proje sahibi

Transkript

proje sahibi
PROJE SAHİBİ
BARES
ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş.
Kuleli Sokak No:87/4
Gaziosmanpaşa / ANKARA
Tel : 0 (312) 446 30 23
Faks : 0 (312) 437 43 99
PROJE ADI
RÜZGAR ENERJİ SANTRALİ
PROJE TANITIM DOSYASI
PROJE YERİ
ERİKLİ MEVKİİ / BANDIRMA / BALIKESİR
HAZIRLAYAN
MEŞRUTİYET CADDESİ 38/6
06420
KIZILAY / ANKARA
Tel:(0 312) 435 75 70 – 435 74 99
Faks:(0312) 435 56 98
HAZİRAN 2004, ANKARA
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Proje Sahibinin Adı
: BARES ELETRİK ÜRETİM A.Ş.
Adresi
: Kuleli Sokak No: 87/4 Gaziosmanpaşa/ANKARA
Telefon ve Faks Numarası
: Tel: (0312) 446 30 23 / Faks: (0312) 437 43 99
Projenin Adı
: Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Proje için seçilen yerin
açık adresi(İli, ilçesi,
beldesi, mevkii)
: Balıkesir / Bandırma / Erikli Mevkii
Raporu Hazırlayan
Kuruluşun/Çalışma grubunun
Adı
: PRD Planlama, Araştırma, Geliştirme ve Danışmanlık Ltd. Şti.
Adresi
: Meşrutiyet Cad. 38/6 06420 Kızılay/ANKARA
Telefon ve Faks Numarası
: Tel:(0 312) 435 75 70 - 435 74 99 / Faks:(0312) 435 56 98
İli – Rapor tarihi
: ANKARA – Haziran, 2004
2
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
İÇİNDEKİLER
BÖLÜM I.
A
B
C
D
E
BÖLÜM II.
A
B
BÖLÜM III.
BÖLÜM IV.
KONULAR
Projenin tanımı ve amacı
Projenin özellikleri
Projenin iş akım şeması, kapasitesi, kapladığı alan, teknolojisi, çalışacak
personel sayısı,
Doğal kaynakların kullanımı (arazi kullanımı, su kullanımı, kullanılan
enerji türü vb.)
Atık üretim miktarı (katı, sıvı, gaz vb.) ve atıkların kimyasal fiziksel ve
biyolojik özellikleri
Kullanılan teknoloji ve malzemeden kaynaklanabilecek kaza riski
Projenin olası çevresel etkilerine karşı alınacak tedbirler
Projenin yeri
Mevcut arazi kullanımı ve kalitesi (tarım alanı, orman alanı, planlı alan,
su yüzeyi vb.)
Ek-V deki Duyarlı Yöreler listesi dikkate alınarak; sulak alanlar, kıyı
kesimleri, dağlık ve ormanlık alanlar, tarım alanları, milli parklar, özel
koruma alanları, nüfusça yoğun alanlar, tarihsel, kültürel, arkeolojik, vb.
önemi olan alanlar, erozyon alanları, heyelan alanları, ağaçlandırılmış
alanlar, potansiyel erozyon ve ağaçlandırma alanları ile 167 sayılı Yeraltı
Suları Hakkında Kanun gereğince korunması gereken akiferler
Projenin ve yerin alternatifleri (proje teknolojisinin ve proje alanının
seçilme nedenleri)
Sonuçlar
Ekler
Notlar ve Kaynaklar
Sayfa No
4
11
11
21
22
32
33
34
34
35
38
42
ÇED Ön Araştırma Raporunu hazırlayanların tanıtımı
(Adı soyadı, mesleği, özgeçmişi, referansları ve rapordan sorumlu
olduğunu belirten imzası)
3
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
PROJENİN TANIMI VE AMACI
İnsanlığın en önemli vazgeçilmez gereksinimlerinden birisi enerjidir. Bugün kişi başına enerji tüketimi
kalkınmışlığın ölçüsü olarak kullanılmaktadır. Bilindiği gibi yeryüzünde mevcut bütün enerji
kaynaklarının kullanılarak elektrik enerjisine dönüştürülmesi o kaynağın kendine özgü niteliği,
zenginliği ve cinsine göre değişmektedir. Bu kaynakların kimine ulaşmak için çok büyük masrafları göz
önüne almak gerektiği gibi hiçbir maliyet gerekmeden ulaşılabilen kaynaklar da mevcuttur, ancak bu
kaynakların her birini işlemek için ayrı bir yol ve her bir yolun da ayrı bir maliyeti mevcuttur.
Elektrik enerjisi, sanayileşme, nüfus artışı ve tüketim malzemelerinin çeşitlenmesi neticesinde tüketimi
hızla artan, en önemli enerji kaynaklarından biridir. Ülkemiz elektrik enerjisi talebi, ekonomik büyüme,
nüfus artışı gibi nedenlerden dolayı artmaktadır.
2000 yılı için 134 Milyar kWh olan Türkiye Elektrik Enerjisi Brüt Talebinin,
2005 yılı için 200 Milyar kWh,
2010 yılı için 290 Milyar kWh,
2020 yılı için 547 Milyar kWh’a yükseleceği tahmin edilmektedir.
Türkiye’nin elektrik enerjisi üretebilmesi için gerekli yakıt kaynakları az, kalite seviyesi dünya
standartlarının altındadır. Hidroelektrik enerji belirli bir kullanılabilir potansiyel oluşturmakta, fakat
yatırım süresi uzun olduğundan hemen devreye alınamamaktadır.
Türkiye’de elektrik enerjisi tüketiminin yılda sadece ortalama % 8 oranında artması durumunda, talebin
karşılanabilmesi için 2010 yılındaki kurulu gücün 65000 MW olması gerekmektedir. Bu durum 43000
MW seviyesinde yeni yatırım ihtiyacı doğurmaktadır. Sözkonusu yatırımların gerçekleştirilebilmesi için,
2010 yılına kadar, her yıl yaklaşık 4.5-5 Milyar $ düzeyinde bir kaynak gerekli olmaktadır.
Bu durumda petrol ithalatı:
2000 yılında 60 Milyon ton
2005 yılında 89 Milyon ton
2010 yılında 122 Milyon ton’a ulaşmaktadır.
Dünya’daki petrol rezervlerinin yaklaşık 40 yıllık ömrü olduğu hesaplanmakta, böylece ilerleyen
yıllarda fiyat artışına paralel olarak daha fazla kaynak ayrılması gerekmektedir.
Türkiye’nin hızla artmaya devam eden elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabilmesi ekonomik, ithal yakıt
bağımlılığını azaltan, kısa sürede devreye alınabilen, çevreye en az zarar veren, temiz enerji üretimine
yönelebilmesi için önünde önemli stratejik imkanlar bulunmaktadır.
4
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Rüzgar enerjisinin kaynağı Güneş’tir. Güneş Dünya’ya saatte 100,000,000,000,000 kWh enerji
göndermekte, bunun sadece %1-2’si rüzgar enerjisine dönüşmektedir. Dünya’da rüzgar enerjisindeki
teknolojik gelişim, üretim maliyetlerini hızla aşağıya çekmektedir. Bugün rüzgar rejiminin iyi olduğu
santrallar termik ve nükleer enerji santralları ile üretim maliyeti yönünden rekabet edebilir düzeydedir.
Öte yandan konvansiyonel ve nükleer enerji tesislerinin çevrede yarattığı tahribatların bertaraf
edilebilmesi için gerekli yatırımlar dikkate alındığında, ortalama 5 cent/kWh lık bir “harici maliyetin”
dikkate alınması gerekli olmaktadır. Harici maliyet, halk sağlığına ve doğaya verilen zararın telafi
edilebilmesi için gereken teknolojik yatırım tutarıdır.
Rüzgar enerjisi ile elektrik üretimi metodu,
Asit yağmurlarına yol açmayan
Atmosferik ısınmaya yol açmayan
CO2 emisyonunu azaltan
Fosil yakıt tasarrufu sağlayan
Radyoaktif etkisi olmayan
Hammadde sıkıntısı olmayan
Sürekli ve sonsuz bir enerji kaynağı
Ekonomik üretimi sağlayan, teknolojik gelişimi hızlı
Döviz kazandırıcı, dışa bağımlılığı olmayan
Kısa sürede devreye alınabilen ve tevsi edilebilen yönleri ile ülkemize önemli katkısı olabilecek yüksek
teknoloji ürünü bir güç kaynağı durumundadır.
Önemli bir bölümünün dünyanın düzenli ve etkin rüzgarlar alan bir bölgesinde bulunması nedeniyle
Türkiye’nin kendi kendisini yenileyebilen ve çevre dostu bir enerji olan rüzgar enerjisi kullanımını
yaygınlaştırması, ekonomik ve çevresel açılardan ülkemize avantajlı bir ortam yaratacaktır. Ülkemizin
coğrafi özellikleri, kıyı şeritleri, dağ, vadi yapıları, ayrıca EİE İdaresi ve Devlet Meteoroloji İşletmeleri
Genel Müdürlüğü tarafından yapılan rüzgar ölçümleri sonuçları, Türkiye’de rüzgar enerjisinin önemle
dikkate alınması gereken bir kaynak olduğunu göstermektedir.
Başta Almanya olmak üzere Danimarka, Hollanda, İspanya gibi belli başlı Avrupa Birliğine üye
ülkelerin temiz enerji kaynağı olan Rüzgar Enerjisinden daha fazla faydalanılması maksadıyla
yatırımları ve araştırma geliştirme faaliyetlerini destekledikleri ve Rüzgar Enerjisi Santrallerinin de en
çok bu ülkelerde tesis edildiği görülmektedir.En temiz enerji kaynaklarından biri olan rüzgar enerji
santralleri ile ilgili bazı fotoğraflar, Fotoğraf 1.’de verilmiştir.
5
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Fotoğraf 1. Rüzgar Enerji Santrallerinden Görünüm
6
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Rüzgar Atlası çalışmaları ülkemizin, Ege Denizi kıyılarının, Avrupa kıtası kuzey sahilleri ve İngiltere
adalarının rüzgar enerjisi potansiyeline yakın düzeylerde mükemmel rüzgar aldığını göstermektedir.
Son yıllarda enerji talebinin her yıl % 8 olarak arttığı ülkemizde enerji açığını kapatmak için senelik
2500 MW yatırıma ihtiyaç vardır. Hidroelektrik santrallar 4-5 senede, nükleer santrallar ise 6-7 senede
devreye girebilmektedir. Doğal gaz santralı 1.5-2 yılda devreye alınabilmekte, fakat bu sefer de
hammadde temininde problem olabilmektedir. Ancak Rüzgar Santralları kapasitelerine bağlı olarak
yaklaşık 1 yıl gibi kısa sürelerde devreye alınabilmektedir.
Rüzgar enerjisi uygulamaları yaygınlaştıkça 5-6 yıl gibi çok kısa sayılabilecek bir sürede Türkiye’nin
enerji ihtiyacının yaklaşık %15’ ini karşılayabilecektir. Halen Türkiye’deki mevcut Rüzgar Santralları
Kurulu gücü 19 MW’tır. Elektrik üretiminde rüzgar enerjisi :
- Kendisini yenileyebilme özelliğinin ve temiz bir enerji kaynağı olmasının ötesinde,
- Gerekli tesislerin kısa sürede devreye alınabilmesi,
- Hammadde gereksinimi olmaması,
- Kolaylıkla kapasite artırımı sağlanabilmesi,
- Yüksek teknoloji transferi sağlaması gibi sebeplerle, dünya’da en hızlı gelişen enerji üretim sektörü
durumuna gelmiştir.
Yukarıdaki bilgiler ışığında BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş., hem ülke ekonomisine katkıda
bulunmak, hem de ülkemizin elektrik enerjisi ihtiyacının bir kısmını karşılamak amacı ile Balıkesir ili,
Bandırma İlçesi, Erikli Köyü Mevkiinde (Konyalı Tepe, Hüyük Tepe, Taş Tepe, Torsuk Tepe, Bayram
Tepe mevkileri arasındaki bölgeye) her biri 1,5 MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurmayı
planlamaktadır. Santralin toplam gücü 30 MW olacaktır.
Bares Elektrik Üretimi Anonim Şirketi 26 Ekim 2000 tarihinde, rüzgar enerjisinden elektrik enerjisi
üretmek amacıyla kurulmuştur. Şirket merkezi Ankara'dadır.
Bares Elektrik Üretimi A.Ş., yenilenebilir kaynaklardan enerji üretiminin en önemli kaynaklarından biri
olan rüzgar enerjisine dayalı projeler geliştirmektedir. Geliştirdiği projeleri üretim şirket modelinde ve
piyasa koşullarında realize etmektedir. Bu projeler ülkemizin enerji açığının karşılanmasına yardımcı
olacak, projelere ortak olan sanayicilerin enerjiyi daha ucuza kullanmalarını sağladığından bölge
sanayiinin gelişmesine katkıda bulunacak, rekabet ortamında avantaj elde etmesini sağlayacaktır.
