasya Kişibaşı Gelir : 9 bin 908 TL
58 - Giresun Kişibaşı Gelir : 9 bin 852 TL
59 - Karabük Kişibaşı Gelir : 9 bin 657 TL
60 - Ordu Kişibaşı Gelir : 9 bin 626 TL
…….
http://corumhakimiyet.net/Detay/29768/KISI-BASINA-GELIRDE-CORUM-37SIRADA.aspx
BALIKÇILARA 'SABİT' ÇÖZÜM
İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, "Seyyar balıkçıları belirli bir yerde
toplayarak sabit çalışmalarını sağlayacağız" dedi.
İlkadım Belediyesi, balıkçı esnafına bilgilendirme toplantısı düzenledi. Gazi Hizmet Binası
Meclis Toplantı Salonu'nda gerçekleşen bilgilendirme toplantısında son günlerde
gündemde olan balık tezgahlarının camekan yapılması konusu gündeme getirildi.
Yönetmeliklere göre Hijyen koşuları çerçevesinde tezgah üzerinde yarı kapalı camekan
oluşturulması bilgisi balıkçı esnafıyla paylaşıldı. Dükkanda satış yapan balıkçıların hijyen
kurallarına uymakla birlikte tezgah önünde kasa bulundurma ve kaldırımların su içinde
kalması gibi olumsuz durumların önüne geçilmesi için esnaf ile istişare yapıldı.
Seyyar satış yapan balıkçılara yer belirleyerek sabit bir şekilde çalışmalarını sağlamak
istediklerini söyleyen İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, "Büyükşehir Belediyesi
ve balıkçı esnafıyla ortak hareket ederek belirlenecek yeni yerlerde balıkçıların daha
düzenli çalışabilmelerini sağlayacağız" diye konuştu. Hijyenin önemine de değinen Başkan
Demirtaş, "Toplum olarak hijyene pek dikkat ettiğimiz söylenemez. Balık satışının hijyen
koşullarında yapılmasına önem veriyoruz. Esnafı üzmeyerek ve kuralların dışına
çıkmayarak makul bir çözüm üretmeliyiz. Belediyeye ait olmak üzere yönetmeliklere uyan
hijyen kuralları çerçevesinde seyyar çalışan balıkçılara yer tahsis edeceğiz. Pazar yerleri
ve semtlerde belirleyeceğiz yeni yerlerde esnafın rahat satış yapmalarını sağlayacağız"
şeklinde konuştu.
KARDEŞ ŞEHİR
Mersin'den Samsun'a gelen işadamları Samsunport Limanı'nda incelemelerde bulundu.
Akdeniz ve Karadeniz'e açılan iki ilin kardeş şehir olabilmesi için çalışmalar yapıldığı
belirtildi. Mersin Sanayicileri ve İşadamları Derneği (MESİAD) Başkanı Ali Doğan ile
beraberindeki işadamı heyeti, Samsunport Limanı'nda incelemelerde bulundu.
Samsunport Limanı'nı işleten Ceynak Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Ali Avcı'dan bilgiler
alan işadamları, her iki ilin kardeş şehir olabilmesi için çalışmalar yapıldığını söyledi.
Ordu'daki TÜRKONFED Başkanlar Konseyi'ne katılacak olan MESİAD Başkanı Ali Doğan ve
beraberindeki işadamı heyeti, toplantı öncesinde Samsun'a gelerek şehirde bazı
incelemelerde bulundu. İlk olarak Bandırma Vapuru'nu gezen heyet daha sonra Ceynak
Lojistik tarafından işletilen Samsunport Limanı'nı gezdi.
Burada bir açıklama yapan MESİAD Başkanı Ali Doğan, Mersin ile Samsun'u kardeş şehir
yapmak için ilk adımı attıklarını belirterek, "Valilerimiz karşılıklı olarak değişti, biz de aynı
duyguları paylaşmak için buraya geldik. Her iki limandan demiryolu ve karayolu ağıyla
Karadeniz ve Akdeniz'e götürülecek olan yükler ortak bir noktada kenetleşebilir. İlk olarak
Akdeniz ile Karadeniz'in birbirine bağlamasını istiyoruz. Hükümetten, Mersin ve Samsun
arasının ya otobanla ya da demiryoluyla birbirine bağlanmasını bekliyoruz. Bu yollara
büyük bir ihtiyaç var" dedi.
Samsunport Limanı'nı işleten Ceynak Lojistik'in Yönetim Kurulu Başkanı Ali Avcı ise,
Rusya'ya giden yüklerin çoğunun Mersin'den geldiğine dikkati çekerek, "Samsun çıkış
noktası. Her iki şehir önemli ve birbirini tamamlayan kentlerdir. Bu tamamlama sürecinde
biz de üzerimize düşeni liman üzerinde yaptık. Özelleşeli 1,5 yıl oldu bu sürede gerek alt
yapı, gerek teknik üst yapılarda ki eksiklikleri tamamladık. Burası tamamen farklı bir
liman görünümüne büründü. Konteynır taşımacılığı da başladı. Antrepo ve depolama
hizmetlerini tamamladık. Modern bir liman haline getirdik" diye konuştu.
SAMSİAD Başkanı Emin Bahri Uğurlu da, MESİAD'la birlikte TÜRKONFED çatısı altında
olduklarını anımsatarak, "Valilerimiz de yer değiştirdi. Bu kapsamda, Mersin ile
Samsun'un kardeş şehir çalışmasını başlattık. Dernek olarak 15 Aralık'ta Mersin'i ziyaret
edeceğiz. Buradaki işadamları aldıkları bilgileri oraya aktaracaklar. Karşılıklı yatırıcımlar
da olacaktır. Mersin'in Akdeniz'den, Samsun'un da Karadeniz'den dünyaya açılan bir
limanı var" diyerek sözlerini tamamladı.
SAMSUN HAZIR
Samsun'un altyapısı ile Sağlık Serbest Bölgeleri Projesi'ne hazır olduğunu vurgulayan
Holoğlu, ''Bakan Akdağ, 'Türkiye'de sağlık turizmi gelişmeye çok açık. Bize lazım olan,
yabancı ülkelerden de hekim ve hemşirenin Türkiye'de çalışmasının önünü açmamız.
Bunun önünü açmalıyız ve belki de sağlıkta serbest bölgeler oluşturarak, belirli bir oranda
yabancı uyruklu doktor ve hemşirenin oralarda çalışmasını şart koşarak, yurt dışından çok
önemli sayıda sağlık hizmeti alacak insanı Türkiye'ye getirebiliriz' diyor. Biz sayın
Bakanımızın bu görüşlerine katılıyoruz. Biz zaten 4 yıldır bu projeyi konuşuyoruz. Samsun
bu projeye alt yapısıyla ve sivil toplum kuruluşlarıyla hazır. Türkiye'de serbest sağlık
kentinin konuşulması çok sevindirici ama ilk talip olan şehir Samsun. Biz bu projeye
talibiz.''diye konuştu.
AMASYA ÜNİVERSİTESİ
ANLAŞMASI YAPILACAK
İLE
ÇEK
CUMHURİYETİ
ARASINDA
ORTAKLIK
Amasya Üniversitesi, Çek Cumhuriyeti’nde Bulunan University Of South Bohemia Faculty
Of Health And Socıal Studies İle Erasmus Programı Çerçevesinde Ortaklık Anlaşması
İmzalıyor.
Erasmus programı çerçevesinde Çek Cumhuriyeti’nde bulunan University of South
Bohemia Faculty of Health and Social Studies'dan Prof. Dr. Valerie Tathova, Prof. Dr.
Sylva Bartlova ve Dr. Marie Treslova’dan oluşan heyet, Amasya Üniversitesi ile akademik
işbirliği ve ERASMUS ortaklık anlaşması imzalamak üzere ilimize geldiler.
Amasya İl Sağlık Müdürlüğü’nün de proje ortağı olduğu Erasmus Programı ile ilgili olarak
Amasya Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Sağlık Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mehmet
ERSOY, “üç gün süreyle ilimizde kalacak Çek Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Valerie Tathova,
Prof. Dr. Sylva Bartlova ve Dr. Marie Treslova’nın ajandalarında; Rektörlük ziyareti,
yüksekokullar arasındaki ders içeriklerinin karşılaştırılması, öğrenci-öğretim elemanı
değişiminin planlanmasının bulunduğunu” söyledi.
30 Eylül 2011 tarihinde ilimizden ayrılacak konuklar Amasya Devlet Hastanesi, Örnek Aile
Sağlığı Merkezi ve Merzifon Devlet Hastanesi’ni de ziyaret ederek buradaki yetkililerden
de bilgi alacaklar.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5638&haber=Amasya Üniversitesi ile
Çek Cumhuriyeti Arasında Ortaklık Anlaşması Yapılacak.xhtml
‘SAVUNMA SANAYİNE RAHAT ÜRETİM YAPARIZ’
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası tarafından Çorum ilinde savunma sanayine yönelik üretim
yapılabilmesi amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri ve İstanbul Ticaret Odası işbirliğinde
İstanbul'da düzenlenen Türk Silahlı Kuvvetleri 3. Malzeme Yerlileştirme Sergisine 24 Eylül
Cumartesi günü bir ziyaret düzenlendi.
23 Temmuz Cuma günü Dünya Ticaret Merkezi'nde açılan ve 30 Eylül Cuma gününe
kadar açık kalacak olan sergiye yönelik ziyarete, Çorum Milletvekili Cahit Bağcı, Ticaret
ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Erol Karadaş, Yönetim Kurulu Başkanı Çetin
Başaranhıncal, bazı Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri, Hitit Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Aykul ile Hitit Üniversite KOSGEB, Orta Karadeniz
Kalkınma Ajansı ve ABİGEM gibi kurum ve kuruluşların temsilcileri ile Çorum’da özellikle
makine sanayi sektöründe faaliyet gösteren 33 işletmenin temsilcileri katıldı.
TSK'nın ihtiyacı olan yaklaşık 4 bin kalem malzemenin yerli üreticiden temininin
hedeflendiği sergiye yapılan ziyarette, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları ile
Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın yurt içinden temin
imkânlarını araştırdığı 6 bin kalem malzemenin yer aldığı stantlar ziyaret edilerek, askeri
yetkililerden bilgiler alındı. Üretici firmalar sergilenen malzemelerin üzerindeki teknik
bilgileri, ihtiyaç duyulan adetleri, kullanıldığı yeri ve NATO Stok Numaraları gibi önemli
konuları not ederek, çalışma yaptılar. Stant ziyaretleri ve yapılan görüşmelerin ardından
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan Binbaşı İbrahim Doğan tarafından heyete yönelik
brifing verildi. Bilgilendirme toplantısında yapılacak işbirliğinin prosedürü, üretilecek
malzemelere uygulacak kriterler, istenilen özellikler ve üretim miktarı gibi çeşitli
konularda katılımcılar tarafından yöneltilen sorular, Binbaşı İbrahim Doğan'ın yanı sıra
sivil yetkililer tarafından cevaplandırıldı.
Türk Silahlı Kuvvetleri 3. Malzeme Yerlileştirme Sergisi'ne yapılan ziyaretin ardından
katılımcılara yönelik Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bir değerlendirme anketi yapıldı.
Anket sonuçları değerlendirildiğinde, sergiyi ziyaret eden Çorum makine sanayicileri,
savunma sanayine yönelik üretim yapılabileceği ve bu konuda birliktelik sağlanması
gerektiği görüşünü benimsediler. Ayrıca sanayicilerin, ortak bir şirket kurularak üretim
yapılması durumunda savunma sanayine yönelik üretim yapılmasının Çorum’a büyük
katkılar sağlanacağını konusunda hem fikir oldukları, kurulması planlanan şirkete 100 ve
200 bin TL arasında sermaye koymayı düşünebilecekleri belirlendi.
Karadaş ile Başaranhıncal, programa iştirak eden tüm sanayicilerin yanı sıra programın
tüm etkinliklerine katılarak Ticaret ve Sanayi Odası’nın bu konudaki girişimlerine destek
veren Bağcı'ya teşekkür ettiler. Türk Silahlı Kuvvetleri 3. Malzeme Yerlileştirme Sergisi'ne
gerçekleştirilen ziyaretin ardından yapılan değerlendirmede, sergide yer alan mevcut
ürünler içerisinde imalatı talaşlı yapılan ürünlerin Çorum’daki işletmelerde rahatlıkla
yapılabileceği ayrıca sergideki ürünlerin yanı sıra yerlileştirilebilecek daha çok ürün
olduğu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, alım yapılan ekipmanlar için önemli bir zihniyet
değişikliğinin gözlemlendiği ve ''Türkiye'de yapılıyorsa artık Türkiye'den alalım''
düşüncesinin ağırlık kazandığı yeni bir anlayış değişikliğinin görüldüğü, TSK'nın
komutanlıkları tarafından tedarik edilen ekipmanların, belli bir norm ve prosedür
kapsamında satın alınmasının gerçekleşmesi ve uzun bir süreci kapsaması nedeniyle TSO
tarafından her anlamda destek sağlanmasının önemli olduğu, Savunma sanayi sektörüne
yönelik Çorum’a üretim yapılabilmesi için çaba sarf edilmesinin ve ortak bir tesis
kurularak ya da bir organizasyon üzerinde şirket kurularak bu ürünlerin mevcut tesislerde
yaptırılabileceği görüşleri ön plana çıkmıştır.
Hükümet tarafından savunma sanayinin merkezi yapılması için karar alınan başkent
Ankara'ya yakın olan ve makine sanayisi en gelişmiş il konumundaki Çorum’un, savunma
sanayinden pay alabilmesi için yapılacak girişimler devam edecek.
TOKAT'TA RÜZGAR GÜLÜ ENERJİSİNDE DENEME ÜRETİMİ
Tokat'ta Rüzgar Elektrik Santralleri (RES) Projesi kapsamında deneme üretimine
başlandığı bildirildi.
Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarının gelişmesine önemli katkı sağlayacak rüzgar
enerjisi yatırımlarından Killik RES projesi yaklaşık olarak 42 milyon Euro'ya mal olacak.
Tokat merkeze bağlı Killik köyü mevkiinde hayata geçirilen proje kapsamında yılda 40
megavat elektrik üretilecek. Resmi elektrik üretimi ekim ayında başlayacak tesiste ilk
grupta yer alacak rüzgar gülleri ile enerji üretimine start verilecek. Şu an itibariyle 5
rüzgar gülünde deneme üretimi yapılırken, Tokat OSB'den ülke ağına bağlanacak olan
RES'le çevreye zarar verilmeden temiz enerji üretilmiş olacak.
Öte yandan her bir kanat ağırlığı 11 ton olan 25 metre uzunluğundaki 3'er kantlı 16
rüzgar gülünün üreteceği 40 megavat elektriğin; Almus Barajı'nın yaklaşık iki katı,
Tokat'ın ise yüzde 70'lik elektriğini karşılayacak düzeyde olduğu öğrenildi.
http://www.nevsehirmedya.com/tokatta-ruzgar-gulu-enerjisinde-deneme-uretimi133498h.htm
İŞ DÜNYASI BULUŞUYOR
Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (SAMSİAD) her ay geleneksel olarak
düzenlediği 'Aylık İş Yemeği' toplantısına Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu
(TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, Türk Sanayicileri ve İşadamları
Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner ve beraberindeki işadamları katılacak. Yelken
Kulüp'te 30 Eylül’de düzenlenecek olan etkinlikte, 'Türkiye Ekonomisi ve Gelişmeler'
masaya yatırılacak. SAMSİAD Başkanı Emin Bahri Uğurlu, OKASİFED Başkanı Zafer
Bahadır Saraç, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ve TÜRKONFED Başkanı Erdem Çenesiz,
konuyla ilgili birer konuşma yapacak. Toplantının ardından OKASİFED'e yeni katılan
dernekler için tören gerçekleştirilecek. Çok sayıda işadamının katılacağı toplantı, yemeğin
ardından sona erecek.
SAMSUN FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON HASTANESİ'NİN YATAK İHTİYACI
Samsun Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Hastanesi Başhekimi Dr. Cevdet Şahin,
hastanelerinin 11 ile hitap eden bir rehabilitasyon merkezi olduğu için en 220 yatağa
ihtiyaçları olduğunu belirterek, "Şu an biz 98 yatakla çırpınıyoruz" dedi.
Şahin, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, bir bölge hastanesi olan Samsun Fiziksel Tıp ve
Rehabilitasyon Hastanesi'ne, Ordu, Trabzon, Rize, Gümüşhane, Giresun, Sinop, Amasya,
Adapazarı, Bursa, Tokat, Yozgat illerinin yanı sıra İstanbul, Ankara, Kırıkkale gibi illerden
de hasta kabul ettiklerini söyledi. Yatak sayılarının az olması nedeniyle pek çok hastayı
geri çevirmek zorunda kaldıklarını ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
"Hastanemiz 11 ile hitap eden bir rehabilitasyon merkezi olduğu için en az 220 yatağa
ihtiyacımız var, şu an biz 98 yatakla çırpınıyoruz. Rehabilitasyon yatağına ihtiyaç var,
elektroterapi hastaları, kireçlenme ve fıtık gibi rahatsızlıkları hastaları yatırmadan ayakta
tedavi ediyoruz. Fakat felçli hastalarla alakalı müthiş bir ihtiyaç var burada. Yatağa
ihtiyaç olduğu gibi fizyoterapiste de ihtiyaç var. Şu anda bölgeye bakan, hastalarımıza
bakan yönüyle rehabilitasyon maalesef müthiş bir ihtiyaç, rehabilitasyon yatağı ihtiyaç,
rehabilitasyon hastalarının hepsi yatarak tedavi olması gerekir ama imkanlarımız bütün
hastaları yatırmaya el vermiyor."
Hastanelerine ayda ortalama 6 bin 635 hasta kabulünün olduğunu belirten Şahin, "Aylık
ortalama hasta sayımız 2009 yılında 4 bin 600, 2010 yılında 5 bin 740 iken 2011 yılında
bu sayı 6 bin 635'e yükselmiştir. Her geçen gün gelen hasta sayısında artış olurken 98
yatakla ihtiyaca karşılık vermekte zorlanıyoruz" diye konuştu. Tedavi görmesi gereken
hastaları geri gönderdiklerinde büyük üzüntü yaşadıklarını dile getiren Şahin, uzaktan
gelen bir hasta ile ilgili de şu olayı anlattı:
"Adamın biri Tokat'ın bir köyünde oturuyor. Babasının rehabilitasyona hakikaten ihtiyacı
var. Adam babasını buraya getirmiş. Biz de yer olmadığını söyledik ama hastanın
gerçekten rehabilitasyona ihtiyacı olduğu belli oluyordu. Bu hastayı öylece ortada
bırakamayacağımızı söyledik ve acil yatağında yatırmak durumunda kaldık. Daha sonra
hastamızı yatak boşaldığı zaman odaya taşıdık. Durum bundan ibaret. Kimisi var
hastasını Kırıkkale'den getiriyor fakat burada yer olmadığından habersiz ve bu durum
herkes için sıkıntı. Neticede biz bu hastaları takip moduna alıyoruz ama hastanın tedaviye
alınması zaman alıyor."
Kamu hastanesinin yatak sayısıyla niteliğiyle ve personel sayısıyla çok iyi konumda
olması gerektiğini vurgulayan Şahin, "Samsun hakikaten sağlık kenti. İnsanların buraya
güveni var. Bölge olarak insanlar büyük kentlere gitmek yerine Samsun'a geliyor" dedi.
Şahin, personel ve yatak sayılarının istenilen düzeye ulaştırılması halinde gelen hastaları
geri çevirmek zorunda kalmayacaklarını ve daha çok hastaya hizmet edeceklerini
sözlerine ekledi.
http://www.haberler.com/samsun-fiziksel-tip-ve-rehabilitasyon-hastanesi-3019436haberi/
AMASYA TARIMA HAYAT VERECEK
Süreyyabey Barajı, Yozgat, Amasya, Çorum ve Tokat illerindeki toplam 65 bin hektar
tarım alanını sulayarak, kıraç topraklara hayat verecek.
Yozgat’ın Çekerek ilçesinde, Çekerek Irmağı üzerinde yapımı devam eden Süreyyabey
Barajı tamamlandığında Amasya’da dâhil olmak üzere toplam 65 bin 65 bin hektar alanı
sulayıp, yılda 50 milyon Kwh elektrik enerjisi üretecek. Süreyyabey Barajı, Yozgat,
Amasya, Çorum ve Tokat illerindeki toplam 65 bin hektar tarım alanını sulayarak, kıraç
topraklara hayat verecek. 1 milyar 310 milyon metreküp su depolama kapasitesine sahip
barajın fiziki gerçekleşmesinin yüzde 90 oranında tamamlandığı bildirildi. Süreyyabey
Barajı ve HES inşaatı için bugüne kadar, kamulaştırmayla birlikte 2009 yılı birim
fiyatlarıyla yaklaşık 470 milyon lira harcandığı ifade edildi. Baraj inşaatının kamulaştırma
ile birlikte toplam 182 milyon lira daha harcanarak, tamamlanması planlanıyor. 12 yıldır
yapımı devam eden barajda bu yıl su tutulmaya başlanması bekleniyor.
KOPARAN SULARI ARTIK BOŞA AKMAYACAK
Çorum’da Koparan bölgesinde derelerden boşa akan suların Yeni Hayat Barajında
toplanarak içme ve sulama suyu olarak değerlendirilmesini sağlayacak olan "Çorum-Yeni
Hayat Barajı Derivasyonları Projesi"nde çalışmalar başladı.
Proje kapsamında Ertuğrul, Ovacık, Göktepe ve Koparan’a regüatörler yapılacak ve
bölgedeki dere suları Yeni Hayat Barajında toplanacak. 10 milyon TL’ye mal olacak
projenin 2012 yılı Kasım ayında bitirilmesi planlanıyor. Belediye Başkanı Muzaffer Külcü,
Yeni Hayat Barajına giderek burada proje kapsamında yapılan çalışmaları inceledi. Proje
ile yıllardır boşa akıp giden suların artık Yeni Hayat Barajında toplanacağını dile getiren
Külcü, "Su akar Türk bakar sözünü tersine çevirmiş olacağız. Son yıllarda hayata geçirilen
bu tür projelerle boşa akan sularımızı tekrar milli ekonomimize kazandırıyoruz" şeklinde
kaydetti.
Çorum’un kısa ve orta vadede su probleminin bulunmadığını vurgulayan Külcü, 25-30 yıl
su problemi olmamasına rağmen içme suyu yatırımlarına devam ettiklerini söyledi.
TOKAT İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARA ÖZEN GETİRİYORUZ
Ankara’da, düzenlenen Tokat Tanıtım Günleri’ne katılan Tokat Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanı Ahmet Arat, “Tokat’la ilgili olan her türlü pozitif çalışmada yer almaya özen
gösteriyoruz”
dedi.
Tokat Valisi Şerif Yılmaz’ın önderliğinde bu yıl 4. Kez düzenlenen Tokat Tanıtım Günleri’ne
TSO da katıldı. Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe katılan TSO
Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Arat, açılan stantlara gösterilen ilgiden memnun
olduklarını söyledi. Tokat Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Tokat’la ilgili olan her türlü
pozitif çalışmada yer almaya özen gösterdiklerini dile getiren Başkan Arat, etkinliklerin
gerçekleşmesinde ve önemli devlet adamları, iş adamları ve gazetecilerin fuar alanına
yaptığı ziyaretlere vesile olan Tokat Valisi Şerif Yılmaz’ın vermiş olduğu emeğin mutluluk
verici olduğunu söyledi.
HEDEF: "KENTE GÖÇÜN ÖNÜNE GEÇMEK"
Samsun İl Özel İdaresi Bafra, Vezirköprü ve Havza'daki göletlerde yapılan damlama ve
yağmurlama sistemi projeleriyle, 550 hektar tarım alanını modern sulama sistemine
kavuşturdu.
Çalışmalar kapsamında, Bafra İkizpınar, Sulama Göletini Damla Sulama Sistemine
Dönüştürülmesi Projesi' ile 250 hektar, 'Vezirköprü Yukarınarlı Göleti Sulamasının
Yağmurlama Sulama Sistemine Dönüştürülmesi Projesi' ile 200 hektar ve 'Havza Kaleköy
HİS ve Sulama Göletini Yağmurlama Sulama Sistemine Dönüştürülmesi Projesi' ile 100
hektar tarım alanı kapalı sistem sulama şebekesine dönüştürüldü. Bafra, Vezirköprü ve
Havza kaymakamlıkları Köylere Hizmet Götürme Birliği başkanlıkları ile yürütülen toplu
sulama projeleri tamamlanmasıyla toplam 550 hektar tarım alanı modern sulama
imkânlarına kavuşturulmuş oldu.
Üç ilçede sonuçlandırılan toplu sulama projelerinin toplam tutarının ise 1.861 bin 534 TL
olduğu ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından 644 bin 393 TL'sinin hibe desteği ile
yapıldığı bildirildi. Uygulanan projeler sonucunda, kırsalda yaşayan halkın refah seviyesini
ve ekonomik gücünü artırarak kente göçün engellenmesi bekleniliyor.
Samsun İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil:”İl Özel İdaresi olarak birçok alanda
olduğu gibi ilimizde tarımı geliştirmek amacıyla sürdürdüğümüz faaliyetlerimiz devam
ediyor. Dönem dönem çiftçilerimize hibe olarak tohum, fide, fidan, destekleri vermenin
yanında inşaatını gerçekleştirdiğimiz HİS göletleri ile de çiftçilerimizin hayvanlarının su
ihtiyacını karşılıyoruz. Ayrıca, buradaki gölette olduğu gibi konumu elverişli olan
göletlerimizi çok amaçlı olarak inşa ederek, hayvan içme suyunun yanında, kapalı sistem
sulama ile arazilerimizin sulanmasında da kullanıma sunuyoruz. Bafra, Vezirköprü ve
Havza'da sulama amacıyla inşa edilen bu göletler ile 550 hektar arazide, yağmurlama ve
damla sulama sistemi kullanılmak sureti ile sulu tarım yapılabilecektir.” dedi.
KADIN İSTİHDAMINI DESTEKLEME PROJESİ KAPANIŞ TOPLANTISI
Amasya'da "Kadın İstihdamını Destekleme Projesi" kapsamında yürütülen "İşsiz Kadınlara
Çocuk ve Yaşlı Bakımı Programı"nda başarılı olan kursiyerlere, sertifikaları düzenlenen
törenle verildi. Amasya Belediyesi Pirler Parkı Sosyal Tesislerindeki törende bir konuşma
yapan Proje Koordinatörü Aydın Pelitli, 29 Ekim 2010'da başlatılan projeyle Amasyalı 60
işsiz kadına 400 saat çocuk bakımı ve 200 saat yaşlı bakımı konularında eğitimler
verildiğini söyledi.
Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir ise, Avrupa Birliği hibe programlarında Türkiye
genelinde Amasya olarak en fazla hibe alan şehir olduklarını belirterek, bu tarz projelerle
issizlerin meslek sahibi olduğunu ifade etti. Törene, Amasya Belediye Başkan Yardımcısı
Cengiz Erdem, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü Ömer Eker, İŞKUR İl Müdürü Cahit
Bayrak, İl Milli Eğitim Müdürü Necati Akkurt, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Hatay
Karaman ve kursiyerler katıldı.
http://www.haberler.com/kadin-istihdamini-destekleme-projesi-kapanis-3026132-haberi/
MERZİFON HAVAALANI EKİM AYINDA AÇILIYOR
Amasya-Merzifon Havaalanı'nın 01.10.2011 tarihi itibariyle açılacaktır.29.10.2011
tarihine kadar eski saatlerinde hizmet verecek 30.10.2011 tarihi itibariyle yeni saat
uygulamasına geçilecek.
01.10.2011-29.10.2011 Tarihleri Arasında Uçuş Saatleri
Merzifon-İstanbul
Saat
Pazartesi
18:45
Salı
18:45
İstanbul-Merzifon
Pazartesi
Salı
Saat
16:30
16:30
Çarşamba
18:45
Çarşamba
16:30
Perşembe
18:45
Perşembe
16:30
Cuma
18:45
Cumartesi
18:45
Pazar
18:45
Cuma
Cumartesi
Pazar
16:30
16:30
16:30
30.10.2011 den sonra
Merzifon-İstanbul
Saat
Pazartesi
06:05
Salı
06:05
İstanbul-Merzifon
Pazartesi
Salı
Saat
22:30
22:30
Çarşamba
06:05
Çarşamba
22:30
Perşembe
06:05
Perşembe
22:30
Cuma
06:05
Cuma
Cumartesi
06:05
Cumartesi
Pazar
06:05
Pazar
22:30
22:30
22:30
ÖRNEK AVRUPALILAR
Comenius Projesi kapsamında bir grup Önyargısız Avrupa Topluluğu üyesi, Samsun'un
Bafra İlçesi'ni ziyaret ediyor. Comenius Çok Taraflı Okul Projeleri kapsamında bir ilki
gerçekleştirerek 'Önyargısız Bir Avrupa Projesi'ni AB Eğitim Komisyonu'na kabul ettiren
Bafra Şehit Erkut Yılmaz Ticaret Meslek Lisesi, bu kapsamda bir grup Önyargısız
Avrupalılar Topluluğu üyesini ağırlıyor. Avrupalı okul ortaklarıyla Almanya, Estonya,
Polonya ve Yunanistan'dan gelen yabancı konuklar, Belediye Başkanı Zihni Şahin'i ziyaret
etti. Ziyaretçilere, ilçenin tanıtımına yönelik, kitap, tanıtım filmi ve DVD'ler sunan Başkan
Zihni Şahin, "Böylesine anlamlı bir etkinlik kapsamında Avrupalı dostlarımızı ilçemizde
ağırlamanın heyecanını yaşıyoruz" dedi.
Projelerinin kabul edilmesinin ardından Almanya'nın başkenti Berlin'de ve Estonya'nın
Tartu kentinde toplantılar gerçekleştirdiklerini söyleyen Bafra Şehit Erkut Yılmaz Ticaret
Meslek Lisesi Müdür Yardımcısı Yusuf Ziya Başgül, "Toplantıların üçüncüsünü ilçemizde
gerçekleştiriyoruz. Yabancı öğretmen ve öğrencilerimizle bir dizi etkinliğe imza atacağız"
diye konuştu.
KIZILIRMAK HAVZASI “ÇORUM GASTRONOMİ YOLU” ÇİZİLİYOR
Çorum Valiliği’nce geçen yıl hazırlanan ve uygulamaya konulan Hitit Yolu Projesi’nin
ardından başlatılan "Kızılırmak Havzası Çorum Gastronomi Yolu" çalışmaları hızla devam
ediyor.
Proje kapsamında Kızılırmak Havzası boyunca uzanan yerleşim birimlerinin kültürel,
tarihsel ve doğal güzellikleri değerlendiriliyor. Geleneksel ve özgün yemek kültürünün
etrafında çalışmalar yürütülüyor.
Bu çalışma sırasında öncelikle Kızılırmak Havzası’ndaki Çorum’a bağlı ilçelerin
mutfaklarının özellikleri, geleneksel sofra düzeni ve kullanılan ekipmanlar, pişirme
yöntemleri ve özel gün yemekleri araştırılacak. Yemek ve yiyecekle ilgili gastronomik
değerler belirlendikten sonra yurt dışında örnekleri görülen manzaralı araç yolu
(panoramic driving route), yürüyüş ve bisiklet rotaları oluşturulacak. Çorum mutfağını
şekillendiren özel ürünlerin tanıtımının yanı sıra, Kızılırmak ve çevresi boyunca var olan
tarihi ve diğer kültürel değerler de söz konusu turizm projesine eklenecek.
Çeltik tarlaları, meyve bahçeleri, baraj gölleri ve ilçelerden geçen Kızılırmak’ın yaşamsal
değer kattığı topraklarda yürütülecek çalışma, akarsuya sınırı olan ilçelerin tümünü
kapsayacak. Tüm bölgede binlerce yıllık tarihin yansıması olan mutfak kültürü araştırılıp
özgün yemekler öne çıkarılarak Gastronomi Yolu’nun temeli atılacak.
Ardından Obruk Baraj Gölü, Bayat-İskilip-Kargı-Osmancık yaylaları değerlendirilerek
yürüyüş ve bisiklet rotaları belirlenecek. Güneyde Çankırı, kuzeyde Sinop sınırları
arasındaki Çorum-Kızılırmak Havzası’nı bir baştan bir başa kat edecek olan çalışma
esnasında doğal güzellikler, tarihi ve kültürel değerler, el sanatları, folklorik ve otantik
öğeler de değerlendirilecek. Özellikle Pafligonya bölgesine giren coğrafyalardaki kaya
mezarları ve antik yerleşimler, hiç çivi kullanılmadan yapılmış yöresel adı ‘çatkı’ olan
yayla evleri, Bayat Eskialibey Beldesi’ndeki halı-kilim-çanta dokumalarından oluşan el
sanatları çalışma kapsamına alınacak.
Çalışma sırasında köy köy gezilerek yemek kültürü ile ilgili araştırmalar yapılacak. Bu
projeyle koordineli olarak devam eden "Hitit Yemekleri Yarışması Kitabı" çalışmasındaki
Kızılırmak yemekleri, özet olarak Gastronomi Yolu kitap projesinde de yer alacak.
LİMANDA BÜYÜK HEDEF
Samsunport Yönetim Kurulu Üyesi Berzan Avcı, limana yaptıkları yatırımların meyvesini
almaya başladıklarını belirterek, "Konteyner taşımacılığında gelecek yıl yüzde 100'lük bir
artış sağlamayı hedefliyoruz. Bu da Samsun ekonomisine büyük bir katma değer
sağlayacak" dedi. Cey Grup tarafından 18 ay önce devralınan Samsunport Limanı'nda
konteyner taşımacılığı için atılan adımlar ilk meyvesini vermeye başladı. Samsunport
Yönetim Kurulu Üyesi Berzan Avcı, önümüzdeki yıl yüzde 100'lük artış bekledikleri
konteyner taşımacılığının şehrin ekonomisine büyük bir katma değer sağlayacağını
söyledi.
CEY Grup olarak yapılan yatırımlarla birlikte Samsun tarihinde ilk kez konteynır
taşımacılığını başlattıklarını anımsatan Berzan Avcı, "Limanı devir aldığımız 18 aylık süreç
içinde liman alt ve üst yapıları ile ekipman altyapısında yaptığımız yatırımlar meyvelerini
vermeye başlamıştır. Bu kapsamda, bugüne kadar dökme yük, kargo, Ro-Ro ve dökme
sıvı yüke hizmet veren limanımız, artık konteyner taşımacılığına da düzenli hat şeklinde
hizmet verecektir" dedi.
MSC ve ARKAS firmaları ile yapılan görüşmeler ve Samsunport'un konteyner ücretlerinde
yaptığı düzenlemeler ile bu hatların da limanı kullanabilmelerinin önünün açıldığını
söyleyen Berzan Avcı, "Hem ithalatta hem de ihracatta uzakdoğu, Afrika, Avrupa,
Ortadoğu, Akdeniz ve Karadeniz ülkelerine aktarmalı ve direkt seferler başlaması
Samsun'a hayırlı olsun. İnanıyoruz ki konteyner taşımacılığı ilimiz ticaretine katma değer
sağladığı gibi, Samsun hinterlandındaki illerin ekonomilerine de katma değer
sağlayacaktır" diye konuştu.
Samsunport Limanı'ndaki konteyner taşımacılığının 2 farklı hat ile 19 Ağustos 2011
tarihinde başladığını dile getiren Berzan Avcı, "Haftada en az bir konteyner gemisi
limanımıza uğrak yapmaktadır. Yılsonu itibariyle limanımızda elleçlenen konteyner sayısı
12-13 bin TEU (20'lik konteyner) olacağını tahmin etmekteyiz. Bu rakam 2012 yılında
aynı trend ile gidecek olursa 25-30 bin TEU mertebesine çıkacaktır" diyerek sözlerini
tamamladı.
BORABOY BELEDİYESİ DOĞAL ARITMA TESİSİ HİZMETE GİRDİ
Taşova ilçesine bağlı Boraboy Belde Belediyesi "Doğal Arıtma Tesisi" inşaatı
tamamlanarak hizmete girdi. Boraboy Belediye Başkanı Hamza Döner, beldede Doğal
Arıtma Tesisi inşaatını tamamlayarak hizmete açmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
İnşaata iki ay önce başladıklarını belirten Döner, "Doğal Arıtma Tesisi inşaatını
tamamlayarak hizmete açtık. Yapılan bu arıtma tesisi bin kişi kapasiteli olup 100 bin
TL'ye mal olmuştur. Bu sistem Amasya'da Hamamözü ilçesinde ve Boraboy beldesinde
mevcut bir sistemdir" dedi.
http://www.haberler.com/borabay-belediyesi-dogal-aritma-tesisi-hizmete-3017375haberi/
SAMSUN KENDİ ÜRÜNÜNE SAHİP ÇIKMALI
Samsun"da bir süre önce Ticaret ve Sanayi Odası"nın şehirdeki yerel ürünlerin tüketimini
teşvik etmek amacıyla başlattığı "Samsun"da Var, Samsun İçin Al" kampanyasının devam
etmesi gerektiğini belirten iş adamları, projenin etkin bir şekilde uygulanması gerektiğini
vurguladı.
Geçtiğimiz sene içerisinde Samsun Ticaret ve Sanayi Odası(STSO) tarafından başlatılan
ve yerli ürünlerin tüketimini artırmayı amaçlayan "Samsun"da Var, Samsun İçin Al
"kampanyası, geçen sürede etkinliğini yitirdi. Kampanya için bu sene ayrı bir etkinlik planı
düzenlenmesi hedeflenilirken, Samsunlu işadamları kampanyanın yürütülme şeklini ve
bundan sonraki süreçte neler yapılabileceği konusunda görüş bildirdi.
STSO Başkan Yardımcısı Servet Keskinsoy, devam eden Samsun"da var Samsun İçin Al"
kampanyasının çeşitli etkinliklerle sürdürüleceğini açıkladı. Bunun için program
hazırlandığını söyleyen Keskinsoy “Bu kampanya yerli ürünlerimizin satışında yüzde 70
artış sağlamıştır “dedi. Keskinsoy yaptığı açıklamada, geçtiğimiz sene başlatılan ve
devam eden "Samsun"da Var Samsun İçin Al" kampanyasının çeşitli etkinliklerle
sürdürüleceğini söyledi. Bunun için çeşitli programlar yapılacağını belirten Keskinsoy “Bu
kampanya çerçevesinde yerli üreticilerimizin ürettikleri ürünlerde yüzde 70 oranında artış
meydana geldi. Program çerçevesinde ayrıca okullarda çeşitli etkinlikler düzenlenerek
kampanyanın çocuklar tarafından benimsenmesi sağlandı. Bu tür etkinlikler devam
edecek. Bu kampanya Samsun"un kampanyasıdır. Kampanyanın şehre kattığı ve katacağı
çok şey vardır “dedi.
Samsun Girişimci İşadamları Derneği(SAGİD) Başkanı Ahmet Karslı;”Kampanya yerli
üreticilerinin desteklenmesi adına iyi bir kampanyaydı. Ancak kampanyanın
yürütülmesinde bir samimiyetsizlik vardı. Bu samimiyetsizliğin başında da kampanyaya
bakış açısı geliyor. Devam etmesi gerektiğine inandığım "Samsun"da Var Samsun için Al"
kampanyasında tüketicinin zihninde ortak bir algı yaratılması gerekiyordu. Ancak bu
yapılamadı. Kampanyaya tüketicinin zihninden başlanması gerekir ve mutlaka projeye
akademik görüş de dahil edilmesi gerekiyor “dedi.
Samsun Sanayici İşadamları Derneği(SAMSİAD)Başkanı Emin Bahri Uğurlu; “Samsun"un
yerli üreticilerini desteklemesi amacıyla düzenlenen "Samsun"da Var, Samsun İçin Al'
Kampanyası”nın devam ettirilmesi gerekir ancak, şehirde gerçek yerli üreticilerinin yani
vergi levhası Samsun’da olan üreticilerin de bu kampanyaya dahil edilmesi gerektiğini
düşünüyorum. Bazı firmalar var faaliyetleri Samsun"da ama vergi levhaları başka şehirde.
Bu durum şehrin vergi gelirinin ve kalkınma fırsatının başka bir şehre gitmesi anlamına
geliyor. Kampanyanın bu şekilde de değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca tüketicinin yerli
ürünleri teşvik edici faaliyetlere de hız verilmesi lazım “dedi.
Anadolu İşadamları Derneği(ASKON) Samsun Şube Yönetim Kurulu Üyesi Adnan Öz
“Yerel ürünlerin teşvik edilmesi ve bölgesel kalkınmayı sağlamak adına güzel bir
kampanyaydı ve yürekten devam etmesini talep ediyorum. Çünkü bir yerde üretilen yerel
ürünlerin teşvik edilmesi o bölgenin işsizliğini düşüreceği gibi kalkınma dinamiklerini de
tetikleyeceği kanaatindeyim “dedi.
İKİ OVA NEREDEYSE BİRLEŞECEK
Samsun Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi işbirliği ve
'Samsun'a Bir Parantez açıyoruz' sloganıyla düzenlenen Samsun Sempozyumu'nda
şehircilik konusunda düzenlenen oturumu yöneten Eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk,
Türkiye'de şehirciliğin sorunlu bir konu olduğunu söyledi.
Şehirciliğin yaşamsal anlamda önemli bir bilim olmasına rağmen bundan yeteri kadar
yararlanılamadığını ifade eden Türk, araziler konut yapmak uğruna harcanıp caddelerin
dar tutulduğunu kaydetti. Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılan Şehircilik, Şehir Planlaması
Koruma, Kentsel Yenilenme ve Dönüşüm, Samsun için Stratejiler panelini yöneten Eski
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, ülkede hızlı ve yoğun bir nüfus ve yapılaşma
yaşandığına dikkat çekti. Şehirciliğin önemli boyutları olduğunun altını çizen Türk, Türk
tarihinde meydan ve geniş cadde kültürünün yeni yeni gelişmeye başladığının altını çizdi.
Türk, "Türkiye'de şehircilik konusu hem önemli bir sorun hem de sorunlu bir konudur.
Tarihi sürece baktığımızda meydan ve geniş cadde kültürü, Avrupa'ya göre gelişmemiş.
Bizde yeni yerleşim kurulan alanlarda bile arsayı bina yaparak değerlendirmek uğruna
caddeler bilinçli olarak dar tutuluyor. Bu da büyük bir sorun ortaya çıkarıyor. Meydanlar
insanların toplandığı yerler olup önemli bir kültür işaretidir. Şimdi bunu yeni yeni
yapıyoruz." dedi. Samsun'un Bafra ve Çarşamba istikametinde hızlı bir büyüme süreci
yaşadığına da değinen Hikmet Sami Türk, kent merkezinin bu iki ova ile neredeyse
birleşme durumuna geldiğini bildirdi. Türk, burada şehircilik kurallarına uygun yapılaşma
yapılıp yapılmadığının irdelenmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ile çok
sayıda bürokrat ve vatandaşın katıldığı panelde Abant İzzet Baysal Üniversitesi Mimarlık
Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tunçer ise Samsun'daki şehircilik gelişimine ilişkin
gözlemlerini aktardı. Kentte en büyük kentsel dönüşümün Canik ilçesinde gerçekleştiğini
vurgulayan Prof. Dr. Tuncer, raylı sistemin yayalar ve plancılık açısından sorun olduğunu
da sözlerine ekledi.
TÜRKONFED’DEN ÖDÜLLÜ SEMPOZYUM
OKASİFED Başkanı Zafer Bahadır Saraç, üyesi oldukları TÜRKONFED’in 18 Kasım’da
Denizli’de, Kalkınmada Bölgesel Dinamikler Sempozyumu düzenleyerek en başarılı üç
tebliğe ödül verileceğini açıkladı.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) 18 Kasım 2011’de, Denizli’de,
Pamukkale Üniversitesi ve Denizli SİAD işbirliği ile "Kalkınmada Bölgesel Dinamikler
Sempozyumu" düzenliyor. Akademi, kamu ve iş dünyasını bir araya getirecek
sempozyumun açılış konuşmaları Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı,
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz tarafından yapılacak. Kalkınma
Bakanı
Cevdet
Yılmaz’ın
da
sempozyuma
katılması
bekleniyor.
Sempozyumda, bölgesel kalkınma konulu en iyi üç akademik çalışmaya ödül de verilecek.
Bilim kurulunun seçimiyle, birinciye 5 bin TL, ikinciye 3 bin TL ve üçüncüye 2 bin TL ödül
verilecek. Ayrıca, arzu eden katılımcıların tebliğleri, sempozyum sonrası basılacak kitapta
da yer alabilecek. Çok sayıda bilim insanı, kamu temsilcisi ve iş insanlarının konuşmacı
olarak katılacağı etkinlikte Bölgesel Kalkınmada Türkiye Deneyimi ve Geleceği, Bölgesel
Kalkınmada Uygulamalar ve Yeni Açılımlar, TR32 için Kalkınma Perspektifleri gibi konular
tartışılacak.
OKASİFED Başkanı Zafer Bahadır Saraç, üyesi oldukları TÜRKONFED’in bölgesel kalkınma
üzerine yıllardır çok sayıda çalışma ve proje gerçekleştirdiğini, Kalkınmada Bölgesel
Dinamikler Sempozyumu’nun da bu çalışmaların bir parçası olduğunu belirtti.
Saraç, "Kalkınma, bölgesel, ulusal ve küresel düzeyde tartışılan, ekonominin yanı sıra,
önemli sosyal etkileri olan bir konu. Sempozyumun bölgesel kalkınmada yeni ufuklar
açacağına inanıyor ve bölgemizdeki tüm akademisyenleri sempozyuma katılmaya davet
ediyorum" dedi.
Kalkınmada
Bölgesel
Dinamikler
Sempozyumu
http://turkres.turkonfed.org adresinden ulaşılabilir.
hakkında
detaylı
bilgiye
‘ÖNCELİĞİMİZ TIP FAKÜLTESİ’
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, öncelikli konularının Tıp Fakültesi ve
kampus olduğunu açıkladı. Çözdebir yöneticilerinin yaptığı ziyarette konuşan Alkan,
Eğitim Fakültesi talebini olumlu bulduğunu, ancak kampus tamamlanmadan yeni
fakültelere pek sıcak bakmadığını bildirdi. Alkan, "Eğitim Fakültesi kesinlikle olacak
ancak, önceliğimiz Tıp Fakültesi'dir." dedi.
Çözdebir yöneticilerinin birlikte çalışma tekliflerini ve getirdikleri projeleri dikkatle dinleyip
memnuniyetini aktaran Rektör Alkan, meselelere aynı pencereden baktıklarını ve ifade
edilen projelerin tümünü zaman geldikçe hayata geçireceklerinin altını çizerek, "Bizim
düşündüklerimizi, eğitim camiasından duymak bizim azmimizi ve heyecanımızı
artırmaktadır. Herkesin üzerine düşeni yaptığını rahatlıkla söyleyebilirim. Çorum'la el ele
verip Marka Kent Dünya Üniversitesi hedefimize kararlılıkla yürüyoruz." diye konuştu.
Kampüs alanına ilişkin olarak da görüşlerini aktaran Rektör, titiz bir çalışma ile olabilecek
en güzel yeri belirlemeye çalıştıklarını, konunun akamate uğramaması açısından
yürütülen çalışmanın tüm boyutları henüz kamuoyuyla paylaşmadıklarını söyledi.
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü'nün kendisini ziyaretinde, "Rektör Yardımcısı gibi
çalışmaya hazırım" dediğini hatırlatan Rektör Alkan, "Sayın Başkanımız gerçekten bu
sözünü yerine getirdi ve her zaman üniversitemizle yakından ilgilenip tüm
çalışmalarımızda bizi destekledi. Sayın Valimiz ve Milletvekillerimiz'den de aynı destekleri
görüyoruz, bütçe konusunda da hiç bir sıkıntımız yok, istediğimiz bütçeyi alabileceğiz."
dedi.
AMASYA ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
KURULDU
Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin ORBAY; “Tarım, ticaret, hizmet ve sanayi
gibi sektörlerdeki işletmelere ve talep eden diğer kişi, kurum ve kuruluşlara, sürekli
eğitim programlarından oluşan mesleki ve teknik eğitim yoluyla yeni bilgi ve teknolojileri
sunmak amacıyla “Amasya Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi”ni
kurduklarını” açıkladı.
Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin ORBAY; “2006 yılında kurulan Üniversitemiz
bünyesinde 12 akademik birim; Eğitim Fakültesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Mimarlık
Fakültesi, Teknoloji Fakültesi, Tıp Fakültesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Sağlık Yüksekokulu, Merzifon Meslek Yüksekokulu, Taşova Meslek
Yüksekokulu, Suluova Meslek Yüksekokulu ve Gümüşhacıköy Meslek Yüksekokulu
bulunduğunu" vurgulayarak, “Amasya Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma
Merkezi”ni kurarak 13. akademik birimi de faaliyete geçirmenin gururunu yaşadıklarını”
söyledi.
Rektör Prof. Dr. Metin ORBAY; Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin
amaçlarını şöyle özetledi; “Üniversitede önlisans, lisans ve lisansüstü öğretim programları
dışında gerçekleştirilen bilimsel ve teknolojik gelişmelerden küçük, orta ve büyük sanayi,
ticaret, hizmet, tarım ve benzeri işletmeler, çeşitli sivil toplum kuruluşları ile ulusal ve
uluslararası kamu ve özel sektör kuruluşlarının yararlanmalarını, üretim ve verimliliklerini
arttırmalarını sağlamak amacıyla, sürekli eğitim programları, kurslar, seminerler
düzenlemek istiyoruz.” dedi.
Amasya Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Amasya’nın ve
bölgenin kaynak envanterini çıkaracak ve bu envantere göre bölgenin gelişmesine yönelik
projeler hazırlayacağına da dikkat çeken Prof. Dr. ORBAY, “Amasya Üniversitesi’nin ve
Araştırma Merkezi’nin bölgenin gelişmesine yönelik katkılar sağlaması, doğru çözümleri
üretmesi dileğinde” bulundu.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5737&haber=Amasya
Sürekli Eğitim Uygulama Ve Araştırma Merkezi Kuruldu.xhtml
Üniversitesi
BAKAN YILDIRIM TOKAT'TA
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Havaalanı olmayan iller tabiri caizse bir üst lige
çıkamıyor" dedi.
Bakan Yıldırım, Tokat Havaalanı'nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Tokat
Havaalanı ile yaşanan sıkıntıları bildiğini ifade eden Bakan Yıldırım, "Bölgenin arazi
şartları dikkate alındığında sınırsız kullanma imkanı yok. Bu bölgede Erzincan, Zonguldak,
Kahramanmaraş, Isparta benzer şekilde. Türkiye'nin coğrafik konumu itibariyle böyle bir
olumsuzluğumuz var. Ama mevcut şartlar içerisinde bu havaalanı etkin bir şekilde nasıl
kullanırız bunun gayreti içerisindeyiz. 2009'da yapılan çalışma benim beklentilerime
cevap vermedi. Daha kapsamlı bir çalışma yapmaya karar verdik bu anlamda. Bütün
seçenekleri değerlendirmek suretiyle tehditleri en alt düzeye inmiş bir havaalanı
oluşturma gayreti içindeyiz. Bunun için çalışmayı başlangıçta kapsamlı yapmamız lazım.
Yapacağımız yeni düzenlemede benzer sıkıntıları yaşamamak için hazırlık çalışmalarını
kapsamlı yapmamız şart. Aksi halde kaynak israfı ile karşılaşmak istemiyoruz. Pisti
uzatabilir veya yönünü değiştirebiliriz ama uçak havaalanına yaklaştığında dağlar
rastlarsa bunun yüzündende eşit kaydırmak prosedürü uygulamak zorunda kalırsak
yaptığımız iş boşuna olur. Pist ebatları ve maniaların daha kapsamlı incelenmesi
konusunda karar aldık. Bu çalışmayı bugün itibariyle başlatıyoruz. Mutlaka bu havaalanı
aktif olarak kullanılır hale getirmemiz lazım. Havaalanı olmayan iller tabiri caizse bir üst
lige çıkamıyor. Buraya insanların kolay erişmesi lazım. Yoksa burasının ekonomisi düşer,
gelişme süreci yavaşlar göç verir. Havacılıkta kat ettiğimiz mesafede bunu açıkça
görüyoruz" diye konuştu.
Basın mensuplarının aktarmalı sefer konusundaki sorularına cevap veren Bakan Yıldırım,
yaz mevsiminde THY'nin filosunun yetersiz kalması nedeniyle bazı seferleri birleştirdiğine
dikkat çekerek, "Bu iyi bir işletmecilik modeli değil. O nedenle arkadaşlarla görüşeceğiz,
kış sezonunda mutlaka direkt uçuşlara geçilmesi lazım. Bunu yaparsak daha verimli yolcu
akışı olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu. Hızlı tren projesinin Yozgat ve Sivas'tan
Tokat'a hizmet ettiğini ifade eden Bakan Yıldırım, Turhal'dan Tokatlının bu projeden
istifade edebileceğini sözlerine ekledi.
http://www.haber3.com/bakan-yildirim-tokatta-1037582h.htm
BÖLGE OKULU İÇİN GİRİŞİMLER BAŞLADI
Samsun'da üstün zekâlı çocukların özel eğitim alabilecekleri Karadeniz Bölge Okulu için
girişimlerde bulunduklarını söyleyen Canik Belediye Başkanı Osman Genç, Bahçeşehir
Uğur Eğitim Kurumları tarafından Samsun'da açılması düşünülen Üstün zekâlılar
Karadeniz Bölge Okulu için 13 bin 500 metre kare arsa ürettiklerini belirterek yatırım için
ilk sinyali verdi.
Bilim ve sanat merkezlerinin üstün yetenekli bireylere yönelik etkin bir hizmette bulunan
önemli bir eğitim merkezi olduğunu kaydeden Başkan Genç, Samsun'da pek çok okul türü
bulunmasına rağmen daha düne kadar üstün zekalı çocukların özel eğitim alabilecekleri
bir merkez yoktu. Bu özel çocuklar eğer bireysel olarak desteklenmezse ve yetenekleri
doğrultusunda doğru yönlendirmeler yapılmazsa gerçeğin çok altında performans
gösterebilmektedirler. Bütün gelişmiş ülkelerde bu özel çocukların eğitimine özel bir önem
veriliyor. Ama şunu da belirtmek gerekir ki; Biz bu özel çocukların eğitiminde dünyaya
model olmuş bir medeniyete sahibiz. Bu manada Enderûn Mektebi, Osmanlı Devleti'nin
son zamanlarına kadar varlığını sürdüren zamanının en dikkate değer örgütü ve eğitim
kurumudur. Dolayısıyla bizlerin genlerinde olan üstün zekalı insanları Türkiye'nin
geleceğine kazandırmalıyız.
Her toplumda
ortalama
%2’yi
oluşturan
üstün
zekâlı/yetenekli çocukların eğitilmesi ve üretken hale getirilmesi toplumun refahı ve
geleceği açısından önemlidir. Bu noktada Canik Belediyesi olarak çok ciddi bir yatırımın
daha eşiğindeyiz. Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları tarafından Samsun'da açılması
düşünülen Üstün zekâlılar Karadeniz Bölge Okulu için 13 bin 500 metre kare arsa üretmiş
durumdayız" dedi.
İŞ DÜNYASI SAMSİAD'IN YEMEĞİNDE BULUŞTU
Samsun Yelken Kulüp'te düzenlenen iş yemeğine Vali Hüseyin Aksoy'un eşi Hülya Aksoy,
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Erdem Çenesiz, Orta
Karadeniz
Sanayici
ve
İşadamları
Dernekleri
Federasyonu
(OKASİFED)
yöneticileri, Samsun Sanayici ve İşadamları Derneği (SAMSİAD) Başkanı Emin Bahri
Uğurlu, SAMİKAD Başkanı Münevver Uğurlu, dernek üyeleri ve Karadenizli işadamları
katıldı.
Samsun ile ilgili istatistiki bilgiler veren SAMSİAD Başkanı Emin Bahri Uğurlu, "Samsun'da
toplam arazinin yüzde 48'i tarım arazisidir. En önemli meyve ekilişi fındık ve şeftalidir.
Toplam 1888 bin ton meyve üretimi ile Türkiye meyve üretiminin yüzde 1.7'sini Samsun
karşılamaktadır. Önemli tarla bitkileri mısır, soya, çeltik, ayçiçeği ve buğdaydır.
Samsun'da çeşitli aşamalarda 5 tane organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. Samsun
OSB'de 79 aktif firma, 4 bin 960 kişiyi istihdam etmektedir. Gıda OSB'de ilk olarak 22
firmaya yer tahsis edilmiş, toplamda 272 milyon 154 bin liralık bir yatırım ve bin 500
kişilik bir istihdam sağlanacaktır. Özelleşen Samsun Serbest Bölge, bağımsız devletler
topluluğu, İran ve Avrupa'dan gelen malların Ortadoğu'ya geçiş kapısıdır.2009 yılı TÜİK
verilerine göre deniz ürünleri üretiminde ilk sırayı yüzde 57'lik oran ile Doğu Karadeniz
Bölgesi almıştır. Bunu yüzde 15'lik oran ile Batı Karadeniz, yüzde 11'lik oran ile Ege
Bölgesi, yüzde 8 ile Marmara Bölgesi ve yüzde 6'lık oran ile Akdeniz Bölgesi izlemektedir.
Samsun, ihracat sıralamasında 2010 yılı sonu itibariyle 412 milyon 633 bin 806 liralık
ihracat ile 26. sırada yer almıştır" diye konuştu.
Sivil Toplu Örgütleri olarak daha aktif ve sosyal olunması gerektiğini belirten TÜRKONFED
Başkanı Erdem Çenesiz üyelerine çağrıda bulundu. Çenesiz TÜRKONFED' in tüm üyelerin
federasyon ile ilişkilerini sıklaştırmasını istedi. Türkiye ekonomisi hakkında da konuşma
yapan belirten TÜRKONFED Başkanı Erdem Çenesiz şöyle konuştu: "Cari açığı nasıl
çözeceğiz? İhracatı artırarak çözülmüyor, her artırdığımız ihracat ithalatı da artırıyor.
Katma değeri yüksek ihracat yapmamız lazım" dedi. Dünya ekonomisine ilişkin görüşlerini
açıklayan Erdem Çenesiz, şöyle konuştu: "Avrupa Birliği bir sınav veriyor. Devlet adamı
olmakla politikacı olma arasındaki sınavı veriyor. İktisadi olarak Avrupa kendini Avrupa
Birliği ve avro ile kurtaracak mı, yoksa politikacılar kendi politik emelleri ile devam edip
kendi ülkelerinin ikbali için mi uğraşacaklar bilmiyoruz. Bunların hepsi bizim ülkemizin
üzerinde etken. Türkiye, ilk iki çeyreği hemen Çin'in arkasından gayet iyi büyüme
rakamları ile geçirdi. 3. ve 4. çeyrekler böyle olmayacak, bu rakamlar düşecek. İstihdam
da iç pazardaki birikmiş talebin etkisiyle gayet iyi rakamlara gelmişti. Bundan sonra bu
büyümeyi nasıl koruyacağız, istihdamı nasıl tutacağız, bunların cevabını aramak için bir
rapor hazırladık."
BÜYÜK BİR PROJE İÇERİSİNDE BOĞULMAMALIYIZ
Çorum Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ÇESOB) ve S.S Çorum Ahi Evran Sanayi Sitesi
Kooperatifi Başkanı Yalçın Kılıç, kooperatif Yönetim ve Denetim Kurulu Üyeleriyle beraber
Çorum Ticaret ve Sanayi Odasını ziyaret etti. Ziyarette TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin
Başaranhıncal ile görüşen ÇESOB Başkanı Yalçın Kılıç ve beraberindekiler, aşağı sanayi
sitesinin taşınması ve yeni yer tespiti konusunda görüş alışverişinde bulunarak TSO’dan
destek istediler.
ÇESOB Başkanı Yalçın Kılıç, belediyenin imar düzenlemesi yapacağı aşağı sanayi sitesinin
boşaltılması konusunda aldığı kararın ardından bazı sorunlar yaşandığını ve bu sorunların
çözümünde Ticaret ve Sanayi Odası ile ortak hareket ettiklerini belirterek, sanayi
esnafının mağdur edilmemesi için birliktelik sağlanmasının önemli olduğunu kaydetti.
Esnafın mağdur edilmemesi için bir proje hazırlayıp kooperatif kurduklarını dile getiren
Yalçın Kılıç, "Bizi 50 yıl taşıyacak, rahat bir yer bulmak ve esnafımızın gelecek
kuşaklarının da sıkıntı yaşamamasını sağlamak amacıyla bir çalışma yapmak istiyoruz.
Şuanda Küçük Sanayi Sitesi (KSS) belki bizim birkaç yıllık ihtiyacımızı karşılayabilir ancak
3 yıl sonra esnafımız yine büyük bir sorunla karşı karşıya kalacaktır. KSS’de bugüne
kadar yapılan hataların üstüne bir hata da biz eklemek istemiyoruz. KSS’de zamanla bize
yetmeyecektir. Bu sorunu 2-3 yıl içerisinde çözmemiz gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.
"Özellikle Aşağı Sanayi Sitesi esnafımızın yaşadığı bu sorunun çözümünde Ticaret ve
Sanayi Odamız ile birlikte hareket etmek istiyoruz’’ diye konuşan Kılıç, ‘‘Burada beraber
hareket edip, ortak adım atalım. Biz zaten ÇESOB yada TSO diye ayrım yapmıyoruz.
Bizlere büyük iş düşüyor. Bu sorunu hep birlikte çözmeliyiz. Yeni bir projeyle OSB’ye kan
ve can olmak istiyoruz’’ şeklinde konuştu.
TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal da Ticaret ve Sanayi Odası olarak böyle
bir soruna kayıtsız kalma lükslerinin bulunmadığını ancak yapılacak çalışmalarda
önceliklerin iyi bilinmesi gerektiğini vurguladı. Aşağı Sanayi Sitesinde bulunan esnafın
taşınması için KSS’nin yerine alternatif bir alanın bulunması gerektiğini belirten Çetin
Başaranhıncal, "Öncelikle siyasilerde dahil olmak üzere bu soruna kimse duyarsız
kalamaz. Çünkü çok hassas bir mesele. Ancak esnafımızın gelecek 50 yıl sıkıntı
yaşamaması için çalışma yapılacaksa ilk olarak önceliklere bakılmalıdır. Büyük bir proje
içerisinde boğulmamalıyız. Biz Oda olarak esnafımız, KOBİ’lerimiz ve üyelerimiz için,
yapılabileceğine inandığımız her türlü projeye destek vermeye ve katkıda bulunmaya
hazırız. Şuanda sıkıntı yaşayan esnafımıza da maddi anlamda kaynak yaratmak ve
borçlanma gibi konular başta olmak üzere üzerimize düşeni yapmaya hazırız" dedi. Aşağı
Sanayi Sitesi esnafının taşınması için hazırlanan projeye de değinen Çetin Başaranhıncal,
"Sayın Valimizin de desteğiyle Orta Karadeniz Kalkınma Ajansının doğrudan faaliyet
desteği kapsamında projeyle ilgili bir fizibilite çalışması yapılacak. Çalışmanın
tamamlanmasının ardından daha somut veriler elde edilecektir’’ ifadelerini kullandı.
ÖREN YERLERİ 3 BOYUTLU İZLENEBİLECEK
Gerçekleştirilen toplantıya, Vali Nurullah Çakır, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha
Metin Alkan, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Öcal
Oğuz, Yönetim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Gül İrepoğlu, Dr. Mehmet Kalpaklı, Türk Kültürüne
Hizmet Vakfı Genel Koordinatörü Fatma Yücel, İl Milli Eğitim Müdürü Aytekin Girgin, İl
Kültür ve Turizm Müdürü Ali Özüdoğru, Çorum Müzesi Müdürü Önder İpek, ilçe
kaymakamları ve belediye başkanları katıldı. Vali Çakır, yaptığı açıklamada, Çorum'un
tarihi değerlerinin korunmasına yönelik hayata geçirilecek projeler kapsamında 5 milyon
lira destek alındığını belirterek, "İlimiz, restorasyon çalışmalarının tamamlanması için
dünya mirası listesinden şimdiye kadar 2 milyon lira mali destek aldı. Çorum'un kültürel
değerlerini koruma noktasında kaynak sıkıntısı yok" dedi. Yöresel değerlerin korunmasına
ve restorasyon çalışmalarının yeni projelerle de devam ettirileceğine değinen Çakır,
"Kargı'da dokumacılığın korunmaya çalıştığını vurgulamak isterim. İskilip'te bir kent
atölyesi oluşturarak Milli Eğitim Bakanlığımızın da desteğiyle ağaç işçiliği üzerine bir
üretim yeri oluşturmayı amaçlıyoruz. Ayrıca, kadınlarımızın yöresel ürünlerini satabileceği
bir pazar yeri kurmayı hedefliyoruz. El sanatlarıyla ilgili, yöresel değerlerle uyuşan bir
program uygulamak istiyoruz" diye konuştu. Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha
Metin Alkan ise bu yıl açılan arkeoloji bölümüne 22 öğrenci aldıklarını ifade ederek,
'"Hititoloji için Çorum'daki ören yerleri laboratuar konumunda. Biz üniversite olarak
geliştireceğimiz proje ile mevcut ören yerlerini 3 boyutlu tarayıcılarla tarayacağız.
Böylece, kalıntıların önem derecesini ortaya çıkaracağız" dedi. Çorum'un tarihi
değerlerinin tanıtılması için kredisiz olarak "Çorum'u tanıyalım" dersini üniversitelerinde
vereceklerini belirten Alkan, kentin tanıtımı açısından leblebiye ek olarak Hitit figürlü
eşyaların da satılmasını istediğini söyledi.
TAŞOVA'DA KARA ELMAS BULUNDU
İlçemiz Taşova'ya bağlı Gökpınar (Orusu) Köyü mevkiinde kömür ocakları bulundu.
İlçemize bağlı Gökpınar (Orusu) Köyü mevkiinde bulunan kömür rezervi işletmeye açıldı.
