olacak - Lojistik Ekipmanları

Transkript

610107
9 772147
LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ
Yıl: 7 / Sayı: 61 / OCAK 2016
Fiyatı: 10 TL
LOJİSTİĞİN YENİ RENGİ
OLACAK
İÇİNDEKİLER
SOCAR’ın “Mavi Koridor”u nakliyeci
ve doğanın kurtarıcısı olacak
24
CNG’li ağır ticari araçların yakıt tedariği sıkıntısını, Mavi
Koridor ile ortadan kaldıran SOCAR, Avrupa’dan yola çıkan bir aracın Mersin’e kadar yakıt problemi yaşamadan
ulaşmasını sağlayacak.
36
OMSAN, yeşil lojistiğin
başrolü olmaya aday
Çevreci ve sürdürülebilir uygulamalarıyla lojistik sektörünün
‘yeşillenmesini’ sağlayan OMSAN
Lojistik, bu alanda sektörün önde
gelen isimlerinden.
46
Kolonsuz en geniş
depo sizinki olabilir
Air Dome hava destekli alan
kapatma sistemleri Broadwell
ile Türkiye’de…
30
39
Reysaş, yeşil
lojistik devrimini
çatılardan başlattı
4-5
Depolarının çatılarına kurduğu 1850
kWp’lik iki güneş enerjisi santraliyle
yılda 11 milyon kilovat saatlik elektrik üreten Reysaş, bu yıl da 5 yeni
çatı santrali daha kurmayı planlıyor.
Yeni
Konecranes
kanca emniyet
mandalı
tutucusu artık
Türkiye’de
50
Otokar, 2016’da
gözünü kamyon
pazarına dikti
Mars’ın enerjisi yenilenebilir
kaynaklardan geliyor!
Mars Logistics, ofislerinde kullandığı enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan elde ederek çevreye büyük bir katkı sağlıyor.
TEMSA, Aselsan
ile %100 yerli
araç üretecek
Yıl : 6 / Sayı:60 / OCAK
34
Batu, CNG için Ar-Ge çalışmaları
yapıyor
Hyster’den lojistik sektörüne
çevreci çözümler
49
56
52
32
Scania 2015’te
en çok büyüyen
marka oldu
ARTIK, KİMSE
İmtiyaz Sahibi
LOJİMEDYA Basın Yayın Reklam
Pazarlama Org. Tic. Ltd. Şti.
adına
ÇEVREYİ ‘KAMYONLAR
KİRLETİYOR’ DİYEMEYECEK !
K
arayolu, çevresel faktörlerden ötürü,
en çabuk infaz edilen taşıma modudur.
Türkiye ihracatını sırtlayan kamyonlarımız
ne ülkemizde ne de yurt dışında pek de
istenmez. Ama, bundan böyle bu önyargı değişiyor. Çünkü, Azerbaycan’ın enerji
devi Socar’ın ‘Mavi Koridor’ projesiyle yollardaki doğal gazlı kamyon sayısı artacak.
Bu da daha temiz bir dünya anlamına geliyor.
Mavi Koridor, CNG’li ağır ticari araçların,
Avrupa’nın bir ucundan yola çıkıp İzmir,
İstanbul, Ankara ve Mersin gibi önemli
ticaret kentlerine kadar ulaşmasını sağlayan benzersiz bir uygulama olacak. Örneğin; Almanya’dan yola çıkan CNG’li bir TIR,
SOCAR’ın yol boyunca konumlandırdığı
OTO-CNG istasyonları sayesinde, Mersin
Limanı’na kadar hiçbir yakıt sıkıntısı çekmeden ulaşabilecek. Yakıt olarak sıkıştırılmış doğalgaz kullanan TIR ise, hem daha
düşük bir yakıt maliyeti sunacak, hem de
daha düşük karbon salımı sayesinde diğer
yakıt türlerine oranla çevreyi daha az kirletecek.
MEVCUT ARACINIZLA İSTER
DİZEL, İSTER CNG KULLANIN
SOCAR’ın geliştirdiği DUAL SYSTEM de,
kullanıcıya önemli avantajlar getiriyor.
Sistemin bize göre en çarpıcı yanı, aracın
dizel özelliğini kaybetmeden CNG kullanabilir hale gelmesi. Motorin ile birlikte
ve aynı anda tüketilen CNG yakıt giderlerinde önemli tasarrufların önünü açıyor.
CNG’nin geleneksel yakıtlara göre daha
temiz ve daha verimli yanan bir yakıt olması sebebiyle kalıntı ve siyah duman bırakmıyor; bu sayede bakım süreleri uzuyor
ve servis giderleri, dolayısıyla işletme maliyeti düşüyor.
Selçuk ONUR
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Burak GÜNER
Genel Yayın Koordinatörü
Emine Ayşe ONUR
Reklam ve Halkla İlişkiler
Evrim Elif CEDİZ
Yeşim AKIN
Görsel Yönetmen
Yasin KÖYCÜ
BENELUX Satış Temsilcisi
Hüseyin AKYEL
Yayın Danışmanı
Oruç KAYA
Danışmanlar Kurulu
Denizyolu: Kapt. Ayhan ÇEKİÇ,
Kapt. Savaş ERCAN, Geza
DOLOGH, Can BESEV
Karayolu: Zahit SAĞLIK,
Şenol ÇAK, Mine KAYA
Havayolu: Musa ALİOĞLU
Demiryolu: İbrahim ÖZ,
Yaşar ROTA
Gümrük: Osan BAŞTA
Almanya Temsilcisi
Doğan PÜRSÜN
Hollanda Temsilcisi
İlhan KARAÇAY
İngiltere Temsilcisi
Tahsin ÖZALAN
Yayın Türü
Ulusal Süreli
Yayına Hazırlayan
LOJiMEDYA
6-7
AIRDOME İLE FARKLI
BİR DEPONUZ OLABİLİR
Çok geniş bir araziniz var. Ekonomik ve çevreye duyarlı büyük bir depo kurmak istiyorsunuz. Artık işiniz hiç de zor değil. Çünkü ,
Broadwell Türkiye’nin çözümleriyle bunu
yapmanız mümkün. Air Dome kolonsuz
olduğu için hiçbir şekilde bir alan kaybı yaşamıyorsunuz. Sistem havayla şişiyor, şişme
tamamlanınca kompresörler duruyor. Ne
zaman ki, bir hava kaybı söz konusu oluyor,
o dakika kompresörler devreye giriyor ve
şişmeye başlıyor. Birçok alanda kullanılan
Airdome, lojistik amaçlı ‘kolonsuz büyük
depolarınız olabilir’ anlamına da geliyor.
Lojistiği kolaylaştıran yeni hamleleri her sayımızda duyurabilmek dileğiyle…
Saygılar.
Büyükşehir Konutları, Çamlık Cd.
A:28 Bl. D:28
Beylikdüzü - İSTANBUL
Tel: 0212 251 86 70
0212 853 34 00
[email protected]
[email protected]
www.lojiport.com
CTP ve Baskı
Expres Grafik Baskı Sistemleri
Matbaa ve
Yayıncılık San. Tic. Ltd. Şti.
İkitelli O.S.B Deposite İş Merkezi
A6 Blok No: 309 Başakşehir İSTANBUL
Tel: (0212) 671 61 51
Dergimizde yayınlanan
yazı ve fotoğraflar
izinsiz kullanılamaz.
TEKNOLOJİ
L
O
J
İ
S
T
İ
K
ÖZMAL VAGONLARIMIZLA
YÜKÜNÜZE TALİBİZ
Alışverişte fiyat karşılaştırması
yapıyor musunuz?
Alışveriş için interneti tercih edenlerin büyük bir bölümü, satın alma
işlemine karar vermeden önce fiyat karşılaştırması yaptığı ortaya çıktı.
8-9
Fiyat ve karşılaştırma sitesi Bilio düzenli olarak
yaptığı anket çalışmalarıyla çoğunluğun alışveriş
eğilimlerini ortaya koymaya, e-ticaret dünyasına,
yazılımcılara ve girişimcilere fikir verecek sonuç-
lar elde etmeye devam ediyor. Aralık ayı içerisinde
Bilio.com’un web sitesi üzerinden yaptığı internet
alışverişi anketinin sonuçları şöyle:
İnternetin tercih edilmesinin başlıca
nedeni uygun fiyata erişim kolaylığı
İnternet alışverişlerinde en çok
teknoloji ürünleri alınıyor
Ankette yeni yıl alışverişini internetten yapabileceklerini söyleyen kişilerin yüzde 51’i, bu tercihlerindeki
en büyük etkenin, internette uygun fiyata daha kolay
erişebilme imkanı olduğunu söylüyor. İnterneti tercih
edenlerin yüzde 27’si ise, geniş ürün seçeneği nedeniyle alışverişi tercih ederken, yüzde 22’si internet
alışverişinin daha hızlı olmasını sebep gösteriyor.
Bilio.com’un anketindeki “Yeni yıl hediyeleri için en
çok hangi ürünleri İnternetten alırsınız?” sorusunu yanıtlayanların yüzde 60’ı, internet üzerinden yaptıkları
alışverişlerde teknoloji ürünü satın aldıklarını belirtiyor. Bunu yüzde 16’yla tekstil ürünleri ve yüzde 15’le
aksesuarlar izliyor. İnternet üzerinden dekorasyon
ürünleri satın aldıklarını belirtenlerin oranı ise yüzde 9.
503 TON YÜK TAŞIYAN KAMYON!
BelAZ Dünyanın en büyüklerinden biri ve BDT’da
ise madencilik ekipmanlarında üreticilerinden biri.
Devasa boyutları ve gücüyle 450 tondan fazla yük
taşıyabiliyor. 8,16 metre yüksekliğinde ve 20 metre
uzunluğunda olan BelAZ, 4 bin 600 beygir gücü veya
3439 kW kapasiteli iki dizel motorla donatıldı. 810 ton
ağırlığında olmasına rağmen saatte 64 kilometre hız
geliştirebiliyor.
Kapalı ve açık vagonlar ile Yurtiçi yük taşımacılığı hizmetleri
Demiryolu, Denizyolu, Karayolu kombine taşımacılık ve kapıdan kapıya taşıma hizmetleri
Demiryolu bağlantılı limanlarda ihracat, ithalat ve taşıma hizmetleri
Depolama ve her türlü elleçleme hizmetleri
Kara ve deniz konteyner taşımacılığı
Tel : 0216 469 39 30
Fax : 0216 469 40 39
Orhanlı Mh. Çember Sk. No:20
Tuzla - İSTANBUL
web : rayser.com.tr
mail : [email protected]
TEKNOLOJİ
İnsansız hava aracı
kullanımında yeni dönem
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, insansız hava
araçlarının Türkiye hava sahasında kullanılması
ve işletilmesine ilişkin usûl ve esasları belirlemek üzere bir
taslak hazırladı. Taslağa göre Türkiye’ye getirilecek bütün İHA‘lar kilogram
sınırlaması olmaksızın kayıt altına alınacak.
Bütün İHA’lar kayıt altına
alınacak
Taslağa göre, Türkiye’ye getirilecek bütün İHA’lar kilogram sınırlaması olmaksızın kaydedilecek. 25 kilogramın altındaki İHA’lar için kayıt, 25 kilogramın üzerindeki İHA’lar için tescil işlemi yaptırılacak. ABD‘dekine
benzer biçimde İHA’lar elektronik kayıt sistemiyle kayıt altına alınacak. Bu şekilde İHA’ların kötü amaçlı
kullanımının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Yeni talimatla, 25 kilograma kadar olan ve ticari amaçla kullanılmayan İHA’lar, kaydettirilmek şartıyla belli
irtifalar ve kurallar dahilinde uçurulabilecek. Bu kapsamdaki faaliyetler mevzuat kapsamına alınacak.
Orta ve Doğu Avrupa’da
stratejik ortaklıklar
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün taslağına
göreTürkiye‘ye getirilecek bütün İHA’lar kayıt altına
alınacak. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından
hazırlanan yeni talimatla insansız hava araçlarının
kullanımında yeni bir dönem başlayacak. Genel Müdürlük, kullanımı yaygınlaşan insansız hava araçlarını
kullanacak kişilerin sahip olması gereken niteliklerden
uçuşa elverişliliğe dair birçok ayrıntıyı kapsayan ”İnsansız Hava Aracı Sistemlerinin Tescil, Operasyon,
Seyrüsefer, Bakım Ve Uçuşa Elverişlilik Usul Ve Esaslarına İlişkin Talimat Taslağı” hazırladı.
Dogayı yeniden
kazanmak elimizde!
10-11
Kayıtdışı İHA’lara yaptırım
Talimat yayımlandıktan sonra kaydettirilmeyen İHA’larla yapılan uçuşlar yaptırıma tabi olacak. Emniyet birimleri bunlara el koyabilecek, SHGM de ceza kesebilecek. Talimat yürürlüğe girdikten sonra yaptırımlarla
karşılaşılmaması için İHA’ların kaydettirilmesi gerekecek. Kayıt işleminden sonra İHA‘lara bir kimlik verilecek. Güvenlik birimleriyle karşı karşıya kalınan
durumlarda bu kimlikler ibraz edebilecek. Türkiye’de
çoğunluğu 25 kilogramın altında 4 bine yakın İHA olduğu tahmin ediliyor.
Yarım ton ağırlık taşıyabilen drone: AirMule
Tactical Robotics tarafından geliştirilen AirMule, drone’ların gelişiminde büyük bir dönüm noktası olabilir.
500 kilograma kadar ağırlığı 50 kilometre gibi bir mesafe
boyunca taşıyabilen AirMule, özellikle ilkyardımın ulaşa-
Bunun için doğaya verdiğimiz zararı minimuma indirip, gösterdiğimiz
özeni maksimuma çıkarmak yeterli. Biz de Mars Logistics olarak
filomuzun tamamında Euro 5 özellikli araçlar kullanıyoruz. Çünkü biz
gelecek nesillere bırakacağımız doğayı önemsiyoruz.
TEKNOLOJİ
Google’ın
sürücüsüz arabaları
yağmura hazırlanıyor
Google, sürücüsüz otomobillerine şimdi de yağmurla başa çıkmayı öğretiyor.
Google’ın sürücüsüz otomobil filosunun büyük bir kısmı,
genellikle yağmursuz olan Kaliforniya’da yer alıyor. Ancak firma, artık filosunu daha farklı hava şartları ile de
baş edebilir hale getirmek istiyor. Bu da algılayıcılar için
silecekler ve koruyucular anlamına geliyor. Yağmurlu havanın insan sürücüleri, düşük görüş mesafesinden dolayı endişelendirdiğini söyleyen Google, özellikle kamera
ve lazerlerle çalışan algılayıcıların da benzer sorunlar ile
karşı karşıya olduğunu söylüyor. Firma, ön camda bulunan sileceklere benzer bir sistem üreterek algılayıcıların
en iyi görüşe sahip olmaları için uğraştıklarını söylüyor.
12-13
Tesla sürücüsüz
arabalar 2018’de
otoyollarda
Neyse ki radarlar yağmurdan veya egzoz dumanından
etkilenmemekte ancak diğer algılayıcılar için aynı şeyi
söylemek pek mümkün değil. Google mühendisleri bu
sorunları çözmeye çalışıyor ve şu anda otonom araçlar,
sıkıntılı bir hava durumu ile karşılaşırlarsa, yolun kenarına park edip bekliyorlar. Google’ın söylediğine göre
araçlar, yağmurlu hava şartlarında yağmurun şiddetini
ve sürüş yeteneklerini ne kadar etkilediğini hesaplıyorlar. Daha sonra da araçlar, aynı insan sürücüler gibi,
daha dikkatli bir şekilde ilerlemeye başlıyor.
Tesla üst düzey yöneticisi Elon Musk,
Tesla markalı sürücüsüz araçların,
Amerika Birleşik Devletler’de yola
çıkış tarihini açıkladı.
Tesla, İcra Kurulu Başkanı ve başmühendisi Elon Musk’a göre, ünlü üreticisinin sürücüsüz araçları 2018 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde
yollarda dolaşacak. Musk, “Düşünüyorum ve gerçekçi biçimde ifade ediyorum ki, iki yıl içerisinde sürücüsüz araçlarımız yollarda aşık atacak.
