ornġtolojġ raporu

Transkript

ornġtolojġ raporu
AKDENĠZ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN FAKÜLTESĠ BĠYOLOJĠ BÖLÜMÜ
ANTALYA TEKNOKENT A. ġ.
ORNĠTOLOJĠ RAPORU
AFYON ĠLĠ DĠNAR ĠLÇESĠNDE
KURULMASI PLANLANAN RÜZGÂR ENERJĠ SANTRALĠNĠN
KUġ GÖÇ HAREKETLERĠ VE YABAN HAYATINA OLASI ETKĠLERĠNĠN
DEĞERLENDĠRĠLMESĠ
HAZIRLAYAN
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN (Ornitolog)
Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi
Biyoloji Bölümü Ekoloji Anabilim Dalı BaĢkanı
Yrd. Doç. Dr. Mustafa YAVUZ (Zoolog)
Orman Yük. Müh. M. Süleyman KAÇAR (Yaban Hayatı Uzmanı)
(Bu çalıĢma Olgu Enerji Yatırım Üretim ve Ticaret A.ġ. tarafından yaptırılmıĢtır)
ANTALYA
TEMMUZ 2011
Çizelgeler Dizini
Çizelge 1. Tesis edilecek türbinlerin teknik özellikleri .......................................................... 12
Çizelge 2. Dinar RES sahası ve yakın çevresinde bulunan kurbağa ve sürüngen türleri ile
statüleri ......................................................................................................................... 14
Çizelge 3. Dinar RES sahası içerisinde ve yakın çevrede tespit edilen memeli hayvan
(Mammalia) türleri ve koruma statüleri..........................................................................18
Çizelge 4. Dinar RES sahası ve yakın çevresinde gözlenen kuĢ türleri ve statüleri ............ 23
ġekiller Dizini
ġekil 1. Göç eden kuĢların ülkemiz üzerinde kullandıkları göç rotaları ...................................7
ġekil 2. Dinar Rüzgâr Enerji Santralinin kurulacağı bölge ......................................................9
ġekil 3. Dinar RES kapsamında inĢa edilecek türbinlerin yerlerini gösterir topografya haritası
......................................................................................................................................10
ġekil 4. Dinar RES sahasına ait I. Bölgenin panoramik görüntüsü.........................................11
ġekil 5. Dinar RES sahasına ait II. Bölgenin panoramik görüntüsü .......................................11
ġekil 6. RES sahasının uydu görüntüsü ................................................................................. 11
ġekil 7. RES sahası II. Bölgede otlatılan keçiler ...................................................................13
ġekil 8. Dinar RES sahası yakınında yer alan Karakuyu Sazlığı‟nda bulunan ova kurbağası
(Pelophylax ridibundus) ................................................................................................ 15
ġekil 9. Dinar RES sahasında bulunan tosbağa (Testudo graeca) ..........................................15
ġekil 10. RES sahasında yakınında yer alan Karakuyu Sazlığı ve kanallarda bulunan yarı
sucul yılan (Natrix natrix).............................................................................................. 16
ġekil 11. Havzada yoğun olarak bulunan tarla faresi (Microtus guentheri) ve yuva giriĢ deliği
......................................................................................................................................19
ġekil 12. Türkiye‟nin önemli göç yolları. Boğazlar ve Kafkaslardan gelen Yırtıcı KuĢ ve
Leylek gibi türler Hatay ve Kıbrıs üzerinden göçlerine devam ederler. .......................... 20
ġekil 13. Titreyengöl KuĢ Halkalama ÇalıĢması‟nda elde edilen geribildirim verileri.
Özellikle Orta ve Doğu Avrupa populasyonları göç rotaları Batı Anadolu üzerinden
geçmektedir. .................................................................................................................. 21
ġekil 14. Dinar RES sahası çevresinde ava kapalı alan ve yaban hayatı geliĢtirme sahaları ...28
ġekil 15. Günlük aktivitelerini RES sahasında yerde ve otsu bitkiler arasında gerçekleĢtiren
ötücü kuĢlar ................................................................................................................... 29
ġekil 16. Karakuyu Sazlığı Yaban Hayatı GeliĢtirme Sahasında gözlenen yaz göçmeni kuĢ
türleri ............................................................................................................................ 31
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 2
ĠÇĠNDEKĠLER
GĠRĠġ ....................................................................................................................................4
1. RÜZGÂR ENERJĠ SANTRALLERĠ VE ÇEVREYE OLAN ETKĠLERĠ .............................................4
2. RES SAHASININ TANIMLAMASI ........................................................................................8
2.1. Sahanın Coğrafi Konumu..........................................................................................8
2.2. RES Bünyesinde Kurulacak Türbinlerin Özellikleri ve Arazide YerleĢimi .............. 12
2.3. Sahanın Yaban Hayatı Kaynakları ..........................................................................12
2.3.1.Bitki örtüsü .......................................................................................................13
2.3.2. Amfibi ve sürüngenler ...................................................................................... 14
2.3.3. Memeliler .........................................................................................................16
2.3.4.KuĢlar ............................................................................................................... 20
2.4. Sahanın Korunan Alanlarla ĠliĢkisi..........................................................................27
2.5. Sahanın KuĢlar Açısından Önemi ........................................................................... 28
2.5.1.Yerli KuĢlar ......................................................................................................28
2.5.2.Göçmen KuĢlar ve Göç Hareketi .......................................................................32
2.5.3. RES sahası ve yakın çevresinde bulunan yarasalar ve olası tehlikeler ............... 32
3. SONUÇ VE ÖNERĠLER ......................................................................................................33
3.1. Öneriler .................................................................................................................. 35
3.2. Sonuç ..................................................................................................................... 37
KAYNAKLAR.................................................................................................................... 38
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 3
GĠRĠġ
Olgu Enerji Yatırım Üretim ve Ticaret A.ġ. ile Antalya Teknokent A.ġ. arasında
12.06.2011 tarihinde yapılan protokol çerçevesinde; “Afyon ili Dinar ilçesi Keklice Köyü
yakınlarında kurulması planlanan rüzgâr enerji santrali faaliyetlerinin, yaban hayatı ve kuĢ
göç hareketleri açısından değerlendirilmesi için Prof. Dr. Ali ERDOĞAN‟dan ornitoloji
raporu talep edilmiĢtir.
Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Ekoloji Anabilim Dalı BaĢkanı
Ornitolog Prof. Dr. Ali ERDOĞAN baĢkanlığında; alanın faunistik yapısı ilgili Zooloji
Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa YAVUZ, orman ve bitki örtüsü ile ilgili
olarak Orman Yük. Müh. M. Süleyman KAÇAR‟dan oluĢan proje ekibi tarafından, Dinar
Rüzgâr Enerji Santrali‟nin kuĢlar üzerine olası etkilerini incelemek üzere, 15-30 Haziran 2011
tarihlerinde yapılan arazi çalıĢmaları sonucunda genel bir ekolojik değerlendirme yapılarak,
kapsamlı ornitoloji raporu hazırlanmıĢtır.
1. Rüzgâr Enerji Santralleri ve Çevreye olan Etkileri
GeliĢmekte olan bir ülke olarak Türkiye, sürdürülebilir kalkınma için gerekli olan
enerji kaynaklarının (hidroelektrik, rüzgâr, güneĢ, jeotermal, biokütle, dalga ve gel-git gibi)
çeĢitlilik bakımından tamamına sahip olmasına karĢın, bu kaynaklar miktar bakımından
yeterli değildir. Bu nedenle enerji ithalatçısı bir ülke konumunda olan Türkiye‟nin enerji
ihtiyacı gün geçtikçe artmaktadır. Ülkemizin elektrik enerjisi talebinde ortalama %7,5
oranında hızlı bir artıĢ eğilimi bulunmaktadır. 2007 yılında 191,5 TWh olarak gerçekleĢen
elektrik enerjisi üretimi, 2020 yılında yüksek senaryoya göre yıllık yaklaĢık %7,7 artıĢla 499
TWh'e, düĢük talep senaryosuna göre ise yıllık ortalama %5,96 artıĢla 406 TWh'e ulaĢacağı
beklenmektedir. 2008 yılı itibariyle kurulu gücün 41.987 MW, elektrik tüketiminin ise 198,4
milyar kWh olarak gerçekleĢmiĢtir. Artan elektrik talebini karĢılamak üzere, mevcut kurulu
gücün 2020 yılına kadar olan dönemde en az iki katına çıkartılması gerekmektedir (Fizibilite
Raporu 2010).
Türkiye'nin enerji ihtiyacının karĢılanması için, birçok geliĢmiĢ ülkede olduğu gibi
ülkemizin de temiz ve dıĢa bağımlı olmayan yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi önem
kazanmıĢtır. Türkiye Rüzgâr Atlası‟na göre, rüzgâr hızı farklılık göstermesine karĢın bütün
bölgelerimiz geniĢ yenilenebilir enerji kaynaklarına sahiptir (http://eie.gov.tr).
Danimarka, ABD ve Almanya gibi geliĢmiĢ ülkeler, rüzgâr gücünden elektrik
üretiminde öncü olmuĢ ve günümüze kadar epey yol almıĢlardır. Buna karĢılık Avrupa‟da
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 4
rüzgâr gücü bakımından yüksek potansiyele sahip ikinci ülke olan Türkiye‟de, bu alandaki
yatırımlar oldukça yeni sayılır. Türkiye‟de rüzgâr enerjisi ile elektrik üretimi çalıĢmaları 1986
yılında ÇeĢme (Ġzmir)‟de baĢlamıĢ ve 1998 yılında üretime geçmiĢtir. Son 10 yılda ise rüzgâr
potansiyeli bakımından zengin olan bölgelerimiz olan Ege, Marmara ve Doğu Akdeniz (Ġzmir,
Bozcaada, Bandırma, Balıkesir, Osmaniye, Manisa, Hatay ve Mersin)‟de rüzgâr enerji
santralleri (RES) kurularak enerji üretimine baĢlanmıĢtır (http://eie.gov.tr). Yapılan yeni
sözleĢmeler ile Türkiye‟de açılacak santrallerle beraber 2010 yılının sonuna kadar hedeflenen
toplam enerji üretim miktarı 1.546,15 MW‟dir (http://ruzgarenerjisibirligi.org.tr). Türkiye‟nin
batı kesimlerinde enerji üretmekte olan rüzgâr türbinlerine ek olarak yapım aĢamasında olan
ve baĢvurusu yapılmıĢ birçok proje bulunmaktadır. Bu geliĢimlere paralel olarak Türkiye,
2020 yılında enerji ihtiyacının %10‟nu rüzgâr enerjisinden karĢılamayı hedeflemektedir
(http://eie.gov.tr).
Temiz ve sürdürülebilir enerji kaynakları olarak bilinmelerine karĢın, sadece rüzgâr
koĢulları ve ekonomik değer olarak dikkate alındığında, RES‟lerin yarasa ve kuĢ türleri
açısından önemli riskler oluĢturduğu da iddia edilmektedir (Hotker vd. 2005, Eveaert ve Eric
2007, Powlesland 2009, http://www.cwsscf.ec.gc.ca/publications/eval/index_e.cfm). Türkiye
gibi yaban hayatının zengin olduğu ve Batı Palearktiğin en önemli kuĢ göç yollarının
üzerinden geçtiği bir ülkede, yer seçimi kuĢlar ve yarasalar açısından son derece
önemlidir. Günümüzde bu santrallerin kurulduğu birçok ülkede, habitat kayıplarının yanı sıra
yarasalar ile göçmen kuĢ türlerinin ve özellikle yırtıcı kuĢların olumsuz etkilendiğini gösteren
çok sayıda kayıt bulunmaktadır (Crockford 1992, Benner vd.1993, Acha 1997, Johnson
vd.2000, Lekuona 2001, Ahlén 2002, Everaert 2003, Reichenbach 2003, Langston ve Pullan
2003, Dürr ve Bach 2004, Tellería 2009). Avrupa ülkelerinin birçoğunda büyük rüzgâr
türbinlerinin yarattığı çevre sorunları nedeniyle, milli park ve yakın çevresinde kurulmasına
izin verilmemektedir (Özyurt ve Dönmez 2005, Varınca ve Varan 2005).
Rüzgâr santralleri, kuĢlar ve yarasaların türbin kanatlarına çarpması sonucu ölmesi ya
da yaralanmasına, uçuĢ rotalarını değiĢtirmelerine veya habitatta değiĢimlere sebep
olmaktadır (Benner vd.1993). Türkiye, Avrupa ve Afrika arasındaki en önemli kuĢ göç yolları
üzerinde bulunmasından dolayı, göç yolları üzerindeki sahalar, önemli kuĢ alanı ya da sulak
alan yakınları iĢletme için tercih edilmemelidir (www.eea.europa.eu/help/infocentre/enquirie).
GüneĢ ıĢığının etkisiyle karalar üzerinde ve gündüz oluĢan sıcak hava akımlarını
(termaller) kullanan göçmen kuĢ türleri (Leylekler, kartallar, Ģahinler vb.), bu termallerin
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 5
içine girer ve hızla yükselerek fazla enerji tüketmeden süzülerek kilometrelerce göç ederler.
