Nisan - Keskinoğlu

Nisan 2014 Sayı:198
Ravika, Endonezya’nın 6 Adasında
Piliç Eti Sektöründe
Umut Verici Gelişmeler
Ülkemizde tavukçuluk sektörü, son yıllarda yarattığı istihdam ve ülke ekonomisine katkıları
ile giderek ivme kazanan bir sektör konumuna
gelmiştir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde
de bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde
önemli ilerlemeler göstermiştir. Dünya tavukçuluk üretiminde 8. sıraya ulaşan Türk piliç eti
sektörü, bugün 600 bin kişiye istihdam sağlayan
ve ulaştığı 8 milyar TL’lik ciroyla ülkemiz ekonomisinin yapı taşlarından birini oluşturmaktadır.
Sektör firmaları olarak, piliç eti tüketiminin hala
oldukça geri olduğu ülkemizde, halkın protein
ihtiyacını ulaşılabilir fiyat seviyesinde, sağlıklı,
kontrollü ve kayıt altında izlenebilir üretim ile
karşılamak için var gücümüzle çalışıyoruz. T.C.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’mızın da
destekleri ve bu konudaki çalışmaları, sektör
firmaları açısından son derece önemli gelişmelerdir. Bakanlığımızın son günlerde ortaya
çıkan piliç eti ile ilgili spekülasyonlara karşı
hazırlatmış olduğu “Piliç Eti” temalı kamu spotu
ise sektöre verdiği desteğin en önemli göstergelerinden biridir. Tüm ulusal ve yerel kanallarda gösterilmesi zorunlu olarak yayınlanmaya
başlayan kamu spotu ile piliç eti hakkındaki en
doğru bilgiler en yetkili makamdan Türk halkına
anlatılmaktadır. Ülkemizde yetiştirilen ve üretimi yapılarak tüketicilere ulaşan en ucuz protein
kaynağı olan piliç etinin, en sağlıklı şekilde sofralara ulaştırıldığı ve halkımızın bu besin kaynağından mahrum bırakılmamasını amaçlayan
kamu spotunun istenen başarıya ulaşması ise
tüm sektör firmalarının ortak düşüncesidir.
Dünya standartlarında üretim gerçekleştiren
sektörümüzün ihracat hedefleri de önem taşımaktadır. Her yıl ihracat yaptığı ülkelere yenilerini ekleyen sektörün bu yılki en büyük hedefi
olan Japonya pazarı sektör için büyük önem
taşımaktadır. Bu yönde adımlar atan sektör
firmaları geçtiğimiz günlerde Japonya’dan gelen heyeti ağırlayarak tesislerini denetime açtı.
Bu ziyaret sonrasında umuyorum ki Japonya’da kapılarını Türk kanatlı sektör firmalarına
açacaktır. Böylelikle pazarın büyük bir kısmını
elinde bulunduran Brezilya, ABD, Tayland ve
Fransa’ya karşı Türk firmaları da rekabet etme
şansı yakalayacak ve kaliteli ürünleri ile sektör
firmaları bu pazarda üstünlük sağlayarak Türk
piliç etinin dünyada bulunduğu konumu daha
da güçlendirecektir.
Bu çalışmalardan aldığımız güçle Keskinoğlu olarak bizler de, 2014 yılında hedeflerimizi
gerçekleştirmek için yoğun olarak çalışmalara
başladık. Yurt içi ve yurt dışı pazarlarında yapacağımız bilgilendirme kampanyalarına hız verirken, pazarlama stratejilerimiz ile de mevcut
durumumuzu gün geçtikçe daha üst seviyelere
çıkarmayı ve yeni girdiğimiz pazarlarda da pazara söz sahibi olan en büyük firmalardan biri
olmayı hedeflemekteyiz.
Şirketler grubumuzun 2006 yılında butik olarak üretime başladığı
zeytinyağı markası Ravika, bugün
Singapur’dan Norveç’e, Amerika’dan Birleşik Arap Emirlikleri’ne kadar toplamda 75 ülkede
Türkiye’yi temsil ediyor. Zeytinyağı tüketiminde yükselen pazarları hedef alan Ravika, 2008 yılından beri zeytinyağı ihraç ettiği
Endonezya pazarında 2014 için
hedeflerini büyüttü. Ravika, son
5 yılda zeytinyağı ithalatı yüzde
200’ün üzerinde artan ve 2012
yılında 1,4 milyon litre zeytinyağı
ithal eden Endonezya’ya 2014’de
100 bin litre zeytinyağı ihraç etmek için bir anlaşma imzaladı.
