SESİMİZ 15. Sayı

Transkript

SESİMİZ 15. Sayı
SAYI: 15 • KASIM 2012
İSKEN İLETİŞİM BÜLTENİ
“Türkiye’nin Geleceği Aydınlık”
ESNAF Eğitimlerine
İsken Desteği
İSKEN'e
Bir Ödül de SGK'dan
Rekabet Güzeldir...
İSKEN 5. Geleneksel
Dostluk ve Dayanışma
Futbol Turnuvası
doğanın yeşili,
yaşamın aydınlığı...
“Türkiye’nin Geleceği Aydınlık”
PAINTBALL
HEYECANI
Editörden
Dağlık bir bölgede adam küçük oğluyla
yürürken, oğlan ayağını taşa çarpar ve can
acısıyla, "Ahhhh!" diye bağırır. Dağdan
"Ahhhhh!" diye bir ses gelir ve bunu duyan
çocuk hayret eder. Merakla "Sen kimsin?"
diye bağırır; ama aldığı tek yanıt, "Sen
kimsin?" olur. Çocuk bu yanıta kızar ve, "Sen
bir korkaksın!" diye bağırır. Dağdan aldığı
yanıt, "Sen bir korkaksın!" dır.
Babasına bakar ve, "Baba ne oluyor?" diye
sorar. "Oğlum dikkat et!" diyen baba, vadiye
doğru, "Sana hayranım!" diye bağırır. Ses,
"Sana hayranım!" diye yanıtlar. Baba, "Sen
harikasın!" diye bağırdığında, bu kez
dağdan, "Sen harikasın!" yanıtı gelir. Çocuk
şaşırmıştır, ama hala ne olduğunu pek
anlayamamıştır.
Baba oğluna durumu açıklar; "Oğlum,
insanlar buna yankı derler; ama gerçekte
yaşamın ta kendisidir. Yaşama ne verirsen
sana onu yansıtır. Yaşam senin
davranışlarının bir aynasıdır. Eğer
yaşamında daha çok sevgi istiyorsan,
insanları daha çok sev. Eğer sana saygılı
davranılmasını istiyorsan, insanlara saygılı
davran. Eğer başkaları tarafından
anlaşılmak istiyorsan, önce başkalarını
anlamaya gayret göster. Eğer insanların sana
sabırlı ve hoşgörülü davranmasını istiyorsan,
önce sen onlara karşı sabırlı ve hoşgörülü
İçindekiler
2
olmalısın. Oğlum, yaşamda ne ekersen onu
biçersin. Bu doğa yasası, yaşamının her yönü
için geçerlidir."
İnsanların yaşamı tesadüfler sonucu
oluşmaz; insanların yaşamı onların
davranışlarının yansımasından başka bir şey
değildir.
Geçenlerde bir dergide okuduğum bu
anonim öyküyü çok beğendim ve sizlerle de
paylaşmak istedim...
Bu sayımızda, yine sizler için,
beğeneceğinizi düşündüğümüz sayfalar
hazırlamaya çalıştık. Dergimizin içeriği de
her zaman olduğu gibi İSKEN'e dair. Yani
bizi anlatıyor. Zevkle okuyacağınızı
umuyoruz.
Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle...
Saygılarımızla,
Özlem Öztürk
İnsan Kaynakları Uzmanı
SAYI: 15 • KASIM 2012
İSKEN İLETİŞİM BÜLTENİ
“Türkiye’nin Geleceği Aydınlık”
2 KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK
8 İÇİMİZDEN BİRİ
11 ÇOCUKLARIMIZ
12 İŞLERİMİZİ TANIYALIM
8
16
İletişim Bülteni
Genel Müdürlük
Budak Sokak No: 4
06700 Gaziosmanpaşa
ANKARA
Tel: +90(312) 455 2 455
Fax: +90(312) 455 2 456
12
İSKEN
Sugözü Enerji Santrali
Sugözü Köyü Mevkii
01680 Yumur talık
ADANA
Tel: +90 (322) 355 2 455
Fax: +90 (322) 355 2 456
14 SAĞLIK EMNİYET ÇEVRE
16 ETKİNLİKLER
21 SAĞLIKLI YAŞAM
24 KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN
21
25 BÖLÜMLERİMİZİ TANIYALIM
27 İSKEN’DEN HABERLER
www.isken.com.tr
[email protected]
30 GÜLMECE
Tasarım / Yapım
Papirüs Reklamevi
Tel: (312) 440 95 96
Fax: (312) 440 00 11
32 GELİŞİM AKTİVİTELERİMİZ
www.papirusreklam.com
27
25
33 BİZDEN
32
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
ESNAF EĞİTİMLERİNE
DESTEĞİ
2
3
İSKEN Sugözü Enerji Santralı ve Yumurtalık Belediyesi'nin katkılarıyla,
Yumurtalık Kültür, Turizm ve Doğa Varlıklarını Koruma ve Sosyal Kalkınma
Derneği (YUM – DER) tarafından düzenlenen II. Esnaf Eğitim Programı
kapsamında dernek üyesi 62 esnafa; Turizm Teşvikleri, Hotel/Restoran İşletmeciliği
ve Satış/Pazarlama Teknikleri konusunda eğitimler verildi.
Program kapsamında ayrıca Antakya, Harbiye ve
Arsuz'u kapsayan bir inceleme gezisi de
gerçekleştirildi. Özellikle Arsuz Belediyesi'nin
katkılarıyla gerçekleştirilen Arsuz ziyaretinde
katılımcıların örnek turizm işletmelerini yerinde
görmeleri sağlandı.
Etkinliğin son gününde ise "Temiz Yumurtalık"
sloganı ile Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri
Fakültesi, Yumurtalık Meslek Yüksek Okulu ve
Yumurtalık Sualtı Uygulama ve Araştırma
Merkezi öğrenci ve öğretim üyelerinin katılımı
ile Yumurtalık Sahili, Yumurtalık Limanı ve
Yumurtalık Kalesi başta olmak üzere önemli
tarihi ve turistik alanlarda çöp toplama
kampanyası düzenlenerek temizlik yapıldı.
Temizlik sonrasında denizin içerisinde balık
adamlar tarafından tespit edilen onlarca atık
lastik vinç yardımı ile karaya çıkarılarak
bertaraf edildi.
Bununla birlikte başta YUM-DER üyesi esnaflar olmak üzere, kamu ve özel sektör
kuruluşlarının yöneticileri ile sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini bir araya
getiren etkinlik süresince; Yumurtalık'ın yakın gelecekte bölgesinde önemli bir
turizm merkezi olabilmesi için izlenmesi gereken stratejiler ortaya kondu.
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
İSKEN'E
BİR ÖDÜL DE
SGK'DAN
4
İSKEN'DEN
ÖĞRETMENLERE
LİDERLİK
ENERJİSİ
2008 yılında bölgemizdeki eğitim altyapısını
güçlendirme hedefi ile başlattığımız "Benim Okulum
Projesi" kapsamında Öğretmen Akademisi Vakfı
(ÖRAV) ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde Yumurtalık
ve Ceyhan'da faaliyet gösteren ilköğretim okulu
yöneticilerinin Eğitim Yöneticisi Geliştirme Programına
(EYGEP) katılmaları sağlanmıştır.
ÖRAV tarafından yürütülmekte olan ve temel amacı
meslektaş dayanışmasını arttırarak, bir okul
yöneticisinin yeterlilikleri doğrultusunda, yaşam boyu
öğrenme sürecini yönetebilmek için ihtiyaç duyduğu
temel becerilere katkı sağlamak olan EYGEP
çerçevesinde organize edilen eğitim semineri
16-20 Nisan 2012 ve 14-19 Mayıs 2012 tarihleri
arasında Yumurtalık'ta gerçekleşmiştir.
Toplam 50 saat süren ve 35 ilköğretim okulu
yöneticisinin katıldığı EYGEP seminerinde;
"Kendini/Kurumu Tanımak, İlişkileri Yönetmek, Ekibi
Yönetmek, Meslektaş Koçluğu, Öğrenmeye Liderlik
Etmek, Toplumsal Liderlik, 21. Yüzyılda Öğrenme
Ortamları" konuları paylaşılmıştır.
5
ADANA'DA
SOSYAL GÜVENLİK KUTLAMA
ETKİNLİKLERİ KAPSAMINDA,
2011 YILINDA DÜZENLİ VE
EN YÜKSEK PRİM ÖDEYEN
İLK 10 ŞİRKETE ÖDÜL VERİLDİ.
Adana'da 2011 yılında düzenli ve en yüksek prim ödeyen
ilk 10 firmaya, 17 Mayıs 2012 tarihinde düzenlenen törenle
ödül verildi.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Adana İl Müdürlüğü'nce
"Sosyal Güvenlik Haftası" kutlama etkinlikleri kapsamında
Mavi Sürmeli Oteli'nde düzenlenen ödül törenine yoğun ilgi
gösterildi. Törene; Vali Hüseyin Avni Coş ve Büyükşehir
Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ile birlikte Adana
Vergi Dairesi Başkanı Serdar Aksoy, Adana Serbest
Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Ahmet
Coşar'ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Önceki yıllarda olduğu gibi 2011 yılında da İSKEN Adana
genelinde en yüksek ve düzenli prim ödeyen firmalar
arasındaki yerini aldı. İSKEN'e ödülünü Adana Büyükşehir
Belediye Başkan V. Zihni ALDIRMAZ takdim etti.
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
Kurumsal Sosyal Sorumluluk
23 Nisan Ulusal Egemenlik
ve Çocuk Bayramı'nda
6
İSKEN ileTİYATRO
COŞKUSU
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
coşkusunu yaşayan çocuklarımızın sevincine
26-27-28 Nisan 2012 tarihleri arasında sosyal
tesislerimizde gerçekleştirdiğimiz İSKEN Çocuk
Tiyatro Günleri etkinliği ile ortak olduk.
Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında
okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik
kapsamında; insanların sokak hayvanları
konusundaki özensizlikleri ve bilinçsizliklerinin
irdelendiği ve hayvan sevgisi
kazandırmaya yönelik mesajların
verildiği bir tiyatro oyunu sergilendi.
Etkinliğe katılan çocuklar tiyatronun
büyülü atmosferi ile keyifli vakit
geçirirken, biz de İSKEN olarak
çocuklarımıza unutamayacakları bir
bayram anısı hediye etmiş olmanın
gururunu yaşadık.
GELECEĞİN SPORCULARINI YETİŞTİRİYORUZ
Yumurtalık Kaymakamlığı ve İlçe
Milli Eğitim Müdürlüğü'nün
katkıları ile İSKEN tarafından
açılan Yaz Spor Okulu
02 Temmuz - 17 Ağustos 2012
tarihleri arasında, Sosyal
Tesislerimizde gerçekleştirilmiştir.
Katılımın ücretsiz olduğu yaz spor
okulunda, Basketbol, Futbol, Tenis,
Yüzme ve Satranç olmak üzere 5
farklı branşta toplam 350 öğrenci,
alanında uzman 12 eğitmen
eşliğinde yeteneklerini geliştirme
fırsatı buldukları gibi, serbest
zamanlarını da sporla
değerlendirdiler.
7
İçimizden Biri
İçimizden Biri
büyük itici gücüm oldu. Şimdi en büyük hayalim bunu
gerçekleştirebilmek. Bunun çok zor olduğunu biliyorum
ama imkansız da değil. Eğer fotoğrafı kovalarsanız sizi eli
boş bırakmayacaktır. Buna yürekten inanıyorum.
8
Fatma Güney Laçin
Değerli okuyucularımız,
Bu sayımızda içimizden biri köşesinin konuğu Fatma Güney
Laçin. Fatma Hanım'ın fotoğrafçı yönünü bazılarınız biliyordur.
Fakat biz, bu sanat dalına nasıl başladı, şu ana kadar neler yaptı
ve daha neler yapmak istiyor diye merak ettik ve sizler için
kendisi ile bir söyleşi yaptık. Kendisini bu yönü ile daha
yakından tanırken, harika fotoğraflarından bazılarını da bizlerle
paylaşması fırsatı yaratmış olduk. Zevkle okuyacağınızı
umuyoruz.
• Fotoğraf Sanatı ile nasıl tanıştınız?
Çıktığım bir yurt dışı gezisinde elimdeki küçük fotoğraf
makinemle çekmek istediğim güzel kareleri yakalayamadığımı
fark ettim. O gezi sırasında tanıştığım bir arkadaşım yeni aldığı
profesyonel kamerasıyla çektiği fotoğrafları benimle paylaştı ve
fotoğraf daha çok merakımı çekmeye başladı. Gezi sonrası
döner dönmez yine aynı arkadaşımın sayesinde haberdar
olduğum AFAD'da (Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği) Temel
Fotoğrafçılık Eğitimine başladım.
• Fotoğraf neden sizi kendine çekti? Neler hissettirdi?
Fotoğrafa başladıktan sonra çeşitli fotoğraf sitelerine üye oldum
ve birçok fotoğrafa bakma olanağı buldum. İzlediğim
fotoğrafların büyüsü beni kendine çeken en önemli unsur oldu.
Her birinin içinde ayrı bir hikaye vardı. Kendi kendime: "Bir
gün ben de böyle fotoğraflar çekebilecek miyim?" diye sormaya
başladım. İşte o çekmek istediğim büyülü fotoğraflar benim en
paylaşıyorum. Hatta fotoğraflı gezi yazılarımdan bir tanesi
Anatolian Panorama dergisinin Kasım-Aralık sayısında
yayımlanacak.
• Fotoğrafçılık ile ilgili ne gibi eğitimler aldınız?
Az önce de bahsettiğim gibi önce AFAD'da iki ay süren
Temel Fotoğrafçılık eğitimi aldım. Daha sonra yine AFAD
bünyesinde açılan çeşitli fotoğraf atölyelerine devam ettim.
Önümüzdeki yıl içerisinde Dijital Fotoğraf Teknikleri
Atölyesine devam etmeyi planlıyorum. Günümüzde fotoğraf
makinelerinin dijitale dönmesi nedeniyle bu teknikleri
kullanabilmek fotoğrafçılar için kaçınılmaz hale geliyor.
• Daha neler yapabilirsiniz? Ya da neler yapmayı
düşünüyorsunuz diye sorayım...
Portre fotoğrafları her zaman benim için özel bir alan oldu.
Hem izlemekten hem de çekmekten çok keyif alıyorum.
Bundan sonra özellikle bu alanda kendimi geliştirmek
istiyorum ve tabii ki her fotoğrafçının hayalinde olduğu gibi
ben de kişisel bir sergi açmak istiyorum. Ayrıca gezdiğim
yerleri ve bana hissettirdiklerini hem yazılarımla hem de
fotoğraflarımla daha etkili bir şekilde yansıtmak istiyorum.
• Fotoğrafçılık alanında kendinizi nerede görüyorsunuz?
Fotoğraf birçok kişi için sadece bir kareden ibaret görünse
de aslında hem teknik hem de yaratıcılık anlamında sınırları
olmayan bir sanat. Bir sanat dalı olarak baktığınızda portre,
makro, doğa ve kuş fotoğrafçılığı, belgesel fotoğrafçılık,
fotoröportaj, sanatsal fotoğraf gibi pek çok alana ayrılmış ve
tüm bu alanların her biri için çok emek ve zaman harcamak
gerekiyor. Ben fotoğrafta henüz yolun çok başındayım.
Şimdiye kadar devam ettiğim kurslarla ilgili olarak çeşitli
karma fotoğraf sergilerine katıldım. Şu anda fotoğraf ve
diğer vazgeçilmez tutkum olan seyahat benim için birlikte
ilerliyor. Gezilerimde gezi notlarımı süslemek için bol bol
fotoğraf çekiyorum. Gezi yazılarımı bazı bloglarda
• Bu sanat dalı sizi nasıl etkiledi? Özel hayatınızda nasıl
bir yer tutuyor?
Öncelikle hemen belirtmek isterim ki bu sanat dalı eşimle
tanışmamı sağladı. Yoğun bir tempoda çalışırken insanın
sevdiği bir şey için zaman ve emek harcaması stresten
arınmasını sağlıyor. Fotoğraf iletişim, farklı bakış açıları
oluşturma, yaratıcılık ve ekip çalışmasını da güçlendiren bir
sanat. Fotoğraf çekmek aynı zamanda pek çok değişik alana
girip, hiç bilmediğiniz insanların yaşamına girme ve hiç
tanımadığınız meslekleri yakından tanıma olanağı da
sağlıyor. Örneğin eşimin kendircilerle ilgili yaptığı bir
çalışma nedeniyle Gaziantep'te kendircilerin yaşamlarına
tanık oldum. Bunun gibi Beyşehir'de ya da Tarsus Yenice'de
9
Çocuklarımız
İçimizden Biri
10
mangal kömürcülerinin yürek burkan
yaşamlarını yakından görme olanağı
buldum. Yine eşimin yaptığı bir
fotoröportaj çalışması nedeniyle
Tarsus, Adana ve Ceyhan'daki tuğla
fabrikalarında işçilerle birlikte tuğla
tozuna büründü bedenim.
Osmaniye'de ve Tarsus'ta yaşamlarını
çöplükteki atıkları ayrıştırarak kazanan
insanlarla çöplüğü soludum. Bunlar
benim yaşamımda olacağını hiç
düşünmediğim şeylerken, fotoğraf
sevdası bu yaşamlara girmemi ve
benim yaşama, insanlara ve olaylara
bakış açımın değişmesini sağlıyor.
• Son olarak neler söylemek istersiniz?
Fotoğraf ile ilgilenenlere, fotoğrafçı
olmak isteyenlere neler önermek
istersiniz?
Fotoğraf insanların yarına
kalabilmeleri için çok önemli bir araç.
Ancak tüm sanat dalları gibi yaşamın
her alanına ilişkin felsefi bir birikimin
olmasını gerektiriyor. An'ı yakalamak
için an'ı yüreğinizin içinde hissetmeniz
gerekli. Bunu sağlayan şey ise bence bol
bol gezmek, fotoğraf izlemek ve de
okumak. Örneğin Kürk Mantolu
Madonna'yı ya da Dostoyevski'nin
İnsancıklar'ını okuduysanız eğer bu
çektiğiniz fotoğrafa mutlaka
yansıyacaktır. Deklanşöre basma anı
dediğimiz "Karar Anı"nı yakalamanızı
sağlayacaktır. Bu nedenle ben fotoğrafa
yeni başlayanların mutlaka çok
okumaları ve çok fotoğraf izlemeleri
gerektiğini düşünüyorum.
ÇOCUKLARIMIZ Üniversiteli Oldu
Fatma Hanım'a fotoğrafçılık alanında
başarılar dilerken, bu tutkusunu uzun
yıllar devam ettirmesini ve güzel
fotoğraflarını her zaman bizlerle de
paylaşmasını diliyoruz.
Bildiğiniz gibi her sayımızda çocuklarımızla ilgili haberlere yer vermeye çalışıyoruz. Onların
başarılarını, ilgi alanlarını sizlerle paylaşmak, sizlere tanıtmak bizleri mutlu ediyor. Bu yıl da her yıl
olduğu gibi üniversite çağına gelen ve üniversite sınavında başarılı olarak, tercih ettikleri
üniversitelere gitmeye hak kazanan çocuklarımız var. Çocuklarımıza, geleceklerine yatırım
yapacakları bu dönemde başarılar diliyoruz.
Buse Gül
Atay
Hafize Nur
Ülger
(Orhan Ülger'in kızı)
Süleyman Demirel Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği
Bölümü'nü kazandım. Bölümümü isteyerek
tercih ettim. Sürdürülebilir kalkınmanın
sağlanması için doğal kaynakların doğru
yönetimi, kirlilik nedenlerinin kaynağında
kontrolü ve giderilmesi konularında gerekli
çözüm önerilerinin üretilmesi ve
planlanmasının önemine inanıyorum. Bu
nedenle bu bölümü tercih ettim. Umarım
başarılı olurum.