Merkezi
Çorum
İskilip’te
olan ERALP
Madencilik
İşletmesi tarafından
yapılan kömür araştırma çalışmaları sonuç verdi. Çalışmalara 1 Ay önce başlanan
ocaklardan kömür çıkarılmaya başlandı. Açık ocak işletme sistemi ile çıkarılan kömür
Faravga’da kurulan eleklere taşınarak, burada 3 ayrı gruba ayrılıyor. İşletmenin sorumlu
müdürü Osman Kökez açıklamasında; Bir ay gibi kısa bir sürede üretime geçen kömür
rezervinin 1 milyon ton olarak hesaplandığını,10 metreden çıkarmaya başladığımız kömür
ocağında şu an 20 metreye inildiğini söyledi. Gökpınar Kömür ocağının çok ümit verici
olduğunu açıklayan Kökez, torba kömür imalatı yapacak makinelerinin geldiğini kısa
sürede torba kömür satışlarına da başlanacağını bildirdi. Kökez kömür satışlarının cazip
fiyatla yapılacağını, 1 ton kömürün 200 TL den, torba kömürün tonunun da 230 TL den
satılacağını açıkladı. İşletmemizde şu an 25 kişi çalışıyor bu sayı kısa zamanda 100’lere
ulaşarak daha çok insana ekmek kapısı olacaktır dedi.
TOKSAT VE KOSGEB İŞBİRLİĞİ İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİTİMİ
Tokat'ta kendi işini kurmak isteyen 60 kişiye uygulamalı girişimcilik eğitimi ve kursu
verilecek.
Tokat El Sanatları Derneği (TOKSAT) ve KOSGEB işbirliğinde düzenlenecek olan
uygulamalı girişimcilik eğitimi ve kursu için düzenlenen mülakata 75 kişi başvururken,
yapılan mülakatla 60 kişi kursa katılmaya hak kazandı. Tokat El Sanatları Derneği'nin
Çekenli İş Merkezi'ndeki toplantı salonunda düzenlenecek kursta kursiyerlere; girişimcilik
özelliklerinin sınanması, iş planı yazımı ve sunumunda dikkat edilecek özellikler, iş fikri
geliştirme ve yaratıcılık egzersizleri, iş planı kavramı ve öğeleri pazarlama planları, atölye
çalışmaları, ş planı kavramı ve öğeleri üretim planı eğitimleri verilecek.
http://www.haber3.com/toksat-ve-kosgeb-isbirligi-ile-girisimcilik-egitimi-1043035h.htm
SAMSUN GIDA VE TEKNOLOJİLERİ FUARI AÇILDI
Samsun Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nce Sevgi Park Fuar Alanı'nda 7 bin
metrekare alanda Gıda ve Teknolojileri Fuarı düzenlendi. Fuarın açılışına Samsun Vali
Yardımcısı Mustafa Özer, İl Genel Meclis Başkanı Mustafa Karakurt, Samsun Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kadir
Güven ve gıda sektöründe bulunan işletmelerin temsilcileri katıldı.
Samsun'a fuar geleneğini yeniden kazandırmak istediklerini belirten Samsun Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, "Geçen hafta burada tarım fuarını açtık, şimdi
de gıda fuarımızı açıyoruz. Fakat şimdi açacağımız gıda fuarımız biraz buruk bir açılış
olacak. Geçmiş yıllarda Samsun'un geçmişten gelen bir fuar geleneği olduğunu herkes
bilir. Bu fuar geleneğini yeniden kazandırmak için Samsun'daki kurumlarla ortaklaşa
kurdukları kuruluşlarla birlikte Samsun'a bu fuarı yeniden kazandırmak için Tekkeköy'e
inşa edilen Fuar ve Kongre Merkezi'nin ihalesini yaptık, alt yapımız hazır. Yer tesliminden
sonra 1 ay içersinde temelini atacağız. Önümüzdeki yıllarda bundan sonra fuarlarımızı
çadır fuarı olarak yapmayacağız. Bir kongre merkezinin içersinde büyük bir fuar alanı
içersinde yapacağız. Bugün 2. düzenlediğimiz fuarımız herkese hayırlı olsun" dedi.
Samsun'da bundan sonraki yıllarda açılacak olan fuarların, Fuar ve Kongre Merkezi'nde
olacağını belirten İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kadir Güven, "Gıdanın, tarımsal
ürünlerin teknoloji ile buluştuğu ve tüketici bilincinin de hat safhada burada incelenip
anlatılabildiği bu fuarların önümüzdeki yıllarda Fuar ve Kongre Merkezi'nde daha konsept
bir şekilde devam edecektir" diye konuştu. Samsun'un önemli bir tarım üretim alanı
olduğunu ifade eden Samsun Vali Yardımcısı Mustafa Özer, "Samsun Gıda ve Teknoloji
Fuarı'nın bu yıl ikincisi düzenlenmektedir. Samsun'un önemli bir tarım üretim bölümünde
bulunması ve coğrafi konumu nedeniyle, tarımsal hammaddeyi uygun yöntemlerle
işleyen, hazırlayan, muhafaza eden ve ambalajlayan bir sanayicileri olarak kabul edilen
gıda sanayinin ilimizin ekonomisine başlıca öncü sektör olarak sayılmaktadır" şeklinde
konuştu.
Konuşmaların ardından fuarın açılışı gerçekleşti. Açılıştan sonra davetliler fuarda bulunan
stantları gezerek ürünler hakkında bilgi aldı. Samsun Gıda ve Teknolojileri Fuarı, 13-16
Ekim tarihleri arasında açık kalacak.
KOZMİK LEBLEBİLER GELİYOR
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu gıdada devrim niteliğinde bir adım attı. Üretilen yeni
kozmik nohut hem daha iri hem daha sağlam hem de iki kat verim alınıyor. Bu gelişme
hammaddesi nohut olan leblebi içinde çok önemli. Çorum’da uzun yıllardır leblebilik nohut
üretilmediği için diğer illerden bu ihtiyaç karşılanıyor. Yeni nohut tarımsal üretimde
kullanılmaya başlandığı zaman Çorum nohut üretiminde de eskiden olduğu gibi söz sahibi
konuma gelebilir.
Türk sofralarının en önemli yiyeceklerinden nohudu pişirmek için artık önceden ıslatmaya
gerek kalmayacak. Nohut üretiminde verim de iki katına çıkabilecek. Türkiye Atom
Enerjisi Kurumu Sarayköy Nükleer Araştırma Merkezi, daha iri taneli, daha hızlı büyüyen
ve çabuk pişen kozmik nohut üretmeyi başardı.
SANAEM'in tarım birimi koordinatörü Zafer Sağel, kullandıkları tekniğin sonucunda verimi
iki kat arttırdıklarını ve daha hızlı pişebilen nohut ürettiklerini belirtti. "Mutasyona
uğramış tohum GDO ile karıştırılmasın" diyen Sağel yeni nohutla eskinin farkını da anlattı.
Atom enerjisi takviyeli nohut artık ıslatılmadan 37 dakikada pişebiliyor.
MERZİFON BELEDİYESİ TARİHİ KENTLER BİRLİĞİ'NE ÜYE OLDU
Merzifon Belediye Başkanı Mehmet Kadri Aydınlı, belediyenin Tarihi Kentler Birliği Üyesi
olduğunu belirtti. Aydınlı, Aa muhabirine yaptığı açıklamada tarihi eserlerin restore
edilmesi, restore edilen eserlerin önünün açılarak bir meydan oluşturulması konusundaki
çalışmaları neticesinde Tarihi Kentler Birliği'ne üye olduklarını söyledi.
Tarihi Kentler Birliği'ne üye olmanın önemli olduğunu belirten Aydınlı, "İlçemizdeki tarihi
kültürel mirasa bakış açımız incelendi. Üyeliğimiz kabul edildi. Tarihi zenginliğimizi ve
kültürel mirasımızın gelecek nesillere aktarabilmek adına Merzifon Belediyesi olarak
ülkede örnek çalışmalar yürütüyoruz. Tüm projelerimizi hayata geçirirken kültür ve tarih
mirasımızı korumanın önemini gözetiyoruz. Özellikle tarihi eserlerin restore edilerek eski
şanına kavuşmasına öncülük ediyoruz. Taşhan ve Bedestan'ın restorasyonu için belediye
olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü ile omuz omuza bir çalışma yürüttük. Merzifon'a yakışır
tarihi eserlerle süslü bir meydana kavuşması için yaklaşık 10 milyon lira bedeli olan
meydan projesini başlattık ve proje kapsamında 8 milyon liralık belediye bütçesiyle
kamulaştırma yaptık. Yapılan işlerin önemi kapsamında da Tarihi Kentler Birliği'ne üye
olduk" diye konuştu.
http://www.haberler.com/merzifon-belediyesi-tarihi-kentler-birligi-ne-uye-3055331haberi/
UYGULAMALI GİRİŞİMCİLİK EĞİTİMİ KURSU
Tokat Bakkallar ve Manifaturacılar Odası Başkanlığı ve KOSGEB Tokat İl Müdürlüğü
tarafından ortaklaşa düzenlenen Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi Kursu'nu başarıyla bitiren
110 kursiyere sertifikaları düzenlenen törenle verildi.
Tokat Bakkallar ve Manifaturacılar Odası Başkanı İhsan Tunç, oda binasında yapılan
törende yaptığı konuşmada, temmuz ayında başlayan kursa devam eden kursiyerlerin
yaklaşık üç ay sonrasında sertifikalarını almaya hak kazandıklarını ifade etti.
Kurs ile ilgili bilgiler veren Tunç, "25'er kişilik 2 sınıf ve 30'ar kişilik 2 sınıfta toplam 110
kursiyere eğitim verdik. İnsanlara faydalı olmak için bu gibi kurslara vesile olmaya devam
edeceğiz" dedi.
http://www.haberler.com/uygulamali-girisimcilik-egitimi-kursu-3041642-haberi/
SAMSUN, İHTİSAS OSB’YE KAVUŞUYOR
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün tıbbi cihazlar ve cerrahi el aletleri sektöründe
Dünya'nın üçüncü kümelenme merkezi olan Samsun'a yaptığı gezi ve inceleme, ilk
meyvesini verdi.
Bakan Ergün'ün sektör temsilcileriyle yaptığı toplantıda, firmaların yıllardır talep ettiği
Tıbbi Cihaz İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nin kurulabileceği yönünde karar çıktı. Tıbbi
cihaz sektörü ve sorunlarının ele alındığı toplantıda brifing veren Samsun Valisi Hüseyin
Aksoy, sektörün Samsun'da önemli bir gelişim gösterdiğini söyledi. Kümelenen sektörün
Tıbbi Cihazlar İhtisas Organize Sanayi Bölgesi beklentisi olduğunu hatırlatan Vali Aksoy,
bununla ilgili fizibilite çalışmalarının sürdürüldüğünü kaydetti. Bu konuda yaptırdıkları
araştırmanın sonuçlarını açıklayan Vali Aksoy, “Araştırmamızda 66 tane iş yeri ile
görüşülmüş, 'Bir OSB kurulduğunda katılmak ister misiniz?' diye sorduğumuzda 58 tane
firma çıkmış. Satıcıyken imalat yapmayı düşünen firma sayımız da 8. Bugün
firmalarımızın kullandığı toplam alan yaklaşık 44 bin 500 metrekare. 'Bugünkü kullanım
alanlarının rahatlatılması durumunda ne kadar ihtiyacınız var?' diye de sorduk. Yaklaşık
125 bin metrekareye daha ihtiyaçları var. Önümüzdeki 5 ve 10 yıllık süreç içerisinde
Samsun'da yabancı yatırımcılarla ortak yatırım yapmayı düşünen işletmelerimiz var.
Bunları da göz önüne aldığımızda yaklaşık 200 bin metrekarelik ek yer talebi olabileceği
görülüyor. Bu kapsamda yaklaşık 400–500 bin metrekarelik bir alanın ihtiyaç olarak
karşımıza çıkacağı öngörülmekte. Biz bu sektörün fizibilitesini daha sağlıklı yapabilmek
adına doğudan faaliyet kapsamı içerisinde Orta Karadeniz Kalkınma Ajansımıza da bir
proje sunacağız. Daha ayrıntılı olarak fizibilitesini yapacağız.” dedi.
Samsun Medikal Kümelenme Derneği Başkanı Dr. Ahmet Aydemir de ortaklık ve
kümelenme kültürü konusunda düzenlenecek görsel kampanyaların sektörleri harekete
geçireceğine
inandığını
bildirdi.
Bununla ilgili Sağlık Bakanlığı'nın 'Dumansız Hava Sahası' kampanyasını örnek gösteren
Dr. Aydemir, “Daha önce sigaranın bırakılması için görsel medyada yapılan
kampanyaların büyük etkisi olmuştu. Buna benzer ortaklık ve kümelenme kültürünün
görsel basında kampanya şeklinde sanayi bakanlığı tarafından uygulanmasının etkilerinin
büyük olacağı kanaatindeyim. Ülkemizin de buna şiddetle ihtiyacı var. Sanayi sektöründe
ortaklık kültürü ve kümelenme üzerine 6 ay ile 1 yıl arasında yapılacak kampanya, bu
bilinci kısa sürede artırıp küçük sermayelerin birleşmesine imkân sağlayabilir. Bu yılla da
ülke kalkınmasının kazanacağını düşünmekteyim. Bu tip uygulamaların ve kampanyaların
ülke ekonomisi üzerinde çok kısa sürece etkisi olacağına inanmaktayım.“
değerlendirmesinde bulundu.
JAPONYA VE TÜRKİYE ARASINDA İŞBİRLİĞİ DAHA ÇOK GELİŞEBİLİR
Japonya’nın Ankara Büyükelçisi Kiyoshi Araki Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas’ı
makamında ziyaret ederek yeni görevinden dolayı kutladı.
Büyükelçi Kiyoshi Araki ziyarette yaptığı konuşmada her iki ülke arasında güzel ilişkiler
olduğunu ifade ederek, Japon firmaların özellikle sağlık yatırımları ile ilgilendiğini söyledi.
Büyükelçi Kiyoshi Araki iki ülke arasında işbirliğinin daha da geliştirilebileceğini dile
getirerek şunları belirtti: "Parlamentolar arası ilişkiler kadar sağlık alanında da Türkiye ve
Japonya arasında işbirliğinin tesis edilmesine önem veriyoruz. 2010 yılı Kasım ayında
Seul’de Sayın Başbakanınız ve Japonya Başbakanı arasında gerçekleştirilen görüşmelerde
ülkemizde sağlık alt yapısının inşası sürecinde Japon firmaların yer almalarına ilişkin
konunun ilişkin konunda gündeme geldi. Hastane inşaatları konusunda Japonya’daki
firmalara danışmanlık hizmeti veren ITECH firması Türkiye’deki yatırım fırsatlarından
yaralanmak amacıyla yakın zamanda Ankara’da bir ofis açmayı planlıyor.
Büyükelçi Araki’nin Sağlık Bakan Yardımcısının hangi görevleri yerine getireceği sorusuna
cevap veren Kafkas, "Bundan sonra bakanlıkta klasik bürokrasi anlayışı ile hizmet
sunulması söz konusu olmayacak. Bununla birlikte STK ve Parlamento ile ilişkileri
konularında katkı sunmaya gayret göstereceğim" şeklinde belirtti. Kafkas’a yeni
görevinde büyük sorumluluk düştüğünü anladığını kaydeden Araki, bundan sonrasında
Türk Japon Parlementolararası Dostluk Grubu ile ilişkilerinde gerekse sağlık alanında
destek
taleplerinde
bulunmaya
devam
edeceğini
söyledi.
Türk Japon ilişkilerinin durumu hakkında da bilgi veren Araki, şunları söyledi:
"2010 yılı Japonya’da Türk yılı olarak kutlandı. Etkinlikler iki ülke arasında kültürel
ilişkileri geliştiriyor. Aynı şekilde iki ülke arasında ekonomik işbirliği de çok iyi gidiyor.
Japon firmaların Türkiye’ye olan ilgisi görece az olarak tarif edilmez. Bugün Türkiye’de
yatırım yapmaya yönelik büyük bir ilgi var. Türk Japon firmaları konusunda destek de
bulunması talepleri son zamanda arttı. Türkiye deki uydu ihalelerinden ikisini Japon
Mitsubishi firması lehine sonuçlandı. İzmit’te köprü geçiş projesi yine bir Japon firması
tarafından gerçekleştiriliyor. Üçüncü boğaz köprüsü konusunda da Japon firmaları büyük
ilgi gösteriyorlar. Sağlık alanında Türkiye de hastane inşaatı projeleri de bizim açımızdan
büyük işbirliği alanı olacağına inanıyorum."
Kafkas, Türkiye deki yatırım fırsatlarına özellikle sağlık yatırımlarına karşı gösterilen
Japon ilgisinin kendisini çok memnun ettiğini dile getirerek, "Türkiye bölgesel aktörken
küresel bir aktöre dönüştü. ABD, Avrupa, Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu, İslam
ülkeleri, Asya ve Afrika ile ilişkileri bağlamında bölgenin en etkin ülkesi olduk. Bu
jeopolitik açıdan da çok önemlidir. Türkiye’yi bir üretim üssü haline getirebiliriz. Sadece
Türkiye’de değil bölgesel ortak yatırımlar konusunda iş birliği yapılabilir. Ülkemizin
bulunduğu bölge Asya, Afrika ve Avrupa’ya çok yakın bir konumda olması da göz önünde
bulundurulmalıdır" diye konuştu.
Konuk büyükelçi Araki, Kafkas’ın sözlerine katıldığını ifade ederek, "Türkiye ve Irak
birlikte çok önemli iş birliği faaliyetlerine gidilebilirler. Kalkınma yardımları konusunda
Afrika ve Afganistan’ a Türkiye ve Japonya olarak neler sağlanabileceğini konusunda da
işbirliği yapılabilir. Bu konularda TİKA Başkanlığı’na verilen önemi biliyorum. TİKA’nın
bütçesi kısa zamanda iki katına çıkarıldı. Hali hazırda Afganistan konusunda da Türkiye ile
iş birliği faaliyetine gittik. 500 Afgan polisin eğitimleri Japonya’nın finansmanıyla Sivas ta
gerçekleştirildi. Aynı iş birliği ruhu ile sağlık alanında da kapsamlı bir iş birliği tesis
edilmesine önem veriyoruz" diye belirtti.
Sağlık Bakan Yardımcısı Kafkas ise sözlerini şöyle tamamladı: "Afganistan’a yönelik
sürdürülen işbirliği yanında Filistin de özelikle ( Gazze ) Somali konularında Japonya ile
işbirliği tesis edilmesi yaralı olacak. Batı bu ülkelere daha çok günü birlik yardım
faaliyetlerinde bulunuyor. Söz konusu ülkelerde eğitim, sağlık ve güvenlik alanında asgari
standartların yükseltilmesine birlikte destek verebiliriz. TİKA ve JİCA arasındaki
işbirliğinde her iki ülke sağlık bakanlarının da yer alması çok yaralı olacaktır."
FERHAT İLE ŞİRİN PROJESİ START ALDI
Ferhat ile Şirin Projesi dâhilinde yapılacak olan müze, toplantı ve sergi salonunun temel
kazma çalışmalarına başlandı. Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından da onaylanan projenin
gerçekleştirilmesi için temel açma çalışmalarına başlandı. Belediye Başkanı Cafer
ÖZDEMİR konu hakkında verdiği bilgilerde “Temel açma işlemlerinin tamamlanmasından
sonra Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul GÜNAY’ın temel atma törenine iştirak etmesini
bekliyoruz” dedi.
HEDEF TERMAL TURİZM MERKEZİ OLMAK
Havza Belediye Başkanı Murat İkiz, termal turizminde Karadeniz'in tek merkezi olmayı
hedeflediklerini söyledi. İki bin yıllık kaplıcalarıyla Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve
Osmanlılardan kalma tarihi eserle birlikte termal turizminde iddialı bir ilçe olma yolunda
büyük hedeflerinin olduğunu söyleyen Murat İkiz, Atatürk'ün Havza'ya ilk ayak bastığı
yeri 'İlk Kıvılcım Şehitlik Anıtı' olarak düzenlediklerini belirtti.
Havza'nın şifalı kaplıcalarının öneminden bahseden İkiz, "Havza'nın şifalı suları gerçekten
birçok hastalıklara şifa gelmektedir. 10'a yakın 3 ve 4 yıldızlı otelimiz var. 50'ye yakın
pansiyonumuz var. 3 bin yatak kapasitesi ile termal turizmine Havza hizmet etmektedir.
Özellikle son iki yılda turizmde patlama yaşandı. Önceki yıllarda 100 bini geçmeyen turist
sayısı geçen sene 300 bini buldu. Bu sene de tahminimiz 500 bin çıvarında turist sayısı
bekliyoruz. Amacımız bu sayının 500 bin veya 1 milyon çıkması. Bunun için de
çalışmalarımızı devam ettiriyoruz" dedi. İstanbul'daki bir firma ile yurt dışından bir
firmanın, 30 milyonluk bir yatırımla 5 yıldızlı 600 yataklı termal turistlik otel yapımı için
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan yerini aldığını açıklayan Başkan İkiz, "Otelin önümüzdeki
mart nisan aylarında temeli atılacak. Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile görüşmelerimiz
devam ediyor. Kaplıcalar bölgesinde 50-60 yataklı bir fizik tedavi hastanesini önümüzdeki
yıllarda kurulacak. Artık Havza, termal turizmde Karadeniz'in tek merkezi olacak. En az 5
tane 5 yıldızlı otel yapılması hedeflerimiz var. 5 yıldızlı otellerimizle, fizik tedavi
merkezlerimizle önümüzdeki yıllarda turist sayısını en az 1 milyona çıkartmayı
hedefliyoruz" diye konuştu.
PATATESTE ALTERNATİF İL OLDUK
Çorum’da patates üretiminin artışı ihracatı da beraberinde getirdi. İl genelinde yıllık
üretiminin 3 bin tonunun üretiminin yapıldığı merkeze bağlı Deliler Köyü’nden Gürcistan’a
patates ihracatı başladı.
Çorum Ziraat Odası Başkanı Mehmet Sayan, Türkiye’nin en önemli patates merkezleri
olan Niğde ve Nevşehir’deki ürünlerde hastalık görülmesinin ardından Çorum’un alternatif
olarak görülmeye başladığını söyledi. İl genelinde yıllık yaklaşık 7 bin ton patates üretimi
yapıldığının bunun 3 bin tonunun Deliler köyünden karşılandığını açıklayan Sayan, bu yıl
Gürcistan’a 550 ton patates ihracatı yaptıklarını açıkladı.
Oğuzlar’ın ceviz, Osmancık’ın pirinci ile Türkiye’de bir marka olduğunu ve bölge halkının
bu ürünlerle iyi bir gelir elde ettiğine dikkat çeken Sayan, “Biz de Deliler’de üretimi
yapılan patateste Türkiye genelinde marka olmayı hedefliyoruz. Bunu başaracak güçteyiz.
Son yıllarda il genelinde patates üretiminin artışı ve beraberinde gelen ihracat bunun en
büyük göstergesi” dedi. Sulama projesi ile köydeki patates üretimini iki katına çıkarmayı
hedeflediklerini dile getiren Sayan, “Sulama projesini hayata geçirdiğimizde topraklarımız
can bulacak. Bu bölgenin gelişip kalkınmasında lokomotif görevi görecek. Şu anda 5 grup
halinde 40 köyümüzü kapsayan sulama projesi çalışmalarımız var. Bu projemiz hayata
geçtiğinde bölgedeki sulanabilir tarım arazileri artacak. Bu yeni tarım ürünlerini ve
ürünlerdeki verim artışını da tetikleyecek” diye konuştu.
Deliler Köyü Muhtarı İdris Dağlamaz ise, köyde patates üretiminin yanı sıra soğan
üretiminin de yaygın olduğunu söyledi. Geçtiğimiz yıllara göre soğan üretiminde elde
edilen gelirin istenilen seviyede olmadığını dile getiren muhtar Sayan, satışa sundukları
patateslerin ise 60 ila 65 kuruş arasında alıcı bulduğunu ifade etti. Deliler köyündeki yıllık
3 bin olan kırsalda yaşayan kadınlar için de istihdam alanı oluşturdu. Patates hasadı için
tarlalarda gündelikçi olarak çalışan kadınlar aile bütçesine katkı sağlıyor. Sabah patates
tarlasına gelerek çalışan kadınlar akşam işleri bitince ya çalışmalarının karşılığı belirlenen
parayı alıyor, ya da ona karşılık patates alıp gidiyor evine.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30221/PATATESTE-ALTERNATIF-IL-OLDUK.aspx
AMASYA ÜNİVERSİTESİ LİTVANYA VYTAUTAS MAGNUS ÜNİVERSİTESİ’NDE
DERS VERDİ
Litvanya Vytautas Magnus Üniversitesi İle Amasya Üniversitesi Arasında İmzalanan LLPHayatboyu Öğrenme Programı-Erasmus/Personel Hareketliliği Anlaşması Kapsamında;
Amasya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Serpil
ERYILMAZ ve Yrd. Doç. Dr. Hasan TANAK, 1 Hafta Süre İle Litvanya’da Ders Verdi. Rektör
Prof. Dr. Metin ORBAY, “2006 yılında kurulan Amasya Üniversitesi’ni bilimsel araştırmalar
yapan, nitelikli eğitim-öğretimi ile uluslararası tanınan bir yere taşımak istediklerini”
vurgulayarak, “Amasya Üniversitesi’nin uluslararası akademik işbirliğini geliştirmeye
dönük çalışmalarımız güzel sonuçlar üretmeye başladı. Ülkemizi ve Üniversitemizi
Litvanya Vytautas Magnus Üniversitesi’nde başarıyla temsil eden mesai arkadaşlarımı
kutluyorum” dedi.
Litvanya Vytautas Magnus Üniversitesi’ndeki çalışmalara katılan Amasya Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Serpil ERYILMAZ, “Litvanya
Vytautas Magnus Üniversitesi Fizik Bölümü başkanı ve bölümün öğretim elemanları ile iki
ülkedeki fizik eğitimi üzerine tartıştık, incelemelerde, gözlemlerde bulunarak iki üniversite
arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi ve farklı alanlara da taşınması konusunda fikir birliğine
vardık. Ayrıca Kaunas Yüksek Enerji Enstitüsü’nü de ziyaret ederek, buradaki bilim
adamlarından yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldık. LLP-Hayatboyu Öğrenme ProgramıErasmus/Personel Hareketliliği Anlaşması kapsamında önümüzdeki yıl Litvanya Vytautas
Magnus Üniversitesi’nden 2 öğretim elemanı da üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi Fizik
Bölümü’ne 1 hafta süreyle ders vermek üzere konuk olacaklarını” söyledi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5739&haber=Amasya
Litvanya Vytautas Magnus Üniversitesi’nde Ders Verdi.xhtml
Üniversitesi
HAFİF RAYLI 'UZAR GİDER'
Samsun Büyükşehir Büyükşehir Belediyesi Ekim ayı ilk komisyon toplantısı Belediye
Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz"ın Meclis Başkanlığında gerçekleştirildi.
Bu ay meclis gündeminde görüşülecek olan Hafif Raylı Sistem güzergâhının Çarşamba
Havaalanı'na kadar uzatılmasını öngören teklif hakkında konuşan Başkan Yılmaz, geçen
sene 10 Ekim 2010 tarihinde faaliyete geçen sistemin yıldönümünde güzergâhın doğuda
Polis ve Meslek Yüksek Okulu"na kadar uzatılacağını açıkladı. Tekkeköy İlçesinden
geçerek havaalanına kadar ulaşacak olan raylı güzergâhında 2005 yılında trafiğe
kapatılan Çarşamba Demiryolu hattının kullanılacağını söyleyen Başkan Yılmaz, raylı
sistemin kanadında ise Polis Meslek Yüksek Okulu"na kadar ulaşacak bölümün yer
altından geçmesinin planlandığını belirtti.
‘ÇORUM’A DEMİRYOLU ŞART’
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, Samsun Limanı’nın konteyner
taşımacılığına uygun hale getirilmesinin Çorum’un ihracatının gelişmesi açısından olumlu
bir gelişme olduğunu söyledi. Çenesiz, “Konteyner taşımacılığı, ihracatçının işini
kolaylaştırdı” dedi.
Samsun Limanı’nın işletmeciliğini alan CEYGROUP’a bağlı Samsunport’un Yönetim Kurulu
Başkanı Ali Avcı da, limanın her türlü yük taşımacılığına uygun hale geldiğini söyledi.
Özelleştirmenin ardından başlayan yenileme çalışmalarında en önemli hususun, limanın
konteyner taşımacılığı için gerekli altyapının tamamlanması olduğunu dile getiren Ali Avcı,
“Bu liman sadece Samsun için değil, Samsun’un gerisinde kalan hinterlant için de çok
önemli.” dedi.
Çorum’un bir sanayi şehri olduğunu belirten Ali Avcı, Çorum-Samsun arasının bölünmüş
yollarının tamamlandığını hatırlatarak “Bir de demiryolu yapılırsa Çorumlu sanayiciler çok
daha kısa mesafede ihracat yapabilirler. Bu da maliyetleri düşürür, bölgenin ticaret hacmi
gelişir” diye konuştu.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30124/-CORUM-A-DEMIRYOLU-SART-.aspx
SAMSUN İLE RUSYA YAKINLAŞIYOR
Samsun'un 'lojistik merkezi' olması yönünde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren
Vali Hüseyin Aksoy, daha önce Samsun Lojistik Master Planı'nın hazırlandığını, ön
çalışmaların yapılarak hazırlıklara start verildiğini hatırlattı.
Lojistik merkezinin yapılacağı yerin önemli olduğuna dikkat çeken Aksoy, "Merkezin
limana ve demir oyulana yakın olması gerekiyor. İtalya'da lojistik merkezileri gezdik, bu
anlamda incelemelerde bulunduk. Henüz yer konusunda karar vermiş değiliz. Komşu
ülkelerde ticari ilişkilerin artırılmasına katkı sağlayacaktır. Büyükşehir Belediyesi'nce
kardeş şehir çalışmaları lokomotif oluşturdu. Rusya'ya benim başkanlığımdaki heyetle
ziyaretler gerçekleştirildi. Yararlı temaslarımız oldu. Bölgesel anlamda ne tür çalışmaları
yapabilirizi, ikili ilişkileri nasıl artırabilirizi tartıştık. İkili ilişkilerin artırılması için 2012 yılı
Nisan ayında Rus-Türk iş adamlarının bir araya geleceğimiz iş konseyi toplantısını
Samsun'da yapmayı hedefliyoruz. Hazırlığımızı yapıyoruz. İşadamlarımızın sekteröl bazda
yapacakları karşılıklı çalışmalarına, bu noktada önemli katkı sağlayacaktır. Direkt hava,
deniz yolu bağlantısı kurulabilir mi, karşı taraftaki üst düzeydeki yöneticilerle de
görüşlerimizi paylaştık. Yapılacak bu çalışmalara onların da desteklerini beklediklerimizi
ifade ettik" diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun'un uzun yıllardır yapmadığı,
yapmak istediği de bir türlü organize olamadığı, bir sempozyuma bilimsel tartışma
ortamına kavuştuğunu vurguladı. Samsun'un lojistik ve ticari ilişkilerinin artırılması
yönünde yürütülen çalışmalara değinen ve görüşlerini açıklayan Başkan Yılmaz,
konuşmasını şöyle sürdürdü: "Samsun'un lojistik alt yapısıyla ilgili yetersizliği konusunda
bir şey söylenmedi, söylenmesi de doğru değil. Bizim kentimizde henüz 400 milyon
dolarlık bir ihracat var. Bunu işadamlarımız yılın sonunda 600 milyon dolar seviyesine
getirmeye çalışıyor. Samsun, Türkiye'nin ihracat donanımları itibariyle Türkiye'nin en
rahat kentlerinden bir tanesi. Henüz potansiyelinin çok altında bir kapasite ile gidiyor. 10
milyon ton kapasiteli Samsun limanında, yıllık 4 milyon tonu henüz daha bulmadı. Paniğe,
şu zamana şu tedbirimizi alsaydık, işte bu işler böyle aksamazdı, diyebileceğiz olay ortam
yok. Lojistiğin bilimsel çalışmalar kapsamında yerine oturtulmasına çalışılıyor. Samsun
gelecek yıllarda bu çalışmaların tamamlanması halinde Türkiye'nin önemli bir merkezi
haline gelecektir. İhracat açısından bunu Rusya'dan da görüyoruz. Bize kimse Samsun'da
lojistik yapacağız, diye gelip de başvurduktan biz lojistik konusunda öyle çalışmaya
başlamadık. Bu eksikliği görerek yöneticiler olarak harekete geçtik. İyi noktayız. Seri bir
şekilde çalışıyor."
Yılmaz, Türkiye'nin 2023'te 500 milyar dolar ihracat hedeflediğini, Samsun'u en az 10
milyar dolar gibi ihracat platformu haline getirmek istediklerini, 1 milyar doların altında
ihracat yapan şehirlerin iktisaden geri kalmış ülkeler klasmanına düşeceğini hatırlattı.
SULUOVA’DA “GENÇ
TOPLANTISI YAPILDI
İSTİHDAMININ
DESTEKLENMESİ
HİBE
PROGRAMI”
Amasya Üniversitesi Amasya Meslek Yüksekokulu tarafından uygulanan “genç
istihdamının desteklenmesi hibe programı” projesi kapsamında Suluovalı iş adamlarıyla
bir tanıtım toplantısı gerçekleştirildi.
Toplantıda açıklamalarda bulunan Proje Koordinatörü Yrd. Dç. Dr. Şerif Baldıran, gençler
için istihdama dayalı dış ticaret ve pazarlama eğitimi projesi kapsamda üniversite mezunu
işsiz 35 genci 7 ay boyunca aktif dış ticaret ve pazarlama eğitimi verdiklerini ve
devamında 7 kursiyerin çeşitli iş alanlarında işbaşı yaptığını açıkladı. Yürütülen projenin
156 bin Avro bütçeli ve 1 yıl süreli olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Şerif Baldıran
projenin, Türkiye ve Avrupa birliği arasındaki mali iş birliğine yönelik geliştirilmiş olan
katılım öncesi mali yardım aracı (IPA)’nın “insan kaynaklarını geliştirme” bileşeni
kapsamında, gençlerin işgücü piyasasına katılımları teşvik etmek, istihdam
edilebilirliklerini ve girişimciliklerini artırmak amacıyla genç istihdamının desteklenmesi
hibe programı geliştirilmiştir. Program, gençleri istihdamını ve girişimciliğini desteklemek
amacıyla yerel yönetimler, işçi ve işveren örgütleri, üniversiteler, meslek odaları, sivil
toplum kuruluşları ve şirketler arasında sinerji yaratmak ve genç istihdamı ve girişimciğini
artırmak amaçlı olduğunu söyledi.
Amasya'da yer alan dış ticaret ve pazarlama alanında kalifiye eleman eksikliğini
gidermeyi amaçladıklarını belirten Baldıran, proje bitiminde katılan kursiyerlerin yüzde
80'inin istihdam edilmesinin hedeflendiğini söyledi. İşletmelerin ve iş adamlarının daima
üniversitelerle diyalog halinde olmasının büyümeleri acısından çok önemli olduğunu
vurgulayan Suluova Kaymakam Vekili Amasya Vali yardımcısı Suat Seyitoğlu
konuşmasında; “dış ticarete yönelmek isteyen iş adamlarımız ve kendini geliştirmek
isteyen gençlerimiz adına çok faydalı bir projedir. Bir taraftan kalifiye eleman açığını
kapatırken diğer taraftan iş adamlarımızın dış pazarlara açılmasını hızlandıracaktır” dedi.
Suluova TSO Başkanı Turgut Aksu; “iş adamlarımız ve sanayicilerimizin önünü açmak ve
kalifiye eleman ihtiyacını gidermek amacıyla uygulanan proje gerçekten sektörümüz için
bir ihtiyaçtır. Kendilerini kutluyor başarılar diliyorum” dedi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5788&haber=Suluova
İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı” Toplantısı Yapıldı.xhtml
da
“Genç
VALİ YILMAZDAN ORTAK YATIRIM ÇAĞRISI
Tokat Valisi Şerif Yılmaz, sermaye şirketleri kurarak birlikte hareket edilmesi gerektiğini
ifade ederek, "Türkiye'de Tokat olarak bir yere gelelim istiyorsak kent dışına açılmamız
lazım" dedi.
Tokat İnşaat Müteahhitleri Derneği'nin açılışını yapan Vali Yılmaz, güçlü firmalara karşı
birlikte olarak ayakta durabilineceğine işaret etti. Tokat'ın yatırımcıya açık olduğunun
altını çizen Vali Yılmaz, "Sermayemiz yetersiz kalıyorsa, bir araya gelmemiz lazım. Ama
Tokat'ta bu birliktelik çok fazla yok. Aile şirketleri değil, sermaye şirketleri oluşturulması
lazım. Bu şirketlerin önünü açarak birlikte hareket edildiğinde o zaman biz hem Tokat'ta
hem Tokat dışında iş yapma imkanına kavuşuruz. O nedenle bu iş önemli. Dünya'nın ve
Türkiye'nin gerisinde kalamayız. Türkiye'de Tokat olarak bir yere gelelim istiyorsak kent
dışına açılmamız lazım" dedi.
Tokat İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı İbrahim
Bülbül ise müteahhitler olarak proje üretip belediyeye sunacaklarını belirterek,
"Müteahhitler olarak belediye ile aramızda gönül köprüsü kurarak Tokat'ı nasıl
güzelleştirebiliriz? Bunu arzu ediyoruz. Biz gönüller sultanı olmak için derneğimizi kurduk"
diye konuştu. Tokat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Arat'ta, "küçük olsun benim
olsun" değil "büyük olsun hepimizin olsun" zihniyeti ile çalışılmasını beklediklerini söyledi.
‘GİRİŞİMCİLİK YAŞAM BİÇİMİ’
Hitit Üniversitesi İİBF'de düzenlenen 'Zirveden Gelen Topuk Sesleri' konulu panelin
konuşmacılarından DEİK Türk-Mısır İş Konseyi Başkanı ve TOBB Bilecik Kadın Girişimciler
Kurulu Başkanı ödüllü kadın girişimci Mansfield, 70 milyon olarak bahsettiği Türkiye
nüfusunun yarısının kadınlardan oluştuğunu, kalan 35 milyonun erkekler olduğunu
belirterek "Kadınlar çalışmıyor, başını bir türlü kapıdan çıkartmıyor. Kalan 35 milyonun bir
kısmını da yaşlılar ve çocuklar oluşturuyor. Türkiye'de sadece 15 milyon insan çalışıyor.
Erkekler tek kanatlarıyla uçmaya, tek bacakları ile yürümeye çalışıyorlar. Erkeklerin yükü
çok ağır ve yardıma ihtiyaçları var" dedi.
İİBF'de toplam 5 bin 95 öğrenci olduğunu ve bunun 4 binden fazlasının kız öğrenci
olduğunu öğrendiğini belirten Mansfield, kız ve erkek öğrencilerin aynı şartlarda, aynı
sıkıntıları çekerek aynı eğitimi aldıklarını ancak okul bitip mezun olunduğunda kızların
başka, erkeklerin başka yöne gittiğini söyledi. Mansfield "Bunu başarmazsak, başarılı
olamayız. Birlik içinde çaba sarf etmeliyiz" diye konuştu.
Girişimciliğin bir yaşam şekli olduğunu vurgulayan Mansfield, kendisini dinleyen kız
öğrencilere 'işe başlamaktan korkmayın, ilk adımı attığınızda patron oluyorsunuz"
şeklinde nasihat verdi. Girişimciliğin önündeki en büyük engelin başaramama korkusu
olduğunu söyleyen Mansfield, "Ben kaç defa başaramadığımı sayamadım bile.
Avustralya’ya gittim ve orada teleks işi yapıyordum. Teleks bilgim ve dil bilgim işime
yaramıştı ama sonra iflas ettim. Faks makinesi icat edilince bana gerek kalmadı ve iflas
ettim. Ben o zaman teknolojik olarak donanmam gerektiğini fark ettim" şeklinde konuştu.
Konuşmasında 'Türkiye başarabilir mi?' diye soran ve 'evet başarabilir' şeklinde yanıt
veren Mansfield, çocukluğunda yurt dışındaki akrabalarının kendilerine yurt dışından
hediye olarak çorap getirdiklerini belirterek "Şimdi Türkiye çorak üretiminde dünyada
ikinci sırada yer alıyor. Türkiye'nin sadece adım atması gerekiyor. Bunu yapabilmesi için
de sizin gibi gençlere ihtiyacı var. Sizin gibi dürüst çalışacak gençlere ihtiyacı var" dedi.
İİBF'deki kız öğrencilere 'evlilik odak noktanız olmasın' şeklinde uyarıda bulunan
Mansfield, ekonomik özgürlüğü olanın güçlü olduğunu ve muhtaçlığın her iki cins için de
en kötü şey olduğunu söyledi. Kızların ekonomik özgürlüklerini kazanmaları için
çalışmaları gerektiğine dikkat çeken Mansfield, kız öğrencilere teknolojiyi sevmeleri ve
kendilerini ona göre yetiştirmelerini öğütledi.
Mansfield konuşmasında geleceğin mesleklerine ilişkin tüyolar da verdi. Gelecekte tarım,
enerji, su ve teknoloji alanlarının cazip olacağını belirten Mansfield, "Örneğin dünyada
nüfus artışına göre 2040 yılında, bugün üretilenin iki katı tarımsal üretim yapılması
gerektiği ön görülüyor" diye konuştu. Mansfield, iyi bir girişimcinin alanında uzman ve
uzağı görebilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30317/-GIRISIMCILIK-YASAM-BICIMI-.aspx
SAATHANE'DE İŞLEM TAMAM!
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz Başkanlığında toplanan Büyükşehir
Meclisinde Saathane Meydanı Projesini oy çokluğu ile kabul edildikten sonra Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'ne gönderildi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz sürecin uzatılmaması gerektiğini belirttiği
konuşmasında, "Sürekli gündemde bekleterek belirsizliğe sürüklenen bu karar esnafımızı
mağdur ediyor. Sürekli kararın bekletilmesi ve fiili bir adımın atılmaması esnafımızın
kafasını dolduruyor. Ne olacağını bilemeyen, öylece yarını bekleyen esnafımız yapacağı
işleri yapamaz oldu. Alınan meclis kararı koruma kuruluna gidecek oradan meclise tekrar
gelecek, meclisten askıya çıkacak. Süreç zaten uzun, proje ile ilgili eklemeler yapılacaksa
bu zaman içinde yapılabilir. Karara karşı gelen ya da beğenmeyen esnafımız mahkemeye
gidebilir. Bu onların en doğal hakkı. Ben herkesin fikrine düşüncesine ve konuşmalarına
saygı duyuyorum." dedi.
Meclis toplantısından çıkan karara karşı hukuki süreci yola başvuracaklarını ifade eden
Saathane esnafı sözcüsü Yücel Türe "Meclisin oylamasına saygı duyuyoruz. Biz daha güzel
bir organizasyon olur düşüncesi ile görüşlerimizi arz ettik. Yargı süreci ile bu işle
uğraşmak yerine meclis üyeleri ve sayın Başkan Yusuf Ziya Yılmaz'la görüşerek ortak bir
proje çıkarak her kesin memnun olmasını istedik. Hukuki hakkımız var ve bu hakkı
kullanacağız. Hukuki süreçte de sonuna kadar gideceğiz. Başkan Yılmaz kararın hemen
verilmesi ve esnafı bekletilmemesi yönünde açıklaması oldu. Mahkeme yolu ile bu süreç
daha da uzayacak. Esnaf yine belirsizlik içinde mağdur olacak."diye konuştu.
VALİ ÖZ: KIRSAL ALT YAPIDA EN İYİ İLLERDEN BİRİYİZ
Amasya valisi Abdil Celil ÖZ görev yapan ulusal ve yerel medya mensupları ile kahvaltıda
bir araya gelerek, göreve başladığı yaklaşık 1 aylık dönemi değerlendirdi ve yapacağı
hizmetler hakkındaki düşüncelerini belirtti.
Amasya’nın küçük bir coğrafya da çok farklılıkları bünyesin de barındıran bir şehir
olduğunu, Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek olmadığını, başlayan ve devam eden çok
önemli çalışma ve projeler olduğunu, bunları devam ettirip sonuçlandırabilir ve bu arada
çeşitli katkılar yapabilirse mutlu olacağını anlatan vali ÖZ, Amasya’da sanayicilere önerim
tek kanallı çalışmamaları, sanayicinin cebine giren para benim cebime girmiş, sanayicinin
sağladığı istihdam sonucu benim çocuğum işe girmiş gibi sevinirim. Yatırım için gerekirse
riske gireriz şeklinde konuşarak değerlendirmelerini şu şekilde yansıttı. Benim inancıma
göre insan hangi işi yaparsa yapsın işini sever ve odaklanırsa başarılı olur. Ben mümkün
olduğunca tüm çalışma ve sorunları yerinde tespit edip, yerinde dinlemeyi seviyorum.
Düşünce olarak herkesin görüşünü dinlemekten yanayım. Olmayacaksa da ikna edip, işi
olandan da, olmayandan da Allah razı olsun şeklinde dua almak isterim. Bu nedenle
herkese kapımız açık. Şunu yapacağım, şöyle olacak diye bir iddiam yok, İlde başlayan
ve devam eden güzel çalışma ve projeler var, bunları devam ettirip sonuçlandırabilirsek
büyük yol almış oluruz. Belediye ve hizmet eden tüm kurumlarla yakın iletişim, yardımcı
olmak, hizmeti en iyi biçimde halka kazandırmak için çalışacağım.
Kırsal altyapı olarak ülkemizin en iyi illerinden biriyiz. Köylerimizin tamamına yakını asfalt
yol, içme suyu, parke taş, kanalizasyon çalışmaları tamam veya tamamlanmak üzere.
Tarımsal sulamada önemli yatırımlar yapılmış, devam eden çalışmalar var. Tarımsal ürün
yetiştirilmesinin temelinde sulama yatıyor, biz sulama zincirini ne kadar genişletirsek, o
kadar verim alırız.
Amasya belediyesi ve il özel idaresinde norm kadro fazlası 500 kadar personelin diğer
kurumlara görevlendirilme işlemini hafta içinde tamamlayacağız. 1 aylık ilin tüm ilçelerini
gezdim, burada kurumların daha iyi hizmet için iş gücü taleplerini bildirmeleri için
tavsiyede bulundum. Bu birimlerin çoğunda da eleman ihtiyacı olduğunu bizzat tespit
ettim. Buradan gelen istekler, eksik olan kurumların ihtiyaçları doğrultusunda, kamu
hizmetlerinin sağlıklı yürütülmesine yardım amacı ile verimli bir biçimde dağıtım için
çalıştık.
Kale, yalı boyu evleri, köprülerin ışıklandırılması için yapılan çalışmalar devam ediyor.
Kral kaya mezarları ulaşım yolunun düzenlenmesi için belediye bir çalışma başlatıyor.
Yine belediyemizin yapacağı Ferhat, şirin projesi çok önemli. 150-200 metre su kanalını
da temizleyip, düzenlersek bu bölge önemli bir turizm merkezi olacaktır. Taşhanın
resterasyonu devam ediyor. Sofular sokak sağlıklaştırılması için yakında ihaleye çıkılacak.
Böylece turizm için önemli bir aks tamamlanmış olacak. İmaret kültür merkezi onarımı
devam ediyor. Buraya ne fonksiyon verilecek, bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Benim
ön tercihim kütüphanedeki el yazması tarihi eserlerin burada sergilenebilmesi.
Kazanasmaz ormancılık müzesi yakında faaliyete geçecek. Herkiz mahallesi turizm
açısından çok önemli bölge olabilecek konumda. Bu müze bu aksında turizme açılması
için ilk başlangıç yönünde önemli bir adım. En büyük eksiklik olan konaklama konusunda
ünlü bir otelcilik zincirinin otel yapımı için anlaşıldı, yakında yer teslimi yapılıp
başlanacak. Çakallar yolunda il özel idaresine ait 20 dönümlük arazi üzerine de
konaklama tesisi yapılması için çalışmalar sürüyor.Ziyaret göleti düzenleme çalışmaları da
çok önemli. Japonya gezimiz çok verimli geçti. Japonların en çok ziyaret artışı olan
ülkelerden biri olmamız nedeni ile bu fuarda bulunmamız çok önemli idi. Gerekli temaslar
sonucu Japonların simgesi olan balığı Amasya’da üretime geçirebilirsek bu bağ ile çok
önemli Japon turist artışı sağlayacağımıza inanıyorum.
Eğitim başarısını yüksek tutmak hedefimiz. Bununda öğrenci ve öğretmenleri okulunda
teşvik, moral, motiveden geçtiğine inanıyorum, okullarımıza ziyaretler yapıyorum. Spor
kulüplerine imkanlar içerisinde destek vermeye çalışacağız. Büyük spor salonu ihalesi
yapıldı. Önemli yatırım, spora kimlik kazandıracaktır.3 adet halı saha biçimi spor salon
yapımı bitmek üzere. Ferdi sporcuları destekleyeceğiz.
Yapılan hastanede müteahhittin yaşadığı mali sıkıntılar nedeni ile gecikme yaşanıyor.
Bakanlık ile temaslarımız sürüyor, % 95 yapım aşamasına getirip, teslim alıp, gerisini
tamamlamayıp bir an önce hizmete açmayı planlıyoruz.
Suluova’da mevcut besihanelerin ters akanı kirletmesini önlemek amacı ile burada
biogaz, enerji üretmeye talip firmalarla temaslar sürüyor. Ayrıca çevre bakanlığı
ekiplerinin de raporları var. Bu raporları değerlendirip, Mahalli aktörlerle bir araya gelip
en sağlıklı çözümü bulma arayışı içindeyiz. Eski Çeltek kömür madeninde yeniden üretim
için ihale işlemi sona erdi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5784&haber=Vali
Yapıda En İyi İllerden Biriyiz.xhtml
Öz:
Kırsal
Alt
TOKAT ANADOLU LİSESİ 4 ÜLKEDEN GELEN ÖĞRENCİLERİ AĞIRLADI
Tokat Anadolu Lisesi, "Suyumuz: Ortak yaşam kaynağımız-ortak sorumluluğumuz"
projesi kapsamında Almanya, Yunanistan, Avusturya ve Macaristan'dan gelen konuklarını
ağırladı.
Tokat Anadolu Lisesi Müdürü Sami Öğüt, okul binasında yaptığı açıklamada, projenin
temel amacının değerli ve korunması gereken vazgeçilemez doğal kaynak olan suyun
bilinçli ve yerinde kullanılmasını sağlamak olduğunu söyledi.
Tokat'ın ilk Avrupa Birliği Okul Ortaklığı Projesini 2007-2009 yıllarında yürüttüklerini
belirten Öğüt, "Ve şimdi de ikinci kez AB projesi yapmanın gururunu yaşıyoruz. Proje
kapsamında 17 Ekim'21 Ekim tarihleri arasında proje ortağı ülkelerden gelecek 16
öğretmen ve 7 öğrencinin Tokat'ta bulunacak" dedi.
SAVUNMA BAKANI’NA GİDİYORUZ
TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal, savunma sanayii talebi ile ilgili Çorum Milletvekili Cahit
Bağcı öncülüğünde girişimlerinin devam ettiğini söyledi. TSO Meclis Ekim ayı toplantısında
konuşan Başaranhıncal, Milletvekili Cahit Bağcı ile birlikte Milli Savunma Bakanı İsmet
Yılmaz’ı ziyaret edeceklerini ve Bakan Yılmaz’ı inceleme yapmak üzere Çorum’a davet
edeceklerini söyledi.
TSO Başkanı Başaranhıncal ayrıca, Bakan Yılmaz’ın ziyareti öncesinde Çorum makine
sanayisinin envanterini çıkartmak amacıyla çalışma başlattıklarını söyledi. Çorum’daki
makine sanayi kuruluşlarının torna sayısı, istihdam sayısı gibi teknik bilgilerin bir
kitapçıkta toplanacağını belirten Başaranhıncal, sanayicilerden bu çalışmaya içtenlikle
destek olmalarını istedi. Başaranhıncal, Bakan Yılmaz’a verilecek olmasından dolayı
kitapçığın doğru bilgiler içermesi gerektiğini vurguladı.
Meclis toplantısının bir aylık faaliyet raporunun görüşüldüğü bölümde TSO’nun, makine
sanayicileri arasında bir anket yaptığı ve anket neticesinde sanayicilerin ortak bir şirket
kurularak savunma sanayisine yönelik üretim yapmasının Çorum için faydalı olacağı
görüşünde birleştiğinin tespit edildiği bildirildi. Ankette ayrıca, bu konuda birlikteliğin
sağlanmasının önemine de dikkat çekildi. Başaranhıncal konuşmasında ayrıca, ‘çantacı’
olarak tabir ettiği seyyar olarak proje hazırlayan kişiler konusunda meclis üyelerini
uyardı.
OKA’nın KOBİ’lere yönelik iki ayrı hibe çağrısında bulunmasının ardından Çorum’da
çantacıların çoğaldığına dikkat çeken Başaranhıncal, önceki proje çağrısında Çorum’un en
büyük payı alan il olduğunu, ABİGEM’in de hazırladığı ve kabul gören projelerle rüştünü
ispat ettiğini kaydetti. Başaranhıncal, “Proje hazırlatmak için çantacılar yerine ABİGEM ile
ya da özel proje ofisleri ile çalışabilirsiniz. Çantacılardan uzak durmalısınız” şeklinde
uyarıda bulundu.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30319/SAVUNMA-BAKANI-NA-GIDIYORUZ.aspx
SAĞLIKTA İŞBİRLİĞİ
Samsun Valisi Aksoy: ''Evde sağlık ve bakım hizmetlerindeki temel amaç hizmeti
vatandaşın ayağına götürmektir'' dedi. Aksoy, Samsun Valiliği ve Samsun Büyükşehir
Belediyesi'nce evde sağlık ve bakım hizmetleri konusunda işbirliği protokolü imza
törenine katıldı. Valilik Toplantı Salonu'nda düzenlenen törende konuşan Aksoy, evde
sağlık ve bakım hizmetlerinin kent merkezi ile ilçelerde uygulandığını, Samsun
Büyükşehir Belediyesi ile de işbirliği yapılmasının önem taşıdığını söyledi. İnsanlara en iyi
hizmeti sunma amacında olduklarını belirten Aksoy, ''Evde sağlık ve bakım
hizmetlerindeki temel amaç, hizmeti vatandaşın ayağına götürmektir. İnsanların yaşam
kalitesini arttırmak istiyoruz. Bu kapsamda evde sağlık ve bakım hizmetleri çalışması,
vatandaşlarımızın her hangi bir sıkıntı yaşamadan yaşam kalitelerin daha üst noktalara
taşınması gibi birçok amacı öngörüyor. 17 hekim, 20 hemşire, 17 sağlık memuru, 17
şoför ve 7 adet personel aracıyla bu hizmeti yürütmekteyiz'' diye konuştu. Büyükşehir
Belediye Başkanı Yılmaz ise, insan odaklı bir belediyecilik anlayışıyla vatandaşa hizmet
götürdüklerini belirterek, üç yıldır devam eden evde sağlık ve bakım hizmetlerinin
imzalanan protokole daha etkin bir şekilde yürütüleceğini kaydetti.
PERSONELE DENGE ÖDEMESİ
Amasya'da İl Özel İdaresi ile Amasya Belediyesi'nde çalışan memurlara 300 TL denge
ödemesi yapılmasına karar verildi. Amasya’ya gelen Belediye ve Özel İdare Çalışanları
Birliği Sendikası (BEM-BİR-SEN) Genel Başkanı Mürsel Turbay, Amasya Valisi A. Celil Öz’ü
ziyaret ederek Amasya İl Özel İdaresi'nde 110, Amasya Belediyesi'nde de 125 memura
denge ödemesi yapılması amacıyla düzenlenen anlaşma metinlerini imzaladı. Amasya
Valiliği toplantı salonunda İl Genel Meclisi Başkanı Mustafa Çıttır ile İl Özel İdaresi Genel
Sekreteri Mustafa Bolat ve BEM-BİR-SEN Amasya Şubesi Başkanı Sadi Güven'in de
katıldığı toplantıda anlaşma metnine imzalar atılırken, imza töreninde konuşan Vali Öz,
denge ödemesiyle personelin iş verimi ve motivasyonunun artırıldığını söyledi. BEM-BİRSEN Genel Başkanı Mürsel Turbay ise sendika üyelerinin daha güzel koşullarda görev
yapmaları için çalışmaya devam ettiklerini kaydetti. Turbay, Vali Öz'e, , İl Genel Meclisi
Başkanı Çıttır'a ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bolat'a teşekkür plaketi verdi.
ERBAA MYO'DA 4 YILLIK BÖLÜM SEVİNCİ
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Erbaa Sağlık Meslek Yüksek Okulu'nda 4 yıllık bölüm açıldı.
Bu yıl ilk defa öğrenci alan Sağlık Kurumları Yöneticiliği bölümünde 41 öğrenci eğitim
görecek.
Erbaa Meslek Yüksekokulu bünyesinde bulunan 15 bölümde bin 400 öğrenci bulunuyor.
Bu sayı okulun bünyesine yeni katılan 4 yıllık Sağlık Kurumları Yöneticiliği bölümü ile 41
kişi daha arttı. Okul Müdürü Prof. Dr. Fahri Sönmez yaptığı açıklamada, “Okulumuz için
açılan bu yeni bölüm çok sevindirici. Bunun 4 yıllık bir bölüm olması bizim için ayrı bir
sevinç kaynağı oldu. Okul binamızda eğitim vereceğimiz Sağlık Kurumları Yöneticiliği
bölümünde 41 öğrenci eğitim alacak ve her yıl okulumuzun öğrenci sayısı artacak. Bu
güzel gelişmeler bizi mutlu etmekte.” dedi.
Sönmez, okula gelen öğrencilerin Erbaa ekonomisine de katkı sağladığını hatırlatarak,
öğrencilerin kalabileceği yer ve onların sosyal ihtiyaçlarını karşılamalarında Erbaa halkına
ve esnafına büyük görev düştüğünü sözlerine ekledi.
TARİH ÇORUM’DA ULUSLARARASI SAFARİ SİRKİ İLE CANLANACAK
Avrupa’nın en büyük gösteri çadırına sahip Türk Sirki olan Uluslararası Safari Sirki Çorum
Belediyesi’nin katkılarıyla Çorum’a geleceği bildirildi. Yapılan açıklama şu şekilde
kaydedildi: 5000 yıl önce bu topraklarda Hititler döneminde başlayan bir kültürün adeta
yeniden canlanacak olması nedeniyle Çorum halkı 20-23 Ekim tarihleri arasında sadece
gösterileri izlemekle kalmayacak aynı zamanda tarihin tekerrürüne de tanıklık edecek.
Uluslararası Safari Sirki, 20-23 Ekim tarihleri arasında Çorumlularla buluşacak.
Gösterilerini geçmişten geleceğe tarihsel, destansı bir anlatım üslubuyla yapan Safari
Sanat Gösteri Merkezi, sosyal projelerle de gittiği her ilin halkına destek olduğu
kaydedildi. Uluslararası Safari Sanat Gösteri Merkezi Görsel Sanat Yönetmeni İsmail
Hakkı Yağcızeybek düşüncelerini şu şekilde ifade etti: "Yaptığımız sosyal sorumluluk
projesi kapsamında birçok başarılı öğrenciyi ücretsiz olarak gösterilerimize konuk
ediyoruz. Bu çocuklarımız hayatları boyunca unutamayacakları bir gün geçiriyorlar. Bu
projeyle eğitim öğretimde başarıyı teşvik etmeyi hedefledik. Ayrıca sosyal sorumluluk
projemizin diğer ayağında kimsesiz çocuklar ve maddi durumu iyi olmayan ailelerin
çocuklarını sirkimizde misafir ederek o çocukların sosyalleşmelerine ve ufuklarının
genişlemesine katkı sağlıyoruz. Amacımız, 2 yıl içinde 500.000 çocuğu sirkimizde misafir
etmek ve onların başarılarını teşvik etmek, sosyalleşmelerine ve ufuklarının
genişlemesine katkı sağlamaktır. Çorum’da bu projemize hız kesmeden devam edeceğiz"
dedi Yağcızeybek Uluslararası Safari Sirki, Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği yaparak
Çocuk Esirgeme Kurumu ve engelli öğrenci grupları ile geçtiğimiz eğitim döneminde
okullarında başarı göstermiş ilköğretim öğrencilerine başarılarının ödülü olmak üzere
ücretsiz sirk davetiyesi verileceğini kaydetti.
Yağcızeybek Eski Rus Pazarı’nda bulunan sirk alanında 20 Ekim ile 23 Ekim tarihleri
arasında gösteri yapacak olan Uluslararası Safari Sirki, Perşembe ve Cuma günleri saat
20.00’da, Cumartesi, Pazar günleri ise 14.00, 16.00 ve 19.00’de izleyiciler ile
buluşacağını belirtti.
Gösterilerle ilgili ise düşüncelerini şu şekilde ifade eden Yağcızeybek, "Çorum’da gösteri
yapmamızın bizim için ayrı bir önemi var. Beş bin yıl önce Anadolu’nun bozkırlarında,
Kafkaslardan gelip dünya çapında büyük bir imparatorluk kurmuş olan Hititler’de; tabiatın
uyanışı ve hasat sonrası Tanrıya şükran sunulan dinsel törenlerin vazgeçilmez ritüeli
olarak, ilk kez karşılaşılan sirk gösterilerine ait tablolar, bugün pek çok Hitit antik
kentindeki taş kabartmalarda ilk günkü canlılığıyla izlenmektedir. Binlerce yıl, zaman
zaman Anadolu’ya, Orta Asya’dan süregelen göçlerle taşınmaya devam eden en çarpıcı ve
kalıcı kültür öğesi olarak sirk gösterileri Anadolu topraklarında halkın şenlik ve eğlence
kültürünün yegâne unsurları olarak her zaman ilgi gördü, özenle korundu ve aktarıldı.
Selçuklular döneminden itibaren özellikle Selçuklu Sultanlarının himayesinde, başkent
Konya’da ve önemli Selçuklu şehirlerinde geniş halk katılımlarıyla muhteşem şenliklerin
gösteri unsurları bu sirk gösterileriydi. Bu nedenle bu kültürün başladığı topraklarda,
Çorum’da bu gösteriyi yeniden yapmak bizleri de oldukça heyecanlandırıyor." dedi.
Türkiye’nin uluslararası gösteri standartlarına sahip Avrupa’nın en büyük sirki olan Safari
Sirki, bünyesinde 9 farklı ülkeden 35 yabancı ve Türk sanatçıyı ayrıca 40 teknik ekiple
birlikte toplam 75 kişiyi barındırıyor diye altını çizdi.
AYVACIK TURİZM TANITIM GÜNLERİ BAŞLADI
Ayvacık Kaymakamlığı ile Ayvacık Turizm Kültür Doğa Koruma ve Geliştirme Derneği'nin
ortak projesi olan ve Samsun İl Özel İdaresi tarafından desteklenen "Ayvacık Kültür
Sanat ve Turizm Tanıtım Günleri" etkinlikleri başladı.
Ayvacık'ın mevcut turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması, turizm yatırımlarının teşvik
edilerek Ayvacık'a çekilmesi, ilçe halkı ve bölge insanının dikkatinin Ayvacık'ın
güzelliklerine odaklanmasının sağlanması amacı ile düzenlenen etkinliklere çok sayıda
sivil toplum kuruluşu destek veriyor. Etkinlikler, OMÜDAK üyelerinin Eynel Köprüsü'nden
halat ile sarkarak Türk bayrağı dalgalandırmasıyla başlarken, THK Yamaç Paraşütü
Kulübü'nün yaptığı yamaç paraşütü gösterileri ve Yeşilpınar Şelalesi'ne yapılan doğa
yürüyüşü ile devam etti.
Ayvacık'ın Samsun'un doğal güzelliklerini yansıtan en önemli ilçesi olduğunu söyleyen
Kaymakam Ufuk Akıl, "Büyük bir şelalemiz var, doğa güzelliklerimiz var. 2 tane büyük
baraj gölümüz var. Bu göller sayesinde ilçemizin ünü git gide yayılmaktadır. Son yıllarda
özellikle çevrecilerin, doğaseverlerin ilgisini çekmektedir. Tabii ki yapılan yatırımların da
bunda büyük etkisi var. Örneğin, İl Özel İdaresi'nin desteği ile yapılmış olan Eynel
Köprüsü, Ayvacık için çok ciddi bir yatırımdır. Halkımız sırf o köprüyü görmek için bile
Ayvacık'ı ziyaret etmektedir. Biz de Ayvacık'ın bu güzelliklerini tüm Karadeniz Bölgesi ile
ve tüm Türkiye ile paylaşmak istedik. Bunun için de küçük çaplı etkinlikler düzenliyoruz.
Bunun ilkini 19 Mayıs ilçesinde 'uçan fener' ve 'yüzen fener' etkinliğiyle başlattık. Çok
geniş bir katılım oldu. Tüm Ayvacık halkı teveccüh gösterdi. İkinci olarak da böyle bir
etkinlik düzenliyoruz. Bu etkinlikler sadece doğa yürüyüşü ile kalmıyor, aynı zamanda
yamaç paraşütü, şiir, tiyatro, foto sunum, foto safari şeklinde etkinlikler süreci olarak
devam ediyor" dedi.
Daha etkili etkinlikler yapmayı planladıklarını söyleyen Ufuk Akıl, "Her seferinde
adımlarımızı daha da ileriye atıyoruz. Uçan fener gösterisi ve bu doğa etkinlikleri haftası
ile beraber en yakın zamanda belediyemiz işbirliğinde su sporları etkinliği de yapmayı
düşünüyoruz. Bu gibi etkinlikler ilçemizin adının duyurulması adına ciddi faaliyetlerdir. Biz
kendimizi, Trabzon'un Uzun Gölü'ne en ciddi alternatif olarak görüyoruz. O yüzden çok
yakın zamanda Ayvacık'ın çok daha iyi yerlere geleceğini tahmin ediyorum. Tabii ki bu
durumda hepimize iş düşmekte. Gönül ister ki bu gibi etkinlikler geleneksel bir hale
gelsin. Umuyorum ki bizden sonra gelenler de aynı şekilde bunu devam ettirirler ve
büyüyerek genişler" diye konuştu.
29 Ekim 2011 tarihine kadar sürecek olan etkinliklerde off-roadçılar da iki gün boyunca
Ayvacık yolarında safari yapacak. Doğa sporlarının yanı sıra kültürel ve sanatsal
faaliyetlerin de yer aldığı tanıtım günleri Ayvacık'ın tanıtımına da katkı sağlayacak.
