Dergiyi indirmek için tıkla - Arı Kovanı

Transkript

Dergiyi indirmek için tıkla - Arı Kovanı
editor
Genel Yayın Yönetmeni
Cumhur Dinçer
Editörler
Didem Yeşim Pektok
Hazırlayan
Fazlı Gökhan Yıldız
Kapak Görseli
Fazlı Gökhan Yıldız
ARI BİLGİ BİLİŞİM
TEKNOLOJİLERİ AKADEMİSİ
Caferağa Mahallesi Mühürdar Caddesi
Dumlupınar Sokak No:27
Kadıköy | İstanbul (Merkez)
Kadıköy
Beşiktaş
: 0 216 414 4 274
: 0 212 258 4 274
Pendik
: 0 216 491 4 274
Şirinevler
: 0 212 541 4 274
Mecidiyeköy : 0 212 267 4 274
www.aribilgi.com
twitter.com/aribilgi
facebook.com/aribilgi
Arı Bilgi Bilişim Teknolojileri
Akademisi öğrencilerine ücretsiz
olarak dağıtılmaktadır. Dağıtım
oranı baskı sayısıyla sınırlıdır.
Sürekli üreten, değişime
ve gelişime odaklı, doğru
ve açık iletişime inanan,
öğrencisine daha iyisini
sunmayı hedefleyen, her günü
bir önceki gününden bir adım
önde, kendini aşma hedefiyle
yoluna devam eden, tek rakibi
yine kendisi, işi sadece eğitim
olan Arılarız biz.
Sloganımız ‘Önce Fayda’. İlk
amacımız, öğrencilerimize
aralarında ayırım gözetmeden,
doğru müfredat, profesyonel
eğitmen, ferah sınıf
ortamlarında eğitim vermektir.
Öğrenci Anayasasıyla,
Türkiye’nin en iyi danışmanlık
firmaları aracılığıyla iş
imkanı sağlamasıyla, aylık
düzenlediği ücretsiz kişisel
gelişim ve mesleki gelişim
seminerleriyle bilişim eğitim
sektöründe ilklere sahibiz.Tüm
bunlar Arı gibi çalışmakla ve
işine inanmakla oluyor. Tüm
şubelerimiz bir Arı Kovanı.
Dergimize de bu isim yakışırdı.
Öğrencilerimizde arı gibi
çalışkan kısacası kocaman
çalışkan bir ekibiz. Gelin
bu sayımızda sizlerle “Java
Android” ve diğer çarpıcı
konuları inceleyelim. Bizim için
güzel bir heyecan Arı Kovanı...
Didem Yeşim PEKTOK
Editör
[email protected]
06
ÖĞRENCİ İŞİ
08
TEKNOLOJİ -Dokunmatik Ekranlar
12
SAĞLIK -Diş Hassasiyeti
14
HOBİ -Fotoğrafçılık
17
AJANDA -Vizyondaki filmler-Konser-Tiyatro
18
KİTAP - Az - Hakan Günday
20
ASTROLOJİ
21
içindekiler
GÜNCEL- SGHM drone talimatını yayınladı
guncel
SHGM drone talimatını yayınladı, Türkiye drone’larını
kayıt ettirecek
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü drone uçuşları için taslak
talimat yayınladı
Havacılık konusunda ülkemizdeki düzenleyici devlet kurumu Sivil
Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM)
web sitesi üzerinden drone’larla ilgili
merakla beklenen talimatını yayınladı.
SHGM, geçtiğimiz yılın Haziran ayında
bir taslak talimat yayınlamış ve insansız hava araçlarını (drone) kayıt altına almaya başlayacağının sinyallerini
vermişti. Yayınlanan talimatla birlikte
ülkemizde de tıpkı ABD’deki düzenleyici FAA gibi drone kayıt ettirme şartı
getirildi.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü
(SHGM), Türk hava sahasında
işletilecek ve kullanılacak olan
sivil İnsansız Hava Aracı (İHA)
sistemlerine dair bir taslak talimat
hazırladı.
SHGM tarafından hazırlanan
ve Türkiye’de uçurulacak olan
drone’ları da kapsayan taslak
talimat, insansız hava araçlarının
tescili, operasyonları, seyrüsefer,
bakım ve uçuşa elverişliliği ile
verilecek hava trafik hizmetlerinin
esaslarını belirliyor.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü
tarafından yayınlanan taslak
talimata göre, 500 gram ağırlığından fazla olan uçan oyuncaklar,
yani pek çok drone modeli, sivil
kullanım amaçlı insansız hava
aracı olarak kabul görüyor. İHA’lar
taslak sözleşmede azami kalkış
6 I www.aribilgi.com
ağırlıklarına göre 4 farklı kategoride sınıflandırılmış. 500 gr – 25
kilogram arasında İHA0, 4 kilo
gram – 25 kilogram arasında İHA1,
25 ile 150 kilogram arasında İHA2,
150 kilogram ve daha fazla ağırlık
sınıfı ise İHA3 olarak belirlenmiş.
SHGM’nin taslağıyla gelen önemli
kurallardan bir tanesi, artık İHA ve
sistemlerin işletici ya da sahiplerinin Türk hava sahasında uçuş
yaptığı sürece sigorta yaptırma
zorunluluğu. Taslak devreye girdikten sonra, sigortasız uçuş yasaklanacak. Bununla birlikte uçuş izni
talep formunun taslağı da SHGM
tarafından yayınlandı. Burada
da drone ile gerçekleştirilecek
uçuşların detay bilgileri verilecek.