Endonezya’nın satın alım gücü
en yüksek bölgelerinde Ravika’nın tercih edilme oranının
hızlı bir şekilde arttığının altını
çizen Keskin Keskinoğlu “Endonezya’da büyük bir satış ekibi
kurduk ve birkaç yıldır yürüttüğümüz aktif çalışmalar sayesinde Ravika bugün ülkenin tüm
adalarında satışa sunulmaya
başladı. Ravika şu anda ülkenin en meşhur adası Bali başta
olmak üzere Bandung, Surabaya,
Medan, Yogyakarta ve Kalimantan adalarının tamamında 100’e
yakın noktada market raflarında
yer alıyor. Ayrıca Bali’deki tüm 4
ve 5 yıldızlı oteller de artık Ravika’yı tercih ediyor. 2014’te 100
bin litreye ulaşacak olan zeytinyağı ihracatımızı her yıl yüzde 10
arttıracağız. Ravika, Uzakdoğu
ülkelerinde rüştünü ispatlayan
ve birçok İtalyan markasını birincilik tahtından eden bir markaya
dönüştü. Zeytinyağı kalitemizle
ihracatta son derece avantajlıyız, bu gelişmeler Türkiye’nin
zeytinyağı ihracatında hak ettiği
konuma ulaşacağını bir kez daha
gösteriyor” dedi.
Ravika, Endonezya’da Em Chiks,
Premium, Papaya, Rezeki, Jakarta Fruit ve Grand Lucky isimli
zincir süpermarketlerde satışa
sunuluyor.
Keskinoğlu Uluslararası Manisa Mesir Festivali ve
Nevruz Etkinliği’nde
İsmail Keskinoğlu
“Türk Milleti’nin baharı
karşıladığı bu bayram
için yapılan etkinliklere
sponsor olarak katkıda
bulunmaktan son derece mutluyuz”
Her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen ve bu yıl 474.’sü
düzenlenen Uluslararası Manisa Mesir Festivali ve Nevruz
Etkinliği, Manisa Cumhuriyet
Meydanı’nda kutlandı. Şirketler grubumuzun da sponsor
olduğu Nevruz Bayramı’na
bu yıl da yoğun bir katılım
sağlandı.
Milli Egemenlik Anıtı’na çelenk
konulması ile başlayan Nevruz
Bayramı kutlama etkinlikleri,
saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti.
Yapılan konuşmalar ve göste-
rilerin ardından şirketler grubumuz tarafından hazırlanan
yumurtalar dağıtıldı. Gelen
misafirler arasında gerçekleşen yumurta tokuşturma geleneği ile devam eden etkinlik
hakkında değerlendirmelerde
bulunan yönetim kurulu üyemiz İsmail Keskinoğlu, “Türk
Milleti’nin baharı karşıladığı
bu bayram için yapılan etkinliklere sponsor olarak katkıda
bulunmaktan son derece
mutluyuz. 474.’sü kutlanan bu
özel günün tüm insanlığa barış
ve sağlık getirmesini dilerim”
dedi.
Manisa Valisi Sayın Abdurrahman Savaş, siyasi parti
temsilcilerinin yanı sıra Manisa
halkının da yoğun ilgi gösterdiği etkinlikler, çeşitli okullardan
katılan öğrencilerin sundukları
şiir ve dans gösterileriyle şenlik havasına dönüştü. Bu renkli
görüntülerle birlikte protokol
misafirlerinin beraberce Nevruz ateşini yakmasıyla devam
eden etkinlik, kortej halinde
geçiş yapan Mehter Takımı ve
dönemin Osmanlı Hanedanı’nı
anlatan temsille sona erdi.
Keskinoğlu’nda Kariyer Günleri
Esin Keskinoğlu Onaran,
“Öğrencileri profesyonel
iş dünyasına hazırlamanın önemine inanan
şirketimizde, lisans ve ön
lisans öğrencilerinin yanı
sıra meslek lisesi öğrencilerine de staj imkanı
sağlanmaktadır” dedi.
2
Celal Bayar Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Gıda
Mühendisliği Bölümü öğrencileri, geçtiğimiz günlerde
tesislerimizi ziyaret ederek
işleyişimizi yerinde öğrenme
fırsatı buldular. Üniversite ve
özel sektör işbirliği ile iş ve staj
imkânları yaratılarak öğrencilerin çeşitli alanlarda istihdamının sağlanmasını; kariyer
toplantıları, seminerler ve
geziler gibi faaliyetlerle öğrencilerin tümüne ulaşarak kariyer
bilincinin oluşmasını sağlamayı amaçlayan organizasyon
kapsamında, üretim tesislerimiz yetkililerimiz tarafından
öğrencilere gezdirildi.
