Yazı

Transkript

Yazı
Sat›fl›nPsikolojisi
Bir sat›fl maceras› - II
Ortamdaki herkesin ne çok
an›s› varm›fl sat›c›larla ilgili...
Uzman Psikolog fiebnem Kartal
fleylermifl gibi, Allah nas›l biliyorsa öyle yaps›n sizi.
‹ki ayakkab› fiyat›na
tek ayakkab›
a yaa, öyle tabii, dikkatli olmak laz›m. Neler oluyor neler” diyerek herkes onayl›yor cin gibi han›m› olan
beyefendiyi. Arkas›ndan baflka bir kardeflimiz “Bu da bir fley mi?” diyerek bafll›yor
anlatmaya; “E, bizim kay›nbiraderler ne
yaflad›? Daha beter. Epey bir zaman ev
bakt› bunlar, sonunda emlakç›n›n birinden, bütçelerine uygun üç oda bir salon
bir ev ald›lar. Bankayd›, krediydi, tapuydu
derken ifllerini hallettiler. Bizim han›m da
dedi ki ‘Bunlar evi temizlemeye gidecek,
gel biz de beraber gidelim. Hem görmüfl
oluruz hem de biraz yard›m ederiz.’ Neyse
biz hep beraber ç›kt›k gittik. Bir de ne görelim, ev iki odal›. Kar› koca birbirlerine
girdiler, o diyor ‘Sen bakmad›n m›’, öbürü
diyor ‘Sen niye saymad›n odalar›?’ Biri bay›ld› bay›lacak, öbürünün tansiyonu f›rlad›, boyuna ba¤›r›yorlar birbirlerine. ‘Yav’
dedik, “Durun birbirinize ba¤›rmay›n, 17
odal› de¤ildi ya bakt›¤›n›z evler, hepsi
hepsi üç oda… ‹kiniz birden mi yan›ld›n›z?
Belli ki bir ifl var, bu iflin içinde.” Uzatmayay›m laf›, emlakç› bunlar› kand›rm›fl. Yeni bina, yan yana iki ev, biri iki, biri üç
Y
56
odal›. Bunlara ikisini
de göstermifl uyan›k emlakç›. Bizimkiler kap› numaralar›n› akl›nda tutmam›fllar do¤al olarak.
K›rk tane ev gezmifller, hangi birini ak›llar›nda tutsunlar. Me¤er mal sahibinin iki
ayr› evi varm›fl ayn› binada ve ayn› katta.
Bu uyan›k emlakç› üç art› bir paras›na, iki
art› biri veriyor bizimkilere. Paran›n üstünü de cebine indiriyor. Mal sahibine de diyor ki, “Bunlar üç art› birden vazgeçti iki
art› biri ald›.” Mal sahibinin hiçbir fleyden
haberi yok, uzaktan akrabas›ym›fl emlâkç›n›n, vekâlet vermifl buna. Verdiler, vermezler mi ama hâkim demifl “Doland›r›c›l›k de¤il bu, tapuda yaz›yor iflte, evrakta
tahrifat yok. Sen anlafl›p el s›k›flm›fls›n.”
Üç odal› ev fiyat›na iki odal› ev ald›lar anlayaca¤›n›z. Kalabal›k gene koro halinde
“Yaa yaa, bak görüyor musun iflte, çok
dikkatli olmak laz›m” diyor. Bu kad›na,
bu anlat›l›r m›? ‹çim içimi yiyor, yengenin
kompleksini kabartacaklar iyice flimdi.
Korkar›m, memlekette ne kadar afla¤›l›k
adama rastlad›larsa anlatacaklar. Bizi
kötü göstermeleri bir yana, bir de balland›ra balland›ra anlatmazlar m› çok güzel
Herkesin ne çok an›s› varm›fl, sat›c›larla ilgili. Emlâkç› kardefllerimizle ilgili yaflanan deneyimler bitiyor,
s›ra geliyor öteki sat›c›lara. Takip etmek
de çok zor. Bir onu dinliyorum, bir ötekini… Yetiflemiyorum. Bir tanesi, Bodrum’da bir ayakkab›c›dan bir çift ayakkab› alm›fl. Bir de matrak anlat›yor ki… “Çarfl›dan ald›m iki tane, eve geldim bir tane…
Çok fl›k bir pabuç ald›m.” diyor. “Eve geldim kutuyu açt›m ki ayakkab›n›n teki ç›kt›, teki yok. fiaflk›n tezgâhtar, unuttu galiba deyip gerisin geriye döndüm. Adam demesin mi ‘Biz ikisini de koyduk han›mefendi, bizde baflka tek yok, yolda düflürmüflsünüzdür.’ Koca ayakkab›, kutusunu
bile açmam›fl›m, nereye düflürece¤im. Bir
yerde giyip denemifl olsam, bir ihtimal diyece¤im. Eflim çeke çeke zorla ç›kard›
dükkândan. ‘Bir ayakkab› için beni katil
mi edeceksin, çocu¤umuz var, yürü gidelim Allah r›zas› için’ dedi de öyle ç›kt›m.”
