Sel, Pa kis tan`ı 50 yıl ge ri ye gö tür dü

Transkript

Sel, Pa kis tan`ı 50 yıl ge ri ye gö tür dü
SiyahMaviKýrmýzýSarý
GAZETEMÝZLE
BÝRLÝKTE HERKESE
ÜCRETSÝZ
C U M A’ Y I B E K L E Y Ý N Ý Z
Y
GERÇEKTEN HABER VERiR
DUYURU
Gazetemizle birlikte 27 Aðustos Cuma günü
ücretsiz olarak vereceðimiz
“Peygamberimizin Dilinden Dualar”
kitabý için ek gazete taleplerinizi
bugün saat 17.00'ye kadar bekliyoruz.
Abone ve gazete artýþ bildirimlerinizi Abone
Servisimize iletmenizi rica ediyoruz.
Tel: 0(212) 655 88 59’dan 219-220,
0 (212) 630 48 35
Adem Azat: 0 (532) 424 37 95
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
www.yeniasya.com.tr
25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA / 75 Kr
YIL: 41 SAYI: 14.544
Reformlarý hýzlandýrýn
sizi kimse tutamaz
AB ÜYELÝK SÜRECÝNDE DURGUNLUK YAÞAYAN TÜRKÝYE’YE AVRUPALI DOSTLARINDAN TAVSÝYE: REFORMLARI HIZLANDIR, ÜYELÝK KARÞITLARINI SUSTUR.
Hasan Iðsýz Ýstanbul Adliyesinde ifade verdi. FOTOÐRAF: AA
Diego Lopez Garrido
ALMANYA VE FRANSA DA SÝZE KARÞI GELEMEZ
TÜRKÝYE HAREKETE GEÇÝP ÖDEVLERÝNÝ YAPMALI
n Ýs­pan­ya’nýn­ AB­ i­le­ i­liþ­ki­ler­den­ so­rum­lu­ dev­let­ sek­re­te­ri­ Di­e­go
Lo­pez­ Gar­ri­do,­ ‘’Tür­ki­ye­ ne­ ka­dar­ hýz­lý­ dav­ra­nýr­sa,­ Al­man­ya­ ve
Fran­sa’nýn­ kar­þý­ gel­me­si­ o­ ka­dar­ zor­la­þýr’’­ de­di.­ Ýspanya'nýn
kuzeyindeki­ Me­nen­dez­ Pe­la­yo­ Ü­ni­ver­si­te­sinde­ dü­zen­le­nen­ bir
kon­fe­rans­ta­ko­nu­þan­Gar­ri­do,­Tür­ki­ye’nin­AB’ye­gi­riþ­sü­re­ci­ne­de
de­ðin­erek­‘’Tür­ki­ye­bir­is­tis­na­ol­ma­ma­lý­dýr’’­diye­konuþtu.
n Gar­ri­do,­Tür­ki­ye’nin­AB’ye­tam­ü­ye­li­ði­ne­kar­þý­çý­kan­Al­man­ya
ve­Fran­sa’nýn­‘’ko­nu­yu­a­çýk­bir­þe­kil­de­gö­re­me­dik­le­ri­ni’’­i­fa­de­et­ti.
Tür­ki­ye’nin­AB­i­le­ü­ye­lik­mü­za­ke­re­le­ri­nin­de­vam­e­di­yor­ol­ma­sý­nýn­ö­ne­mi­nin­al­tý­ný­çi­zen­Gar­ri­do,­sü­re­cin­de­vam­et­me­si­i­çin­Tür­ki­ye’nin­‘’ha­re­ke­te­geç­me­si­nin­ve­yü­küm­lü­lük­le­ri­ni­ye­ri­ne­ge­tir­me­si­nin­ge­rek­ti­ði­ni’’­vur­gu­la­dý.­Haberi sayfa 5’te
Deðiþiklikler yeterli deðil
EKSÝKLERÝ OLAN BÝR ANAYASA METNÝYLE KARÞI KARÞIYAYIZ
n Ba­þba­kan­Re­cep­Tay­yip­Er­do­ðan,­“Ar­zu­la­dý­ðý­mýz­ge­niþ­mâ­nâ­da­a­na­ya­sa
de­ði­þik­li­ði­ni­yapa­mý­yo­ruz.­Biz­þu­an­da­ki­a­na­ya­sanýn­ih­ti­yaç­la­ra­ce­vap­ver­di­ði­ne­i­nan­mý­yo­ruz.­Ek­sik­le­ri­o­lan­bir­a­na­ya­sa­met­niy­le­kar­þý­kar­þý­ya­yýz.­O­nu
da­he­men­2011­son­ra­sýn­da­o­tu­rur­ko­nu­þu­ruz.­Bi­zim­þu­an­da­tas­lak­la­rý­mýz
var,­bu­tas­lak­lar­la­be­ra­ber­a­dým­la­rý­mý­zý­a­ta­rýz’’­de­di.­Haberi sayfa 4’te
MAVÝ MARMARA SORUÞTURMASI
Ýþgalci askeri
50 binin altýnda
Ýsrail iþbirliði
yapmýyor
GERÝ ÇEKÝLME PLANI ÝÞLÝYOR
n Pentagon­ yetkilileri,­ ABD’nin­ I­rak’tan­ge­ri­çe­kil­me­pla­ný­da­hi­lin­de,­Baþ­ka­n­Ba­rack­O­ba­ma’nýn­ta­li­ma­týy­la­ I­rak’ta­ki­ A­me­ri­kan­ as­ker­le­ri­nin­sa­yý­sý­nýn­50­bi­nin­al­tý­na
in­di­ril­di­ði­ni­kay­det­tiler.
Haberi sayfa 7’de
BM KOMÝSYON KURDU
n Ýsra­il’in­ Ma­vi­ Mar­ma­ra­ ge­mi­si­ne­dü­zen­le­di­ði­bas­kýn­i­çin­bir­so­ruþ­tur­ma­ko­mis­yo­nu­ku­ran­Bir­leþ­miþ­Mil­let­ler,­Ýs­ra­il’in­iþ­bir­li­ði­yap­ma­dý­ðý­ný­ a­çýk­la­dý.­ Ýs­ra­il­ he­ye­te
dâ­ve­ti­ye­gön­der­me­di.
Haberi sayfa 7’de
Sel felâketinden sonra bölgeye
ulaþan Kýzýlay, yardýmlarý
daðýtýyor. FOTOÐRAF: AA
Iðsýz Paþa da
ifade verdi
DAHA ÖNCE ÝFADE VERMEYE GELMEMÝÞTÝ
n 30­A­ðus­tos­i­ti­ba­rýy­la­e­mek­li­ðe­ay­rý­la­cak­o­lan­es­ki­1.­Or­du­Ko­mu­ta­ný­Or­ge­ne­ral­Ha­san­Ið­sýz,­‘’ka­mu­o­yu­nu­yön­len­dir­me­a­maç­lý­in­ter­net­si­te­le­ri­ku­rul­du­ðu’’
yö­nün­de­ki­id­di­a­la­ra­i­liþ­kin­so­ruþ­tur­ma
kap­sa­mýn­da­dün­Be­þik­taþ’ta­ki­Ýs­tan­bul
Ad­li­ye­si’nde­i­fa­de­ver­di. Haberi sayfa 5’te
ERDOÐAN: ARZU ETTÝÐÝMÝZ MÂNÂDA DEÐÝÞÝKLÝK YAPAMADIK
IRAK’TAN ÇEKÝLÝYORLAR
ÝNTERNET ANDICI ÝDDÝASIYLA
ÝSTANBUL ADLÝYESÝNE GELDÝ
Kýyat’a fail-i
meçhul sorgusu
“DEVLET POLÝTÝKASI OLDU” DEMÝÞTÝ
KPSS’yi ancak savcýlar aydýnlatabilir
n ÖSYM Baþkaný Prof. Dr. Ünal Yarýmaðan, KPSS ile ilgili yaptýklarý araþtýrmada herhangi bir usülsüzlük tesbit edilemediðini söyledi. Yarýmaðan, konunun ancak savcýlýk
tarafýndan yapýlacak bir soruþturmada ortaya çýkacaðýný ifade etti. Haberi sayfa 4’te
n Di­yar­ba­kýr­Cum­hu­ri­yet­Baþ­sav­cý­lý­ðýnýn­fa­i­li­meç­hul­ci­na­yet­le­re­i­liþ­kin­bil­gi­si­ne­baþ­vu­rul­ma­sý­i­çin­Ýs­tan­bul­Cum­hu­ri­yet­Baþ­sav­cý­lý­ðýna­ya­zý­gön­derdiði
E­mek­li­Ko­ra­mi­ral­A­til­la­Ký­yat,­i­fa­de­ver­mek­ü­ze­re­dün­Be­þik­taþ’ta­ki­Ýs­tan­bul
Ad­li­ye­si’ndey­di.­Haberi sayfa 5’te
Günde 12 milyon ekmek çöpe
Haberi sayfa 3’te
BÜYÜK BÝR FELÂKET YAÞAYAN ÜLKE 1960’LI YILLARA DÖNDÜ
Sel, Pakistan’ý 50
yýl geriye götürdü
MÝLYONLARCA ÝNSAN SOKAKTA, GIDA VE ÝLÂÇ SIKINTISI VAR
n Türk­Ký­zý­lay’ý­Â­fet­Yö­ne­tim­Da­nýþ­ma­ný­Hak­ký­Er­soy,­sel­ve
mu­son­ yað­mur­la­rý­nýn­ Pa­kis­tan’da­ki­ ha­ya­tý­ felç­ et­ti­ði­ni­ be­lir­te­rek,­“Sel­fe­lâ­ke­ti;­Pa­kis­tan’ý­sos­yal,­e­ko­no­mik­ve­­psi­ko­lo­jik
o­la­rak­ de­rin­den­ et­ki­leye­rek­ 50­ yýl­ ge­ri­ye­ gö­tür­müþ­tür’’­ yo­ru­mun­da­bu­lun­du.­Haberi sayfa 7’de
ZARARIN GÝDERÝLMESÝ EN AZ ÜÇ YIL ALIR
Haberi sayfa 7’de
ISSN 13017748
KADÝR GECESÝ CAMÝLER SABAHA KADAR AÇIK KALACAK
Haberi sayfa 16’da
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
2
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
LÂHÝKA
Ramazan’a riâyet
etmemenin neticesi
‘‘
[email protected]
Ümmetimden bir adam gördüm ki, kendisi için kabir azabý hazýrlanmýþtý. Namazý geldi ve onu
kurtardý. Ümmetimden bir adam gördüm ki, susuzluktan dili dýþarýya sarkmýþ soluyordu. Tuttuðu
Ramazan orucu geldi ve ona su ikram etti.
Câmiü's-Saðîr, No: 1456 / Hadis-i Þerif Meâli
‘‘
Eski Ramazanlar mý?
GÜLLER VE
DÝKENLER
B e­di­. uz­za­man­Sa­id­Nur­s i
Âdil-i Hakîm, nimetinin, hususan gýda
kýsmýnýn, hususan hayat noktasýnda
en büyük nimet olan ekmeðin hakikî
lezzetini ve çok ehemmiyetli kýymetini
ve nimetiyet noktasýnda fevkalâde
derecesini göstermekle, hakikî þükre
sevk etmek hikmetiyle, Ramazan gibi
riyazet-i diniyeye riâyet etmeyen
þükürsüz insanlara bu musibeti verip,
ayný hikmet için adalet etmiþ.
ziz, sýddýk kardeþlerim,
Bugünlerde, Risâle-i Nur talebeleri hesabýna gayet ehemmiyetli, endiþeli bir suâl-i
mânevî kalbime ihtar edildi. Sonra anladým
ki, ekser Risâle-i Nur talebelerinin lisan-ý
halleri bu suâli soruyor ve soracaklar. Birden bir cevap hatýra geldi; Feyzi’ye söyledim. Dedi: “Hiç olmazsa icmâlen kaydedilsin.”
Endiþeli suâl: Bu âhirzaman fitnesinde açlýk ehemmiyetli bir rol oynayacak. Onunla ehl-i dalâlet, biçare aç ehl-i imaný, derd-i maiþet içinde
boðdurup, hissiyat-ý diniyeyi ya unutturup ya ikinci, üçüncü derecede býrakmaya çalýþacak diye,
rivayetlerden anlaþýlýyor. Acaba, herþeyde hattâ
kaht azâbýnda ehl-i iman ve mâsumlar için bir
vech-i rahmet ve kader-i Ýlâhî cihetinde adalet olduðu, bunda ne tarzda olur? Ve ehl-i iman, hususan Risâle-i Nur talebeleri bu musibete karþý iman ve âhiret hesabýna ne cihetle istifade edip
nasýl davranacaklar ve mukavemet edecekler?
Elcevap: Þu musibetin en ehemmiyetli sebebi,
küfran-ý nimet ve þükürsüzlük ve nimet-i ilâhiyenin
kýymetini takdir etmemeklikten gelen bir isyan olduðundan, Âdil-i Hakîm, nimetinin, hususan gýda
kýsmýnýn, hususan hayat noktasýnda en büyük nimet olan ekmeðin hakikî lezzetini ve çok ehemmiyetli kýymetini ve nimetiyet noktasýnda fevkalâde
derecesini göstermekle, hakikî þükre sevk etmek
hikmetiyle, Ramazan gibi riyazet-i diniyeye riayet
etmeyen þükürsüz insanlara bu musibeti verip, ayný
hikmet için adalet etmiþ.
Ehl-i iman, ehl-i hakikat, hususan Risâle-i Nur talebelerinin vazifesi, bu musibetli açlýðý, Ramazan riyâzet-i diniyesinin tarzýndaki açlýk gibi vesile-i iltica
ve nedâmet ve teslimât yapmaya çalýþmaktýr. Ve zaruret bahanesiyle dilenciliðe ve hýrsýzlýða ve anarþiliðe yol açmasýna meydan vermemektir.
Ve aç fakirlere acýmayan bir kýsým zengin ve bazý
ehl-i maaþ dahi Risâle-i Nur’u dinleyip, bu mecburî
açlýk hissiyle açlara merhamete gelip, zekâtla yardýmlarýna koþmaktýr.
Ve nefsini güzel yemeklerle þýmartan, serkeþ eden
ve hevesât-ý rezile ve tuðyanlara sevk edip sarhoþ eden gençler dahi, Risâle-i Nur’un irþadýyla, bu hadiseden merdane istifade ederek, fuhþiyat ve günahlardan ellerini bir derece çektiði ve nefislerinin
zevklerini ve pisliklere karþý galeyanlarýný kýrdýðý vesilesiyle tâate ve hayrata girip, o hadiseyi kendi aleyhlerinden çýkarýp, lehlerinde istimal etmektir.
Ve ehl-i ibâdet ve salâhat dahi, ekser insanlarýn aç
kaldýðý bu zamanda ve çok karýþmýþ ve haram ve
helâl fark edilmeyecek bir tarzda gelmiþ ve þüpheli
mal hükmünde ve mânen müþterek olan erzâk-ý umumiyeden helâl olmak için miktar-ý zaruret derecesine kanaat ediyorum diye bu mecburî belâya bir
riyâzet-i þer’iye nazarýyla bakmaktýr. Kader-i Ýlâhiyeye karþý þekvâ ile deðil, rýzâ ile karþýlamaktýr.
Umum kardeþlerime, hususan musîbetzedelere
çok selâm ve selâmetlerine duâ ediyorum.
Kas­ta­mo­nu­Lâ­hi­ka­sý,­s.­104,­
(ye­ni­tan­zim,­s.­192)
LÜGATÇE:
icmâlen: Kýsaca, özet olarak.
ehl-i dalâlet: Doðru ve hak yoldan sapanlar, îmân ve Ýslâmdan çýkmýþ olanlar.
hissiyat-ý diniye: Dine ait duygular.
kaht: Kýtlýk, kuraklýk.
küfran-ý nimet: Cenâb-ý Hakkýn ihsan ettiði nîmetleri bilmeme ve
hürmetsizlik etme, nankörlük.
Âdil-i Hakîm: Hikmetle ve adaletle iþ görüp tasarruf eden.
riyazet-i diniye: Dinle ilgili riyazet, az gýda almak suretiyle nefsi
terbiyeye çalýþma.
derd-i maiþet: Geçim derdi.
vech-i rahmet: Rahmet yönü.
vesile-i iltica ve nedâmet ve teslimât: Sýðýnma, piþman ve teslim
olma vesilesi.
hevesât-ý rezile: Boþ ve bâtýl ve günahlý þeylere âit olan istekler ve
hevesler.
tuðyan: Azma, azgýnlýk.
tâat: Ýtaat etme, söz dinleme, ibâdet.
ehl-i ibâdet ve salâhat: Güzel ahlâklý, hayýrlý, ibadet ehli insanlar.
þekvâ: Þikâyet.
EKREM KILIÇ
[email protected]
PARILTI
SAMÝ CEBECÝ
[email protected]
Güneþ sistemi
B
ir saat tefekkür, bir sene nafile ibadetten daha
hayýrlýdýr” hadis-i þerifi çerçevesinde tefekkürî
yazýlar yazmaya devam ediyoruz. Cenâb-ý Hak
da “Üstlerindeki göðe bakmazlar mý, onu nasýl
bina edip süsledik..” (Kaf Sûresi âyet: 6) ferman
etmekle, kudret ve azametinin en büyük delillerinden olan gökler âlemine ibret nazarýyla bakmamýzý istemektedir.
Kâinatta var olduðu tahmin edilen yüz milyar galaksiden
sadece birisi olan Samanyolu Galaksisinin uzunluðu yüz bin
ýþýk yýlý, eni ise, elli bin ýþýk yýlý olarak hesaplanmýþtýr. Spiral bir
galaksi olan Samanyolu içinde bir santimetrekarelik yer iþgal
ettiði resimlerde görülen Güneþ Sisteminin çapý otuz ýþýk yýlý
olduðu kabul edilmektedir. Galaksimizde dört yüz milyar yýldýz
olduðu sanýlmaktadýr.
Sonsuz bir kudretin sahibi olan Yüce Allah (cc), cin ve insanlarýn imtihanýna sahne olmasý için, uçsuz bucaksýz kâinat
içinde güneþ sistemini, sistem içinde de dünyamýzý seçmiþtir.
Bildiðimiz türden hayat yalnýzca dünyamýzda vardýr. Allah (cc),
dünya dýþýndaki bütün âlemleri, melâike ve ruhâniler denilen
canlý, akýllý ve þuurlu varlýklarla þenlendirmiþ, yýldýzlarý onlara
seyyar saraylar yapmýþtýr. Onlar dahi, insanlar gibi kâinat
sarayýnýn seyircileri ve bu kâinat kitabýnýn hayretle temâþa eden
mütalâacýlarýdýr.
Güneþin kütlesi, sistemin toplam kütlesinin yüzde doksan
dokuzunu teþkil eder. Geri kalan bütün gezegenler ve uydularý
yüzde bire tekâbül eder. Güneþ kendi ekseni etrafýnda saatte
70.000 km hýzla döner. Dünya günüyle bir dönüþünü 25 günde
tamamlar. Bu dehþetli süper dönüþten meydana gelen hareketten hararet, hararetten kuvvet, kuvvetten de cazibe denilen
muazzam bir çekim gücü ortaya çýkar. Ýþte bu çekim gücü
kanunudur ki; Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn,
Uranüs, Neptün ve Plüton olarak sýralanan gezegen yýldýzlarý
ve uydularýný tutar ve onlarýn fezâya fýrlayýp kaçmalarýný önler.
Gezegen yýldýzlarýn da belli matematiksel hesaplara göre baþ
döndürücü hýzlarla yörüngelerinde dönmelerinden meydana
gelen merkez kaç kuvvetleri, onlarýn güneþ tarafýndan kendine
çekilmesini engeller. Yüce Yaratýcý çok ince hesaplarla mükemmel bir denge ve âhenk kurmuþ. Bu mânâyý Bediüzzaman
þöyle tasvir eder: “Güneþ, nurânî bir aðaçtýr; seyyareler onun
müteharrik meyveleri. Aðaçlarýn hilâfýna olarak güneþ silkinir,
tâ o meyveler düþmesin. Eðer silkinmezse, düþüp daðýlacaklar.”
(Sözler, s. 636)
Genel bilgi çerçevesinde bakýldýðý zaman, güneþe en yakýn
gezegen yýldýz Merkür’dür. Güneþe uzaklýðý 58 milyon kilometredir. Ekseni etrafýnda bir dönüþü 58 günde, güneþ etrafýndaki
dönüþünü de 88 günde tamamlar. Yörünge üzerindeki dönüþ
hýzý saatte 35 bin kilometredir. Aþýrý sýcak olan gezegenin
uydusu yoktur.
Çoban yýldýzý, Akþam yýldýzý, Sabah yýldýzý gibi isimlerle
anýlan Venüs en parlak yýldýzdýr. Güneþe olan mesafesi 108,4
milyon kilometredir. Yörüngedeki dönüþünü 225 günde
tamamlar. Bütün gezegen yýldýzlar soldan saða doðru hareket
ettiði halde, Venüs saðdan sola doðru hareket eder. Doðudan
batýya döndüðü için de güneþ orada hep batýdan doðar.
Dünya, canlýlarýn yaþamasýna elveriþli tek gezegendir. Güneþe
olan uzaklýðý 149,5 milyon kilometredir. Tek uydusu Ay’dýr.
Mars gezegeni, güneþe 208 milyon kilometre mesafededir.
Güneþ etrafýný 687 günde döner. Yani bir yýlý, 1 yýl 322 gündür.
Ýki uydusu vardýr. Son yapýlan çalýþmalarda, sanýlanýn aksine
dünyadaki gibi bir hayat olmadýðý anlaþýlmýþtýr. Mars ile Jüpiter
arasýnda on binlerce astroid olduðu biliniyor.
Beþinci sýradaki gezegen Jüpiter’dir. Dünyadan 310 kat daha
büyüktür, 12 uydusu vardýr. Ekseni üzerindeki dönüþünü 10
saatte tamamlar. Güneþ etrafýndaki dönüþünü ise bize göre 12
yýlda ancak bitirir.
Satürn gezegeni, 1,4 milyar kilometre mesafeye yerleþtirilmiþtir. Yörünge dönüþünü 29,4 yýlda tamamlar. 10 uydusu
vardýr. Etrafýný çevreleyen halkalarýyla ayrý bir güzelliðe sahiptir.
Uranüs gezegeninin güneþe uzaklýðý 2,8 milyar kilometredir.
84 yýlda dönüþünü tamamlar. Ekseni etrafýndaki dönüþünü 11
saatte bitirir. 6 uydusu vardýr.
Neptün, 4,5 milyar kilometre uzaklýktadýr. Ekseni etrafýndaki
dönüþünü 17,5 saatte, yörünge dönüþünü de 164 yýlda tamamlar. 2 büyük uydusu vardýr.
Plüton güneþe en uzak gezegendir. 6 milyar kilometre uzaklýktadýr. Uydusu yoktur. Ekseni üzerindeki dönüþü, bize göre 6
gün 9 saatte, yörünge dönüþünü de 248 yýlda ancak tamamlar.
Dünya dýþýndaki bütün gezegenlerin sýcaklýklarý 400 santigrat
dereceden, -200 derecelere kadar deðiþmektedir. Atmosferleri
de canlýlarýn yaþamasýna müsait deðildir. Her birisi çok ince
matematiksel hesaplarla yörüngesine yerleþtirilen ve dönüþ
hýzlarý da ona göre plânlanan bu muazzam sistem, o sistemi
kuran ve o nizamý tanzim eden Sani-i Zülcelâl’i akýl gözüne
gösteriyor.
Kur’ân gözlüðüyle semâvât âlemini rasat eden ve on iki gezegen yýldýzdan bahseden Bediüzzaman der: “O camid cirimleri,
o þuursuz büyük kütleleri nihayet derecede intizam ve mizan-ý
hikmet içinde muhtelif þekillerde ve muhtelif mesafelerde,
muhtelif hareketlerde döndürmek, istihdam etmek ne derece
bir kudreti ve bir hikmeti ispat ettiðini kýyas et. Bu büyük ve
aðýr iþe zerre miktar tesâdüf karýþsa öyle bir patlayýþ verecek ki,
kâinatý daðýtacak.” (Sözler, s. 1096)
Evet atomlardaki düzenden güneþ sistemine, galaksilerden
topyekûn kâinata kadar, en küçükten en büyüðe bütün varlýklardaki nizam, mizan, kurulmuþ düzen ve sistemler, o Yüce
Yaratýcý’dan haber veriyor ve O’nun varlýk ve birliðini ispat
ediyor. Ne mutlu O’na iman edebilenlere!..
Ecel
mukadderdir,
tegayyür
etmez.
Çok aðýr
hastalarýn
baþýnda
aðlayanlar ve
sýhhatleri
yerinde
olanlar
ölmüþler, o
aðýr hastalar
þifa bulup
yaþamýþlar.
Bediüzzaman
Said Nursî
Ramazan geldi mi, baþlar bolluk;
O ne ikram, o nasýl ihsanlar!
O ne hâlis, o ne candan kulluk!
Melek olmuþ sanýlýr insanlar...
Çok kere yaþlýlardan duymuþuzdur: “Ah! Nerde
o eski ramazanlar!” Bu ifâdeyi sâlim kafa ile düþünecek olursak, çocukluk hâtýralarýnýn insanlarýn hâfýzalarýnda býraktýðý bir izden ileri geldiðini; aslýnda
eski ramazanlarla þimdikiler arasýnda pek fark bulunmadýðýný; hattâ, günümüzün imkânlarý nazara
alýnýrsa, geçmiþten daha iyi seviyede bir ramazan
yaþadýðýmýzý idrâk ederiz. Bu seviye sözü, hem
maddî hem de mânevî ciheti muhtevîdir.
Osmanlý Devletinin son zamanlarýnda Avrupâî bir
hayâta özenen bir avuç seçkin kiþinin, ramazanýn mânevî tarafýný izâle edecek þekilde, akþamlarý vur patlasýn
– çal oynasýn bir eðlence âlemine dalýþlarý, geçenlerde
yazarýmýz Osman Zengin’in de belirttiði gibi, Cumhûriyet Türkiyesinde, bilhassa avam tabakasýna da sirâyet
ettirilerek, âdetâ ramazanlarýn ayrýlmaz parçasý imiþ gibi kabûl ettirildi. Basýn ve yayýn organlarý bu havayý bütün halka zerk ederek umûmîleþtirdi.
O eski ramazanlara hasret çekenlerin büyük bir
kýsmý, bilmeden, o günün Ýstanbul’unda veyâ birkaç büyük þehrinde yaþanan lehviyâtý hayâl ederek
konuþmaktadýrlar. Ýþin ibâdet, tâat, yardýmlaþma,
saygý, sevgi gibi mânevî taraflarýný mülâhaza edenler için bu sözde bir nebze hakîkat payý vardýr. O
zamanlarda insanlarýn sayýsý daha az, imkânlarý daha mahdûd; ama, gönülleri daha tok, akrabâlýk,
komþuluk ve dostluk duygularý daha canlý idi.
Teknik imkânlarýn geliþmesi ile en fakir evde bile
buzdolabý, vantilatör, klima, fýrýn ve sâir soðutucu – ýsýtýcý ni’metler bulunmaktadýr. Eskiden yaz mevsimine
rastlayan ramazanlarda, bu günki gibi bir soðuk su yalnýz zenginin sofrasýný süslerdi. Ekser insanlar kuyu veya testi suyunun soðukluðu ile iktifâ etmek mecbûriyetinde idi. Kezâ, yiyecek çeþitliliði ve bolluðu da öyle…
Asýl önemli kýsma gelirsek: bugünün insaný daha
þuûrlu bir þekilde Ýslâmiyeti öðrenmekte ve yaþamaktadýr. Dün, yapýlan harf inkýlâbý sebebiyle, pek
çok kiþi Kur’ân-ý Kerîm’i yüzünden okuyamazken;
bugün her evde üç – beþ kiþinin bu mübârek ayda
bi rer ha tim yap mak ta ol du ðu ke sin dir. Yi ne
1950’lerden önce câmilerde bid’at karýþmýþ þekilde
yapýlmaya zorlanan ibâdetler yerine Resûlullâh’ýn
(asm) sünnet-i seniyyesine uygun þekilde, aslî hüviyeti ile kulluk görevi îfâ edilmektedir.
Kalabalýklaþan insanlara kifâyet edecek sayýda ibâdethâneler çoðalmýþ; gerek yapý, gerek döþeme îtibâriyle daha saðlýklý ve ferâh mekânlara kavuþulmuþtur. Din görevlilerinin bilgisi ve kalitesi eskiye
nazaran daha artmýþtýr. O zamanlarda bir þehirde
ender bulunabilen medreseden yetiþme âlimlere bedel, modern usullerle de olsa, ilâhiyât eðitimi almýþ
pek çok þahýs vazîfe baþýna geçmiþ bulunmaktadýr.
Devlet kademelerinde görevli olup, çýktýðý kabuðu beðenmeyen kiþiler milletini hor ve hakîr görmekte iken, þimdilerde bu insanlar arasýndan dînî
sorumluluklarýnýn farkýnda olarak halký gibi yaþamaya çalýþanlar fazlalaþmýþtýr. Ramazanlarda pek
çok resmî veyâ husûsî kuruluþ tarafýndan oruçluya
yardýmlar yapýlmakta, büyük þehirlerin zahmetli
koþturmacalarý arasýnda iftara yetiþemeyenlere veyâ maddî sýkýntýsý olanlara hizmet eden iftar çadýrlarý; yemek yardýmlarý taammüm etmiþtir.
Sâir zamanlarda halkýn dînî hissiyâtý ile alay edenler
de dâhil olmak üzere, ramazanlarda hemen hemen
bütün basýn ve yayýn vâsýtalarýnda bir tavýr deðiþikliði
görülmektedir. Bunlarýn bir kýsmý hakîkî mânâda faydalý olmakla birlikte, maalesef, hepsi için ayný þeyleri
söylemek mümkin deðildir. Ulemâu’s-sû’ târifine giren
bir kýsým þahýslar, kendi misyonlarýný îfâ ederek, halký
dîn perdesi altýnda idlâle bu yolla devâm etmektedir.
Halkýn en azýndan dînî bilgileri zahmetsizce edinebileceði sahîh kaynaklar çoðalmýþ ve ulaþýlmasý kolaylaþmýþtýr. Herkesin anlayabileceði ilmihâl kitaplarý yayýmlanmýþ, hemen her evde birer tâne bulunabilir hâle
gelmiþtir. Bunun ötesinde, en ücrâ köyde bile bir câmi
ve din görevlisi halkýn hizmetine hâzýr bulunmaktadýr.
Maddî imkânlarýn bu derece fazlalaþtýðý bir dönemde, insanlarýn daha az dîðergam, daha az saygýlý, daha az ilgili olmalarý ise âhir zamânýn hastalýklarýndandýr. Buna mukàbil, bu gibi mânevî dertlere devâ bulmaya çalýþan, sýrf Allâhu Teâlâ’nýn rýzâsýný kazanmak maksadýyla hareket eden hizmet
erbâbý da, kemiyet ve keyfiyet bakýmýndan artmýþtýr. O eski ramazanlarda ancak hapishânelerde veyâ gizli birer köþede bulunabilen bu gibi himmet
sâhiplerine, þükürler olsun, þimdi her beldede, her
þehirde bollukla ve kolaylýkla rastlanmaktadýr.
Yine de her insanýn, çocukluðunda geçirdiði ramazanlarýn nerede olduðunu sormasý iyi bir þeydir. Mâzîyi reddedenler istikbâli elde edemezler!
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
3
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
HA­BER
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü
Faruk ÇAKIR
Ankara Temsilcisi
Mehmet KARA
Reklam
Koordinatörü
Mesut ÇOBAN
Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem Azat
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk
Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR
Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü
(Sorumlu)
Mustafa DÖKÜLER
Ýstihbarat Þefi
Mustafa GÖKMEN
Spor Editörü
Erol DOYRAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212)
655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92
09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515
24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel:
(0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No:
29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03
36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel:
004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni
Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya
Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
NAMAZ
VAKÝTLERÝ
Hicrî:
15 Ramazan
1431
Rumî:
12 AÐUSTOS
1426
Ýller
Adana
Ankara
Antalya
Balýkesir
Bursa
Diyarbakýr
Elazýð
Erzurum
Eskiþehir
Gaziantep
Isparta
Ýmsak
4.29
4.30
4.48
4.51
4.44
4.07
4.08
3.56
4.40
4.20
4.46
Güneþ
5.56
6.02
6.15
6.23
6.17
5.36
5.39
5.29
6.12
5.48
6.15
Öðle
12.48
12.58
13.07
13.18
13.13
12.28
12.32
12.24
13.07
12.40
13.07
Ýkindi
16.27
16.40
16.46
16.59
16.55
16.09
16.13
16.06
16.49
16.19
16.47
Akþam
19.27
19.41
19.46
20.01
19.57
19.09
19.14
19.07
19.50
19.19
19.47
Yatsý
20.47
21.06
21.06
21.25
21.22
20.30
20.37
20.32
21.15
20.39
21.09
Ýller
Ýstanbul
Ýzmir
Kastamonu
Kayseri
Konya
Samsun
Þanlýurfa
Trabzon
Van
Zonguldak
Lefkoþa
Ýmsak
4.42
4.57
4.21
4.23
4.38
4.11
4.15
3.59
3.52
4.29
4.42
Güneþ
6.16
6.27
5.57
5.53
6.07
5.47
5.42
5.33
5.22
6.04
6.06
Öðle
13.13
13.21
12.54
12.47
12.59
12.44
12.34
12.31
12.16
13.02
12.56
Ýkindi
16.56
17.01
16.37
16.28
16.39
16.27
16.14
16.13
15.56
16.45
16.34
Akþam
19.58
20.02
19.40
19.29
19.40
19.29
19.14
19.15
18.57
19.48
19.33
Yatsý
21.25
21.24
21.07
20.52
21.01
20.56
20.34
20.42
20.19
21.15
20.50
Ekmeðimizi israf etmeyelim
FIRINCILAR EKMEÐE ZAMMI TARTIÞIRKEN, ÇETKODER BAÞKANI MUSTAFA GÖKTAÞ, GÜNDE
12 MÝLYON EKMEÐÝN ÇÖPE GÝTTÝÐÝ HATIRLATARAK, ÝSRAFI DURDURMA ÇAÐIRISINDA BULUNDU.
AHMET TERZÝ
ANKARA
Selden etkilenen Pakistanlýlar ikinci selden korkuyor.
Pakistan’da
ikinci sel korkusu
PAKÝSTAN’DA yaþanan sel felaketinin yaralarý sarýlmadan, yeni sel korkusuyla bazý bölgelerde evler boþaltýlýyor. Pakistan ÝHH görevlisi Nalan Dal,
yaþanan son durumu anlatýrken çarpýcý rakamlar
verdi. 600 bin ton tohumluk buðday sel sularýnda
gitti. 7 bin 820 okul zarar gördü. 4 bin 935 okul geçici kamp olarak kullanýlýyor. Sel bölgesinde 960
bin hamile ve emzikli bayan bulunuyor. Son yüzyýlýn en büyük felaketinin yaþandýðý Pakistan’da sel
sularý çekilmeden, geniþ bir bölgeyi etkileyecek ikinci bir selin gelmesi bekleniyor. Selin ikinci defa
gelmesi beklenen bölgelerde insanlar evlerinden uzaklaþtýrýlýyor. Shahdadkot, Jamshoro, Matiari,
Thatta ve Haydarabad þehirleri ve etrafýndaki köyler yeni bir sel riski ile karþý karþýya kalmýþ durumdalar. Önümüzdeki hafta boyunca Pakistan’ýn bazý
bölgelerinde Muson yaðmurlarýnýn yeniden etkili
olmasý bekleniyor. Uluslararasý yardýmýn yetersiz
kaldýðý Pakistan’da yaþanan sel felaketinin boyutlarý her geçen gün artýyor. Pakistan’da çoðu çocuk
56 kiþi salgýn hastalýklardan dolayý öldüðü gelen
gelenler arasýnda. ÝHH ekipleri, Kyher Pakhtunkhwa ve Pencap eyaletlerinde 5 bin kiþiye sýcak yemek daðýtýmýna devam ediyor. Ýstanbul/Yeni Asya
FIRINCILAR Ramazan ayý sonrasý ekmeðe zammý tartýþýrken Çevre ve Tüke ti ci Hak la rý ný Ko ru ma Der ne ði
(ÇETKODER) Genel Baþkaný Mustafa
Göktaþ, Türkiye’de emek israfýna dikkat çekti. ÇETKODER Genel Baþkaný
Mustafa Göktaþ, emek israfýnnýn önlenememesinin üzerinde düþünülmesi
gereken bir olay olduðunu belirterek,
“Ekmek israfý hat safhada. Ne dersek
diyelim ekmek israfýný bir türlü önleyemiyoruz. Bir yanda kuru ekmek ile
gýdasýný temin etmeye çalýþanlar varken diðer yanda ülkemizde günde 12
milyon ekmeðin çöpe gittiði aþikârdýr.
Bu bir eðitim ve kültür meselesidir”
dedi.
Tüketilemeyecek ekmeðin alýnmamasý ikazýnda bulunan Göktaþ,
“Vatandaþlara sesleniyorum. Sizin için bir ekmeðin belki ekonomik açýdan bir önemi yok ama o ekmeðe muhtaç olanlarý,
hiç bulamayanlarý lütfen aklýnýzdan çýkarmayýn. Ülkemizde halen o ekmeðe muhtaç insanlarýmýz var. Fýrýnlara uðradýðýnýzda
bir gün önceki bayat ekmeði yarý
fiyatýna ya da çok cüzi bir raka-
ma satýn alarak evine götürüp çoluk
çocuðunun gýdasýný temin edenler var.
Hepimiz ekmeðimiz için çalýþýyoruz.
Ve ekmek kutsaldýr. Yeri kesinlikle
çöplük deðildir. Lütfen ekmeklerinizi
atmayýnýz. Gereksiz ekmek almayýnýz.
Ekmeði israf etmeyiniz” diye konuþtu.
ASKIDA EKMEK VAR
Göktaþ, açýklamasýnda þöyle dedi:“Ramazan ayýnda geçmiþte olduðu gibi yine bu amaçla ekmeði bulamayanlar için ihtiyaç sahibi insanlarýmýz için yurt geneli ‘askýda ekmek’
uygulamasýna baþladýk ve tüm gönüllülerimize olayý yansýttýk. Ýhtiyaç
sahipleri gelsinler ihtiyaçlarý kadar
alsýnlar. Ýhtiyacý olmayan durumu iyi olanda askýya ekmek býraksýn. Allah rýzasý için yapsýn. Hem bu þekilde bir hayýr iþlemiþ olurlar hem de
topluma faydalý bir hizmet yapmýþ
olurlar. Ekmeði çöpe atmayýn ihtiyaç sahibine verelim.”
KUPON NO: 15
Çorum'da temeli 2008 yýlýnda atýlan þehrin en büyük camisi, hayýrseverlerin yardýmlarý sayesinde hýzla yükseliyor. FOTOÐRAF: AA
En büyük cami için seferber oldular
MÝMARÎ özelliðiyle ‘’Çorum’un Selimiye’si’’ olarak adlandýrýlan Meydan
Camisinin yapýmý için kimi vatandaþlar tarladan hasat ettiði buðdayýnýn bir
kýsmýný, kimi kadýnlar da çeyizlerindeki bakýr kaplarýný baðýþlýyor. Meydan
Camisi Yaptýrma ve Yaþatma Derneði
Baþkaný Celal Alegöz, Çepni Mahallesi Farabi Caddesi’nde yaptýrýlan caminin Cumhuriyet döneminde halkýn
desteðiyle yapýlan Türkiye’nin 5’inci
büyük camisi olduðunu söyledi. Te-
meli 2008 yýlýnda Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý tarafýndan atýlan caminin ‘’Çorum’un Selimiye’si’’ olarak adlandýrýldýðýný anlatan Alegöz, inþaatýn tamamlanmasý için düzenlenen baðýþ
kampanyalarýný vatandaþlarýn büyük
ilgi gösterdiðini kaydetti. Cami inþaatý için yaklaþýk 2.5 milyona liraya yakýn
harcama yapýlacaðýný kaydeden Alegöz, bugüne kadar bir çok vatandaþýn
demirden tuðlaya, çimentodan kuma
kadar çeþitli yardýmlarda bulundukla-
rýný bildirdi. Cami inþaatýnýn büyük
bir bölümünün tamamlandýðýný, iki
minaresinin tamamlandýðýný aktaran
Alegöz, ‘’4 minareli caminin her minaresine 4 büyük halifenin adý verilecek’’ dedi. Alegöz, Camide ayný anda
yaklaþýk 3 bin kiþinin namaz kýlabileceðini, bahçesindeki alanla birlikte bu
rakamýn 5 bine çýkacaðýný dile getirdi.
Alegöz, caminin 2011 yýlýnýn ramazan
ayýnda ibadete açýlmasýnýn planlandýðýný sözlerine ekledi. Çorum/aa
Ýstikbal’den
Pakistan’a destek
TÜRKÝYE’NÝN öncü mobilya
markasý Ýstikbal, sel felaketi
nedeniyle zor günler yaþayan
Pakistan’a yardým eli uzatýyor. Pakistan’a gidecek Kýzýlay yardým konvoyuna katýlan Ýstikbal, 2.500 takým ürün
ile yardýmda bulunuyor.
Gerçekleþtirdiði sosyal sorumluluk projeleri ve toplumsal konulara olan duyarlýlýðýyla öne çýkan Ýstikbal, Pakistan’da meydana gelen sel
felaketi sebebiyle zarar gören
ailelere destek oluyor. Sel felaketi dolayýsýyla evlerini kaybeden ve zor þartlar altýnda
yaþamýný sürdüren Pakistanlýlara 350.000 TL deðerinde
2.500 takým yatak, yorgan ve
yastýk yardýmý yapýyor. Ýstanbul/Yeni Asya
Pakistan sevgisi
baðýþlara yansýdý
TARÝHÝNÝN en büyük sel felaketini yaþayan Pakistan için Türkiye’deki camilerde
toplanan yardýmlarda Ýstanbul’dan sonra ikinci sýrada
gelen Konya’da, bir günde
1 milyon liranýn üzerinde
baðýþ yapýldý. Konya Müftü sü Þük rü Öz buð day,
yaptýðý açýklamada, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnýn Pakistan’daki afetzedeler için
baþlattýðý kampanya kapsamýnda geçtiðimiz cuma günü, cuma namazýnýn ardýndan ülke genelinde tüm camilerde yardým toplandýðýný a ným sat tý. Öz buð day,
seller sebebiyle 2 binden
faz la can kay bý ya þa nan,
yaklaþýk 40 milyon insanýn
selden etkilendiði Pakistan
için, Konya’da cuma namazý nýn ar dýn dan top la nan
ba ðýþ la rýn be lir len di ði ni;
yaklaþýk 3 bin camiden Pakistan için 1 milyon 9 bin
256 lira yardým toplandýðýný söyledi. Ankara/aa
SiyahMaviKýrmýzýSarý
4
FARK
Herkesin bildiði sýrlar
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
HA­BER
Anayasa kötü, deðiþiklikler yetersiz
DEMOKRAT YARGI DERNEÐÝ BAÞKANI DOÇ. DR. CAN, ‘’MEVCUT ANAYASA’NIN BU KADAR KÖTÜ OLMASI NEDENÝYLE YETERSÝZ BU ANAYASA DEÐÝÞÝKLÝÐÝNÝ DESTEKLEMEK ZORUNDA KALIYORUZ’’ DEDÝ.
