130. Sayı

Transkript

130. Sayı
MAYIS - TEMMUZ 2014
130
Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden büyümeyi
art›rmak mümkün de¤il BUS‹AD’dan üyelerine
Mardin gezisi 1. Enerji Yönetimi Yar›flmas›’n›n
ödül töreni 5 Kas›m’da yap›lacak STK’lar
BUS‹AD’›n tecrübesinden faydalanmak istiyor
BUS‹AD DO⁄AN ERSÖZ
YILIN ‹fiADAMI ÖDÜLÜ
MURAT ORHAN’A VER‹LD‹.
May›s-Temmuz 2014 Say›: 130
Günal Baylan (Baflkan)
Selim Tar›k Tezel (Baflkan Yard›mc›s›)
Tuncer Hatuno¤lu (Baflkan Yard›mc›s›)
Halit Cem Çak›r (Baflkan Yard›mc›s›)
Ali ‹hsan Türkmen (Sayman)
Ahmet Özkayan (Üye)
Ali Türkün (Üye)
Erdal Elbay (Üye)
Ergun Hadi Türkay (Üye)
Hakan Oktar (Üye)
Nefle Y›ld›r›m (Üye)
fiükrü Erdem (Üye)
Zeki Erdal fiimflek (Üye)
14
18 BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve
aileleri Mardin’e kültürel gezi
gerçeklefltirdi
22 “Düflük büyüme, yüksek
enflasyon, yüksek cari aç›k
patikas›nda uzun süre yol almak
art›k mümkün de¤il”
24 MAKALE
Celal Beysel
26
04 BAfiKAN’IN MEKTUBU
Günal Baylan
Günal Baylan
06 Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan›
halk›n oylar›yla seçilen Erdo¤an oldu
Oya Yöney
08 BUS‹AD Ödülleri 20. y›l›nda da
Halit Cem Çak›r
zirvedekilerin ellerinde yükseldi
14 “Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden
Seyit Ersöz
Günal Baylan
Selim Tar›k Tezel
Tuncer Hatuno¤lu
Halit Cem Çak›r
Ali ‹hsan Türkmen
Ergun Hadi Türkay
büyümeyi art›rmak mümkün de¤il”
18
26 SÖYLEfi‹
Hüseyin Karabacak
32 MAKALE
Bahad›r Kalea¤as›
34 MAKALE
Yap›m / Bas›m
Matbaac›l›k ve Tan›t›m
Hizmetleri A.fi.
Bar›flç› Ajans ve Rota Ofset
Rota Bar›flç› A.fi.’nin markalar›d›r.
Ahmet Altekin
36 M‹ZAH
Ahmet Altekin
38
48 BAfiKAN YARDIMCISINDAN
çal›flma hayat›na daha çok kat›l›m›yla
Tuncer Hatuno¤lu
geliflir
50 BAfiKAN YARDIMCISINDAN
62 “Türkiye rotas›n› Avrupa Birli¤i’nden
Cem Çak›r
baflka bir yöne kesinlikle çevirmemeli”
51 BUS‹AD enerjiyi do¤ru
63 “Küresel çevre felaketini önlemek
yöneten üye iflletmeleri 5
için hepimizin yapabilecekleri var”
Kas›m’da ödüllendirecek
64 “Bas›n›n özgür olmad›¤› bir
52 Turquality program› ile
toplumda ne yaz›k ki demokrasiden
Türkiye, her sektörde global
54
38 SÖYLEfi‹
58
faydalanmak istiyor
Ersin Yaz›c›
58 BUS‹AD üyeleriyle birlikte
42 MAKALE
daha güçlü
Ahmet Özenalp
59 Türkiye’de ekonomi ile siyaset
44 SOSYAL
birbirinden ayr›lmaz bir bütün
SORUMLULUK
60 Rekabet ifl hayat›nda kaliteyi
46 MAKALE
art›r›r, Haks›z rekabet ise
fierif Ar›
ekonomiyi bozar
61 Türkiye ekonomisi kad›nlar›n
81
markalar›n› yaratacak
66 ÜYELERDEN HABERLER
54 fiirketlerde Araflt›rma-Gelifltirme
81 KÜLTÜR-SANAT
ile Yenileflim Nas›l Tetiklenir ve
Yönetilir?
56 Kurumsal Yönetim Uzmanl›k
Grubu, Yöney ile fikir al›flveriflinde
bulundu
57 Sivil toplum kurulufllar›
44
söz edilmez”
BUS‹AD’›n tecrübesinden
60
Baflkan’›n
Mektubu
Günal Baylan
Yönetim Kurulu Baflkan›
üresel büyümedeki toparlanma
ile birlikte küresel para
politikalar›na dair belirsizliklerin
azalm›fl olsa da halen tam olarak
ortadan kalkmad›¤›n›; orta vadede
mali disiplini kal›c› hale getirecek
yap›sal reformlar›n yap›lmamas›
halinde; düflük büyüme, yüksek
iflsizlik oran›, yüksek kur ve yüksek
enflasyonun daha uzun seneler hep
gündemimizde olaca¤›n›
söyleyebiliriz.
K
Temel para ve maliye politikalar›n›
her gün tart›flarak bir sonuç elde
etmeye çal›fl›yoruz. Bu eforu,
yap›lacak yap›sal reformlar›n
oluflmas› için bask› olarak
kullanmam›z gerekir. Kronik yap›sal
sorunlar›m›z var. Bunlar› ötelemekten
baflka gayret gösteremiyoruz. Merkez
Bankas› bugüne kadar ekonominin
di¤er aktörleriyle koordineli bir flekilde
ad›m atmay› sadece mikro konularda
yapt›, para politikas›nda ba¤›ms›z
olma tak›nt›s› yüzünden sanayi ve
üretimle makro konularda sürekli
anlaflmazl›¤a düfltü.
‹ç tasarruflar› art›rmak veya üretimin
ithalata dayal› yap›s›n› yerli girdilere
yöneltmek gibi yap›sal reform
yap›lam›yorsa o zaman tek çare
büyüme h›z›n› düflürmektir. Yap›sal
reform yapamaman›n maliyeti daha
yavafl büyümek olacakt›r. Bunun
sonucunda ise iflsizlik ile bafllayan
birçok baflka sosyolojik sorun
karfl›m›za ç›karacakt›r.
04 Bak›fl 130
Vergi sisteminin dolayl› vergilere
dayal› olmaktan ç›kar›l›p dolays›z
vergilere a¤›rl›k veren bir yap›ya
dönüfltürülmesi gerekir. fiirketlere
haks›z avantaj sa¤layan yüksek
derecedeki kay›t d›fl›l›k ortam› ortadan
kald›r›lmal›d›r.
Türkiye’nin gelece¤i aç›s›ndan oldu¤u
kadar, ekonomisine de katk› koyacak
e¤itim sisteminin köklü olarak
de¤ifltirilmesi gerekmektedir. A¤›r ve
siyasal bask›ya aç›k olarak
çal›flt›¤›ndan flikayet etti¤imiz adalet
sistemini, kaliteyi de art›racak biçimde
ve siyasal etkilerden ba¤›ms›z
k›l›nacak flekilde yap›land›rmal›y›z.
Her türlü tasarrufu teflvik, üretimin
ithalata dayal› yap›s›n› yerli girdilere
yöneltmek için yap›lacak ulusal
sanayi stratejileri, buna ba¤l› çat›
projeler ve bunlar›n kümelenmesiyle
desteklenen ifl dünyas› çok önemlidir.
Gelir eflitsizli¤ini azaltacak bölgesel
politikalar, hedeflerimize ulaflmam›za
yard›mc› olacakt›r.
Kalk›nma modeli için örnek almak
istedi¤imiz Güney Kore’yi
yakalayabilmemiz için toplumun her
bireyinin buna haz›r, arzulu ve sab›rl›
olmas› gerekir. Siyasilerimizin de bu
arzuyu yönetecek ve destekleyerek
birlik ve beraberli¤i bu noktada
birlefltirecek yap›da olmas› gerekir.
Özlenen gelece¤imiz için art›k
bireylerin ve siyasi yap›n›n bu
çerçevede kendini yap›land›rmas›
gerekti¤ine inan›yorum.
Sayg›lar›mla
1. Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Atatürk 2. Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nönü
3. Cumhurbaflkan› Celal Bayar
4. Cumhurbaflkan› Cemal Gürsel
5. Cumhurbaflkan› Cevdet Sunay
6. Cumhurbaflkan› Fahri Korutürk
8. Cumhurbaflkan› Turgut Özal
9. Cumhurbaflkan› Süleyman Demirel
10. Cumhurbaflkan› A. Nejdet Sezer
7. Cumhurbaflkan› Kenan Evren
11. Cumhurbaflkan› Abdullah Gül
12. Cumhurbaflkan› Recep Tayyip Erdo¤an
Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan› halk›n
oylar›yla seçilen Erdo¤an oldu
Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. Cumhurbaflkan› Recep Tayyip Erdo¤an
oldu. ‘Balkon’ konuflmas›nda, ülkenin ortak de¤erlerine vurgu yapan
ve gelece¤i parlak yeni bir Türkiye infla etmek istedi¤ini söyleyen
Erdo¤an’a sivil toplum örgütlerinin ortak mesaj›;
“Demokratikleflmenin önündeki engelleri kald›r›n ve uzlaflmac› bir
tav›r sergileyin” oldu.
06 Bak›fl 130
ürkiye pefl pefle yap›lacak üç
seçimlik maratonun birinci etab›n›
30 Mart'ta, ikinci etab›n› 10
A¤ustos’ta geride b›rakt›. Üçüncü
etap ise Haziran 2015'te yap›lacak
milletvekilli¤i genel seçimleri ile
tamamlanacak.
T
Güncel
Halk ilk kez Cumhurbaflkan›n› seçti
Yerel ve genel seçimler için usulkaideler aç›s›ndan de¤iflen bir durum
olmamakla birlikte Cumhurbaflkanl›¤›
için halk ilk kez sand›k bafl›na gitti.
Ekmeleddin ‹hsano¤lu ve Selahattin
Demirtafl ile girdi¤i yar›fl› ilk turda
yüzde 51.8 oy oran›yla kazanan
Baflbakan Recep Tayyip Erdo¤an,
Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan› oldu.
Rakipleri; CHP ve MHP baflta olmak
üzere dokuz partinin ortak aday›
Ekmeleddin ‹hsano¤lu yüzde 38.4,
HDP’nin aday› Selahattin Demirtafl
ise yüzde 9.8 oy ald›.
“Yeni bir istikbali infla etmek istiyorum”
Her seçim baflar›s›ndan sonra
geleneksel hale gelen balkon
konuflmas›n› yapan Recep Tayyip
Erdo¤an, ortak de¤erlere at›fta
bulunarak, “Biz hepimiz ayn› vatan
topraklar›nda yafl›yoruz. Milletimiz
bir, bayra¤›m›z bir, vatan›m›z bir,
devletimiz bir” dedi ve flöyle konufltu:
“Siyasi görüfllerimiz farkl› olabilir,
yaflam tarzlar›m›z, inançlar›m›z,
mezheplerimiz, de¤erlerimiz, etnik
köken ve dillerimiz farkl› olabilir. Ama
biz hepimiz bu ülkenin evlatlar›y›z.
Hepimiz bu ay-y›ld›zl› bayra¤›n
alt›nday›z. Müslüman, Musevi,
Hristiyan de¤il, Türkiyeli vard›r. Alevi,
Sünni de¤il, Türkiyeli vard›r. Kürt,
Arap, Laz de¤il, Türkiyeli vard›r. Rum,
Ermeni'den önce Türkiyeli vard›r.
Bugünden itibaren, yeni bir toplumsal
uzlaflma anlay›fl›yla farkl›l›klar›m›z›
de¤il, ortak de¤erlerimizi öne
ç›kararak, yeni bir istikbali infla etmek
istiyorum.”
“Bu seçimde tek kaybeden; statüko
olmufltur”
Erdo¤an, balkon konuflmas›n› ak›ldan
ziyade kalbinden gelen kelimelerle
yapt›¤›n› da vurgulayarak, “Bu
seçimin ma¤lubu yoktur. Milletimiz
için de bu seçimin kaybedeni yoktur.
Kaybeden var; statüko kaybetmifltir.
Vesayet bugün en büyük
ma¤lubiyetini yaflam›flt›r. Kirli siyaset
ve siyaset d›fl› güç odaklar› bugün
ibretlik bir ders alm›flt›r. ‹nan›yorum
ki muhalefet bugünden itibaren
politikalar›n› gözden geçirecek ve
yeni Türkiye'ye yak›flan bir muhalefet
tarz› geçerli olacakt›r” dedi.
“Milli gelir, dönemimizde üç kattan fazla
artt›”
Ortaya ç›kan sonucun, uzlaflman›n
tepede de¤il, parti üst yönetimlerinde
de¤il, tabanda olmas› gerekti¤ini net
biçimde ortaya koydu¤unu anlatan
Cumhurbaflkan› Erdo¤an,
“Unutmay›n 2002 y›l› sonunda 230
milyar dolar milli gelirle yola ç›kt›k.
fiimdi üç kattan fazlas›yla 820 milyar
dolara ulaflt›k. IMF'ye 23,5 milyar
dolar borçla devrald›k, borcu
s›f›rlad›k. fiimdi IMF'ye 5 milyar dolar
borç verece¤iz. Merkez Bankam›z
adeta boflalt›lm›flt›. 27,5 milyar dolar,
flimdi ise kasas›nda 133 milyar dolar
var” diye konufltu.
“Yeni bir Türkiye kuruluyor”
Erdo¤an flöyle devam etti: “Bugün
k›rg›nl›klar› unutma, küslükleri elimizin
tersiyle itme günüdür.
Bugün zihnimizdeki bariyerlerden
ar›nma, ön yarg›lardan kurtulma,
dayat›lm›fl korkulardan s›yr›lma
günüdür. Bugün yeni bir Türkiye
kurulurken yeni bir bafllangݍ
yapman›n kap›lar›n› aralama
günüdür.”
“Beklentimiz; demokratikleflmenin
önündeki engellerin kald›r›lmas›…”
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i
(BUS‹AD) Yönetim Kurulu Baflkan› Günal
Baylan, ilk kez halk›n oylar›yla
Cumhurbaflkan› seçilen Recep Tayyip
Erdo¤an’a yeni görevinde baflar›lar diledi.
Bursa ifl dünyas› olarak yeni
Cumhurbaflkan›ndan öncelikli beklentinin;
demokratikleflmenin önündeki bütün
engelleri kald›rmas› ve toplumda son
dönemde artan kutuplaflman›n bertaraf
edilmesi oldu¤unu anlatan Günal Baylan,
siyasi partiler aras›nda beklenen diyalogun
kurulabilmesi noktas›nda da Erdo¤an’dan
yol gösterici ve uzlaflt›r›c› bir tav›r
beklediklerini vurgulad›.
“BUS‹AD elinden gelen katk›y› vermeye haz›r”
Partiler üstü bir makam olan
Cumhurbaflkanl›¤› kurumunun, toplumun
bütün kesimlerine eflit mesafede olmas›
gerekti¤ini anlatan Baylan, Türkiye’nin
özledi¤i gelece¤e, ancak tüm kurallar›yla
iflleyen demokrasi sayesinde
ulaflabilece¤ine dikkat çekti.
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, “Türk ifl
dünyas›n›n en köklü kurumlar›ndan BUS‹AD
da, ülkemizde demokrasi kültürünün
yayg›nlaflmas›, siyasi istikrar, refah ve huzur
ortam›n›n geliflmesi için elinden gelen
katk›y›, bu zamana kadar oldu¤u gibi
bundan sonra da gösterecektir” dedi.
07 Bak›fl 130
BUS‹AD Ödülleri 20. y›l›nda da
zirvedekilerin ellerinde yükseldi
BUS‹AD, baflar›y› bu y›l da
taçland›rd›. Derne¤in marka
etkinliklerinden olan ‘BUS‹AD
Ödülleri’nin 20.’si, düzenlenen
görkemli törenle sahiplerine
verildi. Do¤an Ersöz Y›l›n
‹fladam› Ödülü’ne Murat Orhan,
Özel Baflar› Ödülü’ne Hasan
Aslanoba, Meslek Ödülü’ne
Süleyman Akç›nar, E¤itim ve
Kültüre Destek Ödülü’ne ise
Muazzez ‹lmiye Ç›¤ lay›k
görüldü.
US‹AD 2013 Y›l› Ödülleri
düzenlenen görkemli törenle
sahiplerini buldu. Bursa
Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nin
(BUS‹AD) marka etkinliklerinden olan
ve bu y›l 20.’si gerçeklefltirilen
törende, ‘Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam›
Ödülü’ Orhan Holding Yönetim Kurulu
Baflkan› Murat Orhan’a, ‘Özel Baflar›
Ödülü’ Aslanoba G›da Yönetim
Kurulu Baflkan› Hasan Aslanoba’ya,
‘Meslek Ödülü’ Mapfre Genel Sigorta
Bölgeler Direktörü Süleyman
Akç›nar’a, ‘E¤itim ve Kültüre Destek
Ödülü’ ise Sümerolog Muazzez ‹lmiye
Ç›¤’a verildi. Törene kat›lamayan
Ç›¤’›n ödülünü ‹brahim Okur ald›.
B
Güçlü sivil toplum demokrasiyi de
güçlendirir
Bursa ifl dünyas›n›n önde gelen
isimlerini bir araya getiren ve Ziraat
Bankas›’n›n sponsor oldu¤u Almira
Otel’deki ödül töreninin aç›l›fl
konuflmas›n› BUS‹AD Yönetim Kurulu
Baflkan› Günal Baylan yapt›.
36. y›l›nda gücünü üyelerinden alan
08 Bak›fl 130
ve Türkiye’nin önde gelen sivil toplum
kurulufllar›ndan olan BUS‹AD’›n;
Bursa sanayisi, ticareti ve hizmet
sektörünün sürdürülebilir kalk›nmas›
ile sosyal ve kültürel yaflam›n›n
gelifltirilmesi için çal›flt›¤›n› belirten
Baylan, güçlü bir sivil toplumun
demokrasiyi de güçlendirdi¤ini
kaydetti.
Gelecek, kararl› kifliler için gelecek
Konuklarla, merhum Do¤an Ersöz
baflkanl›¤›ndaki BUS‹AD Yönetim
Kurulu’nun, 20 y›l önce ‘Biz Kararl›y›z’
bafll›¤› ile Olay gazetesine verdi¤i
ilan›n küpürünü paylaflan Baylan, söz
konusu ilandan flu bölümü aktard›:
“Bizler seçim ekonomisi de¤il, Türk
ekonomisini sürekli canl› ve sa¤l›kl›
yaflatacak çözümler istiyoruz. Bu
iste¤imize ifllerlik kazand›rmak için
de yat›r›mlar›m›z› göz önünde
bulundurarak, gelece¤e yönelik
projelerimizden vazgeçmeden,
psikolojik etkenlere yenilmeksizin,
hükümetin gerçekçi ve cesaretli
kararlar almas›nda yönlendirici
olmal›y›z. Bu aflamada siyasi
liderlerin, partiler üstü platformda yan
yana gelmelerini yararl› bir ad›m
olarak önermekteyiz. Ayr›ca tüketim
toplumu haline gelen Türkiye’de
sanayici ve ifladamlar› olarak daha
tutumlu yaflamaya yönelmek,
kendimizin ve ülkemizin ç›kar›nad›r.
‘Bu ifl olmayacak’ demek kolayc›l›kt›r.
‘Aflaca¤›z, çünkü istiyoruz’ demek
kararl›l›kt›r. Gelecek, kararl› kifliler için
gelecektir…”
Yap›sal sorunlar›m›z hala dikkate
al›nm›yor
Türkiye’nin ekonomik anlamda 2001
krizi sonras› al›nan tedbirlerle çok
daha iyi bir pozisyona geldi¤ini
anlatan Baylan, fakat o günden
BUS‹AD
Ödülleri
bugüne devam eden ve ülkeyi
hedeflerine daha çabuk ulaflt›racak
baz› yap›sal sorunlar›n ise hala
dikkate al›nmad›¤›n› ifade etti.
Ekonomik kalk›nman›n sadece
‘iktisadi geliflme’ olarak
de¤erlendirilmemesi gerekti¤ini,
demokraside iyileflme yap›lmadan,
piyasa ekonomisinde fleffafl›k ve
rekabeti getirmenin mümkün
olmad›¤›n› anlatan Baylan, ifl
dünyas›n›n en önemli sorunlar›ndan
birisi olan mesleki e¤itim ile ilgili
yap›lmas› gerekenlere de dikkat çekti.
Baylan, “Hem ifl gücünün, hem de
çal›flanlar›m›z›n ortalama e¤itim
düzeyi düflük… Mesleki bilgi ve
donan›m› olmayan, e¤itim düzeyi
düflük bir ifl gücü profiliyle ilerlemeye
çal›fl›yoruz. E¤itim ve e¤itici
sisteminde yap›lacak reformun en
k›sa zamanda ele al›nmas›n›
arzuluyoruz” dedi.
Genç kufla¤›m›z ülke kalk›nmas›na örnek
olacak
Güncel geliflmelerle ilgili görüfllerini
de aç›klayan Baylan, 1 y›ldan k›sa
bir süreye s›¤an olaylar›n Türkiye’nin
h›zla itibar kaybetmesine neden
oldu¤unu anlatt›. “‹fl dünyas› olarak
bu görünüflün k›sa sürede
toparlanmas› için önerilerimizin
dikkate al›nmas›n› istiyoruz” diyen
Baylan, “H›zla de¤iflen dünyada
üretim yap›s›n›n da de¤iflmesi
gerekiyor. Ülke sanayisinin; bilgiye
dayal›, daha teknoloji a¤›rl›kl›, daha
katma de¤erli üretim alanlar›na
yönelebilmesi için BUS‹AD’›n e¤itimli
genç kuflaklar›n› teflvik etmeliyiz.
Çocuklar›m›z›n buna haz›r oldu¤unu
biliyor, birinci kuflaktan da bu konuyu
dikkate almas›n› diliyorum. BUS‹AD’›n
genç kuflaklar›n›n ülke kalk›nmas›na
örnek olaca¤›na inan›yorum” diye
konufltu.
Her toplumun, kendi bireylerinin
çal›flma ve u¤rafllar› nispetinde
yükseldi¤ini, Yönetim Kurulu’nun da
bu fikirle baflar›l› ifl insanlar› aras›ndan
bir seçim yapt›¤›n› belirten Baylan,
2013 Y›l› BUS‹AD Ödülleri’ne Murat
Orhan, Hasan Aslanoba, Süleyman
Akç›nar ile Muazzez ‹lmiye Ç›¤’›n
lay›k görüldü¤ünü vurgulad›. Günal
Baylan’›n aç›l›fl konuflmas›n›n
ard›ndan ödüller, alk›fllar eflli¤inde
sahiplerine verildi.
‹kinci kufla¤›n da sorumlulu¤u büyük
2013 Y›l› Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam›
Ödülü’ne lay›k görülen Murat Orhan,
teflekkür konuflmas›nda, kendisi gibi
birinci nesilden bayra¤› devralan
ikinci kufla¤›n, var olan baflar›y› daha
da büyüterek sürdürülebilir k›lma
sorumlulu¤u tafl›d›¤›n› anlatt›.
Orhan, “Bizim imkanlar›m›z daha
fazla, farkl› bir Türkiye’de ifl yap›yoruz.
Ancak ayn› zamanda dünya ile
rekabet ediyoruz. Yani bizim de iflimiz
kolay de¤il. Ülkemizin demokrasi,
adalet, hukuk, ekonomi, e¤itim
alanlar›nda global standartlardaki
baflar›s› gelecekte bizim baflar›m›z›n
temelini oluflturacak. Uluslararas›
sularda yol al›rken en çok kendi
liman›m›za, yani ülkemize
güveniyoruz” dedi.
2013 YILI BUS‹AD ÖDÜLLER‹ ve
GEREKÇELER‹
BUS‹AD-Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam›
Ödülü: Halil Murat ORHAN
Temelleri 1972 y›l›nda ‹brahim Orhan
taraf›ndan at›lan ve aradan geçen 42
y›lda Türk otomotiv sanayinin dünya
çap›nda tan›nan markas› haline gelen
Orhan Holding, 2013 y›lsonu itibariyle
üçte biri yurtd›fl› tesislerinde olmak
üzere 7 bin 700 çal›flan›, 724 milyon
Euro’luk cirosu ile ülke ekonomisine
katk› sa¤lamaya devam ediyor.
Üç k›tada; aralar›nda ABD, ‹spanya,
Güney Kore, Rusya, ‹ngiltere ve Çin’in
de bulundu¤u 13 ülkedeki üretim
09 Bak›fl 130
alanlar› ve mühendislik ofislerinde
faaliyet gösteren Orhan Holding,
ikinci kuflak temsilcisi Murat Orhan
idaresinde yeni sat›n al›mlar›n›
sürdürüyor. Orhan Holding, son
olarak, ‹talyan S›la Holding ile
Türkiye’deki ortak giriflimi olan S›la
Teknik’in yüzde 51 hissesini alarak
flirketin tamam›na sahip oldu.
Otomotiv sanayinin yan› s›ra sigorta,
tar›m, hayvanc›l›k, ticaret, hizmet ve
turizm sektörlerinde de faaliyet
gösteren Orhan Holding, e¤itime de
büyük önem veriyor. 1996 y›l›nda
özellikle Holding çal›flanlar›n›n baflar›l›
çocuklar›na burs sa¤lamak amac›yla
kurulan Orhan E¤itim ve Kültür Vakf›,
ihtiyaç do¤rultusunda e¤itimö¤retime katk› için okullar da infla
ediyor. Bu amaçla, Yeniflehir’de
meslek yüksek okulu ve iki tane
ö¤renci yurdu yapt›ran Orhan Vakf›,
yine Bademli Köyü’nde ilkö¤retim
okulu infla ettirdi.
Çevre ve sanata verdi¤i destekle de
ad›ndan söz ettiren Orhan Holding’in
1993 y›l›ndan bu yana düzenledi¤i
10 Bak›fl 130
Uluslararas› Orhan Holding Foto¤raf
Yar›flmas›’na dünyan›n pek çok
yerinden büyük ilgi gösteriliyor.
Ana faaliyet konusu otomotiv baflta
olmak üzere de¤iflik sektörlerde Türk
özel sektörünün kalite anlay›fl›n› ve
baflar›s›n› dünyaya ispat eden, e¤itim,
kültür-sanat ve çevreye gösterdi¤i
büyük özenin yan› s›ra yap›c› ifl
iliflkileri ve meslek eti¤ine gösterdi¤i
özveriden dolay›, Orhan Holding
Yönetim Kurulu Baflkan› Murat Orhan,
BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan
2013 Y›l› Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam›
Ödülü’ne lay›k görüldü.
BUS‹AD Özel Baflar› Ödülü:
Hasan ASLANOBA
ABD’de ‹flletme ‹daresi Master
diplomas› ald›ktan sonra 1990’da aile
flirketi Erikli Su’da CEO olarak
çal›flmaya bafllayan Hasan Aslanoba,
flirketin Nestle Waters ile ortakl›¤›nda
da kurumda CEO olarak görev yapt›.
2006 y›l›nda Aslanoba G›da'y› kuran
Hasan Aslanoba, yeni süreçte;
Tazedirekt, Bo¤azköy Çiftli¤i, Juss
Meyve Sular›, Webnak, Bostandere
ve Aslanoba Capital markalar› ile
meyve-sebze, k›rm›z› et, lojistik ve IT
sektörlerinde yenilikçi ifl modellerini
devreye soktu.
2012 y›l›nda internet tabanl›
faaliyetlere odaklanma karar› alan ve
yeni hedeflerini gerçeklefltirmek için
Erikli’deki CEO görevinden ayr›lan
Aslanoba, Türkiye ve dünyada
alan›nda uzman-nitelikli ekiplere
yat›r›m yapmas›yla dikkatleri üzerine
çekti.
Aslanoba Capital’de, a¤›rl›kl› olarak
pazaryeri, e-ticaret, mobil ve hizmet
yaz›l›m projelerine odaklanan Hasan
Aslanoba, finansal yat›r›mla birlikte
giriflimcilere mentorlük deste¤i de
veriyor. Aslanoba, ‘Melek Yat›r›mc›’
olarak bugüne kadar çok say›da yeni
giriflimin içinde yer ald›.
Genç yafl›na ra¤men, gerek aile
flirketinde gösterdi¤i üstün baflar›lar,
gerekse Türkiye’ye örnek olan yeni
ifl modelleriyle giriflimcili¤e farkl› bak›fl
BUS‹AD
Ödülleri
aç›lar› getiren Hasan Aslanoba,
BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan
2013 Y›l› Özel Baflar› Ödülü’ne lay›k
görüldü.
bölgelerinden sorumlu direktörlük
görevine getirildi.
Ayn› zamanda Mapfre Genel Servis
Yönetim Kurulu üyeli¤ini de baflar›yla
sürdüren, 42 y›ll›k meslek hayat›n›n
son 28 y›l›n› Mapfre Genel Sigorta’da
yaflayan, sektörünün geliflimi için
e¤itim de dahil olmak üzere pek çok
alanda öncülük yapan Süleyman
Akç›nar, BUS‹AD Yönetim Kurulu
taraf›ndan 2013 Y›l› Meslek Ödülü’ne
lay›k görüldü.
BUS‹AD Meslek Ödülü:
Süleyman AKÇINAR
Mapfre Genel Sigorta Bölgeler
Direktörü olan Süleyman Akç›nar,
1949 y›l›nda Mustafakemalpafla’da
dünyaya geldi. ‹zmir’deki üniversite
e¤itimini takiben 1973’te mali
müflavirli¤e bafllayan Akç›nar, 1985
y›l›nda Bursa’ya yerleflerek mesle¤ini
sürdürdü ve 1986’da Genel Sigorta
Bursa Bölge Müdürü olarak sigorta
sektörüne ad›m att›.
BUS‹AD E¤itim ve Kültüre Destek Ödülü:
Muazzez ‹lmiye ÇI⁄
Dünyan›n en önemli
sümerologlar›ndan biri olarak kabul
edilen Muazzez ‹lmiye Ç›¤, 1914
y›l›nda Bursa'da do¤du. Ailesi K›r›m
göçmenlerinden olan Ç›¤, Bursa'da
özel 'Bizim Mektep'te Frans›zca ve
keman dersleri ald›. 1931 y›l›nda
Bursa K›z Ö¤retmen Okulu’ndan
mezun olan Ç›¤, ayn› y›l tayin edildi¤i
Eskiflehir’de dört buçuk y›l
ö¤retmenlik yapt›.
1987-1992 döneminde BTSO’da
Meclis üyeli¤i yapan ve sektörüyle
ilgili birçok geliflmeye öncülük eden
Akç›nar, 1992’de Bursa, ‹zmir ve
Antalya bölgelerinden sorumlu olarak
Genel Sigorta’da koordinatörlük
görevine getirildi.
Uluda¤ Üniversitesi Sigortac›l›k
MYO’da kuruluflundan bugüne
ö¤retim üyesi olarak görev yapan
Akç›nar, baflar›l› hizmetleri nedeniyle
dünyada 40’dan fazla ülkede faaliyet
gösteren Avrupa’n›n önde gelen
sigorta gruplar›ndan Mapfre’nin
Türkiye’deki kolu Mapfre Genel
Sigorta’da; Bursa, Eskiflehir ve ‹zmit
1940 y›l›nda Ankara Üniversitesi Dil
ve Tarih Co¤rafya Fakültesi Hititoloji
Bölümü’nden mezun olduktan sonra
‹stanbul Eski fiark Eserleri Müzesi
11 Bak›fl 130
BUS‹AD
Ödülleri
Müzede çal›flt›¤› 31 y›l boyunca
meslektafllar›yla birlikte Sümer, Akad
ve Hitit dillerinde yaz›lm›fl olan 74 bin
tabletten oluflan çivi yaz›l› belgeler
arflivini oluflturan Ç›¤, 3 bin tabletin
kopyas›n› yap›p, katalog halinde
yay›nlad›.
1972 y›l›nda emekli olduktan sonra
bir süre yurtd›fl›nda yaflayan Muazzez
‹lmiye Ç›¤’›n 'Tarih Sümerle Bafllar'
adl› kitab› 1990 y›l›nda Türk Tarih
Kurumu taraf›ndan yay›nland›.
Kitab›n›n çok ilgi görmesi üzerine
Ç›¤, 1993'te çocuklara yönelik
'Zaman Tüneliyle Sümerlere Yolculuk'
da dahil olmak üzere Sümer ve Hitit
kültürlerini tan›tan 13 kitap yazd›.
Çiviyaz›l› Belgeler Arflivi’ne uzman
olarak atanan Ç›¤, ayn› y›l Kemal Ç›¤
ile evlendi.
12 Bak›fl 130
Muazzez ‹lmiye Ç›¤, bugün 100
yafl›nda olmas›na ra¤men yeni kitap
yazma çal›flmalar›na devam ediyor.
Uluslar aras› tarih çevrelerinde çok
sayg›n bir konumda bulunan, gerek
yurt içinde, gerekse yurtd›fl›nda
yapt›¤› çal›flmalarla eski
medeniyetlere ›fl›k tutan, Türkiye'yi
uluslar aras› toplumda baflar›yla
temsil eden ve yazd›¤› kitaplarla
çocuklara da tarihi sevdiren Muazzez
‹lmiye Ç›¤, BUS‹AD Yönetim Kurulu
taraf›ndan 2013 Y›l› E¤itim ve Kültüre
Destek Ödülü'ne lay›k görüldü.
“Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden
büyümeyi art›rmak mümkün de¤il”
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan,
geleneksel Çekirge Toplant›s›
ve iftar yeme¤inde yapt›¤›
konuflmada, “Mevcut siyasi
ortam yumuflamadan, üretim
faktörlerini de¤ifltirmeden,
yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden,
ifl gücüne kat›l›m profilini
yükseltmeden, büyümeyi daha
da art›rmak mümkün de¤il”
dedi.
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i’nin (BUS‹AD) geleneksel
Çekirge Toplant›s› ve iftar yeme¤i
Alt›nceylan Tesisleri’nde gerçeklefltirildi.
Uluda¤ Üniversitesi ‹lahiyat Fakültesi
Dekan Yard›mc›s› Prof. Dr. Enver
Uysal’›n ‘‹fl Dünyas›nda ve Siyasette
Ahlaki De¤erler’ konulu bir sunum
yapt›¤› geceye BUS‹AD üyeleri ile
Bursa medyas› yo¤un ilgi gösterdi.