Böyle bir düzenbazl›¤› da daha önce hiç
duymad›m. ‹nsan düflünmeden edemiyor,
ne yapacak ayakkab›n›n öbür tekini. Onu
da baflka birine böyle kakalayacak m› acaba? Turistik yer, müflteriyi kaybedece¤im
endiflesi de yok. ‹ki ayakkab› fiyat›na tek
ayakkab›… Garip. Buna da tenezzül edilir
mi? Bilemiyorum art›k.
Sar›fl›n yenge zoraki gülümsüyor. O
daha emlakç›da. “Ona boyle zataamasla”
m›fl. Öyle de bir satarlar ki. fieytana pabucunu ters giydirir bizim millet. Sulu gider,
susuz dönersin ruhun duymaz. Eskiden
modayd› bizde dürüstlük. Çoktan unuttuk, hakk› hukuku. Köfle dönmeci zihniyetle beraber, herkes iflini bilen oldu. Dü-
Pharmaceutical Representative Türkiye www.pharmrepturkiye.com | Temmuz-A¤ustos 2009
rüst çal›flana da “enayi” diyorlar art›k. Han›mlardan biri “Çivisi ç›kt› bizim memleketin” diyor. “Her sektörde var sahtekârl›k. E¤itimli de kand›rma sevdas›nda, cahil de. Bak›yorsun, üç kurufl para için, koskoca profesörler neler yap›yor.” “Nass›”
diyerek ilgiyle dinlemeye bafll›yor. Hiç gere¤i yokken bir yak›n›n› ameliyata alm›fllar kad›nca¤›z›n. “Adam› bofl yere kurcalad›lar” diyor. Ameliyattan sonra baz› sorunlar olunca, baflka bir doktora gitmifller.
“Sen niye ameliyat oldun, sapasa¤lam
adams›n” demifl doktor. Me¤er hiçbir fleyi
yokmufl adamca¤›z›n. “Emlakç›n›n sahtekârl›¤› bir fley de¤il de, doktorun, hâkimin
sahtekârl›¤› hiçbir fleye benzemiyor” diyor
han›m. “Do¤ru valla” diyerek baflka bir
bey al›yor sözü; “Eskiden doktora giderdik, muayene eder, ilaç yazard›. fiimdi gidiyoruz, seksen çeflit kan tahlili, öksürüyorsun film istiyor, ‘fiuram a¤r›yor’ desen
tomografi, MR… Art›k hastanede ne tetkik
varsa hepsini yapt›r›yoruz. ‹nsan ciddi bir
fleyim var diye korkuyor vallahi. Yapt›rmasan da ya önemli bir fley ç›karsa diye endifle ediyorsun. Hastaneler, muayenehaneler
bile para tuza¤› oldu. En sayg›n meslek
olarak doktorlu¤u bilirdik, onlara da güvenimiz kalmad›. ”
“Yok, art›k o kadar da de¤il” diyerek
ben giriyorum söze bu kez. “Yapmay›n arkadafllar, teknolojiden yararlan›yor doktorlar, fena m›? Eskiden k›s›tl› olanaklarla
tan› koyarlard›, hata oran› daha yüksekti,
flimdi hata riski azald›, insan ömrü uzad›,
yaflam kalitesi artt›. O kadar da güvenimizi kaybedersek, hiç yaflamayal›m art›k.”
Üç odal› ev diye iki odal› ev alan
adamca¤›z›n kardefli olan han›m konuyu
memleket baz›nda özetliyor. “Do¤ru söylüyorsunuz da, sahtekârl›k, soygunculuk
meslek ayr›m› yapar m›? Bir ülkede ahlâk
sektörel bazda çökmüyor herhalde, topyekûn çöküyor. Uyan›k emlakç›n›n o¤lu doktor, sahtekâr pazarc›n›n k›z› avukat ç›kt›,
ne yapacaks›n, bal›k bafltan kokuyor. Armut dibine düflüyor. Ahmet düzenbaz,
Mehmet uyan›k, Ali yalanc› olunca Veli
de sütten ç›km›fl ak kafl›k olam›yor tabii.
Bulafl›c› hastal›k gibi ayn›, senden bana,
benden ona…”
“Ben kimseye güvenmiyorum valla”
diyerek bana bakarak anlatmaya bafll›yor
genç kardefllerimizden bir tanesi. “Ailem
de buna dahil. Amcam ya, öz be öz amcam! Adam ne yap›yor biliyor musunuz?
Gebze’de yol üstünde ufak bir marketi
var. 34 plakaya tarihi geçmifl mal› veriyor.
