OKU - Sultani

Transkript

OKU - Sultani
Gençler, bütün ümid-i vatan
şimdi sizdedir.
Her şey siz,in, vatan da sizin,
her şeref sizin.
Tevfik Fikret
ı
Gençle.r, bütün ümid-i vatan
şimdi
her şeref siz.in
Tevfik Fikret
ır
l'i"t
GAZ.ETENİN ADI:TA?.fBUR
SAHiBi ve SORUMLU M0o0R0:
GAJ.AT.ASAJV.Y Lisesi AOL"l.A. ı.lSE rı.ıOOOıl.0
MERAL MERCAN (1'0
GENEL YAYIN YONETMENI;
ocuziıAN Ç/J(JR
·
YAZf iŞLER{: ENINCı\N FİDAN, SELiN
O VAJJOCW
TAŞ. EMRE ÇELİK, AStvE KURT, HAZAL
"Galalasaray be11i1n için her şeydir. Götd iiğüın,
yaşadığ ın1. evim, s ığ ın ağ 11 11 ve IJutadan llaş ka
ttzı>IG. UAMN Ç/J(JR, MOGe oıı.onıv.ş,
.eı.IF KOKSAL. OZ\.'i OZOV.ftR,. l!LİF CANSU
OtU..IEN, BUSE ÇETİN. D.UtlA ÇAY, GIZ&.\l
bir
YURTMAN.
YAPlt.t PfRA T~f
FOTOORAFLAR: MeRT çaıx
YÖNETİM YERİ : GAL\TASARAY LlsESI
KAGITIL\N&ISTANSUL
YAYfNIN TÜRÜ: YER.EL SQRf!ıJ
YAYININ t.tAHIYETI: OKUL GA7.ETESt
YAYJN SÜRESi; ALTI AVUK
TeŞEKKÜR
YAROIMLARINOAN DOi.AY/
GALATASARAY EGİTİM VAKFl'NA,
LEVENT OôNMEZ'E,
"MEKTEPLİ FONU" BAGIŞÇll.ARlf'!A
ve GSLKSM'YE TEŞEKKUR EDERiZ.
ve Galatasaray
buraların adının Beyoğlu olmadığı
adı Pera'ydı
ve Yahudi ve Rum
He nüz
zamanlara. O zamanlar
tüccırla nn çoğunlukm olduğu
bir yerleşim mekanıydı. YOzyılllar geçcikçe Osmanlı'da ıicareı
gelişti ve buna bağlı o larak Pera büyük bir hızla büyüdü.
Yapılaşma daha çok Cadd e-i Kebir adı ve rilen günümüzün
lsıiklal Caddesi merkezind e yoğunlaşmaya başladı. llir a nda
istanbul'un kCiltü rel ve ekon omik merkezi konumuna geldi
ve b una bağlı olarak b üyük bir imar hareketine sahne o ldu
ve tüm bu değişimleri geçirirken Galatasaray Lisesi b ir an ıt
bina o la rak hep oradaydı. Beyoğlu ve Galatasaray bir bütünün
parças ı o larak vıırlıkla nnı günümüze kad ar sOrd ürcl(ller ve
Galamsaray bu uzun süreç içerisinde kendi Beyoğlu'nu yanıuı
ve Beyoğlu da Galatasaray'ı b ir kültür sanat ortamı olması
yönüyle sonu na kadar etkiledi.
Beyoğlu'nun yüzyıllardan bu yana inşa eııiği kültür merkezi
özelliği bu o kula gele n he r b ireyin derinden etkilendiği bir
nokta. Eğe r okulumuzd aki bu ka rd eşli k ve kaliteli eğitim.
o kulumuz başka bir yerd e olsa het'halde kend ini hu kadar
belli edemezdi. Zaten Galamsaray'ın kend isini ku~ıkmn kuşağa
b u kadar hızlı ve o lumlu b ir şe kilde yenile)'ebilınesinde
Beyoğlu'nun hiç d urmadan yaşadığı gelişim ve değiş im
ortamının elkili ol l'rıadığını kiın savunabilir ki? Her gün yeni
birisinin açdışının gerçe kleştiği kültür n1erkezleri ve ~:eşitli
sanat ortamları biziın birey olarak evrimimizde çok öncın l i
bir ye re sahiptir. Tabii Galatasarny d e nilince akla sadece
killıUr ve sanatla ilgi lene n b ire)'ler ge lm eı. Tüm
Galatasaraylıların bildiği ve ağızdan ağza aktarılan meka nlar
d a vardır Galatasaray'da. Çoğu m u zu n Ust dev t'e l eı·iın izd eki
Al>iler1111izden ve
yerlerden b iri
Kar<le.ş l eri m izi n
Balı k Paza rı'nda
de bizlerden
bulunan
d u-ycl uğtı
turşu cudur örneğin.
Ga latasaroy lıl al' kuşakta n kuşağa a kta rırlar
bu
yacJttığı ~'ağrışımlar günümüze
denir }'ıllardır l)u mektebin güvencesiyıniş gibi <lur:.ln
k:ıpı
kast edilerek. Eski adı)'la Cıdde-i Keb i ı· bugünkü adıy l ıı
istiklal Cad desi en önemli simgesid ir Beyoğlu'nun ve en
Öı)eınli siı11gesidiı· Galatasaray İstiklal Caddesi"nin. Sontıç
olac•k 1481 yılında inşa edildiği ilk günden beri bu <>kul çok
şeyler katmıştır kendine Beyoğlu denilen bu hazinenin değerli
m fı cev l) e rl<:ri n tl en ve kendilerininkini ele ödünç vern,i şt i r
$0J)l1na kadaı- lliç: ~-e-kinınc..."<.len. Beyoğlu l)izinl Ort.'1k hazineınizin
lerk edileınez yapı taşlarınc.laı,<hr. 13iz ona yeri geltliğincle
sonuna kadar sal,ip çıkanı ve aynı ~kild e Beyoğl u da lliZi
bağrıruı lxısı)t:ıya l1::ı1~J'dır
hiç çekiı1n1eden. En l:>iiyük ve c.lairı1i
lıı11udtııl)tıı..sa ülken1izin parlayan yıJd.ızlanndan ikisi arasın<laki
l)u çift ta raflı etkil eşi m in sonsuza kaclar sürmesi yönlinde<lir.
Uyuınla ve hiç ctskiıneden ...
Eı11incaı' ı:iO,\N
Emre ÇELiK
altmış yıllı k
öğretmen l i k hayatını n
Bilmiyoru m, çok da ö nemli deği l. Ama ·10 yı l
saat Galatasamy'da bazı şeyleri anlatmak
için yeterlid ir d i)'e dO~O n Oyorunı. "
Snyfa3
a rd ı n da n eğ it me
öğre tı)ı e
ols tın
::t şkı
ve
l) i raz
eks i Jıneye n
G-alatasaray Liscs i' ııi n
emektar maccmatik
Aynı Çatının Altında
))OC a s ı
YO l)){ OV
G arti'y le konuştuk .
ile d eyen yaşı n a
rağm e n bizi ka b u l
ed en Mösyö Garti'ye
Ga l atasaray'dak i
yıllannı~ meslektaşlarını
sordu k. O d a bizle l'i evlatları olarak gördü ve ilk
g ünk ü heyecanı yla b izlere anılarını, kalb inde ve
hafızasında büyük b ir yer edine n Galatasamy'ı anlattı.
Sayfa2
Sııyfa4
Galatasaray Lisesi Kültür ve
Sanat Festivali
kadar bozulmadan gelebilmiştir
Tabii Gal:ıms:ıc•y tek tac•Oı olarak etkilenen hu· kunım değildir
Beyoğ lu 'ndan. Aynı zamanda o da etki l e mi ştir Beyoğl u' nu
sonuna kadar. Çoğu ins;ının buluşma noktasıdır Vedat Tek
tarafından inşa edilen görkemli kapının önü. "Galatasar&y'ın
tarih,
çarpı 24
Devasa bir kapın.ın ardındaki Galatasar-•y, mektebe adım altıktan
sonra hemen hepimizin sorgula masından geçet', bizi onu anlamaya
zorlar. Herkes "Biz farklıyız" diye nu tuk çekerken bu nu irdelemek
isteriz. Kapının a rdındayken "Galatasaroyltlar birbil'ini tuıar"dan
ibaret o lan bu anlayış gittikçe b izi çevrele r ve yaşa mımızın
baş k öşes i ne kuru luverir. Kimi için bi r aşka dö nüş ü ve r irkcn,
kimileri için modern b ir kul'u m o larok, kinıileri için •e n güzel
)'ıllar" olarak tanımlanır Galatasaray. Aslında içinde heps ini
barındıran evrensel ama sad ece "bu çatının altında olanlar"ın
an l aya bileceği değerler o la ra k kal ır Galatasaraylılı k .
y ıl ı
dö rt
devirmiş yaşayan bir
olanlar<lan l>irisiyin).
ve
l>u sa}'ede.
önl'ı n<l(!"
ka l mış
me kanı
k ardeşlerine \ 'C ıurşu suyunuı1 daınaklarda bıraktığı ıat
D o ksa n
*Y bil med iğim bir yerdir. Belki de lisede en
uzun sli re
BASKl: OFSET Y~lEVt. YAHYA KfJ.lAL
MAJf. $Al.R SOKAK t'~
göıUı·ebiliyoruz.
Emektar
Matematik Hocası Mösyö Garti
YAZAAlAA: EMRE ).fERT. OZAN Yın<TA
2'/tceoGLU. vııı.t B.\ŞYICIT, 0,\!ER
ERI<UIWl.l1T
Ok ulu muzun tarihini 1481 'e kadar
Galatasaray'ın
Yıl:
Galatasaray'da 41
Altan Altuğ
YAYIN KURULU:SANOfl.A Sl.N&t KAYA.
RAŞIT
Haziran 2009
.,.._ Galatasaray Lisesi Yayın Organıdır.
AORES: GAfA'l1&AAY LiSESi ISt1KW. CAI>.
N0:263 aıYOCLU-ISTANllUL
TELEFON: 02l2 2<49 ıı 00
Beyoğlu
sizdedir.
Her şey sizin, vatan da siı:in,
Kulüplerimizde Son
Gelişmeler
Galatasaray Lisesi öğrencisi için okuldaki en önemli etkin likle rin
başında öğrenci ku lüp leri gelir çü nkü bu kulüpler bir yanda n
okulun öğrencileri ar-ds1ndaki kaynaşn1a ve dayar1ışıl1a rulıtıntın
oluşmasını sağlal'ken ö te yandan da herkesin ayrı bir birey o lamk
kendini geliştirınesine ola nak lanıyan l:>ir ortamın gel işınesini
sağlar b u özgürlükçü oıtamın i~-erisinde. Bu sebep!<: b iz d e Yayın
Ku lübü o larak diğer kardeşlerimizle oıtak o larak yürüttüğü müz
k ulüp çalışmalarını n bu sene ne gibi projeler ve etk inlik le r
i çe rdiği n i bi raı d aha ya kında n merce k a ltı na a ld ı k.
Sayfa 15
24. GSL Kü ltür ve Sanat
f estiva li, bu yıl 8-11
H azira n 2009 tarihleri
arasında düıcnleneceklir.
Sö)' leş ilerden
gösterirı1leri ı,e,
film
tiyat ro
oyunlarında n
kadar birçok etkinliği
herkesi bekliyoruz.
kap&ıyan
konserle re
fı;,,~iv-;limi1.e, ilg ilenen
GSL 142 Devresi
DOSYA: ARAMIZDAKİ KUVVETLİ BAG ... ORTAK BELLEK
ileıişim ve etkileşim o lmadan b ir toplumun, topluluğu n bire)'k:ri bir arada tutu namazdı. Anılar olnıasa)'dı geçmişin,
umtıt
ed iln,ese geleceğin ne anlaıl\J ka.lıl'(h? Tan)bı.ır ekibi olaı-ak, Galatasaray caı1ıias11)1n ter1)elleriniJ1 btı ilkede saklı
olduğunu
vurgu lamak istedik ve ·Ortak Hellek" IY•şlığı altında tüm Galatasaylıların ucu nd an bucağından <:tkilcndiği
k imi konulan inceleıneı•e çıılıştık. Elbcne liseni n tal'ihinin dallı budaklı oluşu, başlıkları tüm ayrınularıyla b ulup,
ınasaya yatırıt1aıl11ıı eı1gelle<li. isıeı11e<.len atladığıınız nt.>kıalar oln,tış olabilir.
Snyflı 8
1
~
2
Haziran 2009
•
GALATASARAY'IN EMEKTAR MATEMATiK HOCASI
••
••
•
MOSYO GARTI
..:.
15
(;,JAMRUR
Qıl.'"""">'
..
. .
KULUPLERIMIZDE SON
u..,,; ~ 9n, <ıkulcblô<n<ınemli-m ~ı öğM>d kul:Jploi
~ne~ ptt9elervc ~ ~ bil':lZ <bha y.ıkıocM ıneteek :\ltııu aktık.
~dc~.ıd@lıüyüknıi'""'"""'"'d'ığv)!ıoikı,ilı'i<üll<.')«""'bn
1~ '~bu...., g;ııı dıha nlre !}=oci\~ ;!!<
>""" ol."1 "'5<l ~ı 1<.;şi)"' Kolu·
lllW!r şqı k:ıybeancden y.ıyınolı~ ~ bir en nUaep ~ \'.lli@ru :ı:iltdi.1tn'!CklL'CUr.
"''>"
-r...
pil:•b<I\ ~"' rb.,,. :ı<ln<Wô ru<i<~lcyııiş<ıl<ld-."""l*"m!<t>
ob.o ku~ a)tx:a, goçcn ~ urunc-,;ı, bir ~ır.uhn sar.ı 72. ~ ~ıbn "'(",-.ıb;ı,.•;::u;·ıy
Kı1lcilr 5'nll ~nin Maıt m)03s:ıyİ) \'C ı\L't)'IS~ ~ll<b ~.lk <lkti:.Wci
y~ k~Cı.ı\ınOn <kv.ını. :ıçzsıOO:U\ Onem,li bir ~bm atıl'U,'-tU'.
bizi kabul eden M~ö Gaıti'ye
Galaıasaray'daki yıllaıını, meslektaşlannı sotduk.
'llYATRO K!ll'BO
O da bizleri evlaılaıı olarak gördü ve ilk günkü
heyecanıyla bizlere anılarını, kalbinde ve
Ol<ub,.._, en ön<le gcl<n ,.,,,...ı kuKIJ""""1en bôi oL1n liy.lU<> k\dulJ() I» yol <h her
,ı1 cldui)\> g;ı,; ,..., h""'1 ;ç; 'e h•fıa sa... aomk Wıt:re oo ~t. 1>1"°"""""
lxışl:ım.,.u. l<ulOp<e bu 5eOC ~kleş:o l~k le:ıı.ıbn kı.ıltıp l~nın y(l:4ın\1
glıklrunıU,~ır. Kı.ılOp bu sene de yine ~~"ği tiy.lllO gOnlcri '~ 9k:lrdel8J
hafızasında büyük bir yer edinen Galaıasaray'ı
<Y)unL'lri:ı d.~ yiiz akı olımy.ı a<by J.."\ıliifierindcndir. li~"lttO Kulülllrül. bu
) .. <l.1. l'WtJ: ç bdrosı,ll'U.ıo Wl'ı)~ l~mn "Üç Nokt'ı" '~ hafcı !ıOOl.I ~ııtb.ıırw:
ıar.ıfındın h:ı:l.w1:ı.rı'ı.} .. SCıı.ıattın iyi 1.rcwıı~ ..u, 0}\11\1.1.0)t\ M.1.)'lS~yv'd.t on r«liıXi.~
~ıniz ıiy.Jtı'O gOOJerird: sdwqe çıkn'UŞ ve her yıl cıktuğu g;1j bu yl dt
anlattı.
Galaıasaray'a nosıl başladınız?
Galatasamy'a bir )"3tdımcı hoca olal".tk girelim. O zaın:uılar
müdür Behçet Yüc:el'di. Onun ve OOşka bir arkadaşın delalcıi ylc
asaleten Galatasaray'a Fizik ve Maten1atik hocası olarak tayin
edildiJn. Galatasaray Lisesi'ndeki toplam hizmetim k ırk scnt•yi
buldu. Diyebilirim ki hayatım dolu dolu geçıi . Şimdi yine o
günleri anyorum.
O yıllan nas~ lı.11ırlıyorsunuı? Biıe anlaıabileoeğlniı, hala aklını>b
olan meslektaşJannlzla ilgili anılann ı.z var m)?
Senelerce fizik ve matemati k okuttum. R:lŞit Erer diye bir
hoca vardı. Sınıfa şemsiyesi ve pahosuy1a giterdi. F..şyalanı'lnl
çalınmasından kol'kardı. 8il' de Zafer Bey diye l)it ki111ya
hocası vardı. Ona diğer hocalar biraz sataşırlardı. Ders
programını Coğrafya hocası Cihar Bey'le beraber yaty.rdık.
Pt0gtamı hocalar1n istekJerine göre yazard.ık . ·re k bayan h<.X1l
raıih hocası Seıver Bilge')·di. İkimiz ele Kaclıköy'de oruruyord uk.
O zamanlar köprü yoktu. Sis olduğu zaman ben mo<om binip
derslere yetişirdiın. Seıver Hanım ise geç kalırdı. Yine sisli
bir gün Seıver Hanım okula st1at 11 gibi yetişebikli . Ralımclli
müdür Macil Saner onu kapıda karşıladı . ..-HOC3 Haruın \1}1k1..ı y.t
mı daldın?" diye sord\ı. Seıver Hanım "Hayır ?vlüd\ir I~ey sis
vardı da• dedi. MUdOr Bey de "Mösyö Ga rıl de Kad.ı köy'dc
oturuyor -ama derse geldi. .. diye Ostele<li. Tenefiiste Server
!-lan.un beni buldu. Senden sisli günlerde nlOtoı-a binıne111e111i
rica etti. O gündeıl sonra n1otora l>ino1eelin1.
Peki ya öğrencilerini'<?
9. sı.nınardan b irine derse giriyordum. İdare <leınişti ki
nluhakkak söz.Jü notu vermeniz lazın1. Bir l>aktun Şertali
Burhan denilen şişmanca bir çocuğun notu yok. ~ı3urhan
senin notun yok tahtaya buyur" dedim. "Ya is.teınem falan·
dedi sonra kalktı geldi ıahraya. Üçgenlerle ilgili basiı bir
problem verdim. Biziın Burhan dedi ki "Suppooons le problem
resolu eı n'en parlons plus•. Ben daima espriye hayran
kalrruşımdır. "Haydi Burhan çalış gel başka l)iı· gön kaldınnın
seni" dediın. Meşhur kaleci Turgay Şeren de üç yıl beılin1
ıalebem oldu. 9. sınıfıa hep 10 alırdı. !O. Sınıfıa kulübe
kaaldığı için notu 5'e indi. 11 . Su1ıfta Turgay otduğu için ,
h atır olduğu
için ona not verdik. Savaş ve
talebem o l<lu.
Aralarında hala görüşıükleriniı
Uarış
Manço da
mr mı?
1'ürkiye'nin tonclra elçisi eski öğrencin1 Ca ıl l)e ın il' J-forkun
-ı-ıoc:;\ s<ın-.l sc~tr<.:rhane<.Je bir resepsiyon yapac.-ağıın.. dedi
ve gerçekten de yap11. Uverpool Ünivel'Sitesi'n<lc de ınaceınacik
hoc.1 l ığı yrıpan bir öğrCl'lCİO'I v:lr. 13ana dainl::ı ınes.1j göılderir.
