SEC Interviews: Industrial Goods / SEC Röportajları

BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
Sayın Üyemiz,
Bültenimizin başında, BEYSAD Denetim Kurulu Başkanı Sayın Besim T. Oktayer’in Özyeğin
Üniversitesi öğrencilerine vermiş olduğu “Beyaz Eşya Sektörüne ilişkin söyleşi” videosunu
sektörümüze ilişkin güzel bir özet olması nedeniyle aşağıdaki linkte bilgilerinize sunarız.
SEC Interviews: Industrial Goods / SEC Röportajları: Endüstriyel Ürünler
Bu haftanın konu başlıkları;











Arçelik A.Ş. bayileriyle bir araya geldi
Gaggenau, marka değerleri ve inovasyonlarının 333. Yıldönümünü kutluyor (“333 years in
the making”)
Ariston, tanıtım araçlarıyla enerji verimliliğini anlatıyor
Candy Hoover, Türkiye'den Avrupa'ya teknoloji ihraç edecek
Arçelik, tüketici elektroniği alanında gelecek stratejilerini iş ortakları ile paylaştı
Erdemir Grubu CEO’su Ali Pandır Ortadoğu Çelik Konferansı’nda Türk Çelik Sektörü’nü
anlattı
Bantboru: “birleştik ‘bir’ olduk…”
Henkel’de her deterjan minik kalplere umut taşıyor
Schott Orim, 2016’da yeni tesis hazırlığına başlayacak
Schnee, 2016’da kapasitesini artıracak
Technocast, elektrikli ev aletlerine yatırım yapacak
ARÇELİK A.Ş. BAYİLERİYLE BİR ARAYA GELDİ
Arçelik A.Ş., geçtiğimiz yılın başarılarını bayileriyle kutladı. Şirket yöneticileri, bayi sahipleri ve
çalışanlarının katıldığı büyük organizasyon, keyifli anlara sahne oldu.
Türkiye’de bayi teşkilatıyla büyümeye devam eden ve bayilerine sürekli yatırım yapan Arçelik A.Ş.,
2015 yılının değerlendirmesini de bayileriyle birlikte yaptı. Arçelik A.Ş. Ticari Türkiye’den Sorumlu
Genel Müdür Yardımcısı Can Dinçer, Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tülin
Karabük, Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmet Tüfekçi, Arçelik Satış Direktörü Barış Orbay’ın
katıldığı ve Green Park Hotel’de gerçekleştirilen organizasyonda yaklaşık 500 kişi yer aldı.
Bayiler ve bayi çalışanlarıyla bir araya gelmeyi amaçlayan toplantıda, şirket yöneticileri
katılımcılarla birlikte 60. yıl pastası kesildi. Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, bir video
mesajıyla katılımcıların yeni yılını kutladı. Koç Holding’in desteğiyle uygulanan HeForShe Projesi
için kadın bayi çalışanlarıyla yapılan röportajların paylaşılmasının ardından 60. yıl konsepti altında
hediye çekilişi yapılarak 60 kişiye hediye verildi.
Toplantıda konuşan Arçelik A.Ş. Ticari Türkiye’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Can Dinçer,
2015 yılında zorlu koşullara rağmen bayilerin başarılı performansından bahsetti. Dinçer, “Koşullar
ne olursa olsun, hep birlikte azimle çalıştık. Ulaştığımız başarıda bayilerimizin emeği, çalışmaları
yadsınamaz öneme sahip. Başarımızda büyük pay sahibi olan bayilerimize katkılarından dolayı
teşekkür ederken, 2016 yılında da bu başarıyı sürdürmek ve zirvedeki yerimizi korumak için
çalışmalarımıza devam edeceğimizi söylemek istiyorum” dedi.
www.beysad.org.tr
BEYSAD
1
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
GAGGENAU, MARKA DEĞERLERİ VE İNOVASYONLARININ 333. YILDÖNÜMÜNÜ
KUTLUYOR (“333 YEARS İN THE MAKİNG”)
Gaggenau, 2016 yılında dünya genelinde, 1683 yılında kurulan ve başarılı bir şekilde büyüyen
şirketinin 333. yıldönümünü kutluyor. Yıldönümü aktiviteleri, Nisan ayında Milano'da yapılacak
olan EuroCucina fuarında başlayacak. Gaggenau, fuar kapsamında, ziyaretçilerini, markanın
etkileyici geçmişine doğru bir yolculuğa çıkaracak ve ikon olma potansiyeline sahip yeni bir ürün
ile ilerisi için merak uyandıracak.
