emrenin kişisel gelişim notları

Transkript

Emre’nin Kişisel Gelişim Notları



























Yoksulluk içsel durumumuzu yansıtır, gelir durumumuzu değil.
Hayatınızda sahip olduğunuz ya da olmadığınız her şey, varlığınızın yaptığı seçimlerin sonucunda oradadır
ya da yoktur.
“ Yeni Olma “ haline karar vermeliyim.
“ Tutkuyla “ düşündüğümüz şeye dönüşürüz.
Hayattan alabileceklerin, bilincinin hak ettiğini düşündüğü ve inandığı kadardır.
Buna “
Benzerlik Yasası “ denir.
Güç duruşu, kendimizi dönüştürebilmemiz için muhteşem bir araçtır.
Herkes bir kutuda yaşar.
Zengin olmanın sahip olduklarınızla hiçbir alakası yoktur, kim olduğumuzla alakası vardır.
Bilincimde değişiklik yapmalıyım.
Hayattaki ruhsal yolculuğumuz, kim olduğumuzu bulmakla ilgilidir. O her zaman istediğimiz daha iyi
hayata sahip olmak da, kişinin kendini keşfetme sürecinin bir parçasıdır.
Bakış açımızı değiştirmeliyiz.
Sahip olduklarımız, kim olduğumuzun bir ölçüsüdür.
Tekrarla:
ŞİMDİ BEN, KURBAN ROLÜMÜ BIRAKMAYA HAZIRIM ve YOKSULLUK DIŞINDA BİR SEÇİM YAPMAYA
HAZIRIM. ŞU DAKİKADA, HAYATIMIN MADDİ ALANINDA ZENGİN OLMAYI SEÇİYORUM.
Zengin olmak istediğimizi bilmek sizi zengin yapmaz. Zengin olmayı seçmek gerekir.
Bolluğu yoksulluğa tercih ettiğimizde evrensel bir yasa olan BENZERLİK-ÇEKİM YASASI, yeni var oluş
seçimimizin hakkı olan her şeyi bize taşıyacaktır.
Egomuz, değişime karşı her zaman doğal bir direnç gösterir. Ego bizi daima, güvenli alanda tutmak ister.
DOKUZ ADIM
1- Kişisel gücünüzü, seçim gücünü tekrar keşfedin. – Kimim ben?
2- Sahip olduklarınızı, sizin için seçtiğinizi kabul edin. – Şimdi olduğum yere nasıl geldim?
3- Gerçekten ne istediğinizi bilin. – Hayattan ne istiyorum?
4- Büyük bir tutku geliştirin. – Büyük bir tutkuya sahip olmalıyım!
5- O olmayı seçin. – Paraya sahip olan kişi olmayı seçiyorum. Olduğum kişiye bunu taahhüt ediyorum.
6- Kendi kendinizi dönüştürün. – Bilincimde değişim yaşamalıyım.
7- Direnci anlayın. – Egomun değişime göstereceği direnci anlamalıyım.
8- Direncin üstesinden gelin. – Egonun dırdırını dinlememeliyim. Egoya karşı direnmeliyim.
9- Destek grubu oluşturun. – Egoyu öldür, yeni özellikli Egoyu yarat. Korkularını yen. Destek grubu ( yeni
güç kaynağı ) yarat.
Hayatınızı tamamlayacağı halde eksikliğini yaşadığınız bir şey varsa, varlığınızda yapacağınız bir değişim bu
sorunu çözecektir.
OL – YAP – SAHİP OL
Kendimi değiştirmeliyim!
İstediklerine sahip olan kişi olmak için, ona sahip olamayan kişi olmaktan vazgeçmek gerekir.
Egonun direnci ile başa çıkabilmek güçte bir taahhüt vermem gerekir.
Düşüncelerimin kontrolünü ele almalıyım.
Hayatta sahip olduğunuz her şey, var oluş seçimimizin bir sonucudur.
Hayat, ya cesur bir maceradır ya da hiçbir şeydir. ( Helen Keller )
Hayat oyununu kazanmak için gerekli olan şey, gerçeklik algınızı ve kendinize bakış açınızı değiştirmektir.
Hayatta sahip olacağınız her şey, ancak kendi bilinciniz ile doğru orantılıdır. Sizin bilincinize ait ise sizin
olabilir.
Bu sayfalarda yazılı olan notlar bana ait değildir. Okuduğum kitaplardan aldığım notlardır. www.emreokdan.com / 2014






















