türkiye`de bu hafta - Adana Sanayi Odası
Transkript
türkiye`de bu hafta - Adana Sanayi Odası
TÜRKİYE’DE BU HAFTA 03– 07 AĞUSTOS 2015 2015/T-13 SANAYİNİN ÇARKLARI HAZİRANDA HIZLANDI Haziran ayında yüzde 3 artması beklenen sanayi üretimi yüzde 5.5 arttı. Böylece yıllık bazda Ocak 2014'ten bu yana en yüksek artış kaydedilmiş oldu. Sanayi üretimi haziran ayında piyasa beklentilerinin oldukça üzerinde artış gösterdi. Sanayi üretimi yıllık yüzde 5,5 artarken, aylık bazda yüzde 2,4 artış kaydetti. Böylece yıllık bazda Ocak 2014'ten aylık bazda ise Eylül 2014'ten bu yana en yüksek artışlar kaydedilmiş oldu. TÜİK'in açıkladığı verilere göre; takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi, haziran ayında yıllık bazda yüzde 5.5 artış gösterdi. Piyasada beklenti yüzde 3 artış olacağı yönündeydi. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış endekste ise aylık bazda yüzde 2.4 artış yaşandı. Beklenti ise yüzde 1.2 artış şeklindeydi. Takvim etkisinden arındırılmamış sanayi üretimi ise yüzde 7.4 arttı. Piyasa yüzde 4 oranında yıllık artış bekliyordu. En yüksek artış dayanıklı tüketim malı imalatında Ana sanayi grupları (MIGs) sınıflamasına göre, 2015 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre en yüksek artış yüzde 13,3 ile dayanıklı tüketim malı imalatında gerçekleşti. İmalat sanayi alt sektörleri incelendiğinde, 2015 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre en yüksek artış yüzde 32,9 ile diğer ulaşım araçlarının imalatında gerçekleşti. Bu artışı, yüzde 19,8 ile bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı, yüzde 12,0 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı takip etti. En yüksek düşüş yüzde 8,5 ile deride İmalat sanayi alt sektörleri incelendiğinde, 2015 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre en yüksek düşüş yüzde 8,5 ile deri ve ilgili ürünlerin imalatında gerçekleşti. Bu düşüşü, yüzde 4,6 ile içeceklerin imalatı, yüzde 2,2 ile giyim eşyalarının imalatı takip etti. 2015 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretimi yüzde 1,6 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 3,9 arttı. Kaynak: www.dunya.com YEDİ AYDA 6.1 MİLYAR DOLARLIK ÇELİK İHRAÇ EDİLDİ Ocak-Temmuz dönemi çelik ihracatında en fazla artış Suriye ve Umman'da gerçekleşti Ocak ayından itibaren gerek miktar gerekse değer bazında düşüşlerin yaşandığı ve özellikle Mayıs ayında dip seviyeyi gören çelik ihracatı, son iki ayda miktar bazında yakaladığı yüzde 11'lik artış ile moral buldu. Çelik İhracatçıları Birliği verilerine göre; Türk çelik sektörü yılın yedi aylık dönemini değerde 6,1 milyar dolar, miktarda ise 9,5 milyon ton ihracat ile tamamladı. Ocak-Temmuz döneminde en fazla dikkat çeken ülkeler, miktar bazında yüzde 173 yükselişin gerçekleştiği Suriye ile artış oranının yüzde 147'yi bulduğu Umman oldu. Çelik İhracatçıları Birliği tarafından açıklanan 2015 yılı Ocak-Temmuz dönemi ihracat verilerine göre; Türkiye'nin çelik ihracatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla değer bazında yüzde 23,6 düşüş ile 6,1 milyar dolar olurken, miktar bazında ise yüzde 10,3 azalış ile 9,5 milyon ton olarak gerçekleşti. Çelik sektörünün direkt ihracatına diğer birliklerin faaliyet alanına giren demir çelik ürünleri