FARUK ÇAKIR
[email protected]
adikal gazetesi yazarý Ýsmet Berkan’ýn, dönemin MÝT müsteþarýnýn kendisine “ajanlýk”
teklifi yaptýðýný açýklamasý medyada epey tartýþýldý. Ama bu tartýþmayý, ‘duyanlar þok oldu’ anlamýnda deðerlendirmek mümkün deðil. Biraz, ‘Benzer teklif ve iddialarýn yabancýsý deðiliz’ diyenler çoðunluktaydý demek mümkün. Cihan Haber dergisine (Sayý: 34, 2010) konuþan Berkan, ‘doðuþtan gazeteci’ diye tanýtýlan bir isim. Annesi de gazeteci olduðu için hayatý gazetecilerle yoðrulmuþ.
Berkan, Türkiye’de pek çok þeyin, “Herkesin
bildiði sýrlar” kapsamýnda olduðunu tesbit edip
þöyle demiþ: “Türkiye’de darbe teþebbüsleri olduðu, muhtýra hazýrlýklarý yapýldýðý vs. herkesin bildiði sýrlar bunlar; fakat onlarý direkt hedef alan
iddianameler yok. Onun yerine iþte bu çeþit tertiplerde doðrudan ya da dolaylý iþbirlikçi olarak
bilerek ya da bilmeyerek rol aldýðý iddia edilen
insanlarla ilgili soruþturmalar yapýlýyor. (...) (Darbe) Planý hazýrlayanlarýn tamamý devlet memuru
asker kiþiler ve mesailerini buna harcamýþlar. Bu
planýn varlýðýný hükümet 2004 yýlýnýn Þubat ayýnda biliyordu ve hiçbir þey yapmadý. (...) Bu darbe
teþebbüsü 2004’te ortaya çýkarýlabilirdi. Ama ne
oldu? (...) Üstü örtüldü.”
Berkan, “Herkesin bildiði sýrlar”ý þöyle sýralýyor:
“Türkiye’nin 3. Ordu’sunun komutaný bir dava
iddianamesinde terör örgütü üyesi olmakla suçlanýyor. Bu örgütün üyesi ve yöneticisi olmakla suçlanýyor ve görevde. Ya hükümet savcýnýn iddianamesini o kadar da ciddiye almýyor ya da baþka bir
þey var. Hukukun hepimize eþit iþlemesi gerekir
ve hükümetin de baþlýca görevi kanunlarýn uygulanmasýný saðlamaktýr. (...) Ya ciddiye alacaksýn
savcýlarýn yazdýðý iddianameleri ya da ciddiye almayacaksan neden ciddiye almadýðýný ortaya koyup bunu düzeltecek çareleri üreteceksin.”
Tabii “Herkesin bildiði sýrlar” bitecek gibi deðil.
Berkan devam ediyor: “EMASYA protokollerini
iptal etti hükümetimiz. Göstermelik bir þeydi. Esas
kanunda yazýyordu. Daha önemlisi þu: Bizim bir
Milli Güvenlik Siyaseti belgemiz var. Ýþte devletin
gizli anayasasý, kýrmýzý kaplý defter filan böyle diye
abartýlý ifadelerle anlatýlýyor. ‘Nedir bu kardeþim,
bir hukuk devletinde bunun geçerliliði nedir? Sýfýr.’ Ýç tehdit diye bir kavram var. Oradan da iç
düþman diye bir kavram var. Kim bu iç tehdit,
düþman? Bizim vatandaþlarýmýz. Bunlar suç mu
iþlediler? ‘Yo hayýr. Ama iþleyebilirler. O yüzden
tehditler.’ Ýþlesin, savcý gitsin yakalasýn. Ýþlemediyse adamý niye fiþliyorsun. ‘Fiþliyoruz abi biz.’ Bu
mantýk buradan geliyor. Bunu tersyüz etmeden; iç
düþman diye bir þey olamayacaðýný içtenlikle kabul etmeden hiçbir yere varamayýz.”
Ýsmet Berkan, “ajan gazeteci”lerle ilgili olarak
da þöyle demiþ: “Yeni Yüzyýl gazetesini çýkartýrken TDN gazetesiyle bir nevi haber ortaðýydýk.
TDN’in Ankara haberlerini de kullanýrdýk. H.B
de TDN’nin Ankara’da çalýþan gazetecilerinden
biriydi. Ýyi de bir gazeteciydi. Hepimiz bilirdik,
H.B MÝT ajanýydý. Herkes bilirdi. (...) Onun haberlerine o gözle bakýyorsun. Bazen çok önemli,
çok ilginç haber getiriyor size. Bazen de sizi manipüle etmeye çalýþtýðýný fark ediyorsunuz. (...)
Ankara’da bu, hep bilinen bir þeydi. Fakat dedikodu seviyesindeydi. (...) Bugün H.B. gazetecilik
yapmýyor. MÝT’de çalýþýyor.”
Bu ‘bilgi’ler de duyanlarý þaþýrtmýyor ve ‘tabii!’
karþýlanýyorsa Türkiye sýkýntýlardan kurtulabilir
mi? Ne zaman ki “Herkesin bildiði sýrlar” azalýr, o
zaman problemleri de aþmýþ oluruz inþâallah.
R
Valilikten “Mobil
Nüfus Müdürlüðü”
nANKARA Valiliðinin talimatý üzerine, 12 Eylül 2010
tarihinde yapýlacak halk oylamasý öncesi vatandaþlarýn
TC kimlik numarasý bulunan nüfus cüzdaný taleplerinin karþýlanabilmesi için oluþturulan 4 adet “Mobil
Nüfus Müdürlüðü” baþkent sokaklarýnda göreve baþladý. 12 Eylülde yapýlacak referandumda oy kullanabilmeleri için üzerinde vatandaþlýk numarasý yer alan nüfus cüzdanlarýna sahip olma zorunluluðu sebebiyle
kimliklerini deðiþtirmek isteyen çok sayýda vatandaþýn
nüfus müdürlüklerini doldurduðunu ve saatlerce sýrada beklemek zorunda kalmasý üzerine, sorunun çözümü için Ankara Valiliðince çeþitli önlemler alýndý. “Vatandaþýn ayaðýna nasýl gidebiliriz?” düþüncesiyle hareket eden Valiliðin talimatý ile içerisi özel olarak donatýlan ve vatandaþlarýn bu araçlarda iþlemlerini yapabileceði 4 adet “Mobil Nüfus Müdürlüðü” minibüsü hazýrlandý. 09.00-23.00 saatlerinde çalýþacak mobil nüfus
müdürlüðü, parklarda, bahçelerde, caddelerde vatandaþlarla buluþulabilecek her yerde görev yapacak. Türkiye'de ilk olan bu hizmet, 12 Eylüle kadar Ankara'nýn
dört bir tarafýnda devam edecek. Ankara / aa
ESKÝ Anayasa Mahkemesi Raportörü ve Demokrat Yargý Derneði Baþkaný Doç. Dr. Osman Can, Anayasa deðiþikliðini, yetersiz olmasýna karþýn mevcut Anayasa’nýn ‘’kötü’’
olmasý sebebiyle desteklemek zorunda kaldýklarýný söyledi.
Can, Adana’da Seyhan Belediyesi Kültür
Merkezi’nde ‘’Anayasa Deðiþikliðine Evet Platformu’’ tarafýndan düzenlenen ‘’Anayasa Deðiþikliði Paketi ve Referandum’’ konulu konfe-
ransa katýlarak görüþlerini dile getirdi. Anayasa deðiþikliðinin ülke gündeminde ciddi gürültü kopardýðýný, deðiþikliðin AKP mutfaðýnda
hazýrlandýðý iddialarýnýn olduðunu ifade eden
Can, ‘’Ama bu deðiþikliði biçimlendiren, katký
saðlayan, fikirleriyle destek veren, raporlarýyla
katký saðlayan çok sayýda sivil toplum örgütü
var. Bunlarý bir araya getirdiðinizde sýrf bir
‘parti mutfaðý’ diyemezsiniz’’ dedi.
Can, Anayasa paketinde grev hakký yasaðýy-
la ilgili deðiþikliklerin bulunduðunu belirterek
þöyle devam etti: ‘’Grev hakký, sosyal demokrat olduðunu iddia eden bir partinin iktidar olduðu 1995 yýlýnda sosyal haklar konusunda oldukça deðiþiklikler yapýlmýþtýr. Dayanýþma yasaðý kaldýrýldý. Ama, 30 yýl içinde hiç bir zaman grev hakkýna dokunulmadý. 16 tane Anayasa deðiþikliði yapýldý, hiç birinde buna deðinmedi. Kim koydu bunlarý AK Parti mutfaðýnda olan insanlar deðil. Bir siyasi gelenekten ge-
len parti ve bazý kuruluþlar bu Anayasa deðiþikliðine çok ciddi þekilde karþý çýkýyor. Biz de
bu Anayasa deðiþikliðini oldukça yetersiz, ancak, karþýmýzda 12 Eylül Anayasasý olduðunu
bildiðimizden dolayý desteklenmesi gerektiðini
söylüyoruz. Türkiye bu Anayasayý hak etmiyor. Hiç bir þekilde hak etmiyor. Mevcut Anayasa’nýn bu kadar kötü olmasý nedeniyle,
yetersiz bu Anayasa deðiþikliðini desteklemek
zorunda kalýyoruz.’’ Adana / aa
Baþbakan Erdoðan:
Deðiþiklikler yeterli deðil
Savcýlar aydýnlatacak
ÖSYM BAÞKANI YARIMAÐAN, KPSS'YE YÖNELÝK ÝDDÝALARLA ÝLGÝLÝ BÝR SONUCA
VARAMADIKLARINI, BUNDAN SONRA OLAYI SAVCILIÐIN AYDINLATACAÐINI BÝLDÝRDÝ.
ÖÐRENCÝ Seçme ve Yerleþtirme Merkezi
(ÖSYM) Baþkaný Prof. Dr. Ünal Yarýmaðan,
günlerdir kamuoyunu meþgul eden KPSS’ye
yönelik iddialarla ilgili, ellerindeki adaylarla
ilgili tüm verileri incelediklerini ancak bir sonuca varamadýklarýný, bundan sonra olayý
savcýlýðýn aydýnlatacaðýný bildirdi.
Yüksek puan alan adaylarýn soru ve cevap
kaðýtlarýný bizzat kendisi de inceleyen Yarýmaðan, 10-11 Temmuz 2010 tarihlerinde
yapýlan Kamu Personeli Seçme Sýnavý’na iliþkin iddialarla ilgili olarak sorularýný cevaplayarak, açýklamalarda bulundu.
Ýddialarla ilgili geçen hafta baþlatýlan araþ-
týrmalardan bir sonuç elde edilip edilmediði
sorusu üzerine Yarýmaðan, ÖSYM olarak
soruþturma yapma yetkilerinin bulunmadýðýný, araþtýrma yaptýklarýný ifade etti. Bu çerçevede inceleme ve araþtýrma yaptýklarýný
belirten Yarýmaðan, þöyle konuþtu:
‘’(KPSS’ye yönelik iddialarla ilgili) elimizdeki verileri incelediðimizde bir sonuca varamýyoruz. Soru kitaplarý, cevap kâðýtlarý incelendi. Adaylar soru kitaplarý üzerinde çalýþmýþ. Bir kýsmý hesap yapmýþ, bir kýsmý altýný
çizmiþ. Ben buradan þu sonuca varýyorum,
bu kiþilere hazýr cevap gelmiþ olma ihtimali
yok. Benim yapabileceklerim burada bitiyor.
Bizim verilerimiz burada bir usulsüzlük, bir
kopya, sorularýn sýzmasý biçiminde bir olayýn
olduðuna iliþkin bir veri içermiyor, bir bulgu
yok. Adaylarýn üçte ikisi geçen sene KPSS’ye
girmiþler. Bunlarýn içinde çoðunun geçen seneki baþarýlarý yüksek ama çok düþük olan
birkaç kiþi de var. Mesela geçen seneki baþarýlarýný üçe katlayan kiþiler de var. Eðer bir
þekilde 300-500 kiþiye sorular bir türlü servis
edilmiþ olsaydý, ben yüzde yüz eminim þimdiye kadar bunun kokusu çýkardý, birkaç kiþi
bize ihbarda bulunurdu. Birþey olmuþsa, bir
sýzma olmuþsa nereden olduðunu ancak savcýlýk bulabilir’’ Ankara / aa
Yol bozuk haberi
yapmýþ, yargýlanmýþ
ARDAHAN'DA YAKLAÞIK 40 YILDIR GAZETECÝLÝK YAPAN 23 ÞUBAT
GAZETESÝ'NÝN ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ KASIM TIRPANCI (63), 12 EYLÜL 1980
DARBESÝ SONRASI YAPTIÐI BÝRÇOK HABER SEBEBÝYLE GÖZALTINA
ALINIP, HAFTALARCA CEZAEVÝNDE TUTULDUÐUNU SÖYLEDÝ.
TÜRKÝYE 12 Eylül anayasasýnýn deðiþikliði için referanduma hazýrlanýrken, dönemin maðdurlarý da konuþmayý
sürdürüyor. Darbenin maðrurlarýndan biri de Ardahan’da gazetecilikte 40’ýncý yýlýný geride býrakan Kasým
Týrpancý. O dönemde köy ve þehir arasýndaki yollarýn
bozukluðunu haber yapan Týrpancý, halký telaþ ve heyecana sebep olacak þekilde yayýn yaptýðý gerekçesiyle gözaltýna alýnmýþ. 20 gün tutuklu kalan Týrpancý’dan darbeyi haklý gösteren haberler yapýlmasý da istenmiþ. Sýkýyönetim Komutanlýðý Askeri Savcýlýðý tarafýndan hakkýnda yazdýðý haberler sebebiyle sürekli soruþturma açýldýðýný belirten Týrpancý, 1980 darbesi ile ülkede demokrasi rafa kaldýrýldýðý gibi, insan haklarýnýn çiðnendiðini ve
bunda basýn mensuplarýnýn da haksýz cezalara maruz
kaldýðýný kaydetti. Týrpancý, “Benim 11-14 Haziran 1982
tarihinde yazmýþ olduðum ‘Þehirlerarasý ve þehir içi yollar çok bozuk’ baþlýklý haber ‘Halkýn telaþ ve heyecanýna
sebep olduðu’ gerekçesi ile 20 gün tutuklanmama neden
oldu. Erzurum Sýkýyönetim Mahkemesi’nde yargýlandým
ve yazýda suç unsuru bulunmadýðý için ‘kovuþturmaya
yer olmadýðý kararý’ verildi. Haksýz olarak tutuklandýðým
halde, koyulan sýnýrlama nedeniyle dava açarak hakkýmý
arayamadým ve tazminat alma yoluna dahi gidemedim.
Ýþte bundan dolayý antidemokratik 82 Anayasasý’nýn deðiþimini yeterli görmemekle birlikte, vicdanýmýn sesine
uyarak ‘evet’ diyorum ve ileri de mevcut anayasanýn tümü ile deðiþmesini diliyorum” dedi. Ardahan / cihan
Darbenin maðrurlarýndan biri de Ardahan’da gazetecilikte 40’ýncý yýlýný geride býrakan Kasým Týrpancý. FOTOÐRAF: CÝHAN
nAKP Genel Baþkaný ve Baþbakan Recep Tayyip
Erdoðan, þu andaki Anayasa’nýn ihtiyaçlara cevap
verdiðine inanmadýðýný belirterek, “Eksikleri olan
bir Anayasa metniyle karþý karþýyayýz. Onu da hemen 2011 sonrasýnda oturur konuþuruz. Bizim þu
anda taslaklarýmýz var, bu taslaklarla beraber adýmlarýmýzý atarýz’’ dedi. Erdoðan, Show TV’de Siyaset Meydaný’nda sorularý cevapladý. ‘’Terör örgütünün eylemsizlik kararý ve buna baðlý olarak
hükümetin ya da devletin terörist baþý ile irtibat
kurduðu’’ yönündeki iddialarýn hatýrlatýlmasý üzerine Erdoðan, hükümet olarak hiçbir zaman terör
örgütü veya temsilcileriyle masaya oturup görüþme yapmayacaklarýný vurgulayarak, ‘’Þu veya bu
þekilde çeþitli kurumlarýyla bu tür bazý münasebetler gerekirse devlet onu kendisi yapar. Burada bunu birbirine karýþtýrmamak gerekir’’ dedi. Baþbakan Erdoðan, þu anda gündemlerinde 26 maddelik
Anayasa deðiþikliði olduðunu belirterek, “Arzuladýðýmýz geniþ manada Anayasa deðiþikliðini yapmýyoruz” dedi. 2011 seçimlerinden sonra yeni bir
geniþ kapsamlý Anayasa yapacaklarýný ifade eden
Erdoðan, þöyle devam etti: ‘’Anayasa metinleri kýsa
metinlerdir, bunlarý yasalarla mevzuatla geniþletiyorsunuz. Burada baþlýklar var. Bunu neyle geniþleteceðiz, yasalarla. Yasalar buna göre yapýlýr, mevzuat ayný þekilde. Biz 2011 seçimlerinden sonra istiyoruz ki çok geniþ kapsamlý, o zamanki parlamento içinde gruplar olarak anlaþabileceðimiz
gruplar teþekkül ederse daha geniþ kapsamlý bir anayasa deðiþikliðini yapabiliriz. Biz þu andaki Anayasa’nýn ihtiyaçlara cevap verdiðine inanmýyoruz.
Eksikleri olan bir Anayasa metniyle karþý karþýyayýz. Onuda hemen 2011 sonrasýnda oturur konuþuruz. Bizim þu anda taslaklarýmýz var, bu taslaklarla beraber adýmlarýmýzý atarýz.’’ Ankara / aa
Bahçeli sert konuþtu
nMHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli, ‘’Hükümetin terör örgütüyle diyalog kurduðu’’ yönündeki
iddialara Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn verdiði karþýlýða iliþkin, sert cevap verdi. MHP Yenimahalle Ýlçe Teþkilatýnýn Demetevler’de düzenlediði iftar programýna katýlan Bahçeli, buradaki konuþmasýnda, PKK terör örgütünün Kandil’deki bir
elebaþýnýn ‘’hükümetle diyalog kurulduðunu’’ teyit
ettiðini iddia etti. Bahçeli, þunlarý kaydetti: ‘’Sayýn
Baþbakan adeta kýzarýyor, yaptýðýndan utanýyor ve
bunu üstünden atabilmek için MHP’ye saldýrýyor.
‘Bu diyaloðu, bu pazarlýðý açýklamazsanýz þerefsizsiniz’ diyor. MHP, bu þerefsizliði kabul etmez. Sen
açýklamazsan, günü saati geldiðinde Milliyetçi
Hareket bunu açýklar ve açýklamakla beraber terör
örgütü ile nasýl iþbirliði yaptýðýnýn hesabýný da sorar. Biz diyoruz ki ‘nasýl oldu bu iþ, bunlarý anlat,
milletimizden saklama. Her þeyi saklýyorsun, gizliyorsun ama fark ediliyor’. Sen hangi iþbirliðini,
kiminle nasýl yaptýðýný açýklamak yerine gerçeklerin üstünü örtmek için MHP’ye niçin saldýrýyorsun? MHP, Ýmralý’daki cani baþýyla sade kahve içip beraber konuþtun mu diyor sana? Yaptýðýn temaslarý, anlaþmalarý, diyaloglarý, açýlým gerçeðini
bu millete aç, millet bütün gerçeði bilsin diyor.
Hala meydanlara çýkýp MHP’ye saldýrýyor. MHP,
kirli aðýzlardan çýkan þerefsizlikle þerefsizlenmez.
MHP, günü geldiðinde her þeyi gizleyen þerefsizlerden hesap soracak.’’ Ankara / aa
Sarp sýnýr kapýsýnda
127 kiþi oy kullandý
nGÜRCÝSTAN ile Türkiye’yi birbirine baðlayan
Sarp Sýnýr Kapýsý’nda, Anayasa deðiþikliðine iliþkin 12 Eylülde yapýlacak halk oylamasý kapsamýnda, þu ana kadar 127 kiþinin oy kullandýðý belirtildi. Türkiye’nin Kafkaslar’a açýlan kapýsý olan
Sarp Sýnýr Kapýsý’nda, 12 Eylülde Türkiye’de gerçekleþtirilecek referandum çerçevesinde, 3 Aðustosta baþlayan oy verme iþlemi sürüyor. 21 gündür süren oylamada, þu ana kadar 127 kiþinin oy
kullandýðý öðrenildi. Sarp Sýnýr Kapýsý’nda 12 Eylül 2010 saat 16.00’ya kadar sürecek oy verme iþlemlerinde, yurt dýþýnda ikamet eden ve daha önce konsolosluklara müracaat edip yurt dýþý seçmen kütüðüne kayýtlý Türk vatandaþlarý sandýk
baþýna gidiyor. Türk vatandaþlarýnýn oy kullanabilmeleri için de sýnýr kapýsýnda her gün seçim
kurulunca görevlendirilen görevliler vardiyalý olarak 24 saat görev yapýyor. Artvin / aa
5
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
HABER
HABERLER
Bir Robinho kaç
Pakiskanlý eder?
Kýyat’a fail-i meçhul sorgusu
EMEKLÝ Koramiral Atilla Kýyat’ýn, Diyarbakýr’da yürütülen bir soruþturma kapsamýnda
Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesi’nde bilgisine baþvuruldu. Adliyeye Çýraðan Caddesi üzerindeki
savcý ve hakimlerin kullandýðý kapýdan giriþ yapan emekli Koramiral Kýyat, geliþ sebebine iliþkin basýn mensuplarýnýn sorularýný cevapsýz býraktý. Kýyat, daha sonra adliye binasýna girerek
savcýlýk katýna çýktý. Kýyat, bir süre kaldýðý adliyeden ayrýlýrken basýn mensuplarýnýn geliþ sebebine iliþkin sorularýna ‘’Çocuklar hiçbir þey
söylemeyeceðim’’ diye karþýlýk verdi. Kýyat, basýn mensuplarýnýn ýsrarlarý üzerine gülerek,
‘’Fenerbahçe maçýndan dolayý çok üzgünüm’’
dedi. Diyarbakýr Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, faili
meçhul cinayetlere iliþkin Kýyat’ýn bilgisine baþvurulmasý için Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’na yazý göndermiþti. Ýstanbul / aa
Ýþ dünyasý gerginlik istemiyor
n ANTALYA Ticaret ve Sanayi Odasý (ATSO)
Baþkaný Çetin Osman Budak, Anayasa deðiþikliði referandumu nedeniyle siyasi gerilimin
arttýðýný, siyasi parti liderlerinin Anayasa deðiþikliði referandumu tartýþmalarýnýndaki üsluplarýnýn gerginliði arttýrdýðýný, iþ dünyasýnýn ülkede gerginlik istemediðini söyledi. Budak
ATSO Aðustos ayý meclis toplantýsýnda yaptýðý konuþmada, Türkiye’nin önünde çözülmeyi
bekleyen sorunlarýnýn hepsinin unutulmuþ göründüðünü öne sürerek, þunlarý kaydetti: ‘’Siyaset adamlarý topluma örnek olmak yerine
kavga ediyor. Ama terör örgütü Kandil’de pervasýzca ültimatom veriyor, birileri çýkýyor Türk
bayraðýnýn yanýna bayrak çekmekten bahsediyor, özerklik taleplerini dile getiriyor. Kavgayý
bir tarafa býrakýp, terörle mücadelede ne yapýlýyor, Neler yapýlacak, bunlar açýklanmalýdýr.
Bu ortamda demokrasi kültürünün nasýl geliþeceði, önümüzdeki 10-20 yýlda ülkemizin ve
ekonominin nerede olacaðý konuþulmalýdýr.
Olgun insanlar kiþileri deðil, fikirleri tartýþýr. Eðer bir toplum fikir üretmeyi ve onun üzerinden tartýþmayý bir yana býraktý ise durum vahimdir. Bizde durum budur.’’ Antalya / aa
SÝYAH-BEYAZ
AHMET DURSUN
[email protected]
F
Üniformayý çýkardý ifade verdi
30 Aðustos itibarýyla emekliðe ayrýlacak olan eski 1. Ordu Komutaný Orgeneral Hasan Iðsýz, ‘’kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet siteleri kurulduðu’’ yönündeki iddialara iliþkin soruþturma kapsamýnda ifade vermek üzere Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesi’ne geldi. Orgeneral Iðsýz, Çýraðan Caddesi üzerindeki savcý ve hakimlerin kullandýðý kapýdan adliye binasýna giriþ yaptý. Iðsýz, daha önce iki kez saðlýk raporu göndererek ifade vermeye gelmemiþ ve ikinci raporun süresi önceki gün
sona ermiþti. Orgeneral Hasan Iðsýz, önceki gün yapýlan törenle 1. Ordu Komutanlýðý görevini Orgeneral Hayri Kývrýkoðlu’na törenle teslim etmiþti. Ýstanbul / aa
Reformlarý hýzlandýr
karþýtlarýný sustur
ÝSPANYA’NIN AB ÝLE ÝLÝÞKÝLERDEN SORUMLU DEVLET SEKRETERÝ GARRÝDO REFORMLAR KONUSUNDA TÜRKÝYE NE KADAR HIZLI DAVRANIRSA, ALMANYA VE
FRANSA’NIN KARÞI GELMESÝNÝN DE O KADAR ZORLAÞACAÐINI SÖYLEDÝ.
YÖK Genel Kurulu rektör
adaylarýný belirleyecek
n YÖK Genel Kurulu, YÖK Baþkaný Prof. Dr.
Yusuf Ziya Özcan’ýn baþkanlýðýnda yarýn toplanacak. Alýnan bilgiye göre, toplantýnýn resmi
gündemini ‘’rektör adaylarýný belirleme’’ oluþturuyor. Toplantýda, bir süre önce tartýþmalara
neden olan Giresun Üniversitesi rektör adaylýðý
için yeniden seçim takvimi oluþturulacak. YÖK
Genel Kurul toplantýsýnda, yeni kurulan Yýldýrým Beyazýt Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi, Ýstanbul Medeniyet Üniversitesi, Ýzmir
Katip Çelebi Üniversitesi, Konya Üniversitesi,
Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi ve Erzurum
Teknik Üniversitesinin rektör adaylarý belirlenecek. Ayrýca Türk-Alman Üniversitesine rektör adayý belirlenmesi de ele alýnacak. Bu üniversite için de daha önce üç rektör adayý belirlenerek liste Cumhurbaþkanlýðý makamýna sunulmuþ ancak listede ismi birinci sýrada olan
Prof. Dr. Ýzzet Özgenç’in adaylýktan çekilmesiyle Cumhurbaþkanlýðý listeyi YÖK’e iade etmiþti. YÖK de bunun üzerine rektör seçim sürecinin yeniden baþlatýlmasýný kararlaþtýrmýþtý.
YÖK, Türk-Alman Üniversitesi Rektörlüðü için yeniden baþvuru aldý. Rektör adaylýðý için
43 kiþinin baþvurduðu öðrenildi.Ankara / aa
Aden Körfezi’nde
komutanlýðý Türkiye alacak
n DENÝZ haydutluðu ile mücadele amacýyla
Aden Körfezi, Somali açýklarý ve Arap Denizi’nde görev yapan Birleþik Görev Kuvveti
151’in (CTF-151) komutanlýðý görevi üç aylýðýna Türkiye’ye geçecek. Deniz Kuvvetleri Komutanlýðý Genel Sekreterliðinden yapýlan yazýlý
açýklamaya göre, görev, 1 Eylül-1 Aralýk tarihlerinde Türk Deniz Kuvvetlerinden bir tümamiral tarafýndan üstlenilecek. CTF-151’in komuta devir teslim töreni ise 1 Eylülde Bahreyn
Manama’da Mina Salman Rýhtýmý’nda bulunan TCG Gökçeada’da yapýlacak.Ankara / aa
laþ, flaþ, flaþ… Robinho Türkiye’ye geliyor.
Ünlü futbolcu, yaklaþýk 25 milyon avroluk
bir maliyetle Beþiktaþ’ýn formasýný giyecek. Kadrosunu Guti ve Querasma gibi yýldýzlarla güçlendiren Beþiktaþ, futbol severlerin
rüyalarýnda görse inanamayacaðý bir kadroyu
kurmuþ durumda. Beþiktaþlýlar çýlgýnca seviniyorlar. Kaç liraya geldi, nasýl geldi, deðer mi,
deðmez mi? Hiç önemli deðil, yeter ki gelsin.
Bir adama bu kadar para verilir mi? Bu nasýl bir
çýlgýnlýk, bu nasýl bir rüya?
Bu hafta sonu, Büyükþehir’in çimdiði
Beþiktaþlýlarý rüyadan uyandýrýr gibi oldu; lakin
Robinho’nun gelecek olmasý, taraftarlarý külliyen
bir rüya âlemine daldýrdý. Ah þu Pakistan olayý
olmasaydý; ne güzel rüyada kalacaktýk. Ne referandum, ne Heron skandalý, ne de terör… Robinho
hepsini unuttururdu ya, þu Pakistan olmasaydý…
Kadim dostumuz, can kardeþimiz Pakistan’ýn
beþte biri sular altýnda. Kurtuluþ Savaþý’nda bizi
yalnýz býrakmayan, bizden maddî-manevî
desteðini esirgemeyen Pakistan, son yýllarýn en
büyük felaketini yaþýyor. Bereketli muson yaðmurlarý bu sefer felâketin habercisi oluverdi.
Ülkenin büyük bir bölümünü etkileyen sel, iki
binden fazla kiþinin hayatýný kaybetmesine yol
açarken binlerce kiþi evsiz kaldý.
Kurtuluþ Savaþý sýrasýnda, takýlarýný,
ellerindeki bir avuç yiyeceðin parasýný bize
gönderen fedakâr Pakistanlýlar, mükellef
sofralarýmýzda iftarý beklerken açlýkla, salgýn
hastalýklarla imtihan olunuyorlar. Her yönüyle
bir oruç ayý olan Ramazan’da göbek büyüten
bizler mi daha çetin bir imtihana tabiyiz,
çamur deryalarýnda yaþama mücadelesi veren,
bir parça ekmeðin ve bir yudum temiz suyun
yolunu gözleyen Pakistanlýlar mý? Anasýnýn
kucaðýnda can çekiþen yavrucak mý imtihan
olunuyor, bananeciliði bir hayat felsefesi haline
getiren bizler mi? Ýmtihan, dilini bilmediðim
çocukcaðýzýn sele kapýlan babasýnýn ardýndan
feryatlarý mýdýr, ahlarý mýdýr; bütün rabýtalarýný
koparmýþ bir ümmetin adam sendeciliði midir?
Bilemiyorum.
Ah Pakistan! Acýlarýn ülkesi… Kader
ortaðýmýz… Darbenin, kan ve gözyaþýnýn eksik
olmadýðý ihanetler ülkesi… Yanlýþ zamanda
felakete uðradýn. Þimdi referandum zamaný,
sana aðlayacak vaktimiz yok. Þimdi Robinho’yu
transfer ediyoruz, sana verecek paramýz yok.
Þimdi karnýmýz acýktý, iftarý bekliyoruz, seni
düþünecek halimiz yok. Çok iþimiz var çok.
450 milyon dolar… Beþiktaþ’la Fener’in
toplam deðeri… Pakistan’ýn, bir insanlýk felaketinin habercisi olan bu içler acýsý durumdan kurtulabilmesi için gerekli olan para da þimdilik 450
milyon dolar… Avrupa Komisyonu 39 milyon,
ABD 10 milyon dolar yardým sözü vermiþ.
Birleþmiþ Milletlerin daha önemli iþleri varmýþ.
Ýslâm âlemi ise iftar için cacýk hazýrlamakla
meþgul. Koca dünya 450 milyon dolarý bir araya
getiremiyor. Yirmi tanecik Robinho parasý…
Sahi, bir Robinho kaç Pakistanlý eder acaba?
Ah be! Gücüm olsa, üç büyükleri satar
Pakistan’ý kurtarýrdým. Gücüm olsa, Robinho’dan vaz geçer, parasýyla Pakistanlý yetimleri
sevindirirdim. Gücüm olsa… Gücüm de yok,
param da. Parasý olmayanýn duâsý kabul olur
mu acaba?
Ýspanya’nýn AB ile iliþkilerden sorumlu devlet sekreteri
Diego Lopez Garrido
ÝSPANYA’NÝN AB ile iliþkilerden sorumlu devlet sekreteri Diego Lopez Garrido,
‘’Türkiye ne kadar hýzlý davranýrsa, Almanya ve Fransa’nýn karþý gelmesi o kadar zorlaþýr’’ dedi.
Ýs pan ya’nýn ku ze yin de ki San tan der
kentindeki Menendez Pelayo Üniversitesi’nde düzenlenen bir konferansta konuþan Garrido, Türkiye’nin AB’ye giriþ sürecine de deðindi. ‘’Türkiye bir istisna olmamalýdýr’’ diyen Garrido, Türkiye’nin
AB’ye tam üyeliðine karþý çýkan Almanya
ve Fransa’nýn ‘’konuyu açýk bir þekilde
göremediklerini’’ ifade etti. Türkiye’nin
AB ile üyelik müzakerelerinin devam edi yor ol ma sý nýn ö ne mi nin al tý ný çi zen
Garrido, sürecin devam etmesi için Türkiye’nin ‘’harekete geçmesinin ve yükümlülüklerini yerine getirmesinin gerektiðini’’ vurguladý.
Öte yandan Garrido, küresel ekonomik
krizin AB’nin ortak para biriminden daha fazlasýný yapmasý gerektiðini ortaya
koy du ðu nu ve bu nun la il gi li ka rar lý a dýmlar atýlacaðýný söyledi. Garrido, finans
piyasalarýnýn düzenlenmesi, ekonomik
yönetim, 2020 stratejisinin öngördüðü
büyüme ve istihdamýn saðlanmasý veya
kamu borçlarýnýn durdurulmasý gibi konularda yýl sonuna kadar AB’nin önemli
karar alma aþamasýna geleceðini savundu. Madrid / aa
Türkiyesiz
Bu anayasa ile AB olmaz
Avrupa kaybediyor
POLONYA’NIN eski Devlet Baþkaný Leh Walesa,
‘’Türkiye’siz Avrupa olamaz. Her zaman söylüyorum, Türkiyesiz Avrupa kaybediyor” dedi. Walesa,
eþi ile çýktýðý bir haftalýk Türkiye tatilini Fethiye’nin
Göcek beldesinde tamamladý. Kuþadasý’ndan baþladýðý tatiline Marmaris’ten mavi tura çýkarak sürdüren Polonya’nýn efsane iþçi lideri Leh Walesa ile eþi
Danuta Walesa’yý, Göcek Limaný’nda Belediye Baþkaný Recep Þatýr karþýladý. Bir süre alýþveriþ yaptýktan sonra dinlenmek için oturduðu kafeteryada gazetecilerin sorularýný cevaplayan Walesa, Türkiye’nin kalkýnmasýnýn iyi planlamasý halinde Avrupa’nýn en gözde ülkeleri arasýnda yerini alacaðýný
kaydetti. Türkiye’nin, AB adaylýðýyla ilgili soruyu
Walesa þöyle cevapladý: ‘’Türkiye’siz Avrupa olamaz. Her zaman söylüyorum, Türkiyesiz Avrupa
kaybediyor. AB ülkeleri yöneticileri gezer, daha
faz la gö rür ler se Tür ki ye’nin du ru mu nu da ha i yi
anlayacaklar. Avrupa’nýn doðasý ve doðal güzellikleri oldukça bozuldu. Türkiye bizim için açýk tatil
merkezi gibi.’’Fethiye / aa
AVRUPA Konseyi Parlamenterler
Meclisi (AKPM) Baþkaný Mevlüt
Çavuþoðlu, ‘’Türkiye, AB’ye girmek
istiyorsa öncelikle bu anayasadan
kurtulmasý gerekiyor’’ dedi.
An tal ya’nýn A lan ya il çe sin de
AKP Ýlçe Baþkanlýðýný ziyaret eden
Çavuþoðlu, burada gazetecilere açýklamalarda bulundu. Çavuþoðlu,
anayasanýn mümkün olduðu kadar
si vil leþ ti ril me si, öz gür leþ ti ril me si
gerektiðini ifade ederek, 12 Eylülde
halkýn oylayacaðý anayasa paketinin bu amaçla yapýldýðýný dile getirdi. Anayasa ile ilgili Türkiye’deki
tartýþmalarda anayasanýn içeriðini
kimsenin ele almadýðýný ve konunun baþka mecralara çekilmeye çalýþýldýðýný anlatan Çavuþoðlu, bir
gazetecinin, ‘’Referandum sonucu
AB’ye giriþ sürecimizi nasýl etkiler’’
so ru su ü ze ri ne, ‘’Tür ki ye, AB’ye
girmek istiyorsa öncelikle bu anayasadan kurtulmasý gerekiyor’’ diye
konuþtu.
Anayasadaki deðiþikliklerin yeterli olmadýðýný ifade eden Çavuþoðlu, seçimlerden sonra yeni bir
anayasa yapmak gerektiðini bildirdi. Çavuþoðlu þöyle devam etti:
‘’Bu anayasa paketi kabul edilmezse Türkiye AB sürecinde ulaþmasý
gereken hedeflere ulaþamaz. Biz bir
kuruma üye olmak istiyorsak öncelikle kendi ayýplarýmýzdan kurtulmamýz gerekiyor. Demokratik bir
kuruma girmek istiyorsak, demokra tik leþ mek is ti yor sak, ön ce lik le
darbe anayasasýndan kurtulmamýz
lazým. Hala darbe anayasasýyla yaþýyorsak Türkiye’de demokratik bir
or ta mýn ol du ðu nu sa vu na ma yýz.
Dolayýsýyla AB sürecinde 3 adým geri gitmiþ oluruz.’’Alanya / aa
6
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
E­KO­NO­MÝ
HA­BER­LER
23 AÐUSTOS
2010
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI
Cinsi
Sabancý Holding,
100 süpermarket açacak
nSA BANCI Holding Perakende Grup Baþkaný ve
CarrefourSA Yönetim Kurulu Baþkaný Haluk Dinçer,
100 yeni süpermarket açacaklarýný bildirdi. CarrefourSA’nýn iþ ortaklarý, düzenlenen iftar yemeðinde bir
araya geldi. Burada gazetecilerin sorularýný cevaplayan Dinçer, Sabancý Grubu’nun son 5-6 yýldýr perakendede yaptýðý atýlýmlarla önemli bir yere geldiðini
belirterek, maðaza sayýsýnýn 300’den 1.400’e, 170 bin
metrekare satýþ alanýnýn da 700 bine çýktýðýný, 15 bin
çalýþana ulaþtýklarýný bildirdi. CarrefourSA’nýn Türkiye’nin tüm bölgelerine yayýldýðýný anlatan Dinçer,
‘’Önümüzdeki dönemde CarrefourSA adýyla özdeþleþmiþ bu hipermarketlerdeki gücümüzü daha da pekiþtirmeyi planlýyoruz. Süpermarketlerde de 100 yeni
maðaza ile daha da güçlenmeyi hedefliyoruz’’ dedi.
Dinçer, Ramazan alýþveriþlerine iliþkin bir soru üzerine, Ramazanýn artýk yaz aylarýna denk geldiði için tüketimin diðer yýllardan biraz daha farklý seyretmeye
baþladýðýný söyledi. Ýstanbul/SEDAT SERDAR
Tatlýlarýnýz Kenton’dan
nTÜRK damak tadýna en uygun hazýr tatlýlarý üretmeyi
ve geleneksel lezzetleri nesilden nesile sürdürmeyi ilke
edinen Kenton, yeni çeþitler ekleyerek zenginleþtirdiði
Geleneksel Türk Tatlýlarý Serisi’yle, Ramazan ayýnda
tüm aileyi bir araya
ge ti ri yor. Ko lay ca
ha zýr la na bi len ü rün le riy le, ev ha nýmlarýna ve çalýþan kadýnlara pratik çö züm ler su nan Kenton, Geleneksel Türk Tatlýlarý Serisi’nin yeni
lezzetleri Sütlaç,
Ýr mik Hel va sý,
Muhallebi ve Ýrmik Tatlýsý ile Rama zan sof ra la rý
þenlendiriyor. Bu ürünlerin yaný sýra Türk
mutfaðýnýn en beðenilen tatlýlarýndan, Sakýzlý Muhallebi, Keþkül, Revani ve Kazandibi’yi de Türk damak tadýna uygun olarak Kenton uzmanlýðýyla bir araya getiren
seri, geleneksel lezzetlerden vazgeçemeyenler için mükemmel bir alternatif oluþturuyor. Ekonomi Servisi
Otomotiv, 600 bin kiþiye
istihdam saðlayacak
nDE NE TÝM ve da nýþ man lýk fir ma sý Ernst & Yo ung’ýn hazýrladýðý ‘Otomotiv Sektörü Raporu’na göre
Türkiye, önümüzdeki yýllarda bu alanda ‘parlayan
yýldýz’ olmaya devam edecek. Türkiye’de önümüzdeki yýllarda düþük araç yoðunluðu ve hýzlý nüfus artýþý
dolayýsýyla sektörün cazibesi artacak. Þirketin Türkiye Vergi Bölüm Baþkaný Mustafa Çamlýca, “Türk otomotiv endüstrisinin 2012 yýlýna kadar 1,1 milyon
adet üretime ulaþacaðýna ve 600 bin kiþiye istihdam
saðlayacaðýna inanýyoruz” dedi. Raporda, sektör bazýnda Orta ve Doðu Avrupa’da en büyük büyüme
potansiyeline sahip olan ülkenin Türkiye olduðu
vurgulandý. Raporun ortaya çýkardýðý verileri deðerlendiren Çamlýca, nüfusun 76 milyonu aþmasýna
raðmen kiþi baþýna düþen otomobil sayýsýnýn en az
Türkiye’de olduðuna iþaret etti. Çamlýca, cari iþlemler dengesinin halen negatif deðerini koruduðu, ekonominin büyük sermaye giriþlerine çok baðýmlý olduðu, coðrafi konumunun bazý ülkelere ihracatý tehlikeye sokabileceði dile getirildi. Ýstanbul/cihan
DÖVÝZ
SATIÞ
ALIÞ
EFEKTÝF
SATIÞ
DÖVÝZ
SATIÞ
ALIÞ
ALIÞ
EFEKTÝF
SATIÞ
1 ÝSVÝÇRE FRANGI
1.4581
1.4675
1.4559
1.4697
1 ÝSVEÇ KRONU
0.20291
0.20502
0.20277
0.20549
1 ABD DOLARI
1.5110
1.5183
1.5099
1.5206
1 AVUSTRALYA DOLARI
1.3487
1.3575
1.3425
1.3656
1 KUVEYT DÝNARI
5.1925
5.2609
5.1146
5.3398
0.25949
1 NORVEÇ KRONU
0.24193
0.24356
0.24176
0.24412
1 DANÝMARKA KRONU
SABANCI Holding Perakende Grup Baþkaný
ve CarrefourSA Yönetim Kurulu Baþkaný Haluk Dinçer
ALIÞ
Cinsi
0.25762
0.25889
0.25744
1 KANADA DOLARI
1.4438
1.4503
1.4385
1.4558
1 EURO
1.9194
1.9287
1.9181
1.9316
1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ
0.40413
0.40486 0.40110
0.40790
1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
2.3499
2.3622
2.3483
2.3657
100 JAPON YENÝ
1.7682
1.7799
1.7867
1.7617
SERBEST PÝYASA
DOLAR
EURO
ALTIN
C. ALTINI
DÜN
1.5330
ÖNCEKÝ GÜN
1.5210
DÜN
1.9340
ÖNCEKÝ GÜN
1.9310
DÜN
60.20
ÖNCEKÝ GÜN
60.15
DÜN
403,000
ÖNCEKÝ GÜN
395,000
p
p
p
p
Ette fiyat bilmecesi
KASAPLAR, 13 LÝRADAN ALDIÐI ÝTHAL HAYVAN ETLERÝ ÝLE 17 LÝRAYA MAL ETTÝÐÝ YERLÝ HAYVAN ETLERÝNÝ
FARKLI FÝYATLARDAN SATIÞA SUNACAK. UYGULAMANIN FÝYATLARI DÜÞÜRMESÝ BEKLENÝYOR.