Pilavlarda da
görüşü r()>.
Bir gOn beni Lonclra'da eski
Galat:.lsaraylılar ı>il::tva davet enilel'. Unucan1adığım günle rden
l>iridir. Yine f>e11i111 eski l>ir calel>em Aıcila ı\şkar şiıneH K<>Ç
Üniversite.s i rektöı'ii. 13ogaziçi'nde ınarenlatik J1oc.asıydı.
J3oğaziçi Üoiversite'sine girınen1i de o sağlaelı .
.Boğaz.içi'nde de ruj
göre'' )'aptıruz?
E\•et. Dctl iğiın gibi öğrcncinl Attila AŞkar aracıl ığıyla. Boğaziçi
Üniversite'sine gir<iittl. Haftac1a (i\' sa3tten \iç sene, l967'ye
kadar h<>t-;ı hk yaptım . Boğaziçi Temel Bilimler Fakültesi'nde
bir der.:;l1anc vardı. Ben de orada d ers tınlaurdım . En y~şlı
h0<.-:ı l.><:n<l iın . ~·ıatcrnatik lc ilgisi o lan l>Ot\in öğrenciler buraya
g<.:lirdi. 1980.<I<: <.le 13-08'1Ziçi'nden eınekJi oldı..ı nl.
Boga>.içi dışında başka yerlerde çalışhnız mı?
l3eı1 uzun () il' süre Galata&'lray ve Sainl Joseı>ll'i bel"'.tbı!r
götürdüm. llir de Daıne de Sioo'da görev yapum. Onun hikayesi
şöyle: Uir giln D<u1le de Sion müdüresi arayıp maternatik h~
ihti y.tcı ol<.luğ1111u söyl<.'<.!i. lk>yle<.-e or.ı<la ça lışına}ıa başlac.l 111l .
Dal1a sonJ1l bir gtin Mütlüre H.an1n1 fen şubesini aça<.1lğını
söyle<.li. Bcniı11 iki kLzınl ela oı1tckı Ok\ıyor<lu . Gal atas.~J.ıy·<lan
enıekli olup l>..une ele Si<>ı1·a <l(."V".tm ettim.
GaJaUtSatay Lisesi' ne tek.raT rıası1 döndiinüı?
1980'de J3oğ;ıziçi'n<lcn c111ekl i o lduktan sonra bir silrc l><>ş
kalelım. Haılu11~l lleı> eleteliıll ki ke*ke ulu tanrı l>ana l>ir
inlkan verst:" <le tebeşirl e şu tal1tay-.t b ir elaire çizseın. 1992
yıl ı nd a <> zamanki müdür eski ıaJebem Er<l oğan ·reziç l>ir
gün bana te lefon etti. "Hoca. okula yine gelir misin?" dedi,
"Mcınnuniyet l c fa kat yaşınl ilerledi bir de kulağlm iyi
bıkll:ltn ~ YC y;ınşn~ ok\ılluınu:.ı>.ın tıOO lılu~ıl ~psrurıc~ı <la <l\ıyum"'YI
..an kulüb:•nw. çı:....qıJi )'l.'irden.l(<o sc.~'ri ~un~ırtı. lxı r-' tb frianizin killı:ür
)\:l~i renklaxllımeyi luşumışbr<br.
eğio:ne ve öğremıe aşkı
yaşına rağmen
ve
'~ d-lik bU' l<><lrojt.> p<.'I< <d< «l<lnliğ< koııbr.ık k<.rosITT<loo lıckknik.'OÇ>b.')1
f.ıms.)i.'1 ~'q;l<.1't."ll kuliipk.'riıuiid:!n biriclir. Sene iç\.'ri-<:if'IOC'l~t'!>'b w btanhııtd:1
°""" ~- s:ıl;J.'lt. ııu selıqıi< ""'de ">"oo
Kulülıü ol:ı.rak ciğer k:ııdcılerimizlc <l<1>k <ıhr.ık yüıüııüğ(Wtıw. kulüp çdışn:>J:ım,n
altmış yıllık öğreunenlik hayatının ardından
Hocası Yomrov Gaıti'yle konuşnık. ilerleyen
f()U(l.()R Klili'8li
~ lıo ö«g(lrlükçü
;o
Galatasaray Lisesi'nin emektar Matematik
GELiŞMELER
Oklıll11\11.11Xb ur.un yıllatWr v.trlık gı!~'O
·nırk ~blk l).m-;bn'iU ~lt.'lk ''C )'Cri
~~!iklcr ()rtl)'3 koynl!tk ~ıl'l.ıCl)1L-ı her )ıl C<tılL'l l)IŞb ç.ı~ıo folkb' ~ın'ilZ bl.ı yıl
~ en kilkJO lwJOpl<:ri.-len oi:ırı y.ry111 kulüW
>ıı. >jl<ın 8"9'1i,<bxle
~"tf'd)' Ounkt,g ~llÔt.' pek çok ilki llı,.'Wl~ bir k'*ipı.iW, (j_'ÔrJ En.:.-ç, Alxli
biraz olsun eksilmeyen
.
~ çiô.ii b.ı ~T, lir )'al'X'.bn okulun ~ ar.t'IUX~ıki k:ıynışıu \(' <~~)~Xl
ıuhunun Qltşn'laSlllı SlA!-'trken (;ce yardın da hctkc:sin :t)'l'I t.* l.)iı\.:y ol:ıt:tlı: kendini
YA\1N KIJl1lBll
Doksan dört yılı devinniş yaşayan bir tarih,
Haziran 2009
;~, okk•kÇI obnlu ıepl<ôle< .ı.,_.
l'IASl1KSINl.1LIR •1l111BO
Mekıcbiırıi.i:in kOltiir sırtUb ilg1ıi kufil:p ynpıbnm:l..$1lXb tlnc.-nlU bir boşluğu doklur:ı.n
-öğcuneyi
s.ı..\'C<5ncmli
ıı.r l<ulübO,
"'"'' ~ """'~ ;,.,'\iı'ldo.'rini
bW"'""""""'"'
sın:ıtW Ciraim gcıçckkşiım.--yi pb.nlamakt.dır. Kulfıp Fikıt't
Mu.1.1.1.1 ve fe)NtnAA Oı.ıt.\l'I ıf1ıi bO'y(lk ~ı.o )'ClİŞlı~l\İŞ hirob.l!da bı.ıl~ırunakb ne
kıtchr b:i)ıUk lX sooımlub.ık tf.-.<:K~ faıi<ınd::ıda- 'ı: b.ı I~ vygı.ın ôbr.« h:m.--1«1
anıekı<dlr.Kuk'lp'adlilç;;;nıda51coiy!e~ıucnddc.ng<IŞU1nck.'li)Wıd:ı
lıu )'! <h önemli · - '"''>Şlo'·
l'O'fO<:Ml~llJK KtıUJBil
J~,ıfobk ku)(ıl}(iOOn ~' bi)ıl)-esn:le h;lftll'OI\ ()ı:lli g0ıl~()l:ın k."lt:tn!tk
cxh de>kri ve ıomel ıd<nik lbıoiir>liı'k &.....ı..ın lxoru><lumm."ı.. S..TC 1"'1'""3 l''l)<IM
ve
\":llıştn.1.bt, yaPJ}an O;:d SC(8ilcr, fotiv:ıller
pil:ıvbn:h S(.'gilenn.:.i<ı(.'(!ir. J\)1U r.unaıxl.1
~ i.i)deri Çn bü)Vk ~ ge't.iJer~-nnX'kwc~r. O{ııiin l).ı ı:ıtQSrJtnın
"""""'1<h kıol.nobm ~~ ol<tifrol ;;,,A<, "'°io:d(jl< hal<kwı<b p-.ıôk 1ıilı;ı1'ri
e<liıurıderl ıMrQÇI;~. Kı.OOp b.ı yılki tırırtrı g;:ı~'R..'lfcrini is(: 8-11 1-lar.ir.tn ı:ırit._,ıi
:ır.Mıfda~~~h.'\Zdıld:tnıtt )~~ın..-.
ıxoı.QJI ınillıO
L-:koloji ku)ü\)O; Of!1cıldk.ı'i.n, ~ y:ışxlıl<L'ln Ol1:13n ile ~ l)if ~~n iÇ'(ı~
dtl.okmru aııhm:tan. <q}ll <~'>' nNI lx>dd<J:.,,.. lıufL• örlaı'd< ;çin )\lf'ldıi<.o.i<bi
döş."'inırıc.;-i '~ burm cdcin tü alarak 11)n :-aımncb cgk.'l"W:::fclc kc.ı'll:lilcriı~ ~'1'1i y.1ı:ıırr.tyı
<'.lll'tl(b~. 8«ılc; K\ıl(b;i ().ı gi.incl'll~ d<ulı.ıırk4 FrN'«l("'.l \\,' ~ ~Wl~bl
~J:ırit: l'alıl Gc..'ttıic lidt.~ Ç(...""İl!i aı-.ı.bkhıtı toıbnnlitkı:• '°C )~•ıx~ r.ın*-k.ıic ~
~ıli lqltınıılır y.ıı:nnktKLr. Kulilp bu yıl <.l:ı l<;&l.11f>ı.ıl CX\nya su f <.wrr•1 \\! l\lcc.-"'fıc
~~>n Ekdqi Koı~'ne btıl:ırak yJp:ıkl:ınnı Wı.lsl;tc rua~ :U\n'l(~ık.i buhmoJ;trl:ı
<l.' puybş~ud.r.
lliı.Gl$\YAR ı<llU'BIJ
ıı. yüZ)*ı ıı\ııtkli <~ k.~ \-'C Y.#$Ml 1«:$dlannı tıkip oorıek ve W ~ıa'.'li
obaul'llU.l ~ kıs:ı. ljr !'itoo:- acbpte cımck lı;in çılxıl:ıyan ~)'31 kı.ıliibi:Ul"kt..
~ ~Jc.- aldığı (lrClG'cunhın.ı ''<!'''tb ı.wu:un <bı:;Jeri gibi ~i (.'(kinlildcı1c kı:.TI<~kfii
w.~~l1t' obı\ilğı l:xılnı:ıktt vt yıl ~ «linclildtri bu (lm;ınıını 1'ÜUh:N< ve l:ıucv.ın
~,; ~ıll kı.ı!\lll~lM <l'tt.cıılcdği çeşitli ı"* y.ınşıro.IMll(lı kulL'IOOt'lk ~ bt}"'lı'll:ır.ı
~ <'ltı\'l:ılıtadırt:11. öte y.-ın::ı.m bi.l~Jt kulül:R.iı@,. okukıı'l'ıl.•"-•" i.nlenx't S1)f:.ısını
<b )<ıilinck. ;çin bô1ıokun ç.ıhşrolır y.ıpmd<ıa ve 1""""1ıi 1.-lmoo<h ;nfonmtik dcsd<
gtı\.~ıı'.lm kulOplcrinlla: yardımıo olnuk ~ hanr bckk.ırdc1.e<lir. N'ıtcldnl t).ı
yıldı oi<ubrm All Pıl)jel(.'ri KAo}(\lıO\ıe &uuı:ıc@ Sdıool l'l<ıj<:$M<lc '00.'kleri <ıcru.k
<le: bı.llMl bir k;ınıı nildiğnledr. A;ncıı b.ıliip ily(.biıxlc:n <ılı.ışın bic <.-kil'*1 kııtık1®
roba ın~tı da ku!il~ Ö)dCri 1>ir birincl!lk de d:le cu1llşlctd:ir.
FUlllOL l<Ut.İı'8li
Qıl:ltl.W.l)' Jl5e:i( IUl)d Kut~ gı:çn~ Ali Srulll Yen'c k.'IC.hrw.ıı'l:tll k<lklö L"trihlyk:
okı.ılutı,l•~.-ı en cl<.i ~ birisidir. 1'1~ bc.M gi.ink..-ıi GrJtıd Cour'<l:'ı
antn.'lllll.'Ul )"l!Xlfl O:ıJ.ıııı:s:ar.ıy ll<oi fuıbôl tıkıını bir )ıl içt'risi"ıdc. y.Jlxıro dil <.'ğikin1
\ X.1 1;.>o okı.ılbt ligir'd:. lit'll'b.ıl 'ıc ~ı 1\ırr..rv.Wnı'll:L'I.. sene :;onı.ıntb lklnt'l·lc
<l(i%Cflk"IX'l'l fu1lival ·rlıınu'a~ıl(b ve~ ~ul lt.mrv:\bn:l<ı oklıluı~ı ıcırc!il
<:tn'(:ktc<Ur. Kulüp yaz tılilindc: ise is.-"CÇ'tc ~ cdk--rı Gcıhia Qıp':I k:ıtirmkı:Klr.
l<lılOp bu yıl c.b QbS.tn rımgı~ıı"lllı trygulaı~\\"! ;ık~ p..-'k çQk İ)i ~ okt.b1•"'1ın
1,.~11'\Ü IQIX\ıtıı°")'-' <X.\''illl'I <.1.l'nŞir.
0
A'IU:ıfi>t •uıııı;J
<ic.'(IYWş yıbd;ı: Ce't.ırıi 0r ~·ı\kk Alleıi%ın dOı'>~-. içirl çok <W:ınU l_jr .sp<X\\l)\ı
)'t.~mll.)'İ h\wmtŞ Ja.ıniı. Ml<.W;n Kı.Mil)il ~-.ılışml:ırınt ~nüı1ıfı:dc c.bh:ı ~ bu
sponul ~~ gO!lc :wrt't, ~'dit; :wna, suıkl1 ııılaırı.1 vı:: )'Ük.rd< a~:ınn <.hll:uındl
)~q,ın~<kııtın'll:L'l, Kı.ılOp ~ ç.'dışn"'L'll'lfll b.ı )'il W J\ltı Cxır, Gr.ınd <lılf
OOBil'(ScoıoJllillnıkr'ropJ~)
cim.'>""_,"""'
Son yıll:ııdJ y«<rirlre f.ıal bir ıopluluk
v""'1cld ~"'""
sunuınlanr.t Slkla.<tımnk. l.:ıilimsct r.a.)'Oldik ve ~i proj(icrin ~'0Cik7 w.ıfnlan
<bha ~ bir ~ ve dal\1 bO)'Uk lit liı:i.ıf.M:! hai-.uiıttwna.'ilnı sı(;l.'t}~r.ık oku!unn.ız.
~ 9JtWn3k \'C adn1aıı d'lht çd< şöz ettinnek otı;;lk $11".ıby..\bİl.irt'~ Kul,ibVn
btı ~'lC )':lfXl(2~ ~wnl:ıım ar.m'lda n\Clacbititrlcki cüın kurucŞıı:ri:tw. ıadındın ilgi
\Üôd lxol."""""' ~b><ll'oj\(;n('<•AMıet TMef K>ıbJ• '~ K<>ı""'1ı•, •lıtind •k....,ııiı<iln
JOO.Yıb" \'C "68 K'-'~ \'C 40.Yılt git:ıi ilgi~ l<onub.r )U ~)'(lı. Slıı,~ım.bt.l
gösterilen ilgi <k: ~ \'Cl'tiğİ; an.ttı'in l»sı gilllL~ ~(..111)(.i<l.(.'(Ur.
s.\W KULi!8i)
Sal<u KldUW okullıınu;dıki diğer p;:k çd< kı:'i:lü kulüple ~nW >\_-ııi ı. k\ıJfıı>
S•)1':ıbilir. Çı!ışın:.üıru:tı henoz ~ı şeı'le l•yan ku!llp ilk etkinl~i Killı\lr Kokj:
dwlS )~'n:ı h.'01bdığı l.Ndın:s ~ ğı:.1\'d;,k...,~~ &ı~ d':çılışı~blll\'l
~'tii bW şekilde d:v.ıın cdro kl.ıl(ip aırı:ıa111 çık~nl:ı &;lcsnini ikro yılııxb <hh:ı <~ı
s:.ıgl.'l.l~'lk ve ~ldığı ~bin patfby\inO 8C-~ olar.ık :;:ımlanı:ıkı:l')ll(~
Ziı:;ı k::ıukiıJ:j) ~ y.vışt'W:n 'edfr/.Cnli Ç'lbşın:;ı pıı.:ıgr.ıınıyb kı.ı~ ~inün ~b.....-.ı::l:I
lılll<re "2ruıhmşır.
<*!ut"""
.
EDEBiYAT •ıııiJılil
bl'-hOO kaw kı.~..nlt:n biri olan ~;.e Klılül>l; Vahı~) t)(.-ıgN"'ni ~tkt'l
ve çc$Ji $if dinlctilcri dün.'TlkmekrodiıilT. Gc.'Ç'Cn S:."OC Uıhil 5ıtlo ·ı;ır.n'l. N.lil:ı. tıı'(lfl
\'(: Me\•l:'ıru ~iirdinletileôi <l.-ııcnk-ycn F.dcbiy.ıı KutUb(ı'nün bu ~i<i görıri•nıirdc
yW! p:k ~ şür <l.inletisi ve kcri:r..w <la.-ızeııbndc v.\tdı. Hc..>r ı'IC k:\Wr 1:)) :'lllY'(bı~ı,ın
bit kı:ımm ul:ış'ım:ısal:ı.rda kulüp piLıv için I~ Yfüınl dt:.'Qli$i;t: yine~ :«.lux~ın
OOl\."<.'U:innt:)'İ OOşıtıllıŞıf.
ve ı<ocn.~oo Mcrkct.indc yııj'Xlğı çcşUi aımçl:ıl'.ı )'Önclik antn..,..ronlarl;ı ~...
Okvbr..m.ı ~i Y,ltcŞıl'l:l ve tumuı,.~btdı ıeıl"NI t."Clcn k\ıl(}p ;ttleti'-'.'Jnle ilgilı..'f'ı:n ''-'
-aı.lt1Vsre y.ıtkın OOn rrım bdcşlc.'rW'nizi kulübe k:MAA'l:ıy:ı <I:\,(.'{ e<Uyor.
•'lltilBil
11)\t>BOI.
Okı.dlUl'l..0.IJJ Öl'lt.'tnli ~ ~l dU'l \'ol)W la.ı.ICl>i.i. IX.fll ~l'lk.'ı(lc: C:ll.~tr.t)'
Spor Kuli.ibtMlin bu konı.ıctı p.•\tltnliıdiğ:i :ı.rıR.1ü- <ink.ıiiğill(k; ~·cı:ı l>ı.ıllımı1
YO!e)1xıl $donı.ıı'dı y.ıı:xıldan ç:ılışml:ır '\: hlıııiık ımçl:ınytı l>ı.ı k<>cuıcl:ı spoR."'U
)'-~'l'K."')'İ hOOelk:n)Ck.ı.edlr. A)'l"1ı :-.:.ım.tnı:b ktı!Cıı>ı. O::tbtl.'t)r.·ı>• Spol' Kı.ı!fı!Xi'ı'l(ln ~
llt:ıkınu ol:ır.ık burıl>ı.ıl USi'nc ve &1Uğlı İlçc'l\unı.w·.Nn:ı <~ı k:ılllı~. Ku1i4>
bı.ı )ıl <b k:.1lıklıl;,ı ı~ıırıı.ı\':tlınb ko,tark.~<:kıdc IW ilc,"C c,b'dlndl~1 cklccımşir.
ıxc11.ızcıı •1l111BO
İılgili.ix.-e'ıWı ~k bit <lı:lny:l <lı.6 olô..@.ı gi.inüırıoı di.iny.ı.QılCJ.1 ~ kı.ıllllXl. t.itiin1
d.ili f-r.ltN'nl dW\ tlrd<lddı.1wıv.:aı kac$ın ?o«.tJ (Mı;x:W l.i'\k'tl N.c:iı:~~~lV.ıi.)ml:un~ı.
