PDF ( 3 ) - DergiPark
Transkript
PDF ( 3 ) - DergiPark
Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 Orijinal makale Sitagliptin Tedavisinin Total Antioksidan Kapasite ve Kan Şekeri Üzerine Etkileri (Effect of sitagliptin therapy on antioxidant capacity and blood sugar level) Mehmet Yavuz GÜRLER 1, Umut HAKLIGİL 1, Fatih BORLU 1, Ekmel Burak ÖZŞENEL Güzin KARATEMİZ1, Emrah Erkan MAZI 1, Seyit UYAR 2, Fergial MOUEMINOGLU 3 1 Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştrma Hastanesi İçHastalklar Kliniği, İSTANBUL 2 Antalya Eğitim ve Araştrma Hastanesi İç Hastalklar Kliniği, ANTALYA 3 Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştrma Hastanesi Aile Hekimliği, İSTANBUL ÖZET Amaç: Diyabette antioksidan özelliği olan baz ilaçlarn tedaviye eklenmesi, kan şekeri regülasyonu yannda serbest radikallerin etkisiyle başa çkabilmede fayda sağlayabilir. Çalşmamzda, tip 2 diyabet tedavisinde bir dipeptidilpeptidaz 4 inhibitörü olan sitagliptinin kan şekeri regüle edici etkisi yannda antioksidan özelliği bulunup bulunmadğn, total anti oksidan kapasite (TAOK) ölçerek tespit edilmeye çalştk. Materyal ve Metot: Bir yl içinde hastanemizin iç hastalklar polikliniğine başvuran, tip 2 diyabet teşhisi almş, kriterlere uygun 100 hasta çalşmaya alnd. Endikasyon dahilinde random olarak 50 hastaya sitagliptin başland. Diğer 50 hasta kontrol gurubu olarak tayin edildi. Hastalardan çalşmaya başlanmadan önce ve üç ay sonra kan alnd. Toplam 80 hasta çalşmay tamamlad. TAOK, RelAssayDiagnostik ®‘e ait kit kullanlarak kalorimetrik yöntemle çalşld. Bulgular: Vaka grubu (p= 0,076) ve kontrol grubu (p= 0,076) birinci ve ikinci TAOK ölçümleri arasnda anlaml fark tespit edilemedi. Vaka grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas ile vaka grubu HbA1c ikinci ölçüm ortalamas arasnda istatistiksel olarak anlaml farkllk bulundu. Kontrol grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas ile kontrol grubu HbA1c ikinci ölçüm ortalamas arasnda istatistiksel anlaml fark yoktu (p= 0,091). Sonuçlar: HbA1c değerinde anlaml oranda düşme izlenmesi kan şekeri regülasyonu ve komplikasyon gelişme riski açsndan oldukça önemlidir. Oksidatif stresin azaltlmas antioksidan kapasitenin arttrlmas diyabet tedavisi açsndan oldukça önemlidir. Üç aylk sitagliptin tedavisinin direkt olarak TAOK’u etkilemediğini anladk; ancak 3 aydan daha ileriye uzatlacak çalşmalarda TAOK rezervinin hipergliseminin yapacağ oksidatif stresi azaltarak dolayl yoldan koruduğunu görmek mümkün olabilir. Anahtar Kelimeler: Sitagliptin; antioksidan kapasite; HbA1c; kan şekeri GİRİŞ Diabetes Mellitus (DM), pankreasn insülin salgsnn yetersizliği veya insüline periferik dokularn direnci sonucu oluşan karbonhidrat, yağ ve protein Yazşma adresi: Dr. Mehmet Yavuz GÜRLER Şişli Etfal Eğitim ve Araştrma Hastanesi İç Hastalklar Kliniği, İstanbul e-mail: [email protected] Yaznn geldiği tarih : 11.05.2014 Yayna kabul tarihi : 03.06.2014 258 1 ABSTRACT Background: During diabetes therapy, adding some drugs which have antioxidant feature help us to deal with free radical side effects while regulating the blood glucose level. We investigate sitagliptin, a dipeptidyl peptidase-4 inhibitor used in type 2 diabetes therapy. Blood glucose regulating capacity is measured by HbA1c level and total anti-oxidant capacity (TAOC) is measured to find out if there is an antioxidant feature. Materials and Methods: One hundred patients with type 2 diabetes who fit the inclusion criteria and applied to internal medicine inpatient clinic were enrolled to the study. Sitagliptin is added to 50 patients therapy randomly within indications. Other 50 were chosen as control group. The blood was taken before study and after three months. Eighty patients finished the study. RelAssayDiagnostik® kit is used to measure TAOC which is a calorimetric assay. Results: When we compared both case (p= 0,076) and control (p= 0,076) groups for the first and second TAOK measures, there were no significant difference. Case group’s first measure of HbA1c averages and case group’s second measure of HbA1c averages were significantly different. Control group’s first measure of HbA1c averages and control group’s second measure of HbA1c averages were not significantly different (p= 0.091). Conclusions: Significant decrease of HbA1c levels are important in blood glucose regulation and development of complications. We understood that TAOC is not directly affected by sitagliptin treatment for three months. If we elongate study for more than 3 months we may