FUARCILIK - Burdur Ticaret ve Sanayi Odası

BAŞKAN’DAN
Burdur’a Coğrafi Açılım
KAPAK DOSYASI
2023’e Yeni Burdur
Kapıları Açalım
EDİTÖR’DEN
Burdur’un Çıkış Yolu
İL İSTİHDAM
Burdur Valisi Tapsız;
Burdur Sanayisi
Küçümsenemez
BAKA
Baka, Kalkınma
Stratejisini Oluşturuyor
FUARCILIK
1. Türkiye Hayvancılık
Fuarına
HABER
Gıda Mühendisliği
Öğrencileri Burdur’da
Çalışmak İstiyor
ÖMER TEKŞEN
Teknik Eğitimde
Uygulamaya Geçiş
GÜNDEM
Yerel ve Bölgesel
Gündemden Seçmeler
2
4
9
11
13
18
24
26
33
BAŞKAN’DAN
Başkan’dan
Yusuf KEYİK
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası
Yönetim Kurulu Başkanı
┌
Burdur’un
‘Yatırım-İstihdam’
sorununun gelip
dayandığı son
nokta, ‘Sanayi
yatırım ve ticari
alan’ eksikliği
ve belirsizliği
noktasında
düğümlenmektedir.
┌
BURDUR’A COĞRAFİ
AÇILIM
2
BURDURTSO
KASIM 2010
BAŞKAN’DAN
B
urdur 70’li yıllardan bu yana, değişik
oranlarda sürekli göç veren il durumundadır. İl genelinde göç köylerden kasabalara, ilçelere, ilçelerden il merkezine ve il merkezinden il dışına olmakta;
ayrıca köy ve ilçelerden komşu il merkezlerine, şeklinde gerçekleşmektedir.
Göçün birçok sebebi vardır. En başta,
yatırım-istihdam düşüklüğüne dayalı ekonomik sebepler yer almaktadır. İl merkezinden göçün ortaya çıkardığı bir durum
ise; eğitimli, bilgi, birikim, beceri, meslek
sahibi ve genç insan gücü eksikliğidir. Tabii ki bu durum; netice itibariyle yatırım, istihdam ve yaşam standardı artışı sağlayacak yeni fikir, yüksek atılım-gelişim projeleri eksikliğini doğurmaktadır. Bir önemli acı
sonuç da toparlayıcılık vasfı olan ve vizyon
gelişimleri sağlayacak yüksek temsil nitelikli liderlik kabiliyetlerini bulmakta, toplumsal sıkıntılar yaşanmasıdır.
Tabii ki bu havza, halen Burdur’un
içme suyu havzasıdır, yapılaşmaya kapalıdır ve koruma altındadır. Aslında korunamayan koruma alanı durumundadır. Zira
bir yanda en ağır zirai ilaçların kullanıldığı fasulye ziraatı yapılmakta, diğer yanda
hayvancılık yapılaşmaları sürmektedir.
MAKÜ-YENİ BURDUR
Burdur’un tek çıkış alanı olan İnsuyu
Havzası üzerinde açılım ve ‘Yeni Burdur’
düşüncelerini tetikleyen faktör, Mehmet
Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ)’nün
‘Örtülü Kampusu’ olmuştur. Veterinerlik
Fakültesiyle eğitime başlayan Kampustan,
Eren Ardıç Mesireliği’ne kadar olan alan,
Burdur’un geleceği adına yeni vizyon ve
Yeni Burdur olarak, düşünce ufkumuza
takılmaktadır.
İKİLEM
Bu durum, bir ikilem de doğurmak
Biri diğerini doğuran, bütün bu tadır. Burdur küçük, göç vermeye devam
sıkıntıların en büyük kaynağı olan yatırım- eden, gelişime kapalı olan; cadde, yol, traistihdam sorununu bir an evvel çözmemiz fik, park, kaldırım sorunlarıyla; yatırım, istihgerekmektedir.
Burdur’un
‘Yatırım- dam, ticari alan sıkıntılarıyla yaşamaya deİstihdam’
sorununun
vam etmek veya içme
gelip dayandığı son
suyu sorununa başnokta ise, ‘Sanayi yatırım ‘Yeni Burdur’ düşüncelerini ka çözümler bularak,
ve ticari alan’ eksikliği ve
tetikleyen faktör, Mehmet İnsuyu Havzası’nı yeni
belirsizliği noktasında
ve ‘büyük Burdur’ yapıAkif Ersoy Üniversitesi
düğümlenmektedir.
lanmasına açmak gibi
(MAKÜ)’nün ‘Örtülü
bir ikilemle karşı karşıKampusu’ olmuştur.
İNSUYU
Veterinerlik Fakültesi’yle yadır.
HAVZASI
Burdur’un
bu
noktada, bir ölçüde radikal kararlara ihtiyacı
vardır. Burdur’un coğrafi ve fiziki darlığı aşması gerekiyor. Göründüğü
kadarıyla, bir tek çıkış
yolu vardır; İnsuyu Havzası.
eğitime başlayan
Kampustan, Eren Ardıç
Mesireliği’ne kadar olan
alan, Burdur’un geleceği
adına yeni vizyon ve Yeni
Burdur olarak, düşünce
ufkumuza takılmaktadır.
BURDURTSO
Fikri, derdi ve Burdur
sevgisi olanların, en geniş demokratik katılımını sağlayan platform çalışmaları, ikilem üzerinde tercih eğilimleri ortaya çıkaracak ve çözüme ışık tutacaktır. ■
KASIM 2010
3
KAPAK DOSYASI
Dergimiz bu dönem, yine Burdur’un çok önemli bir çıkmazı ve gelecek endişesine projeksiyon tutmaktadır. Bu sayıda göç sorununa, gelecek ve gelişim vizyonuna ışık tutacak bir çalışma yaptık.
2023’e
Yeni Burdur Kapıları
Açalım!..
B
u sayımızda, dile getirmekten
çekinilen ve geleceğe yönelik çok
hayati önemi olan bir ikilemi ortaya
koyduk. Burdur ya yatırım, istihdam, ticari
alan sıkıntılarıyla yaşamaya ve bunun
getirdiği göç vermeye devam edecek;
veya yeni ve büyük Burdur yapılanmasına
açılacak!..
↓ Birincisi:
Burdur, ya küçük kalmaya ve göç vermeye
devam eden, sanayileşmeye ve gelişime
kapalı olan, dar ve düzensiz caddeleriyle,
sürekli kazılan tamirat ve yamalarla bozulan,
düzenli temizlenemeyen yollarıyla, şehir içi
trafik karmaşasıyla; daha beş-on yıl içinde
yeni açılmış yollarında bile bir traktörün
sollanamadığı ve akışkanlığı olmayan çevre
yollarıyla, oto park eksikliğiyle, şehir içi
yolların dar ve üstelik vitrinlerin kaldırıma
taşması sebebiyle, yayaların asfaltta ve
arabaların arasında yürüdüğü kaldırım
sorunlarıyla; yatırım, istihdam, ticari alan
sıkıntılarıyla yaşamaya devam edecek...
4
BURDURTSO
KASIM 2010
↓ Veya ikincisi:
Burdur,
halen
sondajlarla
İnsuyu
Havzası’ndan elde edilen içme suyunu,
(Devlet Su İşleri’nden alınan bilgilere
göre) bilinen veya bulunabilecek başka
alternatif kaynaklardan sağlama yoluna
giderek, İnsuyu Havzası’nı koruma alanı
olmaktan çıkarıp; imara, yeni ve ‘Büyük
Burdur’ yapılanmasına açılacak…
Ayrıca, hatırlamak gerekirse; geçmiş
yıllarda, bir uç fikir olarak SDÜ tarafından
çeşitli durum tespitleri belirtilerek,
Burdur’un Isparta ile birleşmesi fikri de
söz konusu olmuştu…
Tabii ki bu durumlar, bir ikilem ortaya
koymaktadır.
Ancak Burdur, gelecek yüzyıllarına da hitap
eden, gelecek yüzyıllarında karşılaşılacak
fiziki vs. sıkıntılarına şimdiden çözüm
getirecek bir stratejik yöneliş fikrini göz
ardı etmemelidir.
KAPAK DOSYASI
Yaşanabilir iller sıralamasında Burdur 15. sırada yer alıyor.
CNBC-e Busıness Dergisi’nin üç yıldır açıkladığı Türkiye’nin en
yaşanabilir kentleri arasında geçen yıl 32. sırada yer alan Burdur,
(yapılan itirazlar sonucu) bu yıl 15. sırada yer aldı. Söz konusu
Dergi, bu seçimi 6 ana kategorideki kriter ve 37 veriyi baz alarak
yapmaktadır. Buna göre 2010 yılında: 1. Ankara, 2. Eskişehir, 3.
Isparta, 8. Antalya olurken, Burdur 15. sırada yer aldı.
GEÇMİŞTEN
Burdur il merkezinin fiziki darlığı yanında,
geçmişten gelen plansızlık ve vizyonsuzluk imar, yol, trafik, park, kaldırım vb. çarpık yapılanma sorunları ve altyapı eksikliğini oluşturmuştur.
Şehir Merkezi-Anayol Adliye Caddesi
En yeni ve en işlek çevre yolunun durumu
Şehir aslında mevcut 70 bin nüfusun üç
katını barındırabilecekken, bu nüfusu barındırmakta sıkıntı yaşamakta ve çevre iller yaşanabilirlik sıralamasında üçüncü, altıncı sıralarda yer alırken Burdur 15. sırada
bulunmaktadır.
Şehir Merkezi-Otogar Ankara Caddesi
BURDURTSO
KASIM 2010
5
KAPAK DOSYASI
GÖÇ
İl genelinde göç köylerden kasabalara,
ilçelere, ilçelerden il merkezine ve il
merkezinden il dışına olmakta; ayrıca
köy ve ilçelerden komşu il merkezlerine
şeklinde de gerçekleşmektedir. Göçün
birçok sebebi vardır. En başta, yatırımistihdam düşüklüğüne dayalı ekonomik
sebepler yer almaktadır. İl merkezinden
göçün ortaya çıkardığı bir durum ise;
eğitimli, bilgi, birikim, beceri, meslek sahibi
ve genç insan gücü eksikliğidir. Tabii ki bu
durum; netice itibariyle yatırım, istihdam
ve yaşam standardı artışı sağlayacak
yeni fikir, yüksek atılım-gelişim projeleri
eksikliğini doğurmaktadır. Bir önemli
acı sonuç da toparlayıcılık vasfı olan ve
vizyon gelişimleri sağlayacak yüksek
temsil nitelikli liderlik-önderlik yapacak
kabiliyetleri bulmakta, toplumsal sıkıntılar
yaşanmasıdır.
Biri diğerini doğuran, bütün bu sıkıntıların
en büyük kaynağı olan yatırım-istihdam
sorununu bir an evvel çözmemiz
gerekmektedir.
Burdur’un
‘Yatırımİstihdam’ sorununun gelip dayandığı
son nokta ise, ‘Sanayi yatırım ve ticari
alan’ eksikliği ve belirsizliği noktasında
düğümlenmektedir.
HANDİKAP
Bu düğümleniş, Burdur’un çok önemli bir
çıkmazını, handikabını oluşturmaktadır. Bir
yandan Burdur’u tanıtalım, yatırım çekelim
derken; diğer yandan, yatırımcı gelip yer
istediğinde, hemen hiçbir talebe cevap
verilemez bir durumda ortadadır.
MAKÜ Örtülü’den-İnsuyu Havzası
‘Ticari alan güzergahları’ olarak ise; çevre
yol güzergahları vardır: a) Tugay-Karasenir
Çevre Yolu, b) Tepe-Necatibey MahallesiTermik-Oluklaraltı alanı, c) Termik Antalya
Karayolu Kavşağı’ndan-Örtülüye kadar
olan güzergah, d) Kışla-Organize ve Yeni
Sanayi Kavşağı, e) Yeni Sanayi-Yeni OtogarMehmet Akif Mahallesi güzergahı…
Bütün bu alanlar, Burdur’un geleceği adına
yeni vizyon ve Yeni Burdur olarak, düşünce
ufkumuza takılmaktadır!..
COĞRAFİ AÇILIM
Burdur’un tek çıkış alanı olan İnsuyu
Havzası üzerinde açılım ve ‘Yeni Burdur’
düşüncelerini tetikleyen faktör, Mehmet
Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ)’nin ‘Örtülü
Kampusu’ olmuştur. Veterinerlik ve Fen
Fakültesi’yle eğitime başlayan Kampustan,
Eren Ardıç Mesireliği’ne kadar olan alan…
Bundan daha ön planda ve daha kolay
6
BURDURTSO
KASIM 2010
Termik Antalya Karayolu Kavşağından-MAKÜ Veterinerlik Fakültesi’ne
Termik’ten Necatibey ve Yeşiltepe Mahalleleri
KAPAK DOSYASI
İNSUYU HAVZASI
Burdur’un bu noktada, bir ölçüde radikal
kararlara ihtiyacı vardır. Burdur’un
coğrafi ve fiziki darlığı aşması gerekiyor.
Göründüğü kadarıyla, bir tek çıkış yolu
vardır; İnsuyu Havzası.
Tabii ki bu havza, halen Burdur’un
içme suyu havzasıdır, yapılaşmaya
kapalıdır ve koruma altındadır. Aslında
korunamayan koruma alanı demek
daha doğrudur. Zira bir yanda en ağır
zirai ilaçların kullanıldığı fasulye ziraatı
yapılmakta, diğer yanda hayvancılık
yapılaşmaları sürmektedir.
İnsuyu’ndan MAKÜ’ye İnsuyu Havzası
Yeni Otogar ve Antalya-Ankara Kavşağı
ÇÖZÜM
OSB-Kışla-Ankara Karayolu Mevkii
Yeşiltepe’den Antalya yol kavşağı
Fikri, derdi ve Burdur sevgisi olanların,
en geniş şekilde demokratik katılımını
sağlayan platform çalışmaları için zemin ve
imkanlar sağlanmalıdır. İçten veya açıktan
birbirine küskün şahıs, makam, mevki,
kurumlar, herkesle barışık ve samimi
kişiliğe gelişim yolu açmalıdır. Burdur’da
yaşayan herkesten önce, kurum ve kuruluş
temsilcileri, dedikoducu ve kişiliksiz dar
kafalıların çekim alanından kendilerini
çıkaracak çareleri öncelikle bulmalılar.
Böyle bir süreç; tüm ikilem ve handikaplar
üzerinde tercih eğilimlerini ve çıkış yolu
önerilerini ortaya çıkaracak ve çözüme ışık
tutacaktır. ■
BURDURTSO
KASIM 2010
7
KAPAK DOSYASI
2023 Hedefler Kapısından
Hızlı Tren de Geçecek
Burdur
üzerinden
Antalya’ya
Hızlı Tren
2011’de Bitecek
Antalya’yı Eskişehir, Konya ve Burdur Üzerinden Hızlı Tren
Hattında Bağlayacak Proje Çalışmaları, Bir Yıl Sonra Tamamlanacak. Yeni bir hatla olacak söz konusu bağlantı ile İstanbul
Limanı, Antalya Limanı’a bağlanmış olacak.