de eklendiğinde Türkiye'nin 2015 yılı yedi aydaki toplam çelik ihracatı değer bazında 7,3 milyar dolara, miktar bazında ise 10 milyon tona ulaştı. Yedi aylık dönemde bölgeler bazında; miktarda 3,6 milyon ton ile Ortadoğu liderliği üstlenirken, bu bölgeyi 1,6 milyon tonla AB ülkeleri ve 1,1 milyon tonla Kuzey Afrika ülkeleri izledi. OcakTemmuz dönemi çelik ihracatında en yüksek artışın gözlendiği ülkeler ise Suriye ve Umman oldu. Söz konusu dönemde Suriye'ye miktar bazında yüzde 173 artış ile 139 bin ton; Umman'a miktar bazında yüzde 147 artış ile 121 bin ton ihracat yapıldı. Çelik İhracatçıları Birliği'nin verilerine göre; 2015 yılı Temmuz ayında çelik ihracatı geçen yılın aynı ayına göre değer bazında yüzde 22,8'lik düşüş ile 805 milyon dolar, miktar bazında ise yüzde 4,1 düşüş ile 1,3 milyon tona ulaştı. Kaynak:www.dunya.com OTOMOTİV İHRACATI VİTES KÜÇÜLTTÜ Otomotiv ihracatı temmuzda yüzde 17 kayıp yaşadı Otomotiv endüstrisi temmuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 kayıpla bir milyar 644 milyon dolar ihracata imza atarken, yılın 7 aylık döneminde ise ihracat yüzde 11.5 azalışla 12 milyar 135 milyon dolar olarak gerçekleşti. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), otomotiv endüstrisinin temmuz ayı ihracat verilerini açıkladı. Buna göre tüm ana ürün gruplarında kayıplar yaşanmasına rağmen, otomotiv endüstrisi sektörel olarak ihracattaki liderliğini bırakmadı. İspanya’ya yüzde 13, Birleşik Krallık’a otobüs minibüs midibüs ürün grubunda yüzde 147, Birleşik Devletler’e yan sanayide yüzde 21 büyümeye rağmen temmuz ayında Almanya, Fransa, İtalya gibi büyük pazarlarda yaşanan kayıpların önüne geçilemedi. Miktar bazında artış Temmuz ayında otomotiv ihracatında değer bazında yüzde 17, ağırlık bazında yüzde 2 düşüş yaşanırken, miktar bazında ihracatta yüzde 9,5 artış sağlandı. Ürün grupları incelendiğinde ise yan sanayi geçtiğimiz ay yüzde 12 kayıpla 681 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Temmuz ayında yan sanayiyi yüzde 32 gerileme ve 485 milyon dolarla binek otomobiller, yüzde 2.5 azalış ve 367 milyon dolarla eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar, yüzde 7 kayıp ve 90 milyon dolarlık otobüs minibüs midibüs ürün grubu izledi. Diğer başlığı altında ise yüzde 29 gerilemeyle 21 milyon dolarlık dış satış gerçekleşti. Otobüs minibüs midibüs 7 ayda ihracatını artırdı Ürün bazında yılın 7 aylık döneminde de yan sanayide yüzde 13 azalış ve 4 milyar 965 milyon, binek otomobillerde yüzde 12 kayıpla 4 milyar 42 milyon, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda yüzde 10 düşüş ve 2 milyar 301 milyon, otobüs minibüs midibüs ürün grubunda da yüzde 5 artışla 660 milyon dolarlık dış satış yapıldı. Birleşik Devletler’e yüzde 111 artış İhracat verileri ülke bazlı incelendiğinde de geçtiğimiz ay en fazla ihracat önceki dönemlerde olduğu gibi Almanya’ya oldu. Almanya’ya ihracat yüzde 25 gerileme ile 238 milyon, Birleşik Krallık’a yüzde 18 kayıpla 214 milyon, Fransa’ya da yüzde 10 azalışla 166 milyon dolarlık dış satış gerçekleşti. Bu ülkeler dışında İspanya’ya yüzde 13 büyümeyle 100 milyon, Birleşik Devletlere yüzde 111 artışla 71 milyon, Slovenya’ya da yüzde 19 yükselişle 53 milyon dolarlık dış satış gerilemenin önüne