DAHA önce ithal edilen hayvanlarýn etlerinin toptan kilosunun 13 liradan verildiði
kasaplarýn kýymayý ve kýrmýzý eti yüksek fiyattan satmasý, tüketiciler ile Et ve Balýk
Kurumu yetkililerinin tepkisini çekti. Tüketiciler Birliði Genel Baþkaný Nazým Kaya, et
fiyatlarýndaki hýzlý týrmanýþý sonlandýrmak
için siyasi iktidarýn canlý hayvan ve karkas
ithalinin yolunu açtýðýný söyledi. Nisan ayýnda yapýlan yasal düzenlemeye raðmen
tüketicinin beklediði ucuzluðun saðlanamadýðýný halen kýymanýn kilosunun ortalama fiyatlarla 22-25 arasýnda satýldýðýný belirten Kaya, büyük þehirlerde kýymanýn daha pahalý olduðunu anlattý. Kaya, canlý hayvan ithalatýyla kasaplara ucuza verilen etlerin tüketiciye pahalýya ulaþtýðýný belirterek,
þunlarý kaydetti: ‘’Et ve Balýk Kurumunun
13 lira fiyatla toptan satýþa sunduðu etin kasap reyonunda yerli et ile ayný fiyata satýlýyor olmasý, kasap esnafýnýn fahiþ kar arzusu
beslediðini göstermiþtir. Et fiyatlarýnýn yükselmesi nedeniyle sadece tüketicinin deðil
esnafýn dertlerini de paylaþmaya çalýþýrken
esnaf kesiminin ilk fýrsatta tüketiciyi avlamaya çalýþmasý, bazý kasaplarýn iki günlüðüne veya iki danada dahi dürüst davranmamasý, tüketicinin et krizini artýrmýþtýr.
Kasaplara ucuz fiyattan ve ithal hayvan olduðunu beyan etmesi þartýyla verilen etler
karþýlýðýnda imzalatýlan taahhütnamenin de
iþe yaramamasý kamu otoritesinin ve Et ve
Balýk Kurumunun her þeyi kaðýt üzerinde
çözmeye çalýþmasýnýn baþarýsýz sonucudur.’’ Kaya, 13 liraya alýnan et ile 17 liraya
mal edilen etin ayný fiyattan satýlmamasý
gerektiðini vurgulayarak, bu konuda acilen
düzenleme yapýlmasýný istedi.
SIRBÝSTAN’DAN
KASAPLIK
HAYVAN
ALINACAK
Ýthalatla gelen hayvanlarýn etleri EBK’nýn satýþ maðazalarýnda ucuz fiyattan satýlýrken, fiyatlarýn inmesi için market ve kasaplara
toptan kilosu 13 liraya verilen ithal etleri kasaplar, 17 liraya mal ettiði yerli ýrk hayvan etleriyle birlikte yüksek fiyattan sattý.
FÝYATLARIN
DÜÞMESÝ GEREKÝYOR
ÝKÝ FARKLI
FÝYAT OLMAZ
ET ve Balýk Kurumu ise ithal hayvan etlerinin yüksek
fiyattan halka ulaþtýrýlmasýný önlemek için yeni bir uygulamaya gitti. Federasyonlar aracýlýðýyla kasap ve
marketlere eti ulaþtýracak kurum, alacaðý taahhütle
kýymanýn 18, kuþbaþýnýn ise 20 liradan satýlmasýný
saðlayacak. Bu uygulama ile kasap ve marketler, Et ve
Balýk Kurumundan doðrudan et alamayacak, baðlý olduklarý federasyonlara talep formu doldurarak baþvuruda bulunacak. Federasyon aracýlýðýyla ithal hayvan
eti alacak kasap ve marketler, zorunlu olarak kýymayý
18, kuþbaþýný ise 20 liradan satacak. Bu uygulamanýn,
fiyatlarý daha da düþürmesi bekleniyor. Bursa/aa
BURSA Kasaplar Odasý Baþkaný Muhsin Yýldýz,
daha önceki daðýtýmlarda kasaplarýn bir ya da
iki dana güçlükle alabildiðini belirterek, þöyle
konuþtu: ‘’Kasap 40 günde bir dana mý satacak? Ayný vitrinde þunun fiyatý 19, bunun 25
lira diye gösterilmesi ve satýlmasý mümkün
deðil. Daha fazla getirirler ve kasaplara fazla
daðýtýrlarsa fiyat düþer. Kasap baþýna bir iki
danayla çözülecek iþ deðil. Kasap, bir iki gün 18
liradan kýyma satýp, ithali bitince fiyatý 25
liraya çýkarýrsa vatandaþ ne düþünür?’’
Sebze meyve ihracatý sevindiriyor
Tekstil ihracatý
3,7 milyar dolara ulaþtý
ANTALYA'DAN yýlbaþýndan bu yana yapýlan yaþ meyve sebze ihracatý yüzde 32,74 oranýnda artarken, en fazla artýþ yüzde 336,12 ile
Polonya’ya gerçekleþti. Antalya Yaþ Meyve Sebze Ýhracatçý Birliði’nden (AYMSÝB) edinilen bilgiye göre, yýlbaþýndan bu yana Antalya’dan 66
ülkeye yapýlan yaþ meyve sebze ihracýndan 345 milyon 497 bin 891 Amerikan Dolarý döviz girdisi saðlandý. Meyve sebze ihracatýnda en fazla
artýþ ile Polonya ilk sýrada yer aldý. Polonya’ya yapýlan ihracat yüzde 336,12 artarken, bu ülkeyi yüzde 178,31 artýþla Rusya, yüzde 173 artýþ ile
Çek Cumhuriyeti izledi. Romanya’ya ihracat yüzde 99 oranýnda artýþ gösterdi. Bu ülkelere yapýlan ihracatta ilk sýrayý domates, biber, patlýcan,
üzüm, þeftali ve kiraz aldý. AYMSÝB yetkilileri, yýl sonu itibariyle 500 milyon dolar ihracat hedefine ulaþýlacaðýný bildirdiler.
nÝS TAN BUL Tekstil ve Hammadde Ýhracatçýlarý
Birliði (ÝTHÝB) Baþkaný Ýsmail Gülle, Türkiye’nin
tekstil ihracatýnýn, 2010 yýlýnýn Ocak–Temmuz döneminde 2009 yýlýnýn eþ dönemine kýyasla yüzde
22,3 oranýnda artýþla 3,7 milyar dolara ulaþtýðýný söyledi. Tekstil sektörü ÝTHÝB Baþkaný Ýsmail Gülle tarafýndan verilen iftar yemeðinde biraraya geldi. Burada konuþma yapan Gülle, “Türkiye’nin genel ihracat artýþýndan daha fazla ihracat artýþý saðladýk” dedi.
Sektör ihracatýnýn, kriz öncesi dönemden yüzde 20
daha iyi durumda olduðunu açýklayan Gülle, Türkiye’nin tekstil ihracatýnýn, 2010 yýlýnýn Ocak–Temmuz döneminde 2009 yýlýnýn eþ dönemine kýyasla
yüzde 22,3 oranýnda artýþla 3,7 milyar dolara ulaþtýðýný bildirdi. Gülle, sektörün kriz öncesine göre daha
iyi durumda olmasýna raðmen 3 yýlda yaklaþýk 200
fabrikanýn da kapandýðýný hatýrlattý. ÝTHÝB olarak
yeni pazarlara giriþ için hummalý bir çalýþma yürüttüklerini dile getiren Gülle, “Güney Amerika’nýn en
büyük tekstil fuarý Kolombiya’da yapýlýyor, yaklaþýk
30 firma ile Ocak ayýnda yapýlacak bu fuara ilk defa
katýlacaðýz” dedi. Ýstanbul/RECEP BOZDAÐ
Kaçakçýlýk hýz kazandý
Maden suyu satýþlarýnda
Ramazan bereketi
nRAMAZAN ayýnýn, sýcak yaz günlerine denk gelmesi
nedeniyle maden suyu satýþlarýnda yüzde 10-15 oranýnda artýþ olduðu bildirildi. Türkiye Madensuyu Üreticileri Derneði (TÜRKMASUDER) Genel Sekreteri
Nizamettin Þentürk, maden suyunun insanlarýn saðlýklarý açýsýndan tüketmeleri gereken bir içecek olduðunu
söyledi. Özellikle Ramazan ayýnda insan bünyesinde
eksilen suyun karþýlanmasý ve birtakým minerallerin yerine konulmasý için maden suyunun tüketilmesinde önemli faydalar olduðunu ifade eden Þentürk, þöyle konuþtu: ‘’Özellikle, bu yýl Ramazan ayýnýn baþladýðý günlerde ülkemizde aþýrý sýcaklarýn olmasý sebebiyle maden
suyu tüketiminde önemli artýþlar olmuþtur. Artýþ oranýný tam belirlenememiþtir. Ancak yüzde 10-15 civarýnda olduðu tahmin edilmektedir. Ramazan ayýnýn yaz
günlerine denk gelmesi durumunda maden suyu tüketiminde önemli artýþlar görülmektedir. Bu durum geçmiþ yýllarda da görülmüþtür.’’ Bursa/aa
BU ARADA, Et ve Balýk Kurumu
(EBK), Sýrbistan’ýn Sancak Bölgesi’nden, doðrudan kasaplýk hayvan alacak. Balkanlar Sancak Bölgesi Sjenica Belediye Baþkaný, ‘’satýþýnda sýkýntý çektikleri, bölgenin en önemli
gelir kaynaðý olan büyükbaþ hayvanlarý aldýðý için’’ EBK’ya teþekkür mektubu gönderdi. EBK’nýn internet sitesinde yer verilen, 20 Aðustos 2010
tarihli, EBK Genel Müdürü Bekir Ulubaþ’a hitaben yazýlan mektupta,
Balkanlar Sancak Bölgesi Sjenica Belediye Baþkaný Muriz Turkovic, teþekkürünü þöyle ifade ediyor: ‘’Þahsýnýzýn ve heyetinizin Sjenica’ya gelerek satýþýnda sýkýntý çektiðimiz ve
bölgemizin en önemli gelir kaynaðý
olan büyükbaþ hayvanlarýmýzýn alýmý
hususunda yapmýþ olduðu alým anlaþmasýnýn halkýmýz açýsýndan anlam
ve önemi çok büyüktür. Sýrbistan
Sancak halký adýna, þahsýnýza ve Kurumunuza teþekkür eder, þükranlarýmýzý sunarýz.’’ Bölgede yaþayan Türk
soylu ve Müslüman halkýn hayvancýlýkla uðraþtýðý, ekonomik olarak bu
hal ka des tek ol mak a ma cýy la
EBK’nýn 3 bin ton civarýnda kasaplýk
hayvan alýmý için geçen hafta anlaþma imzaladýðý öðrenildi. Ankara/aa
Sýcaklar, fiyatlarý arttýrdý
ANTALYA Ziraat Odasý (AZO) Baþkaný
Halil Ordu, aþýrý sýcaklarýn ürünün yanmasýna neden olduðunu ve sebze ve meyve
fiyatlarýnýn artmasýna yol açtýðýný bildirdi.
Antalya Ziraat Odasý Baþkaný Ordu, aþýrý
sýcaklar nedeniyle tarlada bazý ürünlerin
kavrulduðunu, bazý ürünlerin de erken
hasat edilmek zorunda kalýndýðýný söyledi.
Bu nedenlerle sebze meyve fiyatlarýnýn art-
týðýný kaydeden Ordu, Ramazan ayýna girilmesinin de fiyatlarý tetiklediðini belirtti.
Ordu, ‘’Sýcak hava mahsulü vurdu. Aþýrý
sýcaklar üründe erken hasada yol açtý. Bu
nedenle ürün kalitesi bozuldu, verim de
azaldý. Karpuz ve üzüm fiyatlarý fýrladý.
Aþýrý sýcaklarý hesap edemedik, sýcak hava
ürünü yaktý’’ dedi. Meyve sebze üretim ve
ihracatýnda önemli rol oynayan Antalya
Büyükþehir Belediyesi Toptancý Hali’nde,
geçen haftaya göre dolmalýk biberin fiyatý
20 kuruþ, muhacir biberin fiyatý 10 kuruþ,
brokolinin fiyatý 50 kuruþ, çeri domatesin
fiyatý 50 kuruþ, ýspanaðýn fiyatý 50 kuruþ,
kabaðýn fiyatý 10 kuruþ, karnabaharýn fiyatý 10 kuruþ, düz marulun fiyatý 40 kuruþ,
kývýrcýk marulun fiyatý 10 kuruþ, pýrasanýn
fiyatý 10 kuruþ arttý. Antalya/aa
nGÜMRÜKLERDE 2005 yýlýndan bu yana 2 milyar
560 milyon liralýk kaçakçýlýk olayý ortaya çýkarýldý. Bu
dönemde 870 milyon lira deðerinde uyuþturucu, 1
milyar 689 milyon liralýk ticari eþya ele geçirildi. Gümrük Müsteþarlýðý Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü Neþet Akkoç, gümrüklerdeki kaçakçýlýk olaylarý, bu
yýlýn 7 ayý ve son 6 yýla iliþkin deðerlendirmelerde bulundu. Kaçakçýlýkla mücadele çalýþmalarý neticesinde
1 Ocak-31 Temmuz 2010 tarihleri arasýnda, ülke genelinde toplam bin 982 kaçakçýlýk olayýnda, 281 milyon 402 bin lira deðerinde yakalama gerçekleþtirdiklerini bildiren Akkoç, bu miktarýn 253 milyon 522 bin
liralýk bölümünün ticari eþyadan, 27 milyon 880 bin
liralýk bölümünün ise uyuþturucu maddeden oluþtuðunu ifade etti. Akkoç, söz konusu dönemde yasa dýþý
yollardan yurt dýþýna çýkmak isteyen 100 kiþinin de
yakalandýðýný belirtti. Neþet Akkoç, ele geçirilen ürünler arasýnda, 19 milyon 702 bin lira deðerinde akaryakýt, 11 milyon 776 bin lira deðerinde tekel ürünü, 32 milyon 602 bin lira deðerinde gýda, 28 milyon
446 bin lira deðerinde tekstil ürünü, 64 milyon 745
bin lira deðerinde araç, 25 milyon 62 bin lira deðerinde makine ve aksamý, 8 milyon 157 bin lira deðerinde
elektronik eþya bulunduðunu anlattý. Ankara/aa
7
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
DÜNYA
Ýsrail-Filistin doðrudan
görüþmeleri baþlarken!
Irak'ta maaþ gasbý: 7 ölü
n IRAK’IN Selahaddin vilayetinde, rafineri çalýþanlarýnýn maaþlarýný taþýyan bir araca pusu kuran soyguncular, 7 kiþiyi öldürdükten sonra araçtaki parayý alarak kaçtý. Biyci rafinerisinde çalýþanlarýn maaþlarýný taþýyan aracý pusuya düþüren soyguncular, 7 kiþiyi öldürdükten sonra
750 milyon Irak dinarýný (yaklaþýk 981 bin 185
TL) çaldýðý belirtildi. Baðdat’ta da önceki gün bir
araç, silâhlý kiþilerce soyulmuþtu. bu soygunda
762 bin dolar çalýnmýþtý. Ankara / aa
GENÝÞ AÇI
HALÝL ÝBRAHÝM CAN
[email protected]
Ýþgalci asker 50 binin altýnda
n AMERÝKAN ordusu, ABD Baþkaný Barack
Obama’nýn talimatýyla Irak’taki Amerikan askerlerinin sayýsýnýn 50 binin altýna indirildiðini
kaydetti. ABD’nin 2003 yýlýnda Irak’a girmesinden bu yana Irak’taki Amerikan askerlerinin
sa yý sý ilk defa 50 bi nin al tý na dü þü rül dü.
ABD’nin Irak’taki muharip misyonu 31 Aðustos 2010 tarihinde sona eriyor. Baðdat / aa
Zorunlu askerlik askýya
n ALMANYA Savunma Bakaný Karl-Theodor
zu Guttenberg, silahlý kuvvetleri üçte bir oranýnda küçülteceðini ve zorunlu askerliði askýya
alacaðýný söyledi. Guttenberg, Berlin’de yaptýðý
açýklamada, silahlý kuvvetlerde görev yapan
asker sayýsýný gelecek yýllarda 252 binden 163
bin 500’e düþürmeyi planladýðýný, yeni þekillendirilecek silahlý kuvvetlerde 156 bin muvazzaf, yaklaþýk 7 bin 500 gönüllü askerin görev
yapmasýnýn düþünüldüðünü ifade etti. Guttenberg, zorunlu askerliðe iliþkin yasa maddesinin anayasadan çýkartýlmasýnýn düþünülmediðini, ancak gençlerin zorunlu olarak askere
çaðrýlmayacaðýný belirtti. Berlin / aa
Somali’de otele saldýrý: 15 ölü
n SOMALÝ’DE hükümet yetkilileri ve milletvekillerinin kaldýðý Mogadiþu Oteli’ne düzenlenen saldýrýda 15 kiþi öldü. Afrika Birliði sözcüsü Barigye
Bahoku, otele bir intihar bombacýsý ve silahlý bir
kiþinin saldýrý düzenlediðini söyledi. Binadan dýþarý
fýrlayan bir otel görevlisi de saldýrganlardan birinin
intihar bombacýsý olduðunu ve kendini havaya uçurduðunu söyledi. Mogadiþu / aa
Taliban’a operasyon: 40 ölü
n AFGANÝSTAN ve NATO yönetimindeki uluslararasý güç askerlerinin düzenlediði operasyonda 40 Taliban askeri öldürüldü. Afganistan’da görev yapan Uluslararasý Güvenliðe
Destek Gücü’nden (ISAF) yapýlan açýklamada,
Afganistan ve uluslararasý güç askerlerinin, ülkede bir ay sonra yapýlacak seçimler öncesinde güvenliði saðlamak amacýyla Afganistan’ýn
doðusunda sürdürdüðü ortak operasyon hakkýnda bilgi verildi. Açýklamada, 21 aðustosta,
hava gücü desteðinde baþlatýlan operasyonda
40 kadar Taliban askerinin öldürüldüðü, Talibanla iþbirliði yapan 8 kiþinin yakalandýðý ve
Taliban’a ait çok sayýda silahla intihar yeleðinin ele geçirildiði belirtildi. Kabil / aa
yýlýndan bu yana kesilen FilistinÝsrail doðrudan görüþmeleri gelecek yýl yeniden baþlayacak. 1993 yýlýndaki Oslo
Barýþ Anlaþmasýndan bu yana bir baþlayýp bir
duran görüþmelerde bu kez bir yýllýk süre konulmuþ. ABD’nin baskýsýyla gelinen bu noktayý
Ortadoðu Dörtlüsünün diðer taraflarý AB, BM
ve Rusya da onaylýyor.
“Temel sorunlar” bu bir yýl içinde görüþülüp
karara baðlanacak. Bunlara Filistin devletinin sýnýrlarý, Kudüs’ün bölünmesi, Filistin’in silâhsýzlandýrýlmasý ve mültecilerin yurtlarýna dönüþ
hakký dahil.
Buraya kadar her þey tamam.
Peki Netanyahu’ya güvenerek bu görüþmelere
girilebilir mi?
Obama’ya söz verip peþinden Doðu Kudüs’te
yeni yerleþim izni veren, Gazze’ye bütün uluslar
arasý savaþ kurallarýný ve insanî ilkeleri ihlâl ederek saldýran, halen de bu bölgeyi abluka altýnda
tutan Ýsrail’e nasýl güvenecek Filistinliler?
Ni te kim Fi lis tin li de ri Ab bas da Ne tan ya hu’nun güvenilmez bir müzakere ortaðý olduðunu, bu yüzden teminat beklediklerini Amerikalýlara iletti. Ancak bu konuda Obama’nýn da yeterince etkin teminat olabileceðini söylemek
güç. Durdurulmasýný istediði Doðu Kudüs yerleþimleri konusunda geri adým atmasýndan bu yana çok vakit geçmedi.
Ö te yan dan Ne tan ya hu gö rüþ me le ri an cak
önþartsýz olmasý halinde kabul edeceðini açýkladý. Yani yerleþimlerin durdurulmasý sözkonusu
deðil. Zaten Batý Þeria’da kýsmen durdurduðu
yeni inþaatlar için verdiði süre de gelecek ay dolacak ve inþaatlar yeniden baþlayacak.
Taraflarý bu noktaya getirmek için haftalardýr
uðraþan tecrübeli arabulucu George Mitchell
(Ýngiltere’de ÝRA ile yapýlan barýþýn da mimarlarýndandý) þu an Abbas’ý buna ikna ettiðine memnun. Ancak görüþmelerin üçüncü tarafý olmasý
gereken Hamas, müzakerelerin tekrar baþlatýlmasýnýn hiçbir yararýnýn olmayacaðý kanaatinde.
Onlarca yýldýr Ýsrail ayný taktiði izliyor. Aþýrý
baský altýnda kaldýðýnda müzakerelere baþlýyor.
Ama bunu süre kazanmak için bir bahane olarak
kullanýp, yine bildiðini okumaya, Filistin topraklarýndaki iþgalini kalýcý hale getirmek için yeni
yerleþimler kurmaya, Filistin’i açýk hapishaneye
çeviren duvarlarý yükseltmeye devam ediyor.
Ýþte bu sebeple Filistin yönetimi bir yýllýk sürede bir çözüm olmamasý halinde tek taraflý olarak devletliðinin bütün unsurlarýný kullanmaya
baþlayacaðýný ilân etti.
Maalesef gelinen noktaya sevinemiyoruz. Zira
doðrudan görüþmelerde de hiçbir sonuca varýlamayacaðýný, her þeyden önce Gazze’nin kontrolünü elinde bulunduran Hamas’ýn yok sayýldýðý
bir çözümün nihaî olamayacaðýný biliyoruz. Daha önce defalarca belirttik þimdi tekrarlayacaðýz: Filistin sorununun çözümü için öncelikle el
Fetih ile Hamas’ýn birleþtirilmesi, Filistin’in tek
ses haline gelmesi gerek. Sonrasýnda Ýslâm âleminin tek ses halinde Filistin’in ardýnda durduðunu göstermesi önemli. Ancak o zaman Ýsrail,
Filistin’i ciddiye alabilir. O zaman etrafýndaki
bütün komþularýnýn sýcak nefesini ensesinde
hissedip barýþa yönelebilir. Bu noktaya gelinmesi ise—maalesef—uzak bir hayal gibi görünüyor.
Þu mübarek günlerde abluka altýndaki Gazzeli
masumlara duâ etmeyi ihmal etmeyelim. Bir aile için kurulmuþ sofralarýmýzdakilerin Filistin ve
Pakistan’da belki on ailenin bir ayda yediðine
bedel olduðunu unutmayalým.
2008
Selin vurduðu Pakistan'da milyonlarca insan açlýk ve yoksulluðun pençesinde. Türkiye Kýzýlay, selzedelere yardým için çalýþmalarýný sürdürüyor. FOTOÐRAF: AA
Sel 50 yýl geriye götürdü
PAKÝSTAN’DAKÝ SEL FELÂKETÝNÝ DEÐERLENDÝREN TÜRK KIZILAY’I AFET YÖNETÝM DANIÞMANI ERSOY, “SEL FELÂKETÝ, PAKÝSTAN’I SOSYAL, EKONOMÝK VE PSÝKOLOJÝK OLARAK DERÝNDEN ETKÝLEYEREK 50 YIL GERÝYE GÖTÜRMÜÞTÜR’’ DEDÝ.
TÜRK Kýzýlay’ý Afet Yönetim Danýþmaný
Hakký Ersoy, Sel ve muson yaðmurlarýnýn
Pakistan’daki hayatý felç ettiðini belirterek,
‘’sel felaketi; Pakistan’ý sosyal, ekonomik ve
psikolojik olarak derinden etkiyerek 50 yýl
geriye götürmüþtür’’ dedi. Pakistan’da
2005 yýlýnda meydana gelen deprem
sýrasýnda bölgede görev yapan Afet
Yönetim Danýþmaný Ersoy, sorularý
cevapladý. 2005 yýlýndaki depremin
merkezini Pakistan’ýn Muzafferebad
Bölgesi’nde etkili olduðunu ifade
ederek, 33.5 milyon insanýn evsiz, 75 binden fazla insanýnda
öldüðünü hatýrlattý. Ersoy,
Kýzýlay’ýn Pakistan'da 4 yýl
boyunca afet bilinci oluþturulmasý konusunda eðitim
fa a li yet le rinde bu lun duðunu belirterek, sel felaketi
sonrasýnda bölgeye ilk gelen yardým kuruluþunun Türk Kýzýlay’ý
olduðunu kaydetti. Pakistan’da
her yýl Temmuz ve Aðustos
aylarýnda muson yaðmurlarýnýn etkili olduðunu ifade eden Ersoy, Küresel iklim deðiþikliði etkisi sebebiyle Muson yaðmurlarýnýn nitelik deðiþtirdiðini ve yaðmurlarýn afe te dö nüþ tü ðü nü söy le di.
Ersoy þöyle devam etti: ‘’Sel felaketi; Pakistan’ý sosyal, ekonomik ve psikolojik olarak derinden etkiyerek 50 yýl geriye
götürmüþtür. 2005 yýlýndaki depremde elde
edilen dersler ýþýðýnda gerek hükümet gerekse Pakistan Kýzýlay’ý nezrinde sel felaketine müdahale faaliyetleri yakýndan takip edilmiþtir. Selin meydana geldiði 21
Temmuz’dan itibaren Türk Kýzýlayý’nýn Pakistan Kýzýlayý’na kazandýrdýðý Afet Yönetim ve
Lo jis tik Mer ke zi’nde Kriz
masasý oluþturarak çalýþmalarýna baþlamýþtýr. Bütün geliþmeleri bu merkezde takip eden Türk Kýzýlay’ý Muson
yaðmurlarýnýn meydana
getireceði kayýplarý öngörerek 2005 yýlýnda
olduðu gibi felakete ilk
müdahalede bulunan
en son alandan ayrýlan
kurum olmuþtur. Pakistan’a en çok ihtiyaç duyulan gýda, saðlýk malzemesi, temiz su, barýnma ve barýnma
malzemelerini 7 uçakla bölgeye gönderildi.’’
Ersoy kuzeyden güneye ülkeyi etkisine alan yüzde 70’ini
sular altýnda býrakan sele müdahale kapsamýnda bütün uluslararasý yardým kuruluþlarýnýn dikkatini Pakistan’a çekmeye çalýþtýklarýný
ifade ederek, ‘’Türk Kýzýlay’ý tarihindeki en büyük insaný yardým operasyonlarýndan birini daha gerçekleþtiriyor’’ dedi. Ýslamabad / aa
ZERDARÝ: SELÝN
YARALARI EN AZ
ÜÇ YILDA SARILIR
PAKÝSTAN Devlet Baþkaný Asýf Ali Zerdari, ülkenin
beþte birini sular altýnda býrakan sel felaketinin yol
açtýðý zararlarýn giderilmesinin en az 3 yýl alacaðýný
söyledi. Zerdari, bir grup yabancý basýn mensubuna
açýklamasýnda, Pakistan’da bugüne kadar yaþanan
eþi görülmemiþ büyüklükteki sel felaketi karþýsýnda
eleþtirilere uðrayan hükümetin icraatýný savundu.
Asýf Ali Zerdari, felaketin yol açtýðý zararlarýn giderilmesinin çok uzun bir süre alacaðýný belirtti ve “en az
3 yýl” süreceði öngörüsünde bulundu. Sel felaketinin Pakistan’ý militanlara karþý yürüttüðü mücadeleden alýkoymayacaðýný söyleyen Zerdari, militanlarýn, sellerin etkisinin en çok hissedildiði bölgelerde
yeni militanlar kazanarak bu durumdan fayda saðlayabileceðine iþaret etti. Zerdari, “Savaþ tüm cephelerde devam ediyor. Bir dava için savaþýyorsanýz
ve durum güçleþiyorsa teslim olmazsýnýz. Masaya
yeni çözüm getirirsiniz” dedi. BM’ye göre, Pakistan’ýn kuzeybatýsýnda Muson yaðmurlarýyla birlikte
bir ay önce baþlayan seller ülkedeki 17 milyondan
fazla insaný etkilemiþ durumda. Milyonlarca insaný
evsiz ve milyonlarca hektarlýk ekili alaný sular altýnda
býrakan, 2000 kadar kiþinin ölümüne yol açan sellerin Pakistan’da meydana getirdiði insani kriz devam
ediyor. Sellerle ortaya çýkan büyük çaplý yoksulluðun, sosyal huzursuzluklara, yiyecek için baþkaldýrýlara yol açacaðý, hatta görev süresi 2013’te dolacak
hükümetin iktidarda kalmasýný zorlaþtýracaðý yönünde kaygýlar bulunuyor. Ýslamabad / aa
Abbas: Ýnþaatlar baþlarsa
görüþmelere devam edemeyiz
FÝLÝSTÝN Devlet Baþkaný Mahmut Abbas, Ýsrail’in yerleþim birimleri inþaatlarýyla ilgili politikasýna yeniden baþlamasý durumunda doðrudan görüþmelerin
devam edemeyeceðini bildirdi. Abbas,
AB Dýþiþleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’a cuma günü yazdýðý ve bir
kopyasý AFP’ye dün ulaþan mektubunda, “Eðer Ýsrail, Doðu Kudüs de dahil
yerleþim birimleri inþaatý faaliyetlerine
yeniden baþlarsa, görüþmelere devam
edemeyiz” dedi. Gelecekteki bir Filistin
devleti, Filistinli mültecilerin ve Kudüs’ün statüleri gibi hassas dosyalarýn
görüþmelerin gündeminde olmasýný isteyen Filistin Devlet Baþkaný Abbas,
görüþmelerin bir sonuca ulaþmasý için
adil ve iyi niyetle yürütülmesi gerektiðini belirtti. Abbas, “geçici sýnýrlara sahip
bir Filistin devletinin Filistinliler için bir
seçenek olmadýðýný” söyledi. En büyük
Filistin Devlet Baþkaný Mahmut Abbas
umudunun, Ýsrail’le, çatýþmalara son
vermek için belirleyici görüþmelere yeniden baþlamak olduðunu ifade eden
Abbas, bununla birlikte, özellikle Doðu
Küdüs’tekiler olmak üzere yerleþim birimleri inþaatlarýyla ilgili faaliyetlerin,
Filistin halkýnýn gözünde görüþmelerin
inanýlýrlýðýnýn zarar göreceði kaygýsýný
taþýdýðýný yazdý. Ramallah / aa
Doðrudan görüþmeler 2 Eylül’de
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Ýsrail
ile Filistin arasýndaki doðrudan görüþmelerin 2 Eylülde Washington’da baþlayacak olmasý yönündeki karardan
memnuniyet duyduðunu açýkladý. BM
Sözcülüðünden yapýlan açýklamada,
Genel Sekreter Ban’ýn, Ortadoðu’da iki
tarafýn nihai statüye iliþkin tüm meseleleri çözmek için müzakereler yürütmelerinin tek yol olduðunu belirterek. Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netanyahu ve
Filistin Devlet Baþkaný Mahmut Abbas’tan “halklarýnýn isteklerini gerçekleþtirmek için liderlik cesareti ve sorumluluk göstermelerini” istediði bildirildi. “Bu boþa gitmemesi gereken bir
fýrsat” diyen Ban, görüþmelerin baþarýlý
geçmesi ve kapsamlý bir barýþ anlaþma-
sýnýn kabul edilebilmesi için uluslararasý
toplumun doðrudan görüþmelere vereceði desteðin de hayati önem taþýdýðýný
vurguladý. Ban, “Bölgedeki insanlarýn
barýþ, güvenlik ve özgürlük içinde yaþayabilmeleri yönündeki umutlarýnýn gerçekleþebilmesi için bu fýrsat yakalanmalýdýr” diye konuþtu. 2008 yýlýnýn sonlarýndan beri doðrudan görüþmeler yapmayan iki taraf, bu yýlýn mayýs ayýndan
beri ABD’nin Ortadoðu Özel Temsilcisi George Mitchell’in arabuluculuðunda toplam 7 dolaylý görüþme yaptý.
ABD, BM, Rusya ve AB’den oluþan Ortadoðu Dörtlüsü, cuma günü yaptýðý açýklamada, dolaylý görüþmelerin 2 Eylülde Washington’da baþlayacaðýný bildirmiþti. Birleþmiþ Milletler / aa
BM: Ýsrail, ‘Mavi
Marmara’ için
iþbirliðine yanaþmýyor
GAZZE’YE yardým götüren “Mavi Marmara” gemisine düzenlenen baskýnla ilgili BM Ýnsan Haklarý
Konseyi’nin yürüttüðü soruþturmada Ýsrail’in, “iþbirliði göstermediði” bildirildi. Baskýnla ilgili yürütülen uluslararasý soruþturma ekibine eþlik etmek
üzere atanan BM yetkilisi Juan Carlos Monge,
Türkiye ve Ürdün’den hükümet görevlileri ve görgü tanýklarýyla görüþtüðünü ancak Ýsrail’in soruþturma ekibine davet göndermediðini söyledi. Ekibin, baskýnla ilgili soruþturma raporunu, BM Ýnsan
Haklarý Konseyi’ne 27 Eylülde sunulmasý bekleniyor. “Mavi Marmara” baskýnýyla ilgili, Yeni Zelanda eski Baþbakaný Geoffrey Palmer ve Kolombiya
eski Devlet Baþkaný Alvaro Uribe’nin üyesi olduðu
bir baþka BM paneli daha bulunuyor. Cenevre / aa
8
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
MAKALE
Þehir çocuklarý
Can Pakistan! Pakistancan!
KUMBARAMDAKÝ KELÝMELER
SALÝHA FERÞADOÐLU
[email protected]
ök­yü­zü­ne­ ya­kýn­mýþ­ gi­bi­ du­ran,
as­lýn­da­ çok­ u­zak­ta­ bu­lu­nan­ a­part­ma­nýn­ on­ bi­rin­ci­ ka­týn­da­ki
bal­kon­da­üç­ço­cuk­he­le­can­la­bað­rý­þý­yor,­ se­ma­ya­ ne­þe­li­ kah­ka­ha­lar­ sa­vu­ru­yor­lar­dý.­ El­le­rin­de­ sý­ký­ sý­ký­ya­ tut­tuk­la­rý­ip­ler,­nay­lon­mar­ket­po­þet­le­ri­ne­ dü­ðüm­lüy­dü.­ Rüz­gâ­ra­ tes­lim­ et­tik­le­ri­ bu­ po­þet­ler,­ bir­ u­çurt­ma­ e­da­sýn­da­ sü­zü­lü­yor,­ bu­lut­la­ra­ u­laþ­mak
is­ter­ce­si­ne­yük­se­ðe­da­ha­da­yük­sek­le­re­ka­nat­la­ný­yor­du.
Sa­lý­na­sa­lý­na­u­çu­þan­po­þet­le­ri­iz­ler­ken­ ço­cuk­lar,­ gü­neþ­ gü­lüm­sü­yor­du
on­la­ra;­her­bi­ri­nin­i­lik­le­ri­ne­ka­dar­iþ­li­yor,­ ý­sý­tý­yor­du.­ Ha­zýr­ fýr­sa­tý­ bu­lan
rüz­gâr­ da­ ka­yýt­sýz­ ka­la­ma­dý­ ma­sum
yav­ru­cak­la­rýn­ u­mut­ do­lu­ hül­ya­lý­ ba­kýþ­l a­r ý­n a;­ ko­y u­ sa­r ý,­ kah­v e­r en­g i­ ve
kuz­gu­ni­ si­yah­ saç­la­rýn­ a­ra­sý­na­ gir­di,
kar­man­ çor­man­ et­ti­ hep­si­ni.­ Ya­nak­la­rý­na­do­kun­du;­yu­mu­þa­cýk­tý.­Du­dak­la­rý­ný­ in­ce­le­di;­ te­bes­süm­ ve­ ký­kýr­da­ma­lar­ eþ­li­ðin­de­ a­çý­lýp­ ka­pa­ný­yor­du.
Eþ­ref-i­ mah­lû­kat­ o­lan­ in­sa­noð­lu­ ne
ka­dar­ mü­kem­mel­ ya­ra­týl­mýþ­tý;­ ön­le­rin­de­u­za­nan­gör­kem­li­ge­le­ce­ði­gö­rür
gi­bi­ol­du­rüz­gâr.
An­cak,­ rüz­gâr­ tah­mi­nin­de­ ya­nýl­mýþ­tý.­ Þe­hir­ ço­cu­ðuy­du­ on­lar,­ gök­de­len­le­rin­ a­ra­sý­na­ sý­kýþ­mýþ,­ mar­ket
po­þet­le­riy­le­ u­çurt­ma­ u­çur­ma­ya­ ça­lý­þan.­Ve­rüz­gâr­bil­mi­yor­du,­az­son­ra­i­çe­ri­gi­ren­üç­ço­cuk­ba­ðým­lýk­la­rý­nýn­e­si­riy­di;­ko­yu­sa­rý­saç­lý­sý­te­le­viz­yon,­ kah­ve­ren­gi­ saç­lý­sý­ in­ter­net­ ve
kuz­gu­ni­ si­yah­ saç­lý­sý­ bil­gi­sa­yar­ o­yun­la­rý­ba­ðým­lý­sýy­dý.
Her­bi­ri­tek­no­lo­ji­ye­ye­nik­dü­þen­bu
as­rýn­a­cý­na­sý­yav­ru­cak­la­rýy­dý;­o­yun­la­rý
sa­n al­d ý,­ ger­ç ek­t en­ o­l a­b il­d i­ð in­c e­ ý­rak…­Hiç­bi­ri­top­rak­ko­ku­su­nu­ne­dir
bil­mi­yor­du,­ bir­ yað­mur­ son­ra­sý­ ýs­la­nan­ top­ra­ða­ þe­kil­ ver­me­miþ­ti­ kör­pe­cik­ el­le­ri…­ So­kak­ a­ra­la­rýn­da­ ad­re­na­lin­le­yük­lü­e­be­le­meç­oy­na­ma­mýþ;­ba­-
G
ðý­r a­ ça­ð ý­r a­ te­k er­l e­m e­l er­ söy­l e­y ip
kom­þu­ tey­ze­le­rin­ baþ­la­rý­ný­ þi­þir­me­miþ­l er­d i.­ Tu­h af,­ beþ­ taþ­ oy­n a­y a­c ak
taþ­la­rý­bi­le­ol­ma­mýþ­tý.­Kýz­lar­be­bek­le­ri­ne­hiç­ký­ya­fet­dik­me­miþ­ti;­çün­kü­in­ter­net­ten­kýz­giy­dir­me­o­yun­la­rý­oy­nu­yor­lar­dý.
Kü­re­sel­le­þen­ dün­ya­ya­ ba­kýp,­ bir­bi­ri­mi­ze­ ya­kýn­laþ­tý­ðý­mý­zý­ dü­þü­nü­yor­ ve
se­vi­ni­yo­ruz.­ Oy­sa­ bi­lin­ci­mi­ze­ et­ki­ e­den­her­bir­tek­no­lo­jik­ve­kül­tü­rel­ge­liþ­me­ler­sa­de­ce­ço­cuk­la­rý­de­ðil,­biz­le­ri­de­e­sir­al­dý.­Gaf­let­der­ya­sý­na­dal­dýk;
e­bed­le­re­ u­za­nan­ ih­ti­yaç,­ is­tek­ ve­ e­mel­le­ri­miz­ kar­þý­sýn­da­ þaþ­ký­na­ dön­dük.­ Haz,­ ar­zu­ ve­ mut­lu­luk­ kav­ram­la­rý­mýz­ ye­ni­den­ ta­ným­la­ma­lar­ ka­zan­dý;­ a­sýl­ ma­na­lar­ ö­ne­mi­ni­ ve­ an­la­mý­ný
kay­bet­ti.­He­do­niz­min­çýl­gýn­lý­ðý­na­ka­pý­lýp­ ma­tah­ bir­ ruh­la­ ha­ya­tý­mý­za­ de­vam­ e­d i­y or;­ ru­h u­m u­z un­ sep­t i­s izm
kurt­çuk­la­rýy­la­ ký­yým­ ký­yým­ doð­ran­ma­sý­na­ bo­yun­ e­ði­yo­ruz;­ çün­kü­ far­kýn­d a­ de­ð i­l iz­ ken­d i­m i­z in.­ Kü­ç ük
mut­lu­luk­lar­la­ ye­tin­mek­ di­ye­ bir­ þey
yok­ ar­týk­ lü­ga­ti­miz­de.­ Su­lu­ bir­ Bur­sa
þef­ta­li­sin­den­ ý­sý­rýk­ al­mak­ ya­hut­ es­ki
bir­ta­ný­dý­ða,­kö­þe­ba­þýn­da­rast­gel­mek
mut­lu­et­mi­yor­bi­zi.