Kişisel gücümü bulmalıyım!
Kim olacağımı seçme gücüme sahibim. Kendimi, kim olduğumu keşfetmeliyim. Kim olacağımı seçmeliyim.
Kaybetmeyi göze alamayacağınızı düşünüyorsanız, asla kazanamazsınız.
Hayat Oyunu, Oyun Tahtasında;
1- Bağımlılıkları yok et.
2- Başlangıç. Yeni bir vizyon.
3- Dönüşüm. Nasıl bir insan olacağım?
4- Yapmak. Sahip olmak için.
5- SAHİP OLMAK.
Hayattaki asıl amaç, gerçekten kim olduğumuzu keşfetmektir.
Kim olduğumuzu keşfettiğimizde, dönüşüm yaşarız.
Karşımıza çıkan problemlerin üstesinden gelmeyi seçtiğimiz zaman, bilincimiz genişler.
Bakış açımızı değiştirdiğimizde, gerçekliğimiz de değişecektir.
OYUN DÖRT AŞAMADAN OLUŞUR:
1- Yeni bir var oluş seçimi sizi BAŞA götürür ve oyunda yeni bir seviyeye geçmenizi sağlar.
2- OLMA ve OLUŞMA aşaması: Burada olmak istediğiniz kişi olmak için çalışırsınız.
3- SAHİP OLMA: Sahip olma, döngünün başı değil, sonudur.
4- Şu anki gerçekliğinizde en çok bağlandığımız şeyden kendimizi bağımsızlaştırmak.
OYUNUN KURALLARI:
1- Kim olduğumuzu daha iyi bilmek.
2- Her yeni tur, sahip olmadığımız bir şeyi istemekle başlar.
3- Daha çok istek, seçim gücümüzü tekrar keşfetmenizi sağlar.
4- İstediklerinize sahip olan kişi olmayı seçiniz.
5- Bu yeni gerçeklikte, yeni bir VAR OLUŞ şekli seçmelisiniz.
6- Olarak ve Oluşarak yeni gerçekliğinizi geliştirmelisiniz.
7- Yanlış yaptığınız seçimleriniz yüzünden acı çekersiniz ve hatalarınızdan öğrenirsiniz.
8- Bir sonraki seviyede oynayabilmeniz için BAŞLA’dan geçmeniz ( dönüşüm yaşamanız ) gerekmektedir.
9- Hayattan istediklerinizi alabilmeniz için dönüşüm yaşamanız gerekmektedir.
10- Bir sonraki seviyede oynayabilmeniz için eski piyonunuzu bırakmanız gerekmektedir.
11- İlerleyebilmeniz için, oynadığınız eski role olan bağımsızlığınızdan kurtulup, o role ait toparladıklarınızı
serbest bırakmanız gerekmektedir.
12- Her seviyede kazanmak, bilincinizdeki yaşanılmış dönüşüm ve yükseliş demektir.
Kendinize verdiğiniz değerin çıtasını yükseltmek, hayatınızı biçimlendiren yapıları da değiştirir.
Kutunun dışına çıkmak için, yeni bir gerçeklikte kim olacağınızı seçmeniz, yani yeni bir
VAR
OLUŞ seçimi yapmanız gerekir.
Hayatın gerçek amacına ulaşabilmek ( kendinizi keşfetmek ) için kendimizi daha geniş algılamamızı
gerektirir.
Sorununuzun tek çözümü yeni bir OLUŞ şekli seçmekte yatar.
Kutunuzdan çıkmanız için, kendi kendinize koyduğunuz kurallara karşı çıkmanız gerekir.
Daha iyi bir hayata dair duyduğunuz istek, Egonuzun değişime olan direncinden daha kuvvetli olmalıdır.
Tanrı, oyunu daha ilginç hale getirebilmek için, insanoğluna kendisinin de ondan bir parça olduğunu
unutturdu.
İstemek; kutunun içinde yaptığımız, Sahip olma ise; o kutunun dışında edineceğimiz bir deneğimdir.
İstediklerinize sahip olmak için, kararınızı değiştirmeniz ve bilinçte bir dönüşüm yaşamanız gerekir.
KİM OLACAĞIM?
NE İSTİYORUM?
DÜŞÜNDÜĞÜM ŞEY OLURUZ!
Ne istediğimizi bilmek için önce ne istemediğimizi bilmemiz gerekiyor.