geçemedi. Ülke bazlı 7 aylık dönemde de Almanya’ya yüzde 15 azalışla bir milyar 915 milyon, Birleşik Krallık’a yüzde 5 büyümeyle bir milyar 587 milyon, Fransa’ya da yüzde 18 kayıpla bir milyar 204 milyon dolarlık dış satış yapıldı. Aynı dönemde Birleşik Devletler’e yüzde 81 büyümeyle 411 milyon, İspanya’ya da yüzde 10 artışla 645 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti. Kaynak:www.dunya.com TÜRKİYE-İRAN ORTAK SERBEST BÖLGE KURUYOR, MEVZUAT UYUMLAŞTIRILIYOR İran-Türkiye sınırında ortak bir serbest bölge kuruluyor. Türkiye, Batı ülkeleri ile ilişkilerini yeni bir düzleme oturtmaya çalışan İran ile güçlü ekonomik işbirlikleri kurmak için projeler geliştiriyor. Bunların en önemlilerinden biri olan, İran-Türkiye sınırında ortak bir serbest bölge kurulması projesinde çalışmalar sürüyor. Elde edilen bilgilere göre, Van ve sınırındaki İran’ın Hoy kentinde kurulacak serbest bölgede iki ülke firmaları çeşitli avantajlar sahip olarak faaliyet gösterecek. Şu aşamada iki ülkenin serbest bölge mevzuatları arasındaki farklılıkları gidermeye yönelik mevzuatları uyumlaştırma çalışmaları yapılıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın martta İran’a yaptığı resmi ziyaretteki üst düzey görüşme masasında alınan kararlardan birisi de sınırda kurulacak bir ortak serbest bölgeydi. İran’daki serbest bölge uygulaması ile Türkiye’deki uygulama arasında fark olduğu için Van ve İran’ın Hoy kentinde ortak serbest bölge kurulması için ilk aşamada mevzuatların uyumlaştırılmasına yönelik çalışmalara başlandı. Hoy’un Van’a yaklaşık 2 saat uzaklıktaki en yakın İran şehri olduğunu belirten Ege Bölgesi ve İran İşbirliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hossein Arian, Urmiye Ticaret Odası’ndan aldığı bilgiye göre, iki ülke cumhurbaşkanları nezdinde yapılan görüşmede ortak serbest bölge kurulması kararının alındığını ve bölgenin kurulmasının kesinleştiğini belirterek, “Ancak İran gümrük kuralları ile Türkiye’nin gümrük kuralları farklı olduğu için müşterek bir serbest bölge kurulması zor. Şu anda İran ve Türkiye gümrük mevzuatlarını uyumlaştırılıyor. Urmiye Ticaret Odası’ndan bu konudaki çalışmaların bitmek üzere olduğunu öğrendim” şeklinde bilgi verdi. Müşterek serbest bölge ile iki ülke ortasındaki kara sınırı avantajının kullanılmasının hedefl endiğini vurgulayan Arian, “İran’da 30 serbest bölge var. Türkiye’ye en yakın serbest bölge, sınırındaki Maku kentinde. Bu serbest bölgeyi Türk firmaları da kullanıyor. İran’da enerji ve işçilik çok ucuz. Türkiye’nin de teknoloji ve sanayi altyapısı güçlü. Kurulacak müşterek serbest bölgede iki ülke firmalarının bu avantajları kullanarak üçüncü ülkelere yönelik de üretim yapması hedefleniyor” dedi. Kaynak:www.dunya.com TÜRK OTO YAN SANAYİİNİ 'İRAN HEYECANI' SARDI İran’a ambargonun kalkmasına ilişkin anlaşma pek çok sektör gibi otomotivcileri de harekete geçirdi. Orijinal üreticilerin İran planlarını yakından izleyen Türk oto yan sanayii, bu durumun kendileri için de avantaj oluşturacağı görüşünde P5+1 ülkeleri ile İran arasında varılan anlaşma otomotiv sektörünü hareketlendirdi. Başta Renault ve PSA olmak üzere pek çok orijinal ürün üreticisinin (OEM-Original Equipment Manufacturer) İran pazarına geri dönmesi beklenirken, Türk