İlgili Dosyayı İndirmek İçin Tıklayınız.

Transkript

İlgili Dosyayı İndirmek İçin Tıklayınız.
A- GİRİŞ ............................................................................................................... 5
1. GENEL ..................................................................................................................5
1.1 PLANLAMA ÇALIŞMASININ TANIMI VE AMACI .............................................5
1.2 PLANLAMA ÇALIŞMASININ KAPSAMI VE ÇALIŞMA SINIRLARI ...................6
2. KAVRAMLAR ........................................................................................................7
2.1 KENTSEL SİT ALANI .......................................................................................7
2.3 ARKEOLOJİK SİT ALANI .................................................................................7
2.3 KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI ......................................................................7
2.4 KENTSEL TASARIM PROJESİ ........................................................................8
2.4 YETKİ TANIMI ..................................................................................................8
3. YÖNTEM ...............................................................................................................9
3.1 Araştırma / Veri Toplama / Saptama ................................................................9
3.1.1 Genel Araştırmalar ........................................................................................9
3.1.2 Planlama Alanına İlişkin Araştırmalar ..........................................................10
3.1.3 Planlama Alanındaki Yapılar/Parseller ve Taşınmaz, Kültür ve Tabiat
Varlıklarına İlişkin Araştırmalar ........................................................................14
3.1.4 Planlama Alanına İlişkin Sorunlar-Olanaklar ................................................15
3.1.5 Diğer araştırmalar........................................................................................15
3.2 Araştırma Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Hedeflerin Belirlenmesi ............15
3.2.1 Sentez ve Değerlendirme ............................................................................15
3.2.2 Amaçlar ve Hedefler ....................................................................................17
3.3. Koruma Amaçlı İmar Planı Kararları ve Koruma Amaçlı İmar Planının
Uygulanmasına Yönelik Model Üretimi, Yönetsel Plan .....................................18
B- ANALİZ ........................................................................................................... 20
1. TÜRKİYE VE BÖLGEDEKİ YERİ .........................................................................20
1.1 TANIM VE COĞRAFİ KONUM ..........................................................................20
1.2 ULAŞIM İLİŞKİLERİ .......................................................................................21
2. PLANLAMA ALANI VE ÇEVRESEL ETKİLEŞİM .................................................22
2.1 DOĞAL YAPI ve SİT ALANLARI ....................................................................22
2.1.1 İklimsel Yapı ................................................................................................24
2.1.2 Bitki Örtüsü..................................................................................................24
2.1.3 Jeolojik yapı ................................................................................................24
2.2 TARİHSEL GELİŞİM ......................................................................................25
2.2.1 Tarihsel Süreç İçerisinde Çandarlı’nın Tarihsel Gelişimi ..............................25
2.2.2 Tarihsel Süreç İçerisinde Çandarlı Merkezinin Tarihsel Gelişimi..................27
2.3 NÜFUS, DEMOGRAFİK, SOSYAL, KÜLTÜREL VE EKONOMİK YAPI ..........36
2.3.1 Demografik Yapı ve Nüfus Hareketleri.........................................................36
3
2.3.2 Ekonomik Yapı ............................................................................................37
2.3.3 Sosyal ve Kültürel Yapı ...............................................................................38
2.4 FİZİKSEL YAPI ..............................................................................................39
2.4.1 YERLEŞME ÖLÇEĞİNDE FİZİKSEL YAPI..................................................39
2.4.1.1 Kentsel Mekanda Kimlik Öğeleri - Kamusal Alan ......................................39
2.4.1.2 Kentsel mekânda Korunması Gerekli Kültür Varlıkları (Tescilli Yapılar) ....44
2.4.1.4 Mevcut Arazi Kullanışı ..............................................................................83
2.4.1.5 Kat Adetleri...............................................................................................86
2.4.1.6 Yapım Sistemi ve Malzeme ......................................................................88
2.4.1.7 Mülkiyet Durumu ......................................................................................91
2.4.1.8 Ulaşım ......................................................................................................91
2.4.2 ADA, PARSEL, YAPI ÖLÇEĞİNDE FİZİKSEL YAPI ANALİZİ .....................94
2.4.2.1 Yapı-Parsel-Yol İlişkisi ..............................................................................94
2.4.2.2 Cephe Özellikleri ve Dokuyu Temsil Eden Tiplojik Özellikler...................105
Cephe Özellikleri ................................................................................................106
Bahçe Kapıları ...................................................................................................107
Bina Kapıları ......................................................................................................108
Pencereler..........................................................................................................108
Saçaklar .............................................................................................................109
C- PLANLAMA YAKLAŞIMI .............................................................................. 109
PLANLA GETİRİLEN GENEL KARARLAR ............................................................109
PLANLA GETİRİLEN DİĞER KARARLAR .............................................................116
KAYNAKLAR .................................................................................................... 118
EK1.PLAN NOTLARI
EK 2.TİPOLOJİ ÇALIŞMASI(PLAN NOTU EKİ)
EK3.YAPILAŞMA TABLOLARI
EK4. TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIKLARI SANAT TARİHİ ANALİZ RAPORU
EK5. SOSYOLOJİK DEĞERLENDİRME RAPORU
EK6.KENTSEL TASARIM RAPORU
4
A- GİRİŞ
1. GENEL
1.1 PLANLAMA ÇALIŞMASININ TANIMI VE AMACI
Çandarlı beldesi yönetsel açıdan Dikili ilçesi, İzmir iline bağlıdır. Belde; Çeşme
Yarımadası’nın kuzeyinde bulunan Çandarlı körfezinde bulunan Çandarlı, 38
derece 3 dakika kuzey enlemi ve 24 derece 33 dakika doğu boylamı boylamları
arasında yer alan, denizden 0 rakımda düz bir alan üzerine kuruludur. Kuzeyinde
Dikili, güneyinde Çandarlı körfezi ve Aliağa ilçesi, doğusunda Zeytindağ ile çevrili
Çandarlı beldesinde, Kentsel sit alanı Çandarlı körfezinin kuzeyinde güneye
doğru uzanan Çandarlı yarımadası üzerinde 15 hektarlık bir alanı kapsamaktadır.
Planlama çalışmasına konu olan Kentsel Arkeolojik Sit Alanı, İzmir ili, Dikili ilçesi,
Çandarlı beldesi merkezinde yer almaktadır. Söz konusu Kentsel Arkeolojik Sit
Alanı ile ilgili olarak İzmir 1 ve 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kurullarının ve Çandarlı Belediye Meclisinin aldığı kararlar aşağıdaki gibidir;
• İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 10.03.1993 gün ve
4274 sayılı kararıyla Ada Mahallesi III. (Üçüncü) Derece Arkeolojik Sit alanı
belirlenerek ilan edilmiştir.
• İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 17.07.1998 gün ve
7454 sayılı kararıyla Çandarlı Beldesi İslam Mahallesi Kentsel ve III. (üçüncü)
derece Arkeolojik Sit Alanı sınırları belirlenerek ilan edilmiştir.
• İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 01.05.2002 gün ve
10.618 sayılı kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı İmar Planı
Çandarlı Belediye Meclisi’nin 25.12.2003 gün ve 2003/29 sayılı kararıyla
onaylanmıştır.
• İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 05.08.2004 gün ve
11 sayılı kararıyla 1/1000 ölçekli Çandarlı Koruma Amaçlı İmar Planını “Koruma
5
Amaçlı İmar Planı onayından önce yapılmış tevhid ve ifrazların geçerli olduğuna”
dair hükmün plan notlarına ilave edilmesi şartıyla onaylamıştır.
• 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 29.06.2005 gün ve
1.051 sayılı kararıyla Kentsel Arkeolojik Sit Alanı için hazırlanan Koruma Amaçlı
İmar Planın hükümlerinin 3-8 maddesine “çatılarda toskana tipi kiremit
kullanılabilir.” İfadesinin eklenmesine karar verilmiştir.
• 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 14.08.2008 gün ve
4.167 sayılı kararıyla Kentsel Arkeolojik Sit Alanı için hazırlanan Koruma Amaçlı
İmar Planında “A” notasyonlu parsellerin yıkılıp yeniden yapılmaları durumunda
yeni uygulamanın gerek TAKS değeri, erek KAKS değeri, gerekse kat yüksekliği
açısından ne şekilde olacağına dair plan notlarının 3.1 ve 3.6 maddeleri arasında
çelişki bulunduğuna ve konunun netleştirilmesine karar verilmiştir.
Bu çalışma; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı İzmir 1 ve 2 No’lu Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun yukarıda tarihleri, sayıları ve içerikleri
aktarılan kararlarının hayata geçirilmesi amacıyla hazırlanmıştır.
1.2 PLANLAMA ÇALIŞMASININ KAPSAMI VE ÇALIŞMA SINIRLARI
Araştırma Raporu; İzmir ili, Dikili ilçesi, Çandarlı Beldesi sınırları içinde kalan
alanlara ilişkin detaylı bilgilerin yanında, yerleşmenin içinde bulunduğu yakın
çevreye ilişkin genel bilgileri de kapsamaktadır.
Yerleşmenin konumu, mekânsal oluşumu, hâlihazırda mevcut durumu, doğal
özellikleri, çevresiyle etkileşimi, yaşayanların sosyal kültürel ve ekonomik
özelliklerine ilişkin bilgiler ile yerleşmeye ilişkin alınmış kararlar ve ilgili mevzuat
da
araştırmanın
konuları
arasındadır.
Araştırma
Raporu
ve
sonuçları
doğrultusunda hazırlanacak Koruma Amaçlı İmar planı T.C. Kültür ve Turizm
Bakanlığı İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun
6
17.07.1998 gün ve 7454 sayılı kararı ile Kentsel ve Arkeolojik Sit alanının ilan
edilen alanı kapsayacaktır.
2. KAVRAMLAR
2.1 KENTSEL SİT ALANI
Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması,
Gösterimi, Uygulaması, Denetimi, Müelliflerine İlişkin Usul ve Esaslara Ait
Yönetmelikte (Koruma Amaçlı İmar Planı Teknik Şartnamesi), kentsel sit alanı;
“Mimari, mahalli, tarihsel, estetik ve sanat özelliği bulunan ve bir arada
bulunmaları sebebiyle teker teker taşıdıkları kıymetten daha fazla kıymeti olan
kültürel ve tabii çevre elemanlarının (yapılar, bahçeler, bitki örtüleri, yerleşim
dokuları, duvarlar) birlikte bulundukları alanlar” olarak tanımlanmıştır.
2.3 ARKEOLOJİK SİT ALANI
Koruma Amaçlı İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması,
Gösterimi, Uygulaması, Denetimi, Müelliflerine İlişkin Usul ve Esaslara Ait
Yönetmelikte (Koruma Amaçlı İmar Planı Teknik Şartnamesi), arkeolojik sit alanı;
"Antik bir yerleşmenin veya eski bir medeniyetin kalıntılarının bulunduğu yer veya
su altında bilinen veya meydana çıkarılan korunması gerekli alanlar" olarak tarif
edilmiştir.
2.3 KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI
3386 ve 5226 sayılı Kanunlar ile 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma
Kanunu uyarınca belirlenen sit alanlarında, alanın etkileşim geçiş sahasını da
göz önünde bulundurarak, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi
doğrultusunda korunması amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik,
kültürel,
sosyo-ekonomik,
mülkiyet
ve
yapılaşma
verilerini
içeren
alan
araştırmasına dayalı olarak; hâlihazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde
yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik
yapılarını iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları
ve kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan
ve projelerini, uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya dolaşımı
7
ve taşıt ulaşımını, altyapı tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar ve parsel
tasarımlarını, yerel sahiplilik, uygulamanın finansmanı ilkeleri uyarınca katılımcı
alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde hazırlanan, hedefler, araçlar,
stratejiler ile planlama kararları tutumları, plan notları ve açıklama raporu ile bir
bütün olan nazım ve uygulama imar planlarının gerektirdiği ölçekteki planlardır.
2.4 KENTSEL TASARIM PROJESİ
Kentsel Tasarım projesi; uygulama imar planları (koruma amaçlı veya diğer)
doğrultusunda alanın kimliğini vurgulayıcı, alanın doğal, tarihi, kültürel, sosyal
özellikleri ile kullanıcılar açısından önem taşıyan kesimleri için özel ayrıntıları
içerecek biçimde hazırlanan plan ve projeler ile üst düzeyde kimlik-imaj
çalışması, orta düzeyde yapı ve çevresinin bütüncül bir anlayışla tasarlanmasını
amaçlayan kütle-açık alan düzenleme çalışmaları, alt düzeyde ise kütleler arası
boşlukların tasarımını içeren, olabilirlik, yaşanabilirlik, sürdürülebilirlik, maliyet
gibi konularda çözüm öneren plan ve projelerdir.
2.4 YETKİ TANIMI
2863 Sayılı kanun doğrultusunda, Çandarlı Belediyesi tarafından ihale edilerek
yaptırılan Çandarlı Koruma Amaçlı İmar Planı, şartnamesine uygun olarak
hazırlandıktan sonra, öncelikle ihaleyi yapan kurum tarafından incelenecek ve
kabul edilecektir.
2863 sayılı Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca
belirlenmiş olan sit alanları için hazırlanması zorunlu olan Koruma amaçlı imar
planı çalışmalarının, planlamaya konu olan alanda yetkili Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından onaylanması gerekmektedir.
Çandarlı Beldesinde hazırlanacak olan koruma amaçlı imar planları, İzmir 2 No’lu
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından incelenecek ve
onaylanacaktır. Belediye Meclisi tarafından onaylanan koruma amaçlı imar
planları, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu
tarafından onaylanarak yürürlüğe girecektir.
8
3. YÖNTEM
Çandarlı Kentsel ve Arkeolojik Sit Koruma Amaçlı İmar Planı çalışmaları; Koruma
Amaçlı İmar Planı Teknik Şartnamesine uygun olarak üç etap halinde
yapılacaktır;
● Araştırma / Veri Toplama / Saptama
● Araştırma Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Hedeflerin Belirlenmesi
● Koruma Amaçlı İmar Planı Kararları ve Koruma Amaçlı İmar Planının
Uygulanmasına Yönelik Model Üretimi, Yönetsel Plan
3.1 Araştırma / Veri Toplama / Saptama
Bu bölüm; ülke, bölge ve/veya metropoliten ve kentsel alan bütününden
kaynaklanan ve planlama alanını etkileyen çeşitli girdilerin/verilerin, daha önce
bu
alanda
gerçekleştirilmiş
planlama
çalışmalarının
araştırılmasını
kapsamaktadır. Bu aşamada gerekli olan bilgiler, makro düzeyde ülke, bölge, alt
bölge
ve
metropoliten
alanlardan,
mikro
düzeyde
ise
yerleşme
sistemi/kentlerden/planlama alanından elde edilmektedir.
3.1.1 Genel Araştırmalar
Planlama
alanının
içinde
yer
aldığı
bölgeye/yerleşme
sistemine
ilişkin
araştırmalardır.
Araştırma Türü:
Yönetimsel Yapı
Genel Çevre
Özellikleri, Coğrafi
ve Fiziki Yapı
İçerik:









Yönetimsel/Hukuki Yapı
İdari Bölünüş
Sınırlar
İklim
Jeolojik/Jeomorfolojik veriler
Doğal Kaynaklar
Çevre Sorunları
Çevresel Kaynaklar/Çevre Değerleri ve Kentin
Çevreye Etkileri
Kentin Bölgesi İçindeki Yeri ve İşlevi, Yakın-Uzak
Çevre İlişkileri
9



Ekonomik Yapı




Kent İçi ve Dışı Ulaşım Bağlantıları ve Uzaklıkları
Çevredeki Etkinliği Olan Sektörel Yatırım ve
Kaynakların Kente Etkisi
Planlama Alanın Kent İçindeki Yeri ve İşlevi,
Planlama Alanıyla Etkileşim
Ekonomik Veriler (Sektörler, İstihdam, Yatırımlar,
Projeler vb.)
Büyüme Hızı Farklılıkları ve Nedenleri
Yerleşmelerin Fonksiyonel Farklılaşması ve İlişkileri
Kademelenme/Etki Alanları/İşlevsel Farklılaşmalar
(Bölgesel/Yerel vb. Kademelenmeler, Çekim
Özekleri, Uzmanlaşma, vb.)
Demografik Yapı

Tarihi Araştırma





Kent İçindeki Yerleşmelerin Nüfus Büyüklükleri ve
Değişimleri
Kentsel-Kırsal Nüfus Dengesi
Kente ve Kent Dışına Göçler
Nüfus Dağılımı
Nüfus Hareketleri
Genel Tarihi ve Önemli Olaylar


Fiziki Gelişme
Yer Seçimi/Yerleşme Talepleri

Kalkınma Planları, Bölge Planları, Çevre Düzeni
Planları vb. Planlarda Yerleşim Alanına İlişkin
Kararlar, Planların Yerleşim Alanına Etkilerinin
Araştırılması
Gelişme Eğilimleri /
Sorunlar /
Olanaklar
Geçmişte
Uygulanan ve
Bugün Yürürlükte
Olan Planların
Etkisi
3.1.2 Planlama Alanına İlişkin Araştırmalar
Araştırma Türü:
Yönetimsel Veriler
Tarihsel
Araştırmalar
İçerik:






Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Uygulamaları
Yatırım Programları
Projeler
Mahkeme Kararları vb.
Tarihsel Süreç İçerisinde, Kronolojik Olarak Belirlenmiş
Dönemsel, Yönetsel, Sosyolojik, Ekonomik vb. Bilgiler,
Önemli Olaylar
Tarihsel Gelişim (Çeşitli Dönemlerde Mekânın
Gelişmesi / Değişmesi, Kent Elemanlarının Oluşumu /
Gelişimi/ Yer Seçimi)
10
Fiziki ve Doğal
Veriler
Korumaya İlişkin
Veriler
Geçmişteki ve
Mevcut Planlara
İlişkin Araştırma













Nüfus-Demografik
Yapı




Jeomorfolojik ve Topoğrafik Yapı
Jeolojik Durum
İklim Yapısı
Ekolojik Yapı (flora/fauna)
Toprak Yapısı ve Kabiliyeti
Su Kaynakları
Sit Sınırlarının Biçimlenme Süreci
Kurul Kararları
Korumaya Katılım (Eğilimler/Talepler)
Sit Alanının Alan Bütününde ve Bölgedeki Yeri ve
Önemi vb.
Daha önce yapılmış ve onaylanarak kesinleşmiş ve
uygulamaya konulmuş değişik kapsam ve ölçekteki
imar planlarının, değişikliklerinin ve bunların etkilerinin
analizi
Yürürlükte olan planların kapasite ve uygulamadaki
etkinliklerinin araştırılması, planlı uygulamalar, çok
tekrarlanan plan değişiklik konuları, plan dışı
kendiliğinden ya da düzensiz gelişmeler ve bunların
etkilerinin analizi
Bu planlara ilişkin projeksiyonların araştırılması ve
günümüz koşullarıyla karşılaştırılması
Nüfusun Değişimi (geçmiş yıllardaki nüfus, yıllık
değişim oranları, artış-eksilme hızı, ortalama yıllık
değişimler, önemli sapmalar vb.)
Alana Göç – Alandan Dışa Göç
Nüfusun Yapısı/Yoğunluğu/ Değişimi (doğurganlık oranı
ve göçe bağlı olarak nüfus artışının analizi, yaş grupları,
okul çağındaki nüfus, çalışan nüfus, çalışabilir nüfus
değerleri, yerleşik nüfus, mevsimlik nüfus, aile sayısı,
ortalama aile büyüklüğü ve hane halkı vb.)
Nüfusun Mekana Dağılımı (Mahalleler ya da planlama
analiz üniteleri ölçeğinde nüfusun dağılımı ve değişimi)
11
Ekonomik Yapı
Sosyal Yapı
● Çalışanların Ekonomik Faaliyetlere Dağılımı, İstihdam
Oranı
 Gelir Düzeyi, Gelirle İlgili Endeksler, Gelir Dağılımı,
İşsizlik ve Marjinal Sektör
 Sektörel Gelişme Potansiyeli, Üretim Tarzları ve
Kapasitesi ile İşgücü Talebi Konularında Sektörel Yapı
Analizleri
 Mevcut Kaynaklar, Yatırımlar, Tahminler
 Kamunun Alana İlişkin Ekonomik Politikaları, İstihdam
İmkanları
 Yerel Üretim/Hizmet Biçimi Özellikleri
 Üretim/Hizmet Biçimlerinin, Ekonomik Verilerin Fiziki
Mekana Yansıması
 Ürün/Hizmet Sunuş/Satış Biçimleri
 Ekonomik Faaliyetler İçin Örgütlenme Yeteneği
 Sosyal Yaşam ve Özellikleri, Sosyal Gelişim
 Sosyal Tabakalaşma
 Mahallere Göre Meslek Gruplarının Dağılımı
 Okullaşma Oranı ve Ailede Bağımlılık Oranı
 Alan Kullanıcılarının Yönelim/Eğilim/ Talepleri, Alana
İlişkin Düşünceleri
 Soyut Kültürel Miras Öğeleri (Gelenek, görenek,
adetler, vb)
12
Fiziki Mekan
Araştırması