B
‹fl insanlar› siyasi çat›flmalar›n çok
ilerisinde
Program›n aç›l›fl konuflmas›n› yapan
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, küresel
ekonominin iniflli-ç›k›fll› seyir izledi¤i
bu dönemde ekonomik ve siyasi
geliflmelerle ilgili görüfllerini
kat›l›mc›larla paylaflt›. Türkiye’de krizlere
ve zorluklara karfl› tecrübeli bir ifl
dünyas› oldu¤u söyleyen Baylan, ülke
ekonomisine katk› veren ifl insanlar›n›n
siyasi çat›flmalar›n çok ilerisinde
oldu¤unu kaydetti.
Büyüme rakam›n›n, ifl dünyas›n›n
katk›s›yla y›l›n ilk çeyre¤inde yüzde
4.3’e ç›kt›¤›n› an›msatan Baylan, birçok
14 Bak›fl 130
uluslararas› kuruluflun Türkiye için 2014
y›l› büyüme tahminini yukar› çekti¤ini
vurgulad›. Baylan, ihracat›n büyümeye
olan katk›s›n›n 2.7 puan olmas›n› da
‘sevindirici’ olarak nitelendirdi.
Yüzde 4 büyüme band›na tak›ld›k
“Kur ile rekabet olmaz” diyerek y›llard›r
ihracat için çal›flan üreticiyi göz ard›
edenlerin, ihracat›n büyümeye olan
katk›s›n› görmelerini isteyen Baylan,
Çekirge
Toplant›lar›
Toplumun en küçük birimi olan aile
idaresinde yaflanan anlay›fl, huzur ve
hoflgörü duygular›n›n, mahalli
yönetimden bafllayarak devlet
yönetimlerine yans›mas›n›n önemine
de de¤inen Baylan, siyasi geçmifle
bak›ld›¤›nda; yaflanan çekiflmeler ile
gruplaflmalar›n ülkeyi sonu gelmez
hesaplaflmalara yönlendirdi¤ini ifade
etti.
birleflemiyoruz” diyen BUS‹AD Baflkan›
Baylan flöyle devam etti:
“Cumhurbaflkanl›¤› seçimi yaklafl›yor.
Devlet adaml›¤› yapacak birikime
sahip, görev süresi boyunca herkesi
kucaklayan ve her bireyin takdirini
kazanmay› amaç edinen; k›saca
demokrasinin geliflmesi için çaba
gösteren her aday›n bafl›m›z›n üstünde
yeri var.”
“Amac›m›z; ülkede yaflayan her
vatandafl›m›za kaliteli yaflam› sa¤lamak
ise, bunu tesis etmek ilk önceli¤imiz
olmal›. Fakat bu konuda
Güçlü ve özgün bir e¤itim sistemi flart
Güçlü ve özgün bir e¤itim sisteminin
gereklili¤inden de bahseden Günal
Baylan, geliflen ve de¤iflen dünyada
“Risk alarak de¤er yaratma arzusu
duyan yabanc› para giriflinin d›fl›nda,
sermaye girifli azald›. D›fl koflullar flu
an yat›r›m e¤iliminin düflmesini ve iç
tasarruflar›n art›r›lmas›n› gerektiriyor.
Aç›klanan verilerden de gördü¤ümüz
gibi, karl›l›k oranlar›m›z›n düfltü¤ünü,
flirketlerimizin borçlar›n›n gelirine göre
daha h›zl› artt›¤›n› gözlemliyoruz. Bu
durumun ileride, zaten k›r›lgan olan
ekonomimiz için s›k›nt› yaratabilece¤ini
söyleyebiliriz. Türkiye ekonomisi flu an
yüzde 4 büyüme band›na tak›ld›. Bu
durum, mevcut ekonomik ortamda baz›
ülkelerle mukayese edildi¤inde baflar›
olarak görülebilir. Ancak genç nüfusun
yo¤un, cari a盤›n yüksek oldu¤u bir
ülke için yeterli olmad›¤›n› da biliyoruz.
Bu band› aflmak için yap›sal
de¤ifliklikler yapmazsak kal›c› bir etki
elde edemeyiz. Mevcut siyasi ortam
yumuflamadan, üretim faktörlerini
de¤ifltirmeden, yat›r›m ortam›n›
iyilefltirmeden, ifl gücüne kat›l›m profilini
yükseltmeden, büyümeyi daha da
art›rmak mümkün de¤il. Taraflara
ayr›larak beyanlarda bulunmak yerine,
sorunun kal›c› çözümüne odaklanmak
çok önemli.
Al›nacak tüm ekonomik tedbir ve d›fl
politika kararlar›n›n, günü kurtarmak
yerine uzun süreli getirileri kapsayacak
flekilde olmas› bizlerin ve ülkenin
menfaatinedir” dedi.
Siyasi çekiflmeler sonu gelmez
hesaplaflmalara yönlendirdi
15 Bak›fl 130
Çekirge
Toplant›lar›
flartlara ayak uydurman›n ancak
müspet ilimle mümkün oldu¤unu dile
getirdi.
Baylan, “Atatürk’ün kurdu¤u uygar ve
milli e¤itimin sayesinde Türkiye; bugün
bir Afganistan, Somali, Filistin, Irak,
Suriye ve benzeri ülkeler gibi olmaktan
kurtuldu. Ça¤dafl e¤itimin temel amac›
iflte burada ortaya ç›k›yor. Yüce
Allah’tan; modern, ça¤dafl demokrasi
anlay›fl› ve ekonomik de¤erleri ile
dünyada herkesi imrendiren,
bireylerinin kaliteli ve huzur içinde
yaflad›¤› bir ülkeyi, bizlere ve
çocuklar›m›za nasip etmesini diliyorum”
diye konufltu.
Ahlaken özürlü insanlar› k›nayabilirsiniz
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan’›n aç›l›fl
konuflmas›ndan sonra kürsüye ç›kan
Uluda¤ Üniversitesi ‹lahiyat Fakültesi
Dekan Yard›mc›s› Prof. Dr. Enver Uysal,
‘‹fl Dünyas›nda ve Siyasette Ahlaki
De¤erler’ konulu sunumunda çok
çarp›c› bilgiler aktard›.
“Günümüzde hepimizin verdi¤i ahlakl›
ve iyi insan olma mücadelesinin
ayn›s›n›, tarih boyunca peygamberler
ve filozoflar da verdi. Bu; insanl›k ve
kutsall›k arz eden bir mücadele” diyen
Prof. Dr. Uysal, ‘ahlak’›; ‘insan olma
sanat›’ olarak nitelendirdi.
Ahlak’›n; ‘al›flkanl›k’ ile çok yak›ndan
iliflkili oldu¤unu da söyleyen Uysal
flöyle devam etti: “Aristo, ‘Bu dünyada
özürlü olan insanlar› k›nama hakk›na
sahip de¤iliz, aksine onlara daha
flefkatli davranmal›y›z. Fakat ahlaken
özürlü insanlar› k›nayabilirsiniz. Çünkü
ahlak›n› düzeltmek, irade ve ak›l varl›¤›
olarak insan›n elindedir’ demifltir.
Dolay›s›yla ahlak›n› düzeltmek insana
emanet edilmifltir. Ahlak; insandaki
al›flkanl›klar›n bütünüdür.”
16 Bak›fl 130
BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve aileleri
Mardin’e kültürel gezi gerçeklefltirdi
BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve
aileleri, Yönetim Kurulu’nun
organizasyonuyla, kültürel gezi
kapsam›nda Mardin’e gitti.
Farkl› dinlerin buluflma noktas›
Mardin’de oldukça renkli
görüntüler veren BUS‹AD’l›lar
tarihi ve turistik yerleri de gezdi.
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim
Kurulu taraf›ndan organize edilen
Mardin gezisi renkli görüntülere
sahne oldu. Kültürel gezi kapsam›nda
kentin önemli tarihi ve turistik yerlerini
gezen BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve
aileleri oldukça keyifli günler yaflad›.
Hilton Garden Inn Otel’de konaklayan
BUS‹AD kafilesi; Kas›miye Medresesi,
K›rklar Kilisesi, Mardin Müzesi,
B
18 Bak›fl 130
Zinciriye Medresesi, Deyrul Zaferan
Manast›r›, Hasan Keyf, Mor Gabriel
Manast›r›, Midyat Devlet Konuk Evi
ile Midyat Çarfl›s›’n› gezdi.
Gezi
Farkl› dinlerin buluflma noktas›; Mardin
Mardin; farkl› dini inan›fllar paralelinde
sanatsal aç›dan da tarihi de¤eri olan
camiler, türbeler, kiliseler, manast›rlar
ve benzeri dini eserleri bar›nd›r›yor.
‹pek Yolu güzergah›nda olup, s›n›rlar›
içinde befl han, bir de kervansaray
bulunan Mardin’in ismi hakk›nda
de¤iflik rivayetler var. Kelimenin
Farsça, Yunanca, Arapça ve
Süryanice oldu¤u söyleniyor.
Mardin’de Kürtler, H›ristiyan
Süryaniler, Sünni Araplar, Türkler,
Yezidi-Kürtler ve Ermeniler yafl›yor.
Zaman içinde Süryani ve Yezidi
nüfusu göçler sebebiyle azalm›fl,
Lübnan'›n baflkenti Beyrut'ta, Mardin
ve Midyat bölgesinden gelen az
say›da Süryani yaflamaktad›r.
Kentin simgelerinden Mor Gabriel
Manast›r›; MS 397 y›l›nda infla edilmifl.
MS 640 y›l›nda Hz. Ömer zaman›nda
Arap-‹slam ordusu Süryanilerle
iflbirli¤i yaparak Mezopotamya’ya
girince, özellikle bu eserin korunmas›
için Hz. Ömer’in emriyle ayr›cal›k
20 Bak›fl 130
tan›nm›fl. Eskiden içinde zengin bir
kütüphane bulunan manast›rda,
binlerce ö¤rencinin e¤itim ald›¤› bir
teoloji fakültesi bulunuyor.
Deyrulzafaran Manast›r› da,
muhteflem mimarisi yan›nda Süryani
Kilisesi’nin önemli merkezlerinden
biridir.
‹sa’dan sonra 5. yüzy›lda infla edilen
1932’ye kadar 640 y›l boyunca
Gezi
Süryani Ortodoks patriklerinin
ikametgah yeri olan Manast›r, 5.
yüzy›ldan bafllayarak farkl›
zamanlarda yap›lan eklentilerle
bugünkü haline 18. yüzy›lda
kavuflmufl.
Manast›r, MÖ’den önce Günefl
Tap›na¤›, daha sonra da Romal›larca
kale olarak kullan›lan bir kompleks
üzerine infla edilmifl. Romal›lar
bölgeden çekilince Aziz fileymun
baz› azizlerin kemiklerini buraya
getirterek kaleyi manast›ra çevirmifl.
21 Bak›fl 130
“Düflük büyüme, yüksek enflasyon,
yüksek cari aç›k patikas›nda uzun süre
yol almak art›k mümkün de¤il”
TÜRKONFED’in ekonomi
raporunda, mevcut durum ile
gelece¤e yönelik önemli ipuçlar›
yer al›yor. Raporda flu sat›rlar
dikkat çekiyor: “Türkiye uzunca
bir süredir ‘düflük büyüme,
yüksek enflasyon, yüksek cari
aç›k’ patikas›nda ilerlemeye
devam ediyor. Ancak bu
patikada uzun süre yol almak
mümkün de¤il.”
D
oç. Dr. Ümit ‹zmen, Zuhal Özbay
Dafl ve Yasemin Özbal taraf›ndan
haz›rlanan TÜRKONFED Ayl›k
Ekonomik Görünüm Raporu’nun
Temmuz say›s›, Türkiye ve küresel
ekonomideki gidiflat ile önümüzdeki
döneme iliflkin önemli bilgiler içeriyor.
Söz konusu raporda; 30 Mart
seçimlerinden sonra ihracattaki art›fl›n
da etkisiyle canlanmaya bafllayan
Türkiye ekonomisinin, önce Soma
facias›, ard›ndan da Irak’ta meydana
gelen olaylar nedeniyle sars›ld›¤›na
vurgu yap›l›yor.
Ortado¤u’da t›rmanan siyasi gerilim
ile büyümenin geliflmekte olan
ülkelerde yavafllamas›, geliflmifl
ülkelerde ise henüz dünya
ekonomisini olumlu etkileyebilecek
bir yörüngeye girmemesi nedeniyle
Türkiye’de de ‘büyümenin nereden
gelece¤i’ sorusunun aç›kta kald›¤›n›n
belirtildi¤i raporda dikkat çeken baz›
bölümler flöyle:
Ekonomi normal patikas›nda ilerliyor
gözükse de…
Her ne kadar göstergeler ikinci
çeyrekte ekonominin normal
patikas›nda ilerledi¤ini gösteriyor olsa
da, y›l›n kalan›nda iç ve d›fl talebin
büyümeye katk›s› konusunda soru
iflaretleri var. Yat›r›mlarda h›zlanma
görülmezken sanayi üretimi bir önceki
çeyre¤e paralel bir seyir izliyor.
Türkiye uzunca bir süredir iflaret
edilen ‘düflük büyüme, yüksek
enflasyon, yüksek cari aç›k’
patikas›nda ilerlemeye devam ediyor.
Ancak bu patikada uzun süre yol
22 Bak›fl 130
alman›n mümkün olamayaca¤›n›
bilmemiz ve önümüzdeki dönemde
risklere daha çok dikkat etmemiz
gerekiyor.
KOB‹’lerin toplam ticari kredilerden
ald›¤› pay düflüyor
Türkiye, KOB‹ kredilerinin en fazla
artt›¤› ülke olmas›na ra¤men, toplam
ticari kredilerden bu iflletmelerin ald›¤›
pay 2007’de yüzde 40,1’den 2012’de
yüzde 37,5’e geriledi. OECD’nin son
aç›klanan Türkiye raporu da ülkedeki
mikro KOB‹’lerin verimliklerine iliflkin
çarp›c› bilgiler içeriyor. 21 ülke içinde
en büyük firmalar›n en küçük
firmalar›n verimlili¤ine oran›n›n en
yüksek oldu¤u ülke 4,29 ile maalesef
Türkiye… KOB‹’lerin verimsizli¤ine
iliflkin bu saptama, Türkiye’nin
rekabet gücünün bozulmas›n›n,
KOB‹’lerin ihracat imkan›n› hepten
zora sokaca¤›na iflaret ediyor.
Üretim yap›m›z ve orta gelir tuza¤›
‹hracat yap›s›na bakt›¤›m›zda; bir
Güncel
önceki y›la göre orta-yüksek teknolojili
ve düflük teknolojili ürün
ihracatlar›nda art›fl görülüyor.
Dolay›s›yla, üretim yap›m›z› orta gelir
tuza¤›n› aflmak perspektifinden tekrar
de¤erlendirmek gerekti¤i bir kez
daha ortaya ç›k›yor. ‹thalat›n
gerilemesindeki en büyük pay; alt›n
ithalat›nda yaflanan düflüfl. D›fl
aç›ktaki azalma cari a盤› düflürmeye
devam ediyor. Cari aç›k May›s’ta bir
önceki aya göre 1,4 milyar dolar
gerileyerek 3,4 milyar dolar
seviyesinde gerçekleflti. Geçen y›l
Ocak-May›s döneminde 32,2 milyar
dolar olan cari a盤›n bu y›l 19,8
milyar dolara geriledi¤i görülüyor.
Gerilemede 33,5 milyar dolardan 22,7
milyar dolara gerileyen d›fl ticaret
a盤›n›n pay› büyük.
Cari a盤›n düflmesi, finansman
sorununu da hafifletiyor. Cari a盤›n
finansman›nda bankalar ve di¤er
sektörlerin kredi kullan›m›ndaki art›fl›n
yan› s›ra portföy yat›r›mlar›nda görülen
art›fl da etkili. Özellikle borç
senetlerinde Nisan ve May›s aylar›nda
art›fl var. Öte yandan ayl›k bazda
yurtd›fl›ndan do¤rudan yat›r›mlar ise
gerilemeye devam ediyor. OcakMay›s döneminde net do¤rudan
yat›r›m seviyesi 3,8 milyar dolar
düzeyinde, zira yerlefliklerin yurtd›fl›
do¤rudan yat›r›m›nda k›smen bir
canlanma söz konusu.
Faiz indirimi enflasyonla birlikte gitmeli
Faizlerde düflüfl imkan› s›n›rl›, faiz
indirimi enflasyonla birlikte gitmeli.
Büyümeyi desteklemek üzere faiz
oranlar›n›n afla¤› çekilmesi
konusunda hükümetin politika tercihi,
kredi art›fl h›z›n›n kontrol alt›na al›nm›fl
olmas›, cari aç›k ve finansman
risklerinin geçmifle oranla gevflemifl
olmas› ile birlikte düflünüldü¤ünde,
önümüzdeki dönemde, küresel
geliflmeler izin verdi¤i ölçüde faiz
oranlar›nda düflüfl olaca¤›na iflaret
ediyor. Nitekim, Haziran ay›ndaki 75
baz puanl›k indirimden sonra Merkez
Bankas› Temmuz ay›nda da
beklendi¤i gibi faizi 50 baz puan
daha afla¤›ya çekti ve politika faizi
yüzde 8,25 oldu. Önümüzdeki
aylarda yurtiçi ve yurtd›fl› talebin
enflasyonist bask› yaratmamas› ve
enflasyon beklentilerinin hedefler
do¤rultusunda gerilemesi durumunda
Merkez Bankas›, politika faiz
oranlar›nda indirime devam edecek.
Gelecek senaryolar›…
‹ç ve d›fl geliflmeler çerçevesinde
ekonomik göstergeler hiçbir biçimde
pembe tablo ortaya koymuyor. Dünya
Bankas›’ndan sonra OECD de Türkiye
ekonomisinin 2014 y›l› büyüme
öngörüsünü yüzde 3,5 olarak
aç›klad›. Ancak, bölgesel sorunlar
Türkiye için risk tafl›yor. Irak’ta geliflen
olaylar ve bölgenin yeniden
flekillenmesi, ülkenin siyasi ve
ekonomik hayat› için büyük önem arz
ediyor.
Öte yandan; cari aç›k, her ne kadar
düflme e¤ilimi gösterse de yüksek,
enflasyon oran› küçük düflüfle
ra¤men hala yüksek, iflsizlik oran›
yüzde 9 seviyesinde sabitlendi, bütçe
a盤›ndaki bozulmay› engelleyen tek
fley; sürdürülebilirli¤i olmayan bir
seferlik gelirler.
Bu tablo alt›nda iki temel senaryo
ortaya ç›k›yor. ABD'de faiz art›r›m›n›n
2015'in ilk çeyre¤inden sonraya
b›rak›lmas› durumundaki senaryoda,
geliflmekte olan ülkeler uluslararas›
piyasalardaki olumlu hava ile
yelkenlerini fliflirmeye devam eder.
Cumhurbaflkanl›¤› seçimlerini geride
b›rakan Türkiye'de siyasi tansiyondaki
düflüfl, ekonomik reformlara e¤ilmek
için f›rsat sa¤lar ve kazan›lan alt› ayl›k
süre içinde ekonomi ABD'deki faiz
art›fl›na haz›rl›kl› hale getirilir. Böylece
ekonomi bu y›l yüzde 4 civar›nda
büyüdükten sonra gelecek y›l da
yüzde 4 ve üstü bir h›zla yoluna
devam eder.
Özellikle KOB‹’ler temkinli olmal›
‹kinci senaryoda ise; jeopolitik riskler,
iç siyasetteki gerilim ve ABD'de
beklenenden önce gelen faiz karar›,
ekonomiyi güçlendirecek önlemlerin
zaman›nda al›nmas›na f›rsat tan›maz.
ABD’nin beklenenden önce faiz
yükseltmesi, çok dar bir alanda
kurulan faiz-enflasyon-kur dengesinin
kaybolmas› riskini tafl›yacak. Ekonomi
yönetiminde de¤ifliklik ihtimali ise bu
riskin yönetiminde sorunlarla
karfl›lafl›labilece¤ini akla getiriyor.
Düflük verimlilik yap›s› ve karfl› karfl›ya
olduklar› finansman riskleri, KOB‹’lerin
bu süreçte özellikle temkinli olmas›n›
gerektiriyor.
23 Bak›fl 130
Celal Beysel
TÜRKONFED Yüksek Dan›flma Kurulu Baflkan›
Orta gelir tuza¤›ndan kurtulmam›z;
KOB‹’lerin bu tuzaktan kurtulmas›yla
mümkün olabilir…
AB, Horizon 2020 projesi ile KOB‹ destek
felsefesini de¤ifltirdi
AR-GE ve inovasyon faaliyetlerinin
önemi özellikle son 10 y›lda
kamuoyunda yeterince vurgulanm›fl,
anlafl›lm›flt›r. Bu konuda tecrübemiz
olmad›¤›ndan baz› aksakl›klar›n
olmas› do¤ald›r. AB ülkelerinde dahi
7. Çerçeve Program› ile verilen ARGE desteklerinde baz› hatalar
yap›ld›¤›, verilen desteklerin yeterli
ticari baflar›ya ulaflmad›¤› görülerek
Horizon 2020 desteklerinde önemli
de¤ifliklikler yap›lm›flt›r. 7. Çerçeve
Program›’nda daha çok KOB‹’lere
AR-GE deste¤i veren üniversite ve
AR-GE kurulufllar› desteklenip
KOB‹’lere verilen destekler indirekt
olmuflken Horizon 2020 projesi ile
AB’de KOB‹’ler art›k direkt, mümkün
mertebe bürokrasiden ar›nd›r›lm›fl
olarak desteklenecektir.
Türkiye’de KOB‹ kavram›
Ülkemizde 250 kifliden az çal›flan›
olan ve y›ll›k net sat›fl› ya da mali
bilançosu 40 milyon TL’yi aflmayan
iflletmeler KOB‹ olarak
nitelendirilmektedir. KOB‹’lerin
yaklafl›k rakamlarla mevcut firmalar›n
%99’unu oluflturdu¤u ve toplam
istihdam›n %80’e yak›n›n› sa¤lad›¤›
söylenebilir. ‹hracat›n %60’›ndan
fazlas› ve yarat›lan katma de¤erin
%54’ü say›lar› 1.700.000’in üzerindeki
KOB‹’ler taraf›ndan gerçeklefltirilir.
24 Bak›fl 130
Detaya inilirse bahse konu katma
de¤erin ve ihracat›n büyük k›sm›n›n
bu 1.700.000 KOB‹’nin 50.000
kadar›na ait oldu¤u görülür. KOB‹
kavram› hem kendi yaflam›n›
sürdürebilmekten baflka gücü
olmayan mikro ve küçük giriflimcileri,
hem de ülke ihracat›n›n, katma
de¤erinin önemli bölümünü
gerçeklefltiren KOB‹’leri
kapsamaktad›r. Bu durum pek çok
gerçe¤i siyasilerin ve banka
reklamlar›n›n kurnaz cümleleri
arkas›nda karanl›kta b›rakmaktad›r.
Afla¤›da bahsedilen KOB‹’ler, say›lar›
50.000 civar›nda olan ve ülke katma
de¤erini yükseltme becerisi
olabilecek olanlard›r.
KOB‹’lerde AR-GE ve inovasyona
yaklafl›m tarz›m›z
Ülkemizdeki AR-GE harcamalar›n›n
bugünkü seviyesi, GSMH’nin %1’i
bile de¤ildir. Hedef, bunun
önümüzdeki 10 senede %3’e
ulaflmas›, yani 3 ile katlanmas›d›r.
Tabii pek çok istisna vard›r, ancak
genelde akademisyenler, bürokratlar,
nedendir bilinmez, geliflmifl ülkelerde
Makale
apaç›k görünen örnekleri göz ard›
ederek ülke kalk›nmas› için gerçekten
önem arz edecek AR-GE ve
inovasyon faaliyetlerinin sadece
büyük firmalar taraf›ndan
yap›labilece¤ini zannetmektedirler.
Ya da bir baflka de¤iflle, KOB‹’lerde
yap›labilecek AR-GE ve inovasyon
faaliyetini küçümsemektedirler.
Hükümetlerin son 15 y›lda KOSGEB
ve TÜB‹TAK vas›tas›yla KOB‹’ler için
pek çok AR-GE deste¤i verme
çabas›na girmesi, durumu
de¤ifltirmemifltir. Ülkemizdeki KOB‹
AR-GE destekleri bir türlü istenen
seviyeye gelmemekte, ticari baflar›ya
dönüfltürülebilen AR-GE ve inovasyon
örnekleri çok ender görülmektedir.
Bu durum hem destek verenlerin hem
de AR-GE yapma çabas›na giren
KOB‹’leri ümitsizli¤e itmekte, AR-GE
yapan KOB‹ say›s› bir türlü
artmamakta, bir AR-GE projesi yapan
bir daha yapmakta ifltahs›z
davranmaktad›r.
AR-GE merkezlerinin tam zamanl› 50
AR-GE personeli çal›flt›rma
mecburiyetinin 30 kifliye indirilmesinin
KOB‹’lerin düflünülerek yap›ld›¤›n›
söylemek, olsa olsa hesap bilmemek
olur. 30 personeli bulacaks›n, onlara
çal›flma ortam› sa¤layacaks›n, Sanayi
Bakanl›¤›’na müracaat edeceksin,
inceleneceksin, e¤er kabul edilirse
AR-GE merkezi imkanlar›ndan
faydalanacaks›n. ‹ri bir KOB‹ için dahi
ulafl›lmas› imkans›z bir hedeftir bu.
Yat›r›m, genel giderler ve iflçilik
hesaba kat›l›nca y›ll›k maliyeti 3 milyon
liray› aflaca¤› kolayca
hesaplanabilecek bu durumu en
büyük KOB‹’lerin gerçeklefltirmesi
dahi cirosunun %10 kadar›n› ARGE’ye ay›rmas› demek olur ki böyle
bir oran›n dünyada örne¤i yoktur.
AR-GE harcamalar›n› ülke genelinde
nas›l %3’e yükseltece¤iz?
Bugün sadece büyük firmalar›n ARGE faaliyetlerinin ciddi ve
sürdürülebilir olarak desteklendi¤i
tart›flma götürmez. Yani GSMH’nin
%3’ü kadar AR-GE yapma hedefine
ulaflma görevi, sadece büyük
firmalar›n olmufltur. Böylece
GSMH’nin %40’›n› yaratan KOB‹’ler
konu d›fl› b›rak›lm›fl, büyük
firmalardan ise -GSMH ile orant›l›
olmas› gereken- AR-GE katk›lar›n› 2.5
ile katlamalar› istenmifltir. Bu
durumdan as›l flikayetçi olmas›
gereken büyük firmalar k›sa vadeli
düflünmekte, ald›klar› AR-GE destek
pay›n›n artmas›ndan memnun ve
mutlu görünmekte, sessiz
kalmaktad›rlar.
Sadece büyüklerin AR-GE faaliyetlerinin
yeterince desteklenmesi kime zarar
verir?
KOB‹’lerin AR-GE desteklerinden
yeterince yararlanam›yor olmalar›
sadece KOB‹’lere zarar veriyor
zannedilmesin: Bir AR-GE ve
inovasyonu çok daha düflük
maliyetlere yapabilecek KOB‹’lerin
konu d›fl› b›rak›lmas›, büyük firmalar›n
yükünü de art›rmaktad›r. Ülke
aç›s›ndan daha da makro bir zarar
mevzu bahistir: Sonuçta ülke
sanayisinin geliflmesi
yavafllamaktad›r. AR-GE ve
‹novasyon uça¤›m›z›n tek motoru
çal›flt›r›lamamaktad›r.
Orta gelir tuza¤›n›, KOB‹’siz aflabilir
miyiz?
Bugün Türkiye, orta gelir tuza¤›na
yakalanm›fl durumdad›r ve bu
durumdan kurtulmak için GSMH’sini
2 misli art›rma mecburiyetindedir. Bu
baflar›ya, ihracat›n %50’sinden
fazlas›n›, katma de¤erin %56’s›n›
yaratan KOB‹’lere gereken önemi
vermeden eriflemeyiz. Gerek
siyasilerin dillerinde, gerekse banka
reklamlar›nda KOB‹ kavram›n›
alabildi¤ince çarp›tarak, sömürerek,
verilen küçük, etkisiz, yetersiz
destekleri dev aynas›nda göstererek,
verilen desteklerin ticari baflar›ya
ulaflmas›, hususundaki s›k›nt›lar›n
nedenlerine inmeden KOB‹’lerin
katma de¤erli, karl› üretim
yapabilecekleri ortam›
sa¤layamazs›n›z.
Orta gelirli KOB‹’leri orta gelir
tuza¤›ndan kurtaramazsak, ülkeyi de
orta gelir tuza¤›ndan kurtaramay›z
25 Bak›fl 130
Otomotiv sanayine ömrünü adad›:
Hüseyin Karabacak
Bursa’da otomotiv yan sanayinin
h›zla geliflip global hale
gelmesinde büyük katk›s› olan
Hüner fiirketler Grubu’nun
Yönetim Kurulu Baflkan›
Hüseyin Karabacak, 45 y›l önce
s›f›r sermaye ile bafllad›¤› ifl
hayat›na günümüzde; dört
fabrika, befl flirket ve 400 kifliye
yak›n istihdamla devam ediyor.
Otomotiv sanayinde 45 y›ll›k ifl
tecrübesi bulunan Hüner fiirketler
Grubu’nun Yönetim Kurulu Baflkan›
Hüseyin Karabacak, son dönemde
boru, alüminyum ve kal›p sektörlerine
de ciddi yat›r›mlar yaparak ülke
ekonomisine katk›s›n› y›ldan y›la
art›r›yor.
1975 y›l›nda Hüner Kriko ile Demirtafl
OSB’de bafllayan üretim serüvenini
Hasana¤a OSB ile Akçalar Sanayi
Bölgesi’ndeki toplam dört
fabrikas›nda tüm h›z›yla sürdüren
Hüseyin Karabacak, otomotiv
sanayinin Türkiye’ye global manada
ifl disiplini getirdi¤ini söylüyor, fakat
yeni süreçte yan sanayinin de kendini
ifade edebilmesinin önünün
aç›lmas›n› istiyor.
Otomotiv yan sanayinin duayen
isimlerinden Hüseyin Karabacak, bir
tek tezgah› bile olmadan girdi¤i ifl
hayat›nda, mesai saatleri d›fl›nda
arkadafllar›n›n atölyelerinde Tofafl’a
parça bast›¤› günlerden, flirketler
grubuna yükseliflinin öyküsünü
BAKIfi’a anlatt›…
26 Bak›fl 130
Öncelikle, Bak›fl okurlar›na kendinizden
bahseder misiniz?
1942 y›l›nda Yeniflehir’de dünyaya
geldim. 1949’da ailemin Bursa’ya
yerleflmesiyle birlikte 1950 y›l›nda
ilkö¤renimime Atatürk ‹lkokulu'nda
bafllad›m. Daha sonra Bursa Endüstri
Meslek Lisesi’ne devam ettim,
ortaokul ve lise ö¤renimimi de 1960
y›l›nda tamamlad›m. Mezuniyetimi
takiben 1960-61 y›llar› aras›nda
Gölcük Deniz Fabrikalar›’nda
çal›flt›ktan sonra ayn› y›l gönüllü olarak
askerlik görevime bafllad›m. ‹ki y›ll›k
askerlik hizmetim boyunca Hatay’a
ba¤l› Samanda¤ ilçesinin Tavuklu
Köyü’nde Yedek Subay Ö¤retmen
olarak e¤itime katk›da bulundum.
Vatani görevimi tamamlad›ktan sonra
1963-1967 y›llar› aras›nda Bursa
Akflam Tekniker Okulu’nda okudum.
Gerek okul öncesi, gerekse okul
sonras› birçok ifl ve meslek
gruplar›nda çal›flt›m. 1968 y›l›nda
Otosan Türk Otomobil Fabrikas›’nda
tekniker olarak göreve bafllad›m ve
buradaki hizmetimi süresince de
‹stanbul Maçka Yüksek Tekniker
Akflam Okulu’na devam ettim ve
1969-70 döneminde mezun oldum.
‹fl hayat›na nas›l bafllad›n›z?
Mezuniyetten sonra Tofafl Türk
Otomobil Fabrikas› Sat›n Alma
Bölümü'nde tekniker olarak çal›flmaya
bafllad›m. Çal›fl›rken ayn› zamanda
Bursa ‹ktisadi ‹limler Akademisi’nde
iflletme mast›r› yapt›m. 1975 y›l›nda
Söylefli
Tofafl Türk Otomobil Fabrikas›’ndaki
Sat›n Alma Maliyet Analiz Bölüm
fiefli¤i görevimden ayr›ld›m.
Böylesine önemli bir görevden ayr›l›rken
ne yapmay› planl›yordunuz?
Tofafl’taki görevimden ayr›lmadan
önce, üst yönetiminin r›zas›n› alarak
‘cam kald›rma krikolar›’ üretimi
yapmak amac›yla 12 metrekarelik bir
alanda Hüner Kriko firmas›n› kurduk.
Bafllang›ç dönemini ortakl›klarla
geçirdikten sonra flirketi 1985 y›l›nda
Hüner Kriko Yedek Parça Sanayi ve
Ticaret Ltd. fiti. unvan›yla aile flirketine
dönüfltürdüm. 1989 y›l›nda Tofafl'›n
artan üretim ihtiyac›n› karfl›lamak
üzere Demirtafl Organize Sanayi
Bölgesi’nde yeni fabrika binas›n›
faaliyete geçirdim. Hüner Kriko ve
Yedek Parça Sanayi ve Ticaret Ltd.
fiti. halen DOSAB’daki 12 bin 40
metrekare kapal› alana sahip fabrika
binas›nda; pres ile sac flekillendirme,
alüminyum enjeksiyon döküm ve
muhtelif montajl› komple parçalar›n
üretimini gerçeklefltiriyor.
sektöründe kullan›lan so¤utma ve
havaland›rma borular›n›n artan
kapasitesini karfl›layabilmek ve yal›n
üretim teknikleri ile üretimde verimlilik
ve kaliteyi art›rarak müflteri
memnuniyetini sa¤lamak için 2009
y›l›nda yeni bir yat›r›m
gerçeklefltirdim. Hasana¤a Organize
Sanayi Bölgesi’nde 12 bin metrekare
kapal› alana sahip 17 bin metrekarelik
fabrikay› bünyemize dahil ederek
Hünel Boru isimli firmay› kurdum.
Mevcut 13 adet CNC boru bükme, 6
adet kaynak robotu ve di¤er kaynak
istasyonlar› ile çap› 4 ile 65 milimetre
aral›¤›ndaki paslanmaz, alüminyum
ve çelik borudan mamuller
üretebiliyoruz. Y›ll›k 3 milyon adet
ürün kapasitesine sahip olup, üretimin
yüzde 90’›n› Avrupa’da üretilen
araçlarda kullan›lmak üzere ihraç
ediyoruz. Turbo motor boru
üretiminde Avrupa’da ilk befl içinde
yer alan firmam›z, turbo motor
Sonras›nda da yat›r›mlara devam ettiniz
de¤il mi?
