Raporun devamı için tıklayınız.

Transkript

Raporun devamı için tıklayınız.
İNTES
TÜRKİYE İNŞAAT
SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI
İNŞAAT SEKTÖRÜ
RAPORU
EYLÜL
2015
GİRİŞ:
Ülkemiz gelişen, buna bağlı olarak ihtiyaçları artan bir ülke konumundadır. Diğer ülkelerde olduğu
gibi, gelişimin ana eksenini ise kaçınılmaz olarak “inşaat” oluşturmaktadır. Barajlar, enerji üretim
tesisleri, yollar, havaalanları, kentsel mekânlar, fabrikalar, hastaneler ve diğer tüm yaşamsal mekânlar
ile o mekânları yaşanılır kılabilecek tüm altyapının ilk adımı “inşaat”la atılmaktadır. Geleceğe güvenle
yürüme kararlılığında olan bir ülke, bu yürüyüşüne hiç şüphe yok ki “inşaat”la başlayacaktır.
Sektöre girdi sağlayan ve faaliyetlerini bu sektördeki gelişmelere bağlı olarak devam ettiren diğer
sektörlerin katkısı da dikkate alındığında inşaat sektörünün GSMH içindeki payının yaklaşık yüzde 30
seviyesinde olduğu görülmektedir.
İnşaat sektörü, kendisine bağlı 200’den fazla alt sektörün ürettiği mal ve hizmete talep yaratan
konumunda olup, bu yaygın etki, sektörün “ekonominin lokomotifi” olma vasfının en temel
göstergesidir.
İngiltere’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, ortalama yeni bir evde 150 farklı meslek
kolunu ilgilendiren 23.000 parça bulunmaktadır. Hiçbir ekonomik faaliyetin bu kadar çok doğrudan ya
da dolaylı etki doğurma gücü olmadığı dikkate alındığında sektörün lokomotif gücünün, gelişmekte
olan ülkeler için vazgeçilemez değeri daha açık olarak ortaya çıkmaktadır.
İnşaat sektörünün gelişmesinde hükümet politikalarının, uluslararası kredi kuruluşlarının, politika ve
ekonomiyi etkileyen kararlarının doğrudan etkisi bulunmaktadır. Yatırım kararını veren ya da onu
finanse eden otoritenin tercihi bu alanda faaliyette bulunan firmaları doğrudan etkilemektedir.
Yüksek oranlı - istikrarlı büyüme ve beraberinde istihdam yaratma ihtiyacı her zamankinden daha
fazla olan Türkiye ekonomisi için, inşaat sektörünün önemi her zamankinden daha önemli hale
gelmiştir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 1
SEKTÖRÜN TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ YERİ
MİLLİ GELİR VE BÜYÜME
Ülkemiz bugün güçlü ekonomiye geçiş sürecindedir. G-20’nin de üyesidir.
Türkiye ekonomisinin dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alması ve yıllık 500 milyar dolarlık ihracat
gerçekleştirmesi hedefiyle hareket etmekte, buna ilişkin kalkınma planları ve eylem planları
hazırlanmaktadır.
Türkiye son dönemde büyüme performansına ilişkin veriler aşağıda tablolarda belirtilmektedir:

Sabit fiyatlarla gayri safi yurtiçi hasıla ve inşaat sektörü gelişme hızları
YILLAR
GSYİH GELİŞME HIZI (%)
İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN GELİŞME
HIZI (%)
2005
8.4
9.3
2006
6,9
18.5
2007
4,7
5,7
2008
0,7
-8,1
2009
-4,8
-16,3
2010
9,2
18,3
2011 I. Çeyrek
12,4
15,7
2011 II. Çeyrek
9,3
13,5
2011 III. Çeyrek
8,7
10,7
2011 IV. Çeyrek
5,3
7,1
2011 Yıllık
8,8
2012 I. Çeyrek
3
2,5
2012 2. Çeyrek
2,9
-0,7
2012 3. Çeyrek
1,6
-0,8
2012 4. Çeyrek
1,4
1,5
2012 Yıllık
2,2
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
0,6
2013 1. Çeyrek
6,2
5,8
2013 2. Çeyrek
7,8
3,4
2013 3. Çeyrek
9,0
2,0
2013 4. Çeyrek
6,3
-2,2
2013 Yıllık
2014 yıllık
11,5
2,2
7,4
2014 1. Çeyrek
4,9
5,8
2014 2. Çeyrek
2,3
3,4
2014 3. Çeyrek
1,9
2,0
2014 4. Çeyrek
2,6
-2,0
2,9
2,2
Sayfa 2
2015 1. Çeyrek
2,3
-3,5
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
Ekonomimiz iç ve dış dinamiklerden kaynaklanan önemli dalgalanmalar olmaktadır. Şöyle ki, inşaat
sektörü 2001 krizinin ardından hızla küçülmüştür. Ancak, 2002 yılından itibaren uygulanan istikrar
programı ile toparlanma sürecine girmiştir. 2004-2006 yılları arasında sektör rekor oranda büyüme
göstermiştir. 2006 yılında yüzde 18,5 büyümeye ulaşmış, ancak 2007 yılından itibaren tekrar
durgunluk sürecine girmiştir.
2007 yılında konut talebindeki azalma, seçim dönemi ve ekonomik ve siyasi belirsizlikler durgunluk
döneminde etkili olmuştur. 2006’daki yüksek performanslı büyümenin ardından sektör 2007 yılında
yüzde 5,7 oranında ancak büyüyebilmiştir.
2007 yılı Ağustos ayında ABD’deki mortgage krizi ile başlayan finansal kriz, 2008 yılı Eylül ayından
itibaren daha da derinleşerek global ölçekte bir ekonomik krize dönüşmüştür. Ülkemizde de 2007
yılında başlayan durgunluk 2008 yılında ekonomide çarkların tersine dönmesine yol açmıştır.
Küresel krizden ve ekonomik daralmadan en çok etkilenen sektörlerin başında inşaat sektörü
gelmiştir. 2008 yılını, inşaat sektörü %8,1 küçülme ile tamamlamıştır. 2009 yılına kriz beklentisi ile
başlanılması inşaat sektörünü negatif yönde etkilemiştir. Özel sektör yatırımlarının durma noktasına
gelmesi ile sektör ilk çeyrekte 18,6, ikinci çeyrekte 21,1, üçüncü çeyrekte 18,3, dördüncü çeyrekte ise
6,6 oranında küçülmüştür. Böylece, yıllık bazda %16,3 oranında küçülme görülmüştür.
2010 yılında ekonomide alınan önlemler ile bir önceki yılda görülen küçülmeye rağmen sektör yüksek
oranlı büyüme performansı sergilemiştir. 2010 birinci çeyreğinde %8,3 büyüyen sektör, ikinci
çeyrekte 20,4 oranında büyümüştür. Sektör son dönemde de büyüme ivmesini devam ettirerek
% 22,1 oranında büyüme performansı sergilemiştir. Dördüncü dönemde 17,5 büyüyen inşaat sektörü
2010 yılını 18,3 oranında büyüme performansı ile kapamıştır.
İnşaat sektörü 2011 yılının ilk altı ayında da yüksek oranlı büyümesini sürdürmüştür. Birinci çeyrekte
15,7, ikinci çeyrekte 13,5 oranında büyüme performansı göstermiştir. Üçüncü çeyrekten sonra
büyüme oranlarında nispi olarak yavaşlama olmuştur. İnşaat sektörü 2011 üçüncü çeyreğinde 10,7
oranında büyürken, 2011 dördüncü çeyreğinde 7,1 oranında büyüme performansı sergileyebilmiştir.
Kamu sektörü inşaat harcamalarındaki daralma ve özel sektör tüketim harcamalarının azalması inşaat
sekörünün küçülmesinde etkili olmuştur.
Bütün dünyada ekonomik krizin en yoğun hissedildiği ve siyasi istikrarsızlığın yaşandığı 2012 yılında,
inşaat sektörü de Türk ekonomisinde yaşanan bu daralmadan doğal olarak etkilenmiştir. Türk
ekonomisinin lokomotif sektörü olan ve 2011 yılında %11,3 büyüyen inşaat sektörü, 2012 yılının 9
ayında %1 büyümüştür. Dokuz aylık dönemde konut satışlarında ise %2,35 düşüş yaşanmıştır.
Sektördeki daralma ve artan maliyetler sektörün aktörlerini de olumsuz etkilemiştir. 2011 yılında çok
ciddi bir yükselişe imza atan inşaat sektörünün 2012 yılında gerçekleşen büyüme oranı %0,6
olabilmiştir.
2012 yılındaki durgunluğun ardından inşaat sektörü 2013 yılının ilk çeyreğinde yeniden atağa
kalkmıştır. Sektör 2013 yılının başından itibaren hızla toparlanmış ve yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde
Türkiye ortalamasının üzerinde büyümüştür. 2013 yılı dördüncü çeyreğinde inşaat sektörü %6,2
oranında büyürken yıllık büyüme oranı %7,1 olmuştur. Sektör birinci çeyrekte %5,8, ikinci çeyrekte
%7,6, üçüncü çeyrekte %8,6 oranında büyümüştür.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 3
Bu veriler ile sektörün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla İçerisindeki payı 2013 yılında %6,0 olmuştur.
Ancak 2013 yılında ve 2014 yılının genelinde küresel ekonomilerdeki dalgalanmalara ve
jeopolitik risklere rağmen sağlam duruşunu devam ettirmiştir.
Bazı temel göstergelere bakılacak olursa 2014 yılında kamu borç yükü azalmaya devam
etmiştir. Faiz politikalarındaki kararlı tutum borçlanmanın reel maliyetinin düşük seviyelerde
gerçekleşmesini sağlamıştır. Cari açık azalışını sürdürmüş, bankacılık sektörümüz güçlü ve
sağlam yapısını korumayı başarmıştır.
Ancak, enflasyon son iki yıldaki en yüksek seviyelere dayanmıştır. Yılın başından beri
yükselerek beklentilerin üzerinde bir enflasyon gerçekleşmiştir. İstihdam konularında bazı
yapısal sorunlar devam etmiştir. İşsizlik rakamları 2014’ün son dönemde açıklanan
verilerinde yüzde 10’lar düzeyinde gerçekleşmiştir.
2014 yılında Dünya siyasi ve ekonomik risklere maruz kalmıştır. Özellikle Avrupa
ekonomilerindeki resesyon küresel piyasaları, dolayısıyla ülkemiz ekonomisini de etkilemiştir.
Ekonomide Dolar ve Euro kurlarının yukarı yönlü hareketi sektör üretiminde maliyetlerin
artmasına, konuta olan talebin sınırlı düzeyde kalmasına neden olmuş, inşaat sektörünün
düşük tempolu bir büyüme göstermesine yol açmıştır.
İnşaat sektörü 2014’ün ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,2, ikinci
çeyreğinde ise %2,7 büyümüştür. Üçüncü çeyrekte büyüme hızı ise 2,9 olmuştur. Dördüncü
çeyrekte ise kamu inşaat harcamalarındaki daralma ve özel sektör inşaat harcamalarındaki
durgunluk nedeni ile inşaat sektörü son çeyreği eksi %2,2 küçülme ile tamamlamıştır.
2015 yılı küresel ekonomilerdeki dalgalanmalar ve komşu ülkelerdeki gerginlikler, içeride bir
seçim sürecine girilmiş olması nedeni ile kritik bir yıl olarak başlamıştır.
Bu kapsamda Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2015 ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre
sınırlı bir performans sergilemiş, %2,3 büyümüştür. Büyüme ağırlıklı olarak tüketim
harcamalarındaki artıştan kaynaklanmıştır
Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış rakamlara göre ise ekonomi ilk çeyrekte önceki
çeyreğe kıyasla %1,3 oranında büyüme göstermiştir.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış rakamlara göre ilk çeyrekte tüketim harcamaları
önceki çeyreğe kıyasla %0,9 oranında artmıştır. Kamu ve özel sektör yatırım harcamaları
mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış verilere göre %0,9 oranında azalmış, özel sektör
harcamaları bu dönemde %0,5 oranında azalmıştır.
Yatırım harcamalarındaki azalmaların yansımaları ekonomimize ve başta inşaat sektörünü
olmuştur. Sektörümüz bu süreçte %-3,5 oranında küçülme göstermiştir.
Bu dönemde Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış inşaat harcamaları %2,0 oranında
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 4
artarken, kamu inşaat harcamaları %-1,5 oranında azalmıştır.
Gayri Safi Yurt İçi Hasıla Gelişme Hızları / Sabit Fiyatlar ile /1.000 TL
Genel Ekonomi
İnşaat Sektörü
Sektörel Payları Büyüme Hızı %
%
2005
83.485.590
5 250 284
5,8
9,3
2006
90.499.730
6 220 955
6,4
18,5
2007
96.738.320
6 573 647
6,5
5,7
2008
101.254.625
6 040 811
5,9
-8,1
2009
101.921.729
5 067 195
5,2
-16,1
2010
97.003.114
5 996 258
5,7
18,3
2011
105.885.643
6 688 256
5,8
11,5
2012
115.174.724
6 726 223
5,7
0,6
2013
122.476.094
7.198.092
6,0
7,0
2014
126 .069. 789
7 .378. 907
5,9
2,2
30.089.413
18.873.077
5,7
-3,5
2015 1. Dönem
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
İnşaat sektörünün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içerisindeki payının önemli olduğu bilinmektedir. Cari
fiyatlarla 2007’de inşaat sektörünün GSYİH içerisindeki payı %4,9 olmuştur. 2009 yılında ise sektörün
milli gelir içerisindeki payı %3,8’e düşmüştür. 2010 yılında ekonominin gelişme trendi içerisinde
olması ve büyük inşaat projeleri nedeniyle sektörün payı yeniden artarak %4,1 olurken, 2011 yılında
4,5, 2012 yılında 4,4 olmuştur. 2013 yılında ise sektör milli gelirden %6,0 oranında pay alabilmiştir.
2014 yılı dördünü çeyrekte sektörün Gayri Safi Yurtiçi Hasıla içerisindeki payı %5,9 olmuştur . 2015 yılı
birinci döneminde ise 5,7 olarak gerçekleşmiştir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 5

Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumları /1.000 TL
(Harcamala Yöntemiyle GSYİH Gelişme Hızı, (Sabit Fiyatlarla)
Yıllar
Gayri Safi
Kamu
Makine-
Sabit
Sektörü
Teçhizat
İnşaat
Özel Sektör
Makine
İnşaat
teçhizat
Sermaye
Oluşumu
2013
30.227.888
5.881.288
1.212.557
4.668.730
27.346.600
16.629.125
7.715.475
2013 1.
7.017.528
1.124.147
130.781
993.366
5.893.380
3.999.675
1.893.705
7.812.805
1.435.885
223.546
1.211.339
6.377.919
4.500.769
1.877.150
7.395.228
1.469.206
249.499
1.219.707
5.926.021
3.949.102
1.979.919
8.002.328
1.853.049
608.731
1.244.318
6.149.279
4.179.579
1.689.700
2014
29.886.630
5.396.977
1.217.647
4.179.330
24.489.653
16.021.822
8.467.831
2014 1.
7 004 757
1 071 839
128 590
943 249
5 932 918
3 821 324
2 111 594
7 552 815
1 272 945
198 275
1 074 670
6 279 870
4 167 578
2 112 292
7 403 461
1 321 657
241 739
1 079 918
6 081 805
3 898 296
2 183 508
7 925 597
1 730 536
649 043
1 081 493
6 195 060
4 134 624
2 060 436
7 007 218
962 208
105 476
856 732
6 045 010
3 963 408
2 081 602
Çeyrek
2013 2.
Çeyrek
2013 3.
Çeyrek
2013 4.
Çeyrek
Çeyrek
2014 2.
çeyrek
2014 3.
çeyrek
2014 4.
Çeyrek
2015 1.
Çeyrek
Kaynak: TÜİK, Ulusal Hesaplar Bülteni
2013 yılında Özel sektör tüketim harcamaları artış kaydederek, ekonomik büyümede etkin olmuştur.
Sabit fiyatlarla hane halklarının nihai tüketim harcamaları 2013 yılında %5,1 oranında artarken
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 6
devletin nihai tüketim harcamaları %6,5 artmıştır.
2014 yılında ise Bu dönemde hane halklarının nihai tüketim harcamaları sabit fiyatlarla %1,3, devletin
nihai tüketim harcamaları 1,7 oranında artmıştır.
Sabit fiyatlarla mal ve hizmet ihracatı 2014 yılında %6,8 artarken, mal ve hizmet ithalatı %0,2
azalmıştır.
2015 yılı birinci çeyreğinde Hane halklarının nihai tüketim harcamaları, bir önceki yılın aynı çeyreğine
göre, cari fiyatlarla %11,1’lik artışla 316 milyar 311 milyon TL, sabit fiyatlarla %4,5’lik artışla 20 milyar
982 milyon TL olmuştur.
Devletin nihai tüketim harcamaları, 2015 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre,
cari fiyatlarla %7,9’luk artışla 66 milyar 891 milyon TL, sabit fiyatlarla %2,5’lik artışla 3 milyar 211
milyon TL olmuştur.
Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumu
Gayri safi sabit sermaye oluşumu 2013 yılı dördüncü çeyreğinde sabit fiyatlarla %6,4 artarken, yıllık
bazdaki artış %4,3 olmuştur.
Gayri Safi Sabit Sermaye oluşumu içerisinde kamu sektörü harcamaları yıllık %22,9 oranında
artmıştır. Kamu harcamaları içerisinde Makine ve Teçhizat %3,9 oranında artarken, inşaat
harcamaları ise %29,1 oranında artmıştır.
Gayri safi sabit sermaye oluşumu 2014 yılında sabit fiyatlarla %1,3’lük azalışla 29 milyar 887 milyon TL
olmuştur.
Gayri Safi Sabit Sermaye oluşumu içerisinde kamu sektörü harcamaları dördüncü çeyrekte %7,3
azalmış olup, Makine ve Teçhizat %4,9 oranında artarken inşaat harcamaları %13,4 oranında
azalmıştır.
Özel sektör yatırımları ise 0,9 oranında azalmış bu oran içerisinde makine teçhizat yatırımları %0,8
oranında azalmış, inşaat harcamaları ise 4,6 oranında artmıştır.
2015 yılının birinci çeyreğinde sabit fiyatlarla Gayri Safi Sabit Sermaye yatırımlarında bir değişiklik
olmamıştır. Bu dönemde kamu sektörü inşaat harcamaları 9,2 oranında azalırken, özel sektör inşaat
harcamaları ise 1,4 oranında azaldı. Maline teçhizat yatırımlarında ise kamu sektörü -18,0 oranında
azalırken, özel sektör yatırımları 3,7 oranında artış gösterdi.

İnşaat Sektörü Ciro ve Üretim İndeksleri
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi, 2015 yılı I. çeyreğinde bir önceki
çeyreğe göre %6,6 oranında artmıştır.
Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %13,5
oranında azalmıştır.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 7
İnşaat sektöründe üretim %0,1 artmıştır
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat üretim endeksi, 2015 yılı I. çeyreğinde bir önceki
çeyreğe göre %0,1 oranında arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat üretim endeksi ise bir önceki
yılın aynı çeyreğine göre %2,8 oranında azalmıştır.
Üç Aylık İnşaat Sektörü Ciro Endeksi ve Değişim Oranları,
Takvim etkisinden arındırılmış ciro endeksi
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış
ciro endeksi
Ġnşaat
tipleri
Toplam
Bina
Bina dışı
Yıl
Endeks
Çeyreklik değişim (%)
Çeyrek -
Çeyrek
I
II
III
IV
2012
105,1
108,9
114,0
2013
127,7
127,1
2014
164,5
127,6
2015
139,5
2012
116,2
112,4
120,9
133,0
2013
129,6
129,2
143,0
2014
169,8
141,4
141,8
2015
151,8
2012
94,3
102,1
103,1
112,2
2013
118,4
119,6
117,5
2014
139,6
104,5
108,6
2015
118,2
I
II
III
IV
122,9
-3,0
3,7
4,7
132,0
126,8
3,9
-0,4
3,8
128,5
130,9
29,7
-22,4
0,7
0,1
-3,3
7,5
130,3
-2,5
-0,3
10,7
142,6
30,3
-16,7
0,2
-7,6
8,3
1,0
120,8
5,5
0,9
-1,7
101,6
15,5
-25,1
3,8
6,6
6,4
16,4
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu, İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri haber bülteni
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 8
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Ġnşaat Üretim Endeksi
Ġnşaat
tipleri
Toplam
Bina
Bina dışı
Yıl
Endeks
Çeyreklik değişim (%)
Çeyrek -
Çeyrek I
II
III
IV
I
II
III
IV
2012
110,4
110,6
112,4
115,5
-2,5
0,2
1,6
2,7
2013
117,9
119,8
122,0
124,0
2,1
1,6
1,8
1,6
2014
125,3
124,3
124,1
123,3
1,1
-0,8
-0,2
-0,6
2015
123,5
2012
116,5
116,1
115,9
117,6
-0,5
-0,3
-0,2
1,4
2013
118,0
119,5
122,2
124,3
0,3
1,3
2,3
1,7
2014
127,8
129,0
130,0
130,3
2,8
1,0
0,7
0,2
2015
130,8
2012
90,9
98,0
100,5
102,8
-3,1
7,9
2,6
2,2
2013
122,4
121,9
120,6
122,9
19,1
-0,4
-1,1
1,9
2014
117,3
106,0
103,7
105,0
-4,6
-9,6
-2,2
1,3
2015
104,1
0,1
0,4
-0,9
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu, İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri haber bülteni
İŞGÜCÜ VERİLERİ
 İnşaat Sektörü İstihdamı
2014 yılı Aralık döneminde işgücüne katılma oranı %50,2 olup, işsiz sayısı 3 milyon 145 bin
kişi ile %10,9 seviyesinde gerçekleşmiştir. İşsizlik oranı erkeklerde %10,2 kadınlarda ise %12,6
olmuştur.
Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı ise %12,9 olarak tahmin edilmiş, genç işsizlik oranı
%20,2 seviyesinde gerçekleşmiştir.
İstihdam edilenlerin %19,5’i tarım, %20,5’i sanayi, %7,1’i inşaat, %52,8’i ise hizmetler
sektöründe yer almıştır.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 9
Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı 2014 yılı Aralık
döneminde %33,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran tarım sektöründe %81,2 iken, tarım dışı
sektörlerde %21,6 olmuştur.
Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam sayısı bir önceki döneme göre 100 bin kişi artarak
26 milyon 205 bin kişi olarak gerçekleşmiştir. İstihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile %45,7
olmuştur.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlerin sayısında 2014 yılı Aralık döneminde, bir önceki
döneme göre 58 bin kişilik azalış gerçekleşmiştir. İşsizlik oranı ise 0,2 puanlık azalış ile %10,4
olmuştur.
2014 Aralık döneminde inşaat sektöründe istihdam edilenlerin oranı %7,1 olarak gerçekleşmiştir.
Aynı dönemde inşaat sektöründe mevsim etkisinden arındırılmış çalışan sayısı 1.937.0000 kişi
olmuştur.
2015 yılı Mayıs ayı verileri
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2015 yılı Mayıs döneminde geçen yılın
aynı dönemine göre 238 bin kişi artarak 2 milyon 789 bin kişi olmuştur.
İşsizlik oranı ise 0,5 puanlık artış ile %9,3 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik
oranı 0,7 puanlık artış ile %11,4 olarak tahmin edilmiştir.
İstihdam edilenlerin sayısı 2015 yılı Mayıs döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 534 bin kişi
artarak 27 milyon 72 bin kişi, istihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile %46,9 olmuştur.
Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 46 bin kişi azalırken, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı
ise 580 bin kişi artmıştıt. İstihdam edilenlerin %21,3’ü tarım, %20’si sanayi, %7,2’si inşaat, %51,5’i ise
hizmetler sektöründe yer almıştır.
İşgücü 2015 yılı Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 772 bin kişi artarak 29 milyon
861 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,5 puan artarak %51,7 olarak gerçekleşmiştir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 10
Toplam İstihdam ve İnşaat Sektörü Verileri
Yıllar
Tarım Dışı
İstihdam/kişi
İnşaat Sektörü/ kişi
İnşaat Sektörü/Tarım
Dışı İstihdam
2005
15.553.000
1.171.000
7,53%
2006
15.241.000
1.189.000
7,80%
2007
15.588.000
1.224.000
7,85%
2008
15.959.000
1.125.000
7,00 %
2009
16.324.000
1.297.000
7,94 %
2010
17.082.000
1.442.000
8,44 %
2011
18.079.000
1.512.000
8,36 %
2012
19.080.000
1.647.000
8,63 %
2013
19.755.000
1.753.000
8,87 %
2014
20.632.000
1.829.000
8,86 %
2014 Mayıs
20.718.000
1.954.000
9,43 %
2015 Mayıs
21.298.000
1.946.000
8,10 %
Kaynak: TUİK hane halkı işgücü istatistikleri,
15-64 Yaş arası meslek gruplarına gör inşaat sektöründe çalışanların dağılımı
Meslek Grupları / kişi
Yöneticiler)
Profesyonel Meslek Mensupları
Teknisyenler, Teknikerler Ve Yardımcı Profesyonel Meslek
Mensupları
Büro Hizmetlerinde Çalışan Elemanlar
Hizmet Ve Satış Elemanları
Nitelikli Tarım, Ormancılık Ve Su Ürünleri Çalışanları
Sanatkarlar Ve İlgili İşlerde Çalışanlar
Tesis Ve Makine Operatörleri Ve Montajcılar
Nitelik Gerektirmeyen İşlerde Çalışanlar
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
İnşaat
Toplam
87
54
69
1307
2369
1386
69
55
0
1024
155
384
1728
4688
3860
3669
2401
3854
Sayfa 11
15-64 yaş Arası İnşaat Sektöründe çalışanların eğitim durumuna göre dağılımı
Eğitim durumu
İnşaat Sektörü
Okuma Yazma Bilmeyen
35
89
Okuma Yazma
Fakat
Bir
Bitirmeyen
Bilen
Okul
İlkokul
İlköğretim
Ortaokul Veya
Meslek Ortaokul
Dengi
Genel lise
Lise Dengi Mesleki Okul
Yüksek Öğretim
İnşaat Sektöründe Toplam
çalışanların eğitim
düzeylerine
göre
oranları
1,85%
924
4,69%
910
791
302
197
41,70%
159
154
170
8,38%
15,92%
10,38%
8391
2729
2137
8,96%
2611
2534
5053
İnşaat Sektörü
1575
120
179
23
Toplam
17045
1130
4073
3011
8,12%
İnşaat Sektörü İşteki Durumuna Göre Çalışan Sayı
İşteki Durum
Ücretli, Maaşlı Veya Yevmiyeli)
İşveren)
Kendi Hesabına
Ücretsiz Aile İşçisi
2014 yılı Sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılığa göre istihdam edilenler
Kayıtlı
Kayıtlı Değil
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
İnşaat Sektörü
1206
691
Toplam
16753
8506
Sayfa 12
İnşaat İşgücü Girdi Endeksleri
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat istihdam endeksi 2015 yılı II. çeyreğinde bir
önceki çeyreğe göre %1,8 oranında azalmıştır.
Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat istihdam endeksi ise, bir önceki yılın aynı çeyreğine
göre %9,0 oranında azalmıştır.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat çalışılan saat endeksi 2015 yılı II.
çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %1,9 oranında azalmıştır.
Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat çalışılan saat endeksi ise, bir önceki yılın aynı
çeyreğine göre %10,1 oranında azalmıştır.
İnşaat mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış istihdam endeksi ve değişim oranları
Çeyrek
I
II
III
IV
2012
0,4
0,5
-0,7
-1,3
2013
-1,5
-1,4
-1,4
-2,6
2014
-3,1
-4,0
-3,9
-2,7
2015
-2,4
-1,8
2012
0,5
0,5
-1,2
-1,7
2013
-1,6
-1,6
-1,3
-2,2
2014
-2,8
-3,1
-3,3
-2,0
2015
-2,1
-1,4
2012
-1,2
1,8
1,1
-0,6
2013
-2,9
0,5
-1,4
-3,6
2014
-2,8
-8,1
-7,9
-2,9
2015
0,4
-2,1
Toplam
Bina
Bina dışı
KONUT SEKTÖRÜNDE GELİŞMELER