Tayfun
Yalçıntaş
(Selim Yüksel'in kızı)
Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi
ve Kamu Yönetimi Bölümü'nü kazandım.
Küçüklüğümden beri insan ilişkilerine ve
tarihe ilgi duyarım. Bu bölümü seçmemin
sebebi; ülkemin siyasi açıdan geleceğini ve
dış ülkelerle ilişkilerimizin nasıl daha iyi
olacağını merak etmem ve benim de bu
konu üzerinde çalışıp ülkemi daha iyi
yerlere taşımak istememdir. Ailemin
desteğiyle daha iyi yerlere geleceğime
inanıyorum.
Cansu
Çetinkaya
(Metin Yalçıntaş’ın oğlu)
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
Maliye Bölümü'nü kazandım. İş
imkanlarının çeşitliliği ve bu alanda
kendimi geliştirebileceğimi
düşündüğüm için bu bölümü seçtim.
Ayrıca Eskişehir gibi güzel, gelişmiş bir
şehirde okumakta hayalimdi. Okulumu
bitirip, iş hayatına bir an önce adım
atmak istiyorum.
Zehra
Özen
Ayça
Yüksel
(Mustafa Çetinkaya'nın kızı)
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği
Bölümü'nü kazandım. Bölümümü
severek ve isteyerek seçtim. Akademik
kariyerim için doğru üniversitede
olduğumu düşünüyorum. Amacı hayatı
öğretmek olan Sosyal Bilgiler dersinin
öğretmeni olacağım için çok mutluyum.
(Ali Özen’in kızı)
Gaziantep Zirve Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümünü kazandım.
İlkokuldan beri hep sorumluluklarının bilincinde, ders
çalışma gerçeğini kendiliğinden kabullenmiş bir öğrenci
oldum. Bunun karşılığını da ilk olarak Adana İMKB
Öğretmen Lisesini kazanarak aldım. Bunu üniversite
takip etti. Fizik Tedavi istediğim bir bölümdü. Üniversite
(Ankara Genel Müdürlükten
Satı Atay’ın kızı)
Ankara Üniversitesi Kimya Mühendisliği
Bölümü'nü kazandım. Aslında hiç aklımda
olmayan bir bölümdü ama şu an
seçimimden mutluyum. Henüz bir Kimya
Mühendisi adayıyım ama geleceğim
açısından bana yetebilecek bir konuma
geleceğime inanıyorum. Tercihlerim
arasına kimya mühendisliği koymamdaki
en önemli neden, zaman zaman da olsa
beyaz önlük giyme hayallerimi
gerçekleştirebileceğim bir dal olması idi
İleride de nitelikli, bilgili ve kariyer sahibi
bir kimya mühedisi olmak istiyorum.
Bakalım, mezun olduğumda bu
yazdıklarımı okuduğum zaman, oldukça
istikrarlıymışım diyebilecek miyim?
Sibel
Şimşek
(Yılmaz Şimşek'in kızı)
Çukurova Üniversitesi Maliye Bölümü'nü
kazandım. Bölümümü isteyerek tercih
ettim. Her şey başaracağına inanmakla
başlar. Bir şeyleri başaracağını
düşündüğün zaman işin yarısını
tamamlamışsın demektir. Ben başarının,
kendine bir hedef belirleyerek, onun için
çok çalışarak ve de en önemlisi kendine
güverenerek kazanılacağına inanıyorum.
Ben ileride çok başarılı olacağıma
inanıyorum. Siz de inanın ve başarın...
ve şehir tercihimi ise ailme yakın olma düşüncesi
ile Gaziantep’ten yana kullandım. İyi ki de öyle
oldu diye düşünüyorum. İleride doktor olup,
insanlara faydalı olacağım düşüncesi şimdiden
mutlukluk ve heyecan veriyor bana.
11
İşlerimizi Tanıyalım
İşlerimizi Tanıyalım
Caner Kolsuz; Ben aslında elektrik
teknisyeniyim. Daha önce de çeşitli
sektörlerde çalıştım. Sonra İSKEN
ailesinde kantar operatörü olarak
göreve başladım. 2003 yılından beri
İSKEN'de kantar operatörü olarak
çalışmaktayım.
12
"İŞ"LERİMİZİ
TANIYALIM
KANTAR OPERATÖRLÜĞÜ
Bu sayımızın İşlerimizi Tanıyalım bölümünde Kantar Operatörlüğünü sizlerle
paylaşmak istedik. Gelin bu işi, işi bilenlerden dinleyelim..
• Kantar Operatörlüğü görevine nasıl başladınız? Kaç yıldır bu görevi
yapıyorsunuz?
Hakan Gündeş; 2003 yılından beri İSKEN'de kantar operatörü olarak çalışmaktayım.
Asıl branşım elektrik teknikerliği. Daha önce çeşitli şirketlerde görev aldım. Geçmiş
tecrübelerimi de kullanarak, İSKEN'deki görevimi en iyi şekilde yerine getirmeye
özen gösteriyorum.
yıldır bu mesleği icra ediyorum. Asıl
mesleğim elektrik teknikerliğidir. Benim
için İSKEN'e faydalı olmak ve İSKEN
ailesinin bir ferdi olmak önemli... İşimi
ve işyerimi çok seviyorum ve faydalı
Rapor bilgileri ayrıca kantar kayıt defteri ve
network üzerinden birimlere yansıtılır.
Raporlama gün, hafta, ay ve yıllık olarak
yapılır.
operatörünün yapacağı yanlış bir
tartım veya rakamsal bir hata diğer
birimlerin kayıtlarında da hataya
sebebiyet verebilmektedir. Bu yüzden
raporlama safhasında ilgili birimlere
Mehmet Yerdeyatar; İSKEN ailesine
2003 yılı içerisinde katıldım.
İSKEN'den önceki iş hayatımda kendi
işim olan ticaretle uğraşıyordum. Kamu
yönetimi ön lisans mezunuyum. 2003
yılından beri İSKEN'de kantar
operatörü olarak çalışmaktayım. Bu
hassas görevi gerek ben gerekse diğer
arkadaşlarım özen göstererek, titizlikle
yapmaya çalışıyoruz.
Mikail Adanalı; Türkiye'nin bugününü
ve geleceğini aydınlatan İSKEN'de 2005
yılında kantar operatörü olarak göreve
başladım. Kantar operatörlüğü dikkat
isteyen ve sorumluluk gerektiren
hassas bir görev. Bu görevi İSKEN'de
yapmaktan ve İSKEN ailesinin bir ferdi
olmaktan çok mutluyum.
Alper Topçudan; İSKEN benim ilk iş
yerim. 2005 yılında kantar operatörü
olarak göreve başladım. Yaklaşık yedi
13
olmak için elimden geleni yapmaya
çalışıyorum.
Kantar Operatörü olarak
hassasiyet ve titizlikle çalışmaktayız.
• Biraz kantar operatörlüğü görevinden
bahseder misiniz? Nasıl bir iştir?
Kantar operatörlüğü aslında göründüğü
kadar basit olmayan, bilakis dikkat,
hassasiyet ve konsantrasyon gerektiren
bir görevdir. Görevi tanımlamak
gerekirse; yönetmelikler ve prosedürler
dahilinde tartımın uygun biçimde
yapılmasıdır. Kantarda üretim
prosesinde kullanılan motorin,
kimyasallar, üretim sonrası çıkan
ürünler olan uçucu kül, taban külü, alçı
taşı ve ayrıca çıkan atık yağlar, plastik
atıklar ve benzeri ürünlerin tartımı
yapılmaktadır. Kantarda işler şu şekilde
yürütülür; giriş yapan araçların kantarda
darası alınarak araç ürün cinsine göre
ilgili birime gönderilir. Gerekli dolum
veya boşaltımı yapılan araç tekrar
tartıma gelir. Diğer gerekli bilgiler kantar
fişi, kapı çıkış formu, sevk irsaliyesi
formlarına kaydedildikten sonra aracın
çıkışı sağlanır.
Gün sonunda giriş-çıkış yapan bütün
malzeme miktarları hesaplanarak
raporlanır. İlgili evraklar kontroller
sonrası ayrılarak, muhasebe, teknik ofis,
ambar ve ilgili diğer birimlere gönderilir.
• İşinizle ilgili
sorumlu
olduğunuz, takip
ettiğiniz, uymak
zorunda olduğunuz
yasal prosedürler
var mı? Varsa biraz
bunlardan
bahseder misiniz?
3516 nolu Ölçüler
ve Ayar Kanunu
kapsamında
kantarların
kalibrasyonunu
Elektrik Grup-I&C
bölümü ile birlikte takip etmekteyiz. Ayrıca
düzenlenen evrak ve formların kontrol
edilmesi, yükleme ve boşaltma işlemlerinin
standartlar ölçüsünde yapılması ve tüm
tartımların kontrollü bir şekilde yapılması
gibi sorumluluklarımız vardır.
• İşinizin en kritik, en önemli yanı nedir?
Tartının adaleti sembolize ettiğini hepimiz
biliriz. Önem arz eden bir malzemenin
yanlış yapılan tartımı bazen
düzeltilemeyecek sonuçlar doğurur. Bu
nedenle araçların kantara düzenli giriş
çıkışları çok önemlidir. Bazen gözden
kaçan, araç lastiğinin ucunun bile kantar
dışında kalması tonaj farkı yaratabilir.
Kantarda günlük 50 ila 100 araç tartımı
yapılmaktadır. Her araç iki defa
tartıldığından bu da 100 ila 200 tartım
demektir. Bir diğer husus; kantar
bildirilen miktarların tekrar gözden
geçirilerek değerlendirilmesi de ayrıca
önem taşımaktadır.
• Son olarak bizlere söyleyeceğiniz,
paylaşmak istediğiniz bir şey var mı?