-





Mülkiyet DurumuKentsel Arazi
Değerleri





Sınırlar (İl, ilçe, belediye, köy, mahalle, sit, milli park vb.
sınırlar)
Mevcut Arazi Kullanımı
Konut Yerleşme Alanı
Kentsel, Bölgesel Merkez, Merkezi İş Alanı
Sanayi Yerleşme Alanları
Kentsel Yeşil Alanlar
Kentsel Sosyal Donatı
(Eğitim, Sağlık, Sosyal, Dini ve Kültürel Donatılar,
Kentsel Spor Alanları vb.)
Turizm
Tarım
Orman
Askeri Alanlar
Mezarlıklar vb.
Ulaşım ve Hareketlilik (Mevcut ulaşım sisteminin analizi,
ulaşım türleri, hacim, ulaşılabilirlik, kullanım oranı,
ulaşım sorunları, vb.)
Teknik Altyapının Varlığı, Kapasitesi, Yeterliliği,
Belirleyici Özelliği ve Gelişme Potansiyeli (Su, Enerji,
Kanalizasyon, Telekomünikasyon, Çöp Toplama, vb.)
Çevre Değerleri (Baskın İmgeler, Alan İşaretleri, İzler,
Odak Noktaları, Mekân Oluşumları, Röperler, Cepheler,
Vistalar, Bakı Noktaları, Simgesel Öğeler, Siluet,
Görünüm vb.) ile Bunları Olumlu/Olumsuz Etkileyen
Unsurlar.
Çevre Kalitesi ve Sorunları (Hava, Su, Toprak Kirliliği,
Ses Şiddeti, Gürültü, Koku, Vibrasyon vb.)
Doku Özellikleri (Doku Sistemi, Açık-Kapalı Mekân
İlişkileri, Ada Tipolojisi, Yapılaşma Oranı, Adaların ve
Yapıların Birbiriyle İlişkileri vb.)
Açık Alan ve Sokak Özellikleri
Sahiplilik (Hazine, Kamu, Vakıf, Belediye, Özel vb,
Hisseli/Tek Sahipli)
Kadastral Yapı
Mülkiyete İlişkin Dönüşümler
Arsa/Bina Değerleri ve Spekülatif Eğilimler (Tarihsel
Süreç İçinde Fiyatlarda ve Mülkiyette Değişim ve
Bugünkü durum) ve Rant Analizi
13
Gelişme EğilimleriFinansman Analizi,
Üst Plan Kararları
ve Yasal Çerçeve





Kentsel Gelişme Eğilimleri
Yatırımcı Sektörlerin Alan Kullanımına İlişkin Yerleşme
Talepleri
Yatırım ve Etkinlikler
Mali Kaynaklar
Yasal-Yönetimsel Sınırlamalar ve Belirleyiciler
3.1.3 Planlama Alanındaki Yapılar/Parseller ve Taşınmaz, Kültür ve Tabiat
Varlıklarına İlişkin Araştırmalar
Araştırma Türü:
Bütün Parseller ve
Yapılara İlişkin
Araştırmalar
İçerik:




-
-
-
Korunması Gerekli
Taşınmaz Kültür
Varlıklarına İlişkin
Araştırmalar





Parsel Konumları ve Tipolojisi
Köşe Parsel, Ara Parsel, Ada İçi Parsel vb.
Ada ve Parsellere İlişkin Nicel Veriler
Parsel Kullanımı (Dolu/Boş Parseller)
Yapı-Parsel İlişkileri
Yapı-Parsel Büyüklükleri/Oranları
Yapının Parseldeki Konumu
Yapı Nitelikleri
Hukuki Durum (Ruhsatlı, İzinsiz, Tescilli, Yıkım
Kararı vb.)
Mimari Dönem/Yapım Tekniği/ Strüktür/Malzeme/
Konum/ Kat Adedi
Yapısal Durum (Malzeme, strüktür vb. kriterler
dikkate alınarak yapıların durumlarının
gruplandırılması)
Ana Yapı, Bitişik Ek Yapı, Müştemilat vb. Ayrımı ve
Bunların Kütle/Cephe/Konum ve Kullanım Özellikleri
ile Yapım Tekniği ve Malzemesi
Yapı Gruplandırılması (Tescilli/Geleneksel/Yeni vb.)
Avlu ve Bahçe Kullanımları, Avlu/bahçe elemanları
Konfor Durumu (Elektrik, Su, Kanalizasyon, WC.
vb.)
Yapı kullanım biçimleri
Tek Fonksiyonlu Yapılar (konut, ticaret, vb.)
Çok Fonksiyonlu Yapılar
Kullanılmayan Yapılar
Mimari Dönem ve Üslup
Mimari Değerler
Cephe Öğeleri ve Tipolojisi
Plan Tipolojisi
Süsleme Elemanları, Baca, Ocak vb. Öğeler
Çatı Formu ve Malzemesi
Yapım Tekniği ve Malzemesi
Yapılarda Değişmişlik (Müştemilat ve Ana Yapı)
14

Korunması Gerekli
Taşınmaz Doğa
Varlıklarına İlişkin
Araştırmalar

Planında
Cephede
İç Mekânda
Malzeme ve Teknolojide Değişmişlik/Bozulma ve
Nedenleri
Yapılarda Orijinal Fonksiyonlar ve Fonksiyonda
Değişmişlik
Mağaralar, Kaya Sığınakları, Jeolojik Oluşumlar,
Özellik Gösteren Ağaç ve Ağaç Toplulukları vb.
İlişkin Araştırmalar
3.1.4 Planlama Alanına İlişkin Sorunlar-Olanaklar
Sorun
Formülasyonu
Olanakların
Belirlenmesi







Fiziki Mekân/Çevre/Dokuya İlişkin Sorunlar
Sosyal/Ekonomik Sorunlar
Yönetsel Sorunlar
Korumaya İlişkin Sorunlar
Yasal Olanaklar
Yönetsel Olanaklar
Finansal Olanaklar
3.1.5 Diğer araştırmalar
Araştırma aşaması planlama alanının algılanması, tanımlanması, betimlenmesi
için, veri/bilgi toplama sürecinde arazi çalışması (gözlem, tespit, analiz, vb), alan
araştırması yöntemleri (soru kâğıdı/anket, diğer istatistikî veri toplama yöntemleri,
vs.) arşiv/kaynak taramaları, kamu kurumlarından bilgi edinme, mülakat, vb.
bilimsel ve teknik çalışmaları içerir.
3.2 Araştırma Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Hedeflerin Belirlenmesi
3.2.1 Sentez ve Değerlendirme
Koruma amaçlı imar planı yapılacak alana ilişkin tüm verilerin, fiziki ve sosyoekonomik sorunların, tespit edilen değerlerin koruma ve geliştirme olanaklarının
değerlendirilmesine yönelik çalışmalardır.
15
Değerlendirme
Çalışma Türü:
Genel Çevre
Özellikleri
Koruma - Planlama
Sürecine İlişkin
Değerlendirmeler
Yerleşmedeki
Yapılara İlişkin
Değerlendirmeler
İçerik:
 Yakın-Uzak Çevre İlişkileri, Sorunlar, Değerler ve
Potansiyeller
 Olumlu/Olumsuz Dışsal Etkiler
 Çevre Genelinde Gözlenen Değişimler ve Bunların
Fiziksel Mekana Yansıması
 Gelişme/Yapılaşma Olanakları, Potansiyelleri
 Mekansal Projeksiyonlar
 Eşikler, Sınırlamalar
(Fiziksel, Sosyo-Ekonomik, Yasal,Yönetimsel vb.)
 Altyapıya İlişkin Sorunlar ve Potansiyeller
 Girişler, Trafik, Ulaşım, Otopark İlişkileri/
Sorunlar/Potansiyeller; Kentsel Ulaşım Talebinin
Belirlenmesi
 Korunması Gerekli Tarihi ve Görsel Değerler
 Çevre Değerleri ve Sorunları
 Bölgeleme (Sorunlu Bölgeler, Tampon Bölgeler,
Homojen Bölgeler vb.)
 Fonksiyonel Değişiklik Potansiyelleri
 Koruma Çalışmaları (Koruma Anlayışı, Koruma
Koşulları, Koruma Kararlarının Geçerliliği,
Uygulanabilirliği)
 Koruma Sürecine İlişkin Sorunlar
 Koruma Sürecine İlişkin Öneriler (Sit Sınırı,
Planlama Sınırı Değişiklikleri)
 Planlama Çalışmaları (Planlama Süreci, Planlama
Sürecine İlişkin Sorunlar, Planlama Önerileri)
 İmar Hakları ve Uygulamalar
 Mülkiyet Yapısı ve Sorunlar
 Doku /Ada Ölçeğinde Değerler, Sorunlar ve
Potansiyeller
 Açık Alan ve Sokaklara İlişkin Değerlendirmeler
 Anıtsal Yapılar (Değer, Sorun, Potansiyeller)
 Geleneksel Yapılar (tescilli/tescilsiz)/Konutlar
(Yapı / Sokak İlişkisi, Yapı / Avlu İlişkisi, Müdahale
Biçimleri, Cephe / Plan Değişmişlikleri, Cephe/Plan
Tipolojileri, İç Mekân Kullanımlarındaki Değişme ve
Yeni
Mekân İhtiyaçları, Kullanım Yoğunluğu, Fiziksel
Sorunlar,
Korunması Gerekli Değerler)
16






Demografik ve
Sosyal Yapıya
İlişkin
Değerlendirmeler
Ekonomik Yapıya
İlişkin
Değerlendirmeler









Yeni Yapılar / Konutlar (Kütle / Cephe Özelliklerinin
Uyumu, Yapı / Avlu Elemanları ve Kullanıma İlişkin
Sorunlar, Değerler, Potansiyeller)
Ticari Yapılar
Ekler / Servis Yapıları (Kütle / Cephe / Konum
Özellikleri, Kullanımlar; Mekân, Yapım Tekniği ve
Malzemeye İlişkin Sorunlar, Değerler ve
Potansiyeller)
Avlular (Boyut, Eleman ve Kullanım Özelliklerine
İlişkin Değerlendirme ve Potansiyeller)
Yeni Kullanım Olanakları (Açık Alanlar, Yapılar)
Açık Alan, Sokak, Sokak Elemanlarına İlişkin
Değerlendirmeler
Fonksiyonel Değişiklik Potansiyelleri
Demografik Özellikler (Nüfus Projeksiyonu, Nüfus
Dağılımı, Konut İhtiyacı vb.)
Sosyal Karakter
Korumaya Katılım ve Eğilimler
Ekonomik Kaynaklar
Sektörel Değerlendirmeler, Projeksiyonlar
Yerel Üretim / Hizmet Biçiminin
Değerlendirilmesi,Üretim Biçimlerine İlişkin
Sorunlar, Değerler ve Potansiyeller, Mekansal
Özelliklerin Yerel Üretim ve Hizmet Türlerine Göre
Uyumu
Ürün / Hizmet Sunuş / Satış Biçimlerine İlişkin
Değerlendirmeler
Turizm Potansiyeli ve Sorunları
3.2.2 Amaçlar ve Hedefler
Bu aşamada belirli bir süre sonunda (uzun erimli) planlama alanının ulaşacağı
temel nitelikleri içeren, gerçekçi, ulaşılabilir, planlama sürecinin daha sonraki
aşamaları için yol gösterici ve vizyona uygun amaçlar ile, belirlenen amaçlara
erişmek için, tanımlanmış bir zaman dilimi içinde (kısa/orta/uzun dönemli) nitelik
ve nicelik olarak ifade edilen,
●Sosyo-kültürel/demografik hedefler
●Ekonomik hedefler
●Fiziki mekâna yönelik hedefler
●Yönetsel hedefler
17
●Diğer hedefler saptanır.
3.3. Koruma Amaçlı İmar Planı Kararları ve Koruma Amaçlı İmar Planının
Uygulanmasına Yönelik Model Üretimi, Yönetsel Plan
Saptanan amaç ve hedeflere erişim için gerekli çözüm/strateji/yöntemlerin
belirlenme aşamasıdır.
Çalışma Türü:
Genel Çevre
Özellikleri
Koruma Sürecinin
Geliştirilmesine
Yönelik Kararlar
Doku, Ada, Açık
Alan ve Sokaklara
İlişkin Kararlar
Yapı ve Parsellere
İlişkin Kararlar
İçerik:
 Genel Çevre Ölçeğinde Korunacak Doğal, Tarihi ve
Görsel Değerler ve Bu Değerlerin Kullanımlarına
İlişkin Kararlar
 Yakın-Uzak Çevre İlişkilerine İlişkin Kararlar
 Değerlerin Korunması, Potansiyellerinin İşletilebilmesi
İçin Yerleşme Ölçeğinde Kararlar (Sınırlar, Yoğunluk
(nüfus/ yapılaşma), Gelişme Alanları,
Bölgeleme/İşlevlendirme/Alan Kullanımı Kararları,
Yapılaşma (mevcut/yeni), Mülkiyet, Ulaşım, Trafik
Düzeni vb.)
 Jeolojik Etütlere ve Afet Risklerine Göre Yerleşme/
Yapılaşma Kararları
 Altyapı kararları
 1/2000 veya 1/5000 ölçekli nazım plan hazırlanması
 Koruma-Planlama Sürecinin Geliştirilmesi İçin
Gereklilikler (Yasal Araçlar, Korumaya Katılımın
Örgütlenmesi, Alanın Canlandırılması ve Yapıların
Onarım Koşullarına İlişkin Ön Kararlar, Yeni Model
Verileri)
 Koruma Stratejileri, Koruma İlkelerine İlişkin Kararlar
 Yapılaşma düzeni (yapılaşma oranı, ayrık, bitişik,
blok, vb. düzen, kat düzenlemeleri, yükseklik, cephe
düzenlemeleri, vb)
 Yol hizaları, bina hizaları, yaklaşma sınırları, vb.
 Peyzaj düzenlemeleri, eski/yeni sokak mobilyaları,
vb.
 Doku, ada, sokak ölçeğinde korunacak kültürel ve
doğal değerlere ilişkin kararlar
 Yaya ve taşıt ulaşımına ilişkin kararlar, vb.
 Korunacak Yapılar (Anıtsal Yapılar, Sivil Mimarlık
Örnekleri, Çevreye Uyumlu Yapılar)
 Korunması Gerekli Kültür/Tabiat Varlığı ile Parseline
İlişkin Kararlar
- Koruma, Müdahale Biçimleri ve Öncelikleri (cephe,
plan,
Malzeme, vb.)
- Kullanım/İşlevsel Kararlar
18
Parsellerde Yer Alacak Yeni Yapı ve Düzenlemelere
İlişkin
Kararlar (Yapı Konumlandırılması, Yapı Koşulları,
İfraz, Tevhid, Şuyulandırma, Arsa Düzenleme Esasları vb.)
-

