2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler

Transkript

2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler
Göçmenler
üzerinde
oyunlara
son
Sınırdışı etme
Göçmenler için özel
yargıya hayır
2
Ücret zammı
Tüm çalışanlara
150 Fr. Fazla ücret
Uyum zorlaması
3
Almanlaşmak istemeyene
para cezası
4
Nr. 7 | September 2010 | türkisch
Erscheint als Beilage zur Zeitung «work» | Redaktion T +41 31 350 21 11, F +41 31 350 22 11 | [email protected] | www.unia.ch
Hakların kısıtlanmasına Evet denildi
İşsizlik Sigortası’nda
değişiklikler
Eylül ayı sonunda yapılan
halkoylamasında, işsizlerin
bir dizi haklarını kısmayı
amaçlayan hükümet tarafından hazırlanmış bir yasa
tasarısı az bir çoğunlukla
kabul edildi. Unia sendikası bu sonuçla, çalışanların
haklarına saldırın devam
edeceğine dikkat çekti.
Halkoylaması sonuçlarında
dikkati, işsizlikten en fazla
etkilenen bölgelerin bu yasaya yüksek oranda hayır
demesi oldu.
Unia sendikası halkoylaması sonunda yaptığı açıklamada, hükümetin,
yasa tasarının az bir farkla kabul
edilmesinin dikkate alması ve sosyal
sigortalarda daha fazla kısıntı yapma
girişimimde bulunmaması gerektiğini belirtti. Önümüzde ki günlerde
parlamentoya sunulması beklenen
Emeklilik Sigortasında benzer şekilde hükümetin, çalışanların haklarına saldırması halinde Unia sendikasının yeniden, bu yasa değişikliği
için Referandum’a gideceğine dikkat
çekildi. Böylesi bir durumda, oy kullanmaya gideceklerin, bu saldırıya
hayır oyu vermesi bekleniyor.
Fazla kazanç…
Bu arada halkoylaması öncesi yapılan tartışmalarda, bu kısıtlamaları
savunan kesimlerin bile, işsizlik sigortasının finansmanı konusunda
bir tartışmanın gerekli olduğunu itiraf etmişti. Gerçektende yeni yasaya
göre de hala, yıllık kazancı 126.000
Fr. Olanlar, işsizlik sigortasına prim
ödemekte, bu miktarın üstünde geliri olanlar, gelirleri arttıkça daha
az prim ödemekte ve yıllık geliri
Sonuçlar üzücü.
315.000 Fr. Onlalar ise hiç prim
ödememektedirler. Unia sendikası
hükümetten bu çarpık durumu düzeltmek için bir öneri hazırlamasını
beklemekte ve yüksek geliri olanların en az diğerleri kadar prim ödeyerek işsizlik sigortasının finansmanına katılmasını istemekte.
Az Prim.
İşsizlik Sigortasında yapınla bu kısıntılar ise, yasanın yürürlüğe girmesinden sonra özellikleri işsizleri
fazla zor durumda bırakacak, bu nedenle Unia sendikası, hükümetten,
işsizlere yönelik yardım ve eğitim
Kağıtsız Göçmen gençler için
Eğitim Hakkı
İsviçre Kantonlar Meclisi,
kağıtsız göçmen gençlere,
mesleki eğitim yolunu açan
bir yasa önerisini kabul ederek, kağıtsız diye adlandırılan, İsviçre’de oturma ve
çalışma izni olmayan göçmenlerin sorunları konusunda ufakta olsa bir adım
attı.
Milletvekili Luc Barthassat tarafından parlamentoya getirilen bu
teklif, daha önce Ulusal Meclis tarafında da kabul edildiğinden, şimdi
hükümet bu konuda atılacak somut
adımları yürürlüğe koymak zorunda. Unia sendikası göçmen komisyonu bu konuda daha önce bir karar
alarak bu konuda girişimlerde bulunmuş ve bunun sonucunda parlamentoya bu teklif getirilmişti.
programlarının daha etkin hale getirilmesini talep etmekte. Benzer şekilde, yasanın yürürlüğe girme tarihinin en azından ertelenerek, krizin
sonuçlarının hafiflemesinin beklenmesi talep etmekte.
Bu halkoylaması sonuçları bir kez
daha, çalışanların haklarını korumanın ne kadar zor olduğunu gösterdi.
Gerek sendikaların gerekse de diğer
işçi kuruluşlarının halkoylamasına
yönelik çalışmalarda oldukça sınırlı maddi olanaklara sahip olmasına
karşın, çalışanların haklarını kısıtlamak isteyen çevrelerin maddi
imkanları ise çok daha fazla. Özellikle halkoylamasının yakınlaşması
ile bütün İsviçre’de görülen büyük
afişler ve gazete ilanları, halkoylamasını hatırı sayılır bir şekilde etkiledi. Buna rağmen, işsizliğin yaygın
olduğu bölgelerde oy kullananların
çoğunluğu bu yasa değişikliğine hayır oy verdi.
/ Mehmet Akyol
Resmi makamlarında teyit ettiği gibi
İsviçre’de bugün on binlerce kağıtsız
çocuk ve genç yaşamakta. Sendikal
hareketin bu konuda ki ısrarlı talepleri sonunda önce temel eğitimi yaşında olan çocukların okula gitmesi
için, oturma izni şartı kaldırılarak
bu konuda ilk adım atılmıştı. Ancak
temel eğitimin bitiminden sonra
gençlerin eğitimlerini devam ettirme imkanı bulunmamaktaydı. Özellikle çıraklık eğitimi için oturma izni
istenmesi, kağıtsız genç göçmenlerin elini kolunu bağlamaktaydı.
Genç Göçmenler
Unia sendikası bu duruma bir çözüm bulunması için, gerek hüküme-
Göçmenlerin politik hayata katılmasına
İki kez daha hayır
Eylül ayı sonunda Bern ve
Basel kantonlarında yapılan ve göçmenler belli şartlarda seçme ve seçilme
hakkı verilmesinin öngören
iki yasa önerisi oldukça
yüksek hayır oyları ile ret
edildi.
1982 yılından bu yana bu konuda
yapılan her oylamalarda hayır oylarının bu kadar yüksek düzeyde çıkması bir kez daha entegrasyondan
İsviçre toplumunun sadece asimilasyonu anladığını ortaya koydu.
Bern Kanton’unda «zäme läbe –
zäme schtimme» adı altında 2005
yılında lanse edilen yasa önerisi
175.651 hayır oyuna karşılık 68.309
oyla, yani %72 oranı ile kabul görmedi. Bern Kanto’nun da 1994 yılında yapılan göçmenlere kanton ve
belediye düzeyinde seçme ve seçilme hakkı tanınması konusunda yapılan oylamanın ardından, Kanton