Daha iyiye yönelme konusunda
gereken hassasiyeti, beceriyi ve gayreti
göstermeye devam eden, şirketimizin
başarısı için elinden geleni yaptığına
inanan, takım çalışmasının önemine
inanan operatörler olarak,
müdürlerimiz, amirlerimiz ve bütün
çalışma arkadaşlarımıza, destek ve
dayanışmalarından dolayı
teşekkürlerimizi sunarız.
Biz de arkadaşlarımıza verdikleri
değerli bilgiler için teşekkür ediyor,
başarılarının devamını diliyoruz.
Sağlık,emniyet,çevre
Sağlık,emniyet,çevre
Emniyet Kemerinizi Takın, Hayata Bağlanın!
HER ZAMAN
14
TRAFİK
GÜVENLİĞİ
Geçtiğimiz dönemde bölgemizde
meydana gelen ve gerek can kaybı,
gerekse maddi zararla sonuçlanan
personel ve yük taşımacılığı kaynaklı
kazalar, bize trafik güvenliği hakkında
bizim de mevcut uygulamalarımıza ek
olarak birşeyler yapma zamanımızın
gelmiş olduğunu gösterdi.
BAZI
YANLIŞ BİLİNENLER
ve GERÇEKLER
1
• "Kısa yolculuklarda emniyet
kemeri hiçbir işe yaramaz..."
Kaza istatistiklerine bakıldığında,
emniyet kemeri kullanımının en
çok kısa yolculuklarda gerekli
olduğu açıkça görülmektedir.
Tüm bu trafik kazalarına
baktığımızda vurgulama
ihtiyacı duyduğumuz,
göze çarpan faktörler;
2
Kazaların büyük
çoğunluğunda
sürücülerin güvensiz
tutum ve davranışları ön
plana çıkmaktadır.
Canımızı emanet
ettiğimiz sürücüleri
denetlemek en doğal
hakkımızdır.
Bu amaçla, SEÇ bölümü olarak, santral
genelinde araçlarda emniyet kemeri
kullanımı konulu eğitimler düzenledik,
şirket aracı süren personelimize ve
profesyonel sürücülerimize "Güvenli
Sürüş" eğitimi verdik, araçlarımızın
güvenlik standartlarını yükselttik,
gerek santralimiz içinde gerekse halka
açık yöre yollarında trafik güvenliği
çalışmaları yaptık, ortak alanlara
bilgilendirici afişler astık ve en
önemlisi sorunun sadece çalışanları
değil ailelerimizi ve tüm toplumu
ilgilendiren bir sorun olduğu bilinci ile
trafik güvenliği konusunu dergimizin
son sayılarında değişmez bir başlık
olarak sizlerin dikkatlerine sunduk.
• "Kaza durumunda çarpma etkisini
azaltabilecek güçteyim, direksiyona
ya da kapı kollarına tutunurum..."
Kemer bağlı değilse, çarpma anında
vücut ya ön cama ya da araç içinde
bir yere fırlar. Bu durumda,
tutunmak veya bir çocuğu
kollarından tutarak korumak
imkansızdır.
Yolcu veya sürücü
farketmeksizin araçtaki
herkesin emniyet kemeri
takması gerekmektedir.
Araçtaki bir kişi bile
kemer takmıyorsa, olası
bir kaza durumunda
kemer takanları da
yaralama potansiyeli
bulunmaktadır.
Bilmece
Bildirmece
Trafik kuralları başkaları için değil,
siz dahil trafikteki herkes için yazılmış
olup, her kuralın ve trafik levhasının
geçmişinde yaşanmış kazaların ve heba
olmuş hayatların yattığını unutmayın.
TRAFİK KAZALARININ NEDENLERİ
0,45 %
0,18 %
2,77 %
0,01 %
Değişen yol ve sürüş koşullarını,
gelişen tehlikeleri hızlı şekilde
algılamak, karşı tarafın her an hata
yapabileceğini varsaymak ve gereken
önlemleri zamanında almak "defansif "
sürüşün en temel öğesidir. Lütfen sürüş
sırasında defansif olunuz.
96,59 %
Sürücüler
Yayalar
Araçlar
Yolcular
Yollar
Yolculuklarınızın kazasız geçmesi ve
sevdiklerinize güvenle ulaşmanız
dileğiyle...
3
• "Emniyet kemeri nedeni ile kaza
anında araçta kilitli kalmaktan
korkuyorum..."
Yanma ve suya dalma durumunda
panik içinde dışarı çıkmanız
gerektiğinde bile emniyet
kemerinin önemi büyüktür. Çünkü
araç içinde sağa sola çarpıp
bilincinizi kaybetmeyeceğiniz için
dışarı çıkmak çok daha kolay ve
çabuk olacaktır.
• "Emniyet kemeri rahatsız ediyor..."
Emniyet kemerlerinin rahatsız
edici bulunmasının asıl sebebi
onları kullanmaya alışmamış
olmamızdır. Emniyet kemeri
rahatsız edici bile olsa bu durum
trafik kazası sonucu sakatlanan bir
kişinin durumuyla asla
kıyaslanamaz.
4
5
• "Hamileler için emniyet kemeri
sakıncalı olabilir..."
Bel hizasındaki şerit, hamile
karnının alt kısmından, karına
baskı yapmayacak şekilde
geçmelidir. Omuzdan gelen şerit ise
normal kullanımdaki gibi göğüs
kafesi üzerinden çapraz şekilde
geçmelidir. Emniyet kemeri doğru
kullanılıyorsa, cenin için hiçbir risk
oluşturmaz ve hem annenin hemde
bebeğin güvenliği sağlanmış olur.
6
• "Emniyet kemeri benim
problemim, başkalarını
ilgilendirmez..."
Trafik kazalarının topluma
trilyonlarca lira maliyeti vardır.
Aylarca hastanede yatmak veya
ömür boyu tekerlekli sandalyeye
mahkûm olmak bu basit özgürlük
duygusuyla karşılaştırılabilir mi?
Yandaki resimde görülen çalışmada
Sağlık Emniyet Çevre açısından 14
tane güvensiz durum, güvensiz
davranış veya uygunsuzluk
bulunuyor.
Doğru cevaplarınızı İş Güvenliği
Bölümüne ulaştırmanızı istiyoruz.
Yanıtları bir sonraki sayımızda
yayınlayacağız.
Başarılar...
15
Etkinlikler
I
ŞMA FUTBOL TURNUVAS
NI
YA
DA
VE
K
LU
ST
DO
İSKEN GELENEKSEL
.
.
.
R
İ
D
L
E
Z
Ü
G
T
E
B
A
K
E
R
5.
16
Etkinlikler
İSKEN Geleneksel Dostluk ve
Dayanışma Futbol Turnuvasının 5. si
bu yıl İSKEN Sosyal tesislerindeki
futbol sahasımızda gerçekleştirilmiştir.
Turnuvaya katılan takımlar, bizlere
centilmenliğin ön planda olduğu, bol
mücadeleli ve keyifli maçlar izlettiler.
Çok çekişmeli geçen final maçı
sonunda Enerjispor şampiyon,
Kazanspor ikinci ve Türbinspor ise
üçüncü olmuştur. Enerjispor adına
şampiyonluk kupasını Enerjispor
kaptanı Nurettin Aktaş almıştır.
Ayrıca Turnuva Komitesi Başkanı Veyis
Öztürk tarafından, bugüne kadar
yapılan maçlarda rakiplerine sergilediği
saygılı tutum ve davranışlarından dolayı
Ümit Toksoy'a da "en centilmen
oyuncu" ödülü verilmiştir.
Çalışanlarımızın aileleri ve yakınlarının
da izleyici olarak katıldığı futbol
turnuvası bir festival havasında keyif ve
coşku dolu geçmiştir.
17
Etkinlikler
Etkinlikler
PAINTBALL
HEYECANI
18
hayatta kal, yok et, başar
‘UÇURTMA ŞENLİĞİMİZLE
YORGUNLUĞUMUZU ATTIK’
Bu yıl ikincisini düzenlemiş olduğumuz "Uçurtma Şenliği ve
Hamur İşleri Yarışması"nı 2 Haziran 2012 tarihinde 15:0018:00 saatleri arasında Sosyal Tesislerimizde gerçekleştirdik.
Güzel hava ve bol güneşli bir günde ailelerimizle birlikte keyifli
bir gün geçirmenin mutluluğunu yaşadık.
Özenle hazırlanmış birbirinden lezzetli hamur işleri iştahları
kabartırken, gökyüzüne salınıveren birbirinden yaratıcı
uçurtmaların altında büyükler de en az küçükler kadar
çocuktular adeta... Bu eğlenceli atmosfer içerisinde, doyumsuz
müzikler eşliğinde muhteşem bir haftasonuydu akıllarda ve
yüreklerde kalan...
Jürinin yapmış olduğu değerlendirme sonunda; Hamur İşleri
Yarışmasına katılan 13 yarışmacıdan;
Kazanmak için kısıtlı bir zaman diliminde, iletişim,
delegasyon, taktik geliştirme, problem çözme gibi
yeteneklerin sergilendiği paintball; tüm dünyada eğitim,
takım ruhunun oluşturulması, motivasyonun arttırılması ve
yönetsel becerilerin geliştirilmesi amacıyla, firmalar ve
şirket yönetimleri tarafından tercih edilen bir etkinliktir.
Paintball tanımsal olarak, boya kapsülleri atan silahlarla
rakibi strateji ve takım ruhu ile saf dışı etmeyi ve verilen
görevi başarmayı hedef seçen takımların belirli alan
içersindeki mücadeleleridir. Temel ilke "Hayatta kal, yok et
ve başar" dır. Oyunu diğer sporlardan farklı kılan ise
maksimum adrenalin, iyi strateji, stres altında karar verme,
az miktarda fiziki yetenekle yüksek oranda zeka
gerektirmesidir.
