Makale - Mall Report
Transkript
Makale - Mall Report
DOSYA www.mallreport.com.tr 3 DOSYA 4 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 5 DOSYA 6 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 7 DOSYA 8 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 9 MALL REPORT “KDV indirimi tüketiciye yarar” Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Başkanı Mustafa Altunbilek; manav, kırmızı et, bakliyat, unlu mamuller, zeytin ve zeytinyağı ürünlerinde KDV oranının toptanda olduğu gibi perakendede de yüzde 8’den yüzde 1’e düşürülmesi çağrısında bulundu. Türkiye’nin istihdamda en büyük üçüncü sektörü olan perakende, istikrarlı büyümesini perçinlemek ve tüketicilerin daha ucuza alışveriş yapabilmeleri için KDV indirimini gündeme aldı. Yerel perakende zincirlerinin 377 üye ve 4 bine yakın satış noktasıyla yılda 10 milyar dolarlık ciroya imza attığını belirten TPF Başkanı Mustafa Altunbilek, sektörün sürdürülebilir başarı yakalaması, 2023 yılına kadar 70 milyar TL cirosal büyüklüğe ulaşabilmesi için KDV gibi düzenlemelere ihtiyaç olduğunu söyledi. “YILSONU YÜZDE 14 BÜYÜMEYİ HEDEFLİYORUZ” Organize yerel perakendenin hedeflerine ulaşabilmesi için devlet tarafından desteklenme ihtiyacı olduğuna dikkat 10 çeken Altunbilek, “Yılsonu itibari ile ortalama yüzde 14 büyümeyi hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. Yılında ciromuzu 70 milyar TL’ye ulaşmaya çabalayan sektörümüz yalnız başına bırakılmamalı. Bu nedenle toptanda olduğu gibi yerel perakende de KDV düzenlemesi bekliyoruz. Bu ürünler tüketicilerin en çok ihtiyaç duyduğu ürünler olup geri dönüşümün en hızlı alınacağı ürünlerdir” dedi. “REKABET ETMEK VE UCUZA SATMAK İÇİN İNDİRİM İSTİYORUZ” Yerel perakendenin agresif bir büyüme beklentisinde olmadan, istikrara dayalı bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Altunbilek, şu bilgileri verdi: “KDV indirimi ile kayıt dışılık, haksız rekabet gibi önemli konuların önüne geçilirken, tüketiciler Türkiye genelinde daha ucuza alışveriş yapabilecek. Peki nasıl? Örneğin, pirinci ele alalım. Bu ürün için alım yapıldığında 5.05 TL +0.05 KDV olduğunda 5,10 TL’lik maliyet oluşuyor. Satarken KDV yüzde 1 yerine yüzde 8 olduğunda maliyetimiz 5.05 TL+0.40 TL KDV olduğunda maliyet 5.45 TL olmaktadır. Dolayısıyla tüketici yüzde 7 indirimli ürünler alabilecek. Depolama, taşıma, iletişim, market kirası, istihdam, eğitim ve diğer giderler için de işletme karı olarak bu ürünü satmaya kalksanız 5,9 TL’ye geliyor ki, 1 kilo pirinci bu fiyata satmanız mümkün değil. Minimum kârlarla tüketicilerimizi memnun etmemiz, rekabet ederek gücü kendimizde bulmamız gerekiyor. Yüzde 8 yerine yüzde 1 KDV tüketicide alım gücünü, bizlerde de rekabet gücünü; büyüme gücünü destekleyecek.” www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 11 Sunus Sektörde hareketli günler başlıyor Sonbahara adım attığımız şu günlerde Mall Report Dergimizin Eylül sayısını sizlerle buluşturmanın sevincini yaşıyoruz. Okula dönüş kampanyaları ile hareketlenen AVM ve perakende sektörünün yanı sıra, yeni AVM projelerinin de açıklandığı hareketli bir döneme giriyoruz. Bu sayıda da birbirinden özel konu ve konukları sizlerle buluşturmaya devam ediyoruz. TÜRKİYE ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ POTANSİYELİ RAPORU 2015 – 2017 Türkiye’de AVM enflasyonu var mı?”, “Hangi şehirlerde AVM fazlalığı var?”, “Fonksiyonunu yitiren AVM alanları ne kadar?”, “Yatırım için doğru şehirler hangileri?”, “Rekabet hangi şehirlerde artacak?”, “AVM dünyasında büyük yer tutan İstanbul’da neler yaşanıyor?”, “AVM haritası nasıl biçimleniyor?”, “Nerede, nasıl bir AVM konsepti oluşturulmalı?”, “Geliştirici, perakendeci ne yapmalı?” ve benzeri soruları Türkiye genelinde mercek altına alan Akademetre ve Eva Gayrimenkul’ün kapsamlı araştırması, ülke genelinde mevcut AVM haritasını gözler önüne seriyor. BANU NOYAN’IN KONUĞU BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANI AHMET MİSBAH DEMİRCAN Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu ve İstanbul’a sunduğu katkıların yanı sıra genç yaşta sahip olduğu başarılı kariyeri ile de dikkat çekiyor. Banu Noyan’ın dergimize özel gerçekleştirdiği röportajda özel açıklamalar yapan Başkan Demircan, “Gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı tercih edenlerdenim” sözleriyle siyasete olan aşkını bir kez daha dile getirdi. Bu keyifli sohbetin detaylarını sayfalarımızda bulabilirsiniz. AVM YATIRIMLARI DEĞİŞİYOR MU? AVM sayısının artmasıyla birlikte rekabet zorlaşıyor. Rekabet ortamında fark yaratmak isteyen alışveriş merkezi geliştiricileri yenilikçi arayışlara yöneliyor. AVM yatırımcıları ve yöneticilerine göre tüm dünyada ve Türkiye’de tüketicinin ihtiyacını doğru okuyarak buna cevap verebilen AVM’ler, bulundukları bölgenin merkezi konumuna geliyor. Dosyamız kapsamında AVM geliştiricilerinin yeni nesil yatırımlara ilişkin görüşlerine yer verdik. ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ MARKA OLABİLİR Mİ? Sayısı giderek artmaya devam eden alışveriş merkezleri, rekabet ortamında öne çıkmak adına marka algısını güçlendirmeye çalışıyor. Tecrübeli AVM yöneticilerine göre, marka kimliği olan ve güçlü bir marka algısı yaratan alışveriş merkezleri uzun vadede müşteri sadakatine de sahip oluyor. PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN HEDEFİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Sürdürülebilirlik son yıllarda perakende sektörünün önemle üzerinde durduğu bir konu… Perakende sektörünün önde gelen markaları daha iyi bir gelecek ve sürdürülebilir çevre için bu konudaki politikalarına ağırlık veriyor. Perakende sektörünün önemli aktörlerinden sürdürülebilirlik stratejileri ve sektördeki faaliyetleri konusunda bilgiler aldık. Keyifle okuyacağınız bir sayı olması dileğiyle… Metin Tahnal Genel Yayın Yönetmeni 12 Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına Genel Yayın Yönetmeni Metin Tahnal Yazı İşleri Müdürü Adem Ünce Genel Koordinatör Turgut Tahnal Editör Derya Çağan Çakırlar [email protected] Reklam Müdürü Fisun Dilek Reklam ve Pazarlama Uzmanı Aylin Demirci Elif Sayın İkbal Demirok Nilgün Döker Görsel Yönetmen Medine Baki Grafik Tasarım Aylin Küçükislamoğlu İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan Abone [email protected] Bu Sayıda Katkıda Bulunan Akademetre Research & Strategic Planning Banu Noyan Doç. Dr. Hülya Bakırtaş Dr. M. Vahit İpekçi Baskı Yeni Devir Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş. Cemal Ulusoy Cd. Bahçelievler / İstanbul Tel : 0212 697 10 00 Yönetim Merkezi Mareşal Fevzi Çakmak Cd. İncesu Sk. No:2 Kat:1 Daire:10 Şirinevler-Bahçelievler/İstanbul T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64 E-Mail: [email protected] Web: www.mallreport.com.tr www.demircanmedya.com.tr Yayın Türü Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir. ISSN 1307 66 47 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 13 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER 12 ARAŞTIRMA Rekabet İçinde Farklılaşma; “Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Raporu 2015 – 2017” 14 BANU NOYAN’IN KONUĞU Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, “Gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı tercih edenlerdenim” 14 34 24 YATIRIM Hulusi Belgü: “Tüketici evine yakın AVM istiyor” 30 DOSYA Kulesite AVM Müdürü Mustafa Totan “Marka olmak bir süreçtir” 40 KAPAK Sivas’ın ilk AVM’si “Primemall SivasPark” 52 PERAKENDE Gayrimenkul ve perakende devleri MAPIC’de buluşuyor 76 YEME İÇME ALANLARI Köfteci Ramiz lezzeti 1928’den beri korunuyor 40 90 ÜRÜN&HİZMET TESHİAD Başkanı Bülent Doğru; Türkiye’nin ve dünyanın geleceğini önemsiyoruz” 126 EĞLENCE FunLab Eğlence Dünyası franchising’le büyüyor 136 ORGANİZASYON YEPUD Başkanı Yavuz Özdel; “Kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır” 38 14 125 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 15 ARAŞTIRMA Rekabet İçinde Farklılaşma “Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Raporu 2015 – 2017” “Türkiye’de AVM enflasyonu var mı?”, “Hangi şehirlerde AVM fazlalığı var?”, “Fonksiyonunu yitiren AVM alanları ne kadar?”, “Yatırım için doğru şehirler hangileri?”, “Rekabet hangi şehirlerde artacak?”, “AVM dünyasında büyük yer tutan İstanbul’da neler yaşanıyor?”, “AVM haritası nasıl biçimleniyor?”, “Nerede, nasıl bir AVM konsepti oluşturulmalı?”, “Geliştirici, perakendeci ne yapmalı?” ve benzeri soruları Türkiye genelinde mercek altına alan Akademetre’nin ve Eva Gayrimenkul’ün kapsamlı araştırması, ülke genelinde mevcut AVM haritasını gözler önüne seriyor. Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli Raporu 2015 – 2017 Türkiye’de AVM enflasyonu var mı? Kronolojik olarak AVM sektörü kurulduğunda bu yana nasıl bir sayı ve alan gelişimi izledi? Hangi illerde AVM gereksinimi var, hangi iller doygunluğa ulaşmış? İstanbul’da durum nedir? başlıklarını inceliyor. Tamamen bilimsel içerikteki yaklaşımlarla hazırlanan raporda dikkate alınan parametreler ve bunların neden seçildikleri doğru yaklaşım olarak nasıl bir sonuca varıldığı açıklanıyor. Açıklamada şu bilgilere yer veriliyor; “Avrupa’daki güncel durum bu durumun bizi ne kadar ilgilendirdiği doğru karşılaştırma yaklaşımının ne olduğu sorgulanmıştır. Çalışma sonucunda sadece 2015 değil, 2016 ve 2017 senesi Türkiye AVM haritası çıkartılmış, gerçekte yatırım için uygun bölgelerin nereleri olduğu, rekabetin özellikle bugün için yoğunlaştığı iller tespit edilmiştir. Rekabetin yoğun algılandığı ama aslında öyle olmadığı ortaya çıkan iller de göze çarpmıştır. Bugün için AVM eksiği olan ama 2016’da yoldaki gelişimler nedeni ile fazla AVM alanına sahip olacak iller tespit edilmiştir. Ayrıca bugün AVM fazlası olup korkulabilecek ama 2017 senesine kadar yeni gelişim 16 yapılmadığı takdirde ilave alana ihtiyaç duyacak illerde çalışma ile tespit edilmiştir. Fonksiyonunu yitiren AVM alanları belirlenmiştir. Bugün neredeyse ufak mağazalar bile kendilerini AVM diye isimlendirebiliyor. Bu çalışmamızda AVM olarak Uluslararası Alışveriş Merkezleri (ICSC) Derneği’nin kabulleri alınmıştır. 5 bin metrekare üstünde kiralanabilir alanı olan, en az 15 bağımsız bölümü bulunan, tek elden, organize şekilde işletilen, sinerji yaratan organize alışveriş alanlarını AVM olarak sayılmıştır.” Sektör AVM’lerinin yüzde 90’ının yerinde incelenmesi ile yapılan çalışmada AVM’lerle ilgili şu detaylar yer alıyor: “ Türkiye AVM’lerle 1988 Galeria ile tanışmıştır.1995’e gelinceye kadar sadece 12 AVM geliştirilmiştir. 1995-2006 senesi arasında 100 ‘ün üzerinde AVM açılmıştır. Maalesef o gün açılan bazı AVM’lerin kapandığını veya fonksiyon değiştirdiği görülmektedir. 2000’li yıllar bu sektörde ülkemiz için dönüm noktasıdır. Bu yıllar AVM projesi dizaynetme, işletme, kiralamanın öğrenildiği yıllardır. 2012 senesinde 32 AVM açılmıştır, bugün toplam 349 AVM faaliyettedir. Bu çalışmada göze çarpan en önemli noktalardan biri fonksiyonunu yitiren veya fonksiyon değiştiren AVM’lerdir. Üç büyük ile bakıldığında İstanbul, Ankara ve İzmir toplamı, toplam kiralanabilir alanın yüzde 60’ına sahip. www.mallreport.com.tr ARAŞTIRMA TÜRKİYE’DE AVM GERÇEĞİ Rapora göre, İstanbul’da fonksiyonunu yitiren AVM’ler 2014 öncesinde Beylikdüzü ve Büyükçekmece’de iken, 20142015 döneminde Kartal, Ümraniye, Küçükçekmece, Beylikdüzü, Başakşehir, Sancaktepe ve Esenyurt’ta karşımıza çıkıyor. Raporda belirtilen bir diğer değerlendirmede ise, “Bugün itibarı ile İstanbul Türkiye’deki alışveriş merkezlerinin sayı olarak yüzde 30’unu kapsamaktadır. İstanbul’da yakalara göre bu dağılıma baktığımız zaman yüzde 25’inin Anadolu yakasında yüzde 75’inin ise Avrupa yakasında bulunduğunu görüyoruz. AVM kiralanabilir alanına göre Avrupa yakası, Anadolu yakasından daha büyük bir hacme sahip. Nüfusla ağırlıklandırıldığında Anadolu yakası Avrupa yakasından güçsüz kalmaktadır. İstanbul’da bin kişiye düşen alan 230 metrekaredir. Buna rağmen nüfus dağılımı, GSMH ve endeks figürleri halen AVM’ye ihtiyaç olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır” ifadelerine yer verildi. NASIL BİR AVM? Yeni nesil AVM’lere yönelik tespitlere de yer verilen raporda, “Çok sayıda AVM yapılması yerine doğru lokasyonda AVM yapılmasının verimlilik ve karlılık açısından uygundur. İhtiyaçların planlanan arz ile eşleşmesi gerekmektedir. Aksi durumda doymuş gibi görünen pazarlarının aslında doymamış olacağı aşikardır. Plansız proje geliştirmenin olumsuz sonuçları ölçülebilmektedir, gelecekte de fonksiyonunu yitiren AVM’ler olacak ancak kayıpların geri dönüşünün de mümkün olduğu bilinmelidir. Son yıllarda ortalama AVM büyüklükleri artış trendi gösteriyor. Önem gösteren gelişmelerden biri de yeni nesil AVM’lerdir. Yeni nesil AVM’ler, tüm yaşam alanı ile birlikte tasarlanıyor. Sürdürülebilirlik ve rekabet, AVM sektörünün ulaştığı düzey itibariyle daha da zorlaştı. Bu noktada kimliği olan, doğru konsept ve bileşenle öne çıkan AVM projeleri başarılı olabiliyor. Diğer yandan araştırma, istikrarlı gelişimin www.mallreport.com.tr önemli bir parametresi olan yeni nesil AVM’lerin cirosal büyümeye ciddi katkı sağladığını ortaya koyuyor. Bu kapsamda, cadde AVM’leri, AVM bit pazarları, açık hava AVM’leri, tematik AVM’ler, ihtisas çarşıları ve karma kullanım AVM konseptlerinin farklılık yaratarak farklı taleplere cevap verebildiği, AVM sayısının artışı ve rekabetin zorlaşmasına paralel olarak geliştiricilerin yenilikçi arayışlara yöneldiği belirleniyor. Bu yönde mimaride farklılık, sosyal aktivitelerde çeşitlilik, ölçeklerde büyüme ve çocuklara verilen değer öne çıkan faktörlerin başında geliyor” açıklamasına yer verildi. Akademetre’nin yürüttüğü AVM araştırmalarında, farklılaşma alanlarının ziyaret sayısı üzerindeki etkisine bakıldığında sosyal etkinliklerin ve eğlencenin en büyük katkıyı sağlayan iki konsept olduğunu görülüyor. GELİŞMENİN DOĞAL SONUCU “FONKSİYONUNU YİTİREN AVM’LER” Araştırmanın metodolojisine göre kiralanabilir bağımsız birimlerde yüzde 50’den fazla boşluk oranı ya da yapının AVM fonksiyonu dışında kullanılmaya başlanması veya kapanması ‘fonksiyonunu yitirme’ olarak tanımlanıyor. Buna göre 2011 ve öncesi dönemde İstanbul’da 264.202 m2, 2012 yılında 194.158 m2, 2013 yılında 14.588 m2, 2014 yılında 154.594 m2 olmak üzere toplam 627.542 m2; Ankara’da 2011 ve öncesi dönemde 48.178 m2, 2012 yılında 28.814 m2, 2013 yılında 9.000 m2, 2014 yılında 40.700 m2 olmak üzere toplam 126.692 m2; diğer tüm şehirlerde 2011 ve öncesinde 32.263 m2, 2012 yılında 131.800 m2, 2013 yılında 79.642 m2, 2014 yılında 57.179 m2 olmak üzere toplam 300.884 m2 ve genel toplamda 1.075.118 m2 AVM alanının fonksiyonunu yitirdiği kaydediliyor. Rapora göre, bugüne kadar sisteme dahil olan AVM alanlarının yaklaşık yüzde 10’u sistemden çıkmış bulunuyor. Bunların bir bölümü yanlış geliştirmeden, bir kısmı ise gelişen piyasa dinamiklerine uyum sağlayamamaktan kaynaklanıyor. Kayıplar AVM’lerin metrekare büyüklüğüne göre dağıldığında ise 5-10 bin metrekare büyüklüğünde olan AVM’lerde 2011 ve öncesi itibariyle kaybın yüzde 27, 2012’de yüzde 17, 2013’te yüzde 30, 2014’te yüzde 16; 10 bin -20 bin metrekare büyüklüğünde olan AVM’lerde 2011 ve öncesi kaybın yüzde 42, 2012’de yüzde 51, 2013’te yüzde 32, 2014’te yüzde 36; 20 bin metrekarenin üstündeki AVM’lerde 2011 ve öncesi kaybın yüzde 31, 2012’de yüzde 32, 2013’te yüzde 38, 2014’te yüzde 48 olduğu belirtiliyor. Verilere göre 2011 ve öncesi ile 2012 yılları arasındaki dönemde en büyük kayıp 10-20 bin metrekare büyüklüğündeki AVM’lerde görülürken, son iki yılda en büyük kayıp 20 bin metrekare üstündeki AVM’lerde yaşanıyor. Raporda ortaya çıkan diğer önemli bulgular ise şu şekilde; Plansız geliştirmenin olumsuz sonuçları artık ölçülebilmektedir. Gelecekte fonksiyonunu yitiren AVM’ler olacaktır. Ama kayıpların geri dönüşü de mümkündür. Tematik AVM’ler ve destekleyici konseptlere ihtiyaç duyulmaktadır. Ortalama AVM büyüklükleri artmaktadır. Sürdürülebilirlik ve rekabet zorlaşmıştır. Artık kimliği olan, konsepti ile öne çıkartabilen, doğru bileşenlerle geliştirilmiş AVM‘ler başarılıdır. Anadolu “ihtiyaç” ve “planlanan arz” lokasyon olarak eşleşmemektedir 17 BANU NOYAN’IN KONUĞU “Gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı tercih edenlerdenim” Türkiye’nin en dikkat çekici ve en genç belediye başkanlarından biri Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan… Gerçekleştirdiğimiz bu özel sohbette tümüyle belediye başkanı unvanı ile değil aynı zamanda arkadaş, eş, baba olarak geçmişten bugüne yaşam hikâyesi ile Ahmet Misbah Demircan’ı tanıdık. B.N: Karşımda çok bakımlı karizmatik genç bir siyasetçi var bu ne özen böyle? Hep mi böyleydiniz? Giyim tarzınızla ilgili destek alır mısınız kendi tercihleriniz var mı? A.M.D: Ekstra bir özen göstermiyorum, öyle olduğumu söylüyorlar. Aslında normal klasik, herkesin asgariden yaptığı şeyler Sabah duşumu almadan evden çıkmam, saçımı taramam da aslında ama giydiklerimi uydurma vs. bu içten gelen bir şey, insanın doğasından kaynaklanıyor Aslında çok büyük bir özen göstermediğimi düşünenlerdenim. B.N: Ama çok yakıştırıyorsunuz, ne giyseniz yakışıyor valla… A.M.D: Böyle düşünmenize sevindim. B.N: Gençlikte, yani eğitim sürecinde de mi böyleydiniz? Hep dikkat çeker miydiniz? A.M.D: Hep dikkat çekerdim. Yani şöyle; insan ilişkilerim iyidir, insanları severim, her gittiğim yerde de kendimi sevdirmişimdir. Yani diyalog noktasında sıkıntı yaşadığım bir dönemi hatırlamıyorum. B.N: Nasıl bir gençlik yaşadınız? A.M.D: Kendiyle barışık, mutlu, ailesinin, 18 babasının, annesinin sevgisini kazanmış, motivasyonunu almış, heyecanlı, yerinde duramayan, idealleri olan, ideallerinin peşinden koşan bir adam olarak yaşadım ve geçirdim gençliğimi. B.N: Kaç kardeşsiniz? A.M.D: Dokuz… 2 erkek, 7 kız. B.N: Kalabalık bir aileye sahip olmak hakkında ne düşünüyorsunuz? A.M.D: Şimdi biliyorsunuz çocukların kendilerini geliştirdikleri dönem 3 yaşında başlıyor. Zihninin açıldığı ve bütün zekâsını geliştirdiği dönem 3 yaşında başlar ve bizim kültürümüzde, Anadolu kültüründe yüzyıllardır, sübyan mektepleri vardır. Bugünün anaokulları. Anaokullarına çocuklarımızı göndermemizin sebebi; oradaki kalabalıkta sosyal aklını geliştirmiş olmasıdır. Düşünün ki Türkiye’nin şartları anaokullarını daha son 10-15 yıldır tanıyor, ondan evvel ataerkil babaerkil ailelerde dedenin de olduğu büyük konaklarda yaşamak, kalabalıkla yaşamak çocuklar için kıymetliydi. Bugün de eğer aynı evde 3-4 çocuk varsa o çocuğun kendisini geliştirmesi daha iyi oluyor. Dolayısıyla kalabalık ailelerin böyle bir avantajı var. Dikkat edin kalabalık ailede yetişmiş çocukların sosyal tarafları çok güçlüdür çünkü yaş aralıklarıyla her boydan ablasıyla kardeşiyle muhatap olduğu için çabuk yetişkin olurlar. Hayata çabuk intikal ederler. Böyle bir avantajı var. İnsan sosyal bir varlık. Sosyal varlıkta, bütün insanların problemi ilişki kurmak ve çevre yapmaktan geçer ve ailesi daha başlarken genişse bu da bir avantaj olabilir, ama kötü tarafı nedir? Anne-baba için zordur, çok çocukla uğraşır. En iyi örnek annem, hayatını 9 çocukla geçirdi, onlarla uğraştı. Dolayı- www.mallreport.com.tr BANU NOYAN’IN KONUĞU sıyla onlar için bir eziyet, bizim için kar olduğunu düşünüyorum. B.N: Peki, kaç yaşında evlendiniz, eşinizle nasıl tanıştınız? Gördüğünüzde evleneceğim kişi bu dediniz mi? B.N: 9 kardeşin arasından siz sıyrıldınız. En medyatik en ünlü sizsiniz. A.M.D: Evet, dedim. 29 yaşındaydım. A.M.D: O anlamda doğru. Evet. B.N: Çokta erken evlenmemişsiniz. Gayet güzel, ideal bir yaş. B.N: Peki, aileniz ne diyor bu üne bu şöhrete? Herkesin tanıdığı bir çocukları var. A.M.D:10 yaşından beri bir gün önemli işler yapacağıma inandıkları biriyim ben… Antalya’da olan ablam mesela o bana böyle bir rüya gördüğünü söylerdi. Babam böyle bir adam olacağımı zaten hep söyledi. Dolayısıyla zaten beklenti buydu, o beklentiye ulaştık mı ulaşmadık mı? İşte konu bu… B.N: Bence ulaştılar… Türkiye’de sizi tanımayan zannederim yoktur. A.M.D: Aslında peder de böyle bir adam. B.N: Evet, ben fan’ıyım. Bunu özellikle belirtiyorum, Ali Rıza Demircan Hoca konuşsun hep beraber dinleyelim. A.M.D: Evet, peder de böyle birisi olduğu için dolayısıyla bizim evde bu durum normal. Fakat anneler oğullarıyla gurur duyar, bende kendi annemde bunu hissediyorum. B.N: Peki, siyasete girmeden önceki mesleğiniz neydi Başkanım? A.M.D: Turizm. B.N: Dolayısıyla yine çok insan ilişkisinin olduğu bir iş yapıyordunuz. A.M.D: Doğru, evet. B.N: Çok dominant bir babaya sahipsiniz. İlişkiniz nasıl? Sizi siyasete babanız mı yönlendirdi? A.M.D: Yani iddia sahibi insanlarda mutlaka bir dominantlık oluyor biliyorsunuz. Çünkü yöneten, yönetici olanlar, insan sevk edenlerde bu taraf olması gerekiyor. Dolayısıyla babam benimle birlikte bir sürü talebesini de domine etmiş, yani yönlendirmiştir. Elbette ki benim üzerimdeki en büyük etki sahibi babamdır. www.mallreport.com.tr A.M.D: Evet evet, tam da vaktinde. Yani işim her şeyim yoluna girmişti. Ondan sonra evlendim. Eşimi gördüm, ama o beni görmedi. Ben onu gördüm, beğendim ve ‘evet bu olabilir’ diye düşündüm. Hem ailesi itibari ile hem yakınlıklarımız itibari ile hem de kişiliği ile bana uyabileceğini düşündüm. Harekete geçen ben olmuş oldum. B.N: Peki, hanımlar sizi çok beğeniyorlar, eşinizin sizi kıskandığı oluyor mu? A.M.D: Yani benim cenahıma pek yansımıyor sanki. O da beni beğeniyor ki evlendi. O halde sorun yok. B.N: İyi bir eş ve baba olduğunuzu düşünüyor musunuz? A.M.D: Eksiğim var, yani çocuklarla daha fazla vakit harcayabilirim, eşime daha fazla vakit ayırabilirim ama onlarda benim yaptığım işi çok sevdiğimi biliyorlar. Sonuçta sadece kendime çalışıyor olsaydım tepki gösterirlerdi ama insanlığa çalıştığım için onlar da gurur duyuyorlar. B.N: Peki, evde son söz kimin? A.M.D: Eee tabii hanımın. Zaten evde 4 kız 1 erkek yaşıyoruz. Hanım ve 3 kız, bir erkek ben, onlar çoğunluktalar. ‘‘ÇOCUKLARIMA EN BÜYÜK NASİHATİM TEVAZU SAHİBİ OLMALARI’’ B.N: Çocuklarınızın siyasete girmesini ister misiniz ileride? A.M.D: Olabilir niye olmasın? B.N: Samimi sözler değil mi Başkanım? A.M.D: Tabii tabii, kesinlikle. B.N: Sizin baba olarak çocuklarınıza verdiğiniz en önemli nasihat nedir? A.M.D: Tevazu sahibi olmak. İçinde bulunduğumuz olanaklar geçici olabilir ama insanı insan yapan tevazudur. Statü sahibi oldum diyerek yukarından bakmak hiçbir insanın kabullenmediği, sevmediği ruh halidir. Dolayısıyla eğer tevazu varsa her şeyin kapısı açılıyor demektir. B.N: En önemli nasihatiniz bu mu? A.M.D: Bizim evdeki en büyük tartışma budur çocuklarla. B.N: Yani, bu babanın çocuğu olmaktan şımarmayın, tevazu sahibi olun çünkü özel bir durum. A.M.D: Bu babanın çocuğu olmaktan çok, imkan sahibi olmaktan dolayı… Hatta bu ruh hali bazen hiçbir şeye sahip olmadığı halde de bir kişide olabiliyor. Yani o ruh şeytani duruş, ben üstünüm duygusu. Bu her şeyi yakıp yok ediyor. Bu duygu insanlığın problemidir. Belki içinde bulunduğumuz coğrafyanın da problemi ve insanlar bundan hoşlanmıyorlar. Elbette gerektiğinde tepki verirsiniz fakat bu sistematik bir ruh haline asla dönüşmemeli. B.N: Evet, peki sosyal hayatınız olabiliyor mu bilemiyorum ama hobileriniz varsa bunları duymak istiyoruz. A.M.D: Benim işim hobim zaten. İş hobi olur mu? Normalde profesyonel hayatta herkes bir işle uğraşır. Dolayısıyla o tek iş insanı sıkar ve alternatif arayışı her zaman vardır ama belediyecilik farklı dalları olan bir iş. Yani bir yandan yeni doğmuş çocuğa, öte yandan onun parkına, beri taraftan gençlikte üniversiteye hazırlık kursuna, öteki taraftan ihtiyacı olan insanlara sosyal yardım yapmaya, çocuklara yüzme öğretmeye, kamp yapmaya, kentsel dönüşüm yapmaya, tarihi eserlere restorasyon yapmaya, uluslararası ilişkiler kurgulamaya kadar varan yelpazesi geniş bir iş. Dolayısıyla bunların her biriyle ilgilendiğinde çok güçlü bir tatmin yaşıyorsunuz. Benim işim ve hobim iç içe girmiş durumda. İşlerimi hobi mantığıyla yapıyorum. Dolayısıyla hayatımın işini yapıyorum, severek yapıyorum. Onun dışında bir şeye ihtiyaç hissediyor muyum? Tek ihtiyacım çocuklarla zaman geçirmek ve küçük kızla oyun oynamak. B.N: En büyük zevkiniz, eğlenceniz o mu? A.M.D: En büyük zevkim şu anda o. 19 BANU NOYAN’IN KONUĞU B.N: Peki, dans ediyor musunuz Başkanım? Böyle şeyler var mı sizin hayatınızda? Spor, dans, müzik…. A.M.D: Bu işin içerisindeyiz ya, hepsini yaşıyoruz zaten. B.N: Ama belli bir protokol çerçevesinde yaşıyorsunuz. A.M.D: Yoo öyle değil, dışarıya yansıyan o. B.N: Yani siz de arkadaşlarınızla müzik dinlemeye gidip eğleniyor musunuz? A.M.D: Ee şimdi mesela Kefken’e gidiyorum, iş gibi duruyor değil mi? Ama gelin bana sorun, o tabiatın içerisine haftada bir kere gitmek, o çocukların müzik programını dinlemek, onların arasında olmak beni de eğlendiriyor, dinlendiriyor. B.N: İnsanlarda iz bırakıyorsunuz. Bakın ben az önce kuaföre gittim, bu röportaj için hazırlandım ve sizinle röportajım olduğunu söyledim. Oradaki asistan arkadaşlardan bir tanesi geldi ve çok heyecanlı bir şekilde; ‘Ahmet Misbah Demircan’la mı?’ dedi, ‘evet’ dedim. ‘Ben küçükken bizleri Kefken’e götürdü. Bize orada tiyatrolar yaptırdı, şarkılar söyletti, denize girdik. O kadar güzel günler geçirdik ki ben hiç unutamıyorum onu’ dedi. İnsanlarda iz bırakmışsınız. Ne alaka, Etiler’de bir kuaför salonunda, artık büyümüş bir genç kız… A.M.D: İşte bu tip işleri ben severek yaptım. Zaten onlar benim yapmak istediğim şeylerdi. Beyoğlu’na yaptığım her şeyi aslında yapmak istediğim şey olarak yaptım, severek yaptım. Onların içerisindeyim, onları yaşadım. Mesela geleneksel festivaller yapıyoruz “Yerel Tatlar Festivali”, orada diyelim ki Sivaslılar veya Karadenizliler var. Halay mı çekiyorlar, horon mu yapıyorlar, gittiğimde hemen o horonun, halayın içerisine girerim ve bunu büyük keyifle yapıyorum. B.N: Eğlenceli biri misiniz? Eğleniyor musunuz? A.M.D: Eğlenceli biriyim. Aslında şikayet ettiğim konu zaman zaman alışık olmadığım halde resmi durmak zorunda olmak. B.N: Hep hareketleriniz kısıtlı tabii… A.M.D: O kısıtlıyor bizi. Eğer mümkünse kravat takmak istemem. Mümkünse bulunduğum ortamı gergin, resmi, ağır protokolden çıkarmaya, sempatik ve sevecen 20 hale getirmeye çalışırım. Kişiliğim buna uygun. B.N: Sinemaya gidiyor musunuz? A.M.D: Sinemaya da gidiyorum. Ama hepsini takip edebiliyor muyum? Hayır. B.N: Peki, dinlemekten zevk aldığınız sanatçılar kimler? A.M.D: Hiç değişmedi, hep Sezen Aksu’yu sevdim. Bazen düşünürüm hepsini beğenirim ama aklıma hep o geliyor. Çünkü Sezen Hanım’da işin hem modern tarafı var, hem klasik tarafı var hem de güfteleri anlamlı. Dinlerken ‘bak bunu söyledi’ diye algılıyorum. Barış Manço’yu da vefat ettikten sonra daha iyi anladım. İz bıraktılar. Bugün bana göre Ajda Pekkan da çok iyi, onu da çok akıllı bir sanatçı olarak görüyorum. Hangi işi yaparsanız yapın içinde bulunduğunuz coğrafyanın, kültürün kodlarını algıladınız mı, söylediğinizi bir yere, bir zemine bastırabiliyor musunuz? Benim gibi birine bu hitap ediyor. Eğer bir anlamı yoksa bir kökü yoksa günlük bir mırıldanma olarak iz bırakabilir ama kalıcı hale gelmiyor. Dolayısıyla bu tür sanatçıları daha çok seviyorum. B.N: Arabama atlayayım, müziğin de sesini açayım, yollara çıkayım dediğiniz oluyor mu? A.M.D: Aslında oluyor. B.N: Çünkü çok gençsiniz Başkanım. A.M.D: Olmuyor diyemem. Özellikle çocuklar varken yapmaya çalışıyorum ama hemen öte yandan başkanlığın getirdiği kontrol ve çevredeki insanların rahatsız olma endişesi beni kontrol altında tutuyor. B.N: Kim görür, ne der meselesi değil mi? A.M.D: Kim görür değil de, yani bir başkası rahatsız olur mu? O hudutlarımızı iyi bilmemiz gerekiyor. Bir başkasına rahatsızlık verdiğimiz noktada ondan kaçınmak lazım. Mesela belediyede etrafta koyduğumuz kurallar var ya; birinci uygulayıcısı kendim oluyorum. Asla kendime ayrıcalık yapmam, asla. Bu toplumun ihtiyaçları, hayatın çok içerisinde, son 12 yılımız hep bunlarla geçti ama şunu söyleyeyim; kendimi ifade edemediğim “mış” gibi yaptığım bir iş yapmadım. Yaptığım her iş aslında kendimi de temsil ediyor. B.N: Evet ve ‘aşk ile yapıyorsunuz’ günümüzü popüler sözüyle. A.M.D: Zaten aşksız hiçbir şey olmaz. Yani işe anlam katan aşktır, işinizi severek yapacaksınız. Hz. Mevlana da böyle söylüyor ya; aşksız hayat olmaz. B.N: Siz tabi babadan da gelen üstün bir konuşma yeteneğine sahipsiniz. A.M.D: Öyle miyim? B.N: Acaba siyaset yapmasaydınız, siyasetin içinde olmasaydınız nasıl biri olurdunuz bu yaşlarda? A.M.D: Çok zor bir soru çünkü çocukluğumdan beri siyaset yapma aşkıyla dolu biriydim. Hedefsiz bir insan olmadım. Nasıl bir adam olurdum? Sanırım eğlenceli bir adam olurdum. B.N: Sanatçı olur muydunuz acaba? A.M.D: Yok sanatçı olmazdım. Yani gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı tercih edenlerdenim. Bu aslında büyük bir oyun ve oyunun içerisinde gerçek aktör olmak, benim kumaşımda o var diye düşünüyorum. B.N: İstanbul’un en önemli en büyük en karmaşık ilçesinin başkanısınız. Yorulduğunuzu hissediyor musunuz zaman zaman? A.M.D: Asla! Eğer bunu düşünmüş olsam bu işi yapamam. B.N: Sizden önce ekibinizle biraz sohbet ettim; ‘Başkanımızı çok yoruyoruz, her an, hepimiz, onu bir yerlere çekiştiriyoruz ve hep bir şey istiyoruz’ dediler. Hiç; ‘Aaaah!!! Yeter demiyor mu?’ dedim. ‘Demiyor’ dediler. A.M.D: Ee tabii, gelmezlerse problem var. Eğer boş kalırsak bir gün, ne oluyoruz derim, nerde bu millet derim. B.N: Siz tabi gülümsemeyle otoriteyi de çok iyi ayarlıyorsunuz. Ben, aynı zamanda sizin organizasyonlarınızı yapmak kısmet olmuş biri olduğum için bazı şeyleri daha iyi gözlemliyorum. Hem size hayranlıkla bakıyorlar hem seviyorlar hem de çok çekiniyorlar. Bu gülümsemeyle bu sertliği nasıl böyle ayarlayabiliyorsunuz? A.M.D: Yani artık insanları tanıyorum, ba- www.mallreport.com.tr BANU NOYAN’IN KONUĞU şarmak önemli, iyi işler yaptıkça insanlar size inanıyorlar. Eğer insanlar size inandıysa, inançla bağlandıysa sizin sözünüzün değeri yükseliyor. O zaman söylediklerinizi zaten yapıyorlar ve itişmeye kakışmaya gerek kalmıyor. O kabul çok önemli, o kabul eşiğini geçtikten sonra her şey doğrudur. Bir de insanı iyi tanımak lazım, yaş kategorilerinde, tecrübelerinde çok küçük diyaloglarla insanları anlayabilirsiniz. Mükemmel insan yok, biz dahil… Ama insanların farklı farklı kabiliyetleri var. Kişinin kabiliyetini algılarsanız, oradan yürürseniz, başaracağı işi doğru kişiye verirseniz zaten başarı gelecektir. Orada patinaj çektirtmeyeceksiniz. O da zamanla olan bir şey ve problem kalmıyor. B.N: Sonuç odaklısınız. A.M.D: Kesinlikle. Yani hiçbir işi, sonuca girmeyecek işi iş diye konuşmam, adım atmam. Projeyi baştan sona çok iyi düşünürüm. Sonra yola çıkarım. Beyoğlu’nda yaptığımız projelerin geçmişi en az 5 yıldır. Yani kamuoyuna bunu yaptım diye çıktığım işle 5 sene uğraşmışımdır. Bütün simülasyonları, bütün neticeleri test edilmiş, tamam bu olur denmiş ve adım atılmıştır. Sorgulanacağını bilerek iş yapmayı arzu ederim ve test edilmeden asla duyurmam. B.N: Peki, evde otoriter misiniz? Sert bir baba mısınız? A.M.D: Hiç değilim, aslında olması gerektiği kadar, çünkü bunun dengesi önemli. Hayat bir dengedir. Ne çok gevşek, ne de çok sert olmak gerekir. Bunların hepsi lazım ama bunları yerli yerinde yapmak önemli. Tamam ben çok iyi bir adamım, böyle bir dünya yok, o zaman saygınlığınızı kaybediyorsunuz ama sürekli de bu da olmaz. Dolayısıyla ben bir denge adamıyım. B.N: Peki, böyle erkek arkadaşlarınızla toplanıp bir yere gidiyor musunuz? Böyle bir vaktiniz olmuyor muhtemelen ama vakit yaratıyor musunuz? A.M.D: Çocukluğumdan hatırlıyorum, arkadaşlarım vardı oyunumuz politikaydı. B.N: Hadi canım!! A.M.D: Kesinlikle. Rahmetli Özal’ı çok beğenirdim, Recep Tayyip Erdoğan’ı çok www.mallreport.com.tr beğenirdim. Onların yaptığı işleri akşam ekip olarak teftişe giderdik. Mesela benim dönemimde Fatih Sultan Mehmet köprüsü yapılıyordu, oraya giderdik. Recep Tayyip Erdoğan, Okmeydanı kavşağını yaparken, kaç akşam gidip oraya; ne güzel kavşak oluyor dediğimizi hatırlıyorum. B.N: Bu konuyla hiç alakanız yokken! A.M.D: Yoktu ama vardı… O gün ki arkadaşlarım hala siyasette arkadaşlarım. Derler ya; bir insanın ne olacağı içine malum olurmuş. İnsanı bilgisayara benzetiyorum. Tuşları var, içinde bir yazılımı var, o yazılım bir çalışmaya başladığında, nasıl programlandıysa o programı tatbik ediyor. Bir kader çizgisi var. B.N: Sezen Aksu ile tanıştınız mı? Bir araya geldiniz mi? Biliyor mu hayranlığınızı? A.M.D: Tanıştım. Bence biliyordur. Yani biliyordur diye tahmin ediyorum. B.N: 1967 doğumluydunuz değil mi? Burcunuz neydi? A.M.D: 1967 doğumluyum, burcum İkizler. B.N: Taşıyor musunuz burcunuzun özelliklerini? A.M.D: Yani ikizler için yanlış tanımlamalar yapıyorlar, kesinlikle protesto ediyorum bunu. Diyorlar ki; bir gün öyle bir gün böyle. B.N: Evet, çift karakterli derler. A.M.D: Bence bunu yanlış tarif ediyorlar. İkizler burcundaki insanlar zeki insanlardır. İntikalleri güçlü. Mesela diyelim ki bugün bir düğün ortamında eğlenirken eğer bir haber geldiyse, o haber çabuk intikal ettiği için modları değişebilir. Gelen haberlere göre, bir iklimden öteki iklime geçme zorluğu yoktur. Bir iklimden diğer iklime hızlı intikal ediyorlar ve onu ağırkanlı insanlar anlayamıyorlar. İkizler burcunun insanlarının işlemcileri hızlı olduğundan intikalleri hızlı ve o intikalleri farklı karakter çiziyor gibi algılanıyor, aslında öyle değil. Yani bir haber geliyor size; hızlı düşünüyorsunuz, o haberin neticelerinin ne olduğunu analiz yapıp bir anda pozisyon değiştirebiliyorsunuz. Gülerken somurtan bir ifadeye dönebilirsiniz çünkü tehdit algılarsınız veya sevinç algılarsınız. O algılar hızlı çalışıyor diye düşünüyorum. B.N: Peki. Tahammül edemediğiniz insan nasıl? A.M.D: Yalan söyleyen adam. Sizi yanlış yönlendirmeye çalışan insanlar… Bu tembellikle de alakalı bir şeydir. Yani bazı insan vardır tembeldir, eksikliğini yalan söyleyerek kapatır. Sizi iyi niyetle onu sonuna kadar taşırsınız ve ondan sonra artık tahammülünüz bitmiştir ona. B.N: Evet. Yalancıya ve tembele tahammülünüz yok. A.M.D: Asla! Eksik yapabilir, hiç önemli değil. Bir adam ben eksiksizim diyorsa zaten yalan söylüyordur. Eksik, insanlar için. Yani açık zihinli olmak ve çalışmak. Yani samimi olmak. Zaten samimiyet orada başlıyor. Samimiyet, gayret ve dürüstlük çok önemli. Bütün felsefelerin, bütün dinlerin söylediği şeylerdir bunlar. Yalan her şeyi ters düz edebilir. Sonuçta gerçek hayatın içerisinde bütün bunlar çıkıyor. Hangi insanı severiz biz? Samimi ve dürüst. İşi çok iyi beceremiyor olabilir, ama kendinin farkında ise benim için tamamdır. Sahne ve samimiyetsiz olunca tahammülüm olamaz. 21 BANU NOYAN’IN KONUĞU doğru bildiğini söyleyen biriyim, alışveriş merkezleri bir ihtiyaç oldu ki çıktı ortaya. İnsanlar bunu talep ettiler. Peki, dünyada var mı? Dünyanın her yerinde bu alışveriş merkezleri var, formatları başka. B.N: Bu kadar çok olması sizce doğru mu? B.N: Dünyada hayran olduğunuz bir lider var mı? A.M.D: Putin, iyi bir adam. Kaliteli, karizmatik bir adam çünkü… Ben onu bir televizyon programında hatırlıyorum; bir zaman Ruslar dünyanın dört bir tarafında fakirliğin getirdiği zafiyetle dolaşıyorlardı. O televizyon programında ağlayarak, onları bu durumdan kurtarmaya söz verdiğini gördüm, bu çok etkiledi beni. Milliyetçi, vatanını seven bir adam olarak algıladım onu. Güçlü bir adam ve ülkesi için fedakârlık yapabilecek bir kişilik olarak tanıdım, yanılabilirim bilmiyorum ama böyle düşünüyorum. Recep Tayyip Erdoğan gibi. B.N: Tabi, onu özellikle sormadım. Hemen oraya çekerler, zaten politik cevap verdi derler. A.M.D: Ona inanmasam, onunla aynı yolda olur muyum? Kasımpaşa insanı. Çocukluğumdan beri tanırım onu. Doğma, büyüme; Kasımpaşalı ve İstanbulluyum. Hayatım burada geçti. B.N: Ve o kadar yıldır da tanıyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanını. A.M.D: Tabi tabi, ben 10 yaşımdan beri tanırım onu. Beğendiğim ve takdir ettiğim de aşikardır. B.N: Alışveriş merkezlerinin bu kadar çoğalmaları konusunda ne düşünüyorsunuz? A.M.D: Şimdi bakın; arz-talep var. Ben 22 A.M.D: Arz-talep. Eğer talep bir gün biterse o da bitecek. Peki, böyle mi olmalı? Hayır, böyle olmamalı. Yani İstiklal Caddesi’nde benim yapmaya çalıştığım da aslında açık AVM gibi… Ama burada bütün problem nereden kaynaklanıyor, çok derin felsefi şeylere girmiş olacağız ama sanayii devrimini biz büyük kentlerde başlatabildik. İstanbul’dan başlatabildik. Yolumuz, lojistiğimiz Türkiye’nin her yerine gidilemediği için İstanbul’da çok fazla bir yüklenme oldu. 15 milyonluk bir kente döndü. Bu kentte doğru bir planlama yapıp; mahalleler, mahallelerin merkezlerinde alışveriş mekanları mantığıyla gidemediğimiz için bu sefer belediyeler de İstiklal Caddesi gibi alanları yayalaştırıp, trafiğe kapatıp güvenliği, temizliği, kaliteyi üst seviyeye çekecek mekanizmaları tam kuramadılar. Çünkü Türkiye geçen 10 yılda başka başka problemlerle uğraştı. Alt yapıyla uğraştı. Gündemine bunlar yeni geldi ama bu arada hayat devam ediyor ve beklentiler var. Bu dönemin bir ürünü olarak AVM’ler ortaya çıktı. Şimdi kentler, kentsel dönüşümle birlikte doğru planlarla, çevre planlarıyla, yeşiliyle, otoparkıyla dengesini buldukça bu tersine dönecektir. Ama bugün ihtiyaç olduğu için bu kadar açıldı. B.N: Alışveriş merkezlerine gidip alışveriş yapıyor musunuz? A.M.D: Yaparım. B.N: Yani bu şıklığınızın ortağı onlar mı? Gidiyorsunuz, seçiyorsunuz. Dolaşabiliyor musunuz? A.M.D: Dolaşırım. Yani kendime vakit ayırdığım an, evimin dışında kendime alışveriş yapmasını severim. Kendime alışveriş yaptığımda kendim için bir şey yaptığımı düşünürüm. Kombinler seçer, gider, bakarım, ilgilenirim. B.N: Modayı takip ediyor musunuz? A.M.D: Hayır, öyle moda takip etmem. Kendi modam var zaten. Biliyorsunuz moda bir şekilde üreticilerin algıyla bize dayattıkları çizgiler. O zaten önümüze geliyor. Kendime göre orada zaten seçenekler var, tabii bir de şu var; çok alışık olunan şeyler insanı sıkıyor. Yenilikleri kumaşın deseninde zaten yakalıyorsunuz fakat modacılarda işlerini biliyorlar tabi. Onu da söyleyelim. B.N: Beğeniyor musunuz vitrinlerimizi, Türklerin modaya bakışını beğeniyor musunuz? A.M.D: Avrupa’dan daha başarılı. Hatta Amerika’dan daha başarılı. B.N: Kesinlikle aynı fikirdeyim! A.M.D: Kesinlikle. Ama bu bir yandan bu alanda bizim iyi olduğumuzu gösteriyor ama onlar tatminlerini başka yerde buluyorlar. Biz modayla tatmin olurken, onlar yaptıkları binalarla, ürettikleri makinalarla tatmin olduklarını da gözlemliyorum. Onu da söyleyeyim. Bu bir tercih meselesi. Yani burayı geçmişler sanki başka bir yerdeler. Ama biz ne olursak olalım Akdeniz insanları iletişimi, komünikasyonu güçlü insanlarız yani konuşarak mutlu oluruz. İnsan ilişkilerimiz iyi olduğu için kendimizi beğendirme duygumuz da var. B.N: Ekibiniz, ‘Başkanımız bakımlı, temiz ve şık insan sever’ diyorlar? A.M.D: Kesinlikle. Bakımsız kimseye tahammül edemem. B.N: ‘İki kiloyu fark eder, saçını fark eder’ diyorlar. Gerçekten bu kadar yoğun insan ilişkisi içerisinde nasıl böyle dikkatli olabiliyorsunuz? A.M.D: Başarı detaylarda gizli. Zaten detayı görüyorsanız işlerinizi başarıyorsunuz demektir. Başaracak insanı da kendi iç, ruh, beden dengesi içerisinde anlayabilirsiniz. İş tutuşu, bakışı, kendine özeni işine özeni anlamına gelir. Dolayısıyla, insanları gözlemlerken bu taraflarına dikkat ederim. B.N: Bütün personeliniz aynı şeyi söyledi; ‘Biz Başkanımızın yanına girerken hep derli toplu olmak, hep bakımlı olmak zorundayızdır’. Öyle düşünüyorlar sizinle ilgili. www.mallreport.com.tr BANU NOYAN’IN KONUĞU A.M.D: Evet çünkü, insan eğer kendi temizse eğer kendi sağlıklıysa, kendine bakıyorsa bilin ki size de bakacaktır, çevresine de bakacaktır. Her şey kişisel terbiyeden başlıyor. Düşünün ki üstü başı dağınık, kendini taşıyamamış birine acaba müdürlük teslim edebilir misiniz, iş verebilir misiniz? Dolayısıyla, bütün gençlerin aslında buradan başlaması gerekiyor. Kendini sevmesi, kendine özenmesi karşısındakine de özenmesi ve sevmesi anlamına gelir. Kendini boş vermiş birisinin başkasına faydası olmayacaktır. BAŞKAN’IN BİLİNMEYEN GİRİŞİMCİLİK ÖYKÜSÜ B.N: Peki, son soru. Sağlıklı besleniyor musunuz, beslenmenize dikkat ediyor musunuz? A.M.D: Çok! B.N: Gerçekten mi? A.M.D: Ooo ooo hem de nasıl? B.N: Bravo. A.M.D: Şimdi şöyle söyleyeyim, hiçbir yerde söylemediğim bir şekilde hiç bilinmedik bir tarafımdan bahsedeyim; Ben aslen Rizeliyim. Son 5 yıldır köyümde çayın dışında başka bir ürün üretebilir miyim derdine düştüm. “Mavi Yemiş” diye bir ürün var. Bilmeyenlere tavsiye ediyorum, bütün önemli hastalıklara ilaç. Bütün Amerika’da, İngiltere’de, Avrupa’da çok yaygın bir meyve. Bizim www.mallreport.com.tr Başkanımızı da çok takdir ediyorum, biliyorsunuz “Halk Ekmek” üzerinden özellikle sağlıklı ekmek üretmek konusunda çok çabası vardır. Sağlıklı yaşam ve beslenmeye emek veren insanları, mesela Canan Karatay’ı çok iyi dinlerim, takip ederim. İnsanların kişisel hayatına önem katkı veren doktorlarımız; Ender Saraç gibi insanlar, benim için kıymetlidir. B.N: Siz de ona göre mi besleniyorsunuz? A.M.D: Çalışıyorum evet, çok dikkat ederim. Etmeye çalışıyorum. B.N: Aaa bravo! Mutfağa giriyor musunuz peki bu arada? A.M.D: Sadece yemek yemek için. Benim annem yedirmeyi çok sever. Dolayısıyla yemek yapmayı çok sever. Annemin yemekleri de çok güzeldir. Zaten Türk hanımları güzel yemek yaparlar. B.N: Teşekkürler Başkanım. Karadeniz hattında yetişiyor. Eski ismi “Likapa”. Bunun için enstitü kurdurdum ve bugün dünyadaki bütün üreticilerle bir araya geldim. Artvin’den, Rize’ye, Giresun, Ordu, Trabzon, Zonguldak, Sakarya, İstanbul, Çanakkale’ye kadar bütün Karadeniz ve çam ikliminin hakim olduğu yerlerde, toprak değeri Ph 5.5 olan yerlerde üretilen bir ürün. Bu ürün Türkiye’ye gelsin, bizde yiyelim, insanlar da yesinler, sağlıklı olsunlar. “Stevia” diye bir bitki var. Bir yaprak ama şeker. İçinde glikozu olmayan, karbonhidrat içermeyen ama ağız tadı veren bir ürün. Bu tip ürünleri Türkiye’ye katalım. Bu bir hobi. Zaman zaman insanlığa iyi gelecek, şekere, tansiyona, kanser hastalıklarına hatta obezite’ye... Çünkü bütün bunlar aslında fabrikasyon ürün tüketmekten kaynaklanan şeyler. Dolayısıyla, bunlara kafayı yormaya çalışıyorum. Bu anlamda da Büyükşehir Belediye Canım Başkan ım; Sizinle sohbet benim için da ima keyif oldu. Bugün Mall Report ok ur ları için buluştuk, beledi ye binasını re st or e ederek yarattığınız ha rika ortamda so hb etimizi yaptık. Yaptığ ınız iş aslında in sa na hizmet olunca ge rçekten anla ttığınız gibi, ancak yürekt en yapılırsa bu başarılı sonuçlar alın abiliyor. İşinizi ne kadar sevdiğinizi iyi bilenlerdenim . İn an ıyorum ki sizi yakın bi r gelecekte İst an bu l’u n başında göre ceğiz. Doğm a büyüme İstanbul’lu olar ak, siyaseti bu kadar samimiyetle yapan bir Ba şk an ’ın İstanbul için de çalışm ası gerekir di ye dü şünüyorum. Yolunuz açık, şansınız bol olsun… 23 YATIRIM “AVM’ler toplum için iyi bir alternatif halini aldı” Türkiye’de perakende pazarı gün geçtikçe büyüyor, bunun AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Nilüfer Özlem Alışveriş merkezlerinin günümüzdeki konumunu değerlendiren Mallexpert Kurucu Ortağı Nilüfer Özlem, ziyaretçilerine her alanda en iyi hizmeti vermeye çalışan alışveriş merkezlerinin toplum için iyi birer alternatif haline geldiğine vurgu yaptı. 