SHGM, taslakta uçuşa yasak bölgeleri de dile getirdi. Buna
göre irtifadan bağımsız olarak
havalimanlarının meydan referans
noktası merkez alınarak 15 kilometre yarıçaptaki alanda ve her iki
yönde uzunlamasına 22 kilometrelik alanda uçuşlar yasaklanacak.
Bununla birlikte helikopter pistleri,
askeri bölgeler ve cezaevlerinin
üstünde de İHA uçurmak yasak.
Yine NOTAM kararıyla belirli ya
da belirsiz süreli uçuşa yasak ilan
edilen bölgelerde uçaklar gibi
İHA’ların da uçması yasak olacak.
SHGM, yayınladığı taslak talimatla
ilgili görüşleri de web sitesindeki
Görüş Bildirme Formu aracılığıyla
10 Temmuz 2015 tarihine kadar
kabul edecek. Böylelikle, İHA
sahipleri, işleticiler veya pilotlar bu
taslak sözleşme ile ilgili görüşlerini SHGM ile paylaşabilecek ve
yakında yayınlanması beklenen
talimata dair söz hakkı sahibi
olabilecek.
Eğer sahip olduğunuz drone’un azami
kalkış ağırlığı 500 gram ile 25 kilogram arasında ise, SHGM tarafından
web üzerinden açılan kayıt sistemine
drone kayıt işlerini yapmanız zorunlu.
Drone’ların ağırlığının 25 kilogramdan
fazla olması halinde ise bu araçlarının
tescili gerekiyor. Talimat çerçevesinde
askeri amaçlı olarak kullanılan ya da
sadece kapalı alanlarda kullanılan
İHA’lar kapsam dışında bırakılmış.
Yine yarım kilogram altında ufak bir
drone’a sahip iseniz, bunu kaydetmenize gerek yok.
SHGM tarafından yayınlanan talimat
sadece drone kayıt işlemlerini değil,
bu ürünlerim üretim ve ithalat, yetkinlik, sigorta ve drone pilotlarının eğitimi
gibi konuları da kapsıyor.
Ülkemiz hava sahası içerisinde uçuş
yapmak isteyen drone sahiplerinin,
SHGM üzerinden açılan web adresi
üzerinden 1 Mayıs 2016 tarihine kadar
drone kayıtlarını gerçekleştirmeleri
zorunlu. Aksi takdirde ise uçuş izinsiz
sayılacak ve talimatta da belirtilen
cezai yaptırımlar uygulanacak. Bununla birlikte SHGM, NOTAM adıyla anılan
uçuş yasağı getirilen bölgelerin, askeri
ya da havalimanı bölgelerinde drone
uçuşlarının yapılmasını da talimatla
yasaklıyor. Havalimanlarının 9 kilometrelik yarı çapında uçuş yapmak artık
yasa dışı sayılacak, yine çok kalabalık
alanlar üzerinde uçuş yapmak da
yasaklanmış. Örnek vermek gerekirse
bir Cumartesi günü Taksim meydanı üzerinde irtifa ne olursa olsun
drone ile uçuş gerçekleştirmek yasak
olacak.
Kayıt işlemi sırasında drone pilotları
TCKN, drone’larının fotoğrafları gibi
belgeleri de hazırlayacak. Kayıtlar,
bugünden itibaren başlayacak.
Kaynak:webrazzi.com
7 I www.aribilgi.com
o renci isi
Osman Gönen
Grafik Tasarım
Osman Gönen
3Dmax
Öğrenci çalışmalarımızı sizlerle
paylaşıyoruz...
Melek TÜR
8 I www.aribilgi.com
Web Tasarım
9 I www.aribilgi.com
o renci isi
FUAT TAVUKCUOĞLU
3Dmax
Öğrenci çalışmalarımızı sizlerle
paylaşıyoruz...
İLKER OFLU
Web Tasarım
AHMET HAYDAR KAYA
Autocad
NAZLI EK
Solidworks
SİBEL IŞIKLAR
Grafik Tasarım
teknoloji
Hayatımızın Parçası Dokunmatik Ekranlar
Dokunmatik ekranların çalışma
prensipleri, kullanım amaçlarına ve
bulunacakları yere göre birkaç farklı
çeşitte olabiliyor. Bu tür ekranlarda günümüzde kullanılan üç temel
teknoloji mevcut: Dirençli (Rezistif)
Teknoloji, Yüzey Dalgası (Surface
Wave) Teknolojisi ve Kızılötesi (Infrared) teknolojisi.
Dirençli Teknoloji
Rezistif ve kapasitif teknolojiler, dokunmayı algılamak için bir nevi devre
anahtarlama sistemiyle çalışırlar. İçi
açılmış bir uzaktan kumanda veya
hesap makinesi gördüyseniz, tuşların
temasını sağlamak üzere basınç noktalarında birbirine çok yakın iki yüzey
yerleştirildiğini ve bunların
üzerine baskı uygulandığında temas
ederek devreyi tamamladıklarını
görmüşsünüzdür. İşte rezistif ve kapasitif dokunmatik ekran teknolojilerinin de dokunulan yeri algılamak için
kullandıkları prensip
aynıdır.
