18462_8.Sınıf 5 Ve 6.Ünite Alfabetik Kelimeler Ve Boşluk Doldurma

Transkript

18462_8.Sınıf 5 Ve 6.Ünite Alfabetik Kelimeler Ve Boşluk Doldurma
8/A UNIT 5 MAIN WORDS account:hesap don't be rude:kaba olma me:beni, bana scanner:tarayıcı and:ve do shopping:alışveriş yapmak microphone:mikrofon search engine:arama motoru attachment:dosya eki download:indirmek monitör:monitör send emails:e posta göndermek because:çünkü get news:haber almak mouse:fare share photos:fotoğraf paylaşmak but:fakat hard disk drive:hard disk sürücüsü my brother:erkek kardeşim software:yazılım chat:sohbet headphones:kulaklık my father:babam speaker:hoparlör comment:yorum how often:ne sıklıkta my mother:annem system unit:bilgisayar kasası confirm:onaylmak internet:net:internet my sister:kız kardeşim upload:yüklemek connection cable:bağlantı kablosu internet safety:internet güvenliği online:çevrim içi web browser:ağ tarayıcısı connection sign:bağlantı işareti keyboard:klavye printer:yazıcı webcam:web kamera disc:disk listen to music:müzik dinlemek processor:işlemci web site:internet sitesi do homework:ödev yapmak log in:sign in:oturum açmak register:kayıt olmak wireless one:kablosuz olanı at least once a day:en az haftada bir need your help:yardımına ihtiyacı olmak sign in for you:senin adına giriş yapmak check sports scores:spor sonuçlarına bakmak offline:çevrimdışı social networking sites:sosyal ağ siteleri connect to the internet:internete bağlanmak once or twice a month:ayda 1,2 kez surfing the net:internette sörf yapmak download software:program indirmek once or twice a week:haftada 1 ya da 2 kez tell your parents:ebeveynine anlatmak internet connection:internet bağlantısı play online games:çevrimiçi oyun oynamak log off:log out:sign out:oturumu kapatmak practice English:İngilizce pratikyapmak usb flash drive:usb flash disk:flash disk make live chats:canlı sohbetler yapmak search for information:bilgi aramak watch movies and serials:film ve dizi izlemek make new friends:yeni arkadaşlar edinmek several times a week:haftada birkaç kere wireless modem:kablosuz modem do online shopping:internetten alışveriş yapmak send messages and emails:e posta veya mesaj göndermek get information about fashion:moda hakkında bilgi edinmek the best sites for you:sizin için en iyi siteler get information about health:sağlık hakkında bilgi edinmek stay online forever:sonsuza kadar internette kalmak get information about technology:teknoloji hakkında bilgi edinmek use internet phone:internet telefonu kullanmak portable hard disk drive:taşınabilir hard disk sürücüsü tell people about yourself:insanlara kendisinden bahsetmek research for school projects:okul projelerin araştırmak watch movies and videos:film ve video izlemek do anything dangerous using your identity:senin kimliğini kullanarak tehlikeli bir şey yapmak look for new places to live or visit:yaşamak ya da ziyaret etmek için yeni yerler ziyaret etmek never agree to meet an online friend in person:asla internet arkadaşıyla buluşmayı kabul etmemek 8/A UNIT 5 OTHER WORDS about:1‐hakkında2‐civarında every day:her gün leave:1‐ayrılmak2‐bırakmak side:kenar accept:kabul etmek everyone:everybody:herkes leave home:evden ayrılmak sign:işaret access:giriş yapmak everywhere:her yer listen:dinlemek site:site according to:‐e göre excuse:mazaret live:yaşamak smart:1şık2‐akıllı according to him:ona göre expert:uzman love:aşk smartphone:akıllı telefon actually:really:gerçekten face:yüz magazine:dergi so:böylece addict:bağımlı face‐to‐face:yüz yüze make:yapmak some:biraz address.adres family:aile make excuse:mazaret bulmak someone:somebody:birisi adult:yetişkin fashion:moda many:bir çok something:bir şey affect:etkilemek fast:hızlı maybe:belki spend:harcamak agree:aynı fikirde olmak