AMASYA KALESİ'NDE RESTORASYON ÇALIŞMASI
Amasya İl
restorasyon
açıklamada,
harcandığını
Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Kaya, Amasya Kalesi'nde başlatılan
çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Kaya, Aa muhabirine yaptığı
kalenin restorasyon çalışmalarında bu güne kadar 4 milyon 150 bin lira
söyledi.
Kalenin restorasyon çalışmalarının aralıksız olarak devam ettiğini belirten Kaya, "Kalenin
mevcut sur duvarlarının onarımını tamamladıktan sonra eksik bölümleri yeniden ayağa
kaldırmayı planlıyoruz. Bunun için hazırlanan projeyi Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Yüksek Kuruluna sunacağız. Bu çalışma 2013 yılında tamamlanacak. Birçok medeniyetin
kalıntılarını bünyesinde barındıran Amasya Kalesi turizme kazandırılacak" dedi.
http://www.haberler.com/amasya-kalesi-nde-restorasyon-calismasi-3064476-haberi/
TOKAT'TA 'HUKUK MAHKEMELERİ KANUNU' SEMİNERİ
Tokat Barosu tarafından düzenlenen "Hukuk Mahkemeleri Kanunu" seminerine avukatlar
yoğun ilgi gösterdi.
26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı'nda düzenlenen seminere Erzincan Hukuk Fakültesi
Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Özbay konuşmacı olarak katıldı. Yeni kanun getirdiklerini
anlatan Özbay'ın yaklaşık 2 saat süren seminerinin ardından Tokat Barosu Başkanı Faruk
Bostancı konuşma yaptı. Yeni yürürlüğe giren Hukuk Mahkemeleri Kanunu ile ilgili
meslektaşlarının akıllarında oluşan soru işaretlerinin bu seminerde giderildiğine işaret
eden Bostancı, programın düzenlenmesine katkı sağlayanlara teşekkür etti. Tokat
Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin ise konuşmasında bu tür organizasyonların
önemine değinerek, "1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yürürlüğe giren yeni Türk Ceza
Adalet Sistemi'nde müthiş bir tereddüt vardı. Herkes ortalığın toz duman olacağını,
özellikle gözaltı, tutuklama ve ona ilişkin koruma tedbirlerinde sıkıntılar çıkacağını yasada
birçok boşluk olduğu, uygulamada birlik olmadığını ve olamayacağını söylüyorlardı. Fakat
gerek avukatlarımız, cumhuriyet savcılarımız, gerek ceza hakimlerimizin yoğun gayreti ile
o badireyi biz atlattık. O seminerlerden bir tanesinde aynı zaman da kitap yazan şuan
Yargıtay'ın ilgili ceza dairelerinden bir tanesinin başkanı olan Yargıtay üyemize bir soru
yönetmiştim. O zaman bana 2005'li yıllarda şöyle demişti: 'Sorduğun soru güzel soru
ama bunu uygulama şekillendirecek. Dolayısı ile ben yanıtlamak istemiyorum. Özellikle
taşradan gelen buna ilişkin karar örneklerini biz derleyeceğiz ve toparlayacağız. Bu ve
buna benzer sorunlara ilişkin yeni kararlar vereceğiz.' Dedikleri gibi de oldu. O doğrultuda
6-7 kez çok önemli değişiklikler yapıldı ve bu badireyi atlattık" dedi.
http://www.haber3.com/tokatta-hukuk-mahkemeleri-kanunu-semineri-1046955h.htm
6 BİN YILLIK 2 HÖYÜK KEŞFEDİLDİ
Karadeniz Bölgesi'nde birçok noktada arkeolojik çalışmalar sürerken, en çok kazı
çalışmaları Samsun'da yoğunlaşıyor. Samsun, Anadolu yarımadasının kuzeyinde Orta
Karadeniz Bölgesi'nde Kızılırmak ile Yeşilırmak çevresinde yerleşim birimi olarak tespit
edilirken, bu zamana kadar yapılan kazı çalışmalarında ve araştırmalarda şehrin tarihine
ışık tutacak en erken veri Mezolitik Dönem'e ait Tekkeköy ilçesindeki kaya sığınaklarında
taş aletler olarak kayıt altına alındı.
Samsun M.Ö. 1. yüzyıldan sonra Helenistik Dönem'de yerleşimlerin başladığı tarihte yer
aldığı resmi olarak bilinirken, yeni çalışmalar bu tarihi daha geri çekiyor. Neolitik Dönem
konusunda herhangi bir bilgiye sahip olmayan Samsun, arkeologların yaptığı köy
karakterindeki ilk yerleşimlerin ortaya çıktığı Geç Kalkolitik Çağ'dan kalma tarihi eserler
yapılan kazılarda ve keşiflerde bulunmaya başlandı.
Bafra ilçesinde daha önce arkeoloji literatüründe geçmeyen, yeni keşfedilen Elifli
köyündeki Deliklitepe Höyüğü (tepecik) ve Lengerli köyündeki Kürkürün Tepesi
Höyüğü'nde Samsun'un yeni tarihine ışık tutacak eserler bulundu. Deliklitepe Höyüğü'nde
Geç Kalkolitik dönemden Geç Antik Çağı'na, Kürkürün Tepesi Höyüğü'nde de Geç
Kalkolitik Dönem'den Hellenistik Dönem'e değin uzanan bir süreçte yerleşimin olduğu
anlaşıldı. Samsun Müzesi'nin katkılarıyla iki höyükte yapılan ilk araştırmalarda 142 adet
amorf halindeki çanak çömlekten elde eldi. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) FenEdebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Davut Yiğitpaşa,
Samsun'da şuana kadar tespit edilen 55 adet höyük bulunduğunu kaydetti. Bafra'da yeni
bulunan 2 höyükte yapılan çalışmalarla Samsun'un tarihi, arkeolojik ve kültürel gelişimi
araştırılarak daha ayrıntılı olarak tanıtılmasının amaçlandığını belirten Yrd. Doç. Dr. Davut
Yiğitpaşa, araştırmalarda höyük ve yerleşim sayısının artacağını düşündüklerini ifade etti.
"Bu höyük tipi yerleşmelerin Karadeniz kıyı şeridinde yoğunlaştığını görmekteyiz" diyen
Yiğitpaşa, "Araştırmalar daha çok buralardaki ova ve vadilerde yapılmıştır. Bölgede
yürütülen arkeolojik kazılar M.Ö. IV bin yılın sonlarından itibaren bölgenin kültürel
görünümü hakkında değerli bilgiler sağlamıştır. Samsun'da Kalkolitik Çağ'dan özellikle
Tunç Çağı'ndan itibaren yoğun bir yerleşime sahne olduğu açıktır. İncelemiş olduğumuz
bu iki höyük daha önceki höyüklerin bulgularıyla paralel olarak Geç Kalkolitik Çağ'dan,
Geç Antik Çağ'a değin uzanan bir süreç içinde yer alırlar. Deliklitepe Höyüğü'nde bulunan
ve Geç Demir Çağ'ına (GDÇ) tarihlediğimiz çömlekçiğin süzgeçli akıtacağı ağza bitişik
yapılmıştır. Bu özelliği sayesinde GDÇ'nin erken evresine ait olmalıdır" dedi.
Yiğitpaşa, sürdürülecek kazı çalışmalarında Karadeniz'in kültürel yönden çekirdek
bölgesini teşkil eden Samsun'un bu yöresinde kültürlerin en iyi şekilde tanımlanmasını
sağlayacağını kaydetti.
TAŞOVA İLÇESİNDE SIVI ATIK ARITMA TESİSİ YAPIMI
Taşova ilçesi Belediyesi'nce yapımına başlanan sıvı atık arıtma tesisi çalışmalarının devam
ettiği bildirildi. Taşova Belediyesi'nce yapılan açıklamada Ağustos ayı içinde temeli atılan
ve yapım çalışmaları devam eden tesisin iki ay içinde tamamlanacağı belirtildi. Sıvı atık
arıtma tesisinin yaklaşık 400 bin liraya mal olacağı da kaydedildi
http://www.haberler.com/tasova-ilcesinde-sivi-atik-aritma-tesisi-yapimi-3058286-haberi/
VALİ AKSOY SEMPOZYUMU DEĞERLENDİRDİ
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, düzenlediği basın toplantısıyla 'Samsun Sempozyumu'nu
değerlendirdi.
Toplantıya Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'un yanı sıra Samsun Büyükşehir Belediye
Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Hüseyin Akan,
Samsun İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, Samsun TSO Başkanı Salih Zeki
Murzioğlu katıldı.
"Samsun'a 13-16 Ekim tarihlerinde parantez açtıkları ve bu parantezin içine 292 bildiri
sığdırdıklarını belirten Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, "Akademisyenler ve araştırmacıların
hazırladığı bildirilerin 150 adeti Samsun içinden olurken 142 tanesi dışarıdan oldu. 15
katılımcı mazeret bildirerek katılmadı" dedi. Samsun'daki birçok kurum ve kuruluşun
desteklediği sempozyumdaki bildirileri kitap haline getireceklerini ifade eden Vali Aksoy,
"Vatandaşlar, kurumlar ve sektörler bu kitaptan yararlanacak. Kitapta 292 sempozyum
bildirisi ve bildirilerin ayrıntıları olacak. Çok başarılı bir organizasyonu geride bıraktık.
Sempozyumda güzel tespitler öneriler ve değerlendirmeler ortaya çıktı. Önümüzdeki
dönemde bir çalışma grubu oluşturacağız. Önerilen bildirileri “nasıl yapabiliriz”i
tartışacağız. Sempozyumu bildiri sunulup kitapçık olacak şekilde bırakmayıp bunu daha
ileriye taşımak için çalışacağız. Ufak sempozyumlar düzenleyebiliriz. Hangi alanlarda ne
yapılması gerektiğinin sorusunun cevap bulduğu bir sempozyum geçirdik" diye konuştu.
Aksoy halka sempozyumu duyurmak için ellerinden geleni yaptıklarını söyleyerek,
"İnsanların farklı öncelikleri ve yoğunlukları yüzünden katılım az oldu. Fakat her sektör
kendilerini talebin azlığı nedeniyle sorgulamalı. Samsun milletvekillerimiz ise meclis
çalışmalarına katıldıkları ve yoğun programları nedeniyle katılmadı. Organizasyonda
eksikliklerimiz oldu ama dinleyicilerin azlığı büyük eksiklik yarattı. Katkı veren kurumkuruluşlara ve tüm katılımcılara teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Samsun'un uzun yıllardır yapmak isteyip yapamadığı sempozyum gerçekleştirdiklerini
vurgulayan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz,"Eksikliklerimizi not
aldık bir dahaki organizasyonlarda tedbirlerimizi alacağız. Farklı mekanlarda ve çok fazla
konu olunca dağınık bir organizasyon gibi göründü ama bu görüntünün doğru olmadığı
kitapçık ortaya çıkınca belli olacak. Bildiri büyük bir veri bankası gibi görüyoruz.
Bildirilerdeki ana başlıkları alarak şehre ve vatandaşlara yansıtabilmek sempozyumun
gerçek amacıdır" dedi.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Hüseyin Akan, "Sempozyumda kendi
konularında işi bilenler konuştu. Daha iyi olabilir miydi tabi ki olabilirdi ama daha iyisi
olabilir diye hiç bir şey yapmamak olmaz" diye konuştu.
NEBİYAN TURİZM MERKEZİ
Samsun'un 19 Mayıs İlçesi Nebiyan bölgesinin, Bakanlar Kurulu kararıyla 'Turizm Merkezi'
olarak ilan edilmesi heyecan yarattı. Bakan Suat Kılıç, Samsun'un turizm alanında
kuzeyin parlayan yıldızı olacağını belirtirken, Vali Hüseyin Aksoy, "Turizm adına önemli bir
gelişme" dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu, 19 Mayıs
İlçesi'nin Nebiyan bölgesini Turizm Merkezi ilan etti. Resmi Gazete'de yayımlanan kararla
ilgili açıklama yapan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Samsun'un turizm alanında da
kuzeyin parlayan yıldızı olacağını belirtti. Vali Hüseyin Aksoy ise, kararın Samsun adına
önemli bir gelişme olduğunu söyledi. Havza 25 Mayıs Termal Turizm Merkezi, Lâdik Akdağ
Turizm Merkezi', Ayvacık Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi, Bafra-Kolay
Turizm Merkezi ve Vezirköprü Turizm Merkezi'nin ardından 19 Mayıs İlçesi Nebiyan
Bölgesi de bu alana dâhil edildi. Konuyla ilgili Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Samsun'un ekonomik,
sosyal, kültürel ve sportif gelişimine paralel olarak turizm alanında da önemli atılımlar
içinde olduğunu söyledi. Kılıç, "Nebiyan bölgesinin turizm merkezi ilan edilmesini sevinçle
karşıladık. Kültür ve Turizm Bakanlığı, ülke genelinde bazı yerleri yatırım ve kalkınma
bölgesi ilan etti. Gerçekleştirilen bu çalışma bölge insanına önemli katkı sağlayacaktır.
Samsun turizmi adına önemli bir gelişme kaydedilmiştir. Samsun, turizm alanında da
kuzeyin parlayan yıldızı olacak" dedi.
Vali Hüseyin Aksoy da, Samsun'un Karadeniz Bölgesi'nde turizmi geliştirme adına önemli
potansiyeli olduğunu belirterek, "Eko- turizm, doğa ve yayla turizmi, kış sporları ve
termal turizm değerlerine sahiptir. Samsun, İlkadım kentidir. Ulu Önder Atatürk, Kurtuluş
Mücadelesi'nin ilk adımını Samsun'dan atmıştır. İlimizin bu özelliği iç turizmi açısından
çok önemli bir değerdir. 19 Mayıs ilçemizin Nebiyan bölgesinin 'Turizm Merkezi' olarak
ilan edilmesi, Samsun'da turizmin gelişmesine önemli katkılar sağlayacaktır. Bu sürece
verdikleri katkılarından dolayı Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç'a, Kültür ve Turizm
Bakanımız Ertuğrul Günay'a ve Samsun Milletvekillerimize teşekkür ediyorum" diye
konuştu.
SPOR KOMPLEKSİ 2 YILDA BİTECEK
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, makamında düzenlediği basın toplantısı ile yeni
stadyum ve beraberindeki komplekslerle ilgili Bakanlık protokolünün tamamlandığını,
mevcut stadyum ve çevresinde bulunan alanın devrinin gerçekleştiğini açıkladı.
Yapılan sözleşme metnini kamuoyu ile paylaşan Külcü, önceki gün Ankara'da Çorum
Milletvekili Salim Uslu'nun da katılımıyla Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'la bir araya
geldiklerini, hazırlanan protokolün imzalandığını müjdeledi. Yapılan anlaşma ile birlikte
stadyum, spor salonu, müdürlük binası, güreş eğitim merkezi, sentetik sahalar ve tenis
kortunun bulunduğu alanın devralındığını, çevre yoluna yapılacak yeni spor kompleksinin
belediye tarafından yaptırılacağını aktaran Külcü, "Türkiye genelinde Kayseri ve Konya
Büyükşehir Belediyeleri benzer sözleşmeler yaptı. Bizim bu konuya ilişkin hazırladığımız
projemiz bizzat Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın özel onayıyla kabul edildi. Bu
durum Başbakanımız nezdindeki Belediyemiz'in itibarına da işaret etmektedir." dedi.
Hali hazırda bulunan stadyum yerine çok katlı konut alanları ve alışveriş merkezi
yapılacağını açıklayan Muzaffer Külcü, ihale kanunu gereğince ihale yapacaklarını, talipli
firmalardan arsa karşılığında yeni kompleksin inşaatlarının yaptırılması ile ilgili bir yol
izleyeceklerini bildirdi. Söz konusu yatırımlarla ilgili hiç kimse ile anlaşmaları ya da angaje
olmalarının söz konusu olmadığına da değinen Külcü, ihale kriterleri gereğine uyan her
firmaya kapılarının açık olduğunu, kim daha fazla katkı sağlarsa işi o firmanın yapacağını
sözlerine ekledi.
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, çalışma takvimine ilişkin verdiği bilgide, yılbaşına kadar
yeni imar düzenlemelerinin tamamlanacağını, 4 ay içerisinde projelerin bitirilmesinin
hedeflendiğini, ardından 2013'ün sonunda inşaat imalatının tamamlanmış olmasını
öngördüklerini söyledi. Külcü, Bakanlık tarafından yapılan protokolde 36 ay belirtilmesine
karşın, bu sürenin 24 ayını kullanarak, 2 yılda projeyi tamamlama hedefi bulunduklarını
açıkladı. Çorum Belediyecilik tarihinde tek seferde yapılan en büyük bütçeli projeyi
hayata geçireceklerini ifade eden Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, projenin yaklaşık
bedelinin 100 milyon TL olacağını söyledi.
AMASYA VALİSİ ABDİL CELİL ÖZ: ”JAPON BALIKLARI TURİSTİ ÇEKECEK”
Amasya Valisi Abdil Celil Öz yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Amasya'nın sadece
kültür, tarih ve turizm şehri olmadığını aynı zamanda başta sanayi olmak üzere var olan
diğer potansiyellerini değerlendireceğiz. Amasya'ya genel olarak baktığımızda kültür ve
turizmin yanında sanayiden tarım ve hayvancılığa kadar birçok alanda projeleri harekete
geçireceğiz.
Geçtiğimiz hafta gittiği Japonya seyahatinden de bahseden Amasya Valisi Abdil Celil Öz
konuşmasına şöyle devam etti;” Japonya'daki gittiğimiz turizm fuarında bizim standımız
birinci seçildi. Japon balıkları projesini faaliyete geçirmeyi düşünüyoruz. Amasya il
merkezinde uygun bir yere havuz açarak renkli Japon balıklarını burada yetiştirmek ve
sergilemek suretiyle Japon turistleri ilimize çekeceğiz. Japonlar bu balıklara çok ilgi
gösteriyorlar. Bu proje Türkiye'de bir ilk olacaktır.”
http://www.habergunebakis.com/haberdetay/1145-Amasya-Valisi-Abdil-Celil%C3%96z:-%E2%80%9DJapon-bal%C4%B1klar%C4%B1-turisti%C3%A7ekecek%E2%80%9D.html
TOKAT İÇİN BİR ARAYA GELİYORLAR
Tokat Ticaret Odası Başkanı Ahmet Arat, Tokat’ın sorunlarının görüşüleceği ve çözüm
aranacağı çalıştayın ilkinin Kasım 15’e kadar gerçekleşeceğini söyledi.
Tokat Ticaret Odası Başkanı Ahmet Arat, Haziran ayında yapılan genel seçimler öncesi ilk
kez Milletvekili Zeyid Aslan’dan çıkan çalıştay fikrinin önümüzdeki ay gerçekleşeceğini
söyledi. Ankara’da düzenlenen Tokat Tanıtım Günlerinde milletvekilleri ile bir araya
geldiklerini
söyleyen
Arat,
burada
bir
toplantı
gerçekleştirdiklerini
söyledi.
Milletvekillerinden toplantıda Tokat’ın genel sorunlarını dile getirebilecekleri bir toplantı
istediklerini belirten Arat, “Sağ olsunlar vekillerimizde bu konuda gerekli hassasiyeti
gösterdiler ve böyle bir çalışmayı öncelikle Tokat il merkezinde ilkini yapılmasını ve
bununda ilk olarak Ticaret Sanayi Odası tarafından yapılması uygun gördüler” dedi. Arat:
“Tokat’taki sivil toplum örgütleri, resmi daire müdürleri, basın kuruluşları ile geniş
kapsamlı bir toplantı gerçekleştireceğiz. Arat, konuşmasını şu şekilde tamamladı.
“Gündemimiz belli olmayacak. Sadece toplantıya iştirak edecek kişiler ile biz,
milletvekillerimizin katılımı olmadan önce kendimiz toplanıp her kurumun çalıştaydaki
üzerine düşen görevi kendileriyle paylaşacağız. Örnek veriyorum. Ziraat Odası kendi
üyeleriyle ziraat ile alakalı ildeki sıkıntıları bir dosya haline getirecek. Esnaf Odaları
Birliğimiz keza öyle. Basın aynı şekilde. Her kurumun rahatlıkla konuşabileceği Tokat’ın
ciddi anlamdaki sıkıntıları neyse fikir alışveriş yapılabileceği, doğruların yanlışların
rahatlıkla konuşabileceği bir ortamda çözüm önerilerini sunacağız”
İŞ BİRLİĞİ PROTOKOLLERİ İMZALANACAK
Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun TSO'nun misafiri olarak Odessa'dan gelen
heyet ile iş birliği protokolleri imzalanacak.
Odessa Bölgesel Ticaret ve Sanayi Odası Birinci Başkan Yardımcısı Volodymyr Shpyrko
Başkanlığında, Odessa Bölgesel Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), Rivne TSO,
Dnipropetrovsk TSO, Kirokovohrad TSO, Poltova TSO Kremenchug Şubesi, Cherskasy
TSO, Zaporozhye TSO, Kherson TSO temsilcileri ve Rus iş adamlarından oluşan heyet 27
Ekim Perşembe günü havayolu ile Samsun'a gelecek.
Çeşitli temaslarda bulunacak heyet için Grand Atakum Hotel'de 'Samsun Hakkında Sunuş
ve İstişare Toplantısı' düzenlenecek. 28 Ekim Cuma günü ise Samsun TSO ile Odessa
Bölgesel Ticaret ve Sanayi Odası ve Kherson TSO arasında iş birliği protokolleri
imzalanacak.
UKRAYNA HEYETİ SAMSUN'DA TEMASLARA BAŞLADI
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından İstanbul'da
düzenlenen Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2011 programına katılmak üzere Türkiye'ye
gelen Ukrayna heyeti Samsun'a geldi. Gelen heyeti karşılayan Karadeniz Sanayici ve
İşadamları Dernekleri Federasyonu (KASİF) Başkanı Osman Reis, TUSKON'un
organizasyonuyla Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2011 programına katılmak üzere
İstanbul'a gelen Ukraynalı işadamları ve bürokratların Samsun'a gelmesinin kendilerini
çok mutlu ettiğini söyledi.
Reis, Samsun ve Odessa kardeş şehirler olduğunu her iki şehrinde Karadeniz Havzası'nın
şehirleri olduğunun altını çizerek, “Karadeniz Havzası'nın kardeş şehirleri olan Odessa ve
Samsun'un kardeşliklerinin ticari alanda da artarak devam etmesi gerekiyor. Bunun
içinde iki şehir arasında karşılıklı gelip gitmelerin artarak devam etmesi gerekiyor. Ne
kadar çok birbirimize gidip gelirsek birbirimiz daha iyi tanıma fırsatı buluruz” dedi.
Karadeniz Sanayici ve İşadamları Derneği (KASİAD) Başkanı Abdurrahman
Hacıkerimoğlu, Ukrayna ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin her geçen gün geliştiğini
söyleyerek, Türkiye'nin Ukrayna için Ortadoğu ve Akdeniz'e açılan kapısı olduğunun,
Ukrayna'nın ise Türkiye'nin kuzeye açılmasında önemli bir nokta olduğunun altını çizerek,
” Bu noktada Samsun ve Odessa çok önemli bir konumda bulunuyor. Özellikle Samsun
kara yolu, demiryolu ve denizyolu bağlantısı olması nedeniyle bir lojistik merkezi olma
yolunda önemli gelişme içerisinde olan bir şehir. Bu özelliğiyle Samsun, Ukrayna'nın
Akdeniz'e açılması önemli bir liman konumunda yer alıyor. Aynı şekilde Samsun'dan
kuzey ülkelerine ulaşmamız için de Ukrayna önemli bir geçiş noktasıdır. Her iki şehirde
lojistik anlamında üs anlamında çok büyük öneme sahipler” dedi.
Türkiye'nin Ukrayna ile 10 milyar dolarlık ticaret hacmi olduğunu hatırlatan
Hacıkerimoğlu, “Samsun'undan 100'ün üzerinde ülkeye ihracat yapılıyor. Ukrayna
Samsun'un ihracat yaptığı ülkeler arasında 23. sırada yer alıyor. Türkiye-Ukrayna
arasındaki 10 milyar dolarlık ticaret hacmi içinde Samsun'un payının yaklaşık 13 milyon
dolar. 2010 yılında Ukrayna'dan başta buğday, hurda metal ve kereste olmak üzere 10
milyon dolar ithalat yapmışız. Ukrayna'ya ise yaş meyve ve sebze olmak üzere 3 milyon
dolar ihracat gerçekleştirmişiz. İki ülke işadamları olarak karşılıklı iş birliği içerisinde
birçok ortak iş yapabiliriz. Bereketli iki ovası olan Samsun yaş sebze ve meyve
ürünlerinde Ukrayna'ya daha fazla ihracat yapabiliriz. Özellikle Samsun mobilya ve tıbbi
aletler sektörlerinde gelişmiş durumda. Gelişen bir ülke olan Ukrayna'nın mobilya ihtiyacı
karşılıklı yapılabilecek olan ortaklıklarla Samsun'dan ciddi oranlarda karşılanabilir. Bunun
yanında Samsun iki özel üniversitesi ve sağlık sektörüne yaptığı yatırımlar ile Karadeniz
Havzası'nın eğitim ve sağlık merkezi olma yolunda hızlı bir ilerleme kaydediyor. Ukraynalı
gençleri ve hastaları Samsun'da misafir etmekten büyük mutluluk duyacağız. Karadeniz'in
her iki yakasının insanları olarak karşılıklı etkileşimi arttırmak için görev başta biz iş
adamlarına düşüyor” şeklinde konuştu.
KATI ATIK TESİSİNE 6,7 MİLYON LİRA LAZIM
Çorum Belediyeler Çevre Birliği, 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanunu’nun 11.
Maddesi ve Çorum belediyeler Çevre Birliği Tüzüğü’nün 11. Maddesi gereği Ekim ayı
toplantısı gerçekleştirildi.
Çorum Belediyeler Çevre Birliği Başkanı Muzaffer Külcü, %60-65’inin AB hibesi olarak
kullanılacak olan katı atık projesi ile katı atık miktarının azaltılacağını, ayrıca atıkların
yeniden kullanılabilmesi ve geri dönüşüm materyallerinin prosesten geçirilerek tekrar
kullanılabileceğinin planlandığını ifade etti.
Birlik Başkanı Muzaffer Külcü, evlerden atılan evsel katı atıkların, park, bahçe ve yeşil
alanlardan atılan bitki atıklarının, iri katı atıkların, zararlı atık olmamakla birlikte evsel
katı atık özelliklerine sahip sanayi ve ticarethane atıklarının toplanması, taşınması, geri
kazanılması, değerlendirilmesi bertaraf edilmesi ve zararsız hale getirilmesi için birliğin,
vizyon, misyon ve ilkelerine uygun, yatırım hizmet ve faaliyetlerine yönelik amaç ve
hedeflerin gerçekleştirilmesi için program hazırlandığını vurguladı. Proje giderinin 500 bin
lira olduğunu, hizmet binası yapımı ve kurulması içinde 4 milyon lira kaynağa ihtiyaç
duyulduğunu belirten Külcü, toplam kaynak ihtiyacının 150 bin lira personel gideri, 91 bin
lira mal ve hizmet alımı gideri bin lira faiz gideri ve 2 milyon lira yedek ödenek ile 6
milyon 742 bin lira olduğunu anlattı.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=3165&kategori=guncel&proid=e2e495b8_
rigelworks
AMASYA'DA "DAHA İYİ TURİZM, DAHA İYİ GELECEK PROJESİ" TANITILDI
Amasya'da Zübeyde Hanım Üçler ilköğretim Okulu'nca geliştirilen, "Daha İyi Turizm,
Daha İyi Gelecek Projesi" tanıtıldı.
Büyük Amasya Oteli'nde düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Zübeyde Hanım Üçler
İlköğretim Okulu Müdürü Yavuz Çimen, projenin AB Eğitim ve Gençlik Programları
Merkezi Hayat Boyu Öğrenme Programı kapsamında hazırlandığını söyledi. Proje
kasamında İspanya, İsveç, Bulgaristan, Letonya ve Polonya ile ortaklık kurulduğunu
belirten Çimen, iki yıl sürecek proje ile farklı ülkelerle bir araya gelerek Amasya'nın sahip
olduğu turizm potansiyelini ön plana çıkarmak istediklerini vurguladı.
http://www.haberler.com/amasya-da-daha-iyi-turizm-daha-iyi-gelecek-projesi-3075315haberi/
TSO BAŞKANI ARAT'TAN ÜNYE-AKKUŞ YOLU AÇIKLAMASI
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Tokat ziyaretindeki görüşmelerden bilgi veren TSO
Başkanı Ahmet Arat “bizim sürekli TSO’da göreve geldiğimiz günden beri seslendirdiğimiz
Niksar-Akkuş-Ünye karayolu ve yeni bir havaalanı projesiyle ilgili ciddi çalışmalarda
bulunduk. Ulaştırma Bakanımızı yerinde iki kere ziyaret ettik. Ünye-Akkuş yolunun
ihaleye çıkması bile bizim için onur verici. Çünkü emek veriyorsunuz ve bu emeğin
meyvelerini yemek çok hoş. İleriye yönelik Tokat’ın kurtuluşu için olmazsa olmazlardan
Ünye-Akkuş’un 3 parça halinde 2012 yılında ihaleye çıkacak olması çok güzel.
Havayoluyla alakalı, orda karşımızda çıkacağı tam net olarak belli değil. Bakan geldi de
yapılacak havasına kimse kapılmasın. Sizlerin dışında yapılan görüşmede teknik olarak
mümkünse orta gövdeli uçakların inebileceği yeni bir pist diye net olarak ifade etti.
Teknik olarak bir ekip görevlendirilecek ve o da önümüzdeki ay içinde Tokat’a gelecek
bize verilen bilgiye göre. Yapılacak incelemelerde mevcut havaalanın pistinin açısını
değiştirip orta gövdeli uçaklara göre THK bünyesinde olan 150 kişilik uçaklara göre
yapılmasına bakılacak. Bu bile bizim açımızdan iyi. TOBB Başkanımız Hisarcıklıoğlu
Tokat’a geldiğinde bize tüm işimizi gücümüzü bırakıp Ünye-Akkuş ve havaalanımıza
yoğunluk vermemizi istemişti. Tokat’ın ham madde potansiyelinin varlığına vurgu
yapmıştı. Biz de bunun için çalışıyoruz.” dedi.
'MESLEKİ OKULLAR ÇALIŞTAYI' SAMSUN'DA BAŞLADI
Milli Eğitim Bakanlığı ve Avrupa Eğitim Vakfı işbirliği ile iki gün sürecek 'Mesleki Okullar
Çalıştayı' Samsun'da başladı.
Türkiye genelinde mesleki eğitim artırılması amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı'nın yürüttüğü
çalışmalar kapsamında, Avrupa Birliği desteği de alınarak stratejik mesleki okul gelişim
kapasitelerinin güçlendirilmesi planlanıyor. Büyük Samsun Oteli'nde başlayan ve iki gün
sürecek olan çalıştayın açılışında konuşan MEB AB ve Dış İlişkiler Başkanı Ünal Yavuz,
bakanlık bünyesinde yeniden yapılanma çalışmalarının netice verdiğini söyledi. 2002
yılından bu yana ciddi çalışmaların yürütüldüğünü belirten Ünal Yavuz, "Yeni yapılanma
çalışmalarına 3,7 milyon euro harcandı. Bunun neticesini ise alıyoruz. Mesleki eğitimi
önemsiyoruz ve bu alanda yapılacak çalışmaları destekliyoruz" dedi.
MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü Başkan Yardımcısı Hüsamettin Kaya,
"Yeni bir okul modeli oluşturmak için çalışılıyor. Mesleki eğitim alanında bakanlık
bünyesinde önemli çalışmalar yapıldı, yapılıyor. Mesleki eğitimin sorunları ve çözüm
yolları belli. Mesleki eğitim kolaylaştırmak, her türlü mesleki teknik eğitimin, hayat boyu
öğrenmenin kapılarını açmamız lazım. Stratejik bölgemizin ana unsuru ise kalite ve nitelik
konusu. Stratejik planımızın en önemli başlıklarından biri. Sektörle ile işbirliği, sektörün
mesleki teknik eğitme katılımının sağlanması. Ülkemizin en büyük sıkıntılarından biride
bu" diye konuştu.
Mesleki eğitimin önemine değinen Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Hülya Ertürk Koç ise,
"Mesleki ve teknik eğitim güçlendirilmesi, bu işin asıl merkezi olan okullara verilmesi, işin
mutfağında çalışan kişilerin birlikte alınıp değerlendirilmesinin büyük katkı sağlayacağına
inanıyoruz. Çalıştaylar verimli ve sonuca odaklı çalışmalar oluyor. Bu çalıştayların
sonucunda uygulamalar önemlidir" şeklinde konuştu. Daha sonra, çalıştayda AB ve MEB
temsilcileri mesleki eğitimin sorunlarını tartıştı.
“DEMİRYOLU YÜKSEK STANDARTTA PLANLANDI”
Vali Nurullah Çakır, Ankara - Samsun arasında yapılacak olan demiryolu hattının İç
Anadolu’yu Karadeniz Bölgesi’ne bağlayacağını belirterek, “Proje, hızı 250 km/saat olacak
şekilde yüksek standartlı bir tren yolu hattı olarak planlanmıştır. Bu koşullarda, ÇorumAnkara arası trenle seyahat süresi 1 saat civarında olacaktır. 2011 yılı sonu itibariyle
avan proje ve fizibilite çalışmaları tamamlanacaktır” şeklinde konuştu.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=3189&kategori=guncel&proid=3a9c5a62_
rigelworks
MERZİFON'DA RÜZGARDAN ELEKTRİK ÜRETİLECEK
Amasya'nın Merzifon ilçesinde rüzgar enerjisi ile elektrik üretileceği belirtildi.
Rüzgar enerjisinden elektrik üretmek amacıyla ilçede çalışmalarını sürdüren özel enerji
firması şefi Sami Uyan, dikilecek 16 rüzgar türbininden elde edilecek elektriğin 80 bin
nüfusun elektrik ihtiyacını karşılayabilecek boyutta olacağını belirtti. Uyan, ilçedeki
santral çalışmalarının bir yıl önce başladığını ve 2012 yılında rüzgar enerjisinden elektrik
üretilmeye başlanacağını söyledi. Her biri 2,5 megavat gücüne sahip olmak üzere toplam
16 adet rüzgar türbini kuracaklarını kaydeden Uyan, santralin 42 milyon Avro'ya mal
olacağını da ifade etti.
http://www.haberler.com/merzifon-da-ruzgardan-elektrik-uretilecek-3088106-haberi/
RÜZGÂR GÜLLERİ DÖNMEYE BAŞLADI
Tokat'ta, Rüzgâr Elektrik Santralleri (RES) Projesi kapsamında temiz enerji üretimine
resmen başlandı.
Tokat merkeze bağlı Killik köyü mevkiinde Eksim Yatırım Holding tarafından hayata
geçirilen proje kapsamında 16 rüzgâr gülünün montajı tamamlandı. 8 adet rüzgar
gülünde resmi olarak enerji üretimine başlanırken, kasım ayı ortalarında tüm rüzgar
güllerinin devreye girerek enerji üretmesi bekleniyor. Türkiye'nin yenilenebilir enerji
kaynaklarının gelişmesine önemli katkı sağlayacak rüzgar enerjisi yatırımlarından Killik
RES projesi yaklaşık olarak 42 milyon euroya mal olurken, 3'er kanatlı 16 rüzgar gülünün
yılda 40 megavat elektrik üretmesi planlanıyor.
PEM Enerji Şantiye Şefi Sami Uyan, RES'lerden üretilen elektriğin 18 kilometrelik trafo
hattı ile Tokat OSB'den ülke ağına bağlandığını söyledi. Bağlantıları biten türbin
grubundan 8'inin resmi olarak 13 Ekim tarihi ile birlikte bakanlık kabulü yapılarak ülke
ekonomisine kazandırıldığını belirten Uyan, Tokat'ın çevreye zarar vermeden üretilen
temiz enerji ile böylece tanışmış olduğunu kaydetti. Uyan, "Almus Barajı'nın öğrendiğimiz
kadarıyla 27 megavat kurulu gücü var. Bizim projemiz 40 megavat kurulu güce sahip.
Bununla da Tokat'ın yüzde 80 enerjisini karşılayabilecek kapasitede. Tamamen
yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanıyoruz. Çevreye duyarlı bir proje. Bunun yanında,
Tokat ve çevresindeki illerde yapılacak bu tür yatırımların istihdama katkı sağladığını
düşünüyoruz" dedi.
Her bir kanat ağırlığı 11 ton olan 25 metre uzunluğundaki 3'er kanatlı 80 metre
yüksekliğindeki RES'lerin şehir merkezinden görünebildiğini ifade eden Uyan, proje
çalışmaları sırasından yöre halkının olumlu yaklaştığını kaydetti. HES ile RES'in mukayese
edilemeyeceğine dikkat çeken Uyan, "RES, rüzgarın pürüzsüz olduğu yerlerde yapılır.
HES'ler ise akarsular, ormanlık ve yeşil alanlarda yapılıyor. RES'te ise proje çalışma
alanında eski ile yenisi arasında çok fazla bir fark olmuyor. Kayaç bir zeminde bu
çalışmayı yaptık. RES projelerinin olduğu yerler, hayvancılığın olduğu yerler" diye
konuştu. Elektrik Mühendisi Abdülhadi Çiftçi ise bölge halkının RES'le ilgili
bilgilendirildiğini ve bu anlamda olumlu tepkiler aldıklarını ifade ederek, "HES'lerde bunlar
tahmin ediyorum ihmal ediliyor. RES projelerinde aynı şey var. Bizler çevreye dikkat
ediyoruz. Köylüler de çevreye zararı olmadığını gördüğü zaman tepkisi farklı oluyor"
şeklinde konuştu.
http://www.haber3.com/ruzgar-gulleri-donmeye-basladi-1054459h.htm
AYÇİÇEĞİ ÇİFTÇİNİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven, "2011 yılında yaklaşık 5 bin çiftçi
tarafından, 124 bin 700 dekar alanda 43 bin 645 tonluk ayçiçeği üretimi gerçekleşti" dedi.
Vezirköprü, Havza, Ladik ve Bafra ilçelerinde 2011 yılı ayçiçeği hasadının sona erdiğini
belirten Kadir Güven, "2003 yılında yaklaşık 84 bin dekar alanda 15 bin 114 tonluk
üretim varken, 2011 yılında yaklaşık 5 bin çiftçi tarafından, 124 bin 700 dekar alanda 43
bin 645 tonluk üretim gerçekleşti" diye konuştu. Dekar başına verimin de yıllar itibariyle
artış göstererek 2011 yılında dekara ortalama 350 kg. verim alındığını ve ekilen alanların
tamamına yakınının biçerdöverle hasat edildiğini kaydeden Güven, biçerdöverle hasatta
dane kaybının da yasal sınır olan yüzde 2'nin çok altında yüzde 0,8 olarak gerçekleştiğini
açıkladı. Güven, çiftçinin ürettiği ayçiçeğini de yaklaşık 1.00-1.20 TL arasında sattığını,
Bakanlığın da 2011 yılı ürünü yağlık ayçiçeği üreterek satışını gerçekleştiren üreticilere
kilogram başına 23 kuruş destekleme ödemesi yapıldığını dile getirdi.
ÇORUM HAVAALANI YAPILACAK
Vali Nurullah Çakır, 1997’de inşasına başlanan havaalanının sportif amaçlı uçuşlar için
açacaklarını açıkladı. Vali Çakırı İl Koordinasyon Kurulunun dün yapılan toplantısında
konu hakkında açıklamalarda bulundu.
1990 yılında yazışmaları başlayan Çorum Havaalanı Projesi inşaatı için 1997-1999 yılları
arasında 239 bin 748 TL ödeme yapıldığını kaydeden Vali Çakır, "D.L.H Genel
Müdürlüğü’nün maddi katkısı ve denetimi altında Çorum İl Özel İdaresi tarafından yapımı
tasarlanan havaalanı için D.L.H Genel Müdürlüğü’nden gelmesi gereken ödenek
gönderilmediği için 1998 yılından itibaren süre uzatımına gidilmiştir. Daha sonra 2002
yılında Yüksek Planlama Kurulu’nun kararına dayanılarak D.L.H Genel Müdürlüğü’nün
yatırım programından çıkartılmıştır. 2009 yılında yüklenici firma başvuruda bulunarak,
yeterli ödenek verilerek inşaatın devam ettirilmesi, bu mümkün olmadığı takdirde ise
inşaatın tasfiye edilmesini talep etmiştir. Bunun üzerine konu Samsun Ulaştırma Bölge
Müdürlüğü’ne yazılmış, söz konusu kuruluştan alınan cevabi yazıda "Firmanın inşaat
alanında çalıştığına dair bilgileri olmadığından işin durdurulması yönünde tebligat
yapılmadığı’’ belirtilmiş ve bu bilgiler yüklenici firmaya bildirilmiştir. 1998 yılı Haziran ayı
itibariyle fiziki gerçekleşmenin yüzde 40 olduğu kayıtlarda belirtilmektedir. İl Özel
İdaresince havaalanı inşaatının tasfiye süreci devam ettirilmektedir" dedi.
Havaalanını sportif amaçlı uçuşlar için bitirmeyi istediğini kaydeden Vali Çakır, "Özel uçağı
olan işadamlarımız var. Hem bu amaçla hem de turizm faaliyetlerinde kullanılabilecek
hale getirmek istiyoruz. İl Özel İdaresinin havaalanı inşaatının tasfiye sürecini
hızlandırmasını bekliyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.
TOKAT HAVAALANI'NA ORTA GÖVDELİ UÇAKLARIN İNİP KALKABİLMESİ İÇİN
TEKNİK OLARAK İNCELEME YAPILACAK
Tokat Havaalanı'na orta Gövdeli uçakların inip
değiştirilmesi için teknik olarak inceleme yapılacak.
kalkabilmesi
ve
pistin
yönünün
Tokat Belediyesi tarafından gerçekleştirilen kültür etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet
Meydanı'na bulunan Çanakkale 1915 gezici müze tırını gezen Vali Şerif Yılmaz, tarihçi
Ahmet Uslu'dan bilgi aldı. Çanakkale Gezici Müzesi ziyaretinin ardından Yılmaz, basın
mensuplarının havaalanında yapılan teknik incelemelerle ilgili sorularını cevapladı.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın talimatı üzerine Devlet Hava Meydanları ve THY'den
uzmanların Tokat'a geldiğini belirten Yılmaz, "Uzmanlardan oluşan bir heyet tarafından
havaalanında inceleme yapılması talimatı vermesi üzerine, havaalanına orta Gövdeli
uçakların inip kalkabilmesi için pistin yönünün değiştirilmesi anlamında teknik inceleme
yapılacak. Bu anlamda önceden bir şey söylememiz yanlış olur. Kamulaştırma dahil
çalışmalar değerlendirilecek. Bu rapor doğrultusunda çalışmalar en kısa sürede başlar, biz
de artık havaalanını gündemimizden düşürürüz" dedi.
Yılmaz, 1985 yılında havaalanı yapılırken o dönem itibariyle pist yönünün çok fazla
düşünülmemiş olabileceğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Isparta'da meydana gelen
uçak kazasından sonra kimse Tokat Havaalanı'ndaki riski almak istemez. O nedenle
teknik olarak uygun olmaması nedeniyle küçük uçaklarla seferle başlatıldı. Baştan pistin
yönü doğru yapılsaydı bu kadar çalışmaya gerek kalmazdı. Bizim sağlıklı bir şekilde
çalışacak yeni baştan bir havaalanı, yön dahil çalışma yapmamız lazım. Pistimizin dışında
tesislerimizde uygun değil. Bu anlamda değerlendirmeler yaparak geleceğe bakmamız
lazım."
http://www.haberler.com/tokat-havaalani-na-orta-govdeli-ucaklarin-inip-3088631haberi/
YAŞLI DOSTU KENT AMASYA PROJESİ ÇALIŞTAYI İKİ GÜN SÜRDÜ
“Kent Konseyleri Amasya Çalıştayı” 22-23 Ekim 2011 tarihlerinde “2012-2023” Ulusal
Yaşlanma Stratejik Planı’nın” tartışmalı, yerel yönetimlerde “Yaşlılık Politikaları”, 21. yy.
yerel yönetimlerde Yaşlı ve Engelli hizmetlerinin planlanması ve 2012-2023 Erişebilir ve
Yaşlı Dostu Kentler konuları panel’le ele alındı.
Panel’in açılış konuşmasını Amasya Kent Konseyi Başkanı Osman Akbaş yaptı. Akbaş,
“7500 yıllık tarihi ile 13 medeniyete ev sahipliği yapmış olan Amasya, açık müze
durumundadır. Anadolu’nun Oxford’u olan Amasya, tarihi itibariyle yaşlı, günlü genç olan
bir ildir. İki gün süren çalışmamızın ev sahipliğini yapmaktan mutluluk duyuyorum” dedi.
Kent Konseyi Birliği Başkanı Sedat Yücel konuşmasında; “tarihin geçitlerine asırlardır ev
sahipliği yapan Amasya’da bulunmaktan mutluyum. Her insan yaşlanacaktır. Yaşlılar,
şehirlerin bir takım haklarına sahiplerdir. Ülkemizde pek çok yaşlılar kent konseyinde yer
almaktadır. Önemli olan bu toplantının başarılı geçmesini diliyor, şahadet şerbeti içen
şehitlerimizin ruhları şad olsun” şeklinde konuştu. Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Metin Orbay, ülkemizin genç nüfusu olduğunu, yaşlanmanın da sağlıklı olmasının gerekli
olduğunu vurguladı.
“Ulusal Yaşlanma Şurası” panelini Prof. Dr. Füsun Yarış yönetti. Konuşmacılar ise, Hasan
Soygüzel, Prof. Dr. İlhan Tomalbay ve Uzman Dr. Şefik Güven katıldılar. Panelciler,
Amasya'nın potansiyellerinin belirlenmesi ve Yaşlı Dostu Kent olma konusunda alınacak
tedbirler ile birlikte Amasya kentinin de ekonomik ve toplumsal olarak ilerlemesi ve
kalkınması sağlanabilecektir. Özellikle açılacak yeni istihdam sahaları ile birlikte ekonomik
yapı gelişme gösterecek, yine yapılacak çalışmalarla gerekirse dünyadaki yaşlıların
buraya gelmeleri ve kalmaları sağlanacak, böylece dolaylı kültürel kaynaşma amaçlı
turizm faaliyetleri
sağlanabilecektir.
ile
birlikte
hem
ekonomik
gelişme
hem
de
sosyal
gelişme
Yapılacak tüm alt projeler ve müdahaleler, sadece yaşlı kesim için yapılamayacak, aynı
zamanda tüm yaştaki ve dezavantajlı insanlara da fayda sağlayacaktır. Örnek olarak,
hava ve su kalitesini artırmak gelişme çağındaki çocukları koruyacak ve çevre kaygısı
olan diğer insanları da memnun edecektir. Aileler hanelerindeki yaşlılar yeterli hizmeti ve
desteği görünce görmüş oldukları sosyal destek konusunda öznel yaşam nitelikleri
artacak, duyarlılık geliştireceklerdir. Ulaşımda yapılacak tüm iyileştirmeler tüm yaş
gruplarındaki insanlar ve özellikle özürlüler açısından büyük rahatlama sağlayacaktır.
Yaşlı insanların sosyal işlevselliklerinin artması toplumsal katılımlar ölçüsünde
vatandaşlıkla ilgili hizmetlerde yer almaları tüm toplum açısından olumlu bir durumdur.
Ayrıca yerel ekonomi yaşlıların aktif olarak üretime, tüketime katılmalarıyla büyüme ve
gelişme imkânları olanakları bulabilecektir.
Sonuç olarak toplumsal gelişme sosyal adalet temelinde varlık bulacaktır. Proje bütünü
içinde diğer alt projeler de olumlu sonuç verdiği takdirde diğer kentlerin de Yaşlı Dostu
Kent ve Toplum olma yollarında bir örnek teşkil edecek ve gelecekteki yaşlanma sonucu
oluşacak toplumsal, ekonomik kaygılar yerini plan, program, projelerle sağlıklı
toplumlarda yaşamanın önünü açacaktır. Güvenli ve yaşam kalitesini belirlemiş toplumlar
ortaya çıkacaktır, denildi.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5831&haber=Yaşlı
Amasya Projesi Çalıştayı İki Gün Sürdü.xhtml
Dostu
Kent
ÇARŞAMBA'DA 'JEOTERMAL' ARAYIŞI
Samsun'un Çarşamba İlçesi'nde Kaymakam Caner Yıldız, ilçede jeotermal kaynakların
ortaya çıkarılması amacıyla MTA ile görüşmelere başladı. Çarşamba’da geçtiğimiz
günlerde göreve başlayan Kaymakam Caner Yıldız, ilk iş olarak 'jeotermal kaynakların
ortaya çıkarılması' konusuna el attı. Bu konuda Maden Tetkik Arama(MTA) Genel
Müdürlüğü ile görüşmelere başlayan Yıldız, "Gelecekte Çarşamba altın çağını yaşayabilir"
dedi.
Jeotermal kaynakların genelde deprem bölgelerinde mevcut olduğuna dikkati çeken
Caner Yıldız, "Deprem kuşağındaki bölgemizde 70-100 yıl önce de büyük depremler
olmuş. Jeotermal enerji kaynakları bakımından Çarşamba'nın potansiyeli olduğuna
inanıyorum. Çarşamba'ya yakın sayılabilecek bir bölge olan Havza'da sıcak su
kaynaklarının varlığını hepimizi biliyoruz" diye konuştu. Jeotermal enerjinin, başta
konutların ısındırılması olmak üzere birçok alanda değerlendirilebileceğini söyleyen
Kaymakam Caner Yıldız, "Bu nedenle ilçemiz genelinde jeotermal kaynak arayışlarımıza
başlamayı uygun gördük. Konuyla ilgili MTA ile görüşmelere başladık. Kaynak bulunduğu
takdirde Çarşamba bölgemizin bir numarası ve en gözde ilçesi haline gelecektir. Böylelikle
Çarşambanın kalkınması, sosyal gelişimi ve modernleşmesi daha hızlı olacaktır. Gelecekte
Çarşamba altın çağını yaşıyor" dedi. Jeotermal kaynağı, yer kabuğunun çeşitli
derinliklerinde birikmiş ısının oluşturduğu bilgisini veren Yıldız, "Jeotermal enerji
yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmeyen, ucuz, güvenilir, çevre dostu, yerli ve yeşil bir
enerji türüdür. Bu Bölgede jeotermal kaynaklardan elektrik üretimi, jeotermal seracılık,
ısıtma, termal-turizm, kurutma-soğutma gibi alanlarda faydalanılır" diye konuştu.
İŞGEM'DE ÖNEMLİ GELİŞMELER
Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu, Sanayi Bakanlığı, KOSGEB, Malatya ve
Kastamonu’dan Sanayi Odası ve KOSGEB Temsilcilerinin katıldığı bir toplantı dün TESOB
Salonu’nda Başkan Mehmet Bekçi öncülüğünde yapıldı.
Proje kapsamında 2007 yılında başvurup, 2011 yıla gelen 4 yılın sonucunda işin son
aşamasına gelindiğini duyuran Başkan Bekçi “bundan önceki toplantıda aynı proje içinde
yer almamıza rağmen Kastamonu ve Malatya ile herhangi bir birlikteliğimiz olmamıştı.
Bundan sonra projenin inşaat aşamasında teknik anlamda destek vermek suretiyle
birbirimizin eksiklerini tamamlayarak projemizde mutlu sona varacağız. Bizim için yeni
olan bu proje, siz arkadaşlarımız için de yeni. Proje süreci ve inşaatıyla ilgili pek fazla bir
bilgimiz yok, burada masaya yatıracağız. İnşallah güzel şeyleri hep birlikte başaracağız.”
dedi.
Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Özgür Altınoklar da bir açıklama yaptı ve “sayın
başkanımıza ev sahipliğinden dolayı teşekkür ediyoruz. Bu proje bizim için çok önem arz
eden projelerden birisi. Yaklaşık 500 milyon avroluk bir bütçeye sahip olan Bölgesel
Rekabet Edilebilirlik Programı’nın ilk projelerinden bir tanesi ve 3 ilimizi aynı çatı altında
buluşturan bir proje. Bu güne kadar zorlu bir hazırlık sürecinden geçtik. İlk proje olması
hasebiyle belki bu süreç biraz da uzun sürdü. Bundan sonra bizim de istediğimiz hazır
ihale aşamasına gelindiğinden ötürü çok kısa sürede inşaatları bitirip, projeye, esnafa ve
kobi’lere yer sağlayabilmek. Bizim için önemli olan teknik destek kısmı. Bu başlık altında
da tartışma imkânı bulacağız. Bu toplantı için teşekkür ederiz. 2007 senesinde başlamış
olsa da bugüne kadar böylesi bir araya gelişimiz söz konusu olmamıştı.” Dedi.
YEDAŞ YATIRIMLARININ YÜZDE 25’İ ÇORUM’A
Çalık YEDAŞ, özelleştirilmesinin ardından 'kaliteli ve kesintisiz' enerji için yatırıma hız
verdi. Kamu döneminde son 4 yılda yapılan yatırım bedelini dörde katlayan YEDAŞ'ın, 5
ildeki toplam yatırımı ise 500 milyon lirayı buluyor.
Samsun, Ordu, Sinop, Çorum ve Amasya illerindeki elektrik dağıtım hizmetlerini yürüten
YEDAŞ, 4 yıl içinde toplam 500 milyon liralık yatırım bütçesiyle 'Elektrik kesintisini
minimize
etmeyi'
planlıyor.
YEDAŞ’ın özelleşme öncesi kamu döneminde 2006-2010 yatırım tutarı yaklaşık 125
milyon liraydı. Özelleştirilmesinin ardından zaman kaybetmeden elektrik dağıtım
ağlarındaki kablo, yer altı alçak gerilim (AG), orta gerilim (OG) hattı çalışmaları, trafo,
pano, beton köşk, box, MMH (Metal Muhafazalı Hücre)’lerde ileri düzeyde teknik bir
değerlendirme yapan YEDAŞ, 2011-2015 yılları arasında planlanan yatırım tutarını 5 ilde
toplam 500 milyon olarak belirledi. Enerji Piyasası Denetleme Kurulu'na (EPDK) da
yatırım bedeli ve projesini onaylatan YEDAŞ, yatırım çalışmalarına ara vermeden başladı.
Beş il genelinde yapılmasına başlanan ve hızla devam eden 500 milyon liralık yatırımdan,
aslan payını yüzde 55 ile Samsun alırken, Çorum yüzde 19, Ordu yüzde 13, Amasya
yüzde 7, Sinop ise yüzde 6'lık bir paya sahip bulunuyor. 2011 yılı çalışmaları
tamamlandığında 290 adet trafo, 1 milyon 153 bin metre kablo, 284 metal muhafazalı
hücre, 193 beton köşk, 4367 yer altı alçak gerilim pano ve box yatırımı gerçekleşmiş
olacak. Halen birçok noktada devam eden ve beş yıl içinde tamamlanacak olan yatırımlar
sonuçlandırıldığında 'enerji kesintisinin' meydana gelmeyeceği belirtiliyor.
Çalık YEDAŞ Genel Müdürü Nurettin Türkoğlu, "Yatırımlar ile amaçlanan nokta, arz
güvenliği ve kaliteli enerji sunumudur. Kesintisiz, kaliteli enerji ve hizmet; voltaj, frekans
ve harmonik dalgalanmalar açısından standart değerleri sağlamaktır. Bölgemizde kırsal
alanda yapılan son yatırım 1986 yılında yapılmış olan şebeke yatırımıdır. Şimdi biz
bunların hepsini yeniliyoruz. 5 yıllık süreçte kentte ve kırsalda aynı anda sorunları
çözmeyi planlayarak gün geçtikçe kaliteli, kesintisiz enerji alan bölge sayısını artıracağız.
KIRSAL KALKINMA YATIRIMLARINA DESTEK
Kırsal kalkınma yatırımlarına 874 milyonu AB katkısı olmak üzere toplam 1 milyar 165
milyon Avro destek verileceği bildirildi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, AB'nin aday ve
potansiyel aday ülkelerin katılıma yönelik hazırlıklarına destek sağlamak amacıyla Katılım
Öncesi Yardım Aracını oluşturduğu belirtilerek, IPA'nın kırsal kalkınma (IPARD) fonlarının
kullanımı için yetki devrinin alındığı kaydedildi. Programdaki şartları taşıyan işletme
sahipleri
ve
yatırımcıların
IPARD
Programı
Kırsal
Kalkınma
desteklerinden
faydalanabileceklerinin duyurulduğu açıklamada, şu bilgiler verildi:
"İlk aşamada Afyon, Amasya, Balıkesir, Çorum, Diyarbakır, Hatay, Isparta,
Kahramanmaraş, Kars, Konya, Malatya, Şanlıurfa, Samsun, Sivas, Tokat, Trabzon ve
Yozgat'ın olduğu 17 ilde 3 tedbir için proje teklifleri alınmaya başlandı. IPARD Programı
kapsamında faydalanıcılara, 874 milyonu AB katkısı olmak üzere toplam 1 milyar 165
milyon Avro destek verilecek. Kullanıcı katkısı ile yaklaşık 2,5 milyar Avroluk yatırım
potansiyeli oluşturulacak. IPARD Programı desteklerinden faydalanmak isteyen işletmeler,
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumuna başvurabilecek."
Söz konusu tedbirler, tarımsal işletmeleri ile tarım ve balıkçılık ürünlerinin işlenmesi ve
pazarlanmasının yeniden yapılandırılması, bu alanların topluluk standartlarına
ulaştırılmasına yönelik yatırımlar ile kırsal ekonomik faaliyetlerin çeşitlendirilmesi ve
geliştirilmesini içeriyor.
http://www.haberler.com/kirsal-kalkinma-yatirimlarina-destek-3086691-haberi/
GÜLİSTAN YOLCULARI
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy başkanlığındaki bir heyet, İran'ın Gülistan Eyaleti ile kardeş
şehir ilişkileri başlatmak, OMÜ ile bölgedeki öğrencilere eğitim imkanı sağlamak ve TSO
ile işbirliği imkanları görüşmek için bu ülkeye gitti. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy,
beraberindeki Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Ondokuz Mayıs
Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan ve Ticaret ve Sanayi Odası (TSO)
Başkanı Zeki Murzioğlu ile birlikte İran'ın Gülistan eyaletine gitti. Ziyarette özellikle iki
taraf üniversiteleri arasında işbirliğinin geliştirilmesi, mümkün olduğu takdirde OMÜ ile
bölgedeki öğrencilere Samsun'daki eğitim imkânlarının araştırılması, kültür ve sanat
alanlarında ortak haftalar ve etkinliklerin düzenlenmesi ile ticaret ve sanayi odaları
arasında ilişki ve işbirliğinin geliştirilmesi gibi konular görüşüleceği bildirildi. Heyetin 4
Kasım'a kadar İran'ın Gülistan eyaletinde temaslarda bulunacağı belirtildi.
SAMSUN PAYDAŞ ÇALIŞTAYI
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın bilim sanayi ve teknoloji alanları ile diğer
alanlardaki tüm görev ve faaliyetlerinin günümüz şartları, ilke ve politikalarıyla geleceğe
yönelik projeksiyonları doğrultusunda sorgulanarak yeniden planlanması amaçlanıyor.
Türkiye genelinde 20 ilde yapılmakta olan ve Samsun Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl
Müdürlüğü koordinesinde Canik kültür Merkezi'nde yapılan Paydaş Çalıştayı'na Verimlilik
Genel Müdürlüğü uzmanlarından Nergis Dicle Yılmaz ile Tuğba Hokka Gökdemir katıldı.
Çalıştayda bakanlığın mevcut durumu, gerçekleştirdiği etkinlikler, sunduğu hizmetler ile
gelecek yıllarda ortaya koyacağı faaliyetleri kapsayacak şekilde yeni misyon, vizyon,
amaç ve hedeflerinin belirlenmesi ve bu sayede geleceğe ilişkin temel yönelimlerin
biçimlendirilmesi planlandı.
OMÜ öğretim üyeleri, TSO yetkilileri, ticaret borsaları ve sanayici dernekleri, TMMOB'a
bağlı meslek odaları, belediyeler, İl Özel İdaresi, Kalkınma Ajansı, KOSGEB, organize
sanayi bölgeleri, serbest bölge, tarımsal destekleme kurumu ve bazı kamu kurumlarının
Ar-Ge ve strateji geliştirme birimleri temsilcilerinin katıldığı Paydaş Çalıştayı sonucunda
en önemli paydaş olarak görülen sanayiciler, KOBİ'ler ve onların örgütleri ile
üniversitelerdeki bilim insanlarının görüş, öneri, değerlendirme ve katkıları doğrultusunda
bakanlık tarafından gelecek dönemde KOBİ ve sanayi politikaları, araştırma, geliştirme,
faaliyetleri ile ülkenin bilim, sanayi ve teknoloji alanındaki tüm çalışmalarının yer alacağı
stratejik plan hazırlanacak.
İŞ BANKASI ÇORUM İŞ DÜNYASIYLA BULUŞTU
Türkiye İş Bankası'nın "İş'le Buluşmalar" toplantısının 26'ncı durağı Çorum oldu.
Toplantıda, 'Anadolu Sanayisinde Yeni Dönem' konuşuldu.
Anitta Otel'de düzenlenen toplantıya Vali Yardımcısı Sait Topoğlu, Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanı Çetin Başaranhıncal, Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, Sanko Holding
Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi
Başkanı Merih Eskin, Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Taner Berksoy, Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası Yönetim Kurulu
Başkanı Necdet Buzbaş, işadamları ve çok sayıda davetli katıldı.
Anitta Otel’de gerçekleştirilen toplantıda sırasıyla Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan
Bali, TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal ve Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Abdulkadir Konukoğlu birer konuşma yaptılar.
Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali konuşmasında Çorum’un sanayileşmede elde
ettiği başarının üzerinde durdu. Çorum’da ilk şubeyi kurmaya karar verdiklerinde 4 yıl
bina bulamadıklarını vurgulayan Bali, bugün ise 6 şube ile Çorumlulara hizmet sunduğunu
ifade etti.
Daha sonra konuşan Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhınçal kentteki
sanayiyi anlatıp, 1980 ve 1990 yılarında müteşebbislerin devlet desteği almadan
yaptıkları yatırımlarla adını anadolu kaplanları arasına yazdıran Çorum'un bazı sektörlerde
Türkiye'ye örnek olduğunu söyledi. Kentin 600'e yakın imalat sanayinde çok değişik
sektörlerde güçlü bir üretim şehri konumunda olduğunu da vurguladı.
İşle Buluşmalar toplantısı, verilen aranın ardından Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde düzenlenen ve Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı
Meclisi Başkanı Merih Eskin, Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Taner Berksoy ile Türkiye Gıda Sanayi İş Verenleri Sendikası Yönetim
Kurulu Başkanı Necdet Buzbaş’ın konuşmacı olarak katıldığı panelle devam etti.
Alanlarında uzman panelistler, tarım, makine sanayi ve ekonomik büyüme konularında
ülke ve Çorum ölçeğinde değerlendirmelerde bulundular.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30538/IS-BANKASI-CORUM-IS-DUNYASIYLABULUSTU.aspx
ARAT: "BAŞLAMAK İŞİN YARISIDIR"
Tokat Ticaret Odası Başkanı Ahmet Arat, havaalanı incelenmesinin yapıldığını ve
raporlama kısmına geçildiğini belirterek, "Bu iş başlamanın yarısıdır" dedi. Tokat hava
alanında basın mensuplarına açıklamada bulunan Tokat Ticaret Odası Başkanı Ahmet Arat
havaalanı incelenmesinin yapıldığını ve raporlama kısmına geçildiğini belirtti. Arat
açıklamasında “en son Ulaştırma Bakanımız geldikten sonra bir teknik ekibin gelip mevcut
pistin incelenmesinden bahsetmişti. Ankara’dan Türk Hava Yollarından, sivil havacılıktan
teknik donanımlı uzmanlar geldi. Mevcut hava alanımızın incelenmesi yapıldı. Şuanda
raporlama kısmına geçtiler. Umut ediyoruz ki, istediğimiz bir sonucu alırız. Tabi bu iş
başlamanın yarısı inşallah bundan sonraki süreçte de vekillerim ve valimiz ile beraber
ortaya çıkacak rapor doğrultusunda hava alanı çalışmamız devam ediyor. Sadece yol
taşımacılığı için değil, bu düzenlenecek hava alanında kargo uçaklarının da inebileceği bir
yeni pistin olması hepimiz için hayırlı olacak. Rapor inşallah umduğumuz gibi çıkar ve
devamında da bizlerde üzerimize düşen görevi yerine getiririz. 15 gün sonrada rapor
bilere ulaşacaktır. Bizlerde sizler ile bu raporu paylaşacağız” dedi.
BAYRAM: KIRSAL KALKINMAYA 106 MİLYON AVRO
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Amasya İl Koordinatörü Yusuf BAYRAM
yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi; Avrupa Birliği (AB) tarafından aday ve
potansiyel aday ülkelere destek olmak amacıyla oluşturulan Katılım Öncesi Yardım
Araçlarından birisi de Kırsal Kalkınma (IPARD) Bileşeni’dir. Bileşene ait fonu kullanmak
üzere onaylanan IPARD Programı’nı uygulamak üzere kurulan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı
Destekleme Kurumu (TKDK), 20 ilde 3 tedbir için AB fonunun bağımsız yönetimine ilişkin
yetkiyi devralmış tek kurumdur.
AB fonu kullanım yetkisini alan TKDK, 5 ay gibi bir sürede 3. Başvuru Çağrı İlanı’na
çıkmıştır ve 2011 yılı içerisinde bir çağrıya daha çıkılması planlanmaktadır.
2. Proje çağrı İlanı kapsamında İl Koordinatörlüğümüze 17 proje teslim edilmiştir ve bu
projelerin toplam yatırım bütçesi 26.624.000 TL’dir.
3. Proje Başvuru Çağrı İlanı’nı 17 Ekim 2011 tarihinde yayımlanmıştır. Amasya’nın da
içinde bulunduğu 20 ilde proje başvuruları 19 Aralık 2011-10 Ocak 2012 tarihleri arasında
kabul edilecek olup bu çağrıya ilişkin bütçe 106 milyon avrodur.
TKDK Amasya İl Koordinatörü Yusuf BAYRAM konuyla ilgili açıklamasında “Hibe fonları,
hazırlanan projelerin teslim alınması ve incelenmesinden sonra kullandırılacaktır.