yönetimi, belediyelere kendi bölgelerinde göçmenlere seçme ve seçilme hakkı tanımasını sağlayacak bir
teklifi Kanton meclisine getirmişti.
Ancak meclisin bu teklifi ret etmesinin ertesinde, sol partiler birlikte bu
amaç doğrultusunda bir yasa önerisi
teklifinde bulunmuşlardı.
Birlikte yaşam…
Kim bu Kanton’sa vergi ödüyorsa,
onunda oy hakkı olmalıdır adı altında sürdürülen kampanyaya karşın, bu Kanton’da önemli bir gücü
olan yabancı düşmanı SVP, diğer
sağcı partilerle birlikte bir ırkçı kampanya başlattılar ve bu yasa önerisinin ret edilmesine neden oldular.
Ancak oylamaya katılımın %34.3
gibi çok düşük düzeyde kalması, bu
yasa önerisini getiren kesimlerin,
oy hakkı olanları sandık başına götürmede oldukça başarısız olduklarında göstermekte.
te gerekse de Parlamento’ya bir dizi
öneriler vererek bu skandal durumunun ortadan kaldırılmasını sürekli
talep etti. İsviçre tarafından imzalanan, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Anlaşması, bitin çocuklara eşit
eğitim imkanı yaratılmasını öngörmekte. Eylül ayı içinde İsviçre Parlamentosu tarafından kabul edilen bu
öneri ile bu durumun olumlu yönde
değişmesinin yolu açılmış olmaktadır. Hükümet önümüzde ki aylarda
gerek yasalarda gerekse de kararnamelerde değişiklikler yapmak zorunda ve temel eğitimi bitiren kağıtsız
göçmen gençlere mesleki eğitimi
imkanlarının nasıl yaratılacağını
açıklamak durumunda.
Ama nasıl?
Ayni gün Basel kantonunda yapılan halkoylaması da benzer bir şekilde sonuçlandı. Gene sol ve yeşil
partiler tarafından lanse edilen,
göçmenlere seçme ve seçilme hakkı yasa önerisi, 42.086 oya karşın
9942 oyla kabul görmedi. Kanton
yönetiminin, bu yasa teklifine karşı getirdiği ve göçmenlere kısıtlı bir
oy kullanma hakkı tanıyan karşı
öneride sadece 19.826 oy aldı ve
31.066 oyla ret edildi. Ret edilen
yasa önerisi, İsviçre’de ikamet izni
olan ve en az 5 yıldan beri Basel
Kantonu’nda oturan göçmenler
seçme ve seçilme hakkı tanımayı
öngörmekteydi. Kanton yönetiminin önerisi ise göçmenlere sadece
seçme hakkı tanımaktaydı. Kanton
parlamentosu her iki önerinin de
kabul edilmesini kabul etmiş buna
karşın Kanton yönetimi ayrı bir
karşı yasa önerisini halkoylamasına
sunmayı kararlaştırmıştı.
Neuenburg ve Jura
Bu oylamalar sonucu, göçmenlerin seçme ve seçilme hakkı bütün
İsviçre’de, Neuenburg ve Jura Kantonları ile sınırlı kalmaya devam
etti. Basel kantonunda yaşayanların
%34 olmasına karşın, 1994 yılında
benzer bir yasa önerisi gene kabul
görmemişti. 2006 yılında Kanton
Anayasası’nın yenilenmesi gündeme geldiğinde, göçmenlere oy
hakkında tartışmaya açılmış, ancak
Kanton parlamentosu Anayasa’ya
böyle bir madde konulmasını kabul
etmemişti. Ancak bu Kanton içinde
bulunan Riehen ve Bettingen belediyelerine, özel nedenlerle, eğer
isterlerse bu belediyelerde yaşayana
göçmenlere oy hakkı verilmesi bu
Anayasa değişikliğinde yer almıştı.
Her iki belediye ise bugüne kadar bu
konuda bir girişimde bulunmadılar.
/ Mehmet Akyol
İki yüzlülüğe son
Unia sendikası bu kararın olumlu sonuçlar doğuracağına dikkat çekerek,
bu toplum içinde büyüyüp okula giden gençlere, sadece ebeveynlerinin
oturma izni yok diye eğitim haklarından mahrum edilmesi skandalına son verilmesini sevindirici olduğunu belirtti. Parlemento tarafından
alınan bu kararın hükümet tarafından bir an önce fazla detaylarda
uğraşılmadan hayata geçirilmesini
ve özellikle kanton yönetimlerine
bu yasal değişikliğin nasıl hayata
geçirilmesi gerektiğinin bir an önce
açıklığa kavuşması gerektiği konusuna da Unia tarafından dikkat çekildi.
/ Mehmet Akyol
horizonte Kısa kısa
EP Electricité
Temmuz ayı başında EP Electricité
işyeri yönetimi Cenevre, Lozan ne
Neuennurg’ta ki şubelerini kapatarak100 işçiyi çıkış vereceğini
açıklamasını takiben, işyerlerinde
çalışan işçiler Unia sendikası ile
birlikte, bu kararın geriye alınması için mücadeleyi başlattılar. Çalışanlar işyerinin durumunun iyi
olduğunu, işyeri yönetimin kötü
idaresinin işleri zorlaştırdığını belirterek, işyerlerinin kapanması
için ortada bir neden olmadığını
söylediler.
İşyerine ait Cenevre’de ki bir inşaatta yapılan bir günlük grev,
çalışanların mücadelede kararlı olduğunun göstermesinin ardından,
işyeri ile sendika arasında görüşmelere başlandı. Öncelikle, işyerinin kapatılması halinde çalışanların haklarını garanti altına alacak
örnek bir sosyal plan konusunda
anlaşmaya varıldı. Bunu takiben
Lozan’da kurulu Ciel kooperatifi işyerini satın alma kararı aldı ve bütün çıkışlar geri alındı. Öte yandan,
bu işyerinde 2011 sonuna kadar
çıkış verme zorunluluğunun ortaya
çıkması halinde, mevcut sosyal
plan yürürlükte kalacak ve eski işveren bu sosyal planın gereklerini
yerine getirecek.
AREVA T&D
Ağustos ayı başında ise Alstom tekeline ait Oberentfelden’de ki eski
adı ile Areva işyerinde çalışan 140
işçiye çıkış verileceği açıklandı. İşyeri Komisyonu ve Unia sendikası,
çıkışların engellenmesi için işyeri
yönetiminden görüşme talebinde
bulundu. Yapılan görüşmelerde işyeri yönetiminden, işten çıkarılması planlanan işçilerin, ya işyerine
ait bir başka işletmede çalışma
imkanı verilmesi veya erken emekli edilmesi talepleri yer aldı.
İşyeri Komisyonu tarafından getirilen öneriler doğrultusunda, işten
çıkarılacakların sayısı önce 128 e
düşürüldü, daha sonra bu sayı 35
e kadar indi. Böylelikle 105 çalışanın çıkışına engel olunurken, çıkış