7
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Kurulması planlanan Rüzgar Enerji Santralinden 105.000.000 kWh/yıl elektrik üretimi planlanmakta
olup, üretim sırasında şaltta toplanan elektrik yaklaşık 8 km uzunluğundaki ENH (154 kV - 0.98)
sistemiyle santral enterkonnekte sisteme Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’ın (TEİAŞ) uygun gördüğü
Bandırma 3 TM üzerinden bağlanacaktır.
Projenin alınacak izinler ile birlikte yaklaşık 1 yıl içinde gerçekleştirilmesi planlanmakta olup, proje
ömrü 20 yıl olarak kabul edilmiştir. Ancak yıllık periyodik bakım ve 10 yılda bir yapılacak genel bir
bakım ve rehabilitasyon ile proje ömrü 35 yıla çıkabilecektir.
Faaliyet alanının ülke ve bölge içindeki konumu Şekil 1.’de, fotoğrafları Fotoğraf 2.’de, faaliyet alanı
ve Türbin yerleşim noktalarını gösteren 1/25000 ölçekli Harita Ek 1’de, 1/100 000 Ölçekli Harita
Ek2’de verilmiştir.
8
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Şekil 1. Faaliyet Alanının Ülke ve Bölge İçindeki Yeri
9
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Fotoğraf 2. Faaliyet Alanına Ait Fotoğraflar
10
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
BÖLÜM I : PROJENİN ÖZELLİKLERİ
A. Projenin İş Akım Şeması, Kapasitesi, Kapladığı Alan, Teknolojisi, Çalışacak Personel Sayısı,
BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş.’i tarafından Balıkesir ili, Bandırma İlçesi, Erikli Köyü Mevkiinde
(Konyalı Tepe, Hüyük Tepe, Taş Tepe, Torsuk Tepe, Bayram Tepe mevkileri arasındaki bölgeye) her
biri 1,5MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurulması planlanmaktadır. Santralin toplam gücü 30
MW olacaktır.
Faaliyet kapsamında kurulması planlanan Rüzgar Enerji Santrali için BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş.
tarafından Balıkesir İli, Bandırma İlçesi, Erikli Mevkiindeki alanda rüzgar enerjisine dayalı üretim
yapabilmek için Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna üretim lisansı başvurusu yapılmış olup,
18/05/2004 tarih ve EÜ/320-1/453 Lisans nolu kararı ile 20 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek
üzere 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu gereğince Üretim Lisansı verilmiştir (Ek 3).
Faaliyet kapsamında kurulacak olan 1.5 MW gücündeki 20 adet Rüzgar Türbininden yıllık ortalama
105 000 000 kWh elektrik üretimi planlanmaktadır.
Rüzgar türbinleri ile üretilecek elektrik enerjisi başlıca;
- Rüzgar hızına ve frekansına,
- Türbin sahasının arazi ve yüzey yapısına ayrıca türbin kanatlarının taradığı alana bağlıdır.
Dolayısıyla kurulması planlanan rüzgar çiftliklerinin kurulacağı aday bölgelerde yapılan detay rüzgar
ölçümleri ve yer seçimi tesislerin ana karakteristiklerinin belirlenmesinde temel faktörlerdir.
Enerji üretimini hesaplamasında rüzgar hızlarının kübik değeri esas alındığından, 4m/s ile 5 m/s
arasındaki fark, elde edilen enerjide % 95’e varan bir farka neden olabilmektedir.
Ayrıca, seçilecek tesis yerinin:
- Yüzey pürüzlülüğü,
- Topoğrafyasının ulaşıma ve tesisin inşaatına elverişli,
- Sahanın yeterli büyüklükte olması,
- Ulusal enerji sistemine yakınlığı da önemli faktörlerdir.
Proje kapsamında bölgeye dikilen ölçüm direkleri ile, 10 ve 30 metre yüksekliklerde, toplam üç
anemometre ve 2 rüzgar gülü ile 4 yıldan uzun bir periyot içinde ölçüm yapılmış olup, hız ve yön
bilgileri otomatik olarak kaydedilmiştir. Faaliyet alanında 2000, 2001, 2002, 2003 yapılan çalışmalar
neticesinde elde edilen verilere göre, rüzgar çiftliğinin ana karakteristik değerleri Tablo I.A.1‘de
verilmiştir.
11
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Tablo I.A.1. Aylara Göre Rüzgar Hızları
AYLAR
Ocak 2000
Şubat.2000
Mart 2000
Nisan2000
Mayıs 2000
Haziran2000
Temmuz 2000
Ağustos2000
Eylül 2000
Ekim2000
Kasım 2000
Aralık2000
AYLAR
Ocak 2002
Şubat2002
Mart 2002
Nisan2002
Mayıs 2002
Haziran2002
Temmuz 2002
Ağustos2002
Eylül 2002
Ekim2002
Kasım 2002
Aralık2002
HIZ (m/s)
9,4
9,8
8,5
6,8
8,0
9,0
8,4
11,3
10,1
10,8
8,2
10,0
HIZ (m/s)
9,4
9,3
7,3
7,7
8,1
7,1
8,0
5,8
7,3
7,2
9,6
AYLAR
Ocak 2001
Şubat2001
Mart 2001
Nisan2001
Mayıs 2001
Haziran2001
Temmuz 2001
Ağustos2001
Eylül 2001
Ekim2001
Kasım 2001
Aralık2001
AYLAR
Ocak 2003
Şubat2003
Mart 2003
Nisan2003
Mayıs 2003
Haziran2003
Temmuz 2003
Ağustos2003
Eylül 2003
Ekim2003
Kasım 2003
Aralık2003
HIZ (m/s)
11,2
9,8
10,7
8,7
8,3
7,1
8,7
11,0
7,4
10,2
11,8
10,2
HIZ (m/s)
9,9
9,1
9,3
7,4
7,5
8,0
7,4
10,1
8,9
9,5
10,6
Projenin fizibilite safhasında, elde edilmekte olan rüzgar hızı, frekansı, hakim yön, arazi yüzey yapısı,
türbin üreticisi firmalardan sağlanan türbin güç eğrisi verileri dikkate alınarak; çiftliklerde türbinlerin
mikro konumlandırılması, detay yerleşim planı yapılması ile üretim ünitelerinin her biri için hedeflenen
üretim değerleri belirlenmiştir.
Rüzgar çiftliği olarak belirlenen alan içerisine türbinlerin yerleştirilmesi sırasında yukarıda belirtilen
unsurlar detaylı bir değerlendirmeye tabi tutulduktan sonra Tablo I.A.2.‘de belirtilen türbin yerleşim
koordinatları belirlenmiştir.
12
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Tablo I.A.2. Türbin Yerleşim Koordinatları
Türbin
X (Doğu) (m)
Y (Kuzey) (m)
1
589550
4468950
2
589850
4468950
3
590110
4468920
4
590390
4468960
5
590730
4469140
6
591080
4469300
7
591300
4469190
8
591570
4469240
9
591780
4469350
10
592070
4469260
11
592290
4469320
12
592530
4469300
13
592720
4469110
14
592900
4469030
15
593100
4469190
16
593350
4469040
17
593610
4469080
18
593880
4469110
19
593990
4468730
20
594330
4468680
Yukarıdaki bilgiler ve yer seçimi çalışmaları sonucunda Balıkesir ili, Bandırma ilçesinin Erikli Köyü
civarı proje alanı olarak seçilmiştir. Rüzgar Türbinleri, Şalt Sahası, Bandırma Trafo Merkezini de
gösteren bölgenin 1/25000 ölçekli haritası Ek 1‘de verilmiştir. Rüzgar Türbinlerinin yerleşim noktaları
optimum olarak belirlenmiş olup, uygulama sırasında toplam üretimi etkilemeyecek şekilde
ayarlanacaktır.
Faaliyette kullanılacak olan rüzgar türbinleri yurt dışından ithal edilecek, kulelerin imalatı yurt içi/yurt
dışında yaptırılacak olup, kablo, trafo ve diğer elektromekanik teçhizat yine yurt içi/yurt dışı piyasadan
temin edilecektir.
13
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Rüzgar türbinleri hareket halindeki havanın enerjisini mekanik enerjiye dönüştüren makinalardır. Bu
nedenle rüzgardan elektrik üretimi rüzgar enerjisi uygulamalarının temel yönlerinden biridir.
Elektrik enerjisi elde etmek için kullanılan rüzgar türbinleri, bir, iki veya üç kanadı olan yüksek hızda
çalışan makinalardır. Faaliyet kapsamında 3 kanatlı türbin kullanılacak olup, yüksek hızda çalışmanın
nedenlerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
1-Eşit çaptaki yüksek hızlı bir rüzgar türbini, düşük hızlı türbinden daha hafif dolayısıyla daha ucuzdur.
2-Dönme hızları yüksek olduğu için gerekli çevrim oranı daha düşüktür. Bu nedenle dişli kutusu daha
hafiftir.
3- Elektrik generatörlerinin çalışmaya geçmesi için gerekli başlangıç torku küçüktür. Hızlı bir rüzgar
rotorunun başlatma torku çok küçük de olsa, generatörü kolaylıkla harekete geçirir. Dolayısıyla yüksek
hızlı rüzgar türbinleri bu kullanım için son derece uygundur.
Sistemde kullanılan türbin kanatları değişken açılı olacaktır. Bazı tasarımlarda rotor frenlendiğinde
açıyı artıran özel bir regülatör kullanılarak başlatma kolaylaştırılır.
Rüzgar rotoru kuleye up-wind (rüzgarı önden alan) veya down-wind (rüzgarı arkadan alan) olarak
yerleştirilir. Birinci durumda kalkış etkisinden kaçınılır, ikinci durumun avantajı ise başlangıç torku
düşük olduğu için yön bulma motorunun gücünün azalmasıdır. Proje kapsamında up-wind olarak
yerleştirilecektir.
Rüzgar-elektrik sisteminin temel bileşenleri Şekil I.A.1.’de gösterilmiştir. Hareketli havadan mekanik
enerji şeklinde elde edilen enerji, uygun bir kaplin ve dişli kutusu içeren mekanik aktarıcı yoluyla
elektrik generatörüne aktarılır. Generatörden elektrik çıkışı, uygulamaya göre bir yüke ya da güç
şebekesine bağlanır.
Bu tür sistemde kullanılan kontrol cihazı bir ya da daha fazla noktada rüzgar hızı ve yönü, mil hızları
ve torkları (döndürme momenti), çıkış gücü ve gerekliyse generatör sıcaklığını algılayarak kanat açısı
kontrolü, yön kontrolü (sadece yatay eksenli makinalarda) yapmak ve rüzgar enerji girişi ile elektrik
çıkışını eşlemek amacıyla generatör kontrolü için uygun sinyalleri üretir. Ayrıca kuvvetli rüzgar
sonucunda oluşan aşırı koşullardan, elektriksel arızalardan, generatör aşırı yüklenmesi gibi
koşullardan sistemi korur.
Rüzgar-elektrik sistemlerinde rüzgardan alınabilen güçten elektriksel güç çıkışına kadar olan tüm
dönüşüm verimi %25-35 aralığındadır.
14
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Şekil I.A.1. Rüzgar Elektrik Sisteminin Bileşenleri
15
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş. tarafından Erikli Mevki ve civarında yapılan çalışmalar neticesinde
alan ve çevresinin rüzgar cifliği kurulması için uygun bir alan olduğu belirlenmiştir. Faaliyet alanına
kurulması planlanan 1.5 MW gücündeki 65 m yüksekliğinde 20 adet rüzgar türbininden yılda ortalama
105 000 000 kWh elektrik üretimi planlanmaktadır. Her bir rüzgar türbininden gelecek olan elektrik Şalt
sahasına alınacak, buradan yaklaşık 8 km mesafedeki 154 kV’lık enerji nakil hattı (ENH) ile santral
enterkonnekte sisteme Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’ın uygun gördüğü Bandırma 3 TM üzerinden
bağlanacaktır.
Rüzgar türbinlerinden elektrik, şalta yer altı kabloları ile gelecek olup, şalttan
enterkonnekte ise
yaklaşık 35 m yüksekliğinde 30 adet tek tip (TEDAŞ’ın kullandığı) elektrik direkleri ile yerüstü nakil
hattı vasıtasıyla iletilecektir. Rüzgar Enerji Santralinde bulunacak olan başlıca ekipmanlar;
- 1,5 MW gücünde Türbin ve Generator bloğu; 20 adet
- 65 m yüksekliğinde Kule 20 adet
- 2 MVA gücünde Step-up Trafo 20 adet
- 40 MVA gücünde yükseltici Trafo
- Şalt sahası
- Trafo
- Kumanda Odası
- İdari Ünite
- Sosyal Ünite
- Koruma Ekipmanları
- Kontrol Ekipmanları
- Kablo Kanalları
- 35 m yüksekliğinde 30 direk (Şalt sahası ile Bandırma Trafo Merkezi arasında kullanılacak)
Kulelerin konumlandırılacağı alanda yaklaşık 10 x 10 m ebatlarında yaklaşık 3 m derinliğinde kazı
yapılacak, çelik ve beton işlemleri yapılıp, temel yapısı oluşturulduktan sonra kuleler vinçler ile monte
edilecektir. Tipik temel yapısı Şekil I.A.2.’de verilmiştir. Kule yerleri ve Şalt sahasının hazırlanması
sırasında temel işleri için temel kazı işlemleri olacaktır. Dolayısıyla burada oluşacak hafriyat temellerin
atılmasından sonra yine alanda dolgu ve çevre düzenleme amaçlı kullanılacaktır. Hafriyat ve dolgu
işlemleri sırasında herhangi bir patlayıcı, tehlikeli ve toksik madde kullanılmayacaktır.