24 Türkiye’de perakende, yeniliklere açık, dünyayı yakından takip eden çok dinamik bir sektör. Markalaşma konusunda çok ciddi adımlar atılıyor. Sadece Türkiye’de değil, Rusya, Ortadoğu, Türk Cumhuriyetleri başta olmak üzere yurtdışında da markalaşmak adına önemli fırsatlar kovalıyorlar. Şu an 99 ülkede 4 binin üzerinde satış noktasında Türk markalarını görebiliyoruz. Alışveriş merkezlerinin kronolojik gelişimine bakıldığında ise; 1995 yılında 12 olan AVM sayısı, 2011 yılında 264’e, 2014 yılında 345’e yükselmiş bulunuyor. 2015 Mayıs ayı itibariyle 349 olan AVM sayısının ise 2015 sonunda 411’e, 2016’da 444’e, 2017’de 454’e yükseleceği öngörülüyor. Söz konusu gelişme, 1990’lı ve 2000’li yıllarda yaşanan hızlı büyüme ivmesinin 2020’ye doğru yerini daha stabil bir çizgiye bırakacağını ortaya koyuyor. Son üç yıllık analizlere bakıldığında ise sektörün hem alan hem de adet bazında ortalama yüzde 10 büyüdüğü belirleniyor. İki sektörü ortak paydada birleştirdiğimizde, Türkiye’de alışveriş merkezleri organize perakende pazarının gelişimine katkı sağlıyor. AVM’lerin gelişmesi ve artması, marka ekonomisinin gelişimini destekliyor ve tetikliyor. Yeni, nesil AVM yatırımlarında öne çıkan en önemli özellik nedir? Gelecekte AVM’ler nasıl şekillenecek? Alışveriş merkezleri bugün hem günlük yaşamımızın bir parçası haline gelmiş hem de ülke ekonomisinin gelişiminde önemli bir yere sahip bulunan yatırımlar olarak dikkati çekiyor. Bu nedenle tüm dünyada ve Türkiye’de tüketicinin ihtiyacını doğru okuyarak buna cevap verebilen AVM’ler, bulundukları bölgenin merkezi konumuna geliyor. AVM sayısının artışı ve rekabetin zorlaşmasına paralel olarak alışveriş merkezleri geliştiricilerin yenilikçi arayışlara yönelmesine sebep oluyor. Bu yönde mimaride farklılık, sosyal aktivitelerde çeşitlilik, ölçeklerde büyüme ve çocuklara verilen değer öne çıkan faktörlerin başında geliyor. Özellikle yeni nesil alışveriş merkezleri, oluşturdukları konseptlerde ziyaretçilerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek sosyal ve kültürel unsurlara yer vererek birer destinasyon olmayı başarıyor. Alışveriş merkezleri sadece bu konseptleri sunmakla kalmıyor, ziyaretçilerine her alanda en iyi hizmeti, vermeye çalışıyor. Dolayısıyla ziyaretçilerinin konforunu artırmak için çaba sarf eden alışveriş merkezleri, toplum için iyi birer alternatif oluyor. Yeni yatırımların odak noktası büyük şehirler mi yoksa AVM kültürünün henüz yaygınlaşmadığı, şehirler mi? 2015 yılı itibariyle, sayı ve kişi başına düşen kiralanabilir alan sayısı en yüksek şehir başta İstanbul olmak üzere, Ankara, İzmir, Antalya ve Bursa olarak sıralanıyor. Avrupa’da bin kişi başına düşen kiralanabilir alan 196 metrekareyken, Türkiye ortalaması 128 metrekare. Türkiye’de henüz alışveriş merkezi olmayan 24 şehir bulunuyor. AVM sektöründe artık Anadolu’da da uluslararası çapta örnek gösterilebilecek projeler hayata geçiriliyor. Yatırımcılar rekabetin daha az olduğu Anadolu şehirlerini hedef alıyor. Tüketici ise, AVM’leri hayatının bir parçası olarak görüyor ve yaşadığı yere yakın olmasını istiyor. www.mallreport.com.tr YATIRIM www.mallreport.com.tr 25 YATIRIM Yatırım faaliyetlerinde yavaşlama yok JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, AVM Partners ile birleşmelerinin perakende sektörüne yansımaları ve yeni nesil AVM yatırımlarındaki dönüşüm hakkındaki sorularımızı yanıtladı. sektöründeki bilgimizi ve deneyimimizi geliştiriyor olmak bizim için son derece memnuniyet verici. Yeni güç birliğinin müşterilerimize ve perakende sektörüne ciddi katkısı olacağını düşünüyoruz. 500’ü aşkın çalışanımız ve yeni hizmet modelimiz ile AVM yönetiminde ezber bozacak çalışmalar yapacağız. Hedefimiz, hizmet verdiğimiz her alanda müşteri odaklı yaklaşımımız ile beklentilerin üzerine çıkmak ve sektörde ses getirecek yeniliklere imza atmak. Avi Alkaş Avi Alkaş Sektörün en önemli oyuncularından JLL Türkiye ve AVM Partners, JLL çatısı altında birleşti. Bu satın alma JLL Türkiye organizasyonu tarafından uzun süredir planlanan bir adım mıydı? JLL olarak büyüme stratejimiz kapsamında yatırım yapmak istediğimiz alanları önceden belirlemiştik. Buradaki stratejimiz de cazip, alanında güçlü ve düzgün yönetilen şirketler. Hizmet anlayışımız, müşteri yaklaşımımız ve büyüme stratejimizin kesişim kümesi bizi AVM Partners ile buluşturdu. JLL ile AVM Partners arasındaki görüşmeler bu yıl başladı ve mümkün olan en kısa sürede sonuçlandı. Bu birleşmeden doğan bu güçlü işbirliği Türkiye perakende sektörüne nasıl yansıyacak? Bu önemli gelişme ile perakende 26 Türkiye’de perakende pazarındaki büyümenin AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? AYD tarafından yayınlanan Alışveriş Merkezi Endeksi, perakende talebi bakımından pozitif bir görünüm sergiliyor. Nisan 2015 için ciro değerleri, 2014 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, yaklaşık yüzde 20 oranında bir artış olduğu görülüyor. Türkiye’deki alışveriş merkezlerinin toplam kiralanabilir alanı (TKA), 350 merkezde 10,3 milyon metrekareye ulaşmış durumda. 2015-2018 dönemi boyunca alışveriş merkezi geliştirme projelerinin güçlü bir şekilde devam etmesi ve 2018 yılsonu itibariyle toplam stokun 420 alışveriş merkezinde 12,8 milyon metrekareye ulaşması bekleniyor. İnşaat halindeki stokun ağırlıklı olarak dördüncü kuşak üst bölgesel merkezlerden oluştuğu görülüyor. Ayrıca Türkiye perakende pazarına girmek isteyen uluslararası markaların ilgisinin güçlü bir şekilde devam ettiği ve yatırım faaliyetlerinde herhangi bir yavaşlama olmadığı da görülüyor. Yeni nesil AVM yatırımlarında neler ön plana çıkıyor? Alışveriş merkezlerinin değişim ve dönüşümü nasıl bir çizgide ilerliyor? Günlük hayatın önemli bir parçası haline gelen AVM’ler de tıpkı günlük yaşamımız gibi zaman içinde değişim ve dönüşüm kaydediyor. Tüketicilerin değişen beklenti ve ihtiyaçlarına tam anlamıyla karşılık vermek üzere gerçekleşen bu değişim ve dönüşüm, AVM’lerin farklı konseptlere geçmesini de beraberinde getiriyor. Hatırlanacağı gibi, ülkemizde hizmete giren ilk AVM’ler “kapalı kutu” diye tanımlayabileceğimiz şekildeydi. 1990’lı yılların ortasından sonra, içinde büyük bir hipermarketin veya yapı marketin olduğu, onların önünde de mağazaların konuşlandırıldığı AVM’ler yapılmıştı. Bu AVM’leri üçüncü nesil AVM’ler, yani kendini dışarıya açan merkezler takip etti. Kapalı alanlarda sigara içmeyi yasaklayan kanunun da etkisi ile birlikte, AVM’ler ziyaretçilerinin açık havada oturabilecekleri mekanlar oluşturdular. Günümüzün dördüncü nesil AVM konseptinde ise, eski tip mimariye sahip AVM’ler yenilenerek çağa ayak uyduruyor. Artık şehrin bir uzantısı olan, alışveriş caddesi ruhunu veren, otel, rezidans ve ofis binalarının da yer aldığı karma kullanımlı projelerin parçası olan AVM’ler hayatımıza girmeye başladı. Yani içe dönük cepheler dışa dönük hale getiriliyor; yeme-içme alanları AVM’nin terası ile birleştiriliyor ya da bu alanlar dışarı taşınıyor. www.mallreport.com.tr YATIRIM www.mallreport.com.tr 27 YATIRIM “Tüketici evine yakın AVM istiyor” Multi Turkey Yönetim Kurulu Üyesi Hulusi Belgü, tüketici ihtiyaçları doğrultusunda şekillenen yeni nesil AVM trendini Mall Report’a değerlendirdi. Hulusi Belgü Türkiye’de müşteri potansiyeli ve tercihleri değişiyor, perakende pazarı büyüyor. Bu durumun AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Alışveriş merkezleri günlük yaşamın bir parçası haline gelmiş durumda. Aynı zamanda ülke ekonomisinin gelişiminde önemli bir yere sahip yatırımlar olarak da büyük önem taşıyor. Bugün Türkiye genelinde 340 AVM var. Geçen yılı gerek büyüme gerekse yabancı sermaye, ciro, ziyaretçi sayısı ve istihdam oranlarında son derece başarılı bir tabloyla kapatmıştık. Bu yıl da organize perakende sektörünün yüzde 9 büyüyeceğini ve 120 milyar dolara ciroya ulaşacağını öngörüyoruz. Bugün, Forum Alışveriş Merkezleri’ne baktığınızda, bu anlayışın izlerini görebilirsiniz. Örneğin; Forum Bornova, palmiye ağaçları, ahşap pergola ve tenteleri, her biri özgün nitelikteki çeşme ve havuzlarıyla Ege ve Akdeniz mimarisinin eşsiz özelliklerini yansıtıyor. Akdeniz Bölgesi’nin ilk açık hava alışveriş merkezi olan Forum Mersin’i de yine bölge iklim ve mimarisinden ilham alarak açık hava konseptli olarak tasarladık. Son yatırımımız Forum Diyarbakır da yine diğer alışveriş merkezlerimizde olduğu gibi şehrin dokusuna uyumlu mimari detaylar taşıyor. Üç katlı yapı, geleneksel kent duvarlarını simgeleyen bazalt taşlarından oluşan cephesi, iç avlusu ve kemerleri ile yerel özellikler 28 sergileyen Forum Diyarbakır, şehrin ikonik simgelerinden biri olmaya aday… Yeni, nesil AVM yatırımlarında öne çıkan en önemli özellik nedir? Bugün AVM’ler açısından baktığımızda lokasyonun son derece önemli hale geldiğini görüyoruz. Ya tüketicinin yanı başına gideceksiniz ya da tüketicinin her şeyi bulduğu büyük AVM yapacaksınız. Tüketici şu anda evine yakın AVM istiyor. Markete gittiği zaman diğer ihtiyaçlarını giderebileceği ABD’deki gibi küçük AVM’lere yöneliyor. Bu nedenle çok yakında semt AVM’lerinin kurulmaya başlayacağını öngörüyoruz. Diğer yandan AVM’ler alışverişin yanı sıra ailecek keyifli ve eğlenceli saatler geçirme fırsatı da sunan mekanlar. Eğlencenin giderek alışveriş merkezlerinde başrole yerleştiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu nedenle yeni kurulan alışveriş merkezlerinde eğlence alanlarına daha fazla yer ayrılıyor. Canlı, eğlenceli, düzenli etkinlikler ve gösteriler düzenleyen alışveriş merkezleri giderek ön plana çıkıyor. Son olarak sektörümüzün doğru bir profille büyümesi için birbirini tekrar eden alışveriş merkezleri yerine; sektörümüze yeni konseptler kazandıran yatırımlar gerektiğini vurgulamak isterim. Geçmişte önemsenmeyen ancak bugün yatırımcıların odağında yer alan konular neler? Günümüz dünyasında hemen herkesin dilinde olan bir kavram var; “Sürdürülebilirlik”. Artık iş dünyası, kaynakları sürdürülebilir şekilde kullanmanın önemine vakıf olmaya başladı. Bu nedenle de enerjisini verimli kullanan, çevreye saygılı yatırımların sayısı hızla artıyor. Yatırımlar eskiden İstanbul ve çevresine yapılırken bugün yatırımcıların Anadolu kentlerine olan ilgisini nasıl yorumluyorsunuz? Türkiye’nin her üç AVM’sinden biri, İstanbul’da. Anadolu’da ise ticaret sürekli bir artış trendinde… Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde ihracat ve güçlü üretim yapan şirketler var. Bu nedenle Anadolu’da AVM yapmak cazip. Bir diğer önemli neden de bu şehirlerde rekabetin daha az olması. Bu şehirlerde yatırımın getirisi, AVM yoğun kentlere oranla daha fazla oluyor. Üstelik arsa fiyatları daha ekonomik. Daha ucuza mal edip daha ucuza perakendecilere kiraya verebiliyorsunuz. AVM kiracıları da mutlu oluyor. Anadolu’da metrekare verimliliği büyük şehirlere göre daha düşük ama kiralar uygun. Bu da cazibeyi artırıyor. Bugün Anadolu’da AVM’si olmayan 22-23 şehir kaldı. Artık büyük kasabalara da AVM yapılıyor. Anadolu’daki şehirlerde AVM’lerin hızlı bir şekilde yapıldığını ve yapılacağını görüyoruz. www.mallreport.com.tr YATIRIM www.mallreport.com.tr 29 YATIRIM “Çok amaçlı projeler ön plana çıkacak” Yüksek metrekareli AVM yatırımlarının gün geçtikçe arttığını gözlemlediklerini belirten Bayraktar Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. Genel Müdürü K. Osman İllez, yeni AVM yatırımları içerisinde tüketiciyi daha çok cezbedecek büyük aktivite alanları yaratıldığına dikkat çekti. tikçe arttığını gözlemliyoruz. Bu büyük AVM yatırımlarının içerisinde de tüketiciyi daha çok cezbedecek büyük aktivite alanları yaratılabiliyor. Böylece AVM’lerin içinde yer alan çocuk, aktivite ve eğlence alanları ile yiyecek-içecek bölümleri de gün geçtikçe artıyor. Buradaki amaç; AVM’ye gelen tüketicileri, AVM içinde daha uzun süre kalmaya teşvik ederek, müşterinin her türlü talebini tek yerden karşılamasını sağlamak, müşteri sirkülasyonunu artırmak, dolayısıyla merkez içerisindeki mağazaların cirolarının artmasını sağlayacak bir ortam oluşturmak. Yeni nesil AVM yatırımlarında öne çıkan en önemli özellik nedir? Gelecekte AVM’ler nasıl şekillenecek? K. Osman İllez Türkiye’de perakende pazarı gün geçtikçe büyüyor, bunun AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Yatırımcılar; son dönemlerde AVM yatırımlarını, tüketicilerin taleplerinin tamamını karşılayabilmek amacıyla daha büyük metrekarelere çıkartmayı tercih etmeye başladılar. Günümüzde; kiralanabilir alanları daha fazla olan, yüksek metrekareli AVM yatırımlarının gün geç- 30 Yoğunlaşan nüfus ve giderek genişleyen metropoller, insanların zamanını en iyi şekilde kullanmaya zorluyor. Bu nedenle, önümüzdeki süreçte özellikle yoğunluğun fazla olduğu kentlerde, diğer gayrimenkul yatırımlarının değerini arttıran ve satışını kolaylaştıran AVM’nin de bulunduğu çok amaçlı projelerin ön plana çıkmaya başlayacağını öngörüyoruz. Bu projelerin içerisinde yer alan AVM’ler diğerlerinden farklılaşmak için ya çok farklı markaları yurtdışından getirip bünyelerine alacaklar ya da çok farklı bir eğlence mekânına içlerinde yer verecekler. Yeni yatırımların odak noktası büyük şehirler mi yoksa AVM kültürünün henüz yaygınlaşmadığı şehirler mi? AVM’ler, kuruldukları alanların çevresine hareketlilik getirirler, çeşitli ticari alanların oluşmasını ve çevre düzeninin oturmasını sağlarlar. Bu anlamda AVM’ler bulundukları bölgelerde istihdam yaratarak kentleşmeye katkıda bulunurlar. İnsanlar yoğun iş yaşamlarının dışındaki boş vakitlerini ailece; gezmek, dolaşmak, alışveriş yapmak gibi sosyal aktiviteler ile değerlendirmek ve eğlenmek isterler. Tam bu noktada tüm bu aktiviteleri gerçekleştirebilecekleri mekânlar olarak AVM’ler öne çıkıyor. Ticari alanların gelişmesi, istihdamın sağlanması ve AVM’lerin kentleşmeye katkıda bulunması ve kentin canlanmasını sağlamak için AVM yatırımlarının diğer bölgelere kaymasının faydalı olacağına inanıyorum. Halen daha 25’in üzerindeki ilde AVM yatırımı bulunmuyor. Alışveriş merkezlerinin bugünün yükselen değeri haline gelen yanları neler? AVM’ler bünyelerinde bulundurdukları yerel ve ulusal markalarla, her türlü modern ürünü müşterilerinin beğenisine sunarken; çocuk bakım alanlarından oto yıkamaya, çiçekçiden bowling salonuna, kuaförden kuru temizlemeye kadar her türlü hizmeti vererek insanların hayatını kolaylaştırıyor, boş vakitlerini verimli ve en güzel şekilde değerlendirmelerini sağlıyor. Artık AVM’ler farklılaşmak için bünyelerinde daha farklı markaları bulundurmak istiyorlar. Uluslararası markaların yanında, yöresel markalara da daha fazla yer veriyorlar. Gitgide yoğunlaşan yaşam nedeniyle, AVM içinde özellikle gençlerin toplanma mekânları, cafe ve restoranların sayısı artıyor. Ayrıca son dönemde doğal ürünlerin satıldığı mağazalar ve restoranlar AVM’lerde giderek daha fazla yer alıyor. Bu da yeni yerel girişimcilerin önünü açarak onlara da imkanlar yaratıyor. www.mallreport.com.tr YATIRIM www.mallreport.com.tr 31 Makale Alışveriş merkezleri marka olabilir mi? Doç.Dr. Hülya Bakırtaş Ülkemizde AVM’lerin sayısına her geçen gün yenileri eklenmektedir. Sayıları giderek artan ve birbirlerine marka konseptleri ve önerileri açısından benzeyen AVM’ler de birer marka olabilir mi? AVM’ler de, elbette bir marka olabilir. Ancak bir gecede değil. 32 Bilindiği üzere marka; sadece bir isim, bir logo, bir işaret değil, müşterilerin duygularını okşayan, çevresindeki insanlara yaşam tarzı ve statüsüne ilişkin olarak işaretler veren somut ve soyut unsurların birleşimidir. Marka olmak, müşterinin zihninde gerçekleşen bir durumdur; zaman içerisinde, yavaş yavaş, disiplinli ve planlı bir çalışmayı/yatırımı gerektirir. Peki, o halde AVM’ler nasıl marka olabilir? Bunun için AVM’lerin; i) hedef kitlelerini çok iyi analiz etmeleri, ihtiyaçlarını ve beklentilerini öngörmeleri ve sorunlarını/şikâyetlerini çözümlemeleri; ii) bünyelerinde barındırdığı markalarla bir anlam ve değer yaratmaları gerekmektedir. Aslında resmin bütününe bakıldığında, mağazalar ile AVM yönetimleri bir iş ortağıdır. Bu bağlamda AVM yöneticilerinin, mağaza yöneticileriyle birlikte hareket etmesi, hedef kitle göz önünde bulundurularak yeni fikirler üretmesi ve bu fikirleri hayata geçirmesi gerekmektedir. AVM’ler, yapacakları çevre analizleriyle rakip AVM’lerden ne kadar farklılaşabilirlerse, ne kadar müşteri odaklı hareket edebilirlerse, müşterisi tarafından o kadar çok tercih edilir ve o kadar çok müşteri tatmini sağlar. Bu süreçte iç müşteri (çalışanlar) tatmininin de ihmal edilmemesi gerekir. Çünkü çalışanlar, AVM’nin hizmet kalitesinin algılanmasında çok önemli bir role sahiptir. Bilindiği gibi, AVM’ler düzenledikleri yarışmalar, çekilişler ya da etkinlikler yardımıyla, müşteri zihninde belli bir imaj yaratmaktadır. Ancak bu etkinlikler AVM’lerin marka olması için tek başına yeterli değildir. Marka olma yolunda markanın özü, kişiliği, değerleri, yararları ve niteliklerinin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca AVM içerisinde uzun süren ve pahalı olan uygulamalardan ziyade pahalı olmayan, çok küçük detaylara odaklanma müşterinin heyecanını sıcak tutmak açısından daha önemli olabilmektedir. Çünkü müşteriler, duygusal varlıklardır ve güdüleriyle hareket ederler. AVM’lerin, işlevsel fonksiyonlarını aksatmaksızın, müşterileri harekete geçiren güdüler temelinde farklılaşan vaatlerde bulunması ve iletişim sürecini bu doğrultuda başarılı bir şekilde yönetmesi gerekir. AVM’ler, gerçekleştirdikleri bütünleşik pazarlama iletişimi çalışmalarıyla, AVM’nin marka kişiliğini müşteri zihninde oluşturabilir. Marka kişiliği, markaların insanlar gibi kişilik özelliklerine sahip olduğu düşüncesine dayanır ve beş boyutu vardır. Bunlar; samimiyet, heyecan, yetkinlik, gelişmişlik/sofistike ve sağlamlıktır (Aaker, 1997). Bir AVM’nin marka kişiliği oluşturulurken, hedef müşterilerin kişiliklerinin göz önünde tutulması gerekir. Çünkü müşteriler, kendi kimliklerini yansıtan markaları tercih eder. Sonuç olarak, AVM’ler marka olmak için; ekip ruhu içerisinde mağaza yöneticileriyle birlikte hedef müşterilerine uygun, tutarlı ve planlı bir iş/faaliyet modeli geliştirmeli, bu modeli uygulamalı ve belli aralıklarla uygulamalar ışığında modelin geçerliliğini ve yapılması gereken yeni eklentileri değerlendirmelidir. Kaynak: Aaker, J. L. (1997). Dimensions of brand personality. Journal of Marketing Research, 34(3), 347-356. www.mallreport.com.tr MAKALE www.mallreport.com.tr 33 DOSYA “Marka olmak bir süreçtir” Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Kulesite AVM açılışından bu yana marka olmak adına nasıl bir yol kat etti? Mustafa Totan Kulesite AVM Müdürü Mustafa Totan, AVM’lerin markalaşmasını güven, sadakat ve kalite üçlemesinde gelişen bir süreç olarak değerlendirirken, Kulesite’nin bir AVM olmaktan öteye geçerek Konya’nın yıldızı parlayan markası haline geldiğine vurgu yaptı. 34 Marka olmak bir süreçtir. İnsanların bilinçli ve severek tercih ettiği, satın aldığı ürün veya hizmeti, mutlulukla edindiği bir süreç. Bir AVM’nin marka olabilmesi de tamamen bu süreçte verdiği hizmetlere bağlıdır. Giderek artan rekabet ortamında neden tercih edildiğidir. AVM’nin marka olması; mağaza karmasını uygun şekillendirmesi, ziyaretçilerin alışveriş yapmak için tercih etmesinin yanında, doyasıya eğlenmelerini sağlama, yeme içme gereksinimlerini gönül rahatlığıyla giderebilmeleri, sosyo-kültürel faaliyetlere katılabilmeleri ve tercih edilebilirlik markalaşma için önemli unsurlardır. Marka olmanın en önemli adımlarını güven, sadakat, kalite olarak sıralayabilirim. Kulesite AVM, açılışından bu yana hep müşteri odaklı hizmet sunma gayesinde bulunduğu için ziyaretçilerini memnun etme konusunda oldukça başarılı bir süreç geçirmiş olup, her geçen gün daha fazla faydalı hizmet eğiliminde faaliyetlerini ortaya koymaktadır. Hizmet vermeye başladığımız günden beri bu kriterleri göz önünde bulundurarak ve hep üzerine bir şeyler katarak daha iyisi, en iyisi olmak için yol alıyoruz. Kulesite Konya’da bir AVM olmaktan öteye geçmiş, Konya şehrinin yıldızı parlayan bir markası olmuştur. Kulesite AVM’nin yer verdiği etkinlik ve kampanyalar, müşteri odaklı çalışmaları ve marka karması markanızın bilinirliğine nasıl etki ediyor? Kulesite olarak yer verdiğimiz etkinlikleri ve kampanyaları ziyaretçilerimizin istek ve beklentilerine göre düzenleyip, içerisinde ziyaretçilerimizin aktif rol aldığı organizasyonlara yer vermekteyiz. Bu çerçevede gerçekleşen etkinliklerimiz ziyaretçilerimiz severek katılım göstermekte, dilediğince eğlenip vakit geçirmektedirler.Oluşan bu doğal atmosferde, ziyaretçilerimizden olumlu dönüşlerin gelmesi, marka karmamızın akılda kalıcı hale geldiğinin en iyi göstergesi olup, bizi müşteri odaklı çalışmalarda daha iyisi için çalışmaya teşvik etmekte. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz? Günümüzde insanlar bir markadan güven ve kalite istemektedir. Kulesite olarak var olan durumu ve trendleri iyi analiz etmeye, çalışanlarımızla ve ziyaretçilerimizle sağlıklı iletişim kurmaya, kalite ve güven konularında en iyi eğilimi göstermeye özen gösteriyoruz. www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 35 DOSYA “Ziyaretçilerimize keyifli anlar vaadediyoruz” Forum İstanbul’un markalaşma çalışmaları hakkında sorularımızı yanıtlayan Forum İstanbul Alışveriş Merkezi Müdürü Hakan Elmastaş, ziyaretçilerine yalnızca keyifli bir alışveriş ortamı değil aynı zamanda fark yaratan değerler de sunmak için çalıştıklarını söyledi. Forum İstanbul’u bir marka olarak nasıl tanımlarsınız? Bilinen ve tercih edilen bir marka olmanızda en önemli çalışmalarınız nelerdir? İstanbul’un Bayrampaşa ilçesinde 2009 yılından bu yana misafirlerini ağırlayan Forum İstanbul’u, adı İstanbul ile özdeşleşmiş bir marka olarak tanımlayabiliriz. Sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda Avrupa’nın da en büyük alışveriş merkezlerinden biriyiz. Bu dev alışveriş ve eğlence ortamıyla ziyaretçilerimize beklentilerinin ötesinde keyifli anlar vaadediyoruz. Forum İstanbul, 16 adet anchor mağazasıyla eğlence, çocuk ve aile, elektronik, spor, ev dekorasyonu alanlarında zengin bir marka karmasına sahip. Ulusal ve uluslararası 292 firmadan oluşan seçkin marka karmamız ziyaretçilerimizi mutlu ediyor. Alışveriş merkezimizi ziyaret eden kişilerin, çatımız altında ihtiyacı olan her şeyi bulabilmesine büyük önem veriyoruz. Forum İstanbul olarak, ziyaretçilerimize yalnızca keyifli alışveriş ortamı değil, fark yaratan değerler de sunmak için çalışıyoruz. Bu yaklaşımla 176 bin 380 metrekarelik toplam kiralanan alanımızın yüzde 20’si eğlence mekânı olarak hizmet veriyor. 360 derece hizmet anlayışımızla sezona ve takvime göre planlanan etkinliklerimizin yanı sıra Forum İstanbul’a özel festival ve kampanyalara büyük önem veriyoruz. Bu yıl 7’ncisi gerçekleştirdiğimiz Dünya Basın Fotoğrafları Ser- 36 gisi, İstanbul Extreme Fest bu anlamda Forum İstanbul ile bütünleşmiş ve farklı kitleleri merkezimize taşıyan etkinlikler arasında yer alıyor. En büyük etkinliklerden biri olan Forum Fashion Week de diğer Forum Alışveriş Merkezleri ile aynı anda Forum İstanbul’da düzenleniyor. Ziyaretçilerimizi yeni trendler ve modayla buluştururken özel kampanyalarla alışveriş keyfini doyasıya yaşamalarını sağlıyoruz. Son olarak 350 bine yakın takipçimizle sosyal medyayı oldukça aktif kullandığımızı söyleyebilirim. Dolayısıyla tüm bu çalışmalarımız Forum İstanbul markasının Türkiye ve dünya çapında tanınır olmasına katkı sağlıyor. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz? Türkiye ve dünya çapında tanınan bir marka olmak elbette omuzlarımıza önemli sorumluluklar yüklüyor. AVM yönetimi olarak, her gün “Çıtayı nasıl biraz daha yukarıya taşıyabiliriz?” diye düşünüyor ve kurguluyoruz. Bu doğrultuda iletişim, etkinlik ve hizmet bazında tüm aksiyonlarımızı geniş kitlelere ulaşmak, ziyaretçilerimizin memnuniyetini artırmak ve sürekli kılmak üzere planlıyoruz. Diğer yandan alışveriş merkezimize gelen kiralama talepleri karşısında da titizlikle çalışıyor ve sonuçlandırıyoruz. Hakan Elmastaş Bilinen bir marka olmak AVM’nin ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına nasıl etki ediyor? Forum İstanbul’un ziyaretçi sayısı istikrarlı bir şekilde yükseliyor. Geçen yıl toplam 27 milyonun üzerinde misafir ağırladık, bu yılı da yine bu rakamların üzerinde bir ziyaretçi sayısıyla yılı tamamlamayı öngörüyoruz. İstanbullular’ın yanı sıra Ortadoğu’dan Avrupa’ya, Kuzey Afrika’dan Balkanlar’a kadar uzanan çok geniş bir coğrafyadan konuklar ağırlıyoruz. Forum İstanbul’a gösterilen yoğun ilgiyi, alışveriş merkezimize gelen kiralama talepleri ve bünyemizdeki markaların cirolarındaki artış da teyit ediyor. www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 37 DOSYA Forum Bornova bölgenin çekim merkezi Marka AVM nasıl yaratılır? Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Doğan Alpan Bir marka haline gelen Forum Bornova’nın, kiralamada sunduğu uygun stratejiler, artan marka çeşitliliği ve pazarlama etkinlikleriyle bulunduğu bölgenin çekim alanı haline geldiğini belirten Forum Bornova Alışveriş Merkezi Müdürü Doğan Alpan, alternatif pazarlama uygulamaları hakkında da bilgiler verdi. 38 Günümüzde alışveriş merkezleri günlük yaşamımızın bir parçası haline geldi. Dünyada ve ülkemizde, marka AVM yaratmak için öncelikle bulunduğunuz şehri, çevreyi ve hedef kitlenizi iyi tanımanız gerekiyor. Biz Forum Bornova olarak alışveriş merkezimizin bulunduğu şehirle organik bağı bulunmasına büyük önem veriyoruz. Stratejilerimizi şekillendirirken bunu göz önünde bulunduruyoruz. Yaratmış olduğumuz bu çekim gücünün süreklilik kazanması için sunduğumuz hizmet kalitesini hep yüksek tutmaya özen gösteriyoruz. Ayrıca zamanın ruhunu yakalayan ve değişime açık bir AVM olarak müşterilerimize her ziyaretlerinde hizmet ve etkinlik açısından bir yenilik sunmaya gayret ediyoruz. Tüm bu çalışmalarımız bir araya geldiğinde Forum Bornova’yı bir marka AVM haline getiriyor. Marka haline gelmek AVM’nin ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına nasıl etki ediyor? Marka haline gelmek, alışveriş merkezleri açısından kesinlikle olumlu gelişmeleri beraberinde getiriyor. Bu alışveriş merkezleri, cirolarını sektördeki diğer rakiplerine göre çok daha fazla büyütme şansına sahip oluyor. Biz marka haline gelmiş bir alışveriş merkezi olarak, kirala- mada bölgeye uygun stratejiler, artan marka çeşitliliğimiz ve sunduğumuz pazarlama etkinlikleriyle, bulunduğumuz bölgenin çekim alanı haline geliyoruz. Alışveriş merkezlerine sık sık yolu düşen ziyaretçilerimizin talep ettiği alışveriş ve eğlence ortamını sunmak için çalışıyor ve karşılığında artan ziyaretçi sayımız ve artan kalış süreleri ile daha yüksek ortalama gelir elde ediyoruz. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz? Teknoloji, mobil yaşam, gelişen çevre bilinci tüketici davranışlarını farklılaştırdığı için, AVM ve perakende sektörünün kendini yenilemesi ve dünya trendlerini yakından takip etmesi gerekiyor. Biz Forum Bornova olarak sürekli yenilenmeye ve kendimizi geliştirmeye önem veriyoruz. Bu kapsamda ‘ForumBox’ uygulamasıyla Türkiye’de AVM sektöründe bir ilki hayata geçirdik. Ziyaretçilerimiz ForumBox uygulamasını akıllı telefonlarına indirerek ya da web üzerinden ulaşabilecekleri uygulamayla kendilerine ait bir hesap oluşturabiliyor. Google Store veya AppStore’dan ücretsiz olarak indirilen uygulamayla ziyaretçilerimiz, Forum Bornova bünyesindeki mağazalardan yaptıkları her alışveriş karşılığında puan ve çeşitli hediyeler kazanıyor. www.mallreport.com.tr DOSYA “Marka, müşterinizin isminizi duyunca hissettikleri ile ilgilidir” Kardiyum Alışveriş ve Yaşam Merkezi Genel Müdürü Dr. Aydoğan Süer marka yaratmanın yalnızca teorik bir oluşum değil, müşterilere ve işe karşı duyulan sevgi ve samimiyet olduğunu vurgulayarak “Adınız geçtiğinde sizden alışveriş yapan kişilerin gönlünden geçen his, sizin gerçek marka algınızı oluşturur.” sözlerine yer verdi. Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Kardiyum AVM markalaşma adına neler yapıyor? Markalaşma, bir şirketin logosundan konumlandırmasına, bugünkü hedef kitlesinin değerlendirilmesinden gelecekte müşterilerinin kimler olacağı sorusuna, tanıtımından reklamına kadar uzanan oldukça kapsamlı bir süreç. Müşterilerin gözünde bir marka olarak algılanabilmenin çeşitli kriterleri var. Bu kriterlerin başında ise farklılaşma geliyor. Farklılığınız sayesinde tüketicinin zihninde farklı bir yere oturmanız, adeta bir insan gibi size özel bir kişilikle algılanmanız mümkün. Öte yandan alışveriş merkezleri bünyelerinde büyük ölçüde aynı markaları ve benzer etkinlik planlarını barındırdığından farklılık yaratmanın kolay olmadığını kabul etmek gerekiyor. Bu noktada, hedef kitleniz, ziyaretçileriniz ne istiyorsa onu bulmalı ve hayata geçirmelisiniz. Biz Kardiyum’da Türkiye’nin en başarılı butik alışveriş merkezini hayata geçirmek için yola çıktık. Bir “Semt AVM’si” olarak Çekmeköylüler için ulaşımı en yakın, en konforlu alışveriş ve sosyal yaşam alanını tasarlayıp, tüm hizmetlerimizi profesyonellikle sunuyoruz. Çekmeköy’de alışveriş, eğlence ve yemek için ilk akla gelen yerlerden biriyiz. Bu ilgiyi sürekli kılmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kardiyum AVM’nin yer verdiği etkinlik& kampanyalar, müşteri odaklı çalışmaları ve marka karması markanızın bilinirliğine nasıl etki ediyor? Ziyaretçilerimiz bünyemizdeki markaların koleksiyonlarını görmek, kişisel ve ev için gereksinimlerini tamamlamak ya da sadece keyifli vakit geçirmek için Kardiyum’a konuk oluyorlar. Bünyemizdeki markalar, etkinlik ve kampanyalar cazibe yaratıyor. Müşteri odaklılık ise yoğun rekabetin hüküm sürdüğü sektörümüzde bir zorunluluk halini almış durumda. Bilinirliği artırmak adına bölgemizde spor kulüpleriyle gerçekleştirdiğimiz sponsorluk anlaşmaları, cazip koşullar sunan kampanyalarımız, dizi ve film çekimlerine yaptığımız ev sahiplikleri de yaptığımız çalışmalardan bazıları. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? İlk sorumluluğumuz tüm faaliyetlerimizi bir kalite çizgisinde yürütmek. Kalite söz konusu değilse markadan www.mallreport.com.tr Dr. Aydoğan Süer ve markalaşmaktan bahsedilemez. Markalaşma konusunda doğru konumlandırma, farklılaşma, bilinirlik için reklam ve tanıtım çalışmaları ile markanızın ruhuna, kişiliğine uygun tutarlı çalışmalara imza atmak yönetilmesi gereken önemli işler. Kurumların marka kimliğini güçlendirmekte, o kurumlarla özdeşleşen kişilerin istikrarlı şekilde marka ile tutarlı mesajlar vermesi de büyük önem taşıyor. Ben kişisel olarak, bir AVM yöneticisi sıfatıyla tüketicilerin bilinçlendirilmesini çok önemsiyorum. Katıldığım tüm televizyon programlarında, bilinçli tüketim ve sürdürülebilirlik konusunda pek çok mesaj aktarıyorum. Televizyon programları ve yazdığım kitaplar ya da bireysel olarak yaptığımız tüm çalışmalar ile AVM’deki istikrarlı çizgimiz bir araya geldiğinde Kardiyum AVM’nin müşterisine duyarlı, onların iyiliğini gözeten kimliği, daha da netlik kazanıyor. 39 DOSYA “Marka kimliği olan işletmeler her zaman tercih edileceklerdir” Agora Alışveriş Merkezi İcra Kurulu Başkanı Hasan Noyan, marka kimliği olan ve güçlü bir marka algısı yaratan işletmelerin uzun vadede her zaman tercih edileceğini belirterek, AVM’lerde markalaşma sürecinin önemine değindi. Hasan Noyan Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Marka AVM nasıl yaratılır? Güçlü bir marka oluşturabilmek için; kaliteli hizmet, herkese ulaşabilme, hedef kitlede bilinirlik yaratmak ve müşteri ilişkilerini etkin kullanarak marka sadakatini daimi kılabilmek gerekiyor. Alışveriş merkezleri son yıllarda hızla artarken, aralarında farklılaşabilen projeler başarı konusunda daha ön sıralarda dikkat çekmektedir. Rekabet, her sektörde olduğu gibi perakende sektöründe de artmakta, dolayısıyla farklı olmak, ayrışmak, farkındalık yaratmak da bir o kadar önemli hale gelmiştir. AVM’ler bulundukları bölgenin yaşam tarzı, mimari dokusu, müşteri tüketim alışkanlıkları ve ihtiyaçlarını gözetip bu taleplerin nabzını tuttukları, bölgenin tüketim alışkanlıklarına göre doğru marka karmasını oluşturdukları ve müşteri memnuniyet ve sadakatini odak noktasını aldıkları sürece farklılık yaratacaklardır. nin her birinin keyifli vakit geçirebileceği sosyal bir yaşam merkezi olmalıdır. Agora Alışveriş Merkezi olarak bünyemizde birçok seçkin markayı, modern ve son teknolojik sinema salonlarına sahip Agora Sinemaları’nı, 7’den 70’e tüm aile bireylerinin keyifli vakit geçirebildiği Agora Eğlence Merkezi’ni, kapalı alan alternatifine ilave olarak açık ve tropik bahçelere sahip cafe ve restoranlarımız bulunmaktadır. AVM’lerin sosyal çevresi, fiziksel çevrenin tasarımında belirleyici bir rol üstlenir. AVM’lerin mekan tasarımlarının, farklı gruptan kullanıcıların mümkün olduğunca güvenli bir atmosferde bir araya getirmeyi hedefleyen, mimari olarak konforu iç mekanlarla birleştiği uygulamalar olması gerekir. Sonuç olarak AVM’lerin modern fiziksel yapıları ve çeşitli işlevsel unsurları müşteri algısını olumlu etkilemektedir. Marka haline gelmek AVM’nin ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına nasıl etki ediyor? Marka kimliği olan ve güçlü bir marka algısı yaratan işletmeler uzun vadede her zaman tercih edileceklerdir. Dolayısıyla; zorlu rekabet koşullarında tercih edilen bir alışveriş merkezi olabilmek için markalaşma süreci önem arz etmektedir. Agora Alışveriş Merkezi 12 yıldır; kaliteli ve müşteri odaklı hizmet anlayışı ile tüm Ege Bölgesi’nde olumlu bir marka algısı yaratarak 12 yıldır tercih sebebi olmuştur. Agora Alışveriş Merkezi’nin yeni projeleri de güçlü marka kimliği ile olumlu geri dönüşler almaya devam ediyor. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz? Agora Alışveriş Merkezi olarak, Ege Bölgesi’nin en iyi ve en çok tercih edilen alışverişi merkezi olmamızın en büyük sebebi; 2003 yılından bu yana, 12 yıldır müşteri odaklı hizmet anlayışımız ve kalitemizden ödün vermeden ziyaretçilerimizi 5 yıldızlı bir otel konfor ve kalitesinde ağırlayarak, kendilerini çok daha özel hissetmelerini sağlamamızdır. Ziyaretçilerimizin beklenti ve memnuniyetlerine göre stratejiler belirleyerek marka sürdürülebilirlik çalışmalarımıza özen gösterdik ve yeni projelerimize de bu doğrultuda devam edeceğiz. AVM’lerin fiziksel ve işlevsel özellikleri markalaşmayı ve müşteri algısını nasıl etkiliyor? İyi bir marka kimliği yaratan alışveriş merkezleri; sadece alışveriş yapılacak bir alan olmaktan ziyade, aile bireyleri- 40 www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 41 DOSYA Marka olmanın ilk adımı müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek Pendorya Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Zarife Baran, alışveriş merkezlerinin marka olabilmesinde ihtiyaçlara cevap verebilmenin önemli olduğunu belirtti. Pendorya Alışveriş Merkezi olarak ziyaretçilerin tüm ihtiyaçlarını tek bir noktadan karşılaması için zengin bir marka karmasına sahip olduklarını belirten Pendorya Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Zarife Baran, alışveriş merkezlerinin marka olabilmesinde ihtiyaçlara cevap verebilmenin önemli bir konu olduğuna değindi. Baran, konuyla ilgili olarak şu sözlere yer verdi: “Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesi için hem sektörde yerini belirlemesi hem de bulunduğu coğrafyada potansiyel ve mevcut müşterilerinin ihtiyaçlarını tanımlayıp bu ihtiyaçlara cevap verebilmesi gerekir. Pendorya AVM de bulunduğu coğrafyanın önemli ihtiyaçlarına cevap verebilen bir yapıda ve mağaza karmasını buna göre şekillendirmiş durumda. Gerek restoran ve cafeleri, gerek tekstil markaları, gerek elektronik dünyasının dev markaları ve ev ile ilgili tüm ihtiyaçların giderilebileceği markaları bünyesinde barındırmakta.” Pendorya AVM’nin yer verdiği etkinlik ve kampanyalarla marka bilinirliğini desteklediğini bildiren Zarife Baran, ürün ve hizmetlerin, düzenlenen kampanyalar ve etkinliklerin marka bilinirliliğini etkileyen faktörler olduğuna vurgu yaptı. KALİTE DÜŞÜRÜLMEDEN DEVAMLILIK SAĞLANMALI Marka bir AVM olmanın mevcut kalitenin devamlılığının sağlanması konusunda sorumluluğuna da değine 42 Zarife Baran Baran, “Marka bir AVM olmanın sorumluluğu mevcut kalitenin devamlılığını sağlamaktır. AVM’ler hem markalarını hem de ziyaretçilerini korumak için ihtiyaçlara göre marka karmasını gerek gördüğünde çeşitlendirebilmeli. Temizlik, güvenlik, iklimlendirme, reklam ve pazarlama ile tüm operasyonel hizmetlerinde kendini yenileyerek kalitesini düşürmeden devamını sağlamalıdır” sözlerine yer verdi. www.mallreport.com.tr DOSYA Yenilenen yüzüyle Ankaralılar’ın Nimet Erdem yeni gözdesi Arcadium Arcadium AVM Müdür Yardımcısı Sevda Adalı Akbaşoğlu, Arcadium’un bölgesel bir AVM iken tüm Ankaralılar’ın uğrak noktası haline gelmesiyle birlikte ziyaretçi sayısı ve ciro grafiğini artırdığını dile getirdi. Marka AVM nasıl yaratılır? Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Marka AVM olmanın en önemli unsurlarından birisi ziyaretçilerinizle yıllar içerisinde oluşturmuş olduğunuz sevgi ve güven ilişkisidir. Marka olabilmek ve marka kalabilmek için uzun vadeli düşünmek, yarını inşa etmek gerekir. Tercih edilen olmak, benzerler arasından sıyrılmak, farklılaşmak ve daima dinamik kalmak, gerektiği her noktada kaliteyi ve değişen trendleri takip etmek önceliklerimiz arasında gelmekte. Arcadium AVM, yarattığı marka değeri ile Ankaralılar’dan nasıl ilgi görüyor? Marka olmak ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına nasıl etki ediyor? Arcadium yenilenen mimari yapısı, www.mallreport.com.tr sayıları, ciro grafiği ve markalar tarafından talep edilirliği arttı. Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz? Arcadium cadde markaları, tamamen butik lezzetler sunan food court katı, içerisine katmış olduğu uluslararası markaları ve tamamen değişen hizmet ve kalite anlayışı ile Ankaralılar’dan tam not almış bulunuyor. Bölgesel bir AVM iken tüm Ankaralılar’ın uğrak noktası haline gelmesiyle birlikte her yıl ziyaretçi Değişen ve artan beklentilere cevap verebilmek büyük sorumluluklar istiyor. Devamlılık için verimliliği artıracak stratejiler üretiyor, iş ortaklarımız ve ziyaretçilerimize daima yenilikler sunmaya özen gösteriyoruz. Yenilikçi ve kişiye dokunan bir marka olmaya, güvenilir, temiz ve konforlu hizmetler sunmaya özen gösteriyoruz. Kuşkusuz hiçbir başarı tesadüf değildir. Unutulmaması gereken mutlu ve değer gören yönetim ekipleri, bilgi, beceri ve özverili çalışmalarıyla daima başarıyı tetikleyenler olmuştur. Bu anlamda da güçlü bir takım olduğumuzu eklemek isterim. 43 44 www.mallreport.com.tr Sivas’ın ilk AVM’si “Primemall SivasPark” Prime Development ve Sivas Yatırım Ortaklığı AŞ işbirliğiyle 200 milyon TL’lik bir yatırımla hayata geçirilecek Primemall SivasPark AVM, Sivas şehrinin ilk AVM’si olacak. 35 bin metrekare kiralanabilir alana sahip Primemall SivasPark’ın 2016 yılının üçüncü çeyreğinde 120 mağaza ile hizmet vermesi hedefleniyor. www.mallreport.com.tr 45 Anadolu’nun zengin ve köklü kentlerinden Sivas’ın ilk alışveriş merkezi olacak Primemall SivasPark hakkında bilgiler veren Prime Development CEO’su Artuğ Çetin, projenin hem kendileri hem de Sivas için büyük önem taşıdığını belirtti. “200 milyon TL’lik yatırım bedeli bulunan yeni AVM projemizi hızla tamamlayarak 2016 yılının 3. çeyreğinde açmayı hedefliyoruz” diyen Çetin, toplam perakende hacmi 711 milyon Euro civarında olan Sivas’ta, Primemall SivasPark Alışveriş Merkezi’nin kapsadığı hizmet alanıyla 650 bin kişiye ulaşacağını kaydetti. Primemall SivasPark Alışveriş Merkezi’nin lokasyonu ve proje özellikleri hakkında da bilgi veren Çetin, şu sözlere yer verdi: “Proje şehrin güney batısında, iki önemli ana arter arasında, Ankara-Erzincan çevreyolu ile Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı’nın ortasında, Farabi Caddesi üzerinde yer alıyor. Kentin son dönemde gelişmekte olan bölgesinde yer alan alışveriş merkezimiz, stratejik bir noktada yer almaktadır. Projenin yakın çevresinde adalet sarayı, spor ve kongre merkezi, okullar bölgesi, üniversite, yerleşim alanları bulunmakta olup; yeni şehir stadyumu ve şehrin ilk uluslararası otelinin (Hilton Garden Inn) inşaatı devam etmektedir. Tüm bu sosyal çevrenin ortasında yepyeni bir buluşma noktası olacak olan Primemall SivasPark, şehrin sosyal hayatına önemli bir katkı sağlayacak. Primemall SivasPark, Sivas şehrinin simgesi haline gelen Selçuklu mimarisine ait motiflerden esinlenerek 46 tasarlandı. Özellikle projenin dış cephesinde yerel mimariye ait izler görmek mümkün. Görkemli bir girişle ziyaretçilerini selamlayacak olan proje, iki farklı kotta alternatif giriş imkanı sağlıyor. Ortak alanlarda iç bahçeleri, teras alanları, doğal gün ışığı alan koridorları ile ferah ve konforlu bir ortam sunacağız.” PERAKANDECİLERDEN PRİMEMALL SİVASPARK’A YOĞUN İLGİ 35 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olacak projenin detaylarını açıklayan Artuğ Çetin, “4 katlı alışveriş merkezimizde yaklaşık 120 mağaza ile hizmet vereceğiz. 2016 yılının üçüncü çeyreğinde açılışını gerçekleştireceğiz. Diğer Primemall alışveriş merkezlerinde olduğu gibi Primemall SivasPark projesinin de yönetim ve kiralaması Prime Development olarak bizim tarafımızdan yapılıyor” dedi. Projenin şimdiden perakendecinin yoğun ilgisi ile karşılaştığını kaydeden Çetin, ‘‘Projenin kiralamaları başladı, perakendecilerin çok yoğun ilgisi ile karşılaştık. Projemizin şu an yüzde 45’i kiralanmış durumda. 2016 yılının 3. çeyreğinde açılışımızı yüzde 100 doluluk oranı ile gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.” sözlerine yer verdi. “İLK KEZ BİR ORTAKLIĞA İMZA ATIYORUZ” Prime Development ve Sivas Yatırım AŞ arasındaki işbirliğine de değinen Prime Development CEO’su Artuğ Çetin, “Prime Development olarak dördüncü yatırımımız olan Primemall SivasPark projesinde bizim için de bir ilk gerçekleşiyor. İskenderun, Antakya ve Gaziantep’teki projelerimizin yatırımı bize aitti. Sivas projemizde ilk kez bir ortaklığa imza atıyoruz. Prime Development olarak yıllardır perakende alım gücü oldukça yüksek olan Sivas’ta bir AVM projesi gerçekleştirmek için arayış içindeydik. Bu arayışın sonunda Sivas Yatırım Ortaklığı ile karşılıklı anlaşarak güzel bir ortaklığa imza attık. Sivas’ın ilk AVM’si olacağımız için öncü olarak tüm özelliklerimizle fark yaratmak ve bol ödüllü bir çalışmaya imza atmak istiyoruz. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası ile yaptığımız işbirliği hem bizim hem de Türkiye için çok önemli. Almanya merkezli uluslararası bir şirket olarak yerel ortaklarla yaptığımız işbirliğinin sektöre örnek olacağını düşünüyoruz. Sivas Yatırım Ortaklığı, bizim deneyimimizden, bilgi birikimimizden ve yatırım kabiliyetimizden yararlanırken; biz de Prime Development olarak yerel anlamda güç kazanmış olacağız” açıklamasında bulundu. Sivas Yatırım Ortaklığı AŞ ile kurdukları güçlü işbirliğinin farklı şehirlerde, farklı www.mallreport.com.tr gayrimenkul projeleri ile de sürebileceğinin sinyallerini veren Çetin, Primemall SivasPark AVM’nin Sivas’ın yerel yatırımcılarının güçlenmesi adına da önemli bir işleve sahip olacağını vurguladı. Çetin, “Sivas Yatırım Ortaklığı işbirliği ile yerel yatırımcılara da yeni yatırım imkanları sunuyoruz. Önceliklerimiz arasında Primemall SivasPark projemiz ile kent ekonomisinin, yerel yatırımcıların güçlenmesi de yer alıyor. Prime Development olarak şirket politikamız gereği yatırım yaptığımız illerde yerel yatırımcıların da mağaza kiralaması yapabilmeleri amacıyla düzenlediğimiz Franchise Günleri’ni Sivas’ta da sürdürüyor olacağız. Sanayi ve Ticaret Odası’nın da desteği ile mağaza kiralamak isteyen yerel yatırımcılarla ulusal markaları buluşturup bayilik almak isteyen yatırımcılara yepyeni imkanlar yaratacağız.” sözlerine yer verdi. İLK YILDA 7,5 MİLYON ZİYARETÇİ HEDEFLENİYOR Şehrin ilk alışveriş merkezi Primemall SivasPark projesi, Sivas ili ve çevre illerde yaşayan tüm gelir gruplarından ziyaretçileri hitap edecek marka karmasına sahip olacak. Şehrin perakende hacminin 711 milyon Euro olduğuna değinen ve şehir nüfusunun yüzde 64,3’ünün kent merkezinde yaşadığına vurgu yapan Artuğ Çetin, “Bu çok önemli bir oran. İlk yıl yaklaşık 7,5 milyon ziyaretçi ağırlamayı hedefliyoruz” dedi. “SİVAS YATIRIM İÇİN ÇOK DEĞERLİ BİR LOKASYON” Sivas halkının satın alma davranışları ve tüketim oranı hakkında da çeşitli araştırmalara yer verdiklerini belirten Çetin, “Yapılan araştırmalarda, Sivas ili Türkiye’deki hane halkı satın alma gücü ortalaması ile paralellik gösteriyor. Dolayısıyla şehrin alım gücü Türkiye ortalamalarını yakalamış durumda. Perakende bazlı talep yoğunluğu ise 711 milyon Euro. Sivas www.mallreport.com.tr önemli bir maden kenti. Başta maden olmak üzere pek çok sektörde ihracat yapan şehrin, son 10 yılda ihracat büyüme hızı 10 katı aşmıştır. Ek olarak şehirde bin aileye düşen otomobil sayısı 802; Türkiye ortalamasına baktığımızda bunun yaklaşık 2 katı olduğunu görüyoruz. Tüm bu veriler ışığında, Sivas yatırım yapmak açısından bizim için çok değerli bir lokasyon diye düşünerek Sivas’a yatırım kararı aldık” açıklamasına yer verdi. “PRİMEMALL SİVASPARK BÖLGEYE BÜYÜK BİR HAREKET GETİRECEK” Primemall SivasPark AVM’ye ulaşım için de farklı alternatifler düşünülmüş durumda. Araçlarıyla gelmeyi tercih etmeyen müşterilerin ulaşımını kolaylaştırmak için müşteri servisleri yer alacak. Belli semtlerden belli saat aralıklarıyla müşterilerin rahat ve konforlu bir şekilde alışveriş merkezine gelmesi sağlanacak. Şehre ilk kez girecek olan ulusal ve uluslararası markalara ev sahipliği yapacak olan proje, Sivaslılar’ı sineması, eğlence alanları, kafeleri, bu- luşma alanları, etkinlikleri, konserleri ile pek çok ilkle buluşturacak. Primemall SivasPark’ın gerek altyapısı gerekse şehre yaratacağı işgücü ile istihdam ve kentleşmeye sunacağı katkıya da değinen Artuğ Çetin sözlerini şöyle sürdürdü; “Her aşamasını titizlikle planladığımız Primemall SivasPark projemiz bölgeye büyük bir hareket getirecek. AVM projemiz, yatırımcıların ve perakendecilerin ilgisini Sivas’a çekeceği gibi çevre iller için de Sivas bir alışveriş merkezi haline Artuğ Çetin gelecek. Hareketlenen ekonomik ve sosyal yaşam kentin çehresini değiştirecek. Projenin bölge ekonomisine sağlayacağı katkılara dikkat çeken Artuğ Çetin, ‘‘Anadolu’da artan AVM talebine yanıt vermek için attığımız önemli adımlardan biri olan Primemall SivasPark projesi, pek çok perakende markası için yepyeni bir pazar açmış olacak. İstihdam açısından bakıldığında da AVM’de yer alan birçok mağaza pek çok insana istihdam sağlayacak. Bu durum da bölge ekonomisine hareket kazandıracak” diye konuştu. AVM ziyaretçilerine aynı zamanda bir sosyal yaşam alanı sunmak adına da önemli çalışmalara yer verdiklerini kaydeden Çetin, diğer AVM’lerinde olduğu gibi özellikle çocuklara yönelik alanlara ve aktivitelere ağırlık vereceklerini dile getirerek, “Çocukların hayal dünyalarının gelişmesi ve fiziki olarak yeni kabiliyetler kazanabilmeleri için alışveriş merkezimiz içinde diğer projelerimizde olduğu gibi rutin aktiviteler gerçekleştireceğiz. Çocuk kulübü adı altında yapılacak bu etkinliklerde; meslek atölyeleri, el işi faaliyetleri, drama oyunları, doğum günü kutlamaları, koro çalışmaları, gösteriler, çizgi film karakterleri ile buluşmalar gerçekleştireceğiz. Ayrıca alışveriş merkezimizin içerisinde farklı noktalarda yer alacak olan çocuk oyun alanları da çocuklara keyifli saatler sunacak” sözlerine yer verdi. 47 AVM MarkAntalya 2 yaşında Açılışınızdan bu yana ziyaretçi sayınız nasıl bir noktaya ulaştı? Ziyaretçilerinizin AVM’ye olan sadakatini oluşturacak ne gibi çalışmalara yer verdiniz? MarkAntalya, ziyaretçi sayısı ve ciro skalası anlamında çok kısa sürede çok iyi bir büyüme trendi yakaladı. Her ay, hem bir önceki aya, hem de bir önceki yılın aynı ayına göre azımsanamayacak büyüme oranlarıyla bu noktalara geldi. Ziyaretçi sadakati şüphesiz her AVM gibi bizim de en çok önemsediğimiz nokta. Bu sadakatin oluşması da birçok parametreye bağlı. Bu parametrelerin başında da müşteriye yaşattığınız deneyim geliyor. Çünkü artık alışveriş merkezleri, alışveriş yapılan komplekslerin ötesinde birer sosyalleşme alanı aynı zamanda. İkinci önemli bir husus da CRM yönetimi. Mevcut ve potansiyel müşterilerin nabzını iyi tutmak gerekiyor. Müşteriyi ve kendimizi iyi tanımamız gerekiyor. İyi tanıdığınız bir müşteriye daha iyi hizmet sunar, daha çok şey üretir, daha doğru bir pazarlama planı ile daha doğru bir bütçe yönetirsiniz. Yönetim ve kiralaması JLL Türkiye tarafından yapılan MarkAntalya’nın AVM Müdürü Ceyda Gamzeli, 2. yılın sonunda MarkAntalya’nın sergilediği büyümenin doğru yolda olduklarının en büyük göstergesi olduğunu söyledi. Uzun yıllardır AVM sektörüne hizmet veren bir AVM yöneticisisiniz. Yılda 12 milyon yabancı ziyaretçi alan bir turizm şehrinde Antalya’da AVM yönetmenin ne gibi farklı yanları var? Bu kadar çok turist alan bir şehirde, pazarlama planlarınızı da ona göre oluşturmanız gerekiyor. Biz pazarlama planımızı ikiye ayırıyoruz Antalya’da. Yerli ziyaretçiler için planımız ayrı, yabancı ziyaretçi odaklı planlamalar ayrı. Şüp- Trip Advisor tarafından 2015’de mükemmellik sertifikasına layık görüldünüz. Bu konuda görüşlerinizi alabilir miyiz? Tripadvisor özellikle yabancı ziyaretçilerin çok kullandığı bir mecra. TripAdvisor Mükemmellik Sertifikası, sürekli olarak mükemmel bir hizmet taahhüdü sergileyen belirli konaklama yeri, gezilecek yer ve restoranları onurlandırmaktadır. Bu sertifikayı almak için işletmenin TripAdvisor’daki gezginlerin yorumlarıyla yaptıkları değerlendirmede özel bir algoritmayla hesaplanan yeterli puanı almış olması gerekmektedir. Yani müşteri deneyiminin uluslararası platformda geçerliliği olan bir mecra tarafından ölçümlenmesi ve onaylanması diyebiliriz. Aldığımız mükemmellik sertifikası, açıldığımız günden bu yana ağırladığımız milyonlarca yerli yabancı ziyaretçinin alışveriş merkezimizden mutlu ayrıldığını gösteriyor. Ki bu da; sürdürülebilir başarının en önemli temel taşı bence. 48 Ceyda Gamzeli hesiz ikisini de hedef alan çalışmalar da yapıyoruz. Ama en nihayetinde; yapılan her çalışma özellikle yaz sezonunda iki farklı hedef kitleyi hesaba katarak yapılıyor. Basılı malzemeler, yılın farklı dönemlerinde farklı dillerde de basılıyor. Hatta yabancı ziyaretçileri bile kendi aralarında gruplandırmak mümkün. Her uyruktan gelen yabancı ziyaretçinin farklı alışveriş alışkanlıkları var. Hangi dönemde neyi, kimi hedeflediğiniz çok önemli. Örneklemek gerekirse; turizm sezonunun gayet düşük olduğu Mart ayı dönemi, Antalya için İranlı turist potansiyelinin çok yüksek olduğu bir aydır. Ve İranlı turist, satın alma gücü ve motivasyonu yüksek bir kitledir. Bu sene Mart ayında, Nevruz Bayramı dolayısıyla Antalya’ya gelen 50 bini aşkın İranlı turiste özel bir alışveriş festivali planladık. Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen bu festival kapsamında İranlı sanatçılarla imza günleri ve mini konserler yaptık. Ülkenin koşullarından dolayı İran’da yaşayamayan bu sanatçıları belki de ilk defa onların dokunabilecekleri mesafelere getirdik, fotoğraf çektirme imkanı sunduk. Yaklaşık 50 mağazada sadece onlara özel indirim ve promosyonlar hazırladık. Bütün bu aktiviteleri, İran’da en çok izlenen TV kanallarında reklamlarla ve acenteler aracılığıyla duyurduk. Acentelerle anlaşmalar yaptık. Sonuç olarak, ülke genelinde çok da parlak geçmeyen bir sezonda, hem ziyaretçi sayıları hem de ciro rakamları olarak beklediğimizin de çok üstünde sonuçlar aldık. Ayrıca, İran pazarındaki bilinirliğimizin artması sonucu, İranlı ziyaretçi girişlerimiz yaz sezonunda da aynı hızda devam etmekte. Özetle; Antalya’nın turistik bir şehir olması avantajını en iyi şekilde kullanmak ve AVM’nin performansı üzerindeki etkisini maksimuma çıkarabilmek için ekstra planlamalar gerekiyor. Anadolu’da herhangi bir şehirde aklınıza gelmeyecek etkinlikler planlamak, başka şehirler için çok da zaruri olmayan alternatif reklam mecralarını (Havayolu dergileri, acenta katalogları, otel dergileri reklamları vb. ) yoğun bir şekilde kullanmak ve gerek pazarlama planını gerekse de medya planını buna göre şekillendirmek gerekiyor. Her AVM her lokasyon, biz AVM yöneticileri için başka bir deneyim, tabiri caizse başka bir okul… Geçmiş birikimlerimizi, lokasyona özel farklı dinamiklerle birleştirerek çalıştığımız projeye değer katmaya çalışıyoruz. www.mallreport.com.tr AVM www.mallreport.com.tr 49 AVM Nimet Erdem 212 İstanbul Power Outlet ödüle doymuyor 212 İstanbul Power Outlet gerçekleştirdiği projeler özelinde başarılarını uluslararası ödüllerle taçlandırmaya devam ediyor. 212 İstanbul Power Outlet son olarak uluslararası iş dünyasının en önemli ödülleri arasında yer alan International Business Stevie Awards’da “Askıda Kitap” projesi ile gümüş, “Erdoder Projesi” ile bronz ödüle layık görüldü. Edip Uluslararası Gayrimenkul ve Turizm AŞ’nin yatırımcılığını yaptığı, JLL Türkiye’nin kiralamasını ve yönetimini üstlendiği 212 İstanbul Power Outlet, Hermes’ten gelen 10 ödülden sonra “International Business Stevie Awards” yarışmasında 2 ödüle layık görüldü. 212 İstanbul Power Outlet, “Askıda Kitap” projesi ile gümüş, “Erdoder Projesi” ile bronz ödüle layık görüldü. Bu yıl her sektörden 3 bin 700 adayın katıldığı yarışmada, 212 İstanbul Power Outlet,“Kurumsal Sosyal Sorumluluk” kategorisinde yılın projesi ödüllerinin sahibi oldu. 50 212 AVM SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİNE ÖNEM VERİYOR “Her Kitap Anadolu’da Yeni Bir Hayat” sloganı ile ünlü yazarları kitapseverler ile buluşturan, ’Askıda Kitap’ sosyal sorumluluk projesi ve ünlü isimlerin bir araya gelerek kurulan standlarda satış yaptığı ve gelirinin Erdoder’e bağışlandığı sosyal sorumluluk projesine başından beri çok inandıklarını belirten 212 İstanbul Power Outlet Bölge Müdürü Zehra Tümkaya, bu özgün ve yaratıcı projeler ile sektörde farklılaştıklarını ve markaları ile hedef kitleleri arasında güçlü bir bağ oluşturduklarını ifade etti. Uluslararası iş dünyasının en itibarlı ödülleri arasında gösterilen Stevie Awards, 2002 yılından beri kurum ve kişilerin başarılanı ödüllendirmek ve teşvik etmek amacı ile ‘Yılın Şirketi’, ‘Yılın Pazarlama Kampanyası’, ‘En iyi Ürün ve Hizmet’, Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Projesi’ni de içeren birçok kategoride ödül veriyor. Bu yıl 60’dan fazla ülkeden 3 bin 700 adayın bulunduğu ve iş dünyasındaki en seçkin ve yaratıcı projelerin ödüllendirildiği ‘Stevie Awards’a Türkiye’den de birçok proje katılım gösterdi. Ödül sahipleri ekim ayında düzenlenecek özel gecede ödüllerine kavuşacaklar. www.mallreport.com.tr AVM www.mallreport.com.tr 51 AVM Akmerkez’e 3 ödül birden Akmerkez, 2015 yılbaşı etkinliğiyle, dünyanın en saygın iş ödülleri arasında gösterilen Stevie Uluslararası İş Ödülleri kategorisinde, biri altın olmak üzere üç ödülün sahibi oldu. Küresel ölçekteki en itibarlı ödül organizasyonlarından biri olan Stevie Ödülleri’nde Akmerkez, yılbaşı organizasyonu ile ‘Communications or PR Campaign of the Year – Sponsorship’ kategorisinde altın, ‘Best Public Relations Event’ kategorisinde gümüş ve ‘Communications or PR Campaign of the Year - Events & Observances’ kategorisinde bronz ödüle layık görüldü. Her yıl 50’nin üzerinde ülkeden binlerce proje ve markanın başvuru yaptığı Stevie Ödülleri’nde 200’den fazla yönetici jüri olarak görev yapıyor. 23 Ekim’de Toronto, Kanada’da yapılacak olan törenle Stevie Ödülleri, kazanan kurumlara takdim edilecek. 2015 Internatıonal Business Awards’dan Akasya Acıbadem’e 2 ödül Dünyanın en başarılı kurumlarının ödüllendirildiği 2015 International Business Awards’da Akasya Acıbadem, “Markalı İçerik Kampanyası” ve “En İyi Sergi Sunumu” kategorilerinde Stevie Award’a layık görüldü. Uluslararası seçkin ödül platformları arasında önemli bir yeri olan ve dünyanın en başarılı kurumlarını ödüllendirmek amacıyla hayata geçirilen Stevie Awards tarafından düzenlenen, Stevie Uluslararası İş Ödülleri değerlendirmesinin 2015 sonuçları açıklandı. Gerçekleştirdiği sıra dışı etkinlikleri ve sosyal aktiviteleri ile adından sıkça söz ettiren Akasya Acıbadem “Markalı İçerik Kampanyası” kategorisinde ve dünya prömiyeri Akasya Acıbadem’de yapılan “ Big Names - Canlı Heykeller” sergisiyle “En İyi Sergi Sunumu” kategorisinde olmak üzere toplam iki bronz ödül kazanarak dünyanın en saygın ödül organizasyonlarından Stevie Uluslararası İş Ödülleri’nde büyük bir başarı sergiledi. 52 www.mallreport.com.tr DOSYA Van AVM’ye Avrupa’dan 2 ödül Global Yatırım Holding’in 50 milyon dolar maliyetle yapımına başladığı Van Alışveriş Merkezi projesi, 20151016 Uluslararası Emlak Ödülleri’nde (International Property Awards) iki ödül kazandı. Global Yatırım Holding’in 50 milyon dolar maliyetle yapımına başladığı Van Alışveriş Merkezi projesi, Avrapa’da ‘mimari ve proje geliştirme’ kategorilerinde iki ödül kazandı. Van AVM’nin gösterdiği bu başarı ile ilgili Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ayşegül Bensel yaptığı açıklamada; “Van AVM projemiz ile yenilikçi ve alanında öne çıkan projelerin değerlendirildiği Uluslararası Emlak Ödülleri’ den iki ödül birden kazanmak bizim için çok gurur verici. Van halkına, uluslararası arenada kendini kanıtlamış bir proje ile ilk alışveriş merkezini kazandıracak olmanın sevincini yaşıyoruz.” dedi. Katı- lımcıların çok sıkı kriterlerden geçirildiği bu yarışmada kazanılan her iki ödülün de Global Yatırım Holding için büyük başarı olduğunu belirten Bensel, “Global Yatırım Holding, en yüksek sonucu aldığı takdirde bu sene sonuna doğru yapılacak yarışmada Avrupa’yı temsil etme hakkını kazanacak. Şirket, eğer mimari veya geliştirme kategorilerinde en yüksek puanı almayı başarırsa diğer bölgelerle yarışarak ‘Dünyanın en iyi geliştiricisi veya dünyanın en iyi mimarı’ ödüllerini alma yolunda ilerleyecek.” sözlerine yer verdi. Kanyon’a Stevie Ödülleri’nden 6 yeni ödül Uluslararası İş Ödülleri olarak bilinen Stevie Ödülleri’nin açıklanan kazananları arasında bulunan Kanyon bu sene 6 yeni ödül sahibi oldu. Uluslararası İş Ödülleri olarak bilinen Stevie Ödülleri’nin bu yıl 60 farklı ülkeden 3 bin 700 projenin katılımının sonunda açıklanan kazananları arasından Kanyon, “Bonjour Kanyon” projesi ile “Yılın iletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası” dalında gümüş ve “En İyi Etkinlik” dalında bronz, “Çiçeklerin En Güzeline” projesi ile “Yılın iletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası” ve “En İyi Etkinlik” dalında gümüş, “Aşk Kanyon’da” projesi ile “Yılın İletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası” dalında bronz ve “En İyi Etkinlik” dalında gümüş olarak toplam 6 yeni ödül sahibi oldu. www.mallreport.com.tr 53 Makale Perakende sektöründe ilginç yenilikler Dr. M. Vahit İPEKÇİ ABD’nin, perakendenin beşiği olduğunu ve her türlü yeniliğin genellikle burada doğduğunu biliyoruz. Sektörümüz de her ne kadar Avrupa’daki rakipleriyle zaman zaman at başı gitse de, henüz Kuzey Amerika ile rekabet etmekte zorlanıyor. 54 ABD’nin, perakendenin beşiği olduğunu ve her türlü yeniliğin genellikle burada doğduğunu biliyoruz. Sektörümüz de her ne kadar Avrupa’daki rakipleriyle zaman zaman at başı gitse de, henüz Kuzey Amerika ile rekabet etmekte zorlanıyor. Bu ay sizlerle perakende sektörü ile ilgili belli başlı merkezlerdeki son gelişmeleri paylaşacağım; İngiliz perakende devi Selfridges, Noel tatilinden tam 143 gün öncesinde Londra merkezinde bulunan mağazasında 300 metrekarelik bir bölümü muhteşem bir dekorasyon ile Noel malzemeleri ve hediyeliklerine ayırdı. Söz konusu erken manevranın sebebi ise çok basit; sayıları yıllık 20 milyona yaklaşan turistlere satış yapmak. Avrupa yönetim merkezini Amsterdam’dan Londra’ya taşıyan kahve devi Starbucks, rekabette bir adım daha öne geçmek adına İngiltere pazarı için 30 milyon GBP’lık teknoloji yatırımına gidiyor. Yatırım tamamlandığında müşteriler mağazaya giderken mobil cihazları ile siparişi ve ödemeyi birlikte gerçekleştirecekler. Bunun yanı sıra mağaza içinde olabilecek en hızlı Wi-Fi servisi verileceği gibi mobilyaların içine mobil cihazlara yönelik şarj üniteleri monte edilecek. Ne diyelim darısı ülkemizdekilerinde başına olsun. Fransız Parlamentosu’nun Temmuz 2015 tarihinde yürürlüğe giren kanun maddesi uyarınca süpermarketler, satılmayan gıda ürünlerini ya bağışlayacaklar ya da hayvan besini olarak tüketilmesini sağlayacaklar. Bu insani uygulama ne yazık ki yıllık 7.1 milyon ton gıda atığının sadece yüzde 11’ni kapsıyor ve hala yüzde 67 atık evlerden çöpe gidiyor. Son bir yaratıcılık örneği de Kanada’dan; 800 Sq.Ft. adlı dizayn şirketi ev-dekorasyon ürünlerini Toronto’da bir rezidanstaki 80 metrekarelik bir dairede sergiliyor. Buraya “Alışveriş Apartmanı” da deniliyor. Yatırımcı müşterilerini randevu ile kabul ediyor ve uygulamanın ilham noktasını da geleneksel mağazalarda üst üste duran ürünlerin evimizde nasıl görüneceğinin avantajı olarak açıklıyor. Daha önce Berlin ve N.Y.’ta bu tip uygulamaları duymuştuk, ne diyelim, havalı bir AVM’de mağaza kiralamaya bütçesi yetmeyen yatırımcılar için uygun bir çözüm gibi duruyor. Sayfayı bizi mutlu edecek bir gelişme ile tamamlamak istiyorum. ABD’li güçlü gıda perakendecisi, KFC (Yum Brands)yönetim merkezinden yapılan açıklamada Türkiye’yi Rusya’nın ardından en iyi gelişme gösteren pazar olarak tanımlayıp önümüzdeki 5 yıl içinde 400 mağaza açma kararı almışlar, darısı tüm rakiplerinin başına. Hoşçakalın www.mallreport.com.tr MAKALE www.mallreport.com.tr 55 PERAKENDE Gayrimenkul ve perakende devleri MAPIC’de buluşuyor Dünyanın en büyük perakende ve gayrimenkul fuarı MAPIC 2015, 74 ülkenin katılımıyla Fransa’nın Cannes şehrinde gerçekleştirilecek. Alkaş’ın Türkiye temsilciliğini yaptığı, bu yıl 21’incisi gerçekleşecek MAPIC Fuarı ile ilgili Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer’den bilgiler aldık. Bu yıl 21.’si gerçekleştirilecek MAPIC Fuarı, katılımcılara neler sunuyor? MAPIC trendlerin yakalandığı bir fuar olarak önem taşıyor. Perakende sektörü ve dünyadaki alışveriş merkezlerinde bulunan trendleri görebildiğiniz önemli bir ortam. Bu yıl ki konsepti “Dijitalin Perakende Sektörüne Etkisi” olarak belirlenen MAPIC 2015’te 74 ülke ve 100 şehir temsil edilirken, 700 standla 2 bin 400 perakendeci, 2 bin 300 geliştirici ve 340 yatırımcı şirket bir araya gelecek. 8 bin 400’ün üzerinde ziyaretçinin ağırlanması beklenen fuarda çarpıcı gelişmeler söz konusu. İran, MAPIC 2015’e İran Mall ile katılıyor. Türkiye dahil Batı ülkelerinin İran’a MAPIC sırasında büyük bir ilgi göstermesi bekleniyor. Yurtdışı adımlarını hızlandıran Türkiye perakende sektörü için bir diğer önemli gelişme de MAPIC 2015’te 56 onur ülkesi olarak seçilen ABD’nin en büyük karma projesi Hudson Yards ile katılımı. İran dışında MAPIC 2015’e katılan büyük AVM yatırımcıları arasında ayrıca BAE’den Majid Al Futtaim, Katar’dan Place Vendome, Nijerya’dan South Energy, Çin’den Wanda Group, Singapur’dan CapitaMalls Asia, Avrupa’dan Hammerson, Westfield, Klepierre, Unibail-Rodamco ve Sonae Sierra da bulunuyor. MAPIC 2015’te ayrıca her yıl olduğu gibi Türkiye’ye özel 2 oturum gerçekleşecek. Türk markalarının yer alacağı bir oturumun konusu; “Türkiye Ekonomisinin Gizli Gücü Ortaya Çıkıyor” olacak. İlk oturumda Türkiye ekonomisi ve perakendecilerden bahsederken diğer oturumumuzda da yatırım fırsatlarını konuşacağız. Geçen yıl Türk markaları MAPIC’de çıkarma yaptı diyebiliriz. Bu yıl katılım nasıl olacak? Perakendeci gözüyle baktığınızda alışveriş merkezleri büyümek için kanallardan biri. 2014’te ilk kez kurulan Turkish Brands standına 8 firma katıldı ve markalar, 520’den fazla birebir randevuyla uluslararası yatırımcı ve master franchisee’ler ile görüştü. Şu anda hedefimizi 20 marka katılımı olacak şekilde organize ettik. Şu an itibariyle BMD’nin öncülüğünde markalar 12’ye ulaştı. Turkish Brands standında yerini alan firmalar arasında; Avva, Chakra, Collezione, Damat Tween, Faik Sönmez, Hatem Saykı, Karaca Porselen, Kiğılı, Mavi, Penti, Mudo ve So CHIC… bulunuyor. Perakendeci gözüyle artı değeri şu, Türk markası olarak tek başınıza katılsanız fuara belki arada kaybolabilme ihtimaliniz var. Ya da daha çok pazarlama yapabilmek gerekiyor. Biz Türk markaları olarak bir bütün olmaya çalıştık ve o bütünlüğün içerisinde “Turkish Brands” olarak dikkat çekiyoruz. Kısa vadede yurt dışına mağaza açmayı düşünen markalar için MAPIC mutlaka görülmesi gereken bir yer. Yurtdışında mağazası olup katılan markalar da büyüyen pazarlara hakim olmak ve değişen pazarları takip ederek bu pazarlarda yer almak adına katılım gösteriyor. Perakende sektörü çok dinamik ve işinin gereği dinamik de olmak zorunda. Trendleri takip etmek zorunda- www.mallreport.com.tr PERAKENDE sınız. Bu trendleri yakalamak için MAPIC önemli bir fırsat. Geçen yılki deneyimimiz bize şunu gösterdi; Türk markalarının yurtdışında büyümesinin yolu mutlaka MAPIC’den geçiyor. Türk markalarına yurtdışında olan ilgi nasıl? Türk markalarının kalitesine çok güveniyorlar. Dinamikliğine ve Türk markalarının çeşitliliğine güveniyorlar. Başka kültürlerde mağaza açmak çok kolay değil. Bizde Türkiye’ye özel bir enerji var ve bu da işe yansıyor diye düşünüyorum. Alışveriş merkezi yatırımcıları Türk markalarını alışveriş merkezlerinde görmeyi istiyorlar. Alkaş olarak MAPIC’de sunduğunuz networking fırsatları neler? MAPIC 2014’teki 520’den fazla birebir randevunun Türk markalarının uluslararası hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol üstlendiğini gördük. Türk ekonomisinin giderek yükselen gücünü ortaya koyabilmek kadar markalarımızın eriştiği üretim ve kalite gücüyle yurtdışına açılımlarına destek olabilmek için bu yıl da pek çok randevu alacağız. Randevularımızı belirlerken markalara neyi hedeflediklerini soruyoruz. Bugün için öngördükleri 3-4 ülkeyi belirlemelerini istiyoruz. Ülkeyi seçtikten sonra o ülkenin yatırımcısı mı yoksa masterfranchisee firması ile mi görüşmek istiyor buna göre onlara randevular alıyoruz. Markalar kendileri de bu görüşmeleri organize www.mallreport.com.tr edebiliyor ancak bu işi organize etmek hem zahmetli hem de hangisinin doğru firma olduğunu bulmak bilgi ve deneyim işi. Sahip olduğumuz know-how ile bu konuda görüşmeleri firmaların tercihlerine göre indirgeyerek onlara kolaylık sağlıyoruz. Bu yıl ne gibi network aktivitelerine yer verilecek? MAPIC’de fuarın kendi içindeki networkun haricinde Cannes’daki bir çok otel bugünden dolu. Konaklamasının yanı sıra restoranları ve toplantı salonları da dolu. Bu da şunu gösteriyor MAPIC fuar alanında network imkanı yeterli gelmeyip otellerin toplantı odalarına başvuruyorlar. Bu çok önemli. Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği’nin gelenekselleştirdiği akşam yemeğinin yanı sıra JLL, Yonca Aközer bilmediği ama yurt dışına ihracatta güçlü olan markaların da orada tanıtılmasını hedefliyoruz. Bu markalar da uluslararası platformlarda bilinen Türk markaları olarak o platformda yer almalı. İkincisi Avrupa’da konumlanmış, Türkiye’de belki çoğumuzun bilmediği ama Avrupa’da marka olmuş Türk markaları var. Onları bu fuara dahil etmek, bu markalarla sinerji yaratmak istiyoruz. Yatırımcı ve perakendeciler yurt dışı ziyaretlerinde mutlaka bir know-how ediniyorlar ama bu tür fuarlarda hepsini bir arada görebilme şansına sahipler. Bu platform perakendeciler ve yatırımcıların yanı sıra mimarlar için de büyük önem taşıyor. Örneğin, Ekonomi Bakanlığı gayrimenkul sektörünün değerini mimarların artıracağı görüşüyle mimarların da bu tür fuarlarda yer almasını teşvik ediyor. Multi, Cefic, ECE gibi büyük yatırımcılar da çeşitli network yemekleri organize ediyor. Bu yıl ilk kez hazırlanacak MAPIC Türkiye kataloğu hakkında da bilgi alabilir miyiz? Alkaş olarak MAPIC’de yer alacak markalara nasıl bir vizyon çiziyorsunuz? Perakende markaları ve gayrimenkul firmaların detaylı bilgilerinin ve firma projelerinin yer aldığı bir katalog olacak. MAPIC’teki tüm katılımcılara dağıtılacak. Biz Alkaş olarak uluslararası platformlardaki vizyonu sektöre aktarmak istiyoruz. Hem perakende hem gayrimenkul sektörüne yurt dışı açılımları ve gelecek vizyonlarını anlatmak, göstermek istiyoruz. En önemli özeliklerimizden biri bu. MAPIC’de hedeflediğimiz 2 aşama daha var. Birincisi, Türkiye’nin yerel markaları olan, Türk halkının belki de çok Katılımcılara ve hala katılımı netleşmemiş olanlara neler söylemek istersiniz? Hem yatırımcılar için hem perakendeciler için iyi bir fırsat. Dünyadaki perakendeciler ve yatırımcılarla buluşma şansını sağlaması açısından oldukça önemli bir fuar. Hem yatırımcı hem perakendecilerin kaçırmamaları gerektiğini düşünüyorum. 57 PERAKENDE “Döviz borcu olmayan AVM Kategori Mağazacılığı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Alp Önder Özpamukçu, dövizdeki artışa karşı tüm alışveriş merkezi yatırımcılarına çağrıda bulundu. Özpamukçu, “Döviz borcu bulunmayan, yatırım kredisinin ödemesini tamamlamış AVM’lerin TL bazlı kiraya dönmelerini bekliyoruz. Diğer AVM’ler de mutlaka kur sabitlemeli” dedi. 2014 yılında 100 milyar dolar ciroya ulaşan modern perakende sektörü, 770 bin kişilik istihdam oranı ile ekonomiye önemli bir katkı sunuyor. Yurt çapında 3 bin mağazada 115 bin çalışanı ile 26 milyar dolar ciro yaratan gıda ve hazır giyim dışında kalan modern perakendecileri temsil eden Kategori Mağazacılığı Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Alp Önder Özpamukçu, 2015 yılında 58 kirada TL’ye dönmeli” kontrol edilemez hale gelmiş durumda. Bu konuda perakende sektörünün tüm tarafları elini taşın altına koymalı” dedi. Perakende sektöründe AVM’ler ve perakendeciler olarak aynı gemide olunduğunun altını çizen Özpamukçu, KMD üyelerinin Türkiye’deki AVM kiralanabilir alanının yaklaşık yüzde 30’unu kapladığını belirterek; “Döviz borcu bulunmayan, yatırım kredisinin ödemesini tamamlamış AVM’lerin TL bazlı kiraya dönmelerini bekliyoruz. Diğer AVM’ler de mutlaka kur sabitlemeli” önerisinde bulundu. Alp Önder Özpamukçu 2014’e göre daha iyi bir büyüme beklemekle beraber, döviz kurlarındaki artış ve hareketlilik nedeniyle sektörde hedeflerin ve karlılığın olumsuz etkilendiğini belirtti. “DÖVİZDEKİ ARTIŞA KARŞI SEKTÖRÜN TÜM TARAFLARI ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI” Özpamukçu; “Cirolara baktığımızda yarıyıl hedeflerinin korunduğunu ve yıl sonu hedeflerinde büyük sapmalar olmadığını görüyoruz. Ancak karlılıklar düşüyor. Dövizdeki dalgalanmalar maliyetlerimizi olumsuz etkiliyor. Özellikle kira maliyetleri KİRA-CİRO ORANTISIZLIĞI KARLILIĞI ÇOK OLUMSUZ YÖNDE ETKİLİYOR Tüketici güven endeksinin son 6 yılın en düşük seviyesine gerilediği içinde bulunduğumuz dönemde bile sektördeki mağaza yatırımlarının ve Haziran itibariyle yüzde 10 seviyelerindeki istihdam artışlarının devam ettiğini belirten Özpamukçu, mobilya ve birçok ürün grubunun ithalatına getirilen ani ve beklenmeyen ek gümrük vergileri ve kurlardaki hesaplanamayan değişiklikler nedeniyle kira/ciro oranının bozulmasının karlılığı çok olumsuz yönde etkilediğini sözlerine ekledi. www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 59 PERAKENDE BİST Sürdürülebilir Endeksi’nde perakendenin tek temsilcisi Migros ‘Migros size iyi gelecek’ mottosu ile Türkiye’nin farklı coğrafyalarında faaliyet gösteren Migros, çevre alanında da kaynakların verimli ve tasarruflu kullanımına yönelik çalışmaları ile Borsa İstanbul’un ‘BİST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan 15 şirketten biri oldu. Konuyla ilgili Migros Ticaret A.Ş tarafından yapılan değerlendirmede şu bilgilere yer verildi: ‘Sürdürülebilirlik, üzerinde titizlikle durduğumuz bir konu. Sürdürülebilirlik komitemiz çerçevesinde ele aldığımız konular içerisinde sera gazı salınımı, kirletici emisyonların ölçümlenmesi, soğutucu yönetimi, tedarik zincirinde atık yönetimi, iş gücü çekme ve yaratma, yatırımcı ilişkileri, çalışan sağlığı ve güvenliği, risk analiz- 60 leri gibi pek çok başlığımız mevcut. Bu çalışmalarımız sonucu, Borsa İstanbul’un BİST 30’daki şirketler arasında yaptığı incelemede Türkiye’nin ilk ‘BİST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan 15 şirketten biri olduk. BIST Sürdürülebilirlik Endeksi, bağımsız kriterlerle ölçümlenerek şirketlerin çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim sorumluluklarını ve bunların performanslarını kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmasını baz alıyor.” YEŞİL PERAKENDECİLİĞİN ÖNCÜSÜ MİGROS Çevre alanında da, kaynakların verimli ve tasarruflu kullanımına yönelik birçok çalışma yürüten Migros, iyi tarım uygulamaları ile hem Türk tarımı hem de perakende sektörü için çok önemli bir adım atıyor. Söz konusu uygulama, üretimde, çevre yönetiminde sağlık ve güvenlik önemlerini içermenin yanında, kullanılan enerjinin, suyun azaltılması ve zirai ilaçların kullanılmasının önüne geçilmesiyle biyo çeşitlilik üzerindeki etkinin düşürülmesini amaçlıyor. Migros çalışma kapsamında ayrıca İTU’lu tarımı teşvik etmek için üreticilere danışmanlık ve eğitimler de veriyor. Çevreci çalışmaları hakkında bilgi paylaşan Migros Ticaret A.Ş Yetkilileri, “Geri Dönüşüm Kiosk’ları ile mağazalarımızda bugüne kadar 8,3 milyon adet atığı geri dönüşüme kazandırdık. ‘Entegre Atık Yönetim Planı’ doğrultusunda sıfır atık hedefi ile mağazalarımızda operasyon esnasında çıkan her türlü atığı atık depolama alanlarına göndermeyip, sürdürülebilir çevre politikası ile çeşitli enerji kaynaklarına dönüştürülmesi ve ekonomiye kazandırılmasına çalışıyoruz. Bugüne kadar 22 bin 965 ton organik atık ile 2 milyon 296 bin 500 metreküp biogaz elde edildi. Bertaraf edilen toplam 244 ton kağıt atık sayesinde, 4 bin 150 adet yetişkin ağacın kesilmesi önlendi. Ayrıca çevre alanında yaptığımız bir diğer çalışma; Ege’de yanmış ve tahrip olmuş binlerce ağacın yerine; Ege Orman Vakfı aracılığı ile Dikili, Torbalı, Şirince, Çeşme, Seferihisar ve Urla’ya 9 yılda 529 bin 450 fidanlık orman kazandırdık. Ege Orman Vakfı’nın yetiştirdiği zeytinler raflara taşınarak, geliri zarar görmüş ormanlık alanların tekrar hayata geçirilmesi için kullanılıyor.” Migros’un sürdürülebilir yeşil perakende çalışmaları kapsamında, tam çevreci olarak tasarlanan Bodrum Maya Migros Mağazası ise yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladığı elektrik ile 2013 yılında aldığı Leed Gold sertifikası kapsamında Türk perakende sektöründe bir ilke imza atmış oldu. www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 61 PERAKENDE Real’in hedefi ilk 3 arasında olmak Beğendik İcra Kurulu Başkanı ve Real Genel Müdürü Hacı D. Beğendik, indirim marketleri hariç sektörün dördüncü büyük perakendecisi konumunda yer aldıklarını belirterek hedeflerinin ilk üç arasında yer almak olduğunu söyledi. Hacı D. Beğendik Real Hipermarketleri, Türk perakende pazarında nasıl bir konumda? Bugün kaç mağaza ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? Real Hipermarketleri, nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? 2015 yılı için büyüme hedeflerinizde neler bulunuyor? Real’in Türkiye operasyonlarını 2014 yılı Temmuz ayında Alman Metro Group’tan satın aldık. Gerçekleştirmiş olduğumuz satın almanın Anadolu’da doğmuş ve Anadolu’da büyümüş yerel bir markanın gelebileceği noktayı ve daha da ilerisini göstermek açısından iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum. Real ve Beğendik toplamında 12 şehirde, 58 mağazamız bulunuyor. Bu mağazaların 45’i Beğendik, 13’ü ise Real. Her iki kuruluşumuzda da büyümeye bağlı olarak çalışan sayımız gün geçtikçe artıyor. Real ve Beğendik olarak Toplamda 4 bin 600 kişilik bir aileyiz. Özellikle altını çizmek isterim ki, Real satın almasıyla amacımız hiçbir zaman Real’i Beğendik bünyesinde eritmek olmadı. Aksine, biz Real’e nasıl entegre olabiliriz diye düşündük, hala da bu yönde çalışmalarımız devam ediyor. Satın almayı gerçekleştirdiğimiz Haziran 2014’ten 2015 yılı başına kadar geçen dönemi adaptasyon süreci olarak tanımlıyoruz. 2015 yılı itibariyle de adaptasyon sürecimiz sona erdi ve yeni projelerimiz için düğmeye bastık. Şu an indirim marketleri hariç sektörün dördüncü büyük perakendecisi konumundayız. Hedefimiz ilk üç arasında yer almak. 2015 yılı içerisinde, Real’le minimum 2 adet hipermarket açacağız diye hedef koymuştuk. İlkini Mayıs ayı sonunda Gebze Center’da açtık. Öncelikli illerimiz İstanbul, Ankara, İzmir fakat farklı opsiyonlara da açığız. 2015 sona ermeden orta büyüklükte bir hipermarket zinciri daha satın almayı planlıyoruz. Şu anda bu yönde görüşmelerimiz devam ediyor. 2015 yılı bitmeden tamamlamayı düşündüğüm bir başka satın alım ise bir süpermarket zinciri. Şu an alternatiflere bakıyoruz. Hipermarketin yanında bir de süpermarketin olmazsa olmaz olduğunu düşünüyorum. 2016 yılı için ise, bir süpermarket zinciri daha alma planımız var. 62 ve farklılık sunmak önemli. Perakende sektöründe özellikle zincir marketlerde rekabetin sadece fiyat odaklı olduğunu görüyoruz. Herkes en ucuzunun kendisi olduğu iddiasında. Doğal olarak sektörde oyuncu sayısının azalacağını düşünüyoruz. Sektör oyuncularını ayakta tutacak karlılığın farklılıktan geleceği görüşündeyim. Tüketicilere artık farklı vaatler sunmak önemli. Bunu başaran işletmelerin rakipleri arasından sıyrılacağını ve önce ulusal daha sonra da uluslararası alanda başarıyı yakalayacağı görüşündeyim. Bizim de önemle üzerinde çalıştığımız bir konu bu. Bunun yanı sıra, sosyal sorumluluk anlamında hem Beğendik, hem de Real tarafında oldukça yoğun çalışmalarımız var. Birçok farklı projeye imza atıyoruz. Real, sürdürülebilir bir marka olmak adına ürün grupları, pazarlama stratejileri ve sosyal sorumluluk projeleri kapsamında ne gibi çalışmalara yer veriyor? Perakende sektöründe oyunun kuralları artık çok değişti. Sürdürülebilir bir marka olmak, yoğun rekabet ortamında ayakta kalabilmek için eskiye oranla çok daha dikkatli hareket etmek www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 63 PERAKENDE “Kaliteyi daima yüksek tutmaya odaklanıyoruz” BİM İcra Kurulu Üyesi ve CFO Haluk Dortluoğlu, yüksek kaliteyi düşük fiyatla veren bir hizmet anlayışıyla çalıştıklarını belirterek “BİM’de kaliteyi daima yüksek tutmaya odaklanıyoruz” sözlerine yer verdi. Haluk Dortluoğlu Türkiye’yi 365 gün indirim kavramıyla tanıştıran BİM, Türk perakende pazarında nasıl bir konumda? Şu anda kaç mağaza ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? 2014 yılı cirosu 14,5 milyar TL olarak gerçekleşen BİM, hem ciro hem de mağaza bazında Türkiye perakende pazarının lideri. 