İSKEN Ailesi olarak biz de bu yıl ilk defa İSKEN Paintball
Turnuvasını gerçekleştirdik. Katılımın oldukça yüksek olduğu
Paintball Turnuvası bol mücadeleli ve oldukça çekişmeli maçlara
sahne oldu. 16 takımı karşı karşıya getiren turnuvada takımlar
kazanma hırsı ile oldukça centilmen mücadeleler sergiledi. Çok
çetin geçen final maçı sonunda Birincilik "Recent Fighters"ın,
İkincilik "Enerjispor"un, Üçüncülük "Kod Adı Tilki"nin ve
Dördüncülük "B Timi"nin oldu...
Turnuvayı izleyen çalışanlarımızın aileleri, takımlarını
destekleyen coşkulu tezahüratlarıyla Turnuvaya ayrı bir renk
katmıştır.
• Türbin Operatörlerimizden Erkan ÖZKAN birinciliğe
• Ofis Elemanlarımızdan Pınar BENLİ ikinciliğe
• Mekanik Teknisyenlerimizden Mustafa ÇETİNKAYA’nın eşi
Gülcan ÇETİNKAYA üçüncülüğe layık görülmüşlerdir.
19
Sağlıklı Yaşam
Etkinlikler
20
21
Çocuklarımızın yarıştığı Uçurtma
Yarışmasında ise birbirinden güzel
ve iddialı uçurtmalar jüri üyelerinin
seçim yapmasında oldukça
zorlanmalarına neden olmuştur.
42 çocuğumuzun yarıştığı
yarışmada, jürinin 3 kategoride
yapmış olduğu değerlendirme
sonucunda;
• "En Güzel Uçurtma" kategorisinde
Kıdemli Mekanik
Teknisyenlerimizden Mustafa
Öskan’ın kızı Duygu ÖSKAN,
• "En Yaratıcı Uçurtma"
kategorisinde Saha
Operatörlerimizden Ümit
ÇİMEN'in oğlu Yasin ÇİMEN,
• "En Yükseğe Çıkan Uçurtma"
kategorisinde İdari işler
Elemanlarımızdan Ayhan
KAZAK'ın kızı Hüsniye KAZAK
birinciliğe layık görülmüşlerdir.
Şenlik bünyesinde ayrıca İSKEN
Sosyal Tesislerimizde yaşayan
çalışanlarımızın eşlerinin
hazırladığı birbirinden güzel, göz
alıcı elişi örneklerinin sunulduğu
bir sergi açılarak, katılımcıların
beğenisine sunulmuştur. Sergi
şenliğimize bu yıl ayrı bir renk
katmış, İSKENli hanımlarımızın
elişi yetenekleri göz doldurmuştur.
Organizasyon sonunda tüm
konuklarımız eğlenceli vakit
geçirmenin mutluluğuyla tekrar
edilmesi temennilerini ileterek
şenliğimizden ayrılmışlardır.
SPORUN SONU
Sağlık Olsun
Yaşınıza rağmen hayatınızın değerini
artıran birçok yol vardır, sağlıklı ve zinde
bir bedene sahip olmak bunların en başta
gelenlerindendir. Halı sahalar, spor yapma
amacıyla her yaştan insanın tercih ettiği ve
şehir yaşamında kolay ulaşılabilir alanlar.
Spordan ve sağlıklı olmaktan çok
sosyalleşmek amacıyla oynanan halı saha
maçlarının sonu maalesef hastanelerin acil
servislerinde yaralanma ve hatta kalıcı
sakatlanma ile bitebiliyor. Hepimizin halı
sahada futbol oynarken geçirdiği yaralanma
sonrası yaralanan veya sakatlanan pek çok
arkadaşımız olmuştur. Oysa, sağlıklı
olmanın, spor yapmanın, sosyalleşmenin
bedeli sakatlanmak olmayabilir.
Halı sahada futbol
Halı sahada spor yapacak kişi öncelikle o
sahanın zemininin spor yapmaya elverişli
olup olmadığına bakmalıdır. Daha sonra bu
zemine uygun ayakkabı ve giysiler
kullanılmalıdır. Bu arada dikkat edeceğimiz
bir diğer husus sahada ilk yardım
donanımının gözden geçirilmesi.
Gerektiğinde ilk yardım yapacak deneyimli
bir kişinin varlığı hayat kurtarıcı olabilir.
hareketlerinin sonra da 5 dakika germe
hareketlerinin yapılması gerekmektedir.
Tüm bu bahsedilen önlemler karşılaşma
sırasında oluşacak sakatlıkları en aza
indirmek içindir. Halen bırakmayı
başaramamış tiryakilerin son sigaralarını en
az 2 saat önce söndürmüş olmaları beklenir.
Arkadaşlar arasında ya da şirket takımları ile
yapılan halı saha karşılaşmalarında da 15
dakikada bir sıvı alımı ihmal edilmemeli,
vücuttan ter olarak kaybedilen sıvı ve
mineraller yerine konmalıdır. Bu tür
maçlarda sakatlık oluşması durumunda,
"durumu idare edeyim" mantığı, daima
vücudunuz için zararlıdır. Oluşacak ikincil
bir darbe, bilhassa diz sakatlanmalarında,
ameliyat gerektiren meniskus yırtıkları ve
bağ zedelenmeleri gibi ciddi sakatlanmalara
yol açabilir.
Aşırı kilo, kalp ve damar hastalıkları,
tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı gibi
kronik hastalıkları olanların doktor
kontrolünde hafif egzersizlere yönlenmeleri,
mücadele gerektiren sporlardan uzak
durmaları hayati önemdedir.
İlk Müdahale
Karşılaşma öncesi sıvı almanın sakıncası
yoktur. Ancak, tok karnına bu tür
aktivitelere girilmesi tehlikelidir. Sportif
aktivite öncesi en az 10 dakika ısınma
Halı saha maçlarında en sık olarak ayak
bileği incinmeleri, burkulmaları, diz ve aşil
tendon (topuk üzeri) zedelenmeleri
görülmektedir. İncinme, burkulma,
zedelenme ya da sakatlık anında o bölgeye
derhal soğuk kompres (su ve buz karışımı)
uygulanmalı ve her saat başı 15-20 dakika
olarak 24 saat devam etmelidir. Daha sonra
o bölge bandajlanır ve istirahate alınır.
Şikayetlerin devam etmesi durumunda
doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.
Öneriler
Halı sahada futbolun, sanıldığının aksine
yapabileceğiniz, sizi sosyalleştiren, zinde
Sağlıklı Yaşam
kalmanızı sağlayan tek spor seçeneği
olmadığını, yaşınıza uygun ve yaralanma
riski daha düşük aktiviteler yapabileceğinizi
anımsayın. Bu aktiviteler sırasında da
ortopedistlerin sizler için egzersiz yaparken
özellikle uymanızı önerdikleri şu ipuçlarına
kulak kabartın:
22
1. Egzersiz sırasında dikkat etmeniz gereken
şeylerin başında "bedeninizin sesine kulak
vermek" gelmektedir. Sizden başkası
bedeninizin sınırlarını sizden iyi bilemez.
Kaslarınızda yanma hissetmeniz çok
güçlendikleri anlamına gelmez; bu ciddi bir
yaralanmanın yaklaşmakta olduğunun ilk
habercisidir.
2. Her koşulda uygun koruyucu emniyet
malzemesi kullanın. Örneğin; bisiklet
sürerken başınıza bu spor için uygun bareti
takın. Her spor dalı için uygun kıyafet
giyinin.
3. Egzersizden önce mutlaka ısının. Isınma,
normal temponuzla ve kollarınızı aktif
olarak kullanarak yapacağınız yürüyüş gibi
orta düzeyde bir aktivite olabilir.
4. Günde en az 30 dakika egzersiz yapın. Bu
süreyi 10 veya 15'er dakikalık bölümler
Sağlıklı Yaşam
halinde gün içine yayabilirsiniz.
5. Yüzde 10 kuralına uyun. Egzersiz
programınızı asla haftada yüzde 10'dan fazla
artırmayın. (örneğin; yürüdüğünüz veya
koştuğunuz mesafeyi ya da kaldırdığınız
ağırlığı)
6. Tıpatıp aynı programı uygulamamaya
çalışın.Yürüyün, koşun, yüzün, tenis oynayın
ya da ağırlık çalışın. Böylece farklı kas
gruplarınızın çalışmasını sağlar ve
egzersizlerinizi sürekli ilgi çekici kılarsınız.
7. Bir egzersiz aleti ile çalışıyorsanız
kullanım şeklini dikkatlice okuyun,
gerekiyorsa yetkilisinden yardım isteyin.
Koşu bandı ve benzeri aletlerinizin iyi
durumda olup arızalı olmadığını kontrol
edin. Ağırlık çalışmasına yeni başlıyorsanız
başlamadan önce gerekli bilgiyi aldığınızdan
emin olun.
8. Bir ağrı ya da şişlik hissettiğinizde
egzersizi durdurun. Israr eden rahatsızlıklar
mutlak suretle değerlendirilmelidir.
ZAMANI
Geri
Almak
MÜMKÜN
23
Sağlığımızı korumak ve geliştirmek hepimizin gitgide daha çok bilinçlendiği ve çaba gösterdiği bir konu.
Hekimler, araştırmacılar, doğa bilimciler, biyologlar gibi pek çok disiplinden uzmanlar da bizleri
yaşlandırmamak, yaşam süremizi uzatmak üzere her gün yeni bilgilerle karşımıza çıkıyorlar. Basitleştirilmiş
formüller hepimizin ilgisini çekiyor. İşte size zamanı geri almanın sırları.
Sağlıklı bir yaşam için harekete geçin!
Dr.İstemi Oral
Tüm yaşamınızı göz önüne aldığınızda
gerçek yaşınızı 26 yıla kadar geriye
taşımanız olanağı mevcuttur. Bu
yaşamınızın bundan sonraki her gününü
daha genç yaşamanız ve kalan yaşamınızı
olabilecek en uzun sürede ve en yüksek
enerji ile sürdürmeniz anlamına
gelmektedir.