Kule çapı yaklaşık 3 m, yüksekliği ise yaklaşık 65 m olacak olup, kule üstüne 77 m dönme çapında
üçlü kanatlı türbin sistemi takılacaktır. Tipik türbin yapısı Şekil I.A.3.’de verilmiştir.
16
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Şekil I.A.2. Tipik Temel Yapısı
17
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Şekil I.A.3. Tipik Türbin Yapısı
18
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Rüzgar Enerji Santrali inşaatında 30 kişi, İşletme aşamasında 7 kişilik personel çalışacak olup,
personelin görev dağılımı Tablo I.A.3’de verilmektedir. Söz konusu personelin çoğunluğu, civar ilçeler
ve Balıkesir ilinden temin edilecek, projeye ait iş akım şeması Şekil I.A.2.‘de verilmiştir.
Tablo I.A.3. Çalışacak Personel Durumu
Sıra No Görevi
Personel Sayısı
İnşaat Aşamasında
1
Mühendis
3
2
Alan Görevlisi
5
3
Usta Başı
5
4
İnşaat İşçisi
17
Toplam
30
İşletme Aşaması
1
Mühendis
1
2
İdari Görevli
1
3
Operatör
3
4
Güvenlik
2
Toplam
7
19
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Şekil I.A.2. İş Akım Şeması
Rüzgar Verilerinin Derlenmesi
Üretim Lisansının Alınması
Türbin Koordinatlarının Belirlenmesi
Türbinlerin ve Kanatların Montajı
Şalt Sahasının Düzenlenmesi
Rüzgar Enerjisinin Türbinlerde
Elektrik Enerjisine Dönüştürülmesi
Elektriğin Türbinlerden Şalt Sahasına
İletilmesi
Elektriğin Şalt Sahasından Bandırma
Trafo Merkezine İletilmesi
Elektriğin Bandırma Trafo
Merkezinden Enterkonnekte Sisteme
katılması
Elektriğin Enterkonnekte Sistem
Vasıtasıyla Piyasaya Sunulması
20
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
B. Doğal Kaynakların Kullanımı (Arazi Kullanımı, Su Kullanımı, Kullanılan Enerji Türü vb.)
BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş.’i tarafından Balıkesir ili, Bandırma İlçesi, Erikli Köyü Mevkiinde
(Konyalı Tepe, Hüyük Tepe, Taş Tepe, Torsuk Tepe, Bayram Tepe mevkileri arasındaki bölgeye) her
biri 1,5MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurulması planlanmaktadır. Santralin toplam gücü 30
MW olacaktır.
Rüzgar türbinlerinin her biri 10x10 m ebatlarında 100 m² bir temel alanı kaplayacaktır. Söz konusu
türbinlerin yapılacağı alanlar şahıs arazisi olup, bir kısmı boş arazi, bir kısmında ise daha çok tahıl
ekimi yapılmaktadır. Bölgede kulelerin konumlandırılacağı alanlar dışında, kabloların geçeceği hazine
arazileri de mevcuttur. Bu araziler faaliyet sahiplerinden satın alınacak veya kamulaştırılacaktır.
Proje kapsamında doğal kaynak olarak rüzgar kullanılacak olup, bu rüzgar mekanik enerjiye çevrilerek
elektrik enerjisi elde edilecektir.
Arazi üzerinde mevcut durumda herhangi bir yapı bulunmamaktadır. Yaklaşık 400 m²’lik Şalt
sahasının yapılacağı alanın yanına kumanda odası ve idari birimin bulunacağı bir bina yapılacaktır.
İnşaat ve işletme aşamasında çalışacak personel tarafından içme ve kullanma amaçlı su kullanımı
olacak olup, bu öncelikle yerleşim birimlerinden su tankeri ve damacanalar ile tedarik edilecek olup,
daha su DSİ’den alınacak izinler sonrasında kullanma suyu temin etmek amacıyla kuyu açılabilecektir.
Proje kapsamında işletme amaçlı su kullanımı olmayacaktır.
21
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
C. Atık Üretim Miktarı (Katı, Sıvı, Gaz vb.) ve Atıkların Kimyasal Fiziksel ve Biyolojik Özellikleri
Yapılması planlanan Rüzgar Enerji Santralinden çevreye üretim kaynaklı herhangi bir menfi etki
beklenmemektedir. Ancak Türbinlerin monte edilmesi ve şalt sahasının yapımı sırasında personelden
kaynaklanacak sıvı ve katı atık ile emisyon ve gürültü durumu şu şekildedir:
Sıvı Atıklar:
İnşaat Aşaması:
Projenin inşaatı aşamasında çalışacak personel sayısı yaklaşık 30 kişidir. Kişi başına gerekli su
miktarı 150 lt/gün alınırsa,
Çalışacak işçi sayısı : 30kişi
Kullanılacak su miktarı: 150 lt/kişi-gün = 0.15 m /kişi-gün
3
Toplam su ihtiyacı
: 0.15 m /kişi-gün x 30 kişi = 4,5 m /gün, olarak bulunur.
3
3
Kullanılan suyun tamamının atık su olarak geri döneceği kabul edilirse, alanda oluşacak toplam evsel
atık su miktarının da 4,5 m /gün olduğu görülür. Tipik bir arıtılmamış evsel nitelikli atık su içerisinde
3
bulunan kirleticiler ve ortalama konsantrasyonları aşağıdaki Tablo I.C.1.'de verilmektedir.
Tablo I.C.1. Evsel Atık Sularda Kirleticiler ve Ortalama Konsantrasyonları (Benefield, L. And
Randall,C., 1980)
Parametre
Konsantrasyon (mg/lt)
pH
6-9
AKM
200
BOİ 5
200
KOİ
500
Toplam Azot
40
Toplam Fosfor
10
Yukarıdaki tabloya göre evsel atık su içerisindeki kirletici yükleri;
AKM
0,9 kg/gün
BOİ5
0,9 kg/gün
KOİ
2,3 kg/gün
Toplam Azot
0.18 kg/gün
Toplam Fosfor
0.045 kg/gün
olarak hesaplanmıştır.
İnşaat aşamasında gerekli olan su tankerlerle sağlanacak olup, atık sular fosseptikte toplandıktan
sonra vidanjörle çekilerek bertaraf edilecektir. İnşaat işlemlerinde beton yapımında ve betonların
sulanmasında kullanılacak suyun tamamının atık su olarak dönmeden kullanılacağı düşünülmektedir.
22
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
B. İşletme Aşaması
Faaliyetin konusu rüzgar enerjisinden elektrik enerjisi temini olduğundan dolayı işletme aşamasında
herhangi bir su kullanımı söz konusu değildir. Ancak şalt sahasında çalışan 7 adet personelden
kaynaklanacak olan yaklaşık 1,05 m³/gün su (0,150 m³/gün-kişi x 7 kişi), alan içerisine yapılacak olan
fosseptikte toplanacak olup, belirli aralıklarla vidanjörle çekilerek bertaraf edilecektir.
Tipik bir arıtılmamış evsel nitelikli atıksu içerisinde bulunan kirleticiler ve ortalama konsantrasyonları,
Tablo I.C.1.’de verilmiş olup, kirletici yükü Tablo I.C.2.’de verilmektedir.
Tablo I.C.2. İşletme Aşamasında Oluşacak Atıksuların Kirletici Yükü
Parametre
Kirletici Yükü
AKM
...............................................
0,2 kg/gün
BOİ5
...............................................
0,2 kg/gün
KOİ
...............................................
0,5 kg/gün
Toplam Azot
...............................................
0,04 kg/gün
Toplam Fosfor
...............................................
0,01 kg/gün
Öte yandan işletmede kanserojen madde içermeyen trafo yağları kullanılacak olup, bakım sonrası
oluşacak atık yağlar, sızdırmasız kaplarda biriktirilecek ve geri kazanım tesislerine gönderilecek olup,
atık yağlar hususunda, Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ile Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği
hükümlerine uyulacaktır.
Katı Atıklar:
A. İnşaat Aşaması:
Arazinin hazırlanmasından başlayarak ünitelerin faaliyete açılmasına dek, inşaat aşamasında,
-İnşaat işçilerinden kaynaklanacak evsel nitelikli katı atıkların (cam kağıt plastik vb.),
-Bu personelin yemek servisinden kaynaklanacak organik kökenli evsel nitelikli katı atıkların ve
- Saç ve metal parçaları, ambalaj ve kutular, kereste vb. inşaat kaynaklı katı atıkların, yönetimi 14 Mart
1991 tarih ve 20814 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Katı Atıkların Kontrolü
Yönetmeliği”ne göre yapılacaktır.
23
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Faaliyetin inşaat aşamasında günde yaklaşık 30 kişi çalışacak olup, bir kişinin günde ürettiği katı atık
miktarı 0.7 kg/gün olarak alındığında; oluşacak toplam evsel katı atık miktarı,
0.7 kg/gün-kişi x 30 kişi = 21 kg/gün olacaktır.
Ayrıca inşaatta kullanılacak malzemelerin değerlendirilebilir sınıfına giren çimento torbaları, saç ve
metal parçaları, ambalaj ve kutular kereste vb. atıkları, bu atıkların kimyasal özellikleri göz önünde
bulundurularak, kağıt ve kağıt ürünleri, plastik atıklar olarak ayrı ayrı toplanacak, biriktirilecek ve geri
kazanımı sağlanacaktır. Faaliyet alanında oluşan geri kazanılamayan katı atıklar faaliyet sahibi
tarafından toplanarak Belediyenin göstereceği alana dökülecektir.
B. İşletme Aşaması
İşletmeden kaynaklanacak katı atık bulunmayacaktır. Ancak şalt sahasında çalışacak olan
personelden kaynaklanacak evsel nitelikli katı atık olacaktır. Buna göre bir kişinin bir günde ürettiği
katı atık miktarı 0.7 kg alındığında oluşacak toplam katı atık miktarı;
0.7 kg/kişi-gün x 7 kişi = 5 kg/gün olacaktır.
Söz konusu bu atıklar içerisinde; yemek atıkları, plastik, cam vb. türü atıklar bulunacaktır. Bundan
dolayı
plastik ve cam gibi geri kazanılabilen atıkların diğer atıklardan ayrı toplanması ekonomik
açıdan faydalı olacaktır.
Geri kazanımı mümkün olamayan evsel nitelikli katı atıklar ise çöp bidonlarında ayrı ayrı biriktirilerek
görünüş, koku, toz, sızdırma ve benzeri faktörler yönünden çevreyi kirletmeyecek şekilde kapalı
biçimde çöp konteynırında muhafaza edilecek faaliyet sahibi tarafından toplanarak Belediyenin
göstereceği bir alana dökülecektir.
24
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Emisyon :
A. İnşaat Aşaması:
Arazinin hazırlanması ve inşaat işlemleri yaklaşık olarak 3,5 ay sürecek (izin işlemleri ile birlikte
yaklaşık 12 ay) olup, üretim amaçlı yakıt kullanımı olmayacaktır.
İnşaat aşamasında kullanılacak iş makinelerinin çalışması için yakıt gereklidir. Ancak
iş
makinelerinden kaynaklanan emisyonun, proje mahallinde oluşturduğu kirliliğin, günde 8 saat
çalışılacağı, iş makinelerinin sürekli çalışmayacağı, alandaki inşaat çalışmalarının büyük bir kısmının
bittiği göz önüne alındığında, mevcut hava kalitesinin olumsuz yönde etkilemeyeceği görülmektedir.
Nitekim bir iş makinesinin saatte 4 litre motorin harcadığı varsayılır, alan içerisinde saatte 25 litre
motorin kullanılacağı kabul edilirse, saatte tüketilecek motorin miktarı: (0.84 kg/lt x 25 lt/sa =) 21 kg/sa
olarak bulunur.
Araçlardan çıkacak kirletici miktarları şu şekildedir:
Karbonmonoksit : 21 kg/sa x 9.7 kg/ton / 1000 = 0.2 kg/sa
Kükürt oksitler
: 21 kg/sa x 6.5 kg/ton / 1000 = 0.14 kg/sa
02.11.1986 tarih ve 19269 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Hava Kalitesinin
Korunması Yönetmeliği Ek 2, 1.1.b. bendi uyarınca emisyon miktarları sınır değerlerinin altında
olduğundan hava kirlenmesine katkı değerleri ve toplam kirlenme değerlerinin hesaplanmasına
gerek olmadığı sonuc una varılmıştır. Emisyon faktörleri, Prof. Dr. Aysen Müezzinoğlu'nun "Hava
Kirliliğinin ve Kontrolünün Esasları-1987" adlı eserinden alınmıştır.
Bu konuda araçların yakıt sistemleri sürekli kontrol edilerek, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından
yayımlanan 08.07.2003 tarih ve 25162 sayılı “Motorlu Kara Taşıtlarının Egzoz Emisyonlarını Ölçüm ve
Denetlenmesine İlişkin Tebliğ” hükümlerine uyulacaktır.