Antalya’yı Eskişehir, Burdur ve Konya
üzerinden hızlı tren hattında bağlayacak proje
çalışmalarının bir yıl sonra tamamlanacağı
bildirildi.
İnşaat Mühendisleri Antalya Şubesi tarafından
gerçekleştirilen “1. Antalya Ulaşım Sorunları
ve Çözüm Önerileri Konferansı”na katılan
Ulaştırma Bakanlığı Danışmanı Prof. Dr.
Mustafa Karaşahin, Antalya’nın hızlı tren
ağına katılması ile ilgili bilgi verdi. Karaşahin,
Antalya’nın mevcut tren ağına bağlanması
için Demiryolları Limanlar ve Hava Meydanları
İnşaatı Genel Müdürlüğü (DLH) bünyesinde
çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Mustafa Karaşahin, DLH bünyesinde yer alan
projeye göre, Ankara-Eskişehir arasındaki
hızlı tren hattının kullanılacağını ifade etti.
Ankara- Eskişehir arasında şu anda faaliyette
olan hızlı tren seferlerinin yeni yapılacak bir
makasla Afyon’a ayrılacağını açıklayan Karaşahin,
“Tamamen yeni bir hat olacak. Afyon’dan Burdur
üzerinden Antalya’ya bağlantı sağlanacak. Diğer
bir bağlantı da Dinar’dan, yapılacak. Akdeniz’e bir
demiryolu bağlantısı yapılması açısından önemli
bir proje. Böylece iki limanımızın demiryolu
ile Akdeniz’de bağlantısı olacak. Burdur ve
Isparta’ya büyük ekonomik faydalar sağlanacak.
Proje çalışmaları devam ediyor, 2011 yılında
tamamlanması düşünülüyor.” diye konuştu.
Çin ile demiryolu konusunda bir anlaşma yapıldığını
da anlatan Karaşahin, finansmanın karşılanması
koşulu ile Türkiye’ye 5 bin kilometrelik hızlı tren
yolu yapmaya karar verildiğini belirtti. Projenin
gerçekleşmesi için model arayışının devam
ettiğini anlatan Karaşahin, “Bu çözümlendiğinde
Antalya hem Konya hem Eskişehir üzerinden hızlı
tren hattına, hem İzmir, Ankara, İstanbul’a hem de
doğuya hızlı trenle bağlanacak. Hedefimiz 2023
yılına kadar projeyi gerçekleştirmek.” dedi.
Hızlı Tren güzergahı tartışmasında, Vali Tapsız:
“Önemli olan bölgeden geçmesi”
İstanbul ile Antalya’yı birbirine bağlayacak olan hızlı tren konusunda bir değerlendirme yapan Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Isparta ve Burdur’un hizmet noktasında kıskançlıkları bir kenara bırakıp ortak hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Vali Tapsız, hızlı trenin Burdur veya Isparta’dan değil, bölgeden
geçmesinin önemine dikkat çekti.
Türk Hava Yolları’nın (THY) Süleyman Demirel Havalimanı’na tarifeli seferlerinin başlamasının birinci yıldönümü nedeniyle Isparta’da verilen kokteyle katılan Burdur Valisi Süleyman Tapsız, iki ilin hizmet noktasında çekişmeyi bir kenara bırakıp, ortak hareket etmesi gerektiğini kaydetti. Hangi ile değil, bölgeye hizmetin gelmesinin önemli olduğunu
belirten Tapsız, polemiklerin illerin gelişmesine engel olduğunu aktardı.
Havalimanının potansiyelinin yeterince kullanamamasından yakınan Tapsız, “Bence bölgede havalimanı olması ve tarifeli seferlerin 7 gün olması önemli. Hızlı tren geçsin de nereden geçerse geçsin. Bu konularda gereğinden fazla milliyetçilik yapılıyor, bu durum gelişmemize engel oluyor.” dedi.
Kokteyle Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Isparta Vali Yardımcısı Niyazi Can, ITSO Başkanı Hasan
Hüseyin Kaçıkoç, daire müdürleri, işadamları ve THY çalışanları katıldı.
8
BURDURTSO
KASIM 2010
EDİTÖR’DEN
Editör’den
Ahmet CAN
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Basın Danışmanı
BURDUR’UN Çıkmak istersek,
çıkış yolu vardır!..
ÇIKIŞ YOLU
H
içbir şey kendiliğinden ve sebepsiz olmadığı gibi, hiçbir sıkıntının da çözümsüzlüğü yoktur. Her durumun bir çözümü,
her darlığın ferahlığa çıkan bir yolu vardır.
Bunları ne için belirttim? Burdur için!
İl Merkezi ile ilçeleri arasında uzun mesafeler var; yolları dar, tek yol ve ulaşım zor.
İlçe merkezleri komşu şehirlerle, geniş
yollarla bağlantılı ve ulaşım kolay.
Kalkınma arayışında olan, istihdamı geliştiremeyen, göçü önleyemeyen Burdur için.
ESNAFLIK
Beşeri duruma baktığımızda ise:
Burdur’un gelişmesi adına, gelişimin çıkış
yollarını kapatan tıkaçları görmek zorundayız. Yani öncelikle sorunların gelip dayandığı, düğümlendiği noktaları ele almalıyız.
Şehir merkezindeki esnafımızın (müşteri ilişkileri) esnaflığından yakınmalar; hem
kendi içinden, hem dıştan gelenlerce sıkça ifade edilmektedir. Şehirde yaşayan, ilçelerden ve il dışından gelenler, mağaza
ve alış-veriş merkezlerinde aradığını bulamamaktan şikayetçidir.
COĞRAFİ DURUM
Bu anlamda fiziki haritada Burdur’a bakalım:
İl merkezinde, şehrin fiziki durumu nedir?
İl merkezi ile ilçe merkezlerinin ilişkileri
açısından genel coğrafyası nasıldır?
İl merkezi ve ilçe merkezlerinin komşu illerle bağlantısı ne durumdadır?
Ve Görüyoruz ki:
Burdur şehir merkezi; bir tarafı Isparta il sınırına dayanmış, bir tarafını Göl sınırlamış,
bir tarafı dağlara dayanmış, bir tarafını da
Göl ile dağ kilitlemiş...
Ve dolayısıyla; şehirdeki tüketicinin Isparta
ve Antalya’dan, ilçe merkezlerindeki tüketicilerin ise, alış-verişlerini komşu şehirlerden yaptıklarını biliyoruz…
Üç ayda bir gelen ve gelişi dört gözle beklenen bedelli asker de Burdur esnafından
ve fiyat karmaşasından yakınıyor ve memnuniyetsiz. Askerin önemli bir kısmı çarşı iznini Antalya’da geçiriyor…
İlçelerimiz komşu şehirlerle alış-veriş yapıyor…
BURDURTSO
KASIM 2010
9
EDİTÖR’DEN
Bankalardaki mevduatların oranı, diğer illerden çok fazla. Ancak özel birikim sahipleri, yatırım yerine faiz gelirini tercih ediyor.
Üç kişi bir araya gelemiyor, birikimleri yatırıma dönüştüremiyor. Hatta üç kişilik aile
şirketleri varlıklarını uzun süre koruyamıyor.
YATIRIM SIKINTISI
Ayrıca, halkın hafızasında yer eden bazı
olumsuz şirket ve yatırım örneklerine yenileri de ekleniyor. Dolayısıyla güvensizlik
gelişiyor ve yatırım yerine faizcilik prim yapıyor.
Bir çarpıcı gerçek de şu; içten veya dıştan,
KOBİ veya üstü ölçekte herhangi bir yatırım
talebine yer göstermekte de büyük sıkıntı
yaşıyoruz; yer gösteremiyoruz. Yani yatırım
arsası da üretemiyoruz.
Herkes ve her kesim şunu söylüyor; “Küçük
olsun, benim olsun mantığı yanlıştır.” Ama
hiç kimse ve kesim; paylaşımdan ve paylaşımın gereğinden yana da adım atmıyor!...
İMARDA SIKINTI
Herkes biliyor; Burdur, fiziki yapıdan,
çarpık ve verimsiz yapılanmadan dolayı
imarda sıkıntılıdır. Ama kuruluşundan beri;
hiçbir belediye yönetimi, 100 bin-200 bin
nüfusa göre yerleşim, sanayi, istihdam,
trafik, yaşam planları kaygısına girmemiş
ve yapmamış. Belki de nüfusun artmasını
istememiş ve dolayısıyla 100 bini hayal bile
etmek istememiş…
Neticede, umutsuzluk için değil ama
gerçeğin ortaya konması adına, büyük
fotoğrafa bakacak olursak; “Zararın
neresinden dönersen…” diyerek kısa, orta,
uzun vadeli projeler yapıp, uygulamaya
geçmek gerekir. Ancak öyle bir yiğitlik de
halen görünmüyor.
“Ortak akıl…” diyen çok! Ancak, ortak aklı
benimseyen, ona müracaat eden de görünmüyor…
ÇIKIŞ YOLU NEREDE?
Özetle, durum budur. Burdur analizi için gereken objektif ve sübjektif tespitler, fiziki ve
beşeri materyaller ortadadır.
10
BURDURTSO
KASIM 2010
Şimdi soralım; Çıkış yolu nedir, nerededir?
Ne demiştik; “Her darlığın, ferahlığa çıkan
bir yolu vardır…”
Evet; Burdur’un ekonomik, sosyal, kültürel
kalkınmışlığı için de ferahlığa çıkan
‘çıkış yolu ve yolları’ muhakkak ki vardır.
Hiçbir olumsuzluk, karamsarlık sebebi
olmamalıdır.
ÇARE
Çare; İlin bütünlüğü içinde, ortak zeminlerde (seminerler, konferanslar, paneller, sohbetler) ortak akıl, birbirine güven, ortak kararlılık, yaygın sinerji, etkili yenilik ve verimlik sağlayabilmektir. Etkinliklerde bir araya
gelebilmektir!..
Ben bilirim, enaniyet, güvensizlik, dedikoduyla amel etme… vb. hastalıklarından insanımızı temizleyecek; sevgi ve güven potaları geliştirebilmektir.
Ortak değerlerimizi, ortak davranışlarımızın
harcı ve çimentosu haline getirecek
‘Ortak
değer
şahsiyetleri’
ortaya
çıkarıp, sosyokültürel gelişim süreçleri
başlatabilmek ve dolayısıyla; her türlü (etnik,
siyasal, ideolojik vb) görünür-görünmez
ayrışma,
ötekileşme,
ötekileştirme
olgularına geçit vermemektir.
Belki bir başlangıç için; insanı menfaat
saikinden yakalayan güven arttırıcı bir
‘örnek şirket oluşumu’ sağlanabilirse, çıkış
yollarına açılan bir kapı olabilir…
‘Fiziki kapan’ı açmak için de ilk adım olarak,
Örtülü’den Erenardıç’a kadar olan İnsuyu
Havzası’na ‘Anayasa’nın değişim için teklif
dahi edilemez maddeleri’ gibi bakmamak
gerekiyor…
Bütün bunların ise;
‘Sürdürülebilir liderlik mekanizması’ oluşumu ve bir sekretarya ile takibi sağlanarak hayata geçirilmesi mümkün olabilir
diye düşünüyorum. ■
İL İSTİHDAM
Burdur Valisi Tapsız;
BURDUR SANAYİSİ KÜÇÜMSENEMEZ
B
urdur İl İstihdam Kurulu, Burdur
Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO)
Meclis Salonu’nda toplandı. Burdur’da
sanayileşme, yatırım ve istihdam konusunun
görüşüldüğü
Toplantıya,
Burdur
Valisi
Süleyman Tapsız’ın yanı sıra, Burdur Belediye
Başkanı Sebahattin Akkaya, Burdur Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, İş Kur İl Md.
İsmail Deveci, İl Milli Eğitim Md. Recep Yiğit ve
ilgili daire müdürleri katıldı.
Burdur Valisi Tapsız, Burdur’da sanayinin
küçümsenmemesi gerektiğini vurgulayan
konuşmasında şunları söyledi:
“İlimizin ekonomisi, öncelikle tarım ve
hayvancılığa dayanıyor. Hayvancılıkta daha
çok süt ve süt üretimi, besicilik, et ürünleri
daha sonra geliyor. Belki bundan sonra ona
da önem verilecek.”
Vali Tapsız, konuşmasına şöyle devam etti:
SANAYİ
“İlimizde sanayi gelişmemiş deniliyor. Diğer
illere göre geri durumdayız, ekonomimiz
çok iyi değil deniliyor. Ama ben bunun gibi
değerlendirmelere çok fazla katılmıyorum.
İlimizdeki
sanayiye
ilimiz
ölçeğinde
baktığımızda, hiçte fena bir durumda
olmadığımızı görüyorum. Daha da iyi olmalı,
ama mevcut durumuyla hiç sanayi yok
diyemeyiz.
İlimizde tarım ürünlerine yönelik sanayi
yatırımları olarak un ve yem fabrikaları var. Unlu
mamuller üretimi yapan işletmeler var. Şeker
üretimi var. Metal yapı malzemeleri, tarım
makineleri, ağaç ürünleri, silah sanayi, topraktuğla üretimi, çimento üretimi sanayisinde
birinci sırada bulunuyor. Mermer sektörü var;
bakınız 60 fabrika, 90 tane mermer ocağı var
ilimizde. Yıllık Burdur İli’ne girdi olarak, mermer
sektöründen ortalama 300 milyon dolar
katkı sağlanıyor. Yaklaşık 4000’in üzerinde
bir istihdam imkanı sağlanıyor mermer
sektöründen. Bunlar azımsanacak rakamlar
değil. Veya şöyle diyelim; bir As Çimento
Türkiye’deki en büyük çimento fabrikası.
Avrupa’da sanırım 5. sırada geliyor.
BURDUR OSB’LER
Burdur il merkezimizde 1. Organize Sanayi
Bölgesi var. 2. Organize Sanayi Bölgesi’nin de
açılması için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Şu
anda kamulaştırma ödeneğinde bir problem
var. Onu hallettiğimiz takdirde 2. OSB’yide
açacağız ve sırada bekleyen bir sürü işadamı
var. Orada bir yatırım yapmak için, fabrika
kurmak için bekliyorlar. Hatta ilimize sürekli
yatırım için gelip Sayın Başkan’ım da biliyor;
bizden yer isteyen yabancı yatırımcılar da
var. BURTRAK traktör fabrikasının yeri ile
ilgilenen yabancı yatırımcılar var. Biz bunlarla
görüşmeler yaptık.
BURDURTSO
KASIM 2010
11
İL İSTİHDAM
VAGON FABRİKASI
Bunlardan
bazıları
Polonya’dan
gelen
yatırımcılardı ve vagon fabrikası kurmayı
planlıyorlar. Polonya’da vagon imalatı yapıyorlar
ve bizim ilimizde de eğer biz Burtrak’ın şu anda
orada arazi noktasındaki sorununu, orman
kapsamında gözükmesi sorununu aştığımız
takdirde tahsis edebileceğiz. En az 600 kişi
istihdam edilecek orada. Firma en çok da
kaynakçı lazım diyor. Bana göre kaynakçılık
üzerine kurslar düzenlenmeli.
verimliliğinin artırılması,disipline edilmesi, işgücü
piyasanın ihtiyaçları ile uyumlu, işverenlerin
katılımına imkân veren bir hale getirilmesine
yönelik bir sistemin ortaya konulması.