Demir tesisi olarak Gaggenau'da kurulan şirket, artan talep üzerine tarım aletleri veya takımlar
gibi ürünler de geliştirdi. Şirket, 19. yüzyılın başında, Badenia bisikletleri veya emaye tabelalar
gibi inovatif ürün serileri ile sektöre öncülük eden çalışmalara imza attı. Dayanıklı fırın emayesinin
formülü, ilk emaye fırınla elde edilen başarının temelini oluşturdu. Şirket, 1931 yılında Blanquet
ailesi tarafından devralındı. Ailenin tutkulu bir aşçı olan oğlu Georg, 1956 yılında, teknik açıdan
kusursuz ve kolay kullanımlı entegre cihazlara sahip ısmarlama mutfak vizyonunu geliştirdi. Bu
durum, Gaggenau için yeni bir dönemin başlangıcı oldu.
Gaggenau bu vizyonu ile, çağdaş mutfak evrimi alanında öncü bir çalışma çıkarmak suretiyle,
fonksiyonel estetiğe sahip entegre ankastre cihazlar alanında ilk ve öncü markası olmayı başardı.
Cihazların tasarımı, zaman üstü zarafet ve güzellik ile yüksek hassasiyet, el sanatları ustalığı ve
yön belirleyen inovasyonları bir araya getiriyor. Şirketin tasarım alanındaki iddialı yaklaşımı,
sürekli gelişen markanın tutumu ve kimliğinin altını çiziyor. 333 yıllık marka değeri ve
inovasyonlara ait yıldönümünün esin kaynağını oluşturan tasarım alanındaki iddialı yaklaşımı,
Gaggenau markasının geçmişe ve geleceğe yapacağı yolculuğun başlangıç noktasını oluşturuyor.
Gaggenau'nun Global Marka Yöneticisi Sven Schnee, bu konu hakkında şunları söylüyor;
"Gaggenau'nun 333 yıldan bu yana varoluşu ve marka değerlerimizin 1683 yılından bu yana
değişmeden korunmuş olması, gerçekten çok özel bir durum. Süregelen otantiklik ve rakipsiz
kalite anlayışımız, Gaggenau'nun kimliği üzerinde belirleyici etkiye sahip; bize kalan bu miras,
bugün DNA'mızın ayrılmaz bir parçasını oluşturmaktadır. Bu nedenle, yıldönümünde sadece
geçmişi değil, şu anı ve geleceği de birlikte kutluyoruz. Zaman üstü ve geleneksel bir şekil dili ile
yeni bir ikon olma potansiyeline ve inovatif bir tasarıma sahip olan yeni bir cihazı tanıtacak
olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”
Yıldönümümüz, dünya genelinde "333 yıllık marka değerleri ve inovasyonlar" sloganı altında
kutlanacak olup, kutlamalara, faaliyet gösterdiğimiz pazarlarda yerel konular da eklenecektir.
Gaggenau'nun geleceği, 333 yıl önce başladı. Bundan sonraki yolculuğumuzu, 2016 yılı
belirleyecek.
Üstün kaliteli ev aletleri üreticisi Gaggenau, “Made in Germany” teknolojisi ve tasarımı ile
inovasyonda bir lider. Defalarca uluslararası ödüller alan ürünleri ile özel mutfak alanında sürekli
yeni devrimler yaratan şirket, 330 yılı aşkın geçmişiyle öne çıkıyor. Şirketin başarısı, teknolojik
açıdan ilerleme ve işlevsellikle kombine edilen net bir tasarım dili temeline dayanıyor. 1995
yılından bu yana BSH Hausgeräte GmbH Münih’in bir iştiraki olarak faaliyet gösteren Gaggenau,
bugün, 50’yi aşkın ülkenin metropollerinde, amiral gemisi galerileriyle temsil ediliyor. Şirket, 2014
yılında yaklaşık 200 milyon Avro ciro elde etti.
ARISTON, TANITIM ARAÇLARIYLA ENERJİ VERİMLİLİĞİNİ ANLATIYOR
Yenilenebilir enerji teknolojileri, kombi ve termosifon ürünleri ile pazarın güçlü markaları arasında
yer alan Ariston Thermo , kullanıcılara enerjide verimlilik ve tasarrufu anlatmak için tanıtım
araçlarıyla 80 ile ulaşacak.
BEYSAD
2
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
Isıtma ve sıcak su ihtiyacına entegre çözümler sunan Ariston Thermo Group, güvenli doğalgaz
kullanımı, kombi seçimi ve doğalgaz tasarrufu hakkında bilinçlendirme çalışmalarını sürdürüyor. 8
yıldır özel olarak hazırlanmış araçlarla 80 ili dolaşan Ariston, bu yıl da yurdun dört bir yanındaki
doğalgaz kullanıcılarına destek olmak için yola çıkıyor. Yoğuşmalı kombiden termosifona, güneş
panelinden ısı pompasına kadar Ariston ürünlerini içinde bulunduran; bir showroom şeklinde
dizayn edilmiş araçlarda, doğalgaz kullanımı ve ürünler ile ilgili uzmanlar tarafından bilgilendirme
yapılacak.
