insan hakları ihlalleri raporu
Transkript
insan hakları ihlalleri raporu
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ DİYARBAKIR ŞUBESİ DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ 2012 YILI İLK 9 AY İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU 1 2012 YILI İLK 9 AY İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLANÇOSU ÖLÜ YARALI YARGISIZ İNFAZ (Keyfi Öldürme, Silah Kullanma Yetkisinin İhlali ve Dur İhtarına Uymadığı Gerekçesiyle Öldürülen ve Yaralananlar) Polis ve Jandarma Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar 10 37 Köy Korucuları Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar 1 2 24 57 Erkek 15 98 Kadın 1 2 Çocuk 6 TOPLAM 22 CEZAEVLERİNDE ÖLEN ve YARALANANLAR FAİLİ MEÇHUL SALDIRILAR 100 FAİLİ MEÇHUL ADLİ CİNAYETLER 4 YAŞAMINI YİTİREN SIĞINMACI VE GÖÇMENLER 6 RESMİ HATA VE İHMAL SONUCU ÖLEN ve YARALANANLAR 5 1 Polis ve Asker İntiharları / İntihar Teşebbüsleri 5 4 Şüpheli Polis ve Asker Ölümleri 18 2 TOPLAM 23 6 Siyasi Parti, Sendika ve Dernek Yöneticisi / Üyesi 1 5 Gazeteci 1 1 POLİS ASKER İNTİHARLARI / ŞÜPHELİ ÖLÜMLERİ SALDIRIYA UĞRAYANLAR Öğretmen / Öğretim Üyesi 8 Öğrenci 15 Yerel Yönetici 1 İşçi 1 Cinsel Yönelimi Nedeniyle 1 Hukukçu 1 Sağlık Çalışanı 2 7 TOPLAM 6 38 Güvenlik Görevlisi 200 385 Silahlı Militan 193 9 2 26 SİLAHLI ÇATIŞMALAR Siviller 2 TOPLAM 395 Not: Patlayıcılar sonucu ölen ve yaralanan güvenlik güçleri de bu rakama dâhildir. 420 YASADIŞI ÖRGÜT EYLEMLERİ SONUCU ÖLEN – YARALANAN SİVİLLER SINIR HATLARINDA YAŞANAN ÖLÜM VE YARALANMALAR 1 6 4 MAYIN VE SAHİPSİZ BOMBA PATLAMASI SONUCU ÖLÜM ve YARALANMALAR Erkek 3 5 Kadın 2 Çocuk 7 10 TOPLAM 10 17 Erkek 13 Kadın 4 TOPLAM 17 0 Erkek 2 8 Kadın 1 TOPLAM 3 8 28 14 KUŞKULU ÖLÜMLER NAMUS CİNAYETLERİ İNTİHAR (Erkek) ÇATIŞMALI ORTAM NEDENİYLE YAŞANAN İHLALLER Köy Yakma ve Boşaltma 12 Orman ve Arazi Yakma 32 Arazi, Yayla, Mera ve Otlak Yasağı 66 Askeri Operasyonlar Sonucu Yaşanan İhlaller 46 Koruculuk Baskısı 1 Verilmeyen Militan Cenazeleri 45 Militanların Cenazelerine Yönelik Uygulamalar 21 Ölünün Hatıratına Saygısızlık 1 Toplu Mezar İddiaları Ortaya Çıkan Toplu Mezarlar 3 Mezar Sayısı 11 Kişi Sayısı 66 Mezar Sayısı 4 Kişi Sayısı 37 KADINLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER Kadın İntiharları İntihar 22 Teşebbüs 5 Ölü 10 Yaralı/Şiddet 13 Ölü 10 Yaralı/Şiddet Tecavuz 10 6 Taciz 4 Ölü 1 Yaralı/Şiddet 15 Taciz 6 Aile İçi Şiddete Uğrayan Kadınlar Toplumsal Alanda Şiddete Uğrayan Kadınlar Güvenlik Güçlerince Şiddete Uğrayan Kadınlar TOPLAM 102 ÇOCUKLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER Çocuk İntiharları İntihar 12 Teşebbüs 4 Ölü 7 Yaralı/Şiddet 2 Taciz 1 Ölü 6 Yaralı/Şiddet 3 Tecavuz 4 Taciz 4 Ölü 1 Yaralı/Şiddet 23 Aile İçi Şiddete Uğrayan Çocuklar Toplumsal Alanda Şiddete Uğrayan Çocuklar Güvenlik Güçlerince Şiddete Uğrayan Çocuklar 4 Fuhşa Zorlanan Çocuklar 1 TOPLAM 68 İŞKENCE YASAĞI İŞKENCE, KÖTÜ MUAMELE, ONUR KIRICI ve KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ DAVRANIŞ ve CEZALANDIRMA Gözaltında İşkence ve Kötü Muamele 59 Köy korucuları tarafından yapılan işkence ve kötü muamele 6 Gözaltı Yerleri Dışında İşkence ve Kötü Muamele 101 Cezaevlerinde İşkence 171 Kaçırma ve Ajanlık Tehdidi 17 Tehdit Edilenler 123 Gösterilerde G. Güçlerinin Müdahalesi Sonucu Dövülen ve Yaralananlar 182 Okulda Şiddet 6 TOPLAM 665 KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ VE GÜVENLİĞİNE YÖNELİK İHLALLER Gözaltına Alınanlar Yetişkin 3018 Çocuk 159 TOPLAM 3177 Yetişkin 1119 Tutuklananlar Çocuk TOPLAM 43 1162 Ev Baskınları 2096 Gözaltına Alınan Sığınmacı ve Göçmenler 9624 Örgüt Militanları Tarafından Alıkonulanlar 104 KAYIP İDDİALARI Gözaltında Kayıp İddiası 1 Diğer Kayıp İddiaları 9 DÜŞÜNCE ve İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNE YÖNELİK İHLALLER 5 Yasaklanan Etkinlikler 11 Toplatılan ve Yasaklanan Yayınlar 634 Baskına Uğrayan Gazete ve Yayın Organları 3 Adil Yargılanma Hakkının İhlali 25 Anadili Kullanma Özgürlüğüne Yönelik İhlaller 4 Anadilde Savunma Yasağı 326 DÜŞÜNCELERİNİ İFADE EDENLERE KARŞI AÇILAN SORUŞTURMALAR Soruşturma Sayısı Kişi Sayısı 23 1175 DÜŞÜNCELERİNİ İFADE EDENLERE KARŞI AÇILAN DAVALAR Dava Sayısı 15 Kişi Sayısı 226 DÜŞÜNCELERİNİ İFADE EDENLERE VERİLEN CEZALAR Dosya Sayısı 65 Kişi Sayısı 314 TOPLAM 2821 ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜNE YÖNELİK İHLALLER Baskına veya Saldırıya Uğrayan Siyasi Parti, Sendika, Dernek, Kültür Kurumu Siyasi Parti 39 Sendika 8 Dernek 18 Eğitim ve Kültür Kurumu 14 Diğer 19 TOPLAM 98 Kapatılan / Kapatılmak İstenen Siyasi Parti, Sendika, Dernek, Kültür Kurumu Dernek 1 Eğitim ve Kültür Kurumu 10 TOPLAM 11 TOPLANTI ve GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜNE YÖNELİK İHLALLER Güvenlik Güçleri Tarafından Müdahale Edilen Toplantı ve Gösteriler 112 Ertelenen, Yasaklanan Toplantı ve Gösteriler 73 Açılan Soruşturmalar 3 6 Açılan Davalar 1 Sonuçlanan Davalar 1 TOPLAM 190 CEZAEVLERİNDE YAŞANAN İHLALLER Sevk Uygulamaları 1142 Sağlık Hakkı İhlali 222 Aile Görüşü Engellenenler 22 Tecrit ve İzolasyon 25 Disiplin Cezası Verilenler 1005 Haberleşme v.b Hakları Engellenenler 318 Cezaevlerinde Diğer İhaller 28 TOPLAM 2762 EKONOMİK ve SOSYAL HAKLARA YÖNELİK İHLALLER İş Kazaları İş Kazalarında Ölenler 26 İş Kazalarında Yaralananlar 37 İşten Çıkarılanlar 27 İdari Soruşturmalar 140 Verilen Cezalar 12 Sürgün Edilenler 3 İşe Almada ve Çalıştırmada Ayrımcılık / Dışlama 2 İş Sağlığı ve Güvenliği İhlalleri 1 TOPLAM 248 EĞİTİM HAKKINA YÖNELİK İHLALLER Üniversitelerin Disiplin Kurulları Tarafından Soruşturma Açılanlar 18 Üniversitelerin Disiplin Kurulları Tarafından Ceza Alanlar 7 Uzaklaştırma Cezası Alan Öğrenciler (Yüksek Öğrenim Öncesi) 1 Kınama Cezası Alan Öğrenciler (Yüksek Öğrenim Öncesi) 3 Ayırımcı Uygulamalar 3 7 TOPLAM 32 ENGELLİ HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER Sosyal Güvenlik Hakkı İhlali 1 AYRIMCILIK İnanç Nedeniyle Ayrımcılığa Uğrama 87 Etnik Köken Nedeniyle Ayrımcılığa Uğrama 1 TOPLAM 88 DİĞER HAK İHLALLERİ Sağlık Hakkı İhlali 1552 Mülkiyet Hakkı İhlali 12 Konut Hakkı İhlali 336 Seyahat Hakkı İhlali 5 Çevre Hakkı İhlali 4 Kültürel Hakların İhlali 1 12 Eylül Darbesi Mağdurlarının Şikayet Başvuruları 2 Toplu Mezar Kazılarında Bulunan Kemikler İçin Yapılan Kayıp Baş. 62 23 Ekim 2011 Van Depremi Sonrası Yaşanan İhlaller 42 DİĞER BAŞVURULAR 57 TOPLAM İHLAL SAYISI 26939 Bu veriler, İHD Doğu -Güneydoğu Anadolu Bölge Şubelerinden, Şubemize yapılan başvurulardan ve günlük gazeteler ile internet haber sitelerinden derlenmiştir. 2012 yılı İLK 9 AY içerisinde Diyarbakır Şubemize toplam 369 başvuru yapılmıştır. 8 2012 YILI ilk 9 AY İNSAN HAKLARI İHLALLERİ ayrINTILI VERİLER YAŞAM HAKKI İHLALLERİ YARGISIZ İNFAZ (Keyfi Öldürme, Silah Kullanma Yetkisinin İhlali ve Dur İhtarına Uymadığı Gerekçesiyle Öldürülen ve Yaralananlar) - Polis ve Jandarma Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar *20.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Nesip Kar, şu beyanlarda bulundu: “31.12.2011 tarihinde saat 05.00’da TEM Şube birimine ve Özel harekat birimine bağlı polislerce bir eve yaptıkları baskında kardeşim olan Mekin Kar ile yanında bulunan arkadaşı Agit Altan adlı PKK Militanlarını infaz ettiklerini öğrendik. Görgü tanıklarının anlattıklarına göre “kardeşimin kafasına kurşun sıktıklarını yere düştüğü halde tekmelediklerini, atlama sırasında kolu ve bacağının kırıldığını, diğer arkadaşı da kaçmak isterken öldürdüklerini beyan ettiler.” Daha önce evimize yapılan baskında bizi bu konuda tehdit ettiler. Kardeşimin yerine söylememizi istediler. Söylemediğimiz takdirde gördükleri yerde infaz edeceklerini söylediler. Kardeşim ve arkadaşının sağ yakalama imkânları olduğu halde infaz ettiler. Kardeşim atladığı için değil kafasına kurşun sıkıldığı için öldürüldü. Biz ailesi olarak bu infazı gerçekleştiren kişilerden şikâyetçi ve davacıyız. Her şeyden önce bir insandı ve devletin görevi de öldürmek olmamalıydı. Canlı yakalanıp yargının önüne çıkarılmalıydı. Bu konuda sizden hukuki yardım talep diyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Urfa’da Akabe Mahallesi'ndeki Balıklıgöl Devlet Hastanesi bahçesinde şüphelendikleri Esat E. İsimli yurttaşa kimlik soran polisler ile Esat E, arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından polis olay yerinden kaçmaya çalışan Esat E’yi bacağından vurdu. Esat E’nin kimliğini göstermediği gerekçesi ile vurulduğu iddia edilirken, Esat E, polisler tarafından hastaneye kaldırıldı. Olayı duyan ve hastaneye gelen Esat E’nin babası Mahmut E, oğlunun sinir hastası olduğunu birkaç yıldır tedavi gördüğünü söyledi. Esat E’nin hayati tehlikesi bulunmazken tedavisi ise devam ediyor. (10.02.2011/DİHA / Serhattv.com.tr) *Diyarbakır'ın Bağlar İlçesinde bulunan Diyarbakır E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzeri, Ayse Al (70) isimli yaşlı kadına çarptı. Çarpmanın etkisiyle yere düşen Al ağır yaralandı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'ne kaldırılan 75 yaşındaki Ayşe Al, beyin kanaması geçirdi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'nde müşahade altında tutulan Al'ın şuurunun kapalı olduğu ve hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. (15.02.2011/DİHA / Yuksekovahaber.com / Silvanmucadele.com / İdilhaberajansi.com) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde dün akşam Kılıç ile Karaaslan aileleri arasında bilinmeyen bir nedenle kavga çıktı. Kavganın büyümesi üzerine Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Karaaslan ailesinden yaklaşık 20 kişiyi gözaltına aldı. Kılıç ailesi de Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne gelerek, burada polislerle tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine polisler rastgele havaya ateş açtı. Gaz bombalarının kullanıldığı olayda Matematik öğretmeni İbrahim Kılıç göğsünden ağır yaralandı. Kılıç, uçak ambulansla Ankara Hacettepe Üniversitesi Hastanesi yoğun bakım servisine kaldırıldı. Tüm müdahalelere rağmen Kılıç, kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. (21.02.2011/DİHA / Yuksekovahaber.com / İstanbulhaber.com.tr) *Diyarbakır'da, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği 15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki 9 Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. (11.03.2012/DİHA / Etha.com.tr / Evrensel.net / Diyarbakirhaber.gen.tr / ANF) *Diyarbakır merkezinde düzenlenen Newroz kutlamasına katılmak isteyen ve sabah saatlerinden itibaren Silvan'dan yola çıkan binlerce kişi, Bölge Trafik Müdürlüğü önünde polisin barikatı ile karşılaşarak Diyarbakır’a geçişleri engellendi. Yer yer polis ile kitlenin arasında çatışma çıktığı bildirilirken, polisin kitleye silah sıktığı ileri sürüldü. Polisin müdahalesi sonucu 2 kişinin yaralandığı ve ambulanslarla hastaneye götürüldüğü belirtildi. (18.03.2012/DİHA) *Diyarbakır'da Newroz mitingi sonrasında yaşanan polis müdahalesi sırasında, Medine Bulvarı 818. Sokak Ada Apartman'ında ki evinin balkonundan olayları izleyen 11 yaşındaki Muhammet Doğan’a polisin attığı gaz bombası isabet etti. Çenesi tahrip olan küçük Muhammet, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne kaldırıldı. Acil serviste tedavi altına alınan Doğan'ın yarın ameliyata alınacağı bildirildi. Yine aynı olaylarda 14 yaşındaki İbrahim Arpa adlı çocuğa da polisin attığı gaz bombasının isabet ettiği bildirildi. Arpa da Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Diyarbakır merkezdeki olaylarda toplam 10 kişinin çeşitli şekillerde yaralandığı öğrenildi. (18.03.2012/DİHA) *Batman’da Sabah saatlerinden itibaren Koçerler Bulvarı'nda toplanan on binlerce kişi Şehirlerarası Otogarı yanında bulunan Newroz Alanı'na girmek için polisle çatışırken, polisin ikinci müdahalesinin ardından toplanan binlerce kişi, Diyarbakır Caddesi'nden kent merkezine doğru yürüyüşe geçti. Diyarbakır Caddesi'nde polis kitleye müdahale etti. Müdahale sırasında Alaattin Okan (32) adlı yurttaş, gaz bombasının kafasına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Beyin kanaması geçirdiği belirtilen Okan, Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındı. Kent genelinde yaşanan olaylarda 42’si çocuk 148 kişinin polis tarafından gözaltına alındığı öğrenildi. Olaylarda toplam 48 kişinin de çeşitli şekillerde yaralandığı belirtildi. (20.03.2012/DİHA / Bianet.org / Cumhuriyet / Sabah.com.tr / Milliyet / HaberTürk) *Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamasına izin vermeyen polis, uzun namlulu silahlarla BDP İlçe binasını dakikalarca taradı. İdil Caddesi'ne gelmesi ile polis zırhlı araçlardan yoğun gaz bombası ve tazyikli su ile kitleye müdahale etti. Müdahaleye karşılık veren kitle ile polis arasında sert çatışma yaşandı. Çıkan olaylarda şu ana kadar 3 polis ile 2 sivil yurttaşın İlçe Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenilirken, 1 polis ile 1 sivil yurttaşın durumunun ağır olduğu belirtildi. Durumu ağır olan polisin helikopter ile çevre illerdeki hastaneye götürüldüğü belirtilirken, 2 sivil yurttaşın da tedavi altına alındığı öğrenildi. -Cizre’de özel hareket polislerinin panzerler üzerinden halkın üzerine ateş açtığı bildirildi. Edinilen bilgilere göre 3'ü polis 6 kişinin yaralandığı ve Cizre Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındığı öğrenildi. Öte yandan hastaneye kaldırılan yurttaşlardan birinin BDP İlçe binasından sedye ile çıkarıldığı bildirildi. (20.03.2012/DİHA / DHA / CNN Türk / NTV) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde düzenlenen Newroz mitinginde BDP'lilerin girişimiyle kitle dağıldı. Olaylarda 2'si TOMA olmak üzere 3 zırhlı araç kullanılamaz hale getirilirken, aralarında gözüne gaz bombası isabet eden Nusret Kaplan isimli yurttaşın da bulunduğu 3'ü polis yaklaşık 10 kişi yaralandı. İlçedeki olaylar sonucunda en az 6 kişi gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cudi Dağı'ndaki Gıre Çolya, Hesana ve Derye Kere bölgelerine yönelik 21 Mart'ta çıkan çatışma ile ilgili Şırnak Valiliği tarafından yapılan açıklamada, 6 özel harekat timinin yaşamını yitirdiği, 13'ünün de yaralandığı ve çatışmada 7 HPG'linin de yaşamını yitirdiği ve 10 2'sinin de yaralı olarak yakalandığı iddia edilmişti. Yaralı olarak yakalanan ve valinin HPG'li dediği 2 kişinin bölgede av için bulunan Mustafa Sidar ve Süleyman Tanrıverdi adlı yurttaşlar olduğu ortaya çıktı. Sivil yurttaşlar çatışmanın arsında kalarak kalça ve omuz kısmından yaralandığı belirtildi. Şırnak Devlet Hastanesi'nde ilk müdahalesinin ardından Şırnak Askeri Hastanesi'ne götürülerek tedavi altına alınan 2 yurttaş, ardından sorgulanmak üzere Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. 2 sivil yurttaşın ailelerinin olayı duymasının ardından yakınlarının akıbetini öğrenmek için Şırnak Barosu'na başvurdu. Yaralı 2 yurttaşın Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemleri sürüyor. (26.03.2012/DİHA) *16.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Halil Altan, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Agit Altan, 30.12.2011 tarihinde Diyarbakır’da bulunduğu eve polislerin yapmış olduğu baskında hiç çatışma yaşanmadan ve herhangi bir silah kullanımı olmadan, polisler tarafından sağ yakalanıp infaz edildi. Olayın açığa çıkarılması ve faillerin yargılanması için gereği neyse yapılmasını istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *28.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Kenan Kavak, şu beyanlarda bulundu: “Benim yakınım olan Abdurrahman Fidan, bilmediğimiz bir sebepten dolayı dün gece saat 03.00 sularında polisler tarafından silahla taranmış ve yaralı bir şekilde hastaneye getirilmiştir. Biz neden kendisine silahla saldırdıklarını bilmiyoruz. Kendisiyle görüşmek üzere şuan da bulunduğu Eğitim ve Araştırma Hastanesine gelip bize hukuki yardım talebinde bulunmanızı istiyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Urfa'nın Suruç İlçesi'ne bağlı ve Suriye sınırında bulunan Dikmentaş Köyü'nde, dün gece saat 23.00 sıralarında 41 yaşındaki çiftçi Mahmut Akbaş, gece minibüsle mercimek ekili olan tarlasına giderek sulama yapmak istedi. İddialara göre, bu sırada el feneriyle tarlasını sulamaya çalışan Akbaş'ı fark eden 9. Hudut Taburu'na bağlı askerler, Akbaş ve oğlunu taramaya başladı. Askerler tarafından açılan ateş sonucu çiftçi Mahmut Akbaş, iki bacağından vuruldu. Akbaş'ın 17 yaşındaki oğlu Orhan ile kardeşi Hacı Akbaş, askerlere ateş açmaması için bağırarak uyarıda bulundu. Askerlerin "kaçakçı oldukları" gerekçesi ile söz konusu kişileri taradığı iddia edilirken, köylüler kaçakçılık yapmadıklarını, tarlalarını suladıklarını söyledi. Yaralanan Akbaş'ın kardeşi Hacı Akbaş, yaşananlardan sonra yanlarına gelen 10-15 askerin kendilerine hakarette bulunup, daha sonra tüfeğin dipçiğiyle yaralı abisine vurduğunu iddia etti. Oğul Akbaş ise, yaşanan olayı şöyle aktardı: "Bizim kaçakçılıkla alakamız yok. Askerle aramızda 20 metre bile yoktu. Tarlanın hemen ucunda bizim minibüsün ışıkları açıktı, ona rağmen ateş açtılar. Biz kaçakçı olsaydık ışıklar açık olur muydu? Babam nasıl vuruldu. Ben minibüsün arkasına kaçtım. Ben askerlere yaklaştıkça onlar bize ateş açmaya devam ediyorlardı. Ben askerlere babamı vurdunuz. Babamı kaldıramıyorum babam yaralı dedim onlar da kaldır götür diyorlardı."Oğul Akbaş, "Ben ağıt yaktığımda askerler bana küfür ediyordu. Telefon yerdeydi. Kendimi telefona yetiştirdim. Amcamı aradım. Jandarma falan gelmedi. Sadece bir jip geldi. O da köyün hemen çıkışında bekledi. Biz tarlada sulama yaparken önce devriye gezen askerler ateş açtı. Ardından kulübedekiler açmaya başladı. İki ayağından bir kolundan vuruldu" dedi. (28.04.2012/DİHA / Ozgur-gundem.com / Sondakika.com / Haberler.com / Cumhuriyet.com.tr / Urfahaber.net / Mynet.com) *17.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Feyzi Demir, şu beyanlarda bulundu: “Hani Topçular Köyü’nde 4 Mayıs 2012 tarihinde saat 16.00 da kızım Sevgi Demir beni arayarak eşimin sağ ayağında iki yerden kurşun yaralanması olduğunu söyledi. Ben Bingöl ilindeydim. Olayı duyur duymaz Diyarbakır Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesine geldim. Ben hastaneye geldikten sonra eşim ameliyata alındı. Ameliyat sonucunda eşimin ayağından iki kurşun çıkartıldı. Eşim Topçular Karakolunun yakınlarındaki ineğimizi alıp eve doğru 11 ilerlerken karakol ile arasında 500 metre mesafede karakoldan kendisine doğru ateş açılmış ve eşim yaralanmıştır. Kızım Nurten Demir ve köylülerimiz Cevdet Özdemir ile Suphi Kaçmaz olayın olduğu yerdeydiler. Karakoldan eşime ve diğer kişilere hedef gözetmeksizin ateş açmışlardır. Cevdet ve Suphi olayın olduğu esnada korkudan oradan uzaklaşmışlardır. Eşimin düştüğü görünce ateş etmeyi durdurtmuşlardır. Kızım da yere yatmış daha sonra köye doğru kaçmaya başlamış ve köylülere annesinin yaralandığını haber vermiş. Kızım köylülerle birlikte olay yerine gitmiş ancak yolda askerler önlerini kesip yasak olduğunu “terörist öldürdük olay yerine giremezsiniz” demişler. Ağabeyim onlara “kardeşimin eşidir bırakın geçelim” demişler. Yine bırakmayınca bütün köylüler üzerlerine doğru gitmeye başlamış. Bunun üzerine olay yerine almak zorunda kalmışlar. Eşimi sırlarına alıp arabaya bindirip Hani ilçesine götürmüşler. Hani ilçesinin girişinde polisler, askerler, sivil polisler yolu kesip, helikopter de tepede geziyormuş, silah patlatmışlar ve yaralıyı bize verin” demişler. Daha sonra ağabeyim eşini onlara göstermiş ve vatandaş olduğunu izah ettikten sonra orada bırakıp gitmişler. Eşimi Hani devlet hastanesinden Diyarbakır’a ambulansla getirmişler. O gün sadece Hani kaymakamı bizimle ilgilendi. 10.05.2012 tarihinde Topçular Karakoluna giderek olayı sordum. Beni Murat Başçavuş karşıladı. Soyadını bilmiyorum. Kendisine “Allah’tan korkmuyorsunuz gündüz vakti eşime ateş ettiniz” dedim. Kendisi bana karakola roket atıldığını askerlerin bu yüzden ateş ettiğini söyledi. Bende olay yerinde köylülerin ve çobanların olduğunu söyledim ve roket atılsaydı ya da çatışma yaşansaydı bunların da tanık olacağını ancak köylülerin böyle bir şeye şahit olmadığını söyledim. Kendisi de bana “askerlere gücünün yetmediğini” söyledi. Bana ayrıca “bize karşı bir silah patlarsa bizde köylülerin hepsini öldürürüz” dedi. Ben karakola gitmeden 2 gün önce Hani Savcısının yanına gittim. Benim ifademi almadılar. Bana karakola gittiğini ve oraya roket atıldığını tespit ettiğini söyledi. Ben neden “bizim ifademizi almıyorsunuz, tutanak tutmuyorsunuz, eşimin ifadesini almıyorsunuz” dedim. O da bana “ben bir gün sizi çağırırım” dedi. Bugüne kadar bekledin ne beni ne de eşimi çağırmadı. Ben eşime ateş eden ve kendisini öldürmek isteyen kişilerden şikâyetçi olmak istiyorum. Ayrıca belirtmek istiyorum: karakol korucu olmamız için sürekli baskı uyguluyor. Ancak biz kabul etmiyoruz. Dün beni karakola çağırdılar. Ben de gittim. Benden karakola roket atıldığını kabul etmemi istedi. Bende böyle bir olayın olmadığını bu nedenle kabul etmediğimi söyledim. Bana zorla bir yazı imzalattılar. Ben okuma yazma bilmediğimi söyledim. Bu nedenlerden dolayı sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'ın Hani İlçesi'ne bağlı Topçular Köyü'nde, köy çevresinde hayvanlarını otlatan Bedriye Gezen adlı bir kadına askerlerin ateş açtığı iddia edildi. Omzundan yaralanan Gezen, Hani Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. İlk müdahalenin ardından Gezen, ambulansla Diyarbakır'a sevk edildi. (04.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Yeni Mahalle'de Cengiz Tosun yönetimindeki kamyonetin durmaması üzerine polisler aracı yaylım ateşine tuttu. Olayda araç sürücüsü Cengiz Tosun, Yücel Tosun ve Tayfun Tarla, vücutlarının çeşitli yerlerinden yaralandı. Yaralılar Yüksekova Devlet Hastanesi'nde ilk tedavileri yapıldıktan sonra Hakkari ve Van'a sevk edildi. (28.05.2012/DİHA) *Muş'un Varto İlçesi'nde dün gerçekleştirilen operasyon sırasında Qolan Köyü yakınlarında yaralı yakalandıkları ileri sürülen Leyla Sonkur (22), Rıdvan Yavaş (22) ve Serdar Gümgüm'ün (18) HPG'li değil sivil oldukları ortaya çıktı. Yaralı olarak yakalanan Leyla Sonkur ile Rıdvan Yavaş'ın Muş Devlet Hastanesi'ndeki tedavileri devam ederken, Gümgüm'ün Varto İlçe Jandarma Komutanlığı'nda gözaltında tutulduğu bildirildi. Dosyada gizlilik kararı olduğundan dolayı 3 kişinin aileleriyle görüşmesine izin verilmiyor. 3 kişinin sivil olduğu ve HPG'lilerle hiçbir alakalarının olmadığını belirten Varto Belediye Başkanı Gülşen Değer, 3 kişinin sağ yakalandıktan sonra ikisinin elleri bağlanarak silahla tarandığına 12 dair ellerinde güçlü iddiaların olduğunu kaydetti. Avukatların mağdurlarla görüşmesinden sonra olayın bütün boyutlarının ortaya çıkacağını belirten Değer, yakalanan Serdar Gümgüm'ün ise yüzde 61 engelli raporu olduğu ve buna rağmen ailesiyle görüştürülmediğini kaydetti. (29.05.2012/DİHA) *04.06.2012 tarihinde Muş, Varto ilçesi Kulan köyünde ikamet eden Melik Sonkur ve akrabaları şubemize başvurarak, yeğenleri Leyla Sonkur’dan birkaç gündür haber alamadıklarını, daha sonra haberlerden Muş Devlet Hastanesinde olduğunu öğrendiklerini (PKK ve kolluk kuvvetlerinin çatışması sonucu yaralı olarak ele geçirildiği haberleri) kendisiyle görüşmek için başvurularına rağmen görüşemedikleri, sağlık durumundan endişe ettiklerini ifade ederek yardım talep etmişlerdir. (İHD Muş Şubesi) *Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde HPG militanı Cengiz Özek'in cenaze törenin ardından kitleye polisin müdahale etmesi sonrasında göğsünden aldığı kurşunla ağır yaralanan Özgür Taşar (15), kaldırıldığı Yüksekova Devlet Hastahanesi'nde yaşamını yitirdi. Yaralı Veysi Yıldırım ise sırtından aldığı kurşun nedeniyle hayati tehlikesi bulunduğu için Hakkari Devlet Hastahanesi'ne sevk edildi. Hakkari Valiliği, yaptığı açıklamayla Özgür Taşar'ın yaşamını yitirdiğini ve Veysi Yıldırım'ın da yaralandığını doğruladı. (06.06.2012/ANF/DHA/İHA/ DİHA/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr/Birgun.net/İlkehaber.com/Showhaber.com/ Bianet.org/Polis.web.tr) *Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde, HPG'li Ramazan Yılmaz’ın cenaze törenine polisin müdahalesi sonucu Hamdi Özyandın (55) ağır yaralandı. Tedavisine D.Ü Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Polikliniği'nde müşahade altında tutulan Özyandı’nın her iki göz merceğinde meydana gelen kaymaya bağlı kanama meydana geldiğini bildiren görevli doktor, kanamanın halen devam ettiği, bu nedenle bir kaç gün müşahade altında tutulacağını kaydetti. Kanamanın durması halinde hastanın ameliyata alınacağı belirtilirken, Özyandı'nın gözünü kaybedip kaybetmeyeceğine ilişkin netliğin ise ameliyat sonrası ortaya çıkacağı bildirildi. Yaralı Hamdi Özyandı ise, olayı şu cümlelerle özetledi: "İlk anda üzerime bir şey geldi. Ne olduğunu anlamadan bayıldım. Sonrasını ise hatırlamıyorum." (06.06.2012/ANF/DİHA/ Bianet.org/Yeniozgurpolitika.org/Diyarbakiryenigun.net) *21.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Ezel Evren, şu beyanlarda bulundu: “10.06.2012 tarihinde ben evime yakın bi,r yerde akşam saat 22:00 sıralarında evimizin altında bulunan internet cafeden çıkan iki genç, çevreye rahatsızlık verdikleri için aramızda münakaşa yaşandı. Onlardan biri 155 polisi aradı. Bunun üzerine yaklaşık 5 dk sonra 20-25 civarında polis olay yerine geldi. Bu polisler, yunus polisler diye tabir edilen ve çevik kuvvet polisleriydi. Etrafımızı sardılar bende ‘herhangi bir olay yok, niye geldiniz’ diye sordum. Bunu üzerine yunus polislerden biri yüzüme biber gazı sıktı. Bende kaçtım. Kaçarken diğer polislerde yüzüme biber gazı sıkmaya başladılar. Havaya ateş edenler oldu. Bu polislerden biri önce havaya, sonrada bana doğru birkaç el ateş etmeye başladılar. Beni karakola götürdüler. Bu esnada polis anonsundan eşimin yaralandığını öğrendim. Daha sonra eşimin yaralanması ile ilgili Yenişehir Karakolundaki Emniyet Müdürü bana niye eşimi yaraladığımı sordu. Bende bunu üzerine, üzerimde ne silah nede silah sayılabilecek herhangi bir şey olmadığını, polislerin rastgele ateş ettiğini söyledim. Ben iki ayağımdan da yaralandım. Yenişehir Karakolu beni eski Devlet Hastanesine götürdü. Ora da bulunan doktor beni muayene etmeden rapor yazdı. Beni karakola geri gönderdiler. Balistik raporu geldi ve benim ayağımda kurşun olduğunu söyledi. Bunun üzerine beni yine aynı doktorun yanına götürdüler. Doktor ayağımda ki kurşunu çıkarmadı ve bana kendiliğinden çıkar dedi. Ben daha sonra Memorial Hastahanesine giderek, kurşunu çıkarttırdım. Kurşunu doktor delil olarak emniyete verdi. Beni ertesi gün saat 16:00’da savcılığa çıkardıkar. Barodan avukat talep ettim. Avukat daha sonra ifademe gelmedi. Ben savcıya bütün olayları anlattım. Zaten 13 kamera kayıtları da alınmıştı. Emnşiyete görüntüleri bana izlettirdiler. Daha sonra savcılık beni serbest bıraktı. Eşimin yaralanması ile ilgili olayaı üzerime yıkmaya çalıştılar. Ancak deliler olduğu yapamadılar. Ben bu şahıslardan şikayetçi oldum. Sizden hukuki yardım talep ediyorum. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *21.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Ayfer Leygara, şu beyanlarda bulundu: “ben olay gecesi evimin balkonundaydım. Aşağıda bir olay olduğunu gördüm. Eşiminde aşağıda olduğunu görünce merak edip olay yerine gittim. Ben indiğimde daha polisler yoktu. Ben eşimle tartışan iki genci ve eşimi sakinleştirmeye, eşimi yukarı çıkarmaya çalıştım. Bu esnada polisler geldi. Eşim onlara bir şey yok dedi. Polisler biber gazı sıkmaya başladılar. Sonra eşimin üzerine doğru ateş etmeye başladılar. Ben biber gazının etkisiyle yaralandığımı fark ettim. Orada bulunan güvenlik yaralandığımı söyledi. Eşimle tartışan kişilerde benim de yaralandığımı görünce, yardımcı oldular ve ilk müdahaleyi yaptılar. Polislerden biri benimle ilgilindi ve su getirdi. Daha sonra ambulans geldi. Önce Alman Hastahanesine götürüldüm, orada kalp cerrahisi olmadığı için beni Dicle Üniversitesine götürdüler. Önce müdahale edildi, aynı gece de ameliyat oldum. Sağ dizime isabet eden kurşun çıkarıldı. Sol ayak bileğindeki kurşun riskli olduğundan çıkarılamadı. Ben hastanede iken ifadem alındı. Ancak savcılığa henüz ifade vermedim. Sizden hukuki yardım talep ediyorum. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır’da BDP’nin yapmak istediği 14 Temmuz mitinginde yaşanan olaylarda BDP Grup Başkanvekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan İstasyon Meydanı'na girdiği sırada polisin attığı gaz bombasının ayağına isabet etmesi sonucu ağır yaralanmıştır. Kendisi ile yaptığımız görüşmede, Buldan; polisin kendisini hedef alarak direk ateş ettiğini ve gaz bombasının ayağına isabet ettiğini beyan etmiştir. Buldan’ın gaz fişeğinin ayağına isabet etmesi nedeniyle, sağ bacağının ciddi zarar gördüğü ve kemiklerde kırılmalar yaşandığı belirtilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'da Sur İlçesi Melikahmet-Balıkçılarbaşı civarında 17 Temmuz günü seyir halinde iken "dur" ihtarına uymadığı iddiasıyla polisin yaylım ateşine maruz kalarak ensesinden aldığı kurşun ile ağır yaralanan ve Diyarbakır Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'nde bitkisel hataya giren ve 8 gün boyunca yaşam mücadelesi veren 18 yaşındaki Nurhak Çartay yaşamını yitirdi.(19.07.2012/ANF/DİHA/Taraf.com.tr/Birgun.net/ Evrensel.net) *19.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Sitem Çartay, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Nurhak Çartay, arkadaşı ile 16 Temmuz’da gece 01.30 sularında Melikahmet-Balıkçılar civarında araç ile gezerken polisin “dur” ihtarında bulunmuş. Ehliyetleri olmadığı için korkmuşlar ve yollarına devam ederken polisler tarafından araca ateş açılmış. Araçta şoförün yan koltuğunda oturan kardeşim Nurhak ensesine aldığı kurşun yarası ile yaralandı. Halen devlet Hastanesi Yoğun Bakım ünitesinde yatmaktadır. Hala bilinci açık değil, hayati tehlikesi devam etmektedir. Doktorlar ise kurtulması halinde felç olma riskinin çok yüksek olduğunu söyledi. Çevredeki görgü tanıklarına göre polislerden biri ateş açmakla birlikte “Vurdum terörist vurdum. Kolundan vurdum” demiş. Bu sırada polislerden biri de madem vurdun neden peşinden gitmedin demiş o da “Ben diğer ekiplere haber verdim onlar yakalarlar” demiş. Olayın meydana geldiği yerde mobesa kameralarda bulunmaktadır. Olay günü aynı saatlerde bir karı-koca kavgasının olduğu bundan dolayı polislerin orda bulunduğu ayrıca çatışma olduğundan sözde kardeşim ve arkadaşı arabayla olaylar ile ilgili olduğu için oradan kaçmaya çalıştığını düşündüklerinden ateş etmişlerdir. Arkadaşı herhangi bir darbe almamıştır. Bundan dolayı arandığından kendisi de korktuğu için saklanmıştır. Diyarbakır Savcılığına başvurduk. Savcılığın bize söylediği kardeşinizin o sırada orada ne işi vardı. Polisler onları terörist sandığı için havaya ateş etmişler. Daha önce 14 orada 2 polis arkadaşımız teröristler tarafından şehit edilmişti. Kardeşiniz olay yerinden bir kilometre uzağında bulunmuştur.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Van'ın Çaldıran İlçesi'nde bulunan Soğuksu (Sariksi) Köyü’nün Gülizar Mezrası'nda kaybolan koyunlarını bulmak için evden çıkan 19 yaşındaki Veysi Ecer ismindeki gencin sabah saatlerinde askerler tarafından tarandığı iddia edildi. Gülizar Mezrası’nda bulunan Ersani Karakolu askerleri tarafından vurulduğu iddia edilen Ecer, helikopterle Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne kaldırdı. Durumu ağır olan ve yoğun bakıma kaldırılan Ecer’e 2 merminin isabet ettiği öğrenildi. (23.07.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/ Habercaldiran.com) *Van merkeze bağlı İstasyon ve Vali Mithatpaşa mahallerinde gece 04.00 sıralarında 25 eve baskın düzenlendi. Vali Mithat Paşa Mahallesi’nde Hacı Yakup Pala ve Hasan Pala ismindeki iki yurttaşın evleri polislerce tarandı. Polislerin Hasan Pala adlı yurttaşın evinin içine girerek tarama yaptı. Tarama sonrası HPG militanı olduğu öğrenilen Selim Taşkın yaşamını yitirdi. Bir diğer HPG militanı Mehmet Cin ise sağ yakalandı. (27.07.2012/DİHA/ Sabah.com.tr/Radikal.com.tr/İmc-tv.com/Mynet.com) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'ne bağlı Ayvalık (Çeman) Köyü'nde 1 Ağustos tarihinde, sigara kaçakçılığı yapan 8 köylüye Ayvalık Karakolu tarafından ateş açıldığı belirtildi. Açılan ateş sonucunda Nazmi Temel isimli yurttaşın elinden yaralandığı öğrenilirken, Temel'in Beytüşşebap Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı ve tedavisi yapıldıktan sonra taburcu edildiği kaydedildi. (04.08.2012/DİHA) *Van'ın Çaldıran İlçesi Toprakseven (Sitiyakut) Köyü'nden oturan Vesim Zengin (13) ve komşusu Feyyaz Altan (15) mazot getirmek amacıyla İran'a gitti. İran'da atlarına mazot yükleyen 2 çocuk dönüş yolunda sınırı geçtikten sonra Türk askerleri tarafından durdurulmak istendi. Sabaha karşı saat 05.00 sularında gerçekleşen olayda çocuklar kaçmaya çalışırken, askerler tarafından tarandı. Feyyaz Altan yara almadan köye ulaşmayı başarırken, İran sınırına doğru kaçmaya çalışan Vesim Zengin ise askerlerin açtığı ateş sonucu kafasından vurularak yaşamını yitirdi. Zengin’in askerler tarafından vurulduğu yerden alındıktan sonra İran sınırına götürülerek burada toprağa gömüldüğü belirtildi. Altan'ın durumu köylülere bildirmesi üzerine sınıra giden yaklaşık 50 yurttaş, burada askerler tarafından engellenmek istendi. Daha sonra köylüler Zengin’i toprak altından çıkararak cenazesini Çaldıran Devlet Hastanesi'ne getirdi. Zengin’in cenazesi Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde otopsi işlemleri yapıldıktan sonra köye götürülerek toprağa verildi. Askerlerin oğlunu öldürdükten sonra olay yerinden yaklaşık 150 metre uzaklıkta olan sınıra götürdüklerini belirten baba Mehmet Reşit Zengin, oğlunun Türk askerleri tarafından öldürüldükten sonra İran sınırında gömüldüğünü dile getirdi. Zengin, "Olaydan haberdar olduktan sonra bölgeye gittik. Önce askerler tarafından engellendik. Ancak sonra olay yerine gittik. Oradaki kan izlerini takip ettik. Sonra baktık cenazeyi oradan alarak İran sınırına götürüp gömmüşler. Üzeri toprak ve taşlarla kapatılmıştı. Fakat bir kolu halen dışarıdaydı. Biz buradan çocuğu çıkardıktan sonra köye getirdik" diye konuştu. (07.08.2012/DİHA) *14.08.2011 tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Mehmet Reşit ZENGİN şu beyanlarda bulundu: “06.08.2012 günü saat 17.00 sıralarında oğlum Vesim ZENGİN evden çıktı. Saat 20.30 ile 21.00 sıralarında hudutta ateş sesi geldi oğlumun yol arkadaşı geldi belirli bir süreden sonra oğlumun bindiği at geldi, şüphelendik oğlumu aramaya çıktık. Arama neticesinde oğlumu sabah saat 06.00 sıralarında Türk askerleri tarafından öldürüldüğünü öğrendik. Az bir çukur kazılmış, oğlumun bir kolu dışarıda göğüs üstüne de bir kaya parçası bırakılmış. Şahit ve deliller vardır. Bu durumdan rahatsızlığımı bildiriyor, sizlerden hukuki yardım talep ediyorum” (İHD Van Şubesi) 15 *Şırnak’ın Besta Bölgesi’nde Şubat ayında yaşamını yitiren ve cenazesi dün alındıktan sonra memleketi Yüksekova’da defnedilen HPG’li Ferdane Kına’nın (Şerda Gever) defin işleminin ardından mezarlıktan ayrılan yurttaşlara polisin müdahalesinde Murat Temeş (33) adlı yurttaş atılan gaz bombasının gözüne isabet etmesinden dolayı yaralandı. Temeş, ilk müdahale Yüksekova Devlet Hastanesi’nde yapıldıktan sonra durumu ağır olduğundan dolayı Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. (10.08.2012/DİHA / Batmangazetesi.com) *Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'ne bağlı Somkaya Köyü'nde 11 Ağustos günü sigara kaçakçılığı yaptığı iddia edilen yurttaşların özel harekatçılar tarafından durdurulduğu ve araçta bulunan bir yurttaşın kafasına silah sıkıldığı iddia edildi. Köy çıkışında oluşturulan arama noktasında Mehmet Duman, Yakup Taşdemir, Resul İlhan ve Yemnihan Irmak'ın korucular ve özel harekat polisleri tarafından durdurulduğu ve araca yaklaşan özel harekat timlerinin araçta bulunan Mehmet Duman adlı yurttaşın kafasına silah sıktığı öne sürüldü. Ağır yaralanan Duman önce Doğubayazıt Devlet Hastanesi'ne ardından da Batman Alman Hastanesi'ne sevk edildi. Halen Batman Alman Hastanesi'nde tedavi gören Duman'ın, sol gözünü tamamen yitirdiği, sağ gözünde ve beyninde zedelenme olduğu, kafasında da kurşun parçasının olduğu öğrenilirken, hayati tehlikesinin de devam ettiği belirtildi. Duman'ın yarın yapılacak kontrolünden sonra durumuna göre başka bir hastaneye sevk edilebileceği belirtildi. Mehmet Duman'ın babası Musa Duman, hukuki yardım talebiyle İHD Batman Şubesi'ne başvurdu. Özel harekatçılar tarafından taranan yurttaşlardan Yemnihan Irmak yaşadıkları olayı şöyle anlattı: "Yolda gelirken önümüzde özel harekatçılar ile korucuları gördük. O esnada hemen durduk onlar dur demeden durduk. Çünkü kaçsaydık tarayacaklardı. Arabadan indik ve ellerimizi kaldırdık, arabada kaçak sigara olduğunu söyledik. Mehmet o esnada elini kapıya atıp inecekti. Ama korucalar ve özel harekatçılar araca yanaştılar ve arabanın penceresinden Mehmet'in kafasına sıktılar. Biz de o esnada kendimizi yere attık. Yakup ve Resul ile kendimizi yere attık. Biz hareket etmeden bekledik. Mehmet'i aşağıya indirdiler. Kafasına kurşun yediği halde yerde botla kafasını çiğnediler. Kafasını ezdiler o şekilde. Biz de bayağı bekledik orada. Çok kan kaybetti. Ambulans geç geldi. Geldiği zaman Doğubayazıt hastanesine götürdüler. Bizi de sabaha karşı karakola götürdüler. Çeteli karakoluna oradan da bizi serbest bıraktılar. Mehmet'i Bitlis'e sevk ettiler oradan da Batman Alman Hastanesi'ne sevk ettiler. Şimdi de yoğun bakım ünitesinde. Bizi tutukladıkları zaman cezamız neydiyse çekerdik. Yasadışı sigara kaçakçılığı yapıyoruz diye yakalasaydılar cezamız neyse çekerdik. Ama ateş etmeleri, kafamıza sıkmaları, dövmeleri kabul edilmezdi." (13.08.2012/DİHA) *Hakkari'de dün İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in kente gelişi ile başlayan gerginlik bugünde devam etti. Akşam üzeri Keklikpınar Mahallesi'nde bir araya gelen ve PKK lehine slogan atan göstericilere polis müdahale etti. Müdahale esnasında evinde oturan Adnan Temeş (26) polisin mahalleye rasgele attığı gaz bombasın göğsüne isabet etmesi sonucu yaralanarak Hakkari Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada tedavi altına alınan Temeş'in durumunun iyiye gittiği öğrenildi. (19.08.2012/DİHA) *Siirt'in Pervari İlçesi'ne bağlı Belenoluk (Heşet) Köyüne akşam saatlerinde, köyde bulunan Belenoluk Karakolu tarafından ateş açıldı. Açılan ateş sonucunda Ferhat Çağla (10) adındaki çocuğun yaralandığı belirtildi. Yaralanan küçük çocuğun karakolun çevreye açtığı mermilerden kaynaklı karın bölgesinden yaralandığı ve ilk müdahalenin Çatak Devlet Hastanesi'nde yapıldığı belirtildi. Yapılan ilk müdahalenin ardından Çağla, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. (29.08.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/ Bitlisnews.com) 16 *Diyarbakır'ın Çarıklı Beldesi'nde, dün akşam saatlerinde taşıt kantarında iki kişi arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Daha sonra Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirliği yakınlarında karşılaşan iki grup arasında bu kez silahlı kavga çıktı. Açılan ateş sonucu Mehmet Başboğa, Zahit Başboğa ve Lokman Alioğlu ile ismi öğrenilemeyen bir kişi yaralandı. İstasyon Amirliği'nde bulunan polislerin de rastgele ateş açması sonucu 34 GTC 21 plakalı otobüste yolculuk eden Tunahan Dura isimli yurttaş yaralandı. Yaralanan yurttaşlar Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Dicle Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Dura'nın yoğun bakıma kaldırıldığı öğrenildi. (16.09.2012/DİHA/ANF/Zaman.com.tr/Ozgur-gundem.com) *Bingöl'de, BDP İl binasına yönelik düzenlenen saldırıyı protesto etmek amacıyla düzenlenmek istenen mitinge polisler tarafından, gaz bombası, plastik mermi ve tazyikli suyla yapılan müdahalenin ardından başlayan olaylar sırasında polislerin kullandığı plastik mermiler nedeniyle biri ağır olmak üzeri 2 çocuk yaralandı. İsmi öğrenilemeyen çocuklardan 17 yaşında olanın kafasına, 10 yaşında olan kız çocuğunun da bacağına plastik mermi isabet ettiği öğrenildi. Yaralanan çocuklar Bingöl Özel Tıp Hastanesi'nde tedavi altına alınırken, 17 yaşandaki çocuğun ağır yaralı olduğu bildirildi.(23.09.2012/DİHA/ANF) *Van merkeze bağlı Bakacak (Zêvk) Köyü'ne23.09.2012 tarihinde akşam 17.00 ile 18.00 arası özel harekat timleri ve çok sayıda polis tarafından baskın düzenlendi. Baskın sonrası HPG militanı oldukları iddia edilen 2 kişi yaşamını yitirdi. Köy halkından alınan bilgilere göre, akşam saatlerinde bölgede bulunan taş ocağı çalışanları dahil bütün siviller, özel harekat timleri tarafından bölgeden çıkarıldı. Çatışma bölgesinin yakınında bulunan bir evde kalan ve ismini vermek istemeyen bir kadın, akşam saatlerinde bir özel harekatçının arabasıyla eve yaklaştığını ve eve girmesi gerektiğini söylediğini belirtti. Görgü tanığı, "Birden baktık bir sürü polis ve özel harekatçı geldi. Onlarca panzer doldu burası. Biri aracıyla eve yaklaştı bize 'eve girin' dedi. Ben tepki gösterdim 'evimin önüdür sen karışamazsın' dedim. Bunun üzerine bana 'Sen görmedin mi buraya iki kişi kaçtı' diye. Ben eve girmeyince çekip gitti. O gittikten bir iki dakika sonra karşıdaki tepede iki kişi koşuyordu ve peşlerinde de bir sürü polis vardı. Mesafe çok olduğu için kaçan kişilerin sivil olup olmadığını tam göremedim. Ondan bir iki dakika sonra birkaç el silah sesi geldi ve bir patlama sesi duydum. Silah sesleri sadece 5 dakika geldi. Başka da bir şey duymadım" diye konuştu. Köye 500 metre ile 1 km uzaklıkta bulunan boş alanda ise, üç noktada olay yeri inceleme ekiplerinin kullandığı mavi renkteki tıbbi eldivenlerin ve kan izlerinin olması dikkat çekti. HPG militanı oldukları iddia edilen iki kişinin yaşamını yitirdiği vadide çok sayıda mermi kovanı ve kan izine rastlandı. Bu noktada kanın çevredeki taşlara sıçradığı görülürken, olay yerinde parçalanmış halde bulunan ve ne olduğu anlaşılmayan plastik parçaları dikkat çekiyor. Diğer bir noktada sadece kan izi bulunurken, son noktada ise bir tepeden aşağıya kadar kan izlerinin olması ise, cenazelerin polisler tarafından sürüklendiğini gösteriyor. Görgü tanıklarının 5 dakikalık silah sesi dışında silah sesinin gelmediğini belirtmesi, bölgede çatışmanın yaşanmadığı, söz konusu kişilerin infaz edilmiş olabilecekleri şüphesini gündeme getiriyor.(24.09.2012/DİHA) -Köy Korucuları Tarafından Öldürülen ve Yaralananlar *Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde bulunan Çatalan Köyü'nde atış talimine çıkan bir korucu evdeki silahını alırken 4 yaşındaki oğlu Yasin Turan'ı ağır yaraladı. Korucu Turan, Ilısu Barajı yanında koruculara silah eğitimi vermek için evde yorganların arasında bulunan kaleşnikof silahını alırken, ateş alması sonucu yatağında uyuyan 4 yaşındaki oğlu Turan'ın sırtına isabet etti. Turan'ın sırtından giren mermi, göğüs kafesinden çıktı. Ciğerlerinin parçalanması üzerine hastaneye kaldırılan Turan, yoğun bakıma alındı. Turan'ın hayati tehlikesi sürüyor. (08.05.2012/DİHA) 17 *Şırnak'ta 34 köylünün öldürüldüğü Gülyazı Köyü'nün hemen yakınında bulunan Taşdelen Köyü'nde gönüllü köy korucusu Ali Apaydın, akrabası olan korucu Ömer Apaydın tarafından vurularak öldürüldü. (31.08.2012/ANF / bloghaber.net) *Diyarbakır'ın Eğil İlçesi'nde Dicle Barajı kenarında Lokanta işletmeciliği yapan Kırtay ailesi ile geçici köy korucusu olan Karakoç ailesi arasında bilinmeyen bir nedenle sözlü tartışma başladı. İddialara göre Karakoç ailesinin fiziki ve sözlü sataşması ile başlayan tartışma kısa sürede taş ve sopalı kavgaya dönüştü. Bu sırada korucu olan Hamdullah Karakoç, üzerinde taşıdığı uzun namlulu silahını ateşleyerek, Murat Kırtay'ı karnından vurdu. Karnından aldığı kurşun ile ağır yaralanan Kırtay, olay yerine çağrılan ambulans ile Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. (12.09.2012/DİHA / Milliyet.com.tr / Zaman.com.tr / Hurriyet.com.tr) CEZAEVLERİNDE ÖLEN ve YARALANANLAR *Türkiye cezaevlerinde bir hasta tutuklu daha göz göre göre ölüme gönderildi. Bingöl M Tipi Cezaevi'nde bulunan ileri derecede şeker hastası 75 yaşındaki Mahmut Karataş, yaşamını yitirdi. İleri derecede şeker hastası olan, iki gözü de görmemesine rağmen tahliye edilmeyen Karataş, dün gece saatlerinde yaşamını yitirdi. Karataş'ın cenazesi otopsi işleminin yapılması için Malatya Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. BDP Dersim İl Örgütü de, Karataş'ın yaşamını yitirmesi sebebiyle Amara gidişini iptal ederek Malatya'ya doğru yola çıktı. Otopsi işlemlerinin ardından Karataş'ın cenazesi alınarak Dersim'de toprağa verilecek. Karataş'ın ölüme terk edildiğine dikkat çeken arkadaşları, tedaviyi yarım bırakıp, Karataş'ı cezaevine gönderen doktor hakkında suç duyurusunda bulunduklarını duyurmuştu. (01.04.2012/ANF/ DİHA/Yuksekovahaber.com/Ozgur-gundem.com/Bingolhaber12.com/Etha.com.tr/ Bingolmedya.com/Evrensel.net/Birgun.net/Bingolgazetesi.com.tr/Cumhuriyet.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Gedikli Köyü'nde oturan ve 6 ay önce işlediği adli bir suçtan dolayı tutuklanan 18 yaşındaki Cihan Ayhan, dün ilk kez hakim karşısına çıktı. Hakkari Kapalı Cezaevi'nde bulunan Ayhan'ın, girdiği bunalım sonucu bugün akşam saatlerinde cezaevindeki oda arkadaşlarının masa tenisi oynamaya gittiği sırada intihar ettiği öne sürüldü. Ayhan'ın nasıl intihar etiği konusuyla ilgili her hangi bir açıklama yapılmazken, cenazesi Hakkari Devlet Hastanesi morgunda yapılan otopsinin ardından Yüksekova'dan gelen ailesine tesilm edildi. (11.04.2012/DHA) *Ağrı Doğubayazıt Kapalı Cezaevi'nde 2005 yılından beri adli bir suçtan dolayı cezaevinde kalan Mahmut Çakan (48) tedavi gördüğü Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Çakan'ın 1993 yılında PKK davasından 7 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildiği belirtilirken, 2005 yılında karıştığı adli bir suçtan dolayı cezaevine tekrar girerek 10 yıl hapis cezası aldığı öğrenildi. Çakan'ın 2 yıldır karaciğer yetmezliği nedeniyle Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile farklı hastanelerde tedavi olduğu belirtilirken, Çakan'ın tahliye olması için Cumhurbaşkanlığı'na defalarca başvuru yapıldığı ancak bir sonuç çıkmadığı belirtildi. Evli ve 7 çocuklu olan Çakan'ın sabah saatlerinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdiği belirtilirken, cenazenin hastaneden alınarak Ağrı'nın Diyadin İlçesi'ne doğru yola çıkarıldığı öğrenildi. (12.04.2012/ANF/DİHA/Bianet.org/ Cumhuriyet.com.tr/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Atilimhaber.org) *Cezaevlerindeki kötü koşullar ve tecrit nedeniyle ölümler devam ediyor. Bir buçuk ay önce İstanbul'da gözaltına alınan ve Batman Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen 57 yaşındaki Hayrettin Toktaş, "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. 18 Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne konulan Toktaş kalp rahatsızlığı sorunu ile cezaevine boğuşmaya başladı. Bir hafta önce kalbinden rahatsızlandığı için doktora götürülen Toktaş, bugün tutuklu bulunduğu cezaevinde kalp krizi geçirmesi sonucu yaşamını yitirdi. Toktaş'ın cenazesi Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda otopsisi yapıldıktan sonra Siirt'in Baykan İlçesi'nde defnedilecek. (22.05.2012/DİHA) *Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan BDP Erentepe Belde Başkanı Aydın Kaya geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Konuya ilişkin bilgi veren TUHAD-DER Muş Şube Başkanı Kıyaset Kırtan, yaşamını yitiren Kaya'nın tutuklu bulunduğu cezaevinde saat 17.00 ila 18.00 sularında fenalık geçirdiği ve bunun üzerine Muş Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı bilgisini edindiklerini ifade etti. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Kaya ile ilgili cezaevini aradıklarını belirten Kırtan, cezaevinde bulunanların kendilerine bilgi veremeyeceklerini söylediğini kaydetti. Öte yandan Kaya'nın naşının otopsi yapılmak için Malatya Adli Tıp Morgu'na doğru yola çıkarıldığı bildirildi. (06.06.2012/DİHA/ Showhaber.com/Etha.com.tr/Bursahabertv.com/Adanakent.com) *Urfa’da, 1200 tutuklu ve hükümlünün bulunduğu 300 kişi kapasiteli Urfa E Tipi Kapalı Cezaevinde, C-15 koğuşunda hak ihlallerinin artmasına tepki olarak 16 Haziran 2012 tarihinde gece 22:30 sıralarında başlatılan isyan sonucunda, yangın çıktı. Yangına müdahalenin gecikmesi nedeniyle 13 kişi yaşamını yitirirken, 2’si ağır 5 kişi yaralandı. Cezaevinde başlayan isyan haberini alan ve yakınlarından bilgi almak üzere cezaevi önünde toplanan ailelere, asker ve polisler tarafından tazyikli su ve gaz bombalarıyla müdahale edildi. İsyan sırasında C-15 koğuşunda yaşamını yitiren tutuklu ve hükümlülerin isimleri; Şükrü Uldes, Fuat Yıldız, Sinan Özalp, Mehmet Satış, Süphi Köksal, Yunus Eskili, Mehmet Emin Gerçek, Hüseyin Kıskaç, Mehmet Kemal Kılıç, Taner Şimşek, Bakır Tek, Mehmet Aslantay, İbrahim Halil Kaya. (17.06.2012/DİHA/ DHA / ANF / Cnnturk.com / Trthaber.com / Haberturk.com / Sabah.com.tr / Milliyet.com.tr) *16.06.2012 Cumartesi günü, gece saat 23.00 dolaylarında Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevinin C Blok 15 Numaralı koğuşunda meydana gelen olay sonucunda, koğuşta kalan 18 kişiden 13’ü hayatını kaybetmiştir. Koğuşta kalan ve hayati tehlikesi bulunmayan diğer 5 kişiden 2’sinin tedavisi ayakta cezaevinde yapılmış olup, diğer üçü de hastanelerde tedavi altına alınmıştır. Cezaevinde, C-15 koğuşu dışındaki herhangi bir koğuşta olay yaşanmamış, yangın sıçramamıştır. Şu an itibariyle Şanlıurfa E Tipi Cezaevinde herhangi bir sıkıntı bulunmamakta olup, bugün saat 08.00’dan itibaren mahkûmların yakınlarıyla telefonla görüşmeleri sağlanacaktır. Mahkûm yakınlarına, bugün telefonla ulaşılabileceğinden dolayı sağduyulu vatandaşlarımızın cezaevi önünde beklememesi rica olunur. Ayrıca cezaevinde yakınları bulunan vatandaşlarımıza 15 gün süreyle açık görüş imkânı sağlanacaktır. Vatandaşlarımızın cezaevine gelmek yerine telefonla yakınlarına ulaşmaları, oluşabilecek kalabalığı engelleyecektir. Kamuoyunun bilgilerine sunulur. (17.06.2012/Şanlıurfa Valiliği) *Urfa E Tipi Cezaevi'nde meydana gelen ikinci yangına ilişkin açıklama yapan Urfa Valisi Celalettin Güvenç, 1'i ağır 14 tutuklunun yaralandığını açıkladı. 14 yaralı, ambulanslarla çeşitli hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. (18.06.2012/DİHA/Haberturk.com/ Sabah.com.tr/Ntvmsnbc.com) *Antep E Tipi Kapalı Cezaevi'nin H-3 koğuşunda bugün 19.00 sularında yangın çıktı. Urfa E tipi Cezaevi'nde çıkan isyana destek vermek amacıyla siyasi tutukluların yangın çıkardığı belirtilirken, 5 tutuklunun çıkan dumandan zehirlendiği öğrenildi. Yaralanan tutukluların Suat Karakoyunlu, Vakkas Çöplü, Kadir Polat, İsmail Polat ve Levent Türk olduğu kaydedildi. (18.06.2012/DHA/ANF/DİHA/Milliyet.com.tr/Ntvmsnbc.com/Hurriyet.com.tr) 19 *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde 6 ay önce "KCK Kent Meclisi"nde yer aldığı iddiasıyla tutuklanan en küçüğü 3-4 yaşlarında olan 6'sı kız biri erkek 7 çocuk babası 42 yaşındaki Süleyman Acar, 13 Haziran günü bulunduğu Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde iç kanama geçirmiş ve hastaneye kaldırılmıştı. Yaklaşık 2 haftadır Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne tedavi gören Acar'ın, yoğun bakımdan çıkamadığı ve bugün(24.06.2012) akşam saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. Olayı duyan ailesi Silopi'den Diyarbakır'a doğru yola çıktı. Acar'ın ilk duruşması 3 gün sonra 27 Haziran'da Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecekti. (24.06.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com) *PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride tepki göstermek amacıyla 19 Haziran tarihinde tutuklu bulunduğu Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde boğazını keserek intihar girişiminde bulunan Abdulvahit Kılıç (43) isimli siyasi tutuklu, sürgün edildiği Midyat Cezaevi'nde yaşamını yitirdi. İntihar girişiminin ardından kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan Kılıç'ın, 20.06.2012 tarihinde Midyat Cezaevi'ne götürüldüğü bildirildi. Midyat cezaevine geldiği günün akşamı, Kılıç'ın yaşamını yitirdiği, cezaevi idaresinin ise bu sabah aileyi arayarak durumu bildirdiği öğrenildi. (30.06.2012/ANF/DİHA/Taraf.com.tr/Cumhuriyet.com.tr) *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Hakan Yılmaz isimli siyasi tutuklu bedenini ateşe verdi. Vücudunda yanık meydana gelen Yılmaz'ın önce Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı buradan da Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Yanık Ünitesi bölümüne sevk edildi. Olayla ilgili cezaevi yetkililerinden bilgi alan TUHADFED Genel Başkanı Zübeyde Teker, edindiği bilgileri paylaştı. "Olay koğuşta meydana gelmiş. Kendisini yakar yakmaz arkadaşları tarafından fark edilen Yılmaz'a müdahale edilmiş. Hemen cezaevi personeline haber verilmiş ve daha sonra hastaneye kaldırılmış. Edindiğimiz bilgilere göre sağlık durumunda ciddi bir şey yok". (01.07.2012/ANF/DİHA/ Diyarbakirhaber.gen.tr) *Sivas Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda kalan mahkumlardan 24 yaşındaki E.K. isimli kadının 01.07.2012 tarihinde cezaevinin 3. katından aşağı atladığı ileri sürüldü. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde bir haftadır yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden E.K.'nin yaşamını yitirdiği bildirildi. (08.07.2012/DİHA/Sabah.com.tr) *Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Bilal Doğan adlı siyasi tutuklunun sabah saatlerinde "14 Temmuz Diyarbakır Zindanı Direnişi"nin yıl dönümü nedeni ile bedenini ateşe verdiği bildirildi. Alınan bilgiye göre; Doğan'ın bedenini ateşe verdiği sırada aynı koğuşta bulunan arkadaşları hemen müdahalede bulundu. Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Doğan'ın durumunun iyi olduğu öğrenildi. (08.07.2012/DİHA / Batmanpostasigazetesi.com) *Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki çocuk koğuşunda çocuklar dün akşam bir koğuştaki yatakları ateşe verdi. Güvenlik güçleri müdahale ederek yangını söndürürken, bu sabah saatlerinde terör suçundan tutuklu ve hükümlülerin kaldığı koğuşlarda isyan çıktı. Mahkumlar, yatakları havalandırma bölümünde ateşe verdi. Cezaevinde çıkan yangın ardından 4 hükümlü dumandan zehirlenirken, Abdurrahim İpek adlı tutuklunun da hafif yaralandığı belirtildi. (15.07.2012/KentHaber) *Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan Diyarbakır Kayapınar nüfusuna kayıtlı 24 yaşındaki Volkan Moray isimli adli tutsak sabah saatlerinde intihar etti. Girdiği bunalım sonucu çamaşır 20 yıkamak için kullandıkları iple kendini tavana asarak intihar etti. (25.07.2012/DİHA/ Sabah.com.tr/Ozgur-gundem.com/Siirtliler.net) *Dersim’in Mazgirt ilçesinde “hakaret, yaralama, kamu malına zarar verme ve tehdit” suçlarından 562 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan Ali Cem Gündoğan, 23 Temmuz’da nakil aracı ile Sivas Açık Ceza İnfaz Kurumu’na gönderildi. Bir gün sonra kapalı cezaevine sevk edilen ve 27 Temmuz günü koğuşta rahatsızlanan Gündoğan, götürüldüğü Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Olayın ardından vücudunda oluşan morluk ve yara izleri nedeniyle yakınları darp edildiği iddiasıyla Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Ailenin başvurusun üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı inceleme başlattı. Yapılan ilk inceleme sonucunda tutulan tutanakta Gündoğan’ın beyin zarları arasındaki kanama nedeniyle yaşamını yitirmiş olabileceği belirlenirken, kesin sonucun ise Ankara Adli Tıp Kurumu incelemesinden sonra ortaya çıkacağı öğrenildi. Öte yandan soruşturma kapsamında cezaevinde bulunan infaz memurları hakkında da inceleme başlatıldı. (28.07.2012/DHA/DİHA/Cnnturk.com/Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr) *Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde adli suçtan tutuklu bulunan Van Erciş nüfusuna kayıtlı Faruk Berte'nin (45) cezaevinde intihar ederek yaşamına son verdiği ileri sürüldü. Çamaşırhanede iple kendisini asarak yaşamına son verdiği belirtilen Berte’nin cenazesi otopsi yapılmak üzere hastaneye kaldırıldı. (09.08.2012/DİHA) *Van F Tipi Cezaevi'nde bulunan siyasi tutuklu Suat Kaya 29.08.2012 tarihinde akşam saatlerinde tecrit ve baskıları kınamak amacıyla bedenini ateşe verdi. Arkadaşlarının müdahalesiyle Kaya söndürülürken, ayaklarında büyük oranda yanıklar oluştu. Kaya olaydan sonra hastaneye götürülmesi gerekirken cezaevinde sorgulandı. Sorgunun ardından götürüldüğü hastane de ise, görevli doktorun tehdit ve hakaretlerine maruz kaldığı öğrenildi.