Cehennem Meydanı ve Azabı Hakkında - İlyas Uçar

Transkript

Cehennem Meydanı ve Azabı Hakkında - İlyas Uçar
Cehennem Meydanı ve Azabı Hakkında - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi
Yüce Allah (c.c.) buyuruyor ki :
‫ﻣﻘﺴوﻤ٭‬
‫ ﻟﻜﻞ ﺑاﺐ ﻣﻨﻬﻢ ﺟزء‬.‫٭ﻠﻬﺎ ﺳﺒﻌﺔ اﺒواﺐ‬ ` "Onun (cehennemin) yedi kapısı vardır. her kapıya
bir grup ayrılmıştır." (200)
Ayetteki cüz, "zümre,
fırka" demektir. "Kapı"lardan maksat,üstüste yükselen katlardır.
İbni Cüreye (rahimehullâh) der ki: "Cehennem yedi tabakadır. İsimleri üstten aşağı doğru
şöyledir:
1- Cehennem,
2- Lazza,
3- Hutâme,
4- Saîr,
5- Sakar,
6- Cahîm,
7- Hâviye,
İlk tabaka iman eden günahkârlar için, ikinci tabaka yahudiler için, üçüncü tabaka
hıristiyanlar için, dördüncü tabaka yıldızlara tapanlar için, beşinci tabaka ateşperestler için,
altıncı tabaka putperestler için, yedinci tabaka da münafıklar içindir. Görülüyor ki cehennem bu
tabakaların en üst katıdır. Sonra sırayla diğerleri gelmektedir.
Buna göre âyette Yüca Allah'ın şeytana uyanları yedi kısma ayırıp, her kısmı cehennemin
bir katına yerleştireceği belirtilmek istenmektedir. Sebep de şudur: Küfür ve günahların
derecesi değişik olduğu için onları işleyenlerin cehennemdeki durumları de değişik olmuştur.
Bir görüşe göre: "Göz, kulak, dil, karın, edep yeri, el ve ayaktan ibaret yedi vücut azasına
karşılık cehennem de yedi kat olarak yaratılmıştır. Çünkü günahlar bu organlardan
çıkmaktadır, o yüzden onların varacağı yer de yedi katlı olarak yaratılmıştır."
Bu konuda Hazret-i Ali (k.v.) der ki "Cehennem, üstüste yedi kattan meydana gelmiştir. İlk
önce birincisi, sonra ikincisi, sonra üçüncüsü sırayla bütün katlar dolar."
Buharî ve Tirmizî'nin İbni Ömer'den rivâyetine göre Peygamber'imiz (s.a.v.) buyuruyor ki:
"Cehennemin yedi kapısı vardır, bunlardan birisi, ümmetime karşı kılıç çekenlere
mahsustur."
Teberanî'nin rivâyetine göre bir gün Cebrail (a.s.) her zamankinden başka bir saatte
Peygamber'imize gelir, Peygamber'imiz onu karşılayarak: "Ya Cebrail, niye senin çehreni
solgun görüyorum?" diye sorar Cebrail: "Eğer Allah cehennemin körükleri hakkında sana bilgi
vermemi emretmeseydi, gelecek değildim" der.
Peygamber'imiz ona: "Ya Cebrail, bana cehennemi anlat" der. Cebrail şöyle cevap verir,
"Allah, cehennemin bin yıl boyunca yakılmasını emretti. Bin yıl yakıldı, sonunda ağardı.
Arkasından bin yıl daha yakılmasını emretti, sonunda kapkara kesildi.
Şimdi o kapkaradır, ne kıvılcımı ışık saçar ve ne de yalazı söner.
Seni hak üzere elçi olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki, cehennemde iğne deliği kadar
bir delik açılsa dağılacak olan yüksek hararetten dolayı yeryüzünün bütün canlıları kavrularak
ölürdü.
Seni hak üzere elçi gönderen Allah'a yemin ederim ki, cehennem bekçilerinde biri dünya
halkına görünse yüzünün çirkinliği ve kokusunun ağırlığı yüzünden bütün yer yüzü halkı
ölürdü. Seni hak üzere elçi gönderen Allah' yemin ederim ki, Allah'ın (Kur'an'ın) tanıttığı
cehennem zincirinin bir halkası yeryüzü dağlarına konsa dağ yarılır ve yerin merkezine
ininceye kadar durmazdı.
Bunun üzerine Peygamber'imiz: "Yeter, ya Cebrail! Yoksa kalbim duracak ve öleceğim"
1/2
Cehennem Meydanı ve Azabı Hakkında - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi
der.
Bu sırada Peygamber'imiz, Cebrai'lin ağladığını görür. Ona "Ya Cebrail, Allah katında sahip
olduğun mertebeye rağmen sen de ağlıyorsun" der. Cebrail O'na şöyle cevap verir: "Niye
ağlamayayım. Asıl benim ağlamam lâzım. Çünkü belki Allah'ın bilgisine göre bu günkü
mevkiimden başka bir mertebedeyim. Belki meleklerden biri iken İblisin tâbi tutulduğu imtihanın
bir benzerine ben de tâbi tutulurum. Bilmiyorum, belki de Harut ile Marut'un başlarına gelenler
benim de başıma gelir."
Bunun üzerine ikisi de ağlamaya başladılar, göz yaşları akarken: "Ya Cebrail ve Ya
Muhammed! Yüce Allah her ikinizi âsi olmak tehlikesinden emin kılmıştır" diyen gizli bir ses
duyarlar.
Sesi duyunca Cebrail göğe yücelir Peygamber'imiz de dışarıya çıkar. Yolda ensar'dan
eğlenceye dalan bir gurup ile karşılaşır. Onlara der ki: "Cehennem ardınızda iken gülüyor
musunuz! benim bildiklerimi bilseniz, az güler çok ağlardınız. Gırtlağınızdan ne yemek ne de
su geçerdi. Yüksek tepelere çıkarak yüksek sesle Allah'a yakarırdınız.
Bu sırada; "Ya Muhammed, kullarımı umutsuzluğa düşürme. Ben seni zorluk gösterici
olarak değil, müjdeleyici olarak gönderdim" diye bir nida gelir.
Bu nidayı duyunca Peygamber'imiz: " Doğru olun ve Allah'a yaklaşın" diye buyur.
İmam Ahmed'in rivâyetine göre Peygamber'imiz Cebrail'e: "Niye hiç bir zaman Mikâil'i
gülerken görmüyorum?" diye sorar. Cebrail de O'na: Mikâil, Cehennem yaratılalıberi hiç
gülmüş değil" diye cevap verir.
Müslüm'in rivâyetine göre Peygamber'imiz (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyuruyor:
"Kıyâmet günü Cehennem, her biri yetmiş bin melek tarafından çekilen yetmiş bin yedekle
getirilir.
Kaynak: Kalplerin Keşfi (İmam-ı Gazali)
Gönderen: Mümine (fatma)
2/2

Benzer belgeler

Cehennem Azabı

Cehennem Azabı önce birincisi, sonra ikincisi, sonra üçüncüsü sırayla bütün katlar dolar."      Buharî ve Tirmizî'nin İbni Ömer'den rivâyetine göre Peygamber'imiz (s.a.v.) buyuruyor ki:      "Cehennemin yedi kapı...

Detaylı