Ariston Thermo Türkiye Pazarlama Müdürü Işıl Aksoy tanıtım araçlarının bu güne kadar
280.000’den fazla tüketiciye ulaştığını belirterek, 2016 yılında daha da yoğun bir ziyaret
programını devreye alarak İstanbul, Tekirdağ, Balıkesir, Bursa, Sivas, Tokat, Kayseri, Nevşehir,
Trabzon, Rize, Adana, Hatay illerinden başlayarak tüm yıl boyunca bilgilendirme çalışmalarına
devam edileceğini ifade etti.
Tam yoğuşma teknolojisine sahip yüksek verimli kombiler, dünyada ve Türkiye’de Ariston
Thermo’nun öne çıkardığı enerji tasarruflu sistemlerdir. Günümüzde birçok ülke standart kombi
modelleri yerine yüksek verimli modellerin kullanılmasını yönetmeliklerle zorunlu hale getirirken,
Ariston Thermo Türkiye’de de Avrupa’da satışını yaptığı ürünlerle faaliyet gösteriyor. Tüm bu
yenilikçi sistemleri daha da verimli kullanmak için tasarlanan Sensys oda termostatları ile
kullanıcılara akılcı çözümler sunuyor. Genus, Clas, Egis, Cares ve Matis kombi modelleri Ariston
Thermo’nun %35 ENERJİ TASARRUFU sağlayan ürünleri arasında yer alıyor.
CANDY HOOVER, TÜRKİYE'DEN AVRUPA'YA TEKNOLOJİ İHRAÇ EDECEK
Candy Hoover Group, Avrupa dışındaki en büyük Ar-Ge merkezini Türkiye'de kuracak. Türkiye'nin
Candy Hoover Group üretim hacmi içerisindeki payının yüzde 10'dan fazla olduğunu ve bu oranın
her yıl giderek arttığını belirten Candy Hoover Group Türkiye CFO'su Mustafa Kılıç, "Şu an
itibarıyla yaklaşık 670 kişinin istihdam edildiği İstanbul merkezli 3 şirketimizle Eskişehir'de üretim
yaparak 100 milyon euroyu aşan yıllık üretim yapıyoruz ve toplam üretimimizin yüzde 85'ni
doğrudan ihraç ediyoruz" dedi.
Türkiye'nin Candy Group içinde önemli bir merkez olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini dile
getiren Kılıç, 2016 yılında Ar-Ge merkezi ile birlikte yeni ürün yatırımlarını da tamamlayacaklarını
söyledi. Yeni Ar-Ge merkezinin grubun Avrupa dışına taşıdığı en büyük Ar-Ge merkezi olması
açısından önem taşıdığını ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"İlk aşamada yaklaşık 55 kişiden oluşacak olan merkezi 2016 yılının ilk çeyreğinde tamamlayarak
Türkiye'deki yatırımlarımızı 25 milyon euronun üzerine çıkarmış olacağız."
Yeni fırın teknolojisi geliştiriyor
Üretim teknolojisi tamamen yenilenmiş, pişirme, kendi kendini temizleme, Wİ-Fİ teknolojileri ile
bambaşka bir ürün ortaya çıkarmaya hazırlandıklarının müjdesini veren Kılıç, "Şu ana kadar 20
milyon TL yatırım yapıldı. Haziran ayında başladığımız süreci bu ay tamamlayarak yeni ürünlerin
üretimine 2016'nın ilk çeyreği içerisinde başlamayı planlıyoruz" dedi. Kılıç, "TÜBİTAK onaylı bu
yenilikçi-inovatif yatırım için Hazine'den 5. derece öncelikli yatırım teşviği almayı başardık. Grup
olarak ilk kez bu derecede bir yatırım teşviğinin kullanılması bizim için önem arz ediyor" dedi.
ARÇELİK, TÜKETİCİ ELEKTRONİĞİ ALANINDA GELECEK STRATEJİLERİNİ İŞ
ORTAKLARI İLE PAYLAŞTI
Arçelik A.Ş., bayilerinde sattığı farklı markalı tüketici elektroniği ürünlerin temsilcilerini ve Arçelik
bayilerini bir araya getirdi. Elektronik ürün perakendeciliği işini, pazarı geliştirecek şekilde
büyütmek için iş birliğinin arttırılması amaçlı gündemin paylaşıldığı organizasyonda, Arçelik ve
Beko mağazalarındaki elektronik ürün yelpazesinin zenginleştirilmesi konusu üzerine yoğunlaşıldı.
BEYSAD
3
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
Arçelik A.Ş., tüketici elektroniği alanında büyüme stratejilerini marka işbirliği yaptığı iş ortakları ile
paylaştı. Rahmi Koç Müzesi’nde düzenlenen toplantıya sektörde öncü 11 marka ve 13
distribütörden üst düzey yöneticiler, Arçelik ve Beko bayilerinin temsilcileri, Arçelik A.Ş. üst
yönetimi ile satış, pazarlama ve ürün temin ekipleri katıldı.