‘Yoldan geçen adam geri dönüp de bunu
mu de¤ifltirecek?’ diyor. Sürme peynirler
yok mu? ‹flte onlardan bir kutu verdi gözümün önünde. ‘Amca, adam çocu¤una yedirir, zehirlenir maazallah, günah› boynuna’ deyince de, ‘Birkaç hafta geçmifl üstünden, hiçbir fley olmaz’ dedi. O gündür ne
evine gitmiflli¤im, ne bir telefon açm›fll›-
yengeye do¤ru bir ad›m öne, bir ad›m arkaya 盤›rmaya bafll›yor. “Bak yenge bak,
senin için söylüyorum, dinle bak”, millet
alk›fl k›yamet; “Bravoooo…” “Yengeye içelim, yengeye, hofl geldin yenge, hofl geldin
aram›za”, çay bardaklar› kalk›yor, iniyor,
tokufluyor… “Hofl gelifller ola Mustafa Kemal Pafla, askerin milletin bayra¤›nla çok
yafla, arfl arfl arfl, ileri ileri arfl ileri marfl ileri dönmez geri Türk’ün askeri.” Herkes
Eskiden k›s›tl› olanaklarla tan›
koyarlard›. fiimdi hata riski
azald›. O kadar da güvenimizi
kaybetmeyelim de¤il mi?
¤›m var. Tan›d›¤›n, güvendi¤in akraban
bile bunu yap›yorsa, daha da kimseye güvenmem ben.”
“‹yi ki sana satmam›fl tarihi geçmifl
peyniri” diye içimden geçirirken, benimle
ayn› fleyi düflünen birisi konuyu bu çerçevede dost kaz›¤›na ba¤l›yor. “Ben ne kaz›klar yedim, hem de en can dostumdan”
diye bafllayan m› istersiniz, “Bana kardeflimin yapt›¤›n›, düflman›m yapmaz” diyen
mi istersiniz… Derken bu ba¤lamda hat›rlanan, konuyla pek ilgili, yar› ilgili, ilgisiz
ve tamamen ilgisiz fleklinde s›n›flanabilecek bilumum atasözleri havada uçufluyor;
“Akraba akreptir”, “Dostu elden edin,
düflman› anan do¤urur”, “Uzayan kol bizden olsun”, “El deliye biz ak›ll›ya…”, “Bir
deli bir kuyuya…”, “At› alan Üsküdar’›
geçti”. “Üsküdar’a gider iken ald› da bir
ya¤mur” derken atasözleri yerini önce fliir
m›sralar›na, sonra flark› sözlerine b›rak›yor.
Masalar› darbuka yapanlar, kalk›p oynayanlar, el ayak ç›rpanlar… Vatandafl gülüyor… Coflkuyu gören, duyan, koflup geliyor etraftan. Gülelim iflte böyle. Gülelim
güzelleflelim. Sar› gelin deli olacak, anlam›yor, anlayam›yor, anlamland›ram›yor.
Bir ona bak›yor, bir ötekine. Herkes hipnotize olmufl gibi, vur patlas›n, çal oynas›n
moduna geçmifl, kocan›n bile onunla ilgilenecek hali yok. Ne oldu da birden bire
kayboldu o karamsar, kötü tablo diye merak içinde, üstelik bu kez ahvali tercüme
eden de yok.
Derken bir tanesi al›yor eline boflalm›fl
çay barda¤›n›, mikrofon gibi tutarak sar›
ayakta, eller kollar bir sa¤a bir sola, ad›mlar bir öne bir arkaya. An›nda kareografi,
an›nda koro… Müthifl bir uyum, sanki milli dans›m›z bu. Milli maç alm›fl›z veya Eurovision’da birinci olduk, hay›r Cumhuriyet yeniden ilan edildi. Böyle bir coflku
yok. K›sa bir süre sonra yenge aram›zda,
onun da eller kollar havada, ayn› dans, ayn› tempo, ayn› coflku… Hafiften rock tarz›na dönüyor zaman zaman ama idare eder.
Yumruk göklerde ba¤›r›yor, arfl arfl arfl,
ileri ileri… “Yenge sen nereye?” demek geliyor içimden ama susuyorum. “Al›fl›rs›n”
deyince, “Boyle al›flmak yok” diyordun,
nas›l al›flt›n bak, hem de birkaç saatin içinde. “Ona boyle bi fley zatamaasla”m›fl. M›fl
m›fl da m›fl m›fl… Zatt›k bile…
Uzman Psikolog fiebnem Kartal
1969 Ankara do¤umludur. 1991
y›l›nda Orta Do¤u Teknik
Üniversitesi’nin Psikoloji
Bölümü’nden mezun olmufltur.
1995 y›l›nda ayn› üniversitede Yüksek Lisans
Program›’n› tamamlayarak uzmanl›k
derecesini alm›flt›r. Halen ‹stanbul’da
kurucusu oldu¤u Mavi ‹letiflim Psikolojik
Dan›flmanl›k Hizmetleri’nde çocuk ve
yetiflkinlere psikolojik dan›flmanl›k hizmeti
vermektedir. Mesleki çal›flma alan›yla ilgili
çok say›da bilimsel makalesi yay›mlanm›flt›r.
2008 y›l›n›n Kas›m ay›nda “Geveze
Karga’dan Birdenbine Masallar” isimli 7
kitaptan oluflan masal seti Sistem
Yay›nc›l›k’tan ç›km›flt›r. Kartal’a
[email protected] adresinden
ulaflabilirsiniz.
Temmuz-A¤ustos | www.pharmrepturkiye.com Pharmaceutical Representative Türkiye
57