KAMYON FABRİKASI
Başka bir konu; Ukrayna’dan Rusya’daki Kamas
Kamyon Fabrikası’nın temsilcileri onlarda burada
bir belki kamyon yada otomotiv sanayisi ile
ilgili bir fabrika, bir yatırım yapma düşüncesi
içerisindeler. Bunlar ciddi yatırımcılar, laf olsun
diye gelen insanlar değiller. Hepsi bize; biz
burayı nasıl kiralarız, bir sorunu var mı, kaç
yıllığına bize verirsiniz, kira bedeli ne olur gibi
sorular soruyorlar. Bu kamyon fabrikası kurulursa
2000’in üzerinde istihdam düşünceleri var. Biz
kiralayabilirsek buraları.
Bunlar bana göre Burdur’un kurtuluşu olabilecek
projeler, aslında önemli projeler. Ama biz şu anda
BURTRAK’ın orman kapsamından çıkarılması için
uğraşıyoruz. Bu sorun aşılmadan bu kişilere bu
yerleri kiralamak mümkün gözükmüyor. Böyle
de bir tezadımız var maalesef.
GÜNEŞ TARLASI
Sonra Almanya’dan bir yatırımcı grubu geldi.
Onlar da bizim Büğdüz Kasabamızda 125 dönüm
arazide güneş enerjisi panelleri kuracaklar.
‘Güneş Tarlası’ deniliyor buna, elektrik üretimi
yapacaklar. Niye Büğdüz veya Burdur diye
düşünülebilir! Türkiye’nin enerji verimliliği
haritasına bakıldığında güneş ile ilgili bölümde,
Batı Akdeniz’in iç kesimleri özellikle bizim burası
Burdur, Korkuteli gibi bu bölgelerde güneş
ışınları en uygun kullanılıyor. Doğuda da Van ve
civarı. Orada çok istihdam olmayacak belki ama
neticede bu Türkiye’de bir ilk olacak. Burdur’un
tanıtımı açısından ve daha sonra bunun
geliştirilmesi bakımından çok faydalı olacak.”
UMEM
Toplantıda, Uzmanlaşmış Meslek Edindirme
Merkezleri (UMEM) Projesine ilişkin bir sunum
yapan Burdur Tek. ve End. Mes.Lisesi Müdürü
Veli AKTAŞ; sunumda şunları anlattı:
“Projenin amacı;
İŞKUR tarafından yürütülmekte olan meslek
edindirme faaliyetlerinin özellikle sanayiye
dönük alanlardaki mesleki eğitimin; etkinlik ve
12
BURDURTSO
KASIM 2010
Bu sistemde eğitilen işsizlerin tümüne staj,
büyük çoğunluğuna istihdam imkanlarının
sağlanmasıdır.
Proje Kapsamında:
81 ilde faaliyet gösteren 111 Teknik ve Endüstri
Meslek Lisesi Uzmanlaşmış Meslek Edindirme
Merkezi olarak belirlenmesi. Bu okulların
teknolojik gelişime uygun mesleki eğitim
verilebilmesi için gerekli donanım ihtiyacının
tedarik edilmesi. Bu okullardaki eğiticilerin
bilgi ve becerilerini hizmet içi eğitim yoluyla
güncellenmesi. Pilot olarak seçilen 19 ilde işgücü
piyasası analizlerinin yapılması ve analizlere
ilişkin kurumsal kapasitenin geliştirilmesi. İl
İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurullarına daha
etkin işlevsellik kazandırılması,
İşgücü piyasası analizlerinin tespiti ve meslek
edindirme hizmetlerinin yönetimine işverenlerin
katılımının sağlanması. Eğitimden geçirilmiş
işsizlerin TOBB üyesi işyerlerinde staj görmeleri
ve istihdam edilmelerinin sağlanmasıdır.
Projenin Tarafları:
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye
İş Kurumu Genel Müdürlüğü (İŞKUR), Millî
Eğitim Bakanlığı - Erkek Teknik Öğretim Genel
Müdürlüğü (ETÖGM), Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB), TOBB Ekonomi ve Teknoloji
Üniversitesi (TOBB-ETÜ).
Proje Yönetimi:
Merkezde; İcra Kurulu: İstihdam projelerinden
sorumlu ÇSGB Müsteşar Yardımcısı, TOBB Genel
Sekreteri, ETÖGM Genel Müdürü, TOBB-ETÜ
Rektörü ve İŞKUR Genel Müdüründen oluşur.
Teknik Komite: İcra Kurulu üyesi kurumları temsil
eden uzmanlardan oluşur. İl Düzeyinde; Kurs
Yönetimi: Okul Müdürü, İŞKUR İl Müdürlüğü
temsilcisi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü temsilcisi
ve Ticaret ve Sanayi Odası veya Sanayi Odası
temsilcisinden oluşur.”
BAKA
BAKA, KALKINMA STRATEJİSİNİ OLUŞTURUYOR
Burdur, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (Baka) Kalkınma Kurulu Toplantısı’na ev sahipliği
yaptı. Burdur Ticaret ve Sanayi Odası’nda yapılan toplantıda Baka’nın yol haritası olan
geleceğe ilişkin bölge planı taslak çalışmaları masaya yatırıldı. Vali Süleyman Tapsız,
Kurul Üyelerine Burdur’un sahip olduğu potansiyel hakkında geniş bilgi verdi.
Burdur, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA)
Kalkınma Kurulu Toplantısı’na ev sahipliği yaptı.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası’nda yapılan
toplantıda, BAKA’nın ‘2010-2013 Baka Bölgesel
Planı’ yol haritası olan, geleceğe ilişkin bölge
planı taslak çalışmaları masaya yatırıldı.
Toplantıya Vali Süleyman Tapsız, BAKA Kalkınma
Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muharrem Certel, Baka
Genel Sekreteri Tuncay Engin ve kalkınma kurulu üyeleri katıldı.
Vali Süleyman Tapsız, kurul üyelerine Burdur’un
sahip olduğu potansiyel hakkında geniş bilgi verdi. Göller Bölgesi’nde yer alan Burdur’un
yaylalarıyla da ünlü olduğunu vurgulayan Tapsız,
özellikle Sagalassos Antik Kenti ve Kibyra Antik
Kenti’nden dünyada yankı uyandıran eserlerin
ortaya çıkartıldığını vurguladı.
Antalya, Isparta ve Burdur’un turizm çeşitliliği
bakımından zengin olduğunu vurgulayan
Tapsız, birçok gıda maddesinin yüksek oranda
yetiştirildiğini ifade etti. BAKA ile birlikte
bölgenin çok daha fazla ortak projeye imza
atarak, bölgesel kalkınma sağlanacağının altını
çizen Tapsız, sözlerinin sonunda bölge halkının
bölgeye daha fazla yatırım yapmasını istedi.
yeye ve yatırıma dönüşemiyor. Büyümeye, kalkınmaya giden en kestirme yol yeni iş olanakları oluşturmaktan geçiyor. Bu, kalkınmanın hem
yolu, hem tanımı, bir yerde de sonucu. Hem
Burdur’da, hem de Batı Akdeniz bölgesinde yeterince sermaye var. Ancak bu potansiyel henüz yeterince yatırıma dönüştürülemedi. İşsizliğin panzehiri yatırım, yatırımın kaynağı sermaye.
Bunun da Burdur’da bol miktarda bulunduğunu
biliyoruz. Burdur gibi bir yer, gücünün çok altında enerji veriyor. Oysa her birey ve ülkeye eşit
dağıtılmış tek kaynak olan zamanı iyi kullanmalıyız. Negatif duygu ve kötümserlikten kurtulup
pozitif enerjiyle sorunlarımıza çözümler üretmeliyiz.” dedi.
BAKA Genel Sekreteri Tuncay Engin de bölge
planı taslak çalışmalarında sona geldiklerini
söyledi. Yapılan çalışmalar sonunda 5 stratejik
amaç belirlendiği bilgisini veren Engin,
“Amacımız kırsal kalkınmanın sağlanması, turizm
potansiyelinin değerlendirilmesi, çevre, ulaşım
alt yapı sistemlerinin geliştirilmesi, işletmelerde
rekabet gücünün artırılması, yaşam kalitesinin
yükseltilmesi, eğitim istihdam ve sosyal yapının
güçlendirilmesi. 55 alt hedef belirlendi. 113
strateji belirlendi. 143 performans göstergesi
belirlendi.” diye konuştu.
Engin, konuşmasının sonunda kalkınma ajansının
amacının Antalya, Isparta ve Burdur illerinin
yaşam standartlarını hem birbirine yaklaştırmak
hem de yukarıya taşımak olduğunu vurguladı.
Tapsız, “Ülkemizde bankalarda bulunan mevduat ve yastık altında saklanan paranın çok büyük
miktarda olduğu, arsa ve binalara atıl bir şekilde gömülen kaynağın ise bunlardan daha az olmadığını tahmin ediyoruz. Bu para neden serma-
BURDURTSO
KASIM 2010
13
HABER
ODA’DA “İNTERNET REKLAMCILIĞI” EĞİTİMİ VERİLDİ
AdWords
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) tarafından, Oda’nın Konferans Salonu’nda, Burdurlu işadamlarımıza “İnternet Reklamcılığı” Eğitimi verildi. ANT Eğitim ve Danışmanlık firmasından Eğitmen Erol Orhan tarafından 6 saat olarak verilen seminerde, ‘İnternette Pazarlama’nın önem ve etkinliği anlatıldı. Uygulamalı olarak verilen seminerde;
KOBİ’lerin internet ortamında nasıl satışlarını artırabilecekleri, internet reklamcılığında internet kullanıcılarının dikkatini çekecek anahtar kelime, kurulum, reklam alan ve özellikleri, aradıkları bir ürünü
hangi koşullarda nereden ucuza temin edecekleri, nasıl yeni iş fırsatları yakalayabilecekleri gibi konularda eğitim verildi. İnternetin hemen her alanda
karşımıza çıktığını belirten Eğitmen Orhan, reklamcılık alanında da firma sahiplerinin karşısına çıkacak bir alan mutlaka olacaktır. Sözkonusu internet
reklamcılığı için en uygun arama motorunun google olduğunu söyleyen Erol Orhan, “Google bir numaralı arama motorudur. Türkiye’de yüzde 98 kullanım oranına sahiptir. Buradan reklam daha az maliyetli ve verimli olacaktır” dedi.
Kursun kendileri için çok yararlı olduğunu ifade eden katılımcılar, Oda’nın hizmetinden dolayı teşekkür ederek;
bunun devamı olarak ‘İnternette pazarlama’ konulu seminer isteklerini belirttiler.
Seminere katılarak takip eden Burdur TSO Genel
Sekreteri Sedat Öz, “KOBİ’lerin hem iç hem de dış piyasa
koşullarında yeni müşteriler yeni pazarlar kazanmalarını
sağlama yönünde bu seminer çok faydalı olmuştur. Bu
yöndeki gelişmelerden işadamlarımızın istifadelerini
geliştirmek için bu tür hizmetlerimiz devam edecek” dedi.
Sabahtan akşama kadar süren eğitim; ‘Internet ve
Online Reklamcılık, Arama reklamlarının önemi, Neden
Google AdWords, Kullanılabilecek Reklam çeşitleri,
AdWords Hesap İşlemleri, Hesap oluşturma, Hesap
yönetimi, Kampanya Oluşturma, Gelişmiş kampanya
ayarları, Reklam Hedeflemesi, Fatura İşlemleri ve Maliyet
Kontrolü, Kampanya Yönetimi, Kampanyanın amacı
ve Başarı kriterleri, Kelime hedefli kampanyalar, İçerik
hedefli kampanyalar, Reklam Görünürlüğü ve Sorun
Giderme, Reklam Performansını izlemek, Kampanya
Optimizasyonu’ gibi içerikte oldu.
Türkiye’yi Köy-Koop pazarları ile donatacağız
Uzun yıllar Köy-Koop
Burdur Birlik Başkanlığı’nı
yürüten Yakup Yıldız,
Köy-Koop Merkez Birlik
Başkanlığı’na
getirildi.
Yakup Yıldız, Türkiye’yi
süt işleme tesisleri ve
Köy-Koop
pazarlarıyla
donatmak
istediklerini
söyledi.
Köy-Koop Burdur Birlik Başkanlığı’nın yanı sıra 6
yıldır merkez birlik başkan yardımcılığı görevini
yürüten ve geçen günlerde Merkez Birlik
Başkanlığı’na getirilen Yakup Yıldız, yeni döneme
ilişkin hedeflerini açıkladı. Yıldız, Türkiye’de 27
il birliği ve 2 bin 700 tarımsal amaçlı kooperatifi
bünyesinde barındıran Köy-Koop’un üye sayısını
arttırmaya çalışacaklarını bildirdi. Tarım ve
hayvancılık sektörleri için uygulanan politikalardaki
sorunları Tarım ve Köyişleri Bakanı’na birebir çeşitli
platformda aktaracaklarını dile getiren Yıldız, yeni
14
BURDURTSO
KASIM 2010
dönemde, kooperatiflerle ilgili finans, eğitim ve yatırımlar
konusunda da projeler geliştireceklerini söyledi. KöyKoop’a bağlı Türkiye genelindeki birliklerin süt toplama
ve işleme ünitesine sahip olması, ayrıca üreticilerin
tüketicilere aracısız ulaşmasını amaçladıklarını dile
getiren Yıldız, “Türkiye’yi süt işleme tesisleri ve Köy-Koop
pazarları ile donatmak istiyoruz” dedi. Bu kapsamda,
Köy-Koop Burdur Birlik Başkanlığı olarak, il merkezine
15 kilometre uzaklıktaki Akyaka Köyü’nde yapımına
başlanacak süt toplama ve işleme ünitesinin hazırlıklarını
da sürdürdüklerini kaydeden Yıldız, 14.5 dekar alanda
yapılacak tesiste en az 6 bin 80 ton kapasiteyle üretim
yapılacağını bildirdi. Kentte çiftçilerin ve üreticilerin
ürünlerini doğrudan tüketicilere satacak ‘köylü pazarı’
da yapacaklarını dile getiren Yıldız, “Türkiye genelinde
kooperatifçiliği geliştirerek layık olduğu noktaya taşımayı
hedefliyoruz” diye konuştu.
TEBRİK
Burdur TSO Dergisi olarak, Köy-Koop Merkez Birlik Başkanlığına getirilen Yakup Yıldız’ı tebrik ediyor;
Burdur’umuz, Memleketimiz ve üreticimiz için hayırlı olmasını diliyoruz.