20 Ağustos 2015 itibarı ile Türkiye’nin tüm bölgelerine yayılmış 4 bin 860 mağazamız bulunuyor. Yılsonuna kadar bu sayıyı 5 bine çıkarmayı hedefliyoruz. BİM Birleşik Mağazalar A.Ş. kendi markaları ve Türkiye geneline yayılan zincir mağazaları ile nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? BİM Türkiye’nin koşullarına ve tüketicilerin ihtiyaçlarına uygun bir şekilde oluşturulan özgün iş modeli sayesinde sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştiriyor. Bunun temelinde yüksek kaliteli ve düşük fiyatlı ürünleri tüketici ile buluşturmamız yer alıyor. Mağazalarımızda müşterilerimize sunduğumuz ürünleri, bir hane halkının günlük temel ihtiyacının yüzde 80’ini karşılayacak şekilde seçiyoruz. Bunların önemli bir kısmını da sadece bizim için üretilen ve kalitesini sıkı bir şekilde denetlediğimiz özel markalı ürünler oluşturuyor. Bu sayede ürünlerde uzmanlaşma sağlıyoruz. Ciromuz içerisindeki payı yaklaşık yüzde 70 düzeyinde olan özel markalı ürünler yüksek kaliteleriyle müş- 64 teri memnuniyetinin artmasında çok önemli rol oynuyorlar. Ürün kalitesinin yanı sıra, maliyetlerimizi düşük tutmaya da büyük önem veriyoruz. Ürünün tedarik edilmesinden mağazalarda satışa sunulmasına kadar olan süreçte asgari harcama yöntemlerini benimsiyor, lojistik imkânları en akılcı ve ekonomik şekilde kullanıyor ve başarılı bir stok yönetimi yapıyoruz. Böylece hizmet kalitesinden taviz vermeden maliyetleri düşük tutuyoruz. Koşulsuz müşteri memnuniyeti temel prensiplerimizden biridir. Tamamen müşteri memnuniyetini artırmaya odaklanan bu iş modelini aksatmadan uygulayan ve geliştiren stratejiler büyümemizi mümkün kılıyor. BİM’in kalite güvencesi ve hizmet anlayışınızı hangi kriterler oluşturuyor? Kalite ve hizmet anlayışınız müşterilerin markanıza olan bağlılığına nasıl yansıyor? zü kaybetmek istemiyoruz. Bizim iş değerlerimize ve kalite anlayışımıza uygun üreticilerle uzun vadeli olarak çalışıyoruz. Markalı ürünleri üreten firmalarla irtibat halindeyiz ve sektörü yakından takip ediyoruz. Sattığımız ürünlerin kalite kontrollerini hiç aksatmadan düzenli bir şekilde yapıyoruz. Yeni ürünler geliştirmeye çalışıyor, uygun bir ürün piyasaya çıktığında inceleyip, değerlendiriyoruz. Mağazalarımıza girecek bütün ürün ve markalar için temel kriterimiz ürünün kalitesinden ve bu kaliteyi denetleyebileceğimizdenemin olmaktır. Kaliteye verdiğimiz önem tüketiciler tarafından büyük bir kabul ve takdir görüyor. BİM mağazalarından alışveriş eden günlük 4 milyona yakın müşterimiz, tüketicinin bu takdirini ve BİM’e olan teveccühünü her gün yeniden ortaya koyuyor. Bize göre en güçlü sadakat yüksek kaliteyi düşük fiyatla veren bir hizmet anlayışıyla olur. Biz BİM’de kaliteyi daima yüksek tutmaya odaklanıyoruz. Bu kapsamda mağazalarımızdaki ürün çeşidi sayısını yaklaşık 600 ile sınırlıyoruz. Çok sayıda ürün sunup kalite üzerindeki kontrolümü- www.mallreport.com.tr PERAKENDE Koçtaş’tan çevreye ‘iyi gelecek’ projeler Ev geliştirme perakendeciliği sektörünün lider kuruluşu Koçtaş, çevreye duyarlı projeleriyle sektöre yön veriyor. Çevre bilincini şirket politikasının merkezine yerleştiren Koçtaş, yürüttüğü ve destek verdiği projelerle doğal kaynakların kullanımını azaltan stratejileri hayata geçiriyor. Koçtaş, “Daha Güzel Evler, Daha Güzel Hayatlar” sloganıyla çevreye duyarlı proje ve yatırımlara devam ediyor. Anel Doğa işbirliğiyle, Türkiye genelindeki Koçtaş mağazalarında oluşturulan atık toplama noktaları ile ilk 6 ayda 17,10 ton elektronik atığın geri dönüşümünü sağlayan Koçtaş; 39,57 ton tehlikeli atık imhasını da gerçekleştirdi. Koçtaş, ÇEVKO Vakfı ile birlikte 2011 yılından bu yana yürüttüğü ‘Atık Ambalaj Geri Dönüşüm Projesi’ kapsamında da bugüne kadar 66 bin 572 ağaca bedel atık topladı. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE İÇİN ÖNEMLİ PROJELERE İMZA ATILIYOR Koçtaş’ın Anel Doğa işbirliği ile Koçtaş mağazalarında oluşturduğu elektro- www.mallreport.com.tr nik atık toplama noktalarında kullanım süreleri dolmuş tüm elektronik ürünler herhangi bir ücret talep edilmeden tüketiciden alınarak geri dönüştürülüyor. 6. ayını tamamlayan projeyle bugüne kadar 17,10 ton elektronik atığın geri dönüşümü sağlanırken; 39,57 ton tehlikeli atık da imha edildi. Böylelikle hem atık malzemelerin çevreye saçılmasının önüne geçildi, hem de elektronik malzemelerdeki insan ve çevre sağlığını tehdit eden unsurlar bertaraf edildi. Koçtaş’ın ÇEVKO Vakfı ile birlikte yürüttüğü ‘Atık Ambalaj Geri Dönüşüm Projesi’ kapsamında ise tüm Koçtaş mağazalarına atık kutuları yerleştirildi. Ayrıca projenin başarısı ve etki alanını artırmak için tüm Koçtaş çalışanlarına eğitimler verildi. Projenin sağladığı fayda ile tam tamına 66 bin 572 ağacın kesilmesi önlendi. Ayrıca 6 binin üzerinde ailenin yıllık elektrik tüketimine denk gelen bir tasarruf sağlandı. ÇEVKO Vakfı ile yapılan işbirliğiyle 4 futbol sahası büyüklüğünde depolama alanı kullanımı kazanılırken, 581 ailenin yıllık su tüketimine denk gelen su tasarrufu gerçekleşti. Koçtaş, çevreye duyarlı yatırımları ve işbirlikleriyle; doğanın korunmasına ve çalışmalarına devam ettiği sürdürülebilir üretim ile ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam edecek. 65 PERAKENDE CarrefourSA’ya LEED Gold Sertifikası Onur Ehliz Sürdürülebilirlik odağı kapsamında marketlerinde ve genel merkezinde fotovoltaik pil uygulamasından atık yönetimi projelerine kadar doğa dostu birçok çalışmaya imza atan CarrefourSA, Genel Müdürlük Binası ile LEED BD+C: Core and Shell kategorisinde 67 puanla LEED Gold Sertifikası alma hakkı kazandı. Yeşil bina sertifikalandırma sistemleri içerisinde uluslararası alanda en fazla tercih edilen LEED Gold Sertifikası’nı alan şirket, sorumlu iş anlayışıyla bundan sonra geliştireceği projelerinde LEED Platinum Sertifikası’nı alma hedefiyle yeşil çalışmalarına devam ediyor. CarrefourSA Genel Müdürlük Binası’nın LEED Gold Sertifikası sahibi olmasına ilişkin değerlendirmede bulunan CarrefourSA Yatırım ve İnşaat Direktörü Onur Ehliz, sertifikanın genel müdürlük binalarının uluslararası platformlarda tanınmasını ve sürdürülebilirlik anlamında markaya değer katacağını belirterek “LEED Gold Sertifikası ile Genel Müdürlük binamız, daha az su ve elektrik tüketen, çalışanlarına iç hava kalitesi açısından yüksek verimle çalışma ortamı sunan ve bunun gibi daha birçok anlamda katma değer sağlayan bir bina olarak tescillendi. Bugüne kadar marketlerimizde ışıklandırmadan soğutma sistemlerine kadar birçok alanda çevreyi koruyan ve enerji tasarrufu sağlayan sistemler kullanmaya özen gösterdik. Enerji verimliliğini sağlamak için bireyden sivil toplum kuruluşlarına, toplumun her unsuruna büyük görev düşüyor. Sanayi kuruluşları da bu zincirin en önemli halkalarından biri... Bu sertifikayla enerji verimliliğine katkıda bulunarak aynı zamanda hitap ettiğimiz kitlenin farkındalığının artmasına katkıda bulunmak bizler için gurur verici.” sözlerine yer verdi. Tekzen’den doğa dostu uygulamalar Yapı market sektörünün öncüsü Tekzen, doğa dostu uygulamalarıyla sektöre öncülük ediyor. Tüketiciye, doğaya ve çevreye gösterdiği duyarlılığı kendisine misyon edinen Tekzen, doğal kaynakların sürdürülebilmesine verdiği önemle her ay yüzbinlerce müşterisiyle buluşturduğu insert’lerinde endüstriyel ormanlardan üretilen FSC sertifikalı kağıtları kullanmayı tercih ediyor. FSC sertifikalı ürünleri kullanarak sürdürülebilir orman yönetimine destek veren Tekzen, doğal ormanların biyolojik çeşitliliğine, verimliliğine ve ekolojik süreçlerine zarar verilmesini önleyerek ormanlara sahip çıkıyor. Aynı zaman- 66 da, grup şirketleri ile Gökçeada’nın organik ada özelliğini koruyarak kalıcı girişimlerle markalaşmasına da destek vermeye devam eden Tekzen, İmbroz Üretim, Ekozey İmalat, Temarı Pazarlama şirketleri olarak kendi hammaddelerini üretip, pazarlamasını yapıyor. Saklı Cennet markasıyla da tüketicilere daha sağlıklı, organik ve standart kalitede ürünler sunarak bu bilinci yaymaya çalışıyor. Çevrede yaşayanlara istihdam yaratarak, üretim yerlerinde özellikle kadınlara eğitimler vererek sürece dahil ediyor. “Herkes için sağlıklı ve doğal yaşam mümkün ”diyen Tekzen, çevreye olan duyarlığını sürdürmeye devam ediyor. www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 67 PERAKENDE “3,2 milyar dolarlık markalı ihracatı uçuracağız” Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sami Kariyo, bugün 141 Türk markasının 100 kadar ülkede 4 bin 200’den fazla satış noktası (mağaza, corner vb.) bulunduğuna dikkat çekerek, “İran’da yaklaşık bin mağaza açıp, 3,2 milyar dolarlık markalı ihracatı uçuracağız” dedi. Sami Kariyo 141 Türk markasının 100 kadar ülkede faaliyet gösterdiğine değinen BMD Başkanı Sami Kariyo, BMD üyesi 84 markanın ise 90 ülkede 3 bin’den fazla satış noktası bulunduğunu ifade etti. Özellikle İran’ın uluslararası genişleme stratejisi içinde özel bir yerinin olduğunu belirten Kariyo, “Son kayıtlara göre İran’da bugün 29 BMD markasının 135 satış noktası bulunuyor. Pazara yeni girecek 20 Türk markası daha önümüzdeki 3 yılda 500 mağaza açabilecek. Zaten pazarda var olan markalarımızın da açacağı yeni mağazalarla 3 yılda toplam bin kadar satış noktasına ulaşacağız. Böylece halen 3,2 milyar dolar olan markalı ihracatımız bu süre içinde 5 milyar doları yakalayacak” dedi. BMD markalarının operasyonlarının en büyük olduğu ülkeler sıralamasında Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Azerbaycan’ın geldiğini bildiren Kariyo şöyle devam etti: “Rusya’da 36 markanın 707 mağazası, Ukrayna’da 20 markanın 239 mağazası, Kazakistan’da 29 markanın 178 mağazası ve Azerbaycan’da ise 48 markanın 149 mağazası bulunuyor. Bölgesel olarak bakıldığında yurtdışı mağazaların yüzde 68 50’si Bağımsız Devletler Topluluğu’nda, yüzde 21’i Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da, yüzde 20 kadarı Avrupa’da ve yüzde 9’u da Kuzey Amerika ve dünyanın diğer bölgelerinde bulunuyor. Sektörel dağılımda ise hazır giyim yüzde 75 ile en önde geliyor. Bunu yüzde 12 ile mobilya-ev dekorasyonu, ev tekstilimutfak ürünleri sektörleri izliyor. Ayakkabı sektöründeki satış noktalarının oranı yüzde 8. Mücevher-aksesuar sektörü yüzde 2 ve diğer sektörler de yüzde 3 oranında yer alıyor.” HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYONDA 3,2 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT Sami Kariyo, firmaların yurtdışındaki mağazalarına yaptıkları markalı ihracatın, ülke ekonomisine katkı sağladığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Markalarımız açısından özellikle önem taşıyan husus, hazır giyim ve konfeksiyonda markalı ihracatın 2014 yılında yaklaşık 3,2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiş olması. Firmaların yurtdışındaki mağazalarına yaptıkları markalı ihracat, yüksek katma değerli ürün satışı yoluyla ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Uluslararası genişleme stratejimizin bir parçası olarak, öncelikle yakın coğrafyalara odaklanmayı sürdürüyoruz. Eski Sovyet Cumhuriyetleri, Ortadoğu, Kuzey Afrika, İran, Irak gibi ülkeler hala Türk markaları için önemli potansiyel barındırıyor. Ardından Avrupa ve Amerika pazarları hedefimiz içinde yer alıyor. Bugün tüm bu ülkeler içinde İran büyük önem taşıyor. Çünkü İranlı için İstanbul ve Dubai çok önemli moda merkezleri.” BMD olarak Eylül ayında Tahran ticaret turu düzenleyeceklerini anlatan Sami Kariyo, 32 markadan 40 kadar temsilci ile İran’a gidecek ve bu ülkedeki fırsatları inceleyeceklerini anlattı. Kariyo, ziyaret sırasında şehirdeki AVM’leri, AVM projelerini, pasaj vb. alışveriş mekanlarını ve caddeleri inceleyeceklerini; mevzuat, lojistik, gümrük, perakende vb. konularda sunumları izleyeceklerini söyledi. İranlı 14 yatırım ve franchise firmasıyla 300’den fazla b2b görüşme olacağını belirten Kariyo, 5 yıl boyunca yüz 8’lik büyüme öngören İran’ın önemli bir fırsat kapısı olduğunu dile getirdi. 2015 VE 2016 YURTDIŞINDA HIZLANMA YILI Kariyo, “2015 ve 2016 yıllarını yurtdışında hızlanma yılı olarak kabul ediyoruz. Büyüme ve yatırım için gerekli finansmanın sağlanması, yurtdışında en uygun iş yapış modelinin belirlenmesi, yine yurtdışı için kritik önemdeki insan kaynağı havuzunun eğitimle genişletilmesi sonucunda 2016 yılı sonunda BMD markalarının 3 bin 750-4 bin aralığında, belki de bunun da üstünde bir yurtdışı mağaza sayısına ulaşmanın mümkün olacağına inanıyoruz” diye konuştu. www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 69 PERAKENDE Karaca Home mağazalaşma çalışmalarına hız veriyor AVM’lerde mağazalaşma sürecine 2015 yılında hız veren Karaca Home, sürdürdüğü sosyal sorumluluk projeleri ve tüketici odaklı kampanyaları ile dikkat çekiyor. Karaca Home Genel Müdürü Bahadır Örsoğlu, mağazalaşma ve sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında sorularımızı yanıtladı. Karaca Home olarak sürdürülebilir bir marka olmak adına ürün grupları, pazarlama stratejileri, sosyal sorumluluk projelerinizle nasıl bir politika izliyorsunuz? Düzenli olarak tüketiciye yenilikler sunuyoruz, genç ve dinamik bir marka olmak için sosyal medya tarafında uygulamalar kurguluyoruz ve tüketici beklentilerini karşılayan koleksiyonları yılda 2 kez yeniliyoruz. Bu çalışmaların yanı sıra Toplum Gönüllüleri Vakfı ile bir sosyal sorumluluk projesi yürütüyoruz. “Çantamda Gelecek Var” adlı projemizde Karaca Home kumaşlarından tasarladığımız çantalardan elde edilen geliri TOG vakfına genç ve gelecek nesillere katkı sağlıyoruz. Karaca Home nasıl bir büyüme stratejisi belirledi? Büyüme hedeflerinizde yılsonuna kadar kaç mağazaya ulaşmak bulunuyor? Perakende müşterisine daha yakın olabilmek için AVM’lerde merkeze bağlı mağaza açma hedefi belirlendi. 70 yılsonuna kadar hedefimiz 7 mağazaya ulaşmak. Mağazalaşmanın markanıza etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Müşteri sadakatinde köklü bir marka olmanın veya mağaza sayısının etkisi var mı? Bahadır Örsoğlu Önümüzdeki 5 yıl için mağaza açma hedefleri değerlendirilmiş olup, Karaca Home markasıyla 5 yıl sonrasında 80-100 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşırken öncelikle yeni faaliyete geçecek AVM’ler dikkate alınıyor. Zira Karaca Home ürünlerinin tüketiciye sergilenmesinde büyük metrekarelere ihtiyaç duyuyor. Şu an 5 AVM mağazamız var ve Tüketiciye dokunmada en etkili yollardan birinin AVM mağazası açmak olduğunu düşünüyoruz. Bu da verdiğiniz hizmetin kalitesini ön plana çıkarıyor. Tüketici sadakatini oluşturmak ve Karaca Home markasını tercih eden hedef kitleyi arttırmak için Premium Kart üyelik sistemi oluşturuldu. Bu sisteme üye olan tüketiciler, Karaca Home’un indirim dönemlerinden önceden haberdar olabilmekte ve tüm fırsat kampanyalarından yararlanabilmekteler. Henüz yeni olan bu sistem tüketicinin mağazayı ziyaret sıklığının takibi ve alışveriş alışkanlıklarının bilinip devamında yönlendirilebilmesi açısından faydalı olacak ve Karaca Home tüketici kitlesine daha yönlendirici ve kaliteli hizmet sağlayacaktır. www.mallreport.com.tr PERAKENDE Okula dönüş alışverişinde pazarın lideri NT NT, eğitim perakendeciliğinde kitap, kırtasiye ve teknoloji kategorilerinde Türkiye’de 67 ilde 148, yurtdışında ise 6 ülkede 17 mağaza ile hizmet veriyor. NT Genel Müdürü Murat Kara, okula dönüş döneminde kırtasiye alışverişinde pazarın lideri olduklarını ifade etti. NT, kitap kırtasiye alanında Türk perakende pazarında nasıl bir konumda? Bugün kaç mağaza ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? NT olarak eğitim perakendeciliğinde kitap, kırtasiye ve teknoloji kategorilerinde hizmet veriyoruz. Türkiye’de 67 ilde 148, yurtdışında 6 ülkede 17 mağaza olmak üzere 7 ülkede 165 mağazamız bulunuyor. Türkiye’de Edirne’den Hakkari’ye kadar her bölgemizde bulunan mağazalarımızla eğitim perakendeciliğinde Türkiye’nin en yaygın markasıyız. Okula dönüş döneminde kırtasiye alışverişinde pazarın lideriyiz. NT olarak “back to school” dönemine nasıl hazırlanıyorsunuz? Bu döneme özgü kampanyalarınız ve ürünleriniz neler? Ailelerin beklentilerinin ve sektördeki gelişmelerin analizleri doğrultusunda okula dönüş sezonu için mağazalarımızı hazırlıyoruz. Bu hazırlıklar sonucunda müşterilerimiz yerli ve yabancı pek çok seçkin markanın 40 bini aşkın ürün çeşidine yer verdiğimiz mağazalarımızda zengin çeşit ve uygun fiyatlarla alışveriş yapabiliyor. Akademetre araştırma firmasının son 5 yıldır İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Erzurum, Gaziantep, Konya, Samsun, Trabzon olmak üzere 11 şehirde gerçekleştirdiği fiyat araştırmasına göre www.mallreport.com.tr NT olarak bu yıl da en hesaplı okul alışverişinin adresi olmaya devam ediyoruz. Mağazalarımızda Sağlık Bakanlığı onaylı, CE ve İSO belgeli ürünlere yer veriyoruz. Sağlık ve kalite standartlarımız bağımsız kuruluşlar tarafından da onaylanmış durumda. Tüm Kırtasiyeciler Derneği’nin (TÜKİD) eğitim ve denetim programlarının sonucunda kırtasiyede sağlıklı ve güvenilir alışveriş anlamına gelen K* Lisansını almaya hak kazandık. NT olarak sektörün standartlarının yükselmesini, tüketicilerin eğitimli ve denetimli kırtasiyecilerden alışveriş yapmalarını önemsiyoruz. Okula dönüş dönemindeki alışveriş yoğunluğunu karşılamak için her yıl olduğu gibi bu yıl da 800 destek personeli istihdam ediyoruz. Destek personellerimizi yoğun bir eğitim programıyla okula dönüş dönemine hazırlıyoruz. Yıl boyunca devam eden eğitim ve gelişim programlarımızla personelimizi eğitim danışmanları olarak hazırlıyoruz. Aileler ve öğrenciler sağlıklı, kaliteli ürünlerin bulunduğu mağazalarımızda eğitimli personellerimizin desteğiyle güvenilir bir alışveriş imkânına sahip oluyor. NT Türkiye geneline yayılan mağazaları ile nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? 2015 yılı için büyüme hedeflerinizde neler bulunuyor? Türkiye’de mağazamızın olmadığı 14 ilimiz bulunuyor. Mağazamızın olmadığı illerde ve hali hazırda mağazamızın bulunduğu illerde yeni mağazalar açmayı planlıyoruz. Tüm Türkiye’yi kapsayan bir mağaza olarak gördüğümüz e-ticaret sitemiz www.nt.com.tr’ye olan yatırımlarımız da sürüyor. E-ticaret sitemiz hem ürün gruplarında hem de ürün çeşitliliğinde zenginleşecek. E-ticarette büyümemizi hızlandıracağız. Mevcut e-ticaret sitemiz yenilenerek kullanımı, görünümü ve zengin çeşitliliğiyle eğitim ve kültür severleri memnun edecek. 2015 ve 2016 yılında e-ticaret ve alternatif satış kanallarında büyümeyi hedefliyoruz. Murat Kara 71 PERAKENDE Crispino’dan müşterilerin hayatını kolaylaştıran ürünler Sürdürülebilir bir marka olmak için tüketicinin hayatını kolaylaştıran inovatif ürünler sunmaya çalıştıklarını belirten Crispino Genel Müdürü Günseli Oral “Rahat ve kullanışlı ürünlerle hem tüketiciyi memnun etmiş hem de aramızdaki bağı güçlendirmiş oluyoruz” diyor. Gültekin Grup’un yatırımlarıyla büyüyen Crispino, müşteri odaklı hizmet anlayışı kapsamında ne tür çalışmalara yer veriyor? Günümüzde sadık müşteri yaratabilen, müşterilerine katma değer sağlayabilen markalar büyümelerini sürdürerek sektörde yer almaya devam edebiliyorlar. Biz de bunun farkındalığıyla müşteri memnuniyetine önem vererek adımlar atıyor ve müşterilerimizi tanımak için çaba gösteriyoruz. Özellikle trendler ve fiyatların müşteri için etkili olan unsurların başında geldiğinin bilincindeyiz. Bunu marka bilinirliliğimiz ve ürün kalitemizle desteklediğimizde tüketicimizi de memnun ederek amacımıza ulaşmış oluyoruz. Hedef kitlemiz olan erkeklerin alışveriş alışkanlıklarını ele alarak bu doğrultuda hizmet anlayışı sunuyoruz. Alışveriş esnasında erkeklerin hazır kombinlere yöneldiklerini ve çabuk karar verdiklerini göz önünde bulundurarak onlara birbiriyle tamamlayıcı ürünler sunuyoruz. Erkeğin yaşamının her anında giyebileceği bol alternatifli koleksiyonumuzun olması da hizmetimizde bizim bir adım daha önde olmamızı ve müşteri memnuniyetini kazanmamızı sağlıyor. Sürdürülebilir bir marka olmak adına ürün gruplarınız ve pazarlama stratejiniz ile ilgili ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz? Diğer sektörlerde olduğu gibi perakende sektöründe de rekabetin artmasıyla daha zorlu rakiplerle mücadele ortamı 72 Ayrıca müşterilerimizin bize istedikleri her an ve her konumda ulaşabilmeleri için online ticaret sayfamızı hayata geçirdik. Yaklaşık iki aydır aktif olan sayfamız sayesinde mağazalarımızın bulunmadığı bölgelerden tüketiciyle de buluşarak sürdürülebilirliğimizi arttırıyoruz. Büyüme hedeflerinizde yılsonuna kadar kaç mağazaya ulaşmak bulunuyor? Günseli Oral var olmuştur. Böylece tüketiciye ulaşırken imkanları zorlamak ve en iyi hizmeti verebilmek için olanak yaratıldığına inanıyorum. Biz de Crispino olarak günümüz şartlarının gerektirdiği şekilde planlamamızı oluşturuyoruz. Pazarlama stratejimizde önem verdiğimiz bir diğer nokta da “doğru ürün yönetimi”. Ürünleri doğru zaman, doğru lokasyon, doğru fiyatlarla müşteriye ulaştırma ve müşterinin zihninde doğru algıyı korumak adına yazılı ve görsel iletişim yollarını kullanıyoruz, böylece hizmette farklılaşma sağlıyoruz. Bunların hepsi bir araya geldiğinde tercih edilir bir marka haline geliyorsunuz. Sürdürülebilir bir marka olmak için ürün grubunun müşterinizi tatmin etmesi de önemli bir husus. Biz de ürün gamımızı oluştururken erkeğin yaşamının her anında kullanabileceği alternatifli koleksiyon sunuyoruz. Gerek cadde mağazalarımız gerek AVM mağazalarımız için doğru lokasyona önem veriyoruz ve bu doğrultuda karara varıyoruz. Bayi ağlarımızın sayısını da artırarak daha fazla tüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz. Şu an yurtiçinde 30 mağazamız bulunmakta, ayrıca 30 kadar corner’ımız mevcut. 2015 bitmeden yurtiçinde gerçekleştireceğimiz 6 projemiz daha var. Yılsonuna kadar mağaza sayımızı da bu doğrultuda artırmış olacağız. Yurtdışında Erbil ve Bakü’de satış noktamız bulunuyor. Irak’ta da değerlendirmeye başladığımız projemiz mevcut ve Türk Cumhuriyetleri ile de görüşmelerimiz sürüyor, oralarda yakın zamanda mağaza açmayı planlıyoruz. Almanya, Avusturya ve Rusya da mercek altına aldığımız ülkeler arasında. Bunların haricinde hızla gelişen online pazarda da çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. 2015 yılında bir önceki yıla göre ciromuz yüzde 40 oranında önde gidiyor. 2016 yılında da aynı istikrarla yolumuza devam edeceğiz. www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 73 PERAKENDE “Misyonumuz kaliteli ve oyun değeri yüksek oyuncaklar üretmek” Avrupa’nın ve dünyanın önde gelen oyuncak üreticilerinden olan Simba, Türkiye’de de tercih edilen en önemli oyuncak markaları arasında yerini aldı. Simba Toys Türkiye Genel Müdürü Sayıl Afyonlu, oyuncak sektöründeki faaliyetlerini dergimizle paylaştı. Simba Toys dünyadaki en köklü oyuncak firmalarından biri. Bu köklü firmanın Türkiye’deki faaliyetleri ne zaman başladı? sağlık açısından iç rahatlığı ile oynayacağı, kaliteli ve oyun değeri yüksek oyuncaklar üretmek. Tüm oyuncaklarımız Türkiye’de de geçerli olan Avrupa Birliği standartlarında ve hatta bu standartların da üstünde üretilmekte. Ayrıca hali hazırda tüm markalarımızın arkasında olduğumuzu gösteren ve çocuklarımızı güvence altına alan ürün sorumluluk sigortamız bulunmakta. Türkiye’deki şirketimizi büyük bir gururla 1999 senesinin sonunda Simba Oyuncak Pazarlama Limited Şirketi adı altında kurduk. Şu anda şirketimiz üzerinden tüm ithalat, ihracat, satış ve pazarlama faaliyetlerini sürdürmekteyiz. Sayıl Afyonlu Portföyünüzde hangi markalar ve ürünler yer alıyor? Portföyümüzde başta Simba markası olmak üzere, Dickie, Majorette, Smoby, Maerklin, Eichhorn, Heros, Big, Nicotoy, Schuco, Noris, Schipper, Zoch, Carson ve Aquaplay markaları yer almakta. Bu sayılan markalarımız içinde uzaktan kumandalı ürünlerden bahçe evlerine kadar, A’dan Z’ye tüm yaş gruplarına hitap eden 74 ve tüm kategorilerden oluşan büyük bir ürün gamımız mevcut. Simba, oyuncaklarında kalite ve sağlık standartları konusunda nasıl bir politika izliyor? Oyuncak sektöründe köklü bir marka olmak bu konuda size nasıl bir misyon yüklüyor? Simba markası olarak misyonumuz; her daim çocuklarımızın ve velilerimizin Simba’nın dünya satışları göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye oyuncak pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’deki oyuncak pazarı bizim için her açıdan büyük önem taşıyor. Özellikle ülkemizdeki genç nüfus ve doğum sayısı göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye; Avrupa’daki büyük bir gelecek vadeden nadir ülkelerden biri. www.mallreport.com.tr PERAKENDE “Büyümemizi hizmetlerimizin kalitesini arttırarak sağlayacağız” Erhan Aslantürk Nimet Erdem Levent Menteşe Müşterilerine fiyatın yanı sıra satış öncesi ve sonrasında sunduğu teknik destekle de avantajlar sağlayan İstanbul Bilişim, hizmet kalitesini arttırarak büyümeyi hedefliyor. Genel Müdür Yardımcısı Levent Menteşe, İstanbul Bilişim’in faaliyetleri hakkında sorularımızı yanıtladı. İstanbul Bilişim A.Ş. olarak 2002 yılında Cebit Bilişim Fuarı’na katılarak sektöre giriş yaptık. Günümüzde tüketici elektroniği, cep telefonu, bilgisayar, küçük ev aletleri, beyaz eşya, saat, kozmetik ve kişisel bakım, spor/ outdoor, anne/bebek/oyuncak, yapı market ve bahçe kategorilerinde toplamda 250 bini aşkın çeşit ürünü www.istanbulbilisim.com.tr üzerinden müşterilerimize sunmaktayız. İlk göz ağrımız Sony olduğundan dolayı geçmişten gelen bir Sony kullanıcısı müşteri portföyümüz var. Tüm ürün gruplarında orta segment ve high end modeller daha fazla satılmakta sepet ortalamamız yaklaşık 900 TL civarında. Geçtiğimiz yılsonunda İstanbul Style markasını oluşturduk. Bu marka altında ayakkabı, giyim, kozmetik, mobilya, dekorasyon ve aksesuar ürünlerini müşterilerimizin beğenisine sunduk. imkanı sunan web sitemizi yeniledik ve 1 Ağustos 2015 tarihi itibariyle testlere başladık. Yeni ara yüz daha kısa zamanda kolay alışveriş imkanı sağlıyor. İstanbul’da 2 tane mağazamız var. Mağazalarımıza gelen müşterilerimiz genellikle ürünleri teslim almaya geliyorlar. Gelmeden önce çağrı merkezimizden ihtiyaç duydukları bilgileri öğreniyorlar. Dolayısıyla her iki mağazamızı ürün teslim noktası gibi kullanıyoruz. Haftanın 7 günü hizmet veren bir çağrı merkezimiz var. Çağrı merkezini ikiye ayırdık. Ürün almak için arayan müşterilere teknik bilgi ve donanım olarak eğitim verdiğimiz arkadaşlarımız yardımcı oluyorlar. Bir de müşteri ilişkileri departmanımız var ki burada müşterilerimiz bizlere daha kolay ulaşabilmeleri için alanında eğitim almış ayrı bir ekip kurduk. Zaman zaman bizden alışveriş yapmış müşterilerimizi arıyor ve memnuniyet araştırmaları yapıyoruz. Bu araştırmaların sonucuna göre çeşitli aksiyonlar almaktayız. İstanbul Bilişim e-ticaret sitesi ile müşterilerine ne tür avantajlar sunuyor? Online satış faaliyetleriniz mağaza satışlarınıza nasıl etki ediyor? İstanbul Bilişim nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? Büyüme hedeflerinizde neler var? Günümüzde sadece fiyatta değil satış öncesinde, satış esnasında ve sonrasındaki hizmette de rekabet var. Bundan dolayı kolay ve güvenli bir şekilde alışveriş Bizim hedefimiz e-ticarette daha da büyümek. Satışpazarlama ekibinden yazılım ekibine, teknik servisten lojistik İstanbul Bilişim ürün grupları ve pazarlama stratejileri ile sektörde nasıl bir müşteri kitlesine hitap ediyor? www.mallreport.com.tr kısmına kadar pek çok yatarımlar yaptık ve ihtiyaç doğrultusunda yapmaya devam ediyoruz. Biz müşterilerimizi mağazalarımıza getirmek yerine onların ayağına gitmeyi hedefliyoruz. Bununla ilgili önümüzdeki günlerde somut çalışmalarımızı hayata geçireceğiz. Özellikle İstanbul trafiğinde insanlar evlerinden ya da iş yerlerinden çıkıp mağaza mağaza dolaşmak istemiyorlar. Müşterilerimiz bizi aradıklarında kolay ulaşmaları adına çağrı merkezi kalitemizi ve personel sayımızı sürekli arttırıyoruz. Şu an, hatta bekleme süresini 15 saniyeye kadar düşürdük. Teknik serviste arızalı ürünlerin bekleme sürelerini piyasa ortalamasının çok çok altına indirdik. Büyümemizi sunmuş olduğumuz hizmetlerin kalitesini arttırarak sağlayacağız. 75 YEME - İÇME ALANLARI Abide’nin lezzeti ve hizmet kalitesi franchise ile büyüyecek Abide Etli Ekmek Kebap Genel Koordinatörü Ahmet Gündüz, büyüme stratejilerini franchise ortaklıkları ve kendi yatırımları ile hizmet kalitesinden ödün vermeden sürdüreceklerini ifade etti. Abide Etli Ekmek ve Kebap olarak geleneksel Türk mutfağının eşsiz lezzetlerini nasıl bir konseptle birleştirdiniz? Abide Etli Ekmek Kebap adından da anlaşıldığı üzere Konya’nın etli ekmek grubuyla Anadolu’nun kebap ve ızgara çeşitlerini kapsayarak hizmet veren bir marka. İç Anadolu ve Doğu Anadolu kültüründeki lezzetleri kendi yöresel sunumları ve tatları ile Abide misafirleri ile buluşturduğumuz bir ortam yaratmaya çalışıyoruz. Pide ve lahmacun grubunu kendine özgü tahta sunumlarıyla, etli ekmeği ise 1.20 boyutundaki özel tahta sunumlarla müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Bu da lezzeti ve sunumu ile misafirlerimizin gözünde güzel bir algı oluşturuyor. Ayrıca her ay yaptığımız özel kampanyalarla da müşterilerimizi markamızın ayrıcalıklarını yaşatmaya devam ediyoruz. Şu anda kaç şubeye ulaştınız? Şu anda 18 şubeye ulaştık. Şimdiye dek 1 şube açılışı yaptık. 2 mağazamızda ise tam anlamıyla konsept değişikli- yerine olumsuz eleştirilere sebebiyet vermek kaçınılmaz. Markamızın kurucularının, daha önceki franchise ortakları doğru seçmediklerini gözlemledik. Biz oluşturduğumuz stratejilerimizle sistem içine dahil olmuş yatırımcıları eğitip yetiştirerek Abide kriterlerine uygun hale getirmeyi tercih ediyoruz. Franchise şartlarınız arasında neler bulunuyor? Ahmet Gündüz ği gerçekleştirdik. Konsept değişikliği uyguladığımız mağazalarda da hizmet kalitesinin ve çalışan personel kalitesinin yatırımcıya yansıyan cironun yüzde 40 arttığını gözlemledik. Diğer şubelerimizde de konsept değişikliğini hızla uygulamaya devam ediyoruz. Markanızın büyüme hedeflerinde franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Franchise ortaklarınızın markanızın büyümesine etkisi nasıl değerlendiriyorsunuz? Franchise sistemini markamızın büyüme faaliyetlerinde çok fazla kullanıyoruz. Markamıza ait 1 şubeyi Efemay Gıda olarak biz işletiyoruz, diğer 17 şubemiz ise franchise yatırımcılara ait. Bundan sonraki hedeflerimizde de Efemay Gıda’nın işlettiği karlı mağazalar olacak ancak önceliğimiz franchise yatırımcılarla hareket edip birlikte büyümek. Franchise ortakların markaya katkısı bizim için yüzde 100’dür. Yanlış bir franchise yatırımcı seçtiğiniz zaman, markanızın büyümesi 76 Bizim için en önemli kriter bizimle iş birliği yapacak olan yatırımcının işinin başında duruyor olması. Bununla beraber, yatırım gücünün ve sermaye gücünün olması lazım. Franchise bedeli yanı sıra aylık ciro üzerinden royalty bedeli alıyoruz. Mimari projeleri tarafımızdan yapılıyor. Tüm franchise şubelerimizin tedariklerini merkezi sistemle yönetiyoruz. Yanı sıra reklam stratejilerini ve çalışmalarını marka danışmanımız ve reklam ajansı ile yürütüyoruz. Mağaza metrekarelerine göre 250 bin TL ile 600 bin TL arası değişen yatırım bedeli bulunuyor. Bu bedel dahilinde, açılacak olan şubeyi anahtar teslim hale getirilip, hiçbir eksiği olmadan hizmete hazır halde yatırımcılarımıza teslim ediyoruz. Açılış sonrası ise merkez kadrosu en az 10 gün eğitim desteği veriyor. Devamında da belli periyotlarda destek vermeye ve işbirliğinin dinamik kalması için istikrar sağlanmaya devam ediyor. Ayrıca franchisee olarak ekibimize katılmak isteyen girişimci ve yatırımcıları “Bayim olur musun?” fuarında kuracağımız özel standa hem markamızı hem lezzetlerimizi yakından tanımaları için bekliyoruz. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 77 YEME - İÇME ALANLARI “İnsanlara balığı daha da çok sevdirmeyi amaçlıyoruz” Türkiye’nin ilk balık ekmek zinciri olarak hizmet veren ve hatırı sayılır bir üne ulaşan Dardenia’nın online sipariş uygulaması ve franchise fırsatlarını Genel Koordinatör Selin Daniyel’den dinledik. za ilk siparişlerinde yüzde 20 indirim, her siparişlerinde de yüzde 10 indirim imkanı sağlıyoruz. Böylece insanlara balığı daha da çok sevdirmeyi amaçlıyoruz. Selin Daniyel Dardenia müşterilerine hangi özel lezzetlerle hizmet veriyor? Şu anda kaç restorana ulaştınız? Ürünlerinde hiçbir katkı maddesi ve koruyucu kullanmayan Dardenia, birbirinden lezzetli balık-ekmek çeşitleri, gurme balık lezzetleri, fish&chips ve tempura usulü sağlıklı kızartma yöntemiyle hazırlanmış atıştırmalıkları, fish burgerleri, wrap çeşitleri, sushi, kalamar tava gibi farklı seçeneklerin olduğu geniş bir menü ile hizmet veriyor. Buyaka AVM, Mecidiyeköy, Maslak, Göktürk ve Bağdat Caddesi olmak üzere şu anda 5 şubemiz var. Markanızın büyüme hedeflerinde franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Franchise koşullarınız neler? Markamızı büyütürken franchise sisteminden yararlanıyoruz ancak büyümeye devam ederken merkeze ait kendi şubelerimizi açmayı da sürdüreceğiz. İlk 5 yılda sadece İstanbul’da var olmayı planlıyoruz ve İstanbul’da şube açılabilecek yerler üzerine çalışıyoruz. Dardenia Ailesi’ne katılacak franchise’lar ile birlikte Dardenia şubelerimizin Dardenia’nın bir de mobil uygulaması mevcut. Online sipariş verilebilen bu uygulamayı tanıyabilir miyiz? Uygulamamız 2015 Haziran ayında açıldı, müşterilerimize tanıtmaya daha çok yeni başladık. Çok kısa bir sürede, 2 bin müşterimiz kayıt oldu ve 4 bin kez sipariş alındı. Web sitesi ve mobil uygulamamız üzerinden müşteri sayımız her geçen gün hızla artıyor. Uygulama Googleplay ve Apple Store’da yer alıyor. Bugüne kadar bine yakın indirme gerçekleştirildi. Herkesin kolaylıkla üye olup, kolaylıkla sipariş edebileceği bir sistemimiz var. Web sitemiz www.dardenia.com’dan ya da mobil uygulama ile sipariş veren kullanıcılarımı- 78 sayısını 5 yıl içinde 50’ye yükseltmeyi hedefledik. Dardenia Fish&Bread konsepti ile büyümeye devam edeceğiz. Bu yıl 3 yeni şube açmayı planlıyoruz. Bugün için bir Dardenia Fish&Bread açmak, isim hakkı, tüm mimari projelendirme ve uygulama, tüm mutfak ekipman parkı, yazılım ve donanım, tüm reklam ve imaj uygulamaları, şirket kurulumu gibi yatırım kalemleri dahil olmak üzere 100-120 metrekare için 160 bin dolar+KDV’dir. Dardenia Fish& Bread‘in isim hakkı 15 bin dolardır ve yatırım maliyeti olan 160 bin dolar’a dahildir. Franchise anlaşma süresi, dükkan açıldığı günden itibaren 5 yıldır. İşletme esnasında tüm franchise’lar yerel pazarlama fonu için kendi şubeleri için hazırlanan pazarlama planının uygulamasında kullanmak üzere yüzde 2’den az olmamak kaydı ile yerel pazarlama bedeli (kendileri tarafından yönetilen) ve yüzde 6 Royalty bedeli öderler. Dardenia Fish&Bread şubelerinde hizmete sunulan her ürün Dardenia Merkez Lojistik Birimi’nden şubelere sevk edilir ve aylık olarak ürünlerin satışı gerçekleştikten sonra fatura edilir. Çalışmalarımız sonucunda İstanbul’da Dardenia Fish&Bread şubesi açılabilecek lokasyonları tespit ettik. Avrupa Yakası’nda Güneşli, Bebek, Şişli, Ulus, Nişantaşı, Kabataş, 4.Levent, Ortaköy, Bahçeşehir ve Fulya. Anadolu Yakası’nda ise Acıbadem, Kavacık, Kozyatağı ve Fenerbahçe franchise verebileceğimiz başlıca lokasyonlar. Dardenia Fish&Bread için franchise başvurusu yapmak isteyen adaylar http://www.dardenia.com adresindeki başvuru formunu doldurabilirler. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 79 YEME - İÇME ALANLARI Köfteci Ramiz lezzeti 1928’den beri korunuyor Ürünlerinin hiçbirinde katkı maddesi kullanılmadığını, yörenin lezzetli etlerinin işlemden geçerek dondurulmadan günlük olarak şubelere dağıtımının sağlandığını ve lezzetini buradan aldığını belirten Köfteci Ramiz Kurumsal İletişim Direktörü Pınar Taşkınlar “Markamızı diğerlerinden farklı kılan 1928’den beri aynı lezzeti günümüze kadar ulaştırmış olmamız” diyor. Neredeyse asırlık tarihi ile müşterilerine hizmet vermeye devam eden Köfteci Ramiz kuruluşundan bugüne önemli bir büyüme performansı sergiledi. Markanın kuruluşu ve bugünki konumu hakkında bilgiler veren Kurumsal İletişim Direktörü Pınar Taşkınlar, markanın 2006 yılından itibaren franchise vererek büyümeye başladığını dile getirdi. Taşkınlar, şu sözlere yer verdi: “1928 yılında Manisa Akhisar’daki ilk dükkânımızın açılmasından sonra İstanbul-İzmir karayolu üzerindeki restoranımızla daha da bilinir olduk. Gelen ısrarlar üzerine 2006 yılında ilk franchise şubemizi açarak Türkiye genelinde 30 ilde yer aldık ve yeni açılacak şubelerimizle birlikte 138 şubeye ulaştık. 1928’den 2006’ya kadar iki üç dükkânı olan kendi halinde bir işletmeyken ilk 2006 yılında ilk franching’in verilmesinden sonra hem bilinirliğimiz arttı hem de çok hızlı bir büyüme sürecine girdik. 2007-2011 yılları en hızlı büyüme gösterdiğimiz zaman dilimi oldu. Şimdi ise 80 hedeflerimiz yurtdışı ağırlıklı. Almanya, Hollanda, Belçika, Kıbrıs ve Azerbaycan büyümemizi devam ettireceğimiz ülkeler arasında. Yurtdışında açılacak olan şubelerimizden bazıları merkeze bağlı, bazıları ise franchise ve master franchise olarak işletilecek.” “MARKAMIZI DEĞERLİ KILABİLECEK BÖLGELER ÖNCELİĞİMİZ” Köfteci Ramiz’in markalaşma sürecinde franchise sisteminin etkisinin çok büyük olduğunu belirten Taşkınlar, “Türkiye genelindeki 138 şubemizin yüzde 80’i franchising sistemiyle işletiliyor. Büyüme hedeflerimizi yine bu doğrultuda devam ettireceğiz. Franchise koşullarımız diğer franchise veren markalarla aynı özellikleri taşıyor. Başlangıçta alınan franchise bedeli ile aylık cirodan alınan katkı payı lokasyona göre değişim göstermekte. Yeni açılacak şubelerimizin yerini AVM ya da cadde konsepti olarak belirlemektense, araç ve yaya trafiğinin yoğun olduğu, markamızı değerli kılabilecek bölgelerde açmak önceliğimiz.” sözlerine yer verdi. Köfteci Ramiz markasının franchise konusundaki en önemli kriterinin ise yatırımcı adayının işin başında durması ve bu işi severek yapması olduğunu söyleyen Pınar Taşkınlar, “Yatırımcının bir markayı temsil ettiğini unutmadan, bizi bir ortak olarak görerek çalışması gerekli” sözlerine yer verdi. Köfteci Ramiz olarak kurdukları operasyon ekipleri ile şubelerle yakın bir şekilde çalışarak onların danışmanlık, eğitim gibi ihtiyaçlarını hemen karşılamaya çalıştıklarını dile getiren Taşkınlar, “Şube çalışanlarımıza sürekli eğitimlerle Ramiz kalitesini her şubede aynı seviyede tutuyoruz. Düzenli olarak yapılan denetimlerle ve tüketicilerimizden gelen talepler doğrultusunda daha iyi hizmet anlayışıyla kalitemizin devamlılığını sağlıyoruz. Geçmişimizden gelen bu lezzeti, günümüzün profesyonel imkânlarıyla sağlıklı ve kaliteli hizmet anlayışıyla sunuyoruz” dedi. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 81 YEME - İÇME ALANLARI Domino’s franchise ile en çok büyüyen firma Domino’s Pizza’nın hızlı servis restoranları pazarında franchise ile en çok büyüyen firma olduğunu belirten Domino’s Pizza İş Geliştirme Müdürü Ebru Ersoy Aksüt, Türkiye’deki büyüme faaliyetlerini anlattı. Domino’s Pizza’nın 2017 yılına ilişkin büyüme hedeflerinde 600 şubeye ulaşmak olduğunu belirten Domino’s Pizza İş Geliştirme Müdürü Ebru Ersoy Aksüt, Türkiye’deki büyüme hedefleri hakkında şu bilgilere yer verdi: “Domino’s Pizza Türkiye, 1996 yılında Ulus’taki ilk restoran ile başlayan yolculuğunu şu an 455 şubesi ile sürdürüyor. 2017 yılı için hedef 600 şube ile tüm Türkiye’de pizza severlere en iyi kalitede ve lezzette pizza servisi yapmak. Domino’s Pizza’nın Türkiye’de büyüme stratejisinde franchising sisteminin önemli olduğuna değinen Ebru Ersoy Aksüt, “Franchise sistemi Türkiye’deki büyümesindeki en önemli etkendir. 455 tane restoranın yüzde 70’i iş ortaklarımız (Franchisee’ler) tarafından, yüzde 30’u ise şirket tarafından yönetilmektedir. Franchisee adayında aradığımız en önemli özellikler işinin başında durması, girişimci ruha sahip, büyüme ve müşteri odaklı olmasıdır. Bunun dışında adayların, franchise olmak için gerekli olan 3 aylık eğitimi başarı ile tamamlaması bizim için önemli. Yeni bir dükkanın ortalama maliyeti olan 550 bin TL+ KDV’lik yatırımı yapabilecek finansal güce sahip olması gerekmektedir.” sözlerine yer verdi. 82 “FRANCHISING SİSTEMİ MARKANIN BÜYÜMESİNDE BELKEMİĞİ KONUMUNDA” Domino’s Pizza’nın Türkiye’de hızlı servis restoranları pazarında franchise ile en çok büyüyen firma olduğuna da dikkat çeken İş Geliştirme Müdürü Ebru Ersoy Aksüt, “455 şubemizin 300’ü franchisee’lerimize ait. Bundan sonraki büyümemizin de en büyük kısmı franchisee’lerimiz ile gerçekleşecek. Franchising sistemi markanın büyümesinde belkemiği konumundadır. Restoran içindeki operasyonun sahiplenilmesi ve müşteriye doğru hizmetin götürülmesinde, iş ortaklarımızın payı çok büyük. Domino’s Pizza Türkiye, şu anda 95 iş or- tağı ile birlikte 455 restoranda müşterisiyle buluşuyor. Markanın büyüme hedefleri önümüzdeki yıllarda da yine iş ortaklarıyla birlikte devam edecek. Markanın çatısı altında büyümek isteyen bütün franchisee adaylarıyla görüşmeleri kabul etmekteyiz” açıklamasına yer verdi. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI Bursa Kebap Evi lezzet ve kalite standartlarını koruyarak büyüyor Standartların korunması konusunda son derece hassas olduklarını vurgulayan Bursa Kebap Evi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Cem Helvacı, Bursa Kebap Evi’nin 55 şubesinde aynı tabela, aynı dekorasyon ve aynı lezzetle hizmet verdiklerinin altını çizdi. Bursa Kebap Evi nasıl bir büyüme stratejisi ile hareket ediyor? Şu anda Türkiye’de şube sayınız kaça ulaştı? Bursa Kebap Evi 2003 yılında kurulmuş, 2010 yılında Helvacı Grup tarafından 3 şubesi ile birlikte tüm hakları satın alınmıştır. 5 yıl içerisinde yüzde 300’lük bir büyüme kaydederek şu anda Türkiye’de 26 ilde 55 şubeye ulaştık. Türkiye’deki 55 Bursa Kebap Evi şubesinin 46 noktası franchise, 9 noktası ise grup şirketimize ait. Bunun yanında Almanya’nın Saarbrücken kentindeki masterfranchise şubemizle de hizmet vermekteyiz. Markanızın büyüme hedeflerinde franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç şube açmak bulunuyor? Bursa Kebap Evi markası 5 yıl gibi bir www.mallreport.com.tr sürece 55 şubeye ulaştı. 55 şubenin 46 noktası franchise olarak hizmet veriyor. 2015 yılsonuna kadar imzalı ve mimari aşamadaki projelerimiz ile yurtiçinde 65 şubeye ulaşmayı hedefliyoruz. Franchise koşullarınız neler? 40 bin dolar + KDV isim hakkı karşılığında Bursa Kebap Evi ailesinin bir üyesi olabilirsiniz. Metrekare maliyetimiz 2 bin 750-3 bin TL arasında değişiyor. AVM şubelerinde 100 metrekarenin üzerinde, cadde şubelerinde ise 200 metrekarenin üzerinde, araç trafiğine kapalı ve yaya trafiğinin yoğun olduğu bölgeler ile bahçe alanı yaratılabilecek mekânları tercih ediyoruz. Mimari proje aşamasında, anahtar teslim modeli olarak çalışıyoruz. Bursa Kebap Evi şubeleri 1 ayda 250 bin İskender severi ağırlıyor. Tüm ürünler için sevkiyatlar, şubelerin kapısına kadar teslim ediliyor. Bunun yanında personel desteği de sağlanıyor. Personeller merkez binadaki BKE Akademi’de uzman ekiplerce 15 günlük bir eğitimle yetiştiriliyor. Türk markalarının büyük sorunu olan standartların korunması alanında son derece başarı- Mustafa Cem Helvacı lı olan Bursa Kebap Evi’nin 55 şubesinde aynı tabela, aynı dekorasyon ve aynı lezzet bulunuyor. Bursa Kebap Evi olarak yurtdışı yatırımlarınıza Almanya ile start verdiniz. Yeni yatırımlar hangi ülkelerle devam edecek? Almanya’nın Saarbrücken kentindeki masterfranchise şubemiz ile İskender severleri ağırlamaya devam ediyoruz. Bununla beraber; yine Almanya’da Köln, Fransa’da Metz, Arabistan Yarımadası’nda ise Kuveyt ve Katar için projelerimiz devam ediyor. Tüm Avrupa ve Ortadoğu ülkelerinde en az 1 şube hedeflemekteyiz. 83 YEME - İÇME ALANLARI KFC Türkiye’den franchise ortaklarına tam destek KFC Türkiye Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Zeliha Şener, iş ortaklarına sürdürülebilir bir büyüme ve başarı sağlamak için pazar planlama ve stratejik büyüme, restoran lokasyonu belirleme, mağaza içi tasarım, çalışan eğitimi, yerel pazarlama stratejileri, insan kaynakları ve işletme yönetimi gibi alanlarda tüm birimlerle destek sağladıklarını belirtti. Zeliha Şener KFC sunduğu özel lezzetleri ile müşterilerden nasıl ilgi görüyor? Şu anda kaç şube ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? Bir Yum Brands markası olan dünyanın en büyük tavuk restoran zinciri KFC’nin toplam 21 şehirde 100 restoranı bulunuyor. (İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Eskişehir, Muğla, Samsun, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Balıkesir, Adana, Gaziantep, Hatay, İskenderun, Bolu, Denizli, Sakarya, Antalya, Mersin, Diyarbakır) Dünya üzerinde ise 120 ülkede 20 binin üzerinde restoranla hizmet veriyor. KFC olarak müşterilerimize her damak tadına uygun alternatifler sunuyoruz. Tavuk, KFC’nin uzmanı olduğu bir konu. Tüm ürünlerimiz yüzde 100 taze tavuk etinden, bu işin uzmanları tarafından hazırlanıyor. Özel reçetemizle hazırlanan ve 75. yılını kutlayan 11 baharatlı karışımımız ise lezzette efsane olmayı sürdürüyor. Kanat ve kovalarımızın yanı sıra yeni ürünlerimiz arasında bulunan tavuklu Double Zinger Burger ve lansmanı geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Twister Tavuk Dürüm yenilikçi ürünlerimiz arasında öne çıkanlar. Sandviçler, burger’ler, tavuk dürüm, gravy sos gibi 84 çok özel lezzetlerimiz de menümüzde dikkat çeken ürünler arasında yer alıyor. KFC’de ayrıca salata, patates kızartması, coleslaw, tatlı ve farklı içeceklerden oluşan geniş bir yan ürün seçeneği de sunuluyor. Acılı tavuk kanadı olarak bilinen hot wings ve atıştırmalık acı sever olarak bilinen hot shot en çok tüketilen ürünler arasında. Markanızın büyüme hedeflerinde siz franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç franchise şube açmak bulunuyor? Franchise koşullarınız neler? Türkiye’de fast food restoranlarının toplam pazardaki payı 5 yılda yüzde 30’dan 50’ye yükseldi. Türkiye’de yeme içme sektörü yılda yüzde 2-3 büyürken hızlı yemek sektöründe yüzde 25’lik ciddi bir büyüme yaşanıyor. Türkiye’deki bu ciddi potansiyeli gören KFC, sadece restorana değil, mutfak teknolojisine ve insan kaynaklarına da yatırım yapıyor. Ayrıca Türkiye genelinde tüm bölgelerde franchise vererek büyümek istiyoruz. Özellikle Anadolu’daki potansiyeli bu iş modeli ile değerlendireceğiz. Şu an hizmet vermekte olan 100 resto- ranımızdan 99’u Yum Brands’e ait. İlk franchise restoranımız temmuz ayında Diyarbakır’da açıldı. KFC, 5 yılda toplam 400 yeni restoran daha açmayı hedefliyor. KFC Türkiye, franchise verirken yatırım yapmak için yeterli sermayeye ve sağlam girişimcilik ruhuna sahip, 3 yıl içerisinde minimum 10 restoran açabilecek yatırımcıları tercih ediyor. Franchise için başlangıç bedelimiz 48 bin 800 dolar. Bir şube için yapılacak ortalama yatırım mülkün türüne, konuma ve diğer faktörlere bağlı olarak 700 bin ile 1.2 milyon TL arasında değişiyor. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 85 YEME - İÇME ALANLARI Pizza House Gourmet 2020 yılına kadar 100 şube hedefliyor Konsepti ve menüsüyle dikkat çeken Pizza House, yeni konsepti ile büyümesine hız verdi. Pizza House Gourmet Kurucusu Cem Koşmaz, Gourmet konsepti ile 2020 yılına kadar en az 100 şubeye ulaşmayı hedefledikleri söyledi. Markanız sunduğu özel lezzetler ile müşterilerden nasıl ilgi görüyor? Şu anda kaç şube ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? Pizza House markası altında menümüzde pizzalar dışında salata, sandviç, başlangıçlar vb. geniş bir ürün çeşidi sunuyoruz. Pizzalarımız ince hamur olarak elle açılıp (Napoli), günlük taze ürünlerle, sosunda ve hamurunda extra sızma zeytinyağıyla, lav taşlı özel fırınlarda pişirilerek misafirlerimize sunuluyor ve beğeni ile tüketiliyor. Yeni konseptimiz olan Pizza House Gourmet’ler de ise ürün gamımızı pizza, salata, sandviç, tatlı ve içecekler olarak sınırlayıp daha küçük dükkanlarda (70-90 metrekare) paket ağırlıklı olmakla birlikte masa müşterisiyle de hizmet vermekte. Bu konseptimizdeki en önemli yeniliklerimiz ise pizzalarımızı Napoli (elle açılan ince hamur) ve Roma (merdane ile açılan ince hamur) tarzında seçenekli olarak sunarak, standart olarak reçetelendirilmiş pizzaların da misafirlerimizin beğenisine sunulması oldu. Ayrıca salatalar pizza hamurundan yapılan özel tacolar içinde, sandviçlerde yine pizza hamurundan yapılan özel baget tarzı ekmeklerle sunularak bu konseptimiz içerisinde bir yenilik oluşturdu. Şu anda 30 şube ile Türkiye’nin 86 Markanızın büyüme hedeflerinde siz franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç franchise şube açmak bulunuyor? Franchise koşullarınız neler? Cem Koşmaz hemen hemen her bölgesindeyiz. Ayrıca Kıbrıs’ta bulunan bir şubemizle de misafirlerimize hizmet vermekteyiz. Artan rekabet ortamında firmaların büyümesi ve kar sağlaması konusunda franchise sisteminin etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Son 6 yıldır her yıl çift haneli büyüyen pizza sektörünün gelişen ekonomi ve dışarıda yeme alışkanlıklarının da artmasıyla 2018’e kadar çift haneli büyümeye devam etmesi bekleniyor. Bu sektörde yer alan firmaların büyük çoğunluğunun franchise sistemiyle hareket ettiğini bildiğimiz için, olumlu yönde büyüme ve kar sağlanması konusunda franchise sisteminin katkısı yadsınamaz. Pizza House olarak franchisee’lerimize daha iyi hizmet verebilmek için var olan restoranlarımızı da franchisee’lerimize devrettik ve bütün konsantrasyonumuzu franchisee’lerimize vermek için 100 bu sistemi kullanmaya başladık. Bu yılki hedefimiz en az 8 şube açmaktı. Bunlardan 5 tanesi açıldı. Bunlar Kuşadası’nda 2 adet olmak üzere, Orhangazi, Kıbrıs ve Sancaktepe şubelerimiz. Adapazarı şubemiz ise Eylül ayı içerisinde açılacak. Yılsonuna kadar en az 2 şube daha açmayı hedefliyoruz. Ayrıca yeni konseptimiz olan Pizza House Gourmet’ler için hedefimiz 2020 yılına kadar en az 100 şubeye ulaşabilmek. Pizza House Gourmet konseptimiz için, franchise bedeli olarak 24 bin 500 dolar (mimari çizim, yerleşim planları ve uygulama projeleri, yazılım sistemi, belirlenen bir şubede açılış öncesi personelin eğitimi, şubenin belirli periyodlarla eğitim ve denetimi sipariş ekranı ve stok vb. hizmetlerle birlikte) royality bedeli olarak ise yüzde 6 talep etmekteyiz. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 87 YEME - İÇME ALANLARI Döner Market lezzeti franchise ile yayılacak Türk mutfağının meşhur lezzeti döneri, birbirinden farklı soslarla, kendine özgü bir konseptte servis eden Döner Market, pek yakında franchise şubelerle büyümesine devam edecek. Döner Market Kurucu Ortağı Özüm Sönmezalp, marka hakkında sorularımızı yanıtladı. Döner Market’i kurmaya nasıl karar verdiniz? Türklerin geleneksel lezzeti döneri nasıl bir konseptle birleştirdiniz? Ani bir kararla profesyonel yaşantıma nokta koymamın ardından gurme burger segmentinde Burger House markasının kurucuları arasında yer aldım. Beş yıl sonra yeni bir marka yaratma fikriyle girişimlere başladım. Böylece markanın temellerini 2013 yılının son aylarında Cenk Kazancı, Barkın Pınar ve Ümit Alpaslan ile birlikte attık. Geleneksel lezzetimiz döneri, klasik halinin dışında, birbirinden lezzetli çeşitli soslarla da sunuyoruz. Benzersiz lezzetinin dışında bahaus etkisi ve ikonik bir hava taşıyan konsept oluşturularak doğallığın ön planda tutulduğu iç mimarimiz ile farklılaşıyoruz. Şu anda kaç şubeye ulaştınız? Altı ay gibi kısa bir sürede Ataşehir ve 88 Ümraniye Meydan AVM olmak üzere iki şubeye ulaştık. Markanızın büyüme hedeflerinde franchise vermek bulunuyor mu? Franchising sistemi ile büyüme kararımızı geçen ay netleştirdik. 2015 yılında İstanbul içinde 1, 2016 yılında İstanbul içinde 4 franchise şube açmak istiyoruz. Franchise koşullarınız neler? Bu konuda iş ortaklarınızdan neler talep ediyor ve neler sunuyorsunuz? Franchise verilirken restoran lokasyonu için yaya sirkülasyonunun yoğun olduğu, ana arterler, araç girişi olmayan çarşılar, alışveriş merkezleri dikkat edilecek kriterler arasında yer alıyor. Minimum 100 metrekare, minimum 5 metre ön cephe genişliği ve minimum 2,90 metre tavan yüksekliği restoranın Özüm Sönmezalp fiziksel koşullarını oluştururken, franchise adayında başarılı iş geçmişi yatırımın gerektirdiği finans kaynaklarına sahip olmasını bekliyoruz. İş ortaklarımıza lokasyon seçimi, ürün tedariği, eğitim konularında destekler veriyoruz. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI “Dünyanın en hızlı büyüyen pizza zinciriyiz” Little Caesars Türkiye İş Geliştirme Müdürü Barış Memiş, en çok tercih edilen pizza zinciri markalarından biri olarak, tecrübelerini yenilikçi yaklaşımla birleştirdiklerini ve bugün dünyanın en hızlı büyüyen pizza zinciri olduklarını söyledi. Artan rekabet ortamında firmaların büyümesi ve kar sağlaması konusunda franchise sisteminin etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Barış Memiş Little Caesars sunduğu özel lezzetler ile müşterilerden nasıl ilgi görüyor? Şu anda kaç şube ile nerelerde yer alıyorsunuz? ABD’de 1959 yılında Mike ve Marion Ilitch tarafından faaliyete başlayan, Türkiye’de ise 1996 yılından bu yana Çelebi Holding güvencesi ile çalışmalarını sürdüren bir markayız. Bugün dünyanın en hızlı büyüyen pizza zinciriyiz ve ülkemizde hali hazırda özel karışımla günlük hamurdan gelen pizza lezzetini sunan 80 şube ile hizmet veriyoruz. Hali hazırda İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Muğla, Mersin ve Tekirdağ’daki şubelerde tüketicimizle buluşuyoruz. www.mallreport.com.tr Fast food sektörü özellikle 2005 yılından sonra hızlı bir büyüme sürecine girdi. Türkiye’de hazır gıda sektörünün 33 milyar TL’lik bir hacme sahip olduğu biliniyor. Her yıl ortalama yüzde 5 oranında büyüyen bu pazarda fast food ise 4,5 milyar TL’lik bir pay sahibi. Pizza kategorisi ise 520 milyon TL’lik bir ciro yaratıyor. Bu elbette son derece büyük bir rakam ve dolayısıyla firmalar arasında yoğun bir rekabeti de beraberinde getiriyor. Söz konusu rekabette diğer firmaların önüne geçebilmenin en önemli koşullarından biri de etkili bir franchise sistemine sahip olmak. Little Caesars Türkiye olarak bütün planlamalarımızı yatırımcılarımızın tüm ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak yapıyoruz. 2014 yılı içerisinde bir önceki yıla göre satış alanında yüzde 32’lik bir büyüme elde etmemizin en önemli nedenlerinden birisi de bu yaklaşımımız. Geçtiğimiz yıla kadar şubelerimizin 4’te 1’i franchisee’ler tarafından işletiliyordu. Son iki yılda yaptığı atılımla bu oranı yüzde 69’a çıkartmayı başardık. Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç franchise şube açmak bulunuyor? Franchise koşullarınız neler? Franchisee’lerimiz profesyonel hayattan gelen veya bizde müdürlük yaptıktan sonra kariyerine kendi işinin sahibi olarak devam eden kişilerden oluşuyor. Kişiler eğer aileleriyle bu işe başlıyorlarsa başarıları da artıyor. Bu kişilerin içinde aile fertleriyle birlikte çalışanların oranı yüzde 70 civarında. Bu yıl Türkiye genelinde sadece restoran açmak için ayırdığımız bütçe yaklaşık 4 milyon dolar. Hedef kentlerimiz arasında Tekirdağ, Edirne, Adapazarı, Eskişehir, Adana ve Antalya gibi iller yer alıyor. Yeni şube yatırımları dışında pazarlama, teknoloji, eğitim, insan kaynakları, Ar-Ge, lojistik ve üretim için de yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Little Caesars Türkiye’nin tüm şubelerinin büyüklüğü 120-180 metrekare arasında değişiyor. Bu sene hedef şehirlerimiz için 370-400 bin TL arasında değişen bir yatırım maliyeti belirledik. Her bir şubeye yapılan yatırımın geri dönüşü de ortalama 24 - 36 aylık bir süre içerisinde tamamlanıyor. Bununla birlikte, hem royalty payı hem de reklam katkı bedeli (pazarlama payı) olarak yüzde 6 alıyoruz. 89 YEME - İÇME ALANLARI TAB Gıda başarılı büyümesini 2015’de de sürdürüyor TAB Gıda Franchise Müdürü İlhan Erkan, bünyelerindeki 5 markanın franchise faaliyetleri ile Türkiye genelinde toplamda bine yakın restoran sayısına ulaştıklarını söyledi. TAB Gıda bünyesinde hangi markaları bulunduruyor? Markalarınızın şube sayısı kaça ulaştı? 1995 yılından bu yana, hızlı servis restoran zinciri sektöründe dünya markalarıyla faaliyet gösteren TAB Gıda olarak; dünyaca ünlü Burger King®, Sbarro®, Popeyes® ve Arby’s® markalarının Türkiye’deki Master Franchisee’siyiz. TAB Gıda olarak, hızlı servis restoran zincirleri konusundaki deneyim ve birikimlerimizi Türk Mutfağı kulvarında yeni markamız olan Usta Dönerci çatısı altında toplamış, Türk mutfağı tatlarını Usta Dönerci’nin misafirperverliğiyle Türk halkına sunmaktayız. 2015 itibariyle TAB Gıda bünyesinde 28 restorana ulaşan ve yeni restoran açılışları ile büyümeye devam edecek olan Usta Dönerci markamızla da çok yakında yatırımcılara franchise vermek için çalışmalarımız sürüyor. TAB Gıda olarak, bünyemizdeki 5 marka ile Türkiye genelindeki toplamda bine yakın restoran adedine ulaştık. Franchise sisteminin sektöre etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de son yıllarda hızla açılan AVM’lerin hızlı servis restoran zincirlerine olumlu katkılar sağladığını düşünüyoruz. Aslında, bunun bizim markalarımız açısından geçerli olduğunu açıklıkla söyleyebiliriz. Franchising sisteminin yaygınlaşması, yatırımcılar açısından kendi yaratmaya çalıştıkları iş modellerine göre, riskleri ortadan kaldırması ve sağladığı birçok avantajları ile tercih edilen bir yatırım modeli. TAB Gıda olarak bünyemizde hizmet gösteren bütün markalarımıza ait restoranların adetlerini artırmamızın yanında, aldığımız ödüllerle 2014’e damga vurduk ve bu başarılı ivmeyi 2015’de de sürdürüyoruz. Markanızın büyüme hedeflerinde siz franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz? Franchising yolculuğumuza, TAB Gıda olarak 1995 yılında ilk Burger King Restoran’ımızı açarak başladık. 2001 yılında ise Burger King markamızla Sub-Franchise (Alt Franchise) vermeye başladık. TAB Gıda olarak Master Franchisee olduğumuz Burger 90 İlhan Erkan King, Sbarro, Popeyes ve Arby’s ve Usta Dönerci’de toplam restoran sayımızda bine yakın restorana ulaşırken, bu sayımız Sub-Franchise restoranlarımızda 2015 üçüncü çeyreği itibari ile 230’a ulaştı. TAB Gıda olarak, girişimci bir ruha ve başarma hırsına sahip, başarılı bir iş geçmişi ve yönetim tecrübesi olup, yatırımın gerektirdiği finansal kaynaklara sahip olabilen işletmeci franchisee adayları tercih ediyoruz. Seçilen işletmeci adayı, TAB Gıda tarafından verilen eğitim programına katılarak işletmeci olabilme hakkını kazanır. Lisans alanın kendisi işletmeci olabildiği gibi restoranın yönetimini tayin edeceği bir işletmeci ile de yürütebilir. İşletmecilerimize, restoranın açılış hazırlıkları süresince ve açılışın ilk gününden itibaren pazarlama, reklam, satın alma, lojistik, eğitim, insan kaynakları, operasyon, kalite kontrol gibi yoğun destek hizmetleri verilmekte. Yatırım bedeli, Burger King® için 700 bin dolar+KDV ’den başlamakta. Popeyes® için 400 bin dolar+KDV, Sbarro® için 300 bin dolar +KDV, Arby’s® için ise 500 bin dolar +KDV ’den başlamakta. Usta Dönerci markamızla da çok yakında yatırımcılarımıza franchisee vermek için çalışmalarımız sürüyor. TAB Gıda’nın Sub franchisee’lere verdiği restoran işletmeciliği süreleri ise Burger King® için 20 yıl, Sbarro® için 10 yıl, Arby’s® için 20 yıl ve Popeyes® için ise 10 yıl. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI www.mallreport.com.tr 91 YEME - İÇME ALANLARI Kervan Gıda Bebeto Eğlence Adası ile büyüyor Bebeto Eğlence Adaları Franchising Sorumlusu Kemal Tarık, Kervan Gıda olarak yumuşak şeker grubunda Bebeto markası ile dünyada 80 ülkeye satış gerçekleştirdiklerini, İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere tüm illerden gelecek franchise taleplerine ise olumlu yaklaştıklarını dile getirdi. Kemal Tarık Kervan Gıda’yı ve Bebeto Eğlence Adası konseptini tanıyabilir miyiz? Şu anda kaç şube ile hizmet veriyorsunuz? Türkiye’nin en önde gelen şekerleme üretici ve ihracatçılarından biri olan Kervan Gıda A.Ş ileri üretim teknolojileriyle donatılmış, günlük 80 tonluk üretim kapasitesi ile şekerli ve şekersiz sakızların yanında, jelly, marşmelov, licorice grubu yumuşak şeker üretimi yapıyor. Kervan Gıda olarak yumuşak şeker grubunda Bebeto markası ile ürünlerimizin dünyada 80 ülkeye satışını gerçekleştiriyoruz. Kervan Gıda’nın perakende satış kanalı olarak 2007 yılında faaliyete başlayan Bebeto Eğlence Adası, bugün Türkiye’de 30 satış noktasına ulaştı. Yurtdışında ise Ortadoğu’dan, Balkan ülkelerine kadar değişik coğrafyalarda satış noktalarımız bulunuyor. Bebeto Eğlence Adası yumuşak şekerler ve special çikolata grupları ile her yaştan bireye hitap eden eğlenceli bir stand konseptine sahip. Yatırımcılarımıza 92 farklı özellikteki alanlara uygun, farklı büyüklüklerde şeker standı modellerini sunabiliyoruz. Son dönemde şeker dükkanı konseptine yönelik çalışmalar da yapıyoruz. Yakın gelecekte isteyen işletmecilerimize dükkan konseptimizi de sunabiliyor olacağız. Ürün çeşitliliği olarak muazzam bir seçeneğe sahibiz, bir yumuşak şeker standında olması gereken hangi çeşit ve aromada ürün varsa, tüm bu ürünleri satış noktalarımıza ulaştırabiliyoruz. Örneğin, Candy Crush lisanslı şekerler, sakızlar ve lolipoplar ürettik. Eğlence adalarımızın bu tarz özel projelere ait ürünlerin satışlarını yapma imkanı var. Kervan Gıda Türkiye ve dünyada nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? Açılmayı hedeflediğiniz yeni pazarlar var mı? Türkiye’de öncelikle İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere tüm illerden yatırımcıların Bebeto Eğlence Adası taleplerine olumlu yaklaşıyoruz. Konum olarak popüler alışveriş merkezleri, havaalanları, otogarlar, çocuk eğlence merkezleri gibi insan trafiğinin yoğun olduğu noktalar önceliklerimiz arasında. Yurt dışı olarak bayi ve distribütörümüzün bulunduğu tüm ülkelerde talepleri değerlendiriyoruz. Bayilerinizde aradığınız özellikler nelerdir? Franchising sistemimiz kapsamında bize başvuran işletmeci adaylarımızın alan kiralamalarını yapmış veya portföyünde potansiyel stand açılabilecek yeri olmasına dikkat ediyoruz. Bunun yanında işe yaklaşımları, kazan-kazan felsefesine uygun, dürüst, güvenilir işletmeci adayları bizim için ön planda. Firmanızın franchise fırsatlarınızdan bahseder misiniz? Öncelikle bu iş ile ilgilenen yatırımcı adaylarımıza franchise bedeli almadığımızın haberini vermek isterim. Bu anlamda özellikle küçük yatırımcılara hitap eden bir sistemimiz bulunuyor. Bunun yanında dünyanın hemen her yerinde satılan helal sertifikalı, en yüksek kaliteli şekerleme ve sakızlarını uygun fiyatlarla temin edecekler. Böylece hem yatırım maliyetleri çok uygun hem de karlılık oranları yüksek bir işe sahip olacaklar. Bunun için tek yapmaları gereken bize başvurmaları. Açılış sürecinde işletmecilerimizin sahip oldukları alana en uygun stand modelini anahtar teslimi işletmecilerimize teslim edebiliyoruz. Personellerinin giyebileceği logolu t-shirt ve şapkalardan açılış gününe özel müşterilerine dağıtabilecekleri promosyonlara kadar desteklerimiz olabiliyor. www.mallreport.com.tr YEME - İÇME ALANLARI Franchising sektörü “Bayim olur musun” ile büyüyor Medyafors Fuarcılık A.Ş Genel Müdürü Aycan Helvacıoğlu, Bayim olur musun franchising fuarı ile Türk markalarının global pazarlarda yer alması ve yeni markaların Türkiye’ye girmelerine önayak olarak, Türkiye ekonomisi ve tanıtımına daha fazla katkı sağlamayı hedeflediklerini söyledi. yayılmak istiyor. Fuar, yerel markaların markalaşma süreçlerini hızlandırarak dünya pazarına açılmalarına önayak oluyor. Markalar, fuar alanında binlerce girişimciyle 4 gün boyunca birebir görüşme fırsatını yakalayarak, bayilik vermek istediği girişimci profiline daha kolay ulaşabiliyor. Fuar süresince, organize edilen UFRAD Seminerleri her sene geniş kapsamlı olarak gerçekleşmekte olup, bu seminerlerde katılımcı firmalar tecrübelerini dinleyiciler ile paylaşıyor. Aycan Helvacıoğlu Firmaların büyümesi ve kar sağlaması konusunda franchise sisteminin etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Franchising, sağlam bir iş sahibi olmanın sihirli formülü olarak algılanıyor. Ekonominin en son trendi franchise iş modeli, her geçen yıl sektörel anlamda daha da zenginleşir durumda. Son yıllarda alışveriş merkezlerinin hızlı yayılmasının da etkisi ve yeni iş kollarının önem kazanmasıyla birlikte Türkiye’de franchise markası patlaması yaşanıyor. Franchise sistemi kendi işini kurmak isteyen ve markasını büyüterek zincir haline gelmek isteyenler için kılavuz niteliğinde… “Bayim olur musun franchising fuarı” franchise vermek isteyen markalar ve girişimcilere ne tür fırsatlar sunuyor? Türkiye piyasasında franchising sektöründe genişleyen Türk markalarının, 2015 planlarında Türkiye geneline yayılmak olduğu gibi, birçoğu da dünyaya www.mallreport.com.tr Son yıllarda Türk markalarının franchise ile yakaladıkları başarıyı nasıl değerlendiriyorsunuz? 2014 yılı sonu itibari ile franchising sektörünün büyüklüğü 43 milyar dolara ulaştı. Markalaşma ve kurumsallaşmanın önemini kavramış firmalar franchise ile birlikte hem yurt içinde hem de uluslararası alanda faaliyet göstermeye başladı. Başarılı bir şekilde büyümek için gerekli sermaye, denenmiş bir sistem, başarısı kanıtlanmış bir işletme/marka ve en önemlisi disiplin sistemin en önemlileri arasında. 2014 fuarımızda, 22 bin metrekare alanda 300 markanın katılımıyla gerçekleştiği fuar franchise sektörünün her geçen yıl giderek geliştiğini gösteriyor. Bu durum sektörün pozitif yönde ilerlediğinin ise en büyük kanıtı. Fuarda bu yıl ağırlıklı olarak hangi sektörler yer alacak? Fuarda öne çıkan sektörler arasında; gıda, hizmet, cafe-restoran, kozmetik, takı-aksesuar, tekstil-hazır giyim, eğitim ve enerji sektörü yer alıyor. Bu yıl da yaklaşık 400 yerli yabancı markanın katılımcı olacağı büyük bir organizasyon olacak. Türk markaları ile görüşmek üzere Suudi Arabistan, BAE, Belçika’dan gelecek olan heyetler fuarı ziyaret edecek. Ayrıca Malezya, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere, Romanya fuara katılımcı olan ülkeler arasında yer alıyor. Bu yıl çok önemli bir organizasyona ev sahipliği yapacağız. Avrupa Franchise Federasyonu’nun *(EFF) her yıl düzenlenen Yönetim Kurulu Toplantısı, 15–16 Ekim tarihlerinde fuar ile eş zamanlı olarak Avrupa derneklerine üye markaların katılacağı Franchising Deneyim paylaşım günü UFRAD ve Medyafors ev sahipliğinde fuar alanında gerçekleşecek. 93 ÜRÜN & HİZMET “Türkiye’nin ve dünyanın geleceğini önemsiyoruz” Temizlik ve Servis Hizmetleri İşadamları Derneği (TESHİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Doğru, temizlik sektörünü dünya standartlarında ve kalitesinde bir yapıya kavuşturmak için çalışmalarını hızla sürdürdüklerini kaydetti. ulaşırken, web sitemizden okunarak sektörün izlenebilirliğini arttırıyor. Son dönemde yayın hayatına soktuğumuz TESHİAD TV’de tesis yönetimi ve temizlik sektörü konuşulmaya devam ediyor. Temizlik sektörünün bugününü nasıl değerlendiriyorsunuz? Bülent Doğru TESHİAD’ın faaliyetlerinden ve hizmetlerinden kısaca bahseder misiniz? TESHİAD olarak sektöre liderlik yaparak; dernek üyelerimizle birlikte sektör oyuncularını fuar ve zirve organizasyonları, periyodik toplantı ve seminerlerle bir araya getiriyoruz. Ortak sorunların konuşulduğu platformlarda çözüm bulma yolunda etkinliğimizi arttırıyoruz. Bununla birlikte temizlik sektörünün bir meslek olarak görülmesini yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Bu kapsamda örneğin Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) ile 2011 yılından itibaren mesleki standartlar üzerine çalışmalar yürütüyoruz. 500’ün üzerinde resmi ve özel kuruluştan görüş bildirimi alarak ortak bir dilde buluşulmasını sağlıyoruz. Standartları www.teshiad.org.tr web sitemizden yayımlayarak farkındalık yaratıyoruz. Ayrıca derneğimizin yayını olan Hizmet Dergisi, 2 binin z dağıtım noktasına 94 Temizlik sektörü bugün hayatımızın her alanında; gerek birey olarak gerek işletme olarak ihtiyaç duyduğumuz mecburi bir ihtiyaç diyebiliriz. Tabi ezelden bu yana hayatımızda var olan bu ihtiyacın sektör olarak, yani profesyonel kişiler tarafından hizmet verilmesi, 1980’ler ve 1990’larda girdi diyebiliriz. Sektör kendi dinamiklerini oluşturması özelikle yurt dışı orijinli markaların da ithal edilmeye başlanması ile sektör bir endüstri haline geldi diyebiliriz. Ayrıca kamu kurumlarının yanı sıra, özellikle çok uluslu otel, AVM, perakende marketleri ve endüstri kuruluşlarının, kendi hizmet satın alma kültürleri doğrultusunda yapmaya başladığı hizmet satın almaları da sektör geneline pozitif baskı unsuru olarak yansıyarak sektörün sistem ve hizmet kalitesi bakımından gelişmesine neden oldu. Temizlik sektörünün asıl görevi olan hijyeni sağlamak ve rahat bir ortamda çalışıp yaşamalarından direk kendimizi sorumlu görmekteyiz. Temizlik sektöründe rekabet ne durumda? Bu rekabet, sektörün büyümesine ve kaliteye nasıl yansıyor? Temizlik sektörü uluslararası deneyimleri olan, ticari prensiplerini belirlemiş güçlü firmalarla birlikte küçük ve orta ölçekli firmadan oluşuyor. Sektörün kalitesini arttırıcı bir rekabet, özellikle son 5 yılda söz konusu; ancak ülke ekonomisinin en büyük problemi olan kayıt dışı faaliyetler, vasıfsız personel istihdamı ve merdiven altı üretim bizim sektörümüzde de haksız rekabeti doğuruyor. Bu asimetrik rekabeti önleyici çalışmaları yaygınlaştırmak için tüm sektör oyuncularının desteğine gereksinim duyuyoruz. TESHİAD olarak kısa ve uzun vadedeki hedefleriniz neler? Sektöre kısa ve uzun vadede katma değer yaratmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Sektörün yüksek sesle kaliteden taviz vermeden her platformda temsil edilmesini önemsiyoruz. Üyelerimiz ve misafirlerimizin katılımıyla, toplantı ve seminerlerde sektörün sorunlarını, iyileştirilmesi gereken noktalarını konuşmaya devam edeceğiz. Yerli ve yabancı firmaları buluşturacak fuar hazırlıkları yapıyoruz. Firmaları standartlara uygun iş yapmaya teşvik ederek, yapılan işleri periyodik olarak denetleyeceğiz. Ekonomik ve politik risklerin tespitini yapıp, bu riskleri aşmak için oluşan ortak refleksi fırsata dönüştürecek yine ortak stratejiler üretmeyi hedefliyoruz. Bilirkişilik ve danışmanlık rolümüzü, yurtdışı pazarına yönelen firmalarımız ve Türkiye pazara girmek isteyen yabancı yatırımcılarla işbirliği yaparak geliştireceğiz. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 95 ÜRÜN & HİZMET GÜSOD, iş koşulları ve özlük haklarının geliştirilmesine odaklanıyor Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD), özel güvenlik sektörünün en etkili sivil aktörü olma misyonuyla faaliyetlerini sürdürüyor. GÜSOD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kösereisoğlu, çalışmaları ile güvenlik sektörünün gelişimine sağladıkları katkıları paylaştı. Murat Kösereisoğlu GÜSOD’un çalışmalarını yakından tanıyabilir miyiz? Güvenlik sektörünün doğru çalışma ilkelerini ve asgari standartlarını oluşturmayı ana amaç edinen güvenlik şirketlerinin sekiz üst düzey yöneticisi tarafından 25 Ekim 1994 tarihinde İstanbul’da kurulan Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD), üyeleri ile birlikte İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün liderliğinde Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un çıkartılmasını sağladı. GÜSOD ayrıca 2000 yılında Confederation of European Security Services – CoESS tüzük değişikliği yapılmasını sağlayarak asli üyesi olmuş ve Maritime Security Çalışma Komitesi’nin kuruluşunda öncü rol üstlenerek bu komitede ilk başkanlık görevinde de yer almıştır. Güvenlik sektörü günümüzde nasıl bir konumda? Güvenlik sektörü 2004 yılında 5188 Özel Güvenlik Kanunu’nun çıkması ile gelişmeye başlamış ve son yılların en hızlı büyüyen sektörleri arasında yerini almıştır. Bin 299 özel güvenlik hizmetleri firmasının yer aldığı sektör Türkiye’de 6.5 milyon TL’lik iş hacmiyle, 275 bin kişiye istihdam yaratmakta. 596 bin 121 kişi- 96 nin özel güvenlik kimliğine sahip olduğu güvenlik sektöründe 2015 yılı sonu itibariyle 15 bin ek istihdamla aktif çalışan sayısının 290 bini bulması öngörülüyor. Sektördeki rekabet şartlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? İnsan, mal veya hizmet üretimindeki en pahalı kaynak. Dolayısıyla tüm endüstriler, ekonomiler olabildiğince alternatif çözümler aramakta. Aynı verimlilik arayışı özel güvenlik hizmetleri için de geçerli. Hiçbir hizmet alıcısının, işi büyümediği sürece ve gerçekten gerekmediği sürece özel güvenlik görevlisi sayısını artırma arzusu yoktur. Bu nedenle teknoloji, haberleşme altyapıları, yazılımlar çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Rekabet; sunulan hizmetin kalitesi, istihdam edilen elemanın niteliği ve bütçelerin etkisi altında ilerlemekte. Zamanı yakalayan ve müşterinin beklentisine minimum maliyet ile optimum fayda sağlayan firmalar rekabet koşullarını lehine çevirmekte. Fakat burada önemli olan husus maliyeti düşük hizmetin çalışan hakları üzerinden olmamasıdır. Çalışanların haklarına müdahale etmeden, sunduğu hizmeti en etkili kullanma yollarını bularak maliyeti düşürmek çok önemli bir husus. GÜSOD olarak sektördeki hedefleriniz neler? GÜSOD olarak bizim kendimize biçtiğimiz bir misyonumuz var. Özel güvenlik sektörünün en etkili sivil aktörü olmak. Bu anlamda, özel güvenlik sektörünün içerisindeki tüm unsurları geliştirecek, iyileştirecek çalışmalara platform hazırlıyoruz ya da var olan platformlara katılım sağlayarak destek veriyoruz. Hangi kuruluş düzenlerse düzenlesin; odaklandığımız öncelikli konu; sektördeki çalışanların iş koşulları ve özlük haklarının geliştirilmesi. Devletin özel güvenlik sektöründeki uygulamaları geliştirecek, kalitesini yükseltecek denetim mekanizmalarının kurgulanmasında rol almasını bekliyoruz ve bu yönde üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 97 ÜRÜN & HİZMET “Hedefimiz yalnızca müşteri memnuniyeti” Çalışmalarında özveri ve profesyonelliği önemsediklerini belirten Process Turkey Genel Müdürü Erhan Kızıler, 2016 yılı hedeflerinin de önceki yıllarda olduğu gibi müşteri memnuniyeti olduğunu vurguladı. Erhan Kızıler Temizlik sektöründe rekabet nasıl bir boyutta? Process Turkey olarak rekabette öne çıkmak ve fark yaratmak için hangi çalışmalara imza atıyorsunuz? Aslında her firma, rekabetini verdiği hizmetle doğru orantılı olarak kendi belirliyor. İş potansiyelinin bu kadar çok olduğu bir sektörde yine en büyük görev hizmet firmalarına düşmekte. Hazırlanacak olan fizibilite raporları, kullanılacak olan ekipmanların ve sarf malzemelerinin belirlenmesi ile doğru maliyetler hazırlandıktan sonra müşterilere sunulması gerekiyor. Maalesef müşteri memnuniyeti oluşturmadan, amaçları kısa sürede kar edip piyasadan çekilmek olan firmalar nedeniyle rekabetin eşit şartlarda olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Kurum kültürümüzün temeli bugüne kadar yaptığımız her işi özel kılmak adına hizmetlerimizi en üst düzey standartlara çıkartmaktan geçiyor. Şirketin hacimsel olarak büyüklüğü ne kadar fazla olursa 98 olsun muhakkak her müşterimize özel olduğunu hissettiriyoruz. Yapılan detaylı fizibilite çalışmaları, kullanılacak olan ekipmanların ve sarf malzemelerinin seçimi, oluşturulan doğru maliyetlerle, kurgumuz öncelikli olarak müşteri memnuniyetinden geçiyor. Firmanızın hizmet ve kalite standartlarını neler oluşturuyor? Hizmet kaliteniz ve müşteri memnuniyeti konusunda nelere dikkat ediyorsunuz? Kalite standartlarının bakış açısına göre değişen, göreceli bir kavram olduğunu düşünüyorum. Gelen taleplerin de doğru değerlendirilmesi gerekiyor. Amaç sadece kar etmek mi yoksa verilen hizmeti en üst düzeyde ve doğru yapabilmek mi? Aslında sormuş olduğunuz sorunun temeli bu iki kuraldan geçmekte. Açıkçası Process Turkey için ikisi de önemli. İkisi de birbirinden ayrılmadan ve bir bütün haline geldiğinde başarıyı yakalayabilirsiniz. Yüksek maliyetler ile yapılan iş başarıyı getirmediği gibi düşük maliyetler ile yapılan işlerde asla başarıyı getirmiyor. Burada devreye giren en önemli hususların başında işinde profesyonel bir ekiple çalışmaktan geçiyor. Yapılan tespitler ne kadar doğru olursa, kalite standartlarınızı o ölçüde yukarılara taşımanız mümkün olur. Hizmetler son derece spesifik bir şekilde bir çok ayrı bölüme ayrılmakta. Örneğin hastane, endüstriyel, inşaat sonu, site, plaza temizliği gibi farklı türde hizmetler olmasından dolayı, Process Turkey işinde son derece uzman bir kadro ile farklı departmanlardan oluşan ekipler ile bunu gerçekleştiriyor. Firmanızın 2016 yılında sektörden beklentileri ve büyüme hedefleriniz neler? Son iki yılda kuruluşumuz yüzde 87,2 oranında çok ciddi bir büyüme gerçekleştirdi. Bu durumun hem çok iyi bir ekibe sahip olmamızdan hem de geldiğimiz noktada yüksek kalitede verdiğimiz hizmeti koruyabilmeyi başarabilmemizden kaynaklı olduğu düşünüyorum. Bundan 3 yıl önce hizmet vermeye başladığımız bir kuruma, hala o ilk günkü heyecan ve özveri ile yaklaşıyoruz. Sanırım bu kadar başarılı olmamızın özünde de bu yatıyor. Her zaman yaptığımız işi doğru temeller üzerine kurup; gayret, özveri ve işinde profesyonel olan kişiler ile yapmaya devam ediyor olacağız. 2016 yılı hedeflerimiz ve beklentilerimiz; geçen yıllarda da olduğu gibi sadece müşteri memnuniyeti. Bunu başardığımızda hedefler zaten istenilen rakamların çok üzerine çıkıyor. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 99 ÜRÜN & HİZMET Siteplus’ın çalışmaları çevreci bakış açısıyla sürüyor Siteplus Kalite Güvence Sistem Müdürü Sibel Karaş, Siteplus’un birlikte çalıştığı herkese ve her markaya güvenli, çevreci ve yeşil bir hizmet verme amacıyla çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Sibel Karaş Siteplus olarak sunduğunuz temizlik hizmetlerinde uluslararası temizlik standartlarını sağlamak için nasıl bir politika izliyorsunuz? Büyük projelerde yer almak, alanında öncü markalara hizmet vermek ve her geçen gün daha çok tanınan, aranan bir marka haline gelmek Siteplus Ailesi olarak bizleri gururlandırırken, sorumluluğumuzun da artmasına neden oluyor. Edindiğimiz bu sorumluluklardan biri de, endüstri sektörüne ve bugünün tüm yönelimlerine hakim olmak. Bu yönelimlerden en yeni ve en önemlisi ise çevreci temizlik anlayışı… Uluslararası standartları sağlamak için başlatmış olduğumuz “green cleaning” çalışmaları sektörde yükselen markamızı öne çıkararak, hizmet kalitemizi artan bir ivmeyle ileriye taşıdı. Siteplus için işin en önemlisi birlikte çalıştığı herkese ve her markaya güvenli, çevreci ve yeşil bir hizmet vermektir. Bu nedenle çevreye duyarlı ürünler kullanmak adına ve dünyayı atık ürünlerden arındırma konusunda üstümüze düşeni yapmaktayız. Firmanızın sektörde güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir? Ufkumuzu, işimizi ve tüm değerlerimizi 100 büyütmeye devam ederken, 20. yılımıza gurur duyduğumuz projeler ve başarılarla girmiş olmamız gelecek sorumluluklarımızı da artırıyor. ‘İnsana ve yaşama değer’ diyerek çıktığımız yolda ve yaptığımız işlerde önceliğimiz ve işimiz hep insan oldu. Sunduğumuz hizmeti her ne kadar teknoloji ve yenilikler dahil olsa da, temelinde insanı ön planda tutarak sizlere ulaştırdığımız için, hiçbir zaman soğuk ve duygulardan uzak bir iş yapmadık. Bu nedenle bizim için mutlu insanlarla birlikte çalışıyor olmak dahası bizimle çalışan herkesi mutlu etmek en önemli iş oldu. Mutluluğumuzun, güler yüzümüzün ve işimizi severek olduğu kadar eğitimli bir şekilde yapıyor olmamızın, birlikte çalıştığımız markaları ve içinde bulunduğumuz projeleri direkt etkileyeceğini düşünerek PDR (Psikolojik Destek) birimimizi ve akademimizi kurduk. Şimdi daha çok istihdam sağladığımız, daha büyük projelere imza attığımız ve daha fazla markanın çözüm ortağı olarak iş yükünü paylaştığımız bir geleceğe dair bilgi ve tecrübe sahibi olmak için çalışıyoruz. Yapacak çok işimiz, katacak çok değerimiz var çünkü yaptığımız ve yapacağımız her iş insana ve yaşama değer… rekliliği sağlayan Siteplus, multi disipliner sistemde farklı uzmanlıkların birleşimiyle oluşturulmuş hizmet anlayışı ile çalıştığı alanlara ve markalara ayrıcalık kazandırıyor. Siteplus, çalışanlarının kişisel ve sektörel gelişimini kendi gelişimi ile eş değer görerek uzun vadede yatırımlarını çalışanları üstünde gerçekleştirmeye özen gösteriyor. Alanında uzman eğitmenler Siteplus güvenlik personeline sistematik ve fonksiyonel eğitimler verirken, Siteplus çalıştığı alanlara özel güvenlik çözümlerini doğru kurgularla oluşturulmuş bir ekip eşliğinde sunuyor. Hem entegre tesis yönetimi hem de özel güvenlik hizmetleri olarak sektörde yer edinmek ve edindiğimizi yeri koruyarak kaliteli hizmet vermek, müşteri memnuniyetini daima hat safhada tutmak temel hedefimiz. Siteplus’ın sektörden beklentileri ve büyüme hedefleri neler? Gelişim ve motivasyonu yüksek düzeyde tutarak hizmet kalitesinde sü- www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET BMS Group A.Ş’den profesyonel kesintisiz hizmet kalitesi Faruk Kıyak BMS Group A.Ş Türkiye Operasyon Direktörü Faruk Kıyak, entegre tesis hizmetleri kapsamında sundukları çalışmaları değerlendirdi. BMS Group olarak iş ortaklarınıza ne tür temizlik/güvenlik çözümleri sunuyorsunuz? BMS Group A.