Eğer bu sorun, artık sorun olmaya devam etmeseydi ben kim olurdum ve ne yapardım?
Her insan zihni, gerçek bir tutkuyla dolana kadar ve bunu gerçekleştirmek için kesin bir karar varana kadar
muhteşem ama uyumakta olan bir güçtür. ( Edgar F. Roberts )
İstediğiniz hayat için ateşli bir istek duymak ( TUTKU ) gerekir.
Sorunlara varlığımla ÇÖZÜM OLMAM, içimdeki ışığın tüm doğallığı ile daha parlak ışıldaması demektir.
Her oluş seçiminde daha da aydınlanacağım.
Elde etmek için aradığımız tavır; umutsuz bir ihtiyaç değil, hevesli bir bekleyiştir.
Ne istediğimizi bilmek, onu bana getirmek için yeterli değildir. Ona sahip olabilmek için önce, ona ait olan
kişi OLMAYI seçmem gerekir.
Hayatımızın kalitesini artırmak, yeni bir vizyon oluşturmakla başlar.
Çemberin dışında olanlara sahip olma ihtimali size “ İlham verdiğinde “ yeni bir vizyon başlamaktadır.
Ona sahip olmayı düşündükçe, onu arzulamak için de kendinize daha çok izin vermiş olursunuz.
Tutkunuz, isteği inanışa dönüştürdüğünde tutku, kararlı bir niyet halini alır ve en sonunda da kendini
hevesli bir bekleyiş olarak gösterir. Bu noktada siz, hayattan istediğinize sahip olan kişi OLMAYI
seçeceksiniz.
Nasıl inanırsan o olur. Hayatımızda olan her şey, inandıklarımızın sonucudur.
Hayatınızın kalitesini belirleyen şey, görüş açını ve buna olan yaklaşımınızdır.
Hayatınızın kalitesini değiştirmek için, hem vizyonunuzu ve hem de yaklaşımınızı değiştirmeniz gerekiyor.
Başarılı olmak demek, hayallerinizi yaşıyor olmak demektir.
YENİ BİR VİZYON YARATMAK
1- İLHAM: Hayatınızın nasıl daha iyi olabileceğini düşünmek için kendinize izin verin.
2- TUTKU: O sonucu tutku ile istemek için kendinize izin verin.
3- HEYECAN ve İSTEKLİLİK: Arzulanan sonuca ulaşacak gibi kendinize güvenmeyi geliştirin.
4- HAREKET: Yeni VAR OLUŞ şeklinizi bu vizyonu temel alarak seçmek.
NEDEN ZENGİN OLMAK İSTİYORUM?
1234567891011121314151617181920-
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………
SİPARİŞ YASASI
1- Ne istediğimizden emin olmalıyız:
Kararsız kaldığımız her iki durumda enerjimizi yayarız ve evrensel tartıda hangisinin enerjisi daha
yüksekse o olur, ya da ikisi de yetersiz enerjiyle beslendiği için ikisi de olmaz.
2- Siparişte doğru zaman kipleri:
Sipariş için kullandığımız kip, şimdiki zaman ya da geniş zaman kipi olmalı. Gelecek zaman kipi, her