‹lerleyen dönemde otomotiv
27 Bak›fl 130
borular›nda kullan›lan metal rezonatör
(susturucu) üretiminde de Avrupa
üçüncüsüdür.
ÜÇÜNCÜ TES‹S‹M‹Z AKÇALAR’DAK‹
HÜNER ALÜM‹NYUM…
Sanayide ve inflaat sektöründe yayg›n
olarak kullan›lan alüminyum profillerin;
otomotiv, rayl› sistem ve havac›l›k
sanayinde de yo¤un kullan›m›na
bafllanmas›, ayr›ca Hünel Boru’da
üretilen havaland›rma ve so¤utma
borular›nda alüminyum kullan›m›n›n
artmas› sebebiyle firmam›z›,
alüminyum ekstrüzyon ile profil ve
boru üretimine yönlendirdik. Bu
sebeple 2011 y›l›n›n ikinci yar›s›nda
Akçalar Sanayi Bölgesi’nde 27 bin
metrekare kapal› alana sahip olan
üçüncü fabrika binam›z› alüminyum
ekstrüzyon alan›nda faaliyet
göstermek amac›yla infla ettik.
Böylelikle alüminyum sektörüne de ad›m
att›n›z…
Ocak 2013’te Hüner Alüminyum ad›
alt›nda üretime bafllad›k. Alafl›ml›
alüminyum profil ve boru üretimiyle;
otomotiv, rayl› sistem, havac›l›k ve
makine sektörlerine hizmet veriyoruz.
‹lk etapta y›ll›k 3 bin 500 ton olan
üretim kapasitemizi, bu y›lsonunda
devreye girecek 2 bin 500 ton ve 850
ton kapasiteli preslerle 9 bin tonluk
kapasiteye ulaflt›rmay› hedefliyoruz.
DÖRDÜNCÜ TES‹S‹M‹Z HOSAB’DAK‹
HÜNEL KALIP…
Hünel Kal›p; firmam›z içinde kal›p
atölyesi olarak kal›p, aparat, makine
ve fikstür üretmekteyken Grup
flirketlerimize kat›lan dördüncü tesis
oldu. 2013 y›l›nda Hasana¤a
Organize Sanayi Bölgesi’nde 15 bin
metrekarelik kapal› alanda inflaat›na
bafllad›¤›m›z söz konusu kal›p
fabrikam›z› Nisan 2014’te faaliyete
geçirdik.
Kal›p fabrikam›z için; 5 metreye 3,5
metrelik ve 4 metreye 3.5 metrelik
olmak üzere iki adet 5 eksen CNC
freze ile bir adet 4 metrelik ve bir
adet 3 metrelik köprülü CNC
frezelerle son teknoloji tel erozyon ve
küçük boyutlu CNC frezeler, tornalar
al›narak toplamda 10 milyon liral›k
makine yat›r›m› yap›ld›.
28 Bak›fl 130
Geliflmekte olan bir ülkede sanayinin
h›zla ilerleyebilmesinin ön koflulu; iyi
bir kal›p teknolojisinden geçiyor. Sizin
kal›p yat›r›m›n›z›n temelinde de bu mu
yat›yor?
Sanayileflmenin temelinde; ürünlerin,
müflterilerin belirledi¤i tolerans ve
standartlara uygun flekilde üretilmesi
yat›yor. Seri üretimin yayg›nlaflmas›
nedeniyle, sorunsuz parça üretimi
için kal›p sektörünün de geliflmesi ve
kal›plar›n teknolojik tezgah, yaz›l›m
ve ölçü tekniklerinin kullan›lmas›na
ihtiyac› var. K›sa sürede ve minimum
maliyetle do¤ru ürünlerin
üretilebilmesi için kal›plar›n da iyi
planlanmas› ve üretilmesi gerekiyor.
Bizlerin ilk çal›flmaya bafllad›¤›
dönemlerde kal›p üretim sürecinde
el iflçili¤i kullan›l›yorken, otomotiv
sektöründeki geliflmelere paralel
olarak CNC tezgahlara ve yaz›l›mlara
geçildi. Ülke olarak teknolojik
geliflimimiz sürüyor. Otomotiv
sektöründeki büyüme ve yeni
modellerin daha s›k devreye al›nmas›
sürecinde ihtiyaç duyulan kal›plar›n
üretilebilmesi için bu sektörün de
geliflmesi gere¤i var. Üst düzey
rekabet nedeniyle, Avrupa’dan kal›p
tedarikinde maliyetlerin yüksek
olmas›, Çin ve Güney Kore gibi
ülkelerde yapt›r›lan kal›plarda yerel
saat fark› ve mesafenin çok olmas›,
kal›p yap›m›nda süreci takip edecek
yetkin ekiplerin oluflturulmas› ihtiyac›n›
gerekli k›l›yor. Kal›plarda ortaya ç›kan
ve ç›kacak problemler, üretim
hatlar›n›n durmas› ya da devreye
girifllerin gecikmesine neden
olabiliyor.
Bu sebeplerden dolay› biz; kal›p
fabrikam›zla di¤er teknolojik
yat›r›mlar›m›z› bu ve buna benzer
sorunlar› yaflamadan müflteri
memnuniyetini sa¤lamak,
Grubumuza ait iflletmelerimizin
rekabetçili¤ini art›rmak,
müflterilerimizin de¤ifliklik taleplerini
k›sa sürede karfl›layabilmek, yeni
kal›p ihtiyaçlar›n› uygun flekilde ve
zaman›nda yerine getirmek, havac›l›k,
savunma sanayi ve rayl› sistem
sektörlerinde kullan›lan parça ve
kal›plar› üretebilmek, ayr›ca sektörde
fark›ndal›k yaratmak hedefimiz
do¤rultusunda Hünel Kal›p tesisimizi
devreye ald›¤›m›z› rahatl›kla
söyleyebilirim.
5 fi‹RKET VE 4 FARKLI ÜRET‹M
ALANIYLA EKONOM‹YE BÜYÜK KATKI…
Özetle Hüner Grup; Hüner ‹ç ve D›fl
Ticaret de dahil olmak üzere befl
flirketi, dört farkl› alanda sergiledi¤i
Söylefli
üretimi, 400 kifliye yak›n istihdam›,
2013 y›l›nda gerçekleflen 1 milyon
860 bin adet parça ve karfl›l›¤› 8
milyon Euro ihracat›, 2014 için 1
milyon 950 bin adet parça ve karfl›l›¤›
yaklafl›k 10 milyon Euro ihracat
hedefiyle Türkiye ekonomisine sürekli
büyüyerek hizmet veriyor.
Türkiye ekonomisine yapt›¤›n›z büyük
katk›n›n yan› s›ra cemiyetçilik taraf›n›z
da güçlü. Biraz da bu konudan bahseder
misiniz?
Meslek hayat›m boyunca bugüne
kadar birçok oda-dernekte kurucu
üye ve yöneticilik yaparak sosyal
etkinliklere kat›ld›m. 2000’li y›llar›n
bafl›nda bir dönem Demirtafl
Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB)
Yönetim Kurulu Baflkanl›¤› görevini
yürüttüm. Ayr›ca 1998-2000’de
Bursaspor’da Mali As Baflkanl›k
yapt›m.
Milli E¤itim’e de deste¤iniz var…
Milli e¤itime katk› çerçevesinde
yapt›rd›¤›m ‘Hüseyin Karabacak
‹lkö¤retim Okulu’nun vatana ve millete
hay›rl› olmas›n›, burada yetiflecek
çocuklar›m›z›n ileride bu ülkeye
baflar›lar›yla katk› sa¤lamas›n› büyük
bir k›vançla arzu ediyorum.
Önümüzdeki dönem hedefleriniz
nelerdir?
Önümüzdeki y›l otomotiv sanayinde
40. y›l›m›z› kutlayaca¤›z. Otomotivde
son dönemde karl›l›k oranlar› çok
düfltü¤ü için yukar›da ifade etti¤im
boru, kal›p ve alüminyum sektörlerine
de ciddi yat›r›mlar yapt›k. Bu
alanlarda gelecekte daha da
büyümeyi ve yeni yat›r›mlar
gerçeklefltirmeyi amaçl›yoruz.
Sektörde bir duayen olarak, otomotivin
Türkiye ekonomisine katk›s›n› nas›l
de¤erlendirirsiniz?
Tofafl’taki ifl tecrübemi de dahil
etti¤imde otomotiv sanayinde 48 y›ll›k
tecrübem var. Otomotiv ana sanayinin
ülkemiz ekonomisine büyük katk›lar›
oldu¤unu söyleyebilirim. En önemlisi;
bizlere uluslar aras› ifl disiplinini
ö¤retti. Otomotiv sanayi bize,
üretimde bir dakika de¤il bir saniyenin
bile ne kadar k›ymetli oldu¤unu
gösterdi. Bir saniye içinde bir
araban›n banttan ç›kt›¤›n› görmeye
bafllad›kça, band›n durmas›n›n
sanayiye ne kadar büyük zarar
29 Bak›fl 130
Söylefli
verece¤ini ö¤rendikçe bizim de bak›fl
aç›m›z çok de¤iflti, globalleflti. 70’li
y›llarda seri üretimi bilmezken,
yetiflmifl eleman›m›z yokken flimdi
bunlar›n hepsine sahip olduk. Bunlar
da büyük oranda otomotiv sanayinin
sa¤lad›¤› ivmeyle oldu.
Size, “Bir babayi¤it ç›kar da Türkiye
yerli otomobilini yapabilir mi?” diye
sormadan olmaz. Ne dersiniz bu hayal
gerçekleflebilir mi?
Türkiye yerli otomobilini her an
yapabilecek tecrübe ve potansiyele
sahip. Fakat otomobil yapmak önemli
de¤il, önemli olan o üretimi dünyaya
pazarlayabilmektir. Hindistan, ‹ran,
Çin ve Malezya gibi ülkeler kendi
otomobilini yap›yor. Fakat bizimle
onlar›n nüfusu, iç pazar› ve bölgedeki
konumlar› çok farkl›. Ayr›ca Türkiye’de
ana sanayiye büyük yat›r›m yapan
firmalar var. Onlar› kollamazsan›z bu
kadar yat›r›m, emek ve tecrübe bofla
gider.
Sürekli gündemde olan ‘ana sanayi-yan
sanayi’ iliflkilerine bak›fl aç›n›z nas›l?
Dönem dönem yan sanayiye baz›
haks›zl›klar yap›ld›¤›n› düflünüyor
musunuz?
Ülkemizde bütün sektörler için geçerli
olan bir handikap var. Bilim Sanayi
ve Teknoloji Bakanl›¤›’n›n bütün
sektörleri analiz edip, ana sanayilere
çal›flacak olanlar›n say›s›n›, ifl
alanlar›n› vs. bütün kriterleri
belirlemesi gerekiyor. Yani bir ifl
kolunda rekabetçili¤i ciddi oranda
düflüren, hesaps›z- kitaps›z yat›r›mlar
engellenmeli. Herkes ilk baflta kazanç
gördü¤ü üretim dal›nda istedi¤i gibi
hesaps›zca yat›r›m yapabiliyor. Fakat
bunun sonucunda karl›l›k diye bir fley
kalm›yor. Önemli olan; yat›r›m yapmak
de¤il para kazanabilir olmak.
Tedarikçilerin çoklu¤undan dolay›
ana sanayi, yan sanayilere istedi¤i
fiyattan üretim yapt›rma flans›na sahip
oluyor. Optimum üretim modeli ve
pazarlama sistemi olmal›. Rakibimiz
ülkeler bu çal›flma sistemini kuruyor
ve rekabette avantajl› hale geliyor.
Yan sanayinin ana sanayiye karfl›
kendini savunabilecek bir konumda
olmas› gerekiyor. Her fley fleffaf ve
tart›fl›labilir olmal›. Her iki taraf da
dengeli bir flekilde korunmal›. Yan
30 Bak›fl 130
sanayi de ayakta kalabilmeli. Yan
sanayinin yanl›fl yat›r›mlara ve yanl›fl
rekabete girmesi ülkemizin milli
servetinin heba olmas› anlam›na
geliyor. Ana sanayi ilk baflta
söylemedi¤i biçimde benden her y›l
yüzde 3 indirim isteyebiliyor. Türkiye
gibi gelece¤i tam olarak
göremedi¤imiz bir ülkede böyle bir
indirim yapma flans›m›z olabilir mi?
DOSAB’da bir dönem baflkanl›k yapt›n›z.
Bu manada, sanayileflmenin art›k tam
anlam›yla OSB’lerde devam etmesi
yolunda nas›l bir mesaj›n›z olabilir?
OSB’ler giriflimcileri bilinçli yat›r›ma
sevk eden, düzenli sanayileflmenin
oldu¤u alanlard›r. Sanayi
bölgelerindeki düzensizlik OSB’lerde
yok. Sanayici OSB’de kendi
yönetimini kuruyor. D›flar›dan hiçbir
bask› ve yönlendirme olmadan kendi
yasas›na ve yönetmeliklerine göre
kendini yönetiyor, uygun koflullu
yat›r›m yap›lmas›n›n önü aç›l›yor.
Dolay›s›yla baflta Bursa olmak üzere
tüm kentlerimizde bundan sonraki
süreçte sanayileflmenin OSB’lerde
devam etmesi en büyük iste¤imiz.
Son olarak, gençlere ve yeni
giriflimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Ben 8 yafl›mdan itibaren çal›flma
hayat›n›n içinde yer ald›m. Babam,
çay oca¤›na sürekli çal›flacak ask›c›
bulamad›¤› için ilkokul birinci s›n›ftan
itibaren kendisine yard›m ettim. Lise
bitinceye kadar arkadafllar›mla
mahallede oyun oynad›¤›m›
hat›rlamam. Böyle bir ortamda
yetifltim. Bu noktada ailemin gelir
durumu bizi hep çal›flmaya zorlad›.
Dolay›s›yla benim gençlere flöyle bir
ö¤üdüm olabilir: Baflar›l› bir kifli
olacaksan›z öncelikle azimli bir
yap›n›z olmal›. Ayr›ca çal›flkan ve
dürüst olacaks›n›z. Bu vas›flara sahip
oldu¤unuz sürece baflar›l› olmamak
mümkün de¤il. Gençlere bu düsturu
kendilerine kural olarak öngörmelerini
istiyorum. Bu olduktan sonra baflar›
kendili¤inden gelir. Azmi olmayan
kifli zaten baflar›s›zd›r.
‹fle ilk bafllad›¤›mda bir tane tezgah›m
bile yoktu. Arkadafllar›m›n
atölyelerinin bofl oldu¤u zamanlarda
sabaha kadar parça bas›p Tofafl’a
verirdim. Böyle ortamlarda çal›flt›m.
Fakat hiçbir zaman y›lmadan bu
noktalara gelebildim. fiimdi yeni
yat›r›m hedeflerimizle sürekli
büyümeyi ve ülkemiz ekonomisine
daha fazla katk› yapmay›
düflünüyoruz.
Dr. Bahad›r Kalea¤as›
TÜS‹AD Uluslararas› Koordinatörü Bosphorus Enstitüsü Baflkan›
G20 Türkiye 2015:
Türkiye için küresel f›rsat
u y›l Avustralya’da toplan›yorlar.
Seneye Türkiye’de. Küresel
temsil gücü yüksek bir siyasi
oluflum:
- Dünya nüfusunun yüzde 75’i
- Uluslararas› ticaretin yüzde 80’i
- Dünya ekonomisinin yüzde 90’›
B
Kat›lanlar, dünyan›n önde gelen 19
ekonomisinin liderleri: ABD, Almanya,
Arjantin, Avustralya, Brezilya, Çin,
Endonezya, Fransa, Güney Afrika,
Güney Kore, Hindistan, ‹ngiltere,
‹talya, Japonya, Kanada, Meksika,
Rusya, Suudi Arabistan ve Türkiye.
Art› AB.
‹lk ondokuz içinde yer alan dört üye
ülkesine ek olarak, tüm AB’yi temsilen
AB Konseyi ve AB Komisyonu
baflkanlar›. Avrupa için k›smi çifte
temsil durumu var G20’de.
Her y›l oldu¤u gibi, 2015’te Türkiye
dönem baflkanl›¤›nda da G20’nin
devlet veya hükümet baflkanlar›n›n
bir araya geldi¤i büyük bir zirve
olacak. Ayr›ca birçok toplant›…
Bakanlar, diplomatlar, bürokratlar, ifl
dünyas›, sendikalar, sivil toplum
kurulufllar›, medya, akademik
etkinlikler… Dünya Türkiye’ye
gelecek. Dünya ekonomisine yön
verebilecek konular, politikalar, olas›
ortak kural ve eylemler Türkiye’de
konuflulacak.
Art›k Avrupa’daki gibi gelenek oldu¤u
32 Bak›fl 130
üzere, G20 liderleri toplanmadan
önce de uluslararas› ifl dünyas› da
devreye giriyor: B20 (Business-20).
Bunun da oda¤›nda B20 Coalition
var. Dünyan›n önde gelen piyasa
ekonomilerinin G20 özel sektör a¤›.
Türkiye’yi TÜS‹AD temsil ediyor
(www.b20coalition.org)
G20 Gezegeni nas›l olufltu?
Peki nas›l gelindi bu noktaya?
Dünyan›n bu kadar sorunu, bu
flekilde G20 olarak tan›mlanm›fl bir
grupta ele almaya bafllamas›na?
Her fley çok eskiden bafllad›, fakat o
kadar uza¤a gitmeden 20. yüzy›l
sonuna gidelim, oradan da gelece¤e.
Bat›da sürekli artan tüketime ucuz
mal yetifltirmeye çal›flan Çin,
Hindistan ve di¤er h›zla kalk›nan
ülkeler; bunlar›n hepsine kömür,
demir, bak›r gibi hammadde
yetifltirmeye çal›flan üçüncü dünya;
bu arada hazinesinde biriken üç
trilyonu aflk›n dolar›n de¤er
kayb›ndan korkarak içeride toplumsal
kalk›nmaya yeterince harcayamayan
Çin, bu dolarlarla al›nan ABD hazine
bonolar›, bu sayede fliflen kredi
piyasas› ve artan tüketim ve artan
üretim... Ve zehirlenen mali piyasalar
ve atmosfer...
Brüksel’den
Makale
Küresel düzenin çarklar›
gac›rdamaya böyle bafllad›. Sonras›
zincirleme krizler. Ekonomi ve do¤a
efl zamanl› olarak zor durumda.
Dünya ekonomisi bir daral›yor, bir
toparl›yor, bazen durur gibi oluyor.
Gezegen oksijen solumakta
zorlan›yor. Mevcut uluslararas› siyasal
a¤lar inceliyor.
Bu noktada insanl›k uygarl›¤›n›n
gidiflat›n› belirleyen iki temel süreç
tekrar vurgulanabilir:
Bilgi toplumu: özel radyo ve
televizyonlar ile bafllad›. ‹nternet
devrimi, cep telefonu a¤lar› ve mobil
teknolojilerle tetiklenen bir devrime
dönüfltü ‹nsanl›¤›n yeryüzü üzerinde
duruflu de¤iflti. Her zaman, her yerde
baflka yerlerdeki kifliler, olaylar ve
bilgilerle karfl›l›kl› etkileflim içindeyiz
art›k. Çal›flma, aile ve e¤lence
yaflamlar› son yirmi y›lda kökten
farkl›laflt›. E¤itim, devlet yönetimi,
demokrasi, sa¤l›k, finans, güvenlik
gibi çok farkl› boyutlarda iletiflim ve
biliflim teknolojileriyle yenilenmekte
insanl›k uygarl›¤›.
Afl›r› tüketim toplumu: Hava
kirlenmekte, atmosfer ›s›nmakta,
temiz su azalmakta, g›da ve kozmetik
ürünler kanser ve baflka hastal›klar›
tetiklemekte. Yaln›zca 1950’lerden
bugüne daha önce tüketilenden fazla
enerji tüketildi yeryüzünde.
Küreselleflme sayesinde bir taraftan
zenginlik art›yor, dünya orta s›n›f›
geniflliyor. Bir taraftan da virüsler
daha rahat dolafl›yor gezegen
sath›nda. Her türlü virüs: biyolojik,
dijital, finansal, karbonik, terörist,
›rkç›… Kapitalizm kendi yenileme
sanc›lar› çekiyor. Yeni çarklar ve a¤lar
ufukta beliriyor. Serap m› görüyoruz?
Yoksa 21. yüzy›l›n yeni dünya
düzenini mi?
G200 yerine G20
21. yüzy›l uygarl›¤›, 1. Dünya Savafl›
sonras›ndaki içine kapanmac›,
korumac›, afl›r› milliyetçi politikalar›n
egemen oldu¤u girdaba bir daha
düflmeyecek kadar olgun. Bu yönde
önemli bir s›nav Londra’da G20
zirvesi oldu (2 Nisan 2009). Belki de
Yeni Bat› olarak beliren bir uluslararas›
siyasal ve ekonomik zeminin ilk
kurumsallaflmas› olarak geçecek
tarihe bu dönem. Daha önce
1997’deki Asya krizi sonras›nda
1999’da kurulan bu dünyan›n en
büyük yirmi ekonomisi grubu, 2008
krizi ile dünya sahnesinde en ön
plana ç›kt›. ‹lk Berlin toplant›s›ndan
beri ekonomi ve maliye bakanlar›
seviyesinde bir araya gelen yirmi ülke
bu sefer hükümet veya devlet
baflkanlar› seviyesinde topland›.
Londra zirvesi ç›k›fl›nda dönemin
‹ngiltere Baflbakan› Gordon Brown,
“Dünya ekonomik gerilemeyle
mücadele için bir araya geldi. Yeni
bir dünya düzeni kuruluyor” dedi. Le
Figaro gazetesinin 3 Nisan 2009
manfleti ise biraz daha Frans›z bir
yorum getirdi: “Yeni bir kapitalizm
için küresel anlaflma.” Böyle do¤du
G20 Gezegeni.
Tabii ki bu grubun d›fl›nda kalan
ülkeler de çok önemli. Peru’dan
Ukrayna’ya, M›s›r’dan ‹sviçre’ye,
Malezya’dan Nijerya’ya her ülke,
do¤al kaynaklar›, tarihsel birikimi,
ekonomik art› de¤erleri ve en önemlisi
insanlar› ile di¤erleri kadar de¤erli.
Fakat küresel konular da çok
karmafl›k. Uluslararas› finans için yeni
düzenleyici bir kurumsal zemin,
hammadde piyasalar›, hizmet ticareti
standartlar›, iklim de¤iflikli¤i…
G20 Gezegeni çerçevesinin amac›
uluslararas› konularda karar
alabilmek: Birleflmifl Milletler’in 200
küsur ülkesinden mümkün oldu¤unca
az say›da bir grup ülkenin, yeterince
belirleyici önemde bir ekonomik
a¤›rl›k ve siyasal etki temsil edecek
flekilde bir araya gelmesi; ortak
sorunlar› tespit ederek karar almas›
ve uygulamas›. Di¤er bir tan›mlama
ile G200 yerine G20.
Bu durumda di¤er ülkelerin de G20
yörüngesinde hareket edece¤i
varsay›l›yor. Bu gerçekçi, realpolitik,
Hegelien yaklafl›m›n uzant›s›nda
idealist bir beklenti de var: “G20 için
iyi olan, tüm gezegen için de iyidir”.
33 Bak›fl 130
Ahmet Altekin
TOFAfi Teknolojik Arafltırmalar ve ‹novasyon Direktörü
Bizim için lüks olmayan fleyler
Rekabetçilik, Yenileflim ve Ar-Ge Teflvikleri
E
¤er Türkiye’de her y›l, oransal
olarak ABD’de oldu¤u kadar
h›zla büyüyen ve uluslararas›
pazara etkisi olan yenilikçi flirketler
kurulsa ya da yeni ve geliflmekte olan
teknolojilerde Çin veya Kore’de
al›nd›¤› kadar patent al›nsa,
müteflebbislik kültürü ‹srail’de oldu¤u
kadar kuvvetli olsa yarat›lan ulusal
katma de¤er, gayrisafi milli has›la ve
istihdam art›fl› ve Türkiye’de çal›flmak
ve oturmak isteyen uluslararas›
yetenek say›s› bugünkünden çok
daha fazla olacakt›r. Bu
de¤erlendirme, Dünya Ekonomik
Forumu taraf›ndan yay›nlanan
“Avrupa’da Yenileflim Destekli
Giriflimcili¤i Desteklemek” raporunda
ayn› bu ifadelerle Avrupa Birli¤i için
yap›l›yor. (1)
Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF)
raporunda dünyadaki en yenilikçi 10
ülkeden 5’ini bar›nd›rmas›na ra¤men,
Avrupa’n›n yenilikçilik yetenekleri ve
toplam rekabetçilik aç›s›ndan, bafll›ca
rakiplerinin gerisinde olmas›
nedeniyle ortaya ç›kan potansiyel
riskler ele al›n›yor. Avrupa’n›n
verimlilik, büyüme, insan sermayesi
geliflimi ve istihdam yarat›lmas›
aç›s›ndan bir kriz tehlikesi ile karfl›
karfl›ya oldu¤u belirtiliyor.
Artan riskin göstergelerinden biri,
yeni kurulan flirketlerin ölçekleri.
AB’de 2008 y›l›ndan beri yarat›lan 10
istihdam olana¤›n›n 8 adedi küçük
ve orta ölçekli flirketler taraf›ndan
yarat›lm›fl. Ancak, mikro ölçekli
34 Bak›fl 130
flirketlerin say›s› 2008 ila 2013
aras›nda 370.000 artarken, küçük ve
orta ölçekli flirketlerin say›s›nda bir
art›fl yaflanmam›fl. Bu mikro flirketlerin
büyüyerek ekonomiyi canland›rmak
ve istihdam yaratmak aç›s›ndan etkin
hale gelemediklerine iflaret ediyor.
Söz konusu riskin giderilmesi için
Avrupa’da yenilikçili¤in teflvik
edilmesi amac›yla isteklilik yaratma,
teflebbüs bafllatma ve büyütme
aflamalar›n› içeren tüm giriflimcilik
çevriminin bütünsel olarak ele
al›nmas› gerekti¤i anlafl›l›yor:
Raporda ekonomik geliflimi
canland›r›c› giriflimcilik teflebbüslerini
tan›yacak ve yat›r›m yap›lmas›na izin
verecek aç›k ve anlafl›l›r ölçütler
gelifltirilmesi, tüm Avrupa çap›nda
giriflimcilik teflebbüslerinin fleffaf veri
taban› ve iflbirli¤i a¤›n›n oluflturulmas›,
paydafllar›n daha etkin ba¤lant›
kurmas›n› sa¤layarak hem ölçek
yaratan hem de canland›r›c› etki
yaratan giriflimcilik teflebbüslerinin
gelifltirilmesi öneriliyor.
yaklaflan enflasyon rakam› ile makro
ekonomik ortam önceki y›la göre bir
miktar kötüleflmifltir. ‹ç pazar›n canl›
ve rekabetin yüksek olmas›; limanlar
ve elektrik flebekesinin yenilenme
ihtiyac› olmas›na karfl›l›k, kara yollar›
ve hava trafi¤i ile kabul edilebilir
düzeyde geliflmifl olan alt yap›s›
de¤erlendirmeyi
kuvvetlendirmektedir. Türkiye’nin
rekabetçili¤ini daha fazla art›rmas›
için ilkö¤retim ve sa¤l›k sistemi (59.
s›ra), yüksekö¤renim ve e¤itim (65.
s›ra), emek piyasas›n›n verimlili¤i
(130. s›ra) ve kamu kurumlar›n›n
verimlilik ve fleffafl›¤›n› (58. s›ra)
iyilefltirmeye ihtiyac› bulunmaktad›r.
Rekabetçilik gücünün önemli
bileflenlerinden biri olarak yenileflimin
etkisi yüksektir ve de¤erlendirmesi
Rekabetçilik Endeksi ve Türkiye’nin
Yenileflim Yar›fl›
Türkiye, ölçek olarak 2013 y›l›
rakamlar›na göre dünyan›n 17.
ekonomisi olmas›na karfl›n
rekabetçilik endeksi s›ralamas›nda
44. durumdad›r ve bir önceki y›la
göre küresel s›ralamada bir kademe
gerilemifltir. Bkz. fiekil 1
Artan d›fl ticaret a盤› ve çift haneye
fiekil 1: Avrupa Rekabetçilik Endeksi
Makale
için afla¤›daki boyutlar dikkate
al›nmaktad›r:
• Yenileflim kapasitesi
• Bilimsel araflt›rma kurumlar›n niteli¤i
• Özel sektör Ar-Ge harcamalar›
• Üniversite Sanayi Ar-Ge iflbirlikleri
• Kamunun ileri teknoloji ürünleri sat›n
almas›
• Bilim adam› ve mühendislerin
bulunabilirli¤i
• PTC patentleri (baflvuru/milyon kifli)
Son y›llarda iyileflmifl olmas›na karfl›n
Türkiye’nin yenileflim baflar›s›n›n
yaflam standard›n›n sürdürülebilir
flekilde iyileflmesine izin verecek
düzeye gelmesi için at›lacak çok
say›da ad›ma ihtiyaç oldu¤u
görülmektedir. Son y›llarda elde
edilmifl olan geliflmenin göreceli
rekabet avantaj› yaratmak aç›s›ndan
yeterli olmad›¤› ortadad›r. Hatta
yüksekö¤retim ve e¤itim, emek
piyasas› verimlili¤i ve makro
ekonomik unsurlar aç›s›ndan
ortalaman›n alt›nda kalm›fl olmas›
alarm vericidir.
De¤erlendirmede yenileflim boyutu
Kuzey Avrupa ortalamas› 7 üzerinden
5 puan al›rken, Türkiye’nin puan› di¤er
Güney Avrupa ülkeleri ile paralel
olarak 3,5’tur. Yenileflim için önemli
olan teknolojik haz›rl›k, ilkö¤retim ve
yüksekö¤retim karfl›laflt›rmalar› da
dikkate al›nd›¤›nda, Kuzey Avrupa
ülkeleri ile Türkiye aras›ndaki
rekabetçilik fark›n›n çok önemli
oldu¤u görülmektedir. Geliflmifl
ülkelerle aras›n› kapatmay› düflünen
Türkiye’nin öncelikle içinde oldu¤u
ve 22 ülkeyi içeren “2’den 3’e Geçifl
Ülkeleri” grubunda, farkl›l›k
yaratabilmesi ve ayr›flabilmesi
gerekmektedir. Türkiye’yi geçifl
ülkeleri aras›nda rekabet gücü
aç›s›ndan farkl› k›lan tek boyut pazar
büyüklü¤üdür.
Ar-Ge Teflvik Politikalar›
Son 10 y›l içinde ortaya konan Ar-Ge
teflvik politikalar› ve teflvik
mekanizmalar› Türkiye’de flimdiye
kadar tan›mlanm›fl sistemler
aç›s›ndan en iyisidir. Hatta Ar-Ge
teflvikleri aç›s›ndan bu uygulamalar,
Türkiye’yi dünyadaki say›l› ülkelerden
biri haline getirmifltir. Ancak hem
politikalarda hem de uygulamada
kamuya ve özel sektöre düflen çok
ifl bulunmaktad›r.
Özel sektörün sürdürülebilir bir
büyüme sa¤lamak ve rekabet
gücünü art›rmak için Ar-Ge
harcamalar›n› art›rmas›
gerekmektedir. Kamuda ise,
teflviklerin orta vadeli etkilerinin
iyilefltirilmesi için istihdam ve ihracat›
art›racak türde teflvik ve hibelerin
etkileri daha uzun zamanda
görünecek olan mikro düzeydeki
iflletmelere ve risk sermayesine olan
desteklerle uygun bir denge
kurulmas› önemlidir. Büyük ölçekli
kurulufllar›n, tüm ekosistemi tetikleyen
giriflimleri olmaks›z›n, yaln›zca mikro
iflletmelerin desteklenmesi istenen
yararlar› sa¤lamayacakt›r. Daniel
Isenberg’in (2) bu konudaki uyar›lar›n›
dikkate almakta yarar bulunmaktad›r.
Giriflim sermayesi flirketlerinin çok
olmas›n›n veya yeni ifl biçimlerinin
ekonomik geliflimi tetikledi¤ine dair
kan›t bulunmamaktad›r. Asl›nda bu
denklemin tersine iflledi¤ini söylemek
için baz› ipuçlar› vard›r. Ekonomik
büyüme yeni ifllerin ve giriflim
sermayesi flirketlerinin (start-up)
kurulmas›n› özendirmektedir. Küçük
teflebbüslerin say›s› ile ulusal
ekonominin sa¤l›¤› aras›nda tersine
bir iliflki bulundu¤una inanmak için
de baz› nedenler vard›r ve Kaufmann
Enstitüsü’nün yay›nlad›¤› raporda,
ABD ekonomisinin iyileflmesi ve iyi
istihdam imkanlar›n›n artmas›yla
birlikte “start-up” flirketlerinin
say›s›nda azalma oldu¤u
belirtilmektedir. Sonuçta start-up”lar›n
teflvik edilmesi do¤ru bir politika
olmayabilir.
fiekil 2: Rekabetçilik Endeksi Yenileflim Unsurlar›
Türkiye’de, küçük ve orta ölçekli
iflletmelerin yap›lar› ve yetkinlikleri
dikkate al›nd›¤›nda, k›sa ve orta
vadede ülkenin teknolojik geliflimi
için esas olarak, mikro ve küçük
giriflimlerin baflar›s›na bel ba¤lamak,
kamu fonlar›n›n gerçekleflmeyecek
bir hedef için bofla harcanmas›na yol
açma riski tafl›yabilir. Teknoloji
aktar›m› ve gelifltirilmesi yoluyla
ekonomik canl›l›¤› destekleyen büyük
ölçekli yat›r›mlar, tüm küçük ve orta
ölçekli flirketlerin ve araflt›rma
kurumlar›n›n faaliyetlerini tetiklemekte
ve yönlendirmektedirler. Yenileflim
ve Ar-Ge teflviklerinin, büyüme ve
yeni teknoloji araflt›rma ihtiyac›n›
tetikleyen ölçek büyütücü yat›r›mlar›n
etkileri dikkate alarak
flekillendirilmesine devam edilmelidir.
(1) World Economic Forum’s Project “Fostering
Innovation-Driven Entrepreneurship in Europe”.
Rekabetçilikle ilgili de¤erlendirmeler için ayr›ca
ayn› kurumun “Küresel Rekabetçilik Raporu”
incelenebilir.
http://www3.weforum.org/docs/WEF_Global
CompetitivenessReport_2013-14.pdf
(2) David Isenberg Babson Executive
Education’da, Giriflimcilik Uygulamas›
Profesörüdür. Worthless, Impossible and
Stupid: how Contrarian Enterpreneurs Create
and Capture Extraordinary Value” adl› kitab›n
yazar›d›r.