Afrika-Avrupa arasında ilkbahar ve sonbahar göçü, Türkiye üzerinden gerçekleĢir
(Kiziroğlu 2008). Bu göç dönemlerinde boğazlar (Boğaziçi ve Çanakkale) ve Arhavi Borçka (Artvin) ile Belen (Hatay) bölgeleri, Türkiye’deki en önemli geçiĢ noktalarıdır
(Erdoğan vd. 2003, 2008, Can 2004, Aslan vd. 2004, Kaçar vd. 2006, Karaardıç vd. 2008,
Karaardıç ve Erdoğan 2009, Kiziroğlu 2009).
Yukarıda da ifade edildiği gibi; rüzgâr enerjisi santrallerinin çevreye ve özellikle
kuĢlara olan etkileri üzerine pek çok araĢtırma gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu araĢtırmalar sonucunda,
rüzgâr türbinlerinin kuĢlar ve yaĢam alanları üzerinde bazı olası etkileri ortaya koyulmuĢtur.
Bunlar; Kolizyon, yani kuĢların türbinlere veya direklere çarpma riski; Türbinlerin tesis
edilmesi aĢamasında kısa süreli habitat kayıpları; ĠĢletme ve yönetim Ģekli nedeniyle uzun
süreli habitat kayıpları; Göç rotaları üzerinde bariyer oluĢturma; Ekolojik birliklerin kesintiye
uğraması, yani habitat parçalanmasıdır.
Türkiye,
Batı
Palearktik
bölgeden
güneye,
Afrika‟dan
ise
kuzeye
doğru
gerçekleĢmekte olan önemli kuĢ göç hareketlerinin birkaç ana güzergâhından birisinin
üzerinde yer almaktadır. Uluslar arası ölçekte önemli olan bu güzergâh ülkemiz coğrafyasına
girdiğinde değiĢik boyutlu dallanmalar yapmaktadır. Büyük sürüler oluĢturan ve çok sayıda
kuĢ türü tarafından kullanılan güzergâhlar “ana göç yolu” olarak tanımlanırken daha az
sayıda tür ve birey tarafından, çok düzenli olmasa da belli bir sıklıkta kullanılan rotalar ise
“tali göç yolları” olarak nitelenmektedir. Afrika ve Avrupa kıtalarının birbirine bağlayan ana
kuĢ göç yolları Türkiye‟de Ġstanbul Boğazı, Doğu Karadeniz Bölgesi ve Hatay gibi bir
“üçayak” meydana getiren baĢlıca bölgeler üzerinden geçerken “tali” olarak adlandırılan kuĢ
göç yolları ise çok daha geniĢ bir coğrafya üzerine yayılmıĢ durumdadır. Hemen hemen
Türkiye‟nin tamamına yakın kesiminde bu tanıma giren bir göç yoluna veya göç eden sürülere
sıkça rastlamak olasıdır (ġekil 1).
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 6
ġekil 1. Göç eden kuĢların ülkemiz üzerinde kullandıkları göç rotaları
Yukarıda ifade edilen iki tanıma ek olarak Türkiye üzerinden gerçekleĢen, özellikle
Bıldırcınlar (Coturnix coturnix) gibi küçük kanatlı göçmen formlar tarafından sergilenen ve
“Cephe Göçleri” Ģeklinde tanımlanan süreç yanında; bilinen göç dönemlerinden az da olsa
farklı tarihlerde gerçekleĢen hareketleri tanımlayan “göç kayması” gibi olguların varlığı
bilinmektedir. Bu durum ülkemiz hava sahası içerisinde ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde
yoğun olarak gerçekleĢen, kıĢ dönemlerinde de farklı nitelik kazanan geniĢ ölçekli bir göç
hareketinin temel bileĢenleridir.
Son zamanlarda Türkiye genelinde artan enerji talebine paralel olarak rüzgâr
enerjisinin kullanımı yönünde giderek artan bir eğilim ve uygulama söz konusudur.
Ülkemizde, rüzgârdan enerji elde edilmesi açısından oldukça büyük bir potansiyel
kullanılmak üzere beklemektedir. Bu temiz enerjiden olabildiğince istifade edilmesi Türkiye
gibi enerji kaynakları sınırlı ve dıĢarıya bağımlılığı yüksek bir ülke açısından büyük önem
taĢımaktadır. Bu açıdan bakıldığı zaman rüzgâr enerjisi türbinlerinin sonuna kadar
desteklenmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Fakat tüm bu argümanlara rağmen, çevresel
boyutta gözden kaçırılmaması gereken bazı önemli noktalar söz konusudur. Bunlardan belki
de en önemlisi rüzgâr enerjisi türbinleriyle aynı doğal kaynaktan yararlanan kuĢlara olası
risklerin göz ardı edilmemesidir.
Türkiye gibi sınırları içerisinde 500‟den fazla kuĢ türünün kaydedildiği; kuĢlar
açısından “önemli” olarak tanımlanan, ulusal ve uluslar arası ölçekte sulak alanlara sahip olan
ve “yoğun” olarak tanımlanabilecek göç hareketlerinin gerçekleĢtiği bir coğrafyada söz
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 7
konusu tesislerin yer seçiminden kurulum aĢamasına kadar olan süreçte bazı noktalara dikkat
edilmesi zorunluluğu söz konusudur. Öncelikle; yerli kuĢ türleri, kuĢlar açısından cazip
alanlar ile göç rotalarının göz önünde bulundurulması zorunluluğu vardır. Böylelikle hem
doğanın önemli bileĢenlerinden olan; hem tür sayıları hem de birey sayıları giderek azalmakta
olan kuĢlara zarar verilmesinin önüne geçilebilir. Ayrıca, büyük mali kaynaklar kullanılarak
tesis edilen rüzgâr enerjisi santrallerinden sorunsuz ve sürekli olarak yararlanılabilmesi
mümkün olabilecektir.
Bu bağlamda Afyon ili Dinar ilçesinde Olgu Enerji Yatırım Üretim ve Ticaret A.ġ.
tarafından, tesis edilmesi planlanan Dinar RES projesiyle ilgili olarak bu çalıĢma
gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu raporun hazırlanmasında 2004-2011 yılları arasında bölgede
tarafımızdan gerçekleĢtirilmiĢ olan çalıĢmalarda elde edilmiĢ olan verilerden istifade
edilmiĢtir. Ayrıca literatür kayıtları da değerlendirilmiĢtir. ÇalıĢmalar kapsamında öncelikle
türbinlerin yer alacağı alan üzerinden veya bu kesimlere yakın olan noktalar üzerinden geçen,
“ana” veya “tali” olarak nitelenen herhangi bir göç güzergâhının söz konusu olup olmadığı
incelenmiĢtir. Diğer taraftan, tesis edilmesi planlanan türbinlerin bölge için “yerli” veya alan
üzerinden veya yakın kesimlerden geçiĢ yapan “göçmen” veya “transit” kuĢ türleri üzerine
olası etkilerinin olup olmayacağı; böyle bir etkinin söz konusu olması durumunda ortadan
kaldırılmasına veya en aza indirilebilmesine yönelik olarak alınması gereken önlemler
değerlendirilmiĢtir.
2. RES Sahasının Tanımlaması
2.1. Sahanın Coğrafi Konumu
Kurulması planlanan Dinar Rüzgâr Enerji Santrali, Afyon ili, Dinar ilçesi sınırları
içerisinde olup Afyon L 24 d1, d2, d3 ve d4 paftaları üzerinde yer almaktadır. Santral
sahasının içinden Dinar-Afyon karayolu geçmekte ve sahayı ikiye bölmektedir (ġekil 2).
Alanın ekolojik ve topografik yapısı dikkate alınarak Dinar RES sahası iki ana bölge olarak
(Bölge I: Dinar-Afyon karayolunun kuzeyinde yer alan bölge; Bölge II:
Dinar-Afyon
karayolunun güneyinde yer alan ve Karakuyu Sazlıklarının hemen yakınında yer alan bölge)
ele alınmıĢtır. Türbinlerin inĢa edileceği Bölge I ve II: batıda Kızıllı Köyü ve Cerit Yaylası ile
doğuda Keklicek ve Muratlı Köyü arasında, kuzey-güney yönünde uzanan sırt üzerindeki
tepelerdir. Bu saha, Saklıkoyak Tepe, Karakoyunarkaçı Tepe (1511m), Gölalan Tepe, Yanyol
Tepe (1621 m), Gökbakan Tepe, Ġncebel Tepe, Karakuz Tepe, Gölalan Tepe, Çat Tepe,
AlacagöltaĢı Tepe (1135 m), Kaleyıkığı Tepe (1199m), Büyükgözlek Tepe, Kocagöl Mevkii,
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 8
Gölyolu Tepe ve SarıtaĢ Tepe (1520 m)‟nin yer aldığı tepe ve mevkileri içine almaktadır
(ġekil 3, 4, 5 ve 6).
ġekil 2. Dinar Rüzgâr Enerji Santralinin kurulacağı bölge
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 9
.
.
.
. .
.
.
.
ġekil 3. Dinar RES kapsamında inĢa edilecek türbinlerin yerlerini gösterir topografya haritası
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 10
Dinar RES sahası Bölge I
ġekil 4. Dinar RES sahasına ait I. Bölgenin panoramik görüntüsü
Dinar RES sahası Bölge II
Karakuyu Sazlıkları
ġekil 5. Dinar RES sahasına ait II. Bölgenin panoramik görüntüsü
Dinar RES‟in kurulacağı saha, deniz seviyesinden 1135–1685 metre yükseltiler
arasında yer almaktadır. Sahanın büyük bir bölümü Orman Genel Müdürlüğü (OGM) ve T.C.
Hazine mülkiyetinde, bazı bölümler ise özel mülkiyette yer almaktadır. Santralin kurulacağı
saha, homojen bir yapı özelliği göstermektedir (ġekil 6).
I. BÖLGE
II. BÖLGE
ġekil 6. RES sahasının uydu görüntüsü (Fizibilite Raporu 2010)
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 11
2.2. RES Bünyesinde Kurulacak Türbinlerin Özellikleri ve Arazide YerleĢimi
RES sahasında, santralinin kurulacağı alanın büyüklüğü, rüzgâr parametreleri,
minimum çevre etkisi vb. gibi özellikler göz önüne alınarak Gamesa G97–2000 kW model
türbin kullanılması öngörülmüĢtür. Proje kapsamında 50 MW kapasitede enerji üretecek 25
adet Gamesa G97–2000 kW model türbin inĢa edilecektir. Bu tercihin, türbin temini veya
kredi temini aĢamalarından her birinde değiĢtirilebileceği de belirtilmektedir (Fizibilite
Raporu 2010).
Proje kapsamında tesis edilecek türbinlerin rotor çapı 97 m, rotor tarama alanı 7.390
m², kule yüksekliği ise 78 m olacaktır (Çizelge 1)
Çizelge 1. Tesis edilecek türbinlerin teknik özellikleri
Üretici firma
Gamesa
Model
97
Birim kapasite
2000 kW
Rotor çapı
97 m
Rotor tarama alanı
7.390 m²
Kule yüksekliği
78 m
Rüzgâr sınıfı
III-A
RES sahası kapsamında inĢa edilecek 25 adet türbin, genel olarak kuzey- güney
doğrultusunda ve yaklaĢık olarak 24 km uzunluğundaki bir hat üzerinde 3 grup halinde yer
alması planlanmaktadır. Türbinlerin 10 adeti güney-batı ve kuzey yönünde ve bir yay
Ģeklinde, 7 adeti güney-kuzey ve batı yönünde, 8 adeti ise güney-kuzey doğrultusunda inĢa
edilecektir.
2.3. Sahanın Yaban Hayatı Kaynakları
Rüzgâr enerji santralinin kurulacağı saha,
860–900 m yükseltide bulunan Dinar
Ovası‟nın üzerinde, 1135–1685 m yükseltiler arasında yer almaktadır. Saha genel olarak ağaç
sınırının üzerinde, bozuk ardıç ormanların sona erdiği Alpin Zon‟da bulunmaktadır. Arazi
Alpin Zon‟a özgü tek yıllık ve çok yıllık otsu bitkiler nedeniyle step özelliği göstermektedir.
Ayrıca sahanın yakın çevresinde, Cerit Yaylası bulunmakta olup, çevre köylerin küçük ve
büyük baĢ hayvanlarını buralarda otlattıkları gözlenmiĢtir (ġekil 7).
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 12
ġekil 7. RES sahası II. Bölgede otlatılan keçiler
Bir bölgenin floral ve faunal yapısı çevresel faktörlerin etkisi altında Ģekillenir, sürekli
ve düzenli olarak değiĢir. Bu durum akıcı bir dinamiği ve bunun en önemli parçası olan vahĢi
yaĢamı sürdürmeyi zorunlu kılar. Bu da yaban hayatı ekolojisini anlamakla mümkündür.