(07.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Evrensel.net) *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan siyasi tutuklu Engin Marce, 6 Eylül tarihinde PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen ağırlaştırılmış tecridi protesto etmek amacıyla bedenini ateşe verdi. Bedeninin değişik yerlerinde yanıklar oluşan Marce, cezaevinde bulunan ambulansla Diyarbakır Devlet Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındı. (08.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Van F Tipi Cezaevi'nde KCK adı altında yürütülen operasyon kapsamında tutuklanan ve tutuklu olarak yargılanan Mazlum Demir adlı tutsak bulunduğu A-33 koğuşunda bedenini ateşe verdi. Arkadaşlarının müdahalesiyle söndürülen Demir’in başta sırt, el ve ayakları olmak üzere vücudunun büyük bölümünün yandığı bildirildi. Olaydan sonra hastaneye kaldırılan Demir’e yapılan ilk müdahaleden sonra tekrar cezaevine geri götürüldü. (19.09.2012/DİHA/ANF) *Ardahan B Tipi Kapalı Cezaevi’nde 20 Eylül 2012 tarihinde akşam saatlerinde mahkumlar isyan etti. Mahkumlar, bulundukları koğuştaki yatakları ateşe verirken, cezaevine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Cezaevi yetkililerinin yaptığı ilk açıklamaya göre, yangın nedeniyle 14 adli mahkum yaralandı. Yaralılardan 3’ünün durumunun ağır olduğu öğrenilirken, yaralılar Ardahan Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. (20.09.2012/DİHA/Cnnturk.com/Radikal.com.tr/Bianet.org) FAİLİ MEÇHUL SALDIRILAR 21 *Hakkari'de Belediye binası yakınlarında Bulvar Caddesi üzerinde yaşanan patlamada çok sayıda kişi yaralandı. Patlamada ağır yaralanan Çanakkale Üniversitesi Öğrencisi Zeki Yeşil kaldırıldığı Hakkari Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirirken, yaralananlar ise Hakkari ve Yüksekova'daki hastanelerde tedavi altına alındı. Yaralanan 34 kişiden isimleri öğrenilenler şöyle: Mehmet Karga, Mehmet Tur, Hamdi Çiftçi, Ragıp Sarı, Ahmet Durmaz, Erdal Ertuş, Envar Çapik, Özlem Çallı, Hasan Tutkal, Gökhan Ceyhan, Rıdvan Duman, Ramazan Kılınç, BDP Yöneticisi Naif Kayacan, Kerem Kaçak, İbrahim Kurt, Veysel Yıldırım, Mikail Özel, Bilal Özatak, Vedat Akyüz, M. Sıddık Kaya, Mehmet Güldal, Ozan Güldal, Öner Kaçmaz, öğretmen Kerevan Acar ve soyadı öğrenilmeyen Yüksel isimli öğretmen. Patlama sonrası kent merkezi sessizliğe bürünürken, yurttaşlar ise hastane önüne akın etti. Kitlenin bir bölümü Hastaneni Acil bölümü önünde beklerken, bir bölümü ise morgun önünde beklemeye başladı. Yaşanan patlamadan sonra olay yerinde bulunan TEDAŞ'a ait trafo yerinden koparken, iki araç ise kullanılamaz hale geldi. Çevrede bulunan çok sayıda bina ve iş yerinin camları kırıldı. (19.01.2012/DİHA) *Edinilen bilgilere göre; Doğubayazıt'ta İsmail Beşikçi Caddesi'nde alışveriş yapan Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç, kimliği belirsiz kişi veya kişilerin silahlı saldırısına uğradı. Silahlı saldırıya uğrayan Savcı Kılıç kafasına isabet eden 3 kurşunla ağır yaralandı. Saldırı sonrası çok sayıda polis ve özel hareket timi olay yerine sevk edilirken, Kılıç, Doğubayazıt Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ağır yaralanan Kılıç, daha sonra götürüldüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde (GATA) yaşamını yitirdi. Yapılan silahlı saldırının ardından polis ilçenin giriş ve çıkışlarını kontrol altına aldı. İlçenin tüm giriş ve çıkışlarında kimlik kontrolü ve üst araması yapılırken, Taşlıçay İlçesi'nden Erzurum'a doğru giden bir aracın polis tarafından durdurulduğu bildirildi. Yapılan kimlik kontrollerinde şüpheli oldukları iddia edilen 3 kişinin gözaltına alınarak Taşlıçay İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (05.02.2011/DİHA / Milliyet / Hurriyet.com.tr / Haberler.com / Haberturk.com) * Nusaybin İlçesi Akarsu Beldesi'ne bağlı İlkadım Köyü'nde çobanlık yapan İsmail Akın ile kızı 11 yaşındaki Berfin Akın hayvanlarını otlattıkları dağlık alanda kafalarına birer el ateş edilerek öldürülmüş vaziyette bulundu. Alınan bilgilere göre, baba ve kızı sabah erken saatlerde hayvan sürüsünü alarak dağlık alana götürdü. Akşamüstü koyunların çobansız köye dönmesi üzerine şüphelenen köylüler, baba ve kızını aramak üzere dağlık alana gitti. Aramalarını sürdüren köylüler kısa sürede baba İsmail Akın ile kızı Berfin Akın'ı (11) bir birlerine yakın mesafede başlarına birer el ateş edilmiş halde ölü vaziyette buldu. Berfin Akın'ın başında meydana gelen parçalamanın taş ile yapılmış olabileceği de belirtiliyor. Köyüler tarafından önce beldeye ardından Nusaybin Devlet Hastanesi'ne getirilen cenazelerin henüz otopsisi yapılmadı. Savcının beklenildiği otopsinin ardından baba ve kızının cenazeleri, İlkadım Köyü'nde toprağa verileceği bildirildi. Öte yandan öldürülen İsmail Akın'ın kardeşi Nusaybin Belediye Meclis Üyesi Süleyman Akın, ne kardeşinin ne de kendisinin hiç kimse ile husumetinin bulunmadığını söyledi. Kardeşinin çok masum bir insan olduğunu ve kimseye zararının dokunamayacağını dile getiren Akın, "Şu an için kesin bir şey diyemiyoruz. Otopsi sonucunu bekliyoruz. Kardeşimin ağzına kurşun sıkılmış. Küçük yeğenim Berfin babasından yüz metre uzakta kafasına kurşun sıkılarak parçalanmış bir şekilde bulduk. Olayın sorumlularının bulunmasını istiyoruz" diye kaydetti. (26.03.2012/ANF/DİHA/Ozgurgundem.com/Aktifhaber.com/ Mynet.com/Posta.com.tr/Sabah.com.tr/Evrensel.net) *Batman'ın Kozluk İlçesi'nde çobanlık yapan Abdulselam Tan (23), iki gün önce Aniyahane bölgesinde 2 kuzusunu kaybettiği ve aramaya çıktığı belirtildi. İki gündür kendisinden haber alınamayan Tan'ın bulunması için aile fertleri, dün akşam saatlerinde aramaya koyuldu. Arama sırasında Tan, çobanlık yaptığı bölgede ağaca asılı olarak bulundu. Kozluk 22 Cumhuriyet Savcısı olay yerine gelip inceleme yaparken, otopsi işlemleri ardından Tan'ın cenazesi dün akşam saatlerinde Batman merkezde bulunan Gül Baraşik Mezarlığı'nda defnedildi. Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, Tan'ın ailesi, Tan'ın hiç kimse ile husumetlerinin bulunmadığını ifade etti. Tan'ın herhangi psikolojik sorunun olmadığına işaret eden aile, ölümün şüpheli olduğunu belirterek, olayın aydınlatılmasını talep etti. (27.03.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Diyarbakirsoz.com) *Edinilen bilgiye göre; Başkale-Van karayolunda 65 NC 884 plakalı kamyonu ile nakliyatçılık yapan İskender Yıldız (30) isimli şahıs Kavurgalı (Heretun) Köyü yolunda kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce silahla vurulmuş halde köylüler tarafından bulundu. Bir şahsın aracının içinde vurulmuş halde olduğunu gören köylüler, ilk yardım ekiplerine haber verdi. Başkale Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Yıldız, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. (08.05.2012/DİHA) *Siirt'in Kurtalan İlçesi'nde taksi şoförü olan İbrahim Karataş (42), dün gece kimliği belirsiz bir kişi tarafından 23.30 sularından telefon ile aranarak "taksi lazım" denilip ilçeye bağlı Tulumtaş Köyü'ne çağrıldı. Kendisine ait 56 AV 801 plakalı özel otosu ile evden çıkan ve daha sonra eve dönmeyen Karataş'ın durumundan şüphelenen eşi, durumu ailesine haber verdi. Bunun üzerine sabaha kadar çocuklarını arayan Karataş ailesi, İbrahim Karataş'ı Beykent Köyü yolu kenarında kendisine ait aracın içinde kurşunlanmış vaziyette buldu. Olay yerine gelen jandarma konuya ilişkin soruşturma başlatırken, görgü tanıkları ise aracı kurşun yağmuruna tutulan Karataş'ın vücudunda 14 adet kuşun izine rastlandığını belirtti. Kim ya kimler tarafından hangi nedenle öldürüldüğü öğrenilemeyen Karataş, otopsi yapılmak üzere Siirt Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Karataş'ın gün içinde toprağa verilmesi bekleniyor. (13.05.2012/DİHA) *Şırnak AKP Merkez İlçe Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ali Kılınç adlı kişi, akşam saatlerinde evinden çıktığı saatlerde, kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafından tabancayla vurularak öldürüldü. Kılınç'ın cenazesi Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, polis saldırganı yakalamak için kent merkezinde operasyon başlattı. (16.05.2012/DİHA) *AKP Diyarbakır Merkez Kayapınar İlçe Örgütü'nde basın ve tanıtım işlerine baktığı belirtilen Umut Aydın, dün akşam Kayapınar İlçesi Gaziler son durakta henüz belirlenemeyen bir nedenle silahlı saldırıya uğraması sonucu yaşamını yitirdi. 38 yaşındaki Umut Aydın'a kurşunlardan biri kafasına olmak üzere vücudunun çeşitli bölgelerine isabet eden 4 kurşunla olay yerinde yaşamını yitirdi. (19.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'da AKP'nin basın ve tanıtım bürosu çalışanı 38 yaşındaki Umut Aydın'ın öldürülmesi ile ilgili AKP'de sessizlik sürerken, Aydın'ın ailesi çok çarpıcı bir iddiada bulundu. Uzun yıllar AKP Diyarbakır İl ve Kayapınar İlçe teşkilatlarının basın ve tanıtım bürosunda görev yapan Aydın, 18 Mayıs akşamı evine gittiği sırada Kayapınar İlçesi Gaziler son durakta kimliği meçhul kişi veya kişilerin silahlı saldırısına uğraması sonucu yaşamını yitirmişti. İç hastalıkları nedeniyle yüzde 45 iş göremez raporu olduğu öğrenilen Umut Aydın'ın, evli ve 2 çocuk babası olduğu kaydedildi. AKP Diyarbakır İl Başkanı Halit Advan, uzun süreden beri basın ve tanıtım bürosunda görev yapan Aydın için Diyarbakır'daki 95 bin üyeden biri olduğunu ifade ederken, Aydın için sadece "gönüllü bir üyemizdi" demişti. Aydın'ın infaz edilmesine ilişkin Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nün bir açıklamada bulunmaması da şüphe uyandırdı. Öldürülen Aydın'ın kardeşi Kadir Aydın, ağabeyinin AKP'nin 7 yıldır üyesi olduğunu ve son 3 yıldır fiili olarak çalıştığını belirterek, en son AKP'nin medya ve tanıtım sorumlusu olarak çalıştığını söyledi. Ağabeyinin ismini vermek istemediği AKP'li bir ilçe başkanı tarafından tehdit edildiğini savunan Aydın, "İlçe başkanının kayını tarafından 3-4 kere darp edildi. Hakarete uğramış, buna şahit olanlar da var. Olaydan 23 bir gün sonra parti içinden bize bilgiler geldi. Bize Haziran'ın 2'sinde Başbakan gelecek dediler. Başbakan bunu duymasın diye bu olayı kapatacaklar dediler. Bizim korktuğumuz en büyük şey olayı başka mercilere mal etmeleri olacaktır. Yok iki tane tetikçiyi yakalayıp da 'işte bunlardır arkası yoktur' demelerine inanmayacağız. Yüzüne yakın mesafeden 4 tane mermi sıkıldı. Çok yakın mesafeden 4 tane mermi sıkılmış. Eğer otopside enseden sıkılmış denilirse biz mezarı açtıracağız. Çünkü biz gidip ağabeyimin cenazesini gördük" dedi. "Ağabeyim ismini vermek istemediğim AKP'li başkan hakkında bir şeyler biliyordu bu yüzden tehdit ediliyordu" diyen Aydın, "Zaten vefatından 15 gün önce başkanın kayını tarafından dövülmüştü, gömleği kan içinde kalmıştı. Ağabeyimin kafasına silah dayamışlardı. Telefon konuşlarında her şey kayıtlı. Kimin onu tehdit ettiği kayıtlıdır. AKP, ağabeyimi ölümünden bir gün sonraki açıklamalarında gönüllü üyemiz demiştir. Gönüllü eleman internet sitesi mi kurar, odası mı olur?" diyerek tepki gösterdi.Ağabeyinin ölümüyle ilgili gizli tanık olmak isteyenlerin olduğunu ancak korkudan başvuramadıklarını söyleyen Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim tanımadığımız insanlar geldi bize 'gidin AKP'nin önünde eylem yapın çünkü bu olayı kapatmaya çalışacaklar' dediler. Bunu diyenler AKP'nin içindeki insanlar. Eğer olayı aydınlatmasalar gidip Başbakanlık binası önünde kendimizi yakacağız. Benim canım ciğerim gitmiş. Gözü açık bir şekilde vefat etmiş. Biz böyle ölümü kabul etmiyoruz. Ağabeyim bugüne kadar hiç kimseyle sorunu yoktu. Üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Buradaki AKP tarafından kapatılmak isteniyor. Adam akıllı konuşan bir vekil bile yok. Artık onları istemiyoruz. Gelmesinler kapımıza. Konuya ilişkin inceleme başlatılmış ancak ağabeyimi tehdit edeni emniyete bile çağırmadılar. Emniyet onun ayağına gitmiş. Adamı karakola bile getirmemişler." (24.05.2012/DİHA / KentHaber / Özgür Gündem / Taraf) *Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesine 25 kilometre uzaklıktaki Yaygınyurt (zorave) köyünde imamlık yapan Mehmet Uzun'un evinin kapısını çalan kişiler, "Seninle konuşacağımız bir mesele var" diyerek imamı dışarı çağırdı. Dışarı çıkan imamın geri dönmemesi üzerine durumdan şüphelenen eşi, evin önünde eşini göremeyince durumu köy muhtarına bildirdi. Köylüler tarafından yapılan aramalar sonucunda İmam Mehmet Uzun'un cesedi köyün yaklaşık 50 metre dışında silahla vurularak öldürülmüş halde bulundu. Durumun jandarmaya bildirilmesi üzerine bölgeye gelen ekipler, yaptıkları incelemenin ardından cenazeyi Doğubayazıt Devlet Hastanesi morguna kaldırdı. Yapılan ilk otopsinin ardından cenaze, Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (21.05.2012/DİHA / KentHaber) *Hakkari’nin Yüksekova İlçesi'nde, 13.07.2012 tarihinde gece saatlerinde Şemdinli yolu üzerinde İkram Macit (36) adında bir şahıs kimliği belirsiz kişi veya kişilerin silahlı saldırısına uğradı. Saldırı sonucunda ağır yaralanan Macit olay yerinde yaşamını yitirdi. (14.07.2012/DİHA) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde bulunan Kato Dağı eteklerindeki Cevizağacı (Geznax) Yaylası'nda dün gece Ali Kaya (52) isimli bir yurttaş, çadırda uyuduğu sırada kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından silahla öldürüldü. Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre; dün gece yaylada 15 Ağustos'un yıldönümü nedeniyle aileler çadırların kurulu bulunduğu alanda bir süre halay çekti. Daha sonra uyumak üzere çadırlarına giden aileler gece saat 01.00 sularında bir anda silah sesiyle uyandı. Silah sesi ile dışarı çıkıp ne olduğunu öğrenmeye çalışan yurttaşlar bir şahsın alandan koşarak uzaklaştığını gördü. Silahlı saldırıya ilişkin haber verilen askeri yetkililer bölgenin araçlarla gidilecek bir bölge olmadığını belirterek, Kaya'nın naaşının Beytüşebap'a getirilmesini istediği bildirildi. Aile tarafından cenazesi Beytüşşebap'a getirilen Kaya'nın otopsi işlemlerinin ardından defin edileceği bildirilirken, Kaya'nın yakınları cinayetin adı bölgede sıkça cinayet ve karanlık olaylar ile anılan "Hançer Timi" tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini kaydetti. (15.08.2012/DİHA) 24 *Antep'in Şehitkamil İlçesi'nde bulunan Karşıyaka Polis Merkezi'nin önünde 34 plakalı bomba yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu patlamada meydana geldi. Patlama sonucu 9 kişi yaşamını yitirirken, 9'u ağır 66 kişi yaralandı. Patlama sonucu hayatını kaybeden 9 kişinin kimlik bilgileri şöyle; Onur Fikret Aker (21), Duygu Aker (22), Almina Melisa Aker (1), Süleyman Alkan (3), Sevgi Gülperi İnanç (11), Davut Adak (31), Safi Canbaş (48), İsmail Daler (30), Sema Büyükkoruk(12). (20.08.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/ Sabah.com.tr/Haberturk.com) NOT: Antep'te, düzenlenen bombalı saldırıda yaralanan 52 yaşındaki Yaşar Bayram, 29.08.2012 tarihinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Ölenlerin sayısı 10'a çıktı. FAİLİ MEÇHUL ADLİ CİNAYETLER *Urfa'nın Siverek İlçesi Fırat Mahallesi'nde, İlçe Otogarı yakınlarında saat 18.00 sıralarında Ali Adak ile oğlu Mahmut Adak'ın içinde bulunduğu 63 HE 616 plakalı otomobil kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce tarandı. İddiaya göre, 4 kişi ellerinde bulunan kalaşnikof ile Ali ve Mahmut Adak'a ateş etmeye başladı. Çapraz ateşe alınan baba-oğul da bu sırada üzerlerinde bulunan tabancaları çekerek karşılık verdi. İki grup arasında çıkan çatışma kısa süre sonra Ali ve oğlu Mahmut Adak'ın yaşamını yitirmesi ile son buldu ve 4 saldırgan geldikleri beyaz renkli araç ile kayıplara karıştı. Cumhuriyet Savcısı ve polisin olay yerinde yaptığı inceleme sonrası Ali ve Mahmut Adak'ın cesetleri otopsi yapılmak üzere Siverek Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Saldırganların kimliklerinin belirlenerek yakalanmalarına yönelik çalışma başlatılırken, yaşamını yitiren Ali Adak'ın köyde bazı yakın akrabaları ile arazi anlaşmazlığından dolayı husumetli olduğu ileri sürüldü. Olay yeri ve hastanede polis, saldırıda ölen Ali ve Mahmut Adak'ın yaşadığı Yücelen Köyü'nde de jandarma tarafından geniş güvenlik önlemi alındığı belirtildi. (04.02.2011/DİHA / Sabah.com.tr / Urfahaber.net / Yuksekovahaber.com / Posta.com.tr) *Ardahan merkeze bağlı Gürçayır Köyü'nde çobanlık yaparak geçimini sağlayan Şakir Cantimur (22) kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürülerek karların içine atıldı. Tesadüfen köylülerin cesedi karın içinde fark etmesi üzerine olay yerine gelen jandarma ve emniyet yetkilileri inceleme yaptı. Yapılan incelemenin ardından Cantimur'un cenazesi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Cantimur'un kim ve neden öldürüldüğü konusunda herhangi bir bilgi alınamadı. (07.02.2011/DİHA / Posta.com.tr / Ardahanhaberleri.com / Zaphaber.com) *Kars'ın Sarıkamış ilçesinde bir vatandaş evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetti. Saldırganlar olayın ardından kayıplara karışırken, polis olayla ilgisi olduğu iddiasıyla 1 kişiyi gözaltına aldı. Sarıkamış merkezde öğle saatlerinde meydana gelen olayda Mehmet G. (63) isimli vatandaş, evinin önünde 4 kişinin silahlı saldırısına uğradı. Saldırganların 4 el ateş ettiği Mehmet G.'nin mermilerden ikisinin başına isabet etmesi sonucu olay yerinde hayatını kaybettiği öğrenildi. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Mehmet G.'nin cesedi Sarıkamış Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Sarıkamış İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, yaptıkları çalışmada konuyla ilgili olduğu belirtilen 1 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (22.02.2012/Serhattv.com.tr / Medya73.com / Gazete5.com / Aktifhaber.com) YAŞAMINI YİTİREN SIĞINMACI VE GÖÇMENLER *Esendere Beldesi'ne bağlı Sarıyıldız (Kokep) Köyü'nün İran sınırında bulunan Afgan mülteciye ait olduğu belirlenen bir erkek cesedi bulundu. Kimliği açıklanmayan Afgan 25 uyruklu yurttaşın İran'ın Ğanık Köyünden Türkiye'ye geçmek isterken İran askerleri tarafından sınırda vurulduğu öğrenildi. Yaralı halde Türkiye tarafına geçen 25-30 yaşlarındaki Afganlı mülteci, sınırın sıfır noktasında bulunan Sarıyıldız (Kokep) Köyü yakınlarında askerler tarafından bulunmuştu. Yüksekova Devlet Hastanesi morgunda bulunan Afganlı mülteci ile ilgili inceleme devam ediyor. (23.03.2012/DİHA / Yuksekovahaber.com / Posta.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi, Esendere Beldesi'ne bağlı Güldalı (Bilanbasan) Köyü'nün İran sınırında bir erkek cesedi bulundu. Sabah saatlerinde köylüler tarafından bulunan ve 25 yaşlarında olduğu belirtilen kişinin donarak yaşamını yitirdiği tahmin edildiği belirtildi. Yüksekova Jandarma Komutanlığı'na haber verilmesi üzerine cenaze Yüksekova Devlet Hastanesi'ne getirildi. Yapılan savcılık incelemesi sonrası ölen kişinin sınırı geçmeye çalışan bir mülteci olduğu belirtildi.(02.04.2012/DİHA/Yuksekova.bel.tr/Kurdbox.com) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Esendere Beldesi'ne bağlı Sarıyıldız (Gogep) Köyü yakınlarında akşam saatlerinde 40-45 yaşlarında olduğu tahmin edilen bir erkek cesedi bulundu. İran sınırında bulunan ve Afgan uyruklu olduğu tahmin edilen cesedin bölgeye gelen askerler tarafından Yüksekova Devlet Hastanesi'ne götürüldüğü öğrenildi.(04.04.2012/DHA/ Hurriyet.com.tr) *İran'a sınır olan Van'ın Çaldıran İlçesi Üçgözler ve Sarıçimen köyleri arasındaki bölgede, donarak öldüğü düşünülen 3 erkek cesedi buldu. Köylülerin haber vermesi üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri, yaptıkları incelemenin ardından üzerlerinden kimlik çıkmayan cesetleri, kesin ölüm nedeninin tespit edilmesi için Van Adli Tıp Kurumu'na götürdü. 3 cesedin kış şartlarında sınırı geçmek isterken donan mültecilere ait olabileceği belirtildi. (24.04.2012/DHA/DİHA/ANF/Mynet.com/Cumhuriyet.com.tr/Yuksekovahaber.com/ Dogruhaber.com.tr/Bugun.com.tr/Vanbasin.com/Yenisafak.com.tr) RESMİ HATA VE İHMAL SONUCU ÖLEN ve YARALANANLAR *Şırnak'ın İdil İlçesi'nde meningokoksemi hastalığına yakalanan 2 yaşındaki Muhammet Erşek, skandal uygulama ile yaşamını yitirdi. Dün sabah saatlerinde soğuk algınlığı ve yüksek ateş şikayeti ile İdil Devlet Hastanesi Çocuk Hastalıkları Servisi'ne kaldırılan Erşek'in, burada yapılan muayenede, kış aylarında her yaşta çocukta görülebilen meningokoksemi hastalığına yakalandığı teşhisi konuldu. Teşhisin ardından hastanenin Acil Servisi'ne gönderilen Erşek'in hastanede ilgili bölüm olmadığı için başka bir ile sevk edilmesine karar verildiği, ancak 7 saat boyunca bu kararın uygulanmasının beklendiği öne sürüldü. Saatlerce süren bekleyişin ardından akşam 18.30'da Acil Servis doktoru İhsan Güler gözetiminde, ambulansla Diyarbakır Çocuk Hastanesi'ne götürülen Erşek'in hastaneye alınmadığı ve hastane bahçesinde ambulansın içinde bekletildiği iddia edildi. Yakalandığı hastalığın bulaşıcı olması gerekçe gösterilerek hastaneye alınmayan Erşek'in tedavisinin yapılmamasına tepki gösteren ailenin BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ı aradığı ve saat 21.30'dan sonra gelen hastane doktorlarının Erşek'i ambulansın içinde muayene ettiği belirtildi. Saatler süren bekleyişe daha fazla dayanamayan Erşek, muayene sırasında yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren Erşek, ambulanstan indirilmeden gece saatlerinde İdil'e getirilerek Yenimahalle Mezarlığı'nda toprağa verildi. Erşek'in babası Abdulselam Erşek, oğlunun ihmalsizlikten yaşamını yitirdiğini belirterek, "Hastaneye alınmayan çocuğuma ambulans içerisinde müdahale eden doktor, kısa süre sonra araçtan inerek başınız sağ olsun demekle yetindi. Tamam başımız sağ olsun ama çocuğuma hastaneyi çok gördüler" diye tepkisini dile getirdi. Yaşananlara tanık olan Erşek'in oturduğu mahallenin muhtarı Mehmet Selim Zeyneloğlu ise, Erşek'in hastalığının anlaşılınca defalarca 112, İlçe Kaymakamı ve Emniyet Müdürlüğü'nü arayarak 26 yardım talebinde bulunduklarını ancak hastayı kabul edecek bir hastanenin bulunmadığı gerekçesiyle çocuğun saatlerce bekletildiğini söyledi. (24.01.2012/DİHA / Radikal.com.tr/ Aktifhaber.com / Medya73.com / Cumhuriyet.com.tr / Mynet.com / Milliyet.com.tr) *Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'ne bağlı Çayırlı (Mergamar) Köyü'nde oturan 6 çocuk annesi 33 yaşındaki Sabah Sevinç, 20 Ocak günü bronşit olan 1 yaşındaki oğlu Murat Hidayet Sevinç'i tedavi amacıyla İdil Devlet Hastanesi'ne götürdü. İddiaya göre, hastanede çocuğa oksijen tüpüne manometre yerine biberon şişesi takılarak oksijen verilmek istendi. Görevli hemşirenin oksijen tüpünü çalıştırmasıyla cam biberon şişesi patladı. Patlayan camın parçaları anne Sabah Sevinç'in gözüne isabet etti. Patlamanın etkisiyle baygınlık geçiren Sevinç, kendine geldiğinde doktorların "Yüzünü yıka bir şeyin yok" dediğini, ancak muayeneden sonra Cizre Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini belirtti. Cizre Devlet Hastanesi'nde ameliyat edilen Sevinç'in yapılan tedavisinin ardından gözünün yüzde 80 oranında görme yetisini yitirdiği ortaya çıktı. Sevinç 5 gün hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildi. İdil Devlet Hastanesi hakkında İdil Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan Sevinç, “Hastane yetkilileri olayı örtbas etmeye çalışıyor ama biz bu olayın takipçisi olacağız. Olayda ihmali olanların cezalandırılmasını istiyoruz.” (21.02.2011/DİHA / Milliyet.com.tr) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nin Fırat Mahallesi'nde taşeron firma tarafından elektrik direklerinin yenilenmesi çalışmaları sırasında hiçbir tedbir alınmadan kesilen elektrik direği 4 yaşındaki Pelin Aydınalp’ın üzerine düştü. Ağır yaralanan Aydınalp, mahalledeki yurttaşlar tarafından Nusaybin Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Başından darbe alan ve yüzünden yara alan Aydınalp tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Aydınalp’in hayatını kaybetmesinin ardından taşeron firmada çalışan 4 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. (24.02.2011/DİHA / Haberturk.com / Aktifhaber.com / Posta.com.tr / Gazete5.com / Sabah.com.tr / Hurriyet.com.tr) *Bingöl’de Mirzan Mahallesi Özcan Market mevkiinde, içme suyu hattı için kanal açma çalışmaları sırasında mevcut su borusunun patlamasıyla bir buçuk metre derinliğinde bir su birikintisi oluştu. Patlama sonrası içme suyu hattında çalışan yüklenici firma çalışanları, suyu tahliye etmeden öğle saatlerinde işi bırakıp herhangi bir önlem almadan öğle yemeğine gitti. Kanalın etrafında toplanıp oyun oynamaya başlayan mahalle çocuklarından 4 yaşındaki Serhat Doğan, bir buçuk metre derinliğindeki kanalın içine düştü. Çocukların haber vermesi üzerine olay yerine gelen yurttaşlar tarafından kanaldan çıkarılan Serhat, çağrılan ambulansla Bingöl Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Serhat, yoğun bakımda yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İçme suyu hattı yapım çalışmasını yürüten firmanın da hiçbir önlem almadığını belirten yurttaşlar, "Burada, hem gerekli kontrolü yapmayan belediye, hem de güvenlik önlemi almadan çalışma yürüten firma suçludur" diye belirtti. Olaydan sonra bile herhangi önlemin alınmadığı görülürken, olay yerine gelen Bingöl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler incelemelerde bulundu. Olayla ilgili adli ve idari soruşturma başlatıldı. (01.06.2012/DİHA/Mynet.com/Bingolguncel.com/Haber7.com/Vanbulten.com) *Batman ve Siirt'in Kurtalan İlçesi arasındaki karayolunun Konakpınar Köyü yakınlarında direksiyon hâkimiyetini kaybeden Orhan Erkiz yönetimindeki araç 11 Eylül'de kaza yapmıştı. Kaza sonucu Orhan Erkiz ile birlikte Murat Erkiz ve Necla Erkiz de yaralandı. Kurtalan Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan 14 yaşındaki Murat Erkiz'in aşırı kan kaybı nedeniyle yaşamını yitirdiği bildirildi. Erkiz'in hastanede kan torbası bulunmadığı için Siirt Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği sırada yolda yaşamını yitirdiği belirtildi.(13.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) 27 *Erzurum'un Karaçoban İlçesi'nde, 25 yaşındaki Mahir Keleş kopan elektrik telinin evlerinin arkasında bulunan tel örgülerin üzerine düşmesiyle elektrik akımına kapıldı ve hayatını kaybetti. Etrafta bulunan yurttaşların müdahalesi sonucu tellerden uzaklaştıran Keleş'in olay yerinde yaşamını yitirdiği bildirildi. Keleş'in amcası Kazım Keleş, yeğenin ihmal sonucu yaşamını yitirdiğini belirterek, TEDAŞ yetkililerinden davacı olacaklarını söyledi. (28.09.2012/DİHA/Evrensel.net/Erzurumgazetesi.com.tr) POLİS ASKER İNTİHARLARI / ŞÜPHELİ ÖLÜMLERİ -Polis ve Asker İntiharları / İntihar Teşebbüsleri *Erzurum Palandöken İlçesi Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'nde oturan S.K., telefonlarına yanıt vermeyen ve aynı zamanda astsubay olan eşi T.K.'nin durumunu merak ettiği için eve gitti. Kapının açılmaması üzerine çilingirin çağrılarak kapının açtırıldığı belirtilirken, T.K'nin beylik tabancası ile intihar ettiği belirtildi. Olay yerine çağrılan polislerin incelemelerinin ardından, T.K.'nin (27) cesedi Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı bildirildi. (27.01.2012/DİHA / Dengetv.com / İnternethaber.com / Sondakika.com / Mynet.com) *Hakkari Yüksekova'ya 51 kilometre uzaklıkta bulunan Dağlıca Sınır Karakolu'nda askerlik yapan Erdoğan Yılmaz'ın çenesine dayadığı silahıyla intihar ettiği iddia edildi. Olay yerinde yaşamını yitirdiği belirtilen ve helikopterle 21. Sınır Jandarma Komutanlığı'na getirilen Yılmaz'ın cenazesi buradan da Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. İntihar ettiği öne sürülen Yılmaz'ın Samsun Çarşamba nüfusuna kayıtlı olduğu öğrenildi.(01.04.2012/DİHA/Haberler.com/Askerhaklari.com/Yuksekovahaber.com/ Sabah.com.tr/Etha.com.tr) *Batman M Tipi Cezaevinde görevli bir asker, bilinmeyen bir nedenden karın boşluğuna dayadığı silahla intihar etmek istedi. Alınan bilgilere göre, Batman M Tip Kapalı Cezaevinde görevli O. E.(21) adlı asker bilinmeyen bir nedenden bunalıma girerek karın boşluğuna dayadığı silahın tetiğini çekti. Kanlar içinde yere yığılan asker ambulansla Batman Bölge Araştırma Hastanesinin acil servisine kaldırılarak tedavi altına alındı. (29.05.2012/ANF) *Van’ın Özalp İlçesi’nde bulunan ve 30.06.2012 tarihinde gece saatlerinde roketli saldırıya uğrayan Şehit Kıdemli Başçavuş Erkan Durukan Kışlası’nda görevli Binbaşı Fuat Aybar’ın intihar girişiminde bulunduğu iddia edildi. Aybar’ın sabah saatlerinde evinde kafasına silah sıktığı belirtildi. Durumunun ağır olduğu belirtilen Aybar, Van 100. Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Aybar’ın ameliyat sonrası yoğun bakım ünitesine alındığı bildirildi. (01.07.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Muş'un Varto İlçesi'nde 28.07.2012 tarihinde gece geç saatlerde Vedat Topdemir adlı askerin intihar girişiminde bulunduğu iddia edildi. İstanbul Şişli nüfusuna kayıtlı olduğu belirtilen Topdemir'in bacağına kurşunun isabet ettiği ve Varto Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. (29.07.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Van’ın Saray İlçesi'ne bağlı Karahisar Köyü'nde bulunan askeri birlikte bir askerin intihar ettiği iddia edildi. Olay, dün gece saat 23.30 sıralarında Saray İlçesi’ne bağlı Karahisar Köyü'nde bulunan askeri birlikte meydana geldi. İsmi açıklanmayan bir askerin nöbet kulubesinde kafasına ateş ederek intihar ettiği iddia edildi. Ölen askerin cenazesi Van Asker Hastanesi'ne kaldırıldı. (22.08.2012/ANF) 28 *Hasankeyf İlçe Jandarma Komutanlığında vatani görevini yapan Soner Y. görev sırasında silahla kendisini vurdu. Sağ omuzundan yaralanan er Soner Y. komutanları tarafından dün saat 16.00 sıralarında Batman Bölge Devlet Hastanesi aciline getirildi. Acilde yapılan ilk müdahalenin ardından Soner Y.’nin ameliyata alındığı öğrenildi. Acilde ilk müdahalesi yapılan er Soner Y.’nin kendisini yanlışlıkla mı vurduğu, yoksa intihara mı teşebbüs ettiği henüz öğrenilemedi. (19.09.2012/DİHA/Askerhaklari.com) *Ardahan'ın Posof İlçe Jandarma Komutanlığı'ndaasker olan Jandarma Er Mustafa Asar'ın, piyade tüfeği ile çenesinin altından başına ateş ederek intihar ettiği öne sürüldü.(19.09.2012/DHA/İHA/Askerhaklari.com) *Erzurum Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Ekrem Ö., yolda kız arkadaşı Merve E.’yi Mustafa G. ile yürürken gördü. Bunun üzerine yanlarına giden Ekrem Ö., Merve E. ile konuşmaya başladı. Çıkan tartışmada polis memuru Ekrem Ö., belinden çıkardığı beylik tabancası ile Merve E. ve Mustafa G.’yi kovalamaya başladı. Ekrem Ö., kaçmaya çalışan Mustafa G.’yi ayağından vurup yaraladıktan sonra Merve E.’yi yere diz çöktürüp ensesinden vurarak öldürdü. Ekrem Ö., daha sonra tabancayı kafasına dayayıp intihar etti. Merve E. ve polis memuru Ekrek Ö. hayatını kaybederken, ayağından yaralanan Mustafa G. ambulansla hastaneye kaldırıldı. (21.09.2012/KentHaber) -Şüpheli Polis ve Asker Ölümleri *Elazığ merkeze bağlı Poyraz Köyü Jandarma Karakolu'nda askerlik yapan Van Muradiye Ünseli Beldesi nüfusuna kayıtlı 19 yaşındaki Lütfü Esmer adlı askerin, yılbaşı gecesi nöbet esnasında bilinmeyen bir nedenle intihar ettiği iddia edildi. İntihar eden Esmer'in cenazesi bugün sabah saatlerinde Ünseli'de ailesi tarafından toprağa verildi. İntiharın şüpheli olduğunu belirten Esmer'in amcası Mehmet Güneş, İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'ne başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu. Konuyla ilgili DİHA'ya konuşan amca Güneş, yeğenin 2 aylık asker olduğunu söyledi. Van Depremi nedeni ile Esmer'in 50 günlük izin kullandığını ifade eden Güneş, "Yeğenimin hiçbir şekilde herhangi bir sorunu yok. Yeğenim intihar edecek kadar cahil değildir. Yılbaşı gecesi 4-6 nöbetini tuttuğu esnada iddiaya göre G3 piyade tüfeğiyle oynarken kendisini vurmuş. Hem de gözünden aldığı mermiyle vurulduğu iddia ediliyor" diye konuştu. (02.01.2012/DİHA) *Antep'in Islahiye İlçesi'nde askerlik yapan ve Urfa'nın Siverek İlçesi nüfusuna kayıtlı olan Semih çiftçi adlı askerin yılbaşı gecesi intihar ettiği iddia edildi. Çiftçi, bugün Siverek'te cenaze töreni düzenlenmeden defnedilirken, 5 aydır asker olan Çirtçi'in ölümünden kuşku duyan yakınları İHD ile MAZLUMDER'den hukuki yardım talebinde bulundu. Çiftçi'nin dayısı Kamil Göktaş, yeğeninin intihar ettiğine inanmadıklarını belirterek, ilgili kurumlardan yardım istedi. Göktaş, "Olay, yılbaşı gecesi olmuş ve tüm akrabalarını aramış. O gece nöbetteymiş. Görgü tanığı olarak alt katta asker nöbet tutuyormuş. Silah sesini duymuş ve Semih'in intihar ettiğini söylemiş. Biz intihar ettiğini düşünmüyoruz" dedi. İntihar ettiği iddia edilen Çiftçi'nin kafasının arka kısmından kurşunun girdiğini belirten dayı Çiftçi, "Kafasının arkasına sıkılmış, kulak arkasından giren kurşun alnının üstünden çıkmış. Silah namlusunu kafasının arkasına dayaması imkansızdır. Anne ve babası halen olayın şokunu yaşıyor. 2 ay sonra otopsi sonucu açıklanacak. Kürdüz diye ölmemeliyiz" diye konuştu. (02.01.2012/DİHA) *Van’ın Saray İlçesi’ne bağlı Kurucan Sınır Karakolu'nda 2 askerin gece saatlerinde nöbet kulübesinde tartıştıkları ve birbirlerini ateş ettikleri iddia edildi. Askerlerden birinin Diyarbakır doğumlu olduğu belirtilirken, diğerinin de Ağrı doğumlu olduğu kaydedildi. 29 Askerlerin kimlik bilgileri hakkında bilgi elde edilemezken, Ağrı doğumlu askerin ağır yaralandığı ve Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındığı, Diyarbakır doğumlu askerin de yaşamını yitirdiği belirtildi. Çok sayıda asker ve polis hastanenin giriş ve çıkışlarını kontrol altına aldı. (10.01.2012/DİHA) *Edirne'ye bağlı Çerkezköy'de askerlik yapan Diyarbakır'ın Bismil İlçe nüfusuna kayıtlı Mazlum Karabulut adlı askerin intihar ettiği iddia edildi. Askeri yetkililer tarafından ailesine verilen bilgilere göre, nöbetçi onbaşı nezaretinde yapılan nöbet değişikliği sırasında nöbetçi on başıyla arasında tartışma yaşandığını ve tartışmanın ardından Karabulut'un sinirlenerek silahı kendi kafasına doğrultarak intihar ettiği iddia edildi. Karabulut'un cenazesini kontrol eden baba Şirin Karabulut ise oğlunun sağ kulağından tek mermiyle sol kulağından çıktığını, olayın intiharla alakası olmadığını oğlunun öldürüldüğünü söyledi.Hava yoluyla cenazesi Diyarbakır'a getirilecek olan Karabulut'un Bismil'de defnedileceği öğrenildi. (14.03.2012/DHA/DİHA /Radikal / İmc-tv.com / Bianet.org / Cumhuriyetnet.com / Taraf /Diyarbakirsoz.com / Yeni Şafak / Ozgur Gündem / Hurriyet / CNNTürk) *20.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Karabulut, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Mazlum Karabulut, Çerkez köy 3.zh Tuğ. Mknz p.th z.mknz. P.bölüğünde askerlik yapıyordu. 13.03.2012 tarihinde gece saat 23.00’da telefonla görüştük. Durumunun iyi olduğunu hiçbir sıkıntısının olmadığını söyledi. Ertesi gün gece saat 01.00’da başçavuş olduğunu söyleyen biri bizi “metanetli olun, oğlunuz nöbette arkadaşıyla tartışmış ve intihar ettiğini” cenazesinin Tekirdağ devlet hastanesinde olduğunu söyledi. Bende hemen yola koyuldum. Hastaneye vardığımda orada bulunan komutan beni karşılayarak “başın sağ olsun” dedi. Hastanede oğlumu görmek istedim. Bana göstermediler. Orada cumhuriyet başsavcılığına başvurdum. Oradan da bir sonuç alamadım. Daha sonra cenazeyi Diyarbakır’a gönderdiler. Ancak cenazeyi alabildim. Onlara “oğlum kendini intihar etmedi, siz öldürdünüz” dedim. Hala da o kanıdayım. Oğlum öldürün bu kişilerden davacı ve şikâyetçiyim.” Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen, Tunceli merkeze bağlı Karşılar Jandarma Karakolu'nda sabah saatlerinde nöbet değişimi için silahlara ''doldur-boşalt'' yapıldığı esnada, silahın ateş alması sonucu Jandarma Onbaşı Adem Başoğlu'nun yaşamını yitirdiğini bildirdi. Vali Taşkesen, arkadaşının silahından çıkan kaza kurşunuyla şehit düşen Başoğlu'nun cenazesinin memleketi Kocaeli'ye gönderildiğini, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını kaydetti. (18.04.2012/sabah.com.tr/Mynet.com/Kurdbox.com/Gazetekocaeli.com) *Mardin Dargeçit Alay Komutanlığı'na bağlı Altıntepe denilen mevkiinde saat 10.00 sıralarında meydana gelen olayda, nöbet tutan Ordu nüfusuna kayıtlı Adem Taşçı isimli askerin arkadaşı tarafından kazara vurularak öldürüldüğü iddia edildi. Nöbet esnasında arkadaşının elinin tetiğe değmesi sonucu öldürüldüğü ileri sürülen Taşçı'nın cenazesi, Dargeçit Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (18.04.2012/DİHA/İmc-tv.com/Sabah.com.tr/ Yuksekovahaber.com/Bugun.com.tr/Ntvmsnbc.com) *Batman'da hava değişimi için gelen Selman Pınar (20), polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Pınar, kontrol için saat 01.00 sıralarında götürüldüğü Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde kaçmak istediği iddia edildi. Polisten kaçtığı iddia edilen Pınar, hastanenin acil servisi yakınındaki tünele düşerek hayatını kaybetti. Olayla ilgili savcılık soruşturma başlatırken, gencin cenazesi otopsi yapılmak üzere Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Öte yandan, olayın olduğu yerdeki hastane güvenlik kameralarının 2009'dan bu yana çalışmadığı öne sürüldü. (30.04.2012/DİHA/Sabah.com.tr/ Batmanpostasigazetesi.com/Cumhuriyet.com.tr/Medya73.com/Baransav.com/ Gazetevatan.com/Diyarbakirhaber.gen.tr) 30 *Manisa Batı Kışla 5. Piyade Eğitim Birliği'nde askerliğini yaparken aldığı hava değişiminin ardından iznini kullanmak üzere Batman'a gelen bir aylık asker Selman Pınar'ın, gözaltına alındıktan sonra götürüldüğü hastanede 6 metre yükseklikten düşerek yaşamını yitirdiği iddiaları, Pınar ailesinin tepkisine neden oldu. Olayın görgü tanıklarından ve Pınar'ın kardeşi Adnan Pınar, ağabeyinin bir aylık askerliğin ardından hava değişimine geldiğini, ayak ve böbreklerinden rahatsız olduğunu belirterek, "Gece beraber kafeden çıktığımızda bir polis ekibi kimlik kontrolü yaptı. Ağabeyim Selman, askerlik belgesini gösterdi. O sırada polis belgeyi yırttı, hakaret etti ve bizi 10 Nisan Polis Merkezi'ne götürdü. Orada da ağabeyimin vücudunda darp izleri vardı. Bizi Bölge Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne götürdüler" dedi. Acil serviste nöbetçi doktorun filmleri kendilerine göstermeye çalıştığını ifade eden Pınar, "O sırada bazı filmlerin iyi olmadığı yönündeki konuşmalar birden polisleri harekete geçirdi. Bir polis memuru ağabeyim Selman'ın kulağına fısıldadı ve üzerine tespih salladı. Bir nevi 'kaç' dedi. Tünel girişindeki korkulukların üzerinde duran ağabeyimin ayaklarından tutulsaydı bu olay yaşanmazdı. Adeta ağabeyim ölüme götürüldü. O polis memurlarını görsem tanırım. Bu olup bitenler gözümün önünde yaşandı" diye konuştu. (02.05.2012/DİHA) *14.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Yıldırım, şu beyanlarda bulundu: “Benim kardeşim olan Ümit Yıldırım, askerde şüpheli bir şekilde öldü. Bize yemekten zehirlendiği söylenildi. Ancak bizim bu konuda şüphelerimiz oluştu. Dava açtık ama kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi. Bu karara itiraz ettik, itirazımızda ret edildi. Biz bu konuda gerekli belgeleri İHD’ye getirmiştik. Biz bu konuyu AİHM’e taşımak istiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *22.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Nazmi Bitik, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Nevzat Bitik, Mardin/Midyat’ta askerlik yapmaktaydı. 21.05.2012 tarihinde bölük komutanı beni arayarak “oğlumun sivilde herhangi bir kalp rahatsızlığının olup olmadığını” sordu. Bende böyle bir rahatsızlığının olmadığını söyledim. Komutanda bana oğlumun 3 arkadaşıyla birlikte yürürken yere düştüğünü söyledi. Kapattıktan bir dakika sonra tekrar arayıp “oğlumun tuvalette düştüğünü” söyledi. Bende merak edip Diyarbakır’a geldim. Bir gün sonrası Diyarbakır’a vardım. Ben geldiğimde oğlumu üniversite hastanesine kaldırmışlardı. Hastaneye varıncaya kadar oğlumun yaşamını yitirdiğini öğrendim. Oğlumun ölümünün kuşkulu olduğunu düşünüyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari Yüksekova İlçesi’nde bulunan 21. Taktik Sınır Jandarma Tümen Komutanlığı’nda bir askerin ‘kaza kurşunu’ ile öldüğü iddia edildi. İddiaya göre, 04.06.2012 tarihinde akşam saatlerinde 21 yaşındaki er Kerim Uluhan’ın arkadaşı fotoğraf çektirdiği sırada silahının ateş alması sonucu yaşamını yitirdiği belirtildi. Uluhan'ın cenazesi otopsi için Hakkari Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldığı öğrenildi. (05.06.2012/ANF/DHA/DİHA/İHA/Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/İmctv.com/Evrensel.net Showhaber.com/İnternethaber.com) *Siirt Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Bağlıca Jandarma Karakolu'nda görevli Jandarma Onbaşı Cengiz Akkurt (26) silah bakımı yaptığı sırada silahın kazara ateş alması sonucu ağır yaralandığı öne sürüldü. Ağır yaralanan Akkurt'un kaldırıldığı Siirt Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirdiği bildirildi. (21.06.2012/DHA/DİHA/Milliyet.com.tr/ Taraf.com.tr/Mynet.com/Yenisafak.com.tr) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde 21.06.2012 tarihinde gece saatlerinde 34. Hudut Tugay Komutanlığı'na bağlı Şemdinli Tekeli 1'inci İç Güvenlik Piyade Taburu'nda nöbete gönderilen 31 bir erin intihar ettiği iddia edildi. Yaklaşık 4 aydır asker olduğu öğrenilen Yılmaz Çelgin (24) ismindeki erin Dağlıca saldırısından sonra intihar ettiğinin açıklanması dikkat çekti. Çelgin'in Şemdinli Devlet Hastanesi'ne oradan da otopsi için Hakkari Askeri Hastanesi'ne götürüldüğü belirtildi. Çelgin'in Muğla nüfusuna kayıtlı olduğu öğrenildi. (22.06.2012/DHA/DİHA/ Haberturk.com/Taraf.com.tr/Yenisafak.com.tr/Mynet.com) *Van'ın Muradiye İlçesi'ne bağlı Kemenköprü Köyü (Muç) doğumlu olan Güven Han isimli askerin, Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde Piyade Tugay Komutanlığı'nda intihar ettiği iddia edildi. Terhisine 3 ay gibi bir zaman kaldığını belirten annesi Kadriye Han, "Dün öğlen saatlerinde telefonla konuştuk. Bana, 'Bir komutanım beni şikayet etti. Beni sürekli ölümle tehdit ediyor. Korkuyorum' dedi. Aynı günün akşamı Muradiye Karakol Komutanı Yüzbaşı ile Kemerköprü Köyü Muhtarı eve geldiler. Oğlumun intihar ettiğini söylediler. Bende onlara telefon görüşmesini söyledim. Oğlum intihar etmedi. Öldürüldü" dedi. Öte yandan Han ailesinin Muradiye Savcılığı'na başvurduğu bildirildi. (04.07.2012/DİHA/Evrensel.net) *Diyarbakır'ın Ergani İlçesi'nde askerlik yapan Sezer Altundağ'ın, mayına basarak yaşamını yitirdiği belirtilerek, cenazesi Bingöl'ün Sancak İlçesi Jandarma Karakolu'na gönderildi. Altundağ ailesine haber veren Sancak Jandarma Karakolu yetkilileri, mayına basması sonucu yaşamını yitirdiğini aktararak, cenazeyi ailesine teslim etti. Cenazeyi teslim almaya giden Altundağ'ın amcası Emin Altundağ, "Bize 'Oğlunuz çıktığı operasyonda, mayına basmış' dediler. Ancak kefenini açtığımızda alnında tek kurşunla vurulduğunu gördük" dedi. Yeğeninin üç aylık asker olduğunu belirten Altundağ, mayına basan birinin cenazesinin tahrip olması gerektiğini, ancak yeğeninin cenazesinin sapasağlam olduğunu söyledi. Bu durumu Sancak Jandarma Karakolu yetkililerine sorduklarını belirten Altundağ, "Komutan bana, 'Mayına basmış. İstersen cenazeyi al, istersen alma' dedi. Mayına basmadığını biliyoruz. Bu olayın peşini bırakmayacağız. Yetkililer, bize mantıklı bir açıklama yapmak zorundadırlar" diye konuştu. (05.07.2012/ANF/DİHA/Birgun.net/Bingolunsesi.com.tr) *06.07.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Mehmet Ali ALTUNDAĞ şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Sezer, acemi birliğini Isparta’da bitirdikten sonra Diyarbakır’ın Ergani ilçesine asker olarak verildi. Geldiği günden beri orada bütün askerler olarak küfürlere maruz kaldıklarını söylüyordu. En son 1 Temmuz günü kendisiyle telefonla görüştüm. Telefonda yine küfürlere maruz kaldıklarını, üst rütbelilerin bu küfürlerini hazmedemediklerini söyledi. Hiçbir sıkıntısı yoktu. Sürekli görüşüyorduk.4 Temmuz’da İstanbul’daki adresimize giden askeri yetkililer, komşularımıza oğlumuzun öldüğünü söylemişler. 5 Temmuz günü de cenazeyi Bingöl’deki köyümüze getirdiler. Herhangi bir tören yapmadılar. Cenazeyi helikopterden indirip bıraktıktan sonra bizlerle görüşmeden gittiler. Sancak Beldesi’ne gidip yüzbaşı rütbesinde olan askeri bir personelle görüştüm. Bana, “Duyduğum kadarıyla bir kız yüzünden intihar etmiş.” dedi. Oğlumun böyle bir durumu yoktu. Olsaydı bizim veya kız kardeşinin haberi olurdu. Oğlumun ölümü şüphelidir. Alnında tek kurşun izi var. Bu şüpheli durum karşısında sizlerden hukuki yardım talep ediyorum.”(İHD Bitlis Şubesi) *Adıyaman'ın Sincik İlçesi'ne bağlı Yarpuzlu Jandarma Komutanlığı'nda askerlik yapan Cüneyt Erdek'in, 06.07.2012 tarihinde sabaha karşı 02.00 sularında yaşamını yitirdiği bilgisi askeri yetkililer tarafından İstanbul Esenyurt'ta ikamet eden ailesine verildi. Askeri yetkililerin, Erdek'in ailesine "şakalaşmadan dolayı yanlışlıkla vurularak öldüğü" bilgisini verdiği öğrenildi. Erdek'in yakınları ise, ölüm gerekçesine "şüphe ile yaklaştıklarını" belirterek, karakolun bölük komutanının, olayın "koğuşta gerçekleştiğini", karakoldaki Üsteğmen'in ise olayın "nöbetteyken gerçekleştiği" gibi çelişkili bilgiler verdiklerini iddia etti. Bir başka iddiaya göre ise, Erdek'in "askeri gazinodayken yanlışlıkla vurulduğunun" bir komutan tarafından ailesine söylendiği ileri sürülüyor. Erdek'in yakınları, kendilerine hiçbir 32 yetkili tarafından net bir bilginin verilmediği için Cüneyt Erdek'in ölümüne "şüpheyle" yaklaştıklarını ve olayın peşini bırakmayacaklarını belirtiyorlar. Bazı iddialara göre, bir askerin daha önceden Erdek'in ailesini arayarak, "oğlunuz Kürtçe müzik dinliyor ve klipler izliyor, söyleyin akıllı olsun" şeklinde tehdit ettiği iddia edildi. (08.07.2012/DİHA/ Etha.com.tr) *Tekirdağ'ın Çorlu İlçesi'nde askerliğini yapan Ağrılı Kürt asker Nihat Bakır, birliğinin yakınındaki tarlada ölü bulundu. Dün öğlen saatlerinde gerçekleşen olayın ardından askerler, Bakır'ın ailesinin olduğu İzmir'in Narlıca İlçesi'ndeki evine giderek, çocuklarının intihar ettiğini iddia etti. Askeri yetkililer bunu söylerken, Nihat Bakır'ın amcasının oğlu Şevket Bakır, kuzeninin intihar edeceğine kesinlikle inanmadıklarını söyledi. Askerliğinin bitmesine 27 gün kaldığını belirten Bakır'ın olaydan bir gün önce babasını arayarak, espri yaptığını, askerliği biteceği için çok neşeli olduğunu belirterek, "Sıkıntım yok. Üzülmeyin. 27 günüm kaldı. Yakında geliyorum" dediğini aktardı. Olaydan sonra dün İzmir'in Narlıca İlçesi'nde yaşayan ailenin evine askerlerin gittiğini belirten Bakır, "Askerler eve gelip, 'oğlunuz silah deposundan mühimmat çalarak, tarlaya gidip kendisini vurdu' demişler. Döndüğünde evlenecekti. Neden intihar etsin. Kesinlikle inanmıyoruz. Öyle biri değildi. Dün bir komutanı amcama 'Nihat'tan böyle bir şey beklemezdim, öyle biri değildi' demiş" diye konuştu. Olayı duyduklarından bu yana askeri birliği aradıklarını, ancak kendilerine cevap verilmediğini ifade eden Bakır, cenazenin nerede olduğunun dahi kendilerine söylenmediğini belirtti. Tek bildiklerinin cenazenin bugün yola çıkarılmış olması gerektiğini ifade eden Bakır, "Olayda çok çelişkiler var. 12.00'da yaşamını yitiriyor. Cenaze 15.00'da bulunuyor. Bir asker çene altından vurulmuş derken, başka biri başından vurulmuş diyor" diye konuştu. Otopsi işlemlerinin askeri hastanede yapılmasını istemediklerini, olayda komplo olduğunu düşündüklerini belirten Bakır, otopsinin sivil savcı tarafından yapılması için İzmir Cumhuriyet Savcılığı'na başvuru yaptıklarını söyledi. Ardından yasal işlemleri başlatacaklarını ifade eden Bakır, işlemlerin ardından cenazeyi İzmir'de defnedeceklerini dile getirdi. (26.07.2012/DİHA/Evrensel.net/İmc-tv.com/Bianet.org) *Mardin'in Savur İlçesi'ne bağlı Sürgücü (Ewîna) Beldesi'nde 24.08.2012 tarihinde gece saat 22.00 sıralarında Sürügücü Karakolu'ndan silah sesleri yükseldi. Silah seslerinin yükselmesi ile birlikte karakolun önündeki kahvede oturan yurttaşlar panikleyerek kahvenin içine kaçıştı. Hemen ardından kahvenin karşısında 3 askerin nöbet tuttuğu kulübeden otomatik silah sesleri yükseldi. Silah seslerinin yükselmesi ile birlikte bir askerin Kürtçe "Ax yadê" şeklinde feryat ettiği duyuldu. Karakola yakın olan evler ve kahvede oturan yurttaşlar, olayı bire bir gördüklerini belirterek, nöbet kulübesi içinden 7 el silah sesi geldiğini söyledi. Olayın hemen ardından söz konusu karakola çok sayıda panzer ve ambulans sevk edildi. Savur Cumhuriyet Başsavcısı da olay yerine gelirken, bir askerin yaşamını yitirdiği öğrenildi. Yaşamını yitiren askerin cenazesi ambulansa konularak Savur İlçe Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Ölen askerin Erzurum'un Horosan İlçesi nüfusuna kayıtlı Kadir Katran olduğu öğrenildi. Askeri yetkililer olayın intihar olduğunu iddia ederken, görgü tanıkları ve hastane çalışanları olayın intihar değil infaz olduğunu söyledi. Katran'ın kafasında 7 G3 silah mermisinin olduğu öğrenilirken, otopsi işlemlerinin henüz yapılmadığı belirtildi. Olayın görgü tanıkları ve bazı askerler, Katran'ın öldürüldüğünü doğrularken, Katran'ın Bursalı bir asker tarafından vurulduğunu söyledi. Olay ile ilgili savcılığın başlattığı soruşturma devam ediyor. (25.08.2012/DİHA) *Ağrı'nın Eleşkirt İlçesi'nde askerlik yapan Hakkı Sezgin (20) isimli yurttaşın, intihar girişiminde bulunulduğu iddia edildi. Erzurum'un Karaçoban İlçesi'ne bağlı Erenler (Şoreşî) Köyü nüfusuna kayıtlı olan Sezgin'in 2 aylık asker olduğu belirtildi. Karın bölgesinden bir adet kurşunla ağır yaralı olan Sezgin'in, Erzurum Yakutiye Araştırma Hastanesi'nde makineye 33 bağlı olarak yaşam mücadelesini sürdürdüğü öğrenildi. (28.08.2012/ANF/DİHA/Ozgurgundem.com/Askerhaklari.com) SALDIRIYA UĞRAYANLAR -Siyasi Parti, Sendika ve Dernek Yöneticisi / Üyesi *Batman'da polis müdahalesinin ardından yeniden Newroz Alanı'nın girişinde toplanan onbinlerce yurttaşa polis sert müdahalede bulundu. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Ahmet Türk ve BDP'li vekillerin de aralarında olduğu kitleye müdahale sonucunda Ahmet Türk baygınlık geçirdi. Türk'ün polislerin fiziki müdahalesine de maruz kaldığı ve tekme tokat tartaklandığı bildirildi. Olaylar devam ederken Türk, Dünya Hastanesi'ne kaldırıldı. (20.03.2012/ DİHA / ANF / Bianet.org / İnternethaber.com / Evrensel / CNNTürk / Radikal) *Ağrı’da Newroz kutlaması için BDP İl binası önünde bir araya gelen kitle alana yürümek istedi. Yürümek isteyen kitle polis engeline takıldı. Kitle yürümekte direnerek, alana yürüyeceklerini dile getirdi. Bunun üzerine kitle ile polis arasında gerginlik yaşandı. Gerginlikte polis BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy ve kitlenin üzerine tazyikli su ve gaz bombası attı. Müdahale üzerine dağılan kitle tekrar bir araya gelerek, Newroz’un kutlanacağı eski Saman Pazarı’na doğru yürüyüşe geçti. BDP Milletvekili Aksoy, kitleye müdahale etmek isteyen TOMA aracının önüne geçerek saldırıyı engellemeye çalışması üzerine çevik kuvvet polisleri Aksoy'u darp etti. Aksoy'un darp edilerek yoldan çıkarılmasının ardından TOMA aracı yürüyüşe geçen kitleye tekrar müdahale etti. (21.03.2012/DİHA/Bianet.org/ Mazlumder.org/Ozgur-gundem.com/Birgun.net/Evrensel.net/İmc-tv.com/ Yuksekovahaber.com) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde dün yapılan Newroz kutlamalarına yönelik polis müdahalesi ile başlayan olaylarda, BDP İlçe binasını tarayarak içeri giren polis binayı harabeye çevirmişti. Çıkan olaylarda BDP İlçe Başkanı Nimet Aşut ile Belediye Başkanvekili Mustafa Gören'in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi yaralanmıştı. Polislerin darp etmesi sonucunda elmacık kemikleri ile kaburga kemiklerinin zarar gördüğü belirtilen Aşut, Cizre Devlet Hastanesi'nden Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Parti binasında polisler tarafından darp edilen ve zorla gözaltına alınmak istenen Aşut, Tıp Fakültesi Hastanesi'nde müşahede altında tutuluyor. (21.03.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Diyarbakirim.com/ Yuksekovaguncel.com/Birgun.net) *Şırnak AKP Merkez İlçe Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ali Kılınç adlı kişi, akşam saatlerinde evinden çıktığı saatlerde, kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafından tabancayla vurularak öldürüldü. Kılınç'ın cenazesi Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, polis saldırganı yakalamak için kent merkezinde operasyon başlattı. (16.