siparişimizi geleceğe taşımaya devam eder. Şimdiki zaman ve geniş zaman kiplerine ek olarak, emir
kipi de kullanabiliriz. Zihnimiz emir kipine her zaman çok güzel yanıt verir ve gerçekleştirmek için
enerji harcar.
- Benim çok param var
- Bana, bolluk ve bereket çoğalarak akıyor
- Ben çok şanslıyım
- Tam da arzu ettiğim gibi bir aşk yaşıyorum
- Ben her sabah, zevk alarak gittiğim bir işe sahibim
- Keyifle gittiğim bir işim olsun
- Çok huzurluyum, sağlıklıyım, yaşama sevinciyle doluyum
- Ben çok güçlüyüm, kararlıyım
- Benim müstakil bir evim olsun.
3- Sipariş için kullandığımız kelimeler olumlu anlam içermelidir:
Yanlış sipariş örneği: Borçlarımı ödemek istiyorum.
Doğru sipariş örneği: Bolluk ve bereketle bütün ödemelerimi rahatlıkla yapıyor ve birikmiş paraya
sahip oluyorum. ( ya da; sahibim )
Olmasını istemediğimize değil, olmasını istediğimize sipariş vermeliyiz.
İstemediğimiz şeyi ne kadar çok düşünürsek ve korkarsak, kesinlikle istemediğimizi gerçekleştiririz.
4- Siparişimizin hangi yollarla bize geleceğiyle ilgilenmemeliyiz:
Sistemin bizden istediği ne istediğimizdir. Ne şekilde olacağı, hangi yollarla bize geleceğini bize
sormuyor. Çünkü bu onun işi, bizim değil. Öngörmediğimiz çeşitli yollarla siparişimiz bize ulaşır. Yolları
planlayarak olasılıkları sınırlamamak gerekir. Sistemin işine karışırsak, gelişiminizi sağlıksız etkiler.
5- Siparişi verdikten sonra iptal etmemeliyiz:
En çok uyguladığımız davranış modelidir. Bir şeyin oluşumuna enerji gönderdikten sonra “ olmaz ki,
olacağını sanmıyorum ama “ gibi sözler siparişimizi iptal edecektir. Kendi isteklerimizin engeli
olmamalıyız.
6- Sabırlı Olmalıyız:
Verilen siparişin bir oluşum süreci olacak elbette. Çocuk bile dokuz ayda doğuyor  enerjiler belirli
alanlara yönelecek, gerekli kişiler ya da durumlarla bağlantılar örülecek, ondan sonra oluşum
talebimiz oluşacak.
7- Oluşana kadar olan süreyi, yaşamdan zevk alarak geçirmeliyiz:
İsteklerimiz oluşana kadar, yaşamın tadını çıkarmaya, elimizdekilere şükretmeye devam edeceğiz.
Böylelikle, enerjimizi yüksek boyutlarda korumaya devam etmiş olacağız.
8- Gerçekleşeceğinden emin olmalıyız:
HAK yasasına uygun olan talebimiz, biz doğru sipariş verip, sabırlı olduğumuz ve yollara karışmadığımız
takdirde elbette gerçekleşecektir. Çünkü bu bir yasadır!