alanlar içinse ayrı bir sosyal plan
yapıldı.
Brauerei Cardinal
Yaz aylarında süren işyeri kapanmalarına Eylül ayı başında
Freiburg’ta ki geleneksel bira
üreticisi Cardinal işyeri de katıldı. Gerek çalışanların gerekse de
Freiburg şehrinde yaşayanların
büyük tepkisine neden olan bu karar sonrasında Unia sendikası ve
işyeri komisyonu, işyerinin kapanmasına engel olmak için, ialışanlarla bir dizi toplantılar yapıp, işyeri yönetimine alternatif teklifler
hazırladılar. Bu teklifler şu şekilde
belirlendi.
nBelli bira çeşitlerinin üretimi
devam ettirilmeli
nDağıtım merkezinin yeri
değiştirilmemeli
nİşyerinin belli bölümleri başka
işyerleri için kiraya verilmeli
İşçiler tarafından getirilen bu öneriler, işyeri tarafından planlanan çıkışların önlenebiliri nitelikte olduğun götermekte. İşyeri yönetiminin
bu önerileri dikkate alarak, işyerini
kapatma kararından geri adım atması beklenmekte. Uluslar arası
Bira tekeli Carlsberg tarafından
daha önce satın alınmış olan bu
işyeri, bu yılın ilk altı ayında karlarının %12, başka bir deyişle 850
Milyon Fr. Arttırdığını açıklamıştı.
2
Nr. 7 | September 2010 | türkisch Sınırdışı etme yasa önerisi halkoylamasına sunuluyor
Yabancılara karşı özel yargıya HAYIR!
SVP’nin göçmenleri sınır
dışı etme inisiyatifi ve Parlemento tarafından kabul
edilen Karşı Öneri aynı yere
çıkmaktadır. Bunlar anayasada yabancıların eşit olmayan hukuki muamelelerini
sağlamlaştırmak istemektedirler.
SVP’nin Göçmenleri Sınır Dışı Etme
İnisiyatifi: Göçmenlerin Sırtından
Seçim Kampanyası yapmaktır.
SVP kararlı bir seçim kampanyası
içindedir ve bu kampanyayı on yıldan beri milyonlarca frankla ,göçmenlerin ve ilticacıların sırtından
yürütmektedir. SVP göçmenleri sınır
dışı etme inisiyatifini 2007 seçim
kampanyasında da aşırı afiş ve ilan
kampanyaları ile lanse etmiştir.
Halihazırda yürürlükte olan yabancılar yasasına göre her yıl yüzlerce
suçlu yabancının yurt dışı edilmesini önemsemedikleri gibi gerçekle,
yani inisiyatiflerinin devletlerarası
hukuka aykırı ve bununla beraber
mümkün olmadığı ile ilgilenmemektedirler. SVP’nin kışkırtıcı yabancı düşmanlığı sınır tanımamaktadır: Bundan dolayı 2011 seçim
kampanyası için direkt 1 Ağustos
günü yeni inisiyatiflerden oluşan
koca bir paket sunmuştur.
Karşı Öneri*ye Sol için tatlı olarak bir
bütünleşme maddesi eklemişlerdir.
Ama bu madde ,ilgili kişiler için en
önemli noktadan, -yani politik katılımdan- komple
yoksundur ve mecburi deşildir. Bu
madde uygulamalarını gönüllü düzeyde Kantonlara bırakmıştır.
Karşı Öneri
Sonuç
Parlementonun çoğunluğu aşırı
SVP‘nin arkasından gidiyor, Merkez partiler yabancı düşmanı seçim
kampanyası pastasından paylarını
alabilmek için SVP ile yarışmaktadırlar. Devletlerarası hukuka aykırı olan, göçmenleri sınır dışı etme
inisiyatifini, geçersiz açıklamak ya
da açıkça Hayır demek yerine, merkez partiler Karşı Öneri ile sadece
SVP’nin taleplerinin şeklini değiştirmişlerdir ve devletlerarası hukuk
ile, -yani özellikle Avrupa Birliği ile
yapılan iki taraflı; kişilerin serbest
dolaşım anlaşmasına birleştirilebilir
hale getirilerek,- resmileştirmişlerdir.
İnsiyatif ve Karşı öneri aynıdır. Göçmenleri sınır dışı etme inisiyatifi ya
da Karşı Öneri – her iki durumda da
sonuç aynı olacaktır: üçüncü sınıf
bir yargı. İsveçreli suçlular için ilerde
de aynı ceza hukuku geçerli olacaktır. Avrupa Birliği vatandaşı suçlular
için serbest dolaşım anlaşması geçerlidir. Bu kişiler ancak serbest bırakıldıktan sonra da aşırı suç işlemeye
devam ederlerse sınır dışı edilebilirler. Yeni anayasa maddesi dünyanın
gerikalan insanlarını bütün sertliğiyle kapsamaktadır.
Sonuç:
Biz 2 x HAYIR
diyoruz!
Daha fazla bilgiyi kampanya sitemizden edinebilirsiniz
www.2xnein.ch, www.facebook.
com/2xnein
Kampanyamızı Destekleyiniz!
Aktifleşerek bize yardımcı olunuz!
nwww. 2xnein.ch/aufruf sitesindeki bildirimizi imzalayınız
nOkuyucu mektubu yazınız
nTanıdıklarınızla tartışınız
nToplantılara gidiniz ve düşüncelerinizi açık ve belli bir
şekilde söyleyinizVe
nTanıdıklarınıza e-mail veya
mektup yazarak neden «2 x
HAYIR» dedişinizi kısa ve açık
bir şekilde açıklayiniz.
İsviçre Sendikalar Birliği Kongresi yapılıyor
İş güvenliği ve Göçmen politikası
5 ve 6 Kasım 2010 tarihlerinde Bern’de yapılacak
olan İsviçre Sendikalar Birliği Kongresi’nde tartışmaya açılacak konular arasında, asgari ücret yasa teklifi,
çalışanların mesleki eğitimleri, çalışma hayatı ile aile,
tatil ve sağlık gibi konular
yer almakta.
Sendikalar ayrıca, emekli sigortalarının geleceği, çalışma güvenliği
sağlayacak bir ekonomik düzen ve
göçmen politikalarını da Kongre
gündeme aldılar.
İsviçre Sendikalar Birliği Kongresi’ne
göçmen politikaları konusunda bir
dizi öneri getiren Göçmen Komisyonu, gerek hükümet gerekse de yerel
idarelerden göçmen politikasında
yeni bir dönüm noktası talep etmektedirler. Gerek politik gerekse de sendikal düzeyde tüm imkanlar seferber
edilerek, göçmelere yönelik ayrımcılıkların ortadan kaldırılması temel
hedef olarak belirlenmekte. Bu arada İsviçre’de yaşayan ancak oturma
izni olmayan göçmelerin durumlarının yasalaştırılması da önemli bir
talep olarak öne çıkmakta. Kongre
gündeminde, göçmenleri ilgilendiren şu konular yer almaktadır.
Kağıtsızlar yasalaştırılsın