Rezistif teknolojide önemli olan,
öncelikle tüm ekranı basınçla çalışan
bir anahtarlama sistemi haline
dönüştürebilmek. Bunun için özel bir
yapıya sahip kaplama ekran üzerine
sıkı bir şekilde yerleştirilir. Bu kaplama iki katmandan oluşur: Üstte dış
etkilere dayanıklı polyester panel, altta ise direnç özelliği gösteren panel.
Üstteki panelin de ön ve arka yüzeyleri
de farklı özelliklere sahiptir. Ön yüzey
dış etkilere dayanıklı bir yapı sunarken, arka yüzey ise yarı iletkendir.
Dokunma işleminin algılanması için,
öncelikle üst kaplamadaki iletken
yüzey ve alttaki dirençli kaplamanın
bir şekilde birbiriyle temas etmesi
gerekir. Ancak bunun bir dokunma
etkisiyle olması gerektiğinden dolayı,
her iki kaplama arasına yerleştir-
12 I www.aribilgi.com
ilen yüzlerce şeffaf ayıraç sayesinde
paneller arasından bir hava boşluğu
oluşturarak iki kaplamanın durup
dururken birbiriyle temas etmesini
engellenir.
Ekranı kocaman bir anahtar haline
getirdikten sonra sıra dokunulan
pozisyonun nasıl algılanacağını ayarlamaya gelir. Alttaki dirençli kaplama,
dört adet tel tarafından sürekli olarak
sırayla düşey ve yatay eksenler üzerinde hareket eden +5 volt gerilimle
beslenmektedir ve kaplamanın direnç
özelliği sayesinde bu voltaj bir taraftan
diğer tarafa doğru azalan bir değerle
ilerler. Yani dirençli kaplamaya voltajı
verdiğinizde bir tarafta +5 volt ile yola
çıkan voltaj, diğer tarafa doğru yol
alırken giderek azalır ve diğer uçta
topraklamayla sonlanor. Ancak X ve
Y eksenlerinde dönüşümlü olarak
verilen bu elektrik akımının voltajındaki azalma, dirençli kaplamanın özelliği
sayesinde ekran üzerinde öyle düzenli
bir dağılım oluşturur ki, örneğin X
ekseni üzerinden akım verilirken +2.5
volt ölçüm yaptığınız bir noktanın
ekranın X ekseni üzerinde tam olarak
nereye denk geldiği konusunda tutarlı
bir tahmin yapabilir hale gelirsiniz.
Gelelim iletken kaplamaya. Herhangi
bir dokunma olmadığı zaman iletken
kaplama üzerindeki voltaj değeri doğal
olarak sıfırdır ve bu değer bir kontrolcü tarafından sürekli olarak takip
edilir. Ancak ekranın herhangi bir
yerine dokunarak iletken ve dirençli
kaplamalar arasındaki teması
sağladığınızda, bir anda iletken yüzey
üzerindeki voltaj değişir ve kontrolcü
bunun farkına varır. Daha sonra kontrolcü, koordinatları belirlemek için
sırayla şu işlemleri gerçekleştirir:
1- Öncelikle X ekseni üzerinde hareket
eden bir elektrik akımı oluşturarak
iletken yüzeye bağlı kontrolcüde
beliren voltaj değerini okunur ve
kontrol kartındaki işlemci tarafından X
konumu belirlenir.
2- İkinci olarak aynı işlem bu kez Y
ekseni üzerinde hareket eden bir elektrik akımı üzerinde gerçekleştirilir ve Y
konumu belirlenir.
Özetle elde edilen X ve Y konumlarına dair elde edilen voltaj ölçümleri
kontrolcü tarafından ölçülüp yorumlandığında, iletken kaplamanın
dirençli kaplamaya hangi noktada
değdiği anlaşılır ve bu bilgi sayısal
hale çevrilerek ilgili yazılıma gönderilip, ilgili işlemin yapılması
sağlanır.
Bu teknolojinin kullandığı kaplama
görüntü kalitesini bir miktar etkilemekle birlikte, yine kaplamanın özelliklerinden ileri gelen ciddi avantajları
mevcuttur. Örneğin kaplama olarak
ullanılan polyester malzeme, dış
ortam koşullarına ve ağır kirlilik şartlarına camdan daha fazla dayanıklılık
gösterebilir. Ayrıca üzerine yapışan
toz, kir gibi etkenler dokunma etkisi
yaratmadığından dolayı ve eldiven,
kalem gibi ekrana baskı uygulayabileceğiniz her türlü dokunma etkisiyle
çalışabilirler. Bu özelliği nedeniyle
açık alan uygulamalarında ve ağır
kirlilik koşullarında çalışılması gereken durumlarda; örneğin endüstride,
hastanelerde, sürekli yanınızda dere
tepe gezdireceğiniz el bilgisayarlarının
ekranlarında ve kamuya açık alanlarda kullanılan cihazlarda bu teknolojiden faydalanılır.
Yüzey dalgası Teknolojisi
Yüzey dalgası teknolojisi, dokunmayı
algılamak için nispeten daha ilginç bir
prensip kullanır: Ekran yüzeyini ultrasonik ses dalgalarından oluşan
bir ızgarayla kaplamak ve olası bir
dokunmanın ızgarada oluşturacağı
kesintinin yerini tespit ederek konum
belirlemek.
Bu ilginç prensip, yine taşıdığı fikirle
paralel olarak ilginç bir şekilde işler.