Ý­na­dý­na­du­dak­la­rý­mý­zý­bü­kü­yor,­be­ðen­me­di­ði­mi­zi­ en­ a­bar­tý­lý­ ha­liy­le­ an­la­ta­bil­mek­i­çin­yü­zü­mü­þe­kil­den­þek­le­ so­k u­y o­r uz;­ ke­l i­m e­l e­r i­m i­z e­ gü­z af
mef­h um­l ar­ yük­l ü­y o­r uz.­ Hep­ da­h a
faz­la­sý­ný,­da­ha­gü­ze­li­ni,­da­ha­pa­ha­lý­sý­ný,­ da­ha­ i­yi­si­ni­ is­ti­yo­ruz.­ Bun­lar­ yet­mi­yor;­ sa­nal­ zevk­le­rin­ pe­þin­den­ ko­þu­yo­ruz.­ Bir­ nok­ta­dan­ son­ra­ lez­zet
ver­m i­y or­ hiç­ bi­r i;­ tat­m in­ ol­m a­y an,
hu­zur­suz,­ hod­bin,­ ka­ram­sar­ ve­ a­þý­rý
si­nir­li­bir­ca­na­va­ra­dö­nü­yo­ruz.
E­fen­dim,­ o­ üç­ ço­cuk­ mu?­ Git­tik­çe
can,­ an­lam,­ hu­zur­ ve­ sü­rur­ kay­be­di­yor­lar.­ Ye­ni­den­ ha­ya­ta­ ka­zan­dýr­mak
i­çin­ e­li­miz­den­ ge­le­ni­ ya­pý­yor,­ du­â­ný­za­muh­taç­bek­li­yo­ruz!
a­kis­tan­lý­lar­bir­ki­þi­yi­çok­sev­di­ler­mi,­o­na­ses­le­nir­ken,­is­mi­nin­he­men­so­nu­na­­“can”­e­ki­­ge­ti­rir­ler.­Bu­ek,­Türk­çe­’de­ki­­sev­gi­yi­çað­rýþ­tý­ran
“ci­ðim”­e­ki­gi­bi­dir.­Ör­ne­ðin:­An­ne­ci­ðim,­Ba­ba­cý­ðým,
Fat­ma­cý­ðým­ye­ri­ne;­Ba­ba­can,­An­ne­can,­Fat­ma­can,
Ha­san­can­der­ler.­So­yun­da­A­ze­rî­lik­o­lan­an­nem­de
ba­na­“Ký­zým­can!”­ve­ya­“Su­na­can!­“­di­ye­ses­le­nir­di
ço­cuk­lu­ðum­da.­Ve­hâ­lâ­za­man­za­man­bu­þe­kil­de
ses­le­nir.­Fars­ça­’dan,­Ur­du­ca­’ya­ve­A­ze­rî­þivesi­ne­gi­ren­“­can”­e­ki,­Türk­çe’­de­ki­“ci­ðim”­e­kin­den­da­ha­hoþ
ge­lir­ku­la­ða­ve­da­ha­da­mâ­ni­dar­dýr.
Bir­ki­þi­nin­men­fa­at­siz­dost­lu­ðu­nu­ta­rif­et­ti­ði­miz
za­man­“Çok­can­dan­dýr”­de­riz­ya,­iþ­te­bu­söz­Pa­kis­tan­lý­la­rýn­Türk­le­re­o­lan­dost­lu­ðu­nu­çok­gü­zel­ta­ným­lar.­Ha­ki­ka­ten­de,­on­lar­bi­zim­can­­dos­tu­muz­dur.­Ben­Pa­kis­tan­lý­la­rýn­Türk­le­re­kar­þý­o­lan­dost­luk­la­rý­ný­biz­zat­ya­þa­dým.­Bu­yüz­den,­Pa­kis­tan­lý­lar­la­il­gi­li
çok­de­ðer­li­ha­tý­ra­la­rým­var­dýr.­
Ku­veyt­el-­Ka­bes­ga­ze­te­si,­Pa­kis­tan’ýn­Ku­veyt­Bü­yü­kel­çi­si­o­lan­Ýf­ti­har­A­ziz­i­le­sel­fe­lâ­ke­ti­ü­ze­ri­ne
21.8.2010­ta­ri­hin­de­bir­rö­por­taj­yap­mýþ.­“Ýf­ti­har”­is­mi­ni­o­ku­yun­ca,­Ku­veyt’­te­ki­ilk­Pa­kis­tan­lý­dos­tu­muz
ve­kom­þu­muz­o­lan­Ýf­ti­har­Ni­ya­zi­A­ða­bey­ak­lý­ma
gel­di.­Al­lah­rah­met­et­sin,­kar­þý­lýk­sýz­dost­luk­ve­mi­sa­fir­per­ver­lik­o­nun­þah­si­ye­tin­de­zir­ve­ye­var­mýþ­tý.­Bir­çok­in­sa­nýn­o­nun­e­vin­de­ay­lar­ca­mi­sa­fir­o­la­rak
kal­dý­ðý­ný­bi­li­rim.­
Ýf­ti­har­A­bi­nin­e­vin­de­ki
ye­mek­ da­vet­le­ri­ meþ­hur­du.­Ta­biî­bu­ye­mek­le­ri,­Ýf­ti­har­A­bi­nin­e­þi­Kev­ser­Ab­la­ tek­ ba­þý­na­ ya­par­dý.­ Et­ra­fa
za­rar­ver­me­sin­di­ye­sü­rek­li­e­lin­den­tut­mak­zo­run­da­kal­dý­ðý
be­yin­ ö­zür­lü­ ço­cu­ðu­ “Ö­mer­can”­ ol­ma­sý­na­ rað­men,­ on­lar­ca
in­sa­na­ ne­fis­ ye­mek­ler­ ha­zýr­lar­dý.
Kev­ser­Ab­la­nýn­sof­ra­sýn­da,­bir­an­da­ 50-60­ ki­þi­ a­ðýr­la­nýr­dý.­ Bür­yâ­ni,
Þâ­mi­ke­bab,­Pu­ko­ra,­Ça­pâ­ti­ve­Ras­ma­lay­ gi­bi­ da­ha­ ni­ce­ ne­fis­ Pa­kis­tan
ye­mek­le­ri­ni­o­nun­e­vin­de­tat­mýþ­tým.­
Ku­vey­t'e­gel­di­ðim­de;­­“Hel­lo”,­“­How
a­re­ yo­u?”,­ “­ Fi­ne,­ Thank­ yo­u”­ ­ gi­bi­ bir­kaç­ke­li­me­nin­dý­þýn­da­Ýn­gi­liz­ce­bil­mi­yor­dum.­ Do­la­yý­sýy­la­ da,­ Kev­ser­ Ab­la­nýn­ da­vet­le­ri­ne­dil­bil­me­den­ka­tý­lý­yor­dum.­Lâ­kin,
ha­ným­la­rýn­ soh­bet­le­ri­ni­ din­le­ye­ din­le­ye,­ ben­ de
çat-pat­Ýn­gi­liz­ce­ko­nuþ­ma­ya­baþ­la­mýþ­tým­za­man­la.­Ýþ­te­bu­dâvet­ler,­­ký­sa­bir­sü­re­git­ti­ðim­Ýn­gi­liz­ce
dil­ kur­sun­da­ öð­ren­dik­le­ri­mi­ uy­gu­la­ya­ca­ðým­ bir
ders­ha­ne­hük­mü­ne­geç­miþ­ti­be­nim­i­çin.
P
KÖRFEZ MEKTUBU
SUNA DURMAZ
[email protected] / [email protected]
‘‘
Muson yaðmurlarý sebebiyle
ülkedeki ekili arazinin % 20 si
sular altýnda kaldý. Yapýlan ilk
taramalara göre 20 milyon insan
selden zarar gördü. Binlerce köy
âdeta haritadan silindi.
Pa­kis­tan’ýn­ge­le­nek­sel­ký­ya­fe­ti­o­lan­iþ­le­me­li
“Þar­war-Ka­mîs”­i­de­ilk­de­fa­­Kev­ser­Ab­la­nýn­ü­ze­rin­de­gör­müþ­ve­son­de­re­ce­ra­hat­o­lan­bu­ký­ya­fet­le­ri­çok­sev­miþ­tim.­Biz­de­ki­“Af­gan­Ký­ya­fe­ti”­ne
ben­ze­yen­“Þar­war-­Ka­mîs”,­ra­hat­ve­þýk­ký­ya­fet­is­te­yen­ler­i­çin­i­de­al­di.
Baþ­la­rý­na­ge­len­â­fet­do­la­yý­sýy­la,­þu­sý­ra­lar­Türk
kar­deþ­le­ri­nin­mad­dî-ma­ne­vî­dost­luk­e­li­ne­muh­taç
y seri ilânlar
ELEMAN
n ÞOFÖRLÜÐÜ OLAN
Genç Emekli Eleman
alýnacaktýr. Ankara
(0532) 365 06 37
ACÝLEN
Þirketimiz bünyesinde
stand elemanlarý,
sekreterler, Halkla iliþkiler
uzmanlarý, muhasebeciler
ve ofis içerisinde
çalýþacak elemanlar
alýnacaktýr.
Maaþ+SSK+Yemek+Servis
0(212) 452 51 52
0(212) 452 52 34
(0534) 689 80 46
(0537) 749 18 64
ACÝL
Þirketimiz bünyesinde
çalýþtýrýlmak üzere
deneyimli deneyimsiz
(Müþteri Temsilcileri)
Halkla Ýliþkiler Sekreteri
aranmaktadýr.
1000 TL maaþ + prim + yol
+ yemek + SSK
0 (212) 452 74 01
KÝRALIK
DAÝRE
n 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-
10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat,
doðalgaz sobalý kiralýk
daire 500 TL kira, 1000 TL
depozit
0536 313 81 79
n 75 m2, 1+1, 4 katlý,
1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl
arasý, 500 TL depozit, kira
350 TL
0212 640 58 88
n 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina
yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý,
2.kat, kat kaloriferli,
krediye uygun 700 TL
0536 313 81 79
SATILIK
DAÝRE
n 130 m2, 2+1, 2 banyolu,
bina yaþý 11-15 yýl arasý, 3
katlý, 1.kat, kat kaloriferli,
krediye uygun, takaslý
satýlýk daire 130.000 TL
0535 231 11 96
n ÇEKME KAT teraslý
daire, 100 m2, 2+1, bina
yaþý 11-15 yýl arasý, 3 katlý,
çatý katý, doðalgazlý
80.000 TL
0543 902 18 36
n 1+1, 1.kat park cepheli,
75 m2, bina yaþý 5-10 yýl
arasý, 4 katlý, doðalgaz
sobalý, krediye uygun
satýlýk daire 60.000 TL
0212 640 58 88
n KOCATEPE'de 3+1, bina
yaþý 3, 4 katlý, 4.kat,
doðalgazlý (kombili),
krediye uygun kelepir
satýlýk daire 160.000 TL
0543 902 18 36
n 200 m2, 3+1, 2 katlý
2.kat doðalgazlý (kombi)
krediye uygun, kelepir
satýlýk daire 145.000 TL
0535 231 11 96
n 150 m2, 4+1, bina yaþý
5-10 yýl arasý, 3 katlý,
3.kat, doðalgazlý (kombi),
krediye uygun 150.000 TL
0543 902 18 36
n AKÇAOÐULLARI
ÝNÞAAT'tan 1+1'ler,
2+1'ler, 3+1'ler ve
dublexler Kurtköy'de,
Yakacýk'da, Gözdaðý'nda
% 30 peþin 40 ay vadeli
sýfýr faizli daireler.
0(216) 377 57 12
SATILIK
ARSA
n ÝZNÝK'te BAHÇELER
parseller. Doða harikasý,
yatýrýmcýlara
847 m2
7.000 TL,
1512 m2 10.000 TL,
2.203 m2 13.000 TL
Yeniþehir Orhangazi
asfaltýna cepheli
5.000 m2 25.000 TL
0(212) 249 37 61
(0532) 400 82 85
n ARNAVUTKÖY'de
SAHÝBÝNDEN imar alaný
içerisinde 300 m2,
15.000'e, 16.000'e
20.000'e, 500 m2
16.000'e, 1585 m2
40.000'e, 470 m2
25.000'e, 90.000'e
24 ay taksitle hemen
tapulu arsalar.
Ramazana özel tapu
masraflarý hediyemizdir.
0(212) 597 51 87
(0532) 717 09 75
n ORHANGAZÝ'de ÝZNÝK
Gölü manzaralý villa
arsalarý deðerli Tarým
Arazileri
(0532) 416 29 37
n ÝZNÝK'de KELEPÝR 1700
m2 göl manzaralý
(0533) 700 49 07
n ÝZNÝK'de GÖL
manzaralý 1.000 m2
Sahibinden
(0507) 318 86 32
n ÝZNÝK'te 6.200 m2 göl
manzaralý yolu, suyu,
elektriði var.
(0538) 307 98 96
n BURSA YENÝÞEHÝR'de
yakýn köylerde
2 dönümden 50 dönüme
kadar metrekaresi
2 TL'den bað, bahçe ve
arazilerimiz aylýk
taksitlerle satýlacaktýr.
Ýlgilenenlerin
Gsm: (0535) 359 39 60
(0537) 435 74 85
0(224) 773 62 65
n ÝZNÝK'de MÝMARLARA
yatýrýmcýlara göl, orman
manzaralý % 10 imarlý
üzüm baðlarý
3232 m2 16.000 TL
2327 m2 13.000 TL
847 m2 7.000 TL
15 Adet parseller
0(212) 249 37 61
(0532) 400 82 85
VASITA
n HYUNDAÝ ACCENT 1.4
Era Start, 2008 model,
30000 km'de, mavi renkli, motor hacmi (cc) 13011600 cm3, motor gücü
100 beygire kadar benzinli, manuel vites, önden
çekiþli, sedan (4 kapý),
ikinci el 18.500 TL
0212 640 58 88
o­lan­Pa­kis­tan­lý­lar­la­o­lan­ha­tý­ra­la­rým­çok­faz­la.­Son
o­la­rak­bi­ri­ni­da­ha­ak­tar­mak­is­ti­yo­rum­siz­le­re:
Yýl,­1988­i­di.­He­nüz­dört­ya­þýn­da­o­lan­oð­lu­mu
Ku­veyt’te­ki­Ýn­gi­liz­ce­e­ði­tim­ve­ren­Pa­kis­tan­­O­ku­lu­na­kay­det­tir­miþ­tik.­Ne­var­­ki,­ser­vis­prob­le­mi­ni
çö­ze­me­miþ­tik­ bir­ tür­lü.­ O­ sý­ra­lar,­ Ýf­ti­har­ A­bi­nin
ço­cuk­la­rý­da­ay­ný­o­ku­la­gi­di­yor­du.­O­na­“Bi­zim­oð­lu­muz­ da­ si­zin­ ço­cuk­la­rýn­ git­ti­ði­ o­ku­la­ gi­de­cek.
Ço­cuk­la­rýn­o­ku­la­gö­tü­rül­me­i­þi­ni­pay­la­þa­lým.­Bi­ri­miz­gö­tür­sün;­bi­ri­miz­de­ge­tir­sin”­de­dik.­Ken­di­siy­le­ faz­la­ sa­mi­mi­ye­ti­miz­ ol­ma­ma­sý­na­ rað­men,­ bu
de­ðer­li­ in­san,­ “Pa­kis­tan­lý­lar­ da­hil­ bir­ çok­ in­san
ben­den­böy­le­ri­ca­da­bu­lun­du.­Hat­ta­pa­ra­da­hi­tek­lif­et­ti­ler.­A­ma­ben­ka­bul­et­me­dim.­Siz­Türk­ol­du­ðu­nuz­ i­çin­ si­zi­ ka­bul­ e­de­ce­ðim.­ Me­rak­ et­me­yin;
ben­ ço­cu­ðu­nu­zu­ hem­ gö­tü­rür,­ hem­ de­ ge­ti­ri­rim.
Kat­i­yen­pa­ra­da­al­mam”­di­ye­ce­vap­ver­di­ðin­de­ne
ka­dar­ çok­ se­vin­miþ­ ve­ ra­hat­ et­miþ­tik
an­la­ta­mam.
Bu­yaz­Tür­ki­ye’ye­i­zi­ne­gel­di­ðim­de,
bir­ký­sým­muh­te­rem­o­ku­yu­cum,­de­ði­þik­kül­tür­de­ki­in­san­lar­la­o­lan­ha­tý­ra­la­rý­mý­za­man­za­man­di­le­ge­tir­me­min­ il­gi­ çe­ke­ce­ði­ni­ söy­le­miþ­ler­di.­ Ben­ de­ bu­ tav­si­ye­ye­ u­ya­rak,­ dost­luk­ duy­gu­la­rý­ný­ ha­re­ke­t e­ ge­ç i­r ir­ di­y e­ “Pa­k is­t an
–Türk”­dost­lu­ðu­nu­di­le­ge­tir­mek­ is­te­dim.­ U­ma­rým­ fay­da­lý­o­muþ­tur.
Not: Bildiðiniz gibi Pakistan büyük bir felâket içinde. Muson yaðmurlarý
sebebiyle ülkedeki ekili
arazinin % 20'si sular
altýnda kaldý. Yapýlan
taramalara göre 40
milyon insan selden za rar gör dü.
Binlerce köy âdeta haritadan
silindi. 2000 kiþi öldü. Binlerce yaralý var.
Binlerce hayvan öldü. UNESCO’ya göre 6 milyon çocuðun âcil yardýma ihtiyacý var. 800 bin kiþi kolera
tehlikesiyle karþý karþýya. Ýlk etapta, içecek su, çocuk
mamasý, çocuk peti, ilâç, battaniye ve su geçirmez
çadýrlara âcilen ihtiyaç var. Acil ihtiyaçlar için gereken
miktar 500 milyon dolar olarak belirlenmiþ. Uzun vadede ise 40 milyar dolara ihtiyaç var.
Ramazan ayýnda yapýlan ameller diðer aylara göre
daha faziletli. Fýrsat önümüzde. Maddî yardým olmasa da, duâlarýn kabul olunduðu bu mübârek ayda
“Pakistancan” için duâ edelim.
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN
e-mail: [email protected]
Fax: 0 (212) 515 24 81
n RENAULT CLÝO 1.5 DCÝ
Extreme, 2007 model,
88000 km'de, kahverengi
renkli, motor hacmi (cc)
1301-1600 cm3, motor
gücü 100 beygire kadar
dizel, manuel vites,
önden çekiþli, hatchback
5 kapý, ikinci el 19.250 TL
0543 902 18 36
ÇEÞÝTLÝ
n KÝRALIK DEVRE Mülk
Asya Termal Park Evleri
2+1, full mobilyalý, açýk
kapalý yüzme havuzu ,
termal jakuzi, sauna, Türk
hamamý, ücretsiz
faydalanabilen
Tarih: 11-25 Eylül 2010
Gsm: (0555) 997 02 27
n SATILIK ÝÞHANI kelepir
600 m2, 4 katlý, bina yaþý
21-25 yýl arasý, doðalgazlý
350.000 TL
0543 902 18 36
n ÇOK GÜZEL iþ yeri, alan
kazanýr 70 m2, doðalgazlý,
satýlýk iþyeri 60.000 TL
0535 231 11 96
n SATILIK DÜKKÂN 50
m2, 30.000 TL, kelepir
0536 313 81 79
n ÇOK GÜZEL merkezi
yerde iþ yeri, doðalgazlý
(merkezi) 100.000 TL
0543 902 18 36
4
RAMAZAN TAKVÝMÝ
25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
SÝYAH YÜZLÜ FAKÝR GENÇ
SOHBET ÝKLÝMÝ
ORHAN ALAGÖZ
Sa’d adýnda bir genç bardý. Siyahi ve çirkince yüzlüydü. Görünüþündeki çirkinliðin tersine, içi apaydýnlýk ve
gönlü pýrýl pýrýldý.
Allah ve Resulü’ne (asm) gönülden sevdalý bir mü’mindi. Peygamber’e (asm) bir gün þöyle bir soru sordu:
“Yâ Resûlallah, siyahlýðým ve çirkinliðim Cennete girmeye engel midir?
Peygamber Aleyhissalatü Vesselâm:
“Allah’ýn emirlerine uyup, Resulünün tavsiyelerine riayet ettikten sonra, neden Cennete giremiyesin?” dedi.
Sa’d sözlerine þöyle devam etti: “Ben þurada, Allah’a ve
Resûlü’ne iman ettiðim halde, evlenmek üzere kime müracat ettimse reddedildim. Derimin siyahlýðý benim suçum mu?”
Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm ona; “Amir bin
Veheb’e git ve ‘Resûlullah beni damat yapmaný istedi’ de”
buyurdu. Sa’d sevinç içinde oradan ayrýlarak, Amir bin
Veheb’in kapýsýna koþtu ve Resulullah’ýn (asm) emrini
kendisine iletti. Ancak reddedildi. Babasý ile Sa'd’ýn arasýndaki konuþmayý duyan Amir’in kýzý ise:
“Baba sen ne yapýyorsun? Onu gönderen Allah’ýn Resulü’dür (asm). Senin bu yaptýðýn hareket üzerine vahiy
gelirse rezil olursun. Hemen git ve özür dile!” dedi. Amir,
kýzýnýn sözleri üzerine piþman oldu ve Resulullah’ýn
(asm) yanýna koþarak: “Ya Resulallah, bize gelen siyah
renkli gencin, senin tarafýndan gönderildiðine inanamamýþtým. Onu yüz geri etmekle günah iþlemiþsem, tevbe
ediyorum. Kýzýmý da Sa'd’a veriyorum” dedi.
Bu özür üzerine Peygamber (asm) Sa'd’a evini hazýrlamasýný emretti. Ancak Sa’d hüzünle baþýný önüne eðdi
ve: “Ya Resulallah, bende ne ev hazýrlayacak, ne de mehir
verecek durum yok ki!”
“Öyleyse git, iki yüz Ali’den (ra), iki yüz Osman’dan
(ra), iki yüz de Abdurrahman’dan (ra) iste, masrafýný karþýlasýnlar” diye emretti Resûlullah (asm).
Sa’d gitti ve isimleri zikredilen sahabilerden dileðini diledi. Onlar ona daha da fazlasýný verdiler.
Sevinç içinde çarþýya koþtu. Tam alýþveriþe baþlayacaktý ki, bir habercinin sesi duyuldu. Resulullah (asm), cihada çýkabilecek gençleri çaðýrýyordu.
Sa’d, bir an düþündü ve kararýný verdi. “Bu parayla bir
at, bir de kýlýç alabilirim.” Medine’nin kenarýnda cihada
gitmek üzre toplanan Ýslâm ordusundakiler baktýlar ki,
atlý, baþý sarýklý, bir siyahi genç geliyor. Bu gelen Sa'd’dan
baþkasý deðildi.
Ýslâm ordusu, düþmaný þehrin ötesinde karþýladý. Þiddetli bir harp oldu. Her iki taraf da çok kayýplar verdi, ama sonunda düþman çekilip geri gitmek zorunda kaldý.
Þehidler arasýnda, Sa’d da vardý. Peygamber (asm) onun
yanýna eðildi. Baþýný kucaðýna alýp, yüzündeki tozlarý
mübarek elleriyle temizledi. Resûlullah (asm), Sa’d için
bir süre gözyaþý döktü. Sonra onun siyahî yüzüne bakýp
gülümsedi, sonra da yüzünü onun yüzünden baþka bir
yöne çevirdi. Resûlullah’ýn bu halleri Ebu Lübabe’nin
dikkatini çekmiþti, hikmetini sordu:
Resûlullah (asm) ona þöyle cevap verdi: “Sa'd’a olan
sevgimden dolayý önce aðladým. Onu Cennette Kevser
Havuzu’na doðru uçarken gördüm ve güldüm. Hurilerin
etrafýný sarýp sarmaladýðýný görünce de, yüzümü öte tarafa çevirdim. Þimdi gidip Âmir’e söyleyin ki, Allah Sa'd’ý
kendi kýzýndan daha hayýrlý ile evlendirdi.”
Evet, Allah’ý bulan her þeyi buluyor. Fakat O’nu bulmayan ise baþýna belâlardan baþka bir þey bulmuyor…
rimizi kullanmamýz güçleþirdi. En basitinden kaþýnmak bile küçük bir ihtiyaçtýr. Ýnsan da olduðu gibi bütün
hayvanlar âleminde týrnaklarýn bu konuda da en büyük görevleri vardýr.
Bunu hiç kimse inkâr edemez. Herhangi bir yerimize batan küçük bir diMEHMET ERBAÞ
keni veya cismi bile týrnaklarýmýzýn
yardýmýyla çýkarýrýz.
El ve ayak parmaklarýmýzda mevZamanla bazý hastalýklar sebebiycut olan týrnaklarýmýzýn bizim için le týrnaklarýnýn özelliðini kaybeden
birçok görev ve faydalarý vardýr.
kim se le re rast la rýz. Týr nak la rýn
Týrnaklarýmýzýn bir an için olmadý- böyle özelliðini kaybetmesi bu kimðýný düþünelim. En hassas olan, do- seler için bir noksanlýktýr. Bu kimkunduðumuzda bizi etkileyen en du- se ler fi zi ken ra hat sýz ol duk la rý ný
yarlý yerlerimizden biri olan parmak hemen belli ederler. Tedavi olmauçlarýmýzdýr. Týrnaklarýmýz olmasa nýn yollarýný araþtýrýrlar.
parmaklarýmýzý korumamýz mümkün
Týp alanýnda da týrnaklarýn üzerinolmazdý. Parmaklarýmýzýn ucundaki deki beyaz ve siyah noktalar birçok
týrnaklarýmýz olmasaydý ayaklarýmýzla hastalýklar için ipucu vermektedir.
yürümemiz çok zorlaþýrdý. Ellerimizle Doktor ve uzman kiþiler hastalarýnýn
bir þey tutmamýz mümkün olmazdý. ne tür bir rahatsýzlýðýnýn olduðunu ya
Tarlada baðda bahçede, toprakta elle- da ne gibi bir beslenme eksikliðinin
TIRNAKLARIMIZ
VÜCUDUMUZ NE
SÖYLÜYOR?
varlýðýnýn olduðunu týrnak üzerindeki
bu iþaretle keþfederler.
E vet, týr nak la rý mýz çok þey ler
söylüyor. Esasen bu önemli görevleri olan týrnaklarýmýzý korumalýyýz,
týrnak saðlýðý için gereken þeyleri titizlikle yapmalýyýz.
Týrnaklarýmýzý çok kýsa kesmek bizi rahatsýz eder. Týrnaklarý aþýrý serbest býrakýp uzatmak da saðlýk açýsýndan uygun deðildir. Diðer taraftan
elimizi rahat kullanamayýz. Ayrýca
týrnak altýndaki temizliðe dikkat etmekte sýkýntý çekeriz. Bu da kiþinin
hem kendisine hem de karþýsýndakiler için sýhhatli sonuçlar vermez.
Öyleyse çok önemli bir vazifesi olan týr nak la rý mý zý hem ko ru ma lý
hem de temizliðine azami derecede
dik kat et me li yiz. Týr nak la rý mý zý
hassas bir þekilde yaratan ve birçok
iþi mi zi o nun la bi ze ko lay laþ tý ran
Rabbimize þükürler olsun.
Namazdýr bir kulun birinci iþi,
Oruçtur kararmýþ kalbin güneþi,
YENÝ ASYA'NIN RAMAZAN ÝLAVESÝDÝR
Kabrimiz onunla aydýnlanacak,
Ýþte geldi Ramazan’ýn on beþi.
ABDÝL YILDIRIM
15 RAMAZAN 1431 ÇARÞAMBA
YRD. DOÇ. DR. ATÝLLA YARGICI
MUSÝBETLERÝ SABIR VE ÞÜKÜRLE KARÞILAMALI
BÝR HADÝS,
BÝR YORUM
“Sýkýntýnýn en þiddetlisine maruz kalanlar
peygamberlerdir. Sonra da derecelerine
göre diðer peygamberler gelir. Kiþi dinine
baðlýlýðýna göre musibete maruz kalýr. Dinine baðlýlýðý kuvvetli ise, musibeti de þiddetli olur. Dinine baðlýlýðý zayýfsa musibeti de az olur. Musibet yeryüzünde günahsýz olarak dolaþacak bir hâle gelinceye kadar mü’min kulun yakasýný býrakmaz.”
(Tirmizi, Zühd, 57; Ýbn-i Mace, Fiten, 23.
Camiüssaðir, I, s.298.)
Ýnsanlar hayatlarý boyunca çeþitli musibetlere maruz kalýrlar. Kimileri zengin
iken fakir olur, kimileri hasta olur. Kimilerinin çocuklarý, ana babalarý hasta
olur, akrabalarý hasta olur fakirleþir. Kimileri sakat kalýr. Kimileri zelzeleye maruz kalýr, bazýsý kaza yapar. Kimi yangýnda, kimi selde zarar görür.
Bu hadis-i þerif, hangi tür musibet olursa olsun insanýn musibete bakýþ açýsýný
deðiþtiriyor. Burada önemli olan musibetin kimden geldiðini ve ne için geldiðini
bilmektir. Musibetler deðeri bilinirse mu-
sibet olmaktan çýkar. Allah’ýn birer nimeti
haline gelir.
Baþýmýza ne gelirse gelsin, Hz. Eyyüb
Aleyhisselâm’ýn baþýna gelen hastalýklardan daha fazlasý gelmez. Ne kadar sýkýntý
çe ker sek çe ke lim, bu pey gam ber le rin
çektikleri iþkencelerin yanýnda solda sýfýr
kalýr. Allah onlarý bizler için örnek alýna-
cak birer numune yapmýþtýr. Onlar musibetlere sabrettiler ve bize de sabrý öðretiyorlar.
Bu hadis-i þerife göre, Allah musibetlerle, hastalýklarla insanýn günahlarýný temizlemek istiyor. Bu iþareti alan bir insan
musibetin çaresini araþtýrmakla beraber,
her þeyden önce, onu “hoþ karþýlar.” Ýster
bize, ister yakýnlarýmýza gelsin musibet
her zaman insanýn Allah’a daha fazla yakýnlaþmasýný saðlamalýdýr. Musibetin Allah’tan geldiðini bilmek insaný Allah’a
yaklaþtýrýr. O’na duâ etmeye sevk eder.
Ýn sa na a cizlik ve za yýf lý ðý ný ha týr la týr.
Tövbe ve istiðfarýný ziyadeleþtirir.
Ama musibetin Allah’ýn o insanýn günahlarýna kefaret olmak için geldiðini bilmeyenler, isyan ederler, þikâyetçi olurlar.
Bu da onlarýn musibetlerini daha da artýrýr.
Bu yüzden musibeti vereni bulduðumuzda musibetin yüzüne güleriz. Biz güldükçe
musibet tebeddül eder, deðiþir ve musibet
olmaktan çýkar, görevli bir memur haline
gelir. Görevini yaptýktan sonra çeker gider.
Bir mü’min, her zaman kendisi ve yakýnlarý musibetlere maruz kalýyorsa, bunu
tevekkülle karþýlamalýdýr. Baþkalarý musibetlere maruz kalmýþsa, onlarý teselli etmeye çalýþmalý, yardýma ihtiyaçlarý varsa
yardýmlarýna koþmalý ve duâ etmelidir.
Kendisi musibete maruz kalmýþsa, sabretmeli, þikâyetçi olmamalý ve daima Allah’a
duâ etmelidir. Unutmayalým ki, musibetler bazen bize duâyý, istiðfarý öðretmek için gelir, bazen de yardýmlaþmayý...
Allah bizi musibetlerden hakkýyla ders
alan, musibetlerin yüzüne gülen, sabreden, þükreden, Allah’a daha fazla yaklaþan
kullarýndan eylesin. Amin.
ALLAH ÝÇÝN OLMAYAN DOSTLUKLAR...
HIZBÜ’L-EKBER-Ý KUR’ÂNÝYE’YÝ RAMAZAN’DA OKUMAK
ÜSTADIN RAMAZANLARI
MUSTAFA ÖZTÜRKÇÜ
“Hayat bir faaliyet ve harekettir.
þevk ise matiyyesidir (bineðidir)”
der Bediüzzaman.
Bu sözün mânâsýný Üstadýmýzýn
hayatýnda daima görmek mümkündür.
Sürekli bir meþguliyet içinde bulu nan Üs tad’ýn ha ya tý, ço ðu de fa
has ta lýk lar la geç ti ði hal de, kudsî
hizmetiyle alâkalý ulvî meþguliyet-
lerini asla ihmal etmemiþtir.
Talebelerinin anlattýðýna göre de
“Ya okuyor, ya düþünüyor veya yazýyordur.”
Nur’un satýr aralarýndan aþaðýya
aldýðýmýz mektupta da bunu görmek mümkündür:
Ramazan-ý Þerif’te hasta olmasýna raðmen Kur’ân’la meþguliyetini
sürdürdüðü görülmektedir. Nur Risâ le le rin de ge çen â yet le rin cem’i
þeklinde tezâhür eden “Hizbü’l-Ekber-i Kur’âniye” mecmuasýnýn Ramazan’da okunmasýnýn ehemmiye-
tini anlatan mektup þöyledir:
“Bu Ramazan-ý Þerif’te, Kur’ân’ý
zevk ve þevk ile okumak çok ihtiyacým vardý. Halbuki elemli hastalýk,
maddî ve manevî sýkýntýlar, yorgunlukla ve meþgalelerin tesiriyle telaþ
ettim. Birden Hüsrev’in þirin kalemiyle yazýlan mu’cizatlý cüzler ve Hâfýz Ali ve Tahirî’ye pek çok sevab kazandýran parlak ve kerâmetli Hizbü’lEkber-i Kur’âniye’yi birbiri arkasýndan okumaya baþlarken öyle bir zevk
ve þevk verdi ki, bütün o yorgunluklarý hiçe indirdi.” (27. Mektub’dan)
BÝR ÂYET,
BÝR YORUM
“O zaman görecekler ki kendilerine uyulup arkalarýndan gidilenler, kendilerine uyanlardan hýzla uzaklaþýrlar ve o anda her
iki taraf da azabý görmüþler, nihayet aralarýndaki baðlar kopup parçalanmýþtýr.”
(Bakara:2/166)
Ýn sa noð lu ne ka dar ga fil dir. Kur’ân
gaflet içindeki insanlarý ikaz ediyor, uyarýyor. Allah’a inanmayanlarýn, dalâlet ve
sapýklýk içinde olanlarýn, ehl-i sefahetin
peþine düþüp giden insanlar, her zaman
bu kiþilerden fayda göreceklerini umar-
lar. Bu tür kimselerin ya ahirete inançlarý yoktur, orada hesap vereceklerini bilmezler, buna inanmazlar. Ya da inançlarý vardýr ama zayýftýr, bu zayýf inanç onlarýn fiillerine, davranýþlarýna, amellerine etki etmez.
Bu dünyada maddi imkân yerinde ise,
saðlýk yerinde ise, gaflet de basmýþsa bir
çok insan vur patlasýn çal oynasýn havasýndadýr. Þerde birlikte olduklarý insanlarýn her zaman kendilerine teselli vereceðini, aralarýndaki dünyevî muhabbetin
ebediyete kadar süreceðini zannederler.
Hal bu ki bu ra da Al lah i çin ol ma yan
dostluklar, beraberlikler, kabrin öbür tarafýnda pek esassýzdýr. Ýnsanlarýn tesellisi ancak kabre kadardýr. Kabirden sonra
yolculuk yalnýz devam edecektir.
Bunlar ahirette azabý gördüklerinde
yaptýklarý yanlýþlýklarýn farkýna varýrlar.
Kötülükle birlikte hareket ettikleri insanla rýn, ön der le ri nin, ar ka daþ la rýn hýz la
kendilerinden uzaklaþtýklarýný görürler.
Çünkü orada teselli yoktur. Teselliyi ancak insanýn güzel ameli verir. Kötü amel
insana teselli deðil, hüzün verir, acý verir,
elem verir, azap verir. Dünyevî sevgiler orada sona ermiþtir.
Bu yüzden oraya gitmeden, azabý görmeden önce burada ayaðýmýzý denk almamýz gerekiyor. Kötü insanlarýn, inançsýz
insanlarýn, sefih insanlarýn peþinde gidenler, “Onlar Cehenneme giderse ben de giderim” diyerek mantýksýz bir tavýr sergilerse, uyanýþý çok zordur. Halbuki burada
peþine düþtüðün, taklit ettiðin insanýn o-
rada kendisine de bir menfaati yoktur.
Zaten baþkasýna hiç olamaz. Ahirette azabý beraber çekmek, insanýn azabýný azaltmaz, artýrýr. Çünkü sevdiðiniz insanlarla
ayný musibete düþürseniz bu sizi sevindirmez. Daha beter üzer. Bu yüzden Kur’ân
bu gibi yanlýþ yollara giden ve ahireti düþünmeyen, hesabý akýllarýna bile getirmeyen insanlarý uyarýyor, ikaz ediyor.
Ölüm bizi uyandýrmadan önce yaþantýmýzý gözden geçirelim. Biz þer üzerine mi,
yoksa hayýr üzerine mi insanlarla birlikteyiz? Þer üzerine insanlarla birlikte ise yarýn ölebileceðimizi düþünerek bu davranýþtan vazgeçelim. Allah bizleri hayýr üzere, takva üzere birleþen insanlardan öylesin. Sevgisi ebediyete kadar devam eden
kiþilere yoldaþ etsin. Âmin.
2
25 AÐUSTOS 2010 ÞARÞAMBA
RAMAZAN TAKVÝMÝ
Hakiki mürþid
ve hâdî
KUR'ÂN NEDÝR?
TARÝFÝ NASILDIR?
BAKÝ ÇÝMÝÇ
”Kur’ân; insâniyeti saadete sevk eden hakîkî mürþidi ve hâdîsi...” (Sözler, 2004, s. 589)
Kur’ân insaniyeti ve beþeriyeti saadete ve mutluluða sevk eden hakîkî mürþid, irþad edici ve hidâyet verici bir kitaptýr.
Ýnsan rehbersiz ve mürþidsiz doðru yolu bulamaz. Ancak insanýn kurtuluþu, mutluluðu ve huzuru ise Kur’ân iledir. Allah’a ulaþmak ve doðru
yolu bulmak ve istikamette gitmek için bir yol
göstericiye ve hidâyetine vesîle olacak bir mürþide
þiddetle ihtiyaç vardýr. Bu ihtiyacýný karþýlayacak
olan mürþid, irþad edici ve hakîkî yol gösterici ancak ve ancak Kur’ân’dýr. Bu mânâda Kur’ân’dan
baþka hakîkî mürþid ve irþad edici bir kitap olamaz. O mürþid-i hakîkî olan Kur’ân’ý ise en mükemmel olarak yaþayan ve bizlere rehberlik yapýp
anlatan ve îzâh eden ise Efendimiz’dir (asm).
Kazasý
olanýn teravih
kýlmasý
On beþinci, tam yarý
Þeytan ne çok haþarý
Eli hep üzerimizde
Esasen, bir uyarý!
ÝMAN AHLÂKI
ZEYNEB’ÝN GÜNLÜÐÜ
MERVE ÝRÝYARI
ALÝ RIZA AYDIN
Uçsuz bucaksýz bir tarlada tek baþýnaydý. Yürümeye
baþladý. Uzakta iki tane aðaç gördü. Onlarýn yanýna koþturdu. Birisi kavak, diðeri çam aðacýydý. Aðaçlarýn arkasýndan bir adam çýktý. “Hangisinin görünümü daha görkemli?” dedi. Zeynep çam aðacýný iþaret etti. Rüzgâr esmeye baþladý. Kavak aðacý, rüzgârýn yönüne doðru eðimli
duruyordu…
Sonra bir ýslaklýk hissetti. Ýlk önce yaðmur zannetti ama bu ateþinin düþmesi için konan mendildi. Uyandýðýnda sahura baþlayacaklardý. Elini yýkayýp oturdu. Pek bir
þey yiyemiyordu. Sonra rüyasýný anlattý. Ailesi ise, izlediði programdan ve ateþli olduðu için etkilenip görmüþ
olabileceðinden söz etti.
Hastalýk, çocuklarý daha çok etkilediðinden yürüyecek
hâli yoktu. Namazýný kýlýp, yattýktan sonra uyuyamadý.
Bir ara aðabeyi bakmaya geldiðinde uyumadýðýný görüp
ya ný na o tur du. “Gü zel kar de þim has ta ol muþ. A ma
aðabeyi onu bugün hiç yalnýz býrakmayacak. O yüzden
mutlu olsun.” dedi. Bunu duyunca güldü. Aðabeyi ona ilâhi öðretmeye baþladý. Bir de imamýn sürprizini söyledi;
ney üfleyecekmiþ. Duyamayacaðý için çok üzüldü. Bunu
gören aðabeyi ona çok güzel ney parçalarý dinletti…
Aðabeyi, o uyurken hasta olsa da orucunu geçirmediði
için koskoca bir oyuncak ve pasta aldý. Bir hadis-i þerifinde Peygamber Efendimiz (asm); “Hiç bir ana, baba
evlâdýna iyi bir eðitimden, iyi bir ahlâktan daha deðerli
miras býrakamaz” demiþtir. Bunu uygulamaya çalýþan
bütün çocuklar ise hediyeyi hak etmiþtir…
Ahlâk ve iman birbirini tamamladýðý gibi, bu iki hazine
insanda birleþtiði zaman ayrýlmaz bir üçgene dönüþür.
Bu üçgenin eðer bir kenarý olmazsa hep yarým kalýr.
Uyandýðýnda gördükleri Zeynep’i çok mutlu etmiþti. Ýyi
bir kul ve ailesine lâyýk bir evlat olabilmek mutluluk veriyordu. Namazdan sonra ellerini açýp:
“Allah’ým beni ve ailemi senin yolundan ayýrma, bir
gün hataya düþersek bizi hemen geri çevir. Bize hediye
ettiðin bu güzel hayatý, herkese de nasib eyle. Böylelikle iman ahlâký bizleri kuþatsýn… (Âmin)” dedi.
Bu güzel duâya kim âmin demez ki? Orucunu tutan ve
oruç tutmanýn önemini kavrayabilen her kardeþimi Rabbim bu yoldan ayýrmasýn…
RAMAZAN FIKHI
SÜLEYMAN KÖSMENE
Ka­zâ­ na­ma­zý­ bor­cu­ o­lan­ bi­ri­si­ te­ra­vih
na­ma­zý­ kýl­ma­lý­ mý­dýr?­ Ce­ma­at­le­ ký­lar­sa,
farz­na­ma­za­ni­yet­e­de­bi­lir­mi?­
1-Kazâ namazý borcu olan, Ramazan gecelerinde ayrýca teravih namazý kýlmayýp, evinde kazâ
namazý kýlmaya aðýrlýk verebilir. Bu durumda ayný zamanda teravih namazý da kýlmýþ olur. Yani
kazâ namazý kýlmakla teravih namazýnýn da sevabýný almýþ olur.