35 Bak›fl 130
Mizah
Ahmet Altekin’in kaleminden
Sanki yayla
havas›.
ABD Çevre Koruma Ajans›: Hava kirlili¤i standartlar›na uyum, y›lda 128-488m$ de¤erinde verimlilik yarat›r.
Yast›k!
Gündem hep
Ama araba alkolle
“Satrançta aniden uzman olan kimse yoktur-ne ustalar ne de büyük ustalar. Tarihte, Bobby Fischer dahil, bu oyuna
on y›ldan daha az bir süre yo¤un ilgi göstermeden büyük usta düzeyine eriflebilen kimse bulunmuyor. Bir ustan›n,
satranç tahtas›na bakarak kabaca 10,000 ila 50.000 saat geçirdi¤ini tahmin ediyoruz…”
Do¤ufltan yetenek sahibi olmaks›z›n, hiç kimse üst düzey bir baflar› gösteremez diye yazm›flt›m: “Baflar›, yetenekle
çal›flman›n toplam›ndan oluflur.” Ama onbin saat araflt›rmas›, psikologlar›n, yetenekli insanlar›n kariyerlerine ne
kadar dikkatle bak›l›rsa, do¤ufltan gelen yetene¤in o kadar daha az; çal›flman›n da o denli daha çok rol oynad›¤›
gerçe¤ini hat›rlat›yor. Biliflsel olarak zorlay›c› alanlarda do¤al olan yoktur. Hiç kimse, ameliyat staj›ndayken, bir
ameliyat odas›na girip, dünya çap›nda bir ameliyat gerçeklefltiremez.
Complexity And The Ten-Thousand-Hour Rule
MALCOLM GLADWELL
http://www.newyorker.com/online/blogs/sportingscene/2013/08/psychology-ten-thousand-hour-rule-complexity.html
36 Bak›fl 130
“Turizmde pazarlanacak en önemli
iki de¤erimiz; Uluda¤ ve termaldir”
Turizmde pazarlanacak çok fazla
de¤eri bulunan Bursa’n›n,
öncelikle Uluda¤ ve termalden
yürümesi gerekti¤ini söyleyen
Almira Hotel’in Genel Müdürü
Ersin Yaz›c›, “Uluda¤ ve termale
gelen turist zaten Hanlar
Bölgesi’ni, Kapal›çarfl›’y›
gezecek al›flveriflini yapacak,
di¤er turizm de¤erlerimizi de
görecek” dedi.
Pazarlanabilecek çok say›da de¤eri
olmas›na karfl›n turizmde makus
talihini bir türlü yenemeyen Bursa’n›n,
önümüzdeki süreçte izlemesi gereken
yolu, sektörün önde gelen
isimlerinden, Almira Hotel’in Genel
Müdürü Ersin Yaz›c› ile konufltuk.
38 Bak›fl 130
Çarp›c› tespitlerde bulunan Ersin
Yaz›c›, fazla say›da turizm de¤erinin,
Bursa için bazen handikaba
dönüflebildi¤ini, oysa pazarlanmas›
gereken en öncelikli iki de¤erin,
Uluda¤ ve termal oldu¤unu kaydetti.
Yaz›c›, Bursa turizminin son dönemde
karfl› karfl›ya kald›¤› iki önemli tehdit
hakk›nda da ilginç saptamalarda
bulundu.
Öncelikle, biraz kendinizden bahseder
misiniz?
1976 y›l›nda Bursa’da do¤dum.
Ortaokul ve lise ö¤renimimi Özel
Nam›k Sözeri Lisesi’nde tamamlad›m.
‹ki y›ll›k Marmara Üniversitesi Turizm
Bölümü’nden mezun olduktan sonra,
Amerika’da University of New Orleans
devlet üniversitesinde dört y›ll›k otel
ve turizm iflletmecili¤i bölümünü
okudum. Kariyerime Amerika’da
hizmet sektörüyle ilgili farkl›
tecrübelerle bafllad›m. 2004 y›l›ndan
itibaren Almira Hotel’in hem Yönetim
Kurulu üyesiyim, hem de Genel
Müdürü… Bursa’n›n önde gelen
sanayici ve ifladam› derneklerindeki
üyeli¤imin yan› s›ra sektör dernekleri
olan Güney Marmara Turistik Otelciler
ve ‹flletmeciler Birli¤i Derne¤i’nin
(GÜMTOB) Yönetim Kurulu Baflkan
Yard›mc›s›, SKAL Bursa’n›n da
Yönetim Kurulu üyesiyim.
Size turizm sektörünü sevdiren etmenler
nelerdi?
Ailem hizmet sektörüne Kent Meydan›
karfl›s›ndaki Divan Lokantas› ile
bafllam›fl. Ben de küçük yafllardan
itibaren, okuldan f›rsat buldukça
orada bulunur, elimden geldi¤ince
Söylefli
yard›m etmeye çal›fl›rd›m. 1987
y›l›nda hizmete giren Almira Hotel’de
15 yafl›mdan itibaren çal›flmaya
bafllad›m. Otelimizin neredeyse her
departman›nda görev ald›m, ifli
ö¤renmeye çaba sarfettim. Özetle;
kendimi bildim bileli turizm
sektörünün içindeyim. ‹nsan
iliflkilerime güvenirim. Zaten turizm
sektörünü seven birisinin insan
iliflkilerinin de kuvvetli olmas› gerekir.
Amerika’da okudu¤um y›llarda kendi
restoran›m› açt›m, otelimizin d›fl›nda
Meridyen otellerinde de tecrübe
edindim. Bu ifli çok severek
yap›yorum. Sevmedi¤im veya
istemedi¤im gün bu mesle¤i
b›rak›r›m.
Biraz da Almira Hotel’in Bursa turizm
sektöründeki yerini anlat›r m›s›n›z?
Meslek kariyerinizdeki hedefiniz nedir?
Almira d›fl›nda iki otelin daha
grubumuza kat›lmas›n› istiyorum.
Baflka bir ifadeyle; üç otelin
bulundu¤u grubun yönetici olmak,
meslek kariyerimdeki en büyük
hedefim.
Bu sözlerinizden, ufukta yeni otel
yat›r›mlar›n›z›n oldu¤unu mu
anlamal›y›z?
Do¤rudur. Turizm sektöründe yeni
yat›r›mlar planl›yoruz. Öncelikle flunu
ifade etmek istiyorum. Sektörde ilk
eforumuzu Almira Hotel’i yenilemekte
sarfettik. Mevcut üç dönümlük
alan›m›z› 10 dönüme ç›kard›k. Turizm
parselimiz içinde almam›z gereken
yerler vard› oralara sahip olduk. Bu
dönemde Bursa’da turizm sektörüne
pek çok yeni otel girdi, girmeye de
devam ediyor. Dolay›s›yla mevcut
kapasitemizi büyütmek için fazla
acele etmiyoruz. Bunun yerine
Bodrum ve Antalya’da yeni otel ve
rezidans yat›r›mlar› planl›yoruz. fiu
an enerjimizi bu iki konuya vermifl
durumday›z. Özetle; Bursa’da ciddi
bir tecrübe edindik, flimdi farkl›
bölgelerde farkl› tecrübeler edinmek
istiyoruz. Hem Bodrum hem de
Antalya’da planlad›¤›m›z yat›r›mlar›n
rezidans k›sm›na baflka bir
yat›r›mc›yla ortak girece¤iz, otel k›sm›
ise bizde olacak. Bu konularda
görüflmelerimiz sürüyor. Çok büyük
iki proje… Biri 50, di¤eri ise 165
dönüm alanda planlan›yor. Bu
yüzden emin ad›mlarla ilerliyoruz.
Almira Hotel; 27 y›ld›r Bursa turizm
sektörüne hizmet veren, kentimizin
ilk befl y›ld›zl› tesisidir. Bursa’da
yerimizi kaliteli hizmetimizle hep
sa¤lamlaflt›rd›k. Fakat sadece köklü
geçmiflimize güvenmedik, 2004
y›l›ndan itibaren yenileme sürecine
girdik. Ancak yenileme bizde hiç
bitmiyor, devaml› suretle farkl›l›klar
yarat›yoruz. Geçmiflin bize verdi¤i
tecrübe ve güvenle yolumuza daha
sa¤lam ve emin ad›mlarla devam
ediyoruz. Yani bir nevi, tecrübe ile
ça¤›m›z›n getirdi¤i yenilikleri
birlefltiriyoruz. En son yenili¤imiz
termalde oldu. SPA’m›z› daha da
büyüttü¤ümüzde termal kimli¤imizi
ön plana ç›karaca¤›z. fiu anda
otelimizde konaklayan misafirlerimiz
termal havuzumuzdan ve termal
suyumuzdan faydalanabiliyor. Çok
yüksek de¤erlere sahip olan kaliteli
bir termal suyumuz var. Otelimizin
›s›tmas›n› da termalle yap›yoruz.
Sonuçta hizmet sektöründe faaliyet
gösteriyorsunuz. Dolay›s›yla
yenilenmeniz, kalitenizi hep en üst
seviyede tutman›z gerekiyor de¤il mi?
Yenilik, hizmet sektöründe mutlaka
gerekiyor. Çünkü insanlar›n
beklentileri sürekli de¤ifliyor ve
gelifliyor. Biz sadece Bursa ve
Türkiye’ye hizmet vermiyoruz. 30 ayr›
ülkenin vatandafllar›n› otelimizde
a¤›rl›yoruz. Misafirlerimizin
beklentilerini eksiksiz yerine
getirebilmek için aktif ve dinamik
olmak zorunday›z. Otel
misafirlerimizle ilgili olarak sürekli
39 Bak›fl 130
de¤erlendirme raporlar› al›yor,
memnuniyet anketleri yap›yoruz.
Ald›¤›m›z yan›tlar, yapt›¤›m›z
yat›r›mlar›n karfl›l›¤›n› ald›¤›m›z›
gösteriyor. Hem 30 ülkeden gelen
misafirlerimiz, hem Bursa halk›, hem
de acentelerimizin bize duydu¤u
güvene lay›k olmak için gereken her
fleyi yap›yoruz.
Bursa’da son dönemde ciddi say›da otel
yat›r›m› oldu¤unu biliyoruz. Yeni
otellerin uluslar aras› zincir oteller
oldu¤unu düflündü¤ümüzde bunun turizm
sektörüne art›lar› neler oldu acaba?
Bursa’da yeni yap›lan otellerin,
yat›r›mc›lar›n›n beklentilerini
karfl›lad›¤›n› düflünmüyorum. Fakat
kentimizin beklentilerini karfl›lad›.
Uluslar aras› zincir otellere sahip
olmam›z Bursa için ayr› bir zenginlik.
Hilton, Sheraton, Crowne gibi otellere
sahip olmam›z marka de¤erimizi
oldukça yukar› tafl›yacak. Fakat bu
markalar›n mevcut turizm
pastas›ndan pay almaya çal›flmas›
nedeniyle beklentilerin
karfl›lanmad›¤›n› söyleyebilirim. Yeni
oteller yeni misafirler getirmifl olsayd›
o zaman pasta büyür ve çok farkl›
bir durum ortaya ç›kard›.
Size çok çarp›c› veriler aktarmak
istiyorum. 2013 y›l›n›n ilk befl ayl›k
döneminde; Bursa merkez ve ilçeler
ile Uluda¤’daki 67 otelin toplam yatak
kapasitesi 9 bin 768. Befl ayda gelen
yerli turist say›s› 177 bin 61, yabanc›
turist say›s› ise 56 bin 862.
Otellerimizdeki ortalama doluluk oran›
yüzde 43,37, konaklama günü ise
1,87.
2014 y›l›n›n ilk befl ayl›k döneminde
ise, sektöre dört yeni tesis kat›ld›,
yatak kapasitemiz de 10 bin 479’a
yükseldi. Befl ayda gelen yerli turist
say›s› 195 bin 805, yabanc› turist
say›s› da 71 bin 137’a ç›karken,
ortalama doluluk oran› yüzde 41,06,
konaklama günü ise 1,75 olarak
kay›tlar›m›za geçti. Bu verilere
bakt›¤›m›zda, yeni otel yat›r›mlar›n›n
geri dönüflünün biraz daha zaman
alaca¤›n› net biçimde görebiliyoruz.
Bursa’da turizm pastas› ne yap›l›rsa daha
da büyür?
Bursa’da turizm pastas›n›n
büyüyebilmesi için kent de¤erlerinin
40 Bak›fl 130
do¤ru pazarlanmas› gerekiyor.
Bursa’da turizm anlam›nda
pazarlanabilecek çok de¤erimiz var.
Fakat iflin ilginç taraf›, bu de¤erlerimiz
adeta birbirine kar›fl›yor. Biz Uluda¤’›
m› pazarlayaca¤›z, yoksa
Cumal›k›z›k’› m›, Trilye’yi mi,
Mudanya’y› m›, termali mi? Yani
karakter oturmamas› söz konusu.
Bizim öncelikli pazarlayaca¤›m›z
turizm de¤erlerimizin belli olmas› ve
bunlara yat›r›m yap›lmas› gerekiyor.
Bursa’da iki tane öncelikli turizm
de¤eri var. Birincisi Uluda¤, ikincisi
ise termal… Bu iki de¤erin üstüne
çok sa¤l›kl› yat›r›mlar yap›lmal›.
Örne¤in kür merkezi… Uzun
dönemdir planlan›yor ancak hala net
bir durum yok.
Uluda¤ için gidifl-gelifl yolu yap›lmal›,
oradaki otellerin kayak pist alanlar›
uzat›lmal›, AB standartlar›na
yükseltilmeli. Kar olmad›¤›
zamanlarda suni kar ya¤d›rma
makinelerimiz çal›flt›r›lmal›. Bu flekilde
Uluda¤’da sorunsuz üç-dört ay
geçirilebilir. Bu sezon kar ya¤mad›¤›
için sezon bafllamadan bitti.
Düflünebiliyor musunuz y›lbafl›nda
Uluda¤’da kar yoktu.
Bursa’da, di¤er alt ürünleri çok fazla
kar›flt›rmadan Uluda¤ ve termal
zenginli¤imizi ülke turizminin
hizmetine sunmal›y›z. Uluda¤ ve
termal kaynaklar›m›z› iyi
pazarlayabilirsek, bu alanlardaki
problemleri iyi analiz edip sorunlar›
çözüme ulaflt›rabilirsek turizmde
kesinlikle baflar›l› oluruz. Zaten bu iki
de¤er için Bursa’ya gelen turist,
Hanlar Bölgesi’ni de gezecek,
çarfl›dan da al›flverifl yapacak. Yani
turizmin di¤er alt de¤erlerinden
otomatikman faydalanacak. Ancak
biz turizm ürünlerimizin hepsini
beraber sunmaya çal›flt›¤›m›zda ne
gariptir ki hepsi kaybolup gidiyor,
hak etti¤i ilgiyi göremiyor.
Bursa için turizmde en önemli bölge
Ortado¤u… Bu y›l da Arap ülkelerinden
beklenen talep geldi mi?
Ortado¤u pazar› Bursa için çok
önemli. E¤er Ortado¤u’dan gelen
misafirlerimiz olmasa Haziran,
Temmuz, A¤ustos, Eylül aylar›nda
otellerimizin doluluk oran› yüzde 25’i
geçmez. Bunu net biçimde
söyleyebilirim. Fakat Bursa turizm
sektörü için son dönemde ortaya
ç›kan önemli bir tehditten bahsetmek
istiyorum. ‹lk defa bu y›l Temmuz
ay›n›n son haftas› ile A¤ustos’un ilk
Söylefli
haftas› Bursa turizmi için Ortado¤u
aç›s›ndan bakt›¤›m›zda bir
yavafllamadan söz ediyoruz.
Ortado¤ulu misafirlerimiz do¤a ve
daha fazla yeflil için Karadeniz’e
yöneliyor. Bursa bunu görmeli ve
önlemini almal›.
Arap misafirlerimizi Karadeniz veya
baflka yerlere kaç›rmamak için
Uluda¤’› daha iyi kullanmal›y›z. ‹ki
bin Euro’ya befl y›ld›zl› bir otelin suit
dairesinde kalan prenses,
Karadeniz’de yaylaya gidip sadece
bir yatak bir komidini olan ahflap
bungolada kalabiliyor. Bu, bizler için
gerçek bir tehdit. Marmara
depreminde büyük kan kaybeden
Bursa turizminin yeni süreçte farkl›
sebeplerden ötürü tekrar kan kayb›
yaflamas› bizleri oldukça üzer.
Turizm sektörünü etkileyen baflka tehdit
var m›?
Bursa turizmi için tehditlerden bir
di¤eri de; turistlere yönelik kiral›k
evlerin say›s›n›n h›zla artmas›.
Bursa’da çok say›da apartman dairesi
olan, gayrimenkul zengini
diyebilece¤imiz kifli var. Hiçbir hizmet
yok, istihdam yok, yeme-içme yok,
sadece kuru kuruya bir apartman
dairesi kiralan›yor, bu da milyon
dolarl›k bütçeli otelleri olumsuz
etkiliyor. Böyle bir haks›z rekabet
olabilir mi? Bu tarz bir pazarlama
anlay›fl›n›n Bursa’ya ve turizm
sektörüne kesinlikle katk›s› yok.
Bugün befl y›ld›zl› bir otelin, orta
ölçekli bir köy kadar sarfiyat› var.
Turizm, en az 100 tane alt sektörü
harekete geçiriyor. Bir otelde 6 bin
kalem ürün kullan›l›yor. Böyle bir
hareketin tüm kente, ekonominin
geneline faydas› var. Fakat otelde
kalmas› gereken turist, gelip de tatilini
kiral›k bir apartman dairesinde
geçiriyorsa burada bir sorun var
demektir.
Özetle, Ortado¤ulu turistlerin
destinasyon de¤iflikli¤ini önlemek
için, baflta Uluda¤ olmak üzere
onlar›n tercih etti¤i turizm ürünlerimizi
zenginlefltirmeliyiz. Öte yandan, otel
d›fl›nda, örne¤in apartman dairesi
kiralanarak yap›lan kay›t d›fl›
konaklamalar› da önlemeliyiz. Bursa
turizminin gelece¤i aç›s›ndan bunlar
çok önemli konular.
Peki, sa¤l›k turizminde istenen noktaya
gelebilmek için neler yap›lmal›?
Bursa’da, Almira Hotel de dahil olmak
üzere sa¤l›k turizmi konseptine giren
otel olmad›¤›n› söyleyebilirim. Bu
sebeple yat›r›m›m›z› bu alana
yönlendirmeyi hedefliyoruz. Sa¤l›k
turizmi dedi¤imiz zaman bu sadece
termal yat›r›m›yla olmuyor, medikal
turizmle de ba¤lant›l› olmal›. Medikal
turizm de Bursa’daki hastanelerin
olanaklar› ve onlar›n sat›fl
politikalar›yla ilgili bir durum. Asl›nda
otellerin sa¤l›k turizmiyle fazla bir
ilgisi yok. Bursa’da sa¤l›k turizminde
yol alabilmek için bunun medikal
turizmle ba¤lant›s› olmas› gerekiyor.
Biz termal turizmi canland›rmak
istiyorsak, bunu medikal turizm ve
kür merkezi yat›r›mlar›yla
iliflkilendirmek gerekiyor.
Biraz da genel çerçevede Türk turizm
sektörünü de¤erlendirelim. Sektörün
mevcut durumu ve bu alandaki yat›r›mlar
için sa¤lanan destekler nelerdir?
Öncelikle, birkaç y›l önce
konaklamada KDV’nin yüzde 18’den
8’e indirilmesinin ne kadar isabetli
bir karar oldu¤unu vurgulamak
isterim. Bu, turizme büyük bir destek
oldu. Bunun haricinde, Türkiye’de
turizm sektörüne yönelik olarak çeflitli
teflvik ve destekler bulunuyor. Bu
teflvik ve destekleri flöyle
grupland›rabiliriz: KOSGEB
kapsam›nda sa¤lanan destek ve
hizmetler, Yat›r›mlarda devlet
yard›mlar› hakk›nda Bakanlar Kurulu
karar› kapsam›nda uygulanan teflvik
ve destekler (Bu destekler; Genel
teflvik uygulamalar›, Bölgesel teflvik
uygulamalar›, Büyük ölçekli yat›r›mlar,
Stratejik yat›r›mlar olarak 4 gruba
ayr›l›yor. Yat›r›mc›; yat›r›m›n ölçe¤ine,
bölgesine ve türüne göre bu grup
içeriklerinden faydalanabiliyor.) 2634
say›l› Turizmi Teflvik Kanunu ile
sa¤lanan teflvikler, 1319 say›l› Emlak
Vergisi Kanunu’nda yer alan
muafiyetler, Türkiye ‹hracat Kredi
Bankas› (EXIMBANK) taraf›ndan
sa¤lanan kredi imkanlar›, Yabanc›
sermaye yat›r›mlar›n›n teflviki, Yurtd›fl›
turizm fuarlar›na kat›l›m deste¤i var.
Sa¤lanan bu destek ve teflvikler
nedeniyle Türk turizm sektörünü 2023
y›l› hedeflerine ulaflma noktas›nda
çok kuvvetli görüyorum. Yeter ki
etraf›m›z› sar›p sarmalayan atefl
dursun. Bak›n›z, Suriye’den
Ukrayna’ya kadar bulundu¤umuz
bölge çok kar›fl›k. Çok tehlikeli bir
alanda yer al›yoruz. Bu durum haliyle
turizm sektörünü de olumsuz etkiliyor.
fiartlar›n iyileflmesi halinde turizm
sektörünün ülkemiz ekonomisine
katk›s›n›n daha da fazla olaca¤›n›
söyleyebilirim.
Turizm, ekonominin yumuflak karn› olan
cari a盤›n kapat›lmas› noktas›nda da
çok önemli bir sektör de¤il mi?
Turizm sektörü, Türkiye ekonomisinin
en önemli sorunlar›ndan birisi olan
cari a盤›n kapat›lmas› noktas›nda,
yüzde 100 döviz girdisi sa¤lad›¤› için
çok önemli. May›s ve Ekim aylar›
aras›nda ülkeye giren dolar ve Euro
miktar›na bakt›¤›m›zda turizm
sektörünün önemi çok daha iyi
anlafl›lm›fl oluyor.
41 Bak›fl 130
Ahmet Özenalp
Yetkilendirilmifl Gümrük Müflaviri
Ambalaj at›klar›nda vurgun
yeniden hortlad›
Ambalaj at›¤›n›n bedelsiz
belediyelere verilmesi
hakk›nda Dan›fltay 14. ‹dare
Mahkemesi’nin verdi¤i karar
ambalajda vurgunu yeniden
hortlatt›.
lk kez 2008 y›l›nda BTSO Meclis
üyeli¤im s›ras›nda Meclis
konuflmas›nda dile getirerek
konuya dikkat çekmifltim. O günden
sonra ülkenin gündemine bomba gibi
düflen bu haberle sanayi kesimi baflta
olmak üzere birçok kuruluflun
gündemine girdi. Sonra da gerek
BTSO gerek BUS‹AD gerekse
flehrimizdeki birçok sivil toplum
kurulufllar› ile birlikte çal›flma yapm›fl
ve konuyu siyaset kurumuna da
götürerek çözmüfltük.
‹
Çabalar›m›z sonucu 24 Haziran 2007
tarihli yönetmelik yürürlükten
kald›r›larak Yeni Ambalaj At›klar›n›n
Kontrolü Yönetmeli¤i Resmi
Gazete’de 24 A¤ustos 2011 tarihinde
yay›mlanarak yürürlü¤e girmiflti. Bu
yönetmeli¤in 5 maddesi ile (Organize
Sanayi Bölgesi (OSB) yönetimleri,
OSB bünyesindeki sanayi iflletmeleri,
di¤er sanayi iflletmeleri, sat›fl noktalar›
ve al›flverifl merkezleri, belediyenin
yönetim sistemi d›fl›nda kalan sivil
hava ulafl›m›na aç›k hava alanlar› ile
bu hava alanlar› bünyesinde yer alan
tüm tesisler, belediye mücavir alan
42 Bak›fl 130
s›n›rlar› d›fl›nda kalan ambalaj at›¤›
üreticilerinin, yönetmeli¤in getirdi¤i
flartlar› sa¤lamalar› durumunda,
oluflan ambalaj at›klar›n› çevre lisansl›
veya geçici faaliyet belgeli toplama
ay›rma tesisine veya belediyenin
toplama sistemine bedelsiz flart›
aranmaks›z›n verebilmelerine imkân
sa¤land›.)
Sanayicilerimizin at›klar›n› bedelsiz
vermesi zorunlulu¤u kald›r›lm›fl
sanayicimiz de rahat bir nefes alm›flt›.
fiimdi ne oldu da ambalaj at›klar›
konusu yeniden hortlad›? Olan flu
de¤erli BUS‹AD okurlar›; Bu kez de
belediyeler bedava paran›n ellerinden
gitti¤ini görünce 2011 senesinde
yay›mlanan yeni yönetmeli¤in
kald›rd›¤› “bedelsiz flart› aranmaks›z›n
verilir” düzenlemesine dava açt›lar.
Dan›fltay 14. Dairesi’nin, Türkiye
Belediyeler Birli¤i’nce 2011 y›l›nda
Resmi Gazete’de yay›mlanan
Ambalaj At›klar›n›n Kontrolü
Yönetmeli¤i’nde yer alan "bedelsiz
flart› aranmaks›z›n" ibaresinin iptali
istemiyle aç›lan davada Belediyeler
lehine karar vermifl. Bu karara göre
sanayi baflta olmak üzere 5 maddede
belirlenen kurum ve kurulufllar
ambalaj at›klar›n› belediyelere
bedelsiz vereceklerdir. Bu kez de
mahkeme karar› ile.
‹flte olan bu, konuyu yeniden hortlatan
14. Daire’nin bu karar›d›r.
Çevre ve fiehircilik Bakanl›¤› da ilgili
birimlere ivedilikle yaz› gönderilerek
bu karar›n uygulanmas› istenmifltir.
(Körün istedi¤i tek göz Allah vermifl
iki göz.)
Konuyu hat›rlatmak ve haf›zalar›
tazelemek ad›na o günkü çal›flma
arflivimi tarad›¤›mda 48 konu bafll›¤›
ile çal›flma yapt›¤›m› gördüm. Bunlar
aras›nda BUS‹AD’da yapt›¤›m›z
Ambalaj Sempozyumu baflta
gelmektedir.
Konunun bütün gazetelerde yer ald›¤›
ayr› bir de¤erlendirme konusu. O
y›llarda birçok gazetede “3 milyar
dolarl›k rant” diye manflet bulan bu
uygulama, her kesimin tepkisini
çekmiflti.
Gelelim sonuca; flimdi ne olacak? 19
Temmuz 2014 tarihinde ifl dünyas›n›n
birçok kesimi Say›n Baflbakanla
Bursa’da görüfltü. Bu konu da
yeniden gündeme getirildi. Ayn›
günün akflam› BTSO Meclis Baflkan›
Remzi Topuk Bey beni arad›. Bu
konuyla ilgili Say›n Baflbakanla yapt›¤›
görüflmeyi ve Say›n Baflbakan›n
Çevre Bakan›na talimat›n› ifade etti.
Remzi Baflkan geçmiflten konu
hakk›nda deneyimli. Konuyla ilgili
çal›flma yapt›¤›m›z y›llarda Remzi
Baflkan iktidar partisi Yönetim Kurulu
üyesi idi. BTSO Meclisi’nde de birlikte
görev yapt›k. Konuyu BTSO ad›na
Makale
ben, iktidar partisi ad›na da Remzi
Baflkan götürdü. Her zaman söylerim,
o y›llarda ifl adam› siyaset iliflkisi çok
daha baflka idi. Birçok toplant› ve
durum de¤erlendirmesi sonucu sorun
siyaset kurumu taraf›ndan da
benimsendi ve sorun yönetmelik
de¤iflikli¤i ile çözüldü. Yeni Ambalaj
At›klar› ve Kontrolü Yönetmeli¤i
yay›mland›. Çok tepki çeken konu bu
yönetmelikle çözüldü. O tarihlerde
konuya Belediyeler Birli¤i’nin dava
açt›¤› ö¤renilince ileride bir s›k›nt›
olmas›n diye OSBÜK (Organize
Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu)
öncülü¤ünde OSB uygulama
yönetmeli¤inde de¤ifliklik yap›ld›.
Yönetmelik iptali Organize Sanayi
Bölgelerini etkiler mi? Tabi ki hay›r.
Bunun için 2012 y›l›nda de¤iflen
Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama
Yönetmeli¤i’ne bakmak laz›m.
Bilindi¤i gibi, ambalaj at›klar› ile ilgili
24 Haziran 2007 tarihli yönetmelik
devreye girdi¤inde OSB’lerin içinde
yerleflik sanayicilerin ambalaj at›klar›
bedelsiz olarak lisansl› toplay›c› veya
belediyelere verilme durumu söz
konusu olanca davalar aç›ld›.
Davalardan sonuç al›namay›nca
birçok toplant› ve durum
de¤erlendirmesi sonucu sorun
siyaset kurumu taraf›ndan da
benimsendi ve ambalaj at›klar›n›n
bedelsiz devrini belirleyen
yönetmeli¤in ortadan kald›r›lmas› ile
sorun çözüldü. Ancak o tarihlerde
konuya Belediyeler Birli¤inin dava
açt›¤› ö¤renilince ileride bir s›k›nt›
olmas›n diye OSBÜK (Organize
Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu)
öncülü¤ünde OSB uygulama
yönetmeli¤inde de¤ifliklik çal›flmalar›
bafllat›ld›. Çok ak›ll›ca al›nm›fl bir
karar. O gün sanayiciye tedbir olmas›
aç›s›ndan (08.08.2012-28378) RG
OSB Uygulama Yönetmeli¤inin 123.
maddesinde de¤iflikli¤e gidilerek
asl›nda bu günlere haz›rl›k yap›ld›.
Maddenin yeni flekli; Buna göre
Organize Sanayi Bölgeleri gerekli
tedbiri al›r ve bu uygulaman›n d›fl›nda
kal›r ama sorun sadece OSB’ler de¤il
tabi ki.
Yönetmeli¤in ilgili maddesi:
Ambalaj ve kat› at›k yönetimi
MADDE 123- (1) OSB taraf›ndan
haz›rlanan At›klar›n Kontrolü
Talimat›nda, kat›l›mc›lar›n faaliyetleri
sonucu oluflan her türlü at›klar›n
bertaraf›n›n nerede ve ne flekilde
yap›laca¤› belirtilir.
(2) (Mülga: RG-8/8/2012-28378)
(3) Kat› at›k bertaraf›ndan
kaynaklanan ilk yat›r›m ve iflletme
maliyetlerine kat›l›m paylar›, kat› at›¤›n
cins ve miktar›na göre hesap yöntemi,
At›klar›n Kontrolü Talimat›nda yer al›r.
(4) Kat› at›k uzaklaflt›r›lmas›ndan
kaynaklanan maliyet kat›l›mc›
taraf›ndan ödenir.
(5) (De¤iflik: RG-8 /8 /2012-28378)
Ambalaj at›¤› üreticisi kat›l›mc›lar,
plastik, metal, cam, ka¤›t, karton,
kompozit ve benzeri ambalaj at›klar›n›
biriktirmek, kayna¤›nda ayr›flt›rmak
ve OSB’ye vermekle yükümlüdür.
OSB bu at›klar› toplar, depolar,
nakleder ve de¤erlendirir.
fiimdi yeni bir çal›flma yap›lacak.
2011’de sorunu çözen ekip flimdi ifl
dünyas› yönetiminde. Ben inan›yorum
ki bu ekip bu konuyu da yeniden
çözecektir. Çünkü ambalaj at›klar›n›n
bedelsiz olarak belediyelere teslimi,
OSB’ler d›fl›nda faaliyet gören di¤er
sanayi üreticileri, Kobi’ler için de
kaynak kayb›d›r. Mülkiyet hakk›n›n
özüne do¤rudan bir müdahaledir.
Ayn› zamanda Avrupa Toplulu¤u
kapsam›ndaki ülkelerde ambalajlama
ve ambalaj at›klar› konusunda al›nan
Konsey Direktiflerine de ayk›r›d›r.
43 Bak›fl 130
Leoni Kablo çal›flanlar› Soma’daki
büyük ac›y› yüreklerinde hissetti...
Kablo devi Leoni’nin Gemlik Serbest
Bölge’de kurulu fabrikas›nda çal›flan
iflçiler, Soma’daki derin ac›ya bir
günlük yevmiyelerini ba¤›fllayarak
ortak oldu. Maddi boyutun yan› s›ra
manevi aç›dan örnek teflkil eden
kampanyaya flirket üst yönetimi de
iflçileri kadar katk› koydu ve yard›m
Soma’da 10 aileye elden teslim edildi.
Geçti¤imiz aylarda Soma’da
meydana gelen ve tüm Türkiye’yi
derinden etkileyen maden facias›na,
Gemlik Serbest Bölge’de kurulu Leoni
Kablo’nun çal›flanlar› da duyars›z
kalmad›. fiirketin üst düzey
yönetimiyle beraber, Türkiye’ye örnek
olacak tarzda bir kampanya organize
eden çal›flanlar, bir günlük
yevmiyelerini Soma’daki ailelere
bizzat elden teslim ederek onlar›n
ac›lar›n› yürekten paylaflt›.
UMARIM GEREKL‹ DERSLER‹ ÇIKARIRIZ
Leoni Kablo Türkiye Genel Müdürü
fiükrü Erdem, düzenledikleri yard›m
kampanyas› ile ilgili olarak, “Hepimizi
derinden yaralayan Soma facias› için
sosyal bir proje gerçeklefltirdik.
44 Bak›fl 130
Sosyal
Sorumluluk
Çal›flanlar›m›zla birlikte Soma’daki
maden facias›nda hayat›n› kaybeden
ailelerin ac›s›n› bir nebze de olsa
paylaflmaya çal›flt›k. Öncelikle,
ülkemizin bir daha böyle ac› olaylarla
karfl›laflmamas› en büyük dile¤imiz…
Umar›m bu durumdan gerekli dersleri
ç›kar›r›z” dedi.
TOPLANAN YEVM‹YE KADAR DA fi‹RKET
KATKI KOYDU
Fabrikalar›nda Türk Metal
Sendikas›’na ba¤l› çal›flanlar›n,
Soma’da meydana gelen faciay›
protesto etmek amac›yla bir gün ifl
b›rakacaklar›n› söyledi¤ini hat›rlatan
Erdem, bu tarz bir protestonun hem
kamuoyunda yank› bulamayaca¤›n›
hem de hiç kimseye faydas›
olmayaca¤›n› belirterek, “‹fl
b›rakmay›n, bir günlük yevmiyenizi
getirin, toplanan para kadar flirket de
kakt› koysun ve bunu Soma’daki
ailelere gidip bizzat elden teslim
edelim” fleklinde bir öneri getirdi¤ini
vurgulad›.