Tüketici elektroniği marka temsilcileri ile bayilerini bir araya getiren Arçelik A.Ş., düzenlenen
organizasyonda gelecek dönem stratejilerinin yanı sıra, müşteri memnuniyetinin artırılması ve
ürünlerin kullanıcılara en uygun nasıl ulaştırılabileceği konularında fikir alışverişinde bulundu.
Arçelik A.Ş., Türkiye Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Can Dinçer, tüketici elektroniği işini
büyütebilmek için Arçelik ve Beko bayi kanalının farklarını ve gücünü kullanarak bu pazarda
sağlanabilecek ilerlemelerden bahsetti. Her geçen gün güçlenen bayi yapısıyla, pazara
sunulabilecek imkanları ifade eden Dinçer, Arçelik ve Beko mağazalarındaki elektronik ürün
yelpazesinin zenginleştirilmesi konusuna vurgu yaptı.
Arçelik A.Ş. Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tülin Karabük de müşteri
memnuniyetine verilen önemden ve bu memnuniyeti artırabilmek adına satış sonrası müşterilerle
kurulmuş olan geri bildirim ağından bahsetti. Arçelik A.Ş.’nin hizmet kalitesini artırabilmek adına
bu geri bildirim ağını nasıl kullandıklarını anlatan Karabük, “Tüketiciyi anlayabilmek ve her birine
özel olarak yaklaşabilmek adına çalışmalar yürütüyoruz. Burada güçlü pazarlama ağımız ve
markalarla ortaklaşa gerçekleştirdiğimiz tanıtım faaliyetlerimiz büyük önem taşıyor. Böylece yurt
içi ve yurtdışında başarılarımızı sürdürüyoruz. Bunun yanı sıra elektronik perakendecilik alanında
da farklı atılımlar yapıyoruz” dedi.
Arçelik A.Ş. Temin Ürün Direktörü Evren Albaş, Arçelik ve Beko mağazalarında elektronik
perakendecilik alanında en yeni trendleri ve güçlü bir ürün gamını yakaladıklarını, iş ortaklarıyla
beraber pazarı büyütecek iş planları üzerinde çalışmaya devam edeceklerini belirtti.
Etkinlik soru cevap bölümü ile tamamlanırken, katılımcılar elektronik perakendecilik alanında
katedilen yol ve hedefler ile ilgili bilgi aldı.
ERDEMİR GRUBU CEO’SU ALİ PANDIR ORTADOĞU ÇELİK KONFERANSINDA TÜRK
ÇELİK SEKTÖRÜNÜ ANLATTI
Erdemir bir BEYSAD üyesidir.
Küresel çelik sektöründen 800’den fazla temsilci, Metal Bulletin tarafından 19.’su düzenlenen
Ortadoğu Demir ve Çelik Konferansı’nda buluştu. 14-16 Aralık 2015 tarihlerinde gerçekleşen
konferansa Çelik İhracatçıları Birliği adına katılan Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali
Pandır, Türk çelik sektörünü, kapasite fazlalığı sorununun dünya ticaretine etkilerini ve ticaret
davalarını anlattı.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika çelik sektörünün en geniş katılımlı etkinliği olan, çelik piyasasındaki ve
tedarik zincirindeki aktörleri buluşturan 19. Ortadoğu Demir ve Çelik Konferansı’nda Ortadoğu ve
Kuzey Afrika çelik sektörünün geleceği, hammadde piyasalarının seyri, teknolojik gelişmeler, yassı
çelik piyasaları, korumacı önlemler gibi konular ele alındı.
Konferansa Türkiye Çelik İhracatçıları Birliği’ni temsilen konuşmacı olarak katılan Erdemir Grubu
Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, küresel çelik sektöründe talebin 2015 yılında %1,7 oranında
düşmesinin beklendiğini aktardı ve kapasite fazlasının mevcut durumda çelik sektörünün yaşadığı
en büyük zorluklardan biri olduğunu söyledi. Pandır, düşük kapasite kullanımları, yüksek sabit
maliyetler, artan bölgesel rekabet, negatif kar marjları, ürün verimliliğini artırmak ve çevresel
etkileri gidermek için gerekli olacak yatırım harcamaları dolayısıyla kapasite azaltımının kaçınılmaz
olacağını belirtti.
BEYSAD
4
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
Ali Pandır sunumunda bir bölgedeki kapasite fazlasının başka bölgelerdeki üretimin yerini
alabildiğini ve bu piyasalardaki yerli üreticilerin zarar gördüğünü ifade etti. Artan korumacılığın
küresel çelik ticaretini yeniden biçimlendirdiğini söyleyen Pandır, dünyada çelik sanayisi olan
hemen her ülkenin koruma önlemlerine başvurduğunun ve kendisine karşı en çok önlem alınan
ülkenin Çin olduğunun altını çizdi.