Amacımız IPARD bütçesinden ilimiz müteşebbis ve çiftçilerinin azami ölçüde
faydalanmasını sağlamaktır.”dedi.
IPARD Programı ve Amasya İlinde desteklenecek tedbirler hakkında ayrıntılı bilgi almak
isteyen yatırımcılar; TKDK resmi internet sitesi www.tkdk.gov.tr, 444TKDK telefon hattı
ve Yeniyol Cad. No:128 Sağıroğlu İş Merkezi adresindeki hizmet binasında bulunan
yardım masasına başvurabilirler.
http://www.yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5910&haber=Bayram:
Kalkınmaya 106 Milyon Avro.xhtml
Kırsal
CANİK'TE YÜKSEK LİSANS FIRSATI
Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde belediye çalışanları ve lisans
mezunlarının yararlanabileceği yüksek lisans programı 2011-2012 öğretim yılında
açılacak.
Okan Üniversitesi Rektörlüğü ile 'Yüksek Lisans Programı' protokolü imzalayan Canik
Belediyesi, belediye çalışanları ve lisans mezunlarına yüksek lisans yapma fırsatı tanıyor.
Canik Belediyesi'nin belirleyeceği bir merkezde 2011-2012 eğitim-öğretim yılında açılacak
yüksek lisans programında; Türkçe işletme (MBA), gayrimenkul değerleme ve
finansmanı, resim ve moda tasarımı bölümleri yer alıyor.
Protokol töreninde konuşan Okan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcısı
Yrd. Doç. Dr. Bilge Nur Katipoğlu, "Amaçlarının Okan Üniversitesi ile Canik Belediyesi
arasında imzalanan yüksek lisans programını Samsun'un ayağına getirmek olduğunu
belirtti.
Canik Belediyesi Başkanı Osman Genç, imzalanan 'yüksek lisans programının Samsun için
çok önemli bir eğitim hizmeti olduğunu söyledi. Genç, “Eğitim alanında üstlendiğimiz aktif
rolü bu alanda değişik projelerle devam ettiriyoruz. Samsun'da eğitimin merkezi haline
gelen Canik'te Okan Üniversitesi ile ortaklaşa yeni bir projeyi daha hayata geçiriyoruz.
İmzaladığımız 'yüksek lisans programı' protokolü ile lisans eğitimini tamamlamış
öğrencilerimize kendi şehirlerinde yüksek lisans yapma imkanı sağlıyoruz. Bunun yanı
sıra belediye çalışanlarımızın da katılabileceği bu programla kurumlaşmada önemli bir
adım daha atmış olacağız" dedi.
ÖZBEKİSTAN’DA ÇORUM STANDI
Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te başlayan "Büyük İpek Yolunda Turizm" 17. Uluslararası
Turizm Fuarı'nın açılışına Vali Nurullah Çakır da katıldı.
Özbek Turizm Birliği tarafından düzenlenen ve 30'dan fazla ülkeden 500'e yakın turizm
şirketi ve acentesinin katıldığı fuara, bu yıl sekizinci kez katılan Türkiye, fuarda ilk defa
partner ülke olarak yer alırken, ziyaretçiler Türkiye'nin açtığı stantlara büyük ilgi gösterdi.
Özbekistan Başbakan Yardımcısı Abdulla Aripov ve diğer yetkililer, açılışın ardından
Türkiye stantlarını ziyaret ederek, Büyükelçi Mehmet Sertaç Sönmezay, Taşkent
Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşaviri Cihan Varlık, Çorum Valisi Nurullah Çakır ve
Ordu Valisi Orhan Düzgün ile bir süre sohbet etti. Türkiye ve Özbekistan arasındaki
turizm potansiyeli hakkında bilgi alan Başbakan Yardımcısı Aripov, Özbekistan'ın zengin
tarihi ve kültürel değerlere sahip olduğunu vurgulayarak, Özbekistan'a yurt dışından daha
fazla turistin gelmesini sağlamak için daha yoğun çaba göstereceklerini belirtti.
Özbek Turizm Birliği tarafından düzenlenen ve 30'dan fazla ülkeden 500'e yakın turizm
şirketi ve acentesinin katıldığı fuara, bu yıl sekizinci kez katılan Kültür ve Turizm Bakanlığı
ile Ordu ve Çorum illerinin stantlarına ziyaretçiler büyük ilgi gösteriyor. Çorum Valisi
Nurullah Çakır yaptığı açıklamada, fuara Çorum'u ve özellikle de Anadolu uygarlıklarını
tanıtmak amacıyla katıldıklarını ifade ederek, Türkiye'ye ve kendilerine gösterilen ilgiden
memnun olduklarını belirtti.
Çakır, Çorum'un kültür turizmi açısından ilgi çekici olduğunu söyleyerek, "Çorum'u değişik
fuarlarda tanıtmak istiyoruz" dedi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30550/OZBEKISTAN-DA-CORUM-STANDI.aspx
KARADENİZ'DE PETROL BULMAK İÇİN 4 MİLYAR DOLAR HARCANDI
Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için Karadeniz'de petrol arama çalışmaları devam
ediyor. Bu bölgede şimdiye kadar 4 milyar dolar harcanırken, son olarak Sürmene 1
kuyusunda yapılan sondaj çalışmalarında sona gelindi. TPAO Genel Müdürü Mehmet
Uysal, sonuçların bir ay içerisinde netleşeceğini söyledi. İthal ettiği petrole geçen yıl 21
milyar dolar harcayan Türkiye, petrol arama çalışmalarına ağırlık veriyor. Karadeniz’de
yapılan sondajlarda da kritik sürece girildi. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO)
Genel Müdürü Mehmet Uysal 'petrol emareleri' buldukları Sürmene 1 kuyusunda
çalışmaların bir ay içinde sonuçlanacağını açıkladı. Uysal, "Son 1.000 metreyi kazıyoruz.
Beklenen rezervi bulabilirsek yeni dönem başlayacak." dedi. Alınan bilgilere göre arama
çalışmalarında 4 milyar dolar harcandı. 500 milyon dolarını TPAO, 3,5 milyar dolarını
yabancı ortakları karşıladı.
HAYVANLAR SU ALTINDA KALMAYACAK
Karadeniz Bölgesi İnsan, Hayvan ve Doğa Kaynakları Koruma Derneği Başkanı Humeyra
Ulubay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Durağan ilçesinde yapımı devam eden
Boyabat Barajı ve Hidroelektrik Santrali nedeniyle 21 köyün sular altında kalacağını
söyledi. Köylerde yaşayan insanların başka bölgelere taşındığını belirten Ulubay,
''Samsun, Sinop ve Çorum ilçelerine bağlı 21 köy baraj nedeniyle sular altında kalacak.
Köylerdeki insanlar başka bölgelerde yaşam alanı yapılarak oralara taşınması sağlandı.
Ancak, barajın mağdur edeceği yabani hayvanları kimse düşünmüyor. Barajın bulunduğu
bölge dağlık ve ormanlık olduğu için orada her çeşitten yüzlerce yabani hayvan
bulunuyor. Bu hayvanlarda barajın altında kalacak ve mağdur olacak'' diye konuştu.
Barajın kasım ayında kapaklarının açılacağını ifade eden Ulubay, ''Yoğun su kütlesiyle
birlikte yabani hayvanlar telef olacak. Çevre ve Su İşleri Bakanlığı'nın bu tür HES
projelerinde sadece insanların taşınmasını değil, yabani hayvanların da taşınabilmesi için
sosyal sorumluluk projeleri hazırlaması gerekir. Barajı yapacak firmaların bölgelerindeki
dağlık ve ormanlık alanlardaki hayvanlar başka bir bölgeye taşımalıdır'' AKUT ile birlikte
hayvanların taşınması için proje hazırladıklarını kaydeden Ulubay, ''Yabani hayvanları
gönüllülerle başka bölgelere taşıyacağız. AKUT üyeleriyle birlikte önümüzdeki günlerde
bölgedeki yabani hayvanları toplayarak, uygun yerlere salacağız'' dedi.
FONKSİYONEL GIDALARIN PAZAR PAYI ARTIYOR
Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi etkinlikleri kapsamında Gıda Mühendisliği Bölümü
tarafından, "Gıda Endüstrisinde Yükselen Trend: Fonksiyonel Gıdalar" konulu panel
düzenlendi.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan panelin açılış
konuşmasını Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan yaptı. Özellikle öğrencilerin üniversitede ki
her programa katılımları için ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden Alkan, Gıda
Mühendisliği öğrencilerinin İl Tarım Hayvancılık ve Gıda Müdürlüğünün yapacağı
eğitimlere ve denetlemelere katılacaklarını söyledi. Üniversitedeki yemek menülerini artık
Gıda Mühendisliği öğrencilerinin belirleyeceğini kaydeden Alkan, "Gıda Mühendisliğinde
ekmek üretimi yapılacaktır. Yine bunun da Gıda Mühendisi öğrencilerimizin denetimi
içerisinde olacak bölgeye ve diğer üniversitelere örnek bir proje olacağına inanıyorum.
Globalleşen dünya da artık bizde yerimizi alacağız" dedi.
İTÜ Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Beraat Özçelik panelde yaptığı
konuşmada fonksiyonel gıdaların ilk olarak 1984 yılında Japonya tarafından fark edildiğini
belirterek, "Avrupa’da fonksiyonel gıdalar yüzde 1 pazar payına sahiptir. Gıda sektöründe
fonksiyonel gıdalar 256 milyar dolarlık bir pazar payına ulaşmıştır. Sağlık açısından
bakılırsa fonksiyonel gıdalar büyük önem arz etmektedir. Türkiye genelinde yılda 150 bin
kişi kanser oluyor. Bunu önlemek için fonksiyonel yani besini vücudun isteği oranın da
değerlendirmek kansere karşı bir azalma olanağı demektir" şeklinde kaydetti.
SOYA ÜRETİMİNDEKİ GELİŞME SEVİNDİRDİ
Türkiye'nin soya ile tanışmasının 1. Dünya Savaşı ortalarına tekabül ettiğini belirten Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kadir Güven, "Soya, 400'ün üzerinde endüstriyel üretim
alanında kullanılmakta olup, insan sağlığı bakımından da 'mucize bitki' olarak
adlandırılmaktadır. Soya üretimine, bakanlığımızın genel politikaları doğrultusunda,
Samsun Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü olarak büyük önem vermekteyiz" diye
konuştu.
TÜİK verilerine göre 2009 yılında 105 bin 120 dekar olan Türkiye soya ekiliş alanlarının
2010 yılında yaklaşık yüzde 123 oranında artış göstererek, 234 bin 727 dekar olarak
gerçekleştiğini açıklayan Kadir Güven, "Samsun'da ise 2009 yılında 18 bin 870 dekar olan
soya ekiliş alanları, 2010 yılında yaklaşık yüzde 33 oranında artış göstererek 25 bin 60
dekar olarak gerçekleşmiş olup, üretim de buna bağlı olarak artmıştır. Yağlı tohumlu bir
bitki olan soya tarımında hem ülkemiz genelinde hem de Samsun ilinde ekiliş alanlarında
ve üretimde görülen belirgin artıştaki en büyük etken, soya için yapılan
desteklemelerdeki reel artışlar olmuştur. Nitekim 2011 yılı ürünü için sertifikalı tohumluk
kullanan üreticilere kilogram başına 50 kuruş destekleme ödemesi yapılacak olup, soya
ekilişleri ve üretimi bundan sonra da aynı kararlılıkla desteklenecektir" şeklinde konuştu.
SAATHANE MEYDANI BÖYLE OLACAK MI?
Büyükşehir Belediyesi'nin ekim ayında yapılan toplantılarında tarihi Saathane Meydanı,
Buğday Pazarı Caddesi, İhsaniye Sokak, Patlıcan Pazarı Sokak, Eski Telgrafhane Sokak,
Çarıkçılar Sokak, Balık Pazarı Sokağı'nı kapsayan toplam 7 bin 900 metrekarelik alana
yapılacak rekreasyonla tarihi dokuyu gün yüzüne çıkarılması hedeflendiği ileri
sürülen Saathane Meydanı'nın yeni yüzünün nasıl olacağı Büyükşehir Belediye
Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın "Sizin İçin" sloganıyla kamuoyuna sunuldu.
Saathane projesiyle ilgili gerekli vaktin ayrıldığını belirten Yusuf Ziya Yılmaz, "Biz
geciktirdiğimiz sürece buradaki esnafa kötülük yapıyoruz. Kararsızlık, belirsizlik, ne
yapacağımız ne söyleyeceğimizin belli olmaması buradaki esnafın, mülkiyet sahiplerinin
işyerlerinin değerlerinin biraz daha düşmesine neden oluyor. 'Akıbetimiz ne olacak'
sorusunun cevabını ertelemeler onların ticaretiyle ilgili sürecide belirsizliğe gidiyor. Bu
madde burada atılmış olan adımların ilki. Karar Koruma Kurulu'na gidecek, 'bunu şöyle
yapın' diyecek, belki geri iade edecek, biz bunu tekrar müzakere edeceğiz. Burada alınan
her kararın, yargıya açık boyutu var. Burada biz onlar için atılabilecek en iyi adımı her
halükarda her zamanda atacağız. Her halükarda yargı başımızın üzerinde diyeceğiz. En
küçük bir tereddüt zihninizde sıkıntı olmasın. Biz durduğumuz ve karar vermediğimiz
sürece, bizim bu işle ilgili ne zaman ne yapacağımız belli olmadığı sürece, oradaki esnafa,
ticaretine kötülük yapmış olacağız" demişti.
MECLİSTE 'TURNA BALIĞI' SEFERBERLİĞİ
Samsun İl Genel Meclisi'nde, Ladik Gölü'nün ve göl içerisindeki turna balığının korunması,
gelecek nesillerin de faydalanması için çalışma yapılması kararlaştırıldı.
İl Genel Meclisi Araştırma Geliştirme Komisyonu Başkanı Bekir Yıldırım, yaptıkları
inceleme raporunda şu görüşlere yer verdi: "Ladik ilçesinin evsel atıklarının arıtılmadan
göle deşarj edilmesi, Ladik çevresindeki yapılan tarımsal faaliyetlerde kullanılan tarımsal
ilaç ve kimyasal gübrelerin göle ulaşması, göldeki zamansız ve aşırı avcılık, Turna balığı
yavru üretim tesisinin olmaması, göldeki su kalitesinin bozulması ve sediment (tortu)
birikiminin artış göstermesi gibi faktörleri Ladik Gölü'nü tehdit eden başlıca sorunlar
olarak tespit ettik. Komisyon olarak, evsel atıkların göle verilmemesi ile ilgili kanalizasyon
ve arıtma proje çalışmaları yapılması, Ladik çevresindeki kimyasalların göle ulaşmasını
engellemek için göl çevresindeki köylerde organik tarım eğitimleri verilerek, Ladik
ilçesinin komple organik tarıma geçmesine yönelik çalışmaların Kaymakamlık tarafından
başlatılması gerekmektedir. Aşırı avcılığın engellenmesi amacıyla Kaymakamlık ve
kooperatif işbirliği ile çalışmalar yapılması, Amasya Suluova 7 Kır Barajı'nda oluşturulan
yavru balık üretim tesisi benzeri bir tesisin kurulması, Kaymakamlık ve Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Ornitoloji Merkezi işbirliği ile göldeki kuş çeşidi ile ilgili araştırma projesi
hazırlanması gerekmektedir. Gölün atıl ağlardan temizlenmesi ile projelendirme çalışması
yapılması, barajdaki su tutumu ile ilgili bakanlık düzeyinde üst ölçekli projelendirme
çalışması, Ladik Kaymakamlığı tarafından organize edilmesi, yerel sulak alan toplantısının
Ladik'te yapılması ve gölün iyileştirme çalışmalarının belirlenmesi, Ladik Gölü Turna Balığı
coğrafi işaretler kapsamında tescil çalışması başlatılmış olduğu gölün su kalitesinin
belirlenmesi için OMÜ tarafından çalışmaların yürütülmesi komisyonlarımızca uygun
görülmüştür."
http://www.haber3.com/mecliste-turna-baligi-seferberligi-1073375h.htm
SUNGURLU KAYMAKAMLIĞI'NIN AB PROJESİ KABUL EDİLDİ
Çorum'un Sungurlu Kaymakamlığı tarafından "Eylem 4. ve 3. Komşu Ortak Ülkerlerle
İşbirliği, Eğitim ve Ağ Kurma" programı kapsamında, Avrupa Birliği Bakanlığı AB Eğitim
ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığına yapılan proje başvurusu kabul edildi.
Sungurlu Kaymakamlığı Proje Biriminin hazırladığı Elimitaning Negativities Joining Of
Youth (E.N.J.O.Y.) 'Gençlerin Katılımındaki Engelleri Kaldıralım" isimli uluslararası proje
15 bin 821 Avro hibe almaya hak kazandı.
Sungurlu Kaymakamı Hulusi Şahin, projenin kabul edilmesinden dolayı çok mutlu
olduklarını ve bu projeyle gençlerin sorunlarına çözüm önerileri getirmeyi amaçladıklarını
söyledi. Gençlerin, AB projelerinden haberdar olmalarını, bu projelere aktif olarak
katılmalarını ve onlara yeni ufuklar hedeflediklerini dile getiren Şahin, "Bu projeyle ilk
adımımızı atıyoruz ve tüm gençlerimizi bütün gençlik projelerine katılmaya davet
ediyoruz. Bu konuda proje birimimiz istekli gençlerimize gerekli bilgi ve desteği
verecektir. Ümit ediyorum ki, bu proje ve sonrasında gerçekleştireceğimiz girişimlerle bu
amacımıza ulaşacağız" dedi.
Proje kapsamında, gençliğin sorunlarını, projelere katılımını engelleyen sebepleri
tartışmak ve çözüm önerileri geliştirerek yeni proje fikirleri oluşturmak üzere, 7 ülkeden
11 kuruluşun 30 temsilcisinin katılımıyla 12-19 Mart 2012 tarihleri arasında Sungurlu'da 7
gün sürecek toplantı ve etkinlikler gerçekleştirileceği öğrenildi.
http://www.haber3.com/sungurlu-kaymakamliginin-ab-projesi-kabul-edildi1073603h.htm
AMASYA İL GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRÜ GÜLBAY AÇIKLAMASI
Amasya İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Gülbay, "İl genelinde 84 bin 155 hektarlık
alanda sulu tarım uygulanmaktadır" dedi.
Gülbay, yaptığı yazılı açıklamada, eğitim çalışmaları kapsamında tarımsal sulama
eğitimlerinin sürdüğünü belirtti. Amasya'nın toplam tarım arazisinin 254 bin 960 hektar
olduğunu bildiren Gülbay, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"İl genelinde 84 bin 155 hektarlık alanda sulu tarım uygulanmaktadır. Sulu tarım alanında
yüzey sulama, yağmurlama sulama ve damla sulama sistemleri kullanılmaktadır. Bu
sistemlerin 33 bin 596 hektarı İl Özel İdaresi, 37 bin 857 hektarı DSİ ve 12 bin 702
hektarı çiftçiler tarafından faaliyete geçirilmiştir. Sulama suyu kaynakları kıt olmasına
rağmen, sulama suyunun bolca tüketildiği yüzey (cazibe) sulama yöntemi ile sulanan alan
miktarı basınçlı sulama yöntemiyle sulanan alanlardan daha fazladır. Sulanan arazi
varlığının artırılması, daha kaliteli ve daha çok ürün alınması, daha randımanlı sulama
yapılması için cazibe sulama yöntemi yerine basınçlı sulama (yağmurlama ve damla
sulama) yöntemleri uygulanmalıdır."
http://www.haberler.com/amasya-il-gida-tarim-ve-hayvancilik-muduru-gulbay-3108545haberi/
TOKAT’TA BELARUS TRAKTÖR ÜRETİP IRAK’A SATACAK
Mehmet Soyupak’ın iki ortakla kurduğu Fezalar Dış Ticaret A.Ş., Hindistan’dan V-Kayışları
ithal ederek başladığı ticareti ihracata dönüştürmeyi başardı. Irak’a tek kalemde 500 adet
(16.5 milyon dolarlık) traktör satan firma, Ruslarla Tokat’ta traktör montaj hattı kurmaya
hazırlanıyor.
IRAK’ın tarımsal üretim için altyapı yatırımlarını hızlandırdığını anlatan Mehmet Soyupak,
şöyle konuşuyor: “Irak 32 milyonluk bir ülke. Bütün Irak’ta sadece 80 bin traktör var. Bu
yıl 16 bin traktör alacaklar. Tarımsal aletleri de çok az. Irak Tarım Bakanlığı’na akredite
olduk ve Ruslarla ‘traktör ortaklığı’ kuruyoruz. Belarus Traktörleri olarak Türkiye’ye
yatırım istiyorlar. Yüzde 30’luk yerlilikle yılda 2 bin adetlik bir montaj hattı kurmak üzere
anlaştık. Belarus Traktör geçen yıl 54 bin traktör üretmiş ve Almanya’ya bin 200 adet
satmış. Tokat iyi bir traktör sanayisine sahip. Küçük Sanayi Sitesi de AB’den 7 milyon
Euro’luk yenileme hibesi aldı. Kalifiye elemanı da çok güçlü.”
Fezalar Grup Genel Müdürü Mehmet Soyupak, geçen yıl satın aldıkları eski Tokat Sigara
Fabrikası arsasındaki yatırım planını da şöyle açıklıyor: “BAT (British American Tobacco),
kapalı teklif usulüyle satış yaptı. 12.5 milyon dolarla aldık. 420 dönümlük bu arsa için 2
ortak daha aldık. Hedef 2023’e kadar farklı sektörlerde yaklaşık 250 milyon dolarlık
yatırım portföyü çıkıyor. Bir alışveriş merkezi, özel sektör eliyle hastane ve sağlık eğitim
kompleksi, terminal, Tokat TSO yönetim binası, 5 yıldızlı otel, 500 rezidanslık proje ve
bacasız sanayi olacak.”
http://traktorhaber.com/2011/06/tokatta-belarus-traktor-uretip-iraka-satacak.html
İRANLI İŞADAMLARI SAMSUN'A GELİYOR
Samsun, Rusya'dan sonra İran'a çıkarma yaptı. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Büyükşehir
Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Zeki Murzioğlu'ndan oluşan heyet önemli girişimlerde bulundu.
İran'da iki kent arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi yönünde ortak görüşe varıldı. 13
Kasım'da da İranlı İşadamları Samsun'a geliyor.Aynı gün Samsun Fuar ve Kongre
Merkezi'nin de temeli atılacak. Aynı gün İranlı İşadamları ile Samsunlu İşadamları ikili
görüşmelerde bulunacak.
31 Ekim 2011 Pazartesi günü İran'a giden Samsun Valisi Hüseyin Aksoy Başkanlığındaki
heyet Gülistan Valisi tarafından havaalanında karşılandı. Ziyaretin ilk gününde Vali Aksoy
başkalığındaki heyet; Gülistan Valisi, Vali Yardımcısı, Gülistan Ticaret Odası Başkanı ve
üyelerinin katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdi. Daha sonra Gülistan Valiliğince
yürütülmekte olan yatırımlar, baraj inşaatı, otel inşaatı ve bazı fabrikalarda incelemelerde
bulunuldu.
2 Kasım 2011 Çarşamba günü, Gorgan Belediye Başkanı Ebrahim Karimi ziyaret edildi.
Eyalet fuarının resmi açılışı ve ihracat yapan iş adamalarına ödül töreni düzenlendi. Heyet
fuarı gezerek bölgedeki tütün fabrikasında incelemelerde bulundu. 3 Kasım 2011
Perşembe günü, Doğal Kaynaklar Üniversitesi gezilerek araştırma merkezinde
incelemelerde bulunuldu. Hazar Denizi'nde havyar üretimi gerçekleştirilen bölgede
incelemelerde bulunuldu. Bölgenin Kuzey Avrupa, Kuzey ülkeleriyle ve Samsun Limanı
arasında gerçekleştirilecek ilişkiler görüşüldü.
İki kent arasındaki ilişkilerin daha iyi noktaya taşınmasında görüş birliğine varıldı. Gorgan
Belediyesi ve Samsun Büyükşehir Belediyesi arasında 'Kardeş Şehir' için ön görüşmeler
ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile Doğal Kaynaklar Üniversitesi arasında iş birliği
protokolü yapılması ile ilgili görüşmeler gerçekleştirildi. Çalışma ziyaret sonrasında,
Ekonomik İşlerden Sorumlu Vali Yardımcısı Başkanlığında 20 kişilik heyetin, 13 Kasım
2011 tarihinde Samsun'a gelerek Ticaret ve Sanayi Odası koordinesinde Samsunlu iş
adamlarıyla görüşmeler yapılması kararlaştırıldı.
ÇORUM TSO'NUN ÜGİSED PROJESİ BAŞARIYLA TAMAMLANDI
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) tarafından Avrupa Birliği'nin Genç İstihdamın
Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında hazırlanan ve Hitit Üniversitesi'nin de ortağı
olduğu Üniversitelilerin Girişimciliklerinin ve İstihdam Edilebilirliklerinin Desteklenmesi
(ÜGİSED) projesi başarıyla tamamlandı.
İş kurmak isteyen, iş arayan, motivasyon eksikliği bulunan gençlerin meslek ve kariyer
konusunda rehberlik, danışmanlık, eğitim ve seminerler yoluyla desteklenmesi ve okul
hayatından iş hayatına geçişlerinin kolaylaştırılması amacıyla hazırlanan ve geçtiğimiz yıl
Kasım ayında hayata geçirilen projenin, başarıyla tamamlanan tüm eğitim ve seminer
faaliyetleri hedeflenen katılımcı sayısının çok üzerinde bir ilgi gördü. Proje kapsamında
bugüne kadar Hitit Üniversitesi'nde görevli akademisyenler tarafından ''iş bulma araçları'',
''finansal kaynaklara erişim'', ''motivasyon'', ''girişimcilik'', ''iş planı'' ve ''kişisel gelişim''
konularında üçer kez eğitimler düzenlenirken, ücretsiz olarak gerçekleştirilen ve toplamda
450 kişinin katılımının hedeflendiği bu eğitimlere bin 98 kişi katıldı. Üniversite öğrencilerin
yoğun ilgi gösterdiği eğitimler sonunda tüm öğrencilere katılım belgeleri verildi.
ÜGİSED projesi kapsamında ayrıca iş dünyası ve akademisyenler, üniversite öğrencileri
ile bir araya getirilerek kişi ve firmaların başarı hikayeleri ve tecrübeleri üniversitelilere
anlattı. Proje kapsamında 7 seminer düzenlendi. Eğitimlerde olduğu gibi seminerlere de
yoğun ilgi gördü ve 500'e yakın öğrenci seminerlerden faydalandı. Ayrıca proje faaliyetleri
içerisinde öğrencilere bire bir danışmanlık yapılırken, ÜGİSED Rehberlik Merkezi ve
ÜGİSED İş Kulübü tarafından toplam 405 öğrenciye, iş hayatına yönlendirme konusunda
rehberlik ve danışmanlık hizmeti verildi.
http://www.haber3.com/corum-tsonun-ugised-projesi-basariyla-tamamlandi1067508h.htm
O DEVİRLER ÇOKTAN GEÇTİ
İŞ-KUR Samsun İl Müdürü Tahsin Bayar, 'Ne iş olsa yaparım' devrinin bittiğini belirterek,
"Gelin şurada şu iş var' diye kimse kimseye söylemez. İş arama becerisinin geliştirilmesi
lazım" dedi.Türkiye İş Kurumu (İŞ-KUR) Samsun İl Müdürü Tahsin Bayar, iş arama
konusunda yeni bir dönemin başladığını söyledi. 'Ne iş olsa yaparım' devrinin bittiğine
dikkati çeken Bayar, iş arama becerisinin geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye'de işsizliğin değil mesleksizliğin olduğunu belirten Bayar, "Eskiden ne iş
yaparsınız? diye sorulduğunda 'Her işi yaparım' denirdi. Şimdi devir değişti. 'Gelin şurada
şu iş var' diye kimse kimseye söylemez. İş arama becerisinde herkes kendini geliştirmeli.
Geliştirirse belirli bir noktaya varırlar. Samsun'da iş arayanlar, ya siyasetçiye ya da
tanıdıklarına giderler, ama oraya gittikleri kadar sanayiye gidip iş aramazlar. Zaten bunun
için iş bulamıyorlar" dedi.
İŞKUR'un istihdam garantili kurslarına katılan gençlerin iş bulma konusunda sıkıntı
yaşamadıklarını ifade eden Bayar, masa başı, rahat ve yüksek maaş isteyenlerin iş
bulamadıklarını söyledi. Samsun'da ulaşım, hayat ucuzluğu ve yaşam şartlarının
yatırımların artmasına ve özel sektörün kentte gelmesine kolaylık sağladığını vurgulayan
Bayar, "Şuan iş bulmada büyük bir kolaylık var. Diğer illere göre Samsun'da istihdam
konusunda gözle görülür bir artış var. Herkes gelmek ve iş yeri açmak istiyor. Yatırımcı
gelmesinin nedeni de iş gücü fazla. Bundan istifade etmek istiyorlar" diye konuştu.
İŞKUR'un açtığı girişimcilik eğitimlerinin büyük fayda sağladığını belirten Tahsin Bayar,
meslek kurslarının işvereni büyük ölçüde rahatlattığını vurguladı. Bayar, bir mesleği olup
da işsiz olanların kendilerine başvurması halinde işe yerleştirileceklerini sözlerine ekledi.
GÜRALLAR, OTEL PROJESİNİ SUNDU
Gürallar Şirketler Grubu tarafından eski meteoroloji alanında yapılması planlanan 5 yıldızlı
“Güral Samsun” oteli projesi, Atakum Belediye Başkanı Metin Burma'ya sunuldu.
Gürallar Şirketi İdari ve Mali Hizmetler Müdürü Kadir Ay, Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası
Yönetim Kurulu Üyesi Salih Çetiner ve Mimar Deniz Batuhan Aral tarafından, sunulan
projeyi alan Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, “Bu otel Atakum'un turizm vizyonuna
uygun çok önemli bir tesis olacak. Bu yatırımla turizm kapasitemiz daha da gelişecek.
Güral Samsun her geçen gün biraz daha yükselmekte olan ilçemizin yıldızını daha
yukarılara ve taşıyacaktır. İlçenin geleceğine yönelik önemli bir yatırım olarak gördüğüm
bu otel inşaatı için elimden gelen katkıyı ve yardımı yapacağım“ dedi.
Atakum'un Karadeniz'in yanı sıra Güneydoğu ve Doğu illerinden de göç aldığını söyleyen
ekleyen Başkan Burma, “ Atakum"un değeri her geçen gün artmakta. Gürallar Grup
örneğinde olduğu gibi herkes bu değer artışından yararlanabilmek ve payını alabilmek için
adeta birbirleri ile yarışırcasına ilçemizde yer almak istemektedir. Atakum"un geleceği ışıl
ışıl parlamaktadır. Çağdaş ve iddialı Atakum"u oluşturma hedefimize doğru adım adım
ilerliyoruz ” şeklinde konuştu.
ÇORUM'DA ANADOLU SU HAVZALARI REHABİLİTASYONU PROJE TOPLANTISI
Çorum'un Ortaköy ilçesinde Anadolu Su Havzaları Rehabilitasyonu proje toplantısının
yapıldığı bildirildi.
Toplantıya, Çorum Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Orhan Sarı, Ortaköy Kaymakamı
Zeliha Üyan, Ortaköy Belediye Başkanı Ali Ergin, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Arazi
Islah ve Sulama sistemleri Daire Başkanı Ümit Bingöl, Tarımsal Çevre ve Su kalitesi
Yönetim Birimi Koordinatörü Ali Asacı, Ziraat Mühendisi Semai Özkan, Havza Proje
sorumlusu Gazi Erdemir ve çiftçiler katıldı.
Toplantıda konuşan Zeliha Uyan, gelecek kuşaklara bırakılacak en değerli mirasın temiz
bir çevre olduğunu belirterek, "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılan
Anadolu Su Havzaları Rehabilitasyonu Projesi diğer ilçelere örnek oluşturmaktadır. Proje,
Aşdağul, Karahacip, Oruçpınar, Cevizli ve Kavakalan köylerinde yürütülmektedir. Bu proje
dünya çapında bir projedir. Bölgeye olumlu katkılar sağlamıştır. Bu projeye gönül veren
vatandaşlarımızı bilinçlendirmemiz gerekmektedir. Bunun için eğitim toplantıları
düzenlemeyi hedefliyoruz" dedi.
Toplantı sonunda, proje sorumlusu Ziraat Mühendisi Gazi Erdemirci de, gübrelerin
toplanması ve ıslahı, Kapama ceviz ve elma bahçeleri, mera gübrelenmesi, damlama
sulama sistemleri ile ağaçlandırma çalışmaları hakkında bilgi verdi.
http://www0.sondakika.com/haber-corum-da-anadolu-su-havzalari-rehabilitasyonu3116436/
ROMANYA'DA EĞİTİM
Samsun 100. Yıl İlköğretim Okulu idareci ve öğretmenleri, AB Comenius İkili Dil Projesi
kapsamında Romanya'ya gitti. Heyet, iki ülkenin eğitim sistemlerini 'karşılaştırmalı' olarak
inceledi.Samsun 100. Yıl İlköğretim Okulu idareci ve öğretmenleri 'RoSamsun- Agentie de
Turism Romano-Turca' isimli AB Comenius İkili Dil Projesi kapsamında Romanya'nın
Suceava şehrinin Roman Kasabası'nda bir hafta süren toplantıya katıldı. İngilizce eğitimin
yanı sıra iki ülkenin eğitim sistemleri de karşılaştırıldı.
Okul Müdürü Yıldıran Yılmaz, Proje Koordinatörü İngilizce Öğretmeni Fatma Öztürk,
Türkçe Öğretmeni Erman Arslan ve İngilizce Öğretmeni Arife Ülgen'den oluşan 4 kişilik
ekip, Türkiye'ye döndü. Romanya'daki Proje Toplantısı ile ilgili bilgi veren Okul Müdürü
Yıldıran Yılmaz, "Romanya'daki okulun idareci, öğretmen ve öğrencileri bizleri çok sıcak
karşıladı. İngilizce öğretmenlerimiz tarafından 30 romen öğrenciye toplam 20 saatlik
İngilizce-Türkçe dersi verildi. Türk ve Romanya eğitim sistemleri de karşılaştırmalı olarak
incelendi" dedi.
Yılmaz, yerel Roman Televizyonu tarafından da iki ayrı röportajlarının yayınlandığını
belirtti. Yılmaz, proje kapsamında Nisan ayı içerisinde Romanyalı öğretmenlerin de Canik
100. Yıl İlköğretim Okulu'nda misafir edeceklerini ifade ederek, "2012 yılında ise karşılıklı
olarak iki ülke arasında öğrenci değişimi yapacağız. Karşılıklı olarak ailelerin yanında
kalarak sosyal ve kültürel etkileşim içerisinde olacağız" diye konuştu.
HAL YASASI DEĞİŞECEK
Samsun Pazarcılar Odası Başkanı Muhammet Yazıcı, kamuoyunda 'Hal Yasası' olarak
bilinen 5957 Sayılı 'Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer
Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun' 1 Ocak 2012'de yürürlüğe gireceğini
söyledi.Yazıcı, sebze ve meyve fiyatlarını yüzde 25 oranında ucuzlatması beklenen
yasayla birlikte çıkarılan 'Pazar Yerleri Yönetmeliği'nin de pazarcılara yeni düzenlemeler
getirdiğini belirterek, "Yılbaşından sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Yasayla birlikte
sebze ve meyve fiyatları dengeye oturacak. Pazarcı esnafı direkt üreticiden aldığı ürünün
yüzde 2'si miktarında ürünün alındığı yerdeki belediyeye rüsum bedeli ödeyecek. Esnaf,
daha ucuza aldığı ürünü daha ucuza tüketiciye yansıtacak" dedi.Yeni yasa kapsamında
pazarcıların eğitime tabi tutulacağını da açıklayan Yazıcı, "Tezgah sahibi ve çalışanlara
halkla ilişkilerden satış elamanlığına kadar birçok konuda eğitim verilecek. Eğitim sonrası
ise belgeleri takdim edilecek. Belge almayanlar pazarcılık yapamayacak" diye
konuştu.Yönetmeliğe aykırı davranan pazarcıların 200 liradan 10 bin liraya kadar ceza
ödemek zorunda kalacağını ifade eden Yazıcı, "Mallarını, gıda güvenilirliğine, kalite ve
standardına aykırı olarak satışa sunanlara 200, satış yeri olmadan pazar yerinde satış
yapanlara 500 lira ceza kesilecek. Satış yerinde izin alınmaksızın değişiklik yapan, ölçü ve
tartı aletlerinin hileli bir şekilde kullananlara da 2 bin lira ceza uygulanacak. Künyesiz mal
satılması, malın kalitesine, standardına veya gıda güvenilirliğine ilişkin belgelerde ya da
künyesinde bilerek değişiklik yapan pazarcılar da 5 bin ceza ödeyecek. Fiyatların
yükselmesine sebebiyet vermek veya fiyatların düşmesine engel olmak için malların belirli
ellerde toplanması, satışından kaçınılması, stoklanması, yok edilmesi, bu amaçla
propaganda yapılması durumunda ise pazarcılara 10 bin lira ceza kesilecek. Bir yıl
içerisinde idarî para cezalarının verilmesini gerektiren fiillerin tekrarı halinde ise idari para
cezaları iki katına çıkacak" dedi.
BAYAT’A 200 KİŞİLİK YURDUN TEMELİ ATILDI
Çorum’un Bayat İlçesi’ne yapılacak Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı 200 kişilik karma
ortaöğretim öğrenci yurdunun temeli atıldı.
Temel atma törenine, Çorum Vali Yardımcısı Sait Topoğlu, Çorum Milletvekilleri Salim
Uslu, Cahit Bağcı, Murat Yıldırım, İlçe Kaymakamı Selçuk Şakar, Çorum Belediye Başkan
vekili Zeki Gül, İlçe Belediye Başkanı Ekrem Ünlü, İl Milli Eğitim Müdürü Aytekin Girgin ve
vatandaşlar katıldı.
Bayat’ın mutlu bir gün yaşadığını belirterek hem yurdun temelinin atılması hem de
Halkbank’ın 10 yıl sonra yeniden şube açmasının sevincini yaşadıklarını söyleyen İlçe
Belediye Başkanı Ünlü, Çorum’un en büyük 5. İlçesi olmalarına rağmen yıllardır devletten
hakettiği yatırımları alamayan ilçelerinin son yıllardaki yatırımlarda bu sorunun
çözüldüğünü ve daha da iyi olacağını kaydetti. Vali Yardımcısı Topoğlu ise barınmanın
eğitimin en önemli unsurlarından olduğunu, ilçeye yapılan yurdun eğitimde fırsat
eşitliğinin de önemli bir göstergesi olduğunu söyledi. Temeli atılan yurdun 2012'de
tamamlanacağını bildiren Topoğlu, köylerden eğitim almak için ilçeye gelen öğrencilerin
modern ve rahat ortamlarda barınabileceğini kaydetti.
Milletvekili Yıldırım her geldiklerinde Bayat’ı daha gelişmiş bulduklarını belirterek “Bayat
artık modern bir şehir görünümüne kavuşuyor. Bayatlılar bize destek veriyor biz de
onların sorunlarını çözüyoruz. Kunduzlu Barajı ve Bayat İçmesuyu Projesi ile ilçenin su
sorununu da çözeceğiz. İnsana yapılan yatırım en iyi yatırımdır. Bu nedenle bu modern
yurt tamamlandığında eğitim seviyesi yükselecek” dedi. Milletvekili Bağcı ise Bayat'ın
modernleşme yolunda hızla ilerlediğini belirterek, “Bayat çayı ıslah ediliyor. Kunduzlu
içme suyu projesi programa alındı. Yeni bir hastanenin proje çalışmaları devam ediyor"
diye konuştu.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=3369&kategori=guncel&proid=e0260746_
rigelworks
36 BİN BARAJ İNŞA EDİLDİ
Dünya'da su kaynaklarının değeri giderek artarken, 1900'lü yıllardan itibaren en son
verilere göre dünya genelinde su ihtiyacına göre bir çok ülke baraj yapım çalışmaları
yürüttü. Gelecekte petrol yerine su savaşlarının artık dünyaya hakim olacağına dikkat
çekilirken, kaynakların azalması nedeniyle suyun önemi anlatılarak tasarruf çağrıları
yapılıyor. TEMA Vakfı çalışmalarından derlenen bilgilere göre, dünyada bir çok ülkenin su
kaynakları üzerinde çalışma yapıyor. 1900-2000'li yıllar arasında dünyada zaman içinde
artan bu talebi karşısında planlama teşkilatları, baraj inşası ve nehir yatağı değiştirmek
gibi kapsamı gittikçe genişleyen su geliştirme projelerinden medet umdu. Patlayan bir
nüfusun ve gelişen bir ekonominin ihtiyacı olan hidroelektrik santralleri, sulama tesisleri
ile içme suyunu temin etmek, su taşmalarını önleyebilmek için mühendisler dünya
üzerinde 36 bin den fazla büyük baraj inşa etti. Bugün eski yatağından geçerek rahat
rahat denize ulaşan nehir sayışı ise büyük ölçüde azaldı. Dünya üzerinde son 10 seneden
bu yana yapılan barajların ortalama sayısı, son 25 seneden beri yapılanların ancak yarısı
seviyesinde gerçekleşti. 1951 yılı ile 1977 yılına kadar senede 360 adet baraj yapılırken,
bu sayı bugün 170'e düştü. Avustralya, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa'da kalan yerler
baraj inşası ve nehir sularının yönlerinin değiştirilmesine müsait görülmedi. Türkiye'de
DSİ tarafından yapımı gerçekleştirilen ve halihazırda işletmede olan 503 adet baraj
bulunurken, bunların işletmedeki 203 adeti büyük çaplı baraj diğerleri ise gölet şeklinde
hizmet veriyor.
TEMA Samsun Temsilcisi Ömer Faruk Sönmez, suyun yenilenebilir bir kaynak olmakla
beraber sınırsız olmadığını, su döngüsünün belirli bir alanda senede ancak belirli bir
miktar suyun bulunmasını temin edebileceğine dikkat çekti. 232 milyon insanın
yaşamakta olduğu 26 ülkede, susuzluk çeken ülkeler sınıfına dahil olduğunu belirten
Sönmez, Dünya üzerinde tasarruf tedbirlerinin artırılması gerektiğini, barajlar nedeniyle
akar suların denize artık ulaşamadığını, bilinçli bir su politikasının oluşturulması
gerektiğini sözlerine ekledi.
SAMSUN'UN YILLARDIR BEKLEDİĞİ TEMEL ATILDI
Samsun İhtisas Fuar ve Kongre Merkezi'nin temeli bugün atıldı. 1964 Türkiye'nin ilk milli
fuarına sahip olan Samsun'un yeniden eski kimliğine taşımada hatırı sayılır katkısı
bulunacağı öngörülen Samsun İhtisas Fuar ve Kongre Merkezi'nin temeli soğuk hava ve
yoğun yağmura rağmen coşkuyla atıldı. İşdünyasının büyük ilgi gösterdiği temel atma
törenine Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Gençlik ve Spor
Bakanı Suat Kılıç da katıldı.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, "Ulaştırma ve haberleşme
hizmetleri için 2003 yılından buyana 112 milyar TL yatırım yaptık" dedi.
Samsun'un Tekkeköy ilçesinde yapılacak olan 12 milyon 23 bin TL proje bedelli
Karadeniz'in ilk uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nin (FKM) temeli düzenlenen törenle
atıldı. Samsun İl Özel İdaresi, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası, Büyükşehir Belediyesi,
Ticaret Borsası, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı
işbirliği ve Kalkınma Bakanlığı'nın desteğiyle yapılacak olan Samsun FKM'nin temel atma
törenine Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Gençlik ve Spor
Bakanı Suat Kılıç, Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Amasya Valisi A. Celil Öz, AK Parti
Samsun milletvekilleri Mustafa Demir ve Çağatay Kılıç, Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan ve çok sayıda yetkili ile davetli
katıldı. Törende konuşan Bakan Yıldırım, "Geçmişe baktığımızda hayaller gerçek oldu. Söz
verdik, yerine getirdik. Samsun Fuar ve Kongre Merkezi'ne kavuşuyor. Yaşamın olduğu
her yerin yollar etrafında oluştuğunu görüyoruz. Boşuna 'yol, su medeniyettir'
dememişler. Yaşam ordadır, kalkınma ordadır. Bugün bölünmüş yol ağımız 22 bin 300
kilometreye çıktı. Önümüzdeki yıl toplam yol ağımızın üçte biri bölünmüş yol haline
gelecek. Sinop'tan Sarp'a uzanan yaklaşık olarak 700 kilometrelik bölünmüş sahil yolunda
değil, aynı zamanda Karadeniz'i Anadolu'ya, Akdeniz'e bağlayan bölünmüş yolların
yapımını tamamlayacağız" diye konuştu.
"Ulaştırma ve haberleşme hizmetleri için 2003 yılından buyana 112 milyar TL yatırım
yaptık" diyen Bakan Yıldırım, "İşte bu yatırımlarla birlikte Türkiye'nin milli geliri 230
milyar dolardan 740 milyar dolara yükseldi. Türkiye üç kat büyüttük 9 yıl içerisinde.
Özellikle ulaşım ve iletiştim alanında büyüme görüyoruz. 74 ilimiz birbiriyle bölünmüş
yolla bağlıdır. Bölünmüş yolların, hayatı kaybeden insanlarımızın azalmasında önemli
katkıları vardır. Toplam 21 bin 100 kilometre bölünmüş yolun 1 yıllık zamanından ve
akaryakıttan tasarrufu 14 milyar TL'dir. Yani bütün bölünmüş yollara yaptığımız harcama
6 yıl içerisinde geriye dönmektedir. Amortismanı çıkmaktadır. Atmosfere salınan yanmış
gazların miktarında ada 3 milyon ton, bu da bölünmüş yolların aynı zamanda çevreci bir
özelliği olduğunu göstermektedir" şeklinde konuştu. Yıldırım, Samsun ili sınırları içerisinde
2002 yılına kadar 79 yılda yapılan bölünmüş yol miktarının 120 kilometre olduğunu,
2003-2011 yıllarında ise 169 kilometre bölünmüş yol yapıldığını, bugün artık Samsun'dan
Ankara'ya gitmenin daha kolay olduğunu, 1.5 saat kısaldığını, yıllık yakıt tasarrufunun
128 milyon TL olduğunu açıkladı.
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ise şöyle konuştu: "Dünya ekonomileri kaynak
bulamazken, Avrupa ekonomisi borçlarını kapatamazken, AB üyeleri yarıdan fazlasının
birlik dışına çıkarılması tartışılırken, pek çok Avrupa ekonomisi iflasın eşiğine gelirken,
bizim ekonomik krizler içerisinde devir aldığımız Türkiye'de böylesine büyük projelerin
temelini atabiliyor olmamız Türkiye'nin ve ekonomisinin nereden nereye geldiğinin en açık
göstergesidir. Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Hopa, Karadeniz sahil yolu 542.5
kilometre. Samsun-Sinop yolu 155 kilometre, Samsun-Ankara yolu 420 kilometre.
Usta'nın (Başbakan) yanında talimatları harfiyen yerine getiren yıldırım bakanlarımız var.
Her birine teşekkür ediyoruz." Törende Vali Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz ile Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Zeki Murzioğlu da birer
konuşma yaptı. Daha sonra butona basılarak Samsun Fuar ve Kongre Merkezi'nin temeli
atıldı.
SAMSUN SERBEST BÖLGE 9.SIRADA
Samsun Serbest Bölgesi son dört sene içerisinde ticaret hacmi ile Karadeniz Bölgesi’nin
merkezi konumuna geldi. Trabzon Serbest Bölgesi aynı dönem içerisinde 234 milyon 297
bin dolarlık ticaret hacmine ulaşırken, Samsun Serbest Bölgesi 706 milyon 718 bin
dolarlık ticaret hacmine ulaştı.
Türkiye"nin çeşitli illerinde 19 adet bulunan Serbest Bölgeler arasında Samsun Serbest
Bölgesi, yıllık ticaret hacmine göre, İstanbul, Mersin, Bursa, Antalya, Kocaeli ve İzmir
şehirlerinde bulunan ticaret merkezlerinden sonra 9. sırada yer alıyor. Samsun Serbest
Bölgesi, yıllık ticaret hacmine göre ise son dönemde Karadeniz Bölgesi"nin merkezi haline
geldi. Samsun Serbest Bölgesi, 2007 ve 2011 yılının ilk 10 aylık periyodunda toplamda
706 milyon 718 bin dolar ticaret hacmine ulaştı. Karadeniz Bölgesi"nin ikinci serbest
bölgesi olan Trabzon ise aynı dönemde sadece 234 milyon 297 bin dolar ticaret hacmine
ulaşabildi. Samsun Serbest Bölgesi, 2011 yılının ilk 10 ayında 74 milyon 230 bin dolarlık
ticaret hacmini yakalarken, Trabzon aynı dönemde 37 milyon 251 bin dolar ticaret
hacmine ulaşabildi.
Öte yandan Samsun Serbest Bölgesi bünyesinde 166 işçi 29 büro personeli olmak üzere
toplamda 195 kişiye istihdam sağlarken, Trabzon Serbest Bölgesi 67 işçi, 7 büro elemanı
olmak üzere 74 kişiyi bünyesinde çalıştırıyor.
‘İLK BİNE GİRMEK İÇİN ORTAKLIK KURMALIYIZ’
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, Aylık ekonomi dergisi
Capital'in yayınladığı Türkiye'nin en büyük bin şirketi listesinde Çorum'dan da şirketlerin
olması gerektiğini söyledi. Başaranhıncal, bunun için elbette devlet desteği de gerektiğini
ancak firmalar da özelde şirket evliliği, ortaklık ya da kümeleme konularını konuşmaya
başlaması gerektiğini kaydetti. İlk 100 firma arasında Çorum'dan en azından bir firmanın
olması gerektiğini ifade eden Başaranhıncal, "Yatırımcı için para kazanmak elbette önemli
ama duayen dediğimiz sanayicilerimiz sadece para kazanmayı düşünmemeli. Fedakârlık
yapmalı.” diye konuştu.
Milletvekili Cahit Bağcı’nın ziyaretinde konuşan Başaranhıncal, çeşitli konularda
değerlendirmelerde bulundu. Dünyanın krizle boğuşurken Türkiye'nin krizle mücadele
ettiğini belirten TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal, "Peki Türkiye neden ayakta kalıyor?
Türkiye, geçmişte yaşadığı krizlerden aldığı derslerle finansal kuruluşların yapısını
sağlamlaştırdı. Şu anda dünyada görülen ekonomik kriz, 2012'nin ilk çeyreğinde, hatta
ikinci çeyreğinde de hissedilecek. Bu krizi en az hissedecek olan biziz" dedi.
2012 bütçesinde büyümenin hedeflendiğini, bunun için de özel sektör odaklı çalışmalar
yapılmasının doğru bir tercih olduğunu belirten Başaranhıncal, Ekonomi Bakanı'nın, dış
piyasalara girmek için sürekli mücadele ettiğini, bununla ilgili her hafta bir davet
aldıklarını aktardı. Çorum'da sanayi kapasite kullanım oranının arttığını hatırlatan
Başaranhıncal, bunun biraz da mevsimsel şartlardan kaynaklandığını belirterek "Bu yıl
mevsimsel düşü bekleniyor. Zor bir kış geçireceğiz. Ancak biz girişimciliğimizle birçok
ilden bir adım öndeyiz" diye konuştu. 2012 yılında yeni bir teşvik sisteminin çıkacağını
belirten Başaranhıncal, nerelere nasıl teşvik uygulanacağının siyasetçilerin ağırlığı ile değil
illerin ihtiyaçlarına göre belirlenmesi taraftarı olduklarını kaydetti. Başaranhıncal, "Biz bu
teşvik sistemi ile ilgili açık söylüyorum Sayın Milletvekillerimizden bizim için ağırlığınızı
koyun. Çorum teşvik sisteminde diğer illerden bir adım önde olsun diye bir talebimiz yok.
Bizim talebimiz, hiç kimse ağırlığını koymasın. Bu konuda gerçek çalışmalar yapılsın ve
hak eden il teşvik alsın. Teşvikte Çorum'u yalnız düşünmemek gerek. Bölgemiz, ülke
açısından çok önemli" diye konuştu.
2012 için büyüme endeksli bir bütçe hazırlandığını belirten Başaranhıncal, büyümenin
konuşulduğu bir ortamda cari açıktan korkmamanın mümkün olmadığını belirterek, cari
açığın kapatılması için de ithal malların ülke içerisinde üretilebilmesi gerektiğini vurguladı.
Başaranhıncal, cari açığın kapatılması için vergi gibi bir takım geçici önlemlerin alındığını
belirterek "Cari açığın kapatılması için ana çözüm, ithal malların Türkiye'de
üretilebilmesidir. Teşvik hazırlanırken bu da göz önünde bulundurulmalı" dedi.
TOKAT'A 10 MİLYON EUROLUK AB PROJESİ
Tokat Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanı Fehmi Çankaya, 10 milyon euro AB
destekli projenin Tokat'ın lokomotifi olacağını söyledi.
Tokat'ta 2009 yılında AB'ne sunulan ve kabul edilen "Küçük Sanayicilerin Büyük Girişimi
Projesi"nde sona yaklaşılıyor. Yaklaşık 10 milyon euro bütçeli olan proje ile sanayi
sitesine kurulacak olan 3 bin 600 metrekare kapalı alanda mobilya, otomotiv ve metal
sektörünün hizmetine sunulacak. Başkan Çankaya, onaylanan projenin Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı sitesinde ön ihale duyurusunun yapıldığını belirterek, "Bu da demektir
ki önümüzdeki aylarda ihaleye çıkılacak. Biz bu projemizi 2012 yılının ilk 6 ayında
bitirmeyi arzu ediyoruz. Projemiz kapsamında yer ve makine yönünde imkânsızlık içinde
olan sanayimizin kalifiye elemanları dar alanda çalıştıkları içinde kendilerini
gösteremiyorlardı. AB ile yapılacak olan makine parkında üye esnafımızın emrine tahsis
edeceğiz" dedi.
Proje hayata geçtiğinde Tokat'ın merkez olacağını ifade eden Başkan Çankaya, "Çünkü bu
bölgede bu kadar makine parkı bir arada olan yer yok diye düşünüyorum. Komşu illerden
de bizlere iş gelerek yeni imalat, buluşlarını burada yapabilecekler. Ankara'da bir firmada
bizim yarımız kadar makine parkı olmayan bir firma Boeing uçak fabrikasına yedek parça
yapıyor. Biz burada uçak yapmayalım ama uçak fabrikasına yedek parça yapalım diye
düşünüyoruz. Bunu yapacak kalitede esnafımız var. Projemizin bütçesi yaklaşık 10 milyon
euro. Bu tamamıyla anahtar teslimi bir proje. Kooperatifimizden bir kuruş para
çıkmayacak. Biz sadece kontrolörlüğünü yapacağız. Yaklaşık 25 milyon TL'lik bir yatırımı
Tokat'ımıza kazandıracağız. Bu proje inşallah Tokat'ın lokomotifi olacak. 3 bin 600
metrekare kapalı alan mobilya, otomotiv ve metal sektörü olarak 3 bölümde oluşacak"
diye konuştu.
http://www.haber3.com/tokata-10-milyon-euroluk-ab-projesi1074498h.htm?interstitial=true
SATIŞ VE PAZARLAMA KURSUNU TAMAMLAYANLAR SERTİFİKALARINI ALDI
Yeşilırmak
Sanayici
ve
İş
Adamları
Derneği
(YESİAD)
tarafından
yürütülen,Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği tarafından fonu sağlanan Genç
İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı kapsamındaki Satış ve Pazarlama Elemanı
Yetiştirme Projesi'ni tamamlayan kursiyerler sertifikalarını törenle aldı.
YESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Aydın, "Gençlerin iş hayatına kazandırılması ve
ülke ekonomisine
katkı sağlamayı amaçlayan
projemiz,
proje
ortaklarımız Merzifon Sanayici ve İş Adamları Derneği (MESİAD) ve Suluova Sanayici ve
İş Adamları Derneği (SUSİAD) ile birlikte toplamda 100 kursiyere teorik ve pratik eğitim
verdik. Başlangıç hedefimiz kursiyerlerimizin yüzde 50'sine istihdam sağlamaktı. Bu
hedefe ulaştık ve hedefin fazlasını gerçekleştirdik. Kursiyerlerimizi gönderdiğimiz iş
adamları stajları boyunca kursiyerlerimizden duydukları memnuniyeti ifade etti. Yapılan
sosyal aktiviteler de kursiyerlerimizin gelişimine katkıda bulunduğunu görmenin
mutluluğu içindeyiz." dedi.
Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü Ömer Eker, kursiyerlerin aldıkları eğitimleri iş
hayatlarında
kullanmaları
ve
çalışmaktan,
ürütmekten
asla
vazgeçmemeleri tavsiyesinde bulundu.
Türkiye İş Kurumu İl Müdürü Cavit Bayrak, istihdamın önemli olduğu özellikle gençlerin
ülke ekonomisine katkı sağlamaları gerektiğini belirtti. Her geçen gün yeni istihdam
alanlarının oluştuğunu belirten Bayrak; "Daha bugün bir vatandaş ve bir işadamı büroma
gelerek yeni açacakları alışveriş merkezi için 25 elemana ihtiyaç duyduklarını ve bizden
yardım istediklerini söyledi. Bu haber kursiyerlerimize de müjde olsun çalışmak
istiyorlarsa kurumumuza bu konuda başvurabilirler." dedi.
http://www.haberler.com/satis-ve-pazarlama-kursunu-tamamlayanlar-3128292-haberi/
SAMSUN'UN BEKLEDİĞİ SAĞLIK YASASI
Samsun'unda sabırsızlıkla beklediği 'Sağlık Serbest Bölgeleri' kurulmasına ilişkin altyapı
KHK ile sağlandı. "Türkiye'nin sağlık alanında bölgesel bir cazibe merkezi haline
getirilmesi, yabancı sermaye ve yüksek tıbbî teknoloji girişinin hızlandırılması" amacıyla,
serbest bölgeler mevzuatına tabi Sağlık Serbest Bölgesi kurulabilecek.
Samsun Sağlık Serbest Bölgesi için aday konumda. Kent bu sayede sağlık turizmi
alanında çok hızlı yol kat edebilecek. Bakanlık KHK ile süreli sözleşme ile personel
çalıştırma yetkisi de aldı. Buna göre, özel projelerde veya özellikli işlerin yaptırılması için
üç yıla kadar Türk vatandaşı ya da yabancı personel çalıştırılabilecek. Bu personel kamu
çalışanlarına ilişkin mevzuatın dışında olacak.
Sağlık Bakanlığı'nı yeniden yapılandıran kanun hükmünde kararnamede, tartışmalı
yabancı hekim ve hemşire çalıştırılmasının önü açıldı. Resmi Gazete'de yayınlanan
KHK'yla, sağlık politikalarını yürütmek üzere Sağlık Politikaları Kurulu oluşturuldu. İlk
taslakta, bütün genel müdürlükler kurullara dönüştürülürken, bu düzenlemeden
vazgeçilerek KHK'da merkez birimlerin genel müdürlük olarak örgütlenmesine devam
edilmesi dikkat çekti. Buna karşılık, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Türkiye İlaç ve Tıbbi
Cihaz Kurumu, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Türkiye Kamu
Hastaneleri Kurumu oluşturularak, sağlık sektöründe kurul aracılığıyla yönetim
genişletildi. KHK ile bir yıl içinde kamu hastane birliklerinin kurulması da hükme
bağlandı.
KHK ile "Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü" oluşturuldu. Halen uygulanmakta olan
sağlıkta kamu-özel işbirliği ile yatırım yapılması modelleri de bu genel müdürlüğün
görevleri arasında sayıldı. Bakanlık, bu genel müdürlüğün ağırlıklı sorumluluğunda olmak
üzere "Tıbbi ürün ve hizmetlerin üretiminin teşvik edilmesi" yetkisini de KHK ile aldı.
KHK'nın 50. Maddesinde, Bakanlık, ileri teknoloji gerektirenler başta olmak üzere, ülkenin
sağlık sektöründeki tıbbî cihaz, ürün, hizmet ve ilaç sanayisinin geliştirilmesine ve
desteklenmesine yönelik politikaları belirler ve uygular. Bu amaçla girişimcileri
yönlendirir, yerli sanayiye malî ve diğer teşvikleri uygulayabilir, yerli sanayinin teknolojik
altyapı ve yeteneklerini araştırır, bunların geliştirilmesine yönelik önlemleri alır,
gerektiğinde yurtdışından yerli sanayiye teknoloji transferi yapılmasını sağlar" ifadesine
yer verildi.
SAMSUN, LOJİSTİK İÇİN VİKİNG TRENİNİ BEKLİYOR
Rusya-Samsun hattında faaliyete geçen Kafkas demiryolu hattı feribot taşımacılığı ile
Karadeniz Bölgesi'nin lojistik üssü hedefine adım adım yaklaşan liman şehri Samsun,
Viking trenini bekliyor.
Baltık ülkeleri, bu hatla Ortadoğu ile Güney Kafkasya ülkelerindeki pazarlara Türkiye
üzerinden ulaşmayı hedefliyor. Baltık ülkelerinin başta Suriye, İran ve Irak olma üzere
sayıda ülkeyle yapacağı ticaretin bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacağı
düşünülüyor. Trenin projesinde Samsun'un da olması için çalışmalar devam ediyor. Viking
Tren Yolu Ulaştırma ve Taşımacılık Projesi ile Beyaz Rusya, Belarus, Litvanya ve Ukrayna,
Türkiye ve güney ülkelerdeki pazarlara Türkiye üzerinden ulaşmak için Karadeniz
limanlarına yeşil ışık yakıyor. Gümrük Anlaşması sebebiyle tek gümrük işlemiyle Odessa
Limanı'ndan Baltık Denizi'ne kadar taşınan özel ürün konteynerleri ve römorkların raylı
gemilerle Karadeniz'e, buradan da hedef pazarlara ulaştırılması hedefleniyor. Türk iş
adamlarının AB ve Ortadoğu ülkelerine ulaşımı kolaylaştırma, üretici ve ihracatçıların
mallarını tek gümrükle sevk edebilme ve sanayi yatırımlarının şehre kaydırılması gibi pek
çok konuda bölge ekonomisine olumlu katkılar sağlaması beklenen proje için Baltık
ülkeleri, demiryolu hattı bulunan İstanbul ve Samsun alternatifi üzerinde duruyor. Ancak
trafik problemi Samsun'u, daha avantajlı konuma getiriyor.
Proje partnerliğinin en büyük adayı Samsun'da lojistik yatırımlara ilişkin önemli bir
hareketlilik söz konusu. Kentin en büyük limanı olan Samsunsport, alt yapısını konteyner
taşımacılığına uygun hale getirdi. İhracatta Karadeniz havzasının konteyner toplama
merkezine dönüşen Samsurport, diğer yanda da Kavkas Demiryolu Hattı Feribot
Taşımacılığı'nı sürdürüyor. Lojistik merkez üssü olma iddiasına gittikçe yaklaşan kent,
hedefine Viking treninin gelişiyle ulaşmış olacak. Lojistik taşımacılık için bugüne kadar 28
milyon dolarlık yatırım yaptıklarını ifade eden Samsunport Limanı Terminal Müdürü Halit
Bezek, 3 ay önce başladıkları konteynır sevkiyatında 50 teuluk kapasiteye ulaştıklarını
söyledi. Bezek, Hedefimiz kapasitemizi 1 yılda 250 bin teu'ya çıkarmak. 3 yıl içinde demir
yolu feribot seferleri yoğunlaşacak. Yani Samsun'da hem roro TIR trafiği, hem soğuk
hava konteyneri trafiği artacak. Samsunport olarak Viking Tren Projesi'nde partner
olmaya da tüm donanımımızla hazırız. Projenin Türkiye ayağını Samsun'un oluşturmasını
bekliyoruz. Bu gerçekleşirse şehrimiz, lojistikte en büyük üslerden biri haline gelecek.
dedi.
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu da
ulaşımda kentin avantajlarına değindi. Murzioğlu, Samsun, lojistik bağlamında bilinen
bütün zenginliklere sahip bir kent. Bu nedenle mekanizmayı harekete geçirmek lazım.
Kentimiz bölgenin Karadeniz'in ticaret, sanayi, eğitim merkezi ve sağlık yanında artık
lojistik merkezidir. Ancak Viking Projesi bizim için çok önemli. Mutlaka karşı tarafın
partnerinin biz olmalıyız, ifadelerini kullandı.
http://www.haberexen.com/samsun,-lojistik-icin-Viking-trenini-bekliyor-35934h.htm
“İÇMESUYU ŞEBEKESİ OLMAYAN KÖY KALMADI”
Çorum’da içme suyu şebekeli köy oranının yüzde 98.7 olduğunu belirterek sadece 392
köy bağlısının 94 tanesine şebeke bulunmadığını belirten Duman, köylerin kanalizasyon
oranının nüfusa göre yüzde 65’lere ulaştığını, 2012’de 59 içme suyu tesisi ve 11
kanalizasyon işini Özel İdare, Köy-Des ve İller Bankası ödenekleri ile yapacaklarını ifade
etti.
İl Özel İdaresi Su ve Kanal Hizmetleri Müdürü Osman Duman ilimiz genelinde bulunan
727 köyün tamamında içme suyu şebekesi bulunduğunu, 392 bağlı mahallenin ise sadece
94 tanesinin çeşmeli olduğunu vurguladı. İl Özel İdaresi, İller Bankası ve Köy-Des
ödenekleri ele alındığında 2012 yılında 59 içmesuyu tesisi ve 11 kanalizasyon sistemi
yapmayı planladıklarını ifade eden Osman Duman, Özel İdare ödeneklerinden 1 milyon
100 bin TL’sinin kanalizasyon, 1 milyon TL’sinin ise içmesuyu tesisleri için harcanacağını
ifade etti. İlimiz genelinde içmesuyu şebekesi olmayan köyün kalmadığını, şebekeli köy
oranının yüzde 98.7 olduğunu ve sadece bağlılarda bu sorunun kaldığını anlatan Duman,
nüfus ele alındığında 161 bin köy nüfusundan sadece 2 bininin bu imkandan
yararlanamadığını açıkladı.
Yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Duman, 727 köye kanalizasyon projesinin
bulunduğunu ve bunlardan 379 köyün kanalizasyon çalışmalarının tamamlandığını, 348
köyün ise kanalizasyonunun olmadığını vurguladı. Köylerdeki kanalizasyon oranının
normalde yüzde 55, nüfusa göre yüzde 65 olduğunu anlatan Duman, kendi şahsi görüşü
olarak köylere yapılması planlanan kanalizasyon projelerinin nüfusa göre yapılması
gerektiğini ve 200 kişinin altındaki köylerde kanalizasyon yerine doğal arıtma veya
fosseptik yapılmasının daha doğru olacağını bildirdi. Duman geçmişte yarım kalan işler
kapsamında 15 köyün kanalizasyonunun olduğunu ancak fosseptiğinin olmadığını, 33
köyün ise fosseptiğinin olmasına rağmen kanalizasyonunun olmadığını belirterek bu işleri
de yavaş yavaş tamamladıklarını, kanalizasyon çalışmasında en büyük sıkıntılarının
fosseptik yeri bulmakta çekildiğini sözlerine ekledi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=3513&kategori=guncel&proid=4701c84a_
rigelworks
ÜSTÜN YETENEKLİLERİMİZ ALMANYA YOLCUSU
Tokat Üstün Yeteneklilerin Eğitimini Destekleme Derneği’nce 2011 yılı Teklif Çağrısı
kapsamında AB Leonardo Da Vinci Programı Hareketlilik faaliyet alanında sunulmuş olan
“Avrupa Ülkelerinde Üstün Yeteneklilere Yönelik Eğitim Uygulamaları” adlı proje teklifi
Avrupa Birliği Bakanlığı Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı
tarafından desteklenmeye değer bulundu.
Hayatboyu Öğrenme Programı (LLP) Leonardo da Vinci Hareketlilik projeleri ile ilgili 2011
Teklif Çağrısı döneminde 2550 proje teklifi başvurusu yapılmış; yapılan uygunluk
kontrolleri sonucu 2080 proje değerlendirilmeye alınmıştır. Bağımsız dış uzmanlarca
yapılan içerik değerlendirmeleri sonucu yeter puan alan projeler içinden faaliyet için
ayrılmış olan bütçeler doğrultusunda, proje nihai puanlaması dikkate alınarak 268
projenin desteklenmesi uygun bulunmuş ve 257 projede yedek listeye alındı.
Tokat Üstün Yeteneklilerin Eğitimini Destekleme Derneği adına hazırlanan projede Tokat
Bilim ve Sanat Merkezi, 26 Haziran İlköğretim Okulu, İbn-i Sina İlköğretim Okulu,
Kervansaray İlköğretim Okulu, Milli Piyango İhya Balak Fen Lisesi ve Rehberlik Araştırma
Merkezi gibi okul ve kurumlardan 15 katılımcı yer alacak.
Projenin hareketlilik faaliyeti 13 Kasım – 26 Kasım 2011 tarihleri arasında 2 hafta olarak
Frankfurt’ta gerçekleştirilecektir. Proje kapsamında katılımcılar Almanya’da üstün zekalı
öğrencilerin eğitim gördükleri okulları ziyaret ederek, eğitim yöneticileri, okul öncesi, sınıf
ve branş öğretmenleri, psikolojik danışmanlar, üstün zekalı çocukların ebeveynleri,
öğrencilerle görüşme imkanı bulacaklar. Uygulanan eğitim modeli, takip edilen müfredat,
kullanılan eğitim malzemeleri ve öğretim kadrosunun eğitimi konularında bilgi
alacaklardır. Üstün zekalı çocukların özellikleri dikkate alınarak uygulanan öğretim
stratejilerini gözlemleme imkanı bulacaklardır. Bu çocukların eğitimi hakkında bilgi ve
tecrübelerini arttıracaklar.
TRT TURİZM/BELGESEL KANALI İÇİN BELGESEL ÇEKİMLERİ YAPILIYOR
Amasya Belediyesi ve TRT Genel Müdürlüğü arasında yapılan protokol gereğince TRT
Turizm/Belgesel Kanal Koordinatörlüğünde Ukraynalı yapımcılar tarafından Amasya’nın
belgesel çekimleri devam ediyor.
Geçtiğimiz Salı günü başlayan mekân ve tarihi eserlerin çekimlerinden sonra Belediye
Başkanı Cafer ÖZDEMİR ile Şehzadeler Gezi Yolu’nda şehrin turizm potansiyeli ve kentin
tanıtımına yönelik bir röportaj gerçekleştirildi.
Belediye ve TRT Genel Müdürlüğü arasında imzalana protokolün kapsamında aralarında
Amasya’nın da yer aldığı Türkiye’nin 13 ilin tanıtım çalışmaları yapılıyor. Çalışmaların
tamamlanmasından sonra yurtiçi ve yurtdışı festivallerde yapılacak toplu etkinliklerde
gösterime çıkarılacak.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=5940&haber=TRT
Kanalı İçin Belgesel Çekimleri Yapılıyor.xhtml
Turizm/Belgesel
İRANLILAR SAMSUN LİMANI`NIN YERİNE HAYRAN OLDU
İran’ın Gülistan Eyaleti Vali Yardımcısı Reza Gholami, "Karşılıklı olarak limanlarımız
arasında taşımacılığın gelişmesini istiyoruz" dedi.
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası`nın (TSO) davetlisi olarak Samsunà gelen İran`ın
Gülistan Eyaleti Vali Yardımcısı Reza Gholami, Gülistan Sanayi, Ticaret ve Madencilik
Müdür Yardımcısı Darvish Ali Hassanzadeh, Gülistan Ticaret Odası Başkan Yardımcısı
Rahman Gharahbash ve yaklaşık 20 kişilik işadamından oluşan heyet Samsunport
Limanı’nı gezerek yetkililerden bilgi aldı. Samsunport Limanı`nın çalışmasını çok
beğendiğini belirten Gholami, "Samsun Limanı coğrafi olarak çok iyi bir yerde, çok iyi bir
yatırım. Zamanla yarışıp başarıya çok yakın zamanda ulaşacağına inanıyorum. Bana
verilen bilgilere göre yüzde 20 kapasite ile çalışıyormuş, bu oran yükselirse daha büyük
başarı olur. Bunu başarabileceklerine inanıyorum. Limanın kapasitesinin yüksek olması bu
şehrin kendini geliştirmesi anlamına geliyor. Liman bulunduğu şehrin ne kadar ileride
olduğunu gösterir. Ticaret hacmi dünyada yüzde 15 yükseliyor ve taşıma işleri limanlar
aracılığıyla yapılıyor. Bunun için limanlar ne kadar gelişirse taşımacılık gelişir, o şehir
gelişir.
Ben Samsunà ilk geldiğimde Samsunùn yıllık gelirinin neden bu kadar yüksek olduğunu
düşündüm, şimdi o sorunun cevabını buldum. Limandan başka ülkelere gidiş-geliş çok
olduğu için Samsun’un geliri bu kadar yüksek. Kişisel olarak görüşüm, burada yolcu
taşıma limanının eksikliği var. Gülistan ile Samsun arasında kardeşlik protokolü
imzalayacağız. Gülistan’ın da yaklaşık 120 kilometre sahili var. 3 tane limanımız var ve
çalışmıyor, eski halde. Biz ümit ediyoruz ki, Samsun Limanı’nın yetkililerinin
tecrübelerinden yararlanarak kendi limanlarımızı harekete geçirmek istiyoruz" diye
konuştu.
http://www.samsunhaber.com/haberdetay/43825/iranlilar-Samsun-Limaninin-yerinehayran-oldu.html
SAMSUN’DA ENERJİ VERİMLİLİĞİ ÇALIŞMALARI
Makina Mühendisleri Odası(MMO) Samsun Şubesi tarafından düzenlenen "Enerji ve Enerji
Verimliliği" konulu sektör toplantısında genelde Türkiye, özelde Samsun’da enerji
verimliliği ve tasarrufu konusunda yapılması gerekenler masaya yatırıldı.
Samsun MMO tarafından Yelken Kulüp’te düzenlenen "Enerji ve Enerji Verimliliği" konulu
sektör toplantısına Vali Hüseyin Aksoy, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, İl
Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş,
Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, kamu
kurum temsilcileri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve sektör
temsilcileri katıldı.
Toplantının açılışında; stratejik bir öneme sahip olan enerjide ülkelerin var olan dışa
bağımlılıklarını azaltmaya yönelik çalışmaları, enerjiyi verimli kullanabilir yapıya yönelik
hedefler belirlemesi üzerinde ciddi olarak durulması ve irdelenmesi gereken konular
olduğunu belirten MMO Samsun Şube Başkanı Kadir Gürkan, "TÜİK verilerinden yapılan
belirlemeye göre, ülkemizin 2011 yılının 9 ayındaki petrol ve petrol ürünleri, doğal gaz ve
mamul gaz, elektrik enerjisi, bitümenli taş kömürü, kok kömürü, briket kömürü kalemleri
olmak üzere enerji ithalatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 45 artarak 27 milyar 81
milyon dolardan, 39 milyar 266.5 milyon dolara yükselmiştir. 9 aylık dış ticaret açığımızın
82 milyar dolar mertebelerinde olduğunu hatırladığımızda ulusal ekonomimizin öncelikli
sorunların olan cari açığa enerji ithalatımızın oluşturduğu katkı kendiliğinden ortaya
çıkmaktadır. Ülkemizin yıl sonu itibariyle enerji ithalatında 50 milyar doları aşmasını
öngörmekteyiz" dedi.
Türkiye`nin enerji noktasında dışa bağımlı bir ülke olduğunu ve bunu sağlamak
bakımından önemli bir kaynağını dışarıya aktardığını belirten Vali Hüseyin Aksoy, "Cari
açığın önemli bir kısmını bir anlamda enerji ihtiyacını karşılamak üzere dışarıya ödeme
yaptığımız kalemler oluşturuyor. Bu bakımdan mevcut enerjiyi en iyi şekilde kullanmak ve
ondan tasarruf sağlamak bir anlamda dışarıya ödediğimiz para miktarını da azaltacak ve
ülkemiz menfaati konusunda önemli bir katkı sağlayacaktır. Bu rakamsal bazda da bu yıl
için dışarıdan alacağımız enerji ihtiyacı için harcayacağımız rakamda 50 milyar dolar
civarında bir rakama ulaşmış olacaktır. Bu, Türkiye`de önemli çalışmalar yapılıyor ama
toplumun tüm kesimlerine yaymak ve herkeste bu duyarlılığı oluşturmak bakımından
herkese önemli görevler düşüyor. Bir kanun var, kanuna bağlı olarak yöneltmelikler,
yönergeler, talimatlar ve ama kanunları çıkartmak tek başına yeterli değil, bu kanunları
uygulamak, bu yönetmelikleri uygulamak bireyler olarak hepimize önemli görevler
yüklüyor. Birçok konuda önemli çalışmalar ve tartışmalar Türkiye`de de yapılıyor. Evlerde
kullanılan ampullerin tasarruflu olmasından tutun da arabalarımızın az tüketim yapmasına
kadar, binalarımızın ısı yalıtımlarına kadar birçok konu çeşitli boyutlarla tartışılıyor. Enerji
kaynaklarımızı iyi kullanmamamızın bizlere ve çevreye birçok zararları da var. Eğer biz
enerjimizi uygun şekliyle tasarruflu bir şekilde kullanmıyorsak çevreye zarar
verebiliyoruz, ekonomik anlamda kayba uğruyoruz. Bu bakımdan Türkiye`de olduğu gibi
Samsun`da da bir bilinç oluşturmak ve buradan çıkacak olan hedefleri de hayata
geçirmek için neler yapabiliriz boyutuyla bütün kurumlarımızla işbirliği içinde bu
çalışmalarımızı sürdürmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Samsun`da enerji verimliliği konusunda yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Vali Aksoy,
şöyle devam etti: "Özellikle çocuklarımızın bu konuda duyarlı hale gelebilmesi için
Büyükşehir sınırları içinde bulunan 4 ilçemizde 3-4- ve 5. sınıflardaki yaklaşık 90 bin
çocuğumuzu kapsayacak bir eğitim çalışmasını önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğiz.
İl Özel İdaresi’nin imkânlarını seferber edeceğiz, ilgili kurumlarımızın desteğini alacağız ve
çocuklarımızın daha duyarlı olmaları için bir takım bilgileri kendilerine aktaracağız.
Çocukların hassasiyeti anne ve babalarından daha fazla, çocuklar bu yönde belirli bilince
sahip oldukları takdirde anne ve babalarını da yönlendirirler. Kentte belediyelerimizin,
diğer kurumlarımızın yürüttüğü birçok çalışma var. Bunlara ilave olarak bugün bir karar
aldık, özellikle enerji verimliliği konusunda binaların yalıtımları çok önemli. Atakum
Endüstri Meslek Lisesi içinde bir atölye oluşturacağız, özellikle fakir durumda olan
gençlerimizin burada eğitim alarak nitelikli bir eleman olmalarına katkı sağlayacağız,
enerji verimliliği konusunda çalışabilecek bir işgücünü de yetiştirmiş olacağız. Bize
yaklaşık 2 bin lira civarında bir maliyeti olacak."
http://www.samsunhaber.com/haberdetay/43834/Samsunda-enerji-verimliligicalismalari.html
ÇORUM’DA 136 YABANCININ 393 ADET TAŞINMAZI VAR
Türkiye'de 123 bin yabancı, 113 bin 687 adet taşınmazın sahibi bulunuyor. Yabancıların
tercihleri turistik bölgelerde yoğunlaşırken, yabancıların en fazla tercih ettikleri il ise
Antalya. Çorum’da ise 136 yabancının 393 adet taşınmazı bulunuyor.
Yabancıların Türkiye'de mülk edinmelerine yönelik tartışmalarla gündeme gelen
yabancıların Türkiye'deki taşınmazlarının toplam alanı 86 milyon 171 bin 259 metrekareyi
buluyor.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün verilerinden yapılan derlemeye göre, Antalya'nın
ardından Muğla, Aydın, İstanbul ve Bursa da yabancıların ilk tercihleri arasında yer alıyor.
Çorum’la ilgili rakamlar ise şöyle: Ana taşınmaz sayısı 333 adet. 1114438 mglik ana
taşınmaz alanına karşılık, 3 bin 118 m2’lik 60 adet kat mülkiyeti bulunuyor. Çorum’da
136 yabancının 1117556m2’lik toplam 393 adet taşınmazı bulunuyor.
Türkiye'de mülk edinmek isteyen yabancılar için en gözde şehir Antalya olurken,
Antalya'da 41 bin 184 yabancının, toplam 32 bin 57 adet taşınmazı bulunuyor.Türkiye'de
gayrimenkul sahibi yabancıların başında İngilizler, Almanlar ve Yunanlılar geliyor.
Türkiye'de 35 bin 656 İngiliz vatandaşının, 25 bin 177 adet taşınmazı bulunuyor. En fazla
gayrimenkulü bulunan yabancılar arasında yer alan 28 bin 306 Almanın 37 bin 233 adet,
10 bin 859 Yunanlının toplam 9 bin 989 adet, 6 bin 849 İrlandalının 5 bin 168 adet, 5 bin
861 Hollandalının 5 bin 66 adet, 5 bin 775 Danimarkalının 4 bin 766 adet, 5 bin 345
Norveçlinin 3 bin 803 adet taşınmazı bulunuyor. Ayrıca, 4 bin 996 Rus 4 bin 626 adet, 4
bin 301 Avusturyalı 6 bin 431 adet, 3 bin 396 Belçikalı da 2 bin 573 adet taşınmaza
sahip.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30722/CORUM-DA-136-YABANCININ-393-ADETTASINMAZI-VAR.aspx
TOKATLI GÖÇÜYOR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Tokat 15 bin 565 kişi ile Türkiye’de en
fazla net göç veren şehir oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2009-2010 döneminde, 81 ilin 56'sı net
göç verdi, 25'i ise net göç aldı. İstanbul'a söz konusu dönemde, 439 bin 515 kişi
yerleşirken, İstanbul'dan 336 bin 932 kişi de ayrıldı. Böylece, İstanbul'un net göç sayısı
ise 102 bin 583 oldu. Aynı dönemde Ankara'ya 182 bin 845 kişi göç ederken, 133 bin
440 kişi de Ankara'dan ayrıldı ve net göç de 49 bin 405 olarak gerçekleşti. En fazla göç
alan üçüncü şehir ise Antalya olurken, Antalya'ya 86 bin 907 kişi göç etti, 61 bin 662 kişi
de ayrıldı. Tokat ise 15 bin 565 kişi ile en fazla net göç veren şehir oldu. Tokat'a 25 bin
430 kişi göç ederken, 40 bin 995 kişi de bu şehirden ayrıldı. Yozgat'a aynı dönemde, 16
bin 181 kişi gelirken, 29 bin 618 kişi ayrıldı ve net göç 13 bin 437 oldu. 2009-2010
döneminde en fazla göç veren bir diğer şehir de Erzurum oldu. Erzurum'a 23 bin 294 kişi
geldi ve Erzurum'dan 35 bin 711 kişi ayrıldı, net göç 12 bin 417 kişi olarak gerçekleşti. Bu
arada, aynı dönemde en fazla göç alan iller arasında, Bursa, Kocaeli, Tekirdağ ve İzmir'de
yer aldı. En fazla göç veren şehirler arasında ise Diyarbakır ve Samsun'da bulunuyor.
İŞTE YENİ YATIRIMLAR
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Samsun'a yapılacak yeni yatırımları şöyle sıraladı:
- Eski havaalanı noktasına bin 200 konutluk kentsel dönüşüm projesi kapsamında konut
yapılıyor. Samsun arka yüzünde Türkiye'nin geçmişte en çarpık kentleşen şehirlerin bir
tanesi toplamda 10 bin konutu aşan bir kentsel dönüşüm projesi varlığıyla yüzünü,
imajını değiştiriyor.
- Sağlık Kenti Samsun vurgusu altında, Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile yetinmeyeceğiz.
Diş hastanesi, fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi, ruh ve sinir hastalıkları hastanesi,
alkol ve madde bağımlılığı tedavi merkezi ile beraber ilave yapılacak yeni hastane
yatırımları yapacağız.
- 7 bin 500 kişilik Samsun Spor Salonu projesi hızla tamamlanıyor.
- Stadyum Samsun Projesi'nin Başbakanlık Toplu Konut İdaresi'yle protokolünü
imzaladık. Şuan proje çalışmalarına başlandı. 'Stadyum Samsun Projesi'nin temelini de
2012 yılının ilk aylarında atacağız.
- Yer sorunları nedeniyle Atakum'a yapılması planlanan ve temel atması geciken 2 bin
kişilik yeni bir spor salonunu İlkadım'daki OMÜ Eğitim Fakültesi'nin hemen arka yüzünde
sahile bakan arazide inşa edilecek.
- Olimpik yüzme havuzunu da Atakum'daki Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu
bünyesindeki arsaların uygun bölümüne kazandıracağız.
- Samsun'u sportif organizasyonlarda merkez şehir haline getirmeyi planlıyoruz. Güney
ve batısında olmak üzere izcilik ve gençlik kamp merkezimi kazandırmayı hedefliyoruz.
- 5 yıldızlı otel inşaatlarının kimisi yapılıyor kimisinin yakında temeli atılacak.
- Fuar ve Kongre Merkezi'nin temelini de yarın (bugün) atacağız.
GENÇLİK ŞURASI İÇİN ÇALIŞMALAR BAŞLADI
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'ın talimatlarıyla bakanlık müşavirleri, mayıs ayında
gerçekleştirilecek Gençlik Şurası'nın ön hazırlıklarını yapmak ve görüş alışverişinde
bulunmak üzere Samsun'a geldi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ı makamında ziyaret eden müşavir Ahmet
Soğuktaş, Ercan Demirci, Gençlik Spor Bakanlığı Eğitim, Kültür ve Araştırma Genel Müdür
Yardımcısı Hakan Dulkadiroğlu ve Huzeyfe Ertürk, Gençlik hizmetleri Spor İl Müdürü
Ömer Altunsoy, başkan Yılmaz ile bir süre sohbet etti. Şura hazırlıklarına ilişkin bilgi
veren müşavirler, Yılmaz'ın fikirlerini aldı.
17-18 Aralık tarihlerinde Samsun'da gerçekleştirilecek bölge çalıştayına Samsun ilinin
yanı sıra Kastamonu, Sinop, Çorum, Amasya ve Tokat illerinden de farklı sektörlerin
temsilleri katılacak.
http://www.haberexen.com/genclik-surasi-icin-calismalar-basladi-35943h.htm
ÇORUM 2050’YE KADAR SU PROBLEMİ ÇEKMEYECEK
Çorum Valiliği’nden yapılan açıklamaya göre açılışı gerçekleştirilen Koçhisar Barajı ile
Çorum ve Alaca ilçesi 2050 yılına kadar su problemi çekmeyecek. Açıklamaya göre
Koçhisar Barajı Çorum İl Merkezine yıllık 12 milyon 120 bin m3, Alaca İlçe Merkezi'ne ise
2 milyon 540 bin m3içme suyu sağlayacak. Barajın sulama projesi ise 2012 yılında
tamamlanacak. Sulama projesinin tamamlanması ile Koçhisar Barajı, Çorum’daki mevcut
sulanan alanların yüzde 19’u büyüklüğünde bir alanı sulayacak.
Toplam maliyeti 33 milyon 650 bin TL olarak açıklanan Koçhisar Barajı, il merkezi ve
Alaca ilçesine içme suyu sağlamanın yanı sıra Akören, Beşiktepe, Çalköy, Çatak, Çöplü,
Çöplüavutmuş, Eskiyapan, Fakılar, Hısır, İsahacı, Kızılı, Kuylus ve Ünalan olmak üzere
toplam 13 köyün de içme ve sulama suyu ihtiyacını karşılayacak. Yapılan açıklamada
Koçhisar Barajı ile ilgili şu bilgilere yer verildi: “Büyüköz Çayı üzerine inşa edilmiş olan
Çorum-Alaca Koçhisar Barajı İl Merkezi ve Alaca İlçe Merkezi'nin uzun vadeli içme ve
kullanma suyu ihtiyacını karşılamak amacıyla tasarlanmıştır. Fakat Çorum-Alaca Koçhisar
Barajı Projesi Nihai Planlama Raporu, Etüt ve Plan Dairesi Başkanlığı tarafından ancak 05
Mart 2010 tarihinde revize edilmiştir. Projenin ihalesi 1995 yılında yapılmış ve çalışmalara
yine aynı yıl başlanılmıştır. Barajın inşaat çalışmaları 2002 yılına kadar devam etmiştir.
2003-2008 yılları arasında yatırım programı ve uygulama planında iz ödenekli olarak yer
alan proje, 2008 yılından iz ödenekten çıkartılıp, inşaat çalışmalarına hızlı bir şekilde
tekrar başlanılmıştır. Barajda 2010 yılı Aralık ayından itibaren su tutma işlemine
başlanılmıştır. Çorum - Alaca Koçhisar Barajı Sulama Projesi 2010 yılında 944 bin TL
bedelle ihale edilmiş olup, 2012 yılında tamamlanacaktır. Alaca İlçe Merkezi ile İlçeye
bağlı 13 adet köy ( Akören, Beşiktepe, Çalköy, Çatak, Çöplü, Çöplüavutmuş, Eskiyapan,
Fakılar, Hısır, İsahacı, Kızılı, Kuylus, Ünalan köyleri ) tarımsal sulama amacıyla barajdan
faydalanacaktır. Proje ile ayrıca İl Merkezi ile Alaca İlçe Merkezimizin 2050 yılına kadarki
içme ve kullanma suyu ihtiyaçları karşılanmış olacaktır. Projenin 2011 yılı birim
fiyatlarıyla toplam maliyeti 33 milyon 650 bin TL olarak kaydedilmektedir. Projenin 2003
yılına kadar olan fiziki gerçekleşmesi ise % 35 olarak gerçekleşmiştir. Çorum-Alaca
Koçhisar Barajı Sulaması ise İl geneli toplam sulama potansiyelinin % 19'una tekabül
etmektedir. Çorum-Alaca Koçhisar Barajı içme suyu hattı ile mevcut kapasite % 51
oranında artacaktır. Barajın içme suyu hattı, içme suyu potansiyelinin % 26'sına tekabül
etmektedir. Çorum - Alaca Koçhisar Barajı I. Kısım İçmesuyu İsale Hattı proje yapımı
2011 yılında 500 bin TL bedelle ihale edilmiş olup, 2012 yılında tamamlanacaktır.
Sonuç olarak Baraj, Çorum İl Merkezine 12 milyon 120 bin m3/yıl, Alaca İlçe Merkezi'ne
ise 2.540,000 m3/yıl içme suyu sağlayacaktır. İl Merkezi ile Alaca İlçe Merkezi'nin 2050
yılına kadar içme suyu problemi kalmayacaktır. Çorum il genel nüfusunun ise % 45'inin
içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayacaktır. Bu açılardan çok hayati öneme sahip bir
projedir.”
http://corumhakimiyet.net/Detay/30648/CORUM-2050-YE-KADAR-SU-PROBLEMICEKMEYECEK.aspx
TARIM FUARINA 300 FİRMA KATILACAK
Fuar organizatörü Fevzi Atasagun, Tokat Ticaret ve Sanayi Odası binasında basın
toplantısı düzenledi. Tokat’ta ilk kez düzenlenecek olan tarım ve hayvancılık fuarı ile ilgili
bilgiler veren Atasagun, “Günümüzde tarımdaki gelişmelerin en iyi takip edildiği yerler
tarım fuarlarıdır. Dünyada ve ülkemizde yapılan tarım fuarları tarımdaki yeni gelişmeleri
üreticimize sunarak teknolojik üretenler ile kullananlar arasında bir köprü görevi
görmektedir. Bu amaçlar doğrultusunda Tokat’ta 17–20 Kasım 2011 tarihleri arasında
Tokat Tarım ve Hayvancılık Fuarı, 300 yerli ve yabancı firmanın katılımıyla organize
edilecektir. Fuarımızın amacı Tarım ve hayvancılığın daha iyi seviyelere gelmesi
yaygınlaştırılması, tarımla uğraşan çiftçilerimizin hayvancılık sektörünün sektördeki
gelişmeleri makine teçhizatları yakından takip etmelerini sağlamaktır. Fuarımız 17 – 20,
Kasım tarihleri arasında saat 10.00 ila 19.30 arasında ziyarete açıktır.” Dedi.
Fuar, Organize Sanayi Bölgesi Fuar Alanı Senatex’te kurulacak.
ESNAFLAR BİRLEŞİYOR
Samsun'da yerel marketlerden sonra pazarcılar da birleşmeye hazırlanıyor. Pazarcılar
Odası Başkanı Muhammet Yazıcı, "Toplu satın alma yapıp, meyve sebzeyi ucuza
satacağız" dedi.
Samsun'da büyük marketlerin özellikle semt pazarlarının kurulduğu gün fiyat rekabetine
girmeleri pazarcıları isyan ettirdi. Hal Yasası ile birlikte hipermarketlerin taze sebze ve
meyveyi hale uğramadan direkt üreticiden almalarının yolunun açılmasıyla birlikte
rekabet şansının da ellerinden alınacağını düşünen pazarcılar, birleşmeye karar verdi.
Samsun'da Karadeniz Perakendeciler Derneği (PERDER) üyesi marketlerin 'işbirliği- güç
birliği' sloganıyla toptan alım-satım yapacakları bir depoyu kurma girişimlerinden sonra
Samsun Pazarcılar Odası da harekete geçti. Oda Başkanı Muhammet Yazıcı, toplu satın
alma yapıp, daha ucuza sebze meyve satabilmek için birleşme planları olduğunu söyledi.
Yazıcı, "Tek başımıza hipermarketlerin satın alma gücüyle baş etmemiz mümkün değil.
Birleşip direkt tarladan ürünü toptan alıp pazarda satacağız. Marketlerin alım gücünün en
az yarısına ulaşmış olacağız. Bu şekilde halka taze meyve ve sebzeyi ucuza satacağız"
dedi.
Hal Yasası'nın mevcut haliyle ulusal zincir mağazaların depolarından sevkiyat
yapabildiklerini belirten Yazıcı, "22 Mart'ta yürürlüğe girecek olan Hal Yasası ile birlikte
pazarcı esnafı da bu imkandan faydalanabilecek" dedi. Marketlerde satılan ürün ile
pazarda satılan ürün arasında ciddi bir kalite farkı olduğuna da dikkati çeken Yazıcı, "Biz
iyi malı 100 metre öteden tanırız ama bir marketin satın alma sorumlusu taze meyve
sebzeyi bizim kadar iyi tanıyamaz. O yüzden de zamanı geçmiş ürünü satın alır" diye
konuştu.
OMÜ YÜKSELİYOR
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, "Üniversitede proje
hazırlama ve bilimsel araştırma oranları teşviklerle her geçen gün artıyor" dedi. Ondokuz
Mayıs Üniversitesi'nde (OMÜ) bilimsel çalışmaların artırılması amacıyla ödül uygulaması
başlatılırken, kurumlara sanayinin ihtiyacı doğrultusunda personel yetiştirilmesi için de
çalışmalara öncelik veriliyor.
OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, üniversite bünyesinde bilimsel araştırmaların ve
araştırma yapan her bilim adamının desteklendiğini, teşvik edildiğini, ödüllendirildiğini
söyledi. Üniversitenin bilimsel araştırmalar kaynağının yıllık yaklaşık 5 milyon TL
olduğunu, lisansüstü eğitim ve araştırmaların bu fondan desteklendiğini belirten Akan,
geçmişte bu paranın tıp fakültesine cihaz alamı için kullanıldığını, şuan yüzde 70'inden
fazlasının araştırma alanında harcandığını ifade etti.
TÜBİTAK projelerine başvuruların önemli ölçüde artığını ifade eden Akan, "TÜBİTAK
projelerine ve diğer üniversite dışı projelere hocaların teşvik edilmesiyle ciddi bir artış
var. TÜBİTAK'a proje veren, değerlendirilen, belli bir puan üzerine çıkan hocaların
araştırmacılarını destekliyor, ödül veriyoruz. Proje birde kabul gördüyse ödül oranları
artırılıyor. Geçmiş dönemlerde yönetimdeki sevmediği birinin TÜBİKAT'a proje vermesini
imza atmayarak engelliyordu. Çünkü sunması için yönetimin imzası gerekiyordu. Biz ise
yeter ki proje verin diyor ödül veriyoruz. Ciddi eğitim çalışmaları oldu. TÜBİTAK proje
tanıtımı ve proje hazırlanmasında eğitimler yapıldı. Ayrıca şehirle de diğer kurum ve
kuruluşlarda ciddi AB projeleri yürütülüyor. DPT'den önemli proje aldık, 10 milyon TL
civarında. İleri Araştırma Merkez Laboratuarı’nın kurulumu için inşaat çalışmalarına hız
verdik. Bu birimden herkes yararlanacak. Atıl kalmaması için şimdiden araştırmacılar
görevlendiriyoruz. Teknopark'ın tüm süreci tamamlandı. Üniversitenin arka bölgesinde
ileri araştırma merkezi, fen edebiyat, ziraat, mühendislik fakültesinin bulunduğu alanı
araştırma alanı haline getirmeyi düşünüyoruz. Üniversitemizin ve ülkemizin gelişmesine
katkı sağlayacaktır" diye konuştu.
YEL DEĞİRMENİ GÜN SAYIYOR
Samsun'un Tekkeköy ilçesinde bulunan taş gövdeli Karadeniz'in tek yel değirmenindeki
restorasyon çalışmalarında sona yaklaşıldı. İç merdivenleri, çarkı, taşları ve çatısı
tamamlanan yel değirmeninin dış onarımları da büyük ölçüde tamamlandı. Önümüzdeki
günlerde pervanesi takılacak olan yel değirmeni çok yakında ziyarete açılarak.
Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin, yel değirmenindeki çalışmaları büyük ölçüde
tamamladıklarını, bu ay sonunda tüm restorasyon çalışmalarını bitirilerek değirmenin
ziyarete açılacağını söyledi. Tekin, "Dünya kültür mirasına ve ilimize böyle bir tarihi yapıtı
kazandırmanın gururu ve sevincini yaşıyorum. Yel değirmenine yerli ve yabancı turistlerin
ziyarete gelmesi ile bölgemizde turizm hareketliliği de yaşanacak" dedi. Ayrıca yel
değirmeni etrafında seyir terasları, hediyelik eşya satış reyonları ile yel değirmeninde
öğütülen buğday mısır gibi unların satışı da yapılacak.
TÜRKİYE'NİN 3. FİZİK TEDAVİ VE UYGULAMA OTELİ HAVZA'YA YAPILIYOR
Samsun'un Havza ilçesinde OMÜ ve Havza Belediyesi'nin imzaladığı protokol çerçevesinde
yapılacak olan Havza Fizik Tedavi ve Uygulama Oteli için uygulanacak projeler tanıtıldı.
Toplantıda, yapılacak fizik tedavi merkezinin Türkiye'de üçüncü olacağı bildirildi. Havza
Belediye Başkanlığı Meclis Toplantı Salonu'nda Havza Kaymakamı Erol Rüstemoğlu,
Havza Belediye Başkanı Murat İkiz, OMÜ Havza Meslek Yüksekokulu idarecileri, mimarlık
firması yetkililerinin katılımı ile yapılan toplantıda, Havza Fizik Tedavi ve Uygulama oteli
için uygulanabilecek ve hazırlanan projeler tanıtıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Havza
Kaymakamı Erol Rüstemoğlu, "Uygulanacak proje sadece bugünü değil, yarına da hitap
etmeli. Böylesi önemli bir proje Havza'nın termal turizm merkezi olması için önemli ve
gerekli bir proje idi. Havza'ya ve Havzalılara hayırlı olsun" dedi.
Havza Belediye Başkanı Murat İkiz ise yaptığı açıklamada, OMÜ ve Havza Belediyesi'nin
imzaladığı protokol çerçevesinde yapılacak olan Havza Fizik Tedavi ve Uygulama Oteli için
İmaret Mahallesi'nde bulunan Lokman Hekim Kaplıca İşletmesi'nin tahsis edildiğini ve
projenin yaklaşık 6 milyon 500 bin liraya mal olacağını, Kalkınma Bakanlığı tarafından
proje için 2011 yılı için 1 milyon lira tahsis edildiğini belirtti.
İkiz, "Havzamız için hayati öneme sahip bir projenin daha hayata geçmesi bizleri mutlu
etti. Yapılan protokol gereği ilçemizde Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafından yapılacak
Fizik Tedavi Merkezi ile Havza artık hamamcılığı bırakıp profesyonel kaplıca işletmeciliğine
adım atmış olacak. Havzamızın önünü açacak olan bu proje ilçemizin kalkınmasında da
büyük
katkı
sağlayacaktır"
diye
konuştu.
Yapılan tanıtımda 7 bin 500 metrekarelik inşaat alanı olan Havza Fizik Tedavi ve
Uygulama Oteli'nin altı kat olacağı, bina içersinde otopark, termal havuzlar, fizik tedavi
merkezi, 84 otel odası, spor ve egzersiz odaları, doktor odaları, lokanta ve toplantı
odalarının yer alacağı belirtildi.
Ondokuz Mayıs Üniversite tarafından yapılacak olan Havza Fizik Tedavi ve Uygulama
Oteli'nde Havza Meslek Yüksekokulu'nun fizyoterapi, turizm ve büro yönetim bölümü
öğrencilerinin uygulamalı eğitim alma imkanına kavuşacakları belirtildi.
http://www.haberexen.com/turkiyenin-3.-fizik-tedavi-ve-uygulama-oteli-havzayayapiliyor-36122h.htm
ÇORUM'DA
DİKİŞ
OPERATÖRLÜĞÜ
MESLEKİ
KATILANLARA SERTİFİKALARI DAĞITILDI
EĞİTİM
PROGRAMI'NA
Çorum Hazır Elbiseciler Odası Başkanlığı'nca yürütülen Dikiş Operatörlüğü Mesleki Eğitim
Programı'na katılan 60 kişiye sertifikaları dağıtıldı. Zafer Çarşısı'nda düzenlenen sertifika
dağıtım törenine, Çorum Valisi Nurullah Çakır, Çorum İl Emniyet Müdürü Necmettin Emre,
İŞKUR İl Müdürü Zafer Eyvaz, Çorum Hazır Elbiseciler Odası Başkanı Necati Şimşek ve
çok sayıda davetli katıldı.
Vali Çakır, törende yaptığı konuşmada hazırlanan projelere her zaman destek verdiklerini
belirterek, "Özellikle kırsalda kadına destek projelerinin daha öncelikli olduğunu gördük.
Kursiyerlerimizi istihdam eden iş adamlarımıza da teşekkür ediyorum. Onların desteğine
her zaman ihtiyacımız var. Şimdiye kadar Çorum'da kurum ve kuruluşlarında desteğiyle
yaklaşık 2 milyon lira bütçeli projeler gerçekleştirdik" diye konuştu.
Kaliteli istihdamın kafiyeli iş gücünü geliştirdiğini kaydeden Çakır, "Orta Karadeniz
Kalkınma Ajansı (OKA) tarafından kadın girişimcilerimizi desteklemek için yeni projeler
başlatıldı. KOBİ'lerimiz de proje hazırlamaya devam ediyor. Artık kendi kaynaklarımızla
proje gerçekleştiriyoruz" dedi. Çorum Hazır Elbiseciler Odası Başkanı Şimşek ise,
projelerinin gelip geçici olmadığını, yeni proje çalışmalarına devam edeceklerini söyledi.
http://www.haberler.com/corum-da-dikis-operatorlugu-mesleki-egitim-3140202-haberi/
HATTUŞA ENERJİ DE DOĞALGAZ İTHALATI İÇİN BAŞVURDU
Çorumgaz’ın kardeş kuruluşu niteliğindeki Hattuşa Enerji de, Enerji Piyasası Düzenleme
Kurumu’na (EPDK), Rusya Federasyonu'ndan Batı Hattı ile Türkiye'ye doğalgaz getirmek
için ithalat lisansı almak üzere başvuran 26 şirket arasında yer aldı.
EPDK Kurul Kararı çerçevesinde Batı hattından özel sektör tarafından getirilecek gaz
miktarı 1 Ocak 2012'den itibaren 2014'e kadar yıllık dörder, 2015 yılında 5, 2016 yılı
sonrası 6 milyar metreküp olarak belirlendi. EPDK Başkanı Hasan Köktaş, ithalata ilginin
memnuniyet verici olduğunu söyledi.
A.A.’nın haberine göre, EPDK'ya ithalat lisansı almak için başvuran şirketler şunlar:
Aygaz, OMV, Demirören, Zorlu, Aksa, Kor Doğal Gaz, Turcas, Gazon, İstanbul Enerji,
Naturgaz, Egegaz, Enerco, Bosphorus, Avrasya Gaz, Akfel, Gazline, Gazport, Bir Enerji,
Doğal Enerji, Çeşme Gaz, Hattuşa Enerji, Saf Doğal Gaz, OPM Enerji, Kibar, Maya, Sezar
Tekstil.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=3730&kategori=guncel&proid=8d9fdf1b_r
igelworks
AMASYA, DÜNYA HALLER BİRLİĞİ'NDE
Amasya Belediyesi Yaş Sebze ve Meyve Hali, Dünya Haller Birliği'ne üye oldu.
10-13 Mayıs tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenen Dünya Haller Birliği (WUWM)
kongresinde Amasya'da yapımı sürdürülmekte olan sebze ve meyve hali projesinin örnek
olarak gösterildiğini ve ödül aldığını anımsatan Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir,
“Dünya Haller Birliği'ne üye olmanın getirileri Amasya ekonomisinin hanesine artı olarak
yazılacaktır. Bu üyelik ile birlikte belediyemize verilen sertifika ile dış pazarlara daha aktif
olarak katılabileceğiz. Dünya toptancı hallerinden de bilgi akışı sağlanacaktır” dedi.
Dünya Haller Birliği yönetimi tarafından kendilerine sertifika gönderildiğini belirten
Özdemir, Amasya merkeze bağlı Koza Mahallesi'nde yaklaşık 70 dönümlük alan üzerine
kurulu, 12 bin metrekare kapalı alan sahip ve 60 işyeri kapasiteli yaş sebze ve meyve
halinin yaklaşık 5 milyon 944 bin liraya mal edileceğini söyledi. Özdemir, geçen Şubat
ayında temeli atılan hal binası inşaatının hızla ilerlediğini kaydetti.
http://www.haber3.com/amasya,-dunya-haller-birliginde-1085420h.htm
SERACILIK PANELİ
26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı’nda Seracılık Panel’i düzenlendi. Panelde açılış
konuşmasını Tokat Tarım İl Müdürü Ali Yavaş gerçekleştirdi.
Tokat’ta seracılığın faydalarından bahseden Yavaş, “Karadeniz ile İç Anadolu bölgesi
arasında bir geçit bölgesi olan ilimizde rakım 230 metre ile 1500 metre arasında
değişmektedir. Bu durum ilimizde bir çok ürünün rahatlıkla yetişmesine imkan sağlayan
bir zenginlik oluşturmaktadır. Tokat ili 382.000 hektar ekilip biçilen tarım arazisi, Kelkit
Irmağının suladığı Niksar ve Erbaa ovaları Yeşil ırmağın suladığı Kazova ve Turhal ovaları,
ilimizin tahıl ambarı konumunda olan Zile ovası Artova ovalarıyla tarımda Orta
Karadeniz’in incisi durumundadır. Küçük arazilerde ise ekonomik ve rantabl üretim yapma
imkanı sınırlıdır. Küçük arazilerde ekonomik üretim yapmanın yollarından biriside sera ve
örtü altı sebze üretimidir. Sera üretimi küçük alanların optimum olarak değerlendirmesini
sağlar. Ayrıca seracılıkta birim alandan yüksek verim alma imkanının olması, hem tarım
sektöründe tarımın etkilediği sektörlerde işsizliği azaltma imkanı sağlamaktadır. Serada
üretilen ürünler açık alana göre 2- 3 kat artabilir. Ayrıca nüfusun köyden şehirlere göçünü
önlemektedir.” dedi.
Panelde söz alan Vali Şerif Yılmaz panelin amacını şu şekilde özetledi:
“Paneldeki amacımız Tokat'ta yaygınlaştırmaya çalıştığımız seracılığın bilimsel manada
yapılması gereken çalışmalar ile ilgili üniversitemizin de katkısı ile birlikte özellikle bu yıl
seraya kavuşan çiftçilerimize üreticilerimize ilişkin bilgilendirme toplantısı yapılmasıdır.
Seracılık bizim ülkemizde 2003 yılından itibaren belli projeler kapsamında uygulanmaya
başlanmıştır. Daha öncesinde belli teşebbüsler yapılmıştır ama il özel idaresi kaynakları
ile 2004 yılında seracılık yapılmıştır. 2010 yılı itibari ile bölgemizdeki tarım genişledi. En
büyük sıkıntılarımızdan bir tanesi de ilimiz çiftçilerimizin büyük tarım işletmelerine dahil
olmamasıdır. Bir takım sıkıntılardan dolayı çok küçük çaplı küçük ölçekli arazilere sahip
olmamız. Tokat'taki tarım alanlarını değiştirme şansımız yok. Yapabileceğimiz tek bir şey
var birim alandan en yüksek geliri elde edecek formüller üretmek. Bunlardan bir tanesi
hala uygulanmakta olan arazi sıklaştırılması maliyeti yüksek olan bir çalışma yine özel
idare kaynakları ile arazi sıkılaştırması çalışmaları devam ediyor. Bunun yanında çok
büyük çaplı sulama tesisleri inşaatı halen devam etmektedir. “
Seracılık Panelini Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güngör Yılmaz, Prof. Dr. Naif
Gebeloğlu, Prof. Dr. Yusuf Yanar ve Tarım İl Müdürlüğü Mühendislerinde Muzaffer İdi
gerçekleştirdi.
İŞADAMLARINA YENİ TİCARET KANUNU TANITILDI
Samsun Sanayici ve İş Adamları Derneği (SAMSİAD) 25. Geleneksel İş Yemeği Kasım ayı
Toplantısı, Yelken Kulüp'te gerçekleştirildi. Toplantıda üyelere denetim şirketi yetkilileri
tarafından 2013 yılında yürürlüğe girecek yeni 'Türk Ticaret Kanunu' hakkında bilgiler
verildi.
Denizli'de Bölgesel kalkınmayla ilgili verimli toplantılar yaptıklarını belirten SAMSİAD
Başkanı Emin Bahri Uğurlu, "Kalkınma Bakanımız Cevdet Yılmaz'ın konuşmacı olarak
katıldığı toplantıda; kalkınma ajanslarının yapısı, 2 yıl içinde gelişen ve aksayan yönleri
tartışıldı." dedi.
2012'de üç büyük alışveriş merkezinin(AVM) Samsun'a hizmet vermeye başlayacağını
söyleyen Uğurlu, "Samsun'a yapılan ekonomik yatırımlar şehrin gelişmesi ve
kalkınmasının hızını arttırıyor. Bulvar AVM ve Lovelet AVM 2012'de hizmete girecek.
Rönesans Grubu 29 Ekim'de söz verilmişti fakat temel inşaatında sıkıntılar olduğu için
AVM 2 ay gecikmeli açılacak." diye konuştu.
5 yıldızlı otellerin yapım hazırlıklarının devam ettiği ifade eden Uğurlu, "OKA, IPARD hibe
programlarının devam etmesi Samsun adına önemli gelişme. Sağlık alanında öne çıkan
yatırımlara sahip olan Samsun, Karadeniz'e komşu ülkelerle ticaret ve yatırımın çıkış
noktasıdır." şeklinde sözlerini tamamladı.
http://www.haberexen.com/isadamlarina-yeni-ticaret-kanunu-tanitildi-36191h.htm
PANORAMA 1919'A 100 BİN TL
Samsun İl Genel Meclisi, Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkış anının anlatıldığı
'Panaroma 1919 Tarih Müzesi' için 100 bin TL'lik bütçeyi onayladı. Samsun İl Genel
Meclisi, 2012 yılına ait gelir gider bütçesi çerçevesinde Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da
Samsun'a çıkış anının anlatıldığı 'Panaroma 1919 Tarih Müzesi' için 100 bin TL'lik bütçeyi
onayladı. İl Genel Meclisi Kasım ayı 13. toplantısı Meclisi Başkanı Mustafa Karakurt
Başkanlığında toplandı. Toplantıda İmar ve İnşaat Daire Başkanlığı bütçesi görüşüldü. İl
Özel İdaresi'nin 2012 yılına ait gelir gider bütçesi çerçevesinde Plan ve Bütçe
Komisyonu'nca 15 milyon 179 bin TL olması uygun görülen İmar ve İnşaat Daire
Başkanlığı bütçesi meclis onayından geçti. Toplantıda İmar ve İnşaat Daire Başkanlığı'na
uygun görülen bütçenin 100 bin TL'si Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkış anının
anlatıldığı ve Samsun turizmine önemli katkı sağlanacağı düşünülen 'Panaroma 1919
Tarih Müzesi' için ayrıldı.
1 YILDA 123 YENİ İŞYERİ 1000’E YAKIN İSTİHDAM
KOSGEB Müdürü Reşat Leblebicioğlu, uygulamalı girişimcilik eğitimi alan üniversite
öğrencilerinin artık birer altın bileziklerinin olduğunu söyledi.
Sertifika töreninde konuşan Leblebicioğlu, Türkiye'de sanayi ve ticaretin büyük bir
kısmının KOBİ'lerin elinde olduğunu söyledi. Uygulamalı girişimcilik eğitimi ve sertifikası
alan üniversite öğrencilerinin, KOBİ olma yolunda bir adım attığını belirten Leblebicioğlu,
2011 yılında verilen girişimcilik eğitimlerinde 810 kişiye sertifika verildiğini bildirdi.
Girişimcilik eğitimi alanlardan 123 kişinin KOSGEB'den hibe alıp iş yeri açtığını ifade eden
Leblebicioğlu, bu iş yerlerinde yaklaşık bir kişinin istihdam edildiğini vurguladı.
Çorum'un işsizlik oranı açısından Türkiye ortalamasının altında olduğuna dikkat çeken
Leblebicioğlu, "Çorum'daki hibelerle açılan 123 iş yerinin yüzde 49'u hanımlar, yüzde 52'i
de erkekler tarafından açıldı. Türkiye ortalaması da yüzde 50 civarında. Demek ki ilimizde
Türkiye ortalamasını yakaladık. Girişimcilik eğitiminin ardından ilimizde açılan 123 iş
yerinin tamamı faaliyetlerini sürdürüyor. Yani hiç birisinde batma ya da iflas etme olmadı.
Uygulamalı girişimcilik eğitimimizde de 51 üniversite öğrencimiz eğitim gördü. Ben bu
öğrencilerimizden en az 10'unun iş yeri açmasını bekliyorum. Bu sayede hem ekonomiye,
hem de istihdama katkı sağlıyorlar" diye konuştu.
BEYAZ ET İHRACATI, LOJİSTİK YATIRIMLARINI HIZLANDIRDI
Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Dünya’nın en büyük beyaz et ithalatçısı
Rusya’ya yapılan ihracatın, Karadeniz’in lojistik üssü olmayı hedefleyen Samsun’daki
yatırımları hızlandırdığını söyledi. Kentin beyaz et yatırımlarında önemli bir konuma sahip
olduğunu ifade eden Murzioğlu, entegre tesislerinde yıllık 10 milyon kesim
gerçekleştirilerek büyük bir bölümünün ihraç edildiğini kaydetti.
Makine teçhizatından sonra Türkiye’den ağırlıklı olarak gıda ürünleri satın alan Rusya,
ithalatta beyaz ete de büyük önem veriyor. Bu bağlamda yılda yaklaşık 1 milyon 200 bin
beyaz et üreten Türkiye, Rusya ile yaptığı protokol gereği 500 bini tonunu bu ülkeye ihraç
ediyor. Protokol öncesinde gerçekleştirilen yıllık 100 bin ton ihracatın 500 bin tona
çıkması, beyaz et ihracatının yüzde 500 oranında arttığını gösteriyor. Bu ülke ekonomisi
açısından önem arz ederken, kalite standartlarının artması halinde kotanın yükseltilmesi
bekleniyor.
Bu çerçevede Samsun’da son yıllarda beyaz et yatırımları gittikçe arttığına işaret eden
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, şehir
ekonomisi için ciddi oranda katma değer sağlamaya başlayan sektörün hali hazırda 10
milyon adet kesim gerçekleştirebilecek entegre tesislere sahip olduğuna dikkat çekti. Söz
konusu beyaz et yatırımlarının Rusya ihracatı ile ilgili olmasının lojistik yatırımlarını
hızlandırdığını ifade eden Murzioğlu, “Beyaz Rusya’ya beyaz et ihracatı yapılması
hususunda akredite olan işletmeler, maliyetleri düşürmek adına rantabl lojistik
imkanlarını değerlendirecektir. Bu da lojistik merkez olma idealindeki Samsun’da lojistik
yatırımları tetiklemiş ve hızla gerçekleşmektedir.’’ dedi.
İki sektörün karşılıklı etkileşimi kent ekonomisine önemli bir katkı sağlayacağını, artan
yatırımların işsizliğin giderilmesine fayda edeceğinin altını çizen Murzioğlu, “Ciddi bir
yetişmiş insan kaynağına sahip, kalifiye eleman yetiştiren bir kent olan Samsun,
yatırımcıya çok yönlü avantajlar sağlayan fırsatlar kentidir. Samsun’un stratejik konumu
Samsun’a yapılan yatırımların kent ölçeğinden çıkıp, bölgesel ve ulusal ölçekte faydaya
dönüşümünü yönlendirecektir" değerlendirmesinde bulundu.
http://www.haberexen.com/beyaz-et-ihracati,-lojistik-yatirimlarini-hizlandirdi36048h.htm
ÇEKEREK SÜREYYA BEY BARAJI SU TUTMAYA BAŞLADI
Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Akif Özkaldı, "Çekerek Irmağı üzerinde inşa edilen
baraj ile 653 bin 230 dekar tarım arazisi suyla buluşacak" dedi. Özkaldı, Yozgat'ın
Çekerek ilçesinde 1998 yılında yapımına başlanan Çekerek Süreyya Bey Barajı'nda su
tutulmasına başlanması dolayısıyla düzenlenen törende, Türkiye'ye baraj inşa eden
kuruluş olarak tarihi bir günü yaşadıklarını, dev bir projeyi daha vatandaşların hizmetine
sunmanın haklı gururunu yaşadıklarını söyledi. Türkiye'de yağış miktarının bölgelere göre
farklılık göstermesinin suyun baraj ve göletlerde depolanmasını zorunlu kıldığını,
temelden 102,5 metre yükseklikte kil çekirdekli kaya dolgulu tipinde inşa edilen Çekerek
Süreyya Bey Barajı'nın ihalesinin de bu kapsamda 6 Ocak 1998'de yapılarak işe
başlanıldığını belirten Özkaldı, şöyle devam etti:
"Yozgat'ın Çekerek ilçesinin 6 kilometre güneydoğusunda, Çekerek Irmağı üzerinde inşa
edilen baraj ile 653 bin 230 dekar tarım arazisi suyla buluşacak. Yozgat ile Tokat,
Amasya, Çorum da bu barajdan sulama anlamında faydalanacak. Barajımız sadece
sulama maksatlı olmayıp, hidroelektrik enerji üretimi de sağlayacak. Barajda yılda
yaklaşık 50 milyon kilovat/saat enerji üretilecek. 495 milyon liraya mal olan bu barajla
dekar başına 345 lira gelir artışı sağlanacak. Sulama sahasında hububat, şekerpancarı,
ayçiçek, fasulye, sebze, soğan, patates, meyve, yonca ekimi yapılabilecek. Ayrıca,
tarımdan dolayı projenin yıllık net gelir artışı yaklaşık 76 milyon lira olacak. Böylece hem
sulama faydası hem de enerji faydasını düşündüğümüzde bu baraj kendisini 4,5, 5 yıl gibi
süre içerisinde amorti edecek diyebiliriz."
http://www.haberler.com/cekerek-sureyya-bey-baraji-su-tutmaya-basladi-3145683haberi/
OMÜ İLK 500'DE
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), çevre ve ziraat alanında dünyadaki en iyi ilk 500
üniversite arasına girdi. OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kuran, Orta Doğu
Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Enformatik Enstitüsü Laboratuarı'nda yapılan çalışmalar
sonucunda, dünyadaki ilk 500 üniversitenin akademik performanslarına göre sıralandığını
söyledi. Sıralama sonucu ilk 500 üniversite arasına 5 Türk üniversitesinin girdiğini ifade
eden Prof. Dr. Kuran, "Üniversitemiz, çevre ve ziraat alanında dünyadaki en iyi ilk 500
üniversite arasına girdi. OMÜ, dünyanın en iyi ilk 500 üniversitesi arasında 433. sırada
yer almıştır. Elde edilen bu başarı üniversitemizce memnuniyetle karşılanmıştır" dedi.
‘BİLGİLENDİRME BANDI OLUŞTURMALIYIZ’
Vali Nurullah Çakır, yatırımcıların destek alabilecekleri kurum ve kendilerine sağlanan
imkanlar konusunda yeterince bilgi sahibi olamadığını, yatırımcıların sorularına dört başı
mamur cevap verebilecek bir kurumun bulunmadığını belirterek, yatırımcı açısından çok
önemli ihtiyaç olan, "Bilgilendirme bandı"nı gündeme taşıdı.
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), TSO ve TOBB İl Kadın
Girişimciler Kurulu tarafından Anitta Otel'de ortaklaşa düzenlenen tanıtım toplantısında
konuşan Vali Çakır, yatırımcının kapı kapı dolaşarak beyin bulanıklığı yaşamaması ve
zaman kaybedip fırsatları kaçırmaması için, Valilik tarafından oluşturulan Proje Ofisi'ni
örnek gösterdiği bir yapılanmadan bahsetti.
"Yatırımcının tüm sorularına en hızlı ve doğru bir şekilde cevap verebilecek bir sistemin
hayata geçmesi kaçınılmazdır. Çok hızlı gelişen bir çağda, projeler yarışırken bizim bu
yarışta geri kalmamamız için bu işin temeli sayılabilecek bir bilgi merkezi kurulmalıdır."
diyen Vali Çakır, bu yönde atılacak adımlara destek olacaklarını, yatırımcıyı doğru tahlil
ederek, doğru yatırım ve destek programlarına yönlendirecek bilgi ve beceride
uzmanların görevlendirilmesiyle bu ihtiyacın karşılanabileceğini kaydetti. Vali Çakır,
projecilik konusunu çok iyi öğrenmek ve ısrarla üzerine gitmek gerektiğine inandığının
altını çizerek, "Herkese daha müreffeh bir hayat sağlamak için üretmek zorundayız." dedi.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30844/-BILGILENDIRME-BANDI-OLUSTURMALIYIZ.aspx
LOVELET, ALIŞVERİŞ TURİZMİNİN MERKEZİ OLMAYI HEDEFLİYOR
Samsun'da yatırımını İdol İnşaat'ın yaptığı Karadeniz Bölgesi'nin en büyük alışveriş ve
yaşam merkezi Lovelet'in açılışında geri sayım başladı. Ziyaretçilerinin yüzde 35'inin
Rusya, Gürcistan ve Ukrayna'dan olacak dev yatırım tamamlandığında Karadeniz'de
alışveriş turizminin merkezi olmayı hedefliyor.
Karadeniz Bölgesi'nin ticaret, turizm ve sanat merkezi Samsun'da inşası devam eden
Lovelet alışveriş ve yaşam merkezinin hizmete girmesinde sona gelindi. Temeli geçen
mart ayında atılan bölgenin en büyük alışveriş ve yaşam merkezi olacak proje, Mayıs
2012'de ziyaretçilerine kapılarını açmaya hazırlanıyor. Yatırımını İdol İnşaat'ın yaptığı 50
milyon euroya mal olan dev proje tamamlandığında Karadeniz'de alışveriş turizminin
merkezi olması hedefleniyor.
Ayda 1 milyona yakın ziyaretçi beklediklerini belirten İdol İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı
Hakan Acıtaş, “Ziyaretçilerimizin yüzde 35'ini başta Rusya, Ukrayna ve Gürcistan olmak
üzere Karadeniz ülkelerinden gelmesini hedefliyoruz” dedi. Karadeniz Bölgesi'nin lojistik
üssü sayılan Samsun'un turizmi, limanı, üniversiteleri, sanayisi, serbest bölge, organize
sanayi bölgesi ve hızla artan enerji yatırımlarıyla çok yakında bölgenin en güçlü ekonomik
merkezi haline geldiğini hatırlatan Acıtaş, “2010'da Rusya ile Türkiye arasında
gerçekleştirilen vizelerin kaldırılması sonucu başlatılan feribot seferleriyle Rusya'dan
Samsun'a on binlerce turist gelmesinin de önü açıldı. Bu gelişmeler Samsun'un ekonomik
gücünü giderek artırıyor. İki bölge arasındaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Bu
alanda uzmanlaşmış turizm şirketleriyle ciddi bağlantılar yaptık. Benzersiz konumu ve
Samsun'un lojistik avantajları sayesinde Lovelet'i Karadeniz'de alışveriş turizminin üssü
yapacağız. Ziyaretçilerimizin en az yüzde 35'ini bu ülkelerden getirmeyi hedefliyoruz”
diye konuştu.
Samsun'da benzersiz konumu ve konseptiyle bölgeye yeni bir soluk getirmeyi amaçlayan
43 bin metrekare arsa alanı üzerinde iki kat üzerine kurulan merkezde 200 mağaza yer
alacak. 41 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olan Lovelet, marka karmasıyla, denize
sıfır restoran ve kafeleriyle ve sunacağı hizmetlerle bölgenin yeni çekim merkezi olacak.
Alışveriş merkezinin ötesinde farklı zevklere hitap edecek aktivitelerin de yer alacağı
merkez; balon, tırmanma duvarı, go kart, bungee jumping, pony kulüp vb açık hava
etkinlikleriyle fark oluşturmaya hazırlanıyor. Kiralama ve yönetim danışmanlığını İstanbul
merkezli 18 yıllık AVM işletmeciliği tecrübesine sahip Inside Danışmanlık'ın yapacağı
projeyle ilgili Inside Danışmanlık kurucu ortağı Muzaffer Gülöz, Karadeniz Bölgesi'nde
profesyonel olarak tasarlanmış açık hava etkinlikleri, son teknolojiyle donatılmış sinema
salonları, çok sayıda markayı bir arada bulunduran ilk ve tek alışveriş ve yaşam merkezi
olacaklarını söyledi. Misafirlerine saatte bir balon seyahati sunacaklarını belirten Gülöz,
“Kapadokya'daki etkinliği Lovelet ile Samsun'a taşımış olacağız” şeklinde konuştu.
http://www.haberexen.com/lovelet,-alisveris-turizminin-merkezi-olmayi-hedefliyor36198h.htm
OSMANLI MEDENİYETİNDE ŞEHİR SEMPOZYUMU
Çorum Belediyesi tarafından düzenlenen "Uluslararası Osmanlı Medeniyeti'nde Şehir
Sempozyumu" başlıyor. 25-27 Kasım tarihleri arasında Anitta Otel'de gerçekleştirilecek
olan sempozyum 25 Kasım Cuma günü saat 09.30'da başlayacak.
İlki 2009 yılında düzenlenen ve sunulan tebliğlerin kitap haline getirerek akademik
camiaya kazandırıldığı Şehir ve Medeniyet Sempozyumlarının ikincisi olan "Uluslar arası
Osmanlı Medeniyeti'nde Şehir Sempozyumu'na yurt içi ve yurt dışından pek çok bilim
adamı katılacak. Aralarında ünlü tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık ve Dolmabahçe Sarayı
Müdürü Doç. Dr. Bülent Arı'nın da bulunduğu çok sayıda bilim adamı iki gün boyunca
Osmanlı Şehirciliği üzerine tebliğlerini sunacak. 27 Kasım Pazar günü ise Çorum'un tarihi
yerleri gezilecek.
Osmanlı Medeniyeti'nde Şehir Sempozyumu'nda Osmanlı şehirlerinin pazar, mabed,
hamam, meydan gibi çekirdek unsurları, Osmanlı şehirlerinin idarî kurumları, Osmanlı
şehirlerinde belediyecilik, Osmanlı şehirlerinde güvenlik kurumları, Osmanlı şehirlerinin
imarethane, aşevi, yetimhane, huzurevi gibi sosyal kurumları, İslami hoşgörü ve Osmanlı
şehirlerindeki izdüşümü, Osmanlı şehirlerinin kültürel yapıları, Osmanlı şehirleri
arasındaki ilişkiler, ekonomik dinamikleri gibi konular ele alınarak bu konularda bildiriler
sunulacak.
Belediye Başkanı Muzaffer Külcü'nün de yer aldığı Sempozyum Düzenleme Kurulu, Hitit
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.
Dr. M. Mahfuz Söylemez, Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Okumuş, Selçuk
Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yasin Aktay, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Ziya Kazıcı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yavuz
Bayram'dan oluşuyor.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30821/OSMANLI-MEDENIYETINDE-SEHIRSEMPOZYUMU-YARIN.aspx
İHRACATÇI LİMANDAKİ MALINI GÖRÜNTÜLÜ TAKİP EDECEK
Karadeniz havzasının konteyner toplama merkezi Samsunsport, ihracatta yaşanabilecek
hataları en aza indirmek ve işleyişi şeffaflaştırmak amacıyla takip sistemi kuruyor.
Her şeyi bilgi işleme yansıtacak olan şirket yönetimi, limana yerleştirilecek kameralar
vasıtasıyla ihracatçılara görüntülü hizmet verecek. Böylelikle ihracatçılar, kendilerine
verilecek IP numarası ile konteyner mallarının girişini çıkışını, yükünün gemiye yüklenme
aşamalarını görüntülü şekilde izleyebilecek. Samsunport Limanı Terminal Müdürü Halit
Bezek, yeni sistem faaliyete geçtiğinde yaşanan hataların da en aza indirgeneceğini
söyledi. Karadeniz Bölgesi’nin lojistik üssü Samsun’da 3 ay önce konteyner taşımacılığına
başlayan Samsunport Limanı, ihraç malları gemilere zamanında ve hatasız yükleyebilmek
amacıyla liman sahasını bilgi işlem ağı ile donatıyor. Liman sahasındaki rıhtımlara
yerleştirilecek kameralar vasıtası ise malını Samsunport’a gönderecek ihracatçılara
görüntülü takip imkanı sunulacak. Limanda yapılan tüm operasyonel işlemleri izleme
imkanına kavuşacak olan ihracatçılar, hata gördüğünde ise müdahale edebilecek.
Bezek, sistemin en kısa zamanda faaliyete geçeceğini belirtti. Yatırımlara devam
ettiklerini ifade eden Bezek, “Müşterimiz yüklerini konteynerlara ister limanda ister
fabrikalarında da yükleyebilir. Konteyner işi için Samsunport limanından ne bekliyorlarsa
her türlü alt yapı yatırımını yaptık. Şu anda dünyanın her yerine konteynerle mal
gönderebiliriz. Samsun çok ciddi cazibe merkezi olacak.” bilgisini verdi. Kurulacak bilgi
işlem donanımına da değinen Halit Bezek, “Şimdi yeni bir donanıma geçiyoruz. Her şey
bilgi işlemle olacak. Hatayı minimize edip müşterilerimizin hepsi konteynerin girişini
çıkışını, faturasının ne durumda olduğunu, yükünün ne kadarın gemide ne kadarının
limanda olduğunu vereceğimiz IP numarası ile içerideki tüm işleyişi görebilecek. Aynı
zamanda gemisini de görüp takip edecek. Artık acente gemisi yanaştığında onun
gemisinin yanaşma statüsünde bir IP numarası vereceğiz. Gemi hangi rıhtıma yanaşmışsa
o rıhtımdaki kameraların IP numaralarını da vereceğiz, gemisinin işi bitene kadar yaptığı
operasyonel işlemleri izleyebilecek. Gemi limandan ayrıldığında o IP bir daha
görülemeyecek." ifadelerini kullandı.
http://www.haberexen.com/ihracatci-limandaki-malini-goruntulu-takip-edecek-36309h.htm
HİTİT’TEN HOLLANDA VE BELÇİKA AÇILIMI
Hitit Üniversitesi internet sitesinden verilen bilgiye göre, Rektör Alkan, Rektör Yardımcısı
Prof. Dr. Osman Eğri ile birlikte Belçika’da bulunan Ghent Üniversitesi’ne bir dizi ziyarette
bulundu. Dünya üniversiteler sıralamasında bu sene 165. sırada yer alan üniversitenin
araştırma enstitüsüne yapılan ziyarette, Ghent Üniversitesi Fen Fakültesi Bitki
Biyoteknolojisi ve Genetik Bölümünden Prof. Bartel Vanholme ile başta Erasmus değişim
programı kapsamında olmak üzere her türlü öğrenci ve akademik personel değişimi ve
ileriye dönük işbirlikleri kapsamında görüş alışverişinde bulunuldu.