Yapı Ruhsatı Verileri
2014 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina
sayısı %13,5, yüzölçümü %24,3, değeri %37,2, daire sayısı %21,2 oranında artmıştır.
Kullanma amacına göre 156,2 milyon m² (%71,7) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet
amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 12,8 milyon m² (%5,9) ile ofis (işyeri) binaları binaları izlemiştir.
Yapı sahipliğine göre, özel sektör 187,9 milyon m² (%86,3) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 25,8
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 13
milyon m² (%11,8) ile devlet sektörü ve 4,0 milyon m² (%1,9) ile yapı kooperatifleri izlemiştir.
Daire sayısına göre ise, toplam 1 milyon 14 bin 678 dairenin 949 bin 117’si özel sektör, 50 bin 236’sı
devlet sektörü ve 15 bin 325’i yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.
2015 Yılı Ocak-Mart Dönemi
2015 yılının ilk altı ayında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina
sayısı %27,4, yüzölçümü %28,4, değeri %22,9, daire sayısı %27,7 oranında azalmıştır.
Yapıların toplam yüzölçümü 89,6 milyon m² iken; bunun 48,5 milyon m2’si (%54,1) konut, 23,6
milyon m2’si (%26,4) konut dışı ve 17,5 milyon m2’si (%19,5) ise ortak kullanım alanı olarak
gerçekleşmiştir.
Kullanma amacına göre 63,2 milyon m² (%70,5) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet
amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 8,5 milyon m² (%9,5) ile ofis (işyeri) binaları izlemiştir.
Yapı sahipliğine göre, özel sektör 73,8 milyon m² (%82,4) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 14,4
milyon m² (%16,1) ile devlet sektörü ve 1,4 milyon m² (%1,5) ile yapı kooperatifleri izlemiştir.
Daire sayısına göre ise, toplam 423 bin 360 dairenin 388 bin 356’sı özel sektör, 28 bin 107’si devlet
sektörü ve 6 bin 897’si yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.
Bina Sayısı
Yüzölçümü
(m²)
Değer
(TL)
Daire sayısı
75 495
114 254
114 204
105 865
95 193
92 342
141 371
101 900
69 719 611
106 424 587
122 909 886
124 132 360
103 846 233
100 726 544
178 776 701
123 621 864
24 108 198 467
40 529 421 744
56 195 862 967
61 709 610 627
59 006 449 177
54 367 862 313
103 256 212 659
80 755 662 747
330 446
546 618
600 387
581 696
503 565
518 475
916 504
650 127
2012
104.151
2013
121 266
2014
137.632
2014 Ocak-Haziran
80 395
2015 Ocak-Haziran
58.388
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
152.952.913
175 167 417
217 664 482
125.119.590
89.599.457
101.339.464.571
126 412 904 992
173 429 278 082
98.127.507.914
75.623.477.841
750.922
837 282
1 014 678
585.447
423.360
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011

Yapı Kullanma İzin Belgesi
2014 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen yapıların
bina sayısı %2,6, yüzölçümü %9,4, değeri %20,6, daire sayısı %6,2 oranında artmıştır
Kullanma amacına göre 108,7 milyon m² (%72,0) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli
ikamet amaçlı binalar sahip olmuştur. Bunu 8,3 milyon m² (%5,5) ile toptan ve perakende
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 14
ticaret binaları izlemiştir.
Yapı sahipliğine göre, özel sektör 131,0 milyon m² (%86,8) ile en büyük paya sahip olmuştur.
Bunu 16,1 milyon m² (%10,7) ile devlet sektörü ve 3,8 milyon m² (%2,5) ile yapı kooperatifleri
izlemiştir. Daire sayısına göre ise, toplam 766 bin 527 dairenin 695 bin 250’si özel sektör, 54
bin 346’sı devlet sektörü ve 16 bin 931’i yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.
2015 Yılı Ocak-Mart Verileri
2015 yılının ilk altı ayında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı kullanma izin
belgesi verilen yapıların bina sayısı %26,8, yüzölçümü %19,4, değeri %13,8, daire sayısı %16,6
oranında azalmıştır.
Yapıların toplam yüzölçümü 67,8 milyon m2 iken; bunun 40,8 milyon m²’si (%60,2) konut,
16,0 milyon m2’si (%23,6) konut dışı ve 11,0 milyon m2’si (%16,2) ise ortak kullanım alanı
olarak gerçekleşmiştir.
Kullanma amacına göre 50,9 milyon m² (%75,1) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli
ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 7,9 milyon m² (%11,7) ile ofis (işyeri) binaları
izlemiştir.
Yapı sahipliğine göre, özel sektör 59,9 milyon m² (%88,4) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu
5,9 milyon m² (%8,8) ile devlet sektörü ve 1,9 milyon m² (%2,8) ile yapı kooperatifleri izledi.
Daire sayısına göre ise, toplam 351 bin 210 dairenin 326 bin 722’si özel sektör, 15 bin 839’u
devlet sektörü ve 8 bin 649’u yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.
Bina Sayısı
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
40 792
64 126
73 383
67 913
76 069
94 772
81 952
98 339
Yüzölçümü
(m²)
31 028 172
50 324 600
57 207 320
63 150 147
70 957 036
94 567 729
85 438 877
105 650 512
Değer
(TL)
10 306 575 645
18 445 263 149
25 050 689 452
30 296 766 701
39 002 256 405
49 356 423 320
47 465 954 812
66 953 825 400
Daire sayısı
2012
94.750
103 877 581
69 053 133 627
546 672
2013
120 268
137 890 680
97 840 178 705
721 501
2014 Ocak-Haziran
70.980
84.114.168
65.156.774.358
420.877
2015 Ocak-Haziran
51.951
67.758.404
56.166.683.484
351.210
164 994
249 816
295 389
325 330
357 286
469 981
429 591
556 769
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 15

Yapı Sahipliğine Göre Yapılacak Yeni ve İlave Yapılar
2005 ve 2015 yılları arası dağılım aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.
Yıl
2005
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer-TL
2006
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2007
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2008
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2009
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2010
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2011
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2012
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2013
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2014
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
2015 Ocak-Haziran
Yapı sayısı
Yüzölçümü m2
Değer TL
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Toplam
Özel sektör
Yapı kooperatifi
Devlet sektörü
114 254
102 802
6 809
4 643
106 424 587
87 973 288
7 218 013
11 233 286
40 529 421 744
33 410 483 846
2 777 802 354
4 341 135 544
114 204
105 206
6 005
2 993
122 909 886
102 733 264
10 798 286
9 378 336
56 195 862 967
47 031 892 287
4 891 295 986
4 272 674 694
106 659
96 840
5 194
4 625
125 067 023
105 763 741
8 308 582
10 994 700
61 300 286 560
51 846 694 149
3 974 329 977
5 479 262 434
95 193
85 175
3 556
6 462
103 846 233
82 567 705
6 084 524
15 194 004
59 006 449 177
46 943 638 432
3 432 728 485
8 630 082 260
92 342
81 839
5 526
4 977
100 726 544
79 963 328
6 936 646
13 826 570
54 367 862 313
43 186 496 663
3 692 214 873
7 489 150 777
132 589
119 377
6 114
7 098
166 999 697
136 620 755
10 127 419
20 251 523
96 438 036 831
78 878 371 222
5 869 643 710
11 690 021 899
101.900
94.148
1.591
6.161
123.621.864
103.901.551
2.942.059
16.778.254
80.755.662.747
67.892.867.626
1.867.494.324
10.995.300.797
95. 763
106 .950. 602
88.721
91.360.316
2.859
3.013.007
4.183
12.577.279
71 .241. 730. 346
60.610.733.731
1.965.407.714
8.665.588.901
120. 268
111.730
110 569
5.622
137 .890. 680
118.620.154
145 434 799
15.073.299
97. 840. 178. 705
83.827.621.373
104 889 842 488
11.054.273.652
123. 409
115.710
2.874
4.825
150 .823. 673
130.955.777
3.777.952
16.089.944
118 .031. 454 776
102.328.223.970
2.901.801.489
12.801.429.317
58.388
835
54.471
3. 082
89 .599 .457
1.371.107
73.799 .636
14 .428. 714
75. 623. 477. 841
1 .140 .291 .545
62 .010. 422. 890
12 .472. 763. 406
Sayfa 16

Konut Satış İstatistikleri
YILLAR
2010
2011
2012
2013
2014
2014 Ocak-Temmuz
2015 Ocak-Temmuz
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
SAYI
607.098
708.275
701.621
1.157.190
1 165 381
609.877
731.669
2014 yılı sonunda 1 165 381 adet konut satılırken bu konutların 389.689 Mortgage yani
ipotekli satış yoluyla olmuştur.
Konut satışlarında, İstanbul 26 698 konut satışı ile en yüksek paya (%19,8) sahip olmuştur.
Satış sayılarına göre İstanbul’u, 14 794 konut satışı (%11) ile Ankara, 8 482 konut satışı (%6,3)
ile İzmir izlemiştir. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 14 konut ile Ardahan, 17
konut ile Hakkari ve 62 konut ile Şırnak olmuştur.
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %18,6 oranında artış
göstererek 43 113 olmuştur.
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %19,8 artış
göstererek 68 822 olmuştur.
Türkiye genelinde 2014 yılında yabancılara 18 959 konut satılmıştır.
Yabancılara konut satışlarında 2014 yılında ilk sırayı 6 542 konut ile Antalya, ikinci sırayı 5 580
konut ile İstanbul almıştır. İstanbul'u 1 191 konut satışı ile Aydın ve 1 051 konut satışı ile
Muğla izlemiştir.
2015 yılı verileri
Türkiye genelinde konut satışları 2015 Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %13,5
oranında artarak 96 589 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 17 182 konut satışı ile en yüksek
paya (%17,8) sahip olmuştur.
Satış sayılarına göre İstanbul’u, 10 722 konut satışı (%11,1) ile Ankara, 5 769 konut satışı (%6)
ile İzmir izledi. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 14 konut ile Hakkari, 16 konut
ile Ardahan ve 33 konut ile Şırnak olmuştur.
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %0,5 oranında azalış
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 17
göstererek 30 754 olmuştur. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %31,8
olarak gerçekleşmiştir.
Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre %10,8 artarak
43 623 olmuştur.
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %15,8 artış
göstererek 52.966 olmuştur. Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına
göre %37,6 artarak 2 027 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında, Temmuz 2015’te ilk
sırayı 686 konut satışı ile Antalya almıştır.
BÜTÇE VE YATIRIMLAR

