14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24
Transkript
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 1 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Konuşma Özetleri 2 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana AŞI İLE KORUMAK: BAĞIŞIKLAMA ÖNEMLİ sorumludur. İlk 8 ayda tamamlanması gereken Mİ? 2 veya 3 dozluk rota aşılarının uygulanması, Prof. Dr. Nejat Narlı hastaneye Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi mortalitede düşüşe neden olmuştur. yatışta %70-80 azalma ve Neonatoloji Bilim Dalı Aşı; bir hastalığa karşı spesifik koruma sağlamak amacıyla hazırlanmış immuno- biyolojik materyaldir. Aşı antijeniktir ancak Neisseria meningitidis’in olduğu meningokok hastalık, tüm dünya için önemli bir halk sağlığı sorunudur. Hastalığın nadir görüldüğü patojenik değildir. neden ülkelerde kapalı topluluklarda yaşayan çocuk ve genç erişkinlerin aşılanması İlk aşı, 1796’da Edward Jenner tarafından inek önerilir. çiçeği olan bir hastasının vezikül sıvısını sağlıklı ülkelerde ise; seyahat edenler ve immün bir yetmezliği olanlara aşılama önerilir:Yüksek risk kişiye inoküle etmesi ile ilk aşıyı Yüksek grubunda geliştirmiştir. endemik olanlara bölgeleri İnfluenza olan aşısı uygulanmalıdır.HPV aşıları cinsel ilişki yaşından Dünyada; aşılandığı için 3 milyon çocuğun hayatı kurtulmakta iken, aşılanmadığı için 2 milyon çocuk ölmektedir. önce uygulanmalıdır. Prematüre bebekler aşı ile önlenebilir hastalıklar açısından risklidir. Aşıya yanıtları term bebeklere benzer ve Ülkemizde her yıl yalnızca aşılama ile 40-50 bin Hepatit B aşısı dışında aşılama term bebeklerdeki gibidir. Doz azaltılmaz ve aşılar bebek daha yaşamaktadır. kronolojik yaşa göre uygulanır Ulusal aşı proğramında olmayan aşıların da yaygınlaşması ile morbidite ve mortalite daha da azalacaktır. Bu aşılar: Rota, Menengokok, İnfluenza ve HPV aşılarıdır. Ayrıca erişkin tipi Boğmaca (KOZA aşısının ebeveynlerde kullanımı stratejisi), bebeklerde boğmaca insidansını azaltacaktır. Rotavirus, tüm dünyada 5 yaş altı çocuklarda Gebelik yaşı 29 haftanın altında doğmuş olan, RSV sezonu başlangıcında 1 yaşından küçük olan kronik akciğer hastalığı tanılı veya tanısız tüm prematüre bebeklere palivizumab profilaksisi yapılmalıdır. Yeni aşıların Ulusal takvime eklenmesi ile ilgili olarak epidemiyolojik çalışmalar sürmektedir. ve bebeklerde en yaygın akut gastroenterit etkenidir. Türkiye’de beş yaş altı çocuklarda görülen ishallerin %15-50’sinden rotavirüsler 3 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Aşılamak Önemli mi? Güncel Yaklaşımlar YENİDOĞAN BEBEK BESLENMESİ Prof. Dr. Hacer Yapıcıoğlu Yıldızdaş Aşılama aktif immünizasyonla immun sistem cevabını düzenlemek amacıyla antijenleri Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Neonatoloji Bilim Dalı vücuda verme yöntemidir Edward Jennerʼin çiçek aşısı uygulaması döneminde ortalama yaşam beklentisi 35-40 yıl civarında iken, günümüzde, en azından gelişmiş ülkeler için 80ʼli yaşlarda olmasının önemli bir nedeni aşılamanın yaygınlaşmasıdır. Anne Sütü Anne sütü, içerdiği biyoaktif maddelerle ve üstün özellikleri ile bebek beslenmesinde ilk tercih edilecek besindir. İçeriği sabit olmayıp çocuğunun gebelik haftasına, doğum sonrası yaşına ve fizyolojik Aşılama, çocuk ve erişkin sağlığını koruma ve durumuna uygun bir değişim gösterir. bulaşıcı hastalıkları önlemede en etkin, en Ayrıca, güvenli ve en düşük giderli yaklaşımdır. Etkin emzirmenin başında ya da sonunda olmasına, ve güvenilir aşısı olan hastalıklara karşı gün içindeki alındığı zaman dilimine göre bağışıklanmak her çocuğun hakkıdır. değişiklik gösterir. bileşimi laktasyon dönemine, Anne sütü alan bebeklerde çöliak, ülseratif kolit, atopik hastalıkların gelişme riski daha azdır. Yaşamın ilk aylarında inek sütü veya mama ile beslenen çocuklarda diyabetes mellitus gelişme riski daha yüksek bulunmuştur. Nekrotizan Enterokolit (NEK) gelişme sıklığının anne sütü ile beslenen prematüre bebeklerde daha az görüldüğü bilinmektedir ve yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde özellikle prematüre bebeklere anne sütü verilmesi çok önemlidir. Anne sütü ile beslenmenin ileri yaşlarda da birçok olumlu etkisi vardır. Anne sütü alan bebeklerde çene ve ağız gelişimine ait bozukluklar, diş çürükleri, otitis mediya, şişmanlık, koroner kalp hastalıkları gelişimi, 4 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana atopi insidansı daha azdır. Anne sütü Anne sütünün saklanma süresi alanlarda zeka düzeyi daha yüksek, kavrama Anne sütü oda ısısında 3 saat, buzdolabı fonksiyonları daha iyi, konuşma problemleri rafında 3 gün, derin dondurucuda 3 ay daha azdır. saklanabilir. Anne sütü -17 derecenin altında Bu nedenle doğduktan sonraki ilk 30 dakikada saklanmak kaydıyla derin dondurucuda 6 ay, bebeklerin hatta 12 ay saklanabilir. annelerini emzirmeleri sağlanmalıdır. Saklanan sütün kullanılması Emzirmeye başlayamama başarısızlıkların en emzirmedeki önemli nedenidir. Bebekleri doğumdan sonraki ilk 30 dakika Benmari yöntemi ile ılıtılmalı ve eritilen süt tekrar dondurulmamalı, 24 saat içinde tüketilmelidir. içerisinde göğüslerine çıplak şekilde konulan annelerin laktasyonlarının daha başarılı olduğu Enteral beslenmeye başlama zamanı ve bebeklerini daha uzun süre kendi sütleri ile Emme besleme koordinasyonu 34. gebelik haftasında veya eğiliminde oldukları yapılan çalışmalarla gösterilmiştir. 1500 ve gramın yutma fonksiyonlarının üzerinde gelişir. Büyük prematüre bebeklerde (>2000 gr) yaşamın ilk Bebek Dostu Hastane saatlerinde beslenmeye başlanabilir. Küçük Doğum kliniklerinde Innocenti Bildirgesi’yle prematüre bebeklerde ise prematüriteye ait saptanan “Başarılı bir Emzirme İçin On sorunlar Basamak” uygulanmalıdır. Bu uygulamayı başlanmayabilir. Özellikle aşırı düşük doğum nedeni ile beslenmeye erken yapan hastanelere “Bebek Dostu Hastane” ünvanı (Baby-friendly hospital initative) verilmektedir. beslenmeye başlanmanın gecikmesi sepsis tehlikesini artırmaktadır. Bu nedenle, çok az miktarda da olsa beslenmeye başlanması Anne sütünün sağılması tercih edilmelidir. Bu şekildeki beslenme Anne sütü el ile veya süt pompaları ile amaçlı olmayan beslenmeye ‘minimal enteral sağılabilir. beslenme’ adı verilmektedir. Minimal enteral beslenme, bağırsak hormonlarının salınımını Anne sütünün saklanması uyarmak ve GİS maturasyonunu hızlandırmak Anne sütü polipropilen veya cam kaplarda için yapılır. saklanabilir. Polipropilen torbalarda da saklanabilir. 5 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Enteral beslenmeye anne sütü ile Anne sütü destekleyicileri anne sütünün başlanmalıdır immünolojik özelliklerini bozmamaktadır. Trofik faktörleri içeren ve GİS mukozal Piyasada mevcut preparat olan Eoprotinin 4 defansın gelişimini arttıran anne sütü, NEK ölçeğinde enerji 15 kkal, protein 1.1 gr, sıklığını ve allerji gelişimini azaltır. karbonhidrat 2.6 gr, Ca 66 mg, P 38 mg, Mg 5 mg, ayrıca Na, K, Cl, multivitamin vardır. Anne Anne sütü olmadığı takdirde mamalar tercih sütü zenginleştirici-destekleyicisine- doğum edilmelidir. 3 ağırlığı 1500 gramın altında veya gebelik yoğunlukta başlanmalı, daha sonra tedricen haftası 32’nin altında olanlara anne sütü yanı tam yoğunluğa çıkılmalıdır. sıra mutlaka başlanmalı ve 2500-3000 gram Mama seyreltilerek 1: ağırlığa erişinceye veya düzeltilmiş yaşları 52 Anne sütünün desteklenmesi hafta olana dek verilmelidir. Her 25 cc anne Prematüre doğum yapan annelerin sütleri sütüne 1 ölçek Eoprotin ilave edilmelidir. yaşamın ilk 2-3 haftasında bebeklerin tüm Bebek gereksinimlerini karşılayabilir. Bu haftalardan düzeltilmiş yaşı 40 hf olana dek prematüre sonra, özellikle yaşamın ilk iki ayında anne maması ile, düzeltilmiş yaşı 40-52 hf olana dek sütünün protein, enerji, sodyum, kalsiyum ve taburculuk fosfor içeriği çok düşük doğum ağırlıklı mama, PDC mama) veya preterm mama ile sadece mama sonrası ile mama besleniyorsa (postdischarge beslenmelidir. Sonra tek başına AS veya term karşılamayacak kadar azdır. mamaya geçilebilir. Tabloda anne sütü, desteklemiş anne sütü Kendi annelerinin sütüyle beslenen prematüre içeriği, prematüre maması, taburculuk sonrası bebeklerde büyümenin yetersiz olduğu, baş mama ve matür bebek maması karşılaştırmalı çevresindeki büyüme normal olsa bile vücut olarak verilmiştir. ağırlığı Enteral beslenmenin veriliş yolu ve boyunun yetersiz olduğu bildirilmiştir. Bu gözlemler anne sütünün Emme-yutma ve solunum koordinasyonunun ‘desteklenmesi’ gündeme tam gelişmesi 34. haftayı bulduğundan, 34 getirmiştir. Kalsiyum, fosfor, sodyum, protein gestasyon haftanın üzerinde oral beslenme, bu ve enerjinin eklenmesi bir yandan kalsiyum, gestasyon yaşının altında ise tüple besleme fosfor ve serum sodyumunun biyokimyasal (orogastrik veya nazogastrik) yapılmalıdır. düşüncesini göstergelerini normalleştirir iken, bir yandan da kilo alımında artma ve protein nutrisyonel durumunun göstergelerinde düzelme sağlar. 6 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 100 ml için Anne sütü 4.4 Eoprotin gr AS + 4.4 gr Preterm Matür *Tab.sonrası mama mama mama Eoprotin Kalori Kcal 67 15 80 80 66 75 Protein, gr 1.4 1.1 2.6 2,6 1,4 2,0 Yağ, gr 3.9 0 3.9 3,9 3,5 4,1 Karbonhid.,gr 6.6 2.7 9.6 8,4 7,0 7,4 Vit A µg 83 232 315 361 70 Vit D µg 2 5 5.2 3 1,2 Vit E µg 0.2 2.6 2.8 3,5 0,87 Vit K µg 0.8 6.4 7.2 6 5,1 Ca, mg 25 66 91 100 50 P, mg 13 38 52 56 30 Mg, mg 3.1 5 8.1 8 6,0 Fe, mg 0.12 0 0.12 1,6 6,0 Osmolarite 290 244 1,6 290 Mosm/kg/H2O Tablo: Anne sütü, anne sütü destekleyicisi, preterm, taburculuk sonrası ve term formüla içerikleri 7 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Otuz dört haftadan sonra bebeğin GEÇ PRETERM BEBEKLER maturasyonunun tamamlandığına dair yanlış Doç. Dr. Ferda ÖZLÜ algılama sonucunda bu grup bebeklerde riskler Çukurova Üniversitesi artmaktadır. Geç doğumlardan sonra doğum Neonatoloji BD sonu komplikasyonlar da term doğumlara göre artmaktadır. Prematüre doğumlar Doğum odasında uygulanan bebek canlandırma oranı bu grup bebeklerde daha ölümlerinin en sık nedenidir. < 37 gestasyon fazladır. Solunum sorunları, apne, hipoglisemi, haftasında olarak sepsis, sarılık, ısı düzensizlikleri, beslenme adlandırılır. Morbidite ve mortalite riskinin problemleri, ventrikül içi kanamalar ve hatta hesaplanması, ölüm doğanlar prematüre araştırmaların ve sağlık olabilecek komplikasyonlardır. politikalarının planlanması açısından 2005 Respiratuar distres sendromu geç preterm yılında NIH (Ulusal Sağlık Enstitüsü) annenin bebeklerde en sık (% 5.2) görülen solunum son âdet tarihine göre 32 0/7-33 6/7 hafta sorunudur arasını orta derecede prematürelik (ODP), 34 yeterince gelişmemesi nedeniyle bradikardi de 0/7-36 6/7 hafta arasını ise geç prematürelik apneye eşlik etmektedir. Bu bebeklerde ani (GP) olarak tanımlamıştır bebek ölümü de 2 kat daha fazladır Preterm doğum sinir sisteminin gelişmiş Geç prematüre bebekler için emme- ülkelerde %5-7 canlı doğum oranındadır. Geç yutma koordinasyonunun yeterli değil Bu preterm hızlı zorluklar hastanede başarılsa bile evde sorun büyüyen alt grubu olup, preterm doğumların çıkabilir, emmeme, hipoglisemi, anne sütü ve yaklaşık emzirme sorunları artabilir bebekler, yenidoğanın %70-75’ini Koryoamniyonit, hızı Parasempatik en oluşturmaktadır erken Geç preterm bebeklerin hastaneye prematüre tekrar yatışları da term bebeklere göre 2-3 kat doğumlar, gebelikler arasının kısa olması (<12 daha fazladır. Geç preterm bebeklerde daha ay) ve erken dönem kanamaları prematüre fazla doğumlar için önemli risk faktörleridir. Elektif gelişimsel ve davranışsal sorunlar, düşük zeka indüksiyonlar, sezaryen doğumlarda artış, düzeyi görülebilmektedir. Geç prematüre anne olma yaşının ilerlemesi, çoğul gebelikler, bebekler okul çağına geldiklerinde özellikle hekimler açısından malpraktis (tıpta yanlış, sınıf tekrarı, okuma ve yazmada sorunlar term özensiz tedavi) endişesi ve hasta isteğine göre bebeklere göre daha fazla gözlenmektedir hareket edilmesi gibi daha sosyal nedenler de Taburcu edilen geç preterm bebekleri de artışta rol oynamaktadır. nörolojik açıdan çok yakın izlemek gereklidir. membran hipertansiyon, rüptürü, önceki okul sorunları, psikiyatrik, sosyal, 8 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Sonuç olarak geç preterm bebeklerin uzun İNFANTİL KOLİK soluklu izlemlerinin yapılması gerektiği ve Aile Prof. Dr. Nejat Narlı Hekimlerine bu konuda çok görev düştüğü Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi ortadadır. Bu grup bebeklerin izlenmesi ortaya Neonatoloji Bilim Dalı çıkabilecek sorunların erken fark edilmesine ve gerekli önlemlerin alınmasına fayda sağlayacaktır. 1. ilk 3 ayında, diğer dönemlerine göre daha fazla Referanslar: ağlarlar. Ağlamanın ortalama süresi; 42 dk-2 Luís Carlos Machado Júniora,Renato saat’tir: Rodrigues İlk 6 hafta: 110-118 dakika Machado Rosa. Late prematurity: a 10-12. hafta: 72 dakika Passini Júniora, systematic 2. 3. 4. Kolik olsun olmasın tüm bebekler, hayatlarının Izilda review. J Pediatr. Ağlama süresi kadar içerik ve kalitesi de 2014;90(3):221---231. önemlidir. İnfantil kolik, normal ağlamanın üst Simonetta Picone, Roberto Aufieri, ucu olarak da tanımlanmaktadır. İnfantil kolik; Piermichele Paolillo. Infection in late benign, kendini sınırlayan ve zamanla düzelen preterm bir durumdur. Wessel’in 3’ler kuralı olarak infants. Early Human Development 2014; 90S1:71–74. bilinen; 3 haftadan fazla, haftada en az 3 gün, Luis C. Machado Jr, Renato Passini Jr, günde 3 saati aşan huzursuzluk ve ağlama Izilda R. Rosa, Heráclito B. Carvalho. nöbetleri vardır. Neonatal outcomes of late preterm Hekimlere önemli bir ziyaret nedeni olup, and early term birth. European Journal sıklığı of Obstetrics & Gynecology and erkeklerde eşit görülür. Reproductive Biology 2014,179: 204– Etiyolojide 208. Psikososyal faktörler sorumludur. Tutku Özdoğan, Esin Yıldız Aldemir, İnfantil koliğin tanısı; karakteristik özellikleri ve Sultan Kavuncuoğlu. Orta Derece ve seyri ile konulur. Bebeğin sosyal durumu ve Geç Prematüre Bebekler ve Sorunları aile-bebek ilişkisi araştırılmalıdır. İKSST Derg 2014,6(2):57-64. Fizik muayenede; büyüme ve hidrasyon %5-40 durumuna, olmadığına arasında değişir, Gastrointestinal, dil bağı kızlarla Biyolojik (ankiloglossi) ve olup bakılmalı, uzamış ağlamanın ortaya çıkarılabilir nedenleri değerlendirilmeli ve diğer sistemlere ait patolojiler dışlanmalıdır. Tam idrar tahlili, batın USG istenmelidir. 9 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Koliğe yaklaşım, öykü, fizik muayene ve OLGULARLA DİYABET YÖNETİMi çevresel faktörlere göre bireyselleştirilmelidir. Prof.Dr.Ertuğrul Taşan Kolik tüm aileyi etkiler, ağlamayı azaltma Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, kadar bebek-aile ilişkisi de desteklenmelidir. Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalı Tedaviler çeşitli ve çelişkili olup hiçbirinin Olgu : Bilinen herhangi bir hastalık öyküsü etkisi olmayan 52 yaşında, kadın hasta polikliniğe şimdiye kadar kesin olarak kanıtlanmamıştır. başvuruyor. Annesinin tip 2 DM hastası Tedavide özetle: olduğunu ve kendisinin şeker ölçüm aletiyle Aile desteğine önem verilmeli rastlantısal olarak evde ölçtüğü kan şekerinin Anne diyeti gözden geçirilmeli 225 mg/dl çıktığını ifade ediyor. Probiyotik desteği yapılabilir dönemde ağız kurumasının olduğunu ve sık sık Mama alanlarda hidrolize mamalar su içtiğini belirtiyor. düşünülebilir Özgeçmiş: Özellik yok Soygeçmiş: Annede 25 İlaç kullanılmamalıdır. yıldır Tip 2 DM, insülin kullanıyor.Fizik Muayene: Son Kan Basıncı: 130/75 mmHg Nabız:78 /dk, düzenli Boy: 165 cm Kilo:79 kg BMI :29 kg/m2.Bel çevresi: 96 cm. Diğer sistem bakıları olağan. Tip 2 diyabet komplikasyon açısından saptanmayan herhangi bu bir hastada tedavi hedefi nasıl olmalıdır? Hasta odaklı yaklaşım ilkesi gereğince yeni tanı, genç, kardiyovasküler tedaviye bağlı hastalığı bulunmayan hipoglisemi ve yaşamayan hastalarda HbA1c’nin <%6,5 hedeflenmesini önerilmektedir. Diğer taraftan uzun süreli diyabet öyküsü olup şiddetli hipoglisemi öyküsü olan, yaşam beklentisi kısa ve diyabet komplikasyonları oturmuş olan, glukoz takibinin güç olduğu hastalarda HbA1c<%8’in yeterli olacağı belirtilmektedir. Bu hastaya metformin monoterapisi mi kombinasyon tedavisi mi başlanmalıdır? Tip 2 10 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana diyabet tanısı alan hastaların başlangıç düşük doz diüretik ve tuz kısıtlaması tedavisinde herhangi bir komplikasyon yoksa uygulanabilir. Bununla beraber bilinen kalp ilk uygulanacak ilaç metformindir. yetmezliği Bununla veya riski olan hastalarda beraber TEMD-2013 kılavuzu hastanın HbA1c hospitalizasyonu arttırabileceği için dikkatli değerine göre tedavi algoritması yapılmasını olunmalıdır. önermektedir. hastada hastalarda ise kontrendikedir. Hastaya yaşam HbA1c>%8 olduğu için metformin tedavisi sıkı tarzı değişikliklerine ilave olarak metfromin yaşam beraber 1000 mg 2*1 ve pioglitazon 30 mg 1*1 uygulanabilir ve üç ay sonra HbA1c kontrol başlanmıştır. Bu kombinasyon tedavisinden edilip beklenen faydalar nelerdir? Metformin ve tarzı Buna değişiklikleri gereğinde geçilebilir. Ancak sağlanamaması TEMD-2013 göre bu ile kombinasyon üç ay kuvvetle kılavuzu tedavisine sonra hedefin muhtemeldir HbA1c>%8 ve olan Karaciğer yetmezliği olan pioglitazon kombinasyonu kullanılması diyabet patogenezine karaciğerde, uygundur. pioglitazon Metformin ise periferik hastalarda başlangıçta kombinasyon tedavisini dokularda insülin direncinin kırılmasında rol önermektedir. oynar. Obezitesi ve kalp yetmezliği öyküsü Pioglitazon ile beklenen fayda ve riskler olmayan ve yeni tanı diyabet olan bu vakada nelerdir? Pioglitazon halihazırda ülkemizde metformin ve pioglitazon kullanılması mevcut mevcut tek tiazolidindion grubu ilaçtır ve pankreas beta hücre rezervinin korunması ve PPAR- γ modulasyonu ile insülin duyarlılığını glisemik etkinliğin uzun dönem devam etmesi arttırarak etki gösterir. Özellikle diyabet adına da yerinde bir kombinasyondur. tedavisinde erken dönem başlandığında beta hücre üzerine koruyuculuğu olduğu gösterilen bir antidiyabetiktir. Dahası diyabet tedavisinde uzun dönemde HbA1c üzerine sürdürülebilir etkinliği gösterilmiştir. HbA1c üzerine etkisi ortalama olarak %1-1,5’tur. Pioglitazon LDL-K, HDL-K ve trigliseridler üzerine olumlu etkiye sahiptir ve kardiyovasküler olaylarda anlamlı azalma sağlar. Tedaviyi kısıtlayan en önemli faktör ise kilo alımı ve ödemdir. Dikkatli takiple beraber sıvı retansiyonu tedaviyi kesmek için tek başına yeterli bir sebep değildir. Özellikle insülin kullanımı ile beraber ödem gelişimi daha belirgindir. Bu durumda 11 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Lipit Tedavisi 2015: Statinlerde son karar ne Hekim her hastasını diyabet başta olmak üzere oldu? Kolesterol hastasına ne yapalım, ne tüm risk faktörleri açısından değerlendirmeli verelim? Güncel kılavuzlar ne diyor ? ve kolesterol tedavi kararını buna göre Prof. Dr. Mustafa Cankurtaran vermelidir. Bir çok hastanın hatta MI öyküsü Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları AD olan, diyabetik ve hatta Geriatri Bilimdalı hastaların dahi ilaçlarını bırakabildiği bir bypass geçirniş medyatik etkilenme sonucunda ölümler ve Tıptaki gelişmeler, kılavuzlardaki yeni kardiyovasküler olaylar gelişmesindeki güncellemeler devam ederken ülkemizde sorumlulugun kime ait olacağı belli değildir. Bu maalesef kolesterol tedavisi tartışması medya sebeple 2013 ve 2014 kılavuzlarında da üzerinden şekillenmektedir. belirtildiği üzere riskli hastada kolesterol 2013 ve 2014 de yenilenen hem Avrupa hem tedavisinin mutlaka verilmesi gerekliliği ve her Amerika kılavuzları riskli hastayı orta plana hastanın anamnez daha fazla çıkartmaktadır. yeterince vakit Hiç risk faktörü ve değerlendirmeye ayrılarak değerlenirmesinden olarak saptanmıştır. Diyabet vasküler hastalık tedaviyi alması hekimin sorumluğundadır. kabul edilmesi sonucunda Diyabetik her Riskleri sormazsak o zaman risksiz veya az hastada LDL değerine bakılmaksızın 70’in riskli gibi görünen bir hastanın iyi bir altına belirleyici anamnezle kardiyovasküler hastalık risklerine faktörlerden olarak dikkat çekmektedir. DM sahip olduğu çalışmalarda ortaya konmuş dışlında kardiyovasküler risk faktörlerinin bir durumda. Hiç risk faktörü olmayan hasta oranı veya birkaçının varlığı ile hastanın risk çalışmalarda sadece %15-20 dolaylarındadır. durumunun belirlenmesi ve riskli hastalarda Bu kolesterol önemli serebrovasküler yararlanma, stroke ve MI olarak göze çarpmaktadır. Koroner onlenmesi yanı sıra; endotel etkileri ve arter hastaları, periferik vasküler hastalığı pleitropik etkileri ve demans dahil koruyucu olanlar, karotis arter darlıkları, sigara öyküsü, etkileri sebebi ile halen onemli bir tedavi yaş, seçeneği olam noktasında devam etmektedir. strateji hedefi tedavisinin hipertansiyon, en başlanması obesite, metabolik sebeple lipid tedavisi ve lipid olmayan hastada LDL tedavi değerini 190 düşürülme geçmesi bir uygun kardiyo ve sendorm diğer onemli risk faktörleri olarak SGK da geri ödemede önemli değişiklikler dikkati çekmektedir. Ailede kardiyovasküler yapmıştırr. Bunların bir kısmı hastanın tedavi hastalık tedavisği almasını engeller, bir kısmı destekler yönünde başlanmasında önemli faktörlerden bir tanesi değerlendirmelerdir. Hastalar risk açısından olarak yer almaktadır. değerlendirildiğinde SGK geri ödemeli dahi öyküsü yine loesterol birçok hasta tedaviye ulaşabilecektir. Alması 12 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana gerektiği halde tedavi geri ödemesi alamayan Aile Hekimlerinde tükenmişliği nasıl önleriz? hastalarda hekim kolesterol ilacını kullanması Doç. Dr. Kenan TOPAL yönünde önerilerde bulunmalıdır. Adana Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Kolesterol tedavisine karar verdikten sonra Aile Hekimliği Anabilim Dalı atorvastatin veya rosuvastatin tartışması; Tükenmişlik terimi Amerikan psikolog değerlendirilmelidir. Herbert Freudenberger tarafından 1970'li Atorvastatin ile diyabetik hastalarda yapılmış yıllarda ortaya atılmıştır. Freudenberger bu çalışma ve hasta sayısı rosuvastatinden daha terimi özellikle sağlık alanında çalışanların fazladır. Statinlerin ülkemizde son donemde yaşadığı ağır stresin ve işiyle ilgili yüksek fiyatlarının düşmesi ile 10 mg atrovastatin beklentilerinin fiyatlarının tanımlamak hasta bazında 10Tl li rakamlara düşmesi sebep için olduğu kullanmıştı. sonuçları Günümüzde sonucunda; tedavi vermek istediğimiz riskli tükenmişlik özellikle insanlarla yoğun ilişki hastalarda geriödeme olmayan durumlarda kurmayı gerektiren mesleklerdeki, iş yüküne hastalar tedavileri günlük 30-40 kuruş gibi bağlı olarak duygusal tükenme, duyarsızlaşma maliyetlerle alabilmektedir. Bu da hekimin ve düşük kişisel başarı hissini tanımlamak için tedavi olması gereken hastaya sunabileceği kullanılan bir terimdir. Örneğin başkaları için bir kendilerini feda eden doktorlar ve hemşireler seçenek olarak giderek onem kazanmaktadır. kendilerini sıklıkla tükenmiş, bitkin, ilgisiz ve Bu sunumda farklı olgu örnekleri ile hastalarda yaşamla baş edemez halde bulurlar. İşyerinde risk tespiti pratik yönleriyle ele alınacak, hangi yaşanılan baskı ve stres aynı zamanda fiziksel hastada kolesterol tedavisi gerekliliği örnekleri ve ile tartışılacaktır. Tükenmişlik zihinsel belirtilere durumu neden olabilir. yorgunluk, halsizlik, umutsuzluk ve isteksizlik, işine ve çevresine yönelik olumsuz davranışlar, olumsuz benlik kavramı ve kendine güvensizlik ile karakterizedir. Kişi mesleğinden ve hizmet verdiği insanlardan uzaklaşır. Bu durum sunulan hizmetin kalitesini olumsuz yönde etkiler, iş kaybına, aile içi sorunlara, ruhsal hastalıklara, madde ve sigara kullanımına yol açar. Aslında bitkinlik strese karşı normal bir tepkidir ve hastalık belirtisi değildir. Öyleyse tükenmişlik normal bir bitkinlik duygusundan 13 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana daha fazlasını ifade eden bir belirtiler kümesini sınırlı mi tarif eder? Yaygın olarak kabul gören ve iyi yayılmıştır. Bundan başka depresyonda düşük çalışılmış bir hastalık olan depresyonun aksine benlik saygısı, umutsuzluk ve intihar eğilimleri "tükenmişlik" tanısını koymak zordur. Ancak bulunur. Aslında benzer özellikleri olsa da tükenmişliğin yol açtığı fiziksel tükenme tükenmişliğin bazı belirtileri depresyondan çok belirtileri, ruhsal ve sosyal sonuçlarıyla her farklıdır. Bunlar içinde özellikle işe karşı meslekten yabancılaşma sayılabilir. çalışanın sağlığını doğrudan değildir, yaşamın tüm alanlarına etkilemekte ve dolayısıyla tıbbın ilgi alanına Tükenmişliğin tanısı için en yaygın olarak farklı girmektedir. meslek grupları için kullanılabilen ‘Maslach Tükenmişliğin bir dizi belirti ve bulguya sahip Tükenmişlik Envanteri’ kullanılır. Bu anket olduğu kabul edilir. Tükenmişlik sendromu ile klinik uygulama için değil daha çok tükenmişlik ilgili şimdiye kadar üzerinde ortak karara üzerine varılan tek konu belirti ve bulguların işyerinde kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Tükenmişlik ya da başka bir yerde oluşan bir stres sonucu çalışanın olduğudur. İş dışındaki strese bir örnek olarak bozulma ve uykusuzluk, alkol ve madde aile üyelerinin bakımını üstlenmek verilebilir. kullanımında artış, evlilik ve aile sorunları ile Tükenmişlik sendromunun belirti ve bulguları ilişkili fiziksel tükenme ile sonuçlanabilir. Aile üç alanda toplanır: 1. Duygusal tükenme: Hekimlerinin İnsanlar, tükenmiş ve bitkin, aşırı yüklenmiş, geliştirilmesi, hem hekimler hem de hastaları yorgun ve kötü hissederler ve yeterli enerjileri açısından da kritik bir öneme sahiptir. Aile yoktur. faaliyetlere Hekimleri ve diğer sağlık çalışanlarındaki işlerinden tükenmişliğin olası sonuçlarından biri de duygusal olarak uzaklaşırlar. 3. İş veriminin hastaların memnuniyetindeki düşüştür. Aile azalması: Tükenmişlik iş yerinde günlük olarak Hekimlerinin artan iş yükü ve yaşadıkları stres yapılan görevleri olumsuz etkiler. Tükenmişlik ve buna bağlı gelişen tükenmişlik riski sonucu görülen bazı belirtiler aynı zamanda kendileriyle ilgili alınan kararlara katılımlarının depresyonda sağlanması ve çözüm önerilerinin dikkate 2. İş yabancılaşma: yorgunluk, ile ilişkili İnsanlar giderek ortaya çökkünlük çıkar. hissi Bunlar ve aşırı düşük yapılan bilimsel sunduğu araştırmalarda hizmetin sağlığının kalitesinde korunması ve alınması ile azaltılabilir. performans olarak sayılabilir. Belirtiler benzer olduğu için bazı kişilerde gerçekte depresyon olduğu halde yanlışlıkla tükenmişlik tanısı konulabilir. Bu yüzden kişilere çok hızlı tükenmişlik tanısı koymamalıdır. Depresyonda, olumsuz düşünceler ve duygular sadece işle 14 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Kronik Kalp Yetersizliği Yönetiminde Aile Böylece Hekimliğinin Rolü ve Yeri evrelerinde Prof. Dr. Yeltekin Demirel karşılaşılması mümkün olabilecektir. Özellikle Cumhuriyet Üniversitesi Aile Hekimliği yaşamın daha ve hastalığın iyileştirilmiş ilerleyen sonuçlarla kronik ve komorbid hastalıklarda, poliklinik Anabilim Dalı muayenelerine bu tartışmaların dahil edilmesi, Kalp yetersizliği (KY), kalpteki yapısal veya tıbbi bakımda hedeflenen sonuca ulaşma işlevsel bozukluktan dolayı, kalbin doku ve sürecindeki en önemli adımı oluşturmaktadır organlara (4). gerekli ve yeterli kanı gönderememesi sonucu ortaya çıkan klinik bir KY tanı ve tedavisindeki tüm tablodur. Sıklıkla kalp damar hastalığı, kalp belirsizlikleriyle tıp dünyasının ilgi odağı krizi, hipertansiyon, kalp kapak hastalığı gibi olmaya daha uzun bir süre devam edecek gibi kalp performansını bozan ya da kalbin iş görünmektedir. Konu ile ilgili tartışmalar, yükünü arttıran durumlar sonucu gelişir (1). ülkemizde de tüm dünyada olduğu gibi devam KY; nefes darlığı, ayak bileğinde şişme ve etmekte, yeni klinik deneyler ve kontrol halsizlik gibi tipik belirtiler ile artmış juguler çalışmaları ven basıncı, akciğerde krepitasyon ve kalp maliyetlerinin azalması ve prognozun kontrol tepe atımının yer değiştirmesi gibi bulguların altında tutulması amacıyla uzmanların fikir görüldüğü klinik bir sendromdur (2). birliğinde olduğu hususlar, hasta eğitimi, Kalp yetersizliği genellikle ileri safhada tedavi sürdürülmektedir. uyumunun takibi, Tedavi yaşam saptanır. KY belirtilerinin çoğu ayırt edici değişiklikleri, değildir, bu yüzden sınırlı tanısal değer taşırlar. değerlendirilmesi, hasta odaklı ve bütüncül KY tanısı koymak oldukça güç olabilir. Aynı yaklaşım gibi maddeleri içermektedir (5). zorluk tedavinin planlanması, devamlılığının Aile risk tarzı hekimliği, faktörlerinin kalp yetersizliğinin sağlanması, risk faktörleri ve komorbiditelerin sadece takibinde değil, tanısında, tanı öncesi kontrolü için de söz konusudur (3).. izlemde, tedavinin planlanmasında, uzmana Birinci basamak hekimleri, hastanın tedaviden yönlendirme ve taburculuk sonrası takibin beklentisini ortaya çıkarmak ve şikayetlerine devamlılığının yönelik tedavi bileşenlerini sunmak hususunda üstlenmektedir. Aile hekiminin bu alandaki merkezi görevini yerine getirmesi, KY prevelansında, bir konumdadır. Aile hekimliği sağlanmasında ve ekonomik kilit görev sisteminde hedeflenen hasta odaklı sağlık prognozunda yükündeki hizmeti ve tedavide devamlılık sağlandığı ürkütücü rakamlarda anlamlı iyileşmelerle takdirde hastanın tedaviden beklentileri ve sonuçlanacaktır. Aile hekiminin çalışabilmesi hekimin tedavi hedeflerini ortak paydada için de aile hekimliğinin konum ve işlevinin buluşturabilecek tartışmaların önü açılacaktır. hem hekim hem hasta hem de yönetim 15 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana cephelerinde tam olarak anlaşılması gerektiği açıktır. 1.http://old.tdk.org.tr (erişim; 10/05/2015) 2.ESC Guidelines for the diagnosis and treatment of acute and chronic heart failure EVDE BAKIM: YAŞLI ve AİLE HEKİMİ Doç. Dr. Nil Tekin, ASPB Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi 2012 Dünya nüfusu giderek yaşlanmaktadır. Türkiye 3.Oudejans I, Mosterd A, Bloemen JA, Valk MJ, ise hızla yaşlı toplum seviyelerine ulaşmış, çok van Velzen E, Wielders JP, Zuithoff NP, Rutten yaşlı seviyesine ilerlemektedir. Yaşlı hastalar FH, Hoes AW. Clinical evaluation of geriatric birinci basamak sağlık hizmeti sunumunda outpatients with suspected heart failure: value gittikçe artan oranda yer almaktadır. Kronik of symptoms, signs, and additional tests. Eur J hastalıklar hızla artmakta, tedavilerindeki Heart Fail 2011;13:518–527 gelişmeler nedeniyle bu hastalıklar tam olarak 4.Chad L. Ahia, MPH,1 Christopher M. Blais, iyileşme ile sonuçlanmasa da yaşam süresi MD, MPH, FACP; Primary Palliative Care for uzamaktadır. the General Internist: Integrating Goals of hastanede kalma eğilimi gösterirken, hastane Care Discussions into the Outpatient Setting; sonrası The Ochsner Journal 14:704–711, 2014. kazanılması için kısa ve uzun süreli bakıma ve 5. Transitions of Care in Heart Failure A rehabilitasyona gereksinim duymaktadırlar. Scientific Statement From the American Heart Yaşlılara yaşadıkları ortamda, bulundukları Association, Circ Heart Fail. 2015;8:384-409. çevreden DOI: 10.1161/HHF.0000000000000006. önerilmektedir. DSÖ raporuna göre “evde Yaşlılar dönemde daha öz koparmaksızın uzun bakımın hizmet süre tekrar sunumu uzun süreli bakım, var olan sağlık ve sosyal sistemlerin bir parçası olarak ifade edilirken, bakıma gereksinim arkadaşlar ve duyan komşular gibi kişiye aile, geleneksel bakıcılar, gönüllüler ve asıl mesleği evde bakım olan kişiler ile bakıma yardımcı kişiler tarafından sağlanan bakım etkinlikleri’’ olarak tanımlanmaktadır. Evde bakım hizmetinin temel amacı; yaşlının kendi yaşadığı ortamda kendine değer verme duygusunu sürdürebilen bir birey olarak gereksinimlerinin en iyi şekilde 16 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana karşılanması, yaşlıya ve ailesine destek Ülkemizde Resmi Gazete’ de 10.03.2005 tarih verilmesi, işlevselliğinin arttırılması, gücünün ve 25751 sayı ile yayınlanan Evde Bakım imkanlar bağımsız Hizmetleri Sunumu Hakkında Yönetmelik ile yaşamasına yardımcı olarak tam iyilik halinin bu hizmet sunumu düzenlenmiştir. Gelişmiş sağlanmasının çalışılması olarak özetlenebilir. ülke uygulamalarında evde bakım kararı Dünyadaki örneklerde uzun süreli verilen evde yaşlının ev ortamı, yaşadığı yerdeki toplum bakım hizmetlerinin hem tıbbi, hem de sosyal kaynakları, tıbbi yardıma ulaşabilme durumu bakımı içerdiği, sosyal bakım ağırlığının çoğu değerlendirilerek alınmaktadır. Karar sonrası zaman yüksek olduğu değerlendirilmektedir. kişiye yönelik bir bakım planı yapılmaktadır. Yaşlının bağımsızlık derecesi bilinmeli, Hizmet sunumunda ekip önemlidir, ev dahilinde korunması, her yaşlının bireysel gereksinimleri belirlenmelidir. ziyaretleri yapan birinci basamak sağlık Bağımlılığın giderek artması ve buna bağlı ekiplerinde, aile hekimlerinin ve hemşirelerin gereksinimlerin yanı sıra sosyal hizmet uzmanlarının da yer bakım oluşmasıyla hizmetlerinin alıcılarıdır. en Sağlığın sürdürülmesine yaşlılar büyük evde hizmet korunması yönelik evde ve bakım alması gerektiği gelişmiş ülke uygulamalarında yıllar önce ortaya konulmuştur. Ülkemizde artan yaşlı sayısı ile birlikte evde bakım hizmetlerinin sunumu, hastanede daha kısa hizmetlerinin öneminin de artacağı açıktır. süre yatışa ve uzun süreli bakımın evinde ya da Yaşlılar için evde bakımı da kapsayan sağlık, yaşadığı olanak ekonomik ve toplumsal politikaların bakım belirlenmesi, genel olarak yaşlı bakımının yerde verilmesine tanımaktadır. Yaşlıların gereksinimleri ana evde değerlendirdiğimizde nörolojik, hatlarıyla ortopedik, çeşitli yönleriyle tartışılması ve çözüm yollarının aranması önerilmektedir. Evde kardiyak, solunum problemleri ile diyabet gibi bakım hizmet sunumunda bakım kronik hastalıklar ve kanser hastalıkları sık standartlarının oluşturulması gerekmektedir. görülen sorunlar arasındadır. Evde uzun süreli Evde bakım hizmetlerinin etkin sunumunda bakım var olan sağlık ve sosyal hizmet sağlık sistemi içinde yer alan koruyucu, tedavi sunumunun bir parçasıdır. Bu kapsamda edici, rehabilite edici hizmetler ile sosyal verilen hizmetler, daha çok kronik hastalıkları destek hizmetlerinin entegre edilmesi anahtar olan veya yaşam sonu evrede bulunanlara rolü oynayacaktır. Avrupa ülkelerinde, evde temel günlük yaşam aktivitelerine destek bakım hizmetleri devlet güvencesi altındadır. olma, tıbbi bakım ve tedavi içeren hemşirelik Ülkemizin sosyal yapısına uygun çözümler uygulamaları ile sosyal bakım gereksinimi olan, üretilmelidir. iyileşme sürecinde veya yetersizlikleri olan kişilere ev ortamında verilen hizmetlerdir. 17 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana OBEZİTEDE SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNİN ÖNEMİ olmayan tedavi yaklaşımlarını da içerir. Prof. Dr. Benal BÜYÜKGEBİZ Çocuklarda farmakolojik tedavi yaklaşımlarının kullanılması sınırlıdır. Farmakolojik olmayan Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gelişmekte olan tedavi ülkelerde de obezite bir halk sağlığı sorunu koşullarının değiştirilmesi gelir. Öncelikle de haline gelmiştir. Bu nedenle obezite konuyla beslenme tercihleri üzerinde durulmalıdır. Süt ilgili ve süt ürünleri ile obezite arasındaki ilişkinin otoriteler tarafından global pandemi/global epidemi olarak anılmaktadır. yaklaşımlarının başında yaşam detayları her gün daha iy ianlaşılmakta ve önemi açıkça ortaya konmaktadır. Obezite, birbiri ile etkileşen çok sayıda genetik Gerçekleştirilen kesitsel çalışmalarda çocuk ve ve genetik olmayan faktörler etkisiyle ortaya adölesanlarda süt ürünleri ve süt tüketimi ile çıkan kompleks bir hastalıktır. Tedavisi ise her vücut kitlesi veya yağ kitlesi arasında ters bir yaş grubunda zordur. Bu nedenle obezite ilişki olduğu gösterilmiştir. Diyetteki kalsiyum, gelişimini önlenmesi çok önemlidir. Okul yaş enerji grubu Obezitenin temel rol oynar. Enerjiden zengin diyet ile önlenmesi için erken tanımlanması gerekir. Bu beslenildiğinde diyetteki yüksek kalsiyum, - nedenle değerlendirilmesi” adiposit lipid birikimini arttırır, - kilo alımını yaklaşımına entegrasyonu çok kıymetli bir arttırır. Enerji kısıtlaması yapıldığında ise, yaklaşımdır. alınacak diyetteki yüksek kalsiyum, -lipolizi arttırır , - anne- termogenezi korur, -kilo kaybını belirgin gelişmesi derecede hızlandırır. Diyetteki kalsiyumun konusunda bilinçlendirilmelidir. Aile düzeyinde arttırılması ile ‘’calcitriol’’ salınımının süprese başlayan önlemler kurumsal (okul) ve toplum edilmesi, obezite tedavisinde ve korunmasında düzeylerinde de alınmalı ve gereklerinin ilgi çekici bir yaklaşımdır. Kalsiyumun bu anti- sürdürülmesi sağlanmalıdır. Çocuklarda tedavi obezite endikasyonları ve tercih edilecek tedavi mukayese edildiğinde süt ürünleri kaynaklı yaklaşımları da belirlenmiştir. 1.) BMI ≥ 95th olduğunda daha belirgindir. Bunun nedeninin pörsentil 2.) BMI ≥ 85th pörsentil + ko- süt morbidite (hipertansiyon, hiperlipidemi, glikoz bileşikler» olduğu düşünülmektedir. Benzer tolerans bozukluğu) şekilde, nütrient alımı ile vücut kompozisyonu hedef kitle olmalıdır. “büyümenin Ayrıca bu amaçla önlemler aile düzeyinde başlamalı; babalar çocuklarında obezite varlığı söz konusu olduğunda tedavisi gerekir. metabolizmasının etkisi, içerisinde kalsiyum yer alan regülasyonunda takviyeleri diğer ile «bioaktif arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalarda da kalsiyum alımı ile ileri yaşlarda vücut ağırlığı ve Sürdürülecek olan tedavi, farmakolojik tedavi çocuklukta kalsiyum alımı ile vücut yağ birikimi yaklaşımlarından arasında negatif ilişki ortaya konmuştur. daha çok farmakolojik 18 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Günde iki porsiyon süt /süt ürünü tüketiminin ERKEK CİNSEL VE ÜREME SAĞLIĞI arttırılması, gürbüzlük riskini % 70 oranında Prof. Dr. Selahittin Çayan düşüreceği ön görülmektedir. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Dalı Sonuç olarak, 1.Süt ve süt ürünleri günde en az 3 porsiyon olmak üzere tüketilmelidir. 2. ERKEK İNFERTİLİTESİ DEĞERLENDİRME VE Tüketilen süt ve süt ürünlerinin yağsız veya az TEDAVİSİ: yağlı olması tercih edilmelidir. 3.Kaloriden Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin % yüksek ancak besleyici değeri düşük (junk 30-40’ında neden olarak erkek faktörü rol food) atıştırmalıkların ve tatlandırılmış oynar. Erkek infertilitesine yol açan faktörler içeceklerin yerine süt, yoğurt, ayran ve başlıca 4 başlık altında toplanır: meyveli süt bazlı atıştırmalıkların tüketilmesi 1. Hipotalomo-hipofizer desteklenmelidir. hastalıklar (sekonder hipogonadizm) (% 1-2) 2. Testiküler hastalıklar testiküler (primer yetmezlik ve hipogonadizm) (% 30-40) 3. Post-testiküler hastalıklar (% 1020) 4. Açıklanamayan (% 40-50) Erkek infertilitesinin başlangıç değerlendirmesi; dikkatli bir anamnez ve Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine uygun olarak birer ay arayla yapılmış iki adet semen analizini içermelidir. Semen analizi erkeğin fertilite değerlendirilmesinde en önemli tetkik olmakla birlikte, azospermi hali dahil, semen analizi ile kişiler fertil veya infertil olarak tanımlanamaz. Erkek faktörü etkenlerinin çoğunluğu medikal veya cerrahi yolla tedavi edilebilmektedir. Tedavinin başarısız veya mümkün olmadığı olgularda üremeye yardımcı tedavi yöntemleri kullanılır. Erkek 19 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana infertilitesinde medikal tedavi nedene yönelik ruhsat (spesifik) ve ampirik olarak uygulanabilir. tedavisinde kullanılmaktadır. Bu ilaç cinsel Ejakülasyonun dapoksetin, erken boşalma olan ilişkiden 1-3 saat önce kullanılmakta, her gün anejakülasyon, kullanım zorunluluğunun olmaması ve bu diyabet, multipl skleroz, abdominal-pelvik sayede yan etkilerin daha az görülmesi hasta cerrahi ve spinal kordon yaralanmasına bağlı memnuniyetini pelvik sinirlerin hasarı sonucu veya psikojenik artırmaktadır. ejakülatör yetmezlik olmaması alan veya ve tedavi başarısını nedenlerden dolayı oluşabilir. Penil titreşimli stimulasyon ve rektal prob elektroejakülasyon, yardımıyla anejakülasyonun ERKEK CİNSEL FONKSİYON BOZUKLUĞU VE TEDAVİSİ tedavisinde sıklıkla uygulanan yöntemlerdir. Erektil işlev bozuklukları yaşa ve çeşitli demografik özelliklere bağlı değişmekle ERKEN BOŞALMA SORUNU VE GÜNCEL birlikte yurdumuzda erkeklerin % 36-70’ini TEDAVİSİ etkileyen önemli bir sağlık ve toplum Erken boşalma, meninin daima veya sorunudur (4). Erektil işlev bozukluklarında çoğu zaman vajinal penetrasyon öncesi veya tanı koymak için gerekli değerlendirme; yaklaşık bir dakika süresinde gerçekleşmesidir. ayrıntılı tıbbi ve psiko-seksüel öykü, ereksiyon Vajinal penetrasyonların tümü veya tama fonksiyonlarını yakınında geciktirememe sorgulama formu, fizik muayene ve gereğinde durumudur. Erken boşalma sorunu olan laboratuvar ve radyolojik testlerini içermelidir. erkeklerde sıkıntı, rahatsızlık ve/veya cinsel Erkek ereksiyon işlev bozukluklarının ilişkiden kaçınma gibi negatif kişisel etkiler tedavisi medikal (oral ajanlar: Sildenafil, görülür. Türk Androloji Derneği tarafından vardenafil, tadalafil ve udenafil), hormonal Türkiye’de 17 ilde 2875 çift üzerinde yapılan (testosteron araştırma sonucunda erken boşalma görülme transüretral sıklığı % 20 olarak saptanmıştır. injeksiyon tedavisi) ve cerrahi (vasküler cerrahi meni gelişini Günümüzde erken boşalmanın güncel tedavisinde en etkin yöntemler ağızdan alınan ve penil sorgulayan tedavisi), tedavi protez ve bir vakum standart cihazı, intrakavernozal implantasyonu) olarak sınıflandırılır. ilaçlardan olan selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) ve topikal anestetik ajanların kullanımıdır. Dapoksetin, Avrupa ilaç Birliği (EMA) tarafından erken boşalma tedavisinde onaya sahip tek ilaçtır. Ülkemizde de 2013 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından 20 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Prostat Hastalıkları (akut idrar retansiyonu, tekrarlayan üriner Prof. Dr. Murat Bozlu enfeksiyon, mesane taşı ve böbrek işlevlerinde Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji bozulma) Anabilim Dalı mesane görülebilmektedir. BPH’ nin çıkımında obstrüksiyon yapması, prostat büyümesine bağlı mekanik bası ve Prostat bezi erkeklerde üreme fizyolojisinde prostatik düz kasların otonomik sinirlerle önemli yere sahip olan organlardan biridir. uyarılmasındaki Yerleşim olarak mesanenin hemen distalinde açıklanmaktadır. olup; ejakülat hacminin önemli bir kısmını Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen oluşturmaktadır. Prostat hastalıklarından en kanserlerden biridir. Otopsi verilerine göre 50 sık görülenleri benign prostat hiperplazisi yaşındaki bir erkekte yaşam boyunca prostat (BPH), prostat kanseri ve prostatitlerdir. kanseri gelişme riski ortalama % 42 olup, klinik Prostata ait patolojilerde hastalar sıklıkla alt olarak bunun saptanma oranı % 17.8 olarak üriner sistem yakınmalarıyla hekime gelirler. bildirilmektedir. Bu hastalıkları yakınmalar mesanenin fonksiyonuna (irritatif boşaltım fonksiyonuna depolama semptomlar) veya değişikliklerle Prostatitler içerisinde patolojilerdendir. de sık Değişik prostat görülen çalışmalarda (obstrüktif semptomatik prostatit prevalansı % 5-11 olup, semptomlar) bağlıdır. İrritatif semptomlar bu oran prostat rezeksiyonu ve biyopsi başlıca sık idrara çıkma, noktüri, dizüri ve acil materyallerinde daha fazladır. işeme hissidir. Obstrüktif semptomlar ise idrar Prostata bağlı alt üriner sistem yakınmalarıyla akım hızında azalma, kesik kesik işeme, uzamış başvuran hastalar anamnez, fizik muayene işeme zamanı ve idrar retansiyonudur. (özellikle parmakla rektal muayene), Türk Benin prostat hiperplazisi (BPH), yaşlı Prostat Sağlığı Konseyi’nin önerdiği erkeklerde sık görülen hastalıklardan biridir. uluslararası prostat sempom skoru formu, Özellikle 50 yaşın üzerindeki erkeklerin %50’ idrar analizi, idrar kültürü, böbrek fonksiyon sinde BPH’ ya bağlı alt üriner sistem testleri, idrar akım hızı ölçümü, rezidüel idrar yakınmaları gözlenmekte ve yaşam kalitesi miktarı, prostat spesifik antijen (PSA) ve üriner bozulmaktadır. BPH gelişiminde hormonlar, sistem stroma/epitel ilişkisi, büyüme faktörleri ve değerlendirilmektedir. onkogenler sorumlu tutulmaktadır. Bilinen en bağlı alt üriner sistem yakınmaları olan önemli iki faktör yaşlanma ve ortamdaki hastalar medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavi androjenik hormonlardır. Tedavi görmeyen edilmektedir. hastalarda yakınmaların ciddiyeti ultrasonografisi Günümüzde ile BPH’ya sıklıkla artmakta ve BPH’ ya bağlı komplikasyonlar 21 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Kaybolan Erkekler: Erkek Cinsel ve Üreme çalışmalarda biyokimyasal olarak 40 yaşından Sağlığına Yaklaşım itibaren erkeklerde yıllık olarak serum total testosteronun %0.8 ve biyoaktif testosteronun Prof.Dr. Sadık GÖRÜR ise %1.6 oranında azaldığı gösterilmiştir (1). Bu Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi azalmanın adrenal ve testislerdeki androjen Üroloji Anabilim Dalı, Hatay hormonu Modern tıbbın daha geniş kitlelere yayılması ve sağlık sunucularına ulaşımda elde edilen gelişmelere parelel olarak insan ömründe son birkaç dekatta ciddi iyileşme ve toplumların ortalama yaş edilmiştir. değerlerinde Modern artışlar tarama ve elde tanı yöntemlerinin artması ile özellikle kanser gibi erken tanı konulduğunda küratif tedavi elde etme şansının yüksek olduğu hastalık durumlarında da ciddi ilerlemeler ve başarılar elde edilmiş ve bu da hastalığa özgü veya genel sağkalımda belirgin bir iyileşme sağlamıştır. meydana üretimindeki geldiği ve azalmaya yine bağlı testosteronun diürinal ritmik salınımında bozulma sonucu oluştuğu gösterilmiştir. Yaşlanan erkekleri fiziksel, psiko-sosyal ve bilişsel olarak olumsuz etkileyebilen bu durum hakkında çok sayıda araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmaların temelinde testosteron yetersizliğinin erkekte rahatsızlıkların nedeni eksikliği yaratmış ve yerine veya olduğu koyma tedavisi ile elde edilecek başarının derecesi değerlendirilmiştir. GBH’li olguların değerlendirilmesinde klinik semptomlar ve bunu destekleyen biyokimyasal test sonuçları mutlaka olmalıdır. Libido azalması, kas kitlesi Elde edilen bu başarılı sonuçlar yaşlı nüfusta ve gücüne azalma, kemik mineral dansitesinde artmaya neden olmuştur. Yaşlanma ile birlikte azalma, osteoporoz, yaşama gücü ve isteğinde birçok organ sistemlerinde olduğu gibi erkek azalma, cinsel ve üreme sağlığında da bozulmalar yağlanmasında artma GBH’li olgularda en sık meydana geç görülen semptomlardır. GBH’in tanısı için başlayan hipogonadizm (GBH) yaşlanmaya yukarıda bahsedilen semptomlardan en az bağlı erkeklerde oluşan klinik ve biyokimyasal birisinin olması ve serum testosteron düzeyi bir düşüklüğü yeterli olarak kabul edilmektedir. gelebilmektedir. sendrom Biyokimyasal olarak olarak Özellikle tanımlanmıştır. serum testosteron depresif Testosteron ruh düzeyindeki hali ve azalma vücut en sık düzeyinin azalması sonucu meydana gelen bu libidoda azalmaya neden olurken, bununla sendrom sonucunda birden fazla organ veya birlikte cinsel aktiviteye teşebbüste ve sabah organ sistemleri olumsuz yönde etkilenmekte ereksiyonunda azalmaya da neden olarak ve erektil disfonksiyona neden olabilmektedir (2). yaşlanan bozulmalara erkekte neden yaşam kalitesinde olmaktadır. Yapılan 22 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana GBH’in tedavisinde vücutta azalmış olan OBEZİTE testosterunun yerine koyma tedavisi (TRT) ana Uzm.Dr.Umut GÖK BALCI tedavi yöntemini oluşturmaktadır. Burada İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi amaç azalmış olan testosteronun replasmanını Aile Hekimliği Bölümü sağlayarak semptomlarda ve yaşam kalitesinde iyileşme elde etmektir. Bu amaçla Obezite, oral tarafından “sağlığı bozacak ölçüde vücutta (testosteron undekanoat), (testosteron önantat), (testosteron sipiyonat), bukkal intramüsküler yağ Sağlık Örgütü birikmesi” (DSÖ) olarak ve tanımlanmaktadır.