urartu silahları

Transkript

urartu silahları
T. C.
YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI
URARTU SİLAHLARI: KILIÇ, HANÇER VE
BIÇAKLAR
DOKTORA TEZİ
Hanifi BİBER
VAN–2005
T. C.
YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI
URARTU SİLAHLARI: KILIÇ, HANÇER VE
BIÇAKLAR
DOKTORA TEZİ
Hazırlayan
Hanifi BİBER
2. Danışman
Doç. Dr. Ünsal YALÇIN
Danışman
Prof. Dr. Veli SEVİN
VAN–2005
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ ......................................................................................................... IV
KISALTMALAR ............................................................................................ VI
1. GİRİŞ : ....................................................................................................... 1
1.1. KONUNUN ÖNEMİ VE AMACI : ............................................................................................. 1
1.2. KAYNAK VE ARAŞTIRMALAR : ............................................................................................ 2
1.3. YÖNTEM VE DÜZEN: ................................................................................................................ 5
1.4. TERMİNOLOJİ :........................................................................................................................ 10
1.4.1. KILIÇ : .................................................................................................................................. 10
1.4.2 HANÇER : ............................................................................................................................. 12
1.4.3. BIÇAK : ................................................................................................................................ 12
2. ANAHATLARIYLA KILIÇ VE HANÇERLERİN YAKIN DOĞU’DAKİ
GELİŞİMİ : ................................................................................................... 14
3. KATALOG : ............................................................................................. 24
3.1. KILIÇLAR : ................................................................................................................................ 25
3.2. HANÇERLER :........................................................................................................................... 94
3.3. BIÇAKLAR :............................................................................................................................. 100
3.4. KINLAR : .................................................................................................................................. 136
4. TİPOLOJİ : ............................................................................................ 156
4.1. KILIÇLAR : .............................................................................................................................. 156
I. TİP : KABZASI FLANŞLI ÇİFT AĞIZLILAR: ....................................................................... 156
II. TİP : KABZASI ÇERÇEVELİ ÇİFT AĞIZLILAR: ................................................................ 157
III. TİP : MAKARA KABZALI ÇİFT AĞIZLILAR:................................................................... 157
IV. TİP : KABZASI DÖKÜM KAPLAMALI ÇİFT AĞIZLILAR: ............................................. 158
V. TİP : GENİŞ NAMLULU ÇİFT AĞIZLILAR:........................................................................ 158
VI. TİP : KABZASI FLANŞLI TEK AĞIZLILAR: ..................................................................... 158
4.2. HANÇERLER :......................................................................................................................... 159
I. TİP : HİLAL TEPELİKLİLER: ................................................................................................. 159
II. TİP : FLANŞLI KABZALILAR: ............................................................................................. 159
4.3. BIÇAKLAR:.............................................................................................................................. 159
I. TİP : DÜZ SAPLILAR: ............................................................................................................. 159
II. TİP : KAVİSLİ- KAMBUR SIRTLILAR: ............................................................................... 160
III
III. TİP : SAP DEMİRLİLER: ...................................................................................................... 160
IV. TİP : OVAL ASMA HALKALILAR: .................................................................................... 160
V. TİP : ORAK FORMLULAR: ................................................................................................... 161
4.4. KINLAR: ................................................................................................................................... 161
I.TİP : KIN PABUCU PARALEL KENARLILAR: ..................................................................... 161
II. TİP : KIN PABUCU ÜÇGENİMSİ FORMLULAR: ............................................................... 161
III. TİP : SİLİNDİRİK FORMLULAR: ........................................................................................ 161
5. DEĞERLENDİRME : ............................................................................. 163
5.1. TİPOLOJİK DEĞERLENDİRME: ........................................................................................ 164
5.2. METALURJİK DEĞERLENDİRME: ................................................................................... 173
5.3. TARİHLENDİRME: ................................................................................................................ 175
6. SONUÇ .................................................................................................. 180
7. KAYNAKLAR : ...................................................................................... 183
8. ÖZET ..................................................................................................... 193
9. SUMMARY ............................................................................................ 194
10 ÇİZİM LİSTESİ...................................................................................... 195
11. RESİM LİSTESİ ................................................................................... 200
LEVHALAR
IV
ÖNSÖZ
Köklü kültür birikimine sahip bir millet, güçlü bir ekonomi ve güçlü silahlarla
donatılmış bir ordu, devlet olabilmenin temel şartlarıdır. Bu, bugün olduğu gibi eski
çağ için de geçerli olmuştur.
Hele, uluslararası hukukun olmadığı, demokrasinin adının bile geçmediği
Eski Ön Asya dünyasında, güçlü ve düzenli bir ordu bu şartların başında gelmiştir.
Devlet ekonomisinin, her yıl düzenli olarak tekrarlanan askeri seferlerden sağlanan
ganimetler ve egemenlik altına alınan daha güçsüz devletlerden elde edilen yıllık
vergilerle düzenlendiği bu tür sistemlerin başlıca güvencesi hep ordu olmuştur. Bu
orduların sahip oldukları silahların daha etkin kullanılabilir ve daha sağlam olmaları
yönündeki arayışlar ise teknolojinin gelişmesine katkı sağlamıştır. Bu olgu
değişmeden günümüze değin ulaşmıştır.
Henüz ateşli silahların kullanılmaya başlanmadığı Demir Çağ savaşlarında
yakın savaş silahları çok önemli bir yere sahipti.
M. Ö. 9.- 7. yüz yıllar arasında, başkent Tuşpa (bu gün Van Kalesi) merkezli
bir devlet olarak Eski Ön Asya coğrafyasında boy göstermiş Urartular devlet
olabilmeyi, hiç şüphesiz güçlü ordular ve bu orduların kullandığı üstün silahlara
borçludurlar.
Urartular yaklaşık 50 yıldan beri çok çeşitli yönleriyle araştırılmaktadır.
Ancak onların, saldırı silahlarından kılıç ve hançerler, henüz hiç araştırılmamış bir
konu olarak ortada durmaktadır.
Bu nedenle tez konusu olarak, Urartu eserleri arasında önemli bir yere sahip
olmakla birlikte, hak ettiği ilgiyi görememiş kılıç, hançer ve bıçaklar seçilmiştir.
Çalışmamız Urartu kılıç, hançer ve bıçakları konusundaki bilgi eksikliğini kısmen
gidermek ve Urartu kültürünün bu yönünün daha iyi tanınmasına katkı sağlamayı
amaçlamaktadır.
“Urartu Silahları: Kılıç, hançer ve bıçaklar” konusunu çalışmamızı öneren, bu
tezin her aşamasında bilgi ve deneyimlerini benimle paylaşan, kaynak temininde
hiçbir yardımı esirgemeyen çok değerli danışman hocam Prof. Dr. Sayın Veli
SEVİN’e en içten saygı ve şükranlarımı sunarım.
V
İncelenen silahların teknik analizlerinin yapılmasına olanak sağlayan ve
sonuçlarının yorumlanmasında bize yol gösteren, Bochum Bergbau Müzesi’nden,
teknoloji danışmanı hocam Doç. Dr. Sayın Ünsal YALÇIN’a teşekkür ederim.
Müzelerdeki çalışmalarımız esnasında gösterdikleri yakın ilgi ve yardımlar
için; Van Müze Müdür Vekili A. Mete TOZKOPARAN’a, Müze Araştırmacısı U.
Emre KÖSE’ye, Erzurum Müze Müdürü Mustafa ERKMEN ve arkeolog Gülper
ARGUN’a, Elazığ Müzesi’nden arkeolog Serdar OKUR ve Müze Araştırmacısı
Gülsüm AYTAÇ’a, Malatya Müzesi’nden Müze Araştırmacısı Necdet KELEŞ’e,
Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nden arkeolog Zehra TAŞKIRAN’a ve
İstanbul Arkeoloji Müzesi’nden Müdür Yardımcısı Zeynep KIZILTAN ile arkeolog
Yaşar ANILIR’a , Sadberk Hanım Müzesi Müdürü Çetin ANLAĞAN ve arkeolog
Tanju ANLAĞAN’a, ayrıca özel koleksiyonunda çalışmamıza izin veren
koleksiyoner Haluk PERK’e minnet borçluyum.
Müze çalışmalarımıza yaptıkları destek ve her türlü yardımlarından dolayı
Yrd. Doç. Dr. Rafet ÇAVUŞOĞLU’na, katalogda yer alan silahların çizimlerini
gerçekleştiren arkeolog (M. A.) Asena KIZILARSLANOĞLU’na, çizimlere katkı
yapan Arş. Gör. (M. A.) Davut YİĞİTPAŞA’ya, yardımlarını gördüğüm tüm bölüm
elemanlarımıza, ayrıca çalışmalarım boyunca bana sabır ve anlayış gösteren aileme
teşekkür ederim.
Hanifi BİBER
VAN-2005
VI
KISALTMALAR
Abramishvili 2003
: Rostom Abramishvili, “Towards Dating The Remains of The
Late Bronze Age And of The Period of Wide Adoption of Iron,
Discovered at The Samtavro Brial Ground”, Problems of
Caucasian Bronze-Iron Age Archeology, Tiflis, 2003, 12-26.
a.g.e.
: Adı geçen eser
a.g.m.
: Adı geçen makale
a. y.
: Aynı yazar
Belli 1996
: Oktay Belli, “1994 Yılı Aşağı ve Yukarı Anzaf Urartu
Kaleleri Kazısı”, XVII. Kazı Sonuçları Toplantısı-I Ankara,
1996, 379-408.
Belli 1998
: Oktay Belli, : Anzaf Kaleleri ve Urartu Tanrıları, İstanbul,
1998.
Belli ve bşk.
: Oktay Belli- Ali Dinçol-Belkıs Dinçol, “Royal Inscriptions of
Bronze Artifacts from the Upper Anzaf Fortress at Van”,
Anatolica XXX, 2004, 1-14
Bilgi 2002
:Önder Bilgi, “Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi
Tarafından Yeni Elde Edilen Metal Silahlar/Recently Acquired
Metal Weapons by the Vehbi Koç Foundation Sadberk Hanım
Museum”, Palmet IV, (Sadberk Hanım Müzesi Yıllığı),
İstanbul, 2002.
Bilgi 2004
: Önder Bilgi, “Pre-Classical Age/Klasik Çağ Öncesi”,
Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu, Dökümün Beşiği,
İstanbul, 2004, 47-112.
bkz.
: Bakınız
cm.
: Santimetre
Çilingiroğlu 1997
: Altan Çilingiroğlu, Urartu Krallığı, Tarihi ve Sanatı, İzmir
1997
Çiz. No
: Çizim no
E. D. Ç.
: Erken Demir Çağ
VII
Ed. Fak.
: Edebiyat Fakültesi
Env. No
: Envanter no
Gen.
: Genişlik
İ. T. Ç.
: İlk Tunç Çağ
Kleiss 1988
: Wolfram Kleiss, “Die Kleinfunde”, Bastam II, Ausgrabungen
in den Uraträischen Anlagen 1977-1978, (Yay. Haz., Wolfram
Kleiss), Berlin, 1988, 155-164.
König I
: Friedrich Wilhelm König, Handbuch der Chaldischen
Inschriften I, Graz, 1955.
König II
: Friedrich Wilhelm König, Handbuch der Chaldischen
Inschriften II, Graz, 1957.
Krş.
: Karşılaştırınız
Martirosyan 1964
: A. Arutjun Martirosyan, Armeny v Epokhv Bronzy Rannego
Zheleza, Erevan, 1964.
Mev.
: Mevcut
M. Ö.
: Milattan önce
m.
: metre
O. D. Ç.
: Orta Demir Çağ
O. T. Ç.
: Orta Tunç Çağ
Piotrovski 1955
: Boriss B. Piotrovski, Karmir-Blur-III, Archeologičeskie
Raskopki v Armenii, No.5, Erevan, 1955.
Piotrovski 1969
: Boriss B. Piotrovski, The Ancient Civilization of Urartu,
(Çev.: James Hogarth), Geneva, 1969.
Piotrovski 1970
: Karmir-Blur,Leningrad, 1970.
Res. No.:
: Resim no
Sevin 2003a
: Veli Sevin, Eski Anadolu ve Trakya. Başlangıcından Pers
Egemenliğine Kadar, İstanbul, 2003.
Sevin 2003b
: Veli Sevin, Anadolu Arkeolojisi, (3. baskı), İstanbul, 2003.
Sevin ve bşk.
: Veli Sevin- Aynur Özfırat-Ersin Kavaklı, “1997-1998
Van/Altıntepe Urartu Nekropolü Kazıları”, 21. Kazı Sonuçları
Toplantısı-1, Ankara, 2000, 421-434.
Uz.
: Uzunluk
VIII
Wartke 1990
: Ralf-Bernhard Wartke, Toprakkale. Untersuchungen zu den
Metallobjektin im Vorderasiatischen Museum zu Berlin,
Berlin, 1990.
Wartke 1991
:Ralf-Bernhard Wartke, “Production of Iron Artifacts”, Urartu.
A Metalworking Center in the First Millennium B.C.E., (Yay.
Haz.: Rivka Merhav), Jerusalem 1991, 321-331
Wartke 1993
:Ralf-Bernhard Wartke, Uratu das Reich am Ararat, Mainz,
1993.
y.
: Yaklaşık
Yay. Haz.
: Yayına hazırlayan
Yıldırım 1989
: Recep Yıldırım, “Elazığ Müzesinde Bulunan Birkaç Urartu
Kılıcı”, Fırat Üniveritesi Dergisi (Sosyal Bilimler), 1989, 3,
279-288.
Yıdırım 1991
: “Urartian Belt Fragments from Burmageçit, Now on Display
in Elazığ Museum”, Anatolian Iron Ages-II, (Yay. Haz.: A.
Çilingiroğlu-D. H. French), Oxford, 1991, 131-148.
YYÜ.
: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
1
1. GİRİŞ :
1.1. KONUNUN ÖNEMİ VE AMACI :
İnsanoğlunun var oluşundan bugüne kadar yaşamında barınma, yeme-içme,
ibadet, eğlenme v.b. hep bazı vazgeçilmezleri olmuştur. Kendini savunma ya da savaş
da bu vazgeçilmezlerden biridir. Bu olgunun sonucu olarak silahlar onun yaşamı
boyunca hep var olagelmiştir.
Başlangıçta, doğada kolaylıkla bulunan taş, ağaç v.b. malzemelerden üretilen
basit yapılı silahlar, insanoğlunun geçirdiği ilerlemeler doğrultusunda ve gelişen
teknolojilere paralel olarak bir aşama kaydetmiştir. Taştan yapılmış basit bir el
baltasından, karmaşık teknolojilerle üretilmiş tunç kabzalı, demir namlulu kılıçlar,
hançerler, mızraklar, baltalar, ok uçları, kalkanlar, miğferler v.b. silahlara gelinceye
dek adım adım takip edilebilen bu değişim aynı zamanda insanoğlunun geçirdiği
aşamaların, gerek silah tiplerinde ve gerekse üretim tekniklerinde açıkça
izlenebilmesine olanak vermektedir. Bu gelişim elbette ki tüm uygarlıklarda aynı
oranda başarılı olmamıştır. Kimileri bunun zirvesine ulaşırken kimileri ise
büyüklükleri ve olanakları ile orantılı olarak fazla ilerleme kaydedemeden yerel
kalmışlardır. Bu durum silah tipleri ile üretim yöntemlerinde farklılıklara neden
olmuş ve sonuçta çok zengin silah tiplerinin ortaya çıkmasına olanak sağlamıştır.
Uygarlıklar arasındaki bu farklılıklar bize antik çağ dünyasını kolaylıkla
izleyebilme ve değerlendirme imkânı vermektedir. Üretilen silahların tipleri ve
tekniklerine bakarak, uygarlıkların birbirinden farkı, benzerlikler, etkileşmeler,
etkilenmenin yönü, metalurjinin gelişimi, kullanılan malzemenin çeşitliliği v.b
konularda değerlendirmeler yapılabilmekte, böylelikle eski çağ dünyası hakkında çok
daha detaylı bilgilere ulaşılabilmekte ve silahların ait olduğu dönemler hakkında
tarihlendirme yapılabilmektedir.
Bu çalışmanın konusunu M.Ö. 1. bin yılda, Doğu Anadolu, Kuzeybatı İran ve
Kafkasya’nın bir bölümünde egemen olmuş, çağdaşı Assur İmparatorluğu ile birlikte
söz konusu bölgede önemli gelişmelere imza atmış Urartu Krallığı’nın kullandığı
silahlardan bir bölümünü meydana getiren kılıç, hançer ve bıçakların araştırılması
oluşturmaktadır.
Sınırları II. Sarduri (M.Ö. 760-730) dönemindeki en geniş haliyle kuzeyde
Ermenistan ve Güney Gürcistan’a, Kuzeybatıda Erzincan’a, güneydoğuda Urmiye
Gölü’nün güney-güneydoğu kıyıları, batıda Fırat Nehri, güneyde Toroslar’a, doğuda
da Hazar Denizi’ne kadar yayılan engebeli ve çok zor bir coğrafi yapıya sahip
bölgede uzun süre ayakta kalabilmiş ve Assur İmparatorluğu gibi bir gücün karşısında
direnebilmeyi başarmış olan Urartular, bunu elbetteki mimari yaratıcılıkları ve üstün
su mühendisliği yanında en verimli şekilde kullandıkları madenden üretilmiş silahlara
ve bu silahlarla donatılmış ordulara borçludur. İşpuini ve oğlu Minua döneminde yeni
baştan ele alınarak tüm donanımıyla yenilenen bu orduda mızrak, kılıç, hançer,
kalkan, miğfer v.b. ağır ve hafif silahlar kullanmıştır.
Yaşadığı çağın metal üretimi ve teknolojisinde tartışmasız bir üstünlüğe sahip
Urartular bu üstünlüğü en iyi şekilde silah üretiminde sergilemişlerdir. Özellikle
demirin genellikle takılarda kullanıldığı Erken Demir Çağı’ndan sonra, onun üstün
2
kesici özelliğinin keşfedilmesiyle birlikte tunç kabzalarla desteklenmiş kılıç, hançer
ve bıçak gibi silahlar demirden üretilmeye başlanmıştır. Ancak, demirin toprak
altında diğer malzemelere göre daha kolay tahrip olabilmesi günümüze ulaşan bu
türde silahların sayısının az olması sonucunu doğurmuştur. Bu nedenle, şu anda yurt
içi ve yurt dışı müzelerinde binlerle ifade edilebilecek Urartu eserleri arasında kılıç,
hançer ve bıçaklar oldukça az sayıdadır.
Bu çalışmada, şimdiye kadar yapılan arkeolojik kazılarda çıkarılmış az
sayıdaki örnek dışında, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınan izinler çerçevesinde
araştırılan Van, Erzurum, Elazığ, Malatya, Ankara Anadolu ile İstanbul Arkeoloji
Müzeleri’ndeki örneklerden hareketle Urartu kılıç, hançer ve bıçaklarının bir
katalogunun oluşturulması, genel özelliklerin tespiti ve silah tiplerinin belirlenmesi
amaçlanmaktadır. Bunun sonucunda Urartu medeniyetinin Ön Asya uygarlıkları
arasındaki yeri, bölge kültürüne katkıları ve etkilediği ya da etkilendiği kültürlerin
ortaya konulmasına çalışılacaktır. Ayrıca, söz konusu silahlardan alınan parçaların
Almanya-Bochum Bergbau Müzesinde yaptırılan metalurjik araştırma ve
incelemelerinin sonuçlarına göre Urartu silah metalurjisi, yararlanılan madenlerin
özellikleri ve uygulanan üretim teknikleri konusunda yeni bilgi ve sonuçlara
ulaşılmaya gayret gösterilecektir.
Urartu kılıç, hançer ve bıçakları konusunda yapılan çalışmalar yok denecek
kadar azdır. Urartu’nun fazla tanınmayan bu yönünün araştırılması ve tek bir
çalışmada topluca ele alınarak büyük bir eksikliğin giderilmesini amaçlaması
nedeniyle bu tez büyük önem arz etmektedir.
1.2. KAYNAK VE ARAŞTIRMALAR :
Urartu Uygarlığı üzerine özellikle son elli yıldan beri kapsamlı araştırmalar
ve kazılar gerçekleştirilmektedir. Ancak Urartu silahları konusunda bu güne değin
fazla bir çalışma yapılmamıştır. Bu uygarlığa ilişkin kitaplarda silah konusuna daima
genel bir biçimde değinilmiştir. Ancak bunlarda da daha çok miğferler, kalkanlar,
sadaklar, ok ve mızrak uçları gibi silahlara yer verilmiştir.
Doğrudan Urartu kılıç, hançer ve bıçakları üzerine herhangi bir monografik
çalışma henüz yayınlanmış değildir. Özellikle bu konunun ele alındığı tek bir makale
bulunmaktadır. 1 Ancak çeşitli dönemlerde yapılmış Urartu kale ve nekropol
kazılarına ilişkin raporlarda, özellikleriyle ilişkili herhangi bir değerlendirmeye
girilmeden bu türden kılıç, hançer ve bıçaklardan da söz edilmektedir. Örneğin Taner
Tarhan Van Kalesi, 2 Ralf-Bernard Wartke Toprakkale, 3 Piotrovski Karmir-Blur, 4
1
Recep Yıldırım, “Elazığ Müzesinde Bulunan Birkaç Urartu Kılıcı”, Fırat Üniversitesi Dergisi
(Sosyal Bilimler), 3, 1989, 279-288.
2
M.Taner Tarhan-Veli Sevin, “Van Kalesi ve Eski Van Şehri Kazıları-1989”, XII. Kazı Sonuçları
Toplantısı-II, Ankara, 1990, 429-456.
3
R. Bernard Watke, Toprakkale. Untersuchungen zu den Metallobjektin im Vorderasiatischen
Museum zu Berlin, Berlin, 1990.
4
Boris B. Piotrovski, Karmir-Blur-III, Archeologičeskie Raskopki v Armenii, No.5, Erevan, 1955. 42.;
a.y., Karmir-Blur, Leningrad, 1970. Res. 51-53.; a.y. ; The Ancient Civilization of Urartu, (Çev.: J.
Hogarth), Geneva, 1969, Res. 87.
3
Wolfram Kleiss Bastam, 5 Baki Öğün Dedeli Nekropolü, 6 Richard D. Barnett
Iğdır/Melekli Nekropolü, 7 Esajan Erevan Kolumbariumu, 8 Cengiz Işık Habibuşağı
Nekropolü, 9 Veli Sevin Van/Altıntepe Nekropolü’nde 10 ele geçen kılıç, hançer ve
bıçaklardan, Oktay Belli de değişik yayın ve raporlarda Yoncatepe ve Yukarı Anzaf
Kalesi’nde bulunmuş hançer, bıçak ve yazıtlı bir Urartu kınından 11
bahsetmektedirler.
R. Abramishvili’nin “Towards Dating The Remains of the Late Bronze Age
and of the Period of Wide Adoption of Iron, Discovered at The Samtavro Burial
Ground” adlı makalesinde, 12 Kafkasya’da Samtavro mezarlarında bulunan silahlar
arasındaki Urartu dönemi kılıçları işlenmiştir. Yine Kafkasya’da ele geçen silahlarla
ilgili olarak O. Lordkipanidse, 13 G. Kossack 14 ve Barnett ve Watson’ın 15 yayınları ve
editörlüğünü I. Gambaschidze, A. Hauptmann, R. Slotta ve Ü. Yalçın’ın yaptığı
“Georgien Schätze aus dem Land des Goldenen Vlies” adlı sergi kataloğu 16
bulunmaktadır.
Bir kaç örneği verilmeye çalışılan makaleler dışında, genel olarak Urartu
Uygarlığı’na ait yayınlar içinde de Urartu silahlarına değinilmiştir. Örneğin Veli
Sevin “Eski Anadolu ve Trakya” isimli kitabında 17 “Urartu Ordusu ve Silahları”
başlığı altında Urartu kılıç ve hançerlerinden söz etmektedir.
Bunlara ek olarak genel anlamda silahları konu edinen ya da bölge
kültürlerine ait kılıç, hançer ve bıçakların ele alındığı, silah tipolojilerinin verildiği
çok sayıda kaynak da bulunmaktadır. Sözgelimi, R. Maxwell-Hyslop’un Iraq VIII’de
5
Wolfram Kleiss, “Die Kleinfunde”, Bastam-I, Ausgrabungen in den Urartäischen Anlagen 19721975, (Yay. Haz.: W. Kleiss), Berlin, 1979, 151-182.; a.y., “Die Kleinfunde”, Bastam II,
Ausgrabungen in den Uraträischen Anlagen 1977-1978, (Yay. Haz.; W. Kleiss), Berlin, 1988, 155164.
6
Baki Öğün, “Die Urartäischen Bestattungensbräuche”, Studien Zur Religion und Kultur Kleinasiens,
Leiden, 1978, 639-648.
7
Richard D. Barnett, “The Urartian Cemetery at Igdyr”, Anatolian Studies 13, 1963, 153-198.
8
A. Esajan- L. N. Bijagov-G. Amajakjan-A. G.Kanecjan, Biajnskaja Grobnica v Erevana
(Arkheologičeskie PamjatnikiArmenii, 15, Urartskie Pamjatniki) , Erevan 1991.
9
Cengiz Işık, “Habibuşağı Nekropolü”, Belleten LI, 200, 1987, 549-564.
10
Veli Sevin-Aynur Özfırat-Ersin Kavaklı, “1997-1998 Van/Altıntepe Urartu Nekropolü Kazıları”,
21. Kazı Sonuçları Toplantısı-1, Ankara, 2000, 421-434.
11
Oktay Belli, “1994 Yılı Aşağı ve Yukarı Anzaf Urartu Kaleleri Kazısı”, XVII. Kazı Sonuçları
Toplantısı-I Ankara, 1996, 379-408.; Oktay Belli-Alpaslan Ceylan, “2001 Yılı Aşağı ve Yukarı Anzaf
Urartu Kaleleri Kazısı”, 24. Kazı Sonuçları Toplantısı-2, Ankara, 2003, 393-404.; Oktay Belli- Ali
Dinçol- Belkız Dinçol, “Royal Inscriptions of Bronze Artifacts From the Upper Anzaf Fortress at
Van”, Anatolica XXX, 2004, 1-14.
12
Rostom Abramishvili, “Towards Dating The Remains of The Late Bronze Age And of The Period
of Wide adoption of Iron, Discovered at The Samtavro Brial Ground”, Problems of Caucasian
Bronze-Iron Age Archeology, Tiflis, 2003.
13
Otar Lordkipanidse, Archäologie in Georgien. Von der Altsteinzeit zum Mittelalter, Heidelberg,
1991.
14
Georg Kossack, “Tli Grab 85 Bemerkungen zum Beginn des Skythezeitlichen Formenkreises im
Kaukasus”, Beiträge zur Allgemeinen und Vergleichenden Archäologie, 5, München, 1983.
15
Richard D. Barnett-W. Watson, “Russian Excavations in Armenia”, Iraq XIV-2, 1952, 132-147.
16
Irine Gambaschidze, Andreas Hauptmann, Rainer Slotta, Ünsal Yalçın, Georgien Schätze aus dem
Land des Goldenen Vlies, Bochum, 2001.
17
Veli Sevin, Eski Anadolu ve Trakya. Başlangıcından Pers Egemenliğine Kadar, İstanbul, 2003.
4
yayınladığı “Daggers and Swords in Western Asia. A Study from Prehistoric Times
To 600 B.C.” adlı makale 18 söz konusu çalışmaların en önemlisidir.
Kafkasya’daki silahlarla ilgili olarak: Martirosyan’ın “Armeny v Epokhv
Bronzy Rannego Zheleza” (Tunç Çağı ve Erken Demir Çağında Armenya) adlı
kitabı, 19 Konstantin Picchelauri’nin “Waffen der Bronzezeit aus Ost-Georgian” adlı
çalışması, 20 Schaeffer’in “Stratigraphie Comparee et Chronologie de l’Asie
Ocidentale” adlı eseri, 21 Mnatsakanian’ın “Bronze Age Culture on Lake Sevan Coast
Armenia” adlı yayını 22 yararlanılan kaynakların diğerlerini oluşturmaktadır.
Kuzeybatı İran bölgesinin silah gelişimi için R. Pleiner,23 R. H. Dyson, 24
Medvedskaya, 25 ve Maxwell-Hyslyop ile Hodges’in birlikte yayınladıkları 26
makalelerden yararlanılmış, Marlık, 27 Taliş, 28 ve Hasanlu 29 kazı raporları gözden
geçirilmiştir.
Anadolu kültürlerindeki silahları tanımak amacıyla Hititlerle ilgili olarak; W.
Orthmann, 30 M. Darga, 31 O. R. Gurney, 32 R. M. Boehmer, 33 ve A. Geiger’in34
çalışmaları ve “Hititler ve Hitit İmparatorluğu. 1000 Tanrılı Halk” adlı sergi
katalogu’ndan, 35 Frig küçük buluntuları, özellikle Frig bıçakları konusunda
18
Rachel Maxwell-Hyslop, “Daggers and Swords in Western Asia. A Study from Prehistoric Times
To 600 B.C.”, Iraq VIII, 1946, 1-65.
19
Arutjun A. Martirosyan, Armeny v Epokhv Bronzy Rannego Zheleza, 1964.
20
Konstantin Picchelauri, Waffen der Bronzezeit aus Ost-Georgian, Espelkamp, 1997.
21
Claude F. A. Schaeffer, Stratigraphie Comparee et Chronologie de l’Asie Ocidentale, London
1948.
22
A. O. Mnatsakanian, Bronze Age Kulture on Lake Sevan Coast Armenia, Moskova, 1960.
23
Radomir Pleiner, “The Beginnings of The Iron Age in Ancient Persia”, Annals of The Náprstek
Museum 6; Praq, 1967. 9-72.
24
Robert H. Dyson, “Notes on Weapons and Chronology in Northern Iran Around 1000 B.C.”, Dark
Ages and Nomads c. 1000 B.C. Studies in Iranian and Anatolien Archeology, İstanbul, 1967, 32-45.
25
Inna N. Medvedskaya, Iran: Iron Age I, (Çev.: Pavlovich), Oxford, 1982.
26
Rachel Maxwell-Hyslyop - M. Hodges, “Three Iron Swords From Luristan”, Iraq 28, 1966, 164178.
27
Ezat O. Nagehban, Marlık. The Complete Excavation Report, Pennsylvania, 1966.
28
Ernie Haerinck, “The Iron Age in Guilan-Proposal for a Chronology”, Bronze Working Centers of
Western Asia, c. 1000-539 B.C., (Yay. Haz. J. Curtis), London, 1988.
29
Robert H. Dyson, “Problems of Protohistoric Iran as Seen From Hasanlu”, Journal of Near Eastern
Studies, XXIV, 1965, 193-217.; a.y.; “Notes on Weapons and Chronology in Northern Iran Around
1000 B.C.”, Dark Ages and Nomads c. 1000 B.C. Studies in Iranian and Anatolien Archeology,
İstanbul, 1967, 32-45.; O. W. Muscarella; “Warfare at Hasanlu in the Late 9th Century B.C.”,
Expedition, 31, 1989, 24-36.
30
Winfred Orthmann, Untersuchungen zur Spathethitischen Kunst, Bonn, 1971.
31
A. Muhibbe Darga, Hitit Sanatı ,İstanbul, 1992.
32
Oliver R. Gurney, Hititler (Çev.: Pınar Arpaçay), Ankara, 2001.
33
Reiner M. Boehmer, Die Kleinfunde aus der Unterstadt von Boğazköy Grabungskampagen 19701978, Berlin, 1979.
34
Armgart Geiger, “Ein Schwert aus dem Tempelviertel der Oberstadt von Boğazköy-Hattuša”,
İstanbuler Mitelungen 43, 1994, 213-217.
35
Hititler ve Hitit İmparatorluğu-Die Hethiter und ihr Reich Das Volk Der 1000 Götter,( Kusnt-und
Ausstellungshalle der Bundesrepublik Deutschland GmbH), Bonn, 2002.
5
Mcclellan, 36 Doğu Anadolu’nun Erken Demir Çağı silahları konusunda ise V.
Sevin 37 ve O. Belli’nin 38 yayınlarından faydalanılmıştır.
Urartu’nun çağdaşı Assur kılıç, hançer ve bıçakları ile ilgili Madhloom’un
“The Chronology of Neo-Assyrian Art” adlı eseri 39 de önemli kaynaklardan birini
oluşturmaktadır.
Ayrıca özellikle Urartu bölgesinde olmak üzere tüm Anadolu’da yürütülen
arkeolojik kazı ve araştırmaların takip edilmesi konusunda, Kazı Sonuçları
Toplantısı, Araştırma Sonuçları Toplantısı, Arkeometri Sonuçları Toplantısı ile
Belleten gibi süreli yayınlar diğer müracaat kaynakları olmuştur.
1.3. YÖNTEM VE DÜZEN:
Çalışma Düzeni :
Bu çalışmaya öncelikle konunun derinlemesine kavranabilmesi için, silahlar
konusunda hazırlanmış bizden önceki etütlere ulaşılmaya çalışılarak başlanmıştır. Bu
amaçla Yüzüncü Yıl Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ve
Erzurum Atatürk Üniversitesi kütüphaneleri ile Ankara’da bulunan İngiliz Arkeoloji
Enstitüsü ve Amerikan Araştırmaları Enstitüsü kitaplıkları, İstanbul’da bulunan
Alman Arkeoloji Enstitüsü, Hollanda Arkeoloji Enstitüsü ve Fransız Arkeoloji
Enstitüsü kitaplıklarında çalışmalar yapılmış ve seçilen kitapların fotokopileri
çektirilmiştir. Ayrıca internet ortamında taramalar yapılmış, Bilkent Üniversitesi
kütüphanesinden bazı kaynaklara ulaşılmıştır.
Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğü’nden alınan izin çerçevesinde; Van Müzesi, Ahlat Müzesi, Erzurum
Müzesi, Elazığ Müzesi, Malatya Müzesi, Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve
İstanbul Arkeoloji Müzeleri ile Sadberk Hanım Müzesi ve Haluk Perk Özel
Koleksiyonu’nda araştırmalarda bulunulmuştur. Konumuz kapsamına giren kılıç,
hançer ve bıçaklar tespit edilip bunların envanter bilgileri alınmış, resimleri çekilmiş
ve estampajları çizilmiştir.
Van Müzesi’ndeki amorf durumda silahlardan demir ve tunç parçalar alınarak
Almanya-Bochum’da bulunan Bergbau Müzesine gönderilerek metalurjik
araştırmalar ve incelemeler yaptırılmıştır.
Söz konusu tüm bu etütler sonucunda elde edilen bilgi ve belgeler ışığında
çalışma ortaya konulmuştur. Bu çalışmada aşağıdaki düzene uyulmuştur.
Tez Yazım Düzeni :
Giriş bölümünde konunun önemi ve amacı, kaynak ve araştırmalar ile yöntem
ve düzen konusunda bilgiler verilmiştir. Daha sonra, konu ile ilgili yayınlarda
karşılaşılan farklı tanımlamaları asgari düzeye indirebilmek ve kullanılan
36
J. Mcclellan, The Iron Objects from Gordion, A Typological and Functional Analysis, Michigan,
1975.
37
Veli Sevin-Ersin Kavaklı, Bir Erken Demir Çağ Nekropolü Van-Karagündüz, an Early Iron Age
Cemetery, İstanbul, 1996.; Veli Sevin-Aynur Özfırat-Ersin Kavaklı, “Van-Karagündüz Höyüğü
Kazıları (1997 Yılı Çalışmaları), Belleten LXIII, 238, 2000, 847-867.
38
Oktay Belli-Erkan Konyar, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erken Demir Çağ Kale ve NekropolleriEarly Iron Age Fortresses and Necropolises in East Anatolia, İstanbul, 2003.
39
Tarık A. Madhloom, The Chronology of Neo-Assyrian Art, Londra, 1970.
6
terminolojiyi belirlemek amacıyla “Terminoloji” başlığı altında bir bölüm
oluşturulmuştur.
İkinci bölümde kılıç ve hançerlerin başlangıçtan Demir Çağı sonuna kadar
Yakın Doğu’daki gelişimi ana hatlarıyla irdelenmeye gayret gösterilmiştir. Anadolu
ile birlikte Güney Kafkasya, Kuzeybatı İran, Mezopotamya ve kısmen de
Avrupa’daki gelişim izlenmeye çalışılmıştır. Ancak anılan bölgelerde kılıç ve hançer
gelişimi bazı ortak özellikler taşımakla birlikte, çoğu kez değişik kültürlerin yerel
özelliklerini barındıran bir çeşitlilik arz etmektedir. Hiç şüphesiz bunların her birini
böyle bir çalışmanın sadece bir bölümünde tek tek ele alıp incelemek olanaklı
değildir. Bu nedenle konumuz kapsamındaki silahların gelişiminde daha çok ortak ve
genel özellikler ön plana alınmış, ayrıntılardan kaçınılmıştır. Tezimizin esasını
oluşturan Urartu Devleti’nin egemen olduğu Van Gölü merkezli bölge ile bu bölgeyle
yakın ilişkili kültürlerde, özellikle de Demir Çağı kültürlerindeki gelişime ağırlık
verilmiştir.
Üçüncü bölümde müzelerdeki araştırma ve çalışmalar sonucunda tespit edilen
materyal arasından seçilenler ile bu güne kadar Urartu merkezlerinde yapılan
kazılarda ele geçirilmiş ve yayınlanmış olan 69 adet kılıç, 6 hançer, 36 bıçak ve 20
kını içeren katalog kısmına yer verilmiştir.
Katalogda eserin adı, cinsi, buluntu yeri, bu gün bulunduğu yer, müze
envanter no, müzeye geliş şekli, eğer kazı buluntusu ise kazı envanter no, çizim no,
resim no, ölçüleri ve yayınlandığı yer gibi bilgiler verilmiş ve eserin tanımı
yapılmıştır.
Katalog şablonu aşağıdaki gibidir:
Katalog No:
Adı:
Cinsi:
Tip No:
Buluntu Yeri:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Müze Envanter No:
Müzeye Geliş Şekli:
Kazı Envanter No:
Çizim No:
Resim No:
Ölçüleri:
Yayınlar:
Tanımı:
7
Dördüncü bölümde katalogda yer alan silahlar ışığında ayrı alt başlıklar
altında kılıç, hançer ve bıçaklar ile kılıç ya da hançer kınlarının tipolojileri tespit
edilmeye çalışılmıştır.
Çalışmanın esas amacını oluşturan “değerlendirme” bölümünde Urartu kılıç,
hançer ve bıçakları ile kınlarının tipolojik ve metalurjik değerlendirilmesi yapılmış,
çağdaş kültürlerdeki benzer silahlarla karşılaştırmalarda bulunulmuştur. Yine bu
bölümde eserlerin tarihlendirilmesi yapılmıştır.
Yapılan tüm karşılaştırmalar ve değerlendirmeler ışığında, Urartu silahlarının
çağdaş kültürlerle farklılıkları ya da benzerlikleri, Ön Asya dünyası içindeki yeri ve
taşıdıkları önem “sonuç” bölümünde ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Çalışmanın sonunda konuyla ilgili kaynaklar, çizim listesi ve fotoğraf listesi
verilmiş ve çalışma çizim ve fotoğraf levhalarıyla tamamlanmıştır.
Bölge Kronolojisi ve Yöntem :
Bilindiği üzere Doğu Anadolu, Kuzeybatı İran ve Güney Kafkasya
kronolojileri konusunda farklı görüş ve öneriler bulunmaktadır. Çalışmamız boyunca
yapacağımız değerlendirme ve karşılaştırmalarda bu farklılıkların yaratacağı sorunları
gidermek amacıyla tek tip bir kronoloji kullanılmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
Bu konudaki ilk çalışma Hasanlu kazılarıyla ilgili olarak Dyson tarafından
yapılmıştır. Hasanlu yapı katlarına göre şekillendirilmiş Kuzeybatı İran kronolojisi
şöyledir:
DÖNEM
HASANLU
TARİH
Demir I
V
M.Ö.1450-1250
Geçiş Dönemi
IVC
M.Ö.1250-1100
Demir II
IVB
M.Ö.1100-800
Geçiş Dönemi
IVA
M.Ö.800-750/700
Demir III
IIIB
M.Ö.750/700-600
Demir I olarak adlandırılan birinci evre geçişlerle birlikte M.Ö. 1450-1100
tarihleri arasına verilmektedir. Bu dönem Kuzeybatı İranda’ki Hasanlu V ile temsil
edilmektedir. Bir geçiş dönemini izleyerek beliren Demir II periyodu M.Ö. 1100-800
yılları arasına tarihlenir. Bu evreyi ilkinden ayıran en belirgin özelliklerden biri “Grey
Ware” diye tanımlanan yeni bir çanak-çömlek tipinin ortaya çıkmasıdır. Hasanlu’nun
IV. yapı katında izlenebilen bu evre, Hasanlu hafirlerince Urartular tarafından
yıkıldığı tarih olarak benimsenen 800 yıllarına kadar indirilmektedir. 40 Kuzeybatı
İran’ın Demir Çağları’nın sonuncusu olan ve bir geçiş evresini izleyerek ortaya
40
Hasanlu IV’ün tahribi hakkında yeni öneriler için bkz.: Inna Medvedskaya, Who Destroyed
Hasanlu IV ?”, Iran XXVI, 1988., 1-14.; Krş.: R. Dyson - Oscar White Muscarella, “Constructing the
Chronology and Historical Implications of Hasanlu IV”, Iran XXVII, 1989, 1-27.
8
çıktığı savunulan Demir
tarihlendirilmektedir. 41
III
ise
M.
Ö.
800
ile
600
yılları
arasına
Son yıllarda Güney Kafkasya ve Ermenistan’da, Amerikan, Alman, İtalyan ve
Ermeni bilim adamlarınca yeni projeler gerçekleştirilmiş, Horom kazıları ve Alagöz
(Aragaths) Dağı çevresinde yüzey araştırmaları yapılarak bölge kronolojisi üzerine
önerilerde bulunulmuştur. Özellikle Avetisyan ve arkadaşları tarafından, Tsakahovit
Ovası ve çevresinde yer alan Tsakahovit, Berdidosh, Gegharot, Ashot Yerkat,
Aragatsi-berd, Mirak, Shakaberd ve Hnaberd gibi kale ve yerleşimler ile
Ermenistan’daki diğer merkezlerde yapılan kazı ve araştırmaların sonuçlarına göre
Güney Kafkasya (Ermenistan bölgesi) için teklif edilen kronoloji aşağıdaki gibidir:
DÖNEM
MERKEZLER
TARİH
Geç Tunç Çağı
Lchashen, Horom,Aparan,
M.Ö.1500-1150
Gegharot, Metsamor, Artik
(grup 1-2) Karashamb,
Lori-Berd
Erken Demir Çağ I
Artik (grup 3),
(yanmış tabaka)
Erken Demir Çağ II
Horom,Elar,Keti,Metsamor M.Ö.1000-800
Orta Demir Çağ-Urartu
Erebuni,
Karmir-Blur, M.Ö. 800-600
Oshakan,
Aramus,
Argiştihinili
Orta Demir Çağ-Post- Erebuni, Armavir
Urartu-Akamenid
Dvin M.Ö.1150-1000
M.Ö. 600-500
Bu kronolojiye göre Geç Tunç Çağı M.Ö. 1500-1150 arasındadır. İki evreli
olarak düşünülen Erken Demir Çağ’ın I. evresi M.Ö. 1150- 1000, II. evre ise M.Ö.
1000-800 yılları arasına tarihlendirilmektedir. M.Ö. 800-500 yılları arasına verilen
Orta Demir Çağı da kendi içinde Urartu Dönemi (M.Ö. 800-600) ve Post-Urartu ve
Akamenid Dönemi (M.Ö. 600-500) olarak ikiye ayrılmaktadır. 42 Aşağıda ele alınacak
Van bölgesi kronolojisinde de görüleceği gibi, Ermenistan bölgesi için önerilen
kronoloji Van bölgesi kronolojisine Erzurum bölgesinden daha yakındır.
41
Geniş bilgi için bkz.: Robert H. Dyson, “Problems of Protohistoric Iran as Seen From Hasanlu”,
Journal of Near Eastern Studies XXIV, 1965, 193-217.; a.y.; “Rediscovering Hasanlu”, Expedition,
31,1989, 6, (Tablo)., ayrıca bkz.: Oscar W. Muscarella, “North-Western Iran: Bronze Age to Iron
Age”, Anadolu Demir Çağları 3, (Yay. Haz.: A. Çilingiroğlu-D.H. French), Ankara, 1994, 139-155.
42
Pavel Avetisyan- Ruben Badalyan- Adam Simith, “Preliminary Report on the 1998 Arhaeological
Investigations of Project Aragats in the Tsakahovit Plain, Armenia”, Studi Micenei Ed Egeo-Anatolici,
XLII/1, 2000, 23., Tablo 1.; Ruben Badalyan- Adam Simith- Pavel Avetisyan, “The Emergence of
Sociopolitical Complexity in Sothern Caucasia: An Interim Report on the Research of Project
Aragats”, Archaeology in the Borderlands, Investigations in Caucasie and Beyond, (Yay. Haz.: A.
Simith-K. Rubinson), Los Angeles, 2003, 149, Tablo 7:2.¸Piccelauri1997; 80.
9
Erzurum-Bayburt yöresinde 1990 yılından beri Büyüktepe ve Sos Höyük gibi
yerleşim alanlarında kazılar yapan ve yüzey araştırmaları gerçekleştiren A. Sagona
bölge kronolojisi hakkında bazı önerilerde bulunmuştur. 43 Sagona’nın kronolojisi
şöyledir:
DÖNEM
SOS HÖYÜK
TARİH
Geç Tunç Çağı
Sos III
M.Ö.1500-1000
Erken Demir Çağı
Sos IIA
M.Ö.1000-800/750
Geç Demir Çağı
Sos IIB
M.Ö.800/750-300
Buna göre Geç Tunç Çağı M.Ö. 1500-1000 yılları arasına
tarihlendirilmektedir. Demir Çağları ise iki evrelidir. Sos IIA tabakasına karşılık
gelen Erken Demir Çağ M.Ö. 1000-800/750 yılarına, Geç Demir Çağı ise 800/750300 arasına verilmektedir ki bu dönem Sos IIB katına denk düşmektedir. Önerilen
tarihlerden de anlaşılacağı üzere Erzurum bölgesinin Demir Çağları Van bölgesi ve
Güney Kafkasya için teklif edilen kronolojilerden çok farklıdır.