Bütçe ve Vergi Gelirleri
Yıllar
Vergi Gelirleri / Bin TL
2005
119.627.000
2006
137.480.292
2007
158.152.898
2008
168.109.000
2009
172.416.575
2010
210.532.000
2011
253.765.000
2012
278.751.000
2013
326.125.000
2014
352.437.000
2014 Ocak-Haziran
168.095.000
2015 Ocak-Haziran
194.670.000
Kaynak: Maliye Bakanlığı Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu
2012 yılı Aralık ayında bütçe gelirleri 28 milyar 76 milyon TL iken 2013 yılının aynı ayında yüzde 15,6
oranında artarak 32 milyar 458 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
2012 yılı Ocak-Aralık döneminde bütçe gelirleri 332 milyar 475 milyon TL iken 2013 yılının aynı
döneminde yüzde 17,1 oranında artarak 389 milyar 441 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
2013 yılı Ocak-Aralık dönemi vergi gelirleri tahsilatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17
oranında artarak 326 milyar 125 milyon TL olmuştur.
2013 yılı Ocak-Aralık döneminde genel bütçe vergi dışı diğer gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre
yüzde 19,7 oranında artarak 49 milyar 980 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
2014 yılı Ocak Aralık dönemi vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı dönemine göre %8,1 oranında
Artarak 352 milyar 437 milyon TL olmuştur.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 18
2015 yılı gelişmeleri
2014 yılı Ocak-Haziran döneminde bütçe gelirleri 210 milyar 481 milyon TL iken 2015 yılının aynı
döneminde yüzde 12,8 oranında artarak 237 milyar 465 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
2015 yılı Ocak-Haziran dönemi vergi gelirleri tahsilatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15,8
oranında artarak 194 milyar 670 milyon TL olmuştur.

Merkezi Yönetim Bütçesi Gelişmeleri
Merkezi yönetim bütçesi 2014 yılı Ocak-Haziran döneminde 3 milyar 375 milyon TL açık vermiş iken
bu yılın aynı döneminde 804 milyon TL fazla vermiştir.
2015 yılı Ocak-Haziran döneminde faiz dışı fazla ise 30 milyar 520 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

Bütçe Giderleri ve Yatırımların Bütçe İçindeki Payı
2013 yılı Ocak-Aralık döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı
dönemine göre yüzde 10,7 oranında artarak 16 milyar 305 milyon TL olmuştur.
Sonuç olarak personel giderleri ve sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi için yapılan toplam
harcamalar, 2013 yılı Ocak-Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 11 milyar 351 milyon TL
artmıştır.
2013 yılı Ocak-Aralık döneminde sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderleri için geçen yılın aynı
dönemine göre yüzde 12,7 oranında artışla 71 milyar 793 milyon TL transfer yapılmıştır. Aynı
dönemde sosyal güvenlik primi işveren hissesinin 5 puanlık kısmının Hazine tarafından ödenmesi
amacıyla yapılan transfer tutarı ise 7 milyar 301 milyon TL’dir.
2014 yılı Ocak Aralık döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 448 milyar 424 milyon TL olarak
gerçekleşmiştir.
Personel giderleri,2014 yılı Ocak –Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %14,7 oranında
artarak 110 milyar 370 milyon TL olmuştur
2014 yılı Ocak-Aralık döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı
dönemine göre %16, oranında artarak 18 milyar 926 milyon TL olmuştur.
2014 yılı Ocak Aralık döneminde cari transferler içinde yer alan tarımsal destekleme ödemeleri
9 milyar 148 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
2015 verileri
2015 yılı Ocak-Haziran döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri %50’lik gerçekleşme oranı ile
236 milyar 661 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 19
Personel giderleri, 2015 yılı Ocak – Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %10,4
oranında artarak 62 milyar 956 milyon TL olmuştur.
2015 yılı Ocak- Haziran döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın
aynı dönemine göre %7,9 oranında artarak 10 milyar 344 milyon TL olmuştur.
Sermaye Giderleri
2013 yılı Ocak-Aralık döneminde başlangıç ödeneği 33 milyar 489 milyon olan sermaye gideri 43
milyar 609 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Böylece, sermaye gideri başlangıç ödeneğinin %130,2’si
olarak geçekleşmiş ve bir önceki döneme göre değişim oranı %26,9 oranında artış göstermiştir.
2014 yılı Ocak -Aralık döneminde 48 milyar 1 milyon TL sermaye gideri yapılmış olup gerçekleşme
oranı %130,8 olmuştur. Sermaye giderlerinin toplam bütçe giderleri içerisindeki payı %10,7 olarak
gerçekleşmiştir. 2014 yılında 2013 yılına göre %9,7 oranında artış olmuştur.
2014 yılında Sermaye giderlerinin GSYİH içerisindeki payı %2,7 olmuştur. 2015 yılında bu oranın %2,1
olması beklenmektedir.
2015 yılı Ocak-Haziran döneminde 17 milyar 77 milyon TL sermaye gideri kullanılmış olup
gerçekleşme oranı %41,7’dir. Ocak-Haziran döneminde sermaye giderlerinin gerçekleşme oranındaki
artış bir önceki döneme göre %22,8 olmuştur.
Yıllar
Başlangıç Ödenek /TL
Gerçekleşmeler/TL
Sermaye
Giderleri
Bütçe Payı %
9.805.000.000
5,4
2005
10.070.000.000
2006
12.451.901.000
12.097.000.000
6,5
2007
12.103.930.000
13.003.980.000
6,4
2008
11.775.030.000
18.516.000.000
7,7
2009
14.838.999.000
19.847.283.000
6,3
2010
18.924.425.000
25.907.000.000
8,8
2011
21.698.000.000
30.697.000.000
7,1
2012
21.698.000.000
34.185.000.000
9,4
2013
33.489.000.000
43.609.000.000
10,7
2014
36.689.000.000
48.001.000.000
10,7
2014 Ocak- Haziran
36.689.000.000
13.908.000.000
6,50
2015 Ocak – Haziran
40.995.000.000
17.077.000.000
7,21
Kaynak: Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 20
 Sektörler İtibariyle Yatırım Kalemlerinin Dağılımı
Kalkınma Bakanlığı’nın 2015 yılı raporuna göre, 2014 Yılı Yatırım Programında yer alan 2.753
projenin 12,5 milyar TL tutarındaki 671 adedi yıl içinde başlanıp bitirilmesi programlanan yıllık
projelerden oluşmaktadır.
Ayrıca, 2014 yılında toplam proje tutarı 6,4 milyar TL, 2014 yılı ödeneği 985 milyon TL olan 237 yeni
çok yıllı proje yatırım programına dâhil edilmiştir. 2014 Yılı Yatırım Programında 2.753 projeye yapılan
47,5 milyar TL tutarındaki tahsis içinde yüzde 27,3 oranındaki payla ulaştırma-haberleşme sektörü ilk
sırayı almış, bunu yüzde 19,9 oranı ile eğitim, yüzde 13,3’le tarım, yüzde 7,4’le sağlık ve yüzde 7,2’yle
enerji sektörü izlemiştir.
2014 yılı kamu yatırım tahsisleri içinde madencilik, imalat, turizm ve konut sektörlerinin toplam payı
yüzde 7,5 olurken, diğer kamu hizmetlerinin payı yüzde 17,4 olmuştur.
2014 Yılı Yatırım Programına göre, mevcut proje stokunun tamamlanabilmesi için gereken ilave
harcama tutarı 255,6 milyar TL’dir.
2.753 proje için tahsis edilen 47,5 milyar TL tutarındaki ödeneğin yüzde 7,2’si olan 3,4 milyar TL’nin
dış proje kredisiyle karşılanması öngörülmüştür. 2014 Yılı Yatırım Programında yer alan, kısmen veya
tamamen dış proje kredisiyle karşılanması öngörülen 63 projenin toplam tutarı ise 53,7 milyar TL’dir.
Kamu yatırım programının rasyonelleştirilmesi çalışmaları kapsamında, kısıtlı ödenekler, kısa sürede
tamamlanabilecek acil ve öncelikli projelere tahsis edilmiş, 2,3 milyar TL tutarındaki 17 proje ise
sonraki yıllarda yürütülmek üzere, 2014 Yılı Yatırım Programında sembolik miktardaki iz ödenekle yer
almıştır.
Kamu özel Sektör uygulamaları
2014 yılı Ekim ayı itibarıyla 183 KÖİ projesi için uygulama sözleşmesi imzalanmış
bulunmaktadır. 73 projeyle ilk sırada yer alan enerji sektörünü, karayolu (29), liman
(21), havaalanı (18), yat limanı (15) ve sağlık (11) projeleri takip etmektedir. Mevcut
durumda, 153 proje işletmeye alınmış olup 30 projenin yürütülmesine devam edilmektedir.
İHD modeli ile yürütülenler hariç olmak üzere, uygulama sözleşmesi imzalanan projelerin
toplam yatırım büyüklüğü 2014 yılı fiyatlarıyla 44,8 milyar dolara ulaşmaktadır.
KÖİ mevzuatında önemli düzenlemeler yapılmış olmasına rağmen, mevzuatın
çerçeve bir yasayla bütüncül bir yapıya kavuşturulması ihtiyacı devam etmektedir.
Bu amaçla, 2015 yılında gerek yatırımcı kuruluşlarda gerekse diğer ilgili kuruluşlarda kapasite
geliştirilmesine ve mevcut sistemin iyileştirilmesine yönelik çalışmalara önem verilecektir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 21

Tarım Sektörü Yatırımları
2014 yılı sonu itibarıyla DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye açılan toplam sulama tesisi sayısı 2.440
adet olup sulama alanı net 2.982.804 hektardır. Bunun 201.605 hektarı (200 adet sulama) DSİ
tarafından, 2.262.579 hektarı ise (789 adet sulama) DSİ’ce inşa edilen ve devredilen çeşitli kuruluşlar
tarafından işletilmektedir. Kalan alanın 17.285 hektarı (30 adet sulama) bedeli karşılığında DSİ’ce
inşa edilen sulama tesisleri olup, bu kurumlar tarafından işletilmekte ve 501.335 hektarı (1.421 adet
sulama) ise yeraltı suyu (YAS) sulama kooperatiflerince işletilmektedir. DSİ tarafından geliştirilen bu
sulamalarda yüzde 39 klasik sistemle, yüzde 44 kanaletli sulama sistemiyle, yüzde 17 borulu sistemle
su kullanılmaktadır.
2015 Yılı Yatırım Programında DSİ’nin sene başı itibarıyla toplam proje tutarı 82,7 milyar TL olan, 176
adet projesi bulunmaktadır ve mevcut ödenek seviyesi ile bu proje stokunun ortalama tamamlanma
süresi 11,3 yıldır.
2002-2015 Yılı İtibari İle Tarım Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay
Yıllar
Proje
Sayısı
2002
2003
2004
2005
402
364
350
343
2006
Ayrılan
Ödenek /100
TL
800.000
1.100.000
1,167.450
1.355.271
Toplam Yatırımlardan
Ayrılan Pay
Tamamlanma
Süresi/yıl
8,37
9,15
9,75
8,38
27,1
21,8
23,72
22,02
292
1.336.525 7,63
15,26
2007
293
1.508.710 8,83
17,40
2008
2009
2010
2011
289
282
277
298
1.468.741
2.771.148
3.666.606
4 548 530
8,57
12,8
13,1
15,1
20,7
12,3
12,1
10,7
2012
2013
2014
2015
290
290
292
306
5.528.521
5.724.368
9.300.671
6.895.683
14,49
12,50
13,23
12,80
8,57
8,72
8,66
8,90
Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 22