2.3.1.Bitki örtüsü
Dinar RES kurulacağı saha içinde yer alan I.Bölge, Alpin zonda bulunmakta olup tek
ve çok yıllık otsu bitkilerle kaplıdır. Saha da münferit olarak bodur ve dikenli ardıç, kermes
meĢesi, karamık, ahlat, yabani erik ve badem gibi ağaççık ve çalı formunda bitkiler ile
peygamber çiçeği, gelincik, yabani yulaf, sinir otu, köygöçüren ve sığır kuyruğu, II Bölgenin
yakınında olan Karakuyu Sazlığı ise kamıĢ ve sazlarla kaplı olup, RES sahası ve yakın
çevresinde bodur ardıç, kermes meĢesi, ahlat, söğüt, gibi bitkiler bulunmaktadır. Karakuyu
Sulak Alan Yönetim Planı kapsamında yapılan floristik çalıĢmalar kapsamında saha da 80
familyaya ait 285 cins ve 387 tür ve tür altı takson tespit edilmiĢtir. Tespit edilen bu
bitkilerden 29 adeti endemik olup bunların IUCN kriterlerine göre 25‟i LC, 3 adeti CR, 1
adeti ise EN statüsündedir (Karakuyu Sazlıkları Sulak Alan Yönetim Planı 2011-2015).
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 13
2.3.2. Amfibi ve sürüngenler
Türkiye‟de yayılıĢ gösteren yaklaĢık 165 kurbağa ve sürüngen türünün 22‟si Dinar
RES sahasında bulunmaktadır. Bu türlerden 5‟i kurbağa, 3‟ü kaplumbağa, 6‟sı kertenkele, 8‟i
de yılanlara aittir. Sürüngenlerden tosbağa (Testudo graeca) IUCN listesinde “zarar görebilir”
kategorisinde, benekli kaplumbağa ve sarı yılan „yakın zamanda tehdit altına girebilir”
kategorisinde yer almaktadır. Kurbağaların tamamı ve kertenkelelerin 4‟ü, yılanlarında 5‟i
IUCN nin “düĢük risk/tehdit altına girebilir” kategorisinde yer almaktadır. Bu türler ve
statüleri Çizelge 2‟de, bazılarına ait fotoğraflar ġekil 8, 9 ve 10‟de verilmiĢtir. Türbinlerin
kurulacağı alanlar incelendiğinde, açık ve çıplak alanlara tesis edileceği görülmektedir. Bu
alanların biyolojik çeĢitlilik bakımından fakir olduğu da düĢünüldüğünde, projenin özellikle
inĢaat aĢamasında amfibi ve sürüngenler açısından çok önemli bir etki yapmayacağı
söylenebilir.
Çizelge 2. Dinar RES sahası ve yakın çevresinde bulunan kurbağa ve sürüngen türleri ile
statüleri
Türlerin Türkçe ve bilimsel isimleri
KURBAĞALAR
Pürtüklü Semender
Gece Kurbağası
Siğilli Kurbağa
Ağaç Kurbağası
Ova Kurbağası
SÜRÜNGENLER
Çizgili Kaplumbağa
Benekli Kaplumbağa
Tosbağa
Dikenli Keler
Yarım Parmaklı Keler
Toros Kertenkelesi
Tarla Kertenkelesi
Ġnce kertenkele
Ġri yeĢil kertenkele
Uysal Yılan
Yarı Sucul Yılan
Kedi Gözlü Yılan
Kör Yılan
Sarı yılan
Ev yılanı
ÇukurbaĢlı yılan
Sikkeli yılan
IUCN
Tehlike Durumu
BERN
CITES
EK2
EK3
HABĠTAT
Triturus karelinii
Pseudopidalea viridis
Bufo bufo
Hyla arborea
Pelophylax ridibundus
LC
LC
LC
LC
LC
X
X
-
X
X
X
-
S
OM
M
OM
S
Mauremys rivulata
Emys orbicularis
Testudo graeca
Laudakia stellio
Hemidactylus turcicus
Anatololacerta danfordi
Ophisops elegans
Ablepharus kitaibelii
Lacerta trilineata
Eirenis modestus
Natrix natrix
Telescopus fallax
Typhlops vermicularis
Elaphe quatuorlineata
Zamenis situla
Malpolon monspessulanus
Hemorrhois nummifer
NT
VU
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
NT
LC
LC
-
X
X
X
X
X
X
-
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
-
S
S
HY
HY
TM
OMT
TM
OM
OM
OM
S
OM
OM
OM
OM
OM
OM
KISALTMALAR: O:Orman M:Maki, OM: Orman ve maki, OMT: Orman, maki ve tarım arazileri, TM: Tarım arazileri ve
maki, KU: Kumul, S: Su ve suya yakın yerler, HY: Her yerde
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 14
ġekil 8. Dinar RES sahası yakınında yer alan Karakuyu Sazlığı‟nda bulunan ova kurbağası
(Pelophylax ridibundus)
ġekil 9. Dinar RES sahasında bulunan tosbağa (Testudo graeca)
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 15
ġekil 10. RES sahasında yakınında yer alan Karakuyu Sazlığı ve kanallarda bulunan yarı
sucul yılan (Natrix natrix)
2.3.3. Memeliler
Ülkemizde 170 civarında memeli türü yaĢamakta olup, bunlardan 40 tanesi Dinar RES
sahası ve yakın çevresinde yayılıĢ göstermektedir. Sahada memelilerden vaĢak (Lynx lynx),
kurt (Canis lupus), tilki (Vulpes vulpes), çakal (Canis aureus), tavĢan (Lepus europaeus),
yaban domuzu (Sus scrofa) en dikkat çeken türlerdendir (Çizelge 3). Bunların dıĢında yapılan
arazi çalıĢmaları esnasında sincap, kirpi, porsuk, ağaç ve kaya sansarı ile tavĢanının yaĢadığı
da tespit edilmiĢtir. Saha ve yakın çevresinde memeli türlerin yaĢadığı iz, dıĢkı ve bizzat
gözlemlerin yanında çevre halkı ile yapılan görüĢmelerden de anlaĢılmıĢtır. RES sahasında en
sık rastlanılan memelilerden olan ve yırtıcı kuĢların önemli bir besin kaynağı konumundaki
tarla faresi örneğini ve yuva alanını gösteren fotoğraflar ġekil 11‟de verilmiĢtir.
Sahada ve yakın çevresindeki memeli türlerinden nesli tükenmekte olan vaĢak, kaya
sansarı, kurt, çakal, tilki ve saz kedisinin Türkiye'nin de taraf olduğu CITES = Nesli
Tehlikede Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticareti'ne iliĢkin sözleĢmeye
göre avlanmaları, öldürülmeleri, iç ve dıĢ ticareti kesinlikle yasaktır. Bu durum cezai
müeyyidelerle güvence altına alınmıĢtır. Ayrıca, IUCN Kırmızı Listesi‟ne göre bu bölgede
yaĢayan memelilerden; 36‟sı (LC): Asgari endiĢe altındaki türler kategorilerinde, 2‟si (NT):
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 16
Yakın zamanda tehlike altına girebilir, 1‟i (VU): Hassas- zarar görebilir kategorilerinde yer
alırken, 1 türün durumu belli değildir (DD) (Tablo 4). Diğer taraftan, bu türlerden 11 tanesi
BERN SözleĢmesi listelerinde Ek II‟de, 13 tanesi de Ek III‟de yer almaktadır.
Türbinlerin ve iletim hatlarının kurulacağı alanlar değerlendirildiğinde; memelilerin
beslenme ve barınma habitatlarından çok uzakta, çoğunluğu alpin zon üzerinde yer
almaktadır. Bu alanlarda en yaygın memeli türleri olarak göze çarpan tarla faresi, gelengi ve
körfare tam toprak temaslı subterran türler olup, kurulacak olan tesislerin kule ve rotor
alanlarından olumsuz etkilenmeleri söz konusu değildir. Bu türler ekolojik toleransı ve üreme
potansiyeli yüksek, buna bağlı olarak ta populasyon yoğunlukları fazla olan türlerdir. ĠnĢaat
aĢamasında bu türlerin az da olsa etkilenme olasılığı bulunmasına rağmen bu etkinin çok
kolaylıkla tolere edilebileceği düĢünülmektedir. Bilindiği üzere; RES sahalarında en fazla
etkilenen memeli türleri yarasalardır. Zira yurt içi ve yurt dıĢında kurulmuĢ olan RES
türbinleri rotor alanı yakınlarında barotravma nedeniyle ölümlerin gerçekleĢtiği bilinmektedir.
Ancak Dinar RES türbinlerinin kurulacağı alanlardan I. Bölgede ve yakın çevrelerinde
yarasaların barınabileceği mağara vb. ortamların bulunmaması nedeniyle herhangi bir
olumsuz durum yaĢanması beklenmemektedir. Diğer taraftan, RES sahası içerisinde yer alan
II. Bölge Karakuyu Sazlığı ve yerleĢim yerlerine çok yakın olup, yarasa aktivitelerinin yoğun
olduğu alanlardır. Özellikle yaz döneminde bu türlerin türbinlerden etkilenip etkilenmediği
izleme çalıĢmalarıyla ortaya konabilecektir.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 17
Çizelge 3. Dinar RES sahası içerisinde ve yakın çevrede tespit edilen memeli hayvan
(Mammalia) türleri ve koruma statüleri
Türlerin Türkçe ve bilimsel isimleri
MEMELĠLER
Kirpi
Su Sıçanı
Sivri Burunlu Bataklık Faresi
Kır Sivri Faresi
Bahçe Sivri Faresi
Cüce Sivri Fare
Avrupa Köstebeği
Nalburunlu Yarasa
Büyük Nalburunlu Yarasa
Küçük Nalburunlu Yarasa
Nalburunlu Yarasa
Akdeniz Nalburunlu Yarasası
Fare Kulaklı Büyük Yarasa
Fare Kulaklı Küçük Yarasa
Akdeniz GeniĢ Kanatlı Yarasası
Küçük Yarasa
Mısır Yarasası
Gelengi
Yabani TavĢan
Anadolu Sincabı
Cüce Avurtlak
Ev Faresi
Ev Sıçanı
Göçmen Fare
Kayalık Faresi
Orman Faresi
Tarla Faresi
Su Sıçanı
Körfare
Ağaç Yediuyuru
Kızıl Tilki
Gelincik
Ağaç Sansarı
Kaya sansarı
Porsuk
Kurt
Çakal
Saz kedisi
VaĢak
Yaban domuzu
Erinaceus concolor
Arvicola terrestris
Neomys anomalus
Crocidura leucodon
Crocidura suaveolens
Suncus etruscus
Talpa europaea
Rhinolophus blasii
Rhinolophus ferrumequinum
Rhinolophus hipposideros
Rhinolophus mehelyi
Rhinolophus euryale
Myotis myotis
Myotis blythii
Eptesicus bottae
Pipistrellus pipistrellus
Rousettus aegyptiacus
Spermophilus xanthophrymnus
Lepus europaeus
Sciurus anomalus
Cricetulus migratorius
Mus musculus
Rattus rattus
Rattus norvegicus
Apodemus mystacinus
Apodemus sylvaticus
Microtus guentheri
Arvicola terrestris
Spalax nehringi
Dryomys nitedula
Vulpes vulpes
Mustela nivalis
Martes martes
Martes foina
Meles meles
Canis lupus
Canis aureus
Felis chaus
Lynx lynx
Sus scrofa
Tehlike Durumu
B
E
I
R
U
N
C
N
EK EK
2
3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
NT
LC
LC
VU
NT
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
DD
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
-
C
I
T
E
S
H
A
B
Ġ
T
A
T
X
X
X
X
X
-
O, M
B, M
B
O, M
O, M
B
T, M
O, M
O, M
O, M
O, M
O, M
O, M
O,M
O
O,M
O,M
O, M
O, M
O
M
KH
KH
KH
KH
O, M
T
B
KH
M
O, M
O, M
O
KA
O, M
O, M
O, M
B
O, M
O,M
KISALTMALAR: B: Sazlık-Bataklık, O:Orman M:Maki, T: Tarım arazileri, KH: Karasal Habitatların Tamamı, KA:
Kayalık Alanlar
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 18
ġekil 11. Havzada yoğun olarak bulunan tarla faresi (Microtus guentheri) ve yuva giriĢ deliği
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 19
2.3.4.KuĢlar
Türkiye üç kıtanın ortasında köprü vazifesi gören bir kara parçasıdır. Dolayısıyla
kıtalararası geçiĢlerde sadece kuĢlar için değil diğer birçok canlı türü için de önem arz
etmektedir. Anadolu‟nun iklimsel ve topoğrafik yapısı da canlı çeĢitliliğinin artıĢında en
önemli etkenlerdendir. Türkiye güney- kuzey ve kuzey-güney göç hattının üzerindedir. KuĢlar
Anadolu‟dan Afrika‟ya veya Afrika‟dan Anadolu‟ya iki yol üzerinden geçiĢ yapmaktadır. Bu
geçiĢler genel olarak Kıbrıs ve Hatay üzerinden gerçekleĢir. Anadolu‟ya Kıbrıs ve Hatay
üzerinden giriĢ yapan kuĢlar daha sonra ilk olarak Akdeniz kıyı bandındaki sulak alanları ve
Toroslar‟ ın geçiĢ noktalarını kullanarak, göller bölgesi üzerinden Avrupa ve Rusya‟ya
boğazlar ve Doğu Karadeniz ana göç yollarını kullanarak geçiĢ yapmaktadırlar. Sonbahar göç
döneminde ise bu güzergâhın tersi durum söz konusudur (ġekil 12).