Öncelikle ekran üzerine yüzey dalga
sistemini oluşturmak üzere, özel
bir şekilde üretilmiş cam bir plaka
yerleştirilir. Bu cam plakanın her iki
tarafında, X ve Y eksenleri üzerinde iki
adet yaklaşık
5,53KHz’lik ultrasonik ses dalgaları
oluşturan vericiler yerleştirilir. Cam
kaplamanın dört bir yanına ise, gelen
ultrasonik ses dalgasını direkt ekran
üzerine yönlendirecek şekilde 45
derece açıyla yerleştirilmiş gümüş
kabartma yansıtıcılar bulunur. Bu
kabartma yansıtıcılar, aynı zamanda üzerlerine gelen ses dalgasının
yaklaşık %99’unu geçirirken, geri
kalan %1’lik bir kısmı ekranın üzerine yansıtma özelliğine sahiptirler.
Böylece sıra sıra dizilmiş yansıtıcılardan, ilk sırada olanının sesin bütününü
yansıtması engellenmiş olur.
Vericiden çıkan ses dalgası, yansıtıcıya
çarpıp ekranın üzerinde bir uçtan
diğer uca geçerek karşı tarafa
ulaştığında bu kez ters açıyla yerleştirilmiş diğer bir yansıtıcı grubuyla
karşılaşır ve ekranın bir diğer ucundaki alıcıya yönlendirilir. Bu verici ve alıcı
sisteminden hem X ekseni için, hem
de Y ekseni için birer tane mevcuttur.
Böylece ekran üzerinde ultrasonik
seslerden bir ızgara oluşur.
Yüzey dalgalarının X ekseninde nasıl
dolaştığını gösteren şema. Aynısı Y
ekseninde de tekrarlanır
Gelelim algılamanın nasıl yapıldığına… Vericiden yansıtıcılara gönderilen
tek bir ultrasonik ses dalgası, tek tek
tüm yansıtıcılardan geçerek alıcıya
ulaşır. Ancak her yansıtıcı, ultrasonik
ses kaynağına olan uzaklığına bağlı
olarak değişen sürelerde bu cevabı alıcıya ulaştırır. Örneğin ekran
üzerinde toplam 10 adet yansıtıcı
olduğunu düşünürseniz; vericiye en
yakın yansıtıcıdan ekrana yönlendirilen ultrasonik ses dalgasının alıcıya
ulaşması diğerlerine oranla en kısa
zamanı alır ve en uzaktaki yansıtıcıdan
gelen ses dalgası vericiye en uzun
sürede ulaşır. Dolayısıyla alıcı, tek
bir ultrasonik ses dalgasına karşılık
birbirinden farklı zamanlarda kendisine ulaşan 10 farklı cevapla karşılaşır.
Yani ses dalgasının vericiden çıktığı
yerdeki ilk yansıtıcıdan ekranı dolaşıp
alıcıya ulaşması 1 saniye sürse, 2.
yansıtıcıdan gelen ses dalgası için 2
saniye ve 3. yansıtıcıdan gelen için 3
saniye sürer.
kontrol etmeye başlar: A süresinde
ulaşması gereken birinci yansıma
yerine ulaştı mı?
Ulaştı… B süresinde ulaşması gereken
ikinci yansıma ulaştı mı?
Ulaştı… C süresinde gelmesi gereken
3. yansıma yerine ulaştı mı?
Ulaşmadı… Bu durumda alıcı, 3.
yansıtıcının ekrana gönderdiği ses
dalgasının bir engelle karşılaştığını
düşünüp bu noktada bir dokunma
gerçekleştiğini anlar. Aynı işlem
Y eksenine de uygulanarak hangi
yansıtıcıdan cevap gelmediği belirlendiğinde dokunmanın koordinatı
belirlenmiş olur ve bu bilgi kontrol
yongalarında işlenerek yazılıma
gönderilir. Bu süreç, yani vericinin
ses dalgaları göndermesi ve alıcı
tarafından yansıtıcılardan gelen bütün
cevapların kontrol edilmesi
işlemi her saniye 25-50 kez tekrarlanır.
Ekranda ultrasonik seslerden oluşan
bir ızgara oluşturmak üzere yerleştirilen gümüş yansıtıcıları resimde
görebilirsiniz.
Bu teknoloji, dirençli teknolojiye
oranla daha modern bir tekniğe
sahiptir ve ekranın üzerinde polyester
bir kaplama olmadığından dolayı bu
teknolojiye sahip dokunmatik ekranlar
kullanıcılarına daha canlı bir görüntü
sunarlar. Bu nedenle sunumun ön
plana çıktığı durumlarda,örneğin
pazarlama, bilgi sağlama, oyun,
elektronik katalog gibi uygulamalarda
bu teknoloji tercih edilir. Ancak ses
dalgalarının uzun mesafede giderek etkisini yitirmesi yüzünden, belli
bir boyutun üzerindeki ekranlar için
bu teknolojinin kullanılması uygun
değildir.
Alıcıya bağlı olan kontrol kartında,
kullanılan cam kaplamanın boyutu gibi
özelliklere bağlı olarak kaç yansıtıcı
olduğu ve her yansıtıcıdan ekrana
yönlendiren ses dalgasının alıcıya
ne kadar sürece ulaşacağı baştan
tanımlanmıştır. Dolayısıyla ultrasonik
ses dalgası vericiden bir kez gönderildikten sonra alıcı bunun yansımalarını
kaynak:bilgiustam.com
13 I www.aribilgi.com
sa l k
Diş Hassasiyeti Nedir, Kimlerde ve Neden Olur?