İlk çağlarda insanoğlu % 96 testosteron kas gücü ile işlerini yapmakta iken teknolojinin preparatları mevcuttur. TRT ile hastanın ilerlemesi ile bu durum değişmiştir. Kentlerde kendini hissetmesi hemen hemen tüm oyun sahaları işgal sağlanabilir. Ayrıca, duygu durumunda ve edilmiştir. Çocuklar da vaktini bilgisayar seksüel gelen başında geçirmektedir. Son on yıl içinde dünya bozulmalar da giderilebilir. Bunun yanında, üzerindeki hemen bütün ülkelerde obezitede TRT’nin kemik mineral dansitesine, vücut belirgin bir artış olmuştur transdermal yolla daha subkutan aşırı Dünya kullanılan iyi ve enerjik fonksiyonda meydana kitlesine ve kas yapısına, kardivasküler sisteme Obezitede Risk Faktörleri ve eritropoiezise de olumlu etkileri vardır. Yaş, Cinsiyet (kadın), Eğitim Düzeyi, Evlilik,Doğum sayısı ve doğumlar arası süre Kaynaklar beslenme alışkanlıkları,Sigaranın bırakılması ve 1. Feldman HA, Longcope C, Derby C, Johannes C, Araujo AB, Coviello A, et alkol alışkanlığı, Sosyo-kültürel ve sosyoekonomik durum,Genetik faktörler al. Age trends in the level of serum Obezite Tedavisi testosterone and other hormones in Gerçekçi bir hedef olarak 6 ayda %5-10 kilo middle-aged men: longitudinal results kaybı amaçlanmalıdır. Obezite tedavisinde from the Massachusetts male aging diyet (sağlıklı beslenme) tedavisi, fiziksel study. aktivite (egzersiz), davranış tedavisi, ilaç J Clin Endocrinol Metab 2002;87:589-98. tedavisi, kombine tedavi ve cerrahi gibi çeşitli 2. Nieschlag E, Swerdloff R, Behre HM, Gooren LJ, Kaufman JM, Legros JJ, et al. Investigation, monitoring of treatment and late-onset hypogonadism in males. Aging Male 2005;8:56-8. tipte tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Diyet tedavisi ile zayıflama BKİ’i 25-30 kg/m2 olup komorbiditesi olan kişiler ile BKİ’i >30 kg/m2 olan kişileri kapsar. İlaçla tedavi ise BKİ’i 27-30 kg/m2 olan ve komorbid hastalığı olan kişiler yada tek başına 23 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana diyetle kilo kontrolü sağlanamayan kişiler için Palyatif Bakımda Beslenme Desteği: düşünülmelidir. Tanju Yılmazer Başlangıçta haftada 3-5 gün günde 30-45 dakika süren orta derecede fiziksel aktivite için İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Bölümü hastalar teşvik edilmelidir. Devamlı fiziksel aktivite yeniden kilo almayı Kökeni ne olursa olsun, ilerlemiş hastalığı önlemektedir.Fiziksel aktiviteyi artırmak ve olanlarda diyet önerilerine uyma zorluğu yaşayan sorunlar sıklıkla görülebilir. Bunlar arasında kişilerde davranış ağızda oluşan problemler, yemede bozulma, Davranış inatçı bulantı ve konstipasyon sayılabilir. Aynı tedavisi kişinin motivasyonunu artırır. BKİ>40 zamanda kaşeksi ve anoreksi de ilerlemiş kg/m2 ve BKİ’i 35-40 arasında ancak obezite malign ve malign olmayan hastalarda sıktır. ile ilişkili komorbid hastalık için yüksek risk Toplumda kanserli hastaların %10’unda vücut taşıyan kişiler cerrahi tedavi için adaydır. kitle indeksi 20 kg/m2 nin altındadır. Bu uyumu artırmak için tedavilerinden de yararlanılır. Sağlık hizmetlerinin ilk ayağı olan birinci basamak aile hekimliğinin obezitenin önlenmesi ve tedavisinde önemli sorumluluğu vardır. gastrointestinal sistemle ilgili durumlarla bağlantılı sıkıntı fazla olup yaşam kalitesini etkileyecek düzeydedir. Terminal dönemde olmayan hastalarda beslenme desteği yaşam kalitesine olumlu katkı yapacaktır. Bu şekilde etkilenmiş olan hastalarda; beslenme desteği, somatik, psişik, sosyal ve fonksiyonel faktörlerin de içine alındığı entegre çok disiplinli tedavi planının bir parçasıdır. Tedavi planının da hedefleri vardır. Bunların başında; beslenme içeriği ve aralıklarının planlanması gelir. Fizyolojik olan enteral yoldur. Böylece gastrointestinal sistem normal fonksiyonunu devam ettirebilir. Enteral ürünler arasında en sık tercih edilmesi gerekenler, besin ögeleri yönünden eksiksiz olup makul ozmolaritede olan ve mL'sinde 1 kcal enerji içeren standart ürünlerdir. hastalıklarda Çeşitli özel spesifik durumlarda enteral ve beslenme 24 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana ürünleri verilebilir. Örneğin; yüksek enerji açığı ishal, distansiyon gibi belirtiler varsa rezidü olduğunda veya sıvı kısıtlaması gereken kontrolü yapılmalıdır. durumlarda yüksek enerji içerikli ürünler (1.5 Parenteral yoldan beslenme desteği kcal/mL), diyabetik hastalar için düşük glisemik verilmesi ise fizyolojik olmayıp aynı zamanda indeksli karbonhidratlar diyabetik bazı riskleri de içermektedir. Parenteral ürünler, yaşlı gastrointestinal beslenme hiç bir zaman acil bir uygulama sistem fonksiyonlarını destekleyen lif içerikli olarak kabul edilmemeli; ancak elektrolit ve ürünler, kanser hastaları için geliştirilmiş mikronitrüent immünnütrientler içeren ürünler, protein kullanılmalıdır. Parenteral tedavinin yaşam katabolizmasının olduğu olgularda açığı yerine kalitesini düzelttiği ya da hayatta kalma koyabilecek proteinden zengin ürünler ve süresini malabsorpsiyona sebep olan bazı hastalıklar bulunmamaktadır ve oluşturabileceği riskler varlığında semielementer/elementer ürünler yararlarını aşmaktadır. Barsakların fonksiyon içeren preparatlar sayılabilir. Tüm bu ürünlere görmedikleri ek olarak iştah artırıcılar olarak adlandırılan birlikte; kaşeksi durumunda dahi parenteral bazı ilaçlar (özellikle steroid, megestrol asetat, beslenme desteği verilmesinin yararı olmadığı Omega-3 yağ asitleri) tedaviye eklenebilir. belirtilmektedir ve bu ikilem palyatif bakım hastalarda içeren açığının uzattığına Enteral nütrisyonun enterokütan yolla uygulandığı bireylerde, beslenmede kullanılan önümüzdeki dair durumda uygulamaları sırasında yıllarda önlenmesinde bir kanıt kullanılabilmekle daha sıklıkla karşımıza çıkacağa benzemektedir. enjektörler ve beslenme torbaları 24 saatte bir değiştirilmeli, enjektör ve torbalar deterjan kullanmadan ılık su ile temizlenmeli, tablet şeklinde olan ilaçlar toz haline getirilip, sulandırılarak enjektörle verilmeli, sonrasında PEG'in tıkanmaması için en az 50 mL su verilmelidir. Hasta pompa ile sürekli besleniyorsa her 2-3 saatte bir en az 50 mL su verilmelidir. Aralıklı öğün şeklinde beslenen hastalarda her mamadan sonra en az 50 mL su verilmelidir. Pompa ile sürekli beslenen hastalarda ilaç verilecekse hem ilaç öncesi hem de ilaç sonrası mutlaka su verilmelidir. Beslenme sonrası hastada bulantı, kusma, 25 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana PALYATİF BAKIMDA SIVI ELEKTROLİT Palyatif bakım servislerinde en sık rastlanan BOZUKLUKLARI semptomlar ağrı, beslenme Uzm. Dr. Yasemin KILIÇ ÖZTÜRK bulantı kusma, kabızlık, solunum sıkıntısı ve İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi psikolojik Aile Hekimliği Bölümü bozuklukları tüm bu yakınmaların nedenleri yakınmalardır. bozuklukları, Sıvı elektrolit arasında yer alabileceği gibi; bu semptomlar İnsan vücudunda sıvı elektrolit düzeyleri nöro- nedeniyle endokrin sistem, üriner sistem, sinir sistemi, izlenmekte olan hastaların izlem sürecinde de kardiyovasküler gastrointestinal ortaya çıkabilmektedir. Bu açıdan palyatif sistem, solunum sistemi, lenfatik sistem ve bakım hastası ile temas edilen her noktada sıvı cildin değişen düzeylerdeki etkileri tarafından elektrolit düzenlenmekte; tüm sistemlerin ahenk içinde hususu önem kazanmaktadır. Zira bu yönde çalışmasıyla ve bir sorunla karşılaşıldığında yapılacak gözlemler, hem tedavi ve bakımı farklı sistemlerin birbirini kompanse etmesiyle yönlendirmede hassas bir şekilde dengelenmektedir. İnsan yaklaşımların etkinliğini değerlendirmede yol vücudunun yaklaşık %60’ı belirli özellikleri göstericidir. İnterdisipliner yaklaşımın ana sabit olarak dengelenmiş sıvılardan oluşmakta; prensip olduğu palyatif bakım servislerinde bu sıvı miktarı ve içeriğinde ortaya çıkacak tüm çalışanların sıvı elektrolit dengesindeki değişiklikler yaşamsal ya da yaşamsal olmayan değişiklikler konusunda teorik bilgi ve bulguları tüm vücut fonksiyonlarını farklı şekillerde erken fark edebilmek açısından klinik pratikte etkilemektedir. Ayrıca sıvı elektrolit dengesi uygulayabilecek yaş, cinsiyet, vücut yapısı, yaşam biçimi, gerekmektedir. Sıvı elektrolit bozukluklarında çevresel faktörler, gastrointestinal kayıplar, erken evrede sıklıkla susama hissi ve fizik beslenme bozuklukları ve kronik hastalıklar muayenede ortaya çıkan nabız değişiklikleri, gibi birçok faktörden etkilenmektedir. dilde kuruma, idrar çıkışındaki değişiklikler gibi Palyatif Bakım sistem, kronik hastalıklarda tanı palyatif bakım bozukluklarının ve servislerinde değerlendirilmesi hem de uygulanan yeterlilikte olmaları kolay tanı alabilecek bulgularla seyrederken, anından itibaren hastalıkların seyri sırasında ilerleyen evrelerde bilinç ortaya çıkan ihtiyaçlara yönelik destekleyici komaya uzanan ağır tablolara hatta ölüme yol tedavileri kapsadığı, bireyin yaşam kalitesini açabilmektedir. Bu artırmayı semptomlarının önemle hedeflediği bilinmektedir. Bu yönüyle çoğu organ sistemlerini etkileyen muayene kronik hastalıkların farklı evrelerinde değişen değerlendirilmesi oranlarda yönelik sıvı elektrolit gözlenebileceği açıktır. bozuklukları açıdan bulgularının ve laboratuar bulanıklığından, hastanın ele alınması, hassasiyetle gereğinde incelemenin şüpheye hızla planlanması erken destek tedavisi ve hastanın 26 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana yaşam kalitesini sürdürmede anahtar rol Palyatif Bakımı ve Yaşam Sonu Kimsesiz oynamaktadır. Hasta Kurum Bakımı Palyatif bakım hastalarında oral alım Uzm. Dr. Yusuf Adnan Güçlü yetersizliği sıvı elektrolit bozukluklarında en sık Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile rastlanan nedenlerdendir. Bunun yanı sıra Hekimliği Kliniği Palyatif Bakım Servisi ağızdan gıda ve sıvı alabilmek hem hasta hem de yakınları açısından hastanın iyilik halinin Palyatif bakım, evde bakım, gündüz bakım göstergesidir. Hastanın ağızdan beslenmesinin evleri desteklenmesi elektrolit terimlerdir. Palyatif bakım; yaşamı tehdit eden bozukluklarını önlemede, hem de hasta ve hastalık varlığında hasta ve hasta yakınlarının yakınlarının tedavi sürecine bakış açısını yaşam kalitesini artırmak amaçlı fiziksel, olumlu ideal psikolojik, sosyal ve manevi destekleri kapsar. yaklaşımdır. Ancak her şeye rağmen zaman Palyatif Bakım servisinde kronik hastalık izlem zaman gerek primer tanı, gerekse ilerleyen ve kontrolü, evde bakım hastalarına destek kronik hastalıklar sonucu ortaya çıkan yutma tedavisi, kanser hastalarında ağrı palyasyonu güçlüğü veya diğer nedenler hastanın ağızdan ve beslenme desteği, geriatrik hastalarda beslenmesini ve sıvı alımını imkansız hale beslenme ve destek tedavisi, morbid obez getirir. Bu durumda farklı yollardan sıvı ve hastaların eğitim ve izlemi sağlanmaktadır. hem noktada elektrolit tutabilmekte kimsesiz bakım içiçe geçmiş verilmesi gündeme Evde Bakım Hizmetleri, bireyin farklı bakım yaklaşımı nedenlerle kendi sosyal ortamında tıbbi, açısından bakıldığında, farklı çevrelerce doğal sosyal yada rehabilite edici destek alması olmadığı kabul gören bu uygulamalar değişik durumudur. gelmektedir. desteği sıvı ve Palyatif görüş ve çelişkileri de gündeme getirir. Hekim, Gündüz Bakım Merkezleri gelişmiş hasta ya da yakınlarının ölümün yaşamın doğal ülkelerde yaygın kendi evlerinde tek başlarına seyri ve sonucu olduğu kabulü ile ilgili ya da çocuklarıyla yaşayan gündüz kendisine güçlükler, palyatif ve yaşam sonu bakım bakacak kavramlarının ülkemizde yeni yeni uygulamaya gereksinimlerinin girmesi, palyatif bakım konusundaki yasal gündüz saatleri içerisinde bakım ve destek düzenlemelerdeki eksiklikler bu tedavileri hizmetleri, kişisel temizlik, tıbbi takipler, öğle zorunlu kılsa da; hastaların eve taburculuk yemeği, oranlarını ve evde bakımlarını güçleştirdiği; hizmetleri, hukuksal ve mali sorunlarla ilgili medikal tedavinin palyatif bakımın önüne yardım, sosyal aktivite ve gezi imkanları ile geçtiği tartışmaları da süregelmektedir. ilgilenir. kimsesi fizik olmayan karşılanmasına tedavi ve yaşlılara, yönelik rehabilitasyon 27 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Kimsesiz bakıma muhtaç hastaların Tıbbi Sosyal Hizmet, ayakta ya da yatarak tuvalet, kişisel temizlik, beslenme ve diğer tedavi gören sosyal sağlığının korunması ve gereksinimlerinin için birçok geliştirilmesi, tedavi sürecinde hastanın ailesi tedavi kurumunda hasta bakıcı veya bakım ve çevresi ile ilişkilerinin düzenlenmesi, tedavi işinden sorumlu kadro bulunmaması nedeniyle sürecini etkileyen psiko-sosyal ve sosyo- tedavi sürecinde problem yaşanmaktadır, ekonomik zaman ve dikkat gerektiren hasta bakımı çözümlenerek sosyal işlevselliğini yeniden hemşire ve diğer sağlık personelinin yükünü kazanması amacıyla yürütülen sosyal hizmet artırıp hizmet kalitesini düşürmektedir. uygulamasıdır. karşılanması Sağlık Bakanlığı 2012’de bu kişilerin tuvalet, temizlik ve beslenme gibi sorunların zamanında Sosyal Hizmet Uzmanı(SHU) unvanı almış olan meslek elemanı tarafından yürütülür. ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olacak Sosyal Hizmet Uzmanları tarafından ''hasta bakım personeli'' görevlendirme kararı hastanede ayakta veya yatarak muayene, aldı. Bu kararnameye göre tedavi gören tetkik ve tedavi olan hastaların tıbbi tedaviden kimsesiz ve bakıma muhtaç hasta sayısı göz etkin bir biçime yararlanmaları amacıyla önünde bulundurularak ekonomik, temizlik personeli her hastanenin kadrosundan sosyal, psikolojik, eğitici, ihtiyaç destekleyici ve geliştirici hizmetlerin yanında duyulan sayıda ''hasta bakım personeli'', hastanın ailesi ve çevresi ile ilişkilerinin sosyal hizmet uzmanı tarafından belirlenerek, düzenlenmesi ve başhekimlikçe görevlendirilmesi planlandı. Bu Kuruluşlarıyla işbirliği personele sosyal hizmet uzmanları ve eğitim çözümlenmesi için yapılan tıbbi sosyal hizmet hemşirelerinden müdahaleleri yürütülür. Kimsesiz ve bimekan oluşan ekip tarafından, diğer Sosyal yaparak Hizmet sorunların hastanın genel ve fiziksel bakımı, engellilere hastanın taburculuğunun yaklaşım, ilk yardım, hastane içi hijyen, hasta birlikte; hasta ve hasta yakını ile sağlıklı iletişim konularında sağlayabilecek eğitim verildiği kaydedilmektedir. Tuvalet, Hizmetler kişisel temizlik, beslenme, malzeme temini, Darülaceze Müessesi Müdürlüğü ile irtibata hastane işlemlerinin yürütülmesi ve hastane geçilir ve hastaya ait sosyal inceleme raporu içi eşliğinde ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak, için SHÇEK Müdürlüğü, hastanın planlanmasıyla kurum İstanbul İçişleri kurum bakımı İl Sosyal Bakanlığı bakımından hastanın refakatinden sorumlu olmak gibi yararlandırılması için hasta adına ilk müracaat görevleri var. İlaç ve beslenme desteği verecek gerçekleştirilir, hastanın herhangi bir kuruma ve kıyafetlerinin değişimine kadar yardımcı kabulünün gerçekleşmesi halinde hastaneden olacaklar. kabulü yapılan kuruma nakli sağlanır ve teslimi gerçekleştirilir. 28 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Öneriler; Yapılan çalışmaların PALYATİF AİLE HEKİMLİĞİ SERVİSİNDE TAKİP geliştirilerek devamı sağlanmalı, yaşlı ve EDİLEN kimsesiz bakım evlerinin sayısı arttırılmalı, SERİSİ ÜÇ MORBİD OBEZ HASTA: OLGU hospisler (Yaşam sonu bakım birimi-Destek evi) hayata geçirilmeli, palyatif bakım ve evde Uzm.Dr.Umut GÖK BALCI bakım hizmetleri tam bir entegrasyon halinde İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalıştırılmalı, Aile Hekimliği Bölümü tüm bu hizmetlerin, özel kurumlarınki dahil, ödeneklerinin bir an önce düzenlenmesi gerekmektedir. ve uygulamaya konulması TEKHARF çalışmasına göre ülkemizde her beş kişiden biri obez ya da fazla kilolu olup metabolik sendrom kriterlerini karşılamaktadır. Bu sunumda Palyatif Aile Hekimliği Servisi’ nde yatan morbid obezitesi ve ek hastalıkları olan 3 olgu sunulmaya çalışılmıştır. Olgu 1: 34 yaşında kadın hasta. Bilinen diabetes mellitus ve hipertansiyon tanıları mevcut. Morbid obez olan hastanın dört yıldır immobil olduğu öğrenildi. Gluteal bölgede bası yarası olması acil servise başvurmuş. Acil serviste değerlendirilen hasta obezite tedavisi ve bası yaralarının tedavisi amacıyla Palyatif Aile Hekimliği Servisi’ ne yatırıldı. Olgu 2: 35 yaşında kadın hastanın 20 yıldır sürekli kilo alımı mevcutmuş. 20 yıl önce 80 kg civarında olduğunu belirten hastanın 5 yıl önce sol ayağında fraktür oluşumu sonrası kilo alımı hızlanmış. Diabetes mellitus ve hipertansiyon öyküsü mevcut. Kilo verme isteği olan hasta Palyatif Aile Hekimliği Servisi’ ne yatırıldı. 29 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Olgu3: 42 yaşında erkek. Bilinen Ergen , Cinsellik ve Aile Hekimi kronik hastalık öyküsü ve ilaç kullanımı Dr. Obengül Ejder öyküsü Çağ Üniversitesi, yok. hareketlerinde Son 1,5 azalma aydır yakınması Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Görevlisi mevcut. Morbid obez olan ve evde bakım hizmetleri tarafından evinde Ergenlik değerlendirilen hasta Palyatif Aile Rousseau’nun tanımladığı gibi “ yeniden Hekimliği Servisi’ ne yatırıldı. doğuş “ dönemi olarak tanımlanabilir. ( 1 ) Tartışma: Obezite tedavisi, dönemi , 18 inci yüzyılda obez Çünkü bu dönemde ergen, bir yandan hızla kalp büyüyen bedenine ve cinsel kimlik tanımını apne yapabileceği cinsel organlarına adapte olmaya sendromu ve metabolik sendrom gibi çalışırken, bir yandan da bilişsel ve sosyal ek yeteneğini fark edip, duygusal ve sosyal hastaların immobilizasyon, yetmezliği, obstrüktif hastalıkları multidisipliner uyku nedeniyle bir yaklaşım olgunlaşmayla beraber gerektirmekle birlikte kişinin diyet davranabileceğini uyumsuzluğu, telaşındadır. kilo verme bağımsız düşünüp, çevresine ispat etme motivasyonunun artırılması, aile ve sosyal desteği ile birlikte bütüncül bir Yaklaşık 2 yaşlarında gelişen erkeklik ya da yaklaşım dişilik duygusu olan cinsiyet kimliği , ergenlik gerektirmektedir. Temel ilkeleri arasında hastaya bütüncül deneyimleriyle yaklaşmak yönelimini cinsel kimliğine entegre eder. ( 2) obezite olan aile hekimliğinin hastalarının tedavisinde belirginleşir ve cinsel önemli bir rolü olabilir. Hastaların Cinsel Kimlik Gelişim Evrelerini üç dönemde multidisipliner ve bütüncül olarak özetleyebiliriz. değerlendirilebileceği merkezlerde morbid obez hastaların tedavi şansı artabilir. 1. Erken Ergenlik (Pubertal Faz): Pubertenin fizyolojik değisimleri ile baslayan bu faz, 2 yıl sürer, bu fazda dürtü gücü yüksektir. Bu dönemdeki erkekler her türlü yoğun duygulanım sırasında ereksiyon yasayabilir. Bedenin hızlı gelişim ve değişimin kontrol dışı olması ergenlerde kontrol 30 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana kaybı duygusu ve hatta ruhsal denge ülkemizde gençlerin cinsel konulardaki tutum bozulması kaygısına yol açabilir (1). ve davranışlarını biçimlendirmeye yönelik 2. Orta Faz (Geçis Fazı): Puberte planlı bir cinsel sağlık eğitim programı başladıktan 2 yıl sonra baslar. Soyut bölgesel boyutta yürütülen ve sürekliliği düşünce olmayan eğitim çalışmalarından yaygın bir kapasitesi gelişir. Kimlik arayışı ve özdeşim kuracağı bir model arar. Ebeveynin değer yargıları onlar için anlam İçsellestirdiği taşımaktan ebeveyn çıkar. figüründen ayrılarak dıs dünyaya yönelir. Kendi cinsinden özel bir arkadas edinir. Bu dönemde cinsellik sıklıkla fantazilerde yasanır. erkekler Özellikle arası bu dönemde geçici escinsel yakınlasmalar görülebilir (1). 3. Üçüncü Dönem (Asıl Faz): Puberteden 4 yıl sonra baslar. 2 - 3 yıl sürer, genç eriskin iliski ve yasantısı oturduktan sonra sona erir. Kuvvetli duyguların olduğu, karsı cins iliskilerinin önemli düzeyde basladığı, romantizmin ön planda olduğu, bir iliski sona erdiğinde yoğun acının yasandığı dönemdir(1). sağlıklı geçirebilmesi için sağlıklı ve doğru bilgi aile ve çevre ilişkileri Türkiye’de her beş kişiden birisi 10-24 yaş grubunda olup, üreme sağlığına yönelik yüksek risk altındadır.Yetersiz ve yanlış bilgilerle cinsel deneyimi yaşamak zorunda olan ergenler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH),(4) erken gebelikler, istemli düşükler ve bunların getireceği birçok sorunlarla karşı karşıya bırakılmaktadır. Yapılan çalışmalar ergen ve gençlerin özellikle de sağlık personelinden olmak üzere, üreme sağlığına yönelik sağlık eğitimi almak istediklerini saptamıştır (5). AİLE HEKİMİNİN ERGENE YAKLAŞIMI Çocuklukla yetişkinlik arasında sıkışıp kalmış olan ergenler için ; onların yaşadığı bu hızlı biopsikososyal değişimde rehberlik edecek özel sağlık hizmeti alabilecekleri kuruluşlara Bir gencin cinsel kimlik arayışındaki bu evreleri alabileceği hükümet politikası halini alabilmelidir. ile desteklenmelidir. ihtiyaç vardır. ( 7) Günümüzde ailesiyle iyi ilişkiler kuramayan, yeterli ve doğru bilgilenemeyen ergenler için tek doğru bilgi kaynağı Aile Hekimleridir. üreme Ergenle cinsellik konusunu konuşabilecekleri organlarıyla ilgili biyolojik bir eylem olarak uygun zemin hazırlayarak ergen ve ailesine bakıldığından ne yazık ki cinsel eğitimden yönlendirici korkulmakta ve ergenlerin doğru zamanda yaklaşım içinde olmalıdır (3). Ülkemizde doğru cinselliğe bilgi sadece ile rehberlik yaparak öncü bir buluşmaları gerçekleşememektedir. ( 3, 6 ) Oysa ki 31 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Ergene güven ortamı sağlayabilmeli, açık, içten www.cetad.org.tr/doc/abilgilendirme ve _dosyasi_1.pdf. samimi bir şekilde iletişimi başlatabilmelidir. Her ne konuda olursa olsun 4. UNICEF Türkiye. Evet deyin, Şubat yargılamadan dinlemeli , açık ve somut 2002: Ergenlerin korunması [serial örneklerle doğru bilgilendirmelidir. Cinselliği online]. konuşmak bir ergen için utanç verici bir eylem http://www.unicef.org/turkey/sy1/_a olabileceği için Aile Hekiminin rahat ve h1.html. problemlere çözüm getiren bir üslupla 2002. 5. Ersay AR, Tortumluoğlu G. Türkiye’de ergen ve gençlerde üreme sağlığı. konuşabilmelidir. Erken ergenlik dönemindeki kaygılar tipik olarak beden görünümü ve fiziksel ve sosyal olarak neyin normal olduğu üzerine olduğu için , Pubertal değişiklikler hakkında daha fazla bilgilendirme yapılarak, gerek cinsellik gerekse beden görüntüsü, akne ve şişmanlık gibi konulardan şüphelerinden arındırılmalıdır.( 3 ) Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi 2006;2:1-13. 6. Kaplan HI, Sadock BJ,Grebb JA. Human development through the life cycle. Kaplan Sadock’s Synopsis of Psychiatry seventh edition. William & Wilkins;1994. p.16-86. 7. YILDIRIM Tolga, Üniversite Çağındaki Ergenlerin Cinsel Bilgi, Tutum ve Davranışları KAYNAKLAR: , Uzmanlık Tezi , Edirne,2008 1. MN Mukaddes. Çocuk ve ergen psikiyatrisi. Polvan Ö. (Editör). İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri;2000. s.17-20. 2. Nusbaum MRH. Ergen cinselliği (çeviri: N. Dağdeviren). Kut A, Tokalak Đ, Eminsoy MG (Editörler). Current aile hekimliği tanı ve tedavi’de. Ankara: Güneş Tıp Kitabevleri;2007. s.160-9. 3. CETAD Cinsel yaşam ve sorunları bilgilendirme dosyası. Şahin D, Şimşek F, Seyisoğlu H. (Editörler) [serial online]. 2006. 32 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Özçekimden Hikayeye: Kendini Anlatmak ve Sağlık İletişiminde İÇGÖRÜ İşitilmek Filiz ŞENER Çağrı KALAÇA Yönetim Danışmanı & Bütünsel Gelişim Koçu Sağlık Bahçesi Eğitim Danışmanlık (Integral Koç) Kendimizi ifade etmek, kendimize ilişkin İnsan denilen canlı sırf bedenden ibaret akıllarda değildir. İnsanlarla çalışırken kalacak dillendirmek... “o” hikayeyi Dinlendiğimizi, kurmak, işitildiğimizi duygusal varlıklar olduklarını unutulmamalıdır. bilmek, hissetmek... Siz Aile Hekimleri ve ben bakış açısı anlamında Neden bu kadar önemli? Neden bu kadar zor? birbirimize çok benzeriz. Sizler holistik ve bütüncül bakıyorsunuz , bizler ( İntegral koçlar ) integral yani bütünsel diyoruz. Sizler insanların daha sağlıklı olması için çaba sarfediyorsunuz. Ve biliyoruz ki Dünya Sağlık Örgütünün SAĞLIK Tanımı; Bedenen ,ruhen ve sosyal olarak tam bir İYİLİK halidir. Bizde , insanların Beden, Ruh, Zihin ve sosyal olarak İYİ OLMASI için çalışıyoruz. Birşey değişir, herşey değişir..... Sağlık iletişiminde farkındalık için sizlerle buluşmak üzere buradayız. Bu konuda sizlerde de bir farkındalık yaratacak Belki de bir ergen tarafından çekilerek olan bİr "FARKINDALIK " sumunu arkadaşları ile paylaşılan ilk “selfie” (özçekim). olacak... Tarih, 1914… Öğrendik ki, Yaşam bir ilişki, İlişki bir uyum, Uyum bir empati, Empati bir idrak, İdrak bir anlama, Anlama bir aydınlanma, Aydınlanma BİR OLMA halidir... 33 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana AİLE HEKİMLİĞİNDE KARDİYOVASKÜLER RİSK Belirlenen risk ilaç tedavisi DEĞERLENDİRMESİNDE YENİ PARAMETRELER seçimini nasıl etkiler? Risk Dilek TOPRAK belirlemeyle Şişli Hamidiye Etfal EAH Aile Hekimliği Kliniği değişimi nasıl ilişkilendirilmeli? biçimi Kişinin KVR düşük ise ilaç Eğitim ve İdari Sorumlusu tedavisi Kardiyovasküler yaşam hastalıklar midir? ve Hastanın risk derecesi ile ilaç gelişmekte olan ülkelerde en önemli morbidite başlama kararı ne düzeyde ve olmalı? mortalite nedenidir. gelişmiş gerekli Erken gençlik yaşlarından itibaren başlayan ateroskleroz Halen çok sayıda risk hesaplama sistemi vardır. süreci yavaş ve sinsi gelişmesi nedeniyle Bunlardan en eskisi ve en çok kullanılanı belirtiler ortaya çıktığında genellikle bir hayli Framingham sistemidir. Diğer en çok bilinen ve ilerlemiş bir evresindedir. Bu toplumsal kullanılanlar: sorunundan faktörlerini WHO/ISH, Reynolds Risk Score ve diğer çeşitli belirleme ve bunların en aza indirgenmesi tıp ulusal risk hesaplama sistemleridir. Bunlar dünyasında önem kazanmıştır. Aterosklerotik çizelge veya tablolar şeklinde kullanılabilir ve hastalık genellikle birden çok risk faktörünün çoğunlukla mutlak kardiyovasküler olay riskini etkisiyle göstermek üzere düzenlenmişlerdir. korunma, gelişir ve risk belirtiler klasik SCORE, PROCAM, QRISK, kardiyovasküler risk (KVR) faktörleri olarak Bu sistemlerin her bireyde, her olguda kabul edilen sigara kullanımı hipertansiyon, mükemmel sonuç vermez. Bu nedenle, klasik dislipidemi damar risk faktörlerine ek yeni risk faktörlerinin fazlasının katılması, ömür boyu riskin hesaplanması, risk sorumlusudur. DSÖ toplam KVRi, tanımlanan yaşının hesaplanması, görece risk tabloları belirli bir zaman diliminde, kardiyovasküler yaratılması hastalık kullanılabilmektedir. Önemli olan hangi risk ve hastalıklarının diyabet kalp %80-90’dan gelişme olasılığı şeklinde ifade gibi yöntemler de etmektedir. hesaplama sisteminin daha iyi olduğu değil, bu Risk hesaplama sistemlerinin aterosklerotik sistemlerin günlük uygulamalarda ne sıklıkla risk faktörlerinin değerlendirilmesine dayanır kullanıldığı ve korunma ve tedavi kılavuzlarına ve şu soruların yanıtlarını arar: ne kadar uyulabildiğidir. KVR fazla olan kişileri nasıl belirleyebiliriz? Belirlenen risk faktörlerinin Klasik KVR faktörleri şunlardır: Yaş ve cinsiyet (Erkek >45; kadın >55 yaş) kişideki etkileri nedir ve nasıl ölçülebilir? 34 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Birinci derece akrabalarda erkek <55; kadın <65 yaş kalp damar hastalığı Son yıllarda birçok çalışma ve metaanalizlere göre – homosistein, Sigara kullanımı – Lipoprotein(a), Hipertansiyon – trombotik öyküsü Dislipidemi ve inflamatuar faktörler Diyabet – Hs-CRP Hareketsiz yaşam – Fibrinojen Aşırı kilo – Asimetrik dimetilarjinin Bu risklere göre Toplam Riskin Hesaplanması – Ürik Asit KAH’dan hedeflerini – Kurşun (Pb) sınıflamasının – Mikroalbuminüri – Ayak bileği basınç indeksi, – Karotis İntima Media Kalınlığı, varlığı – Koroner kalsiyum skorlaması, Orta Risk: ≥3 risk faktörü varlığı, <50 – Ekokardiyografi, yaş Metabolik sendrom – BT-anjiyografi, Yüksek Risk: Aterosklerotik damar – Molekuler görüntüleme korunmada belirlerken, kişinin tedavi risk yapılması, en kritik basamaktır. Sınıflama: Düşük Risk: En fazla 2 risk faktörü hastalığı, DM, ≥50 yaş Metabolik gibi yeni risk sendrom başlangıcında ve progresyonunda önemli rol aterosklerozun Yakın zamanlarda aile öyküsü, etnik köken, oynadığı antihipertansif ilaç kullanımı, sosyal yoksunluk parametrelerin en büyük sorunu henüz birinci gibi basamak özellikler; C-reaktif protein, HDL- iddia faktörleri edilmektedir. şartlarında bakılma Bu yeni olanağının kolesterol, HbA1c gibi ölçütlerin de risk olmamasıdır. hesaplanmasında kullanılması düşünülmüştür. Kardiyovasküler Ancak, yeni parametreler eklendikçe sistemin bilinmesi yeterli olmayıp hastaların toplam risk daha karmaşık ve kullanımı zor hale geleceği düzeyinin belirlenmesi ve değiştirilebilir risk ve sağlayacağı ek yararın giderek azalacağı da faktörlerine özellikle birinci basamakta ve göz önünde tutulmalıdır. Bu tür eklemelerin koruyucu hekimlik ilkeleri doğrultusunda yeni, ancak orta derecede riskli grupta anlamı uygulanabilir projeler geliştirilmelidir. risklerin ne olduğunun olabileceği öne sürülmektedir. Ölçümlerin azaltılması yönünde bir eğilim de vardır (lipit parametrelerinin ölçülmesi yerine beden kütle indeksinin kullanılması gibi). 35 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE sağlamak, sorunları saptamak ve oluşabilecek ÇOCUK İZLEMİ komplikasyonları Yrd. Doç. Dr. Hava ÖZKAN tedavilerle girişimde bulunmak, bebek/çocuk Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi hastalık-sakatlıkları Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi önlemek ve ebeveynlerin sağlıklı bir çocuk önlemek için azaltarak erken ölümleri Dünya Sağlık Örgütü’nün benimsediği yetiştirebilmesi için desteklenmesidir. Çocuk sağlık tanımı çocukluk dönemine uyarlanacak sağlığı hizmetleri toplum sağlığı düzeyinin olursa; çocuk sağlığını, “çocukların bedensel, yükseltilmesinde özel bir öneme sahiptir. ruhsal ve sosyal açıdan tam bir iyilik halinde Çocuk sağlığının olumsuz yönde etkilendiği her bulunmaları için verilmesi gereken hizmetlerin durumda, çocuğun büyüme ve gelişmesi de tamamı” olarak tanımlamak mümkündür. etkilenmektedir. Bu dönemin en önemli Aslında, çocuk sağlığı hizmetlerinin hedefi, bu sorunları tanımda belirtilenlerden daha da geniştir. enfeksiyon Çocuk sağlığının bir başka önemli yanı da, önlenebilir veya zamanında tedavi edildiğinde çocukluk dönemlerindeki sorunların büyük tam iyileşme ile sonuçlanabilir. Çocuk sağlığını çoğunluğunun kolay önlenebilir ve kolay etkileyen ve çocuk ölümlerinin üçte biri tedavi edilebilir olmasıdır. Birinci basamakta kadarında beslenme yetersizliklerinin rolü verilmesi gereken çocuk izlem hizmetleri olduğu tahmin edilmektedir. Akut solunum vazgeçilmez bir koruyucu sağlık hizmetidir. yolu enfeksiyonları çocukluk döneminde en Çocuk izleminin temelini, sağlık desteği, aile ile önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden ortak biridir. yaklaşım, iletişim ve izlemlerin olan beslenme hastalıkları Enfeksiyonlara sorunları genellikle bağlı ve kolay ishalli olan devamlılığı oluşturur. Çocuk izlemleri, öykü- çocuklarda dehidratasyonla mücadele önem fizik muayene, taramalar ve aşılamadan ibaret kazanır. Yeni doğan döneminde, fizik muayene değildir. Aynı zamanda sağlıklı beslenme, bulguları normal olsa dahi, her izlemde psikomotor gelişim basamaklarının izlemi, aile- gelişimsel kalça displazisi açısından çocuğun çocuk ilişkisinin gözlemlenmesi, olası sağlık değerlendirilmesi problemlerinin erken tespiti ve aileye ileriye cinsiyet dönük danışmanlık hizmetinin verilmesini de izlemlerde risk faktörleri değerlendirilmelidir. kapsar. İzlemler esnasında aileye verilen bilgi, Ayrıca görme, işitme, anemi, çocuk ihmali destek ve eğitim, ailelerin çocuk sağlığını yönünden de izlemlerinin yapılması ve riskli korumadaki rollerinde kendilerini daha başarılı olan hissetmelerini sağlar. Çocuk sağlığı izleminin taşımaktadır. özellikleri çocukların önemlidir. de Çocukların dikkate belirlenmesi alınarak önem amaçları; sağlıklı olma halini sürdürmek, Birinci basamakta çocuk sağlığı izlemi, sağlığın geliştirilmesini ve desteklenmesini çocuk sağlığı ve hastalıkları hizmetinin temelini 36 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana oluşturmakta olup bu hizmetten yararlanmak RİSK YAKLAŞIMI İLE ADOLESAN İZLEMİ her çocuğun en doğal hakkıdır. Koruyucu sağlık Yrd. Doç. Dr. Funda Özdemir hizmetlerini Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi sunan sağlık profesyonelleri, çocuklarda risk faktörü olabilecek durumları Hemşirelik Bölümü erken tanılayıp önlemlerin alınmasında büyük rolü olduğunu unutmamalıdır. Adolesan dönem, çocukluktan erişkinliğe geçiş KAYNAKLAR dönemidir ve 10-19 yaş arasını kapsamaktadır. Acunaş B, Baş AY, Uslu S, Dilli D, Özbaş S, Tezel Türkiye İstatistik Kurumu 2014 yılı verilerine B, Aydın Ş. Yüksek Riskli Bebek İzlem Rehberi, göre, ülkemizde 15-19 yaş arası adolesan Sağlık Bakanlığı, Ankara, 2014. sayısı yaklaşık 6,5 milyondur. Çavuşoğlu H. Çocuk Sağlığı Hemşireliği. Bu dönem fizyolojik ve hormonal gelişim dönemi olmanın Ankara: Sistem Ofset Basımevi; 2011. yanı sıra, eğitim, olgunlaşma ve gelişim Gür E, İzlemi SÇ. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi sürecinin tamamlanmasını beklemeyi içeren, Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri. Sağlam Çocuk toplumda sorumluluk yüklenme dönemidir. İzlemi Sempozyum Dizisi. (35):9-16. Bireyin kendini ifade etme ihtiyacının en fazla Öztürk Y, Günay O. Halk Sağlığı Genel Bilgileri. olduğu, arkadaşlıkların daha köklü ve derin, Erciyes Üniversitesi Yayınları, Kayseri, 2011; duygusal iniş-çıkışların yoğun yaşandığı bir 627-704. dönemdir. Bu geçiş süreci risklidir ve olumsuz T.C. Sağlık Bakanlığı Birinci Basamağa Yönelik etkilenmelere açıktır. Ancak aynı zamanda da Tanı ve Tedavi Rehberleri, 2012. bir Vitrinel A, Erdağ GÇ. Sağlam Çocuk İzlemi. gelişmeye en açık olan bu yaş grubuna, doğru Türkiye Aile Hekimliği Dergisi. 2008;11(3):101- yaklaşım ile adolesan sağlığına büyük katkı 106. yapılmış olacaktır. http://sbu.saglik.gov.tr/Ekutuphane/kitaplar/b fırsat dönemidir. Yeniliğe, değişime, Bazı sağlık sorunlarının gençlerde, ebek%C3%A7ocuk%20izlem%20protokolleri.p çocuk ve erişkinlere göre daha sık görüldüğü, df. Erişim Tarihi: 01.05.2015 gençlerin bazı hastalıklar için sahip oldukları risk faktörlerinin erişkinlere göre daha farklı olduğu, gençlerin sağlık hizmetini en az kullanan gruplar arasında yer aldığı göz önüne alındığında risk yaklaşımı ile adolesan izleminin önemi ortaya çıkmaktadır. Adolesan dönemde sağlığı olumsuz olarak etkileyen sorunlardan bazıları, meme sorunları ve hastalıkları, adet döngüsü 37 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana sorunları, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE adolesan ERİŞKİN İZLEMİ gebelikler, cilt problemleri ve kıllanma ile ilgili sorunlar, madde kullanımı, Serap Ejder Apay beslenme ile ilgili sorunlar ve psikolojik Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi sorunlardır. Doğum, Adolesanların gelişimlerinin sağlıklı olabilmesi Hemşireliği AD. Öğretim Üyesi Kadın Sağlığı ve Hastalıkları ve sağlıklı bir yaşam biçimi geliştirmelerinde koruyucu sağlık hizmetleri büyük öneme Ülkeden ülkeye, kültürden kültüre sahiptir. Adolesanlar pek çok riskli davranışı farklılıklar göstermekle birlikte Dünya Sağlık bir arada gösterebildiklerinden ve bu riskli Örgütü’nün davranışlar birbirleriyle ilişkili olabildiğinden üzerindekileri tanımlamaktadır. Ülkemizde, koruyucu programların tek bir riskli davranış zihinsel bir engel bulunmaması koşuluyla 18 üzerine odaklanması yerine pek çok alanı eş yaşını geçen birey yasal olarak yetişkin zamanlı olarak ele alması önerilmektedir. sayılmaktadır. Multidisipliner yaklaşım ve iletişim adolesana verilecek sağlık öğelerindendir. hizmetinin Hizmet vazgeçilmez sunumu sadece Yaş ve yetişkin yetişkin çevresel bireyde artmaktadır. tanımı 24 faktörlerin yaş etkisiyle hastalık risk/riskleri Sağlığın korunup adolesan üzerine odaklanmamalı, aileyi de sürdürülmesinde ilk sorumluluğun bireyin kapsayacak şekilde organize edilmelidir. kendisine ait olduğu da göz önünde bulundurulduğunda; Bireysel İzlem- Kendi Kendine Muayeneler (Kendi Kendine Meme Muayenesi, Kendi Kendine Vulva Muayenesi, Kendi Kendine Testis Muayenesi) ön plana çıkmaktadır. Bunun yanında kapsamında; 15-49 yaş risk izlemi kadın izlemleri, antenatal bakım, acil kontrasepsiyon, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, AIDS, genetik danışmanlık, madde kullanımı, şiddet ön plana çıkmaktadır. Bu öncelikli konular göz önüne alındığında birinci basamakta çalışan ebehemşireler; • Sağlık merkezlerine gelen bireylere bireysel izlemin önemini ve yapılma tekniklerini göstermeli, 38 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana • 15-49 yaş kadın izlemlerinin yapılması, • Doğum öncesi ve doğum sonrası öncelikle dönemde gebenin ve yenidoğanın değerlendirip, takibinin belirlenmesinde ve çözümünde destek yapılarak • anne-bebek sağlığının yükseltilmesi, • İstenmeyen • isteyerek önlenmesi planlaması için yönü ile sorunların eğitimlerinin • Çocuğu olmayan yada engelli çocuğa sahip olan ailelere uygun genetik ve danışmanlığın yapılması ve uygun tanı yöntemlerinin sunulması, testlerinin Evlilik dışı doğumlar, genç anne baba, önerilerde bulunması, • Madde yapılması kullanımına için gerekli başlamayı engellilik gibi şiddeti oluşturabilecek engellemek, kullananların bırakması risklerin belirlenmesi, için gerekli danışmanlık ve tedavi Yüksek riskli ailelere destek ziyaretlerinin yapılması, • riskler aile anne babanın ruh sağlığı ve ailede • aileyi olması, gebelik, düşüklerin Ebe ve hemşire ev ziyaretlerinde olanaklarının sağlanması gerekmektedir. Genç anne babalara çocuk yetiştirme konusunda eğitim programlarının sunulması, • Anne baba ayrı ya da ekonomik sorunları bulunan aileler için sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar ile işbirliği yapılarak, psikososyal destek programlarının geliştirilmesi, • Ev ziyareti yaparak şiddetin belirlemesi, • Sağlık merkezlerinde çalışan ebe ve hemşireler, şiddet mağdurlarının ilk iletişim kurduğu kaynağıdırlar ve temel aile yardım içi şiddeti tanılamada önemli bir rol üstlenmesi, • Aile içi şiddet çoğunlukla gizli tutulduğu için hemşire ve ebenin şiddetin farkına varması ve şiddet olasılığını değerlendirmesi, 39 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE gerektirir. Özellikle birinci basamak sağlık YAŞLI İZLEMİ hizmetlerinde çalışan sağlık personeli, yaşlı Prof. Dr. Ayfer TEZEL sağlığının Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi önemli rol oynar. Birinci basamak sağlık Hemşirelik Bölümü hizmetlerinde çalışan sağlık personeli yaşlının korunması ve geliştirilmesinde günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirebilme Yaşlılık, yetişkinliğin bir uzantısı olarak, yaşam durumunu, süresinin ileriki döneminde fiziksel ve ruhsal sağlığını, değişimlerin görüldüğü bir evre olarak bilinir. ekonomik düzeyini inceleyip, bu faktörlerin Dünya yaşlının Sağlık Örgütü yaşlılığı; “çevresel faktörlere uyum sağlayabilme yeteneğinin fiziksel/ruhsal/sosyal bilişsel durumunu, yaşam kalitesi açıdan kültürel ve üzerine etkisini değerlendirebilme becerisine sahip olmalıdır. azalması” olarak tanımlamıştır. Yaşlı nüfusun sağlığının korunması ve Yaşlılık dönemi beraberinde önemli geliştirilmesi son derece önemlidir. Yaşlı sorunları birlikte getirmektedir. İleri yaşlarda sağlığının birinci basamakta belirli periyotlarla yaşamı tehdit eden hastalıklar; kanser, kalp değerlendirilmesi ve izlenmesi, erken tanı ve yetmezliği, böbrek yetmezliği, anemi, KOAH, tedavi sürecine katkıda bulunacaktır. Böylece DM, demans iken, yaşamsal önemi yanında yaşlı yeti fonksiyonlarının kaybına neden olanlar; kognitif bireylerin sağlığı korunması ve organ ile kronik bozukluklar, inme, diyabet, KOAH, koroner hastalıklara bağlı oluşan kaybın en aza arter hastalığı, hipertansiyon ve osteoporoz, indirilmesi sağlanabilecektir. sadece yeti kaybına neden olanlar ise; KAYNAKLAR Parkinson hastalığı, görme sorunları ve artritler olarak sıralanmaktadır. Aslan D, Ertem M (2012). Yaşlı Sağlığı: Sorunlar ve Çözümler . HASUDER Yayın Yaşlı nüfusun sağlığı, öncelikle birinci basamak sağlık hizmetinin görevidir. Birinci No: 2012-1, Palme Yayıncılık. Gökçe Kutsal Y, Biberoğlu K, Atlı T, Aslan basamak sağlık kuruluşları, bireylere kendi D(2010) yerleşim alanlarında kolay ulaşılabilir, etkin, Hizmetlerinde Çalışan Hekimler İçin ucuz sağlık hizmeti sağlayan, periyodik sağlık Yaşlı Sağlığı Tanı ve Tedavi Rehberi bakımı, kronik hastaların izlem ve tedavisini T.C. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık gerçekleştiren Hizmetleri sağlık sisteminin geniş bir parçası olduğu için yaşlı hastalar öncelikle birinci basamaktan sağlık hizmeti almayı tercih ederler. Yaşlı sağlığının korunması ve geliştirilmesi multidisipliner ekip yaklaşımı Birinci Basamak Genel Sağlık Müdürlüğü ISBN:978-975-590-307, Yayın No : 781, Koza Matbaası. Özvarış ŞB, Aslan D(2011) Yaşlı Sağlığı Modülleri Eğitimciler İçin Eğitim 40 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Rehberi Temel T.C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Müdürlüğü Hizmetleri Genel Sağlık Bakanlığı ISBN : 978-975-590-339-2, Yayın No:810, HEMŞİRELİKTE FİZİKSEL DEĞERLENDİRME Yrd. Doç. Dr. Serap TORUN Çukurova Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi Anıl Matbaacılık A.Ş. Samancıoğlu S, Karadakovan A (2010) Yaşlı Hastalığı tanılama tıp uygulamalarında mihenk Sağlığının Korunması ve Geliştirilmesi. taşı olarak değerlendirilmektedir. Tedavi şekli, Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi 5(13): sonuçları 125-140. tanılamayla ilişkilidir. Tıbbi tanılamada iyi bir ve hasta prognozu doğrudan Turaman C ( 2001) Yaşlı Sağlığı Hizmetlerinin hasta öyküsü alma, hastayı dinleme ve fiziksel Birinci Basamakta Planlanması. Geriatri 4(1): muayene ile ön tanı saptanabilmektedir. 22-27, Çeşitli radyolojik ve laboratuar tetkiklerinden destek alınarak kesin tanı saptanmaktadır. Hemşirelik bakım sürecinde tıbbi tanı ve tanı testlerinin sonuçları yol gösterici olmakla beraber saptanması hemşirelik gerekmektedir. tanılarının Hemşirelik tanılarını saptamak; hastayı rahatlatacak, kötüye gidişi önleyecek, sağaltacak girişimleri uygulamada yol göstericidir. Hemşirelik tanısı bakım sürecinin ilk aşaması olan veri toplama aşamasına dayanmaktadır. Fiziksel değerlendirme bu aşamada yapılmaktadır ve toplanan veriler objektif gruba girmektedir. Hasta öyküsü alma sonrası yapılan fiziksel değerlendirmenin temel amacı hemşirelik bakımının kalitesini arttırmaktır. Fiziksel değerlendirme; hemşirenin kapsamlı bir veri tabanı oluşturmasını, elde edilen subjektif verilerin teyit edilmesini, hasta sorunlarının belirlenmesini, hemşirelik bakımının etkin şekilde planlanmasını, bakımının etkinliğinin değerlendirilmesini, hasta hemşire iletişiminin 41 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana gelişmesini, sağlık bakım ekibinde işbirliğinin değerlendirme sırasında saçlı deriden ayak gelişmesini sağlamaktadır. tırnağına kadar tüm vücut sıralı ve simetrik bir Fiziksel değerlendirmede hemşirenin şekilde uygun muayene yöntemleri gözlemsel beceri ve deneyimi, spontan dikkat kullanılarak değerlendirilmelidir. Ağrı vereceği yeteneği, mesleki deneyimi ve bilgi birikimi düşünülen girişimler sona bırakılmalıdır. Veri önemli faktörlerdir. toplama Değerlendirmeyi yapan formları kullanılmalıdır. Fiziksel hemşire görme, işitme, dokunma ve koklama değerlendirme süresini kısaltmak ve hastanın duyularını iyi kullanabilmelidir. İnspeksiyon, sıkılmasını önlemek için kısa notlar alınarak palpasyon, perküsyon, oskültasyon, olfaksiyon muayene sonrası tam kayıt yapılabilir. Kayıtta yöntemleri değerlendirmede kullanılmaktadır. ekipçe kullanılan ve bilindiğinden emin olunan Hastanın fiziksel değerlendirmeye kısaltmalar kullanılabilir. hazırlanmasında hemşirenin rolü önemlidir. Sunum kapsamında ayrıntılı olarak Hekime muayenede eşlik edebildiği gibi üzerinde durulacak olan öykü alma ve fiziksel hemşirelik tanılaması içinde hastayı bizzat tanılamada ana hedef hastaya olabildiğince değerlendirmesi Fiziksel hızlı, doğru, güvenli bakım verebilmek ve fiziksel dolayısıyla hastanede kalış süresi kısaltmaktır. değerlendirme gerekmektedir. sırasında hastanın gizliliğinin sağlanmasına yönelik önlemler (muayene gömleği giydirme, üzerini örtme, perde ya da paravan) hastanın güvenini kazanmada önemli bir faktördür. Fiziksel değerlendirme esnasında dil sorunu, duyu kaybı, bilinç düzeyi, yaş, kültürel durum, eğitim durumu ve aile bireyleri ilgili bir takım engellerle karşılaşılabilir. Hemşireler bu engellere karşı gerekli önlemleri ve destekleri almalıdır. Hastadan alınmadan önce ölçümsel hastanın veriler durumu değerlendirilerek gerekirse muayene öncesi bir süre dinlenmesi için zemin hazırlanmalıdır. Uygun hazırlıklar yapıldıktan sonra hasta değerlendirilmelidir. görünümü, davranışları, Hastanın genel yaşam bulguları, vücut ağırlığı ve boyu, beden kitle indeksi gibi değerlendirmeler mutlaka yapılmalıdır. Fiziksel 42 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana MEME KANSERİNDE KORUNMA VE ERKEN 4. Çevresel faktörler (30 yaşından önce toraks TANI bölgesine radyoterapi, hormon replasman Doç.Dr.Sevban ARSLAN tedavisi, ASYO HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ düzey, vb.) alkol kullanımı, sosyoekonomik 5. Diğer faktörler (Kişisel meme kanseri Meme kanseri, tüm toplumlarda görülme öyküsü, meme biyopsi sayısı, atipik hiperplazi sıklığı giderek artan, bugün dünyanın birçok veya lobüler karsinoma in situ, dens meme ülkesinde ve Türkiye’de kalp hastalıklarından yapısı, vücut kitle indeksi [BMI]) sonra ikinci sırada yer alan, özellikle kadın sağlığını tehdit eden önemli sağlık Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire problemidir. Globocan 2012 verilerine göre Başkanlığınca uygulanmaya konulmuş olan 2012 yılında Dünya’da toplam 14,1 milyon Ulusal kanser tarama programı önerilerine yeni kanser vakası gelişmiş ve 8,2 milyon göre ülkemizde uygulanan meme kanseri kansere bağlı ölüm olmuştur. Dünya’da en çok tarama tanı konulan kanserler akciğer (%13,0), meme kadınların ayda bir kendi kendine meme (%11,9) ve kolon (%9,7) kanseri olarak muayenesi, belirtilmiştir. tüm muayenesi, 40-69 yaş arasındaki kadınlara kanserlerin % 45.1’inden sorumlu olan meme ayda bir kendi kendine meme muayenesi, kanseri, kansere bağlı ölümlerde ise akciğer yılda bir klinik meme muayenesi, iki yılda bir kanserinden sonra 2. sırada gelmektedir. mamografi çekilmesi önerilmektedir. Kadınlarda bir görülen Kanserle mücadele etmenin en iyi yolu risk faktörlerini kontrol iki Literatürlerde yılda 20-40 bir kanserden yaş klinik arası meme korunma üç oluşmadan basamakta ele alınmaktadır. Bu doğrultuda önlemektir. Meme kanseri gelişiminde etkili meme kanserinden korunma basamakları şu olan risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz; şekildedir. 