ġekil 12. Türkiye‟nin önemli göç yolları. Boğazlar ve Kafkaslardan gelen Yırtıcı KuĢ ve
Leylek gibi türler Hatay ve Kıbrıs üzerinden göçlerine devam ederler (literatürlerden
derlenerek oluĢturulmuĢtur).
Yukarıda değinilen özellikler nedeniyle; Türkiye sahip olduğu 502 tür ile kuĢ türü
sayısı bakımından diğer birçok ülkeye oranla oldukça iyi bir konumdadır (Kiziroğlu 2009).
Batı Anadolu‟daki sulak alanlar, milli parklar ve yaban hayatı geliĢtirme sahaları her iki göç
yolunda da uzun mesafeler kat eden kuĢlar için dinlenme, beslenme ve üremeleri bakımından
son derece önemli konaklama alanlarıdır. Göç döneminin haricinde, özellikle sert geçen kıĢ
koĢullarında iç bölgelerde yeterince besin bulamayan kuĢ türleri de bu tip alanları yoğunlukla
kullanmaktadır (Erdoğan vd 2002, Aslan vd 2004).
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 20
Türkiye‟de göçmen kuĢ türleri ile ilgili çalıĢmalar 20. yy‟da çoğunlukla yabancı
araĢtırmacılar tarafından yapılmıĢtır. Ancak, dünyada göç ile ilgili çalıĢmalarda kullanılan ve
en yaygın olan kuĢ halkalama yöntemi, bu süreçte az sayıda ve düzensiz olarak
gerçekleĢtirilmiĢtir. Akdeniz Üniversitesi tarafından 2002 yılında baĢlatılan Titreyengöl KuĢ
Halkalama ÇalıĢması ile ülkemizde düzenli çalıĢmalar baĢlamıĢtır. Ülkemizde 1980 yılına
kadar çoğunluğu yabancılar tarafından yapılan düzensiz çalıĢmalarda yaklaĢık 17.000 kuĢ
halkalanmıĢken, Akdeniz Üniversitesi tarafından Titreyengöl KuĢ Halkalama ÇalıĢması
kapsamında 2002-2007 yıllarında 121 türden 55.411 bireye halka takılmıĢ ve bunların 18
Avrupa ülkesinde tekrar yakalandıkları tespit edilmiĢtir (Erdoğan vd. 2008). Bu verilerde
göstermektedir ki; Ġlkbahar göçünde Akdeniz bariyerini geçen ötücü kuĢ türleri Antalya
kıyılarında kısa bir konaklama ve geçiĢ yaparak, göller bölgesine ve oradan da Avrupa
ülkelerine ulaĢmaktadır. Sonbahar göçünde ise aynı yolu tersine bir rota izleyerek kat
etmektedirler (ġekil 13).
ġekil 13. Titreyengöl KuĢ Halkalama ÇalıĢması‟nda elde edilen geribildirim verileri.
Özellikle Orta ve Doğu Avrupa populasyonları göç rotaları Batı Anadolu üzerinden
geçmektedir (Erdoğan vd. 2008).
Dinar RES sahasının yakın çevresi kuĢlar açısından önemli yaĢam alanlarına sahiptir.
Alanın doğal koĢullarından kaynaklanan ekosistem zenginliği, biyolojik çeĢitliliğine, özellikle
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 21
de kuĢ çeĢitliğine yansımıĢtır. Bölgede birbiri ile düzenli bir etkileĢim bütünlüğü içinde farklı
yaĢam alanları (Bozuk ardıç ve kermes meĢesi birlikleri, kayalık vadiler, açık alanlar,
yerleĢim alanları, sulak alanlar, alpin sahalar vb.) dikkat çekmektedir. ÇalıĢma alanındaki
kuĢların çoğu görsel yolla, gözle görülemeyen az bir bölümü de çıkardıkları özel sesleri ve
ötüĢ Ģekilleri dinlenerek tanınıp isimlendirilmiĢtir. Bu anlamda kuĢ türlerinin tespiti için,
havza bazında bölge değerlendirilmiĢ, dürbün (Nikon 8x40 ve 8x36) ve teleobjektifli fotoğraf
makinesi (Nikon 8800) kullanılarak kuĢ türleri belirlenmeye çalıĢılmıĢtır.
KuĢ Türleri ve Statüleri:
Bu çalıĢmalarda Dinar RES sahası ve yakın çevresinde 2011 Haziran ayı boyunca
yapılan arazideki gözlemlerimiz ile geçmiĢ dönemlerde farklı nedenlerle yürütülen gözlem ve
araĢtırmalarda elde edilen bilimsel verilerden de yararlanılmıĢtır. Saha gözlemlerini
destekleyici olarak proje alanı içerisinde yaĢayan yöre sakinleri ile yüz yüze görüĢmeler
yapılmıĢ,
kapsamlı literatür taramaları da gerçekleĢtirilmiĢtir. Gözlem, inceleme ve
değerlendirme çalıĢmaları sonuçlarına göre, araĢtırma alanı ve yakın çevresinde 195 kuĢ türü
saptanmıĢtır. Bu türlerden 66‟sı yerli (Y), 53‟ü yaz ziyaretçisi (YZ), 38‟i kıĢ ziyaretçisi (KZ)
ve 38‟i de transit göçer (T)‟dir (Çizelge 4). Bu türlerin tamamı tarafımızdan gözlemlenmiĢ
olup, bunlardan 77‟si 2011 haziran ayında yapılan arazi çalıĢmaları esnasında gözlenmiĢtir.
Diğer taraftan Dinar RES sahasının güney-güneydoğusunda yer alan Karakuyu Sazlıkları ile
kuzeybatısında yer alan IĢıklı ve Gökgöl Bataklığı su kuĢları açısından; RES sahasının
kuzeydoğusunda yer alan Akdağ YHGS yırtıcı kuĢlar açısından zengindir. Bölgede yapılan
bir baĢka çalıĢma kapsamında Karakuyu Sazlığı‟nda 107 türün varlığı tespit edilmiĢtir
(Karakuyu Sazlıkları Sulak Alan Yönetim Planı, 2011-2015). RES Sahası ve yakın
çevresindeki kuĢ türlerinin bilimsel ve Türkçe isimleri, ulusal ve uluslar arası koruma statüleri
ile sahadaki biyolojik statüleri (Yerli, göçmen vb) değerlendirmiĢ ve sonuçları Çizelge 2‟de
verilmiĢtir.
Arazide tespit edilen her bir kuĢ türü; Kiziroğlu (2008)‟na göre Türkiye KuĢları Red
Data Book (RDB- Kırmızı Liste)- Uluslar arası Doğal Hayatı ve Doğal Kaynakları Koruma
Birliği (IUCN)- Birdlife International (BIE) Kriterleri, Bern sözleĢmesi(BERN) ve Merkez
Av Komisyonu Kararına (MAK) göre değerlendirilerek Çizelge 4‟de verilmiĢtir.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 22
Çizelge 4. Dinar RES sahası ve yakın çevresinde gözlenen kuĢ türleri ve statüleri
Haziran ayında gözlenenler)
Bilimsel Adı
1
2
3
Tachybaptus ruficollis 
Podiceps cristatus
Podiceps grisegena
4
Podiceps nigricollis
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
Pelecanus onocrotalus
Botaurus stellaris
Ixobrychus minutus
Nycticorax nycticorax
Ardeola ralloides
Bubulcus ibis
Egretta garzetta
Ardea alba
Ardea cinerea
Ardea purpurea
Ciconia nigra
Ciconia ciconia
Plegadis falcinellus
Platalea leucorodia
Phonicopterus ruber
Anser albifrons
Anser anser
Tadorna ferruginea
Tadorna tadorna
Anas penelope
Anas strepera
Anas crecca
Anas platyrhynchos
Anas acuta
Anas querquedula
Anas clypeata
Netta rufina
Aythya ferina
Aythya nyroca
Aythya fuligula
Milvus migrans
Milvus milvus
Haliaeetus albicilla
Gypaetus barbatus
Neophron percnopterus
Gyps fulvus
Aegypius monachus
Circaetus gallicus
Circus aeruginosus
Circus cyaneus
Circus macrourus
Circus pygargus
Accipiter gentilis
Accipiter nisus
Buteo buteo
Buteo rufinus
Türkçe Adı
Küçük batağan
Tepeli batağan
Kızıl boyunlu
batağan
Karaboyunlu
batağan
Ak pelikan
Balaban
Küçük balaban
Gece balıkçılı
Alaca balıkçıl
Öküz balıkçılı
Küçük akbalıkçıl
Büyük akbalıkçıl
Gri balıkçıl
Erguvani balıkçıl
Kara leylek
Ak leylek
Çeltikçi
KaĢıkçı
Flamingo
Sakarca
Boz kaz
Angıt
Suna
Fiyu
Boz ördek
Çamurcun
YeĢilbaĢ
Kılkuyruk
Çıkrıkçın
KaĢıkgaga
Macar ördeği
ElmabaĢ pakta
PasbaĢ patka
Tepeli patka
Karaçaylak
Kızılçaylak
Akkuyruklu kartal
Sakallı akbaba
Küçük akbaba
Kızıl akbaba
Kara akbaba
Yılan kartalı
Saz delicesi
Gökçe delice
Bozkır delicesi
Çayır delicesi
Çakır kuĢu
Atmaca
ġahin
Kızıl Ģahin
Dinar RES Ornitoloji Raporu
RDB
IUCN
Statü
A.3.1
A.5
A.3
LC
LC
LC
V
V
V
Bern
Söz.