Toplumda çok sık rastlanan bir
problem olan diş hassasiyeti,
yaşam içerisinde insanları oldukça
rahatsız eden bir sorundur. Çeşitli
sebepleri olsa da en önemli nedeni,
diş yüzeyindeki minenin aşınmış
olmasıdır. O halde, diş hassasiyeti
nedir ve bu duruma neden olan
etkenler nelerdir hemen yanıtlayalım. Diş hassasiyeti oluşmasındaki en önemli neden, kişinin dişlerini
hatalı fırçalamasıdır. Özellikle,
diş fırçasının çok sert ve yanlış
yönlerde uzun süreli fırçalanmasıyla diş minesi üzerinde bir tahribat oluşmaktadır. Aynı zamanda
ortadontik problem denilen dişlerin
çarpık olması durumunda da diş
yüzeyinde aşınma ve hassasiyetler
oluşmaktadır. Hastanın yaşam kalitesini oldukça olumsuz bir şekilde
etkilemektedir. Aşırı dişlerini sıkan
kişilerde de diş hassasiyetine rastlanabilmektir.
Diş Sızlaması Nedenleri
Diş sızlamasının birden fazla
nedeni olabilmektedir. O halde, diş hassasiyeti neden olur
ve diş hassasiyeti kimlerde olur
hemen yanıtlayalım. Diş minesi
yüzeyinde oluşan açıklıklar yani
diş eti çekilmeleri, diş yüzeyindeki
defektler de en önemli diş sızlaması nedenleri arasında yer
almaktadır. Aynı zamanda, derin diş çürüklerinde sıcak soğuk
hassasiyetlerde görülmektedir.
Bu durumda hastaya uygulanacak
tedavi ise, hangi aşamada olursa
olsun hekime başvurarak açıkta
kalan mine yüzeyininin tedavis
14 I www.aribilgi.com
inin yapılması gerektiğidir. Aksi
taktirde, bu dişlerde diş kayıpları
söz konusu olabilmektedir. Eğer
hasta dişlerini hatalı fırçalıyorsa
diş yüzeyinde ciddi hassasiyetler
meydana gelecektir. Sebep ne
olursa olsun hassas bir dişte hekime derhal başvurulması gerekmektedir. Böylece hastaya, etkene
yönelik bir tedavi uygulanmaktadır.
Aksi takdirde diş bir sonraki tedavi
aşamasına yönlendirilerek çürük
söz konusu ise kanal tedavisine,
sadece diş yüzeyinde aşınma ise
çürüğe doğru ilerleyebilmektedir.
Diş Hassasiyetinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Diş hassasiyetinde ortadontik
problemlerin yanı sıra, beslenmenin de oldukça ciddi bir önemi
vardır. Sürekli asitli gıdalar tüketen
kişilerde de dişlerde aşınmalar ve
hassasiyetler oluşabilmektedir.
Örneğin, çok yoğun bir şekilde
asitli içecekler içme alışkanlığı ya
da ısırarak limon yeme alışkanlığı olan kişilerin diş yüzeylerinde
hassasiyetler meydana gelebilmektedir. Öncelikle asitsiz, doğru bir
beslenme alışkanlığı kazanmak
diş yüzeyi açısından son derece
önemlidir. Doğru diş fırçalarının
ve doğru diş fırçalama
tekniklerinin yanı sıra
doğru diş macunlarının
da tercih edilmesi
oldukça önemlidir.
Dişte hassasiyet varsa,
özellikle beyazlatıcı
ajan içeren diş macunlarından kaçınmak gerekmektedir.
Yoğun florür içeren ve
hassas dişler ibaresi
olan diş macunlarını
kullanmak diş yüzeyleri açısından oldukça
etkilidir. Aynı zamanda yine etkeni bulup
ortadan kaldırmak için
hekimle mutlaka bir
diyalog kurulması ve
tedavinin şekillenmesini sağlamak gerekmektedir. Diş hassasiyeti olan hastalarda
sebep diş eti çekilmesi
ve diş yüzeylerindeki açıklık sebebiyle
oluşmuş ise, hekim
tarafından birtakım diş
bakımı önerileri uygulanmaktadır. Bilhassa
hastaların ilk akut
dönemde, içinde yoğun
florür içeren sensitive teeth yazılı diş
macunları hekimler
tarafından önerilmektedir. Bu tedavinin
uygulanması sırasında
hastaya, akut 15 günlük dönemde macunun
dişlere krem şeklinde
sürülüp bekleterek
fırçalanması tavsiye
edilmektedir. Böylece
macunun içeriğindeki
florürlü ajanların hassasiyet yapan bölgeyi
koruması sağlanmaktadır.
www.bilgiustam.com
15 I www.aribilgi.com
hobi
Hobi olarak Fotoğrafçılık
Günümüzde hem bir meslek dalı
olması hem de çok popüler bir hobi
olması sebebiyle fotoğrafçılık çok
popülerdir. Fotoğrafçılığa hobi olarak
başlamak isteyenlerin kafasında
bir çok soru oluşur. Fotoğrafçılık
dışarıdan bakanların düşündüğünün
aksine derya denizdir.