1. I)Primer Demografik ederek protokolünde özellikler (cinsiyet, yaş, korunma; bir korunma Memem kanserinde ırk/etnisite gibi) primer 2. Reprodüktif öykü (menarş yaşı, doğum edilmemektedir. Ancak değiştirilebilir risk yapma ve sayısı, ilk tam dönem hamilelik yaşı, faktörleri ortadan kaldırıldığında (30 yaş menapoz yaşı, laktasyon, infertilite, düşük sonrası yapma) obesitenin engellenmesi, uygun egzersiz) risk 3. Ailesel/genetik faktörler (aile öyküsü, azaltılabilmektedir. gebeliklerin yaklaşımından minimal söz olması, bilinen veya şüphe edilen BRCA1/2, p53, PTEN veya meme kanseri riski ile ilişkili diğer gen II) Sekonder mutasyonları) faktörlerine korunma; maruz Bireylerin, kaldıktan risk sonra, 43 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana vücutlarında biyolojik olarak hastalığın SERVİKS KANSERİNDE KORUNMA VE ERKEN başladığı, klinik olarak semptomların ortaya TANI çıkmadığı dönemde, hastalığın erken tanı ve Doç. Dr. Evşen NAZİK tedavisi Çukurova Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Mamografi yaklaşımıdır. KKMM, uygulamaları KMM, sekonder Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi korunmada yer alır. III) Tersiyer korunma; Bu aşamada, hastalığın Kanser hem dünyada hem de klinik olarak ortaya çıkmasından sonra, ülkemizde %22’lik oran ile kardiyovasküler bireylerin ve/veya yaşam yaşam sürelerinin uzatılması hastalıklardan sonra ikinci ölüm nedenidir. kalitelerinin artırılması 2030 hedeflenmektedir.Meme rekonstrüksiyonu, yılında yakalanacağı, 24 milyon insan kansere 17 milyon insanın aynı yıl ameliyat sonu kol egzersizleri uygulamaları yaşamını kanser nedeniyle yitireceği tahmin tersiyer korunmada yer alır. edilmektedir. Sonuç olarak, sağlık çalışanları ve hemşirelerin kadınlarda en sık görülen dördüncü kanser tipi meme kanseri ve tarama yöntemleri hakkında olup önemli bir halk sağlığı sorunudur. bilgi sahibi olmaları, kadınların meme kanseri Globacan 2012 verilerine göre; Türkiye, serviks ile ilgili farkındalıklarının artması konusunda kanseri insidansının en düşük olduğu Batı Asya etkin rol almalarını sağlayacaktır. grubu ülkeleri içinde yer almaktadır. Serviks Serviks kanseri dünyada kanseri ülkemizde yaşa göre standardize edilmiş 4.3/100.00’lük insidans ve 1.7/100.000’lik mortalite oranları ile on ikinci sırada yer almaktadır. GLOBOCAN verilerine göre 2015 yılı için tahmin edilen yeni vaka sayısı ise 1885’dir. Birçok kanserde olduğu gibi serviks kanserinde de etyoloji kesin olarak bilinmemektedir. Aslında tüm kadınlar serviks kanseri yönünden risk altındadırlar. Ancak bireysel risk faktörleri bu riskin artmasına neden olur. Bu risk faktörlerinin çoğu olumsuz sağlık davranışlarıyla yakından ilişkilidir. Erken yaşta koitusun olması (<16 yaş), çok eşli cinsel yaşamın olması, çok eşli cinsel yaşamı olan kişi ile cinsel ilişkide bulunulması, ilk gebelik 44 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana yaşının 20 ve altında olması, ilk doğum yaşının Literatürde kanserden korunma üç 20 ve altında olması, doğum sayısının üç ve basamakta ele alınmaktadır. Bu doğrultuda üzeri olması, cinsel yolla bulaşan hastalığa Serviks kanserinde korunma basamakları şu sahip olunması (özellikle Human Papilloma şekildedir. Virüs tip 16-18, Herpes Simpleks tip II ve HIV), Birincil Korunma; farkındalığı tedavi edilmemiş diğer vajinal enfeksiyonların davranışlardan uzak durma, sağlıklı yaşam stili olması, immunosupresyon durumunun olması (sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz yapma), servikal kanser riskini artıran durumlardır. bariyer kontraseptif kullanımını tercih etmeyi ile önlenebilecek aşısı, riskli İkincil Korunma; Servikal kanser için başında tarama testleri yaptırma (PAP Smear Testi, gelmektedir. Servikal kanserin preinvaziv bir HPV-DNA testi gibi), servikal kanser yönünden evresinin olması, bu dönemde hastaların riskli grupları belirlemeyi ve yakalanabilmesi ve kanserlerin HPV kanseri sigara kullanılması, yaş, ırk (Siyah kadınlar), Serviks kanseri kadınlarda erken tanı oluşturma, Serviks etkin olarak tedavi Üçüncül Korunma ise; uygun tedavi edilebilmesi bu hastalığa özgü önemli bir yönetimi ve rehabilitasyon hizmetini sağlamayı özellik olup tarama ve erken tanıya imkan içermektedir. vermektedir. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanlığınca uygulanmaya Hemşireler serviks kanseri ile ilişkili faktörleri bilerek; kapsamlı bir tanılama ve risk konulmuş olan Kanser Tarama Programları belirleme çerçevesinde 30-65 yaş arası kadınlara KETEM’ yapabilecek bilgiye sahip olmalıdır. Bütün lerde yapılan serviks kanseri taramasında 2 uygulama alanlarında kadını bireysel olarak farklı test uygulanmaktadır. Bunlar Pap smear değerlendirmeli, testi vermeli, korunma ve tarama planı hazırlayıp ile HPV-DNA testi (Hybrid capture 2 yöntemi ile) dir. Ülkemizde de 1 Ağustos 2014 konularında bireye analiz özel ve sentez danışmanlık uygulamalıdır tarihi itibariyle tüm ülkede kullanılmaya başlanan HPV kitlerinin (kitler illere dağıtıldı) okumaları Ankara ve İstanbul’da 2 merkeze yapılmakta ve kullanıma başlanan bir yazılım sistemi üzerinden sonuçlar smear alınan merkezlere gönderilmektedir. 45 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana İSTİSMAR VE İHMALİN OLASI FİZİKSEL VE eğilim, toplumsal dışlanma ve diğer sosyal RUHSAL sorunların BELİRTİLERİ ÇALIŞANLARININ VE SAĞLIK YASAL BİLDİRİM sıkça görüldüğü bilinmektedir. Cinsel istismar sonrası vajinal kanama, vajinal ZORUNLULUĞU enfeksiyonlar, azalmış cinsel istek, genital Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT irritasyon, disparoni, kronik pelvik ağrı, üriner Çukurova Üniversitesi, Adana Sağlık Yüksekokulu sistem enfeksiyonları komplikasyonlar ve ve benzerleri cinsel gibi yolla bulaşan hastalıklar görülmektedir. Anayasamız ile güvence altına alınan, kişinin yaşaması, ruhsal ve fiziksel Anksiyete bozuklukları, depresyon, bütünlüğünü koruyabilme hakkı İnsan Hakları yeme bozuklukları, uyku bozuklukları, özkıyım Evrensel Bildiri’si ve Avrupa İnsan Hakları girişimleri, kişilik bozuklukları, duygudurum Sözleşme’lerinde de yer almaktadır. Hasta bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu haklan, temel dayanağını insan haklarıyla ilgili gibi psikiyatrik bozukluklar istismar ve ihmal noktalardan almaktadır. sonrası bireylerde görülebilmektedir. Toplumsal dışlanma ve diğer sosyal problemler Bir bireyin sağlıklı diyebileceğimiz olarak özellikle cinsel istismara uğrayan sınırlardan çıkıp fiziksel ya da ruhsal olarak bireylerde damgalanma, mağduru suçlu bulan hasta toplumsal kabul edilebilecek bir duruma söylemler, tecavüzcü ile gelmesinde, başka kişi ya da kişilerin kasıtlı, evlendirme, tecavüze uğrayan kadının eşi isteyerek, tarafından reddedilmesi, namus cinayetleri bilerek yaptıkları davranışlar sorumlu ise, ya da kişi başkalarının tedbirsiz, sıkça görülmektedir. dikkatsiz ya da ihmalkar davranışları nedeniyle sağlığını kaybetmiş ise, yasalar çerçevesinde Sağlık çalışanları, adli bildirim bu hastalık hali adli bir yön içermektedir. Yasa, zorunluluğu ile ilgili uygulamada yasalara bu birçok nedenden dolayı uymamaktadırlar. tür olgularla karşılaşıldığında adli makamlara bildirimi zorunlu kılmıştır. Dava edilme veya olumsuz karşılık görme korkusu, klinik kanıt veya bildirilmiş kanıtın İstismar ve ihmal, bireylerin tüm yetersiz olduğunu düşünme, çocuk yaşam boyu kalıcı ve ağır işlev kaybı ile koruma/kadın koruma servislerine yeterli sonuçlanan ciddi bir durumdur. İstismar ve güven duyulmaması, mağdurun ve ailenin ihmal jinekolojik zarar göreceği ile ilgili kaygılar bulunmaktadır. bulaşan Bu kaygıların her biri olguya göre haklı ya da hastalıklar, ruh sağlığının bozulması, intihara yersiz olabilir. İstismar için kesin kanıtların sonrasında; komplikasyonlar, gebelik cinsel ve yolla 46 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bulunmaması sağlık çalışanlarının en son İstismarcıların çoğunun aile içinden ya da düşüneceği durum olmalıdır. Görevini yaptığı tanıdık biri olduğu bilinir. Aile içinde ya da sırada bir suçun işlendiği yönünde bir belirti ile yakın çevre ortamında istismar edilen ve karşılaşmasına kendini koruyamayan mağdurun ortamdan rağmen, durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta uzaklaştırılması gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu, bir önceliklidir. Bu nedenle adli bildirimin tedaviye yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK. doğrudan katkısı olduğu düşünülmektedir. madde 280). Ayrıca gerçeğin tedaviden çok daha meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun Sağlık çalışanları, zamana, bireye ve delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren olaya göre, adalet, yarar, zarar vermeme ve veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis özerklik ilkesi ışığında soruna yaklaşması bu cezası ile cezalandırılır (TCK. madde 281). konuda çözümü getirecektir. Ancak yasalar çerçevesinde sorumlu tutulmasını engellemek Hastaya ait bilgilerin açıklanabileceği için (yetişkin, kendini ifade edebilen ve hukuka uygun durumlar olarak ise: sır sahibi bağımsız olarak karar verebilen) hastanın hastanın rızası ve izni, bilimsel ve eğitim amaçlı onamı alınmadıkça bildirimin yapılma yasağı toplantılar (hastanın kimliğinin saklanmasına yönünde gerekli özen gösterilerek), halk sağlığının gerekmektedir. korunmasına yönelik bildirimi zorunlu yasa değişikliğinin tartışılması Sağlık çalışanlarının bireysel önyargılarını hastalıklar (ilgili resmi kuramlara), suç teşkil sorgulayarak, eden durumları bildirme (TCK. madde 278- hastaları ele almalarını öğretecek tutum ve 281), davranış değişikliğini hazırlayacak eğitimler yetkili makamların emri olarak belirtilmektedir. tavsiye edilmeli makamların Sağlık çalışanları için adli olguların bilimsel ve yaklaşımlarla bu konuda bu yetkili uyarılması/bilgilendirilmesi de sağlanmalıdır. bildirimi tartışmasız koruyucu bir yaklaşımdır. 47 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Bildiriler 48 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E01- Bifid Uvula Uz.Dr.M.Erol YAYLA Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı Merkezi Uvula, dilin gerisinde sarkan yumuşak damağın aşağı doğru uzanan parçasıdır. Öksürme veya hapşurma gibi yumuşak damağın, nazofarenks veya ağız içine doğru zorlanmasını, bunlar ve farenksin oral parçası arasında basınç farkına direnç sağlayarak önler. (1) Bifid uvula, uvulanın ikiye ayrık olması, toplumda %7,5 gibi bir prevelansa sahiptir. Erkeklerde 2,5 katı daha fazla görülür.(2) Herhangi bir patolojiye işaret etmez. Ancak çoğunlukla muayenede hekim tarafından farkedilebilecek bu durum, hastada kaygıya neden olabilir. 1. Romanes GJ. Cunningham’s Manual of Practical Anatomy Volume Three. 15th edn, Oxford Medical Publications; 2003: p 137. 2. Rivron RP. Bifid uvula: prevalence and association in otitis media with effusion in children admitted for routine otolaryngological operations. J Laryngol Otol. 1989 Mar;103(3):249-52. 49 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E02 Güven Ve Ahlak Aile hekimleri misafir hastalardan dolayı çok Uz.Dr. M. Erol YAYLA sıkıntı çeker. Sebebi de bu misafir hastaların Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı bir daha o ASMye gelmeyecek olmaları veya Merkezi kendilerinde o küçük çevreden olmamanın bağımsızlığını hissetme ve bireysel ahlak Simmel’e(1969) göre güven, birine ya da bir anlayışından çok, “etraf ne der” ahlaklarının ilkeye inandığımız zaman vardır. Hekim hasta onları ilişkisi karşılıklı güvene dayalı bir ilişkidir. sorumsuzluk rol oynamaktadır. Küçük bir Ancak günümüzde hekimler hastalarına karşı mahalledeki ASMde o bölge halkının hekime çok büyük bir güvensizlik hissetmektedir. şiddet uygulayanlarıyla, şehir merkezinde ve Hekim hastayla, en azından insani bir ilişki misafir hastaların çok hekime başvurduğu kurabileceğini etmek bölgeler karşılaştırılsaydı, şehir merkezindeki istemekte ancak, her an kendine şiddet doktorların çok daha fazla şiddete uğradığı, ya uygulanabileceğini ya da asılsız bir şekilde da hastaneler gibi şehrin her bölgesinden suçlanabileceğini bilmek , hekimin ruh halini hasta kabul eden yerlerde hekimlerin çok daha etkilemektedir. Hekimler kapıdan girecek fazla şiddete uğradığı görülebilirdi. "etraf ne hastadan göreceğini der" ahlakı, insanların ne dedikleri nin karar bilmediğinden, hastayla ilişkilerinde mesafeli verirken de kendi ahlak seslerini değil, bile kötü insanların ne diyeceğini daha önemseyerek zamanlarında hastaya söylenecek birkaç güzel karar verirler. Türkiye’yi anlama klavuzunda söz, hastanın moralini düzeltebilecekken, kadınların %63’ü, erkeklerin %60’ı başkalarının hastanın kliniğinde sonradan gelişecek hızlı kendisi hakkındaki düşüncelerini önemsiyor, kötüye istenmeyen kadınların %56’sı erkeklerin %55’i kendi mutlu- komplikasyonların hekime şiddete dönüşme luğunu çevresindekilerin mutluluğuna bağlı olasılığı, mahrum görüyor, kadınların %76’sı , erkeklerin %74’ü kendini ise çevresinde uyumu korumayı kendisi için sorumluluklar-hasta önemli görüyor.(1) Küçük bir mahalleden daha şikayeti veya şiddeti cenderesi içinde sıkışmış geniş kesimlerle haşır neşir olanlar (siyaset, hissetmesi; tedavide, takipte risk alma, sonuca ideolojik inanışlar ve sosyal medya aracılığıyla) ulaşma isteğini de baltalamaktadır. Tüm ise bu dar çerçeveden biraz daha geniş bir bunlar maliyeti paradigmayla bakabilirler her şeye. Örneğin arttırmakta, hastanın şifa arama yolunda hekiminiz hakkında güven duyuyor musunuz çözümsüzlüğe neden olmakta, hekime karşı sorusuna, "şimdi aksini dersem, ayıp olur" şiddete de dönüşebilmektedir. şeklinde düşünerek ne tür hareket muamele davranmaktadırlar. gidiş veya hastayı bundan bırakmaktadır. Ayrıca malpraktis-ağır cezayi da Hastanın sağlık da hekimin sisteminde bağımsız kılmasından düşünerek yanıtlar kaynaklı insanlar. 50 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Birbirlerine güveni %4 lerde olan Türk insanı E03 Lökonişi Vaka Sunumu (2) hekimlerine %75 oranında güvenmekteler. Uz.Dr. M. Erol YAYLA (3)Bence Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı bu o kadar da gerçeği yansıtmamaktatır. 1.Türkiye’yi Anlama Merkezi Klavuzu sayfa 45. http://www.radyom.biz/images/turkiyeyi_anl Lökonişi, tırnak plağının beyaz renk almasıdır. ama_kilavuzu.pdf Erişim tarihi:22.01.2015 Tırnak plağı yüzeyi normaldir ancak, ön 2. Ertong G. Sağlık Sisteminde Hekim Hasta kısmında İlişkisi Ve Güven Unsuru, doktora tezi. 2011. nedeniyle Ankara Parakeratotik hücreler, keratohyalin içeren 3. Blendon RJ, Benson JM, Hero JO. Public immatür büyük nukleuslara sahiptir, bu Trust in Physicians — U.S. Medicine in nedenle de beyaz görünürler. Keratohyalinler International Perspective. N Engl J Med 2014; ışığı 371:1570-1572October görünür.Lökonişi 5 çeşit olur; Lökonişia totalis 10.1056/NEJMp1407373 23, 2014DOI: parakeratotik ışık hücrelerin geçirgenliğini yansıttığı için tırnak varlığı yitirmiştir. beyaz (tüm tırnak tutulumu), lökonişia parsiyalis (kısmi tırnak tutulumu), lökonişia striata (tırnak vertikalinde çizgiler), lökonişia transversalis (tırnak vertikalini boydan boya geçen çizgiler), lökonişia punktata ( noktasal tutulum). Lökonişi konjenital veya akkiz olabilir. Konjenital lökonişiler tek başına veya diğer hastalıklarla birlikte olabilir. Akkiz lökonişilerin bir çok sebebi olabilir. Punktat lökonişiler en sık tiptir ve normal bireylerde görülür.(1) Tırnak plağında bulunan beyazlanma tırnak büyümesiyle tırnak ucuna doğru ilerler ve zamanla kaybolur. Punktat lökonişi sadece anormal keratinizasyonla açıklanamaz. Parakeratozisin yanında hücreler arasına giren hava da bu görünüme neden olabilir.Ayrıca travma da bu görünüme neden olabilir. Punktat lökonişi alopesya areatada da görülebilir. (2) 51 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Vaka sunumu: Vakamız, 34 yaşında kadın E04 Aile Hekimlerinin Tükenmişlik ve Çalışma hasta.Özgeçmişinde Koşulları herhabgi bir hastalık öyküsü yok ve aile sağlığı merkezimize sadece Uz.Dr. M. Erol YAYLA her iki tırnakta da görülen punktat lökonişiler Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı nedeniyle Merkezi başvurdu. Tırnaklarındaki beyazlıkların kendisinde ölümcül bir hastalığa sahip olabileceği yönünde kaygılara neden Amerika’da aile hekimlerinin, tükenmişlik, olduğunu söylüyordu.Bu durumun iyi huylu çalışma yaşamı-hayat dengesinde tatminsizlik olduğu kendisine anlatıldı. gibi ruh sağlığı bozukluğunun, genel populasyona göre daha fazla görüldüğü(1) ve 1.Şendur N, Karaman G, Şavk E.Tırnak yine hekimlerde genel populasyona göre Hastalıkları, Dermatoloji. Ed:Yalçın Tüzün, intihar Mehmet Ali Gürer, Server Serdaroğlu, Oya gösterilmiş (6,7). Bozulmuş ruh sağlığının, iş- Oğuz, hayat dengesizliği gibi sadece kişisel sonuçları Varol L. Aksungur.3. oranlarının daha yüksek olduğu baskı,İstanbul.Nobel Tıp,2008:2; 1365 olmamakta, ayrıca hastalar ve aile üyelerini de 2. Tüzün Y, Karakuş Ö. Leukonychia. Turk Acad etkileyebilmektedir. Aile hekimlerinde, kendini Dermatol 2009; 3 (1): 93101r kötü hissetme ve yüksek tükenmişlik skorları, örneğin hastalarla daha düşük seviyeli empati kurma (2) ve, daha fazla hasta memnuniyetsizliği (3) ve iş-aile çatışması da kötü iş performansı ve iletişim tatminsizliğine yol açmaktadır (4). Bu nedenle kötü akıl sağlığı ve iş-hayat dengesi aile hekimleri için kendileri, iş ve özel çevresi için kritik konulardır. Hekimler arasında tükenmişlik ve iş karakteristikleri arasındaki ilişkilerin bir meta analizinde, iş yükünün, tükenmişliğin çekirdek boyutu olan duygusal tükenmişlikle en güçlü ilişkiye sahip olduğu gösterilmiştir.(5) İş saatleri ve iş planı üstünde hakimiyetin, stresi, tükenmişliği azaltma ve kariyer tatmini sağlamada önemli bir rol oynadığı, giderek artan bir şekilde gösterilmektedir.(8,9,10) Bir 52 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana pilot çalışmada iş ve kişisel hayat arası medicine residents. J Gen Intern Med 2005; dengeleme ve önceliklendirmeyi sağlamak 20: 559–64. amaçlı arttırmaya 3. Haas JS, Cook EF, Puopolo AL et al. Is the odaklanılmış; çalışma ile hekimler, sınırlarını professional satisfaction of general internists belirlemenin kendilerini iyi hissettirdiğini ve associated with patient satisfaction? J Gen üretkenliklerini arttırdığını bildirmişlerdir.(11) Intern Med 2000; 15: 122–8. 2007 yılına ait kadın hastalıkları ve doğum 4. Amstad FT, Meier LL, Fasel U, Elfering A, çalışmasında da tükenmişlik ve ev hayatı-iş Semmer NK. A meta-analysis of work-family hayatı dengesinin en iyi göstergesi olarak iş conflict and various outcomes with a special planı ve çalışılan saatler üzerinde kontrol emphasis on cross-domain versus matching- sahibi olma olarak gösterilmiştir.(9) 2014 yılına domain relations. J Occup Health Psychol ait bir başka çalışmada, hekimlerin %81’inin 2011; 16: 151–69. aşırı veya tam kapasite ile çalıştığı ve sadece 5. Lee RT, Seo B, Hladkyj S, Lovell BL, %19’unda daha fazla hasta görmeye vakitleri Schwartzmann L. Correlates of physician kaldığı gösterilmiştir.(12) burnout across regions and specialties: a hekimlerde uyumu meta-analysis. Hum Resour Health 2013; 11: Bizim ülkemizde ise aile hekimlerinin diğer 48. ülkedeki aile hekimliği uygulamalarına göre 6. Hampton T. Experts address risk of oldukça yoğun iş yüküne sahip olması ve bu iş physician suicide. JAMA. 2005;294:1189-1191. yüküne bir de nöbet uygulamasının eklenerek 7. Gold KJ, Sen A, Schwenk TL. Details on daha da arttırılması düşünülmektedir. Ayrıca suicide among US physicians: data from the aile hekimlerinden sürekli poliklinik yapmaları National Violent Death Reporting System. Gen beklenmekte, Hosp Psychiatry. 2013;35:45-49. yazı içinde bahsettiğim sakıncalar gözardı edilmektedir. 8. Ruotsalainen JH1, Verbeek JH, Mariné A, Serra C. Preventing occupational stress in healthcare workers. Cochrane Database Syst 1. Shanafelt TD, Boone S, Tan L et al. Burnout Rev. 2014 13;11:CD002892. and satisfaction with work-life balance among 9.Keeton K, Fenner DE, Johnson TR, Hayward US physicians relative to the general US RA. Predictors of physician career satisfaction, population. Arch Intern Med 2012; 172: 1377– work-life 85. Gynecol. 2007;109:949-955. 2. Shanafelt TD, West C, Zhao X et al. 10.Tucker P, Bejerot E, Kecklund G, Aronsson Relationship between increased personal well- G, Akerstedt T. The impact of work time balance, and burnout. Obstet being and enhanced empathy among internal 53 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana control on physicians' sleep and well-being. E05 Defansıf Tıp Appl Ergon. 2015;47:109-116. Uz.Dr. M. Erol YAYLA 11. Jensen PM, Trollope-Kumar K. Building Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı physician resilience. Can Fam Physician. Merkezi 2008;54:722-729. Hekimlerin 12. 2014 Survey of America's Physicians. The geliştirmek için motivasyonları, hastalardan Physicians aldığı iyi geri bildirimler ve işinden zevk Foundation. September 2014. öğrenmek ve kendilerini http://www.physiciansfoundation.org/upload alabilmektir. Bir hastanın hastalığına eklenen s/default yeni semptomları araştırmak, bilinmeyen bir /2014_Physicians_Foundation_Biennial_Physi hastalık durumunu keşfetmek ya da yeni tıbbi cian_Survey_Report.pdf bilgileri uygulamak bu motivasyonun bir parçasıdır. Daha bir tıp fakültesi öğrencisiyken hekim adayları bu motivasyonları sayesinde yeni şeyler öğrenirler. Ama malpraktis korkusu hekimlerdeki bu “yeni”den uzak durmayı teşvik eder. Komplike durum kötüdür, anlaşılmayan klinik durum kötüdür, hemen sevk edilmelidir. Buradaki motive edici tek şey demotive edici malpraktis korkusudur. Motivasyon ve yeniye duyulacak merak yerini kapkara bir malpraktis korkusuna bırakmaktadır. Defansif tıbbın bu yönüne negatif defansif tıp denir Yeni olarak yapacakları tek şey olduğundan daha geniş bir tetkik istemi yaparak bilinen durumları,hastalıkları ekarte etmektir. Bundan ötesi onu aşmakta, ilgilendirmemektedir. Hasta insandan çok her an elde patlayacak saatli bomba gibi görülür. Defansif tıbbın bu yönüne de pozitif defansif tıp denir. Her ne kadar defansif tıp uygulamalarını tam olarak hesaplamak zor olsa da, araştırmacılar istenen tanı testinin ve yapılan tedavi girişimlerinin %5-10’unun, tıbbi hata endişeleri yüzünden 54 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana olduğunu belirlemişlerdir.(1,2) Sanıyorum bu ilişkisi kötü hekimlerle iletişimlerinden tatmin yüzde, olmadıkları ve bu hekimleri dava ettikleri de kurumların birbirinden ayrıldığı, performans sistemi getirilerek hekimlerden hastanelerin gelirini arttırmak için bilinen bir gerçektir.(8) çok müdahaleci olması beklendiği, çok müdahale ve harcama beklendiği yeni sistemde, çok çok daha fazladır. 1. Defensive Medicine and Medical Practice. Her gün bir sağlık skandalı haberi yapılsa, 365 Publication OTA-H-602. Washington, DC: günün her gününde bir haber olsa, yıllık 100 Office of Technology Assessment, US milyona yaklaşmış muayene sayısında Congress, Jul 1994. bu “skandal” durum 365/100.000.000 dur. Ama 2. Anderson RE. Billions for defense. Arch hastanın gözünde bu, %100’dür. Bu yanılgı Intern Med. 1999; 159:2399- 2402. hekimlerde de mevcuttur.Hekimler de tıbbi 3. Carrier ER, Reschovsky JD, Mello MM, hata riskini olduğundan daha sık olarak Mayrell RC, Katz D. Physicians’ fears of hesaplar ve nadir olayları sık olaylar olarak malpractice lawsuits are not assuaged by görür. (3) 2008 Amerikan Hekim Sigortacı tort reforms. Health Aff (Millwood) 2010; Birliğinin hesaplarına göre şikayetlerin sadece 29:1585–1592. %5’i mahkemeye gidiyor ve bunların da %90’ı 4. Kane CK. Policy research perspectives: hekim tarafından kazanılıyor olsa da(4), medical liability claim frequency: a 2007– hekimin nadir olarak olan bu olayları gözünde 2008 snapshot of physicians. American büyütmeye hakkı var sanırım. Çünkü dava Medical Association, 2010. Available at edilmek bir çok hekim için duygusal ve fiziksel www.ama-assn.org. Accessed July 2, 2014. olarak aşırı derecede strese neden 5. Charles SC, Pyskoty CE, Nelson A. olmaktadır.(5,6) Physicians on trial—self-reported reactions to Hekimlerin hepsi de tedavi belgelerini detaylı malpractice trials. West J Med 1988; 148:358– tutmanın 360. önemi konusunda hemfikirdir. Özellikle talepkar, duygusal ve sağı-solu belli 6. olmayan hastalar hekimleri tedirgin etmekte, malpractice suit. West J Med 2001;174:55–58. hekim 7. hasta ile arasında kötü iletişim Charles SC. Coping with a medical Ridic G, Howard T, Ridic O.Medical hissettiğinde veya hastanın hekimden istekleri Malpractice fazla ise gereksiz pahalı tetkikleri devreye Medicine, Real Problem or a Red Herring – girmekte ya da doktorlar yüksek Example of Assessment of Quality Outcomes riskli in Connecticut: prosedürlerden kaçınmaktadır.(7) Bu arada Variables hastaların özellikle iletişim ve kişilerarası Acta Inform Med. 2012; 20(1): 32-39 Defensive 55 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 8. Studdert DM, Mello MM, Brennan TA. E06 Aşırı Teknoloji ve Sonuçları Medical malpractice. N Engl J Med 2004; Uz.Dr. M. Erol YAYLA 350:283–292. Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı Merkezi British Medical Journal dergisinde 13 Şubat 2015 tarihinde yayınlanan Aşırı Teknoloji başlıklı makalede yer alan tablo teknoloji ve aşırı tanı konusundaki durumu çok iyi özetliyor: Hastalık Teknoloji değişiklik Pulmone Pulmoner Mortalitede r Emboli anjiyografi(1930), minimal ventilasyon azalma perfüzyon 1998’den sintigrafi(1964), 2006’ya komputirize pulmoner tomografi emboli pulmoner tanısında %80 anjiyografi(1998) artış Tiroid Boyun Küçük papiller Kanseri ultrasonografi(198 kanserlerin ve 0), ile, gaydlı nodüllerin (guided)biyopsi(1 tanısının ve 990), çıkarılmasının CT,MRI(1996), artışı.Birçok ultrason eşliğinde hasta tiroid nodül semptomatik aspirasyonu(2002) ve palpabl nodülün değerlendiril mesinden ziyade 56 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana tesadüfi Karotid Doppler sonografi, Tanıda (insidental) Veya manyetik bulgu ile tanı Vertebra rezonans almaktadır l 3-10 kat artış Arter anjiografi, CT Gestasy İki aşamalı testten Sonuçlar Disseksi onel , azaltılmış eşik üzerinde net yonu Diyabet değerli tek glukoz bir Meme Fizik muayeneden 50 Kanseri dijital her tanı kriterleri mammografik Amerikalı gestasyonel taramaya kadının değerine etkisi olmadan yeni anjiyografi diyabet tanısını üçe 490- yanlış alarmı olacaktır, 3- 14’ü aşırı tanı Prediyab Glukoz tolerans Eşik et testi ile bozulmuş değerlerin ve glukoz tedavi tolerans azaltılması ile plazma 1000 670 i en az bir katladı testi(1979), yaşında gereksiz almış olacak, açlık teknolojik 40 yaşından glukoz değişikliğin testi ile bozulmuş birleşimi sonra yıllık glukoz tolerans prevelansta 2 olarak takip (1997), glikozile ila 3 kat artışa edildiğinde hemoglobin(2009) neden 0,3 ila 3,2’si olmuştur ancak ölümden Kolon Sigmoidoskopi, Riskli Kanseri kolonoskopi, olmasına modern sonuçları Kronik Serum sistatin C Amerikalıların iyileştirme hakkında bilgi Böbrek veya Hastalığı seviyeleri böbrek hastalığına teknolojisi kurtulacaktır ve ile sahibi kreatinin %14’ü kronik yüksek olunmamasın (glomerüler çözününürlüklü a karşın, villöz filtrasyon oranını sahip endoskopi poliplerin hesaplamak için), damgalanmışt tespiti çıkarılması ve olarak böbrek hasarının ır derecelendirilmesi 57 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana (ör:albuminüriyi edilmemelidir test ederek) Astım Osteopo Dual Enerji X-Ray Tedavi eşiğini roz absorbsiyometri Steteskop,spirom Astım olarak etri tanı alan değiştirmek(T hastaların skoru ≤2) 65 %30’u yaş ve üzeri aşırı(gereksiz) kadınların tanı almıştır yarısından fazlasının hasta olarak kabul edilmesine yolaçtı Prostat Prostat Spesifik Tarama testi Kanseri antijen ile aşırı tanı alanların oranı %22 ila %67 arasında değişiyor Hipertan Kan basıncı ölçüm Tedavi siyon cihazı seçimleri klinik veya ev kan basıncı ölçümüne dayandığında oldukça fazla aşırı tanı, Kan basıncı ölçümü olmadan hipertansiyon bir hastalık kabul 58 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E07 Dünyada Engellilik durumları arasında, belirgin olarak benzer Uz Dr M. Erol YAYLA olduğunu göstermiştir. 10 ülkeyi kapsayan bir Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile çalışmada genel halkın, entelektüel Sağlığı Merkezi bozuklukları olan insanların kabiliyetleri hakkında Dünya nüfusunun yaklaşık %10’u engellidir. Engelli bireylerin %80’i yardımcı anlama eksikliği olduğunu hakkında olumsuz tavır bulmuştur. araç gereçlerinden yoksun ve sosyal dışlanmışlık Engelliler yaşadıkları, gelişmekte olan ülkelerde yaşar. davranışlar, Bu ülkelerde yaşayan engellilerin ancak %2’si üzerinde ters etkiye sahipolup, düşük benlik okula gidebilir. (1) saygısı ve azalmış katılımcılık gibi negatif engelli çocuk ve ve erişkinler sonuçlara yol açar. Tacize uğramış hisseden Engelli bireylerin bir çoğu sağlık hizmetine, insanlar, engellilikleri yüzünden, bir yerlere eğitime, ve iş olanaklarına eşit erişim hakkına gidemeyebilir, rutinlerini değiştirmek zorunda sahip değildir ve ihtiyaçları olan engelli kalabilir, hatta evlerinden taşınabilirler. (2) hizmetleri almamakta ve günlük yaşam aktivitelerinden dışlanmaktadırlar. Birleşmiş Milletler Engelli Bireylerin Hakları Anlaşması (United Nations Convention on the Rights of 1. Stein MA. Disability Human Rights. College Persons with Disabilities (CRPD))Kurultayını of William & Mary Law School William & Mary takiben, engellilik artan bir şekilde bir insan Law School Scholarship Repository Faculty hakları meselesi olarak anlaşılmaya başlandı. Publications. 2007;95(75) 264 Ayrıca engellilik, gittikçe artan kanıtlara göre, http://scholarship.law.wm.edu/facpubs/264 engelli bireylerin, engelli olmayan bireylere göre en kötü sosyoekonomik sonuçları ve fakirliği gelişimsel 2.WHO.World Report On Disability.2011 yaşamaları nedeniyle önemli bir mesledir. Ayrımcılık kasten yapılmasa da, sistem dolaylı olarak engelli insanların ihtiyaçlarını gözönüne almayarak onları dışlamaktadır. Engellilik genellikle yetersizlikle eşdeğer kabul edilmektedir. Bir sağlıkla ilişkili damgalanma derlemesi, etkinin farklı ülkelerde, sağlık 59 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E08 AİLE SAĞLIĞI MERKEZİNE BAŞVURAN Merkezine başvuran 101 hasta oluşturdu. HASTALARIN ODAĞI Araştırmanın SAĞLIK özellikler, sağlık davranışı ve Çok Boyutlu SAĞLIK DENETİM ALGILAMADÜZEYLERİ VE verileri DAVRANIŞLARINA ETKİSİ Sağlık Levent Hekimoğlu1, Nazlı Şensoy2 (Multidimensional Health Locus of Control 1 Scales -MHLC Scales) sorularının yer aldığı Bursa anket formu ile toplandı. MHLC ölçeği, iç ve dış 2 denetim odakları ile kaderci yaklaşıma yönelik Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Afyonkarahisar algılamaları Amaç: Denetim odağı sağlık davranışının oluşmaktadır. temelini açıklamaya yönelik kavramlardan faktörlerinin biridir ve kişinin olumlu ya da olumsuz katsayısı kendisini etkileyen olayları, kendi yetenek ve İstatistiksel analizlerde, tanımlayıcı istatistikler davranışlarının sonuçları ya da şans, kader, ve ki-kare testi kullanıldı. Anlamlılık düzeyi güçlü başkaları gibi kendisi dışındaki güçlerin p<0.05 kabul edildi. işi Denetim Bulgular: Katılımcıların yaş ortancası 49 (18- odağını kendi davranış ve yeteneklerinde 84), %52,5’i kadın, %47,5’i erkek, %56,4’ü algılayan kişiler içten denetimli, sonucun genel ilköğretim mezunu, %44,6’sı ev olarak kendi davranışlarından bağımsız ve %16,8’i denetimin de kendi kontrolü dışındaki güçlü Araştırmamızda 101 kişinin sağlık inancı kimselerin olduğuna modeli denetim merkezlerine göre dağılımı inananlar dıştan denetimli, kontrolün şans, %49,5 içsel, %13,9 dışsal (şans), %36,6 diğer talih, kader ve benzeri kaynaklara bağlı olarak belirlendi. Katılımcıların cinsiyet, yaş olduğuna olarak grubu, eğitim durumu, gelir düzeyi ile sağlık tanımlanmaktadır. Bu araştırmanın amacı inancı kontrol merkezleri karşılaştırıldığında kişilerin algılama anlamlı bir farklılık yoktu. Katılımcıların sigara düzeylerini belirlemek, denetim odaklarının içme, alkol kullanımı, fizik egzersiz yapma, fast demografik özelliklerle ilişkisini ve sağlık food yeme alışkanlığı, meyve-sebze tüketimi, davranışlarına etkisini belirlemek, olumlu kahvaltı yapma alışkanlığı ve sağlıkla ilgili bilgi sağlık davranışı geliştirmek yönünde yapılacak alma konularındaki sağlık davranışlarından diğer çalışmalara ışık tutmaktır. aldıkları ortalama puan 100 üzerinden 70,86 Gereç ve Yöntem: Kesitsel-analitik olarak bulundu. Katılımcıların sağlık davranışlarından yapılan araştırmanın örneklemini Şubat-Mayıs aldıkları puanlar ile sağlık inancı modeli 2012 tarihlerinde Zeytinbağı Aile Sağlığı kontrol merkezleri arasındaki ilişki istatistiksel Bursa Nilüfer İhsaniye Aile Sağlığı Merkezi, Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, olarak algılaması kontrolü inananlar sağlık eğilimidir. altında da denetim kaderci odağı Denetim sosyo-demografik Odağı değerlendiren 18 Çalışmamızda Cronbach 0,71-0,78 emekli, Ölçeği sorudan ölçeğin alpha güvenilirlik arasında %83,2’si alt bulundu. hanımı, evli idi. 60 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana olarak anlamlı bulundu (p=0,002) İçsel E09 GİLBERT HASTALIĞI TEŞHİSİNİ NASIL denetleyici tipte olanların aldıkları toplam KOYALIM? puan daha yüksekti (Tablo 1). Dr. Selma Pekgör1, Uzm. Dr. Orkide Kutlu2 Sonuç: Araştırma sonuçları iç kontrol odağına sahip kişilerin fiziksel sağlıklarını koruma, hastalık ve kazalara karşı önlem alma, sağlıklarını korumak için daha fazla bilgi arama 1 Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği 2 Kliniği, Konya Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye Kliniği, Konya ve rahatsızlık durumunda hastalık hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalıştıklarını Giriş: göstermiştir. Bizim araştırma sonucumuz, Gilbert hastalığı, karaciğer hastalığı veya sağlık kontrol odağı ile koruyucu sağlık hemoliz bulguları olmadan, düşük düzeyde uygulamalarına ilişkin içten denetimli kişilerin indirek bilirubin yüksekliği ile seyreden bir daha klinik tablodur. Temel bozukluk glukronil fazla sorumluluk aldığı yönünde saptanmıştır. transferaz enzimindeki kısmi bir yetersizlikle Anahtar kelimeler: Sağlık Kontrol Odağı, Sağlık birlikte Davranışı, Çok Boyutlu Sağlık Denetim Odağı azalmadır. Burada indirek biluribin değeri 4.4 Ölçeği mg/dl olarak gelen ve bir hafta sonra aynı bilirubinin hepatik uptake’inde değerin 0.7 mg/dl gerilediğini gördüğümüz Tablo 1. Katılımcıların Sağlık İnancı Modeli hastada kolaylıkla Gilbert hastalığı teşhisi Kontrol Merkezi ve Sağlıkla İlgili Davranış koyduğumuzu bildirmek istedik. Puanlarına Göre Dağılımı Olgu Sunumu: 52 yaşında bayan, gözlerde sararma, halsizlik, Sağlık İnancı n Modeli Kontrol Sağlık Davranış Puanı ortalaması yorgunluk şikayetleri ile acil polikliniğimize başvurdu. Öyküsünden zaman zaman benzer şikayetleri yaşamış olan hastanın sarılığının bir Merkezi İçsel 50 75,90 süre sonra düzeldiği öğrenildi. Fizik Dışsal (Şans) 14 64,82 muayenesinde genel durumu iyi, TA:120/90 Diğer 37 66,35 mmHg, nabız 70 /dk. Skleralarında belirgin Toplam 101 70,86 ikter dışında sistem muayeneleri doğaldı. Total biluribin 4.9 mg/dl (0.3-1.2), direk biluribin 0.5 mg/dl (0-0.2), indirek biluribin 4.4 mg/dl. AST, ALT, GGT, ALP, LDH, Hemogram, TSH, vitamin B12, TİT normal sınırlardaydı. 61 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Fizik muayenesinde laboratuarında sarılık indirek dışında ve hiperbilirubinemi tedavisi yoktur. Hastalar sıklıkla spontan remisyona girer. dışında patolojik bulgu olmayan hastada, Sonuç: Gilbert hastalığı düşünerek hastayı bir hafta Birinci basamak hekimleri olarak bizler sarılık sonra kontrole çağırdık. Hastada kontrol total şikayetiyle gelip indirek hiperbilirubinemi biluribin 0.9 mg/dl, indirek bilirubin 0.7 mg/dl dışında başka patolojik bir bulgu tespit tespit edildi. etmediğimiz durumlarda, hastayı sevk etmeyi Tartışma: düşünmeden, bir hafta sonra kontrol total Gilbert hastalığı; herediter, benign ve kronik biluribin ve indirek bilirubin düzeylerine indirekt hiperbiluribineminin toplumda en sık bakabiliriz. Değerlerde belirgin düşme ya da rastlanan sebebidir, görülme sıklığı % 5 normale dönme bize durumun ileri tetkik civarındadır. Otozomal dominant kalıtılan gerektirmediğini gösterecektir. Bu sayede patoloji, doğuştan olmakla birlikte daha çok hastada hastaneye sevk gerektiren ciddi 15-45 yaşlar arası dikkati çeker, erkekler daha hastalık varlığı kaygısı oluşturmadan ayırıcı sık etkilenmiştir. Enfeksiyonlar, yorgunluk, tanı için planlanabilecek gereksiz tetkiklerin uykusuzluk, açlık, heyecan, üzüntü gibi fiziksel sağlık ve psişik stresler indirek hiperbilirubinemi gereksiz işlemlerden kurtulmuş oluruz. ortaya Anahtar Kelimeler: Gilbert hastalığı, indirek çıkmasına veya var olan hiperbilirubineminin artmasına sebep olabilir. Hiperbilirubinemi dönemlerinde sistemine getireceği maliyetli ve hiperbilirubinemi. halsizlik, yorgunluk semptomlarına ilave olarak bulantı, karın ağrısı, kabızlık veya ishal gibi GİS semptomları da görülebilir. Genellikle yoktur. Karaciğerin hepatosplenomegali histolojik tetkiklerinde patolojik bulguya rastlanmaz. Karaciğer fonksiyon testleri total ve indirek biluribin yüksekliği dışında normaldir. Hastaların total bilirubin değerleri 1-4 mg/dl arasında seyreder, 5 mg/dl’yi geçen vakalar nadirdir. Aç kalındığında veya 400 kalorilik diyet uygulandığında 48 saat içinde kan biluribin düzeyleri 3-4 kata varan artışlar gösterebilir. Gilbert hastalığının spesifik bir 62 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E10 Aile Hekimlerinin İş Yükü Türkiye’de ise aile hekimlerine hekim başına Uz Dr M.Erol YAYLA 3500-4000 Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile bulunduğum ancak henüz yayınlanmayan Sağlığı 2014 yılına ait çok merkezli bir çalışmada Merkezi hasta düşmektedir. İçinde Erdinç Yavuz ve arkadaşlarının bulduğu gibi, 22.03.1974 tarihli ve 14993 sayılı Resmi aile hekimlerinin günlük ortalama hasta sayısı Gazete’de Uzmanlık 46’dır. Yıllık hasta ziyaret ortalamasının da 3,3 Yönetmeliği’nin 10. maddesinde “Her servisin (3) olduğu düşünülürse, hekimlerin ve özellikle normal polikliniğinde günde bir uzman 20 'den aile hekimlerinin iş yoğunluğu adı geçen fazla hastaya bakamaz. Ancak, daha fazla çalışmada hastanın başvurması halinde o poliklinikte aynı hesaplandığında, olması gerekenin neredeyse esas üzerine uzman görevlendirilerek o günkü 6 (altı) katıdır. tüm yayınlanan hastaların Tababet muayeneleri bulunan tablo kullanılarak sağlanır” denilmektedir. Bu konu hakkında yönetmelik 1. Justin Altschuler veya kanun veya genelge adına başka bir kayıt Bodenheimer T, Grumbach K. Estimating a bulunmamaktır. Bu sayının neden 20 olduğuna Reasonable Patient Panel Size for Primary dair de herhangi bir gerekçe yoktur. Zaten Care halihazırda bu yönetmelikte bırakılan açık uçla, Delegation. Ann Fam Med. 2012; 10(5): 396- hekimin günlük bakacağı hasta sayısının da 400 Physicians With J, MargoliusD, Team-Based Task aslında sınırı yoktur. 2. Murray M, Davies M, Boushon B.Panel Size, Amerika’da aile hekimleri ortalama 2300 kişilik How Many Patients Can One Doctor Manage?. nüfusa sağlık hizmeti vermektedir. Yapılan bir AAFP; 2007 :47-48 çalışmada bu hastaların akut, kronik ve 3. Erol H, Özdemir A.Türkiye’de Sağlık koruyucu bakımlarının tamamını yapabilmek Reformları için her hekimin günde 21,7 saat çalışması Değerlendirilmesi.Sosyal gerekmektedir.(1) 2014; 4(1): 21 Toplam hasta sayısı, ve Sağlık Harcamalarının Güvenlik Dergisi. bireylerin hekime yıllık başvuru sayısı, hekimin yıllık çalıştığı gün sayısı ve hekimin günlük hasta bakma sayısı arası bir denklem içeren bir başka çalışmaya göre ise, hekim günde 20 hasta baktığında, ve her hasta yılda sadece bir kez hekime başvurduğunda ancak 4000 kadar hastanın bakımını yapabilmektedir. (2) 63 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E11 MAYER ROKİTANSKY KÜSTER HAUSER SENDROMLU BİR OLGU SUNUMU ÖZGEÇMİŞ: Özellik yok Hümeyra Yaka*, Hayriye Şentürk**, Fatma Gökşin Konya Cihan Eğitim veAraştırma Hekimliği *** Hastanesi Kliniği, SOYGEÇMİŞ: Özellik yok Aile Konya FİZİK MUAYENE VE LABORATUVAR: Vücut ağırlığı Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp 55kg, boy 163 cm idi. Yapılan puberte Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı, Konya evrelendirmesinde telarş evre 4, pubarş evre 4 olarak izlendi. Jinekolojik muayenesinde vagen GİRİŞ: Müllerian kanallarının embriyonik derinliği 8 cm ve hipoplazik, hymen normal olarak gelişiminde duraksama sonucu ortaya çıkan, değerlendirildi. Eksternal genital organlar normal vagenin üst 2/3 kısmının ve uterusun olmayışı ya görünümdeydi. Pelvik ultrasonografisinde normal da gelişmemiş olması Mayer Rokitansky Küster uterus yapısı izlenmedi, her iki over normal Hauser Sendromu olarak bilinir. Bu hastaların boyutlarda, vaginal kanal hipoplazik olarak tanısı genellikle ergenlik dönemine, hatta cinsel değerlendirildi. olarak aktif döneme gelinceye kadar gecikir. hemogram Çünkü hastaların dış görünüşü tamamen normal sınırlarda idi. Hormonal incelemesinde FSH: görünümdedir ve çoğunlukla herhangi bir şikayeti 5,31mIU/ml olmaz. Bazı hastalarda siklik pelvik ağrı olabilir. ng/ml(1,9-25), LH:5,4mIU/ml (1,1-11,6), Estradiol: Hastalarda genitalya 36,35 pg/ml(20-160) ve androjen düzeyleri normaldir. Adölesan dönemde sekonder seks normal sınırlarda idi. Hastanın karyotip analizinde karakterleri gelişir. Over fonksiyonları normaldir. kromozom yapısı 46,XX olarak tespit edildi. Karyotip 46, XX tir. Beraberinde renal, kardiyak, Yapılan iskelet sistemi anomalileri, pulmoner ve işitsel Hastada uterus yokluğu, vagen hipoplazisi olması kusurlar olabilir. Bu olgumuzda polikliniğe evlilik ve overlerin normal görünümde ve fonksiyonda planlayan ve adet görememe şikayeti olup Mayer olmasından dolayı hasta Mayer Rokitansky Küster Rokitansky Hauser Sendromu olarak değerlendirildi. genellikle eksternal Küster Hauser Sendromu tanısı ve Laboratuvar biyokimya (2,8-11,3), diğer sistem incelemesinde değerleri Prolaktin: muayaneleri normal 17,69 doğaldı. konulan bir hasta sunulacaktır. TARTIŞMA-SONUÇ: Mayer Rokitansky Küster OLGU: 22 yaşında bayan hasta polikliniğe adet Hauser Sendromunda görememe şikayeti ile başvurdu. Hasta bu yaşına psikolojik destek sağlanması, normal seksüel kadar hiç adet görmemiş ve evlilik planlıyormuş. fonksiyonların kazanılması, tedavi ve yardımcı Evlilik öncesi jinekolojik muayene kontrolüne üreme tekniklerine yönelik danışmanlık verilmesi geldi. açısından oldukça tanının önemlidir. doğruluğu, Bu olgular 64 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana çoğunlukla sporadik olarak görülse de ailevi E12 olguların saptanmasındaki artış hastalığın genetik SPONDİLODİSKİT özelliklerine ilgiyi artırmıştır. Birinci basamak 1 sağlık hizmetlerine primer amenore şikayeti ile 1 başvuran hastaları ayrıntılı bir sistemik muayene Tekin ile değerlendirmek ve bu konuda üst basamaklara 1 yönlendirmek önemlidir. Bu olgularda eşlik eden Ana Bilim Dalı, Yrd Doc Dr diğer 2 sistem anomalilerin varlığına yönelik ayrıntılar ihmal edilmemelidir. VAKA SUNUMU: BRUSELLAR Ahmet yılmaz, 2Mehmet Güli Çetinçakmak, Hamza 1 Aslanhan, Necmi Arslan,3Recep Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Yrd Doc Dr 3 Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon ANAHTAR KELİME: Primer amenore, vaginal Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Doc Dr hipoplazi, Mayer Rokitansky Küster Hauser Bruselloz; Sendromu kokobasilin yol açtığı, retiküloendotelyal ve kapsülsüz, aerobik, gram (-) kas iskelet sisteminin tutulduğu zoonotik, sistemik enfeksiyon hastalığıdır1. Hayvancılık, tarım işçileri, süt ve ürünleri üreticileri, veteriner, laboratuar çalışanlarının özellikle risk grubunda bulunduğu, mesleksel maruziyetle gelişebilen , ülkemiz ve bölgemiz kırsal kesimlerinde endemik olarak görülen brusellozis; önemli bir halk sağlığı sorunudur2. Polikliniğimize 2611432 protokol numarasıyla ; sırt ve bel ağrısı, yaygın halsizlik , eklem ağrıları ve yürümede zorlanma şikayetleri ile başvuran 55 yaşında bayan hastanın bir ay önce daha çok geceleri ateş, üşüme ,titreme, yaygın eklem ağrıları olması üzerine o dönemde başvurduğu sağlık merkezinden ağrı kesici alarak şikayetlerinin gerilediğini ama tamamen kaybolmadığını şikayetlerinin polikliniğimize eklenmesi başvurduğunu , mevcut üzerine ifade etti. Hastanın muayenesinde ; 65 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Genel durumu kötü. Ateş:38 Nabız: 110 TA: takip altına alındı, doksisiklin (200 mg/gün) , 150/90 . Nörolojik muayenesinde sol tarafta rifampisin (20 mg/kg/gün) başlanan hasta güç kaybı ve paraparezi mevcuttu. Diğer Fizik Tedavi Rehabilitasyon bölümünce yapılan sistem olarak konsültasyonda neticesinde eklem tutulumuna değerlendirildi. Biyokimyasal tetkileri; Brucella yönelik etol fort tb 2x1, tiorelax tb2x1, gerofen Capt. (1/320 Tit.Poz.), Brucella Rose Bengal jel 3x1 başlandı. Tedavisinin 3. Gününde :Pozitif. Glukoz (Kan) 81, Üre :36, Kreatinin: itibaren ateşi 37 0C, Nabız: 80, TA: 100/60 , 0,67, Sodyum (Na): 140, Potasyum (K): 4,9 , eklem ağrıları devam etmekteydi Klor (CL) :105, Kalsiyum (Ca): 9.5, T.Bilirubin tedavisine streptomisin tb 3x1 eklendi.Servis :0.5, D.Bilirubin : 0.24, İD.Bilirubin : 0.26, ALT takibibinin 13. gününde ateşi36 :80, AST: 37 , LDH : 268, CK :491 , T.Protein: geriledi, eklem ağrısı azaldı, biyokimyasal 7.7, Albümin : 3.3, Globulin: 4.4 , HSV1 IgM tetkiklerinde :NEGATİF, HSV1 yüksek görülen, ASO Crp düzeyleri normal muayeneleri IgG, normal Antı Mıtokondrıyal Brucella gerileyen hastanın 0 C lere hemaglütinasyonu Antıkor (AMA): Negatif, Anti Nükleer Antikor sınırlara hasta; (ANA) : Negatif, P-ANCA :Negatif, C- ANCA: rifcap,streptomisin Negatif, Anti Ds Dna: Negatif, Anti Düz Kas streptomisin i 21 güne, monodox ve rifcap ı 3 Antikoru (ASMA) :Negatif , Anti CCP :5, ASO aya tamamlamak , 15 gün sonra poliklinik (Nefelometrik): 202, Sedimantasyon: 35 ,CRP kontrolüne gelmek üzere taburcu edildi. (Nefolemetrik) : 2.34, Romatoid Faktör (RF) Resim 1 reçete monodox, edilerek , <10.0 (Pozitif), WBC : 8.21, RBC: 4.48, HGB :13.3, HCT :39.6. Hastanın lomber manyetik rezonans görüntüleme (MRG)’sinde L4-L5 vertebra end platelerde T1 A gürünltülerde (resim 1) hipointens, T2 A görüntülerde (resim 2) hiperintens intravenöz kontrast madde enjeksiyonu sonrasında kontrastlanma artışı olup; (resim 3) bu düzeyde Resim 2 paravertebral alanda periferik kontrast tutan 13x6 mm boyutunda sıvı koleksiyonu (apse) izlenmekteydi. epidural abse L4-5 spondilodiskitis ve olarak tanımlandı. Hasta bruselloz ve bağlı gelişen spondilodiskitis, paravertebral abse olarak ön tanısıyla serviste 66 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana gösterdiği tüm klinik patern aydınlatılmalı, olası geç tanı alma/tedavinin gecikmesi durumunda cerrahi müdahalenin gerekebileceği3, neticesinde kalıcı nörolojik defisitlerin gelişebileceği unutulmamalıdır. Çalışmamız; aile hekimliği uygulamalarında hekimlerimizin sağlık hizmeti sunumunda belirtileriyle karşılaşmaları durumunda gözden Resim 3 kaçırmamaları gereken klinik bir vakayı yansıtmaktadır. Referanslar: 1) Namiduru M, Karaoğlan İ, Gürsoy S, Bayazıt N, Şirikçi A. Brucellosis of the spine: evaluation of the clinical, laboratory, and radiological findings of intervertebral omurgayı diskin tercih (MRG)’dir3. ve vertebraların A, Sarı I, Simşek M. Lumbar epidural spondiliti brucellar abscess causing nerve root tutan herhangi bir hastalıkla edilen Int 2) Özateş M, Özkan Ü, Bükte Y, Ceviz Brusella karışabilir. Brusellar Rheumatol gösteren tutulum inflamasyonudur. patients. 