Van Bölgesi Demir Çağları için en son çalışma V. Sevin tarafından
yapılmıştır. Ernis-Evditepe, Karagündüz Höyük ve Nekropolü’nden elde edilen
malzemeler ve bölgenin diğer Erken Demir Çağ merkezleri ışığında önerilen bu
kronoloji ise şöyledir:
DÖNEM
MERKEZLER
TARİH
Geç Tunç Çağı
Sütey
M.Ö.1500-1300/1250
Erken Demir I
Dilkaya (Mezar 1), Ernis M.Ö.1300/1250-1000
(Erken Evre), Karagündüz
(2, 6/7, 4 nolu mezarlar,
Hakkari (M2 mezarı)
Erken Demir II
Dilkaya (oda mezarlar 1- M.Ö.1000-800
2), Yoncatepe (M1, M3
mezarları), Ernis (Geç
evre), Karagündüz (1, 3, 5,
8, 10 nolu mezarlar)
Orta Demir Çağ (Urartu)
Van Kalesi, Anzaf, Körzüt, M.Ö. 800-625
Patnos
Post-Urartu Dönemi
Yeşilalıç
2
Kalesi, M.Ö. 625-450
Karagündüz Höyüğü, Van
Kalesi Höyüğü
Akamenid
Geç Demir Çağ
43
M.Ö. 450-330
Bkz.: Antonio Sagona- Claudia Sagona, “The Upper Levels at Sos Höyük, Erzurum: A
Reinterpretation of the 1987 Campaign”, Anatolia Antiqua (Eski Anadolu) XI, 2003, 104, Tablo 1.;
ayrıca bkz.: A. Sagona, “Sos Höyük and the Erzurum Region in Late Prehistory: A Provisional
Chronology for Northeast Anatolia”, Chrolonogies des Pays du Caucase et de L’Euphrate aux IVe-IIIe
Millenaires, Anatolica XI, Paris, 2000, 229-373.
10
İlk dönem Erken Demir Çağ olarak adlandırılmakta ve yaklaşık M.Ö.
1300/1250-800 yılları arasına tarihlendirilmektedir. Bölgedeki Erken Demir Çağ
nekropollerinden en önemlisi olan Karagündüz’deki mezarların kendi içinde
gösterdiği mimari ve malzeme farklılıkları ile radyokarbon analiz sonuçlarına göre iki
evreye ayrılmaktadır. Erken Demir I evresi M.Ö. 13. yüzyıl ortaları ile 1000 yılları
arasına, Erken Demir II evresi ise M.Ö. 1000-800 yıllarına tarihlendirilmektedir.
Tamamen Urartu Dönemi ile sınırlı ikinci döneme Orta Demir Çağ denilmekte ve
M.Ö. 800-625 yıllarına verilmektedir. 44 Van-Yeşilalıç 2 Kalesi, Karagündüz Höyüğü
ve Van Kalesi Höyüğü’ndeki stratigrafiye göre, Orta Demir Çağ’ı izleyen Post-Urartu
dönemi Urartu tabakalarından hemen sonra gelmekte (M.Ö. 625-450) ve bölgenin
Demir çağları M.Ö. 450-330 arasına tarihlendirilen Geç Demir Çağı’yla
sonlanmaktadır. 45
Anlaşılacağı üzere Doğu Anadolu ve Kuzeybatı İran kronolojileri genel
anlamda birbirlerine benzemektedir. Erzurum yöresi ve Ermenistan’da Demir
Çağları’nın başlangıcı ise bu iki bölgeye kıyasla biraz daha geçtir (bkz.: Tablo 1).
Ancak söz konusu kronolojik sorunların derinlemesine irdelenmesi tezimizin sınırları
dışında kalmaktadır. Biz bu konuda V. Sevin’in Van Gölü Havzası için önerdiği yeni
kronolojiyi izlemenin doğru olacağı kanısındayız.
1.4. TERMİNOLOJİ :
İster tarih öncesi, isterse de tarihi dönemlere ait olsun silahlarla ilgili
yayınlarda kullanılan terminolojiler çoğu kez birbirinden çok farklıdır. Nitekim
Urartu silahlarından kılıç, hançer ve bıçaklarlar ile kınlarla ilgili de farklı
terminolojiler söz konusudur. Bu nedenle; tarafımızdan yapılacak tanımlamaların
anlaşılabilir olması için, çalışma boyunca, genel terminolojiye uygunluğu da göz
önünde bulundurularak, kullanılacak terminoloji aşağıdaki şekilde verilmiştir.
1.4.1. KILIÇ :
Sözlük anlamı olarak “Bele asılarak taşınan, tutmaya yarayan bir kabza ile
kesme ve delme işlevini gören namlu kısmından oluşan silah” anlamına gelmektedir.
Namlunun uzunluk ve şekline göre pala ve meç gibi alt grupları vardır. Ancak burada
detaylara girilmemiş, tüm çeşitler “kılıç” adıyla tanımlanmıştır.
44
Detaylı bilgi için bkz.: Veli Sevin, “Pastoral Tribes and Early Settlements of the Van Region,
Eastern Anatolia”, A Viev From The Highland Archaeological Studies in Honour of Charles Burney,
(Yay. Haz.: A. Sagona), Peeters, 2004, 179-203.
45
Bkz.: Veli Sevin, Aynur Özfırat, Ersin Kavaklı; “Van-Karagündüz Höyüğü Kazıları (1997 Yılı
Çalışmaları)”, Belleten LXIII, 238, 2000, 847-867. Ayrıca bölgenin Erken Demir Çağı başlangıcı için
bkz.:Altan Çilingiroğlu, “Van Gölü Havzasında Demir Çağlarının Başlangıcının Tarihi”, Anadolu
Demir Çağları I, (Yay. Haz. A. Çilingiroğlu), İzmir, 1987, 108-115.; a.y., “Migration in the Lake
Van Basin. East Anatolia in the Late 2nd Millennium B.C. and the Foundation of a Kingdom”,
Migration und Kulturtransfer, Atken des Internationalen Kolloqiums 23.-26. November 1999-Berlin
(Yay. Haz.: R. Eichmann-H. Parzinger), Bonn, 2001, 371-381.; Ayrıca krş.: Veli Sevin, “Son
Tunç/Erken Demir Çağ Van Bölgesi Kronolojisi. Kökeni Aranan Bir Devlet”, Belleten LXVIII, 252,
2005, Tablo 2.
11
KILICIN BÖLÜMLERİ:
Kılıçlar, kabza ve namlu olmak üzere iki bölümden meydana gelmektedir
(Çizim 1a). Ayrıca kullanılmadığı zamanlar içinde korunup saklandıkları bir kınları
bulunmaktadır (Çizim 1b).
Kabza : Arapça bir kelime olan kabza; tutmak,
avuca almak fiilinden “tutulan bölüm, tutamak yeri”
anlamına gelmektedir. Kılıcın sivri ucunun aksi tarafın
da, bir el ayası uzunluğundaki 10-15 cm.lik kısımdır.
Kesici işlemin dışında bırakılır. Bu kısım namlunun
yapılmış olduğu madenden olabildiği gibi farklı da
olabilmektedir. Kabza üzerinde gerekli işlemler yapıldıktan
sonra ahşap, kemik, boynuz, fildişi, v.b. maddelerle kakma
ve kaplama olarak süslenebilmektedir. Kabza; tepelik, sap
ve balçak bölümlerinden oluşmaktadır. Üzerine geçirildiği namlu
sapının, aynı zamanda da kılıcın en arka kısmına “tepelik”
adı verilmektedir. Genellikle sapın devamı olan bir çıkıntı ve bunun ucuna geçirilmiş
bir başlıktan oluşmaktadır. Başlık çoğunlukla tunçtan bazen de demirden
olabilmektedir. Küresel, yarı küresel, konik v.b. tipleri bulunmaktadır.
Namlu ile kabzanın birleştiği bölüme “balçak” adı verilmektedir. Bir yandan
sap ile namluyu sağlam bir şekilde birbirine tutturmak öte yandan da eli karşı
darbelerden korumak gibi işlevi bulunan bu bölüme “siperlik” de denmektedir. Bu
bölüm Urartu kılıçlarında bazen kabzanın iki kenarı buyunca uzanan ve ahşap, fildişi
ve kemik gibi kakma ve kaplama elemanlarını tutturmak amacıyla, genellikle
namludan farklı, bazen de aynı madenden yapılmış, “çerçeve” adıyla tanımlanan
eklentileri kabzaya sabitleme işlevini de yerine getirmektedir. Kabzanın balçak
bölümü ile tepelik arasındaki kısmına ise “kabza sapı” adı verilmektedir. Urartu kılıç
ve hançerlerinden bazılarında kakma elemanlarının tutturulması için sap ve omuz
kenarları dövülerek yükseltilmiştir ki bu tip kabzalar “kakma yuvalı (flanşlı)” adıyla
tanımlanmıştır. Kabza sapının orta kısmında genellikle, düz kabzalarda iki yana doğru
sivri birer çıkıntı, yuvarlak yapılı kabzalarda ise orta kısım çevresini dolanan,
silindirik bir çıkıntı bulunmaktadır. “Kavrama çıkıntısı” olarak adlandırılan bu
bölüm kılıcı daha iyi tutabilmek ve elden çıkmasını engellemek işlevi taşımaktadır.
Makaralı kabzalarda, kabza sapının ortasına gelen, makara bölümünün üst kısmı
kavrama çıkıntısı görevini de yerine getirmektedir. (Çiz.2).
Namlu: Sözlük anlamı olarak, silahların esas kesme ve delme görevini yerine
getiren öldürücü bölümü demektir. Kabzanın dibinden, yani balçak’ın bitiminden
başlar ve genellikle sivri bir uçla sonlanır. Uzunluğu ve genişliği konusunda standart
ölçüler yoktur. Orta kısmı genellikle daha kalın yapılıdır. Bu bölümde diklemesine
uzanan, bazen tek, bazen de birden çok çıkıntıya “namlu omurgası” adı
verilmektedir. Bazı yayınlarda bu omurgaların, “kenar” anlamını karşılayan “zıh”
12
kelimesiyle tanımlandığı da görülmektedir. 46 “Namlu ağzı” olarak adlandırılan ve
kesme işlevini yerine getiren iki yan tarafı ise namlunun orta kısmına göre daha ince
ve keskindir. Bu durum “inceltilmiş” ibaresiyle tanımlanmaktadır. Düz, içbükey veya
dışbükey olmak üzere değişik formda namlu ağızları mevcuttur. Namlunun, aynı
zamanda da kılıcın en son noktasına “namlu ucu” denilmektedir. Çoğu zaman sivri
olan namlu uçları, bazen de yuvarlak hatlı olabilmektedir. Bu tür uçlara “kör
namlu” 47 denilmektedir. Namlular genellikle yaprak, üçgen ya da paralel kenarlı
formlara sahiptir (Çiz. 1a)
Kın : Kılıcın kullanılmadığı zamanlarda içerisinde muhafaza
edildiği zarflara verilen addır. Kınlar, kabzanın balçak
altında kalan bitiş noktasından başlayarak namlu
ucuna kadar olan uzunluktadır. Urartu kınları genellikle
uç kısmında yer alan tunç, bazen de demirden üretilmiş
“kın pabucu” adıyla tanımlanan bölüm ile uç kısımları
kın pabucunun içine giren “V” şeklindeki “kenarlık-kın yuvaları”
nın kavradığı, her iki yüzdeki ahşap kaplamalardan oluşur. Kın
pabuçları üzerinde çoğu zaman deriden yapıldığı tahmin edilen
kayış veya atkı ile boyuna asılmasını sağlayan, tunçtan çeşitli
formlarda “askı halkaları” bulunmaktadır. Pabuçların
dipleri bazen açık bazen de kapalıdır. Kapalı örneklerde
namlu ucunun dışarı sarkmasını önlemek ve belki de bir püskül bağlamak üzere tunç
ya da demirden “tıkaçlar”, açık dipli örneklerde ise yuvarlak kesitli ince madeni
atkılar kullanılmıştır. Kının, pabuç dışında kalan bölümünün bir kumaş ya da deri ile
sarılarak güçlendirilmiş olması mümkündür (Çizim 1b).
1.4.2 HANÇER :
Türkçe sözlük anlamı olarak genellikle ucu eğri ve sivri, kabzalı kesici silah
demektir. Ancak Urartu hançerleri daha çok düz ve kambur namluludur. Hançerler
kılıçlara nazaran daha kısadır. Bir kabza ve bir namludan oluşmaktadır. Kabza ve
namlu düzenlemeleri kılıçlarla aynıdır. Hançer kesici ve delici silah olarak çeşitli
form ve biçimlerde kullanılmıştır. Belde ve genellikle bir kuşak içinde taşınırlar.
1.4.3. BIÇAK :
Sözlük karşılığı olarak kesici ve delici silah-alet demektir. Bir sap ve bir
namludan oluşmaktadır. Sap kısmı bazen ahşap, fildişi ya da benzer başka bir
malzemeden yapılarak sap demirine geçirilmiş, bazen de namluyla birlikte üretilen
46
47
Çetin Anlağan-Önder Bilgi, Protohistorik Çağ Silahları, İstanbul, 1989.29-37.
Maxwell-Hyslop, a.g.m., tip 7; 16.
13
sapın üzeri, perçinlerle tutturulan, çeşitli kaplama elemanları ile süslenmiştir. Namlu
çok değişik formlarda olabilmektedir. En ayırt edici özellik tek ağızlı namlunun kalın
bir sırtlı ve keskin ağızlı olmasıdır.
14
2. ANAHATLARIYLA KILIÇ VE HANÇERLERİN YAKIN
DOĞU’DAKİ GELİŞİMİ :
Bu çalışmada ele alınacak Urartu saldırı silahlarından kılıç, hançer ve
bıçaklar’a geçmeden önce, söz konusu silahların ortaya çıkışı ve ana hatlarıyla
gelişimi, uygarlık tarihi içinde çok önemli bir dönüm noktası olan maden kullanımı
ve silahlarla bağlantılı olarak teknolojik aşamaları irdelemenin yerinde olacağı
kanaatindeyiz.
İnsanın kullandığı en ilkel silahlar başlangıçta savunma amaçlıdır. Daha
doğayı tanımaya yeni başladığı Paleolitik Çağ’da, önce kendisini yabani
hayvanlardan koruyabilmek için silaha ihtiyaç duymuştur. Bu dönemin yaşam tarzı
olan avcılık-toplayıcılığın temel enstrümanlarından biri silahtır. Dönemin silah yerine
geçen aletleri, taş, ağaç ya da obsidyenden yapılan ve mızrak işlevi gören aletler ile
kesici ve delicilerdi. Binlerce yıllık geçmişe sahip Anadolu topraklarında yapılan
arkeolojik kazılarda bu tür aletlerin sayısız örneği ortaya çıkarılmıştır. İnsanoğlu,
giderek konut yapmayı, tahıl üretimini ve çanak-çömlekçiliği keşfederek,
kentleşmeye başlamıştır. Diğer bir deyişle geçici barınaklardan kalıcı köysel yaşama
geçişi gerçekleştirmiştir. Bu dönemde de gerek yabani hayanlardan ve gerekse
düşmanlardan korunabilmek için savunma ön plandadır. Bu olgu mimariye savunma
duvarlı yerleşim alanlarıyla yansımıştır. Buna koşut olarak, kullanılan silahların
yapım malzemeleri ve tiplerinde de değişimler ve gelişimler olmuş, yeni teknolojiler
ortaya çıkmıştır. Örneğin, insanoğlunun gelişme sürecindeki en önemli değişimin
yaşandığı Neolitik Çağ’da el aletleri yerini daha gelişkin silahlara bırakmıştır.
Günümüzden yaklaşık 9000 yıl öncesine ait Çatalhöyük’te bulunmuş kemik saplı,
çakmak taşı hançerler 1 bunun en güzel örneğini yansıtmaktadır.
Aşağı yukarı aynı dönemlerde madenin keşfi ve giderek üretimine geçilmesi
silah teknolojisinde ilerideki zamanlarda ortaya çıkacak büyük gelişmelerin bir
habercisidir. 2 Ancak bu erken dönemde henüz bakırdan kılıç ve hançer türü silahlar
üretilmiş değildir.
M.Ö. 5. bin yıla gelindiğinde maden kullanımı bütün Yakındoğu’da köklü
değişimlere uğramıştır. Bu dönemde bakırın tel haline gelebilme özelliği keşfedilmiş
olmasına karşın alaşımların kullanımı ve bunlardan teknolojide yararlanılabilmesi
ancak prestij ürünleri ve takıların yapıldığı 4. bin yılın sonlarına doğru keşfedilmiştir.
Daha önceden sadece bazı süs eşyalarının üretiminde yararlanılan madenden artık
1
James Mellaart, Çatalhöyük. Anadolu’da Bir Neolitik Kent ,(Çev.: G. B. Yazıcıoğlu), İstanbul, 2003,
Res. 88.; Ian Hodder, “Renewed Work at Çatalhöyük”, Neolitic in Turkey, The Cradle of Civilization,
(Yay. Haz. M. Özdoğan-N. Başgelen), İstanbul, 1999, Levhalar 135, Res.6.; Veli Sevin; Eski Anadolu
ve Trakya: Başlangıcından Pers Egemenliğine Kadar, İstanbul, 2003, 57.
2
Yakındoğu’da en eski metal olan bakır, mineral kaynakları açısından oldukça verimli olan
Anadolu’da ortaya çıkmıştır. Bakırın ısıtılarak (tavlanarak) dövüldüğünde daha kolay şekil aldığının
fark edilmesiyle gerçek madenciliğin temeli atılmıştır. Diyarbakır-Çayönü (8200-7500), AksarayAşıklı Höyük (7800-7600) ve yine aynı döneme ait Urfa-Nevali Çori yerleşmesinde bulunan bakır
boncuk örnekleri Dünya’da ilk metalin Anadolu’da, Neolitik Çağ’da işlendiğini belgeleyen en önemli
buluntulardır. Bkz.: Önder Bilgi-Hadi Özbal-Ünsal Yalçın, “Casting of Copper-Bronze, Bakır-Tunç
Döküm Sanatı”, Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu, Dökümün Beşiği, (Yay. Haz.: Ö. Bilgi),
İstanbul, 2004, 8.
15
silahlar da yapılmaya başlamıştır. Daha çok statüyü temsil eden bu silahlar
muhtemelen törensel amaçlıydı. Söz gelimi Malatya-Arslantepe VIA tabakasındaki
“saray kompleksi” buluntuları arasında yer alan arsenikli bakırdan yapılmış,
bazılarının kabzası gümüş kakmalı 9 adet kılıç ile bakır-gümüş alaşımlı hançer 3, silah
teknolojisinin ulaştığı aşamayı gösteren en önemli belgelerdendir. 4
Yakındoğu’nun M.Ö. 3. bin yılın başlarına tarihlenen en ilkel ve en yaygın
hançerleri tunçtan yapılmış, saplı ve basit namlulu türdedir. Genellikle dar yapılı, kısa
namlulu bu hançerler, muhtemelen savunma silahı olarak çok kullanışlıydı. Ancak
ahşap ya da kemik gibi malzemelerin çevrelediği sap kısımları biraz uzun olduğundan
çarpışmalarda kırılma ihtimali fazlaydı. Erken örneklerinde omurga yoktur. Ancak
biraz geç aşamalarda namlu ortasında omurgalara yer verilmiştir. Avrupa’da Doğu
İspanya, İngiltere, Yukarı İtalya, Sicilya Fransa v.b. yerlerde de bilinen bu tip
hançerler Yakındoğu’da Anadolu, 5 İran, 6 Mezopotamya ve Kıbrıs’a kadar yayılan
geniş bir coğrafya da görülmektedir. 7 Tüm Batı Asya’daki benzer tipler erken 3. bin
yılda, değişik bölgelerdeki ustaların birbirleriyle yakın ilişki içerisinde olduğunu, bir
başka deyişle kültürel etkileşimin varlığını gösterir. Ancak her bölgenin kendine özgü
lokal tiplerinin varlığı da göz ardı edilmemelidir.
Hemen hemen aynı zamanlarda daha sağlam bir silah ve daha dayanıklı bir
sap elde edilebilmesi amacıyla perçinler kullanılmaya başlamıştır. Namlu formlarında
değişiklikler görülür. Omuzlar yuvarlak, köşeli veya eğimli, namlu gövdesi ise düz ya
da omuzdan itibaren omurgalıdır. Kenarlar düz, dışbükey veya içbükey
olabilmektedir. Genellikle sivri, bazılarının ise yuvarlak (kör) uçlu oluşu, delicidürtücü özelliği bulunmayan, kesici-yarıcı bir hançer gibi kullanıldıklarını
göstermektedir. Anadolu’daki erken temsilcileri arasında Sakçagözü, 8 Alacahöyük, 9
Troya I, Bayındırköy-Yortan Nekropolü, Alişar, Hashüyük ve Kayapınar, 10 daha
sonraki dönemlerde de Kültepe 11 ve Boğazköy 12 örnekleri sayılabilir. Hyksos
Döneminde Mısır’da ve Orta Minos Dönemi’nde Girit’te görülen bu tip13 Kıbrıs’ta da
3
Alba Palmieri, “Excavations at Arslantepe (Malatya)”, Anatolian Studies XXXI, 1981; 107. Res. 3:14., 109.; Gian Maria Di Nocera.- Alberto M. Palmieri, “Doğu Anadolu Madenciliği”, ArkeoAtlas 2,
2003, 39.
4
Önder Bilgi, “Pre-Classical Age/Klasik Çağ Öncesi” Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu,
Dökümün Beşiği, (Yay. Haz.: Ö. Bilgi) İstanbul, 2004, 56, 50. Malatya-Arslantepe’de bulunmuş bu
kılıçların M.Ö. 24. yüzyıla tarihlendirilmesi gerektiğine inanır. Aynı bölümde Samsun-İkiztepe’de
bulunmuş hançerleri ise 27. yüzyıla tarihlendirir.
5
David B. Stronach, “The Development and Diffusion of Metal Types in Early Bronze Age
Anatolia”, Anatolian Studies, VII, 1957, 90., Fig. 2/1-2.; Ç. Anlağan-Ö. Bilgi, Protohistorik Çağ
Silahları, İstanbul, 1989, 25-37.
6
Inna N. Medvedskaya, Iran: Iron Age I (Çev.: Pavlovich), Oxford, 1982, Res. 12:1-7.
7
Rachel Maxwell-Hyslop, “Daggers and Swords in Western Asia A Study From Prehistoric Times to
600 B.C.”, Iraq, VIII, 1946, 3, Tip I.
8
G. D. Summers, “Metalwork in Gaziantep Museum Said to Be A Hoard From The Region of
Sakçagözü”, Anatolian Studies XLI, 1991, 185-191, Res. 6-14.
9
Andreas Müler-Karpe, “Anatolische Bronzeschwerter und Südosteuropa”, Festschrift für OttoHerman Frey zum 65. Geburstag, Hitzeroth, 1994, Res. 1:2.
10
Stronach a.g.m.; 92-96., Tip 2.
11
Tahsin Özgüç, “Kültepe’de 1953 Yılında Yapılan Kazılar”, Anatolian Studies XVIII, 69 1954; 371.
Res. 24-28.
12
Müler-Karpe a.g.m., 434-435., Res. 1:7, 2:2, 3a-b.; R. M. Boehmer, Die Kleinfunde aus der
Unterstadt von Boğazköy. Grabungskampagnen 1970-1978, Berlin, 1979., Lev. II: 2510-2514.
13
Maxwell-Hyslop a.g.m., 7-8, Tip 3.
16
yaygındır. Kuzey Mezopotamya’da Şagar Bazar, 14 Kuzey Suriye’de Ras Şamra,
Filistin’de Jericho (Eriha) örnekleri bilinmektedir. Kökeninin muhtemelen Sümer’e
dayandığı ve sonradan Filistin, Suriye, Fenike ve Kıbrıs içlerine kadar yayıldığı
düşünülür. 15 Bu tip değişik formlarıyla 3. bin yılın başlarından 2. bin yılın ortalarına
kadar devam ettirilmiştir. 16 Özellikle Anadolu’da da yaygın kullanılan başka bir
versiyonu ise teknolojik olarak ilerlemiş bir aşamanın temsilcileridir. Bu tip namluda;
gövdenin üst bölümü geniş, orta kısımda içbükeydir; namlu uca doğru tekrar genişler.
Bu türde namlular yaprak formlu ve düz kenarlıların avantajlarını bir araya getirir.
Gövde ortası omuzdan aşağıya doğru geniş bir omurgaya sahiptir. Özellikle Hitit
maden ustaları arasında gözde olan bu tip ve diğer versiyonlar, ticaret yolu ile Suriye
ve Filistin’e, 17 M.Ö. 13. ve 12. yüzyıllarda da Kuzeybatı İran ve Taliş Bölgesi 18
içlerine kadar yayılmıştır.
Gelişen toplum yapısı, devletler, ordular, teknoloji ve maden ustalarının el
becerileri, kılıç, hançer ve bıçak gibi silahların hem nitelik hem de niceliklerinde
olumlu yönde gelişmeleri birlikte getirmiştir. Erken dönemlerde ahşaptan tutamaklar
namlu omuzları üzerine perçinlerle tutturulurken İlk Tunç Çağı’nın ilerleyen
aşamalarında gündeme madeni “kabza” gelmiştir ki bu teknolojik yönden önemli bir
gelişime işaret etmektedir. Anadolu’da en erken örnekleri arasında M.Ö. 2600’lere
tarihlendirilen Samsun-İkiztepe arsenikli bakır hançerleri 19 sayılabilir. Bu uygulama
giderek 3. bin yılın sonlarına doğru daha da gelişmiş ve yaygınlaşmıştır. Bu tür
kabzalı hançerlerin en güzel temsilcileri Alaca Höyük’teki prens mezarları’nda
görülebilir. 20
Yakın Doğu’da M.Ö. 2. bin yılın başlarında repertuara bir başka kılıç ve
hançer tipi girmiştir. Kabza ve namlusu tek parça döküm tekniğinde üretilen, kakma
yuvalı (flanşlı) kabzalarıyla dikkati çeken bu silahlar, döküm tekniği ve gelişen silah
tipinin ileri bir aşamasını yansıtmaktadırlar. Yakındoğu’nun bazı kültürlerinde ve
Avrupa’da da kullanılan bu tip kabzalarda, kabza kenarları yükseltilerek kakma
yuvalı (flanşlı) hale getirilmekte ve buraya ahşap, kemik, fildişi veya çabuk
bozulabilen diğer materyallerden kakma ya da kaplama elemanları aplike
edilmektedir. Bazen bu sistemi daha da sağlamlaştırmak için kabza veya namlu
omuzlarında perçinlere yer verilmektedir. Kabza-namlu geçişinde, ait olduğu
uygarlığa göre değişebilen formlarda balçak bulunmaktadır. Balçak, kabza ve namlu
birleşimini takviye etmek ve eli korumak amacıyla yapılmıştır. Namlular çoğu zaman
üçgen, yaprak veya düz formlu ve keskin omurgalıdır. İyice inceltilmiş namlu
ağızlarına sahiptirler ve sivri uçludurlar. Perçinlerle desteklenmiş kabzası kakma
yuvalı (flanşlı) kılıç ve hançerlerin erken örnekleri Kuzey Suriye ve Filistin’dendir. 21
14
Max E.L. Mallowan, “The Excavations at Tall Chagar Bazar and an Archeological Survey of The
Habur Region Second Campaign,1936”, Iraq IV-2, 1937, 91-101. Res. 13: 2-4.
15
Maxwel-Hyslop a.g.m., 7-8.; Kıbrıs ve Girit örnekleri için bkz.: Keith Branigan; “Byblite Daggers
in Cyprus and Crete”, American Journal of Archaelogy,70,2, 1966, 123-126.
16
Maxwell-Hyslop, a.g.m., Tip 3-23.
17
a.g.m.; 14-15, Lev.II: 12.
18
Claude F. A. Schaeffer, Stratigraphie Comparée et Chronologie de l’Asie Ocidentale, (III et II
Millénaires ), London, 1948, Çiz.. 219: 2-4., 224: A, B, D, E.
19
Bilgi 2004; 50.
20
Oktay Belli, “Pre-Islamic Period/İslâm Öncesi”, Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu, Dökümün
Beşiğ, (Yay. Haz.. Ö. Bilgi), İstanbul, 2004, 225.
21
Maxwel-Hyslop, a.g.m., 33-34, Lev. IV: 31A,
17
Kökeni Ege olan, balçağı bir ya da iki kabartılı benzer tipte kılıç ve hançerler Girit’te
Orta Miken III döneminden Geç Miken Ia dönemine kadar devam ettirilmiştir. Geç
Miken döneminde ise yarı küresel tepelik ve hilal biçimli balçaklar ortaya çıkmıştır.
Kabzası kakma yuvalı (flanşlı) tek parça döküm kılıç ve hançerlerin bir diğer
tipinde perçin kullanılmamıştır. Kabza ve namlunun birleştiği yerde, bir başka deyişle
omuz kısmında kakma yuvaları (flanşlar) dövülüp yassılaştırılarak birer tırnak
çıkıntısı haline sokulmuş ve ahşap kaplama sapa bu tırnaklar sayesinde raptedilmiştir.
Mehtemelen M. Ö. 19. yüzyıla ait erken örnekleri Suriye’de Ras Şamra ve Tell
Açana’da, 22 Mezopotamya’da Şagar Bazar’da 23 görülen“tırnaklı” denilebilecek bu tip
Ege’de Orta Miken III döneminde bilinmekte ve Mikenai’de 5. kuyu mezarında
ortaya çıkarılan erken bir kılıç örneğinde görülmektedir; ancak bu tipin gelişkin
temsilcileri Ege’de yoktur.
Orta Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’da bu güne kadar
yapılmış arkeolojik kazılardan kabzaları kakma yuvalı kılıç ve hançer ele
geçmemiştir. Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Sadberk Hanım Müzesi’ne satın alma
yoluyla kazandırılmış birkaç örneğin kökeni ise bilinmez. 24 Tarafımızdan yapılan
müze çalışmalarında, Van, Elazığ, Erzurum ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde ve
hatta özel koleksiyonlarda, 25 satın alma olduğu için menşei belli olmayan çok sayıda
örneğin varlığı tespit edilmiştir.
Genellikle flanşlı kabzaları perçinsiz kılıç ve hançerler Kuzeybatı İran’da
Kuzistan, Azerbaycan ve Luristan 26 ile İran Talişi’nde 27 de yaygın bir kullanım alanı
bulmuştur. Bunlar tırnaklı ve hilal balçaklı olmak üzere iki ana gruba ayrılırlar. İlk
gruba giren örnekler 2. bin yılın başlarında Suriye ve Filistin’de görülenlerin bir
devamı niteliğindedir. Arkeolojik olarak tarihlenebilen en erken örnekleri M.Ö. 13.
yüzyıl ortalarında Elam’daki Tchoga Zambil ve Hasanlu V’te ele geçirilmiştir.
Bunlardan tek parça döküm tekniğinde üretilmiş 28 tırnaklı tipte hançer ve kılıçların
İran’a Erken Demir Çağ’da (Demir I) ulaştığı anlaşılmaktadır. Bu tip kılıç ve
hançerlerin namluları uzun yapılı ve düz kenarlı olup, kaideden uca doğru
daralmaktadır. Bazılarının kabza kaidesi iki yandan girintilidir. Hasanlu IV’te ve
Luristan bölgesindeki örneklerin bazılarında kare yapılı kabza kaideleri mevcuttur.
Çoğunluğu satın alma olan bu türden kakma yuvalı hançerlerin bir çoğu yazıtlıdır.
Örneğin bunlardan, M.Ö. 12. -11. yüzyıllara tarihlenen bir örnekte İsin Hanedanı kralı
22
a.g.m., 37-38.
Mallowan a.g.m., Res.13: 6.
24
M. Aykut Özet, “Anadolu Medeniyetleri Müzesinden Bir Grup Hançer ve Mızrak Ucu”, Anadolu
Medeniyetleri Müzesi 1987 Yıllığı, Ankara, 1989, Kat. No.: 13-14., Res. 12-13.; Önder Bilgi, “Vehbi
Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi Tarafından Yeni Elde Edilen Metal Silahlar”, Palmet IV, 2002, 2931., Kat. No.: 18-20.
25
İstanbul’da Haluk Perk Koleksiyonu ve Van’da Yücel Aşkın Koleksiyonu.
26
L. Vanden Berghe, Het Archeologisch Onderzcek Naar de Bronscaltuur van Luristan. Opgravingen
in Pusht-i Kuh I Kalwali en War Kabud 1965 en 1966, Brussel, 1968, Çiz. 1/4.; Medvedskaya a.g.e.,
Tip I, II ve III. Res. 1-19.; Schaeffer a.g.e., Res. 265: 16-18.; Robert H. Dyson , “Notes on Weapons
and Chronologyin Northern Iran Around 1000 B. C.”, Dark Ages and Nomads c. 1000 B.C. Studies in
Iranian and Anatolian Archaeology (Yay. Haz.: M. J. Mellink), İstanbul, 1964; Res. 1: 4-5, 2: 1-4.
27
Schaeffer a.g.e., Res. 217: 1,14.
28
İran kakma yuvalı (flanşlı) hançerlerinin tek parça döküm tekniğiyle mi yoksa sap üzerine döküm
tekniğiyle mi üretildiği konusunda farklı görüşleriçin bkz.: K. Rachel Maxwell-Hyslop-H. W. M.
Hodges, “A Note on the Significance of the Technique of “Casting on” as Applied to a Group of
Daggers from North-West Persia”, Iraq, 26, Part I, 1964, 19-22.
23
18
Marduk-Nadin Ahhe (M.Ö. 1100-1083) adı geçmektedir. 29 Özellikle kuzeybatı İran
ve Azerbeycan’da daha çok kullanılmış gibi görünen ikinci türdeki hançerler hilal
biçimli balçaklarıyla diğerlerinden ayrılırlar. Bu tiplerin dışında, İran’da hilal
tepelikli, hilal balçaklı, kabza tutamağı düz kenarlı ya da boğumlu, namlusu köşeli
omuzlara sahip ve omurgalı bir başka hançer tipi de kullanılmıştır. 30
Hilal balçaklı hançerlerin görüldüğü bir diğer bölge ise Hakkâri’dir. 1999
yılında, Hakkâri kent merkezinde, Hakkari Kalesi eteklerinde tesadüfen ele geçirilen
steller üzerindeki kabartmalarda da tek parça döküm tekniğinde yapılmış madeni
kabzalı, hilal balçaklı hançerlerin güzel örnekleri izlenebilmektedir. Geç Tunç/Erken
Demir Çağ’a tarihlendirilen bu steller üzerinde betimlenen yarı çıplak erkek
figürlerinin bellerinde, kemere takılı durumda, kabzaları perçin görünümlü
kabaralarla süslü hançerler görülür. Balçağı iki ucu açık hilal biçimli hançerlerin
yaprak formlu, omurgalı ve kan oluklu namluları sivri uçla sonlanmaktadır. 31 Söz
konusu steller üzerinde betimlenen sap delikli baltalar ise Kuzey Mezopotamya
örneklerini hatırlatmaktadır. Bu durum, M.Ö. 2. bin yılın ortalarında bu bölgenin daha
çok Mezopotamya ile Kuzeybatı İran ve Transkafkasya kültürleri arasında bir geçiş
noktası olduğunu göstermektedir.
M.Ö. 2. bin yılın ortalarından sonra başta Van bölgesi olmak üzere demir
yoğun olarak kullanım alanı bulmuştur. Bu gelişme yakın Doğu’daki devletlerin
yapılarında ve buna bağlı olarak orduların kullandığı silah teknolojisi ve tiplerinde de
köklü değişimlere neden olmuştur. Başlangıçta sadece prestij ürünlerinde kullanılan
demir giderek silahlarda vazgeçilmez bir metal durumuna gelmiştir.
Bu gelişime paralel olarak Kuzeybatı İran’da da kabza ve namlusu dövülerek
biçimlendirilmiş tek parça demirden kakma yuvalı örnekler ortaya çıkmıştır. Bu tip
hançerlerin bazılarında kabza kenarlarında ince tunç levha halinde bir şerit kaplama
bulunmaktadır 32 ki bu uygulamanın örneklerine, daha sonra değineceğimiz Urartu
kılıç ve hançerlerinde de rastlanılmaktadır. İran’da Orta Demir (Demir II) Çağ’a
tarihlenen hançerlerin bir diğer grubu ise bimetalik (iki metalli) kılıç ve hançerlerdir.
Bunlardan Chagoula Derre’de bulunmuş tunç kabzalı ve demir namlulu iki örnek
farklı bir uygulama olarak “makara” tepeliklidir. Bunlardan biri tunç balçağa sahiptir.
Diğer bir örnekte ise yaba (çatal) şeklinde kabza kaidesi (balçak) bulunmaktadır. 33
Erken örneklerini Hitit İmparatorluk Çağı’nda gördüğümüz 34 kabzaları tunçtan
namluları ise demirden bimetalik silahların, özellikle demirin gündelik hayatta sıkça
kullanılmaya başlanmasından itibaren arttığı görülmektedir.
29
Medvedskaya a.g.e., 70., ayrıca bkz.: Hanne Lassen- Vagn F. Buchwald, “A Bronze Sword From
Luristan With A Proto-Arabic Inscription”, Anatolian Iron Age-II, (Yay. Haz. A. Çilingiroğlu-D. H.
French), Oxford, 1991, 44., Lev.04.1.1.
30
Medvedskaya a.g.e., Tip IV, 72-73, Fig. 9:20-23.
31
Veli Sevin-Aynur Özfırat-Ersin Kavaklı, “1997-1999 Hakkâri Kazıları”, 22. Kazı Sonuçları
Toplantısı I, 2001, 357-358.;Veli Sevin-Aynur Özfırat, “Hakkâri Stelleri: Doğu Anadolu’da Savaşçı
Çobanlar İlk Not”, Belleten LXV 243, 2002, 508, Res. 6-19.; Veli Sevin, “Doğu Anadolu Orta ve Son
Tunç Çağı”, ArkeoAtlas, 3, 2003, 123, 125.
32
Oscar White Muscarella, Bronze and Iron. Ancient Near Eastern Artifacts in The Metropolitan
Museum of Art, New York, 1988. 54, Res. 64.
33
Medvedskaya, a.g.e., Tip VI, VII. 75, Fig. 9: 28-30.
34
Ünsal Yalçın, “Iron Technology in Antiquity”, Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu, Dökümün
Beşiği, (Yay. Haz.: Ö. Bilgi), İstanbul, 2004, 224.
19
Demir Çağ’da Urartu ile birlikte Yakın Doğu’nun en güçlü devletlerinden biri
olan Assur’da kılıç ve hançerler gerek savaş ve gerekse prestij eşyası olarak çok
önemli bir yere sahip olmuştur. Ancak Nimrud (Kalhu), Khorsabad (Dur-Sarrukin) ve
Koyuncuk (Ninive) gibi başkentlerde yapılan kazılarda ele geçirilen silahlar tümüyle
yayınlanmış değildir. Yayınlanan birkaç parça kılıç ve hançer kabzasının flanşlı türde
olduğu görülür. 35 Buna karşılık saray kabartmaları sayesinde ayrıntılı denilebilecek
bilgilere ulaşılabilinir. Assur’da kılıçlar bir kın içinde ve bir kayış veya şeritle
omuzdan asılı durumda ve daima solda taşınırdı. 36 Daha çok kabartmalardan bilinen
kılıçların kısa veya uzun tipleri mevcuttu. Assur kılıçları yarı küresel tepelikli ve
genellikle yuvarlak kabzalıdır. Kabza kaidesi üzerinde aslan veya boğa gibi iki
hayvan başı, kının uç kısmında ise bazen çifte aslan başı, bazen de karşılıklı duran iki
hayvan ile bezelidir. Erken döneme ait bazı kınların uç kısmında ise çift spiral yer
almaktadır. Genellikle törensel amaçlı olan bu bezemeli kılıçlar krallar ve soylular
tarafından kullanılmıştır. Kılıçların demir namluları dönemine göre geniş veya dar
olabilmektedir, yaprak, üçgen, kavisli v.b. formlara sahiptirler. Düz yapılılar yanında
bir veya daha çok omurgaya sahip olanlar da bulunmaktadır. Hançerler ise bazen kın
içinde ve beldeki kemere takılı durumda taşınmıştır. Assur’ca “Patru” adıyla bilinen
hançerler daha çok törensel amaçlıdır ve ritüellerde kullanılmıştır. Tunçtan yapılmış
yuvarlak kabzalı ve muhtemelen kakmalı kabzalar genellikle kare kaidelidir.
Kabzaların, flanşlı ya da flanşsız, düz kenarlı ve iç bükey tutamaklı tipleri mevcuttur.
Namlular demirdendir ve kullanım amacına göre düz, dışbükey kenarlı ya da
kavislidirler. Assur kabartmalarında kral veya apotropaik figürler tarafından
kullanıldığı görülen çift hançerlerin kınlarının uçları hayvan başı şeklinde
sonlanmaktadır ve püsküllüdürler. 37
Urartu ile aşağı-yukarı çağdaş bir diğer uygarlık olan Geç Hitit Dönemi
merkezlerinde yapılan kazılar, silah tipolojisinin belirlenmesine az sayıda örnekle de
olsa katkıda bulunmuştur. Ancak burada da ana kaynak bizzat silahların kendisi değil
ve fakat ortostadlar üzerindeki kabartmalardır. Malatya-Aslantepe, Zincirli/Sam’al ve
özellikle Kargamış/Cerablus’ta ortaya çıkarılmış ortostatlar üzerinde yer alan çok
sayıdaki figür üzerinde kılıç ve hançer betimleri yer almaktadır. Söz konusu
ortostatlarda betimlenen kılıç ve hançerlerin bazen beldeki geniş kemere takılı olarak
ya da elde taşındığı, bazen de bir kayış veya enli bir şeritle omuza asılmak suretiyle
kullanıldığı görülmektedir. Kemere takılı durumdaki kılıçlar Hitit İmparatorluk
Çağı’ndan beri bilinen geleneksel türde hilal tepelikli, yuvarlak tutamaklıdır; namlu
omuzları dik köşeli ve kalın, bazen de tek omurgalı ve kıvrık uçludur. Bir kayışla
omuza asılmış ikinci türdeki kılıçlar ise oldukça uzun yapılıdır. Yarı küresel tepelikli,
uzun-yuvarlak tutamaklı olup, yuvarlak omuzludurlar. Kınları namluyla ilişkili olarak
uzun yapılı, iki yan tarafında boylamasına birer yiv ile bezelidirler. Uç kısımları ise
düzdür. 38
35
Max E. L. Mallowan, Nimrud and its Remains, 2, 1966, 404, Res. 333b.; R. Pleiner - J. K.
Bjorkman, “The Assyrian Iron Age. The History of Iron in the Assyrian Civilization”, Proceedings of
the American Philosophical Society, 118, N0:3, 1974, 288, Res 2: 1-2.
36
Pauline Albenda, The Palace of Sargon, King of Assyria, Paris, 1986. Lev.: 18, 44, 45, 4749,70,89,
97,102,
37
Geniş bilgi için bkz.; Tarık A. Madhloom, The Chronology of Neo-Assyrian Art, London, 1970.
38
Tüm Geç Hitit dönemi ortostatları ve bunların stilistik analizleri için bkz.: Winfred Orthmann,
Untersuchungen zur Spathethitischen Kunst, Bonn, 1971.; A. Muhibbe Darga, Hitit Sanatı ,İstanbul,
1992.
20
Kılıçlardaki bu iki farklı tip Geç Hitit Sanatı üsluplarında ayrı ayrı
izlenebilmektedir. Örneğin erken uslupta işlenmiş ortostatlarda hemen hemen
tümüyle Büyük Hitit İmparatorluk Çağı özellikleri devam ettirilmektedir. Sözgelimi
Malatya-Aslantepe Aslanlı Kapı kabartmalarındaki figürler, 39 Hitit İmparatorluk
Çağı’na ait Boğazköy Kral Kapısı Kabartması’ndaki tanrı figürü 40 ve Yazılıkaya
kabartmalarındaki tanrıların bellerindeki hilal tepelikli ve kıvrık uçlu kılıçlardan
taşımaktadırlar.
Kalhu’nun (Nimrud) yeni bir Assur başkenti olarak kurulması ve giderek
gelişip büyümesiyle Assur İmparatorluğu’nun Geç Hitit sanatı üzerinde etkilerinin
hissedilmeye başlandığı M.Ö. 9. yüzyılın ortalarından itibaren işlenmiş ortostatlarda
betimlenen kabartmalarda ise geleneksel Hitit özelliklerinden yavaş yavaş
uzaklaşılmaya başlanıldığı izlenebilmektedir. Bu dönem kabartmalarındaki figürlerin
bellerinde daha çok düz namlulu hilal balçaklı kılıçlar görülmektedir. Sözgelimi
Zincirli/Sam’al İçkale güney kapısındaki sola yürüyen iki erkek figürü, 41 sola
ilerleyen kral figürü 42 ve aslan başlı adam figürü 43 bu türden kılıç taşımaktadır. Aynı
stile tarihlendirilen heykeller için de durum aynıdır. Zincirli/Sam’al, İçkale J
yapısında ele geçirilmiş, çift aslanlı kaide üzerinde duran “Kral Heykeli”ndeki 44
figürün belinde de hilal tepelikli, hilal balçaklı, keskin omurgalı düz bir kılıç yer
almaktadır.
M.Ö. 8. yüzyılın ortalarında Assur İmparatorluğu’nda III. Tiglat-Pileser’in
tahta çıkışından sonra başlayan döneme tarihlendirilen ortostatlarda geleneksel Hitit
özelliklerinden iyice uzaklaşıldığı ve tümüyle Assur ve giderek Arami etkilerinin ön
plana çıktığı görülmektedir. Bu etki kılıç ve hançer tiplerinde de kendini
göstermektedir. Söz konusu ortostatlarda betimlenen, özellikle yönetici figürleri
geleneksel hilal tepelikli ve ucu kıvrık Hitit kılıç ve hançerlerinin aksine bambaşka
bir tip olan, bir kayışla omuzdan asılan, yarı küresel tepelikli, yuvarlak tutamaklı ve
kınları boylamasına iki yivle bezeli uzun kılıçlar taşımaktadır. Bu çağ üslubunun en
güzel örnekleri Kargamış’ta ele geçirilmiştir. En çarpıcı örnekleri “Kral Burcu”
ortostatlarındaki, Kargamış yöneticileri Yariris ve Kamanis’in betimlendiği
kabartma 45 olmak üzere, daha çok yönetici ve soyluların betimlendiği diğerlerinde 46
yer alan krali figürlerin tamamına yakını omzundan asılı kayışla taşınan bu tipte
kılıçlarla resmedilmiştir. Aşağıda ele alacağımız Urartu örneklerini anımsatan bu tür
kılıçlar aynı zamanda, Demir Çağı’nda Anadolu’da yepyeni bir kılıç repertuarının
gelişmiş olduğuna işaret etmektedir.
Anadolu, Mezopotamya , İran v.b bölgelerin dışında ve fakat bunlardan
sürekli etkilenmiş olan Transkafkasya’daki gelişim ise daha farklıdır. Yerel özellikleri
ağır basan bir karaktere sahip Transkafkasya kılıç ve hançerleri Önasya’daki
gelişmeleri hep geriden takip etmiştir. Sözgelimi Önasya’da M.Ö. 4. bin yılın sonları
39
Orthmann a.g.e., Lev. 40:A/5a;A/8; Darga a.g.e., Res. 233.; Veli Sevin, Anadolu Arkeolojisi,(3.
baskı), İstanbul, 2003, 197.
40
Darga, a.g.e., Res. 129.; Sevin 2003b, 180.
41
Orthmann , a.g.e, Lev. 57: B/4.; Darga 1992, Res. 265.
42
Darga a.g.e, Res. 264.
43
Orthmann, a.g.e., Lev. 60: B/25.; Darga, a.g.e, 270.
44
a. g. e.; Res. 268.
45
Orthmann, a.g.e., Lev. 31: G/5.; Darga, a.g.e., Res. 272.