find:bulmak maybe later:belki sonra stranger:yabancı all: bütün, hepsi first:ilk me:beni, bana sure:of course:certainly:elbette allow:let:izin vermek flood:sel meet:buluşmak, karşılaşmak sytem:sistem all the time:her zaman for:için meet at café:kafede buluşmak tablet:tablet almost:hemen, hemen forever:sonsuza kadar message:mesaj take:almak a lot:çok forget:unutmak middle east:orta doğu take care:göz kulak olmak a lot of:lots of:bir çok friend:arkadaş mind:önemsemek talk:konuşmak always:daima game:oyun modem:modem technology:teknoloji answer:cevap geographical:coğrafi most:en çok teenager:ergen anything:her hangi bir şey get:elde etmek movie:film telephone:phone:telefon around:etrafında get information:bilgi almak music:müzik telephone number:telefon nosu around the world:dünya etrafında get some help:yardım almak my:benim tell:anlatmak ask:sormak go:gitmek never:asla thanks:teşekkürler ask yourself:kendine sor going to:will go:‐ecek,‐acak never mind:boşver thanks a lot:çok teşekkürler at:‐de,‐da good:iyi new:yeni that's ok:bu iyi at home:evde go online:internete girmek news:haber their:onların at school:okulda go there:oraya gitmek newspaper:gazete them:onları, onlara avoid:kaçınmak go to school:okula gitmek not:değil there:orada, oraya bad:kötü great:müthiş now:şimdi they:onlar be:olmak guess:tahmin etmek number:sayı thing:şey behavior:davranış habit:alışkanlık offer:teklif etmek think:düşünmek best:en iyi hard:1‐sert2‐ sıkı3‐zor often:sık sık this:bu between:arasında have:have got:sahip olmak on:üstünde this evening:bu akşam board:tahta help:yardım online game:çevrimiçi oyun this is bob:ben bob browser:ağ tarayıcısı here:burada, buraya only:sadece through:1‐içinden2‐vasıtasıyla bye:bye bye:goodbye:hoşça kal hi:hello:merhaba on the other side:diğer taraftan time:1‐zaman2‐kere café:kafe him:onu,ona open:açmak to:‐e,‐a can:‐ebilmek his:onun or:ya da total:toplam can take:alabilmek hobby:hobi other:diğer uncle:amca, dayı can't:yapamamak home:ev parent:ebeveyn uncomfortable:rahatsız chart:çizelge homework:ev ödevi password:şifre unit:ünite check:kontrol etmek hour:saat people:insanlar use:kullanmak computer:bilgisayar how:nasıl personal:kişisel user:kullanıcı connect:bağlanmak how are things:nasıl gidiyor? phone:telephone:telefon usually:generally:genellikle connection:bağlantı how many:kaç tane place:yer very:çok counselling:danışmanlık how much:ne kadar popular:popüler video:video create:yaratmak how much time:ne kadar süre portable:taşınabilir visit:ziyaret etmek dad:daddy:father:baba identity:kimlik practice:pratik yapmak visit them:onları ziyaret etmek dangerous:tehlikeli if:eğer pretend:‐miş gibi yapmak wait:beklemek day:gün I guess:tahminimce project:proje watch:izlemek designer:tasarımcı in:içinde read:okumak web:ağ desktop:masa üstü inform:bilgi vermek refuse:reddetmek website:website device:gadget:alet information:bilgi refuse offer:teklifi reddetmek web site designer:web tasarımcısı do:yapmak instant:ani region:bölge what:ne drive:sürmek interaction:etkileşim rule:kural what time:saat kaçta during:esnasında internet service:internet hizmeti safe:güvenli when:1‐ne zaman2—dığı zaman during the day:gün esnasında internet addict:internet bağımlısı safe site:güvenli site who:kim easy:kolay invitation:davetiye school:okul who in your family:ailende kim? email:e posta in your family:ailenizde screen:ekran why:niçin email address:e posta adresi It's fun:eğlenceli search:araştırmak will:going to:‐ecek,‐acak engine:makine I'd love to:çok isterim send:göndermek wireless:kablosuz English:İngiliz just like you:senin gibi serial:dizi with:ile enjoy:beğenmek keep in touch:iletişimde kalmak service:hizmet with his friends:arkadaşlarıyla even:hatta key:anahtar share:paylaşmak