Brüksel’de yer alan Avrupa Parlamentosu ziyaret edildi ve yapılan çalışmalar hakkında
bilgi alışverişinde bulunuldu. Brüksel’de son olarak, European-Turkish Business
Confederation (UNITEE) ziyareti gerçekleştirildi. Ziyarette özellikle Avrupa’da yer alan
işadamlarının yatırım yapmak için uygun ülke ve şehir aradığını, üniversitemiz ile birlikte
yapılacak ortak çalışmalarla bu gücün ilimize kazandırılabileceği ifade edildi.
Belçika’nın ardından Hollanda’ya geçen Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan, Rotterdam
İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz’ü makamında ziyaret etti. Ziyarette
akreditasyon konusunda yoğun bir görüş alışverişinde bulunuldu. Rektör Prof. Dr.
Akgündüz, 2010 yılı içinde Çorum’a ziyarete geleceğini ifade etti.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30895/HITIT-TEN-HOLLANDA-VE-BELCIKAACILIMI.aspx
BAŞSAVCI GÜLTEKİN'DEN THK'YA ZİYARET
Tokat Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin, THK Tokat Şubesi Başkanı Veli Gökyıldız'a
makamında iadeyi ziyarette bulundu. Gökyıldız ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile
getirerek, kurum olarak yaptıkları çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Başkan Gökyıldız, 2012
yılında Tokat'ın havacılık noktasında bir marka olması açısından ciddi programlar
yaptıklarını belirterek, "Bu aktiviteler içerisinde yamaç paraşütü, model uçak kursları
başlamak kaydı ile 100 çocuğumuz merkezde eğitim alıyor. Tokat'ta havacılığı gençliğe
benimsetmek ana görevimiz" diye konuştu.
Tokat Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin ise THK'nın kamu yararını ön planda
tuttuğuna dikkat çekerek, "THK'nın bir üniversitesinin şuan faaliyette olduğunu biliyorum.
Her başlangıç aynı zamanda güzel projelerin bir habercisidir. 'Başlamak bitirmenin yarısı'
diye bir sözümüz var. 5-6 yıl sonra kendi milli savaş uçağımızı yapacağız. Onların
projelerini üniversitede yetişen genç Türk nesli çizecek. Bu anlamda dışa olan
bağımlılığımız bir nebze olsun hafifleyecektir. Bu anlamda bu üniversitenin bu boşluğu
dolduracağına inanıyorum" şeklinde konuştu.
http://www.haberciniz.biz/bassavci-gultekinden-thkya-ziyaret-1204545h.htm
AMASYA'NIN MARKA KENT EYLEM PLANI HAZIR
Amasya Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Kaya, marka kent eylem planını yapıp, Kültür
ve Turizm Bakanlığı'na sunan tek ilin Amasya olduğunu belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından marka kent ilan edilen Amasya'nın da aralarında
olduğu 15 ile 2023 yılına kadar 750 milyon TL'lik yatırım yapılacağını anımsatan Kaya,
“Planda ilimizin turizm çekim noktaları belirlenmiştir. Şehzadeler Şehri teması, Sultan II.
Bayezid Külliyesi, Bimarhane ve camileri, Ferhat Su Kanalı, Kral Kaya Mezarları, Amasya
Müzesi'nin mumyalar bölümü, Amasya evleri, Boraboy ve Yedikır baraj gölleri turizm
çekim noktalarıdır. Marka kent planımız Amasya il genel meclisi tarafından onaylanmış.
Şimdi belediye meclislerinin gündemine gelecektir. Planımızda tüm ilçe ve beldelerimizde
neler yapılabileceği tespit edildi. Türkiye'de ilk defa marka kent eylem planını yapan,
bakanlığa sunan ve alt projelerini hazırlayan 15 kent arasında tek il Amasya. Bunların
içinden de örnek bir il seçilecek, örnek il ile markalaştırma çalışması başlanacak” diye
konuştu.
Saraydüzü Kışlası Kongre Binası'nda düzenlenen toplantıda marka kent eylem planının
detayları hakkında bilgiler veren Kaya, planının Amasya'da iyi bir şekilde uygulanması
halinde şehirdeki işsizlik oranında kayda değer düşüş olacağını vurguladı.
http://www.haber3.com/amasyanin-marka-kent-eylem-plani-hazir-1089397h.htm
VE DEDİĞİ OLDU
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi Ortak Komisyonu, Saathane Meydanı Kentsel
Dönüşüm Projesi'ni onayladı. Projenin genişleyeceği sinyalini veren Başkan Yılmaz,
"Bölgede tarihi kütlelerin dışında daha sonra monte edilmiş olan hiçbir şeyin varlığını
düşünmüyoruz" dedi.
Başkan Yılmaz, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 1/5000 ve 1/1000'lik koruma
amaçlı imar planlarının onaylamasının ardından, planın tekrar meclis tarafından
onaylanması gerektiği için toplandıklarını belirterek, konuyu ortak komisyona sevk etti.
Daha sonra Turan Çakır Başkanlığında gerçekleştirilen komisyonda, Kültür Varlıklarını
Koruma Bölge Kurulu'nun onayladığı planlar meclis üyelerine anlatıldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Saathane Meydanı Kentsel Dönüşüm
Projesi'nde tescilli binaların dışındaki yerlerin kendisini rahatsız ettiğini belirterek,
"Bölgede tarihi tescilli kütlelerin dışında daha sonra monte edilmiş olan hiçbir şeyin
varlığını düşünmüyoruz. Bunun bilinmesini istiyorum. Daha ileriye doğru otopark alanının
olduğu bölgede şehrin önünde daha sonradan ilave edilmiş kütlelerin tümü birinci
hamlenin ardından masaya yatırılacak. Onların çirkinliğini ve bu kente yakışmadığını,
onların da hakkında gereken işlemlerin yapılması ile ilgili bir süreç kendiliğinden
gelişecektir. 1999 yılında Büyük Cami'nin önünde bir bina ve baraka vardı. Bütün bunları
adım adım temizledik. Otopark projesi ise katlı olarak düşünülüyordu. Bunu yeraltına
alarak, kentin önünü açalım dedik. Çok şükür bu noktaya geldik. Arkadaşlarımızın bu
bölgede sonradan yapılan binaların tümünün kaldırılması ile ilgili iradesinin gereğini
yapılacağına yürekten inanıyorum" dedi.
Saathane Meydanı Kentsel Dönüşüm Projesi'ni gerçekleştirdikten sonra Büyükşehir
Belediyesi'nin hizmet binasının da bölgeden kaldırılması düşüncesinde olduklarını belirten
Yılmaz, "İleride ekonomik gücümüz olursa, tarihi binanın dışındaki bütün binayı yıkmak
istiyoruz. Dönüşüm işi birden olmuyor, problemler oluyor, adım adım gerçekleşiyor" diye
konuştu. Ardından plan değişikliği oy çokluğu ile kabul edildi.
SAMSUN HEYETİ, KİEV’DEN UMUTLU DÖNDÜ
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası, 24-27 Kasım tarihleri arasında Ukrayna’nın başkenti
Kiev’e bir iş gezisi düzenledi. İş gezisine, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı
Sedat Demirci, Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, Yönetim Kurulu Sayman
Üyesi Mustafa Kemal Şahin, Yönetim Kurulu Üyeleri Turgut Tüfenk, Süleyman Hızır, Yiğit
Tören, Kadir Beytekin’in yanı sıra İl Emniyet Müdürü Hulusi Çelik, Karayolları 7. Bölge
Müdürü Abdulkadir Vuraloğlu, Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Ahmet Arslan, KOSGEB
Samsun Hizmet Merkezi Müdürü Hami Danış, Çevre ve Orman İl Müdürü Ömer Albayrak,
Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Eyüb Güler, OKA
Genel Sekreteri Mevlut Özen, Samsun TSO Genel Sekreter Yardımcısı Okan Gümüş,
meclis üyeleri ve işadamları katıldı.
Heyet ilk olarak Türkiye’nin Kiev Büyükelçiliği ve Ticaret Müşavirliği’ni ziyaret etti.
Samsun TSO Meclis Başkanı Sedat Demirci ve Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki
Murzioğlu ile birlikte protokol üyelerinin hazır bulunduğu heyet, Türkiye Kiev Büyükelçiliği
Maslahatgüzarı Şule Güler ve Ticaret Müşaviri Mehmet Ali Erkan’la görüştü. Güler ve
Erkan, Samsun heyetine bölge ekonomisi, yatırım ve iş imkânlarını hakkında bilgi verdi.
Daha sonra ise heyet, Kiev Ticaret ve Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Kiev TSO Başkan
Yardımcısı Alexandr Shorubalka ile yapılan görüşmede bölgeler arası işbirliği olanakları
masaya yatırıldı. Heyet son olarak Türk-Ukrayna İşadamları Derneği’ni ziyaret etti.
Ziyarette konuşan Türk-Ukrayna İşadamları Derneği Başkan Vekili Burak Pehlivan,
Samsun heyetini ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu gibi heyet
seyahatlerinin iki ülke arasındaki ticaret hacmine önemli katkısı olacağını söyledi. Samsun
TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu ise, Türk-Ukrayna İşadamları Derneği’nin organizasyon
yeteneğinin ve teknik imkânlarının kendilerini etkilediğini ifade etti. Oda hakkında bilgi de
veren Başkan Murzioğlu, 1901 yılında kurulan Samsun TSO’nun bugün 7 binden fazla
üyesi olduğunu belirterek, “Bundan böyle Odamız ve TUİD arasındaki işbirliği artarak
sürecektir dedi. Zeki Murzioğlu, Samsun’un Baltık Denizi’ni, Akdeniz’e bağlayacak Viking
Ulaşım Projesi’nde Türkiye’de giriş limanı olarak planlandığını belirterek, Ukrayna’yı
Odesa’da terk edecek ulaşım hattı sayesinde, Samsun’un Ukrayna ile doğrudan ve transit
ticarette önemli bir kapı olacağını söyleyerek sözlerini tamamladı. Görüşme sonunda iki
kurum arasındaki işbirliğinin daha fazla geliştirilmesi konusunda mutabakat sağlandı.
Samsun heyeti ayrıca, metal, otomosyon, güvenlik sistemleri, makine ekipmanları gibi
çeşitli sektörleri kapsayan KİEV Fuarı’nı da ziyaret etti. KİEV’in tarihi ve turistik yerlerini
de ziyaret eden heyet, Samsun’a umutlu döndü. İş gezisinin çok faydalı geçtiğini belirten
Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, “Ukrayna ile karşılıklı işbirliği ve ticareti
artırmak amacıyla Kiev’e düzenlediğimiz gezide yapmış olduğumuz görüşmeler gelecekte
bize önemli katkılar sağlayacak. Samsun ile Ukrayna arasındaki ilişkilerin daha da
gelişmesini arzu ediyoruz. Burada büyük bir pazar var. Samsun olarak bu pazardan en
büyük pastayı almak en büyük arzumuz. Bu çerçevede yaptığımız iş gezisini çok anlamlı
ve gelecek adına umutlu görüyorum” diye konuştu.
http://www.haberexen.com/samsun-heyeti,-kievden-umutlu-dondu-36492h.htm
TARİHİ ESERLERİN KENDİ TOPRAKLARINA DÖNMESİNİ ÖNEMSİYORUM
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay cumartesi günü Çorum’da bir dizi açılışa katıldı.
Günay, Boğazköy Sfenksi'nin ait olduğu topraklara dönmesinin çok anlamlı olduğunu
belirterek, "3 bin yıldan eskiye dayanan bu anıtsal yapıyı yüzyıllık bir hasretten sonra
toprağımıza kavuşturmak, toprağında, yüreğinde duyduğu bir derin özlemi belki sona
erdirmek
anlamını
taşıyacaktır"
dedi.
Hitit İmparatorluğu'nun başkenti Hattuşa'nın insanlık tarihindeki önemine değinen Günay,
uzunca bir süreden bu yana Alman Arkeoloji Enstitüsü ile birlikte araştırma ve kazılar
yaptıklarını
söyledi.
Bu kapsamda küçük çaplı restorasyonların da gerçekleştirildiğini aktaran Günay, bu
kazılardan daha önceki yıllarda, yüzyıla yakın bir süre önce Almanya'ya restorasyon için
gönderilen 2 sfenksin bulunduğunu, bunlardan birinin Türkiye'ye döndüğünü, diğerinin
dönüşünün ise çeşitli nedenlerle uzadığını belirtti.
Son yıllarda yoğun bir diplomatik ilişki içinde sfenksin ait olduğu topraklara yaklaşık 94 yıl
sonra dönüşünü sağladıklarını ifade eden Günay, bu görüşmeler sırasında Almanya'daki
muhataplarının da büyük çabalar gösterdiklerini söyledi. Günay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu özlemi, yüzyıla yakın süren hasreti giderdik. Ben bu anıtların, tarihi eserlerin kendi
topraklarına, ait oldukları topraklara dönmesini çok önemsiyorum. Dünyadan ülkemize ait
olan çeşitli eserlerin yine diplomatik yollarla veya hukuk yoluyla ülkemize dönmesi için
uğraşıyoruz, çalışıyoruz. Güzel adımlar attık, devam edeceğini umut ediyorum" diye
konuştu.
Toplantıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Günay, "Yurt dışından getirilen eserlerin
sayısının kaça ulaştığının" sorulması üzerine, 2011 yılında 1900 eserin Türkiye'ye
getirildiğini, 2007'den bu yana getirilen eserlerin sayısının böylece 3 bine ulaştığını,
bunlardan yaklaşık bininin ise sikkelerden oluştuğunu bildirdi.
ÜRETİM BAŞLADI
İşletmesi Niksar Belediyesi'ne geçen Ayvaz Suyu Fabrikası 3,5 ay aradan sonra tekrar
üretime başladı. Fabrikada işçileri ziyaret ederek konuşma yapan Başkan Yadigar,
Niksar'ın markası olan Ayvaz Suyu'nun üretime geçtiğini, yakın bir tarihte de görkemli
açılış yapacaklarını söyledi. Ayvaz Suyu'nun hak ettiği noktaya tekrar gelene kadar gecegündüz demeden hep birlikte çalışarak bunu başaracaklarına inandıklarını ifade eden
Başkan Yadigar, ayrıca işçilerden bundan sonra bir kamu kurumunda çalıştıklarını
hatırlatarak ona göre çalışmalarını istedi
AMASYA’YA MANDA PROJESİ
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nca, Amasya da dahil 9 ilde manda hayvanlarını geliştirme
projesi başlatılıyor. 2011-2015 yılları arasında uygulanacak proje; Amasya, Samsun,
Tokat, İstanbul, Balıkesir, Afyon, Düzce, Sivas ve Bitlis’te başlatıldı. Uygulanacak
projenin amacının, son yıllarda Türkiye’de sayıları azalmaya başlayan mandaların
popülasyonunun artırılması; mandaların et ve süt verimleri yönünden seleksiyon yolu ile
ıslahının hedeflendiği ifade edildi.
http://www.amasyagazetesi.com/ekonomi/amasyaya-manda-projesi-h1216.html
İNSAN HAKLARI BÖLGE ÇALIŞTAYI
İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu ile Danimarka Dışişleri Bakanlığı'nın ikili antlaşması sonucu
yürütülen Türkiye Siyasi Kriterler Programı'nın 2. aşaması kapsamında Samsun, Amasya,
Tokat, Giresun, Ordu ve Sinop'u kapsayan bölge çalıştayı Samsun'da yapıldı.
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu ile Danimarka Dışişleri Bakanlığı'nın
ikili antlaşması sonucu yürütülen Türkiye Siyasi Kriterler Programı'nın 2009 yılının
Temmuz ayında başlayan 2. aşaması 2012 yılının Mayıs ayına kadar sürecek. Programın
ana hedefi Türkiye'deki insan hakları bilincinin ve seviyesinin artırılması olarak
belirlenirken, hedefin ise insan hakları ihlallerinin daha iyi soruşturulması ve izlenmesi
yoluyla cezasızlığın azaltılmasını sağlayarak kolluk kuvvetlerinin insan hakları
standartlarına daha iyi uymasını sağlamak olduğu belirtildi. Program kapsamında 12
öncelikli konuda insan hakları el kitabı geliştirilirken, ayrımcı uygulamalara odaklanarak
özel korunmaya ihtiyacı bulunan grupların hakları konusunda çalışmalar yayınlandı. Son
olarak 14 Kasım 2011 ile 26 Ocak 2012 tarihleri arasında 8 ilde 14 bölgesel çalıştay
yapılıyor. Bu 14 çalıştayda Mülkiye Teftiş Kurulu müfettişleri aktif rol alarak bireylerin,
özellikle il düzeyinde özel korumaya ihtiyacı bulunan grupların ulusal ve uluslararası
düzeyde tanımlanan haklarının korunmasında güvenlik, yönetim ve denetim sürecinin bir
parçasını oluşturan İçişleri Bakanlığı personelinin farkındalık ve bilgi birikiminin artırılması
hususunda katkıda bulunacak. Çalıştaylar kapsamında tüm mülkiye müfettişlerine 61 ilde
görev yapan 500 mülki idare amiri ve kolluk kuvvetleri kilit personeline 12 öncelikli
konuda geliştirilen insan hakları el kitaplarının içeriği ve kullanımına ilişkin eğitimler
veriliyor.
Samsun'da yapılan bölgesel çalıştaya Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, Mülkiye Teftiş Kurulu
Başkan Yardımcısı Mustafa Uysal, ilçe kaymakamları, Samsun, Amasya, Tokat, Ordu,
Giresun ve Sinop'ta görev yapan emniyet, sahil güvenlik ve jandarma yetkilileri katıldı.
İnsan haklarını; insanların doğuşu ile ortaya çıkan, vazgeçemediği ve devredemediği
temel haklar olarak özetleyen Vali Hüseyin Aksoy, "Gerek Emniyet Teşkilatı gerek
Jandarma Teşkilatı insan haklarının korunması ve geliştirilmesi bakamından çok önemli
çalışmalar içinde yer alan kurumlarımız. Bugün artık işkence ve kötü muameleden söz
etmek mümkün değil. İstisnalar tabi ki var, insan unsurunun olduğu her yerde bu tür
keyfi uygulamalar çok az da olsa olabiliyor. Üst yönetim olarak bu konudaki
hassasiyetimizi ortaya koyduğumuz sürece ihlallerin en aza indirilebileceğini biliyoruz.
Bundan sonraki yürütülecek çalışmalarda gerek Türkiye'de yaşayan insanlarımızın
herhangi bir hak ihlaline uğramaması gerek Türkiye'nin uluslararası alanda itibarını
olumsuz yönde etkileyebilecek insan hakları ihlal eden bir ülke konumundan uzaklaşması
bakımından yapılan ve yapılmakta olan çalışmalar çok önemli" diye konuştu.
http://www.haber3.com/insan-haklari-bolge-calistayi-1093943h.htm
ÜLKEMİZDE KURULAN HER 10 YENİ ŞİRKETTEN 7’Sİ İLK 5 YILDA BATIYOR
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından kadın girişimcilere yönelik
düzenlenen bilgilendirme toplantısında konuşan İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı
Semrin Kaleli, Türk halkının girişimci bir ruhu olduğunu dile getirdi.
Bu başarının şirketlerin ayakta kalması için de gösterilmesi gerektiğini söyleyen Kaleli,
"Belki ilk kez duyacaksınız ama ülkemiz, Peru'yla birlikte dünyadaki en girişimci iki
ülkeden biri olarak kabul ediliyor. Üstelik herkes Amerika'yı girişimciliğin cenneti
zannederken bilmiyorlar ki Türkiye'de kendi işinin sahibi insanların toplam çalışanlara
oranı, ABD'nin dört misli. Yani dünyanın girişimcilik anlamında en enerjik ülkesi
olduğumuz bir gerçek" dedi.
Tarımsal Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu bilgilendirme toplantısının 'İçindeki
Girişimciyi Harekete Geçir' sloganıyla dünya genelinde ve ülkemizde kutlanan Global
Girişimcilik Haftası etkinlikleri arasında yer aldığını kaydeden Kaleli, "Global Girişimcilik
Haftası yerel, ulusal ve küresel etkinliklerde kişileri yenilikçi potansiyellerini keşfetmeye
ve girişimciliği kariyer seçeneği olarak değerlendirmeye teşvik ediyor. Ancak veriler
şirketlerin kalıcılığı ile ilgili aynı başarıyı sağladığımızı göstermiyor. Ülkemizde kurulan her
10 yeni şirketten 7 tanesi ilk 5 yıl içinde batıyor. Çünkü bu şirketler ileri teknoloji içeren,
vizyon sahibi ve hızlı büyüme temposu potansiyeli taşıyan şirketler değil. Kısacası
sahipleri nitelikli girişimciler değil. Bu ne yazık ki ülkemizdeki girişimcilikle ilgili acı bir
gerçek. 2023 hedefimiz olan Türkiye'nin dünyanın ilk on ekonomisi içinde yer almasının
nitelikli girişimci sayımızın artmasıyla mümkün olacağım düşünüyorum. Nitelikli Girişimci
derken üniversite mezunu olmaktan bahsetmiyorum. En iyi bildiği işi yapan ve işini
seven, yaptığı işle ilgili bütün yenilikleri takip eden girişimci olmaktan bahsediyorum.
Teşvik edilen, destek alarak işletmesini kuran girişimcinin pazar arayışı sıkıntısı. Burada
ülkemizdeki mikro ölçekli İşletmelerin sayısının artmasını hedeflerken bu işletmelere
ürettikleri ürünleri pazarlamaları konusunda da destek olmalı, vizyonlarını geliştirmelerine
yardımcı olmalıyız. Bu noktada kentsel bir koordinasyon kurabilirsek girişimci nasıl kaliteli
ürün üreteceğini, ürününü nereye ve nasıl satabileceğini bilir ve bu güven duygusuyla
başladığı işte başarı şansı daha yüksek olur. Ulu Önder Atatürk'ün dediği gibi; Başarı
başaracağım diye başlayanın ve başardım diye bitirenindir" diyerek sözlerini tamamladı.
FASLI GÜBRE DEVİ SAMSUN'DA
Toros Tarım, küresel gübre piyasasında bölgesel stratejik ortaklıkla büyüme hedefiyle,
fosfatlı gübrede dünya pazarının yüzde 30'unu elinde bulunduran Fas'ın en büyük devlet
kuruluşu OCP (Office Chérifien des Phosphates S.A) ile ortak şirket kurdu. Black Sea
Gübre adı verilen şirket, Samsun tesislerinde üretilecek gübreleri Karadeniz, Balkan ve
Orta Asya ülkelerine pazarlayacak.
Tekfen Holding'in Tarımsal Sanayi Grubu iştiraklerinden Toros Tarım, dünya fosfat
ihracatının yüzde 30'unu gerçekleştiren Fas'ın en büyük devlet kuruluşu OCP (Office
Chérifien des Phosphates S.A) ile Türkiye'de ortak bir şirket kurmak üzere sözleşme
imzaladı. Anlaşma kapsamında sermayesinin yüzde 70'i OCP'ye, yüzde 30'u Toros
Tarım'a ait olacak Black Sea Gübre Ticaret A.Ş, Toros Tarım Samsun tesislerinde
üretilecek fosfatlı gübreleri Karadeniz, Balkan ve Orta Asya ülkelerine pazarlayacak.
Toros Tarım Yönetim Kurulu Başkanı ve Tekfen Tarımsal Sanayi Grubu CEO'su Esin Mete,
Toros Tarım'ın 30. yılını kutladığı bu dönemde böyle bir ortaklığın kurulmasının sektöre
ayrı bir dinamizm katacağını belirtti. Esin Mete, "Toros Tarım olarak, küresel gübre
piyasasında bölgesel stratejik ortaklıkla büyüme hedefiyle büyümeyi planlıyoruz. Bu
çerçevede sektörün önemli oyuncularından OCP ile imzaladığımız ortaklık anlaşması
hedeflerimize ulaşmamız konusunda büyük avantaj sağlayacaktır. Geçtiğimiz 30 yıl içinde
hayallerimizi aşmayı başardık. Gelecek 30 yılda da, hayallerimize sığdırmakta
zorlandığımız başarılara imza atmayı hedefliyoruz" dedi.
KARAVANLA SEYAHATE HATTUŞA’YI ÖNERDİ
Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Seçim Aydın, geçtiğimiz Cumartesi günü yayınlanan
karavan turizmi ile ilgili yazısında Çorum’un ören yerlerini de örnek gösterdi. Aynı
zamanda Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Anadolu Turizm
İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı olan Seçim Aydın yazısında “Karavanlarıyla seyahat
edenler kamp yeri sağlandığında Alacahöyük, Hattuşa, Çorum ve Amasya’da daha çok
zamana sahip olacaklar.” ifadesini kullandı.
Seçim Aydın köşe yazısında şu ifadelere yer verdi:
ANKARA’dan Eskişehir, İstanbul, Samsun’a uzanan karayolları üzerinde Divriği,
Alacahöyük, Çorum, Hattuşaş, Safranbolu gibi yörelerimizi tanımlayan levhalar var. Bu,
daha önceleri paylaştığım turizm değerlerimizin yollarımızı süsleyebileceği önerimin
gerçekten güzel bir uygulaması. Bize yol bilgileri sunan ışıklı cihazların da bu amaçla
kullanılması beldelerimizi birbirine bağlayan karayollarımızın Anadolu turizmine olan
katkısını tamamlayacaktır. Karayolları üzerinde yer alan kültürel değerlerimizin
gezilebilirlik imkanını artıracak, katkıda bulunacak bir başka yapılanma da uzun süredir
ihmal edilen Kamping Tesisleri ve Karavanlar.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Nitelikler Yönetmeliğinde kampingler “karayolları
güzergahları ve yakın çevrelerinde kent girişlerinde deniz, göl gibi doğal güzelliği olan
yerlerde kurulan ve genellikle ihtiyaçların kendi imkanlarıyla karşıladığı tesisler” olarak
tanımlanıyor. Ama gelin görün ki bunlar Bakanlığın internet sitesinde, turizm türlerinin
sayıldığı bölümde yer almıyor.
Eğer Turizm Bakanlığı’nın değerli bürokratları bu konuyu, 2023 stratejisinde, yayla
turizminin son satırındaki yerinden, dünya ölçüsünde bir noktaya taşıyacak projeleri ve
teşvik önerilerini, kültürel değerlerimizin dünyadaki yerini almasında çabalarını
esirgemeyen Sayın Bakana sunabilirlerse, çeşitlendirme konusunda da, farklı bir gelişim
elde edebileceğimiz görüşündeyim. Karavanlarıyla seyahat edenler kamp yeri
sağlandığında Alacahöyük, Hattuşa, Çorum ve Amasya’da daha çok zamana sahip
olacaklar; bu örnekleri Eskişehir’den Gordion ve Frig vadisine, Ege’de ise daha çok
seçenekle artırmak mümkün. Bir YPK Kararı olan 2023 Turizm Stratejisinin, özellikle
eylem planları bazında, yetkili olmayan kurum ve kuruluşların revizyon çalışmalarından
kurtarmak açısından, yeniden gözden geçirilmesi zamanı gelmiş bulunuyor.
http://corumhakimiyet.net/Detay/30897/KARAVANLA-SEYEHATE-HATTUSA-YIONERDI.aspx
NİKSAR'DA "KADIN SIĞINMA EVİ PROJESİ"
Niksar Belediye Başkanı Duran Yadigar, projesi hazırlanan Kırıkkızlar Kadın Sığınma
Evi'nin çok kısa zamanda hayata geçirilerek, şiddete maruz kalan kadınların rahat bir
ortamda yaşamalarının sağlanacağını bildirdi.
Belediye Başkanı Yadigar, yaptığı yazılı açıklamasında, Niksar Belediye Başkanlığı olarak
başlattıkları "İki Alyans Bir Yastık Projesi"nin evli çiftlerden aldıkları kursiyerlerle aile
kurumunun temellerinin sağlamlaştırılması evlilik ilişkilerinin düzenli bir şekilde devam
etmesi için yürüttükleri bir çalışma olduğunu ifade etti. Yadigar, proje kapsamında nişanlı
çiftlerin de sağlam bir aile temeli atılması için eğitimler gördüğünü, projesini hazırladıkları
Kırıkkızlar Kadın Sığınma Evi'ni çok kısa sürede hayata geçirerek, şiddete maruz kalan
kadınların bir nebzede olsun rahat bir ortamda yaşamalarını sağlayacaklarını kaydetti.
http://www.haberler.com/niksar-da-kadin-siginma-evi-projesi-3155272-haberi/
10 ŞEKER FABRİKASINA 922 MİLYON DOLARLIK TEKLİF
Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'ye ait 10 fabrika, yapılan açık artırma ile satıldı. Fabrikaların
nihai pazarlık görüşmelerinde 922 milyon dolarlık teklif geldi. Portföy-C'de yer alan altı
fabrikaya 656 milyon dolarla en yüksek teklifi veren Ak-Can Şeker, 2009'da yapılan ve
Danıştay'ın iptal ettiği ihalede 606 milyon dolar vermişti.
Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'ye ait 10 şeker fabrikasının özelleştirme ihalesinde 922
milyon dolarlık teklif geldi. Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba
Şeker fabrikalarının (Portföy-C), nihai pazarlık görüşmesinde en yüksek teklifi, 656
milyon dolarla Ak-Can Şeker Sanayi ve Ticaret AŞ verdi. Elazığ, Malatya, Erzincan ve
Elbistan Şeker fabrikaları (Portföy-B) nihai pazarlık görüşmesinde ise en yüksek teklif,
266 milyon dolarla Kolin-Limak OGG'dan geldi.
2009 Kasım ayında yapılan ihalede en yüksek teklifi 606 milyon dolarla Ak-Can Gıda
vermişti. Ancak bu ihale Şeker-İş Sendikası'nın açtığı dava sonucu iptal edilmişti. O
nedenle Danıştay'ın uyarısı dikkate alınarak ihale yenilendi.
http://www.haberexen.com/10-seker-fabrikasina-922-milyon-dolarlik-teklif--36480h.htm
İŞSİZLİĞE ÇÖZÜM
Samsun'da İş-Kur ile KOSGEB, işsizlere ilk önce girişimcilik eğitimi, ardından da kredi
vererek işyeri açmasını sağlıyor. Samsun, bu uygulamayla girişimcilik oranında Türkiye'de
ilk 5 il arasına girdi. Türkiye İş Kurumu (İş-Kur) İl Müdürü Tahsin Bayar, Küçük ve Orta
Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Samsun Hizmet
Merkezi Müdürlüğü'yle birlikte yürüttükleri girişimcilik programıyla bu yıl 135 kişinin işyeri
açtığını söyledi. Bayar, "Eğitilen kursiyerlere, kredi desteği veriyoruz" dedi.
Girişimcilik eğitimiyle ilgili bilgi veren Tahsin Bayar, "İlimizde büyük hızla devam eden
eğitimlere 2011 yılında 21 programda 550 kişinin eğitimi gerçekleştirilmiştir. Kasım-Aralık
2011 döneminde devam eden 3 programda 75 kişinin sertifika programından
faydalanacağı eğitimlerimiz devam etmektedir. Aralık-Ocak döneminde planlanan
eğitimler için kursiyer başvuruları Aralık ayında kurumumuz aracılığı ile devam edecektir"
diye konuştu.
Bayar, "Eylül 2010'da imzalanan KOSGEB-İŞKUR Protokolü gereği kurumumuzca verilen
72 saatlik Uygulamalı Girişimcilik Eğitimlerini başarı ile tamamlayan işveren adayları
sertifikaları ile KOSGEB'e iş planlarını büyük bir ivme ile sunmakta ve işyerlerini
açmaktadır. 2011 yılında şu ana kadar 135 katılımcı işyerlerini KOSGEB destekleri ile
açmışlar ve işyeri açılımı, makine-teçhizat ve işçi giderleri gibi kalemlerden hibe almaya
hak kazanmışlardır. Yüzde 25'lik etki oranı ile ilimiz girişimcilik oranında Türkiye'de ilk 5
arasında yer almaktadır" dedi. Söz konusu eğitimleri başarıyla tamamlayan erkeklere 27
bin TL, bayanlara da 30 bin TL 1 yıl ödemesiz, 2 yıl faizsiz kredi veriliyor.
AVRUPA İMAR
PROGRAMI
VE
KALKINMA
BANKASINDAN
KOBİ’LERE
ÖZEL
DESTEK
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Türkiye Ofisi ile Çorum Ticaret ve Sanayi Odası
işbirliğinde TSO üyesi işletmelere ve KOBİ’lere yönelik danışmanlık hizmet alımı için
sağlanan hibe desteklerinin anlatıldığı konferans düzenlendi.
TSO Meclis salonunda yapılan "KOBİ’ler için Danışmanlık Hizmetleri Programı Destekleri"
konferansına konuşmacı olarak Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası "KOBİ’ler için
Danışmanlık Hizmetleri Programı" Türkiye Müdürü Banu Karsıalan katıldı. Avrupa İmar ve
Kalkınma Bankası’nın Türkiye’de 2009 yılından itibaren faaliyet gösterdiğini belirten Banu
Karsıalan, "Merkezi Londra’da olan bankanın ülkemizde İstanbul ve Ankara’da şubeleri
var" dedi. Bankanın projelere destek verdiğini anlatan Karsıalan, "Sadece devlet
projelerinde değil KOBİ’lerle de çalışıyoruz. Banka olarak KOBİ’lere özel önem veriyoruz.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın Türkiye fonlaması yakında 1 Milyar Dolar olacak.
10 Milyon Avroya kadar proje finansmanı sağlıyoruz. Finansman desteğinin yanı sıra
danışmanlık desteği veriyoruz" ifadelerini kullandı.
LADİK'İN UMUDU TURİZM
Samsun'da, gölünden, kayak merkezine, doğal güzelliklerden, kaplıcalara kadar pek çok
alternatife sahip Ladik İlçesi'nde geleceğin planlaması yapılıyor. Belediye Başkanı Mehmet
Karahan, "Turizm patlaması yaşatacağız" dedi. Ladik Belediye Başkanı Mehmet Karahan,
ilçelerinin gölü ve civarındaki yatırımlarını, Hamamayağı Kaplıcalarını, Akdağ Kayak
Merkezini, tarihi ve doğal güzellikleri ile inanç turizmi yatırımlarını geleceğe yönelik
yaptıkları planlamada öne çıkaracaklarını söyledi. Karahan, ilçede turizm patlaması
yaşanacağını ifade etti.
Ladik'in geleceğini planlamak için çalışmalar yaptıklarını söyleyen Mehmet Karahan,
"İlçemizin turizm gelişimini şu üç ayak üzerine oturtmak istiyoruz. Bunlar, Ladik Gölü ve
civarı turizm yatırımları, Hamamayağı kaplıcaları termal yatırımları, Akdağ kış sporları,
doğa sporları ve kayak merkezi yatırımları ve inanç turizmi. Bu saydığım alternatifler
bugün turizmde kalkınan ilçelerin çoğunda yok. İlçemizde turizm patlaması yaşatma
hedefindeyiz. Allah'ın izniyle bunu başaracağız" diye konuştu.
Ladik'te piknik alanları oluşturarak çalışmalara başladıklarını ifade eden Mehmet Karahan,
Göl Tesisleri ile ilgili olarak da, "İçerisinde ahşap kamelyalar bulunan teraslar oluşturduk.
Etraflarını da çim, çiçek peyzaj bitkileriyle donattık. Buraları döşediğimiz led lambalarla
aydınlatılıp çok hoş görünümler elde edildi. Yine göl ortasına iskele yaptık. Bu iskele
üzerine gayet estetik şemsiyeler ve altına tik ağacından ahşap masa ve sandalyelerle
oturma grubu yerleştirildi" dedi. Karahan, kaplıca, Akdağ Kayak Merkezi, tarihi ve doğal
güzellikleri ile inanç turizmi gibi alternatifler için de birçok çalışma yaptıklarını sözlerine
ekledi.
SULUOVA İLÇESİNDE ATIK YAĞLAR EKONOMİYE KAZANDIRILIYOR
Amasya'nın Suluova ilçesinde
tekrar kazandırıldığı bildirildi.
toplanan
atık
yağların
ekonomiye
Amasya Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Bolat, yaptığı açıklamada, Suluova Mili Eğitim
Müdürlüğü ile atık yağların ekonomiye tekrar kazandırılması için öğrencileri ve velileri
bilgilendirdiklerini söyledi. Bolat, 1 litre atık yağın 1 milyon litre içme suyunu kirlettiğini
belirterek, "Ülke genelinde 350 bin ton atık yağın lisanslı toplayıcılarla yüzde 1'i bile
toplanamamaktadır. Öğrencilerin başlattığı bu kampanya çok önemlidir. Başarılı sonuçlar
alınacaktır. Atık diye baktığımız her şey çöp değildir. Aynı zaman da bir ham maddedir.
Çevreye atıldığında bu kadar zararlı olan bir ham madde doğru yerde kullanıldığında
ülkemize enerji olarak geri dönecektir" diye konuştu.
Proje kapsamında öğrencilerin destekleriyle ilçede 150 kilogram atık yağı toplandığı
bildirildi.
http://www.haberler.com/suluova-ilcesinde-atik-yaglar-ekonomiye-3171013-haberi/
MİKRO KREDİ PROJESİYLE 13 KADINA 16 BİN TL VERİLDİ
Samsun’da, 2009 yılında çalışmalarına başlayan Türkiye Grameen Mikrokredi Programı
(TGMP) Samsun Şubesi, kredi almaya hak kazanan 13 üyeye, paralarını, düzenlenen
törenle verdi.
Özel İdare Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen törende konuşan Samsun Valisi Hüseyin
Aksoy, mikro kredi uygulamasının ilde genel meclisin aldığı karar doğrultusunda 3 yıl
önce başladığını ve bugün iyi bir seviyeye geldiğini söyledi. Samsunlu kadınların bu
projeye yoğun bir şekilde ilgi gösterdiklerini belirten Vali Aksoy, “Türkiye İsrafı Önleme
Vakfı ile ortaklaşa yürütülen bir çalışma çerçevesinde bu projeye İl Özel İdaresi 280 bin
TL’lik bir kaynak ayırdı. Başta Merkez ilçe olmak üzere, Çarşamba, Bafra ve Terme
ilçelerimizde 800 kadınımız birden çok olmak üzere bu krediden yararlandı. Bugüne kadar
toplam 1 milyon 40 bin TL kredi dağıtılırken, bunların birçoğunun sistem gereği geri
dönüşümü sağlanıyor. Geri dönüşüm sayesinde toplanan paralar, yine başka yerlerde
kullanılmak üzere sisteme dahil ediliyor.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından, mikro krediyi almaya hak kazanan 13 kadın girişimcinin 16 bin
TL tutrındaki kredilerini zarflar içinde Vali Aksoy tek tek takdim etti.
http://www.haberexen.com/mikro-kredi-projesiyle-13-kadina-16-bin-tl-verildi36709h.htm
ÇORUM'DA 'BİR KADIN GELİŞİR, BİR ÇOCUK DEĞİŞİR, ÇORUM DEĞİŞİR'
PROJESİ
Çorum Armoni Eğitim ve Yardımlaşma Derneği'nin ''Bir Kadın Gelişir, Bir Çocuk Değişir,
Çorum Değişir' adıyla hazırlayıp İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı'na
sunduğu proje kabul
edildi.
Armoni Eğitim ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Çoban, yaptığı
açıklamada dernek olarak yeni projeler oluşturulduğunu ve bu projelerden birisi olan ''Bir
Kadın Gelişir, Bir Çocuk Değişir, Çorum Değişir'' adı ile yaptıkları projenin kabul
edilmesinden
duyduğu memnuniyeti dile
getirerek
şunları
kaydetti:
"Çorum
Armoni Eğitim ve Yardımlaşma Derneği olarak, İçişleri Bakanlığı bütçesinden derneklere
yardım yönergesi, kapsamında, 'Bir Kadın Gelişir, Bir Çocuk Değişir, Çorum Değişir' adıyla
bir proje hazırlayarak Mayıs 2011'de Dernekler Dairesi Başkanlığı'na sunduk. Yapılan
değerlendirmede birçok projenin arasından 25 projeye kaynak sağlandı. Projemizin kabul
edilenler içinde olması Çorum adına bizleri sevindirdiği gibi bundan sonraki çalışmalarımız
için de şevkimizi artırdı."
Projenin amacı nitelikli çocuk bakıcısı yetiştirmek üzere geniş bir yelpazede 30 kursiyerin
seçilmesi,
kursiyerlerin
bir
çok
yönden
bilgilendirilip uygulama ortamı
bulabilecekleri eğitimlerine başlanması, kursiyerlere sosyal yönden eğitim verilmesini ön
görüyor.
http://www.memurlarsitesi.net/guncel/corumda-bir-kadin-gelisir-bir-cocuk-degisircorum-degisir-projesi-h76765.html
26 TRİLYONLUK YATIRIM
Yaklaşık 26 trilyonluk dev yatırım olan Terziköy Kaplıcası Tesisleri İnşaatı şu anda 6’ıncı
katı tamamlanmıştır. 8 kat olacak termal tesis 63 oda ve 180 yatak kapasitelidir. Yılbaşı
sonu itibariyle kaba inşaatı tamamlanacak ve 2012 yılının Eylül-Ekim aylarında bitirilmesi
hedeflenmektedir. Binan alt katında konferans salonu, yemekhane, mutfak bulunmakta
olup, 20 tane kabin, 2 tane 6X12 ebatında havuzu, bayanlar havuzu 1.35 mt, erkeklerinki
ise 1.5 mt derinliktedir. Ayrıca çocuk havuzları, çocuk oyuncak alanı ile Türk hamamı yer
alacaktır.
http://yesilirmakgazetesi.com/HaberDetay.asp?id=6104&haber=26%20trilyonluk%20yat%FDr%FDm.xhtml
TURHAL'DA ELEKTRONİK SU SAYACI DÖNEMİ BAŞLIYOR
Turhal Belediye Başkanı Ali Gözen, Turhal'da elektronik su sayacı döneminin başladığını
söyledi.
Turhal Belediyesi yıllardır kullanılan mekanik su sayaçlarını yeni elektronik su sayaçları ile
değiştirmeye başladı. Başkan Gözen, Turhal'da bir ilki daha gerçekleştirdiklerini ifade
ederek, "Turhal Belediyesi olarak teknolojik gelişmeleri takip ederek halkımızın faydası
için hizmetlerimizde kullanmak için gerekli hassasiyet ve gayreti gösteriyoruz. Bildiğiniz
gibi bölgemizde Tokat, Zile, Pazar, Yeşilyurt Belediyeleri elektronik su sayaçlarını
kullanmaya başladılar. Biz Turhal Belediyesi olarak su sayacı seçiminde diğer tüm
çalışmalarımızda olduğu hassasiyet ve büyük bir titizlikle çalışarak daha gelişmiş bir
elektronik su sayacını tespit ettik ve bunu ilçemizde kullanmaya karar verdik" dedi.
Başkan Gözen, elektronik su sayaçlarının eski su sayaçlarına göre ön ödeme özelliğinde
sahip olduğunu ifade ederek, "Elektronik su sayaçları ayrıca radyo frekans sistemi ile
uzaktan izlenebilir ve kontrol edilebilir yapıdadır. Peki, bu ne sağlayacak? Su sayacının
yanına gitmeden sayacın durumu kontrol edilebilecek ve her türlü müdahale
yapılabilecek. Uzaktan izleme kontrol kaçak kontrolünde en aktif yöntemdir. Böylelikle su
faturasını zamanında yatıran vatandaşımızın yanında olup su parasını ödemeyen ve kaçak
su kullananlarla etkin mücadele edilecektir" diye konuştu.
http://www.haber3.com/turhalda-elektronik-su-sayaci-donemi-basliyor-1101715h.htm
HİTİTSİAD SEKTÖRLERİ BULUŞTURACAK
Hitit Sanayicileri ve İşadamları Derneği (HİTİTSİAD) tarafından hazırlanan ‘Sektörel
Buluşmalar’ adlı proje dün düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı. HİTİTSİAD Salonu’nda
düzenlenen toplantıya Dernek Başkanı Ahmet Benli, Genel Sekreter Murat Haliloğlu ile
komisyon başkanları katıldı. ‘Sektörel Buluşmalar’projesi hakkında açıklamalarda bulunan
Ahmet Benli, “Çorum sanayi ve ticaretine yeni bir soluk getireceğiz.” diye konuştu. Dış
ticaret açısından da önemli bir atak başlattıklarını vurgulayan Benli, Çorum’daki sektörleri
buluşturacak projenin detaylarını anlattı.
Sektörel Buluşmalar’ın ticari potansiyel ve altyapı çalışmaları açısından da önemli
avantajlar sağlayacağının altını çizen Benli, şöyle konuştu: “Dernek olarak üyelerimize ve
Çorum'a faydalı olacak birçok faaliyet yapmaya çalışıyoruz. İş dünyasının hızlı gelişen
süreç içerisinde, kendi sektörü ile ilgili toplanacağı ve görüş bildirileceği ‘Sektörel
Buluşmalar’ adlı bir çalışma hazırladık. Bu buluşmaların amacı sektörel olarak; son
gelişmelerin değerlendirilmesi sorunların görüşülmesi, talep ve ihtiyaçların belirlenmesi,
konu ile ilgili makamlara iletilmesi ve yapılacak fuar ve gezilerin belirlenmesidir.
HİTİTSİAD olarak mevcut üye yapımızı göz önünde bulundurarak Dayanıklı Tüketim,
Beyaz Eşya ve Halı Mobilya Komisyonu, Enerji ve Çevre Komisyonu, İnşaat Taahhüt ve
Yapı Malzemeleri Komisyonu, Makine ve Metal İşleri Komisyonu, Tarım Gıda ve Ambalaj
Komisyonu, Tekstil, Deri ve Konfeksiyon Komisyonu, İş Makineleri Otomotiv ve Yedek
Parçaları Komisyonu, Toprak Sanayi Komisyonu ve Un-Yem Sanayii Komisyonu olacak
şekilde dokuz komisyonda toplantılar gerçekleştireceğiz. Daha sonraki süreçte ihtiyaç
halinde yeni komisyonlar kurulacak veya komisyonlar kendi içerisinde bölünebilecek.
Komisyon başkanlarımızla ilk toplantımızı gerçekleştireceğiz daha sonra da her komisyon
kendi içinde toplanacak. Yapılacak bu buluşmalara protokol üyelerimizi de davet edip
görüş alışverişi yapma imkanı bulacağız."
http://corumhakimiyet.net/Detay/30942/HITITSIAD-SEKTORLERI-BULUSTURACAK.aspx
DOĞALGAZ ÇEVRİM SANTRALİNE DURDURMA KARARI
Orta ve Doğu Avrupa'nın lider enerji grubu OMV'nin Samsun'un Terme ilçesine bağlı
Kozluk beldesinde kurulumunu devam ettirdiği 'OMV Samsun Elektrik A.Ş.'ye ait
Samsun Doğalgaz Kombine Çevrim Santrali'nin yapımı Danıştay tarafından ikinci bir karar
alınana kadar durduruldu.
Danıştay 13. Dairesi, bir süre önce Temiz Ünye Çevre Platformu (TÜÇEP) tarafından açtığı
davayla ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdi. Danıştay 13. Dairesi, "OMV
Samsun Elektrik A.Ş.'nin çevrim santralinin Çarşamba ilçesinde kurulumu için lisans
verilmesine rağmen Terme ilçesinde inşa edilmesini, ayrıca santralin kurulduğu yaklaşık
45
hektarlık
arazinin
sadece yaklaşık 10
hektarlık
arazisinin
tarım
dışı
kullanıma uygun olduğu, geriye kalan 34.5 hektarlık arazinin tarım arazisi olduğu, ayrıca
santralın etrafında bulunan arazilerde organik tarım yapıldığı, santralin devreye girmesi
halinde organik tarımın zarar göreceği" şeklindeki bilgilerin araştırılması ve sonuçların
alınıp yeniden karar verilinceye kadar yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Bir yıl önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın da katılımıyla temeli atılan
OMV Samsun Elektrik A.Ş.'ye ait 600 milyon euro yatırıma sahip doğalgaz kombine
çevrim santralinin 2012 yılında faaliyete geçmesi ve 870 MWe kurulu gücüyle
Türkiye elektrik ihtiyacının yüzde 3'ünü karşılaması hedefleniyor. 2008 yılında Enerji
Piyasası Düzenleme Kurumu'ndan 49 yıllığına elektrik üretim ve ticaret izni alan OMV
Samsun Elektrik, Terme ilçesinde kurulum çalışması devam eden Samsun Doğalgaz
Kombine Çevrim Santrali ile 30 yıl hizmet vermeyi planlanıyor.
http://www.haber3.com/dogalgaz-cevrim-santraline-durdurma-karari-1102495h.htm
KÖY SU DEPOLARINA GÜNEŞ ENERJİLİ KLORLAMA CİHAZI
Amasya İl Genel Meclisi Başkanı Mustafa Çittır, son 2 yılda 170 köydeki içme suyu
depolarına her biri 3 bin 500 TL değerinde güneş enerjili klorlama cihazı takıldığını
söyledi. Yolsuz ve susuz köy kalmaması amacıyla yapılan çalışmaların Amasya genelinde
başarılı bir şekilde ilerlediğini belirten Çittir, bunun yanı sıra suların sağlıklı koşullarda
içilmesi amacıyla alınan tedbirler çerçevesinde güneş enerjili klorlama cihazı temin
edildiğini açıkladı.
Amasya İl Genel Meclisi'nin yaptığı çalışmaları basın mensuplarına değerlendiren Çittır, il
merkezinde 44, Göynücek'te 20, Gümüşhacıköy'de 20, Hamamözü'nde 20, Merzifon'da
32, Suluova'da 20 ve Taşova'da 19 köye klorlama cihazı takıldığını, 2012 yılı sonuna
kadar tüm köylerdeki su depolarına klorlama cihazı takılacağını kaydetti. 5302 sayılı
kanun ile İl Özel İdaresi'nin karar organı olan il genel meclisinin öneminin arttığını, işlerin
çoğunun artık yerinde yönetildiğini ve yerel yönetimlerin işinin zorlaştığını anımsatan İl
Genel Meclisi Başkanı Çittir, "Artık İl Özel İdaresi Köy Hizmetleri yapısından çıktı.
Köylere hizmet götüren değil, ilin tamamına hizmet götüren kurum haline geldi. Sağlık,
tarım, sanayi, sosyal yardımlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvaları,
yetiştirme yurtları, ilk ve ortaöğretim kurumlarının arsa temini, binaların yapımı, bakımı,
onarımı, kültür, sanat, turizm, imar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve
kurtarmada, orman köylerinin desteklenmesi, ağaçlandırılması, park ve bahçesi tesisine
ilişkin
vatandaşlara
en
yakın
yerlerde
ve uygun yöntemlerle hizmet sunar. Hizmet sunumunda özürlü, yaşlı, düşkün ve dar
gelirlinin durumuna uygun yöntemler uygular. Vatandaşın işini artık Ankara'da değil, ilde
çözmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
http://www.haberciniz.biz/koy-su-depolarina-gunes-enerjili-klorlama-cihazi1211429h.htm
MEB "YAP KİRALA" YÖNTEMİNE GEÇMEYE HAZIRLANIYOR
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Erdem
Çenesiz, beraberindeki heyetle birlikte, Ankara’da yoğun temaslarda bulundu. Erdem
Çenesiz, Ankara’daki temasları ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, TÜRKONFED’in
gündemine ilişkin görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.
Çenesiz, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ı ziyaretinde, TÜRKONFED’in ülkenin en
büyük iş dünyası örgütü olduğunu ve Türkiye’nin 2023 vizyonuna katkı sağlayacak
çalışmalar
gerçekleştirdiğini
söyledi.
Çenesiz, "Bu yıl hükümetin 2023 yılı hedeflerine uygun olarak Yeni Dönem, Yeni Hedefler
raporunu hazırladık. Raporumuzun Türkiye’nin önümüzdeki dönem politikalarında da
hükümete yol gösterici olacağına inanıyoruz" dedi. Erdem Çenesiz ayrıca, Başbakan
Yardımcısı Bekir Bozdağ’a hükümetin ülke genelinde kabul gören bir 2023 hedefi
olmasından memnuniyet duyduklarını iletti. Çenesiz, Başbakan Yardımcısı Bekir
Bozdağ’ı,15-16 Aralık 2011 tarihlerinde Mersin SİAD ev sahipliğinde yapılacak olan 15.
Girişim ve İş Dünyası Zirvesi’ne davet etti.
TÜRKONFED heyeti, Ankara temasları kapsamında Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’i de
ziyaret etti. Erdem Çenesiz, TÜRKONFED’in "Yeni Dönem Yeni Hedefler" raporunda, çok
yönlü ve köklü bir eğitim reformu önerdiklerini ve bunun temel öğelerinin mesleki eğitim,
girişimcilik eğitimi ve inovasyon bilinci olduğunu belirtti. TÜRKONFED’in mesleki eğitime
yaklaşımlarını da dile getiren Erdem Çenesiz, ayrıca Bakan Ömer Dinçer’e, mesleki
eğitimin yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi için Organize Sanayi Bölgeleri’nde meslek
liseleri kurulmasına yönelik "Her OSB’ye Bir Meslek Lisesi" kampanyası önerdi. Bu öneriye
sıcak
bakan
Dinçer,
TÜRKONFED’in
önerisini
değerlendireceklerini
söyledi.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, eğitim kurumu binalarının yapımı, bakımı, onarımı ve
güvenlik işlerinin özel sektör tarafından yapılarak, okulların kiracı olarak bu binalarda
eğitim hizmeti vermesi seklinde bir yapı konusunda hazırlık yaptıklarını söyledi. Erdem
Çenesiz, Bakanlığın bu çalışması ile ilgili olarak, "Özel sektörün rekabet gücünü artırması
ve devletin kaynaklarını bina yatırımına kullanmaması açısından bu kararı destekliyoruz"
dedi.
Erdem Çenesiz ve beraberindeki heyet daha sonra Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ı
makamında ziyaret etti. Erdem Çenesiz, savunma sanayinde faaliyet gösteren özel sektör
firmalarının sorunlarını Bakan İsmet Yılmaz’a şu sözlerle aktardı: "TÜRKONFED olarak
tüm sektörlerde olduğu gibi savunma sanayinde de yerlilik söylemini destekliyoruz.
Savunma sanayi ihalelerine giren kamu ve özel sektör firmaları arasında bir denge
sağlanmalıdır. İhaleler özellikle KOBİ’ler açısından ağır şartlar içermektedir. İhalelerde
savunma sanayindeki yerli-özel sektörün kamu sektörü karşısında zayıf kalmamasının
sağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle hak ediş ödemelerinin teminatlandırılması
gibi konularda KOBİ’lere kolaylıklar sağlanmalıdır. Savunma sanayinin AR-GE
kapasitesinin artırılması için ihalelerde numune ürün, teknik çizim gibi destekler
verilmelidir."
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise KOBİ’lerin sorunlarını kendisine ilettiği için
TÜRKONFED heyetine teşekkür ederek, "Savunma sanayinde Türkiye kendi ihtiyacını
karşılayacak düzeye geliyor. Katkılarından dolayı KOBİ’lere ve temsilcilerine de teşekkür
ederiz" dedi.
TÜRKONFED heyeti, Çevre Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammed Balta’yı ziyaretinde
ise, KOBİ’leri fabrika ve yatırım tesisi sahibi olmaları için "Yeni Dönem Yeni Hedefler"
raporunda önerdikleri "TOKİ" modelini dile getirdi. Erdem Çenesiz, "TOKİ’nin dar
gelirlilere yönelik konut modelini KOBİ’lerin yatırım tesisi için de uygulayabiliriz. KOBİ’ler
de kira öder gibi hem işyeri sahibi olur, hem de üretime ve istihdama katkıda bulunur"
dedi. Muhammed Balta, sanayinin içerisinden gelen biri olarak öneriyi çok beğendiğini ve
konuyu ilgili makamlara bildirme konusunda girişimde bulunacağını söyledi. Bakan Balta,
"Bu öneri, istihdama büyük katkı sağlayacaktır" şeklinde kaydetti.
TÜRKONFED
Yönetim
Kurulu
Başkanı
Erdem
Çenesiz’e
Ankara
ziyaretleri
kapsamında;TÜRKONFED Başkan Yardımcısı ve Akyurt SİAD Başkanı A. Azmi Kelemcisoy,
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyesi ve DESİAD Başkanı Mehmet Salih Başöz, TÜRKONFED
Yönetim Kurulu Üyesi Atalay Gümrah’ı temsilen Rıfat Öktem,SAMSİAD Başkanı Emin
Bahri Uğurlu, İÇASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Güçlü, OKASİFED Başkanı Z.
Bahadır Saraç, İÇASİFED Genel Koordinatörü Serkan Özşölen ve SERFED temsilcisi Evrim
Erkılıçeşlik etti
KARADENİZLİ ARICILARA AB DESTEĞİ
Ordu Valiliği Avrupa Birliği Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi'nce KOBİ'leri desteklemek
ve arıcılık sektörünü geliştirmek amacıyla hazırlanan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu
tarafından onaylanarak uygulanmasına başlanılan "Arım, Balım, Peteğim" Projesi,
Karadenizli arıcılara umut oldu. Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Necati
Aydın, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, arıcıların çile çekerek elde ettiği baldan
pazarlama noktasında yıllarca bir şekilde zarara uğratıldığını söyledi. Yıllardır süre gelen
bu olumsuzluğa son noktayı koyma adına Ordu Valiliği ve Arıcılık Araştırma Enstitüsü'nün
ortak bir çalışma başlattığını ifade eden Aydın, hazırlanan projenin Avrupa Birliği
(AB) Türkiye Delegasyonu'nca onaylandığını belirtti.
Adına "Arım, Balım, Peteğim" verilen projeyle KOBİ'lerin desteklenmesinin ve arıcılık
sektörünün
geliştirilmesinin
amaçlandığını
vurgulayan
Aydın,
şunları
kaydetti: "Arıcılarımız yıllardır dağ başlarında çile çekerek kovanlarının dolmasını bekledi.
Arının özenle doldurduğu petekler, üreticiye hep umut oldu. Ancak üretici çeşitli
sebeplerden dolayı hep zarar etti. Bu sebeplerin başında üreticinin tanımadığı kişilere
sattığı bal yer almaktadır. Ürünü alan bir çok kişi, para ödeme noktasında üreticiyi bir
daha hatırlamamıştır. Üretici karşısında muhatap bulamamıştır. Bu olumsuzluklara son
vermek ve arıcıların hak ettiğini elde etmesini sağlamak adına Valiliğimiz, çok önemli bir
çalışma
ortaya
koydu.
Arım,
Balım,
Peteğim
adlı
bir
proje
çalışması
başlattı. Ordu Valiliği Avrupa Birliği Dış İlişkiler Koordinasyon Merkezi'nce hazırlanan
proje,
bu
zamana
kadar
yaşanan
pazar
sorununu
ortadan
kaldırmayı
amaçlamaktadır. Avrupa Birliği destekli bu proje, 9.3 milyon Avro bütçeli çok büyük bir
çalışmadır."
Doğu Karadeniz Bölgesi'ndeki arıcılık sektöründe faaliyet gösteren KOBİ'lerin rekabet
edilebilirliğini artırmak amacıyla, Ordu Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinasyon
Merkezi'nce
hazırlanan
proje,
36
ay
sürecek. Ordu,Giresun, Rize, Trabzon, Sinop ve Samsun illerini kapsayan projede, 557
metrekarelik bir alan üzerine Kalite Geliştirme ve Belgelendirme Merkezi, 3 bin 857
metrekarelik alan üzerine İşleme ve Paketleme Tesisi ile Pazarlama Tanıtım Birimi, 276
metrekarelik bir alana da Petek Ünitesi kurulacak. Bu tesislerde arı ürünleri katma değeri
yüksek şekilde işlenecek, uluslararası akredite olmuş laboratuarda her türlü analizleri
yapılacak ürünün, geliştirme ve çeşitliliği artırılacak, pazarlama imkanı artırılacak, arıcılık
sektöründeki KOBİ'lerin rekabet edilebilirlikleri yükseltilerek, arıcılık sektöründeki
çiftçilerinde kapasitelerinin geliştirilmesi sağlanacak.
http://www.haberler.com/karadenizli-aricilara-ab-destegi-3172219-haberi/
AMASYA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. ORBAY AÇIKLAMASI
Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay, "Üreteceğimiz projeleri toplum
yararına sunmak üniversite olarak temel hedefimizdir" dedi.
Orbay, yaptığı yazılı açıklamada, Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim üyelerinin
hazırladığı projelerin TÜBİTAK tarafından kabul edilerek desteklendiğini söyledi. Amasya
Üniversitesi olarak toplumun yararına daha çok proje üretmek istediklerini belirten Orbay
şunları kaydetti:
"Ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeyde akredite olmuş eğitim öğretim faaliyetini
öğrencilerimize sunmak, uluslararası düzeyde bilimsel çalışmalar yapmak için çeşitli
çalışmalar yapıyoruz. Üreteceğimiz projeleri toplum yararına sunmak üniversite olarak
temel hedefimizdir. Bu anlamda, üniversitemiz adına Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.
Dr. Murat Gökdere'nin hazırladığı "Sınıf Öğretmenleri ve Öğretmen Adayları İçin Üstün
Yetenekli Çocukların Eğitimi ve Özellikleri" ve Yrd. Doç Dr. Ahmet Bacanak'ın hazırladığı
"Uygulamalı Alternatif Ölçme Değerlendirme Yöntem ve Teknikleri Semineri" projeleri
TÜBİTAK tarafından desteklenmiştir. TÜBİTAK projesi desteği alan arkadaşlarımızı tebrik
ediyorum. Bu tip projelerin artması için Amasya Üniversitesi yönetimi olarak her türlü
desteğimiz sürecek."
http://www.sondakika.com/haber-amasya-universitesi-rektoru-prof-dr-orbay-3173114/
SAĞLIK SERBEST BÖLGESİ İÇİN SAMSUN'A DUBAİ MODELİ
Sağlık alanında yapılan kamu ve özel yatırımlarla büyük bir potansiyele kavuşan Samsun,
"sağlık kenti" olma vizyonuna yeni bir açılım kazandırmanın hazırlıklarını yapıyor.
Dünyadaki tek sağlık serbest bölgesi projesine ev sahipliği yapan Dubai modeli baz
alınarak, Samsun'a bir sağlık serbest bölge kazandırılması için ilk adım atıldı.
Beş yıl önce hayata geçirilen, Samsun Valiliği'nin destekleri ve başta Sağlık Kenti Samsun
Derneği olmak üzere sağlık İl Müdürlüğü ve Samsun İl Özel İdaresi koordinasyonuyla
yürütülen çalışmalar dahilinde Samsun'a bir "sağlık serbest bölgesi" kazandırılması
konusunda Samsun Valiliği'nde bir toplantı düzenlendi. Vali Hüseyin Aksoy'un
başkanlığındaki toplantıya İl Özel İdare Genel Sekreteri Aslan Karanfil, İl Sağlık Müdürü
Mustafa Kasapoğlu, Sağlık Kenti Samsun Derneği Başkanı Dr.Köksal Holoğlu ve
Dernek Yönetim Kurulu Üyeleri Vahap Doğan, Dr. Hikmet Çavuş, Dr. Hayati Ergür,
Samsun Valiliği Ar-Ge Daire Başkan Vekili Mehmet Huntürk ve Mediküm-Samsun Medikal
Kümelenme Derneği Başkan Yardımcısı Cengiz Uzdil katıldı.
Dünyada sağlık kenti vizyonuyla sağlık serbest bölgesi uygulamasını ilk başlatan yer olan
Dubai Sağlık Kenti ve Sağlık Serbest Bölgesi hakkında bilgilendirme yapılan toplantıda,
sağlık serbest bölgesi mevzuatı için hazırlık içerisinde olan Sağlık Bakanlığı'na Samsun
sağlık sektörü olarak model önerisi getirmek için gerekli hazırlıkların yapılması
kararlaştırıldı.
Vali Hüseyin Aksoy, Samsun'un sağlık alanındaki büyük yatırımlarla Türkiye'de sağlık
serbest bölgesine talip olabilecek illerin başında geldiğini belirterek, sağlık hizmetlerinin
yanında medikal ve cerrahi aletler imalat sanayinin de Samsun'un öne çıkan
ayrıcalıklarından biri olduğunu, Samsun'da konuyla ilgili tüm tarafların katılımıyla
Samsun'a bir sağlık serbest bölgesi kandırılması konusunda bilgilendirme ve görüş
alışverişi için bu toplantının düzenlendiği söyledi.
Birçok özelliğiyle Dubai ile benzeşen Samsun'un, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri başta
olmak üzere Avrupa'dan da önemli sağlık yatırımları ve hasta çekebilme potansiyelinin
olduğu belirtildiği toplantıda, Sağlık Kenti Samsun Derneği Başkanı Dr. Köksal Holoğlu
hazırladıkları Samsun Sağlık Serbest Bölgesi Projesi hakkında bir sunum yaptı. Holoğlu,
2023 yılında Avrupa ve Orta Asya dahilinde sadece yaşlı bakımı hizmetlerine ayrılacak
bütçenin 3 trilyon euro olacağını, bölgedeki en şanslı ülkelerin başında gelen Türkiye
olarak bu rakamın yüzde 10'unu çekmenin mümkün olabileceğini belirtti. Dr.Köksal
Holoğlu, Türkiye'deki sağlık yatırımlarında en güçlü şehirlerden biri olan Samsun'a
kazandırılacak bir sağlık serbest bölgenin avantajıyla, bu paydan yüzde 10'la 30 milyar
euro hedeflendiğini söyledi.
