Sektörel Gelişmeler Raporu Aralık 2013

Transkript

Sektörel Gelişmeler Raporu Aralık 2013
Uluslararası Düzeyde Sektörel Gelişmeler
Uluslararası firmalarla kurduğu stratejik ortaklıklarla yazılım ve bilişim alanında dünyanın
birçok ülkesine çözümler sunan Triodor Ar-Ge; tarım ve hayvancılık, gıda, lojistik, inşaat
ve makina gibi endüstriler için yazılım ve robotik projeleri geliştirmektedir. Triodor ArGe’nin süt üretim çiftliklerinde kullanılmak üzere geliştirdiği robotik otomasyon sistemleri,
makina haberleşme uygulamaları, çevrimiçi ve mobil teknolojiler, gömülü yazılım
uygulamaları ve lojistik yazılımları göze çarpan çalışmalardır. Triodor Ar-Ge günden
güne gelişmek ve daha iyi hizmet-ürün sunabilmek adına kendi faaliyet alanındaki global
gelişmeleri yakından takip etmekte ve yeniliklere yakın durmaktadır.
Günümüzde birçok cihaz internet bağlantısına sahiptir: akıllı telefonlar, akıllı saatler,
akıllı televizyonlar ve tablet bilgisayarlar... Gartner Araştırma Şirketi, “internet
bağlantısına sahip cihazların dünya çapında pazar gelirinin, önümüzdeki altı yılda 1
milyon €’yu geçeceğinin tahmin edildiğini” bildirmiştir. Diğer araştırma şirketleri ise daha
iyimser bir yaklaşımla pazar gelirindeki bu artışın her yıl çift haneli olacağını
düşünmektedir. Siz evde değilken telefon üzerinden açabildiğiniz kalorifer sistemi,
Philips tarafından sunulan 2013 model internet bağlantılı lambalar, ZigBee cihazlar
kablosuz iletişim teknolojileri için iyi birer örnek olarak karşımıza çıkmaktadır. Triodor ArGe’nin tarım ve hayvancılık, akıllı şehircilik ve metal sektörlerinde geliştirdiği mobil
uygulamalar önemli kullanım alanları bulmakta ve gün geçtikçe yeni projelerle pek çok
farklı sektörde de yer almaktadır. Akıllı telefonlar ve tabletler ile satın alınan mobil
uygulamalar şimdilerde dünyada önemli bir pazar oluşturmuştur. Teknoloji piyasası
guruları mobil trendlerin geleceğin şekillenmesinde önemli paya sahibi olacağında
hemfikirdir. Akıllı telefonların yükselişiyle oluşan ve şu anda 25 milyar dolar hacminde
yeni pazarın 2017 yılına kadar hızlı büyüyüşünü sürdüreceği bildirilmektedir. Analistlerin
raporlarına göre, 2017 yılında mobil uygulama firmaları 50 milyar dolarlık bir pazardan
pay kapacaktır. 200 milyon kişinin çalıştığı bu pazarda yatırımın karşılığı çok büyük
olmakta; bir kaç kişinin yaptığı uygulamalar, maksimum 5-6 bin dolarlık masraf
karşılığında milyon dolarlık geri dönüşler sunabilmektedir.
Günlük yaşamla iç içe olan mobil uygulamalar birçok iş kolunda gelecek vaat etmektedir.
Yine birçok şirket rekabet piyasasında yer almak için bu teknolojiyi kullanmak zorunda
kalmaktadır. Örneğin; 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nde Vodafone Çiftçi Kulübü, “Akıllı
Çiftçi Telefonu” Samsung Galaxy Pocket ve “Vodafone Çiftçi Kılavuzu” uygulaması ile
Türkiye’de çiftçileri daha verimli iş yapma biçimleriyle tanıştıracağını duyurmuştur.