2-Fakat eðer evde kalýp kazâ namazý da kýlmayacaksa, câmîe gidip cemaate uyarak teravih namazýna katýlmasý daha efdaldýr. Çünkü böylece
hiç olmazsa namazdan uzaklaþmamýþ olur.
3-Kazâ namazý yükümlüsü olmamýz, Ramazan
gecelerinin sünnet-i müekkedesi olan teravih namazýný cemaate uyarak kýlmamýza engel deðildir.
Fakat, cemaatle kýldýðýmýz namazda niyetimiz, imamýn niyetine uygun olmalýdýr. Ýmam sünnet-i
müekkede olan teravih namazýný kýlmaya niyet
ettiðinde, biz imamýn arkasýnda bizim için farz olan kazâ namazýný kýlmaya niyet edersek, imama
uymuþ olmayýz.
RAMAZAN TAKVÝMÝ
Günler geçer peþ peþe.
Þükür erdik on beþe
Dolar gönüller neþ'e.
Düþürmez hiç ateþe.
ESMÂ-Ý HÜSNÂ AYNASI
M. FAHRÝ UTKAN
Yâ Vahid, Teksin. Zâtýnda, sýfatlarýnda, iþlerinde, isimlerinde, hükümlerinde asla þerîki (ortaðý)
veya nazîri (benzeri) ve dengi bulunmayansýn.
Ya Vahid, Zât, sýfat ve isimlerinde bir olan, eþi bulunmayan; taklid edilmez imzalarla bütün
varlýklarda tevhidin mühürlerini nakþeden; bir
bütün olarak kâinattan birliði görünen; birliðinin tecellisiyle kâinatý bir fabrika gibi çalýþtýrýp
varlýklarý o fabrikanýn çarklarý ve bir vücudun
azalarý gibi birlik, dayanýþma ve bütünlük içerisinde birbirinin yardýmýna koþturan, Sen’sin.
Evet, nasýl ki güneþ, ýþýðýyla umum zemini ýþýklandýrýp vâhidiyete bir misâl olduðu gibi, ayna gibi
karþýsýndaki her þeffaf þeyde timsali ve aksi ve yedi
renkli ziyasýyla ve zâtýnýn suretiyle bulunup ehadi-
Dipnot: 1- On Beþinci Þuâ ve El-Hüccetü’z-Zehra,
Kudrete dair Arabî fýkrasý
“SAÇIM GÜZEL MÝ?”
HAYATIN ÝÇÝNDEN
NEVÝN ALAN
Kandil dolayýsýyla hazýrlanan bir programa katýldým. Tanýnmýþ sima, günün anlamýna ve ehemmiyetine binaen çok güzel
bir akýþ yaþattý. Gözlerden süzülen inci tanelerinin önünü alamadýk. Yüreklerimiz kanatlanmýþ farklý bir atmosfere doðru
akmýþtýk. Ve her güzel anýn sonu olduðu gibi vedalaþmayla
beraber kitap imzalama sýralarýna doðru akýntýya kapýldýk. Yazarýmýza güzel görünme telaþýnda olan genç kýzlar, ite kaka
yer tutmaya çalýþýrken bir tanesi yanýma yaklaþarak o ana kadarki yükseldiðim mânevî bulutlardan yere çakýlmamý saðladý.
“Teyzeciðim, saçým güzel mi?”
ÞÝÝRLERLE ESMÂ-Ý HÜSNÂ
ATÝLLA SÝNANOÐLU
Ra hip Ba hi ra öl müþ,
hu di a ra sýn da mal ü ze rin de bir
ye ri ne Nas tu ra a dýn da
anlaþmazlýk çýktý. Yahudi, Resul-i
rahip geçmiþti. Kureyþ kafiEkrem’in (asm) söylediðine inanAHMET ÖZDEMÝR
lesini manastýrýn penceremak istemedi ve Peygamber Esinden seyrediyordu. Uzaktan Meysere’yi tanýdý ve “Ey fendimize “Lât ve Uzzâ’ya yemin et, sözüne inanayým!”
Meysere! Þu aðacýn altýna inen zat kimdir?” diye sordu. dedi. Peygamberimiz de:
Meysere:
“Ben þimdiye kadar onlar adýna yemin etmemiþimdir!
“O, Kureyþ ve Harem (Mekke) halkýndan bir zattýr!” dedi. Onlarýn yanýndan yüzümü çevirerek geçerim!” deyince
Rahip Nastura bir anlýk düþünceye daldý ve sonra da Yahudi:
Meysere’yi hayretler içinde býrakan müjdesini verdi:
“Söz, senin sözündür!” dedi. Meysere’ye döndü:
“Bu aðacýn altýna þimdiye kadar peygamberden baþka
“Vallahi, bu zat o peygamberdir ki, âlimlerimiz kitaplabir kimse inmemiþtir!” dedi. Daha sonra Meysere’ye þu rýnda onun vasýflarýný bulmuþlardýr!” dedi.
soruyu sordu:
Meysere, bu sözleri de akýl defterine kalýn harflerle yazdý.
“Onun gözünde biraz kýrmýzýlýk var mýdýr?” Meysere:
Peygamber Efendimiz (asm), Mekke’den getirdiði bü“Evet, vardýr! Gözlerinden hiç ayrýlmaz!” dedi.
tün mallarý Busra pazarýnda hiç kimsenin satamayacaðý
Bunun üzerine rahip Nastura teþhisini kesinleþtirdi:
yüksek fiyattan sattý. Alacaðý mallarý da ucuza aldý ve de“O, peygamberdir! Peygamberlerin de sonuncusudur!”
velere yükletti. En kârlý ticareti Peygamber Efendimiz
Rahip, isteklerini de sýraladý:
(asm) yapmýþtý. Duruma bakýlýrsa, Resul-i Ekrem Efendi“Ne olaydý, ben, onun peygamber gönderilmek üzere miz ilk defa tek baþýna ticarete geliyordu ve tecrübesi de
emrolunduðu zamana ulaþaydým!”
yok sayýlýrdý. Bu durum, Meysere gibi kafilede bulunan
Busra pazarýnda Peygamber Efendimiz’le (asm) bir Ya- diðer insanlarý da þaþkýna çevirmiþti.
PEYGAMBER KISSALARI
MEHMET KOVANCI
yete dahi bir misâl teþkil eder. Eðer güneþin ilmi ve
kudreti ve ihtiyarý olsaydý ve cam parçalarýnýn ve içinde
güneþçikler görünen katrelerin ve kabarcýklarýn kàbiliyetleri bulunsaydý, irade-i Ýlâhiyenin kanunuyla herbirisinde ve yanýnda timsaliyle ve sýfatlarýyla tam bir güneþ
bulunup, sair yerlerde bulunmasý onun tasarrufatýna
hiç noksan vermeyerek kudret-i Rabbâniyenin emriyle,
tesiriyle, hükmüyle pek büyük zuhurata sebep olarak,
ehadiyetteki fevkalâde kolaylýk ve suhuleti gösterir. Aynen öyle de, Sen Ya Vahid, vâhidiyetin itibarýyla bütün
eþyayý ihata eden ilim ve iraden ve kudretinle bakar ve
hâzýr ve nâzýr olduðun gibi, ehadiyet cihetiyle ve tecellîsiyle herþeyin, hususan zîhayatýn yanýnda isimlerin ve
sýfatlarýnla bulunursun ki, kolayca, bir anda sineði kartal sisteminde, bir insaný küçük bir kâinat sisteminde icad edersin. Ve zîhayatý öyle mu’cizatlý bir þekilde yaratýrsýn ki, eðer bütün esbab toplansa, Sen’in yarattýðýn
bir bülbülü, bir sineði yapamazlar. Bu da gösteriyor ki,
bir bülbülü yaratan, bütün kuþlarý yaratan olabilir. Ve
bir insaný halk eden ancak kâinatý icad eden Zât yani
Vahid ve Ehad olan Sen olabilirsin ancak.1
Yâ Vahid!
EL MUHYÎ
ÝNSANLARI ÞAÞIRTAN MANZARA
3
15 RAMAZAN 1431 ÇARÞAMBA
Ma­na­sý: Dirilten, can veren, hayat ihsan eden,
saðlýk verip yaþatan.
“O ölüden diriyi çýkarýr ve diriden ölüyü çýkarýr.
Ölümünden sonra da yeri diriltir. Ýþte siz de böyle
çýkarýlacaksýnýz. Sizi topraktan yaratmýþ bulunmasý, O’nun ayetlerindendir.” (Rum Suresi: 19)
Bin bir çeþit nebat ile hububat
Her birinde ayrý ayrý bir hayat
Bahþetmiþ kuluna Rabbim El Muhyi
Ýþte Kur’ân’dýr en güzel izahat.
Ceninden yaratýr koca bedeni
Evvelinde temin etmiþ her þeyini
Can verir yaþatýr her beþerini
Bize lütuf etmiþ bütün evreni
Saðlýklý sýhhatli büsbütün hayat
Aksilik varsa bizdedir kabahat
Her merhaleden haberdardýr El Muhyi
Tayin etmiþ ayrý ayrý mukadderat
HAZIRLAYAN:
SELÝM GÜNDÜZALP
KUR’ÂN’DAN DUÂLAR
De ki : “Benim namazým, ibadetlerim,
hayatým ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan
Allah içindir.”
En’am Suresi, 162
RÝSÂLE-Ý NUR’DAN DUÂLAR
* Cenâb-ý Hak sizi muvaffak etsin, fütur
vermesin, þevkinizi artýrsýn. Âmin!
Barla Lâhikasý, 87
* Ya Rab! Âyetü’l-Kübra hürmetine beni
kurtar, emân ve emniyet ver. Âmin! (Celcelutiye)
Þualar, On Beþinci Þuâ, 517
* Cenâb-ý Hak bizi ve sizi, bu zamanýn
câzibedar fitnesinden kurtarsýn ve muhâfaza eylesin. Âmin.
Sözler, On Üçüncü Söz,135
ÝFTAR SOFRALARINDAKÝ ÝSRAF
“Resulullah yürürken
ben nasýl ata binerim?”
NÜKTELER
TARIK GÜLMEZ
Yavuz Sultan Selim, Mýsýr seferi için ordusuyla Tih çölünden
geçerken birden atýndan iner ve yaya olarak yürümeye baþlar. Arkasýnda büyük alim Ýbn-i Kemal ve diðer ileri gelen vezirler bu iþe
hayret ederler. Vezirlerden biri bunun sebebini Padiþaha sorar.
Yavuz: “Önümde Resulullah Efendimiz bana yolu göstermek için
yürüyor. O yürürken ben nasýl ata binerim?” diye cevap verir.
Ra ma zan bir sa býr mev si mi dir, nef si
dünya zevk ve lezzetlerinden koparýp dizginlemek, dünyevi iþtah ve ihtiraslardan arýnmak hakikate yönelmek içindir. Oysa
kuþ sütü eksik olmayan saltanat sofralarý,
lüks yemek ayinleri süslüyor medyanýn vitrinini... Ýsraf ve þatafat... Damak zevkine ve
mutfak kültürüne asla karþý deðilim; aksine
korunmasý gerektiðini düþünüyorum bu
zenginliklerin. Ama Ramazan ayýnýn bir
sofra donatma, bir restoran dolaþma zamaný gibi algýlanmasý, ölçüsü epeyce kaçmýþ bir týkýnma histerisinin Ramazan kültürü diye yürürlükte tutulmasý da yakýþýksýz bir hal en hafif deyimle.
Gökhan Özcan, Yeni Þafak, 19.8.2010
2
ELÝF / 11 NÝSAN 2010 PAZAR
ELÝF / 11 NÝSAN 2010 PAZAR
EDEBÝYAT
GENÇ KALEMLER
Perdeler beni
OSMAN KANAT
[email protected]
Sokakta buldum kendimi. Gecenin geç saatlerini yaþýyor þehrim. Uyku akýyor sokaklarýn gözünden. Þehrim uykuya hazýrlanýyor, bütün yorgunluðuyla. Bedenim onca sessizliðin sesini bozuyor ritimsiz hareketleriyle. Ellerim üþüyor, gözlerim umutsuz, soðuk bütün hantallýðýyla üzerime gelmekte. Ayaklarým amaçsýzca hareket etmekte. Nereye götürüyor beni, farkýnda deðilim.
Bir açmaza mý, bir sevdaya mý, bir yalnýzlýða mý itiyor beni. Bu esnada sessizliðe eþlik eden yaðmur
tanelerinin düþüþünü izliyorum, ne kadar da heyecanla akýyorlar yeryüzüne, ne kadar da hasret içindeler… Dünya ve gökyüzü, kýrmýzý ve kan, yitirilmiþ günler… Ay sessizce dünyayý seyrediyor.
Güneþ baþka diyarlarý ýsýtmakta. Kýr çiçekli daðlar, seher vakti sevdalarý uzaklarda. Perdeler çekilmiþ pencerelere, kapatmýþ kapýlarýný sevda. Sobalar sönmekte, gözler hayallerde. Yaðmur özlemi bitmiþ düþen tanelerle…
Ruhum gizil dünyasýnda hayallere dalmýþ. Umutsuzluk çýkmazlarýyla boðuþuyor. Zamanýn ve
mekânýn dýþýnda geziniyor. Kapanan perdeleri,
sönen sobalarý sorguluyor. Kalbim son titreyiþlerini mi yapýyor ne, heyecanla çarpmakta… Hatýralarýn ve sevdanýn yükü sarsýyor bedenimi ve
kalbimi. Sen geliyorsun yine gözlerimin önüne,
belli belirsiz… Farkýnda deðilim kendimin. Ben
neredeyim ve neyleyim? diyorum.
Sokak lambasý yanýyor son yanýþlarýyla. Iþýk saçýyor kendince etrafa. Yaðmur taneleri dans ediyor, lambanýn ýþýðýnda. Öyle bir manzara ki, ruhum umudu, kalbim seni yeniyor bu anda. Birden dökülüyor dilimden;
Sessiz gecelerde
Serzeniþlerde bulunur yüreðim
Hasretimin kardeþi umudum
Hasretimin kardeþi ruhum
Ürperirim,
Umudum
Yalnýzlýðýmýn bir simgesidir Sen’de
Üþür,
Yalnýz kaldýðýmda ruhum
Hasretimin kardeþi umudum
Hasretimin kardeþi ruhum
Fark ediyorum kendimi anlattýðýmý, fark ediyorum seni anlattýðýmý… Ve birden hayal meyal geliyorsun gözlerimin önüne. Sanki karþýmdasýn
þimdi. Bana bakmaktasýn. Sen misin? diyorken,
anlýyorum ki gözlerimin önünde bir perdesin. Ve
en tatlý hayalini gözlerim kaybederken. Kendimi
anlatabiliyorum sadece, bir perdesin sen;
Zihnim bulanýr, durur kalemim
Üþür;
Yalnýz kaldýðýmda bedenim
Ruhum;
Sýzan soðuða aldanýr
Bir çýkmazda kalemim
Perdeler çekerler önüme
Kapalý;
Açýk;
Nelerden bahsedeyim
Soluðum kapatýr yolumu
Nefesim keser sesimi
Ellerim ve kalemim
Perdeler ve pencerem
Ruhum ve sen
Sen ve perdeler
Kapatýrlar güneþimi
Perdeler çekerler önüme
Perdeler beni
Anlatamam derdimi,
—anlatamam seni
Bir perdesin sadece. Bir perde sen…
Birden fark ediyorum kendimi. Son sür'at yürümekteyim, ýslak yollarda. Þehrin sevdasý omzumda sanki, sanki Mecnun’um ben. Leyla’yý arýyorum çölde… Bedenim kaskatý kesilmiþ. Ellerimi hissetmiyorum. Gözlerim göremez olmuþ.
Kulaklarým duymuyor, yüreðim çaresiz, ayaklarým çýplak, yarým kalmýþým yollarda, son sür'at
yürümekteyim.
Derken derin bir nefesle çalar saatim uyandýrýyor beni. Yorulmuþ çalmaktan. Yorulmuþ duyulmamaktan, usanmýþ benden… Hafifçe doðruluyorum, son gücümle, son enerjimle. Fark ediyorum penceremden gelen soðuðu, yaðmur taneleri
çarpýyor yüzüme. Çekmemiþim perdemi. Kapatmamýþým penceremi. Üþümüþ bedenim, üþümüþ ellerim, üþümüþ ruhum…
Anlatamamýþým, anlatamamýþým ne kendimi ne de seni… Boþuna imiþ üþümelerim… Boþuna imiþ sevdalarým. Ýyi ki çalar saatim çaðýrdý beni… Ýyi ki yarým
kaldý üþümelerim. Kapattým pencerelerimi. Kapattým kendimi… Kapattým geri…
(Her gün yeni perdeler vardýr gözlerimizin önünde, her
gün yeni çileler… Bambaþka dert ler, bit mez dü þünceler… Hakikatler
ül ke sin de, per de le ri
fark et me niz te mennisiyle…)
7
Üstâdýmýz...
ELÝF RUHEFZA ALTUNER
ÜsSâhi Üstâdýmýz, rûhunuz, bedenit â d ý - [email protected]
niz cennet bahçesinden bir menzilmýz.
dedir þimdi. Naîmde misiniz ÜstâElime kalem düþtü. Ýki kýrmýzý var yaný ba- dým, Adn cennetinde mi yoksa Firdevste
þýmda. Kýrmýzý kitap, kýrmýzý çay. ’Çayýmýn mi? Suâlimdir Üstâdým: Haberini mübþekeri’ oluyor nurlarla örülü zaman. Çayý tedâsýný seçip nûr ile mi cevapladýnýz siz
karýþtýrýyorum; girift âlem çözülüyor. Ceffelkalem kan kýrmýzý kesiliyor.
Üstâdýmýz. ‘Beni dünyaya çaðýrma’ diyordunuz.. Dünyâmýn zulümâtýna nûr arýyordum o dem. ”Demâ gaflet hicâb oldu” dediniz.. Ýrkildim, hicâb etti rûhum. “Demâ gaflet zevâl buldu” dediniz, bin sükûtla sustum.
Üstâdýmýz. Elimde yaralar var. Dilimde, kavlimde, ilimde yaralar. K’alem elimde eðreti duruyor. Ne yapayým Üstâdým, âlemi çaðýrmaya tâkâtim yok ve lâlim. Yazmak bir acizin azýðýdýr, hele ki
harften mahreçten yoksunsa.
Üstâdýmýz. Koca topraklara sýðamayan
serkeþ adamlar size bir mezarlýk topraðý
da hi çok gör dü ler. Mü te es si riz. Lâ kin
Mevlânâ Cami’nin bir sözü düþüyor hatrýma: “Biz ölünce bizim kabrimizi toprakta aramayýnýz. Zira biz âriflerin gönüllerindeyiz.” Ayný mesele hâsýl oluyor, Üstâdým. Sizi görmek için, göklere gönüllere
bakýyorum. Subhanallah Üstadým, ne geniþ menzildesiniz! Bir kabri bir mazlûma
revâ görmeyenler gönüllere, milyon talebelerin gönüllerine de kazma kürek vurabilirler mi Üstâdým? Hakîkâtleri susturabilirler mi, hem cennetâsâ baharlarýn evlâdlarý nûrdan nasýl mahrum edilebilir ki?
de men rabbuke’yi? Elem ile uðurlamýþ idi niz, ye ðe ni niz Ab dur rah man’ý, Hâ fýz
A li’yi. Þim di o ra da da el mas ka lem ler le
yazýyor mu talebeleriniz Üstâdým, hakikatleri?
Üstâdýmýz. Zindan. “Dünyâ ahirete nis-
beten bir zindan hükmünde” ise, dünya içinde, zindan içinde zindan nasýldýr? Cefâ
ender cefâ iken sefâ buldu zindan. Zindan, zindan ki adý bile karanlýk kasvet veren bir mekân. Öyleydi; ki yûsufmisâl bir
üstâd o zindanlarý þâd eyledi. Zindan; zindan idi, oldu handân!
Üstâdýmýz. “Gül devrinde yaþasaydým,
gül devrinin bülbülü olurdum” diyen Âkif’in sözüne benzetiyorum sözümü. “Nûr
devrinde yaþasa idim, o nûrlarýn bülbülü
olurdum” diye. Hüdhüdü olamasam da o
devrin, ceffelkalemliðimle elmas kalem olamasam da bize tevârüs nûrlarý okuyoruz. Sayfa kenarýnda öyle vakarýnýzla, öyle
duruyorsunuz. “Sadakte yâ üstâz!”diyoruz, ”henien lekum” duyuyoruz. Binler
sadakte Üstâdým!
Dünyâsýný bir sepete sýðdýran Üstâdýmýz. Dünyâ’mýzý dünyâya dahi sýðdýramasak da, ‘talebe’niz olmaktan ümîd ediyoruz, belki þefaat!
Üstâdýmýz. ‘Yangýnlar içindeki evlad’larýnýzdan biriyim. Bin mezar hükmündeki bir
rûhla gelmiþtim. Subhanallah! Ne suru israfildi, binler defaatle dirildim. Çað ve bu
mimsiz m’edeniyet hücûm ederken üzerimize, “nûr” örtüsünü çekiyoruz kavlimize..
Üstâdýmýz, aklým fikirden ümmî; kalbim pek çok vakit hicrandan, âlemden zâri. ‘Ömür kýsa, faydalý iþler pek çok’ iken
faz la a mel ge ti re me dim bel ki. Ve da hi
omuzumda yýðýnla günah. Lâkin ümitvârýz, hani yâ talebeniziz, belki Üstâdým,
Risâle-i Nur; herkese ayný uzaklýkta deðil,
herkese ayný yakýnlýktadýr
MUHAMMED ZORLU
taraf için ve ‘bazý insanlarýn hayat felsefesine uyum saðlamak ve gençleri kafese sokmak için’ þeklinde algýlanýyor.
[email protected]
Herkesin özel bir yaþantýsý vardýr. Madem özgürüz,
laikiz! O halde laiklik bir tarafa meyilli olmaz… Laiklik,
Risâle-i Nur’u anlatmaya çalýþan nice kalemler vardýr. Risâ- din ve vicdan hürriyetinin teminatý olmalýdýr. Ýþte Üstale-i Nur’un mahiyetini kavramak isteyen nice okurlar vardýr… dýmýz ve onun eserlerini okuyanlarýn inanç özgürlüðüBu yazý herhangi bir araþtýrma yazýsý deðildir. Geniþ bir ne karþý yaptýklarý tecavüze raðmen, Cenâb-ý Hak bu
zaman dilimine yayýlan, apaçýk gözüken, duygu, düþünce asrýn insanlarýna Risâle-i Nur medreselerini nasip etti.
ve aklýn ittifak ettiði bir noktadan ibaret olarak yazýlmýþtýr.
Bu insanlar, fen-ilimle ve akýl-kalp yoluyla münevver,
Gençleri ahlâksýzlýða, imansýzlýða itecek ve gençleri okumuþ üniversite gençliðinin bu hizmetlere sahip çýkgeçici heveslerle azdýracak nefsi emmâreye mukabeleyi masýna vesile oldu.
önleyecek büyük tahþidât var.
Namazlý, abdestli, alýnlarýnda secde nurlarýyla, o fuhþiyatÖzellikle üniversite gençliði büyük tehlike altýnda. tan, günahlardan uzak, adeta yeryüzünde gezen melek yüzNamaz kýlacak bir yer bulamayan üniversiteliler, aklý- lü insanlar gibi dinimizi, tarihimizi, mukaddesatýmýzý ve ömýza geldikçe üzülmemek elde deðil.
zümüzü unutmamýþ bir nesli Cenâb-ý Hak bizlere nasip etti.
Yoksa üniversitede okuyan gençler dinsizliðe mi itilKendi malý gibi hakikatlere sahip çýkan, bu fani hamek isteniyor? Gençler öðrenimlerini sürdürebilmeleri ram lezzetlerin sonunun sonsuz bir elem ve azap olacaiçin inançlarýndan taviz mi vermek zorundalar?
ðýný gören nice nesiller yetiþti…
Böyle olunca Türkiye’deki özgürlük ortamý sadece bir
Bir ateist, Hýristiyan veya Yahudi olsun kimsenin di-
niyle, diliyle, rengiyle, meþrebiyle uðraþmayan nesiller,
herkesi insan olarak görüp, Kur’ân ve iman hakikatlerini bu asrýn insanlarýna duyurmaya çalýþmýþlardýr. Bu
“Nur”(cu) insanlar, müsbet hareketle yola çýkmýþlardýr.
Ve þunu biliyoruz, Üstad Hazretlerinin diðer âlimlerden farký; bu asýrda cihad-ý maneviye için; muhabbetle,
diyalogla, akýlla, ilimle ve fikirle yola çýkmasýdýr. Onun
için þu hakikatler tamamen akla münhasýr deðil, aklýmýzýn yanýnda kalbimize, ruhumuza, fýtratýmýza gayet derecede uygun hakikatlerdir.
Üstad Hazretleri, geçmiþ asýrlarýn müceddidleri gibi bu
asýrdaki tecdid vazifesini, hâlâ da þahs-ý mânevîsiyle devam
ettiriyor ve bu bir silsile-i nuraniyedir. Emaneti geçmiþ
müceddidlerden almýþtýr. Abdulkadir-i Geylani, Mevlânâ
Celâleddin-i Rûmî, Mevlânâ Halid-i Baðdâdî gibi…
Tek kelimeyle özetleyecek olursak; Risâle-i Nur, herkese ayný uzaklýkta deðil, herkese ayný yakýnlýktadýr.
O halde sonuna dek haykýrýyoruz ve diyoruz ki:
“Ekilen Nur tohumlarý çiçek açýyor ve açacaktýr.”
Siyaset ve Gençlik Masasý
Deklarasyon
TARIK GÜLMEZ
Ýbadet ve Gençlik Masasý
Deklarasyon
KATILIMCILAR:
Bilal Yükselten
Coþkun Keleþ
Emrah Uzuner
Harun Çetin
Hasan Koç
Hayrettin Saygýn
Mustafa Ali Taþpýnar
Mustafa Güler
Okan Köpçü
Yunus Emre Çaðlar
Yunus Emre Orhan
1.
Ýbadet, abd ile Ma’bud arasýndaki baðda, abdin Ma’bud’a karþý
aczini, fakrýný ve kusurunu bilerek, iradesi ile tüm istidatlarýný kullanarak
tazim ve hürmetini sunmasýdýr. Ýbadet Allah sevgisinin en güzel tezahürü, Allah sevgisinin neticesi ve þükrün gereðidir.
2.
Ýslam’da ibadet; belirli zamanlarda ve mekânlarda yapýlan davranýþlar deðil, bütün dünya hayatýný ibadete dönüþtürebilmek maksadýyla
yapýlan ve terk edilen davranýþlarýn bütünüdür. Ýnsanlýk, Ýslamiyet ile ulaþabileceði en yüksek seviye ile þereflendirilmiþtir. Gençliðin ibadet hasletini bu eksen doðrultusunda idrak etmeleri, ahirzamanýn rahmetlerle
dolu yönlerini görebilmesine vesile olacaktýr.
3.
Dört tür abid vardýr (Melekler, hayvanlar, bitkiler, insanlar ve
cinler). Hâkim-i Hakîm insan nevini, sair abidlerin yaptýklarýný yapabilecek, anlayabilecek, tespih ve temsil edebilecek yetenekte yaratmýþ ve kâinattaki bütün mahlûkatý insanýn emrine musahhar kýlmýþtýr. Fýtratça ihsanýn müptelasý olan insan, kendisine bahþedilmiþ olan kâinatýn halifeliði
vazifesini hakiki manada idrak ederse, kendisine nimet verip lütufta bulunaný tanýyýp teþekkür etmenin yerinde bir davranýþ olduðunu, aksinin
ise çirkin ve zulüm olduðunu aklýyla kabul eder.
4.
Ýbadetler, gencin ruhi saadetini, beden saðlýðýný, toplumsal huzurunu ve dayanýþmasýný saðlayan en önemli manevi unsurdur.
5.
Dünyada yapýlan saðlýk harcamalarýnda en yüksek payý ruh saðlýðýna yapýlan harcamalar almaktadýr. Ýbadetler genci manevi koruma altýna alarak, gencin ruhunun geniþlemesinde, fikirlerinin daðýnýklýktan
kurtulmasýnda, arzularýnýn nezih bir hal almasýnda önemli rol oynamasý
sonucunda bireyin ruhi hastalýk ile bunalýmlarýndan kurtarýlmasýný saðlar.
6.
Gençlik; kimlik oluþturma ve varlýk sorgulamasýnýn yaþandýðý, akýldan ziyade hislerin hâkim olduðu bir dönemdir. Gencin duygularýný
istikametli bir þekilde kullanmasýnda en etkin rehber þüphesiz Hz. Muhammed’in (a.s.m.) sünnet-i seniyyesidir.
7.
Bir boþluk ve zaaf tanýmayan “kemâl”in tezahür edebilmesi adýna gencin dünyevi bir yükseliþe endeksli hayat tarzý kurmasýnýn aktif bir
çöküþ, tamamýyla dünyanýn reddedildiði taassuba kaçan hayat tarzýnýn
inþa etmesinin de pasif bir çöküþ olduðu bilinmelidir. Bu minvalde genç,
ibadetleri ile dünya ve ahiret arasýnda istikametli bir denge kurmuþ olmaktadýr.
8.
Maddi ve manevi her türlü terakki ve tekâmülün iki ana esasý;
faydalý iþler görmek ve zararlýlardan uzak durmaktýr. Amel-i salihler de
takvayla muhafaza edilmelidir. Takva ve amel-i salih silahýyla donanmýþ
bir genç insaniyetin en üst makamýna çýkmaya namzettir.
9.
Ümitsizlik kemalata giden yolda en büyük engeldir. Rahman ve
Rahim olan Cenab-ý Hakk’a ibadetler vasýtasýyla yakýnlaþan gencin dünyasýnda ümitsizlik hastalýðý kaybolur.
10.
Toplumun temel taþý ve geleceði olan gençlerin, dünya ve ahiret
saadetine ulaþmalarý yolunda ibadetler büyük önem arz etmektedir. Top-
KATILIMCILAR:
Aziz Yýmaz
Enis Sabýr
Faruk Saim Akhan
Kemal Emre Çankýrý
Mehmet Fatih Doðan
Melih Güngör
Muhammed Eroðlu
Ramazan Kayabaþ
Umut Yavuz
Yasin Kuvvetli
1.
Siyaset, farklý sýnýflardan, etnik kökenlerden ve inanýþlardan
insanlarýn oluþturduðu toplumlarýn bir arada yaþamasýný mümkün kýlmak ödevini yüklenmelidir.
2.
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluþ þartlarý ve özel durumu öne
sürülerek siyasetsizlik çeþitli isimlerle icra edilmiþtir. Birinci meclisin
tek listeli seçimlerle tasfiye edilmesiyle bu siyasetsizlik istibdata tebeddül etmiþtir.
3.
Said Nursi’nin siyasete ve devlete bir aygýt nazarýyla bakmasý
ve siyasete insan hayatýnda yüzde birlik bir pay biçmesi, onun devleti
ve siyaseti kutsallaþtýrmaya, siyaseti hayatýnýn tek amacý haline getirmeye karþý duruþunun bir iþaretidir. Zamaný, “imaný kurtarma zamaný” olarak tanýmlayan Bediüzzaman, din ve vicdan hürriyetini tam anlamýyla muhafaza edecek, Ýslam’ýn ruhuna uygun hürriyetlerin önünü
açacak demokrat zihniyete destek vermiþtir.
4.
Gençliðin, siyaset karþýsýndaki duruþu ve bakýþý, Risale-i Nur
perspektifinde demokrat bir zeminde olursa, vatan ve millete faydalý
olma düsturunu yerine getirebileceði ve anarþizm gibi yersiz korkularý
izale edebileceði ifade edilebilir.
5.
Gençler, Bediüzzaman’ýn “müsbet hareket” düsturu çerçevesinde düþünce dünyalarýný zenginleþtirmeli, doðru ve tehlikesiz bir siyasi anlayýþ belirlemelidir.
6.
Ýslam ve din adýna siyaset yapmanýn tehlikelerine ýsrarla vurgu yapan Said Nursi, Risale-i Nur eserlerinde özellikle Müslümanlarý
“din adýna siyasetten” menetmiþtir. Dinin siyasete alet olmayacak derecede parlak ve umumi bir hakikat olduðunu söylemiþtir.
7.
Yönetim sisteminin asla bir saltanata ve istibdat kaynaðýna
dönüþmediði Asr-ý Saadet, günümüz yönetim anlayýþlarýna ilham ve
model olmalýdýr. Seçim, hürriyet ve adalet olarak özetlenebilecek Asrý saadet modeli, Bediüzzaman Said Nursi için günümüzde meþrutiyeti meþrua, din ve vicdan hürriyeti manasýna tekabül etmektedir.
8.
Gerçek meþrutiyetin Ýslamiyet’e uygun olduðunu müdafaa
etmesine raðmen kendisini mürtecilikle itham edenlere karþý “siyaseti
dinsizliðe alet yapan bazý adamlar, kabahatlerini setr (örtmek) için,
baþkasýný irtica ile ve dinini siyasete alet yapmakla itham ederler” demiþtir.
9.
Bediüzzaman, beþeri sistemleri tamamen reddeden anlayýþa
karþý geliþtirdiði siyasi çözüm stratejisine “ehvenüþþer” düsturuyla ölçü getirmiþtir. Ehvenüþþeri terk etmek anarþiliði intaç edebilir.
10.
Bediüzzaman Said Nursi, tek partili baský döneminde tesis edilen resmi ideolojik anlayýþa (Kemalizm) karþý çýkmýþtýr. Milli mücadeleye tam destek veren, daha sonra Birinci Meclisi de bu manada alkýþlayan Said Nursi, sonradan tesis edilmek istenen sistemin bütün bu
manalardan uzak olduðunu ortaya koymuþ ve resmi ideolojiye karþý
bir duruþ sergilemiþtir.
11.
Asrýmýzýn medeniyet anlayýþýnda “Müslüman, çaða göre
Kur’an’a bakmaz, Kur’an’a göre çaða bakar.” düsturunu kendisine mihenk kabul eden gençlerin, siyasete de Kur’anî bir bakýþ açýsýyla bakmasý gerekmektedir.
12.
Devlet yönetimi sivil ve milletin iradesinin belirleyici olduðu
bir alan olmalýdýr. Etnik farklýlýklara bakýlmaksýzýn bir adalet ve eþitlik
anlayýþý tesis edilmelidir. Bu tür kökleþmiþ meselelere çözüm aranýrken Risale-i Nur eserleri referans alýnmalýdýr.
**
11
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
RÖPORTAJ
Zor, ama
müjdeli ölümler
FIKIH GÜNLÜÐÜ
SÜLEYMAN KÖSMENE
[email protected]
www.fikih.info
0 505 648 52 50
Beyza Mutlu: “Bun­dan­i­ki­haf­ta­ön­ce­çok­ya­kýn
bir­ ar­ka­da­þým­ ba­raj­da­ bo­ðu­la­rak­ ha­ya­tý­ný­ kay­bet­ti.­Ce­na­ze­sin­den­bir­gün­son­ra­bir­ar­ka­da­þým
o­nun­la­ al­gý­la­rýy­la­ ko­nuþ­tu­ðu­nu­ söy­le­di.­ Bu­ ne
de­mek­tir?­Böy­le­bir­þey­o­la­bi­lir­mi?­Se­lâm­ver­di­ðin­de­ce­va­bý­ge­li­yor­muþ­gi­bi­his­se­di­yor­muþ.”
ncelikle arkadaþýnýza Allah’tan rahmetler diliyor ve
size taziyetlerimi sunuyorum.
Adýna berzah ya da kabir âlemi veya ahiret dediðimiz ölüm ötesi âlem, bize çok uzakta bir yerlerde deðil.
Bize yakýn, oldukça yakýn. Peygamber Efendimiz (asm) buyuruyor ki: “Cennet size ayakkabýnýzýn tasmasýndan daha
yakýndýr. Cehennem de yakýndýr!”1 Bediüzzaman Hazretleri de “Þu âlem-i maddiyât ve þehâdet, âlem-i melekût ve
ervâh üstünde serpilmiþ tenteneli bir perdedir” diyerek
gördüðümüz âlem ile göremediðimiz ahiret âlemleri arasýnda ince ve þeffaf bir perdenin olduðuna iþaret eder.
Keza tabutuna konmuþ, kabre doðru götürülen ölmüþ
bir kimseden sesler, sitayiþler, serzeniþler geldiði bildiriliyor. Biz iþitmiyoruz. Ama iþitmiyor oluþumuz, bu seslerin
ve sitayiþlerin olmadýðý mânâsýna gelmiyor. Peygamber Efendimiz (asm) buyuruyor ki: “Cenaze tabutuna konulup
insanlar onu omuzlarýna yüklendiklerinde, iyi bir kimse ise, ‘Beni mekânýma çabuk ulaþtýrýn! Beni mekânýma çabuk ulaþtýrýn!’ der. Cenaze iyi bir kimse deðilse, ‘Vah bana!
Býrakýn beni! Beni nereye götürüyorsunuz?’ diye feryat eder. Ýnsandan baþka her þey onun bu feryadýný iþitir. Ýnsan
bu feryadý iþitecek olsaydý düþüp bayýlýrdý!”2
Bediüzzaman hazretleri, ölenlerin ruhlarýyla aramýzda muhtelif þekillerde münasebetler geliþtirdiðimizi, manevi hediyelerimizin onlara gittiðini, onlarýn
nurani feyizlerinin de bizlere geldiðini bildiriyor.3
Bu temel bilgilerden anlýyoruz ki, ölen dostlarýmýzla aramýzda her þey bitmiþ olmuyor. Manevi bir iletiþim aðý bizi
onlara, onlarý bize ulaþtýrýyor. Bizim duamýzý onlara götüren, onlarýn feyizlerini bize getiren manevi bir radyo aðý aramýzda bulunuyor. Bu aðý bazen çok canlý hissedebiliriz.
Bazen hislerimiz, bazen rüyalarýmýz, bazen yakaza hallerimiz bizden onlara, onlardan bize haberler getirip götürür.
Bazen ve genelde duyarsýz kaldýðýmýzda ise hiçbir þey hissetmeyiz. Hissetmemiz, ölen kiþinin ruhen canlýlýðýnýn ve
þuurunun devam ettiðinin, ölüm ötesi âlemin bir canlýlýk
ve þuur âlemi olduðunun ayrý bir göstergesidir.
***
Fatoþ Kýlýç: “Ya­na­rak­ve­ya­bo­ðu­la­rak­ö­len­ço­cuk­lar­an­ne-ba­ba­sý­na­a­hi­ret­te­þe­fa­at­çi­o­la­maz
di­yor­lar.­Be­nim­kar­de­þim­i­ki­ya­þýn­da­i­ken­ku­yu­ya­dü­þe­rek­ve­fat­et­ti.­Du­ru­mu­ne­dir?­An­ne
ba­ba­sý­na­þe­fa­at­çi­ol­ma­ya­cak­mý?”­
Kardeþinize Allah’tan rahmetler diliyor ve size taziyetlerimi sunuyorum.
Ýslâm kaynaklarýnda bu böyle geçmez. Ýslam kaynaklarýnda ölen çocuklar zaten sorgusuz sualsiz cennettedirler
ve bu çocuklar için, anne ve babalarýna þefaatçi olabilme
müjdesi verilmiþtir. Peygamber Efendimiz (asm) buyuruyor ki: “Ergenliðe ulaþmadan ölen çocuklar, Cennette çok
canlýdýrlar, hareketli balýk gibidirler. Onlar anne ve babasýný karþýlar, elbisesinden tutar, Allah kendisiyle birlikte anne
ve babasýný da Cennete koyuncaya kadar býrakmaz.”4
Bediüzzaman hazretlerinin ifadesiyle, ahirette çocuklarýn böylesine sevimli ve þefaat eder bir halde anne ve
babalarýný karþýlamalarýnýn temelinde, elbette, onlarý Allah’ýn bir meyvesi bilmek, Allah onlarý aldýðý zaman arkalarýndan isyana düþmemek ve Allah’ýn hükmüne teslim olmak, sabýr içinde þükretmek, verenin de, alanýn da
Allah olduðunu bilmek, onlarý bir hediye ve emanet olarak kabul etmek ve Allah alýrken de, yani onlarý mezara
koyarken de onlarý mezara deðil, Allah’ýn rahmetine teslim ettiðini bilmek inançlarý vardýr. Bu inanç ve anlayýþlar tevhid inancýnýn gerekleridir. Ayný zamanda en acýlý
bir olayda kiþiye dayanma gücü veren þey de, Allah’a dayanmak ve Allah’a iman etmiþ olmaktýr.
Anlaþýlýyor ki, çocuklarý ölen anne ve babalar bu tevhid
inancýný gösterdikleri ve isyan etmeyerek Allah’ýn emrine
ve takdirine teslim olduklarý takdirde âhirette inþâallah çocuklarý onlar için bir kurtuluþ vesilesi olacak ve çocuklarýna
Cennette de ebediyen kavuþacaklardýr.
***
Elanur Bahçe: “Di­ye­lim­ ki­ be­nim­ ta­ký­la­rým­ 5
bin­ tl­ tu­tu­yor.­ Ze­kâ­tý­ na­sýl­ he­sap­la­ya­ca­ðým?
Bir­de,­as­ga­ri­üc­ret­le­ça­lý­þan­bir­iþ­çi­nin­al­dý­ðý
ma­a­þýn­ze­kâ­tý­o­lur­mu?­
1- Beþ bin lira üzerinden hesaplama yaparsak, yüzde 2,5 (kýrkta bir oluyor) oranýndan: 125 tl yýllýk zekât tutarýnýz var. Bunu durumunuza göre bir iki taksite bölüp ödeyebilirsiniz.
2-Asgari ücretle çalýþan birisi yýl sonunda elinde para
kalmýyorsa ona zekât farz deðildir. Elinde para kalýyor ve
bu para 80 gram altýný aþýyorsa buna zekât düþer.
***
Ýstanbul Maltepe’den Cem Gür: “Alt­mýþ­bir­gün­lük
ke­fa­ret­o­ru­cu­ar­dý­ar­dý­na­mý­yok­sa­a­ra­ya­bi­rer
gün­ko­ya­rak­mý­tu­tul­ma­sý­ge­re­kir.­Bir­de­ke­fa­ret
o­ru­cu­tut­ma­dan­ye­ri­ne­bir­baþ­ka­þey­ya­pý­la­bi­lir
mi?”­
1-Kefaret orucu ardý ardýna ve araya gün koymadan
tutulur. Hatta bayrama rast gelse de ara verilmez. Bunun
için baþtan hesap edip bayrama rast getirmemek lâzým.