2004;24:125-9 TARTIŞMA ve SONUÇ: Spondilodiskit; 14 spondilitin teşhisinde görüntüleme Brusellozisin yöntemi endemik olduğu compression. Spinal Cord 1999;37(6):448-9. 3) Harman M, Unal O, Onbaşi KT, Kiymaz N, Arslan H. Brucellar bölgelerde hastalığın tüm organ ve sistem spondylodiscitis: MRI diagnosis. Clin tutulumunun bilinmesinin yanında endemik Imaging 2001; 25: 421-7. olan bölgelerde mutlaka osteoartiküler 4) Quinones-Hinojosa A, Jun P, Jacobs bulguları olan hastalarda ayırıcı tanıda akla R, spondilodiskit gelmelidir. Vaka örneğimizde General principles in the medical and olduğu gibi semptomların varlığında uygun surgical görüntüleme gerekirse infections: a konsultasyon uygulamaları ile brusellozisin approach. Neurosurg yöntemleri, Rosenberg WS, Weinstein PR. management of spinal multidisciplinary Focus 2004;17(6). 67 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E13 TİNEA İNKOGNİTO: OLGU SUNUMU 2 Mantara yönelik yapılan direk mikroskop 1 H. Seda Küçükerdem , 2 Rahime İnci , Hilal bakısında yoğun miçel ve sporlara rastlandı. 1 Hastaya klinik ve laboratuar olarak tinea İkbal Bilyay , Ali Karakuzu , Hüseyin Can 2 inkognito tanısı koyularak topikal ve sistemik 1. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk antifungal tedavi verildi. Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dermatoloji Kliniği Tartışma 2 Tinea Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği tedavisinin immün cevabı ve inflamatuar Kliniği reaksiyonu baskıladığı, mantara karşı direnci . İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk inkognitonun patogenezinde;steroid düşürdüğü ve bu nedenle de dermatofit Amaç enfeksiyonunun daha yaygın bir alanda ve Tineainkognito, yanlış dermatolojik tanı daha değişik bir klinikle ortaya çıktığı nedeniyle topikal ya da sistemik steroid düşünülmektedir.3,4 kullanımı fungal Kortizon baskısı altındaki “tinea”nın klasik görünüm sentrifugal vezikülopüstüller gösteren kliniği; bir egzema, impetigo, psoriasis, rozasea gibi enfeksiyondur.1,2Bildirideki amacımız egzema başka klinik tablolara dönüşebilmektedir. benzeri klinikle başvuran bir tinea inkognito Dikkatli bir gözlem ile sınırlı bir bölgede olgusunu sunmaktır. tinea’yı düşündüren bir alan görülebilir. Bu sonucu enfeksiyonun ortaya farklı kazandığı bir çıkan, klinik dermatofitik skuamlı alanlardan kullanarak 55 yaşında hayvancılıkla uğraşan erkek hasta incelemeyle, fungal hifaların izlenmesiyle ve yaklaşık 3 aydır olan,kolda kızarıklık ve kaşıntı Sabouraud besi yerinde etkenin üretilmesiyle şikayetiylepolikliniğine başvurdu. Öyküsünden tanı konulur.1,2Etkilenen olgularda en çok izole daha önce egzema tanısı ile dış merkezde edilen ajan T. rubrum’dur. Bunun sebebi T. topikalsteroid ancak rubrum’un en sık rastlanan dermatofitoz öğrenildi. etkeni olmasıdır.5Tineainkognito olgularının Dermatolojik muayenesinde sağ ön kolda yer tedavisinde ise sistemik antifungal ajanlara alan yaklaşık 10x8 cm çapında eritemli plak gereksinim duyulmaktadır. üzerinde yer yer milimetrik püstüller ve Dermatofit şüphesi uyandıran lezyonlarda tüm ekskoriasyonlar, yer yer alopesik alanlar hekimlerinkolay ve ucuz bir işlem olan bulunmaktaydı(Resim mikolojik direkt bakı yöntemine başvurması, şikayetlerinin başlandığı gerilemediği 1). Plak üzerindeki tüyler çekmekle kolaylıkla ele geliyordu. tıp fakültelerinde direk hidroksit Olgu Sunumu: tedavisi yapılan potasyum bu mikroskopik konu üzerinde 68 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana dahanitelikli eğitim verilmesi doktor kaynaklı Resim 1:Sağ ön kolda yer alan yaklaşık 10x8 tinea cm çapında eritemli plak üzerinde yer yer inkognito olgularında azalma sağlayacaktır. milimetrik püstüller ve ekskoriasyonlar, yer yer alopesik alanlar Anahtar kelimeler: dermatofit, egzema, Tineainkognito. Turkiye steroid kullanımı Kaynaklar 1. Gul U. Klinikleri J MedSci 1997, 17:430-1. 2. Dereli T. Tineainkognito, http://infeksiyon.dergisi.org/pdf/pdf_I NF_231.pdf, 26.03.2015 3. Romano C, Asta F, Massai L: Tineaincognitoduetomicrosporumgyps eum in threechildren. Pediatr Dermatol 2000;17:141-4. 4. Feder HM .Tineaincognitomisdiagnosed Jr as erythemamigrans. N Engl J Med 2000;343(1):69 5. Romano C, Maritati E, Gianni C. Tineaincognito in Italy: a 15-year survey. Mycoses 2006; 49: 383–7 69 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E14 MİLİER TÜBERKÜLOZ VE TÜBERKÜLOZ edildi.Hastanın toraks yüksek rezolüsyonlu MENENJİT BİRLİKTELİĞİ GÖSTEREN BİR OLGU bilgisayarlı SUNUMU kranialManyetik Hamza Aslanhan1, Özcan Deveci2, Erkan (MRG)’si çekildi.Torax HRCT sonucu her iki Kıbrıslı¹,Ahmet Yılmaz¹,Necmi Arslan¹ akciğer üst alanda tbc olduğu düşünülen ¹ Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile tomografi(HRCT) Rezonans ve Görüntüleme nodülerinfiltrasyon tespit edildi. Tbc menenjit Hekimliği Anabilim Dalı öntanısıyla hastaya lomber ponksiyon(LP) ²Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon yapıldı.LP sonucu 130 lökosit(%50 lenfosit,%50 Hastalıkları Ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim PNL),Bos şekeri:31,4 mg/dLveBOS Dalı 1600mg/L(referans:150-400) Giriş: MiliyerTüberküloz (Tbc), defansının konakçı yetersizliğinde primerTbc’ninhematojen olarak proteini tespit edildi.Retroperitoneal kitle eksizyonu sonrası alınan materyalin patoloji yayılımından sonucunekrotizangranulomatözolarak gelmesi kaynaklanır. Bu hematojen yayılım sonucu üzerine hastaya miliertbc, tbc menenjit ve santral sinir sistemi (SSS)’nin etkilenmesi; retroperitonealtbc tanıları ile 4’lü anti tbc menenjit, solitertüberküloma, apse, infarkt tedavisi (İzoniyazid,Rifampisin,Pirazinamid ve veya Streptomisin) başlandı.Hasta tedaviye yanıt miliyerparankimal hastalık olarak karşımıza çıkabilir. Miliyer akciğer tüberkülozu verdi. 4’lü tedavi devam etmektedir. ile birlikte nadir de olsa menenjit birlikteliği Sonuç:Hastamızda olabileceğini hatırlatmak amacıyla bu olguyu retroperitoneal kitlenin miliertbc’ye bağlı sunduk. olarak Olgu:29 yaşında,kadın hasta, 6 ay önce düşünülen olgularda akciğer dışı yayılım sezeryan ile doğum öyküsü mevcut, 3 aydır olasılığı olduğu düşünülerek hastalar ayrıntılı karın ve baş ağrısı olan hastanın son 15 bir şekilde irdelenmelidir. günden ateşleri beri gece geliştiği şuur bulanıklığının ve görülmüştür.Miliertbc başlamış.Hastanemizebaşvurulduğundayapılan tetkiklerde WBC:7.63 10³/µl (NEU%:91.5,LIN%:3.7) ,CRP:2.68 mg/dl olarak gözlendi.Hastanın çekilen batın bilgisayarlı tomografi(BT)’sinderetroperitoneal kitle saptanması üzerine kitle eksize edildi.Postop. 3. gününde hastada ateş ve bilinç bulanıklığı olması üzerine meropenem 3x1 gr başlandı.PA Akciğer grafisinde sol apikal kitle tespit 70 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E15 Günümüzün salgını '' KOAH' a Aile olarak KOAH hastalığının olması, hastane yatış Hekimliği Bakışı '' sürelerini uzatmakta ve komplikasyon gelişme riskinde artış olmasına neden olmaktadır. Mustafa Düldül * , Murat Yıldız *, Özge Sak KOAH’da tanıve tedavi harcamaları gibi Aydın *, Fatih Yıldız *, Asuman Dolğun* , M. doğrudan ve sakatlığın ekonomik sonuçları, Nedim Tıraş * , Ersin Akpınar * kaybedilen iş gücü, erken ölüm, hastalık * Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile nedeni ile yapılan aile harcamaları gibi dolaylı Hekimliği Anabilim Dalı - ADANA maliyetler, oldukça yüksek düzeylerdedir. Gelişmiş ülkelerde KOAH alevlenmelerinin Kronik obstrüktif akciğer hastalığı(KOAH); tam maliyeti, sağlık bütçesi içinde önemli bir yere olarak geri dönüşümlü olmayan, ilerleyici hava sahiptir. Avrupa Birliği ülkelerinde; solunum akımı kısıtlanması ile karakterize bir hastalıktır. hastalıklarına bağlı ikincil toplam doğrudan Ayrıca Kronik obstrüktif akciğer hastalığı maliyetin toplam sağlık hizmeti bütçesinin (KOAH) tüm dünya ülkelerinde önemli ölçüde %6’sını mortalite ve morbidite nedeni olan bir harcamaların da bu maliyetin %56’sı olduğu hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ)’nün (38.6 milyar euro) bildirilmiştir. ABD'de yapılan 2014 yılında güncellenmiş raporuna göre çalışmalarda KOAH’a bağlı hastane yatışları KOAH dünya genelinde önde gelen ölüm yıllık 6.1 milyar $ maliyete neden olmaktadır. nedenleri içinde dokuzuncu sırada yer almakla KOAH Hollanda’da 256 milyon $, İsveç’te 179 birlikte hastalığın milyon $ doğrudan sağlık harcamasına neden mortalitesinin daha da artacağı ve 2020 yılında olmaktadır.Bununla birlikte KOAH maliyeti dünya genelinde yukarı sıralarda ölüm nedeni yüksek bir hastalıktır. Ülkemiz genelinde olarak karşımıza çıkması beklenmektedir . KOAH'ın getirdiği maliyete dair bir veri henüz Günümüzde KOAH’ın %80-90 nedeni sigara bulunmamaktadır. önümüzdeki yıllarda oluşturduğu, KOAH’a ikincil içimi olarak kabul edilmektedir. KOAH’nin diğer yeri Bizler Aile Hekimleri ilkelerimiz doğrultusunda ortamındaki tozlar ve kimyasal maddeler ; hastaların hem akut hemde kronik sorunları (buhar, iritan maddeler, dumanlar) ve iyi ile havalanmayan evlerde yemek pişirme ve populasyonumuzu ısınma amacıyla kullanılan organik yakıtların dönemden (odun, tezek vb) yol açtığı iç ortam hava gerektirmektedir. kirliliğidir. beraberinde ortalama yaşam sürelerini de Yapılan kanıtlanmış araştırmalar nedenleri; farklı iş hastalıklar nedeniyle hastane yatışlarında hastaların ek ilgilenmekle birlikte, mevcut prekonsepsiyonel ölüme kadar Sağlıkta takibimizi iyileşmeler etkilemekte ve yaşam süresinin uzaması kronik hastalıkları da beraberinde 71 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana getirmektedir.Diyabet, Hipertansiyon,Astım E16 ÇOCUKLARIMIZI BEKLEYEN TEHLİKELER: ,KOAH, Romatizmal hastalıklar gibi... KOAH da YÜKSEK bu ÇARPMASI:OLGU SUNUMU hastalıkların tanesidir. önde gelenlerinden bir Biz Aile Hekimleri olarak sadece Ayşe VOLTAJ Neslin ELEKTRİK Akkoca1,Fatma sigara ile mücadele ettiğimizde hem KOAH Cihan2,Ebru Sivaslıoğlu3,Gülay Kuş4 hemde 1 sigaraya bağlı gelişen diğer Kliniği,İskenderun, Hatay koruyucu 2 olarak hastalarımızı Gökşin İskenderun Devlet Hastanesi Aile Hekimliği hastalıkların önüne geçmiş oluruz. Bu da hem hekimlik AKIMI Necmettin Erbakan Üniversitesi,Meram Tıp korumuş olur hem de maliyet etkinlik adına Fakültesi Aile Hekimliği AD,Konya sağlık giderlerinin daha verimli kullanılmasını 3 sağlamış oluruz. İskenderun, Hatay İskenderun 2 nolu Aile Sağlığı Merkezi, 4 İskenderun Devlet Hastanesi,Çocuk Sağlığı Anahtar Kelimeler : Aile Hekimliği , KOAH , ve Hastalıkları Kliniği İskenderun, Hatay Sigara Giriş Elektrik yaralanmaları (EY) yanık, ortopedik sorunlar, kardiyak problemler gibi farklı klinik durumlar oluşturabilen ve tüm yaş gruplarının risk altında olduğu bir travma türü olarak değerlendirilebilir. Ev kazalarında kendini savunma bilincine sahip olmayan çocukları bu tür tehlikelerden ve kazalardan korumak ebeveynlerine düşmektedir.Çocukları sadece ev ortamındaki değil sosyal hayattaki tehlikelerden korumak ise ebeveynlerin yanı sıra devletin de sorumluluğudur. Amaç: Belediyeye ait çocuk parkında oynarken, su birikintisindeki ucu açıkta bırakılan bir elektrik kablosu nedeniyle elektrik akımına kapılan bir çocuk olgu irdelenerek elektik çarpması ve korunma hakkında bilgilendirme amaçlandı. Olgu: 4 yaşında erkek çocuk acil servise kardiak arrest halinde getirildi.Elektrik çarpmasına 72 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bağlı olarak sağ ayak tabanı ve sol el nedeni ile yaralanan hastalar ancak hızlı ve başparmağında yaklaşık 1 cm’lik yanık izlerine uygun tedavi ile iyileşebilmektedir. Elektrik rastlandı.Yaklaşık 15 dakika kardiyopulmoner çarpması sonucu yaralanan hasta tespit resüsitasyon uygulandıktan sonra dönen hasta edildiğinde, entübe ventilatöre sonra, hasta ölü gibi görünse bile erken bağlandı.Kan basıncı düşük olan hastaya defibrilasyon ve ileri yaşam desteği ile hastalar Dopamin başlandı. Potasyum düzeyi 7,4 kurtarılabilmektedir. mmol/L bulunan hastaya NaHCO3 ve kan hastalarda oluşabilecek komplikasyonlar ise glukozunun 413 mg/dL olması nedeniyle uygun insülin tedavisi başlandı.EKG si çekildi. Yoğun edilebilir. Evde ve tüm ortamlarda güvenlik bakıma alınan hastanın 1.saat biyokimya tedbirlerinin alınması, açıkta kablo ve priz sonuçları: kan glukozu 238 mg/dL, AST 12 U/L, bulundurulmaması korunma açısından çok ALT 23U/L, LDH 305U/L, CK 316U/L, CK-MB önemlidir. edilerek mekanik çevre yoğun güvenliği Daha bakım sağlandıktan ileri desteği dönemde ile tedavi 54U/L, Amilaz 221U/L, Troponin T 0,011U/L, Ca 10,5 mg/dl şeklindeydi. 2.saat biyokimya sonucunda kan glukozu 296mg/dL, AST 44U/L, ALT 135U/L, LDH 471U/L, CK 4334U/L, CK-MB 346U/L, Amilaz 622U/L, Ca 7,6mg/dl bulundu. 1.saat kan gazı pH:7,016, pO2:202, pCO2:15.1, HCO3 3.9 bulundu. 2.saat kan gazı sonucunda pH: 7.11, pO2:165, PCO2:43.5, HCO3:13,3 idi. 1.saat hemogram sonuçlarına göre Hgb:11 gr/dL, Hct:34.2%, WBC:11.6 K/uL, PLT 270 K/uL idi. 2.saat hemogram sonucunda Hgb:9.8 gr/dL, Hct:28.8%, WBC:27.68 K/uL, PLT:515 K/uL bulundu. Hastanın 3.basamağa sevki uygun görülerek entübe şekilde Kahramanmaraş’a sevk edildi. Sonuç: Hastanede kalış süresi ile lökosit, CK-MB ve yanık dereceleri arasında da ilişki mevcuttu. Bu nedenle, laboratuar bulgularının kullanılması, hastaların klinik gidişi ile ilgili prognostik değer taşıyabilir. Elektrik çarpması 73 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana E17 SEKONDER POLİSİTEMİ: OLGU nebül 2*1, Duocid 3*1 gr IV, Asist ampül 3*1 SUNUMU IV, Diltizem SR 90 mg 1*1 tb ile tedavi Hayriye Şentürk* , Orkide Kutlu**, Hümeyra başlandı. Hastaya gün aşırı olmak üzere Yaka*, toplamda 7 kez flebotomi yapıldı (eş zamanlı Yasemin Alagöz*, Fatma Selek Demirel* hidrasyonu sağlandı). Kontrol hemogramda * Konya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Aile Hgb:16.7g/dL, HCT:%52 geldi. Hasta düzenli Hekimliği Kliniği flebotomi programına alındı. **Konya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Tartışma: Polisitemiler nadir görülen primer- Dahiliye Polisitemia vera ve sekonder kliniği başlıca Amaç-Giriş: Polisitemi birinci basamak iki grupta polistemiler olmak üzere incelenir. Sekonder konjenital olarak pratiğinde karşımıza çıkabilecek önemli bir hemoglobinopatilerde, sağdan sola şantlı kalp durumdur. Polisitemisi hastalıklarında; ayrıca yüksek irtifada yaşama saptanan hastada ayırıcı tanı yapılarak, tedavinin sebebe göre ve düzenlenmesi kronik memenjioma, serebellar hemanjioblastoma); hipoksemisi olan hastada ciddi polisitemi ve en sık olarak da KOAH hastalarında karşımıza tedavi yaklaşımlarını bildirmek istedik. gelebilir. Primer ve sekonder polistemilerin Olgu Sunumu: 65 yaşında erkek hasta baş ayırıcı tanısında EPO düzeyi ve O2 saturasyonu ağrısı ve nefes darlığı şikayetleri ile Dahiliye yol polikliniğine başvurdu. KOAH ve HT tanıları ile saturasyonu medikal tedavi altında olan hastanın dispneik, trombositoz ve/veya lökositoz olan hastalarda siyanotik ve pletorik primer-polisitemia gereklidir. Burada görünümü mevcuttu. bazı tümörlerde göstericidir. (renoselüler EPO normal düzeyi , vera CA, düşük, splenomegali, araştırılmalı, TA:140/90 mmHg, Nabız: 110/dk, SaO2: %88. karakteristik JAK2 (V617F) gen mutasyonu Akciğer bakılmalıdır (2). oskültasyonunda bilateral yaygın Vakamızda olduğu gibi ronküsler, kalpte taşikardi mevcuttu. EKG de saturasyonu düşük, KOAH olan hastalarda sinüs taşikardisi ve göğüs derivasyonlarında sekonder polisitemi düşünülmelidir. KOAH’da düşük voltaj vardı. PA grafide kardiotorasik gelişen oran artmış, sağ parakardiak konsolidasyon juxtaglomeruler aparattta EPO üretiminde saptandı. Hgb: 21.1g/dL (12-16), HCT: %65 artışa ve sekonder polisitemiye neden olur (4). 6 noktürnal desatürasyon polisitemi gözlenen renal (35-55), RBC: 7.36 *10 /µl (3.8-5.1) Kan Sekonder KOAH gazında PH: 7.42, pCO2: 47.3 mmHg, pO2: hastalarında flebotomiler ile hematokritin %50 56.7 mmHg, SaO2: %88 idi. Hastada sekonder düzeylerine indirilmesinin pulmoner vasküler polisitemi düşünülerek servise yatırıldı. O2 direnci azaltarak, inhalasyonu, Combivent nebül 4*1, Flixotide kapasitesini artırdığı gösterilmiştir (4,5). oksijenasyon ve egzersiz 74 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana KAYNAKLAR E18 BİR OLGU SUNUMU: İSHALLE GELEN 1. Johansson PL, Safai-Kutti S, Kutti J. An HASTADA TİROTOKSİKOZ elevated venous haemoglobin concentration Hayriye Şentürk*, Saliha Tokgöz**, Hümeyra cannot be used as a surrogate marker for Yaka*, Şule Erayman Demirbaş*, Selma absolute erythrocytosis: a study of patients Pekgör* with *Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile polycythaemia vera and apparent polycythaemia. Br J Haematol 2005; 129:701. Hekimliği Kliniği 2. Percy MJ, Jones FG, Green AR, Reilly JT, **Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi McMullin MF. The incidence of the JAK2 Dahiliye Kliniği V617F mutation in patients with idiopathic erythrocytosis. Haematologica 2006; 91:413- Amaç-Giriş: Tirotoksikoz, farklı nedenlere bağlı 414. olabilen dolaşımdaki fazla tiroit hormonu 3.McCord J, Borzak S. Multifocal atrial nedeniyle oluşan hipermetabolizmanın neden tachycardia. Chest 1998; 113: 203-9. olduğu 4. Ringstedt CV, Eliasen K, Andersen JB, et al. semptomlarla karşımıza çıkabilir. Tirotoksikoz Ventilation-perfusion distributions and central önemli sonuçlara yol açabilen bir durum hemodynamics olduğu in chronic obstructive hastalık için durumudur. Çok tanı koyulması ve çeşitli tedavisi pulmonary disease. Effects of terbutaline önemlidir. Bu olguda ishal gibi tek bir administration. Chest 1989; 96: 976-83. semptomla gelen hastada tirotoksikozun da 5. McMullin MF, Bareford D, Campbell P, et al. akılda bulundurulması, tirotoksikoza yaklaşım Guidelines for the diagnosis, investigation and ve tanı konulabilmesi amaçlanmıştır. management of Olgu: 83 yaşında kadın hasta 2-3 aydır ara ara polycythaemia/erythrocytosis. Brit J Haematol olan ishal şikayeti ile başvurdu. İshali kanlı 2005; 130: 174-95. değildi. Özgeçmişinde osteoporoz ve HT vardı. Soygeçmişinde özellik yoktu. Hastanın fizik muayenesinde TA:140/80 mmHg, Nabız:80/dk, Vücut sıcaklığı 36.5ºC ölçüldü. Batın muayenesi ve diğer sistemik muayeneler doğaldı. Tiroit ağrısız palpabl idi. Gayta mikroskobisi normal geldi. TSH<0.005 µIU/mL (0.27-4.2), serbestT4: 1.65 ng/dL (0.85-1.7) serbest T3: 4,9 pg/ml(2-4,4) AntiTPO:5.26 IU/mL (0-34) idi. Diğer laboratuar testleri normal saptandı. Hastanın boyun USG’sinde 75 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana tiroit bezi boyutları artmış ve multinodüler oxidative stress in rat tissues. J Endocrinol guatr ile uyumlu idi. Tiroit iyot uptake’i %47 1997; 155: 151- 157. (%25-45) Hastada 2. Goswami K, Nandakumar DN, Koner BC, tirotoksikoz düşünüldü; ve antitiroid tedavi Bobby Z, Sen SK. Oxidative changes and başlandı. Kontrole geldiğinde ishali geçmişti. desialylation Kontrol TSH<0.01 serbest t4:1,2 st3:3,2 geldi. hyperthyroidism. Clin Chim Acta 2003; 337: Hastanın ishali tirotoksikoza bağlandı. 163-168. Tartışma: Tiroid hormonları, çeşitli metabolik 3. Gooding GAW. Sonography of the thyroid olayları tiroid and paratyhroid. Radiol Clin Am 1993; 5:967- çeşitli 989. olarak etkiler. hastalıklarında organların tespit Bu edildi. nedenle organizmadaki fonksiyonlarında of serum proteins in değişiklik 4. Gooding GAW, Clark Oll. Use of color olmaktadır. Tiroid hormonları birçok dokudaki Doppler imaging in the distinction between bazal thyroid and parathyroid lesions. The Am J of metabolik metabolizmasını oranı ve hızlandırmaktadır enerji (1,2) Surg 1992;164:51-56. Halsizlik, sinirlilik, çarpıntı, kilo kaybı, nefes darlığı, sıcağa tahammülsüzlük, iştah artışı, oligomenore, terleme, yumuşak dışkılama veya ishal, göz belirtileri, ellerde ince tremor gibi semptomlar görülebilir. En sık nedeni Graves hastalığıdır (3,4). Toksik nodüler guatr, toksik multinodüler guatr ve tiroidit de nedenler arasındadır. Tanıya gitmek için ilk yapılacak laboratuar testi TSH ve serbest T4 olmalıdır. Hipertiroidi tanısının doğrulanması sonrasında, etyolojiye yönelik ayırıcı tanı testlerinin başında RAIU (veya Tc uptake) gelmelidir. Vakamızda olduğu gibi sadece kronik ishal gibi tek bir semptomla da gelebileceği unutulmamalı tirotoksikoza yönelik incelemeler de atlanmamalıdır. Kaynaklar 1.Venditti P, Balestrieri M, Di Meo S, De Leo T. Effect of thyroid state on lipid peroxidation, antioxidant defences and susceptibility to 76 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P 01 PALYATIF AILE HEKIMLIĞI SERVISINDE B12:2000, TSH:1.38, BK:3700, CRP:0.233, YATAN ALZHEIMER TANILI OLGUDA YETERSIZ şeklindeydi. Demans tedavisi devam eden, son üç BESLENME gündür bu tedavisi de verilememiş hastayla hiç iletişim kurulamamaktaydı. Nazogastrik sonda ile Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr. Duygu beslenmek istenen hastaya, koopere olamadığından Çam1, Arş.Gör.Dr. Bahar Aydoğdu Kocadağ1, ve yutma refleksi bozuk olduğundan, sonda Uzm. Dr. Tevfik Tanju Yılmazer1, Doç.Dr. takılamadı. Damarları beslenme için uygun olmayan Kurtuluş Öngel2 hastaya supklavian kateder ve bunun ardından PEG 1 takılmak istendiyse de hasta yakını girişimi kabul Hekimliği Kliniği, İzmir etmedi. Hastaya pozisyon verilerek, kaşıkla oral 2 olarak su ve mama verilmeye başlandı. Pozisyon Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir verildiğinde yutma refleksindeki problemin azaldığı görüldü. Birkaç günlük sürede oral alımın kısmen düzeldiği, göz temasının kurulabildiği gözlendi. Giriş: Yaşlılıkta demans, kronik hastalıklar içinde Hastanın yakınına beslenmeyi hangi pozisyon ve giderek önem kazanmaktadır. Alzheimer hastalığı sıklıkta yapacağı eğitimi verildi. Hastanın eve gitmek ise demansın en sık görülen nedenidir. Bu isteğini devamlı ve düzensiz ifadelerle mırıldanması hastalarda beslenme bozuklukları sık görülmekte üzerine, kızının isteği ile hasta taburcu edildi. ve palyatif bakım servislerine temel yatış Tartışma: Birinci basamakta çalışan hekimlerin nedenlerinin başında gelmektedir. alacağı basit tedbirlerle, yaşlıda, Alzheimer hastalığın olumsuz etkileri hafifletebilecektir. Olgu: Oral alım güçlüğü uzun süredir devam eden ve Hekim yaşlı muayenesi sırasında iştah durumu, üç gündür hiç beslenemeyen Alzheimer tanılı hasta öğün sayısı, beslenme alışkanlıkları, son 3-4 ay İzmir Tepecik eğitim Araştırma Hastanesi Palyatif içinde vücut ağırlığında artış ya da azalma, günlük Aile Hekimliği Servisi’ne palyasyon için yatırıldı. 81 sıvı alım miktarı gibi soruları ayrıntılı sormalı. Her yaşında ileri evre Alzheimer tipi demans kadın hasta muayenede mutlaka boy ve vücut ağırlığı ölçümü yaklaşık iki yıldır kızı tarafından bakılmaktaydı. Bu yapmalı, malnutrisyon varsa ikinci ve üçüncü hastalığı dışında ek kronik hastalığı olmayan yaşlının basamak üriner ve fekal inkontinansı vardı. Fizik muayenede Yaşlılara, varsa bakımında yardımcı olan ailelerine vital bulguları stabil olan hastanın dili kuru, ve bakıcılarına, bakımevinde kalan yaşlılar içinde dehidratasyon bulguları ve kontraktürleri mevcut yaşlı bakımında görevli tüm personele beslenme idi. Tamamen yatağa bağımlı olan hastanın ile ilgili eğitim vermelidir. anormal laboratuvar tetkikleri; üre:118, kre:0.9, Anahtar Kelimeler: Alzheimer hastalığı, beslenme AST:40, ALT:18; Prot:5.8, alb:3; KŞ:59, folat:4.6, bozukluğu, aile hekimliği. sağlık kurumuna yönlendirmeli. 77 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P02 AİLE HEKİMLİĞİ PALYATİF BAKIM SERVİSİNDE TAKİP EDİLEN GLİOBLASTOM MULTİFORME OLGUSU Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr. Duygu Çam1, Uzm.Dr. Yasemin Kılıç Öztürk 1 ,Doç.Dr. Kurtuluş Öngel2. 1 Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği, İzmir 2 Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir Giriş: Glioblastoma multiforme, erişkinlerde primer beyin tümörleri arasında en sık görülendir. Tümör azda olsa yavaş büyüse de sıklıkla hızlı büyüme eğilimindedir ve tedavisi zordur. Bu bildiri ile bu tarzda bir vaka sunularak, hastalığın ciddi seyri vurgulanmaya çalışılmıştır. Olgu: Şubat 2015 tarihinde İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Servisi’ne yatırılan glioblastoma multiforme olgusu, 3 ay önce tanı konularak opere olmuş. Radyoterapi ve kemoterapi uygulanmış olup, hastanın yutma güçlüğü gelişmesi üzerine yapılan tetkiklerinde serebral iskemi Elektromiyelografisinde güçlüğü saptanan saptanmıştır. supranükleer hastada oral yutma beslenme kesilmiş, nazogastrik ile enteral beslenmeye geçilmiştir. Bilinç bulanıklığı ile acil servis başvurusunda kan şekeri:568 mg/dl olan hastanın insülin tedavisi düzenlenip eve taburcu edilmiştir. Evde ajitasyonunun artması ve solunum sıkıntısı olması üzerine servisimize yatırılmıştır. Muayenesinde, sağ akciğer basalinde ralleri mevcut; akciğer grafisinde sağ akciğer alt zonda infiltrasyon vardı. Beraberinde 78 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana CRP yüksekliğide olması üzerine hasta aspirasyon hekimleri tarafından pnömonisi olgularda sık açısından enfeksiyon hastalıkları yapılmalıdır. tekrarlayan Bu tip komplikasyonlar kliniğine konsülte edildi. Ertapenem 1x1 gr sonucu aile hekimleri, evde bakım hizmetleri ve başlandı. HRCT'de plevral effüzyon görülmesi palyatif bakım servisleri koordineli çalışmalıdır. üzerine, göğüs cerrahisi tarafından torasentez Anahtar yapılarak 1000cc sıvı alındı. Karaciğer fonksiyon konvülzyon, aile hekimliği. testlerinde yüksek olması üzerine kelimeler: glioblastom multiforme, hepatit markerları ve otoimmun hepatit açısından tetkikleri yapıldı. HbsAg(+), AntiHbs(-), HBVDNA(), HbeAg(-), AntiHAVIgM(-), AntiHbe(+), AntiHDV(-), AntiHAVIgG(+), AntiHIV(-), AntiHCV(-), ASMA 1/80, AntiLKM(-), ANA(-), AMA(-) bulundu. Enfeksiyon hastalıkları hepatit açısından poliklinik kontrolü önerdi. Takiplerinde yüzün sol yarısında klonik tarzda 15-20 saniye süren konvülzyonları başladı. Nöroloji kliniği ile konsülte edilerek tedavisi düzenlendi. Hasta genel durumunun kötüleşmesi ve konvülzyonlarının artması üzerine Nöroloji ve Beyin cerrahisi kliniklerine rekonsülte edildi. Yoğun bakımlarda yer olmadığından dolayı hasta Eptantoin amp (18mg/kg hesapla ve 50mg/dk) yüklenmesine, Dekort amp 4x8 mg, Keppra 3x1gr, Depakin amp 4x1 ve gereğinde Dormicum amp tedavisi ile palyatif bakımda izlenmeye devam ediliyor. Sonuç: Özellikle beyin tümörlerinde operasyon sonrası kemoterapi, tamamlandıktan radyoterapi sonra süreci hastanın komplikasyonlara bağlı şikayetlerinin artması sonucu palyatif bakım servislerinde takipleri gerekebilir. Beslenme sorunları, konvülzyon kontrolü v.b. gibi komplikasyonlar kontrol altına alındıktan sonra birinci basamaktaki takipleri aile 79 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 2 katını aldığını belirterek İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Obezite Polikliniği’ne obezite cerrahisi açısından başvurmuştur. Hasta palyatif bakım servisine tetkik ve tedavi amaçlı yatırılmıştır. İlk muayenesinde, genel durumu iyi, oryante, fizik muayenesi normal sınırlarda bulunmuştur. P03 OBEZİTE DÜŞÜNÜLEN CERRAHİ MORBİD OPERASYONU OBEZ OLGUYA Tetkiklerinde insülin:35,76 kortizol:1.96, HbA1c:6, (2,6-24,9), TSH:2.78, KŞ:120, YAKLAŞIM üre:33, kre:1, LDH:276, CK:224, LDL-Kol:157, Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Uzm.Dr. Umut trig:188, sed:21, Hb:13.9, MCV:81.6, Plt: Gök Balcı1, Arş.Gör.Dr. Merve Erpala1, Doç. 346000, lök:9.1, mikroalbumin:0.56, tam idrar Dr. Kurtuluş Öngel2. tahlili normal bulunmuştur. Homa testine göre 1 (35.76x120)/405:10.6; hastada, insülin direnci İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği, İzmir bulunmaktadır. 2 hastaya İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir Co-morbiditesi Metformin başlanmıştır. 2x1, Batın Lasix olmayan tb 1x1 ultrasografisinde karaciğerde grade-3 yağlanma saptanmıştır. Giriş: Obezite, bireyde aşırı vücut yağ birikmesi Akciğer grafisi ile elektrokardiografisi normal olup, hayat beklentisinin azaldığı tıbbi bir bulunmuştur. Hasta, kısa sürede 4 kilo verince durumdur. Obezite cerrahisi ise ileri teknoloji diyet gerektiren bir cerrahi girişim türü olup morbid önerileriyle taburcu edildi. Kontrol programına obezitenin tedavisinde kullanılmaktadır. Türk alınan hastanın; Obezite Cerrahisi, Anestezi, Endokrinoloji ve Metabolizma Derneğinin Endokrinoloji ve Psikiyatri konsültasyonları 2009 yılında yayınladığı “Obezite Tedavi sonrası Kılavuzu ve Yaşam Tarzı Önerileri” raporunda; hedeflenmektedir. BKİ>40 veya BKİ=35-39.9 ve ciddi medikal Sonuç: Obez nüfusun artışı göz önünde koşulları bulundurulduğunda ekonomik yükün ileriki olan hastalarda cerrahi tedavi listesi ve obezite tarzı konseyine çıkarılması yıllarda için müracaat eden bir olguya yaklaşım öngörülebilmektedir. Bu açıdan morbid obez tartışılmıştır. hastalar, Olgu: Morbid obez olan 37 yaşındaki hasta, değerlendirilerek; takip ve tedavilerine özen daha gösterilmelidir. diyetisyen gözetiminde kilo verdiğini ardından da verdiği kiloların yaklaşık palyatif da değişikliği önerilmektedir . Bu bildiri ile, obezite cerrahisi önce daha hayat bakım artacağı kapsamında Anahtar kelimeler: Palyatif, obez, cerrahi. 80 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P04 SUBDURAL HEMATOM SONUCU AMELİYAT OLAN BİR OLGUNUN PALYATİF BAKIMDA İZLEMİ Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Araş.Gör.Dr. Müge Akiz1, Uzm.Dr. Tevfik Tanju Yılmazer1, Doç.Dr. Haluk Mergen1, Doç.Dr. Kurtuluş Öngel2 1 Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği, İzmir. 2 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir. Giriş: İş kazaları sonucu yapılan tedavilere rağmen yaşamını vakaların kendi başına beslenme devam desteği, ettiremeyen fizik tedavi yaklaşımları ve bunun gibi idame edilecek durumlara alışma dönemlerini palyatif bakımlarında geçirmeleri gerekmektedir. Bu olgu bu yaklaşıma örnek teşkil etmektedir. Olgu: Altı ay önce geçirmiş olduğu iş kazası sonucu subdural hematom gelişen hasta beyin cerrahisi tarafından opere edilmiş; sol frontotemparoparietal bölgeden dekompresyon amacıyla çıkarılan kemik doku, karın cildi altına yerleştirilmiştir. Operasyondan 2 ay sonra genel durumda kötüleşme, yememe, yutamama, sözel iletişim kuramama gibi yakınmaları gelişen hasta anestezi yoğun bakım tarafından takip edilmiş; Gastroenteroloji kliniği tarafından PEG açılmış; iki ay önce karın cildi altına yerleştirilmiş olan kemik doku beyin cerrahisi tarafından kranioplasti yapılarak opere edilmiş. Hasta genel durum bozukluğu nedeniyle Aile Hekimliği Palyatif Bakım Servisi’ne yatış yapıldı. Batın içinden ve greft için alınan kemik dokuda metisilin dirençli koagülaz negatif stafilokok (MRKNS) üremesi olan hastaya targocid tedavisi başlandı. Uzun süredir mobilize 81 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana olamayan hastanın sakral bölgesinde oluşan yatak Anahtar yarasına gerekli tedavi yapılmaya başlandı. İdrar postoperatif dönem, palyatif. yolu enfeksiyonu gelişen hastanın kelimeler: Subdural hematom, idrar kültüründe proteus üremesi üzerine enfeksiyon hastalıkları tarafından tazocin başlandı. Hasta PEG ile beslenmesine devam edildi. Yatak yarası pansumanları yapıldı. Fizik tedaviye danışılarak yatak içi egzersiz programına alındı. Ateş yüksekliği gelişen hastanın idrar kültüründe candida tropicalis üredi. Flukonazol tedavisine başlanıp 14 güne tamamlanması planlandı. Bu dönemde idrar yolu enfeksiyonu kaynaklı gelişen ateş yüksekliği sebebiyle 2 kez çenede kilitlenme, bakışlarda donuklaşma, kollarda myoklonik kasılma şeklinde nöbetleri olan, zaten fenitoin kullanan hasta nörolojiye danışıldı. Epdantoin başlandı; elektroensefalografi çekildi. Sol hemisfer fronto temparo parietal alanda zemin aktivitesi bozukluğu uygulaması düştükten devam sonra saptandı. edildi. tekrar Epdantoin Ateşi nöbet normale geçirmedi. Lumbosakral bölgedeki sekresyonlu yatak yarası şu an için VAC kullanımının uygun olmadığı değerlendirilerek Klorhexidinli/ baticonlu nemlendirilmiş spanclar ile günlük pansuman uygun bulundu. Sonuç: İş kazaları sonucu multitravmalar gelişen hastaların postoperatif bağımlılığının dönemde azaltılması, yatağa beslenme ve psikososyal destek verilebilmesi için palyatif bakım servislerinde multidisipliner bir yaklaşım sergilenir. Evdeki yaşamına geçiş sürecinin yaşandığı palyatif bakım servisinde aileye de bu sürede hazırlık eğitimi verilmelidir. 82 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P05 UYGUNSUZ ANTİDİÜRETİK HORMON refleksi SENDROMU ALZHEİMER görünümlü. Subaraknoid kanama ile ilgili DEMANSLI VE SEREBROVASKÜLER OLAYI değerlendirilmeler için beyin cerrahisi kliniğine BULUNAN OLGU danışıldı. Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr. herhangi bir müdahale gerektirecek durum Duygu ŞÜPHESİ Çam1, OLAN Uzm.Dr. Yasemin Kılıç +/+ pupillalar İstenen NİK. bilgisayarlı Kaşektik tomografide görülmedi ve tedavisinin devam etmesi Öztürk1,Doç.Dr. Kurtuluş Öngel2 önerildi. 1 Alb:3.4, Prt:6, Akş:102, Üre:36 , Kre: 0.6, Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi, Aile Laboratuvar tetkikleri; LDH:807, Hekimliği Kliniği, İzmir ALT:16, AST:54 , Alp:101, K:5.64, Na:135. 2 TİT:7.5 pH, Dan:1011, Eri:+++ şeklindeydi. Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir Koagülasyon Giriş: Yaşlı nüfusun artması ile Alzheimer Tr:336000, hastalığı gibi bu yaş grubunu ilgilendiren bulundu. hastalıklarda görülen beslenme bozukluğu, Aldactazide 25mg, Amlokard 5mg, izotonik serebrovasküler olay gibi durumlardan dolayı 500 cc, ringerlaktat 1000 cc, mucinac 300 mg palyatif bakım ihtiyaçları artmaktadır. Palyatif amp, Recouce protein şeklinde başlandı. Hasta bakım servisine yatırılan uygunsuz antidiüretik Fizik hormon (ADH) sendromu düşünülen bir değerlendirilerek, hastaya yaklaşımımız örneklendirilmiştir. nörolojik rehabilitasyon programına alındı. Olgu: 74 yaşında hipertansiyon (HT), tetkikleri normal; Bk:11400, Hb:12, MCV:87.4. CRP:1.69 Hastaya Carvelax 6.25mg, Tedavi uzmanı tarafından ambulasyon eğitim ve Hatanın aldığı-çıkardığı takiplerinde >2000 cc serebrovasküler olay (SVO) ve beslenme açıkları bozukluğu olan Alzheimer hastası bayan olgu, uygunsuz antidiüretik hormon sendromu ve 15 gün önce halsizlik ve vücutta morluk Tip şikayetleri başvurmuş. Hastanın idrar dansitesi normal olduğundan Subaraknoid kanama şüphesi ve İNR yüksekliği diyabetes insipidus tanısından uzaklaşıldı. ile yoğun bakıma interne edilmiş. Nöroloji Hiponatremisi bulunduğundan uygunsuz ADH kliniğindeki hasta düşünülerek idrar sodyumu istendi, yine beslenme desteği amacıyla Aile Hekimliği hiponatremi etyolojisine yönelik FT4, TSH, Palyatif Bakım Servisi’ne yatırılmıştır. 2 yıl Anti-T ve sabah açlık kortizol, ACTH bakıldı. önce subdural hematom nedeniyle opere İdrarda olmuş bulundu. olan ile acil tedavisi hasta servise tamamlanan sonrasında yardımcı 2 mevcuttu. diyabet sodyum: Diyabetes açısından 88 insipidus, değerlendirildi. mmol/L(26.6-146) eşliğinde işlerini görebildiği söyleniyor. İlk Sonuç: Hiponatremi klinik pratikte en sık muayenesinde; hastanın bilinci açık, koopere, rastlanan oryante olarak palyatif serivse nakil alındı. Işık Normovolemik hiponatreminin en sık nedeni elektrolit bozukluğudur. 83 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana olan uygunsuz antidiüretik hormon salınım P06 ÇOCUKLARIMIZI BEKLEYEN TEHLİKELER: sendromu YÜKSEK özellikle yatan hastalarda VOLTAJ ELEKTRİK morbidite ve mortalite riskini artıran ve ÇARPMASI:OLGU SUNUMU primer hastalığın şiddetini gösteren önemli Ayşe bir unsurdur. Cihan2,Ebru Sivaslıoğlu3,Gülay Kuş4 Anahtar kelimeler: antidiüretik hormon Alzheimer, palyatif, Neslin Akkoca1,Fatma AKIMI Gökşin 1 İskenderun Devlet Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği,İskenderun, Hatay 2 Necmettin Erbakan Üniversitesi,Meram Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD,Konya 3 İskenderun 2 nolu Aile Sağlığı Merkezi, İskenderun, Hatay 4 İskenderun Devlet Hastanesi,Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği İskenderun, Hatay Giriş Elektrik yaralanmaları (EY) yanık, ortopedik sorunlar, kardiyak problemler gibi farklı klinik durumlar oluşturabilen ve tüm yaş gruplarının risk altında olduğu bir travma türü olarak değerlendirilebilir. Ev kazalarında kendini savunma bilincine sahip olmayan çocukları bu tür tehlikelerden ve kazalardan korumak ebeveynlerine düşmektedir.Çocukları sadece ev ortamındaki değil sosyal hayattaki tehlikelerden korumak ise ebeveynlerin yanı sıra devletin de sorumluluğudur. Amaç: Belediyeye ait çocuk parkında oynarken, su birikintisindeki ucu açıkta bırakılan bir elektrik kablosu nedeniyle elektrik akımına kapılan bir çocuk olgu irdelenerek elektik çarpması ve korunma hakkında bilgilendirme amaçlandı. Olgu: 4 yaşında erkek çocuk acil servise kardiak arrest halinde getirildi.Elektrik çarpmasına 84 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bağlı olarak sağ ayak tabanı ve sol el nedeni ile yaralanan hastalar ancak hızlı ve başparmağında yaklaşık 1 cm’lik yanık izlerine uygun tedavi ile iyileşebilmektedir. Elektrik rastlandı.Yaklaşık 15 dakika kardiyopulmoner çarpması sonucu yaralanan hasta tespit resüsitasyon uygulandıktan sonra dönen hasta edildiğinde, entübe ventilatöre sonra, hasta ölü gibi görünse bile erken bağlandı.Kan basıncı düşük olan hastaya defibrilasyon ve ileri yaşam desteği ile hastalar Dopamin başlandı. Potasyum düzeyi 7,4 kurtarılabilmektedir. mmol/L bulunan hastaya NaHCO3 ve kan hastalarda oluşabilecek komplikasyonlar ise glukozunun 413 mg/dL olması nedeniyle uygun insülin tedavisi başlandı.EKG si çekildi. Yoğun edilebilir. Evde ve tüm ortamlarda güvenlik bakıma alınan hastanın 1.saat biyokimya tedbirlerinin alınması, açıkta kablo ve priz sonuçları: kan glukozu 238 mg/dL, AST 12 U/L, bulundurulmaması korunma açısından çok ALT 23U/L, LDH 305U/L, CK 316U/L, CK-MB önemlidir. edilerek mekanik çevre yoğun güvenliği Daha bakım sağlandıktan ileri desteği dönemde ile tedavi 54U/L, Amilaz 221U/L, Troponin T 0,011U/L, Ca 10,5 mg/dl şeklindeydi. 2.saat biyokimya sonucunda kan glukozu 296mg/dL, AST 44U/L, ALT 135U/L, LDH 471U/L, CK 4334U/L, CK-MB 346U/L, Amilaz 622U/L, Ca 7,6mg/dl bulundu. 1.saat kan gazı pH:7,016, pO2:202, pCO2:15.1, HCO3 3.9 bulundu. 2.saat kan gazı sonucunda pH: 7.11, pO2:165, PCO2:43.5, HCO3:13,3 idi. 1.saat hemogram sonuçlarına göre Hgb:11 gr/dL, Hct:34.2%, WBC:11.6 K/uL, PLT 270 K/uL idi. 2.saat hemogram sonucunda Hgb:9.8 gr/dL, Hct:28.8%, WBC:27.68 K/uL, PLT:515 K/uL bulundu. Hastanın 3.basamağa sevki uygun görülerek entübe şekilde Kahramanmaraş’a sevk edildi. Sonuç: Hastanede kalış süresi ile lökosit, CK-MB ve yanık dereceleri arasında da ilişki mevcuttu. Bu nedenle, laboratuar bulgularının kullanılması, hastaların klinik gidişi ile ilgili prognostik değer taşıyabilir. Elektrik çarpması 85 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P07 NADİR BİR OLGU: BİLATERAL SUBMANDİBULER BEZ TAŞI kesitlerde her iki submandibuler bez içinde taşa ait dansiteler saptandı (Resim 3). 1 2 Fatma Can , Yasemin Korkut , Mehmet Korkmaz 1, Bekir Şanal 1 Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Radyoloji AD1 Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD2 GİRİŞ Submandibuler bez taşları en sık görülen tükrük bezi taşıdır. Genellikle tek taraflı, yemek yerken artan ağrılı şişliğe neden olurlar. Bilateral görülmeleri oldukça nadirdir ve literatürde yaklaşık % 3 sıklıkta bildirilmiştir. Posterimizde bilateral submandibuler bez taşının ultrasonografi (USG) ve bilgisayarlı TARTIŞMA-SONUÇ Submandibuler bez taşlarının USG, BT gibi görüntüleme yöntemleri ile lokalizasyonu ve eşlik eden bulguların doğru tanımlanması hastaya tedavi şeklini etkilemektedir. Cerrahi uygulanacak olgularda intra oral yaklaşım veya submandibuler bez eksizyonu tomografi (BT) bulgularını sunuyoruz. uygulanacak planlanmasında görüntüleme yöntemleri yol göstericidir. GEREÇ-YÖNTEM Bilateral submandibuler bölgede şişlik, ağrı şikayeti ile polikliniğe başvuran 52 yaşında Anahtar kelimeler: Submandibuler Bez, Taş, Ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi erkek olguya gerekli fizik muayene ve labaratuar tetkiklerinden sonra USG istendi. Tetkikler sonrası radyolojinin de önerisiyle hastaya BT çekildi. BULGULAR USG tetkikinde her iki submandibuler bez boyutu artmış ve parankim ekojenitesi heterojen görünümdeydi. Sağ submandibuler bez içinde 10 mm., sol submandibüler bez içinde 4 mm. boyutta distalindeki kanallarda dilatasyona yol açan taşlar saptandı(Resim 1,2). Bez vaskülaritesi enflamasyona sekonder artmıştı(Resim 2). BT tetkikinde ardışık 86 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P08 Afyonkarahisar İlinde Evlerinde Yaşayan sonra, anket formları üniversite hastanesinde 85 Yaş ve Üstü İleri Yaşlıların Genel Yaşam çalışan sertifikalı hasta bakım elemanları Koşullarının Değerlendirilmesi tarafından Şengül ŞİŞE*, Aclan ÖZDER** kullanılarak uygulanmıştır. Çalışmanın amacı, * Yrd.Doç.Dr., Süleyman Demirel Üniversitesi, anket soruları ve görüşme esnasında dikkat Sağlık Bilimleri Fakültesi edilmesi gerekenler konusunda personele ** Yrd.Doç.Dr., Bezmialem Vakıf Üniversitesi önceden Tıp FakültesiAile Hekimliği AD analizler SPSS v17.0 programı kullanılarak yüz eğitim yüze görüşme verilmiştir. tekniği İstatistiksel AMAÇ yapılmıştır. İstatistiksel analizlerde yüzde, Bu çalışma Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 ortalama ve standart sapma, ölçüm verilerinin yaş üstü yaşlıların genel yaşam koşullarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM ise ki-kare testi kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi p < 0.05 olarak tanımlanmıştır. Araştırma tanımlayıcı tipte bir araştırma olup, Mart–Eylül 2012 tarihleri arasında yürütülmüştür. karşılaştırılmasında Araştırmanın evreni, BULGULAR Yaşlıların yarıdan fazlası (% 58.7) temel eğitimden yoksundu. Kadınlarda okuma yazma Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 yaş ve üzeri bilmeyenlerin 2857 yaşlıdır. İlçeler bazında yaşlı nüfusun bulundu (p<0.001). Yaşlıların %65’i kadındı, dağılımı Şekil 2’de verilmiştir. Gelişigüzel %75,6’sının eşi vefat etmiş veya boşanmıştı. olarak seçilen 1000 ileri yaşlıdan, evinde Evli olanların yüzdesinin özellikle 85 yaş ve bulamama, tekrar gitmeme, hastanede yatma üzerindeki nüfusta belirgin olarak düştüğü gibi saptandı. Ayrıca eşi ölen kadınların yüzdesi çeşitli 813’üne nedenlerden ulaşılmış ve ötürü yaşlıların yerlerinde ziyaret oranı, erkeklerden yüksek erkeklere göre yüksek bulundu (p<0.001). edilerek görüşülmüştür. Ankete katılmayı Ortalama yaş ve çocuk sayısı sırasıyla 88,5 ± kabul eden yaşlıların sayısı ise 722’dir. 3,4 yıl ve 4,4 ± 2,0 idi. Yaşlıların %20,2’sinin Huzurevinde kalan hastalar bu çalışmanın herhangi bir sosyal güvencesi yoktu ve kapsamı dışında tutulmuştur. %54,6’sının geliri-giderinden azdı. En çok Hazırlanan anket formunda sosyodemografik özellikler, yaşam şekli, sağlık kullanılan yardımcı cihaz ve araç, baston ve tekerlekli sandalye idi. durumu, hastalık durumu, fiziksel durum, ilaç Yaşlıların %29,2’si kişisel bakımını kendisi kullanımı, çocukların varlığı, günlük aktiviteleri yapamamakta ve %52,1’i ilaçların kullanım içeren sorular, algılanan aile ve çevre sosyal şeklini bilmemekteydi. Şehir dışına yolculuk, desteği yer almaktadır. Valilik ve İl Sağlık ev dışı (fatura yatırma, hastaneye gitme, vb.) Müdürlüğü’nden gerekli izinler alındıktan işleri yapma, alış veriş yapma ve günlük ev 87 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana işleri yapmakta yaşlıların yarısının tamamen başkalarına bağımlı oldukları bulundu. SONUÇ Yaşlıların çoğunluğu evde sağlık hizmeti konusunda bilgi sahibi değildir. Yaşlıların günlük ev içi aktivitelerin bir kısmını ve ev dışı aktivitelerin tamamını kendi başlarına yapamamaktadırlar. Şekil 2. Kişisel aktivitelerin yapılma zorluğuna göre yüzde dağılımı Şekil 1. 