46
Orhmann, a.g.e., Lev. 31: G/1-4.
21
ve 3. bin yılın hemen başlarında kullanılmaya başlanan saplı hançerler
Transkafkasya’da yaklaşık 500 yıllık bir gecikmeyle, M. Ö. 3. bin yılın ortalarından
sonra görülmeye başlanmıştır. Yakındoğu’da M.Ö. 3. bin yıl ortalarında oldukça
yaygın sapları perçinli kılıç ve hançerler ise ancak 3. bin yılın sonlarında ortaya
çıkmış ve 2. bin yıl ortalarına kadar kullanılmıştır. 47 Orta Anadolu’da Erken Tunç
Çağı ortalarında görülen uzun kılıçların (rapier) Transkafkasya’da Trialeti
Kurganları’nda, Saduga, Mravaltskali, Lilo, Tetri Kvebi ve Samtavro’da güzel
temsilcileri ele geçirilmiştir. Ancak bunların en erken örneği olan Saduga uzun kılıcı
dahi M.Ö. 2. bin yılın başlarına tarihlendirilmektedir. Daha yerel özellikler taşıyan ve
Ege orijinallerinden etkilenip etkilenmediği konusunda farklı görüşler bulunan bu
uzun kılıçlarda Orta Anadolu’dakilerden farklı olarak omuzlarda perçinlere yer
verilmemiştir. 48
Yakın Doğu’da M.Ö. 2. bin yılın başlarından sonra repertuara giren, kabza ve
namlusu tek parça döküm tekniğinde üretilen, kabzası flanşlı (kakma yuvalı) kılıç ve
hançerlerin Transkafkasya da’ki kullanımı M.Ö. 1500’lerden sonra gerçekleşmiştir.
Özellikle İran örneklerini hatırlatan içbükey kenarlı, flanşlı (kakma yuvalı)
kabzalarda genellikle perçin kullanılmamıştır. Balçak kısımları düzdür. Namluları ise
düz ya da dışbükey kenarlı ve çoğunlukla sivri uçlu olup, omurgalı veya omurgasız
örnekleri mevcuttur. 49 M.Ö. 2. bin yılın üçüncü çeyreğinde, kabzası flanşlı(kakma
yuvalı) kılıç ve hançerlerin yerini tunç kabzalı yeni bir tip alır. Aslında flanşlı (kakma
yuvalı) türlerin gelişkin bir tipi durumundaki bu kılıç ve hançerlerin omuzları dik
köşeli ve namluları da daha üçgen yapılıdır. Merkezi Kafkasya’da bu dönemden sonra
kullanılan bütün kılıç ve hançerlerin gelişimi model olarak bu formu izler. 50 M.Ö.1.
bin yılın ilk çeyreğinde demir silahların, özellikle de tunç kabzalı, demir namlulu
bimetalik kılıçların üretiminde büyük bir artış vardır. Yerel tiplerin devam etmiş
olmasına karşılık özellikle Kafkasya’nın, Urartu etkisini hisseden Samtavro, Musiyeri gibi bölgelerinde Urartu özellikleri taşıyan kılıç ve hançerler ele geçmiştir. 51
Görülüyor ki, Yakın Doğu’da kılıç ve hançer gibi saldırı silahlarının bazı
türleri, özellikle M.Ö. 3. bin yılın başlarından itibaren ortak bir atadan türemiş gibi bir
görünüm arz ederler ve geniş bir coğrafyaya yayılmış durumda ortaya çıkarlar. Bu,
bölgelerarası ortak gelişmelerden Van bölgesi nasıl etkilenmiştir ? Bu gelişimdeki
yeri nedir?
Van bölgesindeki en erken hançerlerin ortaya çıkış yeri ve tarihi bilinmez.
Çok iyi araştırılmış ve iyi bir stratigrafi veren Dilkaya ve Karagündüz kazıları ile Van
Kalesi ve Çelebibağ Höyükleri’ndeki küçük sondajlarda da Erken Transkafkasya
tabakalarında tunçtan silahlara rastlanılmamıştır.
47
Ingo Motzanbäcker, Sammlung Kossnierska Der Digoriche Formenkreis Der Kaukasischen
Bronzezeit, Berlin, 1996, 70-71, Çiz. 35:1, 2, 4, 5.
48
Mikheil Abramishvili, “Transcaucasian Rapiers and the Problem of their Origin”, Lux Orientis,
Archäologie zwischen Asien und Europa, Festschrift Für Harald Hauptmann zum 65. Geburtstag”
(Yay. Haz.: R. M. Boehmer ve J. Maran), Rahden/Westf, 2001, 1-8.
49
Konstantin Picchelauri, Waffen der Bronzezeit aus Ost-Georgian, Espelkamp, 1997, 22, Lev. 50:
740-752.; Medvedskaya, a.g.e., Res. 11: 1-5, 7-11
50
Picchelauri, a.g.e., 22, Lev. 50: 753-762.
51
Örnekler için bkz.; Georg Kossack, Beiträge Zur Allgemenien und Vergleichenden Archäologie,
München, 1983, Çiz. 32.; Otar Lordkipanidse, Archäologie in Georgien. Von der Altsteinzeit zum
Mittelalter., Heidelberg, 1991, Abb. 39:19-20.; Picchelauri, a.g.e., Lev. 61: 944-948.
22
Bölgenin pastoral bir yaşamın söz konusu olduğu Orta Tunç Çağı ise daha çok
nekropollerden tanınmaktadır. Özellikle Van Gölü’nün batısında yoğunlaşan bu
nekropollerde henüz herhangi bir kazı yapılmış değildir. Bu nedenle de kazı
buluntusu olan herhangi bir silah bulunmamaktadır. Ancak Van Müze
Müdürlüğü’nde arkeolog olarak görev yapmış olduğum 1990-2000 yılları arasında
satın alma yoluyla müzeye kazandırılmış, buluntu yeri belli olmayan çok sayıda tunç
hançerin varlığı tarafımızdan bilinmektedir. Bu türde silahların en erken ve en basit
temsilcileri büyük bir olasılıkla Transkafkasya’daki gibi İlk Tunç Çağı sonlarında
ortaya çıkmış olmalıdır. 52 Bunlardan Trialeti örnekleriyle karşılaştırılabilecek,
sapında tek delik bulunan omurgasız, geniş namlulu, örneklerin ise M.Ö. 2. bin yılın
ilk yarısına ait oldukları söylenebilir. Bunlara ilaveten ince- uzun yapılı ve kan oluklu
tiplerin de Geç Tunç Çağı’na ait oldukları anlaşılmaktadır.
Hakkari il merkezinde, 1998 ve 1999 yıllarında gerçekleştirilen arkeolojik
kazılarda ortaya çıkarılan M1 ve M2 Mezarlarında da hançerlere rastlanılmıştır. M1
mezarında ele geçirilen kısa saplı, yuvarlak omuzlu, omurgalı iki adet tunç hançer,
bölgenin Orta ve Son Tunç Çağı hançerleri için çok önemli bilgi veren birer belge
niteliğindedir. 53
Bölgenin Tunç Çağları konusundaki bilgi yetersizliğine karşın Erken Demir
Çağ’ı daha iyi bilinmektedir. En erken evrelerinden itibaren demirin yoğun şekilde
kullanılmaya başlandığı bu dönemde silah teknolojisinde önemli değişiklikler
olmuştur. M.Ö. 2. bin yılın son çeyreğinde, özellikle Doğu Anadolu yüksek
yaylasının Assur yazılı kaynaklarından Uruatri ve Nairi olarak bahsedilen beylik ya
da krallıklar arasında paylaşıldığı bilinir. Ancak, pastoral yaşam tarzı nedeniyle bu
küçük beylikler daha çok nekropollerinden tanınır. Bu nekropollerden Ernis (Ünseli),
Karagündüz, Yoncatepe ve Hakkari M2 mezarında tümüyle demirden yapılmış
hançerler ele geçmiştir. Genellikle tunçtan yapılmış erken örneklerini Anadolu’da
Tunç Çağı’ndan bildiğimiz, çağdaş örnekleri ise Kuzeybatı İran’da Gilan bölgesi
Erken Demir Çağı mezarlarında ele geçmiş, sapsız namlu türündeki bu hançerler iki
ağızlı, tek omurgalı ve küt uçludurlar. Karagündüz’de Erken Demir II Dönemi’ne ait
10 no’lu oda mezarda ele geçirilmiş iki örneğin yuvarlak omuzları üzerinde, ahşap
kabzanın perçinlenmesi için delikler bulunmaktadır. 54 Erken Demir I Dönemi’ne ait 2
no’lu oda mezarda bulunan diğer bir hançerin perçin delikli ve omurgalı namlusu ise
ahşap kabzanın her iki yüzüne yerleştirilmiş demir kaplamalarıyla oldukça dikkat
çekicidir. 55 Hilal biçimli tepeliği bulunan bu hançerin biraz farklı ve gelişmiş
benzerleri, Yoncatepe M3 mezarından bir hançer 56 ve Van Müzesi’nde etüdlük
eserler arasında bulunan bir diğer hançerdir. 57 Kabza ve namlusu tek parça demirden
52
Picchelauri, a.g.e., 21, Lev. 48: 652-678.
Veli Sevin-Aynur Özfırat-Ersin Kavaklı, “1997-1999 Hakâri Kazıları”, 22. Kazı Sonuçları
Toplantısı 1.,2001, 358., Res. 11.
54
Veli Sevin-Ersin Kavaklı, Bir Erken Demir Çağ Nekropolü Van/Karagündüz-An Early Iron Age
Cemetery, İstanbul, 1996, 34, Res. 22.
55
a.g.e., , 36, Res. 23.
56
Oktay Belli-Erkan Konyar, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erken Demir Çağ Kale ve Nekropolleri,
İstanbul, 2003, 75, Çiz. 55, Res.39.
57
a.g.e., 48-51, Çiz. 38:2, Res. 25.(Bu yayında yanlışlıkla Ernis (Ünseli) buluntusu olarak
değerlendirilmiştir.); ayrıca krş.: Veli Sevin, “Urartu Oda-Mezar Mimarisinin Kökeni Üzerine Bazı
Gözlemler”, Anadolu Demir Çağlari I, (Yay. Haz.. A. Çilingiroğlu) İzmir, 1997. Bu makalede,
incelenen Ernis buluntuları arasında söz konusu hilal tepelikli hançerin bulunmadığı görülmektedir.
53
23
dövme tekniğiyle yapılmış bu iki örnek aşağıda ele alacağımız Urartu Krallığı dönemi
hilal tepelikli hançerlerinin prototipi durumundadır.
Şu ana kadar çok genel hatlarıyla verilmeye çalışılan Yakın Doğu kılıç ve
hançerlerinin gelişimi izlendiğinde; silah üretiminde bakır, tunç ve demir
kullanılmının başlaması ile genel olarak silah tiplerinin Yakın Doğu’nun hemen tüm
uygarlıklarında aynı tarihlerde (Kafkasya Bölgesi hariç) başlayarak devam etmiş
olduğu görülmektedir. Özellikle erken dönemlerde farklı coğrafyalarda da olsa çok
yakın silah tipleri kullanılmıştır. Ancak maden teknolojisinin ilerlemesi, uygarlıkların
kültür birikimlerinin artması ve gelişen bürokratik devlet sistemleri sonucunda her
uygarlık kendine özgü silah tipleri oluşturmaya başlamış gibi görünmektedir.
Özellikle Assur ve Geç Hitit Krallıkları bu yeni gelişmelerin en güzel örneklerini
sunarlar. Bu gelişimde Urartu’nun yeri ise değerlendirme bölümünde ele alınacaktır.
24
3. KATALOG :
Aşağıdaki katalog bölümünde Urartu uygarlığına ilişkin 69 kılıç ve kılıç
namlusu, 6 hançer ve hançer namlusu, 36 bıçak ve 20 kın olmak üzere toplam 131
adet eser bulunmaktadır (Grafik 1). Katalogdaki eserlerden 55’i satın alma, hibe ve
müsadere yoluyla müzelere kazandırılmış olanlardır. 22’si kale, 52’si mezarlar ve 2
adeti de höyüklerde ele geçirilmiştir (Grafik 2). Bunlardan 88 adeti Van, Erzurum,
Elazığ, Malatya, İstanbul Arkeoloji Müzelerinde ve İstanbul Üniversitesi, Edebiyat
Fakültesi Laboratuar’ı ile Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi,
Arkeoloji Bölümü Laboratuarı’nda birebir çalışılarak incelenmiş ve kataloga dahil
edilmiştir. Geri kalan 43 adeti ise yayınlardan derlenmiştir. Orijinalini görmeden
incelediğimiz eserlerin tanımlamaları ve ölçüleri ilgili yayınlarda zaman zaman açık
olarak verilmemiştir. Bu gibi durumlarda eserlerin tanımlamaları ve bazen ölçüleri
tarafımızdan değerlendirilmiştir. 1
Katalogda yer alan eserlerin demir aksamları tümüyle dövme tekniğinde, tunç
olanlar ise bazen döküm, bazen de dövme ve döküm teknikleri birlikte kullanılarak
üretilmişlerdir. İncelenen bıçaklar genellikle demirden ve daima tek ağızlıdır. Kın
pabuçlarından demirden olanlar dövme tekniğinde, tunçlar ise döküm ve dövme
teknikleri birlikte kullanılarak üretilmiştir.
1
Kataloga dahil edilen kılıç, hançer ve bıçakların buluntu merkezleri için bkz.: harita 2.
25
3.1. KILIÇLAR :
Katalog No
:
1
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Burmageçit Köyü-Tunceli
Bu gün Bulunduğu Yer:
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
85.1.73.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
3
Resim No
:
1-2
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 24.5 cm.,
namlu genişliği . 5.0 cm.
Yayınlar
:
Yıldırım 1989, Şekil 2.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabza sapının
kenarları tunç şerit il çerçevelendirilmiş kakma yuvalı (flanşlı)dır. Çerçeve şeritleri
klipslerle sapa tutturulmuştur. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı mevcuttur.
Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında ortası açık
tunç kelepçeler yer almaktadır. Kakma elemanları düşmüştür. İkisi kabza sapı, ikisi
de balçak üzerinde dört adet tunç perçin çivisi vardır. Tepeliği ince-uzun bir çıkıntı
halindedir; başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu kırık olup çok az bir bölümü
kalmıştır. İki ağızlı olduğu anlaşılan namlu, balçak arasından geçip uca kadar uzanan
keskin bir omurgaya sahiptir.
26
Katalog No
:
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç-Gümüş
4.1.IA1.
Tip No
Buluntu Yeri
2
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Doğu Anadolu
Staatliche Museen zu BerlinMuseum für Vor-und Frühgeschichte.
Berlin/Almanya
Müze Envanter No
:
______
Müzeye Geliş Şekli
:
______
Kazı Envanter No
:
______
Çizim No
: 4
Resim No
:
3
Ölçüleri
:
Uzunluk. 46.8 cm.
Yayınlar
: Kossack 1983; 32/4.;
Wartke 1991; Res. 5.;
Wartke 1993, Res. 26.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabzanın
kenarları kalınlaştırılmış ve etrafı gümüş şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kakma yuvalı
(flanşlı)dır. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini
oluşturan balçak üzerinde, omuzu iki yandan kavrayan, ortası açık tunç kelepçeler
yer almaktadır. Kakma elemanları düşmüştür. Tepeliği ince-uzun dikdörtgen çıkıntı
halindedir; başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri
uçludur; ortası yassı omurgalıdır. Ucunda, uç kısmı açık omurgalı tunç kın pabucu
bulunmaktadır.
27
Katalog No
:
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç-Gümüş
4.1.IA1.
Tip No
Buluntu Yeri
3
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Bilinmiyor
Museum of the Ancient Orient
Berlin/Almanya
Müze Envanter No
:
MVI-XIc-4752.
Müzeye Geliş Şekli
:
____
Kazı Envanter No
:
____
Çizim No
: ___
Resim No
:
Ölçüleri
: Uzunluk. 46.2 cm.
Yayınlar
: Watke 1991; Res.: 6.
4
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabzanın
kenarları kalınlaştırılmış ve etrafı gümüş şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kakma yuvalı
(flanşlı)dır. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini
oluşturan balçak üzerinde, omuzu iki yandan kavrayan, ortası açık, üzeri yivli tunç
kelepçeler yer almaktadır. Kakma elemanları düşmüştür. Tepeliği ince-uzun
dikdörtgen çıkıntı halindedir; başlığı eksiktir. Yüksek omuzlu namlu, omuzda geniş
uca doğru daralan, inceltilmiş iki ağızlı ve omurgalıdır. Namlu ucunda omurgalı tunç
kın pabucu bulunmaktadır.
28
Katalog No
:
4
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
4.1.IA1.
Tip No
:
Van-Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Ye :
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Buluntu Yeri
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 26.26.
Çizim No
:
5
Resim No
:
5
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 43.0 cm.,
Mev. namlu gen.: 4.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabzanın
kenarları kalınlaştırılmış ve kenarları tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kakma
yuvalı (flanşlı)dır. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza
kaidesini oluşturan balçak üzerinde demir kelepçe mevcuttur. Kabza sapı ve balçak
üzerinde olması gereken kakma elemanları düşmüştür. Düşük omuzlu namlu uca
doğru daralan, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Namlunun her iki yüzünde de
keskin bir omurga bulunmaktadır. 2
2
Namlunun sivri ucu Kat. No.:19’un (Kazı Env. No.: TAN. KM. 26.22.) namlu ucuna bitişiktir.
29
Katalog No
:
5
Adı
:
Kısa Kılıç
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
76.18.160.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
6
Resim No
:
6
Ölçüleri
: Uzunluk: 40.0 cm.,
Namlu gen.: 5.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabza sapının
kenarları kalınlaştırılmış kakma yuvalı (flanşlı)dır. Ortasında sivri bir kavrama
çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçağın kelepçeleri düşmüştür.
Ancak iki yanda, kelepçe yuvasını oluşturan, 0.7 cm.lik dörtgen girintiler
bulunmaktadır. Kakma elemanları düşmüş olup, bunları tutan kabza sapı üzerinde
iki, balçak üzerinde dört adet perçin yer almaktadır. Dörtgen çıkıntı şeklindeki
tepeliğin başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu, uzun dikdörtgen formlu, iki ağızlı,
sivri uçlu ve omurgalıdır.
30
Katalog No
:
6
Adı
:
Kısa Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA1
Buluntu Yeri
:
Burmageçit köyü-Tunceli
Bu gün Bulunduğu Yer :
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
85.1.6.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
7
Resim No
:
7
Ölçüleri
:
Uzunluk : 38 cm.,
Namlu genişliği : 3.5 cm.
Yayınlar
:
Yıldırım 1989.; Şekil 3.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Aşağıya doğru kısmen daralan,
uzun dikdörtgen kabza sapının ve balçağın kenarları kalınlaştırılmış kakma yuvalı
(flanşlı)dır. Flanşların üzeri demir şerit ile çerçevelendirilmiştir. Ortasında sivri bir
kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçağın kelepçeleri
düşmüştür. Ancak kelepçe yuvası işlevini gören girintiler görülmektedir. Kakma
elemanları düşmüş ancak, kabza sapında bir, balçak üzerinde iki adet tunç perçin
çivisi bulunmaktadır. Üçgenimsi çıkıntı halindeki tepeliğin başlığı eksiktir. Düşük
omuzlu namlu, uca doğru daralan, iki ağızlı ve sivri uçludur. Üzerinde birbirine
paralel üç adet silme (kan oluğu) yer almaktadır. Ağız kenarları kırık ve kısmen
deforme olmuştur.
31
Katalog No
:
7
Adı
:
Kısa Kılıç
Cinsi
: Demir
4.1.IA1.
Tip No
Buluntu Yeri
:
Erivan Kolumbariumu
-Erivan/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
8
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Uzunluk: 42.0 cm., namlu gen.: 5.7 cm.
Yayınlar
:
Esajan ve bşk. ; Lev.:X/2.;
Biscione ; 121, Çiz. 7/1.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabza sapının
ve omzun kenarları kakma yuvalı (flanşlı)dır. Kabzasıyla birlikte tek parça demirden
yapılmıştır. Kavrama çıkıntısı ve balçak kelepçeleri yoktur. Kabza kaidesini
oluşturan balçak üzerinde iki, kabza sapı üzerinde bir adet perçin yer almaktadır.
Kakma elemanları düşmüştür. Tepeliği kısa dörtgen çıkıntı halindedir; başlığı
eksiktir. Köşeli omuzlara sahip namlu, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur; ortası
yassı silmelıdır.
32
Katalog No
:
8
Adı
:
Kısa Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
: 4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Dedeli-Patnos/Ağrı
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
9
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Uzunluk: 39.7 cm.,
Namlu gen.: 4.6 cm.
Yayınlar
:
Öğün; Res.: 41.;
Işık ; Res.: 27, Çiz.: 12.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabza sapının
ve omzun kenarları kalınlaştırılmış kakma yuvalı (flanşlı)dır. Ortasında kavrama
çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde, iki yandan
omuzu kavrayan, ortası açık tunç kelepçeler yer almaktadır. Kakma elemanları
düşmüştür. Dörtgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin başlığı eksiktir. Düşük omuzlu
namlu, uzun dikdörtgen formlu, iki ağızlı ve omurgalıdır. Uç kısmında omurgasız,
düz yapılı bir kın bulunmaktadır.
33
Katalog No
:
9
Adı
:
Kılıç-Tunç
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Karmir-Blur/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer: ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
___
Resim No
:
8
Ölçüleri
:
Uzunluk: 47.6 cm., namlu gen.: 3.5 cm.
Yayınlar
:
Barnett-Watson; Res.: 14
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın üst yarısı ve tepeliği
eksiktir. Uzun dikdörtgen kabza sapının kenarları tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir.
Kabza kakma yuvalı (flanşlı)dır. Sap üzerinde bir, balçak üzerinde iki adet perçin yer
almaktadır. Düşük omuzlu namlu ince-uzun yapılı, düz kenarlı, ucu üçgen yapılıdır.
Karmir-Blur’da, ilk bulunduğu yıllarda formu iyi anlaşılamamış gibi görünen bu kılıç
IIA1 tipinde olmalıdır.
34
Katalog No
:
10
Adı
:
Kısa Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale/Van
Bu gün Bulunduğu Yer : Staatliche Museen zu BerlinVorderasiatischen Museum,
Berlin/Almanya
Müze Envanter No
:
____
Müzeye Geliş Şekli
:
____
Kazı Envanter No
: ____
Çizim No
:
10
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk. 25.8, namlu gen.: 4.5 cm.
Yayınlar
:
Wartke 1990; Kat. Nr. 234, 123, Lev.: 38a,
Re: 30/d; Wartke 1993; Res.: 25
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın omuzdan yukarıdaki
sap ve tepeliği eksiktir. Kabza kaidesini oluşturan tunç balçağın tek kelepçesi
mevcuttur. Düşük omuzlu namlu, iki ağızlı ve omurgalıdır, ucu eksiktir.
35
Katalog No
:
11
Adı
:
Kısa Kılıç Namlusu
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
: 4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer : Vorderasiatischen Museum zu Berlin
Berlin/Almanya
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Toprakkale Kazısından
___
Kazı Envanter No
Çizim No
:
11
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk: 19.5 cm.,
Namlu gen.: 3.1 cm.
Yayınlar
:
Wartke 1990; 122-123,
Kat. Nr. 233, Res.:30/c.
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Kabzanın balçaktan yukarısı ve namlunun uç kısmı kırıktır.
Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde ortası açık tunç kelepçeler yer almaktadır.
Namlu, paralel kenarlı, iki ağızlı ve omurgalıdır.
36
Katalog No
:
12
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.1.IA1.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz (Etüdlük 13)
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
12
Resim No
:
9
Ölçüleri
: Uzunluk : 44 cm., genişlik : 6.2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun, dikdörtgen yapılı kabzanın
perçin deliğinden yukarısı kırıktır. Perçin izlerinden kakma yuvalı (flanşlı) olduğu
anlaşılmaktadır. Kakma elemanları düşmüştür. Balçak kısmı üzerinde iki adet demir
perçin çivisi bulunmaktadır. Düşük omuzlu namlunun ağız kenarları ve uç kısmı
kırıktır. İki ağızlı ve yayvan omurgalıdır.
37
Katalog No
:
13
Eserin Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç-Kemik-Gümüş
Tip No
: 4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer: Adana Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
13
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Uzunluk: 67.0 cm., namlu gen.: 3.0 cm.
Yayınlar
:
Işık ; 561, Çiz. 13.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabzanın
kenarları kalınlaştırılmış ve etrafı gümüş şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kakma yuvalı
(flanşlı)dır. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini
oluşturan balçak üzerinde, omuzu iki yandan kavrayan, ortası açık tunç kelepçeler
yer almaktadır. Kabza sapı ve balçak üzerine ikişer adet yarı küresel başlıklı perçinle
tutturulmuş kemik kaplamalar bulunmaktadır. Perçin başları gümüş kaplamalıdır.
Tepeliği ince-uzun bir çıkıntı halinde; yarı küresel başlıklıdır. Bu bölümde de bir
adet perçin bulunur. Düşük omuzlu namlu, ince-uzun yapılı ve paralel kenarlıdır.
Ağız kenarları yıpranmıştır. Balçak açıklığında başlayıp uca doğru devam eden
keskin omurgalıdır. Ucunda, omurgalı kın pabucu bulunmaktadır.
38
Katalog No
:
14
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
76.18.159.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
14
Resim No
:
10
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 50.0 cm.,
Namlu genişliği : 2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Dörtgen yapılı kabza sapının
omuzdan yukarısı eksiktir. Sapın kenarları kalınlaştırılmış ve yan yüzleri tunç şerit
ile çerçevelenerek kabza oluşturulmuştur. Kabza kenarları kalınlaştırılmış kakma
yuvalı (flanşlı) olup, yan yüzleri ince tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir. Balçak
üzerinde tunçtan, ortası açık, omuzu iki yandan kavrayan, iki kenarı yivli ortası çukur
1.0 cm. kalınlığında kelepçeler yer almaktadır. Olması gereken kakma parçaları
düşmüştür. Ancak bir adet perçin deliği görülebilmektedir. Namlu aşırı derecede
yıpranmış vaziyette, iki parça halindedir. Düşük omuzlu namlu, omuzda geniş, uca
doğru daralan formludur. İnceltilmiş iki ağızlı ve her iki yüzde de omurgalıdır.
39
Katalog No
:
15
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
: 4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
76.18.157.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
15
Resim No
:
11
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 33.5 cm.,
Namlu genişliği : 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmış olup, dörtgen yapılı kabza sapının
ortasından yukarısı eksiktir. Kabza kenarları kalınlaştırılmış ve yan yüzleri tunç şerit
ile çerçevelendirilmiştir. Kakma yuvalı (flanşlı)dır. Kabza kaidesini oluşturan balçak
üzerinde tunçtan, ortası açık, omuzu iki yandan kavrayan, iki kenarı yivli ortası çukur
1.0 cm. kalınlığında kelepçeler yer almaktadır. Balçak kısmında ahşap ya da kemik
kakma elemanlarını tutan iki adet perçin izi mevcuttur, ancak kakma elemanları
düşmüştür. Gövdenin bir bölümü ve ucu eksik namlu, düşük omuzlu, inceltilmiş iki
ağızlı ve her iki yüzde de keskin omurgalıdır.
40
Katalog No
:
16
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
76.18.158.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
16
Resim No
:
12
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 26.5 cm.,
Namlu genişliği : 2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmış olup, dörtgen yapılı kabza sapının
orta kısmından yukarısı eksiktir. Kabzanın kenarları kalınlaştırılmış ve yan yüzleri
tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kakma yuvalı (flanşlı)dır. Kabza kaidesini
oluşturan balçak üzerinde tunçtan, ortası açık, omuzu iki yandan kavrayan, 1.0 cm.
kalınlığında kelepçeler yer almaktadır. Balçak kısmında ahşap ya da kemik kakma
elemanlarını tutan iki adet perçin izi mevcuttur, ancak kakma elemanları düşmüştür.
Düşük omuzlu namlunun yarıya yakın kısmı eksiktir. Omuzda geniş, uca doğru
daralan yapılıdır. İnceltilmiş iki ağızlı ve her iki yüzde de keskin omurgalıdır.
41
Katalog No
:
17
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Ye :
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 26.21.
Çizim No
:
17
Resim No
:
13
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 30.0 cm.,
Mevcut namlu gen.: 2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dörtgen yapılı kabzanın
kenarları kalınlaştırılmış ve yan yüzleri tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir. Balçak
üzerinde, omuzu iki yandan kavrayan, yaklaşık 1.0 cm. kalınlığında, ortası açık tunç
kelepçeler yer almaktadır. Kabza ve balçak üzerinde olması gereken kaplama
parçaları düşmüştür. Namlu fazla tahrip olmuş durumdadır ancak, ince uzun yapılı
olduğu anlaşılmaktadır. Kabza kenarına bitişik durumda, tunçtan oval yapılı,
muhtemelen kın pabucuna ait bir parça bulunmaktadır.
42
Katalog No
:
18
Adı
:
Kılıç Namlusu
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Ye :
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
73.9.10.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
18
Resim No
:
14
Ölçüleri
:
Uzunluk : 35 cm., genişlik : 3.4 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte demirden yapılmıştır. Kabzanın büyük bir bölümü eksiktir.
Omuzdan namluya geçişte her iki kenarda, balçak kelepçelerine ait yaklaşık 0.7 cm.
lik, girinti şeklinde dörtgen yuvalar mevcuttur. Omuz üzerinde demir soket ve bunun
içine geçirilmiş tunçtan bir perçin bulunmaktadır. Omuzda geniş uca doğru daralan
bir forma sahiptir. Yuvarlak (kör) uçludur. İnceltilmiş iki ağızlı, her iki yüzde de
omuzda başlayıp uca kadar devam eden keskin omurgalıdır.
43
Katalog No
:
19
Adı
:
Kılıç Namlu Parçası
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIA2.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Ye :
YYÜ. Fen-Edebiyat. Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 26.22.
Çizim No
:
19
Resim No
:
15
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk:21.5 cm.,
Namlu genişliği: 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden namlu parçasıdır. Kabzası tümüyle, namlusu kısmen eksiktir.
İnce, uzun yapılı, düz kenarlı, uca doğru daralan, sivri uçlu bir forma sahiptir. Her iki
yüzde keskin omurgalı olduğu anlaşılmaktadır. 3
3
Uç kısmına bitişik durumda Kat. Ko. 4’e (Kazı Env. No.: 26.26.) ait namlu ucu bulunmaktadır.
44
Katalog No
:
20
Adı
:
Kılıç Namlusu Parçası
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.1.IA2.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Üniversitesi,
Ed. Fak. Laboratuarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Van/Altıntepe Kazısından
Kazı Envanter No
: TAN KM.21.2
Çizim No
:
20
Resim No
:
16
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 25.3 cm.,
Genişlik : 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmış namlu parçasıdır. Kabzası ve namlunun uç kısmı
eksiktir. İki ağızlıdır. Her iki yüzde de yüksek ve keskin birer omurga bulunmaktadır.
45
Katalog No
: 21
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor.
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 14.32.75.
Müzeye Geliş Şekli
: Satın alma
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 21
Resim No
:
17-18
Ölçüleri
:
Uzunluk : 48.0 cm.,
___
Namlu genişliği : 2.5 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen kabzanın
kenarları kalınlaştırılıp tunç şerit ile çerçevelendirilmiştir. Kabza kakma yuvalı
(flanşlı)dır. Ortasında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Üst kısmında işlevi
tam anlaşılamayan çıkıntılı tunç bir kelepçe mevcuttur. Kabza kaidesini oluşturan
balçak üzerinde 1.0 cm. kalınlığında , iki yandan omuzu kavrayan tunç kelepçeler
bulunmaktadır. İkisi kabza sapı biri de balçak üzerinde üç adet perçin deliği
mevcuttur. Kakma elemanları düşmüştür. Sivri çıkıntı şeklindeki tepeliğin başlığı
eksiktir. Düşük omuzlu namlu, kavisli, iki ağızlı, omurgalı ve sivri uçludur.
46
Katalog No
:
22
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir- Tunç-Gümüş
Tip No
:
4.1.IIA.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
73.7.37.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
: 22
Resim No
:
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 18.2 cm.,
19-20
Mev. namlu gen. : 3.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Büyük oranda kırık olan sapı
dikdörtgen formludur. Tunçtan, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı levhanın, sapın iki
yüzüne perçinlenmesiyle çerçeve oluşturulmuştur. Kabza kaplamalıdır. Ortasında
sivri bir kavrama çıkıntısı bulunan kabzanın kenarları ince bir gümüş şerit ile
çerçevelenmiştir. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde ortası açık ve iki yandan
omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer almaktadır. Kaplama
elemanları düşmüştür. Düşük omuzlu namlunun ancak 9 cm.lik bölümü mevcuttur.
47
Katalog No
: 23
Eserin Adı
: Kılıç
Eserin Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIA.
Buluntu Yeri
:
Van-Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuarı
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Ka.10.4/04.25.
Çizim No
:
23
Resim No
:
21
Ölçüleri
:
Uzunluk : 70.0 cm., namlu gen.: 3.5 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı dikdörtgen formludur.
Tunçtan, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı levhanın, sapın iki yüzüne perçinlenmesiyle
çerçeve oluşturulmuştur. Kabza kakma yuvalı (flanşlı)dır. Ortasında sivri bir
kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde, ortası
açık ve iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer
almaktadır. Kabza sapı üzerinde bir, balçak üzerinde iki adet perçin vardır. Düşük
omuzlu namlu, ince-uzun yapılı, paralel kenarlı ve sivri uçludur. Her iki yüzde birer
omurga bulunmaktadır. Kabza sapı ve omuzlar üzerinde ahşap kaplama izleri, namlu
üzerinde de ahşap kın kaplamasının izleri mevcuttur.
48
Katalog No
24
Eserin Adı
Kılıç Kabzası
Eserin Cinsi
Demir-Tunç
Tip No
:
4. 1.IIA.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuarı
Müze Envanter No
___
Müzeye Geliş Şekli
___
Kazı Envanter No
TAN. KM. 26.25.
Çizim No
24
Resim No
Ölçüleri
:
22
Mevcut uzunluk : 11.6 cm.,
Genişlik: 2.6 cm.
Yayınlar
___
Tanımı :
Namlusu eksik olup, sadece balçak kısmı da olmayan kabza mevcuttur. Sapı
dikdörtgen yapılıdır. Tunçtan, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı levhanın sapın iki
yüzüne perçinlenmesiyle çerçeve oluşturulmuştur. Ortasında sivri bir kavrama
çıkıntısı bulunmaktadır. Kaplama elemanları düşmüştür. Sap üzerinde iki adet demir
perçin çivisi yer almaktadır. Tepeliği sivri çıkıntı şeklindedir, başlığı eksiktir.
49
Katalog No
: 25
Adı
: Kılıç Kabzası
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4. 1.IIA.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 21.1.
Çizim No
:
25
Resim No
:
23
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 13 cm.,
Kabza genişliği: 3.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Namlusu tümüyle kırık olup, sadece kabza mevcuttur. Uzun dörtgen yapılıdır.
Tunçtan, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı levhanın sapın iki yüzüne perçinlenmesiyle
çerçeve oluşturulmuştur. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde, her iki yandan
omuzu kavrayan, ortası açık, yaklaşık 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler
bulunmaktadır. Sapın uzantısı halinde, çıkıntı şeklindeki tepeliğin başlığı eksiktir.
Kakma elemanları düşmüştür.
50
Katalog No
:
26
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4. 1.IIA
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
10.15.96.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
: 26
Resim No
:
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 72.5 cm.,
24-24
Namlu genişliği : 3.8 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı ince-uzun dikdörtgen
formludur. Tunçtan ve demirden 0.5 cm kalınlığında tunç levhaların atlamalı olarak
üst üste perçinlenmesiyle kabza oluşturulmuştur. Ortasında sivri bir kavrama çıkıntısı
bulunmaktadır. Kaplama elemanlarını tutturmaya yarayan iki adet perçin izi vardır.
Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu
kavrayan tunç kelepçeler bulunmaktadır. Kabza sapı üzerinde bir, balçak üzerinde iki
adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Üçgen yapılı tepelik tunçtan, konik formlu
bir başlığa sahiptir. Düşük omuzlu namlu, inceltilmiş iki ağızlı, fazla keskin olmayan
omurgalı ve sivri uçludur. Namlu üzerinde kına ait ahşap kalıntıları
görülebilmektedir.
51
Katalog No
:
27
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Habibuşağı-Baskil/Elazığ
Bu gün Bulunduğu Yer
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
82.2.3.
Müzeye Geliş Şekli
:
Habibuşağı Kazısından
Kazı Envanter No
:
Hbu 82.II
Çizim No
:
27
Resim No
:
26-27
Ölçüleri
:
Uzunluğu73.0 cm.,
Namlu genişliği :4 cm.
Yayınlar
:
Işık, Res. 25-26.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Atkılı kabza çerçevesi, balçakla
birlikte tek parça olarak, yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında tunçtan dökülmüştür. Üzeri
balık kılçığı şeklinde çentik bezelidir. Kabza, çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek
oturtulmuştur. Sapı dar ve dikdörtgenimsi yapılıdır. Ortasında sivri bir kavrama
çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde, yaklaşık 1.0 cm.
kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan, ortası açık tunç kelepçeler bulunmaktadır.
Kabzanın ahşap, kemik veya fildişinden bir malzeme ile kaplandığını gösteren, biri
sap, ikisi balçak üzerinde üç adet perçin çivisi mevcuttur. Kakma elemanları
düşmüştür. Üçgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu
katlanmış vaziyette ve iki parçadır; inceltilmiş iki ağızlı, omurgalı ve sivri uçludur.
52
Katalog No
:
28
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Arkeoloji Müzeleri
Müze Envanter No
:
87.7.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
28
Resim No
:
28-30
Ölçüleri
: Uzunluk :65.0 cm.,
Namlu genişliği : 3.5 cm.
Yayınlar
:
Özdem (Yay. Haz..), 224.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Atkılı kabza çerçevesi, balçakla
birlikte tek parça olarak, yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında tunçtan dökülmüştür. Kabza,
bu çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek oturtulmuştur. Dikdörtgen formlu sapın
ortasında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak
üzerinde, yaklaşık 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan, arası açık tunç
kelepçeler bulunmaktadır. Kabzanın tüm yüzeyini kaplayan ahşap, kemik veya fildişi
kaplamaları düşmüştür. Ancak sapın üst yarısı üzerinde bir adet demir perçin çivisi
bulunmaktadır. Tepeliği üçgen çıkıntı halindedir; başlığı eksiktir. Katlanmış
durumdaki namlu, düşük omuzlu, uca doğru daralan ince-uzun formlu, inceltilmiş iki
ağızlı, keskin omurgalı ve sivri uçludur.
53
Katalog No
:
29
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
İstanbul Arkeoloji Müzeleri
Müze Envanter No
:
87.6.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
29
Resim No
:
31-33
Ölçüleri
:
Uzunluk :61.5 cm.,
Namlu genişliği : 3 cm.
Yayınlar
:
Özdem (Yay. Haz.), 224.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Atkılı kabza çerçevesi, balçakla
birlikte tek parça olarak, yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında tunçtan dökülmüştür. Kabza,
bu çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek oturtulmuştur. Çerçevenin bir kenarı
tümüyle diğerinin ise yarısı kırıktır. Dikdörtgen formlu sapın ortasında sivri bir
kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde,
yaklaşık 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan, ortası yarı dairesel atkılı
tunç kelepçeler bulunmaktadır. Kabzanın tüm yüzeyini kaplayan, ahşap, kemik veya
fildişi kaplamaları düşmüştür. Ancak ikisi kabza sapı, ikisi de balçak üzerinde olmak
üzere demirden dört adet perçin çivisi bulunmaktadır. Üçgen tepeliğin başlığı
eksiktir. Katlanmış durumdaki namlu, düşük omuzlu, uca doğru daralan, ince-uzun
formlu, inceltilmiş iki ağızlı, keskin omurgalı ve sivri uçludur.
54
Katalog No
:
30
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Karmir-Blur (Oda 13)/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
30
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Uzunluk: 72 cm., namlu gen.: 4.5 cm.
Yayınlar
:
Bernatt-Watson, Res.: 14;
Kossack, Res.: 32/5.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın üst yarısı eksiktir.
Ancak balçakla birlikte yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında tunçtan dökülmüş çerçeveli
olduğu anlaşılmaktadır. Kabza, bu çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek
oturtulmuştur. Dikdörtgen yapılı sapın orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı
bulunmaktadır. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde tunç kelepçeler yer
almaktadır. Kaplama elemanları düşmüştür. Düşük omuzlu namlu uzun yapılı,
paralel kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı ve yassı omurgalıdır. Ucunda omurgalı, uç kısmı
dış bükey yapılı ve kapalı tunç kın pabucu bulunmaktadır.
55
Katalog No
:
31
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Dmanisi/ Orta Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer: Staatlisches Museum Georgiens
Müze Envanter No
:
6-33/7
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
31
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk: 11.7 cm.,
Namlu gen.: 3.1 cm.
Yayınlar
:
Picchelauri, Kat. No: 947,
Lev.:61/947.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın tepeliği eksiktir (?).
Kabza çerçevesi, kelepçesiz balçakla birlikte tek parça halinde tunçtan dökülmüştür.
Kabza, bu çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek oturtulmuştur. Çerçeve kabza
sapının alt ve üst bölümünde birer düz atkıyla, balçağı ise orta kısımda yarım dairesel
atkıyla bağlantılıdır. Hem dikdörtgen kabza sapı, hem de balçak üzerinde birer perçin
bulunmaktadır. Hafifçe köşeli omuzlara sahip namlunun sadece balçağa yakın kısmı
mevcut, büyük bir bölümü eksiktir.
56
Katalog No
:
32
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
32
Resim No
:
34
Ölçüleri
:
Uzunluk : 51 cm., genişlik : 3.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı:
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza, üst kısmı geniş, omuza
doğru daralan, dışbükey kenarlı, uzun dikdörtgen yapılıdır. Tepeliği eksiktir.
Muhtemelen namlu sapına giydirilmiş olan tunç kabza çerçevesi tümüyle yerinden
çıkıp düşmüştür. Biri sap üzerinde ikisi de omuz kısmında olmak üzere üç adet demir
perçin çivisi bulunmaktadır. Uç kısmından katlanmış, düşük omuzlu namlu omuzda
geniş uca doğru daralan, yayvan omurgalı bir forma sahiptir.
57
Katalog No
: 33
Eserin Adı
: Kısa Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIB.
Buluntu Yeri
Bilinmiyor.
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Erzurum Müzesi
Müze Envanter No
:
28.92.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
33
Resim No
:
35-36
Ölçüleri
:
Uzunluk : 33.5 cm.,
Namlu genişliği . 2.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Atkılı kabza çerçevesi, balçakla
birlikte tek parça olarak, yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında tunçtan dökülmüştür. Demir
sap bu çerçeveye alttan üste doğru giydirilerek oturtulmuştur. Dikdörtgen formlu
sapın ortasında sivri bir kavrama çıkıntısı bulunmaktadır. Kabzanın kaidesini
oluşturan balçak üzerinde, yaklaşık 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan,
ortası açık tunç kelepçeler bulunmaktadır. Kabzanın tüm yüzeyini kaplayan ahşap,
kemik veya fildişi kaplamaları düşmüştür. Ancak sapın üst yarısı üzerinde, birisi
tunçtan yarım küre başlıklı dört adet, omuzda ise tunç çerçeveler üzerinde iki adet
demir perçin çivisi bulunmaktadır. Tepelik kısmı yoktur. Yüksek omuzlu namlu
omuzda geniş, uca doğru daralarak sivrilen üçgen forma sahiptir. İnceltilmiş iki
ağızlı, keskin omurgalı ve sivri uçludur.
58
Katalog No
:
34
Adı
:
Kısa Kılıç Namlusu
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
55.176.74.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
34
Resim No
:
37
Ölçüleri
: Uzunluk : 28.8 cm.,
Genişlik :4.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte demirden yapılmıştır. Kabzanın dörtgen yapılı kısa bir bölümü
mevcuttur. Sap üzerinde bir adet perçin izi mevcuttur. Düşük omuzlu namlu, omuzda
geniş uca doğru daralan üçgen formludur. İnceltilmiş iki ağızlı, keskin omurgalı ve
kısmen kırık sivri uçludur.
59
Katalog No
:
35
Adı
:
Kısa Kılıç Namlusu
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.1.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
35
Resim No
:
38
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 22.2 cm.,
Genişlik : 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Kabzası tümüyle, omuz bölümü ise kısmen kırıktır. Uca doğru
daralan üçgen formlu, inceltilmiş iki ağızlı, omurgalı ve sivri uçludur.
60
Katalog No
:
36
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
İstanbul Üniversitesi,
Ed. Fak. Laboratuarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 5.1.
Çizim No
: 36
Resim No
:
39-41
Ölçüleri
:
Uzunluğu : 55 cm., namlu genişliği : 3.5 cm.
Kın uzunluğu : 11 cm., kın genişliği :3.6 cm.
Yayınlar
:
Tuğrul-Başaran, Res. 1-8.
Tanımı:
Kabzasıyla birlikte demirden yapılmıştır. Kabza sapı ince-uzun dikdörtgen
formludur. Tunç levhaların sapın iki yüzüne perçinlenmesiyle çerçeve
oluşturulmuştur. Ortası kavrama çıkıntılı kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı
(flanşlı), altı ise iki yandan yarım silindirik biçimli eklentilerin perçinlenmesiyle
oluşturulmuş makara formludur. Kabza kaidesini oluşturan balçak üzerinde iki
yandan omuzu kavrayan 1.0 cm. kalınlığında, ortası açık tunç kelepçeler yer
almaktadır. Kabza sapı ve balçak üzerinde olması gereken kakma elemanları
düşmüştür. Ancak balçak üzerinde bir adet tunç başlıklı perçin mevcuttur. Sapın
uzantısı olan dörtgenimsi tepeliğin başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu katlanmış
olup, iki parçadır. Omuzda geniş, uca doğru kısmen daralmaktadır. İki ağızlı ve
yayvan omurgalı namlu üzerinde, kına ait olan ahşap parçaları ve iki kenarda “V”
formlu demir kenarlıklar yer almaktadır. Ucunda, omurgalı tunç kın pabucu
mevcuttur. Restore edilmiştir.
61
Katalog No
:
37
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
İstanbul Arkeoloji Müzeleri
Müze Envanter No
:
78.54.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
37
Resim No
:
42-43
Ölçüleri
:
Uzunluk : 65 cm.,
Namlu genişliği : 3.8 cm.
Yayınlar
:
Özdem (Yay. Haz.), 225.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza donanımının tüm parçaları
tunçtan, ayrı ayrı dökülmüş ve namlu sapı üzerinde perçinlerle birleştirilmiştir. Önce
orta kısmı kavrama çıkıntılı, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı tunç levha, sapın iki
yüzüne perçinlenmiş, daha sonra kabza alt yarısına yarı silindirik yapılı iki ayrı parça
eklenerek, makara bölümü oluşturulmuştur. Kabza kaidesini oluşturan balçak
üzerinde, 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan, ortası açık tunç
kelepçeler yer almaktadır. Kabza sapı ve balçak üzerindeki kakma elemanları
düşmüştür. Ancak bir adet, tunçtan yarım küresel başlıklı perçin çivisi yerinde
durmaktadır. Tepeliği üste doğru kademeli olarak daralan dörtgen çıkıntı şeklinde
olup, başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu katlanmış vaziyettedir. Omuz kısmında
geniş, uca doğru daralarak sivrilen bir forma sahiptir. İnceltilmiş iki ağızlı, omurgalı
ve sivri uçludur.