Kağıtsız olarak adlandırılan bu göçmenler yıllarca bu toplum içinde
çalışma ve yaşamalarına karşın en
temel insanlık haklarından mahrum
durumdalar. Benzer şekilde onların
çocukları da gene kendileri buna neden olmadıkları halde en temel haklardan yoksun durumdalar. Toplumun kanayan bu yarası yıllardır bir
çözüm beklemekte, ancak hükümet
bu konuda ciddi bir adım atmamaktadır. Öte yandan göçmenler sürekli olarak İsviçre politik yaşamında
gündemde olmalarına karşın, hep
sorun olarak görülmekte, ne onların
bu topluma katkıları ne de onların
bu konu ile ilgili düşünceleri dile getirilememektedir. Bu tek taraflı Monologa bir son verilmelidir.
Vatandaşlık hakkı
Bu ülkede doğup büyümüş olmalarına karşın ikinci ve üçüncü kuşak
göçmelerin vatandaşlık hakları hala
engellerle doludur. İsviçre toplumunun artık bu göçmenlere, doğrudan
vatandaşlık hakkı tanıyacak bir yasal düzenlemeye ihtiyacı vardır.
Göçmenlerin toplumla kaynaşmasında en önemli engel olarak gösterilen, dil sorunu da benzer şekilde
bir çözüm beklemektedir. Göçmenlere sadece dil öğrenin demek yeterli
olmamaktadır, göçmenler dil öğrenme hakkı ve imkanı sağlayacak
düzenlemeler yapılmalıdır. Örneğin
toplu iş sözleşmelerine, çalışma za-
manı içinde, çalışma zamanı olarak
tanınacak dil öğrenme imkanları
yaratacak maddeler eklenmelidir.
Ancak hükümet tam tersi bir anlayışla, dil bilmeyen göçmenleri cezalandırma yoluna gitmekte, onları
sınır dışı etme ile tehdit etmektedir.
Bu kuşkusuz toplumla kaynaşmayı
engelleyici bir etki yaratmaktadır.
Eğitim hakkı
Göçmenler ayrıca, gerek temel eğitim gerekse de mesleki eğitimi konularında eşit şans ve imkanlar sağlanmalıdır. Göçmenlerin ihtiyaçlarına
cevap verecek eğitim programları
yaratılmalı, göçmenlerin eğitimleri
teşvik edilmelidir. Toplumla kaynaşmanın, ilkokul sıralarından başladığı dikkate alınarak göçmen çocukların eğitimleri için teşvik programları
gündeme getirilmelidir ve her türlü
ayrımcılığı engelleyici tedbirler alınmalıdır.
Sendika temsilcileri Olten Toplantısı
Daha güçlü bir Unia
İşyerlerinde çalışan sendika temsilcileri ilk defa bir araya geldi.
18 Eylül günü Olten da bir
araya gelen 400 sendika
temsilcisi, daha güçlü bir
sendika yaratmak için nelerin gerekli olduğunu tartışmaya açtı. «Unia Forte» adı
altında ilk defa İsviçre’nin
tüm bölgelerinde çalışma
yapan sendika temsilcileri
bir araya geldiler.
Çeşitli işyerlerinde çalışan sendika
temsilcileri, toplantıyı takiben Olten
Schützenmatte’de çalışan işçiler için
bir dayanışma gösterisi yaptılar.
Toplantının açılışında yapılan konuşmalarda, Unia sendikasının işyerlerinde ki örgütlendirmek için 2
yıl önce başlattığı çalışmalara dikkat
çekildi. Daha sonra 19 ayrı konuyu
tartışmak için çalışma atölyeleri yapıldı. Özellikle ekonominin demokratikleştirilmesi, emeklilik sigortalarının geleceği, işyerinde sendika
temsilcilerinin çalışma alanlarının
etkin hale getirilmesi gibi can alıcı
konuların tartışıldığı bu toplantılarda, göçmenlerin sendika içinde ki
konumları ve rolleri de tartışmaya
açıldı. Daha sonra bu çalışmaların
önemli sonuçları, tüm katılımcıların
katıldığı toplantıya sunuldu.
Çalışanlarla, çalışanlar için
Unia sendikasının ilk defa gerçekleştirdiği bu toplantı sendika açısından
bir dönüm noktası olarak değerlendirildi. Sendikanın tabanının oluşturan işyerlerinde çalışan sendika
temsilcilerinin ilk defa bir araya gelmesi, sendika içi demokrasi açısından önemli bir adım. Unia sendikası, başarılı bir sendikal politikaların
ancak çalışanların bizzat katılımı ile
gerçekleşeceğini savunmakta ve bu
konuyu somutlaştırmayı amaçlamaktadır. Bu toplantı ile Unia sendikası bu konuda söylediklerini hayata geçirmeye kararlı olduğunu bir
kez daha vurgulamış oldu. Şimdi söz
ve karar çalışanlarda.
horizonte 3
Nr. 7 | September 2010 | türkisch
Yapı yan işkolu işçileri hak ettikleri ücret artışını talep ediyorlar
Tüm çalışanlara 150 Fr. ve asgari
ücret artsın!
Yapı yan işkollarında kriz
yok, çılgınca bir çalışma
temposu devam ediyor, işyerlerinin ellerinde yeterince iş var.Konut yapımı tüm
hızı ile sürüyor. Binaların
dış duvarlarının yapımını
üstlenen firmalar için daha
sıkı tedbirler (Minergie) sürekli arttırılmakta.
Devlet tarafından enerji tasarrufu
sağlayan önlemler için 180 Milyon
teşvik verilmesi ile, ev yenilenmesi
hızlanmış durumda.
Son yıllarda üretkenliğin çok hızlı
arttığı biliniyor. Buna karşın gerçek
ücretler bu artışın yarısı düzeyinde,
başka türlü söylenecek olursa, ücretlare geride kaldı. Bu işkolunda ücretler, yapı işkoluna göre daha düşük
düzeyde. Geçen yıl işverenler ücret
artışı vermemekte direndiler, buna
karşın hastalık sigortası primler aşırı
ölçüde yükseldi.
Ücret Zammı
Yapı Yan işkolları firmaları bir ücret
zammı verecek durumdalar!İş üretkenliği ve buna bağlı olarak stresli
çalışmada sürekli artmakta. Ancak
ücretler ayni hızda artmıyor. Çalışanlar bir ücret artışını çoktan hak
etmiş durumdalar ve bu ücret artışı
son derece gerekli. Bu nedenle ücret
zammı konusunda mütavazı olmak
için ortada bir gerekçe yok. Eğer firmaların durumu iyi ise, her gün bu
firmalar için çalışanlarda bundan
yararlanmalı. Bu nedenle, elektrik,
bina tekniği, metal inşaat, duvar ve
çatı, izalosyon işlerinde çalışanların
Ücret zammı isteyen işçiler seslerini yükseltiyor.
temsilcilerinin Eylül ayında yaptığı