otomotiv yan sanayi de ana sanayilerde yaşanan hareketlilikten etkilendi. Otomotivciler İran’a yapılan ihracatın artacağı görüşünde. İleri vadede Türk otomotiv yan sanayilerinin İran’da doğrudan yatırım veya ortaklıklarla üretim yapması da gündeme gelebilir. P5+1 ülkeleri ile İran arasında varılan anlaşma sonrası global otomotiv endüstrisi hızlı bir şekilde İran pazarına odaklandı. Özellikle burada hazır altyapısı bulunan Avrupalı OEM’ler birbiri ardına İran pazarı planlarını açıklamaya başladı. Fransız otomobil firması PSA Peugeot Citroen’in de İran’a dönmek için partneri olan Iran Khodro ile ‘ortak girişim oluşturulması’ amaçlı görüşmelerini hızlandırdığı biliniyor. Proje kapsamında bir otomobilin tüm montajının İran’da yapılması konuşuluyor. PSA İran iç pazarını hedeflemenin yanı sıra burada ürettiği araçları komşu ülkelere de satmayı planlıyor. 2012 öncesinde İran’da yıllık satışı 500 bin adedi bulan PSA, önümüzdeki süreçte İran’da yılda 400 bin araç satışı hedefliyor. Öte yandan Avrupalı üreticilerden Renault ve Volkswagen de İran pazarına ilgisiz değil. İran’da yüzde 6 civarında pazar payı bulunan Renault, “Tondar 90” adıyla İran’da ilk nesil Logan’ı üretiyor. Daha önce İran’da “Volkswagen Golf” modelini üreten Volkswagen Grubu’nun da Skoda ve Seat markaları için planlamalar yaptığı biliniyor. Öte yandan Ford ve General Motors Amerika’nın politikası doğrultusunda girişimde bulunmayı planlarken, Uzakdoğulu markaların da pazarda etkin olmak için harekete geçmeye başladığı ifade ediliyor. Kaynak:www.dunya.com İHRACATÇI FİRMALARIN TAHSİLAT SORUNU YÜZDE 30 ARTTI Dolardaki yükseliş tahsilat gecikmeleri ve vade uzatımına neden oluyor, ihracatçıların tahsilatta zorlanıyor. Uluslararası alacak ve risk yönetimi konusunda faaliyet gösteren ARS Danışmanlık'ın Genel Müdürü Ayşe Burcu Arslan, doların diğer para birimleri karşısındaki sert yükselişinin ihracatçı firmalar için tahsilatta gecikme ve vade uzatımlarına neden olduğunu; Türk firmaların ihracatta yaşadığı tahsilat sorunlarının da yılın ilk altı ayında yüzde 30 arttığını söyledi. Arslan, tahsilatta sorun yaşayan sektörlerin başında ise, açık hesapla çalışan tekstil, hazırgiyim ile oto yedek parça sektörlerinin geldiğini belirtti. Reuters ile yaptığı söyleşide 155 ülkede alacak takibi yaptıklarını belirten Arslan, "Dolardaki ciddi değer kazancı ve diğer para birimlerindeki kayıplar tüm dünyada firmaların ödeme tercihlerini değiştirdi. Firmaların ödeme önceliklerinde yurtdışı müşteriler şu anda sonda geliyor" dedi ve ekledi: "Yurtdışı müşterilerin ödemelerinde gecikmeler yaşanıyor. Türk ihracatçı firmaların yaşadığı tahsilat gecikmeleri de ilk altı ayda geçen yıl aynı döneme göre yüzde 30 artmış durumda." Reuters verilerine göre, doların altı önemli para biriminden oluşan sepet karşısındaki değerini izleyen endeks, yılın ilk yarısında yüzde 8'in üzerinde yükseldi. Firmaların karşı karşıya olduğu bir başka sorunun da uzayan vadeler olduğunu belirten Arslan, "Ortalama 60-90 gün olan vadeler şu anda 120-150 güne çıkmış durumda" dedi. Firmaların yasal caydırıcılığın daha sınırlı olduğu Ortadoğu, Asya ve Afrika ülkelerinde tahsilatta daha fazla zorlandığını belirten Aslan, tahsilat sıkıntısının artmasıyla birlikte alacak yönetimi ihtiyacının da arttığına işaret etti. Kaynak:www.dunya.com TÜRKİYE YILLIK 200 BİN TON AYÇİÇEK YAĞI İTHAL EDİYOR Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Karademir, yıllık ortalama 900 bin ton ayçiçek yağı ihtiyacı bulunan Türkiye'nin, 200 bin ton ayçiçek yağını ithal etmek zorunda kaldığını söyledi. 