ÖRNEK ÇALIŞMA ( Esra ÖZBAY / İçimdeki Yolculuk )
- Sürece izin vermelisin ( Üst Ben )
- İnanmıyorsun ( Üst Ben )
- Neye inanmıyorum ( Ben )
- Evin sana geleceğine inanmıyorsun. Gelmesine izin ver ve geleceğine inan ( Üst Ben )
- Nasıl yapabilirim? ( Ben )
- Evle ilgili bilinçaltı kayıtlarının bul ( Üst Ben )
- “ Kiralık ev bulmak zordur. Herkes evini kirli verir. İyi evler pahalıdır. Az paraya kötü ev bulurum “
gibi bir bilinçaltı kayıtlarım var. ( Ben )
- Bunları hangi bilinçaltı olumlamasıyla değiştireceğim? ( Ben )
- İstediğim ev, istediğim anda bana gelir. Benim verdiğim rakam küçük değil, ben, benim için çok
önemli ve güzel bir para veriyorum ve karşılığında çok güzel bir yer bana gelir.
İYİCE ANLAŞILMASI GEREKEN BAZI KONULAR
1- Enerji
2- Madde
3- Negatif Enerji
4- Boşluk
5- Frekans
6- Ego
7- Bilinçaltı
8- İstekler
9- Korkular
10- Duygular
11- Üst Ben
12- Çekim Yasası
13- Rözenans Kanunu
14- Doğa Yasası
15- Zaman – An
16- EFT
17- İçsel Temizlik
18- Korku Çalışması
19- Olumlamalar
20- O Sahneyi Bul ve Temizle
21- Algılamadaki Yanlışların Düzeltilmesi
22- Zihinde İmgeleme
23- Güç Duruşu
24- Aile Dizilimi
25- Yasalar
1. Adım:
Hatırladığımız olay olmadan önce birkaç saniye öncesine gidip resmi donduracaksınız.
2. Adım:
Bulunduğunuz ortamı detayları ile inceleyiniz. Şimdiki siz olarak herkes hareketsiz ve donmuş
vaziyetteyken o mekânda biraz dolaşın.
3. Adım:
Resmin içindeki kendinizi uyandırın, gözlerinin içine bakın ve kendinizi tanıtın.
- Merhaba Aliciğim. Ben, 44 yaşındaki halinim, korkma sakın. Seninle konuşmak için geldim.
4. Adım:
Ona birazdan neler olacağını, hiç yorumlamadan anlatın. Sakın ona, “ şöyle hisset, böyle yap vs. demeyin.
5. Adım:
Olayı ( olacakları )anlattıktan sonra öneride bulunacaksınız. Olan olaylara farklı bakış açısı önermek, olayı
kolaylaştırır. Bunu bulmak için olayı yaşadığınız durumdaki hislerinize ve korkularınıza bakarsanız o
korkularınızı devre dışı bırakacak öneriler işinizi kolaylaştıracaktır.
- Bardağın kırılması seni beceriksiz yapmak zorunda değil. ( beceriksizlik korkusu )
- Kaza bu, herkesin başına gelebilir. ( kazalar hep benim başıma gelir korkusu )
- Sen bu kararı içinde bulunduğun düşünce yapınla aldın. Bu düşünceyi hayatın boyunca uygulamak
zorunda değilsin. ( şiddet göreceğin korkusu, mağduru oynamazsan istediğini elde edemezsin
korkusu )
- Annem, fazladan bir bardak satın almak zorunda kalacağı için öfkeliydi. ( güce sahip olan her
zaman haklıdır korkusu )
6. Adım:
Ve o anki kendinize sarılın. Ona kocaman bir öpücük verin ve geri çekilin. Filmi ilk dondurduğumuz ana
geri dönün. Olayı rahat seyredebileceğiniz bir yer bulun ve filmi başlatın.
Burada sadece seyirci olun. Sakın filmi anılarınızda hatırladığınız şekilde izlemeyin. Bırakın kendi kendisine
aksın. Yani olayı kontrollü bir şekilde oynatmaya kalkmayın.
Bırakın olay kendi kendine, sanki daha önce olmamış gibi oynasın. Devamında kendinizi nasıl hissettiğinize
ve yaşantınızdaki sonuçlarına bakın.
 Ne istediğini bil ve sahipmişsin gibi yaşa! ( bunun için bilinçaltı kayıtlarını temizle )
 Zihinde sorun çözülmüş imgelemesi yap. Nasıl olduğunu düşünmeyin.
Bu filmi izlemenizi tavsiye ederim.