Ek II
Ek III
Ek II
A.4
LC
V
Ek II
KZ
Ek liste I
A.3
A.2
A.2
A.3.1
A.3
A.2
A.3.1
A.3
A.3.1
A.2
A.3
A.3.1
A.3.1
A.3
A.3.1
B.5
A.4
A.4
A.3.1
A.5
A.4
A.5
A.5
A.5
A.4
A.4
A.5
A.5
A.3
A.5
A.3
A.1.2
A.1.2
A.1.2
A.3
A.2
A.2
A.4
A.3
A.1.2
A.1.2
A.1.2
A.1.2
A.3
A.3
A.3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
VU
LC
NT
LC
LC
NT
LC
LC
EN
LC
NT
LC
LC
LC
NT
LC
LC
LC
LC
LC
III
III
III
III
III
V
V
V
V
III
II
II
III
II
III
V
V
III
V
V
III
V
IV
III
III
III
IV
II
I
III
III
II
I
III
III
IV
I
III
IV
III
I
IV
IV
IV
IV
III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
T
Y
YZ
YZ
YZ
T
T
Y
Y
YZ
T
YZ
T
T
T
KZ
KZ
YZ
KZ
KZ
Y
Y
Y
KZ
T
KZ
KZ
KZ
Y
KZ
T
T
Y
Y
YZ
Y
Y
YZ
Y
KZ
T
T
Y
Y
Y
Y
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
BIE
( : 2011
MAK
Y
KZ
KZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
[email protected]
Sayfa 23
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
Aquila chrysaetos
Hieraaetus pennatus
Hieraaetus fasciatus
Pandion haliaetus
Falco naumanni
Falco tinnuculus
Falco vespertinus
Falco columbarius
Falco subbuteo
Falco biarmicus
Falco cherrug
Falco peregrinus
Alectoris chukar
Coturnix coturnix
Rallus aquaticus
Porzana porzana
Porzana parva
Porzana pusilla
Crex crex
Gallinula chloropus
Fulica atra
Grus grus
Himantopus himantopus
Charadrius dubius
Charadrius hiaticula
Charadrius alexandrinus
Vanellus spinosus
Vanellus vanellus
Calidris minuta
Limicola falcinellus
Gallinago gallinago
Scolopax rusticola
Limosa limosa
83
Numenius arquata
84
Tringa erythropus
85
86
87
88
89
90
91
Tringa totanus
Tringa ochropus
Larus melanocephalus
Larus minutus
Larus ridibundus
Larus cachinnans
Sterna hirundo
92
Sterna paradisaea
93
Sterna albifrons
94
95
96
97
98
99
100
Chlidonias hybridus
Chlidonias niger
Columba livia
Columba palumbus
Streptopelia decaocta
Streptopelia turtur
Kaya kartalı
Küçük kartal
TavĢancıl
Balık kartalı
Küçük kerkenez
Kerkenez
Aladoğan
Bozdoğan
Delice doğan
Bıyıklı doğan
Uludoğan
Gökdoğan
Kınalı keklik
Bıldırcın
Su kılavuzu
Benekli suyelvesi
Bataklık suyelvesi
Küçük suyelvesi
Bıldırcın kılavuzu
Su tavuğu
Sakarmeke
Turna
Uzun bacak
Halkalı küçük
cılıbıt
Halkalı cılıbıt
Akça cılıbıt
Mahmuzlu kız kuĢu
Kız kuĢu
Küçük kumkuĢu
GeniĢgagalı
balçıkkuĢu
Suçulluğu
Çulluk
Karakuyruklu
suçulluğu
Büyük kervan
çulluğu
Pas renkli
kızılbacak
Kızılbacak
Orman kızılbacağı
Cüce martı
Gülen martı
Ġnce gaga martı
GümüĢ martı
Sahil deniz
kırlangıcı
Akalınlı deniz
lırlangıcı
Akbıyıklı deniz
kırlangıcı
Bıyıklı sumru
Kara sumru
Kaya güvercini
Tahtalı güvercin
Kumru
Üveyik
Dinar RES Ornitoloji Raporu
A.1.2
A.3
A.1.2
A.1.2
A.2
A.2
B.3
B.1.2
A.3.1
A.2
A.1.2
A.1.2
A.2
A.3
A.3
A.2
A.1.2
A.1.2
A.1.2
A.3.1
A.5
A.3
A.3
A.3
LC
LC
LC
LC
VU
LC
NT
LC
LC
LC
EN
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
NT
LC
LC
LC
LC
LC
III
III
III
I
I
III
III
IV
IV
III
I
IV
III
III
IV
IV
IV
III
I
IV
IV
II
IV
IV
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Y
T
Y
T
YZ
Y
T
KZ
YZ
Y
KZ
Y
Y
YZ
Y
T
T
T
T
Y
Y
T
YZ
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste III
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
B.3
A.4
A.3
A.5
B.5
B.3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
IV
III
III
II
IV
III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek II
Ek II
T
YZ
YZ
KZ
KZ
T
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
B.3.1
B.3
B.4
LC
LC
NT
III
III
II
Ek III
Ek III
Ek III
KZ
KZ
KZ
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste II
B.3
LC
II
Ek III
KZ
Ek liste II
B.4
LC
III
Ek III
KZ
Ek liste II
A.4
B.2
A.3.1
B.3
A.5
A.4
A.3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
II
IV
IV
III
IV
II
IV
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek II
Y
KZ
T
KZ
KZ
KZ
T
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste I
B.4
LC
IV
Ek II
T
Ek liste I
A.3.1
LC
III
Ek II
YZ
Ek liste I
A.4
A.3
A.5
A.4
A.5
A.3.1
LC
LC
LC
LC
LC
LC
III
III
IV
IV
IV
III
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
T
T
Y
KZ
Y
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste III
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 24
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
Cuculus canorus
Tyto alba
Otus scops
Athene noctua
Asio otus 
Asio flammeus
Caprimulgus europaeus
Apus apus
Apus melba
Merops apiaster
Upupa epops
Dendrocopus major
Dendrocopus syriacus
Melanocorypha calandra
Melanocorypha
bimaculata
Calandrella
brachydactyla
Galerida cristata
Lullula arborea
Alauda arvensis
Eremophila alpestris
Hirundo rupestris
Hirundo rustica
Hirundo daurica
Delichon urbicum
Anthus campestris
Anthus trivialis
Anthus spinoletta
Motacilla flava
Motacilla cinerea
Motacilla alba
Erithacus rubecula
Luscinia megarhynchos
Luscinia svecica
Irania gutturalis
Phoenicurus ochruros
Phoenicurus phoenicurus
Saxicola rubetra
Saxicola torquata
Oenanthe isabellina
Oenanthe oenanthe
Oenanthe hispanica
Oenanthe finschii
Monticola saxatilis
Monticola solitarius
Turdus merula
Turdus pilaris
Turdus philomelos
Turdus viscivorus
Cettia cetti
Locustella luscinioides
Acrocephalus
schoenobaenus
Guguk kuĢu
Peçeli baykuĢ
Ġshak kuĢu
Kukumav
Kulaklı orman
baykuĢu
Bataklık baykuĢu
Çobanaldatan
Ebabil
Akkarınlı ebabil
ArıkuĢu
Ġbibik
Orman ağaçkakanı
Alaca ağaçkakan
Boğmaklı tarla kuĢu
Küçük boğmaklı
tarla kuĢu
Bozkır toygarı
A.2
A.1.2
A.2
A.2
A.2
LC
LC
LC
LC
LC
IV
III
II
III
IV
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
YZ
Y
YZ
Y
Y
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.1.2
A.1.2
A.3.1
A.3.1
A.3.1
A.2
A.3
A.2
A.5
A.3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
III
II
IV
IV
III
III
IV
IV
III
IV
Ek II
Ek II
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Y
YZ
YZ
YZ
YZ
YZ
Y
Y
Y
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.3
LC
III
Ek II
YZ
Ek liste I
Tepeli toygar
Orman toygarı
TarlakuĢu
Kulaklı tarlakuĢu
Kaya kırlangıcı
Kır kırlangıcı
Kızıl kırlangıç
Ev kırlangıcı
Kır incirkuĢu
Ağaç incirkuĢu
Dağ incirkuĢu
Sarı kuyruksallayan
Dağ
kuyruksallayanı
Akkuyruksallayan
Kızılgerdan
Bülbül
Mavigerdan
Akgerdan
Karakızılkuyruk
Kızılkuyruk
Çayır taĢkuĢu
Karagerdanlı
taĢkuĢu
Boz kuyrukkakan
Kuyrukkakan
Karakulaklı
kuyrukkakan
Kara kuyrukkakanı
TaĢkızılı
Gökçeardıç
Karatavuk
Ardıç
ġarkıcı ardıç
Ökseotu ardıcı
KamıĢ bülbülü
Bataklık kamıĢçını
Kındıra kamıĢçını
A.3
A.3
A.4
A.3.1
A.5
A.5
A.3
A.3
A.2
A.3
A.3
A.3.1
A.2
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
III
II
III
IV
IV
III
IV
III
III
IV
IV
IV
IV
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Y
Y
KZ
Y
YZ
YZ
YZ
YZ
YZ
T
Y
YZ
KZ
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.3.1
A.3
A.2
A.2
A.1.2
A.2
A.3
A.3
A.3
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
IV
IV
IV
IV
IV
IV
II
IV
IV
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Y
KZ
YZ
T
YZ
KZ
T
T
KZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.3
A.3
A.2
LC
LC
LC
IV
III
II
Ek II
Ek II
Ek II
YZ
YZ
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.1.2
A.1.2
A.1.2
A.3
B.2
A.2
A.2
A.2
A.2
A.2
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
IV
III
III
IV
IV
IV
IV
IV
IV
IV
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek II
Ek II
YZ
YZ
Y
Y
KZ
KZ
Y
Y
YZ
T
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 25
Acrocephalus palustris
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
Acrocephalus scirpaceus
Acrocephalus
arundinaceus
Sylvia curruca
Sylvia communis
Sylvia borin
Sylvia articapilla
Phylloscopus boneli
Phylloscupus collibita
Phylloscopus trochilus
Muscicapa striata
Ficedula parva
Panurus biarmicus
Aegithalos caudatus
Parus ater
Parus major
Sitta neumayer
Oriolus oriolus
Lanius collurio
170
Lanius minor
171
Lanius senator
172
Lanius nubicus
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
Pica pica
Pyrrhocorax pyrrhocorax
Corvus frugilegus
Corvus corone 
Corvus corax
Sturnus vulgaris
Passer domesticus
Passer hispaniolensis
Petronia petronia
Fringilla coelebs
Serinus pusillus
Serinus serinus
Carduelis chloris
Carduelis carduelis
Carduelis spinus
Carduelis cannabina
Emberiza cia
Emberiza hortulana
Emberiza caesia
Emberiza schoeniclus
Emberiza melanocephala
Miliaria calandra
Bataklık saz
kamıĢçını
Saz bülbülü
Büyük saz bülbülü
A.3
LC
IV
Ek II
T
Ek liste I
A.2
A.3
LC
LC
IV
IV
Ek II
Ek II
T
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Akgerdanlı ötleğen
Çalı ötleğeni
Boz ötleğen
KarabaĢlı ötleğen
Dağ söğüt bülbülü
Çıvgın
Söğüt bülbülü
Benekli sinekkapan
Cüce sinekkapan
Bıyıklı baĢtankara
Uzun kuyruklu
baĢtankara
Çam baĢtankarası
Büyük baĢtankara
Kaya sıvacısı
Sarı asma
Kızıl sırtlı örümcek
kuĢu
Kara alınlı örümcek
kuĢu
Kızıl baĢlı örümcek
kuĢu
Ak alınlı örümcek
kuĢu
Saksağan
Kızılgagalı dağ
kargası
Ekin kargası
LeĢ kargası
Kara karga
Sığırcık
Ev serçesi
Bataklık serçesi
Kayalık serçesi
Ġspinoz
Kızıl alınlı iskete
Kanarya
Florya
Saka
KarabaĢlı iskete
Keten kuĢu
Kaya kirazkuĢu
KirazkuĢu
Kızıl kirazkuĢu
Bataklık kirazkuĢu
Kara baĢlı
kirazkuĢu
Tarla kirazkuĢu
A.2
A.3
B.3
A.2
A.2
A.3.1
A.3.1
A.3
A.2
A.3
A.2
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
IV
IV
IV
IV
II
IV
IV
III
IV
IV
IV
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
YZ
YZ
T
YZ
YZ
KZ
T
T
T
KZ
Y
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
A.3
A.3.1
A.2
A.2
A.3
LC
LC
LC
LC
LC
IV
IV
IV
IV
III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek II
Y
Y
Y
YZ
YZ
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.3
LC
II
Ek II
YZ
Ek liste I
A.2
LC
II
Ek II
YZ
Ek liste I
A.2
LC
II
Ek II
YZ
Ek liste I
A.5
A.3
LC
LC
IV
III
Ek III
Ek II
Y
Y
Ek liste III
Ek liste I
A.5
A.5
A.5
A.5
A.5
A.3
A.3
A.4
A.3
A.3
A.3
A.3.1
A.3
A.3
A.2
A.3
A.2
A.3
A.4
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
LC
IV
IV
IV
III
III
IV
IV
IV
IV
IV
IV
IV
IV
II
III
II
IV
IV
II
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek III
Ek II
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek II
Ek III
Ek II
Ek II
Ek II
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
KZ
Y
Y
Y
Y
KZ
Y
Y
YZ
YZ
Y
YZ
Ek liste III
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste II
Ek liste III
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste II
Ek liste I
Ek liste I
Ek liste I
A.4
LC
II
Ek III
Y
Ek liste II
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 26
TABLODA KULLANILAN KISALTMALARIN AÇIKLAMASI ve DEĞERLENDĠRME
RDB:Red Data Book ( Kırmızı Bülten)
A.1.2 ve B.1.2:Bu türlerin nüfusları Türkiye genelinde çok azalmıĢ olup izlendikleri bölgelerde 1-10 çift ile
temsil edilmektedir. Bu türlerin soyu büyük tükenme tehdidi altında olduğu için mutlaka Türkiye genelinde
korunmaları gereken türlerdir. Proje alanı ve yakın çevresinde yaĢayan kuĢlardan 23‟ü bu gruba girmektedir.
A.2 ve B.2:Bu türlerin ayıları gözlendikleri bölgelerde 11-25 çift arasında değiĢmektedir. Bu türler de önemli
ölçüde tükenme tehdidi altındadır ve tükenme baskısı günümüzdeki gibi sürerse mutlaka tükenmeyle karĢı
karĢıya kalacak olan türlerdir. 42 tür dahildir.
A.3 ve B.3:Bu türlerin de Türkiye genelindeki nüfusları gözlendikleri bölgelerde genel olarak 26-250 çift
arasında değiĢmektedir. Bu türler de tükenebilecek duyarlıkta olup vahĢi yaĢamda soyu tükenme riski yüksek
olan türlerdir. Bu tehlike statüsüne 63 tür girmektedir.
A.3.1 ve B.3.1:Burada yer alan türlerin populasyonlarında gözlendikleri bölgelerde azalma vardır.Bu türlerin
nüfusu da 251-500 çift arasında değiĢmekte olup gözlendikleri bölgelerde eski kayıtlara göre azalma olan türleri
içermektedir.Bu tehlike statüsüne 24 tür girmektedir.
A.4 ve B.4:Bu türlerin populasyon yoğunlukları gözlendikleri bölgelerde henüz tükenme tehdidi altına girmemiĢ
olmakla birlikte populasyonlarında lokal bir azalma görülmekte ve zamanla tükenme tehdidi altına girmeye aday
olarak nitelenmektedirler.Bu statüye 19 tür dahildir.
A.5 ve B.5:Bu türlerin gözlenen populasyonlarında henüz bir azalma ve tükenme tehdidi gibi bir durum söz
konusu değildir. Bu statüye 24 tür girmektedir.
IUCN:Uluslar arası Doğal Hayatı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği
EN (endangered):VahĢi yaĢamda soyu tükenme tehlikesi çok büyük olan türler. 2 tür (Küçük akbaba ve
Uludoğan)
VU (vulnerable) (Hassas, zarar görebilir):VahĢi yaĢamda soyu tükenme tehlikesi büyük olan türler. 2 tür
(Küçük kerkenez, Macar ördeği)
NT (near threatened):ġuanda tehlikede olmayan fakat yakın gelecekte VU, EN veya CR kategorisine girmeye
aday olan türler. 7 tür (Kızıl çaylak, Karakuyruklu suçulluğu, Kara akbaba, Bıldırcın kılavuzu, Aladoğan, Bozkır
delicesi, PasbaĢ patka)
LC (least concern) (En düĢük derecede tehdit altında):Yaygın bulunan türler 184 tür.
BIE:Birdlife International=Birds in Europa.