Enerji Sektörü Yatırımları
Türkiye gibi, tüm dünyada nüfus giderek artmakta, değişen ve gelişen dünyada enerji talebi de o
ölçüde artmaktadır.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında elektrik enerjisi ihtiyacımızın bugünkü düzeyin iki katına
ulaşarak yaklaşık 440 milyar kWh’e yükseleceği tahmin edilmektedir.
Bu nedenle Türkiye’nin dünya ile rekabet edilebilirliğini korumak amacıyla enerji yatırımlarına ağırlık
verilmektedir.
Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı
gerçekleştiği ülke durumundadır.
Üretim kapasite projeksiyonlarına göre, bu artış önümüzdeki on yıllık süreç içinde de devam edecek
olup, yıllık ortalama talep artışının yüksek talep senaryosunda yüzde 7,5 ve düşük talep senaryosunda
ise yüzde 6,5 seviyelerinde oluşması öngörülmektedir.
Bu kapsamda 2013 yılında 255,0 Milyar kWh olması beklenen enerji talebinin 2015 yılında 303,1
Milyar kWh’e ulaşacağı tahmin edilmektedir
Yıllar itibari ile elektrik tüketimlerindeki artış
Tüketi
m
(TWh)
Artış
(%)
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2014
114
119
128
127
133
141
150
161
175
190
198
194
210
230
242
246
256
8,1
3,9
8,3
-1,1
4,5
6,5
6,3
7,2
8,6
8,8
4,3
-2
8,4
9,4
5,0
1,6
4,0
KAYNAK: TEİAŞ
Aynı şekilde ülkemiz, dünyada 2002 yılından bu yana elektrik ve doğalgazda Çin’den sonra en fazla
talep artış hızına sahip ikinci büyük ekonomi olmuştur.
Türkiye’nin enerji talebi, büyüyen ekonomisine paralel olarak hızla artmaktadır. Yıllık elektrik enerjisi
talep artışı 2000 yılından günümüze kadar ortalama yüzde 5,3 olarak gerçekleşmiştir. Artan talep
büyük ölçüde ithalatla karşılanmaktadır.
2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, yüzde 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar
kWh olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik
tüketiminin, 2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.
2013 yılında işletmeye alınan santraller ile elektrik enerjisi kurulu gücümüze 6.948 MW’lık kapasite
eklenmiştir. Ayrıca, Ülkemizde 2002 yılında 300 olan elektrik enerjisi üretim santrali sayısı, 2013 yılı
sonu itibarıyla 907 ’ye, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla ise 1.059’a yükselmiştir. Mevcut santrallerin
504 adedi hidrolik, 30 adedi kömür, 87 adedi rüzgâr, 14 adedi jeotermal, 231 adedi doğal gaz, 49
adedi yenilenebilir ve atık, 179 adedi çok yakıtlı (katı ve sıvı), 42 adedi çok yakıtlı (sıvı ve doğal gaz),
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 23
20 adedi sıvı yakıtlı ve 73 adedi lisanssız güneş santrali olup 2014 yılı içerisinde Eylül ayı sonu itibarıyla
4.222 MW’lık kapasite artışı olmuştur.
2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, % 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar kWh
olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik tüketiminin,
2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.
2013 yılında 240,1 milyar kWh olan elektrik üretimi, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibariyle 190 milyar kWh
olarak gerçekleşmiş olup, bu üretiminin yüzde 47,8’i doğal gazdan, yüzde 17,2’si hidrolikten, yüzde
29’u kömürden, yüzde 3,1’i rüzgâr ve yüzde 2,9’u ise diğer kaynaklardan sağlanmaktadır.
2014 yılının yağış açısından kurak geçmesinin bir sonucu olarak hidrolik kaynaklardan elektrik
üretiminde bir azalma görülmüştür. Talebin sorunsuz karşılanması amacıyla hidroelektrik
santrallerindeki elektrik üretiminin azalması doğal gaz santralleri ile dengelenmiştir
2002’de 41.933 km olan elektrik enerjisi iletim hattımız yapılan yatırımlarla 2014 yılı Eylül ayı sonu
itibarıyla 52.664 km’ye çıkarılmıştır. Elektrik enerjisi dağıtım hattımız ise 2002 yılında 812.399 km iken
bugün itibarıyla 1.150.000 km’ye ulaşmıştır. Şebeke uzunluğumuz toplam 1,2 milyon km’yi geçmiş
olup, dünyanın en büyük beşinci, Avrupa’nın ise en büyük ikinci şebekesidir.
Doğal gazın kullanılmaya başlandığı 1987 yılında 500 milyon Sm3 olan yıllık yurtiçi doğal gaz
tüketimimiz 2012 yılı sonu itibarıyla 45,3 milyar Sm3 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan, 2002 yılında
4.510 km olan doğal gaz iletim ve dağıtım boru hattı uzunluğu, devam eden hatların tamamlanarak
işletmeye alınması ile 2013 Eylül ayı sonu itibarıyla 82.500 km’ye ulaşmıştır.
2002’de sanayi ile konutta 5 şehrimize, sadece sanayide ise 9 şehrimize giden doğal gaz iletim hattı,
2012 yılı sonu itibarıyla 72 şehrimize ulaşmıştır. 2012 yılı sonu itibari ile kalan üretilebilir doğalgaz
rezervimiz 6,8 milyar m³'tür. Elektrik enerjisi üretiminde doğalgaza dayalı kurulu gücümüz 2013 sonu
itibarıyla 20.268 MW olup bu değer toplam kurulu gücümüzün 31,6'sını karşılamaktadır.
2013 yılında tüketilen doğal gazın yüzde 46’sı elektrik üretiminde, yüzde 25’i sanayide
ve kalan yüzde 29’u bina ve diğer alanlarda ısınma amaçlı olarak kullanılmıştır. 2014
yılında doğal gaz kullanımındaki artışın sürdüğü gözlemlenmekte olup yıl sonunda
doğal gaz tüketiminin yaklaşık 46,5 milyar Sm3 olacağı tahmin edilmektedir.
Elektrik üretiminde de doğal gazın önemli bir ağırlığa sahip olduğu görülmektedir. 2005-2012
döneminde yüzde 45 ila 50 arasında seyreden doğal gazın elektrik üretimindeki payı 2013 yılında
yüzde 43,8 olarak gerçekleşmiştir.
Doğal gazda yaklaşık %98 oranında dışa bağımlı olunması, önemli bir arz güvenliği riski
oluşturmaktadır. Hem arz güvenliği endişeleri hem de mevsimsel talep dalgalanmaları depolama
kapasitesinin artırılmasını zorunlu kılmış, bu yöndeki çalışmalar 2013 yılında da sürdürülmüştür. Bu
kapsamda mevcut Kuzey Marmara ve Değirmenköy sahalarındaki depolama tesislerinin kapasite
artırma projeleri ile Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesine devam edilmiştir. Kuzey Marmara
depolama tesisleri ticari kullanıma açılmıştır.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 24
Yenilenebilir enerji kaynakları
Elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payını artırmak ve doğal gazın payını azaltmak,
arz güvenliğinin temini açısından önemli görülmektedir.
2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2014 yılı Eylül ayı sonu
itibarı ile iki kat artarak 27.585 MW’a ulaşmıştır.
2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2013 yılında yüzde
104 artışla 69,5 milyar kWh’a çıkmıştı
Bu kapsamda;



2023 yılı kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payının yüzde 30’a
çıkarılması, 2023 yılına kadar teknik ve ekonomik olarak değerlendirilebilecek
hidroelektrik potansiyelimizin tamamının elektrik enerjisi üretiminde kullanılması,
Rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 2023 yılına kadar 20.000 MW'a çıkarılması,
600 MW'lık jeotermal potansiyelimizin tümünün 2023 yılına kadar işletmeye alınması,
hedeflenmiştir.
2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2013 yılı Ekim ayı sonu
itibarı ile iki kat artarak 24.947 MW’a ulaşmıştır.
2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2012 yılında %92
artışla 65,3 milyar kWh’a çıkmıştır.
2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin
kurulu gücü 2.002 MW olup bunların; 724,3 MW’ı rüzgâr,1.166 MW’ı hidrolik,47,6 MW’ı
jeotermal,64,1 MW’ı çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir
2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin
kurulu gücü





2.002 MW olup bunların;
724,3 MW’ı rüzgâr,
1.166 MW’ı hidrolik,
47,6 MW’ı jeotermal,
64,1 MW’ı
çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir.
2012 ve 2013 yıllarını değerlendirdiğimizde devreye alınan 9.085 MW’lık santralın %64’ü
yenilenebilir, %36’sı ise termik kaynaklara dayalıdır.
2002 yılında 12.241 MW olan hidrolik kurulu gücümüz %78 artışla 2013 yılı sonu itibarıyla 22.288
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 25
MW’a ulaşmıştır. Bu rakam 2014 Temmuz ayı itibari ile ise 23.299 MW olmuştur.
Bugün itibarıyla ekonomik olduğu belirlenen 140 milyar kWh/yıllık Türkiye hidrolik enerji
potansiyelinin %41’lik kısmı işletmede, özel teşebbüs tarafından yapımı sürdürülen projeler dahil
olmak üzere %27’lik kısmı ise inşa halindedir. 2002 yılında neredeyse yok sayılacak düzeyde (18,9
MW) olan rüzgar enerjisi kurulu gücü 2013 yılı sonu itibarıyla 2.759 MW’a ulaşmıştır.
Enerji Piyasasında Serbestleşme
Ülkemiz enerji sektörünün 2023 yılına kadarki toplam yatırım ihtiyacının 122 milyar doları aşacağı
tahmin edilmektedir.
Bu çerçevede, ihtiyaç duyulan yatırımların mümkün olduğu kadar özel sektör tarafından yapılmasını
sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirilmesi yönünde gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Elektrik
enerjisi sektöründeki yüksek oranlı talep artışını karşılamada en önemli stratejilerden biri rekabete
dayalı yatırım ortamının geliştirilmesidir.
Özel sektörün kurulu güçteki payı 2002 yılına kıyasla %32’den, %64’e yükselmiştir. Üretimdeki payı
%40’dan %66’ya yükselmiştir.
2013 itibarıyla kurulu gücü 77.128 MW olan 1.657 adet özel sektör üretim tesisine lisans verilmiştir.
2013 yılı Ekim sonu itibarıyla özel sektöre ait toplam 4.942 MW kurulu gücünde, 175 yeni veya ünite
ilavesi yapılan santralın geçici kabulleri yapılmış ve işletmeye alma izni verilmiştir.
Bu santralların; 2.237 MW’lık kısmı termik, 2.062 MW’lık kısmı hidrolik, 428 MW’ı rüzgar ve kalan 215
MW’ı diğer yenilenebilir santrallerden oluşmaktadır.
2015 Yılı Hedefleri
2015 yılında Türkiye toplam elektrik tüketiminin 268 milyar kWh olması ve kişi başı elektrik
tüketiminin 3.429 kWh’ye yükselmesi; elektrik santralleri toplam kurulu gücünün yaklaşık yüzde 6,5
artarak 74.000 MW’a çıkması; doğal gaz yakıtlı santrallerin ise toplam elektrik üretimindeki payının
yüzde 43,9 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir.
Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin 2015 yılında 76 milyar kWh’ye çıkması ve toplam
elektrik üretimi içindeki payının yüzde 28,8’e yükseleceği tahmin edilmektedir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 26
2002-2015 Yılı İtibari İle Enerji Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay
Yıl
Proje
Sayısı
Ayrılan Ödenek/1000 Toplam
TL
Yatırımlardan
Ayrılan Pay
Tamamlanma Süresi/Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
108
97
91
97
104
95
101
116
127
2.060.000
2.655.750
2.032.475
2.725.552
2.489.125
2.545.885
2.408.570
2.815.149
3.376.100
20,9
21,1
16,90
16,80
14,20
14,90
14,00
13,00
12,10
11,9
10,2
11,9
8,9
8,1
8,8
8,8
7,9
6,8
2011
152
3.133.027
10,01
5,3
2012
168
3.732.935
09,78
2013
199
4.921.000
9,40
2014
188
3.425.460
7,20
2015
170
3.920.560
7,32
Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu
4,9
3,9
5,0
4,0

