ETHNOSES AND CULTURES ON THE BALKANS

Transkript

ETHNOSES AND CULTURES ON THE BALKANS
l[
Society DIOS
BALKAN INSTITUTE OF ETHNOLOGY
ETHNOSES AND CULTURES
ON THE BALKANS
International Conference
Bulgaria
Trojan, 23-26.08.2000
Vol. 1
-
4
=
oS
g
i
i
j
I.Il
sa'"
Q
Sofia. 2000
l
·t
~
't~~y
~
..
CONTENTS
CO)l;EP)}(AHI1E
Ethnoses and cultures on the Balkans
International Conferences, Trojan, 2000
Sofia,2000
oonrapCKa, HayqHa, TIopBO
H3~aHHe
CoCTaBliTen: CT.H.C., n-p Torno CITHpH~OHOB
Editor: Dr Tosho Spiridonov
<1>opMaT: 60/90/16
06eM: 20 IT.K.
IIpe,lJ;neqaTHa no.n;roToBKa: AHOC
Flexa'r: ,D;110C, Printo6raph
© KOneKTHB OT aaropn
ISBN 954-8405-36-9
© AI10C, H3,lJ;aTen
A,u,pec: COcl>HH, 1309, TI.K. 16
Adress: Sofia, 1309, P.O. Box 16
Tams CUMeOHOeCl, EmOJIOIIDI,ernorpaqiaa, aHIpoIIOJIOIIDI. Teoperasna
np06JIeMH II cneIJ;H€J?HKa na H3CJIe,n:OBaTeJICKaTa rnenna
T01JKa/5
Tosho Spiridonov, Ethnos - Theoretical Problems of Space Analysis /21
Alina Ciobanel, Ethnicity, Personal identity, group identity / 29
Hale Oxcay, Salonikianstpast and present. A socio-religious approach / 36
Nimet Onur, Turlcimmigrantsprob1ems who came from Bulgaria (Adapta­
tion processimage presentation and on national Press) / 72
Ilemsp Ilempoe, EopaBeUKu: c qy;KJJ;OCTTa. 3a IDIKOH anarrraena crpareraa
na "3aBp'bIIJ;eHIJ;H" B E'bJII"apIDI /58
Albena Georgieva, Semantics of wine according to bulgarian etiologic
legends /74
AJleKCaHObp Ilpueapun, K sonpocy 0 cop;ep)1(aHHH TepMHHa "3moKoH<Pec­
CHOHaJIbHaH rpynna": aa MarepHaJIaX pyCCI<HX crapo­
o6pH,ll;U;eB EaJIKaH/80
Levene Uncu, Turkiye'nin kultur cografyasi'nin temelleri / 94
Dessis/ava Nicolaidu, Gret:(j quarters on bulgarian lands as prerequi­
site for interrelations in architecture in the 17th-19th
Century /106
S/avoliub Gacovitsh, L'arbre cosmique dans 1a culture valaque du Nord-est
de1a Serbie /113
VassilMarkov, Traces ofthe Sun cult in the folk culture in the centralpart
of Stara P1anina /128
PYJICa Mapuucxa, EHTbTHa pOp;OIJ1laHHTe IIBJlIDIHHeTO MyB'bpXyIDIKoII
oco6eHoCTIIHa POP;OIICI<HTe ~aJIeK'IH /134
Hpuna Ceoaxoea, 0 ceMaHTHKe BToporo B CJIaBHHCKoH naponaoa
xyns rype /139
Antiena Heanoea, EHJIHHI1JH3M'bTIIIIOJIHJIHHrBII3M'bTHa EaJIKamrre/147
Muvaffak Duranli, Bulgarca, rusca, siIpca ve Turlcce'deki. ortakkeJime1er /153
~
Ceemnaua 5lHaKueea, AAEEAN~POL II npeJJrP'b:QKHTe HMeHa na AN~POL / 167
Galya Toleva, The impact of some cultural elements on Getic funeral tradi-
....
I
l:Q
~
~
J
!;;
rl
J
~
"-'
§
.f.""
1".1'~(h~.
3
~
ETHNOSES AND CULTURES
ON.THE BALKANS
Trojan, 2000
TURKlYE'NYN KULTUR COGRAFYAS'ININ TEMELLERI
Aras, GOr. Levent Uncu
Ege Universitesi, Edebiyat Fakilltesi, Bornova, Izmir, Tiirkiye.
Tiirkiye'nin bugiinkii kulturel manzarasmm gelisimi biiyiik olyiide
cografi ozellikleri ve tarihsel gelitim surecine bagh olarak. olmuttur,
Hie kuskusuz bu sureci hazirlayan cografi ozeliklerinin batmda ise
iilkenin bulundudu matematik ve ozel cografi konumundan
kaynak.lanan bir dizi etken bathea rolu oynamrttir. Eski Dunya
kitalanmn hemen hemen merkezinde, 36-42 dereee kuzey paralelleri
ile 26-45 dereee dogu meridyen1eri arasmda bir dikdortgen §eklinde
uzanan Tiirkiye'nin, biiyiik bolumunu olutturan Anadolu Asya, kucuk
bir kismmr kaplayan Trakya ise Avrupa kitasinda yer almaktadir. Bu
goriiniimii ile Tiirkiye, hem Asya kitasrnm en batiya uzanan kismmi
olutturmakta hem de Balkanlar uzerinden Avrupa kitasmm icerilerine
dodru yaklatmaktadir. Bu neden1e Anadolu cok eski donemlerdenberi
Kiiyiik Asya (Asie Mineure), Trakya ise Balkanlar birlikte Kucuk
Avrupa (Europa Mineure) olarak adlandmlmaktadir. Bu ozel durumu
nedeniyle, Tiirkiye'nin sadeee fizyografik olarak degil fakat etnik, sosyal
ve kulturel olarak da Guneybati Asya ile Giineydodu Avrupa arasmda
bir geyit alamnda bulundudu kabul edilmektedir. Tiirkiye, tarih boyunca
bu geyi§ bolgesi olma ozellidini korumut, kulturel degi§im1er icin bir
kopru gorevi go:rm~tiir.
Tiirkiye'nin kulturel gorunumundeki biryok ozellik, iilke
topraklartmn 10000 ytl geriye giden yerletme tarihi ve bu siirey boyunea
hemen her yonden gelen farklt uk ve kiiltiirel gruplar tarafmdan
yerletilmi§ ve kullantlmIt olmasma bagItdtr. Diinya iizerinde bu kadar