SPEC (Avrupa Ölçeğinde Koruma Önceliğine Sahip Türler)
Global koruma altında (SPEC 1 = I) : 8 Tür
Tüm Avrupa‟da yüksek korumada (SPEC 2 = II): 24 tür
Avrupa dıĢında yüksek korumada(SPEC 3 = III): 61 tür
Avrupa‟da korumada (SPEC 4 = IV):89 tür.
Avrupa‟da korumada değil (Non SPEC = V):13 tür.
BERN: Bern sözleĢmesine göre:
Ek II: Mutlak koruma altında olan türlerdir ve buna 139 tür dahildir.
EK III: koruma altında olan türlerdir ve bu gruba 56 tür girmektedir.
Bölgede statüsü
Y:Yerli türler: 66 tür
YZ:Yaz ziyaretçisi: 53 tür
KZ:KıĢ ziyaretçisi: 38 tür
T:Transit göçer: 38 tür
MAK:Merkez Av Komisyonu Kararı (2009-2010 Av Dönemi)
Ek liste I: Çevre ve Orman Bakanlığınca koruma altına alınan yaban hayvanlar: 146 tür
Ek liste II: Merkez Av Komisyonunca koruma altına alınan av hayvanları: 26 tür
Ek Liste III: Merkez Av Komisyonunca Avına belli edilen sürelerde izin verilen av hayvanları: 23 tür
2.4. Sahanın Korunan Alanlarla ĠliĢkisi
Dinar RES sahası, 2873 Sayılı Milli Parklar, 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını
Koruma Kanunu, 2872 Sayılı Çevre Kanunu, 6831 Sayılı Orman Kanunu, 383 Sayılı Kanun
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 27
Hükmünde Kararname ve 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamınca herhangi bir koruma
statüsü bulunmamaktadır. Sahanın 10 Km kuzeyinde Sandıklı Akdağ Yaban Hayatı
GeliĢtirme Sahası, güneyinde ve hemen bitiĢiğinde ise Dinar Karakuyu Sazlığı Yaban Hayatı
GeliĢtirme Sahası ve I. Derece Doğal Sit Alanı olarak yer almaktadır. RES sahasının yaklaĢık
10 km kuzeybatısında yer alan Gökgöl Bataklığı ve IĢıklı gölü önemli kuĢ alanlarındadır
(ÖKA) (Yarar ve Magnin, 1997).
RES sahasının içinde yer aldığı saha, 2010-2011 Merkez Av Komisyonu Kararınca
EK IV. Listede yer alan avın yasaklandığı sahalar kapsamında bulunmaktadır (ġekil 14).
ġekil 14. Dinar RES sahası çevresinde ava kapalı alan ve yaban hayatı geliĢtirme sahaları
2.5. Sahanın KuĢlar Açısından Önemi
2.5.1.Yerli KuĢlar
RES sahasında inĢa edilecek türbinlerin, çevresindeki canlı ve cansız varlıkları
doğrudan ve dolaylı olarak etkilemesi kaçınılmazdır. Toprak, bitki örtüsü ve yaban hayatı ile
doğrudan iliĢkisi bulunan tesisler, sahayı devamlı yaĢama alanı olarak kullanan yerli kuĢ
türlerinin habitat kullanımlarını da etkileyecektir.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 28
Rüzgâr enerji santrali ve türbinlerin kurulacağı saha, bozuk ardıç ormanlarının sona
erdiği ve Alpin Zon‟un baĢladığı bölgede yer almaktadır. Alpin Zon, kendine özgü tek yıllık
ve çok yıllık otsu bitkilerin yer aldığı bir bölgedir. Küçük ötücü kuĢlar bu bölgeyi genellikle
ilkbahar ve yaz aylarında kuluçka döneminde ve beslenmek amacıyla kullanmaktadırlar.
Gerek yuvalanma ve kuluçka faaliyeti, gerekse beslenmelerini otsu bitki ve çalıların içinde,
bitki tohumları ya da böceklerle yerine getirmektedirler. Dolayısıyla, küçük ötücü kuĢların
günlük yaĢamasal faaliyetleri, yuva yapma, besin arama, çiftleĢme gibi günlük aktiviteleri
yerde ve yere çok yakın bitkiler üzerinde gerçekleĢmektedir (ġekil 15).
ġekil 15. Günlük aktivitelerini RES sahasında yerde ve otsu bitkiler arasında gerçekleĢtiren
ötücü kuĢlar (Üstte: Bozkır toygarı ve taĢbülbülü, Altta: Orman toygarı ve Boz kuyrukkakan)
Kurulacak türbinlerin kanat yarıçapı 48,5 m, kule yüksekliği ise 78 m olup, kuĢların
kanatlara çarparak yaralanması ve ölmesi için yerden en az 30 m yükseğe çıkması
gerekmektedir. Oysa yukarıda açıklandığı üzere, ötücü küçük kuĢlar günlük aktivitelerini
yerden çok yüksekte olmayan bitkiler arasında ve üstünde gerçekleĢtirdikleri için kanatlara
çarpma ihtimali çok düĢük olasılık dâhilindedir. Türbinlerin sırt üzerindeki tepelerde
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 29
kurulacak olması ve etraflarında ağaç olmaması bu ihtimali daha da kısıtlamaktadır. Kırlangıç
ve ebabil gibi küçük göçmen kuĢ türleri de, göç hareketlerini oldukça geniĢ aralıklarla
kurulacak olan türbin aralarından rahatlıkla gerçekleĢtirebileceklerdir.
Dinar RES proje alanı yaklaĢık 1135-1685 m. yükseltiye sahiptir. Bu haliyle “yüksek”
olarak tanımlanabilecek bir topografyada yer almaktadır. Bu sahaya ulaĢırken alanın alçak
kesimlerinde yer alan küçük ölçekli yerleĢimler civarında olmak üzere yer yer sınırlı
büyüklükteki ağaçlık alanlar ile bahçelikler mevcuttur. Bu kesimler özellikle bahar
dönemlerinde pek çok ötücü kuĢa (Passeriformes) ev sahipliği yapmaktadır. Bilindiği gibi
ötücü kuĢ türlerinin çok büyük kısmı genellikle küçük vücutludur. Bu özellikleri nedeniyle
sınırlı büyüklükteki alanlarda, çalılıklarda, ağaçlıklarda hızla uçarken ani manevralar
yapabilme yeteneğine sahiptirler. Proje sahasında hâkim olan rüzgâr koĢulları ve besin
olanakları bu türler açısından sınırlayıcı özelliktedir. Bu nedenle ötücü formların alçak
kesimlere göre yukarıdaki yükseltilerde tesis edilecek rüzgâr türbinlerinin bulunduğu
kesimleri tercih etmeleri beklenmemektedir. Herhangi bir nedenle bu kesimlere geldiklerinde
hem lokal form olmaları, hem de uçuĢ yeteneklerinden dolayı proje bileĢenlerinden olumsuz
etkilenmelerinin söz konusu olmayacağı düĢünülmektedir.
Diğer taraftan RES sahasının güneyinde inĢa edilecek (II. Bölge) 13-14-15-16 ve 17
No‟lu türbinler, Karakuyu Gölü‟ne çok yakın mesafede yer almaktadırlar. Ancak bu sulak
alanı habitat olarak kullanan kuĢlar da, gerek kuluçka davranıĢı gerekse beslenmelerini göl ve
yakın çevresinde gerçekleĢtirmektedirler (ġekil 16).
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 30
ġekil 16. Karakuyu Sazlığı Yaban Hayatı GeliĢtirme Sahasında gözlenen yaz göçmeni kuĢ
türleri (Akleylek, Erguvani balıkçıl ve Büyük kamıĢçın)
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 31
2.5.2.Göçmen KuĢlar ve Göç Hareketi
Rüzgâr enerji santralinin kurulacağı alan, Dinar ilçesinin batısında kuzeyden güneye
doğru uzanan sırtlar üzerinde yer alacaktır. Saha, göçmen kuĢların ülkemiz üzerinden
gerçekleĢtirdikleri göç rotaları açısından incelendiği zaman; Trakya bölgesinde Meriç
Deltası‟ndan baĢlayıp Saroz Körfezi, IĢıklı Gölü‟nün kuzeyinde Karamık Sazlıkları, Eğridir
Gölü, BeyĢehir Gölü, Tuzla Gölü üzerinden Hatay-Belen geçidine giden rota ile yine Trakya
bölgesinde Meriç Deltası‟ndan baĢlayarak Gökçeada Dalyanı, Küçük Menderes Deltası, Salda
Gölü, Burdur Gölü, Gökdere, Mersin ve Ġskenderun Körfezi‟nden Hatay Belen Geçidine
giden rotalar arasında kaldığı görülmektedir (ġekil 1).
RES sahası ġekil 1‟de de görüldüğü üzere süzülen göçmen kuĢların ana göç rotalarının
yakınında bulunmaktadır. Bununla birlikte sahada kıĢ göçmeni olan ördek ve kaz gibi su
kuĢlarının RES sahasının II. Bölgesi yakınında yer alan Karakuyu Sazlıklarını yoğun olarak
kullandıkları, ayrıca IĢıklı Gölü ve Gökgöl Bataklığı ile sahanın güneybatısında yer alan
Acıgöl istikametinden RES sahasına geldikleri bilinmektedir. Dinar ve Çevresi Kara Avcıları
Ġhtisas Kulübü Derneği üyelerinin ifadelerine göre de Batı yönünde Acıgöl, BaĢmakçı, IĢıklı
tarafından gelip, II. Bölge RES sahası üzerinden uçtukları, Karakuyu Sazlığına çok sayıda
ördek ve kaz gibi su kuĢlarının ulaĢtığı söylenmektedir. Bu yoğun göç sırasında çevre illerden
de gelen çok sayıda avcının RES sahasındaki geçiĢ vadilerinde bekleyerek bu bireyleri
avladıkları bilinmektedir. Yöre halkı ve yerel avcılarla yapılan görüĢmelerde de, bu bölgeden
münferit olarak göçlerin gözlendiği, su kuĢlarının göçünün ise RES sahasının batısında Dinar
ilçesi üzerinden gerçekleĢtiği bildirilmiĢtir. Ġlkbahar ve sonbahar döneminde Anadolu
üzerinden yoğun ve toplu olarak göç eden akleylek, pelikan, turna gibi göçmen türlerin RES
I.Bölgesi üzerinden nadiren geçtikleri, ancak II. Bölge olan Karakuyu Sazlıkları ve yakın
çevresinden gruplar halinde geçtikleri Sulak Alan Yönetim Planı çalıĢmaları esnasında da
Prof. Dr. Levent TURAN tarafından da görüldüğü ifade edilmiĢtir. Ayrıca, alan üzerinden
yırtıcılar veya leylekler tarafından geçiĢler yapılabilme olasılığı vardır ve her zaman için söz
konusu olacaktır. Çünkü göç hareketleri klimatolojik ve meteorolojik koĢullardan doğrudan
ve önemli ölçülerde etkilenmektedir. “Göç Kayması” denilen olgu da bilinen klasik göç
güzergâhlarından sapmaları ifade etmek amacıyla kullanılmakta olan bir tanımlamadır.
2.5.3. RES sahası ve yakın çevresinde bulunan yarasalar ve olası tehlikeler
RES sahası ve yakın çevresinde yarasaların barınabileceği mağara ve inlere
rastlanılmamıĢtır. Yarasalar bu dönemde, hibernasyon (uyku) halinden çıkmıĢ olmalarına
rağmen yapılan arazi çalıĢmalarında gözlenmemiĢtir. Yarasalar genellikle havada uçan böcek
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 32
ve sineklerle beslenmektedirler. Ötücü kuĢlar da olduğu gibi yarasalar da, besinlerini daha
aĢağıda bulunan canlılardan temin edeceği için türbin kanat boyuna kadar çıkarak
yaralanmaları ve ölümleri düĢük olasılık dâhilindedir. Bu olasılığı türbinlerin konumu ve yeri
etkileyebilecektir. RES sahası I. Bölgede yarasaların yaĢayabileceği uygun habitatların
olmaması nedeniyle bu risk en düĢük seviyededir. Ancak II. Bölgede ise Karakuyu Sazlıkları
ve yerleĢim alanlarının bulunması sahayı aktif olarak kullanma olasılıklarını arttıracak,
dolayısıyla
RES‟lerden ne
derece etkilenebilecekleri
izleme
çalıĢmalarıyla ortaya
konabilecektir.
3. Sonuç ve öneriler
1. Rüzgâr Enerji Santrali kurulması planlanan saha, Afyon ili Dinar Ġlçesi sınırları
içerisinde, Afyon-Burdur Karayolu ile Isparta-UĢak Karayolu arasında yer alan Sırt üzerinde,
1135-1685 m yükseltilerde yer almaktadır. Genel olarak bakıldığında I. Bölge Alpin Zon
kuĢağında, II. Bölge ise orman zonunda yer almakta olup, mülkiyeti Orman Genel Müdürlüğü
ve T.C. Hazinesi‟ne aittir.
2. Saha, ulusal yasalarımızca ilan edilmiĢ korunan alanlar içerisinde değildir. Ancak;
4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamınca “ava yasak bölgeler” listesinde yer almaktadır.