BAŞARI
Oda’dan
Yıldız Silah’a
Başarı Tebriki
Burdur TSO Bşk. KEYİK, Yıldız Silah’a İngiltere’de verilen “En iyi av tüfeği” ödülü nedeniyle, Şirket
Yön.Kur.Başkanı Adem Kuzu’ya “Başarı Tebriki” belgesi verdi.
İlimizin ve Ülkemizin en büyük av tüfekleri fabrikalarından birisi olan Yıldız Silah’a,
İngiltere’de düzenlenen 2010 yılının “En iyi av
tüfeği yarışması”nda SPZME 410 Modeliyle büyük bir ödül verilmesi nedeniyle, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Yön.Kur.Bşk. Yusuf KEYİK, Yıldız Silah Sanayi Şirket Yön.Kur.
Başkanı Adem Kuzu’ya “Başarı Tebriki” belgesi verdi.
Burdur TSO Yön.Kur. adına düzenlenen belgede, “Çok kıymetli üyemiz, Yıldız Silah Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Sayın
Adem KUZU, İngiltere’de düzenlenen 2010 yılının ‘En iyi av tüfeği yarışması’nda, SPZME 410 Modeliyle büyük bir ödül kazandığınızı öğrendik; çok mutlu olduk,
gurur duyduk.
Ziyaret sırasında, Yıldız Silah için büyük bir
prestij olduğunu, ancak bunun yanında Burdur için de bir o kadar gurur vesilesi teşkil ettiğini vurgulayan Genel Sekreter Öz, “Oda olarak, firmalarımızın ürettikleri ürünlerin her birinin dünya markası olması, rekabet gücünün
yükselmesi, verimliliğin artması, firmaların ise
nesilden nesile devam edecek kurumsal yapıya kavuşmaları gibi hedefler için gayret ediyoruz.” dedi.
İngiltere’nin Manchester kentinde düzenlenen
törende almış olduğunuz ödül için, şahsım ve
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulumuz adına tebrik, takdir ve başarılarınızın
devamı dileklerimin kabulünü rica ediyorum”
denildi.
Başkan Yusuf Keyik imzasıyla düzenlenen belge, Burdur OSB’de bulunan fabrikada ziyaret
edilen Adem Kuzu’ya, BUTSO Genel Sekreteri Sedat Öz ve BUTSO Basın Danışmanı Ahmet Can tarafından, Başkan Keyik adına takdim edildi.
BURDURTSO
KASIM 2010
15
BAŞARI
Oda adına ziyaretlerinden dolayı Öz ve Can’a
teşekkür eden Adem Kuzu, “Burdur’un resmi
sivil tüm kurum ve kuruluşlarının uyum içinde
olmaları, dünyanın rekabet şartlarına ayak uydurabilmeyi sağlayacak ve yatırımcı için cazibe oluşturacak bir şehir gelişimine de özellikle
ihtiyaç olduğunu” ifade etti.
ürünlerimizdeki çeşitlilik açısından çalışmalarımız sürdürülmektedir. İhracat bağlantılarımızın
yanı sıra iç piyasa koşullarını da takip ederek,
başta doğa sporları olmak üzere spor amaçlı
havalı Trap silahı üretimine de ağırlık vermek
için çalışmalarımız devam etmektedir.” şeklinde bilgiler verdi.
Yıldız Silah Sanayi Şirket Yön.Kur.Başkanı
Adem Kuzu
Yıldız Silah olarak fuarları da ihmal etmediklerini söyleyen Kuzu, ayrıca “ABD’nin yanı sıra,
Afrika ülkelerini de İhracat portföyümüze eklemek için bu konu da planlamalar yapmaktayız
gerek üretimimizdeki kalite standardı gerek
İktidar Milletvekilleriyle toplanan
Mermerciler sorunlarını aktardı
BURMER Başkanı Ali Gür; Burdur MAKÜ Konferans Salonunda, 10 Aralık 2010, saat 13.00’de yapılacak “Mermercilik Sorunları Toplandısı”na; İhracatçı Birlikleri’nden, Ege ve İstanbul İhracatçılar Birliklerinin, TÜMMER’in, Çevre ve Orman Bakanlığı ilgili genel müdürlerinin, Burdur Valiliği’nin, Çevre İl Mdürlüğü’nün vb. kuruluşların katılacağını belirterek; konuşmacıların 9
Eylül, İstanbul ve SD Üniversitelerinden akademisyenler olduğunu ifade etti.
Mermerciler sorunları
BURDUR Ticaret ve Sanayi Odası’nda, Mermerciler
Derneği (BURMER) Başkanı ve Burdur TSO Başkan
Yardımcısı Ali Gür yönetiminde bir araya gelen Burdurlu mermerciler, Ak Parti Milletvekilleri Bayram
Özçelik ve Mehmet Alp’e sorunlarını aktardı. Toplantı, BUTSO Meclis salonunda, 30’dan fazla firma
temsilcisiyle yapıldı.
Toplantıya ilişkin bilgi veren Ali Gür; 10 Aralık
2010’da, ‘Türkiye’de ve Bölgemizde Mermercilik ve
Çevre Sorunları’ konusunda, Burdur MAKÜ’de yapmayı planladıkları, Türkiye çapındaki geniş katılımlı toplantıya hazırlık mahiyetinde bir çalışma yaptıklarını belirtti. BURMER Başkanı Gür, toplantı gerekçesinin Çevre Orman Bakanlığı’nın ve doğacı sivil
toplum örgütlerinin Yerel Sulak Alanlar konusundaki bilgisiz ve yanlış tutum ve uygulamalarından
kaynaklandığını vurguladı. Konuşmasında; “Burdur
Gölü’nün ‘Yerel Sulak Alanlar’ Ramsar Sözleşmesi
sınırlamalarının mermercileri canından bezdirdiğini” belirten Gür, bu sınırlamalarda da Burdur 2. OSB
16
BURDURTSO
KASIM 2010
konusunda gösterildiği gibi, gerçeğe uygun olarak
esneklik kazandırılmasını istediklerini aktardı.
Toplantıya katılan mermerci firma sahibi ve temsilcileri, ayrıca mermer atıklarının değerlendirilmesi,
tonaj uygulamalarındaki katı tutumdan vazgeçilmesi vb. konulardaki isteklerini milletvekillerine aktardılar. Milletvekilleri Özçelik ve Alp, Ali Gür ve katılımcı mermercilerin aktardığı tüm sorunları not aldılar. Milletvekilleri, bu konularla ilgileneceklerini ve
ilgili toplantıya da katılacaklarını söylediler.
Burdur MAKÜ Konferans Salonunda, 10 Aralık
2010, saat 13.00’de yapılacak toplantıya ilişkin de
bilgi veren Gür, “Geniş katılımlı toplantıya, İhracatçı Birlikleri’nden, Ege ve İstanbul İhracatçılar Birliklerinin, TÜMMER’in, Çevre ve Orman Bakanlığı ilgili genel müdürlerinin, Burdur Valiliği’nin, Çevre İl
Mdürlüğü’nün vb. kuruluşların katılacağını belirterek; konuşmacıların 9 Eylül, İstanbul ve SD Üniversitelerinden akademisyenler olduğunu ifade etti.
HABER
MAKÜ’nün Burdur Ekonomisine Yıllık 111 Milyon
Lira Katkısı Var
► Üniversitenin şehrin ekonomisine hareket getirdiğini
belirten Rektör Prof. Gökay Yıldız, bir öğrencinin ayda
ortalama 400 TL harcadığını varsayarak bir hesaplama
yaptıklarını kaydetti. Bu hesaba göre üniversitenin il
merkezi ve ilçelerde okuyan 14 bin 491 öğrencisinin
şehre 57 milyon TL nakit para bıraktığını vurguladı.
Yıldız, “Üniversitemizin akademik ve idari personeline
bir yılda verdiği maaş toplamda 17 milyon 149 bin TL.
Bunun yanında yeni bir üniversite olduğumuz için
de yatırımlarımız hızla sürüyor. Bu kapsamda da bu
yıl 28 milyon 689 bin TL’lik yatırım gerçekleştirdik.
Mal ve hizmet alımıyla birlikte üniversitemizin Burdur
ekonomisine olan toplam katkısı yıllık 111 milyon 618
bin TL. Bu gerçekten büyük bir rakam.” dedi.
MAKÜ’nün 2006 yılı ve sonrasında kurulan 41
üniversite içerisinde, yatırım bütçesi sıralamasında
6. sırada yer aldığına değinen Rektör Yıldız, toplam
bütçe sıralamasında da 4. sırada yer aldığını aktardı.
95 devlet üniversitesi içerisinde MAKÜ’nün yatırım
bütçesi sıralamasında 48. sırada bulunduğunu belirten
Yıldız, toplam bütçe sıralamasında ise 55. sırada yer
aldıklarını ifade etti.
UZAKTAN EĞİTİM
Anadolu
Üniversitesi’ni
Türkiye’nin
sayılı
üniversiteleri arasında yer almasını sağlayan
faktörün uzaktan eğitim olduğunu belirten
Rektör Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü: “Anadolu
Üniversitesinin ilk rektörü çok büyük bir uzak
görüşlülükle bu sistemi getirmiştir. Bu sitem
Eskişehir’e çağ atlatmıştır. Bizim bu yarışta geç
kalmamamız lazım. Yeni kurulan bir üniversite
olmamıza rağmen Uzaktan Eğitim ve Araştırma
Uygulama Merkezi kurduk. Bu sene ilk defa YÖK’ten
Bilgisayar Programcılığı bölümüne uzaktan eğitim
ile 100 öğrenci kontenjanı aldık. Uzak eğitime
bizde küçük bir damla da olsa başlattık. Gelecek
dünyada yüksek öğretimde uzaktan eğitime doğru
gidiyor.”
Rektör Prof. Yıldız, mühendislik fakültesi için Milli
Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü ile
görüştüğünü de ifade etti. MAKÜ’nün 4’üncü
fakültesinin mühendislik ve mimarlık olacağını
kaydeden Yıldız, bununda Burdur’a yakışacağını
dile getirdi. ■
Burdur TSO Yön.Kur.Bşk. Yusuf Keyik’in
DEĞERLENDİRMESİ:
┌
BEDELLİ ASKERLİĞİN BURDUR EKONOMİSİNE ETKİLERİ
Burdur ekonomisinin ticaret ve hizmet sektörüne dayanan tarafında, “Bedelli askerlik” önemli bir yer tutar.
Üçer aylık dönemler halinde Burdur’a gelen bedelli askerler, askerliğin yanında turistik tatil dönemi de yaşamaktadır. Sadece dört hafta süren bu kısa dönem askerlik, her bir asker için, ömründe çok uzun yıllar unutulmayacak hatıralar yanında, hızlandırılmış insani olgunluk ve milli kimlik kazanımları sağlamaktadır.
Burdur’un hizmet ve ticaret sektöründe yer alan esnafı için ise; askerin elde edeceği sosyo kültürel ve psikolojik kazanımlardan daha çok, yiyip-içerek ve alışveriş ederek bırakacağı paralar veya döviz gelirleridir.
Özel tüketicilerin sayıları ortalama 2 bin kişidir. Bu iki
bin askerin muhatap olduğu; berber, lokantacı, otelmotel, bakkal, seyyar satıcı, konfeksiyoncu, taksici, hediyelik eşya satıcıları, kırtasiyeciler, hamamcılar, çamaşırhane, kuru temizlikçiler, döviz büroları, çay bahçeleri ve bir de tabii ki dilenci esnafı bulunmaktadır. Yaklaşık üç yüz esnafın faydalandığı askerin çarşı çıkışlarında, Burdur esnafı bu bir ayda yaptığı alışverişle bir da-
haki döneme kadar neredeyse üç aylık gelirini elde etmektedir. Bu gelir, her bir dönem için ortalama 2 milyon 500 bin
TL olmaktadır.
Bu rakam, 70 bin
nüfuslu
Burdur
için
küçümsenmeyecek bir gelirdir. Ancak askerle
doğrudan muhatap olan esnafımız
ile sivil toplum kuruluşları ve resmi
yetkililer, bu bedele karşılık; Burdurluların askere vermesi gereken sosyokültürel ve moral değerler olduğunu da hatırlamalı ve gereken
önlemleri de almalıdır. Zira bedelli askerler, Burdur için aynı
zamanda her biri bir özel tanıtım elçisidir.
Bu bedavaya yapılan tanıtımın mutlaka olumlu olması ve
askerin çok güzel hatıralarla gönderilmesi sağlanmalıdır.
BURDURTSO
KASIM 2010
17
┘
FUARCILIK
9 Yıllık İnek
Yarışmasının ardından
1. TÜRKİYE
HAYVANCILIK
FUARI’NA
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (DSYB)’nin 9 yıldır
düzenlediği “Burdur Damızlık Sığır Yarışması ve Şenliği”nin
ardından, ‘Ulusal ve Uluslararası Hayvancılık Fuarı’na adım atıldı.
İ
lk deneme fuar, hayvancılıkla uğraşan
üreticiler ve Bakanlık tarafından
takdir kazandı. Resmi ve sivil
kuruluşlardan yeterli düzenleme desteği
bulamayan Burdur DSYB, Başkan Kamil
Özcan ve Yönetim Kurulu Üyeleri’nin
gösterdiği heyecan ve gayretle, ‘Burdur
hayvancılığı’na Ülke çapında ilgi uyandırdı.
Burdur Uzay Çatı Halk Pazarı’nda
gerçekleştirilen yarışmaya 101 inek katıldı.
Burdur Valisi Süleyman Tapsız ve
diğer protokolle birlikte yapılan açılış
törenin ardından, halkla birlikte bütün
stantlar gezilerek, ürünler incelendi.
Eğlence ve konserlerin yanı sıra Burdur
hayvancılığının masaya yatırıldığı Panel ve
18
BURDURTSO
KASIM 2010
FUARCILIK
konferansların da yer aldığı, üç gün süren
“9. İnek Yarışması ve Şenliği”ne, Tarım ve
Köy İşleri Bakanı Mehdi Eker de katılarak,
inek yarışmasını izledi. Bakan Eker, 1. Grup
birincisine ödüllerini verdi.
Burdur Valisi Süleyman Tapsız’ın, DSYB
Başkanı Kamil Özcan, Milletvekilleri
Ramazan Kerim Özkan ve Hasan Macit,
Açılış kurdelesinin kesimiyle birlikte şenlik
alanındaki yerlerini alan davetliler, önce
protokol konuşmalarını dinledi ve ardından
halk oyunları gösterisini izledi. Stantların
gezilmesi,
panelistlerin
sunumları,
konserler, tarım ve zirai araç ve ürünlerin
tanıtımı, ikramlar da ilk günün etkinlikleri
arasında yer aldı.
BURDURTSO
KASIM 2010
19
FUARCILIK
Törende bir konuşma yapan Burdur Valisi
Süleyman Tapsız;
“Burdur ülke genelinde özellikle büyükbaş
hayvan varlığında ilk 10’a girmektedir.