;~qı;ıı.ngllom ""''"""~'"""'"b pru!ık lnpjm~ Sf1icÇUJ10)<'.ll'.
O\iny:U"ıın ~ ve Sİ'/A'ii ş:cıtlanyb ilgili çeşitli :tr.~ımtbr y.qxtr.:ık ~ıılL-ıtı l ıl;ili:.-.<'c
tcrtışul klıUip l0.Jn )'lll;utlır)'ltrt i{i \(!)\in daşnlı ~l.'$Ui <ıfF;jUW.tı.)'Onl;ır,ı bı.Dn:00:.11.br.
KuU*ı hedd'lc.mkn biri lxı )'ll kc.Tdokulun11.~h d:l ~fUN I ~ bir <~~'t:.l
<~'ICktir ki bt.ı :.ınııı.i:ltln:ı <l3 )~ı ş&,kırıt.-k c.:ok <.b )'aı'llış()hlw. Q\nkü
ku!ObWı ~kJad,ğı ıesıui ~ ~ ~\.lkııl'~ın <l\~bl~ ilk t-fUN 14 l·l~l",i.r.)n
""ijıJo.'li """"""' go.~<kk.,~
c.
14
-
( :ıJAMBUR
PIBRRE DUBOIS
Yaşımımn
S7 yıllık u:wna bir böl\im(lnO Olkcmiıde geçirmiş olan ve
bur:ıd:ı y:ış:ıdıgı >1lrc boyuna Noue Dame de Si<ın Uscsi ve
ok\ılumu:ıd;ıkl ogreuncnllginln yanıııda, 'htiloın'dak; P:ıpcıl•ğın T(lrki)'I:
cemsilcBiSinJ de o.cıcnmiş olan Piene Dubois Mekıel>i Sulcan1de l>lljilk
bir iz bır.ıkıruş Oğrctınenle«len birisidir. Okul u muıda 30 yıl ll0y\u""1
ladnce ögrcunenli#,inin yanında fraos.ızca ve Felsefe öğ.rc::tnlcnllAI <.le
yapmış
Plerre Oubo&s llun:ırun ögrc.:nc..ileri.nce da ltı ~vk ı>erc f)ul:x>is
vey.a t.iONC:nyör Dubois adıyla bilinirdi. Kendisİl\e verileıl lxı unvnnJar
onu ı\ dln :adamı kiınliğindcn ileri gelmekteydi fakat blr di.n ada ını
o!muına raAmen Pi~ Dul>Ois Gabtasaray l.iSC$i'ndc öğ1'1nlenlik
y:ıp<ıgı clllııemde daha çok :ıkılo y:ıklaşuıuyla ""analitik d!lşOnmoodd
Osdlnloıııyıe bilirutdi. Picrrc Dutıo;s y:>.,<:tdığı dönemde 8<'çcldeıen
birçok ol>y:ı loırşı deAlıik dOşGnccler o-,;ş örıemli bfr <lüş(lnc:c
adımıydı. Vırol~lukıan Marksizme, polltikadan insan hakbnna
pek çok konuda olclıkçı ;Jg;nç düjüncdcrl ,...,ı,_ AWUrlro
ol<Ucça iyi tanır,.. lcaıdisiııl TOılô)<!'nin ~ gelen "" ~; şey obr.ık
ıarumlar '~ AtlıQılc"' lıOyülc bir S>)'8ı bes!etdi.
Pi<rrc Oubcis S7 yıl boyuna yaşadığ1 şdıiı o bn i.ıantıurı. iJ8jli de
önemli~ s:ılıipd. Oıaha sonrad:ıtı bir kelp obtak da y:ıyvnbnan
nodanncb bıanbul'a ilk gddigi günlcıle ilgili ~ni büyilk bir
~ anlacmıııı. lıtuıtı.ırUıı ~ yOkselen miroreicri .... cımil<riyk:
ne kadar bOyO!eyki bir şclıir olduğundan bolı$etmiş ""iV.eiiikie
ı.ı.nbu!\uı şuyla obn bOyOk boğııu uaınc:ı bir ,;öre değinmijlL llojtr1.1n
"< ""1nlıul':ı loııugı değerlerin aluru bitkaç kere ilsCOne 1>.ı:•ırıık ~i>ıen
M. ~ıbols kendin<lcn Onc:c bir siirc istanbul'da yaşamış UnlOı~r:\n:).ıl
şair l.am>rtiJ>c'in görilşlcrlnln de kendisiyle b(ly(ik ölçüde cer.;
dOşrüıJt:lndeıı söz ediyordu. lst3nbu.l'lı •kasvetli ''e iç sık.cı• <>l.ır:ık
uı.n.ımlay:ın L1mattlı1e°ln ~dı.Aı şcl1rin isıanbul olaın~y:•cığıJ1t.L'lıl söı
edi)'Oldu, ı>errc Oubois.
Yine ke.l'W.i notlaM(b belintiöi üıt::re GalataSar.ay'an Tükiye i~n ('C'lık
önemli bir kuNm olduğ<ıııdan söz ediyor "e Türltiyc >)<iını.nı,,...n•n
en önemli merke>:lcrlndcn birisi ~nu da eklemeden cd<.'flli)'On~"
1968 yılında 1- i n ıoo. yıl meıunlan ;ç;n y:ıpuğı konuşma mekı<'fllc
ilgili pd< çek övg(lyO bomdanyordu. Galawor.ı)iılar :u:ısındiki bl8Jıhk
.,. saygıdan u:wn uzun l>ıhsoclcn M. OuboU, Gabtasar:ıy'ın rcnkJ<rine
de aııft:a bulun>rak bu n:nldcrin g\i\!ü, ayakbn yere bosan, s:oı\bm
bir lcuı\ım için seçılebilecd< eıı gOııel renlder olmk nildendiriyor "'
100. yıl me:wnbnndan "Aslanbnm" dfye 56> edercl< konuım;ısını
-yordu. TOm bu dipncıclaıdın da ~ Ül!C1<." Pic:m:
llubcis Gobı:uany için lı&;ük lıir sevgi lıesleycn, lsı:ıntıuru ıuıkuyb
- , her ıilr konuda lıilgisi olan; mekcebirruz ad= oldukça Onl.'lnlı
lıir ş:ı.hsi\'CUI. Bu olruldan a~ \l2llfX'O lıir süre soor.ı olculumuz
•dına ne lcıdar Oncmli bir şahsiy« olduğunu b~ kere d:ılY.1 herke,,c
hatırlaçı hm istedik.
Eınincan ~ll)AN
GALATASARAY PİLAVI
Galatasarayhlann ge.lcnckselleşmiş ritüellerinc.k;n lliri oJan C~ıl.ı uı....ar:ıy
Pilavı'nuı bundan yıllar e.ıcc nasıl olduğunu hlç hayal cıtinlz rru1 Mcaı n
abilerU1lJzde.n berinin ya,.dığı bir kitaptaki bu 07,cl anı tarihin twJu
$3yf:ılan anısından çıkıp bug(lı>!ln Galacasarayhlanyl;ı p:ıyb.şılm•
ı..ıc.Jadı.
22 hazir:ın 1947 carihinde ~
>'"""'
y:ı> ptb"ından sııı
cdi)'oruz. Abimiıln al1l$UV okumaya lıoşbckğımıı:ı; o yıl pilavın :ı...ıın<b
doll>l cbnık gOnOınOıden pd< de faıtch ba,~ gOr(lyoruz. 1k.~
pibv gOnOndc ~ gılıi bu pölav da sabahın ilk s:uderiyle l>d•kıc
y:l"'J y:l"'J &rklı neoilktdcn Gab-raylılar'ın okub gdmc<i)iı:
bııh)'O< Yer)'Orlıirblriııl ı:ır.y:ın -~ ıns.n ldlmdtri
g&il)'ONZ mdacı,;., ~ BiıÇ<lğU da melcıep anbnrıa •nlat~'OI'
obcıldu kl •rada sır.oda kıılılcahabr do çınlıyor. lluıay:ı !Gıd:ır h<.T
şeyiyle g0n0m01 PUavuı. ancLnyot ancok ıu an haymı olm:ıy:ın lıôrisi
v.ınlı
ld o gOn. şanı,orum günümiiıdelti pib"lad• ilgili eıı büyük förk
da bununl• UgllJydl. llugün giriş k•pısmdan lıcınen önce yer :ol•n
heykeli ol•n "°hakkında anlacd3fl birkııç Gabıasaray e(s:ıncsindcn
Haziran 2009
l"'lk:o çok bôr bilwyc "'hiP olm:ıdığınuz Tambuıaı Ahm<t Ağ:• o gün
ı.ııl'lıl'lltl'\ı nun S4.."!"iylc tün1 mck1<.ı:>lilcri 1<..'Vfik Fikret S:.ıbıu'na <bvt.i
4...1.m<:k Cf'n.·n.: onl.ı.)·th.
(jıAMBUR
3
duymu)'O(" ck.'<lim. "Yaş haddini ben hallederim kulaAa
gelince ~nciler seni dU}'liUn" dedi. Böyk.'Ce okula yeniden
lxışladım. Ve dumıadan 2007 senesine kadar devam etıim.
Genelde son sındlıın okuturdum. C<!ç\.'11 sene de ı ı. Smıfüırdan
Oç öğrenciyi hafrada bir gün ç-arş.-ımba günleri çal*ıırırdım.
c~ıl;ıt®r.ıylılar $,~Jona gcçı ikıcn Sônr<ı
c.cmiy<.-'t l~cl~i'nl.n konuşıncısıru
seneki Pll<ıv'ın g<.·~:lkmc.."li ılt.>dcni)'tc
&-iır dilc.-ycrck IY.ı$!ıyor ve artlın<bln o dönenl<k: y.1ş;ı n;ın \ıf.ık l>ir
gı.:fAi nliJ1c t.lc dcğincı\!k <l::ı h:a sonr:ı o giln or:ıd;ı <)l111~ık btcyiı') de
y;l~nı g0s'G}'Ol\J%, Konu;;ılnsın:.1. o
oı~nt:ı y.ınl:ı ıtl:ln
gcl<.:n ıclgr:ıf ve mı.:kn.ı pl:'ı rı vkuyor. 1\nltı~ıl:u1 o gün
<k' bOıll ıl Gal:.'1ıas:ır:ı)" ıo kalbi or~ı daydı. Konuşrn~su1ın <k:v:101ınd:t o
c."Cıniy<.1 toplantL,..na ıll.."'tlcn ~ı)ilav• ad ı verildiAiı1i. Cal;ıı~r.ay nıhunu
;ı nl;;ıı:ı.n bir n1akal<...'ÔC."n llir dc:nK.--çle anlauıftı_nı ı;törOyoı\ıY.: *llil\'Ok
)-~ınckJt"f, piştiku.~ıl sonı-.- h'<u\ian l)irt.>irinc lctnşırır. ı>nav ise! gynı k:ıp
içinde her pirinç laOCSi kendi hüviye1 ve şal\Si)'<.'lini ın\11\:ilf.aza eder.•
Anlından da son Pilav'<lan o güne kııdar vcf•ı <'llnlş ol>nla.r için Oç
<i.lkıka
duruı>ında bulunubrıı.k eski ""'7.Unlara ~ g<ırc:vler
)'<'flllC geı irilfyoc.
"'>11'
En"°" oi>ı>k da. cıı; yıldan '"1.t:ıdw TOrkiyc cJııuıda ) - obn:
ama o gu.> pibv.ı loıcılm:ık için ODy:ı gelen. <'n yaşlı mekıqıönin
konu;ma y•pmık için küı>üyc do"-• cdild®ni ~ O
ga.>
°'"""" bulunanlar yakbşık altmış )ıl ıınoc.ıne ak •nobrını paybşıyor
"'gd<.ııc:k.,;1 p;bV1nw. ycn:ldikı<'" "°""' 1947 p;bV> nq<ii lıor biçEıcJc
'°"" <'ri)'Clt. llu ve h<a
anloy<ll\12 ki Ozerind<'tl onlan...
lıoı
anıd:ın d:ı
yıl ~'ÇŞC tlc pilavın t."0Şk\1$lı ve )'iircklerdc uy.-n<lıtdığı l'k.")'\X:'ttıxbn
hllb ek.'#~ hiı· hir "'-'Y yok.
l.Sar-Jn Çakır
GAIATASERA
Gttlatascr:.ı ~ı duı ı vı..'fdiği nliı y'Jpı , lxıc:ıniAin y.ın ııın;ı fı n<la btı lunan
\"(' 2007.2(X)A (:ğitin1 -ôf,i;r.:..1İJl\ yıb !Ql\ı nc.1.- )'lk ıl~n ru:ıyuı1in
)'elini .,ı.na~ı pl:.ı.nl:ınnlış iki k:ıılı llir y.-ıpıdır. 1956 yılı nlC't.tlıllan
M:r;ı y;ı y.ıptlan
ı.araful<.l:an
Y,.lJXtfi.lan Gala1aSc..-"ta 2007 yılı Mhk pll;tvı ndl açılıru~ır.
Yeni l>ı.r fu:ı~ yapnl<t fikri tik obr.ık iki sene~ 19S6 mcxuı\lannın
50. yıl yemeğinde OIU)"<ıl çıkıııı,qır. ~. yıJ ıne-Aınlan :abilc.'1'itniz okub
kal>o bir amıoğ;ın hırakııbilnıek ;ç;n C$k; mOdilıümü• l'rof. Or. GQn
Kuı'un önerisiyle ç;çck hohç<..'<indctO eı;ki ..,..n., y:ınına, 12. ani
~ "" &,'.o\.'uncnk.'M boıliktc kullan:ıbik.'<'Cld<.'11 bir bfüıay:ı
ı·•ııc'""" kııı:an :ıkld:ır. 7.:nen •ym dlln<ındo: eski fuayenin <le lcaçalc
hir yap1 oldujl\ı '" lstikbl c.ddc:>ı"'ndcn <*ulun pilnQjOnü txıo.duğu
&<"'-i<ÇC<cyie )"kılma.•• - konusuı.Ju ve <Om lıu ,.,.,.,,.., b.nanın
y;ptl~ını d:ıha d:ı
Y"Upının n1iJrari
gen.>k.li
kdm:ıkıayd•
pro;.-$ 1956 ITIC".t.unl:ınfl{bn of~ın ı>qtan Hm Al>inin
kuruJo bra.şl<jnhijını yapc:ığı l las ~liın.ırhk tıır.1fınd<iln hgıart:uıdı.
SCrtikUir ı>tW·lcri dt.: yine (",-Jl'Jt:ıs:ır-.ıylı al~lcrinll;.:dcn KıV"..ı.nç lpck~r
l:tr.lru~ı n ı.as:ırladı, lk_
i kadı ve u-ıpl3ın 206 n~l ı'C'k:ırc olarak "ısaı1anar1
(;•ılatascı~ı'oın hcnl eski sctJ<lan, hC'lll de Ç<.'Vı'Cdcki gO;.:cl ıu:ınzar.tdan
csiıll<:ncrck ~t.·n,."C:k l>ir &:r:ı giJ)i, her l:tmfı <.':ln\k1tl!\ kaplı ol :ı mk IJ\,~
OOllnlcsi pkııll<ındı . ı\·1ck:ının işl(.'V.'iClliAini ~u111'lll:lSt için, kiilcl k'ıı ııl
Oft:t.~nd~ı l>ir seıvis lx-tn, :tlı kata ise 1)ir n1uüıık--c:lt·ı'X>, v..ı vıılt.:ık:tk:r ve
lxı1l(i\ıan içiJ1 l>ir $l(kl)'O daire k<>nun1bn<.lınklı.. Ses y.a:lıtunlı <'• lalı ahşap
k.'Vh:al:ar konuklu. l:ııallc,.'CS.inc h~zır t.lojµI çinl }'<.'1'k-şlrikB ve yaklaşık
t>ic yıllık u.:.'ıt sün.."Ciıxk-n ~>nr.ı G:ılatıse~ nıltt)'Ct 'ıJXJ? )'ıh SOtlUnda
yöı"M.tiın
l:IO'l:lınb.ndı..
I~ m:d~ui cıbn 400.000 Yl1. obn .,,.,,..,.. f'"""""2nı
1956 nıczunu
38 alıl ı:ınfından ~. 1956 .,.,."""" :ılıilerimi% "" lnşo:lıb pkınc.bn
ijjJ>k..,....., Rk"n.ınlannuz 'JIX17 JlÔla''1llU1 en gül'.Li yan..n olculwı
gck.ııdc..,iqo~ p;bwu Gabıas:or.ıy'ın lıünyconcle loılıcı olmas.nı
um<~kbn okulun <'ti """' mc.ic:ım obn G:ıbo>en'da )'C.'m<.ic oldui,'Ul1U
Mlyk.'diler.
()nx., Erkuı llULlıT
Eklemek i$1tdlğlniz lıir şeyler ıw nu ?
Galaıasaroy'do çok gOzel zam:ınlar geç;rtlim. O yıllan hep
çok iyi h3tırlonm. J<':ln Paul Sanre'ın şöyle b;r sözü vard"
"'Le pa~ ese cc qul cst mon en
no..ıs....
Bu lxı.na göce m.1ocvi
bakımdan yonlışur. Haya< geçmiş olsa da haıım l ar hep
ıil1n inliıdc t'::tnlı kı• hyor. lkızen gözlerün kapa lı <lli.şün (in1nl,
l>azı anılar hiç un ululınay.tc:ık ~ylc r<lir.
i\IÖS)'ÖGarll')'C teşekkür
Röportajımız bicıiğindc
bi,Jcr de mc kcd>im iıin geçir<liJli k ı rk
yılı aşk ı n bir dörw:ıni l>irJZ ols..ı n anlaınış ve öğrenmiş ol<tuk.
Mö.<yö Cartı sohbet ardSln<b bi>Jerc bir kaç maıemaıik sorusu
çözmeyi de ihmal cııncdi. liaııa biılerc içinde moıcm.11ik
problcmlc:rl ve fonnOllerin olduj;'IJ ders OOllan verdi. IS\40't:ı
h•zufadoğı dokconsını "e Ôğreunenler GOnii'nde aldığı
plaketi bizk.'lic paylajtı. Kendisine IJ;7Jeri kabul euljli, bi1Jcrc
melcıebin ~ ancık hauralaıdan öj!ıenebileceAimiz
bir dOnemini yansııııjiı ~ anlaııığı ;çin çok teşekkür ederiz.
Yom ıo• C<ırti klnıdir?
Yomıov Gani 1915 btanbul dojStımludur. Henüz çok kOçOk
yaşt3yken bab3sını 1. OOnya Savaşı'nda kaybeder. LL....-yi
S:ıint)oscph'dc okur ve bu yıllarcla Fransızca Oğrcnir. 1933·
1937 yıll~n ıınısınd:ı fstanbltl Üniversitesi'n<le n1atcır1acik ve
fen lıilinılcr! 0>,.,ıirw dersler alır. 1940'a gelindiğinde O.ıkrnıs:ır.ıy
lisesi'ne yard ı nıeı )\OCa o lar;,l k J<.;;ıl)ı,ıl Ct.lilir. fi1.ı yıll:l ı'(l ;t
"Calt'llle De Pı'Ol>:ıl.>ilitC" Uıerine doktota.~1111 y;lp:-lı'. 194011:ın
sonra uzun bir sOI'<: S:airll Joscph ve Gal:lta.-saray'cla fizik ve
m:ııemacik oıırcımcnliğl yapor. Öğreuncnlik Y"I'"~' okullar•
iki kmnın da okuduğu l)ame De Sio n'u da e kler. l)ame l)c
Siôn'un m(tdOresinirl isteği Ozcrine oku!da ilk fen şul>esinin
açılmasına k21kıda bulunur. 1979'cl:ı Galaıasarav Usesi'ndcn
emekli olur. Bir .Ore boşıa kaldıktan sonra ~ziçi
Onivcrsitesi'nden Kic.lif alır; lloğaziçi'nde Oç sene geçirdikıcn
sonra 1980'1erin sonuna doğıu or.ıdan da emekli olur.