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Kumçatı Beldesi Belediye Başkanvekili Çetin Gümüş, 28.08.2012 tarihinde akşam saatlerinde 'korucuların' saldırısına uğradığı öğrenildi. BDP'li Gümüş, belediye personeli olan Ramazan Yapar'ı telefonla arayarak, yanında bulunan belediye ait bir aracın anahtarını getirmesini istediğini, ancak belediye binası önünde Yapar'ı beklediği sırada Yapar ve korucu olan kardeşi Nezir Yapar ile birlikte yaklaşık 10 kişinin saldırısına uğradığını söyledi. Yanlarında getirdikleri sopa ve demir çubuklarla kendisine saldırıldığını aktaran Gümüş, çevrede bulunan yurttaşların araya girmesiyle kurtuldu. Gümüş, aldığı darbeler nedeniyle Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. (29.08.2012/ANF / DİHA / İmctv.com) 34 *Elazığ'da sabah saat 9.30 sıralarında evinden çıktığı sırada ülkücü bir grubun saldırısına uğrayan BDP Elazığ İl Başkanı Turan Çelik ağır yaralandı. Tahra darbeleriyle yaralanan Çelik'in kafasında kırıklar oluşurken, vücudunun birçok yerinde de aşırı darp izine rastlandı. Çelik aşırı kan kaybına uğrarken, çevrede bulunan yurttaşlar tarafından Hastane'ye kaldırıldı. (16.09.2012/DİHA/Haberturk.com/Birgun.net/Mynet.com) -Gazeteci *Elazığ merkez Akçakiraz Beldesi sakinleri, 3 aydır mahallelerine su verilmediğini belirterek sorunu Elazığ'da görev yapan gazetecilere anlatmak istedi. Beldeye giden gazeteciler, su sıkıntısı ile ilgili röportajlar yapmaya başlarken, bu durum Belediye Başkanı AK Partili Osman Canbay'a iletildi. Mahalle Muhtarı Feti Arpa ve mahalle sakinleri, belediye binası önünde yaşadıkları sıkıntıları gazetecilere anlatırken, yanlarına Belediye Başkanı Osman Canbay da geldi. Bunun üzerine mahalleli Başkan Canbay'dan, Ramazan ayında oruç tutacaklarını hatırlatarak, 3 aydır yaşadıkları susuzluğa çözüm bulunmasını istedi. Mahalleli, oy vermedikleri çin kendilerine hizmet getirilmediğini iddia etti. Akçakiraz Belediye Başkanı Osman Canbay da, kısa sürede su sorununu çözeceklerini ifade ederek, "Ben su sorununu sayın valimize de söyledim. İl Özel İdareden kuyu kazmak için gelecekler. Yeraltı sularının çekilmesinden dolayı sorun yaşıyoruz" dedi. Tepkilerin artması üzerine Başkan Canbay, makam aracına binerek olay yerinden ayrılırken, adı öğrenilemeyen bir belediye çalışanı fotoğraf çeken muhabir Eyüp Deniz’e yumrukla saldırmaya başladı. (19.07.2012/Posta.com.tr/Haberayrinti.com) *Malatya'da yayın yapan bir radyo kanalının yöneticisi uğradığı silahlı saldırıda öldü. 25 Ağustos gece saatlerinde radyo binasına gelen A.E., radyo yöneticisi Abdulvahap Şut'a tabancayla ateş ederek kaçtı. Ambulansla Malatya Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Şut, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. (26.08.2012/DİHA) -Öğretmen / Öğretim Üyesi *Eğitim Sen Kızıltepe Temsilciliği, Mehmet Doğru İlköğretim Okulu öğretmenlerinden Kadir Doğan'ın öğrencilerinin gözü önünde bir öğrenci velisinin saldırısına uğradığını belirterek, saldırıyı kınadı. Konuya ilişkin Özgürlük Meydanı'nda yapılan açıklamaya çok sayıda eğitim emekçisi katıldı. Açıklamayı yapan Eğitim Sen Koordinatörü İlhan Baran, "Ülkemizde her geçen gün tırmandırılan şiddet eğilimi bırakın devlet ve kolluk kuvvetlerini, eğitim kurumlarını, velileri, öğrencileri ve halkı bile etkisi altına almıştır" dedi. "Toplum olarak hayatımızın her aşamasında yer alan şiddet olgusu, sonunda eğitim yuvaları olan okullarımızı da kuşatmıştır" diyen Baran, arkadaşları Doğan'ın saldırıya uğramasını kınadı. Baran, şikayete rağmen sorumlular ile ilgili bir işlem yapılmadığını belirterek, "Saldırıyı sendikamıza, üyelerimize ve eğitim camiasına yapılmış sayıyor bu olayı kınıyoruz" dedi. (01.01.2012/DİHA) *Eğitim Sen Siirt Şubesi, Gazi İlköğretim Okulu'nda görevli öğretmen Mustafa Orhan'a yönelik öğrencisi tarafından yapılan saldırıya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Yetkililerin göreve çağrıldığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer başta olmak üzere bazı bakanların öğretmenlere dönük yaptığı olumsuz açıklamalar sonucu eğitim emekçilerine yönelik şiddetin arttığına dikkat çekildi. Saldırının kınandığı açıklamada, şiddettin arkasında güvenlik zafiyetinin değil AKP'nin emekçileri yoksullaştıran, güvencesizleştiren ve hizmet üretiminin tüm sorumluluğunu emekçilere yükleyen politikalarından kaynaklandığı belirtildi. (17.05.2012/DİHA) 35 *ERZURUM’da Yıldızkent Nafizbey Ticaret Meslek Lisesi Müdürü Kenan Kaya, okul bahçesinde henüz belirlenemeyen bir nedenle, biri eski öğrencisi, iki kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Bacağından ve kafasından hafif yaralanan Kaya tedavi altına alındı. (25.05.2012/DİHA) *Diyarbakır’ın Silvan İlçesi’ne bağlı Bayrambaşı Beldesi Yukarı Babakaya (Şevlera) Köyü'nde 3 öğretmenin köylüler tarafından "çocuklarımız yağmurda ıslandı" iddiasıyla darp edildiği öne sürüldü. Darp olayına karışan köylüler gözaltına alınırken, öğretmenlere 2 hafta iş göremez raporu verildi. (29.05.2012/DİHA) *Siirt Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu (MYO) işletme bölümünde okuyan 19 yaşındaki M.S.E.'nin, sınavda kopya çektiği sırada yakalandığı öğretim görevlisi Tahir Dündar'ı Ali Gaffar Okkan Caddesi'nde yürürken sırtından bıçakladığı ileri sürüldü. M.S.E.'nin ikinci dönemde girdiği bir sınavda kopya çektiği için Dündar tarafından disipline verilerek 6 ay süre ile okuldan uzaklaştırıldığı iddia edildi. Görgü tanıklarının ifadesine göre; Tahir Dündür caddede yürürken arkasından yaklaşan M.S.E.'nin hocasına "Hocam size vuracağım demiştim" diyerek bıçağı sırtına sapladı. Cadde ortasında bıçaklanan Dündar, olay yerine çağırılan ambulansla Siirt Devlet Hastanesi acil servisine kaldırıldı. Dündar, yapılan ilk müdahalenin ardından sırtındaki bıçakla birlikte Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. (08.07.2012/DİHA/Haberturk.com/Sabah.com.tr/Taraf.com.tr) *Erzurum’da okul müdürü öğrenci velisinin tekme tokatlı saldırısına uğradı. Edinilen bilgiye göre, olay dün öğle saatlerinde Erzurum’un Yakutiye ilçesi Gürcükapı Polis Merkezi mıntıkasında meydana geldi. İddiaya göre, A. E. K., ve V.G. K., birlikte öğrencilerinin naklini başka bir okula yaptırmak için okula gelerek okul müdürü M. E., ile görüştüler. Okul müdürü M. E., naklin yapılabilmesi için bazı evrakların gerektiğini belirtti. Bunun üzerine Okulu müdürü M. E., ile öğrenci velileri A. E. K., ve V.G. K., arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine A. E. K., ve V.G. K., Okul müdürü M. E.’ye tekme tokat saldırdılar. Darp edilen Okul müdürü M. E., polise şikayette bulunurken iki şüpheli gözaltına alındı. (29.08.2012/KentHaber) -Öğrenci *Bitlis'in Adilcevaz İlçesi'nde bulunan Adilcevaz Meslek Yüksek Okulu’nda okuyan Kürt öğrenciler ile ülkücü öğrenciler arasında kavga çıktı. Akşam saatlerinde bilinmeyen bir nedenden dolayı çıktığı belirtilen kavgada, polislerin ülkücü öğrencileri koruduğu bildirildi. İsmini vermek istemeyen bir öğrencinin verdiği bilgiye göre, olayın akşam saatlerinde okulda derslerin bitmesi ile çıktığı belirtilirken, ülkücü oldukları belirtilen grubun Kürt öğrencilere saldırdığını ifade etti. Kürt öğrencilerin karşılık vermesi ile birlikte olayların büyüdüğünü belirten öğrenci, okul içinde bulunan sivil polislerinde ülkücülerin tarafına geçerek onları koruduğunu iddia etti. Yaklaşık bir saat sürdüğü belirtilen kavgada, polislerin Kürt öğrencilere darp ederek, 4 kişiyi yaraladığı ifade edildi. Kürt öğrencilerin dağılması ile birlikte olayların sona erdiği bildirilirken, kavgada M.A, H.A, S.D ve S.A isimli öğrencilerin yaralandığı kaydedildi. Yaralı öğrencilerin durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, ülkücü öğrencilerin polis ile birlikte Kürt öğrencilere dönük linç kampanyası başlattığı iddia ediliyor. (13.01.2012/DİHA) *Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Şırnaklı Ziya Ürper ve aynı üniversitenin Eğitim Bilimleri Fakültesi Okul Öncesi öğretmenliği 2. sınıf öğrencisi Vanlı Alican Gencer, Sivas'ın Kangalkonağı mevkiinde yanlarında iki misafirleri ile 15 kadar ülkücü öğrencinin satırlı saldırısına uğradı. Yaşanan olayı anlatan Alican Gencer, 36 yolda yürürken 15 kadar ülkücünün yanlarına gelerek Roboski katliamı ile ilgili yaptıkları basın açıklaması nedeniyle "Burası Sivas, burada böyle şeyler yapamazsınız. Üzerinizdeki puşileri çıkarın" dediğini, kendilerinin de buna karşı gelmeleri ile ülkücülerin satırlarla kendilerine saldırdığını kaydetti. Saldırıda kendisi ve Ziya'nın yaralandığını belirten Gencer, "Bize saldırdılar kendimizi korumaya çalıştık, ancak çok kişiydiler. Satırlardan biri kemerim sert olduğu için vücudumu sıyırdı ama ayaklarımdan yaralar aldım. Yine Ziya arkadaşım da gözünden başından ve birçok yerinden yaralandı" dedi. Olaydan sonra polisin kendilerini karakola götürdüğünü ifade eden Gencer, ancak polisin 15 ülkücü öğrenciden kimseyi karakola götürmediğini belirterek, "Bunlar zaten okulda beraber çalışıyorlar" dedi. Gencer, karakolda da polisler tarafından azarlandıklarını ve bir polis amirinin de kendilerine "Puşi takma" gibi ifadeler kullandığını kaydetti. Ülkücü öğrenciler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade eden Gencer, hastaneye gittiklerini ve hastanede de doktorların kendileri ile çok fazla ilgilenmediğinin altını çizdi. (23.02.2012/DİHA / Yeniozgurpolitika.org) *Edinilen bilgilere göre Elazığ Fırat Üniversitesi’nde 20-30 kişilik bir grup, Kürt öğrencilerine saldırdı. Saldırı esnasında Diyarbakır nüfusuna kayıtlı Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nde okuyan üniversite öğrencisi Eyüp Ekindi, satır ve sopaların kullanıldığı saldırıda başından, elinden, dirseğinden ve bacağından yaralandı. Ekindi, Fırat Araştırma Hastanesi'ne kaldırılırken, olayın duyulması üzerine çok sayıda yurttaş ve öğrenci hastane önüne yürüdü. Ekindi'ye saldıran grubun daha sonra ise hastane önünde bekleyen gruba saldırdığı ve kısa süreli bir gerginliğin yaşandığı belirtildi. Grup daha sonra Veteriner Fakültesi ile polise ait aracın camlarını kırdı. Olaya çevik kuvvetinde müdahale etmesi ile öğrenciler okuldan zorla çıkartıldı. Kentteki gerginlik devam ederken, herhangi bir gözaltı olmadığı ve BDP Elazığ İl Örgütü yöneticilerinin üniversite rektörü ile görüşüleceği belirtildi. (02.03.2012/DİHA/ANF/ Diyarbakirhaber.gen.tr/Diyarinsesi.org/Evrensel.net) *Alınan bilgilere göre, Antep Üniversitesi yurdunda kalan Ensari Aydın isimli öğrencinin elinde sarı, kırmızı ve yeşil tespih bulunmasını gerekçe yapan bir grup ülkücü öğrenci, dün akşam Aydın ve yanındaki öğrencileri saldırdı. Saldırı esnasında Aydın yararlanırken, diğer öğrenciler de darp edildi. Olayın büyümesi üzerine olay yerine gelen polis, ülkücü grubu korumaya aldı. Yaralanan Aydın'ı öğrenciler kendi imkanları ile hastaneye götürüldüğü belirtildi. Olayın büyümesi üzerine Kürt öğrencilerin yurttaki odalarına kapatıldığı, bazı öğrencilerin sinir krizleri geçirerek hastaneye kaldırıldığı kaydedildi. Bir süre sonra yurt önünde toplanan Kürt öğrenciler, sloganlar atarak saldırıları protesto etti. (08.03.2012/DİHA/ Dengetv.com/Etha.com.tr) *Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi'nde ülkücü oldukları belirtilen bir grup Kürt öğrencilere saldırdı. Yaklaşık 50 kişilik ülkücü grup, 6 öğrenciye sopa ve bıçaklarla saldırırken, saldırıda 2'si bıçak darbesi ile 6 öğrenci vücutlarının çeşitli yerlerine aldıkları darbelerle yaralandı. Osmaniye Devlet Hastanesi'ne kaldırılan öğrenciler tedavileri ardından polis tarafından gözaltına alınarak Osmaniye İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (18.04.2012/DİHA/ Ozgur-gundem.com/Evrensel.net/Yuksekovahaber.com/Bitlishaber13.com/ Diyarbakirhaber.gen.tr) *Elazığ’da, Fırat Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi’nin bulunduğu alanda yaklaşık 15-20 kişilik ülkücü grup satırlar ve sopalarla Fırat Üniversitesi İletişim Fakültesi 1. Sınıf öğrencisi Abdülkerim Avras’a saldırdı. Saldırı sonrasında kafası yarılan Avras, arkadaşları tarafından hastaneye kaldırıldı. Hastanede Avras’ın kafasına 20 dikiş atıldı. (01.06.2012/DİHA/ Evrensel.net/Diyarbakirim.com) -Yerel Yönetici 37 *Maraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz'a kimliği belirsiz bir kişi tarafından pompalı tüfekle silahlı saldırı yapıldı. Poyraz'ın saldırıda yaralandığı ve Necip Fazıl Kısakürek Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındığı öğrenildi. (28.08.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/ Haberturk.com/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr) -İşçi *Van'ın Edremit İlçesi'nde TOKİ inşaatlarında çalışan Ömer Alataş isimli Kürt işçiye Kayserili bir grubun saldırdığı belirtildi. dün gece saatlerinde Edremit'teki TOKİ'de Gökçenay firmasında çalışan Ömer Alataş ile 6 kişilik Kayserili grup arasında bilinmeyen bir nedenden dolayı tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine 6 kişilik Kayserili grup, Ömer Alataş'a saldırarak darp etti. Saldırıdan sonra Alataş'ın hastaneye götürüldüğü belirtilirken, olay yerine gelen polislerin kimseyi gözaltına almadığı kaydedildi. (01.05.2012/DİHA) Cinsel Yönelimi Nedeniyle *Diyarbakır’da akılalmaz bir oğul cinayeti yaşandı. Kayapınar ilçesi Metropol semtinde yaşayan 17 yaşındaki R.A., eşcinsel olduğu için ailesi tarafından sürekli şiddet görüyordu. Hergün dayak yiyen talihsiz genç ailesinin işkencelerine dayanamayıp evden kaçtı ve bir arkadaşının evine sığındı. Ancak R.A.’nın kaldığı evi basan amcası zorla bir araca bindirdi. R.A. bir süre amcasıyla tartıştı. Ardından olay yerine gelen baba, silahını çekerek R.A’ya 14 kurşusn sıktı. R.A’nın cesedini arabaya koyan baba ve amca, cesedi yol kenarına atarak kaçtı. Olayın ardından annenin polise giderek yaşananları anlatması üzerine baba ve amca gözaltına alınıp mahkemece tutuklandı. (31.08.2012/KentHaber) Hukukçu *Dersim'in Ovacık İlçesi'nde, Cumhuriyet Başsavcısı Murat Uzun'a silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda ağır yaralanan Uzun'un çarşı merkezinde oturduğu lojmanına gittiği sırada kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafından başından tek kurşunla vuruldu. Uzun Ovacık Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk müdahalenin ardından Elazığ Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Savcı Uzun, tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. (19.09.2012/DİHA/Cnnturk.com/Cumhuriyet.com.tr/Haberturk.com) Sağlık Çalışanı *Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde biri başhemşire 2 hemşirenin hastane Başhekimi Prof. Dr. Yusuf Yağmur'un şoförü ve koruması tarafından darp edildiği ileri sürüldü. Çarşamba günü gerçekleşen olay hakkında bilgi veren SES Diyarbakır Şube Yöneticisi Saliha Aydeniz, başhekimin korumasının bir yakınını hastanenin özel odasına yatırmak isteyince "yer yok" cevabını veren hemşirelerin darp edildiğini söyledi. Bu olayın ilk olmadığını dile getiren Aydeniz, özellikle sağlık personeli ile hemşirelerin çeşitli zamanlarda şiddette maruz kaldığını kaydetti. "Bu yaşanan olaylara ilişkin tepkimizi ortaya koyup, başhekimle konuşmamıza rağmen bir sonuç elde edemedik" diyen Aydeniz, "En son iki gün önce tekrarlanan şiddet olayı hastane idaresi ile başhekimin tutumunu ortaya koymaktadır. Yaratılan bir sistemin sonucu olarak özellikle sağlık çalışanı ile hemşire arkadaşlarımız şiddete maruz kalmaktadır. Hastane idaresi bu yaşanan olaylara ilişkin bir düzenleme yapma yerine daha çok taraflarla konuşarak olayın üzerini örtbas etmektedir. Sanki bu şekilde olay çözülüyor gibi arabuluculuk yapıyor. (10.02.2011/DİHA) *Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi 16 Nolu Mevlana Halit Sağlık Merkezi'nde aile hekimi olarak görev yapan Dr. Hidayet Bakaç (33), geçtiğimiz cuma günü (10 Şubat) hastasının saldırısına uğradı. Sağlık güvencesi olmadığı için bir akrabasının adına aile doktoruna ilaç 38 yazdırmak isteyen S.T. (Serdar Tokgöz) ilaç yazdırmak istedi. Dr. Bakaç, bunun mümkün olamayacağını söyleyip teklifi kabul etmedi. Aile hekimi ile tartışan S.T. cebinden çıkardığı bıçak ile ilaç yazmayan doktora saldırdı. Odada görevli hemşirenin çığlığı üzerine doktorun yardımına koşan hasta ve sağlık personeli, saldırganı güçlükle etkisiz hale getirdi. Saldırıda Bakaç, şans eseri yara almadan kurtuldu. İhbar üzerine sağlık merkezine gelen polis, saldırganı gözaltına aldı. (14.02.2011/Haberdiyarbakir.org / Haberturk.com / Personelsaglik.com.tr / Diyarbakirsoz.com) *Elazığ’da bir haftadır kayıp olan Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde görevli kadın doğum uzmanı 47 yaşındaki Doç. Dr. Bilgin Gürateş’in dün gece Gümüşkavak Mahallesi’nde cesedi bulundu. Elleri ve ayaklarının bağlı, boynunda ip bulunduğu ve kasığından tabanca ile vurulduğu belirlenen Gürateş’in yüklü miktarda borçları nedeniyle tefecilerin eline düştüğü ve borç- alacak yüzünden öldürüldüğü üzerinde duruluyor. Cinayeti itiraf ettikleri öne sürülen gözaltındaki 2 şüphelinin polisteki sorgusu ise devam ediyor. (03.04.2012/Radikal.com.tr/Ensonhaber.com/Milliyet.com.tr/Zaman.com.tr) *Gaziantep'te bir hafta önce kanser hastası olan 85 yaşındaki dedesinin öldüğü hastaneyi basan 17 yaşındaki M.G., doktoru kalbinden bıçakladı. Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'nin önünde meydana gelen olayda bıçaklanan 30 yaşındaki Uzman Dr. Ersin Arslan, hastaneye kaldırıldı, ama kurtarılamadı. Zanlı kaçmak isterken yakalandı. (18.04.2012/KentHaber) *Urfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan Acil Servis Uzmanı Dr. Ahmet Ceylan'ın hasta yakını tarafından darp edildiği ileri sürüldü. İddialara göre; dün hasta Ömer Çakallı göğüs ağrısı şikâyetiyle oğlu Murat ve yakınları tarafından otomobille acil servise getirildi. Acil servis uzmanı Dr. Ahmet Ceylan, muayene ettiği hastanın kalp damarlarıyla ilgili sorun bulunduğunu ve anjiyo olması gerektiğini söyledi. Doktorun teşhisinin ardından yakınları, Ömer Çakallı'yı otomobille kentteki özel bir hastaneye götürmek istedi. Bu talebe Doktor Ahmet Ceylan ise olumsuz yanıt verdi. Doktor, prosedür gereği hastanın ambulansla sevk edilebileceğini söyledi. Kalp hastası Ömer Çakallı'nın oğlu Murat Çakıllı, babasını otomobiliyle özel hastaneye götürmekte ısrar etti. Çakallı, isteğinin prosedüre aykırı olduğunu söyleyen doktora yumruk attı. Doktor Ahmet Ceylan, yüzüne aldığı yumruk ile hafif yaralanırken, güvenlik görevlileri tarafından engellenen Murat Çakallı ise hastane polisi tarafından gözaltına alındı. (03.05.2012/DİHA / KentHaber) *Silopi Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne dün saat 22.00 sıralarında aşırı titreme ve terleme şikâyetiyle getirilen Emin Yavşin'in yakınları, serviste görevli hemşire Pınar Çevik'i darp etti. Yaşanan olaya ilişkin Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Silopi Devlet Hastanesi Acil Servis kapısında basın açıklaması yaparak olayı protesto etti. Tartaklanan hemşire Çevik, 3 günlük "İş göremez" raporu alırken, saldırganlardan şikâyetçi oldu. (30.05.2012/DİHA) *Urfa-Mardin karayolu üzerinde bulunan özel bir hastanede 2 yıldır tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmak isteyen Nasır Kaplan'ın eşi muayene için geldiği hastanede 2'nci kez "düşük" yaptı. Duruma sinirlenen Kaplan'ı sakinleştirmeye çalışan poliklinik sorumlusu Kadın Doğum Uzmanı Dr. Muhittin Hikmet Telli, Kaplan tarafından bacağından bıçaklandı. 3 yerden bıçaklanan Telli, ameliyata alındı. Ameliyatın ardından Dr. Telli'nin durumunun iyi olduğu öğrenildi. (31.05.2012/DİHA) *Van'ın Erciş İlçesi'nde Devlet Hastanesi'nde görevli Dr. Abdullah Kaplan, AKP Van Milletvekili Fatih Çiftçi'nin yakınlarının saldırısına uğradı. Çiftçi'nin akrabası Nahit Yılmaz 39 ve beraberinde bulunan kaç kişilik grubun saldırısına uğrayan Kaplan, tekme ve tokat darbeleri sonucu yaralandı. Kaplan, Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi altına alındı. Saldırı gerekçesi öğrenilemezken, olay ile ilgili gözaltının olmadığı bildirildi. (07.07.2012/DİHA/Ttb.org.tr/Vanbulten.com) *Batman'da Özel FarabimHastanesin’de04.09.2012 tarihinde gece 22.30 sıralarında, acil servise gelen bir hastaya müdahale eden Dr. Bedrettin Keskin, çıkan tartışmanın ardından hasta yakınının saldırısına uğradı. Gece saatlerinde migren şikayetiyle acile gelen hastaya Dr. Bedrettin Keskin’in müdahale etmek istediğini belirten hastane personellerinden İ.E, “İçeride müdahalesi yapılan çok hasta vardı. Bizler hepsine birden müdahale etmeye çalışıyorduk. Baygınlık geçiren hastaya hocamız acil müdahale etmeye başladı ve 5 dakika geçmeden migren ağrısından gelen hastanın kocası birden bağırmaya başladı. Hocamızda neden bağırıyorsunuz deyince, hocamızla tartıştılar. Hocamız hastayı tekrar muayene edince hasta yakını hocamıza kafa atarak darp etmeye başladı ve hocanın dudağını patlattı” diye konuştu. Olayın ardından hasta yakınını telefonla yakınlarını çağırdığı hastanede büyük panik yaşandı. Sağlık çalışanları asansörlerle üst katlara kaçarken, olay yerine gelen polis, saldırganları gözaltına aldı. Olayda darp edilen Dr. Bedrettin Keskin şikâyetçi oldu.(05.09.2012/ Batmanmedya.com) SİLAHLI ÇATIŞMALAR *Batman'ın Kozluk İlçesi kırsal kesiminde özel harekat timlerinin bir mağaraya düzenlediği operasyonda, çıkan çatışma sona erdi. Sabah saatlerinden bu yana devam ettiği belirtilen çatışmada, 5 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. Çatışma sonrası 5 cenaze Kozluk Devlet Hastanesi morguna getirildi. İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Batman'ın Kozluk İlçesi'nde yaşanan çatışmaya ilişkin bilgi verdi. Şahin, operasyonunu özel harekat polislerinin katılımıyla yapıldığını söyleyerek, "Polis ve jandarmanın ortak istihbaratına dayanarak dün geceden itibaren yürütülen bir operasyon sonucunda Kozluk ilçesine bağlı bir köyle, sığınakta, çok katlı bir mağarada 6 kişi olduğu tahmin edilen bir grupla çatışmaya girildi. Çatışmada 5 kişi etkisiz hale getirildi. Silahları, bombaları ve diğer malzemeleri ele geçirildi. Adli tahkikat devam ediyor. 6 kişi olduğu değerlendiriliyor. 1 kişinin araması devam ediyor" dedi. (03.02.2011/DİHA / Sabah.com.tr / Batmanpostasigazetesi.com / Mynet.com / İmctv.com) *Hakkari’nin Çukurca İlçesi'nde gece saat 02.00'de bir grup HPG'linin, 10 ayrı askeri hedefe yönelik düzenlediği ve bir askerin yaşamını yitirmesi ve 7 askerin de yaralandığı belirtilen çatışmanın detayları da netleşmeye başladı. Yerel kaynaklardan alına bilgiye göre, 49 sınır taşında nöbet tutan askeri birliğe yapılan saldırı ile çatışma başladı. Ardından Emir Şaban Mahallesi'nde bulanan İlçe Jandarma Komutanlığı'na saldırı düzenlendiği bildirildi. Çatışmayla birlikte ilçenin dört bir tarafında nöbet tutan askerlerin çevreye rastgele ateş ettiği kaydedildi. Çıkan çatışma sonrasında özellikle Yeni Mahalle ve Emir Şaban mahalleleri de roket ve kurşunların hedefi oldu. Çatışmadan hemen sonra ilçede elektriklerin kesildiği kaydedildi. Çatışmada İHD üyesi Naif Kara'nın evine iki roket, Mehmet Tugay'in evine de bir roket, Abdullah Kanatın evine de çok sayıda merminin isabet etiği bildirildi. Ayrıca çatışma esnasında ve sonrasında iki mahallede çok sayıda eve mermi isabet ettiği, şans eseri ilçede sivillerden kimsenin yaralanmadığı belirtildi. Çıkan çatışma sonrasında Hakkari Valisi Muammer Türker tarafından yapılan açıklama ile 4 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. (09.02.2012/ DİHA / Aktifhaber.com / Hurriyet.com.tr / Dha.com.tr / Bianet.org) *Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde askeri birliklere yönelik düzenlenen saldırı sonrası çıkan çatışmada yaşamını yitiren 4 HPG'linin cenazesinin dün gece Malatya'ya getirildiği belirtildi. Söz konusu çatışmada yaşamını yitiren ve kimlik bilgileri açıklanan HPG'li Hevile İzer 40 (Şayan Cudi), Saim Gönül (Diren Fırat), Ümran Balkan (Viyan Tekoşin) ve Muharrem Omoyimilan'ın (Rojhat) cenazeleri Malatya Adli Tıp Kurumu'nda bekletiliyor. (11.02.2012/ DİHA/ANF) *Bingöl Ilıcalar Beldesi, Kös ve Karev bölgeleri arasında dün akşam saatlerinde hava destekli operasyon düzenlendi. Yüzlerce asker ve özel harekat timi tarafından HPG'li grubun etrafının sarılması ile çatışma çıktığı belirtilirken, çatışmada 9 HPG'linin yaşamını yitirdiği, 2'sinin yaralandığı ve 1'inin de sağ olarak yakalandığı iddia edildi. Yaşamını yitirdiği belirtilen HPG'lilerden birinin Karlıova İlçesi'ne bağlı Kıraçtepe (Çewlık) Köyü nüfusuna kayıtlı Mehmet Aksoy (Pilıng) olduğu, ismi öğrenilemeyen birinin de Karlıova'ya bağlı Hasanova Köyü Xışxışok Mezrası nüfusuna kayıtlı olduğu iddia edildi.Yaralanan 2 HPG'linin, Bingöl Devlet Hastanesi'ne getirildiği belirtildi. (09.02.2012/ANF / DİHA / Bingolgazetesi.com / Milliyet.com.tr / Stargazete.com / Medya73.com) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Aktepe Köyü'nde askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktığı belirtiliyor. Özel harekat timlerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce asker tarafından köyün abluka altına alındığı belirtilirken, Diyarbakır ve Çınar'daki askeri noktalardan kalkan çok sayıda helikopterin de köy doğru gittiği gelen bilgiler arasında. Çıkan çatışmada 1 HPG'lin yaşamını yitirdiği, 1 HPG'linin de yaralandığı iddia edilirken, çatışmanın sürdüğü öğrenildi. Yaşamını yitiren HPG'linin Hakkari nüfusuna kayıtlı İsmet Akın olduğu kaydedildi. (13.02.2012/ DİHA / ANF / Sabah.com.tr / Haberturk.com) *Şırnak'ın Uludere İlçesi kırsalında dün akşam meydana gelen çatışmada 15 HPG'linin yaşamını yitirdiği öne sürüldü. Şırnak Valiliği'nden yapılan açıklamada Şırnak-Bestler Dereler Bölgesi'nde geniş kapsamlı operasyon gerçekleştirildiği ve bu operasyon sonucunda çıkan çatışmada 15 HPG'li ile 2 askerin yaşamını yitirdiği iddia edildi. Öte yandan yaşamını yitiren ve HPG'li olduğu iddia edilen 15 cenazenin Şırnak Devlet Hastanesi'ne getirildiği belirtildi. (14.02.2012/ DİHA / Mynet.com / Aksam.com.tr / Şırnak Valiliği) *Mardin'in Nusaybin İlçesi ile Cizre arasındaki İpek Yolu'nun 34'üncü kilometresindeki Söğütlü (Girêbîya) Köyü yakınlarında bomba bulunduğu yönündeki ihbar üzerine askerler saat 16.30 sıralarında karayolunu trafiğe kapattı. Dedektörle yapılan arama sırasında patlayıcının infilak etmesi sonucu bir astsubay yaşamını yitirdi, bir astsubay ise yaralandı. Yaşamını yitiren astsubayın kimliği henüz netleşmezken, yaralı astsubayın Nusaybin Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. (25.02.2012/DİHA / Cumhuriyet.com.tr / Aktifhaber.com / Mynet.com) *Şırnak'ın Cudi Dağı'ndaki Gıre Çolya, Hesana ve Derye Kere bölgelerinde 21 mart sabah saat 04.00'da başlatılan geniş kapsamlı hava destekli operasyonda çıkan çatışmalar şiddetlenerek devam ediyor. Çatışmalarda 7 özel harekat timi yaşamını yitirirken, 2'si asker 13 özel harekatçı da yaralandı. Çatışmalarda 5 HPG militanı yaşamını yitirdi. -Cudi Dağı'nda 3 gündür süren operasyonda yaşamını yitiren PKK'li sayısı bugün 8’e yükseldi. 3'ü kadın 8 PKK'linin cenazesi bugün Silopi Devlet Hastanesi'ne getirilip, otopsiye alındı. Otopsi sırasında hastane önünde güvenlik güçleri sıkı önlemler aldı. (24.03.2012/ANF/DİHA / DHA / Sabah / CNNTurk / Vatan / Hurriyet / Radikal / Milliyet / Haberturk / Yeni Şafak / NTV) *Urfa- Gaziantep yolu üzerinde bulunan Akabe Mevkii'nde patlama meydana geldi. Yola döşenen bombanın patlaması sonucu 2 polis yaralandı. Polis aracının geçişi sırasında meydana gelen patlamada araç büyük hasar gördü. Yaralanan polisler hastaneye kaldırılırken, bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı. (24.03.2012/ANF / Milliyet / Habertürk / 41 İnternethaber.com / Mynet.com/ Posta / Polis.web.tr) *Siirt'in Baykan ile Bitlis'in Hizan ilçeleri sınırında bulunan Çeltikli Köyü kırsalındaki Sehi ormanları mevkiinde 24 Mart'ta yaşanan çatışmada 15 HPG'li yaşamını yitirdi. HPG’lilerin cenazesi Malatya Adli Tıp Kurumu'na getirildi. Cenazelerin 15 kadına ait olduğu belirtilirken, çatışmada yaşamını yitiren Gülistan Basutçu'nun (Yerivan Ararat) ailesi cenazeyi almak için Malatya'ya geldi. Meydana gelen çatışmada ayrıca 3 köy korucusu yaralandı. (26.03.2012 / ANF / DİHA / DHA / İmc-tv.com / Etha.com.tr / / Milliyet / Habertürk / Hurriyet / Star / İnternethaber.com / Sabah) *Hakkari Şemdinli'ye bağlı Derecik Beldesi Yeşilova Köyü yakınındaki 1055 üst bölgesinde askerler ile HPG'liler arasında çıkan çatışmada ilk belirlemelere göre, 1 Üsteğmen yaşamını yitirirken, 1 asker de yaralandı. Hakkari Valiliği de yaptığı açıklamada çatışmadaki bilgileri doğruladı. Yerel kaynaklar ise, çatışmada daha fazla yaralı askerin bulunduğunu iddia etti. (04.04.2012/DİHA/Mynet.com/Aktifhaber.com/Diyarbakirhaber.gen.tr/Polis.web.tr/Hur riyet.com.tr/Haberturk.com/Radikal.com.tr) *Türkiye-Federal Kürdistan Bölgesi sınır hattında bulunan Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Yemişli Köyü (Mêrge) Geymuşule üst bölgesinde bu sabah saatlerinde TSK ile HPG'liler arasında çatışma çıktı. Çatışmada ilk bilgilere göre, 2 uzman çavuşun yaşamını yitirdiği ve 3 uzman çavuşun da yaralandığı belirtildi. Yaralanan askerler, helikopter ile Şırnak Asker Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.Hava destekli operasyonlar sürerken, bölgeye yoğun askeri sevkıyat yapıldığı bildirildi. (12.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Mynet.com/İmc-tv.com/Aktifhaber.com/Hurriyet.com.tr/Bianet.org) *Amasya'da 9 Nisan günü HPG'lilerin gerçekleştirdiği eylem sonucu 2 asker hayatını kaybederken, 5 asker de yaralandı. Patlamanın ardından bölgede başlatılan geniş çaplı operasyon sonrasında 2 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. HPG'lilerin cenazelerinin Amaysa Sabuncuoğlu Şerefeddin Devlet Hastanesi morguna getirildiği belirtilirken, cenazelerin Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği öğrenildi. Öte yandan HPG ise, eylemde 4 askerin hayatını kaybettiğini duyurmuştu. (14.04.2012/ANF/DİHA/ Aktifhaber.com/Gazetevatan.com/Ankarabulten.com/Sabah.com.tr) *Şırnak Uludere İlçesinin Gülyazı Köyü kırsalında dün operasyona çıkan askerler ile HPG'liler arasında çatışma yaşandığı bildirildi. Gece geç saatlere kadar devam eden çatışmada ismi henüz belirlenemeyen bir uzman çavuşun yaşamını yitirdiği kaydedildi. Kobra helikopterlerin havadan destek verdiği operasyon bölgesine skorsky helikopterler ile komandolar indirilirken, Gülyazı Jandarma Karakolu'ndan ise top atışları yapıldı. (21.04.2012/DİHA/Mynet.com/Ntvmsnbc.com/Aktifhaber.com/Medya73.com/Gazete5.co m/Posta.com.tr/İmc-tv.com) *Eruh ile Şırnak arasında kalan Görendoruk (Memîran), Dönerdöver (Bikat) ve Dağdöşü (Serxetê) köylerinin dağlık alanlarında dün öğleden sonra başlatılan operasyon kapsamında çıkan çatışmada yaşamını yitirdikleri iddia edilen biri kadın 2 kişinin cenazeleri hastane morguna kaldırıldı. HPG'li oldukları belirtilen cenazelerin sabah saatlerinde Siirt Devlet Hastanesi morguna getirildiği bildirildi. (21.04.2012/ANF/DİHA/Amedsesi.net/ Yuksekovahaber.com/Yeniozgurpolitika.com) *Mardin'de yola döşenen mayının uzaktan kumandayla patlatılması sonucu 1 asker hafif şekilde yaralandı. Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Sultan köyü yakınlarında güvenlik güçlerinin 42 yol kenarında dedektörle mayın araması yaptığı sırada teröristlerce önceden döşenmiş mayının patladığını bildirdi. Ayvaz, patlamada 1 askerin elinden hafif yaralandığını belirtti. (24.04.2012/KentHaber) *Edinen bilgilere göre; gece saat 02.00 sıralarında Federal Kürdistan Bölgesi sınırında bulunan Derecik Beldesi'ne bağlı Umurlu (Girane) Köyü Yol Geldi Mezrası'nın 86 Nolu sınır taşı bölgesinde HPG'lilerle askerler arasında çatışma yaşandı. Çatışma sırasında karakol yapımında çalışan iş makinelerinin bekçiliğini yapan Osman Şandur isimli bir kişinin iş makinesine isabet eden bir kurşunun sekmesi sonucu hafif yaralandığı bildirildi. Yaralanan Şandur, Derecik Sağlık Ocağı'nda yapılan ilk müdahalenin ardından Şemdinli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Şandur'un sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. (24.04.2012/DİHA) *Bingöl'ün Genç İlçesi Yolaçtı Köyü kırsalında askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktı. Yaşanan çatışma sonucunda 2 asker ve 1 korucu yaşamını yitirirken, 3 korucu ve 5 askerde yaralandı. Yaralı askerlerin Bingöl Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Yaşanan çatışmaya ilişkin açıklama yapan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de, yaşanan çatışmada 2 asker ile bir korucunun yaşamını yitirdiğini 8 kişinin de yaralandığını doğruladı. Şahin, bölgedeki çatışmanın da devam ettiğini belirtti. Bölgede başlatılan askeri operasyon genişleyerek, devam ederken, HPG'liler ve askerler arasında çatışmaların sürdüğü belirtiliyor. Valilik süren çatışmada 4 HPG’linin yaşamını yitirdiğini ileri sürerken, HPG yaptığı açıklamada 6 militanla irtibatlarının kesildiği duyuruldu. Öte yandan meydana gelen çatışmada bir HPG’linin de yaralı yakalandığı öğrenildi. (24.04.2012/DHA / DİHA / ANF / Evrensel.net / Ozgur-gundem.com / Milliyet.com.tr / Haberturk.com / Bianet.org / Sabah.com.tr) *Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi kırsalında operasyon gerçekleştiren güvenlik güçleri ile PKK militanları arasında Ağrı Dağ eteklerindeki Eliköy kırsalında yaşanan çatışmada 3 militan yaşamını yitirdi. (01.05.2012/DHA / CNNTürk / KentHaber) *Şırnak kent merkezinde dün gece yaşanan çatışmanın ayrıntıları ortaya çıktı. Gündoğdu Mahallesi'ndeki Çevre Yolu'nda saat 21.45 sıralarında Şırnak Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürü İrfan Olçar'ın, içinde bulunduğu zırhı araca HPG'liler tarafından ateş açıldı. Açılan ilk ateşte araçta bulunan İrfan Olçar ile bir polis yaralandı. Eylemin ardından kısa süre çatışma yaşanırken, HPG'lilerin olay yerinden uzaklaşması ile çatışma sona erdi. Yaralanan Olçar ile polis memuru Şırnak Asker Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. (04.05.2012/DİHA) *Kahramanmaraş’ın Nurhak İlçesi’nin dağlık kesiminde arama tarama faaliyetlerini sürdüren güvenlik güçleri ile PKK militanları arasında çatışma çıktı. Sabah saatlerine kadar devam eden çatışmada 1 militan yaşamını yitirdi. (03.05.2012/DHA) *Tunceli’de uzun süredir başlatılan askeri operasyonlar birçok noktada devam ederken, dün itibari ile Alacak Köyü'nde başlatılan operasyon sırasında gece saat 02.00'da çatışma çıktı. TSK ile HPG'liler arasında çıkan çatışmada 1 astsubay, 2 asker yaşamını yitirirken, yaralıların da olduğu belirtiliyor. Çatışmada yaşamını yitirenlerin isimleri şunlar; Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Yıldırım Akbulut, Piyade Onbaşı Mehmet Coşkun Kılıç ile Jandarma Er İlhan Verenbel. (04.05.2012/DİHA / DHA / KentHaber) *Dün akşam saatlerinde Şırnak'ta Özel Hareket Şube Müdürü İrfan Olçar ve bir polis memurunun uğradıkları saldırı sonrası çıkan çatışmada yaşamını yitirdikleri ve HPG'li oldukları savunulan 2 kişinin cenazelerinin Malatya'ya gönderildiği belirtildi. Sabah 43 saatlerinde Şırnak Devlet Hastanesi'ne getirildiği belirtilen cenazelerin Malatya Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği kaydedildi. (04.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere ilçesinde bir ihbarı değerlendirmek için Ortasu köyüne doğru giden güvenlik güçlerinin geçişi sırasında el yapımı bomba, uzaktan kumandayla patlatıldı. Patlama sırasında kobra tipi askeri zırhlı araçta maddi hasar meydana gelirken, araçta bulunan iki güvenlik görevlisinin ise yaralandığı öğrenildi. (04.05.2012/KentHaber) *Bitlis Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, Tatvan İlçesi Yediören Köyü kırsalında operasyona çıkan askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktığı ileri sürüldü. Çatışmanın ardından 2'si kadın 5 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. (08.05.2012/DİHA / DHA) *Siirt’in Eruh İlçesi'ne bağlı Bilgili (Eski Eruh) Köyü ile Siirt merkeze bağlı Kalender kırsalında başlatılan operasyonda çatışma çıktığı bildirildi. Çıkan çatışmalarda 3 PKK militanının yaşamını yitirdiği, 2 askerin de yaralandığı iddia edildi. Siirt Valiliği'nden konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada, çıkan çatışmada biri teğmen, biri de çavuş olmak üzere 2 askerin de yaralandığı ve bölgede başlatılan hava destekli operasyonun devam ettiği kaydedildi. (08.05.2012/İHA) *Tunceli’nin Pülümür Vadisi'nde sabah saatlerinde geniş çaplı askeri operasyon başlatıldı. Çok sayıda askerin katıldığı operasyon sırasında çatışma çıkarken, çatışmada 1 asker yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren askerin uzman onbaşı Uğur Saka olduğu öğrenildi. (09.05.2012/DİHA / DHA) *Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'nde dün gece yol kontrolü yapan HPG'lilerin, AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik'i alıkoyması üzerine Muş, Bingöl ve Diyarbakır üçgeninde bu sabah hava destekli askeri operasyon başlatılmıştı. Seri Sıpi, Şenyayla ve Kozme Dağı'nda başlayan çatışmalar yer yer devam ederken, çatışmada şu ana kadar 2 korucunun yaralandığı bildirildi. (14.05.2012/DİHA / DHA) *Bitlis’in Hizan İlçesi'ne bağlı Kolludere Beldesi kırsalında operasyon başlatan askerler ile PKK militanları arasında çatışma çıktı. Yaşanan çatışmada 4 militanın yaşamını yitirdiği iddia edildi. Bölgede başlatılan operasyon devam ederken, cenazelerin nereye götürüldüğü konusunda herhangi bir bilgiye ulaşılamadı. (15.05.2012/DİHA / İHA) *Muş, Bingöl ve Diyarbakır üçgeninde hava destekli başlatılan askeri operasyon devam ediyor. Sabah saat 07.00 sıralarında başlayan operasyon devam ederken, yaşanan çatışmada bir astsubayın yaralandığı ve helikopterle Diyarbakır Askeri Hastanesi’ne kaldırıldığı iddia ediliyor. (15.05.2012/DİHA) *Hatay'ın Dörtyol İlçesi Kuzucular Beldesi Atatürk Parkı'nın üst tarafındaki ormanlık alanda HPG'lilerle askerler arasında bu sabaha karşı çatışma çıktı. Çatışma sonucu 3'ü ağır 7 asker yaralandı. Yaralı askerlerden 3'ü yaşamını yitirirken, 4 asker de Dörtyol Devlet Hastanesi ve İskenderun Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. (17.05.2012/DİHA / NTV / CNN Türk) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde bulunan Derecik Beldesi'ndeki İç Güvenlik Hudut Tabur Komutanlığı'na saat 14.40 sıralarında HPG'liler tarafından Balkayalar (Govend) Dağı'ndan uzun namlulu silahlar ve havan topları ile saldırı düzenledi. Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre, saldırıda 1 asker yaşamını yitirdi, 1 uzman çavuşun ve 1 askerinde yaralandığı belirtildi. Saldırı sonrası bölgede askeri operasyon başlatıldı. (17.05.2012/DİHA / İHA) 44 *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik Beldesi Yeşilova bölgesinde askeri üs bölgesinde, HPG'lilerle askerler arasında dün gece çatışma çıktı. Yaşanan çatışmada karakolun inşaatında çalışan işçilerden biri yaşamını yitirirken, üç kişi de yaralandı. (19.05.2012/DİHA) *Şırnak Valisi Vahdettin Özkan yaptığı açıklamada, Şırnak'ın Uludere ilçesinin Irak sınır hattında görev yapan güvenlik güçlerine saldırı hazırlığında olan 1 militanın ölü olarak ele geçirildiğini açıkladı. (19.05.2012/DHA) *Bingöl'ün Genç İlçesi'ne bağlı Yeniyazı ve Doğanca Köyü kırsalında başlatılan operasyon sırasında çatışma çıktı. Bingöl'deki 49. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı’na bağlı askerler tarafından yapılan operasyonda çıkan çatışmada bir HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edilirken, Sadrettin Becerikli adlı köy korucusunun da yaralandığı öğrenildi. (20.05.2012/DİHA) *Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır-Muş-Bingöl üçgeninde çıkan çatışmaya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, Diyarbakır, Muş ve Bingöl il sınırları bölgesi Kulp alanında AKP Kulp ilçe başkanının bulunması için operasyon başlatıldığı belirtilerek, güvenlik birimlerinin yürüttüğü çalışma sırasında kazai basınç ve patlama sonucu 1 polisin yaşamını yitirdiğini ve 3 asker ile 1 korucunun yaralandığı kaydedildi. (21.05.2012/DİHA) *Dersim Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, dün akşam saat 19.05 sıralarında Ovacık ilçesi Karakoçan-Buzlutepe mevkisinde HPG'liler ile çatışma çıktığı belirtildi. Çatışmada biri kadın 2 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. (23.05.2012/DİHA) *Şırnak’ın kırsal kesiminde 19 Mayıs’ta düzenlenen operasyonda meydana gelen patlamada ağır yaralanarak Ankara GATA Hastanesi’nde tedavi altına alındığı belirtilen Uzman Çavuş Burak Ulukaya’nın beyin ölümünün gerçekleştiği bildirildi. 4 gün yoğun bakımda tutulan uzman çavuşun beyin ölümünün bugün gerçekleştiği kaydedildi. (23.05.2012/DİHA) *Muş'un Varto İlçesi'nde akşam saatlerinde evine doğru giden Ankara'nın Sincan Şlçesi nüfusuna kayıtlı Varto İlçe Jandarma Komutanlığı Trafik Tim Komutanı görevini yapan Astsubay Erdinç Aydın (24), kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin silahlı saldırısına uğradı. Vücuduna isabet eden mermiyle yaralan Aydın, olay yerine çağrılan ambulansla Varto Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede yapılan tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayan Aydın yaşamını yitirdi. Saldırının daha sonra HPG tarafından gerçekleştirildiği açıklandı. (23.05.2012/DİHA) *Muş'un Varto ilçe merkezinde Astsubay Erdinç Aydın'ın (24) öldürülmesinden sonra başlatılan operasyonda çatışma çıktı. Çatışmada bir uzman çavuş yaralandı. (24.05.2012/DİHA / DHA) *Varto'da bir astsubayın öldürülmesinden sonra başlatılan askeri operasyon sonrası bir uzman çavuşun yaralanmasına neden olan çatışma yer yer sürüyor. Özelikle Armutkaşı Köyü kırsalında devem eden çatışmalarda yaşamını yitirdiği belirtilen ve HPG'li olduğu iddia edilen 3 kişinin cenazesi Varto Devlet Hastanesi'ne getirildi. (25.05.2012/DİHA) *Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi’nde ilçeye doğru giden bir aracı durdurmak isteyen polis ile araçta bulunan PKK militanları arasında çatışma çıktı. Kontrol noktasını aşmayı başaran militanlar, bomba yüklü araçla geldikleri Pınarbaşı Emniyet Müdürlüğü önünde aracı havaya uçurdu. Meydana gelen patlamada 1 polis memuru yaşamını yitirirken, çoğu polis 18 kişi de 45 yaralandı. Patlamada araçta bulunan 2 PKK militanı da yaşamını yitirdi. (25.05.2012/DİHA / DHA / CNNTürk / NTV / HaberTürk) *Şırnak'ın Besta Bölgesi'nde öğle saatlerinde operasyona çıkan Çakırsöğüt Jandarma Tugayı'na bağlı askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktı. Çıkan çatışma sonucunda Tugay'da görevli 1 Jandarma Teğmen yaşamını yitirdi. (27.05.2012/DİHA / KentHaber) *Kars'ın Sarıkamış İlçesi Mescitli mevkiinde bulanan jandarma karakoluna saldırı düzenlendi. Yaşanan çatışmada 2 askerin yaralandığı öğrenilirken, çatışma nedeniyle Erzurum-Sarıkamış yolu trafiğe kapatıldı. Yaralanan askerler, helikopterle Erzurum'daki Mereşal Çakmak Askeri Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. (28.05.2012/DİHA / KentHaber) *Bitlis’te Baykan Karayolu'nun 25'inci kilometresinde, Buzlupınar Dinlenme Tesisleri yakınında özel harekat polisine ait zırhlı bir aracının geçişi sırasında patlama meydana geldi. Yaşanan patlamada İl Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şubesi'ne ait zırhlı araç kullanılmaz hale gelirken, 3’ü polis 4 kişi yaralandı. Patlamadan sonra bölgeye Bitlis'ten çok sayıda ambulans, zırhlı araç, özel harekat timi ve helikopter sevk edildi. Patlama sonrası bölgede askeri operasyon başlatıldı. (01.06.2012/ANF/DİHA/Haberturk.com/Cumhuriyet.com.tr/ Ntvmsnbc.com/Yeniozgurpolitika.org) *Diyarbakır'ın Lice ve Kulp ilçeleri karayolunun 3. kilometresinde operasyona çıkan askerleri taşıyan aracın geçişi sırasında yola yerleştirilen bomba düzeneği patladı. Meydana gelen patlamada, Lice İlçe Jandarma Komutanı ve bir uzman çavuş olmak üzere 2 asker yaralandı. Helikopterle hastaneye kaldırılan 2 askerin yolda yaşamını yitirdiği öğrenildi. Mayının patlamasıyla birlikte bölgeye askeri birliklerin sevk edildiği bildirildi. (04.06.2012/ANF/ DİHA/ Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/Cumhuriyet.com.tr/Zaman.com.tr/Taraf.com.tr/ Stargundem.com/Stargazete.com/İmc-tv.com/Cnnturk.com/Haberturk.com/ Hurriyet.com.tr) *Hakkari’ninYüksekova ilçesi ile Esendere beldesi arasında bulunan Sarıtaş (Dirbisan) Köyü yol ayrımında operasyona çıkan askerler ile HPG militanları arasında çatışma çıktı. Yaşanan çatışmada Elbistan doğumlu Tuncay Can isimli asker ve 1983 Derika Hemko/Suriye doğumlu (Geli Derik) kod isimli HPG militanı Erdewan Hasan yaşamını yitirdi. Çatışma sonrası bölgede operasyon başlatıldı. (08.06.2012/DHA/ANF/DİHA/Evrensel.net/Radikal.com.tr/ Yeniozgurpolitika.org/Hurriyet.com.tr/Milliyet.com.tr/Sabah.com.tr/Cnnturk.com/ Mynet.com/Zaman.com.tr/Turkiyegazetesi.com.tr/) *10 Haziran 2012 günü saat 20.00 sularında Hakkari'nin Çukurca ilçesi kırsalında HPG'liler ile askerler arasında çatışma çıktı. Çatışma alanına Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'ndan helikopterlerle asker sevkiyatı yapıldı. Helikopterlerin bölgeyi bombaladığı bildirilirken, 3 HPG militanı yaşamın yitirdi. Yaşamını yitiren HPG’li militanların Makû/İran doğumlu Viyan Cudi kod isimli Xecê Brukimilan, Makû/İran doğumlu Zerin Zilan kod isimli Besra Dellayimilan, Erzurum doğumlu Mazlum Amed kod isimli Ayetullah Kandemir oldukları belirlendi. (11.06.2012/DHA/ANF/DİHA/Radikal.com.tr/Haberturk.com/ Cumhuriyet.com.tr/Hurriyet.com.tr/Trthaber.com) *Hakkari’nin Çukurca İlçesi'ne bağlı Kavuşak ile Işıklı köylerinde bulunan askeri birliklere HPG militanları tarafından eylem düzenlendi. Eylem sonrası edinilen bilgiler göre, Piyade Uzman Çavuş Erol Şahin yaşamını yitirdi. Çatışmanın devam ettiği bölgede, hava destekli geniş çaplı operasyon yapıldığı öğrenildi. (12.06.2012/ANF/DİHA/DHA/İHA/Mynet.com/ 46 Radikal.com.tr/ Trthaber.com/Hurriyet.com.tr/Yenisafak.com.tr/Sabah.com.tr/ Showhaber.com) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi kırsalından başlatılan operasyonda dün akşam saatlerinde Kato Dağı'nda çatışma çıktığı bildirildi. Yaşanan çatışmada Piyade Uzman Çavuş Ali Rıza İşbilir yaşamını yitirirken, 1 uzman çavuş da yaralandı. Çatışmanın ardından bölgeye özel harekât timleri ve komandolar sevk edildi. Bölgede geniş çaplı operasyon devam ediyor. Öte yandan Bestler-Dereler bölgesi'nde operasyona çıkan koruculardan Arif Güngen'in mayına basarak yaşamını yitirdiği bildirildi. (12.06.2012/DHA/DİHA/Radikal.com.tr/Milliyet.com.tr/ Trthaber.com/ Hurriyet.com.tr/Evrensel.net/İmc-tv.com/Sabah.com.tr/Haberturk.com) *Ağrı’nın Diyadin ilçesi, Tendurek Dağında HPG militanları ve askerler arasında çıkan çatışmada, HPG militanları Van/Erçiş doğumlu Nasır Cihan kod isimli Cihan Kırmızı ile Ağrı/ Doğubeyazıt doğumlu Agit Serfiraz kod isimli İbrahim Yıldız yaşamını yitirdi. 2 HPG militanının cenazelerinin, Trabzon Adli Tıp Kurumu'na götürüldüğü belirtildi. (12.06.2012/DHA/DİHA/Mynet.com/Showhaber.com/Hurriyet.com.tr) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi kırsalında dün gece özel eğitimli askerler ile HPG militanları arasında çatışma çıktı. 13.06.2012 tarihinde akşam saatlerinde Büyük Kato Dağı'nda yaşanan çatışma sonucu 2'si köy korucusu 4'ü özel eğitimli asker olmak üzere 6 kişi yaralandı. Yaralılar yoğun önlem altında Beytüşşebap Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, durumları ağır olan 4 asker helikopterle Şırnak Askeri Hastanesi'ne sevk edildi. Öte yandan kobra tipi helikopterlerin bombardımanı sonucu fiberoptik ve elektrik kabloları zarar gördü. Dün geceden bu yana elektriklerin kesik olduğu ilçede baz istasyonları da çalışmıyor. (14.06.2012/DİHA/Trthaber.com/Posta.com.tr/Zaman.com.tr/Sabah.com.tr/ Haberturk.com) *Şırnak'ın İdil İlçesi'ne bağlı Tepecik ve Alakamış köyleri yakınındaki Suriye sınırında 13.06.2012 tarihinde gece saat 22.00'de yaşanan patlamanın ardından çatışma çıktı. Çatışmanın HPG militanları ile askerler arasında çıktığı öne sürüldü. İdil'den Suriye sınırına geçmeye çalışan bir grubun askerlerin pususuna düştüğü ve çatışmanın çıktığı bildirildi. Bölgenin ateş altına alındığı ve bombardımanın ardından HPG militanı olduğu iddia edilen 4 kişi yaşamını yitirdi. (14.06.2012/DHA/DİHA/Milliyet.com.tr/Hurriyet.com.tr/ Ntvmsnbc.com/Haberturk.com/Mynet.com) *Hatay ilinin Belen ilçesi Mazıcak Deresi mevkiinde bulunan dağlık alanda, 18.06.2012 Pazartesi günü saat 21.26 sıralarında HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada yaralanan Jandarma Komando Er Doğukan ŞİT isimli asker yaşamını yitirirken, 3 asker yaralandı. (19.06.2012/DİHA/DHA /Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/Trthaber.com/Hatay Valiliği) *Hakkari’nin Yüksekova ile Şemdinli ilçeleri arasında bulunan Dağlıca (Oremar) bölgesinde sabah saatlerinde Derecik İç Güvenlik Tabur Komutanlığı'na bağlı sınırın sıfır noktasındaki askeri üs bölgelerine HPG militanları tarafından saldırı düzenlendi. Yüksekova’dan 35 kilometre uzakta olan Yeşiltaş Taburu ile Derecik Taburu’nun üst kısmına eş zamanlı olarak yapılan saldırı sonucu çıkan çatışmada 8 asker yaşamını yitirirken, 16 asker de yaralandı. Çatışmalarda 14 HPG militanı yaşamını yitirdi. (19.06.2012/DİHA/DHA/ANF/ Sabah.com.tr/Cnnturk.com/Hakkari valiliği) *Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde Oramar bölgesinde yaşanan çatışmada yaralanan ve Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde tadevisi süren Piyade Üsteğmen Murat Hasırcıoğlu yaşamını yitirdi. (02.07.2012/DHA/ANF/Hurriyet.com.tr/ Haberturk.com/Milliyet.com.tr) 47 *Fırat Haber Ajansı’nın (ANF) 20 Haziran tarihli haberine göre, bir açıklama yapan HPG Basın İrtibat Merkezi, Yeşiltaş Karakolu’na düzenlenen eylemde 109 askerin yaşamını yitirdiği 100’ün üzerinde askerin ise yaralandığı belirtildi. Açıklamada ayrıca 4 helikopterin düşürüldüğü, 5 helikopterin ise darbelendiği ileri sürüldü. Bu rakamlar bilançoya yansıtılmamıştır. *Bitlis'in Buzlupınar mevkiinde akşam saatlerinde askerler ile HPG'liler arasında çatışma çıktığı bildirildi. Çıkan çatışmada 2 korucunun yaralandığı belirtilirken, çatışma bölgesine çok sayıda asker ve özel harekat timin gönderildiği bildirildi. (21.06.2012/DHA/DİHA/ Milliyet.com.tr/Hurriyet.com.tr) *Diyarbakır Dağkapı mevkiinde Dr. Şerif İnalöz Caddesi'nde Devlet Hastanesi Acil Bölümü'ne giden kavşakta devriye görevi yapan polis aracına uzun namlulu silahlarla saldırıda bulunuldu. Resmi polis aracına yönelik saldırıda araçta bulunan 2 polis ile o esnada olay yerinde bulunan bir yurttaş yaralandı. Yaralılar olay yerine çağrılan ambulanslarla hastanelere kaldırılırken, durumlarının ağır olmadığı belirtildi. (21.06.2012/DİHA/DHA/ ANF/Radikal.com.tr/Haberturk.com/Hurriyet.com.tr) *Şırnak’ın Uludere İlçesi'nin kırsal kesimindeki Sapaca Mevkii'nde 22.06.2012 tarihinde saat 22:00 sularında HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada, HPG militanı Urfa/Suruç doğumlu Agit Zilan kod isimli Abdullah Vural yaşamını yitirdi. (23.06.2012/DİHA/DHA/Haberturk.com/Şırnak Valiliği) *Mardin'in Derik İlçesi'nde devriye görevi yapan polis aracına bombalı saldırı düzenlendi. Derik Devlet Hastanesi'nde çıktığı sırada, tahrip gücü yüksek olduğu belirtilen bombanın patlaması sonucu araç parçalandı. Olay yerinde 4 polis yaralandı. Yaralanan 4 polisten biri olan Yasin Kaya, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Saldırıda yaralanan 35 yaşındaki Mümin Tekin isimli polis ise ayakta tedavi edildi. Diğer yaralı polisler Erdem Sökmen ile Gencer Bebe, Sağlık Bakanlığı'na ait ambulans uçakla, Ankara'ya götürüldü. (24.06.2012/ ANF/DHA/DİHAmilliyet.com.tr/Ntvmsnbc.com/Sabah.com.tr/Trthaber.com/Zaman.co m.tr) *Hakkari ve Şırnak sınırında bulunan Kavaklı bölgesinde başlatılan operasyonda, 24.06.2012 tarihinde akşam saatlerinde çatışma çıktı. Çatışmada 1 uzman erbaş yaşamını yitirdi, 3 uzman erbaş da yaralandı. Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı'ndan Kato Dağı'na helikopterlerin uçuş yaptığı öğrenilirken, Hakkari Valiliği yaptığı açıklamayla olayı doğruladı. (25.06.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Haberturk.com/Sabah.com.tr/ Radikal.com.tr) *Trabzon'un Düzköy İlçesi'nde askerlerin çöp attığı konteynırda sabah 07.30 sıralarında patlama meydana geldi. Alınan bilgilere göre; Düzköy Jandarma Karakolu'ndan çöpleri alarak ayrılan 3 asker, Karanfil Sokak'taki çelik çöp konteynırının yakınına geldiğinde aniden patlama meydana geldi. Alınan bilgilere göre, patlama sırasında Doğan Özkartal adlı asker ağır yaralandı. Düzköy Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından ambulans helikopterle Trabzon'a gönderilen yaralı asker, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Olay sonrasında Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Trabzon Emniyet Müdürü Ertan Yavaş ve İl Jandarma Alay Komutanı Albay Dursun Ertuğrul Düzköy'e gelerek incelemelerde bulundu. Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, patlayıcının uzaktan kumanda ile yapıldığını belirterek, "1'i ağır 3 askerimiz yaralı" açıklamasında bulundu. (26.06.2012/DHA/DİHA/Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/Hurriyet.com.tr) *26.06.2012 tarihinde gece saat 22.00 sularında Siirt'in Eruh İlçesi'ne bağlı Görendoruk Köyü 48 Jandarma Karakolu askerleri ile HPG militanları arasında çatışma yaşandı. Eruh'a 2 kilometre uzaklıktaki Milyanis bölgesindeki ormanlık arazide çıkan çatışmada Uzman Çavuş Mesut Günay yaşamını yitirdi. Ardından Siirt 3'üncü Komando Tugay Komutanlığı'ndan kalkan kobra helikopterler çatışma alanını bombalamaya başladı. Ayrıca helikopterlerle Jandarma Özel Harekat Timleri de çatışma alanına indirildi. Sabaha karşı saat 05.00 sıralarında ise Eruh'un Bilgili Köyü bölgesinde ikinci bir çatışma yaşandı. Siirt 3'üncü Komando Tugay Komutanlığı'na bağlı askerler ile HPG militanları arasında burada çıkan çatışmada timdeki 3 asker ağır yaralandı. Yaralılar çatışma bölgesinden helikopterlerle alınarak Siirt Asker Hastanesi'ne götürüldü. Tüm müdahalelere rağmen jandarma Mehmet Yıldız ile Mehmet Kıran burada yaşamını yitirirken, ağır yaralı Mustafa Aydın isimli asker ilk müdahalesinin ardından helikopterle Diyarbakır'a sevk edildi. Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan er, burada yaşamını yitirdi. (27.06.2012/DHA/DİHA/Milliyet.com/ Trtrthaber.com/Haberturk.com/Sabah.com.tr/Hurriyet.com.tr) *Muş Valiliği'nin yaptığı açıklamada, Muş'un Malazgirt İlçesi'ne bağlı Çiçekveren (Zikreş) Köyü, Yıldızlı Mezrası'nda askerler ile HPG'liler arasında çıkan çatışmada 2 HPG'linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. Öte yandan çatışmanın yer yer devam ettiği bölgede askeri sevkiyatında olduğu belirtildi. (27.06.2012/DHA/DİHA/Cnnturk.com/Sabah.com.tr) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nin Pınarbaşı Mahallesi'nde korucuların sürekli nöbet tuttuğu yerde bu sabah saat 06.15'de patlama meydana geldi. Patlamada Yunus Cin isimli köy korucusu yaşamını yitirdi. (30.06.2012/DHA/DİHA/Hurriyet.com.tr/Haberturk.com/ Milliyet.com.tr) *Van'ın Süphan Mahallesi'nde bulunan Vizyontele Konteyner Kent'te 02.07.2012 tarihinde gece 21.30'da polis noktasına uzun namlu silahlarla saldırı düzenlendi. Saldırıda 2 polis ağır yaralandı. Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan polislerden Murat Dilmaç yaşamını yitirdi. Diğer yaralı polis Şükrü Yılmaz'ın tedavisi ise sürüyor. (03.07.2012/DHA/ DİHA/Radikal.com.tr/Cnnturk.com/Haberturk.com/Milliyet.com.tr) *Van'ın Saray İlçesi’nde bulunan Kapıköy Sınır Kapısı'nda görevli polisleri ilçe merkezine getiren zırhlı aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Kazlıgöl Köyü yakınlarında yaşanan patlamada 2’si polis 3 kişi yaralandı. Yaralananlar Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. (03.07.2012/DHA/DİHA/Sabah.com.tr/Trthaber.com/ Showhaber.com) *Dersim’in Ovacık İlçesi’nde 02.07.2012 tarihinde gece 02.30 sularında HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada, HPG militanları Maraş doğumlu Jehat Cudî kod adlı Mustafa Özdemir ile Diyarbakır doğumlu Rizgar Amed kod adlı Nadir Tunç yaşamını yitirdi. (04.07.2012/ANF/Yeniozgurpolitika.org) *Van'ın Bahçesaray İlçesi’ne bağlı Lican köyünde operasyona çıkan askerler ve korucular ile HPG militanları arasında çatışma çıktı. Çatışmada 2 korucu yaşamını yitirirken 1 uzman çavuş ise yaralandı. Yaralılar Bahçesaray Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (06.07.2012/DİHA / Sabah.com.tr / Milliyet.com.tr / Cumhuriyet.com.tr) *Bitlis’in Hizan-Tatvan ilçeleri arasındaki karayolunda askeri aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Yaşanan patlamanın ardından Tatvan ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıktaki Hanelmalı Köyü kırsalında HPG militanları ile askerler arasında çatışma çıktı. Çatışmada, 7 asker yaralandı. (07.07.2012/DHA/Milliyet.com.tr/Sabah.com.tr/ Showhaber.com) 49 *HPG militanları tarafından Dersim-Erzincan karayolunda 06.07.2012 tarihinde akşam saatlerinde yol kontrolünde 5 TIR'ın yakılması sonrası korucuların da katılımıyla operasyon başlatıldı. Alacık Köyü kırsalında HPG militanları ve operasyona çıkan asker ve korucular arasında çatışma çıktı. Çıkan çatışma sonucunda, Piyade Komando Uzman Çavuş Ahmet Dağlı yaşamını yitirdi. Piyade Komando Uzman Çavuş Uğur Duran ise yaralandı. (08.07.2012/DİHA/Taraf.com.tr/Newededersim.com) *Van'ın Çaldıran ile Ağrı'nın Doğubayazıt ilçeleri arasında yer alan Tendürek Dağı'na yönelik düzenlenen askeri operasyonda saat 15.30 sularında meydana gelen çatışmada, Ağrı-Tutak doğumlu Rojhat Agiri kod adlı Mehmet Cemil Öztürk, Kars-Kağızman doğumlu Hamza Serhat kod adlı Emrah Boztaş ve İran/Makü-Şoraxil Köyü doğumlu Şervan Agiri kod adlı Kemal Ermekan yaşamını yitirdi. (08.07.2012/DHA/ANF/DİHA/Milliyet.com.tr/ Haberturk.com) *Gümüşhane kırsalında HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada, HPG militanı Yüksekova doğumlu Hejar Meşkan kod isimli Adnan Tekin yaşamını yitirdi. (10.07.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Aa.com.tr) *Maraş'ın Nurhak İlçesi Umutlu Köyü yakınlarında Göksu Irmağı üzerinde inşaatı devam eden hidroelektrik santralinde çalışan kamyonete, 11.07.2012 tarihinde gece saat 22.30 sıralarında uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. 30 yaşındaki Muharrem Erdoğan açılan ateş sonucu yaralandı. Saldırının ardından operasyon başlatıldı. Sabah saat 08.30 sıralarında Umutlu Köyü yol ayrımında bir askeri aracın geçişi sırasında, önceden yola döşenen patlayıcı patladı. Hasar gören askeri araçta bulunan Astsubay Adil Sel, Uzman Çavuş Cihangir Onursal ve er Kenan Güneş yaralandı. (12.07.2012/ANF/DİHA/Cumhuriyet.com.tr/Sabah.com.tr) *Bingöl’ün Sancak Beldesi kırsal alanında başlatılan askeri operasyon, HPG militanları ile askerler arasında çatışmaya dönüştü. 