Öğrencileri iş yaşamına hazırlayan, tamamen uygulamaya
yönelik çalışmalarla bilgi ve
tecrübeyi bir araya getirmeyi
amaçlayan etkinliğe ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını belirten insan kay-
nakları koordinatörümüz Esin
Keskinoğlu Onaran: “Öğrencileri profesyonel iş dünyasına
hazırlamanın önemine inanan
şirketimizde, lisans ve ön
lisans öğrencilerinin yanı sıra
meslek lisesi öğrencilerine de
staj imkanı sağlanmaktadır”
dedi. Öğrencilerin gelişimi için
her türlü çalışmayı yapmayı
sürdüreceklerini sözlerine
ekleyen Keskinoğlu, kurumların kariyer ve staj fırsatlarını
öğrencilere aktardığı, sunumlara katılan öğrencilerin de
değişik bakış açıları kazandığı
bu tarz etkinliklerin gençlerin
kariyerlerine yön vermelerine
önemli katkılar sağladığını
ifade etti.
Keskinoğlu “Medya Günlerinde”
Üniversite Öğrencilerini Sanatçılarla Buluşturdu
Organizasyona katılan
öğrenciler, şirketler grubumuzun kurduğu stantta birbirinden lezzetli
ürünlerimizi tatma fırsatı
bulurken; şirket yetkililerimizden ürünlerimiz ve
şirketler grubumuzla ilgili
genel bilgiler aldılar.
1 – 2 Nisan 2014 tarihleri arasında İzmir Ege Üniversitesi’nde gerçekleşen Ege Üniversitesi 3. Radyo – Televizyon
Medya Buluşması, şirketler
grubumuzun da desteği ile
üniversitenin Yusuf Vardar
Mötbe Kültür Merkezi’nde
gerçekleşti. 2 gün süren
organizasyona alanında lider
firmalar ve konuşmacıların
yanı sıra birçok tanınmış isim
de katıldı.
Görsel ve işitsel yayıncılığın
son derece önemli olduğu
günümüzde, toplantıların
öncelikli hedefinin, öğrencilerin iş dünyası ile ilgili bilgi
sahibi olmalarını ve medya
işleyiş sistemlerini öğrenmelerini sağlamak olduğunu
ifade eden insan kaynakları koordinatörümüz Esin
Keskinoğlu Onaran: “Bu
tür etkinlikler ile sanata ve
sanatçıya sahip çıkarken,
sanatın ve kültürün yanında olarak gençleri, örnek
aldıkları sanatçılarla bir araya
getirme fırsatı buluyoruz. Öte
yandan, bu organizasyonlar
yoluyla kendimizi tanıtırken
öğrencilerle iç içe olma şansı
da yakalıyoruz” dedi.
Organizasyona katılan öğrenciler, şirketler grubumuzun
kurduğu stantta birbirinden
lezzetli ürünlerimizi tatma fırsatı bulurken; şirket
yetkililerimizden ürünlerimiz
ve şirketler grubumuzla ilgili
genel bilgiler aldılar.
Keskinoğlu Çalışanları Çanakkale’de
Şirketler grubumuzun “18
Mart Çanakkale Zaferi ve
Şehitleri Anma Günü” kapsamında düzenlediği gezi
programına çalışanlarımız
yoğun ilgi gösterdi. Çalışanlarımız düzenlenen bu gezide,
Şehitlik ve Abideleri ziyaret
ederken, tarihimizin en büyük
milli değerlerinden birisi olan
bu zaferin kazanıldığı topraklara giderek o günleri yeniden
yaşadılar.
Rehber eşliğinde başlayan gezide sırasıyla Kilitbahir Kalesi,
Namazgah Tabyası, Onbaşı
Seyit Anıtı ve Anzac Koyu
ziyaret edildikten sonra Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli
Parkı’nda yer alan Çanakkale
Destanı Tanıtım Merkezi’nde ise gösterilen 3 boyutlu
Çanakkale Savaşı simülasyonu çalışanlarımız tarafından
büyük ilgi gördü. Beraberce
yenilen öğle yemeğinden
sonra geziye devam eden grubumuz, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Conkbayırı Şehitliği ve
son olarak Çanakkale Şehitleri
Anıtı’nı ziyaret ederek anma
günü gezisini tamamladı.
Şirket çalışanlarına yönelik
bu tür etkinliklerin başarıyı
arttırdığını ve takım ruhunu
geliştirdiğini belirten yönetim kurulu üyemiz Hamit
Keskinoğlu, “Her ay düzenleyeceğimiz bu geziler ile
çalışanlarımızın tarihi yerinde
öğrenmelerini amaçlamaktayız. Ayrıca yaptığımız bu
tarz etkinlikler ile şirket
çalışanlarımızın motivasyonunu artırmak, birimler arası
iletişimi güçlendirmek ve
çalışanlarımızın kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak
istiyoruz. Etkinliklere katılan
tüm çalışanlarımıza teşekkür
ederiz” dedi.