Triodor Ar-Ge ise, “Mobil Çiftçilik” projesi ile süt üretim süreçlerinde şu iyileşmeleri
sağlayacaktır: Çiftçiler ineklerin sağlık durumunu, hayvanların hareketliliğindeki ve geviş
getirme sayılarındaki değişimleri, kızgınlık/gebelik durumlarını, her inek için optimum
yem miktarı, yem kalitesi ve inek başına süt verimi gibi yüzlerce farklı veriyi kullanımı
kolay göstergelerle mobil cihazlar üzerinden rahatlıkla izleyecek; raporlayabilecek;
veriler arasındaki ilişkileri gözlemleyebilecek; sistemin uyarı mekanizması sayesinde
sorunları erkenden görüp giderebileceklerdir. Bu sayede süt çiftçiliği çiftçiler için bir
eziyet olmaktan çıkıp her an her yerden yönetilebilir, anında aksiyon alınabilir, eğlenceli,
sürdürülebilir ve karlı bir hale dönüşecektir. Triodor Ar-Ge mobil teknolojiler alanında
hizmet verdiği sektörlere her geçen gün yenilerini eklemekte ve geliştirdiği yeni mobil
uygulamalarla yerini sağlamlaştırmaktadır.
Tarım ve Hayvancılık
Triodor Ar-Ge’nin başlıca faaliyet alanlarından biri olan tarım-hayvancılık sektöründe son
yıllarda öne çıkan gelişmeler ve yenilikler, sektörün popülerliğini arttırmakta ve gelişime
daha da açılmasını sağlamaktadır. CBS Hollandanın son rakamlarına göre Nisan 2013
itibariyle Hollanda’da sağmal sürülerin sayısı bir önceki yıla oranla %5 artmıştır. Bu artış
sektördeki büyümeye dikkat çekmektedir. Amerikalı trend gözlemcisi Jim Carroll’a göre,
dünyada artan gıda talebi dolayısıyla tarım sektörü hızlı büyümesini sürdürecektir.
Sektördeki genç sığır sayısının 1-2 yıl içinde %7.5 artışla 86.000 olacağı
öngörülmektedir. Önümüzdeki on yıl içerisinde tohum, süt ve et fiyatlarının yükseleceği;
Avrupa tarım gelirlerinin ise 2022’de 2008-2012 periyoduna göre %17.5 oranında
artacağı ve Avrupa Birliği süt üretiminin 2022’de 159.3 milyon tona çıkacağı
öngörülmektedir. Süt sektöründe yer alan şirketler de bu hala genç ve dinamik sektör ile
büyümeye devam etmektedirler. Bir diğer göze çarpan nokta ise 2015 yılı itibari ile
Avrupadaki süt kota sisteminin sona erecek olması ve hükümetin çiftçilere ekonomik
kazanım sağlamaları için mandıracılık yapmaları adına yer temin edecek olmasıdır. Bu
yaklaşım, süt hayvancılığı sektörünün önümüzdeki yıllarda da artarak büyümeye devam
edeceğinin göstergesidir. Büyüme, sektördeki otomasyon ihtiyacında da her geçen gün
yenilik ve gelişmelerin olacağının habercisidir.
Türkiye’de ise tarım ve hayvancılıkta bilişim sistemlerinin yaygınlaşması; bu sistemlerin
kırsal alanda yarattığı değişimler; tarımda web, mobil ve Windows tabanlı uygulamalar
ile bu teknolojilerin kullanım alanları her geçen gün artmakta ve yeni gelişmeler
gerçekleşmektedir. TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak 2012’de yaptığı
açıklamada; son 10 yılda Türkiye'nin Ar-Ge'ye ayırdığı kaynağın artmasıyla 2023 yılında
40 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapan dünyanın 5. büyük ülkesi olmayı
hedeflediklerini kaydetmiştir.
Yorumcu Adjiedj Bakas özellikle yüksek teknolojili tarım imkanlarına dikkat çektiği
incelemesinde, toplumların hayvan sağlığı ve organik gıdalar konusunda giderek
bilinçlendiği aktarmaktadır. Gündemdeki diğer bir konu, pozitif ve negatif etkileriyle enerji
kullanımı ve biyolojik çeşitliliğin popülerleşmesidir. Yenilenmeyen kaynaklar yerine
sürdürülebilir kaynaklara, zirai ilaçların ve kirliliğin azaltılmasına daha fazla bütçe
ayrılacaktır. 27 Avrupa ülkesinde biyosidal ürünlerin kullanımını düzenlemek için 1 Eylül
2013’te yürürlüğe girecek Avrupa Biyosid Düzenlemesi sayesinde hayvanların
dezenfeksiyonu ve ahırların temizliği için yasadışı kimyasallar kullanan hayvan
yetiştiricilerinin tasfiye edilmesi umulmaktadır.