Önceliğimiz Model S ve Model X üzerinde şekillenecek. Söz
konusu modeller, otonom araç hedefindeki nihai noktayı
işaret edecek. Halihazırda premium model Tesla
araçlar, sürücüsüz, paralel park yapabiliyor. Birkaç geliştirmeyle modellerimiz her
zamankinden de iddialı olacak. Şunu
rahatça söyleyebilirim, özellikle otoyollarda, sürücüsüz araçlarımız, sürücülü
araçlara göre yüksek performans sağlayacak. İnsanların hata yaptığı yerlerde
onlar hiçbir şartta sorun çıkarmıyor” ifadelerini kullandı.
KISA KISA
Ekol Lojistik Polonya’da
büyüyor
8 adet yükleme rampası
olan ve 2 bin metrekarelik bir alana taşınan Ekol
Polonya’da karayolu taşımacılığı, Intermodal taşımacılık, gümrükleme ve üçüncü
parti lojistik hizmetleri veriliyor.
Taşıma, dağıtım ve transfer
işlemlerini, müşteri memnuniyetini ön planda tuta-
ebebek, Slimstock ile
hedeflerini büyütecek
“Sürat Kargo kazanacak,
emekçileriyle paylaşacak”
Tedarik zinciri ve stok yönetiminin büyük öneme sahip
olduğu günümüz iş dünyasında, Avrupa’da pek çok dev
kuruluşun stok yönetimini
iyileştiren ve bu sayede cirolarında artış sağlayarak rekabeti kolaylaştıran Slimstock
yazılımı Slim4, ebebek firmasının da tercihi oldu.
Sürat Kargo’nun geleceğine
siz karar vereceksiniz’ diyen
Kaynak Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmran Okumuş,
‘el birliği ile ve iyi niyetle çalışarak kazanacağımız parayı
Kargo’da çalışan emekçiler
ile paylaşacağız’ dedi.
Federal Express, DHL ve
TNT’ye Fransa’da ceza yağdı
14-15
Fransa Rekabet Kurulu, lojistik firmaları arasındaki fiyat ayarlamasına yönelik başlattığı soruşturmayı
tamamlayarak 20 şirkete toplam
672 milyon euro ceza verdi. Kurul,
ülkede faaliyet gösteren Federal
Express, DHL ve TNT gibi firmaların
2004-2010 yıllarındaki satışlarını inceledi. Araştırma sonunda taşımacılık yapan firmaların rutin olarak toplanarak, paket taşımacılığında fiyat
ayarlamasına gittikleri tespit edildi.
Sabancı Üniversitesi ve
UND’den stratejik işbirliği
Gürcistan’la ticaret E-TIR
projesiyle hızlanacak
Sabancı Üniversitesi, üniversitesanayi işbirliği çalışmalarına bir
yenisini daha ekleyerek Uluslararası Nakliyeciler Derneği’nin
(UND) stratejik işbirliği ile Lojistik
Laboratuarı’nı hayata geçiriyor.
Stratejik işbirliği kapsamında UND,
Lojistik Laboratuarı’nda yürütülecek veri analizi çalışmalarına sayısal veri ve dokümantasyon sağlayacak; sektörün gelişimine yönelik
proje fikirleri geliştirecek.
Türkiye ile Gürcistan gümrükleri arasında taşıma maliyetlerini azaltmayı ve ticaret
işlemlerini hızlandırmayı da
amaçlayan E-TIR projesi imzalandı. Gümrük ve Ticaret
Bakanı Bülent Tüfenkci, “Hemen projemizi başlatmayı
planlıyoruz. İnşallah, bu sene
haziran ayı içerisinde projemizin pozitif sonuçlarını dünyaya rapor edeceğiz” dedi.
KISA KISA
EDAK’ın mikro dağıtımlarını
OMSAN yapıyor
Borusan’ın eTA’sı yeni
yılda 4 kat büyüyecek!
İlaç temini ve dağıtımında Türkiye’deki en büyük
ecza kooperatiflerinden biri
olan EDAK için Adana ve
Antalya’dan çeşitli illere ilaç
dağıtım hizmeti sunan OMSAN, bu kez de dağıtım ağına
Samsun, Ordu ve Giresun’u
ekledi. OMSAN, EDAK’ın anlaşmalı olduğu toplam 145
eczaneye mikro dağıtım hizmeti veriyor.
Borusan Lojistik tarafından 2013
yılında hayata geçirilen ve yurtiçi
tam kamyon yükü taşıma işlerinde KOBİ ölçeğindeki firmalar
ve kamyoncu esnafı arasında
kazan-kazan ilişkisini başarıyla
yürüten eTA, 2015 yılını büyüme
yolunda önemli adımlar atarak
tamamladı. 1.000 yeni üye müşteri ve 5.000 yeni üye kamyoncu
kazanımı ile eTA, 2015 yılında iş
hacmini 3 katına çıkardı.
Şaşmaz’daki depo ve
kamyonlar Kazan’a gidecek
KESİN ÇÖZÜM
Ankara Büyükşehir Meclisi, kent
içindeki 2’nci el oto galarilerin
ardından Şaşmaz’da yer alan ağır
tonajlı araçlar ile depoların da şehir dışına çıkarılması kararını aldı.
Adres olarak Kazan’daki Lojistik
üssü gösterilirken, taşınmaya kapama ve para cezası uygulanacağı
kaydedildi.
Firmanıza özel inovatif hizmetler
Markafoni, Bukkoli ile
teslimatta fark yarattı
Markafoni, yeni mağazasını Zorlu Center’da açtı.
Cemiyet ve iş dünyasından önemli isimlerin katıldığı açılış etkinliğinde,
Bukoli’nin internet alışverişlerinde otomatik teslimatı
sağlayan akıllı makinesi de
tanıtıldı.
Adres: Esenşehir Mah. Kürkçüler Cad. Etki Plaza No:94/1
Dudullu - Ümraniye / İSTANBUL
16-17
E-posta: [email protected]
Tel: 0216 415 45 75 (pbx)
ETİS Lojistik ve GÜBRETAŞ
3 yıllığına yeniden el
Tüm gümrükler online
izlenebilecek
Endüstriyel taşımacılığın
tecrübeli oyuncusu Etis
Lojistik, Türkiye’nin en
büyük ve en yaygın lojistik operasyonlarından
GÜBRETAŞ’ın
yaklaşık
6 Milyon Ton’luk gübre
taşıma ihalesini 2. kez
kazanarak sözleşmesini
yeniledi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci,
“Gümrüklerdeki bütün
işlemleri şeffaf hale getirmek istiyoruz. İnşallah 2016’nın sonunda,
2017’nin başında bütün
gümrüklerimizi online
hale getireceğiz” dedi.
Web: www.ksn.com.tr
Faks: 0216 415 45 80
KISA KISA
Arkas, İtalya’da aldığı limanın
kapasitesini 5’e katlayacak
Arkas Holding, İtalya’nın La
Spezia kentinde bulunan
Terminal Del Golfo’yu alım
sürecini tamamladı. Arkas,
İtalyan ortağı ile limanın
kapasitesini artıracak. Daha
önce yapılan açıklamalarda limanın yıllık 130 bin
TEU’luk kapasitesinin 600
bin TEU’ya yükseltilmesinin
hedeflendiği belirtilmişti.
Koster sert düştü, iflaslar mı
gelecek?
Evyapport, hareket
saatinde rekor kırdı
Akdeniz ve Karadeniz koster
piyasasını gösteren İstanbul Navlun Endeksi (İstfix),
2016’ya 27 puanlık düşüşle
başladı. Dünya Gazetesinin
haberine göre, navlun tarihindeki en düşük seviyelerde iş yapmak zorunda kalan
kosterciler, bazı firmaların
iflas etmesinden endişe ediyor.
Evyapport Limanı, limana
gelen MSC Paloma adlı geminin operasyonunun 22
saatte ortalama 101 hareket/
saat performans ile tamamlanması sonucu bir rekora
imza attı. Böylece Evyapport
Limanı daha önce 93 hareket/saat olarak kayıt edilen
rekor değerini tazelemiş
oldu.
Deniz filomuzun üçte ikisi
yabancı bayraklı
18-19
Türk deniz filosunun üçte ikisinin
yabancı bayraklı olduğu ortaya
çıktı. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı yetkililerince,
27.5 milyon tonluk Türk deniz filosunun sadece 8.2 milyon tonluk
bölümünün Türk bayrağı taşıdığı
bilgisi aktarıldı.
Kimya devleri Çandarlı’yı
mercek altına aldı
Mersin Limanı’nda yük
trafiği yüzde 2 azaldı
Türkiye’nin en büyük
kimya sanayicileri ilk
etapta 10 milyar dolarlık
yatırımla hayata geçecek
ve 15 bin kişiye istihdam
sağlayacak kimya ihtisas
sanayi bölgesi Chemport
Projesi için İMEAK DTO
İzmir Şubesi’ni ziyaret
edip, Çandarlı Limanı’nı
gezdi.
Mersin Limanı’nda 2015
yılının ilk 9 ayında yük
trafiği yüzde 2 azalışla
23 milyon tona geriledi.
Limandaki yükleme tonajı da yüzde 3 oranında
düştü. İlk 9 aylık dönemde Mersin Limanı’na uğrayan gemi sayısı da yüzde 9 azalarak 3 bin 105
adet olarak gerçekleşti.
www.lojistikekipmanlar.com
KISA KISA
Renault’un satışları 2015’te
yüzde 3.3 arttı
Renault’un satışları, 2015 yılında yüzde 3.3 arttı ve 2 milyon 800 bin 242 adet rekor
bir düzeye erişti.
Renault, Avrupa’da ise pazar
payını yüzde 10’unun üzerine çıkararak bu yıl da büyüme kaydetti. Avrupa’daki
hafif ticari araç pazarında 18
yıldır elinde bulundurduğu
liderliği sürülen Renault, Rusya ve Brezilya pazarlarındaki
durgunluğa rağmen uluslararası pazarlardaki konumunu muhafaza etti.
Focus RS’in üretimine
başlandı
NACOTY ödülü Honda
Civic Sedan’ın
İlkbaharda yollardaki yerini
alacak Focus RS, HID farları,
elden geçirilen ızgara yapısı
ve hava girişleriyle agresif
bir ön tasarıma sahip. Çift
çıkışlı egzoz sistemi, arka
difüzör ve Michelin Super
Sport lastiklerle donatılmış
19 inç’lik hafif alaşım jantlar
Yeni Honda Civic Sedan, Kuzey
Amerika Yılın Otomobili (North
American Car of the Year) tarafından yılın otomobili ödülüne
layık görülerek, 10 yıl arayla aynı
ödülü ikinci kez almayı başardı.
NACOTY’nin kurulduğu 1994 yılından bu yana Honda toplamda
11 kez finale kalmayı başardı.
Yeni Lada Niva 2018’de
Gelebilir
20-21
Rusya otomobil pazarında
satışların düşmesi, Lada’yı
harekete geçiriyor. Vesta ve
X-Ray modelini tanıtarak
önemli bir adım atan Rus
marka, Lada Niva’nın üçüncü nesli için de çalışmalara
başladığı belirtiliyor.
AMG Sport Devri Kısa
Sürdü
İngilizlerin ‘Ayten’
Sevdası
Alman markanın 2014
sonundan bu yana bazı
modellerinde sunduğu
AMG Sport seçeneği, artık
Mercedes-AMG ailesine
katılıyor. Bu da C 450 AMG
Sport gibi sonunda “AMG
Sport” takısını taşıyan
otomobillerin MercedesAMG adı altında yollara
çıkacağı anlamına geliyor.
Hyundai Assan, ihracatının en büyük bölümünü başta İngiltere
olmak üzere Almanya ve
İtalya’ya yapıyor. Bu ülkelere adet bazında en çok
ihraç edilen araç İngilizce
okunuşu ‘Ayten’ olan i10
modeli.
KISA KISA
MAN seyahat otobüsü pazarında
% 16’lık paya ulaşacak
Otobüs pazarında, yakıt ekonomisi ile
fark yaratan EfficientLine serisi ve 2 akslı
12 metrelik standart otobüste 2+1 VIP
dizilimde 38 yolcu koltuğu avantajları
sunan MAN’ın, yıl sonu itibariyle pazarda
%16’lık paya ulaşacağı öngörülüyor.
NACOTY ödülü Honda
Civic Sedan’ın
Krone Grubu’nun 2015 cirosu
1.6 milyar Euro
2015 yılını 3.897 adetlik satışla
tamamlayan Mitsubishi L200,
pick-up segmentinin bu yıl da
lideri oldu. Geçtiğimiz Ağustos
ayında lansmanı yapılan Yeni
Mitsubishi L200 ile de pekişen
başarıyla pazar payı yılsonu itibariyle yüzde 27,2’ye ulaştı.
Krone Grubu, 2014/2015
mali yılında yaklaşık 1,6 milyar Euro’luk bir satış hasılatı
elde etti. Bu rakamla önceki
yılın seviyesinin üstüne çıkan Krone’nin Almanya’daki satışları, geçtiğimiz yıla
göre 23,7 milyon Euro yükselerek (%5,2), 482,5 milyon
Euro oldu. Krone Grubunun
yurtdışı satışları ise 1.155,8
milyon Euro olarak gerçekleşti.
Hafif ticari araçta Avrupa
şampiyonuyuz
22-23
Türk otomotiv sektörü, 2015 yılını Avrupa çapında başarılarla
geride bıraktı. Ticari araç üretiminde 2014 yılı Ocak-Eylül döneminde 304 bin ticari araçla
İspanya’dan sonra ikinci sırada
yer alan Türkiye, bu yılın aynı
döneminde yüzde 34 üretim
artışı ile 408 bin adet seviyesine ulaştı ve İspanya’yı geride
bırakarak ilk sıraya yükseldi.
Iveco’nun
konsept aracına ödül
En çok Kia’nın ticarisi
büyüdü
CNH Endüstriyel NV ulaşım sektöründe sürdürülebilir yenilikler sağlama
konusundaki çabalarıyla
tanınıyor. Şirketin ticari
araç markası Iveco için
tasarlanan Vision konsept
van,
Huss-Medien’den
sürdürülebilirlik alanında
2016 Avrupa Ulaşım Ödülünü aldı.
Hafif ticari araç K2500,
2015 yılındaki yüzde
99,8’lik satış büyümesiyle KIA’ya üst üste ikinci
kez Otomotiv Distribütörleri Derneği tarafından “ODD 2015 Gladyatörleri” Ödülleri’nde
“Yılın En Hızlı Büyüyen
Hafif Ticari Markası”
Ödülü’nü getirdi.
KISA KISA
Pirelli’nin ağır vasıta
lastikleri ona emanet
Türkiye’de 55 yılı bulan üretim
geçmişiyle Türkiye ekonomisine önemli katkılarda bulunan
Pirelli’de Ticaret Direktörü görevine Gökçe Şenocak atandı. Şenocak, Türk Pirelli’deki görevine
Ocak itibariyle başladı. Şenocak
son olarak Tatkap A.Ş.’de genel
müdürlük görevini yürütüyordu.
Brisa’da Egemen Atış’a
önemli görev
Brisa’da satış, pazarlama, risk
yönetimi, iş geliştirme, ticari
ürünler gibi fonksiyonlarda
14 yıldır önemli sorumluluklar üstlenen Atış, yeni görevinde Genel Müdür Yiğit
Gürçay’a bağlı olarak çalışacak. Atış, 2012 yılından bu
yana Tüketici Ürünleri Pazarlama Direktörlüğü görevini
yürütüyordu.
ALJ Finans’a önemli ödül
İngiltere merkezli iş ve ekonomi
dergisi IFM (International Finance
Magazine) ALJ Finans’ı otomotiv
finansmanındaki deneyimi ve uzmanlığı nedeni ile “Türkiye’nin
En iyi Otomotiv Finansman Şirketi”
ödülüne layık gördü.
BNP Paribas Cardif’ten araç
değerini koruyan sigorta
24-25
BNP Paribas Cardif Türkiye, otomotiv sektöründe
önemli bir ihtiyaca cevap
verecek yeni bir ürün geliştirdi. Araç Değer Koruma
Sigortası ile otomobil sahiplerine değerli bir avantaj
sunan BNP Paribas Cardif;
çalınma veya pert olma
Toplu harita
güncellemesi devri bitiyor
TomTom, yeni işlem
tabanlı harita yapımı
platformuyla toplu güncelleme devrini bitiriyor.