10.07.2012 tarihinde saat 24.00 sularında yaşanan çatışmada, HPG militanları Hilvan/Urfa doğumlu Serhat Fırat kod aldı Murat Demir,Yüksekova/Hakkari doğumlu Rojen Murat kod adlı Sıti Kızan, Tatvan/Bitlis doğumlu Pelin Koçer kod adlı Lelihan Koyun, Siirt doğumlu Harun Gabar kod adlı Resul Şen ve Diyarbakır doğumlu Sorxwin kod adlı Leyla Karsu yaşamını yitirdi. (13.07.2012/ANF/Sabah.com.tr/ Hurriyet.com.tr/Milliyet.com.tr) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde, Kato Dağı'na operasyona çıkan askerler ile HPG militanları arasında sabah saatlerinde çatışma çıktı. Akşam saatlerine kadar devam çatışmada, 1 asker yaşamını yitirirken, 3 asker yaralandı. (13.07.2012/DİHA / Haberturk.com / Sabah.com.tr / Hurriyet.com.tr) *Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde bulunan Sarıseki Beldesi'ne bağlı Akarca Köyü kırsalında başlatılan operasyonda, 13.07.202 tarihinde gece geç saatlerde çatışma çıktı. Çıkan çatışmada, operasyonda yer alan köy korucularından Ömer Salık yaşamını yitirdi. (14.07.2012/DİHA / Hurriyet.com.tr / Cumhuriyet.com.tr / Yenisafak.com.tr) *Van'ın Edremit İlçesi'nde bulunan polis eğitim poligonunda servis aracının geçişi sırasında patlama meydana geldi. Patlamada, 15 polis yaralandı. Yaralı polisler ambulanslarla Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. (14.07.2012/ANF/DİHA/ Haberturk.com/Zaman.com.tr/Posta.com.tr) *Şırnak'ın Uludere ile Beytüşşebap ilçeleri arasında bulunan Kel Mehmet Dağları'nda 14.07.2012 tarihinde akşam saatlerinde Bolu Komando Tugay Komutanlığı'na bağlı askerler 50 ile HPG militanları arasında çatışma çıktı. Çatışmada piyade uzman çavuş Hasan Erzi ve piyade uzman çavuş Cevdet Özdemir yaşamını yitirdi. (15.07.2012/DİHA / Haberturk.com / Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde bağlı Esendere Beldesi'nde bulunan Merkez Cami'nin yanına park edilen aracın altına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu, Uzman Çavuş Cevdet Korkmaz yaralandı. (16.07.2012/ANF/DİHA/Vanbulten.com) *Van'ın Gürpınar İlçesi'nin Elaçmaz (Selexane) Köyü kırsalında operasyona çıkan askerler ile HPG' militanları arasında çatışma çıktı. Çatışmada 1 asker yaşamını yitirirken 3 asker de yaralandı. Yaralı askerler Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı. (18.07.2012/DİHA/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr/Haberturk.com/Ntvmsnbc.com) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Dağlıca bölgesinde kalkış sırasında teknik bir arıza nedeniyle düştüğü belirtilen Mi- 17 tipi askeri kargo helikopterinde 5 asker yaşamını yitirdi, 8 asker de yaralandı. Helikopter’in HPG’liler tarafından düşürüldüğü ileri sürüldü. (22.07.2012/DİHA / Milliyet.com.tr/Cnnturk.com/ Cumhuriyet.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Dağlıca (Oramar) bölgesindeki Yeşiltaş (Şitazin) Karakolu'nda 22.07.2012 tarihinde akşam saat 22.00 sıralarında bir patlama meydana geldi. Askeriyeye ait el bombasının patlaması sonucu patlamanın meydana geldiği iddia edildi. Yaşanan patlamada bir askerin yaşamını yitirdiği, 15 askerin de yaralandığı öğrenildi. HPG militanları tarafından yapılan açıklamada ise, çatışma yaşandığı belirtildi. (23.07.2012/DİHA/İmc-tv.com/ Radikal.com.tr/Hurriyet.com.tr) *Van’ın Gürpınar İlçesi Elaçmaz (Selexane) Köyü kırsalında 18 Haziran tarihinde askerler ile HPG militanları arasında çatışmada, 1 asker yaşamını yitirirken, 3 asker ise yaralanmıştı. Hastane'de tedavisi süren yaralı askerlerden Ümit Akbaş yaşamını yitirdi. (23.07.2012/DİHA/Haberturk.com/Sabah.com.tr/Hurriyet.com.tr) *Erzincan'ın Refahiye İlçesi'nde askerlerin bulunduğu sivil aracın geçişi sırasında patlama yaşandı. Yola döşenen patlayıcının uzaktan kumanda ile patlatılması sonucu meydana gelen olayda 2 uzman çavuş yaralandı. (24.07.2012/DİHA/Haberturk.com/Cumhuriyet.com.tr/ Trthaber.com) *Hakkari Şemdinli İlçesi'ne bağlı Bağlar Köyü’nün Çem ve Rüzgarlı mezraları arasındaki kırsal alanda akşam saatlerinde yaşanan çatışmada ikisi subay, biri uzman çavuş olmak üzere 3 askerin yaralandığı iddia edildi. (24.07.2012/DİHA/Posta.com.tr) *26.07.2012 tarihinde gece saat 21.00 sıralarında iki mahalleye de yakın olan Van-Erciş karayolu üzerinde devriye gezen polis aracına saldırı gerçekleştirildi öğrenildi. Saldırıda 2 polisin yaşamını yitirdiği ve bölgeye çok sayıda ambulansın sevk edildiği bildirildi. (27.07.2012/DHA/ANF/DİHA/Haberturk.com) *Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde sabah saat 07.00 sıralarında askeri aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Lice İlçe merkezi ile İç Güvenlik Tugay Komutanlığı arasındaki yola yerleştirilen patlayıcının askeri aracın geçişi sırasında patladığı, 1 astsubay ile 1 er olmak üzere 2 askerin yaşamını yitirdiği ve 1 asker ile 1 sivil yurttaşın yaralandığı belirtildi. Yaralılar, ambulanslarla hastaneye sevk edilirken patlamanın yaşandığı yerde operasyon başlatıldı. (27.07.2012/DİHA/Hurriyet.com.tr/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr) 51 *Van merkeze bağlı İstasyon ve Vali Mithatpaşa mahallerinde gece 04.00 sıralarında 25 eve baskın düzenlendi. Vali Mithat Paşa Mahallesi’nde Hacı Yakup Pala ve Hasan Pala ismindeki iki yurttaşın evleri polislerce tarandı. Polislerin Hasan Pala adlı yurttaşın evinin içine girerek tarama yaptı. Tarama sonrası HPG militanı olduğu öğrenilen Selim Taşkın yaşamını yitirdi. Bir diğer HPG militanı Mehmet Cin ise sağ yakalandı. (27.07.2012/DİHA / Sabah.com.tr / Radikal.com.tr / İmc-tv.com/Mynet.com) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde sabah 07.00 sularında ilçeye 15 kilometre uzaklıkta bulunan Yiğitler Mezrası ile Serpati Tepesinde 'ne helikopterlerle özel hareket timlerinin indirildiği öğrenildi. Kobra tipi helikopterler eşliğinde özel birliklerin indirildiği esnada çatışma çıktığı bölgenin havadan bombalanması üzerine HPG militanlarının doçkalarla karşılık verdiği ifade edildi. Yaşanan çatışmada, 2 asker yaşamını yitirdi, 10 asker yaralandı. (29.07.2012/Hakkari Valiliği/Cumhuriyet.com.tr/Hurriyet.com.tr/Sabah.com.tr) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde 24.07.2012 tarihinde başlayan ve sonraki günde devam ettiği öğrenilen çatışmalarda yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre; 25.07.2012 tarihinde helikopterle Bağlar Köyü’nün Çem ve Rüzgarlı mezraları arasında bulunan Gevriyazine ve Xarani kırsalına indirilen ve bir daha haber alınamayan 17 özel harekat timinin cenazelerinin 26 Temmuz'da Şemdinli 3.Dağ Taktik Komando Taburu’na getirildiği belirtildi. Cenazelerden 11'inin askeri helikopterle 2 gün önce Diyarbakır'a gönderildiği, halen taburda bekletilen 6 cenazenin ise henüz kime ait olduğunun tam olarak netleştirilemediği öğrenildi. (29.07.2012/DİHA) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'ne bağlı Mezra Beldesi yakınlarında HPG militanlarının yol kontrolü yaptığı sırada, geçici köy korucuları Nesim Timur ile oğlu Şamil Timur'un içinde bulunduğu otomobilin durdurulmak istendi. Korucuların araçlarını yol kontrolü yapan HPG militanlarının üzerine sürmesi nedeniyle HPG militanları araca ateş açtı, korucu baba ve oğlu yaralandı. Mezra Belde Başkanı AKP'li Hüsnü Timur'un kardeşi olan Nesim Timur'un durumunun ağır olduğu bildirildi. Timur ve oğlu, askeri helikopterle beldeden alınarak, Şırnak Asker Hastanesi'ne kaldırıldı. (31.07.2012/DHA/DİHA/Gazetevatan.com) sabah saatlerinde operasyon bölgesinde patlama meydana geldi. Askerlerin arazi arama tarama faaliyetleri sırasında patlayıcı maddenin patlaması sonucu 1 astsubay ile 1 uzman çavuş yaşamını yitirdi. (01.08.2012/DİHA / DHA) *Hakkari'nin Yüksekova ve Şemdinli ilçeleri kırsalında operasyonlar tüm hızıyla devam ederken, zaman zaman PKK’lılarla da sıcak temas yaşanıyor. 1 Ağustos günü akşam saatlerinde Yüksekova kırsalında PKK’lılarla yaşanan sıcak temasta 3 asker yaralandı. Yaralı askerler, askeri helikopterlerle Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Helikopter Filo Komutanlığı’na getirildi. Yaralılar, buradan da İl Sağlık Müdürlüğü’ne ait ambulanslarla Van’daki değişik hastaneler ile Asker Hastanesi’ne kaldırıldı. (01.08.2012/İHA) *01 Ağustos 2011 tarihinde Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde Bağlar (Nehri) Köyü'ne bağlı Güzelkaya (Begerde) Mezrası yakınlarında operasyona çıkan askerlerin HPG’liler tarafından pusuya düşürüldüğü belirtildi. Gün boyu çatışmaların çıktığı mezrada 15 asker ve bir HPG’linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. (02.08.2012/DİHA) *Siirt'in Eruh İlçesi Bilgili Köyü'nde 2 Ağustos günü PKK'lılar, jandarma karakolu üs bölgelerine roketatar ve uzun namlulu silahlarla düzenlediği saldırıda 20 yaşındaki piyade er Enis Çakırdoğan yaşamını yitirdi, 13 askerde yaralandı. Yaşanan çatışma ve Kobra 52 helikopterlerin bombalamasının ardından bölgede yapılan aramada 2 PKK militanının cesedi bulundu. (03.08.2012/DHA) *Hakkari'den Yüksekova'ya geçen 4 araçlık polis konvoyunun geçişi sırasında önceden yol kenarına döşenen patlayıcı patlatıldı. Patlamanın yaşandığı aynı bölgede ikinci bir patlama daha meydana geldi. Yaşanan patlamada 2 polisin yaralandığı ve yaralı polislerin bölgeye gönderilen helikopterle Hakkari Fatih Kışlası’na ve oradan ambulanslarla Hakkari Asker Hastanesi’ne kaldırıldığı bildirildi. (03.08.2012/DİHA) *Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde PKK militanları, 4 Ağustos gecesi Geçimli ve Karataş karakollarıyla Dürsingi Tepesi'deki ileri üs bölgesine düzenlediği eş zamanlı saldırılarda 2 korucu ile 6 asker yaşamını yitirdi, 15 askerle 6 vatandaş da yaralandı. Çatışmada 14 PKK militanının yaşamını yitirdiği öğrenildi. (05.08.2012/DHA) *Hakkari’nin Çukurca ilçesinde 4 Ağustos’ta gerçekleştirilen eylemler sırasında ağır yaralanan bir gerillanın kendisini Zap suyuna atarak yaşamını yitirdiği bildirildi. (18.08.2012/ANF) *5 Ağustos günü akşam saatlerinde Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde, askeri üslere eş zamanlı düzenlenen saldırı sonrası çıkan çatışmada bir askerin yaşamını yitirdiği iddia edildi. Güvenlik gerekçesiyle isminin açıklanmasını istemeyen korucu, HPG'liler tarafından Kato Dağı eteklerinde bulunan askeri üslere dönük saldırı sonrası çıkan çatışma sonucunda bir askerin yaşamını yitirdiğini belirtti. (06.08.2012/DİHA) *Şemdinli ile Yüksekova ilçeleri arasında bulunan Güzelkonak Jandarma Karakolu'na saat 19.45 sularında uzun namlulu silahlarla yapılan saldırı sonrası başlayan çatışmalar sonrası, bölgedeki silah sesleri kesildi. Çatışmada yerel kaynakların verdiği bilgiye göre, bir asker yaralandı. (07.08.2012/DİHA) *Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesi’nde bir uzman çavuş çıkan silahlı çatışmada yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren uzman çavuşun, Sivas ili nüfusuna kayıtlı Yıldırım Kuzucu olduğu öğrenildi. Kuzucu’nun 7 Ağustos gecesi meydana gelen çatışma sırasında yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği öğrenildi. Çatışmada ayrıca 2 uzman çavuşun da yaralandığı, 1 HPG’linin de yaşamını yitirdiği öğrenildi. (08.08.2012/İHA / DİHA) *9 Ağustos günü İzmir'in Foça İlçesi'nde askeri aracın geçişi sırasında yola tuzaklanan patlayıcının patlaması sonucu ilk bilgilere göre 1 asker yaşamını yitirdi, 11 asker de yaralandı. Yaralananlar arasında ağır yaralı olarak Ege Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan Uzman Çavuş Hakan Furkan Özmen de 12 Ağustos günü hayatını kaybetti. (09.08.2012/DHA) *Van-Başkale Karayolu'nun 85. kilometresinde bulunan Bebleşin Jandarma Kontrol noktasının yakınlarında zırhlı aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Patlama sonrası HPG’li olduğu belirtilen 2 kişi ile askerler arasında Büklümdere (Êngani) Köyü kırsalında çatışma çıktı. Çatışmada 2 HPG’linin yaralandığı iddia edildi. Yaralanan bir kişinin Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi. (10.08.2012/DİHA) *Şemdinli İlçesi'ne bağlı Bağlar (Nehri) Köyü Gevriyazini alanında başlayan çatışmalar 19. gününe girdi. 10 Ağustos günü Günyazı (Geleşk) Köyü'ne bağlı Aşağı Yiğitler (Nîrkula Jêrîn) mezrasında askeri operasyon sırasında HPG'li olduğu iddia edilen bir erkek cenazesi bulundu. Cenaze Şemdinli Devlet Hastanesi morguna getirildi. (11.08.2012/DİHA) 53 *HPG tarafından yapılan açıklamada, Hakkari’nin Şemdinli İlçesi Nirkola Vadisi ile Arê Köyü’ne yönelik gerçekleştirilen operasyonda 5 militanın yaşamını yitirdiği duyuruldu. (12.08.2012/ANF) *PKK militanları, Hatay’ın Erzin İlçesi’nde Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Karakolu’na eş zamanlı saldırı düzenledi. Düzenlenen saldırılarda 2 polis ağır yaralandı. (14.08.2012/İHA) *Van’ın Özalp İlçesi’ne bağlı Gültepe Köyü yakınlarında dün gece saat 22.00 sıralarında çatışma çıktığı öğrenildi. Özel harekat timlerinin de katıldığı çatışmanın sabah saatlerine kadar devam ettiği kaydedildi. Çatışma ile ilgili ayrıntılı bilgilere ulaşılamazken bir HPG’linin yaşamını yitirdiği iddia edildi. Çatışmayla ilgili HPG tarafından yapılan açıklamada, Harun Agiri kod adlı Velsih Parısa adlı militanın yaşamını yitirdiği bildirildi. (14.08.2012/DHA / ANF) *Bitlis’in Güroymak (Norşin) İlçesi'nde eş zamanlı olarak İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Kaymakamlık binasına 15 Ağustos gecesi roket ve uzun namlu silahlarla saldırı düzenlendi. Saldırı sonrası başlayan çatışmalar geç saatlere kadar devam etti. Saldırıda ilk belirlemelere göre bir polis yaralandı. (16.08.2012/DHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesinde Hükümet Konağı bahçesinde patlama meydana geldi. Patlamada ilk belirlemelere göre bir özel hareket polisi yaralandı. Büyük paniğin yaşandığı patlama sonrası hükümet konağı boşaltılmaya başlandı. Yaralı polis ambulansla olay yerinden alınarak Şemdinli Devlet Hastanesine götürülerek tedavi altına alındı. (16.08.2012/DHA) *HPG Basın-İrtibat Merkezi (HPG-BİM), tarafından yapılan açıklamada Dersim’in Pülümür ilçesi Serhat Çayırı mıntıkasında çıkan çatışma esnasında bir militanın ağır yaralandığı, daha sonra tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdiği bildirildi. (16.08.2012/ANF) *Van-Edremit karayolu üzerinde bulunan konteynır kentin girişindeki polis noktasına HPG'liler silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 30 yaşındaki Abdurrahman Doğan adlı bir polis ağır yaralandı. Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Doğan, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. (18.08.2012/DHA) *Şırnak'ta Cumhuriyet Caddesi'nde bulunan Şehit Mehmet İşlek Polis Merkezi ile Atatürk Mahallesi'nde bulunan Çevik Kuvvet binasına yönelik gece 00.30 sularında roketatar ve uzun namlulu silahlar ile saldırı düzenlendi. Saldırıya polisin de karşılık vermesi ile üzerine çatışma çıktı. Yarım saat süren çatışmada polisin etrafa rast gele ateş açtığı öne sürülürken, yerel kaynaklar Şehit Mehmet İşlek Polis Merkezi'nde yönelik düzenlenen saldırıda 3 polisin yaşamını yitirdiği bir polisin ise ağır yaralandığı iddia etti. Olayda yaralanan ve ismi öğrenilemeyen polis, kaldırıldığı Şırnak Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. (19.08.2012/DHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Dağlıca (Oremar) bölgesinde 2 gün önce başlatılan askeri operasyon sırasında patlama meydana geldi. Yaşanan patlama sonucu bir asker yaşamını yitirirken 2 asker de yaralandı. (20.08.2012/DİHA/Aa.com.tr/Ntvmsnbc.com) *Şırnak merkeze bağlı Besta Bölgesi'nde bulunan Girê Helizê, Xarê Kûna, Girê Sor ve Kemaloya mıntıkasında 19.08.2012 tarihinde gece HPG militanları ile askerler arasında çatışma çıktı. Hava destekli başlatılan operasyon sonucu çıkan çatışmada Girê Helizyê'de 3 askerin yaşamını yitirdiği, bir astsubay Çavuş’un yaralandığı iddia edildi. (20.08.2012/ANF/ 54 DİHA) NOT: Yaralanan Astsubay Çavuş Metin Yıldırım’ın, Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde tedavi gördüğü sırada, 21.08.2012 tarihinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. *Hakkari-Van karayolunun ikinci tünel mevkiinde askeri konvoyun geçişi esnasında yaşanan şiddetli patlamada 2 uzman çavuş yaşamını yitirirken, 1 asker de yaralandı. Yaşamını yitiren ve yaralanan askerler helikopterle hastanelere kaldırıldı. (20.08.2012/DİHA / Sabah.com.tr / Cumhuriyet.com.tr / Haberturk.com) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Bağlar (Nehri) ve Zorgeçit (Gerget) köyleri arasında askeri konvoyun geçişi sırasında patlama meydana geldi. Patlama sonrası yaşanan çatışmada, 5 asker yaşamını yitirirken, 7 asker yaralandı. Yaralı askerlerin hastanelere kaldırıldığı öğrenildi. Çatışmada yaşamını yitiren askerlerin, Astsubay Hüseyin Çetin (Bolu) ile uzman erbaşlar Soner Özdemir (Çorum), Mehmet Suay (İskenderun), İsmail Zengin (Balıkesir) ve İbrahim Yıldız (Yozgat) olduğu öğrenildi. (22.08.2012/DİHA / DHA / Hurriyet.com.tr / Hakkari Valiliği) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nin Derecik Beldesi Omurlu Köyü'nde bulunan Omurlu 2'nci Hudut Tabur Komutanlığı ile Derecik Jandarma Taburu'na PKK militanları tarafından düzenlenen saldırıda ilk bilgilere göre 1 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, 5 asker de yaralandı. (23.08.2012/DHA/DİHA/ Haberturk.com) *13 Ağustos 2012 tarihinde HPG militanları Hatay'ın Erzin İlçesi'nde polis ve kaymakamlık lojmanlarına saldırmıştı. 2 polisin ağır yaralandığı saldırının hemen ardından çatışma çıkmıştı. Çatışmadan bir hafta sonra Amanos kırsalında arazi arama-tarama faaliyeti yürüten askerler, bir cenaze buldu. HPG militanı olduğu iddia edilen cenazenin bel ve ayak kısmında kurşun izlerine rastlandığı belirtildi. Amanos kırsalından Erzin Devlet Hastanesi'ne getirilen erkek olduğu belirtilen cenaze, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu'na getirildi. (23.08.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde 23.08.2012 tarihinde akşam saatlerinde HPG militanları tarafında eş zamanlı olarak İlçe Emniyet Müdürlüğü, Kaymakamlık, İlçe Jandarma Komutanlığı ile Tugay Komutanlığı'na saldırı düzenlendi. Valilik söz konusu saldırı ile ilgili çatışma görüntülerinin yer aldığı görüntüleri basın kuruluşlarına dağıtırken, Görüntülerde ilçe merkezine kadar gelen HPG militanlarının, saldırının ardından araçla olay yerinden uzaklaştığı görülüyor. Çıkan çatışmada 2 HPG militanının yaşamını yitirdiği belirtildi. (24.08.2012/DİHA / Haberturk.com / Ntvmsnbc.com) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'ne bağlı Doruklu Köyü yakınlarından geçen petrol boru hattına 26.08.2012 tarihinde gece sabotaj eylemi düzenlendiği öğrenilirken, bölgede yaşanan patlama sonucu büyük bir yangın çıktı. Sabah saatlerine kadar yangının devam ettiği bölgeye giden itfaiye araçlarının yangını söndürme çalışmaları sırasında bir kadına ait yanmış halde cenaze buldu. Yanında sırt çantası ve otomatik silah bulunan kadının cenazesi ambulansa alınarak Botaş Jandarma Karakolu'na götürüldü. Yaşamını yitiren kişinin daha sonra HPG militanı olduğu açıklandı. (27.08.2012/DİHA) *ANF’nin haberine göre, 26 Ağustos günü Hakkari’nin Çukurca İlçesi’nde Bilican alayının düzenlediği operasyon sırasında bir HPG militanının yaşamını yitirdiği belirtildi. (28.08.2012/ANF) *Maraş’ın Pazarcık İlçesi’nde askeri aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Yola döşenen patlayıcıdan dolayı yaşanan patlamada, 1 asker yaralandı. Pazarcık Kaymakamı 55 Mustafa Sarıkaya da patlamayı doğrulurken yaralanan askerin Necip Fazıl Şehir Hastanesi’ne kaldırıldığını söyledi. (29.08.2012/DİHA / Cnnturk.com / Milliyet.com.tr) *Van’ın Saray İlçesi'ne bağlı Çaybağı (Runexar) ve Keçiyakası köyleri arasında patlama meydana geldi. Tren yolunda gerçekleşen patlamada 4 vagon raydan çıkarak devrildi. Patlamanın duyulması ile olay yerine zırhlı araçlarla gelen askerlerin geçişi sırasında ikinci bir patlama daha meydana geldi. Geçiş sırasında yaşanan patlamada biri ağır olmak üzere 4 asker yaralandı. Yaralı askerler Çaybağı Karakolu'na götürülürken askeri helikopterle Van’a kaldırıldı. (31.08.2012/DHA/DİHA/Sabah.com.tr/Hurriyet.com.tr/Haberturk.com) *Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'ne bağlı Tepe Köyü'nde 31.09.2012 tarihinde akşam saat 21.00 sularında biri geçici köy korucusu iki kişi kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin silahlı saldırısına uğradı. Silahlı saldırıya uğrayan geçici köy korucusu Reşat Gök hayatını kaybederken, yanında bulunan ve İdil Devlet Hastanesi'nde çalışan Şerif Akman da ağır yaralandı. Saldırının PKK militanları tarafından gerçekleştirildiği öğrenildi. (01.09.2012/DİHA/Hurriyet.com.tr/Zaman.com.tr) *Van Başkale İlçesi'ne bağlı Çamlık Köyü yakınlarında meydana gelen patlama sonrası Başkale Komando Tabur Komutanlığı'nda görevli askerlerce başlatılan operasyonda çatışma çıktı. Şerefhan Bölgesi Aslanbey Köyü yakınlarında yoğunlaşan çatışmada uzman çavuş Erdal Sönmez yaralandı.(02.09.2012/DHA/DİHA/Cnnturk.com/ Trthaber.com/Zaman.com.tr) *Urfa’ya bağlı Viranşehir-Ceylanpınar Karayolunun 9’uncu kilometresinde arama noktası oluşturan polis ve jandarma ekiplerine, saat 19.30 sıralarında siyah renkli bir araçtan uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Arama noktasında durdurulmak istenen araçtan açılan ateş sonucu Mahmut Ayan ve İsmail Dilhacıoğlu adlı polisler ile Yusuf Aydoğan adlı uzman çavuş yaralandı. Çatışma esnasında seken kurşunlardan birinin yakınında bulunan petrol istasyonunda çalışan İsmail Güler adlı kişiye isabet ederek, yaralandığı öğrenildi.Çatışmada olay yerinden uzaklaşmaya çalışan araçta iki kişi bulunduğu bildirildi. Araçta bulunan ve HPG’li oldukları öğrenilen bir kişinin yaralandığı, diğer kişinin ise kendinde patlattığı bomba sonucu yaşamını yitirdiği iddia edildi. (02.09.2012/DHA/DİHA/Sabah.com.tr/Haberturk.com) *02.09.2012 saat 22.00 sularında HPG militanları tarafından Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde bulunan askeri lojmanları ve polis karakollarına karşı uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Çıkan çatışmada 10asker yaşamını yitirdi.7 asker de yaralandı. Çatışmada 4 HPG militanı yaşamını yitirdi.(03.09.2012/DHA/DİHA/Haberturk.com/Trthaber.com/Ntvmsnbc.com/Hurriyet.c om.tr) *Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesinde 03.09.2012 tarihinde HPG militanlarının 4 ayrı noktadan saldırması üzerine 4 kobra tipi helikopterler ve F 16 tipi savaç uçakları ilçeye bağlı Kato, Marinüs, Gevike, Meydanzengil, Faraşin, Germav köylerini bombalandığı öğrenildi. Operasyondan sonra çıkan çatışmada 1 asker yaşamını yitirdi. Askerin cenazesi, helikopterle Şırnak Asker Hastanesi'ne gönderildi. (05.09.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Sabah.com.tr) *Hakkari'de gece saat 21.30 sıralarında hava hareketliliği başladı. Yüksekova tarafından gelen helikopterler Yeni Mahalle'de bulunan Fatih Kışlası'na doğru inişe geçti. Yaşanan helikopter hareketliliğinin ardından yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre Yüksekova'nın Büyük Çiftlik Beldesi'nde HPG militanları ile karakol inşaatında nöbet tutan asker ve korucular arasında 56 çatışma çıktığı ve çıkan çatışmada bir korucunun yaşamını yitirdiği bildirildi. (06.09.2012/DİHA/Cnnturk.com/Trtturk.com.tr/Zaman.com.tr) *Şırnak Beytüşşebap İlçesi'nde HPG militanları ilçe merkezindeki askeri noktalara düzenlediği eylemlerin ardından ilçeyi çevreleyen Kato Jirka ve Kato Marinos dağlarına yönelik savaş uçaklarının desteğiyle askeri operasyon başlatıldı. Şiddetli çatışmaların yaşandığı öğrenildi. Çatışmalarda 2 asker ve 1 korucu yaşamını yitirdi, 2 asker yaralandı. Aynı çatışmada 7 HPG militanı yaşamını yitirdi.(07.09.2012/DİHA/İmc-tv.com/ Bianet.org) *Bitlis’in Hizan İlçesi’nde merkeze 15 kilometre uzaklıkta bulunan Seyitava Köyü yakınlarında HPG militanları ile askerler arasında çatışma çıktığı bildirildi. Çıkan çatışmada bir köy korucusu yaralanırken, 3 korucu ise HPG militanları tarafından alıkonuldu. (08.09.2012/DİHA/DHA/Radikal.com.tr/Cumhuriyet.com.tr/Bitlishaber13.com) *Şırnak'ın Beştüşşebap İlçesi'ne bağlı Mezra Beldesi kırsalında askerlerin geçişi sırasında yaşanan patlamada bir uzman çavuşun yaşamını yitirdiği belirtildi. Patlamanın ardından bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı. (09.09.2012/Cnnturk.com/Radikal.com.tr/ Hurriyet.com.tr/Zaman.com.tr) *Hakkari Valiliği'nden alınan bilgiye göre, Şemdinli ilçesine bağlı Ortaklar köyü kırsalında akşam saatlerinden itibaren çatışma çıktı. Çıkan çatışmada 2 asker yaşamını yitirdi 7 asker de yaralandı. Çatışmanın ardından bölgede hava destekli geniş kapsamlı operasyon başlatıldı. (09.09.2012/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr/Hurriyet.com.tr/Cnnturk.com/Trtha ber.com) *Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Bêgozan, Gergêrt ve Salara köyleri arasında bulunan bölgede çıkan çatışmalarda 2 HPG militanın yaşamını yitirdi ve 1 kadın HPG militanını da yaralı olarak yakalandı. Yaralı olarak yakalanan kadın HPG militanının 1984 Kars Digor doğumlu Handan Erkmen olduğu öğrenildi.(11.09.2012/DİHA) *Hakkari’ninŞemdinli ilçesine 15 kilometre uzaklıkta bulunan Bağlar Köyü'ne bağlı Zorgeçit Mezrası kırsalında operasyona çıkan askerler ile HPG militanları arasında çatışma çıktı. Çıkan çatışmada, 2 asker yaşamını yitirdi. Aynı çatışmada yaralanan asker Çavuş Ferhat Kaplangiray Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gördüğü sırada yaşamını yitirdi. (12.09.2012/DİHA/Ntvmsnbc.com/Haberturk.com/Milliyet.com.tr/Hurriyet.com.tr) *Hakkari’ye bağlı Yüksekova ile Şemdinli ilçeleri arasında bulunan Güzelkonak (Haruna) Karakolu'na saldırı düzenlendi. Çatışma sırasında 2 korucu yaralandı. Ağır yaralı olarak Yüksekova’ya getirilen Abdulaziz Marmara isimli korucu yaşamını yitirirken, Mikail Ak isimli korucu ise tedavi altına alındı. Hakkari Valiliği, Şemdinli İlçesi Güzelkonak ( Harunan) Jandarma Karakolu'na yapılan saldırı ile ilgili açıklama yaparak bir korucunun öldüğünü doğruladı. Valilik ayrıca 6'sı asker 9 kişinin de yaralandığını açıkladı. Aynı çatışmada 8 HPG militanı yaşamını yitirdi.(14.09.2012/DİHA/Sabah.com.tr/Haberturk.com/Milliyet.com.tr) *Diyarbakır’ın Lice ve Kulp ilçeleri arasında bulunan Tepe Jandarma Karakolu'na HPG militanları tarafından saldırı düzenlendi. Hakim tepelerden karakola uzun namlulu silah ve roketatarlarla düzenlenen saldırıda, bir askeryaralandı. (15.09.2012/DHA/DİHA/Milliyet.com.tr) 57 *Hakkari Çukurca karayolu 15.kilometresinde Oğul (Talê) Köyü yakınlarında yoldan geçmekte olan askeri aracın geçişi sırasında meydana gelen patlamada 4 askerin yaşamını yitirdiği, 5 askerin de yaralandığı öğrenildi. (15.09.2012/DİHA/Cnnturk.com/ Cumhuriyet.com.tr)Patlamada yaşamını yitiren İzmir nüfusuna kayıtlı Uzman Çavuş Mehmet Çiftçi'nin cenazesi kayboldu. Cenaze 20 Eylül 2012 tarihinde olay yerine 800 metre uzaklıkta Zap Vadisi'nde bulundu. *Bingöl ve Karlıova İlçesi arasında bulunan Hacılar Köyü mevkiinde çevik kuvvet ekiplerini taşıyan servis aracının geçişi sırasında patlama meydana geldi. Patlamada 8 polis yaşamını yitirdi,7 polis de yaralandı. (16.09.2012/DHA/DİHA/Sabah.com.tr/Cnnturk.com/ Cumhuriyet.com.tr) *Bingöl-Muş karayolunun Onbirevler Mevkii'nde bugün saat 12.45'de askerleri taşıyan otobüsün geçişi sırasında HPG militanları saldırıdüzenledi. Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer, saldırı sonucu 10 askerin yaşamını yitirdiğini, 60 askerin ise yaralı olduğunu açıkladı. Vali Güvençer, 60 yaralı asker arasında durumu ağır olanların da bulunduğunu belirtti. Alınan bilgiye göre ise, yaralı askerler arasında 7'sinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. (18.09.2012/DHA/DİHA/Haberturk.com) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde HPG'liler tarafından 19 Eylül'de Jandarma Tugay Komutanlığı'nı koruyan Bayrak (Kundik) Tepesi'ne yönelik saldırı sonucunda çıkan çatışmada 4 HPG militanının yaşamını yitirdiği iddia edildi.(19.09.2012/DİHA/ANF) *Muş’un Hasköy İlçesi’ne bağlı Karakütük Köyü'nde HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışma çıktığı, çatışmada Jandarma Astsubay Mehmet Çapar’ın yaşamını yitirdiği, 2 askerin de yaralandığı öğrenildi.(20.09.2012/DHA/DİHA/İmc-tv.com) *Bingöl'ün merkez Çiçekdere Köyü kırsalında bu sabah saatlerinde çıkan çatışmada 2 korucu yaralandı. Ağır yaralanan korucu Mehmet Çintay, kaldırıldığı Bingöl Devlet Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. (21.09.2012/DHA/DİHA/Hurriyet.com.tr) *Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde saat 15.40 sıralarında çarşı merkezinde bulunan Kasaplar Sokağı Uğur Market önünden geçen Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı polis memuru İsmail Öztürkçü silahlı saldırıya uğradı. Kafasına isabet eden kurşunla ağır yaralanan Öztürkçü, kaldırıldığı Yüksekova Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. (21.09.2012/DİHA/ Haberturk.com/Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/İmc-tv.com) *Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 22.09.2012 tarihinde gece saatlerinde kimliği belirsiz silahlı bir kişi polis Tuncay Akyüz'e ateş etti. Hastanenin içinde yaşanan olayın ardından acile kaldırılan polis memuru yaşamını yitirdi. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin HPG militanı olduğu öğrenildi.(23.09.2012/DHA/DİHA/Cnnturk.com/Sabah.com.tr) *Dersim'in Şehit Mehmet Jandarma Karakolu ve Gökçek Jandarma Karakolu'na saat 21.00 sularında HPG militanları tarafından 3 koldan roketatar ve uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlendi. Saldırıda 1 askerin yaşamını yitirdiği ve 7 askerin de yaralandığı öğrenildi. Saldırının ardından bölgede sürdürülen operasyonlardabir HPG militanının yaşamını yitirdiği iddia edildi. (23.09.2012/DHA/DİHA) *Dersim merkezine yaklaşık 3 kilometre mesafedeki Atatürk Mahallesi'nde saat 18.00 sıralarında şiddetli patlama meydana geldi. Zırhlı bir askeri aracın güvenliğini sağladığı askeri personel taşıyan sivil plakalı minibüsün geçişi sırasında tahrip gücü yüksek bomba uzaktan 58 kumanda ile patlatıldı. Patlamada araçlarda bulunan 2’si uzman çavuş olmak üzere 6 asker ile patlamanın olduğu bölgede eşiyle birlikte yürüyüş yapan bir kadın yaşamını yitirdi. İsmi öğrenilemeyen kadının eşinin de ağır yaralandığı öğrenildi. (25.09.2012/DHA/DİHA/Ntvmsnbc.com/Cnnturk.com) *26.09.2012 tarihinde Şırnak'ın Bahçelievler Mahallesi'nden geçen Cizre Caddesi'ndeki refüje bırakılan patlayıcı, saat 22.00 sıralarında içinde Uzman Çavuşlar Emrah Polat ve Mehmet Selvi'nin bulunduğu sivil aracın geçişi sırasında patlatıldı. Patlamada iki uzman çavuş yaralanarak, Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (27.09.2012/DİHA/Cnnturk.com/Hurriyet.com.tr) *Şırnak'ın Uludere İlçesi Ortasu (Aruş) Köyü'nde askeri aracın geçişi sırasında patlama meydana geldi. Saat 17.00 sularında meydana gelen patlamada, köye yakın karakola gitmek üzere aracın arka tarafına binen ve isimleri öğrenilemeyen 2 köy korucusunun yaralandığı belirtildi. (27.09.2012/DİHA/ANF) *Kars’ın Kağızman ilçesi Sesveren köyü mevkiinde keşif uçuşu yapan bir askeri helikoptere teröristlerce ateş açıldı. Olayda helikopter içindeki bir astsubay vurularak yaralandı. (27.09.2012/KentHaber) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Orman Mahallesi'nde 28.09.2012 tarihinde gece saat 01.00 sularında henüz bilinmeyen bir nedenle meydana gelen patlamada 2 kişinin yaşamını yitirdiği öğrenildi. Olay bölgesine gelen İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri, olay yerinde inceleme yaptıktan sonra, parçalanmış ceset parçalarını hastaneye götürdü. Yaşamını yitiren kişilerin HPG militanları olduğu öğrenildi. (29.09.2012/DHA/DİHA) *Hatay'ın Amanos Dağları'nda yaşanan çatışmaya ilişkin açıklama yapan Hatay Valiliği, Kırıkhan İlçesi Bektaşlı Köyü Körmenli Deresi bölgesinde askeri operasyon yapıldığını ve bu operasyonda HPG militanları ile çatışma çıktığını kaydetti. Valilik, çatışmada bir HPG militanının yaşamını yitirdiğini iddia etti. (29.09.2012/Hatay.gov.tr/DİHA/Zaman.com.tr) *Şırnak'ın Uludere İlçesi kırsalında 30.09.2012 tarihinde sabah saatlerinde bir patlama meydana geldi. Patlamada, bomba imha ekibinde yer alan patlayıcı uzmanı 1 askerin olay yerinde yaşamını yitirdiği belirtildi. Yaşamını yitiren askerin cenazesi Şırnak 23'üncü Jandarmla Sınır Tümen Komutanlığı'na getirildi. (30.09.2012/DİHA/Haberturk.com/ Milliyet.com.tr/Radikal.com.tr) *Bitlis merkeze bağlı Aşağı Çobansuyu (Xênî) Köyü'nde koruculuk yapan ve önceki gün köye bağlı Baykan Çayı kenarında ölü bulunan Ali Yum’un öldürülmesini YJA Star (Özgür Kadın Birlikleri) üstlendi. YJA Star, Bitlis’te Mart ayında 15 kadın gerillanın katledildiği operasyonda yer alan iki kişiden biri olduğunu belirttiği Ali Yum’un gerillaları tarafından cezalandırıldığını açıkladı. (01.10.2012/ANF) SINIR HATLARINDA YAŞANAN ÖLÜM VE YARALANMALAR *Saray İlçesi'ne bağlı Sırımlı (Xırasork) Köyü Nezerbey bölgesinde İran'dan mazot getirdikleri belirtilen Murat Özkaplan (18) ve Mustafa Özkaplan (18), İran askerleri tarafından açılan ateş sonucu ağır yaralanarak Özalp Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. Durumu ağır olan iki kişinin Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı bildirilirken, Mustafa Özkaplan'ın durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi. Konuya ilişkin görüştüğümüz iki kişinin amcası Güzeyir Özkaplan ise, İran askerlerinin açtığı ateş sonucu iki 59 yeğenin ağır yaralandığını belirterek, "İran askerleri Mustafa ile Murat sınırı tam geçerken sınır tellerine sıkıştırmışlar. Yakından ateş ederek ikisini de yaralamışlar. Yaralı halde bize telefon açtıklarında saat gece 3 olmuştu. Kendi imkanlarımızla gidip onları getirdik. Şu anda Mustafa'nın durumu ciddiyetini koruyor" dedi. (09.01.2012/DİHA) *Van merkez Hacıbekir Mahallesi’nde ikamet eden 3 çocuk babası Reşat Karahancer (30), Van’da meydana gelen depremin ardından işsiz kaldığı ve barınma sorunu yaşadığı için Saray İlçesi’ne bağlı Beyaslan (Şerefxane) Köyü'ndeki akrabalarının yanına taşınarak geçimini sağlamak amacıyla mazot kaçakçılığı yapmaya başladı. En son 2 arkadaşıyla dün köyden çıkan ve İran sınırına 2 kilometre kala İran askerlerinin açtığı ateş sonucu kafasından vurulan Karahancer yaşamını yitirdi. Karahancer'in 2 arkadaşı Aziz Beled ve Metin Üste ise İran askerleri tarafında esir alındı. İran’ın esir aldığı iki kişi halen bırakılmazken, öldürülen Karahancer’in cenazesi Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan otopsi işlemlerinden sonra Selimbey Mahallesi Mezarlığı'nda toprağa verildi. Oğlunun bir bidon mazot için infaz edildiğini belirten Kazım Karahancer, yaşananlara isyan ederek, “Bu bir katliamdır. Oğlum açık açık infaz edildi. Ama kimsenin sesi çıkmıyor. Artık yeter. Bu vahşet bitsin” dedi. Anne Gülper Karahancer ise, “Yeter yaşadığım bu acıyı başka kimsenin yaşamasını istemiyorum” dedi. (11.02.2012/DİHA / Mynet.com / Radikal.com.tr) *Van'ın Başkale İlçesi'nde dün akşam saatlerinde sınırı ihlal ederek ilçeye bağlı Kaşkol Köyü'ndeki akrabalarının ziyaretine gelen İranlı Ubeyt Mıradi (30), köydeki ziyaretinden sonra İran'a geçmek istedi. İran sınırına kısa bir mesafe kala yaya olarak sınır geçmeye çalışan Miradi, İran askerlinin açtığı ateş sonucu ağır yaralandı. Ağır yaralanan Miradi, sınırda devriye görevi yapan Türk askerleri tarafından olay yerine ambulans çağrılarak Başkale'ye götürülmek istendi. Ambulans olay yerine yetişene kadar Miradi, olay yerinde yaşamını yitirdi. (24.05.2012/DİHA) *Federal Kürdistan Bölgesi sınırından, Hakkari’nin Şemdinli ilçesine bağlı Yufkalı (Nirdoşe) Köyü'ne giriş yapmak isteyen bir grup kaçakçı, bölgedeki askerler tarafından tarandı. Taranan kaçakçılardan İranlı Feredin İsamedarin adlı yurttaş yaralandı. Yaralanan İsamedarin Yüksekova Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Taramadan sonra Ali Rüstem isimli yurttaş ise gözaltına alındı. (08.06.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/Ozgurgundem.com) *Suriye’nin Türkiye sınırında bulunan Kobani Bölgesi’nden Şanlıurfa sınırından Türkiye’ye geçmek isteyen Ebas Henifi Elo adlı kişinin sınırda nöbet tutan askerler tarafından öldürüldüğü öğrenildi. (30.06.2012/ANF) YASADIŞI ÖRGÜTÜN EYLEMLERİ SONUCU ÖLEN / YARALANAN SİVİLLER *Maraş'ın Nurhak İlçesi Umutlu Köyü yakınlarında Göksu Irmağı üzerinde inşaatı devam eden hidroelektrik santralinde çalışan kamyonete 11.07.2012 tarihinde gece saat 22.30 sıralarında uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. 30 yaşındaki Muharrem Erdoğan açılan ateş sonucu yaralandı. (12.07.2012/DİHA/Stargazete.com) SINIR HATLARINDA YAŞANAN ÖLÜM VE YARALANMALAR *Suriye'de yaşanan savaştan kaçmak isteyen 25-30 kişilik Suriyeli grup 30.08.2012 tarihinde gece yarısı Şenyurt beldesi üzerinden, Kızıltepe'de bulunan akrabalarının yanına geçmeye çalışırken mayın patladı. Patlama sonucunda Beşar Hüseyin (11) adlı çocuk olay yerinde yaşamını yitirirken, Hılda Hüsenuno (13) adlı çocuk ise Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp 60 Fakültesi'ne sevk edilirken yolda hayatını kaybetti. Patlamada yaralanan Davut Salah'ın (28) Kızıltepe Devlet Hastanesi yoğun bakım ünitesinde tedavisinin devam ettiği öğrenildi. (30.08.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Türkiye-Suriye sınır bölgesinde konuşlanmış Türk askerleri, Suriye’nin Afrin kentine bağlı DeştaŞidyan’da hayvanlarını otlatan çobanlara ateş açtı. Olayda ReşidXazik’i adlı çoban hayatını kaybetti. Edinilen bilgilere göre, Afrin kentine bağlı DeştaŞidyan’da23.09.2012 tarihinde hayvanlarını otlatan çobanlar, sınırda bulunan Türk askerlerinin saldırısına uğradı. Askerler tarafından kurşun yağmuruna tutulan çobanlardan ReşidXazik ağır yaralandı. Xazik, kaldırıldığı hastanede kan kaybından hayatını kaybetti. Afrin’inSexHedid ilçesi Çeqel köyünden olan ReşidXazik 46 yaşındaydı. (24.09.2012/DİHA) MAYIN VE SAHİPSİZ BOMBA PATLAMASI SONUCU ÖLÜM ve YARALANMALAR *Bitlis'in Hizan İlçesi'ne bağlı Döküktaş (Obîn) Köyü Kayaç (Vêras) Mezrası'nda dün saat 16:30 sıralarında korucu olduğu belirtilen Temel Erdoğan'ın torunu Şükrü Erdoğan (13) ile Esmanur Özdemir (8) evde buldukları el bombasını alarak evin bahçesinde oynadı. Oynadıkları el bombasının pimini çeken çocuklar, büyük bir gürültü sonucunda yaralı olarak yakınları tarafından bulundu. Patlama sonucunda elleri kopan Erdoğan olay yerinde yaşamını yitirirken Özdemir ise ağır yaralandı. Haber verilmesi üzerine askeri helikopterle Bitlis Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Özdemir ilk müdahalenin ardından, Batman'a sevk edildi. Babasını trafik kazasında yitirdiği belirtilen ve annesiyle birlikte amcası ve dedesiyle yaşadığı öğrenilen Erdoğan'ın cenazesi ise otopsi için Malatya'ya gönderildi. Olay sonrası incelemenin başlatıldığı belirtildi. (05.04.2012/DİHA/Diyarbakirhaber.gen.tr/Milliyet.com.tr/ Sabah.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde bir çocuk sokakta bulduğu poşeti karıştırırken bilinmeyen bir cismin patlaması sonucu ağır yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Sezer Duman (13), Yüksekova'nın Kaniheyder Mahallesi'nde dün akşam çöpte bulduğu poşeti karıştırdı. Bu sırada meydana gelen patlamada Duman, ağır yaralandı. Olay yerine çağrılan ambulansla Yüksekova Devlet Hastanesi'ne götürülen Sezer, ardından Şırnak Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Sezer'in Şırnak'ta ameliyata alındığı belirtilirken, sağlık durumunun ağır olduğu belirtildi. (07.05.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’ne 5 kilometre uzaklıkta bulunan Yayla (Betkarok) Mahallesi yakınlarında hayvanlarını otlatan 5 çocuk babası Mehmet Şerif Çelik (35) ismindeki bir çoban mayına basması sonucu yaşamını yitirdi. Çelik’in yaşamını yitirmesine neden olan alanın daha önce karakol olarak kullanıldığı öğrenildi. (08.06.2012/DHA/DİHA/İHA/ Cnnturk.com/Sabah.com.tr/Cumhuriyet.com.tr/Mynet.com/Yenisafak.com.tr/ Ntvmsnbc.com/Yuksekovahaber.com) *Hakkari'nin Çukurca İlçesi'ne bağlı Yeni Mahalle'de bulunan 49 nolu sınır taşı bölgesinde hayvanlarını otlatan ve asker kulübesinin hemen yanında bastıkları mayının patlaması sonucu ağır yaralanan 2 çocuktan Şaban Aslan (12) yaşamını yitirdi. Yaralanan Hamdin Ateş ise Çukurca Sağlık Ocağı'na kaldırıldı. (21.06.2012/DİHA / Sabah.com.tr / Haberturk.com / Milliyet.com.tr / Trthaber.com) *Ağrı Doğubayazıt İlçesi'ne bağlı Kızılkaya (Kızılkan) Köyü'nde patlama oldu. Askeri alana yakın bir yerde yaşanan patlamada, Ertan Tilaver (14) isimli çocuk olay yerinde yaşamını yitirirken, Adem Yiğit (12) ise ağır yaralandı. Yaralı Yiğit Doğubayazıt Devlet Hastanesi'ne 61 kaldırıldı. Tilaver’in cenazesi ise otopsi yapılmak üzere Devlet Hastanesi morguna getirildi. (12.07.2012/DİHA / Evrensel.net / KentHaber) *Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Palamutlu Köyü'nde oturan Selahattin Yıldırım, odun toplamak amacıyla traktörüyle köyden ayrıldığı sırada, traktörün köy çıkışında mayının üzerinden geçmesi sonucu meydana gelen patlamada, Yıldırım ağır yaralandı. Kaldırıldığı Pervari Devlet Hastanesi'nde ilk tedavisi yapılan Yıldırım daha sonra Siirt Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. (21.07.2012/DİHA/Cumhuriyet.com.tr/Siirtsesi.com/Zaman.com) *Van'ın Başkale İlçesi'ne 35 kilometre uzaklıkta bulunan Geçitvermez (Kadan) Köyü yakınlarında otlanan koyunlar mayına bastı. Köye 11 kilometre uzaklıkta bulunan Gelincik (Xecesur) ve Geçitvermez (Kadan) karakolları arasında bulunan alanda yaşanan patlama sonucu koyunları otlatan 14 yaşındaki Yücel Gönültaş, şarapnel parçalarının eline isabet etmesi sonucu hafif yaralanırken 100'e yakın koyunu ise telef oldu. Yücel Gönültaş, Başkale Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. (23.07.2012/DİHA/Vanbulten.com) *Iğdır'da Ağrı Dağı Korhan Yaylası Sivritepe mevkiinde, Korhan Jandarma Karakolu yakınındaki askeri mevziye yakın bir alanda bir poşette bulunan patlayıcı maddenin patlaması sonucu Karakuyu Köyü'nden olan 29 yaşındaki Şefik Çakmaz adındaki çoban el, yüz ve vücudunun çeşitli bölgelerine isabet eden şarapnel parçaları nedeniyle ağır yaralandı. Çakmaz’ın neden yaralandığını anlamak için olay yerinde giden abisi Zeki Çakmaz’ın ise meydana gelen ikinci patlamada sol gözü ve yüzü başta olmak üzere vucudunun çeşitli yerlerinden ağır yaralandığı öğrenildi. Yüzlerinden yaralanan Çakmaz kardeşler Iğdır Devlet Hastanesi’ne kaldırılırken durumu ağır olan Zeki Çakmaz’ın da Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldığı bildirildi. Hastanede yaklaşık 11 saat ameliyatta kalan Çakmaz yoğun bakım ünitesine alındı. (28.07.2012/ANF/DİHA/ İgdirhaberleri.wordpress.com) *29.07.2012 tarihinde derneğimize şahsen yazılı başvuruda başvurucu Murat ÇAKMAZ şu Beyanlarda bulundu: Karakuyu köyünde çobanlık yapan kardeşim 27.07.2012 günü koyunlarını otlatırken saat 19.30 sıralarında Korhan yaylası sivri tepi mevki jandarma karakolunda 500-600 metre mesafeden geçerken sarılı halde bir poşet görüyor kardeşim bu poşete elindeki ağaçla dokununca poşet patlıyor ve kardeşim ağır şekilde yaralandı Van 100. yıl Araştırma ve Eğitim hastanesinin yoğum bakımına kaldırılmıştır. Durumla ilgili rahatsızlığımızı bildirir sizlerden hukuki yardım talep ediyoruz.(İHD Van Şubesi) Doktor Raporu: 1-iki gözü sıkıntılı görme kaybı 2-Cinsel organında yaralanma var 3-Sol bacakta kırık vardı ameliyat edildi. 4-Vücudunun ön tarafında yanıklar var 5-şu an makineye bağlı 6-konuşuyor şuuru yerinde *Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi Göçmenler Caddesi'nde bir otomobilin önünde buldukları poşeti kurcalayan Baran Tunç (11) ve Ercan Çiçekli (17) adlı çocuklar, yaşanan patlamada yaralandı. Yaralanan Tunç ve Çiçekli, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Özel Bağlar Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Olayın ardından, polis çevrede geniş güvenlik önlemi alırken Göçmenler Caddesi bir süreliğine trafiğe kapatıldı. Otomobil ile bir iş yerinde maddi hasara yol açan patlamayla ilgili soruşturma başlatıldı. (28.07.2012/DİHA/ Haberturk.com/Sabah.com.tr/Cumhuriyet.com.tr) 62 *Muş'un Kızılağaç Beldesi'nin Şenyayla Kozmedağı Darbiye bölgesinde 8 yaşındaki Seray Yavuz, bulduğu bir cismi eline aldığı sırada patlama meydana geldi. Yavuz, patlama sonucu olay yerinde yaşamını yitirdi. Yavuz'un cenazesi otopsi yapılmak üzere Muş Devlet Hastanesi kaldırıldı. (06.08.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere (Qilaban) İlçesi'ne bağlı Yekmala Köyü'nde Fuat Sak (18) isimli bir gencin, yerde bulduğu havan topu mermisini eve götürdüğü sırada, merminin patlaması sonucu yaşamını yitirdiği iddia edildi. Sak'ın cenazesi, otopsi işlemleri için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. (07.08.2012/DİHA) *Bingöl'ün Yedisu İlçesi'ne bağlı Elmalı Köyü'nün Bikan Mezrası'nda bulunan kırsal alanda buldukları patlayıcının patlaması sonucu Ali Sağnık isimli yurttaş yaşamını yitirdi, Sıdıka Sağnıkve Habip Sal isimli yurttaşlar yaralandı.(04.09.2012/DİHA/Skyturk.net/Zaman.com.tr/Mynet.com/Evrensel.net) *05.09.2012 tarihindeşubemizebaşvurudabulunanÖmerAktaşşubeyanlardabulundu.“1966 SiirtEruhdoğumluyumBilgiliköyündegönüllüköykorucusuolarakgöreveyapmaktayım.02.09.201 2 tarihindesaat 17:00 civarındaköycivarındabulunanhayvanlarımınyanınagidiyordum.Anidenbirpatlamameydanage ldi, patlamaylabirliktehavanparçalarıbanaveeşeğimeisabetetti, isabetedenparçalarınetkisiyleyeredüştüm. Bu aradayaralandım.Eşimde yaralandıvesakatkalmışdurumda .Yaşadığımmağduriyetnedeniyleşubenizdenhukukidestektalebindebulunuyorum” dedi.(İHD SiirtŞubesi) *Bitlis merkeze 20 kilometre mesafede bulunan Şexcuma bölgesinde hayvanlarını otlatan 1415 yaşlarındaki 2 çoban, meydana gelen patlama sonucu yaralandı. Patlama sesinin duyulması üzerine bölgeye giden köylüler tarafından Bitlis-Diyarbakır Karayolu'na taşınan yaralı çobanlar, bölgeye sevk edilen helikopterlerle hastaneye kaldırıldı.(10.09.2012/DİHA/Bitlisnews.com) *Bingöl'ün Yayladere İlçesi'ne bağlı Dalbasan (Seter) Köyü'nde hayvan otlattıkları sırada kırsal alanda bulunan bir cismin patlaması sonucu 2 kardeş ağır yaralandı. Ağır yaralanan çocuklardan 14 yaşındaki Ramazan Kızılgöz yaşamını yitirirken, 11 yaşındaki kız çocuğu C.K. ise helikopterle Elazığ'a kaldırıldı.(12.09.2012/ANF/DİHA) *Van'ın Çaldıran İlçesi'nde Çoraklı (Sind) ile Çubuklu köyleri arasında bulunan askeriyeye ait çöplükte molozların arasında demir toplayan Sami (13) ve Selami Akti (9) kardeşler, bir bombaatar mermisi buldu. Akti kardeşler, mermiyi demir sanarak taşla ezmeye çalıştıkları sırada meydana gelen patlamada ağır yaralandılar. Köylülerce Çaldıran Devlet Hastanesi'ne kaldırılan kardeşlerden Sami Akti'nin iki kez duran kalbi doktorların müdahalesiyle yeniden çalıştırıldı. Daha sonra ambulanslarla Van'a sevk edilen kardeşlerden Sami Akti, yolda yaşamını yitirdi. (27.09.2012/ANF / DİHA / Cnnturk.com / Ntvmsnbc.com / Radikal.com.tr) Yüzüncü Yıl Üniversitesi Prof. Dr. Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'nde ameliyata alınan Selamı Akti, 5 gün hastanede yaşam mücadelesi verdikten sonra 01.10.2012 tarihinde yaşamını yitirdi. KUŞKULU ÖLÜMLER 63 - Erkek *Diyarbakır’da Şeyhmus Aksel (76) adlı yurttaş, oğlu Sadık Aksel (35) ile birlikte Mardin Kapı Semti'nde bulunan Hevsel Bahçeleri'ne mantar toplamaya gitti. Mantar toplamak için baba ile oğul farklı yönlere gitti. Öğle 12.30 sıralarında 2 el silah sesinin duyulması üzerine olay yerine giden oğul Aksel, babasının pompalı tüfekle boynundan vurulduğunu gördü. Ağır yaralı olan baba Aksel olay yerinde yaşamını yitirirken, Sadık Aksel'in ise gözaltına alındığı belirtildi. Olay sonrası Aksel'in cenazesi otopsi için Diyarbakır Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, cinayet esnasında cebindeki eşyalarının alındığı öğrenildi. (16.01.2012/DİHA) *Gaziantep'in Nurdağı ilçesi Sakçagözü beldesine bağlı Kuzoluk Köyü'ndeki ormanlık alanda, ateşli silahla vurulmuş ve yarısı toprağa gömülmüş halde erkek cesedi bulundu. Cesedin 40 gündür kayıp olduğu bildirilen 46 yaşındaki Eyüp Altınkaya’ya ait olduğu belirtildi. Vücudunun değişik yerlerinden vurulduğu anlaşılan Eyüp Altınkaya’nın yakınlarının, 23 Ocak’ta jandarmaya kayıp başvurusu yaptığı öğrenildi. Nurdağı Devlet Hastanesi morguna kaldırılan Altınkaya’nın cesedini, yakınları da teşhis etti. Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili inceleme başlatırken, jandarma ve polis ekipleri katil ya da katilleri arıyor. (04.02.2011/posta.com.tr / Aktifhaber.com / Gaziantephaberler.com) *Diyarbakır ili, Kayapınar ilçesi 3. Sanayi Sitesi'nde esnaf tarafından tutulan bekçi Veysi Tekin'in (25) cesedi, görev yaptığı kulübenin önünde ölü bulundu. Durumun bildirilmesi üzerine olay yerine gelen polis ekiplerinin yaptığı araştırma sonucunda, Tekin'in bıçakla öldürüldüğü belirlendi. Cenaze, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Morguna kaldırıldı. (06.03.2012/ ANF / Haberler.com / Diyarbakır Söz) *Ağrı'nın Patnos İlçesi'ndeAdilcevaz-Erciş Karayolu'nda bir erkek cesedi bulan çobanlar, durumu yetkililere bildirdi. Olay yerine gelen askerler, vücudunun çeşitli yerlerinde darp izine rastlanan cesedin 12 gündür kendisinden haber alınamayan Sayim Çiftçi'ye (36) ait olduğunu belirledi. Çiftçi'nin cesedi otopsi yapılmak için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (03.04.2012/DİHA/Patnosnet.com/Taraf04.net/ Adilcevaz13.com/Haberler.com/Yuksekovahaber.com/Agrininsesi.com) *Elazığ'ın Baskil ilçesi Beşbölük köyünde Fikri Zafer, kardeşi Bayram Zafer'e ait kayısı bahçesinde ilaçlama yapmak isterken yanmış bir ceset bulduğu yönünde jandarmaya ihbarda bulundu. Cumhuriyet savcısının olay yerindeki incelemesinin ardından ceset, otopsi için Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Öte yandan cesedin Malatya'da yaşayan Bayram Zafer'in yaklaşık 10 gün önce kayıp olduğu bildiriminde bulunduğu oğlu Şahin Zafer'e (28) ait olabileceği şüphesiyle Bayram Zafer ve yakınları olay yerine getirildi. Eşyalardan kısmi bir teşhiste bulunulmasına rağmen cesedin kimliğinin henüz belirlenemediği, soruşturmanın sürdüğü bildirildi. (11.04.2012/Haber23.com.tr/Elazighaber.com/Serhattv.com.tr/ Samanyoluhaber.com) *Urfa'da sabah saatlerinde koyun otlatan küçük çocuklar, kente birkaç kilometre mesafede bulanan Balaban mevkiindeki kayalık alanda bir erkek cesedi gördü. Cesedi gören çocuklar, durumu yoldan geçen araç sürücülerine söyledi. Sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine gelen polisler, ilk incelemede 10 gün önce öldüğü tahmin edilen cesedin, çürümeye yüz tuttuğunu ve hayvanlar tarafından parçalandığını belirledi. Cesedin Samet Yıldıztaş isimli yurttaş olduğu belirlenirken, ölüm nedeni ise belirlenmedi. Yıldıztaş'ın ölüm nedeninin araştırılması için cesedi Adana Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. (27.04.2012/DİHA) *Edinilen bilgiye göre, Viranşehir'de Gazi Lisesi öğrencilerinin kaldığı yurdun bodrum katına inen görevliler, burada asılı halde bir gencin olduğunu fark etti. Görevliler, ölü gencin yurtta 64 kalan Gazi Lisesi öğrencisi Ahmet Kaynup (18) olduğunu fark etti ve durumu polise bildirdi. Olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Cumhuriyet savcısının incelemelerin ardından Ahmet Kaynup'un cenazesi morga kaldırıldı. Üç gündür kayıp olan Ahmet Kaynup'un ölü olarak bulunduğu bilgisini alan ve olay yerine gelen yakınları, gözyaşlarına boğuldu. Ölü bulunan Ahmet Kaynup'un ellerinin çamurlu ve vücudunda boğuşma izleri olduğu iddia edildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Öte yandan, olayın yaşandığı yurdun güvenlik kameralarının bozuk olduğu öğrenildi. (29.04.2012/KentHaber) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde dün akşam saatlerinde ilçenin Kuruköy yolu üzerinde bulunan Atatürk Lisesi yakınlarında yoldan geçen yurttaşlar tarafından bir erkek cesedi bulundu. Görgü tanıklarının verdiği bilgiye göre, elektrik direğinde asılı bulunan kişinin 1820 yaşlarında olduğunu belirtti. Yüksekova Devlet Hastanesi'ni götürülen ceset daha sonra otopsi yapılmak üzere Van Adli Tıp Kurumana gönderildi. -Kimliği belirsiz kişi veya kişilerce kafasına 3 kurşun sıkılarak direğe asılan yurttaşın Yüksekova doğumlu Yunus Macit olduğu açıklandı. (21.05.2012/DİHA / KentHaber) *01.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Gülistan Özbek, şu beyanlarda bulundu: “Ablam olan Hanım Üçdağ, 1994 yılında Hani’de ikamet etmekteyken askerler tarafından roket mermileriyle tarandı. Bu olaydan sonra ablamın ruh sağlığında bozuldu. Tüm tedavilere rağmen bir iyileşme belirtisi göstermedi. Bunun üzerine Antalya iline göç ettiler. Ablamın Âdem ve Abdulhalik isminde 2 çocuğu yaklaşık 7-8 yıl önce karıştıkları iddia edilen 2 farklı olaydan kaynaklı olarak tutuklandılar. Ablamın 2 oğlundan biri olan Âdem’in cezaevinde intihar ettiğini bize bildirildi. Bu intihar olayı yaklaşık 3 ay önce yaşandı. Diğer oğlu ise halen cezaevinde bulunmaktadır. Biz yeğenimizin intihar ettiğini düşünmüyoruz. Âdem’in öldürüldüğünden kuşku ediyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi'ne bağlı Yaygınyurt (Zorava) Köyü'nde 46 yaşındaki çoban Ali Aslan'ın cesedi bulundu. Hayvanlarını otlatan köy çobanlarının bulduğu ceset, olay yerinde yapılan ilk incelemenin ardından, jandarma ekipleri tarafından Doğubayazıt Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Silahla vurulmuş bir şekilde bulunan Aslan'ın cenazesi otopsi yapılmak üzere Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (01.06.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Sonhaberler.com/Diyadinnet.com/ Agridogruhaber.com/Objektifhaber.com/Yeniagri.com) *Diyarbakır iline bağlı Kocaköy-Lice yolu üzerinde bir cenaze bulundu. Sabah 06.30 sularında yolun 3 metre uzağında bulunan küçük bir derenin içinde 2 çocuk tarafından bulunan erkeğe ait naaşın kime ait olduğu belirlenemezken, haberi alan yurttaşlar, durumu Kocaköy İlçe Jandarma Komutanlığı'na bildirdi. Bir süre sonra olay yerine gelen jandarma ekipleri savcı gözetiminde olay yerini inceledi. Yapılan inceleme sonucunda cesedin üzerinden Ömer Kalkan adına düzenlenmiş bir kredi kartı ile bataryası çıkarılmış bir adet telefon, bir miktar para çıktı. Cesette 6 kurşun izine rastlanırken, olay yerinde kurşun bulunmadı. Cenazenin Kocaköy İlçesi'nde kimse tarafından tanınmadığı belirtildi. Cenaze otopsi yapılmak üzere olay yerinden kaldırıldı. (24.06.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Van'ın Özalp İlçesi'nde 7 çocuk babası Ali İhsan Zengin (50) adlı bir yurttaşın kulağı kesilerek kafasından vurulmuş halde cenazesi bulundu. Gürpınar İlçesi'nin Elaçmaz Köyü ile Özalp'ın Bağrıaçık Köyü arasındaki yolun 3. kilometresinde bir erkek cesedi olduğu ihbarını alan jandarma, olay yerine giderek inceleme yaptı. Yapılan incelemede öldürülen kişinin sağ kulağının kesilerek 10 metre ileriye atıldığı ve kafasına tek kurşun sıkıldığı belirlendi. Jandarma ayrıca, kesilen kulak deliğine yerleştirilmiş vaziyette bir de not buldu. Üzerinden 65 herhangi bir kimlik çıkmayan şahsın kulağına yerleştirilen notta ne yazıldığı öğrenilemezken, olay yerine gelen cenaze aracının şoförü Muharrem Şahin, yerde yatan cenazeyi görünce fenalık geçirdi. Öldürülen şahsın Saray İlçesi'nin Baltepe Köyü'nde oturan Ali İhsan Zengin olduğu ve cenazeyi almak için olay yerine gelen şoförün teyze oğlu olduğu öğrenildi. Zengin'in kesilen kulağı ile cenazesi araca bindirilerek otopsi için Özalp Devlet Hastanesi'ne götürüldü. (28.06.2012/DİHA/Posta.com.tr/Mynet.com/Vanbulten.com) *Hakkari’nin Yüksekova İlçesi Göngür Mahallesinde bulunan Hacı Ubeyt Camisinin arkasında bir ceset bulundu. Cesedin Abdulkadir Baykal isimli şahsa ait olduğu belirtildi. Bulunan cesedin çeşitli yerlerinde bulunan darp izleri, söz konusu kişinin boğularak öldürüldüğü kuşkusu uyandırdı. Olay yerinde yapılan ilk incelemelerden sonra ceset otopsi için Yüksekova Devlet Hastanesine kaldırıldı. Olay kim veya kimler tarafından yapıldığı öğrenilmezken, savcılık konuyla ilgili inceleme başlattı. (16.08.2012/DİHA) - Kadın *Ceylanpınar'ın Mevlana Mahallesi'nde tek başına yaşayan 65 yaşındaki Naime Solmaz adlı kadın evinde öldürülmüş olarak bulundu. Dün akşam öldürülmüş olduğu tahmin edilen ve yakınları tarafından bulunan kadının cenazesi otopsi yapılmak üzere Ceylanpınar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 65 yaşındaki kadının vücudunda darp izleri olduğu öğrenilirken, kadının yakınları Ceylanpınar Devlet Hastanesi önünde toplanmaya başladı. (21.03.2012/DİHA/Evrensel.net/Medya73.com) *Mardin’in Kızıltepe İlçesi Sandıklı Köyü civarında GAP projesi kapsamında görevli 3 kişinin, Sandıklı Köyü’nde yaşayan Beşir Kurtuluş adlı yurttaşın mısır tarlasında inceleme yaparken bir kadın cesedine rastladıkları belirtildi. Kadın cesedinin bulunması üzerine Kızıltepe Cumhuriyet Savcısı ve olay yeri inceleme ekipleri, bölgeye gelerek incelemelerde bulundu. Cesedin Kızıltepe’de yaşayan 30 yaşlarındaki Necla Yaprak adlı kadına ait olduğu belirtildi. Cesedin bulunduğu yere yaklaşık 150 metre uzaklıkta av tüfeği fişeklerinin bulunduğu görülürken, olaya ilişkin soruşturma başlatıldı. (04.09.2012/DİHA/Sabah.com.tr/İmc-tv.com/Zaman.com.tr) *Kızıltepe ilçesinde, 5. kattan düştüğü ileri sürülen kadın hayatını kaybetti. TOKİ Sitesi'nde yaşayan Derya Kaya (21), komşuları tarafından apartmanın önünde ölü bulundu. Kızıltepe Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Kaya'nın cenazesi, otopsi için Mardin Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Evli olan Kaya'nın, 5. kattan düştüğü öne sürüldü. (04.09.2012/KentHaber) *Batman Çayı'nda kimliği belirlenemeyen 40 yaşlarında olduğu tahmin edilen bir kadın cesedi bulundu. Hafta sonu çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine giden polisler, çay kenarında cesede rastladı. Kadının vücudunun çeşitli bölgelerinde yaralar olduğu belirtilirken, cesed Batman Bölge Devlet Hastanesi morguna götürüldü. (24.09.2012/DİHA/Batmancagdas.com) NAMUS CİNAYETLERİ *Çaldıran İlçesi'ne bağlı Dilekli (Dêr) Köyü'nde oturan bir çocuk annesi Ayşe Anay silahla öldürüldü. Başka birisiyle ilişkisi olduğu gerekçesiyle öldürüldüğü iddia edilen Anay'ın cenazesi Çaldıran Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayla ilgili jandarma aralarında Anay'ın eşinin de bulunduğu 5 kişiyi gözaltına aldı. Olaya tepki gösteren Anay'ın ailesi, olayın açık bir infaz olduğunu belirterek, olayın peşini bırakmayacaklarını dile getirdi. Aile, "Bize gece ilk 66 olarak kızımızın kayıp olduğu söylendi. 