world:dünya evening:akşam known:bilinen shopping:alışveriş your:senin,sizin every:her laptop:diz üstü shopping mall:alışveriş merkezi yourself:sen kendin about 2 or 3 hours:yaklaşık 2, 3 saat can't leave home:evden ayrılamamak post on the internet:internete koymak about the internet:internet hakkında face‐to‐face interaction:yüz yüze iletişim practice his French:Fransızca pratik yapmak accept:kabul etmek feel uncomfortable:rahatsız olmak refuse the invitation:davetiyeyi reddetmek accept the invitation:davetiyeyi kabul etmek how many hours a day:günde kaç saat? through the net:internet vasıtasıyla at cafés on the street:caddedeki kafeler most of your friends:arkadaşlarının çoğu use computer:bilgisayar kullanmak at shopping mall:alışveriş merkezinde pc:personal computer:kişisel bilgisayar using your identity:kimliğini kullanarak can you help me:bana yardım eder misin? pretend to be your age online:internette yaşıtınmış gibi yapmak access the internet from his tablet:tabletten internete girmek internet addicts in your family:ailenizdeki internet bağımlıları access the internet at school:okulda intenete girmek is the internet your only hobby:tek hobiniz internet mi? access the internet at home:evde intenete girmek keep in touch with his friends:arkadaşlarıyla iletişimi sürdürmek access the internet at shopping mall:alışveriş merkezinde intenete girmek leave home around 4 p.m.: 4 gibi evden ayrılmak access the internet from your pc:bilgisayardan intenete girmek make you feel uncomfortable:seni rahatsız etmek can take it everywhere:her yere götürebilmek mean:1‐demek istemek2‐anlamına gelmek3‐cimri check your emails very often:e postaları çok sık kontrol etmek number of internet users:internet kullanıcı sayısı do anything dangerous:tehlikeli bir şey yapmak play online games every day:her gün internetten oyun oynamak do you often use the internet?:interneti sık sık kulanıyor mu sun? play online games:internetten oyun oynamak forget doing your homework:ödev yapmayı unutmak popular around the world:dünyada popüler good at using computer:bilgisayar kullanmada iyi spend a lot of time on the internet:internette çok zaman harcamak go to school counselling service:okul danışmanına gitmek talk about the internet all the time?:sürekli internet konuşmak go to the movies:go to cinema:sinemaya gitmek total number of internet users:toplam internet kullanıcısı go to the movies with Helen:Helen ile sinemaya gitmek use the internet in Australia:Avustralya’da internet kullanmak have a problem with the software:yazılımla ilgili problemi olmak what do you mean:ne istiyorsun? have many internet friends:birçok internet arkadaşı olmak what does Jason usually do on the net:Jason internette ne yapar? access the internet at cafés on the street:caddelerdeki kafelerde intenete girmek are most of your friends ‘’internet friends’’?:arkadaşlarının çoğu internet arkadaşı mı? don't be rude to the person on the other side:diğer taraftaki insana karşı kaba olmayın forget doing your homework because you are online:internette gezerken ödev yapmayı unutmak how many emails do you usually send in a week:genellikle haftada kaç e posta göderirsin? how many hours in a week do you spend playing computer games:haftada kaç saat bilgisayar oyunları oynarsın? how much time do you spend online a day:günde ne kadar süre internette harcarsın? if you share your password with a stranger:bir yabancıyla şifreni paylaşırsan my brother uses the internet most in my family:ailemde en çok interneti erkek kardeşim kullanıyor number of internet users in the world:dünyadaki intenet kullanıcı sayısı the cable between the modem and the computer:modem ve bilgisayar arasındaki kablo use the internet about 2 hours a day:günde 2 saat civarı internet kullanmak what's the best thing about the internet:internet hakkındaki en iyi şey nedir? when something makes you feel uncomfortable:seni bir şey rahatsız ettiği zaman who in your family spends the most time on the internet:ailende en çok internette zamanı kim geçiriyor? 