En yeni harita bilgileri
sürekli güncelleme ile
navigasyon
cihazlarına iletiliyor. Böylece en
doğru trafik bilgileri en
hızlı şekilde kullanıcılara
ulaştırılıyor.
Goodyear kalitesi,
“Ford Q1” sertifikasıyla
taçlandı
Goodyear, Ford’un saygın
kalite ödülü olan “Ford Q1”
sertifikasına layık görüldü.
Dünya çapında üstün kalite
simgesi olarak bilinen ödül,
Ford temsilcisi tarafından
Goodyear’ın Slovenya’da
bulunan Sava Fabrikası’na
verildi.
HABERLER
SOCAR’ın “Mavi Koridor”u
nakliyeci ve doğanın kurtarıcısı olacak
Doğalgazlı (CNG’li) ağır ticari araçların yakıt tedariği sıkıntısını, Mavi
Koridor ile ortadan kaldıran SOCAR, Avrupa’dan yola çıkan bir aracın
Mersin’e kadar yakıt problemi yaşamadan ulaşmasını sağlayacak. Şirket
ayrıca, “Dual System” ile CNG dönüşümünde de teknolojik bir devrim
yapmaya hazırlanıyor!
Azeri enerji devi SOCAR, nakliye sektörüne devrim niteliğinde bir yenilik getirdi. Türkiye’nin ana
ticaret yolları üzerinde konumlandırdığı OTOCNG istasyon ağı “SOCAR CNG” ile Türkiye’yi “Mavi
Koridor” (Blue Corridor) ile tanıştıran SOCAR, hem
nakliye sektörünün hem de atmosferin geleceğini
kökünden değiştirecek.
Şirket, Mavi Koridor’la da yetinmiyor. DUAL
SYSTEM adını verdiği CNG dönüşüm işlemiyle de
Türk nakliye sektöründe çığır açmaya hazırlanıyor.
DUAL SYSTEM ile dizel araçlar, yenilenmeye ihtiyaç duymadan CNG kullanabilir hale getiriliyor. Bu
sayede Mavi Koridor’un, daha işlevsel hale gelmesi de sağlanıyor...
Peki, nedir bu Mavi Koridor ve neden bu kadar önemli? Mavi
Koridor, CNG’li ağır ticari araçların, Avrupa’nın bir ucundan
yola çıkıp İzmir, İstanbul, Ankara ve Mersin gibi önemli ticaret kentlerine kadar ulaşmasını sağlayan bir benzersiz bir
uygulama olacak. Örneğin; Almanya’dan yola çıkan CNG’li
bir TIR, SOCAR’ın yol boyunca konumlandırdığı OTO-CNG
istasyonları sayesinde, Mersin Limanı’na kadar hiçbir yakıt
sıkıntısı çekmeden ulaşabilecek. Yakıt olarak sıkıştırılmış doğalgaz kullanan TIR ise, hem daha düşük bir yakıt maliyeti
sunacak, hem de daha düşük karbon salımı sayesinde diğer
yakıt türlerine oranla çevreyi daha az kirletecek.
Mutluay Doğan
26-27
SOCAR Turkey Petrol
Enerji Dağıtım CEO’su
Türkiye, SOCAR ile artık
uçtan uca Mavi Koridor’da!
Sıkıştırılmış doğalgazla çalışan ağır ticari araçların yaygınlaştırılması, nakliye sektörünün heyecanla beklediği ancak yeterli somut adımların atılmadığı bir konu olarak kalmıştı. Bugüne kadar özellikle yerel yönetimler tarafından
toplu ulaşım için kullanılan otobüslerde ve sadece şehir
içinde kullanılabilen CNG, ihtiyaca cevap verebilecek bir
dağıtım ağı olmadığı için tüm cazibesine rağmen şehirlerarası yollarda faaliyet gösteren ağır vasıta kullanıcıları
kamyon ve otobüsler tarafından kullanılamıyordu.
HABERLER
SOCAR DUAL SYSTEM
Ana ticaret güzergâhındaki
CNG istasyon ağı tamamlandı!
CNG dönüşümünde teknolojik devrim
Yaklaşık iki yıldır süren çalışmaların tamamlandığını söyleyen SOCAR Turkey Petrol Enerji Dağıtım A.Ş
CEO’su Mutluay Doğan, hattın ilk bölümünün, GebzeŞekerpınar’da inşa edilen ilk istasyonla başlayarak,
Bolu, Ankara ve Aksaray’da hayata geçirilen istasyonlar
üzerinden Mersin’e kadar ulaştığını belirtti. Hattın ikinci
bölümünün ise Gebze’yi, Bursa-Gemlik, Bursa-Mustafakemalpaşa ve İzmir-Kemalpaşa istasyonları ile İzmir’e
bağladığını anlatan Mutluay Doğan, “Yaklaşık 200-250
km’lik aralar ile konumlandırılan ve son teknoloji ekipman kullanılarak inşaa edilen bu sekiz yeni CNG istasyonu sayesinde, İstanbul, Ankara, Mersin, Bursa, İzmir
gibi ticaretin kalbinin attığı büyük merkezleri birbirine
ve çevre illerine bağlayan yollarda çalışan araçlara yepyeni, ekonomik ve çevreci bir yakıt alternatifi sunulmuş
oluyor. CNG alternatifinin yanısıra motorin, benzin ve
LPG’nin de tüketiciye sunulduğu yenilikçi SOCAR CNG
istasyonlarının sayısının 2016 yılı içerisinde artması hedefleniyor” dedi.
28-29
Her 200-250 km ara
ile CNG istasyonu var
SOCAR, CNG’yi Türk
tüketicilerin ayağına getirdi
Mavi Koridor’la birlikte CNG’yi Türk tüketicilere tanıtmak ve
ulaşılabilir kılmak istediklerini kaydeden Doğan, koridorun
daha da uzaması için yatırımlarının devam edeceğine dikkat çekti. Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “2050 yılına kadar
dünya çapında yollardaki araç sayısının 2 milyara ulaşacağı
ve bunların tükettiği enerji miktarının da ikiye katlanacağını
öngörülüyor. Bilim adamları ve mühendisler, on yıllardır geleneksel ulaşım yakıtları olan benzin ve motorine, temiz ve
ekonomik alternatifler arıyor. Dünyada, özellikle kaya gazı
ile olağanüstü bir doğalgaz devrimi yaşanan ABD’de, ulaşım
araçlarında CNG (sıkıştırılmış doğalgaz) kullanımı hızla artıyor. Avrupa’da ağır ticari araçların CNG ve LNG kullanımını
desteklemek ve geliştirmek için AB destekli stratejik projeler
geliştiriliyor ve ‘Mavi Koridor’ projesi gibi akıllı taşımacılık koridorları oluşturuluyor. Dünyadaki bu gelişmelere paralel olarak CNG’nin kullanımı ülkemizde de son yıllarda başta şehir
içi toplu taşıma araçları olmak üzere yaygınlaşıyor. SOCAR
olarak misyonumuz akaryakıtın ekonomik, güvenli ve temiz bir alternatifi olan CNG’yi Türk tüketicisine tanıtmak ve
onu hem Türk tüketicisi hem de Avrupa’nın bir noktasından
CNG’li araçlar ile Türkiye üzerinden geçmek isteyen sürücüler
için ulaşılabilir kılmak. Bu amaçla ilk etapta kuzeyden güneye, batıdan doğuya, İstanbul-İzmir ve İstanbul-Ankara-Mersin
hattında oluşturduğumuz ‘Türk Mavi Koridoru’nun daha da
uzaması için yatırımlarımız devam ediyor.”
SOCAR’ın, oto CNG'yi tüm Türkiye’de ulaşılabilir kılma hedefinin sadece istasyon yatırımları ile sınırlı kalmadığını kaydeden Doğan, normal araçların CNG’li araçlara dönüştürülmesi
noktasında teknolojik bir devrime imza attıklarını vurguladı. SOCAR’ın, dizel araç kullanıcılarının da araçlarını yenilemeden CNG’nin
avantajlarından yararlanabilmesi için araç
dönüşüm konusunda da önemli bir AR-GE çalışmasına imza attığını anlatan Doğan, “Biliyoruz ki firmaların en büyük giderini yakıt kalemi
oluşturmakta. Firmalar için yakıtta kazanacakları en küçük avantaj bile büyük bir değer. Biz
müşterilerimize sunduğumuz geleceğin yakıtı
CNG ve geliştirdiğimiz DUAL SYSTEM teknolojisi ile araçlarının çok büyük oranda motorin
yerine daha ucuz ve temiz bir alternatif olan
doğal gaz tüketmesinin önünü açıyoruz. Bu
sayede filo sahipleri, kamyon sahipleri, otobüs
şirketleri, kargo firmalarını, uzun yol yapan tüm
araçları CNG’nin avantajı ile tanıştırmak istiyoruz. SOCAR DUAL SYSTEM ile dönüşüm ve
menzil problemlerini, SOCAR CNG istasyonları ile de ulaşılabilirlik sıkıntısını ortadan kaldırıyoruz. Geleceğin yakıtıyla bugünden
kazandırıyoruz” ifadelerini kullandı.
Araç, dizel özelliğini kaybetmeden
CNG kullanabiliyor
DUAL SYSTEM’in teknik ayrıntılarıyla ilgili bilgi veren
Doğan, sistemin en etkili özelliğinin, aracın dizel özelliğini kaybetmeden CNG kullanabilir hale gelmesi olduğunu
ifade etti. Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “SOCAR’ın
teknolojik ortakları ile iki yıldır devam ettirdiği program
çerçevesinde dizel araçların hem normalde olduğu gibi
motorin, hem de daha ekonomik olan CNG’yi tüketmesini sağlayan “DUAL SYSTEM” geliştirildi. DUAL
SYSTEM teknolojisi taşıyan araçlarda, aracın dizel özelliğini kaybetmeden CNG tüketilmesi sağlanıyor. Motorin
ile birlikte ve aynı anda tüketilen CNG yakıt giderlerinde önemli derecede tasarruf edilmesinin önü açılıyor.
CNG’nin geleneksel yakıtlara göre daha temiz ve daha
verimli yanan bir yakıt olması sebebiyle kalıntı ve siyah
duman bırakmıyor bu sayede bakım süreleri uzuyor ve
servis giderleri dolayısıyla işletme maliyeti düşüyor.”
Türkiye’nin havasını
CNG temizleyecek!
CNG insan sağlığına en büyük hasara yol açan partikülleri üretmeyen bir yakıt. Kilometre başına yüzde 20 oranında
daha düşük karbondioksit salımına sahip. Ayrıca egzoz emisyonlarında büyük bir düşüş sağlıyor. Yeni nesil CNG’li araçlar, benzinli ve dizel
yakıtlı araçlara göre; karbon monoksitte yüzde 76, benzende yüzde 97’nin üzerinde, ozona zararlı
hidrokarbonlarda yaklaşık yüzde 90, partiküllerde yüzde 99’un üzerinde bir azalma sağlıyor. CNG
ayrıca, çevreyi etkileyici toksik ve korozif atıklar üretmediğinden diğer fosil yakıtlara göre en temiz
yakıt olarak görülüyor.
HABERLER
SOCAR DUAL SYSTEM’in avantajları...
600 kilometreye kadar
yakıt ikmalsiz yolculuk!
24 saatte hızlı dönüşüm
avantajı sağlıyor
DUAL SYSTEM, aracın tükettiği
motorin yerine CNG kullanılmasını
sağlayarak ekonomi sağlıyor. Dizel
araçlarda %70’e varan oranda gaz
tüketen sistem, kalan %30 için yine
motorin tüketiyor CNG birim maliyet
açısından diğer yakıtlara göre daha
ucuz olduğu için toplamda önemli
bir maliyet avantajı getiriyor.
DUAL SYSTEM’in sağladığı en
önemli özelliklerden biri de menzil
sorununun olmaması. Sistem aracın
orijinal menzilini daha da uzatarak
motorin + CNG yakıt kullanımıyla
600 km’ye kadar CNG ikmali yapmadan yol yapmayı mümkün kılıyor.
Ayrıca istenirse araç sadece motorin
kullanılarak orijinal performansıyla
çalışmaya da devam edebiliyor.
“DUAL SYSTEM”, motora kolay ve
kısa sürede uygulanması, maliyetinin düşük olması, aracın deposunda gaz kalmaması halinde sadece
motorinle hiç bir sıkıntı yaşamadan seyahatine devam edebilmesi
ve istendiği takdirde aracın satışında sökülüp geri alınabilmesi
gibi öne çıkan avantajları sebebiyle de tercih ediliyor.
30-31
Motorin tüketiminde
% 70’e varan azalma
www.socarenerji.com
[email protected]
0800 211 97 27
HABERLER
Reysaş
Egemen Döven
Reysaş Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcısı
yeşil lojistik devrimini
çatılardan başlattı
Depolarının çatılarına kurduğu
1850 kWp’lik iki güneş enerjisi
santraliyle yılda 11 milyon kilovat
saatlik elektrik üreten Reysaş, bu yıl
da 5 yeni çatı santrali daha kurmayı
planlıyor.
2
010 yılında halka açıldığında 183 bin metre kapalı alana sahip ve 170 milyon lira ödenmiş sermayeli
bir şirket olarak 2010 yılında halka açılan Reysaş Yatırım
Holding, bugün itibari ile 800 bin metrekare kapalı, 1
milyon metrekarenin üzerinde de açık depolama kapasitesine ulaşmış, sermayesini 246 milyon lira çıkarmış ve
“Türkiye’nin Depocusu” ünvanını alarak depoculuk alanında uzmanlaşmış gayrimenkul portföy şirketi durumuna geldi. Kısa bir süre içinde kapalı depolama alanını da 1
milyon metrekareye yükseltmeyi hedefleyen şirket, yeşil
depolar konusunda ise çığır açan işlere imza atıyor. Depolarının elektrik tüketim ihtiyacının karşılamak ve enerjiden tasarruf etmek için depo çatılarının birer güneş enerji
santraline çeviren şirket, mevcut iki deposunun çatısına
kurulan toplam 1850 kWp gücündeki iki santralden yılda
11 milyon kilovat saatlik elektrik üretiyor.
Yılda 1,5 milyon dolarlık
elektrik üretiyor
B
u sene içinde toplamda 5 bin kWp’lik 5 tesis daha kuracaklarını anlatan Reysaş Yatırım Holding Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı Egemen Döven, şunları söyledi:
“Torbalı’daki tesisimiz 850 kWp, Adana’da kurduğumuz
ve şebeke bağlantısı bu ay içerisinde yapılacak tesisimiz
1000 kWp gücündedir. Bu senenin programında olan
başvurularını yaptığımız çeşitli lokasyonlardaki depolarımızda 5 bin kWp’lik 5 tesis daha kuracağız. Torbalı’daki
tesisimizin açılışına dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız
katılmış ve bu tür yatırımların Türkiye’nin enerji açığının
azaltılmasındaki etkileri ile yinelenebilir enerji kaynağı
olan güneşin elektrik üretiminde kullanılması ile karbon
salımını azaltıcı ve çevreci etkilerine dikkat çekerek bu tip
yatırımların daha çok yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulamıştı. Torbalı ve Adana tesislerinin yılda toplam 11
milyon kWh’in üzerinde elektrik üretmesi planlanıyor. Bu
üretimin parasal karşılığı ise 1,5 milyon dolar civarında.
GES tesisleri ile bu miktarda yapılan elektrik üretimi yılda
6 bin tonun üzerinde karbon salımını azaltmak anlamına
geliyor.”
Birçok şirket ne olduğunu bile bilmezken
biz karbon salınımı üzerinde çalışıyorduk
Depolarda LNG ve CNG’li forkliftler
kullanılıyor
Reysaş Lojistik’in, çevreye duyarlı, enerji tasarrufu yapan,
çevre kirliliğini önleyen, karbondioksit salımının azalmasına
katkıda bulunan inovatif uygulamalara yatırım yapan ve bu
anlamda fark yaratan bir lojistik şirketi olduğunu kaydeden
Egemen Döven, “Depolarımız yapılırken mimari ve mühendislik tasarımı açısından mamule zarar vermeden tavandan
ve yanlardan tam anlamıyla aydınlatmayı sağlayan, karbon
emisyonu sertifikası çalışmalarını yapan tek şirkettir. Birçok
şirket karbon emisyonunu bilmezken, Reysaş bu çalışmaları
yapan tek kuruluştur. Reysaş’ın merkez binası ve depoları,
ağaçlarla kaplı yeşil bir alan içerisinde bulunmaktadır. Çevrenin zarar görmemesi için pis suların toplanıp dağıtımı
yapılmakta ve tasarruf ampulü kullanılmaktadır. Yakıt ve
elektrik kontrolleri yapıldığı için tabiata verilen zararın minimuma indirilmesi hedeflenmektedir. 1994 yılında Türkiye’de
ilk defa alttan dolum, buhar geri dönüşüm sistemleri tam
kapalı devre olarak tanker dolumlarını alüminyum tankerler ile yaparak, araçların verimliliğini ve aynı zamanda atmosfere giden yakıt gazlarını kontrol ederek rafineriye geri
dönüşünü sağlamıştır. Çevreye zarar vermeden akaryakıt,
kimyasal ve diğer elektronik gibi malzemelerin depolama
faaliyetlerini gerçekleştirmiştir” diye konuştu.