Robotik – Hayvancılıkta Robotik Uygulamaları
Yakın gelecekte gündemden düşmeyecek araştırma konularından biri mekatronik ve
robotik projeleridir. Ticari alanda Amazon ve Google robotik üzerine yaptığı ciddi
yatırımlar dikkat çekmektedir. Google yakın zamanda; Big Dog ve Çita (dünyanın en
hızlı koşan robotu) robotlarını geliştiren Boston Dynamics dahil olmak üzere sekiz
robotik şirketi satın almıştır.
Robotlar gün geçtikçe daha insansı hale gelmektedirler. Ancak, Boston MIT’den
Profesör Sherry Turkle robotların artan kullanımının tehlike arz ettiği konusunda
uyarmaktadır. Turkle’a göre, sosyal robotların tasarımcıları insanların duygusal
zaaflarından faydalanmaktadır. Dijital bağlantılar ve sosyal robotların aslında arkadaşlık
(friendship) değil, yoldaşlık (companionship) sağladıkları unutulmamalıdır.
Hala oldukça maliyetli olan ev-içi robotların pazara girmesinin 10-15 yıl süreceğini
söyleyen araştırmacılar, büyük ölçekli çiftliklerin ise iş süreçlerini daha verimli hale
getirmek için daha çok robot kullanacağını belirtmektedir. Gelişmiş ülkelerde robot
sistemleri hayvancılık sektöründe de hızla yer almaktadır. Stichting Kwaliteitszorg
Onderhoud Melkinstallaties’e göre; 2012 yılı içinde Hollanda’da 250 süt işletmesi daha
inekleri besleyebilen, sağma işlemlerini gerçekleştirebilen, süt kalitesini ölçebilen ve
hastalık sebeplerini hızlı bir şekilde ortaya çıkartabilen robotlara geçiş yapmıştır. Yine
2012 sonu itibariyle toplam 2952 işletme robotik süt sağım sistemine sahiptir, ki bu
ülkedeki kayıtlı 18.503 çiftçinin %16’sını oluşturmaktadır. Çiftlik başına robot sayısı
1.53’tür. Türkiye’de de büyük ölçekli süt işletmeleri işlerini verimli şekilde devam ettirmek
için robotlara yönelmeye başlamış, Triodor’un stratejik iş ortağı Lely firmasına ait ilk
robot satışları 2013 yılında Türkiye’de yapılmıştır.
Büyük Veri ve Bulut
Kontrol teknolojilerindeki ilerlemeler ile birçok sistemin otomatik ve yarı otomatik şekilde
kullanılması gerçekleştirilmiştir. Diğer taraftan kullanılabilecek verinin gittikçe artması ve
karmaşıklaşması işletmelerin yönetim ve karar alma süreçlerinde sorunlara yol
açmaktadır. Giderek büyüyen veri yığınları yerine bu veri yığınlarından çıkarılacak
“anlamlı bilgi”nin önemi her geçen gün artmakta ve bilgiye ihtiyaç büyümektedir. Veri
yığınlarının anlamlı bilgi olarak depolanabiliyor olması, bu açıdan güzel bir kaynak
oluşturma potansiyeline sahiptir. Veri madenciliği, veri madenciliği araçları ile bir veya
birden fazla sistemin yapılandırılmış ve tekrarlanabilir verilerinin analiz teknikleri ile
geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Triodor Ar-Ge birkaç yıldır hemen hemen her faaliyet
alanındaki vizyonunu buna göre şekillendirmekte; projelerini ve stratejik ortaklıklarını
büyük
ölçekte
verileri
toplayarak
bilgiye
dönüştürme
ekseni
üzerinde
konumlandırmaktadır. Dokümanda sunulan tarım-hayvancılık, portal, sosyal medya
projeleri ile üniversitelerle ortak yürütülen Santez çalışmaları bu yaklaşımın somut
örnekleridir. Triodor Ar-Ge aynı zamanda, yakın gelecekte gittikçe artan bir rol
oynayacak bulut bilişim teknolojisiyle ilgili de araştırma ve ön hazırlık çalışmaları
yapmaktadır.