Hamit Keskinoğlu, “Her
ay düzenleyeceğimiz bu
geziler ile çalışanlarımızın
tarihi yerinde öğrenmelerini amaçlamaktayız”
3
Havalandırma Önemlidir
Kümeslerde yüksek randıman ancak uygun
bir beslenme ile birlikte, tavukların elverişli
kümes içi koşullarında bulundurulması
halinde beklenebilir. Kümes içi koşulların
büyük bir çoğunluğu yetiştirici tarafından
denetlenebilir ve yetiştiricinin başarısı
kümes içi koşulların denetim düzeyine
bağlı olarak belirlenir. Sağlıklı ve verimli
tavuk yetiştiriciliğinde temiz ve rutubetsiz
ortamın sağlanması şarttır. Tavuklar teneffüsle ortama su buharı, atık maddelerle de
amonyak, karbondioksit ve karbonmonoksit verdiklerinden kümes havası kısa sürede
kirlenir. Kümes havasını kirleten bu maddeler tavuklar üzerinde bir takım olumsuz
etkiler oluşturur.
Broiler yetiştiricilikte etkili havalandırma,
kümesin her bölgesinde temiz hava dolaşımının her yerde aynı olması ve her zaman
kontrol edilebilen bir hava akımının sağlanması esasına dayanır. Kümes içerisinde
yeterli havalandırma yapılıp yapılmadığını
anlamak için altlığa bakmak gerekirlidir.
Altlık çok ıslak değilse, normal bir nemlikte ise kümes için havalandırmanın yeterli
olduğu anlaşılmalıdır. Avuç içine alınıp
sıkıldığında tamamen birbirine yapışmayan
bir altlık normal kabul edilirken, çamur
gibi yapışkan bir altlık normal değildir ve
havalandırmanın gerekli olduğu anlamına
gelmektedir.
Havalandırmanın amacı mevsimlere göre
değişim göstermektedir. Yazın havalandırma tavuklardan kaynaklanan ısıyı ve kümes
içinde oluşan toz ve toksik gazlarını elimine
etmeye yöneliktir. Kış mevsiminde ise havalandırma, kümes içerisinde aşırı nem ve
kirli havayı dışarıya atmak içindir. İnsanların
yüksek sıcaklık derecelerini düşük nem
oranı ile beraber tolere edebilmelerine karşılık, tavuklar yüksek nem oranını daha iyi
tolere edebilirler. Çünkü insanlar terleme
yoluyla aşırı ısıyı vücutlarından atabilirler
ancak tavukların ter bezlerinin olmayışı ve
idrarlarıyla fazla suyu dışarıya atamamaları
nedeniyle teneffüs ile yaklaşık olarak 1 kg
canlı ağırlığı karşısında saatte 3 gram kadar
su buharını kümes içine verir. Böylelikle kısa süre içerisinde kümes havasının
Bedran Kurutkan
4
kirlenmesine ve rutubetin artmasına sebep
olurlar. Bu yüzden kümesler açık havaya
göre daima yüksek rutubete sahiptir.
Kümes havasının kirli olup olmadığını ve
rutubetin yüksekliğini rahatlıkla kontrol
edebiliriz. Pencerelerin terlemesi, duvarların ve zeminin ıslak oluşu, duvar ve tavanın
küflenerek gri renk alması fazla rutubetin
olduğunu gösterir. Civciv büyütme döneminin ilk bir kaç gününde çok az bir havalandırma yeterli olmaktadır. Kümes içerisinde
önemli olan nisbi rutubettir. Nisbi rutubetin hiçbir koşulda %80’in üzerinde ve
%40’ın da altında olmaması gerekir. Nisbi
rutubet yükseldikçe soğuk yüzeylere temas
eden kısımlardaki su buharı tamamen suya
dönüşür ve bu durum yapı elemanlarından kaybedilen ısı kaybını yükseltir. Bu tür
kümeslerde kümes içi ısı miktarını istenilen
düzeyde tutmak zordur. Kümes içerisinde
rutubetin aşırı oranda artması durumunda kümeste ishale neden olabilecek bir
hastalığın varlığı araştırılır, suluklar kontrol
edilir ve gerekirse suluklar değiştirilir. Dışkının fazla nemli olması durumunda yem
tüketimi içi ısı da kontrol edilmelidir. Çünkü
kümes içi ısının azalması yem tüketimini
artırırken, gübre ile atılan su miktarını da
artırmaktadır. Buna bağlı olarak da kümes
içindeki nisbi nem oranı yükselir. Ayrıca
taban suyunun dikkate alınmadan temelin
yapıldığı kümeslerde temelden rutubet
sızması söz konusu olduğundan bu durumu
önlemek için zemin izolasyonuna dikkat
edilmelidir. Havalandırma sistemi kümesin kapasitesi, bölgenin iklim koşulları ve
yetiştirmenin yönü gibi faktörler göz önüne
alınarak doğal ve yapay olarak yapılır.