62
Katalog No
:
38
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
: 38
Resim No
:
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 30.5 cm.,
44
Namlu genişliği : 4.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza donanımının tüm parçaları
tunçtan, ayrı ayrı dökülmüş ve namlu sapı üzerinde perçinlerle birleştirilmiştir. Önce
orta kısmı kavrama çıkıntılı, 1.0 cm. kalınlığındaki dört ayrı tunç levha, sapın iki
yüzüne perçinlenmiş, daha sonra kabza alt yarısına yarı silindirik yapılı iki ayrı parça
eklenerek, makara bölümü oluşturulmuştur. Kabza kaidesini oluşturan balçak
üzerinde, 1.0 cm. kalınlığında, iki yandan omuzu kavrayan, ortası açık tunç
kelepçeler yer almaktadır. Kabza ve balçak üzerindeki kakma elemanları düşmüştür.
Düşük omuzlu namlunun yarısına yakın kısmı kırıktır. Omuzda geniş, uca doğru
daralan bir yapıya sahiptir. Her iki yüzde de omurga izi görülmektedir.
63
Katalog No
:
39
Adı
:
Kılıç Kabzası
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Ye :
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
39
Resim No
:
45
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 11.5 cm.,
Kabza genişliği : 2.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Namlusu tümüyle kırık olup, sadece kabzası mevcuttur. Kabza donanımı, kavrama
çıkıntısı işlevini de gören, orta kısımdaki silmeli atkısı ile birlikte tunçtan, iki parça
halinde dökülmüş ve sapın iki tarafına oturtulmuştur. Balçak büyük oranda kırıktır.
Kaplama elemanları düşmüş olup, yalnızca iki adet tunç perçin çivisi kalmıştır.
Tepeliği uca doğru daralan üçgenimsi yapılıdır, başlığı eksiktir.
64
Katalog No
:
40
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIB.
Buluntu Yeri
:
Van /Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer: Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Ören yeri bekçisi tarafından
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
: 40
Resim No
:
Ölçüleri
: Mevcut uzunluğu : 24.0 cm.,
46
Namlu genişliği . 4 cm.
Yayınlar
: Belli-Konyar; 2003a; Res. 25, 51, Çiz. 38:3. 4
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı iki parça
halinde dökülerek kabzanın her iki yüzüne oturtulmuştur. Ortasındaki sivri kavrama
çıkıntısıyla iki bölüme ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara
formludur. Kabza kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası yarı
dairesel bağlantılı, omuzu iki yandan kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçe yer
almaktadır. Kabza sapı ve balçaktaki kakma elemanları düşmüştür. Yalnızca birer
adet perçin yerinde durmaktadır. Tepeliği uca doğru daralan üçgenimsi yapılıdır,
başlığı eksiktir. Yarısı kırık olan, düşük omuzlu namlu iki ağızlı ve keskin
omurgalıdır. Restore edilmiştir.
4
Yazarlar tarafından yanlışlıkla Ernis/Evditepe’ye mal edilen kılıç gerçekte Van-Altıntepe Nekropolü
ören yeri bekçisi Kasım Atırak tarafından nekropol yakınlarında, yüzeyde bulunmuş ve İstanbul
Üniversitesi, Ed. Fak., Van Bölgesi Tarih ve Arkeoloji Araştırma Merkezi’ne getirilmiştir. Bu durum
dönemin Araştırma Merkezi Müdürü ve Van/Altıntepe Kazısı bilimsel başkanı Veli Sevin tarafından
da doğrulanmaktadır. Söz konusu kılıç V. Sevin, “Son Tunç/Erken Demir Çağ Van Bölgesi
Kronolojisi, Kökeni Aranan Bir Devlet: Urartu”, Belleten LXVIII, 252, 2005, 361’de tanımlanan
Ernis-Evditepe’de ele geçen maden buluntular arasında da görülmemektedir.
65
Katalog No
:
41
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
76.12.37.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
41
Resim No
:
47
Ölçüleri
:
Uzunluk : 62.0 cm.,
Namlu genişliği :3.2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası açık ve iki yandan omuzu
kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer almaktadır. Her iki yüzde olması
gereken kakma elemanları bu gün mevcut değildir. Ancak kabza sapı üzerinde bir,
balçakta iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Tepeliği uca doğru daralan
üçgenimsi çıkıntı şeklinde olup, başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu, omuzda
geniş, uca doğru daralarak sivrilen bir forma sahiptir. İnceltilmiş iki ağızlı, keskin
omurgalı ve sivri uçludur.
66
Katalog No
: 42
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
: Patnos-Ağrı
Buluntu Yer
Bu gün Bulunduğu Ye :
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 13.6.78.
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 42
Resim No
:
48
Ölçüleri
:
Uzunluk : 59.0 cm.,
___
namlu genişliği : 3.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine tek
parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme ayrılan
kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise yaklaşık 2.0 cm. çapında makara
formludur. Kabza kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası açık ve
iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer almaktadır. Her
iki yüzde olması gereken kakma elemanları bu gün mevcut değildir. Ancak bunları
tutan kabza sapında bir, balçak üzerinde tunç başlıklı iki adet demir perçin çivisi
bulunmaktadır. Üçgenimsi yapılı tepelik, disk şeklinde, tunçtan başlığa sahiptir.
Düşük omuzlu namlu, omuzda geniş, uca doğru daralar formlu ve inceltilmiş iki
ağızlıdır. Ucu kırıktır. Her iki yüzünde de birer omurga bulunmaktadır.
67
Katalog No
: 43
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 14.136.99.
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 43
Resim No
:
49-50
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk :24.5 cm.,
___
Namlu genişliği : 3.7 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise yaklaşık 2.0 cm. çapında
makara formludur. Kabza kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası
açık ve iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer
almaktadır. Her iki yüzde olması gereken kakma elemanları bu gün mevcut değildir.
Ancak bunları tutan kabza sapında bir adet demir perçin çivisi, balçak üzerinde biri
yarı küresel tunç başlıklı iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Tepeliği uzun,
dikdörtgen çıkıntı şeklindedir; başlığı eksiktir. Yarısına yakın bir bölümü eksik olan
namlu, düşük omuzlu, omuzda geniş, uca doğru daralan bir yapıya sahiptir. İki
ağızlıdır. İki yüzünde de keskin birer omurga bulunmaktadır.
68
Katalog No
: 44
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
: Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
: Bilinmiyor
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 44
Resim No
:
51
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 17.0 cm.,
___
namlu genişliği : 3.7 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise, yaklaşık 2.0 cm. çapında
makara formludur. Kabza kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası
açık ve iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında tunç kelepçeler yer
almaktadır. Her iki yüzde olması gereken kakma elemanları bu gün mevcut değildir.
Ancak kabza sapında tunçtan, yarı küresel başlıklı bir adet demir perçin çivisi, balçak
üzerinde biri tunç başlıklı iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Tepeliği uzun,
dikdörtgen çıkıntı şeklindedir; başlığı eksiktir. Namlu, düşük omuzlu, iki ağızlı ve
omurgalıdır. Büyük bir bölümü eksik olup, yalnızca 5.0 cm.lik bir kısmı mevcuttur.
69
Katalog No
:
45
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
Buluntu Yeri
4.1.IIIC1.
:
:
Musi-yeri - Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer :
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
45
Resim No
:
___
Ölçüleri
: ___
Yayınlar
:
Martirosyan 1964, 226, Res. 86;
Kossack, Res. 32/3.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası düz atkı bağlantılı, iki
yandan omuzu kavrayan, tunç kelepçeler yer almaktadır. Balçakta, kakma
elemanlarını tutan üç adet perçin yer almaktadır. Tepeliği üçgen çıkıntılı olup, yarı
küresel başlıklıdır. Düşük omuzlu namlu uzun yapılı, omuzda geniş uca doğru
daralan formlu ve iki ağızlıdır. Uç kısmı eksiktir.
70
Katalog No
:
46
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Karmir-Blur-Ermenistan
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
46
Resim No
:
52
Ölçüleri
: Uzunluk 73.0 cm., namlu gen. 4.8 cm.
Yayınlar
:
Piotrovski 1955, Res. 32;
Piotrovski 1969; Res.87;
Kossack, Res. 32/1.
Tanımı :
kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası açık ve iki yandan omuzu
kavrayan, tunç kelepçeler yer almaktadır. Her iki yüzde olması gereken kakma
elemanları bu gün mevcut değildir. Sap üzerinde bir, omuz üzerin ise iki adet yarı
küresel başlıklı perçin yer almaktadır. Dikdörtgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin ucunda
yarı küresel formlu başlık bulunmaktadır. Düşük omuzlu namlu ince-uzun yapılı,
paralel kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Keskin omurgalıdır.
71
Katalog No
:
47
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
Buluntu Yeri
4.1.IIIC1.
:
:
Karmir-Blur-Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer : Ermenistan Devlet Tarih Müzesi
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Karmir-Blur kazısından
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
___
Resim No
:
53
Ölçüleri
: Uzunluk 73.0 cm,
Namlu genişliği: 3.8 cm.
Yayınlar
:
Piotrovski 1970, Res. 51.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan kakma yuvalı balçak üzerinde, ortası açık ve iki yandan omuzu
kavrayan, tunç kelepçeler yer almaktadır. Her iki yüzde olması gereken kakma
elemanları bu gün mevcut değildir. Kabza sapı üzerin iki perçin yer almaktadır.
Dikdörtgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin ucunda yarı küresel formlu başlık
bulunmaktadır. Düşük omuzlu namlu ince-uzun yapılı, paralel kenarlı, inceltilmiş iki
ağızlı ve sivri uçludur. Keskin omurgalıdır. Tepeliği kısa, üçgenimsi çıkıntı
şeklindedir; başlığı eksiktir. Düşük omuzlu namlu ince-uzun yapılı, paralel kenarlı,
inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Keskin omurgalıdır. Kılıçla birlikte, omurgalı
tunç kın pabucu bulunmuştur.
72
Katalog No
:
48
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
Buluntu Yeri
4.1.IIIC1.
:
:
Karmir-Blur-Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer : Ermenistan Devlet Tarih Müzesi
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Karmir-Blur kazısından
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
___
Resim No
:
54
Ölçüleri
: Uzunluk: 65.0 cm.,
Namlu genişliği: 4.4 cm.
Yayınlar
:
Piotrovski 1970, Res. 52.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık ve iki yandan omuzu
kavrayan, tunç kelepçeler yer almaktadır. Balçakta kakma elemanını tutan tek perçin
görünmektedir. Disk şeklinde tepeliğe sahiptir. Yüksek omuzlu namlu, ince-uzun
yapılı, paralel kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur.
73
Katalog No
: 49
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta,
(Mezar no:55-121’in yolu) 5Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 47
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uz.: 14 cm, namlu gen.:3.1 cm.
Yayınlar
: Picchelauri, Kat. No.: 944, 50, Lev.: 61/944.
Abramisvili 2001, Lev.:1/99.
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine tek
parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme ayrılan
kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza kaidesini
oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık ve iki yandan omuzu kavrayan,
tunç kelepçeler yer almaktadır. Kabza üzerindeki kakma elemanları düşmüştür;
ancak bir adet perçin mevcuttur. Üçgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin ucunda ortası
konik, yarı küresel yapılı başlık bulunmaktadır. Düşük omuzlu namlunun çok küçük
bir bölümü mevcuttur.
5
Pichelauri 1997’de buluntu yeri mezar no 55 olarak kayıtlı iken, Abramishvili 2003’te mezar 121’in
yolu ifadesi geçmektedir.
74
Katalog No
: 50
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta, (Mezar no: 112)Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 48
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 13.4 cm,
___
Namlu genişliği: 2.9 cm.
Yayınlar
: Picchelauri, Kat. No.: 945,
50, Lev.: 61/945.
Abramisvili 2003; Lev.: 1/98.
Tanımı :
kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık ve iki yandan omuzu
kavrayan, tunç kelepçeler yer almaktadır. Kabza üzerindeki kakma elemanları
düşmüştür; ancak bir adet perçin mevcuttur. Dörtgen çıkıntı şeklindeki tepelik, ortası
konik yapılı, yarı küresel başlığa sahiptir. Düşük omuzlu namlunun çok küçük bir
bölümü mevcuttur.
75
Katalog No
: 51
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta (Mezar no: 79)Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 49
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uz.: 11.5 cm,
___
Namlu gen.: 2.9 cm.
Yayınlar
: Picchelauri, Kat. No.: 946, 50,
Lev.: 61/946.
Abramisvili 2003; Lev.1/97.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kakma
yuvasının yarısı ve tepeliği eksiktir. Kabza kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak
üzerinde ortası yarı dairesel atkı bağlantılı tunç kelepçeler yer almaktadır. Kabza
üzerindeki kakma elemanları düşmüştür; ancak balçak üzerinde iki adet perçin
bulunmaktadır. Yüksek omuzlu namlunun çok küçük bir bölümü mevcuttur.
76
Katalog No
: 52
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
İst.Ün.Ed.Fak.Laboratuvarı
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 50
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 17.0 cm.,
TAN. Yüzey 2.
Mev. namlu genişliği :2.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst yarısı kakma yuvalı, altı ise makara formludur. Kabza
kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık tunç kelepçeler yer
almaktadır. Her iki yüzde olması gereken kaplama elemanları bu gün mevcut
değildir. Kabza ve balçak kısmında, kakma elemanını tutan tunç başlıklı birer perçin
bulunmaktadır. Dikdörtgen çıkıntı şeklinde kısa bir tepeliğe sahiptir; başlığı eksiktir.
Düşük omuzlu namlunun ağız kenarları ve ucu kırık olup sadece 7 cm.lik bir bölümü
kalmıştır.
77
Katalog No
: 53
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.1.IIIC1.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor.
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 2.2.80.
Müzeye Geliş Şekli
: Satın alma
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 51
Resim No
:
55-56
Ölçüleri
:
Uzunluk : 53.5 cm.,
___
Namlu genişliği : 3.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Tümüyle demirden yapılmıştır. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst bölümü derin kakma yuvalı, altı ise makara formludur.
Kabza kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık, üzerleri yivli,
omuzu iki yandan kavrayan demir kelepçeler yer almaktadır. Her iki yüzde olması
gereken kakma elemanları bu gün mevcut değildir. Kakmalar perçinlerle değil
sıkıştırma suretiyle yerleştirilmiştir. İnce-uzun, dörtgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin
ucunda konik yapılı bir başlık mevcuttur. Düşük omuzlu namlu, omuzda geniş, uca
doğru daralan üçgen formludur. İnceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Her iki
yüzünde de keskin birer omurga bulunmaktadır.
78
Katalog No
:
54
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
: 4.1.IIIC2.
Buluntu Yeri
:
Nazargora(ChaschuriŞida-Kartli)-Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
52
Resim No
:
57
Ölçüleri
: Uzunluk: 65.9 cm.,
Namlu genişliği : 3.4 cm.
Yayınlar
:
Gambaschidze ve bşk.(Yay. Haz.),
405, Kat. No.:369.;
Ramishvili; 168, Lev. VII: 984.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst bölümü kakma yuvalı, altı ise dörtgen prizmatik yapılıdır.
Kabza kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık tunç kelepçeler
yer almaktadır. Balçak üzerinde fildişi kakma parçaları mevcuttur. Üçgen çıkıntı
şeklindeki tepeliği konik yapılı başlığa sahiptir. Düşük omuzlu namlu, ince-uzun
formlu, paralel kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı, sivri uçlu ve keskin omurgalıdır. Kınıyla
birlikte bulunmuştur.
79
Katalog No
:
55
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IIIC2.
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta (Mezar 123)Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
53
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 66 cm.,
Namlu gen.: 3.3 cm
Yayınlar
:
Kossack, Res. 32/2.;)
Abramishvili 2003; Lev.:1/117.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı sap üzerine
tek parça olarak dökülmüştür. Ortasındaki sivri kavrama çıkıntısıyla iki bölüme
ayrılan kabza sapının üst bölümü kakma yuvalı, altı ise dörtgen prizmatik yapılıdır.
Kabza kaidesini oluşturan, kakma yuvalı balçak üzerinde ortası açık tunç kelepçeler
yer almaktadır. Üçgen çıkıntı şeklindeki tepeliği konik yapılı başlığa sahiptir. Düşük
omuzlu namlu ince-uzun yapılı, paralel kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı ve keskin
omurgalıdır; ucu eksiktir.
80
Katalog No
: 56
Adı
:
Kılıç Namlusu
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.1.IIIC2.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer :
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 58.57.74.
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
54
Resim No
:
58
Ölçüleri
:
Uzunluk :64 cm.,
Genişlik : 3.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Muhtemelen tek parça döküm tekniğinde olan kabzası
kırılmıştır. Sap üzerinde bir adet perçin izi mevcuttur. Namlu omuzlarından biri
köşeli diğeri yuvarlak yapılıdır. Omuzda geniş, uca doğru daralarak sivrilen üçgen
formlu namlu, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur.
81
Katalog No
:
57
Adı
:
Kılıç Namlu Parçası
Cinsi
:
Demir
Tip No
: 4.1.IIIC2.
Buluntu Yeri
:
Erivan Kolumbariumu
Erivan-Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
55
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk: 58.0 cm.(?),
Namlu genişliği : 5.8 cm.(?)
Yayınlar
:
Esajan ve bşk., Lev. X/1;
Biscione, 121, Çiz.: 7/1. (Çizim)
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Kabzası ve namlunun üst yarısı yoktur. Mevcut olan kısmı üç
parçalıdır. Uzun yapılı, düz kenarlı, iki ağızlı ve sivri uçludur. Birbirine paralel üç
omurga (kan oluğu)ya sahiptir. Namluyla birlikte omurgalı bir kın bulunmuştur.
82
Katalog No
:
58
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IVA.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
:
73.7.38.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
: 56
Resim No
:
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 14.6 cm.,
59
mevcut namlu genişliği : 2.5 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın balçaktan yukarısı
eksiktir. Kabza donanımı sap üzerine tek taraflı tunç levha halinde dökülmüştür.
Diğer yüzde demir kabza üzerine doğrudan kaplama elemanı oturtulmuş olmalıdır
(?). Kakma yuvalı balçak üzerinde, iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm. kalınlığında
tunç kelepçeler yer almaktadır. Kakma elemanları düşmüştür, ancak iki adet perçin
izi mevcuttur. Düşük omuzlu namlu büyük oranda kırıktır.
83
Katalog No
:
59
Adı
:
Kılıç
Cinsi
: Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.IVB.
Buluntu Yeri
:
Burmageçit Köyü-Tunceli
Bu gün Bulunduğu Yer : Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
85.1.5.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
57
Resim No
:
60
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 32.0 cm.,
Namlu genişliği . 5.0 cm.
Yayınlar
:
Yıldırım 1989, Şekil 1.
Tanımı:
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza donanımı, sap üzerine,
tunç levha halinde tek parça döküm tekniğiyle yapılmıştır. Uzun dikdörtgen sapı
kenarlıklıdır. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı mevcuttur. Düz balçak
üzerinde her iki kenardan omuzu kavrayan yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında ortası açık
kelepçeler yer almaktadır. Kabzanın kaplama parçaları düşmüş olup, ikisi kabza sapı,
ikisi de balçakta olmak üzere dört adet demir perçin çivisi yer almaktadır. İnce-uzun,
dörtgen çıkıntı şeklindeki tepeliğin ucunda konik yapılı tunç bir başlık mevcuttur.
Düşük omuzlu namlunun yarıya yakın kısmı kırıktır. Omuzda geniş, uca doğru
kısmen daralan yapıda ve inceltilmiş iki ağızlıdır. Her iki yüzünde de balçak
açıklığında başlayan keskin birer omurga bulunmaktadır.
84
Katalog No
: 60
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Demir-Tunç-Fildişi
Tip No
:
4.1.IVC.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van Müzesi
Müze Envanter No
: 14.137.99
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 58
Resim No
:
61-62
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 29.5 cm.,
___
Namlu genişliği : 3.2 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Tunç kabza donanımı, kabza sapı
üzerine düz levha halinde, balçak üzerine kakma yuvalı olarak tek parça
dökülmüştür. Sapı, ince-uzun dikdörtgen formludur. Ortasında sivri bir kavrama
çıkıntısı mevcuttur. Balçak üzerinde, iki yandan omuzu kavrayan, 1.0 cm.
kalınlığında tunç kelepçeler yer almaktadır. Sap üzerindeki kaplama elemanları
düşmüştür. Balçak üzerinde ise fildişi kakma elamanının parçaları yer almaktadır.
Kabza sapı ve balçak üzerinde ikişer adet, yarı küresel başlıklı perçin bulunmaktadır.
Birinin başlığı düşmüş olan perçinler tunçtan olup, silindirik demir soketler içine
çakılmış vaziyettedir. Balçak kelepçeleri arasında başlayıp fildişi kakma içinde de
devam eden yarı dairesel bir girinti mevcuttur. Üzeri, perçinle tutturulmuş tunç levha
kaplı üçgen çıkıntı şeklindeki tepelik, tunçtan yarı küresel bir başlığa sahiptir. Düşük
omuzlu namlu, uca doğru daralan formludur. İnceltilmiş iki ağızlı ve fazla keskin
olmayan omurgalıdır. Yarısına yakın bir bölümü eksiktir.
85
Katalog No
: 61
Adı
: Kılıç Namlusu
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
:
4.1.V.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Van Müzesi
Bu gün Bulunduğu Yer
Müze Envanter No
: 58.6.74.
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 59-60
Resim No
:
63-64
Ölçüleri
:
Namlu uzunluğu: 40 cm.,
___
Namlu genişliği : 5.8 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzası eksik olan kılıcın namlusu demirden yapılmıştır. Uzun dikdörtgen yapılı,
düşük omuzlu namlu, kırık olan uç kısmına doğru çok az daralan, paralel kenarlı
forma sahiptir. İnceltilmiş iki ağızlı ve omurgasızdır. Omuz üzerinde kabzayı ya da
kaplama elemanlarını tutmaya yarayan iki perçin izi görülmektedir. Kat. No: 121’de
kayıtlı kının içinde bulunmuştur.
86
Katalog No
:
62
Adı
:
Kınlı Kılıç
Cinsi
:
Demir
4.1.V.
Tip No
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta (Mezar 243)
-Doğu Gürcistan
Bu gün BulunduğuYer:
___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
61
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
___
Yayınlar
:
Lordkipanidse, 79-80.
Çiz..: 39/19.;
Abramishvili 2003; Lev.: 1/69
Tanımı :
Tümüyle demirden yapılmıştır. Sapı düzgün olmayan kenarlara sahip, kısa
dikdörtgenimsi yapılıdır. Namlunun omuz kenarları iç bükey yapılıdır ve üzerinde iki
perçin deliği bulunmaktadır. Kın içinde kalmış olan namlu gövdesinin, uca doğru
daralan, üçgen yapıya sahip olduğu anlaşılmaktadır. Kını Kat. No. 129’da kayıtlıdır.
87
Katalog No
:
63
Adı
:
Kınlı Kılıç
Eserin Cinsi
:
Demir
4.1.V.
Tip No
Buluntu Yeri
:
Samtavro,Mccheta (Mezar 293)
-Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer
:
___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
62
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
___
Yayınlar
:
Lordkipanidse, 79-80,
Res.: 39/20.;
Picchelauri, Kat. No.: 948,
50, Lev. 61/948.;
Abramishvili 2003; Lev. 1/68.
Tanımı :
Tümüyle demirden (?) yapılmıştır. Kabza sapı düz kenarlı, dikdörtgen formludur;
kavrama çıkıntıları ve balçak yoktur. Kabza kaidesini oluşturan balçak düz yapılıdır.
İkisi sap, ikisi de balçak üzerinde dört perçin yer almaktadır. Kısa dörtgen çıkıntı
şeklindeki tepeliği yarı küresel başlıklıdır. Namlusu kın içinde kalmıştır ancak
paralel kenarlı olduğu anlaşılmaktadır. Kını Kat. No:113’te kayıtlıdır.
88
Katalog No
: 64
Adı
: Kınlı Kılıç Namlusu
Cinsi
:
4.1.V.
Tip No
Buluntu Yeri
Demir-Tunç
:
Bilinmiyor
Van Müzesi
Bu gün Bulunduğu Yer
Müze Envanter No
: Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
: Bilinmiyor
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 63
Resim No
65
Ölçüleri
Namlu uzunluğu : 47.5 cm,
___
Namlu genişliği : 5.8 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Kabzası kırık olan kılıcın namlusu demirden, kını tunçtan yapılmıştır. Yuvarlak
omuzlu namlu, omuzda geniş, uca doğru kısmen daralan, çift ağızlı, geniş ve kalın
formludur. Oksitlenme nedeniyle kınla birleştiği için uç kısmı görülemiyor. Omuzda
kabzayı veya kaplamaları tutmaya yarayan iki perçin yer almaktadır. Kını Kat.
No:127’de kayıtlıdır.
89
Katalog No
: 65
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
4.1.V.
Tip No
Buluntu Yeri
Demir
: Iğdır Nekropolü (5. nokta)-Iğdır
Bu gün Bulunduğu Yer:
Gürcistan Devlet Müzesi
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Iğdır Nekropolü kazısından
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
64
Resim No
: ___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 45 cm.,
Namlu gen.: 6.5 cm.
Yayınlar
:
Barnet, 187, Çiz.: 37/1 (Çizim)
Tanımı :
Tümüyle demirden yapılmıştır. Kabzası, tepesi dış bükey yapılı dörtgen formludur.
Namlu düz kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı, sivri uçlu ve omurgalıdır.
90
Katalog No
:
66
Adı
:
Kılıç Namlu Parçası
Cinsi
: Demir
4.1.V.
Tip No
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
65
Resim No
:
66
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk 32.5 cm.,
Genişlik : 5.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlunun bir bölümü ve kabzası kırıktır. Paralel kenarlı,
inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Birbirine paralel üç omurgaya (kan oluğu)
sahiptir.
91
Katalog No
:
67
Adı
:
Kılıç Namlusu
Cinsi
:
Demir
4.1.VI.
Tip No
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölüm laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN.KM. 26.24.
Çizim No
:
66
Resim No
:
67
Ölçüleri
: Mevcut uzunluğu: 25.0 cm,.
Mev. nam. gen.: 6.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Kabzası ve namlunun uç kısmı eksiktir. Ağız kenarları kırık
olmakla beraber, iki ağızlı ve omurgalı olduğu anlaşılmaktadır. İki parçadır.
92
Katalog No
:
68
Adı
:
Kılıç
Cinsi
:
Demir
Tip no
:
4.1.VIA.
Buluntu Yeri
:
Burmageçit Köyü-Tunceli
Bu gün Bulunduğu Yer:
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
85.1.4
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
:
____
Çizim No
:
67
Resim No
:
68
Ölçüleri
:
Uzunluk : 47.0 cm.,
namlu genişliği 3.5 cm.
Yayınlar
:
Yıldırım 1989, Şekil 4.
Tanımı:
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza, iç bükey formludur.
Kenarları hafif kalınlaştırılmış kakma yuvalı (flanşlı)dır. Üzerinde kaplama
parçalarını tutmaya yarayan üç adet perçinin izi yer almaktadır. Namlu, uca doğru
sivrilen, hafif kavisli, sırt kısmı daha kalın, tek ağızlı bir forma sahiptir.
93
Katalog No
: 69
Adı
: Kılıç
Cinsi
:
Tip no
: 4.1.VIB.
Buluntu Yeri
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Demir-Tunç
Burmageçit köyü-Tunceli
Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
: 85.1.8.
Müzeye Geliş Şekli
: Müsadere
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 68
Resim No
:
69
Ölçüleri
:
Uzunluk :46.0 cm.,
____
namlu genişliği : 3.6 cm.
Yayınlar
: Yıldırım 1989, Şekil 5.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzanın tepe kısmı yuvarlak,
uzunca gövdesi iç bükey, formludur. Kenarları hafifçe kalınlaştırılmış kakma
yuvalıdır. Üzerinde ahşap ve kemik benzeri kakma elemanlarını tutmaya yarayan
yarı küresel başlıklı üç adet tunç perçin yer almaktadır. Namlu, uca doğru sivrilen,
hafif kavisli, sırt kısmı daha kalın, tek ağızlı bir forma sahiptir. İki parça halindedir.
Sivri ucu çok az eksiktir.
94
3.2. HANÇERLER :
Katalog No
: 70
Adı
: Hançer
Cinsi
:
4.2.IA.
Tip No
Buluntu Yeri
Demir
:
Karmir-Blur (oda 10)
-Ermenistan
Bu gün BulunduğuYer:
___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
___
Çizim No
:
69
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 30.0 cm., namlu gen.: 4.6. cm.
Yayınlar
:
Barnett-Watson, 139., Çiz. 11.;
Kossack, 150, Çiz. 32/7.
Tanımı :
Kabzasıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabza sapı dikdörtgen yapılı
olup, hilâl formlu tepeliğe sahiptir. Üzerinde dört adet perçin bulunmaktadır. Düşük
omuzlu, omzunda iki perçin bulunan namlu, uca doğru daralan üçgen formlu, iki
ağızlı, geniş omurgalı ve sivri uçludur.
95
Katalog No
:
71
Eserin Adı
:
Hançer
Eserin Cinsi
:
Demir
Tip no
:
4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölüm laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN. KM. 26.20.
Çizim No
:
Resim No
:
70
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 22.8 cm,
Namlu genişliği. : 2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Kabzanın dikdörtgen formlu olduğu anlaşılmaktadır. Namlu
iki ağızlı, düz kenarlı, ve sivri uçludur. Ağız kenarları aşınmış ve kötü durumdadır.
96
Katalog No
:
72
Adı
:
Hançer Namlu Parçası
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.2.IA.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Arkeoloji Bölüm Lab.
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 20.3.
Çizim No
:
71
Resim No
:
71
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 9.5 cm.,
Genişlik : 2.2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlunun uç kısma doğru küçük bir bölümüdür. Paralel
kenarlı, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Restore edilmiştir.
97
Katalog No
: 73
Adı
: Hançer
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.2.IB.
Buluntu Yeri
:
Karmir-Blur/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 72
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 28.8 cm.
Yayınlar
: Barnett-Watson, Res.: 11.
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tak parça demirden yapılmıştır. Kabzalı tiptedir. Hilal tepelikli ve
uzun dikdörtgen saplıdır. Sapın orta kısmını çevreleyen kelepçe benzeri bir bilezik
bulunmaktadır. Tepelik üzerinde üç, omuzda dört perçin mevcuttur. Kaplamaları
düşmüştür. Namlu gövdesi kavisli-kambur yapıya sahip, tek ağızlı ve yuvarlak (kör)
uçludur. Ağız kenarı iç bükey, sırtı dış bükey yapılıdır.
98
Katalog No
:
74
Adı
:
Hançer
Cinsi
:
Demir
Tip No
: 4.2.II.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laburatuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 9.6.
Çizim No
:
73
Resim No
:
72
Ölçüleri
: Uzunluk : 28.5 cm.,
Genişlik : 4.1 cm.
Yayınlar
:
Sevin ve bşk., 430, Çiz. 7:11.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kabzalı tiptedir. Sapı içbükey
kenarlıdır. Kenarları kalınlaştırılmış kakma yuvası (flanş)lıdır. Kakmaları düşmüştür.
Üzerinde iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Namlu gövdesi , kavisli-kambur
yapıya sahip, ağız kenarı ince ve kabzaya uygun olarak hafif içbükey, sırtı ise kalın
ve dışbükeydir. Sivri uçludur. Restore edilmiştir.
99
Katalog No
:
75
Adı
:
Hançer Namlusu
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.2.II.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ., Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölüm laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 20.10.
Çizim No
:
74
Resim No
:
73
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 14.7 cm.,
Genişlik : 3.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlunun uç kısma doğru yaklaşık yarısıdır. Uca doğru
daralan üçgen formlu ve sivri uçludur.
100
3.3. BIÇAKLAR :
Katalog No
:
76
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Van Kalesi Höyüğü
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Ün., Ed. Fak., Van Bölgesi
Tarih ve Arkeoloji Arş. Merkezi
Müze Envanter No
: ___
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
75
Resim No
:
___
Ölçüleri
: Uzunluk : 19.0 cm., genişlik :2.0 cm.
Yayınlar
:
Tarhan-Sevin, 454, Res. 22/5.
Tanımı:
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı ince-uzun dikdörtgen formludur.
Üzerinde üç adet demir perçin çivisi mevcut olup, kaplamaları düşmüştür. Sap namlu
geçişi düzdür. Tek ağızlıdır. Namlu dörtgen yapılı, sırtı kalın ve düz, ağız kenarı ise
keskinleştirilmiş dış bükey yapılıdır. Ucu hafifçe yukarı dönüktür.
101
Katalog No
:
77
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
76
Resim No
:
74
Ölçüleri
: Uzunluk : 21.2 cm.,
Genişlik : 2.6 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı ince-uzun dikdörtgen formludur.
Üzerinde üç adet demir perçin çivisi mevcut olup, kaplamaları düşmüştür. Tek
ağızlıdır. Namlunun sırtı kalın ve düz, ağız kenarı ise ince ve uca doğru
daralmaktadır. Uç kısmı kırıktır.
102
Katalog No
: 78
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen zu Berlin
Berlin/Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 77
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 16.0 cm,
___
Namlu genişliği : 2.2 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No. 140, 108, Res.: 24e.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı uzun-dikdörtgen yapılı olup,
üzerinde üç perçin yer almaktadır. Kaplamaları düşmüştür. Namlu, sapından daha dar
yapılıdır. Tek ağızlıdır. Ağız kenarı ince ve iç bükey, sırtı daha kalın ve hafif dış
bükey yapılıdır. Namlunun uca doğru yaklaşık yarısı kırıktır.
103
Katalog No
:
79
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
: 4.3.I
Buluntu Yeri
:
Burmageçit Köyü-Tunceli
Bu gün Bulunduğu Yer : Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
85.1.7.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
78
Resim No
:
75
Ölçüleri
: Uzunluk : 23.0 cm.,
Genişlik : 2.8 cm.
Yayınlar
:
Yıldırım 1989; Şekil 6.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı uzun, dikdörtgen formludur.
Üzerinde iki adet demir perçin çivisi mevcut olup, kaplamaları düşmüştür. Namlu,
tek ağızlı, sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ince ve düz yapılıdır. Uç kısmı kırıktır.
104
Katalog No
:
80
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Üniversitesi,
Ed. Fak. Laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 35.33.
Çizim No
:
79
Resim No
:
76
Ölçüleri
: Uzunluk : 13.5 cm.,
Genişlik : 1.2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı uzun dikdörtgen yapılı olup,
üzerinde bir adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Kaplamaları düşmüştür. Sapın
devamı olan namlu tek ağızlı, sırtı düz kenarlı ve uca doğru incelen yapılıdır. Ağız
kenarı ve uç kısmı kırıktır. Restore edilmiştir.
105
Katalog No
:
81
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-edebiyet Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 7.12.
Çizim No
:
80
Resim No
:
77
Ölçüleri
: Uzunluk : 23 cm.,
Genişlik : 2.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı uzun dikdörtgen yapılı olup,
üzerinde iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Kaplamaları düşmüştür. Namlu,
tek ağızlı, uca doğru sivrilen üçgen yapılıdır. Sırt kısmı hafif kalın, ağız kenarı ise
keskinleştirilmiştir. Sivri uçludur. Restore edilmiştir.
106
Katalog No
:
82
Adı
:
Bıçak sapı
Cinsi
:
Demir
Tip No
: 4.3.I.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 3.3.
Çizim No
:
81
Resim No
:
78
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 13.2 cm.,
Genişlik : 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlusu büyük oranda kırık olup, sadece sap bölümüdür.
Uzun dikdörtgen yapılıdır. Üzerinde kaplama izleri ve iki adet perçin bulunmaktadır.
Kaplamaları düşmüştür.
107
Katalog No
:
83
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.IIA.
Buluntu Yeri
:
Van-Y. Anzaf Kalesi
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
16.1.94.
Müzeye Geliş Şekli
:
Y. Anzaf Kalesi Kazısından
Kazı Envanter No
: YAK 94/02/50
Çizim No
:
82
Resim No
:
79
Ölçüleri
: Uzunluk : 20.0 cm., genişlik : 2.5 cm.
Yayınlar
:
Belli 1996; 391. Res. 11, Çiz. 13.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı arka kısma doğru genişleyen, iç
bükey kenarlı yapıya sahiptir. Üzerinde kaplamayı tutan bir adet perçin izi
bulunmakta ancak, kaplamaları düşmüştür. Namlu, kavisli-kambur formlu, tek ağızlı
ve yukarı dönük uçludur. Sırtı kalın ve dış bükey, keskinleştirilmiş ağız kenarı ise iç
bükey yapılıdır. Restore edilmiştir.
108
Katalog No
: 84
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIA.
Buluntu Yeri
:
Bastam Kalesi-oda 5/İran
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 83
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
___
Yayınlar
: Kleiss 1988, Çiz. 1/1.,Lev. 37/1
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı arka kısma doğru genişleyen, iç
bükey kenarlı yapıya sahiptir. Üzerinde bir adet perçin (deliği) mevcuttur.
Kaplamaları düşmüştür. Namlu, kavisli-kambur formlu, tek ağızlı ve yukarı dönük
uçludur. Ağız kenarı ince ve sapın devamı olarak iç bükey yapılıdır. Sırt kısmı ise
kalın ve saptan sert açıyla genişleyen hafif dış bükey yapılıdır.
109
Katalog No
:
85
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.3.IIA.
Buluntu Yeri
:
Norşuntepe Höyüğü-Elazığ
Bu gün Bulunduğu Yer : Elazığ Müzesi
Müze Envanter No
:
73.16.99.
Müzeye Geliş Şekli
:
Norşuntepe Kazısından
Kazı Envanter No
: Nrşt.73.-150b.
Çizim No
:
84
Resim No
:
80
Ölçüleri
: Uzunluk: 19.7 cm.,
namlu gen.: 2.5 cm.
Yayınlar
:
Hauptmann, Res.: 32/3.;
Schmidt, 61, Çiz. lev. 54: 709,
Re Lev.VII:709.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı arka kısma doğru genişleyen, iç
bükey kenarlı yapıya sahiptir. Kaplamaları düşmüştür. Namlu tek ağızlı, kavislikambur formludur. Sırtı daha kalın ve düz, ağız kenarı ise ince ve iç bükey yapılıdır.
Restore edilmiştir.
110
Katalog No
: 86
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIA.
Buluntu Yeri
:
Karmir-Blur-Oda 10/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 85
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 25.6 cm.
Yayınlar
: Barnett-Watson, Çiz. 11
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı, ince-uzun dikdörtgen
formludur. Üzerinde beş adet perçin bulunmaktadır. Kaplamaları düşmüştür. Namlu
tek ağızlı, kavisli-kambur formludur. Sırtı kalın ve saptan sert açıyla genişleyen düz
kenarlıdır. Ağız kenarı ise ince ve sapın devamı olarak iç bükey yapılıdır. Yukarı
dönük sivri uçludur.
111
Katalog No
:
87
Adı
:
Bıçak sapı
Cinsi
: Demir
Tip No
:
4.3.IIA.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Üniversitesi,
Ed. Fak. Laboratuarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 3.7.
Çizim No
:
86
Resim No
:
81
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 13.2 cm.,
Genişlik : 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlusu büyük oranda kırıktır. Sapı, arka kısma doğru
genişleyen, hafif iç bükey kenarlı, ince-uzun yapılıdır. Kaplaması düşmüştür. Sap
üzerinde üç adet perçin izi bulunmaktadır. Kavisli-kambur formlu bıçak sapı olduğu
anlaşılıyor. Restore edilmiştir.
112
Katalog No
:
88
Adı
:
Bıçak Sapı
Cinsi
: Demir
Tip No
:
4.3.IIB.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: .____
Çizim No
:
87
Resim No
:
82
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 14.5 cm., genişlik : 3.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Namlusu büyük oranda eksiktir. Sapı arkaya doğru genişleyen,
içbükey kenarlı, ince-uzun yapılıdır. Üzerinde iki adet demir perçin çivisi
bulunmaktadır. Kaplaması düşmüştür. Namlunun kalan kısmından kavisli (kambur)
formlu olduğu anlaşılmaktadır.
113
Katalog No
:
89
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
:
4.3.IIB.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 2.9.
Çizim No
:
88
Resim No
:
83
Ölçüleri
: Uzunluk : 13.5 cm., genişlik : 2.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı kısa ve düz kenarlı dikdörtgen
formludur. Üzerinde iki adet demir perçin çivisi bulunmaktadır. Kaplamaları
düşmüştür. Namlu tek ağızlı, omuzda geniş, uca doğru sivrilen, sırtı dış bükey ağız
kenarı iç bükey yapılı, kavisli-kambur formdadır. Sivri uçludur.Restore edilmiştir.
114
Katalog No
: 90
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIB.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen zu Berlin,
Berlin-Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 89
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk. 12.5 cm,
___
Namlu gen.: 2.2 cm. (?)
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No. 134, 108, Çiz. 24b.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Kısa dikdörtgen saplıdır. Namlu
kavisli-kambur formludur. Tek ağızlı ve hafif sivri uçludur. Ağız kenarı ince ve
saptan itibaren iç bükey, sırtı ise kalın ve dış bükey yapılıdır.
115
Katalog No
: 91
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIB.
Buluntu Yeri
:
Toprakkala-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen
zu Berlin, Berlin-Almanya
Müze Envanter No
:
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 90
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 15.6 cm., namlu uz.: 10.5 cm.,
___
namlu gen:: 2.8 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No.: 132, 108,
Çiz. 24a, Lev. XXXIIIb.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. İnce-uzun dikdörtgen saplıdır. Namlu
kavisli-kambur formludur. Tek ağızlı ve yuvarlak (kör) uçludur. Sırtı kalın ve dış
bükey, ağız kenarı ise ince ve saptan itibaren iç bükey, yapılıdır.
116
Katalog No
: 92
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIC.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen
zu Berlin, Berlin-Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 91
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 21.0 cm.,
___
Namlu uz.. 9.5 cm., namlu gen.: 2.0 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No. 141, 108,
Çiz. 24f., Lev. XXXIIId.
Tanımı :
Sapıyla birlikte tek parça demirden yapılmıştır. Sapı oldukça ince ve uzun,yapılı,
namlu kavisli-kambur formludur. Tek ağızlıdır. Sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı
ise ince ve saptan itibaren iç bükey, yapılıdır. Ucu kırıktır (?).
117
Katalog No
:
93
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Kayalıdere-Varto/Muş
Bu gün Bulunduğu Yer : Erzurum Müzesi
Müze Envanter No
:
273.
Müzeye Geliş Şekli
:
Kayalıdere Kazısından
Kazı Envanter No
: KD.65.(13)
Çizim No
:
92
Resim No
:
84
Ölçüleri
: Uzunluk : 17.5 cm., genişlik . 2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri uca doğru daralan, ince-uzun dikdörtgen
formludur. Üzerinde bir adet demir perçin izi bulunmaktadır. Kaplamaları
düşmüştür. Uzun dörtgen formlu namlunun sırtı kalın ve hafif iç bükey, ağız kenarı
ise ince ve dış bükey yapılıdır. Ucu kırıktır.
118
Katalog No
: 94
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Erivan Kolumbariumu
/Ermenistan
Bu gün Bulunduğu Yer:
___
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 93
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 8.0 cm.,
___
Namlu gen.: 1.9 cm.
Yayınlar
: Esajan ve bşk., Lev. X/10.;
Biscione, 121, Çiz. 7/10.
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri uca doğru daralan, dikdörtgen formludur.
Kaplamaları düşmüştür. Namlu sırtı hafif iç bükey yapılı, ağız kenarı ise ve dış
bükey yapılıdır. Namlu omuzda geniş, uca doğru daralan formludur ancak, uç
kısmına doğru yaklaşık yarısı eksiktir.
119
Katalog No
: 95
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Iğdır Melekli Nekropolü/Iğdır
Bu gün Bulunduğu Yer:
Gürcistan Devlet Müzesi
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Iğdır Melekli Nekropol Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 94
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 10.5 cm.,
___
Namlu gen.:2.2 cm.
Yayınlar
: Barnett, 186, Res. 38/6. (Çizim)
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri kısa üçgen yapılı, namlu uzun dikdörtgen
formludur. Namlu sırtı düz, ağız kenarı ise dış bükey yapılıdır. Uca doğru yarısı
eksiktir.
120
Katalog No
: 96
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Iğdır Melekli Nekropolü/Iğdır
Bu gün Bulunduğu Yer:
Gürcistan Devlet Müzesi
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Iğdır Melekli Nekropol Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 95
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 11.2 cm.,
___
Namlu gen.: 2.2 cm.
Yayınlar
: Barnett, 186, Re: 38/7. (Çizim)
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri kısa dörtgen yapılı, namlu uzun
dikdörtgen formludur. Namlu sırtı düz, ağız kenarı ise dış bükey yapılıdır. Uç kısmı
eksiktir.
121
Katalog No
: 97
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Iğdır Melekli Nekropolü/Iğdır
Bu gün Bulunduğu Yer:
Gürcistan Devlet Müzesi
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Iğdır Melekli Nekropolü Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 96
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 14.5 cm.,
___
Namlu genişliği : 2.2 cm.
Yayınlar
: Barnett 1963; 186, Res.: 38/8.
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri kısa, arkaya doğru daralan üçgenimsi
yapılı, namlu uzun dörtgen formludur. Sırt kısmı kalın ve düz, ağız kenarı ise ince ve
hafif dış bükey yapılıdır. Sivri uçludur.
122
Katalog No
: 98
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIA.
Buluntu Yeri
:
Van-Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer:
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Ka. 10.15/04.36.
Çizim No
:
97
Resim No
:
85
Ölçüleri
:
Uzunluk : 15.8 cm.,
Namlu genişliği.: 2.2 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri kısa üçgenimsi yapılıdır. Üzerinde bir
adet demir perçin bulunmaktadır. Namlu sırtı iç bükey yapılı, ağız kenarı ise dış
bükey yapılıdır. Sivri uçludur.
123
Katalog No
: 99
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIB.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen zu Berlin,
Berlin-Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 98
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk. 15.0 cm.,
___
Namlu genişliği : 2.5 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No.: 138,
108, Res.: 24d.
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri, ince-uzun dikdörtgen yapılı, namlusu
hafif kavislidir. Namlunun uca doğru yarısı kırıktır. Saptan namluya geçişte kalın,
balçak benzeri bir korkuluk bulunmaktadır. Ağız kenarı ince ve iç bükey, sırtı kalın
ve dış bükey yapılıdır. Uç kısmı kırıktır.
124
Katalog No
: 100
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIB.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen museen zu Berlin,
Berlin-Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 99
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk : 20.1 cm.,
___
Namlu genişliği : 1.8 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No. 143, 108, Res.. 24h.