Fotoğrafçılığa başlarken vermeniz
gereken kararlar:
a. Ekipman Seçimi: En zor kısımlardan birisidir. Fotoğrafçılık pahalı
bir hobidir. Gerek fotoğraf makineleri gerek ekipmanların fiyatları çok
yüksektir bu nedenle bu adımda doğru
kararı vermek önemlidir. O nedenle ilk
aşama olarak bunu atlıyoruz ve diğer
etmenlere geçiyoruz.En son buna geri
döneceksiniz.
b. Amaç : Fotoğrafçılığa niçin başlamak istiyorsunuz? Bunu net olarak
belirtemesenizde kafanızda mutlaka
ufak tefek bir şeyler vardır. Bunu
kendinize itiraf edin. Neleri kadrajınıza yansıtmak istiyorsunuz? Bir
kaç fotoğraf sitesinde dolaşın çekilen
fotoğrafları inceleyin ve ne için fotoğrafçılığa başlayacağınızı belirleyin.
Ör: Doğa , portre , makro çekim vb.
c. Zaman: Ne kadar zamanınızı
fotoğrafçılığa harcayacaksınız. Fotoğrafçılık çok zaman alan bir hobidir.
Fotoğraf için gerekli ortamın sağlanması , çekim süreci , fotoğrafın işlenmesi gibi. Bir gece fotoğrafının çekimi
tek kare için 40 dakikayı bulabilmektedir. Hazırlık süreci vs. hariçtir.
d.Ekipman Seçimi: Tekrar döndük.
Önce amaç maddesinde verdiğiniz
karara uygun olarak ekipman
seçmelisiniz. Eğer tam olarak karar
vermediyseniz kit lens alarak fotoğrafçılığa başlayın daha sonra alanınız sizi yönlendirecektir. Kararınız
portre ise prime lensleri tercih
etmenizde fayda var veya f değeri
düşük 17-70 28-50 gibi bir lens tercih
edebilirsiniz. Kararınız makro ise 100
mm üzerinde f değeri düşük lensler
tercih etmelisiniz. Ayrıca monopod
almanızda da fayda var. Tercihiniz
doğa fotoğrafı ise geniş açı lens , ND
filtre ve tripod çekimlerinize renk
katacaktır.
Genel olarak almanız gerekecek
ekipmanlar şunlardır:
Gövde.(Makinenin kendisi , Nikon
d5200 , Canon 1100d gibi…)
Lens : Zamanla tek lensin yeterli olmadığını göreceksiniz. Lens alırken en
önemli konu titreşim engelleyicisinin
olduğundan emin olun. Çoğu büyük
firma kampanyalara titreşim engelleyicisi olmayan lensleri koyuyorlar.
Canon modellerde IS , nikonlarda ise
VR yazan lenslerin titreşim engelleyicisi vardır.
Tripod: Tripod seçimi kolay gibi
gözükse de zordur. Tripod alırken lensinizin ve gövdenizin ağırlığını dikkate
alın. Taşıma kapasitesi ve yüksekliği
önemlidir. Çünkü iki büklüm fotoğraf
çekmeye çalışırken tripodu oynatma
riskini artar. Ayrıca lensin taşınabilirliği de sizin için önemli bir etken
olmalı.
Uzaktan Kumanda: Uzaktan kumandayı tripodlu çekimlerde titreşimi
engellemek adına kullanacaksınız.
Uzaktan kumanda da cimrilik yapabiliriz. Çin sitelerinde 3-4 $ a kumandalar bulunmakta gidipte 50-100 TL
vermenin manası yok.
Çanta: Çantamız önemlidir. Fotoğraf
makinesinin taşınabilirliği , kolay
çıkartılabilmesi , çantanın sağlamlığı
su geçirip geçirmediği, içerisinde
taşıyabileceğiniz diğer ekipmanlara
yer olup olmaması birer etkendir.
Sizlere iki adet çanta almanızı birisinin
sırt çantası birisinin ise ufak askılı
çanta olmasını tavsiye ederim. Kısa
çekimler ve tripodsuz gezileriniz için
ufak çantayı alabilir. Tripod ve bütün
ekipmanlarınızı taşırken sırt çantanızı
alabilirsiniz. Ortalama maliyeti 200300 TL arası olacaktır.
Flaş: Flaş seçimini ilerleyen döneme
bırakın. Çünkü fotoğraf demek ışık
demektir. Flaş çok önemlidir. Bu
nedenle yanlış flaş seçimi yapmanız
ileride büyük miktarda zarara sebebiyet verir.
Filtre: Filtrelerin bir çok maksadı olsa
da genelde lensi koruması için herkes
ucuz bir UV filtre kullanır. Her lensinizde mutlaka bir filtre olsun. Daha
sonra özel ihtiyaçlarınız için daha
kaliteli filtreler alabilirsiniz. Orta kalite
bir ND filtre 500 TL civarlarındadır.
Fotoğrafçılığa başlarken iyi düşünün.
Bilgisayar bilgisine de ihtiyacınız
olacak zamanla photoshop öğrenmek isteyeceksiniz. Bu kadar masrafı
boşuna yapmayın. Eğer ki kendinizden
emin değilseniz. Daha ucuz ikinci el
ekipmanlarla başlamanızı tavsiye
ederim.
kaynak:egitimedeger.net
17 I www.aribilgi.com
ajanda
Konser
Tiyatro
Tolga Çevik - Müdür Ne’aptın?