Sahanın kuzeyinde ve 10 km mesafede 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamınca ilan
edilen Akdağ Yaban Hayatı GeliĢtirme Sahası ile güneyinde ve sahaya bitiĢik bir sulak alan
olan Karakuyu Yaban Hayatı GeliĢtirme Sahası ile 2873 sayılı yasaya göre ilan edilmiĢ I.
Derecede Doğal Sit Alanı bulunmaktadır. Ayrıca sahanın kuzeyinde, 2872 Sayılı Çevre
Kanunu gereğince sulak alan kapsamında bulunan IĢıklı Gölü ve Gökgöl Bataklığı
bulunmaktadır. IĢıklı Gölü, Ramsar SözleĢmesi Kriterlerine göre uluslararası öneme sahip
sulak alanlar listesindedir. Doğal Hayatı Koruma Derneğince yapılmıĢ çalıĢmalar sonucunda,
Macar ördeği, elmabaĢ pakta, sakarmeke gibi birçok su kuĢunun yaĢadığı Türkiye‟nin Önemli
KuĢ Alanları‟ndan birisidir.
3. RES kurulması planlanan saha (özellikle II. Bölge), ilkbahar ve yaz baĢlangıcında
yerli-ötücü kuĢların beslenmeleri açısından önemli bir bölgedir. Saha ve yakın çevresinde
toplam 195 kuĢ türü tespit edilmiĢ olup, bunlardan 77 türe ait bireyler 2011 Haziran ayı
boyunca gözlenmiĢtir. Bu bağlamda uzun süreli yapılacak gözlemlerde daha fazla türe ait
bireyler görülebilecektir. Bilindiği gibi ötücü kuĢ türlerinin çok büyük kısmı genellikle küçük
vücutludur. Bu özellikleri nedeniyle sınırlı büyüklükteki alanlarda, çalılıklarda, ağaçlıklarda
hızla uçarken ani manevralar yapabilme yeteneğine sahiptirler. Proje sahasında hakim olan
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 33
rüzgar koĢulları ve besin olanakları bu türler açısından sınırlayıcı özelliktedir. Bu nedenle
ötücü formların alçak kesimlere göre yukarıdaki yükseltilerde tesis edilecek rüzgar
türbinlerinin bulunduğu kesimleri tercih etmeleri beklenmemektedir. Herhangi bir nedenle bu
kesimlere geldiklerinde hem lokal form olmaları, hem de uçuĢ yeteneklerinden dolayı proje
bileĢenlerinden olumsuz etkilenmelerinin söz konusu olmayacağı düĢünülmektedir.
4. RES sahası ve özellikle çevresinde varlığı tespit edilen 195 kuĢ türünün ulusal ve
uluslararası ölçekte değiĢik koruma statüleri bulunmaktadır. RDB kriterlerine göre 23 tür
A.1.2 ve B.1.2; 42 tür A.2 ve B.2; 63 tür A.3 ve B.3; 24 tür A.3.1 ve B.3.1; 19 tür A.4 ve B.4;
24 tür de A.5 ve B.5 kategorisindedir. IUCN kriterlerine göre 7 tür NT, 2 tür EN, 2 tür VU ve
184 tür LC kategorisinde; BERN SözleĢmesine göre 139 tür EK II‟de, 56 tür EK III‟de; B.I.E
göre 8 tür SPEC I‟de, 24 tür SPEC II‟de, 61 tür SPEC III‟de, 89 tür SPEC IV‟de ve 13 tür
non-SPEC (V)‟de yer almaktadır. Diğer taraftan, saha ve yakın çevresindeki 66 tür yerli (Y),
53 tür yaz ziyaretçisi (YZ), 38 tür kıĢ ziyaretçisi (KZ) ve 38 tür ise ilkbahar ve sonbahar
dönemlerinde alandan geçen transit göçer (T) „dir.
5. RES kurulması planlanan saha, süzülerek göç eden göçmen kuĢların ana göç rotaları
yakınında bulunmaktadır. Buna bağlı olarak göç hareketleri klimatolojik ve meteorolojik
koĢullardan doğrudan ve önemli ölçülerde etkilenmektedir (Göç Kayması). Zaman zaman
klasik göç güzergâhlarından sapmalar olmaktadır. Bu durum RES sahası ve yakın çevresinde
tarafımızdan yapılan gözlem ve literatür bilgilerinden de anlaĢılmaktadır.
Diğer taraftan, I.Bölge, Akdağ bölgesindeki yırtıcı kuĢların beslenme amacıyla zaman
zaman kullandığı bir yerdir. II. Bölge ise, önemli bir sulak alan ve “kuĢ cenneti” olarak da
ifade edilen Karakuyu sazlığının bitiĢiğinde yer almakta olup, su kuĢlarının kıĢ aylarında daha
çok olmak üzere IĢıklı Gölü, Gökgöl Bataklığı ve Acıgöl istikametinden gelerek geçtiği ve
konakladığı önemli bir alandır. Yerel avcılarla yapılan görüĢmeler de bunu doğrulamaktadır.
6. Memeliler açısından bakıldığında en etkilenmesi muhtemel türler yarasalardır.
Ancak Dinar RES türbinlerinin kurulacağı alanlardan I. Bölgede ve yakın çevresinde
yarasaların barınabileceği mağara vb. ortamların bulunmaması nedeniyle herhangi bir
olumsuz durum yaĢanması beklenmemektedir. Diğer taraftan, RES sahası içerisinde yer alan
II. Bölge Karakuyu Sazlığı ve yerleĢim yerlerine çok yakın olup, yarasa aktivitelerinin yoğun
olduğu alanlardır. Özellikle yaz döneminde bu türlerin kurulacak türbinlerden etkilenip
etkilenmediği izleme çalıĢmalarıyla ortaya konabilecektir.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 34
3.1. Öneriler
Doğaya yapılan her türlü müdahale, insan eliyle bu kesimlerde oluĢturulan her çeĢit
yapı, yerli türler ve eğer göç yolu üzerinde bulunuyorsa-göçmen formları olumsuz
etkileyebilme olasılığını da beraberinde getirmektedir. Ülkemizin enerjiye olan gereksinimi
göz önünde bulundurulduğunda, olası riskler yüzünden bu kaynakları kullanmaktan
vazgeçmek yerine, riskleri ortadan kaldırmaya veya en aza indirmeye yönelik olarak bazı
önlemler alınması daha akılcı bir yol olarak görülmektedir. Bu nedenle Dinar-RES projesiyle
ilgili olarak meydana gelebilecek risklerin tahmin edilmesi ve buna yönelik olarak alınması
gereken tedbirler ve dikkat edilmesi gereken noktalar aĢağıda verilmiĢtir.
1. Özellikle çok sayıda türbinin yer alacağı RES projelerinde türbinlerin proje
alanlarındaki dizilimleri de önem taĢımaktadır. Aralarında çok kısa mesafeler bırakılarak yan
yana tesis edilen türbinlerin yaban hayatı bileĢenlerinin, özellikle de kuĢların günlük ve
mevsimsel hareketlerini sınırlayabildiği ve riskler yarattığı bilinmektedir. Özellikle göç
güzergâhları üzerinde veya yakınlarında tesis edilecek rüzgâr enerjisi santrali projelerinde bu
risk çok daha büyük olabilmektedir. Bu bağlamda; Türbinlerin arasında yeteri kadar mesafe
bırakılmalıdır. Dinar RES Projesi kapsamında tesis edilmesi planlanan türbin sayısı sadece 25
tanedir ve toplam 24 km‟lik oldukça uzun bir hat üzerinde yer almaktadır. Projenin hayata
geçirilme aĢamasında temel sondajları, zemin etütleri ve mikro konumlandırma çalıĢmaları
doğrultusunda, ihtiyaç halinde türbin yerleĢimin türbinlerin konumları, RES sahasında inĢa
edilecek türbinlerin arasındaki mesafe, olası kuĢ göç hareketini engellemeyecek açıklıkta ve
en az 400–500 m olmalıdır. Dinar RES sahasına kurulacak türbinlerin yerleĢke planları
incelendiğinde; türbinler arası mesafelerin yeterince uzun olduğu görülmektedir.
2. Rüzgâr türbinleri projelerinden kaynaklanabilecek risklerin ortadan kaldırılabilmesi,
ya da ortaya çıkabilecek olumsuz etkilerin en aza indirilebilmesi, öncelikle türbinlerin ve
pervanelerin onlardan en çok etkilenebilecek canlılar olan kuĢlar için görülebilir, fark
edilebilir hatta uyarıcı özellikte olmasıyla sağlanabilecektir. Bu amaçla türbin direklerinin ve
pervanelerin boyanması aĢamasında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar söz konusudur.
Rüzgâr türbinleri genel olarak beyaz, gri veya gümüĢi renge boyanmaktadır. Bu uygulama
dünya ölçeğinde yaygındır. Kullanılan açık tondaki renkler türbinlerin karasal ortamda
kolayca seçilebilmesini sağlamaktadır. Türbinlerin uzaktan seçilebilmesi uçuĢ güvenliği ve
göçmen kuĢlar açısından oldukça önemlidir. Seçilebilirliği daha da artırabilmek için pervane
uçlarının beyazla kontrast oluĢturacak bir renkte boyanması önem taĢımaktadır. Bu amaçla
kontrastın en yüksek seviyesi siyah veya ona yakın koyu tonlar kullanılabilmektedir. Diğer
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 35
taraftan sisli havalarda ise sarı veya turuncu renk daha kolay seçilmektedir. En son üzerinde
durulması gereken ve önemli olan nokta ise kuĢların turuncu renge olan duyarlılıklarıdır.
KuĢlar bu rengi çok daha kolay ve uzak mesafelerden algılayabilmektedirler. Tüm bu
nedenlerden dolayı türbinlerin hareketli parçası olan pervanelerin fark edilebilir olması için
ucundan itibaren, pervane kanadının 1/3‟i kadar kısmının göz alıcı ve kuĢlar tarafından
uzaktan fark edilecek bir Ģekilde boyanması gerekmektedir. Bu amaçla öncelikle turuncu
rengin tercih edilmesi önerilmektedir. Bilindiği gibi, su kuĢları baĢta olmak üzere göçmen kuĢ
türlerinin 2/3‟si gece saatlerinde, yani hava karardıktan sonra göç etmektedirler. Bu durumda
türbinlerin, özellikle gece göç eden kuĢ türlerine bağlı bireyler açısından “fark edilebilir”
olması büyük önem taĢımaktadır. Karanlıkta gerçekleĢen uçuĢlarda renk, herhangi bir Ģekilde
önem taĢımayacağından dolayı bu durumda hem türbinlerin diziliĢleri hem de ıĢıklandırmanın
önemi artacaktır. Türbinlerin ıĢıklandırılması ifadesi türbinin tamamının aydınlatılması
anlamına gelmemektedir. Aksine geçmiĢ dönemlerde bazı ülkelerde gece boyunca
aydınlatılmıĢ olan bazı türbinlerin kuĢlar açısından görülmesi kolaylaĢtırılmıĢ, cazibe
noktaları haline geldiği, kuĢları çektiği ve daha fazla çarpmaya neden olduğu görülmüĢtür. Bu
nedenle aydınlatma tüm türbine yönelik olmamalıdır. Sadece kulenin en üst noktasına, yani
jeneratörün bulunduğu kısmın ucuna, mümkünse jeneratörün altına yerleĢtirilecek ıĢık
kaynakları bu amaç için uygun olacaktır. Belli aralıklarla yanıp sönecek bu lambanın gündüz
beyaz, gece kırmızı olmak üzere kuvvetli bir ıĢığa sahip olması özellikle kuĢlar açısından
gündüz ve özellikle de gece saatlerinde çok daha dikkat çekici olacaktır.
Dinar RES
kapsamında tesis edilecek olan 25 adet türbinin her biri üzerinde ikiĢer tane, gündüz beyaz,
gece kırmızı olmak üzere kuvvetli ıĢık veren aydınlatma yapılarının yer alması türbinlerin,
özellikle geceleri uçuĢ yapan kuĢlar tarafından fark edilebilmesi açısından yararlı olacağı
düĢünülmektedir.
3. Yaban hayatı yaĢam ortamlarına yapılan iĢletmelerin, habitat veya o bölgedeki
canlılara olası etkileri sonraki yıllarda detaylı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, kapsamlı
bilimsel verilerin elde edilmesi için, kuĢ aktivitelerinin ve göç hareketlerinin yoğun olduğu
alanlarda uzun süreli (monitoring) izleme yapılmalıdır (Reichenbach 2003, Daulton 2007,
Turan 2009). Dolayısıyla Dinar RES‟in göç eden kuĢlara ve Karakuyu Yaban Hayatı
GeliĢtirme Sahasını habitat olarak kullanan su kuĢlarına ve yarasalara etkisinin olup
olmadığını anlamak için tesislerin kuruluĢundan önce bir, inĢaat sonrası da en az bir yıl olmak
üzere izleme çalıĢması uygun olacaktır.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 36
3.2. Sonuç
Sonuç olarak, Afyon Ġli, Dinar Ġlçesi Keklicek, Muratlı ve Karakuyu Köyü
yakınlarında tesis edilmesi planlanan 25 adet rüzgâr enerjisi türbininin, konum ve türbinlerin
sayısı açısından yerli ve göçmen kuĢ türleri açısından yukarıda açıklanan önerilerin hayata
geçirilmesi Ģartıyla, kayda değer bir risk meydana getirmesi beklenmemektedir.