Arazinin hazırlanması ve inşaat işlemlerinde toz oluşumu ağırlıklı olarak; kazı ve hafriyat işlemlerinde
ve çevre düzenlenmesinde ve hafriyat maddelerinin taşınması sırasında ortaya çıkacaktır. Hafriyat
malzemesi yine arazide değerlendirilecektir.İnşa işlemlerinde oluşan tozuma miktarı
Tozuma miktarı =Üretim Miktarı x Emisyon Faktörü formülü ile hesaplanır.
Kazıma Emisyon Faktörü
: 0,00016 kg/ton (Air Pollution, 1986)
Taşıma Emisyon Faktörü
: 0,00008 kg/ton (Air Pollution, 1986)
Yükleme Emisyon faktörü
: 0,0001 kg/ton (Air Pollution, 1986)
25
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Hafriyat Miktarı
: 7000 m³ x 1,8 ton/m³ = ~ 12 600 ton
Hafriyat Süresi
: 30 gün
Günlük Çalışma Süresi : 8 saat/gün
Hafriyat Miktarı
: 53 ton/saat
Kazımada Oluşacağı Tahmin Edilen Tozuma
Üretim Miktarı Emisyon Faktörü
53 ton/sa
x 0,00016kg/ton
Tozuma Miktarı
=
0,008 kg/sa
Yüklemede Oluşacağı Tahmin Edilen Tozuma
Üretim Miktarı Emisyon Faktörü
53 ton/sa
x 0.0001 kg/ton
Tozuma Miktarı
=
0.005 kg/sa
Taşıma İle Oluşacağı Tahmin Edilen Tozuma
Üretim Miktarı Emisyon Faktörü
53 ton/sa
x 0.00008kg/ton
Tozuma Miktarı
=
0.004 kg/sa
İnşaat sırasında oluşacağı tahmin edilen toplam toz miktarı : 0.017 kg/saat olarak bulunur. Bu
durumda çıkacak toz emisyonunun kütlesel debisi Hava Kalitesi’nin Korunması Yönetmeliği
(2/11/1986 tarih ve 19269 sayılı Resmi Gazete) Ek-2’deki tabloda verilen tozun kütlesel debisinin
altında olması nedeniyle Hava Kirlenmesine Katkı Değerleri ve bu değerler ile teşkil edilen Toplam
Kirlenme Değerlerinin tespitine gerek olmadığı görülmüştür.
Yapılaşmada ise hazır beton ve çelik kullanılacağından buna bağlı bir tozuma oluşmayacağı
düşünülmektedir. Bunun yanında 2/11/1986 tarih ve 19269 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren “Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği” madde 7’de belirtildiği şekilde,
- Yollar düzenli olarak sulanacak,
- Malzeme savrulma yapılmadan boşaltma ve doldurma işlemleri yapılacak,
- Kamyonların ve diğer taşıyıcıların üzerleri branda ile kapatılacaktır. Alınan bu önlemler ile toz miktarı
daha da düşürüleceğinden yukarıda bahsedilen işlemler esnasında geçici olarak belirli zaman
aralıklarında gündeme gelecek tozlanma önemli bir çevresel etki olarak görülmemektedir.
B. İşletme Aşaması
Faaliyetin konusu rüzgar enerjisinden elektrik enerjisi temini olduğundan dolayı işletme aşamasında
herhangi bir emisyon oluşumu beklenmemektedir. Faaliyet kapsamında çalışacak personelin ısınma
ihtiyacı elektrik enerjisinden sağlanacaktır.
26
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Gürültü:
A. İnşaat Aşaması:
Proje kapsamında yer alacak türbinlerin yerleştirimi, şalt sahasındaki ünitelerin yapımı ve çevre
düzenlemesinde çeşitli alet ve ekipmanlar kullanılacaktır. Bunlar; yük araçları, kepçe, greyder,
yükleyici, kamyonlar, vinç vb. araçlardan oluşacaktır. Ancak kullanılacak araç sayısı işin yoğunluğuna
göre değişiklik gösterecektir.
Söz konusu iş makineleri 11.12.1986 tarih ve 19308 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
giren Gürültü Kontrol Yönetmeliğinde gürültü kaynakları olarak zikredilmekte olup, bunların neden
olduğu gürültü seviyeleri Tablo I.C.3.'de belirtilmektedir.
Tablo I.C.3. Gürültü Kontrol Yönetmeliğinde Yer Alan Gürültü Kaynakları ve Gürültü Seviyeleri
Gürültü Kaynakları
Gürültü Seviyesi (Leq dBA)
Yük araçları.................................................................... 85
Dizel motorlu paletli kepçeler.........................................110
Grayder..........................................................................120
Yükleyici.........................................................................115
Kamyonlar....................................................................... 85
Dizel motorlu paletli vinç................................................105
Anılan Yönetmeliğin 12.maddesi 2.bendinde; gürültü kaynaklarının 1 m uzaklığındaki gürültü seviyeleri
bina yapımında (sürekli) 70, yol yapımında ise (geçici) 75 dBA’yı aşamaz denilmektedir. Yönetmelik
ayrıca, işçilerin işitme sağlığını korumak amacıyla gürültüye maruz kalınan süreler ve maksimum
gürültü seviyelerini belirlemiştir. Bunlar Tablo I.C.4.'de verilmektedir.
Tablo I.C.4. Çalışanların Maruz Kalabilecekleri Maksimum Gürültü Seviyeleri ve Süreleri
Gürültüye Maruz Kalınan süre
.
(saat/gün)
7.5
Maksimum Gürültü Seviyesi
(dBA)
80
4
90
2
95
1
100
0.5
105
0.25
110
1.8
115
27
.
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
İnşaatların yapımında oluşacak gürültünün insan sağılığını olumsuz yönde etkilememesi için
yönetmelikte öngörülen standartlara uyulması bir zorunluluktur. Proje kapsamında oluşacak gürültü ilk
bakışta rahatsız edici boyutta gözükebilir. Ancak, gürültünün etkisi ve şiddeti gürültü kaynağının,
bulunduğu ortama ve gürültüye maruz kalacak alıcıya uzaklığı ile ilişkili olmaktadır.
Bu itibarla;
-İş makinelerinin açık alanda çalışacağı,
-İnşaatta gürültülerin belli zaman aralıklarında ve bazen kesik olacağı,
-Gürültü kaynaklarının yerlerinin sabit değil değişken olacağı,
-Gürültü ile alıcı arasındaki mesafelerin değişken olacağı, ve
-Sahanın çok geniş olması sebebiyle gürültünün kaynaktan uzaklaştıkça etkisinin azalacağı , hususları
göz önüne alınarak önemli denilebilecek olumsuz bir etkinin oluşmayacağı düşünülmektedir. Ayrıca,
gürültüye maruz kalınan ortamlarda çalışacak işçilerin kulaklık takması sağlanacak ve Gürültü Kontrol
Yönetmeliği'nin ilgili maddelerine uyulacaktır.
Gürültü kaynaktan çıktıktan sonra, maruz kaldığı canlı arasındaki mesafe ile ters orantılı olarak
düşer. Gürültü kaynağı noktasal kaynak veya çizgisel kaynak belirlendikten sonra, hava içerisinde
dalga boyu ve frekansına göre yayılır. Her bir gürültü kaynağının daire şeklindeki alanda 10 m, 20 m,
30 m, 50 m, 75 m, 100 m, 200 m, 300 m, 400 m, 500 m, 600 m, 700 m, 800 m, 900 m ve 1000m'deki
değerleri aşağıda verilmiştir:
A=4πr ;Q: Yönelme kat sayısı (serbest alanlar için Q=2); L p =L 1 + 10log (Q/A)
2
Yük Araçları:
L 0 = 85 dBA
L 10 = 57 dBA
L 20 = 51 dBA
L 30 = 47 dBA L 50 = 43 dBA
L 75 = 40 dBA
L 100 = 37 dBA
L 200 = 31 dBA
L 300 = 27 dBA
L 400 = 25 dBA
L 500 = 23 dBA
L 600 = 21 dBA
L 700 = 20 dBA
L 800 = 19 dBA
L 900 = 18 dBA
L 1000 = 17 dBA
Dizel Motorlu Paletli Kepçe:
L 0 = 110 dBA
L 10 = 82 dBA
L 20 = 76 dBA
L 30 = 72 dBA
L 50 = 68 dBA
L 75 = 65 dBA
L 100 = 62 dBA
L 200 = 56 dBA
L 300 = 52 dBA
L 400 = 50 dBA
L 500 = 48 dBA
L 600 = 46 dBA
L 700 = 45 dBA
L 800 = 44 dBA
L 900 = 43 dBA
L 1000 = 42 dBA
Grayder:
L 0 = 120 dBA
L 10 = 92 dBA
L 20 = 86 dBA
L 30 = 82 dBA L 50 = 78 dBA
L 75 = 75 dBA
L 100 = 72 dBA
L 200 = 66 dBA
L 300 = 62 dBA
L 400 = 60 dBA
L 500 = 58 dBA
L 600 = 56 dBA
L 700 = 55 dBA
L 800 = 54 dBA
L 900 = 53 dBA
L 1000 = 52 dBA
28
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Yükleyici:
L 0 = 115 dBA
L 10 = 87 dBA
L 20 = 81 dBA
L 75 = 70 dBA
L 30 = 77 dBA L 50 = 73 dBA
L 100 = 67 dBA
L 200 = 61 dBA
L 300 = 57 dBA
L 400 = 55 dBA
L 500 = 53 dBA
L 600 = 51 dBA
L 700 = 50 dBA
L 800 = 49 dBA
L 900 = 48 dBA
L 1000 = 47 dBA
Kamyon:
L 0 = 85 dBA
L 10 = 57 dBA
L 20 = 51 dBA
L 75 = 40 dBA
L 30 = 47 dBA L 50 = 43 dBA
L 100 = 37 dBA
L 200 = 31 dBA
L 300 = 27 dBA
L 400 = 25 dBA
L 500 = 23 dBA
L 600 = 21 dBA
L 700 = 20 dBA
L 800 = 19 dBA
L 900 = 18 dBA
L 1000 = 17 dBA
Dizel Motorlu Paletli Vinç:
L 0 = 105 dBA
L 10 = 77 dBA
L 20 = 71 dBA
L 30 = 67 dBA
L 50 = 63 dBA
L 75 = 60 dBA
L 100 = 57 dBA
L 200 = 51 dBA
L 300 = 47 dBA
L 400 = 45 dBA
L 600 = 41 dBA
L 700 = 40 dBA
L 800 = 39 dBA
L 900 = 38 dBA L 1000 = 37 dBA
n
Alanda oluşacak ortalama gürültü seviyesi, L = 10 Log 1/n ∑ 10
Li/10
i=1
L 500 = 43 dBA
, dBA
formülü ile hesaplanmış olup, mesafelere göre ortalama gürültü seviyesi şu şekildedir:
L 0 = 115 dBA
L 10 = 87 dBA
L 20 = 81 dBA
L 30 = 77 dBA L 50 = 73 dBA
L 75 = 70 dBA
L 100 = 67 dBA
L 200 = 61 dBA
L 300 = 57 dBA
L 400 = 55 dBA
L 500 = 53 dBA
L 600 = 51 dBA
L 700 = 50 dBA
L 800 = 49 dBA
L 900 = 48 dBA
L 1000 = 46 dBA
Alandaki Atmosferik Yutuculuk ise,
-8
2
A.Y. = 7.4 x 10 x f x r / Q, dBA
f : Frekans (500 – 4000 Hz olup, 2500 Hz alınmıştır.)
Q : Bağıl Nem (% 70 alınmıştır.)
r : Yarı Çap (m)
formülü ile hesaplanmış olup, mesafelere göre atmosferik yutuculuk şu şekildedir:
A.Y. 0 = 0 dBA
A.Y. 10 =0.07dBA
A.Y. 20 =0.13dBA
A.Y. 75 =0.50dBA
A.Y. 100 = 0.66dBA
A.Y. 400 = 2.64dBA
A.Y. 800 = 5.29dBA
A.Y. 500 = 3.30dBA
A.Y. 900 = 5.95dBA
A.Y. 30 =0.20dBA
A.Y. 50 =0.33dBA
A.Y. 200 = 1.32dBA
A.Y. 300 = 1.98dBA
A.Y. 600 = 3.96dBA
A.Y. 700 = 4.63 dBA
A.Y. 1000 = 6.61 dBA
29
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Alandaki Net Ortalama Gürültü Seviyesi; L = Lort – A.Y. bağlantısından bulunur. Mesafelere göre
dağılım şu şekildedir:
Lnort 0 = 115dBA
Lnort 10 = 86.93dBA
Lnort 20 = 80.87dBA
Lnort 30 = 76.80dBA
Lnort 50 = 72.67dBA
Lnort 75 = 69.50dBA
Lnort 100 = 66.34dBA
Lnort 200 = 59.68dBA
Lnort 300 = 55.02dBA
Lnort 400 = 52.36dBA
Lnort 500 = 49.70dBA
Lnort 600 = 47.04dBA
Lnort 700 = 45.37dBA
Lnort 800 = 43.71dBA
Lnort 900 = 42.05dBA
Lnort 1000 = 39.39dBA
Bu gürültünün ses basınç düzeyi grafiği ise aşağıda verilmiştir:
Tablo I.C.5. Ses Basınç Düzeyi Grafiği
dBA
SES BASINÇ DÜZEYİ GRAFİĞİ
140
120
100
80
60
40
20
75
10
0
20
0
30
0
40
0
50
0
60
0
70
0
80
0
90
0
10
00
50
30
20
0
0
115
86,93
80,87
78,8
72,67
69,5
66,34
59,68
55,02
52,36
49,7
47,04
45,37
43,71
42,05
39,39
10
0
10
20
30
50
75
100
200
300
400
500
600
700
800
900
1000
dBA
R(m)
R(m)
Grafikten de anlaşılacağı gibi faaliyetin etrafında 1 km yarı çaplı alandaki gürültü seviyesi 39,39 dBA
gibi düşük bir değerdir. Bu değerin homojen bir ortamda yayılım için geçerli olduğu ve çevresindeki
topografya da dikkate alınırsa gerçekte oluşacak gürültü değerinin yukarıdakinin çok altında olacağı
açıktır. Dolayısıyla oluşacak gürültünün çevreye etkisi ihmal edilebilir seviyede kalacağı görülmektedir.