Toplantıda yapılan sunumda, Dubai'nin 2.5 milyar nüfusa sahip bir bölgenin tam
ortasında yer alması ve sağlık serbest bölgesi projesiyle sunduğu avantajlarla dünyada
sağlık alanındaki en önemli cazibe merkezlerinden biri olduğu belirtildi. Dubai
uygulamasının başarılı bir örnek olduğu vurgulanan toplantı sonunda; halen mevzuat
hazırlıkları Sağlık Bakanlığı'nca yürütülen sağlık serbest bölgeleri için, Samsun'da ilgili
tararların katılımı ve ortak çalışmasıyla Sağlık Bakanlığı'na bir model önerisi hazırlanması
benimsendi.
http://www.haberexen.com/saglik-serbest-bolgesi-icin-samsuna-dubai-modeli36990h.htm
ÖVÜNÜLECEK PROJE
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, işitme engellilerin sağlık hizmetlerinden en verimli şekilde
yararlanabilmesi amacıyla gerçekleştirilen İşaret Dili Tercümanlığı Projesi nedeniyle
Sağlık Müdürlüğü'nü kutladı. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, ''Türkiye'de bir ilk olma
özelliği taşıyan İşaret Dili Tercümanlığı Projesi ile işitme engelli vatandaşların Samsun'da
sağlık kurum ve kuruluşlarına başvurduklarında doğru iletişim kurabilmelerini sağlayarak,
yanlış teşhis ve tedaviye meydan vermemek suretiyle hasta güvenliğini sağladık'' dedi.
Aksoy, Sağlık Bakanlığı'nın kamu ve özel hastanelerde uyguladığı kalite hizmet
standartları kapsamında, engelliler için yapılması gereken düzenlemeleri yerinde görmek,
engelli hastaların karşılaştığı sıkıntıların neler olduğunu yerinde tespit etmek amacıyla bu
projeyi hazırladıklarını söyledi. Proje kapsamında uygulamalı saha denetimleri
gerçekleştirdiklerini vurgulayan Aksoy, denetimlerde yürüme ve görme engelli bireylere
çalışanların ve vatandaşların duyarlılıklarının işitme engellilere göre daha fazla olduğunun
tespiti üzerine sağlık kurum ve kuruluşlarında danışma ve yönlendirme hizmeti sunan
personele, hasta hakları birimi çalışanlarına, poliklinik sekreterlerine, halkın çok sık
başvurduğu şubelerin çalışanlarına ve 112 çalışanlarına işaret dili eğitimlerinin
verilmesinin planlandığını kaydetti. Çeşitli sağlık kuruluşlarında görevli 65 personele
mesai saatleri dışında toplam 120 saat eğitim verildiğini hatırlatan Aksoy, şunları
söyledi:''Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyan bu uygulama ile işitme engelli
vatandaşların Samsun'da sağlık kurum ve kuruluşlarına başvurduklarında doğru iletişim
kurabilmelerini sağlayarak, yanlış teşhis ve tedaviye meydan vermemek suretiyle hasta
güvenliğini sağladık. Türkiye'de birincilik alan bir proje. Sosyal amaçlı bir proje.
Vatandaşlarımızın dertlerini anlatmada karşılaştığı sorunları giderme adına, engelli
vatandaşlarımıza karşı güzel bir proje. Vatandaşlarımız artık dertlerini anlatabilecek ve
karşılığında ilgili uzman arkadaşlarımızın önerilerini alarak sağlıklı yaşama kavuşmaları
mümkün olabilecek. Bu proje ilimiz için önemli bir proje haline geldi. Türkiye'ye örnek
oldu. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.''
LEBLEBİNİN GELECEĞİNİ MASAYA YATIRDILAR
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası ile Çorum Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ÇESOB)
tarafından ‘‘Yöresel Ürünümüz Çorum Leblebisinin Geleceği’’ konulu bir toplantı
düzenlendi.
TSO’da yapılan toplantıya TSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal, ÇESOB
Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Kılıç ve Fırıncılar ve Simitçiler Odası Başkanı Adem Çıkık ile
ilimizde faaliyet gösteren leblebi ve kuruyemiş ticaretiyle uğraşan işletmelerin temsilcileri
katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Çetin Başaranhıncal, Türkiye’de leblebi üretiminin en köklü
geçmişe sahip olduğu yerleşmelerin başında Çorum İlimizin geldiğini vurgulayarak, 2002
yılında leblebi üretimi konusunda ilk coğrafî işaret tescili "Çorum Leblebisi" için yapıldığını
ifade etti. Hitit Medeniyeti ve sanayisinin yanı sıra Çorum’un en çok bilinen markasının
leblebi olduğuna dikkati çeken Başaranhıncal, "Bir zamanlar leblebiden biriktirdiği parayla
sanayiye yatırım yaparak atılım gerçekleştiren bir iliz. Bu nedenle leblebi bizim için daima
önemli bir ürün olmuştur. Günümüzde leblebi konusunda rakiplerimiz de var ama bugün
leblebi denince akla ilk gelen il olmayı başarmışız. Bu toplantımızı da sizlerden bir şikayet
geldiği için yapmadık. Leblebi için neler yapabiliriz, bu yöresel ürünümüzü nasıl daha
cazip pazarlayabiliriz ya da marka değerini arttırırız bunu istişare etmek ve gerekirse
somut bir adım atmak için bir aradayız" dedi.
ÇESOB Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Kılıç da leblebinin Çorum’un öz sermayesi
olduğunu ve şu an dışarıdan sıcak para girişini sağlayan ürünlerin başında geldiğini dile
getirdi. ÇESOB olarak Ticaret ve Sanayi Odası ile birçok ortak çalışma yaptıklarını anlatan
Yalçın Kılıç, ‘‘Bu kez de meşhur ürünümüz leblebi için bir araya geldik. Umarım
toplantımız hayırlı olur’’ şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı Çorum Yatırım Destek
Ofisi Sorumlusu Özgür Yalçın Türkiye ve Çorum’da leblebi üretimi, sorunlar ve çözüm
önerileri konusunda bir sunum gerçekleştirdi. Özgür Yalçın’ın ardından KOSGEB KOBİ
Uzmanı Gökhan Yürürer de markalaşma ve KOSGEB’in sağladığı desteklerle ilgili bir
sunum yaptı.
Sunumun ardından katılımcıların leblebi üretimi, pazarlama, markalaşma, sermaye,
hammadde ve usta sıkıntısı gibi başlıca sorunları hakkında görüş ve önerileri alındı.
Toplantının sonunda, bir kooperatif kurularak leblebici esnafının bir çatı altında
örgütlenmesi, bu alanda yaşanan sorunların çözülmesi için girişimlerde bulunulması ve
sektörün geleceğinin güvence altına alınarak Çorum leblebisinin korunması amacıyla
çalışma yapılması kararlaştırıldı.
AMASYA'DA İL
BELİRLENDİ
GIDA,
TARIM
VE
HAYVANCILIK
MÜDÜRLÜĞÜ
PROJELER
Amasya İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nce 2012 yılında uygulanacak projelerin
belirlendiği bildirildi.
Açıklamada, 2012 yılında, meyveciliği, seracılığı geliştirme, Merzifon Karası bağcılık,
yüksek sistem bağcılık projeleri, kiraz teşvik yarışması, çiftçi kısa mesaj uyarı sistemi,
organik tarımı geliştirme, iyi tarım uygulamaları eğitimi, güvenilir gıda, KKKA hastalığı ile
mücadele, kuş gribi ile mücadele ve önder çiftçi fuar katılımı gibi projelerin
uygulanmasının planladığı kaydedildi. Söz konusu projelere toplam 994 bin 500 liralık
kaynak ayrılması gerektiği bildirildi.
http://www.haberler.com/amasya-da-il-gida-tarim-ve-hayvancilik-mudurlugu-3185332haberi/
İŞKADINLARINA DESTEK ÇIKTI
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy, "Kadınlarımızın eğitim, sosyal hayat, iş hayatı, kültürel ve
sportif faaliyetler içerisinde yaptıkları çalışmaları her zaman takdir ediyor ve
destekliyorum" dedi. Vali Hüseyin Aksoy, Samsun İşkadınları Derneği (SAMİKAD) Başkanı
Münevver Uğurlu ve yönetim kurulu üyelerinin ziyaretinde işkadınlarına övgüler yağdırdı.
Aksoy, kadınların bu tür faaliyetler içerisinde olmasını önemsediğini ve takdir ettiğini
söyledi.
Samsun'da işkadınlarını tek çatı altında toplamayı amaçlayan SAMİKAD Başkanı
Münevver Uğurlu ve yönetim kurulu üyeleri, Vali Hüseyin Aksoy'u makamında ziyaret etti.
Ziyaretten dolayı mutlu olduğunu ifade eden Aksoy, "Samsunlu işkadınlarımızın bir çatı
altında toplanarak böylesi önemli bir çalışmanın içerisinde olmalarını gerçekten çok
anlamlı buluyorum. Kadınlarımızın eğitim, sosyal hayat, iş hayatı, kültürel ve sportif
faaliyetler içerisinde yaptıkları çalışmaları her zaman takdir ediyor ve destekliyorum.
Çalışmalarınızda başarılar dilerim" dedi. SAMİKAD Başkanı Münevver Uğurlu ise, "Derneği
kurmamızın amacı, işkadınlarının kişisel ve toplumsal gelişmelerinde onlara yardımcı
olacak bilgi ve yeteneklerini artırmaları adına gerekli imkânları sağlamak, toplumun fiziki
ve sosyal ihtiyaçlarını tanıyıp bu konulara eğilmeye özendirmek, üyeler arasındaki
ilişkileri dostluk ve hizmet çerçevesinde geliştirmek, Samsun ve toplumun ihtiyaçlarını,
problemlerini ve fırsatlarını daha iyi öğrenmeyi ve anlamayı sağlamaktır" diye konuştu.
SAMSUN'DA GENÇLİK ÇALIŞTAYI YAPILACAK
Samsun'da 17-18 Aralık'ta Gençlik Çalıştayının yapılacağı bildirildi.
Genlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü'nce yapılan yazılı açıklamada, Gençlik Çalıştay'ının
17 Aralık Cumartesi günü Ondokuz Mayıs Üniversitesi Atatürk Kongre ve Kültür
Merkezi'nde açılışının yapılacağı belirtildi. Açıklamada, çalıştaya Gençlik ve Spor Bakanı
Suat Kılıç'ın da katılacağı kaydedilerek, "Çalıştay'da Samsun, Tokat, Çorum, Kastamonu,
Sinop ve Amasya illerinden gençler katılacak. 2 gün sünecek olan Gençlik Çalıştayı'nda
gençliğin altyapısı, sosyal hayatta gençlik, sağlık spor ve çevre, etik ve insani değerler
konularında gençlere bilgi verilecek" ifadesi kullanıldı.
http://www.haberler.com/samsun-da-genclik-calistay-i-yapilacak-3186771-haberi/
TEMA, ATIK PİLLERİ TOPLUYOR
TEMA Vakfı Tokat İl Temsilciliği’nce başlatılan atık pil toplama kampanyası devam ediyor.
Atık pillerin doğaya verdiği zararlar sık sık anlatılıyor. GENÇ TEMA’cıların topladıkları atık
piller, TEMA Vakfı Tokat İl Temsilciliği tarafından İzmit’teki bertaraf tesislerine ulaştırıldı.
TEMA Vakfı İl Temsilciliği, Göstermiş oldukları ilgiden dolayı Genç TEMA gönüllülerine
teşekkür etti ve Pil üreticileri, kullandıkları yeni teknolojilerle hem daha çok fayda
yaratmakta hem de çevre için daha dost üretim gerçekleştirmektedir. Yine de tükenen
pilleri çevreye veya çöpe atmamalıyız. Çünkü atık pillerin içerisindeki çeşitli kimyasal
maddeler çöp depolama alanlarında yeraltı sularına ve toprağa karışarak kirlilik
yaratabilir. Hem bu nedenle hem de atık pillerin geri kazanımı yoluyla doğal kaynakların
verimli kullanımını artırmak için Atık pilleri naylon torba, karton kutu ya da kavanozlarda
biriktirilerek, süpermarketlerde, okullarda, muhtarlıklarda, belediyelerin belirlediği
toplama merkezlerinde bulunan atık pil kutularına atmalı veya pilimizi satın aldığımız satış
noktasına geri götürmeliyiz.” mesajını yineledi.
ÇORUM’DA “ÇİN KÜLTÜR YILI” ETKİNLİĞİ GİRİŞİMİ
Vali Nurullah Çakır, "2012 Türkiye’de Çin Kültür Yılı Projesi"nin açılışı etkinliklerine
katılarak, proje dahilinde 2012 yılı boyunca farklı illerde yapılması öngörülen etkinliklerde
Çorum’un da yer alması için girişimlerde bulundu. Çin ve Türkiye arasındaki kültürel
bağlantıyı güçlendirmek ve diplomatik ilişkileri kuvvetlendirmek amacıyla planlanan
"2012 Türkiye’de Çin Kültür Yılı Projesi" hazırlandı. Proje "İpek Yolu’nun Başlangıcı,
Büyüleyici Çin" temasıyla başladı.
Projenin açılışı Ankara CerModern’de "Renklerle İpek Yolu" karma resim sergisi ve
Congresium Ankara ATO Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen "İpek
Yolun’ndan Yeni Mesaj Gala Gecesi" ile yapıldı. Sergi ve gala gecesine Kültür ve Turizm
Bakanı Ertuğrul Günay, Çin Kültür Bakan Yardımcısı Yang Zhijin ve Çin’in Ankara
Büyükelçisi Gong Xiaosheng katıldı. Vali Çakır da proje dahilinde 2012 yılı boyunca farklı
illerde düzenlenmesi öngörülen etkinliklerde Çorum’un da yer alması için girişimlerde
bulunmak
üzere
programlara
katılarak
bir
dizi
görüşmelerde
bulundu.
Kalabalık bir nüfusa sahip Çin’in dikkatini şehrimizin kültür turizmine çekmeyi
planladıklarını ifade eden Vali Çakır, bu konuda Çorum olarak gayret göstermemiz
gerektiğini
vurguladı.
Etkinliklerde ön görüşmelerde bulunan Vali Çakır, Çin’den Türkiye’ye gelecek
ziyaretçilerden Çorum’un da payını almak istediklerini söyledi. 2010 Japon Yılı’nı
hatırlatan Vali Çakır, 2012 Çin Kültür Yılı’nın da iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
BÜYÜKELÇİ SAMSUN'DA
'Ülke Günleri' etkinlikleri kapsamında bugün Samsun TSO'nun konuğu olacak olan İngiliz
Büyükelçi David Reddaway, "İş dünyasında kurduğumuz ilişkilerimizde altın çağı
yaşıyoruz" dedi. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nın Ülke Günleri programı kapsamında
bugün Samsun'a gelecek olan İngiltere Büyükelçisi David Reddaway, Türkiye ile iş
ilişkileri açısından altın çağı yaşadıklarını söyledi. Dün Trabzon'da bir dizi incelemelerde
bulunan Büyükelçi David Reddaway, yaptığı açıklamada, Birleşik Krallık olarak Türkiye ile
ilişkilerinde son derece hırslı olduklarını söyledi. David Reddaway "Son zamanlarda
gerçekleşen çok önemli başbakanlar, bakanlar seviyesinde ziyaretler oldu. Sayın
Cumhurbaşkanı Gül'ün devlet ziyareti özellikle başarılı bir ziyaret olarak gerçekleşti. Sayın
Cumhurbaşkanı ve sayın başbakanın pek çok durumda tekrar tekrar altını çizdiği gibi
Türkiye'nin Birleşik Krallık ilişkilerinde altın çağını yaşamakta ve bu altın çağ her türlü
alanda kendini gösteriyor. Siyaset alanındaki ilişkilerimizde, uluslararası ilişkilerimizde
pek çok alanda gerçekleştirdiğimiz iş birliğindeki, bunlara terörün her türlü mücadelede
dâhil edildiği üzere özellikle iş dünyasında kurduğumuz ilişkilerimizde bu altın çağı
yaşıyoruz" dedi.
KENT KONSEYLERİ GELİYOR
Türkiye Kent Konseyleri Platformu, Atakum Kent Konseyi'nin davetlisi olarak cumartesi ve
pazar günü Samsun'da toplanıyor. Platformun ana gündem maddesi ise Karadeniz'in
çevre sorunları. Ülke genelinde 217 kent konseyinin oluşturduğu Türkiye Kent Konseyleri
Platformu Çalıştayı, 17 ve 18 Aralık tarihinde Samsun'da gerçekleştirilecek. Platformun
dönem başkanlığını yürüten Atakum Kent Konseyi'nin ev sahipliğinde, Atakum
Belediyesi'nin destekleriyle gerçekleştirilecek çalıştayın ana gündem maddesini ise
'Karadeniz'de enerji üretiminin çevre ve insan sağılığına etkileri' ile 'Karadenizde kıyı
alanlarının kullanımı' oluşturacak. Atakum Kent Konseyi Başkanı ve Türkiye Kent
Konseyleri Platformu Dönem Başkanı Dr. Murat Erkan, cumartesi ve pazar günleri
gerçekleştirilecek çalıştay öncesi bir basın toplantısı düzenledi. Yönetim kurulu üyelerinin
de katıldığı Deniz Kafe'deki basın toplantısında Dr. Murat Erkan, kent konseylerini, "Kendi
yaşam alanımızla ilgili olan her şeyi içine alan ve saf bir ideolojik yanı olmayan, ortak
toplumsal yararlar üzerine çalışan düşünce atölyeleri" sözleriyle tanımladı. Kent
konseylerinin tarihini özetleyen Dr. Erkan, "Atakum Kent Konseyi olarak 2 yıla yakın bir
süre yürütme kurulunda yer almamızın ardından Türkiye Kent Konseyleri Platformu
Dönem Başkanlığı'nı yürütmeye başladık. Platformun önemli bir çalışması her 3 ayda bir
Türkiye'nin farklı bölgelerinde gerçekleştirdiği çalıştaylardır. Son çalıştaya ise biz ev
sahipliği yapacağız. Yaklaşık 50 il, toplamda 217 kent konseyinden başkan, genel
sekreter, yönetim kurulu üyeleri ve belediye başkanları olmak üzere 300'e yakın konuk,
Türk-İş Eğitim Merkezi'ndeki çalıştayımıza katılacak" dedi.
Çalıştayda öncelikli olarak 'çevre' konusunu ele alacaklarını açıklayan Dr. Murat Erkan,
"Karadeniz'de yaygın olan ve gündemden hiç düşmeyen hidro elektrik santraller(HES) ile
nükleer santraller konusunu ele alacağız. Ayrıca Karadeniz kıyılarının korunmasıyla ilgili
öneriler de tartışılacak. Atakum Kent Konseyi olarak yaşadığımız dünya ve içinde yer
aldığımız çevreyi en öncelikli olarak korumamız ve iyileştirmemiz gerektiğini
düşünüyoruz. Bu nedenle, en yüksek teknolojinin kullanıldığı ülkelerde bile ciddi çevre
felaketlerine yol açan nükleer ve termik santralleri, onlar hayatımıza girmeden önce daha
çok tartışmalı ve konuşmalıyız" diye konuştu. Türkiye Kent Konseyleri Platformu olarak
hiç bir zaman 'salt eleştiri' yapmak gibi bir tarzı asla benimsemediklerini de söyleyen Dr.
Murat Erkan, " Eleştirdiğimiz konularla ilgili çözüm önerilerimizi de sunuyoruz. Bunu
yapmaya da devam edeceğiz. Çalışmalarımızda değerli basın mensuplarının büyük
desteğine ihtiyacımız olacak. Biliyoruz ki, çalışmalarımız, basın aracılığıyla Samsun
kamuoyuna ulaştırılmadığı sürece bir ayağı eksik kalacaktır" dedi.
BULVAR AVM'YE BAKAN ÖVGÜSÜ
Giresun'daki programının ardından sürpriz bir şekilde Samsun'a gelen Kültür ve Turizm
Bakanı Ertuğrul Günay, Torunlar-Turkmall ortak girişimiyle eski TEKEL binalarında yapılan
Bulvar AVM inşaatını gezdi. Projeyi önemsediğini belirten Günay, Samsun'un yüzünü
değiştireceğini söyledi.
Giresun programının ardından Çarşamba Uluslararası Havaalanı'na gelen Bakan Günay,
sürpriz bir ziyaret gerçekleştirerek Samsun'a geldi. Torunlar-Turkmall ortak girişimiyle
eski TEKEL binalarında yapılan Bulvar AVM inşaatını gezen Bakan Günay'a Vali Hüseyin
Aksoy ve TurkMall Genel Koordinatörü Ahmet Demir eşlik etti. İnşaat hakkında bilgiler
alan Bakan Günay, özellikle binaların Gazi Caddesi bölümünü önemsediğini söyledi.
Türkiye'de birçok AVM yapıldığını söyleyen Bakan Günay, "Hiçbir yerde bu kadar tarihi
yapı kullanarak forum yapılmadı. Avrupa çapında bir şey. Burayla ilgili hassasiyetim
vardı. Burada biz tarihi bir tütün fabrikası ve tütün deposundan geleneksel dokuda yeni
AVM oluşturacağız. Yapılan güzel bir proje, tebrik ederim. Bizim kurullarda ve başka
birimlerde yapabileceğimiz ne gibi bir katkı olursa yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.
Baştan itibaren bu projeyi destekledim. Samsun'un yüzünü değiştirecek bir proje olarak
gördüm. Samsun hayal ettiğimden fazla bir eser kazanacak" dedi.
Günay, önerilerini de Proje Müdürü Ahmet Azaklı'ya aktardı. Özellikle yeni yapılan
binalara dikkati çeken Günay, eski binalarla camdan köprüler kurulabileceğini söyledi.
Yapımı hızla devam eden inşaatın Mayıs 2012'de bitirilmesinin hedeflendiği belirtildi
AMASYA’DA MEYVECİLİK
DAĞITIMI YAPILDI
GELİŞTİRİLİYOR;
22.010
ADET
MEYVE
FİDANI
Amasya İli Tarım ve Kıtsal Gelişim Strateji planı çerçevesinde Amasya’da meyveciliği
geliştirmek amacıyla yapılan projeler çerçevesinde 22.010 adet meyve fidanı dağıtımı
yapıldı. İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümüz tarafından İl Özel İdaresi kaynaklı
İlimiz ‘Meyveciliğini Geliştirme Projesi’ kapsamında, ihracata yönelik yarı bodur meyve
yetiştiriciliğinin geliştirilmesi hedeflenmektedir.
Amasya İli Tarım ve Kırsal Gelişim Strateji Planı çerçevesinde: İl Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Müdürlüğümüzün, Samsun Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve Ziraat
Fakültesinin teknik desteği ile İlçeler ve köy bazında bitkisel üretim ve hayvan
yetiştiriciliği olarak ürün deseni oluşturuldu ve kapama meyve bahçeleri kurulması
çalışmalarına başlanmıştı. Projenin 2011 yılı çalışmaları kapsamında; İl ve İlçe Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerimizce,
Meyve yetiştiriciliği yapmak isteyen
çiftçilerimizin müracaatlarının alınması ile başlandı. Talep ettikleri meyve yetiştiriciliğine
uygun arazisi olan çiftçilerimizin müracaatları kabul edilerek fidan dağıtımından önce İl
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü toplantı salonunda ‘Fidan yerlerinin işaretlenmesi,
Çukurların açılması, Dikim budaması ve Dikim tekniği’ konularında bilgi verildi.
Fidan bedelinin % 50’ si İl Özel İdaresi kaynağı destekli ihalelerinin yapılmasının
ardından, 6-7-8 Aralık 2011 tarihlerinde getirtilen fidanlar ‘Fidan Muayene Kabul
Komisyonunca’ uygunluğu kabul edilerek; Bölgemize uygun standart 0900-Ziraat,
Lambert- Straks Gold kiraz çeşitlerinden 12.000 adet kiraz fidanı, Yine bölgemize uygun
Deveci- Santa Mario- Williams çeşitlerinden oluşan 4.250 adet armut fidanı, Bölgeye
uygun Şebin ve Bilecik çeşitlerinden 5.760 adet ceviz olmak üzere toplam 22.010 fidan
dağıtıldı. Fidanların dikim, bakım, budama ve sulama gibi teknik işlemlerde İl ve İlçe
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerindeki teknik elemanlarımızın takip ve önerileri
doğrultusunda çiftçilerimizce yapılacaktır.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=6164&haber=Amasya da Meyvecilik
Geliştiriliyor. 22.010 Adet Meyve Fidanı Dağıtımı Yapıldı.xhtml
ENERJİ ÜSSÜ OLUYORUZ
Türkiye’nin sayılı enerji yatırım şirketlerinden Anadolu Enerji, Organize Sanayi
Bölgesi’nde 57 dönümlük alanda kuracağı tesislerle doğalgazdan elektrik üretecek. 2012
yılı Haziran ayında tamamlanması hedeflenen yatırımın toplam maliyeti 50 milyon Avro.
Çorum Organize Sanayi Bölgesi’nde 57 dönüm arsa üzerine iki kademeli yatırım yapılıyor.
İlk kademe tamamlandığında 118 MW (Megavat-bir milyon vat değerinde elektrik güç
birimi) ikinci kademe yatırım tamamlandığında ise, 250 MW elektrik üretilecek. İlk
kademede 118 MW elektrik üretimi Çorum’un elektrik tüketiminin yüzde 70-80’ine,
Obruk Barajı’nın ise tahminen 2-3 katına tekabül ediyor. Anadolu Grup Enerji Yatırımları
A.Ş, geçtiğimiz Nisan ayında başlattığı yatırımı 2012 yılı Haziran ayında tamamlamayı
hedefliyor. Çorum’un çevre illerinde benzer büyüklükte bir enerji yatırımı bulunmuyor.
Sadece Samsun’da OMW Enerji’nin inşaat aşamasında yatırımı bulunuyor. Bu çerçevede
Türkiye’nin sayılı enerji yatırımlarından birisi Çorum’a yapılıyor.
Ayda 800 lira üzerinde elektrik tüketimi olan firmalar devletten değil, özel tedarikçi
firmalardan indirimli elektrik alabilecek. Avrupa’da sistem bu şekilde işletiliyor. Türkiye,
uygulamaya kademeli olarak geçiyor. 2012 yılından itibaren firmalar istediği tedarikçiden
elektrik alabilecek. Sanayicilere indirimli elektrik satışı yapılıyor. OSB’lerin kurumsal bir
yapısı olduğu için muhtemelen elektriği kendileri satın alıp firmalara dağıtılıyor. Yatırım
için şu anda 50 personel çalışıyor. Çorumlu firmalardan malzeme tedariki sağlanıyor.
Yatırımın müteahhitliğini OKA Enerji üstleniyor. Anadolu Enerji 50 milyon Avro maliyetle
(125 milyon lira) Çorum’daki en büyük özel sektör yatırımını gerçekleştiriyor.
Tesiste 12 motorlu bir sistem kurulacak. Yaklaşık 10 MW’lık 12 motor çalışacak. Motorları
gemi üretimi yapan Finlandiyalı Wortsila firması üretiyor. Doğalgazdan elektrik üreten
motorların 12’si de çalıştığında saatte 22 bin m3 doğalgaz çekişi yapıyor. Yani Çorum
OSB’nin en az üç katı doğalgaz tüketimi olacak. İnşaat yüzde 20 seviyesinde. 6 bin m3
civarında beton atıldı, 700 ton demir kullanıldı. Fore kazık sistemi uygulandı. Yatırım
tamamlandığında 30 personel sürekli görev yapacak.
Neden Çorum? Çorum Organize Sanayi Bölgesi avantajlı bir bölge. Yapılaşma daha kolay.
Mavi Akım Doğalgaz Hattı 2.5 kilometre mesafede bulunuyor. Ana hattan doğalgaz
alıyorsunuz. Elektrik üretiminin can damarı doğalgaz. Ayrıca Çorum yatırımda öncelikli
bölge. Tesisin ürettiği enerjinin bağlanacağı trafo merkezi OSB’deki yatırımın hemen yanı
başında yer alıyor. Bahsedilen avantajlar Çorum’a yatırım yapmak için tercih nedeni oldu.
KARANFİL'DEN MÜJDE
Samsun Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, yapımı hızla devam eden Samsun
Rehabilitasyon Merkezi'nin 2012 yılı sonunda hizmete açmayı hedeflediklerini söyledi.
Samsun İl Özel İdaresi, sosyal hizmetlerle ilgili yatırımlar kapsamında, Samsun'a
"Rehabilitasyon Merkezi" inşa ediyor. Koruyucu, önleyici, geliştirici, tedavi ve rehabilite
edici hizmetleri yerine getirmek üzere ekim ayında başlayan Samsun Rehabilitasyon
Merkezi'nin yapımının 2012 yılı sonunda tamamlanması planlanıyor.
İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Aslan Karanfil, "Kurulacak olan rehabilitasyon merkezinde;
yoksulluktan ve hızlı kentleşmeden en çok etkilenen gruplar olan çocuk, genç ve kadınlar,
öncelikli hizmet grubu olarak düşünülüyor. Bodrum ve zemin katları ile birlikte 2 katlı
olarak inşa edilen binada, 48 adet oda, bir adet konferans salonu ve sergi salonu yer
alıyor. Bina ayrıca revir, doktor odası, spor salonu, bilgisayar odası ve kütüphane, ahşap
atölyesi, resim atölyesi, gibi birçok farklı amaca yönelik mekanları ile de dikkat çekiyor"
dedi.
EĞLENCE ADASI
Atakum Belediye Meclisi, Eğlence Adası'nın 1/1000'lik planını kabul etti. Başkan Metin
Burma, "Eğlence Adası, Atakum'un gelecek projesidir" dedi. Adnan Menderes Sahil
Yolu'nda yoğun olarak faaliyet gösteren eğlence yerlerinin bir adada toplanması amacı ile
başlatılan 'Eğlence Adası Projesi'nin 1/1000'lik plan aşaması Belediye Meclisi'nce kabul
edildi. Belediye Başkanı Metin Burma, projeye büyük önem verdiklerini söyleyerek,
"Eğlence Adası, ilçemizin gelecek projesi" dedi.
Eğlence Adası'nın Atakum'un geleceğinde çok önemli bir yer edineceğine işaret eden
Belediye Başkanı Metin Burma, "Ayrıca gürültü ve araç kirliğini ortadan kaldıracağı için
Atakum sahilini daha nezih ve hoş bir hale getirecek. Yaklaşık 100 dönümlük bir alan
oluşturup, tüm eğlence mekanlarımızı bu adada toplayarak konsept bir tasarım yapmayı
planladık. 1/5000 lik plan Büyükşehir Meclisinde kabul edilmişti. Şimdi bizim meclisimiz
1/1000'lik planı kabul etti. Büyükşehir Meclisi'nde de kabul edilmesi halinde ilgili
bakanlıklar nezdinde projenin tatbiki ile ilgili girişimler başlayacak" dedi.
Eğlence Adası'nın Atakum'a olduğu kadar Samsun'a da özellikle turizm alanında büyük
değer katacak önemli bir gelecek projesi olduğunu söyleyen Metin Burma, "Bunun
gerçekleşmesi için kentimiz için bir şeyler yapma gayreti içerisinde olan tüm siyasi ve
idari yetkilileri, kısaca herkesin elini taşın altına sokması ve projenin hayata geçmesi için
çaba göstermesini istiyorum. Halk bu projeyi onaylamıştır. Samsun bu projeyi mutlaka
başarmalıdır" diye konuştu. Atakum Belediye Meclisi'nin aralık ayı toplantısında kabul
edilen 1/1000'lik planın, Büyükşehir Belediye Meclisi'ne gönderileceği belirtildi.
ÇENESİZ “KARŞILIKSIZ ÇEK SİGORTA SİSTEMİ DEVREYE SOKULMALIDIR”
TÜRKONFED’in (Türk Girişim ve İş Dünyası Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı Erdem
Çenesiz, Adalet Bakanlığı tarafından yürütülen ‘karşılıksız çeke hapis cezasının
kaldırılmasına’ yönelik “Çek Yasası” taslak çalışmalarına ilişkin görüşlerini anlattı. Erdem
Çenesiz, Çek Yasası’nda hapis cezasının kaldırılmasına yönelik çalışmaların olumlu
olduğunu ancak hassasiyetle üzerinde durulması gereken noktalar bulunduğunu söyledi.
Çenesiz, “Ekonomik krizlerde maddi sıkıntıya giren ve Çek Kanunu’ndaki yaptırım
nedeniyle hapis cezasıyla hüküm giyen insanların bu mağduriyetlerinin çözülmesi olumlu
bir yaklaşımdır. Tüm iyi niyetine rağmen çekini ödeme güçlüğü çeken bir iş adamını
hapisle cezalandırmak, alacaklıları açısından da bir fayda sağlamaktadır. Ancak iyi niyetli
kişilerle, borcunu ödemek yerine varlıklarını gizleyen kişilerin birbirinden ayrıştırıldığı bir
kanuni uygulamayı iş dünyası ve kamuoyu vicdanı açısından daha olumlu buluyoruz”
dedi.
Geçmiş dönemde, çekini ödeme gücü olduğu halde mal varlığını devrederek alacaklıları
mağdur eden kişi ya da kurumların domino etkisi yaratarak birden fazla işletmeyi de mali
sıkıntıya soktuğunu hatırlatan Erdem Çenesiz, “Karşılıksız çek keşide edenlere yönelik
hapis cezasının kalkmasıyla, ödeme imkanı mevcutken çek alacaklısından mal varlığını
gizleyenlere yönelik caydırıcılık ortadan kalkacaktır. Yeni düzenlemeyle, çekini ödemek
yerine mal varlıklarını transfer eden kişilere karşı, çekin alacaklıları da korunmalıdır” dedi.
Erdem Çenesiz, yasaya yönelik bir dizi öneri de getirerek, “Karşılıksız çek keşide edenlere
getirilecek olan çek yasağı süresi, 5 yıldan daha uzun olmalıdır. Karşılıksız çek keşide
edenlerin varlıklarını çek alacaklılarından gizlediği veya üçüncü şahıslara transfer ettiği
durumlarda hapis cezasının yürürlükte kalması daha doğrudur. Çek yapraklarında banka
sorumluluk miktarları artırılarak ciddi bir meblağ haline getirilmeli ve bankaların çek
verirken daha dikkatli davranmalarına vesile olunmalıdır.
Her bir çek yaprağı için bir sigorta bedeli keşideci tarafından ödenmelidir. Çekin kanuni
yoldan tahsil edilemediği durumlarda, üst limiti 100.000 TL ile sınırlı olmak şartıyla çek
bedelinin yüzde 75’i bu sigorta kapsamında ödenmelidir, bu önerdiğimiz rakamlar toplam
kullanılan çek adedi ve karşılıksız çıkanlarının oranlanmasıyla yeniden hesaplanabilir”
dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=4032&kategori=guncel&proid=42b17822_
rigelworks
MURZİOĞLU’NDAN YETKİ BELGESİ UYARISI
Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, 3194 sayılı
Kanunun 28’inci maddesi uyarınca, 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren, inşaat ve tesisat
işlerinde yapım işi üstlenen yapım müteahhitlerinin yetki belgesiz usta çalıştırmalarına
izin verilmeyeceğini uyarısında bulundu.
Konu ile ilgili olarak, 16 Aralık 2010 tarihli ve 27787 sayılı Resmi Gazete’de “Yapı
Müteahhitlerinin Kayıtlan ile Şantiye Şefleri ve Yetki Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik”
yayımlandığını belirten Başkan Murzioğlu, “Konu hakkında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğünden alınan yazıda; ilgili İdarelerce ve yapı denetim
kuruluşlarınca şantiyelerde yapılacak kontrollerle, ustaların yaptıkları işe uygun yetki
belgelerinin olup olmadığının denetleneceği, belge sahibi olmayan ustalar nedeniyle 3194
sayılı İmar Kanununun 28’inci ve 42’inci maddeleri gereği cezalı duruma düşülmemesi
için, yukarıdaki (a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinde yer alan belgelerden herhangi birine
sahip olmayan ustaların, bir an önce (e) bendinde yer alan Yönetmelik Eki EK-3 “Geçici
Ustalık Yetki Belgesi”ni almaya yönlendirilmeleri gerektiği belirtilmektedir” dedi.
Murzioğlu, aynı yazıda devamla ‘Geçici Ustalık Yetki Belgesi’ alınabilmesi için gerekli
başvuruların, inşaat ve tesisat işlerinde çalıştığına ilişkin müteahhitten alınacak yazı veya
sosyal güvenlik kuruluşundan alınacak belge ile 1 Ocak 2015 tarihine kadar Çevre ve
Şehircilik İl Müdürlüğü veya yapı ruhsatı düzenlemeye yetkili idareye yapılabileceğinin
ifade edildiğini hatırlatarak, “Yazıda, 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren cezalı duruma
düşülmemesi için Geçici Ustalık Yetki Belgesi’nin, gerekli başvuru yapılmak suretiyle en
kısa zamanda alınması gerektiği ifade edilmektedir. Yine yazıda, 1 Ocak 2015 tarihinden
önce, müdürlük veya ilgili idareye başvurarak adına Geçici Ustalık Yetki Belgesi
düzenlenenlere, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurum ve kuruluşlar tarafından 32-40
saatlik eğitim verilmesi öngörülmekte, bu eğitim sonucunda verilecek belgelerin yetki
belgesi olarak kabul edileceği belirtilmekte, Milli Eğitim Bakanlığının belirlediği ve
uygulamakta olduğu eğitim programı dâhilinde, Geçici Ustalık Yetki Belgesine sahip
olanlardan; öncelikle demir, betonarme kalıbı, çata, duvar, boya, sıva, yalıtım vb. inşaat
işleri ile sıhhi, kalorifer ve elektrik tesisatına ilişkin ustalık branşlarında gerekli eğitim
faaliyetlerinin başlatılmasına ve tamamlanmasına yönelik olarak tüm iş ve işlemlerin
zaman kaybedilmeksizin Valiliklerce koordine edileceği vurgulanmaktadır” diye konuştu.
Konunun aciliyetine vurgu yapan Başkan Murzioğlu, belgelerden herhangi birine sahip
olmayan ustaların ‘Geçici Ustalık Yetki Belgesi’ almak üzere, bir an önce Çevre ve
Şehircilik İl Müdürlüğü veya yapı ruhsatı düzenlemeye yetkili idareye başvurmaları
gerektiğini söyledi.
http://www.haberexen.com/murzioglundan-yetki-belgesi-uyarisi-36902h.htm
GENÇLİK İÇİN YOL HARİTASI
Türkiye'de 16 şehirde yapılacak olan ve ilki Samsun'da gerçekleşen 'Gençlik Çalıştayı'na
konuşmacı olarak katılan Bakan Suat Kılıç, Türk gençliğinin yol haritasını oluşturmak
istediklerini söyledi. Gençleri dinlemek, onları kamu kurum ve kuruluşları ile
bütünleştirerek sorunlarını çözmek amacıyla Türkiye'de ilk olarak Samsun'da düzenlenen
'Bölgesel Gençlik Çalıştayı', Bakan Suat Kılıç'ın katılımıyla gerçekleşti. OMÜ Atatürk
Kongre Merkezi'ndeki çalıştayın ardından 24 yıl sonra Cumhuriyet tarihinin ikinci Gençlik
Şurası'nın yapılacağı belirtildi.
Çalıştayın açılışında konuşan Bakan Kılıç, Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olduğuna
dikkati çekerek, "Bugün önemli bir çalışmanın yapı ve kilometre taşı Samsun'dan yola
çıkarıldı. Bölgesel gençlik çalıştayı ile birlikte Samsun'da başlatmış olduğumuz bu girişim,
2012 yılının mayıs ayında Ankara'da Ulusal Gençlik Şurası olarak ilk meyvesini, Türk
toplumunun önüne getirmiş olacak. Türkiye'nin 17 ayrı bölgesinde, bölgesel gençlik
çalıştayına bugün itibariyle Samsun'da başlamış oluyoruz. Çalıştayların toplamda 10 bin
584 genci kapsadığını kaydeden Kılıç, bunun Türkiye'nin en geniş katılımlı gençlik
çalışması olacağının altını çizdi. Çalıştaylarla Türk gençliğinin yol haritasını oluşturmak
istediklerini bildiren Kılıç, "Sürecin bütün fotoğraflarını çok sağlıklı bir şekilde çekeceğiz.
Paydaşlardan beklentimiz, her kesin ülkemizin gençliğine yapılacak yatırımların ülkemizin
geleceğine yönelik yatırımlar olarak değerlendirmesi gerekiyor. İnsana yapılacak
yatırımlara sosyal, psikolojik, eğitim boyutları dahil edilmelidir. Gençliği geleceğe
hazırlayacak politikaları sağlam bir şekilde yürütmek istiyoruz" diye konuştu.
Türkiye nüfusunun 40 milyonunun 30 yaşının altında olduğunu söyleyen Bakan Suat Kılıç,
"Yani yarıdan fazlası genç kategorisine rahatlıkla girebilecek çok zengin bir insan
kaynağımız, çok büyük bir yer üstü zenginliğimiz var. Körfez ülkelerinde petrol vardır.
Rusya'da, Orta Asya'da doğalgaz vardır. Dünyanın belli bölgelerinde altın ve para
biriminde değerli rezervler vardır. Ama bizim en önemli zenginlik kaynağımız, yer altında
değil, yer üstünde. İnsan kaynağımız, genç nüfusumuzu eğer ki iyi yetiştirebilirsek, belki
ihraç ürünümüz haline gelecek. Eğer arzu edilen adımları atabilirsek, eminim ki yaşlanan
Avrupa ve dünya nüfusuna inat, dinamik yapımız, ülkemiz ve insanımız için en büyük
zenginlik ve refah kaynağımız haline gelecek" dedi.
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ise, çalıştayın milli mücadelenin ilk adımının atıldığı
Samsun'dan başlamasının anlamlı olduğunu belirterek, gençlerin ideallerine destek
verilmesi gerektiğine işaret etti. Gençlik döneminin üzerinde dikkatle durulması gereken
bir yaşam alanı olduğunu vurgulayan Aksoy, "Bütün çalışmalar geleceği emanet
edeceğimiz gençlerin daha iyi bir eğitim almaları, daha iyi yetişerek yarınlara güvenle
bakabilmelerini sağlamaya yöneliktir" dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya
Yılmaz da, çalıştayın hayırlı olması temennisinde bulundu. Konuşmaların ardından
Samsun'da üretim yapan ADEKA ilaç firmasınca OMÜ'ye yapılacak 29 derslikli eğitim
kampüsünün protokolü gerçekleştirildi. Yaklaşık 10 milyon TL'lik bedeli olan yatırımın
protokolü Bakan Kılıç, Vali Aksoy, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu ve
ADEKA Yönetim Kurulu Başkanı Ali Cüneyt Arpacıoğlu tarafından imzalandı.
2012 OSB'NİN ALTIN YILI OLACAK
Çorum'da Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) yeni yatırımlar yükseliyor. Büyük ölçüde
tamamlanmış olan yatırımların 2012 yılı Haziran ayında üretime geçmesi planlanıyor.
Vali Nurullah Çakır, OSB Mütevelli Heyeti toplantısının ardından inşaatları devam eden
yeni yatırımları gezdi. Vali Çakır'a gezisinde Mütevelli Heyet üyeleri Belediye Başkanı
Muzaffer Külcü, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Yakup Keleş, İl Genel Meclisi Başkanı
Mustafa Eker, TSO Başkanı Çetin Başaranhıncal, OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa
Yağlı, Çorum OSB Müdürü Yaşar Şahin ve ÇOSİAD Başkanı Bülent Onur katıldı.
Vali Çakır ve beraberindeki mütevelli heyet dün OSB Müdürlüğü binasında
gerçekleştirdikleri toplantının ardından OSB'de yapımı devam eden Mone Medical, Hitit
Makine, Ortaanadolu Tarım, Anadolu Enerji, Altan Makine ve Boyraz Yem tesislerini
gezdiler. Gezilerde tesis yetkilileri, yatırımlarla ilgili mütevelli heyete bilgi verdi.
Vali Nurullah Çakır, inceleme gezisinin ardından yaptığı değerlendirmede Çorum'un
üretmek için 2012 yılına hazır olduğunu söyledi. Çorum Organize Sanayi Bölgesi'nde ArGe'nin öneminin anlaşılmasından dolayı OSB'nin gelecek vaat ettiğini belirten Vali
Nurullah Çakır, yeni yatırımların ilin hem ekonomik hem de istihdam yapısına ciddi katkı
sunacağını vurguladı.
TOKAT'A SAVUNMA SANAYİSİ İÇİN HEYET GELDİ
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın daha önce Tokat ziyareti sırasında gündeme
getirdiği savunma sanayisi için çalışmalar başladı. Bakan Yılmaz'ın talimatları
doğrultusunda Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı heyeti incelemelerde bulunmak üzere
kente geldi. Heyet ilk olarak Tokat Valisi Şerif Yılmaz'ı makamında ziyaret etti. Burada
gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Yılmaz, "Bugün burada arkadaşlarımız yapılacak
olan çalışmalarla ilgili, ilimizin potansiyeli, yapılması gereken çalışmalar, özelikle
sektörlere yönelik tavsiye edecekleri kurumlar ve birimlerle ilgili bir araştırma yapacaklar.
Ticaret ve Sanayi Odası'nda, Küçük Sanayi Sitesi'nde, Organize Sanayi Bölgesi'nde ve
üniversitede bir ön hazırlık çalışması başlatmış bulunuyoruz. Yapılacak olan çalışmalar
sonrasında ilimize, bölgemize iş ve istihdam ortamı sağlanacak" dedi. Heyet, ziyaretin
ardından kentte incelemelerine başladı.
http://www.haberler.com/tokat-a-savunma-sanayisi-icin-heyet-geldi-3203967-haberi/
AMASYA'NIN YENİ SEBZE VE MEYVE HALİ YENİ YILA HAZIR
Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, inşası büyük ölçüde tamamlanan yeni sebze ve
meyve hali binasının yılbaşından itibaren hizmete gireceğini açıkladı.
Yeni hal binasının örnek bir proje olduğunu belirten Özdemir, "Türkiye'nin birçok
illerinden halimize gezmeye gelen insanlar var. Fonksiyonel açıdan, mimari açıdan hal
binamızı projelerine alıyorlar" dedi. Amasya merkez Koza Mahallesi mevkisinde 74
dönümlük alan üzerinde kurulan tesisin toplam 10 milyon TL'ye mal olacağını anımsatan
Özdemir, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "İçerisinde 60 dükkan, kafeterya,
mescit ve diğer bölümlerin yer alacağı bu tesisimiz Amasya'ya uzun yıllar hizmet edecek
bir yapı oldu. Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum. İnanıyorum ki, Amasya'nın tarım
girdisine büyük bir katkısı olacaktır" diye konuştu. Mevcut sebze halinin nasıl kullanılacağı
konusunun henüz değerlendirme aşamasında olduğuna değinen Özdemir, yeni sebze ve
meyve hali projesinin Dünya Haller Birliği tarafından da başarılı bir proje olarak
görüldüğünü kaydetti.
http://www.haber3.com/amasyanin-yeni-sebze-ve-meyve-hali-yeni-yila-hazir1112825h.htm
OMÜ-CANİK BAŞARI İŞBİRLİĞİ
Geçtiğimiz günlerde Yüksek Öğretim Kurulu tarafından Canik Başarı Üniversitesi
Rektörlüğü'ne atanan Prof. Dr. Yunus Bekdemir, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ)
Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan'ı makamında ziyaret etti. Rektör Prof. Dr. Yunus
Bekdemir, "Akademik gücümüzü birleştirerek ülkemiz yüksek öğrenimine katkıda
bulunmak üzere görüş birliğine vardık" dedi.
Prof. Dr. Bekdemir, "OMÜ gibi gelenekleri olan, yerleşik ve büyük bir üniversitenin yanı
başımızda olmasının verdiği güven ve cesaret, çalışmalarımızı inançla ve şevkle
sürdürmemize de vesile olacak. Bu bilinç içerisinde değerli rektörümüz ile bir araya
gelerek, özellikle ortak projeler konusunda görüş alış verişinde bulunduk. Canik Başarı
olarak OMÜ ile birlikte, Samsun'da yapılacak akademik, kültürel ve bilimsel etkinliklerin
koordinasyonunu birlikte gerçekleştirme konusunda da fikir birliğine vardık" dedi.
Canik Başarı'nın, OMÜ Yerleşkesi içerisinde yapılması planlanan Teknopark'ın da ortağı
olduğunu hatırlatan Rektör Prof. Dr. Yunus Bekdemir, "Örneğin, Teknopark'ı birlikte
tamamlayacağız, bu büyük projeyi birlikte yücelteceğiz. OMÜ ile akademik gücümüzü
birleştirecek, böylece ilimiz, bölgemiz ve ülkemiz yüksek öğretimine katkıda bulunacağız.
Tüm bu ortak çalışmalar ayrıca Samsun'un marka değerine de büyük katkı sağlayacaktır.
Canik Başarı Üniversitesi, bu hedeflere ulaşmada üzerine düşen görevlerine yerine
getirmeye şimdiden hazırdır" diye konuştu. Yeni kurulan Canik Başarı Üniversitesi'ne her
zaman destek olacaklarını belirten OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan de Rektör Prof.
Dr. Yunus Bekdemir'e görevinde başarılar diledi.
ÇORUM TARIMI GELİŞİYOR
Çorum Ziraat Odası Başkanı Mehmet Sayan, tarım sektörünün son 7 yılın 6’sında büyüme
kaydettiğini
belirtti.
Son yıllardaki, dünya genelinde yaşanan krizlere rağmen, son üç yılda tarım sektörünün
2008’de yüzde 4,3, 2009’da yüzde 3,6 ve 2010’da ise yüzde 2,4 oranında büyüme
göstererek genel ekonomiye olumlu etki sağladığını kaydeden Sayan, "2011 yılında da
tarım sektörü ekonomiye olumlu etki sağlamaya devam etmektedir. Buna paralel olarak
Çorum ve ilçelerinde de tarım sektörü büyümektedir. Bunun yanı sıra çiftçilerimizin
bilinçlenmesiyle birlikte verim ve ürün kalitesi de artmaktadır. Çorum Ziraat Odası
bünyesinde bulunan, Çorum Ziraat Odası Toprak, Bitki ve Sulama Suyu Analiz
Laboratuarımızın da çiftçilerimizin verim ve ürün kalitesini artırmada çok büyük bir rolü
bulunmaktadır.
Yapılan çalışmalar gösteriyor ki toprak analizi sonucuna göre uygulanan gübreleme
sayesinde, analize bağlı kalmadan gübreleme yapılan araziye oranla yüzde 20 verim artışı
sağlanarak aynı zamanda ürün kalitesinin de arttığı kanıtlanmıştır. Doğru ve dengeli
gübrelemenin üretime olduğu kadar çevreye ve ekonomiye olan etkileri konusunda
yapılan araştırma sonuçlarının toprak analizine dayalı gübrelemeyi zorunluluk haline
getirdiği de görülmektedir.
Bakanlığımızca toprak analizi yaptıran çiftçilerimiz desteklenmekte ve dekara 2,5 TL
toprak analiz desteği ödenmektedir. Çiftçilerimizin bu destekten faydalanabilmesi için 31
Aralık 2011 tarihine kadar yaptırmış oldukları toprak analizi sonucu belgelerini Tarım
Müdürlüklerine teslim etmeleri gerekmektedir" dedi.
"KADIN DOSTU KENTLER PROJESİ'NDE SAMSUN PİLOT İL OLDU
İçişleri Bakanlığı ve BM'nin ortaklaşa yürüttüğü 'Kadın Dostu Kentler Projesi' hakkında
bilgiler veren Yeşim Kıyıcı, "Kadın Dostu Kentler Projesi'nde Samsun pilot il olarak seçildi.
BM temsilcisi ve İçişleri Bakanlığı'nın görevlendirmesi ile Samsun'a Ruşen Ayaz atandı.
Ayaz, Samsun ayağında bu projeyi Samsun Valiliği ile ortaklaşa yürütüyor. Şehrin belli
başlı birçok sivil toplum kuruluşlarını (STK) toplayarak onların fikir birliği ve öngörüleri
doğrultusunda
'şehirde
kadın
için
neler
yapılabilir,
kadının sorunu bu şehirde hangi noktada, nerden başlanabilir' düşüncesiyle geçtiğimiz
aylarda bir çalıştay düzenlendi. Samsun, 'Kadın Dostu Kentler Projesi'nde seçilen pilot
bölgelerden birisidir. Bu projenin ilk etabı bundan 5-6 yıl önce 6 ilde başlamış. 2. etapta
da yeni eklenen 6 il içerisinde Samsun'da var. Biz de burada görev aldık ve 3 gün
boyunca çalıştaya katıldık. Bu 3 gün içerisinde her kurum ve STK kendi alanlarında hangi
doğrultuda neler yaptık, aldığımız yol ya da beklentilerimiz ile ilgili fizibilite çalışması
yaptı. Ortak noktayı bulup doğru yerden başlamak adına bu çalıştayı gerçekleştirdik. BM
Temsilcisi Ruşen Ayaz yönetiminde bu değerlendirmelerden çıkacak rapora göre tekrar
toplanacağız" dedi.
Kadın Dostu Kentler Projesi'nde Samsun Büyükşehir Belediyesi, merkez ilçe belediyeleri,
Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ), TSO ve faaliyet
gösteren STK'ların da yer aldığını belirten Kıyıcı, "Kadına yönelik şiddet, kadın için
istihdam yani kadın adına ne varsa bu projede kadının bütün sorunları ele alınacak. Bu
konu üzerinde bütün kuruluşlar ortaklaşa bir çalışma yapacaklar. Ayrıca bu projede ciddi
bir de para var. Bu finansın doğru yönlendirilip, doğru kullanılması adına bizler de bunu
takip edeceğiz. Bu projeyi biz çok önemsiyoruz. Bunun gibi birçok çalışma yapıldı. TSO İl
Kadın Girişimciler Kurulu olarak ciddi çalıştaylar, paneller, seminerler yaptık, birçok
veriler topladık. Artık veride doyumluluk, eylemde çözümsüzlük oluşmaya başladı. Yani
bu kadar birikimin artık doğru sonuca ulaşması için neler yapılabiliri konuşmamız
gerekiyor. Kadın Dostu Kentler Projesi'nin birikimini doğru yönlendirip, doğru harekete
geçirme noktasında Samsun'da iyi bir yol haritası çizileceğini düşünüyorum. İyi, yavaş ve
sağlam gidip sonunda bir sonuca ulaşmak istiyoruz. Bu çalışmalar sonucunda
Samsun'daki kadınların profilini çıkartacağız" diye konuştu.
5 yıl içinde TSO İl Kadım Girişimciler Kurulu olarak Samsun'un kadın profilini 4'e
böldüklerini belirten Kıyıcı, şöyle devam etti: "Bunlardan birinci profili vasıfsız kesimler.
Bunlar eğitim düzeyi çok düşük ve belli bir imkana sahip olamayanlar. Sadece el becerisi
ile bir şeyler yapan kadın profilidir. Eğitim dereceleri çok düşük olduğu için bu
kadınlarımıza vasıf kazandırmak yerine sadece kendi becerileri doğrultusunda hareket
ettirmeye çalışacağız. İkinci profilde vasıflanabilir kısım. Yani ortaokula kadar gelmiş,
okumuş doğru eğitildiği zaman bu işi kavrayıp doğru yapabilecek yetenekte olan kadınlar.
Üçüncü profilde liseyi ve üniversiteyi bitirmiş kadınlar. Bunlar hem aklı, hem fikri hatta
parası olan kadınlar. Yani eğitimi ve kültürü ile bunlara müsait olan kadın kesimleri. Fakat
nedense çalışmak istemiyorlar. Çalışmak gibi bir sıkıntısı ve derdi yok. 'İstihdam
oluşturayım ya da ben de bir katkıda bulunayım ve üreteyim' diye bir çabası yok.
Dördüncü profil ise bizleriz. Bizler gönüllünün gönüllüsü oluyoruz. Yaptığımız çalışmaları iş
olarak değil, görev olarak görüyoruz. Bizim gibiler hem çalışıp, hem de sosyal
sorumluluğunu bilen ve bunun farkındalığını oluşturmaya çalışan kadınlarız. Ama biz biraz
azınlıktayız. Bizim sayımızın artması gerekiyor ve sayımızın artacak derecede de kadınlar
var. Ne kadar çoğalırsak yetemiyoruz. Her bölge ayrı bir STK'nın elinde olsa bilinçlenme
çok daha hızlı olur. Yani amaca çok daha kolay ulaşırız."
http://www.haberexen.com/kadin-dostu-kentler-projesinde-samsun-pilot-il-oldu37066h.htm
ANADOLU ENERJİ’DEN ELEKTRİK ENERJİMİZİN YÜZDE 80’İNİ KARŞILAYACAK
TESİS
Çorum OSB’de inşaası devam eden Anadolu Enerji Doğalgaz Çevrim Santrali neredeyse
kentin tüm elektrik tüketimi karşılayacak elektriği üretecek. Vali Nurullah Çakır dün
yapılan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Müteşebbis Heyeti olağan toplantısı sonrasında
tesiste
incelemelerde
bulundu.
Anadolu Enerji İnşaat Yatırım Müdürü Oğuz Köse tesis hakkında Vali Çakır ve
beraberindekilere bilgi verdi.
Doğalgazdan enerji üretecek santralin 50 milyon Avroya mal olacağını kaydeden Köse,
"Tesis 2012 yılında tamamlanacak ve 30 personel çalışacak. Santralde üretilecek elektrik
Çorum’un enerji tüketiminin yüzde 80’ini karşılayacak" dedi. Tesisinin enerji açığının
kapatılması konusunda önemli bir yatırım olduğunu anlatan Vali Çakır, firma yetkililerine
teşekkür ederek tesisten ayrıldı.
NİKSAR, BİLİMADAMLARINI AĞIRLAYACAK
Niksar Belediye Başkanı Duran Yadigar, Dünya Su Günü nedeniyle beraber yürütülecek
olan IWA ve Niksar'ın programlarını önemsediklerini belirterek, "Niksar'ın adının gerek
suyla ilgili konularda gerekse turizmle ilgili alanlarda duyulmasını halkımız için çok
önemli" dedi.
Tokat'ta geçmişten bugüne suyun kent yaşamında önemli yeri olan Niksar ilçesinde
Başkan Yadigar, Dünya Su Günü programı çerçevesinde gerçekleşecek panel ve
etkinliklere katkı sağlaması amacıyla Uluslararası Su Birliği IWA'nın İstanbul'daki
toplantısına katılacak konuk bilim insanlarını ilçeye davet etti. Başkan Yadigar,
İnternational Water Association'ın Türkiye sözcüsü İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre
Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. İsmail Koyuncu, İstanbul Teknik
Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Tarihi akademisyenlerinden Prof. Dr. Atilla Bir ve İstanbul
Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Tarihi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Kaçar ile istişare
toplantısı yaptı. Toplantı sonrası değerlendirmelerde bulunan Başkan Yadigar, İstanbul'da
yapılacak Dünya Su Günü nedeniyle düzenlenecek olan programın içinde Niksar'ı da
görmeyi arzu ettiklerini belirterek, "Prof. Dr. İsmail Koyuncu beyefendi bizim
heyecanımızı olumlu karşıladı.
Prof. Dr. Mustafa Kaçar İstanbul IWA programının öncesi 19-20-21 Mart 2012 tarihlerini
kapsayan bir Anadolu coğrafyasında gezi ve değerlendirme programıyla IWA programının
paydaşı olmayı teklif etti. Çorum'dan Hattuşa ile başlayıp, Amasya kral mezarları ve
Ferhat'la Şirin'in su kanallarını, Tokat Ballıca Mağarası'nı da içine alan, nihayetinde
Niksar'daki camiler, Yağıbasan Medresesi, kümbetler gibi tarihi mekanların ve su
kültürünün yansıdığı değirmen alanları, su arkları ve çarklarının gezilmesinin ardından bir
sunumla son bulacak kısa bir gezi programının 19-20-21 Mart 2012 tarihlerinde yapılması
düşüncesinde mutabakat sağlandı. Prof. Dr. Mustafa Kaçar hocamızın hazırladığı yaklaşık
80 bin TL.'lık bir taslak proje ile Türk Tanıtma Vakfından konuyla ilgili bir destek
sağlanması da mümkün olacaktır" dedi.
AMASYA ADLİYESİ PİLOT UYGULAMADA
Amasya Adliyesi, Avrupa Konseyi tarafından yürütülen “Mahkeme Yönetimi Sisteminin
Güçlendirilmesi Ortak Projesi” kapsamındaki 20 adliyede arasında yer aldı.
Proje kapsamında Amasya’ya gelen Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Üyeleri
Teoman Gökçe ile Ahmet Gökçen, Avrupa Birliği Genel Müdür Yardımcısı Cengiz
Tanrıkulu, Avrupa Konseyi Uzmanı Prof. Dr. Virgillus Valencius ve diğer yetkililerden
oluşan 13 kişilik heyeti Amasya Adliye binasını gezdiren Amasya Cumhuriyet Başsavcısı
Feridun Süzer, düzenlenen bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşmada, “Bağımsız,
güvenilir, etkin bir yargının varlığının gerçekleşebilmesi için yeterli insan kaynağı, nitelikli
personel, yeterli ve modern donanım, yargılama işlemlerinin hızlandırılması, derdest dava
sayısının azaltılması ve mahkeme kararlarının gerektiği gibi icrasını temin edecek
önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu projenin Türkiye’nin yargı sisteminin etkinliği ve
işleyişini geliştirmek yönündeki çabalarına bir katkı olacağına inanıyorum” dedi.
Amasya’nın daha önce uygulanan Mahkeme Yönetimine Destek Projesi kapsamında yer
alan Konya, Aydın, Mardin, Rize, Manavgat adliyelerine ilave olarak uygulanmakta olan
Türkiye'de Mahkeme Yönetimi Sisteminin Güçlendirilmesi Ortak Projesi uygulandığı 20
pilot adliyeden biri olmasının mutluluğunu yaşadıklarını vurgulayan Süzer, “Proje
çerçevesinde uygulanacak danışma masaları, ön bürolar, yeniden yapılanma, görevlerin
adliye personeli arasında yeniden dağıtılması, adli yardımcılar, adliye müdürleri, basın
sözcüleri, kısıtlı alan uygulamaları, kamuoyu ve adliye personeli bilgilendirilmesi, kalite
yönetimi, personel türleri için yeni görev tanımları, yeni pozisyonlarda görevlendirilecek
personel eğitimleri konusunda uyum halinde çalışacağımıza inancım tamdır” diye
konuştu.
http://www.haber3.com/amasya-adliyesi-pilot-uygulamada-1108201h.htm
AYAKKABI KÖYÜ HAYAL OLUYOR
Haan-gar Ayakkabı tarafından OSB’de yapılacağı belirten ancak hiçbir gelişmenin olmadığı
Ayakkabı Köyü projesi için ayrılan arazi yeni yatırımcı gelirse ona tahsis edilecek. Konu
Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Müteşebbis Heyeti olağan toplantısında gündeme geldi.
Toplantı sonrasında basın mensuplarına konu hakkında açıklama yapan Vali Nurullah
Çakır, Haan-gar Ayakkabı tarafından OSB’de yapılması planlanan Ayakkabı Köyü için
tahsis edilen arazinin yatırımın 2012 yılı sonuna kadar hayata geçmemesi durumunda
geri alınacağını söyledi. Arazi tahsisi yapıldıktan sonra herhangi bir çalışma yapılmadığını
kaydeden Vali Çakır, "Haan.gar Ayakkabı için tahsis ettiğimiz araziye yatırım yapacak
başka bir girişimci çıkarsa gerekli tahsisi yaparız" dedi.
KARADENİZ'İN EN BÜYÜK OTOPARKI AÇILIŞ İÇİN GÜN SAYIYOR
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun'da yapımı devam eden
580 araçlık otoparkın kaba inşaatının ocak ayında biteceğini açıkladı.
Cumhuriyet Meydanı'nda yapımı devam eden otopark ve alışveriş merkezi inşaatında
incelemelerde bulunan Başkan Yusuf Ziya Yılmaz, "Eski TEKEL Sigara Fabrikası'nın
bulunduğu yerde Torunlar ve Turkmall ortaklığında yapılan alışveriş merkezi ve otopark
inşaatı hızla bitiyor. Otoparkın ocak ayında kaba inşaatının tamamı bitiyor. Betonarme
inşaatının bitmesi ile orada 580 araçlık, sanıyorum Karadeniz'in en büyük yer altı
otoparkını gerçekleştireceğiz. Mülkü Büyükşehir Belediyesi'ne ait olan otoparkı yine
Büyükşehir Belediyesi işletecek. Firma da alışveriş merkezini muhtemelen mayıs ayı gibi
açar diye düşünüyorum" dedi.
http://www.haberexen.com/karadenizin-en-buyuk-otoparki-acilis-icin-gun-sayiyor37180h.htm
ÇORUM HEYETİ EKONOMİ BAKANI ZAFER ÇAĞLAYAN’I ZİYARET ETTİ
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, TBMM İdare Amiri Salim Uslu başkanlığındaki Çorum
heyetini kabul etti. Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal
ile milletvekili Cahit Bağcı’da hazır bulunduğu ziyarette Çorumlu sanayici ve işadamlarının
yaşadığı sorunlar, talep ve beklentilerinin bulunduğu bir dosya Çağlayan’a sunuldu.
Uslu, Çorum’un çeşitli sektörlerde sahip olduğu değerlerle ülke ekonomisine büyük
katkılar sağladığını söyledi. Uslu, öte yandan müteşebbis ruhuyla Çorumlu sanayici ve
işadamlarının ekonomide örnek "Anadolu Kaplanı" olarak örnek bir model ortaya
koyduğunu
vurguladı.
Anadolu’daki yatırımcının daha büyük atılımlar yapması için motive edilmesinin
gerektiğini dile getiren Uslu, Ekonomi Bakanı Çağlayan’ı Çorum’a davet etti. Ticaret ve
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal da, TSO’nun yaptığı çalışmalar,
ilin sahip olduğu ekonomik değerler hakkında bilgi verdi. KOBİ'lere uluslararası rekabette
destek amaçlı olan ve 5 milyon Euro'luk AB finansmanıyla gerçekleştirilen KOBİ İşbirliği
ve Kümelenme Projesi kapsamında Çorum’un pilot il seçildiğini hatırlatan Başaranhıncal,
Bakan Çağlayan’dan proje kapsamında oluşturulan çalışma ofisinin açılışını yapması için
davette bulundu.
Ekonomi Bakanı Çağlayan ise sanayide uluslararası rekabet gücüne hazır hale gelmenin
önemine değinerek, yüksek katma değer ve teknoloji değerlerinin artırılması gerektiğini
söyledi. Çağlayan, Çorum’a gelmekten mutluluk duyacağını belirtti.