Doğal havalandırma
Doğal havalandırmanın yeterli bir şekilde
çalışması kümes iç ve dış havasının sıcaklık
farkı, rüzgarın yönü ve hızı gibi faktörlere
bağımlıdır. Çalışma şekli ise; ısınan havanın
yükselmesi prensibine dayanmaktadır.
Havalandırma amacıyla kümesin çatısının
en yüksek yerinde hava çıkış bacalarına ihtiyaç vardır. Çıkan kirli havanın yerine temiz
hava uygun şekilde açılmış yan pencerelerden girmelidir. Hava akımının yere doğru
Ahmetli’de bulunan 15 bin kapasiteli çiftliğinde yaptığı üretimle bu
ayın başarılı üreticileri arasında
yer aldı. Kendilerini tebrik eder,
başarılarının devamını dileriz.
olması ise hayvanlara zararlı olduğundan
havalandırma sırasında hava hareketlerinin
tavuğun sırt seviyesinden yukarıda olmasına dikkat edilmelidir. Ayrıca doğal havalandırmanın gereği gibi yapılmasında hava
çıkış bacaları, yan pencerelerin büyülüğü,
kümes büyüklüğüne orantılı bir biçimde
olmasına dikkat edilerek inşa edilmelidir.
Broiler yetiştiriciliğinde doğal havalandırma
pencereli kümeslerde yoğunlukla kullanılır.
Bunun için kümesin konumu, uzunluğu,
doğudan batıya uzanacak şekilde olmalıdır.
Çatı güneş ışığını yansıtacak bir madde ile
izole edilmelidir.
%30-40 eğimle doğal havalandırmaya yardımcı olacak şekilde yapılmalıdır. Kümesler
12 m genişliğinde 2.75 m yüksekliğinde
olmalı ve çatı 1.25m yüksekliğinden sonra
ikinci bir çatı ile direkt güneş ışığının girişine engel olacak şekilde inşa edilmelidir.
Her iki yanda 25-30 cm kısa duvar olmalı ve
bu saçaklara kadar göz açıklığı 25 mm olan
tel örgülerle kaplanmalıdır.
Yapay Havalandırma
Yapay havalandırma daha çok soğuk ve
kışları uzun süren ülkelerde bulunan kapalı
kümeslerde ve doğal havalandırmanın
yetersiz kaldığı büyük kapasiteli kümeslerde uygulanır. Yapay havalandırma da
3 farklı uygulama yapılmalıdır. Bunlardan
ilki; kümesin yapımında öngörülen yerlere
kurulan fanlar yardımıyla pis havanın zorlama ile dışarı çekilmesi ve kümes içerisinde
oluşacak alçak basınç sonucu içeriye hava
giriş yollarından temiz havanın girmesi
şeklinde olabilir (emici sistem ). Başka bir
uygulama da havanın kümes içine zorlama
ile verilmesi ve kümes içinde oluşacak yüksek basınç sonucu, hava çıkış yollarından
kirli havanın dışarıya atılmasıdır. (baskıcı
sistem) Üçüncü bir uygulama ise havanın
hem çıkış hem de giriş yollarından fanlar ile
zorlanarak hareket ettirilmesi şeklindedir.
Bu bilgiler ışığında yetiştiricilerimiz belirtilen hassasiyetlere uymalıdırlar. Çünkü
havalandırma, sürünün sağlığını korumakla
birlikte yem tüketimini, yemden yararlanmayı etkilediğinden verimliliği de doğrudan
arttırmaktır.
Urla’da bulunan 40 bin kapasiteli
çiftliğinde yaptığı üretimle bu ayın
başarılı üreticileri arasında yer aldı.
Kendilerini kutlar, başarılı çalışmalarının devamını dileriz.
Hakan Kutlu
Rokfor Peynirli
Armut Salatası
Hazırlanışı:
Malzemeler:
Cibes, turp ve ısırgan otlarını ayrı ayrı haşlayın ve
soğumaya bırakın.
Bir tavada zeytinyağını kızdırın, doğranmış tavuk göğüs etlerini ve cevizleri soteleyin.
Derin bir kapta haşlamış olduğunuz otları, tavuk etlerini ve yeşillikleri karıştırıp, üzerine rokfor peyniri ve
armutları ilave edin. Zeytinyağını ve tuzu ekledikten
sonra servis edin.