8/A UNIT 6 MAIN WORDS adrenalin seeker:maceraperest extreme sport:tehlikeli spor kayaking:kayaking rock climbing:kaya tırmanışı ball:top fascinating:etkileyici less challenging than:‐den daha az çekişmeli boring:sıkıcı first‐aid:ilkyardım location:mekan running:koşu bungee jumping:bungee jumping first‐aid kit:ilkyardım çantası minigolf:minigolf safety:güvenlik canoeing:kano sporu free running:serbest koşu mobile phone:cep telefonu several:a few:birkaç caving:mağaracılık go‐karting:karting motor racing:motor yarışı shoe:ayakkabı challenging:çekişmeli hang gliding:yelken kanat parachute:paraşüt skateboarding:kaykay climbing.tırmanma hard:1‐sert2‐sıkı3‐zor parachute diving:paraşüt dalışı ski:kayak cycling:riding bicycle:bisiklet sürme harder than:‐den daha zor parkour running:parkur sporu snowboarding:kar kayağı dangerous:tehlikeli helmet:kasket prefer:would rather:tercih etmek stairs:merdiven easier than:‐den daha kolay ice:buz prize:award:ödül swimming:yüzme easy:kolay in‐line skating: tek sıra paten protect:korumak tiring:yorucu entertaining:eğlendirici in France:Fransa’da rafting:rafting tree:ağaç event:olay injured:yaralı rafting in Muğla:Muğla’da rafting trekking:hiking:doğa yürüyüşü event location:olay yeri jumping:zıplama registration fee:kayıt ücreti wall:duvar more entertaining than:‐den daha eğlendirici prefer cycling to driving:bisiklet sürmeyi araba sürmeye tercih etmek heart‐stopping:çok heyecanlı ya da şok edici would rather go rafting than canoeing:raftingi kano sporuna tercih etmek a pair of good trainers:bir çift iyi spor ayakkabısı less dangerous than:den daha az tehlikeli hang gliding in Antalya:Antalya’da yelken kanat prefer rafting to kayaking:raftingi, kayakinge tercih etmek hot air balloon ride in Nevşehir:Nevşehir’de balon yolculuğu sky diving:parachuting:paraşütle atlama get from one place to the other as fast as possible:bir yerden bir yere mümkün olduğunca hızlı varmak what do you prefer doing on summer holidays:yaz tatilinde ne yapmayı tercih edersin? would rather do parkour running than skateboarding:parkuru kaykaya tercih etmek 8/A UNIT 6 OTHER WORDS about:hakkında extremely:aşırıca lots of:a lot of:bir çok skate:paten activities:etkinlikler famous:meşhur love:aşk skillful:hünerli activity:etkinlik fan:taraftar medical:tıbbi slow:yavaş adventure:macera far:uzak meet:buluşmak, karşılaşmak slower:daha yavaş against:‐e karşı favorite:favori mini:mini small:küçük against water:suya karşı fee:ücret more:‐er:daha çok snack:atıştırma aim:goal:hedef first:ilk more dangerous:daha tehlikeli so:böylece air:hava foot:ayak more interesting:daha ilginç someone:somebody:birisi all:bütün footwear:ayak giyeceği most:en çok something:bir şey and:ve for:için most popular:en popüler space:1‐boşluk2‐uzay ankle:ayak bileği for example:for instance:mesela motor:motor special:özel another:bir diğer freedom:özgürlük motorbike:motorlu bisiklet speed:hız answer:cevap from:‐den,‐dan motorcyclist:motosikletli sport:spor around the world:dünya etrafında get:elde etmek movement:hareket stadium:stadyum as:olarak get injured:yaralanmak myself:ben kendim start:begin:başlamak as fast as:‐nın kadar hızlı go:gitmek mysterious:gizemli started:başladı ask:sormak going to:will:‐ecek,‐acak nature:doğa state:1‐durum2‐belirtmek as ………………………... as:‐nın kadar going to talk:yürüyecek need:ihtiyaç stop:durmak at:‐de, ‐da golf:golf need help:yardıma ihtiyaç duymak suitable:uygun at the stadium:stadyumda go wrong:ters gitmek