2-Kefaret orucunu tutmaya sýhhatimiz elveriþli deðilse ve iyileþme ümidimiz de yoksa her günü için bir
fidye verebiliriz.
Ö
Dipnotlar: 1- Riyazu’s-Salihin, 53-3/445; 2- Riyazu’s-Salihin,
53-2/444; 3- Sözler, (yeni), s. 841; 4- Câmiü’s-Saðîr, 3/1121
Auburn Üniversitesi Su Ürünleri Bölümünden Dr. Leonard Vining:
Çevreyi tahrip
etmek, Yaratýcý’nýn
emanetine saygýsýzlýk
ÝNSANA, YARATILAN DÝÐER HER BÝR ÞEY ÜZERÝNDE TASARRUF ETME ÖZELLÝÐÝ VERÝLMÝÞ
OLSA DA, BU TASARRUF, ÝNSANLARIN BÝRBÝRLERÝ ARASINDA VE DÝÐER VARLIKLARA
KARÞI 'YARATICIYA KARÞI SORUMLU OLMA' HASSASÝYETÝ ÝLE KULLANILMALIDIR.
MÜSLÜMAN
ÝNSANLARIN
YARATICI’YA
BAÐLILIÐINA
HAYRANIM
SAÝD HAFIZOÐLU/ALABAMA
[email protected]
Meksika Körfezindeki Petrol sýzýntýsý, 100 günü aþan bir süre devam etti. Uzun ve yorucu uðraþlar sonucunda sýzýntý önlenebildi. Kuvveti ile övünen insanoðluna, Rabb-i Rahim bir defa daha insanýn acizliðini gösterdi. Tabiî ki anlamak isteyene... Bu felâketin
dindar bir Hýristiyanýn dünyasýnda neler çaðrýþtýrdýðýný
merak edip bu söyleþiyi gerçekleþtirdik. Kâinat kitabýnýn, bütün insanlýðýn önünde ortak bir mesaj olduðu
ap açýk. Ateist de, Hýristiyan da, Hindu da, Müslüman
da mahlûkat âlemine hayran. Peki kim nasýl bakýyor
bu âleme? Bu söyleþi, her ne kadar bu geniþlikteki bir
soruya ‘bir Hýristiyanýn dünyasý’ mahiyetinde bir cevap teþkil etmese de, bizlere yaþatýlan her bir olayý
O’nu hatýrlamaya bir vesile kýlma çabasýdýr. Zira her
bir an yeni bir yaratýlýþ ve her bir yaratýlýþ O’nu yeniden hatýrlama vesilesi deðil midir?
n So­rul­ma­sý­ge­re­ken­ger­çek­so­ru­lar­ko­nu­sun­da­ ne­ dü­þü­nü­yor­su­nuz?­ Gö­rü­yo­ruz­ki
fe­lâ­ket­ler­ ya­þa­dýk,­ ya­þý­yo­ruz­ ve­ böy­le­ gi­der­se­yi­ne­ya­þa­ya­ca­ðýz.­Fark­lý­bir­pers­pek­tif­ten­ bak­ma­ya­ o­dak­lan­ma­mýz­ ge­rek­ti­ði­ni
dü­þü­nü­yor­mu­su­nuz?
Bana göre, Meksika Körfezinde BP’nin sebep olduðu petrol felâketinden sonra insanlarýn sorduðu
sorular genellikle doðru sorular, fakat yanlýþ zamanda sorulan sorular. Birçok kimsenin zihninde
þimdi yer bulan sorular ve verilen cevaplar, petrolün [þirketlere] kiralanmasýndan önce sorulmalý ve
cevaplanmalýydý, sonra deðil.
Sorulan sorularýn büyük bir kýsmý üç kategori
altýnda toplanabilir: Ýnsan odaklý, çevre odaklý
ve Yaratýcý odaklý sorular. “Kim sorumlu?” ve
“Bu felâket ne kadar masraf çýkaracak?” sorularýný soranlar, gerekli ve mantýklý insan odaklý sorular soruyorlar. Masum insanlar zarar gördü,
geçim vasýtalarý mahvoldu ve ticaret çöktü. Dolayýsýyla ben bu sorularýn çok gerekli ve uygun
sorular olduðunu düþünüyorum.
Bir de bu felâketten direkt olarak etkilenmeyen insanlar var. Onlar da çevre merkezli sorular sorma eðilimindeler. Bir insanýn felâkete uðramasýna karþý duyulan üzüntü insanlýktan ayrýlamayan bir parça olsa da, Amerika ve baþka bazý yerlerde, insana aðladýðý kadar çevreye verilen
zarara aðlayan insanlar da var.
Bitkiler, hayvanlar, kýyý þeridindeki ekosistem
ile deniz arasýndaki namuslu düzen bizim þu
anda tam olarak bilmediðimiz bir biçimde zarar gördü. Ölüm bazýlarýna göre hýzlý olacak bazýlarýna göre ise yavaþ ve acý veren bir süreç olacak. Dünya üzerindeki birçok insan bu ölümler için kýzgýn ve merak içindeler, “Acaba bu
durum önlenebilir miydi?” diye. Bence bu sorular da uygun ve yerinde sorular.
Yaratýcý odaklý bakýþ, Allah’ý bu güzel yeryüzünün Yaratýcýsý ve Düzenleyicisi olarak görür. Bu
bakýþ açýsý modern dünyada ýskalanmýþtýr ve de
saydýðýmýz üç kategorinin en zayýf olanýdýr. Ýnananlar, dünya ve içindeki herþeyin Rabbe ait olduðunu Ýncil ve Kur’ân’dan biliyorlar. Ýnsana, yaratýlan diðer her bir þey üzerinde tasarruf etme özelliði verilmiþ olsa da, bu tasarruf, insanlarýn birbirleri
arasýnda ve diðer varlýklara karþý ‘Yaratýcýya karþý
sorumlu olma’ hassasiyeti ile kullanýlmalýdýr. Bu
bakýþ açýsýný ifade eden cümleler duydum. Meselâ
Louisina (felâketten en çok etkilenen eyalet) senatörlerinden birisinin, uzmanlarýn bulunduðu bir
panelde bu felâketin sebepleri ve etkisi hakkýnda
aðlayarak sorular sorduðunu müþahede ettim. Onun bu yakýnmalarý ekonomik ve çevresel kayýplara deðil, daha farklý sebeplere dayanýyordu. Benzer
þekilde, anneannesini çok seven küçük bir iþletme
sahibinin bu petrol felâketine anneannesinin ölümünden daha çok üzüldüðünü söylediðini duydum. Bu söylemler her ne kadar anekdot düzeyinde olsa da, kayýp algýsýnýn ekonomik ve çevresel
düzeyden daha derin olduðuna iþaret ediyor. Ve inanýyorum ki bu toplumda böyle derinden üzülen
ve Yaratýcý tarafýndan insana emanet edilen þeylerin yanlýþ kullanýldýðýna aðlayan birçok insan var.
Dr. Leonard Vining: “Bana göre Meksika Körfezinde BP’nin sebep olduðu petrol felâketinden sonra insanlarýn sorduðu sorular genellikle doðru sorular, fakat yanlýþ zamanda sorulan sorular.”
n Ge­le­cek­te­ne­ler­le­kar­þý­la­þa­bi­li­riz?­Bu­fe­lâ­ke­tin­iz­le­ri­nin­te­miz­len­me­si­kaç­yýl­sü­re­bi­lir?
De niz de ve ka ra da pet rol pom pa la yan ve
transfer eden insanlar oldukça böyle kazalar ve
felâketler olacaktýr. Bu kadarýný biliyorum. Fakat teknolojinin geliþmesi ve zor imtihanlardan
geçilmesi (týpký Meksika Körfezinde olduðu gibi), yönetimi daha sýký tedbirler almaya yönlendirecektir ki, bu da iyi birþeydir.
Ben petrol sýzýntýsýnýn etkilerini ortadan kaldýrma konusunda uzman deðilim. Fakat bu felâketin etkilerinin ortadan kaldýrýlmasýnýn yýllar
deðil on yýllarca süreceðini söylemek mümkün.
Louisiana ve Mississippi’nin kýyý þeridinin çoðunluðu bataklýk ve sulak alandýr. Bu alanlar bir
çok balýk türü için hayatî öneme sahip alanlardýr. Ayrýca çeþitli kuþ türleri ve küçük memeli
hayvanlar için de hayat alanýdýr. Petrol sýzýntýsýnýn deniz yüzeyinde yayýlmasý, toksik maddelerin bu canlý türlerin yiyeceklerine bulaþmasýna
sebep oluyor. Meksika Körfezindeki balýk ve diðer canlý türleri gittikçe azalýyor.
n Ýn­sa­ný­hýrs­lý­ya­pan­et­ken­ler­hak­kýn­da­ne
dü­þü­nü­yor­su­nuz?­Ve­bu­fe­lâ­ket­le­rin­in­san­da­ki­hýrs­la­bir­i­liþ­ki­si­nin­ol­du­ðu­nu­söy­le­ye­bi­lir­mi­yiz­siz­ce?­
Emin olduðumuz birþey var ki o da dünyamýzýn hýrsla dolu olduðudur. Özellikle çok uluslu
þirketlere konuyu baðlarsak, söylenmesi en kolay
þey bunlarýn gerçekten de çok hýrslý olduðudur.
Fakat bu cevap bu felâket için basit bir cevap olur. Hýrs problemi bundan daha büyük bir problem; evrensel bir problem... Ve ben hýrsýn, diðer
yerlerden çok Batýda yaygýn olduðunu da düþünmüyorum. Ýnsanoðlunun çok bilinen bir eðilimidir hýrs. Kur’ân ve Ýncil’in hýrsa karþý bizi uyarmasý bunun içindir. Hýrslý olmak, sadece belirli
bir etnisitenin veya bir ülkenin veya bir dinin takipçilerinin fonksiyonu deðildir. Beþerin tümünde bu vardýr. Ýncil, Yaratýcý’nýn bize verdiði istidatlara nazaran, insanoðlunun o istidatlarý harekete geçirmekte yetersiz kaldýðýný söyler. Ve hýrsý
önleyememek bunlardan birisidir.
Bir de bu petrol sýzýntýsýnýn diðer bir yönü var.
Açýk denizlerde petrol çýkarmanýn iyi sayýlabilecek bir geçmiþi var Amerika’da. En son sýzýntý felâketi 1969 yýlýnda meydana gelmiþti. The Economist’te yakýn zamanda çýkan bir makaleye göre, Amerikan sularýndaki petrol kirliliðinin % 1’i
petrol çýkarma çalýþmasýndan kaynaklanýyor.
Petrol nakliyat gemileri ve boru hatlarýndan sý-
zan petrol ise bu kirliliðin % 4’ünü oluþturuyor.
Yüzde 33’ü diðer taþýma þekillerinden ve % 62’si
ise insan müdahalesi olmadan oluþan sýzýntýlardan kaynaklanýyor. Bu haber benim için yeni.
n Sa­de­ce­ BP’yi­ ve­ya­ yö­ne­tim­de­ki­le­ri­ sor­gu­la­mak­ ye­ri­ne,­ biz­ler­ de­ ken­di­mi­ze­ dö­nüp­dün­ya­gö­rüþ­le­ri­mi­zi­sor­gu­la­ma­mýz­ge­re­ki­yor­ mu?­ Dün­ya­ gö­rüþ­le­ri­ der­ken­ kas­tet­ti­ðim­Mad­de­ci­lik,­Ben­cil­lik,­Haz­cý­lýk­gi­bi
ki­þi­lik­le­ri­mi­zi­ku­þat­mýþ­va­hiy­siz­dün­ya­gö­rüþ­le­rin­den­bah­se­di­yo­rum.
Evet. Sorgulamalýyýz. Maddeci bir dünya görüþünün bu felâkette rol oynadýðýný düþünüyorum. Fakat bu, meselenin tamamý deðil. Bazýlarýnýn çok kolayca söylediði gibi, mesele ‘hýrs içinde maddecilik putunu takip eden Batý’ diye
geçiþtirilemez. Düþünün, meselâ Bakü-TiflisCeyhan boru hattý (1768 km) içerisinde Türkiye
de yer alýyor. Bu petrol boru hattý Hazar Denizindeki petrolü Akdeniz’deki limanlara akýtacak. BP bu boru hattýnýn % 30’dan fazlasýnýn sahibi. Þimdiye kadar bir problem veya bir felâket
yaþanmadý. Fakat ilerde bir felâket yaþanýrsa bunu hýrs problemi olarak tanýmlayabilir miyiz?
Ben bu konuda emin deðilim. Türkiye’ye saldýrmak veya Amerika’yý savunmak gibi bir derdim
yok. Söylemek istediðim; petrol ticareti, birçok
devletin, alýcýlarýn ve satýcýlarýn birlikte paylaþtýðý bir sektör. Kötülenen veya suçlanan bir taraf var, fakat bu ticaretten fayda saðlayan binlerce taraf var. Dolayýsý ile bu fayda saðlayanlar
da yapýlan eleþtirileri paylaþmalarý gerekir.
Kendime “Maddecilik eðilimi, Amerika veya
Batýda dünyanýn diðer yerlerine göre daha mý
kuvvetli?” diye sorsam, bu soruya “Hayýr” cevabý veririm. Hýrs veya maddecilik “biz ve onlar”
problemi deðil, “biz” problemi.
n Son­o­la­rak­ne­ler­söy­le­mek­is­ter­si­niz?
Eminim ki Türkiye’deki insanlarýn Amerika algýsý çok da iyi deðildir. Holywood filmlerinde
gördükleriniz bizim kalbimizi temsil etmiyor
[anlatmýyor]. Biz çok kültürlü bir toplumuz. Ýnançlý insanlar olduðu gibi inançsýzlar da var burada, Türkiye’de olduðu gibi. Amerika’da ahlâksýz ve hýrslý insanlar var mý? Evet. Fakat lütfen þunu bilin... Bu toplumda milyonlarca Yaratýcý’ya inanan insan var. Biz toplumumuzun durumu için feryad ediyoruz. Ýnanan insanlar, 7 gün 24 saat boyunca, duâ evlerinde bu toplumun tekrar
Yaratýcýsýna dönmesi için duâ ediyorlar. Gelecek
için umutluyuz. Allah her iki toplumu da O’nu
gereðince tanýyanlardan eylesin.
n Bil­di­ðim­ka­da­rý­i­le­siz
Kur’ân’ý­ve­Kur’ân’ýn­çað­daþ
bir­tef­si­ri­i­le­Ri­sâ­le-i­Nur’u
kýs­men­de­ol­sa­o­ku­du­nuz­/
o­ku­yor­su­nuz.­Kur’ân’a­i­man­e­den­ler­hak­kýn­da­ki
dü­þün­ce­le­ri­niz,­o­nu­o­ku­duk­tan­ön­ce­na­sýl­dý­ve­son­ra­na­sýl­ol­du?
Kur’ân’ý ve onun tefsiri olan
Risâle-i Nur’u okuduktan sonra gördüm ki Müslümanlar ve
Hýristiyanlar, görünen ve görün me yen â lem ler le biz le re
konuþan bir ve tek yaratýcý olan Allah’a inanýyorlar. Bu temel hakikati ortak payda olarak e li miz de tu tu yo ruz. Bir
Müslüman’ýn büyük bir kitap
olarak baktýðý kâinat, bir Hýristiyan için Yaratýcýnýn ‘Genel[e]
Konuþmasý’dýr [Vahiy yoluyla
peygamberlere konuþmasý: Özel Konuþma]. Varlýk âlemini
gözlemlediðimiz zaman biliriz
ki, insan, bu büyük kitabýn yazarýnýn Allah olduðunu kolayca bilir ve inanýr.
Bu geçtiðimiz bir yýl içerisinde çay sohbetlerinde [imanî
sohbetler], önceden fark etmediðim birþeyi fark ettiðimi söyleyebilirim: Müslüman ve Hýristiyan inananlar birçok ortak hakikati ellerinde tutuyorlar. Bunun yanýnda, onlarýn günde beþ
defa namaz kýlmalarý Müslümanlara karþý saygý duygumu
arttýrdý. Bu disipline ve Yaratýcý’ya baðlýlýða ben hayraným.
Her ne kadar Ýncil’de bana bu
vazife [namaz] emredilmemiþ
ol sa da, ben gö nül lü o la rak
[kendi kendime], ayný baðlýlýk
seviyesine ulaþmayý çok isterim.
n Müs­l ü­m an­ ve­ Hý­r is­t i­yan­l ar­ a­r a­s ýn­d a­ bir­ it­t i­fak­t an­ bah­s e­d e­b il­m ek
müm­kün­mü?­
Bazý önemli noktalarda ayrý
düþünüyor olsak da, Müslüman
ve Hristiyanlarýn birçok ortak
noktasý olduðuna inanýyorum.
Biz (Müslümanlar ve Hýristiyanlar), dünya ve üzerindeki bütün
varlýklarýn Yaratýcý’yý tesbih etmekte olduklarýný anlýyoruz. Bu
varlýklarý tahrip etmek, onlarý
gerçek Sahibinden çalmak gibi
birþeydir ve vazifelerinden geri
koymak demektir. Bu çok önemli bir konu. Bunun yanýnda
varlýk âleminin mükemmelliði,
bize, O’nun kudretini ve ihtiþamýný anlatýyor. Öyleyse bizim
bir karýncayý öldürmemiz veyahut bir ormaný yakmamýz veya
çevreye petrol sýzdýrmamýz bu
a çý dan bü yük bir so run dur.
Bunlarýn hesabýný muhakkak
vereceðiz. Müslüman ve Hýristiyanlar olarak buna inanýyoruz.
12
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
ÝLAN
GÜMÜÞSU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI
SINAVLA ÝTFAÝYE ERÝ ALIMI ÝLANI
TARSUS 2 ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ’NDEN
KAMULAÞTIRMA ÝLAN
Gümüþsu Belediye Baþkanlýðý bünyesinde 657 sayýlý devlet memurlarý kanununun
48. maddesinin (A) fýkrasýndaki þartlara tabi olarak istihdam edilmek üzere,
21.10.2006 tarih ve 26326 sayýlý resmi gazetede yayýmlanan Belediye Ýtfaiye Yönetmenliðinin 15, 16 ve 17. maddeleri ile 11.04.2007 tarih ve 26490 sayýlý Resmi gazetede
yayýmlanan Belediye Ýtfaiye Yönetmeliðinde deðiþiklik yapýlmasýna dair yönetmelikte
belirtilen hükümler çerçevesinde;
Belediyemize aþaðýda sýnýfý, unvaný, derecesi, adeti, KPSS puan türü, taban puaný
ve öðrenim durumu belirtilen 1 Adet itfaiye Eri kadrosuna 2010 yýlý kamu personeli
seçme smavýna (KPSS) girmiþ ve belediyemiz sýnav komisyonunca belirlenen aþaðýdaki taban puanlarýna göre belediyemize müracaat eden adaylar arasýndan, en yüksek puandan baþlamak üzere kadro ve öðrenim durumu itibariyle ilan edilen sayýnýn 3
katý aday belirlenerek sözlü sýnava çaðýrýlacaktýr.
ÝTFAÝYE ERLÝÐÝNE BAÞVURU ÞARTLARI
Ýtfaiye erliðine baþvuruda bulunmak için 657 sayýlý kanunun 48. maddesindeki genel þartlarýn yaný sýra;
1) Saðlýk açýsýndan kapalý mekan, dar alan ve yükseklik gibi fobisi olmamak kaydýyla itfaiye teþkilatýnýn çalýþma þartlarýna uygun olmak,
2) Tartýlma ve ölçülme aç karnýna, soyunuk ve çýplak ayakla olmak kaydýyla erkeklerde en az 1.67m, kadýnlarda en az 1.60m boyunda olmak ve boyun 1m den fazla olan
kýsmý ile kilosu arasýnda (+,-) 10 kg.dan fazla fark olmamak,
3) Ýtfaiye eri sýnavýnýn yapýlacaðý tarih itibariyle 30 yaþýný doldurmamýþ olmak,
4) Adaylarýn Askerliðini yapmýþ olmalarý, tecilli olmalarý veya muaf olmalarý,
5) Herhangi bir kamu kurum ve kuruluþunda 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanununa
tabi görevlerde daha önce çalýþmýþ veya halen çalýþýyor olmamak,
BAÞVURU SÜRESÝ VE YERÝ
Baþvuru süresi 25/08/2010 tarihinde baþlayýp 27/08/2010 saat 16:00’ya kadar Belediye Yazý Ýþleri Müdürlüðüne þahsen yapýlacaktýr. Posta ve e-mail yolu ile yapýlan
müracaatlar kabul edilmeyecektir. Eksik bilgi ve belgelerle yapýlan baþvurular ve nitelikleri uygun olmadýðý tespit edilen baþvurular idaremizce deðerlendirmeye alýnmayacaktýr.
BAÞVURU SIRASINDA ÝSTENÝLECEK BELGELER
1) Aday tarafýndan doldurulacak olan Baþvuru Formu (Boþ baþvuru formu örneði
belediyemizden temin edilecektir.)
2) KPSS sonuç belgesi örneði (aslý ibraz edilecektir.)
3) Nüfus cüzdaný fotokopisi (T.C. vatandaþlýk Nosu olan)
4) Öðrenim durumlarýný gösterir belge fotokopisi (aslý ibraz edilecektir.)
5) 2 adet yeni çekilmiþ vesikalýk fotoðraf (1 adeti baþvuru formuna yapýþtýrýlacaktýr.)
6) Erkek adaylar için terhis belgesi veya askerlikle iliþkisinin olmadýðýna dair beyaný
7) Beldemiz sýnýrlarý içerisinde oturduðunu gösteren belge (ikametgâh)
8) Adli Sicil Belgesi
9) Saðlýk Raporu
SINAV YERÝ VE ZAMANI
Sýnav Gümüþsu Belediye Baþkanlýðý yazý iþleri müdürlüðü GÜMÜÞSU BELEDÝYESÝ/ÇÝVRÝL/DENÝZLÝ adresinde 03/09/2010 günü saat 14:30’da baþlayacak olup dayanýklýlýk testi ve sözlü mülakat olarak yapýlacaktýr..
Sýnava müracaat eden adaylar, müracaatlarý sýrasýnda baþvuru formunda yer alan
boy ve kilo tespit bölümünü Saðlýk Ocaklarýndan onaylatacaklardýr. Boy ve Kilo Tespit
Formu onaylý olmayan adaylar sözlü sýnava alýnmayacaktýr.
SINAV ÞEKLÝ VE DEÐERLENDÝRME
Yukarýda dosya numaralý, yer, miktar belirtilen parsellerle ilgili davacý T.C.D.D. ÝÞLETMESÝ GENEL MÜDÜRLÜÐÜ tarafýndan 25.01.2008 tarih ve 1/20 sayýlý kamu yararý kararý alýnarak, davalý malik/ler aleyhine kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile tapu iptali ve tescil davasý açýldýðýndan;
1- Ýlan tarihinden itibaren 30 gün içinde idari yargýda iptal veya adli yargýda maddi hatalara karþý düzeltme davasý açabilecekleri, açýlacak davalarda husumetin
T.C.D.D. Ýþletmesi Genel Müdürlüðü aleyhine yöneltilmesi gerekeceði,
2- Ýlan tarihinden itibaren 30 gün içinde idari yargýda iptal davasý açtýðýnýzý ve yürütmeyi durdurma kararý aldýðýnýzý belgelemediðiniz taktirde kamulaþtýrma iþlemi kesinleþecek olup, mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden taþýnmazlarýn tapu kaydýnýn iptali ile T.C.D.D. Ýþletmesi Genel Müdürlüðü adýna tapuya
tescil edileceði, mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin adýnýza T.C. Ziraaat Bankasý Tarsus Merkez Þube Müd.ne yatýrýlacaðý, konuya ve taþýnmaz malýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delillerinizi ilan tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazýlý olarak bildirmeniz gerektiði duruþma günü olan 16.09.2010 günü saat (2010/347 için 09.00-2010/348 için 09.05- 2010/349 için 09.10- 2010/350 için 09.15- 2010/351 için 09.20- 2010/352 için 09.252010/353 için 09.30 - 2010/354 için 09.35- 2010/355 için 09.40- 2010/356 için 09.45- 2010/357 için 09.50- 2010/358 için 09.55-2010/359 için 10.00- 2010/360
için 10.05- 2010/361 için 10.10- 2010/362 için 10.15- 2010/363 için 10.20- 2010/364 için 10.25- 2010/365 için 10.30- 2010/366 için 10.35- 2010/367 için 10.40)’ da
mahkememiz duruþma salonunda hazýr bulunmalarý veya kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri hususu Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesi uyarýnca ilan olunur. 28.07.2010
www.bik.gov.tr B: 53925
ÝLAN METNÝ
BAKIRKÖY 7. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ
Mahkememizin 2010/280 Esas sayýlý dosyasýna iliþkin olarak davacý ESENLER BELEDÝYE BAÞKANLIÐI tarafýndan davalýlar YETKÝN TATLI, HANÝFE TATLI, HACER KOÇ aleyhine
2942 sayýlý yasanýn 10. maddesi
doðrultusunda açýlan KAMULAÞTIRMA BEDELÝNÝN MAHKEMECE TESBÝTÝ-ÝDARE ADINA TESCÝLÝ DAVASININ yargýlamasý esnasýnda verilen ara kararý gereðince;
KAMULAÞTIRMAYA KONU TAÞINMAZIN TAPUDA KAYITLI BULUNDUÐU:
ÝL
: ÝSTANBUL
ÝLÇE
:ESENLER
MAHALLE
: TUNA
MEVKÝÝ
: 734. SOKAK
PAFTA
:245 DT 2d
ADA
: 726
PARSEL NUMARASI
:2
VASFI
: ZEMÝN KAT- 2 NORMAL KATÇATI KATLI BÝNA
YÜZÖLÇÜMÜ
:127,27-M2
HÝSSE ORANI
:TAM
MALÝK AD-SOYADI
: ALÝ TATLI
MAHKEMECE TESBÝT EDÝLEN KAMULAÞTIRMA
BEDELÝNÝN HAK SAHÝBÝ ADINA YATIRILACAÐI
BANKA ÞUBESÝ
: T.C. VAKIFLAR BANKASI
ESENLER ÞUBESÝ
KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI
: ESENLER BELEDÝYE BAÞKANLIÐI
4650 SAYILI YASA ÝLE DEÐÝÞÝK 2942 SAYILI KAMULAÞTIRMA YASASI’ NIN 14. MADDESÝNDE ÖNGÖRÜLEN TEBLÝÐ TARÝHÝNDEN ÝTÝBAREN
30 GÜNLÜK SÜRE
ZARFINDA KAMULAÞTIRMA ÝÞLEMÝNE ÝLÝÞKÝN ÝDARÝ YARGIDA ÝPTAL VEYA ADLÝ YARGIDA
MADDÝ HATALARA ÝLÝÞKÝN DÜZELTÝM DAVASI AÇABÝLECEÐÝ, AÇILACAK DAVALARDA HUSUMETÝN ESENLER BELEDÝYE BAÞKANLIÐI’NA YÖNELTÝLECEÐÝ,
4650 SAYILI YASA ÝLE DEÐÝÞÝK 2942 SAYILI KAMULAÞTIRMA YASASI’NIN 14. MADDESÝNDE ÖNGÖRÜLEN 30 GÜNLÜK SÜRE ZARFINDA KAMULAÞTIRMA ÝÞLEMÝNE KARÞI ÝDARÝ YARGIDA ÝPTAL DAVASI AÇILMASI HALÝNDE, DAVA AÇILDIÐI VE YÜRÜTMENÝN
DURDURULMASI KARARI ALINDIÐI BELGELENDÝRÝLMEDÝÐÝ TAKTÝRDE KAMULAÞTIRMA
ÝÞLEMÝNÝN KESÝNLEÞECEÐÝ VE MAHKEMECE TESBÝT EDÝLEN KAMULAÞTIRMA BEDELÝ ÜZERÝNDEN TAÞINMAZ MALIN KAMULAÞTIRMA YAPAN ÝDARE ADINA TESCÝL EDÝLECEÐÝ;
DAVAYA VE TAÞINMAZ MALIN DEÐERÝNE ÝLÝÞKÝN TÜM SAVUNMA VE DELÝLLERÝN ÝLAN VE TEBLÝÐ TARÝHÝNDEN ÝTÝBAREN 10 GÜN ÝÇÝNDE MAHKEMEYE YAZILI OLARAK
BÝLDÝRÝLMESÝ GEREKTÝÐÝ;
DURUÞMANIN 24.08.2010 GÜNÜ SAAT : 11.40’A TALÝK EDÝLDÝÐÝ ÝLAN OLUNUR.
16.08.2010
www.bik.gov.tr B: 58171
1) Sözlü sýnav mülakat þeklinde yapýlýr. Sýnavýn yeri, baþlama gün ve saati, adaylara yazýlý olarak duyurulur. Adaylarýn bu sýnava alýnmalarý alfabetik soyadý sýrasýna göre olur. Sözlü sýnavda deðerlendirme, komisyon baþkaný ve üyelerin 100 üzerinden
ayrý ayrý takdir edecekleri notlarýn toplamýnýn ortalamasý alýnarak yapýlýr.
2) Sözlü sýnav komisyonu, sýnava giren adaylarý dayanýklýlýk testi dahil olmak üzere, itfaiye yönetmeliði ve bu ilanda belirlenen atanma için öngörülen genel ve özel
þartlan taþýyýp taþýmadýklarý açýsýndan deðerlendirir.
3) Baþarý notu sözlü smavda alman nottur. Sözlü smav komisyonu, sýnav sonuçlanýn
sözlü sýnavda en yüksek not alandan baþlayarak sýralandýrmak suretiyle bir liste haline
getirip imzalar. Sözlü sýnavda baþanlý olmak için 100 üzerinden 70 puan almak gerekir.
4) Sýnav ilanýnda belirtilen kadro sayýsý kadar aday, komisyonca belirlenen sözlü sýnav listesindeki baþarý sýralamasýna göre sýnavýn bitiþ tarihini takip eden iki gün içinde, liste halinde belediyemiz ilan panolarý ile www.gumussu.bel.tr Internet adresinde
ilan edilir. Sýnav sonuçlan kazanan adaylara da aynca yazýlý olarak teblið edilir. Bu
tebligatta sýnavý kazanmýþ olanlarýn atanmasý için gerekli belgeler ve iþlemler ile bunlarýn belediyeye teslimi için tanýnan süre belirtilir.
5) Sýnav ilanýnda belirtilen kadro sayýsýnýn yansý kadar yedek baþarý listesi ilan edilir. Sýnavý kazanan adaylardan süresi içinde baþvurmayanlarýn yerine birinci yedekten
baþlayarak yedek baþarý listesindeki sýraya göre aday çaðýrýlýr.
T.C. GURUN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN
SINAV KONULARI
ESAS NO: 2010/107 Esas
Gürün Belediye baþkanlýðý tarafýndan davalý Bekir Tanyýldýzý aleyhine Gürün ilçesi
Pýnarönü mahallesi 106 ada 1 parsel nolu taþýnmazým 24,02 m2 lik kesiminin 12 m.lik
imarlý yol içerisinde kaldýðýndan kamulaþtýrýlmasýna karar alýndýðýndan taþýnmazlarýn
2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 8'inci maddesi uyarýnca pazarlýk yolu ile s atýn alýnamayacaðý anlaþýldýðýndan ayný yasanýn 10 ve 18 maddeleri gereðince
mahkememize aþaðýda dosya numarasý yazýlý kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili davasý açýlmýþtýr.
KAMULAÞTIRMA ÝLANI
KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN
BULUNDUÐU YER
: Sivas Ýli/Gürün Ýlçesi Pýnarönü mahallesi.
MEVKÝÝ
: Cumhuriyet Alaný
PAFTA NO
:
. ADA NO
: 106
PARSEL NO
:1
VASFI
: Kerpiç Dükkan
YÜZÖLÇÜMÜ
: 24,02 m2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : Bekir TANYILDIZI
KAMULAÞTIRMAYI YAPAN
ÝDARENÝN ADI
: GÜRÜN BELEDÝYE BAÞKANLIÐI
KAMULAÞTIRMANIN VE
BELGELERÝN ÖZETÝ
: Yukarýda vasýflarý yazýlý taþýnmazýn malik Bekir Tanyýldýzý adýna
tam hisseli olarak kayýtlý iken belediye imarlý yol olarak kamulaþtýrmasý konusunda tapu kaydý, belediye imar haritasý,kýymet takdir kararý,anlaþmazlýk tutanaðý vs.
1-Tebligat tarihinden itibaren 30 gün içerisinde kamulaþtýrma iþlemine idari yargýda iptal veya adli yargýda maddi hatalara karþý düzeltim davasý açýlabilecektir.
2-Husumet Gürün Belediye baþkanlýðýna yöneltilecektir.
3- Kamulaþtýrma iþlemine karþý, idari yargýda iptal davasý açanlarýn, dava açtýklarýný ve yürütmenin durdurulmasý kararýný aldýklarýný belgelendirmedikleri takdirde kamulaþtýrma bedeli üzerinden taþýnmaz mal kamulaþtýrmayý yapan idare adýna tescil edileceði.,
4- Mahkemece tespit edilen kamulaþtýrma bedeli hak sahibi/sahipleri adýna Türkiye Vakýlar Bankasý Sivas þubesine yatýrýlacaktýr.
5- Konuya ve taþýnmaz malýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delilleri ilan tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememizin 2010/107 sayýlý dosyasýna yazýlý olarak
bildirmeleri.
Keyfiyet 2942 sayýlý yasanýn (Deðiþik 4650) 10. Maddesi uyarýnca duyurulur
16/07/2010
www.bik.gov.tr B: 53653
1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý
2) Atatürk ilkeleri ve inkýlap tarihi
3) 657 sayýlý Devlet Memurlarý kanunu
4) Mahalli idarelerle ilgili temel mevzuattan oluþacaktýr.
5) Belediye itfaiye Yönetmeliðinin l6.maddesinin 5. bendi gereði dayanýklýlýk testi,
www.bik.gov.tr B: 57962
T.C. BEYOÐLU 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ Taþýnýrýn Açýk Artýrma ÝLANI
2009/32011
Örnek No : 25
Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar
satýþa çýkarýlmýþ olup:
Birinci artýrmanýn 26/08/2010 günü saat 11:00-11:10 arasýnda Kaptanpaþa Mah. Piyalepaþa Bulvarý Taþpöprü Sok. No: 59 Kasýmpaþa Beyoðlu Ýstanbul adresinde yapýlacaðý
ve o gün kýymetlerinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 31/08/2010 günü ayný yer
ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin
edilen deðerinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üçerinden % 1 oranýnda
KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýnda görülebileceði, gideri
verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak
isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle dairemize baþvurmalarý ilan olunur.
06.08.2010
TAKDÝR EDÝLEN DEÐERÝ
Lira Kuruþ
Adet
Malýn cinsi (Önemli nitelik ve özelliklen)
10,000.00
1
34 RYD 58 PLAKALI 2000 MODEL HYUNDAI
MARKA STAREKS GRÝ RENKLÝ ANAHTARI YOK.
MUHTELÝF ÇÝZÝKLER VAR , RUHSAT YOK.
NOT : ÝLGÝLÝLERE GÖNDERÝLECEK MENKUL AÇIK
ARTIRMA ÝLANININ ÝLGÝLÝLERE TEBLÝÐ EDÝLEMEMESÝ HALÝNDE GAZETE ÝLANININ ÝLGÝLÝLERE
TEBLÝÐÝ YERÝNE GEÇECEÐÝ.
www.bik.gov.tr B: 58092
13
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
Ý­LAN
T.C. RÝZE 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN
ESAS NO : 2010/212
Davacý Muharrem Þir tarafýndan mahkememizde açýlan olan Gaipliðe Karar Verilmesi davasý nedeniyle;
Davacý taraf mahkememize sunmuþ olduðu dava dilekçesi ile özetle; Rize Ýli, Merkez Ýlçesi, Portakallýk Mahallesi, Cilt No: 31, Hane No: 13’de nüfusa kayýtlý, Hasan
ve Nuriye oðlu, 01/07/1904 doðumlu, 67057062610 T.C.
Kimlik Nolu, ABDUL KADÝR ÞÝR’in gaipliðine karar verilmesini talep etmiþtir.
Adý geçen ABDUL KADÝR ÞÝR’in sað olduðunu, öldüðünü veya öldürüldüðünü bilenlerin veya ABDUL KADÝR ÞÝR
hakkýnda duyumu olanlarýn ilan tarihinden itibaren 30
gün içinde Mahkememize baþvurmasý gerektiði, aksi
takdirde ABDUL KADÝR ÞÝR’in gaipliðine karar verileceði
ÝLAN OLUNUR.
04/08/2010
www.bik.gov.tr B: 55181
ÝLAN
BAKIRKÖY 6. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN
YUKARIKOCAYATAK BELEDÝYESÝ
SINAVLA ÝTFAÝYE ERÝ ALIMI ÝLANI
ESAS NO: 2010/776 Esas
KARAR NO: 2010/260
Davacý SELAHATTÝN GÜLTEKÝN tarafýndan davalý Nüfus Müdürlüðü aleyhine açýlan Ýsim Tashihi davasýnda
verilen karar gereðince;
Açýlan davanýn KABULÜ ÝLE; Ýstanbul ili, Bakýrköy ilçesi, Osmaniye Mahallesi, Cilt N: 49, Hane N: 1715, BSN: 1,
T.C. Kimlik N: 47803147600 olan Ali Rýza oðlu , Emine’den doðma, 14/12/1960 doðumlu, davacý Selahattin
GÜLTEKÝN ‘ in “SELAHATTÝN,, olan isminin ÝPTALÝ ÝLE, “
MÝRAN PÝRGÝÇ “ olarak düzeltilmesine, nüfusa bu þekilde tesciline, karar verilmiþ olduðundan, iþ bu ilanýn yayýnlanmasýndan itibaren 22 gün içinde temyiz edilmediði
takdirde kesinleþeceði ilan olunur.
23/08/2010
Yukarýkocayatak Belediye Baþkanlýðý bünyesinde 657 sayýlý devlet memurlarý kanununa tabi olarak istihdam edilmek üzere, 21.10.2006 tarih ve 26326 sayýlý resmi gazetede yayýmlanan Belediye itfaiye yönetmenliðinin 15, 16 ve 17. maddeleri ile
11.04.2007 tarih ve 26490 sayýlý Resmi gazetede yayýmlanan Belediye itfaiye yönetmeliðinde deðiþiklik yapýlmasýna dair yönetmelikte belirtilen hükümler çerçevesinde;
Belediyemizde münhal bulunan aþaðýda sýnýfý, unvaný, derecesi, adeti, KPSS puan
türü, taban puaný ve öðrenim durumu belirtilen 1 Adet itfaiye Eri kadrosuna 2008 yýlý
kamu personeli seçme sýnavýna (KPSS) girmiþ ve Belediyemiz sýnav komisyonunca
belirlenen aþaðýdaki taban puanlarýna göre Belediyemize müracaat eden adaylar arasýndan, en yüksek puandan baþlamak üzere kadro ve öðrenim durumu itibariyle ilan
edilen sayýnýn 3 katý aday belirlenerek sözlü sýnava çaðýrýlacaktýr.
www.bik.gov.tr B: 58127
T.C. ÞÝÞLÝ 4. AÝLE MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
Sayý
T.C. BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLÝYE HUKUK
MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
ESAS NO:2009/931
KARAR NO:2010/598
Erzurum Ýli, Tekman Ýlçesi, Güzeldere Köyü Cilt:59 Hane No: 19 nüfusa kayýtlý bulunan 16343046186 TC kimlik
nolu Recep Bilmez’in soyadýnýn Akbulut olarak tashihine
karar verilmiþ olduðu ilanen teblið olunur. 26/07/2010
www.bik.gov.tr B: 58142
BAKIRKÖY 6. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN
ÝLAN
ESAS NO: 2009/413 Esas
KARAR NO : 2010/150
Davacýlar Nedim Karabaþ, Nazmiye Karadeniz, Raziye
Palaz tarafýndan davalýlar aleyhine mahkememizde açýlan Tapu iptali Ve Tescil davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda;
Davalý Ebru Ýlaslan’ýn bildirilen adreslerine dava dilekçesi ve duruþma günü teblið edilemediði , gazete ilaný ile
teblið yapýldýðý anlaþýlmýþ olduðundan, davalý Ebru Ýlaslan’ýn adýna Mahkememiz kararýnýn ilanen teblið yapýlmasýna karar verilmiþ olup, davanýn REDDÝNE karar verilmiþ
olduðundan ve davacýlar tarafýndan temyiz edilmiþtir. Ýþ
bu ilanýn yayýnlanmasýndan itibaren 22 gün içinde temyiz
edilmediði takdirde dosyanýn temyiz incelemesine gönderileceði ve kesinleþeceði ilan olunur.
23/08/2010
www.bik.gov.tr B: 58264
ÝLAN
T.C. BAKIRKÖY 3. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN
: 2009/23
Davacý YILMAZ KÖMEÇ tarafýndan davalý SULTANA
PETROVA KÖMEÇ aleyhine açýlan boþanma davasýnýn
yapýlan açýk duruþmasýnda verilen ara karan uyarýnca;
PETARIVANOV ve RUSKA ANGELOVAdan olma,
05.05.1966 YORDANOVA Uyruklu, Davalý SULTANA PETROVA KÖMEÇ adýna tebligat yapýlamamýþ, yapýlan araþtýrmada
adresinin tespit edilemediðinden dava dilekçesinin ve duruþma gününün davalýya ilanen tebliðine karar verilmiþtir.
Duruþmanýn býrakýldýðý 01/10/2010 günü saat 10:25’de
Mahkememiz salonunda hazýr bulunmanýz veya kendinizi yetkili bir vekille temsil ettirmeniz, delillerinizi ibraz
etmeniz, duruþmaya gelmediðiniz veya mazeret bildirmediðiniz takdirde iþ bu ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde baþlanmak üzere 10 gün içinde cevap vermeniz
vermediðiniz takdirde HUMK.nun 213. maddesi uyarýnca
yargýlamanýn yokluðunuzda yapýlacaðý ve hüküm kurulacaðý dava dilekçesinin ve duruþma gününün teblið yerine
geçerli olmak üzere ilan olunur. 20/08/2010
www.bik.gov.tr B: 58115
ESAS NO
: 2007/1612 Esas
DAVALILAR : 1 - ERGÜN YEÞÝLLER
2- RECEP YEÞÝLLER
Davacý Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý tarafýndan aleyhinize açýlan Ortaklýðýn Giderilmesi davasýnýn
yapýlan yargýlamasýnda;
Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize
duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice
alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.
Duruþma Günü: 02/12/2010 günü saat: 09:35’de duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156
sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen
teblið olunur.
www.bik.gov.tr B: 58177
T.C. ANKARA 10. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN
ESAS NO:2010/185 Es.