Tanımı :
Tek parça demirden dövme tekniğiyle yapılmıştır. Sap demiri ince-uzun dikdörtgen
yapılı, namlu uca doğru kısmen daralan hafif kavisli yapıdadır. Sırt kısmı kalın ve dış
bükey, ağız kenarı ince ve hafif iç bükey yapılıdır. İki parçadır.
125
Katalog No
:
101
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIC.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN-KM 2.5.
Çizim No
:
100
Resim No
:
86
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 12.3 cm.,
Genişlik : 1.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri kısa dörtgen yapılıdır. Omuz kısmında
bir adet demir perçin izi mevcuttur. Namlu sırtı dış bükey, ağız kenarı iç bükey
yapılı, hafif kavisli forma sahiptir. Uç kısmı yuvarlak (kör)yapılıdır. Restore
edilmiştir.
126
Katalog No
:
102
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIC.
Buluntu Yeri
:
Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer :
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
Ka.10.18/04.39.
Çizim No
:
101
Resim No
:
87
Ölçüleri
:
Uzunluk : 13.0 cm., genişlik: 1.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça emirden yapılmıştır. Sap demiri ince ve kısa, arkaya doğru daralan
üçgenimsi yapılıdır. Namlu sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ince ve iç bükey
yapılı, hafif kavisli forma sahiptir. Uç kısmı yuvarlak (kör) ve yukarı dönüktür.
127
Katalog No
:
103
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIC.
Buluntu Yeri
:
Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: Ka.10.17/04.38.
Çizim No
:
102
Resim No
:
88
Ölçüleri
: Uzunluk : 12.3 cm.,
Genişlik .1.9 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. İnce ve kısa sap demiri, arkaya doğru daralan
üçgenimsi yapılıdır. Ahşap v.b. sap kaplaması düşmüştür, ancak kalıntıları
görülmektedir. Namlu sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı inceltilmiş ve iç bükey
yapılı, hafif kavisli forma sahiptir. Ucu hafif yuvarlak (kör)yapılı ve yukarı dönüktür.
128
Katalog No
: 104
Adı
: Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIC.
Buluntu Yeri
:
Toprakkale-Van
Bu gün Bulunduğu Yer:
Vorderasiatischen Museen zu Berlin
Berlin-Almanya
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: Toprakkale Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 103
Resim No
:
___
Ölçüleri
:
Uzunluk: 16.7 cm, namlu gen.: 3.2 cm.
Yayınlar
: Wartke 1990; Kat. No. 146, 109, Res. 24 l.
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sap demiri uca doğru daralan üçgenimsi yapılıdır.
Namlusu dikdörtgen formludur. Omuz üzerinde bir adet perçin bulunmaktadır. Ağız
kenarı ince, sırtı ise kalın yapılıdır. Yuvarlak (kör) uçludur.
129
Katalog No
:
105
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.IIIC.
Buluntu Yeri
:
Patnos/Ağrı
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
Emanet
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
104
Resim No
:
89
Ölçüleri
: Uzunluk : 15.6 cm.,
Genişlik .2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. ince ve kısa sap demiri, arkaya doğru daralan
üçgenimsi yapılıdır. Üzerinde ahşap kaplama izleri ve bir adet perçin deliği
mevcuttur. İki parça halindeki namlunun sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ise ince
ve iç bükey yapılıdır. Hafif kavisli forma sahiptir. Uç kısmı çok az kırık olup, yukarı
dönüktür.
130
Katalog No
:
106
Adı
:
Bıçak
Cinsi
: Demir
Tip No
:
4.3.IV.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
105
Resim No
:
90
Ölçüleri
: Uzunluk : 26.3 cm,
Namlu genişliği : 2.9 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tek parça demirden yapılmıştır. Sapı uzun dikdörtgen yapılıdır. Üzeri yanlamasına
kabartma yivli, yuvarlak kesitli, oval yapılı asma halkasına sahiptir. Kavisli
namlunun, sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ince ve iç bükeydir. Ucu hafif kırıktır.
131
Katalog No
:
107
Adı
:
Bıçak
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.V.
Buluntu Yeri
:
Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: Ka.10.14/04.35.
Çizim No
:
106
Resim No
:
91
Ölçüleri
: Uzunluk :16.0 cm.,
Genişlik 3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı:x
Tek parça demirden yapılmıştır. Sapı kısa dörtgen yapılıdır. Namlunun sırtı kalın ve
dış bükey, ağız kenarı ince ve iç bükey yapılıdır. Yuvarlak (kör) uçludur. Yay
şeklinde, tam kavisli bir forma sahiptir.
132
Katalog No
:
Adı
: Bıçak Namlusu
Cinsi
:
Demir
4.3.
Tip No
Buluntu Yeri
108
:
Bu gün Bulunduğu Yer
Van/Altıntepe Nekropolü
İstanbul Üniversitesi,
Ed. Fak. Laboratuarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
TAN-TM 3.8.
Çizim No
: 107
Resim No
:
92
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 13.6 cm.,
Genişlik : 2.0 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Sapı kırıktır. Namlu, uca doğru incelen üçgen formludur. Sırtı
kalın, ağız kenarı ince yapılıdır. Sivri uçludur. Restore edilmiştir.
133
Katalog No
: 109
Adı
: Bıçak Namlusu
Cinsi
:
4.3.
Tip No
Buluntu Yeri
Demir
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Kayalıdere-Varto/Muş
Erzurum Müzesi
Müze Envanter No
: 322
Müzeye Geliş Şekli
: Kayalıdere Kazısından
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 108
Resim No
:
93
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 13.5 cm.,
___
Genişlik . 2.8 cm.
Yayınlar
: ___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Sap kısmı kırıktır. Namlu omuz kısmında geniş, uca doğru
daralmaktadır. Sırtı kalın ve hafif dış bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükey
yapılıdır. Uca doğru kavisli olarak daralmaktadır. Yukarı dönük yuvarlak (kör)
uçludur.
134
Katalog No
:
110
Adı
:
Bıçak Namlusu
Cinsi
:
Demir
Tip No
:
4.3.
Buluntu Yeri
:
Van-Kalecik Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer :
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü Laboratuarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
:
Ka.10.16/04.37.
Çizim No
:
109
Resim No
: 94
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk : 11.3 cm.,
Genişlik . 2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Sap kısmı eksiktir.. Omuza yakın üç adet perçin çivisi
bulunmaktadır. Ortasından kırık ve iki parçadır. Sırtı düz, ağız kenarı hafif içbükey
yapıda, uca doğru sivrilen üçgenimsi formludur. Yukarı dönük yuvarlak (kör)
uçludur.
135
Katalog No
: 111
Adı
: Bıçak Namlusu
Cinsi
:
4.3.
Tip No
Buluntu Yeri
Demir
:
Bu gün Bulunduğu Yer:
Van-Kalecik Nekropolü
YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji bölümü Laboratuarı
Müze Envanter No
: ___
Müzeye Geliş Şekli
: ___
Kazı Envanter No
:
Çizim No
: 110
Resim No
:
95
Ölçüleri
:
Mevcut uzunluk: 10.0 cm., genişlik: 2.2 cm.
Yayınlar
: ___
Ka.11.8/04.46.
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Sapı ve namlunun ucu eksiktir. Namlu omuz kısmında geniş,
uca doğru daralmaktadır. Sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükeydir.
136
3.4. KINLAR :
Katalog No
:
112
Adı
:
Kın
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Van-Kalecik Nekropolü
(Mezar 10)-Van
Bu gün Bulunduğu Yer : YYÜ. Fen-Edebiyat Fak.,
Arkeoloji Bölümü laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: Ka. 10.5/04.26.
Çizim No
:
111
Resim No
:
96
Ölçüleri
: Pabuç uzunluğu: 10.5 cm.,
Mevcut uzunluk: 50.0 cm.
genişlik: 3,5 cm-3.2. cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru hafif daralmaktadır.
Ağız kenarları kırık, ucu düz yapılıdır. İnce bir demir levhanın katlanarak uzun
kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle
şekillendirilmiştir. Her iki yüzde de omurgalıdır. Ahşap kaplamalar çürümüş olup,
parçalar halinde “V” yapılı demir kenarlıklar pabucun yanında ele geçmiştir. 6
6
Kat. No.: 23’te kayıtlı kılıçla aynı mezarda bulunmuştur.
137
Katalog No
:
113
Adı
:
Kın
Cinsi
:
Demir-Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Nazargora (Mezar 319),
(Chaschuri/Shida Kartli)-Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
112
Resim No
:
97
Ölçüleri
: Uzunluk : 53.6 cm, Pabuç genişliği: 4.1 cm,
Yayınlar
:
Gambaschidze ve bşk.. 405, Kat. No: 369.
Tanımı :
Uç kısımdaki tunç kın pabucu, orta bölüm de ahşap kaplama ve bunları tutan demir
kenarlıklar ile en üst bölümdeki kelepçe işlevi gören tunçtan geniş yapılı bilezik
benzeri bölümden oluşmaktadır. Kın pabucu tunç levhanın katlanarak uzun
kenarların üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. Uzun dikdörtgen yapılı, uç kısmı
dış bükey hatlı, omurgalı forma sahiptir. “V” kesitli kenarlıklardan biri tam diğerinin
yarısı kırıktır ve her iki yandan ahşap kaplamaları kavramaktadırlar. Tunç kelepçe ile
kın pabucu arasında yer almaktadırlar. Kının ahşap kaplamaları üzerinde deri ve
dokuma parçalarına rastlanmıştır.
138
Katalog No
:
114
Adı
:
Kın
Cinsi
:
Demir (?) 7
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta-Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
113
Resim No
:
___
Ölçüleri
: ___
Yayınlar
:
Lordkipanidse 1991; 79-80,
Çiz. 39/20.
Picchelauri 1997; Kat. No.: 948,
50, Lev.: 61/948
Abramishvili 2003; Lev. 1/68.
Tanımı .
Kılıcın üzerindedir. Namlunun her iki kenarında kabza kaidesinden başlayıp kın
pabucunun içine kadar uzanan kenarlıklar ile uç kısımdaki dikdörtgen kın
pabucundan oluşmaktadır. Kın pabucu yassı levhanın katlanarak uzun kenarlarının
üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. Ortası üç omurgalı olup, uç kısmı kırıktır.
7
Abramishvili 2003, 25’te verilen lestede 68 numarada, demir olduğu belirtilmektedir. Ancak
tepeliğin ve kının yapısı tunç olduğu izlenimi uyandırmaktadır.
139
Katalog No
:
115
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
:
Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
8.106.78.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
114
Resim No
:
98
Ölçüleri
: Uzunluk : 12 cm.,
genişlik : 3.4-3.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralan, paralel
kenarlı, dikdörtgen formludur. Ağız kenarı ve uç kısmı düz yapılıdır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır.
140
Katalog No
:
116
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
:
Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
9.34.98.
Müzeye Geliş Şekli
:
Altıntepe Nekropolü Kazısından
Kazı Envanter No
: TAN.KM 6.6.
Çizim No
:
115
Resim No
:
99
Ölçüleri
: Uzunluk : 10.8 cm.,
genişlik : 2.9-2.4 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralan, paralel
kenarlı, dikdörtgen formludur. Ağız kenarı ve ucu düz yapılıdır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır.
141
Katalog No
:
117
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
:
Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
(Van/Altıntepe Nekropolü ?)
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
14.141.99
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
116
Resim No
:
100
Ölçüleri
: Uzunluk : 11.2 cm.,
genişlik : 3.0 cm-2.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralmaktadır.
Ağız kenarı düz yapılıdır. İki adet perçin çivisi bulunmaktadır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır. Üst kenarında asma halkasına ait
perçin parçaları, uç kısmında ise demirden yapılmış tıkaç parçası bulunmaktadır.
Kısmen ezik ve deforme olmuştur.
142
Katalog No
:
118
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Yukarı Anzaf Kalesi
(Oda 11)-Van
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
117
Resim No
:
101
Ölçüleri
: Uzunluk : 11.5 cm.
Yayınlar
:
Belli ve bşk., 5-6, Res. 8-10.
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralmaktadır.
Ağız kenarı ve ucu düz yapılıdır. Tunç levhanın katlanarak uzun kenarlarının üst üste
bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki
yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır. Gövde kenarları daha yüksek ve
bombeli yapılıdır. Bir yüzünde iki satırlık çivi yazısı yer almaktadır:
1.dHal-di-i-e e-ú-ri-i-e mIš-pu-ú-i-ni- (še)
2. ( m ) dSar5-ru-ri-e-hi-ni-še-uš(tú)-ni
“Tanrı Haldi’ye, efendiye İşpuini, Sarduri oğlu adadı.”
143
Katalog No
:
119
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
(Van/Altıntepe Nekropolü ?)
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
14.140.99.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
118
Resim No
:
102
Ölçüleri
: Uzunluk : 9.7 cm.,
genişlik : 3.1-2.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralan, paralel
kenarlı, dikdörtgen formludur. Ağız kenarı ve uç kısmı düz yapılıdır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır.
144
Katalog No
:
120
Eserin Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
55.90.76(I)
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
119
Resim No
:
103
Ölçüleri
: Uzunluk : 12.0 cm.,
genişlik : 3.2-2.8 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralan, paralel
kenarlı, dikdörtgen formludur. Ağız kenarı ve uç kısmı düz yapılıdır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır.
145
Katalog No
:
121
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
:
Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
55.90.76(II)
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
120
Resim No
:
104
Ölçüleri
: Uzunluk : 12.9 cm.,
genişlik : 3.4-3.2 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru çok az daralmaktadır.
Ağız kenarı ve ucu düz yapılıdır. Kalın bir tunç levhanın katlanarak uzun
kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle
şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de omurga bulunmaktadır. Gövde kenarları daha
yüksek ve bombeli yapılıdır.
146
Katalog No
:
122
Adı
:
Kın
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
58.6.74.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
121
Resim No
:
105-106
Ölçüleri
: Uzunluk: 39.0 cm.,
Pabuç uzunluğu: 17.5 cm.,
Pabuç gen.: 6.5 cm.-5.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Kın pabucu, üstte geniş uca doğru hafif daralan. paralel kenarlı, dikdörtgen
formludur. Alt uçları kın pabucunun içine giren “V” yapılı tunç kenarlıkların üst
uçlarının bir yüzünde dikdörtgen girintiler bulunmaktadır. Kın pabucu tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle oluşturulmuştur. Bir yüzünde üç adet omurga bulunmakta, diğer yüzü ise
düz yapılıdır. İki yan kenar daha yüksek ve bombeli yapıdadır. Omurgasız yüzün üst
kısmında ince tunç telden yarım daire şeklinde taşıma kayışı halkası bulunmaktadır.
Ucu açık olup, iki perçin yer almaktadır.
147
Katalog No
:
123
Eserin Adı
:
Kın Pabucu
Eserin Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.I.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz (Etüdlük 3)
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
122
Resim No
:
107
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 10.5 cm.,
genişlik : 5.0 cm-4.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan, döküm ve dövme tekniğiyle yapılmıştır. Ağız kenarları kırıktır. İçinde
demir namlu parçası bulunmaktadır. Ağızda geniş uca doğru daralan dikdörtgen
formludur. İnce tunç levhanın katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve
perçinlerle tutturulması yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünün orta kısmında
da gövde boyunca, uzunlamasına dört adet silme bulunmaktadır. İki yan kenar gövde
ortasına göre daha yüksek ve bombeli yapıdadır. Uç kısmı düz kenarlı ve açıktır.
148
Katalog No
:
124
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
:
Tunç
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
(Van/Altıntepe Nekropolü ?)
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
14.139.99.
Müzeye Geliş Şekli
:
Müsadere
azı Envanter No
___
:
Çizim No
:
123
Resim No
:
108
Ölçüleri
: Uzunluk : 12.5 cm.,
genişlik : 3.4-2.1 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru iyice daralan, üçgenimsi
yapılıdır. Ağız kenarı ve ucu düzdür. Ağız kenarlarından biri kırıktır. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzünde de keskin bir omurga bulunmaktadır.
Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır.
149
Katalog No
:
125
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
8.105.78.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
124
Resim No
:
109
Ölçüleri
: Uzunluk : 13.1 cm.,
genişlik : 3.5-2.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru iyice daralan, üçgenimsi
yapılıdır. Ağız kenarı düz yapılıdır. Tunç levhanın katlanarak uzun kenarlarının üst
üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle şekillendirilmiştir. Perçin
çivileri düştüğü için katlama yeri açılmış durumdadır. Altı sıra halinde ikişerli perçin
delikleri mevcuttur. Uç kısımdaki perçin çivisi yerinde durmaktadır. Her iki yüzünde
de omurga bulunmaktadır. Gövde kenarları daha yüksek ve bombeli yapılıdır. Uç
kısmında demir namlunun ucu veya başka bir demir malzeme parçası bulunmaktadır.
150
Katalog No
:
126
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
73.9.5.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
125
Resim No
:
110
Ölçüleri
: Uzunluk : 9.7 cm.,
genişlik : 3.1-2.3 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan, tek parça döküm tekniğinde yapılmıştır. Diğer örneklere göre oldukça kalın
yapılıdır. Ağız kısmında geniş uca doğru daralan üçgenimsi forma sahiptir. Ağız
kenarı düz, uç kısmı açık ancak içe dönük ve yuvarlak hatlıdır. Uç kısmında iki adet
perçin deliği bulunmaktadır. Her iki yüzde de omurgalıdır.
151
Katalog No
:
127
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Demir
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Van/Altıntepe Nekropolü
Bu gün Bulunduğu Yer : İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fak. laboratuvarı
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: TAN.KM 26.15.
Çizim No
:
126
Resim No
:
111
Ölçüleri
: Uzunluk : 11.9 cm.,
genişlik : 3.7-2.7 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Ağız kenarında geniş uç kısma doğru daralan üçgenimsi
formludur. Her iki ucu da düzdür. Demir levhanın katlanarak uzun kenarlarının üst
üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki
yüzde de keskin bir omurga bulunmaktadır. Restore edilmiştir.
152
Katalog No
:
128
Adı
:
Kın
Cinsi
:
Tunç-Demir
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz (Etüdlük 1)
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
127
Resim No
:
112
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 25.0 cm.,
genişlik : 6.0-4.5 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarları kırık ve eksiktir. İçinde demir namla
bulunmaktadır. Namlu kenarlarına bitişik vaziyette “V” formlu demir kenarlıklar
mevcuttur. Ağızda geniş uca doğru daralan üçgenimsi formludur. Tunç levhanın
katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle şekillendirilmiştir. Her iki yüzde de dört adet silme bulunmaktadır. Kının
iki yan kenarı gövde ortasına göre daha yüksek ve bombeli yapıdadır. Uç kısmı düz
ve açık yapılıdır. İki adet perçin mevcuttur.
153
Katalog No
:
129
Adı
:
Kın Pabucu
Cinsi
: Tunç
Tip No
: 4.4.II.
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
Envantersiz (Etüdlük 2)
Müzeye Geliş Şekli
:
Bilinmiyor
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
128
Resim No
:
113
Ölçüleri
: Mevcut uzunluk : 15.5 cm.,
genişlik : 5.5 cm-4.0 cm.
Yayınlar
:
___
Tanımı :
Tunçtan yapılmıştır. Ağız kenarları ve uç kısmı kırıktır. İçinde demir namlu parçası
bulunmaktadır. Ağızda geniş uca doğru daralan üçgenimsi formludur. Kenarlıklar
namlu omzuna kadar uzanmaktadır. Pabuç, tunç levhanın katlanarak uzun
kenarlarının üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle
şekillendirilmiştir. Bir yüzünün orta kısmında gövde boyunca, uzunlamasına dört
adet silme bulunmakta, diğer yüzü kısmen tahrip olmuştur. İki yan kenar gövde
ortasına göre daha yüksek ve bombeli yapıdadır.
154
Katalog No
:
130
Adı
:
Kın
Cinsi
: Demir (?)
Buluntu Yeri
:
Samtavro, Mccheta-Doğu Gürcistan
Bu gün Bulunduğu Yer : ___
Müze Envanter No
:
___
Müzeye Geliş Şekli
:
___
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
129
Resim No
:
___
Ölçüleri
: ___
Yayınlar
:
Lordkipanidse, Çiz.: 39/19.;
Abramishvili 2003; Lev. 1/69.
Tanımı :
Namlu omuzlarında başlayıp kın pabucu içine kadar devam eden kenarlıklar ve kın
pabucundan oluşmaktadır. Kın pabucu üste geniş uca doğru daralan üçgenimsi
yapılıdır. Ağız kenarında yarım daire şeklinde taşıma kayış halkası bulunmaktadır.
155
Katalog No
:
131
Eserin Adı
:
Kın Pabucu
Eserin Cinsi
: Demir
Buluntu Yeri
:
Bilinmiyor
Bu gün Bulunduğu Yer : Van Müzesi
Müze Envanter No
:
2.2.80.
Müzeye Geliş Şekli
:
Satın alma
Kazı Envanter No
: ___
Çizim No
:
130
Resim No
:
114
Ölçüleri
: Uzunluk : 20 cm.,
genişlik : 2.9-1.7 cm.
Yayınlar
:
Tanımı :
Demirden yapılmıştır. Ağız kenarı geniş, uca doğru daralan, silindirik-üçgenimsi
formludur. Demir levhanın katlanarak uzun kenarlarının üst üste bindirilmesi ve
perçinlerle tutturulması yöntemiyle yapılmıştır. Ağız kenarları kırık, uç kısmı ise
enlemesine beş yivli ve kapalıdır.
156
4. TİPOLOJİ :
Bu çalışmada özellikle konik ya da yarı küresel tepelik, kavrama çıkıntısı ve
Urartu’ya özgü kelepçeli balçak yapısıyla “Klasik Urartu Tipi” denilebilecek kılıçlar
ile hançer, bıçak ve kınları ayrı ayrı ele alınmış ve her biri kendi içinde tiplere
ayrılmıştır. Bunlara Tunceli/Burmageçit Mezarlarında bulunmuş ünik iki kılıç
eklenmiştir.
Urartu kılıç, hançer ve bıçaklarının tipolojisi yapılırken öncelikli olarak kabza
formları dikkate alınmıştır. Kabza formları aynı, namlu yapılarının ise farklı olduğu
durumlarda alt gruplandırmalara gidilmiştir.
4.1. KILIÇLAR :
I. TİP : KABZASI FLANŞLI ÇİFT AĞIZLILAR:
Kabza ve namlu demirden, tek parça dövme tekniğiyle yapılmıştır. Kabza
kenarları dövülüp yükseltilerek kakma yuvaları (flanş) oluşturulmuştur. Orta
kısmında sivri birer kavrama çıkıntısı bulunur. Kabza kenarlarına, ince bir tunç levha
ile kaplanarak çerçeve geçirilmiştir. Balçak kısmında, kenar çerçeveleri ile kakma
elemanlarını sağlamlaştırmak amacıyla iki yandan omuzu kavrayan, ortası açık
kelepçeler yer alır. Kabza sapı ve balçak üzerinde yer alan kakma yuvaları, kabzanın
daha zengin görünüm alması ve elin daha iyi kavrayabilmesini olanaklı kılmak için
kullanılan ahşap, kemik, fildişi v.b. çabuk bozulabilen kakma elemanlarını yerine
oturtabilme amacına yöneliktir. Bu tip kabzalarda genellikle kakma elemanlarını
daha da sağlamlaştırmak için kabza ve omuz üzerinde değişen sayılarda perçinlere
yer verilir. Kabzanın uzantısı olarak, dikdörtgen çıkıntı şeklindeki tepelik, konik ya
da yarı küresel başlıklıdır.
Demir namlu düşük omuzlu, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Her iki
yüzde, balçak açıklığı içinde başlayıp uca kadar devam eden keskin birer omurga
bulunur. Namlu genişliği 2.5 cm. ile 6.0 cm. arasında değişir.
IA TİPİ : Bu tipte tunç levha çerçeveler sadece yan yüzleri kaplamaktadır.
Levhanın bazı bölümlerinde yer alan klipsler kakma yuvası içine katlanarak levhayı
kabzaya sabitlemektedir.
IA1 Tipi: Kabza aynı olmakla birlikte, yaklaşık 5.0 cm. genişliğindeki enli
namlu yapısıyla IA2 tipinden ayrılır. (Kat. No: 1-12, Res. No: 1-9, Çiz. No: 3-12).
IA2 Tipi: Kabza türü aynı olmakla birlikte, balçak üzerinde yer alan yivler ve
genişliği 2.5- 3.5 cm. arasında değişen daha dar ve uzun yapılı namlu formuyla IA1
tipinden ayrılır. (Kat. No:13-20, Res. No: 10-16, Çiz. No: 13-20).
IB TİPİ: Kabza kenarlıkları üzerindeki tunç çerçeveler IIA tipine göre daha
kalın ve kabzanın tüm kenarlarını kaplamaktadır. İki ağızlı ve sivri uçlu namlunun
kavisli formuyla da IA örneklerinden ayrılır. (Kat. No: 21, Res. No: 17-18, Çiz. No:
21).
157
II. TİP : KABZASI ÇERÇEVELİ ÇİFT AĞIZLILAR:
Kabza düzenlemeleri önceki tipten tümüyle farklıdır. Kabza kenarlarına
yaklaşık 1.0 cm. genişliğinde tunçtan bir çerçeve oturtulmuşur. Orta kısmında sivri
birer kavrama çıkıntısı bulunur. Kabza üzerinde çerçeveleri iki yandan kavrayan,
ortası açık kelepçeler, arka kısmında, dikdörtgen çıkıntı halinde, ucu konik ya da yarı
küresel başlıklı tepelik yer alır. Kabza ve balçak, kemik, fildişi ve ahşap benzeri
elemanlarla kaplamalıdır. Bunlar perçinlerle tutturulmuştur.
Demir namlu, kabzayla birlikte tek parça dövme tekniğinde yapılmıştır.
Omuzda geniş, uca doğru daralır. İnceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Genişliği 3.0
cm. ile 4.0 cm. arasında değişen namlunun her iki yüzünde omurga yer alır.
IIA TİPİ: Kabza çerçeveleri, dört ayrı tunç levhanın kabzanın her iki tarafına
oturtularak perçinlerle tutturulmasıyla oluşturulmuştur. Bazılarının üzeri ince bir
gümüş (Kat. No: 22, Res. No: 19-20, Çiz. No: 22) kaplama ile kaplanmıştır. Çoğu
örnek kaplamasızdır (Kat. No: 23-26, Res. No: 21-23, Çiz. No: 23-26). Bu tipin bir
örneğinde (Kat. No: 26, Res. No: 24-25, Çiz. No: 26) tunç levhaların üzerine aynı
yapıda demirden bir levha daha oturtulmuştur. Kaplama şeridi kullanılmamıştır.
IIB TİPİ: Bu alt tipte kabza çerçeveleri, üstten her iki kenarı birleştiren atkı
ve balçaklarla birlikte tunçtan, tek parça döküm tekniğinde üretilmiş ve kabza ile
omuzlar üzerine giydirilmiştir (Kat. No: 27-35, Res. No: 26-38, Çiz no: 27-35). Bir
örnekte ise balçağın orta kısmı yarım daire şeklinde atkı bağlantılıdır (Kat. No: 29).
III. TİP : MAKARA KABZALI ÇİFT AĞIZLILAR:
Bu tip örneklerde, kabza sapının ortasında yer alan kavrama çıkıntısı ile ikiye
ayrılan kabzanın üst yarısı kenarlıklı ve ahşap, kemik veya fildişi kaplamalı ya da
kakmalı olurken, alt yarısı makara şeklinde silindirik bir elemana sahiptir. Kabzanın
uzantısı şeklindeki tepeliğin ucunda konik ya da yarı küresel başlık bulunmaktadır.
Kabza, omuzu her iki yandan kavrayan tunç balçak kelepçeleri ile sonlanmaktadır.
Balçak arası bazen açık, bazen de yarım daire şeklinde atkı bağlantılıdır.
İnce-uzun demir namlu, düz kenarlı inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur.
Ortasında her iki yüzde de keskin bir omurga yer alır.
IIIA TİPİ: Kabza yapısı ana şablona uygundur. Ancak bu alt tipte kabza
kenarlıkları ayrı ayrı levhalar halinde dökülmüş ve kabzanın her iki yüzüne
perçinlerle tutturulmuştur. Daha sonra, yine ayrı ayrı dökülmüş yarım makara formlu
iki eleman, kabza alt yarısının iki yüzüne oturtulmuştur. Makara biçimli bu eklentiler
bazen demir (Kat. No: 36, Res. No: 39-41, Çiz. No: 36.) bazen de tunçtandır (Kat.
No: 37-38, Res. No: 42-44, Çiz. No: 37-38).
IIIB TİPİ : Bu grupta kabza donanımı tunçtan, döküm tekniğinde iki ayrı
parça olarak üretilmiş ve kabzanın her iki yüzüne oturtulmuştur. Örneklerden birinde
silindirik kısım daha dar ve kavrama çıkıntıları üzerinde yer almaktadır. Bu bölümün
hem alt hem de üst kısmında kaplama levhaları bulunur (Kat. No: 39, Res. No: 45,
Çiz. No: 39). Diğer örneklerde ise kenarlıklarla birlikte dökülen makara bölümü
sapın alt kısmındadır. Üst bölümde yine kakma elemanı bulunur (Kat. No: 40, Res.
No: 46, Çiz. No: 40).
IIIC TİPİ: Kabza formu diğer III. tip örneklerle aynıdır. Ancak burada tunç
kabza donanımı, kabza üzerine tek parça döküm tekniğinde (Casting on) üretilmiştir.
IIIC1 Tipi : Tek parça döküm tekniğinde üretilmiş bu kabza düzeninde, kabza
sapının alt yarısı makara formludur. (Kat. No: 41-53, Res. No: 47-56, Çiz. No: 41-
158
51). Kat. No: 53’te kayıtlı örnek tümüyle demirden, dövme tekniğiyle yapılmış
olması yönüyle diğerlerinden farklıdır (Res. No.: 55-56, Çiz. No.: 51).
IIIC2 Tipi : Genel düzenleme olarak IIIC1 ile aynıdır. Ancak bu alt tipte
kabza sapının alt yarısı makara şeklinde değil dörtgen prizmatik bir yapıya sahip
oluşuyla IIIC1 örneklerinden ayrılır (Kat. No. 54-55, Res. No: 57, Çiz. No: 52-53).
IV. TİP : KABZASI DÖKÜM KAPLAMALI ÇİFT AĞIZLILAR:
Bu tipe giren örneklerde tunç kabza donanımı, demir kabza üzerine balçakla
birlikte tek parça olarak dökülmüştür. Orta kısmında sivri bir kavrama çıkıntısı,
balçak üzerinde de kelepçeler yer alır. Ancak bu tipte kabza düz yapılıdır. Hem
kabza sapı hem de omuzlar üzerinde perçinlerle tutturulmuş kaplama ve/veya kakma
elemanları bulunmaktadır. Diğer tiplerde olduğu gibi, kabzanın arka ucunda yarı
küresel başlıklı tepelik yer alır.
Düşük omuzlu namlu, omuzda geniş uca doğru daralan, inceltilmiş iki ağızlı
ve omurgalı forma sahiptir
IVA TİPİ : Bu alt tipte tunç kabza donanımı, levha halinde, kabzanın sadece
bir yüzü üzerine dökülmüştür. Diğer yüzde demir kabza üzerine doğrudan kaplama
elemanı oturtulmuştur (?). Omuzu kavrayan ortası açık balçak kelepçeleri ayrıca
dökülmüştür (Kat. No: 58, Res. No: 59, Çiz. No: 56).
IVB TİPİ : Bu grupta kabza üzerine tek parça dökülen tunç kabza donanımı
kenarlıklı, balçağı ise düzdür. Kabzanın her iki yüzü ve omuzlar tümüyle
kaplamalıdır. Demir namlu biraz daha geniş yapılıdır (Kat. No: 59, Res. No: 60, Çiz.
No: 57).
IVC TİPİ : Tunç kabza donanımı demir kabza üzerine sap kısmında levha
halinde, balçak üzerinde kakma yuvalı olarak tek parça halinde dökülmüştür. Kabza
üzerinde perçinlerle tutturulmuş kaplama elemanları yer alır. Namlu paralel
kenarlıdır (Kat. No: 60, Res. No: 61-62, Çiz. No: 58).
V. TİP : GENİŞ NAMLULU ÇİFT AĞIZLILAR:
Katalogda mevcut örneklerden sadece birinde mevcut olan kabza, ya levha
halinde dökülmüş veya demir levha kaplamalıdır. Kabza sapı paralel kenarlı, düz
sonlanan balçak ise hafif köşeli omuzlara sahiptir Kabza sapı ve balçakta kaplama
elemanlarını tutan perçinler yer alır (Kat. No: 63). Bu tipte demir namlu yaklaşık 6.0
cm. genişliğinde, omuzda geniş uca doğru hafifçe daralan oldukça geniş yapılıdır.
İnceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Omurgasız, omurgalı ve kan oluklu örnekleri
bulunur (Kat. No: 61-67, Res. No: 63-67, Çiz. No: 59-66).
VI. TİP : KABZASI FLANŞLI TEK AĞIZLILAR:
Kabza ve namlu tek parça dövme tekniğinde, demirden yapılmıştır. Kabza
kenarları dövülerek kalınlaştırılmak suretiyle yükseltilmiş ve kakma yuvaları (flanş)
oluşturulmuştur. Kakma yuvaları, kabzanın daha zengin görünüm alması ve elin daha
iyi kavrayabilmesini olanaklı kılmak için kullanılan ahşap v.b. kakma elemanlarını
yerine oturtabilme amacına yöneliktir. Kabza ve omuz üzerinde değişen sayılarda
perçinlere yer verilir. Balçak bulunmaz.
159
Kabza ile tek parça dövme tekniğinde üretilen namlu tek ağızlı olup, sırt
kısmı dış bükey, ağız kenarı ise iç bükey (kavisli) yapıdadır. Namlu iki yandan
kabzaya göre biraz daha daralmakta ve uca doğru incelmektedir. Sivri uçludur.
Omurga bulunmaz. Genişlik 3.5-4.0 cm. arasında değişir.
VIA TİPİ : Kabzanın her iki kenarı da iç bükey, arka kısmı ise hafif düz bir
yapı arz etmektedir. Tepeliksiz ve balçaksızdır. Namlu tek ağızlı ve sivri uçludur.
(Kat. No 68, Res. No: 68, Çiz. No: 67)
VIB TİPİ : Kabzanın üst kısmının dairesel oluşuyla IA tipinden ayrılır. Diğer
tüm özellikler aynıdır. (Kat. No: 69, Res. No: 69, Çiz. No: 68).
4.2. HANÇERLER :
Urartu hançer tipolojisi kılıçlara göre oldukça sınırlıdır. Tipoloji kabza
yapılarındaki farklılıklara göre yapılmıştır. Hançer namlular iki veya tek ağızlı
olabilmektedir.
I. TİP : HİLAL TEPELİKLİLER:
Namlu kabzayla birlikte, demirden tek parça dövme tekniğinde yapılmıştır.
Kabza hilâl tepelikli ve uzun dikdörtgen formludur.
IA Tipi : Uzun dikdörtgen kabza sapının arka kısmı hilal tepeliklidir. Sap ve
omuz üzerinde kaplama elemanlarını tutturmak için perçinlere yer verilmiştir. Düşük
omuzlu namlu, uca doğru daralan üçgenimsi formludur. Namlu gövdesi üçgen
formlu, inceltilmiş iki ağızlı ve sivri uçludur. Gövdede yayvan bir omurga bulunur
(Kat. No. 70, Çiz. No: 69).
IB Tipi : Tepeliği IA tipine göre biraz daha küresel yapılıdır. Kabza sapı inceuzun yapılı, orta kısmında geniş, bilezik benzeri bir levha yer almaktadır. Hem
tepelik, hem de sapın alt kısmında üçer adet perçin bulunur. Namlu, bıçakların bir
tipinde olduğu gibi kavisli(kambur) formludur Kat. No.: 73, Çiz. No: 72).
II. TİP : FLANŞLI KABZALILAR:
Kabza ve namlu demirden, tek parça dövme tekniğinde yapılmıştır. Kabza
kenarları dövülüp kalınlaştırılarak kakma yuvası (flanş) oluşturulmuştur. Kabza sapı
iç bükey kenarlıdır. Üzerinde perçinlere yer verilmiştir. Namlunun sırtı kalın ve dış
bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükeydir. Sivri uçludur(Kat. No. 74, Res. No: 72,
Çiz. No: 73).
4.3. BIÇAKLAR:
Urartu bıçakları daima tek parça demirden üretilmişlerdir. Tek ağızlı bir
namlu ve bunun gerisindeki irili ufaklı sap çıkıntılarından oluşurlar. Sapın iki yüzüne
perçinlenen kaplamalı ya da ahşap sapa sokularak tutturulan sap demirlidirler.
Bıçakların tipolojisi sap tipleri ve namlu formlarındaki farklılıklara göre
yapılmıştır.
I. TİP : DÜZ SAPLILAR:
Sapı ve namlusu tek parça demirdendir. Sap kısmı düz kenarlı, uzun
dikdörtgen yapılıdır. Her iki yüzünde de kaplamalara yer verilmiştir. Kaplamaları
160
tutturmak için birden çok perçin bulunur. Dikdörtgen namlu, tek ağızlıdır. Sırtı kalın,
dış bükey veya düz kenarlı, ağızı ise iç bükey, dış bükey kenarlı olabilmektedir (Kat.
No.: 76-82, Res. No.: 74-78, Çiz. No.: 75-81).
II. TİP : KAVİSLİ- KAMBUR SIRTLILAR:
Sapı ve namlusu tek parça demirdendir. Sap kısmı düz veya iç bükey
kenarlıdır. Üzerinde ahşap, fildişi veya kemik benzeri kaplamalar bulunur. Bunları
tutturmak için birden çok perçine yer verilmiştir. En belirgin özelliği sap-namlu
geçişinde keskin açıyla oluşturulan kavis-kamburdur. Namlu tek ağızlıdır. Ağız
kenarı ince ve iç bükey, sırtı ise kalın ve çoğunlukla dış bükeydir. Yukarı dönük sivri
uçludur.
IIA TİPİ: Sapı, orta kısmı dar, her iki tarafa doğru genişleyen, iç bükey
kenarlı forma sahiptir. Bazı örneklerde kaplamaları tutturmak için perçinlere yer
verilmiştir. Sap-namlu geçişi bazen sert açıyla, bazen de daha yumuşak (kavisli)
olabilmektedir. Ancak her durumda kambur formludur. Namlu ağzı inceltilmiş, iç
bükey, sırtı ise kalın dış bükey kenarlı, yukarı dönük sivri uçludur (Kat. No.: 83-88,
Res. No.: 79-82, Çiz. No.: 82-87).
IIB TİPİ: Genel form olarak diğer IIA tipi örnekleriyle aynıdır ancak, bu alt
grupta sap daha kısa ve düz kenarlı forma sahiptir. Sap-namlu geçişi keskin açılı ve
kavislidir. Namlu inceltilmiş iç bükey ağız ve kalın dış bükey sırtlıdır. Sivri ya da
yuvarlak (kör) uçlu olabilmektedir (Kat. No.: 89-91, Res. No.: 83, Çiz. No.: 88-90).
IIC TİPİ: Genel form olarak kambur yapılıdır. Ancak sapın ince ve oldukça
uzun yapılı olmasıyla ayrılmaktadır (Kat. No.: 92, Çiz. No.: 91).
III. TİP : SAP DEMİRLİLER:
Sap ve namlu tek parça demirdendir. Sapı namluya göre dar ve bazen kısa
bazen de uzun yapılıdır. Perçinli örnekleri vardır. Sap ahşap benzeri kaplamalı veya
bu tür bir malzemenin içine sokulan tipte olabilmektedir. Tek ağızlı namlu, bazen
düz dikdörtgen bazen de kavisli forma sahiptir.
IIIA TİPİ: Bu tip örneklerde sap demiri dar ve uzundur. Namlu sırtı ve ağzı
dövülerek genişletilmiştir. Düz formlu namlunun, keskinleştirilmiş ağız kenarı hafif
dış bükey yapılıdır (Kat. No.: 93-98, Res. No.: 84-85, Çiz.No.: 92-97).
IIIB TİPİ: Sap demirinin dar ve uzun yapısıyla IIIA tipine benzemektedir. Bir
örnekte (Kat. No.: 99, Çiz. No.: 98) omuz kısmında balçak işlevi gören korkuluk
bulunmaktadır. Kavisli namlusuyla IIIA tipinden ayrılır. Namlu sırtı kalın ve dış
bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükey yapılıdır (Kat. No.: 99-100, Çiz. No.: 98-99).
IIIC TİPİ: Genel form olarak IIIB tipiyle benzerdir. Ancak sap demiri önceki
gruba göre daha kısadır. Ahşap benzeri bir sapın içine sokulmaktadır. Namlu sırtı
kalın ve dış bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükey yapılı, kavisli forma sahiptir.
Delici özelliği olmayan yuvarlak (kör) uçludur (Kat. No.: 101-105, Res. No.: 86-89,
Çiz. No.: 100-104).
IV. TİP : OVAL ASMA HALKALILAR:
Katalogda tek örnekle yer alan bu tipte, ince dikdörtgen yapılı sapın arka
kısmı, oval halka şeklinde, üzeri yivli bir asma halkasına sahiptir. Kavisli namlunun
161
sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükey yapılıdır. Sivri uçludur (Kat.
No.: 106, Res. No.: 90, Çiz. No.: 105).
V. TİP : ORAK FORMLULAR:
Sapı, arka kısmı yuvarlatılmış geniş dörtgen yapılıdır. Namlu geniş yapılı ve
kavisli forma sahiptir. Sırtı kalın ve dış bükey, ağız kenarı ise ince ve iç bükeydir.
Yuvarlak (kör) uçludur. (Kat. No.: 107, Res. No.: 91, Çiz. No.: 106).
4.4. KINLAR:
Urartu kılıç ve hançerlerine ait kınlarda üretim malzemesi olarak çoğunlukla
tunç kullanılmıştır. Ancak nadir olarak demir, bazen de her iki metalin birlikte
kullanılmış olduğu örnekler de vardır. Kınlar, tipolojik yönden bazı farklılıklar
göstermesine karşılık, işlevsel olarak birbirini tekrar etmektedir. Ahşap gövde ve
madeni kın pabucu olmak üzere iki ana bölümden oluşmaktadırlar. Gövde ahşap v.b.
kaplamalar (Res. No.: 41, 97) ile bunları iki yandan kavrayan, ağızdan kın pabucuna
kadar uzanan, “V” kesitli madeni “kenarlıklar”dan meydana gelmiştir (Res. No: 97,
105). Silah namlusunun keskin ağızları yuva işlevi gören bu kenarlıklar içinde
hareket eder. Gürcistan’da bulunmuş tek bir örnekte (Kat. No.. 113, Res. No.: 97,
Çiz. No.: 112) kın gövdesinin ağız kenarını yassı bilezik benzeri “kın başlığı”
çevreler. Ancak bu tür başlığın başka bir benzeri yoktur.
Kın pabucu kının en uç bölümünü oluşturur; genellikle tunç levhanın
katlanarak, uzun kenarların üst üste bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması
yöntemiyle üretilmişlerdir. Tunçtan tek parça döküm tekniğinde ve demirden dövme
tekniğinde üretilmiş örneklerine de rastlanmaktadır.
I.TİP : KIN PABUCU PARALEL KENARLILAR:
Kın pabuçları ya tamamen paralel kenarlı, uzun dikdörtgen formludur veya uç
kısmı ağız kenarına nazaran biraz daha dardır. Pabucun uzun kenarları gövde
ortasına göre daha yüksek ve bombelidir. Gövde çoğunlukla bir veya birden çok
omurgalıdır. Uç kısmı, namlu ucunun kından dışarı sarkmasını önlemek amacıyla,
pabuca perçinlerle tutturulmuş bir tıkaç ya da yuvarlak kesitli ince madeni atkılarla
kapalıdır. Dar ve geniş örnekleri bulunmaktadır. Pabuç uzunluğu dar olanlarda 10.0
cm ile 13.0 cm. arasında değişmekte, geniş örneklerde ise 18.0 cm.’e kadar
ulaşmaktadır. Dar yapılı olanların genişliği 2.5 cm. ile 4.0 cm arasında değişmekte,
geniş yapılılarda ise 6.0 cm. yi bulmaktadır (Kat .No.: 112-123, Res. No.: 96-107,
Çiz. No.: 111-122).
II. TİP : KIN PABUCU ÜÇGENİMSİ FORMLULAR:
Bu tipte kın pabucu ağız kenarında geniş, uca doğru belirgin şekilde
daralmaktadır. Üretim tekniği diğer örneklerle tümüyle aynıdır. Gövdenin orta
kısmında çoğunlukla tek omurga bulunur. Kın pabucunun ölçüleri I. tip örneklerle
yakındır (Kat. No.: 124-130, Res. No.: 108-113, Çiz. No.: 123-129).
III. TİP : SİLİNDİRİK FORMLULAR:
Demir levhanın katlanarak uzun kenarların üst üste bindirilmesiyle
oluşturulmuştur. Ağız kenarında geniş, uca doğru belirgin olarak daralmaktadır.
162
Basık silindirik formludur. Ucu, üzerinde enlemesine beş yiv bulunan bir tıkaç ile
kapalıdır. Bu tipte, kenarlıkların kullanılıp kullanılmadığı açık değildir. (Kat. No.:
131, Res. No.: 114, Çiz. No.: 130). 1
1
Tarafımızdan yapılan bu kın tipolojisi dışında, Oktay Belli tarafından kın olarak değerlendirilen
uzun, silindirik yapılı bir başka obje grubu bulunmaktadır. Ancak bunların kılıç kını olduğuna işaret
eden kesin bilgilere sahip değiliz. Çünkü Urartu kınları arasında bu güne kadar böyle tek parça bir kın
sistemi tespit edilmiş değildir. Bilinen Urartu kınları daima kompozit bir yapı arz eder. Bu nedenle O.
Belli tarafından kın olarak kabul edilen bu eser şimdilik bir kın tipi olarak değerlendirilmemiştir. Krş.:
Oktay Belli, “Beschriftete Bronzegegenstände des Konigs Išpuini im Museum von Gaziantep”, Hittite
and other anatolian and Near Eastern Studies in Honour of Sedat Alp, Ankara, 1992, 48, Çiz. 2, Res.
1, 2.
163
5. DEĞERLENDİRME :
Van Gölü ve çevresinde 50 yıldan beri yapılmakta olan arkeolojik araştırma
ve kazılar Urartu uygarlığının oluşması ve üstün bir düzeye ulaşmasında, M. Ö. 2.
bin yılın ikinci yarısında yaşamış Uruadri ve Nairi Beylikleri’nin katkısı olduğunu
göstermiştir. Urartu kültürünü tümüyle bu uygarlıkların varisi olarak düşünmek
elbette ki mümkün değildir. Ancak yarı göçebe aşiret düzeninde yaşayan bu
kültürlerin gelenek ve görenekleri ile sanat dallarından hiç değilse bazıları Urartu’da
devam ettirilmiştir. Söz gelimi ölü-gömme geleneklerinde, mezar mimarisinde ve
çanak-çömleklerde bazı değişim ve gelişimler olmakla beraber, Urartu öncesi
dönemden izler görülebilmektedir.