zenginlige sahip iilke saytsl yok azdlf. Bununla birlikte, zaten eografi
konumu itibariyle bolgesel bir kiiltiir alammn merkezinde olan
Tiirkiye'nin bugiinkii kiiltiirel goriiniimii bu topraklarda ya§amtt olan
9:J
I
•
I
~C§itli kUltiirlerin baraktt8l miraslar, birbiri iizerine eklenmeler ve
kantma1ann bir sonucu olarak tekiIlenmittir (Erin~, 1970-1971).
Tiirkiye'nin bulundugu co8rafi konumu itibariyle hem dogu ve
ban Jdiltiir bOlgeleri arasmda hie ~ aJam olmUfbJr. Bu durumda
hi~ kufkusuz Ulkenin rolyef ozellilderi onemli rol oynanusur.
Anadolu'daki bashca dag sualanm ol~turan tuzeydeJd Kuzey
Anadolu Daglan (pontik) ve giin~ti GOney Anadolu Daglan'nm
(Toroslar) genel UZ30lmlDlD dogu-ball yaniinde uzanmaktadir, Bu
durum dogu-batl yOnlo. killtiirel degiJimi ne tadar kolay~ysa,
kuzey-giiney yoo1o. killtiirel ~imi de 0 kadar ~Cf1inniitir. Bu
nedenle bu daglar arasmdaki ovalan ve vadileri izleyen. dogaI yollar
boyunca hep banya yonelinmif ve burada Istanbul ve <;aD.attale
BogazJ.aomn da sagIadIgl kolayhkla Balkanlar ve Avrupa Ile iliJkiyc
~tir. BUDa kaqm aym dag sualao, Karadenirin bJzeyindeld
Slav Diinyssl fie Akdeniz kUltiir alammn ilijkiye ~esini tarih
boyunca engellemistir (Erin~, 1973). Aynca ozellitle Batl Anadolu'da
uzanan dogu-batl yoo1o. ~kiintii. oluklan da (grabenler) hem bab.dan
hem de dogudan gelen Jdiltiirlerin biIbirleriyle ilqtiyc ~esini
kolayl~tlDD1itlr. Yine giineydoguda Mezopotamya'Yl tuzeyden
SlIIlrlayan dag sualan giineydeti Arap killtUriiniin Anadolu i~erine
sokulmasma izin vermemistir,
Genel olarak yiiksek bir Ulke olan Tiirldye'de insamn yapdlgt
mekanm dogaI ozellikleri ~k ~~iili imkanlar sunmaktadir, Hi~
~uz kUltiirel farkhhJrJarve ~itlilik. de budurom son derece onem
tasnnaktadrr. Yukanda da deginildigi iizere, iilkenin kuzey ve
giineyinde yiiksek daglar yer almaktadtr. Bu daglar ~itli yerlerde
bo.yiik akarsulann a~i oldugu dar ve derin vadilerle ~ ve
bOylecekIYJ. b01gelerifie i~ bOlgelerin iliikiye ~esinikolayl8i~tJr. ~
Bu akarsulann denize ulastiklan yerlerde ise tanma ve yerl~eye
elveri§li imkanlar sunan deltalar ~jitir. Genel olarak ula¢masJ.
1
gU~ olan bu daghk alanlar tarih boyunca basla ve sa~ardan ka~
insan gruplanm kendine ~k:mii ve buralara yerl~en.gruplar hem kendi
kiiltiirel kimJiklerini hem de Y8iam. tarzlanm bsmen de olsa koruma
imkam bulm.~lanhr.
Antik Donemden itibaren bir~ok bolgesel slDlrlamalarda
....
­
I
•
I
i
e
t
95
!fl
Anadolu'nun yeryuzu sekilleri etkili rol oynamistrr. Lydia, Karia,
Pamphilia, Cilicia gibi kralhklann snnrlan biiyiik oI~iide cografl esaslan
yansrttigi ve uyumlu oldugu icin gunumuzde dahi bu adlari
kuIlamlmaktadtr. Anadolu'da byt kusagmm dar olmasi nedeniyle Antik
Donem dismda kiyilarda onemli politik gucler gelisme imkam
bulamannstir. Daha duz ve genis olan i~ kesimlerdeki plato ve ovalar
ise bircok politik gucun merkezi olmus, buyuk devletler kurulmus ve
bunlar daha sonra ktyi bolgelerini hakimiyetleri altma alnustrr.
Kuskusuz bu devletlerin en onemlileri, Kuzey Anadolu daglanndan l~
Anadolu platolanna ge~ alamnda kurulmus olan ve Corum'u merkez
alan Hitit imparatorlugu, Orta Asya'mn serin ~ollerinden gelen
Turklerin Anadolu'ya geldiklerinde kurmus oldugu Konya'yt merkez
alan Selcuklu Devleti ve onun yikilmasmdan soma ortaya ~kmt§ olan
ve Bilecik'i merkez alan Osmanh imparatorlugu'dur.
Tiirkiye'nin bulundugu alan, iklim ozellfkleri itibariyle
Subtropikal kusagm batt kiyrlannm ge~i§ iklimi tipi olarak adlandtnlan
Akdeniz ikliminin smrrlari icinde kalmaktadir. Tiirkiye,
kuzeybatismdaki her mevsimi yag..§h rhman iklim kU§ag.. ile kuzeyindeki
soguk karasal iklim ve giineyindeki steak ve az yag..§h hatta kurak iklim
bolgeleri arasmda bir ge~~ kusagmda bulunmaktadir. Bu nedenle ytl
boyunca degi§ik yonlerden gelen, hakimiyeti ve etki alam mevsimden
mevsime degi§en farkh karakterdeki hava kiitlelerinin etkisi altmda
kalmaktadrr, Bir de buna daglann genel uzamsi (orografi), yiikselti,
bah, karasalhk derecesi gibi cografi etkenler eklenince iilke genelinde
bolgeden bolgeye, yoreden yoreye de~en cok farkh iklim tipleri ve
mikroklima alanlan ortaya cikmaktadir.
Insan yasami ve faaliyetleri dolayrsiyla kulturleri iizerinde iklim
onemli bir paya sahiptir. Tiirkiye biitiiniiyle ihman kusak icerisinde