see that TAOC reserves are protected indirectly by the decreasing hyperglycemia causing oxidative stress. KeyWords: Sitagliptin; bloodglucose antioxidantcapacity; HbA1c; metabolizmasndaki bozukluk ile kendini gösteren metabolik bir hastalktr1. Giderek artan obezite, hareketsiz yaşam, beslenme bozukluklar ve ortalama yaşam süresindeki artş ile prevelans ve insidans hzla artmaktadr. Tüm diyabetiklerin büyük çoğunluğu tip 2 diyabettir. Diyabet kronik metabolik bir bozukluk olduğu kadar, ayn zamanda da artmş bir oksidatif stres durumudur. Artmş 258 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 M. Y. Gürler ve ark. serbest radikaller, lipidler, proteinler ve nükleik asitlerle etkileşerek membran bütünlüğünün bozulmasna, proteinlerde yapsal ve fonksiyonel değişikliklere yol açar. Reaktif oksijen radikallerinin ortaya çkşn ve bunlarn meydana getirdiği hasar önlemek için vücutta endojen ve eksojen kaynakl antioksidan sistemler vardr. Bu sistemler sayesinde oksidan maddelerin neden olduğu doku hasar hem hücre içi hem de hücre dş savunma sistemleri ile engellenmeye çalşlr. Normalde oksidanlarla antioksidanlar bir denge halindedir. Serbest radikaller ve antioksidanlar arasndaki dengenin serbest radikaller lehine bozulmas ile ortaya çkan oksidatif stresin diyabetin makro ve mikrovasküler komplikasyonlarna neden olduğu düşünülmektedir. Plazma ve vücut svlarnda bulunan bütün antioksidanlarn toplam etkisini total antioksidan kapasite (TAOK) yanstr. Oksidatif stres, diyabet etyolojisinde ve diyabetin vasküler komplikasyonlarnn patogenezinde önemli görev alr2. Enzimatik olmayan glikozilasyon, oto-oksidatif glikozilasyon, sorbitol yolu aktivitesi, antioksidan savunma sistemindeki çeşitli değişiklikler, hipoksi gibi nedenler diyabette oksidatif stresi artran mekanizmalardr. Oksidatif stres ve onu izleyen doku hasar sonucunda kronik hastalklar ve hücre ölümü meydana gelmektedir3. Diyabette oksidatif stresin uzun süreli etkisinin vasküler komplikasyonlar ve insülin eksikliği üzerine etkisi hala tartşlmaktadr. Günümüzde çok sayda araştrmac serbest radikallerin DNA, proteinler, lipidler ve hücredeki diğer bileşenlerin üzerinde oluşturduğu oksidatif hasar araştrmaktadr. Diyabetteki artmş serbest radikaller; lipidler, proteinler ve nükleik asitlerle etkileşerek membran bütünlüğünün bozulmasna, proteinlerde yapsal ve fonksiyonel değişikliklere yol açar. Diyabette serbest radikal oluşumunun arttğ ve radikal bağlayc sistemlerde azalma olduğu ileri sürülerek, diyabetiklerin antioksidanlara daha çok ihtiyaç gösterebileceği savunulmuştur4. Günlük glisemik kontrolün takibinde kan glukoz ölçümü kullanlrken, uzun dönem glisemik kontrolün takibinde HbA1c kullanlmaktadr. HbA1c ortalama 3 aylk kan glukozu hakknda bilgi verir. Diyabette mikrovasküler komplikasyonlarn gelişme riskinin tahmininde HbA1c ölçümünün yararl olduğu ve glisemik kontrolün takibinin HbA1c ile yaplabileceği gösterilmiştir5. HbA1c gibi glikozillenen proteinler daha sonra normal seviyeye gelse bile bu ürünler vücutta kalmaya devam etmekte ve vücut fonksiyonlarn bozarak uzun dönem komplikasyonlara yol açmaktadr. Bu nedenle HbA1c’nin bir değerinin bile çok yüksek bulunmas komplikasyonlarn gelişmesi açsndan uyarc olabilir. Diyabetin yeni ve güncel tedavi stratejileri ile kontrol altna alnmas ile komplikasyonlar önlenebilir veya geciktirilebilir. Diyabette antioksidan özelliği olan baz ilaçlarn tedaviye eklenmesi, kan şekeri regülasyonu yannda serbest radikallerin etkisiyle başa çkabilmede fayda sağlayabilir. Bizim çalşmamzda, tip 2 diyabet tedavisinde yeni kullanlmaya başlanmş, bir dipeptidilpeptidaz 4 (DPP-4) inhibitörü olan sitagliptinin kan şekeri regüle edici etkisi yannda antioksidan özelliğinin bulunup bulunmadğ, TAOK ölçülerek tespit edilmeye çalşlmştr. MATERYAL ve METOT Çalşmamza, 2012-2013 ylnda hastanemizin iç hastalklar polikliniğine başvuran, tip 2 diyabet teşhisi almş, tekli veya kombine oral anti diyabetik (OAD) kullanan, kriterlere uygun 100 hasta alnd. Kanser hastalar, akut veya kronik enfeksiyonu olanlar, böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, c- peptid düzeyi düşük olanlar, demir, vitamin, sigara ve alkol kullananlar çalşmaya alnmad. Ayrntl anemnez ve fizik muayeneleri yaplan hastalarn diyet ve yaşam tarzlar sorguland. Hastalarn açlk kan şekeri, tokluk kan şekeri, HbA1c, c-peptid, üre, kreatinin, AST ve ALT düzeyleri ölçüldü. Vaka gurubu için kullandğ oral antidiyabetik tedavi yetersiz, endikasyon dahilinde sitagliptin eklenebilecek 50 hasta random olarak seçildi. Diğer 50 