2012 verilerine göre Afyonkarahisar ilçelerindeki 85 yaş üstü yaşlı nüfusun dağılımı 88 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P09 İKÇÜ Palyatif Bakım ve Destek Servisinde Verilere hastane veri tabanından ulaşılmış Yatan olup, SPSS 16.0 demo istatistik programı Kanser Ürünleri Hastalarına Yapılan Transfüzyonlarının Kan Retrospektif kullanılarak veriler analiz edildi. İncelenmesi Bulgular: Servisimize son 1 yıl içerisinde yatan Aslı Saçlı1, Zühre Karslı1, Hüseyin Can1 ve kan ürünleri takılan kanser hastalarının 1 sayısı 105 olup, olguların %55,2’si erkek ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği (n=58), yaş ortalaması 59,5±11 (37-97) yıl idi. Amaç: Kan transfüzyonu özel bir doku Transfüzyon ihtiyacı olan hastaların %12,4’ü transplantasyonu olarak tanımlanabilir. Kan (n=13) kolon kanseri, %11,4’ü (n=12) meme ürünleri kandan hazırlanan tüm terapötik kanseri, %10,5’i (n=11) mide kanseri idi. materyaller yani hem kan komponentleri hem Hastaların %92,0’ı (n=97) ERT almış olup, de plazma fraksinasyon ürünlerini kapsarken, bunların %22,0’ına (n=24) 1 ünite, %40,0’ına kan (n=42) 2 ünite,%8,6’sına (n=9) 3 ünite ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim komponentleri trombosit ile eritrosit, konsantreleri, kriyopresipitat transfüzyon lökosit, plazma anlaşılmaktadır. endikasyonları ve Başlıca geriye kalan %17,5’ine (n=20) ise 4 ve üzeri ünite eritrosit transfüzyonu yapıldığı arasında kan gözlemlendi. Hastaların %11,4’ünün (n=12) eksik kan trombosit aldığı ve bunların %2,9’unun (n=3) 1 komponentlerinin yerine konması (eritrosit, ünite, %1,9’unun (n=2) 2 ünite, %6,6’sının trombosit, faktörleri, (n=7) ise 5 ünite ve üzerinde olduğu görüldü. plazma proteinleri), kan değişimi ve vücut dışı Toplamda hastaların %19,0’ı (n=20) TDP almış dolaşım olup, %1,0’ının (n=1) 1 ünite, %8,6’sının (n=9) volümünü yerine lökosit, koymak, pıhtılaşma uygulanması, transportunu dokulara sağlamak, oksijen ve 2 ünite, %9,4’ünün (n=10) ise 4 ünite ve koagülasyon bozukluklarını ve immunolojik üzerinde aldığı tespit edildi.1 hastanın ise (%1) yetersizlikleri 5 ünite kriyopresipitat aldığı saptandı. düzeltmek kanama sayılabilir (1). Çalışmamızda servisimizde yatarak tedavi alan Sonuç: Kanser hastaları gerek oluşan kanama kanser hastalarının kan ürünleri transfüzyon gerekse ihtiyacını gelişen çeşitli kanama bozuklukları açısından retrospektif olarak incelemeyi hastalığın komplikasyonu olarak amaçlamaktayız. kan ve kan ürünleri transfüzyonu oldukça sık Yöntem: Retrospektif dosya taraması şeklinde yapılan hasta grubudur. Transfüzyon kararı yapılan çalışmada; 2014-2015 yılları arasında, alırken hastada gerçekten transfüzyon ihtiyacı İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi olup olmadığı, eğer bu ihtiyaç var ise gerek Kanser Hastalarında Palyatif Bakım ve Destek duyulan komponentin hangisi olduğu, hastaya Servisinde yatan kanser hastalarına yapılan yaklaşık kaç ünite transfüzyon yapılması kan ürünleri transfüzyon bilgileri incelendi. gerektiği ve verilecek kan veya kan ürününün 89 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hastaya yararı/zararının ne olduğu mutlaka P10 BATMAN İLİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ gözden geçirilmelidir (2). ÇOCUKLARINDA Kaynakça SIKLIĞININ İNCELENMESİ 1.Sarı İ, Altuntaş F. Transfüzyon İlkeleri ve P. Erken ([email protected]; GSM: 05333667480) Komplikasyonlar. Türk Hematoloji DEPRESİF GAMZE ERTEN Derneği- Hematolojide Destek Tedavileri ve SERCAN BULUT ÇELİK² İnfeksiyon ELIF DEĞİRMEN³ Kursu. SEMPTOM BUCAKTEPE¹ http://www.thd.org.tr/thdData/userfiles/file/ COŞKUN ÖZTEKİN² HEM_DES_2007_16.pdf TAHSIN ÇELEPKOLU¹ 2. Vengelen-Tyler V (ed). Noninfectious ¹DICLE ÜNIVERSITESI TIP FAKÜLTESI AILE HEKIMLIĞI Complications of AD, DIYARBAKIR Blood Transfusion. In: Technical Manual. 12th ed. Bethesda, MD: ²BATMAN 11 NO’LU ASM American Association of Blood Banks, 1996: ³BATMAN BÖLGE DEVLET HASTANESI, BIYOKIMYA 558-559. BÖLÜMÜ AMAÇ DEPRESYON, ÖZELLIKLE ÇOCUK VE ADÖLESANLARDA ERKEN TANI VE MÜDAHALE GEREKTIREN CIDDI BIR RUH SAĞLIĞI PROBLEMIDIR. ÇOCUK VE ERGEN DEPRESYONU ILE ILGILI ARAŞTIRMALAR ERGENLIKTE DEPRESYONUN ORTAYA ÇIKMA RISKININ ARTMIŞ OLDUĞUNU VE DEPRESYONUN ILK EPIZOTLARININ ÖNCEDEN SANILDIĞINDAN DAHA ERKEN YAŞLARDA ORTAYA ÇIKTIĞINI BELIRTMEKTEDIR. ÇOCUĞUN FIZIKSEL VE PSIKOLOJIK GELIŞIMINDE ILK VE EN ÖNEMLI UNSUR AILESIDIR. BU ARAŞTIRMADA, OLDUKÇA AĞIR VE STRESLI KOŞULLARDA ÇALIŞAN SAĞLIK PERSONELLERININ ÇOCUKLARINDA DEPRESIF BELIRTI SIKLIĞI VE BU ÖZELLIKLERLE DURUMUN SOSYODEMOGRAFIK ILIŞKISININ INCELENMESI AMAÇLANMIŞTIR. GEREÇ VE YÖNTEM TANIMLAYICI VE KESITSEL TIPTEKI ÇALIŞMAMIZ 15 HAZIRAN-17 TEMMUZ 2014 TARIHLERI ARASINDA BATMAN ILINDE GERÇEKLEŞTIRILMIŞ, 6-17 YAŞ 90 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana GRUBUNDA ÇOCUĞU OLAN, ÇALIŞMAYA KATILMAYI VARLIĞI (R=0.138, P=0.162) ARASINDA KORELASYON KABUL EDEN VE ANKETLERI TAM OLARAK DOLDURAN SAPTANMADI. 106 SONUÇ SAĞLIK PERSONELININ VERILERI DEĞERLENDIRILMIŞTIR. KATILIMCILAR, Sağlık çalışanı çocuklarında skorların yüksek SOSYODEMOGRAFIK VERI FORMUNU VE ÇOCUKLARI ILE olması oldukça düşündürücüdür. Bu konuda ÇOCUK-ERGEN sağlık personelinin özellikle de birinci basamak BIRLIKTE DE ARAŞTIRMADA KULLANILAN DEPRESYONUNU ÇOCUK DEPRESYON ÖLÇEĞINI DOLDURMUŞLARDIR. ARAŞTIRMA bilgilendirilip VERILERININ SPSS DEĞERLENDIRMESINDE KULLANILMIŞTIR. hekiminin duyarlı ve bilgili olması, ailelerin ISTATISTIKSEL 18.0 PROGRAMI İSTATISTIKSEL ANLAMLILIK SINIRI bilinçlendirilerek farkındalık oluşturulması, çocuklar için daha fazla sosyal ortam yaratılması, okullardaki rehberlik hizmetlerine ağırlık verilmesi, sürekli ve OLARAK P<0,05 VE %95 GÜVEN ARALIĞI ALINMIŞTIR. nitelikli ebeveyn, özellikle de anne-çocuk BULGULAR ilişkisi kurulması, ölçek taramaları ile riskli KATILIMCILARIN 64’Ü KADIN (%60.4) ILE 42’SI ERKEK çocuk veya grupların belirlenmesi, riskli olan (%39.6); YAŞ ORTALAMALARI 38.1±4.3; çocukların 21’I izlenmesi, multidisipliner (%17.9) EBE VE 27’SI (%25.5) SAĞLIK PERSONELIYDI. faydalı olacağı görüşündeyiz. ÇOCUKLARININ YAŞ ORTALAMASI 13.2±3.7 IDI, 57’SI YINE DE ÇDÖ’DEN YÜKSEK PUAN ALMANIN BIR KLINIK (%53.8) KIZ, 49’U (%46.2) ERKEKTI. DEPRESYON TANI OLMADIĞI VE DEPRESYONU OLMANIN DIŞINDAKI 19 VE ÜSTÜ BIR TAKIM NEDENLERLE BAZI ÇOCUKLARIN BU DÜZEYDE (%99.1). SKOR ORTALAMALARI BIR PUAN ALMIŞ OLABILECEĞININ GÖZ ÖNÜNDE OLARAK TESPIT EDILDI 24.4±3.5’TI (%95 GA=23.9-25.1), MEDYAN DEĞERI takım tecrübeli (%19.8) DOKTOR, 39’U (%36.8) HEMŞIRE, 19’U ÖLÇEĞI SKORLARI BIRI HARIÇ HEPSINDE bir tanıda kullanılmasının BULUNDURULMASI GEREKMEKTEDIR. 25 (MIN:3, MAKS:35), MODU 26 OLARAK SAPTANDI. KADIN SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ÇOCUKLARININ ORTALAMA ÖLÇEK SKORU DAHA YÜKSEK OLARAK TESPIT EDILDI (P=0.027). EBEVEYNLERIN MESLEK GRUPLARI ILE ANKET SKOR SONUÇLARI ARASINDA ANLAMLI FARK BULUNMADI (P=0.294) ANCAK EBELERINKI BIRAZ DAHA YÜKSEKTI. SKORLARI ILE ÇOCUKLARIN DEPRESYON ÖLÇEK EBEVEYNLERIN ÇALIŞTIKLARI BIRIM (R=0.050, P=0.621), NÖBET TUTMA DURUMLARI (R=0.178, P=0.071), DEPRESYON ÖYKÜLERI (R=0.100, P=0.315), AILELERIN ÇOCUK SAYILARI (R=0.001, P=0.994), ÇOCUKTA KRONIK HASTALIK 91 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P11 BETA TALASEMİ MİNÖR HASTALARINDA ilaç kullanmayan hastalardan bilgilendirilmiş DEPRESYON SIKLIĞI ve yazılı onamları alınarak gönüllü olanlar ve * Dr.Zeynep BAKIR , Yrd.Doç.Dr. Aclan ÖZDER* 18-65 yaşlar arasında sağlıklı kişiler dahil *Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, edildi. Aile Hekimliği AD Hastalara Aclan Özder, Adnan Menderes Bulvarı (Vatan sorgulayan bir anketle birlikte Beck Depresyon Caddesi), 34093 Fatih, İstanbul Ölçegi uygulandı. Hastalardan rutin biyokimya, AMAÇ hemogram ve Hb elektroforezi için kan Beta Talasemi Minör tanısı almış hastalarda örnekleri alındı. depresyon saptanması, Hastaların Beck Depresyon Ölçegi skorları ve depresyon varlığı yönünden riskli bulunan sosyo-demografik özellikleri benzer yaş ve hastaların farkedilmesi, birinci basamakta cinsiyetteki kontrol grubuyla kıyaslandı. tedavi ve takip edilerek gerektiğinde psikiyatri Araştırmadan elde edilen veriler SPSS 16 paket konsültasyonlarının yapılması sonucunda daha programında analiz edilmiştir. Tanımlayıcı sonradan istatistikler durumlarının oluşabilecek komplikasyonların sosyo-demografik açısından özelliklerini vaka ve kontrol önlenmesi ve hastaların yaşam kalitelerinin grubunun değerleri ortalama standart sapma, artırılması medyan ve yüzde cinsinden belirlendi. öngörülebilir. Psikiyatrik tedavilerinin etkin biçimde sürdürülebilmesi Normal dağılım göstermeyen ve ordinal ile muhtemel suisid riski de azaltılabilir. değişkenler Bu çalışmada, hastalarında, Beta Beck Mann-Whitney-U Talasemi Minör değerlendirildi. Depresyon Ölçeği değişkenler Normal ise dağılım Student t testi ile gösteren testi ile kullanarak, belirlenen depresyon skorlarının değerlendirildi. Kategorik veriler ki-kare testi benzer yaş ve cinsiyete sahip kontrol grubuyla ve Fisher’s Exact testi ile kıyaslandı. Tüm yaş, medeni hal, eğitim düzeyi, meslek, testlerde anlamlılık sınırı p<0,05 olarak kabul ekonomik durumu yönünden ilişkisini tespit edildi. etmeyi amaçladık. BULGULAR GEREÇ VE YÖNTEM Çalışmaya alınan hastaların 35(70%)’i kadın, Bu kesitsel çalışmaya Bezmialem Vakıf 15(30%)’i erkek, kontrol grubunda ise Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Aile 28(56%)’i kadın, 22(44%)’si erkek idi. (p>0.05) Hekimliği ve Hematoloji polikliniğine Nisan Yaş ortalaması hasta grubunda 34,72 ± 11.08 2014-Kasım 2014 tarihleri arasında başvuran yıl, kontrol grubunda ise 36,20 ± 11,37. WHO 2008 tanı kriterlerine göre Talasemi (p>0.05) Minor tanısı alan 18-65 yaşlar arasında ve Aile bireylerinde talasemi taşıyıcı varlığı bilinen depresyonu olmayan ve antidepresan sorgulandığında, hasta grubunda 92 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 32(64%)’sinde ailede başka talasemi taşıyıcı açısından kontrol ve hasta grubu arasında olduğu, 18(36%)’inde talasemi taşıyıcılığının istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu. olmadığı; kontrol grubunda ise 7(14%)’sinde (p<0,05) talasemi taşıyıcılığı olduğu, 43(86%)’ünde SONUÇ talasemi taşıyıcılığı olmadığı saptandı. Aile Beta Talasemi Minörlü hastalarda depresyon bireylerinde talasemi taşıyıcılığı yönünden durumlarının hasta ve kontrol grubunda istatistiksel açıdan hastaların anlamlı fark saptandı. (p<0,05) öngörülebilir. Psikiyatrik tedavilerinin etkin Hb düzeyi ortalaması hasta grubunda 11,46 ± biçimde sürdürülebilmesi ile muhtemel suisid 1,0 gr/dL, kontrol grubunda ise 13,96 ± 1,51 riski de azaltılabilir. gr/dL idi. Hb düzeyi açısından hasta ve kontrol Evlilik öncesi taramaların birinci basamak grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark aracılığıyla etkin şekilde yapılması doğacak saptandı. (p<0,05) bireylerde MCV düzeyi ortalaması hasta grubunda 61,08 belirlenmesi yönünden önem taşımaktadır. saptanması yaşam ve kalitelerinin Talassemi yönünden tedavisiyle artırılması risklerin ± 3,48 fL, kontrol grubunda ise 84,65 ± 7,29 fL idi. MCV düzeyi açısından hasta ve kontrol grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. (p<0,001) HbA2 düzeyi ortalaması hasta grubunda yüzde cinsinden 5,44 ± 0,80, kontrol grubunda ise, 4,67 ± 13,30 idi. HbA2 düzeyi açısından hasta ve kontrol grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. (p<0,001) Ferritin düzeyinin ortalaması hasta grubunda 85,20 ± 80,12 ng/ml, kontrol grubunda ise 48,75 ± 44,65 ng/ml idi. Feritin düzeyi açısından hasta ve kontrol grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. (p<0,05) Beck depresyon ölçeği kullanılarak yapılan değerlendirilmede, hasta grubunda depresyon ortalaması 13,10 ± 9,0, kontrol grubunda ise 9,28 ± 9,66 olarak saptandı. Beck depresyon ölçeği kullanılarak araştırılan depresyon 93 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P12 STERNUM HEPATOSELLÜLER METASTAZI OLAN lezyon, sağ adrenal bezde 15*8 mm, sol KARSİNOM: OLGU adrenal bezde 75*51 mm boyutlarında SUNUMU metastaz ile uyumlu kitle lezyonu saptandı. Burçak Bilgin1, Şeyma Atsız1, Serhan Uslu1, Serum AFP düzeyi 2.8 ng/mL (normal aralık < Sercan Turan1, Hüseyin Can1 8.1 ng/mL) idi. HbsAg: >1000.00 (pozitif), Anti 1 Hbc IgG >8.00 (pozitif), Anti Hbc IgM: 0.23 ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği (negatif), Anti Hbs < 3.10 (negatif), Anti HIV: GİRİŞ <0.050 (negatif), Anti HCV: 0.10 (negatif) idi. Hepatosellüler karsinom (HCC), karaciğerin en Ağrı yakınması olan hastanın, ağrı palyasyonu sık rastlanan primer malign tümörüdür. En sık Tramadol Hcl 100 mg 2*1 tedavisi ile sağlandı. görülen 5. kanserdir ancak kanser ilişkili HbsAg ölümlerde 2. sıradadır (1). HCC en büyük risk Disoproksil 245 mg 1*1 tedavisi almakta. faktörü sirozdur. Ülkemizde sirozun en sık Hastanın servisimizde yatarak tedavisi ve nedenleri viral hepatitler (HBV, HCV) ve izlemi halen devam etmektedir. alkoldür (2). HCC metastazlarının büyük TARTIŞMA çoğunluğu sırasıyla akciğer, lenf nodları, kemik HCC’nin kemik metastazı insidansı %1-20 ve adrenal bezlerde görülmektedir (3). arasında değişmekte ve çoğunlukla vertebra, OLGU SUNUMU kaburgalar ve uzun kemiklerde görülmektedir. İki yıl önce HBV enfeksiyonuna bağlı HCC Sternum metastazı oldukça nadirdir. Sternum öyküsü olan, 10 kür radyoterapi ve 2 kez metastazlı HCC olgularında klinik olarak ağrı, Transarteriyel (TAKE) cilt altında şişlik ya da kitle, nörolojik tedavisi uygulanan 70 yaşında erkek olgu, İKÇÜ semptomlar ve patolojik kırıklar görülebilir. Atatürk EAH Kanser Hastalarında Palyatif Tipik görüntülemede hipervasküler, genişleyen Bakım ve Destek Servisi’ne öksürük ve bir yumuşak doku kitlesi ile birlikte osteolitik sternum lezyonlar izlenmektedir (3). İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Kemoembolizasyon üzerinde ağrı yakınmalarıyla pozitifliği olan hasta, başvurdu. Fizik muayenede ksifoid çıkıntı Klinisyenler üzerinde yaklaşık 3 cm çapında sert kıvamlı, metastazlarına, hastalardaki çok kısa sağ kalım hareketsiz, palpasyonla hassas olmayan bir süreleri nedeniyle dikkat etmemektedirler. kitle saptandı. PA akciğer grafisinde pnömoni Birçok ile uyumlu infiltrasyonlar saptanan hastaya gelişiminden Piperasilin 4 gr ve Tazobaktam 500 mg 2*1 Ancak, tanısal terapötik yöntemlerdeki ve tedavisi BT yüksek riskli grupların takibindeki gelişmeler kemik prognozda iyileşme sağlamıştır. Klinisyenler, metastazı ile uyumlu 3*4 cm boyutlarında litik radyoterapi, cerrahi rezeksiyon, TAKE ve başlandı. görüntülemelerinde Toraks sternumda HCC’nin Tenofovir olgu, ekstrahepatik ekstrahepatik önce hayatını metastaz yitirmektedir. 94 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana sistemik kemoterapi gibi tedavi P13 Türkiye’nin İlk Vasco da Gama Hareketi yöntemlerinden faydalanmalı ve ekstrahepatik Konferans metastazlı Adana’da! bu olgularda mortalite ve Öncesi Değişim Programı morbiditeyi azaltma yönünde etkileri göz Halil Volkan TEKAYAK1, Sezen İNGİLOK1, önünde bulundurmalıdır (3). A.Melike KAYNAKLAR COŞKUN2, 1. Parkin DM, Bray F, Ferlay J, et al. Estimating the World Cancer Burden: GLOBOCAN 2000. Int J Cancer. 2001 Tedavisi, F.Merter 1. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İstanbul 3. Tepecik 145-148. Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği, İzmir 3. Chia-Yun Wu, Chien-Wei Su and Fa- 4. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Yauh Lee, Hepatocellular Carcinoma Sternal GEROĞLU3,. Elifcan HALICI1 Güncel Gastroenteroloji 14/3, Eylül 2010, with MERDER Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Adana 2. Adnan Taş, Hepatosellüler Karsinom ve Berk Demet ALANYALI3, Canan TUZ4, F.Sada ZEKEY5, Oct 15;94(2):153-156. Tanı ERASLAN1, Metastasis, Gastroenterology and Hekimliği Anabilim Dalı, Ankara Clinical 5. Ümraniye Hepatology, Hastanesi 2011;9;e46-e47. Eğitim Aile ve Araştırma Hekimliği Kliniği, İstanbul Giriş: Vasco da Gama Hareketi (VdGM), Dünya Aile Hekimliği Birliği Avrupa (WONCA Avrupa) çatısı altında genç aile hekimlerinin oluşturduğu bir çalışma grubudur. İlk kez 2004 yılında temelleri atılan VdGM, 10 yılı aşkın bir süredir değişim, araştırma, eğitim-öğretim, Avrupa ötesi ve imaj alt çalışma grupları ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Değişim grubu, genç aile hekimlerine farklı ülkelerdeki aile hekimliği uygulamalarını yaşayarak öğrenme ve globalleşen dünyada aile hekimliği disiplinine farklı bir pencereden bakma imkanı sağlayan ve süresi 3 gün-1 ay arasında değişen çeşitli değişim programları yürütmektedir. Bunlar arasında en çok ilgiyi, 95 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana farklı ülkelerden genç aile hekimlerinin katılımı Gonzales; Fransa’dan Philippe Eren; Çek ile 3-4 gün gibi kısa bir sürede gerçekleştirilen Cumhuriyeti’nden Dusan Zhor kabul edilmiştir. konferans programları Değişim programı kapsamında aile sağlığı çekmektedir. Avrupa çapında yaygın olarak merkezi, toplum sağlığı merkezi, okul hekimliği düzenlenen programlarında uygulamalarını yerinde gözlemlemek amacıyla ülkemizden pek çok genç aile hekimi katılımcı klinik ve ofis gezileri; ülkemiz aile hekimliği olarak yer almış olmasına rağmen ülkemizde modeli/sağlık sisteminin katılımcılara henüz aktarıldığı katılımcıların da öncesi bu böyle değişim değişim bir değişim programı ve kendi düzenlenmemiştir. ülkelerindeki aile hekimliği uygulamalarını Amaç: VdGM Türkiye ekibi olarak amacımız tanıttığı sunumlar ve çok çeşitli sosyal ülkemizin programlar planlanmıştır. ilk konferans öncesi değişim programını gerçekleştirmek ve bu sayede hem Sonuç: Türkiye’de ilk kez yapılacak olan bu ülkemizdeki değişim aile hekimliği uygulamasını programı ile programa katılan tanıtmak, hem de katılımcılarında da katkısı ile Avrupalı meslektaşlarımıza ülkemizdeki aile Avrupadaki farklı uygulamalar hakkında bilgi hekimliği uygulaması ve uzmanlık eğitimi paylaşımı ve Avrupalı genç aile hekimleri sürecini arasındaki uygulamalar hakkında da bilgi edineceğiz. sosyo-kültürel ilişkilerin tanıtacak, Böylece Yöntem: VdGM Türkiye ekibi ve 14. Doğu ülkelerinden genç aile hekimlerinin bilimsel, Akdeniz Sempozyumu sosyal ve kültürel paylaşımlarda bulunarak aile organizasyon komitesinin iş birliği ile ülkemizin hekimliği vizyonlarını geliştirmelerine katkıda ilk konferans öncesi değişim programının 18- bulunacaktır. VdGM Türkiye ekibi olarak 21 Mayıs 2015 tarihleri arasında Adana’da disiplimizi daha iyi yerlere taşıyabilmek adına gerçekleştirilmesi planlanmıştır. yeni faaliyetler gerçekleştirmek ümidiyle… Hekimliği program, ülkelerindeki geliştirilmesini sağlamaktır. Aile bu onların Avrupa’nın farklı Şubat ayı içerisinde VdGM’nin sosyal medya organları aracılığı ile duyurular yapılmıştır. VdGM Değişim Grubu ülke temsilcileri aracılığı ile yapılan başvurular arasından başvuru sırasına göre ilk 5 katılımcı değişim programına kabul edilmiştir. düzenlenen Ülkemizde değişim ilk defa programına farklı ülkelerden birçok başvuru yapılmış ve başvuru sırasına göre Portekiz’den Raquel Salgado Sousa ve Alexandra Pinho; İspanya’dan Ines 96 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P14 İyileşmeyen Yaralar İle Başvuran Hastada şekeri: 436 mg/dl, HBA1c: %13, kan gazı Diyabetes Mellitus Tanısı: Olgu Sunumu pH:7,42 PCO2:44,5 HCO3: 27,1; tam idrar 1 1 Sercan Turan , Havva Polatçı , Mehmet tetkikinde glukoz:+3, protein negatif, keton Sonbahar2, Hüseyin Can1 eser miktarda, dansite: 1037; sedimantasyon: 1. 79mm, CRP: 10,56 mg/dl idi. Tetkik sonuçları İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği 2. İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği ile DM tanısı alan hasta ileri tetkik ve tedavi amacıyla servise yatırılmak üzere Endokrinoloji GİRİŞ: Diyabetes Mellitus (DM), insülin ve Metabolizma Kliniğine yönlendirildi. eksikliği ya da insülin etkisindeki defektler SONUÇ: Diyabetin kişiye ve topluma yükünü nedeniyle organizmanın karbonhidrat (KH), azaltmak için hastalığın olabildiğince erken yağ yeterince dönemde tanınması, böylece uygun şekilde bakım tedavi edilmesi şarttır. Takip etmiş olduğumuz ve proteinlerden yararlanamadığı, sürekli tıbbi gerektiren, kronik bir metabolizma hastalığıdır hastaların (1). yatış yapılması oldukça önem arz etmektedir. kronik Özellikle iyileşmeyen ayak yaraları ile başvuran Diyabetiklerin nedenlerinin hastaneye yaklaşık komplikasyonlardır. %50'si Ayak ülserleri ve hastalarda DM açısından mutlaka DM taramalarının açısından ileri amputasyonlar diyabetik hastalarda morbidite tetkikleri yapılmalıdır. ve Anahtar Kelimeler: Diyabetes Mellitus, yara, yeti kaybının ana sebeplerindendir. Diyabete özgü bir komplikasyon olan nöropati komplikasyon ve diyabete sıklıkla eşlik eden periferik arter Kaynaklar: hastalığının sonucu olan iskemi zemininde, 1. Dİyabetes Mellitus ve Komplikasyonlarının aşırı Tanı ve Tedavi Klavuzu. Türkiye Endokrinoloji basınç yükü ve infeksiyonun da katılmasıyla oluşan diyabetik ayak, organ ve kaybına götürebilen, ruhsal, bedensel, sosyal http://www.turkendokrin.org/files/file/DIYAB ve ekonomik yönden ayrıcalığı olan bir ET_TTK_web.pdf (erişim tarihi 06/03/2015) komplikasyondur(2). 2.İlhan SATMAN. Diyabetes Mellitusun Tanı ve OLGU SUNUMU: 61 yaşında kadın hasta son 1 Sınıflaması. Turkiye Klinikleri J Endocrin aydır sağ ayak başparmakta yara şikayeti ile 2003;1(3):157-68. polikliniğine başvurdu. Hastanın Metabolizma Derneği. bilinen hastalık ve ilaç kullanım öyküsü yok. Fizik muayenede vital bulgular stabil, sağ ayak başparmak distal falanks dorsal yüzde 1,3x1,5 cm ebatında ülsere enfekte büllöz deri lezyonu mevcuttu. Hastanın yapılan tetkiklerinde kan 97 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P15 Metastastik Kolon Kanseri Tanılı Hastada tedavi Derin Ven Trombozu: Olgu Sunumu Hastanın 1 1 Havva Polatçı , Sercan Turan , Hüseyin Can 1 protokolü vital uygulandığı bulguları muayenesinde; pretibial öğrenildi. stabil, ödem fizik +++/+++, 1 .İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk skrotal ödemi mevcut ve batın distandü Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği görünümdeydi. Laboratuar bulgularında üre: Kliniği 15 mg/dl, kreatinin: 0.6 mg/dl, protein: 5.9 Giriş: Venöz tromboembolizm (VTE), kanser g/dl, albumin: 2.6 idi. Hastaya ağrı şikayeti için hastalarında mortalite ve morbidite üzerine tramadol 100 mg 3x1, bulantı şikayeti için önemli komplikasyonlardan granisetron 3 mg 2x1 ve beslenme amaçlı birisidir (1). İmmobilizasyon, obezite, gebelik, enteral beslenme solüsyonu 3x1 başlandı. cerrahi, kanser, kalp yetmezliği, santral kateter Çekilen takılması insidansını ultrasonografisinde bilateral alt ekstremitede arttırırlar (2). Bu olguda bacaklarda şişlik ana femoral ven (yüzeyel ve derin dallarında) şikayeti olan metastatik kolon kanseri tanılı bir ve solda popliteal vende akut trombüs izlendi. hastada derin ven trombozunun ayırıcı tanıda Kalp Damar Cerrahisi Kliniği’nin önerisiyle akılda tutulması gerektiği vurgulanmıştır. enoksaparin sodyum 0,6 cc 2x1 SC başlandı. Olgu Sunumu: Skrotal ödem açısından elevasyon uygulandı. etkileri gibi olan faktörler VTE alt ekstremite venöz doppler Hastanın çekilen abdomen ultrasonografisinde batında serbest sıvı izlendi. Girişimsel Radyoloji Kliniği’nce drenaj kateteri takılarak 2000 cc asit mayi boşaltıldı. Bacaklarda şişlik şikayeti gerileyen hasta komplikasyonsuz bir şekilde halen servisimizde yatmaktadır. Tartışma: kanserli Venöz tromboembolizm(VTE), hastalarda en sık görülen 57 yaşında metastatik kolon kanseri tanılı komplikasyonlardan biridir. Bacaklarda ödem hasta oral alım bozukluğu, bulantı, bacaklarda şikayetiyle başvuran kanserli hastalarda VTE şişlik ve ağrı nedeniyle Kanser Hastalarında ön Palyatif Bakım ve Destek Servisimize yatırıldı. bulundurulmalıdır. Palyatif bakım sağlanırken Hastaya 2013 yılında kanlı ishal nedeniyle kanser yapılan kolonoskopik biopsi sonucu kolon komplikasyonlar açısından dikkatli olunmalı ve kanseri teşhisi konularak 24 kür kemoterapi acil müdahale gecikmeden yapılmalıdır. tanısı mutlaka hastalarında göz önünde oluşabilecek 98 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Kaynaklar: 1. Levitan N, Dowlati A, Remick SC, P16 Kadın Hastada Edinsel Faktör 8 Eksikliği: Olgu Sunumu Tahsildar HI, Sivinski LD, Beyth R. Sercan Turan1, Mehmet Sonbahar2, Hüseyin Medicine (Baltimore) 1999;78(5):285- Can1 91. 1. 2. Şennur U,Fatma S,Varol Ç. Türkiye Klinikleri J Med.Sci 2007,27(6)853-61 İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği 2. İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği GİRİŞ: Edinsel hemofili A (EHA) daha önceden hemostaz sistemi normal olan bireylerde, faktör VIII’e (F8) karşı gelişen otoantikor sonucu F8’in işlevinin inhibisyonuna bağlı nadir görülen bir kanama hastalığı olarak tanımlanır (1). Sıklığı yaşla birlikte artan, basit bir yumuşak doku kanamasından, uzuv kayıplarına ve ölüme kadar değişen morbidite ve mortalite yüksekliği gösteren bir tablodur (1). Otoantikor oluşumuna yol açan neden, hastaların yaklaşık yarısında saptanamaz (idiyopatik). Otoantikor oluşumuna kolajenvasküler (RA, SLE) hastalıklar, kan hastalıkları (KLL, HDL, MM), solid tümörler (prostat, akciğer, kolon, mide, baş-boyun, serviks, meme), gebelik (özellikle doğum sonrası dönemde yaklaşık (penisilin ve %10 hastada), ilaçlar türevleri, sülfon grubu fenitoin, metil dopa, antimikrobikler, kloramfenikol) neden olabilir (2). OLGU: 24 yaşında kadın hasta son 2 aydır kollarda, bacaklarda ve gövdenin çeşitli yerlerinde gezici karakterde morluklar oluşması yakınması ile başvurdu. Ağız içi kanama, kanlı idrar ve dışkılamasının olmadığını belirtti. Herhangi bir ilaç kullanım öyküsü veya hastalığı yoktu. Hastanın 99 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana özgeçmişinde 4 ay önce normal vajinal yolla 1. Türk Hematoloji Derneği Tanı Ve Tedavi sorunsuz Kklavuzu. doğum yaptığı öğrenildi. Fizik muayenede genel durum iyi, bilinç açık, http://www.thd.org.tr/thdData/Books/119/kil oryante koopere, vital bulgular stabildi. Ön kol avuzu-tek-parca-halinde-goruntulemek-icin- mediali ½ proksimalde 3x4cm ebatında, sol diz tiklayiniz.pdf (Erişim Tarihi 06/03/2015) posteriorunda 2.Cem AR. Edinsel Nedenli Koagulasyon hematomla 3x3cm uyumlu büyüklüğünde görünüm mevcuttu. Laboratuvar analizinde; Hb: 12.1 gr/dl, MCV: Bozuklukları. Kanama ve Tromboza Eğilim Sempozyum dizisi No:36 Kasım 2003; s.87-92. 85.8 fl, WBC: 9330 K/uL, PLT: 396000 K/uL, INR: 1, aPTT:99.5 sn, D-Dimer: 805, Fibrinojen: 395mg/dl, LDH: 229md/dl, Protrombin Zamanı: 6 dk 45 sn, Kanama Zamanı: 1 dk, ANA: negatif, Anti-CCP: negatif, Sedimantasyon: 32 mm, TSH: 0.83 uIU/mL, Ferritin: 49ng/dl, Vitamin B12: 249pg/dl, Folat: 14,9ng/dl, Faktör 9: % 66,9, Faktör 8: % 0,1, Protein C: %127 Protein S: %65,9, Von Willebrant Faktör Antijeni: % 81,9, Lupus Antikoagülan Oranı: 0,97 sn, DRVVTC: 29,5 sn, DRVVTC: 36,7 sn şeklindeydi. Hasta mevcut klinik ve laboratuar bulgularına göre edinsel hemofili A olarak değerlendirildi. Hasta halen serviste yatarak tedavi görmektedir. SONUÇ: Edinsel hemofili nadir görülen ancak morbidite ve mortalitesi yüksek bir tablodur. Özellikle gebelik sonrasında başlayan peteşi, purpura veya ekimozlarda mutlaka EHA düşünülmelidir. EHA’da en önemli sorun tanının geç konulması ve hastaların genellikle hematoloji dışı kliniklere yatırılmış olmasıdır. EHA’da hastaların ivedilikle hematoloji bölümlerine danışılması gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Hemofili, vajinal doğum, kanama 100 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P17 VAKA SUNUMU – ERİTEMA NODOZUM 1 1 Eminegül Yavuzsan , Dilek Toprak , Dr.Canan Hasbal Akkuş 2 Özgeçmiş ve soygeçmişte özellik yoktu. Fizik muayenesinde, genel durumu orta, başboyun, akciğer, kalp ve batın muayeneleri Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma doğal; nöromotor gelişimi yaşına uygundu. Sol Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği diz Bakırköy Dr Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma hareket kısıtlılığı; hassasiyet, ısı artışının yanı Hastanesi, Pediatri Kliniği sıra her iki pretibial bölgede en büyüğü 4x4cm Giriş: Eritema Nodozum (EN) nadir görülen, olan 10-15 adet çeşitli büyüklükte ağrılı, genellikle kırmızı-mor noduler lezyonlar mevcuttu. alt ekstremitelerin ekstansör ekleminde hareketle ağrı nedeniyle yüzlerinde lokalize, ısı artışı, kızarıklık, ağrılı ve Hasta eritema nodozum ön tanısı ile interne endüre edilerek rutin kan tetkikleri, viral markerları noduler lezyonlarla karakterize subkutan dokunun enflamatuar bir lezyonu istendi. olup Brucella, Hepatit Markerları yanısıra boğaz gecikmiş tipte bir hipersensitivite EBV, Parvovirus, Mycoplazma, reaksiyonudur. Septal pannikülitin en sık kültürü alındı ve PPD planlandı. görülen tipi olup, genellikle 2. -3. dekatlarda WBC:8900 ve kadınlarda (K/E =4/1) rastlanır. EN olarak gelen hastaya Seftriakson 75mg/kg/gün enfeksiyoz (streptokokal farenjit, tüberküloz, 2 dozda başlandı. A grubu Beta Streptokok Ebstein Barr virüs enfeksiyonları, mikotik testi negatif olarak bulundu. Anti Hbs, HCV, enfeksiyonlar) ve non enfeksiyoz (sarkoidoz, AntiHIV negatifti. Parvovirus B 19 IgM pozitif inflamatuar barsak hastalıkları (IBH), kollajen olarak bulundu (36.8). ASO:349.00 IU/mL, RF: doku hastalıkları, bazı ilaçlar ve maligniteler) 9.9 IU/mL idi. Yapılan PPD’nin 72 saat sonra hastalıkların ilk belirtisi olarak görülebileceği değerlendirmesi 0 olarak okundu. Parvovirus gibi idiopatik olarak da ortaya çıkabilir. Bu B19’a bağlı Eritema nodozum tanısı ile klinik çalışmada Parvovirus enfeksiyonu sonrası düzelme sağlanarak taburcu edildi. 10^3/mm^3,ESR: 102mm/saat görülen bir eritema nodozum vakası sunuldu. Olgu Sunumu: 5.5 yaşında erkek çocuk. 3 gün önce başlayan bacaklarda ağrı, her iki bacakta döküntü ve ısı artışı şikayetleri ile Bakırköy Dr Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Pediatri polikliniği’ne başvuran hastanın başvurudan bir ay önce yaklaşık iki hafta süren üst solunum yolu enfeksiyonu öyküsü ve bu nedenle bir hekim tarafından verilen oral antibiyotik tedavisi öyküsü mevcuttu. 101 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P18 EVDE SAĞLIK HİZMETLERİ BİRİMİ Bulgular: Son bir yıllık verilere göre TARAFINDAN TAKİP EDİLEN HASTALARIN birimimizden hizmet alan kayıtlı hasta sayısı DEĞERLENDİRİLMESİ 966 olup ayda ortalama 127 hastaya 156 Dilek Toprak1, Aycan Topaloğlu1, Memet ziyaret gerçekleştirilmektedir. Ayda ziyaret Taşkın Eğici1 edilen hastaların 101’ini (%64) kadın, 55’ini 1-Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma (%36) erkek hastalar oluşturmaktaydı. Bu Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği hastaların %54’u 66-85 yaş grubunda,%31’i Amaç: Sağlık Bakanlığınca sunulan Evde Sağlık 85+ yaş %11’i ise 46-65 yaş grubundadır. En Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esaslari fazla nörolojik ve psikiyatrik tanılarla izlenen Hakkinda Yönerge’ye göre evde sağlık hizmeti: hastaların tanılara göre dağılımı ise %30 çeşitli hastalıklara bağlı olarak evde sağlık Alzheimer, %22 Serebrovasküler olay, %14 hizmeti sunumuna ihtiyacı olan bireylere Hemipleji, %14 Demans ve %4 Parkinson evinde ve aile ortamında sosyal ve psikolojik hastalığı danışmanlık Kardiyovasküler hizmetlerini de kapsayacak şeklindeydi. Bunu izleyen hastalıkların %64’ü şekilde verilen muayene, tetkik, tahlil, tedavi, Hipertansiyon, tıbbi Metabolik hastalıkların %75’i Diyabet %10’u bakım, takip ve rehabilitasyon %25’i yetmezliğidir. hizmetlerini ifade eder. Bu kapsamda Şişli Hiperlipidemi Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi hastalıklarının %83’ü KOAH’tır evde sağlık hizmetleri, Aile Hekimliği Kliniği’ne Sonuç: Günümüzde giderek artan yaşlı nüfusu bağlı olarak 2013 yılından bu yana devam beraberinde kronik hastalıkları ve bakım etmektedir. Birimimiz 1 uzman doktor, 1 hizmeti gerektiren büyük bir hasta grubunu da asistan doktor, 2 hemşire, 1 şoför ve 1 ön sekreterden çalışmanın hizmetlerinin yaygınlaştırılması veya başta amacı; hastanemiz Aile Hekimliği Kliniği’ne nörolojik, psikiyatrik hastalar olmak üzere bağlı Evde Sağlık Hizmetleri Birimi’ne kayıtlı diğer hastaların alabilecekleri oluşmaktadır. Bu sosyodemografik özelliklerini değerlendirmektir. plana yatağa iken Kalp solunum çıkarmaktadır. bağımlı Evde hastaların sağlık sistemi sağlık hizmet merkezlerinin yaygınlaştırılması gerekmektedir. Gereç ve Yöntem : Bu araştırmada Ocak 2014 Şubat 2015 tarihleri arasında Evde Sağlık Hizmetleri birimimizden hizmet alan hastaların retrospektif kayıtları değerlendirilerek hastaların yaş, hastalık tanıları ve ziyaret sayılarının analizleri yapılmıştır. 102 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P19 İLERİ YAŞTA TANI ALAN FMF OLGUSU Merve Hatice 1 Güvercin , Aşkın hastanın bu şikayetlerinin çocukluktan beri var Harmanda , Hüseyin Can , Barış Önder olduğu, senede 4-5 defa tekrarladığı öğrenildi. Pamuk2 Daha önce pek çok kez gittiği hastanelerde 1 yapılan tetkiklerinde ANA (-), ASMA (- ), Anti- ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği LKM 1(-), IgG, IgM, hepatit paneli, hemoglobin 2 elektroferezinin normal olduğu öğrenildi. ve Araştırma Hastanesi, İç Hastalıkları Kliniği Farklı 2 Ayşin esnasında karın ağrısı ve eklem ağrıları da olan 1 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim seferlerde splenomegali yapılan saptanan splenomegali GİRİŞ VE AMAÇ: Ailevi Akdeniz Ateşi (Familyal açısından Mediterrian Fever; FMF) ülkemizde binde bir operasyonu kabul etmediği öğrenildi. Bu oranında %5), bulgular neticesinde hastadan brucella ve otozomal resesif olarak 16p kromozomu ve plasmodium açısından tetkikler ve FMF gen MEFV geni ile iletilen bir hastalıktır. Hastalar analiz testi istendi. Brucella ve plasmodium genellikle ataklarla pek çok birime başvurma; negatif ve M694V geni homozigot mutant apandisit, peritonit, barsak düğümlenmesi ön olarak tanılarıyla opere edilme, sonrasında tekrar doğrulanmasıyla karın ağrısı atakları yaşama gibi tipik öyküleri başlandı. Hasta kontrol altında tedavisine ile devam etmekte. görülen (taşıyıcılık oranı tanı almaktadır. Bildirideki amacımız operasyon ve USG’lerde önerilen saptandı. FMF hastaya teşhisinin kolşisin TARTIŞMA: seferinde farklı ek şikayetlerle yıllarca hastane bilinmeyen tekrarlayan ve kendini sınırlayan acillerine başvurmuş olan, tarafımızca yalnızca ateş, peritonit, sinovit, plörit atakları ile anamnezden şüphelenilerek bakılan M694V karakterize geninin homozigot mutant saptanması ile tanı olgularda deri lezyonları vaskülit ve özellikle alan ileri yaşta FMF hastasının sunulmasıdır. tedavide geç kalınan olgularda amiloidoz OLGU: hastanın görülebilir. FMF ile splenomegali görülme polikliniğimize başvurusundaki fizik muayenesi sıklığı %40’tır. Tanı alma yaşı genellikle 20’nin tamamen ve altında olup çoğunlukla ilk dekattadır. Ancak hastanın olgumuz ilkokul çağından beri semptomları anamnezinde son 1 haftada 5 kilo kaybettiği olmasına rağmen 49 yaşında tanı almış olup, ama her hastalandığında bu şekilde ateşli buna rağmen amiloidoz gelişmemiştir. FMF’in dönemlerinin kilo 2 fenotipinden ilki sıklıkla çocukluk veya kaybıyla seyrettiği, ateşli dönemleri bittiğinde adölesan çağda başlayan peritonit, sinovit yeniden kilo aldığı öğrenildi. Ateşlenme veya plöritin kısa süreli febril epizodları soygeçmişinde yaşında olağandı. özellik olduğu, erkek Özgeçmiş olmayan beraberinde kronik etyolojisi tedavisi tekrarlayan ateş, karın ağrısı, halsizlik ve her 49 FMF hastanın bir tam hastalıktır. olarak Bazı 103 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana şeklinde olan fenotip 1, ikincisi kendini başlıca P20 KARS İLİ MERKEZ nefropati ile gösteren AA amiloidoz tablosu ile ÇİFTÇİLERİN BİYO-PSİKO-SOSYAL SAĞLIK seyreden fenotip 2 dir. Bu durumda hasta DURUMLARI ( fenotip 1 ile uyumludur. Öte yandan hastalıkta Yrd. Doç. Dr. Hülya Çakmur görülen Kafkas splenomegalinin amiloidozdur. Ancak temel bizim nedeni hastamızda Üniversitesi Tıp KÖYLERİNDE Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı splenomegali olmasına rağmen amiloidoz Amaç Tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan yoktu bireyler, bedensel ve ruhsal çeşitli sağlık ve splenomegalinin etyolojisi bulunamadı. Bu vakada hastanın FMF atağı riskleriyle tablosunu yıllardır yaşamasına rağmen geç özellikleri nedeniyle tarım ve hayvancılığın tanı fizik yaygın olarak yapıldığı bölge ilinde çiftçilerin muayenenin ne kadar önemli olduğu ve bu sağlık durumlarını inceleyen araştırmaların konunun eksikliği nedeniyle bu çalışma planlanmıştır. alması, ayrıntılı daha çok anamnez üzerinde ve durulması karşılaşırlar. Coğrafi ve iklim gerektiğini vurgulamaktadır. Çalışmanın amacı; Kars ili merkez köylerinde, Anahtar kelimeler: FMF, splenomegali, geç çiftçilerin bedensel, ruhsal, sosyal sağlık tanı durumlarını değerlendirmek ve sosyo- demografik özelliklerine göre karşılaştırarak incelemektir. Gereç ve Yöntem Araştırmanın tipi kesitseldir. Çalışma, Mart-Mayıs 2013 tarihleri arasında Kars iline bağlı 11 merkez köyde, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan 177 bireyde yürütülmüştür. Örnek büyüklüğü Epi-Info Statcalc programı ile belirlenerek, non-random örneklem yöntemi uygulanmıştır. Bedensel ve sosyal sağlığın sorgulanmasında; açık ve kapalı uçlu sorulardan oluşan 38 maddeli anket formu kullanılmıştır. Bedensel sağlık; akut sağlık sorunlarından geçirilen ameliyat, kaza, kronik hastalık, ilaç kullanımı ve sağlık alışkanlıklarının sorgulanmasıyla incelenmiştir. Sosyal sağlığın araştırılmasında; kendini aidiyet ve güvende hissetme, işlerde paylaşım ve yardımlaşma, ortak makine ve alet kullanımını 104 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana inceleyen soru örnekleri kullanılmıştır. Anket Sonuç Bu çalışmada, sağlıksızlığın en belirgin formu, Kopenhag sağlık ölçümü kriterlerine nedeninin göre Health, saptanmıştır. Cinsiyetin, dağılımı homojen sağlığın olmamasına karşın, sağlık sorunları için fark hazırlanmıştır (Measuring Copenhagen). Ruhsal değerlendirilmesinde durumu yalnız incelenmiştir. Bu depresyon amaçla, 21 öğrenim oluşturmadığı tersine, durumu görülmüştür. bölgede düşük olduğu Beklenilenin olan ekonomik maddeden oluşan Beck Depresyon Ölçeği gelişmişlik düzeyi ile, ölçülen bedensel, ruhsal, kullanılmıştır. Ölçeğin en düşük puanı 0, en sosyal yüksek puanı 63 tür. Değerlendirmede 14 bulunmamıştır. Klinik olarak anlamlı boyutta puan, klinik anlamlılığı göstermektedir. Veri olmasa da katılımcıların depresyon puanları analizi için SPSS 20.0 (IP no: 194.27.41.6) yüksek oranda saptanmıştır. programı kullanılmıştır. Bu ilde elde edilen bulgular ışığında, bölge Bulgular Çalışma grubunun yaş aralığı 15-85 çiftçilerinin sosyo-demografik özelliklerini ve (37.66±15.01), kadındır. sağlık durumlarını anlamak kolaylaşmaktadır. % 62.1, Bu çalışmanın bölge gereksinimlerine yönelik bedensel sağlık sorunu oranı % 40.6, sosyal koruyucu-geliştirici halk sağlığı hizmetlerinin olarak iyi olmama oranı % 46.6 olarak planlanmasında kanıta dayalı veri olarak, katkı saptanmıştır. Otuz beş yaş ve üzerinde sunması umulmaktadır. depresyon sıklığı, <34 yaş grubuna göre Bu çalışma “Health risk faced by Turkish anlamlı bulunmuştur. agricultural workers” adıyla Hindawi, The Depresyon ölçek puanları; ileri yaş, düşük Scientific World Journal’ da yayınlanmıştır ( öğrenim durumu, fazla çocuk sayısı (≥3), evin 2014, Article ID 185342, 8 pages, DOI: olumsuz fizik koşulları ve bedensel sağlıksızlık 10.1155/2014/185342). Katılımcılarda; %77.4’ü depresyon olarak durumunda, oranı yüksek istatistiksel olarak sağlık durumları arasında ilişki anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Katılımcıların beden sağlığının; ileri yaş, düşük öğrenim durumu, fazla çocuk sayısı ve sosyal sağlıksızlık durumunda, anlamlı ölçüde bozulduğu saptanmıştır. Öğrenim düzeyi yüksek ve bedensel olarak sağlıklı olan katılımcıların sosyal sağlığının istatistiksel olarak anlamlı düzeyde iyi olduğu gözlenmiştir. Sosyal sağlık durumu ile yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmamıştır (Tablo 1,2). 105 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Table I. Katılımcıların sosyo-demografik özellikleri ve Beck Depresyon Ölçeği ile ilişkisi Değişkenler Yaş Cinsiyet Medeni Durum Çocuk Sayısı Öğrenim Düzeyi Bedensel Sağlık n % min max ort ≤34 91 51.4 15.00 85.00 37.65 ≥35 86 48.6 Kadın 137 77.4 Erkek 40 22.6 Evli 124 70.1 Diğer 53 29.9 ≤2 84 47.5 ≥3 93 52.5 <5 134 75.7 ≥5 43 24.3 Iyi 104 59.4 71 40.6 89 53.4 65 46.6 67 37.9 110 62.1 99 55.9 78 44.1 İyi değil Ekonomik Destek Alıyor Almıyor Beck Skoru ≤8 ≥9 Aylık Gelir ≤500 TL ≥501 TL Aylık gelir değişimi Arttı 43 24.3 (son on yılda) Azaldı 63 35.6 Değişmedi 71 40.1 Var 44 24.9 Yok 133 75.1 ≤2 80 45.2 ≥3 97 54,8 Evet 76 42.9 Hayır 101 57.1 ≤9 95 53.7 ≥10 82 46.3 Evet 38 21.5 Hayır 139 78.5 Evet 70 39.5 Hayır 107 60.5 Evet 99 55.9 Hayır 78 44.1 Evet 75 42.4 Hayır 102 57.6 Devlet desteği Evin oda sayısı Toprak sahibi olma Sahip olunan hayvan sayısı Tarım ilacı kullanımı Suni gübre kullanımı Tarım makinesi kullanımı Çocuklar tarımda çalışyor Çocukların çalışmaya başlama yaşı Yalnız akrabalarla yakın sosyal ≤14 49 65.3 ≥15 26 34.7 Evet 70 39.5 Hayır 107 60.5 Sigara ve alkol Evet 21 11.9 kullanımıe Hayır 156 88.1 ilişkiler SD Beck (p) 15.019 0.491 0.983 0.00 9.00 2.80 2.039 0.218 0.00 45.00 13.18 10.579 150.00 3000.00 766.10 490.197 0.634 0.551 0.814 1.00 7.00 2.89 1.234 0.095 0.00 60.00 16.40 19.719 0.848 0.329 0.479 0.870 0.690 2.00 17.00 n: sıklık; %: yüzde; SD: Standart deviasyon; p: istatistiksel anlamlılık düzeyi; Veri,ort ±1 SD olarak gösterilmiştir 11.28 4.210 0.975 0.154 106 0.158 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Table 2. Katılımcıların sağlık durumlarının sosyo-demografik değişkenlerle ilişkisi Bedensel Sağlık* Değişkenler 2 Sosyal Sağlık** 2 Ruhsal Sağlık*** 2 χ p χ p χ p 29.038 <0.001 3.196 0.061 7.034 0.008 1.875 0.171 0.280 0.597 0.474 0.491 4.996 0.025* 4.565 0.033 4.277 0.039 0.256 0.613 0.648 0.421 0.000 0.983 13.577 <0.001 0.867 0.352 14.343 <0.001 0.029 0.865 0.002 0.967 0.227 0.634 0.788 0.375 3.371 0.066 5.142 0.023 - 5.173 0.016 4.853 0.024 - - 0.329 0.463 Yaş ≤34 ≥35 Cinsiyet Kadın Erkek Öğrenim Düzeyi <5 ≥5 Medeni Durum Evli Diğer Çocuk Sayısı <2 ≥3 Aylık Gelir ≤500 TL ≥501 TL Evin Oda Sayısı ≤2 ≥3 Bedensel Sağlık - Sosyal Sağlık - *: Günlük yaşamı etkilemeyecek düzeyde geçici sağlık sorunları olan, ya da bedensel sağlık sorunu olmayan bireyler, bedensel sağlıklı olarak işaretlendi **:Yaşadığı ortamda kendini emniyet ve güvende hisseden, aidiyet duygusu olan, çevresiyle yakın ilişkiler kuran ve çalışmasa bile köyde yaşamını 107 sürdürebileceğine inanan bireyler sosyal olarak sağlıklı kabul edildi. ***: Ruhasl sağlık için yalnız depresyon durumu değerlendirildi. Beck Depresyon Ölçeği ≥9 değerler, depresyon olarak işaretlendi. 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P21 Kızamık Hastalığında Anamnez Bulgularının Önemi kullanıldı. İstatistiksel analizlerde p<0,005 anlamlı kabul edildi. 1 2 Uzm.Dr. Giray Kolcu , Dr. Taner Demirbaş , Bulgular: Çalışmaya toplam 82 anamnez dâhil Dr. Aykut Emre Yıldırım2, Meryem Gökgöz2, edildi. Doç.Dr. Kurtuluş Öngel3 ortalaması 11,7±12,61 (min:3 ay, max:40 yaş) Anamnezlerdeki hastaların yaş yaş idi. Kızamık şüpheli vakaların %37,8’inin 1 Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı (n:31) bir yaş altı olduğu görüldü. Hastaların Merkezi 33’ü (%40,2) erkek, 49’u (%59,8) kadındı. 2 Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Vakaların 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı %64,6’sında bölgesinden döküntü başlamaktaydı. yüz Vakaların semptomları değerlendirildiğinde döküntünün ardından en sık yüksek ateşin görüldüğü tespit edilmiştir. Semptomlar arası yapılan çapraz Giriş: Kızamık şüpheli vakalar için her sağlık tabloda; ateş ve öksürük arasında istatistiksel kuruluşunda çeşitli inceleme formları anlamlı ilişki tespit edildi (p:0.014). Vakaların Bu formlarda hastanın 24’ünde (%29,3) kızamık hastalığı şüpheli vaka bulunmaktadır. tanımlayıcı bilgileri, klinik bilgileri, laboratuvar ile temas öyküsü, 9’unda (%11,0) verileri ve olası enfeksiyon kaynağı gibi çeşitli seyahat öyküsü vardı. Şüpheli vaka teması ile bilgiler toplanır. Bu çalışmada kızamık hastalığı vaka nedeniyle aşılanan kişi sayısı arasındaki şüpheli vakalar için düzenlenmiş anamnez ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulundu tutanakları hastalıkların (p:0,048). Vakaların %28’i kesin tanı aldı. 82 önlenmesinde anamnezin önemine ve asgari vakada ortalama 5,96±18,42 ( min:0, max:156) içeriğine dikkat çekmek amaçlanmıştır. kişi aşılandı, 2,48±2,52 (min:0, max:15) kişi ise Materyal metod: Çalışma retrospektif veri sağlık kuruluşuna yönlendirildi. analizi olarak tasarlandı. Etik kurul ve Konya Tartışma: Çalışmada vakaların çoğunluğunun 1 Halk yaş Sağlığı ışığında salgın Müdürlüğü onayı sonrası altı olduğu görüldü. Bu il dışına nedenle çalışmaya başlandı. Çalışmada Konya Selçuklu anamnezde bir yaş altı çocuklar kızamık Toplum Sağlığı Merkezi Bulaşıcı Hastalıklar hastalığı Şubesi değerlendirilmelidir. Anamnezlerde döküntü personeli tarafından düzenlenmiş semptomları ve yönünden başlangıç anamnezler incelendi. 2013-2014 yıllarında varlığı kızamık şüphelisi hastalar için düzenlenmiş 82 sorgulanmalıdır. Çalışmada literatür ile uyumlu adet anamnez formuna ulaşıldı. İstatistiksel olarak vakaların çoğunluğunda döküntü yüz analiz için MS Excel ve SPSS 20.0 programı bölgesinden başlamaktaydı. şekli dikkatle mutlaka Anamnezlerde semptomların varlığı kaydedilmelidir. Kızamık 108 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hastalığının seyrinde komplikasyonların P22 Kemik Sintigrafisinde Nazal Aktiviteyi görülmesi de oldukça önemlidir. Özellikle Taklit Eden Klival kitle: Tanıda SPECT’nin kulak Katkısı enfeksiyonları, ve lenfadenopati yönünden vakalar sorgulanmalıdır. Kızamık İlknur Işık 1, Yasemin Korkut2, Mahmut Işık 3 salgınlarının etkin önlenmesinde şüpheli vaka Dumlupınar ile temas ve il dışı seyahat bilgileri çok Nükleer Tıp AD1 değerlidir. Bu durum hareketli vakalarda Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile aşılamaya daha fazla dikkat edilmesi gerektiği Hekimliği AD2 şeklinde Kütahya Kent Hastanesi Nöroloji Bölümü3 yorumlanabilir. salgınlarının hastalık toplum sağlığı önlenmesi Bulaşıcı Üniveristesi Tıp Fakültesi, açısından oldukça önemlidir. Bu amaçla GİRİŞ “bulaşıcı hastalık şüphesi” olan her vakaya Klivusta kitleler ya kafa tabanından orjin alır zaman yada intrakranial bir kitlenin uzanımı şeklinde vakalara kaybedilmeden ulaşıldığında ulaşılmasının, ilk olarak bu asgari görülür. Ayırıcı tanıda, kordoma ve niteliklere sahip anamnezin alınmasının ve kordosarkoma sık görülmektedir. Genellikle sağlık personelinin bu konudaki farkındalığının 30’lu yaşlarda görülür, yavaş büyürler ve lokal geliştirilmesinin önemli olduğu kanaatindeyiz. invaziv Anahtar kelimeler: Anamnez, aşı, kızamık, bulgular lezyonun çevre dokulara yaptığı salgın. etkilere bağlı ortaya çıkar. Diplopi en sık özellik gösterirler. Semptom ve görülen semptomdur ve olguların %90’nında mevcuttur. Fronto-oksipital başağrısı, olguların en az %75’inde görülür. Görme alanı defekti ve burun tıkanıklığı sık rastlanan diğer semptomlardır. OLGU 31 yaşında bayan hasta, polikliniğimize bir yıldır mevcut olan başağrısı yakınması ile müracaat etti, bu şikayetlerle pekçok polikliniğe gittiğini fakat kesin bir tanı konulamadığını, bu süre içerisinde sinüzit tanısıyla medikal tedaviler aldığını, ancak yakınmalarının şiddetlenerek devam ettiğini bildirdi. 