yer almasma karsm iklim ozelliklerindeki bu farkhltklar, tanmsal acidan
son derece cesitli iiriinlerin yetismesine olanak vermistir, Aynca tanm
metodlan, urun desenleri dolaylslyla kiiltiiriin bir gostergesi olan
beslenme alt§kanhg. bOlgearasmda onemli farkhhklar gostermektedir.
Anadolu'da iklim ozelliklerinin tarIm iizerinde ne kadar etkili
oldugu ve onem ta§ldlg. Hititlere ait metinlerde dahi dikkati
~ekmektedir.Hitit metinlerinde kurakhklardan korunmak ve bereketli
bir ytl gecirmek icin Tannlara yapilan dualar ve adaldardan sikca soz
edilmektedir. Aynca Konya'mn EregJi ilcesi yakmlannda bulunan,
elinde bir demet basak ve uzum tutarak Tannya dua eden bir Hitit
Kralmi tasvir eden meshur rvriz kabartmasmda da benzer bir tema
islenmektedir. Ozellikle i~ bolgelerde kendi hissettiren yaz kurakhgi
gunumuzde halen onemli bir sorun olarak tanmi etkilemektedir.
Tanmm Anadolu'daki onemini vurgulayan bir diger gosterge ise Dogu
Anadolu'da 1.0.900-580 yillan arasmda biiyiik bir krallik kurmus olan
Urartu'lara ait bugune kadar korunmus olan sulama kanallan ve su
bentlerinin varhgidir. Sulama islerinin organizasyonu ve bakimi, Urartu
Krallanmn bashca gorevleri arasmda sayihyordu iErinc, 1970-1971).
Siddetli yaz sicaklan ve az YaW§ almasi nedeniyle l~ Anadolu ve
Guneydogu Anadolu'da basta bugday olmak uzere tahillar yetistirilm­
ekte ve bugdaydan uretilen urunler beslenmede kullamlmaktadir,
Ozellikle bugdayin dovulmesi ile elde edilen bulgur, Ortadogu'da cok
eski donemlerden beri kullanilan ve bilinen bir besin maddesiydi. Bug­
day yetismesine uygun olmayan Karadeniz bolgesinin ktyi kusagmda
ise bol YaW§ isteyen misir yetistirilmekte ve temel gida maddesi olarak
da misrr unu kullamlmaktadrr. Dogu Anadolu'nun sert ikliminde ise
ancak kl§ bugdayi ve arpa gibi tahillar yetistirilmekte daha cok
hayvancihkla ugrasilmaktadir. Trakya'da ve Marmara Bolgesi genelinde
ise en onemli tarim urunu ay~~egidir.Daha verimli olan Ege ve Akdeniz
kiyilanndaki verimli ovalarda ise pamuk bashca urun durumundadir.
Bunlann yamsua Turkiye'de iklim ozelliklerinin sagl.adl~ elverisli
sartlar nedeniyle ~aydan muza, zeytinden turuncgillere her turlu tanm
urunu yetistirilmektedir. Her biri ayn bir beceri isteyen bu iiriinlerin
yetistirilmesi, tanmsal uygulamalann, dolayistyla yoresel olarak tanm
kiiltii~ ve kirsal yerlesmelerin farkh olmasma yol acmistir.
Iklim kosullannm olumsuz yanlarina ragmen, Neolitik'ten
itibaren tanmm geleneksellestigi bir alan durumunda olan AnadoIu'da
i~ kesimlerde basta tahillar olmak iizere kurutulmus sebze ve meyva
bol miktarda tiretilmekte ve b~hca tarmsal iiriinleri olU§turmaktaydt.
Ktyt bolgelerinde ise zeytin, iiziim, incir ve badem en ~ok yeti§tirilen
fuiinlerdi. Antik Donemde Anadolu'da teraslama sistemi ~ok fazla
bilinmemekle birlikte, Orta <;ag'dan itibaren bu sistem yaygtn bir
i
~
~
I
B
:
j
:
~
·t
o
G'.I
%
97
~
sekilde uygulanmaya baslanusnr. Bugiin Anadolu'nun degisik
yerlerinde Bodrum, Keramos, Termessos ve Aksu vadisinde yamaclarda
eski teras kalmtilanna halen rastlanmaktadtr. Ancak bunlann biiyiik
kismmm Turklerden onceki donemlere ait oldugu kabul edilmektedir
(de Planhol, 1982). Turkler Orta Asya'da kismen tanmla ugrasmakla
birlikte koklu bir tanm kiiltiiriine sahip degildiler. Orta Asya'dan batiya
dogru go~ ederken, teraslama sistemleriyle 0 donemde diinyamn en
onemli tanmsal bolgelerinden biri olan iran'dan gecisleri sirasmda
onlardan herhangi bir tanm teknigi almamislar ve tanmi ogrenmek
gibi bir ~abaya girmemislerdi, Ancak denilebilir ki Turkler Anadolu'ya
geldiklerinde halihazirda uygulanmakta olan bir geleneksel tanm ile
kar~da~mJ~ ve zaman icinde buna adapte olmuslardir.
Sadece tanmsal faaliyetler degil, kirsal ekonomik faaliyetler ve
yerlesme tipleri de ik1im ozellikleri tarafindan etkilenmektedir. Dogu
Anadolu'da bircok yerde uzun suren kt~ mevsimi ve kisa gecen yaz
mevsimi, bitki gelisimini dolayisiyla tanmsal faaliyetleri olumsuz olarak
etkilemekte ekonomik faaliyet olarak sadece hayvancilrgm
yapilabilmesine imkan vermektedir. Yine aym nedenle, cok dusukolan
kt~ sicakhklanndan gorece korunmak icin kerpic ve tastan yapilmis
evler topragm icine gomulmektedir. Bu durum, cok eski donemlerde,