GÜÇ DURUŞU
1. Adım:
Zihninizde huzurlu bir alana gidin. 1 dk. kadar huzuru, mutluluğu gerçekten hissedin. Bu huzurlu
mekân daha önce gittiğiniz ya da huzurlu hissedeceğiniz bir yer olsun. Huzur anı, korkularımızla
aramıza mesafe koyuyor.
2. Adım:
Hayatınızı gözünüzün önüne getirin. Yeni vizyonunuzda olmak istediğiniz kişi olun, olmak istediğiniz
yerde olun. Ne olmak istiyorsanız olun. Bu anın tadını çıkarın.
Yaşadığın sorunların hayatında olmasa kendinizi nasıl hissedersin? Bunları düşün!
Sorunlarınız çözülmüş, her şey istediğiniz gibi.
3. Adım:
Sorunun çözülmesi sağlandığı için şükredin. Sorununuz artık kalmadı, şükran dolusunuz.
Bunu özellikle uykuya dalmadan önce yapmanız faydalı olacaktır.

EGO: Kendiniz ve etrafınızla ilgili, “ dır, dir, dur “ ile biten veya Ben…. İle başlayan her cümle, gizli
düşüncenin, Egonuzun ürünüdür. Ve gemiyi asıl kontrol eden, bu gizli düşüncedir.
- İş bulmak zordur
- İyi bir ilişki yürütmek imkânsızdır
- Ben çok akıllıyım
- Ben güzelim
- Para kazanmak zordur
Pozitif veya negatif olabilir ama hepsi gizli düşüncedir yani EGO.
Bizler, bilinçaltımız tarafından idare ediliriz.
Amacımız; bilinçli olarak, bilinçaltı zihnimizi yeniden programlamaktır.
Bilinçaltı zihin otomatik pilottur. Komutlar bilinçaltından geliyor.




ZİHNİN BÖLÜMLERİ
1- Bilinçli Zihin ( Şuurluluk )
Kişinin kendisinden ve çevresinden haberdar olma durumudur.
İnsanın kendisini ve çevresini tanıma yeteneği, algı ve bilgilerin zihinde duru ve aydınlık olarak izlenme
süreci. Kendi kendinin düşüncesinin ve durumunun farkındalığı. İnsanı insan yapan, bilinçli zihin yani
şuurudur.
Bir iş toplantısına gideceğiniz zaman, giyeceğiniz kıyafeti bilinçli zihin seçer.
Rejime gireceğiniz zaman ne yiyeceğimizi bilinçli zihin ile yaparız.
2- Bilinçaltı Zihin
Nefes almak, uyumak, yürümek vs. düşünülmeden yapılan tüm davranışlar, bilinçaltı zihnin görevidir.
Kişinin yaşaması için gerekli tüm bilgiler buraya yüklenmiştir.




























Bilinçli zihin ile bilinçaltı zihin arasındaki geçiş kapısı önünde duran muhafıza EGO deniliyor.
EGO’nun görevi, bilinçaltında var olan programı korumak ve değişime engel olmaktır.
Sorgulamadan korur. Bilinçli zihinden, bilinçaltı zihne bilgi sızmasını engeller. Bu muhafızın ( EGO )
dinlendiği zamanlar bilgi sızılabilir yani uykuya dalma ve ilk uyanma anlarında. 
Kendini gözle, kim olduğunu bul.
“ Ben “ içinde taşıdığın ayrılıktır.
Kalabalık içinde ben olmak, gerçek dışı, kaçışı olmayan, kendi kendine yarattığın sahte inançlar ve yalanlar
sisteminin tuzağına düşmek demektir.
Dünya, senin onu düşlediğin gibidir. O bir aynadır. Dışarıda kendi yarattığın, düşlediğin dünyanı bulursun.
Dışarıda kendini bul!
Git ve kim olduğunu gör.
Bir kişinin gücü, kendisine sahip olmasında ve aynı zamanda kendisine teslim olmasında yatar.
Bağımlı olmak, istem dışı bile olsa, her zaman kişisel bir seçimdir.
Hiç kimse veya hiçbir şey, seni bağımlı olmaya zorlayamaz.
Bağımlılık, varlığın bir hastalığıdır.
Kişinin bütünlüğe erişememesinden kaynaklanır.
Bağımlı olmak, kişinin kendisine inanmayı bıraktığının ve düşlemekten vaz geçtiğinin bir göstergesidir.
Bağımlılık, düşün ret edilmesidir.
Bağımlılık, özgürlükten yoksunluğu ve yaşamdan vazgeçişi gizlemek için insanların taktıkları maskelerdir.
Yoksulluk, kişinin kendi sınırlarını görememesi demektir.
Yoksul olmak, kişinin hoşlanmadığı ve yapmayı seçmediği bir iş karşılığında kendi yaratıcılık hakkından
vazgeçmesidir.
Uyan artık!
Kendine başkaldır ve kendi devrimini gerçekleştir.
Özgür olmayı, her türlü kısıtlamadan uzak bir özgürlüğü düşle.
İstediğin her şeyi elde edebilmekten kendini alıkoyan tek kişi sensin.
Düşle….
Hiç durmadan düşle…
Düş, var olan en gerçek şeydir.
Çalışmak esarettir!
Yeniden uyanış.
Geçmişini değiştir!
Kendini yüreğinde bağışla!


