Urartu’nun gerçek anlamda bir devlet kimliğine bürünmesi, önce krallığın
Van ovasına taşınması, sonra da dini inanışlardan sanata, sosyal düzenden üretime ve
ordunun yapılanmasına kadar pek çok unsurun katı kurallara bağlanmasıyla mümkün
olmuştur. Bu kurallardan büyük bölümü İşpuini ve oğlu Minuanın M. Ö. 9. yüz yılın
sonlarında gerçekleştirdikleri reformlarla belirlenmiştir. Bu reformlar sonucunda pek
çok yeni ve kalıcı uygulama düzenlenmiştir. Yeni ve güçlü bir devletin parlamasına
neden olan bu yeniliklerde bölgenin Son Tunç/Erken Demir Çağ kültürünün etkisi
oldukça sınırlıdır.
Devlet olabilmenin en bilirgin gereklerinden biri olan düzenli, güçlü bir ordu
Urartu öncesinde söz konusu değildi. Söz gelimi, Assur Kralı III. Salmanasar’ın (M.
Ö. 858-824) Urartu’ya karşı giriştiği seferlerinin betimlendiği Balawat Kapısı
kabartmalarında; dağlar üzerinde savaşan, kısa eteklikli, başlarında sorguçlu miğfer,
bir ellerinde kalkan, diğerinde de mızrak taşıyan Urartulu askerler gerçek bir ordu
görünümünden uzaktırlar. 1 Düzenli ordu İşpuini ve Minua’nın reformlarıyla
gerçekleştirilen yeniliklerin başında geliyordu. Savaşların hiç eksik olmadığı böyle
zorlu bir coğrafya da Urartu Devleti’nin kalıcı olabilmesi hiç şüphesiz etkili
silahlarla donatılmış güçlü bir orduyla mümkün olabilmiştir. Tam monarşik bir
devlet düzenine sahip Urartu toplumunun hiyerarşik yapısı içinde ordu tartışılmaz bir
konumdadır. Silahlı gücünün önemli bir bölümünü ise adını “silah, kılıç” anlamına
gelen “šure”’den alan “šurele” sınıfı meydana getirmektedir. Bu sınıf krallık
sarayının silahlı koruyucusu görevini yürüten askerlerden oluşmaktadır. Haldi
tapınaklarında kurban kesme imtiyazına sahip šurele sınıfı, Urartu toplumunda kılıç
taşıyabilen, etkin bir gruplardan biridir. 2
Urartu Krallığının varlık nedeni olan bu yüksek sınıfın kılıç ve hançerlerinde
hızlı bir gelişim ve değişim izlenebilmektedir. Bu durum söz konusu eserlerin
tiplerinde ve üretim tekniklerinde de açıkça görülebilmektedir.
1
L. W. King, Bronze Reliefs from the Gates of Shalmaneser King of Assyria, London. 1915, Lev.: XI,
XII, XXXVII. ; Rivka Merhav; “Utilitarian and Votive Armor-Shields”, Urartu, A Metalworking
Center in the First Millennium B.C.E., (Yay. Haz.: R. Merhav), Jerusalem, 1991, 135, Res.: 10.
2
Urartu toplum yapısı hakkında geniş bilgi için bkz.: Igor M. Diakonoff, “Sacrificies in the City of
Teišebá (UKN 448)- Lights on the Social History of Urartu”, Archaeologische Mitteilungen aus Iran,
24, 1991, 13-102. Ayrıca Urartuca šure/šuri sözcüğünün anlamı için bkz.: Zafer Derin-Altan
Çilingiroğlu, “ Armour and Weapons”, Ayanis I, Roma, 2001. 157-158.; Mirjo Salvini, “Royal
Inscriptions on Bronze Artifacts”, Ayanis I, Roma, 2001, 275.
164
5.1. TİPOLOJİK DEĞERLENDİRME:
KILIÇLAR:
Aşağıdaki tipolojik değerlendirme öncelikle Urartulu karakteri konusunda
hiçbir kuşku bulunmayan, klasik silahlar göz önünde bulundurularak yapılmıştır.
Urartu’nun batı sınırında ele geçen iki ünik kılıcın değerlendirmesi de metnin sonuna
eklenmiştir.
Urartu kılıçları genel olarak kısa namlulu, uzun namlulu ve eğik namlulu
olmak üzere gruplara ayrılabilir. Ancak tümünde ortak özellik gelişmiş bir kabza
düzenine sahip olmalarıdır. Bu nedenle de tipolojik sınıflandırma yapılırken, namlu
formları değil, hızlı bir gelişime uğradığı anlaşılan kabza düzenlemeleri esas
alınmıştır. Yalnızca kabza düzenlemeleri tam olarak tespit edilemeyen ve genişlikleri
6.0 -6.5 cm. arasında değişen namlu grubu farklı tip olarak değerlendirilmiştir.
Klasik denilebilecek Urartu kılıçlarının 4.1.I. tipine giren örnekler (Kat. No.:
1-21, Res. No.: 1-18; Çiz. No.: 3-21), Tunç Çağı ve Erken Demir Çağı’ndan
bildiğimiz bir özellik olan kakma yuvalı (flanşlı) kabza yapısına sahiptir. Ancak
Urartular’la başlayan özgün bir uygulama olarak, yeni elemanlarla zenginleştirililen
kabza sistemine tepelik, kavrama çıkıntısı ve balçak gibi unsurlar eklenmiştir.
Böylelikle klasik Urartu kılıcı belirmiştir. Gerek flanşlar üzerine geçirilen tunç,
zaman zaman da gümüş (Kat. No.: 2-3) şerit çerçeveler ve gerekse balçak üzerinde
yer alan, döküm tekniğinde üretilmiş kelepçeler, kılıçların bimetalik duruma
gelmesini sağlamıştır.
Her ne kadar Anadolu’da ve çevre kültürlerde erken Demir Çağ öncesine
tarihlenen bimetalik silahlar bulunmakta ise de, Hasanlu IV’ten bir örnek dışında 3 bu
türde komplike bir kabza sistemi, öncülü bulunmayan ve ilk olarak Urartu kültürüyle
karşımıza çıkan bir gelişimdir. Bu türün Urartu merkezi bölgesinde yer alan, başta
Toprakkale, Van/Altıntepe Nekropolü ve Van-Kalecik Nekropolü olmak üzere,
batıda Elazığ, kuzeyde ise Karmir-Blur gibi merkezlerde karşımıza çıkması yaygın
bir kullanımın varlığını gösterir. Van Müzesi’nde bulunan bu tipte bir başka kılıç
(Kat. No.: 21, Res. No.: 17-18, Çiz. No.: 21) kakma yuvasını çerçeveleyen tunç
şeridin daha geniş yapılı olması, kabzanın üst kesimindeki, balçak kelepçelerini
andıran kelepçe ve eğri namlusuyla dikkat çekicidir.
Uzmanlık alanlarında iyice kalifiye olan Urartu silah ustaları, ürettikleri
silahların sağlamlığı ve estetik kaygılarla giderek farklı uygulamalar denemeye
başlamış ve böylelikle daha karmaşık kılıç ve hançerler belirmiştir. Öncelikle yakın
muharebe silahı olarak kullanılan kılıç ve hançerlerin kabza yapılarının
güçlendirilmesi yoluna gidilmiş ve bu amaçla, yaklaşık 0.5 cm. kalınlığında, 1.0 cm.
genişliğindeki tunç levhalar kabzanın her iki yüzüne eklenerek çerçeve
oluşturulmuştur (Tip no.: 4.1.II.).
Bu tipin teknolojik gelişim açısından biraz daha erken örneklerinde (Tip No.:
4.1.IIA, Kat. No.: 22-26), demir namlunun uzantısı durumundaki ince-uzun kabzanın
iki yüzüne oturtulan tunç levhalarla oluşturulan çerçevelerin sapa sabitlenmesi için
perçinlerin yanında, önceki ince örneklerin aksine, etli ve dayanıklı kelepçeler
3
Oscar White Muscarella, “Warfare at Hasanlu in the Late 9th Century BC.”, Expedition, 31, 1989,
27, Res: 5a.; a.y., Bronze and Iron, New York, 1988, 54. No. 64.
165
kullanılmıştır. Bu stilde gerek çerçeve levhası ve gerekse kelepçeler kabza üzerine
ayrı ayrı parçalar halinde yerleştirilmiş (IIA Tipi, Kat. No.: 22-26, Res. No.: 19-25,
Çiz. No.: 22-26), bazen de üzeri ince gümüş levhalarla kaplanmıştır (Kat. No.:22,
Res. No.: 17-18 ). İleri bir aşamada (Tip No.: 4.1.IIB) tunç kabza çerçeveleri balçak
kelepçeleriyle birlikte, tek parça döküm tekniğinde üretilmeye başlamış, böylelikle
adeta bir zarf şeklinde hazırlanan donanım demir kabza üzerine sokularak
giydirilmiştir (Kat. No.: 27-31, 33, Res. No.: 26-33, 35-36, Çiz. No.: 27-31, 33).
Bu türde kabzalara sahip kılıçlar, Urartu Devleti’nin en batı ucundaki
Elazığ/Habipuşağı’ndan başlamak üzere, Doğu Anadolu ve Ermenistan/KarmirBlur’a değin tüm Urartu topraklarında ele geçmiştir.
Urartu kılıçlarının 4.1.III. tipi, en komplike ve dolayısıyla teknolojik olarak
ileri bir aşamanın ürünüdür. Temel tip olarak, kavrama çıkıntısıyla ikiye ayrılmış
kabza sapının üst yarısı kenarlıklı veya kakma yuvalı dikdörtgen yapı arz ederken, alt
yarısı makara şeklindedir. Kanaatimizce, kendi içinde biraz daha erken olan
örneklerde (4.1.IIIA tipi), kabza elemanlarının her bir parçası ayrı ayrı üretilmiş ve
birbirlerine perçinler yardımıyla tutturulmuşlardır (Kat. No.: 36-38, Res. No.: 39-44,
Çiz. No.: 36-38). Bu tipin daha ileri aşamasında (4.1.IIIB tipi) kabza iki ayrı parça
olarak dökülmüş ve sapın iki yüzüne oturtulmuştur (Kat. No.:39-40, Res. No.: 45-56,
Çiz. No.: 39-40).
Urartu kılıçlarının gerek tipolojik ve gerekse teknolojik açıdan en mükemmel
örnekleri 4.1.IIIC tipidir. Burada kabza donanımı, demir sap üzerine, tunçtan tek
parça olarak dökülmüştür. 4 (Kat. No.: 41-55, Res. No.: 47-57, Çiz. No.: 41-53). Bu
teknikle üretilmiş kılıçlar Yakın Doğu’da başka hiçbir kültürde görmediğimiz kalite
ve gösterişe sahiptir. Katalogumuzda tek örnekle temsil edilen bir kılıç ise (Kat. No.:
53, Res. No.: 55-56, Çiz. No.: 51) kabzasıyla birlikte tümüyle demirden dövme (?)
tekniğinde üretilmiş olması açısından dikkat çekicidir.
Urartu Krallığı’nın yönetim merkezi Van (Tuşpa) bölgesinde daha yoğun
olmak üzere, Elazığ, Ağrı/Patnos ve Ermenistan/Karmir-Blur ile Krallığı’n sınırları
dışında, Transkafkasya’da Musi-yeri, Nazargora ve Samtavro mezarlarında yaygın
olarak ele geçen bu tür kılıç ve hançerler, silah üretimin tam anlamıyla devlet erkinin
yönetim ve denetimi altında yapıldığını ortaya koymaktadır. Bunlar aynı zamanda
Urartu ordusunun ulaşmış olduğu üstün gücün de bir göstergesidir.
Sap üzerine tek parça döküm tekniğinde üretilmiş tunç kabzaların bir diğer
tipinde (4.1.IV. tipi) bu kez kabza, 4.1.IIIC tipinde olduğu gibi makaralı değil, düz
levha şeklinde, dikdörtgen yapılıdır (Kat. No.:58-60, Res. No.: 59-62, Çiz. No.: 5658). Ancak tepelik, kavrama çıkıntılı kabza sapı ve balçak kelepçeleri klasik Urartu
formunun tekrarıdır.
Urartu kılıçları arasında 4.1.V. tipi olarak adlandırdığımız grubun (Kat. No.:
61-67, Res. No.: 63-67, Çiz. No.: 59-66) kabza yapısı bilinmediğinden, tipolojik
sınıflamaya namlu formlarından hareketle gidilmiştir. Bu tipte namlu, 6.0-6.5 cm.
civarındaki genişliğiyle dikkat çekicidir. Uzun ve kısa tipleri bulunan namlular
4
“Casting on” tekniği.
166
oldukça kalın ve ağır yapılıdır. Tümüyle demirden 5 (?) üretilmiş olduğu bildirilen
kılıcın kabzası (Kat. No.: 63, Çiz. No.: 62) tek parça gibi görünmektedir. Eğer çizim
hatalı değilse, kavrama çıkıntısız ve balçaksız olması (?) klasik Urartu kabza
formuna uymamakla birlikte gerek tepeliği ve gerekse kının formu bu konuda
şüpheye yer bırakmamaktadır.
Tunceli/Burmageçit’te ele geçirilen kılıçlardan ikisi (4.1.VI tipi, Kat. No.: 6869, Res. No.: 68-69, Çiz. No.: 67-68), tümüyle demirden dövme tekniğiyle
üretilmiştir. Kabza kenarları dövülerek yükseltilmiş ve kakma yuvaları (flanşlar)
oluşturulmuştur. Bu yuvaların içine ise kemik, fildişi ve çoğu zaman ahşaptan kakma
elemanları yerleştirilmiştir. Balçaksız, tepeliksiz ve tek ağızlı türdedir.
Yakın Doğu’daki erken örnekleri M. Ö. 2. bin yılın başlarından itibaren
görülmekte olan kabzası flanşlı tipte kılıç ve hançerler M. Ö. 1. bin yıl başlarına
kadar kullanılmıştır. Erken örnekleri tümüyle tunçtan üretilmiş bu tip kabzalara sahip
kılıçlar, 2. bölümde de ifade edildiği gibi, Anadolu dışında Doğu Akdeniz (Levant)
bölgesi, Kuzeybatı İran ve Kafkasya’da yaygın bir tip olarak yoğun kullanım
görmüştür. Anadolu’da kazılardan ele geçirilmiş olanların azlığına karşın, satın alma
yoluyla müzelere veya özel koleksiyonlara kazandırılmış bu türde çok sayıda örneğin
varlığı bilinmektedir. 6
Katalogumuzdaki bu tip silahların en dikkat çekici özelliği Urartu
Krallığı’ndaki kılıçların klasik bimetalik yapısının aksine, tümüyle demirden
olmalarıdır. Bu, henüz tanımadığımız (Geç Hitit/Malatya ve Kummuhu gibi) farklı
bir kültürden kaynaklanmıyorsa, Doğu Anadolu Erken Demir Çağ özelliğinin farklı
bir çeşitlemesi gibi kabul edilebilir. Bu görüşten hareketle, Tunceli/Burmageçit’te ele
geçen söz konusu örnekler, bu tip kabza yapılı silahların Orta Demir Çağı’nda kısa
da olsa bir süre kullanılmış olduğunu gösterir. Ayrıca Assur’un önemli
başkentlerinden Kalhu (Nimrud)’da ele geçen flanşlı kabzalara sahip kılıç ve
hançerler, 7 bu iki kültür arasında sanatın bir çok dalında görülen etkileşimin bir
başka göstergesi olabilir.
Urartu kılıçlarının kabzalarında metal aksamın dışında, yukarıda da zaman
zaman değinilen kaplama ve kakma elemanları kullanılmıştır. Bunlar elin kabzayı
daha rahat kavrayabilmesine olanak sağlayacak şekilde, kemik (Kat. No.: 13, Çiz.
No.: 13), fildişi (Kat. No.: 54, 60, Res. No.: 57, 62, Çiz. No.: 52, 58) ya da ahşap
(Kat. No.: 22, 26, 36, Res. No.: 19, 25, 39, Çiz. No.: 22, 26, 36) gibi organik
maddelerle kaplanmıştır. Kaplama sırasında kullanılan perçinler, 4.1.IA tipinde
kabzaya açılmış deliklerden doğrudan doğruya geçirilen ince-uzun bir pim
görünümündedir. İleri aşamada bu ilkel türün yerine, demir bir soket içine alınarak
raptedilen, yarı küresel başlıklı tunç pim türü ortaya çıkmıştır (Çiz.. No.: 131).
5
Rostom Abramishvili, “Towards Dating The Remains of The Late Bronze Age And of The Period of
Wide Adoption of Iron, Discovered at The Samtavro Brial Ground”, Problems of Caucasian BronzeIron Age Archeology, Tiflis, 2003, 25’te, 68 numarada “demir kılıç” olarak geçmektedir.
6
M. Aykut Özet, “Anadolu Medeniyetleri Müzesinden Bir Grup Hançer ve Mızrak Ucu”, Anadolu
Medeniyetleri Müzesi 1987 Yıllığı, Ankara, 1989, Kat. No.: 13-14., Fig. 12-13.; Önder Bilgi, “Vehbi
Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi Tarafından Yeni Elde Edilen Metal Silahlar”, Palmet IV, 2002, 2931., Kat. No.: 18-20.; İstanbul’da Haluk Perk Koleksiyonu ve Van’da Yücel Aşkın Koleksiyonu.
7
Max E. L. Mallowan, Nimrud and its Remains, 2, 1966, 404, Res. 333b.; Radomir Pleiner - Judith K.
Bjorkman, “The Assyrian Iron Age. The History of Iron in the Assyrian Civilization”, Proceedings of
the American Philosophical Society, 118, N0:3, 1974, 288, Res 2: 1, 2.
167
Böylelikle ağır kullanımlar sırasında pimlerin yuvalarından çıkıp kabza düzenini
etkilemesinin önüne geçilmeye çalışılmıştır. Bu türde gelişmiş pim anlayışı IB
tipinden itibaren (Kat. No.: 18, 22, 43, 44, 60, Res. No.: 14, 20, 50, 51, 62, Çiz. No.:
18, 22, 4344,58) görülmektedir. Ancak daha geç dönemlerde erken pim türünün
kullanıldığı örnekler de bulunmaktadır. Pimlerin nadiren gümüş başlıklı olanları da
mevcuttur (Kat. No.: 13, Çiz no.: 13).
Urartu çağdaşı Yakın Doğu kültüründe kılıçların bel hizasında ve törensel
sahnelerdeki bazı ikonografik zorlamaların dışında, vücudun sol tarafında taşınmış
olduğunu gösteren çok sayıda betimli örnek bulunmaktadır. 8 Ancak, Urartu sanatında
bu türden betimli eser sayısı bir kaçı geçmemektedir. Yukarı Anzaf Kalesi’nde ele
geçirilmiş tunç kalkan üzerinde yer alan tanrılar geçidi ve savaş sahnesi 9 bu
konudaki en önemli belgelerden birini oluşturmaktadır. Bu adak kalkanı üzerinde
betimlenen tüm tanrı figürlerinin taşıdıkları kılıçlar, bellerinde ve vücutlarının daima
sol tarafındadır (Çiz. No.: 132). Bu gün Van Müzesi bahçesinde sergilenen, boğa
üzerinde Urartu tanrısının betimlendiği Adilcevaz kabartması (Res. No.: 115-116,
Çiz. No.: 133) bir diğer örnektir. Burada resmedilen tanrı, belinde ve vücudunun sağ
tarafında bir kılıç taşımaktadır. Kılıcın sağ tarafta gösterilişi, eserin sağ kapı bloğu
olması dolayısıyla, tanrının sol profilden verilmesinin getirdiği ikonografik bir
zorunluluktan kaynaklanmış gibidir. Bu gün Tiflis Müzesi’nde sergilenen ve
Van’dan gittiği bilinen, baş ve ayakları eksik taş heykel 10 üzerinde de bir kılıç
görülmektedir. Kılıç vücudun sol tarafında ve bir asma kayışıyla omuzdan asılı
vaziyette olup, ayaklara kadar uzanmaktadır (Res. No.: 117). Bu tür figürlerin
resmedildiği bir diğer eser, Urartu Münih Prähistorische Staatssammlung’taki altın
madalyon’da 11 ise, aslan üzerindeki tanrı figürü vücudunun sol tarafında bir kılıç
taşırken, karşısındaki figürün kılıcı sağdadır (Res. No.: 118). Van Müzesi’nden bir
adak levhası üzerinde de, yine aslan üzerindeki tanrı figürünün belinde, sol tarafta bir
kılıç taşıdığı görülmektedir (Res. No.: 119). Bu az sayıdaki örneğe karşın Urartu’da
da, kullanım kolaylığı açısından kılıçların vücudun sol tarafında taşınmış olduğu
anlaşılmaktadır.
Urartu kılıçlarının beldeki kemere sokulu vaziyette mi yoksa bir taşıma
kayışıyla omuzda mı taşındığı konusunda elimizde kesin kanaat belirtebilmemize
olanak sağlayacak kanıtlar yoktur. Ancak, katalogumuzda 122 (Res. No.: 106, Çiz.
No.: 121)ve 130 (Çiz. No.: 129) numarada kayıtlı iki örnekte, kınlar üzerinde asma
halkaları bulunmaktadır. Ayrıca Anzaf kalkanı üzerinde resmedilen Urartu
tanrılarının göğüsleri üzerinde, sağ omuzdan belin sol tarafına doğru çapraz durumda
askı kayışları görülmektedir (Res. No.: 120). Boyları yaklaşık 75 cm. ye ulaşan uzun
Urartu kılıçlarının kemere sokulu vaziyette taşınmış olması da pek kullanışlı olmasa
8
Assur’da kılıç taşıma biçimleri için bkz.:Tarık A. Madhloom, The Chronology of Neo-Assyrian Art,
London, 1970, Lev.: XXXIV/1, 2., XXXV/1,3., XXXVIII/b, XLV/1; XLVI/1, 4, 5.; Max E. L.
Mallowan-L.G. Davies, Ivories in Assyrian Style, London, 1970, Lev. V/8, VII/17, XX-XXI.; Pauline
Albenda, The Palace of Sargon, King of Assyria, Paris, 1986. Lev.: 18, 44, 45, 47, 49, 70, 89, 97,
102.; Geç Hitit örnekleri için bkz.: Winfried Orthmann, Untersuchungen zur Spathethitischen Kunst,
Bonn, 1971, Lev.:4, 5, 28, 31, 35, 38, 40, 48, 53,58,59,; A. Muhibbe Darga, Hitit Sanatı, İstanbul,
1992, Res. 129, 233, 265, 272.
9
Oktay Belli, Anzaf Kaleleri ve Urartu Tanrıları, İstanbul, 1998, Çiz. 17.
10
Georg W. Tsereteli, Urartskie Pamyatniki Museya Gruzii, Tiflis, 1939, Lev. XXX: 24a, XXXI:
24b.; Ursula Seidl, Bronzekunst Urartus, Mainz, 2004, 125, Lev. 36c.
11
Ralf-Bernhard Wartke, Urartu das Reich am Ararat, Mainz, 1993, Res. 68.
168
gerekir. Bu nedenle Urartu kılıçlarından, en azından uzun olanlarının Assur ve Geç
Hitit Dönemi’nde de rastlanıldığı şekliyle, deri veya benzeri bir malzemeden
üretilmiş kayışlarla omuzdan asılarak taşındığı söylenebilir. Nitekim Tiflis
Müzesi’ndeki torsoda da uzun kılıcın eğik durmasını sağlayan bir tokanın varlığı
görülmektedir.
Tunceli/Burmageçit kılıçlarından bazıları (Kat. No.:1, 5, 6, 59) gerek tipolojik
ve gerekse teknolojik açıdan, klasik Urartu kılıç ve hançerlerinden farklıdır.
Urartular’ın, Malatya, Elazığ ve Tunceli bölgelerine büyük önem verdikleri, hem
yazılı belgeler hem de arkeolojik kalıntılardan anlaşılmaktadır. Urartular’ın bu
bölgeyle M. Ö. 8. yüzyıl başlarından itibaren ilgilendikleri ve Kral Minua (y. M: Ö.
810-785) döneminde, en azından Bingöl ve Tunceli/Burmageçit bölgesini ele
geçirdikleri 12 bilinmektedir. Bölgedeki Urartu egemenliği I. Argişti 13 (y. M. Ö.
785/80-760) ve II. Sarduri 14 (M. Ö. 760-730) dönemlerinde daha da güçlenerek
devam etmiş, ancak, II. Sarduri’nin M. Ö. 743 yılında, koalisyon ortaklarıyla birlikte
Assur Kralı Tukulti-apil-Eşarra’ya (III. Tiglatpleser) (M. Ö. 745-727) Halpa’da
(Adıyaman/Gölbaşı) yenilmesinden sonra II. Rusa (y. M. Ö. 685-645) çağında
zayıflayarak sona ermiştir. Bu durumu, bölgede yer alan başta Palu ve Harput olmak
üzere, Bağın, Mazgirt, Kaleköy, Perisu Kalesi, Norşuntepe, Genefik, Habipuşağı,
Haroğlu, Baskil/Kaleköy ve Maltepe Kalesi gibi merkezler 15 ile Tunceli/Burmageçit
mezarları 16 göstermektedir.
Bir nevi eyalet sisteminin olduğu Urartu topraklarının merkeze bağlı valiler
tarafından yönetildiği bilinmektedir. Urartu yazıtları incelendiğinde, bu bölgeye
atanmış vali olarak “Titia(ni)” 17 ve “Zaia(ni)” 18 adlarına, sadece Elazığ (ŞebeteriaAlzi-Suppa) bölgesi ile ilgili olarak iki kez rastlanılmaktadır. Bu durum, Urartu
eyalet sistemi içerisinde bölgenin çok önemli bir merkez ve ayrıcalıklı bir konuma
sahip olduğunu belgelemektedir.
Burmageçit kılıçlarının tipolojisi incelendiğinde 4.1.VI tipi dışındakilerin,
kabzalarının flanşlı yapısı itibariyle, yukarıda da değinildiği gibi, Anadolu,
Kuzeybatı İran ve Kafkasya’nın Geç Tunç ve Erken Demir Çağ özelliğini devam
ettirmiş oldukları anlaşılmaktadır. Ancak, balçağın öteki Urartu silahlarındakinden
daha kısa tutulması ve üzeri yivli kelepçelerin dar yapısı genel şablondan biraz farklı
görünmektedir. Diğer Urartu merkezlerinde hiç karşılaşılmayan bu yapı, belki de
bölgenin ayrıcalıklı konumundan kaynaklanmış olmalı; silahların üretiminde, bir
anlamda daha serbest çalışılmasına, genel Urartu silah tipolojisinden farklı, bölgenin
yerel özelliklerinin de yansıtıldığı farklı tiplerin yaratılmasına neden olmuş olabilir.
12
Friedrich Wilhelm König, Handbuch der Chaldischen Inschriften I, Graz, 1955, 63, 25.
Friedrich Wilhelm König, Handbuch der Cchaldischen Inschriften II, Graz, 1957, 90, 80 nolu yazıt.
14
König II, a.g.e., 130-132, 104 nolu yazıt.
15
Veli Sevin, “Malatya-Elazığ-Bingöl İlleri Yüzey Araştırması, 1985”, IV. Araştırma Sonuçları
Toplantısı, 1986, 283.
16
Recep Yıldırım, “Elazığ Müzesinde Bulunan Birkaç Urartu Kılıcı”, Fırat Üniveritesi Dergisi
(Sosyal Bilimler), 1989, 3, 279-288., a.y., “Urartian Belt Fragments from Burmageçit, Now on
Display in Elazığ Museum”, Anatolian Iron Ages-II, (Yay. Haz.: A. Çilingiroğlu-D. H. French),
Oxford, 1991, 131-148.; Oktay Belli, “Der Beschriftete Bronzehelm des Königs Minua aus der
Festung Burmageçit bei Tunceli”, Nimet Özgüç’e Armağan, Aspects of Art and Iconography:
Anatolia and its Neighbors, Studies in Honor of Nimet Özgüç, (Yay. Haz.: M. J. Mellink, E. Porada,
T. Özgüç), Ankara, 1993, 61-67.
17
König, II, a.g.e., 82, 73.
18
Margaret R. Payne-Veli Sevin; “A New Urartian Inscription from Elazığ/Bahçecik, Eastern
Turkey”, Studi Micenei ed Egeo-Anatolici, XLIII/1, 2001, 113-115.
13
169
Fazla sayıda örnek olmamakla birlikte, bu türde kılıçların -eğer farklı bir kültüre ait
değillerse- Urartu Devleti’nin batı eyaletlerindeki farklı bir atölyede üretilmiş olması
da mümkündür.
Bazı Urartu kılıçları, Gürcistan’da Nazargora (Shida Kartli), Samtavro ve
Musi-yeri’de mezarlarda ele geçmiştir. Söz konusu eserlerin bu mezarlara nasıl
ulaştığı konusu açık değildir. Urartu’nun kuzey yayılımı kesin olarak bilinmemekle
beraber, coğrafi yapı itibariyle, Ardahan Platosu’nun kuzeyini sınırlayan ve
günümüzde Gürcistan ile sınır teşkil eden Kuzey Anadolu Dağ silsilesinin bir parçası
durumundaki Yalnızçam Dağları doğal sınır oluşturmuş olmalıdır. Gerek dağlık yapı
ve gerekse sık ormanlarla kaplı bu bölgenin Demir Çağları’ndaki olanaklarla, bir
savaş ortamında geçilmesi pek mümkün görünmemektedir. Urartu Dönemi’ne ait, en
kuzeyde ele geçen tek bir yazıtın da, anılan dağların güneyinde, Ardahan İli’ne bağlı,
Hanak ilçesi, Ortakent köyünün 2 km. kuzeydoğusunda ele geçmiş olması bu fikri
destekler mahiyettedir. Uratu Kralı I. Argişti’ye (y. M. Ö. 785/80-760) ait bu
yazıtta 19 özetle “ …Minua oğlu Argişti’nin sefere çıktığı,… Tariu ülkesini ele
geçirdiği,… Huşa ve Bia ülkesine kadar ilerlediği, 6 kale ve 50 şehri yerle bir
ettiği…” nden bahsedilmektedir.
Gürcistan’da, Samtavro, Nazargora ve Musi-yeri mezarlarında bulunan
kılıçlar, gerek tipolojik yapı ve gerekse malzeme ve üretim tekniği açısından, Urartu
merkezi bölgesinde ele geçmiş 4.1.IVC tipi örneklerinin aynısıdır. 20
Transkafkasya’da kılıç ve hançerlerden başka Urartu’daki örneklerle çok
yakın benzerlik gösteren bazı eserler de ortaya çıkarılmıştır. Özellikle
Gürcistan/Samtavro mezarlarında bulunan, iğne, fibula ve stilize ejder başlı bilezikler
(?), bu türden eserlerdir. 21 Urartularınki ile yakın benzerlik içeren bir kısım eserin
Transkafkasya’da ele geçmiş olması konusunda farklı görüşler ortaya atılmıştır:
D. Muskhelishvili bu benzerliğin temelinde bir Urartu göçü veya Urartu’yla
bağlantılı etnik grupların varlığını öne sürer. 22 Tsetskhaledze tüm Urartulu
özelliklerin Gürcistan’a hem doğrudan hem de dolaylı olarak geldiğine inanır 23 ve bu
eserlerin ele geçirildiği mezarlar yerel soylulara aitse, Batı İran ve Urartu ile
bağlantılı etnik gruplardan hediye olarak gelmiş olmasının düşünülebileceği üzerinde
durur. 24
Kanaatimizce, Urartu ustalarının elinden çıktığı anlaşılan bu Gürcistan
bölgesi kılıçları, antik çağ Yakın Doğu kültüründe sıkça karşılaşılan, krallar arası iyi
niyet göstergesi olarak kabul edebileceğimiz hediye ve hatta çeyiz armağanı
gönderme geleneğinin bir yansımasıdır. Gerçekten de Urartu yazıtları incelendiğinde
en büyük ilgi alanının ülkenin kuzey ucundaki Transkafkasya olduğu kolaylıkla
anlaşılır. Bu nedenle, katalogumuzda yer verilen Gürcistan kaynaklı kılıç ve
19
Ali M. Dinçol-B. Dinçol, “Die Urartaeische Inschrift aus Hanak (Kars)” Sedat Alp’a Armağan,
Hittite and other Anatolian and Near Eastern Studies, (Yay. Haz.: H. Otten, E. Akurgal, H. Ertem, A.
Süel), Ankara, 1992, 109-117.20
Bkz.: Abramishvili 2003, a.g.m.,Lev. 1/68, 69, 97-99, 111, 116, 117.
21
, a.g.m., Lev. 1/31-35.
22
Gocha R. Tsetkhaledze, “The Culture of Ancient Georgia in the First Millenium BC and Greater
Anatolia: Diffusion or Migration ?” Archaeology in the Borderlands, Investigations in Caucasia and
Beyond, (Yay. Haz.: A. T. Simith, K. Rubinson), Los Angeles, 2003, 231.
23
a.g.m., 231.
24
236.
170
hançerler, Urartu krallarının Gürcistan bölgesi yönetici ve/veya soylularına
gönderdiği hediyeler olarak nitelenebilir.
Flanşlı Urartu kılıçları’nın Assur’la bağlantılı olabileceği konusunda görüşler
ileri sürülmüştür. 25 Ancak eldeki somut verilerle bu görüşlere katılmak mümkün
değildir. Çünkü küçük, yarı küresel veya konik tepelik, kavrama çıkıntılı sap ve
kelepçeli balçak sisteminden oluşan kabzalarıyla Urartu kılıçları “Urartu tipi”
denilebilecek, klasik bir forma sahiptirler ve çağdaş kültürlerin kılıçlarından
kolaylıkla ayırt edilebilmektedirler. Bununla birlikte Anzaf kalkanı ve Adilcevaz
kabartması üzerindeki kılıçlar, Assur tasvirleri üzerinde yer alan büyük yarı küresel
tepelikli kılıçları tekrarlamaktadır. Bu durum, Urartu tasvir sanatında genel olarak
var olan Assur etkisinin bir yansıması olarak değerlendirilmelidir. Öyle görünüyor ki
Urartu savaşçıları ne tür kılıç kullanırlarsa kullansınlar sanatçılar, ikonografya
yasalarına bağlı kalarak Asur örneklerini taklit etmek zorunda kalmışlardır.
Katalogumuzda yer alan silahların buluntu yerleri incelendiğinde (Grafik 2)
% 40’lık bir bölümünün mezarlardan ele geçtiği görülmektedir. Örneğin Kat. No.: 1,
4, 6, 7, 8, 17, 19, 20, 23-25, 27-29, 31, 36, 37, 40, 45, 49, 50- 52, 54, 55, 57, 59, 62,
63, 65, 67-69 numarada kayıtlı kılıçlar mezar buluntusudur. Bunlardan 27, 28, 29, 36
ve 37 numarada kayıtlı olanların namluları ikiye katlanmış durumdadır. Bu,
Urartu’da mezarlara bırakılan armağanlar arasında kılıçlara da yer verildiğini
belgelemektedir. Buna karşın, Haldi tapınaklarına armağan edilen eserler arasında
çok sayıda kalkan, miğfer, sadak, ok ve mızrak ucu gibi silah bulunmasına rağmen,
şimdilik kılıç veya hançere rastlanmamıştır. Bu durum, tanrı Haldi kültünde kılıca
yer verilmemiş olduğu gibi bir izlenim uyandırmaktadır.
HANÇERLER:
Az sayıda örneği ele geçen Urartu hançerlerinin resmedildiği betimli Urartu
eserine de ne yazık ki rastlanılmamaktadır. Bu nedenle hançerler konusunda çok
sağlıklı bilgilere sahip değiliz. Ancak yine de birkaç hançer tipinin varlığı açıktır.
Urartu hançerlerinin bir türü (4.2.I Tipi), uzun sapın parçası olan “hilâl”
biçimli tepeliğe sahiptir (Kat. No.: 70, 73, Çiz. No.: 69, 72). Anadolu’da Hitit
İmparatorluk Çağı’nda yaygın kullanılan ve Geç Hitit Dönemi’nde de bir süre devam
ettirilmiş bu türde tepeliğin Doğu Anadolu’da, Erken Demir Çağ örnekleri
bilinmektedir. Bunların en güzellerinden biri Karagündüz Nekropolü’nde, K2
mezarında bulunmuştur (Res. No.: 121). 26 Bir diğer örnek Yoncatepe Nekropolü M3
mezarında ele geçmiştir (Res. No. 122). 27 Bugün Van Müzesi’nde bulunan bir diğer
hançer de benzer yapıda hilal tepeliğe sahiptir (Re No.: 123). Kat. No.: 70’de kayıtlı,
Karmir-Blur’da bulunmuş hilal tepelikli hançer, M.Ö. 2. bin yıl ortalarından itibaren,
Kuzeybatı İran ve Kafkasya kültürlerinde, Orta Anadolu’da Hitit, Güney Anadolu’da
Geç Hitit, Doğu Anadolu’da da Erken Demir Çağ kültürlerinde var olan bir tepelik
tipinin ender de olsa Urartu’da devam ettiğini göstermektedir. Bu hançer, iki ağızlı,
25
Bkz.: Rachel Maxwell-Hyslop, “Daggers and Swords in Western Asia. A Study from Prehistoric
Times To 600 B.C.”, Iraq VIII, 1946, 44.; A. A. Martirosyan, Armeny v Epokhv Bronzy Rannego
Zheleza, Erevan, 1964, 211.
26
Veli Sevin-E. Kavaklı, Bir Erken Demir Çağ Nekropolü Van/Karagündüz-An Early Iron Cemetery,
İstanbul, 1996, Res. 22.
27
Oktay Belli-Erkan Konyar, Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erken Demir Çağı Kale ve Nekropolleri,
İstanbul, 2003, Res. 55.
171
sivri uçlu ve üçgen formlu namlu yapısıyla da Erken Demir Çağ örneklerini
hatırlatmaktadır. Örneğin Ernis Nekropolü’nde ele geçen bir hançer namlusu 28 (Res.
No.: 124) Kat. No.: 70’e kayıtlı hançerin namlusuyla oldukça benzerdir. Kat. No.:
73’te kayıtlı hançerin namlusu, kambur sırtlı olması yönüyle bıçakların 4.3.II tipiyle
aynı yapıdadır.
4.2.II. tipine giren hançer ise (Kat. No.: 74, Res. No.: 72, Çiz. No.: 73)
kılıçlarda da karşılaştığımız flanşlı kabza yapısını tekrarlamaktadır. Bu hançerin
namlusu Urartu bıçakları arasında çok sayıda örneğini gördüğümüz, tek ağızlı ve
kavisli namlu formunu tekrarlamaktadır.
BIÇAKLAR:
Urartu bıçakları konusunda klasik bir tipten söz etmek mümkün değildir.
Erken dönemlerden itibaren Eski Yakın Doğu kültürlerinde karşılaşılan tipler
Urartu’da da tekrar edilmiş gibidir. Örneğin en çok kullanılmış gibi görünen “düz
saplı” Urartu bıçak tipinin (4.3.I. Tipi, Kat. No.: 76-82, Res. No.: 74-78, Çiz. No.:
75-81) benzerlerine Rus Talişi’nde M. Ö. 2. bin yılın sonlarında 29 ve Kargamış
yakınlarındaki Deve Höyük’te M. Ö. 1. bin yılda 30 rastlanılmaktadır.
Bir başka yaygın Urartu bıçak tipi “kambur sırtlılar”dır (4.3.II tipi, Kat. No.:
83-92, Res. No.: 79-83, Çiz. No.: 82-91). Bu tipin benzer örneklerini Erken Demir
Çağı’nda Şeytan Dağ’da 31 ve Doğu Anadolu’da Norşuntepe’nin Erken Demir Çağ
tabakalarında 32 görmek mümkündür. Aynı höyükte bulunan ve Urartu Çağı’na
tarihlenen bıçak (Kat. No.: 85) bu tipin Urartu’da devam ettiğini belgeleyen en güzel
örnektir. Yine bu tipin yakın benzerlerinin, hemen hemen çağdaş Frig kültüründe de
oldukça sık kullanıldığı anlaşılmaktadır. 33 Transkafkasya’da, Tiflis’in güneyinde yer
alan ve M. Ö. VI.-V. yüz yıllara tarihlenen Besthasheni mezarlarında ele geçen
örnekler 34 ise kambur sırtlı bıçakların Geç Demir Çağ içlerine kadar kullanıldığını
göstermektedir.
4.3.III tipi sap demirli bıçaklar (Kat. No. 93-105, Res. No.: 84-89, Çiz. No.:
92-104), Urartuların kullandığı bir başka yaygın bıçak türünü oluşturmaktadır. Kendi
içinde uzun sap demirli ve kısa sap demirli olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. Bu
türün Anadolu’da ve Transkafkasya’da da yakın benzerlerine rastlanmaktadır.
4.3.IV tipi, asma halkalı bıçağın (Kat. No.: 106, Res. No.: 90, Çiz. No.: 105)
Urartu’da ender kullanıldığı belirgindir. Bu türde en dikkat çekici özellik dörtgen
28
Veli Sevin, “Urartu Oda-Mezar Mimarisinin Kökeni Üzerine Bazı Gözlemler”, Anadolu Demir
Çağları-Anatolian Iron Ages, 24-27 Nisan 1984 tarihleri arasında İzmir’de yapılan “I. Anadolu Demir
Çağları Sempozyumu” bildirileri, İzmir 1997, Lev. IV:Resim 6/4.
29
Claude F. A. Schaeffer, Stratigraphie Comparée et Chronologie de l’Asie Ocidentale, (III et II
Millénaires ), London, 1948, Çiz..236/7.
30
P. R. S. Moorey, Cemeteries of First Millennium B.C. at Deve Hüyük, Near Carchemish, Salvaged
by T. E. Lawrence and C. L. Wooley in 1913, Oxford, 1980, 58, Çiz. 9/159, 162.
31
Radomir Pleiner, “The Beginnings of the Iron Age in Ancient Persia”, Annals of the Náprstek
Museum 6, Praq, 1967, Çiz. 3/14.
32
Klaus Schimidt, Norşuntepe Kleinfunde II, Mainz, 2002, 61, Lev. 54/107.
33
J. Mcclelan, The Iron Objects from Gordion. A Typological and Fonctional Analysis, Michigan,
1975, Lev. 6, 7.
34
B. A. Kuftin, Archaeological Excavations in Trialeti I, An Attempt to Periodize Archaeological
Materials, Tiflis, 1941, 45, Çiz. 43/3, 4.; Schaeffer 1948, Çiz 287/9, 11.
172
sapın arkasında yer alan, oval yapılı asma halkasıdır. Sırtı kalın ve dış bükey, ağız
kenarı ise ince ve iç bükey namlulu bu bıçağın bir benzeri ise, yine bir başka Urartu
merkezi Armavir-Blur’da ele geçmiştir. 35
Katalogumuzda tek örnekle temsil edilen “orak formlu” bıçağın (4.3.V, Kat.
No.: 107, Res. No.: 91, Çiz. No.: 106) çok yakın bir benzeri Van/Karagündüz
Höyüğü’nde, E 104.1 stratigrafik biriminde bulunmuştur (Res. No.: 125). Her iki
bıçağın üzerinde de mevcut ahşap kalıntıları, bazı bıçakların kın benzeri bir
muhafaza içinde saklandıklarına işaret etmektedir. Bu ilişki bir Urartu bıçak tipinin
Krallığın yıkılışından sonra, Geç Demir çağı’nda da kullanılmış olduğunu
göstermektedir.
KINLAR:
Urartu kılıçları kullanılmadıkları zaman kınları içerisinde muhafaza
edilmişlerdir. Birçok Urartu merkezinde yapılan kazıda, kılıçlarla birlikte çok sayıda
kın ya da kın pabucu ele geçmiştir (Kat. No.: 2, 3, 8, 13, 23, 30, 36, 47, 53, 54, 63,
64).
Urartu kınları; kenarlıklarla tutturulmuş ahşap bir gövde (Res. No.: 39, 97) ile
uç kısımda yer alan madeni kın pabucundan oluşur. Kenarlıklar, kısmen pabucun
içine giren ve namlu ağızlarına yuva oluşturan “V” kesitli elemanlardır. Hem tunç
hem de demir örnekleri mevcuttur. Anlaşılacağı üzere Urartu kılıç kınları tunç, demir
ve ahşap gibi maddelerden yapılmış kompozit bir yapıdadır. Sadakları andıran yek
pare bir kın sistemi mevcut değildir.
Kın pabuçları çoğu zaman tunçtan, bazen de demirden üretilmişlerdir.
Tunçtan kın pabuçları, bir levhanın katlanarak uzun kenarlarının birbiri üzerine
bindirilmesi ve perçinlerle tutturulması yöntemiyle oluşturulmuştur. Demir pabuçlar
ise dövme tekniğinde üretilmiş ve aynı yöntem kullanılmıştır. Uzunlukları 10.0 cm
ile 18.0 cm. arasında değişmektedir. Genişlikleri namlu genişliğiyle bağlantılı olarak
2.5 cm. ile 6.0 cm. arasındadır. Üzerlerinde daima madeni levhaya direnç
kazandırmak amacıyla yerleştirilmiş bir ya da birden çok kabarık silme
bulunmaktadır. Uç kısımlarında zaman zaman, kılıç ucunun dışarı sarkmasını
engellemek için bir tıkaç ya da yuvarlak kesitli madeni atkılar bulunur.
Urartu kınlarında üç tip mevcuttur: yassı paralel formlular (Kat. No.: 112123, Res. No.: 96-107, Çiz. No.: 111-122), yassı üçgenimsi formlular (Kat. No.: 124130, Res. No.: 108-113, Çiz. No.: 123-129) ve yuvarlak silindirik formlular (Kat.
No.: 131, Res. No.. 114, Çiz. No.: 130).
Kın pabuçları üzerinde, çoğu zaman deriden yapıldığı tahmin edilen kayış
veya atkı ile boyuna asılmasını sağlayan, çeşitli formlarda, tunç askı halkaları
bulunmaktadır (Kat. No.: 117, 122, 130, Res. No.: 100, 106, Çiz. No.: 116, 121,
129). Kınların pabuç dışında kalan bölümü, bir başka deyişle gövde kısmı deri ya da
kumaş ile kaplı olmalıdır. Nitekim Kat. No.: 113’te kayıtlı, Gürcistan/Nazargora
mezarlığında, bir erkek mezarında kılıçla birlikte bulunmuş kın üzerinde kumaş
parçaları ele geçmiş olması bu duruma işaret etmektedir. Muhtemelen bir ucu pabuç
üzerindeki asma halkasına geçirilen taşıma kayışının diğer ucu da bu deri veya
kumaş muhafazanın üst kısmına tutturulmaktadır.
35
Arutjun A. Martirosyan, Urartskie Pamyatniki I, Argištichinili, Erevan 1974, Çiz. 89a/1.
173
5.2. METALURJİK DEĞERLENDİRME:
Urartu kılıç, hançer ve bıçaklarının metalurjik özellikleri konusunda bu güne
kadar münferit birkaç çalışma dışında kapsamlı araştırmalar yapılmış değildir. Bu
çalışmada, katalogda yer alan silahlardan seçilen, boyutları 1.0 cm. ile 3.0 cm.
arasında değişen toplam 12 örnek alınmış ve bunların, Bochum Madencilik Müzesi
(Deutsches Bergbau-Museum Bochum) laboratuarlarında analizleri yapılmıştır.