ortak bir toplantıda tüm bu işkolullarında çalışan bütün işçiler için
150 Frank ücret zammı istenmesi
kararlaştırıldı. Ayrıca bu işkollarında
ki asagari ücretlerin hala düşük bir
seviyede olduğu ve arttırılması gerektiğide karar altına alındı.
Satış işkolunda çalışan işçiler gece ve pazarları çalışmak istemiyor
24 Saat çalışmaya
Hayır
Tüm çalışanlara 150 Fr.
Bu ücret zammı ile bir yandan pahalılık karşılanırken bir yandan da
pahalılık içinde olmayan hastalık
sigortası primlerinde ki artışta karşılanmış olacak ve yaşamak için
elimizde bir şey kalabilecek. Bu taleplerin gerçekleşmesi ise sana bağlı.
14 Haziran 2011 de Kadın Grevi
Kadınlar ileri!
Anayasa yer alan eşit işe
eşit ücret prensibinin hayata tam olarak geçirilmesi
için Unia sendikası, diğer
sendikalarla birlikte 14 Haziran 2011 tarihinde bir kaz
daha bir ‘kadın grevi’ yapmayı kararlaştırdı.
Bu yılın Mart ayında yapılan kadın
gösterileri büyük bir başarı ile sonuçlanmasında Unia sendikasının
önemli bir payı vardı. Bu başarının
devam etmesi için Unia sendikası
kadın komisyonu 2011 yılının, eşit
işe eşit ücret prensibinin Anayasa’da
yer almasının 30. yılının ve ilk kadın grevinin 20. yılının da kutlanacağı 2011 yılında bu prensibin hayata geçirilmesi için yeniden bir kadın
grevi yapılması gerektiği görüşünde.
Başarı daha tam değil
Unia soruyor, sende sabaha kadar çalışmak istermisin?
Unia sendikası son yıllarda
moda haline getirilmeye
çalışılan 24 saat boyunca
kesintisiz alışverişin çalışanlar açısından kabul edilir yanının bulunmadığını
savunmakta ve bu nedenle
satış yerlerinin daha uzun
süre açık tutulmak istenmesine karşı mücadele
vermektedir. Son aylarda
bu konu giderek daha fazla
gündeme gelmeye başladı.
En son Kanton Zürih’te FDP partisi,
satış işyerlerinin açık kalma sürelerini düzenleyen yasanın tümden kaldırılması için girişimlerde bulunacağını açıklaması tartışmaları yeniden
canlandırdı. ‘Bütün işyerleri, tüketi-
ciler ne zaman alışveriş yapmak isterse açık olmalıdır’ bu partiye SVP;
CVP gibi partilerde destek vermekte
ve bu önerinin tüm İsviçre’de geçerli
hale getirilmesini talep etmektedirler.
Önce Benzin istasyonları
Bu konuda hedef olarak seçilen ilk
satış yerleri benzin istasyonları. FDP
Cenevre milletvekili Christian Lüscher tarafından meclise verilen bir
önerge, benzin istasyonlarının hiçbir kısıtlama olmadan 24 saat açık
kalmasını talep etmekte. Bu öneri
meclisin ilgili komisyonu tarafında
Ağustos ayı sonunda kabul edildi.
Şimdi sıra mecliste.
Unia sendikası alınan bu kararın
doğrudan doğruya çalışanların hak-
larına bir saldırı olduğuna dikkat
çekerek, işverenlerin sendikalarla
bu işkolunda bir toplu iş sözleşmesi yapmaya yanaşmamasının nedenlerinden birinin bu olduğunu
açıkladı. Satış işyerlerine konan açık
kalma süresinin kısıtlanmasının kaldırılmasının da mevcut yasalarla çeliştiği başka bir gerçeklik. Sendikalar
bu gelişmelere karşı yasal planda ve
işyerlerinde gerekli mücadeleyi vereceklerini açıkladılar.
Son 40 yıl içinde kadınlara karşı çalışma hayatında var olan ayrımcılıkla mücadele konusunda sendikalar
önemli adımlar attılar, ancak bu başarılar henüz tam değil. Bir tek kadın
çalışanların hala %20 daha az ücret
almaları ve 4000 Fr. Tana az ücret
alanlar arasında kadınların büyük
Çoğunluk istemiyor
Bu güne kadar, çeşitli kantonlarda
bu kısıtlanmaların kaldırılması için
getirilen önerilerin büyük bir bölümü, yapınla halkoylamaları ile red
edildi. Sadece Solothurn kantonu,
bayram günlerinde yılda iki gün
satış işyerlerinin açık kalmasını kabul etmişti. Öte yandan St. Galen
Kantonu’nda bu konuda Eylül ayı
sonunda 4. halkoylaması yapılmakta, daha önce bu kantonda bu konuda yapılan 3 oylamada halk bu
önerilere hayır dedi.
Benzer şekilde Cenevre ve Basel kantonların da önümüzde ki aylarda
benzer öneriler halkoylamasına sunulacak.
Çalışma arkadaşlarınla bu taleplerin
nasıl gerçek olacağını tartış. İşyerinde şefine bu zammın neden gerekli
olduğunu anlat.
Unia sendikasını bu konuda ki çalışmalarına destek ol.
Kadınlar grev istiyor.
bir çoğunlukta olması bunun bir
göstergesi.
Çalışan ve çocuk sahibi olan kadınların hala yeterli oranda çocuk bakım imkanlarına sahip olamaması,
kadınların büyük bir çoğunluğunun
oldukça garantisiz ve kötü işlerde çalışmaya devam etmesine bir son verilmesi gerekli. Ayrıca hükümet tarafından kadınların emeklilik yaşının
bir kez daha yükseltilmek istenmesi
kabul edilecek bir durum değil.
Unia Kadın Konferansı
Haziran ayında 100 delege ile
Murten’de toplanan Unia sendikası 5. Kadın Konferansı’nda, çalışma
süresi politikası çerçevesinde, ücretli
ve ücretsiz çalışma, yeniden işbölümünün gündeme getirilmesi gibi
konuları görüşmüştü. ‘kadınların
işleri bitmez, ama kadınlar olmadan
da işler yürümez diyerek konuşmasına başlayan Unia sendikası kadın
sorumlusu sekreteri Corinna Schaerer, çalışan kadınların ayrıca ücretsiz
olarak, yemek yapma, alışveriş, ev
temizliği, çocuk bakımı gibi ev işlerini de yaptıklarının unutulmaması
gerektiğine dikkat çekmişti.
horizonte Nr. 7 | September 2010 | türkisch
Siz Sorun
Unia Cevaplasın
Toplumla kaynaşma tartışması büyüyor
Uyum? Hayır kalsın!
Bir imkanı çarpıtan ve ırkçılığı
gizleyen kelime…
Hastalık Sigortası
Değiştirme
Hastalık Sigortası primlerinin yeni yılda
önemli miktarda artacağını duydum. Bu