Bulut teknolojisi gün geçtikçe sektörel olarak gelişmekte ve yayılmaktadır. İki yıl
içerisinde kurumsal IT güvenlik servislerinin %10’unun bulut üzerinden sağlanacağı
düşünülmektedir. Bulut ile güvenli posta, güvenli web ağı geçişleri, güvenlik açığı analizi,
kimlik ve erişim yönetimi gibi kavramlar piyasada önemli ölçüde değişim gösterecektir.
Gartner tarafından yapılan araştırmaya göre, bulut tabanlı güvenlik hizmetlerinin satışı,
2016 yılında 4.2 milyar $’a kadar büyüyecektir. Ayrıca ABD ve Avrupa kuruluşlarının
birçoğu bulut hizmetlerini kullanmayı planlamaktadır. Bulut teknolojisi bir diğer öne çıkan
özelliği olarak maliyetlerin yarıya çekilmesini sağladığından şirketler bu hizmeti tercih
etmeye başlamaktadır. Mobil cihazların bulut sistemine kolayca erişebilmelerinin de
ivmesiyle bulut teknolojilerinde inovasyon artarak devam edecektir.
Oyunlaştırma ve Oyun
Son olarak; “gamification”, yani oyunlaştırma, mobil ve yazılım dünyasının son trendi
olarak öne çıkmaktadır. Son zamanlarda oldukça popüler olan oyunlaştırma dünyadaki
en sıcak kategorilerden biridir. 2011’de oyunlaştırma projelerinde dünya çapında 100
milyon dolar harcanmış; 2014’te bu rakamın 938 milyon $’a, 2016’da ise 2.8 milyar $’a
kadar büyümesi beklenmektedir. Ancak 2014 yılında mevcut oyunlaştırma
uygulamalarının %80’inin başarısız olacağı kehanetinde bulunan araştırma şirketi
Gartner, başarılı bir oyunlaştırma örneği yaratmak için oyun mekaniğini iyi anlamak ve
süreci iyi tasarlamak gerektiği konusunda uyarmaktadır.
2000’li yılların başından itibaren gittikçe popülerleşerek eğlence oyunlarının yanında
yerini almaya başlayan eğitici, pazarlama amaçlı, sosyal, alternatif gerçeklik gibi türleri
bulunan ciddi oyunlar (serious games) iş dünyasına da sıçramaya başlamaktadır.
Yönetim tecrübesi elde etmek, yetki vermeyi oğrenmek, iş birliği ve yapılandırma için
oyunların yanısıra alternatif gerçeklik oyunlarıyla (alternate reality gamea) firmalar
kooperatif platformlar oluşturabilmekte, iş problemlerine çözümler temin edebilmekte,
tahmin yapıp senaryolar geliştirebilmektedir.
Dünyada dijital oyun pazarı günden güne büyürken ülkemizde de çok güzel gelişmeler
olmaktadır. Bu kapsamda, Ekonomi Eski Bakanı Zafer Çağlayan tarafından 2012 yılında
dış ticaretteki teşvik düzenlemeleri hakkında yapılan açıklamada, mobil oyunda marka
yaratmak hedefiyle cep telefonları için bu tür uygulamalar geliştirenlere 50 bin $’lık teşvik
sağlanacağı belirtilmiştir. Ayrıca, büyük uluslararası oyun üretim ve dağıtım firmaları
Türkiye’ye gelmekte, hem ülkemizde hem de burada üs kurarak çevre ülkelerde
yayılmaya başlamaktadırlar. 2013’te ilki gerçekleştirilen ve Türkiye’deki sektörün en
önemli buluşması olmaya aday Oyun Konferansı’nda firmalar, tüm oyun geliştiriciler ve
pazarın gelecekteki potansiyel çalışanları olacak yetenekli gençler bir araya gelmiştir.