02 Ağustos 2015 Pazar 15:11 Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Semih Karademir, yıllık ortalama 900 bin ton ayçiçek yağı ihtiyacı bulunan Türkiye'nin, daha çok ekim alanı potansiyeline rağmen, 200 bin ton ayçiçek yağını ithal etmek zorunda kaldığını söyledi. Türkiye'nin en önemli tarım merkezlerinden birisi olan Çukurova Bölgesi'nde, bu yıl ayçiçek hasadına başlandı. Ayçiçeği hasadının başlamasıyla birlikte değerlendirmelerde bulunan ZMO Adana Şube Başkanı Semih Karademir şöyle konuştu: "Türkiye'de ayçiçeği ekim alanı yıllık ortalama 520 bin hektar, toplam üretim ise 1 milyon 380 bin tondur. Türkiye toplam ekim alanının yüzde 6.6'sı ve toplam üretim miktarının yüzde 7.3'ünü karşılayan Adana'da ise 34 bin 509 hektar alanda yıllık ortalama 102 bin ton ayçiçeği üretiliyor. Türkiye'nin yıllık ayçiçeği yağı ihtiyacı 900 bin ton seviyesinde. Buna rağmen üretim 650- 700 bin ton civarında. Yani yıllık ortalama 200 bin ton ayçiçeği yağı ihtiyacı var. Yağlı tohumlarda en çok üretilen ürün ülkemizde ayçiçeği. Dünyada ham yağ ihtiyacının yüzde 11'i ayçiçeğinden karşılanıyor. Türkiye ham yağ ihtiyacının yüzde 50'si ayçiçeğinden karşılanıyor. Ham yağ açısından ayçiçeği çok önemli bir üründür. Dünyada yıllık ortalama 26 milyon hektar alandan 42.5 milyon ton ham yağ üretiliyor." Kaynak:www.dunya.com RUSYA, DOĞALGAZDA İNDİRİMİ KABUL ETTİ Rusya, doğalgaz fiyatında indirim için BOTAŞ ile anlaştı, ama belgeler imzalanmadı. Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak, Türkiye ile Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesi hakkındaki görüşmelerin sürdüğünü ve Moskova'nın doğalgaz fiyatında Türkiye'ye yüzde 10.25 yapmayı kabul ettiğini söyledi. Novak, Rusya'nın indirim yapmayı kabul etmesine karşılık doğalgaz şirketi Gazprom ile BOTAŞ arasındaki indirim anlaşmasının henüz imzalanmadığını söyledi. Reuters'ta dün yer alan haberde, Rusya'nın Ukrayna'yı by-pass ederek Avrupa'ya Türkiye üzerinden doğalgaz taşımak için planladığı Türk Akımı hakkındaki görüşmelerin dondurulduğu yer almıştı. Kaynak:www.dunya.com ELEKTRİK ÜRETİMİNDE TARİHİ REKOR Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Türkiye'de elektrik üretiminin tüm zamanların en yüksek değeri olan 43 bin megavatın üzerine çıktığını söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'de elektrik üretiminin tüm zamanların en yüksek değeri olan 43 bin megavatın üzerine çıktığını açıkladı. Bakan Yıldız, Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nin hazırladığı "Türkiye Enerji Raporu"nun bakanlıkta gerçekleştirilen tanıtım toplantısında konuştu. Elektrik üretiminin tüketimi aşarak arz fazlası yaşandığını dile getiren Yıldız, bunun ciddi bir avantaj olduğunu söyledi. Yıldız, elektrik tüketiminde geçen yıla göre yüzde 8-9'lara varan artışların yaşandığı günler olduğunu aktararak, Türkiye'nin yükselen tüketimi karşılamakta sıkıntı çekmediğini belirtti. Kaynak:www.dunya.com