Önerisine Sendika’n›n da iflçilerinin
de çok s›cak bakt›¤›n› belirten Erdem,
“Toplanan 10 bin liray› bizzat elden
10 aileye verdik.
göstermek aç›s›ndan manevi olarak
kampanyam›z›n büyük bir de¤er ifade
etti¤ini düflünüyoruz” diye konufltu.
Çok büyük bir miktar de¤il, ancak en
az›ndan o ailelere yaln›z olmad›klar›n›
45 Bak›fl 130
Makale
fierif Ar›
Yeminli Mali Müflavir
‹flletmelerde yap›lan suistimaller…
‹flletmelerde hiç arzu edilmemesine
ra¤men baz› suistimallerin yap›ld›¤›n›
duymuflsunuzdur. Bir k›sm›na
denetimlerimizde flahit oluyoruz. Bir
k›sm›n› da bas›ndan ö¤reniyoruz.
Niyeti bozuk baz› çal›flanlar akla zor
gelecek yollarla suistimaller
yapabilmekteler. Bunlar› önlemenin
ve asgariye indirmenin tek yolu
kontrol ve denetimdir.
Afla¤›da en çok yaflanan örnekleri
sizlerle paylaflmak istiyorum.
• Mal veya hizmet al›mlar›nda, gerçek
mebla¤›n üzerinde fatura al›narak
kasadan fazla para al›nabilmektedir.
• Bazen yöneticiler mal al›fllar›n› kendi
ad›na veya tan›d›klar› ad›na kurduklar›
flirketler üzerinden geçirerek fiyat›
yükseltebilmektedir.
• Yine mal veya hizmet al›mlar›nda
karfl› tarafla anlaflarak gerçe¤in
üzerindeki fatura bedeli sat›c›n›n
banka hesab›na gönderilerek, fark
sonra paylafl›labilmektedir.
• Bazen de hiç mal veya hizmet
al›nmadan fatura al›nmaktad›r.
• ‹flletmede çal›flmayan kifliler maafl
bordrosuna konularak, bankaya
ödeme yap›lmakta, ancak suistimali
yapan kifli taraf›ndan para
çekilebilmektedir. “Nas›l olur”
dedi¤inizi duyar gibiyim. Bak›n flöyle
oluyor. Ya maafl tutar›, çal›flmayan
kifliyi bordroya dahil edenin hesab›na
havale ediliyor. Ya da bordroya
çal›flmadan konulan kiflinin banka
kart› suistimali yapan taraf›ndan
kullan›larak para çekilebiliyor.
• Baz› maafllar oldu¤undan yüksek
gösterilebiliyor.
• Fazla mesai yap›lmad›¤› halde
46 Bak›fl 130
yap›lm›fl gibi bordroya ilave
edilebilmektedir.
• Yukar›da yaz›l› ifllemlerin iflletmeye
verdi¤i maddi zarar›n yan›nda, Vergi
Usul Kanunu’nun 359. maddesine
göre mal al›nmadan al›nm›fl fatura
veya gerçe¤i yans›tmayan belge
SAHTE FATURA VE MUHTEV‹YATI
‹T‹BAR‹YLE YANILTICI BELGE
SAYILDI⁄INDAN, bilginiz d›fl›nda bile
kanuni defterlere yaz›lm›flsa
incelemelerde çok önemli problemler
ç›kmaktad›r.
• Personele avans verildi¤i kay›t
edilerek, gerçekte verilmemektedir.
• Bankadan çekilen veya yat›r›lan
paralar kay›tlara eksik veya fazla
yaz›labilmektedir.
• Suistimali yapan kifli veya kiflilerin
tan›d›klar› ad›na kurdu¤u flirketlere,
yaz›l› talimatla para gönderilmektedir.
• Müflteriden al›nan senet ve çeklerin
tamam› veya bir k›sm›, iflletmeye
verilmemektedir.
• Ciro edilen çek sat›c›ya verilmeyip,
ayr›ca tahsil edilebilmektedir.
• Müflteriden al›nan nakit iflletme
kasas›na konulmamaktad›r.
• Kay›tlarda sat›c›lara ç›k›lan nakit
ödeme, karfl› firmaya verilmemektedir.
• Stokta bulunan baz› mallar ilgili
kiflilerce faturas›z sat›labilmektedir.
Say›mlarda ya say›m hilesiyle tam
gösterilebilmekte veya ambalajlar›
bofl oldu¤u halde, dolu gibi
say›labilmektedir.
• Sat›lan mal bilerek fazla yükleme
yoluyla iflletmeden ç›kar›l›p, al›c› ile
paylafl›lmaktad›r.
• Bilhassa küçük hacimli mallar veya
demirbafllar, genelde yiyecek
malzemeleri kiflilerin ceplerinde veya
el çanta ve torbalar›nda iflletmeden
ç›kart›labilmektedir.
• ‹flyerindeki demirbafl veya
malzemeler hurdaya ç›kmad›¤› halde,
hurda gibi gösterilip ucuz fiyata
tan›d›klara sat›labilmektedir.
• Numune, hediye, eflantiyon gibi
ürünlerin devaml› tan›d›k kiflilere
verilebilmektedir.
• Mal sat›lmad›¤› halde, tan›d›k
firmalara sadece fatura keserek
menfaat sa¤lanabilmektedir.
• ‹flletmenin fatura ve irsaliye cildi
çal›narak, kay›p oldu¤u ifade
edildikten sonra komisyon karfl›l›¤›
baflka firmalara fatura
kesilebilmektedir.
• Bankalarda, çok hareketli hesaplar›
olan flirketlerin hesab›ndan geçici
para çekilip, bir süre sonra
konulmakta veya kredi limiti müsait
ve bofl olan herhangi bir flirketin
kredisi baflka firmalara
kulland›r›labilmektedir.
• Özel misafirler veya aile ile yenilen
yemek faturalar› flirket kay›tlar›na
konularak paras› al›nabilmektedir.
• Fason için gönderilen mallar›n
miktar› ve karfl› firmada durup,
durmad›¤› ara s›ra kontrol edilmelidir.
• Konsinye verilen mallar›n sat›l›p,
sat›lmad›¤› takip edilmelidir.
• Hizmet yapt›r›lmadan yap›lm›fl gibi
gider pusulas› düzenlenebilmektedir.
• Tan›d›k firmadan olan alacak bilerek
uzun süre istenmeyebilmektedir.
• Tan›d›k firmalara borç vadesinden
önce erken ödenebilmektedir.
Yukar›da s›ralanan konular›n ilk akla
gelenler oldu¤u, çok daha fazla
yollar›n bulundu¤unu söyleyebilirim.
Tuncer Hatuno¤lu
Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s›
Siber güvenlik
ilgisayarlar›n yaflam›m›za yo¤un
olarak girmesiyle e¤itimden
ticarete, e¤lenceden sa¤l›¤a dek
her alanda pek çok ifllem k›sa sürede
yap›labiliyor.
B
Donan›m ve yaz›l›m yetenekleri
gelifliyor. Gelifltikçe yaflam›m›za
kolayl›klar getiriyor.
Dolay›s›yla bilgisayar sistemleri
yaflam›m›z›n ayr›lmaz bir parças›
oluyor.
Ancak,
‹nsan-makine, makine- makine
iletiflimi olarak da tan›mlanan siber
dünya ile gerçek dünya iliflkisi
sundu¤u f›rsatlar›n yan› s›ra bir o
kadar da tehlikeyi beraberinde
getiriyor.
Bu tehlikeler bilinçsiz kullan›m
sonucunda bireylerce yaratabilece¤i
gibi yeterli önlemlerin al›nmamas›
sonucunda suç örgütleri kaynakl› da
olabilir. Paylafl›lan flifreler yüzünden
bilgilere eriflilebilir, bunlar
de¤ifltirilebilir veya silinebilir. Daha
da ileri gidilerek yok edilme veya
baflkalar›n›n eline geçmesi tehdidi
ile flantajlara maruz kal›nabilinir. Veya
acil bir ameliyat s›ras›nda
kullan›lmakta olan sistem hatal›
de¤erler üretmeye bafllayarak yanl›fl
uygulamalara sebep olabilir. Ya da
ülke güvenli¤ini tehdit edecek boyutta
sonuçlar do¤urabilecek sistem
bozulmalar› yaflanabilir.
Yukar›da s›ralamaya çal›flt›¤›m›z
sorunlar›n tümünün ana nedeni;
gerekli güvenlik önlemlerinin
al›nmamas›…
48 Bak›fl 130
Elbette ki; bu önlemleri almak için
sorunun neden ve nas›l olufltu¤unu
saptamak amac›yla kayna¤›na
inilmelidir.
‹çeride yeterli düzenlemelerin
yap›lmamas›ndan kaynaklananlar›n
yan› s›ra d›flar›dan kas›tl› gelen
sald›r›larla oluflan sorunlar› öncelikle
belirlemek ve gruplamak gerekir.
Unutulmamal›d›r ki bilgisayar
sistemlerinde yaflanabilecek
tehlikelerin önemli k›sm›, içeriden
gelmektedir. Yani sistemi kullanan
bilinçli veya bilinçsiz kullan›c›lardan
kaynaklanmaktad›r.
Di¤er yandan, tehlikenin geldi¤i yer
kadar yap›lma amac› da iyi
belirlenmeli ve karfl› önlemler
düflünülmelidir.
Sald›r›lar› gerçeklefltirenler;
Toplum içinde psikolojik sorunlar›
nedeniyle kendini kan›tlamaya çal›flan
kifliler,
Maddi ç›kar elde etmek için
oluflturulmufl suç örgütleri,
Rakip flirketler,
Hatta daha da öteye giderek
uluslararas› savafllar›n taraf› olan rakip
veya düflman ülkeler olabilir.
Sonuç olarak, yaflam›m›z›n her
alan›na giren bilgisayarlar›n sa¤l›kl›
çal›flabilmesi için ciddi risk analizleri
yap›lmal›d›r. Bu analizler
do¤rultusunda bireysel olarak
yap›labileceklerin yan› s›ra, devletin
de gerekli yasal düzenlemeleri
yapmas› ve tüm kamu kurumlar›n›n
öncelikle risk analizlerini ç›kar›p
sald›r›lar› önleyici faaliyetleri
gerçeklefltiriyor olmas› gerekir.
Baflkan
Yard›mc›s›ndan
Örneklemek gerekirse, flehir içme
suyu flebekesine tehlikeli bir mikrobun
bulaflt›r›lmamas› için nas›l önlemler
al›n›yorsa, bu su flebekesinin
çal›flmas›n› sa¤layan bilgisayar
sisteminin de bir sald›r›ya maruz
kalmamas› için gereken önlemler
al›nmal›, sald›r›ya maruz kal›nd›¤›
durumda nas›l önlenece¤i önceden
belirlenmeli, tatbikat yap›lmal› ve
haz›rl›kl› olunmal›d›r.
Nas›l ki tehlikeli oldu¤u bilindi¤i halde,
yaflama katt›¤› kolayl›klar nedeniyle
do¤algaz kullan›lan evlerde, ifl
yerlerinde çeflitli önlemler al›n›yor,
tesisat› özel olarak haz›rlan›yorsa,
bunlara yönelik yönetmelikler
gelifltiriliyor, gerekli dedektörlerle
uyar›c› tedbirler al›n›yorsa, ev ya da
iflyerlerini h›rs›zlardan korumak için
alarm tak›l›yor, kap›lar kilitleniyorsa,
bilgisayar sistemleri için de koruyucu
tüm önlemlerin al›nmas› gerekiyor
Her alanda oldu¤u gibi siber yaflam
da toplumsal bilinç gerektirmektedir.
Bireysel olarak gerekli önlemleri
almak tek bafl›na yeterli de¤ildir.
Etkileflim halinde olunan her kesimin
ayn› bilinçte olmas› ve gerekli
önlemleri almas› gerekir. Yani sorun
topyekûn olarak görülmelidir.
Baflta devlet olmak üzere kamu
kurumlar›n›n, flirketlerin ve bireylerin
gerçek dünyadaki varl›klar›n›
sürdürebilmeleri için, siber dünyadan
gelebilecek sald›r›lara karfl› bir risk
analizi haz›rlamalar› ve buna yönelik
önleyici faaliyetlerin süreklili¤ini
sa¤lamalar› gerekmektedir.
Risk analizleri sonucunda tespit
edilecek güvenlik aç›klar›n›n
kapat›lmas› için maalesef tek ve kal›c›
bir çözüm bulunmamaktad›r. Onun
için alan›nda uzmanlaflm›fl
kurumlardan destek al›nmal›d›r.
Siber güvenlik tart›flmas›z bir
mühendislik yaklafl›m›
gerektirmektedir.
Nas›l ki inflaatlar deprem riskleri göz
önünde bulundurularak yap›l›yorsa,
siber güvenlik konusunda al›nacak
önlemler de yap›lacak risk analizleri
çerçevesinde de¤erlendirilmeli,
ç›kacak sonuçlara göre
derecelendirilmeli ve çözümler buna
göre üretilmelidir.
bir toplum bilinci gerektirdi¤i
unutulmamal›.
Gerek bireysel, gerek sivil toplum
kurulufllar›, gerekse devlet olarak
sürekli gelifltirilen koruyucu eylem
planlar› ile karfl›lafl›lacak zararlar en
aza indirilmelidir.
BUS‹AD olarak çal›flma dönemimizde
çok önemli gördü¤ümüz bu konuyla
ilgili toplumsal bilincin gelifltirilmesi
yönünde projeler içerisinde
olaca¤›m›z› belirtmek isterim.
Ancak her fleyden önemlisi bunun
49 Bak›fl 130
Baflkan
Yard›mc›s›ndan
Halit Cem Çak›r
Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s›
rans›z siyasi düflünür ve tarihçi
Alexis De Tocqueville,
Amerika'da Demokrasi (1835,
1840) ve Eski Rejim ve Devrim bafll›kl›
eserleriyle tan›nmaktad›r.
F
‹ki eserinde de, geliflen hayat
standartlar› ve toplumsal koflullar› ve
Bat› toplumlar›n›n pazar ve devletle
kurdu¤u iliflkileri analiz etmifltir.
Tocqueville flöyle der: “Demokrasi
ve ‘demokratik devlet’ kavramlar›n›n
kullan›m› konusunda büyük bir
eksiklik vard›r. Bu kelimeler aç›kça
tan›mlanmad›kça ve anlamlar›
üzerinde uzlafl›lmad›kça insanlar bu
anlam karmaflas› üzerinde yaflamaya
devam edeceklerdir ve bu tart›flmalar
demogoji yapanlar›n ve despotlar›n
ifline yarayacakt›r. Aktif gücü elinde
bulunduran sadece devlet
olmamal›d›r. E¤er insanlar medeni
olmak istiyorlarsa, organizasyon
kurma sanat› gelifltirilmeli ve
geniflletilmelidir.”
Görüldü¤ü gibi o ça¤lardan bu
zamana toplumlar›n sorunlar›
benzerlik gösteriyor. Demokrasi ve
demokratik devlet gibi kavramlar
herkesin arzusu ama bununla ne
kastedildi¤i konusunda bir fikir birli¤i
yok.
Ülkemiz siyasette de¤iflimlere gebe.
50 Bak›fl 130
Önümüzdeki y›llarda Anayasa
de¤iflikliklerinin bile gündeme gelme
ihtimali var. Böyle bir dönemde
herkesin arzulad›¤› demokrasi,
demokratik toplum, cumhuriyet,
özgürlük, sosyal adalet, hukuk gibi
kavramlar›n daha derin tart›fl›lmas›
ve hepimizin herhangi bir kavramdan
bahsederken ayn› fleyi kastediyor
olmam›z her zamankinden daha
önemli olacak. Bu süreçte sivil toplum
örgütlerine ve medyaya büyük
sorumluluk düflmekte.. Seçmenlerin
ortalama e¤itim süresinin 6,3 y›l
oldu¤u bir ülkede bu konular çok ilgi
çekici olmayabilir.
STK’lar ve medyan›n, önümüzdeki
dönemde bu konular›n nas›l
ifllenece¤i konusunda yarat›c› ve ilgi
çekici yöntemler bulmalar› dile¤iyle,
bu konuda hep beraber kafa
yoraca¤›m›z huzurlu günler diliyorum.
Enerji
Verimlili¤i
BUS‹AD enerjiyi do¤ru yöneten üye
iflletmeleri 5 Kas›m’da ödüllendirecek
BUS‹AD Yönetim Kurulu, üye
iflletmelerin baflar›l› enerji
yönetimi çal›flmalar›n›
ödüllendirmek ve kamuoyuna
tan›tmak amac›yla ‘Enerji
Yönetimi Yar›flmas›’ düzenledi.
‹lki 5 Kas›m’da yap›lacak ödül
töreni her y›l tekrarlanacak ve
dikkatler enerji verimlili¤ine
çevrilecek.
B
US‹AD, Türkiye ekonomisinin
en önemli gündem
maddelerinden birisi olan
‘Enerji Verimlili¤i’ konusunda da
fark›ndal›k yaratmak için harekete
geçti…
Enerji Yönetimi Yar›flmas›
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu;
baflta Dernek üyesi iflletmelerin
uygulad›¤› baflar›l› enerji yönetim
projelerini tan›tmak, bu alandaki
bilgi ve tecrübelerin paylafl›lmas›n›
sa¤lamak amac›yla ‘Enerji Yönetimi
Yar›flmas›’ düzenledi.
Amaç; enerji yükünü azaltmak
‘Enerji Yönetimi Yar›flmas›’ ile
BUS‹AD üyesi endüstriyel
iflletmelerin uygulad›¤› baflar›l› enerji
yönetim çal›flmalar›n› tan›tmay›, bilgi
ve tecrübelerin kamuoyuyla
paylafl›lmas›n› sa¤lamay›
amaçlad›klar›n› söyleyen BUS‹AD
Yönetim Kurulu Baflkan› Günal
Baylan, “Bu projemizle; Türkiye
çap›nda topyekun bir enerji
tasarrufunun bafllat›lmas›nda
fark›ndal›¤› art›rarak d›fla ba¤›ml›l›¤›,
dolay›s›yla bütçe üzerindeki enerji
yükünü azaltmay› hedefliyoruz”
dedi.
aktard›¤›n› vurgulayan Günal
Baylan, bireylerden, kurum ve
kurulufllara kadar toplumda her
kesimin enerji yönetimi konusunda
üzerine düfleni yapmas› gerekti¤ini
kaydetti.
Günal Baylan, yap›lan bilimsel
araflt›rmalar›n, en basit enerji
verimlili¤i uygulamalar›yla bile
yüzde 20 oran›nda tasarrufun
sa¤lanabilece¤ini ortaya
koydu¤unu da sözlerine ekledi.
Her kesim üzerine düfleni yapmal›
Ekonominin ‘yumuflak karn›’ olan
cari aç›kta en büyük kalemi,
yaklafl›k yüzde 70 ile enerji
ithalat›n›n oluflturdu¤unu ve
Türkiye’nin bu yolla her y›l ortalama
60-65 milyar dolar› yurtd›fl›na
Her y›l tekrarlanacak
2014 y›l›ndan bafllamak üzere her
y›l tekrarlanmas›na karar verilen söz
konusu Yar›flma için son baflvuru
tarihi 15 A¤ustos olarak belirlendi.
Baflvuru dosyalar›n›n
de¤erlendirilerek saha ziyareti
yap›lacak firmalar›n belirlenmesi ve
saha ziyaretlerinin
tamamlanmas›n›n ard›ndan ise ödül
töreni 5 Kas›m 2014 tarihinde
gerçeklefltirilecek. De¤erlendirme
bu y›l, ‘KOB‹’ ve ‘Büyük ‹flletmeler’
olmak üzere iki farkl› kategoride
yap›lacak.
51 Bak›fl 130
Turquality program› ile Türkiye, her
sektörde global markalar›n› yaratacak
Halen 144 firma ile 158
markan›n desteklendi¤i
Turquality program›, büyük
hedefleri olan Türkiye için
sadece üretim gücünün yeterli
olmad›¤›n› ortaya koyuyor.
Dolay›s›yla söz konusu program
kapsam›nda nihai hedef; her
sektörde global Türk markalar›
ç›karmak…
US‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k
Uzmanl›k Grubu taraf›ndan
düzenlenen ‘Turquality ve
Marka Destek-Teflvikleri’ konulu
panelde; her sektörde global Türk
markalar› ç›karmak için kapsaml›
ve sistemli bir çal›flma yürütüldü¤ü
aç›kland›.
B
BUS‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k
Uzmanl›k Grubu Koordinatörü Zeki
Erdal fiimflek, panelin aç›l›fl
konuflmas›nda, Turquality
program›n›n Türkiye ekonomisinin
gelece¤ine yönelik çok önemli bir
yat›r›m oldu¤unu belirtirken,
Ekonomi Bakanl›¤› ‹hracat Genel
Müdürlü¤ü Markalaflma ve Ar-Ge
Destekleri Dairesi fiube Müdürü
Mehmet Ali K›l›çkaya, ‘Turquality
ve Marka Destek Program›na Nas›l
Dahil Olunur?’ konulu bir sunum
yapt›.
144 firma ve 158 marka destekleniyor
Hizmet d›fl›ndaki bütün sektörlerde
firmalar›n Turquality program›na
dahil olabilece¤ini belirten
K›l›çkaya, “Toplamda 144 firmam›z
158 marka ile destek program›nda
yer al›yor” dedi. Turquality’nin çok
52 Bak›fl 130
iddial› bir program oldu¤unu ve
gelinen noktada Türkiye için sadece
üretim gücünün yetmeyece¤ini
vurgulayan K›l›çkaya, nihai hedefin;
global Türk markalar› ç›karmak
oldu¤unu ifade etti.
Marka gücümüzü ortaya koymal›y›z
“Marka, pazarlama, tasar›m ve
perakende gücümüzü ortaya
koymal›y›z” diyen K›l›çkaya,
hedeflerini; ‘Küresel Türk
markalar›ndan yurtiçinde
lokomotifler yaratmak’, ‘fiirketlerin
marka gücü ile kurumsal altyap›s›n›
güçlendirmek’ ve ‘Yurtiçinde marka
bilinci yaratmak’ olarak özetledi.
Turquality’nin asl›nda bir kurumsal
yönetim sistemi oldu¤una iflaret
eden K›l›çkaya, program dahilinde
‘‹hracata Haz›rl›k’ için e¤itim, UrGe ve çevre destekleri, ‘Pazarlama’
aflamas›nda pazar araflt›rmas›,
pazara girifl, fuarlara kat›l›m ve yurt
d›fl› birimi, ‘Markalaflma’ da ise
tasar›m ve marka deste¤i verildi¤ini
aç›klad›.
Turquality program›na nas›l dahil
olunur?
Cevab› merakla beklenen “Firmalar
Turquality program› kapsam›na
nas›l al›n›r?” sorusunu da yan›tlayan
K›l›çkaya, en temel flart›n; hedef
pazar olarak ortaya konulan en az
bir ülkede markan›n tescillenmesi
oldu¤unu söyledi.
K›l›çkaya flöyle devam etti: “Baflvuru
sahibi firman›n 20 bin liral›k girifl
Uzmanl›k Grubu
ücretini belirlenen 6 dan›flmanl›k
firmas›ndan birinin hesab›na
yat›rmas› gerekiyor. Ödemenin bir
ay içinde yap›lmamas› halinde
baflvuru geçersiz say›l›r ve 6 ay
içinde yeni baflvuru yap›lamaz. Öte
yandan; Turquality program›nda
destek süresi 5+5 y›l, marka
program› kapsam›nda ise 4 y›l…
Turquality program›nda, yüzde 50’si
karfl›lanmak üzere limitsiz marka,
patent, sertifika, moda vb. alanlarda
destek sa¤lan›yor. Marka
program›nda ise destek miktarlar›
genel itibariyle; marka, patent,
tescil, sertifikasyonda y›ll›k 50 bin
dolar, moda ve endüstriyel
tasar›mda y›ll›k 200 bin dolar, tan›t›m
için de yine y›ll›k 300 bin dolar…
Yap›lan yat›r›mlar stratejik olmal›.
Sadece bu desteklerden
faydalanmak için Turquality
program›na girilemez. Amac›m›z
global Türk markalar› ç›karmak,
uluslararas›, hatta ‘flampiyonlar
ligi’ne markalar›m›z› sokabilmek.”
Dünya çap›nda bir marka kazand›k
Turquality program›na Bursa’dan
ilk kat›lan firma olan ve a¤›rl›kla
otomotiv yan sanayinde faaliyet
gösteren Aktafl Holding’in CEO’su
ve Yönetim Kurulu Üyesi Sami Erol
da, söz konusu programa dahil
olma nedenlerini flöyle aç›klad›:
“Turquality, güçlü ve global
markalar›n gelifltirilmesi, ihracat›n›n
art›r›lmas› için çok iyi platform…
Bizim de 2023 y›l›nda dünya
ba¤›ms›z yedek parça piyasas›nda
lider olma hedefimiz var.
Dolay›s›yla, vizyonumuzla Turquality
bire-bir örtüfltü¤ü için bu programa
kat›ld›k ve daha da ileri gitmek
niyetimiz var. Sonuçta, dünya lideri
olmak dünya markas› olmay›
gerektiriyor” dedi.
Aktafl Holding’in Turquality
program›na, dünya piyasalar›nda
bilinen ve önümüzdeki süreçte
flans›n›n çok daha yüksek oldu¤u
‘Airtech’ markas›yla kat›ld›¤›n›
anlatan Erol, ‘Ne kazand›k?’
sorusunun cevab›n› ise “Dünya
çap›nda bir marka kazand›k”
sözleriyle özetledi.
53 Bak›fl 130
fiirketlerde Araflt›rma-Gelifltirme ile
Yenileflim Nas›l Tetiklenir ve Yönetilir?
BUS‹AD Yenilikçilik ve
Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu’nun
düzenledi¤i yuvarlak masa
toplant›s›nda, Ar-Ge ve
yenileflimin nas›l yönetilece¤ine
dair önemli ipuçlar› verildi.
Toplant›ya uzmanl›k grubu
üyelerinin yan› s›ra Bursa’daki
Ar-Ge merkezlerinin yöneticileri
de kat›ld›.
B
US‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k
Uzmanl›k Grubu’nun, ‘Ar-Ge ve
Yenileflimi Nas›l Yönetiriz?’ ve
‘fiirketlerde Yenileflim Nas›l
Tetiklenir ve Yönetilir?’ konulu
yuvarlak masa toplant›s›, Uzmanl›k
Grubu üyeleri ileve Bursa’daki ArGe Merkezlerinden kat›l›mc›larla
gerçeklefltirildi.
54 Bak›fl 130
BUS‹AD Yönetim Kurulu eski Üyesi
ve TOFAfi Stratejik Yönetim ve ‹fl
Gelifltirme Direktörü Ahmet
Altekin’in yönlendiricilik yapt›¤›
toplant›da, kat›l›mc›lar, görüfllerini
ve deneyimlerini paylaflt›lar.
Uzmanl›k Grubu
BUS‹AD Evi’ndeki toplant›da, ortaya
ç›kan görüfllerin ana hatlar› flöyle:
Yenileflim Yönetimi Üzerine
- fiirketler, çetin de¤iflim süreçlerine
maruz kal›rlar. De¤iflime uyum
sa¤layamayanlar zaman içinde yok
olur. Bu ba¤lamda, flirketlerin
stratejik planlar›n›n, yenileflim
planlar›yla uyumlu olmal›.
- fiirketin bütününün, yenileflim
sürecine ne kadar kat›ld›¤› baflar›
için önemli bir unsur. Sonuç
al›nabilmesi için yenilikçilik, flirketin
tümüne yay›lmal›.
- fiirkette uygulanabilecek yarat›c›l›k
ve yenilikçilik yöntemleri gelifltirilmeli
ve flirketin tamam›na yay›lmal›.
- Hepimiz, büyüklerimizin ‘bafl›m›za
icat ç›karma’ ve ‘eski köye yeni adet
getirme’ söylemleri gölgesinde
büyüdük. Haliyle bu durum
yarat›c›l›¤› ve yenileflimi zorlayan
bir etken olarak karfl›m›za ç›k›yor.
Türkiye yenileflim endeksinde 68.
s›rada yer al›yor.
- Yenileflim, herkesin
göremeyece¤i, fark edemeyece¤i
konular› içeriyor. Yarat›c›l›k ve
yenileflimde; ‘bakmak’ ile ‘görmek’i
bilmeli.
- Yarat›c›l›k, fazla bask›y› sevmiyor.
Yönetim tarz›, kiflilere ve ekiplere
araflt›rmak, düflünmek ve yaratmak
için zaman ve imkan tan›mal›.
- Yenileflim ihtiyaçtan do¤ar, bunu
da müflteri belirler.
- Yenilikleri yakalayabilmek için
müflteri beklentilerini karfl›lamal›k,
ihtiyac› veya sorunlar› önceden
tahmin edebilmeli.
- Ezberci olmayan, yarat›c›l›¤› öne
ç›karan bir e¤itim sistemi bu
ba¤lamda çok önemli. Türkiye,
genel sorunu olan kopyac›l›ktan
vazgeçip yarat›c›l›¤› daha fazla ön
plana ç›karmal›.
- Yeni nesil yenileflime, eski
çal›flanlara göre daha haz›r.
Sadece do¤ru bir rehberlik¤e
sunulmal›.
Ar-Ge Yönetimi Üzerine
- Ar-Ge ile yenileflim, birbirinin
devam›d›r....
- Ar-Ge ve yenilikçilik çal›flmalar›,
firmalar›n ayakta kalma
mücadelesidir.
- fiirketler, sürdürülebilirlikleri için
yeni teknolojiler ve yeni ürünler
üretmeli.
- Ar-Ge; yüksek maliyetli ve uzun
soluklu bir süreçtir. … fiirket
yönetimleri k›sa sürede kazanç elde
etmek istedi¤i için s›k›nt›lar
yaflanabiliyor.
- Ar-Ge faaliyetleri üst yönetimlerin
vizyoner bak›fl aç›lar›yla hedefine
ulaflabilir. Dolay›s›yla, en baflta, üst
yönetimlerin Ar-Ge ve yenilik
konular›n› önemsemeli. Yap›lan
çal›flmalar›n hemen sonuç
getirmeyebilece¤i kleri kabul
edilmeli. Çal›flmalar bilimsel
temellere dayand›r›lmal›.
- Firma yönetimlerinin ve Ar-Ge
birimi d›fl›ndaki çal›flanlar›n ArGe’ye yaklafl›m› da önemli.
Türkiye’de Ar-Ge’nin önemi
yeterince kavranmad›¤› için
firmalarda Ar-Ge personelinin yararl›
bir ifl yapmad›¤›na klar›na dair
olumsuz bak›fl aç›lar› var olabiliyor.
Bu yanl›fl imaj› ortadan kald›r›lmal›.
- Ar-Ge konusunda deneyimli
mühendislerin, genç mühendislere
bilgi ve tecrübelerini aktarmas›
büyük önem tafl›yor.
Fikir al›fl-veriflini h›zland›rmak için,
firmalar aras› ortak proje çal›flmalar›
yap›lmal›.
- Sanayi için araflt›rma projelerinin
ve TÜB‹TAK / TEYDEB desteklerine
baflvurular›n nas›l haz›rlanmas›
gerekti¤ine yönelik uygulamal›
e¤itimlerin art›r›lmal›.
- Sadece büyük ölçekli flirketlerin
ifli gibi alg›lanan Ar-Ge’nin küçük
ve orta ölçekli iflletmelere
yayg›nlaflt›r›lmal›.
- Ar-Ge çal›flmalar›nda, teknik alt
yap› önemlidir. Özellikle KOB‹’lerin,
patent ve faydal› model
çal›flmalar›n› paylaflabilece¤i
destek ortam› yarat›lmal›. Yeni
fikirlerin önünü açabilecek, farkl› ve
yeni yollar yarat›lmal›.
- Ar-Ge ve yenileflim çal›flmalar›nda,
fikri ve s›nai mülkiyet haklar›n›n
korunmas› ve yönetimi önemli yer
tutuyor. Fikri haklar›n yönetimine
yönelik mevzuat, hukuk sistemi ve
iflleyiflinin iyilefltirilmeli, ve bilgi
düzeyi art›r›lmal›.
55 Bak›fl 130
Uzmanl›k Grubu
Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu
Yöney ile fikir al›flveriflinde bulundu
BUS‹AD Kurumsal Yönetim
Uzmanl›k Grubu üyeleri, YDK
Baflkan› Oya Yöney’i, Coflkunöz
E¤itim Vakf›’nda ziyaret ederek
deneyimlerinden yararlanma
f›rsat› yakalad›. Yöney, Grup
üyeleriyle, aile flirketlerinin
gelecek nesillere sa¤l›kl› geçifli
hakk›ndaki görüfllerini de
paylaflt›
bulunuldu, Oya Yöney’in, aile
flirketlerinin gelecek nesillere sa¤l›kl›
geçifli hakk›ndaki görüfllerine
baflvuruldu.
B
Yöney, deneyimlerini aktard›
‹fl hayat›ndaki deneyimleri ile bilgi
birikimini Kurumsal Yönetim
Uzmanl›k Grubu üyeleriyle paylaflan
Oya Yöney, yeni dönem
faaliyetlerine de ciddi manada ›fl›k
tutmufl oldu. Ziyaret kapsam›nda
Uzmanl›k Grubu, Coflkunöz E¤itim
Vakf›’n›n faaliyetleriyle ilgili bilgi
ald›ktan sonra Vakf›n yeni binas› ile
e¤itim salonlar›n› da gezme f›rsat›
buldu.
Coflkunöz E¤itim Vakf›’nda
gerçekleflen ziyarette, çeflitli
konularda fikir al›flveriflinde
Grubun çal›flma temposu yo¤un
BUS‹AD bünyesinde faaliyetlerini
sürdüren Kurumsal Yönetim
Uzmanl›k Grubu; Bosch ‹nsan
Kaynaklar› Direktörü ve BUS‹AD
Yönetim Kurulu Üyesi Hakan
Oktar’›n koordinatörlü¤ü ve Sinta
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Kurumsal
Yönetim Uzmanl›k Grubu
üyeleri, Coflkunöz Holding Yönetim
Kurulu Üyesi ve BUS‹AD Yüksek
Dan›flma Kurulu Baflkan› Oya
Coflkunöz Yöney’i ziyaret etti.
56 Bak›fl 130
Afi'den Onur Oral'›n baflkanl›¤›nda
projelerini sürdürüyor.