PricewaterhouseCoopers’dan alınan son bilgiye göre dünya çapında oyun endüstrisinde
yıllık %7’lik bir büyüme vardır ve 45 milyar € civarında ciro söz konusudur. Oyunlar
tabletler, cep telefonları ve bilgisayarlar için oldukça popüler ve yaygın bir etkinlik
türüdür. Dünya çapında oyun oynayan 700 milyondan fazla insan vardır ve bu sayı
gelecek yıllarda artarak devam edecektir. Spil Games tarafından yayınlanan “The State
of Online Gaming” raporunda bu bilgi yer almaktadır. Tablet bilgisayarların kullanıcı
sayıları her geçen gün artmakta, fiyatları ucuzlamaktadır. Oyun geliştiriciler de bu
cihazları kullanarak oyun deneyimlerini geliştirmekte ve sektöre katkıda
bulunmaktadırlar. Oyunlar çevrimiçi oynanabilme özelliklerinden ötürü daha da ilgi odağı
olmaktadır. Oyunların insanların eğlence kavramlarında yarattığı etkinin yanısıra eğitim
sektörüne de olumlu etkileri yadsınamayacak derecede fazladır. Nijmegen Radboud
Üniversitesi'nde yapılan bir literatür çalışması; oyunların çocukların öğrenmelerini,
sağlıklarını ve sosyal becerilerini olumlu anlamda etkilediğini göstermektedir. Bazı
oyunlar çocukların yaratıcılığını arttırmakta, karşılarına çıkan negatif durumlarla başa
çıkabilmede yardımcı olmaktadır. Hızla büyüyen oyun pazarında çoğalan fırsatlarla iyi
programcılara, oyun geliştiricilere ihtiyaç artmaktadır.
Lojistik
Dinamik yapısı, ürün çeşitliliği, müşterilerin artan istekleri lojistikte yazılımların önemini
artırmaktadır. Çeşitli sektörlerde farklı kullanım alanlarının doğmasına öncülük eden
mobil uygulamaların lojistik sektöründe de yer bulmaya başlaması kaçınılmaz
olmaktadır. Örnek bir uygulama WMS ve TMS sistemleri ile ilgili olup yeni nesil
uygulamalar daha çok mobil uygulamalar şekline dönüşmektedir. Akıllı telefonların pazar
payındaki hızlı büyüme, mobil iş uygulamaları için talebin artmasına sebep olmaktadır.
Ayrıca artık birçok şirket kendi mobil uygulamasını geliştirmekte ve kullanmaktadır.
Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof Dr. Mehmet Tanyaş; neyin, nasıl, nerede ve ne
miktarda depolanacağını ve taşınacağının yazılımlar sayesinde kontrol edilebileceğini
belirtmiştir. Tanyaş, yazılımların önemine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etmiştir:
“Siparişlerin izlenebilmesi ve stokların kullanılabilirliliği kontrol altına alabilmek için
yazılımların kullanılması çok önemli hale geldi. Son yıllarda gelişen teknoloji ile birlikte
lojistikte kabuk değiştirdi. Türkiye’de geçtiğimiz yıllarda lojistik sadece bir ürünün
taşınması ile tarif ediliyordu. Yazılımların gelişmesi ile birlikte ürünlerin ne kadar
zamanda gideceği, kaç derecede muhafaza edileceği gibi birçok konuyu kontrol altına
alabilir duruma geldik. Lojistik sektörü geçmiş yıllarda insan kaynaklı bir sektörken artık
yazılımların ön planda olduğu bir sektör durumunda ve gelişen yazılımlar sayesinde artık
insan kaynaklı sorunlar minimize edilmiş durumdadır”. Triodor Ar-Ge lojistik
yazılımlarında rota optimizasyonu ve sipariş kestirimi konularına odaklanmaktadır.