1/1000 Ölçekli
Koruma Amaçlı
İmar Planı
Üretilmesi
Yönetsel Plan
Mevcut Kültür Varlığı Niteliğinde Olmayan Yapılara
İlişkin Kararlar
- Koruma Önerileri
- Müdahale Biçimleri
- Kullanım/İşlevsel Kararlar
 Yeni Yapılaşmaya İlişkin Kararlar
- Yapının Konumlandırılmasına, Yapılanma Koşullarına
İlişkin Kararlar
- Kullanım/İşlevsel Kararlar
- Yapı Çevresinin Düzenlenmesine İlişkin Kararlar
 Ekler /Servis yapılarına ilişkin kararlar (Korunacak,
düzenlenecek, yeni yapılacak kütle ekleri ve niteliği)
 Avlulara İlişkin Kararlar (Boyut, eleman ve kullanıma
ilişkin kararlar)
 3386 ve 5226 Sayılı Kanunlar İle Değişik 2863 Sayılı
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu, İlgili
Yönetmelik ve Mevzuata Uygun Olarak Hazırlanmış
Planlama Çalışması
Planlama Alanının Fiziki Mekân Organizasyonu İçin
Belirlenen Hedef ve Kararların Gerçekleşmesine Yönelik
Etaplama, Eylem Planı, Yasal, Yönetsel, Hukuki, Finansal,
vb. Araçların Belirlenmesi ve Uygulamaya Yönelik Sürecin
Tasarımıdır. Bu kapsamda;
 Etaplama / Eylem Planı / Alt Program / Projeler /
Etkinliklerin Tanımlanması /Belirlenmesi ve
Zamanlama
 Sosyal ve Ekonomik Kalkınma Modeli Önerisi,
 Kullanıcıların
Gereksinimlerine
Bağlı
Olarak
Ekonomik Yapının Güçlendirilmesine İlişkin Model
Üretimi (Yerel Üretim ve Hizmet Biçimlerinin
Güçlendirilmesi, Yerel Üretim ve Hizmet Türlerine
Göre Mekânsal Yapının Örgütlenmesi, Ürün ve
Hizmet Sunuş/Satış Biçimlerine İlişkin Öneri ve
Kararlar, Turizm Model Önerisi, vb.)
 Farklı Ekonomik Faaliyetler İçin Örgütlenme Yeteneği
 Korumaya Katılımın Örgütlenmesi,
 Aktörler (yerel halk, kamu/özel sektör/sivil toplum,
yerel, ulusal, uluslararası kurumlar, vb.) ve Planlama
Sürecindeki İşlevlerinin (Yönetim, yatırım, işletme,
izleme/değerlendirme/ denetleme vb.) tanımlanması,
 Finans Seçeneklerinin (Var olan kaynakların etkin
19
kullanımı, kaynak yaratımı, vb.) belirlenmesi
B- ANALİZ
1. TÜRKİYE VE BÖLGEDEKİ YERİ
1.1 TANIM VE COĞRAFİ KONUM
Planlama çalışmasına konu olan Çandarlı Kentsel Sit Alanı, İzmir ili, Dikili ilçesi,
Çandarlı Bucak merkezinde yer almaktadır. Ege bölgesinde bulunduğu körfeze
kendi adını veren Çandarlı, doğusunda Zeytindağ Bucağı, batısında Midilli Adası,
kuzeyinde Karadağ Yarımadası ve Dikili, güneyinde Çandarlı Körfezi ile çevrilidir.
Şekil 1 İzmir ili idari bölünüşü
20
Çandarlı Körfezinin kuzeyinde bulunan Çandarlı, 38 derece 3 dakika kuzey
enlemi ve 24 derece 33 dakika doğu boylamı arasında konumlanmaktadır.
1.2 ULAŞIM İLİŞKİLERİ
Çandarlı’ya karayolu ile ulaşmak mümkündür. Yerleşmenin ulusal karayolu
sistemine bağlantısı İzmir-Çanakkale D550 devlet karayolu ile sağlanmaktadır.
Çandarlı Beldesi bu devlet yoluna güneyden (İzmir) 10 km. Dikili üzerinden
(Çanakkale) 23 km. mesafededir.
Şekil 2 İzmir ili ulaşım haritası
21
Çandarlı’nın bazı kent merkezlerine olan uzaklığı aşağıdaki tablo ve haritada
gösterilmiştir.
Güzergâh
Uzaklık
Dikili
21 km.
Çandarlı İzmir
93 km.
Çanakkale
233 km.
Tablo 1 önemli merkezlere uzaklıklar
2. PLANLAMA ALANI VE ÇEVRESEL ETKİLEŞİM
2.1 DOĞAL YAPI ve SİT ALANLARI
Fotograf 1: Çandarlı Hava Fotoğrafı
Yerleşme düz ve deniz seviyesinde bir alana yerleşmektedir. Belde Bakırçay
havzasının verimli topraklarında bulunmakta ve Akdeniz ikliminin etkisindedir. Bu
nedenle bölge toprakları çok verimlidir. Bölgede 70 civarında bitki türü yetişmekte
ve bu verimli topraklar polikültürel tarım yapılmasına olanak sağlamaktadır.
22
Fotograf 2 Çandarlı Körfezi, Midilli Adası, Edremit Körfezi, Ortada Çandarlı
Şekil 3 Çandarlı’da Mevcut Kentsel ve Arkeolojik sit Alanları
23
2.1.1 İklimsel Yapı
Çandarlı'da Akdeniz iklimi özellikleri belirgin olarak yaşanır. Yazları sıcak ve
kurak, kışları ılık ve yağışlıdır. Yaz ayları sıcaklık ortalaması 21 derece, kış
sıcaklık ortalaması 10 derece dolaylarındadır. Yazları sıcaklık farkı 13, kışları ise
15 derece oynama gösterir. Yıllık sıcaklık ortalaması 15,4, en düşük sıcaklık -7
derece'dir. Yazın ve kışın kuzeyden yıldız, kuzeydoğudan poyraz, kuzeybatıdan
karayel eser. Lodos ise deniz havasını bozar ve yağmur getirir. İmbat yaz günleri
için ferahlık vericidir. Gündüz gece arasında yön değiştiren meltem rüzgarları ile
iyot dolu deniz esintileri saçar. Basınç ortalaması normalin üstünde olup, en
yüksek basınç kış aylarında 777mm. dir. Yıllık yağış tutarı 500-800 mm. arasında
değişir. Kar yağması enderdir, don olayına da pek sık rastlanmaz. Standartlara
göre az rutubetli bir havası vardır, ortalama rutubet oranı %20-30 dolaylarındadır.
2.1.2 Bitki Örtüsü
Bakırçay'ın suladığı Çandarlı Ovası çok verimlidir. Bu bölgede 70 türlü bitki
yetiştirilir. Tahıllar; Buğday, arpa, yulaf, çavdar, bakla, burçak, nohut, mercimek
ve mısır en önde gelmektedir. Endüstri Bitkileri; Zeytin, pamuk, tütün, susam,
ayçiçeği, soya fasulyesi. Meyveler; Elma, armut, kayısı, dut, ceviz, incir, üzüm,
şeftali, yaban armudu, zerdali. Sebzeler; Fasulye, bamya, patates, soğan,
patlıcan,
biber,
domates,
börülce,
kabak,
salatalık
gibi
kış
sebzeleri
yetişmektedir. Dağ yamaçlarında ve kırca arazide zeytinlikler ve seyrek çamlıklar,
yükselti ile birlikte rastlanan orman alanlarında sarıçam, kızılçam, meşelik,
fundalık, yaban armudu ve çitlembik ağaçlarına rastlanır. Özellikle Karadağ
sırtları bu ağaçlarla kaplıdır.
2.1.3 Jeolojik yapı
Alanın jeolojik yapısındaki ana kayaç andezit ve andezit tüflerinden oluşmaktadır.
Sit alanının kuzey kesiminde özellikle ticari merkezin bulunduğu kuzey doğu
kesiminde jeolojik yapı alüvyal bir formasyona sahiptir. Yerleşme alanı 1. derece
deprem kuşağında yer almakta olup özellikle alüvyal kısımlardaki yer altı suyu
deprem şiddetini arttırıcı bir unsurdur.
24
2.2 TARİHSEL GELİŞİM
2.2.1 Tarihsel Süreç İçerisinde Çandarlı’nın Tarihsel Gelişimi
Çandarlı tarihine ait en eski kaynaklar İ.Ö. 6. yüzyıla aittir. Bununla birlikte bu
kentin içinde bulunduğu Ege Bölgesi’nde yaşamış olan ilk kavmin “Proto Hitit
Kültürü” içine dâhil edilen “Luwiler” olduğunu bilinmektedir. Luwilerin yaşadığı bu
bölgenin kuzeyine “Assuwa” güneyine ise “Arzawa” denilmekteydi. Hititler ile
Assuwa arasındaki en yoğun ilişkiler II. Tuthalya döneminde Arzawa üzerine
yapılan seferle tarihe geçmektedir. Hititler Anadolu’da Assuwa ve Arzawa
mücadeleleriyle her iki bölgeyi tarih sahnesine çıkartırken “Ege Göçleri” bu
bölgelere yeni göçmenlerin yerleşmesine neden oldu. Bu kavimler hareketi İ.Ö.
13. yüzyılın sonları ve 12. yüzyılın başlarında iki kez Anadolu’ya Batı’dan yeni
göçmenler taşıdı. Deniz kavimlerinin seferleri Anadolu devletlerinin de sonu oldu.
Bu önemli kitlesel hareketin ardından bugünkü Çandarlı’nın da içinde bulunduğu
Ege Bölgesi’nde Aiol ve Mysia kavimleri görülmektedir. Antik Pitane şehrini de
içine alan Aioller bu bölgede, İ.Ö. VIII. yüzyılın bitiminden önce on iki kent devleti
konfederasyonu kurdular.
Bir Aiol kenti olan Antik Pitane bugünkü adıyla Çandarlı şehri bugün yarımada
içindedir. Pitane, tarihte Fimbria ve Mithiridates savaşlarına da şahitlik eden bir
şehirdir. Yarımada bugün kentsel ve arkeolojik sit alanı kapsamındadır. Bu alan
üzerindeki pek çok yerde, inşaat sırasında açılan temellerde, arkeolojik
buluntulara rastlanmıştır.
1958 yılında köylülerin yarımadanın kuzeyinde İon üslubunda arkaik bir heykel
bulmalarıyla Çandarlı’nın ilk arkeolojik buluntuları ortaya çıkarılmıştır. İ.Ö. VI.
yüzyılın ikinci yarısına tarihlenen arkaik heykel bugün Bergama Müzesindedir.
1959 yılında Ekrem Akurgal tarafından Necropol’de yapılan kazılarda, yakılan
cesetlerin külleriyle birlikte konulduğu çömlekler ortaya çıkarılmıştır. Bu alan
içinde güneyden kuzeye doğru ilk olarak bugün Karadağ adını almış Kane Dağı
bulunuyordu. Kane Dağı, konum olarak Mysia ve Aiolis’in bir sınır noktası
görünümündedir.
25
Çandarlı’nın yakın çevresinde de tarihi açıdan Pitaneye ışık tutabilecek yerler
bulunmaktadır. Bu yerlenden Kane Dağı’nın kuzeybatı kıyısında Kanai (bugünkü
Kilik kumsalı) kasabasının yer aldığı bilinmektedir. Kanai’nin güneyinde ise
Elaioussa
Arginousai
bulunmaktadır.
Adaları
Arginousai
(Garip
Adaları
ve
İ.Ö.
Kalem
406
Adaları
yılında
-
önemli
Ak
Adalar)
bir
deniz
muharebesine tanıklık etmiştir. Pers hâkimiyetinin kırılmasından sonra Yunan
kent devletlerinin kendi aralarında mücadeleleri başlamıştır. Bu dönemde Atina
ve Spartalılar arasındaki büyük deniz muharebesinin bu adalarda yapıldığı
bilinmektedir.
İ.Ö. 334’e gelindiğinde Büyük İskender’in ölümü sonucunda komutanlarından
sırasıyla Antigonos (İ.Ö. 305), Lysimakhos (İ.Ö. 301), Selekos (İ.Ö. 281) Aiolis’e
hâkim olmuştur. İ.Ö. 288’de Aiol birliğini de içine alarak genişleyen Bergama
Krallığı topraklarını İ.Ö. 133’te Roma İmparatorluğu’na vasiyet yoluyla bıraktı.
Roma vasiyeti değerlendirerek Batı Anadolu ve kıyı Ege’yi de içine alan Asia
eyaletini kurdu.
Roma döneminde Pitane’de yaşanan önemli bir olay da Mithiridates ile Fimbria
arasındaki mücadelesidir. Bu olayda Mithiridates, Pitane’de (Çandarlı) bulunan
donanmasının yanına giderek Fimbria ile orada mücadele etmeye karar verdi;
ancak Fimbria, Pitane’yi karadan kuşattı. Mithiridates ise deniz yoluyla ülkesine
kaçtı.
Bizans döneminde kaynaklar bugünkü Çandarlı sınırları içindeki bölge hakkında
oldukça az bilgi vermektedir. Hıristiyanlık döneminde Pitane ve Elaia’nın
Ephesos Metropolitliği’ne bağlı piskoposluk merkezleri olduğu bilinmektedir.
7. ve 8. yüzyıllara gelindiğinde Bizans’ın Anadolu topraklarında Müslüman
Arapların seferleri görülmektedir. 665 yılında Muaviye ordusunun Amorion
üzerine oradan da Bergama ve İzmir’e başarısız seferler düzenlediği görülür.
26
1084 yılından sonra Çaka Bey’in İzmir merkezli bir beylik kurarak Ege Denizi’nde
üstünlük sağlamaya başladığı görülmektedir. Çaka Bey İzmir’den Çanakkale’ye
kadar olan sahil şeridini fethetti ve bu beylik Foça ve Urla ana kara limanları
yanında birer deniz üssü niteliğinde olan Midilli, Sakız, Sisam adalarını da ele
geçirdi. Çaka Bey, 1093 yılında iç çekişmeler sebebiyle damadı Sultan Kılıçaslan
tarafından davet edildiği şölende öldürüldü.
Bu beylik Haçlı seferlerinin de
etkisiyle tarih sahnesinden silindi.
1361 yılında Karesioğullarının kıyı kesiminin Osmanlı Beyliği tarafından alınması
I. Murat zamanında gerçekleşti. İsmail Hakkı “Uzunçarşılı” Çandarlı Halil
Paşa’nın 1453 yılındaki idamından önce kendi adının verildiği eski Pitane’de
(Çandarlı) bir kale yaptırdığını bildirmektedir. 1462 yılında Midilli’nin alınması ile
Çandarlı Körfezi’nden Çanakkale Boğazı’na kadar olan alan Osmanlı kontrolüne
geçti.
16.-18. yüzyıllar arasında önce Ayazmend sonra da Bergama’ya bağlı olan
Çandarlı
19.
yüzyılın
ikinci
yarısında
Dikili’nin
gelişmeye
başlamasıyla
gerilemiştir. Bu döneme kadar Bergama’nın limanı niteliğindeki şehir yerini
Dikili’ye bırakmıştır.
1868 yılına gelindiğinde Dikili ve Çandarlı Bergama’ya bağlı birer nahiyeye
dönüştürüldü.
1928 yılında Dikili Bergama’dan ayrılarak kaza durumuna getirilmiş Çandarlı ve
Altınova kasabaları buraya bağlanmıştır. Bugün Çandarlı, İzmir’in Dikili ilçesine
bağlı bir beldedir.
2.2.2 Tarihsel Süreç İçerisinde Çandarlı Merkezinin Tarihsel Gelişimi
Çandarlı Ege Denizi’ne doğru uzanan bir yarımada üzerinde inşa edilmiştir.
Kentin Antik dönem yapıları bugün toprak altındadır. Bu döneme ait mevcut
27
eserler George Bean tarafından tespit edilmiştir ve araştırmacı bu izlere göre bir
harita düzenlemiştir. Buna göre yarım adanın en kuzeyinde kendisinin Venedik
kalesi olarak belirttiği Çandarlı kalesi bulunmaktadır. Bu yapının kuzeyinde,
yarımadanın ortalarına doğru antik tiyatro yer almaktadır. Yarımadanın
güneydoğu kesiminde stadion uzanmaktadır. Antik kent surlarındaki izler ise
güneybatı ve batı kenardadır. Haritada gösterilen antik liman bugün modern
limanın altında kalmıştır. Yarımadanın kuzeyindeki yamaçlarda ise nekropol
bulunmaktadır. Antik dönemde Pitane’nin (Çandarlı’nın) kurulumunun anıtsal
yapılara göre bu şekilde bir düzene sahip olması yanında Kalenin kuzey alanında
da yerleşimler tespit edilmiştir. Kale sokakta böyle bir iz mevcuttur. İnşaat temeli
sırasında ortaya çıkarılan ve muhtemelen konut izleri olan bu temeller antik
kentin bugünkü İslâm mahallesine kadar uzandığını da göstermektedir. Ayrıca
kaleye yakın alanlarda Roma veya antik dönemden kalma tünellerin olduğu
bilinmektedir.
Şekil 4 George Bean tarafından hazırlanan kroki harita
Bizans dönemi kentsel dokusunun varlığı konusunda bilgi oldukça kısıtlıdır. Hatta
bu dönemden günümüze herhangi bir yapı ulaşmamıştır. Ancak kaynaklarda
burada bir piskoposluğun varlığından bahsedilmektedir. Belirtmek gerekir ki
George Bean’ın haritada belirttiği surlar antik döneme aittir. Bu da sur
duvarlarının yenilenmediğini veya tekrar inşa edilmediğini ortaya koymaktadır.
28
Bugün Çandarlı kadar küçük bir yerleşim olan Eski Foça’da dahi antik sur
duvarlarının yenilenerek Osmanlı’nın son dönemlerine kadar kullanıldığı
görülmektedir. Ancak Çandırlıda bu uygulamanın görülmemesi dikkat çekicidir.
Bunda Çandarlı’nın oldukça küçük bir yerleşim olması ve topografyasının doğal
bir tahkimat niteliğinde oluşu etkendir. Bahsetmek gerekir ki yarımada güneyde
üç yönde denizle çevrili iken kuzeyde, karaya bağlandığı yerde bataklık bir
sahayla sınırlıdır. 1960’lı yıllarda kaleyi araştırmak için gelen araştırmacı MülerVienerde o günlerde karanın bataklık olduğunu ve güç bir şekilde Çandarlı’ya
ulaştıklarını belirtmektedir.
George Bean’ın belirttiği antik dokuya ve bugünkü mevcut izlere bakıldığında
Bizans döneminde de kalenin güneyinin terk edilmiş olduğu görülmektedir. Bu
alanın tamamı ise yakın zamana kadar zeytinlik idi. Mevcut alada hiçbir Bizans
yapısının varlığına rastlanılmaması bu dönemde kentin kalenin çevresine ve
kuzeyine doğru geliştiğini kanıtlamaktadır.
Türk dönemi, kentin günümüze kadar gelişimini mevcut anıtsal yapılar ve tarihi
kaynaklar doğrultusunda aydınlatmaktadır. Çandarlı 1461 yılında Osmanlılar
tarafından fethedilmiştir. Fetihten yaklaşık bir asır sonra Pir-i Reis kent hakkında
bilgi vermektedir. Buna göre Çandarlı küçük bir kalesi olan bayındır bir yerdir. Piri Reis “Kitab-ı Bahriye”sindeki haritasında kalenin mevcut halini de göstermiştir.
Bu tarihler de dahi bugünkü kalenin bir dış kalesi yoktur. Kale bir hisar
niteliğindedir. Haritada kale etrafında herhangi bir yerleşimi belirlenmemiş olması
dikkat çekicidir.
29
Şekil 5 : Pir-i Reis haritası
Bunun dışında incelediğimiz alanla ilgili 18. Yüzyıla kadar herhangi bir kaynağa
rastlanmamaktadır. Bununla birlikte Osmanlı arşivi belgelerinde Çandarlı’nın
Osmanlı döneminde “kariye” (köy) konumunda olduğu görülmektedir. Mevcut
kaynaklar yanında kentteki anıtsal yapılar da Çandarlı’nın kentsel dokusu
hakkında bilgi vermektedir. Buna göre kentin gelişiminde temel alınabilecek
yapılar Türk-İslâm şehir dokusu kültürüne uygun olan camilerdir. Kitabelerine
bakıldığında en eski cami H. 1121 (M. 1710-1711) tarihli merkez cami’idir. Yapı
konumu itibariyle tam anlamıyla İslâm Mahallesi’nde merkezi bir yere sahiptir.
Bununla birlikte İncirli Çeşme sokaktaki Hacı Ali Ağa Mescidi, buna bitişik sokak
çeşmesi ve hamam burada yine bir merkezin geliştiğini göstermektedir. Ancak bu
kısım kaleye 200 metre kadar uzaktadır. Buradaki mescide H. 1228 (M.18131814) tarihli bir kitabe bulunmaktadır. Ancak çeşme H.1102/M.1701-1702 tarihli
olup bu yapıdan ve de Merkez Cami’den daha eskidir. Bu sokaktaki hamamı ise
16-17. yüzyıla tarihlendirmekteyiz. Bu yapıların kuzeyinde yine eski konutların
oluşturduğu tarihi kent dokusu dar bir şeritte devam etmektedir. Bu dar bandın
batı tarafı bataklık doğu tarafı ise sahildir. Bu doku Çandarlı’nın eski
30
fotoğraflarında görülmektedir. İncirli çeşme sokaktaki Cami, çeşme ve hamam
yapılarının varlığı yanında Merkez Camii’nin de kaleye yakın bir alanda sonradan
bir merkez oluşturması mümkündür. Ayrıca Çandarlı yolu doğrudan bu camiye
çıkmaktadır. Bununla birlikte caminin doğusunda eski konutların ve dükkânların
bulunduğu çarşı yer almaktadır. Buradaki H. 1220 (M. 1805) tarihli çeşme alanın
ne derece işlek ve önemli olduğunu vurgulamaktadır. Çeşmenin güneyinde kalan
Yalı Camii’ni 19. Yüzyılın ikinci yarısına tarihlendirmekteyiz. Bu anıtsal yapıların
inşa tarihleri ve konumlarından yola çıkarak Hacı Ali Ağa Mescidinden Yalı
Camii’ne doğru 16-17. Yüzyıldan itibaren bir kentsel gelişimden söz etmek
mümkündür.
Belirtmek gerekir ki Yalı Camii yakınında bir adet tarihi zeytinyağı fabrikası, ve
çok sayıda depo bulunmaktadır. Bugün BİM marketin ve çarşı tarafındaki
yapıların çoğu depo niteliğindedir. Bu nedenle Yalı Camii’nin burada bir merkez
daha oluşturmak amacıyla diğerlerine göre daha yakın tarihte inşa edilmiş olması
mümkündür.
Resim 3 Çandarlı Kalesi
31
Kalenin güneyi ve batı yönlerinde top mazgalları bulunmaktadır. Bu nedenlerle
bu yönlerde bir yerleşme olmaması muhtemeldir. Bu bölgelerdeki yerleşimlerin
daha çok II. Mahmut döneminde meydana gelen Yunan İsyanı ile ayaklanan
Rum eşkıyalarının sürekli baskınlarının 19. yüzyılın ikinci yarısında sona ermesi
sırandan gerçekleştirilmiş olması mümkündür.
Fotograf 3: Çandarlı Kalesi ve Çandarlı genel görünüş