Ali Pandır, dünya ham çelik üretiminde 9. sırada yer alan ve yurtiçi çelik talebini karşılayabilecek
kapasiteye sahip Türk çelik sektörünün, haksız ithalatla karşı karşıya kaldığının altını çizdi. Pandır
Eylül ayında çelikte net ithalatçı konumunda olan Türkiye’nin Çin’in yanı sıra Rusya ve
Ukrayna’dan yapılan dampingli ithalattan zarar gördüğünü ve yeterince korunmadığını vurguladı.
Ali Pandır zaman zaman yöneltilen eleştirilerin aksine Türk çelik sektörünün Avrupa Kömür ve
Çelik Topluluğu anlaşması gereği teşvik almadığını belirtti. Hammadde ve enerji maliyetlerinin de
Türk çelik üreticilerinin rekabet avantajını etkileyen unsurlardan olduğunu belirterek, bu iki
kalemde ithalata dayalı çelik sektörünün TL’deki değer kaybı gibi gelişmelerden de
yararlanamadığını söyledi.
BANTBORU: “BİRLEŞTİK ‘BİR’ OLDUK…”
Bantboru bir BEYSAD üyesidir.
1972 yılında faaliyete başlayan Bantboru Türkiye’de çift katlı bakır kaynaklı çelik boru üretimini
gerçekleştiren ve 2009‘dan itibaren ise yüksek frekanslı elektrik kaynaklı tek katlı boru üretimini
de bünyesine dahil eden sektördeki lider bir firmadır.
Bantboru’nun çift katlı bakır kaynaklı çelik borusu otomotiv endüstrisinde fren, hidrolik direksiyon
ve debriyaj boruları olarak kullanılmaktadır. Tek katlı boru ise soğutma sanayinde kondenser
borusu olarak ve otomotiv sanayinde yakıt borusu olarak kullanılmaktadır.
Bantboru, 2015 yılında Türkiye’nin en büyük 1000 sanayi kuruluşu içinde de yer almıştır. Yine
2015 yılında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi Belgesi ile
ödüllendirilmiştir.
2013 yılında Almanya ve Rusya’da açtığı ofisleri ile uluslararası bir firma olmak için ilk adımı atan
Bantboru son 2 yılda ciddi bir büyüme gerçekleştirmiştir. Bu büyüme, beraberinde bazı
gereklilikler de getirmiştir:
1992’de Bantboru bünyesinden, çevresel şartlardan dolayı Gebze Organize Sanayi Bölgesi‘ne
taşınan kaplama tesisi ile boru imalat tesisi 2015 yılının 2. yarısında tekrar birleşmiştir.
Birbirini tamamlayan bu iki fabrikanın bir araya gelmesi proseslerde, işleyişte ve organizasyonel
yapıda birçok iyileşmeyi de beraberinde getirecektir.
HENKEL’DE HER DETERJAN MİNİK KALPLERE UMUT TAŞIYOR
Türk Henkel bir BEYSAD üyesidir.
Henkel, Çamaşır ve Ev Bakım markaları ile yeni bir sosyal sorumluluk projesi başlattı.
CarrefourSA’dan alınan Persil, Tursil, Vernel, Perwol Pril, Bref, Dixi, Clin ürünlerinden her biri,
Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV)’na destek veriyor.
Türkiye’de her yıl 0-17 yaş arası 3 bin çocuğa kanser teşhisi konuluyor. Tekrarlayan vakalarla
birlikte bu rakamın 5 binlere kadar yükseldiği öngörülüyor. Henkel bu projesiyle, Kanserli
Çocuklara Umut Vakfı tarafından oluşturulan ve çocuklarının tedavisi için şehir dışından İstanbul’a
gelen, maddi durumları yetersiz ailelere ücretsiz olarak konaklama ve gıda gibi sosyal imkanlar
sunan Aile Evi’nin sürdürülebilirliğine ve sayısının çoğalmasına katkı sağlıyor.
BEYSAD
5
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
Türk Henkel Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürü Töre Birol, söz konusu sosyal sorumluluk projesi
kapsamında yaptığı açıklamada; “Henkel olarak, uluslararası platformda sürdürülebilirlik alanına
çok büyük önem veren bir firmayız. İşimizin her alanına taşıdığımız sürdürülebilirlik, ayrıca
gelecek nesillerimizin sağlığı ve yaşam sevinci için büyük önem taşıyor. En önemli stratejik
partnerlerimizden CarrefourSA ile iş birliğimiz sayesinde tüketicilerimizle birlikte el ele, kansere
karşı olan savaşlarında çocuklarımızın ve ailelerinin yanlarında yer alıyoruz. Kanserli Çocuklara
Umut Vakfı adın, sosyal sorumluluk projemizi hayata geçirdiğimiz için Henkel olarak büyük
mutluluk ve kıvanç duyuyoruz” açıklamalarında bulundu.
Kanserli Çocuklara Umut Vakfı’na destek olmak isteyen herkes, CarrefourSA’dan yapacağı her
alışverişte 0-17 yaş arasındaki kanser hastası çocukların tedavilerinin sürekliliğine katkıda
bulunabilecek.