Analizi yapılan örneklerin sayılarının az olması, örneklerin iyi korunmuş
malzemeden alınmamış olmasıyla bağlantılıdır. Bu durum, genel yorum yapılmasını
sınırlı kılmaktadır. Buna rağmen elde edilen sonuçlar bazı önemli teknolojik ipuçları
vermektedir.
Çalışma kapsamındaki Urartu silahlarının teknolojik ve
niteliklerini saptamak amacıyla analizleri yaptırılan örnekler şunlardır:
metalurjik
1- Tunç perçin başlığı
: Kat. No.: 36, Örnek no.: TR-33/101
2- Tunç kabza parçası
: Kat. No.: 38, Örnek no.: TR-33/104
3- Tunç kabza parçası
: Kat. No.: 22, Örnek no.: TR-33105
4- Tunç kın parçası
: Kat. No.: 115, Örnek no.: TR-33/102
5- Tunç kın Parçası
: Kat. No.: 122, Örnek no.: TR-33/103
6- Tunç kın parçası
: Kat. No.: 124, Örnek no.: TR-33/106
7- Tunç kın parçası
: Kat. No.: 123, Örnek no.; TR-33/107
8- Demir kın parçası
: Kat. No.: 130, Örnek no.: TR-33/108
9- Demir bıçak parçası
: Kat. No.. 80, Örnek no.: TR-33/109
10- Demir kılıç namlu parçası: Kat. No.. 36, Örnek no.: TR-33/110
11- Demir kılıç namlu parçası: Kat. No.: 64, Örnek no.: TR-33/111
12- Demir bıçak parçası
: Kat. No.: 88, Örnek no.: TR-33/114
İlk yedi örneğin kimyasal analizi yapılmıştır. Bunlardan bir tanesi perçin
başlığı, ikisi kabza parçası ve diğerleri ise kın parçalarından alınmıştır. Öncelikli
incelemelerde örneklerin tamamının tunç olduğu anlaşılmıştır. Daha sonra tuncun
ana maddesi olan bakırla alaşım oluşturabilecek ve onunla yakın ilişkili 14 elementin
varlığı tespit edilmeye çalışılmıştır (Tablo 2). Tunç alaşımı içinde ana madde olan
bakır oranlarına bakıldığında, aşırı korozyonlu iki örnekte % 65 ve 68, diğer beş
örnekte ise % 83 ile 88 arasında değişen oranlarda olduğu görülmektedir. 36 Tuncun
diğer ana maddesi kalay oranı ise ikisi dışında % 9.9 ile % 11 arasında değişen
miktarlardadır. % 3.1 ile en düşük oran perçin başlığında (Kat. No.:36, Örnek no.:
TR-33/101) tespit edilmiştir. Bu durum, Urartuların , zor elde edilen ve çok değerli
bir metal olan kalayı, perçin gibi çok fazla önem arz etmeyen objelerde sınırlı oranda
kullanmış olduğuna ve/veya kalay oranı düşük tuncun daha kolay işlenebilme
özelliği nedeniyle tercih edilmiş olabileceğine işaret edebilir. Bir diğer örnekte ise
(Kat. No.: 22, Örnek no.: TR-33/105) kalay % 15.4 ile en yüksek orandadır. Bu
36
Düşük bakır değerleri malzemenin seri korozyonundan kaynaklanmaktadır. Korozyondaki bakırın
bir kısmı CuO, CuCl2 ve benzeri tuz bileşimleri olarak bulunmaktadır. Çizelgede ise bakırla birlikte
bulunan O (Oksijen), Cl (Klor), C (Karbon) ve H2O (Su) gibi katyonlar verilmemiştir ve dolayısıyla
analiz toplamları % 73.6 ve 75.8 ile düşük kalmıştır.
174
orandaki kalay, bakırın rengini ve parlaklığını etkilemiş ve daha sarı bir renge
dönüştürmüştür. Bu da, söz konusu kılıcın bir prestij ürün olduğunu gösterir. Zaten
anılan kılıcın kabza sisteminin bir başka değerli metal gümüş bir çerçeve içine
alınmış olması da buna işaret etmektedir.
Diğer önemli elementlerin dağılımına bakıldığında; demirin % 0.1-0.7
oranında; çinkonun iki örnekte oldukça sınırlı diğerlerinde ise yine % 0.1-0.7
oranında; kurşunun bir örnekte % 1.7 ile belirgin diğer örneklerde ise % 0.5’in
altında; arsenik bir örnekte (Kat. No.: 124, Örnek no.: TR-33/106) % 0.8 ile en
yüksek, diğer örneklerde ise oldukça düşük oranda bulunduğu görülmektedir. Gümüş
hemen tüm örneklerde sınırlı oranda bulunmaktadır (bkz. Tablo 2).
Elementlerin tunç içindeki dağılımından, malzeme kaynağının tek kökenli
olmadığı anlaşılmaktadır. Bu, silahlarda kullanılan tuncun, büyük olasılıkla eski
(hurda) malzemeden eritilerek yeniden değerlendirildiğine işaret etmektedir.
Özellikle kurşun ve çinkonun varlığı bu yorumu kuvvetlendirmektedir. Nitekim bu
uygulamanın Urartu’da sıkça başvurulan bir yöntem olduğu bilinmektedir. 37
Analizlerden çıkarılan bir başka sonuç ise tunç malzemenin tamamının
döküm tekniğinde üretilmiş olmasıdır.
Kılıç ve bıçaklardan alınan demir örneklerin mikro yapıları incelenmiştir.
Önce parlak kesitleri yapılan örnekler mikroskop altında gözlemlenerek, mikro
yapıları ve içerdikleri karbon oranları tespit edilmiştir. Alınan örneklerden sadece
ikisinde metal çekirdeğin varlığı belirlenmiş, diğerlerinin ise tamamen korozyona
uğradığı anlaşılmıştır.
Demir kın parçasının (Kat. No.: 131, Örnek no.. TR-33/108) karbon içerikli
demir, yani çelik olduğu ve karbon oranının % 0.4-0.5’i bulduğu anlaşılmıştır. İçinde
bulunan cüruf kalıntılar dövme sırasında incelip sıra halinde dizilmişlerdir (Res. No.:
126-127). Kat. No.: 80, örnek no.: TR-33/109 (Res. No.: 128), Kat. No.: 36, örnek
no.: TR-33/110 ve Kat. No.: 64, örnek no.: TR-33/111 (Res. No.: 1129) ise tamamen
korozyona uğramış, metal kısmı oldukça düşük oranda korunmuştur. Tamamında
dövme tekniğinde üretildiklerini kanıtlayan çekiç izleri görülebilmektedir. Kat. No.
88, örnek no.: TR-33/114’te kayıtlı bıçak sapı % 0,3-0.9 oranında karbon
içermektedir. Cüruf kalıntıları çok azdır. Bu durum malzemenin kalitesini
göstermektedir. Karbon oranı farklı malzemeler birlikte dövülmüş, yani bir çeşit Şam
çeliği “damast” tekniğinde üretilmiştir. Ayrıca, demir ustası malzemeyi yaparken
soğuk su veya başka bir özel sıvıya daldırarak sertleşmesini sağlamıştır (Resim 130134).
Demir örneklerin çoğunluğu korozyonlu olduğu için gözlemler sınırlı
kalmıştır. Metal kısmı nispeten sağlam kalmış olan iki örnekten Kat. No.: 131’in
daha kolay dövülebilen, içinde cüruf kalıntıları bulunan çelikten üretildiği, Kat. No.:
88’in ise daha kaliteli ve karbon içeriği farklı, en az iki ayrı çelikten yapıldığı
anlaşılmıştır. Adı geçen ilk malzemenin bir kın parçası, ikinci malzemenin ise bir
bıçaktan alınmış olması, sonuçlar açısından ayrı bir önem taşımaktadır. Laboratuar
sonuçlar, demirci ustalarının daha az önemli gördükleri kın yapımında kullandıkları
demirin (veya çeliğin) kalitesinde fazla seçici olmadıkları izlenimi vermektedir.
Namlularda kullanılan çeliğin kalitesinde ise seçici olmuşlar, cüruftan daha arınmış
metal kullanmışlardır. Her ne kadar bu gözlem sadece araştırılan iki örnek için
37
Prof. Dr. Veli Sevin ile yapılan özel görüşmeler.
175
geçerli olsa da, kısıtlı da olsa bir yorum yapmamıza olanak sağlar. Metalin içindeki
cüruf inkludlar renn fırını cürufu olup, izabe sonunda kazanılan demirin içinde kalan
kalıntılardır. Dolayısıyla kullanılan çeliğin renn fırınında üretildiği anlaşılmaktadır ki
bu beklenen sonuçtur 38.
5.3. TARİHLENDİRME:
Bu güne kadar, Yukarı Anzaf Kalesi’nde ele geçirilmiş bir adet tunç kın
pabucu dışında, Urartu kılıç ve hançerlerinden yazıtlı olanına rastlanılmamıştır. Bu
nedenle diğer birçok Urartu eserinin tarihlendirilebilmesi çivi yazılı örnekler yoluyla
kolayca mümkün olabilmekteyken, kılıç ve hançerler için aynı durum söz konusu
değildir. Ancak, Urartu saldırı silahlarında izlenebilen tipolojik ve teknolojik
farklılıklar bu konuda önemli bilgiler barındırmaktadır.
39
KILIÇLAR:
4.1.I tipi kılıçlar (Kat. No.: 1-21, Res. No.: 1-18, Çiz. No.: 3-21) Son Tunç
Çağı’da tümüyle tunçtan üretilmiş örnekleri ve Erken Demir Çağ’da Yakın Doğu
kültürlerinin bir kısmında var olan kakma/kaplama yuvalı (flanşlı) kabza yapısına
sahiptir. Ancak, tepelik, kavrama çıkıntısı ve omuzu iki yandan kavrayan,“U”
şeklindeki balçak kelepçeleri ile oluşturulan kabza sistemi tipolojik ve teknolojik
açıdan önemli farklılıklar arz etmektedir. Tipolojik değerlendirme bölümünde de
işaret edilen, kabza düzenlemelerindeki kavrama çıkıntıları ve kelepçeli balçak
yapısı, ileriki dönemlerde daha da klasikleşecek “Urartu kabza sistemi”nin başlangıç
aşamasını oluşturmaktadır. Flanşların üzerinin tunç şeritlerle kaplanması ve balçağa
eklenen tunç kelepçeler yoluyla bimetalik yapı kazanan bu kılıçlar çok önemli bir
değişikliğin göstergesi olarak değerlendirilmelidir. 4.1.IA1 tipine giren, namluları
daha geniş kılıçlar (Kat. No..1-12) bu grubun en erken örneklerini oluştururken,
4.1.IA2 tipine girenler (Kat. No.: 13-17) kavrama çıkıntılı, balçakları kelepçeli,
tepelikli kabza sistemi yanında, ince-uzun namlu formuyla da Urartu kılıç sisteminin
iyice oturmaya başladığını belgeleyen örnekler olarak biraz daha geç bir döneme
işaret etmektedirler.
Burmageçit’te kaçak kazılar sonucu ele geçmiş bu tipteki Urartu kılıçlarıyla
(Kat. No.: 1, 5, 6) ilgili bir makalede, Anadolu ve Kafkasya’da bulunmuş, çok da
uygun olmayan eserlerle analojiler kurularak, adı geçen silahlar için M. Ö. 8. yüz yıl
önerilmiştir. 40 Aynı yazara ait bir başka makalede de, Burmageçit mezarlarında
bulunmuş kemerler, I. Argişti (y. M. Ö.785/80-760) ve II. Sarduri (y. M. Ö. 760730) 41 dönemlerine tarihlendirilmiştir.
Yine aynı mezarlarda, diğer eserlerle birlikte bulunan tunç miğfer üzerinde
tek satır halindeki çivi yazısında Minua’nın adı geçmektedir. O. Belli tarafından, bu
miğferin Minau (y. M. Ö. 810-785) döneminde üretildiği ancak buraya, KarmirBlur’daki gibi, bir başka yerden taşınmış olduğu iddia edilmektedir. Burmageçit
38
Renn Teknolojisi icin bkz.: Ünsal Yalçın, “Zur Technologie der frühen Eisenverhüttung”, Arbeitsund Forschungsberichte zur Sächsischen Denkmalpflege, Bd. 42, 2000, 307-316, Lev. 13.
39
Oktay Belli- Ali Dinçol- Belkıs Dinçol; “Royal Inscriptions of Bronze Artifacts From the Upper
Anzaf Fortress at Van”, Anatolica XXX, 2004, 1-14.
40
Yıldırım; 1989, a.g.m., 281.
41
. Yıldırım 1991, a.g.m., 136.
176
mezarlarının, silah, mobilya parçaları ve diğer eşyalarının M. Ö. 8. yüz yılın
sonlarına tarihlenebileceği görüşü vurgulanmaktadır. 42
4.1.IA1 tipine giren bir başka örneğimiz ise (Kat. No.: 7) Erivan
Kolumbariumu’nda açığa çıkarılmıştır. Kabza kenarları flanşlı bu tipte kılıç ve
hançerlerin Ermenistan’da Orta Tunç Çağı’ından M.Ö. 8. yüz yıla kadar kullanıldığı
kabul edilmektedir. 43 Bu nedenle katalogumuzdaki Erivan kılıcı için alt sınır
(terminus post quem) olarak M.Ö. 8. yüzyıl başları kabul edilebilir.
Urartu siyasi tarihi incelendiğinde, Minua (y. M. Ö. 810-785) dönemiyle
birlikte devlet teşkilatının hemen her alanında esaslı değişikliklere gidildiği
görülmektedir. Diğer pek çok reformun yanı sıra bu dönemde, Urartu ordusunun
yeniden teşkilatlandırılması ve ordunun kullandığı silahlarda da bir takım yeni
gelişmelerin olması gayet mümkündür. Bu nedenle, önemli tipolojik ve teknolojik
gelişmelerin ortaya çıktığı bu kılıçlardan, daha dar yapılı balçaklı ve kısa–geniş
namlulu tiptekilerin (4.1.IA1 tipi) M. Ö. 8. yüz yıl başlarına, ince-uzun namlulu
(4.1.IA2 ve 4.1.IB tipi) kılıçların ise M. Ö. 8. yüzyılın ilk yarısına
tarihlendirilmelerinin doğru olacağı kanaatindeyiz. Ancak bu tip flanşlı kabzalara
sahip kılıçların, Toprakkale ve Van/Altıntepe gibi merkezlerde ele geçen örnekler
ışığında, merkezi Urartu bölgesinde daha geç dönemlerde de kullanılmış olduğu göz
ardı edilmemelidir.
4.1.II. tipi kabzası çerçeveli kılıçlar (Kat. No.: 22-33, Res. No.: 19-36, Çiz.
No.: 22-33) teknolojik açıdan daha gelişmiş örnekleri yansıtmaktadır. Bu tipin erken
örneklerinde, kabzanın her iki yüzüne oturtulan tunç levhaların şeritlerle
kaplanmasıyla oluşturulan kabza sistemi (4.1.IIA tipi, Kat. No.: 22-26), giderek
çerçevelerin tunçtan, tek parça halinde dökülen ve demir kabzaya giydirilen çerçeveli
kabza sistemine (4.1.IIB tipi, Kat. No.: 27-33) dönüşmüştür.
4.1.IIA tipi olarak değerlendirdiğimiz kılıçlardan biri Van/Kalecik
Nekropolü, Ka. 10 mezarında ele geçmiştir (Kat. No.: 23). Soyulduğu için tarihlemek
zordur. Ancak, Erken Demir Çağ mallarını andıran seramikler bu mezarların belki de
Urartu’nun erken dönemlerinden itibaren kullanılmaya başladığına işaret etmektedir.
4.1.IIB tipi kılıçlar (Kat. No.: 27-33) tip olarak 4.1.IIA örnekleriyle aynı
olmakla birlikte teknolojik yönden ileri bir aşamanın ürünleridir. Bu düzen kabza
yapısının eskiye oranla daha sağlam olmasını amaçlayan teknolojik bir ilerlemenin
devam ettiğini belgelemektedir. Bunlar arasında Kat. No.:27’de kayıtlı Habipuşağı
(Res. No.: 26-27 , Çiz. No.: 27) ve Kat. No.: 30’da kayıtlı Karmir-Blur kılıcı (Çiz.
No.: 30), kazı buluntusu olmaları yönüyle önemlidir. Habipuşağı kılıcı, köylüler
tarafından nekropol yakınlarında bir urne ile birlikte bulunmuştur. 44 Bilindiği gibi
Urartu Devleti’nin en batıdaki sınırı II. Sarduri döneminde kurulan Habipuşağı
(İzoli) kalesi’ne kadar uzanmaktadır. II. Sarduri’ya ait (M:Ö. 760-730) Habipuşağı
yazıtı’nda 45 “…. Sarduri derki: Fırat ırmağı durgundu. Oradan hiçbir kral karşıya
geçmemişti. Egemen olan tanrı Haldi ve …………. Tumeški önünde, askerlerimin
arasında (karşıya) geçtim…….” denilmektedir. II. Sarduri’nin bu batı seferi genel
42
Oktay Belli; “Der Beschriftete Bronzehelm des Königs Minua aus der Festung Burmageçit bei
Tunceli”, Nimet Özgüç’e Armağan, Aspects of art and Iconography: Anatolia and its Neighbors,
Studies in Honor of Nimet Özgüç, (Yay. Haz.: M. J. Mellink, E. Porada, T. Özgüç), Ankara, 1993, 66.
43
Raffaele Biscione, “Recent Urartian Discoveries in Armenia: The Colombarium of Erevan”, Studio
Micenei ed Egeo-Anatolici 34, 121.
44
Cengiz Işık, “Habipuşağı Nekropolü”, Belleten LI, 200, 1987, 554, dip not 17.
45
König, II, a.g.e.,, 130, 104.
177
olarak M. Ö. 754-753 yıllarına tarihlendirilmektedir. 46 C. Işık bu tarihten ve diğer
bulgulardan yola çıkarak nekropol için M. Ö. 8. yüz yılın ortalarını üst sınır
(terminus ente quem) olarak kabul etmektedir. 47
Habipuşağı kılıcı ışığında 4.1.IIB tipi kılıçların ulaşmış olduğu teknolojik
gelişim, Işık tarafından önerilen tarihlere uygun düşmektedir. Bu nedenle kabza
çerçevesi tek parça döküm tekniğinde üretilmiş bu kılıçlar için üst sınır olarak M. Ö.
8. yüzyıl ortaları tarafımızdan da benimsenmektedir.
4.1.III tipi kılıçların (Kat. No.: 36-55) gerek form ve gerekse teknolojik
yönden ileri bir aşamanın ürünleri olduğu anlaşılmaktadır. Bu tipin erken
örneklerinde (4.1.IIIA tipi, Kat. No.:36-38, Res. No.: 39-44, Çiz. No.: 36-38) 4.1.IIA
tipinin çerçeve yapısına ilave olarak, kabza sapının alt yarısına makara formlu
elemanlar eklenerek kabzaya silindirik bir yapı kazandırılmaya çalışılmıştır. Bu
gruptaki kılıçlar için üst sınır olarak M. Ö. 8. yüz yılın sonları düşünülebilir.
Gelişen teknolojiye paralel olarak 4.1.IIIC tipi kılıçlarda kabza donanımı
(Kat. No.: 41-55, Res. No.: 47-57, Çiz. No.: 41-53) “üzerine döküm tekniği (cast
on)”nde ve tek parça olarak üretilmeye başlanmıştır. Bu son derece gelişmiş bir
teknik gerektirmektedir. Dolayısıyla söz konusu teknik Urartu maden sanatında
ulaşılan zirve noktasının bir sonucu gibi görünmektedir.
4.1.IIIC tipi kılıçlardan azımsanmayacak bir bölümü, Urartu’nun yayılım
alanı dışındaki Nazargora, Samtavro ve Musi-yeri gibi merkezlerde ele geçmiştir.
Bilindiği gibi Urartuların kuzeye yönelmeleri daha çok II. Rusa (y. M. Ö. 685-645)
dönemiyle birlikte yoğunlaşmıştır. Gerek teknolojik gelişim ve gerekse
Transkafkasya’da ele geçen eserler nedeniyle bu tipin M. Ö. 7. yüzyılın ilk yarısına
tarihlenmesinin uygun olacağı kanaatindeyiz.
Bir ara tip gibi görünen 4.1.IV tipi kılıçlar (Kat. No.: 58-60, Res. No.: 59-62,
Çiz. No.: 56-58), “üzerine döküm tekniği”yle üretilmişlerse de, henüz makara formlu
kabza yapılarının gelişmemiş olduğu görülmektedir. Kat. No.: 59’da kayıtlı
Tunceli/Burmageçit kılıcının, klasik Urartu kılıçlarından biraz farklı havası
nedeniyle, eyalet atölyesi üretimi olabileceği de göz önünde bulundurularak, 4.1.IV
tipi kılıçların M. Ö. 7. yüzyıl başlarında üretilmeye başlandığı kabul edilebilir.
4.1.VI tipine giren (Kat. No.: 68-69, Res. No.: 68-69, Çiz. No.: 67-68)
Tunceli/Burmageçit mezarlarında ele geçen kılıçlar fanşlı kabzalara ve tek ağızlı
namlulara sahiptir. Tipolojik değerlendirme bölümünde de işaret edildiği gibi,
balçaklı ve tepelikli klasik Urartu kılıç formundan uzak olmaları nedeniyle Urartu’ya
aidiyetleri kesin değilse de, kabza yapısı itibariyle Doğu Akdeniz (Levant bölgesi),
Anadolu, Kuzeybatı İran ve Kafkasya’da M. Ö. 2. bin yılın başlarından itibaren,
Kuzeybatı İran’da M. Ö. 1. bin yıl içlerine kadar kullanılmış tunç hançerlerin kabza
yapısını devam ettirmektedirler. Tümüyle demirden üretilmiş bu kılıçların kabzaları,
kenarlarının dövülüp kalınlaştırılarak bir kakma yuvası oluşturulması esasına
dayanmaktadır. Bu da teknolojik yönden çok fazla bir ustalık gerektirmemektedir.
Gerek tipolojik ve gerekse teknolojik durumlar dikkate alındığında, katalogda yer
alan kılıçların en erkenleri olması gerektiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle 4.1.VI tipi
kılıçların, henüz klasik Urartu formunun oluşmadığı, bir başka deyişle Kral Minua
46
47
Işık, a.g.m., 562.
a.g.m., 562.
178
tarafından gerçekleştirildiği kabul edilen reformların öncesine tarihlendirilmelerinin
uygun düşeceği kanısındayız. Bu da, M. Ö. 9. yüz yılın sonlarına denk düşmektedir.
Ancak, aynı merkezde veya aynı mezarlarda farklı tip kılıçların bir arada
bulunmuş olması bir vakıadır. Örneğin Van/Altintepe Nekropolü’nde, 26 nolu
mezarda hem kabzası flanşlı (Kat. No.: 4) hem de levha çerçeveli (Kat. No.: 24-25)
tipler birada bulunmuştur. Yine Van/Altıntepe’de yüzey malzemesi olarak “iki
parçalı döküm” ve “üzerine döküm” tekniğinde üretilmiş kılıçlar da ele geçmiştir. Bu
durum, Urartu kılıçlarının kesin olarak tek bir döneme mal edilemeyeceğini ve
eşzamanlı kullanımların söz konusu olduğuna işaret eder. Ancak mezarların uzun
süre kullanılmış olması bu görüşümüze tam bir destek sağlamaz.
HANÇERLER:
Urartu hançerlerinin tarihlendirilmesi, eldeki malzemenin az sayıda olması
nedeniyle çok kolay gibi görünmemektedir. Tip 4.2.I olarak değerlendirdiğimiz, Kat.
No.: 70’te kayıtlı hilal tepelikli monoblok hançer (Çiz. No.: 69), Erken Demir Çağ’a
tarihlendirilen Van Karagündüz 48 (Res. No.:121) ve Yoncatepe (Res. No.: 122) 49
nekropollerinde ele geçen örnekleri ve Van Müzesinden etüdlük bir hançeri (Res.
No.: 123) hatırlatan yapısıyla Urartu’nun erken dönemlerine ait olabileceğini akla
getirmektedir. Ancak, bu tip örnekler II. Rusa (y. M. Ö: 685-645) döneminde inşa
edilmiş Karmir-Blur’da (Tişebaini) da ortaya çıkarılmıştır. Karmir-Blur’daki
hançerlerin, aynı yerde ele geçirilen I. Argişti ve II. Sarduri’ye ait eserlerde olduğu
gibi Arinberd’ten (Erebuni) nakledilmiş olmaları mümkündür. Ancak II. Rusa
döneminde üretilmiş, eski bir tipi devam ettiren eser olarak da değerlendirilebilir.
Nitekim katalogumuzdaki hançerin çok yakın bir benzerinin Musi-yeri’nin geç
evresinde 50 ele geçmiş olması, bu tipin geç dönemlere kadar devam ettiğine işaret
etmektedir.
Yine Karmir-Blur’da bulunmuş diğer hilal tepelikli hançerimiz (Kat. No.: 73,
Çiz. No.: 72) kavisli-kambur formlu namlusuyla, daha çok bıçaklarda kullanılan
namlu formunu tekrarlamaktadır. Ancak, tepeliği ve sapın çevresini dolanan levha
şeklindeki bir elemanla donanımlı kabza nedeniyle bıçaklardan ayrılmaktadır.
Urartu’nun hemen tüm dönemlerinde yaygın kullanılmış namlu yapısı nedeniyle
kesin bir tarihleme yapmak mümkün görünmemektedir. Bir önceki hançer için
söylenenler bunun için de geçerlidir.
4.2.II tipine ait hançer ise (Kat. No.: 74, Res. No.: 72, Çiz. No.: 73) flanşlı
kabza yapısı ve tek ağızlı namlusuyla dikkat çekmektedir. Bu tür kabza yapısı hilal
tepeliklilerde olduğu gibi daha çok Erken Demir Çağ’a ve Urartu’nun erken
dönemlerine işaret etmektedir. Ancak ele geçirilmiş olduğu Van/Altıntepe 9 nolu
mezarda ortaya çıkarılan eserler arasında bir adet fibula (Kazı Env. No.: TAN. KM.
9.3) 51 da bulunmaktadır. Bu durum söz konusu hançer tipinin daha geç dönemlere
değin kullanılmış olduğunu gösterebilir. Ancak Van/Altıntepe mezarlarının uzun süre
kullanılmış olması nedeniyle farklı dönemlerde mezara konmuş olabilme ihtimalini
de hatırda tutmak gerekir (Tablo 3).
48
Bkz.: Sevin-Kavaklı, a.g.e., 34, Res. 22.
Belli-Konyar, a.g.e.,. 75, Çiz. 55, Res. 39.
50
Pleiner, a.g.m.,, Çiz. 3/6.
51
V. Sevin, A. özfırat, E. Kavaklı, “1997-1998 Van/Altıntepe Urartu Nekropolü Kazıları”, 21.Kkazı
Sonuçları Toplantısı 1., 2000, Çiz. 7.
49
179
BIÇAKLAR:
Urartu bıçakları incelendiğinde, teknolojik yönden herhangi bir gelişimin
varlığı açıkça görülememektedir. Tipoloji yönünden de durum aynıdır. Bu nedenle
bunların tarihlendirilmesi konusunda kesin bulgulardan yoksunuz. Öyle ki
Urartu’nun erken dönemlerinde kurulmuş kaleler ile son dönemlerinde kurulmuş
merkezlerde aynı tip bıçağı bulmak mümkün olabilmektedir. Söz gelimi Minua
döneminde kurulduğu bilinen ve II. Argişti ve belki de II. Rusa zamanına kadar
kullanılan Y. Anzaf Kalesi’nde ele geçen kambur sırtlı bıçağın (Kat. No.: 83) çok
yakın benzeri, II. Rusa dönemine tarihlenen Bastam Kalesi’nde (Kat. No.: 84),
Karmir-Blur’da (Kat. No.:86) ve Toprakkale’de (Kat. No.:90-92), ya da uzun süreli
kullanıma sahne olmuş Van/Altıntepe mezarlarında (Kat. No.:87) da ele
geçmektedir. Bu durum diğer tipler için de söz konusudur.
KINLAR:
Urartu kınlarının tarihlendirilmesi konusunda durum bıçaklardan farklı
değildir. Bu grup eserlerde tipolojik farklılıklar sadece boyut ve şekilden
kaynaklanmaktadır. Üretim tekniği hemen tümünde aynıdır. Örneğin kral Minua
yazıtı taşıyan Kat. No.: 118’de kayıtlı kın pabucu ile diğerleri arasında belirgin hiçbir
farklılık görülmemektedir. Bu nedenle Urartu kınlarının çok durağan olduğu ve
başlangıçtan sonuna kadar pek fazla gelişim gösteremeden devam ettiği
anlaşılmaktadır.
180
6. SONUÇ
Doğu Anadolu başta olmak üzere, Kuzeybatı İran ve Transkafkasya’nın
güney kesiminde M. Ö. 9.- 7. yüz yıllar arasında hüküm sürmüş olan Urartuların,
bölgenin Demir Çağ devletleri arasındaki üstünlüğü yadsınamaz. Bu üstünlüğünü hiç
şüphesiz oldukça dağlık bir yapıya sahip ülke coğrafyasını en doğru şekilde
kullanabilmelerinin yanı sıra, güçlü ordularına ve çağının önde gelen madenci
topluluğu olmalarına borçludurlar.
Urartular ordularını, bir çağa adını veren demir madenini en iyi şekilde
değerlendirebilmelerinin avantajıyla ürettikleri silahlarla donatmışlardır. Bu silahlar
arasında kılıç ve hançerlerin konumu ise oldukça büyük önem arz etmektedir.
Demirin çelikleştirildiğinde elde edilen keskinliğinin yanı sıra, tunç eklentilerle
desteklenmiş kabza sistemi sayesinde çok üstün ve güçlü kılıç ve hançerler üreten
Urartular, bu silahlarla donanımlı ordularıyla yaklaşık iki yüz yıl boyunca, dönemin
süper gücü Assur Krallığı’yla boy ölçüşebilmiş ve Ön Asya devletleri arasında söz
sahibi olabilmiştir.
Urartuların ürettikleri kemer, bilezik ve hatta Biainili seramiği adıyla tanın
çanak çömlek çeşidinde görülen “sanatın devlet eliyle şekillendirilmesi” ve “devlet
atölyelerinde üretim” olgusu diğer silahlar yanında kılıç ve hançerlerde de açıkça
izlenebilmektedir. Urartu Devleti’nin, İşpuini ve Minua’nın devlet sisteminde
gerçekleştirdikleri köklü değişikliklerden sonra, çağdaş kültürlerin silahlarından ilk
bakışta ayırt edilebilen, “Urartu tipi” denilebilecek; yarı küresel veya konik tepelik,
kavrama çıkıntılı sap ve kelepçeli balçaktan oluşan kabzalarıyla dikkati çeken kılıç
ve hançer tipi ortaya çıkmıştır. Bu, tapınak mimarisinde, seramikte ve kemer, kalkan,
bilezik gibi sanat eserlerinde açıkça izlenebilen sanatın devlet eliyle
şekillendirilmesinin bir başka yansımasıdır. Devletin batı sınırlarındaki ElazığTunceli bölgesi (Alzi-Suppa eyaleti) ve kuzeyindeki Iğdır ve çevresinde ele geçen,
klasik şablondan biraz farklı kılıç ve hançerler bazı eyalet atölyelerinin varlığını
gösterse de bu genel durumu değiştirecek boyutta değildir.
Yukarıda kısaca tanımlanan “Urartu tipi” kabzalara sahip kılıç ve hançerlerde
tipolojik ve teknolojik değişim ve gelişimi adım adım takip edebilmek mümkündür.
Daha çok kabza yapıları dikkate alınarak oluşturulan tipoloji, tarafımızdan 6 ana
başlığa ayrılmıştır. “Kabzası flanşlı” yapıya sahip 1. tip kılıçlarda kabzalar, tunç veya
gümüş çerçevelerle desteklenmiştir., “Kabzası çerçeveliler”de kısmen tunç levhalar
kullanılmış kısmen de çerçeveler tek parça döküm tekniğinde işlenmiştir. “Kabzası
makara formlular”, Urartu kılıçlarının en sağlam ve en görkemli tipini
oluşturmaktadır. Bu tipin bir alt grubunda uygulanan “üzerine döküm” tekniği aynı
zamanda, Urartu madenciliğin ulaştığı üstün düzeyi gösteren çok önemli birer belge
niteliğindedir. “Kabzası döküm kaplamalılar”, “geniş namlulular” ve “kabzası flanşlı
tek ağızlılar” diğer tipleri meydana getirir. Kılıç ve hançerlerde görülen bu tipolojik
farklılıklar, hep daha kaliteli ve daha sağlam silahlar elde etme yolunda atılmış
adımların sonucunda yaratılmış gibi görünmektedir.
Hemen tüm tiplerde kullanım kolaylığı açısından kabza yüzeyleri kemik,
fildişi ve çoğunlukla ahşap elemanlarla kaplanmıştır. Bu kaplamalar yarı küresel
181
formlu tunç başlıklı perçinlerle kabzaya sabitlenmiştir. Urartu kılıç ve hançerlerinde
zaman zaman kullanılan gümüş, kemik ve fildişi malzeme ise onların görsel açıdan
daha zenginleşmesine katkı sağlayan birer unsur olmuştur.
Urartu olma ihtimali biraz şüpheli birkaç tek ağızlı örnek dışında, daima çift
ağızlı kılıç namlularında form olarak bir standardizasyondan bahsedebilmek zordur.
Ancak geniş yapılıların yanında özellikle “kabzası çerçeveli” tipin bir grubu ve
“kabzası makara formlu” tiplerde genellikle ince-uzun yapılı, uca doğru iyice
daralan, sivri uçlu bir namlu biçiminden söz edilebilir. Her durumda namlular, bazen
yassı, ama daha çok keskin omurgalıdırlar.
Urartu kılıçlarını uzunlukları bakımından, toplam uzunluğu 70.0 cm.in
üzerine çıkan “uzun kılıçlar” ve 40.0 cm. civarında boya sahip “kısa kılıçlar” olmak
üzere iki kategoriye ayırmak mümkün gibi görünmektedir.
Bu güne kadar ele geçmiş olan birkaç betimli Urartu eseri üzerinde yer alan
kılıç tasvirlerinden anlaşıldığı kadarıyla kılıçlar, daima kın pabucu ve madeni
kenarlıklarla desteklenmiş ahşap kaplama gövdeli bir kın içinde ve omuz askısıyla
taşınmıştır. Bu yönüyle daha çok Geç Hitit ve Assur dünyasıyla ilişkili gibidirler.
Kafkasya’yı da etkilemiş görünen bu türde kılıçlar yukarıda tanımlanan gelişkin
kabza donanımlarıyla Urartu’ya özgü bir görünüm arz ederler.
Urartu kılıç ve hançerlerinde izlenebilen teknolojik ve tipolojik gelişim,
genelde Urartu sanatındaki durağanlığın aksine, bu alanda müthiş bir dinamizm ve
zenginliğin olduğunu ortaya koymaktadır. Bu, Urartu devlet düzeninde orduya
verilen önemin bir sonucu olsa gerektir. Zira monarşik bir yapıya sahip Urartu devlet
düzeni içinde ordu apayrı bir özel öneme sahiptir. Bu ordunun kullandığı silahlarda,
yaklaşık iki yüz yıllık bir süreçte ortaya konan hızlı teknolojik gelişim de orduya
verilen önemin bir yansımasıdır. Bu silahlar, öncüsü olmayan, tümüyle askeri bir
devlet yapısının, bir başka değişle ordu-devletin üretip geliştirdiği yepyeni bir
uygulamanın sonucudur ve herhangi bir kültürden etkilenme söz konusu değildir.
Klasik Urartu kılıçlarına krallığın siyasi sınırları dışında da rastlanmaktadır.
Özellikle Transkafkasya’da, bu gün Gürcistan sınırları içinde kalan Samtavro,
Nazargora ve Musi-yeri gibi nekropollerde, Urartu’nun son dönemlerine tarihlemeyi
önerdiğimiz, “üzerine döküm” tekniğinde üretilmiş makara formlu kabzalara sahip
çok sayıda kılıç ele geçmiştir. Bu durumu, antik çağda yaygın olan, krallar arası
hediye alış verişi ve hatta düğün hediyesi gönderme geleneğinin bir sonucu olarak
değerlendirmek mümkündür.
Urartu hançerleri tipolojik olarak fazla bir zenginlik göstermezler. Ancak yine
de. “hilal tepelikliler” ve “flanşlı kabzalılar” olarak iki tip görülebilmektedir. Hilal
tepelikliler; uca doğru daralan, sivri uçlu ya da tek ağızlı, kavisli olmak üzere iki
değişik formda namluya sahiptirler. Bunlar daha çok Karagündüz ve Yoncatepe’de
bulunan Erken Demir Çağ örneklerini devam ettirir gibi görünmektedir. Hançerlerin
bir diğer tipinin kabzaları ise kılıçlardakine benzer şekilde flanşlıdır. Bu tipin de daha
önce ifade edildiği gibi Erken Demir Çağ özelliklerini devam ettirdiği söylenebilir.
182
Urartu bıçakları konusunda ise kılıçlarda olduğu gibi klasik bir tipten söz
etmek mümkün değildir. Düz saplı, kavisli-kambur formlu, asma halkalı ve
çoğunlukla sap demirli örnekleri bulunan bıçaklarda daha çok, diğer çağdaş
kültürlerde de sıkça görülen ve Anadolu geleneklerini devam ettiren tipler
görülmektedir.
Urartu kılıç, hançer ve bıçaklarında, başta demir olmak üzere, kabzalarda
tunç ve zaman zaman da gümüş kullanıldığı görülmektedir. Kılıç ve hançerlerin
kabza ve kınlarında kullanılan tunç, döküm tekniğinde üretilmiştir. Yapılan
analizlerden anlaşıldığı kadarıyla bakır % 83-88 oranında, kalay ise % 10-11
oranında kullanılmıştır. Bu iki ana maden dışında, tunç içinde demir, nikel, arsenik,
antimuan, çinko, kurşun v.b. toplam 14 ayrı element yer almaktadır. Bir başka
önemli sonuç ise silah üretiminde kullanılan tuncun geliş kaynağının çok yönlü
olması, muhtemelen hurda metalin kullanılmış olmasıdır.
Urartu kılıç, hançer ve bıçaklarının demirden yapılan namluları ise dövme
tekniğinde üretilmiştir. Karbon katkılı olmaları, çeliğin kullanıldığını
kanıtlamaktadır. Bir örnekte karbon oranı farklı malzemelerin birlikte dövüldüğü
tespit edilmiştir. Bu durum Urartu’da “damast” tekniğinin bilindiğini göstermektedir.
İzabe sonunda kazanılan demirin içinde kalan cüruf inkludlardan, kullanılan çeliğin
renn fırınında üretildiği anlaşılmıştır.
Bu sonuçlarla, daha önce yapılan araştırmalardan da bilindiği gibi,
Urartuların, malzeme seçimlerini bilinçli yaptıkları bir kez daha kanıtlanmaktadır.
Üretilen nesnenin özelliğine göre uygun kalitede malzeme seçilmekte, hançer ve kılıç
namlularında ve bıçak yapımında, üstün kaliteli (rafine) ve farklı karbon içerikli
birden fazla çelik birlikte kullanılmaktadır. Bu da Urartuların üstün teknolojik
seviyesinin kanıtıdır.
Bu üstün teknoloji ile üretilmiş “Urartu Tipi” kılıç formları Krallığı’n tarih
sahnesinden çekilişi sonrasında tümüyle unutulmuş ve Post-Urartu Dönemi veya Geç
Demir Çağ kültürleri üzerinde herhangi bir etkisi görülmemiştir.
183
7. KAYNAKLAR :
ABRAMİSHVİLİ,
MİCHAEL
: “Transcaucasian Rapiers and the Problem of their
Origin”, Lux Orientis, Archäologie Zwischen Asien
und Europa, Festschrift Für Harald Hauptmann
zum 65. Geburtstag” (Yay. Haz.: R. M. Boehmer ve
J. Maran), Rahden/Westf., 2001.
ABRAMİSHVİLİ, ROSTOM
: “Towards Dating The Remains of The Late Bronze
Age And of the Period of Wide Adoption of Iron,
Discovered at The Samtavro Brial Ground”,
Problems of Caucasian Bronze-Iron Age
Archeology, Tiflis, 2003., 12-26.
ALBENDA, PAULİNE
: The Palace of Sargon, King of Assyria, Paris,
1986.
ANLAĞAN, ÇETİN-ÖNDER : Protohistorik Çağ Silahları, İstanbul, 1989.
BİLGİ:
AVETİSYAN,
PAVEL- : “Preliminary Report on the 1998 Arhaeological
RUBEN
BADALYAN- Investigations of Project Aragats in the Tsakahovit
Plain, Armenia”, Studi Micenei Ed Egeo-Anatolici,
ADAM SMITH
XLII/1, Roma, 2000, 19-59.
BADALYAN,
RUBEN- : “The Emergence of Sociopolitical Complexity in
ADAM
SMITH-PAVEL Sothern Caucasia: An Interim Report on the
Research of Project Aragats”, Archaeology in the
AVETİSYAN
Borderlands, Investigations in Caucasie and
Beyond, (Yay. Haz.: A. Simith-K. Rubinson), Los
Angeles, 2003, 144-166.
BARNET, D. RICHARD
: “The Urartian Cemetery at Igdyr”, Anatolian
Studies 13, 1963.,153-198.
BARNET, D. RICHARD-W. : “Russian Excavations in Armenia”, Iraq XIV-2,
WATSON
1952, 132-147.
BELLİ, OKTAY
: “Beschriftete Bronzegegenstände des Konigs
Išpuini im Museum von Gaziantep”, Hittite and
other Anatolian and Near Eastern Studies in
Honour of Sedat Alp, Ankara, 1992, 45-60.
______________
: “1994 Yılı Aşağı ve Yukarı Anzaf Urartu Kaleleri
Kazısı”, XVII. Kazı Sonuçları Toplantısı-I Ankara,
1996, 379-408.
184
BELLİ,
OKTAY- : “2001 Yılı Aşağı ve Yukarı Anzaf Urartu Kaleleri
ALPASLAN CEYLAN
Kazısı”, 24. Kazı Sonuçları Toplantısı-2, Ankara,
2003, 393-404.
BELLİ, OKTAY
: Anzaf Kaleleri ve Urartu Tanrıları, İstanbul, 1998.
BELLİ, OKTAY - ERKAN : Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erken Demir Çağ Kale
KONYAR
ve Nekropolleri- Early Iron Age Fortresses and
Necropolises in East Anatolia, İstanbul, 2003.
BELLİ,
OKTAY-ALİ : “Royal Inscriptions of Bronze Artifacts From the
DİNÇOL-BELKIS DİNÇOL
Upper Anzaf Fortress at Van”, Anatolica XXX,
2004, 1-14.
BİLGİ, ÖNDER
: “Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi
Tarafından
Yeni
Elde
Edilen
Metal
Silahlar/Recently Acquired Metal Weapons by the
Vehbi Koç Foundation Sadberk Hanım Museum”,
Palmet IV, (Sadberk Hanım Müzesi Yıllığı),
İstanbul, 2002.
______________
: “Pre-Classical Age/Klasik Çağ Öncesi”, Anatolia,
Cradle of Castings-Anadolu, Dökümün Beşiği,
İstanbul, 2004, 47-112.
.İLGİ,
ÖNDER-HADİ : “Casting of Copper-Bronze, Bakır-Tunç Döküm
ÖZBAL-ÜNSAL YALÇIN
Sanatı”, Anatolia, Cradle of Castings-Anadolu,
Dökümün Beşiği, İstanbul, 2004, 1-45.
BISCIONE, RAFAELLE
: “Recent Urartian Discoveries in Armenia: The
Colombarium of Erevan”, Studio Micenei ed EgeoAnatolici 34, 115-135.
BRANIGAN, KEITH
: “Byblite Daggers in Cyprus and Crete”, American
Journal of Archaelogy,70,2, 1966, 123-126.
ÇİLİNGİROĞLU, ALTAN
: “Van Gölü Havzasında Demir Çağlarının
Başlangıcının Tarihi”, Anadolu Demir Çağları I,
(Yay. Haz. A. Çilingiroğlu), İzmir, 1987, 108-115.
_________________
: Urartu Krallığı, Tarihi ve Sanatı, İzmir 1997.
_________________
: “Migration in the Lake Van Basin. East Anatolia
in the Late 2nd Millennium B.C. and the Foundation
of a Kingdom”, Migration und Kulturtransfer,
Atken des Internationalen kolloqiums 23.-26.
November 1999-Berlin (Yay. Haz.: R. Eichmann-
185
Hermann Parzinger), Bonn, 2001, 371-381.
DARGA, A. MUHİBBE
: Hitit Sanatı, İstanbul, 1992.
DİNÇOL, ALİ M.-BELKIS : “Die Urartaeische Inschrift aus Hanak (Kars)”
DİNÇOL
Sedat Alp’a Armağan, Hittite and other Anatolian
and Near Eastern Studies, (Yay. Haz.: H. Otten, E.
Akurgal, H. Ertem, A. Süel), Ankara, 1992, 109117.
DERİN
ZAFER-ALTAN : “ Armour and Weapons”, Ayanis I, Roma, 2001,
155-187.
ÇİLİNGİROĞLU
DI NOCERA, GIAN MARIA : “Doğu Anadolu Madenciliği”, ArkeoAtlas 2, 2003,
- ALBERTO M. PALMIERI
36-39.
DIAKONOFF, IGOR M.
: “Sacrificies in the City of Teišebá (UKN 448)Lights on the Social History of Urartu”,
Archaeologische Mitteilungen aus Iran, 24, 1991,
13-102.
DYSON, H. ROBERT Jr.
: “Notes on Weapons and Chronology in Northern
Iran Around 1000 B.C.”, Dark Ages and Nomads c.
1000 B.C. Studies in Iranian and Anatolien
Archeology, İstanbul, 1967, 32-45.
______________
: “Problems of Protohistoric Iran as Seen From
Hasanlu”, Journal of Near Eastern Studies XXIV,
1965, 193-217.
: “Rediscovering Hasanlu”, Expedition, 31,1989, 311.
________________
DYSON, H. ROBERT Jr.- : “Constructing the Chronology and Historical
OSCAR W. MUSCARELLA Implications of Hasanlu IV”, Iran XVII, 1989, 1-27.
ESAYAN, A. L.N. BIAGOLOVG. AMAYAKYANG. KANECYAN
:“Biaynese
Graveyard
in
Erevan”,
Arkheologičeskie Pamyatniki Armenii, Urartskie
Pamjatniki 15, Erevan 1991, 34-40.
EXPEDITION
: Expedition 31, The Universty Museum Magazine
Archaeology and Anthropology
University of
Pennsylvania, 1989.
GAMBASHCHIDZE, IRINE- : Georgien Schätze Aus Land Des Goldenen Vlies,
ANDREAS HAUPTMANN- Bochum, 2001.