Ş olarak iş ortaklarımıza entegre tesis hizmetleri alanında çözümler üretmekteyiz. Türkiye’nin 81 vilayetinde varız. İstanbul Avrupa, İstanbul Anadolu, Ankara, Adana, İzmir, Antalya ve Samsun Bölge Müdürlükleri ve şefliklerimizle bordrolama, temizlik ve güvenlik alanlarında outsource hizmet sunmaktayız. Türkiye genelinde güçlü operasyonumuzla verdiğimiz hizmetlerle, iş ortaklarımıza maksimum fayda yaratmayı hedeflerken, kurumsal değerlerimizden ve ilkelerimizden ödün vermeden çalışmalarımızı sürdürüyoruz BMS Group olarak firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir? BMS Group A.Ş başarılı geçmişiyle Türkiye’nin önde gelen hizmet grupları arasında yer almakta ve hizmet sektöründe ulusal lider olma vizyonu ile hareket etmektedir. Tüm faaliyetlerinde uluslararası standartlara uyum ve sürekli gelişim amacını gözeten BMS Group A.Ş olarak müşteri odaklı kesintisiz ve profesyonel hizmet kalitesi, her konuda uzman desteği ve görüşü, asıl iştigal konusuna odaklanabilme, azami derecede maliyet tasarrufu sağlamak, operasyonel zaman kayıplarının ve iş yükünün ortadan kaldırmak, çalışan memnuniyeti ve mesleki destek eğitimlerini sağlamak, hızlı operasyon gücü yaratmak gibi güçlü yanlarımızla re- www.mallreport.com.tr kabet gücümüzü arttırdığımızı düşünüyoruz. Ve tüm bunların neticesinde gerçek müşteri referansı oluşturmak en büyük rekabet gücümüzü oluşturuyor. Temizlik sektöründeki gelişimi nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörde hizmet kalitesinin korunması için neler yapılmalı? Ülkemizde temizlik sektörü, uluslararası konaklama işletmelerinde (otellerde) 1960’lı yıllarda başlamıştır. Özellikle 1980-1990 yılları sektörün kendi temelini oluşturma ve özelikle yurtdışı menşeili markaların ülkeye girmesiyle uluslararası uygulamaların öğrenilmesi olarak tanımlanabilir. Sektör, özellikle yabancı menşeili temizlik kuruluşları ve facility managment kuruluşlarının şirket evlilikleri ile ülkemize gelmeye başlamasıyla farklı bir boyuta geldi. Temizlik sektörünün ülkemizde kurumsallaşmaya başlaması olumlu gelişmeler yaratırken, eğitimli işgücü kavramı halen gelişememekte. Temelde, hizmet ihale uygulamalarında görülen, “en ucuz teklif, en iyi tekliftir” mantığının yansıması olarak, ucuz ve niteliksiz iş gücü ile hizmet alımı, özel sektörde de kendisini gösteriyor. Günümüzde Türkiye endüstriyel temizlik sektörünün durumu; gelecek vaat eden, gelişime açık ve yatırım yapılabilir olarak tanımlanmakta. Verilere göre, Türkiye’de temizlik sektörü; 1 milyondan fazla çalışana sahip, toplam hacmi 2,3 milyar TL/ Ay ciroya ulaşmış bir sektör ancak, kamu kurumlarına hizmet veren kuruluşlar ile küçük ölçekli kuruluşları karşılaştırdığınızda herhangi bir sektörel standart görülememekte. Bu kapsamda endüstriyel temizlik kuruluşları; fiyatla/kar marjında rekabetten önce, sistem ve hizmet kalitesinde rekabet anlayışına varmalı ve eğitimli işgücü ile teknolojiye yatırım yapılmalıdır. Hizmet satın alanlar ise, oluşturulacak efektif temizlik programları ile partime (yarı zamanlı) çalışmaya olanak sağlamalı ve temizlik firmalarının, esnek kadrolar ile uygun gün ve saatte gereken hizmeti verilmesine olanak sağlamalıdır. 101 ÜRÜN & HİZMET Kattenbeck hızlı servis ve hizmet kalitesi ile fark yaratıyor 1993 yılından bu yana sektörün lider firmalarından biri olarak kurumsal yaklaşımla tesis hizmetleri konusunda müşterilerine optimum düzeyde kaliteli hizmet sunmayı kendilerine prensip edindiklerini söyleyen Kattenbeck Facility Services Genel Koordinatörü Birkan Tombul, Kattenbeck’in fark yaratan hizmetlerini ekibiyle birlikte değerlendirdi. AVM’ler, hastaneler, plazalar, havalimanları gibi metrekaresi yüksek alanlara hizmet sunmakta olduklarını belirten ve temizlik sektöründe rekabet şartlarının kalite çıtasını yükselttiğine değinen Birkan Tombul, “Rekabetin fazla olması müşterilerimiz için iyi çünkü hizmet sunan firmanın alternatifi olduğu için hizmet kalitesini sürekli yukarıda tutmak zorunda kalıyor. Ancak fiyat bazlı rekabette müşterimizin çok dikkatli olması gerektiğini söylemeden geçemeyeceğim. Öncelikle çalışacakları firmaların referanslarına dikkat etmeleri önemli bir detay. SGK’ya borcu olup olmadığını, maaşların düzenli 102 ödenip ödenmediğini kontrol etmeleri ayrı bir detay. Hizmet alımının da mutlak bir reel değeri vardır, bu değerin altında çalışmayı kabul eden firmalara dikkat etmeleri gerekir. Alt yüklenicinin ödemediği SGK’dan, maaştan, kıdemden her zaman üst işveren yani müşteri sorumludur. Sektörde daha önce buna benzer olaylar yaşanmıştır. Yüklenicinin iflası sonrası tüm mali yükler üst işverene kalmıştır. Rekabetin fazla olması sektör için iyi olmakla beraber; reel rakamların dışına çıkıldığında bu rekabet sektörümüzü geriletmeye devam etmekte.” sözlerine yer verdi. KATTENBECK MÜŞTERİ İLİŞKİLERİNE ÖNEM VERİYOR Kattenbeck’in sektördeki rekabette öne çıkmak ve fark yaratmak için personelin yöneticilerinin verdikleri işi eksiksiz ve duyarlı şekilde yerine getirmelerini sağladıklarını belirten Operasyon Sorumlusu Erdoğdu Aksakal ise “Personellerimize, onlara gerçekten değer verdiğimizi hissettiriyoruz. Kullandıkları ekipmanların kontrolünü yaparak bu araçlardan optimum seviyede faydalanabilmek ise işimizin ayrı bir parçası olarak bize başarıyı getiriyor. Kattenbeck Facility Services, müşteri ilişkilerine de çok önem veriyor. Gelen şikâyetlere hızlı dönüş sağlayarak çözüme kavuşturmak iş prensibimizin en önemli ilkesi.” ifadelerini kullandı. Proje Sorumlusu Hanife Dede öncelikleri arasında disiplin ve saygı olduğunu söyleyerek, çözüm odaklı hareket ettiklerini, istenilen işi zamanından önce teslim eden farklı bir ekip olduklarını vurguladı. Kattenbeck’in fark yaratan en önemli yanının yöneticilerini işin mutfağından seçmek olduğunu söyleyen Proje Sorumlusu İsmail Çoşkun ise “Doğru zaman+ Doğru Hamle= Başarı” düşünce tarzını benimseyerek sektörde edindiği tecrübeyi çalışmalarına yansıttığını vurguladı. Çoşkun, “İşletmeler için zaman kaybını kısıtlayarak birçok işi kısa zamanda yapmakta oluşumuz bizi rakiplerimizden bir adım öne taşıyor” sözlerine yer verdi. “MÜŞTERİ TALEPLERİNE ÖNEM VERİYORUZ” ‘‘Personel eğitimlerimizin düzenli olması, bir e-mail ile arızalanan makinemize aynı gün içinde müdahale edilmesi, eğer tamir suresi 24 saatten fazla olacaksa yedek makine gelmesi, malzeme listemizin yeterli miktarda olması şirketimizle aramızdaki bağı daha da güçlendiriyor” diyen Proje Sorumlusu Gülhan Gülcü ise Kattenbeck’in müşteri taleplerine önem veren kurumsal bir firma olduğuna vurgu yaptı. Proje Sorumlusu M.Nuri Kılıç ise Kattenbeck’in sektörün en tecrübeli markalarından biri olarak profesyonel bir ekiple çalışıyor olmasının yanı sıra makine parkının çok geniş olması ve firma yetkililerine 7/24 ulaşabilme imkanının sektördeki rekabette kendilerini öne çıkardığını söyledi. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 103 ÜRÜN & HİZMET Akburtem Şirketler Grubu olarak, hizmet kalitesi, kullanılan ekipman, personel ve hijyenik temizlik gibi konularda firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir? Temizlik hizmetlerimizde koşulsuz müşteri memnuniyetini hedefliyoruz. Gelişmiş son teknolojik ekipmanlarımız ile çevreye ve insan sağlığına duyarlı, sağlık bakanlığı onaylı, kalite belgeli temizlik ürünleri ile hizmet veriyoruz. Hastane temizlik hizmetlerimizde çapraz bulaşma riskini önleyen “healthguard” sistemi ile çalışıyoruz. Nimet Erdem Temizlik sektöründe fark yaratan bir firma olmak neler gerektiriyor? Akburtem’in güçlü ve dinamik kadrosuyla kusursuz hizmet Kurumsal çalışmayı şirket politikası haline getirdiklerini belirten Akburtem Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Şengül, müşteri memnuniyetinin yanı sıra, çalışanların da memnuniyetini üst seviyede tutmayı planlayan ve sürekli gelişen bir firma olduklarını dile getirdi. Akburtem Şirketler Grubu olarak temizlik hizmetleri konusunda müşterilerinize nasıl bir portföyle hizmet sunuyorsunuz? Akburtem Şirketler Grubu olarak; çalışma portföyümüz içinde hastane, fabrika, AVM, site, ofis, ev temizlik bakım ve kontrolü, inşaat sonrası temizlik, yangın sonrası temizlik hizmetlerinin yanı sıra, hasta bakım hizmetleri, hasta kabul hizmetleri, özel güvenlik hizmetleri, hastane çamaşırhane hizmetleri, haşere kontrol 104 hizmetleri ve özel güvenlik hizmetleri sunmaktayız. Gelişen ülkemizde büyümeyi hedefleyen bir firma olarak, kurumsal çalışmayı ilke edinmiş, müşteri memnuniyetinin yanı sıra, çalışanların da memnuniyetini üst seviyede tutmayı planlayan ve sürekli gelişen bir firmayız. Hizmet sektörümüzde yer alan güçlü uluslararası firmalar ile rekabet edebilmek ve daha iyisi olabilmek için eğitimli, güçlü ve dinamik bir kadro ile çalışıyoruz. Sürekli düzenlenen eğitim organizasyonlarımız ile hizmetli personellerimiz hizmet içi ve kişisel gelişim eğitimlerinin içinde düzenli olarak yer almaktalar. Müşterinin istediği ölçülerde hizmet vermeyi ilke edinen ekibimiz ile koşulsuz müşteri memnuniyeti sağlamaktayız. Müşterilerin kaliteli temizlik hizmeti almak adına bir firmada hangi özellikleri araması gerekir? Müşteri isteklerinin tam ve zamanında karşılanması, hizmet sonrası anket çalışması ve varsa isteklerin anında çözüme kavuşması öncelikli isteklerdir. Son teknoloji ekipmanlar ile Sağlık Bakanlığı onaylı kalite belgeli temizlik ürünleri ile güler yüzlü hizmet öncelikli özellikler olmalıdır. Gökhan Şengül www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 105 ÜRÜN & HİZMET MiDRY farklı ve çevre dostu inovatif ürünler sunuyor MİDRY Satış Direktörü Kerem Doğancı, MiDRY olarak çevre dostu inovatif ürünlerle, giderleri düşürürken ortam hijyenini arttıran, kullanıldığı yere artı değer katan ve kullanıcıların uzun vadeli kullanabilecekleri çözümler sunduklarını söyledi. farklı bir konum ve pazarlama noktasından hareketle büyümeye ve gelişmeye çalışıyoruz. MİDRY, ıslak hacim sektöründe ürünleri ile nasıl bir farklılık yaratıyor? Hangi ürünlerinizle öne çıkıyorsunuz? MİDRY MD11 ve MD02 model Airjet el kurutma cihazları klasik el kurutma makinelerinden daha az enerji harcayarak güçlü hava perdesi teknolojisi ile sadece 10 saniyede elleri kurutabilen yeni nesil el kurutma makineleridir. Cihazlarımızın içindeki özel hepa filtre sayesinde üfleyeceği havayı yüzde 99,9 oranında temizleyerek bakterilerden ve mikroplardan arındırır. Diğer el kurutma makinelerine göre daha hızlı çalışan MİDRY ile sadece 10 saniye içinde ellerinizi tamamen kurulayabilirsiniz. MİDRY, altında bulunan su haznesi sayesinde ellerden damlayan suları yere akıtmaz, su haznesi dolmak üzere olduğunda LED gösterge paneli üzerindeki ikaz ışığı yanar. Bu hazne kolayca boşaltılıp tekrar takılabilir. Ayrıca MD11 modelimiz uluslararası niteliğe sahip, gıda sektörünün aradığı HACCP (Hazard Analysis Critical Control Point) sertifikası onaylıdır, bu sertifika ile cihazımızın gıda işletmelerinde, sağlıklı gıda üretimi için gerekli olan hijyen şartlarını yerine getirdiğini belgelemekteyiz. Temizlik sektöründe rekabet nasıl bir boyutta? Bu rekabet firmanızın büyümesine ve Ar-Ge çalışmalarınıza nasıl yansıyor? 106 Satış sonrası hizmet, kalite standartlarınız ve müşteri memnuniyeti konusunda hangi çalışmalara önem veriyorsunuz? Kerem Doğancı Temizlik harcamaları devlet ödeme listesinde 7. ya da 8. sıradaki gider ödemesidir ve bu durum genelde ödemelerin geç yapılmasına; dolayısıyla vadelerin sektörel anlamda uzamasına sebep olur. Vade riskini azaltmak isteyen tedarikçi ise ürünlerin kalitesini düşürerek kendini koruma yoluna gider. Temizlik sektöründe piyasaya çok fazla oyuncu girer çıkar, spot piyasa oluşur. Tüketici ise genel olarak bir deneme yanılma modelini benimser ve istikrarsız bir ticaret ortamı oluşur. Bu rekabet ortamında MiDRY olarak farklı ve çevre dostu inovatif ürünlerle, giderleri düşürürken ortam hijyenini arttıran, her anlamda kullanıldığı yere artı bir değer katan ve kullanıcıların uzun vadeli planlarına dahil olabilecek ürünlerimizle, sektörel olarak Firma olarak satış sonrası hizmetlerin, kalıcı ve sadık müşteriler yaratmamızdaki en önemli etkenler arasında yer aldığına inanarak bu alanda ciddi yatırımlar yaptık. Türkiye genelinde, bütün illeri kapsayan yaklaşık 300 servis noktasıyla hizmet vermekteyiz. Bosch-Siemens-Profilo grubunun elektronik servisleri ile yaptığımız anlaşma sayesinde Türkiye’nin her bölgesinde ve ilinde kurulum, bakım/onarım hizmetini en geç 24 saat içinde hızlı bir şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz satış sonrası hizmetleri değerlendirmek üzere belli aralıklarda kısa anketler yapıyoruz. Bu anketleri değerlendirerek iyi olduğumuz yanları daha da güçlendirecek adımlar atıyoruz. Anlaşmalı olduğumuz kargo firmaları ile siparişi olan müşterilerimizin ürünlerini aynı gün içinde Türkiye’nin her bölgesine hızlı bir şekilde ücretsiz olarak sevk ediyoruz. Müşterilerimizin satın aldıkları ürünleri en kısa zamanda teslim almalarının müşteri memnuniyeti için önemli olduğunu düşünüyoruz. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 107 ÜRÜN & HİZMET “Güven öncelikli ilkemiz” Sunduğunuz hizmetleri ve çalışma alanlarınızı yakından tanıyabilir miyiz? Vedat Şener Erupak Temizlik olarak firmanızın kuruluş sürecini öğrenebilir miyiz? Temizlik sektörüne 2007 yılında giriş yaptık. Aradan geçen 8 yılda azımsanmayacak bir tecrübeye ulaştık. Başlangıçta küçük işletmeler ve ev temizlikleri ile işe başladık. Zaman içerisinde hem müşteri portföyümüzü genişlettik hem de büyük ve kurumsal firmalarla çalışmaya başladık. Temizlik sektörü geniş bir sektör olması nedeniyle zaman içerisinde karşımıza temizliğin çeşitli alanlarında fırsatlar çıktı. Bu fırsatları kapasitemiz ölçüsünde değerlendirmeye çalıştık. Bu alanlarda başarılı olduk. Zaman zaman İstanbul dışı iş teklifleri de aldık. Bu alanlara da hizmet verdik, vermeye de devam ediyoruz. 100 metrekarelik merkez ofisimizde yönetim kadromuz ve 4 personel, dış sahada ise 50’ye yakın daimi personelimiz, 30’a yakın ise geçici elemanlarımıza İstanbul geneline hizmet veriyoruz. 108 Öncelikle güvenilir, işini seven bir ekiple çalışmayı prensip edinmiş, güler yüzlü çalışma arkadaşlarını kadromuza katmaktan onur duyuyoruz. İşyeri ofis ev temizliği, okul temizliği, AVM temizliği, yerinde halı koltuk yatak perde temizliği, dış cephe temizliğ, zemin temizliği ve cila hizmeti, inşaat sonrası ince temizlik ve işgücü temini konusunda müşterilerimize hizmet sunmaktayız. Ekibimizle baştan sona işyeri ofis temizliğini üstlenecek kapasiteye sahibiz. Bir işyerine eve ofise girdiğimizde en önemli hassasiyetimiz güven, temizlik ve hizmet gelir. Yapacaklarımızı ve yapamayacaklarımızı bildirir, sözleşme esasına göre çalışırız. Okul temizliklerinde ise uzun yılların verdiği deneyimle çalışmaktayız ve makine teçhizatımız mevcuttur. Yasal herhangi bir eksiğimiz bulunmuyor ayrıca, mal müdürlükleri aracılığı ile de hizmet vermekteyiz. Makine parkurumuz oldukça geniş ve bu alanda oldukça iddialı olduğumuz bir gerçek. Dış cephe temizliği konusunda ise geniş bir tecrübeye sahibiz, vinçli, iskele, asansör gibi araçlarla müşterilerimize hizmet sunmaktayız. Ayrıca temizlik sektörü içerisinde, genel diye adlandırabileceğimiz; ev, bina, toplu konut, apartman, mıntıka, bahçe, park, gibi alanlarda hizmet Erupak Temizlik Hizmetleri Firma Sahibi Vedat Şener, 8 yıldır profesyonel kadro ve güven odaklı hizmet anlayışı ile müşterilerine kusursuz kaliteli temizlik hizmeti sunduklarının altını çizdi. vermekteyiz. Yine firmaların ihtiyaçlarına göre eleman tedariği sağlıyoruz. Elemanların maaş sgk, yol yemek durumları tarafımızdan karşılanmaktadır. Firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir? İşimizde güven öncelikli ilkemizdir. Çalışanlar firmasına, işveren de çalışanlarına güvendiği takdirde oluşabilecek sorunların ve aksaklıkların yüzde 60’nı çözer felsefesini benimsiyoruz. Dolayısıyla müşterimizin bize olan güveni de ön plana çıkıyor. Müşteri verilen hizmetten memnun kalıncaya dek verilen hizmetin arkasında olmamız müşterinin bize karşı güvenini sağlıyor. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET “Islak hacim alanlarında tercih edilen ilk markayız” Zeynep Toros ZMT Toros, ıslak hacim sektöründe ürünleri ile nasıl bir farklılık yaratıyor? Hangi ürünlerinizle öne çıkıyorsunuz? Günümüzde tuvalet ve banyodaki su, kağıt havlu ve sabun tüketiminin artarak israfa dönüşmesi ZMT Toros’u çevreyle dost, enerji tasarrufu sağlayan ürünler tedarik etmeye yöneltti. Bu anlamda ZMT Toros, ıslak hacim sektöründe, paslanmaz çelik ve sert plastik malzemeli ürünleriyle uzun ömürlü kullanım sağlarken, yüzde 99’a kadar geri dönüşümlü, çevre dostu ürünlerden oluşan geniş yelpazesiyle sektörde farklılık yarattı. Düşük enerji tüketimi ve geri dönüşümlü jet motorlu el kurutma makineleri, elektronik sabun ve köpük vericileri, sektörün en dayanıklı otomatik kağıt vericileri ve yüksek kaliteli paslanmaz çelik aksesuar grupları ile öne çıkıyoruz. Temizlik sektöründe rekabet nasıl bir boyutta? Bu rekabet firmanızın büyümesine ve Ar-Ge çalışmalarınıza nasıl yansıyor? Temizlik sektöründeki rekabeti kalite ve teknolojiden çok fiyat bazlı olarak izlemekteyiz. Uzun vadeli tüketim ve dayanıklılık konusunda hedeflediğimiz gelişim için mümessili olduğumuz dünya üreticilerine, düzenli olarak coğrafi bölgemizde olan kullanım şartları ve sarf malzeme kriterleri konusunda bilgi desteği ile Ar-Ge konusunda destek oluyoruz. Türkiye Teknik Servisi olarak çalışan teknisyen grubumuzun sahada yaptıkları gözlemler ve ürün geliştirme konusun- www.mallreport.com.tr Islak hacim sektöründe çevreyle dost ve enerji tasarrufu sağlayan ürünleri ile öne çıkan ZMT Toros’un faaliyetleri hakkında Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Toros’dan bilgiler aldık. daki fikirlerini düzenli olarak üretimde çalışan mühendislere aktarılmalarını sağlıyoruz. Dizayn, üretim ve kullanım sonrası destek gruplarının birlikte çalışması yeni ürün geliştirilmesinde en büyük rolü oynamakta. Satış sonrası hizmet ve kalite standartlarınızı neler oluşturuyor? Müşteri memnuniyeti konusunda hangi çalışmalara önem veriyorsunuz? Tüketicilerimizin ürün seçiminde ve tercih etme aşamasında etkin olan önemli faktörlerinden biri de, firmamızın satış sonrasında müşterilerine sunmuş olduğu servis hizmeti. Ürünlerin kullanım ömrü süresince; verilen servis hizmetinin kalitesi, sürekliliği, güvenililirliği, servis ağının yaygın olması, eğitimli servis teknisyenleri ve yedek parça garantisi ile servis hizmetlerimiz dahilinde müşteri memnuniyeti en üst seviyede tutuluyor. Zorlu Center, Özdilek, Cevahir, Safir, Metrocity, Marmara Forum, İstanbul Forum, Turkmall, Demirören AVM, Güneşli Park, Tepe Nautilus, Paradise AVM, Courosel, Akbatı AVM, DepoSite, Atrium, CarfourrSA, Anka Mall, Optimum, Atlantis, Kızılay AVM, Kent Park, Cepa AVM, Taurus AVM, İzmir Forum, Anatolium, Espark, Tekira, Sanko ve bunların dışında sayabileceğimiz bir çok alışveriş merkezinde kullanılan ürünlerin teknik destekleri hızlı ve eksiksiz sağlandığı için alışveriş merkezleri ve topluma açık sosyal alanlarda bulunan genel wc ve ithal - yerli imalat ürün gruplarımızı nihai kullanıcılara servis eden bir çok işbirliği içinde bulunduğumuz firma var. Grup firması olarak, 31 senelik geçmişimiz ve müşteri portföyümüz genelde çok eski yıllara varan işbirliklerine dayanıyor. Bilginin geçişkenliği ve teknik destek hızımız ile müşteri memnuniyeti konusunda sektörde lider konumundayız diyebilirim. 109 ÜRÜN & HİZMET “Mutluluk ve eğlence ihraç ediyoruz” Elektrikli otobüs projesiyle nostaljik Londra otobüslerini minyatür hale getiren ve alışveriş merkezleri, şehir parkları, lunapark, tatil beldeleri, otel ve tatil köyleri için ideal bir eğlence aracına dönüştüren Tektem Makine, çocukların hayal dünyasını gerçeğe dönüştüren bir yeniliğe imza attı. Ürünlerini dünyanın birçok ülkesine gönderdiklerini belirten Tektem Makine Firma Sahibi Hamit Bektaş, mutluluk ve eğlence ihraç ettiklerini söyledi. 1990’dan beri halı yıkama makinası, koltuk yıkama makinası, oto yıkama makinası, akülü golf aracı ve diğer sanayi tipi temizlik makineleri üretimi, sektöründe faaliyet gösteren Tektem Makine, son olarak gerçekleştirdiği elektrikli otobüs projesiyle dikkat çekiyor. Tektem olarak, Cleanvac Temizlik Makineleri markasıyla Ar-Ge’den tasarıma, kalıp üretiminden seri imalata kadar tüm hizmetlerini müşteri odaklı yaptıklarını belirten Tektem Makine Firma Sahibi Hamit Bektaş, son dönemlerin en ilginç projelerinden biri olan elektrikli otobüs projesi ile ilgili şu ayrıntılara yer verdi: “Ürünümüz, sahip olduğu estetik, sessiz ve güvenli çalışma koşulları, hem açık hem de kapalı alanlarda çalışabilme özelliği sayesinde; alışveriş merkezleri, şehir parkları, lunapark, tatil beldeleri, otel ve tatil köyleri için ideal bir eğlence aracıdır. Ürünümüzde bulunan ses ve Işık sistemleri sayesinde çocuklarımız keyifli ve hoş vakit geçirmektedir. 16 çocuk + 1 şoför kapa- 110 Hamit Bektaş sitesi bulunan otobüsümüzde çocukların güvenliği de düşünüldü. Çocukların güvenliği için her koltukta emniyet kemeri bulunuyor ve hızı 10km/s ile sabitlenmiştir. Elektrikli otobüs projemiz çocuklarımızın sağlık ve güvenlik koşullarını göz önünde bulundurarak sağlam ve özel malzemelerle üretilmiştir. Ürünümüzde el freni ile eğimli yerlerde sabit durdurabilir ayrıca acil durumlarda akü ile irtibatı kesmek için enerji kesme anahtarı da mevcuttur. Çevreci, sessiz ve ekonomiktir. Doğayı kirletmez, gürültü kirliliği oluşturmaz. 10 saatlik şarj ile 6 saatlik kullanım sağlanabilir.” Ürünü Hindistan, Rusya, Dubai gibi ülkelere gönderdiklerini belirten Bektaş, mutluluk ve eğlence ihraç ettiklerini söyledi. Tektem Makine olarak üretim teknolojilerine büyük yatırımlar yaparak sektörde saygın yerlere gelmeyi değişmez hedef olarak gördüklerini vurgulayan Hamit Bektaş, Türkiye’ye üretimde birçok ilkleri kazandırdıklarını vurguladı. Bektaş, Tektem Makine olarak özel makina siparişleriyle de müşteri memnuniyetini sağlamaya devam edeceklerinin altını çizdi. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 111 ÜRÜN & HİZMET Carwax 130 şubeye ulaşmayı hedefliyor Carwax Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mumcu, 2002 yılından bu yana franchise şubelerle büyüyen car care sektörünün önde gelen isimlerinden biri olarak, şube sayısını 130’a çıkarıp, hizmetlerini tüm Türkiye geneline yaymayı hedeflediklerini söyledi. Mustafa Mumcu Firmanızın bugün bulunduğu konum ve şubeleşme faaliyetleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Kurumsal yapının oluşumu için makine ve kimyasal donanımı tamamlayarak uzmanlaşan kadro yapısıyla sektöre dair ürettiğimiz çözümleri franchise sistemiyle birleştirdik. Standart hizmet kalitesi ve sürekliliği benimseyerek franchise sistemi ile sağlıklı büyümeyi hedefledik. 2002 yılında ilk franchise şubesinin açılışını yaptık. 2015 yılı hedeflerimiz arasında ise 50 olan şube sayısını Türkiye genelinde 130 Carwax şubesine çıkarıp, hizmetlerimizi tüm Türkiye geneline yaymak bulunuyor. Rekabet ortamında fark yaratarak sürdürülebilir büyüme sağlamak için neler yapıyorsunuz? Firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir? Carwax 2002 yılından bu yana her 112 geçen yıl büyümekte. Carwax her yıl 7,5 milyona yakın otomobile farklı uygulamalarla hizmet veren Türkiye’nin en büyük car care markası. Bu markanın arkasındaki başarının en büyük etkenlerinden biri car care sektöründeki yenilikleri yakından takip eden, müşteri memnuniyetine odaklı bir bakış açısına sahip olmamız. tak reklam malzeme temini, pazarlama, personel temini gibi konularda desteğimizi sürekli olarak devam ettiriyoruz. Bu konuda girişimciler neden franchise almalı? Otomobiller her geçen gün insan hayatında daha önemli bir yer edinmiş durumda. Bu durum insanların otomobillerine olan merakını artırarak onlarla Firmanız bünyesinde ne tür franchiduygusal bir bağ oluşturmasına neden se fırsatları sunuyorsunuz? Franchise koşullarınız neler? oluyor. Gelişen toplumların zamanı daha Maliyetler şube konseptine, yatırım şartla- verimli kullanma gayreti arabalarının rına, lokasyonun büyüklüğü, konumu, gibi bakım ve temizlik işlerine ayırdıkları zaözelliklere bağlı olarak değişiyor. Alışveriş manı sınırlamaya başladı. Araç sahiplemerkezlerindeki kurulum için inşaat ve de- rinin yapmak isteyip de yapamadıkları korasyon maliyetleri hariç 25 bin ile 43 bin tüm temizlik ve bakım işlerini car care dolar arasında. Cadde konseptinde bu sektöründe işlerini profesyonelce yapan maliyetler 10 bin dolara kadar düşebiliyor. firmalara teslim etme isteğinden dolayı Bizden franchise almak isteyen yatırımcıher geçen gün büyüyen bir sektör ve bu larımız için, yer seçimi, proje desteği, ornedenle karlı bir yatırım fırsatı yaratıyor. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET Güvenlik sistemlerine olan talep artıyor GESİDER Yönetim Kurulu Başkanı Alp Saul, güvenlik sektöründe artan talep karşısında sürdürülebilir büyüme sağlanması için hizmet ve kalite iyileştirmesinin yanı sıra, doğru iş gücüne yatırım yapmak ve kaynakları etkin kullanmanın da önemli olduğuna vurgu yaptı. GESİDER’in faaliyetleri hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İşadamları Derneği (GESİDER) 1996 yılında endüstriyel elektronik sistemleri sektöründe faaliyet gösteren, Türkiye’nin önde gelen, firmalarının bir araya gelmesiyle kuruldu. Halihazırda konusunda uzman 66 firmanın yetkilileri tarafından temsil edilmektedir. Bu bağlamda bünyesinde elektronik entegre güvenlik teknolojisinden yakın korumaya, alarm haberleşmesinden üretime kadar geniş uzmanlık alanlarına ulaşabilme becerisini barındıran GESİDER, Türkiye’de sektörün kapsamlı profilini temsil eden tek sivil toplum örgütü olarak faaliyetlerine devam ediyor. Faaliyetlerimiz ülkemizde henüz tanınmakta olan güvenlik sektörünün gelişmesine paralel olarak ilerlemektedir. Henüz standartları tam olarak belirlenmemiş bu sektörün sağlıklı büyümesi ve firmaların da kaliteli iş yapabilmeleri için gerekli altyapı temelinin oluşmasını sağlamak için çalışıyoruz. Türkiye’de güvenlik sektörü, uygulamalar ve yeni ürünler açısından nasıl gelişiyor? Sektörü dünya ile kıyasladığınızda bugün gelinen noktayı nasıl yorumluyorsunuz? Günden güne teknolojinin ve alt yapıların gelişmesi nesnelerin interneti dediğimiz bir dönemin başlamasını sağladı ve birbiriyle entegre çalışabilen araçların hayatımızı daha nasıl kolaylaştırabi- www.mallreport.com.tr leceği üzerine düşünür hale geldik. Bu noktada teknoloji rüzgarını da arkamıza alarak yeni ürünlerin üretilmesiyle güvenlik sektöründe çıtayı bir üst seviyeye çıkarmaya odaklandık. Şehir nüfusunun kalabalıklaşması, kentsel dönüşüm projeleri, binlerce kişinin çalıştığı ve yaşadığı binalar, artan uluslararası trafik, daha büyük ve kalabalık şehirler gibi faktörlerin tamamı güvenlik sistemlerine olan talebi arttırır hale getirdi. Türkiye uluslararası pazar olarak Amerika ve Avrupa pazarları ile karşılaştırıldığında henüz yolun başında. Özellikle Amerika’da 180 milyar dolarlık bir pazar ile karşılaştırdığımızda büyümeye ne kadar açık bir yapı olduğunu görüyoruz. 2015 yılı içinde sektörümüzün yüzde 7-8 bandında bir büyüme kaydetmesini bekliyoruz. Güvenlik sektöründe projelerin başarısında etkili olan faktörler ve detaylar nelerdir? Türkiye’de, dünya klasmanında güvenlik projesi geliştirebilecek ve bunu taahütünü gerçekleştirebilecek sistem mühendisleri ve mühendislik firmaları mevcut. Güvenlik ihracat ile büyümeye müsait sektör ama yatırım alanı çok dikkatli seçilmeli. Ekipman üretiminde eğer çok önemli bir katma değer, inovasyon, icat yoksa Çin ve Uzakdoğu pazarı ve fiyatları ile yarışmak çok zor. Seri üretim bu anlamda firmalar için etkili olmayabilir. Entegrasyona dayalı yazılımların dönüşleri daha hızlı olabiliyor. Halihazır- Alp Saul da dünyaya baktığımızda, video analiz sistemlerindeki hızlı gelişme ve buna olan ilgi çok yüksek. Türk firmalarının da Ar-Ge ve yazılım geliştirmede bu alanı mercek altına almaları projelerin başarılı olmasındaki ilk adım olarak değerlendirilebilir. Teknoloji alt yapısının da iyi işlenmesi ve nesneler arasındaki internet bağının doğru kurgulanması da projeleri başarıya götürebilecek faktörler arasında gösterilebilir. Rekabet ortamında fark yaratarak sürdürülebilir büyümenin sağlaması için neler yapılmalı? Global bir dünya düzeni içinde yaşayanlar olarak pek çok alanda gerek yurtiçinde gerek yurtdışında sürekli bir rekabet içindeyiz. “Sürdürülebilir büyüme” dediğimiz kavram ise verimlilik artışının sağlanması ile oluşan ve ayakları yere basan bir yapıdır. Büyümenin istikararlı biçimde artmasını sağlamak için iç piyasamızda öncelikle işgücünün eğitim, genel yetenek ve bilgi düzeyinin arttırılması gerekiyor. Ardından kurum kültürünün ve hizmet anlayışının müşteri odaklı olması için çalışmalar yürütülmesi gerekli. Diğer pek çok sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de müşteri memnuniyeti yaratmanın formülü hizmet ve kalite iyileştirmesinden geçiyor. Doğru iş gücüne yatırım yapmak ve kaynakları etkin kullanmak sürdürülebilir büyümenin en önemli unsurları olarak sıralanmaktadır. 113 ÜRÜN & HİZMET Denge Elektronik sektöre yön veriyor Denge Elektronik Firma Sahibi Nurettin Erzurum, güvenlik ekipmanları konusunda ileri teknolojiye ve en üstün özelliklere sahip ürün gamı ile kısa sürede pazardaki paylarını üst seviyelere çıkardıklarını ve sektöre yön veren firmalardan biri haline geldiklerini belirtti. Denge Elektronik Firma Sahibi Nurettin Erzurum firmanın faaliyetleri hakkında şu bilgilere yer verdi: “1998 yılında telekomünikasyon ve güvenlik sistemleri sektöründe hizmet vermek amacıyla kurulan Denge Elektronik, T.C. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun belirlemiş olduğu şart ve hususlara uygun olarak telsiz satış, teknik servis ve kiralama hizmetlerini vermektedir. Kurulduğu ilk yıldan itibaren telsiz haberleşme konusunda birçok önemli ve ulusal projeyi tamamlayarak ülkemizin önde gelen kurum ve kuruluşlarının hizmetine sunan Denge Elektronik, bu alanda tüm yurdumuzda tanınan, güven duyulan ve bilinen bir firma oldu. İlerleyen yıllar içerisinde oluşturduğu güven ve tecrübeye dayalı ilişkiler sayesinde müşteri portföyünü genişleten Denge Elektronik, yeni atılımlar hedefleyerek 2006 yılında güvenlik teknolojileri bölümünü kurdu. Son yıllarda ülkemizde çok önemli bir gelişme kaydeden X-Ray ve kapı güvenlik sistemleri konusunda da çok önemli markaların Türkiye temsilciliklerini alarak kısa sürede pazarda payını çok üst seviyelere çıkarmış ve sektöre yön veren firmalardan biri haline geldi.” DENGE ELEKTRONİK HABERLEŞME VE GÜVENLİK SEKTÖRÜNDE PAZARIN LİDERİ OLMAYI HEDEFLİYOR Güvenlik ekipmanları konusunda birçok sektöre ileri teknolojiye sahip ürünlerle hizmet ettiklerini belirten Erzurum, “Son teknolojiye sahip ve en üstün 114 özelliklere sahip metal kapı dedektörleri, el dedektörleri ve bagaj kontrol ve X-Ray cihazlarının ithalatını gerçekleştirmekte ve bu cihazların satış, kiralama ve teknik servis hizmetlerini başarı ile yürütmekteyiz. Firmamız uzman ve tecrübeli teknik personellerden oluşmuş güçlü ekibiyle, farklı kapasite ve iş kollarındaki pek çok kamu kurumuna, Emniyet Genel Müdürlüğü, Türk Silahlı Kuvvetleri ve yüzlerce özel güvenlik şirketine, inşaat, turizm ve hizmet sektöründe yer alan, ülkemizin önde gelen firmalarına ihtiyaçları ile ilgili tüm hizmetleri, hızlı ve ekonomik bir şekilde sunmaktadır. Bunun bir yansıması olarak ülkemizde yapılan 487 uluslararası organizasyonda görev aldık ve birçok önemli kurumdan göstermiş olduğu üstün başarıdan dolayı takdir ve teşekkür belgelerine layık görüldük. Tecrübeli ve uzman kadrosuyla hizmetleri Türkiye sınırlarını aşan Denge Elektronik, güvenlik sistemleri konusunda komşumuz olan 5 farklı ülkeye yoğun olarak sistem satışı ve kurulumuna devam etmektedir. İlerleyen yıllar içerisinde hedefimiz ise bu sayıyı 15 ülkeye çıkartmak” sözlerine yer verdi. Hızlı, devamlı ve tutarlı olmanın, kaliteli ürün ve hizmetleri en iyi şekilde rekabetçi pazara sunmanın, saygın bir lider olabilmek için son derece önemli olduğunun bilincinde olduklarının altını çizen Erzurum, “İnsan için teknoloji yaklaşımı ile çalışanlarımızın ve müşterilerimizin memnuniyetini devam ettireceğiz. Değerlerimiz dürüstlük, şeffaflık, yaratıcılık, mükemmeliyet, karşılıklı saygı ve sevgi, sorumluluk ve adalet çerçevesinde, 2016 yılında da haberleşme ve güvenlik sektöründe pazarın lideri olmak ve kaliteyi en yüksek seviyeye çıkartarak tüm sektöre tecrübesi, insancıl yaklaşımı ve iş etik kurallarına uygun daha sağlam işleyen bir pazar dizayn etmeyi hedefliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 115 ÜRÜN & HİZMET t e m iz h e v n rü ü s k a m Tekno r o ıy ık ç e n ö e rd tö k e çözümleri ile s Teknomaks Pazarlama Yöneticisi Bigecanan Bilgiç, Bosch Güvenlik Sistemleri ile imzaladıkları anlaşma sonrasında ürün gamı ve hizmet çözümlerinde daha geniş bir yelpaze sunabildiklerini, gelen tüm talep ve ihtiyaçlara göre, çeşitli ürün alternatifleri sunarak müşteri memnuniyeti sağladıklarını ifade etti. Bigecanan Bilgiç Teknomaks hangi sektörlere yönelik ne tür ürün çözümleri sunuyor? Faaliyetlerinizi tanıyabilir miyiz? Teknomaks, bina güvenliğinin söz konusu olduğu her projeye, sahip olduğu bayi kanalı üzerinden CCTV, kartlı geçiş sistemi, acil anons ve seslendirme sistemi, yangın algılama hırsız alarm, gibi güvenlik sistemleri ve bunun yanı sıra telefon santralleri ve telekomünikasyon çözümleri sunmaktadır. Bunun yanı sıra Teknomaks bünyesindeki yazılım uzmanları tarafından geliştirilen Duetron VMS ve Duetron FMS ile video ve yangın sistemlerinize entegre yazılım çözümleri sunuyoruz. Teknomaks, Haziran 2015 itibariyle Bosch Güvenlik Sistemleri ile anlaşma imzalayarak, partnerlerine proje registrasyonu ile ürün satabilecek tek distribütör oldu. Bu anlaşma ile birlikte Bosch Güvenlik Sistemleri ürün ve çözümleri Teknomaks bünyesinde de oldukça önemli bir yer aldı. Gelişen teknoloji kapsamında piyasaya çıkan yeni ürünleri çalışmalarınıza nasıl entegre ediyorsunuz? Öncelikle distribütörlüğünü yaptığımız markaların yeni çıkan ürünleri için gerekli olan yazılım ve donanım eğitimlerini Teknomaks teknik ekibi konunun uzmanı 116 mühendislerden alırlar. Teknomaks, daha sonra düzenli eğitim planlamaları ile entegratör bayilerimizin bu ürünler konusunda yeterli bilgiye sahip olarak ürünleri veya sistemleri sorunsuz kurmalarını, devreye almalarını ve satış sonrası teknik destek vermelerini sağlar. Ürün gamınız ile nasıl bir avantaj sağlıyorsunuz? Sunduğunuz elektronik güvenlik çözümleri ve markalar kapsamında en çok neler tercih ediliyor? Geniş ürün yelpazesine sahip Teknomaks stok avantajı, deneyimli satış ekibi, uygun ödeme seçenekleri ile son kullanıcılarına önemli avantajlar sunmakta. Teknomaks’ın sunduğu en özel avantaj ise eğitim… Geçen yıl başlattığımız eğitim programımız ile sektöre hem genel zayıf akım sistemleri eğitimleri, hem de ürün yani teknik eğitimler veriyoruz. Bu eğitimlere yönelik taleplerden oldukça memnun olduğumuzu belirtmek isteriz. Bosch seslendirme, yangın algılama sistemleri, CCTV çözümleri eğitimlerini konusunda uzman mühendisimiz Orhan Kamiloğlu vermekte. Ayda 3 kere yapılan bu eğitimlere katılım talepleri ile ilgili bizimle iletişime geçebilirler. Sektörde Bosch Güvenlik Sistemleri ürün ve hizmet kalitesi ile oldukça ön plana çıkmakta. Özellikle Bosch seslendirme sistemlerindeki özellik ve yenilikler sektörde takip ediliyor ve merakla bekleniyor. Partnerlerimizin projelerde video izleme yazılımı olarak hem fiyat avantajı sağlayabilecekleri hem de yeni bir çözüm olarak sunabildikleri Duetron VMS ve Duetron FMS yazılım çözümlerimiz de yine en çok tercih edilen ürün gruplarımızdan. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET Kablosuz akıllı ev ve ofis sistemlerinde entegre çözümler avantaj sayesinde diğer Z-Wave destekli ürünleri sisteme dahil edebildiğimiz gibi, Z-Wave destekli olmayan ürünleri de yine Fibaro’ya özel mini dönüştürücüler ile sistemin parçası yapabiliyoruz. Teoman Küpeli Fibaro Türkiye, Kablosuz Akıllı Ev ve Ofis Sistemleri ile Türkiye pazarında ne kadar süredir yer alıyor? Fibaro Türkiye olarak 2012 Temmuz ayında Türkiye’de akıllı ev pazarına girdik. Önceleri sadece Türkiye pazarından sorumlu iken, 2014 yılı başından itibaren Ortadoğu ve Türkî Cumhuriyetler’deki bayi organizasyonlarını da üstlendik Kablosuz akıllı ev ve ofis sistemleri alanında sunduğunuz ürün gamını yakından tanıyabilir miyiz? Fibaro Z-Wave’li (kablosuz) sistem sunan firmalar arasında dünyanın en geniş ürün gamına sahip durumda ve pazarın ihtiyacı doğrultusunda sürekli olarak yeni ürünler geliştirmeye devam ediyor. Fibaro’nun ürün gamı -donanım ve yazılım olarak- kontrolörler, modüller (aktuatörler), sensörler, uzaktan erişim, cep telefonu/tablet uygulamaları ve 3. parti ürünlerle (IP cihazlar) kolay entegrasyon sağlayan arayüzler. Tamamı Avrupa Birliği’nde ve Avrupa standartlarında üretilen Fibaro ürün gamına detaylı baktığımızda hareket sensörü; su basma sensörü; duman sensörü, kapı/pencere sensörü; akıllı priz, dimmer modülü; röle modülleri, roller/shutter modülü, rgbw led kontrol modülü gibi ürünler öne çıkan temel ürünler arasında yer alıyor. Fibaro’nun geniş ürün gamının yanı sıra, Z-Wave standardının sağladığı www.mallreport.com.tr Özellikle ofis, rezidans, alışveriş merkezi gibi toplu yaşam alanlarına yönelik nasıl bir ürün grubu ile ne tür projelere imza atıyorsunuz? Fibaro’nun kendi ürün gamı ve sınırsız entegrasyon yeteneği sayesinde genişletilebilen ürünler ile sadece evlere değil, Fibaro Akıllı Ev Sistemleri A.Ş. CEO’su Teoman Küpeli, Fibaro’nun kendi ürün gamı ve sınırsız entegrasyon yeteneği sayesinde genişletilebilen ürünler ile sadece evlere değil, ofislere, mağazalara, yatlara, otellere, rezidanslara özel çözümler de üretebildiklerini söyledi. ofislere, mağazalara, yatlara, otellere, rezidanslara özel çözümler de üretiyoruz. Örneğin, interkom entegrasyonu ile kullanıcının akıllı evini kumanda ettiği tablet veya cep telefonundaki Fibaro uygulamasından, aynı anda apartman/site girişindeki misafiri ile görüntülü görüşme yapabilmesini sağlayabiliyoruz. Bir diğer örnek olan Concierge uygulamamız ile otel, hastane, rezidans gibi çoklu kullanıcıya hitap eden projelerde sistemimize taksi çağırma, oda servisi isteme, acil durum çağrısı yapma gibi özellikler ekliyoruz. Yeni piyasaya çıkardığımız Media Center ise bir mekanın farklı bölümlerinde istenen müziğin çalınmasını ve/veya filmin oynatılmasını Fibaro uygulaması üzerinden sağlıyor. Gerçekleştirdiğiniz projelerde kullandığınız ürün gamı ile ne tür avantajlar sağlıyorsunuz? Tüketiciler akıllı kontrol sistemleri alırken nelere dikkat etmeli? Fibaro’nun kendi akıllı ev ürün gamı ve insanların hali hazırda evlerinde olan ürünlerle entegrasyon yeteneği, işin kalanını tamamen hayal gücüne bırakıyor. Ürünlerimizin hepsi yüksek kalite standardında üretilmiş, tasarım ve inovasyon ödülleri almış ürünler ve monte edildikleri yere dekoratif olarak da uyuyorlar. Sistemi kullanmamızı sağlayan telefon/tablet (Android, IOS) uygulamaları da son derece kullanıcı dostu. Bunların yanında, kullanıcılara sağladığımız en büyük avantaj; oluşturduğumuz senaryolarla onların hayatını hayal bile edemeyecekleri şekilde kolaylaştırmak. Tüketicilerin akıllı ev sistemi seçerken dikkat etmesi gereken en önemli faktör standart konusu. Kablosuz sistemlerde dünya standardı haline gelmiş Z-Wave sayesinde kullanıcılar standardı olmayan ürünlerden kaçınıp, güvenerek satın alabilecekleri ve her zaman destek alabilecekleri “geleceğe uyumlu” ürünleri seçebilirler. Bundan sonrası alıcıların görsellik ve kalite algılarına bağlı. 