Ulaştırma Sektörü Yatırımları
Ulaştırma sektörü yatırımları ekonominin can damarı konumunda olup, 2003 - 2014 yılları arasında
ulaştırma sektöründe 186,5 milyar TL’lik yatırım yapılmıştır.
Karayolu Ulaşımı
Ulaştırma sektöründe gerçekleştirilen yatırımların %67’sini karayolu ulaştırması oluşturmaktadır.
Son 12 yılda çok şeritli karayolu ağı 23.561 km’ye ulaşmıştır
Ülkemizde sadece 6 ilini bölünmüş yolla birbirine bağlayan Türkiye’den bugün 74 ilin bölünmüş yol
götüren bir Türkiye’ye gelmiştir.
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yol ağında 2.244 km otoyol, 31.310 km devlet yolu ve 32.245 km il
yolu olmak üzere toplam 65.799 km yol bulunmaktadır (Grafik 1). Bu yol ağının 23.522 km’si
bölünmüş yoldur.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 27
Ulaştırma bakanlığı verilerine göre 01.01.2015 itibari ile yolağını yansıtan veriler şöyledir:
SATIH CİNSİNE GÖRE YOL AĞI (KM)
YOL SINIFI
Otoyollar
Devlet Yolları
İl yolları
Toplam
ASFALT
BETON
2.155
13.446
2.476
18.077
SATHİ
KAPLAMA
17.415
26.862
44.277
PARKE
STABİLİZE
TOPRAK
72
201
273
67
824
891
29
570
599
GEÇİT
VERMEZ
251
1.541
1.792
TOPLAM
UZUNLUK
2.155
31.280
32.474
65.909
Kaynak: Karayolları Genel Müdürlüğü
Karayolu Ulaştırmasında Hedef
2015 yılında bölünmüş yol hedefi 26.500 km, 2019 yılı hedefi 31,000 km, 2023 hedefi 37.000 km’dir.
2023 yılına kadar YİD modeliyle 5.748 km otoyol yapımı hedeflenmekte olup, 2023 yılında Türkiye’nin
otoyol ağ uzunluğu 8.026 km’ye, bölünmüş yol uzunluğu ise 36.500 km’ye erişecektir. Ayrıca, toplam yol
ağımız, tamamı BSK Kaplamalı olmak üzere 70.000 km’ye ulaşacaktır.
Avrupa’yı, Kafkaslara, Ortadoğu’ya ve Orta Asya’ya bağlayan, köprü konumundaki Türkiye’nin, batıdan
doğuya kesintisiz ulaşım imkânını sağlayacak otoyol ağı 2023 yılına kadar planlanmış olup Yap-İşlet-Devret
modeliyle 5.550 km uzunluğundaki 15 adet projenin yapımı gerçekleştirilecektir.
Havayolu Ulaşımı
Havacılık sektöründe de Bölgesel Havacılık Politikası ile havacılığımızın özel sektör işletmelerine
açılmasıyla birlikte oluşan rekabet ortamı sayesinde bugün Türkiye bölgesinin en önemli havayolu
merkezlerinden biri haline gelmiştir. İç hatlarda Avrupa’nın en hızlı büyüyen ülkesi konumundadır.
Son 12 yılda havacılık dünyada yılda ortalama % 5 büyürken, Türkiye’de ise % 14,5 seviyesinde
büyümüştür.
Havayolu sayısında Dünyada 11. Avrupa’da 5. Sıradadır.
Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre, ülkemizdeki aktif havalimanı sayısı 2003 yılında 26 iken 2014
yılında 53’e, iç hatlardaki yolcu sayısı 7 kattan fazla bir artışla 2013’te 76,1 milyona, havayolunu
kullanan toplam yolcu sayısı ise yaklaşık 4 kat artarak 2013 yılı sonunda 150 milyona ulaşmıştır. 2014
yılı Eylül ayı sonu itibarıyla 129 milyon olan toplam yolcu sayısının 2014 yılı sonunda yaklaşık 170
milyona ulaşması beklenmektedir.
2003 yılında 162 olan toplam uçak sayımız 2014 yılında 422’ye, koltuk kapasitesi 27.599’dan 75.700’e
ve kargo kapasitesi ise 302.737 kg’dan 1.393.632 kg’a ulaşmıştır.
Denizcilik
Türkiye’nin bölgesinde lojistik merkezi olma hedefi doğrultusunda yeni limanların inşası, mevcutların
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 28
geliştirilmesi ve lojistik merkezler ile bağlantılarının arttırılması, yeni Ro-Ro hatlarının geliştirilmesi ve
lojistik merkezler/Organize Sanayi Bölgeleri ile bağlantılarının arttırılması, yeni Ro-Ro hatlarının
geliştirilmesi, kabotajda konteynır taşımacılığının geliştirilmesi gibi çok sayıda hedef ve projeler
hayata geçirilmiştir.
Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre, 2003 yılına göre 2013 yılında kabotaj taşımacılığında elleçlenen
yük miktarında %85, taşınan yolcu sayısında %65 ve taşınan araç sayısında %82 artış yaşanmıştır. Bu
çerçevede, kabotaj taşımacılığı canlandırılırken, karayolu ağırlıklı yurt içi taşımacılığın
denizyoluna kaydırılması sağlanmıştır.
Ayrıca, 2003 yılına göre 2013 yılında limanlarımızdaki toplam yük elleçlemesinde %103, konteyner
elleçlemesinde %217 artış gerçekleşmiştir
Haberleşme
E-ticaret ve çağrı merkezi hizmetleri hariç 2003 yılında yaklaşık 13,88 milyar dolar olduğu tahmin
edilen bilişim sektörü büyüklüğü, 2013 yılı sonunda yaklaşık 32,25 milyar dolara ulaşmıştır.
Haberleşme sektöründe de ülkemizde çarpıcı gelişmeleri görmekteyiz. Haberleşme sektörünü
rekabete açmak suretiyle 645 lisanslı, 406 işletmeci bugün faaliyet göstermektedir.
Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre, E-ticaret ve çağrı merkezi hizmetleri hariç 2003 yılında
yaklaşık 13,88 milyar dolar olduğu tahmin edilen bilişim sektörü büyüklüğü, 2013 yılı sonunda
yaklaşık 32,25 milyar dolara ulaşmıştır.
2003 yılında 23 milyon cep telefonu abone sayısı bugün 68 milyona ulaşarak yaklaşık 3 kat artmıştır.
Ülkede olmayan geniş bant erişimi bugün mobil sabit 20 milyon civarına ulaşmıştır, 3’üncü nesil GSM
abone sayısı 40 milyonu bulmuştur.
Genişbant Abone Sayısı 2003 yılında 20 bin, 2014 yılı Eylül ayında sonu itibarı ile 39,79 milyondur.
İletişim altyapısının İnternet kullanıcı sayısı bakımından dünyada 12’nci, Avrupa’da 5’inci sıraya
yükselmiştir.
Demiryolları Ulaşımı
Demiryollarında başlatılan yeni yol yapımından araçların yenilenmesine, kent içi ulaşımdan modernizasyon
projelerine kadar eş zamanlı çalışmalarla hiçbir alan ihmal edilmeden bütünlüklü ve diğer ulaşım modlarıyla
entegre bir demiryolu kalkınma hamlesi başlatılmıştır.
Demiryoluna verilen önem, belirlenen hedeflere ulaşmak için yatırım planlamasında kendisini göstermiştir.
2003-2014 yıllarında 2014 fiyatları ile demiryolu sektörüne 52 milyar TL ödenek aktarılmıştır.
2003 yılında 1.034 milyon olan Demiryolu sektörü ödeneği yıldan yıla katlanarak artmış ve 2014 yılında 6
milyar 960 milyon TL’ye ulaşmıştır.
Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre, 2004 - 2014 yılları arasında yılda ortalama 175 kilometre olmak üzere
toplam 1.759 kilometre demiryolu yapılmıştır.
Hali hazırda 2.653 kilometrelik demiryolu inşası ise devam etmektedir. Ülkemiz özellikle son 12 yıllık süreçte
demiryolu ulaşımına verdiği önemin ve eş zamanlı yaptığı yatırımların karşılığını almaya başlamıştır.
2003 yılından bugüne kadar 311 km ilave konvansiyonel hat ve 1.196 km yüksek hızlı tren hattı işletmeye
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 29
alınarak ülkemizin demiryolu ağı 12.466 km’ye yükseltilmiştir .
Demiryolu sektöründe 2023 yılı hedefleri 3.500 km yüksek hızlı demiryolu, 8.500 km hızlı demiryolu ve
1.000 km konvansiyonel demiryolu olmak üzere 13.000 km demiryolu yapılarak toplam 25.000 km
demiryolu uzunluğuna ulaşılması,
4.400 km’lik hat yenilemesi yapılarak tüm hatların yenilenmesinin tamamlanması, Demiryolu taşımacılık
payının; yolcuda %10’a ve yükte %15’e çıkarılması,
Demiryolu sektörünün serbestleşme sürecinin tamamlanması olarak belirlenmiştir.
Ankara-Eskişehir-İstanbul, Ankara-Konya ve Eskişehir-Konya Yüksek Hızlı Demiryolu hatları tamamlanmış ve
hizmete açılmıştır.
Yüksek hızlı tren projeleri, mevcut sistemin iyileştirilmesi, ileri demiryolu sanayinin geliştirilmesi ve yeniden
yapılanma ana hedefleri doğrultusunda son 10 yılda yaklaşık 80 proje hayata geçirilmiştir.
Demiryollarında Yüksek Hızlı Tren projelerini devreye alarak Türkiye’yi dünyada 8’nci, Avrupa’da 6’ncı
yüksek hızlı tren işletmecisi ülke konumuna getirilmiştir.
Ankara-Sivas, Ankara-Bursa ve Ankara-İzmir Yüksek Hızlı Demiryolu hatlarında ise çalışmalar sürdürülmekte
ve 2020 yılına kadar tamamlanarak işletmeye açılması planlanmaktadır
2002-2015 Yılı İtibari İle Ulaştırma Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay
Yıllar
Proje Sayısı
Ayrılan Ödenek Toplam
Yatırımlardan
Ayrılan Pay
2.332.500
23,70
2.871.850
23,00
3.086.546
25,70
5 025 603
31,00
5 395 253
30,70
3 890 509
22,70
3 911 817
22,80
Tamamlanma
Süresi/Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
380
346
345
368
336
371
368
7,6
8,7
8,6
7,9
6,9
9,4
9,3
2009
364
5 091 326
23,60
8,6
2010
373
7.744.744
27,80
6,3
2011
383
8.537.880
27,10
6,3
2012
420
12.031.164
31,52
6,6
2013
428
13.515.096
29,60
6,3
2014
444
12.995.571
27,30
8,4
2015
436
14.500.534
27,06
7,9
Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programı
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 30
TÜKETİCİ ve SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSİ

Tüketici Güven Endeksi
Tüketici güven endeksi, Ağustos ayında bir önceki aya göre %3,6 oranında azalmıştır.
Temmuz ayında 64,66 olan endeks Ağustos ayında 62,35 olmuştur.
Hanenin maddi durumun daha iyi olacağı beklentisi azalarak endeks bir önceki aya göre %2,3
oranında artmıştır.
İşsiz sayısı beklentisi endeksi bir önceki aya göre %0,6 oranında azalarak, Ağustos ayında
63,48 değerine düşmüştür.
Tasarruf etme ihtimali endeksi %0,2 oranında azaldı. Temmuz ayında 22,20 olan endeks,
Ağustos ayında 22,16 değerine gerilemiştir.
Yıllar
Endeks
2007-12
2008-12
2009-12
2010-12
2011-12
2012-12
2013-12
2014-12
2015-Ocak
2015-Şubat
2015-Mart
2015-Nisan
2015-Mayıs
2015-Haziran
2015-Temmuz
2015-Ağustos
93,89
69,9
78,79
90,99
92,04
73,59
74,97
67,75
67,71
68,06
64,39
65,40
64,30
66,40
64,66
62,40
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu
Ağustos 2015 döneminde konut satın alma ihtimali bir önceki aya göre %1,3 oranında artış
göstermiştir. Bu eğilim Mart ayında 0,8 oranında azalırken, Nisan ayında ise 6,8 oranında,
haziran döneminde 2,7 oranında azalmış, temmuz döneminde ise 1,7 oranında artmıştır.
2014 aynın aynı döneminde Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos dönemindeki değişim
oranları ise sırasıyla -8,5,14,9, -4,4, -23,2, 7,1 olarak gerçekleşmiştir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 31