Tüm bu değerlendirmeler ıĢığında, Olgu Enerji Üretim A.ġ Enerji tarafından
gerçekleĢtirilmesi planlanan Dinar RES Projesi havza bazında değerlendirildiğinde, gerek
tesis edilme sürecinde, gerekse de iĢletilme sürecinde bu raporda vurgulanmıĢ olan noktalara
dikkat edilmesi, önerilen tedbirlerin alınması koĢuluyla yerel veya göçmen kuĢ türlerini
olumsuz
etkilemesi
beklenmemektedir.
Bu
anlamda
söz
konusu
projenin
gerçekleĢtirilmesinin, doğal ekosistemin denge ve iĢleyiĢi üzerinde özellikle kuĢların ve yaban
hayatın devamına zarar verebilecek ölçüde etkide bulunmayacağı kanaatine varılmıĢtır.
Bu rapor tarafımızdan tanzim edilmiĢtir. (01.07.2011)
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
(Ornitolog)
Yrd. Doç. Dr. Mustafa YAVUZ
(Zoolog)
Orman Yük. Müh. M. Süleyman KAÇAR
(Yaban Hayatı Uzmanı)
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 37
KAYNAKLAR
ACHA, A. 1997. Negative impact of wind generators on Eurasion Griffon Gyps fulvus in
Tarifa, Spain. Vulture News 38: 10-18.
AHLÉN, I. 2002. Fladdermöss och fåglar dödade av vindkraftverk. Fauna och Flora 97, 1421.
ASLAN, A., ALBAYRAK, T., TUNÇ, MR., ERDOĞAN, A. 2004. Antalya kuĢları ve
Halkalama ÇalıĢmaları. Tabiat ve Ġnsan Dergisi, 38, 1-2, 36-49.AVINÇ, A. 1998.
DeğiĢik Enerji Kaynakları ve Çevreye Etkileri. Ekoloji, 7/27: 19-23.
BENNER, JHB, BERKHUĠZEN JC, DE GRAAFF RJ, POSTMA AD. 1993. Impacts of wind
turbines on birdlife. Final report No: 9247. Consultants on Energy and the Environment,
Rotterdam, The Nedherlands.
BERGEN, F. (2001). Untersuchungen zum Einfluss der Errichtung und des Betriebs von
Windenergieanlagen auf Vögel im Binnenland. Dissertation, Ruhr Universität Bochum.
CAN 2004. Süzülen KuĢların Göç Rotaları. Bilim ve Teknik Dergisi.
CROCKFORD, NJ. 1992. A review of the possible impacts of wind farms on birds and other
wildlife. In JNCC Report, vol. 27, pp. 60, Peterborough.
DAULTON M. 2007 Congressional Testimony on Benefits of Wind Power Before the
Committee on Natural Resources Subcommittee on Fisheries, Wildlife and Oceans
Impacts of Wind Turbines on Birds and Bats May 1, 2007.
DEMĠRSOY,A 1996:Türkiye Omurgalıları (MEMELĠLER)
DURR, T. AND BACH, L. 2004. Fledermäuse als Schlagopfer von Windenergieanlagen Stand der Erfahrungen mit Einblick in die bundesweite Fundkartei. Bremer Beiträge für
Naturkunde und Naturschutz im Druck.
ERDOĞAN, A., SERT, H., VOHWINKEL, R., PRUNTE, W. ALBAYRAK, T., ASLAN, A.
Ve TUNÇ, MR. 2003. Manavgat/Titreyengöl KuĢ Halkalama ÇalıĢmaları. Tabiat ve Ġnsan
37/1: 19-25.
ERDOĞAN, A., KARAARDIÇ, H., SERT, H., ÖZKAN KARAARDIÇ, L., VOHWĠNKEL,
R., PRÜNTE, W. 2008. Manavgat/Titreyengöl KuĢ Halkalama ÇalıĢması. Tabiat ve Ġnsan,
23-33, ISSN: 1302-1001.
EVERAERT, J. 2003. Collision victims on 3 wind farms in Flanders (Belgium) in 2002.
Instituut voor Naturbeheer, Brussel.
EVEAERT, J. AND ERĠC, WMS. 2007. Impact of wind turbines on birds in Zeebrugge,
Significant effect on breeding tern colony due to coolisions. Biodivers. Conserv. 16:
3345–3359.
FĠZĠBĠLĠTE RAPORU 2010.Dinar Rüzgar Enerji Santrali (RES) 50 MW Kaynak
Değerlendirme ve Enerji Üretim Raporu. Resel Etüt Proje Enerji DanıĢmanlık Ltd. ġti,
Ankara.
GÖREZ, T VE ALKAN, A. 2005. Türkiye„nin Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve
Hidroelektrik Enerji Potansiyeli, Yeksem 2005 III.Yenilenebilir Enerji Kaynakları Semp.,
19-21 Ekim 2005. Mersin, s.123-127.
GÜÇ, M VE YILMAZ, V. 2008. Organik Atıklardan Kaynaklı Sera Gazları Salınımlarının
Azaltılmasında Anerobik Bozundurmanın Önemi. VII. Ulusal Temiz Enerji Sempozyumu,
UTES‟2008, 17-19 Aralık 2008, Ġstanbul.
HAKTANIR, D. 2002. “Rüzgâr Enerjisi Geleceğin Enerji Kaynağı Olabilir mi?”, LefkoĢa
2020 Sempozyumu LTB-YDÜ s36, LefkoĢa.
HOTKER, H., THOMSEN, K.M. and KOSTER, H. 2005. Ġmpacts on biodiversity of
exploitation of renewable energy sources: the example of birds and bats-facts, gaps in
knowledge, demands for further research, and ornithological guidelines for the
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 38
development of renewable energy exploitation. Michael Otto Institut im NABU,
Bergenhusen.
JOHNSON, GD., YOUNG, DP., ERICKSON, WP., DERBY, CE., STRICKLAND, MD. and
GOOD, RE. 2000. Wildlife monitoring studies Sea West Windpower Project, Carbon
County, Wyoming. Western EcoSystems Technology, Inc., Cheyenne.
KAÇAR, SM., ERDOĞAN, A., KIZIROĞLU, I & ÖZ, M. 2006. Ein Beitrag zur Brutbiologie
von Gartenrotschwanz (Phoenicurus phoenicurus L.) in Antalya-Forschungs (Bük- Lütfi
Büyükyıldırım und Elmalı Zeder) –Wälder. Ornith. Mitteilungen 58(Nr:10-2006:October):
32-36.
KARAARDIÇ, H., PRÜNTE, W., ERDOĞAN, A., VOHWĠNKEL, R. 2008.
Silifke/Susanoğlu Sonbahar Halkalama ÇalıĢması. Tabiat ve Ġnsan. Haziran 2008, Yıl:42,
S: 25-31, ISSN: 1302-1001.
KARAARDIÇ, H., ERDOĞAN, A. 2009. Küresel iklim değiĢikliğinin Anadolu avifaunası
üzerine etkileri. Tabiat ve Ġnsan, 24-30. ISSN: 1302-1001.
KILIÇ, N. 2008. Dünyanın Önemli Doğal Kaynağı: Rüzgâr Enerjisi. Türkiye‟de Rüzgar
Enerjisi Uygulamalarının GeliĢimi ve Geleceği”, Ġzmir Ġleri Teknoloji Enstitüsü, Makine
Mühendisliği Bölümü, TMMOB Makine Mühendisleri Odası Ġzmir
KĠZĠROĞLU 2008. Türkiye KuĢları Kırmızı Listesi. Desen Matbaası, Ankara, Türkiye.
KĠZĠROĞLU 2009. Türkiye KuĢları Cep Kitabı. Ankamat Matbaası, Ankara, Türkiye.
LANGSTON, RHW AND PULLAN JD. 2003. Windfarms and Birds: An analysis of the
effects of windfarms on birds, and guidance on environmental assessment criteria and site
selection issue. Report by Birdlife International on behalf of Bern Convention Council of
Europe T-PVS/inf(2003) 12.
LEKUONA, JM. 2001. Uso del espacio por la avifauna y control de la mortalidad de aves y
murciélagos en los parques eólicos de Navarra durante un ciclo anual. Direccion General
de Medio Ambiente, Gobierno de Navarra,Pamplona.
ORNĠTOLOJĠ RAPORU 2009-2010. Belen/Hatay Rüzgar Enerji Santralinin KıĢ ve Ġlkbahar
KuĢ Göç Hareketleri Üzerinde Etkilerinin Değerlendirilmesi. Akdeniz Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Teknokent A.ġ. Antalya
ÖZ, M., YAVUZ, M., TUNÇ, M.R AND ERDOĞAN A. (2009). The New Locality of The
Southern Crested Newt (Triturus karelinii Strauch 1870) (Urodela: Salamandridae), from
Afyon Province in Turkey. Russian Journal of Herpetology, Vol. 16, No:2, 131-133.
ÖZYURT, M. VE DÖNMEZ, G. 2005. Alternatif Enerji Kaynaklarının Çevresel Etkilerinin
Değerlendirilmesi, Yeksem 2005 III.Yenilenebilir Enerji Kaynakları Semp., 19-21 Ekim
2005. Mersin, s.39-42.
PEDERSEN, M.B., and E. Poulsen. 1991. Avian responses to the implementation of the
Tjaereborg Wind Turbine at the Danish Wadden Sea . Dan. Wildtundersogelser 47:1-44.
PEKER, Z. 2001. Wind farms on our landscapes: A new legend in our plans, Thermal Energy
Congress Proceedings, July 8-12, 2001, Ġzmir.
POWLESLAND RG. 2009. Impacts of wind farms on birds: a review. Science for
Conservation 289, Department of Conservation, Wellington, New Zealand.
REICHENBACH, M. 2003. Auswirkungen von Windenergieanlagen auf Vögel - Ausmaß und
planerische Bewältigung, Technische Universität, Berlin.
SÜLÜN, M. 2007. Rüzgâr Enerjisi. Bitirme Projesi. T.C. Dokuz Eylül Üniversitesi,
Mühendislik Fakültesi, Makine Mühendisliği Bölümü.
ġENPINAR, A. VE GENÇOĞLU, MT. 2006. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Çevresel
Etkileri Açısından KarĢılaĢtırılması Doğu Anadolu Bölgesi AraĢtırmaları 2006.
TELLERÍA, JL. 2009. Potential impacts of wind farms on migratory birds crossing Spain
Bird Conservation International 19:131-136.
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 39
TURAN, L. 2009. Hatay Belen‟de Kurulması Planlanan RES Projeleri için Monitoring
ÇalıĢmaları Önerisi, Ankara.
TÜRKES, M. 2003. Sera gazı salımlarının azaltılması için sürdürülebilir teknolojik ve
davranıssal seçenekler (Sustainable technological and behavioral options for reducing of
greenhouse gas emissions). V. Ulusal Çevre Mühendisligi Kongresi: Çevre, Bilim,
Teknoloji ve Küresellesmenin Yansımaları, Bildiriler Kitabı, 267-285, Ankara.
UĞUR, A. 2005. Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı
Kullanımına ĠliĢkin Kanun Tasarısı, Elektrik Mühendisliği Dergisi 425: 62-67.
VAN WIJK, AJM., COELINGH, J.P. and TURKENBURG, W.C. 1989. Rüzgar Enerjisi:
Statüler, Kısıtlar, Fırsatlar, Özetleyen: Adnan Temiz, World Energy Commission, Türkiye
Rüzgâr Enerjisi Birliği, 1989.
VARINCA, K. VE VARAN, G. 2005. “Rüzgâr Kaynaklı Enerji Üretim Sistemlerinde
Çevresel Etkilerin Değerlendirilmesi ve Çözüm Önerileri”, Yeni ve Yenilenebilir Enerji
Kaynakları Enerji Yönetimi Sempozyumu, Kayseri, 2005, p. 367-376.)
YAVUZ, M., ÖZ, M., ALBAYRAK, Ġ (2010). Levant Voles (Microtus guentheri (Danford
and Alston 1880)) Prefer Southerly-Facing Slopes in Agricultural Sites at Antalya,
Turkey. North Western Journal of Zoology, 6 (1): 36-46.
YAVUZ, M., TUNÇ, M.R. (2010-DEVAM EDĠYOR). Doğu Akdeniz Bölgesi'nde YayılıĢ
Gösteren Microtus (Mammalia: Rodentia) Cinsi Türlerinin Biyoekolojisi ve
Biyotaksonomisi, Akdeniz Üniversitesi, Bilimsel AraĢtırma Projeleri Koordinasyon
BaĢkanlığı, A-Tipi-2009.01.0105.005, Antalya.
http://www.cwsscf.ec.gc.ca/publications/eval/index_e.cfm-Wind Turbines and Birds. A
Guidance Document for Environmental Assessment
http://eie.gov.tr
www.eea.europa.eu/help/infocentre/enquiries
http://ruzgarenerjisibirligi.org.tr/04.02.2009-Turkiyedeki-ruzgar-santralleri
Dinar RES Ornitoloji Raporu
Prof. Dr. Ali ERDOĞAN
[email protected]
Sayfa 40

Benzer belgeler