Reysaş Lojistik’in, 2007 yılında Türkiye’de motorin yerine
LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz) ve CNG (sıkıştırılmış doğal
gaz) ile çalışan ilk çekicileri dizayn edip patentlerini aldığını
hatırlatan Egemen Döven, “Her zaman son teknolojileri izleyen şirketimiz Euro 4, Euro 5 çıktığında da bunu ilk takip
eden kuruluşlardan olmuştur. Filo yaş ortalaması 5 olan lojistik şirketi olmamız, düzenli olarak araç almamız, alırken
de araçlarının çevreye uyumlu ve üretilmiş en yeni teknolojiyi kullanan araçlar olmasına özen göstermemiz bizim çevreye vermiş olduğumuz önemi göstermektedir.
Reysaş, depo içerisinde kullanılan ekipmanlardan forkliftlerde de ilk defa Motorin veya LPG yerine karbon salımını
bu yakıtlara göre çok daha fazla azaltan CNG (sıkıştırılmış
doğal gaz ) kullanmıştır. Yine birçok depomuzda karbon salımı hiç olmayan şarjlı elektrikli forkliftler kullanılmaktadır”
açıklamasında bulundu.
32-33
Yeşil lojistikte demiryolu avantajı
Reysaş, demiryolu taşımacılığını aktif olarak kullanan ve bu
yönüyle de çevreye daha az karbon salan şirketlerden biri.
Bu alandaki yatırımlarının artarak devam edeceğine dikkat
çeken Döven, açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Demiryolu taşımacılığında kendi istasyonları ve çeşitli tip üst yapı,
vagon ve yükleme ekipmanları yatırımlarımız bulunmaktadır. Reysaş olarak bu kapsamda, depolama kapasitemiz,
demiryolu istasyonlarımız ve üst yapı ekipmanlarımız, karayolu filomuz ile proje taşımacılığında multimodal taşıma
hizmeti vererek bu hizmeti depolama alt yapımız ile birleştirerek, müşteriye özel yapılan yatırımlar ile müşterilerimize
katkı değeri sağlayan çözümler üretiyoruz. Özellikle demiryolu ve multimodal taşımacılık ile karbon salımı önemli bir
paya sahip olan lojistik sektöründe, karbon salımının azaltılmasına da bu anlamda faydalı oluyoruz.”
HABERLER
“CNG için Ar-Ge çalışmaları
yapıyoruz”
Batu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Taner
Ankara, “Sektör olarak çevreye verdiğimiz zararı en aza
indirmek için Ar-Ge çalışmalarımız sürüyor. Bunlardan
en önemlisi ise yurtiçi taşımalarımızı gerçekleştiren
araçlarımızın CNG donanımına sahip olması” diye
konuştu.
Taner Ankara
S
Batu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı
Ro-Ro servisi il
daha efektif çözüm
Sıfır emisyonla çevreye zarar vermeden ulaşım
sağlamayı amaçlayan Aruna, tam dolu batarya ile
700 Km’lik yol gitmeyi hedefliyor. Çevreci teknolojilerin gelecek için önemine değinen Ankara, güneş enerjisiyle çalışan otomobil fikrinin hem çevre,
hem de gelecek açısından oldukça önemli olduğunu, projenin sonuna kadar destekçisi olacaklarını
belirtti. Ankara şöyle devam etti: “Yollarda en çok
zaman geçiren sektörün bir üyesi olarak çevreye
verdiğimiz zararı en aza indirmek için çalışmalar
yapıyoruz. Batu Şirketler Grubu bünyesinde yer
alan tüm şirketlerimiz her zaman çevreci bir yaklaşım içinde hareket ediyor. Karbon emisyon oranlarını en aza indirmek adına da yurtiçi taşımalarımızı
gerçekleştiren araçlarımızın CNG donanımına sahip olması için Ar-Ge çalışmaları yapıyoruz.”
Grubun intermodal taşımacılık yapan şirketi Batu
Intermodal’in 2015 yılı içerisinde ağırlıklı olarak Ro-Ro servisleri ile Trieste, sonrasında ise demiryolu ve karayolu taşımacılığını kombine ederek müşterilerine butik bir hizmet
sunmaya çalıştığını anlatan Taner Ankara, 2016’da da aynı
şekilde hizmetlerine devam edeceklerini açıkladı. Ankara,
“Daha önceden Çerkezköy üzerinden sunduğumuz diğer
servisimiz, Halkalı’nın açılması ile birlikte devam edecektir
ancak transit süre odaklı yüklemeler için Ro-Ro servisi ile
daha efektif çözüm sunuyoruz” diye konuştu. Taner Ankara, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Intermodal taşımacılık
alanında Avrupa’da şu an 15 ülkeye hizmet vermekteyiz
ve çalıştığımız ülkelerden bazıları, Almanya, İtalya, İsviçre,
İngiltere, Avusturya, Hollanda, Belçika, Slovakya, Fransa,
İrlanda, Çek Cumhuriyeti , Danimarka, İsveç. Sunduğumuz
ortalama transit süreler ise kapıdan kapıya 5-8 gün arasında değişmektedir ve karayolu taşımacılığına ciddi bir alternatif ve emisyon açısından ise çok daha çevreci olduğunu
düşünüyoruz. Ülke bazında verdiğimiz hizmetlere ve alternatif rotalara şirketimizin web sitesi (www.batuintermodal.
com) üzerinden erişilebilir.”
taşıyan “Aruna” adlı otomobil projesine sponsor oldu.
Doğaya katkı sağlayabilecek bu tür projelere her zaman sonsuz bir destek vermeye hazır olduklarını söyleyen Batu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı
Taner Ankara, daha sürdürülebilir bir lojistik sektörü
için çalışmalarının da devam ettiğini kaydetti.
34-35
ürdürülebilir lojistik kavramının sektördeki önemli
destekçilerinden biri olan Batu International Logistics, çevreci projelere omuz vermesiyle de biliniyor.
Şirket son olarak, İstanbul Teknik Üniversitesi Güneş
Arabası Ekibi tarafından geliştirilen ve Türkiye’nin güneş enerjisiyle çalışan ilk aile otomobili olma özelliği
“Karbon emisyon oranlarını
en aza indirmeyi hedefliyoruz”
HABERLER
Hyster’den
XN-XNT Serisi İle Enerji Verimlilği
ve Maksimum Performans
Hyster’in yine özellikle lojistik operasyonlarında
tercih edilen XNT ve XN serisi akülü forkliftleri mükemmel tasarımları sayesinde hem enerji tasarrufu
hem de düşük işletme maliyeti sunuyor.
lojistik sektörüne
çevreci çözümler
J1.5-2.0XNT ve J1.6-3.5XN modelleri “0” dönüş
yarı çapı sağlayan aks sistemleri sayesinde sınıfında lider manevra kabiliyetine ve optimum denge
yapısına sahip. Bu çok büyük avantaj sağlayan
tasarımının yanı sıra daha verimli, daha dayanıklı
ve istikrarlı tasarımı, bin saatlik periyodik bakım
aralıkları ve Full AC Donanımı ile minimum işletme
maliyetini de beraberinde getiriyor. Enerji tasarrufunun yanı sıra performans testlerinin lideri Hyster
XNT ve XN serisi lojistik operasyonların vazgeçilmez denge ağırlıklı akülü forkliftleri haline geldi.
Dünyanın önde gelen forklift markası
Hyster yenilikçi ve çevreci ürünleri
ile lojistik sektörünün ihtiyaçlarına
çözümler üretmeye devam ediyor.
Patentli operatör koltuğu tasarımı
Yenilikçi tasarımı sayesinde patentli operatör koltuk
tasarımı operatörünün gerektiğinde koltuk pozisyonunda oturarak, destek alanına yaslanarak veya ayakta
kullanımına olanak tanıyor. Böylece çok daha yüksek
verimle çalışma imkanı sunan RP2.0-2.5N serisi akülü
transpaletler iş güvenliği kriterlerini de eksiksiz yerine
getiriyor. Uzun çalıma saatleri ve operasyon zorunlulukları nedeniyle operatörün kolay, güvenli ve rahat
bir şekilde çalışmasını sağlayan bu sistem, tamamen
Hyster mühendisliği ürünü olup patentli bir yenilik olarak dikkat çekiyor.
36-37
Çevreci, Güçlü ve
Yüksek Verimli Tasarım
H
yster günümüz lojistik pazarının yüksek rekabetçi yapısı içinde ihtiyaç duyulan ekonomik ve güçlü, işletme
maliyetleri düşük, hızlı ve güvenli, çevreci ve yüksek kapasiteli gibi pek çok farklı kriteri bir araya getiren ürünlerine bir yenisini daha ekledi. Üstün manevra kabiliyeti,
denge ağırlıklı bir forklifte göre mükemmel görüş açısı
sunan yapısı, sağlam şasesi, güçlü motoru gibi daha pek
çok avantajı ile Hyster Rider Transpalet uzun mesafeli çalışma ortamlı operasyonların verimliliğini sağlamak üzere
tasarlandı.
Hyster kalite vazgeçilmezleri ile oluşturulmuş, yeni binicili transpalet, dayanıklı, akıllı, güvenilir ve verimlilik
ilkelerinin yanı sıra maksimum verimlilik gerektiren uygulamalarda minimum enerji tüketimi ve minimum servis
maliyeti sağlıyor. Operatör bölmesi ve çatal taşıyıcısını
içeren dayanıklı modüler şase tasarımı, Full AC Sistem donanımı, kesintisiz yön ve devir hızlarının değişikliğine izin
veren yapısı sayesinde %25 daha fazla verimlilik sunan
Hyster RP Serisi binicili transpaletler araç yükleme ve boşaltma işlemleri için kullanılan forkliftlere operasyonel bir
alternatif sunuyor. Yatırım maliyetinin düşük olması, daha
dar alanlarda yatay taşıma imkanı sunabilmesi, denge
ağırlıklı bir forklifte göre enerji tasarrufu sunması, bakım
maliyetlerinin daha ekonomik olması RP Serisi kullanımı
için başlıca etkenler olarak sayılıyor.
Temiz, sessiz ve verimli bir çalışma imkanı sunan Hyster akülü forkliftleri kendi sınıfında karşılaştırmalı enerji tüketimi en
zorlu uygulamalarda operasyon maliyetlerini düşürmek için
tasarlanan modellerde uygulamalara özel kısa-orta ve uzun
şase seçenekleri ile her depoya uygun bir akülü forklift seçme
imkanı sunuyor. Hyster akülü forkliftleri bileşenlerine kolay
ulaşımı ile sınıfında servis verilebilmesi en kolay makine seçi-
len modellerde kullanıcı verimliliğini arttıracak, 3 vardiyalı uygulamalarda kesintisiz çalışma imkanının yanı sıra iş güvenliği
standartlarına en üst seviyede cevap verebilen geniş opsiyon
seçenekleri seçeneği ile sunuyor. Özellikle 5 ayrı tip akü değiştirme seçeneği ve her tip ataşman kullanımına uygun seçenekler, ISG gereksinimlerini üzerinde güvenlik opsiyonları ile
her türlü işletmeye uygun Hyster kullanma imkanı bulunuyor.
HABERLER
yeşil lojistiğin başrolü olmaya aday
Osman Küçükertan
Omsan Lojistik Genel Müdürü
Sürdürülebilirlik, Omsan’ın DNA’sında
İlk küresel Türk lojistik şirketi olma vizyonu ile hareket
eden OMSAN, yaptığı sürdürülebilirlik konulu çalışmalarıyla da sektördeki öncü isimleri arasında yer alıyor. Hazırladıkları “OMSAN Sürdürülebilirlik Modeli”nin, sektörde
örnek bir model olacağını söyleyen OMSAN Genel Müdürü Osman Küçükertan, ulusal ve uluslararası arenada bu
alana yönelik layık görüldükleri ödüllerin de bunun bir
kanıtı olduğunu söyledi. Sürdürülebilirlik konusuna yönelik OMSAN’ın bütünsel bakışını esas alan model hakkında
bilgi veren Küçükertan, “Modelimiz, 7 stratejik temadan
oluşmaktadır: Sürdürülebilir finansal büyüme, müşteri
odaklılık, operasyonel mükemmellik, inovasyon, paydaşlarla iyi ilişkiler, çevre yönetimi ve OMSAN DNA’sı. OMSAN
DNA’sı, OMSAN’ı rakiplerinden ayıran ve kopyalanması oldukça zor olan temel yetkinliklerimizi içermektedir. Uluslararası ve ulusal arenada aldığımız ödüller, OMSAN Sürdürülebilirlik Modeli’nin olağanüstü iş sonuçlarına ulaşmada
oldukça etkili olduğunu ortaya koymuştur. OMSAN, kısa
bir süre önce sürdürülebilirlik uygulamalarına bir yenisini
daha ekledi ve Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Rap o r , Türkiye’de lojistik sektöründe, GRI – G4 ilkelerine
göre hazırlanmış ilk sürdürülebilirlik raporu olma özelliğini taşıyor”
diye konuştu.
Otomobil demiryolu taşıması
OMSAN’ın, çevreci ve rekabetçi uygulamalarına bir yenisini daha ekleyerek Romanya’da Piteşti ile Köstence
limanları arasındaki otomobil taşımalarını demiryolu
ile yapmaya başladığını hatırlatan Küçükertan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Böylece Romanya-Türkiye arası otomobil ithalat taşımaları kapsamında Piteşti-Köstence
Limanı arası taşımalar demiryolu ile Köstence ve Derince
Limanları arası ise denizyolu ile gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Devreye alınan yeni vagonlar ile yıllık 20.000
adet aracın demiryoluyla taşınması gerçekleştirilmiş, karayolunda kat edilen toplam mesafe yıllık 2,2 milyon km
azaltılmıştır.”
Çevreci ve sürdürülebilir uygulamalarıyla lojistik sektörünün ‘yeşillenmesini’
sağlayan OMSAN Lojistik, bu alanda sektörün önde gelen isimlerinden.
Şirket, yurt çapında ve uluslararası platformlarda aldığı ödüllerle de bu
konudaki başarısını tescilliyor…
38-39
Ç
evre bilincinin oluşturulmasında öncü olmayı ve gelecek nesillere mümkün olduğunca temiz bir dünya bırakmayı hedefleyen
OMSAN, yeşil lojistik konusunda sektörün öncü
isimlerinden biri. Şirket, özellikle uluslararası taşımacılık hizmetlerinde intermodal taşımacılıktan yararlanarak, operasyonun niteliğine göre
değişen yükleri aynı taşıma kabı ve birden fazla
taşıma moduyla taşıyarak çevresel ve ekonomik riskleri azaltıyor. Karbon salımını azaltmak
için taşıma modları arasında değişim yapılması
ve çevreye daha az zarar veren modların tercih
edilmesi, çevre dostu motor ve araç teknolojilerinin tercih edilmesi, sevkiyat planlarının yeniden düzenlenmesi, sürücülere sürüş eğitimleri
verilmesi, beyaz ve mavi yaka çalışanları bilinçlendirmeye yönelik eğitimler düzenlenmesi
ve yeşil bina uygulamaları da, OMSAN’ın yeşil
lojistik adına hayata geçirdiği diğer operasyonlardan bir kaçı…
HABERLER
Orta ve Doğu Avrupa’da
stratejik ortaklıklar
K
üçükertan, 2016 yılına ilişkin beklentilerini de Lojistik
Ekipmanlar okuyucularıyla paylaştı: “2016 yılını yaklaşık % 20’lik bir büyüme ile tamamlamayı hedefleyen
OMSAN, müşterilerinin değişen ihtiyaçlarına hızlı uyum
sağlayabilmek için yeni depo yatırımları yapmayı ve mevcut depolarında kullanılan ekipmanları modernleştirmeyi
hedeflemektedir. Sürdürülebilir büyümeyi esas alan OMSAN; denizyolu ve demiryolu taşımalarının portföyündeki
ağırlığını artırmayı, gemi, lokomotif ve müşterilerinin sektörlerine özel vagon yatırımlarıyla intermodal taşımacılığın avantajlarını kullanarak, Anadolu’nun her köşesindeki
müşterilerini Avrupa’nın tamamına en rekabetçi koşullarda ulaştırmayı hedeflemektedir. Yapılanma hedeflerini bölgesel dinamikleri göz önünde tutarak belirleyen OMSAN,
Malatya’da yeni bir bölge müdürlüğü kurmak amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Türkiye’de veya Orta ve Doğu
Avrupa’da sinerji yaratılabilecek şirket satın alma / stratejik
ortaklıklar kurulması hedeflenmektedir.”
