Okudugunu Anlama 4 - Schule mehrsprachig
Transkript
Okudugunu Anlama 4 - Schule mehrsprachig
KEK TARİFİ Lale´nin akşama misafirleri var. Onlar için çikolatalı kek yapmak istiyor. Annesinin yemek kitabında iki kek tarifi var, ama başlıkları iyi okunmadığı için hangisinin çikolatalı kek tarifi olduğu anlaşılmıyor. Aşağıdaki iki tarifi oku ve çikolatalı kek için olan tarifi (X) ile işaretle! Bir bardak toz şeker ve 3 yumurtayı çırpın. Bir paket kabartma tozu ve 1 çay bardağı sıvı yağ ekleyin. Robottan geçirilmiş 1 bardak ıspanak yaprağını ve 2 bardak unu da ekleyin. İyice çırptıktan sonra, yağlanmış kek kalıbına dökün. Önceden ısıtılmış, 180 dereceye ayarlı fırında 30-40 dakika pişirin. Afiyet olsun! Güzin Deveci-Gröhs Yumurtaların aklarını sarılarından ayırın. Tereyağı, şeker ve yumurta sarılarını bir kaba alıp, çırpın. Un ve kabartma tozunu bir kapta harmanlayıp tereyağlı karışıma ilave edin. Damla çikolata, fındık ve tuzu ekleyip karıştırmaya devam edin. Hazırladığınız kek hamurunu, içi yağlanmış dikdörtgen şekilli bir kalıba doldurun. Önceden ısıtılmış, 180 dereceye ayarlı fırında 50 dakika pişirin. Afiyet olsun! Nasreddin Hoca, alışveriş yapmak için pazara gidecekmiş. Bunu duyan mahalle çocukları, Hoca´nın etrafına toplanıp birer istekte bulunmuşlar. O zamanlar, düdük çalmak çocuklar arasında pek yaygın olduğu için, çoğu düdük sipariş etmiş. Bu çocuklardan sadece bir tanesi, düdük alması için Hoca´ya para vermiş. Akşama doğru Hoca´nın pazardan döndüğünü gören çocuklar, hemen etrafına toplanmışlar. Nasreddin Hoca çantasını açıp, içinden bir tane düdük çıkartmış. Aldığı düdüğü de, kendisine para vermiş olan çocuğa uzatmış. Bu duruma şaşıran çocuklar: „Hani bizim düdüklerimiz?“ diye hep bir ağızdan bağırmışlar… Nasreddin Hoca çocuklara ne cevap vermiş olabilir? Nasreddin Hoca, kıvrak zekâsı ve insanı güldürürken düşündüren, hazır cevapları ile ünlüdür. Onun bu özelliğini dikkâte alarak aşağıdaki şıklardan sence doğru olanı yuvarlak içine al. a. „Param yetmedi çocuklar, kusura bakmayın.“ b. „Parayı veren, düdüğü çalar!“ c. „Ben size düdük almaya mecbur muyum?“ d. „O kadar yükü eşeğime taşıtamazdım, kusura bakmayın“ Güzin Deveci-Gröhs Nasreddin Hoca, günlerden bir gün oğlunu çeşmeden su almaya gönderecekti. Oğlunu yanına çağırıp, yanağına okkalı bir tokat attıktan sonra yumuşak bir ses tonuyla: _ Oğlum, al şu testiyi, kırmadan, suyla doldurup getir! dedi. Tokattan fena halde canı yanan çocuk, ağlamaya başlamıştı. İşe annesi karıştı: _ A efendi, haksız yere oğlanı neden tokatladın; günah değil mi? Hoca: _ Sen karışma hanım! ……………………………………………………… Nasreddin Hoca karısına ne cevap vermiş olabilir? Nasreddin Hoca, kıvrak zekâsı ve insanı güldürürken düşündüren, hazır cevapları ile ünlüdür. Onun bu özelliğini dikkâte alarak, aşağıdaki şıklardan sence doğru olanı yuvarlak içine al! a. Tokadın acısıyla dikkâtli olur, testiyi kırmamaya çalışır. Testiyi kırdıktan sonra çocuğu dövmenin ne faydası olur ki? b. Su doldurmaya gitmek istemediğini anladım. Onun için tokatladım. c. Eli yüzü kir pas içinde olduğu için tokatladım. d. Dayak yiyen çocuk büyüklerine saygı ve sevgi duyar. Güzin Deveci-Gröhs