1.0. 4. yy.da Xenophon tarafindan da gozlenmistir. Ozellikle yazlan
cok kurak gecen alcak diizliiklerden daha serin olan yaylalara dogru
olan hareketlenme (transhumance) Tiirkiye'nin bircok bolgesinde steak
mevsimdeki ik1im kosullannm bir sonucudur. Anadolu'da bir zamanla
son derece yaygm olan ancak bugiin biiyiik olcude ortadan kalkmis
durumda olan gocebelik (nomadism) sadece iilkedeki dogal ortam
kosullanna bir adaptasyon olarak kabul edilmemelidir. Cunku,
sozgelimi rcAnadolu'da cok az yag..~ dusen ve degisken yag..~ miktanna
sahip bircok alanda tanmsal faaliyetler yiiriitiilmektedir. Diger yandan,
Antik Donem'de Anadolu'da nomadism yapilmryordu. Anadolu'da
nomadism, daha sonraki tarihsel donemde, 11 yy.in baslannda,
ekonomik ve sosyal acidan ~km~ bir durumda olan Anadolu'ya nufuz
eden ve pastoralist bir hayat suren Tiirklerin, yerlesik hayata dogru
ge~i~i sirasmda ortaya ~kmt~t1r tErinc, 1970-1971).
Cukurova ile birlikte Dogu Karadeniz kiyrlarr Tiirkiye'de
98
I
nomadizmin kendine ozgu kosullan ile uygulandigr bir alandir.
Buralarda yayla olarak adlandirrlan yazhk konaklama yerleri
bulunmaktadtr. 19 yy. sonlanna kadar burada ya~ayan halk Grekoncesi
doneme ait bir terim olan Parkhis'i yayla icin kullamyordu (de Planhol,
1982). Aynca Turkce'ye Rumca'dan gecmis olan ve hayvan parki
anlamma gelen "Mandra" kelimesi de bu bolgede giiniimiizde de yer
adr olarak kullamlmaktadir. Gerek Dogu Karadeniz'de gerekse
Cukurova'daki yaylacihk faaliyetlerinde yazhk gecici mekanlar
Turklerin kullandigi kara ~adtr1ar ve ya yurtlar degildi. Tam tersine
daha cok ahsap veya tas kullamlarak yapilnus olan kishk evlerin bir
benzeriydi. Bu da yaylacihk faaliyetlerindeki farkhhgm bir gostergesidir.
iklim sadece beseri hayati degil dogrudan veya dolayh olarak
kiiltiirel gortmumu belirleyen bitki ortusu, toprak olusum surecleri ve
akarsu rejimlerini de diizenlemekte ve etkilemektedir. Farkh iklim
ozelliklerinin bir sonucu olarak Tiirkiye'de bitki ortusu belirgin
degismeler gostermektedir. Ulkenin kuzeyi nemli yag..~h ve ihman bir
iklime sahiptir ve giir bir orman ortiisii ile kaphdir. Giir bir bitki ortusu
ile kaph ve son derece sarp ve ulasilmasi zor bir alan Dogu Karadeniz
kiyilan Anadolu'da Turklerin eline en son gecen yerdir. Genelde steplere
ahsmis olan Tiirkler bu alam sik bitki ortiisii ve yag..~b iklimi ile
nedeniyle uzun sure benimsememisler ve 1923 yilmdaki miibadeleye
kadar buradaki Turk niifusunu arttrramannslardir. Gerek bu bolge
hakkindaki toponimik ~ah~malar gerekse buralarda vadilerde halen
rastlanmakta olan eski Rum yapilan ve kiliseler bu durumu ortaya
koymaktadir. Halen bu alan kendilerine ozgU bir dilleri olan Lazlar
tarafindan iskan edilmektedir. Bunun yamsira ozellikle Ege Bolgesi ve
Akdeniz'deki yaban hayati bakunmdan cok zengin olan ~am ve sedir
ormanlan ise ozellikle Helenistik, Roma ve Bizans Donemlerinde kereste,
yakacak odun, maden eritme gibi ihtiyaclar nedeniyle yogun bir tahribe
maruz kalnustrr. Turklerin Anadolu'ya gelmesinden once ormanlar
zaten biiyiik olcude tukenmisti. Bu ormanlann tahrip edilmesinden
soma alan sik makiliklerle kaplanmis, onlannda tahribi sonucunda
biiyiik olcude crplak kalrmstir. Anadolu'nun i~ kesimleri ve Guneydogu
Anadolu'da ise bitki ortiisti antropojen etkilerle tahrip edilmis ve yerini
genis steplere brrakmistrr. Bahar yag..~lan ile kismen canlanan bu stepler
99
i
~
~
I
!
:
j
:
§
.i
~
~
tarihoncesi donemden gunumuze kadar tahil tanmi ve hayvancilik
faaIiyetleri icin kullarulnustir.
Anadolu'nun kiilturel gorunumunde konut ve yerlesme tipleri
onemli bir yer tutmaktadtr. Anadolu'da kirsal konut tipleri N eolitik'ten
. beri suregelen bir devamhhk gostermektedir. insanhk tarihinde en
onemli asamalardan biri olanyerlesik hayata gee;i~ Anadolu ve
cevresinde olmustur. Yapilan arkeolojik e;ab~malar Anadolu'nun
insanlann konut ve kent kiUtiirii konusundaki tum asamalan sirasmda
onemli bir mekan olusturdugunu gostermektedir. Diinyada yapilnns
olan ilk izgara planh evlere Ergani yaktnlanndaki Cayonu'nde, alcak,
diiz damli ve catidan girilen evlere 1.0. 7000' in ortalanna tarihlenen
Cumra yakmlanndaki Catalhoyuk'te, giris katmm iizerinde ahsap bir
kat daha olan evlere1.0.5700 lerde (Gee;Neolitik) Burdur yalanlanndaki