Mars’ın enerjisi
Geri dönüşüm lojistiğiyle
çevreye dev hizmet
yenilenebilir
kaynaklardan
geliyor!
O
MSAN Lojistik, “Geri Dönüşüm Lojistiği” faaliyetleriyle
de çevreye katkı sağlıyor. Şirket, petrol ürünlerinin ve
madeni yağların kullanımı sırasında ve kullanım sonrasında oluşan atıkların toplanması, taşınması, depolanması ve
bertarafı ile ilgili Petrol Sanayi Derneği tarafından 2004 yılında başlatılan “Atık Yağların Yönetimi” projesine, nakliyeden sorumlu iş ortağı olarak destek veriyor. PETDER “Atık
Yağların Yönetimi” projesi, 2012 Yılında Avrupa Tedarik
Zinciri Mükemmellik Ödülleri Yarışması’nda Avrupa’nın en
başarılı 5 çevreci lojistik projesinden biri olarak seçilmişti.
Ali Tulgar
Mars Logistics Genel Müdürü
Ofislerinde kullandığı enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan elde ederek çevreye büyük bir katkı sağlayan Mars Logistics, yıl içinde de Lüksemburg’daki
çevre dostu Intermodal taşımacılık yapılanmasını daha da geliştirmek için
yeni yatırımlar yapmaya hazırlanıyor…
L
ofis içi uygulamalarıyla da sektörün örnek isimlerinden
biri olarak dikkat çekiyor.
Çevreci yaklaşımlarının bir sonucu olarak 2015 yılında, artan filo ve sefer sayılarına rağmen bir önceki yıla
oranla araç başına 1,19 ton olan karbondioksit salımını 0,76 tona kadar indirmeyi başardıklarını söyleyen
Mars Logistics Genel Müdürü Ali Tulgar, “Mars Logistics, böylelikle karbondioksit salınımını bir önceki yıla
göre yüzde 36,19 oranında azalttı. Bir ağacın
yılda 12 kilogram karbondioksit absorbe
ettiğini ve 400 ağacın da bir hektarlık orman olduğunu düşünürsek Mars Logistics
bu azalma ile 385 bin 166 ağacı kurtarmış, yaklaşık 963 hektarlık bir orman kadar da çevreye katkı
sağladı” diye
konuştu.
40-41
ojistik sektöründe Türkiye’nin ilk onaylı Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınlayan firma olan Mars Logistics, “Çevresel duyarlılık bir zorunluluktur!” mottosuyla
oldukça değerli işlere imza atıyor… Bu yıl içinde Lüksemburg’daki çevre dostu Intermodal taşımacılık yapılanmasını daha da geliştirmek için yeni
yatırımlar yapmaya hazırlanan şirket,
HABERLER
Lojistik sektöründe çevre bilinci oluşturmak gerekiyor
Yeşil lojistik kavramının, Türkiye’de giderek daha fazla
önem kazandığını vurgulayan Tulgar, “Tüm dünyada olduğu gibi artık Türkiye’deki nihai tüketiciler de satın aldıkları malların ya da aldıkları hizmetlerin çevreye dost
olmasını talep ediyor. Bu da tüm firmaları bu konuda
hassas olmaya zorluyor” dedi. Bu sürecin, lojistik sektörüne de intikal ettiğine işaret eden Tulgar, sözlerini
şu şekilde sürdürdü: “Çevre dostu lojistik hizmet vermek hem müşteriler
açısından tercih sebebi olmanızı sağlıyor hem
de prestijli
bir şirket profili çiziyor. Ancak bizim hayata geçirdiğimiz
projelerin benzerlerini gerçekleştirmek için gerek vizyon gerekse yüksek maliyetli yatırımlar gerekiyor. Bu
sebeple bu tip projeler, kurumsal firmaların daha çok
gerçekleştirebileceği projeler oluyor. Öncelikle olarak
lojistik sektöründe çevre bilincini oluşturmak gerekiyor diye
düşünüyoruz. Akabinde firmaların bu alanda yatırım
yapabilmeleri teşvik edici
projeler geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz.”
Yeşil lojistik hizmetlerini
geliştireceğiz
Ofislerin enerji ihtiyacı
yenilenebilir kaynaklardan geliyor
Mars Logistics’in, dünya trendlerinin takipçisi olarak çevreye saygılı yaklaşımını sürdüremeye devam edeceğine
dikkat Çeken Tulgar, bu yaklaşımın önemli bir ayağı olan
“yeşil lojistik” hizmetlerini sürekli olarak geliştireceklerini söyledi. Yatırımlarını da yine bu alanda sürdüreceklerini kaydeden Tulgar, “Bunun yanında diğer hizmet
araçlarımız, tüm ekipmanlarımızı yine çevre dostu tercih
etmeye devam edecek, çalışanlarımızı bu konuda bilinçlendirmeyi sürdüreceğiz” dedi.
Şirket kültürü olarak çalışanlarına çevre bilincini oluşturmak için her yıl çevre eğitimleri planladıklarını aktaran
Ali Tulgar, elektrik, doğalgaz, benzin, mazot gibi enerji
kaynaklarını daha az tüketerek, enerji verimliliğini arttırmayı hedeflediklerini söyledi. Tulgar, sözlerini şöyle
sürdürdü: “2007 yılından beri ofislerimizde tükettiğimiz
elektrik enerjisini, HES’ler ve Doğalgaz Kombine Çevrim Santralleri’nde elektrik üretimi yapan Voytron firmasından yeşil enerji olarak satın alıyoruz. Böylelikle
ofis ihtiyacımızın bir bölümünü yenilenebilir enerji
kaynaklarından temin etmekteyiz. Ayrıca ofislerimizde masa altlarında evsel atık kutuları ve ofis
içlerinde ambalaj atığı kutuları bulundurarak
atıkları kaynağında ayrıştırıyor ve geri kazanım için fırsat oluşturuyoruz. Şirket
olarak yeni depolarımızda elektrikli
kaldırma ekipmanlarını kullanıyoruz. Dizel ekipman kullanımını
azaltıyoruz. Yine enerji verimliliği için ofislerimizde
merkezi ısıtma ve soğutma sistemlerini
tercih ediyoruz.”
2016’da yüzde 12 büyüyeceğiz
42-43
Şirket olarak 2016 yılı için yüzde 12’lik bir büyüme
hedeflediklerini söyleyen Ali Tulgar, “Yıl içerisinde
Lüksemburg’daki çevre dostu Intermodal taşımacılık
yapılanmamızı daha da geliştirmeyi planlıyoruz, bu
proje için yatırımlarımız söz konusu olacak. İhtiyaçlarımız doğrultusunda filo ve depo yatırımlarımızı
da sürdürüyor olacağız. Ayrıca uzun zamandır gündemimizde olan lojistik merkezimizi Hadımköy’e taşıma projemizi 2016 yılının son çeyreğinde gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
Sektörün ilk onaylı
sürdürülebilirlik raporu
“Çevresel duyarlılık
bir zorunluluktur!
Sürdürülebilirliğin kendileri için; ekonomik büyüme ve
refah seviyesini yükseltme çabalarını, çevreyi ve yeryüzündeki tüm insanların yaşam kalitesini koruyarak gerçekleştirme yöntemi anlamına geldiğinin altını çizen
Tulgar, dünya çapında faaliyet gösteren öncü şirketlerin
kullandığı bir raporlama standardı olan Küresel Raporlama Girişimi (GRI-Global Reporting Initiative) “C” seviyesi
ilkelerine uygun olarak hazırlanan sürdürülebilirlik raporuna sahip olan Türkiye’deki ilk lojistik şirketi unvanını
sahip olduklarının da altını çizdi. Tulgar, “Mars Logistics
olarak, Ekonomik sürdürülebilirliğin vazgeçilmez unsurlarını; operasyonel verimlilik ve müşteri memnuniyeti
olarak tarif ediyor, müşteri odaklı bir kalite anlayışıyla
mevcut müşterilerinin beklentilerini ve ihtiyaçlarını iyi
analiz edip, yeni müşterileriler kazanmaya devam ediyoruz. Her konuda olduğu gibi performansı iyileştirmenin
yolunun da ölçümlemeden geçtiğinin bilinciyle, memnuniyet anketleri yapıyor ve paydaşlarımıza performanslarımızı değerlendirme fırsatı veriyoruz” ifadelerini
kullandı.
Çevresel duyarlılığı bir zorunluluk olarak değerlendirdiklerini anlatan Tulgar, özellikle enerji verimliliği, karbondioksit emisyonlarının azaltılması ve atık yönetimi
alanlarında büyük hassasiyet gösterdiklerini ifade etti.
“Faaliyetlerimizden kaynaklanan karbon ayak izini ölçmek ve karbon salımını azaltmak önümüzdeki dönem
için hedeflediğimiz aksiyonlar arasında yer alıyor” diyen
Tulgar, “Şirket olarak enerji verimliliğini destekleyecek
uygulamalar ve ürünleri tercih ediyor, çalışanlarımızı
konu ile ilgili bilinçlendiriyoruz. Filomuzu çevre dostu
araçlardan seçiyor, merkez ofisimizdeki tüm aydınlatmalarda floresan lambalar kullanıyoruz” diye konuştu.
MAKALE
Yeşeren Lojistik,
“Yeşil Lojistik”
[email protected]
Atilla Yıldıztekin
Lojistik Yönetim Danışmanı
Ü
zerine yaşadığımız dünya, ayağımızı bastığımız toprak,
içtiğimiz su ve içinde yaşadığımız atmosferden soluduğumuz hava kirleniyor. Küreselleşme, sanayileşme, tüketimin yarattığı çevre kirliliği yakın gelecekte dünyamızı
yaşanamaz bir hale getirecek. Artık milli sınırlarımız içindeki
çevre koruma önlemleri yetersiz kalmakta. Her türlü atık, artık sınırlarımızı pasaportsuz aşıyor ve bize dünyanın gerçekte siyasi sınırlardan oluşan bir ülkeler bütünü olmadığını bir
daha bizlere hatırlatıyor
Tüketim kirlenmenin birinci nedenidir. Tükettiğimiz için kirletiyoruz. Tüketim için üretim yapmak zorundayız, ürettiğimiz için kirletiyoruz. Ürettiğimizi tüketime taşımamız gerekiyor, mevsimsellik nedeniyle depolamamız şart. Lojistik de
bu nedenle çevresel kirlenmede devrede.
Ürettiğimiz ürünlerin, üretim aşaması dışındaki her türlü hareketinden lojistik sorumlu. Üretimlerin endüstriyel atık veya
CO2 emisyonu dışında her adımında çevreyi kirleten unsur
lojistik. Çevre kirlenmesinin kontrolü için lojistik hizmetlerin
de çevre kirliliği açısından denetlenmesi gerekmekte. Dünya
üzerinde yeşil etiketli ürünler diye üretimi ve satışı başlayan
yeni bir akım söz konusu. Bu etiket şu anda çevre koruma
koşullarına dikkat ederek üretilen ürünlere verilen bir hak.
Tüketiciler satın aldıkları ürünlerin yeşil etiketli olmasına dikkat etmeye başladılar.
Yapabileceğimiz ilk şey “carbon foot print” dediğimiz karbon dioksit çıkışını azaltmak olacaktır. Bunun için kaliteli
yakıt kullanılması, araç bakımlarının düzgün yapılması, eski
model motorların devreden çıkartılması, araçların rölantide çalışmasının önlenmesi, taşımaların tam dolu araçlarla
yapılması, taşımanın kara yolundan deniz ve demir yoluna
aktarılması için intermodal taşımanın desteklenmesi, atık
yağların malzemelerin yakılmadan imhası gibi tedbirler alınmakta. Kargo dağıtıcı kuruluşlar artık güneş enerjisi veya
elektrikle çalışan şehir içi dağıtım araçları siparişi vermekteler. ABD de başlayan bu uygulama gelecekte şehir içinde
düşük trafik hızından dolayı fazla yakıt tüketilmesine de bir
çözüm olacaktır.
Çevreye olumsuz etkisi olan bir diğer operasyon da malzeme geri dönüşleri. Maliyeti arttıran, gereksiz taşımaya yol
açan, düşük kapasiteyle çalışılan, geri dönüşlerin azalması
için yerinde yeniden kullanılabilen ambalaj malzemelerinin kullanılması, koruyucu taşıma yöntemleriyle ürün raf
ömürlerinin uzatılması planlanmakta.
Küresel lojistik şirketler “yeşil lojistik”, “sürdürebilir çevre
koruma”, “sosyal sorumluluk” gibi mesajlarla, herhangi bir
müşteri baskısı olmadan küresel kirlenmenin engellenmesine destek olmaktalar. Şu anda bir pazarlama aracı olarak
kullanılan ve kurumsal hedefler içinde görünen yeşil lojistik çalışmaları, yakında BM’nin başlatmasıyla, devletlerin
kanunlarıyla ve tüketicinin baskısıyla zorunlu hale gelecektir. Ülkemizde de lojistik sektöründe çalışan tüm kurumların bir gün karbon ayak izlerini azaltmayı düşünmeye başlamalarının zamanı gelmektedir. Gelecekte yapmak
zorunda kalacağımız bu çalışmayı, bu günden öğrenmek
ve planlamak zorundayız.
Wal-Mart gibi büyük zincirler üreticilerin üretim süreçlerini
kontrol etmeye, marketlerindeki yeşil etiketli ürünlerin sayısını arttırmaya, hatta gelecekte sadece yeşil etiketli ürün
satmaya yönelik çalışmalar yapmakta. Wal-Mart’ın tüm
dünya üzerinde ürün satın aldığı 100.000 üreticiye bir soru formu yollayarak; üretimlerinde ne derecede çevre koruma kurallarına dikkat ettiklerini sorguladığını
biliyoruz. Bu soru formunda, fosil
yakıt kullanımını, gaz emisyonunu, su kullanımını ölçmekte
ve gelecek yıllar için hangi
oranda azaltma yapmayı taahhüt ettiklerini de istemekteler. İnanıyorum ki bu taahhütlerin
kontrolleri de yıllar içinde yapılacaktır.
Lojistik şirketlerimiz de aynı tedarik zinciri içinde yer almakta ve yeşil etiketli ürünlerin taşınmasında, depolanmasında, yeşil zincirin bozulmamasına dikkat etmek durumundadır. Bu gün için “bağlayıcı” bir baskı olmamasına
rağmen, bu geleceğe hazırlık yapmak durumundayız. Üreticilere yapılan baskı bir gün lojistikçilere de yapılacaktır.
Sadece denetimlerin, belediyelerin, çevre kuruluşlarının
baskısı yeterli olmamaktadır. Zincir mağazalar kendilerine
düşen sorumluluk bilinci içinde, yeşil lojistiği de zorunlu
hale getireceklerdir. Yeşil ürünlerin taşınmasında yeşil lojistik unsurları devreye girecektir.
Birim ürün taşıma başına CO2 emisyonu, gürültü kirliliği,
Intermodal taşıma oranı, depolama alanlarının çevreye
etkisi, depo içinde ve açık alanlarda elektrikli forklift kullanımı, depolarda ısınmanın ve soğutmanın karbon türevleri dışındaki kaynaklarla ( rüzgar, güneş enerjisi, jeotermal
enerji, yer altı ısıtması) şeklinde yapılması, şehir içi dağıtımlarda fosil yakıt kullanmayan araçlarda dağıtım yapılması,
atık malzemelerin değerlendirme istasyonlarına taşınması
gibi konular yakın bir süre içinde lojistik şirketlerin yöneticilerinin masalarına gelecektir.