Davacýlar tarafýndan davalý Nüfus Müdürlüðü aleyhine
açýlan isim tashihi davasýnýn Mahkememizce yapýlan
yargýlamasý sonunda;
Kahramanmaraþ ili, Kahramanmaraþ Merkez ilçesi,
Gazipaþa Mah/Köy, cilt no: 13, hane no: 107, BSN : 88 de
nüfusa kayýtlý, Mustafa ile Hurisel oðlu 03/06/1986 Ankara doðumlu 51994015600 TC Kimlik numaralý Sýddýk
Necib Vanlý’nýn nüfusta kayýtlý olan Vanlý soyadýnýn AFÞARATA olarak TASHÝHÝNE, karar verilmiþtir.
M.K. 26. maddesi gereðince ilan olunur. 05/08/2010
www.bik.gov.tr B: 57981
T.C. KIRÞEHÝR 1.ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ
Menkulün Açýk Artýrma ÝLANI
T.C. BÜYÜKÇEKMECE 3. ASLÝYE HUKUK
MAHKEMESÝ ÝLAN
Sayý
: 2008/1402 Esas
30/07/2010
Davacý Necla Yýlmaz tarafýndan davalý Niyazi Yýlmaz aleyhine mahkememize açýlan Boþanma davasý nedeniyle:
Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin
2008/1402 Esas ve 2010/803 Karar sayýlý ilamý ile davanýn kabulüne, taraflarýn boþanmalarýna, , davacý tarafýndan yapýlan 332,84. TL mahkeme masrafýnýn davalýdan
alýnarak davacýya verilmesine karar verilmiþ olup, davalý
Niyazi Yýlmaz ‘a tebligat yapýlamamýþtýr.
Adý geçen davalý Niyazi Yýlmaz ‘ ýn tüm aramalara raðmen
adresi tesbit edilememiþ olduðundan, davetiye yerine kaim
olmak üzere gazete ile ilanen tebliðine karar verilmiþtir.
7201 sayýlý tebligat kanununun 28,-29 maddeleri gereðince Büyükçekmece 3. Asiiye Hukuk Mahkemesinin
2008/1402 Esas, 2010/803 Karar sayýlý ilamýn tebligatýnýn
ilanen tebliðine, ilandan itibaren 7 gün sonra 15 günlük
temyiz süresinin baþlayacaðý hususu ilanen teblið olunur.
2010-272 TLMT.
www.bik.gov.tr B: 58096
Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.
Birinci artýrmanýn 15/09/2010 günü saat 10.00 - 10.05 de Kýlýçözü Sanayi Sitesi Giriþi Ahi Otoparký adresinde yapýlacaðý ve o gün kýymetlerin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 20/09/2010 günü ve ayný
saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin %
40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyinin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve
bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 18 oranýnda K.D.V.'nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan
görülebileceði; ihaleye katýlmak isteyenlerden muhammen bedelin % 20'si oranýnda nakit Türk lirasý veya milli bir bankanýn kesin teminat mektubu teminatýn alýnacaðý, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda
yazýlý dosya numarasýyla baþvurmalarý ilan olunur.
18.08.2010
www.bik.gov.tr B: 57976
T.C. KIRÞEHÝR SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
ESAS NO : 2009/991 Esas
Davacý Selahattin Deðerli vekili Av. Gökhan Maraþ tarafýndan davalýlar Oya Deðerli, Ayþe Deðerli Ýrey ve arkadaþlarý aleyhine Kýrþehir, Merkez, Yenice Mah. 2916 Ada,
6 Parsel ve ayný mahalle 2916 Ada 7 Parsel sayýlý bahçe
niteliðindeki taþýnmazlar için mahkememize açýlan ortaklýðýn giderilmesi davasýnýn yapýlan yargýlamasý sýrasýnda verilen ara karan gereðince davalýnýn adresinin tespit edilemediðinden kendisine ilanen ve dava dilekçesinin tebliði gerekmiþtir.
Bu itibarla adresi tespit edilemeyen davalý ZEKÝYE FÝLÝZ ve AYÞE DEÐERLÝ ÝREY’in duruþmanýn býrakýldýðý
06.10.2010 tarihinde saat 09:14’de mahkememizde bizzat hazýr bulunmasý veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi taktirde duruþmanýn yokluðunda yapýlacaðý
hususu HUMK.nun 509.maddesi gereðince dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilanen duyurulur. 04.08.2010
www.bik.gov.tr B: 55476
T.C. GAZÝOSMANPAÞA 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ Taþýnýrýn Açýk Artýrma ÝLANI
DUYURU
AFYON
Afyon'da bulunan Kocatepe Üniversitesi'ni kazanan bay ve bayan öðrencilerimizi tebrik eder, kalacak yer konusunda yardýmcý olacaðýmýzý duyururuz.
Ýrtibat Tel: (0505) 755 04 22 - (0506) 273 56 52
DUYURU
ÝZMÝR
Ýzmir'de Üniversite kazanan öðrencilerimizi tebrik eder,
kalacak yer konusunda yardýmcý olacaðýmýzý duyururuz.
Ýrtibat Tel:
Abdulbasir Þeker: (0506) 492 06 33 / Erol Ýnce: (0505) 598 38 27
DUYURU
YALOVA
YALOVA Üniversitesi, Fakülte ve Yüksek okulu kazanan öðrencilerimizi
tebrik eder, Erkek öðrenciler için, kalacak yer temin edileceðini duyururuz.
TLF: (0535) 350 10 11 - (0505) 479 97 77 - (0533) 969 31 32
0(226) 811 10 06 - (0532) 764 60 14 - (0532) 728 48 82
DUYURU
ÞANLIURFA
Þanlýurfa'da bulunan Harran Üniversitesi'ni kazanan bay ve bayan
öðrencilerimizi tebrik eder, kalacak yer konusunda yardýmcý
olacaðýmýzý duyururuz.
Ýrtibat Tel:
Erkekler : Musa Yetim (0532) 296 70 14
Bayanlar : Fahriye Çakýr (0542) 409 57 50
2010/2353 TAL.
Dosyamýzdan rehinli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý araç satýþa
çýkarýlmýþtýr.
Birinci artýrma 08/09/2010 saat 10.20-10.30 arasýnda YILMAZ OTOPARKI - SULTANÇÝFTLÝÐÝ MAH. ORDU CAD. 165/1 SOK. NO: 2 SULTANGAZÝ / GAZÝOSMANPAÞA
adresinde yapýlacak ve o günü kýymetinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde
13/09/2010 günü ayný yer ve saatler arasýnda 2. artýrma yapýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya
çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli
üzerinden alýnacak KDV, damga resmi, tellaliye alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya
numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.
17.08.2010
(Ýhaleye katýlacaklardan malýn tahmin edilen kýymetinin % 20'si kadar teminat alýnýr.)
LÝRA
ADET MALIN CÝNSÝ (ÖNEMLÝ NÝTELÝK VE ÖZELLÝKLERÝ)
20,000,00 TL 1 adet 34 S YY 59 PLAKALI 2009 MODEL,MITSUBISHI L-300
MARKA, BEYAZ RENKLÝ ARACIN MUHTELÝF YERLERÝNDE ÇÝZÝKLER MEVCUT, ANAHTAR VE RUHSATI YOK. ÞASE NOSU: SMYNP15 V9A000463
www.bik.gov.tr B: 58283
ÝTFAÝYE ERLÝÐÝNE BAÞVURU ÞARTLARI
Ýtfaiye erliðine baþvuruda bulunmak için 657 sayýlý kanunun 48. maddesindeki genel þartlarýn yaný sýra; 1) 1- Türk vatandaþý olmak.
2) Saðlýk açýsýndan kapalý mekan, dar alan ve yükseklik gibi fobisi olmamak kaydýyla itfaiye teþkilatýnýn çalýþma þartlarýna uygun olmak,
3) Tartýlma ve ölçülme aç karnýna, soyunuk ve çýplak ayakla olmak kaydýyla erkeklerde en az 1.67m, kadýnlarda en az 1.60m boyunda olmak ve boyun 1m den fazla olan
kýsmý ile kilosu arasýnda (+,-) 10 kg.dan fazla fark olmamak,
4) Ýtfaiye eri sýnavýnýn yapýlacaðý 01/09/2010 günü itibariyle 30 yaþýný doldurmamýþ
olmak,
5) Erkek adaylarýn Askerlik çaðýna gelmiþ ise muzaffer askerlik hizmetini yapmýþ
yahut ertelemiþ veya yedek sýnýfýna geçirilmiþ olmak,
6) Kalýcý ve bulaþýcý hastalýðý olmamak, Ýtfaiye Eri görevini düzenli bir biçimde yapmaya engel olacak bir özrü bulunmamak.
BAÞVURU SÜRESÝ VE YERÝ
Baþvuru süresi 31/08/2010 tarihinde saat 09.30 ile saat 16.00 arasýndadýr. Baþvurular yazý iþleri müdürlüðünden yapýlacaktýr. Posta ve e-mail yolu ile yapýlan müracaatlar kabul edilmeyecektir.
BAÞVURU SIRASINDA ÝSTENÝLECEK BELGELER
1) Aday tarafýndan doldurulacak olan Baþvuru Formu (Boþ baþvuru formu örneði
Belediyemizden temin edilecektir.)
2) KPSS sonuç belgesi örneði (aslý ibraz edilecektir.)
3) Nüfus cüzdaný fotokopisi (T.C. vatandaþlýk Nosu olan)
4) Öðrenim durumlarýný gösterir belge fotokopisi (aslý ibraz edilecektir.)
5) 2 adet yeni çekilmiþ vesikalýk fotoðraf (1 adeti baþvuru formuna yapýþtýrýlacaktýr.)
6) Erkek adaylar için terhis belgesi veya askerlikle iliþkisinin olmadýðýna dair beyaný
7) Cumhuriyet Baþsavcýlýðý Adli Sicil belgesi (son bir ay içinde alýnmýþ)
SINAV YERÝ VE ZAMANI
Sýnav Yukarýkocayatak Belediye Baþkanlýðý yazý iþleri müdürlüðü Serik/ANTALYA adresinde 01/09/2010 günü saat 09:30’da baþlayacak olup dayanýklýlýk testi ve sözlü mülakat olarak yapýlacaktýr. Çaðýrýlan adaylarýn tamamý bitirilmediði taktirde takip eden tarihlerde sýnava devam edilecektir. Sýnava müracaat eden adaylar, müracaatlarý sýrasýnda
baþvuru formunda yer alan boy ve kilo tespit bölümünü Saðlýk Ocaklarýndan onaylatacaklardýr. Boy ve Kilo Tespit Formu onaylý olmayan adaylar sözlü sýnava alýnmayacaktýr.
SINAV ÞEKLÝ VE DEÐERLENDÝRME
1) Sözlü sýnav mülakat þeklinde yapýlýr. Sýnavýn yeri, baþlama gün ve saati, adaylara yazýlý olarak duyurulur. Adaylarýn bu sýnava alýnmalarý alfabetik soyadý sýrasýna göre olur. Sözlü sýnavda deðerlendirme, komisyon baþkaný ve üyelerin 100 üzerinden
ayrý ayrý taktir edecekleri notlarýn toplamýnýn ortalamasý alýnarak yapýlýr.
2) Sözlü sýnav komisyonu, sýnava giren adaylarý dayanýklýlýk testi dahil olmak üzere, itfaiye yönetmeliði ve bu ilanda belirlenen atanma için öngörülen genel ve özel
þartlarý taþýyýp taþýmadýklarý açýsýndan deðerlendirir.
3) Baþarý notu sözlü sýnavda alýnan nottur. Sözlü sýnav komisyonu, sýnav sonuçlarýný
sözlü sýnavda en yüksek not alandan baþlayarak sýralandýrmak suretiyle bir liste haline
getirip imzalar. Sözlü sýnavda baþarýlý olmak için 100 üzerinden 70 puan almak gerekir.
4) Sýnav ilanýnda belirtilen kadro sayýsý kadar aday, komisyonca belirlenen sözlü sýnav listesindeki baþarý sýralamasýna göre sýnavýn bitiþ tarihini takip eden iki gün içinde, liste halinde Belediyemiz ilan panolarý ile www.yukarikocayatak.bel.tr Internet
adresinde ilan edilir. Sýnav sonuçlarý kazanan adaylara da ayrýca yazýlý olarak teblið edilir. Bu tebligatta sýnavý kazanmýþ olanlarýn atanmasý için gerekli belgeler ve iþlemler
ile bunlarýn Belediyeye teslimi için tanýnan süre belirtilir.
5) Sýnav ilanýnda belirtilen kadro sayýsýnýn yarýsý kadar yedek baþarý listesi ilan edilir. Sýnavý kazanan adaylardan süresi içinde baþvurmayanlarýn yerine birinci yedekten
baþlayarak yedek baþarý listesindeki sýraya göre aday çaðýrýlýr.
SINAV KONULARI
1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý
2) Atatürk ilkeleri ve inkýlap tarihi
3) 657 sayýlý Devlet Memurlarý kanunu
4) Mahalli idarelerle ilgili temel mevzuattan oluþacaktýr.
5) Belediye itfaiye Yönetmeliðinin 16.maddesinin 5. bendi gereði dayanýklýlýk testi.
YUKARIKOCAYATAK BELEDÝYE BAÞKANLIÐI
www.bik.gov.tr B: 58169
T.C. BATMAN 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
ESAS NO
DAVALILAR
: 2010/11 Esas
: 1- ABDURRAHMAN ÖZERDEM, Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
2-ALÝ ÞANLI Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
3- FATMA ENES Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
4- HANIM KEÞE Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
5- KAZIM GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
6- ABDULLAH GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
7- SAÝT GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
8- SACÝDE GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
9- MEVLÜDE GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
10- MEHMET GÜNDEM Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
11- FERMAN GÜNDEM Tilmerç Köyü-Merkez/ BATMAN
12- AHMET SOYSAL Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
13- CEMÝL SOYSAL Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
14- HASÝBE SOYSAL ALTIN Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
1 5- AHMET DALGIÇ Tilmerç Köyü Merkez/ BATMAN
Davacý Maliye Hazinesi vekili tarafýndan aleyhinize açýlan Tapu Ýptali ve Tescil davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda;
Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr.
Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.
Duruþma Günü: 03.11.2010 günü saat: 09.00’da Batman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca
yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ÝLANEN TEBLÝÐÝ OLUNUR .21/05/2010
www.bik.gov.tr B: 37583
T.C. BAKIRKÖY 9.ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI
T.C. FATÝH 2. ÝCRA DAÝRESÝ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI
2010/8433 ESAS
Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins. miktar ve kýymetleri yazýlý mallar
satýþa çýkarýlmýþtýr.
Birinci artýrma 02.09.2010 saat 09.15-09.20 arasýnda MAHMUTBEY/ÝSTANBUL Ýstoç
Oto market D Blok No: 1 Iþýksaçan Otomotiv adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin
% 60’ine istekli bulunmadýðý takdirde 07.09.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn
yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin %
40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak oranýnda KDV’nin alýcýya
ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.
Takdir Edilen Deðeri
Lira Krþ
Adedi
CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri)
18.000,00TL
1
34 UP 446 PLAKALI, 2008 MODEL, FORD MARKA,
8A67780 MOTOR NO, NM01XXTTF18A67780 ÞASE
NOLU , BEYAZ RENKLÝ . RUHSATI VE ANAHTARI ÝLE
TEYP. CD ÇALAR. KLÝMA MEVCUT, ORTA KAPIDA VE
SOL ARKA TARAFTA VURUKLAR MEVCUT VASITA.
www.bik.gov.tr B: 58263
DOSYA NO : 2010/1790 TAL.
Örnek No: 63
Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa
çýkarýlmýþtýr.
Birinci artýrma 16.09.2010 günü saat 09.30-09.40 arasýnda Kemikliburun Sk. No:
5/A Topkapý Otoparký Fatih/Ýstanbul’da yapýlacak ve o günü kýymetlerinin % 60’ýna
istekli bulunmadýðý takdirde 21.09.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrma yapýlarak
satýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve
satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda
yazýlý dosya numarasýyla Dairemize baþvurmalarý ilan olunur.
19.08.2010
(Ýc.Ýf.K.114/1, 114/3)
Yönetmelik Örnek No: 25
www.bik.gov.tr B: 58274
SiyahMaviKýrmýzýSarý
14
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
SPOR
Tribün terörünü protesto ettiler
ADANASPOR BAÞKANI BAYRAM AKGÜL, TEKNÝK HEYET VE FUTBOLCULAR, MERSÝN ÝDMANYURDU MAÇINDAKÝ OLAYLARI PROTESTO AMACIYLA YÜRÜYÜÞ DÜZENLEDÝ. AKGÜL, ''OLAY ÇIKARARAK TAKIMINA ZARAR VEREN TÜM HOLÝGANLARI KINIYORUZ'' DEDÝ.
BANK As­ya­ 1.­ Lig­ ta­kým­la­rýn­dan­ A­da­nas­por'un­ yö­ne­ti­ci­le­ri,­ tek­nik­ he­yet­ ve­ fut­bol­cu­lar,­ Mer­sin­ Ýd­man­yur­du­ ma­çýn­da­ çý­kan
o­lay­la­rý­ pro­tes­to­ et­mek­ a­ma­cýy­la­ yü­rü­yüþ
dü­zen­le­di.­ Ku­ru­köp­rü­ ci­va­rýn­da­ top­la­nan
tu­run­cu-be­yaz­lý­lar­ 5­ O­cak­ Mey­da­ný'na­ ka­dar­yü­rü­ye­rek,­A­ta­türk­A­ný­tý'na­çe­lenk­koy­du.­Baþ­kan­Bay­ram­Ak­gül,­bu­ra­da­yap­tý­ðý­a­-
çýk­l a­m a­d a,­ ku­l ü­b e­ baþ­k an­ ol­d u­ð u
gün­den­bu­ya­na­en­çok­mü­ca­de­le­et­ti­ði­ ko­nu­nun­ sa­ha­ ve­ se­yir­ci­ o­lay­la­rý
yü­z ün­d en­ a­l ý­n an­ ce­z a­l a­r ýn­ so­n a­ er­me­si­ yö­nün­de­ ol­du­ðu­nu­ a­ným­sat­tý.­ Ge­çen­se­zon­a­lý­nan­ce­za­la­rýn­fa­tu­ra­sý­ný­þam­pi­yon­ o­la­ma­mak­la­ ö­de­dik­le­ri­ni­ be­lir­ten­ Ak­gül,­''Bu­gü­ne­gel­di­ði­miz­de­ya­þa­dýk­la­rý­mýz­a­-
cý­ ger­çe­ði­ or­ta­ya­ ko­yu­yor''­ de­di.Ak­gül,­ Mer­sin­ Ýd­man­yur­du­ ta­raf­ta­rý­nýn
baþ­lat­tý­ðý­o­lay­la­ra­kar­þý­lýk­ve­re­rek­da­ha­ li­gin­ ba­þýn­da­ ta­kým­la­rý­nýn­ ce­za­ al­mak­la­ kar­þý­ kar­þý­ya­ kal­dý­ðý­ný­ belirterek,
þun­la­rý­ kay­det­ti:­ ''Bü­tün­ A­da­nas­por­ ta­raf­tar­la­rý­ný­ kas­tet­mi­yo­rum.­ Gö­nül­den­ ve­ ta­ký­mý­ný­ cen­til­men­ce­ des­tek­le­yen­ ta­raf­ta­rý­mý­za
bir­kez­da­ha­te­þek­kür­e­di­yo­rum.­Ya­þa­nan­o­lay­la­rýn­ ar­dýn­dan­ sa­de­ce­ ben­ de­ðil,­ tek­nik
he­ye­ti­miz,­ yö­ne­ti­ci­le­ri­miz­ ve­ fut­bol­cu­la­rý­mýz­ da­ tep­k i­l e­r i­n i­ bu­ yü­r ü­y ü­þ e­ ka­t ý­l a­r ak
gös­ter­miþ­ler­dir.­ Ma­çý­ iz­le­yen­ ta­raf­ta­rý­mýz,
o­to­kon­trol­sis­te­mi­ni­ge­niþ­kit­le­le­re­yay­ma­lý
ve­ sa­h a­ ka­p at­m a­ ce­z a­l a­r ý­ ne­d e­n iy­l e­ ta­k ý­mýn­dan­mah­rum­kal­ma­ma­lý­dýr.''
BÝZE GÖRE
Ýyi bir kaleci þart
MEHMET ILGAZ
G
PAOK Ýstanbul'da
UEFA Av­ru­pa­Li­gi­play-off­tu­ru­rö­vanþ
ma­çýn­da­26­A­ðus­tos­Per­þem­be­gü­nü­Fe­ner­bah­çe­i­le­kar­þý­la­þa­cak­Yu­na­nis­tan'ýn
PA­OK­ta­ký­mý,­Ýs­tan­bul'a­gel­di.­Sür­priz­bir
þe­kil­de­maç­tan­i­ki­gün­ön­ce­Ýs­tan­bul'a­ge­len­Yu­nan­ka­fi­le­si­ni,­Sa­bi­ha­Gök­çen­U­lus­la­ra­ra­sý­Ha­va­a­la­ný'nda,­Fe­ner­bah­çe­Ku­lü­bü
dýþ­i­liþ­ki­ler­de­part­ma­ný­yet­ki­li­le­ri­kar­þý­la­dý.
Ha­va­li­ma­nýn­dan­ko­nak­la­ya­ca­ðý­o­te­le­ha­re­ket­e­den­PA­OK,­bu­ak­þam­Fe­ner­bah­çe
Þük­rü­Sa­ra­coð­lu­Sta­dý'nda­ya­pa­ca­ðý­an­tren­man­la­ha­zýr­lýk­la­rý­ný­ta­mam­la­ya­cak.­­
Sercan Yýldýrým 3. sýnavda
ehliyetine kavuþtu
n OTOMOBÝL tut­ku­su­i­le­ta­ný­nan­Bur­sas­por'un­genç­yýl­dý­zý
Ser­can­Yýl­dý­rým,­2­kez­ba­þa­rý­lý
o­la­ma­dý­ðý­eh­li­yet­sý­na­vý­ný­3.­gi­ri­þin­de­ge­çe­rek­eh­li­ye­ti­ne­ka­vuþ­tu.­Geç­ti­ði­miz­yýl­son­mo­del­spor­o­to­mo­bi­liy­le­260­ki­lo­met­re­hýz­yap­ma­sýy­la­gün­de­me­ge­len­ba­þa­rý­lý­fut­bol­cu­nun,­eh­li­yet­siz­ol­du­ðu­an­la­þýl­mýþ­tý.­Bur­sas­por'un­þam­pi­yon­lu­ðun­da­bü­yük­pay
sa­hi­bi­o­lan­genç­yýl­dýz,­Ýs­tan­bul­ku­lüp­le­ri­nin­trans­fer
lis­te­si­nin­ba­þýn­da­ol­ma­sý­na­rað­men,­bon­ser­vis­be­de­li­nin­yük­sek­ol­ma­sý­se­be­biy­le­trans­fer­e­di­le­me­miþ­ti.
Fut­bol­da­ki­hý­zý­nýn­ya­ný­sý­ra,­hýz­lý­ve­pa­ha­lý­o­to­mo­bil
tut­ku­suy­la­gün­de­me­ge­len­Ser­can,­son­mo­del­Cor­vet­te­Z06­mar­ka­o­to­mo­bi­liy­le­o­to­ban­da­260­ki­lo­met­re
hýz­yap­mýþ­tý.­Fut­bol­ca­mi­a­sý­nýn­e­leþ­ti­ri­le­ri­ne­he­def­o­lan­ba­þa­rý­lý­fut­bol­cu­nun,­eh­li­yet­siz­ol­du­ðu­or­ta­ya­çýk­mýþ,­tep­ki­ler­da­ha­da­art­mýþ­tý.­2­kez­eh­li­yet­sý­na­vý­na
gir­me­si­ne­rað­men­ba­þa­rý­lý­o­la­ma­yan­Ser­can­Yýl­dý­rým'ýn,­geç­ti­ði­miz­haf­ta­so­nu­3.­kez­gir­di­ði­sý­nav­da­bu
kez­ba­þa­rý­lý­ol­du­ðu­ve­eh­li­ye­ti­ne­ka­vuþ­tu­ðu­öð­re­nil­di.
Genç­yýl­dý­zýn,­son­mo­del­o­to­mo­bi­li­i­le­da­ha­ra­hat­a­ra­ba­kul­la­na­bi­le­ce­ði­i­çin­se­vinç­li­ol­du­ðu­be­lir­til­di.
Küfreden 6 taraftara
15 bin TL para cezasý
[email protected]
e­çen­se­zon­ku­pa­ve­li­gi­Trab­zons­por
trav­ma­la­rý­i­le­ka­pa­tan­Fe­ner­bah­çe,
bu­se­ne­de­se­zo­na­Ka­ra­de­niz­dar­be­si­i­le­baþ­la­dý.­Ma­çýn­ba­þýn­da­ge­len­peþ­pe­þe
gol­ler­ne­Þe­nol­Gü­neþ’in­plan­la­rý­a­ra­sýn­da
var­dý,­ne­de­Ay­kut­Ko­ca­man­kar­þý­laþ­ma­ya
2-0­ye­nik­baþ­la­ya­ca­ðý­ný­u­mu­yor­du.­Öy­le­a­ca­yip­bir­maç­ya­þan­dý­ki,­bor­do­ma­vi­li­ler
top­oy­na­ma­dan­3­gol­a­tar­ken,­U­mut­Bu­lut’un­o­yu­na­gir­me­si­i­le­i­kin­ci­ya­rý­nýn­baþ­la­rýn­da­5-6­ta­ne­yüz­de­yüz­lük­gol­po­zis­yo­nu­na­gir­di­ði­hal­de­so­nuç­a­la­ma­dý.­Fe­ner­bah­çe’de­ilk­ya­rý­da­po­zis­yon­ver­me­di­ði­ra­ki­bin­den­3­gol­yer­ken,­i­kin­ci­ya­rý­da­ki­sa­vun­ma­ha­ta­la­rýn­dan,­þan­sý­nýn­ya­ver­git­me­si­i­le­ka­le­sin­de­gol­gör­me­di.
Ay­kut­ho­ca­Þan­lý­ur­fa’da­3­gol­ye­di­ði­ra­ki­bi­kar­þý­sýn­da­ta­ký­mý­nýn­düþ­tü­ðü­ha­ta­la­rý
i­yi­a­na­liz­et­miþ­as­lýn­da.­Sel­çuk­Ý­nan­kar­þý­sýn­da,­gol­at­ma­sý­na­rað­men­hiç­bir­var­lýk
gös­te­re­me­yen­A­lex­de­So­u­za’yý­ya­nýn­da­o­turt­ma­sý­doð­ru­ka­rar­dý­ilk­11­ter­ci­hi­i­çin.
An­cak­4-4-2­sis­te­mi­i­le­sa­ha­ya­sür­dü­ðü­ta­ký­mýn­da­ki­en­bü­yük­yan­lý­þý,­Mi­ros­lav
Stoch’u­ye­dek­so­yun­dur­ma­sýy­dý.­Tür­ki­ye’nin­en­i­yi­top­ya­pan­ve­di­renç­li­or­ta­sa­ha­sý­na­kar­þý­oy­nar­ken,­kat­e­den­o­yun­cu­ya
ih­ti­ya­cý­var­dý.­18­ki­þi­lik­kad­ro­sun­da­da­Slo­vak’tan­baþ­ka­böy­le­bir­se­çe­ne­ði­yok­tu.­Za­ten­Se­mih­Þen­türk­sa­kat­la­nýp­o­yu­na­gi­rin­ce,­ta­ký­mý­nýn­çeh­re­si­ni­de­ðiþ­ti­ri­ver­di­genç
o­yun­cu.­Sa­rý-la­ci­vert­li­le­rin­gir­di­ði­bü­tün
gol­po­zis­yon­la­rýn­da­o­nun­im­za­sý­var­dý.­
Ay­kut­Ko­ca­man,­nö­bet­çi­gol­cü­nün­sa­kat­la­nýp­çýk­ma­sýn­da­son­ra­yi­ne­Chris­toph
Da­um’­un­o­yun­tar­zý­na­dön­dü.­Ma­ma­do­u
Ni­ang’ýn­ar­ka­sý­na,­sol­da­baþ­la­yan­Ö­zer
Hur­ma­cý’yý­yer­leþ­tir­di.­Genç­fut­bol­cu,­bu
böl­ge­ye­ye­ter­li­iþ­ler­lik­ka­zan­dý­ra­ma­dý.­Oy­na­dý­ðý­fut­bol­la­kap­ta­ný­ný­a­rat­tý.­Ta­ký­mý­nýn
go­le­ih­ti­ya­cý­var­ken,­her­ne­ka­dar­ta­kým­sa­vun­ma­sý­ný­za­a­fa­uð­rat­sa­da­bu­böl­ge­nin­en
i­yi­si­o­lan­Bre­zil­ya­lý­yý­da­ha­er­ken­o­yu­na­a­la­bi­lir­di­genç­ça­lýþ­tý­rý­cý.­­
PA­OK­rö­van­þý­ön­ce­sin­de­ge­len­bu­ye­nil­gi,­ta­ký­mýn­mo­ral­mo­ti­vas­yo­nu­nu­sars­sa
da­ek­sik­le­ri­ni­gör­me­a­çý­sýn­dan­i­yi­bir­gös­ter­ge­ol­du.­Bil­has­sa­or­ta­sa­ha­ve­sa­vun­ma­da.­Chris­ti­an­Ba­ro­ni’nin­ye­ri­ne­o­yu­nu­i­ki
yön­lü­oy­na­ya­bi­le­cek­çok­ka­li­te­li­bir­or­ta
sa­ha­a­ci­len­a­lýn­ma­lý­ki­Em­re­Be­lö­zoð­lu­yal­nýz­lýk­tan­kur­ta­rýl­ma­lý.­Bir­de­Vol­kan­De­mi­rel’i­zor­la­ya­cak­bir­ka­le­ci­kad­ro­ya­da­hil
e­dil­me­li­trans­fe­rin­son­gün­le­rin­de.­
Mil­li­Ta­ký­mý­Dün­ya­3.’sü­ya­pan­Þe­nol
Gü­neþ’e­de­me­dik­le­ri­ni­bý­rak­ma­yýp,­yol­la­yan­lar;­Ko­re’de­her­ke­si­ken­di­ne­hay­ran­bý­ra­kan,­ya­rým­se­zon­da­Trab­zons­por’un
çeh­re­si­ni­de­ðiþ­ti­rip­i­ki­ku­pa­yý­mü­ze­si­ne
gö­tü­ren,­söy­lem­le­riy­le­her­ke­se­ör­nek­o­lan
ve­mü­te­va­zi­li­ði­i­le­ken­di­ni­ve­þeh­ri­nin­de­ðe­ri­ni­bü­yü­ten­tec­rü­be­li­ho­ca­yý­si­nir­le­rin­de­kö­pü­re­rek­sey­re­di­yor­lar­dýr­her­hal­de…
HABERLER
Süper Ligde Fenerbahçe karþýsýnda alýnan galibiyet Perþembe günü Hüseyin Avni Aker'de karþýlaþacaðý Livrpool maçý öncesinde bordo-mavili camiada moralleri yerine getirdi.
SIRADA LÝVERPOOL VAR
BURSASPOR'U YENEREK SÜPER KUPAYI MÜZESÝNE GETÝREN, LÝGDE DE A.GÜCÜ VE F.BAHÇE GALÝBÝYETLERÝYLE LÝDERLÝK KOLTUÐUNA OTURAN BORDO-MAVÝLÝLER, LÝVERPOOL'U ELEYEREK TARÝH YAZMAK ÝSTÝYOR.
BURSASPOR'U ye­ne­rek­Sü­per­Ku­pa­yý­mü­ze­si­ne­ ge­ti­ren,­ lig­de­ de­ An­ka­ra­gü­cü­ ve­ Fe­ne­rah­çe­ ga­li­bi­yet­le­riy­le­ li­der­lik­ kol­tu­ðu­na­ o­tu­ran­Trab­zons­por,­U­E­FA­Av­ru­pa­Li­gi­play-off
tu­run­da­ki­ ra­ki­bi­ Li­ver­po­ol'u­ gö­zü­ne­ kes­tir­di.
Ge­çen­ haf­ta­ An­fi­eld­ Ro­ad­ Sta­dý'nda­ ya­pý­lan
ilk­ kar­þý­laþ­ma­da­ Li­ver­po­ol'a­ 1-0­ ye­ni­len­ bor­do-ma­vi­li­ler,­ Ar­se­nal­ be­ra­ber­li­ði­ ve­ 3-0'lýk
Manc­hes­ter­ City­ ye­nil­gi­siy­le­ li­ge­ i­yi­ baþ­la­ya­ma­yan­ve­es­ki­gö­rün­tü­sün­den­u­zak­o­lan­ra­ki­bi­ni­e­le­ye­rek,­ta­rih­yaz­mak­is­ti­yor.­Da­ha­ön­ce
bir­ Ýn­gi­liz­ ta­ký­mý­ o­lan­ As­ton­ Vil­la'yý­ e­le­me
ba­þa­rý­sý­gös­te­ren­Ka­ra­de­niz­e­ki­bi,­lig­ve­Sü­per
Ku­pa­ maç­la­rý­nýn­ mo­ra­liy­le­ çý­ka­ca­ðý­ kar­þý­laþ­ma­dan­ is­te­di­ði­ so­nuç­la­ ay­rý­la­rak,­ Av­ru­pa­ se­rü­ve­ni­ne­de­vam­et­me­yi­a­maç­lý­yor.
ÞENER: F.BAHÇE MAÇI MORAL OLDU
Trab­zons­por­Ku­lü­bü­Baþ­ka­ný­Sad­ri­Þe­ner,­dün
Fe­ner­bah­çe­kar­þý­sýn­da­al­dýk­la­rý­ga­li­bi­ye­tin­Li­ver­po­ol­ma­çý­ön­ce­si­mo­ral­ol­du­ðu­nu­be­lir­te­rek,
''Der­bi­ma­çý­ka­zan­ma­nýn­mut­lu­lu­ðu­nu­ya­þa­dýk.
Bir­pe­nal­tý­ka­çýr­dýk,­da­ha­fark­lý­da­ga­lip­ge­le­bi­lir­dik.­3­pu­an­al­dý­ðý­mýz­i­çin­se­vinç­li­yiz.­Þim­di­ö­nü­müz­de­ki­Li­ver­po­ol­ma­çý­ný­dü­þü­nü­yo­ruz''­de­di.
Li­ver­po­ol­i­le­çok­ö­nem­li­bir­kar­þý­laþ­ma­ya­pa­cak­la­rý­ný­i­fa­de­e­den­Þe­ner,­''Bu­maç­ta­ta­raf­ta­ra­çok­iþ
dü­þü­yor.­Fe­ner­bah­çe­ma­çýn­da­ta­raf­tar­coþ­ku­luy­du­a­ma­stat­tam­o­la­rak­dol­ma­mýþ­tý.­Ra­ki­bi­mi­zi
e­le­mek­i­çin­bi­rin­ci­mad­de­gol­ye­me­me­miz,­i­kin­ci­o­la­rak­sta­dýn­ta­ma­men­do­lu­ol­ma­sý,­ü­çün­cü­sü
de­se­yir­ci­nin­çok­i­yi­des­tek­le­me­si­la­zým.­U­zat­ma
o­lur­sa­bi­le­sa­ha­mýz­da­o­la­cak.­Bu­da­bir­a­van­taj.
A­ma­Li­ver­po­ol­ma­çý­ný­ka­za­na­cak­o­lan­ta­kým­de­ðil,­se­yir­ci''­di­ye­ko­nuþ­tu.
TARÝHÝ OLAYI GERÇEKLEÞTÝRECEÐÝZ
U­E­FA­Av­ru­pa­Li­gi'nde­Li­ver­po­ol­gi­bi­zor­lu­bir­ra­kip­le­eþ­leþ­tik­le­ri­ni­vur­gu­la­yan­Þe­ner,
''34­ yýl­ son­ra­ ra­ki­bi­miz­le­ kar­þý­laþ­týk.­ O­ dö­nem­de­ e­len­miþ­tik.­ Bu­ kez­ rö­van­þý­ al­ma­ im­ka­ný­ doð­du.­ Ýlk­ maç­ta­ a­lý­nan­ 1-0'lýk­ so­nuç
çev­ri­le­me­ye­cek­ bir­ so­nuç­ de­ðil.­ Li­ver­po­ol'u
e­le­yip­ grup­la­ra­ kal­mak­ ta­ri­hi­ bir­ o­lay­ o­lur.
U­ma­rým­ bu­nu­ ger­çek­leþ­ti­ri­riz''­ de­di.­ Þe­ner,
zor­lu­ bir­ maç­ sü­re­ci­ni­ i­yi­ so­nuç­lar­la­ ge­çir­me­ye­ ça­lýþ­týk­la­rý­ný­ kay­de­de­rek,­ ''Þu­ a­na­ ka­dar­ ge­li­nen­ sü­reç­te­ gö­rün­tü­müz­ son­ de­re­ce
o­l um­l u.­ Bu­n u­ de­v am­ et­t ir­m ek­ en­ bü­y ük
bek­len­ti­miz.­Bu­kad­ro­dün­ya­nýn­en­i­yi­­tek­nik­ a­dam­la­rýn­dan­ bi­ri­ o­la­rak­ gör­dü­ðü­müz
Þe­nol­ Gü­neþ'in­ e­lin­de­ her­ ge­çen­ haf­ta­ da­ha
da­kim­li­ði­ni­bu­lu­yor''­di­ye­ko­nuþ­tu.
Niang: Formam
çok çekiliyor
Beþiktaþ
yola çýkýyor
FENERBAHÇE'NÝN ye­ni­trans­fe­ri­Ma­ma­do­u
Ni­ang,­a­lýþ­ma­dev­re­si­nin­i­yi­geç­ti­ði­ni­be­lir­te­rek­Fran­sýz­fut­bo­lu­i­le­Türk­Fut­bo­lu­a­ra­sýn­da­ki­fark­lar­dan­ba­hest­ti.­Ni­ang,­Tür­ki­ye’de
i­ki­li­mü­ca­de­le­ler­de­for­ma­dan­çek­me­nin­çok
faz­la­ya­pýl­dý­ðý­ný­söy­le­di.­Trab­zons­por­ma­çý
i­le­il­gi­li­a­çýk­la­ma­lar­da­ya­pan­Ni­ang­ön­ce­lik­le­ma­çý­yo­rum­la­dý­ve­"Ö­ze­lik­le­ilk­ya­rý­da
tek­nik­di­rek­tö­rü­müz,­­to­pa­sa­hip­ol­ma­mý­zý
bi­ze­söy­le­di.­As­lýn­da­ma­çýn­ba­þýn­da­o­yu­na
kon­san­tre­baþ­la­ya­ma­dýk­ya­da­kay­bet­tik.­Bu
ne­den­le­de­bü­yük­ha­ta­lar­yap­týk.­2-0’dan
son­ra­i­yi­ce­ge­ri­çe­kil­di­ler­ve­kon­tra­tak­fut­bo­lu­nu­seç­ti­ler.­­Bu­ne­den­le­ilk­ya­rý­bi­zim­i­çin­o­yun­da­ha­da­zor­laþ­tý.­Av­ru­pa­Ku­pa­sý
ma­çý­oy­na­dýk­ve­baþ­lar­da­bel­ki­bu­nun­da
yor­gun­lu­ðu­his­se­dil­di.­2-1’i­de­ya­ka­la­dýk­a­ma­sü­rek­li­o­yun­i­çin­de­ar­ka­da­ol­ma­mýz­bi­zi
zor­la­dý"­de­di.­Ta­ký­ma­ve­Tür­ki­ye’ye­ý­sýn­ma
sü­re­ci­hak­kýn­da­i­se­Ni­ang,­"He­nüz­ge­le­li­1
haf­ta­ol­du.­Ta­ký­mým­ve­tek­nik­kad­rom­la
bü­tün­leþ­mem­za­man­a­la­cak­týr.­A­ma­i­yi­baþ­la­dýk­ve­i­yi­gi­di­yo­ruz.­A­lýþ­mam­ge­re­ken­baþ­ka­þey­de­Türk­fut­bo­lu.­­Bu­gün­Türk­fut­bo­lun­da­for­ma­dan­çek­me­nin­çok­faz­la­ol­du­ðu­nu­gör­düm.­Fran­sýz­fut­bo­lu­na­gö­re­fark­lý
bir­mü­ca­de­le­var­sa­ha­da"­de­di.
BEÞÝKTAÞ, Fin­lan­di­ya­ tem­sil­ci­si­HJK­Hel­sin­ki­i­le­26­A­ðus­tos­Per­þem­be­gü­nü­ya­pa­ca­ðý­U­E­FA­Av­ru­pa­Li­gi­playoff­tu­ru­rö­vanþ­ma­çý­i­çin­bu­gün­ Hel­sin­ki'ye­ gi­de­cek.­ Si­yah-be­yaz­lý­lar,­ kar­þý­laþ­ma­ i­çin­ bugün­ öð­l e­ sa­a t­l e­r in­d e
Türk­ Ha­va­ Yol­la­rý'na­ a­it­ u­çak­la­ Hel­sin­ki'ye­ ha­re­ket­ e­de­cek.­ Be­þik­taþ­ Tek­nik­ Di­rek­tö­rü­ Bernd­ Schus­ter,­ ya­rýn­ak­þam,­kar­þý­laþ­ma­nýn­oy­na­n a­c a­ð ý­ Fin­n a­i r­ Sta­d ý'nda
ba­sýn­ men­sup­la­rý­nýn­ so­ru­la­rý­ný­ cevaplayacak.­ Top­lan­tý­nýn­ar­dýn­dan­si­yah-be­yaz­lý­lar
stat­ta­ son­ an­tren­ma­ný­ný­ ya­pa­cak.­ ­ Be­þik­taþ­ ka­fi­le­si­ ma­çýn­ ar­dýn­dan­ Ýs­tan­bul'a­ dö­ne­cek.­ Si­yah-be­yaz­lý­la­rýn,­ Ýs­tan­bul'da­ 2-0­ yen­dik­le­ri­ HJK
Hel­sin­ki­ i­le­ per­þem­be­ gü­nü
ya­p a­c a­ð ý­ maç­ TSÝ­ 19.45'te
baþ­l a­y a­c ak.­ Beþiktaþ'ýn­ bu
maça­ çýkarken­ cezalý­ futbolcusu­bulunmuyor.­­­­­­­
Süper Lig’in 2. haftasýnda deplasmanda Trabzonspor'a 3-2 yenilerek Ýstanbul'a
puansýz dönen Fenerbahçe, PAOK maçý öncesinde taraftarýný sevindiremedi.
nMERSÝN A­ma­tör­Sü­per­Lig'de­mü­ca­de­le­e­den­Er­dem­li­Be­le­di­yes­por'un­Ku­lüp­Baþ­ka­ný­Meh­met­Mor­gül,­yak­la­þýk­2.5­yýl­ön­ce­ya­pý­lan­bir­kar­þý­laþ­ma­sý­ra­sýn­da­ba­zý­ta­raf­tar­la­rýn­ken­di­si­ne­küf­ret­ti­ði­ge­rek­çe­siy­le­baþ­lat­tý­ðý­hu­kuk­mü­ca­de­le­si­ni­ka­zan­dý.­A­lý­nan
bil­gi­ye­gö­re,­20­O­cak­2008­ta­ri­hin­de­dep­las­man­da
Boz­ya­zý­Be­le­di­yes­por­i­le­kar­þý­la­þan­Er­dem­li­Be­le­di­yes­por'un­Ku­lüp­Baþ­ka­ný­Meh­met­Mor­gül,­maç­sý­ra­sýn­da­ta­raf­tar­lar­dan­kü­für­ve­ha­re­ket­i­çe­ren­söz­ler­i­þi­te­rek,­ko­nu­yu­yar­gý­ya­ta­þý­dý.­Boz­ya­zý­Sulh­Ce­za­Mah­ke­me­sin­de­gö­rü­len­da­va,­yak­la­þýk­2.5­yýl­a­ra­dan­son­ra
ka­ra­ra­bað­lan­dý.­Mah­ke­me­he­ye­ti,­ta­raf­tar­lar­Öz­gür
Be­raç,­Çað­rý­Kip­rit,­Or­han­Do­ðan,­Meh­met­De­ve­ci,
Ýl­yas­Al­tu­nöz­ve­Mus­ta­fa­Yað'ý­da­va­cý­ya­kü­für­ve­ha­ka­ret­et­tik­le­ri­ne­ka­rar­ver­di.­Mah­ke­me­he­ye­ti­top­lam
15­bin­260­TL­pa­ra­ce­za­sý­na­çarp­týr­dý­ðý­sa­nýk­la­rýn,
mad­di­du­rum­la­rý­ný­göz­ö­nün­de­bu­lun­du­ra­rak,­ö­de­me­yi­20­e­þit­tak­sit­hal­de­tah­sil­e­dil­me­si­ni­ka­rar­laþ­týr­dý.­Mah­ke­me­ka­ra­rý­ge­re­ðin­ce­sa­nýk­lar,­5­yýl­bo­yun­ca
maç­la­ra­sa­de­ce­''de­ne­tim­li''­o­la­rak­gi­de­bi­le­cek.