nedenle hastalık sigortasını değiştirmek
istiyorum. Yeni yılda primleri daha düşük
olan yeni bir sigortaya geçmek istersen
şu anki sigortaya nasıl çıkış verebilirim
ve nelere dikkat etmeliyim?
Mevcut yasalara göre, hastalık sigortasının,
yeni primlerin yürürlüğe gireceği tarihten en az
iki ay öncesine kadar size yeni primlerin ne kadar olacağını bildirmek zorundadır. Bu bildirimle
birlikte, size hangi tarihe kadar sigortadan çıkmak için müracaat edeceğinizin de bildirilmesi
gerekir. Genellikle yeni primlerin yeni yıldan itibaren geçerli olacağı dikkate alınırsa, en geç
30 Kasım tarihine kadar şu an ki sigortanıza
çıkış vermeniz söz konusudur.
Dikkat!
Sigortadan çıkış talebinizin, çıkış süresi bitmeden önce sigortaya ulaşmış olması gerekir. Başka bir deyişle, bu tarih bir çalışma
gününe denk düşmüyorsa, ondan önceki en
son çalışma günü, çıkış için son gün olarak
kabul edilir. Ayrıca çıkış talebinin sigortaya
taahütlü bir mektupla gönderilmesi tavsiye
edilir, böylece daha sonra bir anlaşmazlık
çıkması durumunda elinizde bir ispat imkanı
olur. Sigortaya prim borçları bulunması durumunda ise, sigorta bu çıkış talebimizi red
etme hakkı da bulunmaktadır.
Temel sigortaya ek sigortalar içinde
çıkış imkanları aynı mıdır?
Hayır, genel olarak bu ek sigortalara çıkış verme imkanı 30 Eylül tarihi itibarı ile mümkündür,
hatta bazı sigortaların daha uzun çıkış süreleri
vardır, örneğin bu süre bazen 6 aydır, başka bir
deyişle bu durumda çıkış verme, yıl sonu için
30 Haziran tarihi olmaktadır. Çıkış kuralları, genel sigorta şartnamelerinde belirtilmek zorundadır.
Yeni sigortaya giriş tarihi, eski
sigortanın bitimi ile bağlantılı mıdır?
Yasalara göre, bir sigortadan çıkışınız, ancak
yeni sigortanın, eski sigortaya, sigortanızın ara
vermeden başladığını belirtmesi ile geçerlilik
kazanır. Başka bir deyişle yeni sigortanızın sizi
kabul ettiğini yeni sigortaya bildirene kadar eski
sigortanızdan ayrılmazsınız.
Yeni sigortanın, sizin o sigortaya
geçtiğinizi eski sigortaya zamanında
bildirmemesi durumunda ne olur?
Yasalara göre yeni sigortanın, eski sigortaya
durumu zamanında bildirmemesi halinde, eski
sigortada kalınır. Bu durumda yeni sigortanızın
ihmali olması halinde, bu sigortanın, bu durum
nedeniyle ortaya çıkacak her türlü maddi kayıplarınızı karşılamak zorundadır. (daha fazla prim
ödeme gibi)
Yeni sigorta primlerini nasıl
öğrenebilir ve bir kıyaslama yapma
imkanı elde edebilirim?
Bu konuda pek çok faydalı Internet sayfaları
bulunmaktadır. Örneğin http://www.praemien.
admin.ch adlı sitede, mevcut sigortanızı diğerleri ile kıyaslayarak bir sigorta değiştirme için
gerekli bilgileri elde edebilirsiniz.
www.bag.admin.ch
4
Uyum kavramı kulağa masum ve hatta pozitif
gelmektedir. Ama arka planında sistematik bir
dışlama politikası gizlidir. Misilleme tehditleri ile halihazırda hakları gasp edilmiş olanlar
uyum sağlamaya zorlanıyorlar. Örneğin işsizlik parası alanlar (Arbeitslosengeld II) kötü
koşullar altında iş piyasasına dahil edilmeye
çalışılıyor. Keza aynı şekilde göçmenlere de,
fırsat eşitliği ve eşit haklar yadsınırken, uyum
sopası ile tek taraflı uyum performansı uygulamaları buyurulmaktadır. Neredeyse yarım
asır boyunca, göçmenlerin eşit haklara sahip
insanlar olarak bu topluma aktif olarak katılmamaları için herşey yapılmıştır. Ve doğrudan
veya dolaylı ırkçı nitelikler ve ayrımlar uyum
kisvesi altında temsil edildiğinden, bunlar bugün herzaman olmadığı kadar sosyal kredibiliteye sahip olmustur.
Bu da düşünce özgürlüğü
sayılmaktadır
Göçmenler bir yandan istenmeyen ve günah
keçisi olarak gösterilirken, öte yandan, atfedilen «eksikliklerini» ve dışlanmışlıktan kaynaklanan «noksanlıklarını» kendileri çözmeye
mecbur bırakılmaktadırlar. Tüm bu ikiyüzlülük ve gerçeklerin çarpıtılması uyum etiketiyle
gerçekleşmektedir. Almanya göçmenlik politikası göçmenlere kendi çıkarları için topluma
katılmada destek oluyormuş gibi yaparken, aslında tam aksini yapmaktadır. Uyum politikasının gerçek meramı ve etkileri ancak dikkatli
bakıldığında ortaya çıkıyor.
Irkçılık Yerine
Eşit şartlarda koşulsuz birliktelik dahi, ki bu
eşitsiz koşullarda aslında bir çözüm teşkil etmeyecektir, uyum politikasının amacı olmadı
ve hala da degildir. Tüm toplumsal kesimler ve
gruplarda etkisini gösteren, Biz ile Ötekiler arasında sözde bir ayrım tüm kafalara kazılmıştır. BĐZ tüm üstün «egemen kültür» (Leitkultur) ve kapitalist «üretim ideolojisi» ile Batılı
çoğunluk toplumunu tariflerken, ÖTEKĐLER
ise herşeyden öte suç işleyen, geri kalmış ve
eğitimsiz, yabancı organizmalar olarak damgalanmaktadır. Nitekim kanaat önderleri söylemlerinde herşeyden evvel (sözde) sĐ lami kökenden insanları bu ötekinin öncüleri olarak
etiketlemektedirler. (Sarrazin’in ırkçı ifadeleri
hedeflenen bu yönelimin erken zirvesidir.)
Bu karalamayı sağlam temellere dayandırabilmek için yaptırımlarıda içinde barındıran
çeşitli tedbirlere başvurulmaktadır. Amaç bilhassa zor hayat sartlarından gelen göçmenleri
ya şartsız disipline etmek ya da tamamen dışlamaktır.
«Uyum» kavramı altında yürütülen zırvalık, en son CDU/CSU/FDP Federal Koalisyon
Hükümetin «Uyum sözleşmeleri» olarak adlandırdığı uygulamalarla bir kez daha güncellik kazandı. Bu sözleşmelerle istenmeyen
göçmenlerin uzun süreden beri sabitlenmiş