Fotograf 4: Çandarlı genel görünüş
32
Fotograf 5: Çandarlı yarım adası batı kıyı bandı
Fotograf 6: Çandarlı yarım adası doğu kıyı bandı ve kale
33
Fotograf 7: Çandarlı yarım adası doğu kıyı bandı ve kale
Fotograf 8: Çandarlı yarım adası batı kıyı bandı
34
Cumhuriyet döneminde ilk belediye teşkilatı olan kentler arasına giren Çandarlı,
1930 yıllarında gelen göçmen kafilesinin yarımadanın uç kısmına, güneyine
yerleşmesi ile genişlemiştir. Oldukça düzgün ve birbirini dik kesen sokaklardan
oluşan bu bölgede parseller oldukça geniştir. Eski yerleşmenin bulunduğu
yarımadanın kuzey kısmı ile göçmenlerin yerleştiği bu kısım arasında
günümüzde dahi boş bir alan bulunmaktadır. Kısmen zeytinlik olan bu alanda
günümüzde yavaş yavaş yapılaşma eğilimi gözlenmektedir.
Çandarlı 16.12.1939 yılında belediye olup, belde merkezine bağlı Ada Mahallesi,
İslam Mahallesi, Barbaros Mahallesi, Atatürk Mahallesi ve Cumhuriyet Mahallesi
olmak üzere 5 mahalle bulunmaktadır.
35
2.3 NÜFUS, DEMOGRAFİK, SOSYAL, KÜLTÜREL VE EKONOMİK YAPI
2.3.1 Demografik Yapı ve Nüfus Hareketleri
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) kayıtlarına göre; Çandarlı nüfusu
3.621 kişi olup, bu nüfusun 1.804'ünü erkek nüfusu, 1.817'sini de kadın nüfusu
oluşturmaktadır. Çandarlı’da aile büyüklüğü ortalama 3,6 kişidir. Doğurganlık
oranı ise 0,43’tür. Yerleşmede nüfusu %20’si 55 yaş ve üzeri, %28 25-45 yaş
dilimindedir. Çalışan nüfusun toplam nüfusa oranı %30’dur. Yerleşik nüfusun
%60’dan fazlasının Çandarlı doğumlu olması beldenin göç alma oranının çok
düşük olduğunun bir göstergesidir. Kışları içe dönük bir yaşam sürülen kentte yaz
aylarında nüfus 7 katına kadar çıkmaktadır.
YILLARA GÖRE NÜFUS DEĞİŞİMİ
6000
5000
4000
3000
nüfus
2000
1000
0
1970 1975 1980 1985 1990 2000 2007 2008 2009
Şekil 6 Çandarlı’da yıllara göre nüfus değişimi
36
Cinsiyete Göre Dağılım
50%
50%
kadın
erkek
Şekil 7 Çandarlı’da nüfus içindeki kadın-erkek dağılımı
2.3.2 Ekonomik Yapı
Belde turizm ve tarıma dayalı bir ekonomiye sahiptir. Belde nüfusunun % 60’ı
tarımcılıkla uğraşmaktadır. Bunun dışında kalan halk otelcilik, ev pansiyonculuğu
ve diğer hizmetler sektöründe çalışmaktadır.
Bakırçay havzasının verimli topraklarının bulunması ve Akdeniz ikliminin olumlu
etkisi ile bölgede polikültürel tarım yapılmasına olanak sağlamaktadır. Bakırçay’ın
suladığı Çandarlı ovası çok verimlidir ve bölgede 70 tür bitki yetişmektedir.
Bölgede yetişen tahıllar; buğday, arpa, yulaf, çavdar, bakla, burçak, nohut,
mercimek ve mısırdır. Bölgede ayrıca elma, armut, kayısı, dut, ceviz, incir, üzüm,
şeftali, ahlât ve zerdali ağaçları da yetiştirilmektedir. Bölgede yetiştirilen sebzeler
ise; bamya, fasulye, patates, soğan, patlıcan, biber, domates, börülce, kabak,
salatalık gibi kış sebzeleridir.
Endüstriyel bitkilerden zeytin, pamuk, tütün, susam, ayçiçeği ve soya fasülyesi
bölgede yetiştirilmektedir. Çandarlı’ da Edremit tipi yağlık zeytin ağacı çoğunlukta
olup, sofra zeytinine (tirilye vs.) olan rağbet her geçen gün artmaktadır. Yağlık
zeytinden seçilen sofralık zeytinde yöre halkının ihtiyacını karşılamaktadır.
Çandarlı, çevresi ve Edremit’ e kadar (Ege’nin kuzeyi) olan bölgede zeytinyağı,
daha az zeytin kokulu ve ince olup, güneye indikçe (Muğla-Fethiye) yağlarının
37
daha aromalı ve kalın kıvamlıdır. Çandarlı zeytinyağındaki nefaset eşine az
rastlanır. Zeytinyağındaki asit oranı dizem ölçüsündedir. Beldede sayfiye
sakinlerinin dışında, zeytini olan ama asidi yüksek Ege yörelerinin bazıları da
zeytinyağımıza rağbet etmektedir.
Çandarlı’da biri baskı, biri kontinü olmak üzere üç tane zeytinyağı fabrikası her
geçen yıl artan kapasite ile çalışmaktadır.
Hayvancılık Çandarlı'da pek gelişmemiştir. Çiftçi ailesi başına 2 adet büyük
hayvan düşmektedir. Çandarlı Beldesinde balıkçılıkla uğraşan kişi sayısı 200
dolaylarındadır. Önemli bir gelir kaynağı olmasına karşın geçimini sadece
balıkçılıkla sağlayan aileler çok azdır.
2.3.3 Sosyal ve Kültürel Yapı
Çandarlı Beldesi Bakırçay'a ve Çandarlı Körfezi'ne bakan sahil bandı ve
arkasındaki sokaklar çarşı ve şehir merkezidir. Nüfusun yaz aylarında artması,
halkın çiftçi olmasına karşın mevcut pazaryeri sayesinde çarşı-pazar oldukça
gelişmiştir. Kentin bu bölgesi ticari bir aktivitenin gerçekleştiği bir alan olmasının
yanı sıra sosyal iletişimin gerçekleştiği bir odak noktası niteliğindedir.
Beldenin batı kıyısındaki sahil bandında otel, pansiyon, gazino, bar, disko, çay
bahçesi, kahvehane, lokanta ve yaz aylarında kurulan stantlar bulunmaktadır. Bu
sahil alanın da yaz aylarında kentin en önemli ticaret ve rekreasyon alanıdır.
Çandarlı’da her yıl 29 Temmuz - 1 Ağustos tarihleri arasında Uluslar arası
Çandarlı Kültür ve Sanat Festivali düzenlenmektedir. Festival kapsamında plaj,
panayır
turnuvaları,
Trap
atış
yarışmaları,
konserler
ve
gösteriler
düzenlenmektedir.
38
2.4 FİZİKSEL YAPI
2.4.1 YERLEŞME ÖLÇEĞİNDE FİZİKSEL YAPI
2.4.1.1 Kentsel Mekanda Kimlik Öğeleri - Kamusal Alan
Çandarlı kentsel ve Arkeolojik sit sınırı içinde tescilli yapıların haricinde; kente
kimlik veren gerek anıtsal tescilli yapılarla birlikte gerekse de fiziksel yapısı ve
konumu itibariyle önemli kamusal alanlar bulunmaktadır. Bu alanlar yapıların ve
özel mülkiyetlerin dışında kalan yollar, meydan niteliği taşıyan alanlar, yolların
kesişmesi ile ortaya çıkan açık alanlar, park alanları ve sahil bantlarıdır.
Şekil 8: Sit alanı içinde bulunan odak noktaları
Bu kamusal alanlar; Kentin İzmir yönünden girişi ve meydan, Çarşı camii ve
balık pazarı önündeki meydan, Çarşı meydanı, Kentin doğu ve batı yönündeki
sahil bantları, Belediye binasının önündeki geniş bulvar, Çandarlı kalesi ve park
alanıdır.
39
Fotograf 9: Kente İzmir yönünden girişin görünüşü
Fotograf 10: Çarşı cami ve balık pazarı arasında kalan meydanın görünüşü
40
Fotograf 11: Çarşı Meydanı görünüşü
Fotograf 12: Çandarlı Kalesi ve park alanı görünüşü
41
Fotograf 13: Çandarlı yarımadasının doğusunda bulunan kıyı bandı
Fotograf 14: Çandarlı yarımadasının batısında bulunan kıyı bandı
42
Fotograf 15: Belediye binası önündeki geniş bulvarın görünüşü
Bu alanlara cephe oluşturan, nitelikli yapılar ve öğeler de kentsel tasarım
açısından önem taşımaktadır. Tescilli anıtsal yapılarda gerek konumları gerekse
de nitelikleri nedeniyle çevresindeki kamusal alanları bir odak ve ilgi alanına
dönüştürdükleri söylenebilir. Bu bağlamda bu yapıların konumlandıkları kamusal
alanlar ve çevresi gerek kamusal odak olmaları gerekse de kültürel değerlerin
korunması anlamında birinci derecede kentsel tasarıma konu olması gereken
alanlardır. (Tescili yapılara ilişkin detaylı bilgi Bölüm 2.4.1.2.’de sunulmaktadır.)
Şekil 9 Tescilli Anıtsal Yapılar (Kimlik Öğeleri) ve Sit Alanı içindeki konumları
43
2.4.1.2 Kentsel mekânda Korunması Gerekli Kültür Varlıkları (Tescilli
Yapılar)
1. HACI ALİ AĞA CAMİ (MESCİT)
Çandarlı’nın merkezinde, İslam Mahallesi İncirli Çeşme Sokak’tadır. Halk
arasında “Mescit” adıyla da bilinmektedir. Günümüzde çevresi binalarla
kuşatılmış vaziyettedir. Yol seviyesinden yüksek bir kodda inşa edilen yapıya son
cemaat yerinin kuzeydoğu cephesini ortalayan merdivenle ulaşılmaktadır.
Şekil 10 Hacı Ali Ağa Camii plan şeması, (Hergül, Ç.)
Yapının son cemaat yeri hariç tüm cepheleri sıvalı ve badanalıdır. Üzeri kiremit
kaplı dört yöne eğimli kırma çatı ile örtülüdür. Minaresi yoktur.
Son cemaat yeri sonradan yapıldığı anlaşılmaktadır. Tuğla malzeme ile inşa
edilen son cemaat yeri yuvarlak kemerlidir. Doğu kemeri olasılıkla sonradan
eklenmiş ve inşa edildiği dönemdeki yolun konumu nedeniyle kuzeydoğu
44
yönünde kaydırılmış durumdadır. Son cemaat yeri hâlihazırda kapatılarak
camekâna dönüştürülmüştür.
Yapının doğu cephesi iki sıra pencerelerle aydınlatılmaktadır. Pencereler altta üç,
üstte yine üç sıradır. Tüm pencereler dikdörtgen formlu ve düz lentoludur. Üst
pencereler alttakilere oranla daha küçüktür. Ayrıca üst sıra pencereler alt
pencerelerle aynı eksende olmayıp bir miktar kaydırılmıştır. Bu cephenin ortasına
yakın duvara bitişik bir çeşme bulunmaktadır.
Fotoğraf 16; Hacı Ali Ağa Camii Sokak cephesi
Batı cephede ise doğu cephenin aksine alt kısımda sadece bir adet pencere
açıklığı vardır. Cephenin üst sırasında ise iki pencere mevcuttur. Güney
cephenin alt kısmın doğusunda bir adet pencere açıklığı bulunmaktadır. Bu
cephenin batı kenarı tek katlı konut duvarı ile bitişiktir. Bu nedenle söz konusu
cephe sağırdır. Üst sırada ise mihrabın her iki yanına birer pencere
konumlanmaktadır.
45
Kuzey cephedeki yuvarlak kemerli ve çift kanatlı ahşap giriş kapısı, bulunduğu
duvarı tam ortalar ve her iki yanında birer pencere açıklığı yer almaktadır.
Bununla birlikte harime girişi sağlayan açıklığın üstünde bir adet pencere açıklığı
daha bulunmaktadır. Hacı Ali Ağa Cami asimetrik bir plan şemasına sahiptir.
Harim giriş açıklığı ve mihrap birbirini karşılamamaktadır.
Mihrap, mermer bir çerçeve içine alınmış olup oldukça sade süslemelidir,
alınlığında “Kullemâ dehale aleyhâ zekeriyye ‘l-mihrab” yazmaktadır. Çerçevenin
üst sağ ve sol çaprazına alçı malzemeden birer madalyon konulmuştur. Sağdaki
madalyonda “Allah”, soldakinde ise “Muhammed” yazmaktadır. Mihrabın önünde
kıble duvarı boyunca uzanan bir seki bulunmaktadır. Güneydoğu köşede
ahşaptan yapılmış bir vaaz kürsüsü yer alır. Mihrabın batısında ahşap
malzemeden minber yer almaktadır. Harimin kuzeyinde ahşap malzemeden
yapılmış dört ahşap destek tarafından taşınan kadınlar mahfili bulunmaktadır.
Yapının hariminde ve dışı cephelerinde herhangi bir süsleme yoktur.
Fotoğraf 17: Hacı Ali Ağa Camii Yan cephesi
46
Yapının harim giriş kapısı üzerinde bir kitabesi vardır. İki satırlık kitabenin yazılışı
ve Türkçe anlamı şöyledir:
1- Sahibü’l hayrat / v’el hasenât
2- Es-seyyid el-hac / Ali Ağa ibn Veli Ağa
Buna göre yapı H. 1228 (M.1813-1814) tarihinde “Veli Ağa oğlu Ali Ağa”
tarafından inşa edilmiştir.
Caminin doğu duvarının ortasında bir çeşme bulunmaktadır. Çeşme, üzerindeki
kitabeye göre H. 1102 (M. 1701-1702) tarihinde inşa edilmiştir. Hacı Ali Ağa
Cami’nin harim giriş cephesi üstünde yer alan kitabede ise H. 1228 (M. 18131814) tarihi yazmaktadır. Bu da her iki yapının inşa tarihinin aynı olmadığını
göstermektedir. Buna göre çeşmenin Hacı Ali Ağa Cami’den yaklaşık 113 yıl
önce inşa edildiği anlaşılmaktadır. Ancak gerek yapının planındaki asimetrik
durum
gerekse
cephelerdeki
pencere
konumlarının
düzensizliği
mescit
kitabesinin ilk inşa tarihine ait olup olmadığı hakkında şüphe uyandırmaktadır. Bu
nedenle mescidin çeşme ile birlikte inşa edildiği veya çeşmenin daha sonra
camiye eklendiği sonraki dönmelerde ise bir onarım geçirerek mevcut kitabesinin
de bu onarıma ait olduğu düşünülebilir.
2. ÇANDARLI MERKEZ CAMİİ
Çandarlı merkezi, İslam mahallesi, Hürriyet Meydanı’ndadır. Düz bir arazi üzerine
inşa edilmiştir. Yapının tüm cepheleri sıvalı badanalıdır. Caminin yapım
malzemesi dışarıdan anlaşılamamasına karşın, bölgedeki mimari özelliklere
uygun kaba yontu taş ve tuğla kullanıldığını düşünülmektedir. Sonradan yapıldığı
bilinen son cemaat yeri tuğla malzemeden inşa edilmiştir. Hâlihazırda camekân
şeklinde kullanılmaktadır. Üzeri kiremit kaplı dört yöne eğimli kırma çatı ile
örtülüdür. Bu çatının onarım geçirdiği ve yapılan onarımda ahşap hatıllı ve
destekli toprak damın kaldırılarak yerine
söz konusu çatının yapıldığı
bilinmektedir.
47
Minaresi yapının doğu cephesinde yer almaktadır. Kare plânlı minare kaidesinin
köşeleri pahlıdır. Silindir biçimli gövdesi pabuç üzerine oturmaktadır. Şerefe
üstünde silindir şekilli petek, bunun üstünde de konik külah yer alır.
Harimin doğu ve batı cephelerinde üçer adet pencere açıklığı görülür. Bu
pencereler her iki cephede de hemen hemen birbirlerine eşit aralıkta dizilmiştir.
Güney cephede mihrabın her iki yanında birer pencere yer alır.
Kuzey cephede, batı ve doğu kenarlarda birer kuzeyde beş adet yuvarlak
kemerden oluşan sonradan yapıldığı anlaşılan son cemaat yeri bulunmaktadır.
Son cemaat yeri üst kısımda saçaklarla sonlanmaktadır.
Şekil 11: Merkez Camii Plan Şeması, (Hergül, Ç.)
Harim kuzey cephesinde iki adet giriş açıklığı bulunmaktadır. Bunlardan ilki
kuzey duvarın ortasında düz lentolu ve ahşap malzemeden yapılma çift kanatlı
giriş kapısıdır. Diğeri ise Harim giriş açıklığının batısında kadınlar mahfilinin
48
ahşap merdivenine açılmaktadır. Harim giriş açıklığı ile kadınlar mahfiline geçişi
sağlayan girişin arasındaki duvarda mihrap mevcuttur. Bu cephenin doğu duvarı
alt kısmında bir, harim kuzey duvarının üst kısmında üç adet pencere
bulunmaktadır. Yapıdaki tüm pencereler dikdörtgen formlu ve düz lentoludur. Üst
sıra pencereler alt sıra pencerelerden daha küçüktür.
Harim enine dikdörtgen plânlıdır. Üzeri düz ahşap tavanla örtülüdür. Harimde
mihrapla aynı eksende bulunan giriş açıklığı ve kadınlar mahfiline çıkışı sağlayan
girişin haricinde doğu cephenin kuzey ucunda minareye geçişi sağlayan bir giriş
açıklığı
daha
bulunmaktadır.
Mihrap
çerçevesinin
yakın
zamanda
alçı
malzemeden yapıldığı anlaşılmaktadır. Mihrap çerçevesinin alınlığında “kullemâ
dehaliye aleyhâ zekeriyye ‘l-mihrap” ayeti yazılıdır. Harimin güneyinde ahşap
malzemeden ahşap bir destek üstüne oturan kadınlar mahfili bulunmaktadır.
Fotoğraf 18: Merkez Camii Görünüşü
Yapının dışında süsleme yoktur. İçeride ise mihrap çerçevesinde yakın zamanda
yapıldığı anlaşılan süslemeler bulunmaktadır. Mihraptaki süslemeler duvar
yüzeyinde 50 cm kotuna kadar yükselen ve tüm duvarları enine dolanan mermer
49
kaplamanın bittiği kotta başlar. Mihrap kemeri spiral başlıklı, gövdeleri silmelerle
hareketlendirilmiş iki sütünce üzerine oturmaktadır.
Fotoğraf 19: Merkez Camii Giriş Cephesi Görünüşü
Bu kemerin iki yanında da sütünce başlığına oturan mihrap çerçevesinin iki
kenarındaki sütünce kabartmaları yer alır. Bu sütunların üstünde düz bir lento
taşı oturtulmuştur. Kavsara kuşatma kemeri üstünün iki yanında çiçek motifleri
bulunur. Mihrap çerçevesini kapsayan dış çerçeve ise yine mermer kaplamanın
üst seviyesinden başlar. Bu çerçeve yanlarda içte yer alan çevreye bitişiktir.
Üstte ise tekrar bir alınlıkla sonlanır. Alınlığın ortasında iki satırlık ayet
bulunmaktadır. Kitabenin iki yanında ise içi çok kollu yıldızla doldurulmuş
madalyonlar mevcuttur. Mihrap çerçevesindeki süslemeler ayrıntısız oldukça
kaba yapılmıştır ve basit alçı kalıplar kullanılarak meydana getirilmiştir. Bununla
beraber alınlıktaki mihrap kitabesinin mermer malzemeden yapılması ve çok
kollu yıldızlardan oluşan süslemenin çerçevedeki süslemeden farklı olması
sebebiyle bu kitabenin daha önceden yapıldığını düşünmekteyiz.
Merkez Cami’nin harim giriş açıklığı üstünde kemerin içine dört satırlık bir kitabe
yerleştirilmiştir. Bu kitabenin Latin harfleriyle yazılışı şöyledir:
1- Selammün aleküm, 2-Fedhuluha halidin, 3- Sahibü’l-hayrat ve’l hasenat,
50
4- El-Hacı Mustafa fi sene 1121
İnşa kitabesine göre yapı H.1121 (M.1710-1711) tarihinde “Hacı Mustafa”
tarafından yaptırılmıştır.
Fotoğraf 20: Merkez Camii Minare cephesi görünüşü
3. ÇANDARLI YALI CAMİİ (ÇARŞI CAMİİ)
Çarşı camii İslâm Mahallesi, Vali Şentürk caddesindedir. Konumunun denize
yakın olmasından dolayı yapıya “Yalı Camii” de denilmektedir.
51
Şekil 12: Çarşı Camii Plan Şeması, (Hergül, Ç.)
Düz bir alan üzerine inşa edilmiştir. Tüm cepheleri sıvalı ve badanalıdır. Güneyde
yer alan son cemaat hâlihazırda camekân şeklinde kullanılmaktadır. Harim
kısmının üzeri ise kiremit kaplı ve dört yöne eğimli kırma çatıyla örtülüdür.
Fotoğraf 21: Çarşı Camii Meydan Cephesi
Minare harimin batı beden duvarının kuzeyinde konumlanmaktadır. Kare plânlı
bir kaide üzerine oturmaktadır. Kaidenin dışa bakan köşeleri pahlanmıştır.
52
Kaideden sonra gelen pabuç kısmı silindir biçimli gövdeyi taşımaktadır. Şerefe
üzerinde yine silindir biçimli petek ve bunun üzerinde de konik külah
bulunmaktadır.
Kuzey beden duvarını ortalayan giriş açıklığı düz lentoludur. Bunun her iki
yanında altlı üstlü birer pencere mevcuttur. Her iki kotta bulunan pencereler
dikdörtgen formlu ve düz lentoludur. Ancak üst pencereler alt pencerelere
nazaran daha küçüktür.
Doğu ve güney cephelerde dikdörtgen formlu ve düz lentolu ikişer adet pencere
mevcuttur. Batı cephenin ortasında bir giriş açıklığı ve bu duvarın güneyinde bir
adet yine dikdörtgen formlu ve düz lentolu pencere bulunmaktadır.
Harim dikdörtgen plânlıdır. Kuzey duvarını ortalayan giriş açıklığı mihrapla aynı
eksendedir. Mihrap alçı malzemeden yapılma bir çerçeve içine oturtulmuştur.
Çerçevenin alınlığında “Kullemâ dehaliye aleyhâ zekeriyye ‘l-mirab” yazılıdır.
Harimin güneydoğu köşesinde vaaz kürsüsü, güneybatı köşesinde ise ahşap
minber yer almaktadır. Bu mekânın kuzeybatı kenarında ise eyvan şeklindeki
basık kemerli düzenleme içine yerleştirilmiş minareye geçişi sağlayan giriş
açıklığı bulunmaktadır.
53
Fotoğraf 22: Çarşı Camii Giriş ve Minare
Harim kuzeyinde ahşap malzemeden yapılma kadınlar mahfili bulunmaktadır. Bu
mekâna harimin kuzey batı kenarındaki yine ahşap malzemeden yapılma
merdivenden çıkılmaktadır.