Teknik olarak makinelerdeki gürültü seviyesini daha aşağılara düşürmek mümkün olmadığından,
çalışanların sağlıklarını korumak için pratik ve kullanılması kolay kulaklıklar verilecektir. Proje
gerçekleşirken, gerek arazinin hazırlanması gerekse de inşaatların yapımında oluşan gürültünün insan
sağlığını olumsuz yönde etkilememesi için yönetmelikte öngörülen standartlara uyulacaktır.
Bunun yanında “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü” ile “Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Tüzüğü”ne uyulacaktır.
30
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
B. İşletme Aşaması
İşletme aşamasında rüzgar enerjisiyle dönen kanat, Türbin sistemini çalıştırarak mekanik enerjiyi
elektrik enerjisine çevirecektir. Türbinde kaplin ve dişli kutusu içeren mekanik aktarıcı yoluyla elektrik
genaratörüne aktarılır. Bu sistemde kanat sesi ile sadece kapalı ortamda elektrik motoru ve trafo
çalışacağından dolayı oluşacak gürültü düzeyinin ihmal edilebilir seviyede olacağı düşünülmektedir.
Bu gürültü kaynağının insan sağlığını ve çevrede bulunan canlıları olumsuz yönde etkilemeyeceği
düşünülmekte olup, bu konuda herhangi bir ilave tedbir alınmasına gerek görülmemektedir.
31
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
D. Kullanılan Teknoloji ve Malzemeden Kaynaklanabilecek Kaza Riski
Yapılacak faaliyet Santral ekipmanlarının yerleştirimi ve rüzgardan elektrik enerjisinin elde edilmesi
olup, tehlikeli işler sınıfında değildir. Ancak çalışma esnasında bir takım iş kazalarının olabileceği
düşüncesiyle önlem alınacaktır. Bunun için kaza olması durumlarında gerekli olabilecek ilk müdahale
malzemeleri bulundurulacaktır.
Olası iş kazalarına karşı, sahaya uyarıcı levhalar yerleştirilecek olup, işçiler sürekli olarak uyarılacak,
işçilere koruyucu elbise, kulaklık, gözlük ve kask verilecek, “Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Tüzüğü” hükümlerine uyulacaktır.
İlgisiz ve meraklı kimselerin şalt sahasına girmeleri ve risk yaratmaları, gerek tehlike ihbar ve ikaz
panoları ile, gerekse fiziksel engellerle veya görevli personel tarafından önlenecektir.
Personelin sağlık hizmetleri için acil bulundurulması gereken ilk yardım malzemeleri bulundurulacak
ve bu durumda
çıkacak
tıbbi atıkların yönetimde 20 Mayıs 1993 tarih ve 21856 sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ne uyulacaktır.
Bunun yanında işçilerin güvenli çalışmalarını temin etmek amacıyla 1475 sayılı İş Kanunu, 11.01.1974
tarih ve 14765 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği
Tüzüğü” hükümlerine uyulacaktır.
Elektrik enerjisinin elde edilmesinde insan gücü gerektiren bir husus bulunmamakta olup, Tesiste
kullanılacak ekipmanlar teknolojik açıdan en yeni ve ekonomik ekipmanlardan seçilecek, işletme ve
insan-çevre sağlığı açısından tüm kurallara uyulacaktır.
32
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
E. Projenin Olası Çevresel Etkilerine Karşı Alınacak Tedbirler
Yapılması planlanan Rüzgar Enerji Santrali olup, elektrik temininde kullanılan en temiz ve çevreci
yöntemlerden biridir. Türbin ve diğer yardımcı ekipmanların yerleştirilmesinden sonra üretim amaçlı
herhangi bir atık üretimi olmayacaktır.
Santralin inşaat ve işletme aşamalarında meydana gelecek sıvı ve katı atıklar ile emisyon ve gürültü
değerleri, Bölüm I.C’de detaylı olarak verilmiş olup, Proje kapsamında yer alacak faaliyetin çevre
üzerine menfi bir etkisi beklenmemektedir.
Projenin inşa ve işletmesinde teknolojik açıdan en yeni ve uygun ekipmanlar kullanılacak olup, sürekli
bakım ve yenileme ile hem işletme verimi artırılacak, hem de insan ve çevre açısından temiz enerji
kaynağı sağlanmış olacaktır.
33
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
BÖLÜM II : PROJENİN YERİ
A. Mevcut Arazi Kullanımı ve Kalitesi (Tarım Alanı, Orman Alanı, Planlı Alan, Su Yüzeyi vb.)
Proje kapsamında BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş.’i tarafından Balıkesir ili, Bandırma İlçesi, Erikli
Köyü Mevkiinde (Konyalı Tepe, Hüyük Tepe, Taş Tepe, Torsuk Tepe, Bayram Tepe mevkileri
arasındaki bölgeye) her biri 1,5MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurulması planlanmaktadır.
Santralin toplam gücü 30 MW olacaktır.
Rüzgar Türbinleri, Şalt Sahası, Bandırma Trafo Merkezini de gösteren bölgenin 1/25000 ölçekli
haritası Ek 1‘de verilmiştir. Rüzgar Türbinlerinin yerleşim noktaları optimum olarak belirlenmiş olup,
uygulama sırasında toplam üretimi etkilemeyecek şekilde ayarlanacaktır.
Rüzgar türbinlerinin her biri 10x10 m ebatlarında 100 m² bir temel alanı kaplayacaktır. Söz konusu
türbinlerin yapılacağı alanlar şahıs arazisi olup, bir kısmı boş arazi, bir kısmında ise daha çok tahıl
ekimi yapılmaktadır. Bölgede kulelerin konumlandırılacağı alanlar dışında, kabloların geçeceği hazine
arazileri de mevcuttur. Bu araziler faaliyet sahiplerinden satın alınacak veya kamulaştırılacaktır.
Türbinlerin yerleştirileceği alanın doğusunda orman alanı bulunmaktadır. Faaliyet alanı ve yakın
çevresinde akar dere yer almamakta olup, yaklaşık 1,5 km kuzeyde Marmara Denizi, yaklaşık 10 km
mesafede de Bandırma Limanı bulunmaktadır.
34
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
B. Ek-V Deki Duyarlı Yöreler Listesi Dikkate Alınarak; Sulak Alanlar, Kıyı Kesimleri, Dağlık ve
Ormanlık Alanlar, Tarım Alanları, Milli Parklar, Özel Koruma Alanları, Nüfusça Yoğun Alanlar,
Tarihsel, Kültürel, Arkeolojik, vb. Önemi Olan Alanlar, Erozyon Alanları, Heyelan Alanları,
Ağaçlandırılmış Alanlar, Potansiyel Erozyon Ve Ağaçlandırma Alanları İle 167 Sayılı Yeraltı
Suları Hakkında Kanun Gereğince Korunması Gereken Akiferler
Faaliyet sahası içerisinde ve yakın çevresinde “Tabiat Parkları”,”Tabiat Anıtları”, 2872 sayılı Çevre
Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından “Özel Çevre Koruma Bölgeleri”, 2634
sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 3. Maddesinde tanımlanan Turizm Bölgeleri, Turizm Alanları ve
Turizm Merkezleri olarak tespit ve ilan edilen alanlar, Tabiat Anıtları, Tabiatı Koruma Alanları,
Arkeolojik, Tarihi, Kültürel Sitler, bulunmamaktadır.
Faaliyet alanı ve yakın çevresinde akar dere yer almamakta olup, yaklaşık 1,5 km kuzeyde Marmara
Denizi, yaklaşık 10 km mesafede de Bandırma Limanı bulunmaktadır.
Faaliyet alanının yaklaşık 16 km güney batısında Manyas gölü bulunmaktadır. Söz konusu alanın bir
kısmı Manyas Kuş Cenneti Milli Parkı, tamamı Ramsar Alanı, Yaban Hayatı Koruma Sahası, Milli Park
ve çevresi Doğal Sit Alanıdır. Alandaki temel insan faaliyetleri balıkçılık ve hayvancılıktır. Alan
üzerindeki tehditler ise sulama projeleri, endüstriyel ve tarımsal atıkların oluşturduğu kirliliktir (Doğa
Derneği, 2004). Proje kapsamında gerçekleştirilecek faaliyetin, alana yaklaşık 16 km mesafede
olması, konusunun en temiz enerji temin yöntemlerinden biri olan rüzgar enerji santrali olması, inşa ve
işletme aşamalarında çevreye menfi bir etkisinin olmaması nedeni ile Manyas Gölüne de menfi bir etki
yaratmayacağı düşünülmektedir.
Flora:
Balıkesir İli, Anadolu Yarımadasının kuzey batısında Marmara ve Ege Bölgeleri arasında bir ilimizdir.
Balıkesir İli’nde orman arazileri, 10 794 ha yüzölçümüne sahiptir. İlimiz genel olarak engebeli bir arazi
yapısına sahip görünmekle beraber her türden arazi yapısını içinde taşıyan bir çeşitlilik gösterir.
Balıkesir İli ormanlarında doğal olarak yayılış gösteren ağaç türleri, Karaçam (Pinus nigra), Kızılçam
(Pinus brutia), Kayın (Fagus orientalis), Gürgen (Carpinus betulus), Meşe (Quercus sessilflora,
Quercus conferta, Quercus cerris)‘dir.
Bölgede Ficus carica, Morus alba, Paliurus spina christii, Alnus glutinosa, Ailantus altissima, Rubus
sanctus, Prunus spinosa, Vitis vinifera türlerine rastlanmıştır. Bunun yanında genellikle Annual,
Ruderal Otsu bitkiler yer almaktadır. Bunlardan bazıları şu şekildedir:
35
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Türler
Türkçe Adı
PAPAVERACEAE
Hypecoum procumbens L.
Yavruağızı
Papaverhoeas L.
Gelincik
Fumaria parviflora L.
Şahdere
ASTERACEAE
Sonchus oleraceaus L.
Sonchus arvensis L.
Taraxacum officinale L.
Karahindiba
Odontospermum sp.
Chrysanthemum segetum L.
Krizantem
Pallenis sipinosa (L) Cass
Galactites tomentosa L.
Notobasis syriaca L.
Carthamus lanatus L.
Aspir
Centaurea solstitialis L.
Gelin düğmesi
Xanthium strumarium L.
BRASSİCACEAE
Rhapanus rapinastrum L.
Yabani turp
BORAGİNACEAE
Echium italicum L.
Engerek otu
Anchura azurea
Miller
LAMİACEAE
Stachys cretica L.
Kurbağa otu
Ajuga chamaepitys (L) Schreber
Doğmayasıl otu
Teucrium polium L.
Kısamahmut
Marribum peregrium L.
Bozotu
MALVACEAE
Malva sylvestris L.
Ebegümeci
ROSACEAE
Rosa canina L.
Kuşburnu
Sanguisorba minor
Çayır düğmesi
CUCURBİTACEAE
Ecbalium elatericum
ÇırtatanEbucehil karpuzu
SCROPHULARIACEAE
36
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Sığır kuyruğu
Verbascum sp
Linaria repens. (L.) Miller
Antirrhinum orontium
Bellardia trixago (L)All
Scrophularia peregria
LİNACEAE
Linum usitatissimum
Keten
CONVOLVULACEAE
Tarla sarmaşığı
Convolvulus arvensis L.
Convolvulus dorycnium L.
ZYGOPHYLLACEAE
Tribilus terestiris L.
Devedikeni
CHENOPODİACEAE
Kazayağı
Chenopodium album
LILIACEAE
Ornitogalum sp.
Tükrükotu
Ashodelus microcarpus Brot.
Çiriş
POACEAE
Poa bulbosa L.
Avena sterilis Pott. ex Link
Yabani yulaf
Hordeum leporinum L.
Yabani arpa
Aegilops ovata Roth.
Briza maxima L.
Cynosurus echinatus L.
Fauna
Bölgede yapılan literatür çalışmalarından derlenen başlıca fauna türleri ise,
Hortumlu metalik böcek,
Calliptamus italicus
Myrmica scabnnodis
Polydrusus mollis
Karınca, Carabus auratus
İtalyan çekirgesi, Lumbricus terrestris
Toprak
Karafatma,
solucanı,
Kertenkele,
Kurbağa, Fare, Yılan, Gelincik, Sincap, Tavşan vb.’dir.