hasta kontrol gurubu olarak tayin edildi ve onamlar alnd. Tüm hastalardan çalşmaya başlanmadan önce kan alnd ve -80 derecede sakland. Seçilen 50 vaka hastasna her gün sitagliptin 100 mg başland. Tüm hastalar, ilk vizitten üç ay sonra kontrole çağrld. Vaka grubundan 8 hasta ikinci vizitine gelmezken, kontrol grubundan 6 hasta ikinci vizite gelmedi. Vaka grubundan 2 hasta, kontrol grubundan 4 hasta çalşmadan kendi isteğiyle ayrld. Seksen hastadan ikinci vizitte tekrar kanlar alnd. Çalşma başnda ve üçüncü aylardaki kandan HbA1c ve TAOK bakld. TAOK, Total Antioxidant Status; RelAssayDiagnostik ® (Gaziantep, Türkiye)‘e ait kit kullanlarak kalorimetrik yöntemle çalşld. HbA1c; Bio-Rad ® firmasna ait iyon-exchange high performance likid kromatografi (HPLC) yöntemi ile çalşld. Guruplarn ortalamalar mann-whitney u testi kullanlarak karşlaştrld. Tekrarlayan ölçümlerin gruplar aras fark tekrarlayan ölçümler varyans analizi ile karşlaştrld. Oransal verilerin analizinde ki-kare testi kullanlarak karşlaştrld. Guruplarn yaşlar mann-whitney u testi kullanlarak istatistiksel olarak karşlaştrld. TAOK ve HbA1c ölçümleri, mann-whitney testi kullanlarak karşlaştrld. Her gurubun, iki ölçüm arasndaki 259 259 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 M. Y. Gürler ve ark. istatistiksel olarak anlamllk yoktur (p= 0,547). Vaka grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas (7,90±2,0) ile kontrol grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas (7,55±2,2) arasnda istatistiksel anlaml bir farkllk yoktur (p=0,253). Vaka grubu HbA1c ikinci ölçüm ortalamas (7,24±2,04) ile kontrol grubu ikinci ölçüm ortalamas (7,15±2,8) arasnda istatistiksel anlaml bir fark yoktur (p= 0,355). Ölçüm sonuçlar Tablo 3’de özetlenmiştir. Vaka grubu TAOK birinci ortalamas (1,56±0,4) ile vaka grubu TAOK ikinci ölçüm ortalamas (1,45±0,28) arasnda istatistiksel anlaml farkllk yoktur (p=0,076). Kontrol grubu TAOK birinci ölçüm ortalamas (1,45±0,5) ile kontrol grubu TAOK ikinci ölçüm ortalamas (1,43±0,54) arasnda istatistiksel anlaml fark yoktur (p= 0,076). Kontrol grubu ile vaka grubu arasnda iki ölçüm değişimleri arasnda istatistiksel anlaml farkllk yoktur (p=0,395). fark ise tekrarlayan ölçümler varyans analizi ile test edildi. BULGULAR Vaka grubunun cinsiyet oranlar ile (kadn 24; %60, erkek 16; %40) kontrol grubu cinsiyet oranlar (kadn 22; %55, erkek 18; %45) arasnda istatistiksel olarak anlaml farkllk (p= 0,749) oluşturmamaktadr. Vaka kontrol gruplarnn say ve cinsiyet özellikleri tablo1’de gösterilmiştir. Vaka grubu yaş ortalamas (58,3±15,2) ile kontrol grubu yaş ortalamas (63,0±21,2) arasnda istatistiksel anlaml (p=0,081) farkllk yoktur. Gruplarn yaş özellikleri Tablo 2’de gösterilmiştir. Vaka grubu TAOK 1. ölçüm ortalamas (1,56± 0,4) ile kontrol grubu TAOK 1. ölçüm ortalamas (1,48±0,5) arasnda istatistiksel anlaml farkllk yoktur (p= 0,242). Vaka grubu TAOK ikinci ölçüm ortalamas (1,45±0,28) ile kontrol grubu TAOK ikinci ölçüm ortalamas (1,43±0,54) arasnda Tablo 1. Vaka ve Kontrol Gruplarnn Say ve Cinsiyet Özellikleri n % n % n % Vaka Kontrol Grup Kadn 24 60 22 55 46 57,5 Toplam Cinsiyet Erkek 16 40 18 45 34 42,5 Toplam p 40 100 40 100 80 100 0,749 Tablo 2. Vaka ve Kontrol Gruplarnn Yaş Özellikleri Grup Vaka Kontrol Yaş n 40 40 En Küçük 43 41 En Büyük 75 78 Ortalama 58,3 63,0 Standart Sapma 7,6 10,6 p 0,081 Tablo 3. TAOK ve HbA1c Ölçüm Sonuçlar TAOK 1. ölçüm TAOK 2. ölçüm HbA1c 1. ölçüm HbA1c 2. ölçüm Grup Vaka Kontrol Vaka Kontrol Vaka Kontrol Vaka Kontrol n 40 40 40 40 40 40 40 40 En Küçük 1,17 1,10 1,26 1.00 5,30 5,80 4,70 5,70 En Büyük 2,03 1,92 1,80 2,12 9,00 9,00 8,70 12,00 Ortalama 1,56 1,48 1,45 1,43 7,90 7,55 7,24 7,15 Standart Sapma 0,20 0,25 0,14 0,27 1,00 1,10 1,02 1,40 p 0,242 0,547 0,253 0,355 Tablo 4.TAOK ve HbA1c Ölçüm Sonuçlar Vaka Kontrol Vaka Kontrol 260 Grup TAOK 1. ölçüm TAOK 2. ölçüm TAOK 1. ölçüm TAOK 2. ölçüm HbA1c 1. ölçüm HbA1c 2. ölçüm HbA1c 1. ölçüm HbA1c 2. ölçüm n 40 40 40 40 40 40 40 40 En Küçük 1,17 1,26 1,10 1.00 5,30 4,70 5,80 5,70 En Büyük 2,03 1,80 1,92 2,12 9,00 8,70 9,00 12,00 Ortalama 1,56 1,45 1.48 1,43 7,90 7,24 7,55 7,15 Standart Sapma 0,20 0,14 0,25 0,27 1,00 1,02 1,10 1,40 p p 0,076 0,414 0,395 0,021 0,091 0,501 260 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 M. Y. Gürler ve ark. Vaka grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas (7,90±2,0) ile vaka grubu HbA1c ikinci ölçüm ortalamas (7,24±2,04) arasnda istatistiksel olarak anlaml farkllk bulunmuştur (p=0,021). Kontrol grubu HbA1c birinci ölçüm ortalamas (7,55±2,2) ile kontrol grubu HbA1c ikinci ölçüm ortalamas (7,15±2,8) arasnda istatistiksel anlaml fark yoktur (p=0,091). Kontrol grubu ile vaka grubu arasnda iki ölçüm değişimleri arasnda istatistiksel anlaml farkllk yoktur (p=0,501). Ölçüm sonuçlar tablo 4’de özetlenmiştir. TARTIŞMA Diyabet kronik metabolik bir bozukluk olduğu kadar ayn zamanda da artmş bir oksidatif stres durumudur. Deneysel olarak diyabet oluşturulan sçanlarda yaplan çalşmalarda serbest oksijen radikallerinin ve lipid peroksidasyonunun arttğ saptanmştr. Bu çalşmalarda oksidatif stres artşnn diyabetin etiyolojisinde ve ilerlemesinde rolü olduğu bildirilmiştir. Diyabette oksidatif stres başta hipergliseminin indüklediği pek çok mekanizmaya bağl olarak artabilmektedir, ancak bu mekanizmalarn kesin katks tam olarak ispatlanabilmiş değildir. Hipergliseminin oksidatif hasar üzerine olan etkisini inceleme amac ile yaplan mikroanjiyopatik ve makroanjiyopatik çalşmalarda; Schman fiber demiyelinizasyonu, glomerüler lezyonlar ve endoteliyal hücre hasarlarnda önemli olan aterosklerotik plak oluşumu araştrlmaktadr6. Çok saydaki klinik çalşmalar artan reaktif oksijen ve nitrojen türlerinin oluşumunun ve zayflayan antioksidan savunmann bu karmaşk mekanizmalarn temelini oluşturduğunu göstermektedir7. Bozulmuş lipid metabolizmas sonucu diyabetiklerde lipid peroksidasyonuna yatknlk nedeniyle, oksidatif stres artmakta, artmş oksidatif stres nedeniyle biriken ürünler ateroskleroz gelişiminde çok önemli bir basamak olarak rol almaktadr8. Yaplan baz deneysel ve klinik çalşmalar sonucu diyabetiklerdeki bozulmuş endotelyal fonksiyonun, biriken oksidatif ürünler sonucu olduğu kantlanmştr9. Malondialdehit (MDA), endojen lipid peroksidasyonu üzerinden oksidatif stresi gösteren bir belirteçtir10. Yaplan pek çok çalşma sonucu diyabetiklerde MDA düzeyi sağlkl popülasyona göre daha yüksek tespit edilmiştir. Soliman’n 80’i diyabetik, 80’i sağlkl popülasyon olmak üzere toplam 160 kişiyi içeren çalşmasnda diyabetiklerde, sağlkl gruba göre oksidan alan MDA düzeyi daha yüksek, anti oksidan olan glutatyon düzeyi ise daha düşük olarak bulunmuştur11. Yaplan çalşmalar göstermiştir ki diyabet tedavisinde organizmadaki oksidan ürünleri azaltan, antioksidan ürünleri artran ilaçlar önemli görevler üstleneceklerdir. Ayrca uzamş oksidatif stresin ve antioksidan kapasitedeki değişikliklerin diyabete bağl kronik komplikasyonlarn ortaya çkşyla da ilgili olduğu vurgulanmaktadr12. Total anti oksidan kapasiteye en büyük katk plazmadaki antioksidan moleküllerdan gelmektedir. Plazmada serbest demiri toplayan transferrin ve seruloplazmin gibi proteinler yannda serbest radikalleri kapan zincir krc antioksidanlar da bulunmaktadr. Albumin, ürik asit ve askorbik asit insan plazmasndaki total anti oksidan kapasitenin %85’inden fazlasn oluşturur. Bu fark kanda bilirubin, glutation-stransferazlar, flavinoidler, alfa-tokoferol ve betakaroten gibi anti oksidan durumun komponentlerine nazaran albümin, ürik asit ve askorbik asidin seviyelerinin fazla olmasna bağldr. Plazmada antioksidanlar bir etkileşim içindedir. Bu etkileşimden dolay bileşenlerin tek başlarna yaptklar etkinin toplamndan daha fazla bir etki oluşmaktadr. Bu sinerjizme örnek, glutatyonun askorbat, askorbatn da tokoferolun yeniden aktifleşmesini sağlamas verilebilir. Total antioksidan kapasitenin ölçümü, antioksidanlarn tek tek ölçümünden daha değerli bilgiler verebilir. Bu yüzden kann antioksidatif durumunu saptamada bireysel antioksidanlardan ziyade bunlarn toplam antioksidan değerini veren toplam antioksidan kapasite ölçümü yaygnlaşmaktadr. Salonen ve ark. yaptklar prospektif bir çalşmada tip 2 diyabette doğal alfatokoferol düzeylerinde azalma bulmuşlardr13. Ceriello ve ark.’nn yaptğ çalşmalarda tip 2 diyabetli hastalarn plazmalarnda antioksidan kapasitede azalma saptanmştr14. Maxwell ve ark.15 ile Hirsch ve ark.16 yine benzer sonuçlar bulmuşlardr. Dolays ile diyabette serbest radikal üretiminin artmasna ve radikal bağlayc sistemlerde azalma olmasna bağl olarak diyabetiklerin anti oksidanlara daha çok ihtiyaç duyduklar söylenebilir. Diyabetik hastalarda en sk bildirilen antioksidan yokluğu plazma ve mononükleer hücrelerdeki düşük askorbat seviyeleridir17. Uzel ve ark. tip 2 diyabetik hastalarda yüksek eritrosit lipid peroksit değerleri bulmuşlar ve retinopatisi olan komplike diyabetiklerde bu yüksekliğin daha fazla olduğunu tespit etmişlerdir18. Güzel ve ark.19 geç dönem diyabetiklerde gözledikleri süperoksit dismutaz (SOD) aktivitesindeki azalmann hiperglisemiye bağl aşr enzim