Yapıda herhangi bir süsleme yoktur. Yapının inşa kitabesi bulunmamaktadır.
Halk arasında yapının yüz yıldan daha fazla bir geçmişe sahip olduğunu
belirtmektedir. Plân özellikleri, pencerelerin dışta düz lentolu ve içte basık kemerli
olması nedeniyle yapının XIX. Yüzyılın ikinci yarısında yapılmış olduğunu
düşünülmektedir.
54
4. ÇANDARLI MERKEZ HAMAMI
İncirli çeşme sokakta “Hacı Ali Ağa” adıyla bilinen mescidin otuz metre
kuzeybatısında konumlanmaktadır. Yapının iç ve dış cepheleri sıvalıdır. Ancak
külhanın bulunduğu duvarın dış cephesi sıvasızdır. Kuzeydeki hurda deposuna
bakan duvar sıvasız olduğundan yapının inşasında kaba yontu ve moloz taş
malzemenin kullanıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca Eyüp Eriş “Çandarlı’nın Öyküsü”
adlı kitabında hamamın güneybatı cephesinden ve iki kubbenin iç mekândan
çekilmiş fotoğraflar bulunmaktadır. Bu fotoğraflara göre de duvarlar kaba yontu
ve moloz taşla inşa edilmiştir. İç mekânda ise kemerler ve kubbeler tuğla
malzemedir. Kubbelerde kullanılan tuğla malzemeler yapının üstten çektiğimiz
fotoğraflarda da görülmektedir. Halihazırda yapı, kuzey ve güney cephelere
yapılan eklemelerden dolayı net bir şekilde algılanamamaktadır.
Şekil 13: Hamam Plan Şeması
Yapı enine çift kubbeli sıcaklıklı ve çift halvetlidir. Soyunmalık ve soğukluk
mekânlarının yerinde bugün depo yer almaktadır. Depodan hamamın sıcaklık
mekânına, güneydoğudaki sivri kemerli ve dikdörtgen çerçeveli açıklıktan
55
geçilmektedir. Güneybatı ile batı duvarlardaki yuvarlak kemerli açıklıklar
sonradan açıldığı anlaşılmaktadır. Batıdaki yuvarlak kemerli açıklık sonradan
inşa edildiği düşünülmektedir. Sıcaklık birimi doğu batı yönlü dikdörtgen
plândadır. Üzeri pandantif geçişli iki adet kubbeyle örtülüdür. Her iki kubbeyi
birbirinden sıcaklık mekânı eni boyunca uzanan genişçe bir yuvarlak kemer
ayırmaktadır. Doğudaki kubbe kare haline getirilmiş bedene oturmaktadır.
Batıdaki kubbe ise kuzey-güney yönlü dikdörtgen hacmin üzerini örtmektedir. Bu
kubbe diğer kubbelere nazaran basık ve küçüktür. Pandantif geçişlerde kubbenin
formuna uygun olarak kubbe eteğine kadar uzamaktadır. Güneybatı ve
güneydoğu köşelere tüteklikler yerleştirilmiştir.
Sıcaklık mekânının kuzey duvarı boyunca halvetlere geçişi sağlayan açıklıklar
bulunmaktadır. Doğudaki dikdörtgen çerçeveli ve sivri kemerli açıklık yine
doğudaki halvete açılmaktadır. Kare plânlı mekânın üzeri pandantif geçişli ve
yuvarlak formlu kubbeyle örtülüdür. Halvetin kuzey duvarı ortasında kazanı
kontrol etmek amacıyla açılmış pencere bulunmaktadır. Hâlihazırda kapatılarak
niş haline dönüştürülmüştür.
Fotoğraf 23: Merkez Hamamı Sokak Cephesi
Sıcaklık mekânının kuzey duvarının ortasındaki dikdörtgen çerçeveli ve sivri
kemerli açıklık ise batıdaki kare plânlı halvete açılmaktadır. Bu halvetin üzeri
pandantif geçişli bir kubbeyle örtülüdür. Her iki halvet birbirinden bölme duvarla
ayrılmaktaydı. Ancak daha sonradan bölme duvar kaldırılarak genişçe basık bir
kemer açıldığı anlaşılmaktadır. Batıdaki halvete geçişi sağlamak amacıyla
sonradan yuvarlak kemerli bir açıklık daha eklenmiştir. Kuzey duvarın orta
56
kısmında kazanı görebilmek amacıyla açılmış sivri kemerli gözetleme penceresi
bulunmaktadır.
Kazan kısmı her iki halvetin kuzey duvarı boyunca uzanmaktadır. Külhan kazan
duvarını ortalamaktadır. Külhan, üstüne sonradan baca eklenerek ocak haline
dönüştürülmüştür.
Bunun dışında sıcaklık mekânından sokağa çıkışı, sonradan yapılan tuvalete ve
batıdaki halvete geçişi sağlayan yuvarlak kemerli açıklıklar da muhtemelen
sonradan açılmıştır.
İç ve dış beden duvarlarında yıpranma nedeniyle herhangi bir süsleme izi
görülmemektedir. Halvet duvarları boyunca, köşelerden başlayıp kubbe eteğine
kadar yükselen sağır kemer izleri algılanabilmektedir.
1970’lere kadar çalıştığı söylenen bu hamamın inşa kitabesi yoktur; ancak plân
tipi doğrultusunda Türk hamam mimarisi içindeki çeşitli örneklerle karşılaştırarak
yapı hakkında bir tarihlendirme yapmak mümkündür. Buna göre; Turhal
kırsalındaki Çivril Köyü Tekyeşin Hamamı ve Niksar kırsalındaki Ardıçlı Köyü
Hamamı söz konusu yapı açısından örnek oluşturmaktadırlar. Tekyeşin hamamı
enine sıcaklıklı Tire hamamlarının bir benzeridir. Ardıçlı Köyü Hamamı da enine
plânlı, enine sıcaklıklı Tire hamamları gibidir; ancak burada halvetlerden önceki
enine plânlı soğukluk mekânındaki (Osman Eravşar bu mekâna “soğukluk”
demektedir.) eyvan ve kubbe uygulaması Çandarlı Merkez Hamamıyla oldukça
benzerdir. Osman Eravşar, Turhal kırsalındaki Çivril Köyü, Tekyeşin Hamamı’nı
13. yüzyılın sonuna ve 14. yüzyıl başlarına; Niksar kırsalındaki Ardıçlı Köyü
Hamamı’nı da 14. yüzyıla tarihlendirmektedir. Kastamonu’da yine enine sıcaklıklı
ve çift halvetli plân tipindeki İsmail Bey Hamamı (H.865/1460), Çifte Hamam
(H.920/1514-15), Dede Hamamı (H.920/1514-15) plân tipi açısından Çandarlı
Merkez Hamamı’na benzemektedir. Tokat ve Kastamonu’daki bu yapıların yanı
sıra özellikle Tire’deki Yeniceköy, Molla Arap, Mehmet Ağa (kadınlar ve erkekler
57
bölümü dahil) hamamlarının ılıklık mekânına kadar olan bölümleri incelemiş
olduğumuz hamamla benzerlik göstermektedir. Özellikle Tire Mehmet Ağa
Hamamı’nın kadınlar bölümü sıcaklık mekânı ve halvetlerin dağılımı Çandarlı
Merkez Hamamı’na oldukça benzemektedir. Canan Çakmak, Tire’deki Mehmet
Ağa Hamamı’nın XVI. ve XVII. yüzyıllar arasına tarihlendirmektedir.
Çandarlı’nın Türk dönemi tarihini de göze alarak, Çandarlı Merkez Hamamı’nın
verdiğimiz benzer örnekteki yapılarla karşılaştırdığımızda yapıyı XV. Yüzyılın
ikinci yarısı ile XVII yüzyıl arasındaki döneme tarihlemek mümkündür. Bununla
birlikte yapının tarihlenmesiyle ilgili öngördüğümüz diğer bir husus ise hamamın
30 metre güneydoğusunda yer alan Hacı Ali Ağa Camii’nin yola bakan duvarına
bitişik inşa edilmiş çeşmenin inşa kitabesinde okunan H.1102 (M.1701-1702)
tarihidir. Bu çeşme şehrin kuzeyinden güneyine; yani kuzeydeki yamaçlardan
güneydeki yarımadaya doğru dağılan üç çeşmeden ilki ve en eski olanıdır. Bu
güzergâhta hamam ise en kuzey noktadadır. Bu tespitlerimiz doğrultusunda,
çeşmelerin inşa edildiği güzergâhı da göz önüne alarak kentte hamam merkezli
bir su dağılımı olduğunu ve buna bağlı olarak da hamamın kentteki en eski tarihli
çeşme olan H.1102 (M.1701-1702) Hacı Ali Ağa Camii Çeşmesi’nden daha
önceki bir tarihte inşa edildiğini düşünmekteyiz. Sonuç olarak Türk hamam
mimarisindeki karşılaştırdığımız yapılardan yola çıkarak yaptığımız tarihleme ile
kent içindeki su yapılarının tarihi dağılımı sonucu hamamla ilgili tespit ettiğimiz
tarihleme örtüşmektedir. Bu doğrultuda yukarda belirttiğimiz üzere yapıyı XV.
Yüzyılın
ikinci
yarısı
ile
XVII
yüzyıl
arasındaki
döneme
tarihlendiği
düşünülmektedir.
5. TESCİLLİ KONUT YAPISI (1859)
İki katlı yapı İslâm Mahallesi, Vali Şentürk Caddesi’ndedir. Doğu-batı yönlü eğimli
bir arazi üzerinde konumlanmaktadır. Yapı malzemesi köşelerde ve doğu
cephenin üst kat cephesinde düzgün kesme taş, diğer kısımlarda kesme taş,
kaba yontu taş ve tuğladır. İki katlıdır. Üzeri kırma çatıyla örtülüdür.
58
Fotoğraf 24:Yapının Sahile (Vali Şentürk Caddesine) bakan Cephesi
Yapının alt kat ve üst cephe düzenlemeleri farklıdır. Ana girişe cepheyle birleşik
alçak bir merdiven (sahanlık) ile çıkılır. İç içe iki yuvarlak kemerden oluşan giriş
çift kanatlı bir kapıya sahiptir. Giriş katının her iki yanında yine yuvarlak kemerli
birer adet pencere mevcuttur.
Üst sıranın ortasında balkona açılan düz lento taşlı giriş açıklığı yer almaktadır.
Balkon binanın ana girişinin tam üstündedir. Balkonun her iki yanındaki yüzlerde
düz lento taşlı dikdörtgen formlu ikişer adet pencere bulunmaktadır. Batı
cephenin alt sırasında, ortaya yakın kısımda bir giriş açıklığı vardır. Üst sırada
ise birbirine eşit aralıkla yerleştirilmiş dikdörtgen şekilli ve düz lento taşlı dört adet
pencere görülmektedir. Batı cephenin alt sırasının ortasında arka bahçeye açılan
çift kanatlı, söveli ve yuvarlak kemerli genişçe bir giriş kapısı bulunmaktadır.
Kapının kuzeyinde düz ahşap lentolu, dikdörtgen şekilli, boyutları birbirinden
farklı iki adet pencere mevcuttur. Üst katta ise birbirine eş uzaklıkta dikdörtgen
şekilli ve düz lento taşlı üç adet pencere vardır. Güney cephenin alt sırasının orta
ve doğusunda birer adet pencere görülmektedir. Bu pencerelerden doğudaki
59
dikdörtgen şekilli ve düz atkı taşlıdır. Ortadaki ise enine dikdörtgen şekillidir ve
ışıklık amacıyla yapılmıştır. Üst sıradaki iki adet dikdörtgen şekilli ve düz lento
taşlı pencereler doğu ve batı köşelere yakındır.
Şekil 14: Kat planları şemaları (Hergül, Ç.)
Alt katın hâlihazırda plânı giriş ile beraber “L” formuna dönüştürülmüş ve sofaya
açılmaktadır. Bu sofanın köşesinde üst kata çıkan merdiven bulunmaktadır.
Odanın kuzey batı kenarları “L” şeklindeki sofa ile çevrilidir. Oda dikine
dikdörtgen plâna yakındır. Kuzey duvarının batı kısmında giriş açıklığı yer
almaktadır. Bu duvarın doğusunda ise sofaya bakan bir dikdörtgen şekilli
pencere yerleştirilmiştir. Batı duvarı boyunca giriş açıklığına kadar yüklük
uzanmaktadır. Doğu duvarının ortasında düz ahşap lentolu dikdörtgen şekilli bir
pencere mevcuttur. Bu pencere dışta yuvarlak kemerlidir. Güney duvarın
ortasında yer alan pencere dış cephedeki görünümü ile aynıdır. Bu pencere içten
dışa doğru bir miktar daralmaktadır. Odanın kuzeydoğu köşesinde kenarı pahlı
bir paye görülmektedir. Sofanın kuzeyinde kalan odaya ise kuzey cephedeki
girişin açıldığı dikine plânlı sofadan geçilmektedir. Kuzeydoğudaki odanın girişi
60
sofanın güneydoğu köşesindedir ve üst kata çıkan merdiven girişin önünden
başlamaktadır. Bu oda da dikdörtgen plândadır. Odanın güneydoğu köşesinde
güneydeki odada olduğu gibi kenarı pahlı köşeye bitişik bir paye görülmektedir.
Doğu duvarın ortasında dışta yuvarlak kemerli içte dikdörtgen şekilli ve düz
ahşap lentolu pencere yer almaktadır. Kuzey duvarın ortasında ise dışa doğru
taşan ocak bulunmaktadır. Batı duvarı boyunca giriş açıklığına kadar yüklük
bulunmaktadır. Yüklüğün en kuzeyindeki kapağı sofadaki merdiven altına
eklenmiş gusülhaneye açılmaktadır.
Güney duvarda herhangi bir açıklık yoktur, ancak duvardaki bazı izler güneydeki
odada olduğu gibi bu odanın da sofaya bakan bir penceresi ve buraya açılan bir
girişi olduğunu göstermektedir. Sofanın batısında dikdörtgen şekilli bir oda daha
vardır. Buraya sofanın kuzeybatı köşesinden girilmektedir. Kuzey duvarında
yuvarlak kemerli bir ocak izi yer görülmektedir. Batı duvarında ise dışa doğru
daralan yan yana iki adet pencere mevcuttur. Bu odanın güneyinde alt katın son
mekânı bulunmaktadır. Bu mekâna arka bahçeye açılan çift kanatlı kapıdan
geçilmektedir. Bu bölüm dikine plânlıdır. Bu mekânın kuzey duvarında sonradan
kapatılmış bir pencere izi görülmektedir. Güney duvarda herhangi bir açıklık
yoktur. Doğu duvarın güney köşesinde “L” formlu sofada bulunan, tavana kadar
ahşapla kapatılmış dördüncü merdivenin giriş açıklığı görülmektedir. Bu
merdivenin sonradan iptal edildiği anlaşılmaktadır. Yapının tüm alt kat tavanı
ahşap kaplamadır.
Yapının üst kat planı alt katın benzeridir. Ancak orta sofanın sonunda kiler
bölümü bulunmaktadır. Üst katta sokak cephesine bakan odanın batı duvarında
duvar boyunca uzanan yüklük bulunmaktadır. Kuzey duvarının batı kenarında çift
kanatlı bir giriş kapısı yer almaktadır. Doğu duvarında içte basık kemerli, dışa
doğru daralan iki adet pencere mevcuttur. Güney cephenin ortasında içte basık
kemerli, dışa doğru daralan bir pencere ve onun üst yanında daire formlu ışıklık
bulunmaktadır. Orta sofanın kuzeybatı köşesinde merdiven bulunmaktadır.
61
Yine ön cepheye bakan diğer oda da dikdörtgen plândadır; ancak daha büyüktür.
Odanın batı duvarında, güneydeki giriş açıklığına kadar uzanan yüklük
bulunmaktadır. Doğu duvarda yan yana iki adet basık kemerli, dışa doğru
daralan pencereler mevcuttur.
Güney duvarında herhangi bir açıklık yoktur. Üzeri bindirme ahşap tavanla
örtülüdür. Bu odanın güneyinde alt kattaki sofaya göre daha dar olan sofa vardır.
Sofanın batı duvarının ortasında merdiven bulunmaktadır. Kuzey duvarda içte
basık kemerli, dışa doğru daralan pencere görülmektedir. Batı ve güney duvarları
sağırıdr.
Bahçeye bakan odalara ortalarında bulunan sofanın batısındaki merdivenden
ulaşılmaktadır. Merdivenin olduğu batı duvarda içte basık kemerli, dışa doğru
daralan pencere bulunmaktadır. Bu odalardan güneydeki odanın doğu duvarının
yarısına kadar sofa devam etmektedir. Sofanın güneyindeki oda dikdörtgen
plânlıdır. Doğu duvarı sağır olan bu odanın güney duvarın doğu kenarında içte
basık kemerli, dışa doğru daralan bir pencere mevcuttur. Batı duvarın ortasında
yine aynı özeliklere sahip bir pencere yer almaktadır. Kuzey duvarın doğu
kenarında giriş açıklığı bulunmaktadır.
Doğu duvarında herhangi bir açıklık yoktur. Güney duvarın giriş açıklığına kadar
uzanan kısma yüklük yerleştirilmiştir. Yüklüğün üzeri bağdadî duvarla tavana
kadar kapatılmıştır. Kuzey duvarın batı köşesinde basık kemerli, dışa doğru
daralan bir pencere mevcuttur. Batı cephenin ortasında yine bu tip bir pencere
bulunmaktadır. Güneybatı ve kuzeybatıdaki iki oda hariç diğer odaların üzerleri
düz ahşap tavan ile örtülüdür.
Yapının özgün plan şeması orta sofalı ev plân tipidir. Cephelerin kimi yerlerinde
tuğla malzeme ile yapılma süslemeler görülmektedir. Bunlarda en belirginleri
kuzey cephenin doğu köşesindedir. Bu kısımda taş üstü kabartma bir rozet
işlenmiştir. Bu rozet şehir merkezindeki çarşıda bulunan şadırvanın cephesindeki
62
çiçek
rozetlerine
benzemektedir.
Küçük
boyuttaki
süslemeler
haricinde
cephelerdeki asıl estetik unsurlar yuvarlak kemerli giriş açıklılarının, pencerelerin,
cephelerin üst köşelerindeki silme başlıklı sütünçelerin biçimleridir. Yapının doğu
cephesinin üst sıra birbiri arasında derzsiz düzgün kesme taş duvarı diğer
cephelerde görülmemektedir. Ayrıca alt sıra pencerelerin ve giriş açıklığının
dairesel hareketleri üst sıradaki pencerelerin yatay ve dikey hareketlerine canlılık
kazandırmaktadır. Alt sıradaki bu uygulama yapıda, inşa edildiği dönemden de
kaynaklanan oryantalist bir üslup hissini de uyandırmaktadır. Yapının ara katı
seviyesinde tüm beden duvarlarının eni boyunca dolanan silmeler bu tip yapıların
en göze çarpan klasik unsurlarıdır. Yapının içinde sadece üst kat kuzeydoğu ve
güneydoğu odalarının duvarlarında süslemeler mevcuttur.
Yapının yuvarlak kemerli ana giriş kapısının üstündeki enine dikdörtgen şekilli
ışıklığın demir parmaklıklardan oluşan süslenmesinin ortasında 1859 tarihi
görülmektedir.
6. ÇANDARLI ÇARŞI ÇEŞMESİ
Çandarlı kent merkezi, Hürriyet meydanına açılan çarşının kuzey doğusunda yer
alan çeşme halk arasında “Şadırvan” adıyla da bilinmektedir.
63
Fotoğraf 25: Çarşı Çeşmesinin Genel Görünümü
Plan Şeması
Düzgün kesme taş malzemeyle inşa edilmiş çeşmenin üstü kubbeyle örtülüdür.
Kubbe haznenin üzerinde saçakların gizlediği sekizgen bir kasnak üzerine
oturmaktadır. Hazneyi örten bu üst örtünün dört yanında dışa taşan saçaklar
gövdeyle aynı plândadır. Saçaklar iki kademede dıştan içe doğru kıvrılarak
beden duvarlarına oturur. Saçakları oluşturan taşlar birbirlerine üstten demir
çubuklarla tutturulmuştur.
Kare plânlı çeşmenin dışa bakan köşeler pahlanmıştır. Her kenara çeşme
aynalıkları oturtulmuştur Batı kenarın ortasında su haznesinin görülebildiği bir
pencere mevcuttur. Su haznesi, kare plânı içeride de devam ettirmektedir. Hazne
kare plânlıdır.
64
Cephe Düzeni
Dört cephesi bulunan çeşmenin tüm cephelerinde yuvarlak kemerli çeşme nişleri
bulunmaktadır. Nişlerin üzengi hattı kısımlarında yapının tüm kenarlarını dolanan
silmeler mevcuttur. Doğu cephede silmelerin altında kalan nişin yüzeyinde
dikdörtgen şekilli mermer aynataşı vardır. Ayna taşının ortasında ve güneyinde
çeşmeler bulunmaktadır. Bu oluk aynası zeminden başlayarak dikey yönde nişi
ortalar şekilde yerleştirilmiştir. Kemer alınlığında ise dört satırlık bir çeşme
kitabesi yer alır.
Güney cephede bulunan nişin içinde zemin kotundan başlayan, iki parçadan
oluşan mermer aynataşı görülür. Bu ayna taşlarının her iki parçasında, bugün
akmayan, halk ağzında “kör çeşme” denilen birer çeşme mevcuttur. Aynataşının
bittiği üst kısmın ortasında bir musluk yer almaktadır. Kemer alınlığında iki
satırdan oluşan yapım kitabesi bulunmaktadır.
Batı cephede kemerin alt kısmına, içinden su haznesinin görülebildiği kare formlu
bir pencere yerleştirilmiştir. Çeşme nişinde aynalık veya lüle yoktur. Kemer
alınlığında iki satırlık yapım kitabesi vardır.
Kuzey cephede niş içinde zemin kotundan başlayan kare formlu mermer
aynataşı bulunmaktadır. Bu ayna taşının üzerinde iki adet kör çeşme vardır.
Kemer alınlığında da iki satırlık yapım kitabesi mevcuttur. Cephelerin köşeleri
pahlanmıştır. Pahlı köşelerin alt seviyelerine yine dikdörtgen formlu mermer oluk
aynalıklar, bunların da ortalarına ağızları kör tapayla kapatılmış su boruları
yerleştirilmiştir.
Doğu cephesinde bulunan nişin önünde bir yalak bulunmaktadır. Diğer nişlerin
önünde sonradan yapılma birer ark vardır.