19')2 yılına gelındi#in<Je yıllardır hasretin; çekıijp Ok göz
Gabtısır.ay Uocsi'ne geri ç:ılınbr. ıt:nre kadar Gabı:ıs3ray'cbki
hizmetini SOrdOren Möşyö Gani ~ının da ilerlemesiyle
okulda.n aynlır. MOoyö Gani halen eşiyle birtikce lsıanbul'da
an«
yaşamaktıdır.
SandrJ Sine•n KAYA
Müge ÖZLÜTIRAŞ
Haziran 2009
Galatasaray'da 41
Altan Altuğ
Yı l:
·caı.ı;ıs:ır.ıy benim için her şeydir. coroogonı, y.ışıdığım.
cvlnl, s~ınağım ve bur.ıdan ba~k:ı l>ir şey bllın«liğim l>ir
yerdir. Uelki de lisede en u>.un sorc kalmış olanlardan
birisiyim. llilmiyorum, çok da önemli değil. ı\m:ı 40 yıl
çarpı 24 saat G-alalasaray1d:l baıı şeyleri anlat ın~ık için
ycı c C'l ldir diye düşiln(l yonun . •
Alt•n Alcuğ
Hayalla değer verdiğimiz iı"lsaolar VJrclır: onları kiırıi 1..ı:lnıaıl
l>ir rastlanu eseri unmışızdır ve asla 1.ınuraınayıı. AJtan
Altuğ bu kişilerden biridir benim için. Kimi ,..aman bir
arkadaş yakınlığıyla, kimi zaman b;r aA;ıbcy korumacılığıyb,
kimi ı:am:ın neden öksürdüğümO somc:ık derc«.'de bir
şefkatle, kimi zaman da andannı anlaıırkcn duyduğu
heyecanla gO<ürdüm onu.
Okuldaki ayakkabı boyacısından, bcıbcrc: hamamdan,
yazlı k sinemaya; okulun pencere sayısından.
yemekhanelere; merdivenli odadan, küıOplıanclen: kadar
Galoıas:ır:ıy'da ç-Jlıştığı kırk yıl boyunc:ı değişen hOyOk
bir kurumun yakın larihine ı:ı.nı klı k c t nli Ş ve ortak
bcllcği mi>.in bir parçası olmu~ bir i>im: /ilcan Alcuj!. Onunla
l:.~ nışıll:lm ız. Alt.-:ın Ağabey'in bu engin bcllcAiıldcn l"li ıt.akı n1
ayrıılıılan bir röportaj olarak yayınlaırıa nkrlylc lllÜlllkün
oldu. Saatle !' sllren ses kayıtlarınd;1n sonr::ı rnrk cttiğio1 en
önentli nokta oı1tın keı"ldiıli GaJauı~ıl"'.ıy•;,1 ad~ınış ol<.luğudur.
Ouo\ı, Ga1atasaı"ay'ı anlatırken duyduAu ltcye<.-andarl,
odasuıuı gir~indeki eski tabelayı (Dahiliye Şcfı) lı.ı hina<bki
truihi korumak anlaayla söktü~nden, ol<ulda herhangi
bir yere verilen en küçük bir >.aran gördllğ(lndc duyduğu
Orpeıtiden anlamak işen bile değildi.
Altan f.8abcy GalatıSaray'da çalışmaya 1968'dc bclleticılık
yapor:ık başlamıştır. Oaha sonr.ı oyniyaı meınurluğuna
ondan d• O.hileye Şefüği'ne k•dar çeşiıli görevlerde
çalışm~"· Okulun her köşesinde ondan bir iz bulmak
mOmkOndOr. Zir.ı Galawar.ı)"ı en çok sahiplenenlerden
biri de odur. Kırk bir yıl boyunca G•l3ıasamy'da yaşamış
w her geçen gjln Galaıasar.ıy'a birJı daha bağlanmıştır.
Ycınek menOsüne d:ıha sık G:ılaı:ısarJy pilavı koydurm:ıy-•
çahşınas• hile o nun bu kun.ımo ne kadar baj!landığını ve
ona ılc kadar öıle m verdiğini söylemek için yeterlidir.
Onun 19 Nisaıl 2009 tarillin<le araırıız<lan ;ıynlı.şı llcıliJnizi
OznlllŞ ve <lerin<len ctkilc:m~tir. Ca1:ııosamy canliasınııl
Ah~ın Altt.ığ'a l)üyük bir ver:ı borcu vardı !'.
oııu>.han Çakır
4
Ha>,jran 2009
13
(JA MB: U R
Haziran 2009
AYNI ÇATININ ALTINDA
"Okul ikinci ailedir. Sosya l kardeşlik, orada başlar•
Abdurrahman Şeref Hey
geniş ve güçlli bir ceıniyet oln-ıasın <la şüphesiz ilk ve en
öneınli a<hındır. Ardırıdan ·revfık Fikret'iıl lise)1i l>aşı:a.n iılşa
etn1esi ise temelleri g üçlendiren önemli adımlar ol m u ştur.
Devasa bir kapının ardındaki Galatasaray. mektebe adım
Halkan Savaşları ve ı. Dünya Savaşı'yla mektep öğrencileri
attıktan sonra henıen hepiınizin sorgıılaın·asından ge~-er.
zorunlu olmadığı halde savaşa katılmışlar ve Galatasamy,
bizi onu anlamaya z.orlar. Herkes "Biz farklıyız" diye nutuk T(ltkiye Cumhuriyeti'nin kunıluşunda da kilit rol oynamışıır.
çekerken bunu irdelemek isteriz. Kapının ardındayken Cumhu riyetin kaynağı hu ocak olmuş ve Mustafa Kemal
..·Galatasaraylılar birbirini tuta r'dan ibaret o lan bu an l ay ış
liseye yaptığı ziyaretle rle Ga latas.~ray' ın varl ı ğına verdiği
ginikçe bizi çevreler ve yaşarrun11zın baş köşesine kt.ınıluverir. önen1i göstern1iş ve kurum 1923'ten itibaren Galarasaray
Kimi için bir aşka dönUşOverirken, kimileri için modem bir Lisesi o larak misyomınu devam ettiıınişıir. 1905)e Galatasaray
kurum o larak, kimileri için "en güzel yıllar" olarak canımlanır Spor Kulübü"nün kuıulmasıyla spor alanında da ülkemizde
Galatasaray. Aslında içinde hepsini barındıran evrensel anıa önemli ilklere imıa •tıl mışu r. 1930·50'1i yıllar mektebin
sadece "bu çaunın altında olanlar"ın anl ayabile<.-eği değerler
)'3.ralarLnın sanlmasıy l a ve kuruıntın ller aç ı cl an gelişmesiyle
olarak kalır Galatasaraylılık.
devam erJJ1iştiı·. ı965'e gelirıdiğinde ise liserıin kapıları kız
Tarih 1481'e kadar uzanır. Rivayete göre Sultan il. Hayezit, öğrencilere de açılmış ve karına eği t i me geçi lerek
Galata sııılannda avlamrken Gül S abayla tanışır ve onun
n1odernleşn1~ )'Olunda örıeınli bir adım <.lalıa atılınıştır.
isteğ i üzerine lisenin bugünkü yerinde Acemi oğlan lar
1970-lerdc (ilkenin içinde bul unduğu dunıın Ga l atasaray'ı
Mekıebi'ru, Enderun'a öğrenci yetiştirmek amacıyla kurdu.r ur.
da dOğal olarak etkileyerek sonu belli o lmayan bir uçuruma
Aslında bugün Gül Baba hikayeleriyle korkullllan ah
<l oğnı slirükle ınişti r. 1981'cle oku h.ı n et l>0rcunu ô<le ınek
devre le rin bilmesi gereken önemli b ir detaydır bu. İşıe
için LOplanan ınezunların inan Kıraç etrafında Galatasaray
Galatasaray'ııı çekirdeği böyle oluşıurulurken bu kurumun
Eğ.itiın Valdı'nı kunnalan, lisenirıı hal"'..tJ> çehresini tamamıyla
misyonu da devleti yönetecek
'./.- .,., •
değiştirmiş ve Galatasaray ilköğretim
kadroların yetiştirilmesi üzerine
11..ı;f:f---<., ;.. · ~. · · ·
·~ '
Okulu ve Calata.~.ray Ünivel'$itesi'niı1
kurulacaktır. Ancak zaman bize
._,li • ··-_. .-,
kurulmasıyla bu ocak yeni baştan
gösterecektir ki Ga latasaray he.r
şekillendiriln1iş ve gliı1liınüzdek i
a landa öncülük yapabilen yeni
halini a lmıştır.
değerler yetiştirdikçe toplumumuzu
Bu lJZun ta rih paranreıinden sonr.t
ayakta tutan bir temel taş haline
ise glinli ıniize dönmek istiyorum .
·'fünı ))un la rı anlaın1am b iraz da
geleceklir. Kurulan bu oca k
1830'larda ye rini Mekteb-i
bugOne kadar mektebin na sıl
Tıbbiye'ye bırakacak b u kurumla
~killen<Liğini göstemıek içindi. Sonuç
olarak Ga latasaray. geçnıişteıl
birlikte gelen yenilikçi ruh şüphesiz
ki daha sonrasını da etkileyecektir.
günümüze var olabi l111 i ş t) ir
Bugün söz ettiğimiz Galamsaray'ın
kurunıdt.ır. Ancak bıınt.ı ıopltımuı1
temelleri ise 1868'de bu kez
üsı kademelerini yl-tiştinneye borçlu
~: .
Mekteb-i Sultani o la.rak atılacaktır.
ol duğu kadaı· kendi n i gü n ün
Kunıınun yü kleneceği misyon ciddidir; Osmanlı'nın kötü
k~t.ıllarına U}'dural>ilmesi \•e l\er zaman ilerici bir ku rum
gidişaunı durdurabilecek, &u'yı ve o nun ilmini anlayabilen
olınasına da borçludur. Galatasaray Ocağı'ııın kurulınası.
ama benliğini unuonayan kadrolan yetiştiımek gerekmektedir.
Mekteb-i Tibbiye ile başlayan yenilikçi ruh, Sultani'nin
Müslim ve gayrimüslim ayrımı yaptlmayacak bu kurumla
ktırt.ıluşundaki an1açlar. dışarıc.laki baskıya r.tğmen kapının
imparatorluğun tüm alanlartnda yeni oluşt.ıınlara gidiln1iş
diğer carafırıda öğ:reı1cilerin Fransız Devri11li'ni öğrenJneleri,
olunacak ve aynı zamanda bu yenilikçi adı mlar bu oca k ~ın ç-Jğının ilerisindeki laboratuar ve kütüphaneler, Tevfik
beslenebilecektir. Sonuç itibariyle Batı'nın iJn1iııi, kültüıi.inli
Fikret'in konferans salonu, l1ocatarıınııın hiıe öğretıneye
bilen ve Fransızca öğtenen Osmanlı ayd ınla rı yetiştirilmeye Ç'Jlışı1 ğı "sentez.. yapabi lınek, sorgulamak, pilava geleı1
başlanacaktır.
ağabeyleriı11izle sohbetlerimizle kısaca her za111arı ..ortak
Bizler tarihi iyi bildikçe aslında Ga4nasaray'ın bize yOklediği
belleğimiz i n• var olmasıyla Galatasar-•y da var olmu ştur.
sorumlulukların da bilincinde o lmak zorundayız. Çü11kli
işte bizi l>iz yapan l>u uzun tarih süreci ve 1)\1 sürecin
Galatasaray, 1481'den günümüze Mekıeb-i Su lıani'yle sentezidir.
toplumu n önderliğini yapan ve yapabilecek kadro la rı Galatasaray kiıni zaman altın çağını yaşanıış, kimi zaman
yetiştirmeye devam euni~tir.
J1arabeye dönnıfış ama ne o lu rsa o lsun u nıııulınaı111şcır.
Sultani'ye Abdurrahman Şeref, Tevfik Fikret gibi önemli
Gerek t iğ i nde ağabey ve abla la rımız topla n m ış, borçkı
şahsiyetlerinn müdürlük yapması ise bu kurumun yükseli.şini
olc.ltı kları ıne k tep l e ri için ellerinden geleni yapn1 ışlarclı r.
hızJandımııştır. Abdurrahman ŞerePin 1908 yılında kabul
Son\ıç apaçık ortadai sağla n1 len1eller üzerine kur\ılmu.ş
edile n Cemiyeder Kanunu'nun ardından 1910 ytluıda Mekteb- Galatasaray Eğitim Kt.ırun'IJ arı, liselerine aş ı k ınczıı n lar ve
i Sul[ani Talebe· i Kadin1es i Cemiyet i adı altıncla
))izler ... Şu an ))U sı r"'.ılarda ocıu·an bizler de l)tı ocaktan
Galatasaraylılar Derneği'ni kurması b u gOn Galatasaray'ın
Ahmet Ağa. Bu okul yaşadıkça da belleklerin asla terk
ctmeyc...'"<.'Cği bu okt.Lltın ruhuna harç kaıını.ş eşsiz
şahsiyetlerdendir. Biz de yaşachkça onun aı1ısı l:>i.zden sonraki
nesillere anlatmaya ve onu yaşatınaya devam ede<.-eğiz. l-:n
başta da adını onun çaldığı çalgıdan alan ve Mektebimizin
mektepte hala Giil llaba'nın ruhu, etkisi sünnektedir. Mektebin
ilk sakini, mektebi bırakmak istemezcesine kendini hep
hissettirmektedir. Okula yeni gelen öğrencilere onun hakkın<~•
kimi zaman korkutucu hikayeler anlatı.lmakcadır. GOi Haoo,
daha nice yıllar Galatasaray'ın e n büyOk babası olacaktır.
en öneınli yayı n organla rında n olan "l'aml)ur/(lla ...
Elif KÖKSAL & Gizem TAŞ
Oıan ÖZOEMİR & Elif Cansu DiI,vIEN
GtlL BABA EFSANESİ
•Baba b ir k~ n·ı keren1 sullan<lı r
Değil elbette te hi pür-ü geda
Merıifondan gelerek ıuuu vatan
Şah smeyman zama nı Gfıll(l Baba."
Her büyük kururıı ve kuruluşun oııaya çıkışı çok defa kesin
belgeye dayanmayan efsaneler anlatılır. Galata Sar;ıyı'nın
başlangıcı hakkında da Gül llaba Efsanesi vardır...
Enderun tarihindeki bilgileı·e göre Gül 8aba, Galata ve
Tophane sıı1ındaki kıılübeıns-i inı,ivagahında yaşayan, Galata
konıluklarında avlann1adan dönen genç padişal1 lt.Beyazn
ile görüşen ve o na bugunkü Galatasar-dy Lisesi yerinde ilk
mektebi kunnak fıkrini veren kişidir. ll.Heyazıt'ın Gül llaba'nın
karda kışta gül satmasından etkilenip sorduğu "Gül Baba bir
dileğiniz var mıdır?" sorlısuı1a "Pa<li.şahım şu ziıveciğe ))ir
n1ekteb·i irfan humayununda istihdaın eyle. Vakten nlirıem
evkat devletine lazım olur.11 cevabı7•la. Galata Sarayı'nın
inşasına ö ncülük etmiştir.
Gül Baba efsaneleşmi§ bir gerçektir. Merzifon'da doğmuştur.
Adından da anlaşılacağı gibi o zaman halkın kötü dunımuna
Çôzüm üretmek için oıtaya çıkan 'llektaşi" tarikatına mensup
olmu§tur. (Gül, llektaşiler için özel, kutsal b ir çiçektir.)
Galatasaray da Bektaşi felsefesinin etkisinde kalmıştır. Gül
Baba, Fatih Sultan Mehmet, 11.Bayezid, Yavuz Sultan Selim,
Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde yaşamış, Kanuni
Sultan Süleyman~ın Budin'i fethin<le blılunup, fetihten sonra
1541'de Budin'de vefat etmiştir. (Doğum ve ölüm yılları net
ol madığından ne kaç )'3Şuıda öldüğü ne de yaşan tısı hakk ında
aynno bilinmemektedir. Gerçekten bu padişahlar döneminde
yaşamışsa 90 yaşlarında ölmüş olması gerekmektedir.) iç
organlan Budin'de tekkesi içinde toprağa verilerek türbesi
yapıırılmış, vücudu İstanbul'a getirilerek Galatasaray'da
ıaviyesi (tekke) yanında kabrine gömülmüş ve ikinc i türbesi
böylece yapıınlnııştır. Mektebin arka bahçesindeki çiçekliğin
aslı nda G(l) Baba ile ilgisi yoktur. Bu çiçekliğin güney
tarafındaki mern1er levha, Abdlilhaınjı zan1anındaıı kalmadıt.
1903-1907 yangınından sonı"a tamiri takiben, mektebe konulan
il.Abdülhamit tuğralı, Osmanlı devlet arması olup bir eşi
halen Harbiye'deki askeri müzenin güneye, Cemal Reşit Rey
Konser salonuna bakan yüzündedir. Bugün Galaıasaray'daki
levhada tuğra silinmişti r.
Galatasaray fikrinin ilk tohumlarını atan kişi ve ilk hoca Gül
Baba 'dır. o, beş yoz yı l ayakta kalan özel bir o kulun beş
yüz yıllık geleneklerini yaşatan öğrencilerin babasıdır. llug(in,
RAMAZAN SAi:LA.M (AYI RM10 )
ııu
okuldan mezun olmuş he r Galatasaraylının belleklerinde
varclır o . il'iyarı, Orkütllcü atna yakınında olanlann çok iyi
bildiği haliyle öğrencil eri n iyiliğinden ooşka bir şey
dUşilnmeyen, y(lzü somuıtSa da kalbi gOlen insanı. Bu
okulda 50 yılı devinniş koca bir çına r o lan Rama:wn
Sağlam'dan namı diğer Ayı Ramo'dan bahsediyoıuz. Ayı
Ramo 1947'de geldiği mektepteki görevine ondan sonraki
35 yıl bo)'\ınca da yürüteceği görev o lan sağlık ınemuıiuğuy~•
başladı. Pek çok ki.şinin anlattığına göre, Ramo'nun çabuk
sinirlenen bir mizacı vardı. Öğrenciler yacakhaıledeı1 "Ranıo"
diye te1.ahürat yaptığında revirden çıkar, bunun üzerine
tiim öğrenciler yataklanııa kaçar ve karşısında kinıseyi
bulaınayan l~amo buntın üıeri_ne iyice sinirlen.i«li. Herkes
onun fa natik bir Galatasaray taraftan olduğunu bilirdi. Haqa
onunla ilgili b ir rivayete göre bir Fenerl>ahçe~Calatasarny
maçı ön<x.>si İstiklal Caddesi'ne gelen Feneıbahçeli bir grupla
lek başına kavga etmiş ve kendisine ''Ayı" lakabının veriln?e.şi
de bu <>laydan sonra olm~1u bu yüzden bu lakap öğlt!nciler
arasında sadece bir şaka malzemeslydi İşin aslı tiirn öğrerıciler
onu baba l arıyınış gibi sever, o da tüm öğrenc il eri evladı
gibi kollar, haua okula gece geç dönenleri yakınarak da
olsa revirden yatakhaneye kaçırır ve onlarla Sürekli ilgilenirdi.