object:nesne summer:yaz attract people:insanları cezbetmek ground:yer open:açmak summer holiday:yaz tatili basic:temel hang:asmak or:ya da take part:yer almak be:olmak harder:daha zor other:diğer talk:konuşmak because of:‐den dolayı harmful:zararlı outdoor:açık hava tall:uzun because of this:bundan dolayı hat:şapka pain:sore:ache: tell:anlatmak become:olmak have to:must::‐zorunluluk bildirir people:insanlar than:‐den,‐dan be outdoors:açık havada olmak perform:uygulamak that:şu bike:bisiklet head:baş physical:fiziksel that’s right:şu doğru board:tahta heart:kalp physical risk:fiziksel risk themselves:onlar kendileri bridge:köprü help:yardım place:yer these:bunlar building:bina here:burada, buraya pocket.cep they:onlar call:1‐aramak2‐çağırmak high:yüksek popular:popüler this:bu can:‐ebilmek high‐quality:yüksek kalite possible:mümkün today:bugün can go:gidebilmek high speed:yüksek hız poster:poster touch:dokunmak canoe:kano holiday:vacation:tatil prefer:tercih etmek touch the ground:yere dokunmak career:kariyer hour:saat preference:tercih tower:kule cave:mağara how:nasıl produce:üretmek toy:oyuncak challenge:meydan okumak how big:ne kadar büyük proper:uygun treatment:tedavi champion:şampiyon how far:ne kadar uzak protection:koruma trip:gezi city:şehir how fast:ne kadar hızlı push:ittirmek understand:anlamak climb:tırmanmak how much:ne kadar quality:kalite us:bizi, bize compare:kıyaslamak how often:ne kadar sıklıkta quickly:çabukça vehicle:taşıt competition:yarışma hurt:incitmek quite:oldukça wait:beklemek consider:think:düşünmek idea:opinion:fikir race:yarış want:istemek contact:iletişime geçmek I mean:demek istediğim racing:yarış yapma water:su countryside:kırsal kesim important:önemli raft:sala binmek wear:giymek course:kurs raft on the river:ırmakta sal binmek weigh:ağırlığında olmak death:ölüm in:içinde reach:ulaşmak what:ne describe:tasvir etmek indoor:kapalı hava real:gerçek what do you think:sence design:tasarlamak information:bilgi really:gerçekten whatever:ne olursa different:farklı in Japan:Japonya’da real size:gerçek boyut what is it like:nasıl bir şey? difficult:zor interested:ilgili registration:kayıt what was it like?:nasıl bir şeydi? dive:dalmak interesting:ilginç right:doğru when you jump:zıpladığın zaman diving:dalış in the 1980s:1980’lerde risk:danger:tehlike where:nerede do:yapmak I think:in my opinion:sanırım river:ırmak where were you?:neredeydin? easier:daha kolay jump:hop:zıplamak rock:kaya while:iken enjoy:beğenmek kayak:kayak(denizde) rode:bindi while performing jump:zıplıyorken enjoy rafting:rafting beğenmek keep:muhafaza etmek safe:güvenli white:beyaz equipment:araç gereç kind:1‐kibar ve yardımsever2‐çeşit safer:daha güvenli who:kim etc.:ve sayre learn:öğrenmek save:1‐korumak2‐ kurtarmak who were you with?:kiminleydin? European:Avrupalı less:daha az save your life:hayatını kurtarmak why:niçin example:örnek less challenging:daha az çekişmeli scuba diving:aletli dalış wide:geniş exciting:heyecanlı less dangerous:daha az tehlikeli see:görmek with:ile experienced:deneyimli life:yaşam seek:araştırmak world:dünya expert:uzman like:hoşlanmak seeker:arayıcı write:yazmak extreme:aşırı look like:fiziksel olarak benzemek size:boyut wrong:yanlış all around the world:bütün dünya etrafında keep someone from something dangerous:birisini tehlikeli bir şeyden korumak all over the world:bütün dünya üzerinde try:1‐çabalamak, uğraşmak2‐denemek when you compare:kıyasladığın zaman as an adrenalin seeker:macerasever olarak one‐fourth of the size of a normal motorbike:normal motorlu bisikletin dörtte biri as fast as possible:mümkün olduğu kadar hızlı what attracts people to do these sports:insanları bu spora ne cezbeder? get from one place to the other:bir yerden bir yere varmak