İnşaat Sektörü Güven Endeksi
Mevsim etkilerinden arındırılmış inşaat sektörü güven endeksi bir önceki ayda 82,70 iken,
Ağustos ayında 82,10 değerine düştü. İnşaat sektörü güven endeksindeki bu düşüş; “alınan
kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyinin” mevsim normallerinin üzerinde olduğunu değerlendiren
girişim yöneticisi sayısının azalmasından kaynaklanmıştır.
Gelecek üç aylık dönemde “toplam çalışan sayısında” artış bekleyen girişim yöneticisi sayısı
ise artmıştır.
İnşaat sektöründe bir önceki aya göre; alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi endeksi %4,9
azalırken, toplam çalışan sayısı beklentisi endeksi %2,1 artmıştır.
İnşaat sektörü eğilimine ilişkin mevsim etkisinden arındırılmış soru bazında endeksler Bir Önceki
Aya Göre Değişim Tablosu
Yıl
Ay
2013
2014
2015
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
İnşaat
İnşaat
Sektörü faaliyetleri*
Güven
Endeksi
1
12,2
-3,3
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
6,1
10,9
-2,4
-1,2
-4,0
-2,9
-2,2
-5,1
-1,1
-1,6
-4,9
-2,5
14,5
7,3
4,6
2,2
1,0
-2,6
0,8
-7,5
0,6
-7,5
1
5,6
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
-7,4
-4,1
0,3
1,2
0,7
-1,7
3,0
1,7
-2,4
1,5
0,3
1
-1,0
Alınan
siparişlerin
mevcut
düzeyi
5,9
Toplam
Satış
çalışan
fiyatları
sayısı
beklentisi*
beklentisi*
17,4
5,1
-3,1
3,1
0,8
3,2
-4,8
3,6
-4,6
2,8
1,9
-0,9
-2,0
12,9
15,9
-4,3
-3,8
-3,5
-6,9
-0,6
-10,4
-3,5
-2,1
-7,2
10,9
6,0
-2,1
-4,0
0,5
-5,3
3,2
-4,0
-5,0
1,0
-4,6
1,7
8,4
3,6
2,1
0,0
-1,2
-5,3
-0,1
-1,1
-2,4
1,7
0,6
0,2
3,5
-2,5
-10,9
-4,4
-1,7
5,7
1,3
-7,1
2,7
2,8
-1,8
0,3
2,4
-5,0
-3,9
1,6
-1,8
0,3
2,1
3,3
0,9
-2,8
2,3
-1,0
-4,1
-3,0
3,5
0,7
-1,1
0,5
-1,8
2,5
-0,9
2,6
-2,0
0,5
1,7
-2,7
0,2
Sayfa 32
2
3
4
5
6
7
8
2,9
-1,6
2,9
-0,6
0,4
-1,4
4,7
-1,7
2,5
-0,2
-3,0
2,9
1,6
-2,8
-0,7
-2,3
2,5
-1,9
-1,7
1,5
-0,7
3,6
3,4
-4,4
-4,9
-4,5
2,4
0,4
-1,7
2,1
-3,4
3,9
1,5
-3,8
0,9
*(gelecek 3 aylık dönemde)
İnşaat Sektöründe Faaliyetleri Kısıtlayan Temel Faktörler*
Kısıtla
yan
faktör
yoktur
Talep
yetersizliği
Hava
şartları
Ġşgücü
eksikliği
Malzeme
ve
ekipman
eksikliği
Finansman
sorunları
Diğer
faktörler
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
1
24,9
25,3
25,4
30,9
34,6
36,2
36,8
38,6
39,9
37,7
37,0
31,4
56,5
31,4
33,5
36,7
37,6
37,4
35,0
38,2
38,6
37,9
36,4
35,0
36,5
17,4
41,0
33,3
28,1
16,0
13,8
11,9
5,0
3,8
3,2
7,6
14,8
26,9
21,6
5,7
4,8
4,0
4,5
5,1
7,1
6,0
6,1
6,0
6,0
6,0
5,0
2,5
2,7
2,8
3,0
3,8
5,1
4,2
3,5
2,2
2,2
4,1
2,9
4,0
0,8
27,8
31,5
31,9
30,3
28,6
26,2
27,9
28,5
27,1
27,8
26,2
27,0
16,0
8,1
7,8
5,2
5,6
5,5
5,1
6,3
5,9
5,5
5,1
3,9
3,9
4,8
2
3
58,5
58,2
18,9
19,2
22,0
19,2
3,2
3,2
0,7
1,3
15,3
15,1
4,1
4,1
4
5
61,3
60,9
18,0
21,0
14,8
7,6
4,3
4,3
1,9
1,5
15,2
17,2
5,1
4,8
6
7
64,0
61,6
18,8
21,6
6,3
4,4
3,4
4,2
1,7
1,3
15,4
16,2
6,0
5,4
8
62,4
21,8
3,2
3,9
0,9
18,9
6,0
Aylar
2014
2015
Kaynak: Türkiye istatistik Kurumu
Tablodaki oranlar, faaliyetleri kısıtlayan faktörden etkilenen girişim sayısının, anketi cevaplayan
toplam girişim sayısına oranını göstermektedir.
DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ
Dış ticaret verilerine göre; ihracat 2014 yılı Aralık ayında, 2013 yılının aynı ayına göre %1,2 artarak 13
milyar 328 milyon dolar, ithalat %5,6 azalarak 21 milyar 834 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.
TÜİK verilerine göre, Aralık ayında dış ticaret açığı %14,6 azalarak 9 milyar 964 milyon dolardan 8
milyar 506 milyon dolara düşmüştür.
İhracatın ithalatı karşılama oranı 2013 Aralık ayında %56,9 iken, 2014 Aralık ayında %61’e yükseldi.
En fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 33
Almanya’ya yapılan ihracat 2014 yılı Aralık ayında 1 milyar 165 milyon dolar olurken, bu ülkeyi
sırasıyla Irak (1 milyar 111 milyon dolar), İngiltere (763 milyon dolar) ve ABD (722 milyon dolar) takip
etmiştir.
İthalatta ilk sırayı Çin aldı
Çin’den yapılan ithalat, 2014 yılı Aralık ayında 2 milyar 318 milyon dolar oldu. Bu ülkeyi sırasıyla
Almanya (2 milyar 183 milyon dolar), Rusya (2 milyar 137 milyon dolar) ve ABD (1 milyar 116 milyon
dolar) izledi.
2015 yılı verileri
2015 Haziran ayında bir önceki aya göre ihracat %3,1 artarken, ithalat %3 azalmıştır. Takvim
etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2015 yılı Haziran ayında önceki yılın aynı ayına göre ihracat
%9,5, ithalat %15,1 azalmıştır.
Ocak-Haziran dönemini kapsayan 6 aylık verilere göre ise ihracat %8.2 gerilerken, İthalat %10,9
oranında azalmıştır. . İlk 6 ayda dış ticaret açığımız %16,3 daralmış ve 33,2 milyar dolara gerilemiştir.
Dış ticaret hacmimiz ise %9,8 düşüşle 180,2 milyar dolar olmuştur.
Haziran ayında dış ticaret açığı %21,6 azalarak 7 milyar 912 milyon dolardan 6 milyar 206 milyon
dolara düşmüştür. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2014 Haziran ayında %61,9 iken, 2015 Haziran
ayında %65,9’a yükselmiştir. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2015 Haziran
ayında bir önceki aya göre ihracat %3,1 artarken, ithalat %3 azalmıştır.
Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2015 yılı Haziran ayında önceki yılın aynı ayına göre
ihracat %9,5, ithalat %15,1 azalmıştır.
2015 yılı Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya olurken, en fazla ithalat yapılan ülke ise
Çin olmuştur
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 34
İhracat/ 000 dolar
İthalat/000 dolar
Karşılama Oranı(%)
2005
73.122.000
116.048.000
63,0
2006
85 534 676
139 576 174
61,3
2007
107 271 750
170 062 715
63,1
2008
131 974 788
201 960 160
65,3
2009-
102.164.809
140 775 457
72,6
2010
113.883.000
185.544.000
61,4
2011
134 954 362
240 833 236
56,0
2012
152.561.000
236.545.000
64,5
2013
151.869.000
251.651.000
60,3
2014
157.715.040
242. 223.959
65,1
2014 Ocak Haziran
80.067.000
119.785.000
66,8
2015 Ocak-Haziran
73.512.000
106.746.000
68,9
Kaynak: TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri bülteni
2. SEKTÖRÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU
Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri
Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde Türk müteahhitlik sektörü son 30 yılda, dünyada da önemli bir yer
edinmiştir. Artık, Türk inşaat sektörü temsilcileri, uluslararası arenada aranan bir marka haline gelmiştir.
Türk müteahhitleri, sektördeki yetişmiş insan gücünü ve teknik birikimi kullanarak, girişimci yapıları ve risk
alabilme kabiliyetleri ile dünyanın en büyük müteahhitlik firmaları arasında önemli bir konum elde etmiştir.
Türk müteahhitlik sektörü hizmetleri 1972 yılında Libya’da başlamıştır.
Libya’da üstlenilen ilk iş 1972 yılında 109.000.000 dolar değerindeki Tripoli Limanı İnşaatı Aşama 1B işi
olmuştur.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 35
1972’den 2002 yılına kadar geçen 30 yılda yurt dışında toplam 44 milyar dolarlık taahhüt
gerçekleştirilmiştir.
1972’den 2015 Haziran ayı sonuna kadar 104 ülkede 311,9 milyar dolar değerinde 8.606 proje üstlenmiştir
2004 yılında üstlenilen proje bedelinde ilk defa 10 milyar Dolar sınırını aşan Türk müteahhitlik sektörü
dünyada yaşanan siyasi ve ekonomik dalgalanmalara rağmen 2006 yılından beri ortalama proje bedeli 40
milyon Doların üzerinde bir performans sergilemektedir.
2012 yılına kadar bu seviyelerde kaldıktan sonra 2012 yılında 60 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2013
yılında, başta Türkmenistan’da üstlenilen projeler olmak üzere, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan,
Özbekistan, Rusya'nın yer aldığı Bağımsız Devletler Topluluğu gibi ülkelerde üstlenilen büyük ölçekli projeler
ile ortalama proje bedeli 83,8 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır. Bu rakam 2014 Mart ayı itibari ile 94
milyon dolara yükselmiştir.
Güney Sudan ve Senegal, 2013 yılında Türk müteahhitlerince proje üstlenilen ülkeler arasında yer almıştır.
Yıllar
Proje
Sayısı
2000 ve
öncesi
2002
1.897
132
2003
Ülke
Sayısı
Top. Proje Bedeli
($)
Ort. Proje Bedeli
($)
40.858.616.053
21.538.543
32
2.571.419.045
19.480.447
270
37
4.490.224.866
16.630.462
2004
429
39
11.366.513.810
26.495.370
2005
408
34
12.375.287.980
30.331.588
2006
518
36
24.256.358.579
46.826.947
2007
570
44
25.260.215.400
44.316.167
2008
620
40
24.827.903.534
40.045.006
2009
474
45
21.667.584.518
45.712.204
2010
583
50
23.066.779.890
39.565.660
2011
505
47
20.488.720.029
40.571.723
2012
485
44
29.434.078.928
60,277.136
2013
374
45
32.519.978.500
80.098.469
2014
255
27.005.878.658
83.869.188
2015
60
6.541.355.628
109.022.594
Kaynak: Ekonomi Bakanlığı
Projelerin sektörel dağılımı:
2014 yılında projelerin sektörel dağılımı şöyle gerçekleşmiştir:
Ekonomi Bakanlığı verilerine göre, 2014 yılında en çok proje üstlenilen sektörlerin dağılımında ilk 5 sıraya
bakıldığında, karayolu/tünel/köprü % 23,7’lik pay ile birinci olarak yer almaktadır. Demiryolu ise sahip
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 36
olduğu %10,4’lük pay ile yol projelerinin hemen arkasında bulunmaktadır. Akabinde ticaret merkezi (%
10,3), konut (%8,7), sportif tesis projeleri (% 6,3) yer almaktadır.
Bölgelere Göre İş Üstlendiğimiz Ülkelerin Dağılımı
Bağımsız Devletler Topluluğu, Orta Doğu ve Afrika Türk müteahhitlerinin en önemli pazarı
konumundadır. Bu ülkelerde Türk müteahhitliğini marka olmaya taşıyan büyük projelere imza
atılmıştır.
Bugüne kadar üstlenilen projelerin 2015 yılı Mayıs ayı itibari ile bölgesel dağılımı; BDT %49,1
(152,4 milyar Dolar), Ortadoğu %24,7 (76,7 milyar Dolar), Afrika %17,4 (53,9 milyar DolarSahraaltı Afrika %2,5, Kuzey Afrika %14,9), Avrupa ve Amerika %5,8 (18,1 milyar Dolar), Asya
Pasifik Bölgesi %2,9’dur (9,1 milyar Dolar).
2014 yılında ise projelerin bölgesel dağılım şöyle olmuştur: BDT %54,5 (14,7 milyar Dolar),
Ortadoğu %25,2 (6,8 milyar Dolar), Afrika %17,1 (4,6 milyar Dolar), Avrupa %2,3 (618 milyon
dolar), Asya ve Amerika %1’dir. (229 milyon dolar).
1972-2015 Haziran sonu itibari ile en çok iş üstlenilen ülke sıralaması aşağıdaki tabloda
yansıtılmaktadır.
ÜLKELERE GÖRE DAĞILIM
(1972-2015 Haziran Sonu)
Ülkeler
Toplam Proje
Pay (%)
Bedeli (Dolar)
Rusya Fed.
61.254.482.583
19,6%
Türkmenistan
47.449.318.879
15,2%
Libya
29.166.540.000
9,4%
Irak
23.147.205.153
7,4%
Kazakistan
20.707.220.727
6,6%
S. Arabistan
16.501.058.239
5,3%
Cezayir
12.212.883.095
3,9%
Katar
11.547.329.605
3,7%
Azerbaycan
11.016.353.070
3,5%
BAE
8.994.218.940
2,9%
Diğer Ülkeler
69.863.877.677
22,4%
TOPLAM
311.860.487.969
Kaynak :Ekonomi Bakanlığı
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 37
1972 yılından günümüze kadar müteahhitlik firmalarımızca yurt dışında üstlenilen projelerin
ülkelere göre dağılımında, Rusya Federasyonu yaklaşık % 19,6’lık oranı ile lider konumdadır.
Rusya’yı Türkmenistan (% 15,2), Libya (% 9,4), Irak (%7,4), Kazakistan (% 6,6), S. Arabistan (%5,3),
Cezayir (%3,9), Katar (%3,7), Azerbaycan (%3,5) ve Birleşik Arap Emirlikleri (%2,9) izlemiştir. Söz
konusu veriler Türk Müteahhitlerinin iş yaptığı komşu ve çevre ülkelerde büyük bir itibarının
olduğunu göstermektedir.
Yurt Dışında İstihdam Edilen İşçi Sayısı
YILLAR
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2014
2015 Ocak-Temmuz
Kaynak: Türkiye İş Kurumu
YURTDIŞINDA ÇALIŞAN
TOPLAM İŞÇİ SAYISI
34.151
40.198
60.355
81.379
70.024
58.602
59.479
54.847
52.491
57.593
55.369
39.644
16.932
HER MİLYON DOLAR İÇİN
İŞÇİ SAYISI
8,13
3,58
5,24
3,89
2,84
2,47
2,67
2,70
2,80
2,20
1,76
1,75
2,58
Türk Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Dünya Ölçeğinde
Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesinde 2013 verilerine göre 42 olan Türk müteahhitlik
firması sayısı 2014 yılı verilerine göre 2015 yılında 43'e yükselmiştir. Bu sayı ile Türkiye, 65 firma ile listede
birinci sırada yer alan Çin’in ardından dünyada ikinci sıradaki yerini korumuştur. Üçüncü sırada ise 32 firma
ile ABD bulunuyor.
uluslararası pazarlarda 2014 yılı faaliyetlerine göre hazırlanan ENR Top 250 Listesi’nde de bu yıl ilk 100 firma
arasında 8 Türk firması yer almıştır.
2015'te listede yer alan Türk müteahhitlik firmalarının uluslararası pazarlarda elde ettikleri gelirler
29,3 milyar dolar oldu. Böylece Türk müteahhitlik firmaları, gelirlerini bir önceki döneme göre yüzde
43,4 artırmıştır. Türk müteahhitlik firmalarının gelirlerinin listedeki firmaların toplam gelirleri
içerisindeki payı yüzde 3,8'ten yüzde 5,6'ya çıktı" dedi.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 38
TÜRK FİRMALARININ ENR 250 LİSTESİNDEKİ SIRALAMALARI
2015
18
37
62
65
82
89
90
92
107
111
116
121
123
125
133
139
145
151
157
158
159
164
168
169
177
179
183
184
192
200
205
208
209
214
223
229
2014
53
85
52
83
157
101
107
184
127
116
103
132
153
206
179
163
161
138
169
176
194
146
172
224
191
162
230
187
212
247
195
203
228
245
230
215
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
FİRMA ADI
ÖZTÜRK
RÖNESANS
POLİMEKS
ENKA
TAV
ÇALIK
TEKFEN
ANT YAPI
İLK
YAPI MERKEZİ
NATA
İÇTAŞ
YÜKSEL
ATLAS
GAMA
NUROL
LİMAK
KUZU
DİA
ONUR
KAYI
ESER
ASLAN
CENGİZ
MAPA
DOĞUŞ
BAYBURT
ALARKO
STFA
SUMMA
YENİGÜN
GÜLERMAK
KONTEK
RASEN
GÜRBAĞ
AE ARMA
ELEKROPANÇ
LOTUS
Sayfa 39
232
233
236
240
242
248
242
200
219
217
DORÇE
ZAFER
METAG
KOLİN
PREKONS
TEPE
Kaynak: ENR listesi
2015'te listede yer alan Türk müteahhitlik firmalarının uluslararası pazarlarda elde ettikleri gelirler
29,3 milyar dolar oldu. Böylece Türk müteahhitlik firmaları, gelirlerini bir önceki döneme göre yüzde
43,4 artırmıştır. Türk müteahhitlik firmalarının gelirlerinin listedeki firmaların toplam gelirleri
içerisindeki payı yüzde 3,8'ten yüzde 5,6'ya çıkmıştır. Listede yer alan firma isimleri şöyle:
2015
50
83
126
128
159
169
170
180
92
197
116
217
223
225
227
246
247
2014
110
181
114
164
180
163
194
107
116
249
221
202
217
FİRMA ADI
ÖZTÜRK
RÖNESANS
POLİMEKS
ENKA
TAV
TEKFEN
ALARKO
NUROL
ANT YAPI
ÇALIK
NATA
MAKYOL
YAPI MERKEZİ
LİMAK
CENGİZ
GAMA
KOLİN
Listede Türkiye 2003 yılında sadece 8 müteahhitlik firması ile yer alırken, 2013 yılında bu sayı 38’e,
2015 yılında ise 43’e ulaştı. Türkiye, listede son 3 yılda firma sayısı itibariyle Çin’den sonra 2. sırada
bulunuyor. ENR’nin 2015 yılına ait 250 dünya firması listesinde İNTES üyesi 24 firmanın yer alması,
yurt dışında faaliyet gösteren müteahhitlik firmaların giderek güçlendiklerini ve etkinliklerini
artırdıklarını gösteriyor.