Ramo sadece revirde değil, ön kapıda da hademelik y-•ptı.
1982'de resmen emekli olduktan sonraysa Dahiliye Şdliği'nde
çılışmaya başladı. Uzun yı llar serhademelik (postabaşılı k)
yapııkcan sonra 90'lı yıllarda sağlığı kötüye gitmeye başl adı.
Aııık uzun ytllar boyu öğrencilerin yaun;ısına alış ık olduğu
yataklardan birinde ke ndisi yauna kıayd ı . Hasta.lığı iyice
kötüye gitmeye başlayınca ınektepıen ayrılması gerekti. 50
yı l dır mekt.epte o lan Ayı Ramo'ya buradan ayrı lmak 1,-ok
koyuyordu. Bir arkadaşuıa "Ben buradan aynlırsam ölüriim."
demişti. Nitekim 2000 yılında ve mektepte n ayrıldıktan 3
gün sonra vefat etti.
Gençliğinde mektebe gelmiş, neredeyse t\lm hayatını borada
geçirmiş ve buradan ayrıldıktan sadece birkaç g(ln sonra
vefat eden bir insan o larak belki de l>ir insanın b ir yere ne
kadar yürekten bağlanabi l eceğinin en güzel simgesidir Ayı
Ramo. Her ne kadar ölmCış olsa da hatırasının o nun bu
okultın koridorlannda yfüOdüğünO gömıüş olan her bellekte
ilk günkü kadar canlı olduğundan hiçbir şüphemi z yoktur.
Ömer Erkut BULUT
12
yapılan
kazanlan temizlemek amacıy la kullanılan bir kum
havuzu da eklenmişti. Ayrıca Gmnd Cour'daki Pembe Köşk'ün
yerinde tuvaletler vardı .
I900'lerin başında, Grand Cour'daki bo&anda öğrenciler için
sebze yetiştiriliyo rdu. Bu dönemlerde, TOrkiye'deki toplamı
yasağının delindiği yerlerden biri haline gelen Grand Cour'da
öğrenciler, gizlice getirdikleri gazeteleri okurlar, gündemden
konuşurlar ve fikir beyan ederlerdi. Kısacası birçok aydının
ufuklarını gen~lettikleri yerdi Grand Cour.
Okulumuzdaki futbol olgusunun gelişmesinde de önemli bir
yeri vardı Gand Cour'un. Mektep tarihinde önemli bir yeri
Haziran 2009
heykel yapıldığı günden heri küçük büyük her Galatasaraylının
ilgisini çekmi~ir ve eğer kim olduğunu merak edip de altına
lr•ka ı':>-anız bu heykelin Tamburcu Ahmet Ağa'nın heykeli
olduğunu öğrenirsiniz.
Tambuı'CU Ahmeı Ağa, günümüzde kullanılan zillerin yaptığı
işi taınbuıuyla yapan, mektebin efsane çavuşlanndan biıisiy~.
Kesin görev tarihi bilinmemekle birlikle, Suat Ar.ıy'ın yaZJSıJ"1a
göre 1912'de Suaı Ağal>eyiınizin okula başladığı ilk sene
Ahmet Ağa'nın orada oldugıı biliniyor. Ayrıca yıllar sonra,
1934'te zille!' takıldığında da hala pilavlarda sembolik olamk
görevine devam euniş olduğu elimizde bulunan kaynaklardan
elde ettiğimiz l:>ilgiler arasında.
Aynca Vefa Semenderoğlu ve izzeııin Çalışlar'ın "Oruık Bellek"
adlı kiıabıncla da Tamburcu Ahmet Ağa'clan Şöyle söz eniklerini
göıilyoruz:
"Ahmet Ağa, genç ihtiyar bütün Galatasaraylıların tanıdığı
meşhur bir şahsiyeıtir. Galatasaraylı o lup da onu görüp
l)ilı11eyen l''le11\en l1em.e n yoktur diyebiliriın. Hatta için1izderı
l>elki .. Lizst"iıl adını işitınemiş o lanlar çıkar:,."a da Ahmet
l\ğa'ılınkini duyınayanlarııl çıkacağına pek o kada.r ihtimal
ve reınenl."
bulunan hocalarıın.ızdan biri o lan Müslih Hoca'nın çabalan
ile mektebimizde tırmanışa geçen futbol aşkı, Faruk Süren'in
Grand Cou(a bir halı saha yaptırmasına kadar, kendini ancak
okuldaki toprak sahalarda gösterebildi. O dönemde
ışı_klandırına sisteminin olmaması da geceleri maçların
yapılmasını engelliyordu. Hah saha yapdrnıı.dan önoe, buradaki
ıoprak alanın tamarru saha olarak kullanılıyordu ve bu sayede
Grand Cour, b ir alay konusu o larak "Tlirkiye'nin ilk beşgen
futbol sahası' olarak anılmaktaydı. Sahanın eğimli olması ise,
su deposunda kaçaklar olduğunda ve yağmur mevsiminde
büyük su birikintilerinin oluşmasına sebep oluyordu.
Grand Cour'un pek bilinmeyen bir diğer özelliği de 1972
yılına kadar yazlık sinema olarak kullanılmasıydı . Şu anki
Pembe KôŞk binasında bulunan sinema dairesinden sahadaki
bir perdeye yansıtılan filmler tüm Beyoğlu halkı ıarafından
zevkle izlenirdi. Filmlerden önceyse öğrencilerin hazırladığı
oyunlar oynanıyordu ve Sultani'den mezun bir çok saruııçı,
bu oyunlarda görev almaktaydı.
Günümüzdeyse Grand Cour halen öğrenci kulüplerinin bir
kısmının yer aldığı, o eski beşgen sahanın aksine modern
bir halı sahaya ev sahipliği yapan ve hala öğrencilerin okuldaki
ortak buluşma mekanlaMdan birisi olma özelliğini korumaya
devam eden ve Galatasaray'a özel bir ruh ıaşıyan mekanlardan
birisi oltnaya devam etme.ktedir.
Raşit EYICEOGı.u
Baran ÇAKIR
TAlllBURCU AHMET AGA
Mektebimize girişte ona kapıdan hemen önce, e linde
tamburuyla kambur bir adamın heykeli çıkar karşımıza. llu
Ve yazı şöyle devam eder:
"llelki bu yazım ı okuyanlardan be adam "Llzsı•ıe Ahmet
Ağa'yı nasıl mukayc..-se edersin d jye SOraC"Jk ol:ınlar da
bulLLnabilir. İşte onJara. cevabım: Lizst piyanosunu nasıl eşsiz
bir maharetle ~..ımışsa Ahmet Ağa da ıamburunu işte o derC<.'C
maharetle takırdatırdı . l.il.S{ pi)1anosuyla nası l b inlerce kallx:
hitap ettiyse Ahınet Ağa da taınbunıyla tıpkı onun gibi
binlerce genç kalbe hiıap etmiştir. Hem bizim ihtiyarcık sade
kalplere değil midelere de hitap ederdi ki bu bak ı mdan
Lizst'e bir noktadan üstünlük de sağlamıştır. Öğle yemeğini
l1aber veren taml">tı r sesini duymak için kulaklanmızı tazı
gibi dikerek bekleşciğimiz dakikaları düşünün bir kere ...
O gök glirliltüs(inü andıran ses duyulunca adeıa iftar topu
aıı l mış gibi herkes koridorlara döklllilr ve yemekhaneye deli
gibi koşuşurd uk . Ya hele son dersten çıkına tamburu ... Bu
sonuncu sesin ne demek olduğunu bütün arkadaşlardan
dinleyebilirsiniz. Bizim vinilöz Ahmet Ağa'nın ne derece
kıymetli b ir müzisyen olduğuna sizlerin de karuıat
gctif(..aeeğ_jni%e eınin im ... Kısacık boY\ı, pos bıyığı ve k ı rınııı
kırmızı yana klaıı ile oıu kapının mermer direıı;ne yaslanarak
taılll)Uf"d sert serf Vlıruşu şu an l)ile göıleriınin öılünde. Bu
öyJe bir çalış ki
tı'clOlJ>et çalan izcileri bile kıskandır<lığını
d(iş(ln(ln! Ne y-Jııl< ki ecel işte l>u canlı heykeli de yıktı .. .
ı\.slın<.la laf araınız<la onun asıl yıkıhş1 ınektebe zillerin
takıln1asıyla ollnu.ştu ya ... 60 k3fır icadı nesneler cıl'tlak
sesleri ile baykuş gibi ötmeye başladıklan zaman Ahnıeı Ağa
:1ııık cnlektaı· caınburuntııl öldüğünii anla111ı.ş ve onun güler
ylizü o gürıden sonra l)ir kere bile gülümseınenlişti .. . Ahmet
ı\ğa'ı1ın f>lümü iJe Galatasaray tarihi bir sayfasını daha kapamış
oldlı. All~ıh
ral1nlel eylesin ...
Hakk ı nda söylenilenlerclen de anlayacağınız gibi Alımeı Ağa
Mektep ta.rillinin en ()nc.!mli unsurlanndan \'C tı.1ekteptcki
efsanelerden s"det-e lıiri ... Bu sebeple de her yeni Galatasaray
neslinde ağızdan
ağza aktarılan
bir hazinedir Tamburcu
' AMBUR
@
5
nasibini alıp b ir gün Galatasaray Li$esi'ne döndüğümüzde
belki de Ellinci Mezuniyeıimizde birçok şeyin değişmiş
olduğunu göreceğiz diğerleri gibi; ama tek farklı yön o lacak.
Kendi kOçOklüğOmüzü bir kardeşimizin bedeninde;
koridorlarda, Tevfık Fikret'de, Grand Coun'da ya da botanikte
ya da Tambur'u yayına hazırlamak için yazıları kontrol
ederken göreceğiz.
Galatasaray, bir yerden sonra hayat ımızda büyük bir sevgiye
dönüşerek yaşamımızuı bir parçası o lur. Yatılı olduğumuzdan
bina bizim büyük evinıiz olur. Ailemizin evine gittiğimizde,
yllksek tavanları,
)'anırnız<la uytıyan y.ı
da
uytımaya.n
ve l>i.ıi
de uyutmayan arkadaşlarınlızı, sınıfın pervazına kurulup
Haliç'e ka ı·şı bir şey l eı· karalamayı ö>Jeriz.
Galatasaray geçmi.şten günümü;r..e u7...anan <>ılemli bir klınun
olmuş, ü lkemizde sanat, spor, edebiyat, eğitim, iş dünyası,
ıı p, bilim gibi hemen hemen her alanda önemli şahsiyetler
yeti.ştirnliş, ülkemizi ayakta lutan kadroları oluşturmuştur.
Kendine has yapısı ise onun bu konudaki dayanağıdır.
Sorgulayan, araştıran, laik bireyler yetiştil'en Calarasara)'
L)lıglin de aynı şekilde görevini s ürdlirnlektcdir. Ancak Jise1
sadece bu zengin tal'ih.ten ibaret olanladığı gil>i bu tarihi.o
devam enirilmesiyle yüküm!Od ür. Bu durum şu an lisede
sıl'aları işgal edenlerin ayılı değerler çerçevesinde ve
sonımluluk bilinciyle etrafıncla gerçekleşen olaylann farkında
ve çok yönlü bireyler olmalarıy l a münlkündür. Bu
ise kurunııın gelenekleı·i ve çağdaşlaşmayı bitleştiı·ınesiyle
mümkündür. Bu konuda örneğin sadece birkaç yıl öncesine
kadar hazırlık sınıflarında bile Multinıedya'd<ın çok fazla
yararlanmayan ve buntın yanı s ı ra lisede hala ağı r Fransız
edebiyatı dersleri yanında fransız,-a'yı çok iyi konuşamayan
mezunlar verilmesi ve lngilizce eğilimine yeteri kadar ağırhk
verilmemesi -örneğin ana dili İngili1.ce olan hiçbir öğı•etınenin
ol ınası
Haziran 2009
ve bil' ytl öncesine kadar hiç bir i.ş1evi o lmayan
ve sadece tahtaya yazı yaıınak için ktıllaılılan laborat\ıvarları.n
olma ınası,
kullanı~nası b<ınlara sadece
k(içük bir örnek ıeşkil eımektedir.
yenileılınesi, revirin adeta
Bununla birlikte labotaıuvarların
yeni baştan inşa edilmesi bu· ~'kım harekeLlenınclerin olduğuna
i_<areuir. Bu gelişmeler fiziki koşullan ilgilendiren konulaı'(!a
oluştırken aynı zar11anda liselilerin aynı rlıh içerisinde
yetiştirilmesi aç1sından ı,tiyiik öneın taşınıaktadar. Şüphesiz
bu ruh Ö'1,görl(lk ve sorumlu luğu ayn ı noktada birk>şı i rebilen
bir yaklaşımla mümkündür. Bu yaklaşım öv(inç kaynağımız
olan liseınizin, sa<lc<.'e °'1lata~•rıtylının l>ir başka Galatasaraylıyı
01
poll~X>hl-anıasından"
il>aret olmasın.ı
önleyecekriı·. l~Lt sebeı>le
blt yazını.n amacı yu karıda belirttiğim konlılartla olduğlı ü1..c...:.re
büyütecin b izler üzerine tutulınasıyla mlinlklinc.lür. Oiğeı·
yandan Galatasa ı-ay Kültür ve Sanaı Merkezi'nin kurulması
önemli bir adınl olmakla birlikte lisenin llala önemli
organizasyoıllara ev sallipliği yapamaın:ası vey;.:ı yapına_ması
Ozeıinde durulması gereken bir diğer önemli konudur. Sonuç
olarak öv(indüğümüı ve lisedeyken her y-•nıınızla bizi kuşatan
GalacasarAy'ın aynı zamanda bizlerte var of<ltığtınu unutmamalı
ve geı'ektiğincle uğnına mücadele eımemiz gereken komılarda
eliıniZ<len geleni y-.ıpmalıy11_ Aksi takdirde Galatasaray Lisesi'ni
Yiğit Okur'un yorumunda olduğu üzere "Diğer okulları
Gabtasaray gibi yapmay:ı çalışınaktan çok GaL~tasaray'ı diğerleri
gibi yapmak'" hatasına sürüklen miş olu nı z.
Bize düşen Galatasaraylılık kültOrüne ve terbiyesine
olabildiğince sahip olmak ve omuzlarını ızc.laki soıumluluğLın
fa rkulda olırı.aktır. ller şey<.leıl öneınlisi ise Galaı.asal';ıy·'ın
özglirlükÇü, t>şitlikçi, laik ve çağtlaş yapısının korunmasıyla
ayakta kalınabileceği gerçeğidir. Anc-Jk böylelikle Galaıasar.ıy
l>ir I~ yüz yıl daha var olabile<..~ktir ayılı çatırıın ahında . ..
Oğuzhan ÇAKJR
Okul Kantini Yenilendi
Öğrencilerin teneffüslerinin çoğunu geçirdiği, en çok vakic
Ağabey Ablalanmızla, Kardeşlerimizle kaynaştığımız
harcadığı
mekan değil;
yer şüphesi z kantindir. Derslerin
yoğunluğundan kurtulup nefes aldığıınız, en tatlı
muhabbetlerimizi ge rçekleştirdiğimiz kanıininıiz belki de
okulumuzun en önemli mek~nlarından biri. Bu mektepte
dirsek çOrlltmüş Ağabeylerimiz de bizi anlamış o lacak ki;
bu sene kanti nim izde uzun çalışmala ı' ''a ı·dı.
Kantinimiz, Mektebiıniz'den 1939 yıl ında mezun olan
Ağabeyimiz Fuat Diriker'in bağışl arıyla yenilend i.
Monotonluktan kurtulup, yeıli l>ir göl'ünü ın kaıaılan
kantinimizi yine Ağabeylerimizden 1956 mezunu Doğan
tlasol t asarladı . Her adınlımız<.lan tarillin kokusunu
duyabildiğimi z Mektel>imizin en yeni bölgesi kantinimiz
ve
eğlendiği
ve
ol<h.ı. Son derece yeni
nıodenl olı1lasıııa rağınen yine de
ıar-i hiıli, Galatasaraylılığ.ın farkıııı gözler önüne seriyor.
Du\>arda yıllar ö nce mezlın olmuş Ağal>eylerimizi anlatan
bir pano bultınu yo r. O ty.100<.la adı ya1..an Ağabe)rlerimiıin
hepsi Türkiye ve dünya çapında büyük başarılam sahiptiler.
Onları oku mak gururlanmamıza sebep olurken, belki
çoğumuzun hayali oldu o panoda birgün bu lunmak.
Artı k
kantinimiz sa<le<:e eğlendiğiıniz ve mlll)ai'.>bet ettiğiıniz
Galatasaraylılığı yıllar önce
bu
bir
sıralarda okumuş
Ağabeylerimizi de tarihimizi de tanıdığım ız bir yer haline
geldi. Bize bu değerli imkanı sağlayan Ağabeyl erimize çok
teşekkür ederiz .
Asiye KURT
6
Ö AMRU.R
Ha?iiran 2009
ENTRETIEN AVEC LE DIRECTEUR DES ETUDES FRANÇAISES:
MARC FOURREAU
Nous remeTt:io ns a noLre nouveau directeur des ~rudes françaises.
Marc
Fou.rrealı
qui nous a don n~ l'occasion de cet enıret icoL
A\'ftnt d'Etre le dirttleur des Crudes fraaçalses, \ 'OUS a\'e-.t travaillCau
l)'Ue de Gataıas:aray. Esr..u que \'Ous pou,•ez parler de cette pC,riode-?
Tout d'abord je vwdrais vous remercier de me donner l:ı parole
et d'avoir pense a cet en ırelien. Cette atte.ntion
ıne toı.ıche
enonnement.
Poor r~ndre a votre que.stion j'ai e(fecıive1nent tt.tvaill~ au lyree
de Galatasaray de 1996 ıl 2002. De ces 6 anıl8es qui ont ete ıres
riches je peux dire que fai d'excellents souvenirs.. )..: me SQ\ı vit:n.~
bien sOr de mes ~lC"\•es et de ceux ave<: lesquels j'ai tissC une
particuliCrc, nocan1ment dans le cadre du t hC:iıre
francophone que nO\ts avoos debute '1VCC m.'ld:ıme filosovof. )e
me souviens t!galement de b p{:ri<>de oU j'~iS "qvaı1ier.. part.'lgeam
le bureau avec Necati Bey et KJ.lıç Hoca, dis-panı n't'llheure1..ıscı rı<:n ı
il y a queJqucs tempS, tO\lS deux figures hauıes en couleur eı
avc<: qui nO\lS avons (Y.tssc.! de bons moınentS.
reLı.tion
Si on ' 't ut eoroparer la ~rlode oU ,·ous etiez au l)'tee ec aujourd'hui.
que pourri~ \'OUS dlre?
L'exercice de comparaison est coujours d~licat . toujours inco1nplet
ou ıra hi par la ınenlOirei mais ;e dirais que vous ben(!fı<.·i ez <.!e
meiUeurs ~qu ipements, plus modernes, et que elcs efforts ont l'f.C
falts reguliereı11ent pour amel.iorer les lieux de vie C01l1mune. En
1996 il n'y avait pas ele salle ınuhimeclia, peu d'Cq1..ıipcments
Jnfonnatiques, pas de saUe d'actuatice, pas de docun1entation. pas
de rC:fectoire ~ l'ext6)eur Sİ lumineux (celui-ci euü ı dans les sallcs
d'exantens actuelles), pas de joJie cantine et un vieux foyer
enfume, sombre et humide. Sur le p1'3n de ı ·ern;eignernent cl1..ı
français en revanche vos carnarack.~ b{!-.nefıcia ient de plus d'annCcs
: 2 ans de preparaıoires ı>uis 6 a.nırees jusqu'a la 1l <!nle. La
difficulıı!' esı done accrue pout vou.s qlıi devez aıteindte Je ıneııle
niveau avec ınoins de temps.