1 adet Keskinoğlu tavuk göğsü
250 g cibes otu
250 g turp otu
1 demet ısırgan otu
5 dal taze fesleğen
60 g rokfor peyniri
1 adet armut
10 adet ceviz
3 yemek kaşığı Ravika sızma zeytinyağı
Tuz
Tavuk Köfte
Hazırlanışı:
Malzemeler:
Kıymayı; ekmek, tuz, yumurta ve süt ile karıştırarak
köfte haline getirin.
Bir tencerede zeytinyağını kızdırın ve hazırlamış
olduğunuz köfteleri una bulayarak altın sarısı rengini
alıncaya kadar kızartın ve servis edin.
500 g Keskinoğlu tavuk kıyma
2 adet Keskinoğlu yumurta
1 çay bardağı Riviera zeytinyağı,
3 yemek kaşığı un
Çeyrek ekmeğin içi
3 kaşık süt
Tuz
5
EMİR
“Tutuşmayan Kalmasın” şarkısı ile Ege Üniversitesi
3. Medya Buluşması Ödül Töreni’nde en iyi şarkı ödülünü
alan Emir ile hayatı ve yeni albümü hakkında sizlerinde
keyifle okuyacağı bir sohbet gerçekleştirdik.
Radyo, televizyon
mezunuyum. Oyunculuk değil de bir film
çekmek isterim. Yönetmenlik düşünüyorum.
Bize kısaca kendinizi tanıtır
mısınız?
1980 yılının Eylül ayında İstanbul’da dünyaya geldim. İlk
ve orta öğrenimini yine aynı
şehirde sürdürdüm. Marmara
Üniversitesi İletişim Fakültesi
Radyo ve Televizyon Bölümü’nden mezun oldum.
Müzikle nasıl tanıştınız?
Televizyon, dergi ve müzik
şirketlerinde çalıştım. Hep
müziğin içindeydim aslında.
Albüm yapmak çok istiyordum. Doğru zamanı ve doğru
yeri bekledim. 2009 yılında da
ilk albümümü piyasaya sürdüm. Müzik hayatım böylece
başladı.
Şu an piyasaya baktığımızda
çok fazla pop müzik sanatçısı
ve albümü var.
6
Bu konudaki düşüncelerinizi
alabilir miyiz?
Evet piyasada çok fazla şarkıcı
var. Ama şu bir gerçek ki iyi
işler, iyi şarkılar yerini buluyor. Bir albüm çıktığında iyi
olanlar karşılığını alıyor.
Bugün burada Ege Üniversitesi 3. Medya Buluşması
Ödül Töreni’nde En İyi Şarkı
Ödülü’nü aldınız. Duygularınızı öğrenebilir miyiz?
Öncelikle Ege Üniversitesi’ne
çok teşekkür ederim. Bende
hali hazırda hala öğrenci olduğum için ayrıca mutluyum.
Çok teşekkürler.
Emir bir gününü nasıl geçirir?
Gezmeyi çok seviyorum. Söz
yazıyorum. Beste çalışmaları
yapıyorum. Aslında müziksiz
bir an bile geçiremiyorum.
Hep müziğin içindeydim
aslında. Albüm yapmak
çok istiyordum. Doğru
zamanı ve doğru yeri
bekledim. 2009 yılında
da ilk albümümü piyasaya sürdüm. Müzik hayatım böylece başladı.
Yeni bir albüm hazırlığım var.
Onun üzerinde çalışıyorum
son zamanlarda.
Peki albümünüz ne zaman
çıkacak?
İçime gerçekten sindiği zaman
piyasaya çıkacak.
Bu işte örnek aldığınız birileri var mı? Kendinizi nerede
görmek istiyorsunuz?
Kendi yerimde olmak istiyorum.
ağırlıklı besleniyorum. Sadece Gezmeyi çok seviyorum.
yumurta kırabiliyorum.
Söz yazıyorum. Beste
çalışmaları yapıyorum.
En sevdiğiniz yemek hangisi? Aslında müziksiz bir an
Kuru fasülye ve pilav.
bile geçiremiyorum.
Keskinoğlu ürünleri hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Yumurtası çok lezzetli.
Peki son zamanlarda müzik
piyasasında birçok kişiyi dizilerde ve filmlerde görmeye
başladık. Size böyle teklifler
geliyor mu? Oyunculuk düşünüyor musunuz?
Radyo, televizyon mezunuyum. Oyunculuk değil de bir
film çekmek isterim. Yönetmenlik düşünüyorum.
Mutfakla aranız nasıl, yemek
yapabiliyor musunuz?
Mutfakla aram iyi. Sebze
7
8
SU TÜKETİMİNİN ÖNEMİ
ÇİÇEK VE SU
Su; insan vücudunun başlıca kimyasal bileşeni olup, vücut
ağırlığının %60’ını oluşturur. Vücuttaki bütün sistemler
suya bağlıdır. Örneğin su organlardaki toksinleri vücut dışına atar, hücrelere besin taşır ve kulak, burun ve boğazda
bulunan dokular için nemli bir ortam sağlar.