Uzmanl›k grubunun di¤er üyeleri
ise; Yeflim Tekstil’den Dilek Cesur,
Coflkunöz Holding’den Tuba
Gökçe, fienyurt & Vatansever
Avukatl›k Bürosu'ndan Mustafa
fienyurt, PWC’den Seçil Koyunlu,
Bosch’tan Zeynep Y›ld›z,
Otosima’dan Gürcan Yenice ve
Kuter ‹letiflim’den Duygu Özbekçi…
Ziyaret
Sivil toplum kurulufllar› BUS‹AD’›n
tecrübesinden faydalanmak istiyor
BUS‹AD’›n bilgi birikimi ile
tecrübesinden faydalanmak
isteyen sivil toplum örgütleri,
gerek sektörel gerekse
Bursa’n›n menfaatini ön plana
alan ortaklafla projeleri hayata
geçirme noktas›nda oldukça
istekli…
B
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD), Bursa’n›n
etkin sivil toplum örgütü olarak,
kentteki meslek odalar› ile S‹AD’lar›n,
birlikte proje gelifltirme konusunda
kap›s›n› çald›¤› ilk Dernek olma özelli¤ini
sürdürüyor. Bu ba¤lamda, Tekstil
Mühendisleri Odas› ile BUM‹AD da
yeni dönemde hayata geçirilebilecek
projeleri görüflmek üzere BUS‹AD
Yönetim Kurulu’nu ziyaret etti.
Klasik tekstilden teknik tekstile geçifl…
Tekstil Mühendisleri Odas› Merkez
Yönetim Kurulu Baflkan› Emre Fidan,
Bursa fiubesi Baflkan› Füsun Ekren ve
Baflkan Vekili ‹stikbal Gündo¤du, tekstil
kenti Bursa’da, sektörün yeni döneme
en iyi flekilde haz›rlanmas›
gerekti¤inden hareketle, kapsaml›
organizasyonlar gerçeklefltirmek için
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan’dan
destek istedi.
Ziyarette yapt›¤› de¤erlendirmede;
klasik tekstilden teknik ve
konvansiyonele geçifl noktas›nda
sektörün gelece¤ini flekillendirecek
ortak projelere imza atmaktan büyük
memnuniyet duyacaklar›n› belirten
Günal Baylan, yeni süreçte devlet
deste¤inin önemine iflaret etti.
BUS‹AD ile iflbirli¤i yapmak isteriz
Tekstil sektörüne yönelik somut
gerçekleflmeler sa¤layan projeleri
hayata geçirmek istediklerini anlatan
Emre Fidan ise, BUS‹AD iflbirli¤inde
uluslararas› tekstil sempozyumu
düzenlemekten büyük memnuniyet
duyacaklar›n› dile getirdi.
Öte yandan, ‹lker Özaslan
baflkanl›¤›ndaki Bursa Mühendis ve
Mimar ‹fladamlar› Derne¤i (BUM‹AD)
Yönetim Kurulu’nun ziyaretinde de
‘BUS‹AD ile ortak projeler gelifltirme’
fikri ön plandayd›. BUM‹AD’›n kurulufl
aflamas›nda ve sonras›nda BUS‹AD’›n
bilgi birikimi ile tecrübesinden fazlas›yla
yararland›klar›n› belirten ‹lker Özaslan,
“BUS‹AD örnek ald›¤›m›z STK’lar›n
bafl›nda geliyor. Dolay›s›yla sizlerle
ortaklafla yap›lacak her projede var›z”
diye konufltu.
‹kinci y›l›n› dolduran ve yeni fikirleri
sanayi ile buluflturmay› hedefledikleri
‘Fikir Orman›’ projesine baflvurular›n
devam etti¤ini an›msatan Özaslan,
Nilüfer Deresi’nin temizlenmesine
yönelik düzenledikleri kapsaml›
çal›fltay›n ikincisine, BUS‹AD’›n köklü
kurumsal yap›s›ndan da destek alarak
haz›rlanmak istediklerinin alt›n› çizdi.
Yarat›c› fikirler sanayi ile buluflmal›
Kurumlar ve STK’lar aras› koordineli
çal›flman›n önemine iflaret eden Günal
Baylan ise, BUM‹AD’a ortak projelerde
tam destek vereceklerini vurgulad›.
Yarat›c› fikirlerin sanayi ile buluflup
üretime dönüflmesini önemsediklerini,
sosyal sorumluluk çerçevesinde
Bursa’n›n en önemli de¤erlerinden olan
Nilüfer Deresi’nin kurtar›lmas› için de
gayret göstermeye haz›r olduklar›n›
anlatan Günal Baylan, BUS‹AD’›n enerji
verimlili¤i konusunda da çok hassas
oldu¤una dikkat çekti.
Baylan, “BUS‹AD olarak enerji verimlili¤i
konusunda da fark yarataca¤›z. ‹çinde
bulundu¤umuz BUS‹AD Evi’nin bu
çerçevede örnek olmas›n› istiyoruz.
Enerji verimlili¤ini ilerleyen aflamalarda
tüm üyelerimizin iflyeri ve fabrikalar›na
da yaymay› amaçl›yoruz” diye konufltu.
Baylan, “Türkiye’de, baflta devlet
ihalelerinde pozitif ayr›mc›l›k suretiyle
talep yarat›l›rsa teknik tekstil geliflir.
Tasarruflar›n kazanca dönüfltürülmesi
için böyle bir yol izlenmeli. Ortaklafla
yapaca¤›m›z etkinlikler de kamuoyunda
ciddi ses getiren ve fark›ndal›k yaratan
kapsamda olmal›” dedi.
57 Bak›fl 130
BUS‹AD
üyeleriyle
birlikte
daha güçlü
Bu dönem üyelerle daha fazla
etkileflim içinde olmay›
hedefleyen BUS‹AD Yönetim
Kurulu, ziyaretlerini sürdürüyor.
Y
eni dönemde üyelerle iflbirli¤ini
gelifltirmeyi hedefleyen BUS‹AD
Yönetim Kurulu, bu çerçevede
ziyaretlerine devam ediyor.
Günal Baylan baflkanl›¤›nda Yönetim
Kurulu üyelerinin kat›ld›¤› ziyaretler
kapsam›nda; Bursa ifl dünyas›n›n
yak›ndan tan›d›¤› Yeminli Mali Müflavir
fierif Ar›, ayn› zamanda BUS‹AD
Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s›
olan Selim Tar›k Tezel, yak›n
zamanda Hasana¤a Organize Sanayi
Bölgesi’nde otomotiv sanayine yeni
bir tesis kazand›ran Hüseyin
Karabacak ile k›sa süre önce vefat
eden babas› Mehmet ‹yigüllü’nün
emanetine sahip ç›kan, yeni neslin
baflar›l› ifladamlar›ndan Melih ‹yigüllü
iflyerlerinde ziyaret edildi.
Ziyaretlerde; güncel ekonomik
konularla ilgili görüfller beyan edildi,
sektörel anlamda öne ç›kan sorunlar
ve bunlara yönelik çözüm önerileri
konufluldu. BUS‹AD’›n bu dönem,
58 Bak›fl 130
üyeleriyle daha fazla etkileflim içinde
olaca¤›n› söyleyen Baflkan Günal
Baylan, ziyaretlerin devam edece¤ini
söyledi.
Ziyaret
Türkiye’de ekonomi ile siyaset
birbirinden ayr›lmaz bir bütün
CHP Bursa Milletvekili Aykan
Erdemir’in BUS‹AD Baflkan›
Günal Baylan’› ziyaretinde;
ekonomi ile siyasetin
birbirinden ayr›lmaz bir bütün
oldu¤u, dolay›s›yla Türkiye’deki
yat›r›m ikliminin, siyasilerin
aç›klamalar›ndan bire-bir
etkilendi¤i vurguland›.
C
HP Bursa Milletvekili ve Avrupa
Birli¤i Uyum Komisyonu Üyesi
Doç. Aykan Erdemir’in, Bursa
Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i
(BUS‹AD) Yönetim Kurulu Baflkan›
Günal Baylan’a nezaket ziyaretinde;
yeni dönemde ortaklafla hayata
geçirilebilecek projeler üzerinde fikir
al›flveriflinde bulunuldu.
BUS‹AD Evi’nde gerçekleflen
ziyarette; ekonomi ile siyasetin
birbirinden ayr›lmaz bir bütün oldu¤u,
dolay›s›yla Türkiye’deki yat›r›m
ikliminin, siyasilerin aç›klamalar›ndan
bire-bir etkilendi¤i de görüfl birli¤ine
var›lan ana konulardan oldu…
Bursa’n›n menfaati için her kurumla
çal›fl›r›z
CHP Bursa Milletvekili Aykan
Erdemir’in ziyaretinden duydu¤u
memnuniyeti dile getiren ve Bursa’n›n
menfaati için çal›flan her kifli ve
kurumla iflbirli¤i yapmaya haz›r
olduklar›n› anlatan BUS‹AD Baflkan›
Baylan, ifl insan› olarak en büyük
isteklerinin; ülkedeki yat›r›m ikliminin
bozulmamas› oldu¤unu vurgulad›.
“Bursa’ya çok önem veriyoruz ve tüm
kent dinamikleriyle birlikte
gelece¤imiz için vizyon ortaya
koymak istiyoruz” diyen Baylan, ülke
kaynaklar›n› bofla harcamadan,
planl›-programl› ve uzun vadeli
stratejiler belirlenmesi taraftar›
olduklar›n›n alt›n› çizdi.
Baylan, “‹lerisini görebilmek çok
önemli. Bu anlamda BUS‹AD olarak
nitelikli çal›flanlar›n yetiflmesi için her
dönem elimizi tafl›n alt›na koyduk. Bu
dönem de hem Ar-Ge personeli
yetifltirmek, hem de e¤iticilerin
e¤itilmesi için pilot bir okulda proje
yürütmek istiyoruz” dedi.
Finansal okur-yazarl›k çok önemli
Bursa’da iflbirli¤i yapabilecekleri sivil
toplum örgütlerinin bafl›nda
BUS‹AD’›n geldi¤ini söyleyen Aykan
Erdemir ise, Derne¤in e¤itim
konusundaki projelerine her zaman
destek vermeye haz›r olduklar›n›
vurgulad›.
Finansal okur-yazarl›k konusuna
büyük önem verdi¤ini ve müfredata
girmesi için her platformda giriflimler
yapt›¤›n› belirten Erdemir, Parti olarak
ekonomi ile siyasetin birbirinden
ayr›lmaz bütün oldu¤unun bilinciyle
hareket ettiklerine iflaret etti.
Bilime ve ekonomik verilere dayal›
bir siyaset anlay›fl›n› önemsediklerini,
bu manada Avrupa Birli¤i’nin Türkiye
için önemini bildiklerini anlatan
Erdemir, “AB müktesebat› Türkiye’nin
dönüflümü için haz›r bir yol haritas›d›r.
Dolay›s›yla bu kap›n›n mutlaka aç›k
kalmas› gerekiyor” diye konufltu.
59 Bak›fl 130
Rekabet ifl hayat›nda kaliteyi art›r›r
Haks›z rekabet ise ekonomiyi bozar
BUS‹AD, her alanda
gelifltirilmesi gereken ‘rekabet’
ile önüne geçilmesi gereken
‘haks›z rekabet’ konular›nda
Uluslararas› Rekabet ve
Teknoloji Birli¤i’nin
çal›flmalar›na yeni süreçte
büyük destek verecek.
P
rof. Dr. Ali Ceylan
baflkanl›¤›ndaki Uluslararas›
Rekabet ve Teknoloji Birli¤i’nin
(URTEB) yeni Yönetim Kurulu,
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim
Kurulu’na nezaket ziyaretinde
bulundu.
‹ki sivil toplum örgütünün
önümüzdeki süreçte ortaklafla neler
yapabilece¤i konusunda fikir
al›flveriflinin gerçeklefltirildi¤i
toplant›da görüfllerini aç›klayan
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, her
alanda gelifltirilmesi gereken
‘rekabet’ ile önüne geçilmesi
gereken ‘haks›z rekabet’
konular›nda URTEB’in çal›flmalar›n›
büyük bir takdirle takip ettiklerini
vurgulad›.
Hedefler iyi belirlenmeli
“Bugüne kadar çok emek sarf
edilen URTEB, güzel ve gerekli bir
60 Bak›fl 130
oluflum” diyen Baylan, yeni süreçte
BUS‹AD olarak Birlik ile ortaklafla
projeler yapmaktan büyük
memnuniyet duyacaklar›n› kaydetti.
Baylan, “URTEB’in daha genifl
kitlelere yay›lmas› için BUS‹AD
olarak deste¤e haz›r›z. ‹yi
belirlenmifl hedefler do¤rultusunda
ortaya çok güzel sonuçlar›n
ç›kaca¤›na inan›yoruz” dedi.
BUS‹AD ile yak›n iliflkideyiz
URTEB’in yeni Baflkan› Prof. Dr. Ali
Ceylan ise, Bakanlar Kurulu
karar›yla kurulan Birli¤in amac›n›;
“Her alanda rekabetin gerekli,
haks›z rekabetin ise ekonomiye
zarar veren bir olgu oldu¤unu tüm
gerçekli¤iyle kamuoyuna anlatmak”
olarak özetledi.
“Rekabeti teflvik etmek,
özendirmek, sevdirmek, ifl
hayat›nda kalitenin ancak rekabet
ile sa¤lanaca¤›n› göstermek ve
orta-uzun vadede Türkiye
ekonomisine bu flekilde fayda
sa¤lamak için y›llar önce URTEB’i
kurduk” diyen Ali Ceylan, faaliyet
konular›yla BUS‹AD’›n da yak›n iliflki
içinde oldu¤unu ifade etti.
Yenilikçilik ile rekabet iç içe
BUS‹AD’›n y›llard›r toplumda
fark›ndal›k yaratt›¤› ‘yenilikçilik’ ile
rekabet olgusunun iç içe oldu¤unu
anlatan Ceylan, “Rekabette öne
geçmek için yenilikçi olmak
gerekiyor. Ulusal ve uluslararas›
rekabet bizim çal›flma alan›m›za
giriyor. Rekabet; serbest piyasa
ekonomisini benimseyen Türkiye
gibi ülkelerde çok önemli…
Önlemeye çal›flt›¤›m›z haks›z
rekabet ise, bir ülkede en alttan en
üste kadar bütün birimleri olumsuz
etkiliyor. Gerçek rekabet; kalk›nmay›
getirdi¤i gibi, ifl dünyas› için de
maliyetleri düflüren bir olgudur. Öte
yandan, Ekonomi Bakanl›¤›’n›n
uluslar aras› rekabetçili¤in
gelifltirilmesi için ciddi teflvikleri var.
Tüm bu bilgiler ›fl›¤›nda, rekabet
kültürünün daha h›zl› yay›lmas› için,
belirlenecek master plan
do¤rultusunda BUS‹AD ile birlikte
çal›flmay› çok isteriz” diye konufltu.
Ziyaret
Türkiye ekonomisi kad›nlar›n çal›flma
hayat›na daha çok kat›l›m›yla geliflir
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan,
BU‹KAD Yönetim Kurulu’nun
ziyaretinde yapt›¤›
de¤erlendirmede, Türkiye
ekonomisinin, kad›nlar›n daha
fazla çal›flma hayat›na
kat›l›m›yla kalk›nabilece¤ini
vurgulad›.
B
US‹AD Baflkan› Günal Baylan,
kad›nlar›n ifl hayat›na daha fazla
kat›l›m›n› amaçlayan ve bu
do¤rultuda projeler gelifltiren Bursa
‹fl Kad›nlar› ve Yöneticileri Derne¤i’ne
(BU‹KAD), gereken deste¤i
vereceklerini söyledi.
Günal Baylan; BU‹KAD Baflkan
Yard›mc›s› Berna Afl›ro¤lu, Genel
Sekreter Nermin Atalay ile Yönetim
Kurulu üyeleri Semra Baykan ve
Ulviye Yahya’n›n BUS‹AD Evi’nde
gerçekleflen nezaket ziyaretinde
yapt›¤› konuflmada, Türkiye
ekonomisinin, kad›nlar›n daha fazla
çal›flma hayat›na kat›l›m›yla
kalk›nabilece¤ini vurgulad›.
‹fl dünyas›nda kad›n say›s› artmal›
BU‹KAD yöneticilerine, “Baflta
‘Finansal Okur-Yazarl›k’ olmak üzere
e¤itimle ilgili projelerinize BUS‹AD
olarak katk› sa¤lar›z” diyen Baylan,
Derne¤in; kad›nlar›n ifl hayat› d›fl›nda
sosyal hayatta karfl›laflt›¤› sorunlar›
çözme noktas›nda da fark›ndal›k
yaratmas› gerekti¤ini savundu.
Günal Baylan, “‹fl dünyas›nda ve
çal›flma hayat›nda kad›nlar›n say›s›n›n
niçin artmad›¤› en ince detay›na
kadar incelenmeli. Bizler ifl insanlar›
olarak kad›nlar›m›z›n kendini
ekonomik aç›dan güvende
hissetmesini önemsiyoruz ve bu
konuda BU‹KAD’a gereken deste¤i
vermeye haz›r›z” dedi.
BUS‹AD’›n deste¤i bizi daha güçlü
k›lacak
BU‹KAD hakk›nda BUS‹AD Yönetim
Kurulu’na bilgi veren ve projelerine
destek isteyen Berna Afl›ro¤lu ise,
özellikle üniversite ö¤rencisi k›z
ö¤rencilere verdikleri ‘koçluk’
deste¤inin, gençlere ciddi manada
‘özgüven’ kazand›rd›¤›n› ifade etti.
“Toplumda k›zlar›m›za ve
kad›nlar›m›za rol model olmak, onlar›n
ifl hayat›ndaki etkinli¤ini art›rmak
istiyoruz” diyen Afl›ro¤lu, yeni projeleri
‘Finansal Okur-Yazarl›k’›n da bu
amaca hizmet edece¤ine dikkat çekti.
Afl›ro¤lu, “Ev han›mlar›na, yeni kad›n
giriflimcilere, ifl hayat›nda en çok
korkulan finans konular›nda bilgi
verilecek. Bizler de gerekli e¤itimleri
ald›k. Eylül’de projemizin start›n›
verece¤iz. BUS‹AD’›n da projemize
destek verecek olmas› bizi daha
güçlü k›lacak” dedi.
61 Bak›fl 130
“TÜRK‹YE rotas›n› Avrupa Birli¤i’nden
baflka bir yöne kesinlikle çevirmemeli”
BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan,
9 May›s AB Günü nedeniyle
yay›nlad›¤› mesajda;
Türkiye’nin, alternatifi olmayan
Avrupa Birli¤i’nden kesinlikle
vazgeçemeyece¤ini, ülkenin
rotas›n› baflka bir yöne
çevirmesinin mümkün
olmad›¤›n› söyledi.
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu
Baflkan› Günal Baylan, ‘9 May›s
AB Günü’ nedeniyle yay›nlad›¤›
mesajda; Türkiye’nin, alternatifi olmayan
Avrupa Birli¤i’nden kesinlikle
vazgeçemeyece¤ini, ülkenin rotas›n›
baflka yöne çevirmesinin gerek
demokratik hayatta, gerekse
ekonomide kazan›m sa¤lamayaca¤›n›
anlatt›.
B
Bu süreç inat ve ›srarla tamamlanmal›
Türkiye’nin AB üyelik sürecinin, 1963
y›l›nda AET ile ortakl›k anlaflmas›
imzalanmas›yla bafllad›¤›n›, 1987’de
tam üyelik baflvurusuyla ivme
kazand›¤›n›, bugüne kadar netice
al›namamas›nda taraflar›n gerekli
çabay› göstermemesinin etkili
oldu¤unu, AB’ye tam üyeli¤in yerini
Türkiye için hiçbir oluflumun
alamayaca¤›n› anlatan Baylan, inatla
ve ›srarla bu sürecin tamamlanmas›
için mücadele edilmesini gerekti¤ini
vurgulad›.
62 Bak›fl 130
Yeni fas›llar›n aç›lmas›n› bekliyoruz
AB’ye tam üyelik konusunda son
y›llardaki sevindirici tek geliflmenin;
Türkiye’nin Avrupa Birli¤i ile kat›l›m
müzakerelerinde üç y›l aradan sonra,
2013’te ‘Bölgesel Politika ve Yap›sal
Araçlar›n Koordinasyonu’ bafll›kl› 22.
fasl›n aç›lmas› oldu¤unu belirten
Baylan, di¤er fas›llar›n da aç›lmas›n›
beklediklerini dile getirdi.
‹lerlememiz AB ç›pas› ile hayata geçirilmeli
AB yolunda özellikle 17 Aral›k sonras›
yaflanan geliflmelerin Türkiye için eksi
puan yazd›¤›n› vurgulayan BUS‹AD
Baflkan› Günal Baylan, “Ba¤›ms›z yarg›,
ileri demokrasi, hukuk devleti gibi
AB’nin çok önem verdi¤i konularda
gereken ilerlemeyi, AB ç›pas› ile hayata
geçirmeli ve her alanda yap›lacak
yap›sal reformlar ile özledi¤imiz kaliteli
yaflama kavuflmal›y›z” diye konufltu.
TTIP’ta müzakereler d›fl›nda kalmamal›y›z
AB ile ABD aras›nda planlanan
Transatlantik Ticaret ve Yat›r›m Ortakl›¤›
(TTIP) anlaflmas›na da de¤inen Günal
Baylan, “Söz konusu müzakerenin
d›fl›nda kalmak ifl dünyas› olarak bizi
endiflelendiriyor. Anlaflma, AB ile üyelik
süreci devam eden veya ekonomik
entegrasyon içindeki ülkelere de aç›k
olabilir, olmal›d›r” dedi.
9 MAYIS AB GÜNÜ HAKKINDA…
‹kinci Dünya Savafl›’n›n ard›ndan, 9
May›s 1950'de Fransa D›fliflleri Bakan›
Robert Schuman, Avrupa k›tas›nda
bar›fl, dayan›flma ve refah›n yeniden
infla edilebilmesi için savaflan ülkeleri
birlik olmaya ça¤›rd›. Avrupa Birli¤i'nin
temellerini att›¤› için bugün, AB’nin
resmi günü olarak kutlan›yor.
AB'nin do¤du¤u gün olarak kabul
edilen 9 May›s'›n Avrupa Günü olarak
kutlanmas› karar› da 1985 y›l›nda
Milano'da yap›lan AB hükümet ve
devlet baflkanlar› zirvesinde al›nd›.
Her y›l dünyan›n çeflitli ülkelerinde,
Avrupa Birli¤i’nin misyonunu,
tarihçesini, politikalar›n› genifl kitlelerle
paylaflabilmek amac›yla ‘9 May›s
Avrupa Günü’ festival havas›nda çeflitli
etkinliklerle kutlan›yor.
Önemli Günler
“Küresel çevre felaketini önlemek için
hepimizin yapabilecekleri var”
Afl›r› tüketime yönelimin,
ekolojik dengenin bozulmas›na
neden oldu¤unu belirten BUS‹AD
Baflkan› Günal Baylan, küresel
çevre felaketine do¤ru
sürüklenmekte olan dünyada
herkesin, bunu tersine çevirmek
için yapabilece¤i bir fleyler
oldu¤una dikkat çekti.
US‹AD Baflkan› Günal Baylan, 5
Haziran Dünya Çevre Günü
nedeniyle bir mesaj yay›nlad›.
Tar›m toplumundan sanayi toplumuna
geçiflte yaflanan h›zl› de¤iflim ve afl›r›
tüketime yönelimin, ekolojik dengenin
bozulmas›na neden oldu¤unu belirten
Günal Baylan, küresel çevre felaketine
do¤ru sürüklenmekte olan dünyada
herkesin yapabilece¤i bir fleyler
oldu¤una dikkat çekti.
B
Her çevreci davran›fl karfl›l›¤›n› bulur
Bursa’da sanayicilerin son dönemde
‘çevreci üretim’ prensibinden hareketle
kurduklar› ar›tma tesislerinin yan› s›ra
enerji ve su tasarrufu noktas›nda
yapt›klar› verimlilik art›r›c› çabalar›n da
topluma örnek teflkil etmesi gerekti¤ini
belirten Baylan, bireysel bazda
yap›lacak her çevreci davran›fl›n,
karfl›l›¤›n› mutlaka bulaca¤›n› vurgulad›.
Do¤al çevrenin korunmas› için, ‘at›k
maddelerin geri dönüfltürülmesi’,
‘yak›tlar›n tam yak›lmas›’, ‘enerji ve su
tasarrufu sa¤lanmas›’ gibi akla hemen
gelen pek çok basit önlem oldu¤unu
söyleyen Baylan, çevreye zararl› gaz
sal›n›m› yapan tesislerin ise AB
standartlar›nda filtre kullanmas›
gerekti¤inin önemine iflaret etti.
Küresel iklim de¤iflikli¤i…
Baylan, “Do¤al çevre hepimizin… Biz
do¤ay› korudukça do¤a da bizleri
korur. Hava, su ve topra¤a kar›flan
kimyasal at›klar do¤ay›, dolay›s›yla
insan sa¤l›¤›n› bozuyor. ‘Temiz çevre’
ad›na giriflilen çal›flma ve çabalara
kat›lal›m. Soludu¤umuz havan›n,
içti¤imiz suyun ve bulundu¤u-muz yerin
temiz olmas›n› istiyorsak çevre
kirlenmesine engel olal›m” dedi.
BUS‹AD’›n da küresel iklim
de¤iflikli¤inin ekonomi üzerindeki olas›
etkilerini araflt›rmak ve yol haritas›
çizmek için kapsaml› bir çal›flma
bafllatt›¤›n› an›msatan Günal Baylan
flöyle devam etti: “Bursa ekonomisinin
iklim de¤iflikli¤ine haz›rlanmas›n›
istiyoruz. Söz konusu de¤iflikliklere
uyum sürecinde bir yol plan› çizerek,
Bursa ve bölgesinde meydana
gelebilecek iklim de¤iflikliklerini
araflt›rmak, bunun sonucunda tar›m,
sanayi ve hizmet sektörlerinde
karfl›lafl›lmas› olas› temel k›r›lganl›klar›
önceden tespit etmek ve gerekli
önlemlerin al›nmas›n› sa¤lamak, ifl ve
kamu liderleri üzerinde fark›ndal›k
yaratmak amac›yla BUS‹AD Yönetim
Kurulu olarak böyle bir proje bafllatt›k.
Konunun tüm taraflar›yla kapsaml›
toplant›lar yap›yoruz. Yak›n zamanda
daha da flekillenecek çal›flmam›z›n
içeri¤ini ve sonuçlar›n› kamuoyuyla
paylaflaca¤›z.”
5 HAZ‹RAN DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ
Do¤al çevrenin korunmas› amac›yla
1972 y›l›nda ‹sveç'in Stockholm
kentinde Birleflmifl Milletler Çevre
Konferans› topland›. Bu toplant›da
çevre sorunlar› ele al›nd›, çevre
kirlenmesine karfl› üye ülkeler ortak
çözüm yollar› arad›. Birleflmifl Milletler
Çevre Konferans›’nda 5 Haziran
gününün Dünya Çevre Günü olmas›
kararlaflt›r›ld›. Her y›l Birleflmifl Milletler'e
üye ülkelerde 5 Haziran, Dünya Çevre
Günü olarak kutlan›yor.
Türkiye’de bu amaçla 1978 y›l›nda
Türkiye Çevre Sorunlar› Vakf›, daha
sonra Çevre Müsteflarl›¤› kuruldu.
Baflbakanl›¤a ba¤l› Çevre Müsteflarl›¤›
5-11 Haziran tarihleri aras›n› Çevre
Koruma Haftas› olarak kabul etti. Çevre
Koruma Haftas›’nda okullarda
ö¤rencilere do¤al çevrenin korunmas›
gere¤i ö¤retiliyor. Hafta boyunca radyo
ve televizyonlarda halka çevre
kirlenmesiyle ilgili bilgiler veriliyor,
al›nmas› gerekli önlemler anlat›l›yor.
63 Bak›fl 130
Önemli Günler
“Bas›n›n özgür olmad›¤› bir toplumda
ne yaz›k ki demokrasiden söz edilmez”
Bas›n›n özgür olmad›¤› bir
toplumda demokrasiden ve
insan haklar›ndan söz
edilemeyece¤ini söyleyen
BUS‹AD Baflkan› Baylan, sektöre
çeflitli kademelerde hizmet
veren tüm gazetecilerin 24
Temmuz Bas›n Bayram›’n›
kutlad›.
B
ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Baflkan›
Günal Baylan, bas›nda sansürün
kald›r›lmas›n›n 106. y›ldönümü
nedeniyle yay›nlad›¤› mesajda, haber
alma özgürlü¤ünün en etkili arac›
olan bas›n›n, demokratik hak ve
özgürlüklerin elde edilmesinde de
öncü oldu¤unu söyledi.
milletin menfaati için objektif flekilde
görevini yerine getiren bas›n
emekçileri, ülkemizin ça¤dafl ülkeler
seviyesine ulaflmas› için çok önemli
bir temel tafl›d›r” dedi.
SANSÜRÜN KALDIRILMASI VE BASIN
BAYRAMI…
1908’in yaz aylar› 2. Abdülhamit için zor
geçiyordu. Selanik’ten yay›lan ittihatç›
isyan›n› ne fiemsi Pafla bast›rabilmiflti ne
Müflir Osman Pafla… Binbafl› Enver Bey
ve adamlar› da¤lardayd›...
Ayaklanman›n 40. gününde Abdülhamit
geri ad›m att›. Bir baflka aç›dan da ileriye
do¤ru at›lm›fl bir ad›md› bu: 24 Temmuz
1908’de 2. Meflrutiyet ilan edildi.
“Bas›n, bir milletin ortak sesidir…”
Bas›n›n özgür olmad›¤› bir toplumda
demokrasiden ve insan haklar›ndan
söz edilemeyece¤inin alt›n› çizen
Baylan, bas›n sektörüne çeflitli
kademelerde hizmet veren tüm
gazetecilerin 24 Temmuz Bas›n
Bayram›’n› kutlad›.
Osmanl› Matbuat Cemiyeti ad›yla
örgütlenmifl gazetecilerin büyük bölümü
meflrutiyeti sevinçle karfl›lad›. Sansürün
karfl›s›na dikilebileceklerdi art›k. 1876’dan
kalma sansür kararnamesini
uygulatmayacaklard›. Yani sansür
memurlar› yay›ndan önce gazeteleri
kontrol edemeyecekti.
Meflrutiyetin ilan edildi¤i günün
gecesinde ‹Kdam gazetesinin sahibi
Ahmet Cevdet ile Sabah gazetesi sahibi
Mihran Efendiler, gazete provalar›n›
görmek için gelen sansür memurlar›n›
ayn› sözlerle geri çevirdiler: “Gazeteler
hürdür, sansür yasakt›r.”
Baylan, “Bas›n, Ulu Önder Atatürk’ün
de ifade etti¤i gibi, bir milletin ortak
sesidir. Dolay›s›yla hiçbir tesir ve
bask› alt›nda kalmadan, özgürce
25 Temmuz 1908 sabah› da¤›t›lan
gazeteler farkl›yd› art›k. Uzun y›llar›n
ard›ndan gazeteler ilk kez, sansür
memurlar›n›n de¤il gazetecilerin
tercihlerine göre bas›lm›flt›. Özgürce
64 Bak›fl 130
yay›mlanan gazetelere halk›n ilgisi de
büyük oldu. Baz› gazeteler sat›fllar›n› 2
binlerden 5 binler düzeyine ç›kard›. Fiyat›
10 kurufl olan ‹Kdam gazetesi
karaborsada yar›m liraya kadar al›c›
bulabildi. Bir ay içinde 200 yeni gazete
için yay›n hakk› al›nd›.
24 Temmuz, bir anlamda gerçek
gazetecili¤in patlama yapt›¤› gündü. Bu
nedenle 24 Temmuz; Cumhuriyet
Dönemi’nde Türk Bas›n›ndan Sansürün
Kald›r›lmas› ve Bas›n Bayram› olarak ilan
edildi. Daha sonra kutlamalar, geleneksel
Gazeteciler Günü ad› alt›nda yap›lmaya
baflland›.
Türkiye’deki bas›n kurulufllar› zaman
zaman 24 Temmuz 1908 öncesini
hat›rlatan dönemlerden geçtiler, ancak
24 Temmuz simge olarak önemini hiç
kaybetmedi.
Yeflilova Holding Mimarl›k Yar›flmas›
uluslararas› düzeyde de ilgi görüyor
Yeflilova Holding, Uluda¤
Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi
ile Mimarlar Odas› Bursa fiubesi
iflbirli¤inde bu y›l üçüncüsü
düzenlenen ‘Kentlerde ve
Yap›larda Alüminyum
Tafl›nabilirlik’ konulu yar›flmaya
uluslararas› düzeyde de kat›l›m
gerçekleflti.
eflilova Holding, Uluda¤
Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi
ile Mimarlar Odas› Bursa fiubesi
taraf›ndan bu y›l üçüncüsü
düzenlenen ve geleneksel hale
getirilen ‘Kentlerde ve Yap›larda
Alüminyum Tafl›nabilirlik 2014’ konulu
yar›flman›n ödülleri Uluda¤
Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi’nde
düzenlenen törenle sahiplerine verildi.
Bu y›l ki yar›flman›n uluslararas›
düzeyde olmas› ve yurtd›fl›ndan bir
mimarl›k fakültesi ö¤rencisine ait
projenin ödül almas› ise ayr›ca gurur
kayna¤› oldu.
Y
Törende Uluda¤ Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Kamil Dilek, Uluda¤
Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi Dekan›
66 Bak›fl 130
Prof. Dr. Nilüfer Ak›nc›türk, Mimarlar
Odas› Bursa fiubesi Baflkan› Can
fiimflek, Yeflilova Holding Yönetim
Kurulu Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova ile
Yeflilova Holding Yönetim Kurulu
üyesi Nezihe Yeflilova ve jüri üyeleri
haz›r bulundu.
Alüminyumun kullan›m alan›n›
geniflletmeliyiz
Törende aç›l›fl konuflmas›n› yapan,
Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi
Dekan› Prof. Dr. Nilüfer Ak›nc›türk,
bu tarz yar›flmalar›n gelece¤in
mimarlar›n›n geliflimini desteklemesi
aç›s›ndan önemli oldu¤unu,
kurumlara ve ö¤rencilere de yüksek
fayda sa¤lad›¤›n› vurgulad›.