Vous a'"-ez aussi travauıe dans des pa)'S dlfferents, qu'esı ce que ''ous
pensusur l'eoseignement ici et les tl~cs par rapport aux aUtl'(S pa)'S?
Encore u.ne question di.fficile n1ais peninente. Qıaque pays po.c;.sede
son sy&eme educatif qui a ses qualitC:s et ses d~fauts ınais le
systeme bilingue et biculu.ırel de o.-ıacasaray est exceptionnel.
C'eSl une cJl:ancc dont la plupart d'entre vo~ıs son1 cons<:j<:nt~.
Les eteves de GıJcıtasaray ont ~galement ''" J)Oll-nıicl exlraonlin:ıire
que j\'li raremenı vı.ı ailleurs. NC:anmoins je ne p<:ux pas voııs
cacher que vocre g6'<!raıion se doiı de penser de façon gl ob:ıl<:
et iotemationale et que dans ce conıexce vous clevrez vous
confronter avee <les eıeves. des ~ıudiantS de ıous ıes pays. Jc Stıis
en parriculier impressio nne par l'Asie et la volonı~ de re lıssiıe eı
le travaHachame des eıeves de ces pays. Je vous in viıe done A
ouvrif Jes yeux et ı\ meııre ıoutes les chances de v()(re côıe. J'ai
dej:il indique que la maitrise de quac.re ou cinq la11gues vivantes
est un minin1um pour votce ~n~ration coınnle la nlaiıri.se des
nouvelles tec.hnologies. Mais oes nO\ıvelles te<:hnologies pr<.-ciSC::ın<.Tll
ne doivent pas vous emp€chel" de po~der une <:u hı.ıı·e plus
approfondie, solide, dassique pour touı dire, qui fem la djfr~reı'l<:e.
il n'est en 'ıouc cas plus pensable dese coı1tenter de ses capacit~s
et de $On potenıieL ..il faut le d~velopper d~ n1ai11ten.anı, ~ıre au
tı:avail sans relache. L'exigence d'excellence doiı @ıre le maiı!'e·
11l0< ... l'hun1ilitC aussi J)ar rappon a totıt ce eı ui rcStc
j faire.
fı ~pprcn<.lre.
Que pourrle:t ,·ous dire sur le rôlc de Gal3taSaray pour ı es rci aıions
inten•ationales de L1 Turquie et de la France?
il a ~ıe ı)aı· le ı)asse fonda ıllCntal et il le re.'Kera. ı>our eleııx rrıisons
pri ı'K'ipale111ent. 1·001 d'al)()(ci
parte quc Oal~tasaı<ıy C'$t
pllıs <11..ı'un
lycee, c'esı un rese.aıt et ele non)brcuses pcrsonnalitC-s fonnCes
a Galatasaray ()(.'('tlf)l..!llt dc:s ı>lt•CCS İOlf)()rt~ıntes <hı n s tOVS lcs
elon1aines ele la .so<.'iC'LC ıı.ı r<ıuc <.:t ~l l'intcrn ;ttjOn•ıl. Cc:la ı:.sı vı~ıi
poı.ır le mondc des 3fT:liı'CS1 <.le r:ın. de l;ı pı'\."$.'IC, de la diploınatic.
O'aı.urc part p;lrcc q1..ı c la ·r1..ırqui c, en Francc coınıne aillclırs,
:souffrc <.l\ın <Mf-.ıu ı <.l 'inı:ıgc, et quc J'on n!d uiı ~ou vent ce pays
si riC'he eı d iversif1C :l dcs c1ich<$ ouonıans ou rcligicux. Voıre
devoir, vous qui t'(>n n•iİSSC"/. en princiı~ lcs <lcux cu l ıures ele
ı·intCrieı.ır eı un peu plus profon<ICınenı. <!'Si <.le COflllxı.tıl'e ce.s
clicll~.S et de r:~irc connaiıre dav:ınıage la richı."SSe. I~ clivcrsiıC cı
la complexitCde voc!'c <·ulıu rc.
Que reptt.sente par exe1nple la ''isite de l'ancien ~linistre de la CUlture
et l'Ambassadeur frarıç.ais qui a eu lieu le 15 Octobre 20081 pour
l'inıportance et le rôte de Galat.ısa.ray pour ı es rtlations de dcux pays?
\;ot.ıs oubliez NI. l)e Roh;ın. t>r(-sidcnt de kt ComınisSion <.lu SCntıt.
C'esı une vi.si t~ trCs in1pon<1 n ıe nota ın_n1en t <.1"1..ı n poinl ele v·uc
syınbolique . qui ın0111re l 'i nıc!rCt <1es autorites fnın~~ises p01..ır une
insı.ituıion tcll<.: que l<.: ly<.'Cc <le G;ıl~taSal".ı.y <.-ı l;ı solielitC <.les licns
qui lı n issent nos <1et.ıx pays <.lans lcs projct.;; el<.: c:oop(:r::tli<>n
n()(~unmen ı sur le ı>lan educatif. C'<.'St aussi rC~lffi rnlCr <lans kt
oonıinvit~ c:c qoi av:ıit iı1iti~ en 1868 cı n n'cst pas frCqı.ıcnt de
voir un tel pr()jet durcr :~usi h>ngtcınps.
Etrutt le directeur des 6tudes fra.nçaises, \'O)'ez.,'Ous des probtenıes pour
J'enseignemeoı en t'rançais. Par e.xenıple est-ce qu'on a as.se-6de ressonıus
de multtnıe.dia ou d'activitts pour pra.riquer la langue française?
C'<:.sf une bon ıl<! eıuesıi<>ıl puis<ıuc c'<..osı <.-elle que je Ole pose tous
les jou ı'S poıır f:ı i re corrcctement 010n ırav<ı il. t3ien s(lr <.ı ue l'on
n·a janl:ais assez ele rı.·ssot.ı rcc.--s, jaol~ti.s assez de Jivf<.'S . janıais asscz
de OVD. Cela <.'Olne ı rCs dlCr. l\rlais au·delfl <.le <.-e prol>l&nle
matCric:I La qocst.ion ~e pose pour moi de façon eliffCrcntc: c"<.ost
..
celJc de la ınotiv;ııion d<.-s eıcvc.s ı><>u r rapprcntis~g<.: d1..ı /en
fronçaiS eıtı_i ne elöit rx•s {!trc <.'ônSidCrC <."Om.ın<: unc l:.an$tuC~trJ ılgi'fC
ffi'J İS bicn COtllOlC VOtfC 1:-ı nguc <.I<.: t r:ıvail.
Si j'\!ı.:ıi~ (:ICvc jc ne J)(>orrais p~ls S\•PJX>l1Cr <.l'avoir aı.ıı:,nı c.k: t'(nırs
en français şans ın;ıit riset p:.l r(aiıcn-.enı <:ene langue et jc fcrai
done le n~ccs.~irc ı>oıır la p~lrlcr ı>arraiıemcnı <)U plus vitc. Vous
posiez la qucstioıı <.lcs ı'CSS<>tırccs mais jc co11sıaıe quc !es CICvcs
lisenı peıı les Ji,•res qui sonı il leur elisposition, frequcnıenı ıx:\ı
le <.<>cnı re ele docu oıc nıaı ion, ptCf~tc au:< l<>gicicls c-ı l)VJ) c11
français lcs jeux d'orclinat<:uı'...Cl ''iennenı en classe san.s lcurs
livres et sans le\ırs ı11anucls.. .
C'esı p(>\ırquoi ;_tv~ını ele: rne poscr la quc~tion dcs ı\.'Ssotırc..x..~ ;c
voodraL" ~t rc c;crt:lin qvc lcs ~l t;vc-s u ıilisen ı ;·ıu ınoin.s ccllcs <ıui
$01'ıt 3 ICUJ' c.IİSp<>SİlİOO de façon OJ>Iİırıal<:.
Quellcs sont les ra.tsons. selon \'Ous. d'Ctudier en français?
l~n f:ı i t ce qui e.sı: İlllJ)Oıtan t ;\ n1es yeux c'est dans un ptcolicr
--
11
( =flAMBUR
Haziı'an 2009
J833'de Tophane ya ngın ı ile hem ahşap okul bi n ası heın
de zengin kütüphane y-•nar. Sulıan İkinci Mahmut, y•ııgından
)'eni<lcn yap ı lı r. K1..ı ıey-gü nC)' yönünde l>ir kanaı eklenir.
Konfera ns salon1..ı, mescit , kimya lal>0ratuarı 1 'f'tirkçe
ktitüı>hane ve ınUdiir lojn1anı ilave cclilit.
kala nların
IJ iı•iılci Oü n y;ı Savaşı l)ôı1e ırıi
Tıp Mektebi Dönemi
taına111111..1 yıktıı·ıı) ye11i bit' l)inaı1ı n inşasıı11
emreder• .8ir buçuk yılda tamamlanan yeni bina kagir
yapıdndır.
1827
da
y ılında,
yeni
oluştu rula n
ordu nun doktor
i h tiyacın ı
karşılamak için İkinci Mahmut ıarafım~1n ASkeri Tıp Mcktel>i
Ancak bu mektebin yer i htiyacının, öğrenci sayısın ı
ka rşı l ayama ınas ı nedeniyle yerinin <.Jeğiştirilınesine kanlr
verilir. isuınbul'daki n1evct.ıt binalar anısından, l>oş olan
k1..ı nı lur.
Galatasaray
bi nas ı
11ygun görOlllr ve gerekli ek lemeler
yapılar•k Tıp Mektebi buraya ıaşınır. 1838 yılımla Tıp Mekıebi
Galarasaı'ay binasında faaliyete geçer.
Mekteb-i Sulıani'nin Açılışı
Osmanh
Ba tdılaşrrnı sCırecine bağh
olarak, Avıupa
tarzı cğitiın
''eren ve ay<lın insaı1 yetiştiren okulların yapılmasına
gereksinme d uyar. İlk önce, .. Mekteb·i Sullani" ktırulıır.
Mekteb·i Sulıa n i'n in açılışıyla b irlikte Ga l :ıtasarJy'd;ı eği ti m
gören ııp öğrencileri Beyoğlu 'nda n Gülhanc'yc ıaşınır.
1868'dc Sulıan AbdOlaziz döneminde b ir kez daha elden
geçiri len bina, Ba ııdan DoJlu 'ya d oğnı iki k an a ı ile bu
kanatları birleştire n k1..ızey-güı1ey isıikaınetiı1de \iç kollu
şeklirıi alır. Mutfak ve bjr takıın idare binaları güneycled ir.
Döşeme
·rüın Osınanlı
g it>i
ıne ktep
<le Birinci Dünya
Savaşı'ncla n
etkilenir. Hu zor günlerde Mcktcb-i Su lı an i bir siirc için
ha.1ane olarJk kullanılır. Ç;ınakl<ale Cephesi'nden gönderilen
yaralı l ar için hastaneler yeterli ol ınad ığından. öğrenciler
cvlc riı1c gönclerilir ve y-.ıralılar binaya yerl eştirilir. l3ir süre
sonra öııce g(i nd01J(I olarak dersler boşlar, ardıocbn konferans
salonu yatakhane olarak
ku llanılarak ya ulı öğı·enciler
ele
ok\ıla alıı111·.
işgal Dönemi
1918 yıl ın cla S.lvaşın bitmesi ve Mondros Mütarekesi'nin
imzalanması Mekıelri Sultani için hiç de iyi olınam~ır. itilaf
güçleri, kışla olınay-J müsait binaları ıeker teker işgal
etnıcktedir. Önce ingjlizler. mektcl">in tahliye edilerek
kcnclilerine verilmesini ister. Hemen ardın<lan İtalyaı1lar,
Mektel>·i S1..ıhani'yc i.şg~d giıişbt1inde bc.ı11..ınu r. Neyse ki Mü<lür
Salih Arif Bey ve MonsieLır J31anchong'nun gayretlerinin
neticesinde Mekıeb·i Sultani yabancı k uvvetlerin işgali nden
koron ur.
10 Ağustos 1920 tari hi nde Sevr Anılaşmas ı ·n ın
iınza lann1asınc:ları soı1ra oı'taya çıkan
)'eni dunun
sonu c\ıncb
iıalyanlar yeniden Mekıeb·i Sultani'yi işgal eımek ister. Yi.ne
ve ıavanları ahşapı.ır.Yapıfan çılışmafann nihayetimle
1 Eylül 1868 gOnli Mekteb-i Sultani öğrencileri Beyoğlu
dönemin Müd ürü Salih Arif Oey'in uğraşları, Mekıelri Sultani
bi nıısında eğiıime başlar.
işgalini eı1geller.
1874 yılında mektep biinyesinde Daı:illfünun·ı Sultani adıyla
bir üniversi te açıl ır. Mühend islik, Hukuk ve Edebiyaı
Fakölıelerinin bulunduğu Yüksek Ok ul aralıklı o larak 1881
Cumhuriyet Sonrası Dönem
yılına
Mekteb-i Stılro ni'nin
kadal' eğitim vetir.
Sultani'de Büyük Yangın
Mekteb·i Sultani 1907 yılında büyük bir yangın felakcıi
geçirir. 7 Mart 1907 ıaıihin<leki büyük yangın, soııraki günlerin
yer bultır. Yangın, ikirıct mlidi.ir Monsic1..ır
feuillet'nin dairesindeki hav-.tg-Jzı sobasının kazara partan1Hsı
sonucu ç ıkar. Mektep tavan ların ı n yüksek ol ması, ~l teş i ıl
g:_ızetelerin{IC geniş
Milli
Müc;ıd ele kawnılıp
Cumhuriyet kurulduk tan sonra,
adı Galatasa ı-ay
Lisesi olarak <feğişti ri l ir
ve o günden bu güne bina, Galatasaray Lisesi o larak v-ulığını
sürdürür.
1987'de okul binası . Ga latasaray Eğiıim Vakfı ıarafından
oruıııJnla r ve güntlıllÜZ<lc de devaın eden
ilıti)'ll\'lara cev,ı p
verebilecek
fi1Jki iyileştirmelel'le
koşu !Jara u laşıırtlınııya Ç'• lışılır.
Damla ÇAY
üzerine su döknlmc'Sini giiçlcyirdiğinden, söndürme ç;ıtxıları
yetersi_ı k31ır
ve ya ngın
hızla !>inan ı n çatısıılı sara ı·. Ya ı1gının
ıatil gününe denk gelmesi saye.sinde 950 öğre n cinin 240'1
daiıni yatılı olarak okulda bulunmakıadır. Hu sayede ı:ıhliyc
kolaylaşır, hiçbir öğrenci zarar görmeden bi na lıoşalıılır.
Binanın yapışı nedeniyle yangın durcltırulaıııaz, sac.lece
nl1..ıllasebe dairesinden birkaç defter ve vezne odasın<laki
pam.Jann bil' kısıllı kurtal'ıJabili.r. üç saat süren yangın sonua.11
atka taı'3fıaki hadcıne koğuşl.arı ve n1\ufak <.lı.şın<la tü n1 bi11a
yanar. Oçüncli Naı">olyon'un hediyesi kütüp hane, için<le
"'Nfamuı iskeleti• buluna.n müze, binan ı n bO ıOn ahŞ(lp kısınıyla
birlikte kül olur. Öğrenciler geçici olarak Beyleı1ıeyi &u~yı'nın
yanındaki hasıııne binasına yeı·leşıirilir, o dönemde Oeylcrbeyi
Kaynakça:
1) Mek ıeb- i Sulıa ni ( ~ rof. Or. Vahdetıin Engi n)
2) Mckıelri Sulıani'den Galatasaray Llsesi'ne (Emel Engin)
3)0nak Bellek (Vefa Semenderoğlu • izıeddin Çal~lar)
4) İınpanıt<>rluğt.ın C1..unhuriyeı Kapısı (Necati Ay<.lın)
GRANDCOUR
llugiin, çeşitli kul(lplerin faaliı•etleri.ni St1rd0rd(lğ(i, Killtiir ve
~ı nat MetkC'lJ'nin yer aldığı ve lise f1..ubo1 takıınunızıo
antre1lıanlarına <>lanak sağlayan Gı-aı1<l Coıır, 1997 yılında
50.
Yıl Mezunları ıarafın<lan <.lüzenlen<li.
fkı
düzenleme y.ı.pıhn.'\c.lan önceki clöncınlertle, Gran<.I Cour'<la
için t-aıni r etti rilir ve ba k ın1 1 ya ptı r ı lı r.
Yangının sorumlusu Monsieur Fcuillet göre,•indcıl alın ır.
Yangından sonra bina, İkinci Ai><IOJl1anlit cl<>nen1ini n
su deposu, kalayl1anesi ve işHği burada bulunınaktay<lı.
Okul<.laki k..ılorifer sistemine.le kullanılae:ak olan köınlirler <.le
mimarbaşı olan Galaıa5'lray mezunu Vedat Bey ıar-Jfından
buradaki depoda soklıınırdı . Daha
S<1rayı öğrenc i ler
olduk111 büyük değişiklikler olduğunu söyleyebiliri,. Okulun
wnrtı
buraya, yemek
C!
10
€jAMBUR
Ayrıca
Türk sa ı1a,ına başarı l a rı ve
nitelikJeriyle kackıda bulunmuş nice oyun<:u, oyun ~Z:.'l rı ve
yönetmenirıin ilk adım atcıkla.ı·ı sahı1e Tevfik sahnesi olı11uşu.ır.
Söylemeye gerek var
Her biri
ayrı
bir yaz ı
ını
kOn lıSudur...
Neredeyse bir asırl ık tarihi olan Tevfik Fikre t Salonu, içinde
barındırdığı Galatasaraylılık ruhu gibi asla yaşlanmamış fökaı
ınaddi d ünyanın bir parçası olarak ona rıma ihüyaç d uymuştur.
Salonun ıeknik ve akustik problemlerini gidermek, balkonu
izleyiciye daha elverişli kılm a k amacıyla 1999 yıl ında ıniınar
Banu Çelebioğlu ve Ooç. Dr. C.n Binan işbirliğiyle bir proje
ltaz.ıxlanmışıır. Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu Rol<>ve
ve Restorasyon projesi adı alıında salona ki.ima konu l ması dahi
planlann1ış faka t tarihi ya pının koru nm as ı gerekçesiyle proje
hayata geçirilmemişıir. Yine de öğretim yıhnıı1 l>aş ında bil' ay
şüreyle salonun al'13p!an cilalanıp, yeni bir göıünüın kazandır~dı.
Onarımın zamanlaması kulüplerin çalışına planlannda ufak bir
aksamaya neden olmu.ş o lsa da Tevfik Fikret Salon1.ı ·n tl :ı ki
olumlu değişimlerin ça lı şına la l'ı da olumllı etk i leyeceğ i
umulduğundan bir sorun yaşanmaınışur.
Simgesel bir mekan o lduğu için Galaıasaray Kulüi>ü ve divan
toplant ıları ve 50. y ıl Mezunl:.lr 6\ıl \ışmasında l>ı..ı rada
gerçe.kleştirilmektedir. Galatasaray can1iasının l>ir ucunda
bulunmuş lterhangi bi r kjmse, Tevfik J~ikreı Salont.ı'nu ve
önemini mutlaka biliyoıdur. Bu yüzden salon, ·Ortak Bell ek"ıc;
yer almaktadır. GOnümUzde aytıca klasik mözik konserleri.
dans geceleri, öğre nci konserleri, resmi kutlanı a l ar ve ıiy;uro
günleri burada gerçekleşıiri lınekıed ir.