109 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Fizik muayenesi ve labaratuar tetkiklerinde belirgin bir SONUÇ özellik bulunmayan hastadan Nöroloji konsültasyonu doğrultusunda istenen Kemik sintigrafisinde planar görüntülemede kraniyal MR incelemesinde, klivusta solda kraniyal kitlenin değerlendirmesini güçleştiren yaklaşık 3x2 cm boyutlarında solid kitle nazal aktivite gibi fizyolojik tutulumların SPECT lezyonu görünümü mevcuttu. Metastaz yada görüntüleme diğer etyolojiler açısından hastanın sintigrafi bulguların ile değerlendirilmesi istendi. Hastanın yapılan sağlamaktadır. ile doğru anatomik korelasyon yorumlanmasında katkı Tc-99m MDP tüm vücut kemik sintigrafisinde nazal bölgeye uyan alanda fizyolojik olduğu düşünülen aktivite tutulumu izlendi. Ancak kitle ön tanısı ile gelen hastaya kafa odaklanarak alınan SPECT görüntülemesinde MR’da tanımlanan kitle lokalizasyonunda radyofarmösotik tutulumu izlenmiştir. Olguya bu klinik ve radyolojik bulgular eşliğinde beyin cerrahisine takip amaçlı gönderildi. TARTIŞMA Tüm vücut kemik sintigrafisi primer hastalığın iskelet sistemi metastazlarını araştırmak için kullanılan en sık yöntemdir. Fizyolojik tutulum yerleri arasında nazal aktivite hastalarda sık görülmektedir. Kemik sintigrafisinde SPECT görüntülemenin planar görüntülemeye eklenmesi, osteoblastik aktivite tutulumlarına karşılık gelen kemik lezyonlarının saptanarak fizyolojik tutulumların yanlış negatiflik nedenlerini de ayırt etmede faydalı olup; tetkikin özgüllüğünü arttırmaktadır. Olgumuzda olduğu gibi, bu tür baş ağrısı şikayetiyle gelen bir hastada baş ağrısının ayırıcı tanısında intrakranial bir kitlenin varlığının akla gelmesi hastanın erken tanısı ve tedavisi açısından önem arz etmektedir. 110 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P23 Konya Selçuklu İlçesi’ndeki Kuran Kursları’nda Obezite Sıklığı istatistiksel olarak karşılaştırıldı. 1 2 Bulgular: Çalışmada Kuran Kurslarında eğitim Emre alan 346 çocuk değerlendirildi. RVKİ değerleri Uzm.Dr. Giray Kolcu , Dr. Ebru Özoğul , Dr. Sema Kurucu Ödük2, cinsiyet açısından chi-square yöntemi ile Dr. Aykut Yıldırım2, Doç.Dr. Kurtulus Öngel3 için yapılan normalite testine göre verilerin normal dağılışa uyduğu görüldü (p: 0,000). 1 Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı Çalışmaya alınan 346 çocuğun %51,7’si (n:179) Merkezi erkek, %48,3’ü (n:167) kızdı. Çalışmaya katılan 2 Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi çocukların yaş ortalaması 14,6±2,56 (min: 2,5, 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi max:17); yaş dağılımları incelendiğinde 2-7 yaş Aile Hekimliği Anabilim Dalı arasında 8 çocuk (%2,7), 8-10 yaş arasında 5 çocuk (%1,3), 11-13 yaş arasında 64 çocuk Amaç: Obezite besinlerle alınan enerjinin (%16), 14-17 yaş arasında 266 çocuk (%80) harcanan olmasından bulunmaktaydı. RVKI değerlerine göre tüm kaynaklanan bu nedenle vücut yağ kitlesinin çocukların %16,2’sinin (n:56) obez olduğu artmasıyla karakterize bir kronik hastalıktır. saptandı. RVKI değerlerine göre bütün erkek Erişkinlerdeki obezitenin çocukluk çağında çocukların %8,9’i, bütün kız çocukların %24’ü başladığı obezite enerjiden fazla bilinmektedir. Bu dönemlerde tanısı aldı. Diğer yandan RVKI başlayan obezite ilerleyen yaşlarda çeşitli değerlerine göre obezite sıklığı 6-11 yaş arası hastalıklara neden olmaktadır. Bu araştırmada çocuklarda %4, 12-17 yaş arası çocuklarda kuran %16,9 olarak saptandı. Obezite saptanan kurslarındaki çocuklarda obezite sıklığının belirlenmesi amaçlanmıştır. olgular arasında cinsiyet açısından istatistiksel Gereç ve yöntem: Bu araştırmada Konya İli anlamlı fark saptandı (p:0,000), yaş grupları Selçuklu İlçesi’ndeki 7 adet kuran Kursu’ndaki yönünden 346 çocuğun boy, ağırlık ve bel çevresi (p:0,421). Çocukların antropometrik ölçümleri ölçümleri yapıldı. Alınan ağırlık ve boy Neyzi standartlarına göre değerlendirildiğinde ölçümleri kullanılarak her çocuğun vücut kitle erkek çocukların %2,23’ünün, kız çocukların ise indeksi [VKI=Ağırlık/boy² (kg/m²) ] ve rölatif %8,98’inin vücut kitle indeksi (RVKI) hesaplandı. RVKI üzerindeydi. Obez çocukların %64,3’ünün RVKI değerlerine göre 121.0’ın üzerinde olanlar değerlerine göre 121-140, %35,7’sinin ise obez, 140’ın üzerinde olanlar ise morbid obez 140’tan büyük değerlere sahip olduğu görüldü. olarak değerlendirildi. RVKI değerlerine göre Bel çevresi de obezite değerlendirilmesinde obez olan ve obez olmayan çocuklar yaş ve önemli parametrelerden biridir. Çalışmada bel ise anlamlı ağırlık fark saptanmadı persantilleri 97’nin 111 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana çevresi ile RVKI arasındaki ilişki istatistiksel P24 MEME KANSERİNİN KUTANE METASTAZI: olarak anlamlı bulunmuştur (p:0,028). OLGU SUNUMU 1 2 Sonuç: Obezite çocukluk döneminde başlayan Rahime İNCİ , Hilal İkbal BİLYAY , Fatma ve tüm yaşamı etkileyen önemli bir kronik Şule hastalıktır. Çalışmada kuran kurslarındaki 1.İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk çocuklarda obezitenin ülke genelinin üzerinde Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dermatoloji olduğu ve özellikle kız çocuklarda yaygın Kliniği olduğu gösterilmiştir. Çalışma doğrultusunda 2. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk kuran Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği kurslarındaki egzersiz çocukların aktivitelerinin değerlendirilmesinin uygun diyet ve yeniden KÖŞKDERELİOĞLU1, Hüseyin CAN2 Kliniği olacağı kanaatindeyiz. AMAÇ Anahtar kelimeler: Çocuk, obezite, standart. Kutane Teşekkürler; Selçuklu Müftülüğü, Aşkın Ülgen, bölgelerinden orjin alan malign hücrelerin Songül Küçük, Elif Altıntaş, Merve Eraslan, deriye Gamze Güleçoğlu, Beyza Öz, Funda Karataş. malignitelerde deri metastazı yaklaşık %0.7- metastazlar yayılması sonucu vücudun oluşur başka (1).Tüm %10 oranında görülür ve primer tümörün görülme sıklığına, evresine, yaş ve cinsiyete bağlı olarak değişir(2-4). Meme kanseri, kadınlarda en sık deri metastazı yapan tümördür(5).Bu posterdeki amacımız opere meme kanserli hastada gelişen kutane metastazı olgusunu sunmaktır. OLGU SUNUMU 3 yıl önce sağ memede ele gelen kitle nedeniyle genel cerrahi polikliniğine başvuran 68 yaşında kadın hastaya invaziv duktal karsinom tanısı konularak mastektomi yapıldığı öğrenildi. Hasta 3 aydır olan, mastektomi yeri üzerinde kızarıklık ve yara şikayetiylepolikliniğine başvurdu. Dermatolojik muayenesinde mastektomi alanı üzerinde eritemli zeminde yer yer erode ve yer yer 112 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana krutlu papüler ve nodüler lezyonları olduğu gösteren, eritemli, deri renginde, sert, ağrısız, saptandı. Yapılan punch biyopsi sonucu invaziv atipik duktal karsinom kutan metastazı olarak nodülermetastatikkarsinomdur gelmesi üzerine hasta Onkoloji Kliniği’ne yayılım sonucu oluşmaktadır(2-7). Lezyonlar konsulte çoğunlukla tutulan meme üzerinde, bölge edildi ve radyoterapi kararı papülo nodüllerle sağlayan karakterize ve alındı.Hasta radyoterapi tedavisi planlanması drenajını aşamasında exitus oldu. lenfatiklerin ya da lenf nodlarının tümör hücreleriyle oluşur yüzeyel lenfojen invazyonla (4-8). ve derin tıkanması Deri sonucu metastazlarının prognozuprimer tümörün tipine, özelliklerine ve tedavi yanıtına bağlı olmakla birlikte, genellikle ileri evre tümörlere eşlik etmesi nedeniyle kötüdür(3).Bilinen kanser tanılı hastalarda görülen cilt lezyonlarında kutane metastaz ihtimalinin de göz önünde bulundurulması,hastanın cilt lezyonlarını ihmal etmemesi konusunda bilgilendirilmesi erken tanı ve tedavi açısından önem taşımaktadır. Resim 1:Mastektomi alanı üzerinde eritemli Anahtar Kelimeler: Cilt metastazı, Meme zeminde kanseri yer yer erode ve yer yer krutlupapüler ve nodüler lezyonlar KAYNAKLAR TARTIŞMA 1. Yu KJ, Lee HE, Ho HC, Lee JC, Chang WC, Hematojen, lenfojen veya komşuluk yoluyla Hong HS, Yang CH. Carcinomaerysipelatoides yayılan malign hücreler deride üç farklı klinik from görünüm oluşturur. Bunlar; eritemli veya deri unknownorigin. renginde nodüller, erizipel benzeri eritemli ClinicalPractice. 2005; 59: 1104-6. makül veya plaklar, telenjiektazi benzeri 2. Schwartz RA: Cutaneous metastatic disease. lezyonlar ve diskoid lupus eritematozus veya J AmAcad Dermatol 1995;33:161-82. morfea benzeri skatrisyel lezyonlardır (1-6). 3. Schwartz RA: Histopathologicalaspects of Meme kanserlerinin deri metastazları değişik cutaneousmetastaticdisease.JAmAcadDermat klinik formlar gösterir. En sık görüleni göğüs ol 1995;33:649-57. squamouscell carcinoma International Journal of of ön duvarında dağınık yerleşimli, hızlı gelişim 113 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 4. Lookingbill DP, Splanger N, Helm KF: P25 ALKOL DIŞI KARACİĞER YAĞLANMASI İLE Cutaneousmetastases METABOLİK in patients with SENDROM BİLEŞENLERİNİN metastatic carcinoma: A retrospectivestudy of İLİŞKİSİ 4020 *Ahmet Ferit Erdoğan, *Suheyl Asma, *Aydan patients. J AmAcad Dermatol 1993;29:228-36 Aksöyek, *A. Kürşat Özşahin 5. Johnson WC: Metastaticcarcinoma of the *Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile skin. Lever’sHistopathology of theSkin.Elder D, Hekimliği AD, Ankara Elenitsas R, Jaworsky C, Johnson B. 8th ed. Amaç: Philadelphia, Lippincott-Raven ,1997:1011-8. hepatosteatoz arasındaki ilişkinin gösterilmesi 6.Mackie RM. Soft-TissueTumors. Champion Gereç ve Yöntem: Başkent Üniversitesi Adana RH, Burton JL. Burns DA Breathnach SM. eds. Uygulama ve Araştırma Merkezi Aile Hekimliği Textbook Polikliniğine aralık 2011- şubat 2015 tarihleri of Dermatology 6th ed. Blachwellscienceltd. USA. 2347-72. 7.McLean D, Cutaneousmanifestations sendrom kriterleri ile arasında check up amaçlı başvuran kişilerin Haynes of Metabolik H: internal dosyaları geriye dönük olarak incelendi. Düzenli alkol alanlar, test sonuçlarını malignant disease. Dermatology in General etkileyecek hastalığı ve ilaç kullanımı olanlar Medicine. Fitzpatrick TB, Eisen AZ, Wolff K, çalışma dışı bırakıldı. Demografik bilgiler ve Freedberg IM, Austen KF. 4th ed. New klinik bilgiler, laboratuvar test sonuçları, batın York,McGraw-Hill,Inc,1993;2227-49 usg sonuçları kaydedildi. 8. Spencer PS, helm TN. Skin metastases in Metabolik sendrom tanısı, NCEP (National cancerpatients. Cutis. 1987; 39: 119-21. Cholesterol Education Program) tarafından 2005 yılında gözden geçirilen ATP III ( Adult Treatment Panel III) metabolik sendrom tanı kriterlerine göre kondu. Gözden geçirilmiş ATP III tanı kriterleri; 1) Bel çevresi erkeklerde ≥ 102 cm, kadınlarda ≥ 88 cm 2) Serum trigliserid ≥ 150 mg/dl veya trigiserid düşürü ilaç kullanmak 3) HDL Kolesterol erkeklerde < 40 mg/dl ve kadınlarda < 50 mg/dl veya HDL kolesterol düşüklüğü için ilaç tedavisi almak 4) Kan basıncının ≥ 130/85 mmhg olması veya kan basıncı yüksekliği için ilaç tedavi almak 114 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 5) Açlık Kan şekerinin ≥ 100 mg/ dl olması veya Metabolik sendromu olanların artmış kan şekeri için ilaç tedavisi almak p<0,0001) hepatosteatoz saptandı. Üç ve üzeri tanı kriterine sahip kişilerde Sonuç: Check up yaptıran kişilerde metabolik metabolik sendrom tanısı kondu. sendrom ve hepatosteatoz sıklığı yüksektir. Bulgular SPSS 17.0 ile analiz edildi. Sıklık ve Metabolik sendromun HDL düşüklüğü kriteri tanımlayıcı analizleri yapıldı. Gruplar ki-kare dışındaki diğer kriterleri ile hepatosteatoz testi ile karşılatırıldı. P<0,05 anlamlı kabul arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. edildi. Sonuçlarımız Bulgular: Belirtilen tarihler arasında çalışmaya sendromun önemli bir bileşeni olduğunu alınma kriterlerine 198 kişinin dosya bilgileri düşündürmektedir. hepatosteatozun %75,7 ( metabolik kaydedildi. Başvuranların 66(%33,3)’sı kadın, 132 (%66,6)’i erkek idi. Erkeklerin yaş ortalaması 43,7 ± 11,6 (20-76), kadınların yaş ortalaması 45,3 ± 13,9 (19-71) idi. Çalışmaya alınan kişilerde BMI değerlerinin dağılımı; 18,5-24,99: %13,8, 25-29,99: %40,8, 30-39,99: %40,8, 40 ve üzeri: %4,6 idi. Başvuranların %60,6 (120) ‘ında hepatosteatoz saptanmıştır. Erkeklerin kadınların %50,5 %65,9’unda, hepatosteatoz bulundu. Aradaki fark anlamlıdır (p=0,031). Başvuranların %54 (107)’inde metabolik sendrom saptandı. Kadınların %53, erkeklerin %54,5’inde metabolik sendrom bulundu. Aradaki fark anlamlı değildi (p=0,840). Hepatosteatozu olanlarda metabolik sendromun kan basıncı kriterini karşılayanların oranı %72,6 (p=0,001), trigliserid yüksekliği kriterini karşılayanların oranı %71,8 (p<0,05), HDL düşüklüğü kriterini karşılayanların oranı %58,0(p=0,398),kan şekeri yüksekliği kriterini karşılayanların oranı %82,8 (p<0,0001), bel çevresi kriterini karşılayanların oranı % 73,4 (p<0,0001) idi. 115 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P26 MESLEKİ BECERİ: İDEAL NAZOGASTRİK SONDA UYGULAMASI BASAMAKLARI 4. Kendini iyi hissetmediğini belirtmesi için 1 Asis.Dr. Hakan MUT , Uzm.Dr. Umut Gök BALCI1, Doç.Dr. Kurtuluş ÖNGEL2 hastayla birlikte bir işaret belirleyiniz. 5. Nonsteril eldiven giyiniz. 1 İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği 6. Kullanılacak sondanın yeterli uzunluğunu ölçünüz. 2 Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile 7. Burun deliklerinin açıklığını kontrol Hekimliği Anabilim Dalı ederek hastaya hangisinden daha Amaç: Nazogastrik (NG) sonda uygulaması rahat nefes alabildiğini sorunuz. burundan mideye bir lümen uygulaması olup 8. Hastaya böbrek küvet veriniz. Aile Hekimliği pratiğinde acil durumlar dışında 9. Sondayı distalin 5-6 cm gerisinden 1, 2 palyatif servislerde enteral besleme, ilaç ve 3. parmaklarınızla tutunuz. tedavisi vb. amaçla kullanılmaktadır. NG sonda 10. Sondanın ucuna kayganlaştırıcı jel uygulaması hem hekim, hem de hasta için can sürüp orofarenkse anestezik sprey sıkıcı ve zor bir uygulamadır. Bu nedenle sıkınız. çalışmamızda ideal bir NG sonda uygulaması için literatür tarayarak algoritma oluşturmayı amaçladık. ilerletiniz. 12. Sondanın Gereç ve Yöntem: NG sonda uygulaması için gerekli 11. Sondayı yavaşça burun deliğinden içeri malzemeler: nonsteril eldiven, orofarenkste olup olmadığını kontrol ediniz. 13. Sonda orofarenkste ise hastanın kayganlaştırıcı jel/sprey, topikal anestezik boynunu hafif fleksiyona getiriniz. sprey, flaster, böbrek küvet, dil basacağı, ışık 14. Hastaya bilinç açıksa yarım bardak su kaynağı, steteskop/pH indikatör, enjektör vererek suyu yavaşça içmesini ve (20/50 ml), serum fizyolojik/irrigasyon sıvısı, yutkunmasını işleme uygun sonda, drenaj torbası, içme suyu. söyleyiniz, sondayı ilerletmeye başlayınız. 15. Yutkunmayla sondayı hızlı ve nazik bir Bulgular: İdeal NG sonda uygulama basamakları: 16. Sondanın yerini onaylamak için mide 1. Ellerinizi yıkayıp gerekli malzemeleri hazırlayınız. oturtunuz, ekstansiyona getiriniz. içeriği aspire edip pH indikatörle onaylayınız. 2. Hastayı/yakınını bilgilendiriniz. 3. Hastayı şekilde işaretlenen yere ilerletiniz. başını 17. 20-30 hafif ml epigastriyumdaki hava sesi vererek steteskopla dinleyiniz. 116 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 18. Şüphe varsa X-Ray çektiriniz. P27 Okul Aşılama Çalışmalarında Aile 19. Sondayı buruna flasterle sabitleyiniz. Hekimlerinin Entegrasyonunun Önemi 20. Sondanın gerilmesini önlemek için Uzm.Dr. Giray Kolcu1, Dr. Taner Demirbaş2, sondayı farklı bir noktadan daha Dr. Aykut Emre Yıldırım2, Meryem Gökgöz2, sabitleyiniz. Doç.Dr. Kurtuluş Öngel3 21. Proksimal uca drenaj torbası/kapak 1 takınız. Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı Merkezi 22. Eldivenlerinizi çıkarınız. 23. Ellerinizi yıkayınız. 24. Yapılan işlemi kaydediniz. 25. Aldığı çıkardığı takiplerini yapınız. 2 Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Sonuç: NG sonda uygulaması sırasında, bu işlem basamakları uygulandığında hem hasta Amaç: hem de hekim için işlem kolaylığı sağlaması yayınladığı son çocukluk dönemi aşı takvimine bakımından palyatif göre çocuklara 48-66 ay arası veya 66 ay serviste yatan hastaların şartları ve psikolojik üzerinde kızamık-kızamıkçık-kabakulak (KKK) durumları da göz önüne alınırsa bu işlem aşısının rapeli ve difteri-asellüler boğmaca- basamakları onlar için daha çok önem tetanoz-inaktif polio (DaBT-İPA) (dörtlü karma taşımaktadır. yaptığımız aşı) ve 15 yaşında erişkin tip difteri tetanoz hekimlerimize aşısı yapılmaktadır (1). Ülkemizde bu aşılama çalışmanın önemlidir. Bu Özellikle nedenle hastalarımız ve katkıda bulunacağı düşünülmektedir. hizmetleri Ülkemizde “okul Sağlık Bakanlığı’nın aşılamaları” olarak isimlendirilmektedir. Okul aşılamaları, halk Anahtar kelimeler: Beceri, nazogastrik sonda, sağlığı müdürlüğü bulaşıcı hastalık kontrol palyatif bakım programları şubesine bağlı toplum sağlığı merkezlerindeki (TSM) bulaşıcı hastalıklar birimleri tarafından hizmet bölgelerinde planlanmakta ve uygulanmaktadır. Kızamık hastalığı eliminasyon programına göre kızamık aşısı için hedef nüfus 9 ay-14 yaş grubu olarak saptanmıştır. Bu grupta 9 ay-6 yaş, ilkokul birinci sınıflar, okul çağında olup da okula gitmeyen çocuklar bulunmaktadır. Çalışmada okul aşılama çalışmalarında toplum sağlığı 117 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana merkezi ile aile hekimlerinin entegrasyonunun ıf aşılama hizmetine etkisinin değerlendirilmesi KKK amaçlanmıştır. (%94,6) (%4,4) (%99) 1.Sın 8438 8423 8437(%9 Materyal metod: Çalışma retrospektif veri ıf (%99,8) (%0,1) 9,9) analizi olarak tasarlandı. Çalışmada Konya DaB Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Bulaşıcı T Hastalıklar Şubesi personeli tarafından 2013 8.Sın 1029 9164 9288 ve 2014 yıllarında yapılmış olan aşılama ıf Td (%88,9) (%3,1) çalışmalarının verileri değerlendirildi. Formlardaki bilgiler veri haline dönüştürülerek 9 14 324 (%92) Tablo 1. Her bir aşı için hedef nüfuslar, TSM ve ASM’lerde yapılan aşıların sayıları ile oranları değerlendirildi. İstatistiksel analiz için MS Excel ve SPSS 20.0 programı kullanıldı. İstatistiksel Tartışma: analizlerde p<0,005 anlamlı kabul edildi. çalışmalarında toplum sağlığı merkezi ile aile Bulgular: Çalışmada toplum sağlığı merkezi hekimlerinin entegrasyonunun tarafından hizmetine olumlu planlanan okul aşılamaları Çalışmada okul etkisi aşılama aşılama olabileceği hizmetinin ilk turu ile hedefin %95’ine kanaatindeyiz. ulaşılabilmektedir. Bu aşamada ulaşılamayan Anahtar kelimeler: Aşı, entegrasyon, kızamık, çocukların aile hekimlerine yönlendirilmesi okul. yolu ile aşılama faaliyetinin %99 düzeylerine ulaştığını görebilmekteyiz. Tablo 1’de her bir Kaynaklar: aşı için hedef nüfuslar, TSM ve aile sağlığı 1- Çocukluk Dönemi Aşı Takvimi. T.C. Sağlık merkezlerinde (ASM) yapılan aşıların sayıları Bakanlığı. ile oranları gösterilmektedir. [http://thsk.saglik.gov.tr/Dosya/halk_saglig ina_yonelik_bilgiler/asi_takvimi_07022014. Ana HED TSM ASM EF taraınd tarafınd an an yapılan yapılan İşçisi Olan Ve Olmayan Kadınlarda Tetanoz aşı aşı Aşılama Durumu ve İlişkili Diğer Faktörler. 4242 178 4420( (%95) (%4) %99) 4352 202 4554 4465 sınıfı TOPLAM pdf] adresinden 11/02/2015 tarihinde erişilmiştir. 2- Koruk İ, Şimşek Z. Göçebe Mevsimlik Tarım Türkiye Halk Sağlığı Dergisi 2010;8(3) KKK 1.Sın 4599 118 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P28 Tinnitus Etiyolojisinde Psikosomatik muayenesi doğal, her iki hemitoraks solunuma Faktörler: Hipertansif Hasta olgusu eşit Dr. Zeki Kavuzlu* muayenesi doğal, kalp sesleri doğal, batın *Reşatbey Aile Sağlığı Merkezi, Adana doğal ,genitoüriner sistem ve ekstremiteler Giriş doğal. Bilinç açık, psikoz, demans, amnezi Tinnitus, kulak, burun boğaz pratiğinde sık bulgusu yok, çağrışımları doğal. Duygulanımı karşılaşılan bir hastalıktır. Tinnitus oluşumuna hafif çökkün. Valsartan, Tiazid, atenolol, sadece musküler, vasküler, nöronal, odyolojik sertralin ve ara ara proton pompa inhibitörü ve kulak ile ilgili patolojiler değil, aynı zamanda ve NSAID kullanıyor. psikolojik Laboratuvar bulgularında, Hct:36.6, parametreler de katkı katılıyor solunum sesleri doğal, meme Alt:28, sağlamaktadır. Alt:19, Glukoz:96, Olgu : BUN:23 Kreatinin: 0.61, LDL:142, Trigliserid: E.S, 55 yaşında evli, 2 çocuklu ev kadını. Kulak 188, Ürik asit:4.8, Sedimantasyon:4, çınlaması, zaman zaman huzursuzluk ve bazen normal idi. baş ağrısı şikâyetiyle polikliniğimize başvurdu. Tinnitus Engellilik Anketinin değerlendirilmesi Hastanın kulak 20 puan idi. Bu sonuç Orta düzeyde (çevredeki çınlamaları başlamış. Kulak çınlamaları gündüz gürültü ile kolayca maskelenebilir ve aktivite oluşmakta gece yattığında uykusuna engel ile kolayca unutulabilir) engellilik olduğunu olmamaktadır. Hasta rutin günlük işlerini tanımladı. rahatlıkla yaptığını belirtmekte ancak çeşitli Klinik izlemde, hastanın mevcut hastalıkları vücut ağrılarından da yakınmaktadır. Hastaya, aldığı ilaçlar ile kontrol altında ve regüle idi. Wilson et al. tarafından geliştirilen ve Aksoy ve Son ark. tarafından Türkçe geçerlilik ve güvenilirlik profilinde bozulmalar gözlemlendi ve hastaya çalışması yapılan Tinnutus Handicap Inventory yaşam tarzı önerileri uygulandı. düzenlemelere uyması Özgeçmişinde, Hipertansiyon (12 yıldır), C/S, çınlamasının Depresyon nüksetmesi hastanın süreklilik içinde izlemi ve bir aya (5 yakın yıldır), süredir Sigara içimi 4-5 sigara/gün/20 yıl. laboratuvar HbA1C:5.9, HDL:46, sonuçlarına olması ve ve göre TİT lipit gıdasındaki önerildi. Kulak zaman zaman tıbbi kayıtlar ile kulak çınlamasını psikosomatik Fizik muayenesinde, Kan basıncı :145 / 80 o faktör kökenli olduğu ön tanısı içinde hastaya mmHg, nabız: 78/dk, ateş: 36.9 C, solunum: betahistidin 14/dk, boy: 165 cm, kilo : 71kg, bel çevresi: 83 başlandı. Hasta 2 hafta sonra kontrole çağrıldı. cm. Genel durum iyi ,koopere kulak haricen Sonuç doğal, otoskopik muayene normal, pupiller Aile hekimleri hastalarına sürekli ve kapsamlı normokorik, sağlık hizmeti sunarak holistik bakış açısı içinde konjoktivalar doğal, boyun dihidroklorür 2x16 mg/gün 119 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hastasını bütüncül değerlendirir. Retrospektif P29 Erişkinde Pika Öyküsü: Bir Sağlık Çalışanı ve prospektif olarak zamanı tanı aracı olarak Engin Burak Selçuk1, Hilal Baltacı2, Burcu kullanan aile hekimi hastalarındaki tüm belirti Kayhan Tetik1 ve kaygıları biyopsikososyal olarak ele alır ve 1.Yrd. Doç. Dr. İnönü Üniversitesi Tıp yöneterek sağlığın geliştirilmesini sağlar. Fakültesi Anahtar kelimeler: Tinnitus, aile hekimi, Malatya kapsamlı bakım 2.Arş. Gör. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Malatya GİRİŞ: Anemi; hemoglobilin (Hb) miktarının yaş ve cinsiyete göre belirlenen değerlerin altında olmasıdır. Anemili hastalarda halsizlik, iştahsızlık, dikkat azalması, irritabilite, çarpıntı, mukoza-konjuktivada solukluk, kaşık tırnak, glossit ve angular stomatit görülebilmektedir. Pika, bir ay boyunca besleyici değeri olmayan maddelerin tiksinmeksizin ısrarcı şekilde yenilmesidir ve aneminin en dikkat çekici bulgusudur. OLGU: Otuz dört yaşında ki bayan hasta, hastanemizde sağlık personeli olarak çalışmakta olup polikliniğimize halsizlik, çabuk yorulma yakınmaları ile başvurdu. Alınan öyküsünde 2006 ve 2009 yıllarında yaptığı iki doğumdan sonra da benzer şikayetleri olduğunu ve anemi tanısı ile tedavi aldığını ancak adet kanamalarının fazla olması nedeniyle kan değerlerinin normal düzeylere gelemediğini belirtti. Son 5 yıldır yoğun toprak yeme isteği olduğunu ve pazardan topraklı patates alıp bunları yaladığını, özellikle son 6 aydır da baharatçıdan kil alıp yediğini ifade etti. Ancak bu durumunun şimdiye kadar ki muayenelerinde sorgulanmadığı için hiçbir 120 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hekimle paylaşmadığını belirtti. Hastanın P30 VÜCUT KİTLE İNDEKSİ İLE KİLO /BOY özgeçmiş ve soygeçmişinde herhangi bir İNDEKSİNİN VÜCUT KOMPOZİSYONALARIYLA özellik yoktu. Yapılan fizik muayenesinde genel KORELASYONUNUN KARŞILAŞTIRILMASI durumu iyi, ateş: 36.7°C, TA:120/80 mmHg, *Ahmet Ferit Erdoğan, nabız:82/dk (taşikardik) idi. Konjuktiva ve *Suheyl Asma, *Aydan Aksöyek, *A. Kürşat mukozalarda solukluk dışında diğer sistem Özşahin muayeneleri doğal idi. Laboratuvar bulguları; *Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hb:8.9 g/dL (13.6-17.2), Hekimliği AD, Ankara Rbc:4.3 ML (4.38- **Beyza Yurtcan, 5.77), MCV: 64.8 fL (80.7-95.5), MCHC:31.6 **Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve g/dL (32.7-35.6), MCH:20.5 pg (27.2-33.5), Araştırma RDW:16.4 % (11.8-14.3), diyetisyen PLT:291.000 (150- 400) ML, HCT:28.1 % (39.5-50.3), Merkezi Diyet Polikliniği, Fe: 14 Amaç: Vücut Kitle İndeksi (BMI ) ile Kilo / Boy Fe Bağlama: 404.5 μg/Dl indeksinin Tanita cihazı kullanılarak vücut (110-370), Ferritin:3 μg/Dl idi. Hastaya anemi kompozisyonlarını göstermedeki başarısının tedavisi başlanarak hipermenoresi için kadın karşılaştırılması amaçlanmıştır. doğum polikliniğine konsülte edildi ve bir ay Gereç ve Yöntem: Eylül 2013- Şubat 2015 sonra kontrole çağırıldı. tarihleri arasında Başkent Üniversitesi Adana SONUÇ: Olgumuzun sağlık çalışanı olması ve Uygulama şimdiye kadar ki muayenelerinde yüzeysel Polikliniğine kilo problemi nedeniyle başvuran öykü kronik hastalığı veya malignitesi olmayan 239 μg/Dl (25-1569, alınarak Pika hikayesinin hiç ve Araştırma Merkezi Diyet sorgulanmaması nedeniyle paylaşmak istedik. kişinin dosya bilgileri Özellikle birinci basamakta alınacak ayrıntılı kaydedildi. Dosya bilgilerinden yaşı, cinsiyeti, öykü ve yapılacak fizik muayenenin hekimin boyu, kilosu ve vücut kompozisyonlarının karar vermesinde %90 oranında yeterli olduğu dağılımı gösteren Tanita (Tanita Inc,Tokyo, düşünüldüğünde meslek ayırımı yapmaksızın Japan, herkesin öyküsünün ayrıntılı alınmasının tanı sonuçları kaydedildi. Tanita çıktısı olarak Fat % ve tedavi sürecini olumlu yönde etkileyeceği, (vücut yağ dokusu yüzdesi), BMR (bazal hasta memnuniyeti ve uyumunu artıracağı metabolizma oranı), Fat Mass (yağ kitlesi), kanaatindeyiz. FFM (yağsız vücut kitlesi), TBW (toplam vücut Model geriye dönük olarak TBF-300M/300MA) ölçüm suyu) değerleri kaydedildi. Kesitsel çalışmada veriler SPSS 17.0 istatistik programı ile analiz edildi. Tanımlayıcı ve sıklık analizleri yapıldı. Değişkenler arası ilişki pearson korelasyon analizi ile saptandı. 121 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Bulgular: Çalışmaya dahil edilen kişi sayısı 239 BMI idi. Bunlardan 215’i kadın, 24‘ü erkekti. (n=215) Kadınların yaş ortalaması: 36,8 ± 11,5 (16-71) (17-58) yıl idi. Hastaların BMI değerlerine göre 29,9: %24,6, 30-34,9: %30,8, 35-39,99: %23,9, 40 ve üzeri: %14,3 idi. Tanita ile ölçülen vücut kompoziyonları ile BMI ve Kilo / Boy indekslerinin korelasyonu tablo1 ve tablo 2’de gösterilmiştir. (n=24) fat P Pearson Korelasy on on 0,885 P<0,00 0,914 01 0,920 ma P<0,00 P 01 0,569 P<0,00 0,657 P<0,00 01 0,777 01 P<0,00 0,812 P<0,00 01 01 0,613 P<0,00 0,691 P<0,00 01 0,603 01 P<0,00 r 0,717 P<0,00 01 0,003 01 P=0.96 0,008 P=0,91 7 1 P<0,00 P<0,00 Tablo2. Erkeklerde vücut kompozisyonlarının BMI ve Kilo / Boy indeksi ile korelasyonu Sonuç: Bulgularımız kadın ve erkeklerde Kilo / 0,749 0,822 r tbw on 01 P<0,00 0,764 01 bm on P ss tbw 01 0,944 Korelasy ma bm ss ffm fat Pearson Korelasy / Boy (n=24) Korelasy % fat Kilo P % ffm BMI Pearson fat / Boy (n=215) Pearson yıl, erkeklerin yaş ortalaması ise 31,1 ± 11,2 dağılımı: 18,5 altı: %1,3, 18,5-24,9: %24,6, 25- Kilo P<0,00 01 0,855 01 0,752 P<0,00 01 P<0,00 P<0,00 01 0,766 P<0,00 01 Boy indeksinin vucut kompozisyonları ile korelasyon değerinin BMI’den daha yüksek olduğunu göstermektedir. BMI’in vücut yağ dağılımını iyi yansıtmadığı şeklindeki tartışmalar uzun süredir devam etmektedir. Belcika’lı matematikci, istatistikci Adolphe Tablo1. Kadınlarda vücut kompozisyonlarının BMI ve Kilo / Boy indeksi ile korelasyonu Quetelet tarafından hiçbir görüntüleme yönteminin olmadığı 1800’lü yıllarda ortaya konulan BMI hesaplama yönteminin fizik ve biyoloji kurallarına uymadığını düşünmekteyiz. Formülün 122 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bileşenlerinde kilo ve boy olması nedeniyle P31 Radyoterapi Sonrası Görülen Kemik vücut kitlesi ile korele gibi görünmektedir. Osteonekrozu: Olgu Sunumu Kilo/Boy indeksinin daha kolay uygulanabilir olduğunu düşünmekteyiz. ve İlknur Işık 1, Yasemin Korkut 2, Aziz Gültekin 3 Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp AD1 Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD2 Kütahya Evliya Çelebi Eğitim Araştırma Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü3 GİRİŞ Renal hücreli karsinom, böbreğin en sık görülen malign tümörüdür ve yetişkinlerdeki böbrek tümörlerinin %90’ını oluşturmaktadır. Tanı sırasında hastaların %30’unda uzak organ yayılımı vardır. Malign plevral ve/veya peritoneal effüzyon ilerlemiş malign hastalığın kötü prognozu ile ilişkilidir. Kanserli hastalarda tedavi amaçlı olarak yapılan radyoterapinin(RT), kemikte görülen primer etkisi atrofidir. OLGU Renal hücreli karsinom tanısı ile izlenen 62 yaşındaki erkek hasta, Aile Hekimliği polikliniğine yaygın vücut ağrısı şikayeti ile gelmiş ve rutin tetkiklerinin yanısıra hastadan kemik sintigrafisi de istenmiştir. 5 yıl önce sağ radikal nefrektomi ve 1 yıl önce lomber radyoterapi uygulanan hastaya yapılan kemik sintigrafisinde; radyoterapiye sekonder olduğu düşünülen lomber vertebraların sağ yarısı ile sakrum ve sağ hemipelvik bölge kemiklerinde 123 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana azalmış radyofarmasötik tutulumu olacaktır. Renal hücreli karsinomda, diğer izlenmektedir. Ayrıca batın içerisinde mevcut kanser türlerinden asite bağlı artmış zemin aktivitesi izlenmiştir. osteolitik kemik metaztazı izlenir. Hastamızda, lumbosakral farklı bölgede olarak izlenen tutulumun sıklıkla azalmış TARTIŞMA radyofarmasötik radyoterapi Renal hücreli karsinom böbreğin en sık alanındaki kemiklerde sınırlı olması metaztaz görülen malign tümörüdür ve yetişkinlerdeki olarak değil de RT‘ye sekonder olduğunu böbrek tümörlerinin %90-95’ini oluşturur. Tanı göstermektedir. sırasında hastaların %30’unda uzak organ yayılımı vardır. Tanı anında uzak yayılım olması Anahtar Kelimeler; Böbrek, kötü prognozun güçlü bir göstergesidir. Osteonekroz, Radyoterapi Karsinom, Yayılım kan yoluyla ya da lenf yoluyla olabilir. Akciğerler, kemikler, karaciğer, lenf nodları ve mediasten en sık yayılım görülen bölgelerdir. Radikal nefrektomi, uzak yayılımı olmayan böbrek hücreli tedavisidir. karsinomun Küratif en amaçla etkili kemiğe uygulanacak yüksek doz radyoterapinin uzun dönemde en önemli yan etkilerinden birisi osteonekrozdur. RT'nin; sintigrafik kemik metabolizmasını olarak bozduğu ve dansitometrik olarak gerek lokal gerekse tüm vücut kemik yoğunluğunu bozduğu gösterilmiştir. Bizim olgumuzda da kemik sintigrafisindeki litik görünüm RT‘ye bağlanmıştır. Renal hücreli karsinom olguları çok değişik klinik tablolarla doktora başvurabilirler ve farklı klinik seyir gösterebilirler. Bu açıdan, böbrek hücreli karsinom sıra dışı ve şaşırtıcı bir kanser türüdür. Sık rastlanmayan belirtileri olan olguların tanınması ve renal hücreli karsinomun klinik seyrinin öğrenilmesi mortalite ve morbiditenin azaltılmasında etkili 124 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P32 Asetil Salisilik Asit Kullanımı Sonrasında hastalığı yoktu. Zaman zaman düzensiz ASA Gelişen kullanımı olduğu ve herhangi bir travma Nontravmatik Retroperitoneal Hematom:Olgu Sunumu öyküsünün Sercan Turan1, Mehmet Sonbahar2, Hüseyin muayenede hasta oryante koopere, bilinç açık, Can1 vital bulgular stabildi. Batın muayenesinde 1. hassasiyet, defans, rebound, organomegali İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği 2. İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği GİRİŞ: Retroperitoneal öğrenildi. Fizik saptanmadı. Rektal tuşe normal gaita bulaş sıklıkla şeklinde idi. Laboratuvar analizinde; WBC: travma, vasküler lezyonlar, tümörler, cerrahi 7,01 K/uL, Hb: 10,5 gr/dl, PLT: 184 K/uL, INR: girişim ve antikoagülan tedaviye bağlı olarak 1,06 IU APTT:28,1sn PT:11,7 sn, Glukoz: 102 retroperitoneal md/dl, Amilaz:20 U/L, Lipaz:18U/L, AST: 16 sonucunda alana meydana hematom olmadığı oluşan kanamalar Asetil U/L, ALT:14 U/L, Üre:24mg/dl, kreatinin: 0,75 salisilik asit (ASA) temel etki mekanizması, mg/dl idi. Endoskopik bakısı normal iken batın COX-1 ve COX-2 enzim aktivitelerini geri BT’de; dönüşümsüz olarak inhibe etmesidir (1). duedonumun 3 - 4. kıtasının sınırlarından Genel olarak ASA kullanımı sonrasında en sık ayrılamayan, lens şeklinde yaklaşık 9.5x3.5 cm görülen yan etkileri, sindirim sistemi üzerine ebatta bir kitle lezyonu - kolleksiyon dikkati olan etkileri ve deri kanamalarıdır. Düşük riski çekmekteydi. bireylerde (sağlıklı ve damarsal hastalıklar için retroperitonial yağ planlarında da kalınlaşma - yatkınlık olmaması fululaşma - çizgilenmeler görülmekteydi. Her durumu) fazla bir etkinliği yok iken, yüksek iki yanda gerota fasiası ve lateral konal fasia da riskli grupta ise (kararsız anjina, miyokard kalınlaşmıştı. infarktüsü veya iskemik inme öyküsünün USG’de Abdominal aorta anterior kesimde varlığı) 10x2.5 oluşturan etkin gelmektedir. etmenlerin olduğu gösterilmiştir (2). Retroperitonial cm Bunun alanda etrafında Abdominal renkli boyutlarda hipoekoik sınırları kalan doppler lezyon Literatürde travma, cerrahi girişimler ve saptandı. Hastanın lezyonu naturü itibariyle warfarin kullanımı sonrasında retroperitoneal tam tanı konulamadığı için endoskopik USG kanamaya sekonder çokça olgu bildirilmiştir. yapıldı ve ‘’retroperitoneal anekoik kitle ( ASA kullanımı sonrasında bildirilen olgu sayısı retroperitoneal nadirdir. raporlandı. Servise yatılan ve aktif kanama hematom )’’ şeklinde bulgusu olmayan hasta halen yatarak tedavi OLGU: 67 yaş erkek hasta 3 gün önce başlayan görmektedir. karın ağrısı bulantı ve kusma şikayetiyle acil SONUÇ: Dahiliye polikliniğine başvurdu. Anamnezinden retroperitoneal elde edilen bilgilere göre hastanın bilinen bir nonspesifik semptom ve bulguları olan tanı ve ASA kullanımına bağlı görülen hematom nadir görülen 125 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana tedavisinin geçikmesi durumunda hayatı P33 YARI YARIYA TIRNAK (HALF AND HALF tehdit eden bir durumdur. Özellikle bilinçsiz NAİLS) İLE POLİKLİNİĞİMİZE antikoagülan kullanan hastalarda mutlaka HASTA: OLGU SUNUMU BAŞVURAN akılda bulundurulması gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Asetil salisilik asit, kanama, E.Esra Yavaşbatmaz¹ , Muhammed Harun hematom Ünal², İrep Karataş Eray ¹, Göknur Kalkan³, Kaynaklar: Mehmet Uğurlu² 1. Muzaffer DEMİR. Antitrombisiter Tedavi. 1 Ankara Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Türk Aile Hekimliği Kliniği Hematoloji Derneği. http://www.thd.org.tr/thdData/userfiles/file/ 2 Ankara Yıldırım Bayezid Üniversitesi Tıp 2007thtk_07.pdf (erişim tarihi 06/03/2015) Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı 2. Awtry EH, Loscalozo J. Aspirin. Circulation 3 Ankara Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi 2000;101:1206-18. Dermatoloji Kliniği Giriş: Hastaların ilk tıbbi temas noktası olan aile hekimlerinin hasta yönetiminde son noktaları her zaman tanı değildir. Gerektiğinde hastaları ikinci ya da üçüncü basamağa yönlendirip hastanın yönetimine yönelik bir yol haritası çizmek ve daha sonra gelen sonuçları koordine etmek aile hekimlerinin primer görevlerindendir. Hastaları ve hasta yakınlarını hekime getiren en önemli sebeplerinden biri kaygıdır ve bazen bu kaygıyı gidermek için de diğer basamaklarla koordineli çalışmak gerekebilir. Burada Dermatoloji Polikliniğine Aile Hekimliğinin konsülte ettiği nadir görülen hastalıklar içinde yer alan "yarı yarıya tırnak" olgusunu sunmak istedik. Olgu: 14 yaşında bayan hasta dermatoloji polikliniğimize her iki el tırnaklarında beyazlık şikayetiyle başvurdu. Hasta ve hasta yakınlarının bu şikayetin karaciğer ve böbrek 126 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana rahatsızlıklarından kaynaklanabileceğine dair half nail) tanısı kondu. Hastaya ve yakınlarına kaygıları vardı. Hastanın alınan anamnezinde bunun bu şikayetlerle kendi aile hekimine başvurduğu hekimleri ancak orada yapılan tahlillerinin normal yapıldığı ve bunun endişelenecek bir durum gelmesi sonucunda bunun yapısal olduğunun olmadığı anlatıldı. yapısal bir durum tarafından olduğu, gerekli aile tahlillerinin söylendiği; ancak, kaygılarının giderilemediği farkedilince dermatoloji bölümüne yönlendirildiği öğrenildi. Hastanın tırnağa yönelik kozmetik ürün kullanımı ve mesleki özellikleri sorgulandı. Tırnaklarındaki bu beyazlıkların çocukluğundan beri devam ettiği eşlik eden başka bir şikayetinin olmadığı sadece kozmetik amaçlı başvurduğu, hastanın herhangi bir kozmetik madde kullanımının olmadığı ve öğrenci olduğu öğrenildi. Genel durumu iyi, ateş: 36.6 'C TA: 125/70 mm/hg Nbz: 75/dk idi. Yeterli ışık altında yapılan fizik muayenede her iki el tırnaklarının proksimalinde kalan kısmı beyaz distalde kalan kısmı pembeydi. Lunula seçilemiyordu(Şekil1). Hastanın öz geçmiş ve soy geçmişinde özellik yoktu. Diğer sistem muayeneleri doğaldı. incelemesinde K/ul Yapılan laboratuvar g/dl, wbc:8000 Hg:12.7 ,plt:271.000K/ul , demir:75mcg/dl, ferritin:35.76ng/dl tsh:1.4uUl/dl , ,vitb12:142.8pg/dl , folik asit:5.32ng/dl , çinko:100 olarak saptandı. Bu değerler normal sınırlardaydı. Hastanın şikayetlerinin olduğu süre zarfında bakılan üre, kreatinin, AST, ALT değerlerinin normal olması nedeniyle tekrar biyokimya değerleri istenmedi. Eldeki veriler ve fizik muayene eşliğinde hastaya "yarı yarıya tırnak" (Half and Tartışma: Yarı yarıya tırnak ilk defa 1963 yılında Bean tarafından tanımlanmıştır(1).Tırnak iki renk alır; proksimal yarısı beyaz ve mat görünümdeyken; distal yarısı kırmız, pembe veya kahverengi olabilir, lunula seçilemez.Tüm tırnaklar etkilenir. Bizim olgumuzda da hastanın el tırnaklarının proksimal yarısı beyaz distal yarısı pembe renkteydi. Bu bulgunun nasıl oluştuğu tam olarak açıklanamamıştır. Sıklıkla idiyopatik olmakla birlikte hastaların %10 unda böbrek yetmezliği bu bulguya eşlik etmektedir. Bunun yanında karaciğer yetmezliğine, kemoterapötik ilaçlardan 5- ve florourasil androjen 127 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana kullanımına bağlı olarak da P34 Status Epilepticusla Gelen oluşabilmektedir(2). Nörofibromatozis Tip 1 Vakası Olgu Sunumu Sonuç: Nazmiye Birinci basamak sağlık kuruluşlarında çok Arıca*,ÖzlemÇokar** sayıda *Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile ayrışmamış hasta ile Mehtap Hatunkız*,Seçil karşılaşmaktayız. Çoğu hastanın başvurusu Hekimliği ,İstanbul,Türkiye birinci basamakta sonuçlandırılırken, bazı **Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi hastalıkların yönetiminde; bazen hasta ve Nöroloji Kliniği,İstanbul,Türkiye yakınlarının GİRİŞ:Bu durumlarda kaygılarının diğer giderilemediği branşlarla koordineli vakamızda acil servise status epilepticusla getirilen ve sonrasında yapılan çalışmaktayız . Böyle durumlar karşılıklı güven muayene ve tetkikler ortamının oluşmasını sağlarken hastaların Nörofibromatozis(NF) sadece biyolojik değil; psikolojik açıdan da olgumuzu irdeledik. desteklenmesini sağlar. OLGU:32 yaşında,kadın hasta.Evde gece yarısı KAYNAKLAR: aniden 1.Bolognia Jorizzo Rapini Dermatoloji second ,gözlerinde kayma,bilinç bulanıklığı, kollarında edition Volume One sections 1-12 syf 1029 ve bacaklarında kasılma şeklinde tekrarlayan 2.Dermatoloji Atlası Can Baykal syf 330 resim nöbetler geçirmesi sonucunda 112 ile acil 804 servise getirilmiş.Acil servistede nöbetleri başlayan tip sonucunda 1 tanısı ellerinde alan kilitlenme tekrarlayan ve status tablosunda olan hasta antiepileptik tedavisi başlanarak Nöroloji kliniğine yatırıldı.Hastanın fizik muayenesinde vücudunda çok renginde sayıda sütlü geniş lekeler,axillasında kahverengi maküler tarzda çillenmeler,sırtında ve kollarında nörofibromlar olduğu görüldü.Hasta sorgulandığında bu lezyonların çocukluğundan beri mevcut olduğunu söyledi.Hastanın son 1 yıldır depresyon tedavisi gördüğü , son 3 aydır unutkanlıklarının arttığı öğrenildi.Hastada nörokütanöz sendromdan şüphelenildi.Dermatoloji ve Göz kliniklerine danışılan hastada gözde bilateral iris 128 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hamartomu tesbit edildi,cilt bulguları da NF ile uyumlu bulundu.Kranial MRI normal idi. TARTIŞMA-SONUÇ: NF tip 1’in fizik muayene ile tesbit edilen klinik tanısal kriterlerinin sıklığı iyi bir fizik muayenenin göstermektedir.Erken önemini tanı hem komplikasyonların izlem ve tedavisi hem de ailelere genetik danışmalık sağlayacaktır.NF tip verilmesini 1 Otozomal Dominant,1/4000 sıklıkta görülen 17 nolu kromozomdaki bir mutasyon sonucu gelişen Resim 1.Axiller çillenme bir hastalıktır.Aşağıdaki kriterlerin ikisinin varlığı NF tip 1 tanısı koydurtur. 1)Cafe au lait lekeleri 2)Koltuk altı ve kasıklarda çillenme 3)İris hamartomu 4)Nörofibromlar 5)Kemik lezyonları 6)Optik gliomlar 7)Birinci derece yakınında NF tip 1 varlığı. NF tip 1 ‘in komplikasyonları:Kifoskolyoz,görme kaybı,öğrenme güçlüğü,hipertansiyon,zeka geriliği,epilepsi,beyin Resim 2.Nörofibromlar tümörleri,major depresyon Anahtar kelimeler:NF tip 1,iris hamartomu,nörofibromlar Resim 3.İris hamartomu 129 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P35 NADİR BİR İNTESTİNAL DİSMOTİLİTE SEBEBİ; MEGASİSTİTİS MİKROKOLON İNTESTİNAL HİPOPERİSTALSİS SENDROMU: OLGU SUNUMU Tahsin ÇELEPKOLU1, İlyas YOLBAŞ2, Selvi KELEKÇİ2, M. Halis TANRIVERDİ1, Muhammed ASENA2, Bahattin AYDOĞDU3 1 Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Diyarbakır 2 Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Diyarbakır 3 Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Diyarbakır GİRİŞ: Megasistis Mikrokolon İntestinal Hipoperistalsis Sendromu (MMIHS) yenidoğanlarda fonksiyonel intestinal obstrüksiyonun nadir ve en ağır görülen formudur. Konjenital, otozomal resesif geçişli ve genellikle fatal seyreden bu hastalığın en sık birlikte olduğu klinik bulgular arasında tüm gastrointestinal aperistaltizm, malrotasyon, kanalda abdominal safralı hipo veya distansiyon, kusma, mesanenin mekanik tıkanıklığı olmadan ileri derecede genişleme ve kistleşmesidir. OLGU: 29 yaşındaki annenin 4. gebeliğinden, 4. canlı, 4. yaşayan olarak normal spontan vajinal yolla 38 haftalık olarak doğan bebeğin anne baba anamnezinde akraba evliliği yoktu. Doğumundan sonra safralı kusma, abdominal distansiyon, gaz gayta çıkışının olmaması üzerine ileus, hirschprung ve bilateral hidronefroz ön tanıları ile hasta yatırıldı. Doğduğundan beri gayta çıkışı olmayan 130 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hastanın yapılan fizik muayenesinde 2400 gr segmentten sonra geçiş zonu vardı. Bu zon doğum ağırlığı, 43 cm boy, batın distansiyonu, jejunostomi olarak batın sol üst kadrana açıldı. periumblikal herni saptandı. Yapılan rutin kan Patolojik incelemesinde ganglion hücreleri tetkiklerinde g/dl, mevcut olmakla beraber sinir hücrelerinde Htc:%22.4) hastaya aralıklı olarak eritrosit proliferasyon saptandı. Mesanenin çok büyük süspansiyonu boyutlarda anemisi olan verildi. (HB:9.7 Hematüri piyürisi saptanan hastaya antibiyoterapi başlandı. olduğu görüldü. Hastaya bu bulgularla MMIHS tanısı konuldu. Batın ve üriner USG incelemesinde sağ böbrek pelvikaliksiyel yapılar grade 3, sol böbrek SONUÇ: Sonuç olarak karında ileri derecede pelvikaliksiyel yapılar grade 2 ektazik, sağ şişliği bulunan, gayta çıkışı olmayan, ileus üreter dilate, mesane duvar kalınlığı artmış öntanısı ile opere olan megasistis saptanan (4.5mm) mesane ileri derecede distandü hastalarda ayırıcı tanıda MMIHS gibi nadir, görünümde batını ancak kalıtsal temeli bulunan bir hastalık doldurmuş şekilde izlendi. Karaciğer ve diğer ayırıcı tanıda düşünülmelidir. İleri yaşlarda batın içi organlar normal idi. Kontrollerde nadir prerenal azotemi üre kreatinin yüksekliği obstrüksiyon nedeniyle opere olan kısa barsak saptandı. Dört gün gayta çıkışı olmayan hasta sendromu ile duodenal web öntanısı ile opere edildi. Genel megasistis varlığında anestezi altında göbek üstü sağ transvers kesi nedeniyle yapılmış olup batına girildi. Duodenum tüm Disiplinimiz 5 ay çocuk, 4 ay kadın-doğum kısımlarında Ladd Bandları görüldü, giderildi. rotasyonu bulunuan bir disiplin olduğu için Duodenum ve ileum arasında da görülen tüm asistanlarımıza faydalı olacağı düşüncesiyle yapışıklıklar giderildi. Apendektomi yapıldı. nadir görülen bu olguyu sunmak istedik. Apendix frozen olarak gönderildi. Patolojik Anahtar sözcükler: Aperistaltism, megasistitis, incemede ganglion hücresi pozitif apendix mikrokolon dokusu saptandı. Postop gaita deşarjı hala KAYNAKLAR mevcut 1. Berdon WE, Baker DH, Blanc W A, Gay B, olup olmayan neredeyse hastanın tüm beslenmesi görülse de takip Santulli Hasta microcolon-intestinal Hastalığı öntanısı ile TV, hastalığın Donavan ciddiyeti gerekmektedir. C: Megacystishypoperistalsis syndrome: göbek üstü sağ transvers eski insizyon obstruction in newborn. Re port of radiologic yerinden findings in five newborn girls. Am J Roentge girildi. Tüm barsak yapışıklıkları serbestlendi. Total uzunluğu 50 new hastalarda reopere edildi. Ameliyat genel anestezi altında batına a intestinal edilen atlanmaması stoplanıp Total Parenteral Nutrisyon başlandı. Hirschprung tekrarlayan cause of intestinal nol, 126:957-964, 1976. cm olan ince barsak saptandı. 15cmlik jejuneal 131 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 2. Anneren G, Meurling S, Olsen L: Megacystismicrocolon- intestinal hypoperistalsis syndrome, an autosomal recessive disor der. Clinical reports and review of the literature. Am J Med Genet, 41:251-254,1991. 3. Vintzileos AM, Eisenfeld MD, Herson VC, Ingardia CJ, Fe- instein SJ, Loderio JG: Megacystis-microcolon-intestinal hypo peristalsis syndrome: Prenatal sonographic findings and review of the literature. Am J Perinatal, 3:297-302,1986. 4. Piotrowska AP, Rolle U, Solari V, Puri P. Interstitial cells of Cajal in the human normal urinary bladder and in the bladder of patients with megacystis-microcolon hypoperistalsis intestinal syndrome. BJU Int 2004;94:143-146. 5. Anneren G, Meurling S, Olsen L. Megacystismicrocolon- intestinal hypoperistalsis syndrome (MMIHS), and autosomal recessive disorder: clinical reports and review of the literature. Am J Med Genet 1991;41:251-254. 6. Winter RM, Knowles SAS. Megacystismicrocolonintestinal syndrome: recessive hypoperistalsis confirmation inheritance. of J autosomal Med Genet 1986;23:360-362. 7. Levin TL, Soghier L, Blitman NM, Vega-Rich C, Nafday S. Megacystis-microcolon-intestinal hypoperistalsis and prune belly: overlapping syndromes. Pediatr Radiol 2004; 34: 995-998. 