Sigarayı bırakın ve pasif içici olmaktan
sakının; sigara gerçek yaşınızı 8 yaş ileriye
taşıyabilir. Yaşlanmanın 20 yaşında
başladığını, sigara ve alkolün hızlandırıcı
etki gösterdiğini hatırlayın.
Kan basıncınızı öğrenin ve izleyin; düşük
kan basıncına sahip bir kişi (~115/75 mm
Hg) yüksek kan basıncına sahip bir kişiden
(160/90 mm Hg'dan daha yüksek) 25 yaşa
kadar daha genç kalabilir.
Yaşamınızdaki stres kaynaklarını azaltın;
çok stresli olduğunuz zamanlarda gerçek
yaşınız takvim yaşınızdan 32 yıla kadar
daha ilerde olabilir. Sağlam sosyal ilişkiler
kurarak ve stres azaltma stratejilerinden
yararlanarak stresin sizi taşıdığı fazladan 32
yılın 30’unu geriye doğru katetmek
mümkündür.
Diş ipi kullanın; diş ipi kullanmak ve
dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak gerçek
yaşınızı 6 yıl geriye taşıyabilir.
Aktif olun, hareket edin. Az miktarda
egzersiz bile (günde 2 kez 20 dakikalık
yürüyüş) gerçek yaşınızı neredeyse 5 yıl
geriye taşıyabilir.
Emniyet kemeri kullanın; emniyet kemeri
kullanma alışkanlığını edinmek ve her
zaman hız sınırının 10 km/ saat altında araç
kullanmak gerçek yaşınızı 3,5 yıla kadar
geriye taşıyabilir.
Lifli gıda tüketin; günlük beslenme
sırasında 25 gram lif tüketen birinin gerçek
yaşı günde 12 gram lif tüketen birine göre
2.5 yıl daha geridedir. Erkeklerin günde 25
gramdan da daha fazla lif tüketmeleri
gerekir.
Sağlığınızı yakından izleyin; sağlığı ile ilgili
gelişmeleri titizlikle izleyen, tedavi ve bakım
konusunda standartlarını her zaman yüksek
tutan kişiler bunu yapmayanlara göre 12
yaşa kadar daha genç kalabilirler.
Vitaminlerinizi alın; düzenli olarak C
vitamini (1200 mg/gün), E vitamini (400
IU/gün), kalsiyum (1000-1200 mg/gün), D
vitamini (400-600 IU/gün), folat (400
mikrogram/gün), ve B6 vitamini (6
mg/gün) almak gerçek yaşınızı 6 yaş geriye
taşıyabilir. Doğal besinlerden
karşılanamadığı hallerde vitamin
haplarından faydalanılabilir.
Bol bol gülün; kahkaha stresi azaltır,
bağışıklık sistemini destekler ve gerçek
yaşınızı 8 yıla kadar geriye taşıyabilir.
Yaşam boyu bir "öğrenci" olarak kalmayı
hedefleyin; yaşam sürecinde entelektüel
faaliyetlerden uzak kalmayan kişiler gerçek
yaşlarını 2.5 yıla kadar geriye taşıyabilirler.
Sağlıcakla kalın.
Kendinize Zaman Ayırın
Bölümlerimizi Tanıyalım
DEĞERİ AZALMAYAN
p
a
t
i
K
DOSTLUĞUMUZ:
24
Aşktır kitap. Yapraklarının arasında
bizi bir anne şefkatiyle saran ve hiçbir
karşılık beklemeyen vefalı bir dost.
Belleğidir insanlığın; yaşanmış ne varsa
hepsi onlarda kayıtlı.
Dostoyevski'nin kitaplarından çıkmış
bir kumarbazın tutkularıdır ya da
İnsancıklar'da anlatılan çaresiz, tembel
ve ahmak aşık Makar Devuşkin'dir.
Sıcacık bir arkadaştır, yalnız
zamanlarımızda bize yoldaş,
hayallerimize ve umutlarımıza ortak
olan; paylaşmanın ve insan olmaya dair
en samimi duyguların dile getirildiği
Çocuk Kalbi'dir.
Bazense bir müziktir. İnsanın yaşadığı
acı, mutluluk, sevinç, aşk.. kitaplarda
duyurur ritmini bize, kitap sayfaları
birer notaya dönüşür gözlerimizin
önünde. Kitapların yaprakları arasında
dans ederiz hayalini kurduğumuz
sevgiliyle.
Sevgidir kitap. Açlıktan ölmek üzere
olan yaşlı bir adama, bebeğinin
ağzından çıkardığı memesini veren
anne ile somutlaşan insan sevgisini ve
duygu dolu sahneyi yaşarız onda.
Çaresizliktir kimi zaman. Sabah
uyandığında hamam böceğine
dönüştüğünü gördüğü halde işe geç
kalmanın kaygısını düşünen
adamın aymazlığını okuruz kitaplarda,
her insanda insanlığın bütün hallerinin
olduğunu öğreniriz.
Öyle çok ki kitapların yararları, burada
anlatmakla bitecek gibi değil. Yine de
ekleyelim birkaçını yazımızın sonuna .
Keşfetmenin büyüsü de vardır içinde;
bambaşka dünyalara açılırız sayfaları
çevirdikçe, bazen de yepyeni maceralara.
Heyecanı ve coşkusu hiç bitmez
satırların.
Kitap okumak:
• Kelime haznemizi geliştirir, dilimizi
doğru kullanmamızı sağlar.
• Böylece hitabetimizi kuvvetlendirir.
• İletişim becerilerimizin kalitesini
arttırır.
• Öğretici ve eğiticidir; aynı zamanda
bir eğlence aracıdır.
• Hayal gücümüzü ve yaratıcılığımızı
artırır, farklı bakış açıları kazandırır.
• Düşünceyi besler ve olgunlaştırır.
• Stresi azaltır.
• Farklı yaşama tarzlarını gösterir.
• En nihayetinde bilgi düzeyimizi ve
genel kültürümüzü artırır.
Aynı zamanda bir öğretmendir kitap.
Çocuklarımız bizim nasihatlerimizden
önce ondan öğrenir yalan söylememeyi,
insanları sevmeyi, karşılıksız iyilik
yapmanın yüceliğini ve başarıya
ulaşmak için çalışmanın değerini.
Gelecek de vardır onda. Yaşanacak
olanlara ilişkin aklımızın bile almadığı
her şey önce kitaplarda el sallar bize.
Önce kitaplarda duyarız bugün
yaşamımızı kolaylaştıran büyük
gelişmelerin ayak seslerini. Hayaller
gerçek olur. Gerçekleştiğini kaydeden
yine kitaplar olur.
Kısacası asırların vazgeçilmez
alışkanlığıdır 'kitap', teknolojinin
neredeyse ışık hızına ulaşacak
devinimine rağmen. Bir tuşla binlerce
sayfa okumak için önümüze
dökülebilirken yine de vermez
sayfalarına dokunurken verdiği hazzı
bir kitabın. Ayrıca yaşı da yoktur kitap
okumanın; genç-yaşlı, yetişkin-çocuk,
hepimiz için en kolay ulaşılabilir ve en
değerli kaynaklarımızdandır.
Kitap sayfalarının arasında yepyeni
dünyalar keşfetmek dileğiyle...
Fatma Güney Laçin
25
TÜRBİN BAKIM BÖLÜMÜ
Türbin bölümü, sorumluluk alanı
içersindeki bakım faaliyetlerini
Mekanik Grup Müdürlüğü bünyesinde,
Sn. Ekrem Şahin yönetiminde 20 kişilik
kadrosuyla başarıyla sürdürmektedir.
Bakım onarım sorumluluk alanları
sırasıyla, başta yüksek basınçlı türbin,
orta basınçlı türbin, düşük basınçlı
türbin ve bunları tamamlayan alt
ünitelerden (Deniz suyu sirkülasyon
pompaları, kazan besleme pompaları,
kondensat transfer pompaları ve vb.)
oluşur. Ayrıca bunlara ilave olarak,
deniz yapıları ve ekipmanları su altı ve
su üstü bakım onarım işleri de türbin
bölümü tarafından yerine
getirilmektedir.
Bölüm kadrosu; Mekanik Grup
Müdürü, 1 Şef Mühendis, 2 Bakım
Mühendisi, 1 Formen, 11 Teknisyen, 1
Yardımcı Teknisyen, 1 Yardımcı Ofis
Elemanı, 1 Ofis Teknisyeni ve 1 Deniz
İşleri Teknisyeni kadrosundan
oluşmaktadır.
Asli görevi sorumluluk alanı içersinde
santralımızı çalışır halde tutmak olan
bölümümüz, bunun için gerekli
zamanlarda kestirimci, koruyucu ve
periyodik planlı bakım çalışmaları
yaparak "Santralımızın emre amadelik"
konusundaki taahhüdünü yerine
getirmesinde önemli sorumluluklar
üstlenmektedir.
Zaman zaman planlı olmayan zorunlu
bakım, onarım ihtiyaçları ortaya
çıkabilmekte ve deneyimli kadromuz
meydana gelebilen arızalara zamanında
ve yerinde müdahale etmek suretiyle
santralımızın emre amadeliğini
korumaya katkıda bulunmaktadır.
Bölümümüz iş sağlığı, güvenliği ve
çevre standartlarına uygun olarak,
güvenli ve kaliteli elektirik enerjisi
üretimini, diğer tüm bölümlerimiz
gibi, kendisine ilke edinmiştir. 2019
yılına kadar olan planlı bakım
programları hazır olup, türbin
bakımları üretici firma Siemens ve
İSKEN ortak çalışmasıyla
yapılmaktadır. 2012 yılı alçak basınç
türbinleri bakım çalışması ön görülen
bütçe kapasamında başarıyla
tamamlanmıştır.
Bu başarının arkasında yüksek
sorumluluk ve görev bilinci içerisinde,
gerçekçi bütçeleme, iyi planlama, iyi
organizasyon, kuvvetli iletişim, sıkı
denetim, sevk ve idare, takip ve
kontrol, sağlıklı raporlama ve geri
bildirim yatmaktadır.