SCHOTT ORİM, 2016’DA YENİ TESİS HAZIRLIĞINA BAŞLAYACAK
Schott Orim bir BEYSAD üyesidir. Dünya Gazetesi Bölge Tekirdağ Ek’inden alınmıştır.
Mutfak ve beyaz eşya sektörüne yönelik ısıya ve darbelere dayanıklı işlenmiş cam üretimi yapan
Schott Orim, Çerkezköy ve Bolu Organize Sanayi Bölgeleri’nde kurulu fabrikalarında faaliyet
gösteriyor. 2014 yılında global pazarda paylarını yüzde 10 artırdıklarını belirten Schott Orim
Pazarlama ve Satış Direktörü Neşe Batı, “2013 ile 2014 yıllarındaki kur artışları ve sonrasında
gelen hammadde fiyat artışları bizi zorlasa da uzun vadeli büyüme planlarımızı koruyoruz. Bu yılı
da 2014 gibi büyüme ile bitiriyoruz. Önümüzdeki yıllar için de büyüme hedeflerimiz bulunmakla
birlikte Schott olarak 2020 yılına hazırlanıyoruz. Bu doğrultuda önceden satın aldığımız
Çerkezköy’deki 10 bin metrekarelik bitişik arsamızda 5 milyon euro’luk yatırım planlamasını
bitirdik. 2016 yılında tamamen yeni tesisimizin kurulmasına odaklanacağız” açıklamasını yaptı.
Almanya merkezli Shot Ag olarak beyaz eşya sektörü haricinde; sağlık, kozmetik, optik,
elektronik, mimari, otomotiv, havacılık, ilaç ambalajları, tüp sistemleri, gelişmiş optik sistemler,
elektronik ambalajlama, aydınlatma, görüntüleme camları ve enerji sektörlerine yönelik geniş bir
yelpazede modern teknoloji uzmanlığı sunduklarını belirten Neşe Batı, “Schott Flat Glass grubu
olarak mutfak ve beyaz eşya sektörüne işlenmiş camlar üretiyoruz. Amerika, Avrupa ve Asya’da
bizimle aynı alanda benzer üretim yapan toplam 13 adet cam işleme fabrikamız var” ifadesini
kullandı.
Geçen yıl olduğu gibi 2015’i büyüme ile kapatacaklarını bildiren Neşe Batı firma olarak
hedeflerinde, 2020 yılının belirleyici olduğunu kaydetti. Planları doğrultusunda 5 milyon euro
bedelli bir arsa yatırımı yaptıklarını açıklayan Batı, gelecek yıl söz konusu arsa üzerine teni bir
tesis kurulması yönünde odaklanacaklarını vurguladı.
Ağırlıklı Avrupa’ya ihracat yapıyor
Çerkezköy ve Bolu fabrikalarında toplam 45 bin metrekare üzerinde kurulu tesislerinde yaklaşık
600 kişiyi istihdam ettiklerini dile getiren Neşe Batı, üretimlerinin yüzde 50’sini ihraç ettiklerini
anlattı. Ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerine ihracat yaptıklarına değinen Batı, başta Almanya, Fransa,
İngiltere, İspanya, İtalya olmak üzere, Güney Amerika ve Avustralya gibi uzak ülkelerin de dahil
olduğu geniş bir ihracat ağları bulunduğunu söyledi. Avrupa’da kardeş tesisleri olmasına rağmen
bu bölgeye de ihracat yaptıklarına ve gruba katkıda bulunduklarına dikkat çeken Batı, “Tercih
edilme sebebimiz; rekabetçi iş gücümüz, verimliliğimiz, yüksek performans gösteren lojistik ve
kalite servislerimizdir” yorumunda bulundu.
“Bir ürünün fikir aşamasında lansman aşamasına geçmesi üç yıl alıyor”
Ar-Ge faaliyetleri hakkında da bilgi veren Neşe Batı, hem Schott hem de Schott Orim olarak Ar-Ge
ve Ür-Ge’ye yaptıkları yatırımların kendi ölçeklerindeki firmalara göre oldukça yüksek olduğunu ve
şirket değerlerinde de bu konunun önemle vurgulandığını dile getirdi. Schott’un dört ana
BEYSAD
6
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
değerinden biri olan ‘sürdürülebiliryenilikçilik’ ilkesinin ve bu değerin gerekliliğinin, Schott Orim’de
20 kişilik bir Ar-Ge ekibi ile desteklendiğini belirten Batı, yeni ürün odaklarındaki asıl amaçlarının,
müşterilerinin çözüm ortağı olarak, başarılarına katkıda bulunmak olduğunun altını çizdi. Batı,
şöyle devam etti: “Türkiye şartlarında oldukça yüksek bir pazar payına sahibiz. Cam sektöründeki
projelerin satışa dönüşmesi çok uzun zaman ve emek istiyor. Yeni bir ürünün fikir aşamasından
lansman aşamasına geçmesi ortalama üç yıl alıyor ve bu büyük bir handikap. Fakat
organizasyonumuzu da bu altyapı ve kaynak çalışmasına göre kurduk”
Türkiye’de son yıllarda beyaz eşya üretiminin kayda değer bir büyüme gösterdiğini ifade eden
Neşe Batı, şunları kaydetti: “Özellikle 2010 yılından sonra beyaz eşya sektörünün Avrupa’dan
doğuya, özellikle Türkiye’ye kayması, Türkiye’nin beyaz eşya üretiminde Avrupa’yı geçmesi ve
sadece fırın üretiminin ikiye katlanması, yurtiçi pazarını bizim için önemli bir odak noktası haline
getirdi. Bu artışın yaşanması ile son beş yıl içinde yurtiçi satış payımız da iki katı aşkın artış
gösterdi.”