Yeflilova Holding Yönetim Kurulu
Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova ise,
alüminyumun günümüzdeki önemini
vurgulad›. Mimarl›k Fakültesi
ö¤rencilerine alüminyum madeninin
de¤erini hat›rlatarak, “Bu madenin
kullan›m alan›n› daha da
gelifltirmeliyiz” diyen Yeflilova,
organizasyonu destekleyen Mimarlar
Odas› Bursa fiubesi’ne, Uluda¤
Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi’ne, jüri
üyelerine, ö¤retim görevlilerine
teflekkür etti. Yeflilova, “Ayr›ca bu
yar›flmaya kat›lan gelece¤in
mimarlar›na, yar›flmaya gösterdikleri
yo¤un ilgiden dolay› teflekkür eder,
dereceye giren arkadafllar› yürekten
kutlar›m” dedi. Mimarlar Odas› Bursa
fiubesi Baflkan› Can fiimflek de,
Yeflilova Holding’i mimarl›k mesle¤ine
gösterdi¤i ilgi ve koydu¤u katk›dan
dolay› kutlad›.
Birinci ekibe 6 bin lira para ödülü…
Yar›flma sonucunda birinci olan ekibe
6.000 TL, üçüncü olan ekibe 3.000
TL, mansiyon alan befl ekibe ise
1.250’fler TL para ödülü ve plaket
takdim edildi.
Yar›flman›n kazananlar› flöyle:
Birincilik Ödülü: ‹dil fien, Yasin Ulutafl,
Merve Dilflad Alada¤
(‹TÜ)_Üçüncülük Ödülü: Ömer
Yeflildal (Lublin University of
Technology)_Efl De¤er Mansiyon
Ödülleri: Seda Tu¤utlu, Ethem Berk
Kurtel (‹TÜ)- O¤uzhan Ayd›n, Sinan
Tuncer, Burçak Sönmez (YTÜ)- Kübra
Paksoy, Türker Naci fiaylan (‹TÜ)Yasemin K›l›ç (GYTE)- Tuna
Bozankaya, Sonat Özcivano¤lu
(ODTÜ)
Üyelerden
Haberler
‹nflaat sektörünün köklü firmas› Sinta
sanayi yap›lar›nda fark›n› gösteriyor
Bursa’n›n köklü inflaat firmas›
Sinta, bu y›l da yeni sanayi
yat›r›mlar›nda baflrolü oynuyor.
Pek çok projeye imzas›n› atan
Sinta’n›n tercih sebebi olarak;
‘Verdi¤i taahhütlere her zaman
sad›k kalmas› ve k›sa sürede
büyük projeleri
tamamlayabilmesi’ gösteriliyor.
S
anayi inflaatlar›nda Bursa’n›n
köklü firmas› Sinta, 2014 y›l›nda
da yeni yat›r›mlar için ilk tercih
olmaya devam ediyor. Verdi¤i
taahhütlere her zaman ba¤l› kalan
ve çok k›sa sürelerde büyük projeleri
baflar›yla tamamlayan Sinta, de¤iflik
sektörlerden devam eden fabrika
inflaatlar›n› yine ilk günkü heyecanla
yapmay› sürdürüyor.
Yap›m› devam eden belli bafll› projeler…
Yap›m› Sinta taraf›ndan devam eden
belli bafll› projeler flöyle: Asil Çelik’in
Orhangazi-Gemiç Köyü mevkiinde
yeni sürekli döküm tesisi betonarme
ve çelik konstrüksiyon inflaat›n›n
yap›m› sürüyor. Magneti Marelli Mako
Elektrik’in NOSAB’daki mevcut
tesislerine ek sundurma binas›,
hammadde binas›, çad›r tünelleri ve
ilave sundurma inflaat› devam ediyor.
Türk Traktör ve Ziraat Makine’nin
Sakarya’daki mevcut boyahane
binas›n›n çelik konstrüksiyon platform
imalat›n› yine Sinta yap›yor. Bursa
Tekstil Boyahaneleri ‹htisas OSB’nin
Bad›rga Köyü s›n›rlar›nda yer alan
2.050.000 metrekarelik arazisine 1.
k›s›m altyap› inflaat›n›n yap›m›
sürüyor. Nuri Körüstan Makine ile
Empo Otomotiv’in NOSAB’daki
prefabrik fabrika binalar›n›n
montajlar›na da baflland›.
Sektörün olumlu seyri için istikrar flart
‹nflaat sektörü ile ilgili genel
de¤erlendirmelerde de bulunan Sinta
yetkilileri, bu y›l sektörün ‘seçim’
nedeniyle olumlu bir süreç
yaflayaca¤›n› ifade etti.
“Ekonomilerde kald›raç özelli¤inde
olan inflaat sektöründeki sorunlar›n
çözülmesi, önünün aç›lmas›
gerekiyor. Bu sorunlardan biri de;
yeni teflvik sisteminde inflaat
sektörünün gözard› edilmesidir” diyen
yetkililer, ekonomik ve siyasi istikrar›n,
sektörün gelifliminde kilit rol
oynayaca¤›n› vurgulad›.
‹nflaat sektörü geliflirse Türkiye de büyür
Sinta yetkilileri flu bilgileri verdi:
“‹stikrar ortam› sa¤land›¤› takdirde
inflaat sektörünün gelece¤i parlak.
Çünkü inflaat; uzun vadede iyimser
beklentilerle bafllat›lan fabrika, altyap›
ve sosyal yap›lard›r. Sektördeki
sorunlar›n giderilmesiyle birlikte, ülke
ekonomisinin daha fazla büyüyece¤i
ve en büyük sorunlardan olan
iflsizli¤in ortadan kalkaca¤› da bir
gerçek. Ekonomik koflullar›n normal
seviyelerde seyretti¤i flartlarda yat›r›m
yapan firmalar için zaman›n önemi
kuflkusuz büyük. Yat›r›m yapan firma
yapt›¤› yat›r›m›n geriye dönüfl h›z›n›n
yüksek olmas›n› ister. Bu nedenle
komple yeni yat›r›m yapan firmalarda
yat›r›m›n bafllang›c› olan inflaat
sektörü ön plana ç›k›yor. Türkiye’de
birçok sektöre do¤rudan ya da dolayl›
olarak can veren inflaat sektörüne,
sanayi ve turizm sektörlerine verilen
üretim ve yat›r›m teflviklerinin verilmesi
hem sektörün geliflmesi hem de
Türkiye ekonomisi aç›s›ndan stratejik
bir öneme sahip. Sektördeki bir
önemli nokta da; çifte odakl›l›¤›n flart
olmas›d›r. Yani flirketlerin bir taraftan
proje odakl› olup, beklenen zaman
ve bütçe içinde projeleri
sonuçland›rmas›, di¤er taraftan
müflteri odakl› olup büyük zorluklarla
kurulan iliflkileri çok etkili biçimde
yönetmeleri hatta gelifltirmeleri
gerekiyor.”
67 Bak›fl 130
‹ç-Me Turizm, Bodrum’da 55 milyon
Euro’luk turizm yat›r›m›n› hizmete açt›
Harput Holding ile ‹smail Çelik
Afi ortakl›¤›ndaki ‹ç-Me Turizm
taraf›ndan Bodrum-Gündo¤an’da
55 milyon Euro yat›r›mla infla
edilen befl y›ld›zl› otel ve ultra
lüks villalardan oluflan Mivara
Luxury Resort & Spa ve Mivara
Premium Villas ziyaretçilerine
kap›lar›n› açt›.
ürk turizminin gözbebe¤i
Bodrum ultra lüks bir tesis daha
kazand›. Bodrum'un en
müstesna koylar›ndan Gündo¤an'da
infla edilen befl y›ld›zl› Mivara Luxury
Resort & Spa misafirlerini kabul
etmeye bafllad›. Otelin hemen
bitifli¤indeki çok özel 16 villadan
oluflan Mivara Premium Villalar›,
Temmuz 2014, Mivara Residence ise
T
68 Bak›fl 130
May›s 2015 itibariyle teslim hale
getirilecek.
Toplam yat›r›m de¤eri 55 milyon Euro
Denize s›f›r, toplam 20 bin
metrekarelik alan üzerine kurulan
Mivara kompleksi ile Bodrum’u y›l›n
sadece birkaç ay› de¤il 365 günü
yaflan›l›r k›lmak hedefleniyor. Harput
Holding ile ‹smail Çelik Afi
ortakl›¤›ndaki ‹ç-Me Turizm taraf›ndan
hayata geçirilen tesisin toplam yat›r›m
de¤eri 55 milyon Euro…
“Mivara’da hedeflerimiz büyük”
‘Mivara Bodrum’ ile turizme ad›m atan
Harput Holding ile ‹smail Çelik Afi,
yeni yat›r›mlarla sektöre yön vermeyi
hedefliyor. Harput Holding Yönetim
Kurulu Baflkan› Muhammed Etkeser,
“Bodrum’da irili-ufakl› say›s›z turizm
projesi var. Mivara kendi
segmentinde üst gelir grubuna hitap
ediyor. Kendi bak›fl aç›m›zdan, turizm
sektöründe eksik olarak gördü¤ümüz
alanlar› Mivara ile ortadan kald›rd›k.
Çok özel bir proje olan Mivara’da
hedeflerimiz büyük” dedi.
Orta¤›yla birlikte turizm sektöründe
var olabilmek ad›na Mivara
Bodrum’un iflletmesini de kendilerinin
Üyelerden
Haberler
yapt›¤›n› anlatan Etkeser “Sektörün
bütün dinamiklerini yaflamak için
iflletme taraf›nda böyle bir karar ald›k.
Bu sektörde devam edeceksek en
do¤rusu bizce bu. Mivara zincir otel
olmaya bafllad›¤› zaman ise
iflletmenin de profesyonel olmas› tabii
ki gerekecek” diye konufltu.
“Turizm sektöründe yeni yat›r›mlar
planl›yoruz”
Mivara Bodrum ile girdikleri turizm
sektöründe yeni projelerle kal›c›
olmay› hedeflediklerini söyleyen
Muhammed Etkeser, Alaçat› ve
Uluda¤’da da otel yapmay›
planlad›klar›n› ifade etti. Etkeser, daha
sonraki süreçte turizm sektörüne
“devam” diyebilmenin, piyasa ve
ekonominin flartlar›yla ilgili olaca¤›n›
söyledi.
Kongre ve toplant›lar›n Mivara'ya
gelmesi için çal›flmalar yapt›klar›
bilgisini de veren Etkeser, Eylül, fiubat
aylar›nda ve Eylül 2014-Haziran 2015
dönemleri aras›nda yap›lmas›
planlanan organizasyonlar için
görüflmelerin sürdü¤ünü bildirdi.
69 Bak›fl 130
Güleryüz’ün Cobra marka otobüsleri
flehir içi kullan›mda dünyan›n tercihi
Dünyan›n 28 farkl› ülkesinde ve
Türkiye’nin 16 kentinde, flehir
içi ulafl›mda tercih edilen
Güleryüz flirketinin Cobra marka
otobüsleri sat›fl rakamlar›n› her
geçen y›l art›r›yor.
tomotiv sanayinin 47 y›ll›k firmas›
Güleryüz Otomotiv, yerel
yönetimlerin ihtiyaçlar›na göre
oluflturdu¤u Cobra marka yolcu
otobüslerini genifl bir yelpazede hem
ihracata hem de iç pazara yönelik
üretmeye devam ediyor.
O
De¤iflik motor seçenekleri ile 9, 10,5,
11 ve 12 metre uzunluklar›nda normal
ve alçak tabanl› otobüs üretimlerine
Bursa-Engürücük mevkiinde bulunan
35 bin metrekaresi kapal› toplam 70
bin metrekare alan üzerinde kurulan
üretim tesislerinde sürdüren Güleryüz
70 Bak›fl 130
A.fi., 2014 y›l›nda da ürün bazl›
projelerini h›zla gelifltiriyor ve sektöre
rol model olmaya devam ediyor.
Türkiye’nin otobüs markas›
Firman›n en önemli özellikleri;
ba¤›ms›z bir üretici olmas› ve tescilli
modelleri… Ürünlerini bu sayede
Güleryüz Cobra markas›yla istedi¤i
pazara, uygun flartlarla sunabilen
Güleryüz, Türkiye'nin otobüs markas›
ve kendini iç pazarda ispatlam›fl bir
flirket olarak bu gücünü her y›l artan
sat›fl rakamlar›yla da pekifltiriyor.
Yerel yönetimlerin tercihi Cobra
Yerel yönetimlerin toplu tafl›madaki
ihtiyaçlar›n› karfl›layan Güleryüz,
Isparta Özel Halk Otobüsleri
Odas›’ndan ald›¤› 52 araçl›k sipariflin
yan› s›ra Antalya’ya da 94 adetlik
sipariflin tamam›n› teslim etti ve
böylelikle ülke genelinde kullan›lan
üretim say›s›n› 224’e yükseltti.
Öte yandan, alternatif yak›tlarla
çal›flan araçlar üzerinde yapt›¤›
araflt›rmalar sonucu ortaya ç›kan
Cobra GM290LF-CNG model
otobüsleri ‹stanbul’a gönderen
Güleryüz, söz konusu metropolde
kullan›lan araç say›s›n› da 1000’e
ç›kard›.
Yurtd›fl›nda da be¤eni topluyor
Dünyan›n 28 farkl› ülkesine otobüs
ihraç eden Güleryüz’ün Cobra’lar› en
son; Kazakistan, Avusturya, ‹spanya,
Slovenya, Katar, Bulgaristan, Bosna
Hersek, S›rbistan ve ‹talya’da
kullan›lmaya baflland›. Türkiye’de ise
baflta ‹stanbul, Isparta, Antalya,
Alanya, Mersin gibi toplam 16 flehirde
otobüsleri kullan›lan Güleryüz, 5 ayr›
sat›fl noktas› ve 27 servis a¤› ile
hizmet veriyor.
Üyelerden
Haberler
“Sorunlar›m›z› çözmek için tecrübe,
bilgi, giriflimcilik ve yenilikçilik yeter”
Karacabey Meslek Yüksek Okulu
ö¤rencilerine, ifl hayat›nda
edindi¤i tecrübeleri aktaran ve
baflar›ya giden yol için önemli
tavsiyelerde bulunan Gökçelik
YKB Yalç›n Aras, “Hayatta
karfl›lafl›lan sorunlar› çözmek
için tecrübe, giriflimcilik ve
yenilikçilik yeter” dedi.
ülkenizin kalk›nmas›n› istiyorsan›z bu
yaflam savafl›na haz›r olmal›s›n›z. Bu
savafl› kazanmak için de; inanç,
dürüstlük, ahlaki prensipler, sayg› ve
en önemlisi çok çal›flmaya ihtiyac›n›z
var. Ben, hayat›n› ticaret yaparak
kazanm›fl biri olarak bu prensiplerden
asla vazgeçmedim. Günümüzde
marka olmufl, belli bir yere gelmifl
iflletmelerin temelinde de sayd›¤›m
bu temel düsturlar var” dedi.
af sektörünün öncü
temsilcilerinden Gökçelik,
Uluda¤ Üniversitesi Karacabey
Meslek Yüksek Okulu ö¤rencilerini
a¤›rlad›. Muhasebe ve Vergi Bölüm
Baflkan›, Ö¤retim Görevlisi Tezcan
Ayd›n ile bölüm ö¤rencileri öncelikle
Gökçelik’in NOSAB’daki fabrikalar›n›
gezerek üretim sürecini yak›ndan
görme f›rsat› buldu. Ard›ndan
ö¤renciler Gökçelik Yönetim Kurulu
Baflkan› Yalç›n Aras ile bir araya
geldi. Aras, ö¤rencilere Gökçelik’in
kuruluflundan bugüne geçirdi¤i
süreçleri anlatt› ve hayata dair önemli
tavsiyelerde bulundu.
Yeter ki çok çal›flal›m
‹fl hayat›na dair düflüncelerini de
ö¤rencilerle paylaflan Aras,
giriflimciyi; “Akl›ndan ve hayalinden
geçen düflünceleri hayatta uygulayan
kimseler” olarak nitelendirdi. Her
ülkenin kalk›nmak için giriflimcilere
ihtiyac› oldu¤unu belirten Aras, “Bilim
adamlar›na ve müteflebbislere hayat›
R
kolaylaflt›rd›klar› için dua ediyorum.
Biz de Gökçelik olarak kendi
mesle¤imizle, üretimimizle ilgili
insanlara nas›l daha fazla faydal›
olabiliriz diye y›llard›r kafa yorarak
giriflimcilik yap›yoruz. Bugün art›k iki
kelimeden biri inovasyon, yani
yenilikçilik… Günümüzde giderek
kalabal›klafl›yoruz ve ihtiyaçlara
cevap veremeyecek bir yöne do¤ru
h›zla gidiyoruz. Yaflam›m›z›n ana
unsurlar› hava, su, toprak h›zla
kirleniyor. Hiç flüpheniz olmas›n, bir
müteflebbis veya bilim adam› ç›k›p
bütün bu sorunlara çözüm bulacak.
Yeter ki Allah’›n verdi¤i akl› hay›rl›
ifllerde kullanal›m. Bütün bunlar›n
temelinde yine tecrübe, giriflimcilik
ve yenilikçilik yat›yor. Yeter ki
çal›flal›m” diye konufltu.
Yaflam savafl›na haz›r olun
Baflar›ya giden yolun e¤itimden
geçti¤ini söyleyen Yalç›n Aras,
tecrübenin ise do¤rular ile hatalar›n
toplam›ndan olufltu¤unu vurgulad›.
Aras, “Yaflam›n kendisi bafll› bafl›na
bir savafl. 7,5 milyar nüfusa ulaflan
dünyada her yerde ve her zaman
rekabet var. E¤er baflar›l› olmak, rahat
yaflamak, istedi¤inizi elde etmek ve
71 Bak›fl 130
Bosch yeni tesisine 2015’e kadar 850
milyon liral›k yat›r›m yapacak
Bosch, Bursa’daki otomotiv
teknolojileri üretimini
geniflletiyor. Euro 6 emisyon
standartlar›n› karfl›layan dizel
enjektör üretmek üzere yeni
tesis açan Bosch, yaklafl›k 500
kifliye daha ifl imkan›
sa¤layacak.
osch, Bursa’da yer alan üretim
birimlerinde en geliflmifl dizel
teknolojisine sahip enjektörlerini
üretmek üzere yeni tesisinin aç›l›fl›n›
gerçeklefltirdi. Bosch, 2015 y›l›na
kadar yeni tesise 850 milyon TL
yat›r›m yapacak ve bu y›l›n sonuna
kadar yaklafl›k 500 kifliye yeni ifl
imkan› sa¤layacak.
B
Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakan› Fikri
Ifl›k’›n kat›l›m›yla gerçekleflen yeni
tesisin aç›l›fl töreninde konuflan
Bosch Türkiye Temsilcisi Steven
Young, “Bu yat›r›m, Bosch’un kaliteye
ve birlikte çal›flmaya verdi¤i önemi
defalarca kan›tlam›fl olan Bursa’daki
tesislerine güveninin alt›n› çiziyor”
dedi.
Bursa’da Euro 6 emisyon standard›yla
üstün teknoloji
Bosch Grubu, Bursa Dizel Sistemleri
Fabrikas›’nda, common-rail dizel
enjektörlerde 2 bin bar püskürtme
bas›nc›na sahip ve Euro 6 normlar›na
uygun olan CRI2-20 enjektörlerin seri
üretimine 2013 y›l›nda bafllad›.
Bursa’da üretilen CRI2-20 enjektörleri,
2014 y›l›n›n bafl›nda Avrupa’da kabul
edilen Euro 6 emisyon standartlar›n›
karfl›l›yor. Bu standartlar 2016’dan
itibaren Türkiye’de de uygulanacak.
Bosch San. ve Tic. A.fi. Teknik Genel
Müdürü Marc Weller de
konuflmas›nda, “Bu yat›r›m sayesinde
üretimi, Avrupa’n›n önde gelen
otomotiv üreticilerine kadar
geniflletebildi¤imiz için gurur
duyuyoruz. Bugün Avrupa’da her dört
dizel araçtan birinde kullan›lan
enjektör Bursa’da üretiliyor” diye
konufltu.
72 Bak›fl 130
Son 10 y›lda ciro ve çal›flan say›s› ikiye
katland›
Bosch’un Bursa cirosu geçti¤imiz 10
y›lda iki kat›ndan fazla artt›. Ayn›
dönemde çal›flan say›s› da
neredeyse iki kat›na ç›karak 3 binden
5 bin 500’e yükseldi. Öte yandan,
yeni üretim tesisi 6 bin metrekare
alana sahip bulunuyor. Bosch’un
Bursa’daki tesislerinde ayn› zamanda
otomotiv sektörü için benzinli
sistemler, tahrik ve kontrol sistemleri
için üretim, fren sistemleri üretimi ve
dizel sistemleri Ar-Ge Merkezi
bulunuyor. Bosch, Bursa’da toplam
315 bin metrekarede ve 7 ayr› binada
üretim yap›yor.
Bosch‘a Yetkilendirilmifl Yükümlülük
Sertifikas›…
Di¤er yandan Bosch, Yetkilendirilmifl
Yükümlülük için YSS Sertifikas› ald›.
Firma bu sertifikay› Bursa’da alan ilk,
Türkiye’de ise 14. firma oldu.
Sertifikay›, Gümrük ve Ticaret Bakan›
Hayati Yaz›c›’dan Bosch Sanayi ve
Ticaret A.fi. Dizel ve Benzinli
Sistemler Fabrikalar› Organizasyon
Gelifltirme Direktörü Arzu Toygar ald›.
Üyelerden
Haberler
Rixos, Evinoks’un yüksek teknolojili
I- Buffet dijital büfe yönetimini seçti
Yurtiçi ve yurtd›fl›nda birçok
zincir otel projesinde yer alan
Evinoks, I- Buffet isimli dijital
büfe yönetimi sistemini ilk
olarak Rixos Otelleri’nde hayata
geçirdi. Söz konusu sistem;
obeziteyle mücadeleyi ve g›da
israf›n› minimuma indirmeyi de
hedefliyor.
tel ekipmanlar› sektörünün öncü
markas› Evinoks, 1982’den beri
kalite ve sa¤laml›ktan ödün
vermeden Türkiye ve dünyada say›s›z
projeye imza atmaya devam ediyor.
Evinoks, bu y›l›n ilk çeyre¤inde
gelifltirdi¤i I-Buffet isimli Dijital Büfe
Yönetimi Sistemi’ni ilk olarak Rixos
otellerinde hayata geçirdi.
O
Markam›z› daha da ileri tafl›yaca¤›z
Evinoks Yönetim Kurulu Baflkan› N.
Coflkun ‹rfan, “Birçok ulusal ve
uluslararas› zincir otellerin
projelerinde yer ald›k ve bunlar›n tüm
dünyada global tedarikçisi olmaya
devam ediyoruz. Yeni pazar a¤lar›yla
markam›z› daha da ileriye
tafl›yaca¤›z” dedi.
Ak›ll› fabrika, ak›ll› ürünler
Günümüzde otel yönetimlerinin;
ekipman, makine ve teçhizat
seçerken do¤a dostu, zaman ve
enerji tasarrufu sa¤lamas›na,
teknolojinin sundu¤u avantajlar›
bar›nd›rmas›na özen gösterdi¤ini
anlatan ‹rfan, “Dünyadaki birçok firma
gibi biz de ürünlerimizi tasarlarken
ve Ar-Ge faaliyetlerimizde bu
beklentileri dikkate al›yoruz. Yenilikçi
oteller teknolojik yenilikleri yak›ndan
takip ediyor ve bu durum bizi
cesaretlendiriyor. Rixos Premium
Belek ve Rixos Premium Tekirova
gibi oteller, yeni gelifltirdi¤imiz I-Buffet
isimli Dijital Büfe Yönetimi Sistemi’ni
otel bünyelerine katarak müflterilerinin
sa¤l›kl› beslenme, obeziteye karfl›
bilgi edinme ve kalori kontrolü
konular›nda hizmet almas›n› sa¤l›yor”
diye konufltu.
Obeziteye karfl› mücadele
Yaz›l›m ve donan›m tabanl› olarak
gelifltirilen I-Buffet, sektörde g›da
sunum sistemlerinin yönetimi ve
müflterilerin bilgilendirilmesini esas
alan bir proje… Bu sistem sayesinde
sunumu yap›lan ürünlerle ilgili olarak;
g›dalar›n görselleri, kalori, protein,
karbonhidrat ve ya¤ de¤erleri ile risk
teflkil eden alerjenler, büfeler
üzerindeki bilgilendirme ekranlar›nda
sunuluyor. Ayr›ca istendi¤i takdirde
söz konusu bilgiler, web sayfas›
üzerinden müflterilerin ak›ll› telefon
ve tabletlerine de aktar›labiliyor.
I- Buffet ayn› zamanda; g›da, zaman
ve enerji israf›n› önlüyor, obezite ve
alerjiye yönelik bilgilendirmeyle özenli
g›da seçim imkan› sa¤l›yor.
Sektörde rol model olmak istiyoruz
Sektörde rol model olmay›
amaçlad›klar›n› anlatan ‹rfan,
“Sektörün ihtiyaçlar› do¤rultusunda
yap›lamayan› yapmak, bulufl ve
patent say›m›z› h›zla art›rmak,
geliflime ve büyümeye devam etmek
öncelikli hedeflerimiz… Bilgi ve
teknolojinin ön planda oldu¤u, yüksek
katma de¤erli fark yaratan ürünler
gelifltirerek firmam›z›n ad›n› tüm
dünyada daha s›k duyurmay›
amaçl›yoruz” dedi.
73 Bak›fl 130
Plaza Turizm, ATM Fuar›’nda bu y›l
Bursa’y› en güçlü flekilde temsil etti
Türkiye’nin en büyük 5 turizm
acentesinden biri olan Plaza
Turizm, Dubai’de yap›lan ve
sektörde çok önemli bir yeri olan
Arabian Travel Market (ATM)
Fuar›’nda bu y›l da Bursa’y› en
güçlü flekilde temsil etti.
rtado¤u’nun en önemli buluflma
noktas› olan ATM Fuar›’na
Türkiye’den en büyük stant ile
kat›lan Plaza Turizm, stant alan›n›n
bir bölümünü Türkiye’nin en seçkin
8 farkl› oteliyle de paylaflt›. Fuara 15
kiflilik profesyonel ekibiyle kat›lan
firma, Bursa Valisi Münir Karalo¤lu
ile ifl dünyas›n›n önde gelen
konuklar›n› da stand›nda a¤›rlad›.
O
Stand›m›zda binlerce ziyaretçi a¤›rlad›k
ATM Fuar›’n› de¤erlendiren Plaza
Turizm Genel Müdürü Serdal Can,
“Arabian Travel Market Fuar› turizm
sektörü aç›s›ndan çok önemlidir. Bu
fuarda birçok ülkeden kat›l›mc›yla bir
araya gelme f›rsat› yakalad›k. Fuara
her y›l çok yüksek oranda kat›l›m
sa¤lan›yor. Biz de Plaza Turizm olarak
stand›m›zda binlerce misafirimizi
a¤›rlayarak faaliyetlerimiz hakk›nda
bilgi verdik” dedi.
Her y›l binlerce turiste hizmet
verdiklerini belirten Can, “Plaza
Turizm olarak müflterilerimize
hizmetin en kalitesini, en güvenlisini
ve en profesyonel olan›n› sunmak
öncelikli amac›m›z… Turizm ad›na
ne varsa hepsini Plaza Turizm çat›s›
alt›nda toplad›k. Güvenli ve kaliteli
hizmet isteyen herkesi Plaza Turizm’e
bekliyoruz” diye konufltu.
Kurumsal firmalara da hizmet sa¤l›yoruz
Öte yandan, kurumsal firmalara da
hizmet veren Plaza Tur, BTSO
bünyesinde yer alan 25 seçkin
ifladam›n› da ATM Fuar›’na götürdü.
Otel, turizm, rent a car gibi sektörün
de¤iflik alanlar›nda faaliyet gösteren
ifladamlar› Plaza Tur organizasyonu
ile ATM Fuar›’na girifl yaparken,
konaklama, uçak bileti, transfer,
rehberlik alanlar›nda da hizmet ald›lar.
Honda ‹nallar Servis müflteri
memnuniyetinde Türkiye 1.’si
Honda ‹nallar Servis, ba¤›ms›z
Ipsos KMG araflt›rma flirketinin
Türkiye genelinde yapt›¤› ‘Servis
Müflteri Memnuniyeti
Anketi’nden birinci ç›karak
kalitesini bir kez daha tescilledi.
O
tomotiv sektörünün köklü
firmalar›ndan ‹nallar; tüm sat›fl,
sat›fl sonras› ve yedek parça
hizmetlerini üstlendi¤i Honda markas›
ile 23 y›ll›k tecrübesinin ›fl›¤›nda yine
büyük bir baflar›ya imza att›.
Ba¤›ms›z Ipsos KMG araflt›rma
flirketinin, Honda Türkiye Afi için ülke
genelinde gerçeklefltirdi¤i ‘Servis
Müflteri Memnuniyeti Anketi’nde
74 Bak›fl 130
Honda ‹nallar Servis, hizmet kalitesini
bir kez daha tescil etti. Yap›lan
de¤erlendirmede Honda ‹nallar
Servis, müflteri memnuniyetinde
‘2013 Y›l› Türkiye Birincisi’ oldu.
Öte yandan, Honda ‹nallar Servis,
müflterilerine sunmufl oldu¤u
ayr›cal›kl› hizmetlerle sektörde fark
yaratmaya devam ediyor.
Sabah saatlerinde araçlar›n› servise
getiren müflteriler için, her gün saat
09:30’da flehir merkezine, 17:00’de
ise flehir merkezinden Honda ‹nallar
Servis’e ücretsiz müflteri servis
hizmeti sunuluyor. E¤er istenirse,
arac›n›z kap›n›zdan al›n›p, bak›m›
yap›ld›ktan sonra tekrar kap›n›za
b›rak›l›yor.
Üyelerden
Haberler
Maysan Mando yeni
yat›r›mlar›yla otomotivin
global çözüm orta¤› oldu
Ar-Ge gücüyle global flirket
olmay› baflaran, amortisör
üretiminin öncüsü Maysan
Mando, 25 milyon liral›k
yat›r›mla kapasitesini y›ll›k 6
milyon adede ç›karmay›
hedefliyor. Yeni üretim band›n›
devreye alan firma, istihdam›n›
da art›rmay› planl›yor.
mortisör üretiminin öncüsü
Maysan Mando, yeni
yat›r›mlar›yla büyümeye devam
ediyor. Üretiminin yüzde 60’›n›
Hyundai Czech ve Kia Slovakya gibi
yurtd›fl› OEM üreticileri ile Hyundai
Assan, Oyak Renault, Mercedes
Benz Türk, BMC, Ford Otosan,
Anadolu Isuzu, Iveco, Otokar, Karsan,
Mitsubishi ve Temsa gibi çok say›da
yerel OEM üreticilerine veren Maysan
Mando, son y›llarda teknoloji ve
otomasyon yat›r›mlar›na yöneldi.
Geçen y›l bir önceki y›la oranla yüzde
20 büyüme yaflayan ve geçti¤imiz
günlerde yeni üretim band›n› devreye
alan Maysan Mando, sürdürdü¤ü 25
milyon liral›k yat›r›mla kapasitesini
y›ll›k 6 milyon adede ç›karacak.
A
Üretim son dört y›lda dört kat artt›
Maysan Mando Genel Müdürü Erdal
Elbay, son 4 y›lda üretimlerini 4 kat
art›rd›klar›na iflaret ederek, “Bu y›l 25
milyon liral›k yat›r›m yap›yoruz. 2023
hedefine haz›rlanmak ve kapasitemizi
art›rmak için ikinci fabrikam›z› yapt›k.
Bu iki fabrikayla y›ll›k kapasitemizi 6
milyona ç›karaca¤›z. 2001 y›l›nda
yüzde 10 olan OEM oran›m›z flimdi
yüzde 70’lerde. Bu bizi haz›r tutuyor.
Kalite ve fiyat anlam›nda global bir
tedarikçi haline geldik. ‹ki fabrikam›zla
beraber kapal› alan›m›z 25 bin
metrekareye ulaflt›” dedi.
Ürün gam› çok genifl
Ürün gam›nda binek, hafif ticari
araçlar, otobüsler ve a¤›r kamyonlar›n
yan› s›ra demiryollar› ve askeri
uygulamalara yönelik genifl bir
amortisör yelpazesinin bulundu¤unu
ifade eden Elbay, bünyelerinde 3 bin
referans ürün bulundu¤unu kaydetti.
Elbay, Maysan’›n üretiminin yüzde
40’›n› ihraç ettiklerini belirterek,
yapt›klar› yeni yat›r›mlarla 423 olan
çal›flan say›s›n›n y›lsonuna kadar 500
kifliye ulaflaca¤›n› dile getirdi. Son
y›llarda yat›r›mlar›n› otomasyon ve
teknolojiye yönelttiklerini anlatan
Elbay, “Çünkü amortisör çok hassas
bir ürün. Hem konfor hem de güvenlik
ürünü. Biz sadece amortisör ifli
yapm›yoruz, bütün enerjimizi bu
alanda kullan›yoruz. 2012’de Ar-Ge
merkezi olduk. Üniversite-sanayi
iflbirli¤ine çok önem veriyoruz.
Dünyadaki en üst amortisör
teknolojisine sahibiz. Ciromuzun
minimum yüzde 5’ini Ar-Ge
harcamalar›na ay›r›yoruz. Sektörde
olmas› gereken bütün kalite
standartlar›na sahibiz” diye konufltu.
OEM’lere co-design deste¤i…
Ar-Ge merkeziyle OEM’lere co-design
deste¤i verdiklerini de vurgulayan
Elbay, “Maysan Mando, Renault’un
üretti¤i Clio 4’ün amortisörü ile
Fransa’da 40 bin adet üretilen Renault
Sport’un amortisörlerini Ar-Ge
merkezinde tamamen Türk
mühendisleriyle dizayn etti. Kendi
tasar›m› olan amortisörleri hem
Türkiye hem de Fransa’da üretilen
araçlara gönderen Maysan Mando,
Ford, Hyundai ve di¤er OEM
üreticilerindeki oranlar›n› da her
geçen y›l yeni projelerle art›yor” dedi.
75 Bak›fl 130
May Tohum ihracat ve teknoloji transfer
gelirinde rekor art›fl sa¤lad›
Uluslararas› rekabetin en ciddi
flekilde yafland›¤› Türkiye tohum
pazar›nda elde etti¤i uzun
dönemli baflar›lara bir yenisini
daha ekleyen MAY Tohum, 2014
y›l› ile birlikte ihracatta tarihi
rekorunu k›rd›
978 y›l›ndan bu yana “MAY”
markas› ile sebze, tarla, endüstri
ve yem bitkileri tohumlar›n›n
araflt›r›lmas›, üretimi, yurtiçi ve yurtd›fl›
sat›fl› konular›nda faaliyet gösteren
MAY Tohum, 2012-2013 y›llar›
aras›nda gerçeklefltirdi¤i yüzde
100’lük ihracat büyümesini, 2014
y›l›nda da yüzde 50’lik ilave bir
büyüme sa¤layarak sürdürdü. Ayn›
dönemde lisans, dam›zl›k hat ve
know-how sat›fl gelirleri ise bir önceki
y›la oranla yüzde 600’lük bir art›fl
göstererek 2 milyon liray› aflt›.