Bölümlerimizi Tanıyalım
İsken'den Haberler
YENİ TTK VE
YENİ BORÇLAR KANUNU
DEĞİŞİM
SEMİNERİ
26
Bu vesile ile katkılarından dolayı tüm
arkadaşlarımıza teşekkür eder, başarılarının
artarak devam etmesini dileriz.
Yasalardaki değişiklikleri yakından ve
düzenli olarak takip eden Şirketimiz bu defa
Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel ve
Sosyal Güvenlik İl Müdür Yardımcısı Murat
Özdamar'ı Yeni Türk Ticaret
Kanununundaki değişiklikler ve yenilikler
hakkında bir seminer vermeleri için İSKEN
Sosyal Tesislerindeki Eğitim Salonunda
konuk etti.
Katılımcıların ilgi ve keyifle takip ettiği
konuşmasında Ali Tezel özet olarak yeni
TTK'ndaki değişikliklerden bahsetti.
Faydalı ve keyifli geçen seminerin ardından
Ali Tezel katılımcılardan gelen konuyla ilgili
soruları yanıtladı. Seminerin sonunda Ali
Tezel’e katkılarından ötürü Eğitim ve ve
Örgütsel Gelişim Şefi Fatma Güney Laçin
tarafından küçük bir anı armağanı ve çiçek
takdim edildi. Katılımcılarla beraber
fotoğraf çektiren Ali Tezel İsken’de konuk
edilmiş olmaktan mutluluk duyduğunu ifade
etti.
27
BÖLÜM ÇALIŞANLARI:
Ekrem ŞAHİN – Mekanik Grup Müdürü
Murat HARMANTEPE – Türbin Bakım Sorumlu Şef Mühendisi
BELGELER
Murat KAHRAMAN, Ümit Yaşar TOYTOK – Türbin Bakım Mühendisi
Mahmut KÖK – Türbin Bakım Formeni
Mustafa ATAR, Yılmaz ŞİMŞEK, Mustafa ÖSKAN, Ümit TOKSOY,
TAMAM
Cafer BABATÜRK, Murat ÖZSOY, Cumali YILMAZ – Mekanik Teknisyen
Hüseyin ASLAN, İbrahim BÜYÜKÇULHA – Mekanik Teknisyen – Talaşlı İmalat
Yusuf KASAR, Mesut YÜCEL – Mekanik Teknisyen – Yağlama
Ramazan BAYRAM – Yardımcı Mekanik Teknisyen
Sami ATÇEKEN – Yardımcı Ofis Elemanı
Serkan TUNÇEL – Ofis Teknisyeni
Hasan BİLGE – Deniz İşleri Teknisyeni
4857 sayılı İş Kanununun 85. maddesinde
15.5.2008 tarih ve 5763 sayılı Kanunla
yapılan değişiklikle, işle ilgili mesleki
eğitim almamış işçilerin ağır ve tehlikeli
işlerde çalıştırılamayacağı hükmü getirilmiş
ve bu düzenleme 1.1.2009 tarihinden
itibaren yürürlüğe girmiştir. 31 Mayıs 2009
tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan "Ağır ve
Tehlikeli İşlerde Çalıştırılacak İşçilerin
Mesleki Eğitimlerine Dair Tebliğ" ile de bu
hükmün uygulama yöntemleri
belirlenmiştir. Firmalar işe aldıkları her
eleman için yaptıkları iş ile ilgili yetkinlik
belgesini almak zorundadır.
Bu kapsamda, 2009 yılı öncesinde işe alınan
ve yaptıkları işle ilgili mesleki yetkinlik
belgesi eksik olan çalışanlarımızın yetkinlik
belgelerini tamamlamak üzere Haziran ayı
içerisinde Şirketimiz ile Ceyhan İş-Kur ve
Ceyhan Ticaret Odası arasında bir protokol
imzalanmıştır. Bu protokol gereği eğitimler
hem İSKEN hem de alt işveren firma
çalışanları için organize edilmekte olup,
Ceyhan İş-Kur ve Ticaret Odası’nca temin
edilen eğitmenler ile eğitimlere başlanmış ve
halen devam etmektedir.
İsken’den Haberler
İsken'den
İsken'den Haberler
bir doğa
tutkunu
VEDA
YEMEĞİ
Genel Müdürlerimizden
Sn. Norbert Melcher 30.09.2012
tarihi itibariyle işyerimizden
ayrılmıştır.
28
8 yıldır İSKEN Sugözü Termik
Santralinde görev yapan
Mr. Melcher için Genel Müdürümüz
Sn. Dr. Sırrı Uyanık'ın da katılımıyla
bir veda yemeği düzenlenmiştir.
20.09.2012 tarihinde İSKEN Sosyal
Tesislerimizde düzenlenen yemekte,
Genel Müdürümüz Sn. Dr. Sırrı
Uyanık bir konuşma yapmış, ardından
Mr. Melcher bir konuşma yaparak
İSKEN'e veda etmiştir.
Sn. Norbert Melcher'e şirketimize
yapmış olduğu hizmetlerden dolayı
teşekkür ediyor, bundan sonraki
hayatında sağlık, mutluluk ve
başarılar diliyoruz.
ARTIK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'MÜZ DE
ISO 14001-OHSAS 18001
BELGESİ KAPSAMINDA
Hepimizin bildiği gibi, Santralimiz 2006
yılından beri kesintisiz biçimde, çevre ve
iş sağlığı-güvenliği konularında
performansımızı ölçüp geliştirmek için
kriterleri ortaya koyan, ISO 14001 ve
OHSAS 18001 standartları
gerekliliklerini karşılamakta ve bu
standartlara uyum performansını
tarafsız dış denetimlerle belgelemektedir.
Dış tetkikler her sene tekrar edilmesine
rağmen, 3 yılda bir belge yenileme
amacıyla son derece detaylı ve yıllık
tetkiklerden daha ayrıntılı bir denetim
gerçekleştirilmektedir. Bu yıl bağımsız
denetçiler tarafından gerçekleştirilen
denetim sonucunda da belgelerimizi
kesintisiz üçüncü defa yenilemiş
bulunuyoruz.
Microsoft Exchange 2010
Eylül 2012 dış tetkikinde bu sefer bir
değişiklik yaptık. Önceki dönemlerde
sadece Santralimiz ISO 14001 ve
OHSAS 18001 standartları kapsamında
değerlendirilirken, bu yıl Ankara Genel
Müdürlüğü'müzün de belge kapsamına
alınması kararıyla birlikte Santral
uygulamalarımızı Genel
Müdürlüğümüze de taşıdık. Yoğun bir
çalışma temposuyla, Ankara ofisimizde
yürütülmesi gereken faaliyetler tespit
edildi ve bu eksiklikleri giderecek
aksiyonlar planlanarak yürütüldü. Bu
çerçevede, çevre ve iş sağlığı- güvenliği
eğitimleri düzenlendi, tatbikat,
uygulamalar yürütüldü. Fiziki
eksiklikler de giderildikten sonra,
Genel Müdürlüğümüzde de birçok
döküman düzenlenerek hayata
geçirildi. Yıllardır gerçekleştirilen
birçok eğitim, yürütülen tatbikatlar,
başarılı geçen nice tetkik neticeleri
sadece Sugözü Santralını kapsayan ISO
14001 ve OHSAS 18001 belgeleri ile
kayıt altına alınıyordu.
Tüm bunlara ilave olarak yürütülen
bunca çalışma meyvesini verdi ve
Genel Müdürlüğümüzdeki iş
arkadaşlarımızın son derece istekli,
olumlu ve uyumlu yaklaşımları ile bu
kez Genel Müdürlüğümüzün de
kapsam içinde olduğu üçüncü dönem
ISO 14001 ve OHSAS 18001
belgelerini almaya hak kazandık. Artık
tüm İSKEN belgeli.
Bu sistemi başarı ile sürdüren, tüm
canlılığı ile hayatta tutan tüm
arkadaşlarımıza çok teşekkürler.
YASED KOZA PROJESİ
Uluslararası Yatırımcılar Derneği
YASED'in gerçekleştirdiği KOZA
Projesi kapsamında, Türkiye'nin az
gelişmiş bölgelerinde okuyan
9 öğrenciye daha İSKEN bünyesinde
staj yapma olanağı sağlandı. Bu yıl 3.
kez staj olanağı sağladığımız YASED
stajyerleri Haziran – Eylül 2012
tarihleri arasında şirketimizde çeşitli
bölümlerde staj yaptılar.
Öğrencilerimiz, mentorleri eşliğinde
aldıkları işbaşı eğitimlerinin yanısıra,
İSKEN’in desteğiyle, YASED tarafından
9-10 Temmuz 2012 tarihinde
İstanbul'da organize edilen eğitim ve
oryantasyon programına, 14 Ağustos'ta
düzenlenen sertifika törenine katıldılar.
Hem İSKEN hem de YASED tarafından
İstanbul'da düzenlenen eğitimlerle iş
hayatına dair önemli bilgi ve tecrübeler
edinmiş oldular.
Microsoft Exchange 2010,
yönetimi basitleştirilmiş,
maillerimizi koruma altına alan
ve kullanıcılarımızın daha fazla
hareket olanağı bulmalarını
sağlayan özelliklerinin yanı sıra
güvenliği de en üst seviyeye
taşımamıza yardımcı olacak
yeniliklerle geliyor.
Bu yenilikler aşağıdaki özellikleri
içermektedir:
• Kullanıcılarımıza masa üstünden, web
tarayıcısı üzerinden ve mobil cihazlar
ile Apple Safari ve Mozilla Firefox gibi
tarayıcılara sağlanan Outlook Web
Access(OWA) desteği ile birlikte üstün
bir Outlook deneyimi sunabiliyoruz.
• Kullanıcılarımıza e-posta, sesli mesaj,
anlık ileti ve metin mesajı erişimini
birleştirerek, onların en iyi iletişim
yolunu seçmelerini sağlayabiliyoruz.