Ülkemizde bu geleceğe hazır bir lojistik şirketi yoktur. Şu
anda bir pazar baskısının olmaması da, bu işte şirketlerimizi tembelliğe itmektedir. Baskının olmaması gereken
ilginin olmamasını gerektirmemelidir. Üretici şirketlerimiz
tedarik zincirlerini, lojistik şirketlerimiz de iş yapma şekillerini incelemek, çevre kirletme ölçümlerini yapmak ve ölçmek durumundadır. Bu çalışmanın bir iş gücü kaybına, bir
kaynak israfına yol açmayacağını biliyorum. Önemli olan
gelecekte bir risk olarak görünen, ancak zorunluluk haline gelince kriz yaratmayacak şekilde
süreçlerimizi yeşil lojistikçi gözlüğüyle
incelememiz olmalıdır.
Günümüz dünyasında her şey çok
renklidir. Bir gün tüketicilerin satıcıları, satıcıların üreticileri ve
üreticilerin de lojistikçileri zorlayacağı yemyeşil bir dünya görüntüsü beklentisi içinde olacağız. Yeşil yeşil bakacağımız
günler için gözünüze uygun, yüzünüze yakışan,
kesenizi zorlamayacak
gözlüklerinizi seçmeye
başlayın diyorum.
44-45
Geri dönüşlü malzemelerin kullanılması, çöp değerlendirme
merkezleri, fosil yakıtlara bağımlılığın azaltılması, yenilenebilir kaynakların teşvik edilmesi tüketim alanındaki tedbirlerden bazıları. Tüketiciler bu konuda bilinçleniyor, örgütleniyor ve tedbirler alıyorlar. Üretimde de benzer çalışmalar
var.
Çevreyi kirletmeyecek hammadde ve üretim teknikleri teşvik ediliyor, üretim çevrenin kontrolü altına giriyor. Sırada
Lojistik var artık. Lojistiğin de çevrede yarattığı olumsuz etkisini “yeşil lojistik” olarak çözmeye çalışıyoruz.
Depolarımızın çatılarını da güneş enerjisiyle elektrik üretebilecek alanlar olarak kullanmaya başladık. Isıtmada,
aydınlatmada, forklift şarjında kendi ürettiğimiz çevre
dostu güneş enerjisini kullanabiliyoruz artık. Çatılara yağan yağmur suyunu yer altı depolarında toplayarak çevre
temizliğinde hatta bahçe düzenlemesinde değerlendirme
olanağımız var.
MAKALE
“Özür Dileriz Dünya
Lojistik de Suçlu”
Oruç Kaya
Lojistik Yönetim Danışmanı
[email protected]
46-47
Dünya, güneşten gelen ışınlarından çok dünyadan yansıyan
güneş ışınlarıyla ısınır. Yansıyan güneş ışınları, atmosferdeki
sera gazları)tarafından tutulur (sera etkisi) ve sıcaklığın belirli
bir seviyede tutulmasını sağlar. Aslında sera gazları, yaşamın
var olması için gerekli sıcaklığın ve iklimlerin oluşumunda
en önemli role sahiptir. Günümüzdeki tehlike, insanların faaliyetleri (üretim, tüketim, dolaşım vs.) sonucu atmosferdeki
sera gazlarının miktarının artmasıyla (fosil yakıt kaynaklı CO2
ve N2O, çöp vb. kaynaklı CH4 ve buzdolabı, lamba vb. elektrikli aletler kaynaklı karbon ve sülfür) doğal sera etkisinin
olumsuz etkilenmesi ve küresel ısınmanın hızla artmasıdır.
Nakliye ve lojistik faaliyetler, atmosferdeki sera gazlarının
miktarının artmasına ve dolayısıyla küresel ısınmanın artmasına ve ayrıca doğanın kirlenmesine neden olan farklı unsurlardan birisidir. Dünyadaki toplam sera gazı emisyonunun
(salınım) 6 %’sı ticari mal taşıma ve lojistik (depolama, paketleme vs) faaliyetlerden kaynaklanmaktadır. Bunun; 89 %’u
taşıma (57 %’si karayolu, 18 %’i denizyolu, 11 %’i havayolu,
4 %’ü demiryolu) ve 11 %’i lojistik tesisler ve bu tesislerdeki
faaliyetlerden oluşmaktadır. Türkiye’nin 1990 yılı emisyonu,
187,03 Milyon ton CO2 Eşdeğeri ve 2010 yılı ise 401,93 Milyon ton CO2 Eşdeğeri olup 1990 – 2010 döneminde 115 %
arttırmıştır. Türkiye’nin nakliye kaynaklı 1990 yılı emisyonu,
26,23 Milyon ton CO2 Eşdeğeri ve 2010 yılı ise 45,14 Milyon
ton CO2 Eşdeğeri olup 1990 – 2010 döneminde 72% arttırmıştır.
2010 yılındaki toplam nakliye kaynaklı emisyonun 17,1 %’i
LCV denilen ufak ticari araçlar ve 7,1%’i ise kamyon kaynaklıdır (41,1 % araba, 4,5% minibüs, 29% otobüs ve 0,8%
motorsiklet) Dünyadaki sera gazının olumsuz etkisi ve sonucunda küresel ısınma tehlikesinin azaltılması için toplam
CO2 Eşdeğeri emisyonun, yaklaşık 17 Milyar ton (GtCO2e –
gigatonnes) azaltılaması gerekmektedir. Bu miktarın 13 %’ü
yani 2.1 Milyar tonu ise nakliyeden gelmelidir. 05.12.2008
- 27075 Numaralı “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği”
ile binalarda enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, enerji israfının önlenmesi ve çevrenin korunması amaçlanmış ancak depolar, bu yönetmeliğin kapsamı
dışında tutulmuştur.
E-Ticaret için yapılan lojistik operasyonda; dağıtım yapılacak kişi evde ise 181 gCo2 emisyon, dağıtım yapılacak kişi
eğer evde yok ve iki gün gidilmesine karşın teslim edilemedi
ise 316 gCO2 emisyon ve müşteri iadesi depoya (40 Km) getirilirse 8.300 gCO2 emisyon oluşur.(7) Atmosferdeki CO2’ i
fotosentez yoluyla uzaklaştıran ormanlık alanların azaltılmasını sağlayan Ağaçları koruyamazsak ne olacak? Tutunacak
dalımız kalmayacak ve dünyada yaşam kolay olmayacak...
Eğer dikilen her ağacın yılda 12 kg CO2 emdiğini ve ömrü
boyunca ise 1 ton CO2 bertaraf ettiğini unutmazsak kesilen
her ağacın dünyamız, bizim, çocuklarımız ve geleceğimiz
için ne kadar önemli olduğunu anlayabiliriz. Bu sözüm, anlayana veya anlayabilecek olana !!!!
Lojistik işine gönül verenlerdaha yeşil bir lojistik ve daha yeşil bir çevre için çalışalım. Dikkat..sadece daha az emisyon
sunan “yeşil” kamyonlarla veya intermodal veya demiryolu
taşıması ile küresel ısınmanın azaltılması ve çevrenin temiz
tutulması sağlanamaz. Lojistik faaliyetlerde (depoda verimlilik ile daha az ekipman, daha iyi envanter yönetimi ile
daha az alan ve daha az alanda daha az enerji tüketimi, iş
planlaması ile geç saatlere kalmak yerine depoda gün ışığından faydalanma, paketlemede değişim, ağaç doluluk oranı,
doğru sipariş karşılama yönetimi ile daha az “back order” ve
daha az tekrar taşımalar vs...) iyileştirmelerin yapılması zorunludur.
Saygılarımla...
HABERLER
Air Dome hava destekli alan kapatma
sistemleri Broadwell ile Türkiye’de
Kolonsuz
en geniş depo sizinki olabilir
Çok geniş bir araziniz var. Ekonomik ve çevreye duyarlı büyük bir depo kurmak istiyorsunuz. Artık işiniz hiç de zor değil. Çünkü ,
Yeditepe Eğlence A.Ş. aracılığıyla ülkemizde faaliyetlerine başlayan Broadwell Türkiye, çözümleriyle geldi.
A
ir Dome uygulamasının ilk kez Antalya Büyükşehir
Belediyesi’nin çocuklar için bir kompleks yapmak istemesiyle başladığını vurgulayan Broadwell Türkiye Şirket Ortağı
Orkun Karayel , “Çocukları sağlıklı bir ortamda eğlendirmeyi
hedefliyorduk. Bununla ilgili araştırmalarımız sırasında karşımıza öyle bir ürün çıktı ki hem eğlence, hem lojistik hem fuar
alanı, hem sosyal alan kapama alanları ile ilgili her ihtiyacı
karşılayacak özel bir yapı. Çin’e gittik, 8 bin metre kapalı alan,
22 metre yüksekliğinde bir yeri gezdik. Burada mısır depoluyorlar. Kolonsuz 8 bin metrekare bir alan gözünüzün önüne
getirin! Air Dome kolonsuz olduğu için hiçbir şekilde bir alan
kaybı yaşanmıyor. Sistem havayla şişiyor, şişme tamamlanınca
kompresörler duruyor. Ne zaman ki, bir hava kaybı söz konusu oluyor, o dakika kompresörler devreye giriyor ve şişmeye
başlıyor”. Kanada merkezli Broadwell firmasıyla böylece tanıştık ve Türkiye, Ortadoğu ve Avrupa bayiliğini aldık. sözleriyle
ilk uygulamanın öyküsünü aktardı.
48-49
Çift katta iklimlendirme de
yapılabiliyor
Air Dome’un şimdilik soğuk hava deposu olarak kullanılmayacağını, ancak bunun dışında her türlü kullanıma hazır
olduğunu vurgulayan Karayel şöyle devam etti: “Ürün, tek
kat ve çift kat olarak yapılıyor. Tek kat olduğunda herhangi
bir yalıtım sistemi olmuyor. Çift katta ise iklimlendirme bile
yapabiliyorsunuz. Yani, içerinin havasını belli bir derecede
tutabiliyorsunuz. Çift katta metrekare maliyeti biraz daha
farklı oluyor.”
Balıkesir Belediyesi’nin 4 bin 600 metrekarelik siparişini 3.5
ayda teslim ettik. Şu anda da 23 Nisan’da açılması planlanan 5 bin 600 metrekarelik ürünümüzü Antalya’da kuruyoruz. Air Dome büyük alanların hızlı, ekonomik, çevreye
duyarlı, kolonsuz en geniş depolama alanını sağlar” diye
konuştu.
HABERLER
K
SATIR BAŞLARIYLA AIR DOME
onecranes’in Türkiye pazarına sunduğu kanca emniyet mandalı tutucusu kancaya yük bağlanırken ya da çözülürken,
kanca mandalının elle açık tutulma zorunluluğunu ortadan
kaldırıyor. Mandal açıkken tutucu kilitleniyor ve yükün kancaya
bağlanması esnasında meydana gelebilecek parmak, el ve sırt
yaralanmalarını önleniyor. Bu yeni güvenlik özelliği, eski kanca
tiplerine de sadece dakikalar içerisinde eklenebiliyor, vinç operatörlerinin günlük işlerini kolaylaştırarak uygulamaları hızlandırıyor.
Şimdiye kadar inşa edilen en büyük kolonsuz Air
Dome 127 bin metre kare. Bu da 25 futbol sahası büyüklüğü anlamına geliyor.
İstenilen renk seçeneği, logo ve baskı uygulamaları
yapabiliyorsunuz.
Elektrik, mekanik ve iklimlendirme sistemleri birbirine
entegre. Sistemin uzaktan takip ve kontrolü yapılabiliyor.
Otomatik çalışan havalandırma sistemiyle kapalı alanda sürekli filtrelenmiş taze ve temiz hava bulunuyor.
Yağmur suyu paneli ve güneş paneli montajına uygun.
Patentli ve enerji tasarruflu aydınlatma sistemi mevcut.
Air Dome’un kumaşı, kendini temizleme yeteneği
olan, aşınma ve yanmaya dayanıklı 20 yıl garantili.
Alevle temas etmeden tutuşmuyor. Alevle temas bittiğinde ise sönüyor.
Broadwell, dünyada tek patentli halat bağlama sistemine sahip firma
KONECRANES KANCA
Patentli ve Enerji tasarruflu
aydınlatma sistemi
emniyet mandalı tutucusu
artık Türkiye’de
KULLANIM ALANLARI
Hastane ve acil sağlık hizmetleri
Konecranes Kanca Emniyet
Mandalı Tutucusu, kanca
kullanımını hızlı ve kolay bir
hale getirerek güvenliği ve
verimliliği artırıyor.
Kanca emniyet mandalı
tutucusunun avantajları
Emniyet Mandalı tutucusu, mandal açık konumdayken kilitlenerek vinç operatörlerinin yükü bağlarken ya da çözerken,
mandalı elleriyle açık tutmak zorunda kalmadan çalışmalarına
olanak sağlıyor. Tutucu, parmakların mandala sıkışması vb. gibi
oluşabilecek iş kazası risklerini asgari düzeye indiriyor. Yükün
bağlanmasının ardından mandal otomatik olarak kapanıyor.
Mandal tutucu doğru kullanıldığında, güvenlik mandalının açık
kalmış olmasından dolayı meydana gelebilecek yükün düşme
riskini azaltıyor.
Askeri projeler
Sanayi
Lojistik depolar
Spor – eğlence
Fuar – gösteri
Tarım – sera
Madenler
50-51
Liman – silo
HABERLER
Otokar, 2016’da gözünü
kamyon pazarına dikti
Küçük otobüs
ihracatında lider
Otokar’ın Ar-Ge çalışmalarından aldığı güçle, yurt içi ve
yurt dışında her ihtiyaca uygun otobüs üretip, bulunduğu
pazarlarda geniş ürün gamıyla farkını ortaya koyduğunu
söyleyen Basri Akgül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Müşterilerimizin tüm beklentilerini karşılayabilecek ürünleri ve çözümleri geliştirmek için çalışmalarımızı ve yatırımlarımızı
ara vermeden sürdürüyoruz. Ar-Ge harcamalarımızın son 5
yılda cirodan aldığı pay yüzde 4. Türkiye’nin en çok patent
başvurusu yapan ilk 5 kuruluşu arasında yer alan Otokar,
yurt içi ve dışında toplam 246 patent ve endüstriyel tasarımın sahibi. Bu çalışmalar ışığında hem tasarım hem de üretim kabiliyetimizi daha da üst seviyeye çıkardık.”
İhtiyaca uygun değişiklikleri kısa sürede gerçekleştirebilmeleri sayesinde özellikle ihracat pazarlarında başarılı
olduklarının altını çizen Akgül, “Türkiye’de elde ettiğimiz başarıyı, Avrupa’daki şirketimizin performansı sayesinde, 2015’i
küçük otobüs ihracatında lider olarak kapattık. Malta’dan 176
adet ile bugüne kadar alınan en büyük sağdan direksiyonlu
otobüs siparişini aldık. Doruk otobüslerimizin Malta’ya teslimatlarını gerçekleştirdik, Kent otobüslerinin üretimleri sürüyor. Toplamda 561 adet otobüs ihracatı gerçekleştirdiğimiz
2015 yılında, Avrupa’da en büyük pazarlarımızdan olan Fransa, İtalya, İspanya, Belçika, Almanya ve Slovenya’da satış adetlerimizi artırdık. Fransa’da en çok satılan Türk otobüs markası
olduk” diye konuştu.
“Yeni yılda treyler ve kamyonda da iddialıyız”
Treyler üretiminde müşteri ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda geniş bir ürün gamına ulaştıklarını da belirten Akgül,
“2015’te yurtiçi nakliye araçlarına ağırlık verdik. Ayrıca, teknolojisi, uluslararası standart ve regülasyonlara uygunluğu
ile pazarda öncü olan ADR’li tankerde ve frigorifik araçlarda
iddiamızı sürdürdük. Tehlikeli madde taşımacılığı, bozulabilir
gıda taşımacılığı ve yurtiçi nakliye sektörlerindeki hareketliliğin 2016’da da devam edeceği düşüncesindeyiz. Treyler
pazarındaki yeni ürünlerimizi 2016 yılında tüketicilerimizin
beğenisine sunmaya devam edeceğiz.”