117 ÜRÜN & HİZMET Astel’den devrim niteliğinde yeni bir görüntü çözümü Profesyonel görüntü sistemlerinin en yenilikçi markalarını kullanıcılarıyla buluşturan Astel Elektronik; Panasonic’in devrim niteliği taşıyan hem projeksiyon hem de projeksiyon aydınlatıcısı işlevlerine sahip Panasonic Space Player’i Türkiye’de satışa sunuyor. Perakende sektörü; restoranlar, mağazalar, müzeler ve daha birçok mekana bugüne dek ellerinde bulunmayan farklı imkanlara sahip yeni bir görüntü çözümü sunarak kendi “projeksiyon & aydınlatma” pazarını oluşturacak “Space Player”, çoklu özellik taşıyor. Video projektörü olarak bulunduğu ortamda hem aydınlatma işlevi görüyor, hem de içerik projeksiyonu gerçekleştiriyor. “SPACE PLAYER” İLE AYDINLATMA VE PROJEKSİYON ARTIK BİR ARADA Hem aydınlatma, hem de projeksiyon işlevlerine sahip olan ve yepyeni bir “ortam aydınlatma” çözümü sunan Space Player’in öne çıkan özelliklerinin başında, spot ışığı şeklindeki yenilikçi tasarımı geliyor. Üretiminden satışına tüm süreçlerinde büyük bir titizlikle çalışılan “Space Player”, bulunduğu mekanların görsel cazibesini arttıran aydınlatma tasarımlarıyla birlikte geniş projeksiyon içerikleri de sağlıyor. “Space Player” ile perakende sektörü; restoranlar, mağazalar, müzeler ve diğer birçok mekan, bugüne dek ellerinde bulunmayan yepyeni ve farklı imkanlara sahip bir görüntü çözümüne kavuşuyor. Bulunduğu ortama doğal bir şekilde uyum sağlayan tasarımıyla Space Player, kablo borulu özel askı aparatı ile kurulum 118 ve yer değişikliklerini de son derece kolaylaştırıyor. Space Player’in hareketli yuva tasarımı ve köşe düzeltme özelliği sayesinde, geleneksel cihazlarla mümkün olmayan; istenilen açıda ve istenilen yerde kolayca ve muntazam bir şekilde projeksiyon yapılabilme özgürlüğü sağlanıyor. LAZER AYDINLATMA TEKNOLOJİSİ İLE 20 BİN SAAT KESİNTİSİZ PROJEKSİYON Işık gücünü; aydınlatma ve projeksiyon dünyasının geleceği olan uzun ömürlü lazer aydınlatma teknolojisinden alan “Space Player” tam 20 bin saat boyunca 7/24 kesintisiz projeksiyon yapabilmenin yanısıra bakım masraflarını minimuma indirirken, bakım kolaylığını ise maksimuma çıkarıyor. Space Player; SD kart, PC ve tablet gibi birçok kaynaktan da içerik aktarımı yapmayı da mümkün kılan özellikler taşıyor. SPACE PLAYER PORTALI İLE KULLANICILARA ON-LİNE İÇERİK “Space Player”, aydınlatma için videoların kullanıldığı, “projeksiyon aydınlatma” adlı yeni bir pazar yaratırken, yansıtılacak içeriklerin ve kurulum ortamının aydınlatmasının da mekana göre özelleştirilmesi gerekiyor. Panasonic tarafından oluşturulan uzman bir ekip, video ve ortam aydınlatma konularında içerikler üreterek, on-line bir portal ile kullanıcılara hizmet verecek. Ismarlama içerik üretiminin yanı sıra “Space Player” sahipleri, kendilerine sunulan ücretsiz yazılımlar sayesinde bu içerikleri kolaylıkla düzenleyip yeni içerikler oluşturabileceği gibi; belli bir ücret karşılığında sitede sunulan video ve fotoğrafları da mekanlarında kullanabilecek. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 119 ÜRÜN & HİZMET Profilo Ödeme Sistemleri pazarda fark yaratıyor 30 yıllık tecrübesini ileri teknoloji ürünleri ve mükelleflerin hayatını kolaylaştıran katma değerli hizmetleriyle birleştirerek, sektöre öncülük eden Profilo Ödeme Sistemleri, pazarda fark yaratmaya devam ediyor. Profilo Ödeme Sistemleri’nin İcra Kurulu Başkanı Veli Tan Kirtiş, 2015 yılı sonuna kadar tüm kasaların ‘akıllı yazar kasa’ olarak tanımlanan yeni nesil yazar kasalar ile değişecek olmasında, şirketin bu tecrübesinin kullanıcılar için ciddi bir avantaj oluşturacağını söyleyerek, şu bilgileri paylaştı: “Ocak 2016’ya kadar yaklaşık 2 milyon klasik yazar kasanın, yeni nesil yazar kasa ile değişimi hedefleniyor. Biz de Profilo Ödeme Sistemleri olarak tüm müşterilerimizin yeni nesil yazar kasaya geçiş sürecini kolayca gerçekleştirmelerini sağlamayı amaçlıyoruz. Bu geçişi sağlayacak gerekli altyapı ve ürün geliştirme yatırımlarının hepsini yaptık. Bugün gelinen noktada Basit Yazar Kasa ve EFT POS Entegre Yazar Kasa olmak üzere farklı modeller ve markalarımız için onaylarımızı aldık. Ayrıca bilgisayar bağlantılı yazar kasa başvurularımız da mevcut. Bunların da testleri devam ediyor. Mali hafızası dolan mükellefleri, farklı konfigürasyonlardaki yeni nesil yazar kasalarımıza yönlendirerek ihtiyaçlarını karşılıyoruz. 2013’ten beri onaylı olan Profilo Verifone VX680-E1 modelimiz yeni nesil yazar kasa POS ile mobil ve masa üstü kullanımla entegre EFT POS cihazına ihtiyaç duyan mükelleflerin taleplerine cevap veriyoruz. Sadece bununla da kalmıyor, yeni onay alan Farex, Profilo ve Telestar marka basit masa üstü yeni nesil yazar 120 kasalarımız ile de, EFT POS’un kablolu olarak yazar kasaya bağlanmasını tercih eden ya da hiç EFT POS ihtiyacı olmayan mükelleflere de uygun çözümler sunuyoruz. UZAKTAN TERMİNAL YÖNETİMİ İLE ‘SIFIR’ HATA Yeni nesil yazar kasa dönüşümü ve EFT POS entegrasyonunda, mükelleflerin kesintisiz olarak işlerini devam ettirmelerini sağlayacaklarını aktaran Kirtiş, yeni nesil ile birlikte yazar kasayı sadece bir donanım olarak algılamadıklarını, aynı zamanda üzerindeki uygulamalarla da mükellefler için katma değer yaratmayı hedeflediklerini kaydetti. Kirtiş, şöyle devam etti:“Profilo Ödeme Sistemleri olarak, yeni nesil ödeme kaydedici cihazları yönetmek, uzaktan yazılım güncellemek, uzaktan parametre yüklemek ve Gelirler İdaresi Başkanlığı ile etkin iletişim kurmak amacıyla kullanılan terminal yönetim sistemimizi (TSM), iş ortaklarımız ve mükelleflere en iyi katma değeri yaratacak şekilde ve Gelirler İdaresi Başkanlığı’nın istediği güvenlik standartlarına uygun olarak geliştirdik ve hayata Veli Tan Kirtiş geçirdik. Geliştirdiğimiz bu sistem ile mükellefler için; detaylı stok raporları oluşturma, satış raporu gönderme, mobil çalışan yazarkasalar için mali raporları mükelleflere ulaştırma, istendiği anda konum bilgisini mükellefle paylaşma, çok adetli yazar kasa kullananlarda operasyonlarını hatasız gerçekleştirmeleri için uzaktan terminal yönetimi yapma gibi, müşteriye özel farklı uygulamalar sunabiliyoruz. Uzaktan erişim teknolojisi sayesinde, Maliye Bakanlığı herhangi bir değişiklik talep ettiğinde, mükellefin işini durdurmadan, ekstra maliyet yaratmadan kolay bir şekilde cihaz üzerinde ilgili güncelleme yapılabiliyor.” www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET “Müşterilerimizi son kullanıcıya etkili bir biçimde ulaştırıyoruz” Yazılım Mühendisi Ahmet Salgut, Ledeca olarak müşterilerine yüksek çözünürlük ve yüksek parlaklık değerlerine sahip, az enerji tüketen uzun ömürlü ürünler ile rekabet ortamında fark yaratmayı sağlayacak ayrıcalıklar sunduklarını belirtti. Müşterilerinize sunduğunuz LED ekran çözümleri kapsamında hangi ürünler bulunuyor? AVM ve perakende sektörü yeni nesil ekran uygulamalarından neleri daha çok tercih ediyor? Ürünlerimiz iç mekan ve dış mekan olmak üzere iki ana gruba ayrılıyor ancak bu sadece ürünün nerede kullanılması gerektiğiyle ilgili… Oysa elimizdeki geniş ürün yelpazesi sayesinde farklı parlaklık, farklı piksel aralığı, farklı montaj şekli, farklı modül tipi gibi yüzleri aşan ürün çeşidine sahibiz. Özellikle AVM’lerde kullandığımız transparan, sanat duvarı, iç bükey, dış bükey, silindir LED ekran gibi görsel açıdan mağaza ve AVM’nin iç mimarisine büyük katkıda bulunan ürünlerimiz aynı zamanda bütünleşik yapısıyla mimari bütünlüğü sağlayarak mağaza ve AVM’lere modern ve teknolojik bir hava katıyor. Elbette tercih edilen ürünlerimiz sadece iç mekan LED ekranlar değil aynı zamanda dış mekan dev LED ekranlarımızla da uzak mesafelerden bile AVM’leri fark edilebilir kılıyoruz. Böylece AVM’ler tanıtım videoları, kampanyalar gibi reklam filmlerini kısa sürede son kullanıcıya ulaştırabiliyorlar. www.mallreport.com.tr biçimde ulaştırıyoruz ve bunu doğaya zarar vermeden yapıyoruz. Rekabet ortamında fark yaratarak sürdürülebilir büyümeyi sağlamak adına ürün gamınız ve Ar-Ge çalışmalarınızda nelere yer veriyorsunuz? Ahmet Salgut Gerçekleştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz? Ürünlerinizle bu çalışmalarda müşterilerinize ne gibi avantajlar sağladınız? Ledeca olarak 12 yıldır başta Türkiye olmak üzere; Rusya, Tunus, Bulgaristan, Katar, Türkmenistan gibi onlarca ülkede anahtar teslim binlerce projeye imza attık. Müşterilerimizin ne gibi avantajlar sağladığımıza gelince yüksek çözünürlük ve yüksek parlaklık değerlerine sahip ürünlerimizle müşterilerimizi son kullanıcıya kısa zamanda ve etkili bir Öncelikle hedefimiz daha az enerji tüketimi ile daha verimli ekranlar. Çevreyi korumaya yardımcı olmakla birlikte, işletme maliyetlerini de minimize etmek, böylece müşterilerimize düşük enerji tüketimiyle birlikte daha az ısınan ve daha uzun ömürlü LED ekranlar sunabiliyoruz. Ayrıca rekabet ortamında fark yaratmak için geniş ürün yelpazesi ve uzun ömürlü ürünlerin yanında geniş servis ağı sağlayabiliyoruz. İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Kayseri’deki şubelerimiz sayesinde Türkiye’nin dört bir yanına kısa sürede ulaşıp teknik destek sağlıyoruz. Bunun yanında ekranın daha verimli kullanılabilmesi için Türkçe ve durmadan gelişen dijital signage yazılım çözümleri de sunuyoruz. Böylece müşterilerimiz, yazılımdan, video processor’e kadar bütün çözümlerini tek adresten almanın ve Ledeca garantisi altındaki ürünleri kullanmanın rahatlığını yaşıyor. 121 ÜRÜN & HİZMET Ar-Es Mimarlık’tan markalara yenilikçi çözümler Markalara sunduğu tasarım ve konsept çalışmalarında fonksiyonelliği, estetikle birleştiren Ar-Es Mimarlık, tasarım ve uygulama sürecinde marka yapısına özel yenilikçi stand ve mekan çözümleri sunuyor. Marka yapısına özel yenilikçi çözümler sunduklarını dile getiren Ar-Es Mimarlık Kurucusu Mimar Burcu Zeren, markaların tasarım ve konsept çalışmaları kapsamında en doğru çözümü sunmaya çalıştıklarını belirtti. Zeren, çalışmaları hakkında şu bilgilere yer verdi: “İşverene ait markanın ürün gruplarını ve müşteri kitlesini doğru saptamak geliştireceğimiz tasarım ve konsept çalışmalarının başlangıç noktasını oluşturuyor. İşverenin ihtiyaçlarını da dikkate alarak marka için en uygun konsepti belirliyoruz. Günümüz ekonomik şartlarını göz önünde bulundurarak, yatırım maliyetini de optimumda tutmaya çalışıyoruz. Tasarım ve uygulama sürecinde marka yapısına özel yenilikçi stand ve mekan çözümleri sunuyoruz. Stand tasarımlarının özellikle zincir mağazalarda ürünleri ön plana çıkaracak şekilde ve modüler sistemler olarak geliştirilmesi, olası taşınma ve diğer mağazalara uyarlanabilme açısından önemli bir özellik” HAZIR İMALATLAR GERİ PLANDA KALIYOR Yeni nesil mağazacılıkta yer verilen 122 trendleri de yorumlayan Zeren, “Yeni nesil mağazacılık, sabit standlardan ziyade yaşanan mekan izlenimleri yaratılıp, alışverişten çok, gezerken ihtiyaç karşılamak üzerine kurulu bir sistem beklentisi taşıyor. Mağazada rastlanan her ürün, standların kendileri dahil, neredeyse alınabilir özellikte… Bu sebeple standart raflardan oluşan, hazır imalatlar geri planda kalıyor” sözlerine yer verdi. VİTRİNDEN BAŞLAYAN BİR ÇEKİM YARATMAK GEREKLİ Projelerinde yer verdikleri tasarımlarla markaya müşteri çekmeyi ve satın alma kararını etkilemeyi hedeflediklerini belirten Burcu Zeren, “Müşterinin markayı ve ürünleri doğru algılayabilmesi için öncelikle vitrinden başlayan bir çekim yaratmak, bunu mağazanın içinde de devam ettirmek gerekir. Tüm mağaza ve ürünlerin doğru algılanması, gezilebilir ancak ‘dokunmaya ve satın almaya’ çekince yaratmaması gerekir” dedi. Ar-Es Mimarlık olarak tasarımlarını bu anlayışla şekillendirdiklerini belirten Zeren, müşterilerine yenilikçi, çözümler sunmaya devam edeceklerinin ise altını çizdi. www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET www.mallreport.com.tr 123 ÜRÜN & HİZMET “Dekorun en önemli unsuru ışıksız halinin de çekici olmasıdır” MK Aydınlatma Satış ve Pazarlama Direktörü Tolga Aktuna, her AVM’nin yapısına uygun ürünlerin kullanımına yer verdiklerini dile getirirken, “Dekorun en önemli unsuru, sadece ışıklar yandığında güzel gözükmesi değil, aynı zamanda ışıksız halinin de çekici olmasıdır.” sözlerine yer verdi. ve sürdürülebilir olmasını sağlamak en önemli unsurdur. MK Aydınlatma olarak gerçekleştirdiğiniz çalışmalarda ağırlıklı olarak hangi ürünler ve konseptlere yer veriyorsunuz? Özellikle perakende sektörünün taleplerini hangi ürünler oluşturuyor? Tolga Aktuna Perakende sektöründe müşterilere sunulan mağaza deneyimleri dekorasyon ve aydınlatma ile nasıl entegre oluyor? Yeni nesil mağazacılıkta dekorasyon aydınlatma trendlerini neler belirliyor? Perakende sektöründe mağaza aydınlatma ve dekorasyon sistemlerinde en önemli unsur, ürünleri ön plana çıkaracak aydınlatmayı oluşturmak ve dekorasyonu da mağaza kimliğine uygun bir şekilde gerçekleştirmektir. Mağazaların bir araya gelmesiyle oluşan AVM sektörüne baktığımızda da aynı şekilde AVM kimliğine uygun dekorasyonu gerçekleştirmek 124 MK Aydınlatma olarak öncelikle AVM’lerin DNA’sını inceliyoruz. Her AVM’nin kendine özgü farklı yapısı var. Öncelikli bu yapıya uygun bir senaryo oluşturuyoruz. Her dekorasyonun bir hikayesi oluyor ve bu hikâyeye uygun ürünlere yer veriyoruz. Özellikle son dönemlerde çok daha doğal görünümlü ve gerçekçi ürünlerin kullanımına özen gösteriyoruz. Dekorun en önemli unsuru, sadece ışıklar yandığında güzel gözükmesi değil, aynı zamanda gün ışığında/ışıksız halinin de çekici olmasıdır. Kullandığımız ürünlerin tamamında son teknoloji patentli LED aydınlatma kullanıyoruz. LED aydınlatmada MK’yı ön plana çıkaran en önemli fark, rakiplerine göre zamanla ışık değerini çok daha az kaybetmesi ve kullanılan tüm ürünlerin uluslararası sertifikalara sahip olması. Bu da firmamızın tüm AVM’ler tarafından en çok tercih edilen marka olması yönünde önemli bir etkendir. Gerçekleştirdiğiniz projelerde kullandığınız ürün gamı ile ne tür avantajlar sağlıyorsunuz? Özellikle dönemsel dekorasyonda yer verdiğiniz ürünlerle ne tür ayrıcalıklara sahipsiniz? www.mallreport.com.tr ÜRÜN & HİZMET “Tasarımlarımızla hayatı renklendiriyoruz” Birçok ticari firmaya konsept, mağaza tasarımı ve iç mimarlık hizmetleri kapsamında anahtar teslim çözümler sunduklarını belirten Decodiva Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Karabulut, “Tasarımın girdiği her yerde farkındalık ve beraberinde kalite standardı ortaya çıkıyor” sözlerine yer verdi. Hakan Karabulut Özellikle markalara yönelik sunduğunuz konsept, mağaza tasarımı ve iç mimarlık gibi hizmetlerinizi yakından tanıyabilir miyiz? “Siz hayal edin biz gerçekleştirelim” cümlesini çıkış noktası alarak başladığımız yolculuğumuzda 5. yılımıza girmiş bulunmaktayız. Ankara merkez ofisimize bağlı olarak Marmara Bölgesi’ne de daha iyi hizmet sağlayabilmek için İstanbul Etiler’e açmış olduğumuz şubemizle ailemizi büyüterek emin adımlarla ilerliyoruz. Bugün artık yaşamın her alanında tasarım adına yeni bir bakış, farklı bir dil getirmek amacında başta kafe, restoran olmak üzere villa, hastane, otel, gece kulüpleri, ofisler, kuaförler vb. daha çok ticari projelerde anahtar teslimi işler yapıyoruz. Kendi bünyemizde bulunan bin metrekarelik imalathanemizde sadece standart www.mallreport.com.tr üretimler yapılmıyor, aynı zamanda hayal ettiğiniz her şeyi hayata geçirebildiğimiz adeta bir hayal fabrikamız bulunuyor. Yeni nesil mağazacılıkta ve restoranlarda tasarım trendlerini neler belirliyor? Bu alanlarda en çok yer verilen konsept uygulamaları neler? Güncel konsept uygulamalarda piyasaya sürülen materyallerin etkisi büyük rol oynuyor. Minimalist yaklaşımlarla birlikte yalın ve doğal malzeme kullanımı ön plana çıkıyor. Tüketim toplumunun gereksinimleriyle birlikte söz konusu mekanlarda; kolay üretilebilir, taşınabilir, sürdürülebilir, esnek, sökülüp takılabilir olması tercih edilen kararlar arasında. Bununla birlikte teknolojik referanslar, kullanıcı etkileşimine dayalı interaktif ve deneyimsel iletişim ortamları müşteriye sunulan uygulamalar arasında bulunuyor. Son olarak mekanları insan psikolojisine önem vererek kurgulamak özellikle mağazacılık ve restoran tasarımı açısından önem kazanıyor. Projelerinizle gerçekleştirdiğiniz tasarımlar ve firmanız bünyesinde ürettiğiniz ürünler kapsamında markalara nasıl avantajlar sağlıyorsunuz? Tasarımın girdiği her yerde farkındalık ve beraberinde kalite standardı ortaya çıkıyor. Tasarımlarımızla aslında hayatı renklendiriyoruz. Bir mekanı sıfırdan alıp, konsept geliştirip, yarınların pazarına götürüyoruz. Bünyemizdeki mimar, mühendis, tadilat ekibi ve bin metrekarelik imalathanemizle, sadece mimarlık firması olarak değil hayallere giden yolda danışman firma olarak görev alıyoruz. Decodiva olarak, franchise firmalara 12 ay vadeli anahtar teslim olanağı sağlıyoruz. Teslim süremiz ise 45-60 gün arasında değişkenlik göstermekte. Ayrıca Decodiva satış sonrası destek konusunda da müşterinin yanında. Malzeme ve işçilik hatalarına karşı anında müdahale eden firmamız oluşabilecek her soruna karşı 2 yıl garanti veriyor. 125 ÜRÜN & HİZMET Mağazalara dikkat çekmenin yeni yöntemi “aydınlatma” Perakende sektöründe müşterilere sunulan mağaza deneyimleri dekorasyon ve aydınlatma ile nasıl entegre oluyor? Yeni nesil mağazacılıkta aydınlatma trendlerini neler belirliyor? Gelişen elektronik ticaret yöntemleri ve hızla değişen günümüz dünyası, müşterilere etkili şekilde ulaşmak isteyen mağazaların, son dönemde farklı konseptlere yönelmelerine neden oluyor. Son dönemde gittikçe daha fazla elektronik sistemleri barındıran aydınlatma konseptleri, yakalanan doğru aydınlatma sayesinde, rakiplerinden ayrışarak ortaya çıkmasını ve müşterilerin gözünde ilgi çekmesini de sağlıyor. Bu bağlamda, aydınlatma da, farklı mimari konseptlere sahip mağazaların tasarımına uyum sağlayan, mağazaları cazip kılan ve insanların bu mağazalarda kaliteli ve uzun bir zaman geçirmesini sağlayan önemli bir etken haline geldi. Gerçekleştirdiğiniz çalışmalarda ağırlıklı olarak hangi ürünlere yer veriyorsunuz? Bu ürünlerin avantajları nelerdir? LAMP 83’ün ürün gamı, zaman içerisinde her türlü mağaza konseptine uyum sağlayacak ve doğru çözümü önerebilecek şekilde geliştirildi. İstenen yere rahatlıkla yönlendirilebilen raf ve vitrin aydınlat- 126 Serhan Acar malarında kullanılan ray spotlar, genel alanların aydınlatılmasına kullanılan ve yönlendirilebilen ankastre aygıtlar, mimari çizgiye uygun olarak yer verilen sıva üstü aygıtlar, daha dekoratif noktalarda kullanılan sarkıtlar, özellikle elektrik kesintisi anlarında otomatik devreye giren acil durum aydınlatma aygıtları başta olmak üzere, ürün gamımızda bir mağazanın her türlü ihtiyacını karşılayacak ürünlerimiz mevcut. 600’den fazla tescilli tasarımı içeren standart ürünlerimiz dışında, mağazanın konsepti ve mimari çizgisine göre tamamen özgün olarak ürün tasarlama, geliştirme ve üretme kabiliyetine de sahibiz. Ürünleri- 52 yıllık imalat tecrübesi ve Avrupa Birliği standartlarındaki üretim kalitesi ile her türlü mekanda aydınlatma konsepti belirleme, danışmanlık, aydınlatma projesinin hesaplanması ve projeye uygun ürünlerin üretilmesi hususunda hizmet veren LAMP 83’ün çalışmalarını Satış Grup Müdürü Serhan Acar’dan dinledik. mizde ağırlıklı olarak, aydınlatma sektörünü son yıllarda bambaşka bir boyuta taşıyan LED ışık kaynaklarını kullanıyoruz. LED teknolojisinin en önemli avantajlarından birisi, ürettiğiniz aygıtın form itibariyle bir lambanın şekline bağlı olmaması. Bu sayede özellikle aydınlatılan mekanın mimarisine özgü, tamamen özgün tasarımlarla aydınlatma yapılabiliyor. Ayrıca LED teknolojisi ile geleneksel lambalara göre yüzde 90’a varan oranlarda enerji tasarrufu sağlanabiliyor. Gerçekleştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz? LAMP 83, halihazırda dünyanın ve Türkiye’nin pek çok tanınmış markası ile aydınlatma partneri olarak, uzun soluklu çalışmalar yapıyor. Toplamda 60’ın üzerinde zincir mağaza ile çalışıyoruz. Adidas, Altınbaş, ATÜ Duty Free, Bosch, Cacharel, Camper, Colin’s, Damat&Tween,Defacto, Flormar, Kahve Dünyası, Kiğılı, Komşu Fırın, Loft, Little Big,Lacoste, Loft, New Balance, Nike, Nine West, Pierre Cardin, Sarar, Sephora, Simit Sarayı, Starbucks, U.S. Polo ASSN, Vodafone gerek aydınlatma çözüm ortağı olarak hizmet verdiğimiz belli başlı markalardan yalnızca bazıları… www.mallreport.com.tr DOSYA www.mallreport.com.tr 127 EĞLENCE ın n a m ır d n a z a k , s id k y la Ops!P r o y u n u s u n lu o y li if y e k en Ops!Playkids, ortaya koyduğu giri şimci ruhu, dünyanın en yeni oyu n kurgularını takip ederek eğlence dünyasına taşıdığ ı marka duruşuyla, AVM yönetimleri başta olmak üzere hedef kitlesinden tam not alıyor. Oyun alanı denildiği anda akıllara gelen standart yapının oldukça dışına çıkan Ops!Playkids, AVM’lere yönelik tasarladığı kurumsal duruşuyla eğlenceyi bir arada yürütmeyi başarıyor. Şu anda 7 ilde Ops!Playkids marka bağımlılığı yaratan oluşum, 2016 yılında 10 yeni ilde daha olmayı hedefliyor. Hız kesmeden franchise sistemi ile büyümesini sürdüren marka, yer aldığı her ilde konumlandığı her seçkin AVM’de marka duruşundan taviz vermiyor. Ops!Co. Entertainment Yönetim Kurulu Başkanı Koray Dilmaç, bugün geldikleri noktada ve gelecekte kurmayı hedefledikleri ‘Ops!Playkids’ dünyasında, ‘güçgüven-kazanç-farkındalık’ ilkelerinden ödün vermeyeceklerini ifade etti. Dilmaç, bilindik pek çok oyun alanı oluşumundan açık ara önde olmalarını sistematik bir şekilde doğru tercihler yaparak ve doğru yatırımcılar seçerek ilerledikleri franchise sistemine borçlu olduklarını dile getirdi. OPS!PLAYKIDS FRANCHISE SİSTEMİ, ‘KAZANMAKTAN ÇOK, KAZANDIRMAK’ MİSYONU İLE İLERLİYOR Bugün yönetim merkezi Antalya Markan- 128 talya başta olmak üzere; İstanbul Starcity AVM, İstanbul Galleria Ataköy AVM, Elazığ Park Yirmiüç AVM, Gaziantep M1 Merkez AVM, Denizli Forum Çamlık AVM, Muğla Rüya Park AVM ve Antakya Prime Mall AVM’de Ops!Playkids franchise şubelerinin bulunduğunu ifade eden Koray Dilmaç, ticari anlamda minimum risk faktörü ile yol aldıklarının altını çiziyor. Bu sayede neşeli ve rakipsiz bir eğlence platformu olarak hızla tüm Türkiye’ye yayıldıklarını belirtiyor. 2016 için şu an kurulum çalışmaları devam eden 3 ayrı ilde daha Ops!Playkids açılacağını vurgulayan Dilmaç, gittikçe büyüyen bir aile olmanın sorumluluğu ile hareket ettiklerine de vurgu yapıyor. STANDARTLARIN ÜZERİNDE KALİTE VE SIRADIŞILIK, KAZANÇ ÇITASINI HIZLA YÜKSELTİR Ops!Playkids, bir eğlence markası olarak standart kurgunun üzerinde bir pazarlama stratejisiyle ilerliyor. Eğlence sektöründe ‘çocuklar-aileler-AVM yönetimleri’ başta olmak üzere kendilerini sorumlu hissettikleri hedef kitleye karşı istikrarlı duruşlarıyla ‘güven’ veriyor. Bu sayede de kendilerine franchise için başvuru yapan her yatırım- cının da bu ticari bakışı benimseyerek Ops!Playkids Ailesi’ne katılıyor. Dolayısıyla ekonomik bir bütçe ile yapılan yatırımlar kısa süre içinde geri dönüyor. ”ARTIK KENDİNİ KANITLAMIŞ BİR FRANCHİSE SİSTEMİYİZ” Koray Dilmaç, kâr garantili Ops!Playkids ‘franchise’ların, marka kurumsallığı güçlü bir sistemin en yeni üyesi olduklarını belirtti. Hali hazırda mevcut bir hedef kitle üzerinde bilinirlik algısını yükseltme hedefli çalışıldığından geri bildirimlerde sevilen ve güvenilen bir marka olmanın gururunu yaşadıklarını ifade etti. Dilmaç, şöyle devam etti: “Kendi oluşumumuz altında Ops!Playkids’i yükseltecek markalarınız var. Örneğin, organizasyon yönetimlerimizi ‘Ops!Events, reklam departmanımız ‘Ops!Pica’, eğlence ve oyun alanlarının A’dan Z’ye mimari çalışmalarını ‘Ops!Interior’ ile gerçekleştiriyoruz. Bu sayede anahtar teslimi olarak ilerlediğimiz franchise sürecinde, her ihtiyacı tek çatı altında topluyoruz. Zamandan ve ekonomiden tasarruf da ettiriyoruz. Öte yandan teknik servis ekibimiz, her an her dakika yatırımcı ihtiyaçlarına çözüm odaklı yaklaşabilecek potansiyelde ve yetide.” www.mallreport.com.tr EĞLENCE Polin’in Sphere kaydırağı ile baş döndüren bir eğlence 1976 yılında İstanbul’da kurulan Polin, su kaydırakları ve su parkları tasarım, üretim ve montajında dünyaca ünlü bir firma olarak “Daima yenilikçi, dünya çapında üstün kalite ve teknoloji liderliği” vizyonuyla sektöründe birçok ilki gerçekleştirmeye devam ediyor. 93 ülkede 2 bin 500’den fazla su parkı projesi gerçekleştiren Polin’in yeni ürünleri hakkında bilgiler veren Polin Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Şöhret Pakiş, son dönemin en popüler kaydıraklarından olan Sphere ile kullanıcıları baş döndüren bir yolculuğa çıkardıklarını söyledi. Şöhret Pakiş, ürün hakkında şu bilgilere yer verdi: “Polin’in Sphere kaydırağı, birkaç küçük küreden oluşmaktadır ve bu kürelerin aralarında küreleri birbirine bağlayan tünel kaydırak bulunmaktadır. Geometrik şeklinden dolayı, farklı tema www.mallreport.com.tr ve renklendirme uygulamaları ile mükemmel bir uyum sağlayabilir. İki kişilik bir kaydırak olan Sphere kaydırağının kayma deneyimi açısından ana özelliği, ziyaretçi kendini kürenin içine hızla bırakıyor, hızla ilerliyor, kürenin içinde geriye doğru hareket ediyor ve yine hızla küreden ayrılıyor. Kaydırağın temel özellikleri; benzersiz kayma parkuru, farklı tema uygulamaları ve renklendirme seçenekleri ile mükemmel bir geometri, güçlü görsel etki, şeffaflık uygulaması, doğal ışık efekti uygulaması, giriş opsiyonu olarak kule ya da konveyör seçeneği, ses, ışık ve sis efektleri, ikili, üçlü, dörtlü versiyonları mümkün olurken çıkış opsiyonu olarak da havuz ya da kuru çıkış seçeneği mevcut. POLİN SPHERE KAYDIRAĞI ESTETİK VE FİZİKSEL OLARAK ÜSTÜN KALİTEDE Polin’in neredeyse tüm kaydıraklarında olduğu gibi Sphere kaydırağının da Polin’in özel RTM kompozit üretim teknolojisi ile üretilmekte olduğunu belirten Pakiş, kaydırağın özelliklerini şu sözlerle anlattı: “Polin Sphere kaydırağının estetik ve fiziksel olarak üstün kalitede bir kaydırak olduğunu kanıtlar. Şeffaflık uygulamasıyla dışarıdan izleyenlere de keyifli anlar yaşatır. Ayrıca doğal ışık efekti ve ayrıca özel desen efekti teknolojileri de isteğe göre uygulanabilir. Dünyada sadece Polin’in sahip olduğu patentli doğal ışık efekti teknolojisi benzersiz bir üstünlük sağlamaktadır. Bu sistemde doğal gün ışığı kaydırağın içine renklendirilerek girmekte, bu sayede hem kaydırak içinde güçlü bir efekt oluşmakta hem de bu efekt gün ışığının durumuna göre değişik şekiller alabilmektedir. Bu da sabit değil yaşayan bir etki vermekte” Polin Su Parkları’nın, tüm tasarım, üretim, montaj ve servis süreçleri 2003 yılından beri ISO Uluslararası Kalite Yönetim Sistemi altında; Avrupa (EN) ve Amerika (ASTM) normlarına uygun olarak yürütülmekte olduğunu belirten Pakiş, “Polin bu kalite belgesine sahip ilk Avrupalı su kaydırağı üreticisidir” sözlerine yer verdi. 129 EĞLENCE FunLab Eğlence Dünyası franchising’le büyüyor Emniyet, güvenlik ve sürekli teknik hizmet/bakım sağlayabilmenin eğlence sektöründe var olabilmek için önemli olduğuna vurgu yapan FunLab Eğlence Dünyası CEO’su Levent Baloğlu, sektördeki tüm gelişmeleri takip ederek markanın büyümesini sürdüreceklerini belirtti. sektörel açığı keşfeden ilklerdeniz. Önce turizm sektöründeki bu açığı kapatmak için Balo markası altında, otel vs. gibi yapılarda işletilebilmeleri için oyun ve eğlence üniteleri ithal etmeye başladık, akabinde uluslararası tedarikçilerle stratejik işbirliğimiz geliştikçe, sektörü tam olarak kavradık ve tüm kapalı mekanlara ünite sağlamaya başladık. Daha sonra teknik hizmet/bilgi altyapımız geliştikçe, kendimiz de eğlence merkezi işletmeye başladık. Bugün tüm şubelerimiz FunLab Eğlence Dünyası markası altında toplanıyor. Eğlence sektöründe marka olmak sizlere nasıl bir misyon yüklüyor? Markanızı sürdürülebilir kılmak için sizce en önemli kriterler neler? 2004 yılından bu yana oyun ve eğlence sektöründe faaliyet göstermenin arkasında nasıl bir başarı öyküsü var? Eğlence sektöründeki yatırımlarınıza nasıl başladınız? Bu piyasaya girişimiz stratejik bir düşünce ürününden ziyade bir refleksti diyebiliriz. Türkiye’de çocukların ve ailelerinin birlikte güzel vakit geçirebileceği alanlar kısıtlı ve buna açık hava seçenekleri de dahil. Bu 130 Emniyet, güvenlik ve sürekli teknik hizmet/bakım sağlayabilmek bu sektörde var olabilmek ve tutunabilmek için elzem. Önce herkesin güvenliği ve huzurunu sağlamak ve akabinde gülen yüzler yaratabilmek amacımız. Tecrübe ve hatalardan ders alınması için iç iletişimi geliştirmek için efor sarf ediyoruz. Bunun yanında teknolojik bir iş yapıyoruz ve tüm gelişmeleri takip ediyoruz. Yeni pazarlar yaratmak için sık sık araştırma yapıyoruz. Sonuçta deneyim sektöründeyiz ve tek rakibimiz benzer iş yapan markalar/mekanlar değil; aynı zamanda mobil aplikasyon şeklindeki oyunlarla da yarışıyoruz. Eğlence alanlarının müşteri tarafından tercih edilmesindeki en önemli kriter sizce nedir? En önemli kriterler güvenlik ve lokasyon. Özellikle büyük şehirlerde, insanların gündelik işlerinin bile zaman aldığı bölgelerde, ailece vakit geçirmeye ayrılacak zaman çok önemli ve kısıtlı. Kaliteli zaman geçirmenin birinci şartı daha mekana giderken sıkıntı çekmemekten geçiyor. Ancak özellikle miniklerin vakit geçirdiği eğlence merkezinde aile kendini ve çocuğunu güvende hissetmez ise tabii ki lokasyon da önemini yitirir. Yeni eğlence alanlarına yönelik yatırımlarınız devam edecek mi? Şu an kaç şubeye ulaştınız, yeni hedefiniz nedir? FunLab Eğlence Dünyası çatısı altında şu an en büyüğü İstanbul Cevahir AVM’de olmak üzere, İstanbul ve Eskişehir’de toplam 4 şubemiz bulunmakta. Çok yakında biri İstanbul EMAAR Boulevardi’de daha farklı konseptte bir şube, diğeri Bursa’da yer alan bir şubemiz olmak üzere 2 yeni mekan hizmete girecek. 2015 yılından başlayarak franchising sistemi ile büyüme planlarımız mevcut. Bu yıl katılacağımız “Bayim olur musun?” fuarına yatırım için bilgi almak isteyen herkesi bekliyoruz. www.mallreport.com.tr EĞLENCE www.mallreport.com.tr 131 EĞLENCE Ailece eğlencede yepyeni bir deneyim Aydan Alboğa Geçtiğimiz günlerde açılan LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’a olan ilgi nasıl? Ziyaretçilerinize nasıl bir eğlence konseptinde hizmet veriyorsunuz? Açıldığımız günden bu yana büyük bir ilgi ile karşılaştık. Tamamı 3 bin metrekarelik bir alana yayılan LEGOLAND Discovery Centre İstanbul, sunduğu eğlenceli ve öğretici etkinliklerle 3-10 yaş arası çocuklu aileler için ideal bir ortam oluşturuyor. Bu eğlenceli maceraya girişlerinde ziyaretçiler 2 milyon LEGO® parçasıyla dolu bir dünyayla karşılaşıyorlar. Ayrıca 4D sinema ile yepyeni bir deneyim yaşıyorlar. LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’da Master Model Builder’dan LEGO sırlarını öğrenebiliyor, MINILAND’de İstanbul ve dünyadan sembol yapıtları görebiliyor ve çok daha fazlasını deneyimleyebiliyorlar. LEGOLAND Discovery Center, anne babaların ve çocuklarının bir arada eğlenebilmesi için her şeyin düşünüldüğü bir merkez. Eğlence sektöründe markalaşmak için hangi kriterler öne çıkıyor? LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’un kurucusu Merlin Entertainments plc. konum bazlı, aileye yönelik eğlencede öncü isim. Avrupa’nın 1 numaralı ve dünyanın ikinci en büyük ziyaretçi etkinlik alanı işletmecisi olan Merlin, bugün 23 ülkede 132 LEGOLAND® Discovery Centre İstanbul, eğlenceli ve öğretici etkinliklerle 3-10 yaş arası çocuklar ve aileleri için ideal bir ortam oluşturuyor. Pazarlama Müdürü Aydan Alboğa, LEGOLAND® Discovery Centre İstanbul’un eğlenceli dünyasını anlattı. ve 4 kıtada 109 eğlence merkezi, 12 otel/4 tatil köyü işletiyor. Tabi bu kadar büyük bir marka olmak birkaç yılda gerçekleşmiyor. Bunun için tüketicinin ihtiyaçlarını iyi anlamak, onlara şaşırtıcı ve eğitici aynı zamanda öğretici deneyimler yaşatmalısınız. Bunu yaparken de uluslararası güvenlik ve hijyen standartlarını yakalamanız gerekiyor. Eğlence sektöründe dünyaca ünlü marka olmak sizlere nasıl bir misyon yüklüyor? Merlin’in eğlence merkezleri arasında SEA LIFE, Madame Tussauds, LEGOLAND, The London Eye, Dungeons, Gardaland, LEGOLAND Discovery Centres (Keşif Merkezleri), Alton Towers Resort, Warwick Castle, THORPE PARK Resort, Blackpool Tower, Heide Park Resort, Sidney Tower Eye ve SKYWALK bulunuyor. Hepsi de farklı, ilgi çekici ve yenilikçi ayrıca gelecekte büyük bir büyüme bir potansiyeli olan markalar. Biz Türkiye’ye SEA LIFE’tan sonra LEGOLAND Discovery Centre ile giriş yaptık ve aynı başarıyı sürdürmek istiyoruz. büyük farkımız çocuğu ailesi ile birlikte eğlence ortamında konumlandırıyor olmamız. Yetişkinler ancak bir çocuk eşliğinde içeri girebiliyorlar. Çünkü biz çocukların aileleriyle vakit geçirirken daha mutlu olduklarına inanıyoruz. Kapıda giriş yetişkinler için kişi başı 37.50 TL ve çocuklar için (+3 yaş) kişi başı 30 TL’dir. Yıllık abonelik ücreti yetişkinler için 95 TL, çocukları için 80 TL ve ayrıca abonelik fiyat dışında birçok avantaj da içeriyor. Bu uygun abonelik fiyatları da tercih edilmemizde büyük rol oynuyor. Eğlence alanlarının müşteri tarafından tercih edilmesindeki en önemli kriter sizce nedir? Bizim diğer eğlence alanlarından en www.mallreport.com.tr EĞLENCE “Kalite standardımızı hep yüksekte tutmaya çalışıyoruz” 1993 yılından bu yana olarak oyun-eğlence makinaları tedariğinde bulunan ve servis hizmeti sunan Alfa Elektronik, KidsVille markası altında Soft Play Çocuk Oyun Alanları Projesi ile de eğlence sektöründe kalite standartlarını yükselten çalışmalara imza atıyor. Alfa Elektronik San. Tic. Ltd. Şti. İthalat Müdürü Halil Uluğnuyan, 1993 yılından bu yana eğlence sektörüne kattıkları değerler hakkında şu bilgilere yer verdi: “Alfa Elektronik kurulduğu 1993 yılından bu yana sektöre her zaman yeni makineleri ve yeni teknolojileri kazandırmayı hedeflemiştir. Bu hedef doğrultusunda hem ürün ağında hem de servis ağında lider bir firma haline geldik. Bu da sektörde Alfa Elektronik markasının oluşmasını sağladı. Bu alanda marka olmak, bizlere zorlu bir misyon yüklüyor. Büyük markadan beklentiler de büyük olmakta, bu yüzden kalite standardımızı hep yüksekte tutmaya çalışıyoruz.” çok fazla vakit ayırma gereği duymuyor. Fakat çocuklar ise hala ebeveynlerine bağlı ve onlarla beraber vakit geçirdiği için, bir şekilde oyun-eğlence salonlarınla yakından ilgili. Bu da son zamanlarda çocuklara yönelik oyun ve eğlence makinelerinde daha fazla yatırım yapılmasına yol açıyor.” Alfa Elektronik olarak değişen trendler ve beklentilere göre yeni çalışmalar planladıklarını belirten Uluğnuyan, “Yeni projeleri ve ürünleri gelecek sene içinde yatırımcılar ve müşterilerimizle buluşturmak istiyoruz.” sözlerine yer verdi. ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN VE EĞLENCE MAKİNELERİNDE YATIRIM ARTIYOR Günümüzde trendleri belirleyen ürünlerin genellikle çocuklara yönelik olduğunu belirten Uluğnuyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Günümüzde çocuklara yönelik makineler daha popüler. Bunun nedeni teknolojinin insanların evlerine hatta ceplerine kadar girmesi. Gençler sahip oldukları teknolojik cihazlar ya da eğlence makineleri ile keyifli vakit geçiriyor ve oyun salonlarına www.mallreport.com.tr 133 EĞLENCE “En büyük hedefimiz her zaman mutlu ve memnun müşteriler” ZeplinPARK Şirket Sahibi Ahmet Özkan, şişme oyun parklarında sürekli değişen modeller ve yerli üretim malzemelerle yapılan kaliteli oyun alanları ile her yaştan kişinin dikkatini çektiklerini söyledi. şişme oyun parklarının sürekli değişen modelleri ile hizmet vermekteyiz. Oyun parkları dışında şişme reklam ürünlerimiz; dev reklam balonları, zeplinler, yol takı ve fly-tube gibi reklam ürünlerimiz bulunmakta. Şişme alan kapatma sistemleri ile sonbahar ve kış mevsiminde dönemsel olarak müşterilerimize çözüm sağlamaktayız. Ahmet Özkan Eğlence ve etkinlik sektörüne fark yaratan hangi ürünlerle hizmet veriyorsunuz? Ürün gruplarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Zamanla değişen eğlence anlayışı bizi de yeni nesil eğlence araçlarından olan şişme oyun parklarının üretimine yönlendirdi. Şu an İzmir’deki tesisimizde 134 Fark yaratan bir ürün ortaya çıkarmanın en önemli ayağı nedir? Siz ürünleriniz ve hizmetinizin hangi özellikleri ile öne çıkıyorsunuz? Özellikle açık hava eğlence alanlarına yönelik hangi ürünler daha çok tercih ediliyor? Açık alan eğlence alanlarına baktığınızda son yıllarda şişme oyun parkları en çok görebileceğiniz ürünler. Bunun en önemli nedeni ürünlerin üzerinde hiçbir metal malzeme bulunmadığı için tamamen güvenli olmasıdır. Şişme oyun parkları özellikle çocuklar olmak üzere her yaştan kişinin dikkatini çekiyor. Açık alanlarda yer alacak şişme ürünlerin seçimi ve kullanımında neler önemli? Çeşitliliğin bol olduğu şişme oyunlarda en önemli faktör hizmet vereceğiniz yaş gurubunun belirlenmesi ve kişi sayısıdır. Oyun parkurunda uygun yaş seviyesinden kullanıcılar olmadığında hem oyuncu keyif almayacaktır, hem de uzun süre kullanımda kapasite üstü çalışacağı için oyun parkınız zarar görecektir. Her oyun parkı kontrolsüz kullanıldığında her zaman tehlike bulundurmaktadır. Kullanım talimatnamesi iyice okunmalı ve aldığınız ürünlerin tüm belgeleri ve garantisi mutlaka olmalıdır. ZeplinPARK olarak bütün ürünlerimiz kendi bünyemizde tamamen yerli üretim malzemeler kullanılarak üretilmektedir. Ürettiğimiz ürünlerin çoğu herkesin dikkatini çekebilen ürünlerdir. Kaliteli bir ürün kullanışlı, güvenli ve dayanıklı olmalı. Bunu başarabilmek için deneyim ve kullanıcıların isteklerini göz önünde bulunduruyoruz. İlk kurulduğumuz günden bu yana en büyük hedefimiz ve çabamız her zaman mutlu ve memnun müşteriler. www.mallreport.com.tr EĞLENCE www.mallreport.com.tr 135 EĞLENCE Eğlence sektörünün yeni ve büyüyen markası ‘Playpark’ Bowlingo ve Playpark markaları ile hizmet verdikleri eğlence sektöründe, dünya standartlarında ürünler ve alternatiflere yer verdiklerini belirten Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Keçebir, büyüme hedeflerine hız verdiklerini söyledi. Markanızı ve markanızın kuruluş sürecini yakından tanıyabilir miyiz? Şu an çocuk eğlence merkezlerimizde Playpark ve bowling salonlarımızda Bowlingo markası ile hizmet vermekteyiz. Çok yakın bir zaman diliminde yeni 2 markayı daha bünyemize katarak eğlence çeşitliliğimizi ve yaygınlığımızı arttırarak hızlı ve istikrarlı büyümemize devam etmek istiyoruz. Eğlence sektöründe yeni, genç ve büyüyen bir firma olarak yer almakla birlikte otomotiv ve makina sektöründe Ayzer Döküm Sanayi olarak yarım asra yaklaşan bir kurum kültürünün üzerine inşa edilmiş bir şirketiz. Sadece perakende ve eğlence alanında değil sanayi ve gayrimenkul alanlarında da faaliyet gösteren çatı şirketimiz altında son altı yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Şu anda kaç şube ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? Firmanızın büyüme hedeflerinde kaç şubeye ulaşmak bulunuyor. 2015 yılı üçüncü çeyreği itibariyle 7 ayrı şehirde 16 şubede faaliyet göstermekteyiz. Bu sene ilk yurtdışı şubemizi Kıbrıs’ta açıyoruz. 