3 saat geçtikten sonra biriyle kaçtığını ve ikisini taradıklarını Ayşe'nin öldürüldüğünü söylediler. Şimdi başka biriyle yakalandığını söylüyor. Ancak bunların hiçbiri doğru değil. Biz görgü tanıklarıyla görüştük. Onların söylemi gibi değildir. Kızımızı evde dövmeye başlamışlar, bunun üzerine kızımız kendisini kurtarmak için başka bir eve sığınmak isterken infaz edilmiş" diye konuştu. Şu an hastanede savcıyı beklediklerini belirten aile, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. (11.02.2011/DİHA/Hurriyet.com.tr/Yuksekovaguncel.com) *Diyarbakır'da kız kaçırma nedeniyle aralarında husumet olan iki grup arasında silahlı kavga çıktı. Kavgada 2 kişi öldü, 8 kişi de yaralandı. Diyarbakır'da kız kaçırma nedeniyle çıkan silahlı kavgada 2 kişi öldü, 8 kişi yaralandı. Şehitlik Mahallesi Eski Hal civarında kız kaçırma meselesi nedeniyle aralarında husumet bulunan 2 grup arasında çıkan tartışma, silahlı kavgaya dönüştü. Kavgada; İbrahim, Sezer, Eşref, Mahsun, Bayram ve Namet Kalbur, isimleri öğrenilemeyen 3 kişi ile yoldan geçerken kurşunlara hedef olan Ömer Ödevci yaralandı. Çeşitli hastanelere kaldırılan yaralılardan İbrahim Kalbur ve Sezer Kalbur (14) müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili çok sayıda kişi gözaltına alındı. Polis, olay yeri ile yaralıların kaldırıldığı hastaneler önünde geniş güvenlik önlemleri aldı. (22.07.2012/KentHaber) İNTİHAR ve TEŞEBBÜS(Erkek) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde 26 yaşında ve işsiz olduğu belirtilen Yahya Arslan adlı genç intihar etti. Öğle saatlerinde Viranşehir’in Yenimahalle Mahallesi’nde meydana gelen intihar olayında, bir süre önce tartıştığı eşi tarafından terk edilen ve iş bulamadığı için psikolojik sorunlar yaşadığı iddia edilen Yahya Arslan, yalnız bulunduğu evinde kendisini iple tavana astı. Komşularının kapısını çaldığı Arslan, cevap vermeyince polise haber verildi. Polisler, kapısını kırarak girdikleri evde Arslan'ın tavana asılı cansız bedeni ile karşılaştı. Arslan'ın cansız bedeni, olay yerinde yapılan inceleme sonrası otopsi için Viranşehir Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. (02.01.2012/DİHA) *Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Şehmus Anik isimli tutuklu, bedenini ateşe verdi. Gece 02.00'da Bingöl Devlet Hastanesi Yoğum Bakım Ünitesi'ne kaldırılan Anik'in durumunun ciddiyetini koruduğunu belirtildi. Baş kısmı hariç tüm vücudunda yoğun yanıkların olduğu bildirilen Anik'in hastanedeki tedavisi sürüyor. Anik'in PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın avukatları ile görüşmesinin engellenmesi, siyasi ve askeri operasyonlar ile cezaevinde yaşanan hak ihlallerine karşı 5 arkadaşı ile birlikte süresiz açlık grevinde olduğu öğrenildi. (23.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi'nde psikolojik tedavi gördüğü belirtilen bir öğretmen dehşet saçtı. TOKİ konutlarında saat 04.00 sıralarında Hazım Şahin İlköğretim Okulu'nda Türkçe öğretmeni olan N.S, eşi ve 3 çocuğunu bıçakla öldürdükten sonra, oturduğu binanın dördüncü katından atladı. Evde bıçakla öldürülen N.S'in eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat, 2 yaşındaki ikizleri Havin ve Helin'in cenazeleri otopsi için Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan N.S'in de vücudunda bıçak izlerine rastlandı. Polise verdiği ilk ifadesinde eşi ve çocuklarını öldürdüğünü söyleyen N.S., kendisini bıçakladıktan sonra balkondan atladığını söylediği öğrenildi. Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilen N.S.'nin tedavisi sürüyor. (03.02.2011/DİHA/Diyarbakırolay/Posta.com.tr) *Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde bir tutuklunun geçtiğimiz Salı günü bedenini ateşe verdiği ortaya çıktı. Bedenini ateşe veren ve vücudunda yüzde 20 yanık olduğu belirtilen M. Salim 67 Narin adlı tutuklunun, ilk önce Diyarbakır Devlet Hastanesi'ne, dün gece de Ankara'ya sevk edildiği öğrenildi. Tedavi için Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edilen M. Salim Narin’in PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi protesto etmek için bedenini ateşe verdiği öğrenildi. (03.02.2011/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Batman Emniyet Müdürlüğü bugün art arda gelen biri ölümle sonuçlanan intihar olayıyla sarsıldı. Teknisyen olarak görev yapan evli ve 5 çocuk babası Hasan Düz, iddiaya göre, kefil olduğu arkadaşının borcunu ödememesi yüzünden bunalıma girdi. Emniyet Müdürlüğü’nün bodrum katındaki arşiv odasına inen Düz, başına dayadığı tabancayı ateşleyerek yaşamına son verdi. Silah sesi üzerine arşiv odasına inen personel Düz’ün kanlar içindeki cesedini buldu. Düz’ün borç yüzünden intihar ettiği ve 2 sayfalık bir mektup bıraktığı belirtildi. İntihar eden Düz’ün ölüm haberini alan teknisyen yardımcısı Adil Çiftçi de bulunduğu Sason İlçesi’nde oturduğu bir kahvede silahını karnına dayayarak ateş etti. Ağır yaralanan Çiftçi, Batman’da özel bir hastaneye getirilerek tedavi altına alındı. Yaşamına son veren Hasan Düz ile intihara teşebbüs edip ağır yaralanan Adil Çiftçi’nin birbirlerine kefil olarak borç aldıkları, ancak bu borçları ödeyemedikleri öğrenildi. (20.02.2011/posta.com.tr) *İstanbul'da yaşadığı belirtilen Ömer Koç'un (22) geldiği Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin yıldönümünü protesto etmek için 15 Şubat'ta bedenini ateşe verdi. Uluyol Mahallesi Nergiz Sokak'ta eski evlerinde bedenini ateşe veren Koç, ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı. İlk müdahalenin ardından durumu ağır olan Koç, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. (17.02.2011/DİHA) *Muş iline bağlı Bulanık ilçesinde bulunan Kültür Mahallesi'nde ikamet eden ve hayvan alım satımı yaparak geçimini sağlayan 30 yaşındaki Metin Kıran adlı yurttaş, evinin önünde tandırlık olarak kullanılan yapıda tavana ip asarak intihar etti. Sabah saatlerinde annesini hastaneden getirdikten sonra kendisini asan Kıran'ın cansız bedeni komşuları tarafından bulundu. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Kıran'ın cenazesi Bulanık Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Bulanık Cumhuriyet Savcısı tarafından olayla ilgili soruşturma başlattı. (27.02.2011/DİHA/Sondakika.com/Diyarbakirolay.com.tr/Marasgundem.com) *Siverek merkezde bulunan Camıkebir Mahallesi’nde bulunan Göğsügüzel Mezarlığı’na sabah saatlerinde gelenler, bir kişinin ağaçta asılı olduğunu görünce durumu polise bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis, yaptığı incelemede kablo ile kendini ağaca asan kişinin Şiyar Sakin olduğunu belirledi. Sakin’in cesedi, yapılan inceleme sonrası otopsi için Siverek Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Sakin’in evli ve 1 ay önce 1 kızının dünyaya geldiği, bir süredir psikolojik sorunlar yaşadığı öğrenildi. Güvenlik güçleri intihara ilişkin soruşturmasını sürdürüyor. (05.03.2012/Posta.com.tr) *Siirt’in Şeyh Süleyman Mezarlığı Mevkii’ndeki evlerinin kömürlüğüne giren Rızgar Garioğlu, kömürlüğün tavanına astığı iple intihar etti.Garipoğlu’nun cesedini sabah kömürlüğü giden yakınları bulup, durumu polis bildirdi.Yakınlarının son günlede bunalımda olduğunu söylediği Garipoğlu’nun cesedi otopsi yapılmak üzere Devlet Hastanesi morguna götürüldü. (12.03.2012/Posta.com.tr/DİHA/Guneydoguekspres.com) *Diyarbakır Ergani İlçesi'ne bağlı İncehıdır Köyü'nde ikamet eden ve 4 yıldır atamayı beklediği öğrenilen Mustafa Kaya (26), önceki akşam ailesi ile birlikte yaşadığı evin tavanına kravatıyla kendini asarak yaşamına son verdi. Otopsi yapılmak üzere Ergani Devlet Hastanesi'ne getirilen Kaya'nın cenazesi, otopsisinin ardından dün doğduğu İncehıdır Köyü'nde gözyaşları arasında toprağa verildi. Kaya, geride yürek burkan bir hayat hikayesi ve 68 gözü yaşlı aile bıraktı. (03.04.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Gazete5.com/Mynet.com/ Hurriyet.com.tr) *Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde saat 17.00 sıralarında, evli ve 2 çocuk babası Eyüp Arslan'ın cesedi evinde tavana asılı bir şekilde bulundu. Olay yerine gelen polisler, incelemelerde bulundu. Eyüp Arslan'ın cenazesi Viranşehir Devlet Hastanesi morguna kaldırılarak otopsi yapıldı. Savcılık, olayla ilgili geniş soruşturma başlattı. (08.04.2012/KentHaber) *Hakkari Kapalı Cezaevi’nde 5 aydır tutuklu buluna Cihan Ayhan (17) adlı tutuklunun cezaevinde kendisini asarak intihar ettiği belirtildi. Cezaevindeki bir görevliden alına bilgiye göre Ayhan’ın taciz suçlaması ile tutuklu bulunduğu ve dün mahkemesinin olduğu, bugün akşam saatlerinde kendisini astığı öğrenildi. Ayhan’ın cenazesinin Hakkari Devlet Hastanesi morguna otopsi yapmak için kaldırıldığı ve otopsi işlemlerinin ardından Yüksekova’da defnedileceği bildirildi. (11.04.2012/DİHA) *Muş Bulanık'ta çalıştığı bankada emekli olan Yakup Kızılkale isimli yurttaş, Yeni Mahalle'de ikamet ettiği evde tavana ip bağlayarak yaşamına son verdi. Kızılkale'nin cansız bedeni ailesi tarafından fark edildi. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Bulanık Devlet Hastanesine kaldırılan Kızılkale'nin cenazesi, daha sonra otopsi için Malatya'ya gönderildi. Kızılkale'nin neden intihar ettiği konusunda bilgi alınamazken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (14.04.2012/DİHA) *Adıyaman'ın Besni İlçesi'nde, ailesiyle birlikte çiftçilik yapan 19 yaşındaki Fatih Arslan, evde yalnız bulunduğu sırada av tüfeğiyle yaşamına son verdi. Fatih Arslan, evde kimsenin bulunmadığı bir sırada duvarda asılı olan av tüfeğiyle göğsüne ateş etti. Silah sesi üzerine eve koşanların kanlar içerisinde bulduğu Arslan için sağlık ekiplerinden yardım istendi. İhbar üzerine köye gelen sağlık ekipleri, Fatih Arslan’ın yaşamını yitirdiğini belirledi. (15.04.2012/KentHaber) *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi Ofis Semti'nde, askere gitmek istemediğini belirten bir genç kendini 8. kattan atmak istedi. Anıt Park karşısındaki inşat halindeki binaya çıkan Şirin Tufan adlı genç, işsiz olduğu ve askere gitmek istemediğini belirterek, intihar etmek istedi. Olay yerine gelen Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri ve polis, Tufan'ı uzun bir süre ikna etmeye çalıştı. İtfaiye ekipleri bir yandan yangın merdiveniyle Tufan'a ulaşmaya çalışırken, bir yandan da inşattın kenarına branda açtı. Uzun süren ikna çalışmaları sonucunda Tufan, çıktığı binanın üstünden indirildi. Çevrede toplanan kalabalık Tufan'ın kurtarılmasını alkışlarla destekledi. Tufan, ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü. (16.04.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Bağlar İlçesi'nin Kaynartepe Mahallesi'nde ikamet eden M. Şirin Vurgun (40) adlı yurttaşın intihar ettiği iddia edildi. Mardin doğumlu olan Vurgun'un, silahla kafasına sıkarak intihar ettiği öne sürüldü. Sümer Apartmanı 3. Katta bulunan evlerinde kendisinden 3 gündür haber alınmaması üzerine yakınlarının evin kapısını kırarak içeri girerek Vurgun'un cansız bedeni ile karşılaştı. Vurgun'un 18 yıl cezaevinde yattığı ve son zamanlarda psikolojik sorunlarının olduğu kaydedildi. (18.04.2012/DİHA/Silvanmucadele.com) *Kars Kent merkezinde oturan Gürkan Karabağ, YGS sonuçlarının açıklanmasının ardından aldığı puanın düşük olduğunu söyleyerek bunalıma girdi. Sosyal paylaşım sitesi Facebook'taki sayfasında 21 Nisan günü YGS ve intihar eden birini gösteren fotoğrafları paylaşan Gürkan Karabağ, "Arkadaşlarımın yanına gidiyorum" diyerek evden ayrıldı. Ailesinin bir daha haber alamadığı Gürkan Karabağ'ın, İstasyon Mahallesi'nde bir inşaatın üçüncü katında iple asılmış 69 cesedi bulundu.Yapılan otopsinin ardından Gürkan Karabağ bugün ikindi üzeri İstasyon Camii'ne getirilen Gürkan Karabağ'ın cenaze törenine yakınları ve arkadaşları katıldı. (22.04.2012/DHA) *Siirt’te İşçi Apartmanı'nın çatı katında yaşayan evli ve 3 çocuk babası Hayrettin İşçi, iddiaya göre evde kimsenin olmadığı bir anda kendisini iple tavana asarak yaşamına son verdi. İşçi'nin cesedi otopsi yapılmak üzere Siirt Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, savcılık olayla ilgili soruşturma başlattı. (27.04.2012/Posta.com.tr/Siirtte.net/Yurtgundemi.com/ Siirtajans.com) *Malatya'da bir çift evlerinde ölü bulundu. Şahsın, önce eşini öldürdüğü, ardından da intihar ettiği ileri sürüldü. Olay, Akçadağ ilçesine bağlı Hançerli Köyünde meydana geldi. Erçin ailesinden gün boyu haber alamayan komşuları, durumu jandarmaya ihbar etti. Eve giren jandarma ekipleri Kemal Erçin (38) ile eşi Sibel Erçin'i (36) kanlar içerisinde ölü olarak buldu. Yapılan ilk incelemeye göre, cinnet geçiren Kemal Erçin'in önce eşini silahla vurduğu, ardından da aynı silahla intihar ettiği ihtimali üzerinde duruluyor. (01.05.2012/KentHaber) *Muş’un Varto İİlçesi’ne bağlı Seki Köyü’nde yaşayan Ali Baba (18) isimli zihinsel engelli genç kendisini asarak, intihar etti. Evlerinin yakınlarında bulunan hayvan barınağında tavana astığı iple intihar ettiği öne sürülen genci bir süre köyde göremeyen komşuları aradıkları Ali Baba’nın ahırda cansız bedeniyle karşılaştı. Ali Baba’nın geçen yıl annesini kaybettiğini aktaran komşuları, Baba’nın annesini çok özlediğini ve onun yanına gitmek istediğini devamlı sayıkladığını iddia etti. Köylülerin haber vermesi üzerine olay yerine gelen Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan incelemenin ardından Baba’nın cenazesi Varto Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. (03.05.2012/DİHA) *Sivas'ta görev yaptığı ilköğretim okulunda şikayet üzerine hakkında soruşturma başlatılarak açığa alınmasını hazmedemeyip intihara kalkışan Şahin İ, tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi (09.05.2012/KentHaber) *07.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Besra Bayın, şu beyanlarda bulundu: “Yaklaşık 1 yıl önce Büyükşehir Belediyesi önünde çıkan olaylarda taş attığı gerekçesiyle oğlum Aziz Bayın’ı gözaltına aldılar. Halen cezaevinde bulunmaktadır. 2 ay önce İstanbul Adli Tıp Kurumu Psikiyatr raporu için gönderildi. Geçen hafta içinde görüşüne gittiğimde oğlum bana “bir kutu hap içerek intihar teşebbüsünde bulunduğunu” söyledi. Hastaneye kaldırılıp midesi yıkandıktan sonra cezaevine geri gönderildi. Oğlum cezaevine girmeden öncede psikolojik sorunları vardı. Raporu mevcuttur ve psikiyatr ilaçları kullanmaktadır. Oğlumun sağlık durumu hakkında endişelerim bulunmaktadır. Oğlumun durumu hakkında bilgi edinmek istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) * Kars merkezde bulunan Bahri Dağdaş Caddesi Digor pazarında, Ticaret Borsası'nda çalışan Havvanur Kaya'nın, (41) işe giderken ayrı yaşadığı ve boşanma davaları süren eşi Şentürk Kaya (45) tarafından önü kesildi ve aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Şentürk Kaya, yanında getirdiği tabancayla eşini başından vurarak ağır yaraladı. Şentürk Kaya, ardından silahı başına dayayarak intihar etti. Olay yerine gelen ambulansla Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Havvanur Kaya ise yoğun bakımda hayatını kaybetti. (07.06.2012/DHA/ANF/Sabah.com.tr/ Posta.com.tr) 70 *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Abdulvahit Kılıç adlı tutuklu boğazını keserek, intihar girişiminde bulundu. Kılıç'ın oğlu Vedat Kılıç, intihar girişiminin 19.06.2012 gece saatlerinde gerçekleştiğini belirterek, "Urfa Cezaevi'ndeki katliama tepki gösterdiği için yaptığın söylediler." Geçirdiği ameliyattan sonra babasının bir gün yoğun bakımda kaldığı bilgisini veren Kılıç, babasının durumunun iyi olduğunu belirtti. (22.06.2012/ANF/DİHA) *Bitlis'in Hizan (Xîzan) İlçesi’ne bağlı Karbastı (Xirsinç) Köyü’nde 24 Haziran günü İsmail Kuşlu (18) adında bir gencin korucu olan babasının silahıyla intihar ettiği iddia edildi. Merminin karaciğerine isabet ettiği Kuşlu, Bitlis Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Karaciğeri tamamen iflas etmiş olan Kuşlu’nun hayati tehlikesinin olduğu belirtildi. (22.06.2012/DİHA) *Erzurum’da bir süre önce Pamuk Evlerde oturan genç bir kıza gönlünü kaptıran Haydar Yıldız, onu zorla kaçırdı. Yıldız'ı sevmediği için elinden kurtulan genç kız baba evine döndü. Songül isimli genç kızı çok sevdiği için akrabaları olan Bişar Cavdar (43) ile Hürriyet Çavdar’la(40) birlikte kaçırdığı kızı ailesinden istemek için evlerine gitti. Kızın evde olmadığını Tekman'a gittiğini öğrenen Yıldız, genç kızın evden kaçmasına yardımcı olduğunu düşündüğü akrabaları Bişar Cavdar ile Hürriyet Çavdar’ı af tüfeği ile vurdu. Akrabalarını öldüren Haydar Yıldız, daha sonra av tüfeğini göğsüne dayayarak intihar etti. Olay yerinde inceleme yapan polis, olayla ilgili soruşturmayı sürdürürken 3 kişinin cesedi otopsi için Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. (29.06.2012/DHA/Haberturk.com/ Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr) *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Hakan Yılmaz isimli siyasi tutuklu bedenini ateşe verdi. Vücudunda yanık meydana gelen Yılmaz'ın önce Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı buradan da Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Yanık Ünitesi bölümüne sevk edildi. Olayla ilgili cezaevi yetkililerinden bilgi alan TUHADFED Genel Başkanı Zübeyde Teker, edindiği bilgileri paylaştı. "Olay koğuşta meydana gelmiş. Kendisini yakar yakmaz arkadaşları tarafından fark edilen Yılmaz'a müdahale edilmiş. Hemen cezaevi personeline haber verilmiş ve daha sonra hastaneye kaldırılmış. Edindiğimiz bilgilere göre sağlık durumunda ciddi bir şey yok". (01.07.2012/ANF/DİHA/ Diyarbakirhaber.gen.tr) *Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Bilal Doğan adlı siyasi tutuklunun sabah saatlerinde "14 Temmuz Diyarbakır Zindanı Direnişi"nin yıl dönümü nedeni ile bedenini ateşe verdiği bildirildi. Alınan bilgiye göre; Doğan'ın bedenini ateşe verdiği sırada aynı koğuşta bulunan arkadaşları hemen müdahalede bulundu. Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Doğan'ın durumunun iyi olduğu öğrenildi. (08.07.2012/DİHA / Batmanpostasigazetesi.com) *Malatya'da bir genç, tabancayla intihar etti. Olay, Merkez Topsögüt beldesi Karşıyaka Mahallesi Gül Sokak'ta meydana geldi. İddiaya göre, annesi 6 yıl önce vefat ettiği için babası ve 4 kardeşi ile birlikte aynı evde kalan 19 yaşındaki Gökhan Kemer, evde tabanca ile kendisine ateş açarak intihar etti. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından ceset, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. (25.07.2012/KentHaber) *Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan Diyarbakır Kayapınar nüfusuna kayıtlı 24 yaşındaki Volkan Moray isimli adli tutsak sabah saatlerinde intihar etti. Girdiği bunalım sonucu çamaşır yıkamak için kullandıkları iple kendini tavana asarak intihar etti. (25.07.2012/DİHA/ Sabah.com.tr/Ozgur-gundem.com/Siirtliler.net) 71 *Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde adli suçtan tutuklu bulunan Van Erciş nüfusuna kayıtlı Faruk Berte'nin (45) cezaevinde intihar ederek yaşamına son verdiği ileri sürüldü. Çamaşırhanede iple kendisini asarak yaşamına son verdiği belirtilen Berte’nin cenazesi otopsi yapılmak üzere hastaneye kaldırıldı. (01.08.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Silvan İlçesi'nde Sanayi Sitesi'nde gece mesaisine kalan 19 yaşındaki marangoz işçisi Fahri Ateş'in henüz öğrenilmeyen bir nedenden dolayı kendisini asarak intihar ettiği ileri sürüldü. Ateş'in ölümüyle ilgili arkasında bir not bıraktığı notta ise ustasından helallik istediği belirtildi. Olay yerine gelen polisin yaptığı inceleme ardından Ateş'in cenazesi önce Silvan Devlet Hastanesi morguna buradan da Diyarbakır Adli Tıp morguna kaldırıldı. (13.08.2012/DİHA) *Ailesi ile Kars’ın Kağızman İlçesi Kozlu Köyü'nde yaşayan Turgut Orhan'ın 23.08.2012 tarihinde gece 01.30 sıralarında, kendisini evinin tavanına bağladığı iple astığı ileri sürüldü. Yaşlı adamın odada asılı olduğunu gören ailesi, durumu hemen jandarmaya bildirdi. Yaşlı adamın cenazesi, Erzurum Adli Tıp Kurumu'na gönderilmek üzere Kağızman Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Turgut Orhan’ın 16 yaşındaki kızının da 2003 yılında bilinmeyen bir nedenle intihar ettiği öğrenildi. (23.08.2012/DİHA/Karshaberler.com) *Şırnak'ın Cumhuriyet Mahallesi'nde, Selahattin Taşkın isimli 20 yaşındaki gencin av tüfeğiyle yaşamına son verdiği iddia edildi. Eve gelen aile bireyleri tarafından kanlar içerisinde ölü bir şekilde bulunan Taşkın'ın cenazesi, Şırnak Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. (24.08.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Ergani İlçesi'ne bağlı Fatih Mahallesi'nde oturan 50 yaşındaki Sanayi Taştan adlı yurttaşın av tüfeği ile intihar ettiği iddia edildi. Kardeşinin düğününden eve geçen Taştan, bilinmeyen bir sebepten dolayı av tüfeği ile intihar ettiği öne sürüldü. (25.08.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 1 Ağustos'ta saat 21.00 sıralarında Kızıltepe Adliye binası önünde üzerine kolonya dökerek bedenini ateşe veren Mehmet Yalçın, tedavi gördüğü Dicle Üniversitesi Onkoloji Bölümü Yanık Ünitesi'nde yaşamını yitirdi. Hastanede kaldığı sürece boyunca 6 kez ameliyat geçiren Yalçın'ın bedeninin yüzde 65'yi yanmıştı. (25.08.2012/DİHA/ANF/Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır'da hırsızlık zanlısı oldukları belirtilen ve dün Diyarbakır Adliyesi'nde savcılıkta ifade verdikten sonra sevk edildikleri nöbetçi mahkemece tutuklanan 2 kişiden biri adliyenin 3'üncü katından kendisini boşluğa bırakarak, intihar girişiminde bulundu. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi yerleşkesinin yan tarafına düşerek yaralanan zanlı yerde acılar içinde dakikalarca kıvrandı. Bu sırada polislerin elinden kurtulup merdivenleri hızla indikten sonra adliye binasının dışına çıkan diğer zanlı ise bahçede bulunan sivil polislerce yakalandı. Polisler tarafından yaka paça yeniden adliye binasına götürülen zanlı ile intihar girişiminde bulunan ve sağ ayağında kırık olduğu gözlenen zanlı işlemlerinin tamamlanmasının ardından cezaevine gönderildi. Sık sık suçsuz olduklarını söyleyen zanlılardan intihar girişiminde bulunan gencin tedavi edilmek üzere hastaneye götürüldüğü bildirildi. (01.09.2012/DİHA/ Diyarbakirhaber.gen.tr) *Sivas’ın Gemerek ilçesinde, malulen emekli polis memuru Y. A. av tüfeğiyle intihar etti. Edinilen bilgiye göre ilçeye bağlı Karagöl köyünde yaşayan Y. A., zihinsel sorunları nedeniyle polislik mesleğinden malulen emekli oldu. 43 yaşındaki Y. A., kardeşi ve eniştesiyle yaşadığı evde sabah saatlerinde av tüfeğiyle kendisini başından vurarak intihar etti. (06.09.2012/KentHaber) 72 *Van F Tipi Cezaevi'nde bulunan siyasi tutuklu Suat Kaya 29 Ağustos akşamı tecrit ve baskıları kınamak amacıyla bedenini ateşe verdi. Konuyla ilgili olarak yazılı açıklama yapan Van F Tipi Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlüler, “Cezaevinde son zamanlarda baskılar had safhaya ulaştı. Önderliğimiz Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve cezaevindeki baskıları kınamak amacıyla arkadaşımız Suat Kaya 29 Ağustos’ta bedenini ateşe verdi. Arkadaşlarımız müdahale ederek, söndürdü. Arkadaşımız olaydan sonra hastaneye götürülme yerine cezaevinde sorgulanmıştır. Uzun süre yapılan sorgulamadan sonra hastaneye götürülmüş, götürüldüğü hastanede ise görevli doktorun, 'madem bunu yapıyorsun geberseydin' gibi ırkçı söylemlerine maruz kalmıştır. Arkadaşımız tedavi edilmeden tekrar geri getirilmiş, şuan hücresinde kendi imkanlarıyla tedavi oluyor” dedi.(07.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan siyasi tutuklu Engin Marce, 6 Eylül tarihinde PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen ağırlaştırılmış tecridi protesto etmek amacıyla bedenini ateşe verdi. Bedeninin değişik yerlerinde yanıklar oluşan Marce, cezaevinde bulunan ambulansla Diyarbakır Devlet Hastanesine kaldırılarak, tedavi altına alındı. (08.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Van F Tipi Cezaevi'nde KCK adı altında yürütülen operasyon kapsamında tutuklanan ve tutuklu olarak yargılanan Mazlum Demir adlı tutsak bulunduğu A-33 koğuşunda bedenini ateşe verdi. Arkadaşlarının müdahalesiyle söndürülen Demir’in başta sırt, el ve ayakları olmak üzere vücudunun büyük bölümünün yandığı bildirildi. Olaydan sonra hastaneye kaldırılan Demir’e yapılan ilk müdahaleden sonra tekrar cezaevine geri götürüldü. (19.09.2012/ANF/DİHA) ÇATIŞMALI ORTAM NEDENİYLE YAŞANAN DİĞER İHLALLER KÖY YAKMA VEYA BOŞALTMA *Batman'da 1990'lı yıllarda "Güvenlik" gerekçesiyle askerler tarafından boşaltılan Kuyubaşı Köyü'ne bağlı Everce Mezrası sakinleri, 2000 yılında köye geri dönüş yasası ile tekrar geri döndü. Köylerine tekrar alışmaya başlayan yurttaşlar, 12 Haziran'da İl Özel İdaresi'ne bağlı iş makinelerinin evlerini yıkmasıyla karşı karşıya kaldı. O günden beri kendi köylerinde yıkık evlerinin üzerine çektikleri naylon çadırların altında yaşayan yurttaşlar ikinci bir yıkımla sarsıldı. Yıkılan evlerinin enkazında elektriksiz ve susuz yaşayan köylülerin, bu kez de köye getirilen dozerlerle evlerinin temelleri de yıkıldı ve böylelikle mezra haritadan silindi. Batman Üniversitesi'nin kampusunun yapıldığı bölgede olan ve "vasfını yitirmiş orman arazisi" olarak gösterilen köyde, köylülerin ellerinde tapuları bulunuyor ve 90'lı yıllarda köy boş olmasına rağmen ödedikleri vergilerin belgeleri de mevcut. Başbakan ve yetkililere seslenen 5 çocuk babası Yusuf Turan (32), burada çok büyük bir haksızlıkla, adaletsizlikle karşı karşıya kaldıklarını belirterek, "Yetkililerden milletvekillerine kadar herkese bu konuyu dile getirdim ama kimse oralı olmadı. Çevreden aldığımız duyumlara göre burada 'köylülere tazminat vermişiz, yardımda bulunmuşuz' denilmiş. Hiçbir alakası yok. Biz Everce sakinleri olarak hepimiz buradayız. Kime ne tazminat kime ne yardımda bulunmuşlarsa çağırsınlar görüşelim" dedi. Köylerinin yerle bir edilmesinden sonra şimdi de haritadan silinebilmesi için kepçelerle temellerin kazıldığını söyleyen Turan, "Buradan Başbakan'a sesleniyorum, 21'inci yüzyılda var mı Türkiye'de elektriksiz, susuz bir köy?" diye konuştu. (01.07.2012/DİHA/Ozgurgundem.com/ Vanbulten.com) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde 23 Temmuz günü başlayan çatışmalar sonrası ilçeye bağlı bazı köyler boşaltıldı. Temmuz ayı içerisinde Günyazı köyüne bağlı Yiğitler, Aşağı Yiğitler, 73 Orta Yiğitler ve Yukarı Yiğitler mezraları ile Bağlar köyüne bağlı Çem (Navreza) mezrası boşaltıldı. Boşaltılan köylerden göç eden köylüler Şemdinli merkezde akrabalarının yanına yerleşirken, köylerine dönmek isteyen köylülerin askerler tarafından engellendiği öğrenildi. (İHD Hakkari Şubesi) *23 Temmuz'da Şemdinli'den 1 kilometre uzaklıkta başlayan ve son olarak Zorgeçit (Gergit), Bigozan alanına kadar yaklaşık 40 kilometrelik alana yayılan çatışmalar devam ediyor. Çatışmalarda kullanılan savaş uçakları, obüs topları, en son teknolojiye sahip havan topları, tank ve değişik türden gelişmiş silahlarla günlerdir bölge bombalanıyor. Çatışmaların devam ettiği günden bu yana daha önce boşaltılan Aşağı, Yukarı ve Orta Yiğitler (Nirkulan) köylerinden sonra bu kez de askerler tarafından Rüzgarlı (Rubunus), Güzelkaya (Bigirt), Zorgeçit (Gergit), Moşe, Beyteran ve Tuva köyleri tamamen boşaltıldı. Köylerinin tamamen boşaltılmasından sonra her köyde sadece iki yurttaş eşyalara sahip çıkmak için köyde bırakılırken, eşyalarını dahi almayan yurttaşlar ise köylerini terk etti. (06.08.2012/DİHA) ORMAN VE ARAZİ YAKMA *1 Mayıs'ta Sason'a bağlı Kilimli'nin (Bêlave) Kovegerê ve Hewre ile Kelhesna'nın Aza Mezrası ve Karameşe köyü kırsalında operasyona çıkan askerlerin köylülere ait çok sayıda bağ, bahçe, meyve ağaçlarını ateşe verdiği belirtildi. 2 gün süren askeri operasyon kapsamında köylere giriş çıkışların engellendiği belirtilirken, köylerin kırsalında bazı silahlı grupların dolaştığı kaydedildi. Bölgede sıklaşan askeri operasyonlar ve kırsal alana konumlanan gruplardan kaygılandıklarını belirten köylüler, 90'lar gibi zorla göçertirme ve köy yakma gibi bir durumla karşılamaktan çekindiklerini söyledi. İsmini açıklamayan bir köylü, HPG'lilerin kıyafetini giyen bir grup, kontragerillanın geceleri sık sık köyün etrafından dolaştığını söyledi. Köylü şunları söyledi: "Operasyona çıkan askerler bütün bağlarımızı yaktı. Meyve ağaçlarımızı yaktı. Bizim tek geçim kaynağımız onlardır. Ciddi anlamda zarara uğradık. Bunu yapanlar buraları terk etmemiz için bilinçli yapıyor. Köyün etrafında her gece 8 kişilik bir kontra grubu dolaşıyor. Bunlar HPG'lilerin kıyafeti giymiş onlar gibi kuşanmış kişilerdir. Gündüzleri ortadan kaybolan bu grup geceleri köyün etrafında dolaşıyor. Köye yakın yerlere mevzileniyorlar. Sürekli köyü gözetiyorlar. Bunu bütün köylüler görüyor. Ben bir kaç defa onları arazide gördüm. Burada hiç bir can güvenliğimiz yok. Bunların ne yapacağı kestirilemez. Hiç bir güvencemiz yok. Böyle devam ederse köyümüzü terk etmek zorunda kalacağız" dedi. (08.05.2012/DİHA) *Şırnak'ta bulunan Cudi Dağı'nda çok sayıda asker ve özel harekât polisinin katılımıyla operasyon başlatıldı. Hisar Çağlayan bölgesinde dün geceden bu yana devam eden operasyonda çatışmanın yaşanıp yaşanmadığı konusunda herhangi bir bilgi edinilmezken, operasyonun yapıldığı kırsal alandan dumanların yükseldiği görüldü. Operasyona kobra tipi helikopterlerinde destek verdiği bildirildi. (28.05.2012/DİHA) *Mardin'in Derik merkezinde akşam 19.00 ile 24.00 saatleri arasında zırhlı araçlarla devriye gezen polislerin, dağlık alana doğru ağır silahlarla ateş açması sonucu yangın çıktığı iddia edildi. Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, özel harekat polisleri ormanlık alanı ateşe verdi. Dağlık alanda ve yol olmaması nedeniyle itfaiyenin müdahale edemediği yangın yaklaşık 2 saat sürdükten sonra kendiliğinden sönerken, ormanlık alanda birçok ağaç yandı. (11.06.2012/DİHA) *HPG militanlarının Hakkari'nin Yüksekova ve Şemdinli bölgelerinde bu sabah erken saatlerde gerçekleştirdiği saldırıların ardından operasyon başlatıldı. Başlatılan operasyon sonrası Dağlıca, Yeşiltaş, Samanlı, Gelişen çevresinde helikopter ve uçakların bombardımanı 74 sonucu yangın çıktı. Giriş ve çıkışların yasaklandığı bölgede telefonlar çekmezken, Ortaklar (Bisosin) Karakolu çevresinden geçen yurttaşların askerler tarafından yoğun aramalara tabi tutulduğu öğrenildi. (19.06.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi Derecik (Rubarok) Beldesi'ne bağlı Gürmeşek (Diravane) Taburu'nda sabah saatlerinde Koçyiğit (Qelit) Köyü'ne top atışları yapıldığı bildirildi. Top atışları sonrasında ormanlık alanda yangın çıktı. Müdahale edilmeyen yangın geniş bir alana yayılırken, top atışlarından sonra bölgede operasyon başlatıldı. (21.06.2012/DİHA) 06.07.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Mehmet YURTSEVER şu beyanlarda bulundu: “Dün (25.06.2012) saat 11:00’de Doluçay Karakolundan açılan atış neticesinde şahsıma ait olan tapulu arazim ve yanındaki orman arazisinde yangın meydana geldi. Bu yangında 10 dönüm tapulu arazim ve en az o kadar da ormanlık arazi yanarak tahrip oldu. Herhangi bir müdahale olmadan gece 12:00’de kendiliğinden söndü. Bizim şu an ne can ne mal güvenliğimiz var. Çok tedirginiz. Bu konuda şubenizden hukuki yardım talebinde bulunuyoruz.” (İHD Bitlis Şubesi) *Günlerdir Federal Kürdistan Bölgesi sınırında devam eden askeri operasyonlar ve bombalamalar nedeniyle Şemdinli’nin Meşelik (Herke) ve Ayranlı (Bedav) köylerinde, savaş uçaklarının attığı bombalar ile yapılan top atışları sonucunda yanmaya başladı. Her iki köyün üzerinde dumanlar yükselirken bölgeye giriş çıkışlar da yasaklandı. Ayrıca sınır hattında birçok noktada iki gündür sürdü. (13.07.2012/DİHA/Yuksekovaguncel.com) *Diyarbakır'ın Lice İlçesi Dibek (Dêrxust) ve Yolçatı (Sîsê) köyleri arasındaki kırsal bölge sabah saatlerinde helikopterlerce bombalandı. Bombalamanın ve çatışamanın sürdüğü bölgede, askerlerin ormanlık bölgeyi dört bir yandan ateşe verdiği öne sürüldü. Bölgede oturan köylüler, helikopterlerin bölgeyi taraması nedeniyle orman yangınına müdahale edemediklerini belirtti.(17.07.2012/ANF/DİHA/Evrensel.net/Ozgur-gundem.com) *24.07.2012 sabah saatlerinde HPG militanlarının, Hakkâri'nin Şemdinli İlçesi'nde Bağlar Köyü'ne bağlı Çem ve Rüzgarlı mezraları arasında yol kontrolü yaptığı öğrenildi. HPG militanlarının yol kontrolünün ardından ise Çem ve Rüzgarlı mezralarına bağlı Gevriyazinê ve Xarani kırsalında 15.50 sularında operasyona çıkan askerler arasında çatışma çıktı. Şemdinli İlçesi'ne 20 kilometre uzaklıkta bulunan bölgeye özel hareket timleri sevk edilirken, çevre karakollardan da bölgenin havan toplarıyla bombalandığı öğrenildi. Bombardıman sonucu ormanlık alanda yangın çıktı. 2 kobra tipi helikopter ile bölgenin tarandığı ve çatışmanın da devam ettiği bildirildi. (24.07.2012/DİHA/ANF/Evrensel.net) *Dersim merkez ve Nazimiye İlçesi-Erzincan yol ayrımında askerler ve polisler, HPG militanlarının yolu kestiğini ve Nazimiye İlçesi'nin Uzuntarla köyü kırsalında çatışmanın çıktığını iddia ederek yolu trafiğe kapattı. Uzuntarla Köyü sakinleri ise, tek bir kurşun sesi dahi duymadıklarını belirterek, helikopterlerin bir saatte yakın, kırsal bölgeyi değil, köye yakın yerleri taradığını kaydetti. Helikopterlerin taraması sonucu küçük çaplı orman yangını çıktı. (25.07.2012/DİHA/Yuksekovaguncel.com) *Bingöl'ün Adaklı İlçesi'nde bulunan Doluçay (Sağyan) Köyü'nde bulunan Doluçay Jandarma Karakolu'ndan açılan ateş sonucu ormanlık alanda yangın çıktı. Yangının büyümesi üzerine köy yakınında bulunan Mehmet Yurtsever'e (65) ait 10 dönümlük tapulu arazide yangından nasibini aldı. Yangının köylülerin arazilerinde de zarara yol açması üzerine Mehmet Yurtsever isimli yurttaş, İHD Bingöl Şubesine yardım talebinde bulundu. (26.07.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com) 75 *Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde sabah saatlerinde askeri aracın geçişi sırasında yaşanan ve 2 askerin yaşamını yitirdiği 1 asker ile 1 köylünün yaralandığı patlamanın ardından bölgede başlatılan askeri operasyon devam ediyor. Çok sayıda askerin katıldığı ve sık sık helikopterlerin uçtuğu bölgede, ormanlık alanda yangın çıktı. Fis Ovası ve Dakyanus olarak tabir edilen bölgede çıkan yangını söndürmek için bölgeye gitmek isteyen köylüler askerler tarafından engellendi. (27.07.2012/DİHA) *Dersim'in Ovacık İlçesi yolu üzerinde bulunan Karşılar Karakolu'nun karışsıdaki ormanlık alanda çıkan yangıda, yüzlerce hektarlık ormanlık alan yandı. Yangının çıkış nedeni öğrenilemezken, karakoldakilerin yangını görmesine rağmen müdahale etmediği görüldü. Yangının büyümesi ve civar köylere yaklaşmasıyla birlikte, köylüler kendi çabalarıyla yangını söndürmeye çalıştı. Ancak yangının hızla yayılması nedeniyle köylüler, Dersim Belediyesi'nden yardım talebinde bulundu. Yangının çıktığı yere helikopter dışında hiçbir aracın yetişememesi nedeniyle, Dersim Belediyesi anons aracından kent merkezinde, yangının söndürülmesi için duyarlılık çağrısında bulunuldu. Belediye önüne gelen çok sayıda kişi, araçlarla yangının olduğu bölgeye gitti. Yangın söndürmeye gidenler arasında, 12. Munzur Kültür ve Doğa Festivali'ne katılmak üzere Şırnak ve Diyarbakır'dan gelen gençler de vardı. Dersim'den gidenler, kısa yollardan yangının olduğu yere ulaşmak istedi; ancak köylülerin "Gidip karakoldan izin almazsanız, sizi tararlar" demesi üzerine, önce Karşılar Karakolu'na gittiler. Karakoldan izin alındıktan sonra bölgeye gidebilen çok sayıda kişi, ormanı söndürmeye başladı. Tırmık, kürek ve elleriyle ateşe toprak atarak söndürmeye çalışan yüzü aşkın kişi, 6 saattin ardından yangını kontrol altına alabildi. Ateşin tamamen söndürülmesinin ardından, yanan bölgedeki közler de tamamen söndürüldü. (29.07.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Vanbulten.com) *Diyarbakır’ın Lice ilçesinde bulunan Ziyaret (Fis), Uçarlı (Firdes), Gökçe (Zara), Çağdaş (Cinezur), Kayacık(Hezan) Çavundur(Licok), Duru(Derkam) köy ve mezralarını kapsayan hava destekli operasyon başlatıldı. Dün gece saatlerinde başlatıldığı belirtilen operasyon kapsamında sabah saatlerinde Kocaköy-Lice karayolu askerler tarafından ulaşıma kapatıldı. Yolların neden kapatıldığı öğrenilemezken, yolun açılmasının ardından ormanlık bölgede yangın çıktı. (31.07.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi Bağlar (Nehri) Köyü’ne bağlı Çem (Navrezan) ve Rüzgârlı (Rubunus) mezralarında 24 Temmuz’da başlayan çatışmalar devam ediyor. Yoğun bombardıman sonucu bölgede orman yangınları çıkarken, akşam saatlerinde başlayan çatışmaların Tuva (Beyşemsi) Köyü ve Rüzgârlı (Rubunus) mezrasında devam ettiği gelen bilgiler arasında. (01.08.2012/DİHA) *Şırnak Silopi İlçesi Hesana bölgesinde 3 Ağustos günü öğlen saatlerinde yangın çıktı. Dumanların yükseldiği bölgede rüzgârın etkisi ile kısa sürede alevler Cudi Dağı'nın büyük bir alanını kapladı. Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Cudi Dağı'na yönelik bugün sabah saatlerinde askerlerin operasyona çıktığı ve yangının operasyon sonrası başladığı belirtildi. (03.08.2012/DİHA) *Dersim'de TSK'nin HPG'ye yönelik başlattığı askeri operasyon sonucu çıkan orman yangını devam ediyor. Pülümür Vadisi'nde bulunan Kırmızı Köprü Köyü kırsalında bombardıman sonucu çıkan orman yangınına herhangi bir müdahalede bulunulmazken, vadinin Kobra tipi helikopterlerle bombalandığı öğrenildi. Dersim'de bulunan çevre örgütleri ise, askeri operasyonların durdurulmasını ve yangına müdahale edebilmek için çatışma alanına girme yasağının kaldırılmasını istedi. (04.08.2012/DİHA) 76 *Şemdinli'de 23 Temmuz'dan bu yana HPG ile askerler arasında devam eden şiddetli çatışmalar nedeniyle ilçeye bağlı Yiğitler (Nirkula) Köyü kırsalında HPG'liler ile özel birliklerin rastgele ateş açması sonucu Moşe Köyü'nde onlarca dönümlük ormanlık alan yanarak kül oldu. Kısa sürede büyüyen yangın köydeki evlere kadar ulaştı. Şu ana kadar yangına müdahale edilmezken, köylülere ait bağ ve bahçeler de yandı. Köylüler evlerin yanmaması için çaba sarf etmeye çalışırken, bölgedeki çatışmalardan dolayı köylüler, evlerinden çıkmakta zorlanıyor. Askerlerin attığı roket mermileri bazı evlere isabet ederken, köyde panik ve endişe hakim. 8 haneli ve 95 nüfuslu köyde, şu ana kadar 300 bağ ot da yandı. (05.08.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere (Qilaban) İlçesi'ne bağlı Şenoba (Sêgirke) Beldesi'nde helikopterlerden atılan flaşörler nedeniyle ormanlık alanda yangın çıktığı belirtildi. Yerel kaynaklardan elde edilen bilgilere göre; yangına 5 Ağustos öğle saatlerinde Eğertepe askeri üst bölgesi yakınlarında, alçak uçuş yapan 2 taarruz tipi Kobra helikopterden atılan flaşörler neden oldu. Öğle saatlerinde başlayan yangının, rüzgarın etkisi ile yayıldığını ve mera olarak kullandıkları alanların büyük bir kısmının yandığını aktaran köylüler, yetkililerin ise yangına seyirci kaldığını kaydederek tepki gösterdi. (06.08.2012/DİHA) *Dersim’in Pülümür İlçesi'nde bir hafta içinde ikinci kez orman yangını çıktı. Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre 8 Ağustos günü sabah saatlerinde ilçeden duyulan silah seslerinin ardından Meydanlar Mahallesi'nin arka tarafındaki tepeden dumanlar yükselmeye başladı. Yükselen dumanlar ilçe merkezine kadar ulaştı. (08.08.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Hazro İlçesi Koçbaba (Hodof) ve Ürgen (Nereni) köyleri arasındaki Girê Sor Dağı'nda sabah saat 05.30'da çatışma çıktığı belirtildi. Askerlerle birlikte korucuların da katıldığı operasyonda, helikopterlerin çatışma bölgesini bombaladığı bildirildi. Çatışmanın ardından Girê Sor Dağı'nda yangın çıktığı belirtilirken, devam eden yangının 20-30 hektarlık alanı içine aldığı kaydedildi. Yangına resmi kurumlar müdahale etmezken, BDP Hazro İlçe Başkanı Şakir Doğan, yöneticiler ve bölgede bulunan yurttaşlar yangını söndürmeye çalıştı. (13.08.2012/DİHA) *HPG tarafından 12 Ağustos tarihinde CHP Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün'ün alıkonulması ile birlikte bölgedeki operasyonlar arttı. Aygün'ün alıkonulduğu Munzur Vadisi'ndeki Venk Köprüsü sırtarlarında yer alan ormanlık alan ve Karşılar Karakolu karşısındaki Halvori ormanında bombardıman nedeniyle çıkan yangına müdahale edilmedi. Köylüler, Venk Köprüsü sırtlarındaki orman yangınını kendi imkanlarıyla söndürmeye çalıştı ancak akşam saatlerinde esen rüzgarın etkisiyle yangın kontrol altına alınamadı. Karşılar Karakolu'nun hemen karşısındaki yangına ise, can güvenliği nedeniyle kimse müdahale edemiyor. Günlerdir süren orman yangınında yüzlerce hektarlık ormanlık alan yandı. Günlerdir Munzur Vadisi'ni duman altında bırakan orman yangınlarına, yenilerinin de eklendiği bilgisi geliyor. Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Aygün'ün serbest bırakıldığı yer olan Ovacık İlçesi Aktaş Köyü kırsalında geniş çaplı operasyon başlatıldığı öğrenildi. İki helikopterin sabah saatlerinde söz konusu kırsal bölgeyi bombalaması sonucu birçok noktada yangın çıktığı kaydedildi. (15.08.2012/DİHA) *TSK, Diyarbakır'ın Kulp İlçesine bağlı Ünal (Şerefka) Köyü'nü bombaladı. 14 Ağustos'ta TSK tarafından köylerinin bombalanmasına ilişkin yaşadıklarını DİHA'ya aktaran yurttaşlar, TSK'nin Ünal Köyü (Şerefka) ile Yavuz Mezrası (Mamıka) arasındaki büyük bir alanı bombaladığını söyledi. Yurttaşlar gece saat 10 sularında başlayan bombalamanın keyfi olduğunu bildirerek, bombalama sonucu oluşan yangının Ünal Köyü'nün sınırlarından 77 başlayıp Yavuz Mezrası'na kadar geniş bir alana yayıldığının belirtti. Çıkan Yangına ilişkin resmi kurumları arayan yurttaşlar bilgi verdikleri halde 4 gün boyunca süren yangına hiç kimsenin müdahale etmediğini belirtti. (19.08.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçe merkezinde 23.08.2012 tarihinde gece yaşanan çatışmadan sonra askeriyeden yapılan top atışları sırasında Kılıç Mahallesi'nin üst kısmında yangın çıktı. Ayrıca mahallede bağ ve bahçelerin çoğu yanarak kül olduğu, top mermisi isabet eden bir ahır’ın ise yıkıldığı öğrenildi. (24.08.2012/DİHA) *Dersim’in Ovacık İlçesi, Duman Tepe ile Çambulak köyleri yakınında bulunan Sultan Baba Dağı'nda karakollardan açılan ateş sonucu orman yangını çıktı. (29.08.2012/DİHA/ Taraf.com.tr) *Dersim’in Hozat İlçesi Gözdek Köyü yakınlarında 27.08.2012 tarihinde, Hozat İlçesi'ne bağlı Balören (Pakire) Karakolu'ndan askerlerin açtığı ateş sonucu başlayan orman yangınına müdahale edilmediği için, iki gün boyunca devam etti. Ormanlık alanın büyük bir bölümü yangınlardan dolayı yok oldu. (29.08.2012/DİHA/Bianet.org/Taraf.com.tr) *30.08.2012 tarihinde akşam saatlerinde Şırnak’ın bağlı Gabar Dağı'nın zirvesinde bulunan ormanlık alanlarda, Cizre ilçe merkezinden görülebilecek kadar büyük bir yangın çıktı. Yerel kaynakların iddialarına göre yangın askerler tarafından çıkarıldı. (30.08.2012/DİHA) *Dersim'in Ovacık İlçesi'ne bağlı Torunoba Köyü, Keşiş Kıran mevkiinde13.09.2012 tarihinde bombardıman sonucu başlayan ve devam eden yangın, müdahale edilmemesi nedeniyle sürerken, 16.09.2012 tarihinde sabah saatlerinde ormanlık alanın yeniden bombalandı. Yapılan ikinci bombardıman nedeniyle yangın büyüyerek Gogan ve Topatan alanlara yayıldı. (17.09.2012/ANF/DİHA/Evrensel.net) *Diyarbakır'ın Dicle İlçesi'ne bağlı Kurşunlu, Kayaş ve Kırkpınar köyleri üçgenindeki alanda orman yangını çıktı. 18.09.2012 tarihinde öğle saatlerinden itibaren başlayan orman yangınına müdahalede bulunulmazken, yangının giderek daha fazla alanlara yayıldı.. Yangının askeri alandan açılan ateş sonucu çıktığı öne sürüldü. (18.09.2012/DİHA/Dijletv.com) *Diyarbakır'ın Silvan İlçesi Dağcılar (Cûmat) Köyü'ne bağlı Üçdirek (Hindisê) Mezrası'na 1 kilometre uzaklıkta bulunan Kula Gur alanındaki ormanlık alanın bugün sabah erken saatlerden itibaren 3 helikopter tarafından bombalandığı belirtildi. Bombardımanın ardından yaklaşık 5 kilometrelik alanda yangın çıktı. Bombalanan alanda köylülere ait küçük ve büyükbaş hayvanların bulunduğu ve kadar haber alınamadığı kaydedildi. (27.09.2012/DİHA/ Ensonhaber.com/İnternethaber.com) *Muş’un Kızılağaç (Kızılxaç) Beldesi’nde bulunan Mücavir alanına bağlı Zengek Köyü’ndeki ormanlık alanın askerler tarafından yakıldığı iddia edildi. Görgü tanıklarının verdiği bilgiye göre Muş Alay Komutanlığı’ndan kalkan helikopterlerden ormanlık alana bilinmeyen cisimlerin atılmasının ardından yangın çıktığı bildirildi. (29.09.2012/ANF/DİHA) ARAZİ, YAYLA, MERA VE OTLAK YASAĞI *Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde, bölge illerinde belirlediği "geçici güvenlik bölgelerine" ilişkin koordinatları ve giriş yasağı tarihlerini açıkladı. Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde yer alan bilgi notuna göre; 5 Nisan - 5 Temmuz 2012 tarihleri arasında koordinatları verilen bölgelere girişler yasaklandı. Giriş yasağı uygulanacak bölgeler şöyle: 78 "Şırnak'taki Küpeli Dağı, Mehmet Yusuf ve Meydan Dağları ve Altın Dağlar, İncebel Dağları, Cudi Dağı, Siirt Yazlıca Dağı ve Güneyi, Hakkari Çağlayan/Pirinçeken, Buzul Dağları, Rejgar/Alandüz Dağı, Hakkari İkiyaka Dağları, Hakkari'de Türkiye Irak Sınırı'na yakın Balkaya Dağları, Karadağ/Gedik Tepe/Çimendağı, Diyarbakır Dicle'deki Kurşunlu-Görüse Dağı, Yazlıca Dağı'nın (Herekol) Kuzeyi ve Yassıdağ." Genelkurmay ayrıca Maraş'taki Kapıçam Atış Alanı'nı "geçici askeri güvenlik bölgesi" ilan etti. Girişleri de 25 Nisan - 1 Mayıs 2012 ve 30 Temmuz - 31 Temmuz günleri için yasakladı. (28.03.2012/DİHA) *Hakkari merkeze bağlı Lêwin mıntıkasında bulunan, Kaval (Qewal), Elmacık (Nispas), Cevizdibi (Bêtkar), Pınarca (Baleka), Işık (Nîşe) ve Geçitli (Peyanis) köylerinin muhtarları Geçitli Karakoluna çağırılarak, Kavaklı (Marûnis) mezrası ile Warê Kurê, Mêserzer, Bileh û Binevş, Tamzûre, Çelebelek ve Çiyareşk bölgelerinin tamamının boşaltılması istendi. Karakoldan, boşaltmaya gerekçe olarak ise Hakkari Valiliği’nin kararı gösterildi. Lêwin Mıntıkasında bunlar yaşanırken, Üzümcü karakol komutanı Üst teğmen Tamer Uçar'da kendisine bağlı olan Kavaklı (Marûnis) ve Yoncalı (Anûtos) köy muhtarlarını karakola çağırarak Kavaklı (Marünis) Köyü’nde ve çevresinin kimsenin kalmayacağı şekilde boşaltılmasını istedi. Toplantıya katılan bölge köy muhtarlarının kendilerinden istenenin kabul edilemeyeceği ve bu durumun bölgenin tamamında birçok zorlukla yapılmaya çalışılan hayvancılığı tamamen bitireceğini ve bu konuda Pazartesi günü Hakkari Valiliği ile bir toplantı yapmak istediklerini söylediği öğrenildi. Muhtarlar pazartesi günü Hakkari Valisi ile görüşerek alına kararın geri çekilmesini isteyecekler. (04.06.2012/DİHA/ Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Yuksekovahaber.com/ Yuksekovaguncel.com) *Diyarbakır Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, 6 Temmuz-6 Ekim tarihleri arasında Hakkari, Diyarbakır ve Şırnak il sınırları dahilinde bulunan 13 bölgenin atış ve tatbikatların emniyetli bir şekilde yapılması için geçici askeri güvenlik bölgesi ilan edildiğini açıkladı. Açıklamada, güvenlik bölgesi ilan edilen yerlerin koordinatları da verildi. (26.06.2012/DİHA) *İran sınırında bulunan Hakkari’ye bağlı Yüksekova ilçesindeki çok sayıda yaylanın boşaltılması için Çobanpınar Karakolu tarafından, 9-10 Temmuz tarihinde Ödemiş Tepe, Dolavera tepe,2939 rakımlı tepe, Cep sırtları, Armutlu Dere yatağı, Zerrun Kayalıkları, 2653 rakımlı tepe, Oturan adam 1, Oturan adam 2, Komando Tekdaş, Çapa sırtları, Şeyh ziyaret Deresi yatağı, Alan tepe ve ziyaret tepe köylerinin bombalanacağı gerekçesi ile boşaltılması istemiyle bölgedeki muhtarlara haber verildi. Muhtarlar ise, 08.07.2012 tarihinde DİHA'ya yaptıkları açıklamada, Navşiyan, Çimen, Ödemiş yaylaları, Sipîriz sırtları, Şunziyaret Deresi, Alunan Tepesi , Çepa Sırt Tepesi ve Astenga Reş bölgesinin bombalanacağı, bu nedenle söz konusu bölgelerin belirlenen tarihler arasında boşaltılmasının istendiğini açıklamışlardı. 24 saat için bölge tamamen boşaltıldıktan sonra bugün sabah saatlerinden itibaren bölge üzerinden savaş uçakları ve helikopterlerin dolaştığı öğrenildi. (09.07.2012/DİHA) *08.07.2012 tarihinde Tatvan’a 5 km yakınlardaki köylerde HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada 7 gün valilik emri ile köye giriş çıkış yasaklanmıştır. Bitlis il genel meclis üyelerinden M. Sait ÖZEL ve Mehmet AVCI 13.07.2012 tarihinde derneğimize konu ile ilgili başvuruda bulunmuşlardır. Şubemiz yapılan başvuru üzerine Bitlis Tatvan ilçesi Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunarak, “yasaklanan bölgeler yerleşim alanıdır ve 5 köyün tamamında 2.000 kişi ikamet etmektedir” denilerek, Savcılığın olaya el koymasını istenmiştir. Ancak savcılık “Bu idari bir iştir vali ve kaymakam ile görüşün “ diyerek başvurumuz geri çevrilmiştir. Biz vali ve kaymakama ulaşamayınca, yasak bölge ilan edilen köylere gitmek istedik. Ancak Tatvan Van karayolundan 1 km uzaklıktaki köy yolu yol ayrımında polis barikatı ile karşılaştık. Müdahale ettiğimizde ise Güvenlik şube müdürü geldi. 79 Bizde kendilerine “ Nasıl burada olağanüstü hal ilan edilip giriş çıkış yasaklanır “ dediğimizde cevaben bize “Bu valinin emri değil içişleri bakanlığının emridir “ dedi. Bizde “İçişleri bakanı tek başına olağanüstü hal ilan edip böyle bir yasak getiremez” dedik. Bütün bu çabalarımıza rağmen köye girmemize izin verilmedi. Biz basın açıklaması yaparak geri dönmek zorunda kaldık. 2 gün sonra operasyon sona erdiğinde hasar tespiti için köylere gittik. Şehmuz BOZKURT adlı bir köylünün 2 keçisi, 2 koyunu, 1 ineği bir de 1 tane domuz ve 1 tane kurt hava saldırısında telef edilmiştir. Bu operasyondaki hasar tespitimiz bu yöndedir. (13.07.2012/İHD Bitlis Şubesi) *Şemdinli'de günlerdir devam eden çatışmalar ve son olarak Çukurca'da yapılan eş zamanlı baskınlardan sonra Hakkari'de bazı bölgeler için yasak kararı alındı. Hakkari Valiliği tarafından yapılan açıklamaya göre, kentte 7 ayrı bölge daha yasak kapsamına alındığı duyuruldu. Açıklamada, İkiyaka bölgesi, Şırnak Beytüşşebap doğusu ve Hakkari merkez bölgesi Altındağlar, Buzul Dağı bölgesi, Alandüz Bölgesi, Balkaya Dağları Bölgesi, Gediktepe ve Karadağ bölgesi, Çağlayan ve Pirinçeken bölgelerinin sivillerin girişine yasaklandığı duyuruldu. Açıklamada, yasaklamanın 6 Temmuz ile 6 Ekim tarihleri arasında geçerli olduğu da vurgulandı. (06.08.2012/DİHA / KentHaber) ASKERİ OPERASYONLAR SONUCU YAŞANAN İHLALLER *Hakkari Çukurca İlçesi'nde gece saat 02.00'de bir grup HPG'linin, 10 ayrı askeri hedefe yönelik düzenlediği ve bir askerin yaşamını yitirmesi ve 7 askerin de yaralandığı belirtilen çatışmanın detayları da netleşmeye başladı. Yerel kaynaklardan alına bilgiye göre, 49 sınır taşında nöbet tutan askeri birliğe yapılan saldırı ile çatışma başladı. Ardından Emir Şaban Mahallesi'nde bulanan İlçe Jandarma Komutanlığı'na saldırı düzenlendiği bildirildi. Çatışmayla birlikte ilçenin dört bir tarafında nöbet tutan askerlerin çevreye rasgele ateş ettiği kaydedildi. Çıkan çatışma sonrasında özellikle Yeni Mahalle ve Emir Şaban mahalleleri de roket ve kurşunların hedefi oldu. Çatışmadan hemen sonra ilçede elektriklerin kesildiği kaydedildi. Çatışmada İHD üyesi Naif Kara'nın evine iki roket, Mehmet Tugay'in evine de bir roket, Abdullah Kanatın evine de çok sayıda merminin isabet etiği bildirildi. Ayrıca çatışma esnasında ve sonrasında iki mahallede çok sayıda eve mermi isabet ettiği, şans eseri ilçede sivillerden kimsenin yaralanmadığı belirtildi. (09.02.2012/ DİHA) *Sabah saat 06.00 sıralarında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 10 köylü, Hakkari'nin Taşbaşı (Kelêtan) Köyü'nün üst kısımlarına pancar toplamaya giderken helikopterler tarafından tarandı. Pancar toplamaya giden köylülerin, Heronlar tarafından tespit edildikten sonra bölgeye gelen iki helikopter tarafından taranması üzerine köylüler Geçimli Karakolu'nu arayarak tarama ve operasyonun durdurulmasını istemişti. Uzun süre akrabalarından haber alamayan köylülerin bekleyişi devam ederken, bölgede bulunan köylülerden Nazif Çiftçi, olay yerinden kaçarak köye ulaştı. Yaşananları DİHA’ya anlatan Çiftçi, “Biz pancar toplarken, bir anda helikopterler geldi. Bulunduğumuz bölgeyi taramaya başladı. Biz ağaçların altında uzun süre bekledik. Ortam sakinleştikten sonra ben bir tarafta diğerleri de farklı tarafta olay yerinden inmeye başladı. Bizde yaralanan olmadı. Ama ilk ulaşan benim, diğerleri halen köye ulaşamadı” diye konuştu. Bölgede halen helikopterlerin dolaştığı ve askerlerin indirildiğini belirten Çiftçi, ölümle yüz yüze kaldıklarını kaydetti. Nazif Çiftçi'den sonra Hamit Demir (40) Hasan Demir (52), Hakim Demir (35) Necip Kaya (25), Ömer Dayan (60), Hasan Taşçı (17), Fariz Taşçı (16), Emre Köçek (19) ve Nezir Köçek'te (17) köye vardı. Köylülerin sağlık durumu iyi olduğu öğrenildi. (18.04.2012/DİHA/ Ensonhaber.com/Radikal.com.tr//Etha.com.tr/İmc-tv.com/Birgun.net) 80 *Hakkari'den Şemdinli'ye gitmekte olan BDP Hakkari İl Başkanı M. Sıdık Yıldırım, İl Başkan Yardımcısı Sait Gezer, BDP Hakkari Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Yavuz Aksaç'ın içinde bulunduğu araç ve ISUZU marka bir araca Yüksekova çıkışındaki polis arama noktasından ateş açıldı. Bugün saat 11.00 sularında gerçekleşen olay sonucu kurşunlar şoför koltuğunun bulunduğu aynaya isabet ederken, taramada şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı. BDP'liler savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu. Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri "dur" ihtarına uymayan kamyonete ateş açılması sonucu atılan kurşunlardan birinin yerden sekerek söz konusu sivil araca isabet ettiğini savunarak, olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldığını belirtti. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri söz konusu olaya sebebiyet veren polis memurunun da açığa alındığını kaydetti. (13.04.2012/DİHA/ Yuksekovagundem.com/İmctv.com) *Mardin’in Savur İlçesi'ne bağlı Serenli Köyü ve Durusu (Könüfor) arasında bulunan Calka ve Xemişa kuyusuna zehir atıldığı ileri sürüldü. 30 Nisan'da Xemişa kuyusundan büyük baş hayvanların su içmesiyle ortaya çıkan zehirlenme olayında bir ailenin 36 büyükbaş hayvanı telef oldu. Köylülerin, hayvanlarının telef olması nedeniyle kuyulardan aldıkları numuneleri laboratuara gönderdikleri bildirildi. 