Hedef Pazarlar
Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetlerinde mevcut Pazar alanlarımızda kalıcı olunması hedeflerinin yanı sıra
mevcut pazarların geliştirilmesi için çalışmalar yürütülmektedir. Ayrıca katma değeri yüksek
projelerde yer alınması hedeflenmektedir.
Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerin 2023 yılı hedefi 100 milyar dolardır. Türk müteahhitlik firmalarının
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 40
etkin olduğu BDT-Orta Doğu-Körfez ve Kuzey Afrika coğrafyasında da etkinliğin bu hedefe ulaşmak
için sürdürülmesi hedeflenmektedir. .
Ekonomi Bakanlığı’nca Sahra altı Afrika’ya yönelik hedef ülke çalışması gerçekleştirilmiş olup,
Etiyopya, Nijerya, Mozambik ve Gana öncelikli ülkeler olarak ön plana çıkmaktadır.
Müteahhitlerimizin bu hedef pazarlara etkin olarak girebilmesi için söz konusu ülkelerde daha güçlü,
nitelikli elemanlarla donanmış bir yurtdışı teşkilatı oluşturulması ve yeni pazarlar için proje desteği
oluşturulması gerekmektedir.

Rakip Ülkeler
Her pazarın özelliğine, bulunduğu ülkeye göre rakiplerimiz değişebilmektedir. Ancak, genel olarak
Çinli ve Hintli firmalar müteahhitlerimizin en önemli rakipleridir.
Çünkü, bu ülke firmaları Devletten çok önemli finansman desteği görmektedirler. Yurtdışı
müteahhitlik hizmetlerinde teminat mektubu temininde karşılaşılan sorunlar, yurtdışında istihdamın
üzerindeki ağır vergi gibi yükler rekabet olanaklarımızı sınırlandırmaktadır.
Türk müteahhitlerimizin yine en önemli rakipleri Türk müteahhitleri olabilmektedir. Yurtdışında açılan
bir ihaleye çok sayıda Türk firmasının girmesi aşırı fiyat tenzilatlarına neden olmaktadır. Bu da kimi
zaman teklif edilen fiyatlar ile işlerin yarım kalmasına yol açmaktadır. Bu durum Türk
müteahhitlerimizin itibar kaybına neden olmaktadır. İnşaat sektörüne girişte hiçbir asgari koşulun
bulunmayışı, sektörde yaşanan imaj erozyonunun temel nedenlerinin başında gelmektedir. Bu
nedenle müteahhitlik kriterlerinin belirlenmesi sektörün geleceği için büyük önem arz etmektedir.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 41
İNŞAAT SEKTÖRÜ SWOT ANALİZİ

Sektörün Güçlü Yönleri:
Türk inşaat sektörünün Dünyanın her yerinde, her iklim koşulunda kaliteli işler üretebilecek kapasitesi
vardır:
Sektörümüzün güçlü yanları aşağıda yer almaktadır. Buna göre:
















Güçlü, güncel makine ve ekipman parkı
Deneyimli ve yetenekli teknik personel
Teknolojik imkân ve bilgi birikimi
Yeterli yerli makine ve malzeme yan sanayi
Uluslararası ihale ve iş deneyimi
Değişik iş dallarında deneyim ve uzmanlık
Merkezi karar alma süreçleri ile maliyet odaklı faaliyet ve esneklik
Hızlı iş yapabilme ve mobilizasyon yeteneği
Yüksek risk alma potansiyeli,
Yatırım potansiyeli yüksek ülkelere coğrafi yakınlık ve lojistik üstünlük
Maliyetlerin belirli limitlerin içinde tutulabilmesi,
Büyük sermayelere gereksinim duymadan ve hızlı şekilde hareket edebilme,
Yurtdışında lokal ihtiyaçların iyi tanınması ve yerel otoritenin işleyişini ve mekanizmalarının
yabancılara göre daha iyi bilinmesi,
Değişik şartlara hızlı uyum sağlayabilme yeteneği,
İnisiyatif alabilme yeteneği,
İş yapma ve aldığı işi bitirme kararlılığı














Zayıf Yönleri
Sektöre giriş-çıkışın kolay olması nedeniyle müteahhit sayısının fazlalığı,
Müteahhit sayısının fazlalığının iş hacimlerinin daralmasına neden olması,
Bürokratik engellerin fazla olması,
İşçilik maliyetlerinin yüksek olması,
Sertifikalı işçi sayısının az olması,
Finansman altyapının zayıf olması,
Ar-Ge faaliyetlerinin yetersiz olması,
Sektörün arkasında yer alacak özel ya da devlet kaynaklı finansman ve sigorta imkânlarının
kısıtlılığı ve devlet desteği eksikliği,
Sözleşme ve risk yönetimi sorunları
Müşavir firmaların yeterli büyüklüğe ulaşmamış olması,
Özellikle yurt dışı işlerde Teminat mektubu temininde güçlükler ile karşılaşılması,
Yurt dışı inşaat işlerinde gidilen ülkelerin mevzuatları konusunda bilgi eksiklikleri,
Aşırı düşük fiyat tekliflerin kar marjlarını düşürmesi ve sistemde büyük firmaların varlığının
zayıf kalması.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 42







2023 hedefleri ve güçlü ekonomiye geçiş sürecinde inşaat sektörü açısından kalıcı ve hızlı bir iç
talep artışı mümkün olabilecektir.
“Gelişmekte olan ülke” sıfatıyla potansiyel alt ve üst yapı talebi,
Kuzey ve Ortadoğu bölgesindeki gelişmeler nedeniyle yüksek iş potansiyeli ve bölgede sahip
olunan geçmiş tecrübeler,
Artan nüfus şehirleşme ile paralel konut ve altyapı talebi,
AB üyeliğine geçiş kapsamında bu ülkelerde müteahhitlik hizmetleri verme şansı.
Türkiye’de mesleki yeterlilik belgesinin zorunlu hale gelmesi ile işgücünün niteliklerinin
artması







Fırsatlar
Tehditler
İçinde bulunduğumuz dönemde dünya ekonomisindeki dalgalanmaların doğrudan doğruya
ülkemiz ekonomisini etkilemesi nedeniyle geleceğe ilişkin öngörüleri olumsuz etkilemesi
nedeniyle tüketim eğilimini azaltması,
Kamu İhale Mevzuatı ve uygulamalarının çözümleyemediği aşırı düşük tekliflerin sektör
karlılığını dolayısıyla sermaye birikimini engellemesi,
Düşük fiyatların “iş ahlakı ve etiği”ni de olumsuz etkilemesi ile inşaat kalitelerinin düşmesi,
ilkede “müteahhit” kavramı ile ilgili bir tanımın ve sınırlamaların olmaması,
Orta Doğu’da karışıklıklar baş göstermesi.
AB ekonomilerindeki dalgalanmalar.
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 43

Benzer belgeler

Haberin Devamı için tıklayınız.

Haberin Devamı için tıklayınız. etmiştir. Faiz politikalarındaki kararlı tutum borçlanmanın reel maliyetinin düşük seviyelerde gerçekleşmesini sağlamıştır. Cari açık azalışını sürdürmüş, bankacılık sektörümüz güçlü ve sağlam yapı...

Detaylı