2016 için 2 yurtdışı şubesi daha planlarımızda mevcut. Ayrıca Türkiye 136 geneli için 2015 yılını 18 şube ile kapatıp, 2016’da 25 şube ve 2023’de de 50 şube ile hizmet vermek ana hedefimiz. Bu kapsamda hedeflerimize sağlam hızlı adımlar ile ulaşmak adına gerek yeni proje anlaşmalarımıza gerekse altyapı ve organizasyonumuza yaptığımız yatırımlara bugünlerde oldukça hız verdik. Bu hummalı çalışma esnasında hem teknik hem de yönetim kadromuzu tecrübeli ve profesyonel yeni iş arkadaşları ile güçlendiriyoruz. Eğlence merkezlerinizde hangi eğlence ünitelerine yer veriyorsunuz? grupları ve donanımlarını kendimiz ithal ediyoruz. Diğer kısmını da ülkemizde faaliyet gösteren yerli üretici firmalardan tedarik ediyoruz. Yerli firmalarımızın özgün makinalarını özellikle ön planda tutmaya gayret ediyoruz. Ancak hiçbir zaman güncellikten ödün vermiyoruz. Oyun salonlarımızda belki de hiçbir eğlence merkezinde olmayan oyuncakları görme şansınız çok yüksek. Yurtdışındaki tüm fuarları takip ediyoruz ve ilgi çekeceğini düşündüğümüz makinaları ilk olarak kendi salonlarımızda kullanmak üzere ithal Öncelikle gerek eğlence merkezlerimizde gerekse bowling salonlarımızda tüm dünya standartlarında olduğu gibi olmazsa olmaz tüm ürünler ve alternatiflere yer veriyoruz. Bu kapsamda yüzde 80 civarında tüm oyun www.mallreport.com.tr EĞLENCE ediyoruz. Ülkemizde sınırlı sayıda alışveriş merkezinde görebileceğiniz lazer park konseptine sahibiz. Ayrıca son dönemde açtığımız parklarımızda mutlaka yeni nesil soft play alanlar kuruyoruz ve bu soft play alanların hijyeni için Amerika’dan patentli top yıkama makinaları kullanıyoruz. Eğlence sektöründe yer almak isteyen girişimcilere sunduğunuz bowling salonları ve oyun parkları kurulumu, ürün tedariki hizmetlerinizi tanıyabilir miyiz? Aslında ana işimiz biz bu sektörde işletmeciyiz, eğlence merkezleri ve bowling salonları işletiyoruz. Lakin bu kurulumları makina tedariki ve kurulum değil, yazılımdan personel eğitimlerine ve satış sonrası teknik desteğine kadar bir park için gerekli tüm adımları anahtar teslimi yapmaktayız. Eğlence sektöründe markalaşmak için hangi kriterler öne çıkıyor? Bir eğlence markası yaratmak ve bu markayı sürdürebilir kılmak için neler yapmak gerekli? Her şeyden önce eğlence sektörünün de bir hizmet sektörü olduğunun unutulmaması ve kaliteden asla ödün verilmemesi gerekmekte. Sektörde markalaşmanın diğer şartı yaygınlık, şube sayısı, son olarak ise süreklilik, istikrar ve standart. Bu üç ana grup kriteri sağlamadan ve kabul etmeden; marka olmak ya da diğer bir deyişle ulusal marka olmak çok zor. Eğlence sektöründe bilinen ve tercih edilen bir marka olmak sizlere nasıl bir misyon yüklüyor. Bu durumun zorlukları var mı? inşaat aşamasından dekorasyonuna kadar bizzat yaptığımız ve kullanılan ürünlerinde teminini kendi bünyemizde sağladığımız için, bu konuda da oldukça tecrübemiz oldu. Şu ana kadar bize gelen talepleri de geri çevirmedik. O sebeple bu konu bizim için ayrı bir faaliyet alanı haline geldi. Gerek anahtar teslim bir eğlence merkezi, gerekse ürün tedariki konusunda her türlü desteği veriyoruz. Bu kapsamda sektöre girmek isteyen tüm girişimci ve yatırımcılara öncelikle bilgi ve akabinde şartların gerekliliklerine göre her türlü desteği veriyoruz. Bugüne kadar sadece yurtiçinde değil perakende sektörünün hızla geliştiği Irak’ta da iki ayrı park kurduk. Oyun alanı ve bowlingin beraber olduğu bu iki park gibi sadece www.mallreport.com.tr Elbette şu an için bu soruya bizim cevap vermemiz tek başına bir şey ifade etmez. Tercih edilen ve bilinen bir marka olmak evet, ama sektörün misyonu söz konusu ise tüm firmaların ve markaların bu sektördeki aynı kaliteyi ve hizmet anlayışını benimsemiş olmaları gerekmektedir. Daha önce de belirttiğim gibi bizim hedeflerimiz belli, bu kapsamda biz gerek markamız gerek sektör için olması gerekli tüm sorumlulukların bilincinde olarak hizmet vermeye ve büyümemize devam edeceğiz. Bunu yaparken elbette ki zorluklar ile karşılaşacağız, AVM’lerdeki kira oranları, döviz bazında ödemeler, kalifiye personel bulma zorlukları, ithalat ve teknik sıkıntılar maalesef bu işin markanızı korumakta ve aynı kalite ve standart da hizmet vermenizi devam ettirmenizi zorlayan etkenler. Fatih Keçebir Eğlence alanlarının müşteri tarafından tercih edilmesindeki en önemli kriter sizce nedir? Soft play oyun alanlarınıza müşterilerinizin ilgisi nasıl? Müşteri hizmet sektöründe öncelikle kalite ve verdiğinin karşılığını almak ister. Diğer taraftan tercih sebebi olabilecek ürün ve ürün gruplarını ister ve süreklilik için yukarıdaki kalitenin sürekliliğini ve ürün gruplarında yenilikler ister. Bunlara ek olarak özellikle son dönemde aileler çocuklarını bıraktıkları alanların ve oyun makinalarının temizliğine özellikle dikkat etmekte. Son dönemde hali hazırda çalışmakta olduğumuz alışveriş merkezlerinden aldığımız geri bildirimler çerçevesinde çocuk teslim noktaları kurmaya başladık. Parkların büyüklüklerine göre 67 metrekare ile 120 metrekare arasında farklı büyüklüklerde 4 noktada yaptığımız çalışmalardan olumlu geri dönüşler alıyoruz. Üniversitelerin çocuk gelişimi bölümlerinden mezun veya anaokullarında görev yapmış tecrübeli personellerimizin gözetiminde aileler belirli saat dilimlerinde çocuklarını bize bırakarak kendileri alışveriş merkezlerinde sinema veya alışverişlerini gönül rahatlığı içinde yapabilmekte, bu sayede de misafirlerimizin bizim parklarımızda ve bulunduğumuz alışveriş merkezlerinde geçirdikleri süreyi uzatabilmekteyiz. 137 EĞLENCE Eğlence sektörü r o y u ş lu u b a ’d X A ATR Türkiye ve çevre ülkelerin eğlence-etkinlik, park-rekreasyon sektörünü çatısı altında toplayan ATRAX, AVM’lerin eğlence alanlarını farklılaştıracak ekipman ve hizmetleri AVM yatırımcıları ve yöneticileri ile buluşturuyor. Alışveriş merkezleri içerdikleri eğlence alanları ile farklılaşıp markalaşırken, şehir sakinlerinin yaşam kalitesini ve refahını arttırıyor, ekonomik ve sosyal anlamda önemli katkılar sağlıyor. Bu yaşam merkezlerinin daha fazla ziyaretçi ağırlaması ve müşteri bağlılığı oluşturmasında sunduğu eğlence alanları ve etkinlikleri belirleyici bir faktör oluşturuyor. Son yıllarda açılışı yapılmış AVM’ler’deki büyük ve kapsamlı eğlence alanları bunun en büyük ispatı. “Eğlence ve perakendeyi bir arada buluşturan konsept” günden güne daha fazla ilgi çekiyor. AVM’ler bu konseptle ön plana çıkmaya çalışırken uluslararası düzeyde gerçekleşen ATRAX, tüm dünyada sektördeki en son yenilikleri, hizmetleri, teknoloji, yeni ürün ve projeleri AVM’ler ile buluşturuyor. SHINING STAR AWARDS 2015 EĞLENCE ÖDÜLLERİ BAŞVURULARI BAŞLADI ATRAX, fuar kapsamında organize ettiği “Shining Star Awards 2015 - Eğlence Ödülleri” ile sektörün nabzını tutmaya 138 devam ediyor. “Shining Star Awards 2015 - Eğlence Ödülleri”nin başvuruları 1 Temmuz 2015 itibariyle başladı. Modern hayatın yeni yaşam alanları olan Alışveriş Merkezleri de Shining Star Awards’da değerlendiriliyor. “En Başarılı AVM Eğlence Alanı” kategorisinde çocuk eğlenme alanları, yetişkin eğlence üniteleri, özel aktivite alanları faaliyette olan alışveriş merkezleri başvuru yapabiliyor. “En Başarılı Temalı Kapalı Alan Eğlence Merkezi” kategorisinde AVM içerisinde yer alan ve belli bir teması bulunan içeriğinde çocuk eğlenme alanları, yetişkin eğlence üniteleri, özel aktivite alanları yer alan tesisler başvurabiliyor. “En Başarılı Etkinlik” kategorisinde ise AVM, gösteri merkezleri, TV, oteller, açık hava sahneleri ve parklarda sahnelenen başarılı etkinlikler (çocuk gösterisi, dans gösterisi, animasyonlar, yetenek showları, akrobasi gösterileri) başvuru yapabiliyor. Bu yıl üçüncü kez düzenlenecek olan ödül töreninde, 2014 yılın’da; ‘‘En Başarılı AVM Eğlence Alanı’’ kategorisinde Viaport, ‘‘En Başarılı Temalı Kapalı Alan Eğlence Merkezi’’ Kategorisinde Kidzania ödüle layık görülürken, ‘‘En Başarılı Etkinlik’’ kategorisinde jüri ödüllendirme yapmamıştır. ATRAX, Fuarı kapsamında düzenlenecek yarışma için adaylar www.eglenceodulleri.com adresinden başvurularını online olarak gerçekleştirebilecekler. Tüm AVM’ler ve etkinlik firmaları eğlence alanlarının ve gösterilerinin başarısını taçlandırmak üzere Shining Star Awards – Eğlence Ödüllerine davet ediliyor. www.mallreport.com.tr EĞLENCE www.mallreport.com.tr 139 ORGANİZASYON “Kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır” Yaratıcı Etkinlikler Planlama ve Uygulama Derneği (YEPUD) Başkanı Yavuz Özdel, taklit etmeden özgün çalışmalar ortaya koymanın doğru organizasyonu ve başarıyı getireceğine vurgu yaparak, “En önemlisi kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır” sözlerine yer verdi. Türkiye’deki etkinlik sektörü yaratıcı, yeni işlere imza atabiliyor mu sizce? Dünya ile kıyaslandığında nasıl bir noktadayız? Yavuz Özdel Türkiye’deki etkinlik sektörünün yaratıcı işlere imza atabildiğini ancak sektörün çoğunlukla yapılmışı taklit ederek yerinde saymaya devam ettiğine vurgu yapan YEPUD Başkanı Yavuz Özdel, sektörün durumunu değerlendirdi. Sizce etkinlik sektöründe yaratıcı bir çalışma ortaya koymakta en önemli aşamalar nelerdir? Öncelikle ne yaptığınız, neden, niçin ve kime yaptığınız, nasıl farklı olabileceğiniz sorularının cevabını kendinize vermelisiniz. Daha önce bu konuda ne yapılmış bunu araştırıp, kopya etmeden, çalmadan kendi yaratıcılığınızla oluşturup, ‘bu benim’ diyebileceğiniz, ekibinizle fikir yarıştırabileceğiniz ve ‘biz yaptık’ diyerek ortaya koyabileceğiniz çalışmalar yaptığınız zaman doğru ortaya çıkar. En önemlisi kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır. 140 Yaratıcı işler çıkıyor ama ne yazık ki düşünmeden, kafa yormadan, çoğunlukla yapılmışı taklit ederek ve yapılanları küçük değişikliklerle tekrar ederek yerimizde sayıyoruz. Sektörün ölümünü hazırlıyoruz. Halkın istekleri standart, onları yukarı taşıma gayretinden çok ‘ne yerse doyar, ne satın alır’ yaklaşımı ile basite kaçıyoruz. Dünya ile kıyaslanamayacak noktadayız. Araştırmıyoruz, yenilik peşinde koşmuyoruz, teknoloji ve bilimde araştırma yapılmayan bir toplumda olması gereken yerdeyiz. Sektörde rekabet nasıl bir boyutta? Bu rekabet sektörün büyümesine ve yaratıcı çalışmaların ortaya çıkmasına nasıl yansıyor? ması için çalışmalar yoğunlaştırılıyor. Sektör şirketleri, mekanlar ve müşteri üçgeninde çalışma yaparak doğrunun tercih edilmesini sağlamayı planlıyoruz. Sosyal sorumluluk projeleri partner kuruluşlarla birlikte hayata geçirilecek. En önemlisi üyesi olduğumuz EUBEA Avrupa Event Ödülleri Töreni 2016’da 500’e yakın Avrupa şirketinin katılımı ile Türkiye’ye getirilecek, bu etkinliğin çalışmaları yapılıyor. Ayrıca Boğaziçi Üniversitesi BÜYEM ile ortak yaptığımız, sektöre yeni yönetici ve işverenlerin, eğitimli elemanların yetiştirildiği “Etkinlik Yönetimi Sertifika Programı” 8. eğitim sınıfı Ekim’de yeni dönemine başlıyor. Sektör oyuncularını derneğimize birlikte olmaya davet ediyoruz. Birlikte daha güçlü, daha yenilikçi ve dürüst bir sektör için çalışıyoruz. Rekabet berbat bir noktada… Merdiven altı ya da 2 kişilik taklitçilik sektörü ticareti batma noktasına getirmiş durumda. Yaratıcının, yaratıcı haklarının değerinin olmadığı, çalmanın ve benzerini kopyalamanın daha ucuz olduğu için satın alındığı bir piyasa oluştu ne yazık ki... Kendi ipimizi çekiyoruz, iyiler yok olmak üzere… YEPUD olarak bu yıl gerçekleştirmeyi planladığınız, sektöre yönelik yeni projeleriniz var mı? Sektör standartlarının oluşması, çalışma disiplini, sektörel eğitimin yaygınlaştırıl- www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON Zorlu PSM iki yeni proje ile İstanbul Bienali’nde Zorlu Performans Sanatları Merkezi, çağdaş sanatı ulaşılabilir kılmayı misyon edinmiş, genç sanatçılara görünürlük kazandırmayı hedefleyen ve yenilikçi projelere imza atan Artnivo.com işbirliği ile 14. Uluslararası İstanbul Bienali Paralel Etkinlikleri kapsamında yer alan projelere ev sahipliği yapıyor. Çağdaş sanatın yeni buluşma mekanı Zorlu Performans Sanatları Merkezi, bu yıl ilk kez İstanbul Bienali kapsamında yer alacak iki projeye artnivo.com ile imza atıyor. 14. İstanbul Bienali Paralel Etkinlikleri kapsamında, 5 Eylül – 1 Kasım tarihleri arasında sergilenecek bu iki projeden biri Zorlu PSM için özel olarak üretilen ‘site specific/mekana özel’ bir enstalasyonken, diğeri ise izleyiciye deneyim yaşatmayı hedefleyen enstalasyon, performans ve farklı disiplinlerden oluşan işlerinden meydana geliyor. YOĞUNLUK’TAN ‘SÜBLİM’ ENSTALASYONU İsmail Eğler, Nezih Vargeloğlu, Nil Aynalı Eğler ve Elif Tekir’den oluşan sanat insiyatifi Yoğunluk, ‘Süblim’ adını taşıyan ‘site-specific/mekana özel’ işlerini Zorlu PSM’nin ön cephesinde gerçekleştiriyor. Özgün nitelikleri olan mekanları araştırarak bu mekanlara özgü sanat işleri üretmeleri ve suya yükledikleri derin anlamla www.mallreport.com.tr tanınan sanatçı grubu, Süblim’de yine suyun farklı hallerini kullanıyor. İlk anda sis duvarı olarak izleyicinin karşısına çıkan Süblim, yoğunlaşıp tene değen su zerreciklerine dönüşerek izleyiciyi farklı bir deneyimle karşı karşıya bırakıyor. Yine Artnivo işbirliğiyle hayata geçirilen yerleştirme, 6 Eylül tarihinden itibaren Bienal boyunca Pazartesi-Cuma günleri 10.00-19.00; hafta sonları ise 10.0014.00 ve 17.00-19.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. ‘40 METRE // 4 DUVAR // 8 KÜP’ İLE GALERİ MEKANI DENEYİMSEL BİR PROJEYE DÖNÜŞÜYOR Zorlu PSM’nin içinde yer alan Sanat Galerisi, artnivo.com tarafından kurgulanan projeyle yeni bir işlev kazanıyor ve Türkiye’de ilk kez gerçekleşen bir projeye ev sahipliği yapıyor. Mekanın algısını tamamen değiştiren proje, izleyiciye mimariye bağlı olarak farklı deneyimler yaşatacak. İzleyicinin mekanla ilişkisini sorgulayan, mekanı yaşayan bir organizmaya dönüştüren, sonsuzluk ve güven kavramlarını sorgulatan aynı zamanda genç sanatçıların çağdaş sanat ortamındaki görünürlüklerini vurgulayan sıra dışı bir proje olan ‘40 metre//4 duvar // 8 küp’, 10 farklı sanatçının, 8 küp içinde yer alan çalışmalarını bir araya getiriyor. artnivo.com sanatçıları Refik Anadol, Serenay Şahin, Leyla Emadi, Can Akgümüş, Selin Balcı, Gülhatun Yıldırım, Ali Şentürk, Burak Dak, Erdal İnci ve Sibel Diker’in özgün ve birbirlerinden bağımsız anlatımlarını içeren 8 ayrı küp, mekana özgü olarak oluşturuldu. Zorlu PSM Sanat Galerisi alanına yerleştirilen küplerin her biri klasik bir sergileme alanı olan ‘beyaz küp’ olmaktan çıkarak bağımsız birer projeye dönüşüyor. Sanatçıların mekana özel sanatsal çözümlemeler yaptıkları sıradışı proje, 5 Eylül’den itibaren Bienal boyunca her gün 10.00-21.00 saatleri arasında izlenebilecek. 141 ORGANİZASYON Dünyaca ünlü etkinlikler Türkiye’ye geliyor Biber Organizasyon olarak birçok lisanslı projeyi Türkiye’ye taşıdıklarını belirten Şirket Sahibi Burak Karasoy, son olarak Angry Birds Live Show’u dünyada ilk kez Türkiye’de gerçekleştireceklerinin müjdesini verdi. Karasoy, çalışmalarını Mall Report’a anlattı. 10, Candy Crush karakterlerini dahil ederek birçok başarılı projeye imza attık. Yakın zamanda lansmanlarını gerçekleştirmeyi planladığımız Scooby Doo!, Adventure Time ve üzerinde çalıştığımız birçok yeni projemiz ile bu başarımızı sadece Türkiye’de değil sıcak temaslarımızın olduğu Makedonya, Romanya ve diğer Avrupa ülkelerine de taşımak istiyoruz. Lisanslı projelerinizin dışında bize diğer projelerinizden ve hizmetlerinizden bahseder misiniz? Burak Karasoy Biber Grup olarak sektördeki deneyiminizden ve hizmetlerinizden bahseder misiniz? Aslında sektörde uzun yıllardır hizmet veren bir firmayız. 2003 yılında AVM’lere konseptli dekorasyon hizmeti vererek başladık. Kısa sürede etkinlik-sergi-dekorasyon başlıkları altında müşterilerimizin tüm organizasyon ihtiyaçlarına cevap verecek bir yapılanma oluşturduk. Biber Grup olarak, sadece Türkiye’de değil Makedonya ve Romanya başta olmak üzere Avrupa’daki birçok ülkedeki alışveriş merkezleri ile de başarılı projelere imza attık. Biber Grup olarak, Türkiye’de 17. oadshow’unu tamamladığımız Angry Birds projesi ile başladığımız lisans serüvenine sırasıyla; The Flintstones, Tom&Jerry, Justice League, Pac-Man, Snoopy, Ben 142 Lisanslı işlerimiz dışında yurtdışından getirdiğimiz sergiler ve gösteri grupları, AVM içerisinde mağazalardaki satışı destekleyecek ve mağaza memnuniyetini arttıracak “Hediye Fırtınası” projesi, Hermes ve ICSC Solal ödüllü “TweetBox” gibi sosyal medya içerikli projelerimiz ile yurtiçi ve yurtdışında birçok başarılı proje gerçekleştirdik. Ayrıca Wolter Design Türkiye Temsilciliği’ni de üstlenerek 300’e yakın dinozor, mitolojik canlılar, okyanusun devleri vb. sergileri ile her alanda AVM’lere çözüm ortağı olmayı amaçlıyoruz. Özellikle AVM’ler ve markalara yönelik gerçekleştirdiğiniz etkinliklerde ne tür çalışmalara yer veriliyor? Biber Grup olarak, projelerimizin büyük bir kısmını AVM’lerde gerçekleştiriyoruz. AVM’lerin kendi marka konumlandırmala- rına göre projelerimiz değişkenlik göstermekle birlikte ortak noktamız sadık müşteri yaratma, farklı lokasyonlardan müşteri çekme, marka imajı için ödüllük projeler, sosyal medya ve sosyal sorumluluk projeleri, satış arttırıcı etkinlikler ve buna bağlı olarak da iç müşteri (mağaza) memnuniyeti başlıkları altında toplayabiliriz. Etkili ve yaratıcı bir fikir tasarlamaktan daha önemli bir amaç varsa o da insanlara “dokunan” işler ortaya çıkarmaktır. Etkinliğin unutulmaması, yaşatılmak istenen deneyimlerin kalıcı olmasını sağlamak için insan unsuru, “o an”ın tasarlanması en önemli öğedir. Peki bu konuda talepler ve trendler ne yönde? Proje içeriklerinde muhakkak sosyal medya ve sosyal sorumluluk bizim için de olmazsa olmazlarımızın en başında geliyor. Ülke olarak çok genç bir nüfusa sahibiz. Ağırlıklı gençler olmak üzere müşteri memnuniyetini sağlamanın ve doğru bir ilişki kurabilmenin en önemli yollarından biri de sosyal medya. AVM’lerin bu ilişkiyi sağlayabilmeleri sosyal medyayı ne şekilde etkin kullandığı ile doğru orantılı olduğunu düşünüyoruz. Biber olarak, bu dinamikleri göz önünde bulundurarak, hem dijital projeler ile hem de mevcut projelere sosyal medya entegrasyonları ile müşterilerimize çözüm üretiyoruz. Sosyal medya dışında özellikle lisanslı projelerin bilinirliğinin yüksek olması, marka için önemli bir etken. www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON www.mallreport.com.tr 143 ORGANİZASYON “Projeler gelişen trendlere göre yenilenmeli” Elli5 Organizasyon AVM Etkinlik Direktörü Burçhan Nathur, eğlence sektöründe dinamikler ve trendlerin çok çabuk değiştiğine vurgu yaparak, projelerin sürekli gelişen trendlere göre yenilenmesi gerektiğini söyledi. Nathur, Elli5 Organizasyon’un son dönemde dikkat çeken etkinlikleri hakkında da sorularımızı yanıtladı. Elli5 Organizasyon olarak yer verdiğiniz çalışmaların etkisini artırmak ve akılda kalıcılığını sağlamak adına nelere önem veriyorsunuz? Çalışmalarınızdan örnek verebilir misiniz? Bizim bu konuda en çok önem verdiğimiz şey farklılık. Projelerimizde dikkat ettiğimiz en önemli özellik daha önce Türkiye’de yapılmamış olması ve sektörde yapılan etkinliklerden farklı olması. Bunun dışında yaratıcı ve ihtiyaca yönelik 144 projeler üretmeye çalışıyoruz. Örnek vermek gerekirse alışveriş merkezlerinin en çok önem verdiği konu yapılan etkinliğin satışa etki etmesi. Bunun için bizim oluşturduğumuz shop, play and win konsepti bulunuyor. Yani alışveriş yap, oyna ve kazan. Bu felsefede ilk projemiz hediye makinesi oldu. Tüketiciler belli bir tutarda alışveriş yaptıktan sonra hediye makinesine katılmaya hak kazanıyorlar ve burada birbirinden değerli hediyeler kazanıyorlar. Sahada yaptığımız gözlemler sonucunda etkinliğe katılmak için tüketiciler ellerinde yeterli tutarda fiş olmasa bile alışveriş yapıp bu tutarı tamamlayarak aktiviteye katılımı gerçekleştiriyorlar. Sizce fark yaratan bir çalışmanın en önemli aşamaları nelerdir? Fark yaratan bir çalışmanın en önemli aşamalarından ilki planlama safhasıdır. www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON Etkinliği planlarken hem farklılık yaratacak unsurları ya da fikirleri belirlemeniz gerekiyor. Diğer bir aşamada üretim aşaması, buradaki en önemli unsur da detaylar. En ufak ayrıntıya bile dikkat edip en iyi kalitede planladığınız etkinliği hayata geçirmeniz gerekiyor. Türkiye’deki eğlence sektörü yaratıcı, yeni işlere imza atabiliyor mu sizce? Organizasyon sektöründeki gelişmeler ve projeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Eğlence sektöründe özellikle son yıllarda dinamikler ve trendler çok çabuk değişiyor. Trend olan bir etkinlik bile zaman içinde kendini yenileyip geliştirmezse çok çabuk tükeniyor. O yüzden projelerinizi sürekli yenilemeli ve yeni gelişen trendlere göre revize etmelisiniz. Yeni projeleriniz var mı? Elli5 Event olarak sürekli yeni projeler üretmemiz gerekiyor. Bu aslında şirket felsefelerimizden bir tanesi… Önümüzdeki dönemde çok farklı etkinlikler planlıyoruz, bunlardan biri de “Neuroland” projesi… Bu proje ile geleceğin dünyasına biraz ışık tutuyoruz. Proje beyin gücüyle elektronik aletleri kontrol etmek üzerine kurulu. Diğer bir projemizde “Tuzak” projesi. Tuzak da özellikle son zamanlarda popüler olan kaçış oyunlarının Türkiye’deki ilk mobil versiyonu. 36 metrekarelik bir alanda 2 odadan 15 dakika içerisinde ipuçlarını çözerek çıkmaya çalışıyorsunuz. www.mallreport.com.tr 145 ORGANİZASYON WON’u farklı kılan ‘stratejik pazarlama’ bilgisi Stratejik pazarlama danışmanlığı ve etkinlik yönetimi konusunda hizmet veren, dünyadaki trendleri yakından takip ederek markalara uygun stratejiler sunan WON Ajans, fark yaratan projeler ortaya koyuyor. WON Ajans Başkanı Levent Soygür, çalışmalarını yorumlarken ‘üretmeyi seviyoruz’ diyor. WON’u diğerlerinden farklı kılan nedir? WON’u diğerlerinden farklı kılan ‘Stratejik Pazarlama’ bilgisi. Doğru stratejiye dayanmayan hiçbir planın ve uygulamanın doğru sonuç vermeyeceğine inanır ve işin başlangıç noktası olarak her zaman ‘stratejik düşünce’yi görürüz. Mükemmel uygulama ile doğru strateji birleşince markalar için doğru sonuçların alınacağına inanıyoruz. WON, markaları ileriye taşıyacak her türlü pazarlama bileşenine ‘amaç’ olarak değil ‘araç’ olarak bakıyor ve hepsinin birbiri ile konuşarak maksimum etkiyi doğurmasını önceliklerimiz arasına alıyoruz. Levent Soygür WON Strategic Marketing& Event Management olarak firmanızı tanıyabilir miyiz? Hangi alanlara yönelik çalışmalarınız bulunuyor? WON müşterilerine neler sunuyor? Şimdiye kadar gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınızdan bahseder misiniz? WON için müşteri değil marka işbirliği vardır. WON ekibi marka ile takım arkadaşı olarak ve markanın her ihtiyacına çözümler üretmeyi misyon edinerek marka çıkarlarını koruyacak bakış açıları geliştiriyoruz. Dünyadaki tüm trendleri yakından takip ederek markaların stratejilerine uygun öneriler sunuyoruz. HTC AVM Etkinlikleri, Vodafone Futbol Cup, Watsons Kart Lansmanı ve AVM Etkinlikleri, Nike Yeni Ürün Lansmanları ve Halı Saha Ligi Finalleri gerçekleştirdiğimiz organizasyonlardan bazıları… Sizce yaratıcı bir çalışmanın en önemli aşamaları nelerdir? Siz çalışmalarınızda nelere önem veriyorsunuz? Bizce en önemli aşama doğru iç görüyü tespit etmek ve bunun üzerine doğru stratejiyi yazmak. Bize göre ‘Yaratıcılık’ dediğiniz kavram belli disiplinler içinde oluşur. Düğümün ucunu nasıl bulacağınızı bilirseniz gerisi gelir ve düğüm çözülür. Bazen her şeyi yeniden keşfetmeye de gerek yoktur. Var olanı doğru yorumlamak ve uyarlamak da sizi doğru sonuçlara taşır. Bizim her projemizde bu süreç yönetimi anlayışını görürsünüz. Ajans DNA’mız bunun üzerine kurulu. Yeni projeleriniz var mı? Önümüzdeki dönemde fark yaratan ne gibi çalışmalara yer vereceksiniz? Yeni projelerimiz var ve olmaya da devam edecek. Biz üretmeyi seviyoruz. Sadece bize gelenle yetinmemek önemli. Sonuca ulaşsın ya da ulaşmasın, biz bu beyin jimnastiğini hep yapmak zorundayız. Önümüzdeki dönemde yine ayakları yere basan, uzun soluklu, doğru stratejilerle dizayn edilmiş projelerimiz olacak. WON Ajans olarak stratejik pazarlama danışmanlığı ve etkinlik yönetimi yapıyoruz. Markaların doğru iletişim platformlarını ve pazarlama assetlerini oluşturmalarında stratejik akıl ortaklığı yaparken, çıkan planların da uygulamaya dönüşmesini sağlıyoruz. WON doğru süreç yönetimi anlayışıyla her platformu doğru stratejiler ile örerek etkili iletişim platformu haline dönüştürebiliyor. 146 www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON www.mallreport.com.tr 147 ORGANİZASYON Nasreddin Hoca ve Süper Kahramanlar Full Organizasyon’la AVM’lerde Farklı etkinlikleri ile adından sıkça söz ettiren Full Organizasyon, Nasreddin Hoca Köyü ve Süper Kahramanlar Okulu ile sezonu açıyor. Full Organizasyon Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Utku Tosun, yeni sezonda da fark yaratacak etkinliklerini paylaştı. Ulaş Utku Tosun Full Organizasyon olarak etkinlik çalışmalarınızda farklı ve yaratıcı çalışmalar ortaya koymak için neler yapıyorsunuz? Çok bilindik bir söz var “Birilerine sıradan gelen bir başkası için dehanın kahkası sayılabilir” diye. Aslında yaratıcılık gerçekten de zamana, hedef kitleye, beklentilere çok bağlı. Gerçekleştirdiğimiz tüm etkinliklerde yeni ve farklı olmak bizim için bir zorunluluk çünkü gerçekten beklentileri yüksek, hızlı tüketen ve sürekli yenilenen bir hedef kitlemiz var. Aslında iki tür müşteriyi sürekli etkilemek zorundayız, birincisi etkinliklerimizi sürekli tüketen son kullanıcı durumundaki AVM ziyaretçisi çocuklar ve yetişkinler, ikincisi ise etkinliklerimizi görüp alarak hedef kitlesiyle buluşturan AVM yöneticileri. Bu noktada zaman zaman sıkıntılarımız olduğu bir gerçek. Bunun bir kaç sebebi var en önemlisi AVM yönetimlerinin beklenti ve istekleri bazen fiili gerçeklerden uzak olabiliyor. Bazen de çok doğru ve seçilmiş ve doğru kurgulanmış, doğru zamanlanmış bir etkinlik o 148 tarihteki ziyaretçilerin demografik yapısına ya da daha öncesinde bir şekilde bu etkinliğe aşina olmalarına bağlı olarak da başarısız olabiliyor. Başarılı yaratıcı etkinlikler için Full ailesi olarak en önemli silahımız çok dilli ve çok kültürlü bir ekip oluşumuz. Türk, Alman ve Hollanda ortaklı bir firmayız. Aynı anda ofisimizde 5 farklı milletten çalışanımız 6 farklı dil konuşuyor olabiliyor. Bu da bize gerçekten farklı bakış açıları kazandırıyor. Yine Full Group bünyesinde bulunan reklam ajansımız da ihtiyaç duyduğumuz görsel desteği bize her an sağlamakta. web sitemiz, linkedin, Mall Report, fuarlar, baskılı mecralar, doğrudan pazarlama mecraları üzerinden B2B kampanyalarımızı gerçekleştirirken son kullanıcı için de yoğun sosyal medya kampanyalarımız var. Etkinliklerimizi gerçekleştireceğimiz her şehirde olası hedef kitlemize en az bir mecra üzerinden en az bir kez mutlaka ulaşmaya çalışıyoruz. Bunda da başarılı olduğumuzu söyleyebilirim. Etkinliğin akılda kalıcı olması ve doğru hedef kitleye ulaşması için hangi mecralardan ve ürünlerden yararlanıyorsunuz? Uzmanlık alanımız çocuklar ve çocuklu aileler. Özellikle 4-12 yaş olmakla beraber 0-18 yaş arası yoğun çalışmalar yaptığımız yaş grupları. Biliyorsunuz Türkiye’de konsept çocuk etkinliklerinin yaratıcısı ve ilk uygulayıcısı biziz. Yaptığımız çalışmalar özellikle son 2 yıldır yoğun bir şekilde taklit ediliyor. 2015-2016 sezonu için de “back to school” dan itibaren yepyeni 10 konsept çocuk aktivitesi ile sevenlerimizle buluşacağız. Bunların ilk ikisinin Nasreddin Hoca Köyü ve Süper Kahramanlar Okulu’nun lansmanına eylül ayında başlıyoruz. Hem B2B‘de AVM yönetimleri, hem de son kullanıcı anlamında AVM ziyaretçileri bizim müşterimiz. Bu 2 grup birbirinden farklı amaç ve özelliklere sahip. Dolayısıyla biz de mecra ve ürün seçimi konusunda oldukça entegre çalışmak zorunda kalıyoruz. Tüm online ve offline mecralarda olmaya olabildiğince gayret ediyoruz. www.avmetkinlikleri.net isimli Organizasyon sektöründe, fark yaratacak yeni projeleriniz var mı? Projelerinizi hangi hedef kitleye yönelik oluşturuyorsunuz? www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON “Yapılan organizasyonlara sürekli yenilik katmak gerek” Mie Organizasyon Kurucusu Cem Aydın, organizasyon sektöründe yapılan işlerin genellikle müşteri tercihleri ile sınırlı kaldığına dikkat çekerek, organizasyon kalitesinin sürekli yükseltilmesi ve organizasyonlara sürekli farklılık katmak gerektiğini vurguladı. Yaptığınız etkinliğe de sürekli yeni şeyler eklemek zorundasınız. Mie Organizasyon olarak yaratıcı çalışmalar ortaya koymak ve müşterilerinize en iyi organizasyonu sunmak adına çalışmalarınızda nelere önem veriyorsunuz? Ağırlıklı olarak doğum günü olmak üzere sünnet, düğün ve diğer kutlama parti organizasyonları düzenlemekteyiz. Yalnızca aktivite, gösteri ve sahne show’u üretmekle görevli bir takımımız mevcut. Ekibimiz keşif ve fikirleri ile şu anda Türkiye’de hiç denenmemiş birkaç gösteri ve animasyon akışı hazırladı. Bu fikirleri denedik ve müşterilere sunduk. Onlar da çok keyif aldılar. Bu konudaki hizmetleri daha da geliştirerek piyasaya sunmaya devam edeceğiz. En çok tercih edilen organizasyon hizmetleriniz neler? Müşterileriniz neleri tercih ediyor genellikle, doğru etkinlik kurgusunu nasıl planlıyorsunuz? İnsanların gelenekçi yapısı her zaman geçmişe ve anılara dönüktür. Ayrıca beyinlerinin eğlenceden tat alan kısmı her zaman basit şeylerden hoşlanır. Basit başlangıç, basit gelişme ve basit sonuca odaklı, örneğin; sakladığımız bir şeyi soğuk-sıcak diyerek bulmak gibi… Her zaman basit oyunlardan zevk alır ve www.mallreport.com.tr Türkiye’deki eğlence sektörü yaratıcı, yeni işlere imza atabiliyor mu sizce? Türkiye’ de yaratıcı eğlence ve etkinlik organizasyonları sunmak konusunda nasıl bir noktadayız? Cem Aydın sevdiğimiz anılarla bağdaştırırız. Kutlama, düğün, nişan, sünnet, mağaza-şube açılışı, lansman, gala gibi organizasyon içeriklerinde müşteri her zaman sahne show’larından hoşlanır. Örneğin, sosis balonlardan yapılan devasa şekiller, ya da köpük balonlardan oluşan arkadan neşeli müziklerle desteklenen bubble gösterileri veya illüzyon gösterileri… Ancak piyasa koşulları sektördeki firmaları ve ajansları o kadar zorluyor ki yaptığınız işin kalitesini artırmak gerekiyor. Bu noktada, devamlı ileriye gitmek zorundasınız ve bu da yeni şeyler üretmekle sınırlı değil. Türkiye’de eğlence sektöründe yıllar önce ne varsa hala aynısı var. Yeni şeylerin getirilemediği bir ülkede firmalar bunu ajanslarla yapamaz. Yani yapmaya can atıyorlar ama halkımız bu konuda ne yazık ki talepkar değil. Kendisine hitap etmediğini düşünüyor. Biraz karmaşık gelebilir ama burada TV’lerdeki dizi ve yarışma programı yoğunluğunun insanlarda bıraktığı tahribatın ciddi etkisi var. Çünkü o dar kalıplar, algıların güçlenmesinin ve zevk almadaki algı açıklığının önünü gittikçe tıkıyor. Sokaklarda gösteri yaparken bile insanların bakışları o kadar soğuk ve uzak ki yanına yaklaşmanız mümkün olmadığı için gösteriye başlayıp insanların kalabalıklaşmasını bekleyip, ilgisini çekerek yaklaşmaya çalışıyorsunuz. Bizler de eğlence sektörü firmaları olarak, büyük işlere hazır değiliz, en basitinden Avrupa’daki işleri ve gösteri çeşitlerini ülkemize taşıyamıyoruz. 149 ORGANİZASYON “Müşterilerimize en güzel çalışmayı sunmayı hedefliyoruz” Paye Etkinlik Firma Sahibi Neşe Çelikkanat, Paye Etkinlik olarak müşterilerine en güzel ve yaratıcı çalışmaları sunmak adına özenle çalıştıklarını dile getirdi. En çok tercih edilen organizasyon hizmetleriniz neler? Sunduğunuz etkinlikler sonrası nasıl dönüşler alıyorsunuz? Neşe Çelikkanat Paye Etkinlik olarak yaratıcı çalışmalar ortaya koymak ve müşterilerinize en iyi organizasyonu sunmak adına hangi organizasyon konseptlerine ağırlık veriyorsunuz? Paye Etkinlik olarak her şeyden önce bizi tercih eden müşterilerimize en güzel ve en başarılı çalışmaları sunmayı hedefliyoruz. Organizasyon konseptlerimiz arasında AVM etkinlikleri, sanatçı organizasyonları, festival, açılış-lansman, okul mezuniyetleri ve doğum günü vs. gibi özel günlere münhasır organizasyonlara ağırlık veriyoruz. 150 Ramazan etkinlikleri, yılbaşı gibi özel gün etkinliklerinin yanı sıra diğer özel günlerde ve rutin hafta sonu etkinliklerimizde balon show’lar, maskotlar, animasyonlar, müzik grupları, müzikaller, gösteri grupları, atölye çalışmaları çok fazla tercih ediliyor. Yaptığımız işin ana teması sevgi… Sanırım bu hissiyatımızı ekip olarak hissettiriyor olmamızdan dolayı mutluluk verici geri dönüşler alıyoruz. Etkinliklerimizi izlerken çocukların ve yetişkinliklerin meraklı, heyecanlı ve sevinçli halleri ve “ne olur bitmesin” söylemleri, bizi derecesiz mutlu ediyor. Sizce yaratıcı bir çalışmanın en önemli aşamaları nelerdir? Etkinliğin akılda kalıcı olması ve doğru hedef kitleye ulaşması için neler yapıyorsunuz? Yaratıcı bir çalışma için; doğru bir araştırmanın yanı sıra hitap edeceğimiz kitlenin sosyal statüsü ve kültürel yapısına uygun etkinlikler seçiyoruz. Organizasyonlarımızın başarısı tamamen ekiplerimiz arasında koordinasyonu sağlayabilmemiz ve işimizi titizlikle yapmamıza bağlı. Bu mantığı çalışmalarınıza yansıttığınızda zaten akıllarda kalıcı oluyorsunuz. www.mallreport.com.tr ORGANİZASYON www.mallreport.com.tr 151 ETKİNLİK BYZ Garage’da dinamizm yeni markalarla sürüyor BYZ Garage Alışveriş Merkezi, dinamik yapısıyla yeni markaları müşterileri ile buluşturmaya devam ediyor. Başyazıcı Grubuna ait İmtaş İnşaat Enerji ve Turz. Sanayi ve Tic. A.Ş. yatırımı olan BYZ Garage Alışveriş Merkezi’nde son olarak açılan iç giyimin önemli markalarından Katia&Bony mağazası açılışa özel indirimlerle BYZ Garage ziyaretçilerini karşılıyor. BYZ Garage birbirinden değerli ve farklı markalara ev sahipliği yapıyor. Bimeks, Flo, Playland, English Home ve Edaş Yatak markalarının yanı sıra, Özdilek, Porland, Çift Geyik Karaca, My Dekolte Ayakkabı, Beğendik, Kaşmir Halı, Collezione, ADL, Cinemarine, Simit Sarayı, Bursa Kebap Evi, Dr. Mangal, Mavi, Maba Store, Arçelik, Hummel, Itallian Store gibi birbirinden özel markalar Kayserililerle buluşuyor. BYZ Garage müşterileri BYZ Card avantajlarından yararlanmaya da devam edi- Zafer Plaza’dan Alfa Romeo Giulietta kampanyası Zafer Plaza AVM ziyaretçilerine kazandırmaya devam ediyor. 1 Mayıs – 30 Ağustos 2015 tarihlerini kapsayan dönemde Zafer Plaza AVM mağazalarından Tam Puan Kart ile yapılacak alışverişlerle 1 adet kıp kırmızı ALFA ROMEO GIULIETTA kazanma şansı elde ediyor. “Şımart Bizi Zafer Plaza” sloganıyla başlayan kampanya 30 Ağustos’a kadar devam eden ve 5 Eylül Cumartesi günü saat 15:00’de yapılacak olan çekilişle Alfa Romeo Giulietta sahibini bulacak. Tam Puan Kart sahipleri hem kıp kırmızı Alfa Romeo Giulietta kazanma fırsatı yakalarken, hem de Tam Puan hediye kataloğundan biriken puanlarıyla hediyelerini kazanmaya devam edecekler. 152 yor. BYZ Card sahipleri, BYZ Garage ve Maba Store mağazacılık bünyesinde yer alan fırsat ve yeniliklerden doğrudan ve öncelikli yararlanma şansı elde ediyor. Uygulama çok yakında Ommer Hotel ve bünyesinde yer alan platformlarda da geçerli olacak. BYZ Card sahipleri Başyazıcı Grubu’na ait olan Ommer Hotel ve bünyesinde yer alan Mons Argaeus Restaurant, Joie Club Fitness & Spa, Ommer Hotel Toplantı fırsatlarından yakında yararlanabilecekler. BYZ Card, sahiplerine özel, kampanya, promosyon, puan biriktirme, hediye ve hediye çeki verilmesi ile promosyon ve indirim gibi bir çok avantaj sunuyor. Maltepepark’ta Turabi izdihamı İki yıl üst üste Survivor Şampiyonu olmayı başaran Turabi Çamkıran, Banu Noyan organizasyonuyla Maltepe Park AVM’de sevenleriyle bir araya geldi. 2014’teki şampiyonluğunun ardından bu sene Survivor All Star Şampiyonu olmayı da başaran Turabi Çamkıran’ı görmek için hayranları sabah saatlerinde AVM önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Organizasyon saatinde sahneye çıkan Turabi’yi gören hayranlarının attığı çığlıklar AVM dışından duyuldu. Turabi hayranları, oylarıyla destekledikleri Turabi’den imza alabilmek ve fotoğraf çektirebilmek için adeta birbirlerini ezdi. Sorulara içtenlikle cevap veren Turabi, “Survivor hem akıl hem de güç işiydi. İnsanlar duygusal görünmeye çalıştı ama orada olma amacımız kazanmaktı” diyerek sürekli ağlayan yarışmacıları eleştirdi. Halkın kendisini doğal olduğu için desteklediğini söyleyen Turabi, “Halk samimi olanı görüyor. Ben samimiydim. Yarışmak için geldim ve kazandım. Arkadan iş çevirmedim. Kimseye kendimi sevdirmeye çalışmadım. İnandım ve çok çalıştım” diye konuştu.Fun Club ekibi özel olarak hazırlattıkları üzerinde “Halkın Şampiyonu’ yazan kupayı Turabi’ye verdi. www.mallreport.com.tr ETKİNLİK Somalı ikizlerin uzay hayali gerçek oldu Maden şehidimiz Ali Yüksel’in ikiz çocukları Betül ve Furkan, İzmir’deki Uzay Kampı’nda aldıkları özel eğitimle en büyük hayallerine ulaşmanın ilk adımını attı. Türkiye’yi yasa boğan Soma faciasında yaşamını yitiren maden şehidimiz Ali Yüksel’in ikiz çocukları Betül ve Furkan Yüksel, İzmir’deki Uzay Kampı’na katılarak hayallerini gerçeğe dönüştürdü. Betül ve Furkan, 16-22 Ağustos tarihleri arasında katıldıkları 6 Günlük Yaz Kampı mezuniyet sertifikalarını Tesco Kipa CEO’su Bill O’Neill’den aldılar. 9 yaşındaki kardeşlerden Betül, facianın birinci yıldönümünde babasının kabrine bıraktığı mektupta “Cennette mutlu bir şekilde bizi bekle babacığım. Ben pilot olacağım, senin yüzünü kara çıkarmayacağım” satırlarını kaleme almıştı. Mektubun ardından Hürriyet Gazetesi’nin başlattığı “Soma’nın Hayalleri Var” kampanyası ile Betül ve astronot olmayı hayal eden ikiz kardeşi Furkan, perakende zinciri Kipa’nın sponsorluğun- da İzmir’deki Uzay Kampı’na katıldı. Bu güzel deneyimin ardından düzenlenen mezuniyet töreninde ise, sertifikalarını Tesco Kipa CEO’su Bill O’Neill’den alan Betül ve Furkan’a, O’Neill ayrıca iPad’ler ile Pele imzalı bir top armağan etti. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Bill O’Neill, “Türkiye’ye geldiğimden beri katıldığım ilk büyük etkinliğin böyle anlamlı bir sosyal sorumluluk etkinliği olmasından mutluluk duyuyorum” dedi. ANKAmall’da yaz sürprizleri Soca Boy ile devam ediyor Birbirinden renkli aktivitelere ev sahipliği yapan ANKAmall, bu kez dünyaca tanınan Jamaikalı şarkıcı Soca Boy’u ağırladı. ‘Chacarron Macarron’ ve ‘I like to move it’ şarkılarıyla müzik liste- www.mallreport.com.tr Optimum Outlet Alışveriş Merkezi’nde minik astronotlar atölyesi lerini alt üst eden dünyaca ünlü yıldız, ANKAmall’da büyük ilgiyle karşılandı. Hayranlarına imza verirken güler yüzü ve sempatik tavırlarıyla dikkat çeken Soca Boy, Türkiye’yi çok sevdiğini ve Ankara’da bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Yoğun hayran kitlesiyle karşılaşan ve bol bol fotoğraf çektiren Soca Boy, ‘’ Müziğim Türk pop müziğine uzak değil. Türk hayranlarımın ilgisinden müziğin evrensel olduğunu görüyoruz. Ben farklı dilde de şarkı söylesem müziğim size dokunur.’’ dedi. ANKAmall’da imza günü etkinliğinden sonra Antalya’ya gideceğini söyleyen Soca Boy, yeni klibinin hazırlıklarına 3 Eylül’de başlayacağını belirtti. Ağustos ayı boyunca çocuklar, Optimum Outlet AVM Çocuk Kulübü etkinlikleri çerçevesinde yeni atölyeler ile tanıştı. 29 Ağustos Cumartesi günü düzenlenen Küçük Astronotlar Atölyesi’nde çocuklar uzayda heyecan dolu bir yolculuğa çıktı. Dört ayrı seans halinde düzenlenen Astronotlar Atölyesi’nde çocuklar uzay ve astronotluk mesleğinin inceliklerini uzman eğitmenlerden eğlenerek öğrendi. Minik katılımcılar ayrıca etkinlik süresinde boyama atölyelerinden, dans seanslarına kadar birçok eğlenceli hafta sonu atölyelerine katılma şansını yakaladı. Astronotların hayatı hakkında bilgi sahibi olan minikler, uzayda unutamayacakları heyecan dolu bir yolculuğa çıkarak macera dolu bir gün geçirdi. Atölye sonunda katılımcı miniklere başarı sertifikaları verildi. 153 ETKİNLİK Carrefour Bursa AV M tüm çocukları denizin a ltındaki dünyaya davet ed iyor Türkiye’nin alışveriş merkezi yönetiminde lider şirketi Cefic tarafından yönetilen Carrefour Bursa Alışveriş Merkezi, “World of Undersea- Sualtı Dünyası Sergisi” ile çocuklara hiç unutmayacakları bir deneyim yaşatacak. Carrefour Bursa AVM’nin, 16 Eylül - 28 Eylül tarihleri arasında ev sahipliği yapacağı “World of UnderseaSualtı Dünyası” Sergisi’nde ziyaretçiler hareketli-robotik 1,5 metre uzunluğundaki sevimli fok, denizaslanı ve yunus ile birlikte, 4 metre uzunluğundaki Balina ve Köpekbalığı’nı yakından inceleyecekler. Sergide Kaptan Jack isimli animatronik robot ile tanışacak olan minik ziyaretçiler unutulmaz anlar yaşayacaklar. Tüm çocuklar Sualtı Dünyası Sergisi’nde 6 metre uzunluğundaki Basikaf isimli denizaltında su altı belgeseli seyrederken denizlerin altındaki dünyayı keşif etme ve deniz altındaki yaşamı yakından görme fırsatı yakalayacaklar. Minik ziyaretçiler, eğlenerek öğrenecekleri Sualtı Sergisi’nde gemi ekipmanlarını yakından görme Akbatı’da devr-i alem Akbatı AVYM, 2015-2016 öğretim yılında çocukları eğlendirici olduğu kadar öğretici etkinliklerle karşılıyor. 12-20 Eylül tarihleri arasında düzenlenen “Devr’i Alem” etkinliğinde; çocuklara kıtaları ve dünya kültürlerini keyifli oyunlarla tanıma fırsatı sağlıyor. Yeşil ekran yöntemiyle yapılan fotoğraf çekimi sonrasında, çocuklara en beğendikleri kıta fonuyla verilen pasaportla dünya turuna çıkan çocuklar; Amerika kıtasında “Sarı taksi”, Afrika’da “Bongo çalımı”, Avrupa kıtasında sanat eseri yapım etkinliğine katılabilen çocuklar, Antarktika’da kar tanesi ve kutup ayısı şeklindeki özel geçici dövmeleri yaparken Asya’da ise origami ve 3D Asya evi yapımı etkinliğine katılabiliyor. Akbatı AVYM’nin okula dönüş kapsamında düzenlediği etkinlikte çocuklar farklı kıtaları, farklı etkinliklerle keşfetmenin yanı sıra; kar küresinin içinde Eyfel Kulesi ve etkinliğin diğer alanlarında çektirdikleri fotoğrafı belirlenen hashtag ile instagramda paylastıklarında, instaprinterdan anında çıktısını alabiliyorlar. Devr’i Alem etkinliği 12-20 Eylül , 12.00-18.00 saatleri arasında Akbatı AVYM zemin kat havuz önünde ücretsiz olarak tüm ziyaretçilerini ağırlamaya hazır. 154 ve inceleme fırsatı yakalarken, Kaşifler sergisinde ise Kristof Kolomb, Vasco Da Gama ve Bartolomeu Dias gibi ünlü bir çok denizci kaşifin keşiflerini de öğrenecekler. Sualtı Dünyası Sergisi’nin renkli dünyasının çocuklara sunduğu eğlenceli macera devam ederken hafta sonları ise resim boyama atölyesi ve oyun hamuru atölyesi ile keyifli saatler yaşayacaklar. Palm City Mersin Alışveriş Merkezi’nde doğayla tanışmaya hazır mısınız? Türkiye’nin alışveriş merkezi yönetiminde lider şirketi Cefic tarafından yönetilen Palm City Mersin Alışveriş Merkezi, 15 Eylül - 29 Eylül tarihleri arasında gerçekleştireceği Hayvanlar Alemi Sergisi’ne tüm ziyaretçilerini davet ediyor. Dev boyutları ile ziyaretçileri karşılayacak, aslan, fil, gergedan, zürafa, goril, zebra, at, timsah ve kutup ayısı doğal ortamında sergilenecek. Heyecan verici sergide ziyaretçiler eğlenerek öğrenecekler. Hayvanlar Alemi Sergisi’nde hafta sonları düzenlenecek hayvan figürleri atölyesi, resim boyama atölyesi ve oyun hamuru atölyesi ile minik ziyaretçiler keyifli saatler yaşayarak, hayvanlar alemini keşfedebilecekler. www.mallreport.com.tr ETKİNLİK www.mallreport.com.tr 155 PERAKENDE 156 www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 157 PERAKENDE 158 www.mallreport.com.tr PERAKENDE www.mallreport.com.tr 159