SCHNEE, 2016’DA KAPASİTESİNİ ARTIRACAK
Schnee Metal bir BEYSAD üyesidir. Dünya Gazetesi Bölge Tekirdağ Ek’inden alınmıştır.
Küresel çapta beyaz eşya sektörüne yönelik bulaşık ve çamaşır makinelerine parça üretimi yapan
Schnee Grubu, Türkiye’de yatırımlarını artırmayı planlıyor. 2016’nın, firma açısından yatırım yılı
olacağını belirten Schnee Grubu Türkiye Genel Müdürü Taha Ülker, “Hem kapasitemizi artıracağız
hem de yeni bir modele geçeceğiz” dedi. Grubun global pazarda 50 milyon euro’luk ciroya
ulaştığını kaydeden Ülker, Çerkezköy tesisleriyle bu cironun dörtte birini sağladıklarını söyledi.
Ülker, “Özellikle ABD için üretilecek buzdolaplarının, yine çok özelliği olan sepet ve raflarını
üretmek için yatırıma başladık. Bu yatırım ile üretim salonumuz otomatik robot kaynak ünitesiyle
de tanıştı. Schnee Türkiye’nin toplam yatırım tutarı yeni hatlarla beraber 10 milyon euro’yu aştı”
diye konuştu.
Çerkezköy OSB’de 2006 yılından beri faaliyet gösterdiklerini ileten Taha Ülker, Almanya merkez
fabrikalarında araştırma geliştirme departmanı ve uygulama atölyeleri ile hem tedarikçilerinin hem
de müşterisi konumundaki firmalarına ürün geliştirme ve inovasyon çalışmalarına katkıda
bulunduklarını ifade etti. Ülker, Bosch/Siemens, Miele, Bauknecht, Whirlpool, ve V-Zug gibi birçok
beyaz eşya üreticisine bulaşık makinesi sepetleri ürettiklerini dile getirdi.
Şu an sadece Bosch/Siemens’in tedarikçisi durumunda olduklarını ve ilave yatırım yapıp farklı bir
üründe, farklı firmalarla çalışma için ileride yapacakları yeni yatırımlar olabileceğini duyuran Taha
Ülker, “Bosch firması, üretiminin yüzde 50’sini ihraç ediyor. Dolayısıyla sayısal anlamda çok az
olan direkt ihracatımıza Bosch kanalıyla gerçekleşen ihracat eklenince üretimimizin yarısını ihraç
ediyoruz diyebiliyoruz” ifadesini kullandı.
100 kişiyi istihdam ediyor
6 bin metrekare kapalı alanda kurulu tesislerinde, 100 kişi ile üretim yaptıkları bilgisini veren
Schnee Grubu Türkiye Genel Müdürü Taha Ülker, sektörün önündeki engeller ve sorunları
konusunda da görüş bildirdi. Sektörde hammaddede kalite ve fiyat istikrarsızlığı, kalifiye eleman
teminindeki zorluluk, mesleki eğitimlerin eksikliği, eğitimsiz çalışanlarımıza, çalıştıkları iş kollarında
işyeri eğitimini sağlayıp sertifika verecek kurumların olmadığını belirten Ülker, gümrük
mevzuatındaki bazı kuralların da günümüz koşullarında zaman kaybına neden olduğuna dikkat
çekti.
www.beysad.org.tr
BEYSAD
7
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/285 18 OCAK 2016
TECHNOCAST, ELEKTRİKLİ EV ALETLERİNE YATIRIM YAPACAK
Technocast bir BEYSAD üyesidir. Dünya Gazetesi Bölge Tekirdağ Ek’inden alınmıştır.