Kitaplar sendeki bilgiye hiçbir şey ekleyemezler; Sen onlardan hayata ulaşamazsın. Bilgi senin varlığından
gelir. Var oldukça bilirsin.
Düşüncelerimizin kalitesi yükseldikçe, yaşam kalitemiz de yükselir.
Kişi kendisi için açık ve seçik olarak sadece sağlık, zenginlik ve esenlik diler.
Kendisini gözleyebilseydi ve yüreğini duyabilseydi, aslında hiç durmaksızın bir olumsuzluk ezgisi
söylediğini, yani endişelerden, sağlıksız imgelerden ve başına gelebilecek korkunç olayları beklemekten
ibaret bir felaket dualarıyla yakardığını işitecekti.
İnsanın dışarıdan alması gereken hiçbir şey yoktur. Ne yiyecek, ne bilgi, ne de mutluluk kendisi dışında her
hangi bir şeye bağımlı olmamak, onu doğuştan gelen hakkıdır. İnsan aklı, iradesi ve kendi ışığıyla içinden
beslenebilir.
Dünyayı yaratanın sen olduğunu ve dışarıdakilerin seni değil, senin onları memnun ettiğini anladığında
gördüğün, işittiğin, dokunduğun her şeyin ve yarattığın şeylerin sonsuz olduğunu anımsadığında
korkularında son bulacak.
Düşlerini değiştir!
Düşlerini değiştirmezsen, bir kısır döngü gibi aynı olayların sürekli yinelendiği, bir lokomotif gibi üzerinden
defalarca geçtiğin demir yolunun dışına çıkman da imkânsızlaşır.
Düşlemek için izlediğin sana zarar veren yolu terk etmek zorundasın.
Yepyeni bir düşü düşle. Düşlemek için her şeyi isteme gücünün kumanda ettiği, aşk gücünün yarattığı,
kesin ve kararlılık gücünün üstün geldiği yeni bir yolu öğrenmek zorundasın.
Kendine daha açık yürekli ve dürüst ol ve dünyayı değiştirme konusundaki sahte isteğinin arkasında zaten
onu nasıl planladıysan öyle olduğunu sana ebedi kılacak gizemli bir resmin olduğunu göreceksin.
Dünyanın kendi yansıman olduğunun farkına vardığında, ondan özgür olursun.
Gerçek özgürlük, bir armağan olarak gelmez. İnsan bunu tüm gücüyle yürekten istemeli ve bedeli her ne
olursa olsun onu hak etmek için çaba göstermelidir. Bunu ancak o zaman elinde tutabilir.
Olayların doğasını değiştirebilmek için, vizyonumuzu değiştirmemiz gerekiyor. Bir gün madde dünyası
bizim tarafımızdan bir başyapıta, dirilen iradenin yansıyan görüntüsüne ve düşleme sanatının mükemmel
yaratma gücüne dönüşecektir.
Hiçbir yerden, her hangi bir şekilde sana gelebilecek bir yardım yok. Sadece sana dayanan kişisel devrimini
kendin başlatmalısın.
Para için endişelenme. Sen kendin için, kendi bütünlüğün için endişe duy. Para bütünlüğün için endişe
duy.
Para, ihtiyacın olduğu anda sana gelecektir.
Sen kendine güven, düşlerine inan, işte o zaman güzel bir hayat için gereken tüm paraya sahip olacaksın.
En içten düşlerinin başyapıtı sensin.
Dış dünya, senin içindeki yaratıcılığın. Sadece solmuş bir gölgesi, eşsizliğinin silik bir belirtisidir.
Bir gün, yapıt değil sanatçı olduğunu, düşlene değil düşlenen olduğunu, yaratılan değil, yaratan olduğunu
ve her şeyin senin hizmetine verildiğini anlayacaksın. İşte o zaman asla bağımlı olmayacaksın.
Dünya, sen böyle olduğun için böyledir. Dünya, böyle olduğu için sen böyle değilsin.
Bilgi, sen var olduğun andan beri sana aittir. Tıpkı mutluluk, zenginlik, irade, ruhun bütünlüğü ya da ister
Tanrı olsun ister para, aradığın her şey gibi bilgi de sana dışarıdan gelemez.
Kimse sana onu veremez, o sadece anımsanabilir.
Hem düşleyip, hem de bağımlı olamazsın ama hem düşleyip, hem de hizmet edebilirsin. Hizmet etmek,
bağımlı olmak değildir. Hizmet etmek, hem kendi yaşamını, hem de başkalarınınkini yönetmektir. Bu
seven kişinin işidir. Yalnızca sevenler hizmet edebilirler. 
İnsanın en büyük yanılgısı, geleceğinin olduğuna inanmasıdır. Oysa sıradan bir insanın aslında bir geleceği
yoktur. Görünenin ötesinde o daima geçmişiyle karşılaşır.