tüketimini sonucu olabileceğini belirtmişlerdir. Merzouk ve ark.20, SOD aktivitesini tip 2 diyabetlilerde kontrol grubuna kyasla anlaml şekilde düşük bulduklarn, ancak tip 1 diyabetiklerde bu durumu saptamadklarn bildirmişlerdir. Jacek ve ark. 111 kişiyi kapsayan 39 tedavi ile kan şekeri regüle tip 2 DM, 42 kan şekeri regüle 261 261 M. Y. Gürler ve ark. olmayan hasta ve 30 sağlkl kişinin değerlendirildiği çalşmalarnda serum TAOK değerini ve SOD ve katalaz (CAT) enzim aktivitesini kan şekeri regüle olan grupta, regüle olmayan gruba göre daha yüksek bulmuşlardr21. Dosso ve ark. Ghana’l tip 2 diyabet hastalarnda total antioksidan kapasiteyi düşük ve açlk plazma glukozu ile ters orantl olduğunu buldular22. Birçok çalşma göstermiştir ki diyabetik hastalarda TAOK genelde oksidatif stresin artmş olmasndan dolay düşüktür. Kan şekeri regülasyonunun etkin sağlanmas ile TAOK daha yüksek seviyelerde bulunabilmektedir. Bu da hiperglisemi ve TAOK arasnda ters orant olmas şeklinde yorumlanabilir. Diyabet ve diyabetin komplikasyonlarnda reaktif oksijen radikallerinin rolünün araştrldğ çalşmalarda nonenzimatik glikozilasyon, metabolik stres sorbitol yolu aktivitesi, hipoksi sonucu oluşan doku hasar gibi faktörlerin serbest radikal üretimini arttrdğ ve antioksidan savunma sistemini etkilediği skça vurgulanmaktadr23. Oksidatif stres, erken vasküler hastalğa katkda bulunur, aterosklerotik sürecin tüm fazlarnda rol oynar ve aterosklerotik plakta birçok farkl oksidasyon ürünü bol miktarda bulunur24. Anjiografik olarak koroner arter hastalğ olduğu tespit edilmiş hastalarda yaplan bir kohort çalşmasnda, eritrosit içi glutatyon peroksidaz 1 aktivitesinin, ileride gelişebilecek ölümcül ve ölümcül olmayan kardiyovasküler olaylar arasndaki ilişki, diğer risk faktörlerinden bağmsz bulunmuştur25. Birçok çalşma pankreas beta hücre disfonksiyonunun uzun süreli serbest yağ asidi ve glukoz ile temas sonrasnda progresyon gösterdiğini doğrulamaktadr26. Pankreas beta hücreleri oksidatif strese oldukça hassastr. Antioksidan enzimler örneğin katalaz, glutatyonperoksidaz ve süperoksitdismutaz pankreasta oldukça az bulunur. Artan serbest yağ asidi ve/veya glukoz yükü, artan serbest oksijen radikallerinin üretimine neden olmakta, artan oksidatif stres insülinin reseptöre bağlanmasnda ve postreseptör aktivitesinde azalmaya neden olmaktadr. İnsülin direncinin artmas ve hiperglisemi pankreas beta hücrelerinin özellikle mitokondrilerinde oksidatif stres tablosunun gelişimine neden olmaktadr27. Sonuç olarak insülin üretimi hem DNA kodlanmas aşamasnda, hem de sekresyonunda aksamaya uğramaktadr28. Hayvan deneylerinde geliştirilen tip 1 diyabet modellerinde de yüksek düzeylerdeki oksidatif stresin pankreas beta hücrelerinde apopitoza neden olabileceği gösterilmiştir29. Kaneto ve ark. yaptklar çalşmada pankreas beta hücrelerinin glukoz toksisitesine karş korun262 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 masnda C vitamininin önemli rolü olduğunu bulmuşlardr. Ayrca histolojik analizlerde antioksidan verilen diyabetik farelerin beta hücrelerinin verilmeyenlere göre daha büyük olduklar, buna neden olarak da antioksidanlarn beta hücrelerinin çoğalmasna etki etmeden apoptozisi önlediği belirtilmiştir. Bunun sonucu olarak kronik hiperglisemide apoptozisin uyarlmasnn antioksidan kullanlarak engellenebileceği hipotezi ileri sürülmektedir30. Oksidatif stres ve insülin direnci birlikteliğinin ortaya konulmasnn ardndan, antioksidan tedavinin, insülin direncinin sağaltmnda etkinliği araştrlmştr. Antioksidan tedaviler ile yaplan çalşmalar bu ajanlarn hali hazrda oluşmuş oksidanlarn nötralizasyonunda beklenildiği kadar etkili olmadklarn göstermektedir31. Rousselot ve ark. metforminin serbest radikal gelişimini intraselüler olarak inhibe ettiğini gösterdiler32. Söz konusu çalşmada, metforminin -OH radikalini doğrudan bağlama özelliği tanmlanmştr. Bu özelliğinden dolay, NADPH oksidaz aktivitesinin bir modülatörü olarak etkili olabilmektedir. NADPH oksidaz serbest oksijen radikallerinin gelişiminde etkili olan diğer bir enzimdir. Doğrudan ve dolayl yollardan bu etkisi gerçekleşiyor olabilir. Son yllarda Ouslimani ve ark. aortik endotel hücrelerinde yüksek glikoz ve anjiotensin 2‘nin neden olduğu reaktif oksijen ürünlerinin gelişiminin metformin ile azaltlabileceğini gösterdiler33. Bütün bu in vitro veriler bizi metforminin birçok yararl etkisi yannda antioksidan sistemi güçlendirici ve reaktif oksijen ürünlerini azaltc etkisi olduğunu desteklemektedir. Ylmaz ve ark. insülin direncinin ve oksidatif stresin