Bezirgan
Vizyondaki filmler
Batman v Superman: Adaletin Şafağı
Film
Konusu
A Walk In The Woods
Man of Steel’daki
büyük mücadelenin
ardından Metropolis
tam bir enkaza
dönmüştür. Bu yeni
dünya düzeninde
Superman de tartışılan
bir figür haline
gelmiştir. Bazıları için
hala umudun simgesi
olan kahraman, sayısı
giderek artan bir
kesim tarafından ise
dünyanın varlığına en
büyük tehdit olarak
görülmektedir.
Tolga Çevik, “Müdür Ne’aptın?” ile
yeniden izleyici karşısına çıkmaya
hazırlanıyor.
Vizyon Tarihi:
25 Mart 2016
Tür: Bilim Kurgu ,
Aksiyon , Fantastik ,
Macera
Yönetmen:
Zack Snyder
Oyuncular: Henry Cavill
, Ben Affleck , Jesse
Eisenberg
İstanbul Halk Tiyatrosu, Moliere’in baş yapıtı Tartuffe’ün yepyeni bir uyarlaması olan Bezirgan ile
sahneye geliyor.
Bu kez Tolga Çevik soruyor; Müdür Ne’aptın?
Film
Konusu
Bill Bryson, İngiltere’de
iki yıl geçirdikten sonra,
eski arkadaşlarından
biriyle irtibata geçer.
Ülkesine yeniden
dönüş yapan Bryson,
Katz ile birlikte hem
geçmişi yad edebileceği
hem de içsel
anlamda kendisiyle
yüzleşebileceği bir
yolculuğa çıkar.
18 I www.aribilgi.com
Vizyon Tarihi:
25 Mart 2016
Tür: Komedi , Dram
, Macera
Yönetmen:Ken Kwapis
Oyuncular: Robert
Redford , Emma
Thompson , Nick Nolte
Tolga Çevik, 1 yıl aradan sonra sahneye geri dönüyor,
arkadaşımın maceraları başlıyor! Yönetmenin mantık
dışı istekleri, Minik’in kadife sesi ve Tolga Çevik’in
performansıyla “Müdür Ne’aptın?” izleyicisiyle
buluşuyor!
07 Mart 2016
İstanbul
Caddebostan Kültür Merkezi Büyük Salon
Bağdat Cad. Haldun Taner Sok. No: 11
CADDEBOSTAN / İstanbul
“Tartuffe’ün kim olduğunu biliyorsunuz ama peki
nereden çıktı bu Tartuffe? Nasıl oldu da girdi hayatlarımıza; talan etti her şeyi? İşte bu sorulara yanıt
arayan oyunun sürprizleri var!”
Hizmetçi kız rolünde Bahtiyar Engin ve evin büyükannesi rolünde Erkan Can... Ama sürprizlerin en büyüğü
hem Orgon hem Tartuffe rollerini canlandıracak olan
Cem Davran!
Yıldıray Şahinler’in yönettiği Bezirgân ile İstanbul Halk
Tiyatrosu, her zamanki gibi sözünü sakınmayacak.
Ama Erkan Can’ın dediği gibi, “kırıp dökmeden” ve
Brecht’in dediği gibi “çok eğlendirerek, her zamanki
gibi.”
Oyuncular: Cem Davran, Erkan Can, Faruk Akgören,
Bahtiyar Engin, Selin Yeninci, Aytek Önal, Simge
Defne Çelik, Selim Can Yalçın, Salih Kırlı, Ali İl
19 I www.aribilgi.com
kitap
astroloji
Dune Mesihi
Koç
Bir edebiyat klasiği
olan, dünyanın en çok
satan bilimkurgu serisi
muhteşem Dune efsanesi, ikinci kitabı Dune
Mesihi’yle macerasına
devam ediyor. Paul
Muad’dib, gezegenlerin
hakimi, kutsal savaşın
görkemli galibi, prensken devrimci olan bir
lider, fanatik bir dini
kardeşliğin mesihi…
Kitabın Adı: Dune Mesihi
Kitap Yazarı: Frank Herbert
Sayfa Sayısı: 304
Yayın Evi: İthaki Yayınları
Fremenlerin başına
geçip Dune adıyla
bilinen Arrakis gezegenini kontrol etmeye
başlamakla kalmayıp
evrenin hükümdarı
olan Paul, çağlar süren
bir düzene son vermiş,
bir halkın kurtuluşu
olmuş ve bir gezegenin
en büyük ütopyasını
gerçekleştirmeye
ant içmiştir. Ancak
zaferinden on iki yıl
sonra, tüm bu güçlere
sahip olmasının sebebi
olan etkenler onun için
bir tehlikeye dönüşür.
Paul ise öngörülerine
rağmen, felaket getireceğini düşündüğü
geleceği değiştirmeye
kararlıdır.
“İnanılmaz… Dune’a ait
her şeye sahip, belki
daha da fazlasına.”
Boğa
İkizler
Yengeç
Aslan
Başak
Hayatınızda bir dönemin sonlandığı, yeni
bir döneme ruhsal ve manevi olarak
hazırlanacağınız bir ay Mart ayı. Mart ayında
tüm bu sürece müthiş bir spiritüel boyut
kazandıracak olan iki tutulma gerçekleşiyor.