Kendini geliştireceğin yolda önünde duran tek ve gerçek en büyük düşman sensin.
Senin başarısızlığının arkasındaki tek nedensin sen. Sana, senin dışında nesnel sayabileceğin, iradenden
bağımsız görünen karşıt koşulları, tamamen senin yarattığın şeyler olduğunu anlayıncaya kadar çok çaba
göstermelisin ve yıllarca sürecek öz gözlemleme yapmalısın.
Karşına çıkan engeller, daima senin benliğinin en karanlık kısımlarında yükselen bir ıstırap ezgisinin
gerçeğe dönüşmesidir.
Standartlarınızı yükseltin.
Kendinizden beklentilerinizi değiştirin.
Hayatınızda artık kabul etmek istemediğiniz her şeyi bir liste halinde yazın.
Nelere odaklanacağınıza karar verin.
Bir şeyin sizin için ne anlam taşıdığına karar verin
İstediğiniz sonuçları yaratmak için ne yapacağınıza karar verin.
Kendinizden ne elde etmek istiyorsunuz? Bilinçaltını bu bağlamda dekore edin.
Her formülün, ilgiyi cezbeden duygusal bir içeriği olmalıdır. Bunu için zihinsel imge yoğun ve renkli
olmalıdır. Formüller pozitif, net, güçlü ve uyarıcı olmalıdır.
Amaç, yapılmasına karar verilen şeyi veya temenni edilen sonucu oryaya koyabilecek ancak uygulaması ve
sonuçları ile önceden yaratılmış bir öncül imgeyi ortaya çıkarmaktır.
1- Zihninizin katılımını sağlayın.
2- Kendinizin efendisi olun.
Siz, hür irade sahibi, özgür bir bireysiniz. Kendinizi bir şeyin esiri ya da bağımlısı hissediyorsanız,
belki de bu bizzat sissiniz.
3- Özgür bir birey olun.
Kendinizi başkaları arasında olmayı isteyeceğiniz yerde hissetmek ve zorluklar ne olursa olsun
ahenkle yaşayabilmek için özgür olun. Doğa kanunları ve insanın gelişimini yöneten kanunlarla
ahenk içinde yaşayın. Engellerin kendiliğinden yavaş yavaş ortadan kalktığını göreceksiniz.
4- Yargılarınızı tarafsızlıkla uygulayın.
Ruhsal olgunuzun mesajını duymak için kendinizi zorlayın. Tarafsız kalın. Düşüncelerinizi mantık
süzgecinden geçirin. Öz düşüncenizi oluşturun, sağduyunuzu keskinleştirin.
Kendinizi başkalarının yargı ve düşüncelerine teslim etmeyi bırakın. Sağduyunuzun kontrolü
olmaksızın bundan sonra hiçbir şeyi sineye çekmeyin.
5- İzlenimlerin ötesinde, nedenlerini anlamaya çalışın.
Evrende her şey mantıklıdır!
Bitti 
OKUDUĞUM KİTAPLAR

emrenin kişisel gelişim notları

Transkript

Benzer belgeler

Aliona Orlioglo BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ, Lisans Öğrencisi

Gençlerin kuruluşlarda sahip oldukları yönetime ve icraata katılma

Gençlerin kuruluşlarda sahip oldukları yönetime ve icraata katılma

Fil Yavrularının Evcilleştirilmesi

güç nedir?

yazma alıştırmaları

makale - SAYISAL MİMAR

Karizmatik olmanin yollari

Yaşadığın yer, seni sen yapar!