36 büyükbaş hayvanı telef olan Vahyettin Oral isimli yurttaş, 30 Nisan'da söz konusu kuyudan su içtiğini ve bir gün sonra telef olduklarını söyledi. Oral, hayvanlarının zehirlendiği gün söz konusu bölgede askeri operasyon olduğunu belirterek, askerlerce kuyuya zehir ya da kimyasal maddelerin atıldığından şüphelendiklerini savundu. Oral'ın haber vermesi üzerine Savur Ziraat Odası Başkanlığı'ndan bir heyet kuyunun olduğu bölgede ve hayvanlar üzerinde incelemede bulundu. Savur Veteriner Hekimliği de telef olan hayvanlardan aldıkları numuneleri incelenmek üzere Elazığ ve Ankara'ya gönderdi. Bu kuyulardan kırsalda yaşayan kimi yurttaşların da su ihtiyacını giderdiği öğrenilirken, su kuyusunun halen faaliyette olması ve herhangi bir önlemin alınmaması olası can kayıplarına da mahal verebileceği düşünülüyor. (02.05.2012/DİHA) *AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik'in HPG tarafından kaçırılması ardından Muş, Bingöl, Diyarbakır üçgeninde 4 gündür başlatılan operasyon devam ediyor. Operasyon bölgesinde bulunan Muş'a bağlı Zovark, Reyil, Darbi ve Badinek köylerinde yurttaşların köylerini boşaltmaları yönünde askerler tarafından tehdit edildikleri iddia edildi. Köylüler yerleşim yerlerinin boşaltılması, aksi takdirde yakılacağı tehdidi aldıklarını belirterek, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu. Köylere giriş ve çıkışlar yasaklanırken, iletişim hatlarının da tamamen devre dışı bırakıldığı belirtildi. Muş merkezde bulunan köylülerin akrabaları ise, yaşanan operasyondan endişe duyduklarını belirterek, köylere gitmek için getirilen yasaklama kararının kaldırılmasını istedi. (17.05.2012/DİHA) *AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik'in 12 Mayıs akşamı HPG'lilerce alıkonulmasının ardından Muş, Bingöl ve Diyarbakır üçgeninde başlatılan operasyon sırasında 7 gün boyunca haber alınmayan ve dün aileleri tarafından bölgeden alınan Hamit Acar, Kıymet Acar ve Hakkı Acar, 7 gün sonra akrabalarıyla buluştu. 7 gün boyunca Muş'un Şenyayla bölgesinde devam eden operasyon bölgesinde kalan Hamit Acar, yaşadıklarını DİHA'ya anlattı. Ölümün kıyısında döndüklerini belirten Acar, "7 gün boyunca sürekli başımıza bomba yağdı. Hayatta kalmak için bir ağacın dalına bağladığımız kırmızı bezi her helikopter geçişinde sallayarak çiftçi olduğumuz anlatmaya çalıştık. Çok zor günlerdi" diye konuştu. Bölgenin günlerce helikopterler ve havan toplarıyla bombalandığını dile getiren Acar, en büyük korkularının ise bölgede kimyasal silah kullanmak endişesi olduğunu dile getirdi. Yaşananların 90'lı yılları arındırdığını belirten Acar, basının sürekli kendilerini gündeme getirmekten dolayı sağ kaldıklarını dile getirdi. Kardeşi ve eşi ile birlikte bölgeye gittiklerini belirten Acar, köydeki tarlarını ekmek ve biçmek için gittiklerini, ancak tam bir kaos ortamında kaldıklarını dile getirdi. Acar, "Ben kardeşim ve eşim Kıymet yaylaya gittik. Her yaz oraya gideriz. Bahçemiz 81 ve tarlalarımız var, onları ekip biçiyoruz.. Böyle sıkıntıları biz 90'lı yıllarda yaşadık ve halen 90'lı yılların sıkıntılarını yaşıyoruz. Bir baktım ki çatışma oldu. Yaklaşık 45 dakika durmadan silahlarla bölge taranmaya başladı. Bizde korktuk eve girdik. Aradan baya bir zaman geçti. Toplamda 12 helikopter vardı, bunlardan 8 tanesi sürekli bomba yağdırıyor ve ateş ediyordu. Diğer 4 tanesi ise sürekli asker sevkiyatı yapıyordu. helikopter havalanınca korkudan tarlaya doğru kaçıyorduk. Tarlada çalışır gibi yapıyorduk, bilmelerini istedik ki bizler çiftçiyiz. Orda en azından bize ateş etmesinler düşüncesiyle çalışıyor gibi yapıyorduk. Silah sesleri ve bomba sesleri hiç susmuyordu. Evden getirdiğim kırmızı bezi yanımda taşıyordum, helikopterler üstümüzden geçerken ağaca bağlayarak kırmızı bezi sallıyordum. En azından bizi böyle görürler, ateş etmezler, hayatta kalırız diye düşündük. Etrafımız çevriliydi hep asker sevkiyatı yapılıyordu. Kozmê Dağı'na top atışları yapılıyordu. Evimize bir şey olmadı, ama bütün ağaçlarımız kırıldı. Perişan olduk" diye konuştu. Bölgede hep ölümle yüz yüze yaşadıklarını belirten Acar, ölümün kıyısından döndüklerini dile getirdi. Acar, "Operasyondan sonra bölgeden gelmek istedik. Bölgenin operasyon bölgesi olduğunu, tehlikeli olduğunu biliyorduk. Ama çok korktuk. Yolumuz Şenyayla'ya yaklaşık 3 km uzaklıkta. Hepsi de ormanlık ve dağlık bölge. Oralarda birçok asker vardı. Hep top atışları yapılıyordu. Havadan helikopterler bölgeyi tarıyordu, cesaret edemedik yerimizde kaldık. Ölümün kıyasına geldik. Zaten isteselerdi bizi öldürebilirlerdi. Ama bize karışmadılar, korktuğumuz şey kimyasal silahtı, geçen senelerde yine aynı şekilde kimyasal silahlar atılmıştı. En çokta ondan korktuk ama şükürler olsun ki korktuğumuz gibi olmadı. Sapa sağlam geldik. Eğer çocuklarım gelmeseydi ben hala orda olacaktım ve akıbetim ne olurdu bilemiyorum. Bu konuda basına teşekkür ediyorum, bizi gündeme getirip kamuoyunu haberdar ettiklerinden dolayı" dedi. (21.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere (Qilaban) İlçesi'ne bağlı Ortasu (Roboski) Köyü'nde çoğu çocuk 34 sivil yurttaşın TSK'ye ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucu yaşamını yitirmesi ardından, geçtiğimiz gün çocuklarını yitiren kadınların da benzer bir katliamdan son anda kurtuldukları ortaya çıktı. 18 Mayıs günü çocuklarının vurulduğu bölgeye yakın bir yerde hayvanlarını otlatan Roboskili 15-20 kadının üzerinde kobra tipi helikopterlerin alçak uçuş yaptığı ve kadınlara ateş açtığı ileri sürüldü. Roboski katliamında yaşamını yitiren Yüksel Ürek'in annesi Emine Ürek, kobra helikopterden açılan ateş sonucu 4 keçilerinin yaralandığını, kendilerinin de ölümden döndüğünü savundu. Dağlık bölgede yaşadıkları için hayvancılık ve sınır ticareti dışında başka seçeneklerinin olmadığını söyleyen Emine Ürek, helikopterden kendilerine doğru ateş açıldığını ve açılan ateş sonucu topladıkları mermilere ait boş kovanları da göstererek, "Hayvanlarımızı sağmak ve otlatmak için yaylaya çıktığımızda sürekli üstümüzden helikopterler uçuyor. Geçen gün yaylamızda hayvanlarımızı otlattığımız sırada, kobra bizi gördü ve bize doğru ateş etti. 4 keçimiz yaralandı ve kesmek zorunda kaldık ve biz de kendimizi zor kurtardık. Bize ikinci katliam girişimi yapıldı. Ölmediğimiz için şanslıyız" dedi. Sürekli ölüm korkusuyla yaşadıklarını kaydeden Ürek, yaylalarından sürekli silah sesleri duyduklarını söyledi. (25.05.2012/DİHA) *Muş’un Varto İlçesi’nde üç gündür devam eden operasyonlar sürerken, ilçede yeni bir askeri operasyon daha başlatıldı. Çapan bölgesi olarak bilinen ve Çayçatı (Gundi Miran) Göllüce Mezrası ile Yılanlı (İnali) Köyü kırsal kesimini kapsayan operasyona yüzlerce asker zırhlı araçlarla katıldı. Operasyon kapsamında Yılanlı Köyü abluka altına alındığı belirtildi. Köyden çıkışlara izin verilmezken, köyün çevresine yüzlerce asker konumlandırıldı. (26.05.2012/DİHA) *Muş'un Varto İlçesi'nde dün gece başlatılan askeri operasyon kapsamında Çayçatı Köyü ablukaya alındı. Yüzlerce askerin ablukaya aldığı köye giriş ve çıkışlar da yasaklandı. Köy 82 etrafındaki abluka devam ederken, köylülerin endişeli bekleyişi ise sürüyor. (28.05.2012/DİHA) *Dersim merkeze bağlı Uzuntarla (Hagapîl) Köyü kırsalına, dün akşam saatlerinde helikopterlerle asker indirildi. Bölgeye çok sayıda askerin taşınması ardından gece saat 23.00 sıralarında iki kobra tipi helikopter de bölgeye giderek, saatlerce bombardıman yaptı. Bombardımandan kaynaklı bölgede orman yangını çıkarken, bu sabah erken saatlerde helikopterler tekrardan bölgeye asker sevk etti. Sabah saat 07.00 sıralarında bölgeye giden kobra tipi helikopterler yeniden köyün üst kısımlarını bombaladı. Zırhlı araçlarla da köye giden askerler, rastgele etrafı taramaya başladı. Köyün dışında kalan bir evde arama yapan askerlerin, ev sahibi Cahit Nakış, C.A. ve B.D. ve yeter Gökmen adlı kişiler gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınan B.D. adlı kişiye ait olduğu öğrenilen ve Dersim'in Moğultay Mahallesi'nde bulunan iş yerine de baskın yapıldığı öğrenildi. (08.06.2012/DİHA / Evrensel.net / Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nin Baharlar (Baravê) Köyü'ne bağlı Güney (Aqtigan) Mezrası'nın 200 metre uzağına havan topu atılması ardından Atalay ailesi İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurdu. Atılan havanın köyünde hayvanlarını otlatan Barış Atalay'ın (14) 100 metre uzağına düştüğü öğrenildi. Yaşadığı olayı anlatan Atalay, olayın dün saat 14.00 sıralarında köye 200 metre uzaklıktaki alanda meydana geldiği bilgisini verdi. O sırada hayvanları otlattığını dile getiren Atalay, 100 metre arkasında bir anda patlama meydana geldiğini belirtti. Bunun üzerine köylülere haber vermek için köye döndüğünü söyleyen Atalay, aynı alana 2 bombanın daha düştüğünü gördüklerini belirtti. Bir ineklerinin atılan bomba sonucunda telef olduğunu ifade eden Atalay, dayısı ile beraber İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi'ne hukuki yardım talebinde bulundu.Başvurunun ardından açıklama yapan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, 28 Eylül 2009 tarihinde Lice İlçesi'nin Şenlik Köyü'ne bağlı Xambaz Mezrası'nda karakoldan atılan patlayıcıyla Ceylan Önkol'un yaşamını yitirdiği olayı hatırlattı. Önkol'un faillerinin daha bulunmadığını söyleyen Bilici, "Eğer Önkol'un failleri bulunsaydı rahat bir şekilde gelişi güzel, canları istediği zaman havan mermileri, top mermileri atamazlardı. Bu konuya kamuoyunun duyarlı olması gerekiyor. Biz zaten gereken yerlere bu durumu bildireceğiz" dedi. (08.06.2012/DİHA) *08.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Ömer Atalay, şu beyanlarda bulundu: “Ben Lice’nin Baharlar (Barav) köyü güney mezrasında ikamet ediyorum. 07.06.2012 tarihinde saat 14.00 sularında çocuklarım yaklaşık köye 150 kilometre uzakta hayvanlarını otlatırken çocuklarımızın durduğu yere 100 metre uzağında bir top mermisi düşüp patladı. Bu patlamada köy imamının bir ineği telef oldu. Hayvanlarımızın her biri bir tarafa dağıldı. Çocuklarımız korktukları için psikolojileri bozulmuştur. Top mermisinin nereden atıldığını bilmiyorum. Ama Lice tarafından atıldığını tahmin ediyorum. Bu mağduriyetimin giderilmesi ve köylülerin can güvenliğinin olmadığı için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *08.07.2012 tarihinde Tatvan’a 5 km yakınlardaki köylerde HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmada 7 gün valilik emri ile köye giriş çıkış yasaklanmıştır. Bitlis il genel meclis üyelerinden M. Sait ÖZEL ve Mehmet AVCI 13.07.2012 tarihinde derneğimize konu ile ilgili başvuruda bulunmuşlardır. Şubemiz yapılan başvuru üzerine Bitlis Tatvan ilçesi Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunarak, “yasaklanan bölgeler yerleşim alanıdır ve 5 köyün tamamında 2.000 kişi ikamet etmektedir” denilerek, Savcılığın olaya el koymasını istenmiştir. Ancak savcılık “Bu idari bir iştir vali ve kaymakam ile görüşün “ diyerek başvurumuz geri çevrilmiştir. Biz vali ve kaymakama ulaşamayınca, yasak bölge ilan edilen köylere gitmek istedik. Ancak Tatvan Van karayolundan 1 km uzaklıktaki köy yolu yol 83 ayrımında polis barikatı ile karşılaştık. Müdahale ettiğimizde ise Güvenlik şube müdürü geldi. Bizde kendilerine “ Nasıl burada olağanüstü hal ilan edilip giriş çıkış yasaklanır “ dediğimizde cevaben bize “Bu valinin emri değil içişleri bakanlığının emridir “ dedi. Bizde “İçişleri bakanı tek başına olağanüstü hal ilan edip böyle bir yasak getiremez” dedik. Bütün bu çabalarımıza rağmen köye girmemize izin verilmedi. Biz basın açıklaması yaparak geri dönmek zorunda kaldık. 2 gün sonra operasyon sona erdiğinde hasar tespiti için köylere gittik. Şehmuz BOZKURT adlı bir köylünün 2 keçisi, 2 koyunu, 1 ineği bir de 1 tane domuz ve 1 tane kurt hava saldırısında telef edilmiştir. Bu operasyondaki hasar tespitimiz bu yöndedir. (13.07.2012/İHD Bitlis Şubesi) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde Bağlar (Nehri) köyüne bağlı Çem (Navrezan) ve Rüzgârlı (Rübünüs) mezralarında 24 Temmuz’da başlayan çatışmalarda boşaltılan Güzelkaya (Begerdı), Moşe (Müşê) ve Beyteran (Beytera) mezraları sakinleri köylerine dönmek istedi. Köylüler dün gece iftardan sonra mezralara dönmek isterken, 34. Hudut Taburu’ndan ve 3. Dağ Taktik Komando Taburu’ndan mezralara tekrar top atışı yapılınca köylülerin köylerine giremediği kaydedildi. Yapılan bombalamalarda Rüzgarlı (Rubunus) Mezrasında Reşit Toprak adlı yurttaşa ait 4 büyük baş hayvanın ve bölgede kalan çok sayıda hayvanın telef olduğu belirtiliyor. Köy ve mezralarının sürekli bombalandığını dile getiren köylüler ise askerlerin köyleri boşaltmaları için köylerini bombaladıklarını söyledi. Yaşananlara bütün yetkililerin bilerek sessiz kaldığını belirten köylüler köylerini boşaltmak istemediklerini söyledi. (27.07.2012/DİHA) *Şemdinli Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı özel hareket timleri ile askerler tarafından Şemdinli’den Derecik Beldesi’ne giden yol ayrımında arama noktası kurularak yurttaşların bölgeye giriş çıkışların “Çatışma var, bölge güvenli değil” gerekçesiyle engellendiği öğrenildi. Dün çatışma bölgesinde gün boyu helikopterler, savaş uçakları ve karakollardan atılan top atışlarıyla bölge bombalanırken, binlerce dönümlük orman yangını ise hala devam ediyor. (27.07.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’ne bağlı Altınsu (Şapatan) Köyü ile Bağlar (Nehri) Köyü’ne bağlı Kanibutke, Serebêde, Beyaztaş (Kelyesipiye), Gevriyazini ve Xarani mezraları savaş uçakları tarafından bombalandı. Şemdinli’nin Derecik (Rubarok) Beldesi’nde de giriş ve çıkışların yasak olduğu ve köylülerin bombardıman nedeni ile köylerine dönemedikleri belirtildi. (29.07.2012/DİHA) *Şemdinli’de günlerdir devam eden çatışmalar sürerken, çatışmalarda askerler tarafından yapılan top atışları başta Şemdinli’ye bağlı köyler ile Derecik Beldesi olmak üzere ilçenin tamamını karanlıkta bıraktı. Top atışların elektrik direklerine isabet etmesi sonucu elektriklerin kesildiği belirten yöredeki yurttaşlar, çatışma ve top atışları devam ettiği için yaşanan arızaların da giderilemediğini belirtiyor. (31.07.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi Bağlar (Nehri) Köyü’ne bağlı Çem (Navrezan) ve Rüzgârlı (Rubunus) mezralarında 24 Temmuz’da başlayan çatışmalar devam ederken koruculara operasyonlara katılmaları için de baskı uygulanıyor. Derecik (Rubaruk) Beldesi’nde bulunan Koçyiğit Mahallesi’ndeki korucular operasyona çıkmayı reddedince saldırı ile karşı karşıya kaldı. Gece saat 02.00 sularında mahallede bulunan Derecik Lisesi’nde korucuların nöbet tuttuğu esnada bir eve saldırı gerçekleştirildi. Aynı mahallede bulunan bir korucunun kapısını çalan kişiler, kapının açılmadığını görünce eve ateş açtı. İçeridekilerin nöbet tutan koruculara haber vermesi üzerine korucular olay yerine geldi. Ancak saldırıyı gerçekleştirenler olay yerinden kaçtı. Evde ölen ya da yaralanan olmazken, ev sakinleri kapıyı çalan kişilerin HPG’lilerin kıyafetlerini giyen özel harekat timleri olduğunu belirtti. (01.08.2012/DİHA) 84 *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi Bağlar (Nehri) Köyü’ne bağlı Çem (Navrezan) ve Rüzgârlı (Rubunus) mezralarında 24 Temmuz’da başlayan çatışmalar devam ediyor. Dün akşam saatlerinde Çem (Navrezan) ve Güzelkaya (Begerde) mezralarında başlayan çatışmaların hala devam ettiği öğrenildi. Çatışma bölgesinin tanklarla bombalandığı öğrenilirken, çatışmaların ağırlık olarak Çem (Navrezan) mezrasında yaşandığı belirtildi. Günyazı (Qelaşk) Köyü’ne yakın olan Goman Dağı ile Şihebini Vadisi’ne girmek isteyen asker ve koruculara tepelerden HPG’liler tarafından ateş açıldığı öğrenildi. Güzelkaya (Begerde) ve Tuva (Beyşemsi) köylerinin yakınlarındaki tepelerde bulunan HPG’lilerin hakimiyeti kırılmaya çalışılırken, Çem (Navrezan), Begir, Yiğitler (Nırkule) vadilerine girmeye çalışan tank destekli özel harekat timlerinin tepelerden HPG’liler tarafından uçaksavarlarla açılan ateş sonucu girişlerinin durduğu kaydedildi. Yoğun bombardıman sonucu bölgede orman yangınları çıkarken, akşam saatlerinde başlayan çatışmaların Tuva (Beyşemsi) Köyü ve Rüzgârlı (Rubunus) mezrasında devam ettiği gelen bilgiler arasında. Öte yandan sabah saatlerinde Tuva (Beyşemsi) Köyü’nde oyun oynayan 9 yaşındaki Mervan Sakin ismindeki çocuğun bombardımanın şiddetinden tepeden düştüğü ve yaralandığı belirtildi. Düşen çocuk hastaneye kaldırılmaya çalışılırken yüzünde ve gözlerinde şişkinliklerin oluştuğu ve anlının da yarıldığı öğrenildi. Bölgede dün geceden bu yana devam eden çatışmalardan ötürü bölgedeki köylülerin elektrik ve telefonlarının kesildiği için hiçbir şekilde köylülerle irtibat kurulamazken, köy halkının gıda ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığı öğrenildi. Tuva (Beyşemsi) Köyü’nde yaşayan 70 yaşındaki Bahar Sakin ise, çatışmanın şiddetlendiğini ve evlerine kurşunların denk geldiğini söyledi. Hiçbir can güvenliklerinin olmadığını belirten Sakin, “Biz burada ne yapacağımızı bilmiyoruz. Evlerimize kurşunlar denk geliyor. Köydeki 20 çocuk mermilerden korunmak için evlerin arkasına saklanıyor” diye, yaşadıklarını anlattı. (01.08.2012/DİHA) *Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde Bağlar (Nehri) Köyü’ne bağlı Çem (Navrezan) ve Rüzgârlı (Rubunus) mezralarında 10 gündür çatışmalar devam ederken sivil toplum kuruluşları bölgede inceleme yapmak için bölgeye gitti. Hakkâri Barosu avukatları, Hakkari insan hakları savunucuları, MAZLUMDER ve Göç-Der temsilcileri ile Azadi İnisiyatifi'nden bir heyet bugün çatışmanın yaşandığı Bağlar Köyü’ne gitmek istedi. Heyet askerler tarafından Derecik Köprüsü’nde durdurularak "güvenlik yok" gerekçesiyle bölgeye girmelerine izin verilmeyeceği söylendi. Uzun süre tartışan heyetin geçişine izin verilmemesi üzerine konuya ilişkin açıklama yapan Hakkâri Baro Başkanı Kutbettin Beyazıt, bölgeye gidemediklerini ama gerek Şemdinli Belediye Başkanı Sedat Töre’den gerek yöre halkından bilgi topladıklarını söyledi. (02.08.2012/DİHA) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'ne bağlı Söğütçe (Govik) Köyü'ne 3 Ağustos günü akşam saatlerinde Beytüşşebap Tugay Komutanlığı tarafından uçaksavarlar ile ateş açıldığı belirtildi. Açılan ateşin bazı çadırlara ve evlerin duvarlarına da isabet ettiği öğrenilirken, köylülerin tedirgin olduğu kaydedildi. Saldırıda ölen ya da yaralan olmadığı belirtildi. (04.08.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde 23 Temmuz gününden itibaren başlayan çatışmalar sürerken, Moşe Köyü'nde birçok ev askerlerin attığı roketler ile kurşunların hedefi oldu. Köydeki bağ ve bahçeler de askerlerin çıkardığı yangın sonucu kül olurken, köy sakinlerinden Abdurrahman Güney, köyde açık bir katliamın yapıldığını belirterek, zulmün son bulmasını istedi. Güzelkaya Köyü'nde kalan yurttaşlar ise top atışlarından kurtulmak için yaptıkları 30 metrekarelik sığınakta yaşıyor. Yurttaşlar evlerinin tarandığını kimi zaman da atılan top atışlarından dolayı evlerinde büyük çatlaklar oluştuğunu belirtiyor. (05.08.2012/DİHA) 85 *Silvan İlçesi'ne bağlı Bayrambaşı (Sêdeqnê) Beldesi'nde 400 kişinin yaşadığı Bablaz (Gomê Sêdeqnê) Mahallesi'ne 3-4 kilometre uzaklıkla bulunan ve Silvan Baraj Şantiyesi için yapıldığı belirtilen karakoldan ateş açıldığı iddia edildi. Mezradaki evlerin 10-15 metre yakınına ve aynı alanda 5 ayrı noktaya düşen patlayıcı maddeler, toprakta çukurlar açtı. Patlayıcıların gece bölgeye düşmesinin bir faciayı önlendiği belirtildi. Olay yerinde inceleme yapan askerlerin, patlayıcı maddelere ait parçaları da yanlarına alıp bölgeden ayrıldığı kaydedildi. (06.08.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Bozyamaç (Bembo) Köyü yakınında bulunan Ergültepe'de (Kenişke) bulunan askeri birlik tarafından 15 Ağustos günü akşam saatlerinde köyün çevresine rasgele havan topu atışları yapıldı. Top atışlarının köylünün hayvanlarının bulunduğu bölgeye denk gelmesiyle birlikte 7 koyun telef oldu. Konuyla ilgili bilgi veren köylülerden Sefer Dündar, askeri üst bölgesinden rasgele atılan top atışları sonucu çok sayıda hayvanlarının telef olduğunu dile getirdi. (16.08.2012/DİHA) *Hakkari’nin Yüksekova İlçesi'ne 30 kilometre uzaklıkta bulunan Bostancık (Golord) Köyü, Kamışlı Köyü'nde (Sinava) bulunan askeri karakol tarafından top ateşine tutuldu. Çok sayıda topun köyün etrafına düştüğü bildirilirken, dün Şemdinli’ye gelen ve içinde BDP, DTK, ÖDP, EMEP ve ESP gibi siyasi parti temsilcilerin bulunduğu heyetin incelemelerde bulunmak üzere köye hareket ettiği bildirildi. Bostancık (Golord) Köyü’nde inceleme yapmak isteyen BDP ve DTK Eş Genel Başkanları, BDP’li milletvekilleri, HDK, ESP, EMEP ve ÖDP gibi siyasi parti temsilcilerinin aralarında bulunduğu heyet, Kamışlı Karakolu önünde durduruldu. Burada heyetle görüşen karakol komutanının, Kamışlı Karakolu'na bağlı askeri tarafından yapılan yol kontrolü sırasında patlama meydana geldiğini ve bir uzman çavuşun ağır yaralandığı bilgisi verildiği öğrenildi. Heyet, olay yerinde incelemeler yapıldığı ve bu nedenle geçişlerine izin verilmeyeceği söylendi. Heyetin karakol önündeki bekleyişi sürdürülürken, uzman çavuşun kaldırıldığı iddia edilen Yüksekova Devlet Hastanesi’ne şuana kadar yaralı hiç bir askerin getirilmediği öğrenildi. (18.08.2012/DİHA) *Şırnak'a bağlı Özver Köyü üzerinde sabah saatlerinde uçuş yapan kobra tipi helikopter, Özver Köyü yakınlarına sis bombası attı. Özver Köyü üzerinde uçuş yapan Kobra tipi helikopterin rasgele sis bombaları attığı belirtirken köyde bulunan bazı yurttaşların atılan sis bombaları nedeni ile baygınlık geçirdiği kaydedildi. (18.08.2012/DİHA) *TSK, Diyarbakır'ın Kulp İlçesine bağlı Ünal (Şerefka) Köyü'nü bombaladı. 14 Ağustos'ta TSK tarafından köylerinin bombalanmasına ilişkin yaşadıklarını DİHA'ya aktaran yurttaşlar, TSK'nin Ünal Köyü (Şerefka) ile Yavuz Mezrası (Mamıka) arasındaki büyük bir alanı bombaladığını söyledi. Yurttaşlar gece saat 10 sularında başlayan bombalamanın keyfi olduğunu bildirerek, bombalama sonucu oluşan yangının Ünal Köyü'nün sınırlarından başlayıp Yavuz Mezrası'na kadar geniş bir alana yayıldığının belirtti. Çıkan Yangına ilişkin resmi kurumları arayan yurttaşlar bilgi verdikleri halde 4 gün boyunca süren yangına hiç kimsenin müdahale etmediğini belirtti. (19.08.2012/DİHA) *Bölgede yaşanan operasyonlar yaşam alanlarını ve buralarda yaşayan tüm canlıları olumsuz etkiliyor. Operasyonun olumsuz etkileri nedeniyle köylerini tekrar terk etme kaygısını taşıyan yurttaşlar, tepkilerini dile getiriyor. Geçimini sağlamak için arı ticareti yapan Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'ne bağlı Yaylak Köyü'nde (Eskar) yaşayan yurttaşlar, bölgede operasyonlar nedeniyle arıcılığın olumsuz etkilendiğini aktardı. Köylüler, bölgede başlatılan operasyonlarda kimi kez kimyasal silahların kullanıldığını da iddia etti. Kimyasal silah kullanımı nedeniyle arılarının öldüğünü belirten köylüler, yaşam alanlarının git gide daraldığını ve nefes alamaz duruma geldiklerini belirtti. 4 yıldır arıcılıkla ilgilendiğini 86 söyleyen Recep Aslanhan adlı yurttaş, arıcılığın çok zor bir meslek olduğunu belirterek, özellikle bölgede yaşayanlar için daha da zor olduğunu söyledi. Bölgede var olan kısıtlı koşullar ve son dönemlerde artan operasyonlardan kaynaklı zor günler geçirdiklerini kaydeden Aslanhan, "Bu yıl arıcılıkta verim alamadık. Bölgede arıcılığın zor olmasının yanında devletin de yaptırımlarıyla beraber şartlarımız daha da zorlaşıyor. Operasyonlarla doğa kıyımı yaşanıyor. Operasyonlar olduğu zaman ateş ediliyor. Açılan ateş sonucu doğa zarar görüyor. Dağlarımız çayırlarımız otlak yerlerimiz bu operasyonlar nedeniyle yok olma tehlikesiyle yüz yüze kalıyor" dedi. Aslanhan, bölgede kimyasal silah kullanıldığını doğruladı ve şöyle konuştu: "Arıcılık alanlarımız kullanılan kimyasal silahlar sonucu zarar görüyor. Arılarımız zarar gören alana konduklarında etkilenerek ölüyorlar. Bölgede geçim kaynaklarından biri olan arıcılığın devam etmesini istiyoruz; ama devlet buna da izin vermiyor.''(03.09.2012/DİHA) *Hakkari’ninŞemdinli İlçesi’nde 23 Temmuz’dan bu yana HPG militanları ile askerler arasında çıkan çatışmalar devam ederken, HPG militanları önce Goman Dağı’na daha sonra ilçeye yaklaşık 1 kilometre yakınında bulunan Altınsu Köyün arkasında bulunan Beyaztepe Tepesi’ne HPG bayrağı dikti. HPG militanlarınca sabah saatlerinde dikilen bayrağı indirmek için askerler tepeyi top atışına tuttu. Havalanan helikopterler tepeye bomba yağdırdı. Helikopterden çok sayıda bomba atılmasına rağmen bayrak indirilemezken, helikopterlerden atılan bir bombanın Şapatan Köyü'nde bulunan bir evin bahçesine isabet etti. Bombalama ve helikopter sesi nedeniyle çocukların kaçması can kaybının yaşanmasını önledi. Helikopter tarafından atılan bombanın evin bahçesinde oyun oynayan çocukların yakınına düştüğünü belirten Hidayet Yılmaz, çok korktuklarını ve çocuklarla beraber kendilerini yere atıklarını söyledi. Bombanın helikopterden atıldığını gördüklerini dile getiren Yılmaz, "Helikopterler önce tepeye daha sonra yavaş yavaş aşağı, köye kadar bomba attığını gördük. Ne yapacağımızı bilemedik ve çocuklarla beraber kendimizi yerlere attık” dedi. Bomba nedeniyle maddi hasar meydana geldi. (03.09.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde 17 Ağustos'ta çıkan çatışmalar sonrası Dağlıca bölgesine giriş ve çıkışlar yasaklandı.Yaşanan çatışmalarda askerler tarafından 17 Ağustos'ta bombalanan Bostancık Köyü'ndeki çobanlar, patlamadan korktuğu için koyunları dağda bırakıp köye kaçmış. Dağda bırakılan 240 koyundan hala haber alınamadı ve atılan bomba parçaları köydeki evlere isabet etmiş. Askerlerin kendilerine "Köyünüzü boşaltmayın, güvenliğinizi biz sağlayacağız" dediğini belirten köylüler, "Hem bize 'köyünüzü terk etmeyin, sizin güvenliğinizi sağlarız' diyorlar hem de aradan bir hafta bile geçmeden köyümüzü bombalıyorlar" dedi."Öyle bir patlama oldu ki biz hayvanlarımızı ve bahçelerimizi unuttuk" sözleriyle anlatan bir köylü, "Evlerimizin camları kırıldı. Karanlık basınca evlerimize girip hiç çıkmadık" dedi. Askerlerin rastgele alanı taradığını belirten bir diğer köylü ise, "Askeriye köyün yakınlarına rastgele bomba yağdırdı. Bombardıman sabah saatlerinde yaşansaydı belki çoğumuz şimdi yaşamıyorduk" diye konuştu. Yaşananlara "Yeter artık. Allah bir çözüm getirsin bu duruma" sözleriyle tepki gösteren bir kadın ise, çocuklarının can güvenliğinden endişe duyduklarını söyledi. Bomba parçalarının köyün camisine de isabet ettiğini anlatan bir başka köylü ise, "Köylülerin çoğu evlerini terk edip camiye sığındı. Ama bomba parçaları camiye de isabet etti. Çocuklar sabaha dek ağladı. Kıyamet gibiydi dört bir tarafta bomba yağıyordu" dedi. 12 yaşında olan bir çocuk ise, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Bomba atıldığında ben evde uyuyordum. Tam bomba patladığı an kendimi cehennemde hissettim. Nerde olduğumu bilmiyordum şok olmuştum. Ellerim titriyordu." (04.09.2012/DİHA) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde birçok noktaya HPG militanları tarafından düzenlenen saldırının ardından çıkan çatışmadan sonra, 04.09.2012 tarihinde gece geç saatlerde akrep tipi zırhlı aracın rastgele evlere ateş açtı. Cindi Ataman adlı yurttaş dün gece saat 01.00 87 sıralarında akrep tipi zırhlı aracın evine ateş açtığını kaydederek, evine ateş edildiği sırada İlçe Emniyet Müdürlüğü'nü aradığını ve polislere "Evimi tarıyorsunuz, çocuklarımı mı öldüreceksiniz" dedikten sonra ateşin durduğunu söyledi. (05.09.2012/DİHA) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde 2 Eylül'den beri ilçe merkezi başta olmak üzere birçok askeri üst bölgesini hedef alan HPG'liler ve askerler arasında Kato Dağıları'nda şiddetli çatışmalar sürüyor. Çatışmalardan kaynaklı Kato Dağları'na yönelik başlatılan hava destekli operasyonlar nedeniyle Laleşin Yaylası'na giriş çıkışlar yasaklandı. Laleşin Yaylası'nda yaklaşık 400 yurttaş 8 bin küçük baş hayvanıyla birlikte mahsur kaldı.Operasyonların yoğunluk kazandığı yaylaların yanı sıra ilçe merkezindeki Jandarma Tugay Komutanlığı'nın yanında bahçeleri bulunan yurttaşların da operasyon bölgesi olduğu gerekçesiyle bahçelerine girişlerine izin verilmediğini aktaran Tahir Ataman isimli yurttaş, bahçelerindeki fidanların kurumak üzere olduğu ve milyonlarca lira zarara uğradıklarını dile getirdi. Tugayın güvenlik noktasının yanında 13 parça bahçesinin olduğunu belirten Ataman, "Bağ bahçelerimiz operasyon bölgesindeki yaylalarda bile değil, ilçenin hemen çıkışındaki askeri noktanın yanı başındadır. 13 parça bahçemiz, fidanlarımız, sebze ve meyvelerimiz günlerdir sulanmadığı için kurumakla yüz yüzedir. Milyonlarca liralık zararımız var. Yani 'operasyonlar var' deyip bahçelerimize girmemize izin verilmiyor. Biz bunu sudan bir bahane olarak görüyoruz; çünkü bağlarımız İlçe Jandarma Komutanlığı'nın hemen yanındadır. Bahçemin hemen yanında yine arı kovanlarım var. Günlerdir yasak nedeniyle onların ne durumda olduğunu bilmiyorum. Muhtemelen şimdi hepsi ölmüştür" diye konuştu.Tek geçim kaynaklarının hayvancılık olduğunu dile getiren Hatice Ataman isimli yaşlı kadın ise "Hayvanlarımız ve çocuklarımız yaylada mahsur kalmışlar. Bizim günlük olarak gidip hayvanlarımızı sağmamız gerekiyor. Ama bu yaşlı halimle beni bile bırakmıyorlar. Orada ne oluyor? Çocuklarımız yaşıyor mu? Öldü mü? Bize yapılanlar adalet mi, insanlık mı? Dilerim Allah'tan yaşadığımız acıları onlarda yaşar bir gün. Allah bu zulmü görüyor. Günlerdir yaylalarımızdan ne süt, ne yoğurt, ne de peynir yapamadık. Evimizde yiyebileceğimiz yoğurdumuz bile kalmadı. Bizim temel geçim kaynağımız hayvanlarımızdı. Şimdi onların ne halde olduğunu bilmiyoruz" diyerek yaşanan duruma tepki gösterdi.(09.09.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Silvan İlçesi kırsalında dün akşam saatlerinde HPGmilitanlar ile operasyona çıkan askerler arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Hava destekli süren operasyon sırasında Silvan İlçesi'ne bağlı Dağcılar Köyü Üçdirek (Hındese) Mezrası'nın helikopterlerce bombalandığı öne sürüldü. Bombalama sırasında köyün çok sayıda küçük ve büyük baş hayvanlarının telef olduğu bildirildi. Helikopterden atılan bombalardan kaynaklı köy sakinlerinin bağ ve bahçelerinde yangın çıktı.(27.09.2012/DİHA) KORUCULUK BASKISI *Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'nde yaşayan İlhami Kaya adlı yurttaş kendisine dayatılan koruculuğu kabul etmediği için köyünden Hatay'a bağlı Erzin İlçesi'ne göç ettirildiğini söyledi. Göç ettirildiği yerde de rahat bırakılmadığını söyleyen Kaya,''Örgüte yardım ve yataklık etmek'' iddiasıyla 6 ay Hatay E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu kaldığını ifade etti. Daha fazla baskılara dayanamayıp tekrar Kulp'a döndüğünü belirten Kaya, köyüne dönemediği için ailesiyle birlikte şehirde kaldığını aktardı. Şehir hayatının getirdiği zorluklar ve kendisine dönük devam edilen baskıları dile getiren Kaya, kendisine dayatılan koruculuk sistemini kabul etmediği için sürgüne gönderildiğini söyledi. Kaya, sürgüne gönderildiği şehirde zorluklarla karşılaştığını belirterek, "Bizi şehirlere sürgün ettiler. Biz şehirlerde yaşayamıyoruz. Köye dönmemizi bırakmıyorlar. Baskılar halen devam ediyor. Sürekli koruculuk sistemi bize dayatılıyor. Bırakmıyorlar yurdumuza dönelim, yaşamımızda huzur kalmadı" dedi.(06.09.2012/DİHA) 88 VERİLMEYEN MİLİTAN CENAZELERİ *Bingöl'ün Yayladere İlçesi'nde 15 Aralık'ta yaşamını yitiren ve HPG'li oldukları iddia edilen 5'i kadın 8 kişinin cenazeleri, 17 Aralık 2011 tarihinde İstanbul'da bulunan Yenibosna Adli Tıp Kurumu'na getirilmişti. Cenazelerin İstanbul'a getirildiği bilgisini alan İstanbul'dan 2, Diyarbakır'dan 4 olmak üzere toplam 6 aile, İHD ve YAKAY-DER'den oluşan bir heyet ile, 19 Aralık 2011 tarihinde kimlikleri teşhis etmek için Adli Tıp Kurumu'nun morguna gitmiş ve 8 cenaze için "8 cenazenin hiç birinde kurşun izi yok ve tamamen yanmış, kömüre dönüşmüş durumda" açıklaması yapmıştı. 29 gündür Adli Tıp morgunda bekletilen cenazelerin kendi yakınları olabilme ihtimali üzerine ise DNA testi için 20 aile başvuru yapmıştı. DNA testi için başvurmak isteyen aileler, cenazelerin İstanbul'a getirildiği bilgisi üzerine Türkiye'nin farklı illerinden İstanbul'a gelmiş, ama Adli Tıp Kurumu çalışanları tarafından dosyanın Malatya'da olduğu açıklamasından sonra Malatya'ya gitmişti. Malatya'dan da dosyanın Diyarbakır'da olduğu bilgisi üzerine Diyarbakır'a giden aileler, DNA testi için kan örnekleri vermişlerdi. YAKAY-DER İstanbul Şubesi'ne 2, İHD'ye ise 10'a yakın aile başvururken, Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'na ise 20'ye yakın aile DNA testi için başvurmuştu. Normal koşullarda bir haftalık çalışmadan sonra açıklanması gereken DNA testlerinin sonuçları hala açıklanmış değil. 17 Aralık tarihinden beri Adli Tıp Kurumu'nda bekletilen cenazelere ilişkin DNA testi için başvuran aileler ve gerekli yerlere başvuran İHD İstanbul Şubesi ve YAKAY-DER yöneticilerine şu ana kadar Adli Tıp Kurumu'ndan her hangi bir yanıt verilmiş değil. (14.01.2012/DİHA) * 17 Aralık 2011'den bu yana Yenibosna Adli Tıp Kurumu'nda bekletilen 5'i kadın 8 kişinin cenazeleri, 14 Ocak gecesi kimsesizler mezarlığına defnedildi. Cenazelerin yakınları olma ihtimali ile 20 aile İstanbul'a gelerek, DNA testleri için başvuru yapmıştı. İHD ve YAKAYDER'den oluşan bir heyetle Adli Tıp Kurumu'na giden aileler, "8 cenazenin hiç birinde kurşun izi yok ve tamamen yanmış, kömüre dönüşmüş durumda" açıklaması yapmıştı. Yaklaşık bir ay Adli Tıp Kurumu morgunda bekletilen cenazeler, DNA sonuçları başvuru yapan aileler ile uyuşmadığı ve 15 günden fazla bekletildiği gerekçesiyle Sarıyer Kilyos'daki kimsesizler mezarlığına defnedildi. Adli Tıp Kurumu yetkilileri, cenazelerin gömüldüğüne dair ilgili savcılığa bilgi verdiklerini, prosedüre göre hareket ettiklerini belirtirken, İHD İstanbul Şube Başkanı Abdulbaki Boğa ise, cenazelerin yakınlarına ait olması ihtimaliyle başvuru yapan ailelerden DNA testleri sonuçlanmayanlar olduğunu, bu nedenle de defnedilmemeleri gerektiğini dile getirdi. Hukuki olarak testler sonuçlanmadan cenazelerin defnedilmesinin "görevi kötüye kullanmak" olduğunu belirten Boğa, test sonuçları henüz belirlenmeyen ailelerin İHD'ye başvurması halinde Adli Tıp Kurumu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti. Sonuçları bekleyen aileler olmasına rağmen cenazelerin kimsesizler mezarlığına defnedilmesini "ölü maneviyatına saygısızlık" olarak değerlendiren Boğa, "Kardeşliğin ve ortak duygunun yitirildiği bir dönemde, böyle bir şey yaşanması utanç vericidir" dedi. (14.01.2012/DİHA) *09.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Mevlüde Sayak, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Fatma Sayak, 2011 yılının 8. ayında evden ayrıldı ve o tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. 19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Fatma’nın Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben kızımın cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA 89 incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *09.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Kadriye Balık, şu beyanlarda bulundu: “Benim oğlum olan Murat Çetiner, 2011 yılının Mayıs ayından beri kayıptır. Daha sonra aldığımız bir habere göre okul okuduğu Hatay ilinden ayrılarak PKK örgütüne katıldığını öğrendik. O tarihten bu yana kendisinden haber alamadık. En son 19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, oğlum Murat’ın Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben oğlumun cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *06.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Adile Timur, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Nahide Timur, 2008 yılından beri kayıptır. O tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. Daha sonra aldığım bir bilgi üzerine PKK Örgütüne katılım sağlamıştır. En son19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Nahide’nin Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben kızımın cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *09.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Vasfiye Sayak, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Perihan Sayak, 2011 yılının 8. ayında evden ayrıldı ve o tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. 19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Perihan’nın Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben kızımın cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *06.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Sabri Koyun, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Lalehan Koyun, 2004 yılından beri kayıptır. O tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. Daha sonra aldığım bir bilgi üzerine PKK Örgütüne katılım sağlamıştır. En son19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Lalehan’nın Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben kızımın cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA 90 incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *12.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Mustafa Solmuş, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Sevim Solmuş, 1999 yılından beri kayıptır. O tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. Daha sonra aldığım bir bilgi üzerine PKK Örgütüne katılım sağlamıştır. En son19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Sevim’in Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Ben kızımın cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi *12.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Murat Kızan, şu beyanlarda bulundu: “Benim kız kardeşim olan Sıti Kızan, 15.09.1994 yılından beri kayıptır. O tarihten beridir de kendisinden hiçbir haber alamıyordum. Daha sonra aldığım bir bilgi üzerine PKK Örgütüne katılım sağlamıştır. En son19 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan haberlerde, kızım Sevim’in Bingöl ili Yayladere kırsalında Güvenlik güçleri ile örgüt üyeleri arasında çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirdiğini ve cenazesinin de İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini öğrendim. Bu çatışmada 5 kadın 3 PKK’lılara karşı kullanmış oldukları kimyasal nedeniyle yaşamını yitirdiklerini öğrendik. Ben kardeşimin cenazesinin Savcılığın ilgili soruşturma dosyası kapsamında İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslim edilmesini istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *02.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdurrahim Aytekin, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım Berivan Aytekin, 2009 yılının Ağustos ayından beri kayıptır. Kendisinden uzun bir süre haber alamadık. Yaptığım araştırmalar sonucunda kızımın PKK örgütüne katıldığını ve haberlerde Bingöl ili Yayladere kırsalında çıkan çatışma sonucu hayatını kaybeden ve daha sonra İstanbul Adli Tıp kurumuna götürülen PKK militanları arasında olabileceğini öğrendim. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olma ihtimali söz konusudur. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği üzerinden DNA incelemesi yapılmasını ve çıkacak DNA incelemesi sonucuna göre cenazenin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum. “ (İHD Diyarbakır Şubesi) *13.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Cemil Dağ, şu beyanlarda bulundu: “Benim oğlum olan Fahrettin Dağ, 12.10.1990 tarihinde Fen Fakültesinde okurken PKK Örgütüne katıldığını öğrendik. Kendisinden bir daha haber alamadık. En son 01.01.2011 tarihinde çıkan haberlerde oğlumun Besta bölgesinde şehit düştüğünü öğrendim. Oğlumun ölüm belgesini çıkarabilmem için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *16.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Ruşen Arslan, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Velat Şiyar Arslan, 1994 yılının Ocak-Şubat aylarında Ergani’deki evimizden ayrıldı ve o tarihten itibaren kendisinden bir daha haber alamadık. En son 10.03.2000 yılında aldığımız bir habere göre Bingöl kırsalında çıkan bir çatışmada 8 PKK 91 militanı ile birlikte yaşamını yitirdiğini öğrendik. Olaydan 1 ay sonra babam teşhis için Bingöl’e gitti. Ama teşhis edemeden geri döndü. Çünkü ağabeyim katılım yaptığı zaman 17 yaşındaydı. Öldüğü zaman 23 yaşına gelmişti. Tam teşhis etmesi gerekiyordu. Ağabeyimin cenazesini alamadık. O günün koşullarından kaynaklı DNA testi yaptıramadık. Ağabeyimin mezarının açılmasını ve DNA testinin yapmak için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *23.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Ahmet Ekinci, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım Altan Ekinci, 1999 yılında evden ayrıldı bir daha kendisinden haber alamadık. Yaptığım araştırmalar sonucunda kızımın PKK örgütüne katıldığını ve haberlerde Bingöl ili Yayladere kırsalında çıkan çatışma sonucu hayatını kaybeden ve daha sonra İstanbul Adli Tıp kurumuna götürülen PKK militanları arasında olabileceğini öğrendim. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olma ihtimali söz konusudur. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği üzerinden DNA incelemesi yapılmasını ve çıkacak DNA incelemesi sonucuna göre cenazenin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *28.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Şahinat Şamar, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım Güneş Şamar, 2011 yılının Eylül ayından beri kayıptır. Kendisinden uzun bir süre haber alamadık. Yaptığım araştırmalar sonucunda kızımın PKK örgütüne katıldığını ve haberlerde Bingöl ili Yayladere kırsalında çıkan çatışma sonucu hayatını kaybeden ve daha sonra İstanbul Adli Tıp kurumuna götürülen PKK militanları arasında olabileceğini öğrendim. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olma ihtimali söz konusudur. Kızımın cenazesinin de söz konusu cenazeler arasında olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği üzerinden DNA incelemesi yapılmasını ve çıkacak DNA incelemesi sonucuna göre cenazenin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *16.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Sait Marangoz, şu beyanlarda bulundu: “Benim yeğenim olan Meyaser Marangoz ailesi ile birlikte Almanya’da yaşıyordu. 1998-1999 yılları arasında PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. Televizyonlarda öğrendiğim kadarıyla yeğenim PKK saflarındayken jeneratör gazından zehirlendiklerine ilişkin bir açıklama örgüt liderleri tarafından yapıldı. Biz bu konuda cenazelerin alınması ve gerekli hukuki işlemlerin yapılması için sizden yardım talep ediyorum. Ailesi Almanya’da olduğu için DNA testi yapılmasını talep ediyorlar. Gerekirse ailesi de gelebilir. Ölüm tarihi de 27.11.2010 olarak geçmektedir.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *19.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Hedle Oğur, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Hilal Uğur, 13 Haziran 2010 tarihinde Üniversite hazırlık aşamasındayken evden ayrıldı. Daha sonra aldığımız bilgiye göre PKK Örgütüne katıldığını öğrendik. Bir daha da kendisinden haber alamdık. Basına düşen haberde kızımın da aralarında olduğu 5 arkadaşı ile birlikte elektrik jeneratöründen çıkan gazla zehirlenerek yaşamını yitirdiğini öğrendik. Kızımın cenazesinin nerde olduğunu bilmiyorum. Kızımın cenazesinin yerinin tespit edilip tarafıma verilmesini istiyorum. Ayrıca kızımın ve diğer arkadaşlarının ölümü ile ilgili bazı iddialar geçmektedir. Bu nedenle kızımın ölüm şeklinin tespit edilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *19.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Emin Gündoğdu, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Leyla Gündoğdu, 23 Şubat 2004 tarihinde Üniversite hazırlık aşamasındayken evden ayrıldı. Daha sonra aldığımız bilgiye göre PKK Örgütüne katıldığını 92 öğrendik. Bir daha da kendisinden haber alamdık. Basına düşen haberde kızımın da aralarında olduğu 5 arkadaşı ile birlikte elektrik jeneratöründen çıkan gazla zehirlenerek yaşamını yitirdiğini öğrendik. Kızımın cenazesinin nerde olduğunu bilmiyorum. Kızımın cenazesinin yerinin tespit edilip tarafıma verilmesini istiyorum. Ayrıca kızımın ve diğer arkadaşlarının ölümü ile ilgili bazı iddialar geçmektedir. Bu nedenle kızımın ölüm şeklinin tespit edilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *02.04.2012 tarihinde şubemize başvuran İmam Dülcek, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Fahrettin Dülcek, 1995 yılında gerilla saflarına katıldığını öğrendik. 1997 tarihine kadar hiçbir iletişimimiz olmadı. 1997 yılının sonlarında aldığımız bir habere göre ağabeyim ve 5 arkadaşı ile birlikte Bitlis/Mutki alanında çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiklerini öğrendik. Tabi biz bu haberi olaydan çok sonra öğrendik. Yalnız 1997de ağabeyim Fahrettin Dülcek ve arkadaşlarının kesin burada yaşamlarını yitirdiğini öğrendik. Fakat cenazelerle ilgili hiçbir bilgimiz yok. Akıbetleri belli değil. Biz ailesi olarak bu cenazelerin yerlerinin belli olduğu için DNA Testi yapılarak bize verilmesini istiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *16.04.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Ahmet Aslan, şu beyanlarda bulundu: “26/03/1994 tarihinde Bingöl ili Adaklı ilçesi Güngörsün ( Hösnek) kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitiren ve Bingöl Düzağaç mevkiinde bulunan Şehir Mezarlığı Kimsesizler bölümüne defnedilen 20 militandan birinin Mehmet ASLAN olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda Şubenizden hukuki yardım talebinde bulunuyoruz.” (İHD Bingöl Şubesi) *19.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Halil Uluk, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Ferhat Uluk, 1992 yılında İstanbul’da Üniversite okurken o tarihten beri kendisinden bir daha haber alamadık. Daha sonra PKK Örgütüne katılmış olduğunu ve Dersim bölgesinde bulunduğunu öğrendik. Ancak kendisinden bir daha da haber alamadık. En son 7 ay önce haberlerde Dersim bölgesinde bir toplu mezar olduğunu ve buradaki kişilerin kimlik bilgilerinin verildiğini öğrendik. Benim kardeşimin ismi yer almıyordu. Ancak verilen fotoğraflarda onun da resmi vardı. Ben bu nedenle kardeşimin de bu toplu mezardan çıkan kemikler üzerinde bir inceleme yapılmasını istiyorum. DNA Testinin yapılmasını talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki destek bekliyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ın Gabar Dağı'nda bulunan Deştikê Miştoxê, Geliyê Gurdila ile Awal bölgesinde HPG'liler ile askerler arasında 20 Nisan'da çıkan çatışmada yaşamını yitiren HPG'li 1984 Mingol (Doğu Kürdistan) doğumlu Sadık Dolatkhah'ın ailesi, cenazeyi almak için Malatya'da girişimlerde bulundu. Yüksekova MEYADER temsilcisi, Malatya BDP İl Başkanı Gaffar Bayram ile HPG'li Sadık Dolatkhah'nın Babası Muhammet Dolatkhah ve amcası Golanki Dolatkhah, cenazenin kendilerine verilmesi için 2 önce Malatya Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Ancak Savcılık tam teşhis olmadığı ve cenazelerin gömüldüğünü gerekçe göstererek, cenazeyi aileye vermedi. Yaşananlara tepki gösteren Yüksekova MEYA-DER Temsilcisi Sadullah Düzen, "Biz aile ile Malatya savcılığına başvurduk. Ancak savcılık bana ve il başkanına dönerek, 'Siz niye buraya geliyorsunuz, niçin bu konuları takip ediyorsunuz' diyerek bizi içeri almadı. Türkçe bilmeyen aileye bir polisin tercümanlık yaptı. Baba ile amcasını içeri alan savcı bilgisayardan sadece kafa kısmını göstererek, 'Çocuğunuz bu mudur' demiş. Amca teşhis ederken, baba çocuğunun tanınmaz halde olduğunu söyleyerek büyük ihtimalle benim çocuğumdur' cevabını verdi. Ancak savcı zaten cenazeyi gömdük' yanıtı vererek, DNA testi dahi yapmadan cenazeyi vermedi" diye konuştu. Baba Muhammed Dolatkhah ise, "Türkiye hukukuna göre ölen bir kişi 15 güne kadar morga tutulması 93 gerekiyordu. Ancak bu uygulanmamıştır. Büyük bir hukuksuzluk uygulanmıştır. Ben oğlumun cenazesini almadan bu davadan vazgeçmeyeceğim" dedi. Girişimleri sonuçsuz kalan aile, tekrar Yüksekova'ya geri döndü. (01.05.2012/DİHA) *02.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Perihan Karayıl, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Fatma Karayıl, 15.03.2012 tarihinde Bingöl kırsalında çıkan bir çatışmada yaşamını yitiren 15 kadın gerilladan biri olabileceğini düşünüyorum. Malatya iline kızımın cenazesini almak için gittiğimizde, dosyanın Bitlis Savcılığına gönderildiğini bize söylenildi. Bana bazı fotoğraflar gösterildi. Fotoğraflarda kızım olduğunu teşhis ettim. Ama cenazeler karıştırıldığından dolayı teslim alamadık. Söz konusu olan cenaze Çaldıranda ikamet eden Ekrem Aksu’nun olduğu ve cenazenin Çaldıran mezarlığına gömüldüğü söylenildi. Bunun üzerine Bitlis Savcılığına başvuruda bulunduk. DNA Testi incelenmesi sonucunda bize ait olan cenazemizi biran önce teslim almak istiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *04.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdurrahim Aytek, şu beyanlarda bulundu: “Kızım Berivan Aytek, 2009 yılında PKK Dağ kadrosuna katıldı. 15 Aralık 2011 tarihinde Bingöl ili Yayladere kırsalında çıkan silahlı çatışmada yaşamını yitiren 8 gerilladan biri kızım olduğunu öğrendim. Cenazesini almak için 6 Şubat 2012 tarihinde DNA test sonucunun uymadığı ifade edildi ve kızımın cenazesi tarafıma verilmedi. Ben Savcılığınızın ilgili soruşturma dosyası kapsamında, kızımın cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyanız kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *19.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Muhyettin Selamet, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Siyamek Selamet, 1384 (hicri takvimine göre ) tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha da haber alamadık. Daha sonra öğrendiğimiz bilgilere göre PKK örgütüne katılmıştır.03.05.2012 tarihinde Şırnak İli Balveren köyünde güvenlik güçleriyle yaşanan çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendik. Cenazemizi almak için Türkiye’ye geldim.09.05.2012 tarihinde Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’na cenazemizi almak ve defin işlemlerini gerçekleştirmek amacıyla başvurdum. Oğlumun cesedini teşhis ettim. DNA testi için benden kan örneğini alındı ve yapılan test sonucunda oğlum olduğu tespit edildi. Ancak benim oğlum olduğu tespit edilmesine rağmen oğlumun cenazesi bana teslim edilmedi.14.06.2012 tarihinde Malatya Cumhuriyet başsavcılığına yeniden başvurdum. Oğlumun Malatya mezarlığında 22.1.3 C Pafta 6/12 Ada da defin edildiğini bilgisini aldım. Oğlumun İran’a götürmeme izin verilmese bile mezarını kolayca ziyaret edebileceğim Hakkâri, Yüksekova veya Doğu-Beyazıt’a defin etmem için derneğinizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *05.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Murat Karahanlı, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Veysi Karahanlı, 15.08.2011 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Gittiği tarih itibariyle hiç vakit kaybetmeden İstanbul Koca Sinan Çocuk Şube Amirliğine kardeşimin kayıp başvurusunu yaptım. Fakat bu güne kadar hiçbir yerden ve hiçbir şekilde kendisine ulaşamadık. En son 02.06.2012 tarihinde bir internet sitesinden 2011 tarihinde Bingöl kırsalında çıkan bir çatışmada kardeşimle birlikte 8 arkadaşının da yaşamını yitirdiğini öğrendik. Yapmış olduğumuz araştırmalara göre kardeşimin cenazesini Kilyos’ta kimsesizler mezarlığına defnettiklerini öğrendik. Biz kardeşimin cenazesini oradan almak ve ikamet adresimiz olan Batman’da defnetmek istiyoruz. Bütün bunlardan kaynaklı olarak kardeşimin DNA testinin İstanbul’da yapılmasını talep ediyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talebinde bulunuyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 94 *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Musa Aktaş, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Ahmet Aktaş, Ocak 2003 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Midyat Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru da bulunduğumuz halde herhangi bir sonuca varamadık. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında oğlumun cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Aladdin Türken, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Mehmet Türken, Ağustos 2010 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında oğlumun cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Fahrettin Emire, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Aygül Emire, 2003 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında kızımın cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Yusuf Bartu, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Aysel Bartu, Haziran 2003 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında kızımın cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Zekeriya Kaya, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Selami Kaya, Haziran 2011 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında oğlumun cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 95 *18.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Ecmettin Başçı şu beyanlarda bulundu: “2004 yılının başında kardeşim Yusuf Başçı (Mardin- 1984) çalışmak üzere Urfa iline gitti. Belli bir süre kendisinden haber alamakdık, resmi kurumlara başvurular yaptık, ancak hiç bir bilgi alamadık. 16.06.2012 taraihinde bazı basın ve yayın organlarında çıkan bir habere göre Siirt İli Eruh ilçesinde bir yol şantiyesi baskını esnasında yaşamını yitirdiği bilgisini aldık. Bu kişinin kardeşim olabilme ihtimali üzerine gerekli işlemler için şubenizden hukuki destek talep ediyoruz.” (İHD Siirt Şubesi) Not: Eruh savcılığına başvuru yapıldı. DNA sonucuna göre cenazenin teslim edileceği ifade edildi. Teşhise izin verilmedi. Cenaze Siirt Devlet hast. Morgunda bekletilmektedir. *19.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Nesibe Kına, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Ferdane Kına, 2010 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında kızımın cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *19.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Rahile Çakmak, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Derviş Çakmak, 2011 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik. En son basından çıkan bir habere göre Şubat 2012 tarihinde Şırnak/Besta bölgesinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendim. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında oğlumun cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *20.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Hiliye Karataş, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Murat Karataş, 2002 yılı Kasım ayında evden ayrıldı ve o tarihten bu yana kendisinden bir daha haber alamadık. Ancak 16.06.2012 tarihinde www.firatnews.com haber sitesine düşen bir açıklamada 12.15.2012 tarihinde Şırnak ili Besta mevkiinde yaşamını yitirenler arasında oğlum Murat Karataş’ın da bulunduğu belirtilmiştir. Ben savcılığın ilgili soruşturma kapsamında oğlumun cenazesinin tarafıma verilmesi için alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yaptırılmasını talep etmekteyim. Soruşturma dosyası kapsamında kan örneği vermem ve gerekli DNA incelemelerinin yaptırılması ve de çıkacak sonuca göre cenazemin tarafıma teslimi için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *25.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Şeyhmus Polat, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Uğur Polat, Ekim 2005 tarihinde evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Yaptığımız araştırma doğrultusunda PKK’ye katıldığını öğrendik.19.06.2012 tarihinde basından çıkan haberlerde 16-24 tarihlerinde Diyarbakır ili Dicle ilçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitirenlerin arasında kardeşimin de bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine Dicle Savcılığına gidip olay tarihi üzerinden oğlumun adının geçtiği çatışma dosyasını tespit ettik. Dicle Savcılığı Diyarbakır Savcılığına gönderdiği belirtti. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığında yaptığımız araştırmalarda Dicle ilçesinden gönderilen dosyanın 2012/127 soruşturma numarasını aldığını ve 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 2012/224 E ile dava açıldığını tespit etmiş bulunmaktadır. Ayrıca dosya üzerinden yaptığımız araştırmada ilgili soruşturma dosyası kapsamında Dicle ilçesinde yapılan operasyonlar sırasında örgüt 96 üyelerine ait olan bu kemikleri tespit edilemeyen cenazeler bulunduğunu ve bu dosya kapsamında otopsi işlemlerinin yapıldığını öğrenmiş bulunmaktayız. Haber sitelerinde çıkan bilgi ve tarihlerle söz konusu dosyadaki bilgiler uyuşmakta olup, kardeşimin cenazesinin dosyada belirtilen kimliği tespit edilemeyen cenazeler arasında olduğunu düşünmekteyim. Kardeşimin cenazesi olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yapılmasını ve çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma verilmesini talep ediyorum” (İHD Diyarbakır Şubesi) *25.06.2012 tarihinde şubemize başvuran M. Emin Delibaş, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Abdurrahim Delibaş, 2000 yılında evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. 19.06.2012 tarihinde basından çıkan haberlerde 16-24 tarihlerinde Diyarbakır ili Dicle ilçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitirenlerin arasında kardeşimin de bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine Dicle Savcılığına gidip olay tarihi üzerinden oğlumun adının geçtiği çatışma dosyasını tespit ettik. Dicle Savcılığı Diyarbakır Savcılığına gönderdiği belirtti. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığında yaptığımız araştırmalarda Dicle ilçesinden gönderilen dosyanın 2012/127 soruşturma numarasını aldığını ve 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 2012/224 E ile dava açıldığını tespit etmiş bulunmaktadır. Ayrıca dosya üzerinden yaptığımız araştırmada ilgili soruşturma dosyası kapsamında Dicle ilçesinde yapılan operasyonlar sırasında örgüt üyelerine ait olan bu kemikleri tespit edilemeyen cenazeler bulunduğunu ve bu dosya kapsamında otopsi işlemlerinin yapıldığını öğrenmiş bulunmaktayız. Haber sitelerinde çıkan bilgi ve tarihlerle söz konusu dosyadaki bilgiler uyuşmakta olup, kardeşimin cenazesinin dosyada belirtilen kimliği tespit edilemeyen cenazeler arasında olduğunu düşünmekteyim. Kardeşimin cenazesi olup olmadığının tespiti amacı ile benden alınacak kan örneği ile DNA incelemesi yapılmasını ve çıkacak sonuca göre cenazenin tarafıma verilmesini talep ediyorum ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *30.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Hediye Dalgıç, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Ayşe Dalgıç, bundan yaklaşık 16 yıl önce evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Daha sonra yaptığımız araştırma üzerine PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. 1998 yılında Diyarbakır/Kulp/Andok Dağı kırsalında askerler tarafında yapılan bombardıman sonucunda kızım ile birlikte 22 kişinin yaşamını yitirdiği duyumunu aldık. Bu yaşamını yitiren 22 kişinin içinde kızım da olabileceğini düşünüyorum. Ancak böyle bir olayın kesinliğini bilmiyoruz. Kızımdan öyle ya da böyle hiçbir şekilde haber alamadık. PKK Militanlarına ait toplu mezarların açılması konusunda kızımın da yaşamını yitirdiği Andok dağı bölgesinin de araştırılması ve DNA testinin yapılarak bulunacak olan cenazenin kızıma ait olup olmadığını öğrenmek istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ta çıkan çatışmada yaşamını yitiren Yüksekova doğumlu Ferdane Kaya'nın (Şerda Gever) ailesi, 20 gün önce yaptığı başvuruya hala yanıt verilmedi. Malatya kimsesizler mezarlığında olduğu öğrenilen HPG'li Ferdane Kaya için baba Kamil Kaya 19 Haziran'da önce Şırnak Savcılığı'na oradan da Diyarbakır Savcılığı'na başvuruda bulunarak, cenazeyi almak istediğini belirtti. Diyarbakır'da DNA testi için kan veren Kaya, hala bir yanıt alamadı. Tek isteğinin kızının cenazesinin kendisine teslim edilmesi olduğunu dile getiren baba Kaya, "Kızımın cenazesinin Malatya kimsesizler mezarlığına defnedilmiş. Kızım kimsesiz değil, bir babası ve yüzlerce aileden oluşan akrabaları ve arkasında bir halk var. Bu hukuksuzluk artık son verilip cenazemiz bize verilmelidir" dedi. Konuyla ilgili olarak İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurduğunu aktaran Kaya, başta İHD olmak üzere insan hakları kuruluşlarından destek talebinde bulundu. (09.07.2012/DİHA) 97 *09.07.2012 tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Sevdin Mirzayi şu beyanlarda bulunmuştur: Oğlu olan PKK gerillası olan oğlum Yasin Mirzayi 14.06.2012 tarihinde Hakkari/Çukurca kırsalında güvenlik güçleriyle çıkan çatışma sonucunda yaşamını yitirmiştir. Cenazenin nerde olduğuna dair hiçbir bilgimiz yok bu konuda sizlerden hukuki yardım talep ediyorum.(İHD Van Şubesi) *24.07.2012 tarihinde Bitlis kırsal alanında yaşamını yitiren 15 HPG militanından Bitlis Tatvan nüfusuna kayıtlı Aklime SEZER’in Malatya adli tıpta kan örneği alınmadan, Van’da başka bir aileye teslim edilmiştir. 15.05.2012 tarihinde ailesi bize müracaat etti bizde bu müracaat üzerine savcılığa başvuruda bulunduk ve ailesi kan örneğini savcılığa teslim etti. Savcılık tarafıdan 21.07.2012 tarihinde bize ulaşan kan örnekleri sonucu, Van savcılığını da bilgilendirerek aynı gün 4 kardeşi ve babası tarafından mezarlığa gidip mezarı açtık. Tatvan ‘ a getirdik ve aile mezarlığına defnettik. (İHD Bitlis Şubesi) *26.07.2012 tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Yaver Çakır şu beyanlarda bulunmuştur: “Kardeşim Nurettin Çakır 25.07.2012 günü basından öğrendiğimiz kadarıyla Ardahan/Göle kırsalında güvenlik güçleriyle çıkan çatışma sonucu yaşamını yitirdiğini öğrendik. Cenazenin nerde olduğuna dair hiçbir bilgimiz yok bu konuda sizlerden hukuki yardım talep ediyorum”. (İHD Van Şubesi) *26.07.2012 tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Hasan Ünver şu beyanlarda bulunmuştur: “PKK Gerillası olan kızım Sinem Ünver 24.07.2012 Hakkari/Şemdinli kırsalında güvenlik güçleri ile arasında çıkan çatışma sonucu yaşamını yitirmiş cenazenin nerde olduğuna dair hiçbir bilgimiz yok sizlerden hukuki yardım talep ediyoruz”. (İHD Van Şubesi) *Şırnak'ın Balveren (Gundikê Melê) Köyü kırsalında 3 Mayıs 2012 tarihinde çıkan çatışmada yaşamını yitiren Urmiye doğumlu HPG'li Siyamek Selamet'in (Mazlum Urmiye) cenazesi ailesine verilmiyor. HPG'li Selamet'in babası Muhyettin Selamet, oğlunun yaşamını yitirdiğini Newroz Tv'den öğrendiklerini belirterek, 9 Mayıs tarihinde Türkiye'ye gelerek Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurduğunu söyledi. Oğlunu teşhis ettiğini ifade eden Selamet, "Savcılık ifademi aldı. Daha sonra cenazelerin bulunduğu morga götürüldüm. Oğlumu burada teşhis ettim. Vücudunun her hangi bir yerinde yara yoktu, tüm bedeni sağlamdı. Ama kimyasal belirtisi vardı. Vücudu sararmıştı. Biz tanıdık, gördük ardından da savcıya gittik. Fakat buna rağmen beni hastaneye götürdüler ve DNA için kan örneği aldılar. Kanımız uyuştu. Tekrar savcılığa götürüldüm. Burada bir kez daha benimle ilgili tüm bilgileri aldılar. Daha sonra cenazeyi hemen teslim etmeyeceklerini, ülkeme geri dönmemi ve yetkili makamların 5 gün içinde gerekli bilgiyi vererek cenazeyi o zaman alabileceğimi söylediler ve benim numaramı aldılar" dedi. Bunun üzerine İran'a döndüğünü ifade eden baba Selamet, 5 gün dolmasına rağmen kimsenin kendisini aramadığını söyledi. Tekrar Türkiye'ye gelerek Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurduğunda ise hiç ummadığı bir cevap ile karşı karşıya kaldığını belirten baba Selamet, "Oğlumu benden habersiz defin etmişler. Ben olmasam bile vekâlet verdiğim BDP Malatya İl Örgütü'ne haber verebilirlerdi. Ama oğlumu Valilik kararı ile yıkamadan, kefene sarmadan cenaze torbası ile birlikte kimsesizler mezarlığında bulunan 64 nolu mezara defin etmişler. Anlaşılıyor ki cenazelerden de rahatsızlar. Bir insan ölünce şeytan bile elini onun üzerinden çeker. Ama onlar bizim cenazelerimizin üzerinden ellerini çekmiyorlar. Onlar bunun bir cenaze olduğunu düşünmüyorlar. Tarih böyle bir mağduriyeti göstermiyor. Savaşlar olur ama ölümler olduğunda cenazeler verilir. Tek isteğimiz cenazeyi en azından Yüksekova'ya götürüp burada defin etmek. Hiç olmazsa bayramları gelip çocuğumuzun mezarını ziyaret edebilelim. Bizim tek derdimiz oğlumun cenazesinin Malatya'dan çıkarılmasıdır" dedi. 98 Oğlunun cenazesini almak için tekrardan Türkiye'ye gelip İHD, MEYA-DER'e başvurduğunu ve BDP milletvekilleri ile görüştüğünü dile getiren Selamet, "BDP'nin tüm başvurularını bana verdikleri aynı cevapla geri çevirdiler. Kürt cenazelerine hiçbir saygıları yoktur" dedi. Oğlunun cenazesinin resmen rehin alındığını belirten baba Selamet, "Oğlumun cenazesinin onlara ne yararı var orada, cenazenin yanımızda olmasını neden hazmedemiyorlar?" dedi. 5 defa Malatya'ya gittiğini ifade eden baba Selamet, "Malatya'ya giderken çok sıkıntı çekiyorum, bilerek bu sıkıntıları bize çektiriyorlar" dedi. (10.08.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde 31 Temmuz'da çıkan çatışmada yaşamını yitiren İran'ın Mako kenti nüfusuna kayıtlı HPG'li İsa Tacidar'ın (Şahîn Zap) cenazesinin alınmadığı ortaya çıktı. Dün HPG'li Turgay Çelen (Argeş Delîla), Mesut Karataş (Şiyar Tetwan) ve Hüseyin Bahadır (Harwan Halaç) ile birlikte cenazesi alındığı bildirilen HPG'li İsa Tacidar'ın ailesinin cenazeyi teşhis edip alacağı sırada engellendiği öğrenildi. İHD Malatya Şubesi, ailenin Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'na cenazeyi almak için başvurduğunu; ancak savcılık tarafından ret cevabı aldığını bildirdi. İran hükümetinin cenazeyi kabul etmemesini gerekçe gösteren savcılığın cenazeyi aileye vermediği ortaya çıktı. (10.08.2012/DİHA) *10.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Bedriye Aydemir, şu beyanlarda bulundu: “Kızım Muhterem Aydemir, tahminimce 1996 yılının Ocak-Şubat aylarında evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alamadık. Tüm aramalarımıza rağmen kendisine ulaşamadık. Ancak en son 1 yıl önce basından çıkan bir haberde kızımın 1996 yılının 5. Ayında Bitlis’in Zovaser mevkiinde çıkan bir çatışmada yaşamını yitirdiğini o mevkiye gömüldüğünü öğrendik. Oraya bir heyetin gönderilmesini ve kızımın mezarının orada olduğunun öğrenilmesi için sizden yardım talep ediyorum.”(İHD Diyarbakır Şubesi) *26.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdullah Uzden, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan İhsan Uzden, 1997 yılında İstanbul’a gitti. İstanbul’da 6 ay kaldıktan sonra tutuklandı ve çıkarıldığı mahkeme tarafından 3 yıla mahkûm edildi. Cezasını bitirdikten sonra çıktı ve 1997 yılının sonunda PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. 10 ay sonra oğlumun çatışmada yaşamını yitirdiğinin haberini aldık. Ben o dönem itibariyle Lice Cumhuriyet Başsavcılığına ve Lice Jandarma Komutanlığına başvuruda bulundum. Oğlumla birlikte iki arkadaşı köylüler tarafından Lice’ye bağlı Comeleş köyü olan bir araziye gömüldüklerini köylülerden öğrendik. Bu konuda Lice GoméÊmera köyü muhtarı ve köylüler de sonradan gelip tanıklık edeceklerini söylediler. Oğlumun gömülüğü olduğu iddia edilen yerin tespiti, mezarının açılmasını, DNA karşılaştırılması yapılması ve tarafımıza verilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *26.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Hatun Aslan, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Yılmaz Aslan, 1998 yılında Diyarbakır Dicle Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik bölümünü okurken 4. Sınıfta kayboldu. Yaptığımız araştırma sonucunda PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. 10 ay sonra oğlumun çatışmada yaşamını yitirdiğinin haberini aldık. Ben o dönem itibariyle oğlumun cenazesinin bana verilmesi için Lice Cumhuriyet Başsavcılığına ve Lice Jandarma Komutanlığına başvuruda bulundum. Oğlumla birlikte iki arkadaşı köylüler tarafından Lice’ye bağlı Comeleş köyü olan bir araziye gömüldüklerini köylülerden öğrendik. Bu konuda Lice GoméÊmera köyü muhtarı ve köylüler de sonradan gelip tanıklık edeceklerini söylediler. Oğlumun gömüldüğü iddia edilen yerin tespiti, mezarının açılmasını, DNA karşılaştırılması yapılması ve tarafımıza verilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) MİLİTANLARIN CENAZELERİNE YÖNELİK UYGULAMALAR 99 *16.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Süleyman Mutaş, şu beyanlarda bulundu: “18.08.2011 tarihinde kızım Hamdiye Mutaş, Tunceli-Ovacık’ta güvenlik güçlerinin kimyasal madde kullanarak ölümüne sebep oldular. Biz cenazeyi alarak defin ettik. Kimyasal madde ile imha ettiler. Bizde her türlü resim ve bulgular mevcuttur. Şikâyetçiyiz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Batman'ın Kozluk İlçesi Günyayla mevkiine yönelik 3 Şubat günü sabahın erken saatlerinde İl Jandarma Özel Harekat ve Polis Özel Harekat timleri ile korucular tarafından düzenlenen nokta operasyonu sonucu yaşamını yitiren ve HPG'li oldukları belirtilen 5 kişinin cenazelerinin aynı günün akşamı Malatya Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği öğrenildi. Kozluk Devlet Hastanesi'nde cenazelerin ön otopsilerinin yapıldığı esnada hastane çevresinde yoğun önlemler alındığı kaydedildi. Cenazelerden bazılarının yandığı iddia edilirken, herhangi bir çatışmanın yaşanmadığı, nokta operasyonu ile 5 kişinin infaz edildiği ileri sürüldü. Polis tarafından olay yerine ve hastaneye yaklaştırılmayan basına servis edilen fotoğraflara ilişkin ise polis yetkilileri, "çatışma sonrası HPG'lilerin sığınaktan çıkarıldığını ve ardından sığınağın imha edildiğini" öne sürdü. (05.02.2012/ DİHA) *30.04.2012 tarihinde şubemize başvuran A.A., şu beyanlarda bulundu: “Ben hava kuvvetleri komutanlığında görev yaptığım dönemde Metin Erön ve arkadaşları birliğe gelerek terör olaylarının çok yoğun olduğu dönemlerde yaralı yakalanan ve kendisi teslim olan PKK’lıları sorguya alırdık. Konuşmayan ve yanlış bilgi veren bu kişileri zabıta teslim ederdik. Bu PKK’lıları helikoptere alıp götürürlerdi. Bunların tamamı ya ölü ya da ölüm döşeğinde getirirlerdi. Yapacağımız bir şey olmadığı için getirdikleri yere gömerdik. Bu olaylar bizden öncede olurdu herhalde bizden sonra da aynı olmuştur. Yaptığım araştırmada metin sarhoş olunca anlatırdı. Götürdükleri PKK’lıları Keban Barajı ve Batman civarındaki baraj ve göletlerde bulunan adacıklara konuşmayanları atıp hem arama kurtarma eğitimi yapıp onları canlı kobay olarak kullanıyormuş. Arkadaşları arasında Metin’e sol Metin derlermiş. Sebebi de ölen PKK’lıların sol kulaklarını kesip toplarmış. Eksik getirdikleri PKK’lıları göllerin derinliklerinde oldukları için çıkaramadıklarını söylerdi. En çok hayıflandığı bir olay dağda çobanlık yapan birini gözaltına alıp konuşturmayıp PKK’lı deyip tepeden attıkları şahsa üzülüp eğitim zayiatı diye böbürlenerek anlatırdı. Ben emekli olduktan sonra çok düşündüm ve karar verdim. Ayrıca vicdani olarak rahat değilim. Son dönemlerde yürütülen ısrarlı ve adaletin yerine gelmesini sağlayıcı soruşturmaları göz önüne alarak her kim olursa olsun askerde olsa emeklide olsa suç işleyen gayri meşru işlere bulaşan ve adaletin yerine gelmesi için vicdanımı sızlatan bu olayları anlatma ve gerçekleri açıklama gereği duydum. Tüm bu nedenlerden dolayı savcılık tarafından bu kişilerin bulunup yargılanması talebinde bulunuyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari’de Esendere ile Yüksekova Yolu üzerinde yaşanan çatışma sonrası bir asker yaşamını yitirirken, bir HPG’linin de yaşamını yitirdiği iddia edilmişti. Olayın ardından bölge operasyon başlatılırken yaşamını yitirdiği iddia edilen HPG’linin askerlerce ipe bağlanıp yerlerde sürüklenerek tepeden indirildiği iddia edildi. Olay yeri yakınında bulunan Yemişli (Dotkan) Köyü’ndeki yurttaşlar ise askerlere tepki göstermesi üzerine olaylar çıktığı öğrenildi. Yaşananlara tepki gösteren köylülere askerler gaz bombası ve coplarla müdahale etti. Yaşanan olaylarda köy muhtarı Hamit Kaplan ile beraber 15 köylünün gözaltına alınarak Kısıklı (Dilezi) Karakolu’na götürüldüğü öğrenildi. Öte yandan Yemişli (Dotkan) Köyü’nün yanında bulunan Serindere (Şişemzina) Köyü’ne olaylardan sonra askerlerin baskın düzenlediği belirtildi. Olayların çıkmasıyla köydeki erkeklerin köyü terk etmesi üzerine askerlerin köydeki kadınları köy meydanında topladıkları iddia edildi. İki köye de askerler tarafından giriş ve çıkışlar yasaklanırken bölgeye gazetecilerin yaklaştırılmadığı öğrenildi. (20.06.2012/DİHA/ANF/Etha.com.tr) 100 *Hakkari'nin Yüksekova'ya bağlı Yeşiltaş (Şitazin) Köyü'nde askerler ile HPG militanları arasında 19 Haziran günü çıkan çatışmadan sonra, yaşamını yitiren HPG militanlarına ait cenazelerin yerlerde sürüklendiği ve dağlardan yuvarlandığı iddia edildi. İsimlerinin açıklanmasını istemeyen görgü tanıkları, "Çatışmadan sonra askerler köy içerisinde ve yüksek tepelerde yaşamını yitiren HPG militanlarının cenazelerini sarı çuvallara koyarak, tepelerden yuvarlıyorlardı. Düz alana gelince de torbanın bir tarafı tutularak karakol bahçesine sürüklenen cenazeler, bazı askerler tarafından tekmeleniyordu. Sonuçta çatışma çıkmış, insanlar ölmüş, ölüye böyle davranılmasını bir Müslüman olarak içimize sindiremiyoruz" dedi. (22.06.2012/DİHA) *Bingöl'de 10 Temmuz'da çıkan çatışmada yaşamını yitiren HPG militanı Sıti Kızan (Rojen Murat) ablası Gazı Çavlı, kardeşini morgda teşhis ettiğini belirterek, "Bilek, kol ve ayak kısmında birer kurşun vardı. O da gösteriyor ki, çatışma sırasında canlı yakalandığıydı. Kardeşimin vücudunda işkence izleri vardı. Göğsü ve yüzü yakılmış simsiyahtı. Saçları adeta tek tek çekilmişti”dedi. (18.07.2012/DİHA) *10.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Kudret Mücel, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Asuman Mücel, 24 Aralık 2012 tarihinde Bitlis ili Hizan ilçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitirdi. Cenazesini Malatya morgundan alıp, Diyarbakır ili Silvan ilçesi Alibey köyüne defnettik. Kızımı morgdan alırken ve cesedini yıkarken karın kısmı dikey olarak boydan boya yarıldığı ve sonradan dikilmiş olduğunu gördüm. Kızımın öldürüldükten sonra iç organlarının çıkarıldığını düşünüyorum. Kızımın mezarının açılıp otopsi yapılmasını ve suçluların bulunması konusunda sizden yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *10.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmedi Kaya, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan İbrahim Kaya, 24 Nisan 2012 tarihinde Bingöl ili Genç ilçesi kırsalında çıkan çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendik. Cesedini Malatya morgundan alıp, Diyarbakır merkez Yeniköy mezarlığına defnettik. Oğlumun kimyasal silahla öldürüldüğünü ve öldürüldükten sonra iç organlarının çıkarıldığını düşünüyorum. Çatışmanın çıktığı gün alelacele Bingöl doğum hastanesine götürülüp ön otopsi raporu tutulması bende şüphe uyandırıyor. Bu nedenlerden kaynaklı oğlumun mezarının bağımsız bir otopsi heyeti tarafından açılmasını ve diğer konularda hukuki destek istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *10.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Sınır, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Nebi Sınır, 14 Haziran 2012 tarihinde Şırnak/İdil ilçesinde çıkan çatışmada yaşamını yitirdiğini öğrendik. Malatya morgundan cenazesini aldık. Diyarbakır merkez Yeniköy mezarlığına defnettik. Oğlumun cesedini yıkarken sağ gözünün olmadığını, karın bölgesinde yarılma ve sonradan dikildiğini gördük. Oğlumun öldürüldükten sonra gözünün ve iç organlarının çıkarıldığını düşünüyoruz. Oğlumun cesedinin üzerinde otopsi yapılmasını ve hakkımızı aramamız noktasında sizden bu konuda hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *4-5 Ağustos tarihinde Hakkari’ninŞemdinli İlçesi’ne bağlı Yiğitler (Nérkule) mevkiinde yaşamını yitiren HPG militanıSiyamend Canfedakod isimli İsmail Zemani'ninbabası Kerim Zemani, oğlunun öldürüldükten sonra cenazesinin parçalandığını söyledi. 25 Ağustos’ta Malatya Adli Tıp Kurumu'na gittiğinde bir vahşetle karşılaştığını belirten Zemani, “Gittiğimde oğlumu teşhis etmek için morga götürdüler. Burada gördüğüm manzara korkunçtu. Oğlumun cenazesi yakılmış, başı ezilmiş, kolları kırılmış, gözleri oyulmuş, dili koparılmıştı. Bazı cenazeler 3 parçaya ayrılmıştı, saçları kazılmış adeta bu cenazeler 101 üzerinden intikam alınmıştı. Bunu yapanlar Müslüman olamaz” dedi. "Oğlum onurlu bir yolda şehit olduğu içinde gönlüm rahattır” diyen baba Zemani, cenazeyi almak için DNA testi verdiğini ve sonuçlardan sonra gidip cenazesini alacağını dile getirdi. (12.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Hakkari’ye bağlı Şemdinli- Yüksekova arasında bulunan Durak (Duri) ile Uzunsırt (Miçiç) Karakolu arasında bulunan Güzelkonak (Harunan) Karakolu’nda 14.09.2012 tarihinde çıkan çatışma sonrası HPG militanları karakola girmiş ve çatışmalar karakol içinde devam etmişti. Öğlen saatlerinde başlayan çatışmalar sonrası karakolda 2, karakol çıkışında ise 6 HPG militanı yaşamını yitirmişti. Yaşamını yitiren HPG militanlarının cenazelerininHarunan Karakolu’nda güneşin altında bekletildiği iddia edildi. Aradan iki gün geçmesine rağmen cenazelerin Malatya Adli Tıp Kurumu’na götürülmediği görüldü. İsmini vermek istemeyen bir yurttaş, karakolda bekletilen HPG militanlarının cenazelerine asker ve korucular tarafından işkence edildiği ve tahrip edildiği iddia etti. (16.09.2012/DİHA) *24.09.2012 Tarihinde derneğimize başvuran M.Sakin ALTIN, oğlunun Silahlı örgüt Militanı (PKK) üyesi olduğunu, oğlu NAYİF ALTIN’ın 19.09.2012 Tarihinde Şırnak İli Beytülşebap İlçesi Kırsalında güvenlik güçleri ile girdiği çatışmada yaşamını yitirdiğini ve Malatya İli Adli Tıp Kurumunda bulunan naaşının alınıp kendilerine teslim edilmesi için derneğimiz yardım talebinde bulunmuştur.Kendisini Malatya İli İHD Şube Başkanlığına yönlendirdik, İHD Malatya Şubesi tarafından NayifALTIN’ınnaaşı alınıp ailesine teslim edildi. Ailenin isteği üzerine Bitlis İli Tatvan ilçesine getirilen naşının,otopsi yapılmak üzere incelenmesi istendi. Yapılan inceleme neticesindeNayifALTIN’ın vücudunda herhangi bir mermi izine rastlamadığı, fakat kafasının tamamının yandığını ve simsiyah bir renk aldığını geriye kalan kısmının ise darp edildiğini öğrendik. (İHD Bitlis Temsilciliği) ÖLÜNÜN HATIRATINA SAYGISIZLIK *Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde yaşamını yitiren HPG'li Casım Yılmaz'ın cenazesi ailesi tarafından dün Malatya'dan alınarak bugün Urfa'nın Suruç İlçesi'ne getirildi. Cenaze öncesi yüzlerce polis zırhlı araçlarla ilçede olağan üstü önlem alırken, törene katılmak için bir araya gelen yurttaşların toplanmasına izin verilmedi. Suruç girişinde de olağan üstü önlemler alınırken, ilçe girişinde jandarma ve polis HPG'li Yılmaz'ın cenaze aracına el koydu. Duruma tepki gösteren yurttaşlara gaz bombası ve coplarla müdahale edilirken, DİHA'ya haber geçen (gönüllü muhabir) bir kişinin kamera ve fotoğraf makinesine el konularak çekim yapmasına izin verilmedi. Cenaze aracına el koyan jandarma ve polis, cenazeyi alarak ilçe mezarlığında getirdi. HPG'li Yılmaz'ın cenazesi polis ablukası altında ailesi ve yurttaşlar tarafından toprağa verildi.İlçede mahallelerin abluka altına alındığı ve giriş çıkışların yasaklandığı belirtilirken, ilçede gerginlik sürüyor.Bu arada polisin el koyduğu kamera ve fotoğraf makinesi cenaze defnedildikten sonra sahibine iade edildi. (18.02.2012/ DİHA) TOPLU MEZAR İDDİALARI *06.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Halim Özdemir, şu beyanlarda bulundu: “Ben cezaevinde sizin toplu mezar haritası çalışmalarınızı takip etmekteyim. Yalnız size söyleyeceğim iki şehir bu çalışmalarınızın arasında bulunmuyor. Bu yerler Kahramanmaraş ve Antalya’dır. 10 Nisan 1998 tarihinde Antalya’nın Serik ilçesinde yaşanan çatışmada 10 gerilla yaşamını yitirdi. Bunların kimlik bilgileri mektubumda mevcuttur. 1997-1998 yılları arasında da Antalya’da yaşanan çatışmada 6 gerilla yaşamını yitirdi. Yine 28 Mayıs 1998 yılında Kahramanmaraş’ın Göksu ilçesinde çıkan çatışmada 6 gerilla yaşamını yitirdi. Bunlardan 2’sinin cenazesi aileleri tarafından alındı. Geriye kalan 4 gerillanın cenazeleri ya toplu mezara ya da kimsesizler mezarına gömüldüler. Ayrıca Amanoslarda 16 Mart 1997’de 102 Hatay/Dörtyol/Domuzdamı yaylasında 2 gerilla, 10 Nisan 1997’de Osmaniye’de 1 gerilla, 1 millis, 26 Haziran 1997’de Gaziantep/Islahiye İlçesinde 1 gerilla, Temmuz 1997’de Osmaniye’de 3 gerilla, 19 Mart 1998 tarihinde Erzin’de 8 gerilla, Mayıs 1998’de İskenderun’da 1 gerilla, 24 Haziran 1998’de Osmaniye/Zorkun yaylasında çıkan çatışmada 2 gerilla yaşamını yitirmişlerdir. Yaşamını yitiren gerillaların mezarının nerelerde olduğunu size mektubumda belirttim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *05.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Sait Çağlayan, şu beyanlarda bulundu: “1996 yılında bir görgü tanığının beyanı üzerine Hakkâri merkeze bağlı Otluca Köyü Dağ Komando Tugayı’nın güneyinden geçen çayı geçtikten sonra yaklaşık 30 ml mesafede 6 PKK Militanının gömülü olduğu yeri belirtmektedir. Bunlardan 4 erkek 2 kadın olduklarını söylemektedir. Görgü tanığının verdiği beyana göre sağ yakalayıp Dağ Komando Tugayında infaz ettiklerini hatta 2 kadın gerillanın kafalarını koparıp ayrı yerlere gömüldüklerini söylemektedir. Mezarlarının nerede olduğunu bilmekte ve bu konuda gerekirse yerini bizimle paylaşabileceğini söylemektedir. Bu konuda sizden yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Uzun yıllar askeri bölge olarak kullanılan Bitlis Tatvan ilçesine bağlı Dumlupınar Mahallesi Radyolink mevkisinde ev yapmak için kazı yapan Yakup Şeflekçi, kazı sırasında bir kafatası ve kemik parçaları buldu. Şeflekçi, kafatası ve kemikleri görünce kazıyı durdurup, polis ve jandarmaya haber verdi. Olay yerine gelen ekiplerin yaptığı ön incelemede kafatası ve kemiklerin insana ait olduğu belirlendi. Kemiklerin çıkması üzerine kazı çalışmaları durdurulurken, Tatvan Cumhuriyet Savcılığı ise, konuyla ilgili olarak inceleme başlattı. Savcı, kafatası ve kemikleri alarak Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. Kemiklerin çıkmasından sonra İHD Bitlis Temsilcisi Hasan Ceylan ile MEYA-DER Yöneticisi Nihat Oruç olay yerine giderek incelemelerde bulundu. Ceylan ve Oruç, savcı ve görgü tanıklarıyla görüşerek konuyla ilgili olarak bilgi topladı. Yapılan incelemelerden sonra açıklama yapan İHD Temsilcisi Hasan Ceylan, kemiklerin bulunduğu alanın geçmişte kontrol altında sıkı tutulan bir alan olduğunu ve bu olayında yeni bir toplu mezar olduğuna şüphesinin yüksek olduğunu söyledi. İHD ve MEYA-DER olarak konuyla ilgili gerekli bütün girişimleri yapacaklarını dile getiren Ceylan, "Bitlis'te, Tatvan'da ve Mutki'de 90'lı yıllarda yasadışı işlere bulaşmış korucu veya JİTEM mensubu itirafçıların bize gelerek bu tür infazların yaşandığını ve olay yerlerini bize anlatmışlardı. Şu ana kadar 350-400 civarı toplu mezar tespit ettik. Bu gün burada çıkan kemiklerinde yeni bir toplu mezara ait olduğu konusunda hiçbir şüphemiz yoktur. Biz bu gün gerekli incelemeleri yaptık. Ancak burada çıkan kemiklerle ilgili gerekli bütün girişimleri yapacağız. Bu olayın kapanmaması için kamuoyu da duyarlı olması gerekiyor" diye konuştu. (26.04.2012/DİHA) *12.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Cihan Tekol, şu beyanlarda bulundu: “Babam olan İzzettin Tekol, 27.10.1995 tarihinde Silvan Kırsalında çıkan bir çatışma sonucunda 6 PKK Militanı,1asker ile birlikte yaşamını yitirdiler. Çatışmanın yaşandığı yer Lice, Kulp ve Silvan üçgeninde bulunan ve Silvan’a bağlı olan Gundé Şew (Erkenciler köyü) mezarlığında amcam ve köylüler cenazeleri defne ediyorlar. Cenazeler şuan da köy mezarlığında bulunuyorlar. Cesetler yakılmış haldeydiler. Çatışma sonucunda verilen haberlerde 7 PKK Militanının öldürüldüğü bilgisi kamuoyuna verildi. Savcılık tutanağında babamın da örgüt üyesi olarak kabul edilmişti. Çatışmanın yaşandığı yer köyümüze yakın olan Dolap dere meydana gelmişti. Babam sivildi ve işçi olarak çalışıyordu. Babamla ilgili gaiplik kararı almak istiyorum. DNA Testinin yapılarak babamın olup olmadığını tespit edilmesini istiyorum. Mevcut durumda hiçbir hukuksal işlem yapamıyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 103 *Batman Gercüş'e bağlı Arıca Köyü'nde dün akşam saatlerinde evinin etrafını bahçeye çevirmek için kazı yapan 81 yaşındaki Mehmet Ekinci, yaptığı kazıda insan kemiğine rastladı. Ekinci, kazı yaptığı sırada 20 santim derinlikte insan kemikleriyle karşılaştığını belirterek, kendisine ait çorak araziyi bahçe yapmak için kazdığı sırada insana ait kafatası ve kemiklerle karşılaştığını ifade etti. İrili ufaklı kemiklerle karşılaşan Ekinci, kemiklerin hangi döneme ait olduğunu bilmediğini söyledi. Köy muhtarı M. Şerif Ekinci ise, çıkan kemiklerin araştırılmasını isteyerek, "Kazıyı yapan amcamdır. Burası kendisine ait olduğu için kazıp ekmek istiyor. Bir bahçe yapmak istiyor. Taşları topluyor. Kazınca insan kemikleri ortaya çıktı. Bu kemikler ile ilgili yetkililere bilgi verdik. Bu kemiklerin kontrol edilmesini ve neyin nesidir diye öğrenmek istiyoruz" şeklinde konuştu. Kemiklerin ortaya çıkmasının ardından köye giden çok sayıda asker, insan kemiklerinin ortaya çıktığı bölgeyi ablukaya aldı. Alan kepçelerle kazılarak bulunan kemiklere el konulduğu iddia edildi. Gercüş Kaymakamı Halit Mengi ise, konunun Adliye'ye intikal ettiğini ve Gercüş savcılığının çıkan kemikler için inceleme başlattığı bildirildi. (12.06.2012/DİHA) *Bitlis'te 24 PKK militanına ait olduğu belirtilen yeni bir toplu mezar ortaya çıktı. Görgü tanıklarının anlatımlarına göre, 24 PKK militanı 1996 yılında yaşanan bir çatışmada yaşamını yitirdikten sonrası toplu bir şekilde gömüldü. Can güvenliği gerekçesiyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen görgü tanıklarının, toplu mezar ile ilgili bilgileri İHD Bitlis Şube yetkililerine anlatmasının ardından toplu mezarın yeri tespit edildi. Görgü tanıklarının anlattıklarına göre, 9'u kadın toplam 24 PKK militanı, 1996 yılında Mutki’ye bağlı Xeçereş Dağı’nda meydana gelen çatışma sonrası yaşamını yitirdiğini belirtti. Görgü tanıkları, 24 kişilik PKK militanı grubun alanda pusuya düşürülerek toplu bir şekilde katledildiğini belirterek, 24 PKK militanına ait cenazelerin aynı alanda üç ayrı çukur kazılarak defnedildiğini söyledi. İHD Bitlis Temsilcisi Hasan Ceylan görgü tanıklarının anlatımları doğrultusunda gittikleri toplu mezar alanında toprak üstüne çıkmış insan kemikleri ve PKK militanlarına ait kırsalda giyilen elbiselere rastlandığını söyledi. Toplu mezar alanında incelemede bulunan Ceylan, alanda insan kemikleri ve üzerinde kurşun ve kan izi bulunan elbiseleri görünce vahşetin boyunun farkına vardıklarını ifade etti. (31.08.2012/DİHA/ANF/ Ozgur-gundem.com) *26.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdullah Uzden, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan İhsan Uzden, 1997 yılında İstanbul’a gitti. İstanbul’da 6 ay kaldıktan sonra tutuklandı ve çıkarıldığı mahkeme tarafından 3 yıla mahkûm edildi. Cezasını bitirdikten sonra çıktı ve 1997 yılının sonunda PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. 10 ay sonra oğlumun çatışmada yaşamını yitirdiğinin haberini aldık. Ben o dönem itibariyle Lice Cumhuriyet Başsavcılığına ve Lice Jandarma Komutanlığına başvuruda bulundum. Oğlumla birlikte iki arkadaşı köylüler tarafından Lice’ye bağlı Comeleş köyü olan bir araziye gömüldüklerini köylülerden öğrendik. Bu konuda Lice GoméÊmera köyü muhtarı ve köylüler de sonradan gelip tanıklık edeceklerini söylediler. Oğlumun gömülüğü olduğu iddia edilen yerin tespiti, mezarının açılmasını, DNA karşılaştırılması yapılması ve tarafımıza verilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *26.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Hatun Aslan, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Yılmaz Aslan, 1998 yılında Diyarbakır Dicle Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik bölümünü okurken 4. Sınıfta kayboldu. Yaptığımız araştırma sonucunda PKK Örgütüne katılım sağladığını öğrendik. 10 ay sonra oğlumun çatışmada yaşamını yitirdiğinin haberini aldık. Ben o dönem itibariyle oğlumun cenazesinin bana verilmesi için Lice Cumhuriyet Başsavcılığına ve Lice Jandarma Komutanlığına başvuruda bulundum. Oğlumla 104 birlikte iki arkadaşı köylüler tarafından Lice’ye bağlı Comeleş köyü olan bir araziye gömüldüklerini köylülerden öğrendik. Bu konuda Lice GoméÊmera köyü muhtarı ve köylüler de sonradan gelip tanıklık edeceklerini söylediler. Oğlumun gömüldüğü iddia edilen yerin tespiti, mezarının açılmasını, DNA karşılaştırılması yapılması ve tarafımıza verilmesini talep ediyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) ORTAYA ÇIKAN TOPLU MEZARLAR *Diyarbakır'da Merkez Kapalı Cezaevi ve JİTEM merkezi olarak kullanılan bölgede yapılan restorasyon çalışmalarında insana ait 6 kafatası bulundu. Cezaevi duvarı yakınlarında yapılan kazılarda bulunan kemikler için Cumhuriyet Savcısı olay yerine gitti. *Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın JİTEM sorgu merkezi ve Sur İlçesi'nde bir dönem ceza ve tevkifevi olarak kullanılan tarihi İçkale'de 11 Ocak'ta çevre düzenleme çalışmaları sırasında insan kafatasları bulunması üzerine başlattığı kazılarda kafatasları ile çok sayıda kemik bulunmuştu. Şubat ayına kadar devam eden kazılarda toplamda 29 kişiye ait kafatası ve kemikler ortaya çıktı. (11.01.2012-07.02.2012 / DİHA/DHA / Mynet.com / İnternethaber.com / Etha.com.tr / Guneydoguguncel.com) *Şırnak'ın Güçlükonak (Basa) İlçesi'ne bağlı Yağızoymak (Zivoga Hecîelî) Köyü'nde yapılan kazılarda, 1994 yılında Özbaşoğlu (Hirareş) Köyü'nden gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 5 köylüden 3'ünün cenazesine ulaşıldığı ortaya çıktı. "PKK'lilere yardım ettikleri" iddiası ile askerler tarafından 1994'te gözaltına alınarak Yağızoymak Jandarma Tabur Komutanlığı'na götürülen ve kendilerinden bir daha haber alınamayan 5 köylüden 3'ünün cenazesi, köye 5 dakika uzaklıkta bir yerde toplu gömülmüş halde bulundu. Kepçe ile yapılan kazılardan 3 kişinin elbiseleriyle gömüldüğü ve kemiklerinin tamamı halen elbiseler içerisinde bulunduğu kaydedildi. Kazı esnasında hazır bekleyen ailelerin çıkarılan kemiklerin yakınlarına ait olduğunu elbiselerden teşhis ettiği öğrenilirken, diğer 2 kişinin gömüldüğü belirtilen alanın ise dağlık bir alan olduğu "güvenlik" sağlandıktan sonra da kazı çalışmasının başlatılacağı bildirildi. Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı talimatıyla yapılan kazılarda çıkan 3 kişiye ait kemiklerin incelenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği belirtildi. Soruşturmanın gizli yürütüldüğü kaydedildi. *Şırnak'ın Güçlükonak (Basa) İlçesi'ne bağlı Yağızoymak (Zivoga Hecîelî) Köyü'nde yapılan kazılarda ortaya 3 cesedin, 1994 yılında Yağızoymak Jandarma Tabur Komutanlığı askerlerince Özbaşoğlu (Hirareş) Köyü'nde gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 5 köylüden Sait Şen, Beşir Başkök ve Abdullah Güler'e ait olduğu belirtildi. Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın kararı ile Jandarma Tabur Komutanlığı yakınlarındaki alanda yapılan kazı çalışmalarını izleyen kayıp yakınlarının, cesetleri elbiselerinden teşhis ettiği belirtildi. Teşhis edilen kişilerin Sait Şen, Beşir Başkök ve Abdullah Güler olduğu belirtilirken, kayıp yakınlarının DNA testi için kan örnekleri vereceği öğrenildi. Bulunan cenazelerin kimlik belirlemesi ve DNA testi için bugün İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği öğrenildi. (20.01.2012/DİHA / Özgür Gündem / Star) *Mardin'in Dargeçit İlçesi'ne bağlı Bağözü (Tiruva) Köyü'nde Dargeçit Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerlerce 1995 yılında gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan Davut Altınkaynak, Süleyman Seyhan, Hikmet Kaya, Abdurrahman Coşkun, Abdullah Olcay, Mehmet Emin Aslan, Nedim Akyön ve Seyhan Doğan'ın toplu gömüldüğü iddiası üzerine su kuyusunda bugün kazı çalışması başlatıldı. Köyün içinde bulunan ve daha önce kayıp yakınlarının şüphe üzerine kendi çabalarıyla yaptığı kazıda 2 yanmış kemik parçasının bulunduğu kuyuda, bu sabah saatlerinde başlatılan kazı çalışmasında insana ait bir kafatası ile elbise parçaları bulundu. Kuyunun çevresi güvenlik şeridi ile kapatıldı. Dargeçit 105 Cumhuriyet Savcısı'nın gözetiminde, olay yeri inceleme ekiplerinin kepçe ile yürüttüğü çalışmaları İHD heyeti de yerinde izliyor. Kayıp yakınları ve köylülerin de, uzaktan izlediği çalışma devam ederken, köyün çevresi askerler tarafından kuşatılmış durumda. Kazı çalışması sırasında bekleyen Seyhan Doğan'ın ağabeyi Abdulkerim Doğan, kafatası ve kemiklerin yanında bulunan elbiselerin kardeşine ait olduğunu tespit etti. Bunun üzerine Seyhan Doğan'a ait olduğu düşünülen kafatası ve kemikler adli tıp uzmanları eşliğinde kuyudan çıkarılarak bir poşetin içine konuldu. Kazı çalışmasının geç saatlere kadar süreceği belirtilirken, kuyu içinde ve kuyudan çıkarılan ıslak toprak üzerinde detektörle arama yapıldı.Görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda başlatılan kazıda insan kemikleri, elbiseler ve 3 adet boş kovan bulundu. Kuyuda yapılan ve bir kafatası, kemik parçaları ile elbiselerin bulunduğu kazı çalışması tamamlanırken, köyün girişindeki ikinci noktadaki kazı çalışması ise devam ediyor. (22.02.2012/ANF/DİHA/Etha.com.tr/Bugun.com.tr/Stargazete.com/Hurriyet.com.tr/ Mardingundem.com/ Milliyet.com.tr) *Mardin Dargeçit Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerlerce 1995 yılında gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 6 kişi için Bağözü (Tiruva) Köyü'nde bu sabah tekrar başlatılan kazılarda elbiseleri ile gömülmüş bir kişiye ait cenaze bulundu. Köy mezarlığının yanında Dargeçit Cumhuriyet Savcısı ve Adli Tıp uzmanları denetiminde devam eden kazıları; İHD heyeti, kayıp yakınları ve BDP'liler de yerinde izliyor. (24.02.2012/ DİHA/ Hurriyet.com.tr/Milliyet.com.tr) *Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 1994 yılında 5 köylünün öldürülerek tabur bahçesine gömüldüğü yönündeki suç duyurusu üzerine 19 Ocak günü Şırnak'ın Güçlükonak (Basa) İlçesi Özbaşoğlu köyü ile Yağızoymak Jandarma Taburu arasındaki boş arazide kazı çalışması başlatmıştı. Yapılan kazı çalışmasında elbiseleriyle gömülmüş 3 kişiye ait kemikler bulunmuş, ancak aşırı yağış ve güvenlik gerekçe gösterilerek kazılar durdurulmuştu. Ailelerin başvurusu üzerine Yağızoymak Jandarma Tabur Komutanlığı bölgesindeki arazide kazı çalışmasına bugün tekrar başlandı. Kazı çalışması sırasında Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bir yetkili, Güçlükonak Cumhuriyet Savcısı, Şırnak Barosu'ndan 2 avukat ve kayıp yakınları kazı yapılan alanda hazır bulundu. Akşam saatlerinde sona eren kazılarda insana ait 2 tam iskelet çıktı. Kazı çalışması için girişimlerde bulunan ve kazıları yerinde izleyen iki aile iskeletlerdeki elbise parçalarından yola çıkarak iskeletlerin kendi çocukları olan Ömer Çetin ve Ahmet Güler'e ait olduklarını belirtti. Kazılar sonucunda çıkan tam iskeletler ve kemiklerin DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği bildirildi. Öte yandan kazıda hazır bulunanlardan alınan bilgiye göre iskeletlerin kafatasında mermi çekirdeği bulunduğu belirtildi. (22.02.2012/ANF/DİHA/Sondakika.com/Aktifhaber.com/ Bianet.org) TOPLU MEZAR KAZILARINDA BULUNAN KEMİKLER İÇİN YAPILAN KAYIP BAŞVURULARI *Diyarbakır’ın Sur İlçesi’nde bir dönem cezaevi olarak kullanılan ve JİTEM’in merkezi olarak bilinen İçkale mevkiinde 11 Ocak 2012 tarihinde ortaya çıkan toplu mezarda bulunan kemiklerle ilgili 12.01.2012 – 16.02.2012 tarihleri arasında derneğimize başvuran kayıp yakınları, ortaya çıkan kemiklerin kaybedilen yakınlarına ait olabileceği düşüncesiyle hukuki yardım talebinde bulundular. Bu süre içerisinde başvuruda bulunanlar ve kayıp olan yakınlarının isimleri şunlar: -Başvurucu: İsmail Ulumaskan / Kayıp: Seyithan-Sadık Ulumaskan -Başvurucu: Leyla Diker / Kayıp: Recep Diker -Başvurucu: Süleyman Yıldız / Kayıp: Mehmet Yıldız -Başvurucu: M. Zeki Sezer / Kayıp: M.Veysi Sezer -Başvurucu: Halime Aydoğan / Kayıp: Nihat Aydoğan 106 -Başvurucu: Celal Bağca / Kayıp: Adnan Bağca -Başvurucu: Besra Üçak / Kayıp: Ali İhsan -Başvurucu: Salih Örhan / Kayıp: Cezayir Örhan -Başvurucu: Hadin Çelik / Kayıp: Abdusselam Çelik -Başvurucu: Kemal Günden / Kayıp: İbrahim Günden -Başvurucu: Ramazan Tekdağ / Kayıp: Ali Tekdağ -Başvurucu: Kadriye Tanrıverdi /Kayıp: Mehmet- Muharrem Tanrıverdi -Başvurucu: Hasan Balyeci / Kayıp: Fahri Balyeci -Başvurucu: Cemal Özdemir / Kayıp: Mehmet Özdemir / -Başvurucu: Fahriye Bulut / Kayıp: Baki Akdemir -Başvurucu: Medeni Çakıcı / Kayıp: Ahmet Çakıcı -Başvurucu: Dilber Bulut / Kayıp: Mustafa Bulut -Başvurucu: Gülbiye Buluttekin / Kayıp: Osman Buluttekin -Başvurucu: Ayşan İkincisoy / Kayıp: Recep İkincisoy -Başvurucu: Nesim Aaslan / Kayıp: Ebedin Yaşli -Başvurucu: Mehmet Mustafa Bayram / Kayıp: Mehmet Şirin Bayram -Başvurucu: İrfan Öztürk / Kayıp: Vasıf Öztürk -Başvurucu: Cemal Bababoğlu / Kayıp: Nazım Babaoğlu -Başvurucu: Hasan Kahanarslan / Kayıp: Bahri Kahanarslan -Başvurucu: Hanefi Yetişen / Kayıp: Ahmet Yetişen -Başvurucu: Yasin Buluter / Kayıp: Abdullah Buluter -Başvurucu: Ali Şaşkın / Kayıp: Mehmet Emin Doğrul -Başvurucu: Müfide Ağaya / Kayıp: İsmail Ağaya -Başvurucu: Ebedin Kılıç / Kayıp: Ecevit Kılıç -Başvurucu: Feyzi Arık / Kayıp: Aziz Arık, Orhan Ersöz, Mehmet Şenol, Mehmet Çelik, Doğan Adın, Faruk Yiğit, Selahattin, Remzi -Başvurucu: Medine Alınbay / Kayıp: Fahrettin Alınbay -Başvurucu: Meyase Söğüt / Kayıp: Ömer Söğüt -Başvurucu: Çetin Birlik / Kayıp: Zübeyir-Kemal-Abdulbaki Birlik, Zeki Alabalık, Mizer, Ahmet.. -Başvurucu: Aysel Karaaslan / Kayıp: Yusuf Nergiz -Başvurucu: Hanifi-Naci Eren / Kayıp: İlyas Eren -Başvurucu: Hanifi Biçimli / Kayıp: Ahmet Biçimli -Başvurucu: İhsan Acar / Kayıp: Mehmet Selim Acar -Başvurucu: Ciğerhun Haran / Kayıp: İhsan Haran -Başvurucu: Mehmet Hüseyin Çiçek / Kayıp: Hasan Çiçek -Başvurucu: Mesut Arslanoğlu / Kayıp: Hamza Arslanoğlu -Başvurucu: Nesime Kaymaz / Kayıp: Mahmut Kaymaz -Başvurucu: Muhlise Adıgüzel / Kayıp: Kuddusi Adıgüzel -Başvurucu: Atilla Yenisoy / Kayıp: Turgut Yenisoy -Başvurucu: Ayşe Cingöz / Kayıp: Orhan Cingöz -Başvurucu: Nevzat Alagam / Kayıp: Bedri Alagam -Başvurucu: Azamettin İpek / Kayıp: İkram-Servet İpek -Başvurucu: Yavuz Toğcu / Kayıp: Önder Toğcu -Başvurucu: Rukiye Aksoy / Kayıp: Edip Aksoy -Başvurucu: Ferhat Kaya / Kayıp: Ramazan Kaya -Başvurucu: Kesire Çalık / Kayıp: Salih Çalık -Başvurucu: Sabahattin Demirkıran / Kayıp: M. Zafer Demirkıran -Başvurucu: Nevzat Özgen / Kayıp: Fikri Özgen -Başvurucu: Atanur Ateş / Kayıp: Mirze Ateş -Başvurucu: Gülistan Almaz / Kayıp: Sinan Fidan, Sahil Çalık 107 -Başvurucu: Mehmet Şah Akdeniz / Kayıp: Mehmet Mehdi Akdeniz -Başvurucu: Muhammet-Mehmet Saçaklıdır / Kayıp: Hüseyin- Hasan Saçaklıdır -Başvurucu: Bedran Aydemir / Kayıp: Hüseyin Ademir -Başvurucu: Ömer Coşkun- Abdurrahman Coşkun, -Başvurucu: Hazni Doğan / Kayıp: Abdurrahman Olcay, M.Emin Aslan, Seyhan Doğan, Davut Altınkaynak, Nedim Akyol -Başvurucu: Nevriye Çur / Kayıp: Nurettin Çur -Başvurucu: Salime Çakır / Kayıp: İbrahim Kartay -Başvurucu: Zozan Kaçan / Kayıp: Ahmet Tekin KADINLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER -Kadın İntiharları *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Esendere Beldesi'ne bağlı Yılmaz (Mori) Köyü'nde oturan Ayşe Aybar (22), dün akşam saatlerinde intihar ettiği iddiasıyla ağır yaralı olarak Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Göğsüne isabet eden iki kurşunla yaralanan Aybar, hastanede yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamadı. İddialara göre, Aybar'ın istemediği biri ile evlendirilmek istenmesinden dolayı intihara kalkıştığı belirtildi. (05.01.2012/DİHA) *Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde Büyük Ağrı Mahallesi'nde oturan İpek Bozboğa (18) evlerinin bahçesindeki kömürlükte intihar etti. Kardeşi tarafından fark edilen İpek Bozboğa'nın kablo ile intihar ettiği belirtilirken, olay yerine çağrılan polis ve savcı inceleme yaptı. İpek'in 6 ay önce T.T isimli bir kişi ile nişanlandığı ve sürekli sorun yaşadığı iddia ediliyor. İpek'in cenazesi Doğubayazıt Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. (31.01.2012/DİHA) *Mardin'in Midyat İlçesi'nde, bir bacağı protez olan 55 yaşındaki Ramazan Aslan ile 15 yaşındaki kızı D.A'yla birlikte Midyat Devlet Hastanesi'ne gitti. Yüzde 46 iş göremez raporu olan baba Aslan, tekerlekli sandalye almak için "üçlü heyet" raporu için başvuru yaptı. Aslan'ı sağlık kontrolüne tabi tutan heyet, sağlık durumun iyi olduğu ve yürüyebilecek durumda olduğu yönünde görüş belirterek, rapor talebini reddetti. Bu duruma tepkisini gösteren Aslan'ın 15 yaşındaki kızı D.A., 3 katlı hastanenin çatısına çıkarak, herkesin bakışları içinde kendini boşluğa bıraktı. Hastane görevlileri tarafından açılan battaniyenin içine düşen D.A., hastanenin acil servisine kardırıldı. Midyat Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk müdahalenin ardında D.A., Mardin Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Hastanede tedavi altına alınan D.A.'nın hayati tehlikesi bulunmadığı, ancak bir süre hastanede tedavi göreceği belirtildi. (07.02.2011/DİHA/Milliyet.com.tr/DHA/Gazete5.com) *Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'ne bağlı Şentepe Mahallesi'nde ikamet eden ve 18 aylık evli 6 aylık anne olan Leyla Demir adlı kadının, dün akşam 19.30 sıralarında evde bulunan ateşli silah ile intihar ettiği iddia edildi. Yakınları tarafından Bismil Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Demir, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. (28.02.2011/DİHA/ Haberdiyarbakir.com/İlkehaberajansi.com.tr/Ozgur-gundem.com/Diyarbakirsoz.com) *Patnos'ta psikolojik sorunları olan ve Devlet Hastanesi'nde tedavi gören Mensure İ.'nin, hastanenin camından atlayarak intihar teşebbüsünde bulunduğu iddia edildi. Ağır yaralanan kadın ambulansla Van'a sevk edilirken, kadının yolda kalbinin durması nedeniyle Muradiye Devlet Hastanesi'ne yönlendirildiği kaydedildi.Yapılan tüm müdahalelere rağmen 108 kurtarılamayan Mensure İ.'nin cenazesi Patnos'a geri getirildi. (11.03.2012/DİHA/Posta.com.tr) *Alınan bilgiye göre olay dün gece geç saatlerde Urfa’da Esentepe Mahallesi'nde meydana geldi. Bir süredir psikolojik sorunlar yaşadığı iddia edilen İslim Yılmaz, hava almak için çıktığı 5'inci kattaki evlerinin balkonundan kendisini boşluğa bıraktı. Gürültü üzerine dışarı çıkanlar tarafından fark edilen 4 çocuk annesi İslim Yılmaz, ağır yaralı olarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. İslim Yılmaz, acil serviste yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. (11.03.2012/ANF) *Kars'ın Halitpaşa Mahallesi'nde oturan İnci Tazegül (38) isimli kadının akşam saatlerinde doğalgaz borusuna bağladığı iple intihar ettiği iddia edildi. Asılı halde yakınları tarafından bulunduğu öne sürülen ve öğretmen olduğu belirtilen Tazegül'ün cenazesi olay yerine gelen ekipler tarafından otopsi için Kars Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olay ile ilgili inceleme başlatıldığı öğrenilirken, Tazegül'ün psikolojik rahatsızlığının olduğu ve tedavi gördüğü iddia edildi. (22.03.2012/ANF) *Diyarbakır Bismil İlçesi'nde ikamet eden Nurhan Demir'in (23), Sanayi Mahallesi'nde bulunan evlerinde tavana astığı iple intihar ettiği ileri sürüldü. Ailesi tarafından fark edildiği belirtilen Demir'in cenazesi, Bismil Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Otopsi işlemleri için cenazenin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Nişanlı olduğu öğrenilen Demir'in intihar iddiasına ilişkin her hangi bir bilgiye ulaşılamadı. (09.04.2012/ANF/DİHA/Ozgurgundem.com/ Yeniozgurpolitika.com) *Diyarbakır Bismil'e bağlı Başhan (Xanoserê) Köyü'nde ise, öğle saatlerinde Ayşe Altunç'un (23), koruculuktan emekli olan kayınbabasının keleşnikof silahı ile kafasına ateş ederek intihar ettiği ileri sürüldü. Altunç'un cenazesinin Bismil Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Cenazenin, otopsi işlemleri için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderileceği belirtildi. (09.04.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.com) *Ağrı'nın Doğubayazıt'ta 3 gün önce Elif Aydın (17) isimli genç kadının ilaç içerek intihar ettiği iddia edildi. Odasında baygın halde bulunduğu öne sürülen Aydın'ın, Doğubayazıt Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk müdahalenin ardından Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtildi. 3 gündür yoğun bakımda tutulan Aydın'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği bilgisi üzerine Diyadin İlçesi'nde oturan Aydın'ın babası Abdurrahman Aydın, kızının lise öğrencisi olduğunu belirterek, 40 gün önce M.T., adlı kişi ile kaçarak evlendiğini söyledi. Kızının herhangi bir sorunun olmadığını belirten baba Aydın, "Kızım kendi halinde biriydi. Sevdiği biri ile kaçarak evlendi. Biz de buna karşı çıkmadık. Ancak bu sabah bize kızımın 3 gün önce intihar ettiği haberi geldi. 3 gündür kızım intihar etmiş ve bize kimse söylememiş" dedi. Kızının cenazesinin Erzurum'dan yola çıktığını belirten baba Aydın, M.T. ve ailesi hakkında suç duyurusunda bulunacağını kaydetti.Aydın'ın cenazesinin Diyadin Şehir Mezarlığı'nda defnedileceği öğrenildi. (10.04.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.com) *İsmi açıklanmayan erkek arkadaşı ile yaşadığı ilişki sonrasında hamile kalan ve 1,5 aylık hamile olduğu öğrenilen C.K. sevgilisi ile yaşadığı sorunlar nedeniyle girdiği bunalım sonucu ihtihar etmek üzere Yukarı Tekke Mezarlığı'nda bulunan kayalıklara çıktı. Sık sık intihar vakalaranın yaşandığı kayalıkların uç kısmında bir genç kızın durduğunu görenler polise haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri genç kızın tepki göstermesi üzerine güçlükle yanına yaklaşabildi. Burada C.K. ile konuşmaya çalışan ekipler bir sürez sonra genç kızı ikna ederek bulunduğu yerden indirdi. (10.04.2012/DHA) 109 *Ağrı Diyadin İlçesi'ne bağlı Tutak (Dutak) Köyü'nde Necibe Yenigün'ün (20) evde bulunan beylik tabancası ile intihar ettiği iddia edildi. Ailesi tarafından Diyadin Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Yenigün yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamazken, Yenigün'ün cenazesi, otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı belirtildi. (13.04.2012/DİHA) *Urfa'nın Paşabağı Mahallesi'nde B.A. adlı genç kadın, babasıyla girdiği tartışmanın ardından intihara teşebbüs ettiği ileri sürüldü. Tartışmanın ardından gece saat 05.00 sıralarında balkona çıkarak kendisini aşağı attığı iddia edilen genç kadın, ayakları üzerine düşerek ağır yaralandı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri ilk müdahalesini yaptıkları genç kadını, Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Ayaklarının kırıldığı saptanan B.A.'nın tedavisi sürüyor. (25.04.2012/DİHA) *Siirt Bahçelievler Mahallesi Abdullah Bağış caddesinde, ailesi ile yaşayan ve engelli olduğu öğrenilen 16 yaşındaki Ayşe Gül isimli genç kız balkondan atlayarak intihar etti. Olay yerine çağrılan ambulans ile Siirt Devlet Hastanesine yaralı olarak kaldırılan Gül’e yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. (26.04.2012/Mynet.com/Haberler.com/Siirtte.net/ Siirtliler.net) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Yukarı Molla Ali Köyü'nün Doluçanak (Asi) Mezrası'nda ailesi ile birlikte yaşayan 16 yaşındaki Rojin Babat isimli genç kadının gece saatlerinde evin bitişiğindeki ahırda kendini asarak intihar ettiği iddia edildi. Olayı sabah saatlerinde fark eden aile fertleri, Çınar Belediyesi'ni arayarak ambulans istedi. Ambülansla genç kadının cenazesi Çınar Entegre Hastanesi'ne getirildi. Hastanede cenaze üzerinde yapılan incelemelerden sonra ölümün şüpheli olduğu gerekçesi ile otopsi için Diyarbakır Adli Tıp Merkezi'ne gönderildi. Çınar Entegre Hastanesi Pratisyen hekimlerinden Dr. Mehmet Emin Akçer, olay ile ilgili "Ölümünün intihar mı cinayet mi olduğunun belli olmadığı, şüpheli olması sebebiyle daha detaylı araştırma ve otopsinin yapılması için Diyarbakır Adli tıp Merkezine gönderdik'' dedi. (01.05.2012/DİHA) *Bitlis’in Hizan İlçesi'ne bağlı Kağışlı (Veras) Köyü'nde oturan ve 40 günlük bir çocuğu olan Leyla Özdemir evin tavanına asılı olarak bulundu. Kendisini asarak intihar ettiği iddia edilen Özdemir’in cenazesi otopsi yapılmak üzere Bitlis Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. (13.05.2012/DİHA) *Bingöl'ün Genç İlçesi Tarlabaşı (Rotcan) Köyü'nde ikamet eden Halise Tezel (22) adlı kadının kendini av tüfeğiyle vurduğu iddia edildi. Dün yaşanan olayın ardından Tezel'in eşi Murat Tezel'in eşinin ailesini arayarak, "Kızınız kendisini vurdu" dediği öğrenildi. Olayın ardından ailesi tarafından Bingöl Devlet Hastanesi'ne götürülen Tezel, buradan Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. Hemen ameliyata alınan Tezel'in zarar gören bağırsakları ve dalağının bir bölümünün kesildiği öğrenildi. Olayın dün yaşandığını belirten Tezel'in ağabeyi Arif Gökçe, kardeşinin iki yıllık evli olduğunu belirtti. Kardeşinin iki yıllık evlilik süresi boyunca eşi Murat Tezel ile herhangi bir sorun yaşamadığını söyleyen Gökçe, "Kardeşimin eşinin ailesi, bize kardeşimin kendisini vurduğunu söyledi. Ama olayın nasıl olduğunu bilmiyoruz. Biz kardeşimin canının derdinde olduğumuz için, olaya ilişkin detaylı araştırma yapamadık" dedi. Kardeşinin bir çocuğu olduğunu ve üç aylık hamile olduğunu belirten Gökçe, "Kardeşim karnından vurulduğu için bağırsakları ve dalağı zarar görmüş. Karnındaki bebek de ölmüş. Doktorlar, kardeşimin durumu biraz iyiye gittikten sonra, bebeği de alacaklarını söyledi" dedi. Tezel'in hayati tehlikeyi atlattığını söyleyen Gökçe, şu ana kadar kardeşiyle görüşemedikleri için olayın nasıl gerçekleştiğini bilmediklerini söyledi.Tezel'in eşi 110 Murat Tezel ise hastanede polislerce ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. (24.06.2012/DİHA) *Ağrı’nın Yolcupınar (Zeynel) Köyü'nde 19 yaşındaki Ceylan Yılmaz isimli kadının intihar ettiği iddia edildi. Babasının tüfeğiyle intihar ettiği iddia edilen Yılmaz’ın cenazesi otopsi için Diyadin Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. İncelemenin ardından otopsi için Yılmaz'ın cenazesi, Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Buradaki otopsi işlemlerinin ardından alınan cenaze Yolcupınar Köyü’nde toprağa verildi. Yılmaz'ın ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı. (24.06.2012/DİHA/Vanbulten.com) *Sivas Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda kalan mahkumlardan 24 yaşındaki E.K. isimli kadının 01.07.2012 tarihinde cezaevinin 3. katından aşağı atladığı ileri sürüldü. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde bir haftadır yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden E.K.'nin yaşamını yitirdiği bildirildi. (08.07.2012/DİHA/Sabah.com.tr) *Urfa'da, eşinin ağabeyinin evinde misafir olan 25 yaşındaki Çiğdem Toprak, iddiaya göre akşam geç saatlerde beşinci kattaki evin balkonundan atlayarak yaşamına son verdi. Alınan bilgilere göre olay dün akşam Paşabağı Mahallesi 771'inci Sokak'ta meydana geldi. Mahmut Toprak, eşi Çiğdem ile birlikte ağabeyinin evine misafirliğe gitti. İddiaya göre, saat 22.00 sıralarında hava almak için balkona çıkan Çiğdem Toprak, 5'inci kattan atladı. Beton zemine düşen Çiğdem Toprak, olay yerinde yaşamını yitirdi. (06.08.2012/ANF) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'ne bağlı Ortaklar (Bêsosin) Köyü'nde ikamet eden Ş.İ. (22) adlı kadının silahla karnından kendisini vurarak intihar girişiminde bulunduğu iddia edildi. Silah sesi üzerine odaya giren aile fertleri çocuklarını kanlar içinde görünce hemen Şemdinli Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından Ş.İ. Van'a sevk edildi. Ş.