Hacilar'da rastlanmistir. Anadolu' da bu konut tipleri zaman icerisinde
yeni eklemelerle (tahil amban, hayvan korunaklan v.s.) gelistirilmis ve
daha kullamma uygun bir hale getirilmistir, Ancak bu konutlann
benzerlerine kirsal kesimlerde halen rastlanmaktadrr. Turkler
Anadolu'ya geldikten soma ise birazda cadrra benzeyen oldukca basik,
topraktan bir ev tipini kendilerine adapte etmisler ve ozellikle
Osmanli'nm ilk donemlerinde de bu tip konutlar Anadolu'da son derece
yaygmlasrmstrr, Ancak zaman icerisinde evler yukseklik kazanmaya
baslamis ve giderek zenginlik, gtie; ve smifin gostergesi olmaya
baslanustir.
Kent kulturu acisindan elde aldigmuzda da Neolitik'teki ilk
koylerin e;ekirdeklerolusturdugunu daha once a<;tk alanda, kaya Slgma.g..
ve magara gibi yerlerde yasayan insanlann buralarda ilk sehirleri
olusturmaya basladigim soyleyebiliriz.r.O. 4000 yillannda prehistorik.
kiUtiirler butun Tiirkiye topraklannda cok genis bir yayihm gostermisti.
Alisar ve Hattusa'daki (Bogazkale) kazilan, halkm kucuk prenslik ve
sehir devletleri seklinde yasadignn ortaya koymustur. Anadolu'da ilk
sehir kiUtiiriine sahip devletler ise yaklasik olarak 1.0. 500 yillannda
gelismeye baslamistir. Antik donemde deniz ulasimma bagh olarak
kurulan ihtisamli Ephesos, Priene, Miletos gibi liman kentleri, kent
kulturu ve demokrasinin gclisimi acismdan cok onemli rol
oynanuslardir. Roma doneminde de devam eden bu liman yerle~meleri
100
daha soma siltasyona bagli olarak yavas yavas kara icinde kalmis ve
tarihe gomiUm~lerdir.
Anadolu'nun bilinen ilk. yerli halki Hattiler en eski adi ise Hatti
ulkesidir. M.O. 3. Bin yilda Anadolu'da sehirler kuruldugu ve bunlann
surlarla e;evrildigi bilinmektedir. Bu sehir devletleri, kuzey ve
kuzeybatldan gelen gocmenlerle hareketli bir donem yasadiktan sonra
bu e;e§itli rrk ve kulturler birbirleriyle kaynasmis ve Anadolu'ya cok iyi
uyum saglayan Hititler, 1.0. 1950 yillannda Anadolu kultur tarihinin
ilk onemli siyasi organizasyonu olan Hitit nnparatorlugu'nu
kurmuslardir. Baskenti Corum yaktnlanndaki Hattusas olan Hititler
cok iyi organize olmuslardi ve KiUtepe'de yaptlan kazilardan elde edilen
buluntulara gore Mezopotamya ve Mrsir ile yakm ticari Iliski
i~indeydiler. Vadilerin ~evresinde ve ovalarda tanm yaparak gecinen
Hititler de maden i§lemeciligi de son derece gelismisti,
Hititlerin Neo-Hitit Kralliklanru (M.0.1200-700) yasadiklart
donemin sonlannda Anadolu'da yeni olusumlar bas gosterdi. Dogu
Anadolu'da Urartu Kralll& (i.0.860-580), Yazrlrkaya Platosunda
Balkan kokenli bir boy olan Friglerin kurdugu Frigya Kralh& (to.
750-575) ve Batl Anadolu'da Sardis merkezli.Lidya Kralh~ (to. 700­
546) kurulmuslardir. to. 546 yilmda lidyahlar Perslerle yaptiklan savasi
kaybetmis ve Anadolu 200 y11 kadar surecek olan Pers hakimiyetine
girmistir. rran'dan gelen Persler yine burada yasayan halk ile kansmis
ve kulturel degisimi hrzlandrrnnstrr. Persler izledikleri batiya yayilma
politikasi nedeniyle Anadolu'da cok derin izler hiraknuslardrr. K~­
kusuz bunlann en onemlisi Anadolu'ya ticarl bir yol ozelligini kazan- ...
diran ve Efes, Sard, Gordion, Kapadokya, Kilikya, FIrat ve Dicle uzerinden Susa'ya ulasan Kral Yolu'dur. Persler Anadolu'daki Helen sehir ~
devletlerini vergileri odemeleri kosuluyla bagimsiz biraknnstir.
~
to. 334 yilmda C;anakkale Bogazi iizerinden Anadolu'ya giren I
Btiyiik iskender ise Perslerin hakimiyetine son vererek Helen kiUtiiriinii
butun Anadolu'ya yaymistrr. Ashnda Helen kulturunun Anadolu ile !
ilk temasi Batt Anadolu kiyilannda cok daha once baslamis olmakla J
birlikte bunun doguya dogru goc;ti yavas bir sekilde t.s.i. yy. kadar IJ.l
e
devam etmistir. Ashnda Helen Uygarhgi Anadolu'da to. 1050 yillannda Q
ozellikle Ege'de ve belirli olcude yanmadamn guney kiyismda, 1.0. 650' f~
t
i
<I.l
101
itY
X
den soma Karadeniz kiyilannda, Helenistik Donemde ise butun
Anadolu'da gelismistir (Akurgal, 1998). Avrupa'dan Anadolu'ya go~
eden son biiyiik boy ise to. 278-277 yrllannda Ankara cevresineyerlesen
Keltler olmus ve bunlar burada Galat Devletini kurmuslardir.
Anadolu kiiltiir tarihi bakrmindan ikinci onemli donemi ise, to.
27 ile t.s, 395 yillan arasmda bolgeye hakim. olan Roma Imparatorlugu
olusturmaktadir. Romahlar Doneminde Anadolu diinyamn en onemli