İlki 9 Mart’ta gerçekleşecek olan Güneş
tutulması. Yaşamınızda kontrolünüz dışında
gelişen olayların, sizin müdahaleniz dışında
yaşanacak gelişmelerin bir tür seyircisi veya
mağduru olarak hissedebilirsiniz kendinizi.
Baharın yaklaşmasıyla birlikte bir dönemin de
sonuna ilerliyoruz. Gezegenlerin çoğu onikinci
ve sonuncu burç olan Balık burcuna ilerlerken
yaşamınızda bitişler, ayrılmalar, dağılmalar
yaşayabilirsiniz. Mart ayının mistik bir havası
var adeta ve bu tema tüm burçlar kadar sizi de
ele geçirecek. Sezgiler, algılar, hisler yüksek,
rüyalar çok daha anlamlı hale gelebilir.
Oldukça mistik, anlamlarla yüklü, maddi
boyuttan ziyade manevi boyuta yükleneceğimiz
daha doğrusu yüklenmek zorunda
kalabileceğimiz bir Mart ayı bizi bekliyor.
Ruhunuzda bazı şeyleri sonlandıracağınız,
yeni döneme, bahara hazırlanacağınız bir ay
olacak Mart, doğal olarak da bazı sıkıntıları
beraberinde getirebilir. 9 Mart’taki Güneş
tutulması iş hayatınızla ilgili problemlere
işaret edebilir.
Mart ayı mevsimin Kış’tan Bahar’a ilerleyişiyle
birlikte sonlanmaları da beraberinde
getirirken genel tema bitişler, bırakışlar
ve vazgeçişler üzerine kurulu. Astrolojik
açıdan oldukça önemli bir ay, zira ilki Güneş
diğeri Ay tutulması olmak üzere iki tutulma
yaşayacağız.
Mart ayı yaşamınızda dönüştürücü ve iz
bırakıcı gelişmeleri beraberinde getiriyor.
Gökyüzü astrolojik anlamda adeta kaynıyor.
Yıldızlar burç değiştirirken, aynı ay içinde
hem ciddi ve önemli bir Güneş tutulması,
hem de Ay tutulmasını birlikte yaşayacağız.
Bahara geçiş yaparken bir dönemin de sonuna
yaklaşıyoruz.
Mart ayının astrolojik olayları karşısında
kendinizi bir hızlı trenden farksız bir ortamda
bulabilirsiniz. Tıpkı bir hızlı trendeki gibi
heyecana, hezeyana, çalkantıya hatta hızın
ve gürültünün etkisiyle zaman zaman
darmadağın olmaya hazırlanmalısınız. Karşıt
burcunuzdaki hareketlilik olayı, gelişmeleri
evlilik, yakın ilişki ve beraberlik ekseninde
sürükleyecek.
Terazi
Tutulmaların belirleyici olduğu yoğun ve
dopdolu bir aya hazır mısınız. 9 Mart’ta
yılın ilk Güneş tutulması Balık burcunda
gerçekleşiyor. Güney yönlü bu tutulmada
sağlıkla ilgili konular oldukça zorlayıcı olabilir.
Zor durumda kalmamak adına gereken tüm
tedbirleri almalısınız.
Akrep
Mart ayının tutulmaları yoğun bir aya ve
döneme işaret ediyor. 9 Mart’ta gerçekleşecek
olan tutulmayla hayatta aslında gerçekten
ne istediğinizle, hayattan ne beklediğinizle
ilgili bir sınavdan geçebilirsiniz. Olayların
kontrolünüz dışında gelişmesi, sizin onlara
pek de müdahale edemiyor oluşunuz sizi
gerçek yönünüzü belirleme konusunda epeyce
zorlayacak gibi.
Yay
Önemli ruhsal değişimler içinde ve adeta
ruhsal bir arınma sürecinde olabileceğiniz
bir Mart ayı sizi bekliyor. Yılın iki Güneş
tutulmasından biri 9 Mart’ta gerçekleşiyor.
Ev ve aile hayatınızla ilgili önemli bir süreçten
geçebilir, ailenizle veya evinizle ilgili bir karar
verme durumunda olabilirsiniz.
Oğlak
Mart ayında hem Güneş hem de Ay tutulması
meydana geliyor. 9 Mart’ta Balık burcunda
meydana gelecek olan Güneş tutulması sizi
zihinsel olarak oldukça yorabilir. Eğitim
görüyor veya alıyorsanız zihinsel blokajlarınızı
daha çok hissedebilir, konsantre olmakta
zorlanabilirsiniz.
Kova
Bu yılın ilk Güneş tutulması Mart ayında
gerçekleşiyor. 9 Mart’ta gerçekleşen
tutulmayla birlikte para ve maddi
kaynaklarınız, harcamalarınızla ilgili alanda
bazı gelişmeler, sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
Yaşadığınız belirsizlik ve karmaşa son raddeye
varabilir, bazı maddi, parasal ve iş kayıpları
söz konusu olabilir.
Balık
2016 yılının ilk tutulması burcunuzda
gerçekleşiyor. Sizin için gerçekten önemli
bir kırılma ve başlangıç noktası olabilir.
Hayatınızı etkileyecek önemli bir karar vermek
durumunda olabilirsiniz. Bu karar sosyal
çevrenizi, arkadaşlık ilişkilerinizi etkileyebilir,
bu alanda bir dönüşüme sebep olabilir.
Kaynak: elle.com.tr
20 I www.aribilgi.com
21 I www.aribilgi.com

Benzer belgeler