Örgütlenme noktasında da ilk 10. sırada
yer alan ve tarım ve hayvancılıkta marka
olmakta hızla ilerleyen bir ilimiz. Damızlık
Sığır yetiştiricileri Birliğinin düzenlemiş
olduğu bu şenlikle 3 gün boyunca ilimizin
hayvancılıkta tarımda mevcut durumu,
potansiyeli, ihtiyaçları sorunları masaya
yatırılacak, bunlar tartışılacak çözüm
üretimi noktasında değerlendirmeler
yapılacak. Ben bunun ilimiz tarım ve
hayvancılığına çok faydası olacağına
yürekten inanıyorum” dedi.
Burdur Valisi Süleyman TAPSIZ
TARIM VE HAYVANCILIK FUARI ŞART
Bunun fırsatını burada vermek istiyoruz.
Bunu Damızlık Birliği Başkanlığı olarak
değil, tüm sivil toplum örgütleri olmak
üzere,
başta
Valiliğimiz,
Belediye
Başkanlığımız, tüm Burdur’umuzun sivil
toplum örgütleri hepimiz el birliğiyle bu
tarım fuarını Burdur’umuza kazandıralım
istiyorum.”
DSYB Başkanı Kamil ÖZCAN
Etkinliğin açılış konuşmasını Damızlık
Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kamil
Özcan yaptı.
Fuarların artık illeri marka haline getirdiğini
ve üreticilerin kendilerini kıyaslama fırsatı
bulduğunu belirten Özcan, “İnşallah
‘Burdur Tarım ve Hayvancılık Fuarı’ için
bugün Burdur’da temelini atmak üzere
toplanmış bulunuyoruz!” diye konuştu.
Başkan Özcan şunları söyledi:
“Biz Burdur’da bir tarım fuarının eksikliğini
hissediyoruz. Burdur’umuz bunu hak
ediyor.. Burdur’da hayvan üreticileri
teknolojiyle görüşmek, tanışmak istiyor.
20
BURDURTSO
KASIM 2010
Burdur hayvancılığına ilişkin bilgi veren
Tarım İl Müdürü Kadir Güven de; “İlimizde şu
an 140 bini aşan hayvan varlığının 100 binini
kayıtlarına almış, ilimiz 24.000 civarında
işletmesi bulunan çiftçi potansiyelinin,
5 binden fazlasını kayıtlarında ve üyesi
olarak bulunduran Damız Sığır Yetiştiricileri
Birliği’nin, yapmış olduğu bu etkinlik
muhakkak ki ilimiz hayvancılığı için büyük
önem taşımaktadır” dedi.
Burdurlu İstanbul Milletvekili ve Demokratik
Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan
Macit konuşmasında; Türk tarımında ve
hayvancılığında tespit ettiği eksiklikleri,
görüşlerini, çalışmalarını ve önerilerini
dile getirdi. Hayvancılık politikalarının
sürdürülebilir bir şekilde olmasının çok
önemli olduğunu vurgulayan Macit,
“Yapılacak etkinlikler, ilimizin ve insanının
yaşam standardının yükseltilmesine katkı
sağlayacaktır” dedi.
FUARCILIK
Cumhuriyet Halk Partisi Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan da yaptığı konuşmada şunları söyledi:
CHP Milletvekili Ramazan Kerim Özkan
“Burdur için önemli bir gün. Üreticiler olarak tarım ve hayvancılıkta önümüzü görmek istiyoruz. Bunun adına ‘Sürdürülebilir
Hayvancılık’, ‘Sürdürülebilir Tarım’ deniyor.
Gayrı Safi Milli Hasıla’nın, yani Türkiye’de
toplanan paranın en az %2’sinin tarım ve
hayvancılığa ayrılması gerekiyor. Biz ürüne
ve üretime destek istiyoruz.”
ŞAMPİYON DEMET
Burdur DSYB’nin üç ayrı kategoride
düzenlediği İnek Yarışmasına, 101 inek
katıldı. Bellibaşlı kıstaslar olarak; beden
ve sağrı durumu, ayak
bacak ve kemik yapısı,
memenin genişliği ve
damar durumu, meme
başı uzunluğu, sağrı
eğimi ve genişliği,
arka bacak açısı ve
duruşu gibi özellikler
değerlendirilmekte.
Yarışmanın
uzmanı,
Hollandalı Rene Buıter,
yaklaşık 15 kıstasa göre grupların birinci,
ikinci ve üçüncülerini belirledi. Belirlenen
grup birincilerinin arasından seçilen
Mehmet Ali Varol’a ait ‘Demet’ isimli inek,
şampiyonlar şampiyonu oldu.
Diğer seçim sonuçları şöyle: Gençler
kategorisinin şampiyonu, Sabri Çelik’e
ait 32 numaralı ‘Aylin’ isimli inek; Orta
yaşlıların şampiyonu, Mehmet Ali Varol’un
84 numaralı ‘Demet’ adlı inek olurken;
yaşlılar kategorisinin şampiyonu, Şeref
Acar’a ait 100 numaralı ‘Başak’ adlı inek
oldu.
Hollandalı Rene Buiter, inek seçimi yapıyor.
BURDURTSO
KASIM 2010
21
FUARCILIK
Panelde; Burdur, süt sığırcılığında
AB’ye örnek gösterildi
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr.
Mustafa Saatcı, yıllık 300 bin ton süt üretimi gerçekleştirilen Burdur’un uygulanan
birçok proje ile Türkiye tarafından Avrupa Birliği(AB)’ne örnek gösterildiğini söyledi.
Burdur Tarım İl Müdürlüğü’nce toplu sağım,
toplu bakım ve organize hayvancılık bölgelerinin Burdur hayvancılığı yönünden değerlendirilmesi konulu panel yapıldı.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Veteriner Fakültesi Zootekni ve Hayvan Besleme Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Mustafa Saatcı’nın başkanlık yaptığı panele Tarım İl Müdürü Kadir Güven, Veterinerlik Fakültesi Öğretim Görevlisi Yard. Doç. Dr. Afşin Köker, Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kamil Özcan,
Köy-Koop Merkez Birliği Genel Başkanı Yakup Yıldız, Elmacık Tarımsal Kalkınma Kooperatif Başkanı Mustafa Sağdıç konuşmacı olarak katıldı.
Panelde Türkiye’deki hayvancılığın son durumu, hayvancılıkta toplu sağım ve bakımın gerekliliğinin önemi ve nelerin yapılması gerektiği, organize hayvancılığın olabilirliği, Türkiye’deki işletmelerin durumu ve
AB’deki yeri, Burdur’da hayvancılığın durumu, Türkiye’deki yeri gibi konular değerlendirildi.
Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr.
Mustafa Saatcı, hayvancılık sektörünün tarımsal ekonomideki yerinin büyük olduğunu
belirtti. Türkiye’nin AB’ye Burdur’daki süt sığırcılığını örnek gösterdiğini belirten Saatcı,
“Birçok projede Burdur pilot bölge seçilmekte. Burdur hayvancılığının daha da ileri düzeye gitmesi için eksikler tespit edilip en kısa
sürede giderilmeli.” dedi.
22
BURDURTSO
KASIM 2010
TOPLU SAĞIM
Hayvancılık sektörünün Türkiye’nin önemli gelir kaynaklarından birisi olduğuna dikkat çeken
Burdur Tarım İl Müdürü Kadir Güven ise yaptığı
konuşmada hayvancılık sektörünün gelişmiş
ülkeler seviyesine getirilmesi gerektiğini ifade etti. Burdur’un yıllık 300 bin ton süt üretimi
ile ülkenin lider illeri arasına girdiğini belirten
Güven, “Hijyen kurallarına uymakla başlayan
sağlıklı süt elde edilmesi, hayvancılık sektörünün istenilen düzeye çıkmasında birinci basamaktır. Toplu sağım ünitelerinin kurulmasıyla
ve toplu bakımla istenilen hedefe ulaşılacaktır. Süt üretimimizde istikrarı devam ettirmede
toplu sağım ünitelerinin etkisi oldukça fazladır.
Amacımız ilimizdeki hayvancılığın AB standartlarına ulaşmasını sağlamaktır.” diye konuştu.
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kamil Özcan ise Burdur hayvancılığın bugünkü durumu ile AB’ye girebileceği konusunda çekinceleri olduğunu belirtti. Köy-Koop
Merkez Birliği Başkanı Yakup Yıldız 4 köyde laboratuar kurduklarını ve buralarda yapılan tahlillerle sütteki bakteri sayısının aşağı çekildiğini belirtti.
FUARCILIK
‘Burdur Tarım ve Hayvancılık
Fuarı’na destek veren
Tarım Bakanı Eker;
‘Hayvancılık bitti’
diyenleri yalanladı
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (DSYB)’nin
düzenlediği ‘İnek Yarışması’na katılan Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, ‘Hayvancılık bitti’ diyenlere soruyorum; biz geldiğimizden bu yana 50’den
fazla büyükbaş hayvanı bulunan 14 bin yeni işletme
kuruldu. Bu nasıl oluyor? Tabii ki, hayvancılık çok
büyük bir piyasa; bu piyasayı istismar etmek isteyenlerle hep beraber mücadele edeceğiz.
Burdur DSYB tarafından, Uzay Çatı Halk Pazarı’nda
24-26 Eylül 2010 tarihleri arasında 101 ineğin katılımı
ile gerçekleştirilen ‘9. Damızlık İnek Yarışması’na Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker de katıldı. ‘Burdur Tarım ve Hayvancılık Fuarı’na destek veren Bakan Eker, yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
büyük tarım ekonomisi haline geldik. Biz gelmeden önce Türkiye’de içinde 50’den fazla hayvan
olan işletme sayısı 4 bin 300 idi. Bugün bu sayı
18 bin 600’e ulaştı. Yani 14 bin yeni büyük işletme kuruldu. ‘Hayvancılık bitti’ diyenlere soruyorum; bu nasıl oluyor?..” şeklinde konuştu.
FUAR SÖZÜ
Konuşmasının sonunda Burdur’a Fuar sözü veren Bakan Eker, “Burdurlu tarım ve hayvancılık
kooperatiflerini desteklemeye devam edeceğiz.
Burdur’u örnek şehir olarak görüyoruz. Burdur’a
‘Tarım ve Hayvancılık Fuarı’ yakışır. DSYB’nin bu
etkinliği, Türk hayvancılığı için hayırlı bir teşebbüstür.” dedi.
“Dünya’nın 177 ülkesine, 1530 çeşit tarım ürünleri satarken, dışardan hiçbir
tarım ürünü almayacağız diye bir şey
olamaz. Hem damızlık yetiştiricilerine,
hem de besicilik yapanlara destek ve
krediler veriyoruz. 2 gün öncesi verilerine göre, son 40 gün içinde; 650 milyon TL kredi kullandırıldı. Ayrıca; hayvan başı destekler, süt desteği, buzağı desteği vs. zaten veriliyor. Verilmeye de devam edecek. Ancak, hiçbir
zaman 73 milyonun sömürülmesine
de izin vermeyeceğiz. Evet Türkiye’de
çiftçilerin, üreticilerin mağdur olmasına asla müsaade etmeyeceğiz.”
Türk tarım ve hayvancılığındaki gelişmeleri aktaran Eker; “7 sene önce
Türk tarım sektörü, dünya sıralamasında 11’inciydi. Bugün ise; dünyanın 8.
BURDURTSO
KASIM 2010
23
HABER
GIDA FABRİKALARINI GEZEN AÜ GIDA MÜHENDİSLİĞİ
ÖĞRENCİLERİ BURDUR’DA ÇALIŞMAK İSTİYOR
Akdeniz Üniversitesi Gıda Mühendisliği
Bölümünde okuyan 50 son sınıf öğrencisi,
gıda üretimini yerinde görmek amacıyla
Burdur’a geldi. Öğrenciler, OSB’deki gıda
fabrikalarının ardından şeker fabrikasını ve
Doyum Makarna’yı da gezdi.
Burdur OSB ve Burdur TSO Meclis Başkanı Feyzi Oktay ve
AÜ Gıda Mühendisliği Öğrencileri
► Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Gıda Mühendisliği
öğrencileri, Burdur’daki gıda fabrikalarını
gezdi. Ekonomisinin yüzde 70’i tarım ve
hayvancılığa dayanan, Türkiye’nin cazibe
merkezi Burdur, gıda sektöründeki üretimiyle
de bu alanda mühendis adaylarının teorilerini
pratikle pekiştirmek için tercih ettikleri yer
oluyor. Gıda fabrikalarını gezen 50 kadar AÜ
mühendisliği öğrencisi, Burdur’da çalışmak
istiyor.
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Ziraat Fakültesi Gıda
Mühendisliği Bölümü öğrencileri, başlarında
Öğretim Üyesi Yrd. Doç.Dr. Barçın Karakaş,
24
BURDURTSO
KASIM 2010
Araştırma görevlisi Bilge Mutlu Konak ve
Yüksek Lisans Öğrencisi Fidan Eerdem olmak
üzere, öğrendikleri teorileri pratikte görmeleri
için bu yıl da Burdur’a geldi. Eğitim gezisine
katılan 50 kadar öğrenci; Burdur OSB ve
Burdur TSO Meclis Başkanı aynı zamanda
Hastel Gıda’nın sahibi Feyzi Oktay tarafından
ağırlandı. Yarının gıda mühendisleri, sırasıyla
hazır kadayıf, mantı, su böreği ve baklava
yufkaları üreten Hastel Gıda’yı, Bursüt’ü,
Azizoğlu Sucukları’nı, müzik aletleri üretip ihraç
eden Küçükkaya’yı ardından ve son olarak da
Şeker Fabrikası’nı ve Doyum Makarna’yı gezdi.
HABER
BURDUR’DA GIDA
Öğrencilerin ilk durağı Hastel Gıda oldu. Kadayıf,
mantı, su böreği ve baklava yufkası üretimiyle sektöründe önemli bir yer edinen Hastel Gıda’nın sahibi emekli öğretmen Feyzi Oktay ile birlikte gezen
öğrenciler, üretimin tekniği ve aşamaları hakkında yerinde bilgilendirildi. Süt, yoğurt, peynir, ayran
üretimleri hakkında Bur-Süt firma yetkilisinden bilgi alan gıda mühendisi adayları, kalitesiyle piyasada önemli yer edinen Azizoğlu Sucukları’nı da ziyaret ederek firmanın sahibi Selahattin Yarar ve üretim sorumlularından üretimin nasıl gerçekleştirildiğini öğrendi.
Anadolu Yemek’teki öğle yemeğinin ardından
Burdur’un ekonomi devi Şeker Fabrikası’na geçildi. Daha önce hiç görmedikleri fabrikada, bu yıl 100
gün sürecek kampanyada pancarların yıkanması ve
ardından, dev kazanlarda nasıl kristal şeker, melas
ve yaş küspe oldukları konusunda yetkililerden bilgi alıp üretimin safhalarını yerinde gördü.
Geziyle ilgili değerlendirme yapan AÜ)
Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü
Öğretim Üyesi Yrd. Doç.Dr. Barçın Karakaş,
“Burdur öğrencilerimiz için çok önemli.