Bölgenin jeolojik ve hidrojeolojik özellikleri ile depremselliği Ek 4’de detaylı olarak verilmiş olup,
inşa işlemlerine başlamadan önce alanda jeolojik çalışma yapılacak ve detay projeler hazırlanırken bu
çalışmada belirtilen hususlara uyulacaktır.
37
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
BÖLÜM III : PROJENİN VE YERİN ALTERNATİFLERİ (PROJE TEKNOLOJİSİNİN VE PROJE
ALANININ SEÇİLME NEDENLERİ)
Projenin alternatifleri; teknoloji ve yerseçimi olmak üzere iki grupta incelenmiştir.
Bilindiği gibi yeryüzünde mevcut bütün enerji kaynaklarının kullanılarak elektrik enerjisine
dönüştürülmesi o kaynağın kendine özgü niteliği, zenginliği ve cinsine göre değişmektedir. Bu
kaynakların kimine ulaşmak için çok büyük masrafları göz önüne almak gerektiği gibi hiçbir maliyet
gerekmeden ulaşılabilen kaynaklar da mevcuttur, ancak bu kaynakların her birini işlemek için ayrı bir
yol ve her bir yolun da ayrı bir maliyeti mevcuttur.
Dışa kapalı, plancı ekonomilerde enerji üretimi çoğu zaman “Olmazsa olmaz” zihniyeti ile çok fazla
derinlemesine inilip maliyet/fayda analizleri yapılmadan hemen erişilebilir ve üretim teknolojisi hazır
kaynaklara dayandırılmaktaydı. Ancak dünya genelinde bütün ülke ekonomilerinin ister-istemez
liberalleşmeye (serbest piyasa ekonomisine) doğru gittikleri 1990’lı yıllardan beri elektrik üretimi için
kullanılan enerji kaynaklarının çok detaylı fiyat/maliyet analizleri yapılarak toplam maliyeti en düşük
olan enerji kaynaklarına doğru bir yönelme olmuştur. Bu gelişim içinde devletlerin rolü hangi enerji
türünün kullanılacağından ziyade, hangi enerji türünün kullanımının desteklenmesi ve hangi üretim
enerjisi türünün teknolojisinin hükümet destekli bilimsel araştırma ve geliştirme çalışmaları ile
ilerletilmesi yönünde olmuştur. Nitekim yüzyılın başında üretilen enerjinin % 90’ı kömürden elde
ediliyordu. 1950’lerden sonra bu oran %60’a indi. Günümüzde enerjinin hemen hemen yarısı
petrolden, %35’i kömürden, %15’i ise gaz, güneş, rüzgar, nükleer v.s gibi alternatif enerjilerden elde
edilmektedir. Halihazırda iyi finansman koşullarıyla Rüzgar Enerjisi Santralleri, Gaz, Hidrolik, Kömür,
Biomas ve Nükleer Enerji Santrallerine göre dış maliyetler göz önüne alınmasa bile çok daha ucuzdur.
Kimi enerji santrallerinde kullanılan yakıtlar, atmosfere veya çevresine düzenli olarak atık maddeler
bırakmaktadırlar. Bu maddelerin santralın yakın ve uzak çevresine verebileceği olumsuz etkiler birer
dış maliyet unsurudur. Ayrıca enerji santralında olabilecek doğal felaketler veya arızalar sebebiyle
çevreye verilebilecek zararların da riskini çevredeki doğal yaşam veya tesisler taşımak zorundadır.
Genellikle Rüzgar Enerjisi santralleri, rüzgarın çokluğu sebebiyle çıplak ve yüksek tepe ve tepeciklere
kurulmaktadır. Bu tepeler ancak küçük ekonomik faaliyetler, hayvancılık, veya tarımsal faaliyetler için
kullanılabilen yerlerdir. Genel olarak rüzgar enerjisi santralleri için dikilen türbinlerin her biri en fazla
100 m ’lik bir alan kaplamaktadırlar. Her bir türbinin birbirlerinden uzaklıkları ise kanat çapına ve
2
rüzgar rejimine bağlı olarak 50 ila 200 metre arasında değişmektedir. Rüzgar türbinleri arasında kalan
arazinin ise başka faaliyetler için kullanılmasında hiçbir sakınca yoktur. Nitekim yurt dışında bu
alanların tarımsal ve hayvancılık faaliyetleri için sıkça kullanıldığı görülmektedir. Ayrıca dünya
genelinde Rüzgar Santrallerinin Offshore tabir edilen deniz üstünde kurulan tipleri oldukça
yaygınlaşmaktadır. Bu durumda santral inşaatı için alan kaybı söz konusu bile olmamaktadır.
(Fotoğraf 1).
38
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Hidroelektrik Santrallerin barajlı tiplerinde ise gövde önünde oluşturulan yapay göl yüzünden ne kadar
büyük bir alanın kaybedildiği herkesçe bilinmektedir. Bu alanda daha önceden yapılan ekonomik
faaliyetler ve varsa yerleşim yerleri hatta tarihi değeri sebebiyle paha biçilemeyen arkeolojik varlıklar
da tamamen baraj gölünün altında kalmakta ve çok büyük bir dış maliyet ile karşılaşılmaktadır. Bu
alanların başkaca ekonomik faaliyetler için kullanılması gibi bir alternatif de ortadan kalkmaktadır.
Maalesef hidroelektrik santrallerin inşaat maliyetinde bu husus genellikle dikkate alınmamaktadır.
Termik veya Nükleer enerji santrallerinde ise genellikle inşaat alanının kaynağın bulunduğu yere yakın
olması veya inşaat konusunda kolaylık sağlayabilecek alanların seçimine dikkat edilmektedir. Bu
aşamada da söz konusu yerlerde daha önceden yapılan faaliyetler ile bu alanların başka amaçlarla
daha faydalı kullanımı olabileceği konusu pek dikkate alınmamaktadır.
Konvansiyonel enerji kaynaklarıyla çalışan elektrik santrallerinde kullanılan teknolojiye göre, düzenli
olarak çevreye bırakılan atık miktarı değişebilmektedir. Bu bağlamda ABD orta-ileri teknoloji kullanan
bir ülke olarak adlandırılabilir. Amerikan Rüzgar Enerjisi Birliği verilerine göre hazırlanan muhtelif enerji
kaynakları için hazırlanan ABD’deki emisyon miktarları aşağıda sunulmuştur (AKYÜZ, O, 2000);
Karbon Dioksit (CO 2 ) Emisyonu (Küresel ısınmada, sera etkisi yaratan başlıca unsur):
Yakıt Salınan CO 2 /kWh
1997 Üretimi kWh
(paund)
(milyon)
(milyon paund)
Toplam CO 2 Emisyonu
Kömür
2.13
1,804
3,842
Doğal Gaz
1.03
283.6
292
Petrol
1.56
77.8
121
ABD Ort.
1.52
3,494
5,312
Rüzgar
0
3.5
0
Sülfür Dioksit (SO 2 ) Emisyonu (Asit yağmurlarını doğuran başlıca unsur):
Yakıt Salınan SO 2 /kWh
1997 Üretimi kWh
(paund)
(milyon)
(milyon paund)
Toplam SO 2 Emisyonu
Kömür
0.0134
1,804
24,173
Doğal Gaz
0.000007
283.6
2
Petrol
0.0112
77.8
871
ABD Ort.
0.0080
3,494
27,952
Rüzgar
0
3.5
0
39
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Nitrojen Oksit (NO x ) Emisyonu (Asit yağmurlarını doğuran diğer bir unsur ve dumanlı sisin
temel maddesi):
Yakıt
Salınan NO x /kWh
1997 Üretimi kWh
(paund)
(milyon)
(milyon paund)
Toplam NO x Emisyonu
Kömür
0.0076
1,804
13,710
Doğal Gaz
0.0018
283.6
510
Petrol
0.0021
77.8
163
ABD Ort.
0.0049
3,494
17,120
Rüzgar
0
3.5
0
Bütün bu atıkların yanı sıra doğal felaketler veya ihmal sonucu Nükleer veya Hidroelektrik Santrallerde
meydana gelebilecek hasarlar sonucu çevreye verilebilecek zararın büyüklüğü herkesçe çok iyi
bilinmektedir. Bu tür bir risk eğer sigorta şirketlerine yüklense maliyetlerin ve ödenecek primin ne
olacağı meçhuldur.
Rüzgar Enerjisi, özelliği gereği çevreye en az zarar veren, dolayısıyla dış maliyetleri en düşük enerji
kaynağıdır. Rüzgar Enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren teknoloji maalesef büyük sermaye
gerektirmektedir, ancak yakıt ve işletme giderlerinin çok düşük olduğu da bir gerçektir. Bu aşamada
finansman koşullarının iyi olması Rüzgar Enerjisinden elde edilecek elektrik enerjisinin diğer bütün
bilinen enerji kaynaklarından elde edilenden çok daha ucuza mal edileceğini göstermektedir. Her
halukarda dünya genelinde Rüzgar Enerjisinin Santrallerinin diğer konvansiyonel enerji kaynakları ile
çalışan santrallere göre çok daha geniş bir alanda desteklendiği ve diğerlerine göre çok daha kolay ve
iyi şartlarla finansman bulduğu gözlemlenmektedir.
Türkiye’de Rüzgar Türbinleri üretilmesi için yeterli kaynak ve bilgi birikimi mevcuttur. Devletin Rüzgar
Enerjisi Santrallerini desteklemesi durumunda oluşacak bu yeni sektörde yeni iş imkanları yaratılacak
ve hatta işçilik ve nakliye avantajları sebebiyle Türkiye ekonomisine yeni bir ihraç ürününün daha
katılacağı söylenebilir. Bu durumda ekonomideki dinamik dengelerin ne kadar büyük bir katma değer
yaratacağını da göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca milli kaynaklara dayanan bu enerji türüyle sektörün
dışa bağımlılığı da tümüyle ortadan kaldırılabilecektir.
Önemli bir bölümünün dünyanın düzenli ve etkin rüzgarlar alan bir bölgesinde bulunması nedeniyle
Türkiye’nin kendi kendisini yenileyebilen ve çevre dostu bir enerji olan rüzgar enerjisi kullanımını
yaygınlaştırması, ekonomik ve çevresel açılardan ülkemize avantajlı bir ortam yaratacaktır. Ülkemizin
coğrafi özellikleri, kıyı şeritleri, dağ, vadi yapıları, ayrıca EİE İdaresi ve Devlet Meteoroloji İşletmeleri
Genel Müdürlüğü tarafından yapılan rüzgar ölçümleri sonuçları, Türkiye’de rüzgar enerjisinin önemle
dikkate alınması gereken bir kaynak olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla proje kapsamında en temiz
elektrik enerji temin kaynağı olarak Rüzgar Enerji Santrali seçilmiştir.
40
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Faaliyet sahibi tarafından bölgede yapılan çalışmalar neticesinde söz konusu alan rüzgardan optimum
verimin alınacağı yer olarak tespit edilmiştir. Boş arazi olarak tespit edilen Faaliyet alanı, Bandırma
limanına yaklaşık 10 km mesafede olup, gerek liman bağlantısı, gerekse kulelerin konumlandırılacağı
alana ulaşım yolları mevcut olup, yeni yol yapımı planlanmamaktadır.
Seçilen alan enterkonnekte sisteme yakın bir konumda olup, Şalt sahasına alınan elektrik, 30 adet
direk ile yaklaşık 8 km mesafedeki Bandırma 3 Trafo Merkezine iletilecektir.
Proje kapsamında daha ucuz ve montajı daha kolay olan Latis direk yerine 3 m çapında, 65 m
yüksekliğinde Tubuler direk (kule) kullanılacaktır. Kule üzerine up-wind olarak yerleştirilecek 3 kanatlı
türbin sistemi (77 m dönme çapına sahip), rüzgarın yönüne göre otomatik olarak hareket edecek ve
rüzgardan maksimum oranda faydalanılacaktır.
Rüzgar Enerji Santralinde her biri 1,5 MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurulması
planlamaktadır. Santralin toplam gücü 30 MW olacaktır. Aynı toplam gücü elde etmek için her biri
2,7MW gücünde 11 adet Rüzgar Türbini kurmak mümkündür. Arazi ve inşa işlemleri aşamasında bu
durum da gözden geçirilecektir.
Öte yandan işletmede kanserojen madde içermeyen trafo yağları kullanılacak olup, bakım sonrası
oluşacak atık yağlar, sızdırmasız kaplarda biriktirilecek ve geri kazanım tesislerine gönderilecek olup,
atık yağlar hususunda, Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği ile Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği
hükümlerine uyulacaktır.
41
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
BÖLÜM IV : SONUÇLAR
Türkiye’nin hızla artmaya devam eden elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabilmesi ekonomik, ithal yakıt
bağımlılığını azaltan, kısa sürede devreye alınabilen, çevreye en az zarar veren, temiz enerji üretimine
yönelebilmesi için önünde önemli stratejik imkanlar bulunmaktadır.