Kamyon pazarında 2015’i, rekabetin yoğun geçtiği bir yıl olarak değerlendiren Akgül, “Tasarımı, dayanıklılığı, taşıma kapasitesi ve düşük bakım giderlerine sahip hafif kamyon Atlas
ile pazardaki konumumuzu güçlendirmek için yapılanma çalışmalarımız devam etti. Özellikle Atlas’ın kamu hizmetindeki
yaygın kullanımı devam etti. 2016’da da mevcudu koruyarak,
satış ağımızı daha da güçlendirerek tanıtım faaliyetlerimizi
artıracağız” dedi.
52-53
Otokar, geçtiğimiz yılı da lider kapatarak, üst üste 6 yıl Türkiye’nin en çok tercih
edilen otobüs markası olan Otokar, yeni yılda kamyon pazarına yönelik yeni bir
yapılanmayla büyümesini sürdürmek istiyor.
A
ir Dome uygulamasının ilk kez Antalya Büyükşehir
Belediyesi’nin çocuklar için bir kompleks yapmak istemesiyle başladığını vurgulayan Broadwell Türkiye Şirket Ortağı Orkun Karayel , “Çocukları sağlıklı bir ortamda
eğlendirmeyi hedefliyorduk. Bununla ilgili araştırmalarımız sırasında karşımıza öyle bir ürün çıktı ki hem eğlence, hem lojistik hem fuar alanı, hem sosyal alan kapama
alanları ile ilgili her ihtiyacı karşılayacak özel bir yapı.
Çin’e gittik, 8 bin metre kapalı alan, 22 metre yüksekliğin-
de bir yeri gezdik. Burada mısır depoluyorlar. Kolonsuz
8 bin metrekare bir alan gözünüzün önüne getirin! Air
Dome kolonsuz olduğu için hiçbir şekilde bir alan kaybı
yaşanmıyor. Sistem havayla şişiyor, şişme tamamlanınca
kompresörler duruyor. Ne zaman ki, bir hava kaybı söz
konusu oluyor, o dakika kompresörler devreye giriyor ve
şişmeye başlıyor”. Kanada merkezli Broadwell firmasıyla
böylece tanıştık ve Türkiye, Ortadoğu ve Avrupa bayiliğini aldık. sözleriyle ilk uygulamanın öyküsünü aktardı.
HABERLER
TEMSA, Aselsan
ile %100 yerli
araç üretecek
Dinçer Çelik
TEMSA Genel Müdürü
2015’te tüm ürün segmentlerinde satış adetlerini yükselterek, pazar
liderliğini pekiştiren TEMSA, Aselsan ile birlikte %100 yerli araç üretmek
üzere kolları sıvadı.
2
014 yılında 1.700’ü aşan satış seviyesi elde eden
TEMSA, TUİK verilerine göre 2015’te bu rakamı
2.250’ye yaklaştırdı ve %30 büyüme gerçekleştirdi.
TEMSA’nın 2016’da çok ses getireceğine inandığımız
projesini Genel Müdür Dinçer Çelik açıkladı. Buna
göre motor dahil, tüm yürüyen aksamı Aselsan’dan,
diğer tüm elemanları TEMSA’dan olmak üzere yeni
bir Avenue EV üretilecek. 2015 yılında 6 yeni ürünü
pazarla buluşturan TEMSA, 2016 yılında ise pazara 9
yeni ürün sunacak.
Teknoloji şirketi olma yolundayız
Ar-Ge merkezinde 180 kişilik bir ekiple çalıştıklarını ve
sektörün en yenilikçi ve girişimci şirketi olduklarını belirten Dinçer Çelik, “Bütçemizin %4’ünü Ar-Ge harcamalarına ayırıyoruz. Pazarı ve müşterilerimizi dinliyor ve
ürünlerimizi bu yönde geliştiriyoruz. Tedarikçilerimizle
ve üniversitelerle yaptığımız ortak projelerle ve istihdam
ettiğimiz uzman kadrolarla Ar-Ge’miz de büyüme devam
ediyor, teknoloji şirketi olma yolunda ilerliyoruz” dedi.
54-53
54-55
Otobüste tüm segmentlerde
pazar büyüdü
TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, basın toplantısında 2015 yılında TEMSA’nın pazara yönelik yürüttüğü çalışmalar ve pazarda yaşanan
gelişimi aktararak başladı. 2015 yılının zorlu bir
yıl olduğunu belirten Dinçer Çelik, “ Seçim süreçlerine, dünyadaki ekonomik dalgalanmalara
ve pazarlarda yaşanan olumsuzluklara rağmen,
Türkiye otobüs pazarı, yılı tüm segmentlerde
büyüyerek kapattı ve 2015’te Türkiye de %30’u
aşan büyüme ile 8400 adet otobüs satıldı ” dedi.
2016’da 9 yeni ürün
2016’ya TEMSA hızlı giriş yaptı
2016 yılında da yoğun bir lansman programları bulunduğunu belirten TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, “2016
yılında 9 yeni ürünü pazara sunacağız. TEMSA, 2016 yılı
sonunda 25 ürünle pazarda yerini alacak. TEMSA, ürün
gelişiminde lider marka olmaya devam edecek” dedi.
2016 yılına 2015’te olduğu gibi hızlı bir giriş yaptıklarını
belirten TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, “2015’e sektörün lider firmaları Metro Turizm ve Kamil Koç şirketlerine teslimatlar yaparak adım atmıştık. Bu yıl da yine sektörümüzün lider firmaları arasında yer alan Pamukkale
Turizm’e teslimat yaptık. Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne
Avenue LF18 araçlarımızın teslimatını gerçekleştirdik.
Önümüzdeki süreçte de birçok firmaya teslimatlarımız
devam edecek” dedi.
Temsa’ya Çin’den
teklif yağıyor
Sabancı Holding kuruluşlarından olan
ve bir süredir yeniden yapılanmaya
giderek adeta kendisini yenileyen
Temsa, Avrupa ve ABD pazarlarını
hedefleyen Çinlilerin gözdesi oldu.
Nitekim Temsa’ya, Çinli üreticilerden
işbirliği teklifleri geliyor.
K
endilerinin de tüm otomotivciler gibi ürün geliştirme
ve maliyetleri düşürme amacıyla farklı işbirliği fırsatlarına baktıklarını kaydeden Dinçer Çelik, özellikle, ABD
ve Avrupa’da homologasyon ve kalite sorunları yaşayan
Çinlilerin yakın takibine girdiklerini belirtti.
Çelik, “Çin’in en büyük üreticilerinden bir tanesi bizimle
söz konusu pazarlara girebilmek için ilgileniyor. Bizden
50 kat büyük bir firma, ama bizim tecrübemizden faydalanmak istiyor. Henüz kesinleşen bir şey yok, fakat görüştüğümüzü söyleyebilirim” yorumunu yaptı.
HABERLER
Tırsan, 2016’da ihracatını
yüzde 50 artıracak!
2015 yılını değerlendiren ve yeni yıla
ilişkin beklentilerini sektörle paylaşan
Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı
Çetin Nuhoğlu, şu an 3 bin olan
ihracat adedinin yeni yılda 4 bin 500’e
çıkacağını söyledi.
Çetin Nuhoğlu
Çetin Nuhoğlu: Seneyi
9 bin satışla kapatırız
Tırsan Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu da yaptığı değerlendirmelerde, 2015 yılını toplamda 9 bin satışla kapayacaklarını söyledi. Sektörün kanayan yarası merdiven altı sorununa da değinen
Nuhoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ““Bu seneyi 6 bin yurtiçi ve 3 bin
yurtdışı olmak üzere 9 bin satışla kapatırız. Ağırlığımız tenteli treylerde oldu. Türkiye’deki 6 firmaya göre pazar payımız arttı ama merdiven altı tabir ettiğimiz firmalar da pazar payını artırdı. O yüzden
aynıyız. Standartların oluşmaması denetim eksikliği, yatırımcıyı
mağdur ediyor. Kayıt dışı devam ediyor ama %100 önlem alınabilir. Sadece kamuda entergrasyon ve koordinasyona ihtiyaç
var. Otoriteler yanyana gelip düzenlemeleri birbirine aktarırlarsa hem vergi kaydı olmayacak hem yatırımcı mağdur olmayacak hem de standartlar yükselecek ve haksız rekabet
ortadan kalkacaktır. Merdiven altının en çok olduğu
damper segmentidir ve iki firma bu yüzden kapatmak zorunda kaldı.”
Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı
İhracat ikiye katlanacak
56-57
T
ırsan Treyler Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, düzenlediği basın toplantısıyla 2015 yılını değerlendirdi, 2016’ya ilişkin beklenti ve planlarını paylaştı. Tırsan Treyler Yönetim Kurulu Üyesi
ve İletişim Koordinatörü Ayşenur Nuhoğlu’nun da
katıldığı toplantıda, şirketin yeni logosu da beğeniye sunuldu. Sunumuna, Tırsan’ın 38 yılda geldiği
noktayı ve kilometre taşlarını anlatarak başlayan
Ayşenur Nuhoğlu, ülkede ve dünyada yaşanan gelişmelerden dolayı 2015’in zor bir
yıl olduğuna dikkat çekti. İki seçim
ve gelişen bir takım siyasi gelişmelerden dolayı 2015’in zor
geçtiğini anlatan Ayşenur
Nuhoğlu, dalgalı geçen
Türkiye treyler pazarında toplam
satış adetlerinin 6
bini geçtiğini ve
sektörde liderliklerini devam
ettirdiklerini
vurguladı.
Avrupa’da büyümeye
odaklanıyoruz
Türkiye treyler sektöründeki liderliklerini
Avrupa’ya taşıyacaklarını söyleyen Ayşenur
Nuhoğlu, “Tırsan’ın Avrupa’da başarısı katlanarak devam ediyor. Biz Avrupa’da büyümeye odaklanıyoruz. Bizim hedef
pazarlarımız var. Bu hedef
pazarlarda yüzde 63 hacmimizi büyüttük. Avrupalı
en büyük 10 treyler üreticisinden fazla büyüdük.
Ar-Ge bizim için önemli. Ciromuzun 1.9’unu Ar-Ge’ye
ayırıyoruz. Patent sayısında
Türkiye’de ilk 10’unun içindeyiz. Bu zamana kadar da
59 patent başvurusu yaptık” dedi.
2016 yılında ise öncelikli hedeflerinin yurtdışında
büyümek olduğunu dile getiren Çetin Nuhoğlu,
3 bin olan ihracat sayısını 4 bin 500’e çıkarmayı
amaçladıklarını kaydetti. Nuhoğlu, “Birinci Pazar olan Almanya ve Avrupa’nın 3. büyük pazarı
haline gelen Polonya’ya ihraç edilen treylerlerin
%100’ü Kassbohrer olarak biziz. Geçen seneye
göre bu sene %7 büyüdük. Yeni bayilikler konusunda ise çalışmalarımız devam ediyor. Son 4 yıldır
ciddi ürünleri piyasaya çıktı ve devam edecek” diye
konuştu. Nuhoğlu, Rusya konusunda ise şunları söyledi: “Belirsizlik yönetilemez. Belirsizliği riske çevirip ve
risk yönetilebilirliği kavramı vardır. Rusya artık bir risktir.
Umarız kısa dönemde biter. Zaten Rusya, Almanya’dan
ihraç edilen yerimizdi ve onu yönetmek durumundayız.
Lider şirketlerin böyle bir misyonu vardır.”
“Her hafta 250 telefon görüşmesinin
raporunu bizzat okuyorum”
Müşteri memnuniyetine çok önem verdiğini anlatan Nuhoğlu, bu konuyla özel olarak bizzat ilgilendiğini dile getirdi. Nuhoğlu, “Her hafta 250 tane aramanın sonuçları bana verilir.
ALOTIR hattı aracılığı ile her hafta 250 ayrı adres aranır ve
kayıt altına alınır ve bana rapor olarak verilir. Benim en önem
verdiğim konu müşteri memnuniyetidir. Zaten 38 yıldır liderlik böyle oluyor” ifadelerini kullandı.
HABERLER
Scania 2015’te
en çok büyüyen marka oldu
Scania, 2015 yılında yaklaşık yüzde 8 büyüme
gösteren 16 ton ve üzeri ağır ticari araç pazarında,
çekici ve kamyon satışlarını bir önceki yıla göre
yüzde 63 gibi tüm sektörün üzerinde bir oranda
artırarak 3.291 adede yükseltti. Scania 2014
yılını, 2014 adetlik satışla tamamlamıştı.
Bridgestone tarafından geliştirilen sismik izolatör
teknolojisi, beklenen muhtemel İstanbul depreminde
can ve mal kaybını azaltabilir.
S
58-59
cania tarafından basın mensuplarıyla geleneksel hale
gelen sene sonu yemeği; Doğuş Otomotiv Scania Genel
Müdürü İlhami Eksin ve Scania Türkiye Ülke Direktörü Per
Stümer ile Doğuş Otomotiv Scania Yetkililerinin katılımıyla
gerçekleştirildi. Genel Müdür Eksin 2015 yılını değerlendirirken, “Ağır ticari araç pazarı 2015 yılını toplam 33 bin 652
adetlik satışla tamamladı. 2014 yılında gerçekleşen 31 bin
61 adetlik satışa göre toplam pazar yüzde 8 büyüdü. 2015
yılını 3 bin 291 adetlik satış ve yüzde 10 pazar payı ile kapattık. 2014 yılında satışlarımızı yüzde 63 artırdık” dedi. Eksin,
ithal ağır ticari araç pazarında yüzde 32 pazar payı ile en
çok tercih edilen marka olarak satılan her 3 araçtan birinin
Scania olmasından duydukları memnuniyeti iletti.
Bridgestone
teknolojisi
depremde
can simidi olacak
Yiğit Gürçay
Brisa Genel Müdürü
K
İlhami Eksin
Scania Genel Müdürü
auçuğu yalnızca lastikte değil, yapı sektöründe de kullandıklarını belirten Brisa Genel
Müdürü Yiğit Gürçay, “Bir deprem bölgesi olan
Japonya’da Bridgestone tarafından geliştirilen
ve geçtiğimiz yıl Türkiye pazarına sunduğumuz
sismik izolatör teknolojisi, yapılarda bir tampon
altyapı görevi görüyor. Esnek kauçuk maddesi,
depremin sarsıntılarını emerek, hasarı önemli ölçüde azaltıyor. Japonya’da 700-800 kadar
yapıda kullanılan bu teknoloji, özellikle hastane,
fabrika, yol yapıları (viyadükler, köprüler vb) gibi
yapılarda tercih ediliyor” dedi.
Brisa, 2016 yılı Ticari Ürünler Değerlendirme
Toplantısını, Genel Müdür Yiğit Gürçay ve Ticari
Ürünler Pazarlama ve Satıştan sorumlu Genel
Müdür Yardımcısı Egemen Atış’ın ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Ticari lastikler segmentini etkileyen global trendlere, dünyada ve Türkiye’de
sektörün durumuna ilişkin bilgilerin aktarıldığı
toplantıda, Brisa’nın gelecek vizyonu ve filoların
operasyonel maliyetlerini azaltmaya yönelik çözümleri üzerinde duruldu.
Filoların en büyük maliyet kalemi olan yakıt tüketiminin önemine dikkat çekilen toplantıda,
Brisa’nın Profleet kapsamında sunduğu ürün
ve hizmetler ile yakıt tasarrufu sağlarken, aynı
zamanda karbon salımını düşürerek, çevre üzerindeki olumsuz etkileri azaltmanın da mümkün
olduğu anlatıldı.
HABERLER
Devlerin mobil
cihazlarını Türk
Lojistik sektörü
için geliştiriyor
Mobit, Casio’nun projeksiyon cihazı, el terminali,
eEndüstriyel tablet PC ürünlerinin yanında ayrıca
Xplore, Getac, Sewoo, Hanasis, Jolimark, Point
Mobile, Aaeon, Bixolon, Mobicell gibi 10’dan
fazla markanın da distribütörlüğünü yapıyor.