ve zengin merkezlerinden bir durumundaydt. Hitit Imparatorludu'
ndan sonra ikinci onemli ve yodun yerlesme evresini olusturan bu
donemde Anadolu'nun niifusunun 9-13 milyon civannda oldudu
tahmin edilmektedir (de Planhol, 1982). Bu donemde bircok yeni
sehirler kurulmus, tanm ve ticaret gelismis, nufus lnzla artmis ve yogun
ve etkili genis yol sistemleri insa edilmistir. Y~ Anadolu'dan talnl ve
hayvansal fuiinler, Bati Anadolu'dan yiinlii ve altm islemeli kumaslar,
sarap, zeytinyadi, incir ve kuru uzum, Trakya'dan tahillar ve keten,
Toroslar'dan kereste ve ~e~itli yerlerden bakir, altm, gumu; ve demir
gibi madenler Roma'ya ihrac edilmistir, Biitun sehirler su kanallan
ve su destek yollan ile donatilmisttr. Romahlar doneminde dodu ve
ban kulturleri Anadolu'da karsilasnns ve bans icinde kaynasrmstrr
tErinc, 1970-1971). Aynca Romahlar, ts, 330 yilinda Bizans'nn erken
Dor koloni yerlesmeleri iizerine Nova Roma adi He istanbul'u
kurmuslardir,
Anadolu'da Greco-Romen kolonizasyon donemine ait kalmtilara
basta Bati ve Gooey Anadolu kiyilan olmak iizere hemen her bolgede
rastlanmaktadir. Depremler, siltasyon nedeniyle eski koylarin
aliivyonlarla dolmasi gibi dodal olaylar, ticaretin azalmasi ve ticari
yollardaki deditmeler, savaslar, yanlis kullanym sonucunda tanmsal
potansiyelin tiikenmesi, politik nedenlerle ekonomik hinterlandm
daralmasi, su kaynak sistemlerinin bakimsizhktan harap olmasi gibi
etkenler bir zamanlar son derece zengin olan bu sehirlerin ortadan
kalmasma yol acan olumsuz faktorlerden en iyi bilinenleridir (Erin~,
1970-1971 ).
Roma nnparatorlugu'nun t.s. 395 yihndan yikilmasmdan soma
Anadolu Dogu Roma veya Bizans'm bir parcasi olmustur. DoguOO
FIrat ve Giineydogu Toroslar'a kadar uzanan ve tiim giineybatI
Avrupa'yi kaplayan imparatorluk, kulturel olarak tam anlamiyla dogu
ve batmm kismen de Slav kiiltfuiiniin bir kansmu seklindeydi. Roma
imparatorlugu'nun devami seklinde ve daha ~ok askeri-politik bir
yonetim olan Bizans rmparatorlugu'nun Tiirkiye'nin yerlesme tarihine
katkisi yok denecek kadar azdrr. Bizans nnparatorlugu doneminde daha
once Helen ve Romahlar tarafmdan kurulmus olan sehirler devam
etmis ve ekonomik acidan zamanla zayiflamis ve t.s, 700 yillanndan
itibaren dogudan gelen Arap baskilan ile iyice sarsilmis, nufusu iyice
azalmis, bircok sehirleri ~6km~, ekonomisi bozulmustur, Nihayet 1071
yilmda Malazgirt Savasi' nOO askeri birliklerinin Selcuklu Tiirkleri'ne
yenilmesiyle Bizans unparatorlugu'nun tarih sahnesinden silinme
sureci lnz kazanrmstir. 1256 yilinda Giullaume de Rubruk'un tum
cabalanna ragmen da~lml~ durumda olan Bizanshlar bir daha
toparlanamadilar.
Tiirkiye'nin kultur cografyasmda ii~iincii ve son evre, 11. yy.da
Turklerin Anadolu'ya gelmesi ile baslamisur. Batidan Hachlar dogudan
Mogel istilacilan ile son derece calkantih gecen bu donem sonrasinda
dalgalar halinde Mogel baskisindan kacan, iyi organize olmus Turk
boylan Anadolu'ya girmis ve once Selcuklu Devletini (i.S. 1040-1308)
daha soma bu topraklarda bans, adalet ve girvenligiyeniden saglayacak
olan Osmanh imparatorlugu'nu rts. 1299-1918) kurmuslardir.
Selcuklu Devletinin kurulmasi ile Anadolu yeniden kulturel ve
ekonomik baktmdan canlanmis ve insa edilmistir. Bu donem unlu
Fransiz cografyaci Xavier de Planhol (1959) tarafmdan "Selcuklu
Ronesansi" olarak adlandmlmaktadir. Devletin baskenti olan Konya,
doneminin en onemli egitim, felsefe, edebiyat ve giizel sanatlar merkezi
durumundaydi. Bu donemde cok sayrda eski yerlesme yeniden insa
edilmis, sehirler kervan yollan ile birbirine baglanmis, belirli arahklar
kervansaraylar kurulmus, medreseler, camiler, hastaneler ve kapah
carsilar kurulmustur,
Orta Asya Turk geleneklerine bagh olarak buralara yonetici
ailesinden olan kadmlann adlan verilmistir (Erin~, 1970-1971).
Kuzeybati Anadolu'da ku~iik bir beylik olarak kurulmus olan
Osmanhlar, iyice zaY1flamt~ olan Bizans'ln slmrlanm gerileterek fetihler
yapml~, iyi organize olm~ olan sosyal, ekonomik ve askeri duzeniyle
...
102
103
....
!
CQ
~
J
"8
:
j
~
o'-l
S
t:l
.f
o'-l
~
batrya ve Guneydogu Avrupa'ya dogru yayilmis ve 1453 yilmda
fethedene kadar Bizans imparatorlugu'nu istanbul'daki kii<;iik bir ~ehir