Sizin tecrübelerinizle öğrencilerimize katkı
sağlıyor. Öğrencilerimiz 4. sınıfta aldıkları ders
kapsamında teknik gezi olarak Burdur’a gelmeyi
uygun bulduk. Her sene bu geziyi yapmaya
çalışıyoruz. Üretimi yerinde görüyorlar ve teorik
bilgileri uygulamada görüyorlar. Feyzi Hocam
gibi meslekte bir yerlere gelmiş profesyonellerin
tecrübelerinden birebir yararlanma imkanları
oluyor. Pratikte de öğrencilerimizin bir
şeyler kazanmasını sağlamaya çalışıyoruz.
Meslekte tecrübeli insanların bilgilerinden
faydalanmış oluyoruz. Öğrencilerimizi bir alana
yönlendirmektense her türlü gıda üretimi
alanında çalışabilecek niteliklerle yetişmesini
hedefliyoruz. Ülkemizin her yerinde hatta
yurtdışında çalışabilecek şekilde yetiştirmeye
çalışıyoruz” dedi.
Burdur OSB ve Burdur TSO Meclisi Başkanı
Feyzi Oktay, gıda mühendisi olacak son sınıf
öğrencilerimizin Burdur’u ilgi alanı olarak
seçmelerinin gururunu yaşadıklarını belirtti.
Üniversitemizin bize gösterdiği ilgiyi karşılamaya
çalışıyoruz. Öğrencilerimiz tecrübelerimizden
yararlanarak, pratiği de görüyorlar. Burdur
gıda da Antalya’nın taleplerini karşılayabilecek
potansiyele sahiptir. Katma değer üretir hale
gelerek hammaddeleri işleyerek, imalat yapılır
ve arkadaşlarımıza iş imkanı sağlarız” diye
konuştu.
Oktay’ın davetlisi olarak Burdur’a gelen AÜ
Gıda Mühendisliği öğrencileri adına geziyi
değerlendiren Gıda Mühendisliği son sınıf
öğrencisi Gülseren Kavak, Burdur’a teknik gizi
amacıyla geldiklerini ve Burdur gıda sektöründen
etkilendiklerini belirterek; “Bu prosesleri
görmek, bizim mesleki anlamda büyük işimize
yarayacaktır. Mezuniyetten sonra özellikle
Burdur’daki fabrikalarda çalışmak isteriz.
Ancak; gıda sektöründeki 50 işçi çalıştıranların
gıda mühendisi bulundurma zorunluluğundan
kurtulmak için 49 işçi çalıştırıldığını görmek
bizleri üzüyor” şeklinde konuştu. ■
BURDURTSO
KASIM 2010
25
HABER
Teknik eğitimde uygulamaya geçiş
yoluyla geliştirilmesi projesiyle basanlarını bir kat
daha artırmayı hedefliyor.
Yrd. Doç. Dr. Ömer TEKŞEN
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
Meslek Yüksek Okulu (MYO)
Müdürü
MYO Müdürü Ömer Tekşen: Bu yıldan itibaren, İKMP
ile teorinin yanında uygulamalı eğitim sağlanarak;
anahtar tutmadan, kalem tutmadan işe başlama
olayları sona erdirecektir.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Meslek Yüksek
Okulu (MYO) Müdürü Ömer Tekşen; bu yıldan itibaren,
İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Projesi (İKMP) ile
teorinin yanında uygulamalı eğitim sağlanarak; anahtar
tutmadan, kalem tutmadan işe başlama olaylarının
sona ereceğini ifade etti.
Geçen öğretim yılında 47 öğrencinin ‘dikey geçiş’
yapma başarısıyla, Türkiye’de bir ilki başaran Burdur
Meslek Yüksek Okulu ve MAKÜ’nün diğer Meslek
Yüksek Okulları, insan kaynaklarının mesleki eğitim
Teorinin yanında pratiğe de imkan sağlayan
müfredat değişikliğine ilişkin bilgi veren MYO
Müdürü Yard.Doç.Dr. Ömer Tekşen; “Meslek Yüksek
Okulları’ndaki bu değişiklikle, teknik eğitimde daha
verimli bir eğitim amaçlanıyor. 2010-2011 eğitim
öğretim döneminde biz de il olarak İKMP’e geçtik.
Yeni düzenleme ile uygulamalı eğitim daha yaygın
olacak. Bu proje kapsamında yapılan değişiklikteki
amaç, özellikle teknik eğitimin güçlenmesidir. Teknik
eğitimde öğrencilerin teorik derslerinin yanında daha
çok uygulamalı derslere geçmesidir. Öğrencilerimiz
bu yıldan itibaren özellikle teknik programdaki
derslerde daha çok teorinin yanında uygulamayla
da iç içe olacaklardır. Bu da öğrencinin gelecekte
iş sahasında anahtar tutmadan, kalem tutmadan işe
başlaması olaylarını ortadan kaldıracaktır. Bu dersler
öğretim elemanlarımız tarafından bire bir uygulamalar
yapılmak koşuluyla gerçekleştirilecektir. Artık 20102011 eğitim öğretim yılından itibaren Mehmet Akif
Ersoy Üniversitesi’ndeki tüm Meslek Yüksek Okulları
ile birlikte Burdur MYO da İKMEP programına geçmiş
oldu” dedi.
SDÜ’den, Bölgesel kazanım
‘Yenilikçi Teknolojiler
Merkezi’ Projesi Onaylandı.
Toplam bütçesi 13 milyon 247
bin lira olan bu projenin DPT
tarafından desteklenmesi uygun bulunmuştur.” dedi.
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi(SDÜ)’nin ‘Yenilikçi Teknolojiler Merkezi’ projesini onayladı. 13
milyon 247 bin lira kaynakla kurulacak olan ve
4 ana birimden oluşacak olan merkezde araştırma geliştirme (Ar-Ge), tasarım, test analiz,
enerji teknolojileri, biyotekonoloji araştırma birimleri bulunacak.
Dilek, projenin bölgesel anlamda çok önemli bir kazanım sağlandığını ifade ederek, Ar-Ge, tasarım, prototip imalat, test- analiz, tarımsal biyoteknoloji ve eğitim anlamında bölgesel kalkınmaya destek sağlanacağını anlattı. Sait Dilek,
“Merkez ulusal ve uluslararası fonlardan daha
fazla Mali kaynağın bölgeye kazandırılmasında, bölgenin rekabet gücünün artmasında ve
bölgenin nitelikli yatırımcılar için cazibe merkezi haline gelmesinde etkin rol oynayacaktır.
Ayrıca bu merkezin, üniversite-sanayi İş birliği
kapsamında, bölgesel kalkınma için ciddi çaba
içerisinde olan Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı
(BAKA) ile de belli bir koordinasyon içerisinde,
ortak faaliyetler içinde olması hedeflenmektedir.” diye konuştu.
SDÜ’den Bölgesel
Kazanım
Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan AK Parti Isparta Milletvekili Sait Dilek, ‘Yenilikçi Teknolojiler’ merkezinin kurulması ile araştırma ve
uygulama merkezlerinin ortak bir çatı altında
toplanacağını söyledi. Dilek, “Merkezin kurulması ile ilgili olarak Süleyman Demirel Üniversitesi proje ekibi tarafından kapsamlı bir proje
hazırlanmış ve DPT’na sunulmuştu.
26
BURDURTSO
KASIM 2010
AÇILIŞLAR
Katıldığımız Açılışlar
Ş
ehrimizde kapanan iş yerleri olduğu gibi, kapananlardan daha fazla yeni açılış veya kendini
yenileyen mağaza açılışları yapılmaktadır. Açılışına katılma fırsatı bulduklarımızdan bazıları
aşağıdadır.
Açılışına katıldığımız ve katılamadığımız işyeri sahiplerini tebrik ediyor; bütün kuruluşların,
işyerlerinin, mağazaların başarılı, bol kazançlı, uzun ömürlü ve hayırlı olmalarını diliyoruz.
2010
n
a
s
i
N
0
3
, Sultan
e
d
n
i
h
i
r
ta
Çeyiz
Moda ve
ı.
Evi açıld
2 Ağustos
2010
tarihinde,
Tefenni’nin
Sütsesi Bu
rdur’da
açıldı. Ülk
e ça
marka olm pında
ayı
hedefleyen
Sü
il merkezin tsesi’nin
deki fabrik
a
satış mağa
zasının aç
ılışı,
Burdur pr
otokolünü
n
katılımıyla
gerçekleşt
irildi.
BURDURTSO
KASIM 2010
27
AÇILIŞLAR
s 2010
o
t
s
u
ğ
A
9
e, Nt
tarihind
açılışı
i
v
e
b
a
t
i
K
yapıldı.
Çağdaş Burdur, Renk Açılımı Yaptı
Çağdaş Burdur Gazetesi, günlük gazete yayımcılığında, Burdur’da ilk renkli gazete açılımını gerçekleştirdi.
Yayım hayatına 22 Aralık 2004 tarihinde başlayan
Çağdaş Burdur Gazetesi, Cumhuriyetimizin ilan edilişinin yıldönümünde 1797. sayısında renklendi. Isparta’lı
bir firmadan geçtiğimiz aylarda Burdurlu iş adamı Celal Öztaş ve Yusuf Tortop tarafından devralınan Çağdaş Burdur Gazetesi’nin Karasenir Mahallesi, Karasenir Caddesi’nde bulunan renkli basım tesisleri, törenle açıldı.
Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Milletvekili Bayram Özçelik, Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ercan Taraşlı, daire müdürleri, siyasi parti temsilcileri, stk temsilcileri, gazeteciler, okurlar ve davetlilerin katıldığı törende, protokol konuşmalarının ardından dua ve açılış gerçekleştirildi.
28 Ekim
2010
tarihind
e, Burdu
r’da
ilk defa,
günlük
Burdur Ç
ağ
Gazetesi’n daş
in renkli
baskıya g
eçişinin,
yeni bası
m
yapılan t yerinde
örenle aç
ılışı
yapıldı.
TEBRİKLER
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Feyzi
Oktay, Yön.Kur.Başkanı Yusuf Keyik, Gazetenin sahipleri Öztaş ve Tortop’u, Burdur’a kazandırdıkları renkli
yayımcılık için tebriklerini ifade ettiler.
Ayrıca Burdur TSO Dergisi olarak da; yaptığı açılış konuşmasında ‘Prensipli ilkeli yayımcılık yapacaklarını,
sessizlerin sesi, kimsesizlerin kimsesi olacaklarını belirterek, Burdur için hizmetlerde elini taşın altına koyma anlayışlarını’ vurgulayan Celal Öztaş’ı, Yusuf Tortop
ve çalışanlarını tebrik eder, bundan sonraki renkli hayatlarında başarılar dileriz.
28
BURDURTSO
KASIM 2010
28 Ekim 2010
Burdur ÇAĞDAŞ Gazetesi
ALTIN
Başkan Kayım,
Altın zirveye
yükseliyor
Burdur Kuyumcu ve Sarraflar Derneği Başkanı
Türkan Kayım; dünya, Türkiye, Burdur ekseninde altındaki gelişmeleri değerlendirdi. Kayım,
kısa bir durgunluktan sonra altının zirveye yükseldiğini belirtti.
Derneklerinin 1990 yılında kurulduğunu ve yönetimlerinin ikinci defa seçilerek 33 üyesiyle
Burdurlu kuyumcu ve sarraflara hizmet etmeye
çalıştıklarını söyleyen Dernek Başkanı Türkan
Kayım, meslektaşlarının sorunları hakkında şunları söyledi: “Burdur’un altın ticareti, yoğunlukla
ve geleneksel olarak Uzunçarşı ve Ulucami civarında yapılmaktadır. Ancak alışveriş merkezlerinin Gazi Caddesi ve civarına kayması nedeniyle sıkıntıya düşen sarrafların, bir de sit alanı restorasyon vitrin düzenleme kurallarıyla kaygıları
artmıştır. Sarrafların dışındaki Uzunçarşı esnafının da ortak derdi durumundaki vitrin ve dükkan
düzenlemesi sıkıntıları, Belediye ile esnafın diyalog içerisindeki olumlu yaklaşımları ile çözebilecektir.”
Kayım, altının geleceğine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:
“Çeyrek altının fiyatı 110 liraya yaklaştı. Küresel
ekonominin geleceğiyle ilgili kaygılar yatırımcıları yeniden güvenli liman olan altına yöneltti.
Türkan KAYIM
Burdur Kuyumcu ve Sarraflar Derneği Başkanı
Gelen taleple altının ons fiyatı, 1315 dolar seviyelerine geldi. Haziran ayında 1,264 dolarla tarihi zirvesine ulaşan altın, kısa bir sürelik düşüşten sonra Eylül başında yaklaşık 6 dolarlık artışla 1,220 doların üzerine çıkarak 2 Temmuz’dan
beri en yüksek seans içi seviyesini gördü.
Ramazan ayı içerisinde 1225-1230 dolar/ons olarak düşme eğilimi gösteren altın, Ramazan Bayramı sonrasından yeniden 1290-1300 dolar/ons
seviyelerinde yükseliş trendine girdi. Altının bu
gidişle 1500 dolar/onsa ulaşacağını dolayısıyla,
altının gramının da 70-75 TL’yi bulacağını düşünüyorum.”
Altında talep patlaması yaşanıyor
Dünya Altın Konseyi (WGC), 2010 yılı ikinci çeyreğinde toplam altın talebinin yüzde 36 artışla
1.050 tona yükseldiğini bildirdi. Konseyin 2010
yılının ikinci çeyreğine ait “Altına Talep Hareketleri Raporu”nda, Hindistan ve Çin’den gelen artan talep ile kamu borçlarındaki belirsizlik ve
ekonomik iyileşme nedeniyle artan yatırım talebinin sonucu olarak 2010 yılı boyunca altın talebinin güçlü kalmaya devam edeceği kaydedildi.
Kur Kavgasına Öneri
■ Dünya Bankası küresel kur kavgasını engellemek için altına dayalı para sistemi tartışması başlattı
■ Başkan Zoellick, Çin, ABD, AB, Japonya ve İngiltere’ye ka-
salarındaki altın kadar para basmalarını önerdi.
Not: GEÇMİŞ Olsun
Ekim sonunda ameliyat geçiren Türkan
Kayım’a geçmiş olsun diyor, acil şifa diliyoruz
BURDURTSO
KASIM 2010
29
ALTIN ANALİZ
Altın fiyatlarındaki
hareketlilik ne anlatıyor?
Altın, Türklerin çok sevdiği bir yatırım aracı. Altının belli bir
faiz ve temettü gibi düzenli getirisi yok. Altına yatırım yapanlar ancak (dolar bazındaki) fiyat hareketlerinden para
kazanabiliyorlar. Fiyat hareketlerini de temelde 3 faktör
belirliyor:
Birincisi, arz ve talep koşullarıdır. Kapalıçarşı tacirinin bahsettiği mücevher talebi yıllık 3.550 ton civarındaki toplam talebin yaklaşık yarısı ve bunun da yaklaşık % 70’i
Hindistan’dan gelen talep. O nedenle altın fiyatları Merkez
bankaları ve hazineler yaklaşık dörtte biri ABD olmak üzere 30 bin tonun üzerinde altın rezervleri tutuyorlar. Bu rezervlerin piyasalara çıkmasına yönelik haberler de fiyatları
ciddi şekilde oynatabiliyor.