Tevfik Fikret Salonu cıınlıdır. Sandalycleri, pencereleri, peıı;a>Jıırı,
rejj odası, ıakip ışığı, balkonu, çıtırdayan parkeleri yaşamakmdır.
Sahne, kulis, perde, ış ık }'3Şamakta ve öğrencilerin yeni ve
yaraııcı fikirleriyle büyüyen ve genişleyen bir ruhu y.ışatmakmdır.
Bu ruh; tutkudur, aşk tı r, gençliktir, ya rat ı c ı l ıktı r, a kıl <lır,
fedakarlıkur, CalatasaraylLhktır... Tevfik Fikrl't Salonu; <lönüın
noktamı zdır.
Selin OVALJOCLU
MÜDÜRODASl
Tevfik Fikre(ıen bu yana, bütün ınezunlann oııak lufır.asında
yer alan mekanlardan biri de nlüdür odası<lır. Bu 0<kı n1n ~iyn ı
ıamanda mimarlık sanaıınul büyük bir aşığı olan Tevfik fikr«'in
müdürlüğü sırasında !\ayara geçjrilen dekorasyonu gOnö ınOıe
kadar deği.ştirilmeden gelmiştir. Odadaki eşyalar bire r antika
eser değe ri raşunakJa birlikte, d uvarlar ıaş basnıa tekniHiylc
süslenmişıir. Mekanda eskiden ıs ınmayı sağlayan salamandra
soba ise günümüzde !ula sadece i>acası sök ül m üş olarak ilk
günkü yeıinde bulunmaktadır. Çalışma masasının üstünde ise
Tevfik Fik.rer'in kabartma resmi vardır.
Edebiyat ıarillimizde önemli bir yeri olan Tevfik f ikret'in
odaslnda çalışıyor olınanın müdürlerimize verdiği ~ref kuşkusuz
tan1şı l maıdır. Recaizade Mallınut Ekreın'in önderli ğ i nde
Servet~i Fünun toplu lu ğu na d ahil o lan ve yenilikç i ıa r~<.l a
eserler onaya koyan Tevfik Fikreı, bu ıopluluğun dağılmasından
sonra yazdığı şiirlerde toplumsal konulara yönehniştir. Ken(lisi
ilk şiirini 1883 yılında, henüz öğrenciyken ya)'ınJan1ışl11'. l888
ydında mekıebi birincilikle bjtinniş ve 1892 ydında okullıınu ıda
edebiyaı öğretmenliği yapmaya başlamışıır. 18<)4 yılında ise
hüküm.etin maaşlarda kesinti ya pınastndan sonra. ınekcep<eki
görevinden istifa edip, Aşiyan'daki evinin yakınında 1)\ılundan
Haziran 2009
lloberı
1909 y ı lında
1\lxf\ıtrahın,ın Şeref Efeıldi•niı1 yaı'dımlarıyla mektebe ınüclür
olarAk atanan ·revfık ı:ıkret, ınüd ürlüğ\ı esnasu1<bı o dônenx lcki
Eğiıiıll Naıırı J~111nıllal1 Efendi ile anlaşınazlıklar y~ışayınc.".t
okuldaki g.örevin<.lcn l>ir <.blha geri dönınen'\Ck (izere "ynlm ışur.
Tevfik Fikret'irı okul<laı\ ayrılıl'ken geride i)ıı~kıığı en <>rıe111li
katkıl ardan lliri ohı11 ınü<lür od as ı , d.. ha o <lön e ınlcrdc.:
öğrencileriıl cı1 l>lly(ik merak kon\ılcıı·ından<h fakat döneıniııin
en korkulan i.siınleriıxle-n biri o lan vı<ara H~san" l akaplı ıni.idür
O<Jaçısından (IQl:ıyı öğrcncil<."'f oda>"" 1>ır.ıkın ginneyi, yaklaşnlayA
bile cesaret t.'<-lcınC%1<.:r<li . Hau~ı okıılu biıir<:likıcn sonra gelif>
de 1>1..ı odayı gôı'lnck iSlt-yt'lllcrin sayısı az değiJ<li. Bu Şthıslardan
biri de <kı J)a sonnı kcn<.lisi <le okuluınuzda nlU<li.irlük yapıruş
olan Salill ı\rif 13cy"dir.
·ıcvfik Fikreı t>tı ok\ıl(l(ln 3yrılın ış olsa da kendisinden $(.)n r;.ı
gelen mildürlerin hepsi bu odada çalışma ;;erefıne erişmişlerdir.
Bu müdürler sırasıyla: Salih Zek; Oeı'. Salih Arif Bey, ,\yni:ı.,dc
Hasan Bey, l'aik Bey, Behçeı Bey, Feıhi İsmail Hey, Tevfik
llehçeı Güçcr, Fethi lsfendiyaroğlu, lle$im Görmen.
~1 acit Saner, Ali 'fc<>n1an, Mul1iddin San<lıkç ıoğlu, !vlu7.affcr
Kıışuloğhı, Osına.n G(iney, ŞOkr(I Sarı, Süreyya Gün•)'. Prof.
Dr. Yıldtz.han Yayl~1 1 Prof. Dr. Er<.loğ'.ın Tc~iç, J>rof. Dr. Ethcn1
·rolga, Prof. l)r. Gün Kuc ve ş i ındi ki mcı ,l üreıniz o lan Mera l
ı\1en.1ın dır. Oktı1tıı11u~ l>öylcsinc gü ıel bir mekan kazaıxlı rdığı
için, okııltın1uzun efsanevi n1ezu11larından 1'evfik Fikret'<? l>ir
kere <l;ıl1a sa ygıların1ızı sunanz.
liazal YURTMAN
Koleji'ndc
çalışmaya baş lam ıştır.
A"''"'·
1
DÜNDEN BUGÜNE GALATASARAY LİSESİ BİNASI
Bug ün he p imizin b ü yük bir sevgiyle bağlı olduğu
ır1ektel>iıni7.iı1 aslında h eı· zan1an bir lise l>inası olar-Ak
kullanıltrıadığını ve defalarca çeşitli onarınıl~trdan geçtikte n
sonra l.>ug-üılk(i haline geldiğini l1eınen llerkes ıal1n1 in
eclel>iliyor<l\11'. işte J)\ı yazı lise binasının l>ugli ı1e ka,ıar
geçircliği dön enıleri kr<>ı1olojik i>ir sırayla inceleınekt<.-dir.
Gala ta Sarayı: 13ir 'fari11iı1 Doğıışu
Rivayt-1.e göre, Sultan İkinci l~yazu Galata sutlarına a\rlaı1n1<1)"3
gider ve av dönüşü Bcyoğlu'dan Tophane'ye doğru inerken
g<>zi.i11e b ir kulübe ~-arpar. l) inle nmek için l>u kulübeye
giden İkinci Beyazıt, i>urJda yaşayan Güllıoba'nın yeıişıirdij\i
nadide güllerden, ik"'mıntfan ve sohbetinden çok h~lanır.
Sohl>el sırasıı)<la Güll>aba 'ya kerıclisinden l' ir isteği oluı)
olınadığını sor.ın ll .llcyazıı'a Gülbaba'nın cevabı, şu a nda
lisenin lltılun<llığu yeri göstererek o raya l1ir ınektep
yapılmasıdır. Padiş.1h, bu isteği kabul eder ve 30 dönllınden
geniş l>ir a raziniJ"I duvarla çevrihnesini, içine bir cami ile lle:r
biri iki yOzer kiş i y i alabilecek Uç koğuş, her koğuşa bir
harnaın, 11ir .sulxLy <laire~'ii ve mutfak inşas1nı eınreder. Böyle<..'<!
ıne kt ep, Ga la t.:} Sa ray ı o larak şu aıl k i yerine yap ılı r.
Enderun ı\ılektebi Dönenıi
Bina 1481 yılınteın 1826 yılına kadar Galaıa Sarayı Enderun
~·tcktebi olarak eğ iti m vernlektcdir. Kanun i döncınin<lcn
sonra il1nlal edilen l>ina, 1715 yılında Üçi.incü Allmet
döneminde ıaıni ı· edilip "Saray Mckıeb i " o la rak işlev i ni
s(ird ürür. ilk küıüphanesi 1754'd e yaptırılırır. Tophane
yangınında harap olan mekte p, 1819 yılında a hşap olaı-ak
inş:ı edilir. 1826 yılında Yeniçeri Ocığı'nın kaldııılmasıyla
işlevi S<>na erer.
7
(,} AMBUR
t<!tılf>.-i ccıte cl1ancc que vous avC"t, notı pa.~ <l'aı>prendrc le
fr:tnçaiS, M3i$ d'~ltıdier en fraOÇQİS, <l:t~ \IOC 3Llll'e langLıe
<ı uc VOll'e Jangue maternelle. c•t."'Sl ıın avantage considl!r:d>lc
e l une cl\ance c.ar ccla e.'i't tres forınatcur. Eılsuite le fr-.t ılçais
v~llicule ur.e cuJture, une histoire <le la peıl.S<!e trCs jmpoı1a11te,
t f~ ı>aniculi~re et r<...oconnue moıxlj ale11 1ent. je ne veııx sunoıll
pas l'<>pposer aux autres langues et en paniculier ;l l'anglais
que VO\IS deveı eg_aleınent ınaitfiser. Ntais ~ tCı'ıtle tout le
nıonde 11\aitrisera l'anglais, <.'C n'<.-'St pa..i le cıs p<>tıt' le fmnçais.
Que pensez..,·ous sur les ~-l~ınents qui font le lyc:Ce de Galaıasaray
le plus prestigieux de la Turquie?
L't 1X1.nicttlarit~ de cel ~tablisseıı1cnt e.~ d'<:tte ı>lact: entre unc
ı rad iıio11, une hi.stoi ı-e de pltı.s de cinq cenı ans, un ııeritage
historiquc fabtıleux, iınpfe.'i;S ionoant <lonı votı s sercz
fl"-Sponsables, et tıne autre tr-Jdition C:g:1len1enı qtı i <.'Sl celi'-·
<rette tourne vcrs l'avcnir et la nt<><l<.:mitC. Jc n·y vois ~·s <le
<'Ontra<liction ına is :ıtı conır.ıire tıne dia lcctiqıı<: d i ffıcil c <.'1. tı~
enrichissantc. Je COftlprcn<ls ccpcnd;ın ı quc <.:cl:l soiı potır lcs
CICves parfois coıtıplcxe et <liffı çilc . Je ı:>ensc :ı\ıssi qıl'il ne
doi< pas suffire d'cntrer au lycec et f'inir ses C:ıudcs pour Cı rc
1.ın gal~t~sarayli. JI fatıt le nlCritcr to\ıl atı long de s::a scokırit(: ,
de ses C:ttı<les) <.le S3 vic prof'essionnelle et aussi peııı-Cıre <le
sa vic personnelle ...Ce n'esı. done ı>as se1.ıl eılıcnt un ly~c
ın.a is une &:ole de vie.
Era.nt des Crudianıs au lyde, nous pensons que la libertC et la
responsabllit~ sont deux instrwnenlS successifs q_ui font les tnıdianlS
plus libres et aL"l fois plus responsables. Qu'esc ~ce que \'OUS. par
exen1pJe \'OUS pourriez nous dire sur cela; est-ce que Yous {aites
anention ac:e poloc?
Cela me fail plaisit d'enıendre cJle'z vous le JllO( r<.....spoıl.Sabilite
et de le voir associt! ala questjon <le la libertl'. je constate
ccpen<lant une confusion MSez fr~quente stır l<ı qtı ~tjc>n <.le
la <l&fıoj tion <.le oc-s temles. jc n<.: vou<lrai.s p(l.s vous fairc tı n
cours de plıilosophie ınaiS vo\ıS <.1evc;1. savoir qu'il ne f:ıut p:ıs
c.-onfondre !es (16sirs d'ôrdre individucl ec l ::ı. lil>en~ qui iını>lique
effe<::ı i vement uoc re.sponsabiUtC cı le rCSJ)<.'1.1 dcs a uı rcs.
AtıtrenlCnt dit L1 lif>enC: ser.-ıjt la capacitC a mai1 ıiser .~ ı>mı>res
cJCsirs, voire aller conı re ses propres dCsirş, si la ı'Calisaıion
<le ceux-ci devaie nc nuin: a aucn.ı i, ;) soi <>tı au l.>Otı
fonctionneınenı d'une soci~ı~. d 'un groupc. Voila ı)()tır ınoi
<.'C qu·est <!rrc libre, respoı\S3ble, cc qı.ıc Spinoza di.').ail lorsqu'il
affimuiı: ·ı..a lil>etc~ c'eS4: la n&:essit~ l>ien con11>risc". ~'1ais
JX>lır coınpl'endre et aı:>pliquer cette idee cela <lenınndc rxufois
beaucoup de ce.ını:>.s cc de force de caracc~rc.
On est stır qu'on est assez fort p<ıur la conıp rcndre et l'appliqucr
oomme \ 'OUS disiez.. Est-ce que vons avez. 6nalen1ent des re.ınarqu~
aajouter?
O\.ı i car je vieos de m·t."ntret<.!rUr :ıvt."C (ics (X-'fSOnnt.>s reı.,,oosab&cs
de "'<l ~hane'\ inquiets etı x-au.s.,'ii pOur v0tre avenir. lls
constatenı qıı e l':ın nl-e de ı·ex.aınen , {lnn<.!e <.liffcilc, vous
avc\ıglc et qtıc VO\IS 0tıbliez ele rCfll"<:hir 3 " l'aprC:s ÖSS". brer
quc: v0tre vision d<:vicnt ( n,!$ courte. il rauı pcnscr :\ un ı>lan
d'avenir ec l)ien comprendre que ce que v<>tı,s aprene~ au
Jyo.."e en detnil-rc annee esı <>ricnte vcrs cet avenil' et doit
vous se ı'VİJ' da ılS VOS e tudes, q\t'il fauı en tirer profıı . 11.s
oonsl:ltCnl aussi. co<rune n1oi1 quc ltı coı nı:>eti ıion sur le nl::ırchC
<lu ıravail est de plus en plus nı <tc et q\ı'il faul lire , s'infonnc.:r.
se cultiver loujours <lavantag<:...
Oğ\ızJ1an Ç.r\KIR
l~nlr<.:
Mf.l{f
Hazi ran 2009
Neden "Mekteb-i Sultani" ?
Calat1$tr.1Y Ll.iesı, kuı\ıllışı.ırldan beri vetdiği cği1i111 ve yctişlil'<liği
bireyle< S::l~siııde Olkcni ıl cl lkkaı lcrl Ozeriıt<lc loplayan c:ğithn
kunlıttl atı ndao biti ol n1uştur. Du kuru ı\lun ~ıla n'tlYJ çahşıı.ğı
özgür <lüşüılt.-.: orı~ını, ülke yöneı iınin<l.: etkili ve lvpluın<l:l
öoeınli yerlere sahip ki~ilcriı1 yct i~me.'iin i :;~1ğla ınlŞ( ı r; ki ;o:atcn
kunıluş am'10 <.la yalxı.ncı <lil l>ilco <l<."Vlet a<l:;ın1ı yetl,ştirn1ckıit.
GOnllnl(i;.;de <le bu okula her yıl Gal<ıtasara>' llköğretiın
Okulu'l'Ktan gelen 50 kişi ve SBS s-ı ıı:tvıyla ıl\Cktel>in ptı an ını
ıun ur;ı n 100 k işi ile l'>i rlik ıc topl a ın l 50 kişi girmektedir.
l\1cklcbin, Anadolu Liseleri o rası nda en yl\ksck po;ınlı okul
<>ld\ığuntı cl :ı h;u ı rl~ı un:ık gcı-ekir.
'l'lirkiyc' oio gelt.'<..-eğiı)(Je gOnO ınlii:de de es.kisi gihi etkili <>lan
iı\.Siınl:ann yc..1-işıiıildiği J)lı kunııll sii:~ <hş:ında1\ nasıl ~>ri.i l'lli)'<'ıf
Kin ıi i::ıulnın clcşı iril sc <le, herkesin içinde bulunın:ık lstc<lifti
l>ir <.>n.:ırn <ICğil fnidir (;:ı ku::ı.sa ray lıhı nn <>naı\lı? (i:ı z<.'tcl<!r<lcki
halx-rlcrde, kişi nin ıllC';.un olduğt.ı \inivcr.sit(.:'nin, hı:ı u;.1 :t.<l ıtl:tn
;o::ıo1a n 1113karn1nın
kullaılıl dığı
hiç
ycrir.e "Galatas::ır;ıy J.i..<>esi
ıllC:tAınu • t<tbiriıtin
ıni gö;o:Oınt1%e çarı')(ltı yor?
Öğrcrıc:ilcrin
hayalini slislcycn Mektel)-i Sultani•<le okuo1 uş
<>lınnk, pek çoJ< kişiye göre k i şi n in g(.:' l eçcğ i ni ga r:ınt iye
alına.s ı<IJ~ çün.kü bu okııl da b i~--yler gerçek h.ı y.ıu hcnOz lise
..;ır:ıların<l~ıyken l<lnttlttr. Ülkenin her yanınd:ın, rarklı sosyal
s 111ıtl<t ı'<l:tn gcl c ıl öğı•c1lCileı· bur-.ı<la kayna.ş.ıp, k:ıt<.lcş olurlar.
'IOplumda yaşamanın ı\C <lcınck ol<lugunu öğrcni ı1cr. IJurada
l >'JŞ,laynn kardeşlik <~ınfı r IX>yu sorer. Bir S-0% V'.\rdır ki hcpinliz
l>iliri;o:.: -VJ latasaraylılar ))irt>irlcrini tutarlar.· Cerçckccn de
..;·ı r.l l :ır<.la l>a~l:ıy;u1 l>t• k~ıtd~li k ile ıllektcplilcr ilcriki yıll :tr<.I~
l>irl>irlcrini her ı:t l an<la desteklerler ve böylece l>aşarıla ı·ına
l >:;)_§::tıı kal<ttlar.
''Galaıa.~ıtayl ı öğreıl cilcr sö:.r..c.lcidir- tabus-u da gününlüi'.dc
yı k ı hn ış <luru1)1c.l:ıdır. Okul öğrc11cil crin in l.>üy(ı k (>r:lnı ş:ıyıs:ı l
l.>ölünttind<: <.'>k\ıınakl:.t(lırlar. Sô;r,elçilcrin l>Oyük l>öl(in1ünün
ise cer<:ihi hukuk vey<ı tı l1.ısl~r anısı i lişk i lerdir. Mckıcp.
tj(.iıiılllcrinc Gal<ll~LS<l-'<lY Onivc~itesi'nde dt.-'\~01 ClılK'k istcyt.-ıl
(~ı'encilcrc
iç sı nav
iotkanını S\JOO~k. başatılı olan (~rendlctin
k<>lltcrıjanlar <loğrult USt.ıfKla
G:1latas.1ray Onivcrsilesi'nc <lirek
birlikte Cal<'IUil.S.11"J)' J.i.SCSi'ndcn
SorlX>nn<: gibi pek Ç'(>k tanınnuş
On i ver~iıe<lcn btı rs k:ı;o:nn ın :ı i nlkan ını <.la l>izlerc verir.
ı'<lckıcb·i $\ıltani ça ı ısı a ltında h~ı k iıll olan özgür di.lşOncc
<>ıt;tıılı hu okulclaı1 pek çok ~n;uçı yc t~"fl\Csini sağlaıllıştı r.