devleti haline getirmistir (Erin~, 1970-1971). Bu buyuk Tiirk Imparator­
lugu kurulusundan itibaren siirekli olarak genislemeye devam etmis
ve 17. yy. sonunda 3 kttaya yayilan, 4,4 milyon km2 alan kaplayan ve
tahrir defterlerine gore 16 yy.da 5 milyon kadar olan nufusu yaklasik
40 milyona ulasan bir imparatorluk olmustur. Bu yayilma doneminde
banda Viyana onlerine kadar gelinmis, doguda ise Islam Dunyasi
acismdan buyuk onem tasiyan kutsal sehir Melle ahnarak Halife
unvam Osmanlt padisahma gecmistir, Osmanltlar da ozellikle gelisim
donemleri boyunca Balkanlar ve Orta Dogu'da cok sayida kopru, cami,
han, hamamlar, <;e~me, hastane, kervansaray ve carsrlar yapmistrr.
Aynca rmparatorluk biinyesinde yasayan farkh dil ve dinden olan
halklara da kiiltiirlerini korumalan acismdan herhangi bir baski
yapmanusur. Aynca ozellikle Guneydogu Avropa'ya onem vererek
buramn diger Avrupa ii.lkelerinden farkh bir ~ekilde gelisimini sagIamt~,
gocebe bazi Turk boylanni buraya yerlestirerek bu alamn kismen
Tiirklesmesini desteklemistir. Bu olaya, bazi arastmnacilar tarafindan
Balkanizasyon adi verilmektedir. Bugunde Balkanlarda cok sayida TUrk
nufus yasamakta ve bunlar zaman zaman Tiirkiye'ye go<; ederek
ozellikle Batt Anadolu'ya yerlesmektedir.
"0<; kitada genis topraklara sahip oldugu yiikselme doneminden
soma imparatorluk hizh bir gerileme siirecine girmis, once Bosna,
Strbistan, Romanya daha soma ise 1878'de Balkan Daglannm guney­
inde kalan bolge imparatorlugun elinden <;lkm.t~ ve I. Diinya Savasr'nm
patlak vermesinden hemen once bugiinkii simrlanmrza ulasilrmstrr.
imparatorluk <;okii~ doneminde Avrupahlara buyuk imtiyazlar vermek
zorunda birakilnns ve basta ekonomik ve politik alanda olmak uzere
bircok konuda onlann boyunduruguna girmistir. Bu istekler I. Diinya
Savasi'nda imparatorluk'un parcalanmasi ve <;e~itli uluslar tarafindan
paylasilmasr ile zirveye ulasnustrr. 1918 yihnda tamamen <;oken
imparatorlugun yerine Ataturk onderliginde yurutulen Kurtulus
Savasi ile 1923 yihnda Tiirkiye Cumhuriyeti kurulmustur.
Cumhuriyet doneminde bizzat Atatiirk tarafindan ulkenin sosyal,
ekonomik ve politik yaplslnda bir dizi modernizasyon yapllm.t~ ve Tiirk
kiiltiir hayattnda koklu yenilildere gidilmistir. Oncelikle din ve devlet
isleri aynlarak Miisliiman bir iilkede de laiklik kavrammm hayata
gecirilebilecegi gosterilmis. Bunu Halifeligin kaldmlmasr, Latin
harflerinin kabulu,' kihk ktyafet devrim:i gibi bircok yenilik izlemistir.
Sehirlerde hizh bir yenilenme hareketine girisilmis, baskent Ankara'ya
tasmmis ve ulke bastan basa yeniden insa edilmistir. Bu donemin en
onemli yonlerinden biri de Turk kultur tarihinin temellerinin
arastmlmasma buyuk onem verilmis olmasidir.
Gunumuz Tiirkiye'si hem kendi kiiltiirii hem de insanhk tarihine
yapmis oldugu kulturel katktlarla Yakin ve Orta Dogu'da batih
dusunceye en yaktn ulkedir. Batt uygarhginm da temelini olusturan
Erken Anadolu ve Ortadogu kiiltiirlerinden kalan miraslar, islami
farkhhklar, ge<; donemdeki Batr etkisiile OrtaAsya'dan getirmisoldugu
kiiltiirel elemanlan birlestirerek kendine ozgU batih bir TUrk kiiltiir
dunyasi olusturmustur,
Butun bu surecler, karsihkh olarak birbirlerini etkileyerek bugun
uzerinde yasadigrmiz mekam olusturmustur, Gercekten de diinya
uzerinde <;ok az illkeye kismet olan bu kiiltiirel <;e~itlilik, illkemizin
mekana ait dogal ozellikleri ve tarihsel gelisim sureci ile yakmdan
iliskilidir. Bu nedenle gelecek nesillere miras birakacagnmz kiiltiirel
zenginligimizi butun bu surecleri iyi bir sekilde tamyip, tarihten dersler
alarak korumamiz gerekmektedir.
104
lOS
Akurgal E., 1998 Anadolu Kiiltiir Tarihi.- TOBiTAK. Populer Bilim
Kitaplan, 67, Ankara.
De Planhol X., 1958 Geography, Politics and Nomadism in Anatolia.International Social Science Journal, 525-531.
De Planhol X., 1982 Principes d'une Geographie Culturelle de l'Asie
Mineure.- Revue Geographique de l'Est, 1-18, Nancy.
Erinc S., 1970-1971 Turkey: Outlines of a Cultural Geography.Internationales J ahrbueh f"lir Gescbicbts- und Geograpbie-Unterricbt, Band.
xm, 125-149, Braunschweig.
Erinc S., 1973 Tiirkiye: Insan ve Ortam, istanbul Universitesi Cografya
Enstitiisii Dergisi, Cilt.l 0, sayi: 18-19, Istanbul.
...
d'
~
,;
I
-g
'I
;
~
CI)
e
~
f
~