tebaiyetleri kendi elleriyle pekiştirilmek istenmektedir. Uyum diktatörlüğü son dönemde o kadar güçlü yürütülmektedir ki bu işten
muzdarip olanlar da kendi kendine kara çalan
biçimde suç ortağı olarak işin içine çekilmektedirler.
Asimilasyonun adı uyum oldu…
Alman’laşmayana
ceza yolda
Almanya’da göçmen ve yabancılar
tartışması yeniden alevlenmeye
başlıyor. Hükümet uyum sağlamada direniş gösterenlere para cezası
vermeye hazırlanıyor. Hür Demokrat Parti Genel Sekreteri, «Göçmenlerden Alman vatandaşı yaratmalıyız» dedi.
Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyesi
Thilo Sarrazin, Müslümanlar ve göçmenlerin
uyum sağlamayarak Alman toplumuna zarar
verdiği tartışmasını başlatmıştı. Sarrazin’in bu
açıklamalarının ardından Almanya yabancıların uyum sorununu daha sık tartışmaya başladı. Bu tartışmalardan güç alan Hıristiyan Birlik
partileri, Alman toplumuna uyum sağlamayan ve uyum sağlamaya direniş gösteren göçmenleri cezalandırmaya hazırlanıyor. Çocuklarının okula gitmemesine göz yuman ailelere
2 bin 500 euroya kadar ceza verilecek. Ayrıca
Almanca öğrenmeyen ve uyum kurslarına gitmeyen yabancıların sosyal yardımlarında kesintiye gidilecek.
Yarı resmi devlet televizyonu ARD’de «Bericht
aus Berlin» programına konuk olan Almanya
İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Alman
toplumuna uyum göstermemek için direniş
gösteren yüzde 10-15’lik bir göçmen kesimin
bulunduğunu açıkladı. İçişleri Bakanı de Maiziere, uyum kurslarına katılmayan bu kişileri
cezalandırmayı planladıklarını açıkladı. Uyum
sağlamada direnen kişilerin sosyal yardım pa-
Zor günler
26 Eylül’de yapılan halkoylamaları göçmenler açısından
tam bir hayal kırıklığı oldu. Bir yandan işsizlik sigortasında
yapılan kısıtlamalar, bir yandan iki Kanton’da daha politik
hak taleplerinin ret edilmesi. Ve Kasım ayı sonunda bir
kez daha göçmenler konusunda halkoylaması, zor günler
bizleri bekliyor…
ralarında kesintiye gidilebileceği gibi para cezaları da verilebilecek. De Maiziere, «Devletten
finansal destek gören göçmenler ve yabancılar
uyum kurslarına katılmalı. Kim ki bu yükümlülüklerini yerine getirmezse, önce uyarılacak.
Bir sonraki aşamada da cezalandırılacak» dedi.
Suçlanan Partiler
Başbakan Angela Merkel’in partisi Hıristiyan
Birlik Partisi Genel Sekreteri Hermann Gröhe,
Alman toplumuna uyum göstermede direniş
gösteren göçmen ve yabancıların cezalandırılması gerektiğini söyledi. Uyum konusunda
Sosyal Demokrat ve Yeşiller’in iktidarları döneminde çıkardıkları yasaları eleştiren Gröhe,
koalisyon hükümetinin bu yasalardan doğan
zorlukları bertaraf etmek için çaba gösterdiğini
belirtti.
Eşit Haklar
Uyum maskesi altında, toplumun
göçmen kesimlerini bir taraftan
binbir iftira ile dışlayan ve öte
yandan eğitici şekilde onları ortalamanın üzerinde bir itaate zorlayan fikri şiddetle kınıyoruz. Uyum
kavramını teşkil eden kışkırtıcı ve
insanlık dışı politikaların maskesini düşürmek ve foyasını ortaya
çıkarmak gereklidir.
Uyum kavramı altında, hakların gaspı, dışlama ve uyum teşvik edilmektedir. Buna karşı,
hayatın tüm alanlarında dayanışma temelli ve
eşit haklara dayalı bir toplumsal birliktelikten
yanayız. Öncelikle, Eşit Haklar ve fırsat eşitliği, koşulsuz ve telkinsiz çeşitlilik ve karşılıklı
iletişime dayalı, hür iradeyle oluşacak birlikte
yaşam için bir temel oluşturacaktır. Düşman
imgeleri yerine dayanışma ve açıklık.
Biz anayasanın şu maddelerine
uyulmasını talep ediyoruz:
Madde 1: İnsan onuru dokunulmazdır.
Madde 3: Herkes yasa önünde eşittir.
Bu anlamda taleplerimiz:
nGöçmen ve mültecilere yönelik tüm hak
mahrumiyetleri doğuran yasaların kaldırılması
nYaptırım öngören düzenlemelerin
2500 Euro Ceza
Koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti Genel
Sekreteri Christian Lindner de çocuklarının
okula gitmemesini görmezden gelen ve bu duruma göz yuman ailelere para cezası verilmesi
gerektiğini söyledi. Neuen Presse gazetesine
demeç veren Lindner, «Çocuklarının okula
gitmemesine müsamaha gösteren göçmen ve
yabancılara 2 bin 500 euroya kadar para cezası verilmeli. Göçmenlerden Alman vatandaşı
yaratmalıyız. Ayrıca göçmenler ve yabancılar
arasındaki işsizlik oranını yarı yarıya düşürmeliyiz» dedi.
/ Mehmet Akyol
kaldırılması (düşük gelir durumunda oturum
hakkından mahrumiyet vb.)
nGönüllülüğe dayalı geniş kapsamlı
hizmetler (örneğin dil kursları)
nEğitim, iş yaşamı ve konut
alanlarında eşit haklar
nIrkçı olmayan habercilik ve eleştirel bir medya
nKentsel dönüşümden kaynaklanan
yerinden edilmelere son
nSiyasal alan (örneğin seçim hakkı)
başta olmak üzere, tüm toplumsal alanlarda
katılım imkanları
nKışkırtıcı ve ırkçı ifade ve eylemlerin
tutarlı bir şekilde cezalandırılması
Beilage zu den Gewerkschaftszeitungen work, area, Événement syndical | Heraus­
geber Verlagsesellschaft work AG, Zürich, Chefredaktion: Marie-José Kuhn; Événement syndical SA, Lausanne, Chefredaktion: Alberto Cherubini; Edizioni Sociali
SA, Lugano, Chefredaktion: Françoise Gehring Amato | Redaktionskommission
M. Akyol, D. Filipovic, O. Osmani, M. Martín, M. Ferreira | Sprachverantwortlich
Mehmet Akyol | Koordination Osman Osmani | Layout Simone Rolli, Unia | Druck
Ringier Print, Adligenswil | Adresse Unia, Redaktion «Horizonte», Postfach, 8021 Zürich, [email protected]
www.unia.ch