SAMSUN'DA MOBİLYA SEKTÖRÜ SIKINTILI
Samsun Mobilyacılar Odası Başkanı İbrahim Ülker," Teknolojiye ayak uyduramıyor.
Yenilikleri sektöre taşıyamıyoruz" dedi.
Samsun'da yaklaşık iki bin dolayında üyeleri bulunmasına karşın sektörlerinin kendisinden
beklenen gelişime bir türlü ulaşamamasından yakınan Oda Başkanı Ülker, en büyük
sorunlarının gelişen teknolojiyi kullanamama ve bir araya gelememek olduğunu söyledi.
Samsun'un mobilya sektöründe Karadeniz'in kalbi olmasına karşın gerekli atılımı
yapamamasının üzüntü verici olduğunu dile getiren Oda Başkanı Ülker, " Teknolojiye ayak
uyduramıyoruz. 1990'lı yılların sonundan itibaren oluşan yenilikleri maalesef sektörümüze
taşıyamadık. Karadeniz'in mobilya sektöründe ki kalbi olan Samsun. Türkiye'de İstanbul
ne anlam taşıyorsa, Samsun'da Karadeniz'de aynı anlamı taşıyor. Samsunlu şirketler
birlikte hareket edemiyorlar. Bu da iş kolumuzun gelişmesini önemli ölçüde etkiliyor.
Onun için sektörde birliktelik ruhunu canlandırmalıyız" dedi.
Samsun'da aktif bin 500 dolayında üyeleri bulunduğunu ama dolaylı çalışanlarla sayının
çok daha arttığına dikkat çeken Ülker, bir diğer sorunlarının da sektörde eğitim
seviyesinin düşük olması olduğunu belirterek şunları söyledi : " Meslek zanaatkârlığımız
en üst seviyede olsa da, maalesef eğitim seviyemiz düşük. Eğitim seviyemizin
yükseltilmesi için gerekli projelerin hayata geçirilmesi gerekli. Özellikle küçük ve orta
ölçekli işletmelerimize KOSGEB destekli yardımların yapılmasını bekliyorum. Eğitim
konusunda ise yapılacak zorunlu seminerler ve toplantılar ile birlikte kurslar düzenlenmeli
ki eğitim seviyemizi yükseltelim. Oda olarak yaptığımız seminerlere maalesef yeterli
derecede katılım olmuyor. Merkezimizde odamızın en çok istediği bir ortak kullanım
atölyesi kurularak, meslek ustalarımızın mesleklerini daha iyi icra etmelerini sağlanmalı ."
Samsun'da mobilya sektörünün gelişimi ve kent ekonomisine daha fazla katkı vermesi
için desteğe gereksinim duyduklarını anlatan Oda Başkanı İbrahim Ülker, " Burada devlet
büyüklerimize özellikle yerel hizmet veren belediyelerimize çok fazla yükümlülük
düşmekte. Oda olarak yapacağımız projelerin desteklenmesini istiyoruz. Üyelerimize birlik
ruhunun aşılanmalı ve devletin desteğimizi almalıyız. İstihdam esnasında İş-Kur'un
verdiği projelerde verilen kurslarla sosyal güvenlikli, nitelikli ve kalifiye sahibi elemanlar
yetiştirmeliyiz. Bizim sektörün canlanması halinde en az yüzde 30 seviyesinde istihdam
artışı olacaktır. Buda yaklaşık bin kişi demektir. Bu konuda devletimizden gelecek olan
her türlü desteği bekliyoruz " dedi.
Samsun kalabalık bir meslek grubu olmalarına karsın bu yönde Samsun'un kendi
markasını oluşturamamasının da bir noksanlık olduğunu ifade eden Ülker," Samsun
kendisine güçlü bir marka oluşturamadı. Şimdi dernek olarak fuarlarla başladık. Artık iç
ve dış fuarlara katılıyoruz. Patent ve markalaşma yolunda ilerliyoruz. 8-10 sene öncesine
kadar patent konusunda hiç bir üreticimiz uğraşmıyordu. Şimdi ise bu bilinç oluştu.
Mobilya sektöründe Samsun'da iki bininden fazla işyeri var. Bu işyerinin en küçük
işletmesinde 5-6 kişi istihdam ediliyor. Bu açıdan bakarsak Samsun'da bu meslekten 20
bin kişi ekmek yiyor" dedi.
ZİLE'DE TARİHİ KONAKLAR CANLANIYOR
Tokat'ın Zile ilçesinde restore edilen konaklar butik otele dönüştürülecek.
Zile Orta Mahalle Amasya Caddesi üzerinde bulunan Sarı Hafız Konağı ile Sakiler
Mahallesi Alacalı Sokak'ta bulunan Gaydaroğlu Konağı'nda restorasyon çalışmaları devam
ediyor. Çalışmaları yerinde inceleyen Zile Belediye Başkanı Lütfi Vidinel, bir tarih ve
kültür kenti olan Zile'nin 3 bin 600 tarihi evi olan bir Osmanlı kenti olduğunu söyledi.
Önlerine 25 yıllık bir yol haritasıyla hedeflerine koşar adım yürüdüklerini ifade eden
Başkan Vidinel, "Bu yol haritasını hazırlarken Safranbolu, Beypazarı Belediye
başkanlarımızla görüştük. Kültür Bakanlığı'ndaki ilgililerle ve Kültür Bakanımız ile
görüştük sağlam emin adımlarla yürüyoruz. Şu an restorasyon çalışmaları devam
etmekte olan tarihi evlerimiz yakın zamanda bitiyor. Butik otel olarak Zile'mize
kazandırıyoruz. Bu butik otellerimizin adedi artarak devam edecek” dedi.
http://www.haber3.com/zilede-tarihi-konaklar-canlaniyor1120041h.htm?interstitial=true
10 MİLYON EUROLUK PROJE
Hitit Üniversitesi, Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi'nin katkıları ile düzenlenen
"Dünyadaki Demokratik Gelişmelerde Avrupa Parlamentosu ve Türkiye'nin Rolü" konulu
konferansın açış konuşmasını yapan Hitit Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Reha Metin Alkan,
cumhuriyetin 100 yılı kapsamında bakıldığında her anlamda müreffeh bir toplum
çizildiğinin görüldüğünü kendilerinin de buna göre eğitimleri sürdürdüklerini vurguladı.
Sadece Çorum’da ya da ülke çapında değil ülkeler arasında da tanınan bir üniversite
olmak istediklerini vurgulayın Alkan, bunun içinde en önemli konunun akreditasyon
olduğunu söyledi.
Hitit Üniversitesi olarak hayat boyu öğrenme programı kapsamında yaklaşık 65 milyon
Euro’luk bir bütçeden maksimum olarak faydalanmayı amaçladıklarını dile getiren Rektör
Alkan, üniversitenin çok sayıda başarılı proje gerçekleştirdiğini ve Leonardo da Vinci
programından da yaklaşık 750 bin Euro’luk bir faydalanma potansiyeline ulaştıklarını
belirtti. Toplamda 10 milyon Euro’luk bir projeye başvurduklarını anlatan Prof.Dr.Alkan,
“hedefimiz çok büyük. Kampüse ilgili çalışmalarımızı son aşamaya getirdik. Kısa sürede
onlarca yıl önce kurulan üniversitelerle yarışacak duruma geleceğiz. Tüm Çorumlularla
birlikte hareket ediyoruz” dedi.
http://corumhaber.net/?sayfa=haberdetay&id=4239&kategori=guncel&proid=6bd409e7_
rigelworks
SAMSUN'UN SAHİLLERİ TÜM SAMSUNLULARIN
Samsun'un Atakum ilçesinde sahil bandında süren çalışmaları yerinde inceleyen
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, yapımı devam eden sahil yolu
çalışmasının haziran ayında tamamlanacağını söyledi.
Samsun'un bütününde sahillerin kullanımı alışkanlığını değiştirmek istediklerini belirten
Başkan Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun 'un sahil bandından ve denizinden tüm kentin istifade
etmesini istediklerini çalışmalarını da buna göre yaptıklarını söyledi. Samsun'un
sahillerinin herkese ait olduğunu ve herkes tarafından da rahatlıkla kullanılmasını
istediklerini söyleyen Başkan Yılmaz," Biz bu şehirde sahillerin kullanımını şehrin ana
merkezinde şehre armağan ederken, insanların alışkanlıklarını değiştirdikten sonra bu
alışkanlığı şehrin bütününde oluşturmak istedik. Bu alışkanlığın kullanılmadığı Atakent
sahillerinden başlayan ve Kurupelit sahilinde olan yerleşkeler sahili belli bir oranda
kullanıyorlardı. Ama buralar şehir halkının bütününün kullanacağı yerler" dedi. Samsun'da
halkın tamamının sahilleri kullanabilmesi için bir düzenlemenin olması gerektiğini
söyleyen Başkan Yılmaz, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
"Denizle yaşayan sahil kenti vizyonu ve psikolojisi farklı bir olaydır. Dünyanın gelişmiş
sahil kentlerinde kentin insanı sahili yudum yudum içer, hisseder. Sahil kentinde yaşayan
insan sabah kalkar martıların sesini dinler, balık tutar, yürüyüş yapar. Sahil kentinde olan
insanın hayatı farklıdır. Biz Samsun'da sahili kullanma hakkını sadece sahilde evi olan,
yazlığı olan insanlara aitmiş gibi düşündük. Sahilde evi olan insanların sahili kullanma
hakkı var, sahilde evi olmayan insanlar ise fırsat bulursa ailesini alır, sahildeki insanların
işgal etmediği Atakum, Taflan, Çatalçam sahillerinde bir yer bulur, çocuklarını orada
denize sokar alışkanlığı herkes tarafından kabul edilmiş gibiydi. Hayır, öyle değil.
Samsun'un sahilleri herkese ait. Herkes kullanmalı, herkes kullanabilecek. Bunun
önündeki engelleri, sahildeki kullanılmayan yerleri, girişi çıkışı kapatılmış olan yerleri açıp,
genişlikler elde edilip, küçük imalat ve sanat yapılarıyla birlikte, küçük ihtiyaçların
karşılandığı kafeterya, tuvalet gibi yerleri abartmadan, kirletmeden, güvenlikli bir hale
getirerek, o güvenliği de motosikletli güvenlikten daha öteye daha modern bir şey
düşünüyoruz, akülü araçlar düşünüyoruz. Atakum sahili Kurupelit Körfezi'ne kadar 14
kilometrelik bir tatil köyünü yöneteceğiz gelecekte. Şu anda burada bu mücadeleyi
veriyoruz. Bu anlattığımız güzel imaja 2012'nin Haziran ayında kavuşacağımızın sözünü
veriyorum"
SAMSUN'DA ENERJİ TARIMI ARAŞTIRMA MERKEZİ AÇILIYOR
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, biyoyakıt araştırmaları için Enerji Tarımı Araştırma
Merkezi oluşturdu. Bakan Mehmet Mehdi Eker, Samsun'da oluşturulan merkezi yarın saat
14.00'te açacak. Merkezde; gıda amaçlı kullanılmayan tarımsal atıklar, ağaç kabuğu,
yaprak, sap, talaş gibi odunsu ve karbonlu maddeler ile organik Kaynaklar ve
yosunlardan biyoyakıt elde edilmesi hedefleniyor.
Araştırma Enstitüleri bünyesinde şu ana kadar Tohum Gen Bankası, Kuraklık Test
Merkezi, Tıbbi Aromatik Bitkiler Merkezi, Hayvansal Biyoteknoloji Merkezi, Tavukçuluk Saf
Hat Geliştirme Merkezi açan bakanlık, bunlara ilave olarak Samsun Karadeniz Tarımsal
Araştırma Enstitüsü bünyesinde de Enerji Tarımı Araştırma Merkezi açacak. Bakanlıktan
yapılan açıklamada; fosil kaynaklarının günden güne tükenmesi ve enerjiye olan talebin
artması, dünyada yenilenebilir kaynaklarından enerji elde edilmesi (biyodizel, biyoetanol,
biyogaz ve biyomas) üzerinde araştırmalara yoğunluk kazandırdığına dikkat çekilirken,
şöyle denildi:
"Ülkemizde de EPDK'nın yaptığı son düzenlemelerle 2013 yılından itibaren benzin ve
mazota kademeli olarak her yıl artan oranlarda yurt içinde üretilen biyoyakıt katma
zorunluluğu getirilmiştir. Bu kapsamda; Bakanlığımızca Karadeniz Tarımsal Araştırma
Enstitüsü bünyesinde Enerji Tarımı Araştırma Merkezi kurularak, ülke genelinde
yenilenebilir tarımsal kaynaklardan biyoyakıt elde edilmesi için temel ve uygulamalı
araştırmalar yürütmekle görevlendirilmiştir. Bu merkezde; gıda amaçlı kullanılmayan
ikinci kuşak tarımsal atıklar, ağaç kabuğu, yaprak, sap, talaş gibi odunsu ve karbonlu
maddeler ile organik Kaynaklar ve alglerden (yosunlardan) biyoyakıt elde edilmesi için
üretim teknolojilerinin geliştirilmesi hedeflenmekte. Merkez bünyesinde; biyodizel,
biyoyakıt ve biyokütle birimlerini içeren gelişmiş laboratuarları barındırmaktadır.
Merkezde biyodizel ve biyoetenol üretimi ve bu ürünlerin standartlara uygunluğunun test
edilmesi yanında ulusal ve uluslararası araştırmalar yapılması amaçlanmaktadır."
http://www.haberler.com/samsun-da-enerji-tarimi-arastirma-merkezi-aciliyor-3225423haberi/
KOBİ İŞBİRLİĞİ VE KÜMELENME PROJESİ’NİN İLK SEKTÖREL TOPLANTISI
YAPILDI
Ekonomi Bakanlığı öncülüğünde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı işbirliğiyle yürütülen
ve Çorum İlimizde de uygulanan Avrupa Birliği destekli “KOBİ İşbirliği ve Kümelenme
Projesi”nin ilk sektörel toplantısı geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirildi.
Ticaret ve Sanayi Odası’nda (TSO) gerçekleştirilen toplantıya TSO Genel Sekreteri Murat
Zeybel, Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil Aykul, Orta
Karadeniz Kalkınma Ajansı Çorum İl Koordinatörü Özgür Yalçın ve Çorum’da tarımsal gıda
makineleri üretimi yapan işletmelerin temsilcileri katıldı.
Toplantıda Çorum Küme Bilgi Merkezi Koordinatörü Engin Özücan tarafından projenin
faaliyetlerinin tanıtımı yapılarak amaçları anlatılmış ayrıca tarımsal gıda makine üretimi
yapan işletmelere sağlayacağı avantajlar konusunda bir sunum gerçekleştirildi. Engin
Özücan, proje ile Çorum’un yanısıra Samsun, Trabzon, Kahramanmaraş ve Gaziantep
illerinde bulunan firmalarda kümelenme anlayışının geliştirilmesi, firmaların ihracat
potansiyellerini artırmak için gerekli teknik desteğin sağlanması, hedef ülkelere yönelik
ihracat stratejilerinin oluşturulması, bölgedeki firmaların teknolojiye erişimlerinin
kolaylaştırılması ve üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesi, bölgedeki firmaların uluslar
arası pazarlara giriş ve bu pazarlarda rekabet edebilirliklerini artırmak üzere
kapasitelerinin geliştirilmesinin hedeflendiğini dile getirdi.
Katılımcıların görüşlerinin de alındığı toplantıda, proje kapsamında gerçekleştirilecek
faaliyetler için sektör temsilcilerinin görüş ve önerileri doğrultusunda planlama yapılarak
uygulamaya geçirileceği ifade edildi. Ayrıca sektör temsilcilerinden gelecek görüşler
doğrultusunda çalışmalara devam edileceği bildirildi.
http://www.corumkenthaber.com/ayrinti.php?katid=1&id=13887
TIBBİ ATIK STERİLİZASYON TESİSİ
Tokat Merkez ile Turhal, Zile ve Pazar ilçelerimizde Belediyelerin bir araya gelerek
kurdukları Katı Atık Yönetim Birliği tarafından Turhal Kuşoturağı mevkiinde yapılan Tıbbi
Atık Sterilizasyon Tesisi'nin açılış töreni yapıldı.
İnte A.Ş. Genel Müdürü Settar Yaltır, tesis hakkında mali ve teknik bilgiler verdi. Daha
sonra Belediye Başkanı Doç. Dr. Adnan Çiçek yaptığı açılış konuşmasında; “Bu birliği biz
2006 yılında kurmuştuk, birliğin kuruluşunda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
2006'dan sonraki süreçte şuandaki bulunduğumuz bölge yaklaşık 700.000 m2 birlik adına
arazi edinme çalışmaları yaptık. Yaklaşık 500.000 m2 istimlâk çalışması yaptık.
200.000m2'de hazineye ait arazilerin devriyle şu anda içerisinde bulunduğumuz 700.000
m2'lik arazimiz oluştu. Temelde iki çalışma yürüttük, bunlardan bir tanesi bu alanın batı
kısmındaki düzenli Katık Atık Depolama Tesisidir. Buranın çalışmaları bitti inşallah 2012
yılının erken baharında açılışını yapmayı planlıyoruz. Yaklaşık olarak 5 Milyon Tl civarında
birlik olarak harcamamız oldu.
İkinci çalışmamız ise şu anda açılışını gerçekleştirdiğimiz Tıbbi Atık Sterilizasyon Tesisidir.
Bu tesisin ihalesini 2011 Nisan ayında yapmıştık. İnşallah 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren
bölgemizdeki tehlikeli açıdan bütün tıbbi atıklar steril hale getirilerek tehlikesiz bir
formata sokulacak. Katı atık alanımızda tehlikesiz biçimde depolanmış olacak. Bugüne
kadar günlük 2000 Kg. Tıbbi atık nasıl bertaraf ediliyor idi, bu gerçekten dikkat çekilmesi
açısından tam bir vahşet idi. Bugün birçok büyük şehirlerde aynı usulle bertaraf ediliyor.
Ancak artık Tokat'ımızda bu modern tesisle tehlikesiz şekilde bertaraf edilecek.
Bölgemizde atık suların arıtılması işlemi de devam ediyor, Tokat olarak biz bunu başardık.
Bütün kanalizasyon atıklarımız artık Yeşilırmak'a akmıyor. Diğer ilçelerimizin de bu
konuda çalışmaları var, bu çalışmaları ciddi şekilde takip ediyoruz. Artık biz bu bölgede
bundan sonraki süreçte gerek tıbbi atık, gerek katı atık, gerekse kanalizasyon atıklarının
tehlikesiz biçimde doğaya zarar vermeyecek bir formata dönüştürülmesi yönünde
çalışmalarımıza devam ediyoruz.
KATI ATIK PROJESİ BAKANLIK'TA
Samsun İç Bölge Belediyeler Birliği Başkanı Murat İkiz, Katı Atık Tesisi oluşturabilmek için
yaptıkları yer tespit çalışmalarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na ilettiklerini belirterek,
"Verilecek onayı bekliyoruz" dedi. Havza, Ladik, Vezirköprü ve Kavak başta olmak üzere 9
belediyenin üyesi olduğu İç Bölge Belediyeler Birliği, ortak bir 'Katı Atık Tesisi' kurma
çalışmalarını sürdürüyor. Birlik Başkanı Murat İkiz, yer tespitiyle ilgili çalışmalarını Çevre
ve Şehircilik Bakanlığı'na ilettiklerini verilecek onayın ardından yapım çalışmalarına
başlayacaklarını söyledi. Samsun İç Bölge Belediyeler Birliği, son Meclis Toplantısı'nı
Asarcık Belediyesi'nde gerçekleştirdi.
İlgili gündem maddelerinin masaya yatırıldığı toplantıda 2012 yılı bütçesi de 1 milyon 900
bin TL olarak belirlendi. Toplantıda ayrıca Katı Atık Tesisi konusu da görüşüldü.
Önümüzdeki yıl yapılması planlanan tesisin Kavak Başalan ve Toptepe Köyü ile Ladik
Çukurköy yer tespitinin yapıldığı bildirildi. Birlik Başkanı Murat İkiz, "Çalışmalarımızın
sonucunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunduk. Oradan gelecek kararı ve onayı
bekliyoruz" dedi. Samsun İç Bölge Belediyeler Birliği oluşumunun bölge için çok önemli
olduğunu söyleyen Murat İkiz, "İç bölgede kalan 4 ilçe 5 belde belediyesinin gelişiminin
kalkınması için birlikte hareket etmekten başka çaremiz kalmadı. Birlik kurulduğu günden
beri başkanlarımız ile uyum içerisinde hareket etmekteyiz. Katı atık depolama ve
ayrıştırma projesi bunların en önemlisi. 9 belediyenin çöp sorununa ortak çözüm için
projemiz son aşamasına geldi" diye konuştu.
AMASYA ÇİFTÇİSİNE 4 YILDA 6,5 MİLYON TL'LİK MAKİNE VE EKİPMAN DESTEĞİ
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından uygulanan 'Kırsal Kalkınma Yatırımlarının
Desteklenmesi Programı' kapsamında Amasya'da son 4 yılda başvuran 3 bin 611 çiftçiye
6 milyon 489 bin 604 TL'si hibe olmak üzere değişik türden bin 743 makine ve ekipman
desteği sağlandı.
Program kapsamında 2011 yılının son diliminde sağlanan ek ödenekle birlikte alınan
makine ve ekipmanlar İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nde düzenlenen törende
hak sahiplerine teslim edildi. Törene Amasya Valisi A. Celil Öz, Amasya Belediye Başkanı
Cafer Özdemir, Vali Yardımcısı Hakan Kubalı ve diğer yetkililer katıldı.
Verilen makinelerin 252'sinin pülverizatör, 216'sının el traktörü ve ekipmanları 121'inin
mibzer olmak üzere 929 adet olduğunu belirten Amasya İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Müdürü Cahit Gülbay, “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı, kırsal
alanda belirlenen bazı tarımsal makine ve ekipman alımlarına yönelik yapılacak
harcamalarının belirli oranlarda hibe olarak finansmanı yoluyla, tarım sektörün ihtiyaç
duyduğu tarım alet ve makine altyapısı yönünden güçlendirilmesi, gelir ve sosyal
standartların geliştirilmesi, ayrıca tarımsal faaliyetler için geliştirilen yeni teknolojilerin
üreticiler tarafından kullanımı yaygınlaştırılarak daha kaliteli ve pazar isteklerine uygun
üretim yapılmasını sağlamak, zor şartlarda ve bedenen çalışan üreticilerimizin işlerini
kolaylaştırmak ve üretim maliyetlerini düşürerek uluslararası düzeyde rekabet edilebilir
bir düzeye getirmek amacıyla uygulamaya konulmuştur” dedi.
Gülbay, makine dağıtımında bakanlığın öncelikli prensipleri arasında yer alan “Tarladan
Sofraya Gıda Güvenliği” çerçevesinde sağlıklı gıda arzını temini amacıyla süt sağım
makinesi, süt sağım ünitesi ve soğutma tankına öncelik verildiğini kaydetti.
http://www.haber3.com/amasya-ciftcisine-4-yilda-6.5-milyon-tllik-makine-ve-ekipmandestegi-1130502h.htm?interstitial=true
İHRACAT ARTACAK
Salih Zeki Murzioğlu, Türkiye ile Ukrayna arasındaki vize uygulamasının kaldırılmasının
her iki ülke için faydalı olacağını belirterek, "Vize uygulamasıyla birinci olarak vizenin
bedeli, ikinci olarak da vize alınırken yaşanan zaman kaybı ortadan kalkıyor. Vize
uygulamasının kalkması en çok işadamlarını sevindirir" diye konuştu. Vize uygulamasının
kaldırılması ile iki ülke arasındaki ikili ilişkileri, ticareti ve turizmi geliştireceğini belirten
Murzioğlu, "Vize uygulamasının kaldırılması ile yaklaşık 5 milyon dolarlık olan
Samsun'dan Ukrayna'ya yapılan ihracat miktarı artar. İkili ilişkileri ne kadar sıcak
tutarsak, aramızdaki bağlar da o kadar iyi olacaktır. İki ülke arasındaki ulaşım daha iyi
hale getirildiği ve geliştirildiği takdirde iş hacmimiz daha da büyüyecektir" dedi.
Vize uygulamasının 'Sağlık Kenti Samsun' projesine de büyük katkı sağlayacağını belirten
Murzioğlu, "Ukrayna'nın da aralarında bulunduğu kuzey ülkelerinde sağlık hizmetleri
bizim ülkemizden yaklaşık 3-4 kat daha pahalı. Vize uygulamasının kalkması ile
dünyadaki teknolojiyi yakından takip eden Samsun sağlık sektörü de, sağlık ihracatının
artmasına ve gelişmesine katkı sağlayacaktır" diye konuştu.
ÖDES’TE İKİ PROJE KABUL EDİLDİ
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın hayata geçirdiği "Özürlüler Destek Programı"na
(ÖDES) Çorum’dan sunulan iki proje Bakanlık tarafından desteklenmeye hak kazandı.
Projelerin imza töreni dün yapıldı.
"Özürlüler Destek Programı"na Bayat İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan 66
bin 772 TL bütçeli, "Neden Özürlü Doğsunlar?" projesi ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü
tarafından hazırlanan 89 bin 773 TL bütçeli "Engelsiz Eğlenerek Yarışıyorum" projeleri
kabul edildi.
Projelerin protokol imza törenleri İl Genel Meclisi salonunda yapıldı. Törene Vali
Yardımcısı Hamdi Bolat, İl Milli Eğitim Müdürü Aytekin Girgin ve engelli derneklerinin
temsilcileri katıldı. Törende ilk olarak projeler hakkında bilgilendirme yapıldı. İzleme ve
koordinasyonu Valilik Proje Koordinasyon Merkezi tarafından yürütülecek projelerden
"Engelsiz Eğlenerek Yarışıyorum" projesi hakkında Proje Koordinatörü Levent Tuzcu,
"Neden Özürlü Doğsunlar" projesi hakkında ise yine Proje Koordinatörü Eyüp Uçar
katılımcılara bilgi verdi.
BORA JET'TEN BEKLENEN AÇIKLAMA
Tokat havaalanından İstanbul’a doğrudan uçuş yapılacağını duyuran Bora Jet, seferlerin
başlama tarihini de açıkladı. Haber servislerine ulaştırılan açıklamada Tokat-İstanbul
seferlerinin 29 Aralık’ta başlayacağını duyurdu. Tokat-İstanbul seferlerinin uçuş gün ve
saatleri şu şekilde belirlendi;
İstanbul Sabiha Gökçen – Tokat: Pazartesi – Perşembe – Cumartesi 09.00
Tokat – İstanbul Sabiha Gökçen: Çarşamba – Cuma – Pazar 10.35
CEZAEVİ ÜRETİM MERKEZİNE DÖNÜŞTÜ
Bafra T Tipi Kapalı- Açık Ceza İnfaz Kurumu yaptığı çalışmalar ve ürettiği projelerle
Türkiye'de ses getirmeye, Bafra İlçesini gururlandırmaya devam ediyor.
Açıldığı ilk günden itibaren sadece kader mahkûmlarının cezalarını çektiği yer olmaktan
çıkan, onları tekrar topluma kazandırmak için, üreten bir birey haline getirmek için bu
güne görev yapan yetkililerin çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Yapılan her
çalışma sonrası Türkiye gündemine, ''Cezaevi değil, Sanki bacasız fabrika ''olarak basında
yer alan Bafra T Tipi Kapalı- Açık Ceza İnfaz Kurumu artık projelerle ismini duyurarak
Türkiye'de örnek kurumlar arasında yer almaya başladı. Bunun son örneği ise Bafra T Tipi
Kapalı- Açık Ceza İnfaz Kurumu PVC Atölyesi hizmete girmesi dolayısı ile bir program
düzenlendi. PVC Atölyesinin açılış programında bir konuşma yapan Bafra T Tipi KapalıAçık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kasım Demiralp, "Ceza İnfaz Kurumumuzun asıl hedefi
bünyesinde bulundurduğu hükümlü ve tutukluları tekrar topluma kazandırıp; onların
memleketimize ve toplumumuza faydalı birer birey olarak kazandırılması amacını
gütmektedir." dedi.
TÜRKONFED’DEN OKASİFED’E BÜYÜME ÖDÜLÜ
TÜRKONFED’in (Türk Girişim ve İş Dünyası Federasyonu), bu yıl ilk kez düzenlediği Yılın
İş Örgütü Ödülleri sahiplerini buldu. Ödüller, 15. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi
kapsamında 15 Aralık akşamı gerçekleşen gala yemeğinde düzenlenen bir törenle takdim
edildi. Bünyesine en fazla dernek alan federasyon olan OKASİFED Büyüme Ödülü’ne
layık görüldü. OKASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Z.Bahadır Saraç ödülü TÜRKONFED
Yönetim Kurulu Üyesi Günal Baylan’ın elinden aldı.
SAMSUN SİAD (Samsun Sanayicileri ve İşadamları Derneği) ise TÜRKONFED Yönetim
Kurulu Özel Ödülü’nü aldı.
TRT ANADOLU TOKAT'I KONUŞACAK
TRT Genel Müdürlüğü ile Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği (YBTB) işbirliği
çerçevesinde gerçekleştirilen ve 81 ili kapsayan Yerinde Konuşuyoruz Programı; bu hafta
geniş ve sulak vadilerle bunlar arasındaki geçitlerden oluşan bereketli alanların orta
yerinde bulunan Tokat’tan canlı olarak yayınlanacak.
Kamunun mesajlarının direkt, yorum katılmadan Anadolu’ya iletilmesi ve ele alınan
konularda izleyicinin bilgilendirilmesi ve bilinçlendirmesinin amaçlandığı Yerinde
Konuşuyoruz Programı; Şakir GÜREL’in sunumuyla 30 Aralık 2011 Cuma akşamı 20.0022.00 saatleri arasında, Tokat 26 HAZİRAN Atatürk Kültür Sarayı Konferans Salonu’nda
gerçekleştirilecek.
Programda Tokat Valisi, Belediye Başkanı, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, ilin
topluma mal olmuş öncü kimlikleri ve yerel basın temsilcilerinin katılımları ile Tokat tüm
yönleri ile ele alınıp tanıtılacak.
Program içeriğinde ayrıca; Tokat’ın kültür, sanat ve müziğini temsilen yerel sanatçılar yer
alacak, Tokatlı zanaatkarların ürettiklerinden ve Tokat yemeklerinden örnekler sunulacak.
BAŞKAN ÖZDEMİR; KÜLTÜR TURİZMİ ZİRVESİŃDE AMASYAÝI ANLATTI
23-24 Aralık 2011’de Ankara Sheraton Hotel’de başlayan Kültür Turizmi Zirvesi “Açık
Hava Müzesi Türkiye” konulu zirvesinde Belediye Başkanı Cafer ÖZDEMİR Amasya’nın
kültür ve turizmini katılımcılara tanıtım sunusu yaptı.
Zirvenin ilk gününde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı, Gaziantep Büyükşehir
Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, Muğla Belediye Başkanı, Çorum Valisi
kent kültürleri ve projelerinin anlatımlarını yaptılar. Zirvenin ikinci gününde Moderatör;
Yrd. Doç.Dr. Gül GÜNEŞ’in yönettiği oturumda Belediye Başkanı Cafer ÖZDEMİR ile
birlikte Beypazarı Belediye Başkanı, Ayvalık Belediye Başkanı, Fatih Belediye Başkanı ve
Altındağ Belediye Başkanı da yöreleri hakkında yaptıkları ve planladıkları projeler
anlatıldı.
Belediye Başkanı Cafer ÖZDEMİR Kültür Turizmi Zirvesi’ni hazırlayanlara ve bu
organizasyonlu tertipleyenlere teşekkür ederek Türkiye’de kültür turizmi konusunda öne
çıkan iller arasında Amasya’nın böylesi seçkin bir topluluk karşısında tekrar gündeme
taşınmasına vesile oldukları için teşekkür etti. 14 Medeniyete ev sahipliği yapan ve 8500
yıllık geçmişi hala topraklarında bir arada yaşatan Amasya’nın turizm alanında cazibe
merkezi olduğuna dikkatleri çekti. Amasya’da çeşitli zaman dilimlerinde varlık gösteren
medeniyetlerin varlıklarından bahsederek bugün bütün bu varlıkların çeşitli adlarda açılan
müzelerle desteklendiğini kaydetti ve “masalımsı bir güzelliğe sahip olan Amasya’ya
samimi duygularla davette bulundu.
http://yesilirmakgazetesi.com/Haber-Detay.asp?id=6240&haber=Başkan
Kültür Turizmi Zirvesińde Amasyaýı Anlattı.xhtml
Özdemir;
45 BİN KADIN EĞİTİLDİ
Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'un eşi Hülya Aksoy'un koordinatörlüğünü yürüttüğü 'Kadın
Sağlığı Eğitim Projesi' bir yılını tamamladı. Proje kapsamında 45 bin kadına kendi kendine
meme muayenesi eğitimi verildi. Samsun Valisi Hüseyin Aksoy'un eşi Hülya Aksoy'un
koordinatörlüğünü yaptığı 'Kadın Sağlığı Eğitim Projesi' kapsamında bu yıl 45 bin kadına
kendi kendine meme muayenesi ve meme kanserinden korunma eğitimi verildi. Kanser
Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) Sorumlu Hekimi Emine Akyazıcı da,
dünyada her yıl 1 milyon, Türkiye'de ise 20 bin kadına meme kanseri tanısı konulduğunu
söyledi.
Projenin amacının kadınları çok ilgilendiren ve tehlikeli bir hastalık olan meme kanseri
konusunda bilgilendirmek ve bilinç oluşturmak olduğunu söyleyen Hülya Aksoy,
"Kadınlarımız meme muayenesini öğrenerek kendi kendilerine kanseri fark etmelerini
sağlamalarını istiyoruz. Hepimiz bu riski taşıyoruz. Erken teşhis çok önemli. Hem yaşam
kalitesi yükseliyor hem kurtulma şansı yüksek oluyor" diye konuştu.
Projenin eğitim çalışmalarına katılan KETEM Sorumlu Hekimi Emine Akyazıcı meme
kanseriyle ilgili bilgi verdi. Dünya'da her yıl 1 milyon, Türkiye'de ise 20 bin kadına meme
kanseri tanısı konulduğunu kaydeden Akyazıcı, yaşla birlikte meme kanserine yakalanma
sıklığının arttığını vurguladı. "Her kadın ömür boyunca 8'de 1 oranında meme kanserine
yakalanma riskine sahip" diyen Akyazıcı, 40 yaşından sonra da meme kanserine
yakalanma sıklığının arttığına dikkat çekti. Akyazıcı, kadınların mutlaka her ay kendi
kendilerine meme muayenesini yapması ve belirli aralıklarda mamografi çektirmesi
gerektiğini söyledi.
İŞADAMLARI 2012 YILINA DİKKAT ÇEKTİ
Çorum'da faaliyet gösteren, dünyanın pek çok ülkesine ihracat yapan girişimci iş adamları
ile sivil toplum kuruluşları, 2012 yılına dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyorlar.
Küçük işletmelerde leblebi satarak fabrika kuran iş adamları, yurt dışı ve yurt içine yaptığı
ihracatla yeni vizyonlar kazanıyorlar. Çorum'da Çimento Fabrikası'nın 1957 yılında bir
kamu yatırımı olarak temellerinin atılmasıyla başlayan sanayileşmenin, ilerleyen yıllarda
başta kiremit olmak üzere tuğla, un ve bu sektörlerin ekipman ihtiyacını karşılamak
amacıyla kurdukları makine sektörüyle büyük atılımlar gerçekleştiren Çorumlu iş
adamları, birden çok üretim dalında dünya pazarlarında yerini almış durumda. Ancak
Avrupa ülkelerinde yaşanan Euro krizlerinin Türkiye'yi olumsuz yönde etkilemesinden
tedirgin olan 'Anadolu Kaplanları' temkinli davranılması gerektiğini belirtiyor.
Çorum Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Başaranhıncal,
verdiği bilgide, 2012 yılının 2011'e göre ekonomik alanda sıkıntılı geçmesi ihtimali
üzerinde durdu. 2012 yılının, ekonomik anlamda 2011 yılına göre biraz sıkıntılı geçecek
gibi göründüğünü ifade eden Başaranhıncal, şöyle devam etti: "Özellikle Euro bölgesinde
yaşanan sıkıntıların Türkiye'ye de yansımaları olacaktır. Avrupa'daki bu sıkıntının bize
yansıması ne derece olur, tahmin etmek biraz güç gibi olabilir. Ancak şu bir gerçek ki
daha önce yaşadığımız krizlerin tecrübesi ve çıkardığımız dersler nedeniyle Avrupa'daki
bu krizden çoğu ülkeye göre daha az etkileneceğiz. Avrupa'daki ekonomik krizle ilgili şu
an izleme sürecinde sayılırız. Avrupa'daki ekonomik büyüklükler içinde Türkiye'nin payı
oransal olarak çok fazla değil. Bu nedenle olası bir daralmadan büyük ölçekli bir
etkilenme beklemiyorum. Bu etkilenme süreci ve miktarını 2012'nin ilk çeyreğinde daha
rahat görebiliriz. Ancak 2011 yılına oranla daha az büyüme olacağı aşikârdır. 2012 yılı,
aynı zamanda ekonomik büyümenin yavaşlayacağı bir yıl olacak. Ekonomik fırtınalarla
dolu bir yıl daha geride kalırken, kolayca tahmin edilebileceği gibi yeni yılda da küresel
ekonominin ağzının tadı pek yerine gelmeyecek. Başta sanayi ülkeleri olmak üzere
küresel ekonomiye yön veren ülke ve bölgelerin kendilerini toparlayamaması iyimserliğe
yönelik tüm beklentileri boşa çıkarıyor."
Euro'nun geleceğinin belirsizliğini koruması nedeniyle dövizin de ne olacağını
kestirebilmenin çok zor olacağına değinen Çetin Başaranhıncal, mümkün olduğu kadar
döviz borçlanmasından kaçınılması gerektiğini ve borçlanma yapılacaksa TL üzerinden
yapılması gerektiğini dile getirdi. 2012'nin ekonomik anlamda olumlu etki yapabilmesi için
inşaat sektörünün çok önemli bir payı olacağına vurgu yapan Başaranhıncal, inşaat
sektörünün hareketliliğinin piyasayı olumlu yönde etkileyeceğini söyledi. Başaranhıncal,
"2011 yılında inşaat sektöründeki istihdam 1 milyonu aşmış ve zirve yapmıştı. Bu rakam
ile inşaat sektörünün toplam istihdam içindeki payını artırmıştı. 2012 yılında TOKİ'nin de
etkisiyle inşaat sektöründeki hareketlilik sürdürülebilir. Ekonomik büyümenin
yavaşlayacağı bir yıl gibi görünen 2012'de, bu tabloya rağmen iş dünyası olarak önceki
yıllarda olduğu gibi temkinli davranarak, moral ve motivasyonumuzu üst seviyede
tutmaya çalışacağız. Ekonomi çarklarının dönmesi için elimizden geldiği kadar çaba
göstereceğiz" diye konuştu.
YILMAZ; “SAMSUN’UN KARTPOSTALI DEĞİŞİYOR”
Samsun
Büyükşehir
Belediye
değerlendirmelerde bulundu.
Başkanı
Yusuf
Ziya
Yılmaz
Samsun’la
ilgili
Yılmaz, Kent ölçeğindeki yatırım hamlelerinin hızla devam ettiğini belirterek, “Samsun
Milletvekilimiz Sayın Suat Kılıç’ın bakan olmasından sonra özellikle şehrimizin spor
alanındaki eksikliklerine yönelik büyük atılımlar yapıldı. 7500 kişilik spor salonunun temeli
atıldı. Eğitim Fakültesinin önünde yine 2000 kişilik spor salonunun temelini attık. Bu salon
bitince şehrin önünde görüntüyü bozan eski spor salonunu kaldırıp burayı güzel bir
meydan olarak düzenleyeceğiz. Yine önümüzdeki aylarda olimpik yüzme havuzunun
temeli atılacak. Ve yine Sayın Bakanımızın katkıları ve girişimleri sayesinde 35 bin kişilik
futbol stadyumunu Samsun’a kazandıracağız” diye konuştu.
Samsun Valiliği, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun Ticaret Odası işbirliği ile
Tekkeköy’de devam eden Fuar ve Kongre Merkezi projesine değinen Başkan Yılmaz,
“Çalışmalar hızla devam ediyor. Eski otogar alanında bulunan Rönesans Otel ve alışveriş
merkezi 180 bin metrekaralik bir inşaat çalışmasını süratle devam ettiriyor. Yine eski
Tekel Fabrikası’nda devam eden alışveriş merkezi ve Canik’te Tekkeköy yolu üzerindeki
alışveriş merkezi inşaatları hızla devam ediyor. Karadenizin en büyük ve kapsamlı inşaat
faaliyeti şu anda Samsun’da yapılıyor. Tüm bu inşaatlar bittiğinde Samsun’un kartpostalı,
fotoğrafı değişecek.” diye konuştu.
2011 yılında Samsun’da konut yapımında patlama yaşandığını dile getiren Yılmaz,
“Samsun’da 8000 konut yapılmış. 8000 konut az bir rakam değil. Bunu 4 ile çarparsanız
32 bin kişinin yaşayabileceği kentsel bir altyapı oluşturulmuş. Bu konutların 4000’i
Atakum’da, 2000’i İlkadım’da, 1500’ü Canik’te, 400’ü Tekkeköy’de yapılmış. Toki eski
havaalanının bulunduğu yerde 1240 konutluk yerleşim yeri yapıyor. Kentin sadece bir
yanında yoğunlaşan yapılaşma bir yandan iyi ama bir yandan değil. Bu ilerleme ve
yükselişi kentin her yönüne yaymamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
Hafif Raylı sistemin geldiği noktada zaman zaman ihtiyacı karşılayamadığına da değinen
Yılmaz, “Raylı sistemin Batıda Taflan doğuda Tekkeköy ve havaalanına kadar uzatılması
gerekiyor. İlk etapta Tekkeköy’e kadar olan kısmını projelendirip, meclisten geçirerek
2012 yılında inşaata başlamayı hedefliyoruz.” dedi.
http://www.haberexen.com/yilmaz-samsunun-kartpostali-degisiyor-37570h.htm
TÜRKİYE'NİN İLK RÜZGAR TÜRBİNLİ GÖKDELEN İNŞAATI 2012'DE BAŞLAYACAK
Bir dizi etkinliklere katılmak için Samsun’a gelen Mars Enerji CEO'su Yalçın Kıroğlu,
sektörün lider markalarının rüzgar türbini tedarikçiliğini yaptıklarını, bu konuyu daha fazla
yaygınlaştırmak için bir dizi proje üzerinde çalıştıklarını söyledi.
Müşterilere, komple anahtar teslim projeler üretmek ve ihtiyaçlarına en uygun türbin
tipini belirlemek amacıyla Türkiye'de çözüm ortaklarıyla beraber çalıştıklarını belirten
Kıroğlu, gelecek yıl Avrupa’nın sayılı projelerinden biri olan Yeşil Bina Sertifikalı Gökdelen
inşaatını başlatacaklarını kaydetti.
Türkiye’nin ilk rüzgar türbinli gökdeleni olacak proje için gece gündüz demeden
çalıştıklarını kaydeden Kıroğlu, “Dünyanın en önemli 3 mimarlık firmasıyla birlikte
çalışılıyor bu projede. Çalışmalar İstanbul’da sürdürülüyor. Yapılacak olan bina 230 metre
uzunluğu ile Türkiye’nin en yüksek binalarından bir tanesi olacak. Bu projenin en büyük
özelliği tepesinde rüzgâr türbini olması. Proje için uygunluk onayı gerekli resmi
makamlardan alındı. İnşaata 2012 yılında başlanacak. Bu, sadece Türkiye’nin değil
Avrupa’nın da en önemli mimari projelerinden olacak. Binanın elektrik tüketimi o kadar
yüksek ki rüzgâr türbininin üreteceği elektrik, binanın sadece yüzde 11’ini karşılayacak.
Aynı zamanda bina için çevreye kötü etkisi en aza indirgenmiş, binada ekolojik mimari
yaklaşım, enerji verimliliği, bina kullanıcılarının yaşam konforu gibi konularda çözümler
ortaya konmuş binalara verilen ‘Yeşil Bina Sertifikası’ için başvurumuzu yaptık. Bu
anlamda bina bu haliyle bile Avrupa’daki en önemli projelerden birisi olacak.” dedi.
http://www.haberexen.com/turkiyenin-ilk-ruzgar-turbinli-gokdelen-insaati-2012debaslayacak-37392h.htm
TEMEL SORUN TANITIM VE TURİZM
Tokat Kent Konseyi bünyesinde bu çalışma sezonu içerisinde kurulan Tanıtım ve Turizm
Çalışma Grubu yol haritasını belirleyerek, yönetim kurulunu seçmek üzere toplandı.
Başkan İncesoyluer, grubun omurgasını oluştururken Tokat'ın en temel sorunlarından
tanıtım ve turizmin olduğunu tespit ettiklerini söyledi. 5 bin yıllık tarihi geçmişe ve antik
çağlarda dahil olmak üzere, bir çok medeniyeti bu coğrafyada barındıran Tokat, aynı
zamanda Türk-İslam Medeniyetinin de yoğun izlerini taşımakta olduğunu belirten Başkan
İncesoyluer, Danişment, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok önemli yapılar, bu şehir
ve bağlı yerleşim birimlerinde ayakta kalabilme mücadelesi vermekte olduğuna dikkat
çekti. Ayrıca Tokat, Niksar, Turhal ve Zile kaleleri, antik çağdan günümüze kadar
gelebilmiş medeniyet örnekleri olduğunu belirten İncesoyluer, "Bunun yanına Ballıca
Mağarası, Sebastapolis ve Comana gibi doğal güzellik abidesi ve antik kentleri de
eklediğimizde, Tokat'ın turizme ilişkin müthiş bir datasının olduğunu anlıyoruz.
Bugüne kadar tanıtım ve turizm kavramları ne yazık ki ihmal edilmiştir. Her fırsatta örnek
olarak verdiğimiz sınır komşu ilimiz Amasya, Kral Mezarları ile Yeşilırmak üzerinde
konuşlanmış, tarihi geçmişi 150-200 yılı ancak bulabilecek Yalıboyu Konakları, şehirdeki
turizmin temel lokomotifi olmuştur. Bu örneğe baktığımızda, Yeşilırmak güzergahındaki
Tokat'ın, bu seçeneği iyi kullanamadığını anlıyoruz. İç ve dış turizm şeklindeki tasnif,
farklı başlıklar altında zenginleştirilse bile, temel ayrım bu şekildedir. Tokat'ın iç turizme
yönelik vitrinize edeceği faktörlerin en başında "inanç turizmini" dahi tetikleyebilecek
özellikleri olan Sulusokak'tır. Nitekim, Başta sayın valim ve belediye başkanım,
Sulusokak'la ilgili tabirleri 900 adımda 900 yıllık tarih şeklinde özetlediler. Sulusokak'ta
tarihi varlığımız, daha çok Selçuklu ve Osmanlı eserlerinden bir kültürel ve tarihi kültürü
barındırmaktadır. Bu konuda, ciddi iç turizme yönelik yapılacak tanıtımla, Tokat'ta
Sulusokak başta olmak üzere, Beysokağı, Mevlevihane, Sentimur Türbesi, Ali Paşa
külliyesi, Meydan Külliyesi, Behzattaki cami ve saat kulesi objeleri, değerli tarihi
dokularımızı oluşturmaktadır" dedi.
İncesoyluer, tanıtım bakımından da henüz yolun başında olduklarını ifade ederek, "En
başta, bu şehrin hafızaları ve bu şehre yön verecek projelerin beyinleri Tokat Kent
Konseyinde olmasına karşın, ne yazık ki Kent Konseyinin kendisini yeterince tanıttığı
kanısında değilim. O nedenle, tanıtım hususunda işe öncelikle evimizin kapısını
süpürmekle başlamalıyız. Yani, bu çalışma gurubumuzun alanına giren tanıtım kavramının
içini dolduracak ilk iş olarak, Kent Konseyi'nin ne yaptığını, nelerle meşgul olduğunu
öncelikle ilimize tanıtmakla işe koyulmalıyız" diye konuştu.
ÇALIŞTAY'IN AÇILIŞI
Tokat’ın eksi ve artı yönleri ortaya çıkaracak, sorun olarak görülen hususlara çözümü
önerecek ve önermenin de ötesinde icra merciindeki yetkili isimlerin tatbik edebileceği
kararların alınabileceği Tokat Çalıştayları’ndan ilki Cumartesi günü akşamı yapıldı. Tokat
Grand Ballıca Otel’de saat 20.00’da başlayan çalıştayın ilk konusu Tokat’ın Ticaret ve
Sanayisi üzerineydi. Tokat Ticaret ve Sanayi Odası ile Tokat Esnaf ve Sanatkarlar Odaları
Birliği Başkanlığı’nın organizesindeki çalıştayın katılımcıları Tokat Valisi Şerif Yılmaz, Tokat
Milletvekilleri Av. Zeyid Aslan, Dilek Yüksel, Dr. Reşat Doğru, Tokat Belediye Başkanı
Doç. Dr. Adnan Çiçek, Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa
Şahin, İl Genel Meclisi Başkanı Mehmet Elibol, TSO Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Arat,
TSO Meclis Başkanı Orhan Gürgünoğlu, TESOB Başkanı Mehmet Bekçi, Bakkallar ve
Tuhafiyeciler Odası Başkanı İhsan Tunç’tu.
Basına açık olan bölümde TSO Başkanı Ahmet Arat bir açılış konuşması yaptı. Arat’ın
mesajları keskindi ve şöyle oldu:
“Civar illerimiz ve bölgemize şöyle bir baktığımızda Tokat’ın her geçen gün biraz daha
geriye doğru gittiğini çok açıkça ve üzülerek görmekteyiz. Bir dönem Çorumlunun idolü
olan Tokat, Çorum’la yer değiştirerek artık Tokat’ta yaşayanların idolü olmaya
başlamıştır. Bir zamanlar gıpta ederek içinden geçtikleri Tokat’ın ticari hayatına
hükmetmeye başlayan Sivaslılar, bizi gözlerinde çok büyüttüklerini düşünüyorlardır
herhalde… Yapılan ve yapılmakta olan iyi ve güzel şeylere rağmen görünen bu, maalesef
gerçekte bu… Acilen bir takım tedbirlerin alınması, bizlerin olmasa da çocuklarımızın
geleceğinin kurtarılması gerektiğini düşünüyoruz artık. Bu noktadan hareketle ortaya
atılan çalıştay fikrinin bugün gerçekleştiğini görüyor olmaktan büyük mutluluk duyuyor ve
bu davete icabet ederek bizleri yalnız bırakmayan siz değerli büyüklerimize teşekkür
ediyoruz. Bu çalışmanın ve buna benzer çalışmaların geleceğimize ışık tutmasını umut
ediyoruz.
Gelişmiş illere baktığımızda, kalkınmanın ilk adımlarının nasıl atıldığı çok açık olarak
görülebilmektedir. Onlar bu işi; siyasileriyle, mülki idaresi ve mahalli idaresiyle, sivil
toplum örgütleriyle birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek, bir ortak paydada
birleşerek başarmışlar. Tek yürek, tek vücut olmuşlar. Bizim yapmamız gereken de bu…
Buradan başlamak zorundayız. İlk önce Tokat’lı olmak ortak paydasında buluşarak, tüm
siyasi kaygılarımızı bir kenara bırakarak, memleket için birlik ve beraberliğimizi
perçinlemeli, yolumuza öyle devam etmeliyiz. Aksi takdirde başarıdan söz etmek hayal
olacaktır.
Bizler bu toplantılarla, çalıştaylarla kimseye hesap sormak ya da kimseyi
eleştirmek niyetinde değiliz. Tüm siyasi oluşumlara eşit mesafede, sadece Tokat için
yapılması gerekenlerin hayali içerisindeyiz. Bu amaçla çıktığımız yolda meslek
komitelerimiz, Oda Meclisimiz, Esnaf Odalarımız, İlimizin kanaat önderleri olan Sivil
İnisiyatif grubumuz, Küçük Sanayi Sitemiz, Tarımsal Üreticiler Birliğimiz ve Üniversitemiz
ile yaklaşık bir aydan bu yana yaptığımız geniş katılımlı çalışmalarla bu toplantının
gündemini hazırladık. Bu çalışmalarda öne çıkan; tarım, hayvancılık, turizm, nitelikli
iş gücü, çevre, kayıt dışılık, toplumsal dayanışma, sanayi ve üniversite
başlıklarında hazırlanan çalışmalarımızı çalıştay süresince detaylı olarak sizlerle
paylaşacağız ve bu konuları tartışacağız. Yaptığımız çalışmalarda ortaya çıkan sonuçlar
gösterdi ki; Toplum olarak daha duyarlı olmalıyız.”
TSO Başkanı Ahmet Arat’ın konuşmasının ardından Vali Şerif Yılmaz da kısa bir konuşma
yaptı. Vali Yılmaz şunları söyledi: “Bu çalıştayın uzun süren hazırlık çalışması oldu. Bugün
sonuç bölümü ile ilgili çıktıların burada ilimizle ilgili karar mekanizmasında bulunan ve
sivil toplum da dahil olmak üzere herkesin katkısının olabileceği bir çalışma ortamı olacak.
Tabi Başkan biraz karamsar gibi söyledi, onu da söyleyeyim burada, burada o kadar
karamsar değiliz. Her gün bir geçmiş günden daha iyi olduğumuzu ifade etmek lazım.
Bizler Tokat için çalışan, şu masanın etrafında bulunan herkesin aynı amaç doğrultusunda
hareket ettiğini ama farklı fikir ve görüşler olabileceğini, önceliklerin farklı olabileceğini,
herkesin kendi bakış ve bulunduğu yer itibariyle farklı olabileceğini değerlendirmek lazım.
Tabi aksayan yanlarımız varsa, bu alanda sektördekilerden alınan bilgiler dahil olmak
üzere tabandan tüm katmanlardan alınan bilgilerin ışığında belki yanlış yöne giden
hususlar olabilir, bunların da düzeltilebilmesi adına Tokat’ın geleceği ile ilgili güzel bir
çalışmanın olmasını ümit ediyorum. Katıldıkları için de herkese teşekkür ediyorum.”
Çalıştay
raporuna
adresinden ulaşılabilir.
VALİ ÇAKIR, HİTİT VE GASTRONOMİ YOLLARI’NI ANLATTI
Vali Nurullah Çakır, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ev sahipliğinde Ankara'da
gerçekleştirilen 2011 Kültür Turizmi Zirvesi'nde “Kültür Yolları” oturumunda bir konuşma
yaptı.
Vali Çakır, "Kültür Rotalarımız" başlıklı konuşmasında eski çağlardan başlayarak
gereksinimlerini karşılamak için adım atan insanoğlunun son yıllarda doğal güzelliklere
ulaşmak ve kültürel etkinlik adına da yürüyüşler yaptığını kaydetti ve bu bağlamda
şehrimizde gerçekleştirilen Hitit Yolu Yürüyüş ve Bisiklet Parkurları Projesi ile Kızılırmak
Havzası Gastronomi Yolu Projesi hakkında bilgiler verdi.
Günümüz dünyasında yaşama biçimlerinin değiştiğini ifade eden Vali Çakır, "Bir kültürel
ve sosyal etkileşim, yaşama zenginliği, farklı mekânlar da kendini bulma biçiminde
özetlenecek tatil anlayışı da giderek değişiyor. Bu olgunun farkındalığını pratik olarak
hissettiğim bize ilham veren ilk yer Antalya-Kaş’ta karşılaştığım Likya Yolu Trekking
Rotası oldu. İşaretlenmiş patikaların rehberliğinde tarihin gizemli soluğunu hissetmek,
farklı kültürlerin şaşırtıcı ayrıntılarıyla karşılaşmak ve ülkemizin bitip tükenmez doğal
güzelliklerini yeniden keşfetmek adına yeni yürüyüş yollarına hayat vermeyi
önemsiyoruz."dedi. Yöneticiliğinde ekoturizm ile ilgili ilk çalışmalarına Kastamonu-İstiklal
Yolu ile başladığını aktaran Vali Çakır, bu alandaki ikinci çalışmayı Karabük il sınırlarında
gerçekleştirdiklerini belirtti.
Son iki ekoturizm çalışmasını şu anki görev yeri olan Çorum'da uyguladıklarını ifade eden
Vali Çakır, "Hepimizin bildiği üzere ülkemizde UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren 10
yerden biri olan Hattuşa Antik Kenti ile UNESCO Dünya Belleği’ne adını yazdıran çivi yazılı
tabletleri, bir zamanlar kendilerine Çorum bölgesini yurt edinen Hititlerin eserleridir.
Dünyanın ilk yazılı anayasası, toplum düzenini sağlayan zamanına göre ileri bir ceza
yasası, dönemin korkunç silahı hafif savaş arabaları ve strateji uzmanı kralları, bin tanrılı
pantheonu ve görkemli kentleriyle bu coğrafyada boy göstermiş kadim uygarlıklardan
birisidir. Hititlerin zengin birikimini yansıtan Hattuşa, Alacahöyük, Şapinuva gibi antik
kentler ile Boğazkale-Alacahöyük Milli Parkı'nı kapsayan alanda tarihi güzergâhlar
oluşturduk. Daha çok eski göç, katır ve pazar yollarının kullanıldığı, bir yandan Çorum'un
kuytu köşelerine sakladığı birçok doğal ve tarihi güzellikleri ortaya çıkarmayı hedefleyen
Hitit Yolu Yürüyüş ve Bisiklet Parkurları 396 kilometrelik tematik bir kültür rotasıdır.
Söz konusu rotaların omurgasını Boğazkale-Hattuşa-Şapinuva, Alacahöyük-AlacaŞapinuva ve Boğazkale-Alacahöyük güzergâhları teşkil ediyor. Alaca Çayı Vadisi ve İncesu
Kanyonu ise alternatif rotaları içeriyor. İngilizce, Almanca ve Türkçe olarak 3 dilde
yayınladığımız rehber kitabı, 2011 yılı Mart ayındaki Berlin Turizm Fuarı'nda katılarak
hedef kitlemizin bir kısmını oluşturan Almanlara tanıtma fırsatı yarattık.
Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ilgi odağı olan Hattuşa ve Alacahöyük ören
yerlerini vitrine çıkaran Hitit Yolu çalışmasıyla birlikte bölgede bazı çalışmalar
gerçekleştirdik. Öncelikle Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan geçen projemizle
Ortaköy İncesu Kanyonu'nda tıpkı Muğla Fethiye Saklıkent Kanyonu'nda olduğu gibi bir
yürüyüş platformu yapıyoruz. Anadolu Yarımadası'nın en büyük Kybele kabartmalarından
birine ev sahipliği yapan kanyon, 1800 metrelik bu güzergâhla turizme açılmış olacak.
Aynı şekilde eski çağlardan beri insanlığın kullandığı ve Hitit Yolu rotası üzerinde yer alan
Alaca Vadisi içerisinde yay köprüleri inşa ettik. Alacahöyük ören yerinin bağlantısını
sağlayan 7 kilometrelik turizm yolunu işlerliğe kazandırarak giriş bölümüne Sfenksler ve
Kadeş Antlaşması metnini yerleştirdik. Ayrıca proje kapsamında Alacahöyük ören
yerindeki kral mezarlarının açılışını yaptık. Hitit Yolu rotasının geçtiği bölgelerde yapılan
tüm bu iyileştirme ve düzenlemeler, turizm faaliyetlerini çeşitlendirme adına yapılan
çalışmalardır.
Son olarak Yenice Ormanları'nda yaptığımız tanıtım faaliyetinin oldukça kapsamlısını Hitit
Yolu'nda hayata geçirdik. 13-15 Mayıs 2011 tarihinde yapılan bu tanıtım etkinliklerinde
hedef kitlemiz olan seyahat acenteleri, ulusal basın, doğa dernekleri, trekking rotaları
uygulayıcıları vb 350 kişilik bir kitleyi Çorum’da ağırladık. Trekking, uluslar arası bisiklet
yarışması, kaya tırmanışı, kano, engelli yürüyüşü, ağaç dikimi, Hitit yemek yarışması,
Hitit kıyafetlerinden oluşan defile gibi aktivitelerle zenginleştirdiğimiz tanıtım faaliyeti
süresince ilgili seyahat acente ve basın mensuplarını Hitit Yolu rotasında gezdirerek bilgi
verdik. Bu tanıtım sürecinin ardından gerek Ankara gerekse İstanbul menşeli doğa turları
acenteleri hafta sonu günübirlik veya kamplı etkinliklerini bölgemizde sürdürmeye
başlamışlardır.
Çorum’da var olan turizm potansiyelini çeşitlendirmek adına yaptığımız çalışmalara, bu
kez farklı bir alanda deneme fırsatı bulduk. Anadolu halklarının tarım ve hayvancılık
konusunda asırların birikimi, hepimizin övündüğü geleneksel mutfağımızın özünü teşkil
ediyor. Asya ile Avrupa Kıtaları arasında bir köprü olan Türkiye’nin en iyi lezzetleri ve
damak tadı olarak öne çıkan çeşitli ürünleri, ülke tanıtımında çok önemli rol oynayan
turistik değerler arasında sayılıyor bugün. Günümüz turizm pazarında önemli bir pay
sahibi olan ekoturizm, doğaya dayalı alternatiflerin çeşitliliğiyle de gelişime açık bir
kavramdır. Bu alternatiflerden birisi de "Gastronomi Turları”dır. Bu kez Gastronomi
olgusunu yürüyüş, bisiklet, manzaralı araç yolu, kültür ve jip safari rotalarıyla
birleştirdiğimiz değişik bir uygulama gerçekleştirdik. Ülkemizin en uzun ırmağı
Kızılırmak’ın Çorum iline hayat vermesinden yola çıktığımız projemizin ismi, "Kızılırmak
Havzası Gastronomi ve Yürüyüş Rotaları"dır.
Güneyde Çankırı, kuzeyde ise Sinop il sınırları arasında uzanan Çorum Kızılırmak
havzasını bir baştan bir başa kat ederek, saklı kalmış doğal güzelliklere, ışıltılı tarihi
mekanlara, unutulmaya yüz tutmuş kültürel değerlere, hayranlık uyandıracak el
sanatlarına, otantik öğelere tanık olacak ve yöreye özgü değişik lezzetleri deneme
fırsatını yakalayacaksınız. Özellikle bir dönem Paflagonya olarak anılan coğrafi bölgedeki
antik yerleşimler ve kaya mezarları, özgürce akan şelaleler, gökyüzünün rengini kıskanan
göller, Anadolu’da artık ustası kalmayan ve hiç çivi kullanılmadan inşa edilen ‘çatkılar’
(ahşap yayla evleri), Bayat ilçesi Eskialibey beldesi ve Yumaklı Köyü’ndeki halı, kilim,
çanta ve yolluk dokuma tezgahları, kültürel birikimin devamı niteliğinde yüze yakın
yemek çeşidi ilginizi çekecek ayrıntılar arasında yer alacak.
Rotaların ayrıntılı dökümünden bahsetmek gerekirse 25 farklı parkur üzerinde 305
kilometrelik yürüyüş, 7 farklı parkur üzerinde 606 kilometrelik bisiklet, 702 kilometrelik
Manzaralı Araç, 359 kilometrelik kültür ve 1186 kilometrelik jip safari güzergâhları tespit
edildi. Kızılırmak Havzası Gastronomi ve Yürüyüş Yolu Rotası boyunca doğanın kucağında
ilerleyen yolculuk süresince, bir yandan yaşamın ve zamanın sonsuz bir döngüde hiç
durmaksızın nasıl aktığına tanık olurken, diğer yandan da belleğinizde unutulmaz izler
bırakan coğrafyalarda var olmanın hazzını duyumsayacaksınız."dedi. Ekoturizm
çalışmalarının sonuçları ve sorunları hakkında da değerlendirmede bulunan Vali Çakır;
"Tüm Anadolu kentlerinden büyük şehirlere göç olgusunu önlemek, yeni iş sahaları
açarak istihdam sağlamak önemlidir. Bölgenin kültürel, tarihsel ve doğal değerlerinin
farkındalığını yaratarak korunmasını sağlamak gerekmektedir. Yok olma tehlikesiyle karşı
karşıya kalan yöresel enstrümanları gündeme taşıyarak yeniden ekonomik bir değer
olmasına katkı sağlanmalıdır. Bölgedeki turizm ve turistik gelirleri daha geniş alanlara
yayılmasına ve bölge halklarının daha geniş oranlarda pay almasına olanak tanınmalıdır.
Yerelle ulusalı bir araya getirerek bölgelerin kültür düzeylerinin yükselmesini etkilemek
gerekmektedir. Çevre duyarlılığının ve koruma bilincinin gelişmesinde rol oynamak çok
önemlidir. Yeni konaklama ve kamp alanlarının açılması. Özellikle köylerde, ev
pansiyonculuğunun gelişmesi sağlanmalıdır."diye konuştu.
Yapılan çalışmaların sürdürülebilirliğinin sağlanması için önerilerden bulunan Vali Çakır;
"Yerel rehberlerin yetiştirilmesi başta gelen bir konudur. Gerekirse bölgesel bazda
sertifikalı yerel rehberlik kurslarının açılması, belirli bölgelerde güvenliğin sağlanması,
oluşturulan rotaların koruma ve tescillendirilmesi, rota üzerindeki işaretlemelerin ve
tabelaların bakım onarımın periyodik aralıklarla yapılması, tüm rotaların tanıtımı ve
pazarlanmasının sağlıklı biçimde hayata geçirilmesi, Türkiye Kültür Yolları güzergâhlarının
belirli bir standarda bağlanması ve rota oluşturma konusunda izne tabi olması
gerekmektedir." açıklamasında bulundu.
http://www.corumkenthaber.com/ayrinti.php?katid=1&id=13888

2011 Yılına Ait Bölgeden Haberler ( Son Altı Ay )

Transkript

Benzer belgeler

HANGİ KİTAPLARI OKUYACAĞIZ? ŞEKER PORTAKALI Jos Mauro

SAMSUN KAMUOYUNA BAKİ SARISAKAL

SAMSUN`DA DEPREM BAKİ SARISAKAL

Tan:Toplumun her kesimini kucaklıyoruz

- Sam-Der

KARADENİZ MAHALLİ OFFROAD KUPASI 1. YARIŞ SAKOFF 28/29

Ekte davetiye örneğini bulabilirsiniz.