arttğ bilinen polikistik over sendromlu hastalarda yaptklar çalşmalarda, roziglitazon tedavisinin serum MDA seviyelerinde azalmaya yol açtğn, metforminin ise MDA seviyelerinde azalma yapmadğn göstermişlerdir. Fava ve ark. yaptklar çalşmada 12 hafta boyunca gliklazid kullanan hastalarda azalmş serum lipid peroksit, artmş serum TAOK ve azalmş kan basnc saptamşlardr34. Gumieniczek ve ark. diyabetik ratlarda yaptklar çalşmada 4-8 haftalk 1mg repaglinid tedavisinden sonra repaglinid verilen grupta protein oksidasyonu %17,8 azalmş, askorbik asit düzeyi artmş ve TAOK %16,7 artmş olarak buldular35. Manzela ve ark.’nn repaglinid ve glibenklamidi karşlaştrdklar çalşmalarnda repaglinid verilen grupta TAOK düzeyleri anlaml derecede artmş olarak bulunmuştur36. Tankova ve ark. 46 tip 2 DM hastasna repaglinid eklemiş olup, 46 kişinin 21’ine diyet, 26’sna ise metformin ilave ettiler. 262 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 M. Y. Gürler ve ark. Kontrol grubu 29 hastadan oluşmaktayd. 29 hastann 13’ü diyet, 16’s da metformin kullanarak çalşmaya katld. Repaglinid verilen grupta TAOK ve SOD aktiviteleri kontrol grubuna göre anlaml olarak artmş, HbA1c ise azalmş olarak bulundu37. Yaptğmz çalşmada 3 aylk tedavi süresinin sonunda HbA1c’nin sitagliptin tedavisiyle anlaml derecede azalmasna rağmen, TAOK’un değişmemesini sitagliptinin oksidatif reaksiyonlar üzerine direkt bir etkisi bulunmamasna bağlyabiliriz. En azndan sitagliptinin vücudun antioksidan sistemine olumsuz bir etkisi bulunmadğ, DPPIV’ü inhibe ederken, antioksidan enzim sistemlerini de inhibe etmediği; yahut oksidan reaksiyonlarn enzimleri ile sinerjik bir etkileşmesi olmadğn söyleyebiliriz. Uzun vadede hiperglisemiyi azaltarak dolayl yoldan vücudun TAOK’un tüketilmesini azaltabiliriz. Bunun için 3 aydan daha uzun süreli bir takip gerekmektedir. Brazg ve ark. tarafndan sitagliptinin metformin ile yetersiz tedavi edilen tip 2 diyabetlilere ilavesinin glisemik kontrol ve β hücre fonksiyonuna etkileri araştrld. Çift kör, randomize, plasebo kontrollü, iki periyodlu crossover çalşmada, metformin ile tedavi edilen 28 hastaya 50 mg x2/gün sitagliptin eklendi ve plasebo ile karşlaştrld. Dört haftalk periyod sonunda 24 saat sk glisemik kontrol, fruktozamin düzeyleri ve β hücre c peptid düzeyleri standart öğün sonunda saptand. Sonuçta 50 mg x2/gün dozunda sitagliptinin devam eden metformin dozuna ilavesinin 24 saat glisemik kontrolü ve β hücre fonksiyonunu düzelttiği ortaya kondu. Keza sitagliptin ilavesi fruktozamin düzeylerini anlaml olarak düşürdü. Sitagliptin iyi tolere edildi38. Nauk ve ark. metformin ile yeterince glisemik kontrol sağlanamamş tip 2 diyabetlilere glipizid veya sitagliptin eklenmesini randomize, çift kör olarak incelediler. Metformin ile tedavi edilen 1172 hasta randomize edildi. Bunlarn 588’inde 100 mg/gün sitagliptin veya 5mg ile başlamak üzere 20 mg/güne kadar glipizid (n=584) eklendi ve 52 hafta takipleri yapld. Başlangç değerlere göre HbA1c düzeylerinde benzer düşüşler oldu. Hipoglisemik epizodlar glipizid ile belirgin fazlayd. Sitagliptin kilo kaybna (-1,5 kg) neden olurken, glipizid kolunda +1,1 kg artş saptand. Sitagliptin genelde iyi tolere edildi39. Yaptğmz çalşmada sitagliptin dozunun 100 mg/gün olarak kullandk. Literatürle uyumlu olarak anlaml derecede HbA1c düşüşü saptadk. Tedavi sonras ölçümde HbA1c değerinin ksa sürede de olsa azalmş olarak saptanmas, hastalarn yakn takip ve doğru medikal tedaviyle birçok komplikasyon gelişiminin önlenebilmesi açsndan önem taşmaktadr. Sitagliptin genelde hastalar tarafndan iyi tolere edildi. Aschner ve ark. yaptklar çalşmada sitagliptin 100 mg, 200 mg ve plasebo grubunu karşlaştrdlar. 24 haftalk sitagliptin monoterapisinin glisemik kontrolü ve açlk plazma glukozunu iyileştirdiğini buldular. Sitagliptin 100 mg alan grupta HbA1c 0,57-1,52 arasnda azalmş, tokluk kan şekeri ortalama 46,7 azalmş olarak saptadlar. Sitagliptin 200 mg alan grupta HbA1c 0,65-1,5 arasnda azalmş, tokluk kan şekeri ortalama 54,1 azalmş olarak saptand. Bulgular arasnda sitagliptin dozlar ile alakal fark bulunmad. 100 mg alan grupta %1,3 hipoglisemi, %16,4 gastrointestinal yan etkiler saptand. 