Su neden yaşamın kaynağı?
•Vücutta taşıyıcı göreve sahip olan su, hücrelere besin ve
oksijen taşır, atıkları uzaklaştırır.
•Böbreklerin toksik maddelerden temizlenmesine yardımcı olur.
•Kan ve lenf sisteminin büyük bir kısmını oluşturur.
•Vücut sıcaklığının düzenlenmesinde rol alır.
•Kan basıncını kontrol eden elektrolitlerin dengelenmesine ve taşınmasına yardımcı olur.
•Sıcak havalarda vücudu serin tutar ve soğuk havalarda
vücut izolasyonu sağlar.
•Yeteri kadar tüketildiğinde, cildin daha düzgün, daha
yumuşak, daha parlak ve daha esnek olmasını sağlar.
•Tükürük ve mide salgısında bulunarak, besinlerin sindirilmesinde görev alır.
•Su, emziren kadınlarda, süt üretimini artırır.
•Bağışıklık sisteminin görevini yapabilmesi için su gerekmektedir. Bu özelliği ile zinde ve dinç kalmada yardımcı
olur.
•Eklemlerin kayganlığını sağlar.
•Su tüketimi azaldıkça, vücutta depolanan yağ miktarı
artmaya başlar ve kilo alımı gerçekleşir.
•İçme suyu veya doğal kaynak sularının birçoğu bölgeden
bölgeye değişmekle birlikte; bazı minarelleri içerir. Vücudumuz için gerekli olan minarellerin bir kısmını içtiğimiz
sulardan elde ederiz. Bunlar içinde kalsiyum, magnezyum
ve sodyum daha fazla miktarda olanlardır. Flor, iyot ve
diğer eser elementlerin de bir kısmını içtiğimiz sulardan
sağlarız.
Su tüketim miktarı çevresel ve kişisel şartlara göre değişir;
Su tüketimi sağlığımız için çok önemlidir. Ortalama günlük
su tüketiminin 2-2.5 litre olmalıdır. İdeal olan ise su ihtiyacının kişinin durumuna ve mevcut hastalıklarına, hava
sıcaklığına ve aktivite düzeyine göre ayarlanmasıdır.
Kimler daha çok su tüketmeli?
•Yüksek proteinli diyetle beslenenler.
•Lifli gıdalardan zengin beslenenler.
•Bulantı kusma ve ishal ile sıvı kaybının arttığı zamanlar
•Ağır fiziksel aktivite yapanlar
•Çok sıcak ortamlarda olup, aşırı terleyen kimseler daha
fazla su tüketmelidirler.
Su tüketiminizi artırmak için öneriler:
•Su içmek için susamayı beklemeyin.
•Yemeklerle birlikte ve yemek aralarinda su için.
•8x8 kuralını unutmayın. Günde 8 kez 8 onz (240 ml, 1 su
bardağı) su için.
•Kendinize su içmek için güzel bardaklar ya da şık bir
sürahi alabilirsiniz.
•Çalışma ortamınızda ve evinizde belirleyeğiniz bölümlere
“su iç” yazılı notlar asabilirsiniz.
•Ofis bilgisayarınıza su hatırlatması programlarından
kurabilirsiniz. Böylelikle siz işinize konsantre olmuş çalışıyorken, ekranda beliren su şişesi size su vaktinin geldiğini
hatırlatır.
Günün birinde bir çiçekle su karşılaşır ve arkadaş
olurlar.
İlk önceleri arkadaşlık olarak devam eder ilişkileri.
Tabii ki her zaman lazımdır arkadaşlık birbirini tanımak için.
Gel zaman git zaman, çiçek o kadar mutlu olur ki
suyun yanında, içi içine sığmaz olur artık ve anlar ki
suya aşık olmuştur.
İlk kez aşık olan çiçek etrafa kokular saçmaya başlar.
“Sırf senin hatırın için ey su” diye.
Öyle bir zaman gelir ki artık su da içinde çiçeğe karşı
bir şeyler hissetmeye başlar.
Fark eder ki çiçeğe aşık olur. Ama su da ilk defa aşık
oluyordur.
Günler ve aylar birbirini kovalar ve çiçek :
- “Acaba su beni sevmiyor mu?” diye düşünmeye
başlar.
Çünkü su pek ilgilenmemektedir çiçekle.Halbuki
çiçek alışkın değildir böyle bir sevgiye.
Ve dayanamaz bir gün, çiçek suya :
- “Seni seviyorum.” der.
Su:
- “Ben de seni seviyorum.” diye cevaplar.
Aradan zaman geçer ve çiçek yine suya :
- “Seni seviyorum.” der.