• Exchange ActiveSync ile ActiveSync'i
destekleyen tüm mobil cihazlar için
mesajlara erişim sunabiliyoruz. Bu
özellik ile iPhone telefonlarda e-mail
kullanımı sağlayabiliyoruz.
Yeni dağıtım ve saklama seçenekleri,
geliştirilmiş gelen kutusu yönetimi ve
tümleşik e-posta arşivleme özellikleri
ile Exchange 2010 iş süreçlerimizi
iyileştirmemize yardımcı olacaktır.
Exchange 2010, yüksek erişilebilirlik ve
felaket durumundan kurtarma
özellikleri ile ilgili basitleştirilmiş
yaklaşımı sayesinde IT işlerimizin
devamlılığını sağlamamızı
kolaylaştıracak yeni güvenilirlik
seviyelerine ulaşmamıza yardımcı
olacaktır. Bu bağlamda Adana ve
Ankara Exchange sunucularımız
birbirini her an yedeklemektedir.
Herhangi biri devre dışı kaldığında
kullanıcılar diğer sunucu üzerinden
çalışmaya devam edebilmektedir.
Exchange'in son sürümündeki
yenilikler ile kullanıcılarımızın tüm
iletişim araçlarına tek bir merkezden
ulaşmaları sağlanırken, birbirleriyle ve
iş ortaklarıyla işbirliği kurmalarını da
kolaylaştırıyor.
• Hızlı ve verimli takvim planlamak
için, kullanıcılarımız paylaşmak istediği
ayrıntı seviyesini belirleyerek,
uygun/meşgul olduğu zamanların
bilgisini kurum içi ve dışı kişilerle
paylaşabiliyorlar.
Outlook 2010 ile birlikte aşağıdaki
yenilikler sunulmaktadır:
• İletişimde bulunan taraflar arasındaki
doğal iletişim akışına göre ileti
başlıklarını otomatik olarak
düzenleyerek, gelen kutusunda dolaşımı
kolaylaştıran geliştirilmiş bir iletişim
görüntüleme özelliği bulunmaktadır.
• Kullanıcılarımızı , 'gönder' tuşuna
basmadan önce e-postanın teslim
edilememesine veya yanlış kişiye
iletilmesine neden olabilecek ileti
ayrıntıları hakkında bilgilendiren
MailTips özelliği bulunmaktadır. (Gizli
bilgilerin yanlışlıkla kurum dışındaki
kişilere gönderilmesi, gelen kutusu
karışıklığını azaltma, alıcının ofis
dışında olması veya posta kutusunun
dolu olması vb.)
• Exchange 2010, kullanıcılarımızın
kendi gelen kutularındaki yazışmaları
kolayca düzenlemesine ve öncelik
sırasına koymasına yardımcı olan yeni
verimlilik özellikleri sunmaktadır.
• Exchange 2010 ile Active Directory
Rights Management Services'i
(ADRMS) birleştirerek, hem IT hem de
kullanıcılar bir mesajın içindeki
bilgilere erişim ve bu bilgilerin
kullanımını kısıtlamak için otomatik
olarak Bilgi Hakları Yönetimi (IRM)
korumasını uygulayabilirler.
Kullanıcılarımız IRM ile gönderilen
mesajların içeriğinin kopyalanmasını,
ekran görüntüsünün alınmasını,
yazdırılmasını veya başka bir kişiye
iletilmesini engelleyebilirler. Exchange
2010 ile mesaj iletimi sırasında IT'nin
tanımladığı kurallara göre kullanıcı
isteğinden bağımsız olarak otomatik
koruma uygulanabilir.
• Belirli konularda atanacak
yöneticilerin e-postaları incelemesini
ve iletimi onaylamalarını veya
engellemeleri sağlanabilir.
Örneğin İSKEN-Yumurtalık-Adana'ya
atılan tüm mailler önce belirlenmiş
yöneticiye gider eğer
yönetici onaylarsa
mail grubuna iletilir,
eğer onaylamazsa
mail grubuna
iletilmeden
imha edilebilir.
29
Gülmece
Gülmece
30
31
Annem gelmeden bitirmem lazım...
Bunun neresi sağlıksız...
Bu yeni imajımla bir filmde başrol kaparım artık.
Biz bu gidişle uçmayan uçurtma kategorisinde
birinci olacağız...
Söyledim yüz kere patatesli sevmiyorum diye...
oğlum sende çek git ya
BU ÇALISANIMIZI
TANIDINIZ MI?
Kızım sempatik olalım. Bunların şakası yok
Az sonra siparişler geliyor.
Sabredin yavrucuklarım benim.
Geçen sayımızda sorduğumuz " Bu çalışanımızı Tanıdınız
Mı?" sorumuzun cevabı " Ayhan Kale " olacaktı. Doğru
bilenler arasında Santral Direktörümüz Veyis Bey'in
yaptığı çekiliş ile hediye kazananların isimleri; Özlem
Kalkan, Suna Neslihan Süzen, İsa Toptaş, Alper
Topçudan, Necla Çıracıoğlu.
Kundurama su doldu, atmaya kürek gerek.
Bayılıyorum ben bu pamuk şekerine ya...
Doğru bilenler arasında yapılacak olan çekiliş
ile küçük, süpriz hediyeler sizleri bekliyor...
Bu sayımızdaki bilmecenin doğru cevabı, kazananların isimleri ile birlikte önümüzdeki sayımızda açıklanacaktır.
Gelişim Aktivitelerimiz
Bizden
Aramıza Yeni Katılanlar
32
. .
.
Takim Ruhu
OluSturma EGitimlerine
.
Farkli Bir Yaklasim
g
n
i
t
f
a
R
Çalışanlarımız arasındaki ilişkileri kuvvetlendirmek, takım
ruhunu desteklemek, hızlı karar alma ve liderlik gibi
niteliklerinin gelişmesine yardımcı olmak ve katılımcıların
kişisel gelişimlerine katkıda bulunmak amacıyla, 2012 Planlı
Bakım sürecinin tamamlanmasını takip eden yaz
döneminde, "Doğada Su Sporları ile Takım Ruhu
Oluşturma" programı organize edilmiş ve yaklaşık 60
çalışanımızın katılımı sağlanmıştır.
Gruplar, farklı bölümlerden çalışanlarımızı bir araya
getirecek şekilde oluşturulmuş ve her grup için bir grup
lideri belirlenmiştir. Grup liderleri, ekibi bir arada tutacak
ortamı sağlama ve grup aktiviteleri planlama konusunda yol
gösterici olmuşlardır.
"Su sporları-rafting" aktivitesi sırasında farklı bölümlerden
arkadaşlarımız dayanışma ve uyum içerisinde bir arada
çalışarak, birbirlerine karşı sorumluluk alarak ve birbirlerini
motive ederek programı başarıyla tamamlamışlardır.
Ayrıca üç günlük program boyunca çalışanlarımız, iş
ortamında birlikte oldukları iş arkadaşlarını eğlenceli ve
maceralı bir ortamda daha yakından ve farklı açılardan
tanıma ve ilişkilerini geliştirme fırsatı yakalamışlardır.
Programı tamamlayan arkadaşlarımız bu outdoor aktviteden
çok keyif aldıklarını, grubun enerjisinin yükseldiğini ve
takım çalışması açısından çok verimli olduğunu
belirtmişlerdir.
Mehmet KANAY – Kontrol Sistemleri Mühendisi ( 14.05.2012 )
Erkan ALKANAT – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 )
Ozan ERASLAN – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 )
Salih Erhan KURTCEBE – Kontrol Odası Mühendisi ( 14.05.2012 )
Mehmet BAŞCI – I & C Teknisyeni ( 14.05.2012 )
Erçin ATAY – I & C Teknisyeni ( 14.05.2012 )
Çağlar KARAOĞLU – Kontrol Odası Mühendisi ( 18.06.2012 )
Tülin ÖLÇEN – Muhasebe Uzmanı ( 01.10.2012 )
Başarılı bir iş yaşamı dileriz.
Evlenenler
Ailemize
Yeni Katılan
Bebeklerimiz
Gökhan SAÇAKLI – Begüm
Cafer BABATÜRK – Sümeyye Serpil
Oğuz SOYUBEY – Aslıhan Şevval
Mehmet ARAS – Derin
Fatma GÜNEY & H.Bahadır LAÇİN
Seval ERKO & M.Eren ERDOĞAN
Sibel & Ahmet GÜNEYER
Yaşar Murat GÖK – Nehir
Basri YILMAZ – Zeynep Nida
Ebder Toplan – Elif
Erhan Kıllı – Cansu
Sefa & Burak Tolga AKÇA
Özge & Abdullah Ercan YILDIRIM
Alper BEŞLİOĞLU – Gökhan
Hasan ÖNAL – Ahmet Taha
Mehmet BAŞCI – Alperen
Özgür GÜZELANT – Ahmet Selim
Çiftlerimize ömür boyu
mutluluklar dileriz.
Yusuf COŞKUN – Mehmet Kıvanç
Zeynel Ramazan ATLI – Emir
İrfan ÜNAL - Furkan
Bebeklerimize
sağlıklı, mutlu
bir ömür dileriz.
33

Benzer belgeler

SESİMİZ 11. Sayı

SESİMİZ 11. Sayı Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik kapsamında; insanların sokak hayvanları konusundaki özensizlikleri ve bilinçsizliklerinin

Detaylı

SESİMİZ 13. Sayı

SESİMİZ 13. Sayı Tiyatro Günleri etkinliği ile ortak olduk. Tamamı Yumurtalık’taki ilköğretim okullarında okuyan toplam 300 öğrencinin katıldığı etkinlik kapsamında; insanların sokak hayvanları konusundaki özensizl...

Detaylı

SESİMİZ 18. Sayı

SESİMİZ 18. Sayı anonim öyküyü çok beğendim ve sizlerle de paylaşmak istedim... Bu sayımızda, yine sizler için, beğeneceğinizi düşündüğümüz sayfalar hazırlamaya çalıştık. Dergimizin içeriği de her zaman olduğu gibi...

Detaylı