Bir diğer faktör, Dolar ve/veya genelde para birimlerine
olan güven azaldığında altın talep görüyor ve fiyatlar yükseliyor. Para birimlerine olan güveni de para arzı, yani enflasyon beklentileri belirliyor.
Üçüncü faktör ise, spekülasyon. Hedge fonlar gibi genellikle kısa vadeli düşünen kurumsal yatırımcıların liderliğinde alınan altın pozisyonlarındaki ani değişimler, fiyatları
sert şekilde oynatabiliyor. Fiyatlar çok sert inip çıktığı dönemlerde oyuna katılıp büyük balıklara yem olmak anlamsız.
Uzunca bir süredir altın fiyatlarını etkileyen en önemli faktör ikincisidir.
Her durumda para birimlerinin alım gücüne olan güvenin kaybolması ve altın fiyatlarının hızla artması söz konusu. Nitekim; 6 Ekim 2010 tarihinde Doların Euro karşısında son 8 ayın dip noktasını bulması, Dolar ve Yenden kaçan yatırımcıyı, Altın’a yöneltti. Spot altının fiyatı ons başına 1,349 Doları geçerek son iki hafta içindeki 8. rekorunu
kırmış oldu. Merkez Bankası’nın 6 Ekim günü 100 milyon
Dolarlık döviz alımına rağmen, Dolar TL karşısında 1.41’e
kadar geriledi. TL’deki yükselişin nerede duracağı, küresel kur savaşına ve Merkez Bankasının tavrına bağlı olarak belirlenecektir.
Piyasalar bu senaryoların ortaya çıkmasından çekindikleri için altın düzenli şekilde artıyor. Ekonomilerin yavaş, yavaş eski büyüme hızlarına erişeceği ve merkez bankalarının da olaya hakim olabilecekleri genel görüş olmaya başladığında altın fiyatlarının hem de gayet sert bir şekilde düşebileceğine dikkat etmeliler.
OYUN PLANI
Ama bu tür spekülatif yatırımcılar da pozisyonlarını öylesine değil yukarıdaki diğer faktörleri düşünerek ve diğer
30
BURDURTSO
KASIM 2010
Ahmet CAN
yatırım araçlarının (faiz ve temettü gibi) getiri beklentilerine
bakarak alıyorlar. Önce pozisyonlarını alıyorlar, sonra diğer
yatırımcıları (küçükleri) temel faktörlerin yönünü gösteren
açıklamalarla ikna edip piyasaya sokuyorlar. Fiyatlar daha
da yükselince de pozisyonlarından çıkıyorlar. Genel oyun
planı bu.
BUGÜNKÜ FAKTÖR
Bugün hangi faktör etkili? Savaş, afet, terörizm gibi arz ve
talebi sert şekilde etkileyen belirsizlikler ortaya çıkmadıkça
birinci faktör kısa vadede çok değişmiyor. Fiyatlar çok sert
inip çıktığı dönemlerde oyuna katılıp büyük balıklara yem
olmak anlamsız.
Uzunca bir süredir altın fiyatlarını etkileyen en önemli faktör ikincisi. Elbette dolar diğer para birimlerine karşı değer
kaybettiğinde altının fiyatı artabiliyor. Ama yatırımcıların bunun ötesine bakmaları gerekir. Para birimlerine olan güvenin ne durumda olduğu önemli. 2009 son çeyreğinden beri
olan da bu.
Acaba neden?
Çünkü global kriz yatırımcıların genel olarak para birimlerine bakışını değiştirdi. Uzun süreden beri ilk defa merkez
bankalarının global ekonomik konjonktürel dalgalanmaları kontrol edemeyecekleri düşünülmeye başladı. Krizin ilk
etkilerini gösterdiği 2007 sonunda ons başına 400 $ gibi
uzun vadeli trendine göre makul bir düzeyde olan altın fiyatları hızla artmaya başladı. Arada sırada spekülatif alım
satımlarla salınımlar sergilese de bugüne kadar da artmaya devam etti ve 1.500 $’a yaklaştı. Konjonktürel salınımın
kontrolden çıkması ise dünya ekonomisinin resesyona girmesi ve bunun getireceği deflasyon (fiyat düşüşü) ile resesyonun ağırlaşması ya da tersine enflasyonun hızla ve kontrolsüz şekilde yükselmesi demek. Ya çok para basılıp resesyondan1 çıkılmaya ya da faizler radikal şekilde hızla yükseltilip enflasyonun önü alınmaya çalışılacak.
Her durumda para birimlerinin alım gücüne olan güvenin
kaybolması ve altın fiyatlarının hızla artması söz konusu.
Piyasalar bu senaryoların ortaya çıkmasından çekindikleri
için altın düzenli şekilde artıyor.
Ekonomilerin yavaş, yavaş eski büyüme hızlarına erişeceği ve merkez bankalarının da olaya hakim olabilecekleri genel görüş olmaya başladığında, altın fiyatlarının sert bir şekilde düşebileceğine dikkat etmeliler.
NOT: (1) Resesyon, kısaca ekonomide yaşanan durgunluktur: Ekonomik büyümenin nüfus artış hızının altına inmesi.
Kişi başına düşen milli gelirin durağan ve gerileyen haline
dönüşmesi. İşsizliğin artması. Üretim faaliyetlerinin düşmesi.
TURİZM
Bakan Günay:
Sagalassos Antik Kenti Unesco’ya aday.
Burdur’un Ağlasun İlçesi’ndeki Sagalassos Antik
Kenti’nin görkemli yapıtlarından olan Antoninler Çeşmesi, 14 yüzyıl sonra yapılan restorasyonun ardından Kültür
ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay tarafından açıldı.
Açılışta konuşan Bakan Günay “Sagalassos Antik
Kenti Unesco’ya aday. Hayalim, yakın bir gelecekte
Sagalassos’un aday listesinden Dünya Mirası listesine
katılması. Bunu birlikte yapacağız” şeklinde konuştu.
Her yıl gerçekleştirilen kazılarda ortaya çıkan eserlerle bütün dünyanın dikkatini üzerine çeken Sagalassos
Antik Kenti’nin görkemli yapıtlarından olan Antoninler
Çeşmesi’nin açılışına, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul
Günay, Burdur Valisi Süleyman Tapsız, Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Pol de Witte, Sagalassos Antik Kenti Kazı
Başkanı Belçikalı Arkeolog Prof. Dr. Şövalye Marc Waelkens, Leuven Üniversitesi Onursal Rektörü Marc Vervenne, Belçika’dan gelen sponsor aileler, üniversite yetkilileri ve tarih severler katıldı.
Açılış öncesinde konuşan Bakan Günay, Görev süreci içinde çok heyecanlı olduğum anlar oldu. Ama Antoninler Çeşmesi’nin açılışı çok müstesna özel anların-
Antoninler Çeşmesi
Bakan Günay
tarafından açıldı:
dan, günlerinden bir tanesi. Bugün Konya’nın Beyşehir
İlçesi’ndeydim. Milattan 1300 yıl kadar önce bizlerin yaptığı bir su anıtının görkemini izledim. 3300 yıl kadar önce
yapılmış başka bir su anıtı. Sabahtan buyana tarih içinde yaptığım yolculuk 3500 yıl önceye kadar uzanıyor.
Bu topraklar Türkiye. Bunu ancak Türkiye’de yaşabilirsiniz. Bir günde binlerce yıl önceye gidebiliriz. Sagalassos
Antik Kenti Unesco’ya aday. Hayalim yakın bir gelecekte Sagalassos’un aday listesinden Dünya Mirası listesine
katılması. Bunu birlikte yapacağız. O güzel günü birlikte
alkışlayacağız. Antoninler Çeşmesinin yapımında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum’ şeklinde konuştu.
3500 PARÇA BİRLEŞTİRİLDİ
Sagalassos Antik Kenti’nde 1995 yılında yapılan kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan Antoninler Çeşmesi,
2007 yılında tüm parçalan birleştirilerek ayağa kaldırıldı. Restorasyon ekibi tarihi çeşmeyi yeniden hayata döndürmek için 3500 parçayı tek tek bir araya getirdi. Antoninler Çeşmesi’nin depreme karşı güçlendirme çalışmaları 2008 yılından buyana devam etmekteydi. Aygaz, 1990 yılından buyana devam eden “Kayıp Şehir’
Sagalassos’un uyandırılması projesi kapsamında 2005
yılından buyana tek Türk sponsor olarak devam ediyor.
Burdur’un Ağlasun İlçesi’ndeki Sagalassos
Antik Kenti’nin görkemli yapıtlarından olan Antoninler Çeşmesi, 14 yüzyıl sonra yapılan restorasyonun ardından Kültür ve Turizm Bakanı
Ertuğrul Günay tarafından açıldı.
Sagalassos Antik Kenti’nin görkemli yapıtlarından olan Antoninler Çeşmesi’nin açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Burdur
Valisi Süleyman Tapsız, Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Pol de Witte, Sagalassos Antik Kenti
Kazı Başkanı Belçikalı Arkeolog Prof. Dr. Şövalye Marc Waelkens, Leuven Üniversitesi Onursal Rektörü Marc Vervenne, Belçika’dan gelen sponsor aileler, üniversite yetkilileri ve tarih severler katıldı.
-Sagalassos ve Müzeyi 22 bin kişi ziyaret etti:
2010 yılının ilk 7 ayında Sagalassos ve Burdur Müzesini gezen turist sayısının 22 bin kişi
olduğu bildirildi. Ziyaretlerden toplam 50 bin
835 lira gelir elde edildi.
BURDURTSO
KASIM 2010
31
HABER
Körfez ülkelerinin
dikkati Bölgemizde
Geçtiğimiz aylarda Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı’nın
(BAKA) öncülüğünde 6 Körfez ülkesi büyükelçisi,
Isparta ve Burdur’a gelerek ekonomik ve turistik
incelemelerde bulundu. Çok amaçlı olarak gelen heyete
Cumhurbaşkanı Gül’ün Danışmanı Erşat Hürmüzlü
nezaret etti.
Kuveyt, Suudi Arabistan, Bahreyn, Umman, Birleşik Arap
Emirlikleri (BAE) ve Katar’dan oluşan 6 Körfez ülkesi büyükelçisi 13-15 Haziran’da Isparta ve Burdur’a gelerek
ekonomik ve turistik incelemelerde bulundular.
Valilik ziyareti ve Susamlık Tesisleri’nde verilen öğle
yemeğinin ardından, heyet Burdur Organize Sanayi
Bölgesi’nde Aytaş Akın Mermer ile Ertuğrul Tarım
Makinelerinde incelemelerde bulundu. Heyet kent
merkezinde son olarak Burdur Müzesi’ni gezdi.
Heyette, Suudi Arabistan’ın Ankara Büyükelçisi
Mohammed Al-Hussaini Al-Sherif, Katar’ın Ankara
Büyükelçisi Abdülrazzak Al Abdülghani, Bahreyn
Büyükelçisi İbrahim Yusuf El Abdullah, Birleşik Arap
Emirlikleri’nin Ankara Büyükelçisi Halit Halife Al-Mualla,
Kuveyt’in Ankara Büyükelçisi Abdullah Abdullaziz AlDuwaikh, Umman’ın Ankara Büyükelçisi Prens Qais
Salim Bin Ali El-Said yer aldı.
Konuya ilişkin bilgi veren Burdur TSO Yön. Kur. Başkanı
Yusuf Keyik şunları söyledi:
Henüz düzlüğe çıkamamış olan ABD ve Batı
ekonomilerindeki krizlerin ve son zamanlardaki
Türkiye’nin dış politikasındaki etkili yaklaşımların da
tesiriyle, Körfez ülkelerinden Türkiye’ye yönelişleri
artmıştır. Asya, Afrika ve Körfez ülkelerinin, ekonomik
ve turizm yatırımları şeklindeki ilgisi, ilimiz ve bölgemiz
için de geçerlidir. Nitekim, Cumhurbaşkanımızın da
destekleriyle altı körfez ülkesinden ilgililer Isparta
ve Burdur’a geldiler. İlimizin turistik merkezlerini ve
belli başlı sanayi kuruluşlarımızı gezdirdik. Burdur’un
potansiyellerini yerinde gören büyükelçiler, özellikle
mermer ve gıda sanayisi ile yakından ilgilendiler. Bu
ve benzeri fırsatları, en iyi şekilde değerlendirmeye
çalışıyoruz.
32
BURDURTSO
KASIM 2010
GÜNDEM
▼
Yerel-Bölgesel
Gündem
-Bu yıl Şeker Fabrikası 540 ton
pancar alacak:
Burdur Şeker Fabrikası 2010-2011
döneminde üreticiden tahmini 540
bin ton pancar alacak ve çiftçiye
62 milyon TL ödeyecek.
- Şeker İş; Şeker işçileri fedakarlığa hazır (Burdur):
Şeker İş Başkanı Mustafa Onay,
özelleştirme tehlikesinin kalkmadığı düşüncesiyle, şeker şirketinin sosyal yönüne de dikkat
çekerek; fabrikaların verimliliğinin arttırılması,
teknolojinin ve rekabet şartlarının geliştirilmesi, dolayısıyla ekonomik kaygıların giderilmesi gerektiğini, bunun için şeker işçilerinin fedakarlığa hazır olduğunu açıkladı.
- Maskolin salata bitkileri
Aziziye
Köyünde
yetiştiriliyor(Burdur):
Burdur
Merkez
Aziziye
Köyü’nde yetiştirilen bu salatalıklar içinde; Tarhun, Kişniş,
Rokola, Baby marul, Paççoy, Tatsoy, Müzina,
Müdüna, Hardal, Ispanak, Ekşiot, Dereotu vb.
bulunuyor. Maskolin salata yetiştiricisi Dursun
Kandemir, yüksek ve serin olması sebebiyle
Aziziye’yi tercih ettiklerini söyledi. Körpe yaprakları kullanılan Maskolin bitkiler, turizm bölgelerinden talep ediliyor.
-Mermerin analizi Afyon’da
yapılabilecek:
Bölgemizde mermer ve doğaltaşın test ve analizi, Afyon Kocatepe Üniversitesinde kurulan ve akredite olan “Doğaltaş Analiz
Laboratuarı”nda yapılabilecek.
-Burdur Damızlık Sığır Şehri:
Burdur Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (DSYB) Başkanı Kamil
Özcan, Burdur’daki damızlık sığır durumunu ve Birliğin yaptıklarını açıkladı. DSYB değişik şehirlere yılda 5 binden fazla damızlık sığır satışı yapıyor. Birlik, 20 dönüm arazi alarak, Damızlık Sığır Toplama Merkezi açtı.
Artık damızlık sığır almak için köy, köy gezmeye gerek kalmıyor. Özcan, bu tür çalışmaların
ithalatı da durduracağını söyledi.