Çeşmenin bugün güney ve doğu nişlerinde bulunan muslukları kullanılmaktadır.
Tüm cephelerde kör çeşmelerin ve kullanılan çeşmelerin lüleleri mermer
65
aynalıklardan dışarıya doğru taşırılmıştır. Su boruları beden duvarlarından
çapları oranında delikler açılarak dışarı verilmiştir. Tüm cephelerde çeşme
lülelerin bulunmaması, çeşmeye suyun künkler yerine madeni boruyla getirilmesi
yapının inşa edildiği özgün haliyle uyuşmamaktadır. Bu nedenle yapının su
tesisatı günümüz koşullarına uyarlandığı anlaşılmaktadır.
Yapıda
süslemeler
sadedir.
Çeşme
nişlerindeki
mermer
levhaların
üst
kısımlarında ortada bir çiçek ve onun iki yanında birer çiçek rozeti bulunmaktadır.
Ortada bulunan çiçek desenin alt kısmından her iki yana doğru ilerleyen kıvrımlar
mermer levhada bir alınlık oluşturmaktadır. Bu süsleme kuzey, güney, doğu
nişler ile köşelerdeki levhalarda da yer almaktadır. Yuvarlak kemerlerin kilit
taşları, kemer alınlığındaki kitabelerin sağ ve sol üst köşeleri, pahlanmış
köşelerin
üst
kısımları
taş
malzemeden
kabartma
çiçek
rozetlerle
süslendirilmiştir.
Yuvarlak kemerlerin altında cepheyi dolanan silmeler yapının görünümünü
zenginleştirmektedir. Bu silmeler çeşme nişlerinde köşe yaparak içe bükülerek
devam eder. Ayrıca dışa taşan silmeleri, üstteki saçağın dışa doğru kıvrılan
hareketi tamamlamaktadır. Saçaklar beden duvarına uygun plânı üstte de devam
ettirerek yapıdaki dikey görüntüyü yatay bir formla sonlandırmaktadır. Böylelikle
yapının yarım küre formlu üst örtü kubbenin görsel algılısı arttırılmıştır.
1991 yılında yayınlanmış bir çalışmada çeşmenin bir fotoğrafı bulunmaktadır. Bu
fotoğrafta yapı sıvalı ve beyaz badanalı olarak görülmektedir. Bu tarihten sonra
sıva ve badananın kazınarak onarım yapıldığı anlaşılmaktadır. Bugün yapı özgün
görünümündedir;
ancak
cephe
yüzeyleri
oldukça
yıprandığı
gözlemlenebilmektedir. Yapının her cephesine birer adet mermer malzemeden
kitabe bulunmaktadır.
66
7. ÇANDARLI ESKİ YAĞHANE BİNASI
Çandarlı belediyesi mülkiyetindeki bina ada mevki, 29 pafta, 2730 parselde
bulunmaktadır. Denize dik birbiri ardı sıra üç hacimden oluşan yapının deniz
tarafındaki 2 mekânı hâlihazırda malzeme deposu olarak kullanılmakta üçüncü
mekân ise metruk ve boş durumdadır. Binanın yağhane amaçlı inşa edildiği
ancak zaman içinde değirmen, mandıra ve 1956 yılından sonra bir süre elektrik
santrali olarak kullanıldığı bilinmektedir.
Çandarlı eski yağhanesinin yapım yılı ilişkin herhangi bir belge ne yapıda nede
kayıtlarda mevcut değildir. Bu nedenle yapının mimari üslubundan ve bölgedeki
diğer yağhanelerin benzer mimari üslup özelliklerinden yola çıkarak yapının
yapım tarihini kestirmek gerekmektedir. Buna göre yapının mimarisinde görülen
duvar örgüsü; söveli ve hafifletme kemerli pencere ve giriş açıklıkları; saçak
altlarında görülen silmeler; balkonu taşıyan demir konsollar özellikle 19. yüzyıl
mimarisi üslubuna özgüdür. Bu dönem konut, kamu ve sanayi binaları
mimarisinde sıklıkla görülen bu uygulamalar benzer bir dönem mimarisini
yansıtmaktadır.
Fotoğraf 26: Binanın kıyıdan görünüşü
67
Edremit bölgesinde bulunan eski yağhaneler ile Çandarlı’daki eski yağhane
binası benzer mimari özellikleri göstermektedir. Bu benzerlikler özellikle yapım
malzemesi ve cephe düzenlerinde görülmektedir. Bununla birlikte binaların
mekân planlaması da hemen hemen aynı şekildedir. Bu bağlamda; Çandarlı eski
yağhane ile benzerlik gösteren üç bölümlü yapılar Bademli Köyü yağhanesi (19.
Yüzyılın ikinci yarısı) ve Sağancı Köyü Köseler yağhane (1898) yapılarıdır. Yine
benzer özellikler 19. yüzyılda zeytinyağı üretimi konusunda önemli tesislerin
bulunduğu Ayvalık’ta da mevcuttur.
Bu bilgi ve veriler ışığında; Çandarlı Eski
yağhane binasının bir 19 y.y. yapısı olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Bina Yerleşimi ve Plân Özelliği;
Yapı Çandarlı yarım adasının batı kıyısında, düz bir zemin üzerine inşa edilmiştir.
Batı, güney ve doğu cepheleri serbesttir, kuzey cephesi ise doğu kısmında
1980’lerde inşa edilen otel yapısı ile bitişiktir. Yağhane doğu batı yönünde
uzanan dikdörtgen planlı dış duvar içinde iki duvar ile bölünmüş 3 hacimden
oluşmaktadır. Üç hacmin dışarıdan müstakil girişleri içerinden birbirleriyle
bağlantıları bulunmaktadır.
Batı Hacim;
Kuzey-güney yönünde dikdörtgen plânlı olup iki katlı bir görünüme sahiptir. Giriş
açıklığı kuzey kenardadır. Bunun iki yanında birer adet pencere boşluğu
mevcuttur. Alt sıra cephe düzenlemesi üst sırada da tekrar etmektedir. Üst
sıranın ortasındaki giriş açıklığı bugün sadece demir konsolları görünen balkona
açılmaktadır. Batı cephede yine altlı üstlü ikişer adet pencere açıklığı
görülmektedir. Güney duvarı ise sağırdır. Doğu duvarının kuzey kısmında orta
hacimle bağlantıyı sağlayan bir kapı açıklığı bulunmaktadır. Hacmin üst örtüsü
halihazırda mevcut değildir. Ancak eski fotoğraflarda kısmen yıkılmış topuz çatı
örtüsü görülmektedir.
Yapının altı üstlü pencere sıralarından iki katlı olduğu anlaşılmaktadır. Bununla
birlikte alt ve üst sıra pencereleri arasında bu bölüm iç mekânının dört duvarını
68
dolanan ara kat izleri de yapının iki katılı bir düzenlemeye sahip olduğunu
göstermektedir. Ayrıca iç duvarlarda ara kat izlerinin hemen altında ve çeşitli
yerlerde ahşap kiriş yuvaları da bulunmaktadır. Bu yuvalar muhtemelen alt
kısımda ahşap ara katı, üst kısımda ise ahşap üst örtü sitemini taşıyan kirişlere
aittir.
Fotoğraf 27: Batı Hacim Yol Cephesi
Orta Hacim;
Bu bölüm yine kuzey güney doğrultusunda dikdörtgen bir plâna sahiptir ve tek
katlıdır. Batı duvarının kuzey kısmında ön mekâna geçişi sağlayan giriş boşluğu
bulunmaktadır. Kuzey cephede ortada giriş kapısı ve iki yanında birer adet
pencere açıklığı yer almaktadır. Güney cephenin ortasında bir giriş boşluğu daha
bulunmaktadır. Bu giriş boşluğunun doğusunda bir adet pencere mevcuttur. Bu
pencere içinin daha sonradan taşlarla örülerek kapatıldığı görülmektedir. Doğu
duvarının orta kısmında oldukça küçük boyutta bir adet pencere görülmektedir.
Bu duvarın kuzey kısmında doğu bölüme geçmek amacıyla daha sonradan
açıldığı anlaşılan bir oluk mevcuttur. Üzeri kırma çatıyla örtülüdür. Çatının taşıyıcı
ahşap karkası hâlihazırda günümüze ulaşabilmiştir.
69
Fotoğraf 28: Orta Hacim
Doğu hacim;
Yine kuzey güney istikametinde dikdörtgen plândadır. Güney ve doğu cepheleri
tamamıyla sağıdır. Kuzey cephesinin ortasında bir giriş boşluğu ve bunun
batısında bir pencere yer almaktadır. Bu cephenin doğu kısmı, giriş boşluğu da
dâhil olmak üzere yapının kuzeydoğusunda yer alan otel yapısının duvarıyla
bitişiktir. Doğu duvarın kuzey kenarında orta mekâna geçmek amacıyla sonradan
açılma oluk bulunmaktadır. Bu duvarın ortasında üst kısımda küçük boyutlu bir
pencere mevcuttur. Üst örtüsü hâlihazırda mevcut değildir.
70
Fotoğraf 29: Doğu Hacim
Yapım Malzemesi;
Ana inşa malzemesi kesme ve kaba yontu taştır. Bununla birlikte özellikle Batı
bölümün denize bakan cephesinde pencerelerin yarı seviyesine kadar siyah
renkte devşirme düzgün kesme taş malzemeler kullanılmıştır. Bunun haricindeki
düzgün kesme taşlar köşelerde yer alırken moloz taş daha çok beden duvarında
kullanılmıştır. Yapıda kullanılan diğer bir malzeme ise tuğladır. Bu malzeme ise
sadece pencere ve giriş açıklıklarının kemerlerinde görülmektedir.
Cephe Düzeni;
Yapının en sade cepheleri güney ve doğu yönlere bakanlardır. Güney cephenin
sadece orta kısmında bir adet giriş kapısı ve pencere mevcuttur. Güney cephe,
iki katlı birinci bölüm ardından enine genişleyerek tek katlı bir görünüme sahiptir.
Doğu cephe üstte üçgen alınlıkla son bulmaktadır. Bu üçgen alınlıktan, doğu
bölümün üst örtüsünün de iki yöne eğimli kırma çatı olduğu anlaşılmaktadır. İki
yöne eğimli kırma çatı uygulaması birinci bölüm doğu duvarın alt sırası üstüne
kadar devam etmektedir. Kuzey cephe giriş kapısı ve pencerelerin çok olduğu
cephedir. Birinci katta üç giriş kapısı bulunmaktadır. Bu giriş kapılarının
yanlarında toplam beş adet pencere bulunmaktadır. Bu cephedeki ikinci kat
sırasında ortada giriş açıklığı iki yanda da birer adet pencere bulunmaktadır.
71
8. ÇANDARLI KALESİ
Çandarlı kalesi günümüzde genel bakışla ayakta durmaktadır. Yarımadanın dil
üzerindeki yüksek yerinde ve bir andezit kütlenin teraslanarak yapıya elverişli
hale sokulmasıyla inşa edildiği kaynaklarda ifade edilmektedir. Olasılıkla bu
nedenle yeterli temel söz konusu olmadığı için sonraları dipten yan payandalarla
desteklenmiştir. Duvarlarda kullanılan bazı parçaların antik özellikler göstermesi,
daha önce çevrede bulunan eski yapılardan ve yıkılardan alınan taşların kalenin
yapımı ya da onarımında kullanıldığını göstermektedir. Kalenin yerinde daha
önceleri, M.Ö. 6. yüzyıllarda Pitane Şehrine hizmet eden benzer bir
yapılaşmadan söz eden kaynaklar bulunmaktadır. Zira İonya ve Aiolia sitelerinde
surların dış ve iç kale surları olarak iç içe iki halka oluşturduğu bilinmektedir.
Özellikle deniz kıyısında olan siteler saldırılara açık olduğundan kentin direnişi iç
kaleden aylarca sürebilmekte ve düşmanı caydırabilmektedir. Kalenin yıkılıp
tekraren yapıldığı, duvarlarındaki antik taşlardan anlaşılmaktadır. Bu taşların
M.Ö. 2 yy. kale yapısından kalma olduğu ifade edilmektedir. Bu günkü Kalenin
genel hatları ve yapısının ise M.S. 14. yüzyılda Foça'yı ele geçiren ve ayrıcalıklar
elde eden Cenevizliler tarafından gerçekleştirildiği bilinmektedir.
Bölgede
(Pitane) kazı çalışmaları yapmış olan Ord. Prof. Ekrem Akurgal Çandarlı Kalesi
için şunları yazmaktadır:
Fotoğraf 30: Çandarlı Kalesinin Uzaydan Görüntüsü
72
“Türkiye’nin en iyi korunmuş kalelerinden biri, güzel plajları ile dikkati çeken
Çandarlı’da bulunmaktadır. Kale ilk olarak 13. ya da 14. yüzyılda Ceneviz
şövalyeleri tarafından inşa ettirilmiş ve sonradan, belki de 15, yüzyılın ikinci
yarısında Türkler tarafından yenileştirilmiştir. Bu yeni onarım, kaleyi, barut
kullanılarak yapılan şiddetli saldırılara dayanacak güçte sağlam bir hale
getirmiştir. Yapının temelini çeviren payandalar da bu dönemde eklenmiştir. Yapı,
1814 te yeniden değişikliklere uğramış ve 1955 yılında aslına uygun olarak
restore edilmiştir. Duvarların alt kesimlerinde Hellen çağı kent surundan alınmış
güzel taş bloklar görülmektedir.” (Anadolu Uygarlıkları, 1988).
Cenevizliler hem Foça'ya hem de Pitane'a korunma amacıyla görkemli kaleler
inşa etmişlerdir. Başka bir kaynağa göre:
“…Çandarlı Kalesine Foça'dan taş getirtilmiş ve kölelere taşıtılmıştır. Söylenceye
göre en çok taş taşıyan köle azat edilecek denerek işin çabuk yapılması
sağlanmıştır.
Fotoğraf 31: Panaromik iç mekân görüntüleri
Fotoğraf 32: Panaromik iç mekân görüntüleri
Cenevizlilerin Pitane kalesini yaptıkları tarihlerde Türkler de Batı Anadolu
fetihlerini tamamlamak üzereydiler. Bir süre sonra Foça Saruhanoğulları’nın,
73
Pitane da Karesi Beyliği'nin eline geçmiştir. Pitane alındıktan sonra bu ünlü
kalesinden dolayı Türkler bu yerleşme merkezine Asar ya da Hisar diye
gelmiştir”.
Kalenin, 15. Yüzyılda Osmanlılar tarafından ele geçirildikten sonra, Çandarlı Halil
Paşa tarafından onarılarak Osmanlılarca kullanılmaya başlandığı biliniyor. Bir
söylenceye göre, etrafında mevcut yerleşme de dolayısıyla Vezir-i Azam’ın adıyla
anılır olmuştur. Daha sonra, II. Mahmud döneminde yapılan çalışmalarla kale
bazı değişiklik ve berkitmelerle dönemin savunma anlayışına uygun hale
getirilmiştir. Kaleye en son müdahale 1955 te yapılmıştır.
Dikili ilçesindeki tek askeri yapı Çandarlı Kalesi’dir. Yapıyla ilgili bilimsel
nitelikdeki
tek
ve
en
önemli
kaynak
Wolfgang
Müller-Wiener
“Die
Stadtbefestigungen Von İzmir, Sığacık Und Çandarlı” isimli makalesidir. Bugün
kale olarak anılan yapı aslında bir hisar (İç kale) şeklinde inşa edilmiştir.
Tamamen taş malzemeden inşa edilen Çandarlı Kalesinde, burçlar içindeki
mazgal kemerlerinde ve iç avlu giriş kapısının kemerlerinde tuğla malzeme
kullanılmıştır.
Taş
malzeme
yapıdaki
duvar
tekniklerine
göre
farklılık
göstermektedir.
Bu duvarlar surların, burçların iç ve dış cephelerinde gözle görülür bir şekilde
belli olmaktadır. Wolfgang Müller-Wiener, cephelerde farklılık gösteren bu
duvarları dört gruba ayırmıştır. Bunlardan birinci grupta; Kaleye ait iç taş örgüsü
ve dış kesme taş örgüsü ve içerideki duvar blokları yapının büyük antik (eski) bir
yapının üstünde konumlandığını göstermektedir. Yapı iyi bir Helenistik taş tekniği
ile inşa edilmiş, malzeme olarak kırmızı andezit kullanılmıştır. Ancak birinci grup
olarak bahsettiği duvar örgüsünün bugün Helenistik bir yapı üzerine çıktığını
gösteren bir iz görülmemektedir. Yapının özgününe ait devşirme ve kırık
taşlardan oluşan ikinci grup duvar örgüsünü de 3 alt gruba ayırmıştır. İlk alt
grupta, “en eski zamana ait” dediği taş malzeme büyük boyutlarda olup burçların
ve sur duvarlarının alt kısımlarında harçla birbirine tutturulmuştur. İkinci alt grupta
74
birinci alt grupla aralarında fazla zaman farkı olmayan, farklı kalınlıkta ve
incelikteki taşlardan meydana gelmiş bir duvar örgüsü söz konusudur. Üçüncü alt
grubu
ise
kaleyi
dolaşan
eğimli
payandaların
devşirme
taş
örgüsü
oluşturmaktadır. Dördüncü grubu, beden duvarlarının yükseltilmesinde ve
genişletilmesinde orta ve küçük büyüklükteki kırık taşlardan oluşan duvar örgüsü
oluşturmaktadır. Kalenin doğu sur duvarının kayalara oturduğu görülmektedir.
Fotoğraf 33: Çandarlı Kalesi Doğu Dur Duvarı
Kale duvar örgüsü taş malzemeden oluşmaktadır. En alttan en üste doğru
düzgün kesme taşlar yerini kabayonu ve moloz taşlara bırakır. Wolfgang MüllerWiener’in bahsettiği 1. ve 2. grup taşların Antik Pitane şehrinin sur duvarlarından
devşirilmiş olma olasılığı vardır. Burçlar kare ve çokgen planlıdır. Bunların içinde
Burç 5, içte daireye yakın plandadır. Burç 2 hariç diğerlerine seğirdim kotundan
giriş yapılmaktadır. Burç 2’de ise giriş, seğirdim kotundan yüksekte bulunan
kemerden sağlanmaktadır. Burçlar iki katlı tasarlanmıştır. Burç 2 ve 3’te
merdiven izleri yoktur. Bu nedenle katlar arasında ahşap merdiven kullanıldığı
75
düşünülmektedir. Merdiven ve ahşap ara kat izleri burç içleri hakkında bilgi
vermektedir. Burç içlerinde üst örtü sistemi görülmemektedir. Dolayısıyla bu
haliyle burç içleri doğrudan yağmur ve rüzgârla temas halindedir. Ahşap
elemanların bu etkilere karşı direnci oldukça zayıf olduğu düşünüldüğünde ahşap
döşeme ve merdivenlerin yok olması kaçınılmazdır. Nitekim bugün, burç içlerinin
her türlü dış etkiye açık olması dolayısıyla birçok elemanının yitirdiği ve hasar
gördüğü bir gerçektir. Günümüze üst örtü ile ilgili herhangi bir iz ulaşmamıştır. Bu
yüzden buna ilişkin bir yorum yapmak zordur ancak örtülü burçların Rumeli Hisarı
ve Anadolu Hisarı’nda da bulunduğu bilinmektedir. Bununla birlikte Ertuğrul
Danık’ın
Şebinkarahisar
Kalesi
üzerine
yaptığı
tetkiklerde
iç
kaledeki
saray/kulenin üstünde tonoz izi görülmediği için bu üç katlı saray/kulenin, ahşap
bir çatıyla örtülü olduğunu ileri sürmektedir. Yine Albert Gabriel İstanbul kaleleri
üzerine yaptığı çalışmada Anadolu Hisarı kulelerinin üzerlerinin ahşap çatıyla
örtülmesinin II. Mehmet (Fatih) zamanında yapıldığını ve bu uygulamanın,
Avrupalı ressamların tablolarından elde ettiği izlenimlere dayanarak, 19. yüzyıla
kadar sürdürüldüğünü yazmaktadır. II. Mehmet (Fatih) 1452, yılında yaptırdığı
Rumeli Hisarı’nda (Boğazkesen Kalesi) da bu tip üst örtülerin kullanıldığı
bilinmektedir. Ayrıca Albert Gabriel, Rumeli Hisarı ve Yedi Kule Hisarı’nın
burçlarında da 19. yüzyıla kadar kurşun kaplı külah şeklinde ahşap çatıların
uygulandığı yazmaktadır
76
9. Diğer Tescilli Sivil Mimarlık Örnekleri
2272 parsel 1 ada
Söz konusu parselde bulunan yapı iki katlı olup köşe konumludur. Kırma çatılı
yapı silme saçaklıdır. Yapının kapı ve pencere doğramaları ahşaptır. Boş
durumda olan yapı nitelikli bir sivil mimarlık örneğidir. Yapının tüm açıklıkları
sövelidir.
Yapının alaturka kiremit olması gereken üst örtüsü yakın zamanda Marsilya tipi
kiremit ile değiştirildiği anlaşılmaktadır. Binanın kapı ve pencere söveleri form
olarak özgün olmalarına karşın muhdes olarak dökme mozaik malzeme ile
onarıldığı anlaşılmaktadır. Yine bina cephesinin yaklaşık 125 cm. kotuna kadar
aynı malzeme ile kaplandığı gözlemlenmektedir.
77
2295 parsel 7 ada
Söz konusu parselde bulunan yapı iki katlı olup köşe konumludur. Yapının ana
beden duvarları taş olup, zaman içerisinde taşınmazın çatısı kaldırılıp, beton
döşeme yapılarak teras çatı durumuna getirilmiştir. Yapının açıklıklarına
müdahale edilmiştir
Yapı yakın zamanda onarım geçirmiştir. Beşik çatı olduğu tahmin edilen yapının
özgün çatısı terasa dönüştürülmek ve parapet duvarı eklenmek suretiyle muhdes
olarak onarılmıştır. Bununla beraber yapının pencereleri plastik doğrama ile
muhdes olarak yenilenmiştir.
78
2542 parsel 14A ada
Söz konusu parselde bulunan yapı tek katlı, taş duvarlı ve kırma çatılıdır. Yapı
bugün itibariyle boş durumdadır. Köşe konumlu olan yapının strüktürel
problemleri mevcuttur. Yapı içinde ahşap çatı makasları görülmekte olup tavanda
kaplama bulunmamaktadır.
Yapının uzun süredir onarım görmediği anlaşılmaktadır. Ancak yapının