132 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P36 ADANA NUMUNE VE EĞİTİM ARAŞTIRMA açısından farkı olup olmadığını araştırmayı HASTANESİNDE HEMODİYALİZ VE PERİTON amaçladık. DİYALİZ GEREÇ ve YÖNTEM: Kesitsel tipte yapılan bu TEDAVİSİ ANKSİYETE VE ALAN HASTALARDA DEPRESYON RİSKİNİN KARŞILAŞTIRILMASI çalışma 01.07.2014-31.01.2015 tarihleri arasında ANEAH Hemodiyaliz Merkezinde takip edilen 89 hemodiyaliz hastası ve Periton Tuba Dilek Ateş¹, Sibel Ada², Kenan Topal¹, Diyaliz Biriminde takip edilen 103 periton Ebubekir Özata¹ diyalizi hastası üzerinde yapıldı. Her iki ¹Adana Numune Hastanesi, Eğitim Aile ve Araştırma gruptaki hastaların demografik verileri elde Kliniği, edildi. Hastalara Hastane Anksiyete Depresyon Hekimliği Yüreğir/ADANA Ölçeği(HAD) uygulanarak depresyon ve ² Adana Numune Eğitim ve Araştırma anksiyete riski belirlendi. Hastanesi, Nefroloji Kliniği, Yüreğir/ADANA BULGULAR: Çalışmaya alınan 192 hastanın 89’u hemodiyaliz tedavisi (%46.4), 103’ü AMAÇ: Kronik Böbrek Yetmezliği (KBY) olan periton diyaliz tedavisi (%53.6) almaktaydı. hastalarda Hastaların ruhsal hastalık belirtileri sık 94’ü kadın (%49) idi, yaş görülmekte olup bu durum onların tedavi ve ortalamaları 19.59±16.09 yıl (en küçük 20-en takiplerinin olumsuz olarak etkilenmesine büyük 81 yaş), ortalama diyaliz süreleri neden olmaktadır. KBY hastalarında depresyon 5.25±4.21 yıl (en küçük 0.5-en büyük 21 yıl) insidansı yüksektir, depresyon ile birlikte idi. Uygulanan HAD ölçeğine göre hemodiyaliz anksiyete de çok sık olarak görülmektedir. Son tedavisi alan hastalardan 24 kişide (%27) Dönem tedavi anksiyete riski yüksek ve 58 kişide (%65.2) seçenekleri hemodiyaliz, periton diyalizi ve depresyon riski yüksekti. Periton diyaliz transplantasyondan oluşan Renal Replasman tedavisi alan hastalardan anksiyete riski 12 Tedavileridir (RRT). Türk Nefroloji Derneği kişide (%11.7) yüksek ve depresyon riski 47 2013 verilerine göre en sık uygulanan RRT tipi hastada (%45.6) yüksek bulundu. Hemodiyaliz hemodiyaliz hastalarında Böbrek Yetmezliğinde (%79.28) olup bunu anksiyete puan ortalaması transplantasyon (%12.97) takip etmektedir, 8.0±4.4 iken periton diyaliz hastalarında ise periton diyalizi (%7.75) ise üçüncü sırada 6.7±3.0 idi ve her iki grup arasındaki fark gelmektedir. Biz bu çalışmada Adana Numune istatistiksel Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (ANEAH) (t=2.465,p=0.015). Hemodiyaliz hastalarında hemodiyaliz ve periton diyalizi tedavisi alan depresyon riski puan ortalaması 9.4±4.9 iken hastaların periton diyaliz hastalarında ise 6.4±3.8 idi ve anksiyete ve depresyon riski olarak anlamlıydı fark anlamlıydı (t= 4.742, p=0,000). 133 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana SONUÇ: Çalışmamızda periton diyalizi P37 Geriatrik hastada karın ağrısı ayırıcı hastalarında anksiyete ve depresyon riski tanısı: Kendini sınırlayan abdominal aort hemodiyaliz anevrizması rüptürü hastalarına göre düşük bulunmuştur. Periton diyalizi tedavisi evde Hüseyin Elbi1, Yalçın Gölcük2, Adnan Bilge2, uygulanabilen hastayı sosyal ve iş yaşamından Mehmet İrik2 uzaklaştırmayıp, diyet ve sıvı kısıtlamaları daha 1 az olup rezidüel renal fonksiyonları koruyan ve Hekimliği Anabilim Dalı, Manisa hemodiyalize göre maliyeti daha düşük olan 2 bir renal replasman tedavisidir. Bunların Tıp Anabilim Dalı, Manisa yanında GİRİŞ periton diyalizi tedavisinin Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil hemodiyalize göre hastaların ruhsal hastalık Acil servislerde giderek yaşlanan nüfus yapısı riski yönünden daha avantajlı olduğu da değişiminden etkilenmekte ve her geçen gün görülmektedir. Bu da daha çok önerilmesi için daha fazla sayıda yaşlı hastaya hizmet önemli bir başka sebep teşkil etmektedir. vermektedirler. Bir araştırmada acil servise başvuruların %12-24'ünü yaşlı hastaların oluşturduğu belirtilmiştir. Geriatrik hastalar acil servisler için özel bir topluluğu temsil etmektedir. Çünkü yaşlı insanlar genellikle gençlere göre daha ağır durumda acil servislere başvurmaktadır. Abdominal Aort Anevrizması (AAA) 60 yaşın üzerindeki popülasyonda %4-11 sıklıkla görülen, tedavisi çoğunlukla cerrahi olarak yapılan ve tedavisinin zamanında yapılmadığı durumlarda yüksek oranlarda mortaliteye neden olan bir patolojidir. AAA gelişmiş ülkelerdeki ölümlerin yaklaşık %1’inden sorumludur. Yaşlı erkeklerde bu oran %2’ye ulaşmaktadır. Rüptüre abdominal aort anevrizması günümüzde hala yüksek oranlarda mortalite ve morbiditeye neden olmaktadır. Mortalite rüptüre sahip olgularda %50-60 civarındadır. 134 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana İntraperitoneal rüptür hemen daima çok hızlı Olgu kalp damar cerrahisi bölümüne konsülte hemodinamik bozulma cerrahi edildi. Değerlendirmeler sonucunda olguya müdahaleye gereksinim de, endovasküler greft operasyonu uygulandı. ve acil gösterse retroperitoneal rüptür bizim olgu da olduğu Hasta gibi komplikasyonsuz olarak evine gönderildi. Sol çok nadiren spontan tromboze olmaktadır. izleminin üçüncü gününde pelvikalisyel ektazi içinse poliklinik kontrol önerildi. OLGU SUNUMU TARTIŞMA Acil servise başvuran geriatrik hastaların %3- 80 yaşında kadın hasta şuuru açık, koopere ve 6’sında karın ağrısı şikayeti mevcuttur. Yapılan normotansif olarak acil servise getirildi. Diğer çalışmalar göstermiştir ki; geriatrik hastaların vital bulguları da stabildi. Yaklaşık 2 haftadır yönetiminde acil servis hekimlerini en çok aralıklı olan ve zaman zaman sırtavuran karın zorlayan ciddi semptomlardan birisidir. Ciddi ağrısı ve sol yan ağrısı şikayeti mevcuttu. Son 2 hastalığın olmasına rağmen hastalarda sıklıkla hafta içinde farklı merkezlerde yapılan karın klasik semptomlar, bulgular ve laboratuvar ultrasonu, sonuçları yoktur. Örneğin akut apandisitli yaşlı ayakta direkt batın grafisi, kontrastsız karın tomografisi ve kolonoskopi hastalara öyküsü alındı. Bu tetkikler sonucunda sol perforasyon oranı yüksektir. böbrekte kist olduğu belirtilip hastanın evine Sonuç olarak AAA’da atipik tablo genellikle gönderildiği öğrenildi. Olguya iv kontrastlı oldukça sık olduğu ve hatalı tanının %50'ye batın BT çekilmesi planlandı. varan oranlardadır; aynı zamanda ayırıcı Tomografi değerlendirmesinde; sıklıkla geç tanı konulur ve proksimal tanıda en sık konulan yanlış tanı renal kolik üreter seviyesine kadar devam eden sol olduğu unutulmamalıdır. Acil serviste çalışan pelvikalisyel sistemde grade 2 ektazi, bu hekimlerin seviyede basamaklarında çalışan meslektaşlarımızın da abdominal aortada infrarenal, paraaortik alana uzanan yaklaşık 1,5 tamamen yanısıra tüm sağlık hizmeti yaşlı hastada karın ağrısına yaklaşımda daha cm çapında aortu çevreleyen ve dikkatli olması gerekmektedir. 6,5-7 cm'lik kraniokaudal segmentte devam eden, kalınlığı 1,5 cm'ye varan aortun etrafını çevreleyen yumuşak doku dans itesi, ekstravazasyon, aorttan kanama olarak yorumlanmıştır. 135 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P38 GENÇ ERİŞKİNDE ÖNEM KAZANAN danışılmadan ilaç almaması, alkol ve sigara HASTALIK:HEPATİT A kullanmaması, yağlı yiyeceklerden, kafeinli GİRİŞ: içeceklerden uzak durması önerilerek hasta Hepatit A infeksiyonu (HAV) tüm dünyada kontrole yaygın olan, toplum sağlığı ve ülke ekonomisi enzimlerinde düşme (ALT: 948 U/L, AST: 294 açısından önemli sağlık sorunu olan bir U/L) ve kliniğinde düzelme saptandı. hastalıktır. Gelişmekte genellikle gelişmiş olan çağında görülürken, ülkelerde yaşam koşullarının olarak, enfeksiyonla bağlı Takiplerinde karaciğer ülkelerde çocukluk düzelmesine çağırıldı. karşılaşma yaşı erişkin çağa kaymaktadır. Hepatit A özellikle karaciğerde kendini sınırlar ve kronikleşmez. Çocukluk çağında genellikle asemptomatik seyrederken, yaş ilerledikçe nadir de olsa fulminan hepatite ilerleyebilir. Hastalığın prognozunu etkileyen en önemli faktör yaştır. TARTIŞMA: OLGU: 19 yaşında erkek hasta halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, yemek kokusu ile artan bulantı şikayeti ile aile hekimliği polikliniğe başvurdu. Anamnezinde kan veya kan ürünleri transfüzyonu, son altı ayda diş çekimi, bilinen hepatitli olgu ile temas öyküsü yoktu. Hastanın yapılan fizik muayenesinde hafif sağ üst kadran hassasiyeti ve ikterik görünüm dışında Yakın zamanda yapılan tetkiklerinde karaciğer enzimleri normal olması üzerine hasta akut hepatit A kabul edildi. Hastanın genel iyi olması enfeksiyonu görüldüğü tahmin edilmekte ve önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. Ülkemizde %7.8 ile %87.5 sıklıkta, daha çok sonbahar ve kış aylarında görülür, yaşa ve bölgelere göre değişlikler gösterir. HAV enfeksiyonu geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde daha sık görülmekte olup aşı ile korunabilen patoloji tespit edilmedi. durumunun Her yıl dünyada yaklaşık 1.4 milyon kişide HAV ve normal beslenebilmesi üzerine hastaya, aşırı fiziksel aktiviteden kaçarak günlük işlerini görebilecek şekilde yatak istirahati, gerek olmadıkça ve bir enfeksiyon hastalığıdır. Gelişmekte olan ülkelerde, genç erişkinlerin %90’ı hepatit A geçirirken, gelişmiş ülkelerde aşılamanın düzgün yapılması sonucu çocukların ancak %10’u etkenle karşılaşmaktadır. Geri kalmış ülkelerde daha fazla görülmesinin nedeni, eğitim ve korunma yöntemlerinin yetersizliği, kalabalık 136 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana ortamlarda yaşamak ve kötü hijyen şartlarıdır. %96’dan fazlasında koruyucu antikorlar oluşur. Hijyen ve sanitasyon koşullarının düzelmesi Rapel dozdan sonra aşılanan hemen herkeste vaka koruyucu antikor gelişmiş olur. Koruyuculuk sayısını düşürürken temas yaşını yükseltmektedir. Anti HAV süresi tam bilinmemekle birlikte hayat boyu pozitifliği İsviçre’de %95, süreceği tahmin edilmektedir. Yugoslavya’da %96, Norveç’te %17, İsveç’te SONUÇ: %13, Batı Almanya’da %55, Hollanda’da %52, Bu olguda erişkin yaşta, sarılıkla gelen Fransa’da %75, Yunanistan’da %82 olarak vakalarda hepatit A enfeksiyonunun da göz bulunmuştur. Benzer bir çalışma ülkemizde de önüne alınıp, ayırıcı tanıda düşünülmesi yapılmış olup bölgelere göre seroprevelans gerektiğine, ayrıca farklılıkları bilinmeyen, endemik göstermiştir. arkadaşlarının Konya’da Atabek yapmış ve bağışıklık bölgelere durumu seyahat olduğu edecek bireylerde Anti HAV IgG düzeyi kontrol çalışmada 6-18 yaş arası çocuklarda Anti HAV edilerek, negatif saptananlarda aşılamanın pozitifliğini kırsal alanda önemine dikkat çekilmek istenmiştir. %67.8 , kentsel alanda %25.8 olarak bulunurken; Öztürk ve arkadaşlarının İstanbul’da yapmış olduğu çalışmada 7-14 yaş grubunda %48 olarak bulunmuştur. Cesur ve arkadaşları Ankara’da yaptıkları çalışmada ise 15-30 yaş arası erişkinlerde %72 olarak bulmuşlardır. Yapılan çalışmalar, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hepatit A ile temas yaşının erken çocukluktan daha ileri yaşlara doğru kaydığını göstermektedir. HAV ile temasın ileri yaşlara kayması hepatit A’ya duyarlı nüfusun artışına, erişkinlerde morbiditeye hatta mortaliteye neden olabilecek HAV epidemisi potansiyel riskinin artışına yol açabilir. Bu nedenle aşılanma erişkin dönemde de önemini korumaktadır. Hepatit A aşısı inaktif bir aşıdır ve 2 doz şeklinde (2-6 ay ara ile) uygulanır. Erişkinlerin %80-90’ında 15 gün içinde koruyucu antikorlar gelişmeye başlar, 30 gün sonra aşılananların 137 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P39 TOKSİK HEPATİT OLGUSU FM’sinde TA:130/75 mmHg boy:178 cm Merve Güzeldülger, Ruhuşen Kutlu, Fatma kilo:82 kg VKİ(Vücut Kitle İndeksi) :25,9 kg/m² Gökşin batın Cihan hafif bombe görünümde ikter yok, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp barsak sesleri normoaktif, palpasyonla Fakültesi, Aile Hekimliği AD, Konya subkostal bölgede hafif hassasiyet mevcut ve AMAÇ karaciğer kot altından 2 cm ele geliyordu. Toksik hepatit nedenleri ilaçlar, doğal toksik Bunun dışında patolojik bulgu yoktu. Yapılan ajanlar ve kimyasal maddeler olarak üç başlık tahlillerinde AST:195 u/L, ALT:302 u/L gelen altında incelenir. Toksik hepatit genetik ve hasta toksik hepatit ön tanısıyla takip edildi. çevresel etmenler zemininde doza bağımlı Hastadan veya idyosenkrazik olarak gelişen bir süreçtir. bilirubinler), Giderek her iki durumda da immünolojik markırları, lipid profili ve batın USG istendi. mekanizmalar devreye girmekte ve sonuçta Kolesterol: 121 mg/dl , Trigliserid: 62 mg/dl , akut veya kronik gidiş gösterebilen ve HDL:37 mg/dl , LDL:71,6 mg/dl , Total mortalite riski taşıyan bir karaciğer hastalığı bilirubin:1,24 mg/dl , Direk bilirubin:0,59, ortaya çıkmaktadır. Toksik hepatitin yıllık mg/dl , ALP:130 u/L, GGT:559 u/L gelen insidansı yaklaşık 1/10,000-100,000'dir. % 90’ı hastanın tekli % 10’u çoklu ilaç kullanımına bağlıdır. hepatosteatoz Günümüzde hepatotoksik olarak saptanmış olması nedeniyle hasta toksik hepatit + 600’den kolestaz fazla ajanın bulunduğu sağ kolestaz enzimleri (GGT, ALP, PT (INR) ve aPTT , batın USG' sinde de ve hepatit Grade 2-3 hepatomegali (18 cm) ön tanısıyla ileri tetkik ve tedavi bildirilmektedir amaçlı OLGU SUNUMU yönlendirildi. Hastaya toksik madde almaması 42 yaşında erkek hasta yaklaşık 3 aydır ve anti HBs negatifliği nedeniyle hepatit B için süregelen halsizlik, yorgunluk ve kas ağrıları aşılanması önerildi. nedeniyle TARTIŞMA: aile hekimliği polikliniğine gastroenteroloji başvurmuştu. Hastanın özellikle sabahları olan Toksik geniz akıntısı ve ara sıra olan baş ağrısı için, bozukluğuna sık neden olan bir patolojidir. son 1 hafta içinde toplam 4 adet parasetamol Hafif kullandığı öğrenildi. Sistem sorgulamasında karaciğer yetmezliğine kadar değişen tablo ile başka bir patoloji yoktu. Hastanın sarılık karşımıza öyküsü, bitkisel ilaç kullanma öyküsü, şüpheli çekilmesinin en sık nedenlerinden biridir. cinsel ilişki öyküsü yoktu. Ailesinde ve Karaciğerde toksik etkiye yol açabilen başlıca çevresinde hepatit geçiren yoktu. mekanizmalardan ilki intrinsik mekanizmadır. kullanmıyordu. Alkol hepatit karaciğerde polikliniğine biyokimyasal çıkabilir. fonksiyon anormallikten İlaçların akut piyasadan Bu mekanizma önceden tahmin edilebilir, doza 138 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bağımlıdır, aşırı dozda bazı ilaç alımı ile ortaya P40 çıkması karakteristiktir. İkinci mekanizma ise Gastrointestinal Tutulum: Olgu Sunumu idiyosenkrazik Emine Özlük1, Esra Saatçı2 tip olarak tanımlanıp, Henoch-Schonlein Purpurası hepatotoksisitenin en sık görülen formu olup, 1 kişiye göre önceden tahmin edilemeyecek Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı reaksiyonlarla 2 karakterlidir. İlaç Asistan Dr., Çukurova Üniversitesi ve Tıp Prof. Dr., Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi metabolizmasında bireye göre değişen genetik Aile Hekimliği Anabilim Dalı farklılıklar yanı sıra çevresel faktörler de GİRİŞ VE AMAÇ: Henoch-Schonlein Purpurası, önemlidir. çocukluk çağının en sık görülen vaskülitidir. SONUÇ HSP sıklıkla gastrointestinal kanalı tutar ve Kronik yorgunluk ve halsizlik şikayetiyle gelen gastrointestinal kanamaya yol açabilir. Bu olgu hastalarda kullandığı anamnezin ilaçların ve detaylı alınması, sunumunda, yedi yaşında bir erkek çocuğunda bitkisel ürünlerin üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben mutlaka sorgulanması, tam kan ve AST, ALT’yi gelişen de içeren rutin biyokimya bakılması poliklinik sunulmuştur. şartlarında ayırıcı tanı açısından önemlidir. OLGU: Yedi yaşında erkek hasta, bacaklarında Bitkisel olduğu için doğal ve zararsız kabul ve kalçasında döküntü, karın ve eklem ağrısı ve edilen besin takviyelerinin de toksik hepatite şişliği yol tarihindeÇukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi açabileceği konusunda bilinçlendirilmesi önemlidir. toplumun Henoch-Schonlein şikâyetleri ile 24 Purpurasıolgusu Mart 2015 Çocuk Acil Servisi’nebaşvurdu. Yılda 15-20 kez kriptik tonsillitgeçiren hasta,Henoch-Schonlein Purpurasıön tanısıyla 5 gün hastanede yatarak tedavi görmüş. Döküntülerinin azalması üzerine taburcu edilmiş.Taburcu olduktan 3-4 gün sonra karınağrısı ve döküntüleri yeniden başlayan hasta ileri tetkik ve tedavi amacıyla hastanemize yönlendirilmiş. Fizik muayenede alt ekstremitede ve gluteal bölgede basmakla solmayan, deriden kabarık olmayan purpurik döküntüleri, laboratuvarda CRP, lökosit, trombosit ve IgE yüksekliği, gaytada gizli kan GGK ve Strongyloides Stercoralispozitifliği var. HastayaHenoch-Schonlein Purpurasıabdominal tutulum düşünülerek 1 139 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana mg/kg prednol başlandı. GGK negatif olan ve P41 MÜKERRER SEZARYEN SONRASI NORMAL şikayetleri gerileyen hasta önerilerletaburcu DOĞUM : OLGU SUNUMU edildi. Necmi Arslan¹, Erkan Kıbrıslı¹,Fatih Mehmet TARTIŞMA: Henoch-Schönlein Purpurası küçük Fındık²,Ahmet Yılmaz¹,Hamza Aslanhan1, çaplı damarların tutulumu ile karakterize, ¹ çocukluk çağının en sık görülen sistemik Hekimliği Anabilim Dalı vaskülitidir.Gastrointestinal sistem bulguları ²Dicle hastaların yaklaşık %50-70’inde vardır ve Hastalıkları ve DoğumAnabilim Dalı çocuklarda Giriş:Sezaryendoğum,karın duvarına ve rahim erişkinlere göre daha sıktır. Dicle Üniversitesi Üniversitesi yapılan Tıp Tıp Fakültesi Fakültesi insizyonlarla Aile Kadın Çocuklarda ÜSYE sonrası HSP gelişebileceği duvarına fetusun akılda tutulmalıdır. abdominal yolla doğurtulmasına denir. En sık sezaryen endikasyonları daha önceki sezaryen, doğum eylemi distosisi, fetal distres ve makat prezantasyondur.Dünya’da ve Türkiye ‘deki sezaryenle doğum oranı hızla artmaya devam etmektedir.Bu oranlar 1993’te%7,1998’de%21, 2003’te 21, 2005’te %37. Üniversite hastanelerinde doğumların %70 kadarı sezaryen ile olurken özel hastanelerdebu oran %90’dır. Ayrıca Türkiye ‘de ilk doğumların %45’i sezaryenledir.Vajinal doğumla karşılaştrılıdığında sezaryen doğumun maternal morbiditeyi anlamlı şekilde arttırdığı bilinen bir gerçektir. En sık morbidite sebepleri endometriozis, hemoraji ,idrar yolu infeksiyonu ve tromboembolizmdir. Ayrıca tedavi zamanı uzadığından bununla ilişkili olarak morbidite riski ve tedavi maliyetleri artmaktadır. Geçirilmiş sezaryen sayısı ile birlikte uterus rüptürü riski artmaktadır. Yapılan bir çalışmada uterus rüptürü riski bir sezaryen geçirmiş olanlarda %0.6, iki sezaryen geçirmiş olanlarda %1.8 olarak bulunmuştur. 140 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Olgu: Bizim vakamızda 32 yaşında bayan hasta P G5P3A1Y3 daha önce 3 defa sezaryen olmuş HEKİMLİK: TİP 1 DİABETES MELLİTUS OLGU miad gebe sancıları olması üzerine kadın SUNUMU doğum Yapılan Fatih Yıldız*, Murat Yıldız*, Özge Sak Aydın*, muayenesinde tam açıklık olduğu ve fetüsün Asuman Dolğun* Mustafa Düldül* M.Nedim vertex Tıraş* servisine geliş başvurdu. olduğu tespit edildi.USG 42 AİLE HEKİMLİĞİNDE Ersin KORUYUCU Akpınar* incelemesi yapılamadı.Hastanın ameliyathane *Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile şartlarında takibi yapıldı. Normal spontan Hekimliği Anabilim dalı vajinal yol ile epizyotomi açılarak 3280 gr Giriş ağırlığında, 50 cm boyunda, 1. ve 5. dakika Aile hekimliğinin ilkelerinde temel nokta, aile APGAR skoru 6-8 olan canlı erkek bebek hekimlerinin uygun ve etkin girişimlerle doğurtuldu. Açılan epizyotomi onarıldı. Yapılan bireyin ve/veya toplumun sağlık ve iyilik laboratuvar tetkiklerinde kan grubu A Rh(+) durumunu geliştirmesidir. Aile hekimlerinin Wbc:11.21 htc:28.01 hb:9.48 Rbc:3.47 idi. tedavi etmenin yanında koruyucu hekimlik Postpartum takiplerinde anneye yapılan batın (birincil, ikincil, üçüncül, dördüncül koruma) ve muayenesinde uterusun toplu olduğu tespit rehabilitasyon görevleri de vardır. edildi, özellik hekimleri bu görevi yaparken diğer hekimlerle saptanmadı, yapılan ultrasonografide uterus ve diğer sağlık merkezleriyle koordinasyon konturlerinin normal olduğu ve batında içinde çalışır. Bu olgu sunumunun amacı yeni serbest sıvı olmadığı gözlendi. Postpartum 1. tanı konulan Tip 1 Diabetes Mellitus hastanın günde hb:8.71, htc:25.64 olarak geldi.Vvital tanı öncesi ve sonrasındaki yönetimi ve bulguları normal olan hasta postpartum 2. hastalığının farkındalığını irdelemektir. günde taburcu edildi. Olgu: Sonuç: vajinal Son muayenesinde zamanlarda sezaryen Aile sağlığı merkezine miadında 3800 gr oranları ve buna bağlı morbidite, mortalite normal yolla doğan, immünizasyonu tam ve sonuçlarını azaltmak, hastanede kalış süresini beslenmesi düzenli olan 15 kg (%75-90p), 101 kısaltmak ve maliyetleri düşürmek için, daha cm (%75-90 p) 3 yaşındaki erkek çocuk, 2-3 önce haftadır çok su içme, sık idrara gitme sezaryen ameliyathane artan Aile olmuşuygungebelerde koşullarının bulunduğu şikayetiyle başvurdu. Fizik muayenede, bilinci merkezlerde normal spontan doğum seçeneği açık, ağızda kuruluk dışında tüm sistemler gözardı edilmemelidir. doğaldı. Kan basıncı 100/60 mmHg, nabız 84/dak. WBC:9710 1/ul, Hb:16.1g/dl, hct:47.9 %, serum glikoz 480mg/dl.Yapılan ileri tetkiklerinde HbA1c:9.71 C-peptit:0.524ng/dl, 141 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana insülin:1.61uÜ/ml aseton:+++ tit:glukoz+++, P43 kan YÖNETME BECERİLERİ: OLGU SUNUMU gazı :ph 7.31 hco3 AİLE HEKİMLİĞİNDE 17.9mmol/l,TSH:1.63mlU,AST/ALT: 17/16 U/L, Emrah Ersoy1, Esra Saatçı2 NA/K 1 :128/4.7 mmol/l, BUN/kre : YÜKSEK Araştırma Görevlisi, Çukurova Üniversitesi 12mg/dl/0.28 mg/dl saptandı. Hastaya tip1 Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı diabetes mellitus-diyabetik ketoasidoz tanısı 2 konarak tedavisine başlandı. Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Takipler RİSK Prof. Dr., Çukurova Üniversitesi Tıp sonucunda insülin dozu ayarlandı. Hastanın Giriş beslenmesi düzenlendi. Diyabet eğitimi verildi. Aile hekimi, konvülziyon, kardio-pulmoner 3*2 ü kısa etkili, 5 ü uzun etkili insülin tedavisi resüsitasyon gibi ivedi girişim gerektirebilen reçete edildi ve önerilerle taburcu edildi. rahatsızlıkları Sonuç sunumunun amacı, febril konvülziyonu olan Tip 1 diabetes mellitusta mutlak insülin hastanın tanısı, tedavisi ve takibinde hasta ve eksikliği vardır. Genellikle erken yaşlarda tanı hasta konur. irdelemektir. Hiperglisemiye kuruluğu,polidipsi,açlık ilişkin(ağız hissi,poliüri,kilo yönetebilmelidir. yakınlarının eğitiminin Bu olgu önemini Olgu kaybı,halsizlik gibi) semptom ve bulgular Daha önce bilinen bir hastalığı olmayan üç aniden ortaya çıkabilir. Bu durumlar aile yaşında erkek hasta Çocuk Acil Servisi’ne hekiminin dikkati ve iyi sorgulamalarıyla daha yükselen ateşle beraber bilincinde kapanma, erken fark edilip tanı konabilir. Böylece koma tüm vücutta kasılma ve titreme şikayetleriyle gibi komplike durumlar ortaya çıkmadan getirildi. Nöbet ön tanısıyla ilk müdahale hastalık kontrol altına alınabilinir. Ayrıca aile yapıldı. Öyküde iki gündür yüksek ateşinin hekimi diyabetik hastanın yönetiminde( ilaç olduğu öğrenildi. Hastanın ateşi 39.5°C, kan dozunun komplikasyonları basıncı 100/60 mmHg, nabız: 95, solunum sorgulama, rehabilitasyon sağlama gibi) istekli sayısı: 30, tonsilleri hipertrofik ve kızarık, olmalı ve sağlık davranışı geliştirebilmelidir. oksijen saturasyonu: %95, lökosit 11.000 idi. Anahtar kelimeler: Aile hekimliği, Tip 1 Hastada febril konvülziyon düşünüldü ve 0.1 diyabet, Koruyucu hekimlik mg/kg dormicum IV verildi. Hastanın nöbeti ayarlanması, kısa süre sonra sona erdi, ateşi düştü. Hastanın yakınlarına eğitim verildi. Mevcut üst solunum yolu enfeksiyonu ve ateş kontrolü için reçete yazıldı. 142 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Sonuç P44 BÜYÜME GERİLİĞİ ETİYOLOJİSİNDE Febril konvülziyon çocukluk çağının en sık MALABSORBSİYON OLGUSU: MONOZİGOT görülen konvülziv bozukluğu olup 5 ay - 5 yaş İKİZ ÇÖLYAK HASTALIĞI arasında sıktır. Aile hekimi yüksek risk beceri yetisi gerektiren tanıyabilmeli, acil febril müdahale konvülziyonu Asuman Dolğun, Mustafa Düldül, Murat edebilmeli, Yıldız, Özge Sak Aydın, Fatih Yıldız, M. Nedim hastayı komplikasyonlardan koruyabilmeli ve Tıraş, Ersin Akpınar hasta yakınlarını kendi kendine yönetim Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile konusunda eğitebilmelidir. Hekimliği Anabilim Dalı Giriş Çölyak hastalığı (gluten enteropatisi) genetik olarak duyarlı kişilerde başlıca buğdaydaki gluten ve arpa, çavdar, yulaf gibi tahıllardaki gluten benzeri diğer tahıl proteinlerine karşı kalıcı intolerans olarak gelişen proksimal ince bağırsak hastalığıdır. Glutene duyarlı enteropati (gluten sensitif enteropati; GSE), çölyak “sprue” (nontropical sprue) olarak da adlandırılır. Hastalığın oluşmasında genetik faktörlerin önemli rolü olmakla birlikte çevresel faktörler de önemlidir. Genetik yatkınlık monozigotik ikizlerde hemen hemen %100’dür. Çölyak hastalığı belli HLA grupları taşıyan bireylerde daha sık görülmekle birlikte (B8, DR7, DR3 ve DQw2) HLA bağımlı olmayan başka genetik patogenezinde faktörlerin de etkili hastalığın olabileceği düşünülmektedir. HLA uyumluluğu %100 olan kardeşlerin ancak %30-50’sinde hastalığın ortaya çıkması bunun önemli bir göstergesidir. Otoimmün mekanizmalar ile gelişir. Bir enteropati olarak bilinmesine rağmen son yıllarda ortaya konulan ve belirginleşen 143 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana gastrointestinal sistem dışı bulguları ile her Özgeçmişinde monozigot ikiz olduğu öğrenildi. sistemin hastalığı haline gelmiştir. Çocukluk Annenin çağının en yaygın malabsorbsiyon nedeni olan hastalık öyküsü mevcut değildi. Miadında 3000 bu hastalık, çocukları ve erişkinleri yaşam boyu gr C/S ile doğan hastanın küvezde yatış öyküsü etkilemekte ortaya yoktu. Bronşit tanısıyla bir kez hastanede yatış çıkabilmektedir. Çoğu hastada atipik ya da öyküsü var. Tüm immunizasyonu tamdı. İlk 5- sessiz bir klinik seyir söz konusudur. Olgumuz 6 ay anne sütüyle beslenen hastaya 6 aylıkken 9 yaşında büyüme geriliği şikayetiyle başvuran ek gıda başlanmış. Soygeçmişinde özellik yok. ve çölyak hastalığı tanısı alan bir hastadır. Fizik muayenede; Nabız 85 vuru/dakika, kan Olgu basıncı 90/60 mmHg, vücut ağırlığı:30 kg (25- 9 yaşındaki olan kız hasta, boy kısalığı ve 50p), boy:130 cm (10-25p) idi. Ek patolojik büyüme geriliğinin fark edilmesi üzerine bulgu yoktu. başvurdu. Hastanın başka şikayeti yoktu. Laboratuar bulguları incelendiğinde; Glukoz:83 mg/dl BUN:16 mg/dl Kreatin:0,5 olgularda mg/dl Klor:109 mmol/L Kalsiyum:10 mg/dl yapılarak pozitif antikor aranmalıdır. Bu Fosfat:5.3 mg/dl AST:23 U/L ALT:14 U/L testlerle besinlerdeki proteinlere (gluten) ve Na:140 mmol/L K:4,3 mmol/L ALP:273 U/L bağırsak mukozasındaki yapısal proteinlere Hct:%37.4 Hgb:11,5 g/dl FSH:8,38 U/L LH:0,65 (endomisyum, retikülin, transglutaminaz) karşı U/L TSH:2,01mU/L sT4:1,34 pg/ml Folat:18,9 oluşmuş ng/ml Ferritin:5,5 ng/ml Vit B12:388 pg/ml hekimliği, hastalık paternlerinin toplumdaki Anti Anti hastalık paternleri ile en çok örtüştüğü klinik Endomisyum Antikoru:133,5 U/ml IgA:184 bir uzmanlık olduğu için kısa süren ve geçici, mg/dl kendini Hastanın monozigot ikizi de boy kısalığı ve yüksektir. büyüme geriliği nedeniyle çölyak ve olası diğer toplumda nadir görülen hastalıkların tanısını nedenler açısından araştırılacak. da koyabilme yetisine sahip olduğundan aynı SONUÇ zamanda düşük prevelans hekimliğinde de Çölyak hastalığı kliniği oldukça farklı ve yetkindir. değişken olabilir. Tanı koymada hastalığı Anahtar düşünmemek en önemli engeldir; tanı koymak malabsorsiyon, büyüme geriliği, aile hekim doku ve her yaşta transglutaminaz >300 gebeliği ilk sırasında aşamada antikorlar sınırlayan Bunun herhangi serolojik testler aranmaktadır. problemlerin yanında kelimeler: aile Çölyak bir Aile insidansı hekimi hastalığı, için önce çölyak hastalığının tanısının akla gelmesi gerekir. Klinik tablonun değişkenliği tanı koymada önemli bir sorundur. Tipik veya atipik bulgularla çölyak hastalığı düşündüren 144 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P45 HEMŞİRELİKTE YENİ BİR ALAN: ADLİ HEMŞİRELİK! Ülkemizde adli hemşirelik yeni bir kavram Hem. Sevi ÜNAL*, Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT* olmakla * sürdürmektedir.7 Ülkemizde Yüksekokulu, Hemşirelik Bölümü, Adana yapılmış, olarak GİRİŞ hemşireler bulunmamaktadır. Bu nedenle adli Suç ve şiddet olaylarının arttığı günümüzde hem olguların değerlendirilmesi çoğunlukla uzmanlık mağdurların hem de faillerin ilk karşılaştıkları eğitimi ve özel eğitim almamış hemşireler sağlık ekibi üyeleri hemşirelerdir. Bu nedenle tarafından yapılmaktadır.3 Bu alanda kapsamlı adli tıp konularında uzmanlık eğitimi ve özel bilgi be beceriye sahip olmayan hemşireler, eğitim almış adli hemşirelerin adli ekip içinde kanıtların farkına varmamaktadırlar. Kanıtları ta- birçok adli olayın çözümüne katkı sağlayacakları nımlama, toplama ve saklama prosedür ve düşünülmektedir.(1,2) tekniklerini bilmemeleri sonucu, tedavi ve bakım Çukurova Üniversitesi, Adana Sağlık birlikte sırasında yasal günümüzde kanıtların gelişmesini görev tanımı tanımlanmış gözden adli kaçmasına, Hemşireler karşılaştıkları adli olgularda bireyi ilk kaybolmasına ya da yok olmasına neden gören, ailesi ya da yakınlarıyla ilk iletişime giren, olmaktadırlar.8 muayene sırasında eşyalarına dokunan ve bireyden alınan laboratuvar örnekleri ile ilk Adli hemşireler, klinik adli hemşirelik, cinsel temas eden kişilerdir.3 saldırı muayenesinde adli hemşirelik, adli psikiyatri hemşirelği, olay yeri incelemesinde Dünyada, Dr. Harry McNamara (1987), adli tıp adli hemşirelik, adli pediatri hemşireliği, adli bilgisi personellerinin geriatri hemşireliği, nezarethane ve cezaevinde bilimsel araştırma sonuçlarını ve uygun şekilde adli hemşirelik ve benzeri alanlarda görev kanıt toplanmasını olumsuz yönde etkilediğini alabilmektedirler.(5,9,7,10,8,11) yetersiz olan sağlık belirterek, adli hemşireliğin klinik hemşirelik uygulamaları içinde yeni bir alan olarak yer Ancak Türkiye’de hemşireler, adli tıp ve adli alması gerektiğini ileri sürmüştür. Adli hemşirelik hemşirelik konularında yeterli bilgi birikimine 1995’te Amerikan Hemşireler Birliği (American sahip Nurses Association) tarafından hemşireliğin bir laşımlarda bulunamamaktadırlar.3 Oysa ki adli uzmanlık dalı olarak tanınmış ve 1997’de hemşirelik kapsam ve standartları onaylanmıştır.(4,5,6) profesyonellerinin, adli olguların hemşirelik olmamaları nedeniyle alanında gerekli yetişecek yak- sağlık 145 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bakımında yeterli bilgi birikimine sahip nitelikli 4) Lynch V.A. (2011). Forensic Nursing Science: sağlık elemanları olması öngörülmektedir. Global Strategies in Health And Justice, gyptian Journal of Forensic Sciences. 1, 69–76. TARTIŞMA VE SONUÇ Sonuç olarak, adli 5) Eşiyok B., Hancı İ.H, Özdemir Ç., Yelken N., hemşireliğin ilke ve Zeyfeoğlu Y. (2004). Adli Hemşirelik, Sted.13;5 kavramlarının daha kapsamlı farkına varılması ve 169-171. kavranması ile bilgi ve becerilerin kapsamının 6) Simmons B. (2014). Graduate Forensic geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası ölçekte etik, Nursing Education How to Better Educate adli olgulara bütüncül hemşirelik yaklaşımını Nurses to Care for This Patient Population, uygulayabilecek, profesyonel liderlik ve sorun Nurse Educator. 39;4 : 184-187. çözme hemşirelik 7) gereksinim Hemşireliğin becerilerine uzmanlarının sahip adli yetiştirilmesine duyulmaktadır. Çilingir D, Hintistan Kapsamı S. ve (2012). Yasal Adli Boyutu. Hemşirelikte Eğitim ve Araştırma Dergisi, 9;1 : 10-15. 8) Lynch V.A. (2006). Forensic Nursing A KAYNAKLAR Handbook for Practice. 1) Wilkinson- Kent A. (2011). Forensic Nursing Mosby. Educational Development: An İntegrated Review https://books.google.com.tr/books?id=APgVX1 of The Literature, Journal of Psychiatric and WcuYcC&printsec=frontcover&hl=tr&source=gb Mental Health Nursing, 18, 236–246. s_ge_summary_r&cad=0#v=onepage&q&f=false 2) Constantino R,Crane P,Young S. (2013). 9) Lynch V.A. (2011). Evolution of Forensic Forensic Nursing Evidence Based Principles and Nursing Science. Chapter one. Forensic Nursing Practice, Science, 2nd. Edition. 1-16. Erişim: 13 Aralık Chapter contemporary one Fundamentals forensic of nursing Erişim: St. Louis: Elsevier 20 Nisan 2015. 2014. practice,education and research.Philadelphia: 10) Çevik Akköz S., Başer M. (2012). Adli F.A Davis Co, 3-26. Hemşirelik ve Çalışma Alanları Sağlık Bilimleri 3) Şentürk S., Büyükaslan B. (2013). Hemşirelik Dergisi, 21;2 :143-152. Son Hemşirelik 11) Arabacı Baysan L, Çam M.O. (2011). Konusundaki Bilgi ve Görüşlerinin Belirlenmesi, Psikiyatri Hastalarına Yönelik Hemşire Tutum Bozok Tıp Dergisi, 3(3):19-26. Ölçeği Geliştirme, Nöropsikiyatri Arşivi. 48: 175- Sınıf Öğrencilerinin Adli 83. 146 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P46 ORGAN NAKLİNDE YASAL VE ETİK halde, organ bağışının yetersiz olması sebebiyle nakil sayıları yetersiz kalmaktadır.3 SORUNLAR Hem. Ayşe GÜLER*, Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT*, Yrd. Doç. Dr. Serap TORUN* * Çukurova Üniversitesi, Organ naklinin yasal, etik ve dini boyutları Adana Sağlık bulunmaktadır. Türkiye’de organ nakline yönelik Yüksekokulu, Hemşirelik Bölümü, Adana ilk yasal düzenleme 03.06.1979 tarihinde 16655 GİRİŞ sayılı resmi gazetede yayınlanan 29.05.1979 Organ nakli; doku ve organların işlevsel bozukluklarına bağlı olarak bireyin hayatta tarihli 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanunla 4 kalma yeteneğinin ciddi şekilde etkilendiği yapılmıştır. Bu kanunda; ’18 yaşından büyük ve durumlarda başvurulan bir çözüm yöntemidir. akli dengesi yerinde olan herkes organlarının Organ nakilleri artık risk taşıyan operasyonlar tamamını veya bir bölümünü bağışlayabilir.’ olmaktan iyileşmeler denmektedir.5 Bu yasa 1982 yılında yeniden sağlayan, yaşam kalitesini artıran, güvenli, düzenlenmiş şeklinin yürürlüğe girmesi ile organ başarılı ve giderek yaygınlaşan cerrahi bir bağışı konusuna hukuki yönden bir zemin uygulama halini almıştır.1 Nakil sonrası sağlık hazırlanmıştır.6 Türk Ceza Kanunu’nun 91-93. durumunu etkileyebilecek risk faktörlerinin en maddelerinde organ ve doku naklinin ve az düzeye indirilmesi beklenen yaşam süresine ticaretinin hangi hallerde suç sayılacağına ilişkin ulaşılmasını hatta aşılmasını da sağlamaktadır. düzenlemeler yer almaktadır ve hukuka aykırı çıkarak uzun süreli olarak geçerli rıza alınmadan, kişilerden organ Çalışmanın amacı, organ ve doku naklinin alanlar için hapis cezası öngörülmüştür. beraberinde getirdiği sorunları, yasal ve etik açıdan ele alınarak aydınlatılmasına katkıda Organ naklinin etik boyutunda, en önemli bulunmaktır. konular arasında verici açısından yaşamın sonu tartışmaları yer almaktadır. Bununla birlikte Türkiye’de de organ bağışı yetersizliği organ organ nakli bağış sistemine dayandığından ve naklinin önündeki en büyük engellerden biridir. genellikle bağışta bulunanların organların kime 2010 yılında Türkiye’deki toplam beyin ölümü tahsis edileceğini bilmemesi, uygun organların sayısı 1036 olup, kullanılan donör sayısı 246’dır.2 kime, nasıl nakledileceği konusunda adil ve Ülkemizde hakkaniyete dayanan sürecinin işlemesi ve yeterli donanıma sahip nakil merkezleri ve deneyimli bilim adamları olduğu 147 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana toplumun bu sürece tam güveni büyük bir önem tartışmalı konulardır. Yasalarla tüm bu konuların taşımaktadır.7 düzenlenmesi, yapılan işlemlerin etik açıdan uygun olduğu anlamına gelmez, ancak hukuka Bağışlanan organların dağıtımında en adil çözüm uygunluk sağlandığı için cezai veya hukuki merkezi organ koordinasyon sistemidir. Ulusal sorumlulukların sınırları da çizilmiş olmaktadır. Koordinasyon Sistemi ile temin edilen, Türkiye Organ Denetim Sistemi ile denetimi yapılan Sonuç olarak, gereksinim duyulan organlara organlar, yasal olarak, tıbben en acil ve en çok ulaşmak için ulusal ve uluslararası organ nakli gereksinimi koordinasyon merkezlerinin sayıları arttırılarak olan uygun hastaya, öncelikli sırasına göre verilmelidir. listedeki 8 ve birbirleriyle iletişimleri güçlendirilerek, organ ve doku nakillerinin daha hızlı ve kolay yapılması Dini açıdan ise İslam dini organ nakli konusuna sağlanmalı, devlet tarafından gerekli her türlü olumlu yaklaşmakla birlikte vericilerin ya da yasal ve maddi teşvik gerçekleştirilmelidir. beyin ölümü gerçekleşmiş bireylerin vasi ve velilerinin dini yaklaşımları sonucunda organ KAYNAKLAR nakilleri yetersiz kalabilmektedir. 9, 10 1. Parlak Ş. (2009). Organ Bağışı ve Organ Naklinde Ortaya Çıkan Sorunlar. TBB Dergisi, Sayı 83:189-216. TARTIŞMA VE SONUÇ 2. Tarhan M, Dalar L, Yıldırımoğlu H, Sayar A, Organ nakli diğer tıbbi uygulamaların tümünden Altın S. (2013). Hasta Yakınlarının Organ Bağışı farklı, özel, son derece karmaşık, arkasında ve Nakli ile İlgili Tutumları ve Sosyal Profilleri organ bulmak ve bulunan bu organların efektif Arasındaki İlişki. Bakırköy Tıp Dergisi, Cilt 9, Sayı paylaşımını sağlamak gibi ciddi organizasyonları 4:153-156. barındıran, tıbbi alan dışında olağanüstü geniş 3. Tokalak İ., Erdal R. (2004). Birinci Basamakta sosyal, hukuki ve etik boyutları da bulunan bir Organ Bağışınana Yaklaşım: Aile Hekiminin Rolü. alandır.11 Diyaliz Transplantasyon ve Yanık/Dialysis, Transplantation and Burns (Eylül/September, 15 Organ naklindeki ana amaç yaşama saygı (3) ) 109-115 Erişim tarihi:10.04.2015 ilkesine uyarak yarar sağlamaktır. Ölüm anının 4. Yücetin L., Keçecioğlu N., Ersoy F.F. (2003). tespiti, vericinin rızası, organ naklinin para Türkiye’de Organ Bağışı ve Nakline Bir Bakış. karşılığı yapılması tüm dünyada etik açıdan Diyaliz Transplantasyon ve Yanık/Dialysis, 148 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Transplantation and Burns (Mayıs/May 14 (2) ) P47MULTİPL CİLT HEMANJİOMLARI OLAN 2 115-118. AYLIK İNFANT: OLGU SUNUMU 5. Koçak Süren Ö. (2007). Organ ve Doku Meryem Naklinin Yasal ve Etik Açıdan İncelenmesi. TBB Mustafa Haki Sucaklı1, Can Acıpayam2, Ayşegül Dergisi, Sayı 73:174. Erdoğan3, Mustafa Çelik1 6. Özkan S, Yılmaz E. (2009). Aile ve Toplum 1 Eğitim Kültür ve Araştırma Dergisi Nisan-Mayıs Fakültesi Aile Hekimliği AD. Haziran cilt:5 sayı:17:19-25. 2 7. Fakültesi Çocuk Hematoloji-Onkoloji BD. http://www.ankarabarosu.org.tr/Siteler/2012ya 3 yin/2011sonrasikitap/v-saglik-hk-kurultayi- Fakültesi Halk Sağlığı AD. web.pdf Erişim Tarihi: 04.04.2015. GİRİŞ: 8. http://www.dicle.edu.tr/Contents/f32a3010- Hemanjiyomlar infant döneminin en sık görülen 4654-4855-a061-0d01d833a6b6.pdf tümörleridir. Yenidoğan bebeklerde %1.1-2.6 Erişim Karabörk1, Solak Yaşar Koşar1, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Tarihi :06.04.2015. oranında görülürken, bir yaşına kadar olan 9. EL-Shahat,. (1999). Islamic Viewpoint Of bebeklerde yapılan araştırmalarda görülme Organ sıklığının %10-12’lere kadar çıktığı belirtilmiştir. Transplantation. Transplantation Proceedings; December,31(8); 3271- 3274. Yaygın 10. Dontlu A. Ç. (2004). kendiliğinden gerileyen ve ek tedavi ihtiyacı Organ Bağışı ve cilt hemanjiomları Naklinde Etik, Dinsel ve Yasal Yaklaşımlar. Diyaliz gerektirmeyen Transplantasyon Yanık/Dialysis, rağmen iç organ tutulumunun eşlik ettiği, Transplantation and Burns Haziran/June. 15 (2) yüksek mortalite hızına sahip yaşamı tehdit ) 69-76. eden formları da literatürde tanımlanmıştır. 11. Bozoklar A. Türkiye'de organ bağışı; Hemanjiomların cilt ile sınırlı olduğu fakat iç 2008:Koordinatör perspektifi, Türkiye Klinikleri J organ etkileniminin olmadığı formu Benign Gen Surg- Special Topics Perspektifi 2009;2(1):5- Neonatal 9. tanımlanırken, ve bir karakter çoğunlukla Hemanjiomatozis semptomatik cilt iç göstermelerine (BNH) tutulumuyla organ olarak birlikte tutulumunun da bulunduğu hayatı tehdit eden formu Diffüz Neonatal Hemanjiyomatozis (DNH) olarak adlandırılmaktadır. Birinci basamakta yenidoğan 149 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana ve infant takipleri açısından önemli bir nüfusa çok olmak üzere gövde ön-arka yüzünde, hizmet veren aile hekimliği poliklinikleri ise bacaklarda ve kollarında çapları 0,1-0,3 mm ve bahsedilen hemajiom bulgulu olgular açısından 0,1-0,5 mm arasında değişen 35-40 adet kırmızı alert sağlık yer yer kurutlanmış bazıları eroze, yüzeyden sunucularından biridir. Bu çalışmada yaygın cilt hafif kabarık peteşial tarzda papüller saptandı. hemanjiomları olan 2 aylık bir infant olgusu Oral mukozada 2-3 adet kırmızı renkli papül sunulmaktadır. vardı. Genital mukoza tutulumu yoktu. Klinik ve OLGU: dermoskopik inceleme sonucunda lezyonlar Annesi tarafından vücudunda çok sayıda toplu hemanjiom olarak değerlendirildi. Laboratuvar iğne başından daha büyük kırmızı kabarıklıklar incelemesinde; biyokimya tetkiklerinde herhangi nedeniyle polikliniğimize 2 aylık erkek bebek bir sorun bulunmadı. Hemogram sonucunda getirildi. Annesi bebeğin vücudundaki kırmızı WBC: 6.70 K/uL, HGB: 11.2 g/dl, HTC: 32.3% kabarıklıkların doğumundan beri olduğunu bu saptandı. Koagülasyon tetkiklerinde; APTT: 28.3 kabarıklıkların zaman zaman çoğalıp arttığını ve sn, PT:13.4 sn, INR:1.11 bulundu. Periferik büyüdüğünü zaman zamanda küçülüp azaldığını yaymasında; eritrositler normal morfolojide, ifade ediyordu. Bebeğin beslenmesinin iyi trombositler bol kümeli, %38 PMNL, %62 olduğu, ateşinin olmadığı öğrenildi. Lenfosit hâkimiyeti görüldü. Tam idrar tetkiki Özgeçmişinde; 33 yaşındaki sağlıklı anneden 5. sonucu 1-2 lökosit ve bakteri tespit edildi, gebeliğinden 5. canlı doğum olarak 32 haftalık hematüri saptanmadı. Seroloji tetkiklerinde CRP: doğduğu, doğumundan sonra 10 gün yenidoğan 3.48 mg/L olarak geldi. Tüm abdomen USG sinde yoğun bakım servisinde yatış öyküsü olduğu yoğun gaz artefakları ve hasta ajitasyonu annesinden öğrenildi. nedeniyle suboptimal değerlendirilmesinde Fizik muayenesinde; genel durumu iyi, oral karaciğer (KC) lobu mukozada 2-3 adet kırmızı renkli papül vardı. değerlendirilememekle birlikte KC sol lobta Farenks doğal, lenfadenopati palpe edilmedi. parankim içerisinde multipl mikro ekojeniteler Solunum sistemi doğal, ral yok, ronküs yok, ve KC sağ lobunda ise ekojenite artışı dikkati retraksiyon yoktu. Kardiyovasküler sistem doğal, çekmiştir. Safra kesesi, pankreas dalak, böbrek ek ses ve üfürüm saptanmadı. Batın rahat, normal izlenmiştir. Hasta pediatrik hematoloji organomegali palpe edilmedi. Nöromüsküler ve ve dermatoloji bölümleriyle konsülte edildi. santral sinir sistem muayenesi doğaldı. Ciltte Bu bulgular ışığında hastamızda diffüz neonatal ayak tabanında ve her iki el avuç içlerinde daha hemanjiomatozis olunması gereken önemli sol ve tam benign olarak neonatal 150 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana hemanjiomatozis ön tanıları düşünüldü. Ayırıcı yenidoğan, infant ve çocukluk dönemi sağlık tanı organ izlemleri aile hekimliklerince tüm nüfusa ücretsiz tutulumunun araştırılması ve hastanın klinik ve kolay ulaşılabilir olarak verilmektedir. Aile olarak takibe alınması kararlaştırıldı. Hastanın hekimliği pratiğinde yapılacak tam fizik muayene klinik ve laboratuar takiplerinde herhangi bir ile doğum sırasında veya izleyen ilk birkaç ayda anormallik saptanmazken cilt lezyonlarında bulgu verebilen cilt hemanjiomları kolaylıkla azalma kontrol saptanabilecektir. Aynı şekilde tespit edilen bu ultrasonografilerinde karaciğerde tespit edilen olgular semptomatik bir iç organ tutulumu olup şüpheli alanların ise tamamen normale olduğu olmaması ve hemanjiyomların seyri açısından tespit edildi. 4 ay süresince takiplerinde klinik ve dikkatlice laboratuar açıdan bir problemi olmayan, kontrol multidisipliner bir yaklaşımla ilgili branşlarla ultrasonografilerinde konsulte edilerek birinci basamaktan itibaren için sistemik açıdan izlendi. saptanmayan çoklu Yapılan herhangibir pataloji benign neonatal olgu, gözden geçirilmeli gerekirse takip ve tedavisi düzenlenmelidir. hemanjiyomatozis olarak değerlendirilerek DNH tanısı dışlandı. Hemanjiomların tam olarak gerilemediği fakat azaldığı hastanın tedavisiz izlemlerle poliklinik kontrol takibine devam edilmesi uygun görüldü. SONUÇ: BNH birkaç veya çok daha fazla sayıda hemanjiyomun cilde sınırlı olduğu, iç organ tutulumunun olmadığı, iyi prognozlu, kendi kendini sınırlayan, genelde 2 yaşına kadar lezyonların tamamen gerilediği bir hastalıktır. Diğer taraftan DNH, cilt ve iç organ tutulumunun birlikte görüldüğü erken müdahale edilmediği takdirde mortalite seviyesinde bulunan, hızı yaklaşık %50-70 kötü prognozlu bir hastalıktır. Her iki hemanjiyomatozis formu da birinci basamakta rastlayabileceğimiz erken tespiti sağlanabilir hastalıklardandır. Ülkemizde 151 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P48 COUVADE SENDROMU: OLGU SUNUMU P49 Celal Kuş1, Yaşar Koşar2, Fatma Uncu1, Mustafa ASPERGİLLOMA: OLGU SUNUMU Çelik3 Esengül Ünal1, Nurhan Atilla2, Yaşar Koşar3, 1 Oğuz Işık1, Mustafa Çelik4 Arş. Gör. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam TÜBERKÜLOZ KAVİTESİNDE Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD. 1 2 Üniversitesi Aile Hekimliği AD. Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam Arş. Gör. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD. 2 3 Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD. Prof. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam 3 Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD. Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Aile Hekimliği AD. Özet: Baba adaylarının yaşamış oldukları 4 Prof. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam gebeliğin psikosomatik yakınmalarıyla seyreden Üniversitesi Aile Hekimliği AD. klinik tablo “couvade sendromu” veya “sempatik Giriş: gebelik” Baba genellikle tüberküloz (Tbc) kavitesi gibi nekrotik adaylarında büyük oranda gastro intestinal alanlarda aspergillus hifleri ve çeşitli kan semptomlar olmak üzere, baş ağrısı, diş ağrısı ve elemanlarından oluşan, radyolojik olarak top benzeri bu şeklinde bir görüntü veren hastalık formudur. şikâyetlere anksiyete, uykusuzluk, depresyon da Kavite genellikle üst lobda bulunur. Yıllarca eşlik edebilmektedir. Nadir olarak psikotik asemptomatik olarak kalabilir. Aspergilloma bozukluklar bildirilmiştir. Bu hastalarda doğum semptomları sonrası düzeldiği hemoptizi bulunur. Olguların %50-80’i hemoptizi bildirilmektedir. Bu çalışmada 4-5 aydır çeşitli ile başvurur. Bunların da %30’u hayatı tehdit tedaviler edici masif hemoptizi olup cerrahi için en sık olarak yakınmalar tüm tanımlanmaktadır. görülebildiği semptomlar almasına rağmen gibi devam eden gastrointestinal, bacak krampları yakınmaları Aspergilloma (mantar topu, miçetom) arasında ateş, öksürük ve endikasyon nedenidir. olan 31 yaşındaki couvade sendromu tanısı Hemoptizi ile gelen hastalarda mutlaka koyduğumuz bir olgu sunulmuştur. Birinci tüberkülozun sorgulanmasının gerektiğine, klinik basamakta eşi gebe olan ve tekrarlayan olarak şikayetlerle başvuran hastalarda gereksiz tetkik hastalarda da tüberküloz kavitesi içerisinde ve aspergilloza bağlı mantar topu olabileceğinin tedavileri engellemek sendromu akılda tutulmalıdır. için couvade aktif tüberküloz düşünülmeyen akılda tutulmasına dikkat çekmek için bu olgu sunulmaktadır. 