RAINER SLOTTA-ÜNSAL
YALÇIN
186
HAERINCK, ERNIE
: “The Iron Age in Guilan-Proposal for a
Chronology”, Bronze Working Centers of Western
Asia, c. 1000-539 B.C., (Yay. Haz. J. Curtis),
London, 1988., 63-78., Lev.:57-72.
HAUPTMANN, HARALD
: “Norşuntepe Kazıları, 1973”, Keban Projesi 1973
Çalışmaları/Keban Project 1973 Activities, Ankara
1979, 43-60.
HODDER, IAN
: “Renewed Work at Çatalhöyük”, Neolithic in
Turkey The Cradle of Civilization, (Yay. Haz.: M.
Özdoğan- N. Başgelen) İstanbul, 1999, 157-164.
IŞIK, CENGİZ
: “Habibuşağı Nekropolü”, Belleten LI, 200,
Ankara, 1987.,549-564.
KLEISS, WOLFRAM
: “Die Kleinfunde”, Bastam-I, Ausgrabungen in den
Urartäischen Anlagen 1972-1975, (Yay. Haz.:
Wolfram Kleiss), Berlin, 1979, 151-182.
_____________
: “Die Kleinfunde”, Bastam II, Ausgrabungen in
den Uraträischen Anlagen 1977-1978, (Yay. Haz.,
Wolfram Kleiss), Berlin, 1988, 155-164.
KOSSACK, GEORG
: “Tli Grab 85 Bemerkungen zum Beginn des
Skythezeitlichen Formenkreises im Kaukasus”,
Beiträge zur Allgemeinen und Vergleichenden
Archäologie, 5, München, 1983.
KÖNIG,
WILHELM
FRIEDRICH : Handbuch der Chaldischen Inschriften I, Graz,
1955.
_______________
: Handbuch der Chaldischen Inschriften II, Graz,
1957.
KUFTIN, B. A.
: Archaeological Excavations in Trialeti I, An
Attempt to Periodize Archaeological Materials,
Tiflis, 1941.
LASSEN,
HANE-VAGN : “A Bronze Sword from Luristan with a ProtoFABRIATUS BUCHWALD
Arabic Inscription”, Anatolian Iron Age The
Proceedings of the Second Anatolian Iron Ages
Colloqium held at İzmir, 4-8 May 1987, (Yay. Haz.
A. Çilingiroğlu-D. H. French), Oxford, 1991,39-65.
LORDKIPANIDSE, OTAR
: Archäologie in Georgien. Von der Altsteinzeit zum
Mittelalter, Heidelberg, 1991
187
MADHLOOM, TARIK A.
: The Chronology of Neo-Assyrian Art, Londra,
1970.
MALLOWAN, M. E. L.
: “The Excavations at Tall Chagar Bazar and An
Archeological Survey of the Habur Region Second
Campaign, 1936”, Iraq IV-2, 1937, 91-101.
___________
: Nimrud and its Remains, 2, London, 1966
MALLOWAN, MAXL. G. DAVIES
: Ivories in Assyrian Style, London, 1970.
MARTIROSYAN,
ARUTJUN A.
: Armeny v Epokhv Bronzy Rannego Zheleza,
Erevan, 1964.
________________
A. A. Martirosyan, Urartskie
Argištichinili, Erevan, 1974.
MAXWELL
RACHEL
Pamjatniki
I,
HYSLOP, : “Daggers and Swords in Western Asia. A Study
from Prehistoric Times to 600 B.C.”, Iraq VIII,
1946, 1-65.
MAXWELL
HYSLOP, : “Three Iron Swords From Luristan”, Iraq 28,
RACHEL-W. M. HODGES
1966, 164-178.
MCCLELAN, J.
: The Iron Objects from Gordion, A Typological and
Functional Analysis, Michigan, 1975
MEDVEDSKAYA, INNA N.
: Iran: Iron Age I, (B.A.R. International Series 126,
(Çev.: Pavlovich), Oxford, 1982.
MELLAART, JAMES
: Çatalhöyük. Anadolu’da Bir Neolitik Kent, (Çev.:
Gökçe Bige Yazıcıoğlu), İstanbul, 2003.
MERHAV, RIVKA
: “Utilitarianan and Votive Armor-Shields”, Urartu,
A Metalworking Center in the First Millennium
B.C.E., (Yay. Haz.: R. Merhav), Jerusalem, 1991,
134-139.
MNATSAKANIAN, A. O.
: Bronze Age Kulture on Lake Sevan Coast
Armenia, Moskova, 1960.
MOOREY, P. R.
: Cemeteries of First Millennium B.C. at Deve
Hüyük, Near Carchemish, salvaged by T. E.
Lavrance and C. L. Wooley in 1913, Oxford, 1980.
MUSCARELLA, OSCAR W.
: Bronze and Iron. Ancient Near Eastern Artifacts in
188
The Metropolitan Museum of Art, New York, 1988.
_______________
: “Warfare at Hasanlu in the Late 9th Century
B.C.”, Expedition, 31,1989, 24-36.
_______________
: “North-Western Iran: Bronze Age to Iron Age”,
Anadolu Demir Çağları 3, (Yay. Haz.: A.
Çilingiroğlu-D. H. French), Ankara, 1994, 139-155.
MÜLLER-KARPE,
ANDREAS
: “Anatolische Bronzeschwerter und Südosteuropa”,
Festschrift für Otto-Herman Frey zum 65.
Geburstag, Hitzeroth, 1994, 431-44.
VON DER OSTEN, H. H.
: “The Alishar Hüyük Seasons of 1930-1932 II”,
Oriental Institute Publications XXIX, Chicago,
1937,
ORTHMANN, WINFRIED
: Untersuchungen zur Spathethitischen Kunst, Bonn,
1971.
ÖĞÜN, BAKİ
:“Die Urartäischen Bestattungensbräuche”, Studien
Zur Religion und Kultur Kleinasiens, Leiden, 1978,
639–648.
ÖZET, M. AYKUT
: “Anadolu Medeniyetleri Müzesinden Bir Grup
Hançer ve Mızrak Ucu”, Anadolu Medeniyetleri
Müzesi 1987 Yıllığı, Ankara, 1989.
ÖZGÜÇ, TAHSİN
: “Kültepe’de 1953 Yılında Yapılan Kazılar”,
Anatolian Studies XVIII, 69, 1954, 357-372.
PALMIERİ, ALBA
: “Excavations at Arslantepe (Malatya)”, Anatolian
Studies XXXI, 1981, 101-119.
PAYNE MARGARET
VELİ SEVİN
R.- :
“A
New
Urartian
Inscription
from
Elazığ/Bahçecik, Eastern Turkey”, Studi Micenei ed
Egeo-Anatolici, XLIII/1, 2001, 111-119.
PICHELAURI,
KONSTANTIN
: Waffen der Bronzezeit
Espelkamp, 1997.
Aus
Ost-Georgian,
PIOTROVSKI, BORISS B.
: Karmir-Blur I, Erevan, 1950.
_____________
: Karmir-Blur-III, Archeologičeskie Raskopki v
Armenii, No.5, Erevan, 1955.
_____________
: The Ancient Civilization of Urartu, (Çev.: James
Hogarth), Geneva, 1969.
189
_____________
: Karmir-Blur, Leningrad, 1970.
PIZCHELAURİ,
KONSTANTINnstantin
: Jungbronzezeitliche bis Ältereisenzeitliche
Heiligtümer in Ost-Georgien, München, 1984.
PLEINER, RADOMIR
: “The Beginnings of the Iron Age in Ancient
Persia”, Annals of The Náprstek Museum 6, Praq,
1967, 9-72.
PLEINER,
RADOMIR- : “The Assyrian Iron Age. The History of Iron in the
Assyrian Civilization”, Proceedings of the
JUDITH K. BJORKMAN
American Philosophical Society, 118, N0:3, 1974,
283-313.
RAMISHVILI, A.
: “The Interrelationship of Colchian and Shide (iner)
Kartli Cultures According to the Archaeological
Materials from the Necropolis of Natsargora”,
Caucasus, Essays on the Archaeology of the
Neolitic-Bronze Age, (Dedicated to the 80th Birthday
of Prof. Otar Japaridze), Tiflis, 2001, 159-162.
SAGONA, ANTONİO
: “Sos Höyük and the Erzurum Region in Late
Prehistory: A Provisional Chronology for Northeast
Anatolia”, Chrolonogies des Pays du Caucase et de
L’Euphrate aux IVe-IIIe Millenaires, Anatolica XI,
Paris, 2000, 229-373.
SAGONA, ANTONİO
CLAUDIA SAGONA
– : “The Upper Levels at Sos Höyük, Erzurum: A
Reinterpretation of the 1987 Campaign”, Anatolia
Antiqua (Eski Anadolu) XI, 2003, 101-109
SCHAEFFER, CLAUDE F. : Stratigraphie Comparée et Chronologie de l’Asie
A.
Ocidentale, (III et II Millénaires ), London, 1948.
SALVINI, MIRJO
: “Royal Inscriptions on Bronze Artifacts”, Ayanis I,
Roma, 2001, 271-278.
SCHMIDT, KLAUS
: Norşuntepe, Kleisfunde II, Mainz, 2002.
SEIDL, URSULA
: Bronzekunst Urartus, Mainz, 2004
SEVİN, VELİ
: “Malatya-Elazığ-Bingöl İlleri Yüzey Araştırması,
1985”, IV. Araştırma Sonuçları Toplantısı, 1986,
279-300.
____________
: “Urartu oda-Mezar Mimarisinin Kökeni Üzerine
190
Bazı Gözlemler”, Anadolu Demir Çağları-Anatolian
Iron Ages, 24-27 Nisan 1984 tarihleri arasında
İzmir’de yapılan “I. Anadolu Demir Çağları
Sempozyumu” bildirileri, İzmir, 1987, 35-55.
_____________
: Eski Anadolu ve Trakya. Başlangıcından Pers
Egemenliğine Kadar, İstanbul, 2003.
_____________
: Anadolu Arkeolojisi, (3. baskı), İstanbul, 2003.
_____________
: “Pastoral Tribes and Early Settlements of the Van
Region, Eastern Anatolia”, A Viev from The
Highland Archaeological Studies in Honour of
Charles Burney, (Yay. Haz.-Ed.: A. Sagona),
Peeters, 2004, 179-203.
_____________
: “Son Tunç/Erken Demir Çağı Van Bölgesi
Kronolojisi, Kökeni Aranan Bir Devlet: Urartu”,
Belleten LXVIII, 252, 2005, 355-386.
SEVİN, VELİ
KAVAKLI
-
ERSİN : Bir Erken Demir Çağ Nekropolü Van-Karagündüz,
an Early Iron Age Cemetery, İstanbul, 1996.
SEVİN, VELİ - AYNUR : “Hakkâri Stelleri: Doğu Anadolu’da Savaşçı
ÖZFIRAT
Çobanlar İlk Not”, Belleten LXV, 243, 2002, 501518.
SEVİN, VELİ - AYNUR : “1997-1998 Van/Altıntepe Urartu Nekropolü
ÖZFIRAT-ERSİN KAVAKLI Kazıları”, 21. Kazı Sonuçları Toplantısı-1, Ankara,
2000, 421-434.
______________
: “Van-Karagündüz Höyüğü Kazıları (1997 Yılı
Çalışmaları), Belleten LXIII, 238, 2000, 847-867.
_______________
: “1997-1999 Hakkâri Kazıları”, 22. Kazı Sonuçları
Toplantısı, I., 2001, 355-368.
SMITH,
ADAM
T.- : “Urartu and the Southern Caucasian Political
TIFFANY T. THOMPSON
Tradition”, A View from the Highland
Archaeological Studies in Honour of Charles
Burney (Yay. Haz. A. Sagona), Peeters, 2004. 557580.
STRONACH, DAVID B.
: “The Development and Diffusion of Metal Types
in Early Bronze Age Anatolia”, Anatolian Studies,
VII, 1957, 89-125.
SUMMERS, G. D.
: “Metalwork in Gaziantep Museum Said Be a
191
Hoard From The Region of Sakçagözü”, Anatolian
Studies XLI, 1991, 173-195.
TARHAN, M. TANER-VELİ : “Van Kalesi ve Eski Van Şehri Kazıları-1989”,
SEVİN
XII. Kazı Sonuçları Toplantısı-II, Ankara, 1990,
429-456.
TSERETELI, GEORG W.
: Urartskie Pamjatniki Museja Grusii, Tiflis, 1939.
TSETKHALEDZE, GOCHA : “The Culture of Ancient Georgia in the First
R.
Millenium BC and Greater Anatolia: Diffusion or
Migration ?”, Archaeology in the Borderlands,
Investigations in Caucasia and Beyond, (Yay. Haz.:
A.T.Simith, K. Rubinson), Los Angeles, 2003. 229245.
TUĞRUL, A. BERİL - SAİT : “Altıntepe (Van) Buluntusu Eserin Radyografi
BAŞARAN
Teknikleri İle Değerlendirilmesi”, 17. Arkeometri
Sonuçları Toplantısı, Ankara, 2001, 21-28.
VANDEN-BERGHE, L.
WARTKE,
BERNHARD
RALF
: Het Archeologisch Onderzcek Naar de
Bronscaltuur van Luristan. Opgravingen in Pusht-i
Kuh I Kalwali en War Kabud 1965 en 1966,
Brussel, 1968.
- :
Toprakkale.
Untersuchungen
zu
den
Metallobjektin im Vorderasiatischen Museum zu
Berlin, Berlin, 1990.
_____________
: “Production of Iron Artifacts”, Urartu. A
Metalworking Center in the First millennium
B.C.E., (Yay. Haz.: Rivka Merhav), Jerusalem
1991, 321-331.
______
: Uratu das Reich am Ararat, Mainz, 1993.
YALÇIN, ÜNSAL
: “Zur Technologie der frühen Eisenverhüttung”,
Arbeits- und Forschungsberichte zur Sächsischen
Denkmalpflege, Bd. 42, 2000, 307-316.
_______________
: “Anadolu Madenciliği”, ArkeoAtlas 2, 2003, 7279.
______________
: Iron Technology in Antiquity”, Anatolia, Cradle of
Castings-Anadolu, Dökümün Beşiği, İstanbul, 2004,
221-224.
192
YILDIRIM, RECEP
: “Elazığ Müzesinde Bulunan Birkaç Urartu Kılıcı”,
Fırat Üniversitesi Dergisi (Sosyal Bilimler), 3,
1989, 279-288.
_______________
: “Urartian Belt Fragments from Burmageçit, Now
on Display in Elazığ Museum”, Anatolian Iron
Ages-II, (Yay. Haz.: A. Çilingiroğlu-D. H. French),
Oxford, 1991, 131-148.
193
8. ÖZET
M.
Ö.
8.-7.
yüzyıllarda
Urartu,
Yakın
Doğu’nun
en
güçlü
imparatorluklarından ve en yaratıcı toplumlarından biriydi. Mimari, su mühendisliği
ve metalürji gibi konularda oldukça ileri düzeye ulaşmışlardı ve aynı zamanda kılıç,
hançer, mızrak ve ok gibi güçlü silahlarla donatılmış bir orduya sahiplerdi.
Bu doktora çalışmasında hem Van, Erzurum, Elazığ, Malatya ve İstanbul
müzelerinde ve hem de Altıntepe, Kalecik ve Karagündüz kazılarında ele geçenler,
ayrıca bazı yayınlardan derlenen Urartu kılıç, hançer ve bıçakları incelenerek bir
katalog oluşturulmuştur. Tüm Urartu materyali üzerindeki çalışmalardan sonra
katalog 69 kılıç, 6 hançer, 36 bıçak ve 20 kın olmak üzere toplam 131 eserden
meydana getirilmiştir.
Tipolojik analiz Urartu uygarlığında beş farklı kılıç tipi olduğuna işaret eder.
Bunlar şöyle sıralanabilir: kabzası flanşlı kılıçlar; kabzası döküm kaplamalı kılıçlar;
makara kabzalı kılıçlar ve geniş namlulu kılıçlar. Hançerler hilal tepelikliler ve
kabzası flanşlılar gibi iki farklı tipe ayrılmaktadır. Bıçaklar ise genel olarak eski
Yakın Doğu’da sıkça kullanılan tiplerden oluşmaktadır.
Eserlerin
metalürjik
incelemelerinde
kabzalarda
kullanılan
tunç
ile
namlularda kullanılan demir madenlerinin yapısı incelenmiş, metal yapısında var
olan diğer elementlerin tespitine yönelik analizler gerçekleştirilmiştir.
Yapılan tüm inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; özellikle kılıç ve
hançer gibi Urartu saldırı silahlarının sivri tepelikli, kavrama çıkıntılı ve balçaklı
kabza yapılarıyla, çağdaş kültürlerden çok farklı olduğu ve üretim tekniklerine göre
sadece Urartu’ya özgü olduğu kabul edilebilir. Bu çalışma, tunç kabza ve demir
namlulu bu kompozid kılıç ve hançerlerin teknolojik açıdan önemli gelişmeleri
barındırdıkları, demirin çoğu zaman çelikleştirilerek kullanıldığı ve üretimin renn
fırınlarında gerçekleştirildiğini de ortaya çıkarmıştır.
194
9. SUMMARY
Urartu was one of the most powerful empires and technologically innovative
societies in the Near East durin eighth and seventh centuries B. C. They were highly
skilled in the fields of architecture, irrigation Works and metallurgy, and also have a
strong army equipped with fierce weapons such as sword, rdagger, spear and arrow.
In this present dissertation thesis a typological catalogue has been
accomplished with the aid of the extant materials o the urartian swords, daggers and
knives of both housed in the archaelogical museums of Van, Erzurum, Elazığ,
Malatya and of unearhed from the excavations of Altıntepe, Kalecik and
Karagündüz, including some publeshed specimens. After the analysis of the bulk of
the Urartian material the catalogue has appeared to have 69 swords, 6 daggers, 36
knives and 20 scabbards.
The typological analysis suggest that five different sword types were present
in the Urartian realm. These are as fallows: flanged hilted swords; framed hilted
swords; bobin hilted swords; plated hilted swords (hilt made by cast-on process) and
broad bladed swords. The daggers can be classified into two distinct types: dagers
with splayed pomel and flanged hilted daggers. As to knives, they are usually smilar
to the types widely prevalent in the ancient Near East.
As a requirement of the metallurgical analysis the structures of the bronze
used in the production of the hilts and the iron used in the manifacture of the blades
were analysed and some other analysis were also undertaken to discover the other
elements of the above stated bronzes.
As a result of carefully undertaken studies and analysis it can be claimed that
the Urartian swords and daggers technologically are different from the contemporary
civilisations of that time. This kind of swords can be accepted solely Urartian
creation according to their technique. The study has also revealed that the swords and
daggers composed of bronze hilts and iron blades form an important technological
developments of that time. Last but not least, the study has explored that the iron was
transformed into the steel and production of the weapons took place in the renn
bakery by the Urartians.
195
10 ÇİZİM LİSTESİ
Çizim 1a: Urartu kılıcının kabza ve namlu yapısı çizimi.
1b: Urartu kılıç kını örneğinin çizimi.
Çizim 2: Urartu kılıç kabzasının bölümleri.
Çizim 3: Kat. No.: 1’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 4: Kat. No.: 2’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Kossack).
Çizim 5: Kat. No.: 4’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 6: Kat. No.: 5’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 7: Kat. No.: 6’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 8: Kat. No.: 7’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (‘den).
Çizim 9: Kat. No.: 8’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi ( Işık).
Çizim 10: Kat. No.: 10’da kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 11: Kat. No.: 11’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi (Wartke
1990).
Çizim 12: Kat. No.: 12’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 13: Kat. No.: 13’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Işık’tan).
Çizim 14: Kat. No.: 14’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 15: Kat. No.: 15’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 16: Kat. No.: 16’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 17: Kat. No.: 17’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 18: Kat. No.: 18’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 19: Kat. No.: 19’da kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 20: Kat. No.: 20’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 21: Kat. No.: 21’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 22: Kat. No.: 22’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 23: Kat. No.: 23’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 24: Kat. No.: 24’te kayıtlı kılıç kabzasının cepheden çizimi.
Çizim 25: Kat. No.: 25’te kayıtlı kılıç kabzasının cepheden çizimi.
Çizim 26: Kat. No.: 26’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 27: Kat. No.: 27’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 28: Kat. No.: 28’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
196
Çizim 29: Kat. No.: 29’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 30: Kat. No.: 30’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Kossack).
Çizim 31: Kat. No.: 31’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Picchelauri).
Çizim 32: Kat. No.: 32’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 33: Kat. No.: 33’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 34: Kat. No.: 34’te kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 35: Kat. No.: 35’te kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 36: Kat. No.: 36’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 37: Kat. No.: 37’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 38: Kat. No.: 38’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 39: Kat. No.: 39’da kayıtlı kılıç kabzasının ve yandan cepheden çizimi.
Çizim 40: Kat. No.: 40’ta kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 41: Kat. No.: 41’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 42: Kat. No.: 42’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 43: Kat. No.: 43’te kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 44: Kat. No.: 44’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 45: Kat. No.: 45’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Kossack).
Çizim 46: Kat. No.: 46’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.(Kossack).
Çizim 47: Kat. No.: 49’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi . (Picchelauri)
Çizim 48: Kat. No.: 50’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Picchelauri).
Çizim 49: Kat. No.: 51’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Picchelauri).
Çizim 50: Kat. No.: 52’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 51: Kat. No.: 53’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 52: Kat. No.: 54’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Ramishvili).
Çizim 53: Kat. No.: 55’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Kossack).
Çizim 54: Kat. No.: 56’da kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 55: Kat. No.: 57’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi (Biscione).
Çizim 56: Kat. No.: 58’de kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 57: Kat. No.: 59’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 58: Kat. No.: 60’da kayıtlı kılıcın cepheden ve yandan çizimi.
Çizim 59: Kat. No.: 61’de kayıtlı kınlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 60: Kat. No.: 61’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
197
Çizim 61: Kat. No.: 62de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Lordkipanidse)
Çizim 62: Kat. No.: 63’te kayıtlı kılıcın cepheden çizimi (Lordkipanidse).
Çizim 63: Kat. No.: 64’te kayıtlı kınlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 64: Kat. No.: 65’te kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 65: Kat. No.: 66’ae kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 66: Kat. No.: 67’de kayıtlı kılıç namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 67: Kat. No.: 68’de kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 68: Kat. No.: 69’da kayıtlı kılıcın cepheden çizimi.
Çizim 69: Kat. No.: 70’te kayıtlı hançerin cepheden çizim (Barnett-Watson).
Çizim 70: Kat. No.: 71’de kayıtlı hançer namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 71: Kat. No.:72’de kayıtlı hançer namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 72: Kat. No.:73’te kayıtlı hançerin cepheden çizimi (Barnett-Watson)
Çizim 73: Kat. No.:74’te kayıtlı hançerin cepheden çizimi
Çizim 74: Kat. No.:75’te kayıtlı hançer namlusunun cepheden çizimi
Çizim 75: Kat. No.: 76’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 76: Kat. No.: 77’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 77: Kat. No.: 78’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Warke 1990).
Çizim 78: Kat. No.: 79’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 79: Kat. No.: 80’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 80: Kat. No.: 81’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 81: Kat. No82’de kayıtlı bıçak sapının cepheden çizimi.
Çizim 82: Kat. No.: 83’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 83: Kat. No.: 84’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Kleiss 1988).
Çizim 84: Kat. No.: 85’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 85: Kat. No.: 86’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Barnett-Watsor).
Çizim 86: Kat. No.: 87’de kayıtlı bıçak sapının cepheden çizimi.
Çizim 87: Kat. No.: 88’de kayıtlı bıçak sapının cepheden çizimi.
Çizim 88: Kat. No.: 89’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 89: Kat. No.: 90’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 90: Kat. No.: 91’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Wartke 1990).
Çizim 91: Kat. No.: 92’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Warke 1990).
Çizim 92: Kat. No.: 93’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
198
Çizim 93: Kat. No.: 94’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Biscione).
Çizim 94: Kat. No.: 95’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Barnett).
Çizim 95: Kat. No.: 96’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi(Barnett) .
Çizim 96: Kat. No.: 97’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Barnett).
Çizim 97: Kat. No.: 98’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 98: Kat. No.: 99’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Warke 1990).
Çizim 99: Kat. No.: 100’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Warke 1990).
Çizim 100: Kat. No.: 101’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 101: Kat. No.: 102’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 102: Kat. No.: 103’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 103: Kat. No.: 104’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi (Warke 1990).
Çizim 104: Kat. No.: 105’te kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 105: Kat. No.: 106’da kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 106: Kat. No.: 107’de kayıtlı bıçağın cepheden çizimi.
Çizim 107: Kat. No.: 108’de kayıtlı bıçak namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 108: Kat. No.: 109’da kayıtlı bıçak namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 109: Kat. No.: 110’da kayıtlı bıçak namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 110: Kat. No.: 111’de kayıtlı bıçak namlusunun cepheden çizimi.
Çizim 111: Kat. No.: 112’de kayıtlı kının cepheden çizimi.
Çizim 112:Kat. No.:113’te kayıtlı kının cepheden çizimi (Gambaschidze ve
bşk.)
Çizim 113: Kat. No.: 114’te kayıtlı kının cepheden çizimi (Lordkipanidse).
Çizim 114: Kat. No.: 115’te kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 115: Kat. No.: 116’da kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 116: Kat. No.: 117’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 117: Kat. No.: 118’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi (Belli ve
bşk.).
Çizim 118: Kat. No.: 119’da kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 119: Kat. No.: 120’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 120: Kat. No.: 121’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 121: Kat. No.: 122’de kayıtlı kının cepheden çizimi
Çizim 122: Kat. No.: 123’te kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
199
Çizim 123: Kat. No.: 124’te kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 124: Kat. No.: 125’te kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 125: Kat. No.: 126’da kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 126: Kat. No.: 127’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 127: Kat. No.: 128’de kayıtlı kının cepheden çizimi
Çizim 128: Kat. No.: 129’da kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi
Çizim 129: Kat. No.: 130’da kayıtlı kının cepheden çizimi (Lordkipanidse)
Çizim 130: Kat. No.: 131’de kayıtlı kın pabucunun cepheden çizimi.
Çizim 131: Uratu silah kabzalarının pim yapısının çizimi.
Çizim 132: Anzaf kalkanı’nın çizimi (Belli-1998).
Çizim 133: Adilcevaz kabartması’nın cepheden çizimi (Çilingiroğlu 1997)
200
11. RESİM LİSTESİ
Resim 1: Katalog No. 1’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 2: Katalog No. 1’de kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 3: Katalog No: 2’de kayıtlı kılıcın görünüşü (Wartke 1991).
Resim 4: Katalog No: 3’te kayıtlı kılıcın görünüşü (Wartke 1991).
Resim 5: Katalog No: 4’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 6: Katalog No: 5’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 7: Katalog No: 6’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim:8: Katalog No: 9’da kayıtlı kılıcın görünüşü (Barnett-Watson)
Resim 9: Katalog No: 12’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 10: Katalog No: 14’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 11: Katalog No: 15’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 12: Katalog No: 16’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 13: Katalog No: 17’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 14: Katalog No: 18’de kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 15: Katalog No: 19’da kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 16: Katalog No: 20’de kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 17: Katalog No: 21’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim:18: Katalog No: 21’de kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 19: Katalog No: 22’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 20. Katalog No: 22’de kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 21: Katalog No: 23’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 22: Katalog No: 24’te kayıtlı kılıç kabzasının görünüşü.
Resim 23: Katalog No: 25’te kayıtlı kılıç kabzasının görünüşü.
Resim 24: Katalog No: 26’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 25. Katalog No: 26’da kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 26: Katalog No: 27’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 27. Katalog No: 27’de kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 28: Katalog No: 28’de kayıtlı kılıcın önden görünüşü.
Resim 29: Katalog No: 28’de kayıtlı kılıcın yandan görünüşü.
Resim 30: Katalog No: 28’de kayıtlı kılıcın kabza detayı.
201
Resim 31: Katalog No: 29’da kayıtlı kılıcın önden görünüşü.
Resim 32: Katalog No: 29’da kayıtlı kılıcın yandan görünüşü.
Resim 33: Katalog No: 29’da kayıtlı kılıcın kabza detayı..
Resim 34: Katalog No: 32’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim:35: Katalog No: 33’te kayıtlı kısa kılıcın görünüşü.
Resim 36: Katalog No: 33’te kayıtlı kısa kılıcın kabza detayı.
Resim 37: Katalog No: 34’te kayıtlı kısa kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 38: Katalog No: 35’te kayıtlı kısa kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 39: Katalog No: 36’da kayıtlı kılıcın önden görünüşü.
Resim 40: Katalog No: 36’da kayıtlı kılıcın yandan görünüşü.
Resim 41: Katalog No: 36’da kayıtlı kılıcın kaza üzerindeki ahşap kın kalıntısı.
Resim 42: Katalog No: 37’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 43: Katalog No: 37’de kayıtlı kılıcın yandan görünüşü.
Resim 44: Katalog No: 38’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 45: Katalog No: 39’da kayıtlı kılıç kabzasının görünüşü.
Resim 46: Katalog No: 40’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 47: Katalog No: 41’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 48: Katalog No: 42’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim:49: Katalog No: 43’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 50: Katalog No: 43’te kayıtlı kılıcın kabza detayı.
Resim 51: Katalog No: 44’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 52: Katalog No: 46’da kayıtlı kılıcın görünüşü (Piotrovski 1955).
Resim 53: Katalog No: 47’de kayıtlı kılıcın görünüşü (Piotrovski 1970)
Resim 54: Katalog No: 48’de kayıtlı kılıcın görünüşü (Piotrovski 1970).
Resim 55: Katalog No: 53’te kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 56. Katalog No: 53’te kayıtlı kılıcın kabza detayı,
Resim 57: Katalog No: 54’te kayıtlı kılıcın görünüşü (Gambaschidzeve bşk.).
Resim 58: Katalog No: 56’da kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 59: Katalog No: 58’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 60: Katalog No: 59’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim:61: Katalog No:60’ta kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 62: Katalog No:60’ta kayıtlı kılıcın kabzasında fildişi kaplama.
202
Resim 63: Katalog No: 61’de kayıtlı kınlı kılıcın görünüşü.
Resim 64: Katalog No: 61’de kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 65: Katalog No: 64’de kayıtlı kınlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 66: Katalog No: 66’da kayıtlı kılıç namlu parçasının görünüşü.
Resim 67: Katalog No: 67’de kayıtlı kılıç namlusunun görünüşü.
Resim 68: Katalog No: 68’de kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 69: Katalog No: 69’da kayıtlı kılıcın görünüşü.
Resim 70: Katalog No: 71’de kayıtlı hançerin görünüşü.
Resim 71: Katalog No: 72’de kayıtlı hançer namlu parçasının görünüşü.
Resim 72: Katalog No: 74’te kayıtlı hançerin görünüşü.
Resim 73: Katalog No: 75’de kayıtlı hançer namlusunun görünüşü.
Resim 74: Katalog No: 77’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 75 : Katalog No: 79’da kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 76: Katalog No: 80’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 77: Katalog No: 81’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 78: Katalog No: 82’de kayıtlı bıçak sapının görünüşü.
Resim 79: Katalog No: 83’te kayıtlı bıçağın görünüşü
Resim 80: Katalog No: 85’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim:81: Katalog No: 87’de kayıtlı bıçak sapının görünüşü.
Resim 82 : Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapının görünüşü.
Resim 83: Katalog No: 89’da kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 84: Katalog No: 93’te kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 85: Katalog No: 98’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 86: Katalog No: 101’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 87: Katalog No: 102’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 88: Katalog No: 103’te kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 89: Katalog No: 105’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 90: Katalog No: 106’da kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim:91: Katalog No: 107’de kayıtlı bıçağın görünüşü.
Resim 92 : Katalog No: 108’de kayıtlı bıçak namlusunun görünüşü.
Resim 93: Katalog No:109’da kayıtlı bıçak namlusunun görünüşü.
Resim 94: Katalog No: 110’da kayıtlı bıçak namlusunun görünüşü.
203
Resim 95: Katalog No: 111’de kayıtlı bıçak namlusunun görünüşü.
Resim 96: Katalog No: 112’de kayıtlı kının görünüşü.
Resim 97: Katalog No: 113’te kayıtlı kının görünüşü (Gambaschidzeve bşk.).
Resim 98: Katalog No: 115’te kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 99: Katalog No: 116’da kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 100: Katalog No: 117’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim:101: Katalog No: 118’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü (Belli ve bşk.).
Resim 102: Katalog No: 119’da kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 103: Katalog No: 120’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 104: Katalog No: 121’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 105: Katalog No: 122’de kayıtlı kının görünüşü.
Resim 106: Katalog No: 122’de kayıtlı kının asma halkası detayı.
Resim 107: Katalog No: 123’te kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 108: Katalog No: 124’te kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 109: Katalog No: 125’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 110: Katalog No: 126’da kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim:111: Katalog No: 127’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 112: Katalog No: 128’de kayıtlı kının görünüşü.
Resim 113: Katalog No: 129’da kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim 114: Katalog No131’de kayıtlı kın pabucunun görünüşü.
Resim:115: Adilcevaz Kabartması’nın genel görünüşü.
Resim 116: Adilcevaz kabartmasından kılıç detayı.
Resim 117 :Van’dan Tiflis’e giden torso’nun yandan ve cepheden görünüşü
(Tsereteli),
Resim 118: Münih Prähistorische Staatsammlung’taki altın madalyon (Wartke
1993)
Resim 119: Van Müzesi’nden adak levhasının görünüşü.
Resim 120: Van/Y. Anzaf kalkanının görünüşü (Belli 1998).
Resim 121: Van/Karagündüz Erken Demir Çağ hançerinin görünüşü (SevinKavaklı)
Resim 122: Van/Yoncatepe Erken Demir Çağ hançerinin görünüşü (BelliKonyar)
204
Resim 123: Van Müzesi’nden Erken Demir Çağ hançerinin görünüşü.
Resim 124: Van/Ernis Erken Demir Çağ hançerinin görünüşü.
Resim 125: Van/Karagündüz Erken Demir Çağ bıçağının görünüşü.
Resim 126: Katalog No: 131’de kayıtlı kın pabucu örneğinin 25 kez büyütülmüş
mikro yapısı. (Çekiçleme izleri ve cüruf kalıntılarının görünüşü)
Resim 127: Katalog No: 131’de kayıtlı kın pabucu örneğinin asitle dağlanmış ve 200
kez büyütülmüş mikro yapısı. (Resmin alt ve üst kesiminde cüruf dizelerinin
görünüşü)
Resim 128: Katalog No: 80’de kayıtlı bıçak örneğinin 25 kez büyütülmüş mikro
yapısı.
Resim 129: Katalog No: 64’te kayıtlı namlu örneğinin 25 kez büyütülmüş mikro
yapısı.
Resim 130: Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapı örneğinin 200 kez büyütülmüş
mikro yapısı. (Renn fırını üretimi olduğunu gösteren cüruf kalıntılarının
görünüşü)
Resim 131: Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapı örneğinin 200 kez büyütülmüş
mikro yapısından bir başka görünüş.
Resim 132: Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapı örneğinin, asitle dağlanmış ve 25
kez büyütülmüş mikro yapısı. (Farklı karbon içeren kesimlerin görünüşü)
Resim 133: Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapı örneğinin karbon içeren kesimlerin
bir başka görünüşü.
Resim 134: Katalog No: 88’de kayıtlı bıçak sapı örneğinin karbon içeren kesimlerin
bir başka görünüşü.
205
Harita 1: Tezde adı geçen bazı merkezler.
206
HARİTADA GÖSTERİLEN YERLERİN ADLARI
1- Boğazköy
2- Yazılıkaya
3- Tell Açana
4- Zincirli (Sam’al)
5- Kargamış
6- Aslantepe
7- Habipuşağı
8- Norşuntepe
9- Burmageçit
10- Büyüktepe
11- Sos Höyük
12- Kayalıdere
13- Patnos
14- Dedeli
15- Çelebibağ
16- Ernis
17- Körzüt
18- Karagündüz
19- Van/Altıntepe
20- Van/Kalecik
21- Yukarı Anzaf
22- Toprakkale
23- Yoncatepe
24- Van Kalesi
25- Dilkaya
26-Hakkâri
27- Hanak
28- Iğdır
29- Ras Şamra
30- Eriha (Jericho)
31- Şagar Bazar
32- Khorsabad (Dur-Şarrukin)
33- Koyuncuk (Ninive)
34- Balawat (İmgur-Enlil)
35- Nimrud (Kalhu)
36- Hasanlu
37- Haftavan Tepe
38- Bastam
39- Marlık
40- Dvin
41- Şengavit
42- Arin-Berd
43- Armavir-Blur
44- Metsamor
45- Erivan
46- Karmir-Blur
47- Aragats
48- Elar
49- Karaşamb
50- Lcaşen
51- Oşakan
52- Aparan
53- Ariç (Artik)
54- Horom
55- Gümrü
56- Keti
57- Lori-Berd
58- Dmanisi
59- Beştaşheni
60- Musi-yeri
61- Şaduga
62- Samtavro
63- Natsargora
207
Harita 2 : Katalogata kayıtlı silahların buluntu merkezleri
208
Kın; 20;
15%
Kılıç; 69;
53%
Bıçak; 36;
27%
Hançer; 6;
5%
Kılıç
Hançer
Bıçak
Kın
Grafik 1: Katalogta kayıtlı 131 eserin türlerine göre dağılımı.
Höyük ; 2;
2%
S. AlmaMüsadere;
55; 41%
Mezar; 52;
40%
Kale; 22;
17%
S. Alma-Müsadere
Kale
Mezar
Höyük
Grafik 2: Katalogta kayıtlı eserlerin buluntu durumlarına göre dağılımı
209
VAN BÖLGESİ
K. BATI İRAN
1500
1450 Geç Tunç Çağı
TRANSKAFKASYA
Geç Tunç Çağı
Demir I
1250 Erken Demir I
1100
1000 ----------------------Erken Demir II
800
700
625
600
500
450
Orta Demir Çağ
(Urartu)
ERZURUM BÖLGESİ
Geç Tunç Çağı
Geçiş Dönemi
Demir II
Geçiş Dönemi
Demir III
Post-Urartu,
Akamenid
Geç Demir Çağ
300
Tablo 1: Karşılaştırmalı kronoloji tablosu.
Erken Demir I
------------------------Erken Demir II
Erken Demir Çağ
Orta Demir Çağ
Post-Urartu, Akamenid
Geç Demir Çağ
210
Örnek
no
TR33/101
TR33/102
TR33/103
TR-33
104
TR33/105
TR33/106
TR33/107
Kat. Demir Kükürt Fosfat Nikel Bakır Çinko Kobalt Krom Kurşun Arsenik Antimun Bizmut Kalay Gümüş Toplam
No.
36
0,60
0,68
0,12
0,062
68,0
0,70
0.001
0,025
0,13
0,070
0,024
0,025
3,11
0,018
73,6
115
0,35
0,13
0,022
0,052
65,1
0,004
0,015
0,009
0,030
0,015
0,016
0,009
9,91
0,045
75,8
122
0,17
0,02
0,008
0,066
85,9
0,001
0.001
0,011
0,020
0,13
0,003
0,011
10,2
0,016
96,6
38
0,72
0,92
0,006
0,064
83,3
0,60
0,005
0,019
1,72
0,089
0,057
0,019
10,6
0,050
98,2
22
0,16
0,20
0,006
0,11
83,9
0,13
0,008
0,011
0,49
0,15
0,12
0,011
15,4
0,051
100,7
124
123
0,14
0,11
0,007
0,066
88,3
0,13
0,002
0,010
0,39
0,84
0,29
0,010
9,51
0,041
99,8
0,077
0,33
0,010
0,066
86,3
0,078
0,003
0,010
0,43
0,044
0,034
0,010
11,3
0,055
98,7
Tablo 2: Tunç Analiz Sonuçları
211
DÖNEM
M. Ö. 600
KILIÇLAR
M. Ö. 650
M. Ö. 700
M. Ö. 750
M. Ö. 800
M. Ö. 900
M. Ö. 1200
M. Ö. 1250
Tablo 3. Kılıç ve hançerlerin kronolojik tablosu.
HANÇERLER
LEVHALAR
LEVHA I
Çizim 1a
Çizim 1b
LEVHA II
Çizim 2
LEVHA III
Çizim 3
LEVHA IV
Çizim 4
Çizim 5
LEVHA V
Çizim 6
LEVHA VI
Çizim 7
LEVHA VII
Çizim 8
Çizim 9
LEVHA VIII
Çizim 10
Çizim 11
LEVHA IX
Çizim 12
Çizim 13
LEVHA X
Çizim 14
Çizim 15
LEVHA XI
Çizim 16
Çizim 17
LEVHA XII
Çizim 18
Çizim 21
LEVHA XIII
Çizim 19
Çizim 20
LEVHA XIV
Çizim 22
LEVHA XV
Çizim 23
LEVHA XVI
Çizim 24
Resim 25
LEVHA XVII
Çizim 26
Çizim 27
LEVHA XVIII
Çizim 28
Çizim 29
LEVHA XIX
Çizim 31
Çizim 30
LEVHA XX
Çizim 32
Çizim 33
LEVHA XXI
Çizim 34
Çizim 35
LEVHA XXII
Çizim 36
Çizim 37
LEVHA XXIII
Çizim 38
LEVHA XXIV
Çizim 39
Çizim 40
LEVHA XXV
Çizim 41
Çizim 42
LEVHA XXVI
Çizim 44
Çizim 43
LEVHA XXVII
Çizim 45
Çizim 46
LEVHA XXVIII
Çizim 47
Çizim 48
LEVHA XXIX
Çizim 50
Çizim 49
LEVHA XXX
Çizim 51
Çizim 52
LEVHA XXXI
Çizil 53
Çizim 54
Çizim 55
LEVHA XXXII
Çizim 56
Çizim 57
LEVHA XXXIII
Çizim 58
LEVHA XXXIV
Çizim 59
Çizim 60
LEVHA XXXV
Çizim 61
Çizim 62
LEVHA XXXVI
Çizim 63
Çizim 64
LEVHA XXXVII
Çizim 65
LEVHA XXXVIII
Çizim 66
LEVHA XXXIX
Çizim 67
Çizim 68
LEVHA XL
Çizim 69
Çizim 70
Çizim 71
LEVHA XLI
Çizim 72
Çizim 73
Çizim 74
LEVHA XLII
Çizim 75
Çizim 76
Çizim 77
LEVHA XLIII
Çizim 78
Çizim 80
LEVHA XLIV
Çizim 79
Çizim 81
LEVHA XLV
Çizim 82
Çizim 83
Çizim 84
LEVHA XLVI
Çizim 86
Çizim 87
Çizim 85
LEVHA XLVII
Çizim 88
Çizim 89
Çizim 90
Çizim 91
LEVHA XLVIII
Çizim 92
Çizim 93
Çizim 94
LEVHA XLIX
Çizim 95
Çizim 96
Çizim 97
LEVHA L
Çizim 98
Çizim 99
LEVHA LI
Çizim 100
Çizim 101
Çizim 102
LEVHA LII
Çizim 103
Çizim 104
LEVHA LIII
Çizim 105
Çizim 106
LEVHA LIV
Çizim 107
Çizim 108
LEVHA LV
Çizim 109
Çizim 110
LEVHA LVI
Çizim 111
Çizim 112
Çizim 113
LEVHA LVII
Çizim 114
Çizim 115
LEVHA LVIII
Çizim 116
Çizim 117
LEVHA LIX
Çizim 118
Çizim 119
LEVHA LX
Çizim 120
Çizim 122
LEVHA LXI
Çizim 121
LEVHA LXII
Çizim 123
Çizim 124
LEVHA LXIII
Çizim 125
Çizim 126
LEVHA LXIV
Çizim 127
Çizim 128
LEVHA LXV
Çizim 129
Çizim 130
LEVHA LXVI
Çizim 131
Çizim 132
Çizim 133
LEVHA LXVII
Resim 2
Resim 1
LEVHA LXVIII
Resim 3
Resim 4
LEVHA LXIX
Resim 5
Resim 6
LEVHA LXX
Resim 7
Resim 8
Resim 9
LEVHA LXXI
Resim 10
Resim 11
Resim 12
LEVHA LXXII
Resim 13
Resim 14
LEVHA LXXIII
Resim15
Resim 16
LEVHA LXXIV
Resim 18
Resim 17
LEVHA LXXV
Resim 20
Resim 19
LEVHA LXXVI
Resim 22
Resim 21
Resim 23
LEVHA LXXVII
Resim 25
Resim 24
LEVHA LXXVIII
Resim 27
Resim 26
LEVHA LXXIX
Resim 28
Resim 29
Resim 30
LEVHA LXXX
Resim 31
Resim 32
Resim 33
LEVHA LXXXI
Resim 34
Resim 35
Resim36
LEVHA LXXXII
Resim 37
Resim38
LEVHA LXXXIII
Resim 40
Resim 39
Resim 41
LEVHA LXXXIV
Resim 42
Resim 43
LEVHA LXXXV
Resim 45
Resim 44
LEVHA LXXXVI
Resim 46
Resim 47
Resim 48
LEVHA LXXXVII
7
Resim 50
Resim 49
Resim 51
LEVHA LXXXVIII
Resim 52
Resim 53
LEVHA LXXXIX
Resim 56
Resim 54
Resim 55
LEVHA XC
Resim 57
Resim 58
LEVHA XCI
Resim 59
Resim 60
LEVHA XCII
Resim 62
Resim 61
LEVHA XCIII
Resim 63
Resim 64
LEVHA XCIV
Resim 65
Resim 66
Resim 67
LEVHA XCV
Resim 68
Resim 69
LEVHA XCVI
Resim 70
Resim 71
LEVHA XCVII
Resim 72
Resim 73
LEVHA XCVIII
Resim 74
Resim 75
LEVHA XCIX
Resim 78
Resim 76
Resim 77
LEVHA C
Resim 79
Resim 80
LEVHA CI
Resim 81
Resim 82
Resim 83
LEVHA CII
Resim 84
Resim 85
LEVHA CIII
Resim 86
Resim 87
LEVHA CIV
Resim 88
Resim 89
LEVHA CV
Resim 90
Resim 91
LEVHA CVI
Resim 92
Resim 93
LEVHA CVII
Resim 94
Resim 95
LEVHA CVIII
Resim 96
Resim 97
LEVHA CIX
Resim 98
Resim 99
Resim 100
LEVHA CX
Resim 101
Resim 102
LEVHA CXI
Resim 103
Resim 104
LEVHA CXII
Resim 106
Resim 105
LEVHA CXIII
Resim 107
Resim 108
Resim 109
LEVHA CXIV
Resim 110
Resim 111
LEVHA CXV
Resim 112
Resim 113
LEVHA CXVI
Resim 114
LEVHA CXVII
Resim 115
Resim 116
LEVHA CXVIII
Resim 117
LEVHA CXIX
Resim 118
Resim 119
LEVHA CXX
Resim 120
Resim 121
Resim 122
Resim 123
LEVHA CXXI
Resim 124
Resim 125
LEVHA CXXII
Resim 126
Resim 127
LEVHA CXXIII
Resim 128
Resim 129
LEVHA CXXIV
Resim 130
Resim 131
LEVHA CXXV
Resim 132
Resim 133
LEVHA CXXVI
Resim 134

Benzer belgeler