Postahane sokak cephesindeki iki açıklık tuğla örülmek ve sıvanmak suretiyle
muhdes olarak kapatılmıştır.
2429 parsel 15 ada
79
Söz konusu parselde Tek katlı, ahşap saçaklı, çatısı Marsilya kiremit kaplı bir
yapı bulunmaktadır. Yapının dış cephe doğramaları ahşaptır. Taşınmazın
cephesi Geniş cepheli yapı cephe oranları, gabarisi ve konumu ile çarşı
dokusunun nitelikli örneklerindedir.
Yapının çatı örtüsünün yakın zamda onarım gördüğü ve özgün kalkan duvarlı
kırma çatı formunun bozulduğu anlaşılmaktadır. Bununla beraber yapının
batısındaki komşu parsele taşacak biçimde 2,20 m.ye 3,30 m. Ebatlarında ek bir
depo hacmi yapıldığı görülmektedir.
2430 parsel 15 ada
Söz konusu parselde Tek katlı, silme saçaklı, çatısı Marsilya kiremit kaplı bir yapı
bulunmaktadır. Yapının özgün halinde alaturka kiremit çatı kaplaması Marsilya
kiremidiyle ve doğramaları ise plastik doğrama ile onarılmıştır.
80
2500 parsel 13E ada
Söz konusu parselde bulunan ticaret yapısı silme saçaklı ve Kırma çatılı ve
Marsilya kiremit örtülüdür. Daha sonradan yapının cephesine Betonarme saçak
ilave edilmiştir. Daha sonradan yapının cephesine muhdes olarak betonarme
saçak ilave edildiği gözlemlenmektedir.
2711 parsel 26A ada
81
Söz konusu parselde iki adet yapı bulunmaktadır. Köşe konumlu olan yapının
ana beden duvarları taş olup, yapının ikinci katı yıkılmıştır. Kalan izlerden yapının
cumbalı olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın arka cephesinde bulunan ikinci kat
duvarı halen mevcuttur. Yapının avlu giriş kapısı üçgen alınlıklıdır. Diğer yapı
daha sonraki dönemde inşa edilmiş, dikdörtgen planlı düz cepheli bir yapıdır.
Yapı kırma çatılıdır.
Yapının uzun zamandır onarım görmediği anlaşılmaktadır.
4210 parsel 9 ada
Söz konusu parselde bulunan yapı iki katlı olup köşe konumludur. Kırma çatılı
yapı silme saçaklıdır. Yapının kapı ve pencere doğramaları ahşaptır. Boş
durumda olan yapı bulunduğu meydanı tanımlayan nitelikli bir sivil mimarlık
örneğidir.
Konut Yapısı hâlihazırda boştur. Uzun zamandır bakım görmemesi nedeniyle
metruk haldedir. Yapının çoğu mimari öğesi özgünlüğünü korumuş olmasına
karşın beden duvarında ve sövelerde sıva ve boya dökülmeleri, kapı ve pencere
doğramalarında yıpranmalar ve çatı örtüsünde eskime ve yosunlanmalar
gözlemlenmektedir.
82
2.4.1.4 Mevcut Arazi Kullanışı
Planlama alanı içinde; merkez olarak adlandırabileceğimiz çarşı bölgesi, belediye
ve idari yapıların bulunduğu Hürriyet meydanı ve yarımadanın turizme bağlı
ticaret ve hizmetler sektörünün yoğunlaştığı batı kıyı bandında kentsel bir
yoğunlaşmadan söz etmek mümkündür.
Kentsel sit sınırı içinde bulunan 563 yapının zemin kat kullanımında; %70
oranında konut ve %14 oranında ticaret yapısı bulunduğu gözlemlenmektedir.
%9 oranında bulunan depo ve % 4 oranında diğer (garaj, kümes, ahır vb.)
yapılarının varlığı ise çarşı ve çevresi dışında bahçe kullanımının yoğun olduğu
yarı kentsel bir dokunun varlığına işaret etmektedir.
2%
4%
9%
KONUT
TİCARET
DEPO
BOŞ
14%
DİĞER
OTEL
DİNİ YAPI
70%
KAMU
Şekil 15 Zemin Kat Kullanımı
Yine kentsel sit alanı içinde bulunduğu tespit edilen 193 iki katlı yapının
tamamına yakınının konut işlevinde olduğu tespit edilmiştir. (Şekil16) Zemin kat
kullanımında %14 oranında bulunan ticaret işlevinin ikinci kat kullanımında yok
denecek kadar olması, merkez olarak kabul edebileceğimiz çarşı bölgesinde dahi
ticaretin üst katlara taşınmadığını göstermektedir. Bununla beraber zemin kat
kullanımında 1 tane olan otel yapısı ikinci katta 5 adet olarak belirlenmiştir. Bu
83
durumda otel yapılarının zemin katlarının zemin katta çoğunlukla kafeterya,
restoran, bar gibi ticaret işleviyle değerlendirildiğini göstermektedir.
1%
3%
1%
KONUT
TİCARET
DİĞER
OTEL
95%
Şekil 16: Birinci Kat Kullanımı
İkinci kat kullanımlarında tespiti yapılan 37 birimin %86’sı yine konuttur. % 8
oranında yine otel yapısı bulunduğu da tespit edilmiştir.
3%
8%
3%
KONUT
TİCARET
DİĞER
OTEL
86%
Şekil 17: İkinci Kat Kullanımı
84
Üçüncü katlar için tespiti yapılan 12 birimden %69’u (9 adet), % 23’ü (3 adet) otel
olduğu gözlemlenmektedir. Bu anlamda kentsel sit alanında bulunan az sayıda
otel yapısının çok katlı olduğu ve pansiyonculuğun çokta yaygın olmadığı
gözlemlenmektedir.
23%
KONUT
DİĞER
8%
OTEL
69%
Şekil 18: Üçüncü Kat Kullanımı
Yerleşmenin geneli arazi kullanımı anlamında irdelendiğinde; kentsel sit alanı
içindeki karakter yarım adanın (kentsel sit alanının) güneyine doğru devam
etmektedir. Merkezden uzaklaştıkça ticaret azalmakta ve konut kullanımı
artmaktadır. Ancak bu bölgede kısmen zeytinliklerin bulunduğu boş araziler ve
daha yakın zamanlı bir yerleşme dokusunun varlığı gözlemlenmektedir. Kentsel
sit alanının kuzeyi ise; yeni yapılaşan bir bölgedir. Bu anlamda Hürriyet Meydanı
caddesine kuzeyden cephe veren yapıların giriş katları büyük ölçekli ticarete izin
verecek biçimde büyük dükkânlardan oluşmakta, üst katlarda ise konut kullanımı
gözlemlenmektedir.
85
Şekil 19: Zemin Kat Kullanımı
2.4.1.5 Kat Adetleri
Kentsel sit alanı içinde bulunan 563 yapının %65’i tek katlı, %31’i iki katlı, %4’ü
ise üç katlıdır. (Şekil 5) Beş katlı bir yapı bulunurken, dört katlı hiç yapı
bulunmamaktadır. (Şekil 6) Bu anlamda kentsel sit alanı içinde bulunan yapıların
%96’sı 1 ve 2 katlı yapılardan oluşmaktadır. Sit alanı içinde bu yapıların dağılımı
homojendir ve belli bir karakteristik göstermemektedir. Bu karakter bina
yükseklikleri anlamında yarım adanın (kentsel sit alanının) de güneyinde devam
ederken, Hürriyet Meydanı caddesinin (kentsel sit alanının) kuzeyinde kat
yükseklikleri artmaktadır. Beldenin bu kısmı yeni yapılaşmakta olan bir bölgedir.
86
4%
1 KATLI
31%
2 KATLI
3 KATLI
5 KATLI
65%
Şekil 20: Kat Adetleri Analizi (oransal)
adet
400
350
363
300
250
174
200
150
100
25
50
0
adet
1 KATLI
2 KATLI
3 KATLI
1
5 KATLI
Şekil 21: Kat Adetleri Analizi (adet)
87
Şekil 22: Kat Adetleri Analizi
2.4.1.6 Yapım Sistemi ve Malzeme
Kentsel sit alanı içinde bulunan 563 yapının %58’i betonarme, %42 yığma
sistemde inşa edildiği tespit edilmiştir. (Şekil 23) Hımış sistemde inşa edilmiş
sadece bir yapı bulunurken diğer yapım sitemleri ile inşa edilmiş hiçbir yapı
bulunmaktadır. (Şekil 8)
88
YIĞMA
42%
BETONARME
58%
Şekil 23: Yapım sistemi Analizi (oransal)
adet
350 BETONARME; 324
300
YIĞMA; 238
250
200
150
100
50
0
HIMIŞ; 1
BETONARME
YIĞMA
HIMIŞ
PREFABRİK; 0
PREFABRİK
DİĞER; 0
DİĞER
Şekil 24: Yapım sistemi Analizi (adet)
Kentsel sit alanında bulunan 238 yığma yapının %80’ı taş malzemedendir. Az
sayıda da olsa tuğla ve taş-tuğla karma malzemeden inşa edilmiş yapıda
bulunmaktadır.
89
5%
5%
TAŞ
TUĞLA
TAŞ+TUĞLA
90%
Şekil 25: Yığma Yapıların Analizi (adet)
Şekil 26: Yapım sistemi Analizi
90
2.4.1.7 Mülkiyet Durumu
Kentsel sit alanı içine giren ada, parsel ve binaların mülkiyet durumlarına ilişkin
tüm bilgiler şekil 27'de sunulmaktadır.
Şekil 27: Mülkiyet Analizi
2.4.1.8 Ulaşım
İzmir-Çanakkale D550 devlet karayoluna kentin bağlantısı kuzeydoğudan İzmirBergama yolu olarak adlandırılan bulvardan sağlanmaktadır. Bu bulvar kentin
kuzeydoğu girişinde Kara Halil paşa caddesi ve Hürriyet Meydanı Caddesi olarak
91
ikiye ayrılmaktadır. Kara Halilpaşa Caddesi kentin kuzeyini teğet geçerek ketsel
sit alanının kuzeybatı sınırından batı kıyı bandına bağlanmaktadır. Hürriyet
meydanı caddesi ise kentsel sit alanının kuzey sınırını oluşturmakta, kent
merkezi olan çarşının hemen önünde İncirli Çeşme ve Kayalı sokak olarak ikiye
ayrılmaktadır. İncirli Çeşme Sokak kuzeye yönelerek Kara Halil paşa caddesi ile
tekrar birleşmektedir. Ancak bu sokak en kesiti itibariyle oldukça düzensizdir ve
tek yönlü kullanım dolayısıyla kaçınılmaz olmuştur. Çandarlı’nın batı kıyı
bandında
bulunan
Sahil
Plaj
Caddesi
yaz
aylarında
araç
trafiğine
kapatılmaktadır. Bu sahil şeridi yaz aylarında Çandarlı’nın en önemli promenat
alanıdır. Sahil Plaj Caddesi ile İncirli Çeşme Caddesi arasında kalan sokaklarda
aynı uygulamaya tabidir.
Hürriyet Meydanı Caddesi’nden ayrılarak güneye yönelen Kayalı Sokak ise yarım
adayı ve dolayısıyla kentsel sit alanını tam ortadan ikiye bölmekte ve ulaşım
omurgasını oluşturmaktadır. Bu sokak en kesiti itibariyle düzensiz olsa da
genişliği diğer sokaklara nazaran geniştir.
Kentin yaz ayları dışında ve genel olarak yerel halka daha çok hitabeden
promenat alanı yarımadanın doğu kıyı bandı boyunca uzanan Vali Şentürk
Caddesi’nin kuzey başlangıcıdır. (Çarşı’nın doğusu) Bu alanda minibüs durağı,
taksi durağı, çay bahçeleri bulunmaktadır. Bu alanın hemen güneyinde caddenin
genişlemesiyle oluşmuş ve çevresinde balık pazarının, çarşı Camisi’nin ve büyük
bir
hiper-marketin
bulunduğu
otopark-meydan
bulunmaktadır.
Bu
alanın
ortasında dört büyük bankaya ait “atm” kioskları bulunması bu alanın kent ve
ziyaretçilerinin sıkça kullanmasına neden olmaktadır. Vali Şentürk Caddesi kıyı
boyunca ortadan tretuvar ile bölünmüş çift şeritli olarak güneye uzanarak
yarımadanın burnunu dönmektedir.
Çarşı meydanı ve çevresi kısmen yayalaştırılmış, kesmende yaya öncelikli yol
olarak düzenlenmiştir. Bu meydanın kuzeyinde (Merkez camisi tarafı) Hürriyet
Meydanı Caddesi ile kesiştiği yüz otopark alanı olarak düzenlenmiştir. Yine bu
noktada Hürriyet Meydanı Caddesi’nin tam ortasında caddesi ikiye bölen bir
92
fıskiyeli havuz bulunmaktadır. Ancak bu havuzun bulunduğu nokta bir tretuvar,
yeşil alan vb. düzenleme ile caddeden tam olarak ayrılmadığı için araçlar
tarafından
düzensiz
olarak
kullanılmakta,
araç
trafiğinin
yoğun
olduğu
zamanlarda otopark olarak kullanılmaktadır.
Kentsel sit alanındaki araç ulaşımını oluşturan Kayalı Sokak ile her iki kıyı bandı
arasında kalan alanlarda birçok çıkmaz sokak bulunmaktadır. Bunlardan 140.
sokak hâlihazırda; yürürlükteki Koruma İmar Planına aykırı olarak bölünmüş ve
iki çıkmaz sokağa dönüştürülmüştür. Bu sokak dışındaki çoğu çıkmaz sokak
düzensiz kadastro nedeniyle bağımsız mülkiyetlerin (parsellerin) sokaktan cephe
alabilmesi amacıyla oluşturulmuştur.
Bahsi geçen cadde ve sokaklar dışında kalan tüm sokaklar çift yönlü olarak
kullanılmasına karşın gerek en kesitleri gerekse de düzensizlikleri nedeniyle
aslında böyle bir kullanıma uygun değillerdir. Hatta tamamına yakını ancak yaya
yolu olabilecek nitelik ve niceliğe sahiptirler. Kentin yeşil alan ihtiyacı; Çandarlı
Kalesi önündeki park alanı, onun kuzeyindeki Hıdırağa sokak üzerindeki Çocuk
park alanı ve Kentsel sit alanının kuzey sınırında bulunan çamlık park alanı ile
karşılanmaktadır.
Kentin kış aylarında düşük nüfusuna bağlı olarak çok fazla otopark ihtiyacı
bulunmamaktadır. Buna karşın yaz aylarında artan nüfus ve genellikle araçları ile
gelen sezonluk ve günübirlik turistler nedeniyle özellikle araç ulaşımına kapanan
Sahil
Plaj
Caddesi’nin
hemen
doğusunda
otopark
sıkıntısı
bulunduğu
gözlemlenmektedir. Bununla beraber hâlihazırda kapalı olan Çandarlı Kalesi’nin
ziyarete açılması da ileride bu bölgedeki otopark ihtiyacını arttırabilecek önemli
bir unsurdur.
93
Şekil 28: Ulaşım Analizi
2.4.2 ADA, PARSEL, YAPI ÖLÇEĞİNDE FİZİKSEL YAPI ANALİZİ
2.4.2.1 Yapı-Parsel-Yol İlişkisi
Koruma amaçlı imar planları hazırlanırken, yerleşmenin sosyal, kültürel ve
ekonomik karakteristiklerinin anlaşılması kadar o yerleşmedeki yapılaşma
karakteristiklerinin
de
anlaşılması
önem
arz
etmektedir.
Bu
yapılaşma
karakteristikleri şehircilik bilimi terminolojisinde “kent dokusu” olarak anılmaktadır.
Koruma amaçlı imar planları, yerleşmedeki imar hareketlerini, koruma kavramı
ekseninde kısıtlayıcı olmaktan ziyade, yeni kent vizyonu için rehber olacak bir
yaklaşım içinde hazırlanmalıdır. Şehircilik ve mimarlık bilimlerinin bu konudaki en
büyük avantajı tarihsel süreç içinde gelişen kent parçalarından çıkarımlar
yapabilmeleridir. Tarihi niteliği tespit edilen alanlarda geleneksel kent dokusuna
94
ve geleneksel mimari öğelere ilişkin yapılacak olan çıkarımlar koruma amaçlı
imar planının en önemli anahtarıdır.
Dokuyu irdelerken yapı ölçeğinden başlayarak bu yapının üzerinde konumlandığı
parsel ile olan ilişkisi ve parselin genel bütün ile ilişkisi kentsel karakteristiği
oluşturan
parçalardan
bazılarıdır.
Bu
bağlamda
ada-parsel-yol
ilişkileri
incelenirken, Çandarlı yerleşmesi kentsel sit alanı içerisinde öncelikle genel
özelliklerine göre yapı adaları bazında bir doku tipolojisi geliştirilmeye
çalışılmıştır. Bu tipolojinin oluşturulmasında aşağıdaki kriterler göz önünde
bulundurulmuştur;
-
Yapı adasının nasıl bir topoğrafik yapıda yer aldığı,
-
Yapı adasında yer alan yapıların yol ile ilişkisi; kot ve cephe
açısından,
-
Yapı adasındaki yapılaşma; taban alanı, toplam inşaat alanı ve
yapı gabarileri açısından,
-
Yapı adasında yer alan yapıların doğal (deniz, manzara vb.) ve
yapay çevre ile ilişkisi,
-
Yapı adasında yer alan yapıların parseliyle ilişkisi; kot-yöneliş ve
konumlanışı açısından,
-
Yapı adasında yer alan yapıların hangi işlevin kullanımına
olanak verdiği,
-
Yapı adasında yer alan parsellerdeki geleneksel kullanıma ilişkin
ipuçları; müştemilat, ocak, kuyu vb.
Belirlenen bu kıstaslara göre Çandarlı kentsel sit alanı içerisinde genel özellikleri
ile ayrışan 3 farklı tip kentsel dokudan söz etmek mümkündür. Bu sınıflama
aşağıdaki gibidir;
-
Doku tipi 1: yoğun doku (çarşı ve çevresi)
-
Doku tipi 2: kısmen yoğun doku (kıyı bantları)
-
Doku tipi 3: düşük yoğunluklu doku
95
Bu sınıflandırma kıstasların en genel hatları ile ele alınması ile ortaya
çıkarılmıştır. Bu sınıflamanın yerleşmedeki bölgelemesi Şekil 28’deki gibidir.
Şekil 29: Genel özelliklerine göre doku tipolojisi (anahtar pafta)
Bu tipolojilere ilişkin ada bazında detaylı inceleme yapıldığında bu dokuların da
kendi içerisinde çeşitlendiği görülmektedir. Bu noktada belirtilen doku tipolojilerini
temsil eden 4 yapı adası incelenmiş ve sahip olduğu karakteristikler sıklığına
göre değerlendirilmiştir. Ada bazında gerçekleştirilen örnek doku çalışması için
seçilen yapı adaları şunlardır; 13,17-20 ve 28
D1.YOĞUN YAPILAŞMA GÖRÜLEN DOKU (ÇARŞI BÖLGESİ VE ÇEVRESİ)
96
Örnek olarak incelenen yapı adaları (17-20 numaralı adalar) kentsel sit alanının
kuzey doğusunda topografyanın düz olduğu bir alanda konumlanmaktadır. Bu
yapı adalarının bulunduğu alan kentin ticaret merkezi olan çarşı bölgesinde
konumlanmaktadır.
Şekil 30: 17-20 numaralı yapı adaları vaziyet planı
Çandarlı sezonluk (yaz-kış) olarak nüfusu katlanan bir beldedir. Buna karşın bu
yapı adalarının bulunduğu çarşı bölgesi yılın 12 ayı işlerliğini devam
ettirmektedir. Yapılarda buna bağlı olarak büyük oranda parsellerine %100 taban
oturumuna sahiptir.
97
Fotograf 34: 16 ve 17 numaralı yapı adaları arasındaki sokak
Bu bölgede zemin katlar genellikle hizmetler sektörünün kullanımındadır ve
parsel alanları çok büyük değildir. Bu nedenle zemin katın tamamının zemin kat
biriminin kullanımında olması sonucu gerek sokak cephesinden servis alarak
(dükkan cephesinden alan kaybetmemek) gerekse de üst katların farklı işlevleri
98
bulunması durumunda ulaşım (giriş) amacıyla kullanılabilmesi, yapı adalarının
bazı kısımlarının söz konusu işlevler amacıyla boş kalmasına yol açmıştır.
Fotograf 35: 20 numaralı yapı adasında bulunan dükkânlar
Bölgenin tam ortasında bulunan Pazar alanının varlığına karşın perakende satış
birimlerinin dükkân önlerini kullanmaları dikkat çekicidir. Bu durum kafeterya,
restoran vb. hizmetler sektörü için de geçerlidir. Dükkân önleri (sokaklarkaldırımlar) bu birimler tarafından kullanılmaktadır.
Yapılarda herhangi bir
bodrum kat kullanımı söz konusu değildir. Bu nedenle çarşı bölgesine cephe
veren bazı yapı adalarının arka kısımlarında kalan alanlarda bazı yapılar bodrum
kata yüklenmesi beklenen depo vb. işlevler için kullanılmaktadırlar.
D2. KISMEN YOĞUN YAPILAŞMA GÖRÜLEN DOKU (KIYI BANDI)
Örnek olarak incelenen yapı adası (28 numaralı adalar) kentsel sit alanının
güney
doğusunda
topografyanın
kısmen
eğilimli
olduğu
bir
alanda
99
konumlanmaktadır. Bu yapı adasının bulunduğu alan beldenin doğu kıyı
bandında bulunmaktadır.
Şekil 31: 28 numaralı yapı adası vaziyet planı
Her iki kıyı bandında bulunan yapılar büyük oranda parsellerinin kıyı tarafına
yerleşecek biçimde konumlanmaktadırlar. Bu anlamda kıyı bandı boyunca ada
siluetlerinde yapı anlamında bir süreklilik söz konusudur. Buna karşın kıyıya dik
sokakların ve kıyı bandı gerisindeki paralel sokakların siluetlerinde kısmen yapı
kısmen bahçe duvarları bulunmaktadır.
Bu noktada şunu belirtmek gerekir ki; Bu tespit doğu kıyı bandı için, batı kıyı
bandına nazaran daha geçerli bir durumdur. Çünkü batı kıyı bandında yapı adası
siluetlerinde - çok dar da (1-1,5 m.yi geçmeyen) olsa seyrekte olsa - bahçe
girişlerine rastlanmaktadır. Bununla beraber, doğu kıyı bandındaki yapı
dokusunun ve yapı stokunun batı kıyı bandına nazaran daha korunmuş olduğu
100
tescilli ve korunmaya değer yapıların varlığından da belli olmaktadır. (Bkz.
Bölümler 2.4.1.2 ve 2.4.1.3)
Fotograf 36: 28 numaralı yapı adasının kıyı cephesi
Fotograf 37: 28 numaralı yapı adasında bahçe kullanımı
101
Çarşı bölgesindeki yapı adalarına nazaran kıyı bandına komşu yapı adalarındaki