Su :
- “Ben de.”der. Çiçek sabırlıdır.
Bekler, bekler, bekler... Artık öyle bir duruma gelir ki,
çiçek koku saçamaz olur artık etrafa.
Ve son kez suya :
- “Seni seviyorum.” der.
Su da :
- “Sana söyledim ya, ben de seni seviyorum.”der.
Ve gün gelir çiçek yataklara düşer. Hastalanmıştır
artık. Rengi solmuş, çehresi sararmıştır çiçeğin.
Yataklardadır artık çiçek, su da başında bekler öylece
çiçeğin yardımcısı olmak için.
Ama bellidir ki artık çiçek ölecektir ve son kez zorlukla başını döndürerek çiçek, suya der ki:
- “Seni ben gerçekten seviyorum.”
Çok hüzünlenir su bu durum karşısında ve son çare
olarak bir doktor çağırır.
Doktor gelir ve muayene eder çiçeği. Muayeneden
sonra şöyle der doktor:
- “Hastanın durumu ümitsiz, artık elimizden bir şey
gelmez.”
Su merak eder sevgilisinin ölümüne sebep olan hastalık nedir diye, ve sorar doktora :
- “Hastalığı nedir?” diye,
Doktor şöyle bir bakar suya ve der ki :
- “Çiçeğin bir hastalığı yok dostum, bu çiçek sadece
susuz kalmış, ölümü onun için.” der.
Ve anlar ki su artık, sevgiliye sadece seni seviyorum
demek yetmemektedir.
Kimya Dersi
Büyüler Evi-Sihirbazın Kedisi
Kimya dersinde öğretmen, elindeki metal parayı gösterdi:
-Şimdi bu beşyüzlüğü asite batırıyorum. Ne dersiniz eriyecek mi?
Nuri parmak kaldırıp cevapladı:
-Erimez, öğretmenim:
-Evet erimez, neden erimez?
-Eriyecek olsa asite atmazdınız da ondan...
Simpsonlar Hava Binbeşyüz
Yazar
Matt Groening
Sayfa Sayısı
128
Basım Yeri
İstanbul
Yönetmen:
Ben Stassen
Jeremy Degruson
Oyuncular:
Matthias Schweighöfer
Karoline Herfurth
Grant George
Tür:
Animasyon
Süre:
85dk
Yapım:
2014
Ailesi tarafından terk edilen yavru kedi Şimşek, yalnız
ve kaybolmuş bir halde fırtınadan korunmaya çalışırken
emekli bir sihirbaz olan Lawrence’ın gizli malikanesini keşfeder. İçerisi lunapark kadar eğlence dolu olan bu malikanede hepsi birbirinden farklı hayvanlarla birlikte yaşayan
sihirbaz, kedi Şimşek’i de aralarına kabul eder. Şimşek kısa
süre içerisinde kendini evinde gibi hissetmeye başlamış
olsa da bir süre sonra Lawrence ayağını kırar ve hastaneye kaldırılır. Bunu fırsat bilen yeğeni evi sattırması için
Lawrence’ı kandırmaya çalışır. Yeğenin unuttuğu şey evin
içerisinde yaşayan bu sevimli halkın yerlerinden ayrılmaya
niyeti yoktur. Ev sakinleri zekice bir plan kurgulayarak bu
malikaneyi büyülü bir köşke dönüştürürler.
Yayın yılı
2014
Hava Binbeşyüz’de Simpsonlar muhteşem maceralarıyla yine fanlarını kahkahalara boğacak, karınlarını
ağrıtacak. Sonunda Lisa’nın gizli yeteneği fark ediliyor ve kendini bir anda şöhret basamaklarını tırmanırken buluyor. Lisa şöhret ve sanat aşkı arasında bir
seçim yapabilecek mi? Polis Amiri Wiggum meslek
hayatının en şaşalı macerasına atılıyor ve azılı suçlu
El Barto’nun peşine düşüyor. Bu işte Bart’ın parmağı olabilir mi? Bu arada Homer ve Bart şehre gelen
sirki birbirine katıyorlar. İmdatlarına kim yetişecek
dersiniz? Hazır olun! Sindirim sorunları yaşayan Bay
Burns’ün üzerinde çok farklı bir tedavi yöntemi deneniyor. Şehir hayatından sıkıldıysanız, Kongo kraliçesi
Edna’yla orman çorman bir maceraya ne dersiniz?
Bunlar zengin menümüzün sadece bir kısmı. Bu bol
kahkahalı eğlence şenliğine sizleri de bekliyoruz.
9
Keskinoğlu, Sosyal Medyada Kampanyalarına ve Etkinliklerine Devam Ediyor
16
198
10
Yanlış Bilinen Doğrular
11