Plastik ve alçak basınçlı döküm alanlarında faaliyet gösteren Technocast, beyaz eşya küçük ev
aletleri ve otomotiv sektörlerine plastik parça ve yarı mamül üretimi ile başladıkları çalışmalarını
son iki yıldır ağırlıklı olarak elektrikli ev aletleri alanına yoğunlaştırdı. 2016 yılında elektrikli ev
aletleri üretimine yeni projeler ile devam etmeyi planladıklarını ifade eden Technocast Genel
Müdür Yardımcısı Murat Öney, bu alanda yeni yatırımlarının bulunduğunu ve montaj hatları için
yeni bir tesis kurduklarının bildirdi. Öney, bu tesiste ağırlıklı olarak farklı projeler için elektrikli
süpürge ve diğer ev aletlerinin montajının yapılacağını dile getirdi.
İhracata her zaman önem verdiklerini vurgulayan Murat Öney, bu yıl cirolarının yüzde 25’ini
ihracattan elde ettiklerini ve 2016 yılında bu oranı artırmayı hedeflediklerini ifade etti. Geçen yıl ile
karşılaştırıldığında, firma ihracatında bu yıl yüzde 50 artış yaşandığını açıklayan Öney, “Şu an
ağırlıklı olarak Fransa, Almanya, Polonya, İspanya ve ABD’ye ihracat yapıyoruz. İhracat yapılan
ürünler arasında ağırlıklı olarak küçük ev aletleri ve çeşitli beyaz eşyalara ait plastik parçalar yer
alıyor. 2016 yılında yeni pazarlara açılmayı hedefliyoruz” diye konuştu. Öney, bu yıl yaptıkları yeni
yatırımlarla beraber 2016’da yüzde 80 büyüme hedeflediklerini de dile getirdi.
Bünyelerinde 45 plastik enjeksiyon makinesi ile beraber farklı projeler için kurdukları montaj hattı
serigrafi ekipmanları ve boyahane bululduğunu kaydeden Murat Öney, şöyle devam etti: “Biz
Technocast olarak yurtiçi ve dışında önde gelen markalara OEM/ODM tedarikçi olarak hizmet
veriyoruz. Müşterilerimize ait projeleri devreye alıp üretmenin yanı sıra onlar için projeler
geliştiriyoruz. Bünyemizde oldukça tecrübeli mühendislerden oluşan bir Ar-Ge ekibimiz bulunuyor.
Ar-Ge’ye son iki yıldır kayda değer yatırımlar yapıyoruz ve bunu artırmayı planlıyoruz. Yeni
kurduğumuz tesiste elektrikli süpürge ve enerji verimliliği testleri için yeni bir Ar-Ge laboratuarı da
kurduk. Ayrıca yeni ürün araştırma ve geliştirme için TÜBİTAK ve üniversiteler ile de işbirliklerimiz
var.” Ar-Ge ekipleriyle beraber ürün geliştirmeden kutulu ürüne kadar tüm servisleri bünyelerinde
verdiklerini aktaran Öney, Çerkezköy OSB’de bulunan iki lokasyonda 15 bin metrekare kapalı
alanda 385 kişi ile faaliyet gösterdikleri bilgisini verdi. Aynı zamanda alçak basınçlı döküm
alanında alüminyum jant üretimi yaptıklarını belirten Murat Öney, ürünlerinin iç pazarda ‘Carre
Wheels’ markası ile 150’den fazla bayi tarafından satıldığını ve 15 ülkeye ihracat yaptıklarını iletti.
Sektörde nitelikli iş gücü azlığı, ithal hammadde girdisi, çok yüksek yatırım bedelleri, ulaşım ve
üretimin genel olarak yeterince desteklenmemesi gibi sorunlar bulunduğuna değinen Murat Öney,
“Türkiye’de işsizlik, olması gereken değerlerin üstünde bulunmasına rağmen, nitelikli işgücü
bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Özellikle ara eleman ve teknik insan kaynağının yetiştirilmesinde kayda
değer anlamda yol alınması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca üretimde kullandığımız hammadde
ve komponentlerde yurtdışına oldukça bağımlıyız. Faaliyet gösterdiğimiz plastik enjeksiyon ve
alüminyum döküm alanlarında hammadde ihtiyacımızın tamamına yakınını, Türkiye’de üretimi
olmadığı için yurtdışından tedarik etmek zorundayız” dedi.
Yatırımların, milyar dolarlık olduğunu ve devlet özel iştirak ortaklıkları ile yapılabileceğini kaydeden
Murat Öney, şunları kaydetti: “Yüksek yatırım bedellerinden dolayı sanayici, işine ayırması
gereken sermayeyi arsa ve fabrika inşaatına harcamak zorunda kalıyor. Ülkenin cari açığına
önemli katkı sağlayacak bu yatırımlar sayesinde, biz üreticiler de daha güçlü konuma geleceğiz.
Türkiye, üreterek sürdürülebilir büyümeyi sağlayabilir. Üretim dışı sektörler de büyümeye katkı
açısından önemli ancak Türkiye’nin jeopolitik konumu gereği, üretim olmazsa olmazımız.
Sürdürülebilir üretim ve büyümenin temelinde verimlilik ve Ar-Ge gücü yatıyor.”
www.beysad.org.tr
BEYSAD
8