T
60-61
ente Global, Mobit, Area Dağıtım, Depart Kurumsal, Stok Enerji ve Mobiser olmak üzere 5 şirketi bünyesinde barındırıyor. Grup; mobil sistemler, sunum sistemleri, tablet PC çözümleri, enerji depolama sistemleri ve kurumsal yazılım
ve iş çözümleri alanlarında çözümler sunan bir teknoloji firması. Mobit Bilişim kurulduğu ilk yıllardan itibaren Casio ile iş
birliği içerisinde. Casio’nun projeksiyon cihazı, el terminali, eEndüstriyel tablet PC ürünlerinin yanında ayrıca Xplore, Getac,
Sewoo, Hanasis, Jolimark, Point Mobile, Aaeon, Bixolon, Mobicell gibi 10’dan fazla markanın da distribütörlüğünü yapıyor.
Erkan Oğur, Tente Global olarak şirket tarafından satılan ürünlerin donanım ve yazılım desteğini sürekli sağladıklarını ifade
etti. 110 çalışanı bulunan şirketin 20 milyon dolara yakın cirosu bulunuyor.
Erkan Oğur, mobit IT’nin yoğun olarak kullanıldığı
perakende üretim ve lojistik gibi sektörlerin hedef
pazarları arasında yer aldığını ve lojistiğin hizmet
verdikleri en önemli 4 sektörden biri olduğunu
vurguladı. Özellikle distribütörlüğünü yaptıkları
Casio’nun DT-X8 el terminali cihazını lojistik sektörünün ihtiyaçlarına göre geliştirdiklerinin altını
çizen Oğur, “Japon devi Casio’nun DT-X8 el terminali var. Bu özellikle lojistik sektörü için
geliştirdiğimiz özel bir ürün. Toplamda
3.5 metreden düşme dayanıklılığı var.
Sunduğu üst düzey dayanıklılık , kullanım rahatlığı ve ilk 2D Uzun mesafeli
barkod okuyucuya sahip olması ile bu
model lojistik sektörünün tüm ihtiyaçlarına cevap verebiliyor. Geliştirdiğimiz batarya sayesinde cihazın enerji kullanım süresini de önemli oranda uzatıyoruz. Ayrıca
cihazın ekranı da tableti andıran nitelikte
büyüklüğe sahip” diye konuştu.
Her koşulda suya ve toza
direnci olan yeni model el
terminali, 3,5 metre yükseklikten bile düşmeye dayanıklı.
Lojistiğe yönelik kullanım
kolaylığı sağlayan ürünler
Yaklaşık 6 ay önce piyasaya sürülen yeni nesil el terminallerinin tableti andıran büyük ekran ve dayanıklılığı ile ön
plana çıktığını vurgulayan Oğur, “Casio’nun IT-G500 isimli
yeni modeli suya çok dayanıklı. 3 metreye kadar düşmeye
dayanıklı bir cihaz. Özellikle lojistik sektörüne yönelik bu
ürünü ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. En büyük ekranlı bu
cihazımız hem kullanım kolaylığı sunuyor hem dayanıklı
bir ürün” dedi.
Lojistik sektörü RFID’e
kayıyor
Lojistik sektörünün radyo frekansı ile tanımlama teknolojisi
olan RFID tarafına kaydığının altını çizen şirketin Yazılım Mimarı ve Proje Müdürü Murat Demirci ise, şu açıklamayı yaptı:
“Lojistikçiler teslimat aşamalarında bir şekilde insan bağımsız
sayım gerçekleştirmek istiyorlar. 2015 aslında bizim için RFID
için bir yapılanma yılımız oldu. Bu aşamada hem etiket tarafında hem de okuyucu sistemler tarafında kendi zayıf olduğumuz
alanlara yönelik yatırım yaptık. Hem hız hem zaman kazandıran bir sistem. Ayrıca yanlış okumalardan kaynaklı okumaları
minimuma indirecek bir sistem. Buna yönelik Ar-Ge çalışmaları
yaptık, yazılım çözümleri geliştiriyoruz. Buna yönelik olarak en-
vanter yönetim sistemimiz var. Stok yönetim programlarımız
var. Uzun zamandır var olan bu yazılımlarımızı RFID ile entegre
ettiğimiz zaman lojistik firmalarına hizmet olarak sunabileceğiz. Bununla ilgili eksikliklerimiz vardı. Bunları tamamladık
bu yıl. 2016 hedeflerimizden biri de RFID’yi sektörde yaygınlaştırmak. RFID aslında eskiden beri var ama kullanışlı değildi.
Bundan sonra hızlı bir şekilde yaygınlaşacak. Biz de cihazlarımızı ve yazılımlarımızı bu sisteme göre geliştirdik. Mesela yeni
cihazla 5 metreye kadar barkot okutabiliyorsunuz. Bu yeni bir
uygulama.”
DÜNYADAN HABER TURU
Amazon, denizciliğe
giriyor
Dünya genelinde, 350-400
milyar dolarlık bir sektör
haline gelen deniz taşımacılığına, Dünyanın en
büyük alışveriş sitesi olan
Amazon da dahil olmak
istiyor. Amazon, deniz
taşımacılığı hizmeti için
gerekli izni Federal Denizcilik Komisyonu’ndan
aldı. Şirketin hedefi, Çinli
ortaklarından temin ettiği
ürünleri kendisi taşıyarak
daha kolay ve düşük maliyetli hale getirmek.
32 metrelik kamyonlar İsveç yollarında
Vos Logistics, Eco Combi XL ile pilot bir uygulama başlattı. 32 metre uzunluğundaki ünite, 13,6 metrelik iki
mega treyler ve bir adet de çekiciden oluşuyor. Aracın
avantajı, hem taşıma hacmini iki katına çıkarması hem
de karbondioksit salımını, yük hacmine oranla yarı yarıya azaltması.
Taşımacılık şirketleri
İran limanlarına dönüyor
Dünyanın önde gelen konteyner
taşımacılık şirketlerin yaptırımların
kalkmasıyla birlikte İran limanlarına geri dönüyor. Dünyanın ikinci
büyük konteyner taşımacılığı şirketi Mediterranean Shippgng Co
(MSC), Aralık ayının son haftasında
İran’ın Bandar Abbas limanına 300
konteyner indirdi. Şirket, 2012 yılından bu yana ilk kez bir İran limanına sevkiyat yaptı. Üçüncü büyük
konteyner taşımacılığı şirketi CMA
CGM SA da İran’a hizmet vermeye
başlayacağını duyurmuştu.
Borusan Lojistik 24,5
metrelik 20 bin adet
boruyu ABD’ye taşıdı
62-63
Borusan Lojistik, daha
önce çeşitli projeler çerçevesinde her biri 12 metre
uzunluğunda toplam 200
bin ton boruyu ABD’ye
nakletti. Bu kez, ABD’nin
Türkiye’den ilk kez tek parça 24,5 metre olarak alım
yaptığı, 20 bin adet çelik
ve altyapı gaz borusunu,
her biri 40 – 50 bin tonluk
8 gemi ile okyanus geçerek, ABD’ye taşıdı.
Global, Livorno Limanı’nı da istiyor
Pire limanı
Çinlilere satıldı
Global Liman İşletmeleri, Riga ve Livorno’da
liman işletmek için ihaleye katılacak.
Son yılların en olaylı özelleştirmelerinden olan Pire Limanı özelleştirmesinde son perde kapandı ve limanın
hisselerinin yüzde 67’si dünya devi
Cosco’ya satıldı. TAİPED’in talebi
üzerine iyileştirilmiş teklif sunan Çin
firması, hisse başına 22 euro ile Pire
Limaı’nın hisselerinin yüzde67’si için
368,5 milyon euro teklif götürdü.
Cosco’nun ilk teklifi ise hisse başına
17,5 euro’ydu.
Global Yatırım Holding’in bağlı ortaklığı Global Liman, Riga ve Livorno limanlarını işletme ihalesine katılacak. Şirket, Letonya’nın
başkenti Riga limanı feribot yolcu hizmetleri operasyonlarının satın alınması için ön
elemeyi geçerken, Cape Verde Cumhuriyeti
limanlarının işletilmesi ihalesine katılmaktan vazgeçti.
Qatar Airways Cargo 2017’de
21 uçak daha alacak
Etihad’ın kargo hacmi 2015’te
yüzde 4 büyüdü
Hindistan’da ticaret
açığı genişledi
Doha’daki lojistik hub’ından 40
farklı destinasyona uçuş gerçekleştiren Qatar Airways Cargo, yeni
yatırımlarla uçak filosunu büyütmeye hazırlanıyor. Şirket, 2017
yılında filosuna 21 yeni uçak daha
katarak en büyük hava kargo filosuna sahip isimlerden biri olmayı
hedefliyor.
Etihad Havayolları, kargo hacminin
2015 yılında yüzde 4 artarak 592
bin tona ulaştığını açıkladı. Şu anda
hava kargo filosunda 3 Boeing
777Fs, 3 Boeing 747s ve 4 Airbus
A330s bulunan Etihad, artan talebi
karşılamak için 5 Boeing 787-9s, 2
Boeing 777-200 ve 3 adet de Airbus A380s tipi uçak daha alacağını
açıkladı.
Dünyanın en kalabalık nüfusuna
sahip ikinci ve BRICS ülkesi olan
Hindistan’da ihracat ve ithalat düşüşünü sürdürürken, ticaret açığı
genişledi. Hindistan Ticari Bilgi ve
İstatistik Bürosundan yapılan açıklamaya göre, Aralık ayında ihracat
yıllık yüzde 14,75 düşüşle 22,29
milyar dolar, ithalat yüzde 3,88 düşüşle 33,96 milyar dolar oldu. Böylece ticaret açığı 11,66 milyar dolar
olarak gerçekleşti.
TESLİMAT
Ford Otosan’dan Medlog’a 400 çekici
Küresel konteyner taşımacılığında Dünya lideri olan ve
Dünya çapında bir taşıma ağı sunan MSC’nin lojistik yatırım şirketi Medlog Lojistik, 400 adet Ford Trucks 1846T
Çekici ile filosunu genişletti.
Ford Otosan’ın bugüne kadar gerçekleştirdiği en büyük teslimatın, Rahmi Koç
Müzesi’nde düzenlenen töreninde, Medlog Lojistik Genel Müdürü İsmail Görgün
plaketini, Ford Otosan Genel Müdürü
Haydar Yenigün ve Otokoç Genel Müdürü
Görgün Özdemir’den aldı. Medlog Lojistik Genel Müdürü İsmail Görgün törende
yaptığı konuşmada Ford Trucks çekicileri
ile filolarını büyütmeyi tercih ettiklerini
söyledi. Görgün, “Ford Trucks’ın sunduğu
yüksek performans, kanıtlanmış sağlamlık
ve düşük kullanım maliyet avantajları tercihimizdeki en büyük etkenler oldu. Medlog
lojistik filosu, bu işbirliği ve alımla birlikte
400 adetlere ulaştı. 2016 yılında da bu işbirliğimizin artarak devam etmesini arzu
ediyoruz” şeklinde konuştu.
Orkun Group, 3. Havaalanı’nda
Ford Trucks ile çalışacak
TEMSA, 2016 yılının ilk teslimatını 53 yıldır sektörün
öncü firmaları arasında yer alan Pamukkale Turizm’e
gerçekleştirdi. TEMSA, 10 araçlık Safir Plus’ın ilk 6’sını
Çerkezköy’de düzenlenen törenle teslim etti. 2015 yılını 13 milyon yolcu ile kapattıklarını belirten Pamukkale
Turizm Genel Müdürü Mustafa Özdalgıç, “Pamukkale
Turizm olarak yeni güzergâh belirlemedeki önceliğimiz,
bizimle aynı işletmecilik anlayışına sahip olan ve bölgesinde marka olmuş iş ortakları ile yeni projeler üretmek.
Arkas Lojistik, filo yatırımlarına Renault Trucks ile devam etti. 30 adet ADR’li yeni Renault Trucks T460 çekici
alan Arkas Lojistik’in filosunda yaklaşık 400 adet Renault
Trucks çekici bulunuyor. Hizmet çeşitliliğini ve farklı sektörlere yönelik uzmanlıklar geliştirmeyi önemseyen Arkas Lojistik yaklaşık 2,5 milyon euro yatırımla alınan yeni
çekicilerle kimya lojistiğine başlayacak.
Krone, 94 araç teslim etti
Almanya dışındaki tek fabrikası Türkiye’de bulunan
Avrupa’nın lider treyler üreticilerinden Krone, son olarak
farklı sektörlerde hizmet eden müşterilerine toplamda 94
adet araç teslimatı gerçekleştirdi. Vita Tarım, 25 adet Cool
Liner, MSU Asya 15 adet Cool Liner, Çamsan 15 adet Profi
Liner, Özmutlu Ekspres, 8 adet Profi Liner, İsmail Tosun, 5
adet Profi Liner, Barlas, 5 adet Profi Liner, Gaye Trans, 5 adet
Profi Liner, Panpet, 5 adet Profi Liner, TRF Lojistik 5 adet
Mega Liner ve Irk Nakliyat 6 adet Profi Liner teslim aldı.
MKZ, 100 araçlık MAN siparişinin
tamamını teslim aldı
MKZ Lojistik siparişinin 20 adet MAN TGS 41.480 damperli kamyon ve 14 adet MAN TGS 18.440 çekiciden
oluşan son bölümü, MAN bayisi Antoto’nun Antalya’daki tesislerinde gerçekleştirilen törenle teslim edildi.
Araçlarında ekstra performans ve dayanıklılığa ihtiyaç
duydukları için MAN kamyon ve çekicilerini tercih ettiklerini belirten MKZ Lojistik Ortağı Harun Zeytinoğlu,
“TGS 41.480 damper serisi araçların tonaj kabiliyeti,
makas yapısı, tercihimizin MAN olmasında büyük rol
oynadı’’ dedi.
64-65
1989 yılından bu yana İstanbul’da uluslararası taşımacılık
sektöründe faaliyet gösteren ve 3. Havalimanı projesinde hafriyat işleri yapan Orkun Group, filosunu 144 Ford
Trucks 4136D ve 140 1846T Midilli çekici olmak üzere toplam 284 adet Ford Trucks araç ile güçlendirdi. Törende konuşma yapan Orkun Group Yönetim kurulu Başkanı İlhan
Karadeniz, “Ford Trucks, sektördeki engin tecrübesi ve
güçlü ürün gamıyla tüm beklentilerimizi karşılıyor” dedi.
TEMSA’dan Pamukkale
Turizm’e 10 Safir Plus
Arkas, Renault Trucks ile
kimyasal taşımacılığa girdi
TESLİMAT
Mercedes’ten Muhammet
Gümüştaş’a 200 çekici
Çimento satışı, lojistiği ve hazır beton sektörünün lider şirketlerinden Muhammet Gümüştaş A.Ş., filosunu 200 yeni Mercedes-Benz
çekici, kamyon ve inşaat aracıyla güçlendirdi. Araçların finansmanı
Mercedes-Benz Finansal Hizmetler tarafından karşılanırken, sigorta
işlemleri de Mercedes-Benz Kasko tarafından gerçekleştirildi. Şirket,
yeni satın aldığı araçları hazır beton, çimento, agrega nakliyesinin
yanı sıra altyapı ve üstyapı projelerinde kullanacak.
Erkan Grup, tercihini
Mercedes’ten yana kullandı
Beşler Group 80 adet Mercedes-Benz Axor 1840 LS satın
aldı. Filosunun tamamı Mercedes-Benz araçlarından oluşan Beşler Group yönetimi, teslim alınan 80 aracın Beşler Group ürünlerinin hem Türkiye içerisinde dağıtımını
sağlayacaklarını, hem de Avrupa, Uzakdoğu, Ortadoğu,
Amerika ve Afrika’daki yaklaşık 100 ülkeye yapılan ihracatta kullanacaklarını duyurdu.
Mercedes-Benz Türk, inşaat ve hazır beton sektöründe
deneyimli Erkan Grup’a 40 adet Mercedes-Benz Axor
4140 B model kamyonu Aksaray Kamyon Fabrikası’nda
teslim etti. Erkan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Erkan, inşaat ve hazır beton sektöründe başladıkları serüveni bu yatırım ile bir üst seviyeye taşıdıklarını ifade etti.
Beşler Group
80 Mercedes çekici aldı

olacak - Lojistik Ekipmanları

Transkript

Benzer belgeler

Türkçe - Pierau Planung

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hiz. Üretenler Derneği

UTA Dergisi - Yeşil Lojistik - Temmuz 2014 Sayısı

DHL`den Şehir Lojistiği Konulu “Open Innovation

Slayt 1 - Utikad

Sektör

Dış Ticaret ve Lojistik