protect you from broken feet:ayak kırılmasını korumak half a million of people:yarım milyon insan see how far they can go:ne kadar gidebileceğini görmek have you tried any different sports:hiç farklı spor denedin mi? talk about extreme sports:tehlikeli sporlar hakkında konuşmak high‐quality pocket bikes:yüksek kalite mini bisiklet test themselves against water:kendilerini suya karşı test etmek more than half a million:yarım milyondan daha fazla wait for medical help:tıbbi yardım beklemek more than half a million of people:500 bin kişiden daha fazla when did you try it first:ilk ne zaman denedin? national water sports center:ulusal spor merkezi when you are on vacation:sen tatildeyken one of the most popular extreme sports:en popüler tehlikeli spor white‐water rafting:köpüklü su raftingi don’t think of myself as an adrenalin seeker:kendisini maceraperest olarak düşünmemek not more dangerous than white‐water rafting:köpüklü su raftinginden daha tehlikeli değil prefer tracking to canoeing:hava dalışını kano sporuna tercih etmek prefer watching sports at the stadium:stadyumda spor izlemeyi tercih etmek safer than real size motorbikes:geçek boyuttaki motorlardan daha güvenli would rather go rock‐climbing than running:kaya tırmanmayı, koşuya tercih etmek 8/A UNIT 5 6 MAIN WORDS AŞAĞIDAKİ KELİMELERİ DOLDURUNUZ
hot air balloon ride in Nevşehir download software snowboard watch movies and videos skateboarding skis kayaking confirm jumping hang gliding in Antalya get information about technology safety because not more dangerous than white water log in:sign in prize mobile phone share photos hang gliding helmet web site microphone event less challenging than listen to music cycling injured the best sites for you search for information prefer cycling to driving rock climbing challenging tree once or twice a week Internet:net processor parachute diving get information about health my father software look for new places to live or visit use Internet phone Internet connection do anything dangerous using your identity rafting registration fee printer attachment surfing the net free running comment trekking ball research for school projects more entertaining than in france log out:sign out register hard disk drive webcam stay online forever hard rafting in Muğla tiring mouse swimming do online shopping dangerous fascinating location event location don't be rude connection cable several times a week do shopping account log on adrenalin seeker log off:sign off: sign in for you my brother me social networking sites never agree to meet an online friend in person to get from one place to the other as fast as possible discs portable hard disk drive at least once a day entertaining parachute my sister offline but web browser download shoe wireless one climbing in‐line skating monitor make new friends usb flash drive get news connection sign prefer:would rather do homework keyboard scanner wireless modem sky diving system unit boring wall easier than caving upload practice English would rather do parkour running than skateboarding log off canoeing first‐aid kit easy speakers motor racing watch movies and serials get information about fashion extreme sport heart‐stopping need your help online and what do you prefer doing on summer holidays would rather go rafting than canoeing less dangerous than play online games my mother connect to the Internet protect harder than ice running search engine stairs tell people about yourself headphones send messages and emails chat bungee jumping once or twice a month send emails parkour running go‐karting check sports scores Internet safety prefer rafting to kayaking tell your parents a pair of good trainers make live chats how often first‐aid 

Benzer belgeler