Rüzgar enerjisinin kaynağı Güneş’tir. Güneş Dünya’ya saatte 100,000,000,000,000 kWh enerji
göndermekte, bunun sadece %1-2’si rüzgar enerjisine dönüşmektedir. Dünya’da rüzgar enerjisindeki
teknolojik gelişim, üretim maliyetlerini hızla aşağıya çekmektedir. Bugün rüzgar rejiminin iyi olduğu
santrallar termik ve nükleer enerji santralları ile üretim maliyeti yönünden rekabet edebilir düzeydedir.
Proje kapsamında BARES ELEKTRİK ÜRETİM A.Ş., hem ülke ekonomisine katkıda bulunmak, hem
de ülkemizin elektrik enerjisi ihtiyacının bir kısmını karşılamak amacı ile Balıkesir ili, Bandırma İlçesi,
Erikli Köyü Mevkiinde (Konyalı Tepe, Hüyük Tepe, Taş Tepe, Torsuk Tepe, Bayram Tepe mevkileri
arasındaki bölgeye) her biri 1,5 MW gücünde olan 20 adet Rüzgar Türbini kurmayı planlamaktadır.
Santralin toplam gücü 30 MW olacaktır.
Kurulması planlanan Rüzgar Enerji Santralinden 105.000.000 kWh/yıl elektrik üretimi planlanmakta
olup, üretim sırasında şaltta toplanan elektrik yaklaşık 8 km uzunluğundaki ENH (154 kV - 0.98)
sistemiyle santral enterkonnekte sisteme Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’ın (TEİAŞ) uygun gördüğü
Bandırma 3 TM üzerinden bağlanacaktır.
Projenin alınacak izinler ile birlikte yaklaşık 1 yıl içinde gerçekleştirilmesi planlanmakta olup, proje
ömrü 20 yıl olarak kabul edilmiştir. Ancak yıllık periyodik bakım ve 10 yılda bir yapılacak genel bir
bakım ve rehabilitasyon ile proje ömrü 35 yıla çıkabilecektir.
Faaliyette kullanılacak olan rüzgar türbinleri yurt dışından ithal edilecek, kulelerin imalatı yurt içi/yurt
dışında yaptırılacak olup, kablo, trafo ve diğer elektromekanik teçhizat yine yurt içi/yurt dışı piyasadan
temin edilecektir.
Elektrik enerjisinin elde edilmesinde insan gücü gerektiren bir husus bulunmamakta olup, Tesiste
kullanılacak ekipmanlar teknolojik açıdan en yeni ve ekonomik ekipmanlardan seçilecek, işletme ve
insan-çevre sağlığı açısından tüm kurallara uyulacaktır.
Santralin inşaat ve işletme aşamalarında meydana gelecek sıvı ve katı atıklar ile emisyon ve gürültü
değerleri, Bölüm I.C’de detaylı olarak verilmiş olup, Proje kapsamında yer alacak faaliyetin çevre
üzerine menfi bir etkisi beklenmemektedir.
42
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Faaliyet sahibi tarafından bölgede yapılan çalışmalar neticesinde söz konusu alan rüzgardan optimum
verimin alınacağı yer olarak tespit edilmiştir. Boş arazi olarak tespit edilen Faaliyet alanı, Bandırma
limanına yaklaşık 10 km mesafede olup, gerek liman bağlantısı, gerekse kulelerin konumlandırılacağı
alana ulaşım yolları mevcut olup, yeni yol yapımı planlanmamaktadır.
Rüzgar Enerjisi, özelliği gereği çevreye en az zarar veren, dolayısıyla dış maliyetleri en düşük enerji
kaynağıdır. Rüzgar Enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren teknoloji maalesef büyük sermaye
gerektirmektedir, ancak yakıt ve işletme giderlerinin çok düşük olduğu da bir gerçektir. Bu aşamada
finansman koşullarının iyi olması Rüzgar Enerjisinden elde edilecek elektrik enerjisinin diğer bütün
bilinen enerji kaynaklarından elde edilenden çok daha ucuza mal edileceğini göstermektedir. Her
halukarda dünya genelinde Rüzgar Enerjisinin Santrallerinin diğer konvansiyonel enerji kaynakları ile
çalışan santrallere göre çok daha geniş bir alanda desteklendiği ve diğerlerine göre çok daha kolay ve
iyi şartlarla finansman bulduğu gözlemlenmektedir.
Türkiye’de Rüzgar Türbinleri üretilmesi için yeterli kaynak ve bilgi birikimi mevcuttur. Devletin Rüzgar
Enerjisi Santrallerini desteklemesi durumunda oluşacak bu yeni sektörde yeni iş imkanları yaratılacak
ve hatta işçilik ve nakliye avantajları sebebiyle Türkiye ekonomisine yeni bir ihraç ürününün daha
katılacağı söylenebilir. Bu durumda ekonomideki dinamik dengelerin ne kadar büyük bir katma değer
yaratacağını da göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca milli kaynaklara dayanan bu enerji türüyle sektörün
dışa bağımlılığı da tümüyle ortadan kaldırılabilecektir.
Önemli bir bölümünün dünyanın düzenli ve etkin rüzgarlar alan bir bölgesinde bulunması nedeniyle
Türkiye’nin kendi kendisini yenileyebilen ve çevre dostu bir enerji olan rüzgar enerjisi kullanımını
yaygınlaştırması, ekonomik ve çevresel açılardan ülkemize avantajlı bir ortam yaratacaktır. Ülkemizin
coğrafi özellikleri, kıyı şeritleri, dağ, vadi yapıları, ayrıca EİE İdaresi ve Devlet Meteoroloji İşletmeleri
Genel Müdürlüğü tarafından yapılan rüzgar ölçümleri sonuçları, Türkiye’de rüzgar enerjisinin önemle
dikkate alınması gereken bir kaynak olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla proje kapsamında en temiz
elektrik enerji temin kaynağı olarak Rüzgar Enerji Santrali seçilmiştir. Yukarıda belirtilen hususlar ile
yürürlükte bulunan mevzuata uymak suretiyle söz konusu faaliyetin çevresel açıdan olumlu bir faaliyet
olduğu düşünülmektedir.
43
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
EKLER :
EK 1 : 1/25000 ÖLÇEKLİ HARİTA
EK 2 : 1/100000 ÖLÇEKLİ HARİTA
EK 3 : ÜRETİM LİSANSI
EK 4 : BÖLGE JEOLOJİSİ
44
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
EK 4 : BÖLGE JEOLOJİSİ
Bölgede yapılan jeolojik çalışmalar neticesinde Fazlıkonağı olarak adlandırılan metamorfik kayaçlar
alanın gevşek neojen çökelleri dışında en geniş alanı kaplayan kayaçlardır. Kuzeyde Kapıdağ
yarımadasında Bandırma’nın batısında Çavuşköyün batı ve güneyinde en yaygın olarak da
Bandırma’nın doğusunda, Marmara kıyısından içlere Erikli köyüne ve doğuya doğru uzanırlar.
Fazlıkonağı grubundaki litolojik birimlerin bu grupta çok çeşitlilik göstererek kısa aralıklarla değişmesi,
haritalanmayacak
boyutta
bloklar
içermeleri
nedeniyle
bugüne
değin
yapılan
çalışmalarla
ayırtlanmamışlardır.
Kağıdağ yarımadasında gözlenen metamorfikler granit kontağında Amfibolit üste doğru ise plajiyoklasAktinolit-şist, Epidot-Klorit-şist, kalk silikat-şist, kalk şist, bunların üstünde bazende gömülü olarak
mermer blokları gözlenmektedir. Erdek yakın batısı ve kuzeyinde ise küçük yüzeylemeler halinde
izlenmektedir. Ayrıca Karşıyaka kuzeyinde de Amfibolitle birlikte kuvarsitler izlenmektedir.
Bölgede en geniş yayılım gösteren metamorfikler Bandırma’nın doğusunda yaklaşık 30 ile dalarken
o
su bölüm çizgisinin güneyinde ise güney doğuya doğru 30 -45 dalmaktadır. Burada alttan itibaren
o
o
sleyt, meta grovak, kuvarsit, epidot-hornblend-şist, kalsit albit şist, kuvars-albit-şist, kuvars-muskovitşist görülür. Bunların içinde yer yer kuvarsit blokları bazende mermer bloklar izlenmektedir.
Bandırma’nın batısında ise üstte yer yer içinde pachyphlola sp. ve Glomospirq sp. li permiyen yaşlı
bej, beyaz, pembe çoğun rekristalize kireç taşların bulunduğu metagrovak metaşeyl, kuvarsit, meta
kuvarsit, meta çörtlü metamorfikler yer alır.
Bandırma’nın güneyinde Doğruca Köyü çevresinde içinde ve üstünde kireçtaşı bloklarının içeren
metagrovak ve metaçörtler yer alır.
Ayrıca Çavuşköy çevresinde de Jura-Kretase ve Alt Jura yaşlı kireç taşlarının altındaki metagrovaklar
gözlenmektedir. Fazlıkonağı metamorfitlerinin tabanı gözlenememektedir, tavanı ise Jura-Kretase
kireçtaşları ile Liyasın kırmızı kireç taşları uyumsuz olarak örtülmektedir. Bölgenin geniş bölümünde de
neojenin çoğun gevşek çökelleri tarafından uyumsuz olarak örtülmektedirler.
Bölgede Kayacaık, Edincik çevresinde metamorfitlerin üstünde yada gömülü olarak görülen
kireçtaşlarında üst permiyen fosillerine rastlanmaktadır, bu nedenle metamorfitlerin yaşı muhtemelen
permiyen veya alt triyasa olabilir.
45
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Senozoyik Kaya Birimleri:
Granit:
Bölgede genç tektonik-post tektonik (Alpin) granitlerini temsil eden granitler bölgenin kuzeyinde
kapıdağ yarımadasının kuzeybatı kenarındaki Erdek kuzeydoğusunda Karşıyaka ya kadar yaygın bir
şekilde uzanır. Granitlerin batı dokanağında kuzey kesimlerde plajiyoklas-aktinolit-şist, güney
bölümünde ise epidot-klorit-şistleri yarmıştır.
Granitler genelde grimsi ayrışmış zonlarda bejimsi, pembemsi renkte hipidiyomorf-tanesel dokuda olup
lökokrat mineral olarak kuvars, plajiyoklas, ortoz, mafik mineral olarak ise amfibol ve biyotit içeriyor.
Aksesuvar mineral olarakta apatit, zirkon bulunuyor. Kuvars ve plajiyoklasın oluşturduğu mirmekitik
doku izleniyor. Doğuda ise Karşıyaka köyünde amfibolitlerle dokunağı bulunmaktadır. Bu yöreden
alınan örnekler hipidiyomorf doku gösteriyor. Kayacı oluşturan başlıca lökokrat mineraller plajiyoklas,
kuvars ve ortoz mafik mineral ise biyotitdir. Biyotitlerde kısmen kloritleşme izleniyor ve bükülmeler
görülüyor. Aksesuar mineral olarak apatit, zirkon ve sfen bulunuyor.
Bazalt:
Bölgedeki kayaçların en üstüne gelmekte ve en genç kayaçları
teşkil etmektedir. En genç
kayaçlardan olmalarına rağmen yüzeysel olarak yoğun bir biçimde ayrışma ve günlenme gösterirler.
Kayaç içerisindeki olivinler yer yer karbonat ve klorite dönüşmüştür. Renk günlenme nedeniyle
morumsu, pembemsi, koyu yeşilimsi renkler halinde değişken denize doğru renk koyu mordan siyah
renklere doğru değişir. Günlemenin yanı sıra yoğun eklemlenme takımları birbirlerini diyagonal
kesmektedir.
Andezit:
Pembemsi, morumsu, pembemsi boz renkli çoğun ayrışmış, enine, boyuna eklemli olan andezitler
bölgenin güneydoğusunda Ergili köyü güneyinde, güneybatıda ise Buğdaylı, güneyinde Üzümlü,
Köteyli, Büyüksoğuklar Köyünde, kuzeyinde Edincik doğusunda izlenmektedir. Buğdaylı ve Ilıcak
köylerindeki andezitler vitrofiirik ve hiyalopilitik doku gösterirken Edincik doğusundaki doku
andezitlerde ise porfirik doku izlenmektedir. Kayaçta Plajiyoklas, Sanidin, kuvarss dışında mafik
mineral olarak amfibol, bazaltik hornblende bulunmaktadır. Aksesuar mineral olarak da sfen ve apatit
görülmektedir.
Tavan ve taban ilişkileri pek görülmemekle birlikte bu genç volkanitlerin Miyoseni ve Pliyoseni
kestikleri izlendiğinden yaşlarını Miyosen-Pliyosen şeklinde verilememektedir.
46
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Alüvyon:
Bölgedeki kayaçların ayrışması ve çeşitli etmenlerle taşınması ve birikmesi sonucu oluşmuş alüvyal
gereçlerdir. Alüvyon genellikle Manyas gölü çevresinde taşkın ovaları şeklinde ve alüvyon konileri ile
görülürken kuzeyde küçük akarsuların getirdiği çakıllarla sınırlı alanlarda görülmektedir.