Benzer belgeler

Yeni Sözleşme

Yeni Sözleşme Göçmenlerin toplumla kaynaşmasında en önemli engel olarak gösterilen, dil sorunu da benzer şekilde bir çözüm beklemektedir. Göçmenlere sadece dil öğrenin demek yeterli

Detaylı

3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır

3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır Unia sendikası bu kararın olumlu sonuçlar doğuracağına dikkat çekerek, bu toplum içinde büyüyüp okula giden gençlere, sadece ebeveynlerinin oturma izni yok diye eğitim haklarından mahrum edilmesi s...

Detaylı

Daha Fazla Ücret

Daha Fazla Ücret Eylül ayı sonunda yapılan halkoylamasında, işsizlerin bir dizi haklarını kısmayı amaçlayan hükümet tarafından hazırlanmış bir yasa tasarısı az bir çoğunlukla kabul edildi. Unia sendikası bu sonuçla...

Detaylı

Bizsiz İsviçre olmaz

Bizsiz İsviçre olmaz Göçmenlerin toplumla kaynaşmasında en önemli engel olarak gösterilen, dil sorunu da benzer şekilde bir çözüm beklemektedir. Göçmenlere sadece dil öğrenin demek yeterli

Detaylı

2 4 3 İkili Anlaşmaya Evet

2 4 3 İkili Anlaşmaya Evet etmemişti. Ancak bu Kanton içinde bulunan Riehen ve Bettingen belediyelerine, özel nedenlerle, eğer isterlerse bu belediyelerde yaşayana göçmenlere oy hakkı verilmesi bu

Detaylı

Hastalık Sigortası Yasasına Evet

Hastalık Sigortası Yasasına Evet Eylül ayı sonunda yapılan halkoylamasında, işsizlerin bir dizi haklarını kısmayı amaçlayan hükümet tarafından hazırlanmış bir yasa tasarısı az bir çoğunlukla kabul edildi. Unia sendikası bu sonuçla...

Detaylı

Yapı İşçileri Haklı

Yapı İşçileri Haklı üzerinde oyunlara son Sınırdışı etme

Detaylı

Kitlesel Göçe Hayır insiyatifine HAYIR

Kitlesel Göçe Hayır insiyatifine HAYIR yeni bir dönüm noktası talep etmektedirler. Gerek politik gerekse de sendikal düzeyde tüm imkanlar seferber

Detaylı

Yeni Bir Dönemin Başlangıcında

Yeni Bir Dönemin Başlangıcında ve üye sayıları istikrarlı hale geldi. Zürih’te yapılan son kongre ile birlikte önümüzde ki dört yıllık süreç için kararlaştırılan hedefleri yanda ki yazıda ayrıntılı olarak bulabilirsiniz. Bu hede...

Detaylı

3 2 4 HAYIR Göçmen kadınlara eşit haklar bir hayal mi?

3 2 4 HAYIR Göçmen kadınlara eşit haklar bir hayal mi? verilen Ernst Gabathuler ile dayanışma için başlatılan kampanya yıl sonunda ilk sonuçlarını verdi. 39 yıl boyunca Karl Mayer AG işyerinde çalışna, ayni zamanda işyeri komiysonu başkanı olan Ernst G...

Detaylı

Uluslararası Kadın Günü: Ekmek ve Gül

Uluslararası Kadın Günü: Ekmek ve Gül gün çalışan bir işçinin asgari ücretinin 4000 Frank olması talep edilmekte. Özellikle düşük ücretli işlerde çalışan kadınlar için bu yasa önerisi önemli. Kadınlara özgü iş olarak kabul edilen, hizm...

Detaylı