Glowacki önce sakatlandý,
ardýndan kýzý ameliyat oldu
nTRABZONSPOR'UN
se­z on­ ön­c e­s i­ Wis­l a
Kra­k ow­ ta­k ý­m ýn­d an
kad­ro­su­na­ da­hil­ et­ti­ði
ve­or­ta­ya­koy­du­ðu­fut­bol­ i­le­ be­ðe­ni­ ka­za­nan
o­y un­c u­s u­ Glo­w ac­k i,
önceki­ ak­þam­ i­ki­ þan­sýz­lý­ðý­ný­bir­a­ra­da­ya­þa­dý.­Polonya­mil­li­ta­kým
kam­pý­na­ da­vet­ e­di­len, Trabzonsporlu Glowacki
an­cak­Fe­ner­bah­çe­ma­çýn­da­sa­kat­la­na­rak­o­yu­nu­terk
et­mek­zo­run­da­ka­lan­Glo­wac­ki'nin,­ge­ce­de­ký­zý­A­me­li­a'nýn­ a­pan­di­sit­ a­me­li­ya­tý­ ol­du­ðu­ bil­di­ril­di.­ Ku­lüp­ sað­lýk­ ku­ru­lu­ baþ­ka­ný­ Ýr­fan­ Coþ­kun,­ Glo­wac­ki'nin­ký­zý­A­me­li­a'nýn­þid­det­li­ka­rýn­að­rý­sý­þi­ka­ye­tiy­le
ge­ce­sa­at­03.00'de­Ö­zel­Ým­pe­ri­al­Has­ta­ne­si'ne­kal­dý­rýl­dý­ðý­ný­be­lir­te­rek,­''Bu­ra­da­a­pan­di­sit­teþ­hi­si­ko­nul­du­ve­a­me­li­ya­tý­ger­çek­leþ­ti­ril­di.­Þu­an­da­du­ru­mu­i­yi.
1-2­ gün­ i­çin­de­ ta­bur­cu­ o­la­cak''­ de­di.­ Glo­wac­ki'nin
sol­diz­iç­yan­bað­la­rýn­dan­sa­kat­lý­ðý­nýn­bu­lun­du­ðu­nu
i­fa­de­e­den­Coþ­kun,­''MR'ý­çe­ki­le­rek­du­ru­mu­net­le­þe­cek.­E­ðer­sa­de­ce­es­ne­me­var­sa,­yýr­týk­yok­sa­per­þem­be­ gün­kü­ Li­ver­po­ol­ ve­ haf­ta­ so­nu­ ya­pý­la­cak­ An­tal­yas­por­ ma­çýn­da­ for­ma­ gi­ye­me­ye­cek.­ Ak­si­ tak­dir­de
sa­kat­lýk­sü­re­ci­u­za­ya­cak''­di­ye­ko­nuþ­tu.­
Nevin Yanýt Avrupa'da
ayýn atleti seçildi
nAVRUPA þam­pi­yo­nu­mil­li­at­let­Ne­vin­Ya­nýt,­Av­ru­pa­At­le­tizm­Bir­li­ði'nin­(E­A­A)­ken­di­in­ter­net­si­te­sin­de­dü­zen­le­di­ði­an­ket­te,­tem­muz­a­yý­nýn­en­ba­þa­rý­lý
ba­yan­at­le­ti­se­çil­di.­E­A­A'nýn­in­ter­net­si­te­sin­de­du­yu­ru­lan­ha­ber­de,­Fe­ner­bah­çe­Ku­lü­bü'nün­24­ya­þýn­da­ki
spor­cu­su­Ne­vin­Ya­nýt'ýn­Bar­ce­lo­na'da­12.63­i­le­Tür­ki­ye­re­ko­ru­ký­ra­rak­100­met­re­en­gel­li­bran­þýn­da­Av­ru­pa­þam­pi­yo­nu­ol­ma­sý­ve­Tür­ki­ye'nin­bu­branþ­ta­ilk
kez­bir­þam­pi­yon­çý­kar­ma­sý­nýn­oy­la­ma­da­et­ki­li­ol­du­ðu­be­lir­til­di.­Tem­muz­a­yý­nýn­en­ba­þa­rý­lý­er­kek­at­le­ti
o­la­rak­da­100­met­re,­200­met­re­ve­4x100­met­re­bay­rak­ya­rýþ­ma­la­rýn­da­3­al­týn­ma­dal­ya­ka­za­nan­20­ya­þýn­da­ki­Fran­sýz­at­let­Chris­top­he­Le­ma­it­re­se­çil­di.
Demirel: En görkemli
açýlýþý Türkiye yapacak
n2010 Dün­ya­Bas­ket­bol­Þam­pi­yo­na­sý'nýn­res­mi­a­çý­lýþ­ ge­ce­siy­le­ il­gi­li­ ay­rýn­tý­lar,­ dü­zen­le­nen­ ba­sýn­ top­lan­tý­sýy­la­a­çýk­lan­dý.­Þam­pi­yo­na­nýn­baþ­la­ma­sý­na­sa­yý­lý­gün­ler­kal­dý­ðý­ný­belirten­Federasyon­baþkaný­Tur­gay­ De­mi­rel,­ ''Bi­zim­ i­çin­ çok­ ön­ce­den­ baþ­la­yan­ bir
rü­yay­dý­ve­þu­an­da­ar­týk­ger­çek­leþ­tir­me­nok­ta­sýn­da­yýz.­ Bu­gü­ne­ dek­ ya­pýl­mýþ­ en­ gör­kem­li­ ve­ ba­þa­rý­lý
Dün­ya­Þam­pi­yo­na­sý­ol­ma­sý­i­çin­or­ta­ya­koy­du­ðu­muz
öz­ve­ri­li­ça­lýþ­ma­la­rý­mý­zýn­so­nu­na­gel­dik''­de­di.
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
15
YENÝASYA / 25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
Hazýrlayan: RECEP BOZDAÐ
A­Ý­LE­-­SAЭLIK
Ölüm oyunu
Ýshale karþý hijyen þart
TE­RA­PÝ­GÜN­LÜ­ÐÜ
BOLU Saðlýk Ýl Müdürü Dursun Koç,
ishallerin ortaya çýkmasýndaki önemli
etkenlerden birinin hijyen kurallarýna
uyulmamasý olduðunu söyledi. Koç,
ishalin yaz aylarýnda görülme sýklýðýnýn çeþitli etkenlere baðlý olduðunu
kaydetti. Bu sebeplerden en önemlisinin hijyen olduðunu belirten Koç,
“Hijyen dediðimizde beden, gýda, su
ve çevre hijyeni akla gelir. Vücut banyosu haftada 1-2 kez su ve sabunla
yapýlmalý, vücuttaki mikroorganizmalar uzaklaþtýrýlmalý bu sayede kan
dolaþýmý hýzlanýr ve dokular iyi beslenir. Yemeklerden önce ve sonra, tuvaletten önce ve sonra, bebeðinizi
beslemeden önce ve altýný deðiþtirdikten sonra, eller bol su ve sabunla
yýkanmalýdýr. Uzun ve bakýmsýz týrnaklar içine mikroplar yerleþir ve hastalýk yaparlar. Bebeðimizin, çocuklarýmýzýn ve kendi el, ayak týrnaklarýmýzý
kýsa ve küt kesmeli, ellerimizi ve ayaklarýmýzý sýk sýk yýkamalýyýz” dedi. Dur-
BANU YAÞAR / Psikolog&Psikoterapist
[email protected]
- Bir terapi öyküsü abamla oyun oynamayý çok severdim. En çok
da ölüm oyununu… Ben silâhýmý alýr ve seni
vurdum baba, bam bam diye baðýrýrdým. O da
yere düþer, hareket etmeden ölmüþ gibi yapardý. Sonra
kalkýp beni gýdýklardý, güldürürdü. Daha sonra o beni
vurmuþ gibi yapardý, ben de kendimi yere atardým. Sanki vurulmuþ gibi, sesimi çýkarmadan yere uzanýrdým. Ama bu sefer öyle olmadý. Babam kalkmadý. Öyle uzun
yattý ki yerde, hiç kalkmadý. Baba, diye seslendim, hadi
oyun bitti, sýra bende dedim ama, beni duymadý sanki.”
“Eþimle geç yaþta evlendik, dolayýsýyla geç çocuk sahibi olduk. O doðduktan sonra hayatýmýz renklendi, her þeyin tadý
deðiþti sanki. Eþim oðlumuzla oynamayý çok severdi. Ben iþteyken onunla eþim ilgilenirdi. Bir güvercin ailesi gibi nöbetleþe büyüttük onu. Anaokuluna baþladýktan sonra daha da açýldý oðlum, kendini daha güzel ifade eder oldu. Babasýyla okulda öðrendiði oyunlarý oynamaktan zevk alýrdý. Ayrýca kendi
aralarýnda ürettikleri bir oyun daha vardý. Ölüm oyunu…
Birbirlerini vurmuþ gibi yapýp, ölmüþ taklidi yaparlardý…
Benim iþte olduðum bir gün eþim ve oðlum evdeydi. Býraktýðýmda birlikte oyun oynuyorlardý. O gün iþe giderken içimde müthiþ bir sýkýntý vardý. Sebebini anlamadýðým bu duygu
kalbimde daha da yoðunlaþtý. Evi aramak istedim. Telefonu
beþ yaþýndaki oðlum açtý. Anne biz ölüm oyunu oynuyoruz ama babam kalkmýyor. Uyudu galiba… Sýra bende ama babam
oynamýyor, diye söyleyince bir þeylerin yolunda gitmediðini
anladým… Hemen eve koþtum… Eþim hareketsiz bir þekilde
yatýyordu. Bu sefer oyun uzun sürmüþtü… Oðlum hâlâ oyun
devam ediyor zannediyordu. Sanki eþim onu bu oyunla hazýrlamýþtý ölümün ani ve acý haline… Bir oyunun içinde aramýzdan ayrýlýp gitmiþti... Ambulans çaðýrdým ve eþimi hastaneye
kaldýrdýk. Çoktan hayatýný kaybetmiþti. Yapýlacak bir þey kalmamýþtý. Oðluma o an söyleyemedim. O da sanki anlamýþ gibi hiç soru sormadý. Ona nasýl anlatacaktým babasýnýn artýk
yanýmýzda olamayacaðýný, artýk onunla oynamayacaðýný…”
“Son günlerde çok sessizdi. Okulda arkadaþlarýyla konuþmuyor, oyun oynamak istemiyordu. Eskiden ‘öðretmenim’ diye koþar sarýlýrdý, ama þimdi donuk bakýþlarla bana bakýyordu. Onun bu hali beni öyle üzüyordu ki, yüzüne baktýkça, çaresizliðin dibini yaþýyordum. Ölümü
ben anlayabilmiþ miydim ki, ona anlatabileyim, ben acý
duyarken, onun acýsýný nasýl dindirecektim… Hiç bu
kadar çaresiz hissetmemiþtim kendimi… Ne söyleyeceðimi, ne yapacaðýmý bilemiyordum. Sadece onun yanýnda ve yakýnýnda olduðumu hissettirmeye çalýþýyordum.
Sýnýf içinde sadece resim yapmak istiyordu… Sürekli çizip
boyarken rahatladýðýný hissediyordum. Diðer oyunlara katýlmak istemiyordu. Duygusal bir tepkisi de yoktu. Belki aðlasa
rahatlayacak diye düþünüyordum ama onu da yapmýyordu.
Sonra bir gün çocuklarla sohbet ederken, yanýma geldi ve
‘biliyor musun öðretmenim, benim babam öldü, ben bunu biliyorum.. Kimse bilmediðimi zannediyor ama ben biliyorum
iþte… o artýk hiç gelmeyecek. Onu artýk hiç göremeyeceðim’
diye konuþmaya baþladý. Bir taraftan da aðlýyordu… Bunu duyan diðer arkadaþlarý yaþlarýnýn üstünde bir olgunlukla onu
teselli etmeye çalýþtýlar. Benim de dedem öldü, gibi kendi hayatlarýndan örneklerle sanki onu anladýklarýný hissettirdiler.
Onlarýn bu hali beni öyle þaþýrtmýþtý ki, kendimi uzun süre toparlayamadým… Ona sýkýca sarýldým… Onu çok sevdiðimizi,
çok üzüldüðünü anladýðýmýzý ve her zaman yanýnda olacaðýmýzý söyledim… Ýlk zamanlar buna alýþmanýn zor olacaðýný,
babasýný çok özleyeceðini ama zamanla bununla yaþamayý öðreneceðini de ekledim… Babasýnýn onu her zaman çok sevdiðini, sevmeye de devam edeceðini, ölümün gerçekten bir kayýp olmadýðýný, onun þu an olduðu yerde iyi ve mutlu olduðunu, onunla konuþmak istediðinde dua etmesini söyledim…
Bu itiraf ediþ, sonraki günlerde onun daha iyi olmasýný
saðladý. Yavaþ yavaþ oyunlara da katýlmaya baþladý. Yemek
düzeni son günlerde eski haline döndü. Hâlâ arada durgunlaþýyor, hüzünleniyor. Böyle zamanlarda onunla konuþuyoruz. Babasýný çok özlediðini, onunla oyun oynamayý
çok istediðini anlatýyor. Ben ise onu dinliyor ve anladýðýmý
hissettirmeye çalýþýyorum… Biliyorum ki, ifade edilen duygu, ne kadar acý olsa da, yine de iyi geliyor. Aðrýsý hafifliyor.
Üstünü kapatmanýn, bu konuda hiç konuþmamaya çalýþmanýn daha zarar verdiðini de biliyorum. Belki de özlemenin tek þifasý da bu… Söyleyebilmek, ifade edebilmek…”
“B
SAÐLIÐI TEHDÝT EDÝYOR
Klimayla
serinlerken
boyun ve sýrtýnýz
aðrýmasýn
AÞIRI SICAKLARDA KLÝMA KULLANIMININ ARTMASI ÝLE
BÝRLÝKTE, BOYUN, BEL VE SIRT AÐRILARI ÞÝKÂYETÝYLE
DOKTORA GELENLERÝN SAYISINDA DA ARTIÞ OLDU.
DENÝZLÝ Devlet Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmaný Dr. Yahya Ceylan, aþýrý sýcaklarda klima kullanýmýnýn artmasýnýn, boyun, bel ve sýrt aðrýlarý þikayetiyle doktora gelen sayýsýnda artýþlara sebep
olduðunu söyledi. Ceylan, aþýrý sýcaklarda klima karþýsýnda serinlemek isteyenleri dikkatli olmalarý gerektiði konusunda uyararak, bilinçsiz klima kullanýmýnýn
kas -iskelet sistemini olumsuz etkilediðini belirtti.
‘’Aþýrý sýcaklarda klima kullanýmýnýn artmasý, boyun, bel ve sýrt aðrýlarý þikâyetiyle doktora gelenlerin
sayýsýnda artýþlara neden olmakta’’ diyen Ceylan, þöyle konuþtu: ‘’Genel olarak aþýrý güneþte kalýnmasý ve
terleme sonrasý klimalý ortamda bulunulmasý sonucu, kas kasýlmasýna baðlý aðrýlar ile ani boyun ya da
bel tutulmasý görülüyor. Klimalý ortamda fazla kalýnmasý ve özellikle klimanýn direkt olarak üzerimize
doðru üflediði ortamlarda da ciddi boyun, sýrt ve bel
aðrýlarý oluþabiliyor. Aðrýlar, sýcak ortamda terleyen
boyun, sýrt ve bazen bel bölgesinin, aniden soðukla
karþýlaþmasý sonucunda meydana geliyor. Böyle bir
durumda, kasta bir kýsalma yani spazm oluþuyor. Kas
spazma tek baþýna aðrýlý bir durum. Ama eðer bu
spazma, bir boyun fýtýðý, kireçlenme, skolyoz adý verilen omurga eðrilikleri eþlik ediyorsa tutulmalar kaçýnýlmaz oluyor. Boyun kaslarýnda geliþen spazm, gerilim tipi baþ aðrýsýna neden oluyor. Yine hastanýn migren tipi baþ aðrýsý varsa, tekrarlayan boyun spazmý veya tutulmasý migren ataklarýný tetikliyor. Ataðýn daha
uzun, þiddetli geçmesine yol açýyor.’’ Kas iskelet sisteminde meydana gelen þikâyetlerin basit önlemlerle önüne geçilebileceðine dikkat çeken Ceylana göre bu
durumdan kaçýnmanýn en kolay yolu, klimalý ortamlarda dikkatli olmak ve özellikle havanýn çok sýcak olduðu zamanlarda mecbur kalmadýkça dýþarý çýkmamak. Eðer çýkmak zorunda kalýrsak mutlaka daha az
terleten pamuklu ve ince giysileri tercih etmeli.
Arabada olduðumuzda da klimanýn direkt olarak yüze ya da boyuna doðru yönlendirilmesi çok
sakýncalý. Zaten eklem sorunlarý olan kiþilerde de
sýcak, bazen bu tip hava deðiþikliklerinden etkilenen ve eklemde bulunan sessiz algýlayýcýlarý harekete geçirebiliyor. Eklemlerinde romatizmal sorunlarý olan kiþilerin aþýrý sýcakta kalmamaya daha çok özen göstermesi gerekiyor. Denizli / aa
ÝHTÝVASINDA HÝÇBÝR KÝMYASAL MADDE BULUNMUYOR
Hurma kremi cildi besliyor
BÝR kozmetik firmasýnýn ürettiði
MAIA hurma kremi büyük ilgi
görüyor. Hurma protein, yað ve
karbonhidrat bir arada içeren tek
meyvadýr. Cennet meyvasý olarak
da bilinen hurma savaþlarda havanda dövülerek çið deve sütü ile karýþtýrýlýp, merhem haline getirilmiþ ve kýlýç yaralarýna da kulanýlmýþtýr. Günümüzde ise özellikle vücudun yaþlanma
belirtilerini azalttýðý ve saf olarak yenildiði takdirde ise cildi beslediði bilinmektedir. Hurma kremi ayrýca içerdiði
ana etken madde olan allantion sebebiyle güneþ lekelerini gidermektedir. Kre-
min muhtevasýnda, Saðlýk Bakanlýðý onaylý
dermatolojik testleri yapýlmýþ etken maddeler
kullanýlýyor. Hurma kremi tamamen tabii olarak üretildiðinden içeriðinde kimyasallar
taþýmýyor. Özellikle leke ve akne problemi
yaþayanlarýn tercih ettiði krem, günlük kullanýmlarda da cilde uygun bir yapýda. Uygun þekilde kullanýlýrsa hem cildi ultraviole ýþýnlarýndan korur, hem de cilde canlýlýk vermede yardýmcý olur. MAIA hurma
kremi hurma serum olarak da barahatçýlarda ve seçkin parfümerilerde
bu lu na bi li yor. Ge niþ bil gi i çin;
www.birkozmetik.net internet adresinden alýnabilir. Bülent Tokmak / Ýstanbul
sun Koç, diþ bakýmý ve hijyenine dikkat edilmesi gerektiðini, günde 2 kez
diþlerin fýrçalanmasý gerektiðine dikkat çekti. Gýda hijyeni içinse sebze ve
meyvelerin yemeden önce mutlaka
yýkanmasýna vurgu yapan Koç, þöyle
devam etti: “Taze sebzeler önce ayýklanmalý, yýkanmalý sonra doðranmalýdýr. Hazýr gýdalarýn imal ve son kullanma tarihleri kontrol edilmeli. Son
kullanma tarihi geçmiþ ürünler kesinlikle kullanýlmamalýdýr. Çünkü ürün;
bozulmuþ olabilir, mikroorganizma
üreyebilir. Çocuklara katký maddesi
içeren yiyecekler yedirilmemeli, açýkta satýlan yiyecekleri satýn almamalarý ve sakýncalarý anlatýlmalý, kirli
kaplarýn temizliðinde kullanýlan deterjanlar iyice durulanmalýdýr. Koç, su
hijyeni saðlayabilmek için temiz olmayan suyun içilmemesine, kullanýlmamasýna vurgu yaptý ve þüphe edilen suyun kaynatýlarak içilmesi gerektiðini ifade etti. Bolu / cihan
Vücut, güneþ ýþýðýnýn deriyle temasý sonucunda, ihtiyacý olan D vitamininin büyük bölümünü üretiyor.
D vitamininin faydalarý
saymakla bitmiyor
D VÝTAMÝNÝNÝN öneminin, bugüne
kadar bilinenden çok daha fazla olduðu, bu vitaminin insandaki
200’den fazla geni etkilediði, bu genler arasýnda kanser ve baðýþýklýkla ilgili hastalýklarla baðlantýlý olanlarýn da
bulunduðu anlaþýldý. Bu bulgular, D
vitamini eksikliðinin ne kadar ciddi
bir durum olduðunu ortaya koydu.
Çalýþmayý yapan bilimciler, dünyada
1 milyardan fazla kiþide D vitamini
eksikliðinin bulunduðuna dikkati
çekiyor. Oxford Üniversitesi Fonksiyonel Genomik Birimi’nden Andreas Heger’in baþýnda bulunduðu
araþtýrma, týp dergisi Genome Research’da yayýmlandý. Heger, “çalýþmamýz, D vitamininin saðlýðýmýz üzerinde, geniþ bir yelpazeyi kapsayan alanlarda, çarpýcý etkilerinin bulunduðunu ortaya koyuyor” dedi.
Bu vitamin, insan genomunun belirli noktalarýnda yer alan “D vitamini
alýcýlarý (VDR)” üzerinden, DNA’larý
etkiliyor. Heger’in ekibi, bu noktalarýn haritasýný çýkardý ve bunlarýn doðrudan etkilediði 200’den fazla geni
belirledi. D vitamini eksikliðinin raþitizm hastalýðýyla baðlantýsý biliniyordu. Yeni çalýþmayla, bu vitaminin eksikliðinin ayrýca, “MS (multipl skleroz), romatizmal eklem iltihabý, tip 1
diyabet, bunama, kan kanseri ve kolorektal kanser dahil belirli kanser
türleri” gibi, baðýþýklýk sistemiyle baðlantýlý hastalýklara yatkýnlýða yol açtýðýna dair bazý bulgular elde edildi. Araþtýrma ekibi bu düþünceyle, gen
haritasýnýn hastalýklarla ilgili bölümlerine bakarak, buralarda VDR düzeyinin fazla olup olmadýðýný inceledi.
Sonuçta, baðýþýklýk sistemiyle baðlantýlý olduðu bilinen, yukarýda belirtilen hastalýklarla ilgili bölgelerdeki VDR baðlarýnýn oldukça zengin düzeyde bulunduðu belirlendi.
GÜNEÞ IÞIÐI VÝTAMÝNÝ
Oxford Üniversitesi “Wellcome
Trust Centre for Human Genetics”den Sreeram Ramagopalan, sonuçlarýn, “D vitamininin insanlar için ne kadar önemli olduðunu, bu
vitaminin, bünyede bulunan biyolojik iþleyiþlerin çok geniþ bir kesimi üzerinde rol oynadýðýný gösterdiðini” belirtti. Vücut, güneþ ýþýðýnýn deriyle temasý sonucunda, ihtiyacý olan D vitamininin büyük bölümünü üretiyor. Bu vitamin ayrýca
balýðýn karaciðer yaðý ve yumurta,
somon, ringa ve uskumru gibi yaðlý
balýklarda bulunuyor veya hap þeklinde alýnabiliyor. D vitamininin en
uygun dozunun ne olduðuna dair yapýlan çalýþmalar sonucunda uzmanlar, günlük 25-50 mikrogram alýnmasýný tavsiye ediyor. Londra / aa
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR
Y
25 AÐUSTOS 2010 ÇARÞAMBA
MEVSÝMLER
DEÐÝÞÝYOR MU?
KÜRESEL ÝKLÝM DEÐÝÞÝKLÝÐÝNÝN ETKÝLERÝ VE SONUÇLARININ YAÞANILMAYA BAÞLADIÐINI SAVUNAN PROF. DR. MURAT TÜRKEÞ, ASTRONOMÝK
OLARAK MEVSÝMLERDE DEÐÝÞÝKLÝK OLMADIÐINI, AMA KLÝMATOLOJÝK
OLARAK MEVSÝMLERÝN DEÐÝÞTÝÐÝNÝN GÖRÜLDÜÐÜNÜ ÝLERÝ SÜRDÜ.
ASTRONOMÝK olarak mevsimlerde deðiþiklik olmadýðýný, tarihlerin belli olduðunu ifade eden Ýklim
bilimci Prof. Dr. Murat Türkeþ, ‘’Ama klimatolojik
olarak biz mevsimlerin deðiþtiðini görüyoruz’’ dedi.
Çanakkale dahil tüm ormanlýk alanlarda aþýrý buharlaþma ve terleme nedeniyle, kuruma meydana
geldiðini anlatan Prof. Dr.
Türkeþ, uzun süreli sýcak hava
baskýnýndan sonra, rüzgârýn
artabileceðini, bununla birlikte
orman yangýný riskinin çok
yüksek olduðunu bildirdi.
Türkeþ, þöyle konuþtu: ‘’Ýklim
bilimcilerin yýllardan beri söylediði gibi aþýrý hava ve iklim olaylarýnda da ekstrem deðiþiklikler oldu. Nedir bunlar? Kýþýn donlu günlerin sayýsý ve kar
yaðýþý azalýyor, ama özellikle
yaz döneminde de genel küresel iklim deðiþikliði etkisinin
yaný sýra sýcak hava dalgalarýnýn þiddetinde, etki alanýnda
ve süresinde de artýþ oluyor.
Küresel iklim deðiþikliðinin etkilerini, sonuçlarýný
yaþamaya baþlýyoruz.’’ Türkeþ, mevsimlerin astronomik olarak yerinde durduðunu, ancak hissedilenin baþka bir þey olduðunu söyledi. Kýþlarýn daha
sýcak ve kurak, yazlarýn daha sýcak, bazý yerlerde
hem sýcak ve kurak, bazý yerlerde ise sýcak ama ayný
zamanda da þiddetli yaðýþ hava olaylarýnýn yaþandýðýný dile getiren Türkeþ, donlu ve kar yaðýþlý günlerin sayasýnýn azalmasýyla baharýn daha erken gelmiþ gibi hissedildiðine iþare etti. Astronomik olarak
mevsimlerde deðiþiklik olmadýðýný, tarihlerin belli
olduðunu ifade eden Türkeþ, ‘’Ama klimatolojik olarak biz mevsimlerin deðiþtiðini görüyoruz’’ dedi. Türkeþ, kýþ mevsiminde gece en
düþük sýcaklýklarýn yükselmeye baþladýðýna dikkati çeken Türkeþ, donlu, buzlu,
kar yaðýþlý günlerin sayýsýnýn
azaldýðýný belirtti. Gecelerin
daha sýcak geçmesinin enerji
ve su tüketimini artýrdýðýný
vurgulayan Türkeþ, þunlarý
kaydetti: ‘’Kendi oluþturduðumuz iklim deðiþikliði nedeniyle, daha sýcak geçen
mevsimlerde, yüksek sýcaklýðýn etkisini azaltmak için daha fazla elektrik enerjisi kullanýyoruz. Ýklim deðiþikliðinin etkilerinden kurtulabilmek için yüksek enerjiyle karþýlýk veriyoruz. Bu da insanýn, iklim sistemi
üzerindeki olumsuz etkisinin ne kadar ciddi olduðunu ve kýsýr döngüye dönüþtüðünü gösteriyor.’’
“SONBAHAR
BU YIL
BÝRAZ GEÇ
HÝSSEDÝLECEK”
SONBAHAR mevsiminin bu
yýl biraz geç hissedileceðini
ifada eden Türkeþ, kuzeyden
geçen hafif serin hava
sisteminin etkisinin
geçtiðinde Aðustos ayýnýn,
normal sýcaklýklarýna
dönüleceðini bildirdi. Bunun
iklimin kendi tabi
deðiþkenliðinin deðiþmesi
olduðunu anlatan Türkeþ,
Türkiye ve bölgesinde
sýcaklýklarýn genel olarak artýþ
eðilimi gösterdiðini kaydetti.
Türkeþ, yaðýþlar ve özellikle de
kýþ yaðýþlarýnda azalma
yaþandýðýný, bunlarla birlikte
yaðýþ ve sýcaklýk rejimlerinde
de deðiþiklikler olduðunu
belirterek, ‘’Küresel iklim
deðiþikliði, onun bu
deðiþkenliðini artýrýyor’’ diye
konuþtu.
Google’de
arama daha da
hýzlanacak
n DÜNYANIN en çok kullanýlan arama motoru Google, arama terimi yazýldýðý anda sonuçlarý sayfada gösteren yeni ve hýzlý bir uygulamayý test ediyor. Kullanýcýlar bu sistem sayesinde, ‘ara’ (search)’e týklamadan istenilen terim ile ilgili sonuçlarý anýnda görebilecek. Ýngiltere’deki bir arama motoru optimizasyonu (SEO) Rob Ousbey’in yayýnladýðý video görüntülerine
göre, Google, arama terimi daha yazýlýrken sonuçlarý sunmayý ve yazdýkça
deðiþtirmeyi saðlayan deneyler üzerinde kafa yoruyor. Konuyla ilgili henüz resmi bir açýklama yapmayan Google, çýkan haber üzerine “terim yazýlýrken sonuçlandýrma” teknolojisi üzerinde çalýþtýklarýný doðruladý. Google
yetkilileri, TechCrunch’a yaptýðý açýklamada, sistemin henüz test aþamasýnda olduðunu, 50 – 200 arama deneyi yürüttüklerini duyurdu. Google,
bu teknoloji sayesinde, terim daha yazýlýrken listelenen “arama önerileri”
teknolojisinin bir adým daha önüne
geçmeyi amaçlýyor. Ýstanbul / cihan
Facebook’ta
‘engellenemeyen’
tek kiþi
n DÜNYA çapýnda 500 milyon kullanýcýsý bulunan ve üye sayýsý gün geçtikçe artan sosyal paylaþým sitesi Facebook’ta engelleyemeyeceðiniz tek bir
isim var... O da Facebook’u kuran Mark
Zuckerberg. Konuya blockzuck.com sitesi tarafýndan dikkat çekildi. Facebook CEO’su Mark Zuckerberg’i engellemeye çalýþtýðýnýzda ekranda “Genel
Engelleme baþarýsýz hatasý” adý altýnda
“Engelleme baþarýsýz.” mesajý yer alýyor. Eðlenceli görülebilecek bu ayrýntýya raðmen otoriteler, herkesin herkesi
engelleyebilme hakkýna sahip olduðunu dolayýsýyla kullanýcýlarýn Zuckerberg’i de engelleme hakkýna sahip olmasý gerektiðini, bu sýnýrlamanýn kaldýrýlmasý gerektiðini belirtiyorlar.
Pul büyüklüðünde
64 GB’lik disk
n DÜNYANIN önde gelen flaþ bellek
kartý üreticilerinden SanDisk, dünyanýn en küçük 64 GB solid state diskini
piyasaya sürüyor. Pazar araþtýrma þirketi IDC tarafýndan yeni oluþturulan
gömülü Solid State Disk kategorisi
kapsamýndaki ürün, bir posta pulundan daha küçük olup halihazýrdaki depolama çözümlerinden daha yüksek
bir kapasiteye sahip. SanDisk iSSD
daha iyi bir sistem çabukluðu için
160MB/sn seri okuma ve 100MB/sn
seri yazma hýzlarýnda performans sunuyor. SanDisk iSSD 16mm x 20 mm
x 1.85 mm boyutlarýnda ve bir gramdan daha hafif aðýrlýktaki disk BGA
faktörü ve SATA ara yüzü kullanýyor
ve belli baþlý tüm iþletim sistemlerine
uyumlu. SanDisk iSSD 4 GB’den 64
GB’ye kadar geniþ kapasite seçenekleriyle ve arzulanan kaliteye göre belirlenen fiyatlarýyla tüketicilerin beðenisine sunuluyor. Ýstanbul / cihan
Yapýlacak yatýrýmla "Kutsal Mekke Kapsamlý Planý" 2011'in baþýnda hazýr olacak.
Mekke’ye 27 milyar
dolarlýk yatýrým
SUUDÝ Arabistan hükümeti, ülkedeki diðer þehirlerin geliþimine örnek olacak þekilde Mekke’ye 27
milyar dolarlýk yatýrým yapmayý
planlýyor. Arab News’in haberine
göre, Kutsal Mekânlar ve Mekke
Kalkýnma Komisyonu tarafýndan
üzerinde çalýþýlan ‘Kutsal Mekke
Kapsamlý Planý’ önümüzdeki yýlýn
baþýnda hazýr olacak. Taslaðýn hazýrlanmasý için dört danýþmanlýk
ve planlama grubu oluþturuldu. Ýlk
gruba güvenlik, belediye, ulaþým ve
hükümet birimleri dahil edildi. Ýkinci grupta Suudi üniversitelerinden kalifiye elemanlar, mühendis
ve teknisyenler bulunuyor. Üçüncü gruba tüm dünyadan seçilen uluslararasý planlama uzmanlarý alýndý. Dördüncü grupta ise danýþ-
manlýk þirketleri temsilcileri çalýþýyor. Mekke Belediye Baþkaný Usame El Bar, þehri güzelleþtirme ve
geliþtirme amacýyla baþlanacak en
önemli projelerden birisinin Dördüncü Çevre Yolu inþasý olduðunu
söyledi. Çevre yolu, þehrin ana bölgelerinden diðer yollara ulaþýmý
kolaylaþtýracak ve yol üzerindeki iki proje ile Mekke’nin güney ve batý bölgeleri Cidde otobanýna baðlanacak. Þehrin geliþtirilmesi adýna
yapýlacak diðer projeler arasýnda
yeni belediye binalarý ve yaya köprüleri inþaatlarý sayýlýyor. Mekke
ayrýca ülkedeki ilk metro sistemine
sahip þehir olacak. Halen inþaatý
devam eden Mekke metrosunun
2011’in ilk çeyreðinde tamamlanmasý hedefleniyor. Dubai / cihan
120 bisikletten þirket tabelasý
Almanya Altlandsberg’deki bisiklet firmasýnýn kurucusu Christian Peterson, sýradan bir þirket tabelasý istemiyordu... Peterson’ýn bulduðu
çözüm hem çevreci hem de ilgi çekici... Peterson, þirket tabelasý olarak
120 bisiklet kullandý...Þirketin duvarýna astýðý bu bisikletler gerçekten
de ilgi çekiyor... Bisiklete binmeyi sevenler bu fikre bayýldý...
New York Times'in haberine göre þiþmanlýk bireyin deðil içinde yaþanýlan düzenin suçu
Kadir Gecesi 116 cami sabaha kadar açýk
ÝSTANBUL Müftülüðü, Kadir Gecesi’nde vatandaþlarýn kolay ulaþabileceði ve halkýn yoðunlukla ziyaret ettiði camileri sabaha kadar açýk
tutacak. Kur’ân-ý Kerim’in indirilmeye baþlandýðý gece olan Kadir Gecesi’nde vatandaþlarýn rahatlýkla ibadet edebilmesi için Ýstanbul genelindeki 116 cami sabaha kadar açýk olacak. Ramazanýn son 10 günü itikafa (camiye kapanarak ibadet etmek) girmek isteyenlerde Ýstanbul
genelindeki 131 camiden yararlanabilecek. Ýstanbul Müftülüðü’nün
ramazan ayýnda gerçekleþtirdiði din hizmetleri kapsamýnda 8 camiye
mahyalar asýlýrken, Ýstanbul genelindeki 3 bin 45 caminin tamamýna
yakýnýnda görevliler teravih namazý öncesinde vaaz veriyor. Sultanahmet Camisi’nde Kadir Gecesi programýnda camilerde okunan mukabeleler ve evlerde okunan hatimlerin ortak hatim duâsý yapýlacak.
Geçen yýl iletilen 80 bin hatim sayýsýnýn, bu yýl 100 bini aþmasý bekleniyor. Ýstanbul’da 34 ilçede 77 camide 146 görevli tarafýndan teravih
namazlarý hatimle kýldýrýlýrken, þehrin genelinde 94 camide her akþam iftar yemeði veriliyor. 30 Aðustos Zafer Bayramý dolayýsýyla ramazanýn 20. günü Sultanahmet Camisi’nde öðle namazýndan sonra
Ýstiklal Harbi þehitlerinin ruhlarý için mevlit okunacak. Ýstanbul / aa
Eyjafjallajokull
fizik kurallarýný
da alt üst etti
n GEÇTÝÐÝMÝZ Mart ayýnda patlayan
Ýzlanda’daki Eyjafjallajokull yanardaðýnýn sadece Avrupa’daki hava trafiðini
felç etmediði ayný zamanda fizik kanunlarýný da alt üst ettiði ortaya çýktý.
Sofppedia.com isimli sitenin haberine
göre uzun süreden beri volkanik patlamadan sonra yaþananlarý analiz etmekle uðraþan bir grup Alman bilim
adamý, patlamadan sonra partiküllerin fizik kanunlarýna göre gidebileceklerinden çok daha uzak noktalara ulaþtýðýný açýkladý. Ünlü Leibzig Üniversitesi’nin Fizik Araþtýrma Enstitüsünde görev yapan bilim adamlarý küllerin
Grönland’a kadar ulaþtýðýný ifade ediyor. Grönlad’ýn Ýzlanda’dan yaklaþýk olarak 2400 km uzakta olduðunun altýný çizen araþtýrmacýlar, bilinen fizik kanunlarýna göre küllerin o kadar uzaða
gitmesinin imkânsýz olduðunu ifade
ediyor. Volkandan yükselen partiküllerin yarý çaplarýnýn yaklaþýk olarak 10
mikrometre olduðunu ifade eden araþtýrmacýlar söz konusu hacim ve aðýrlýklarýyla 2400 km boyunca havada
kalmalarýnýn imkânsýz olduðunu ifade
etti. Hesaplamalara göre kül bulutlarýnýn en fazla 800 kilometre uzaða gitmesi gerekiyordu. Söz konusu araþtýrma iklim deðiþikliðiyle mücadelede oldukça önemli olduðu ifade ediliyor.
Kilolularýn vicdanýný
rahatlatacak haber!
NEW YORK Times Gazetesi, kilolularýn vicdanýný rahatlatacak bir haber hazýrladý. Habere göre, þiþmanlýk bireyin deðil, içinde yaþadýðý düzenin suçu! Haberde insanlarýn neden bu kadar þiþmanladýðý þöyle açýklandý
Fast food, saðlýklý yiyecekten daha ucuz. Saatlerce bilgisayar ekraný karþýsýnda oturmak
da cabasý. Kýsacasý, modern dünyada kilo almadan yaþamak çok zor! Yale Üniversitesi
Beslenme Politikalarý ve Obezite Merkezi
direktörü Kelly D. Brownell’a göre modern
dünyada kilo almadan ve saðlýklý yaþayabilmek zor. Fast food zincirleri, saðlýklý beslenmenin mümkün olduðu restoranlardan
daha ucuz. Uzun çalýþma saatleri ile ofiste
sürekli ekran karþýsýnda oturan insanlar, deðil spora gitmeye, hareket etmeye bile vakit
bulamýyor. Çalýþan ebeveynler sebebiyle akþam yemeklerinde sebze yerini dondurulmuþ gýdalara býraktý. Çocuklar artýk sokakta
top oynamak yerine, evde ekran karþýsýnda
top peþinde koþmaya baþladý. Gecenin bir
yarýsý insanýn kanýna giren yiyecek reklamlarý da cabasý... Michigan Üniversitesi Saðlýk
Yönetimi Araþtýrma Merkezi direktörü Dee
W. Edington’a göre çözüm, kiþisel öðütlerden deðil düzeni deðiþtirmekten geçiyor...
SÝSTEME ÝLK
SAVAÞ AÇAN
ÝNGÝLTERE OLDU
ÝNGÝLTERE þiþmanlýkla
mücadele etmek için
çocuklara yönelik
televizyon programlarýnda
saðlýksýz yiyeceklerin
reklamlarýnýn
yayýnlanmasýný yasakladý.
2011’den itibaren
öðrencilerin
müfredatlarýna zorunlu
aþçýlýk dersi koydu.
Teknoloji devi IBM ise
çalýþanlarýný daha az
çalýþtýrarak saðlýklý
tutmanýn daha kârlý
olduðunu gördü. 2008
yýlýnda, “Çocuklarýn Saðlýðý
Ýndirimi” programý ile
çalýþanlarýnýn evde akþam
yemeklerinde aileleriyle
olup sebze, meyve
tüketmeleri konusunda
onlarý teþvik etmeye
baþladý.
SiyahMaviKýrmýzýSarý

Benzer belgeler