Benzer belgeler

Onduline Sistemi ~at,lann ana bileieni Onduline HR ~at` kaplama

Onduline Sistemi ~at,lann ana bileieni Onduline HR ~at` kaplama Onduline FabrikaSl, Sapanca yaklnlarmda 113.000 m' lik bir alan Ozerine kurulmujtur. Tesiste, Onduline Group taraflndan ozel olarak geli~tirilmi~ teknolojiler kullanllarak, Onduline HR ~at, -cephe ...

Detaylı

PDF ( 12 )

PDF ( 12 ) butun varliklanyle ve teknik alarundaki basanlarryle, ahlaklarryle. kulturleriyle. erdemleriyle, kisacasi, gaze qorunirr butun qucler! ve varliklarry!e, her tUrlU araclan ve olanaklan lle carptstr...

Detaylı

Milli Eğitim Bakanlığı Genelgesi

Milli Eğitim Bakanlığı Genelgesi mevzuat ve uygulamalar He MesIek'! Egitim Merkezlerinden mezun olaq ogrep.cilerin ustalIk belgesi He birlikte MesIek'! Yeterlilik Belgesi almasmm da saglanmasma ili~ ihtisas komisyonunun kurulm~ wi...

Detaylı

Olası İklim Değişimi ve Diyarbakır Tarımına Etkileri

Olası İklim Değişimi ve Diyarbakır Tarımına Etkileri olurnsuz durumu gidermek amaciyla basta Guneydogu Anadolu ve i9 Anadolu bolgeleri olmak iizere kapah boru sistemleri uygulamasma gecilmistir (Anonim, 2007c:30). 2.2. Olasi iklim degisimi ve Tiirkiy...

Detaylı

Bildiri PDF

Bildiri PDF degerler cok dusuk seviyededir. Aynca, Tiirkiye'de bolgeler arasmda tanmsal mekanizasyon diizeyi bakimmdan farkhhklar ortaya cikmaktadir. Trakya, Akdeniz ve Ege bolgelerinde mekanizasyon kullamrm 9...

Detaylı

Bibliography

Bibliography Basaran, Cevat. Gecmisten Gunllllluzc Bf!Jramic: Tarih~ Cografyasi vc Arkeoloftsi Ankara: T.C. Kultur Bakanligi :M:illi Kutuphane Basimevi, 2002. Bawnan, Zygmunt. Motkmi!J and Ambivalence. Cambridg...

Detaylı