Paleozoyik Kaya Birimleri:
Metamorfitler:
Fazlıkonağı grubu bölgede geniş bir yer tuttuğundan mühendislik çalışmalarındada önemli bir yer
tutmaktadır. Bu metamorfik kayaç grubunda en çok yeri şistler almaktadır. Bunlar epidot-kuvars-şist,
hornblend-plajiyoklas-şist, muskovit-kuvars-şist, kuvars-seri-sit-şist, talk-şist, kalsit-albit-şist, ayrıca bu
şistlerin içinde mermer ve kuvarsit bloklar görülmektedir.
Şistler genel olarak bej, sarımsı-kahverengi, kahverengi açık yeşil, koyu yeşil renklerde görülmektedir.
Yoğun olarak ayrışmış olan bu birimler üzerinde gelişmiş eklem takımı ve makaslama sunmaktadırlar.
Şistoziteye uygun ve aykırı yönde kuvars damarlarıyla kesilmektedir. Ayrışma nedeniyle şistli
kayaçlarda plakımsı kopmalar ve akmalar görülmektedir. Pliyosenin killi çökellerinin üste geldiği
yerlerde ara yüzeylerin suya doyması ve kil minerallerinin şişmesi nedeniyle yer kaymaları
göstermektedir. Bu tür kaymaların örnekleri Bandırma içinde Hacıyusuf mahallesi, Paşabayırı
mahallesi, Erikli, Hıdırköy doğu ve kuzeydoğusunda görülmektedir.
Topraklar
Bölgenin büyük bir kısmı 7. Sınıf toprak kullanım kabiliyetine sahiptir. Bu alanlar tarımsal açıdan uygun
değildir. Ancak bu alanlar zayıf mera veya orman ağaçları dikimine müsaittir.
Bölgenin bugünkü morfolojisini aşınım yüzeyleri, sekiller, taban araziler, birikinti yelpazeleri, kıyı
kordonları, vadi ve yamaç sistemleri oluşturmuştur. Jeomorfolojik birimlerin şekillenmesinde tektonik
olaylar etkin rol oynamıştır.
CL:
Bu toprak sınıfı bölgede en geniş alan kaplayan birimlerdir. İnorganik killer çakıllı kil, kumlu killer,
kumlu siltli killeri içerirler. Ortalama tane boyu 0,02 ile 1,05 mm arasında değişmektedir. Kil mineralleri
bakımından hemen hemen tümü montmorillonit içermesi ve toprakların suya doyması halinde şişme
göstermektedirler.
47
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
OL-ML:
Bölgenin güney kesimimde yer almaktada olna bu toprakların, orta ve batı kesimlerinde organik,
inorganik siltler, düşük plastisiteli siltli yada killi ince kumlarla temsil edilmektedir. Tane boyu
ortalaması 0,03 mm ile 1.00 mm arasında değişmektedir. Orta işelenbilirlikteki bu toprakların şişme
potansiyeli yer altı suyunun varlığına bağlı olarak az ile yüksek arasında değişir. Yapılan deneylerde
atterberg limitleri ortalaması LL: 41,29, PL: 00,21 çıkmıştır. Erozyona karşı dirençleri zayıf olup
yamaçları duraysızdır. Yapı temeli olarak orta ile çok zayıf arasındadır. Taşıma gücü ortalama 1,70
km/cm² oup, su doygunluğu halinde sıvı olabilirler.
CL-ML:
Bandırmanın güney ve güneybatısında za bir yayılma gösteren orta ile düşük arası plastisiteli
inorganik siltler ve killerle temsil dilmektedir. Ortalama tane boyu 0,15 mm ile 1,00 mm arasında
değişmektedir. Az ile orta işlenebilirlikteki bu toprakların şişme potansiyeli düşüktür. Erozyona karşı
direnci zayıf olup yamaçlar orta duyarlıdır. Yaptığımız deneylerde atterberg limitleri ortalamaları
LL:25,43 PL 40,22 olarak hesaplanmıştır. Temel olarak taşıma gücü zayıf ile iyi arasındadır. Yol yapım
gereci olarak veya dolgu malzemesi olarak kullanılabilir. Yer altı suyu fakirdir. Geçirimlilik orta ve zayıf
arasındadır.
Jeomorfolojik Özellikleri
Pleistosen başlarında bugünkü durumlarını kazanmış olan bu
seki düzlükleri genelde Pliyosen
dolgularının aşınımı sonucu oluşmuşlardır. Yalnız Erikli Köyü güneyinde Mahbule’ler köyü civarında ve
Yenisığır ve Doğruca köyü arasında oldukça geniş bir alanı kapsayan birimlerin ise akarsu dolgu
sekisi olduğu, eski taban arazileri bugün yüksek seki olarak arazide gözlemekteyiz.
Bandırma-Erdek körfezi kuzey ve güneyinde yer alan yüksek aşınım şekilleri Pleistosende genç
tektonik hareketler sonucu hızla aşınarak küçük birimler olarak durumlarını muhafaza edebilmişlerdir.
DIV. Villafrankiyen Aşınım Yüzeyleri
Pliyosen sonu Kuvaterner başlarında kurak ve kısa süren aşınım evresinde oluşmuş düzlüklerdir.
Üzerinde oluşmuş kum-çakıl-kil karışımı kızıl kahverengi toprak örtüsü ile diğer aşınım yüzeylerinden
ayrılır. Tipik klavuz seviye olan DIV. Aşınım yüzeyleri Çavuşköy-Yeşilçomlu köyleri arasında
yeralmaktadır. Erikli köyü civarında kuzeyi fayla sınırlanmış güneye eğimli daha kalın toprak içeren
DIV. Aşınım yüzeyleri yer almaktadır. Her iki kesimde de geniş alana yayılan yüzeyler tarım alanı
olarak değerlendirilmektedir.
48
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Hidrojeoloji
Bölgede debisi yüksek önemli bir kaynak bulunmamaktadır. Bölgenin doğusunda ve batısında yer alan
Paleozoik yaşlı metamorfik şistlerde çatlaklardan sızan sular bu birim içinde ufak çapta kaynakları
oluşturmuştur. Bölgede yer altı suyu bakımından zengin formasyonlar Pliyosen yaşlı birimler ile
bunların üzerine ince bir örtü şeklinde örten alüvyon malzemelerdir. Pliyosen yaşlı seriler orta yada az
geçirimli özelliğe sahip gölsel oluşuklar olup altta konglomeralar ile başlar bunlar üzerine kumtaşları ile
ardışıklı göl kireçtaşları gelir. Daha üstte ise marnlı, killi tabakalar yer alır.
Bölgede yer altı suyu bakımından en zengin birim yüksek geçirimlilik özelliğine sahip çakıl, kum, silt ve
killerden ibaret alüvyon malzemelerdir. Bunlar eski dere yataklarında biriktirilen malzemelerdir.
Yeraltısuyunun seviyesi her zaman aynı olmayıp çeşitli nedenlerle düşey doğrultuda değişebilir. Bazı
faktörler su tablasının alçalmasına diğerleri ise yükselmesine neden olabilir. Akiferin beslenme
miktarındaki değişimler yeraltısuyu seviyesini düşey doğrultuda değiştirebilir. Bitkilerin su ihtiyacının
fazla olmadığı aylarda yağışın bir kısmı yeraltı su tablasına kadar süzülür ve yer altı su seviyesinin
yükselmesine sebep olur.
Bandırma körfezi kuzeydoğusundan Marmara’ya açılan bir körfez olup, kuzey, kuzey-kuzeydoğu
rüzgarlarına açıktır. Bu rüzgarlar aynı zamanda yılın tüm aylarında ortalama hız ve esme bakımından
diğer tüm yönlerden esen rüzgarlardan fazladır. Bu özellik ve alt akıntı olması Bandırma körfezine
atılacak kirliliklerin Marmara’ya akmasını azalttığı gibi Marmara’da oluşabilecek kirliliklerin körfeze
yoğunlaşmasına da yol açabilir.
Bölgenin Hidrojeoloji Haritası, Harita 1.’de verilmiştir.
Depremsellik
Faaliyet alanının yakınından kuzey anadolu fay zonu geçmektedir. Bilindiği üzere doğuda Karlıovadan
başlayan Kuzey Anadolu Fay zonu batıda Adapazarı civarında birkaç kola ayrılarak Ege denizine
ulaşmaktadır. Bu kollardan bir tanesi İzmit Körfezi ve Marmara Denizini kat ederek Şarköyün 2 km
kadar kuzeyinden geçerek Saros körfezine ulaşmaktadır.
İkinci kol İznik gölünün güney kenarını, Marmara Denizini ve Bandırma Körfezini kat edip Sarıköy ve
İnovadan geçen hattır.
Faaliyet alanının içinde bulunduğu bölge 1.derece Deprem Bölgesinde kalmakta olup, Bölgenin
Deprem Haritası, Harita 2.’de verilmiştir. Yapılaşmada Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında
Yönetmelik hükümlerine (02/09/1997-23098 sayılı Resmi Gazete) göre hareket edilecektir.
49
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Harita 1. Bölgenin Hidrojeoloji Haritası
50
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
Harita 2. Bölgenin Deprem Haritası
Faaliyet Alanı
51
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
NOTLAR ve KAYNAKLAR
ACADEMİK PRES INC., 1986: Air Pollution, Third Edition, Volume 7.
AKMAN, Y.,1990:İklim ve Biyoiklim(Ders Kitabı), Palme Yayın Dağıtım, Ankara
AKYÜZ, O.,2000: Rüzgar Enerjisi İle Diğer Enerji Kaynaklarının Fiyat / Maliyet Analiz Raporu, Ankara
BENEFIELD, L. And RANDALL, C., 1980: Biological Process Design for Wastewater Treatment,
Prentice-Hall, Inc., USA.
ÇEVRE BAKANLIĞI, 1986: Gürültü Kontrol Yönetmeliği, Ankara
ÇEVRE BAKANLIĞI, 1986:Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği, Ankara
ÇEVRE BAKANLIĞI, 1996: İl Çevre Sorunları ve Öncelikleri Envanteri-1995, Ankara
DOĞA DERNEĞİ, 2004: Türkiye’nin Önemli Kuş Alanları 2004 Güncellemesi, Ankara
MTA, 1986: Bandırma ve Çevresinin Arazi Kullanım Potansiyeli, Ankara.
METCALF & EDDY, Inc.,1978: Wastewater Engineering, New Delhi.
MÜEZZİNOĞLU, A.,1987: Hava Kirliliğinin ve Kontrolünün Esasları, İzmir.
ÖZGÜVEN, N.,1986: Endüstriyel Gürültü Kontrolü, TMMOB Makine Mühendisleri Odası,Yayın No :
118, Ankara.
52
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
PROJE TANITIM RAPORUNU HAZIRLAYAN ÇALIŞMA GRUBUNUN TANITIMI:
(Adı soyadı, mesleği, özgeçmişi, referansları ve rapordan sorumlu olduğunu belirten imzası)
Faaliyet Sahibi
: BARES ELETRİK ÜRETİM A.Ş.
Faaliyetin Mevkii : ERİKLİ MEVKİİ / BANDIRMA / BALIKKESİR
Faaliyetin Adı
: RÜZGAR ENERJİ SANTRALİ PROJE TANITIM DOSYASI
*ADI SOYADI*
*MESLEĞİ*
Mehmet Fatih
Şehir ve Bölge
ARPAKUŞ
Plancısı
Harun
Çevre
YILDIRIM
Yüksek Mühendisi
Sedat
M. S.
SUSAMLI
Biyolog
Yavuz
Çevre
DURMAZ
Mühendisi
Engin
Çevre
İNCEKULAK
Mühendisi
Rahmi
BIYIK
Şehir
*İMZASI*
Plancısı
53
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
EK 1 : 1/25000 ÖLÇEKLİ HARİTA
EK 2 : 1/100000 ÖLÇEKLİ HARİTA
EK 3 : ÜRETİM LİSANSI
Havalandırma
Isı Değiştirici
Rüzgar Ölçme Ekipmanı
Uçak İkaz Lambası
Vites Kutusu
Yağ Soğutucu
Taşıma Bölümü
Generatör
Çarpma Gürültü İzolasyon
Rotor Şaftı
Rotor Tekerleği
Pitch Sürücü
Hidrolik Park Freni
Kontrol Paneli
Ana Gövde
Koni Burun
Yaw Sürücü
Zemin
Havalandırma
Isı Değiştirici
Rüzgar Ölçme Ekipmanı
Kontrol Paneli
Uçak İkaz Lambası
Vites Kutusu
Yağ Soğutucu
Rotor Şaftı
Taşıma Bölümü
Pitch Sürücü
Rotor Tekerleği
Generatör
Hidrolik Park Freni
Çarpma Gürültü İzolasyon
Havalandırma
Uçak İkaz Lambası
Generatör
Çarpma Gürültü İzolasyon
Rüzgar Ölçme Ekipmanı Kontrol Paneli
Yağ Soğutucu
Vites Kutusu
Hidrolik Park Freni
Yaw Sürücü
Koni Burun
Isı Değiştirici
Taşıma Bölümü
Ana Gövde
Pitch Sürücü
Ana Gövde
Rotor Şaftı
Rotor Tekerleği
Yaw Sürücü
Koni Burun
54
BARES A.Ş.
Rüzgar Enerji Santrali Proje Tanıtım Dosyası
55
BARES A.Ş.

Benzer belgeler