1
Hedef ülkelerde de organize oluyor
Uluslararas› pazarlarda 2005 y›l›nda
profesyonel faaliyetlerini bafllatan
MAY Tohum; odaklanma hedefli yeni
stratejisine ba¤l› olarak Rusya,
Ukrayna, Moldova, Romanya ve
Bulgaristan’da ofislerini kurarak hedef
76 Bak›fl 130
ülkelerdeki organizasyonunun ilk
aflamas›n› tamamlad›.
160’dan fazla tescilli ürünü var
Kurdu¤u mevcut yurtd›fl› sat›fl
altyap›s›n›n ilk olumlu sonuçlar›n›
almaya bafllayan firma, toplam
ayçiçe¤i tohum sat›fllar›nda dünyada
ilk 10 firma aras›na girmeyi baflarm›fl
olup, halen hedef pazarlar›n›
kapsayan co¤rafyada 160’dan fazla
tescilli ürününü “MAY” markas› alt›nda
satmaktad›r.
Üyelerden
Haberler
Hal› sektörünün öncü firmas› Tike,
franchising modeliyle h›zl› büyüyor
Hal› sektörünün köklü kuruluflu
Tike Hal›, 2010 y›l›nda ‘ilk’
olarak bafllatt›¤› hal›
ma¤azac›l›¤›nda franchising
modeliyle büyüme ve yay›lma
stratejisine 2014 y›l›nda da
devam ederek 155 bayiye ulaflt›.
H
al› sektöründeki 40 y›ll›k tecrübe
ve know-how’unu, sektörde
aray›fl içinde olan
meslektafllar›yla paylaflmak ve bu
alana yeni girecek yat›r›mc›lara yol
göstermek amac›yla franchising
modelini benimseyen Tike Hal›,
sektörün en h›zl› büyüyen markas›
konumuna geldi.
‹stanbul ve Trakya’da 95 bayiye ulafl›ld›
2013 y›l›nda ‹stanbul Bölge
Müdürlü¤ü’nü faaliyete geçiren Tike
Hal›, k›sa sürede ‹stanbul ve
Trakya’da 95 bayi say›s›na ulaflt›.
Toplamda 155 bayisi olan, yarat›c›
ve özgün tasar›mlar, inovatif
pazarlama stratejileri ve koflulsuz
müflteri memnuniyeti felsefeleriyle
ilerleyen Tike Hal›, k›sa sürede
tüketicilerin yo¤un be¤enisini
kazand›.
Togi Hal›; Farkl› Hal›…
Tike; 2013 y›l›nda 22 y›ll›k tescilli
markas› Togi’yi ‘Farkl› Hal›’ slogan›yla
‘Togi Hal›’ olarak revize etti ve sektöre
yeni bir heyecan ve de¤iflim daha
getirdi. Togi Hal› ile daha ziyade orta
ve orta üst genç tüketicileri
hedefleyen firma, k›sa sürede Togi
ürünlerini ülke genelinde yaklafl›k 120
ma¤azada sat›l›r konuma getirdi.
Farkl› Hal›, sektörde al›flkanl›klar›
de¤ifltirmek, heyecan ve yarat›c›l›k
katmak için oluflturuldu.
Tike franchise ile elde edilen kazan›mlar
Hal› sektöründe markal› ve itibarl› bir
konuma eriflmek için Tike franchise
pek çok avantaj sa¤l›yor: ‘Yat›r›m›n
h›zl› geri dönmesi. Sektörde yüksek
rekabet gücü elde edilmesi.
Denenmifl, kendini kan›tlam›fl bir
yöntemle minimum riskle çal›flmak.
Genifl bir korumal› bölgeye sahip
olmak. Sorun yafland›¤›nda,
arkas›nda dan›fl›labilecek genifl insan
gücü ve Tike kurumu var. Yat›r›mda
ve uygulamada sorun yaflanmaz.
Anlaflman›n uygulamas› yumuflak
olur, s›cak iliflkiler kurulur. Reklam ve
yarat›c› inovasyon çal›flmalar›nda
bölgenizde sizi lider yapar.”
Ne kadarl›k yat›r›m gerekli?
Tike Hal› Franchising düflünen
yat›r›mc›lar 100-200 metrekare aras›
uygun lokasyondan bir ma¤aza için
yaklafl›k 150 bin liral›k yat›r›m yapmal›.
Bu yat›r›m, flirketin hedefledi¤i ortama
18 ayl›k bir geri dönüfl süresinde
yat›r›mc›ya geri dönüfl sa¤lan›yor. ‹ki
veya 3 personel hal› ma¤azac›l›¤›nda
yeterli olabiliyor.
77 Bak›fl 130
Tofafl ‘Mavi Yaka Kariyer Program›’ ile
çal›flanlar›na yeni bir gelecek sunuyor
Tofafl ‹nsan Kaynaklar›’n›n mavi
yakal› çal›flanlar›na yeni kariyer
f›rsatlar› sunmak amac›yla
hayata geçirdi¤i ve f›rsat eflitli¤i
ilkesini esas alan ‘Mavi Yaka
Kariyer Program›’ birinci y›l›n›
doldurdu.
Program›” kariyer ve geliflimde f›rsat
eflitli¤i ilkesini esas al›yor.
Söz konusu program ile ilgili konuflan
Tofafl ‹K Direktörü Burhan Çak›r,
“Tofafl’›n gelecek yolculu¤unda,
kurum kültürümüzü özümsemifl,
motivasyonu yüksek, nitelikli insan
kayna¤› temel teflkil ediyor. Bu
noktada çal›flanlar›m›z›n e¤itim ve
geliflim f›rsatlar›ndan
yararlanabilmeleri, kariyer beklentileri
ve bu do¤rultudaki memnuniyetleri
bizim için çok önemli. Tüm bu
de¤erleri gözeterek Mavi Yaka Kariyer
Program›’n› hayata geçirdik.
‹K süreç ve uygulamalar›n› Mavi yakal›
çal›flanlar›m›za da yayg›nlaflt›rd›k.
Performans ve kariyer yönetimi de bu
örneklerden sadece biri. Mavi Yaka
kariyer uygulamalar›yla hem çok
kapsaml›, bir o kadar da fleffaf bir
program sunduk. Bu uygulamalar›
geliflim ve kariyer yolculu¤unda, Tofafl
Akademi ile sundu¤umuz e¤itimlerle
ve di¤er geliflim programlar›yla
destekledik. Bu da k›sa sürede çal›flan
memnuniyetinde önemli bir art›fl›
beraberinde getirdi.
T
ofafl’›n mavi yaka çal›flanlar›n›n
kariyer planlamas›yla ilgili
beklenti ve ihtiyaçlar› üzerine Mart
2013’te bafllat›lan programda, bir y›l
içinde 97 pozisyon için aç›lan 80 ayr›
iç ilana 2.700’ün üzerinde Tofafl mavi
yaka çal›flan› baflvuru yapt›. Yap›lan
baflvurular› takiben tüm ‹nsan
Kaynaklar› süreç ve aflamalar›n›
baflar›yla tamamlayan 102 mavi yakal›
çal›flandan 18’i beyaz yaka
pozisyonuna; 84 mavi yakal› çal›flan
ise farkl› bölümlerin mavi yaka
pozisyonlara atand›.
Gelece¤imiz için nitelikli insan kayna¤›
önemli
Tofafl’›n Türk otomotiv sektöründe
örnek teflkil eden “Mavi Yaka Kariyer
78 Bak›fl 130
Çal›flanlar›m›z›n ifl hayat›nda kendi
kariyer yolculuklar›nda fark›ndal›klar›n›
art›r›p cesaretlendirerek daha fazla
sorumluluk almalar›n› arzu ediyoruz.
Bu hedeflerine ulaflmalar›na destek
vererek daha mutlu olacaklar› bir
kariyer yolculu¤u sunma yolunda
çal›flmalar›m›za devam ediyoruz” dedi.
Aç›k Ö¤retim Meslek Lisesi…
Tofafl, geliflim ve kariyerde f›rsat
eflitli¤i ilkesi çerçevesinde sahip
olduklar› deneyimlerle flirket içinde
kariyerini yükseltmeyi hedefleyen,
ancak gerekli e¤itim kriterlerine sahip
olmayan mavi yakal› çal›flanlar› için
de çok özel e¤itim programlar›
tasarl›yor ve onlar›n geliflimine destek
oluyor.
Tofafl’›n bu kapsamda, k›demi yüksek,
pratik ifl deneyimi ve yetkinlikleri
yüksek olan, ancak ilkö¤retim mezunu
seviyesinde bulunan çal›flanlar›n›n
diploma seviyesini yükseltmeleri için
bafllatt›¤› “Aç›k Ö¤retim Meslek
Lisesi” teflvi¤i uygulamas›yla, bugüne
kadar 32 çal›flan 4 y›ll›k e¤itimi
tamamlayarak meslek lisesi diplomas›
sahibi oldu. Mezun olan çal›flanlardan
ikisi, bu sayede kariyer program›na
baflvurarak ilk kademe yöneticilik
pozisyonu olan Yal›n Tak›m Lideri
pozisyonuna yükseldi. Beyaz yaka
yönetici pozisyonunu hedefleyen baz›
çal›flanlar da e¤itimlerini bir ad›m daha
ileriye götürerek meslek
yüksekokuluna devam ediyor.
Üyelerden
Haberler
TEB ‘Giriflim Bankac›l›¤›’ ile ifl fikri
olanlara A’dan Z’ye destek sa¤l›yor
TEB, Giriflim Bankac›l›¤›
kapsam›nda ‹stanbulAtaflehir’de TEB Giriflim Evi’ni
hizmete açt›. Merkezde; e¤itim,
dan›flmanl›k ve Kuluçka Merkezi
deste¤i ile A’dan Z’ye ücretsiz
hizmet sunuluyor.
G
iriflim Bankac›l›¤› ile ‘ifl’ fikirlerini
ekonomiye kazand›rmaya devam
eden Türk Ekonomi Bankas›
(TEB), ‘Dan›flman Banka’ anlay›fl›yla,
finansman›n nas›l ‘ifl’e
dönüfltürülece¤inden, projelerin nas›l
pazarlanaca¤›na kadar her konuda
giriflimcilere yol gösteriyor.
ortam› olana¤›n› geniflletmeye yönelik
yeni bir ad›m daha att›. Giriflim
Evi’ndeki Kuluçka Merkezi’ne ek
olarak, eOfis ile yapt›¤› anlaflma
do¤rultusunda TEB, ‹stanbul’un 7
farkl› noktas›nda açt›¤› yeni fiziki
çal›flma ortamlar›n› ücretsiz olarak
giriflimcilere sunuyor. Ayr›ca baflta
‹TÜ Ar› Çekirdek Merkezi olmak üzere
iflbirli¤i yap›lan teknokentlerde de
giriflimciler ‘TEB Giriflim Evi
Noktalar›’nda çal›flma imkan›
bulabiliyor.
Giriflimciler yat›r›mc›larla bir araya
geliyor
TEB Giriflim Evi bünyesinde
çal›flmalar›n› sürdüren giriflimciler,
hem giriflimcilik ekosisteminde önemli
yeri olan melek yat›r›m a¤lar›yla hem
de TEB Özel Bankac›l›k
müflterilerinden oluflan TEB Özel
Melek Yat›r›m Platformu üyesi melek
yat›r›mc›larla bir araya getiriliyor.
KGF iflbirli¤iyle 500 bin TL’ye varan
finansal destek
Son olarak Kredi Garanti Fonu (KGF)
ile bir iflbirli¤ine imza atan TEB,
giriflimcilere sundu¤u finansal
imkanlar› bir ad›m öteye tafl›d›.
Giriflimcilik alan›nda KGF’nin bir
banka ile yapt›¤› ‘ilk ve tek’ olma
özelli¤i tafl›yan bu iflbirli¤i sayesinde,
giriflimcilere 500.000 TL’ye kadar
teminats›z kredinin önü aç›ld›.
TEB, Giriflim Bankac›l›¤› kapsam›nda
giriflimcilere özel olarak ‹stanbulAtaflehir’de açt›¤› ‘TEB Giriflim
Evi’nde e¤itim, dan›flmanl›k ve
Kuluçka Merkezi deste¤i ile A’dan
Z’ye ücretsiz hizmet sunuyor.
TEB KOB‹ Bankac›l›¤› K›demli Genel
Müdür Yard›mc›s› Turgut Boz, gerek
fikir, gerekse fikirlerin hayata geçirilme
aflamas›nda finansal ve finansal
olmayan ürün ve hizmetleriyle
giriflimcilerin yan›nda olduklar›n›
söyledi.
Yedi yeni noktada giriflimcilere destek
TEB, eOfis ile yapt›¤› anlaflmayla
giriflimcilere sundu¤u fiziki çal›flma
79 Bak›fl 130
Üyelerden
Haberler
‹flletmelerde Yönetsel ‹htiyaçlara Bütünleflik Çözüm:
ManageMind Stratejik Yönetim Sistemi
‹letiflim Yaz›l›m; rekabetçi ve ifl
süreçlerini etkin biçimde
yap›land›rmay› hedefleyen
flirketlerin, bu ihtiyac›yla oluflan
pazar› ve geliflen talepleri erken
dönemde de¤erlendirerek,
ManageMind Stratejik Yönetim
Sistemi'ni bütünleflik bir sistem
olarak gelifltirdi.
ekabetçi ve ifl süreçlerini etkin
biçimde yap›land›rmay›
hedefleyen flirketlerin, bu
ihtiyac›yla oluflan pazar› ve pazar›n
geliflen taleplerini erken dönemde
de¤erlendiren ‹letiflim Yaz›l›m;
ManageMind Stratejik Yönetim
Sistemi'ni; iflletme hedeflerinin
ölçülmesinde ve yönetiminde ‘baflar›n›n
anahtar›’ olma hedefiyle bütünleflik bir
sistem olarak gelifltirdi.
R
‹letiflim Yaz›l›m Kurumsal ‹letiflim
Sorumlusu Binnur fiahinkaya, bu
çerçevede ManageMind’in;
Performans göstergelerinin kullan›c›lar
taraf›nda dinamik olarak oluflturuldu¤u,
‹flletme içinde süreçlerin web
ortam›nda, belirli kullan›c›
yetkilendirmeleriyle takip edildi¤i,
Periyodik olarak anahtar performans
gösterge hesaplar›n›n yap›ld›¤›, üretim
ve hizmet iflletmeleri için gelifltirilmifl
bütünleflik bir 'Stratejik Yönetim Sistemi'
olarak üretim ve hizmet iflletmeleri
taraf›ndan kullan›ld›¤›n› anlatt›.
Süreç elektronik ortamda yönetilebiliyor
Sistemin; firmalar›n özellikle bütünleflik
ihtiyaçlar›na çözüm arad›¤› bir ortamda
80 Bak›fl 130
verimlilik, kalite, kurumsal içerik yönetimi
ve etkin süreç yönetimi için ofis
uygulamalar›n›n elektronik ortamdaki
taleplerine yan›t verecek biliflim altyap›s›
ihtiyac›na çözüm oldu¤unu söyleyen
fiahinkaya, “ManageMind ile ka¤›ts›z
ofis uygulamalar› ile sistem üzerinden
süreçler elektronik ortamda
yönetilebiliyor. Di¤er taraftan, kurulan
sistemin personelin firma ihtiyaçlar›na
göre formlar oluflturabilmesi sistemin
etkin olarak firma taraf›ndan
kullan›labilmesinde önemli rol oynuyor.
Ayr›ca firman›n ihtiyac› olan kalite
süreçlerine yönelik doküman
yönetiminin de sa¤l›kl› biçimde
oluflturulabiliyor olmas›, talep edilen
kalite belgelerinin gereklerinin yerine
getirilmesinde firmaya kolayl›k sa¤l›yor.
Özetle; hem doküman yönetimi hem
de süreç yönetiminin bir arada etkin
bir altyap› ile sunulmas› iflletme için
bütünsel çözüm olarak kullan›labiliyor”
dedi.
Sistemin iflletmelere faydas› saymakla
bitmiyor
Söz konusu sistem ile; Her türlü formun
oluflturulmas› ve bunlar›n veri girifli,
Anket takibi ve istatistiksel raporlamalar,
KPI ile süreçlerin izlenmesinin
sa¤lanmas›, TSE ve di¤er kalite
standart belgelerinin doküman takibi,
arflivlenmesi, raporlanmas›, Hizmet
iflletmelerinin süreç takibi
dokümantasyonu ile üretim
iflletmelerindeki sürecin takibinde
ihtiyaç duyulan kalite
dokümantasyonun yap›labildi¤ini
vurgulayan fiahinkaya, “Bunlar›n
yan›nda, program üzerinden yaz›l›m
deste¤i gerektirmeden yeni form
oluflturabilme / tasarlayabilme, form
revizyonlar›n›n takibi ve onay sürecinin
izlenmesi, iflletme KPI'lar›n›n
hesaplanmas› ve ihtiyaç halinde 3.
parti uygulamalarla entegrasyon
sa¤layabilmesi, iflletmedeki formlar›n
takip edilebilmesi programla
hedeflenen faydalardand›r. Ayr›ca;
istatistiksel raporlar›n / grafiksel
analizlerin yap›labilmesi, personel
atama ve doluluk takibinin
yap›labilmesi, kurumsal haf›za için
gerekli dokümantasyonun ve
izlenebilirli¤in sa¤lanmas› da program›n
iflletmeye kazand›raca¤› faydalar olarak
say›labilir” diye konufltu.
Kültür / Sanat
Arzu Tan Bayraktutan
Bursa Devlet Tiyatrosu Müdüresi
Ahmet Vefik Pafla
Bu ismi söyleyince, yani ‘Ahmet Vefik
Pafla’ deyince do¤al ki tiyatroyu
biliyor Bursa insan›. Heykel’de,
Atatürk Heykeli karfl›s›ndaki yap›y›,
Devlet Tiyatrosu’nun Bursa sahnesini.
Elbette ki Bursa sanat›n›n amiral
gemisine pek yak›flan bir isim.
Tiyatromuz ismiyle yaflas›n.
Peki ama kimdir Pafla, daha da
önemlisi AVP personeli ve üç befl
merak sahibi d›fl›nda kaç kifli bilir
Ahmet Vefik Pafla’y›?
1880’lerin bafl›nda Bursa’ya gelmifl
sert, buyurgan ve ast›¤› ast›k bir Vali
oldu¤unu ekseri ço¤unluk bilir de
sadrazaml›¤›n› yani baflbakanl›¤›n›,
diplomatl›¤›n›, felsefe hocal›¤›n›,
sözlük yazarl›¤›n›, çevirmenli¤ini ve
hiciv ustal›¤›n› kaç kifli bilir?
Sarayla ters düflecek ve k›za¤a
al›nacak kadar dik oldu¤unu?
Ben bilmezdim mesela.
Yani flu efsanevi hikayesini herkes
bilir.
Hani tiyatroyu kuruyor,
Moliere’den’den çeviriler, uyarlamalar
yap›yor ve eflraf› ve devlet
memurlar›n› zorla cebren tiyatroya
abone ettiriyor ya. Bunu herkes bilir
de o abonelik bedellerini Memleket
Hastanesi’nin, yani flu andaki Devlet
Hastanesi’nin yap›m›nda kulland›¤›n›
kaç kifli bilir? Benim de çok sonralar›
ö¤rendi¤im, Meflhur Ziya Pafla’n›n
da o dönem Adana Valisi oldu¤unu
ve ‘Ben nas›l ak›l edemedim’ deyip
ayn› yöntemle Adana’ya tiyatro
kurdu¤unu kaç kifli bilir?
Bina cephesinde ad›, an›t› niyetine
fuayeyi süsleyen büstü dünya
durdukça dursun.
Pafla, piyeslerin provas›n› izleyecek,
sahneyi haftada bir iki gecesi
kad›nlar›n izlemesine ay›racak kadar
radikal bir sanat adam›yd›. Ve sanat
gibi bir olguyla insan gibi bir kavram›
zorla cebren bask›yla buluflturmaya
Pafla’n›n bile gücü yetmezdi.
Ayk›r› Pafla 3 y›lda gitti Bursa’dan,
ama geride sapasa¤lam bir temel ve
muhteflem bir miras b›rakarak.
135 y›l geçmifl üstünden ve kimse
zorla gelmiyor tiyatroya.
Rica minnetle de gelmiyor kimse,
hat›r gönül için de. Tiyatro için
geliyorlar. Afifl as›yoruz, duyuruyoruz,
‘Bursa Devlet Tiyatrosu ‹ftiharla
Takdim Eder, buyurun, fleref verin’
diyoruz, geliyorlar. Ak›n ak›n hem de
gürül gürül geliyorlar.
Biraz rakamlara bakarsak.
Ahmet Vefik Pafla Devlet Tiyatrosu
olarak geçen sezon yüzde 86 doluluk
oran›yla oynad›k, Çehov’un Mart›’s›,
Bernard Shaw’›n Pygmalion’u,
Sar›p›nar 1914, Tohum ve Toprak,
Akl› Olan Durmaz ve di¤erleri, çocuk
oyunlar›, Oda Tiyatrosu oyunlar›,
hepsi büyük övgü ald›. Toplamda 6
büyük oyun, 3 çocuk oyunu, 4 Oda
Tiyatrosu oyunu toplam 305 kere
sahneledik ve toplam seyirci say›m›z
73.413.
‹lkine imza atm›fl olmaktan gurur
duydu¤umuz Balkan Ülkeleri Tiyatro
Festivali kapsam›nda sahneye ç›kan
11’i yabanc› 14 tiyatro toplulu¤u ful
salona oynad›, sadece farkl› ülkelerin
sanat ve kültürlerinin sergilenmesi
de¤il Bursa ve Balkanlar aras›ndaki
yüzlerce y›ll›k sevdan›n buluflmas›yd›,
salonumuz doldu taflt›. Koridorlarda
alk›fl tutan seyircilerimiz bin yaflas›n.
Bu sezon hedefimiz geçen y›lki gibi,
yine dolu salon, yine mutlu seyirci.
Rahmet istedi, Türk tiyatrosunun
ç›narlar›ndan Ahmet Vefik Pafla’y›
flükranla anal›m ve AVP’nin gerçek
sahiplerine, Bursa’n›n sanat
sevdal›lar›na ça¤r›m›z› yapal›m.
Bekliyoruz efendim. Alakan›za
bereket.
‘Zorla’ aboneli¤e gelince. Ahmet Vefik
81 Bak›fl 130
Burç Balc›
BBDSO Viyolonsel Sanatç›s›
[email protected]
N‹MET KARATEK‹N
Merhaba De¤erli Bak›fl Okurlar›,
Bu say›daki yaz›m› haz›rlarken,
ardarda sanat dünyam›zda büyük
isimleri kaybetti¤imiz haberleri geldi.
Nimet Karatekin, Verda Erman, Sevda
fiener ve Ayhan Baran…
Bu Türk sanat yaflam›n›n ç›narlar›
diyebilece¤imiz büyük isimlerden
Verda Erman ve Ayhan Baran, Kültür
Bakanl›¤› taraf›ndan verilen “Devlet
Sanatç›s›” payesine sahiplerdi.
Ard›ndan tiyatro sanatç›s› Çolpan
‹lhan’›n da ölüm haberi geldi. Hepsi
çok üzücüydü, ama yap›lacak bir fley
yoktu ne yaz›k ki, giden gitmiflti. Bize
düflen, onlar›n neden büyük
olduklar›n› genç kuflaklara
an›msatmak, an›lar›n› yaflatmakt› art›k.
Ne yaz›k ki, Kültür ve Turizm Bakanl›¤›
dahil hiçbir siyasi, görece
medyam›zda daha çok tan›nm›fl
Çolpan ‹lhan d›fl›nda hiçbir de¤erimiz
için bir taziye yay›nlamad›. Bu bence
daha da sars›c›yd›. Zira siyasiler ve
devlet büyüklerimiz, ya bu isimleri
önemsememifller, ya da ayr›m
yapm›fllard›. Her iki durum da can›m›
ac›tt› do¤rusu. Oysa bir toplum, sanat
kültür ve bilim insanlar›yla
medeniyette yükselebilir, dünyaya
kendini tan›tabilirdi. S›n›rdan d›flar›
ç›k›nca kimsenin tan›mad›¤› popüler
flark›c›lar›yla de¤il. O nedenle bu
yaz›m› de¤ifltirerek, bu büyük
isimlerin kimler oldu¤unu sizlere
anlatmak istedim.
Temmuz ay›ndaki ilk kayb›m›z 17
Temmuz günü Ankara Devlet
Konservatuvar› Piyano Pedagogu
Prof. Nimet Karatekin’di. Tiyatro
Sanatç›s› Zuhal Olcay’›n ve annemin
de teyzesi olan Karatekin,
Cumhuriyet’in ilk kuflak
piyanistlerinden ve müzik dünyam›za
bugün yön veren pek çok ünlü ismin
82 Bak›fl 130
ö¤retmeniydi. “Piyano e¤itiminin
ç›nar›” olarak an›l›yordu. Bunlar
aras›na Orkestra fiefleri Rengim
Gökmen, Naci Özgüç, ‹brahim Yaz›c›,
‹nci Özdil gibi isimler, Emre fien gibi
dünya çap›nda solistlerimiz say›labilir.
Karatekin’in ölümü sanat camias›nda
büyük üzüntüyle karfl›land› ancak
siyasilerden taziye yay›nlayan olmad›.
Ard›ndan, 21 Temmuz günü,
dünyaca ünlü Devlet Sanatç›s›
Piyanist Verda Erman’›n ölüm haberi
geldi. Erman, üstün yetenekli çocuklar
için ç›kart›lm›fl olan 6660 say›l› yasa
gere¤ince 1957 y›l›nda Paris'e
gönderilmifl, Paris Konservatuvar›'n›
birincilikle bitirmiflti. Daha sonras›nda
dünya çap›ndaki birçok yar›flmada
dereceler elde etti, dünyan›n en ünlü
orkestralar› ve flefleriyle sahne ald›.
Yar›flmalarda ve Paris
Konservatuvar›n’da jüri üyelikleri
yapt›. Beethoven, Berg, Chopin,
Haydn, Schubert, Brahms ve Ulvi
Cemal Erkin'in solo ve orkestral›
piyano eserlerinin CD kay›tlar›n› yapt›.
Yurda döndükten sonra
Cumhurbaflkanl›¤› Senfoni Orkestras›
eflli¤inde birçok piyano konçertosunu
seslendirdi, baz›lar›n›n Türkiye'de ilk
seslendiriliflini gerçeklefltirdi. Kültür
Bakanl›¤›’nca “Devlet Sanatç›s›”
payesi verildi. Bursa’l› sanatseverler,
kendisini geçti¤imiz y›llarda Bursa
Bölge Devlet Senfoni Orkestras›
konserinde de izleme flans›n›
yaflam›fllard›. Erman’›n ölümü
ard›ndan siyasilerden taziye
yay›nlayan yine olmad›.
Ard›ndan, 22 Temmuz günü bu kez
Tiyatro dünyas›n›n yaflayan ç›nar›
Prof. Sevda fiener’i kaybetti¤imizin
haberi geldi. Piyano e¤itimi alan›nda
Prof. Karatekin neyse, Tiyatro e¤itimi
alan›nda da Prof.fiener oydu. fiener,
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih
Co¤rafya Fakültesi, ‹ngiliz Dili ve
Edebiyat› Bölümü'nü 1956 y›l›nda
bitirmifl, iki y›l sonra Tiyatro
Bölümü'nde asistan olarak göreve
bafllam›flt›. ‹ngiltere'de Bristol
Üniversitesi'nin Dram Bölümü'nde iki
dönem, Avusturya'da Viyana
Üniversitesi Tiyatro Bilimi
Enstitüsü'nde de bir dönem
seminerlere ve derslere kat›lm›fl,
1972'de profesör olmufltu. 1995'de
DTCF Tiyatro Bölüm Baflkan›yken
emekliye ayr›ld›. Birçok ilde,
sempozyum, seminer, panel ve aç›k
oturumlara kat›ld›, bildiri ve
konferanslar verdi. Tiyatro kuramlar›,
dramaturgi, elefltiri kuramlar›, estetik,
ça¤dafl sanat, modern ve modern
sonras› tiyatro konular›nda e¤itmenlik
yapt›. Birçok makale, kitap ve elefltiri
yazan Sevda fiener, bir dönem
Bilkent Üniversitesi'nde de ders verdi.
fiener’in çeflitli dallarda ödülleri de
vard› ve ayn› zamanda Tiyatro
Elefltirmenleri Birli¤i'nin kurucu
üyesiydi. Uluslararas› Ankara Tiyatro
Festivali, Emek Ödülü (2004), 3. Afife
Tiyatro Ödülleri(1999) yaflam boyu
baflar› ve tiyatroya katk›da
bulunanlara verilen Muhsin Ertu¤rul
Özel Ödülü sahibiydi. fiener’in kayb›
üzerine siyasilerden taziye yay›nlayan
olmad›.
Kültür / Sanat
VERDA ERMAN
SEVDA fiENER
‹ki gün sonra 24 Temmuz sabah› ise
Cumhuriyet tarihimizin en önemli
opera sanatç›lar›ndan, Bariton Ayhan
Baran’› kaybetti¤imizin haberi geldi.
Yaprak dökümü durmuyordu. Ayhan
Baran, kuflkusuz Cumhuriyet
tarihimizin en büyük baritonuydu.
Ankara’da 1929’da do¤an Ayhan
Baran, 1951’de Opera Bölümü’nü
bitirerek Devlet Operas›’nda sanat
yaflam›na bafllam›flt›. Yurtd›fl›
etkinliklerine 1959’da Münih’teki
Bavyera Radyo Senfoni Orkestras›
ile yapt›¤› çal›flmalarla bafllayan
Baran, o tarihten itibaren yurtiçi ve
yurtd›fl›nda çeflitli ülkelerde opera ve
konser sanatç›s› olarak çal›flmalar›n›
sürdürmüfltü. Almanya, ‹ngiltere,
‹rlanda, Hollanda, Finlandiya, ‹sviçre,
Fransa, Belçika, Sovyetler Birli¤i,
Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya,
Macaristan, Çekoslovakya ve M›s›r’›n
önemli sanat merkezlerinde
operalarda baflrol oynayan sanatç›,
çeflitli resitaller ve orkestra eflli¤inde
konserler vermiflti. Konser sanatç›s›
olarak Türk bestecilerin yap›tlar›n›n
yurtd›fl›nda tan›t›lmas›na çaba
gösteren Ayhan Baran, bu yap›tlara
konser programlar›na yer vermeyi
ilke edinmiflti. 1987'de Kültür
Bakanl›¤› taraf›ndan “Devlet
Sanatç›s›” payesi verilen Baran,
Ankara Devlet Operas›’nda rejisörlük
AYHAN BARAN
ve baflrejisörlük de yapm›flt›. Bursa’l›
sanatseverler de kendisini BBDSO
ile y›llar önce bir Cumhuriyet
konserinde izleme ayr›cal›¤›na sahip
olmufllard›. Sanatç›n›n kayb›yla ilgili
siyasilerden ve devletten taziye
yay›nlayan yine olmad›..
Tam bir gün sonra ise, Tiyatro
Sanatç›s› Çolpan ‹lhan’›n ölüm haberi
geldi. 1936'da ‹zmir'de do¤an ‹lhan,
‹stanbul Belediye Konservatuar›'nda
tiyatro bölümünü ve Devlet Güzel
Sanatlar Akademisi resim
bölümünden mezun oldu. ‹lhan,
akademideki arkadafllar›yla "Akademi
Tiyatrosu" ad›yla bir tiyatro grubu
kurdu ve oyunlar haz›rlad›. Bu s›rada
gelen bir teklifle sinema ve tiyatro
sahnelerinde pek çok yap›mda rol
ald›. 1960'lar›n ortas›nda sinema
filmleriyle sanat yaflant›s›na geri
döndü ve 300'e yak›n filmde rol ald›.
1970'lerin sonlar›na kadar sürekli
filmlerde baflrollerde oynayan ‹lhan,
sonra sinemadan koptu ve moda
çizimleri yapmaya yo¤unlaflt›. fiair
Attila ‹lhan'›n k›zkardefli, sinema
sanatç›s› Sadri Al›fl›k'›n efli ve oyuncu
Kerem Al›fl›k'›n annesi olan ve Kültür
Bakanl›¤› taraf›ndan 1998 y›l›nda
“Devlet Sanatç›s›” unvan› verilen
oyuncu, Sadri Al›fl›k Kültür Merkezi'nin
de kurucusuydu. Cenazesine
ÇOLPAN ‹LHAN
siyasilerden ve devlet büyüklerinden
pek çok kifli kat›ld›, ve resmi taziye
yay›nlad›.
Temmuz ay›nda birer ikifler gün
arayla yaflanan bu yaprak dökümü,
üzücüydü. Bu de¤erli isimlerimizin
ruhlar› flad olsun. Ama as›l üzücü
olan, medyatik olmayan
de¤erlerimizin kayb›na
duyars›zlaflmam›z, ve devlet
büyüklerimizin “Devlet Sanatç›s›”
payesine sahip, uluslararas› arenada
ülkemizin ad›n› duyurmufl sanatç›lar
aras›nda gösterdikleri ayr›md›. Bunu
bir haks›zl›k olarak görüyorum.
Sanat ve kültür, flöhretle efl anlaml›
de¤ildir sevgili okurlar. Gelecekte
tüm yöneticilerin ülkemizi ça¤dafl
dünyada gururla tafl›yan büyük
sanatç›lara vefa göstermesi, en
az›ndan ölümünden sonra taziye
yay›nlayacak olgunlu¤a sahip
olmalar›n› diliyorum.
Bir sonraki say›da buluflmak üzere,
hoflçakal›n…
83 Bak›fl 130
Kültür / Sanat
Nejat
Yahya’n›n
objektifinden
Niagara
fielaleleri…
Nam-› di¤er ‘Gezgin ‹fladam›’
BUS‹AD üyesi Nejat Yahya, bu
say›m›za da Niagara fielaleleri’nde
çekti¤i benzersiz foto¤raflarla
konuk oluyor.
u günlerde serinletici etkisi olabilir
düflüncesiyle, Niagara
fielaleleri’nin objektifinden
yans›yan karelerini Bak›fl dergisi
okurlar›yla paylaflmak istedi¤ini
söyleyen Nejat Yahya, gökkufla¤›n›n
s›kl›kla göründü¤ü bu ender do¤a
harikas›n›n insan› bambaflka hayallere
götürdü¤ünü anlat›yor.
B
84 Bak›fl 130

Benzer belgeler