200 mg alan grupta %0,8 hipoglisemi, %41 gastrointestinal yan etkiler saptand. Sitagliptin alan grupta anlaml kilo değişikliği izlenmedi40. Goldstein ve ark. sitagliptin ile metformin kombinasyonunu, sadece metformin alan hastalarla 24 haftalk bir çalşma ile karşlaştrdlar. Kombinasyon alan grupta anlaml derecede HbA1c düşüklüğü izlediler. Hipoglisemi ve gastrik yan etki düşük bulundu41. Bu çalşma gösterdi ki sadece metformin ile kan şekeri regülasyonu iyi sağlanamamş ve HbA1c değeri istenilen düzeye getirilememiş hastalara eklenecek sitagliptin ile HbA1c’de anlaml düşüşler sağlanabilir. Bizim 10 tane metformin ve sitagliptin kombinasyonu kullanan hastamz oldu; ancak say az olduğu için, istatistiksel olarak anlaml sonuç elde edilemeyeceğinden bir alt grup olarak çalşma yapamadk. Scott ve ark.’nn yaptğ çalşmada günde 2 doz 50 mg sitagliptin, glipizid ile tedavi edilenlere göre HbA1c’de anlaml düşüşlere neden olurken, glipizid 1,1 kg kilo artşna neden oldu. Sitagliptinde ise kilo değişmedi. Hipoglisemi her iki grupta da vard, ancak yüksek sklkta değildi42. Bizim yaptğmz çalşmada gastrik şikâyet ve hipoglisemiye rastlanmad. Sonuç olarak etyopatogenezinde ve komplikasyon gelişiminde oksidatif stresin önemli ölçüde rol oynadğ tip 2 diyabet tedavisinde yeni kullanlmaya başlayan DPPIV inhibitörleri grubundan sitagliptin isimli ilacn tedavi edici etkisi yannda antioksidan kapasite üzerine etkisi olup olmadğn araştrdk. Elde ettiğimiz verilere göre tedavi öncesi ve sonras TAOK değerleri arasnda istatistiksel olarak anlaml fark saptamadk. HbA1c değerinde anlaml oranda düşme izlenmesi kan şekeri regülasyonu ve komplikasyon gelişme riski açsndan oldukça önemlidir. Oksidatif stresin azaltlmas ve antioksidan kapasitenin arttrlmas diyabet tedavisi açsndan oldukça önemlidir. Üç aylk sitagliptin tedavisinin direkt olarak TAOK’u etkilemediğini anladk; ancak 3 aydan daha ileriye 263 263 Yeni Tp Dergisi 2014;31:258-264 M. Y. Gürler ve ark. uzatlacak çalşmalarda TAOK rezervini hipergliseminin yapacağ oksidatif stresi azaltarak dolayl yoldan koruduğunu görmek mümkün olabilir. Yazarn beyan: Çkar çatşmas bulunmamaktadr. (Conflict of interest statement: None declared) REFERANSLAR 1. Garber AJ. Diabetes Mellitus. In: Stein JH, editör. Internal Medicine, St Lois, Missouri, Mosby Year Book; 1994:1391-92. 2. Aydn A, Orhan H, Sayal A, Ozata M, Sahin G, Isimer A. Oxidative stress and nitric oxide related parameters in type II diabetes mellitus. Clinic Biochemistry 2001;34:65-70. 3. Baynes JW, Thorpe SR. Role of oxidative stress in diabetic complications. Diabetes 1999;48:1-9. 4. Cheesman KH, Slater TF. An introduction to free radical biochemistry. Br Med Bull 1993;49:481-93. 5. Goldstein DE, Little RR, Lorenz RA, et al. Test of glycemia in diabetes. Diabetes Care 2004;27:1766-8. 6. West IC. Radicals and oxidative stress in diabetes. Diabet Med 2000; 17:171-80. 7. Monnier L, Colette C, Mas E, et al. Regulation of oxidative stress by glycaemic control. Diabetologia 2010;53:562-71. 8. Gordon LA, Morrison EY, McGrowder DA, et al. Effects of exercise therapy on lipid profile and oxidative stress indicators in patients with type 2 diabetes. BMC Complement Altern Med 2008;8:21. 9. Kostic N, Caparevic Z, Marina D, et al. Clinic evaluation of oxidative stress in patients with diabetes mellitus type 2-impact of acute exercise. Vojnosanit Pregl 2009;66:459-64. 10. Mahboob M, Rahman MF, Grover P, et al. Serum lipid peroxidation and antioxidant enzyme levels in male and female diabetic patients. Singapore Med J 2005;46:322-24. 11. GZA Soliman. Blood lipid peroxidation levels in Egyptian type 2 diabetic patients. Singapore Med J 2008;49:129-36. 12. Van Dam PS, Van Asbeck BS, Erkelens DW, et al. The role of oxidative stress in neuropathy and other diabetic complications. Diabetes Metabolism Reviews 1995;11:181-92. 13. Salonen JT, Nyyssonen K, Tuomainen TP, et al. Increased risk of noninsulin dependent diabetes mellitus at low plasma vitamin E consantrations 1995;311:1124-27. 14. Ceriolla A, Bortolotti N, Pirisi M, et al. Total plasma antioxidant capacity predicts thrombosis-prone status in NIDDM patients. Diabetes Care 2001; 24:1608-13. 15. Maxwell SR, Thomason H, Sandler D, et al. Antioxidant status in patients with uncomplicated insulin dependent and non insulin dependent diabetes mellitus. Eur J Clin Invest 1997;27:284-90. 16. Hirsch IB, Atchley DH, Tsai E, et al. Ascorbic acid clearance in diabetic nephropathy. J Diabetes Complications 1998;12:259-63. 17. Cunningham JJ. Micronutrients as nutriceutrical interventions in diabetes mellitus. J AM Coll Nutr 1998;17:7-10. 18. Uzel N, Sivas A, Uysal M, et al. Erythrocyte lipid peroxidase activities in patients with diabetes mellitus. Horm Metobol Res 1987;19:89-90. 19. Güzel S, Seven A, Civelek S, Salman S, Satman İ, Burçak G. Tip I Diabetiklerin Erken ve Geç Döneminde Antioksidan Statü. Cerrahpaşa Tp Dergisi 2001;32:243-8. 