Çağrı ve Destek Merkezleri
Geleceğin çağrı merkezlerinin insan ve kaynak ihtiyacı gün geçtikçe artmaktadır.
Dimension Data tarafından yayınlanan 2013/14 Küresel İletişim Merkezi Kıyaslama
Raporu’ndan alınan bilgiye göre 11 sektörde, 817 kuruluş ve Asya Pasifik, Avustralya,
Orta Doğu-Afrika, Kuzey-Güney Amerika ve Avrupa'da olmak üzere 79 ülkede yapılmış
olan ankette; çağrı merkezi çalışanları çağrı merkezi sektörünü terketmekte, müşteriler
müşteri temsilcilerinin sayıca yetersizliğinden yakınmaktadır. Müşteri temsilcilerine yeni
beceriler kazandırmak ve hizmet kalitesini yukarıda tutmak için verilen mücadele yine
önemli bir gider kalemidir. Çağrı merkezleri ise bu süreçlerde iyileştirmeler için hızla
değişen teknolojiye hızlı bir şekilde uyum sağlamaya ihtiyaç duymaktadırlar. Artan
operasyonel karmaşıklıklar ve eski sistemlerin varlığı yapıyı hantal kılmakta ve
teknolojiye uyumu zorlaştırmaktadır. Bu durum yapıda köklü değişikliklerin yapılmasına
olan ihtiyacı arttırmaktadır. Triodor Ar-Ge’de çağrı merkezi sektöründe, yapıdaki
sorunlara akılcı çözümler getirecek uygulamalar ve dünya çağrı merkezi sektörüne
sunulabilecek sistemler araştırılmaktadır.
Akıllı Şehircilik
Bilişim ve teknolojinin en etkin kullanılabileceği alanlardan bir diğeri ise, son yıllarda
ortaya çıkan “Akıllı Şehircilik” kavramıdır. Akıllı şehircilik ile sorunlar tanımlanmakta ve
akıllı şebekeler, akıllı binalar, akıllı su temini gibi altyapı projelerinde kullanılan sensörler
benzeri yapılar ile bunlara akılcı çözümler bulunmaktadır. Accenture Danışmanlık
şirketine göre şu an dünya çapında 90 milyon akıllı şebeke projesi vardır ve sayı 2015
yılında 212 milyonu bulacaktır. Morgan Stanley, akıllı şebekeler için 2009 yılında 20
milyar $ olan küresel pazarın 2030 yılında 100 milyar $’a ulaşacağını tahmin etmektedir.
İnternet girişimcisi Profesör William Vermeend “akıllı şehircilik, dünyada faydalı ve
rekabetçi bir ekonomi sağlayacak” öngörüsünde bulunmuştur. Başta ABD ve Japonya’da
olmak üzere akıllı şehirler oluşturulmakta ve bu kavram günden güne dünyada
yayılmaktadır. Ayrıca Avrupa’da Amsterdam Belediyesi, TU Delft, Wageningen
Üniversitesi, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT), birkaç büyük şirket ve teknolojik
araştırma enstitüsü ile birlikte kurulmuş olan The Amsterdam Metropolitan Institute for
Advanced Solutions (AMS), multidisipliner bir yaklaşımla akıllı şehircilik kapsamında
uygulamalı teknoloji ve kentsel tasarım alanındaki konulara, örneğin trafik, gıda, atık,
enerji ve sağlık üzerine odaklanmaktadır. Bu yapı Amsterdam’da “yaşayan laboratuvar”
olarak deneysel bir alan şeklinde görülmektedir ve global erişimi olan bir ağa sahiptir.
Türkiye’de Kasım 2013’de gerçekleştirilen Akıllı Şehirler VII. Bilişim Kongresi’nde, akıllı
şehirlerin yönetimi, akıllı ve dijital yaşam, akıllı şehircilik kavramı içerisinde birçok
konuda oturumlar düzenlenmiş ve kavramın günümüz ve gelecek için önemi
vurgulanmıştır. Triodor Ar-Ge’de akıllı şehircilik alanında gerçekleştirilen projeler
bulunmakta ve sayısı her geçen gün artmaktadır .

Benzer belgeler