152 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Olgu: Ellibeş yaşında erkek hasta öksürmekle gerilediği görüldü. Sedimentasyon 18 mm/saat, ağzından balgamla karışık kan gelmesi nedeniyle CRP 32 mg/L düzeylerine geriledi. Mevcut polikliniğimize başvurdu. Genel durumu iyi olan miçetom odağı nedeniyle hasta göğüs cerrahisi hasta bölümüne rezeksiyon amacıyla yönlendirildi. göğüs ağrısı, nefes darlığı, ateş tariflemiyordu. Özgeçmişi sorgulandığında ek Sonuç: Hemoptizi ile gelen hastalarda mutlaka hastalığı olmadığı ancak 1995 yılında akciğer Tbc sorgulanmalıdır. Klinik olarak aktif tbc Tbc’si tanısı ile 9 ay dörtlü anti tüberküloz tedavi düşünülmeyen hastalarda da Tbc kavitesi uygulandığı öğrenildi. Hasta çiftçilik yapıyor ve üzerine gelişebilecek aspergilloma olabileceği 60 paket/yıl sigara kullanmıştı ancak 3 yıldır akılda tutulmalı, hastalar semptomsuz bile kullanmıyordu. Solunum sistemi muayenesinde olsalar ileride olması muhtemel hayatı tehdit bilateral krepitan raller mevcut olup diğer edebilecek komplikasyonları önlemek ve ayrıca sistem Laboratuar acil operasyonun morbidite ve mortalitesini bulgularında C reaktif protein (CRP) 172 mg/L, minimuma indirebilmek için elektif koşullarda sedimentasyon 68 mm/saat, beyaz küre 14000 hastalar gecikmeden ileri tetkik amaçlı mutlaka K/uL, rutin biyokimya değerleri normaldi. göğüs Posteroanterior akciğer grafisinde sağ akciğer Ülkemizde apikal bölgede mantar topu görünümü vardı. Ön hastalarının takip ve tedavileri verem savaş tanı miçetom, dispanserleri ve aile hekimliği birimlerinin anaerob ve Gram negatifler başta olmak üzere koordineli çalışmalarıyla sağlanmaktadır. Bu tür bakteriyel enfeksiyonlar düşünüldü. Ayırıcı tanı olguların erken tanısı ve tedavilerinin erken için balgamda ARB, mikobakteri kültürü, Gram dönemde organize edilebilmesi için birinci boyama ve balgam kültürü istendi. Kontrastlı basamakta toraks bilgisayarlı tomografi (BT) incelemesinde, çalışanlarına ciddi bir sorumluluk düşmektedir. muayeneleri olarak Tbc doğaldı. reaktivasyonu, hastalıklarına halen hizmet birinci sunan yönlendirilmelidir. basamakta aile Tbc hekimliği sağ akciğer üst lobta yaklaşık 3x4x5 cm çaplarında düzgün sınırlı öncelikle aspergilloma ile uyumlu olduğu düşünülen mantar topu görünümlü kistik lezyon tespit edildi. Hasta hastaneye yatırıldı. Eş zamanlı abse odakları nedeniyle anaerob ve Gram negatif etkisi olan geniş spektrumlu antibiyotik başlandı. Bir hafta sonra çekilen akciğer grafisinde abse odaklarının 153 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P50 Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile uzmanlarının veya dal uzmanlarının yaptığı ek Hekimliği Polikliniğinde Son 18 Ay İçinde ultrasonografik inceleme ile doğrulanmıştır. Yapılan Ultrasonografi İncelemelerinin Değerlendirilmesi Bulgular Ultrasonografi cihazında ve elektronik tıbbi * * * Esra AKKOCA , Damla DEMİRAY , Yücel UYSAL , Ertan MERT * * kayıtlarda toplam 407 vakaya ait ultrasonografik inceleme kaydı bulundu. Bu vakalardan 48'ine Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı obstetrik ultrasonografi yapıldığı, 197'sinde patolojik bulgu tespit edildiği ve 162 vakada ultrasonografi incelemesinin 'doğal' olarak Amaç kaydedildiği tespit edildi. Patolojik bulgu tespit Çalışmanın amacı; Eylül 2013 ve Şubat 2015 edilen vakaların tamamının radyoloji uzmanına arasındaki dönemde Mersin Üniversitesi Tıp veya ilgili dal uzmanına refere edildiği belirlendi. Fakültesi Aile Hekimliği Polikliniğine farklı Refere edilen bu vakalardan 169'unun kendi şikayetlerle başvurmuş olan vakalara Aile geribildirimleri Hekimliği Anabilim Dalı öğretim üyeleri ve incelenmesi araştırma yapılmış polikliniğindeki ön tanılarının refere edilen incelemelerinin radyoloji uzmanı veya dal uzmanı tarafından görevlileri tarafından ultrasonografi değerlendirilmesi. veya tıbbi sonucu aile kayıtlarının hekimliği doğrulandığı tespit edildi. Patolojik bulgu tespit edilen vakalara ait tanıların veya durumların Gereç ve Yöntem dağılımı şu şekilde belirlendi; 58 vakada böbrek Aile Hekimliği Polikliniğinde öğretim üyelerinin taşı, 29 vakada hepatosteatoz, 25 vakada safra ve kullandığı kesesi taşı, 15 vakada tiroid nodülü, 14 vakada poliklinik memede kitle, 13 vakada over kisti, 12 vakada elektronik kayıtlarındaki veriler, tanılar, resimler guatr, 11 vakada uterusta kitle, 6 vakada böbrek ve video görüntüleri incelenmiş ve tespit edilen kisti, 5 vakada polikistik over, 5 vakada tanılar sınıflandırılmıştır. karaciğerde kist veya kitle, 3 vakada overde Değerlendirmeye dahil edilen ve bu çalışmada kitle, 1 vakada mesane divertikülü. Resim 1-6'da pozitif bulgu olarak yayınlanan vakaların büyük vaka örnekleri görülmektedir. araştırma ultrasonografi veya görevlilerinin cihazındaki durumlar ve bölümünde ön tanılar refere edilen radyoloji 154 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana Resim 3: Safra kesesi taşı. Resim 1: Böbrek taşı. Resim 4: Over kisti. Resim 2: Obstetrik usg Resim 5: Myom. . Resim 6: Böbrek kisti. 155 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P51 Olgu sunumu: Mesane Divertikülü incelemede Damla DEMİRAY *, Esra AKKOCA*, Yücel UYSAL*, saptandı. Ertan MERT* Tartışma ve Sonuç * Vakaya üriner sistem enfeksiyonuna yönelik Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı tedavi postmiksiyonel verildi. Biyokimyasal rezidü idrar parametreler, ultrasonografide tespit edilen hidronefroz ve Amaç Aile mesane divertikülü açısından değerlendirilmek hekimliği polikliniğine üriner sistem üzere nefroloji ve ürolojiye konsülte edildi. şikayetleri ile başvuran hastada ultrasonografi Mesane divertikülleri doğumsal veya edinsel incelemesi ile seyrek görülen bir durum olan olabilmektedir. Etyolojik etken olarak Waldayer mesane divertikülünün tespiti sonrası vakaya kılıfındaki ilişkin sürülmektedir. Edinsel olgularda işlevsel(nörojen ultrasonografik bulguların ve diğer musküler yetersizlik ileri bulguların ortaya konması ve tartışılması. mesane) veya anatomik(arka üretral valv) Bulgular mesane çıkım obstrüksiyonu araştırılmalıdır. 66 yaşında erkek hasta polikliniğimize disüri, Mesanenin posterolateral duvarında yerleşmiş idrar yaparlen zorlanma ve sık idrara çıkma vezikal divertiküller over kistleri, pelvik sıvı şikayetleri koleksiyonları, ile başvurdu. Fizik muayenede hidrosalpinks genişlemiş suprapubik bölgede ağrı ve hassasiyet tespit intestinal kıvrımlar, seminal yol kistleri ve edildi. Biyokimyasal incelemede pozitif bulgu hidroüreterden ayrılmalıdır. Sunulan vakaya ait olarak kreatinin 1,3 mg/dL ve üre 58 mg/dL ultrasonografi görüntüleri Resim 1 ve 2'de tespit edildi. İdrar incelemesinde her sahada 173 görülmektedir. HPF bakteri, 220 uL lökosit, her sahada 33 HPF lökosit belirlendi. Yapılan rektal tuşede prostat tam olarak değerlendirilemedi. Aile hekimliği polikliniğinde yapılan ultrasonografide; her iki böbrek parankim ekojeniteleri doğal olup her iki böbrekte kaliksler ve renal pelvik dilate izlendi, mesane sağ yan duvarında içerisinde internal ekojeniteler içeren dar bir boynu bulunan 108x65 cm boyutunda divertikül ile uyumlu anekoik alan izlendi. Miksiyon sonrası yapılan 156 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana P52 Afyonkarahisar İlinde Evlerinde Yaşayan 85 Yaş ve Üstü İleri Yaşlıların Genel Yaşam Koşullarının Değerlendirilmesi Şengül ŞİŞE*, Aclan ÖZDER** * Yrd.Doç.Dr., Süleyman Demirel Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ** Yrd.Doç.Dr., Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp FakültesiAile Hekimliği AD Aclan Özder, Adnan Menderes Bulvarı (Vatan Resim 1. Caddesi), 34093 Fatih, İstanbul [email protected] AMAÇ Bu çalışma Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 yaş üstü yaşlıların genel yaşam koşullarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM Araştırma tanımlayıcı tipte bir araştırma olup, Resim 2. Mart–Eylül yürütülmüştür. 2012 tarihleri arasında Araştırmanın evreni, Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 yaş ve üzeri 2857 yaşlıdır. İlçeler bazında yaşlı nüfusun dağılımı Şekil 2’de verilmiştir. Gelişigüzel olarak seçilen 1000 ileri yaşlıdan, evinde bulamama, tekrar gitmeme, hastanede yatma gibi çeşitli nedenlerden ötürü yaşlıların 813’üne ulaşılmış ve yerlerinde ziyaret edilerek görüşülmüştür. Ankete katılmayı kabul eden yaşlıların sayısı ise 722’dir. Huzurevinde kalan hastalar bu çalışmanın kapsamı dışında tutulmuştur. Hazırlanan anket formunda sosyodemografik özellikler, yaşam şekli, sağlık 157 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana durumu, hastalık durumu, fiziksel durum, ilaç kullanılan yardımcı cihaz ve araç, baston ve kullanımı, çocukların varlığı, günlük aktiviteleri tekerlekli sandalye idi. içeren sorular, algılanan aile ve çevre sosyal Yaşlıların %29,2’si kişisel bakımını kendisi desteği yer almaktadır. Valilik ve İl Sağlık yapamamakta ve %52,1’i ilaçların kullanım Müdürlüğü’nden gerekli izinler alındıktan sonra, şeklini bilmemekteydi. Şehir dışına yolculuk, ev anket formları üniversite hastanesinde çalışan dışı (fatura yatırma, hastaneye gitme, vb.) işleri sertifikalı hasta bakım elemanları tarafından yüz yapma, alış veriş yapma ve günlük ev işleri yüze görüşme tekniği kullanılarak uygulanmıştır. yapmakta Çalışmanın amacı, anket soruları ve görüşme başkalarına bağımlı oldukları bulundu. yaşlıların yarısının tamamen esnasında dikkat edilmesi gerekenler konusunda SONUÇ personele verilmiştir. Yaşlıların çoğunluğu evde sağlık hizmeti İstatistiksel analizler SPSS v17.0 programı konusunda bilgi sahibi değildir. Yaşlıların günlük kullanılarak yapılmıştır. İstatistiksel analizlerde ev içi aktivitelerin bir kısmını ve ev dışı yüzde, ortalama ve standart sapma, ölçüm aktivitelerin verilerinin karşılaştırılmasında ise ki-kare testi yapamamaktadırlar. önceden eğitim tamamını kendi başlarına kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi p < 0.05 olarak tanımlanmıştır. BULGULAR Yaşlıların yarıdan fazlası (% 58.7) temel eğitimden yoksundu. Kadınlarda okuma yazma bilmeyenlerin oranı, erkeklerden yüksek bulundu (p<0.001). Yaşlıların %65’i kadındı, %75,6’sının eşi vefat etmiş veya boşanmıştı. Evli olanların yüzdesinin özellikle 85 yaş ve üzerindeki nüfusta belirgin olarak düştüğü saptandı. Ayrıca eşi ölen kadınların yüzdesi erkeklere göre yüksek bulundu (p<0.001). Ortalama yaş ve çocuk sayısı sırasıyla 88,5 ± 3,4 yıl ve 4,4 ± 2,0 idi. Yaşlıların %20,2’sinin herhangi %54,6’sının bir sosyal güvencesi geliri-giderinden azdı. yoktu ve En çok 158 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana S01 HIV POZİTİF NON-HODGKİN LENFOMA tetkiklerinde karaciğer, sürrenal bez ve batın içi TANILI OLGU diğer alanlarda kitle lezyonları saptandığı, diffüz büyük b hücreli lenfoma tanısı ile 8 kür R-CHOP Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Araş.Gör.Dr. tedavisi Müge Akiz1, Uzm.Dr. Yasemin Kılıç Öztürk1, hastanın yapılan genel tarama testlerinde HIV 1 Doç.Dr. Haluk Mergen , Doç.Dr. Kurtuluş Öngel 1 2 gördüğü öğrenildi. Bu dönemde pozitif olduğu saptanmış. Enfeksiyon hastalıkları tarafından Truvada 1x1 ve Isentres 2x1 tedavisi Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi, Aile başlanmış. Hastanın manyetik Hekimliği Kliniği, İzmir görüntülemesinde 2 lenfomanın dural infiltrasyonu ile uyumlu Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir (MR) rezonans cervical spinal görüntü beraberinde proximal ve distal kordda myelomalazi ile uyumlu sinyal tespit edilmiş. Giriş: Lenfatik sistem infeksiyonlar ve diğer Cerebral lenfoma olarak kabul edilen hastaya 5 hastalıklarla bağışıklık kür MVP (metotrexate, vincristi, prokarbazin) sisteminin bir parçasıdır. Lenfoma, lenfatik tedavisi uygulanmış. Bu sırada hastanın sacral sistemde başlayan bir kanser türüdür. Zayıf bir bölgesinde yatak yarası oluşması üzerine günlük bağışıklık sistemine sahip olmak genetik geçişli yara bakımına başlanmış. Kemoterapi sonrası bir durumdan, human immunodeficiency virus çekilen kontrol cervical MR'da lenfoma bulguları (HIV) infeksiyonundan veya belli ilaçlardan ile uyumlu olan görüntülerin düzeldiği tespit kaynaklanan zayıf bir bağışıklık sistemine sahip edilmiş; üst ekstremitelerde hafif hareket olmak, non-hodgkin lenfoma (NHL) gelişme başlamış. riskini artırır. Bu olgu ile Non-hodgkin lenfoma radyasyon onkolojisine konsülte edildi. Oral ve HIV pozitif olan ve palyatif bakım merkezinde alımı iyi olmadığı için parenteral beslenen takip edilen bir hastanın tedavi sürecinin hastaya nazogastrik sonda takılarak enteral yol paylaşılması amaçlanmıştır. açık Olgu: Bir yıldır non-hodgkin lenfoma tanısıyla servisindeki izleminde nötropeni gelişen hastaya takip ve tedavisi devam eden hasta; kollarında hematoloji uyuşma ve ağrı şikayeti ile Tepecik Eğitim tedavisine başlandı. Halen serviste takip edilen Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Servisi’ne hastanın nötrofil düzeyi 2000, WBC 3,00 K/mm3 yatırıldı. Anamnezinden; bir sene önce karın oluncaya kadar tedavisine devam edilmesi ve savaşan vücudun Hasta, tutulmaya palyatif çalışıldı. birimine radyoterapi Palyatif danışılarak için bakım neupogen ağrısı ve şişlik şikayetinin başladığı, yapılan 159 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana sonrasında radyoterapinin düzenlenmesi S02 AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDEKİ HEKİM- planlandı. HASTA İLİŞKİLERİ ÜZERİNDEN AİLE HEKİMLİĞİ Sonuç: Kanser vakalarının zorluğu ortada iken UYGULAMASINA BAKMAK buna bir de HIV gibi yıpratıcı enfeksiyon eklenen Balacan Ayar olgunun evde bakımı iyice güçleşmektedir. Koç Üniversitesi Karşılaştırmalı Tarih ve Toplum Bunun için bu tip vakaların radyoterapi yada Çalışmaları Programı Yüksek Lisans 1. Sınıf kemoterapi gibi durumlarda palyatif bakım Öğrencisi servislerinde takip edilmesi gerekmektedir. Rumelifeneri Yolu 34450 Sarıyer, İstanbul / Tedavi tamamlandıktan sonra evde bakım Türkiye hizmetlerinin desteğiyle evde takibe alınır. Anahtar kelimeler: Non-hodgkin lenfoma, aids, Bu araştırma, Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışan nöropati, palyatif. hekimlerin, hastalarla yaşadıkları ilişkilenmelere bakarak sosyolojik amaçlamaktadır. bir 2010 bakış sunmayı senesinden beri faaliyette olan Aile Hekimliği Uygulaması, neoliberal politikaların sağlık alanındaki tezahürü olan Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin önemli bir ayağıdır. Bu sebeple, Aile Sağlığı Merkezleri, içindeki neoliberal işlerliğini gözlemlenebilir bir mantığın göstermesi alan kamunun açısından sunmaktadır. Uygulamaya geçildiği günden itibaren, aile hekimleri ve sağlık çalışanları, fazla iş yükü, görev tanımı belirsizlikleri, iş güvencesizliği ve şiddete maruz kalma gibi birçok etmenle baş etmeye çalışmaktadır. Bu sayılan olumsuzlukların bir takım ekonomik ve politik kaygılardan hareketle, sürdürülebilirliği sıkıntılı bir durum yarattığı, aile hekimleri tarafından 160 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana tartışılmaktadır.1 Bu noktadan bakıldığında, yararlanarak, daha da derinleştirilecek ve sağlık hizmeti alan vatandaş ile hekimin kurmuş araştırmanın kapsamı genişletilecektir. olageldiği ilişkilenme şekilleri de bir dönüşüme Yeni iş etiği (Sennett, 2003), çalışanın bütün uğramaktadır. Bu araştırmanın amacı, Sağlıkta zamanını işe ayırması beklentisi ile doludur. Dönüşüm sürecinin, hasta-aile hekimi ilişkileri Sağlık Bakanı Müezzinoğlu’nun, aile hekimlerinin bağlamında neleri yeniden ürettiğine ve neleri nöbet dönüştürdüğüne aile hekimlerinin gözünden konuşmasındaki hafta sonunu ve hafta içi bakarak, sosyolojik bir bakış açısıyla süreci analiz akşamları düzenlemeleri da üzerine kapsayıcı 2 sağlık uygulamaları Araştırmanın verileri, aile hekimleriyle yapılan destekleyecek şekildedir. Sağlık Bakanlığı, halkın yarı yapılandırılmış mülakat tekniği üzerinden, sağlık hizmetine her an ulaşabilir olması adına niteliksel yöntemiyle Cumartesi ve Pazar çalışmanın yanı sıra, esnek toplanacaktır. Sağlık bilimlerinde daha çok tercih mesai gibi 24 saatin içindeki çalışma saatini edilen anket yönteminin aksine, daha etnografik belirsizleştirerek, aile hekimini daha fazla hizmet bir araştırma pratiği sunmaya çalışarak, Sağlık verdirmeye zorlayıcı bir sistem planlaması Bilimleri’nde yapmaktadır. Aile hekimleri de bu gayri-insanı metodu farklı araştırma metotları koşullara sorusuna çalışacaktır. örgütleniyor, seslerini çıkarıyorlar ve iş bırakma Araştırmanın, saha araştırmasının ilk adımı eylemleri gibi birçok eylem yapıyorlar. Hükümet olarak, İstanbul’un farklı semtlerindeki birinci tarafından bu durum, ‘’hekimler işini hekimlik basamak sağlık hizmetinin verildiği Aile Sağlığı anlayışına Merkezleri’nde bulunan yaklaşık 10 hekimle gösteriliyor. Bu durumun yarattığı sonuçlardan görüşmeyi içermesi planlanmaktadır. Böylece biri hekimlerin karşılanamıyor cevap bulmaya hikâyelerine, anlatılarına de, sesini argümanı üzerinden, farklı okumalar mümkün kılınabilir mi da karşı bu hizmeti etmeye çalışmaktır. araştırma vurgusu , yaptığı uygun çıkarmak yapmıyor’’3 hekimden olması beklenen gibi adına şeklinde beklentinin bir tutum odaklanılarak, mikro ölçekten Sağlıkta Dönüşüm oluşturulmasıdır. Gece nöbeti tutmaya zorlanan Projesi’nin Aile Sağlığı Merkezleri’ne nasıl sirayet hekimlerin, ’hekimleri acillerde eğiteceğiz ’den ettiğinin analizi yapılacaktır. Daha sonrasında başlayan macerası, ‘nöbetsiz aile hekimi olmaz’ araştırma, ilk adımdaki sonuçlardan 2 1 "ANKAHED: Aile Hekimliği, Sürdürülebilir Bir Sağlık Sistemi Için Elzemdir."Asistanhekim.org. N.p., 29 Dec. 2014. Web. "Aile Hekimlikleri De Acil Gibi Olacak." Sabah. N.p., 18 Sept. 2014. Web. 3 "Sokağa çıkacak Aile Hekimlerine Sağlık Bakan'ndan Uyarı - #Sağlık." Radikal. N.p., 11 Dec. 2014. Web. 161 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana üzerinden devam ettirilmeye çalışılıyor.4Bu S03 KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM nöbetler yasal düzenlemelerle aile hekimliğinin Dr. Sercan TURAN1, Dr. Zeynep AY1, Dr. Alp bir pratiği gibi gösterilmeye çalışılırken oluşan ŞENER1, Dr. Havva POLATÇI1, Dr. Serhan USLU2, tablo, hekimlere devlet tarafından uygulanan bir Yrd. Doç. Dr. Hüseyin CAN1 çeşit şiddet olarak okumayı mümkün kılıyor. 1 Bütün ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği bu yaşanan süreçler, yukarda da İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim belirtildiği üzere, çeşitli kanallarca hizmet alan 2 kişilere aksettirilirken çarptırılıyor. Şu andaki ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Anabilim mevcut durumun yansımalarını, hasta-hekim Dalı ilişkileri üzerinden, etnografik bir İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim çalışma yaparak okumak, oluşturulmaya çalışılan yeni iş ahlakının ne gibi süreçler doğurduğunu anlamak GİRİŞ VE AMAÇ açısından bir analiz imkânı verecektir. Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımlamasına göre palyatif bakım; yaşamı tehdit eden bir hastalıkla yüz yüze kalan, hasta ve hasta yakınlarının, Kaynakça: yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik bir Sennett, Richard. ‘’Karakter Aşınması’’. yaklaşım olup, başta ağrı olmak üzere fiziksel, Çev: Barış Yıldırım. Ayrıntı Yayınları, psikososyal ve ruhani problemlerin erken tespit 2002. Print. ve tedavisini hedefler. Bildirideki amacımız - Asistanhekim.org kanser hastalarında palyatif bakım ve destek - Hurriyet.com.tr servisimizin verilerini sunmaktır. - Radikal.com.tr - Sabah.com.tr - GEREÇ VE YÖNTEM Araştırma İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kanser Hastalarında Palyatif Bakım ve Destek Servisi' nde yapıldı. Araştırmanın evrenini yaklaşık iki yıllık sürede servise yatırılan hastalar oluşturmaktaydı. Hastaların yaş, cinsiyet, şikayet, tanı, hastanede yattığı gün 4 "Aile Hekimleri Iş Bıraktı." Hürriyet. N.p., 12 Dec. 2014. Web. 162 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana sayısı, çıkış tipi verileri kullanılarak tanımlayıcı etmektedir. Bu süreçte hastanemizde kanser veriler elde edildi. hastaları için palyatif bakım birimi kurulmuş ve Aile Hekimliği Kliniği’nce hizmete sunulmaktadır. BULGULAR Evde bakım ve birinci basamak hekimleri ile Yaklaşık iki yıllık sürede servisimize toplam 453 koordineli bir şekilde çalışılmakta olup, 12 yatak hasta yatırılarak palyatif ve destek bakımı kapasitesi verilmiştir. sağlamaktadır. Ülkemiz için son derece önemli Bu incelemelerinde hastaların hastaların retrospektif %48.1’i ile kanser hastalarına destek kadın bir hizmet olan palyatif bakımın ülke genelinde (n=218), % 51.9’u (n=235) erkek olup hastaların yaygınlaştırılması ve hizmet veren servislerin yaş ortalaması 60.84±11.45 (37-97) yıl idi. sayı ve kalitelerinin artırılması hedeflenmelidir. Hastaların % 34.2‘sinin (n=155) asıl yatış sebebi beslenme problemleri iken, % 31.1‘inde (n=141) ağrı, %23.8‘inde (n=108) ise hem beslenme problemi hem de ağrı asıl yatış semptomunu oluşturmaktaydı. Yatan hastaların tanıları incelendiğinde en sık meme tümörü %11,9 ( n:54) izlenmekte ve bunu sırasıyla bronş ve akciğer malign neoplazmı (%11.3), kolon malign neoplazmı (%7.9), pankreas malign neoplazmı (%7.5) ve mide malign neoplazmı (%6.6) takip etmekteydi. Hastaların ortalama 10,02±7,89 (161) gün serviste yatarak tedavi aldığı saptandı. Hastaların akıbetleri incelendiğinde %27.2’sinin (n=123) vefat ettiği , %67.5’inin (n=306 ) taburcu edildiği , %5.3’ünün (n=24) başka servise nakil verildiği saptandı. SONUÇ Ülkemizde palyatif ve destek bakımı ile ilgili son yıllarda hızlı bir ilerleme kaydedilmiş olup, hospis (destek evi) planlamaları devam 163 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana S04 TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE 5. ve FLÖRT 6. SINIF Tanımlayıcı özellikteki bu araştırmada; Mayıs- ŞİDDETİNİN Haziran 2014 tarihleri arasında Bülent Ecevit DEĞERLENDİRİLMESİ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenim gören dönem 5 ve 6 Bilgehan Açıkgöz1, Ali Rıza Karakoyun1, Nehir 1 2 Aslan Yüksel , Ayşe Semra Demir Akca , Fatih 3 sınıf öğrencisi 105 kişiden çalışmaya katılmayı kabul eden 88(%83,8)’inde yapılmıştır. Araştırmacılar tarafından hazırlanan Akca anket formuyla öğrencilerin sosyo-demografik 1 özellikleri, flört içinde şiddet uygulama ve maruz Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Zonguldak kalma durumları sorgulanmıştır. Tokat atmak, 2 Anabilim Dalı Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile itip kakmak, üzerine cisim fırlatmak, cisimle Hekimliği Anabilim Dalı Zonguldak vurmak ve evden atmak gibi eylemler fiziksel 3 şiddet, istenmediği halde dokunmak, öpmek ve Hastanesi Zonguldak cinsel ilişkiye zorlamak gibi eylemler cinsel Uzun Mehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları şiddet, azarlamak, sesini yükselterek konuşmak, Giriş ve amaç: aşırı Dünya Sağlık Örgütü’nün şiddet tanımı “kişinin görüşmesinin engellenmesi gibi durumlar da kendisine, başkasına, bir gruba ya da topluma duygusal şiddet kapsamında değerlendirilmiştir. yönelik olarak yaralanma, ölüm, psikolojik zarar, Veriler SPSS 13.0 aktarılarak değerlendirilmiştir. gelişme bozukluğu veya gelişmede gerileme ile Bulgular: sonlanan ya da sonlanma olasılığı yüksek şekilde Çalışmaya katılan 88 öğrencinin yaş ortancası 24 istemli olarak fiziksel güç/kuvvetin tehdit yoluyla yıl ya da fiili kullanılmasıdır” şeklindedir. Şiddet 76(%86,4)’sı sigara, 41(%47,1)’i haftada 2 kez ve fiziksel, cinsel veya duygusal özellikte olabilir, üzerinde yaşamımızın gerçeklerinden biridir ve en önemli kullanmaktadır. Öğrencilerin 69 (%78.4)’unun sosyal sorunların başında gelmektedir. Flört daha önce veya şimdi flört ilişkisi olmuştur. İlk şiddeti araştırılma flört yaş ortancası 17(min:10, max:24)’dir. Daha yapılmamış bir alandır. Bu çalışmada Tıp önce flört yaşayanların 15(%22)’i flört şiddetine Fakültesi 5. ve 6. sınıf öğrencileri arasında flört maruz kalmamış ve uygulamamıştır. Fiziksel şiddetinin 10(% 14,7)’u, 51(%75.0)’i duygusal, 9(%13.2)’u de üzerinde sıklığı ve yeterince türünün belirlenmesi derecede ve kıskanmak, 33(%37,5)’ü alkol, arkadaşları erkektir. 4(%4,6)’ü ile Öğrencilerin halen madde amaçlanmıştır. cinsel flört şiddetine maruz kalmıştır. Şiddet Gereç ve yöntem: uygulayanların ise 16(%20,6)’sı fiziksel, 164 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 45(%66,2)’i duygusal, 5(%7,4)’i cinsel şiddet S05 HUMAN PAPİLLOMA uygulamıştır (bazı kişiler birden fazla şiddet türü FARKINDALIĞI uygulamış ya da maruz kalmıştır). En sık maruz LÜTFULLAH ÇAKIR1, AYDIN ÇİLTAŞ2, ŞAHİKA kalınan (%33,0) ve uygulanan (%28,4) şiddet ALTAŞ şekli ise sesini yükselterek konuşmadır. ENGİNYURT5, ÇAKIR3, VİRÜS AŞI CAN4, ÖZGÜR HÜSEYİ ERDEM6 BAKİ Sonuç: Bu çalışmada en sık uygulanan ve maruz kalınan YENİMAHALLE AİLE SAĞLIĞI MERKEZİ / ORDU1 şiddet SAĞLIK BAKANLIĞI ORDU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM şeklinin partnerine karşı sesini VE duygusal şiddet olduğu belirlenmiştir. Şiddet ve AKYAZI AİLE SAĞLIĞI MERKEZİ / ORDU3 şiddeti KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ AİLE etkileyen faktörlerin ortaya ARAŞTIRMA HASTANESİ ORDU2 yükseltmek, en sık görülen şiddet tipinin HEKİMLİĞİ değişik gruplarda yapılan çalışmalara gereksinim ORDU vardır ve şiddetin niteliksel ve niceliksel HEKİMLİĞİ boyutunun ARNAVUTKÖY DEVLET HASTANESİ / İSTANBUL6 değerlendirilmesi ÜNİVERSİTESİ ANABİLİM DALI İZMİR4 konulabilmesi için daha detaylı, uzun süreli ve birlikte ANABİLİM / TIP / FAKÜLTESİ DALI AİLE ORDU5 / gerekmektedir. GİRİŞ ve AMAÇ : Anahtar kelimeler: Flört, şiddet, tıp öğrencileri Serviks kanseri, gelişmekte olan ülkelerde görülme sıklığı açısından ilk sıradaki jinekolojik kanserdir. Servikal kanser için birçok risk faktörü vardır. Bunlar; Human Papilloma Virüs (HPV) enfeksiyonu (tip 16,18), erken yaşta ilk koitus (<18 yaş), birden fazla cinsel partner varlığı, sigara içimi (aktif veya pasif), diyet, ırk, yüksek parite, düşük kontraseptif sosyoekonomik kullanımı (>5yıl) düzey, dır. oral Servikal kanserden korunma, yaşam tarzına dikkat edilmesi ve aşı ile sağlanabilir. HPV (human papilloma virüs) servikal kanserin ana nedenlerinden biridir. Çoğu düşük riskli tipler olup, yüksek riskli HPV Tip 16 ve 18, serviks kanseri olgularının % 70' inde görülmüştür. Biz 165 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana bu çalışmada popülasyonundaki serviks kanseri kişilerde risk risk faktörleri oranı %34.3, olmayan kadınların oranı %65.7 bulundu. yanında bu kanser türünden korunmada hayati SONUÇ: önemi olan HPV aşısı bakımından bilgi düzeyi, Çalışmamızda; eğitim düzeyi ile rahim ağzı tavır ve tutumları değerlendirmeye çalıştık. kanserinden aşı veya başka yolla korunacağını HASTALAR ve YÖNTEM: bilme anlamlı, eğitim seviyesi arttıkça anlamlı, Bu çalışma Mart-Mayıs 2013 tarihleri arasında kadınların çalışma durumu ile rahim ağzı Ordu Yenimahalle Aile Sağlığı Merkezi (ASM1) ve kanserinden aşı veya başka yolla korunacağını Akyazı Aile Sağlığı Merkezine (ASM2) başvuran bilme anlamlı çıktı. Düzenli jinekolojik muayene 18-69 yaşları arasında, geçmişte veya halen ile rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla cinsel yönden aktif, histerektomi ameliyatı korunacağını bilme anlamlı çıktı. geçirmemiş, testleri anlayıp yanıt verecek Daha önce pap smear testi yaptırma ile rahim düzeyde olan kişilere başvuru sırasında yüz yüze ağzı anket uygulanarak yapılmıştır. katılıcımlarla yüz korunacağını bilme anlamlı çıkmadı. Meslek ile yüze görüşülerek öncelikle çalışma anlatılmış ve rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla sözlü onamları alınmıştır. korunacağını bilme anlamlı çıkmadı. Yaş grubu BULGULAR: ile rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla Çalışmaya ASM1'den 270, ASM2'den 147 olmak korunacağını bilme anlamlı çıkmadı. üzere 417 kadın dahil edilmiştir. HPV 'ün rahim Kadınların eğitim düzeyi, çalışma durumları ve ağzı kanserine sebep olduğunu bilen kadın oranı düzenli jinekolojik muayene yaptırmaları ile HPV %53.3, bilmeyen kadın oranı %46.7 bulundu. aşısı Rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla göstermekte ancak bilenler arasında dahi aşı korunacağını bilen kadın oranı %33.3, bilmeyen yaptırma kadın ağzı gözlenmiştir. Düzenli jinekolojik muayenenin kanserinden aşı ile korunacağını bilen kadınlar özendirilmesi, sağlık çalışanlarının risk grubunda arasında iken karşılaştıkları her kadına eğitim planlayarak, yaptırmama oranı %97.9 bulundu. Rahim ağzı uygulamaları ve daha çok kadına ulaşabilmek kanserinden aşı ile korunacağını bilseydim aşı adına ulusal yazılı ve görsel basında kamu yaptırırdım diyen kadınların oranı %82.5 iken, spotları oluşturularak HPV aşısı farkındalığının yaptırmazdım diyenlerin oranı %17.5 bulundu. arttırılması kanaati oluşmuştur. oranı aşı %66.7 bulundu. yaptırma oranı Rahim %2.1 kanserinden aşı farkındalıkları oranının veya pozitif çok başka yolla korelasyon düşük olduğu Düzenli jinekolojik muayene olan kadınların 166 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana S06 Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Hizmet İstatistiksel analiz için MS Excel ve SPSS 20.0 Alanındaki Mevsimlik İşçi Popülasyonunun programı Değerlendirilmesi - Retrospektif Çalışma p<0,005 anlamlı kabul edildi. kullanıldı. İstatistiksel analizlerde Bulgular: Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Uzm. Dr. Giray Kolcu1, Dr. Taner Demirbaş2, Dr. 2 2 Aykut Emre Yıldırım , Meryem Gökgöz , Doç. Dr. Kurtuluş Öngel 3 hizmet bölgesine güneydoğu illerinden gelen mevsimlik tarım işçileri Güvenç ve Yazıbelen köylerinde belediye tarafından kendilerine tahsis edilen alanlarda konaklamaktadırlar. 2014 1 Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı yılı içinde Mayıs ve Haziran aylarında iki kez bu Merkezi işçiler 2 Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi vatandaşlardan sıtma için periferik yayma ve 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi kalın damla preparatların alınması, gebe-bebek Aile Hekimliği Anabilim Dalı ve aileleri ziyaret takibi, bağışıklama işlemi, edilmiştir. Bu aile planlaması malzemesi dağıtımı, D vitamini ve demir Amaç: Ülkemizde 1950’li yıllarda tarımda makineleşmenin gelişmesi ile tarımsal alanlarda preparatları dağıtımı yapılmıştır. Bu faaliyetlerin dökümü aşağıdaki tablodaki gibidir (tablo 1). iş imkânları azalmıştır. Bu durum bir mevsimlik iç göç hareketini “mevsimlik başlatmış çalışma” kavramı ve tarımda tartışılmıştır. Göçebe mevsimlik tarım işçileri önemli bir risk grubudur. Bu çalışmada mevsimlik işçilerde asgari toplum sağlığı hizmetlerinin önemine dikkat çekmek amaçlanmıştır. Materyal metod: Çalışma retrospektif veri analizi olarak tasarlandı. Çalışmada Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi personeli tarafından mayıs ve haziran 2014 aylarında 2 kez yapılmış olan saha çalışmasının verileri değerlendirildi. Sahada 134 kişiye ulaşıldı (n:134). Formlardaki bilgiler veri haline dönüştürülerek değerlendirildi. 167 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana DAĞITILAN MALZEMELER 1 1 2 -- 1 -- 1 -- Haziran 51 4 1 1 -- -- 3 100 5 5 5 5 TOPLAM 93 8 2 2 2 1 5 100 6 5 6 5 Demir Bebek Gebe 1 Vit Gebe Kondom 1 D-Vit Hepatit A 4 (Gebe) Hepatit B 42 Tetanoz KPA İZLEM Mayıs KANI Demir GEBE DaBT SITMA YAPILAN AŞILAR Bebek D- ALINAN Tablo 1. Saha faaliyet tablosu Çalışmanın sıtma hastalığı tanısı için 15 yaş üzeri aile planlaması eğitimi verildi ve 100 adet 93 kişiden sıtma araştırması için kan örneği kondom dağıtıldı. alındı. Bu kişilerin yaş ortalaması 29,15±13,14 Tartışma: Bir toplum sağlığı merkezinin hizmet (min:15, max:64 yaş) idi. İşçilerin 46’sı (%49,5) bölgesinde mevsimlik işçi göçü toplum sağlığı erkek, 47’si (%50,5) kadındı. Çalışmanın gebelik açısından oldukça önemlidir. Çalışmamız küçük hizmetleri aşamasında 8 kişi dâhil edildi (n:8). bir popülasyonda dahi birçok sağlık hizmeti Yaş ortalaması 21,62 olarak tespit edildi. Gebelik ihtiyacı olduğunu ve bu benzeri özellikli haftaları ortalama 19,5 hafta idi. Gebelerin kilo popülasyonların çeşitli sağlık hizmeti ihtiyaçları ortalamaları 59,25 kg ve arteryel tansiyonları olduğunu 98/56 mmHg olarak ölçüldü. Tüm gebelerin toplum sağlığı merkezinin, mevsimlik işçi göçü çocuk kalp sesi (ÇKS) pozitifti ve tüm gebelere olduğu aile planlaması desteği verildi. 6 gebeye demir ulaşmasının toplum sağlığı yönünden önemli desteği verildi, 6 gebeye tetanoz aşısı yapıldı. 2 olduğu kanaatindeyiz. gebe 16 haftalıktan erken gebelik olduğu için Anahtar kelimeler: Göçebe, işçi, sağlık, tarama. göstermektedir. dönemlerde Bu hizmet durumlarda bölgesine demir desteği verildi ve ilk doz gebelik tetanoz aşısı için yönlendirildi. Çalışmanın çocukluk çağı bağışıklama aşamasında 8 çocuğa ulaşıldı. 1 çocuğa Hep A aşısı, 2 çocuğa Hep B, KPA VE DaBT aşısı yapıldı, 5 çocuğa demir desteği ve D vit desteği verildi. Çalışmaya katılanların tümüne 168 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana S07 AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLIK ÖĞRENCİLERİ Gereç ve Yöntem: 12.03.2015 tarihinde İzmir VE PORTFOLYO HAKKINDAKİ İLK İZLENİMLERİ Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Ass.Dr. Hakan MUT1, Uzm.Dr. Umut Gök Hekimliği Kliniği’nin eğitim saatinde niteliksel bir BALCI1, Doç.Dr. Kurtuluş ÖNGEL2 çalışma olarak planlanmıştır. Salonda hazır 1 bulunan 32 asistana portfolyonun tanımı, Aile Hekimliği Kliniği özellikleri, 2 uygulanabileceği Hekimliği Anabilim Dalı hazırlanmış ve anlatılmıştır. Sunum öncesi her İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile artıları, eksileri konusunda ve bir nasıl sunum asistana dağıtılan küçük not kâğıtlarına sunum Amaç: Ülkemizde tıp eğitiminde değerlendirme yöntemi olarak yeni bir kavram olan portfolyo, sonrası portfolyo hakkındaki ilk izlenimleri içeren üç kelime yazması istenmiştir. bir veya birden fazla alanda öğrencilerin performansını, gelişimini ve başarısını yansıtan öğrenci çalışmalarının amaçlı bir şekilde toplanması; performans kanıtlarını seçme ve içeriğini belirlemede öğrencilerin aktif katılımı ve kendi kendini değerlendirmesini sağlaması olarak tanımlanabilir(1). Hekimliği Uzmanlık eğitimlerinde özellikle Portfolyonun Aile Öğrencilerinin(asistan) Eğitim Aile Sağlığı Merkezlerinde (E-ASM) kullanımıyla, asistan eğitimin kalitesini arttırması bakımından faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu nedenle çalışmamızda portfolyo hakkında bilgilendirme yapılan asistanlara, izlenimleri sorulup, öğrenilmesi ve konu hakkındaki ilk ne düşündüklerinin bunların değerlendirilmesi Bulgular: Sunum sonrası asistanların %65’i (n:21) kağıtları dolu olarak teslim etmiş, bunların da %62’si (n: 13) üç kelimelik, %19’u (n:4) iki kelimelik ve %19’u (n: 4) bir kelimelik yanıt vermiştir. Elde edilen yanıtların (n: 51) %14’ü (n:7) “uygulanması gerekli”; %14’ü (n:7) “uygulanması zor ve subjektif”; %12’si (n:6) “yenilikçi ve orijinal”; %10’u (n:5) “etkili ve güvenilir”; %8’i (n:4) “aile hekimliği pratiğine uygun”; %6’sı (n:3) “bilimsel ve eğitici”; %6’sı (n:3) “asistan karnesi benzeri” gibi yanıtlardan oluşmaktaydı. Bunların dışında diğer bazı yanıtlar ise “hazır değiliz”(n:2), “ütopik”(n:1), “teorik”(n:1) şeklindeydi. amaçlanmıştır. Sonuç: Elde edilen bulgular değerlendirildiğinde asistanların ilk izlenimleri portfolyonun yeni, 169 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana uygulanabilir ve faydalı olabileceğini ancak S08 Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin değerlendirilmesinin zor olmasının da akılda Değerlendirilmesi tutulması Aile Ramazan Tetikçok 1, Erdal Özer 2, Lütfullah hekimliği pratiğinde uygulanabilir olduğunu Çakır 3, Özgür Enginyurt 4, M. Doğan İşcanlı 5, düşünenlerin olması kadar, ütopik olduğunu Soner Çankaya 6, Filiz Özer7 belirten bir tek yanıt olması da portfolyonun aile 1. Gaziosmanpaşa gerektiğini göstermektedir. hekimliği uygulamasında, özellikle de E-ASM’de asistanların performanslarını ölçmede önemli bir yöntem olabileceği kalitesinde artışa ve asistan katkıda düşünülmüştür. Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı 2. Karadeniz eğitiminin bulunabileceği Üniversitesi Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı 3. Ordu Yenimahalle Aile Sağlığı Merkezi 4. Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı 5. Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anahtar kelimeler: Aile hekimliği, asistan, değerlendirme, portfolyo Anabilim Dalı 6. Ordu Yöntemi Olarak “Portfolyo”, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mecmuası 2009, 62(1). Tıp Fakültesi Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim Kaynaklar: 1- Demirören M, Koşan AMA, Palaoğlu Ö. Bir Öğrenme ve Değerlendirme Üniversitesi Dalı 7. Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Amaç Aile içi şiddet(AİŞ) toplum sağlığını tehdit eden, önemli bir sağlık sorunudur. Bu nedenle sağlık bakımından kaygılanılacak önemli bir sorun olarak ele alınması gerekmektedir. AİŞ dünyanın her yerinde ırk, dil, din ve etnik grup ayırmadan tüm kadınların yaşadıkları ortak bir sorundur. Kadına yönelik AİŞ'in dünyadaki sıklığının %1069 ve Türkiye'deki sıklığının %25-30 arasında değiştiği belirtilmektedir. Şiddet fiziksel, duygusal, cinsel veya ekonomik olmak üzere geniş bir yelpazeye yayılır. AİŞ'in en önemli 170 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana sonuçlarından biri, şiddetin kadının fiziksel ve kullanılmıştır. ruhsal sağlığını olumsuz etkilemesidir. AİŞ anlamlı olarak değerlendirilmiştir. mağduru Bulgular olan kadınların belirlenmesi ve Sonuçlar P<0,05 düzeyinde desteklenmesinde sağlık personelinin önemli bir Çalışmada Doğu Anadolu Bölgesi’nde, özellikle rolü vardır. kapsamında yönünden Ülkemizde, sağlık hizmetleri kırsal alanda, gelir ve eğitim düzeyleri düşük kadınların şiddet deneyimi bayanların diğer hemcinslerine göre daha fazla taranmasına ilişkin çalışmalar cinsel, fiziksel ve duygusal şiddete maruz yapılmakta ancak gerek kadınlara ait; mağdurun kaldıkları ortaya konulmuştur (P<0,05). sindirilmesi, utanma duygusu, aile içi sorun Sonuç olarak görme gibi, gerek sağlık personeline ait; Kadına AİŞ hakkında tanı koyma veya adli rapor sürekliliğini hazırlama konusunda isteksizlik, kanunları ve yaygınlığı, mağdurun fiziksel ve ruhsal sağlığını yetkisini nedenler bozması nedeniyle sağlık personeli tarafından tekrarlayan şiddet olaylarına sebep olmaktadır. ciddi bir halk sağlığı problemi olarak ele alınması Bu makalede aile içi şiddetin en sık rastlanılan gerekmektedir. Bu nedenle aile içi şiddeti boyutu olan kadına yönelik şiddete karşı tedbir, azaltmak için ilgili birimlerde görev yapan sağlık tanımlama ve müdahalede karar vericilere personeline alınması gereken tedbirler konusunda bir fikir bilinçlendirme yapılması oldukça önemlidir. oluşturmak amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Sağlık personeli; sağlık Gereç ve Yöntem hizmeti sunumu; aile içi şiddet. yeterli bilmeme gibi yönelik şiddet azaltılabilmesi yönelik eğitim uygulamalarının için, şiddetin faaliyetleri ile Yayınımızda kullanılan veriler Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki veritabanında kayıtlı olan 2007 ile 2012 tarihleri arasındaki şiddet verileri kullanılarak elde edilmiştir. Araştırma verilerinin değerlendirilmesinde SPSS 11.0 istatistik paket programından yararlanıldı. Kategorik verilere ait tanımlayıcı istatistikler, frekans (n) ve yüzde (%) değerler olarak ifade edildi. Niteliksel verilerin karşılaştırılmasında ise Ki-Kare testi 171 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana S09 TÜBERKÜLOZ FARKINDALIK DEĞERLENDİRMESİ ölçmeyi, elde edilen bulgularında hastane çalışanlarında tüberküloz enfeksiyon risk oranını en aza indirmek adına yol gösterici olmasını Yrd. Doç. Dr. Özgür Üniversitesi Tıp Fakültesi Enginyurt, Aile Ordu Hekimliği hedefledik. Gereç ve Yöntem; Bu araştırmaya Ağustos- Anabilim Dalı Kasım 2014 tarihlerinde Ordu Eğitim Araştırma Yrd. Doç. Dr. Murat Doğan İşcanlı, Ordu Hastanesinde görev yapan ve araştırmaya Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı katılmaya gönüllü olmuş,172 si kadın (%77.5), 50 Hemşire Münevver Kılıç, Sağlık Bakanlığı Ordu si erkek(%22.5) toplam 222 sağlık çalışanı alındı. Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Katılımcılara, araştırmacıların literatür taraması Yrd. Doç. Dr. Lütfullah Çakır, Ordu Üniversitesi ve kendi gözlem ve mülakatlarından yola çıkarak Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı oluşturdukları 15 soruluk tüberküloz farkındalığı Ebe Hatice Öztürk, Sağlık Bakanlığı Ordu ve demografik özelliklere yönelik, ölçeğin Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi oluşturulmasında Tıbbi Teknolog Yılmaz Depe, Sağlık Bakanlığı toplamda 26 sorudan oluşan anket uygulandı. Ordu Bulgular ve Sonuç; TFA(Tüberküloz Farkındalık Üniversitesi Eğitim ve Araştırma esas olan 11 soruluk, Hastanesi Anketi)’da cevapların veriliş şekline göre yanlış Hemşire Derya Kelem, Sağlık Bakanlığı Ordu cevaplara 0 puan, doğru cevaplara 1 puan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi verilmiştir. Geliştirilen ölçek kriterlerine göre Sağlık Memuru Mustafa Tomakin, Sağlık anket uygulanan sağlık çalışanlarının 15 soru Bakanlığı Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma üzerinden almış olduğu toplam puan 12-15 Hastanesi arasındaysa “tam bilinçli”, 7-11 arasındaysa Doç. Dr. Soner Çankaya, Ordu Üniversitesi Tıp “bilinçli”, 0-6 arasındaysa “bilinçsiz” olarak Fakültesi Bioistatistik Anabilim Dalı adlandırılmıştır. Ankete katılanların tüberküloz Ebe Nevin Güresçi, Sağlık Bakanlığı Ordu konusunda Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi bakıldığında, toplam sağlık çalışanının % 20.7 Hemşire Fatma Aydın, Sağlık Bakanlığı Ordu (n=46)’si Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi “bilinçli”, % 22.5 (n=50)’i “bilinçsiz” olarak farkındalık dağılımlarına “tam bilinçli”, % 56.8 (n=126)’i bulundu. Ordu Eğitim-Araştırma hastanesi sağlık Amaç; Biz bu çalışmamızda sağlık çalışanlarında çalışanları üzerinde uygulamış olduğumuz TFA tüberküloz farkındalığını ve bilinç düzeyini sonuçlarına göre; mesleki bir eğitim almanın, 172 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana meslek yaşantısında TBC hastası ile S10 6-16 YAŞ ARASI OBEZ ÇOCUKLARDA karşılaşmanın, TBC hastası takibi ve tedavisi ANTROPOMETRİK sırasında aktif görev yapmanın, TBC’yi mesleki BİYOKİMYASAL hastalık olarak görmenin, bayan olmanın ve DEĞERLENDİRİLMESİ doktor olmanın daha yüksek farkındalığa neden Bahriye Bahar Yücel*, Dilek Toprak** olduğu görülmüştür. Bunun yanı sıra; aile *Uzm.Dr. **Doç. Dr. Şişli Hamidiye Etfal EAH, bireyleri Aile Hekimliği Kliniği arasında tüberküloz hastalığı ÖLÇÜMLERİN VE PARAMETRELERİN geçirenlerin, meslekte yeni olanların (0-4 yıl), AMAÇ:Obezite,dünyada şiddeti ve prevalansı yaşı 20-29 arasında olanların ve 0-4 yıl arasında artan bir sağlık sorunudur.Bu çalışmada,obezite sigara kullananların daha düşük farkındalığa nedeniyle sahip olduğu antropometrik,biyokimyasal çalışanlarının ortaya konulmuştur. Sağlık anket sorularına başvuran olguların parametrelerini verdikleri retrospektif olarak değerlendirilmeyi,bunların cevapların kendi iç tutarlılığını ortaya koymak hipertansiyon,dislipidemi,hepatosteatoz,metabo amacıyla yapılan güvenirlik analizi (Cronbach's lik sendrom ve insülin direnci arasındaki ilişkiyi Alpha) sonucunda güvenirlik katsayısı 0,783 araştırmayı amaçladık. olarak bulunmuştur. Geçerlik ve güvenirlik GEREÇ VE YÖNTEM:Okmeydanı Eğitim Ve çalışmalarına ilişkin bulgular, TFA’nın geçerli ve Araştırma Hastanesi Çocuk Polikliniği’ne,Ocak- güvenilir bir araç olduğunu göstermektedir. Ağustos 2012 tarihlerinde kilo fazlalığı ile Anahtar Kelimeler; Tüberküloz, sağlık çalışanı, başvurmuş 6-16 yaş arası ve kriterlerimize uyan bilgi düzeyi, anket 122 hastanın dosyaları;yaş,cinsiyet,antropometrik ölçümler,kan muayene basıncı,puberte bulguları,biyokimya durumları,fizik ve hormonal parametreleri,karaciğer yağlanması açısından retrospektif olarak değerlendirildi.Vücut kitle indeksi ≥95 persentil olan hastalar obez kabul edildi.Metabolik sendrom,dislipidemi,hipertansiyon,hepatosteat oz ve insülin direnci sıklıkları incelendi. BULGULAR:Çalışmadaki erkek,77’si 122 kızdı.Olgularda olgunun yaş 45’i ortalaması 173 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 10,7±2,8 yıl,VKİ ortalaması 28,3±4,5 kg/m2 kol-kalça idi.Obezite ile ilişkili bozukluklar açısından oranı,trigliserit,VLDL,AKŞ,insülin,kortizol,HOMA- değerlendirildiğinde dislipidemi IR değeri yüksek;HDL ve AST değeri düşük %39,3,hipertansiyon bulundu.Kızlarda erkeklere göre insülin direnci %36,1,hepatosteatoz çevreleri,stria varlığı %49,2 olarak saptandı.Kızlar ve erkeklerin hastalarda prepubertal olanlara göre insülin karşılaştırmasında direnci değeri,bel çevresi,bel/kalça ağırlık,VKİ oranı,akantozis olarak lipomasti %21,3,metabolik sendrom %14,8,insülin direnci erkeklerin anlamlı ve yüksekti.Pubertal varlığı,hipertansiyon ve metabolik sendrom görülme sıklığı daha yüksekti. nigrigans oranı,üre ve HDL değerleri kızlara göre SONUÇ:Sonuçta,bu anlamlı olarak yüksek bulundu.Olgular obezite görünümlerinin ardında metabolik bozuklukların ile açısından sıklığının fazla olduğu dikkat çekmektedir.Yıllar olanların içinde metabolik sendrom için önemli bir ilgili metabolik bozukluklar karşılaştırıldığında,dislipidemisi olmayanlara göre boy,ağırlık,VKİ,bel parametre hastalarda olan bel sağlıklı çevresinin çevresi,kolesterol,trigliserit,LDL,VLDL,insülin,kor artması,kardiyovasküler hastalıklar için koruyucu tizol,HOMA-IR değeri yüksek;HDL değeri düşük olan bulundu.Hepatosteatozu sıklığının yaş,boy,ağırlık,VKİ,SKB-DKB olanların değerleri,bel-kol- kalça çevreleri,stria oranı,AKŞ,insülin,ALT,HbA1c,HOMA-IR HDL değerinin düşmesi,hepatosteatoz artması çocuklarda morbiditesinin artan bir sorun obezite olduğunu göstermektedir. değeri yüksek saptandı.İnsülin direnci olanlarda yaş,kız hasta oranı,boy,ağırlık,VKİ,SKB değerleri,bel-kol-kalça ve DKB çevreleri,stria oranı,trigliserid,VLDL,AKŞ,insülin,HbA1c, HOMAIR ve kortizol değerleri yüksek;HDL değeri düşük bulundu.Hipertansif olanlarda yaş,boy,ağırlık,VKİ,SKB-DKB değerleri,bel-kol- kalça çevreleri,stria oranı,trigliserid,VLDL,insülin,kortizol ve HOMAIR değerleri yüksek;lipomasti oranı düşük saptandı.Metabolik sendromu olanlarda yaş,boy,ağırlık,VKİ değeri,SKB-DKB değerleri,bel- 174 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 175 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 176 14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana 177