Okulun her l>ir l>öl üınü ı\ün l>utan\ l>ur.tıll ıa rih kok ına.$1 ,
gcl<..'<:cğin s:tna tçılı-ınn-a adctı-ı ilham verir. Görkcınli ·rcvrik
Fikret S:ıhncşi öğr<:nçilcri tiyaırc>y<ı teşvik t.:<lerkcn, hoğa;:ı
gören bir sı nıfı n canl pcrv(lzın:ı <>tUrt.•ı> l>ir şeyl er y<ı;o:m:ın ın
i11s;ın:ı vcl'(llAi rahatlama duygusu ve 1,evk paha bi çilıne%dit.
Oktı lu ın uzun nlCIZik g.rupl:ı. rı da, okulun ve vakfın verdiği
<lc.steklerlc yapılan ınli1ik yanşınalarında ))üylik başa rılar elde
gt.'(iŞlcrin i sağl ar. Bununla
ınc;o:ı.ın <>ln1::ı k ytııt<lışı n<.laki
cımckH.'<lirl cr.
ve .sanat m<!1kczi olan 13<.--yoğlu'nun göbcğin<.lc
okul. yab:ıncı dil a~ırlıklı ögrctim şekliyle çağı
<lOnya i nsa ı\latı )'Ct işıiril'. l~u i o.s.ın l ar yaşao ıl ao
iSt::ınl)l.ıl'un külıi.ir
ktıı\ıl n1\ış 1)1.ı
)'<4ka l ;ıyao
olayla ı'<l. <hıy;ırlı , Galaı~lsataylı olına.rıın verdiği s-orurnluluk l :ırı
S,CtirC.n İl\.$3nlar (>!up, l)uhındukfarı h<:r Ç<!vre<lC klihür
l>irikinllcri ve yaşa ın şekilleriy le koktycı :ıyırt c.'<Jilir ve <.liğer
ins:ınlar:l örnek t<.~ki l <.-d<:-rtcr.
Aı:uürk'lin ktı r<l tı ğu Çağdaş 1\ irkiye Ct.ım1luriyeti konıya n .
Oll\ı n ilkelerinden ıav i7. vernwyı;.-'11 , llilinıin ve :;<1n:ıtın ıoplt.ıılt\ı
h'Clişıi r<.'Cck y<.--ganc unsurlar oldugunon bilincin<:lc olan i'vlcklclr
i Sult~lıli ög.rencilcıi alışık olduğtııllllZ gn>i her ı;.u11a.n ülkcoiı1
bı('k:ceğindc etkin l>ireylc-r olar.ık, ·rotkiyc'ye hüytik hii'Jtıctlc:.•ıtll"
)'CritlC
l >u l unacaklardır.
lla:t_.al
Y lJR'f'~'lAN
Q
@ AMB l!JJR
8
Haziran 2009
.
.
DOSYA: ARAMIZDAKI KUVVETLi BAG ... ORTAK BELLEK
t:fıAMB:U R
9
olurou. Salonun yanındaki kap~ar yalnızca seyircinin salondan
ıop lu ca ve kolayca çı kmasına yarard ı . Vedaı Tek b u
düşüncelerle salonun arka tarafındıki sınıfı •fuaye" yapıp
araya bir kapı açtı.
Orta)"• şık ve gösteri,şli bir ıiyaıro salonu çıkmıştı. Ülkemizde
okullarda yap ılm ış ilk salondu bu. Gti1.cl bir ôrnek. Y ı lla r
sonra, 2005'ıe Galatasaray Lisesi'nin Paris'ıeki kardeş o kulu
olan Lycle Victor D\ınıy'nin müclliıü l.stanbul'a liseyi ziyarete
geldiğinde salona hayran o lacak ve iç çekerek "bizde böyle
güzel bir salon, ne y-Jzık ki, yok• diyecekti. Oysa bu lise
Paris' in önde gelen ve zengin okullarından biriydi.
Öğrencilerin babaları ya büyük şirketlerin patronu, ya da
belli başlı politikacılardı. (Ben o liseyi ge-<diğim zaman
gördüğUm toplanıı salonu içine iğreti iskemlelerin d i zilmiş
olduğu bir barakaydı adeıa.)
Tevfik Fikret düşlediği ve umutlarını yüklediği salona
kavuşmuşnı. Ancak bağnazlık derhal baş kaldırdı. •Mescidin
Osıündeki salona tiya!fo yaptırdı, orada göbek anıracak"
diye kamP<tnya ooş~mılar. Hana 31 Maıt şeriat ayaklarunasııxla
o kulu basmayı bile düşündüler. Tevfik Fikret çapulcu siirüsü
yürüyüşe geçtiği zaman okulun kapısını n ö nüne çıkıp
.. l3uraya ancak benim cesediıni çiğneyerek girel)ilirler"
d iyecekti.
•Tevfik Fikret Salonu• onu yaptıran bu büyük şa i rin, bu ulu
düŞ(inürün gele<.-ek kuşaklara bıraktığı bir armağandır. Onun
<lüşlerini ve inancını taşıyan bir mesajdır. Başarılı olmu~ lJir
111iras. O rada yetişen. or.ının ~:ocuğu <>lan 400 kişi ileri
yıllarda profesyonel olmuştur, ama binlerce genç de oradan
feyiz a J mışl ır . Kendilerini orada bu lmu şla rdır. Orası
}'aşamlarının dönüm noktası olmuştur. Kişilikleri orada
TEVFİK FİKRET SALONU
"Mekıel>-i Stılrani'nin her öğrencisi sahne [Ozunu y\ııın:l lı " diye
düşündü günümüzden 100 sene önce ı 19 numaral ı ·rcvfik
Fikret .. . Sahne tozunu yutnlalı ki, o ıoz genzini yaknlalı,
gözlerini yaşa rı nı a lı . Ancak bu yolla öğren c iler; geleceği n
diplO ıllatlal'ı. f>OIİtikac ıları, düşünürl el'i, medya ,ve gÖ.~ICl'İ
dünyasının nitelikli 3d<tın l a rı olmak için gereken ol g\ı nluğa
eri şeb ili r ve l>öylclikle l}aııya bir pence ı·e aç ıl abili r<l i .
1'cvfik Fikr<:l d e 1907 yangını n dan sonra Lisc'nin ınlidürli
olduğunda akJıncla öğı't.'llcileri "'sultanlann ıncktcl)iılC" yaraşacak
biçimde her yönüyle eğiı ınek içi.n gerekenleri yapmak vard ı.
O s ı ralarda binanın yenideıl onarılması günden1dey<li. M iınar
olar.ık, sonradan ser n1inla r· ı şeh ı·iya ri olan, Galatasaray Lisesi
ve ı>aris l~oole <.le.o; Beaux Ans nlezunu, Galatasaray derneği
kurucııları n d:an , Yeni ı>osıalıane bi ıla~ı ın i marı Vedat 'fek
görevlendirildi. Salonun y.ı,pıllŞ arruı.cı öğrencilerin ~lışmalarını
sunabileceği l>iı· ınekana sahip olmasını saA.laınaktı. l'cvfık
Fikret &ılonu'nuna ek olarak kulis ve lobi oluşturrnak omocıyla ,
salonun sağ ve solundaki iki sınıf yıkıldı. özellikle lobinin
varlığı salonun\ın profesyonel tiy.ıtro sahnelerinin kriterlerine
uygun olnlak amacıyla hazurlan<tığının ka11ıtı<.hr. Oalla sonra
lobi bugOnk(\ Abdurrahman Şeref Salonu'n:ı <JönOştUn11dO.
·revfık Fikret, kültürel faaliyetlerin gerçekl eşı irilebiJeceği bir
salon fikrini sunnlak ve M i maı· Vedat 'fek'e ilhaııl vermekle
Galatas:ıray Lisesi'nin 2. Gül B.1ba'sı oldu. (Bu nokt;ı<ia salonun
ıasa.rıınını yalnız başına yap-tığı konusundaki yanlış inanışı
dü%elunek gerekir.) Salon. Tevfik Fikret Kürüphancsi ve
Al>durrahnlan Şe ref Salonu gilJi n1i ınar Vedat ·rek'in diğer
rasa rıınlarıyla benzerlik göslerınekted i r. Bura<lan tasarı m ve
inşayı onun yaptığı sonııc..ı.ınu çıkarsak <.la salonu <liğer tiy.ttro
ve konferans salonlarında n faJ'klı kılan, tuh ve şevk katan
1·cvfik Fikret'tir. S:ı l onun mesci<lin üzerine yapı l ması. kimi
gericileriı1 dikerıli oklarına maruz kalınasına neden o lsa da o
yılmadan sal onuıl varlJğın ı , öğrencilerin h akları nı savundu.
Baskılara boyun eğmektense istifa etmeyi ıercih etti Kendi
sözleriyle ifade edersek "Hak bellediği bir yol:ı yalnız gitti ...
Ama yanıhn ışt ı, yaln ız değildi. Ağabey l erine ve kendilerine
yapılan bu haksııbğı kaldır.ıınayan öğrencUer bir hafta boyunca
-
Haziran 2009
~
lletişim ve etkileşim o lmadan bir toplumun bireyleri bir
arada rutunaınaz.. Anılar olmasaydı geçn1işi11, tımut edilınese
geleceğin ne anlaım kalırdı' Tambur ekibi olarak, GalaıasarJy
camiasının temellerinin bu ilkede saklı olduğunu vurgulamak
istedik ve "Ortak Bellek" ~lığı altında tüm Galatasaylıların
ucundan bucağından etkilendiği kimi konulan incelemeye
çalışıtk. Elbene lisenin tarihinin dallı budaklı ol~u. başlıkları
tüm ayrı.ncılarıyla bulup, masaya yat1rınan1Jz1 engelle<li.
İstemede n atladığımız noktalar olmuş olabi l ir.
Biraı da bu kavramın nereden geldiğinden baf1setn1ek
gerekirse, 1989da 3.4 yıl süreyle "GSL GAZETE" adında bir
gazete ve yanında Galatasaray Belgeliği adı ve "Müşterek
Hafızamız • Ortak Bellegimiz" alt başlığında bir e k
yayımla nmıştı. Gazetenin sahibi Yiğit Okur, genel yayın
yönetmeni ise Atila Alpöge idi. O rtak Bellek kavrJmının
ortaya çıkışı ~e buradadır. Bu kavram ve içerik, daha sonra
1998 yılında Vefa Semenderoğlu ve İzzeddin Çalışlar
Abilerimizin yazdıkları Ortak Bellek-1948 Yılı Galatasaray
Mezunlarına 50. Yıl Hatı rası kitabında da ku llanı lmı ştı r.
Görüldüğü gibi Galatasaray ile ilgili herhangi bir araştı rmanın
kökeni, bir adın orıaya çıkışı bile bir hikayeye dıyandınlabilir
tıpkı kendisi gibi. Su okul gibi Tambur da geli,şmeye, ortak
belleğımlzi yansıımaya devam edecektir.
Selin OVALJOGLU
duran insan malzeme.siyle ülkenin fa1.Ja yol alam~tyacağını
biliyordu. Geleceğin yeni Türkiye'sinin tek umudl! gençlerdi.
Zaten lisenin müdü rlüğünü bu 1.ın11.ıtJa ve b1.ı bilinç nedeniyle
kabul etmişti.
O sırada lise de zor günler yaşıyordu. !lir yıl önce çıkan feci
yangın
okulu l1antl)eye
dönüştünnüştü .
Bir yanclan
ona rım
<ievaın e<.liyor, öbiir yandan <la dersler yapılıyor<.!u. Lisede
l>aşıhc)ztıklıı k l1iiküın s ü riiy<>rd1.ı. Yeni ınü dürlt n
çevresindekiler "liseyi adam edebilmek için en az yüz
<>ğrenciyi
okuldan kovmalısın" diyorlar<.lı. Tevfik Fikret l'>tı
<>neriyc güldü, geçti. ·rersintt öğrencilerine sevgiyle ~l t\ip
çı k u ; onları dinlc}'Cn, onları anlayan ve 011lan kazanmaya
çalışan bir ağabey gibi davra ndı. Kısa wmanda yarattığı
güçlü sevgi ve saygı esintisiyle öğrenci leri derslere sıkı s ık ı
bağlayan bir düzen geldi o kula.
Ancak Tevfik Fikret için bu yeterli d el!ildi. Uzun yıllar
l>oy1.ınc-.-t bas k ı, gan·ut'U\zl ık ve polis kontrolli alun<la ezilın iş
olan toplunl.<..la kişiler su sk\ı n 1 ürkek ve çekingerı tavırlıydı.
Tevfik Fikret gcleccğın insanı çok farklı bir profile sahip
olmalı diyoıdu. Kendine g(iveni olan, düşüncesini ~-ekinmeden
söyleyen, kendini etkili biçimde ifade eden ve kalalxılıklaı\n
karşısına kori<madan çık:ın insanlar yeıişmeliydi. Bu, d'-rslcıfa
sağlanamazd ı.
Tevftk Fikret'i hep bir şair olarak biliriz. Ama o bir düşünce
·'-'·'~ ."~··~
- ~
~
TEVFİK FİKRETİN ARMAGANI•
2010'da yüzüncü yılını dolduracak olan "Tevftk Fikret Salonu"
değil yalnız Galatasaray cam ias ını n, bütün ülkenin eller
üstünde tutulacak değerl erinden biridir.
Dikkat ederseniz, "Galatasaray Llsesi'nin" deınedim de,
"camiasının• dedim. Çünk ü b u seçkin salon lisenin d:ır
~
.~
--
~
•ı· · '-~
.
''
.
oluşmuştur.
Su b<ıkımdan
'1'evfik Fikret Salonu• Galatasaray caıniasının
en değerli v-Jrl ıklarınclan biridir. Yalnızca bu camianın değil ,
ülkenin de. Bu olguyu bizlerin, okul öğrencisinin , okul
yönetiminin ve eski mezı..ı nların asla ı.ınutınaınas ı gerekil'.
Atila Alpöge
çerçevesini aşıp geçmiş, cım.ianın mınam.ı.na cbn1gasını vul'an
bir varlık olmuştur. Giderek, etki alanını ülkenin büt\in\lne
yaymış ve geliştirip yetişti,.diği değerli genç.lerle Türkiye'ye
değiş ik alanlarda seçk in sanatçı l ar sunınuşl\l r .
Birçok genç ilk tiyatro deneyimini burada yaşadı ve burada
kıııandığı birikimle profesyonel tiyatroya yönelme cesaretini
buldu. Gene sayısız genç (daha sonraki yıllarda ülkenin
hayran olacağı) •müzik insanı• kimliğini burada edindi. Bazı
değerli film yönetmenleri gerçek sinema d uygusunu ilk kez
bu salonda yaşadılar. <Nitekim ı96Q·ıarda ülkenin en önemli
sinema eleşıirmeı1i '"Türkiye'ni n ilk sinematek denen1esi
Galatasaray Lisesi'nde yapılmıştır" demişti.) Bu bereketli
salonun Tüıi<iye'ye armağan ettiği (ve her biri kendi alanında
ülkenin yaralJCI gücünü birkaç adım öteye götürmüş olaı1)
profesyonel tiyatrocuların. müzikçilerin ve sinemacıların
sayısı 4-00'e varmaktadır.
• • • • • •
Tevfık Fikret, 1908'in son g(tnlerinde liseye müdür olduğu
zaman ülke çalkaıııılı bir dönem yaşıyordu. Türkiye tarihinin
önemli bir dönüm noktası o lan Meşrutiyet beş ay önce ilan
edilınişti ve ülkenin ilk seçimleri yalnızca b ir ay ö nce
yapılmıştı. İlk heyecan geçıi.kten sonra kişisel ihtiraslar gün
ışığına çıkmış ve birbiriyle çatışan g1'ıplar belinn~ti. Tevfik
Fikreı karşısındaki göı\inümden rahatsızdı. Onalıkıa dolaşıp
bir ressaın ve amatör bir miınar<.IJ. Çeşitli dallaf"J ilgi
duyan gerçek bir "1ruıtçı. llaşanlı bir tiyatroC\ı gibi, konuşurken
etki yaratm;ı l>ece risi vard ı . Evinde ari<adaşlarıyl~ı birlikte
tiyatro bile yaı>mışhıtdı . l3u ne<lenle, 'fevfik Fikret aradığı
çözümı:ın tiyatroda olduğunu biliyordu. Gençler sahneye
çıktnah ve l>e<lcnlcrine, seslerine, yüzlerine sallip olınayı
a<lamı ,
öğrenmel iydile r.
İlk kararfarırıdan biri tiy-Jıro salonu yaptınılak o lcl'u. OılaCııl)ı
ylir\ltcn l>aşıniınaı· Vedaı 1'ek'i eski yıllardan tanı}'Ol'dtı;
lis<.'<le ~'Cicbiyat öğreımenliği yaptığı sırada Vedat Tek okulda
öğrenciy<li. Ona eskiden n1üze olarak kullan ılan, ama
saklanan ınalzcmele ri n tama rnı yanmış Ol<lı..ığu için i şlev i
k;ılnıaınış ol;ın geniş salonu gö:.1crdi. Yan(Jaki sınıfın duvarını
yıkıp, o raya sahne yaptılar. Üst kattaki yatakhaneyi ortadan
k;ıldırıp balkon ol uştu rdular. Ve<lat Tek l'aris'te gördüğü
liyatro binalannd:1 seyircinin önce bir "fuaye'')1e gel<liğini 1
buradan salona g~-y1iğin i biliyordu. Tiyatro d~xliğiniz böyle
'Bu yazı yawnn Tevfik Fikret Salonu'nun yOzunc(\ yılını
kutlamak ve Galatasar.ıy Lisesi'ndeki ıiyaıro çalışmalarının
tarihini yazmak amacıyla hazırlamakta olduğu ve gelecek
y ı l yayımlanacak ola n kit apta n özetlenmiştir.
eğ itimi
durdurdu zira Tevfik Fikret'in
yoksun bir Galaıasaray anık
eğitim anla yış ın dan
Suluni" değildi. Salonun
işte budur.
Geçınişten günümüze o sahneye adım ı n ı at mış her öğren ci
Tevfik f ikret'e minnettardır.
Salon, birçok öneın l i öğrenci orga niıyonuna, konserlere,
oyunlara ev sah ipliği yaptı. Onlarca öı-nekıen l)itini söylersek;
Ahınet San'ın öğrencilik yıllannda, o ve arkadaşları Emel Sayın'ı
daveı ettiler. Timtı r Selçı.ık 'un konserinde arkaya bir perde
yerleştirilerek ilk def-.- görüntülü konser o rganiıe ettiler.
"Mekıeb-i
günümüule lınJa onun adıyla anıll'Tl3sın ın ana s<.--bc:bi
Spoılsorlan öğrenciler keıldileri btıluyorlardı. Gi1nUıntizdckj
festival
ela bu wm3nlar<la, ·revfik Fikret Salonu'nun
a hşapları üstüne kuJ'uldu. Salon. ınüzik faaliyeıJeri dışın<la
folklor çalışmalarında da akıif bir biçimcJe kullanılıyordu. Yazın
u l\ıslararJsı festiva lle r di.iıcnleniyor, çoğı..ınlukla Balkan
ülkelerinden gelen yabancı fo!klör gnıpları okulda ağı rlanıyordu .
Çok değil 30-40 sene ö ncesiydi. J>eki ya ıiyaıro? 1968 G.L'indc
sa<lel-e erkek öğrenciler olduğundan tiyaıro oy\ınlarnıda kız
oyuncı.ı ya ihtiyaç duyulduğunda Noıre Dame de Sion lisesindeki
m3ntığ,1
k ız öğrencile rl e çalışılmıştı.
,.