parseller daha büyüktür. Bu anlamda kıyı gerisinde bahçe ve bahçe içlerinde
müştemilat (garaj, depo, ahır, kümes vb.) kullanımlarına sıkça rastlanmaktadır.
Kıyı bandında bulunan yapı adalarında, kıyı bandı boyunca yoğun ancak kıyıdan
uzaklaştıkça yoğunluğu azalan bir yapılaşmadan söz etmek mümkündür.
Her iki kıyı bandında bulunan yapılar arasında bir diğer farklılık ise; Doğu kıyı
bandında bulunan yapılarının girişlerinin en az 4-5 basamak (su basman) zemin
kotundan yüksek olmasıdır. Doğu kıyı bandında ise yapı girişleri “düz ayaktır”. Bu
durum batı kıyı bandındaki yapıların yeni olması zemin katların genellikle ticaret
ve hizmetler sektörü olması ile paralellik göstermektedir. Çünkü bu kıyı bandında
bulunan yapıların eski fotoğrafları da aynı durumun söz konusu olduğunu ortaya
koymaktadır.
Fotograf 38: Çandarlı batı kıyı bandının eski görüntüsü (siluet)
102
D3. DÜŞÜK YOĞUNLUKLU DOKU
Örnek olarak incelenen yapı adası (13 numaralı adalar) kentsel sit alanının
ortasında topografyanın düz olduğu bir alanda konumlanmaktadır. Bu yapı
adasının bulunduğu alan çarşı bölgesinin güneyinde bulunmaktadır.
Şekil 32: 13 numaralı yapı adası vaziyet planı
Beldenin kıyı bandı ve çarşı bölgesi dışında kalan bölgelerinde bulunan yapı
adalarında yoğun olmayan bir yapılaşma gözlemlenmektedir. Parsel içinde bahçe
kullanımı ve müştemilat (garaj, depo, ahır, kümes vb.) kullanımına sıkça
rastlanmaktadır. Parsel içinde konumlanan yapıların tamamı tek veya iki katlıdır
ve genellikle taş malzemedendir. Bu durum hem eski yapılarda hem de yakın
zamanda inşa edilmiş yapılarda gözlemlenmektedir. Bu anlamda gerek idari
makamların gerekse de bölge sakinlerinin mevcut yapılaşma karakterini
benimsediği ifade edilebilir. Bölgenin eski tarihli fotoğrafları da bu durumu kanıtlar
niteliktedir.
103
Fotograf 39: Çandarlı beldesinin eski dokusunu gösteren bir fotoğraf
Parsel içindeki ana yapıların konumlanmasında ise farklı çözümlemeler
bulunmaktadır.
Bazı
yapılar
bahçe
içinde
sokağa
cephe
vermeden
konumlanmakta iken bazı yapılar ise parselin sokağa cephe veren kısımlarında
konumlanabilmektedir. Bu yapılarda; sokaktan binaya giriş olabildiği gibi bazı
parsellerde yapılara bahçe içinden girilebilmektedir. Yapılara bahçe içinden giriş
verilen iki katlı yapıların bir kısmında giriş kat cepheleri sağır olarak
düzenlenmiştir.
Bu bölgede dikkat çeken diğer bir husus bazı yapı adalarının yerleşke geneline
nazaran daha büyük olmalarıdır. Söz konusu yapı adalarında; yapı adasının
büyüklüğüne
bağlı
olarak
yapı
adalarının
bir
kısmı
ada
ortalarında
konumlanmaktadır. Bu yapı adalarında, ada ortasındaki parsellerin sokak
cephelerinden giriş alabilmeleri amacıyla çıkmaz sokak uygulamalarına gidildiği
gözlemlenmektedir. Çıkmaz sokakların en kesitleri tıpkı ara sokaklar gibi bir
süreklilik göstermemektedir.
104
Fotograf 40: Bahçe içinden girişli, zemin katı sağır cepheli bir yapı (10 numaralı
ada)
2.4.2.2 Cephe Özellikleri ve Dokuyu Temsil Eden Tipolojik Özellikler
Koruma imar planının bina gabarileri ve cephe özellikleri hakkında getireceği
hükümleri yönlendirecek temel analitiklerden bir diğeri de tipoloji çalışmasıdır. Bu
çalışmada cephe özelliklerini etkileyen faktörler olan dolu boş oranları, bahçe
kapıları, bina kapıları, pencere ve saçak özellikleri gibi faktörler dokuyu temsil
ettiği belirlenen yapılar (tescilli ve ya tarihi nitelikler taşıyan) üzerinden
değerlendirilmiştir.
Bu
değerlendirmelere
ilişkin
analitik
paftalar
aşağıda
verilmiştir. Ayrıca bu çalışmalar EK2 ‘den de detaylı olarak incelenebilir
(bknz.EK.2).
105
Cephe Özellikleri
106
Bahçe Kapıları
107
Bina Kapıları
Pencereler
108
Saçaklar
C- PLANLAMA YAKLAŞIMI
PLANLA GETİRİLEN GENEL KARARLAR
Ülkemizde koruma amaçlı imar planlarının üretilmesi sürecince sıklıkla yaşanan
problemlerin başında her yerleşme için benzer formüllerle plan yapılması
gelmektedir. Ancak her yerleşme dinamikleri, tarihsel özellikleri, doğal ve fiziksel
yapısı, sosyo-ekonomik vb. özellikleri farklılıklar göstermektedir. Bu noktada
“koruma” kavramının yerleşme özelinde net sınırlarlarını çizmek; detaylı ve
analitik bir yaklaşımı sergilemek plan kararlarının üretilmesinde doğru bir bakış
açısıdır. Öte yandan koruma amaçlı imar planları salt fiziksel çevreye yönelik
üretilen planlar değildirler. Yukarıda bahsi geçen ve yerleşmenin özgünlüğünü
oluşturan farklı dinamikler içerisinde, fiziksel çevrenin olanak tanıdığı geleneksel
109
yaşam biçimlerini de içinde barındırır. Söz konusu yerleşmeye özgü yaşam
biçimlerinin de fiziksel çevre ile birlikte korunması, plan çizim teknikleri
kabiliyetinde varlığının garanti altına alınması önemli bir husustur. Bu bağlamda
yerleşmenin dokusal özelliklerinin anlaşılması sağlıklı bir plan sürecinin başında
gelmektedir.
Koruma amaçlı imar planları hazırlanırken sıkça düşülen bir yanlış da;
yerleşmede mevcut olan fiziksel çevreye (yapıya) toptan ve benzer formüller
üreterek müdahale önerileri getirilmesidir. Ancak aynı yerleşmede; fiziksel
çevrelerde yerleşmeler gibi farklı dinamiklerin etkisi altında çeşitlilik arz
edebilirler. Bu çeşitliliğinin çözümlenmesi ve korunması için mutlak bir analitik
çalışmaya ihtiyaç vardır. Çandarlı koruma amaçlı imar planı kapsamında standart
analitik tespit çalışmalarının yanı sıra “plan için veri teşkil edecek” bir doku analizi
çalışması gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmanın temelinde yatan düşünce korumaya
değer görülen yapı/parsel/mimari detayların ve bunların arz ettiği kentsel yaşam
biçimlerini anlaşılması ve planlamaya yansıtılmasıdır (Şekil:33).
110
Şekil 33: Plan İçin Veri Teşkil Eden Doku Analizi
Analitik çalışmalar içerisinde A8 ( 8’nolu analitik) pafta kodu ile adlandırılan bu
analiz üzerinde kırmızı yapılar tescilli yapıları, turuncu yapılar geleneksel dokuyu
temsil eden ve tescilli olmayan yapılar ve parsellerdir. Bu parsellerdeki yapıların
korunması gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Ancak yapı ömrünü tamamlaması ve
yeni yapı söz konusu olduğunda bu parsellerde evvelki yapıların yapı izi, cephe
özelliklerinin korunması gerekmektedir.
Analitik olarak dokuya uyumlulukları ve bunun dereceleri incelenen parsel ve
yapılara planlama kapsamında aşağıdaki kararlar üretilerek koruma ve müdahale
önerileri geliştirilmiştir;
111
Genel Yapılaşma
Tescilli yapılar: Anıtsal kültür varlığı olan Cami, Hamam, vb. yapılar ile Sivil
Mimarlık örneği olan Tescilli konut ve ticaret yapıları ile bu yapıları tamamlayan
müştemilat, avlu duvarı, avlu kapısı, sarnıç, kuyu, avlu gibi ilavelerinde yapılacak
her türlü fonksiyonel ve fiziksel değişiklik (bakım, basit ve esaslı onarım,
restorasyon ve rekonstrüksiyon) konularında Başvurular Belediyeye yapılacaktır.
Belediye başvuruyu inceleyerek İlke kararları ile istenilen belge, rapor ve projeler
ile plan koşullarına uygun çalışmaları talep ederek derleyecek ve ilgili Koruma
Bölge Kurulu'na iletecektir. Koruma Bölge Kurulu'nca alınacak karara göre
uygulama yapılacaktır.
Tescilli Yapılara Komşu Parseller: Tescili yapı parseline bitişik parseller ile
aradan yol dahi geçse, tescilli yapıya cephe veren komşu parsellerde yer alan
tescilsiz yapıların; basit ve esaslı onarımları ile imar durumu başvuruları
Belediye'ye yapılacak, yeni yapılacak yapılara ait projeler plan koşullarına göre
hazırlanacaktır. Hazırlanan projeler ile birlikte Koruma Bölge Kurulu'na
başvurularak alınacak karara göre uygulama yapılacaktır.
Plan üzerinde imar adaları bütünü için belirtilen yapı nizamları bu parseller için
geçerli değildir. Bu parsellerde yapı nizamı, vaziyet planı ve diğer ilgili hususlar
tescilli yapı özellikleri dikkate alınarak Koruma Bölge Kurulunca belirlenecektir.
Bu kapsamda planın diğer hükümleri dikkate alınarak hazırlanacak uygulama
projeleri Koruma Bölge Kuruluna iletilecek ve Koruma Bölge Kurulu kararına göre
uygulama yapılacaktır.
(D) Dokuya uyumlu, özgünlüğünü korumuş yapılar ve mimari ögeler:
Koruma amaçlı imar planı kapsamında dokuya uyumlu olarak nitelendirilen bu
yapılar, yapı taban oturumu izi, cephe oranları, bina yüksekliği vb. mimari
özellikleri ile mevcut fonksiyonuyla koruma altına alınmıştır. Bu yapıların yeniden
yapılması durumunda, yapıların yukarıda belirtilen özellikleri rölöve projeleri
hazırlanarak belgelenecek ve
belediyeye sunulacaktır. Bu yapı grubundaki
112
yapılar bu özellikleri korunarak hafif bakım onarımlarla yenilenebilir ya da
belirtilen özellikleri korunarak yeniden inşa edilebilir. Bu parsellerde korunan
yapıların TAKS değerleri ada için önerilen TAKS değerinin altında ise, dokuya
uygun olarak ve TAKS değerini aşmamak şartıyla ek yeni yapı yapılmasına
imkân sağlanarak mülk sahibinin hakkı korunur. Bu yeni yapıların da İmar
planında taban oturumu sınırları kütle izi ile “D Ek” kodu ile belirtilmiştir.Ek yapı
40m²'nin altında taban oturumuna sahip olamaz. Bu grupta yer alan tek mimari
öge 13A yapı adasında bulunan kuyudur. Bu kuyu planda
(D) lejandı ile
belirtilmiştir ve tüm mimari özellikleri ile koruma altına alınmıştır.
Diğer Parsellerdeki Yapılar: Koruma amaçlı imar planı kapsamında tescilli veya
dokuya uyumlu olarak tanımlanan parsellerin dışında kalan ve herhangi bir
Tescilli yapı parseline bitişik olmayan parseller ile aradan yol dahi geçse, tescilli
yapıya cephe veren komşu parseller konumunda olmayan parsellerde; planda
önerilen TAKS değeri esas alınarak ve arka imar hattını geçmemek koşulu ile
yapı yapılacaktır.
Mevcut Yapılar;
Mevcut yapıların basit ve esaslı onarımları ile ilgili başvurular Belediye'ye
yapılacaktır
Mevcut yapının planda önerilen yol, meydan ve benzeri düzenleme nedeniyle bir
kısmı ya da tamamı yıkılıyorsa, yapının yıkılıp yeniden yapılması gerekiyorsa
yapı parselin yer aldığı adanın, plan koşullarına göre projelendirilerek inşa
edilecektir. Hesaplanan TAKS değerine göre mevcut bina taban izinin parseldeki
konumuna bağlı kalınarak yapı bu sınırlar içerisinde büyüyüp küçülebilir.
Yeni Yapılar;
Yeni yapılanmaya ilişkin imar durumu başvuruları Belediye'ye yapılacaktır.
Yeni yapılacak yapılara ait projeler plan koşullarına göre hazırlanacak ve
Belediye tarafından onaylanacaktır.
Bu yapı grubunda yapılacak yeni yapılarda imar parsel alanı ile verilen taks
değeri çarpıldığında
çıkan sonuç
40m²'den küçük ise minimum 40m² yapı
113
yapmasına izin verilir. (Ticaret parsellerinde 40m² kuralı geçerli değildir, ticaret
parsellerinde bundan ufak değerler ile yapılaşılır).
Bunun yanı sıra A9 pafta kodlu analize göre alandaki mevcut yapı stokunun
%89’u 125m²’nin altında bir yapı taban alanına sahiptir. Bu analize dayanarak,
alanda yapılacak yeni yapıların tekil olarak taban alanı 125m²’yi geçemez. Özetle
tekil olarak alanda yapı taban alanı 40m² ile 125m² aralığında olmalıdır.
Bir parselde birden fazla yapı yapılması durumunda, TAKS’ı aşmamak ve diğer
yapılaşma hükümlerine uygun olmak koşulu ile; Yapılar kendi parselindeki ya da
komşu parseldeki yapı ile, Yola cephe vermesi koşulu ile bitişik olarak yapılabilir.
Aynı parseldeki yeni ek yapıların ayrık yapılması durumunda yapılacak ek yapı
ile kendi parselindeki ve komşu parselindeki binalar arasındaki mesafe ek
yapının kendi saçak altı kotunun 1/2'sinden(yarısından) az olamaz. Bu koşulları
sağlamayan parseller kendilerine verilen yapılaşma hakkını, koşulları sağladığı
ölçüde kullanabilir.
*Plan notları madde 11.7 de belirtilen hüküm gereği yola cephesi 5m. ve daha
büyük olan parsellerde bina yola bitişik olmalıdır. 11.6 madde gereği yapılacak
yapılarda cephe genişliği min.5m olabilir.
Ayrıca yapı taban alanlarının incelenmesiyle ortaya çıkan ve yeni yapıları da
ilgilendiren bir diğer durum ifraz koşulları hakkındadır. Plan notları kısmında
"İfraz" ile ilgili hükümler açıkça belirtilmiştir. Bu hükümlerden bir tanesi de İfraz
sonrası oluşacak olan parsellerin minimum 200m² olma zorunluluğudur. Sözü
edilen 200 m² ibaresinin dayanak noktası çalışma alanındaki dokunun
özellikleridir. Çalışma alanında tüm parsellere ait ortalama parsel büyüklüğü 207
m²'dir. İfraz şartının 200 m² olması, planla ortaya çıkacak olan yapılaşmada
parsel büyüklüğünün, dolayısı ile doku özelliklerinin korunmasına hizmet eden en
önemli unsurlardan bir tanesi olacaktır.
114
Şekil 34: Taban alanı büyüklükleri analizi A9
Ticaret alanları
Bu noktada planlama yaklaşımında ticaret fonksiyonu ile ilgili kararların koruma
amaçlı imar planı için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu anlamda
Ek.3’te de incelenebileceği üzere sahil kesimlerindeki ticaret fonksiyonuna sahip
parsellerde TAKS=0,80 ile yapılaşma önerilmiştir. Pazar alanın çevresinde ise
ticaret parsellerinde TAKS=1.00 önerilmiştir.
Kentsel Sit alanının tamamında yapılar için maks. kat yüksekliği 2 kat
(H.maks.=6.50m) olarak sınırlandırılmıştır.
Planlama yaklaşımını oluşturan önemli noktalardan bir diğeri ise ortalama
yapılaşma değerlerinin saptandığı yapılaşma tabloları oluşturmaktadır. (Ek 3)
Özellikle dokusal özellikleri kısmen veya tamamen korunmuş yapı adalarında;
115
söz konusu yapı adalarının sahip olduğu ortalama yapılaşma değeri, öneri
yapılara da uygulanarak yapı adalarının yoğunluk değerleri korunmuş, getirilen
azami 2 kat yüksekliği ile sınırlandırılmıştır. Dokusal özelliği korunamamış yapı
adalarında ise; söz konusu adaların bulunduğu kentsel sit alanının dokusal
özelliğine göre yapılaşma yoğunluğu önerilmiştir. Söz konusu planlama
kararlarına ilişkin analitik tespit çalışması bölüm 2.4.2’de (ADA, PARSEL, YAPI
ÖLÇEĞİNDE FİZİKSEL YAPI ANALİZİ) sunulmaktadır. Söz konusu kararlara
ilişkin yaklaşım Çandarlı kentsel sit alanı için büyük önem taşımaktadır. Özellikle
Çandarlı kalesi gibi görsel olarak kent siluetine büyük etkisi olan anıtsal bir
yapının yeni yapılar arasında kaybolmaması ve çevresindeki yerleşme ile
uyumunun sağlanması, koruma amaçlı imar planı yaklaşımını etkileyen en
önemli faktörlerden bir tanesi olmuştur.
PLANLA GETİRİLEN DİĞER KARARLAR
Planın önerdiği teknik, sosyal, altyapı ve yeşil alanlar 2004 onanlı planla
karşılaştırmalı olarak tablolaştırılması aşağıda gösterilmiştir.
İŞLEV
park
ve
çocuk
bahçesi
otopark
sosyal ve kültürel
tesis
toplam
2004 YILI KORUMA İMAR
PLANINDAKİ BÜYÜKLÜĞÜ ÖNERİLEN BÜYÜKLÜĞÜ
(m²)
(m²)
7.743
2.029
4026
3185
0
9.772
155
7.366
Şekil 33: 2004 planı ve önerilen yeni donatı alanları karşılaştırması
Yeşil alanlarla ilgili bir diğer konu ise Çandarlı Kalesi’nin batısında kalan yeşil
alanın nasıl değerlendirileceği konusudur. Adı geçen alan 1. derece arkeolojik
alanıdır. Bu bölgenin ayrıca “özel proje alanı” olarak değerlendirilmesine gerek
görülmemektedir. Bu alan planda çevre düzenlemesi yapılacak alan lejandı ile
gösterilmiştir.
116
*** Uygulamadaki onaylı imar planında yeşil alan hesabının yeni plana göre
yüksek çıkmasının sebebi;
Alanın doğu kıyısında yer alan ancak kıyı kenar çizgisine uymayan alanların
kaldırılması ve kale önünde yer alan park alanının "çevre düzenlemesi yapılacak
alan" olarak gösterilerek hesaba dahil edilmemesinden kaynaklanmaktadır.
Şekil 35: Yeşil alanlar ve otoparklar
117
KAYNAKLAR
BEAN, G., Eskiçağda Ege Bölgesi, Arion Yayınevi, İstanbul, 1997.
DEMİRCİOĞLU, H., Roma Tarihi, C.1, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek
Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1987.
UMAR, B., İlkçağda Türkiye Halkı , İnkılap Yayınları, İstanbul, 1999.
TURAN, Ş., Türkiye İtalya İlişkileri, I Selçuklulardan Bizans’ın Sona Erişine
Kadar, Metis Yayınları, Ankara, 1990.
ERİŞ, E.Çandarlı’nın Öyküsü, Çandarlı Belediyesi Kültür Hizmeti, 1991.
ERİŞ, E., Dünden Bugüne Tüm Yönleriyle Dikili Tarihi, Dikili Belediyesi Kültür
Hizmeti, Dikili, 1998.
HERODOTOS, (Çev. Müntekim Ökmen), “Herodotos Tarihi”, Yunanca aslıyla
karşılaştıran ve sunan: Azra Erat, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1993.
KINAL, F., Eski Anadolu Tarihi, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk
Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1987.
MEMİŞ, E., Eskiçağ Türkiye Tarihi, Öz Eğitim Yayınları, Konya, 1995.
MUTİ, İ., Geçmişten Günümüze Dikili, Ege Basım, İstanbul, 2005.
MÜLLER-WİENER, W., “Die Stadtbefestigungen Von İzmir, Sığacık Und
Çandarlı”, İstanbuler Mitteilungen, 1962.
ÖKTE, Z., Kitab-ı Bahriye/ Pir-i Reis, C.1, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları,
Ankara, 1988.
SEVİN, V., Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek
Kurumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 2001.
118
STARK, Freya, İonia: a Qest, London: John Murray, 1954.
Texier, C., “Asie Mineure”, Çev. A.,Suad, 1923
TUİK, (2002), “2000 Genel Nüfus sayımı, nüfusun sosyal ve ekonomik verileri”
Yayın no: 2545, Ankara
Yetkin, S.K., “Türk Mimarisi”, Ankara, 1970
Yücel, Y., “13-15. Yüzyılların Anadolu Tarihi”, Ankara, 1980
119

Benzer belgeler

15012010/32 tarihi kentmerkezi

15012010/32 tarihi kentmerkezi Amaçlı İmar Planı onayından önce yapılmış tevhid ve ifrazların geçerli olduğuna” dair hükmün plan notlarına ilave edilmesi şartıyla onaylamıştır. • 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kur...

Detaylı