lar. Bir başka deyişle, patrimonyalizmde, değişimin kaynağı

Transkript

lar. Bir başka deyişle, patrimonyalizmde, değişimin kaynağı
Max Weber ve Osmanlı tarihyazımı
lar. Bir başka deyişle, patrimonyalizmde, değişimin kaynağı patrimonyal şef ve
onun kapı halkıdır.10
Weber’in “ideal tip”ine ilişkin bir diğer önemli nokta, doğu ve batı feodalizmleri arasındaki farklılıklara vurgu yaptığı ve “doğu feodalizmi” olarak kavramsallaştırdığı “prebendalizm” meselesidir.11 Weber, hükümdara bağlı
“hizmetkar”ların devlete ait topraklardan veya diğer gelir kaynaklarından rant
almaları demek olan “prebend”e dayanan siyasal sistemleri prebendalizm olarak tanımlar.12 Weber’e göre, merkezi siyasal gücün zayıflamasını ve egemenliğin parçalanmasını önlediği için prebendalizm, Osmanlı İmparatorluğu’nun
patrimonyal yapısının sürekliliğinin kilit noktalarından biridir.
Weber’in patrimonyalizm kavramsallaştırması üzerine bu son derece özet
açıklama bile, Türkiye’deki akademik tarihçiliğin klasik dönem Osmanlı tarihine ilişkin ortodoks anlatısının, Osmanlı düzeninin farklılığı, tımarlı sipahilerin vergi toplamakla yükümlü devlet görevlileri olduğu ve dolayısıyla Osmanlı
üretim tarzının feodal olmadığı, toplumun devleti değil devletin toplumu belirlediği vb. gibi tüm başat kalemlerini içerir. Osmanlı tarihyazımıyla Weber’in
modelinin benzerliklerinin belirginliğini biraz daha açmak için, söz konusu
paralellikleri ayrıntılandırmak mümkündür.
Weber’in modelindeki, şefin kişisel araçları durumundaki idari ve askeri
güç oluşturması ve bu araçlar sayesinde “geleneksel arkadaşlarını” devre dışı
bırakmasına yönelik açıklamalar; Osmanlı tarihçiliğinin “kul sistemi” anlatısının kuramsal çatısıyla paralellik gösterir. Osmanlı’ya ilişkin tarihyazımında,
kuruluş döneminde nüfuzu kuvvetli uç beyleri karşısında, Osmanlı padişahlarının merkezi otoritelerini kul sistemi sayesinde pekiştirdikleri anlatısı bu
duruma ilişkin ilk elden verilebilecek örnekler arasındadır. Söz konusu anlatının bir örneğini Halil İnalcık’ın “Kullardan oluşan kapıkulu, ilk devirde devlet
içinde üstün nüfuzu olan kudretli uçbeyleri karşısında, Osmanlı padişahlarının merkezi otoritesinin kurulmasına başlıca faktör olmuştur”13 satırlarında
gözlemlemek mümkündür. Benzer şekilde, I. Bayezit ve II. Mehmed dönemlerinde yüksek idari-askeri makamların yanında tımarların da kullara dağıtıl-
10Weber, a.g.e., s. 1013-1025.
Bu konuda bkz. Max Weber, The Religion of China, New York 1951.
and Society, cilt 1, s. 235.
13 Halil İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ (1300-1600), çev. R. Sezer, İstanbul 2006,
s. 84.
11
12Weber, Economy
225