-Burdur’un asıl gündemi:
Burdur’un büyüme trendi nedir? Potansiyeller değerlendirilebiliyor mu? Burdur’da
hayvancılığın durumu ve gelişme yönü nedir? Kaç sağmal, kaç damızlık düve, kaç etlik besi sığırı var? Grafiksel trendi ne yönde?
Günlük süt üretimi ne kadar ve gelişme trendi nedir? Günlük sütün ne kadarı, süt ürünleri olarak işlenebiliyor? Kaç adet entegre tesis var?
Kaç mermer ocağı var, ocak açılma trendi
nedir? Kaç fabrika var, üretim kapasiteleri
nedir? Mermer işleme üretimi aylık/yıllık olarak yıllara göre gelişim trendi nedir? Blok satış trendi ne yönde seyrediyor. Blok satış fiyatları nedir? Blok satışlarını önlemek için;
mermeri işleyip, mamul satmanın karlılığı nasıl sağlanır? Mamul ve blok İhracat trendi nedir? İstihdam-İşsizlik durumu nedir? Burdur
turizm potansiyeli envanteri ve değerlendirme durumu nedir? Üniversite-Sanayici işbirliği ne durumdadır? Eğitim-Sağlık yatırımları ne durumdadır? Şehrin yatırımcıya cevap
verebilme durumu nedir? ◀
BURDURTSO
KASIM 2010
33
GÜNDEM
Gündeminden
-Türk ekonomisindeki rekor Batılıları kıskandırdı
Batı ekonomilerinin yerlerde süründüğü dönemde,
Türkiye yüzde 10.3 büyüyerek G-20 zirvesine çıktı.
Türkiye’nin rekor büyümesini Batılılar gıptayla karşıladı. Bu dönemde Çin de 10.3 büyürken; Hindistan 8.8, Hindistan 3.7, Almanya 3.7, ABD 3.0, AB ortalaması 1.9, İngiltere 1.7, Fransa 1.7, İtalya 1.1
-As Çimento yine ilk 500
firma arasında
İSO tarafından açıklanan,
Türkiye’inin 2009’un ilk
500 firması sıralamasında,
Burdur’un önde gelen
sanayi tesislerinden AS
ÇİMENTO, 2008’de 441.
iken 215. sıraya yükseldi.
Adem Sak’ın yönettiği As Çimento, 2009’da 27
ülkeye ihraç yaptı.
-Avrupa’nın kafası karışık
Her AB ülkesinin kendi elçilikleri varken bir de tüm
dünya ülkelerine AB elçileri gönderilecek.
Şu an dünyada çok önemli değişiklikler var. Çin,
Hindistan, Brezilya, Rusya gibi yeni büyük oyuncular devreye giriyor. Özellikle Rusya önümüzdeki yıllarda daha önemli hale gelecektir. Dolayısıyla Avrupa yeni bir çıkış yolu bulması gerekiyor. İşte tam
bu noktada; istikrarlı, güçlü ve güvenilir bir Türkiye
tercihi, Avrupa’nın çıkış yolu olarak gündemdedir.
-Türkiye petrol ve gaz denizinde yüzüyor (enerjivadisi.com)
Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün Faaliyet
Raporu’na göre Türkiye petrol ve doğalgaz denizinin üzerinde duruyor. Raporda her 3 kuyudan
1’inde petrol ve doğalgaz bulunduğu belirtiliyor.
Türkiye’de geçen yıl açılan toplam 143 kuyudan
53’ünde petrol, 30’unda doğalgaz bulundu. Kuyulardan 33’ü kuru çıkarken 27 kuyuda ise çalışmalar sürdürülüyor.
Petrol ve doğalgaz aramak için Türkiye’de 1934 yılından bugüne kadar 3 bin 727 kuyu açıldı.
Türkiye’de geçen yıl 103 petrol sahasından 2 milyon 402 in ton (16 milyon 650 bin varil) ham petrol
üretimi, 49 doğalgaz sahasından ise; 729 milyon
414 bin metreküp doğalgaz üretimi gerçekleştirildi.
Rapora göre, 2009 yılı sonu itibariyle Türkiye’deki
toplam arama ruhsatı sayısı 415, işletme ruhsatı sayısı ise 72 oldu.
34
BURDURTSO
KASIM 2010
-Mersin-Akkuyu Nükleer Santrali anlaşması meclisten
geçti
Rusya ile Türkiye arasında gerçekleşen Mersin-Akkuyu
Nükleer Santrali anlaşması meclisten geçti. 20 milyar
Dolara mal olması beklenen santral, 2017’de bitecek.
-Son 10 yılda 25 bin kişi intihar etti
Türkiye Psikiyatri Derneği, Türkiye’de son 30 yılda intihar oranlarının yüzde 440 arttığını ve son 10 yılda 25
bin kişinin intihar ettiğini belirtti.
-Çin mallarından çocukları uzak tutun
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, velileri uyararak, “Öğrencileri
sentetik Çin kumaşı ve kırtasiye mallarından uzak tutmalarını, sağlıklı Türk mallarını tercih etmelerini” tembih etti.
-İsrail’e yardım eden firmalara STK’lardan boykot
Sivil toplum kuruluşları (STK) adına Tüketiciler Birliği,
İsrail’e destek veren firmaların 56 ürününe boykot kararı aldı. İsrail’e yardım eden firmalar şunlar:
Kazancının yüzde 50’si orduya:
Coca Cola Campany’ye bağlı Türkiye’de satışı yapılan
markalar arasında Cappy, Fanta, Sprite, Nestea, Doğadan, Scweppes, Turkuaz markaları bulunuyor. Tüketiciler Birliği’nin tespitlerine göre şirket 2006 yılında karının yüzde 50’sini İsrail Ordusu’na hibe etti. İsrail’den
çok nadir olarak verilen ödüllerden birini aldı. Yaptığı
bu yardımları İngilizce sitesinde de yayınladı. İsrail’e
yardımlarını “sosyal sorumluluk” kapsamında gösteren Coca Cola Company Türkiye’de ise, Türk tüketicisini karşısına almamak adına bu yaklaşımını açıkça göstermiyor.
Netanyahu onurlandırdı:
Hayat Su, Danino, Activia, Tikveşli markalarının üst
organizasyonu olan Danone Başkanı, İsrail ekonomisine
katkılarından dolayı 1998 yılında İsrail Başbakanı
Benjamin Netanyahu tarafından ödüllendirilmişti.
4 ayda 7,5 milyon dolar kar açıkladı:
Organizasyona bağlı Türkiye’de 5 ana marka bulunuyor. Fritolay, Lays, Doritos, Cheetos, Ruffles en bilinen
markaları... Nestlé, İsrailli Osem firmasının büyük hisse
payını satın aldı. Bu Nestlé’ye Nescafé, Perrier, Carnation, Smarties ve KitKat gibi kendi markalarını İsrail’de
satma imkanı vermesinin yanında Osem adlı İsrail firması dünya çapında bir dağıtım ve reklam altyapısına
kavuştu. Nestle yatırımcılarına verdiği son rapora göre;
Osem-Nestle işbirliği 4 ay için 7,5 milyon $ kar açıkladı.
(Robert Fisk, The Independent, 14 Haziran 2002)
YENİ ÜYELERİMİZ
01 HAZİRAN - 02 KASIM 2010 TARİHLERİ ARASINDA
BURDUR TİCARET VE SANAYİ ODASI’NA YENİ KAYIT OLAN FİRMALAR
01.06.2010 - 02.11.2010 Tarihleri arasında Odamıza 70 yeni kuruluş üye kaydı yapılırken,
kapanan 72 firmanın kaydı silinmiştir. Yeni kayıt olan üyelerimizin listesi aşağıdadır.
1
ÖMÜR ERYILMAZ-BURDUR SOGUTMA VE ISITMA SISITEMLERI
36
MURAT KESICI- ÖZEL TURUNCU EGITIM DERSANESI BURDUR SUBESI
2
OSMAN DENIZ MÜHENDISLIK MÜSAVIRLIK INSAAT TURIZM MADENCILIK NAKLIYAT
37
ÖZ ARDA MADENCILIK HAFRIYAT NAKLIYE INSAAT OTOMOTIV VE
PETROL ÜRÜNLERI
3
OLBASA MERMER MADEN INSAAT IHR. ITH. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
38
KASAPOGLU ÇAVDIR S. VE SÜT ÜRÜNLERI C.HAYVAN TAR.ÜRUN. INŞ.
4
AYSUN KÜPELI-KÜPELI TICARET
39
CAN SENTÜRK - TALYA GAZ
5
GÖKÇE PETROL ÜRÜNLERI YAPI
MALZEMELERI OTOMOTIV DEMIR ÇELIK
40
6
AHMET BERKE GIDA TEKSTIL INSAAT EMLAK
MIMARLIK MÜHENDISLIK TURIZM SANAYI VE TİC:
41
ERKAYA MADENCILIK GIDA SANAYI VE
TICARET ANONIM SIRKETI
7
ÇIGDEM ERDEN
42
ÖZES YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
8
ÖZEY GAYRIMENKUL TURIZM INSAAT OTO. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
43
SERENLER YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
9
ÖZYELTAS INŞ. TUR. PETR. ORMAN VE MAD. ITH. IHR. SAN.
44
ERGÜN YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
10
NIHAT ÇIFTÇI
45
BURDEN YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
EKINCI YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
11
BIRDAL MERMER TRAVERTEN DOGAL TASLAR VE MAD. SAN. TİC.
46
FARUK SÖNMEZ GIDA TURIZM SANAYI VE TICARET LIMITED SIRKETI
12
YALÇINLAR S. VE SÜT ÜRÜNLERI C.HAYVAN TAR.ÜRUN. INŞ. TUR.
47
SUEN TURIZM GIDA INSAAT VE MALZEMELERI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
13
BAGSARAY TARIM HAYVANCILIK NAK. SAN. VE TIC. LTD.ŞTİ
48
SADE TEMIZLIK TAAHHÜT YIKAMA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
14
NAZLI HAZIR
49
SAY INSAN KAYNAKLARI TICARET LIMITED SIRKETI
15
ARHAN INSAAT TEKSTIL SANAYI VE TICARET LTD. ŞTİ.
50
ESU REKLAM TANITIM TEMIZLIK TAAHHÜT YIKAMA TIC. LTD. ŞTİ.
16
MURADIYE KOCATOPBA
51
VF BILGISAYAR SANAYI VE TICARET LIMITED SIRKETI
17
BIM BIRLESIK MAGAZALAR A.Ş. SIRINEVLER SUBESI
52
4A GRUP MOBILYA INSAAT SANAYI VE TICARET LIMITED SIRKETI
18
BURMAKSAN MAKINE OTOMOTIV SANAYI VE
TICARET LIMITED SIRKETI
53
UGURLAR TARIM CANLI HAYVAN TASIMACILIK INSAAT TAAHHÜT MADEN SÜT
19
OSMAN ÖZEREN
54
SEÇEN NAKLIYAT INSAAT VE MALZEMELERI GIDA C. HAY. VE TAR. ÜR.
20
BLUEMAR MADENCILIK INSAAT GIDA NAKLIYAT SAN. TİC. LTD.
55
SABADOGUS TARIM HAYVANCILIK NAKLIYE TURIZM SAN.TİC.LTD.
21
GÜLPEN PETROL MADENCILIK GIDA TARIM HAYVANCILIK
OTOMOTIV INSAAT TAAHHÜT
56
SENSOYLAR TARIM HAYVANCILIK SÜT ÜRÜNLERI GIDA INSAAT
NAKLIYAT TICARET
22
HASAN ALI SAHIN
57
HALIL SARI-ÖZ MERT ELEKTRIK
23
HALIL ÇELIK
58
ALI IZOL
24
YARISLILAR TARIM HAYVANCILIK GIDA NAKLIYAT INSAAT SAN. TİC.
59
ELIT-HAKAN MIMARLIK MÜHENDISLIK MÜTEAHHITLIK HIZ. EMLAK
25
S.S.BAYINDIR KÖYÜ SULAMA KOOPERATIFI
60
HASAN HÜSEYIN YILDIRIM
26
BURDUR YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
61
HASAN CAVIT ÇAKMAK-BURDUR SUBESI
27
BURDUR DURU INSAAT MÜHENDISLIK
ELEKTRONIK ITHALAT IHRACAT SANAYI VE
62
AKKOÇLAR TARIM HAYVANCILIK GIDA NAKLIYE SÜT VE SÜT ÜRÜNLERI INSAAT
28
INSUYU YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
63
DEMER MÜHENDISLIK MÜSAVIRLIK INSAAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
29
GÜVEN GRUP MERMER MADENCILIK INŞ. NAK. ITH. IHR. TIC. SAN.
64
BURDUR ADIL TARIM VE HAYVANCILIK, GIDA, INSAAT, NAK.SAN.TİC
30
ASTAS YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
65
HÜLYA ÖZEN-R&H Özen Yapı
31
N-T KITAP KIRTASIYE BÜRO MALZEMELERI PAZ. VE TUR. TIC. A. Ş.
66
BAHAR KROM YATIRIM, ARASTIRMA, MADENCILIK, INŞ. TAŞ. SAN.
32
KNK YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
67
KOZAGAÇ BELEDIYESI AKARYAKIT ISLETMESI
33
DÖRTEL INSAAT METAL ISLERI OTOMOTIV DAY. TÜK. MAL. SAN.TİC.
68
YILMAZLAR HAN INSAAT YAPI MALZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
34
ÖZGÜR YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
69
EKMEL MERMERCILIK NAKLIYAT MAD. TARIM HAYVANCILIK INSAAT
35
GÖLKENT YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
70
MERCANLAR YAPI DENETIM LIMITED SIRKETI
BURDURTSO
KASIM 2010
35
FUAR TAKVİMİ
GROWTECH EURASİA 2010
02-Aralık-2010 / 05-Aralık-2010
10. Uluslararası Sera Tarım Ekipmanları Çiçekçilik ve
Teknolojileri Fuarı NTSR FUARCILIK
ANFAŞ HOTEL EQUIPMENT 2011
19-Ocak-2011 / 22-Ocak-2011
22. Uluslararası Konaklama , Ağırlama , İkram Sektörü
Ekipmanları ve Dekorasyonu İhtisas Fuarı ANFAŞ
ANFAŞ FOOD PRODUCT 2011
16-Şubat-2011 / 19-Şubat-2011
18. Uluslararası Yiyecek & İçecek İhtisas Fuarı ANFAŞ
ANFAŞ HETEX 2011
03-Mart-2011 / 05-Mart-2011
3. Sağlık, Spa & Wellness, Thalasso, Termal ve Medikal
Turizmi Fuarı ANFAŞ
ANFAŞ FRESHANTALYA 2011
17-Mart-2011 / 19-Mart-2011
5. Uluslararası Meyve, Sebze, Lojistik ve Teknolojileri
Fuarı ANFAŞ
ANFAŞ CITY EXPO 2011
13-Nisan-2011 / 15-Nisan-2011
2. Şehircilik ve Teknolojileri Fuarı ANFAŞ
36
BURDURTSO
KASIM 2010
BURDURTSO
KASIM 2010
37
38
BURDURTSO
KASIM 2010