20. Merzouk S, Hichami A, Madani S, et al. Antioxidant status and levels of different vitamins determined by high performance liquid chromatography in diabetic subjects with multiple complications. Gen Physiol Biophys 2003; 22:15-27. 21. Jacek R, Robert B, Maciej B, et al. Evaluation of selected parameters of the anti oxidative system in patients with type 2 diabetes in different periods of metabolic compensation. Arch Immunol Ther Exp 2007;55:335-40. 22. Dosoo K, Rana V, Ofee-Amokyaw K, et al. Total antioxidant status in non-insulin-dependent diabetes mellitus patients in Ghana. West Afric J Med 2001;20:184-6. 23. Baynes JW, Thrope SR. Role of oxidative stress in diabetic complications. Diabetes 1999;48:1-9. 264 24. Shishehbor MH, Brennan ML, Aviles RJ, et al. Statins promote potent systemic antioxidant effects through spesific inflammatory pathways. Circulation 2003;108:426-31. 25. Blankenberg S, Rupprecht HJ, Bickel J, et al. Glutathione peroxidase 1 activity and cardiovascular events in patients with coronary artery disease. N Eng J Med 2003;349:1605-13. 26. Evans JL, Goldfine ID, Maddux BA, Grodsky GM. Are oxidative stress activated signaling pathways mediators of insulin resistance and beta-cell dysfunction? Diabetes 2003;52:1-8. 27. Sakai K, Matsumoto K, Nishikava T, et al. Mitochondrial reactive oxygen species reduce insulin secretion by pancreatic beta cells. Biochem Biophys Res Commun 2003;300:216-22. 28. Sakuraba H, Mizukami H, Yagishashi N, et al. Reduced beta-cell mass and expression of oxidative stres-related DNA damage in the islet of Japanese typeII diabetic patients. Diabetologia 2002;45:85-96. 29. Bast A, Wolf G, Oberbaumer I, Walter R. Oxidative and nitrosative stress induces peroxiredoxins in pancreatic beta cells. Diabetologia 2002; 45:867-76. 30. Kaneto H, Kajimoto Y, Miyagawa J, et al. Beneficial effects of antioxidants in diabetes: possible protection of pancreatic beta cells against glucose toxicity. Diabetes 1999;48:2398-406. 31. Chen H, Karne RJ, Hall G, et al. High dose oral vitamin C partially replenishes vitamin C levels in patients with type 2 diabetes and low vitamin C levels but does not improve endothelial dysfunction or insulin resistance. Am J Physiol Heart Circ Physiol 2006;290:137-45. 32. Bonnefont-Rousselot D, Raji B, Walrand M, et al. An intracellular modulation of free radical production could contribute to the beneficial effects of metformin towards oxidative stress. Metabolism 2003;52:586-9. 33. Ouslimani N, Peynet J, Bonnefont-Rousselot D, et al. Metformin decreases intracelluler production of reactive oxygen species in aortic endothelial cells. Metab Clinic Exp 2005;34:829-34. 34. De Mattia G, Laurenti O, Fava D. Diabetic endothelial dysfunction: effect of free radical scavenging in type 2 diabetic patients. J Diabetes Complications 2003;17:30-35. 35. Gumieniczek A, Hopkala H, Rolinski J, Bojarska JA. Antioxidative and anti inflammatory effects of repaglinide in plasma of diabetic animals. Pharmacol Res 2005;52:162-6. 36. Manzella D, Grella R, Abbatecola AM, Paolisso G. Repaglinide Administration Improves Brachial Reactivity in type 2 diabetic patients. Diabetic Care 2005;28:366-71. 37. Tankova T, Koev D, Dakovska L, Kirilov G. The effects of repaglinide on insulin secretion and oxidative stress in type 2 diabetic patients. Diabetic Res Clin Pract 2003;59:43-9. 38. Brazg R, Xu L, Dalla MC, et al. Effect of adding sitagliptin, a DPP-IV inhibitor, to metformin on 24-h glycemic control and beta cell function in patients with type 2 diabetes. Diabetes Obes and Metab 2007;9:153-65. 39. Nauck MA, Meininger G, Sheng D, et al. Efficacy and safety of the dipeptidyl peptidase-4 inhibitor, sitagliptin, compared with the sulfanylurea, glipizide in patients with type 2 diabetes inadequately controlled on metformin alone. Diabetes Obes and Metab 2007;9:194-205. 40. Aschener P, Kipnes MS, Lunceford JK, et al. Effect of the dipeptidyl peptidase-4 inhibitor sitagliptin as monoterapy on glycemic control in patients with type 2 diabetes. Diabetes Care 2006; 29:2632-7. 41. Goldstein BJ, Feinglos MN, Lunceford JK, Johnson J, Williams Herman DE. Effect of initial combination therapy with sitagliptin, a dipeptidyl peptidase-4 inhibitor, and metformin on glycemic control in patients with type 2 diabetes. Diabetes Care 2007;30:1979-87. 42. Scott R, Herman G, Zhao P, Chen X, Wu M, Stein P. Twelve week efficacy and tolerability of MK-0431, a DPP-IV inhibitor, in the treatment of type 2 diabetes. Diabetologia 2005;48:287. 264