İ.'nin hayati tehlikesi olmadığı belirtilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. (07.08.2012/DİHA) *Batman’ın Beşiri ilçesine bağlı Danal köyünde ikamet eden 2 çocuk Annesi Fatma Gücün (25) Ramazan ayının son gününde iftarını açtıktan sonra ani bunalım sonucu eline geçirdiği av tüfeğini göğsüne dayanarak tetiği çekti. Çocuklarının önünde av tüfeği ile intihar eden genç kadın olay yerinde yaşamını yitirdi. (19.08.2012/Batmanpostasigazetesi.com) *Elazığ’ın Arıcak ilçesi Bükardı beldesinde 20 yaşındaki N.Ç bilinmeyen bir nedenden dolayı kendini asarak intihar etti. Edinilen bilgilere göre Arıcak İlçesi Bükardı beldesinde yeni evlendiği belirtilen N.Ç (20) sabah saatlerinde evinde asılı bulundu. Cumhuriyet savcılığının ilk incelemesinin ardından genç kadının cesedi otopsi yapılmak üzere, Elazığ Fırat Üniversitesi hastanesi morguna kaldırıldı. (23.08.2012/Haberayrinti.com) *Muş’un Bulanık İlçesi’ne Bağlı Seçme (Niftik) Köyü'nün Saliha Mezrası'nda oturan 18 yaşındaki Hilal Esener isimli genç kadının intihar ettiği iddia edildi. Evde bulunan av tüfeğiyle odaya kapanarak göğsüne isabet eden kurşunla intihar ettiği söylenen Esener yaralı olarak Bulanık Devlet Hastanesine kaldırılırken, yolda yaşamını yitirdi. (28.08.2012/DİHA/ Ozgur-gundem.com) *Mardin'in Derik İlçesi'ne bağlı Dumluca (Sêpnat) Köyü'nde ikamet eden Nura Bedirhanoğlu'nun, evde kimsenin olmadığı sırada kendisini asarak intihar ettiği iddia edildi. Yakınları tarafından Derik Devlet Hastanesi'ne getirilen Bedirhanoğlu'nun cenazesi, otopsi yapılmak üzere Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. (29.08.2012/DİHA/Ozgurgundem.com) 111 *Bitlis’in Güroymak ilçe merkezinde yaşayan Merve Sevika adındaki genç kadının ailesiyle birlikte yaşadığı evde intihar ettiği öğrenildi. Sevika’nın cansız bedeni odasında tavana asılı bir şekilde aile fertleri tarafında bulunduğu iddia edildi. Sevika’nın cenazesi otopsi için Bitlis Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. (29.08.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Muş’ta 29.082012 tarihinde Betül Özcan adındaki kadın gördüğü şiddet yüzünden kendisini asarak intihar ettiği iddia edildi. (İHD Muş Şubesi) -Aile İçi Şiddete Uğrayan Kadınlar *16.01.2012 tarihinde şubemize başvuran E.Ö., şu beyanlarda bulundu: “6 yıllık evli ve 2 çocuğum var. Kocamdan sürekli olarak şiddet görüyorum. Anne ve babamla yaşıyorum. Eşimden boşanmak istiyorum. Can güvenliğim yoktur. Çok mağdur durumdayım.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi'nde psikolojik tedavi gördüğü belirtilen bir öğretmen dehşet saçtı. TOKİ konutlarında saat 04.00 sıralarında Hazım Şahin İlköğretim Okulu'nda Türkçe öğretmeni olan N.S, eşi ve 3 çocuğunu bıçakla öldürdükten sonra, oturduğu binanın dördüncü katından atladı. Evde bıçakla öldürülen N.S'in eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat, 2 yaşındaki ikizleri Havin ve Helin'in cenazeleri otopsi için Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan N.S'in de vücudunda bıçak izlerine rastlandı. Polise verdiği ilk ifadesinde eşi ve çocuklarını öldürdüğünü söyleyen N.S., kendisini bıçakladıktan sonra balkondan atladığını söylediği öğrenildi. Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilen N.S.'nin tedavisi sürüyor. (03.02.2011/DİHA/Diyarbakırolay/Posta.com.tr) *Siirt’te özel güvenlik görevlisi Güven Güneş ile 75’inci Yıl İlköğretim Okulu sınıf öğretmeni Esin Güneş, 2008 yılında evlendi. Esin Güneş, evliliklerinin ikinci yılında eşinden şiddet görmeye başladı. Eşinden gördüğü şiddet nedeniyle yüzünde yaralar ve morluklar oluştuğu gerekçesiyle öğrencilerinin karşısına çıkamayan Esin Güneş, eşine boşanma davası açtı. Ancak Güven Güneş, boşanma davasına karşı çıktı. Öğretmen Esin Güneş, 24 Ağustos 2010 günü eşi Güven Güneş, taksici Beşir Üzüm ile gittiği Aydınlar İlçesi’nde ’Kale’ olarak bilinen uçurumun dibinde ölü olarak bulundu. Olayla ilgili olarak ifadesine başvurulan Güven Güneş, ilk ifadesinde pikniğe gittiklerini ve olayın kazayla meydana geldiğini belirterek, "Taksici arkadaşım Beşir Üzüm’ün kullandığı araçla bölgeye gittik. Eşim hava alsın, gezelim, piknik yapalım istedik. Kameriyede otururken ayağa kalkmak istedi. Bu sırada ayağı takıldı ve düştü" dedi. Olayın dosyası, önce ’kaza’ denilerek kapatıldı. Ancak genç öğretmenin ailesi, kızlarının kaza sonucu ölmediğini, damatları tarafından öldürüldüğünü iddia etti. Aile fertleri kendi imkanlarıyla topladıkları delillerle Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, olayın soruşturulmasını istedi. Başvuru üzerine savcılık, dosyayı yeniden açarak soruşturma başlattı. Soruşturma sonunda savcılık, Esin Güneş’in eşi ile taksici arkadaşı hakkında, ’kasten adam öldürmek’ suçlamasıyla ömür boyu hapis istemiyle dava açtı. Siirt Ağır Ceza Mahkemesi’nde Güven Güneş ile Beşir Üzüm’ün tutuksuz yargılandığı davanın dünkü duruşmasında Esin Güneş’in ölmeden dakikalar önce çekilen fotoğrafları ortaya çıktı. Aydınlar Kaymakamlığı’nda çalışan ve olay günü ’Kale’ olarak adlandırılan bölgede dolaşan Beşir Tutar’ın çektiği fotoğraflara tesadüfen Esin öğretmen eşi Güven Güney ile taksici arkadaşı Beşir Üzüm’ün parkta yürümeleri, kameriyeye doğru gitmeleri, uçurumun kenarına kadar gelmeleri yansıdı. Duruşmada tanık olarak dinlenen fotoğrafçı Beşir Tutar, Kaymakamlık adına fotoğraf çekmek için gittiği kalede dolaşan 3 kişiyi gördüğünü bu üç kişiden birinin kadın, 2 kişinin erkek olduğunu fark ettiğini söyledi. Tutar, "Fotoğrafta erkekler önde, bayan 112 arkadaydı. Bu şekilde fotoğraflarını çektim. Manzarayı çekmek için sürekli şekilde onların yürüdüğü kısmı fotoğraflamıştım. Yanlarında bir dördüncü kişi görmedim. Bu fotoğrafları sonra jandarmaya teslim ettim. Olay anında bir tedirginlik hissetmedim" dedi. Mahkeme, tutuksuz yargılanan sanıklar Güven Güneş ve Beşir Üzüm’ün tutuklanma taleplerini reddederek, sanıklardan DNA için kan ve tırnak örnekleri alınmasına karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, olay yerinde bir fizikçi ve bir olay yeri inceleme uzmanından oluşan iki bilirkişinin refakati ile ve sanıklarında hazır bulunacağı 13 Mart’ta keşif yapılmasına karar verdi. Duruşmalar öncesi kızının fotoğraflarına sarılıp adliye önünde gözyaşları döken anne Fahriye Işık, kızının istememelerine rağmen Güven Güneş ile evlendiğini ve evlendikten bir ay sonra eşinden şiddet görmeye başladığını söyledi. Anne Işık, "Benim kızımı pikniğe götürdüğünü söylemiş. Gittikleri yer, ailece piknik yapılacak yer değil. Piknik malzemeleri yok. Pikniğe gitmişlerse taksi şoförünün onların yanında uçurumun kenarında işi ne? Olay önce hiç soruşturulmadan kapatıldı ve dosyada takipsizlik kararı verildi. Ancak, girişimlerimiz sonucu takipsizlik kararı kaldırılarak dava açıldı. Kızım, damadım tarafından açık bir şekilde öldürüldü. Olay er ya da geç ortaya çıkacaktır. Adalete güveniyorum" dedi. (03.02.2011/ Posta.com.tr) *27.02.2012 tarihinde şubemize başvuran S.A., şu beyanlarda bulundu: “Ben 14 yaşındayken şuan eşim olan Y.A.’ya kaçtım. 3 ay geçtikten sonra ailelerimiz barıştı. Bu evlilikten bir çocuğum oldu. Yaşım o zaman küçük olduğu için resmi nikah yapamadık. Evliliğim süresince eşimin kıskançlıkları yüzünden çekilmez hale geldi. Beni kayınlarım ve kayınbabamdan dahi kıskanıyordu. Beni eve kilitleyip saatlerce dövüyordu. Bana sürekli şiddet uyguluyordu. Daha fazla dayanamadım. Ailemin yanında kalmaya başladım. Ama beni yine rahat bırakmadı. Sürekli telefonla arayıp taciz ve tehditlerde bulunuyordu. Bende korktuğum için eve tekrar geri döndüm. Eşimde değişen hiçbir şey olmamıştı. Yine kıskançlıkları ve dayak atmaları devam etti. Bunlara ilişkin bende karakola gidip ifade verdim. Daha sonra doktordan darp raporu aldım. Ben eşimden boşanmak istiyorum. Ayrıca tehditlerine de devam ediyor. Eşimden şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *08.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Zahide Sürücü, şu beyanlarda bulundu: “Eşim olan Sedat Sürücü ile yaklaşık olarak 2 yıldır ayrı yaşamaktayım. Evli olduğum süre içerinde eşim tarafından zorla evden kovuldum. Şuanda ailem ile yaşamaktayım. Ancak 2 yıldır çocuklarımı göremiyorum. Ayrıca nüfus cüzdanıma da el konulmuştur. Hem çocuklarımı görebilmem için hem de nüfus cüzdanımı alabilmek için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.04.2012 tarihinde şubemize başvuran B.T., şu beyanlarda bulundu: “Amcamın oğlu olan H.T., küçük yaşta olmama rağmen beni zorla kaçırıp evlendirmek zorunda bıraktı. Akraba olduğu için tarafların araya girmesiyle aileler barıştı. Bizde gayri resmi olarak evlendik ve bu evlilikten bir kızımız oldu. Eşimin ailesi ile yaşamaktayız. Gerek eşimden ve gerekse eşimin kardeşinden sürekli olarak şiddet görmekteyim. Özellikle kayınım beni sürekli olarak darp ediyor. En son bir ay önce kayınımdan hastanelik oluncaya kadar dayak yedim. Olaya ilişkin rapor tutuldu ve savcılığa intikal etti. Eşimden ve onun ailesinden gördüğüm şiddetten dolayı şuanda ailemin yanında yaşıyorum. Ancak eşim ve ailesi sürekli olarak bizi arayarak beni tehdit etmektedir. Beni ve kardeşlerimi ölümle tehdit etmekteler. Beni öldürmelerinden korkuyorum. Bu konuda sizden gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *3 aydır İstanbul'dan çalışan Mehmet Nuri Sütçü, Van’a dönerek Beyüzüm Mahallesi'ndeki evine elinde av tüfeğiyle gitti. Evde 5 yıllık eşi bir çocuk annesi Gülcan Sütçü tarafından 113 karşılandı. Mehmet Nuri Sütçü evin mutfak bölümünde eşini elindeki av tüfeğiyle vurdu. 9 aylık hamile olan Sütçü, vücuduna aldığı tek kurşunla ağır yaralandı. Sütçü, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılırken yolda yaşamını yitirdi. Sütçü’nün karnındaki 9 aylık bebeği de tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olaydan sonra Sütçü’nün eşi Mehmet Nuri Sütçü ile ismi öğrenilemeyen bir kişi polisler tarafından gözaltına alındı. Olaydan sonra bölgeye çok sayıda polis gönderilirken, savcı güvenlik şeridi çizilen evde incelemelerde bulundu. İncelemelerin sürdüğü evde Sütçü’nün 3 yaşındaki oğlunun ise yaşananlardan habersiz evin içinde oyun oynaması ise dikkat çekti. Sütçü’nün öldürülmesinden sonra Van Belediyesi Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (VAKASUM) yetkilileri de olay yerine giderek, olayla ilgili mahalle sakinleri ve görgü tanıklarından bilgi aldı. Olayı nefretle kınadıklarını belirten danışma merkezi yetkilileri, olayın takipçisi olacaklarını söyledi. (13.04.2012/DİHA) *Erzurum merkez Yakutiye İlçesi Aşağı Sanayi Mahallesi'nde yaşayan bir çocuk annesi Elif K. (21) sürekli şiddet gördüğü gerekçesiyle eşi Ö.K. hakkında polise şikayette bulundu. Elif K.'nin koruma talep etmediği iddia edilirken, babasının evinde kalan Elif K., eşi Ö.K.'e tarafından bıçaklı saldırıya uğradı. Ağır yaralanan Elif K. komşuları tarafından hastaneye götürüldü. Elif K., doktorların tüm çabalarına rağmen kurtarılamadı. Saldırı sonrasında polis, Ö.K.'yi gözaltına aldı. (26.04.2012/DİHA) *Malatya'da bir çift evlerinde ölü bulundu. Şahsın, önce eşini öldürdüğü, ardından da intihar ettiği ileri sürüldü. Olay, Akçadağ ilçesine bağlı Hançerli Köyünde meydana geldi. Erçin ailesinden gün boyu haber alamayan komşuları, durumu jandarmaya ihbar etti. Eve giren jandarma ekipleri Kemal Erçin (38) ile eşi Sibel Erçin'i (36) kanlar içerisinde ölü olarak buldu. Yapılan ilk incelemeye göre, cinnet geçiren Kemal Erçin'in önce eşini silahla vurduğu, ardından da aynı silahla intihar ettiği ihtimali üzerinde duruluyor. (01.05.2012/KentHaber) *30.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Hanım Demirel, şu beyanlarda bulundu: “Eşim Abdurrahman Demirel, 13.07.2011 tarihinde vefat etmiş olup, mirasçıları olarak ben ve çocuklarım kaldık. Ancak kayınlarım Ahmet ve Yusuf Demirel, eşim vefat ettiğinden bu yana bana ve çocuklarıma haksızlık yapmaktadır. Kayınlarım, okuma-yazma bilmediğim için hem genel hem de özel vekâlet hazırlatmış olup, üzerimize kayıtlı gayrimenkullerin, destekleme paralarını, eşimin vefatı nedeniyle sigorta şirketinin ödemiş olduğu 73..000 TL ye el koymuşlardır. Şimdi de çocuklarımın velayetini almak için Aile mahkemesinde 2012/621 Esas sayısı ile velayetin kaldırılması davası açmışlardır. Amaçları, çocuklarımın velayetini almak, çocuklarımın payına düşen miras hakkına da el koymaktır. Bu hukuksuz işlemlere son verilmesi için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Meryema Şenol, şu beyanlarda bulundu: “Ben 2004 yılında eşimle isteyerek evlendim. Bu evlilikten 2 erkek çocuğum oldu. Eşimle şimdiye kadar hiçbir problemim yoktu. Ancak eşimin ailesinin evliliğimize müdahale etmesi ve bana çeşitli şekilde iftiralarda bulunmaları evliliğimin bitmesine neden oldular. Eşim ailesinin baskısıyla bana boşanma davası açtı. Ben boşanmak istemiyorum ve bu konuda ne yapacağımı bilmiyorum. Bana destek sunmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin Nusaybin ilçesi Fırat Mahallesi Rıhtım Sokak üzerinde meydana olayda, iddiaya göre uçucu madde bağımlısı olan ve Nusaybin Devlet Hastanesi'nde tedavi gören Erdal U., hastaneden kaçıp evine geldi. Evde uçucu madde kullanmaya devam eden Erdal U., kendisine engel olmak isteyen eşi Sibel U. ile tartıştı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüşürken, komşuları Sibel U.'nun çığlıklarını duyarak polis ve 112 Acil Servis'e haber verdi. Tartışma 114 sırasında mutfağa giren Erdul U., eline aldığı bıçakla eşini bıçaklamaya başladı. Bu sırada eve gelin polisler, saldırgan kocayı güçlükle engelledi. Vücuduna aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralanan Sibel U., Nusaybin Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk tedavisinin ardından Mardin Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Polis, eşini bıçaklayan Erdal U.'yu gözaltına alırken, olayla ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor. (06.06.2012/DHA/Nusaybinajans.com/ Stargazete.com/Aktifhaber.com/Focushaber.com/Diyarbakirsoz.com/Sondakika.com) * Kars merkezde bulunan Bahri Dağdaş Caddesi Digor pazarında, Ticaret Borsası'nda çalışan Havvanur Kaya'nın, (41) işe giderken ayrı yaşadığı ve boşanma davaları süren eşi Şentürk Kaya (45) tarafından önü kesildi ve aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Şentürk Kaya, yanında getirdiği tabancayla eşini başından vurarak ağır yaraladı. Şentürk Kaya, ardından silahı başına dayayarak intihar etti. Olay yerine gelen ambulansla Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Havvanur Kaya ise yoğun bakımda hayatını kaybetti. (07.06.2012/DHA/ANF/Sabah.com.tr/ Posta.com.tr) *Diyarbakır'ın Ofis Semti'nde bulunan Ekinciler Caddesi üzerinde isimleri öğrenilemeyen çift sözlü tartışmaya başladı. Bir süre sonra eşini bıçaklayan adam, kendisini engellemeye çalışan yurttaşlara da bıçak çekti. Daha sonra olay yerine gelen polis, havaya ateş açtıktan sonra sprey gazla adamı etkisiz hale getirmeye çalıştı. Yere yatırarak etkisiz hale getirilen adam daha sonra polis aracına alınarak karakola götürüldü. Ayaklarından hafif yaralanan kadın ise olay yerine çağrılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. (10.06.2012/DİHA) *07.07.2012 tarihinde şubemize başvuran C.T. şu beyanlarda bulundu: “Ben yaklaşık sekiz ay önce yani, 18.09.2011 de teyzemin oğlu olan S.T. ile evlendim. Ancak evliliğimin ilk haftasından itibaren eşimden şiddet görmeye başladım. Bu durumu her seferinde de aileme anlatmama rağmen, ailem “bir şey olmaz, teyzenin oğludur” diyerek olayı kapatmamı istediler. En son 12.06.2012 tarihinde eşimden şiddet görünce aileme bile haber vermeden evden kaçtım ve Diyarbakır’a geldim. 23 gün boyunca sığınma evinde kaldım. Buradan kaçan bir kadının kaçışına şahit olup, bu durumu idareye bildirmediğim için iki gün önce çıkışımı verdim. İki gündür bir otelde kalmaktayım. Ailem aslen Siirtlidir. Beni bulurlarsa öldürmelerinden korkuyorum. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Kars’ın Kağızman ilçesine bağlı Çalılı Bayam köyünde cinnet geçirdiği öne sürülen bir kişi, gece yarısı eşinin başını taşla ezerek öldürdü. Olay, Kağızman ilçesine bağlı Çalılı Bayam köyünde dün gece yarısında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Faik Y. (70), gece yarısı eşi Fatma Y.’nin (65) başını taşla ezerek öldürdü. Gece uyurken eşinin başını ezerek öldüren Faik Y.’nin cinnet geçirdiği iddia edildi. Başından ağır darbeler alan Fatma Y., olay yerinde hayatını kaybetti. (24.07.2012/KentHaber) *Melek Karaaslan, 8 çocuklu ailesinin en büyük 2. çocuğu. 1988 doğumlu. 8 yıl önce, 16 yaşında evlendirildi. Ağrı’nın Hamur ilçesinde eşinin ailesiyle birlikte yaşamaya başladı. Eşinden ve ailesinden sürekli şiddet görüyordu. Evliliğinden 3 yıl sonra ilk çocuğu oldu. Yine dayak yediği bir gün dışarı atıldı. Hamile olan genç kadının evin dışında tek başına doğurduğu çocuk öldü. Melek o saatten sonra psikolojik bunalıma girdi. Davranışları bozulmaya başlayan Melek, eşinin ailesinden daha fazla şiddet görmeye başladı. Sonraki yıllar Melek’in 2 çocuğu daha oldu. Ancak şiddet hiçbir zaman bitmedi. Melek’in babası birkaç kez kızını alıp eve geri götürdü. Ancak ailelerin büyükleri kızı ‘namustur’ diyerek eşinin evine geri gönderdi. Bu durum en son 6 ay önce yaşandı. Eşinin evine dönen Melek, gördüğü şiddet karşısında tuvaletini dahi tutamaz hale geldi. Ailesi kızı Melek’i en son 3-4 ay önce görmüş, o saatten sonra da bir daha haber alamamıştı.İstanbul’da çalışan Melek’in 115 ağabeyi Reis, Ağrı’ya döndü. Ailesinin haber alamadığı Melek’i iki hafta önce görmeye gitti. Melek’in bir düğünde olduğunu söylediler. Evde 15 dakika kalan Reis, kardeşini tuvalette yatarken buldu. Türkçe konuşmakta zorlanan Reis, Melek için ‘Mahvolmuş’ ifadesini kullanabildi: “Melek’lere gittim. Baktım kapıyı çekmişler. ‘Düğüne gitti’ dediler. 15 dakika oturdum. Kapıyı açtım. Lavaboda gördüm. ‘Neden orada’ diye sordum. ‘Hasta’ dediler. Altına kaçırıyormuş. ‘Kayınpederi burada bıraktı’ dediler. Ben kardeşimi görünce dayanamadım. Karanlık bir yerde. Yatıyor. Tuvalete bırakmışlar. Babama söyledim. Çok üzüldüm. Ağladım. Annem perişan, herkes perişan. Ben en son 8 ay önce gördüm. O zaman çok normaldi, hafif bir hastalığı vardı. Şimdi hastanede. Sadece yatıyor, konuşamıyor. Tüm vücudu yara içinde.” Polislerle birlikte 18 Temmuz günü gittiği koca evinden Melek'i alan baba Kasım Levent, onu hemen Ağrı Devlet Hastanesine götürdü. 'Öldüremedikleri için ölüme terk etmişler' denilen ve ruh sağlığını kaybeden Melek Karaaslan 19 Temmuz günü ise önce ambulansla Erzurum'a buradan da ambulans uçakla Ankara'ya sevk edildi. 25 Temmuz günü de Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşama veda eden Melek'in cenazesi, kadın derneklerinin girişimi ile Ankara'dan dün Ağrı'ya getirildi. (28.07.2012/Sabah.com.tr / Cnnturk.com/Haberturk.com/Milliyet.com.tr) *Gaziantep'te 44 yaşındaki Mehmet Kısa, tartıştığı 3 çocuğunun annesi eşi Hatice Kısa'nın sağ kulağını ısırarak koparttı, ağzında çiğnedi. Şehitkamil ilçesi Pirsultan Mahallesi’nde 20 Ağustos’ta meydana geldi. İddiaya göre çalışmayan Mehmet kısa, okula gitmeyen ve esnaf yanında çalışan çocuklarının haftalıklarına el koyunca eşi Hatice Kısa ile tartıştı. Öfkelenen Mehmet Kısa, 18 yıllık eşine saldırıp sağ kulağını ısırdı. Kopan kulak parçasını ağzında çiğneyen Mehmet Kısa, yere tükürüp, kaçtı. Kanlar içerisinde kalan Hatice Kısa, çocuklarının yardımıyla kopan kulağının parçasını bir beze sararak Şehitkamil Devlet Hastanesi’ne gitti. Burada ilk müdahale yapıldıktan sonra Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilen Hatice Kısa’nın sağ kulağının ısırılan parçası çiğnendiği için yerine dikilemedi. Mehmet Kısa, olay sonrası polis tarafından yakalanarak çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, taburcu edilen eşi Hatice Kısa ise 3 çocuğuyla birlikte annesi ve kardeşleriyle yaşamaya başladı. (31.08.2012/KentHaber) *03.09.2012 tarihinde şubemize başvuran L.Y. şu beyanlarda bulundu: “Eşim olan Ö.Y. ile yaklaşık 24 yıldır evliyiz. Ben 12 yaşında evlendirildim. Evlendirildiğimden beri sürekli bana şiddet uyguluyor ve hakaret ediyordu. 7 çocuğum var. Çocuklarımdan dolayı şimdiye kadar hiçbir şey yapamadım. Ancak artık sabredemiyorum. Çocuklarımın da psikolojisi bozuldu. 2 erkek çocuğum madde bağımlısı oldu. Kızlarıma da sürekli hakaret ediyor. Kızım dışarı çıkınca sürekli “oruspu” diye hakaret ediyor. 02.09.2012 akşamı, kızıma hakaret edince bende ona karşı çıktım. Ben müdahale edince kafama çok sert bir şekilde vurdu. Ben bayılınca evden çıkmış. Biz evli olan oğlumla yaşıyoruz. Bende gece evden çıkıp kardeşimin evine geldim. Çocuklarım da evde kaldılar. Ben boşanmak istiyorum. Aynı zamanda bana yaptığı işkencelerden kaynaklı ona dava açıp, şikâyetçi olmak istiyorum. Ancak bana ve aileme zarar verebileceğinden korkuyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *20.09.2012 tarihinde şubemize başvuran R.D. şu beyanlarda bulundu: “Kızım D., 43 günden beridir iki çocuğuyla birlikte kayıptır. 4 yıldan beridir eşiyle aralarında şiddetli geçimsizlik olduğunu bizlere zaman zaman söylüyordu. Son zamanlarda kızımı silahıyla da tehdit etmiştir. Çocuklarına şiddet uygulayarak büyük huzursuzluk çıkarmıştır. Kızımın kaybıyla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına başvurduğum halde dilekçem işleme alınmamıştır. Ayrıca kızım geçen yıl boşanma davası açmıştı. Dava devam etmektedir. Ama eşi S. boşanmayı kabul etmemektedir. Kızımın ve çocuklarının can güvenliğinden endişe etmekteyim. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 116 *Elazığ’da, kızı ve damadının yanında yaşayan Besi Kalman'ın (85) Rızaiye Mahallesi Safa Sokak'ta kaldığı dairenin kapısının açık olduğunu gören komşuları, durumdan şüphelenerek eve girdi. Yaşlı kadının kanlar içerisinde hareketsiz yattığını gören vatandaşlar, sağlık ekiplerine haber verdi. Yapılan kontrolde, Kalman'ın, boğazına aldığı bıçak darbesi sonucu hayatını kaybettiği belirlendi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.(22.09.2012/Stargazete.com/Zaman.com.tr) *Adıyaman'da eşi tarafından kafasına sert bir cisimle vurularak komaya sokulan kadın, yoğun bakımdaki 10 günlük yaşam mücadelesini kaybetti. 10 gün önce Karapınar Mahallesi Akkonutlar 24. blokta ikamet eden 38 yaşındaki Hacer G., eşi Menderes G. tarafından sert bir cisim ve yumruklarla darp edildi. Olay yerine gelen polis ekipleri çevrede incelemelerde bulunurken, 112 sağlık görevlileri ise darp edilen kadını ambulansla Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Hacer G. hayati tehlikesi olması nedeniyle yoğun bakıma alındı. Polisin olayla ilgili derinlemesine çalışmasının ardından Menderes G. suçunu itiraf ederken, emniyetteki ifadesinin ardından adli makamlara çıkartılan Menderes G., tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hastanede tedavi altına alınan Hacer G. de, 10 gün boyunca yoğun bakım servisinde verdiği yaşam mücadelesini kaybetti. (22.09.2012/KentHaber) *27.09.2012 tarihinde şubemize başvuran A.Ç. şu beyanlarda bulundu: “Yaklaşık 40 yıldır evliyim. 5 çocuğum var. 2’si evli 3’ü bekâr ve şuan yanımdalar. Kızım özel bir kurumda çalışmaktadır. 2 oğlum çalışmıyor. Evlendiğimden beridir eşimle geçinemiyoruz. Bana her ay almış olduğu emekli maaşından sadece 50 lira veriyor. Eskiden kendim dikiş-nakış yaparak para kazanıyordum. Ama şimdi yapamıyorum. Sürekli küfür ve huzursuzluk yaşamaktayım. Boşanmak istiyorum ama eşim istemiyor. Bana her türlü hakareti yaparak “sen kahır çekerek öleceksin” diyor. Kızım da bana destek olmuyor. Kızımla da hiç anlaşamıyoruz. Daha önce intihar girişimim oldu. İlaçla psikolojik destek alıyorum. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) -Toplumsal Alanda Kadına Yönelik Şiddet, Tecavüz ve Taciz *Diyarbakır'ın merkez Yenişehir İlçesi Ofis Semti'ndeki Sanat Sokağı'nda genç bir kadının silahlı saldırıya uğradığı belirtildi. Görgü tanıkları, silah sıkıldıktan sonra genç kadının yaklaşık on erkek tarafından bir apartmana konulduktan sonra bir daha kendisini görmediklerini söyledi. Olayı çevredeki esnaf da doğrularken, genç kadının kimliği konusunda bilgi edinilemedi. Bazı görgü tanıkları, genç kadını apartmana koyan kişilerin sivil polis olduğunu ve daha önce de onları gördüklerini iddia etti. Genç kadının akıbetine ilişkin ise bilgi edinilemedi. (06.01.2012/DİHA) *Yaklaşık 3 ay önce Muğla’nın Ula İlçesi’ne bağlı Karabörtlen Köyü’nde yaşayan 46 yaşındaki S. A. amcasının kızı M.Y.'yi arayarak eşinin doğum için hastanede yattığını, kendilerine yardım etmesi için kızı 16 yaşındaki E.Y.’yi Muğla’ya göndermesini istedi. Bunun üzerine Muğla’ya giden ve yüzde 30 zihinsel engelli olan E.Y., bir süre sonra 4 çocuk babası S.A.'nın tecavüzüne uğradı. E.Y.’nin iddiasına göre, S.A. kendisini tehdit ederek kimseye olaydan söz etmemesini istedi. Ardından da E.Y., biletinin kesilerek Van’a gönderildiğini anlattı. Bir süre sonra mide bulantısı ve baş ağrısı şikayetiyle ağabeyi tarafından Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülen E.Y.’nin burada yapılan tahlilleri sonucunda 2,5 aylık hamile olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine E.Y.’nin ailesi Özalp Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek, 4 çocuk babası S.A. hakkında suç duyurusunda bulundu. Savcılık tarafından ifadesi alınan E.Y. tekrar doktor kontrolünden geçirilmek üzere hastaneye 117 sevk edilirken, tecavüzden suçlanan S.A.'nın gözaltına alınması için Muğla Savcılığı'na bilgi verildi. Yaşanan tecavüz olayından inanılması güç bir de aile dramı ortaya çıktı. Babaları 5 yıl önce ölen ailenin 8 kardeşinin tamamının engelli olduğu ortaya çıktı. Köydeki yakınlarının ve aldıkları özürlü aylıkları ile yaşayan yaşları 14 ile 27 arasında değişen 8 kardeşin annelerinin ise bir süre önce evlenerek çocuklarını bırakıp gittiği öğrenildi. Nüfus kaydında 22 yaşında görünen E.Y.’nin de ölen ablasının nüfus cüzdanını kullandığı belirtildi. Bu arada E.Y.’nin savcılıkta verdiği ifadesinde S.A.'nın kendisini telefonla arayarak tehdit ettiğini söyledi. (05.02.2011/Milliyet/DİHA) *Ceylanpınar Kızıltepe yolu üzerinde bulunan Maden Köyü yakınlarında önceki gün dere kenarında boğazı kesilmiş ve göğsünden bıçaklanmış halde ölü bulunan Naile Çatal'ın (19) cenazesi, Adana Adli Tıp Kurumu'ndan ailesi tarafından alındı. Olaydan bir gün önce kayıp olduğu iddia edilen Çatal'ın cenazesi, Ceylanpınar'ın Cumhuriyet Mahallesinde bulunan evine getirildikten sonra ilçe mezarlığında toprağa verildi. Olay ile ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 2 kişi Ceylanpınar Cumhuriyet Savcılığı'na çıkarıldı. Taşyalak (Hello bello) Köyü korucularından Siraç Baburşah'ın 19 yaşındaki oğlu Yusuf Baburşah ve ağabeyi Ahmet Baburşah'ın, savcılıkta verdikleri ifadelerinde cinayeti işlediklerini itiraf ettikleri öğrenildi. Savcılıktan mahkemeye gönderilen Baburşah kardeşler, hakkında tutuklama kararı verildi. Savcılıkta ifadelerinin alınmasının ardından cezaevine gönderilmesi beklenen sanıkların işlemleri devam ederken binlerce kişi Ceylanpınar Hükümet Konağı önünde toplandı. Yurttaşların toplanması ile polis kitleye gaz bombası ile müdahale etti. Hükümet Konağı önünde çıkan olaylar sürüyor.(10.02.2011/DİHA/Dha.com.tr/Mynet.com/ Milliyet.com.tr/Kanald.com.tr/Sabah.com.tr/ANF/posta.com.tr) *Diyarbakır Bağlar ilçesine bağlı Kaynartepe Mahallesi’nde sabah 07.30 sularında Mihan Çiçekten isimli kadın, zil çalması üzerine evin kapısını açtı. DEDAŞ görevlisi olduğunu söyleyen şahıs, kadının ağzını kapatarak kolundaki altınları almak istedi. Kadının bağırması üzerine o sırada evde uyumakta olan Selahattin Çiçekten, eşinin yardımına koştu. Elindeki ‘rambo’ bıçağıyla kadına ve kocasına saldıran şahıs dehşet saçtı. Mihan-Selahattin Çiçekten çifti bıçak darbeleriyle yere yığılırken, görgü tanıklarına göre hırsız olan şahıs elindeki bıçakla beraber hızla uzaklaştı. (11.03.2011/Diyarbakirsoz.com) *09.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Süleyman Teyfur, şu beyanlarda bulundu: “Kızım Fatma Teyfur, komşumuz olan Fırat Bozkurt denilen kişi tarafından zorla kaçırıldı. Kızımı kaçırdıktan sonra sürekli olarak evime saldırı girişimlerinde bulunup tehdit ediyorlar. Evimin camlarını ve kapılarını kırıp çekip gidiyorlar. Ben o şahıslardan şikâyetçi oldum. Ancak kızım onların korkusundan kendi isteğiyle kaçtığını söylemiş. Kızımın yaşı 18’den büyük olduğu için bu kişiler hakkında dava açılmadı. Benim 3 dönüm arazim var ve Mehmet Bozkurt, Sabri Dulkadir adına tapuludur. Ancak arazimi adıma geçirmek için bunların kardeşi olan Selim Bozkurt benden para talep ediyor. Her yıl evime silahlarla saldırıyorlar. Bizi tehdit edip, malımıza zarar veriyorlar. Bu kişilerden çoğu koruculuk yapmaktadırlar. Ben o şahıslardan şikâyetçi oldum ama hiçbir işlem yapılmadı. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *12.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Medine Alökmen, şu beyanlarda bulundu: “09.03.2012 tarihinde saat 23.35 civarında çalıştığım Ezel fabrikasında çıkmak üzere ayrıldım. Servis arabası beni Sento caddesinde bıraktı. Evime yakın bir yerde yüzünü tam olarak görmediğim bir kişi tarafından saldırıya uğradım. Ağzımı kapatarak kafama vurmaya başladı. Ertesi sabah Diyarbakır Savcılığına başvurdum ve şikâyetçi oldum. Beni polis karakoluna yönlendirdiler. Daha sonra doktor raporu almak için hastaneye gittim. Beni 118 döven kişiden şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *GAZİANTEP’te geçen 3 Mart’ta kaybolan 45 yaşındaki Emine Düzkaya, oğlu 27 yaşındaki Çağan Özoğlu ve gelini 22 yaşındaki Özlem Aslan Özoğlu’nun cesetleri, Kilis’in Afrin Çayı kenarında toprağa gömülü halde bulundu. İddiaya göre işsiz Çağan Özoğlu, 1.5 yıldır arkadaşlık yaptığı Özlem Aslan Özoğlu’nun hamile kalması üzerine nikah kıydırıp düğün hazırlıkları için bir süre önce İstanbul’da yaşayan annesi Emine Düzkaya’yı çağırdı. Düzkaya, 3 Mart’ta Gaziantep’e gelip oğluyla birlikte gelinleri Özlem Aslan Özoğlu’nun ailesinin evine giderek, düğün tarihi ve diğer hazırlıklarla ilgili görüştü. Bu görüşmenin ardından evden ayrılan anne, oğlu ve gelinlerinden bir daha haber alınamadı. Düzkaya, Özoğlu ve Aslan aileleri, polise kayıp başvurusunda bulundu. Gaziantep Emniyet Müdürlüğü, 3 kişinin cep telefonlarını takibe aldı. Anne ile oğlunun telefonlarının sinyallerine Karşıyaka semtinde ulaşan polis, cihazları kullanan kişileri gözaltına aldı. Telefonların sim kartının şifresiz olduğu ve şüphelilerin telefonları çöp kutusunda buldukları bu şekilde kullandıkları ortaya çıktı. Gözaltına alınan bu kişiler serbest bırakıldı. Polisin sorguladığı Özlem Aslan Özoğlu’nun ailesi ise ifadelerinde Emine Düzkaya ve oğlunun evlerine gelip düğünle ilgili görüştüklerini ve daha sonra kızlarıyla birlikte ayrıldıklarını söyledi. Polis, kızın ailesinin otomobilinde bulduğu ’kan benzeri’ lekelerden örnekler alıp, DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderdi. Olayla ilgili soruşturma çok yönlü sürdürülürken, dün akşam saatlerinde Kilis’in merkez Deliçay Köyü Afrin Çayı kenarında piknik yapanlar, topraktan dışarı çıkmış ve hayvanlar tarafından parçalanmış bir ayağı fark edince durumu jandarmaya bildirdi. Olay yerine gelen jandarma ekipleri tarafından bölgede çalışma başlatıldı. Yapılan kazılarda kayıp Emine Düzkaya, oğlu Çağan Özoğlu ve gelini Özlem Aslan Özoğlu’na ait olduğu ileri sürülen 3 ceset bulundu. Cesetler, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. (23.04.2012/KentHaber) *Bediha Oral (21), yaklaşık 7-8 ay önce nişanlandığı Akif Y. (25) ile henüz bilinmeyen bir sebeple tartışarak, ayrılmak istedi. Bunun üzerine Akif Y, amcası ile barışmak üzere nişanlısı Oral'ın Kırkpınar Mahallesi'ndeki evine gitti. Oral ile Akif Y, konuşmak için ayrı bir odaya geçti. Bir süre sonra odadan silah sesi duyulması üzerine odaya giren aile üyeleri, Oral'ı tabancayla vurulmuş halde buldu. Karakoçan Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Oral, kurtarılamadı. Cinayet zanlısı Akif Y, tabancasıyla polise teslim oldu. Emniyette işlemlerinin tamamlanmasının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Akif Y'nin ifadesinde, nişanlısının ayrılmak istediğini, barışmak üzere gittiği evde konuştukları sırada kendisini tahrik etmesi sonucu yanında getirdiği tabancayla tek el ateş ettiğini söylediği ileri sürüldü. Genç kızın cenazesi Karakoçan Merkez Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından ilçe mezarlığında toprağa verildi. (29.04.2012/Cumhuriyet.com.tr/Haberturk.com/ Etha.com.tr/Trtturk.com.tr) *Batman M Tipi Cezaevi'nde bulunan bir hükümlü, geçtiğimiz günlerde Batman Barosu ve Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazdığı mektupta, vahim iddialarda ve itiraflarda bulunmuştu. 2007 yılında Mardin'in Midyat İlçesi Barıştepe Köyü kilisesi papazı Edip Gabriel'i kaçırıp 330 bin euro fidye istediği gerekçesiyle yargılanan ve 5 yıl hapis cezasına çarptırılan 29 yaşındaki A.O., aynı cezaevinde annesini öldürmekten tutuklu bulunan 17 yaşındaki A.S. adlı kız çocuğuyla kadınlar koğuşunda cinsel ilişkiye girdiğini iddia etmişti. Vicdan azabı çektiğini savunan A.O. cezaevinde personel olarak çalışan cezaevi müdürünün eşiyle birlikte kadın koğuşuna gittiklerini, müdürün eşinin koğuşta kalan ve sakız çiğneyen bir kadına hakaretlerde bulunduğunu, odadan çıktıktan sonra da kendisine "Sen de artık bir personelsin. Bu kadını istediğin şekilde cezalandırabilirsin" dediğini iddia ileri sürmüştü. Söz konusu iddiaya ilişkin 119 Batman M Tipi Cezaevi'nde kalan PAJK'lı kadın tutuklular, yazılı açıklama yaptı. PAJK'lı tutuklular, olayı araştırdıklarını belirterek iddiaları doğruladı. (10.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüsekova İlçesi Eski Kışla Mahallesi'nde 15 yaşındaki A.M., dün akşam saat 21.00'da kimliği belirsiz kişilerce silahlı saldırıya uğradı. Silah sesleriyle olay yerine gelen mahalle sakinleri ambulans çağırdı. Genç kadın başından aldığı kurşunla yaşamını yitirdi. Yaşanan silahlı saldırıdan sonra bölgeye gelen polisler ise, mahalle aralarında uzun süre operasyon düzenledi. (14.05.2012/DİHA) *19.05.2012 tarihinde şubemize başvuran A.E., şu beyanlarda bulundu: “Ben İnönü İlköğretim okulunda Veri Hazırlama ve İşletmeni olarak görev yapmaktayım. Okulumuza geçici görevle gelen A.T., kısa bir süre müdür yardımcılığı olarak görev yaptığı dönemde öğrencilere aynı zamanda öğrenci velilerine de şiddet uygulamaktadır. Bundan dolayı okulumuza çok sayıda veli gelerek şikâyette bulunuyorlar. Bu şahıs okulda bulunan diğer idareciler ve öğretmenlerle de sorun yaşamaktadır. Ancak bu olayın daha fazla yaşanmaması için kimse onunla muhatap olmuyor. 15.05.2012 tarihinde okulda bana ayrılan odada çalıştığım esnada ismini verdiğim bu şahsın izin istemeden odama girerek, çalıştığım bilgisayara benim üzerimden uzanarak flaş belleğini taktı. Bende bir saniye kalkayım siz sonra çalışın, dedim ve bilgisayar başından kalkıp hizmetli odasına geçtim. Ders zili çalınca bende odama geçtim. Odama geçtikten sonra çok ani bir şekilde iki idareci gelip neden müzik çalıyorsun diye bana söylendiler. Bende müzik çalmadığımı söylediğim halde bana inanmayıp bilgisayarımı kontrol ettiler. O sırada ismini verdiğim şahıs odaya gelerek kendisinin yaptığını itiraf etti. Bende keşke bana bilgim olsaydı bana söyleseydiniz deyince o da bilgisayar benim babamın malı diye çıkıştı. Bende adamı bildiğim için sesimi çıkarmadım. Daha sonra bankaya gitmek üzere okuldan dışarı çıkarken müdür yardımcısının benden bahsettiğini duydum. Neden benim hakkımda konuşuyorsunuz deyince A.T., kolumdan sıkıca tutmaya başladı. Bunun etkisiyle bayıldım ve ne kadar yerde kaldığımı hatırlayamıyorum. Kendime geldiğim zaman yanımda kimse yoktu. Bir arkadaşımla birlikte devlet hastanesine gittim ve darp raporu aldım. Hastanede bulunan polisler de olayı öğrendiler. Beni Yenişehir karakoluna götürdüler ve onlara bana bunu yapan kişiden şikâyetçi olduğumu söyledim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Merkez Bağlar ilçesi Kaynartepe Mahallesi’nde dün gece akraba iki aile arasında maydana geldi. İddiaya göre eşi tarafından dövülen L.G.’nin evine gelen kız kardeşi Cemile G. ve yakınları, burada kayınvalide Ş.G. ve yakınları ile tartıştı. İki kadın grubu arasındaki tartışma bir süre sonra sopa ve bıçakların kullanıldığı kavgaya dönüştü. Bu sırada Cemile G. vücuduna isabet eden bıçak darbeleri ile ağır şekilde yaralandı. Diyarbakır Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Cemile G., yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından polis kavgada bıçak kullandığını belirlediği Ş.G. ile 30 yaşındaki İ.G.’yi gözaltına alındı. (23.05.2012/KentHaber) *Erzurum'da üniversite öğrencisi İ. C., terk ettiği eski erkek arkadaşı tarafından 'konuşalım' bahanesi ile götürüldüğü evde tecavüze uğradı. Atatürk Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu'nda 2. sınıf öğrencisi olan İ.C., Emre Ö. ile birkaç ay süren flört ilişkisi yaşadı ve daha sonra ayrıldı. Yurtta kalan eski kız arkadaşının karşısına çıkıp son kez konuşma bahanesi ile kandıran Emre Ö., İ.C.'ye nişanlı olmadığını söyleyerek ikna etmeye çalıştı. İ.C.'yi daha rahat konuşup barışma bahanesi ile bir eve götüren Emre Ö., genç kızın iddiasına göre evin kapısını içeriden kilitleyerek şiddet uygulayıp tecavüz etti. Emre Ö., genç kıza olayı polise bildirmesi halinde durumu ailesine söyleyeceği tehdidinde bulunup evden ayrıldı. Tecavüze uğradığını iddia eden İ.C., olayı polise bildirdi. Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Ahlak Büro ekipleri tarafından yakalanan Emre Ö., Emniyetteki ifadesinde tecavüz yalanlayıp 120 İ.C.'nin de isteği doğrultusunda ilişkiye girdiklerini iddia etti. Emre Ö., çıkarıldığı mahkemece "cinsel saldırı, darp ve tehdit' suçlarından tutuklandı. İ.C.'nin alınan sağlık raporunda ise tecavüze uğradığı ve vücudunda darp izleri olduğu belirlendi. (28.05.2012/KentHaber) *Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde deprem sonrası kampus içinde hem onarım hem de yeni binaların yapımıyla öğrencilerin sık sık taciz edildiği iddia ediliyor. Öğrenci yurtlarının hasar görmesi üzerine kurulan konteynırların tam karşısında bulunan inşaattaki işçilerin gece kampüste kalması da, taciz vakalarını arttırdığı belirtiliyor. Üniversitede sürekli sözlü tacize maruz kalan kadın öğrenciler ise, üniversite yönetiminden sürekli tehdit aldıklarını belirterek, konu hakkında bilgi vermekten kaçındı. İsminin açıklanmasını istemeyen bir kadın öğrenci, üniversite yönetiminin cemaatçi olduğu için bu sorunları yaşadıklarını söyledi. Özellikle deprem sonrası bilinçli olarak kampusun güvenliksiz bırakıldığını belirten öğrenci, "Aylarca biz burada güvenliksiz yaşadık. Amaç güvenlik olmazsa bunları yaşarsınız deyip bizi kapana kıstırmak" dedi. Deprem sonrası kadın ve erkek öğrencilerin konteynırlarda kaldığını ve Nisan ayının ilk haftasında bir gece elektriklerin gittiğini ve bir kadın öğrencinin bağırma sesi geldiğini söyleyen öğrenci, "Biz o gece ne olduğunu anlayamadık. Sabah olduğunda bir kadın öğrencinin üniversitedeki görevlilerin tecavüzüne uğradığını öğrendik. Biz o kadın öğrenciye ulaşmaya çalıştık ama ulaşmadık. Üniversite olayın üzerini kapattı. Biz kadın öğrenciye ulaşamadığımız için konuyla ilgili bir şey yapamadık" dedi. Deprem sonrası kadın öğrencilerin sivil araçlarda ve inşaat işçileri tarafından sürekli taciz edildiğini anlatan öğrenci, "En son 8 Mayıs tarihinde öğlen saatlerinde bir kadın öğrenci banyo yaptığı bir sırada banyo duvarındaki bir delikten birinin kendisine baktığını fark etti. Kamera kayıtlarından da bunun inşaatta çalışan bir işçi olduğu ortaya çıktı. Bizler olayı duyunca bir sürü kadın öğrenciyle beraber eylem yapma kararı aldık. Ama yönetim 'elimizde görüntüleriniz olabilir, rezil olursunuz' dediği için kimse eylem yapmaya cesaret edemedi. Olay o şekilde kapandı. Sonra o öğrenci başka kampüse geçti" dedi. En son yaşanan olayla kampüste güvenliğin artırıldığını söyleyen öğrenci, "Kadınlar öğrenciler burada kapana kısılmak isteniyor. Daha önce güvenlik yoktu bu tür olaylar yaşandı bahane edilerek bizi kapana kıstıracaklar" dedi. Yaşananlarla ilgili rektörlükle görüşmeye gittiklerini belirten öğrenci, "Biz rektörlükle gerekli önlemlerin alınması için görüştük. Rektörlük bize, 'ne yapalım kızlar yapıyor. Kızlar açık giyinmezse bunlar olmaz' dedi. Biz bu sözlerden sonra hiç bir şey yapamadık" dedi. Konuyla ilgili kadın öğrenciler olarak imza topladıklarını ve defalarca rektörlüğe dilekçeler gönderdiğini söyleyen öğrenci, şuana kadar rektörlükten hiçbir cevap alamadıklarını söyledi. (29.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre (Cizir) İlçesi'nde 30 Nisan günü hastaneye gitmek için evinden çıkan evli ve 5 çocuk annesi H.Ö.'nün dolmuş durağından bir araçla kaçırıldığı ve 5 kişi tarafından tecavüze uğradığı iddia edildi. İntihar etmek için bir kutu ilaç içen kadının yaşadıkları hastaneye götürülünce anlaşıldı. Hastanede tedavi altına alınan kadının başından geçenleri eşine ve doktorlara anlatmasıyla ortaya çıktı. Olayla ilgili tecavüz mağduru kadının 5 Mayıs'ta verdiği bilgiler doğrultusunda E.G. ve F.G. isimli sanıklar gözaltına alındı. Tecavüz mağduru H.Ö. tarafından teşhis edilen ve hastanenin kamera kayıtlarında da tespit edilen E.G. ve F.G. isimli sanıklar tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Ancak sanıklar mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Savcının sanıkların serbest bırakılmasına itiraz etmesi üzerine 5 sanık hakkında tekrar tutuklanma kararı çıkarıldı. Olayla ilgili A.Ö. ve S.G. isimli iki zanlı 12 Mayıs'ta "Tecavüz, hürriyetten yoksun bırakma, cebir ve tehdit" suçlamalarıyla Cizre Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanırken, E.G., F.G. ve T.G. isimli sanıklar ise aranıyor.Yaşadığı travmanın etkisi altında olduğu gözlemlenen H.Ö., şehir içi dolmuş durağında beklerken E.G. tarafından kullanılan arabaya zorla bindirildiğini belirterek, aracın camlarının perdeyle kapatılmış olması nedeniyle sesini duyuramadığını belirtti. İlçenin dışında kendisine E.G. tarafından tecavüz edildiğini belirten H.Ö., ardından aynı alana 4 kişinin daha geldiğini ve bu kişilerin kendilerini polis olarak tanıttıklarını ifade ederek, 121 "Arabadan inen 4 kişi 'biz polisiz' deyince kurtulduğumu düşündüğüm için çok sevindim. 'Beni kurtarın' dedim ama beni dinlemeyerek bana hakaretler yağdırmaya başladılar" dedi. Sonrasında 4 kişinin kendisini fuhuş yapmakla suçladığını ve ailesine fuhuş yaptığını anlatma tehdidinde bulunduğunu söyleyen H.Ö. o dört kişinin de kendisine tecavüz ettiğini belirtti. H.Ö., "Beni tehdit etmeye başladılar. Bizler polisiz seni öldürürüz kimse de duymaz. Bizimle beraber olmak zorundasın yoksa kocanı arar senin buralarda fuhuş yaptığını söyleriz. Sürekli ağlayarak yalvardım beni bıraksınlar diye. Sonra arabada bana saldırdılar. Beni önce tekmelediler sonra kafamı aracın demirlerine vurdular. Sürekli beni öldürmekle tehdit ettiler. Sonra tecavüz ettiler" dedi. (30.05.2012/DİHA) *Silopi Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne dün saat 22.00 sıralarında aşırı titreme ve terleme şikâyetiyle getirilen Emin Yavşin'in yakınları, serviste görevli hemşire Pınar Çevik'i darp etti. Yaşanan olaya ilişkin Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Silopi Devlet Hastanesi Acil Servis kapısında basın açıklaması yaparak olayı protesto etti. Tartaklanan hemşire Çevik, 3 günlük "İş göremez" raporu alırken, saldırganlardan şikâyetçi oldu. (30.05.2012/DİHA) *Elazığ’da, Vali Fahribey Caddesi üzerinde bulunan Elazığ Valiliği Sosyal Yardımlaşma Vakfı'na ait yöresel yemeklerin yapıldığı bulunan Türkan Barış, yemek yediği sırada, içeri giren bir erkek masasına oturdu. Bir süre sonra kimliği henüz belirlemeyen kişi, belinden tabancayı çıkarıp, genç kadının başına bir el ateş ettikten sonra yaya olarak kaçtı. Kanlar içinde yere yığılan Türkan Barış, çağırılan ambulansla Fırat Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Barış, hastanede yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. (14.06.2012/DHA/Mynet.com/Takvim.com.tr) *Erzurum’da bir süre önce Pamuk Evlerde oturan genç bir kıza gönlünü kaptıran Haydar Yıldız, onu zorla kaçırdı. Yıldız'ı sevmediği için elinden kurtulan genç kız baba evine döndü. Songül isimli genç kızı çok sevdiği için akrabaları olan Bişar Cavdar (43) ile Hürriyet Çavdar’la (40) birlikte kaçırdığı kızı ailesinden istemek için evlerine gitti. Kızın evde olmadığını Tekman'a gittiğini öğrenen Yıldız, genç kızın evden kaçmasına yardımcı olduğunu düşündüğü akrabaları Bişar Cavdar ile Hürriyet Çavdar’ı af tüfeği ile vurdu. Akrabalarını öldüren Haydar Yıldız, daha sonra av tüfeğini göğsüne dayayarak intihar etti. Olay yerinde inceleme yapan polis, olayla ilgili soruşturmayı sürdürürken 3 kişinin cesedi otopsi için Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. (29.06.2012/DHA/Haberturk.com/ Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr) *Erzurum’da, Atatürk Üniversitesi’nde öğrenimini sürdüren ikinci sınıf öğrencisi olan A.K. (24) arkadaşları ile buluştu. Lüks marka otomobile binerek arkadaşları önce Nato yoluna giderek burada alkol aldı. Daha sonra, A.K.’nin Evrenpaşa Mahallesi'ndeki bekar evine giden A.K., T.O., K.Ç., A.İ. ve Y.Y. evde alkol alarak eğlendi. Gece yarısına kadar devam eden alkol aleminden sonra A.K.’ye giden A.K., T.O., K.Ç., A.İ. ve Y.Y. tecavüz etti. Sabah uyandığında polise sığınarak ifade veren A.K., ”Arkadaşlarımla birlikte alkol aldık, alkolün etkisi ile direnemedim, tecavüz edenlerden şikayetçiyim” dedi. Ahlak Büro Amirliği’nde sorguları tamamlanan ikisi esnaf 5 kişi Cumhuriyet Savcısı’nın tutuklama talebi ile Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan A.K., T.O., K.Ç., A.İ. ve Y.Y. suçlamaları kabul etmediler. Tutuklanan sanıklardan T.O., ”Benim sürekli görüştüğüm arkadaşım, birlikte toplandık alkol aldık. Yurt saati geç olduğu için arkadaşımızın bekar evine gittik. Burada eğlendik. Kız arkadaşımıza baskı ve tehditle saldırmadık. İlişkiye gönül rızasıyla girdik. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.Cumhuriyet savcısının tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh 122 Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan A.K., T.O., K.Ç., A.İ. ve Y.Y. TCK’nin 102-2 maddesi kapsamında kişinin ruh ve beden sağlığını bozacak şekilde zincirleme şekilde ‘cinsel saldırı’ suçundan tutuklanarak Erzurum E Tipi Cezaevi'ne kondu. (03.07.2012/Sabah.com.tr/ Haberturk.com/Mynet.com) *07.07.2012 tarihinde şubemize başvuran S.K. şu beyanlarda bulundu: “Nisan ayında erkek arkadaşım olan Astsubay R.G.’nin zorlamasıyla evine gittim. Evde bana cinsel tacizde bulundu. Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp, zorla ilişkiye girmek istedi. Ancak ben istemediğim için bağırdım, ağladım bütün bunlara rağmen zorla yapmaya çalıştı. Göğüslerimi çıkardı ve kendi üzerindeki elbiseleri çıkardı. Elimi tutup zorla cinsel organına götürüp kendini rahatlatıp elime boşaldı. Bana evlilik vaat etti. Şikâyetçi olmamam için beni kandırdı. Korktuğum için daha önce şikâyetçi olamadım. Aynı gün evde olan R.G.’in erkek arkadaşı Ü.G. ve R. isimli kişide evde olup biteni gördü. Ben o olaydan sonra intihar etmeye kalkıştım. Psikolojim bozuldu. Bana yaptığı tacizden sonra vücudumda morluklar oluştu. Ailemin olayı duymaması için sağlık raporu çıkaramadım. Ailemin duymasını istemiyorum. Ailem duyarsa beni öldürürler. Bana yapılan bu taciz olayını kabul etmem imkânsızdır. Bana bütün bunları reva gören şahıstan davacı ve şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şanlıurfa'da, uzman doktor Şadiye Yolcu, dışarıda beklemesi için uyarıda bulunduğu hasta yakını tarafından darp edildi. Yolcu'ya 5 gün iş göremez raporu verilirken, saldırgan ise serbest kaldı. Doktora saldırı haberinin merkezi bu kez Şanlıurfa... Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'nde görevli uzman doktor Sadiye Yolcu, dışarıda beklemesi için uyardığı bir hasta yakını tarafından darp edildi. Kadın doktor, rapor alarak izne ayrılırken, şikâyetçi olduğu saldırgan ise serbest bırakıldı. (16.07.2012/KentHaber) *Kahramanmaraş'ta 14 Temmuz günü bir imam, eski kuran kursu öğrencisi olan genç kadını taciz ettiği için gözaltına alındı. Tarihi Taş Mescidi’nin imamı M.V iddiaya göre geçmiş yıllarda Kuran kursuna gelen öğrencisi 19 yaşındaki R.K. ile karşılaştı. Öğrencisinin elini öpmesinin ardından o da genç kadını dudağından öpünce karakolluk oldu. R.K. ifadesinde şöyle dedi: “Taş Mescidi’nin önünden geçerken hocamı gördüm. Bana Kuran öğrettiği için selam verdim. Elini öptüm. İmam da beni ‘hoşgeldin kızım’ diyerek yanağımdan öptü. Daha sonra da dudaklarımdan öptü. ‘Ne yapıyorsun hocam’ deyince ‘O ağzından Kuran okuduğun için öptüm’ dedi. Yanımdaki görümcem çıkışınca ona da ‘O benim çocuğum. Ben büyüttüm. Öperim ben’ dedi. Olaya tanık olan R.K.’nın eşinin kız kardeşi de G.K. (16) da şoke olduklarını belirterek, “Yengemi dudaklarından öpünce müdahale ettim. Bana onu, Kuran okuduğu için dudaklarından öptüğünü söyledi. Polisi aradım. O sırada yanıma gelip ‘beni yanlış anladınız size dondurma ısmarlayayım. Bu konuyu kapatalım’ dedi. Ben de kabul etmedim” dedi. Gözaltına alınan imam M.V. çıkarıldığı adliyede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (16.07.2012/Milliyet) *Erzurum Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Ekrem Ö., yolda kız arkadaşı Merve E.’yi Mustafa G. ile yürürken gördü. Bunun üzerine yanlarına giden Ekrem Ö., Merve E. ile konuşmaya başladı. Çıkan tartışmada polis memuru Ekrem Ö., belinden çıkardığı beylik tabancası ile Merve E. ve Mustafa G.’yi kovalamaya başladı. Ekrem Ö., kaçmaya çalışan Mustafa G.’yi ayağından vurup yaraladıktan sonra Merve E.’yi yere diz çöktürüp ensesinden vurarak öldürdü. Ekrem Ö., daha sonra tabancayı kafasına dayayıp intihar etti. Merve E. ve polis memuru Ekrek Ö. hayatını kaybederken, ayağından yaralanan Mustafa G. ambulansla hastaneye kaldırıldı.(21.09.2012/KentHaber) 123 *Diyarbakır merkez Ofis Semti Ekinciler Caddesi'nde bulunan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı pasaport büronun karşı kaldırımında annesiyle birlikte yürüyen genç kadına bir erkek sözlü tacizde bulunup tehdit etti. Karşı kaldırımda bulunan polisin gözetiminde yaklaşık 10 dakika boyunca tehditler savurup genç kadını taciz eden genç, polislerin kadının yanına gelmesiyle uzaklaştı. (21.09.2012/DİHA/Diyarbakiryenigun.com) *Malatya’da, psikolojik tedavi gören üniversiteli öğrenci, komşusunun evine kurşun yağdırarak 1 kişiyi öldürdü, 2 kişiyi de ağır yaraladı. Olay, merkez Tecde Mahallesi Yeşilyurt Caddesi Göl mevkiindeki 10. Sokak'ta meydana geldi. İddiaya göre bir üniversitede öğrenci olduğu bildirilen ve psikolojik tedavi gören M.T.Ö. (25), bilinmeyen bir sebepten dolayı yan komşuları Akbulut ailesinin evine tabancayla saldırdı. Saldırıda evin yaşlı kadını Ayşe Akbulut (85) olay yerinde ölürken, gelini Hayat Akbulut ile torunu Burak Akbulut ise ağır yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulansla Devlet Hastanesi Beydağı Kampüsü'ne kaldırılırken, ilk müdahaleleri yapılan 2 yaralı, durumlarının ağır olması nedeniyle Turgut Özal Tıp Merkezi’ne sevk edildi. Olayın ihbar edilmesi üzerine bölgeye giden ekipler, M.T.Ö.'yü olay yerinden 200 metre uzaklıkta elinde silahla birlikte yürürken yakalayıp gözaltına aldı. (25.09.2012/KentHaber) *DİYARBAKIR Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde görevli kadın doktor R.B., girdiği tuvalette 18 yaşındaki A.T. tarafından sıkıştırıldı. Doktorun ağzını kapatarak cinsel tacizde bulunmak isteyen genç, bağrışmalar üzerine hastanenin güvenlik görevlileri tarafından etkisiz hale getirilip polise teslim edildi. (26.09.2012/KentHaber) -Güvenlik Güçlerince Uygulanan Şiddet *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde Özgürlük Meydanı'nda yapılan açıklamanın ardından Evita Gümüşten adlı genç kadın gözaltına alındı. Meydanın girişinde boynunda yeşil, sarı, kırmızılı ve "Ez birindare te me Amed" yazılı atkısının bulunduğu gerekçesiyle durdurulan Gümüşten, polislerin hakaretine uğradığını öne sürdü. Gümüşten, polislerin kendisine el kol işareti yaptığını ve kendisine bağırdığını belirterek, yanında kimliği bulunmadığı için polislerce gözaltına alındığını söyledi. Kızıltepe Cumhuriyet Polis Karakoluna götürülen Gümüşten, üzerinde kimliği bulunmadığı gerekçesiyle 82 TL para cezasına çaptırıldı. Daha sonra Gümüşten serbest bırakıldı. (15.02.2011/DİHA/Atilimhaber.org) *Diyarbakır'ın Bağlar İlçesinde bulunan Diyarbakır E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzeri, Ayse Al (70) isimli yaşlı kadına çarptı. Çarpmanın etkisiyle yere düşen Al ağır yaralandı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'ne kaldırılan 75 yaşındaki Ayşe Al, beyin kanaması geçirdi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Bölümü'nde müşahade altında tutulan Al'ın şuurunun kapalı olduğu ve hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. (15.02.2011/DİHA / Yuksekovahaber.com / Silvanmucadele.com / İdilhaberajansi.com) *Diyarbakır'da, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği 15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi. (11.03.2012/DİHA / Etha.com.tr / Evrensel.net / Diyarbakirhaber.gen.tr / ANF) *Batman'da 20 Mart günü Newroz kutlaması sırasında çıkan olaylarda gözaltına alınarak tutuklanan H.S. (23), H.D. (18) ve S.A. (40) isimli kadınlar insanın kanını donduracak 124 iddialarda bulundu. Hak ihlallerinin tavan yaptığı cezaevinden gelen iddia tartışılacak türden. Batman E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan DİHA Muhabiri Gülsen Aslan ile aynı koğuşta kalan kadınlar, yaşadıklarını muhabirimiz Aslan'a anlattı. Tutuklanan kadınlardan H.S., Newroz olaylarında 37 kadın ile birlikte gözaltına alındıklarını ve TEM Şube'ye götürüldüklerini belirtti. Gözaltında iken 3 kişi ile birlikte "sohbet odası"na götürüldüğünü belirten H.S., kendileri ile birlikte 2 kadın polisin de içeriye girdiğini, çırılçıplak soyularak zorla oturup kalkmalarının istendiğini anlattı. Yaşlı bir kadının çırılçıplak soyulduktan sonra bir kadın polisin cep telefonunu çıkararak onun görüntüsünü çekmeye çalıştığını dile getiren H.S., duruma tepki göstermeleri üzerine polisin fotoğraf ve görüntü çekmekten vazgeçtiğini aktardı. Polislerin yaşananlardan sonra da kendilerini tehdit ettiğini dile getiren H.S., "Bu yaşananları anlatırsanız, sizden bunun hesabını sorarız" şeklinde polis tehdidine de maruz kaldıklarını kaydetti. Gözaltında işkenceye de maruz kaldıklarını ifade eden H.S., gözaltındaki kadınların cop ile vücutları morarana kadar darp edildiğini ve hala işkencenin izlerini üzerinde taşıdıklarını söyledi. H.S., yaşananların ardından tekrar nezarete alındıklarını ve bir süre sonra psikolog ile görüştürme bahanesiyle yeniden "sohbet odası"na alındıklarını ifade ederek, "Bize psikolog olarak tanıtılan bir kişi vardı odada. Kadınların birbirini suçlaması ve birbirinin üzerine ifade vermesini istiyordu. Yaşadığımız kötü muameleyi psikolog denen kişiye anlattığımızda ise 'Bunlar normal şeyler her yerde oluyor. Bunda bir şey yok' yanıtını verdi" şeklinde konuştu. Gözaltına alınıp tutuklanan 3 kadından dershane öğrencisi H.D.'nin ise, gözaltında iken polisler tarafından boynuna zorla sarı-kırmızı-yeşil bir flama takılarak fotoğrafının çekildiği ifade edildi. Batman'da 20 Mart'ta yapılan Newroz kutlamalarına polis müdahale etmiş, yaşanan mücadelenin ardından 37 kadından 3'ü tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevine gönderilmişti.(01.04.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com) *Mardin Derik'te dün saat 15.00 sıralarında ilçe emniyet müdürlüğü önünden geçen Azadiya Welat Gazetesi çalışanı 3 çocuk annesi Yasemin Yılmaz, sivil polisler tarafından üst araması ve kimlik sorgusu için durduruldu. Yapılan aramadan sonra Yılmaz'ı karakola götürmek isteyen polislere, Yılmaz'ın direnmesi üzerine saçlarından sürüklenerek gözaltına alındığı iddia edildi. Konu hakkında bilgi veren kendisi de Azadiya Welat dağıtımcısı olan Yılmaz'ın eşi Nizamettin Yılmaz, şunları söyledi: "Eşimden önce ben gazete dağıtımı yaparken aynı muameleyi bana da yaptılar. Akşam saat 15.00 sıralarında eşim oradan geçerken, sivil polisler etrafını sarıyor. Üst ve kimlik kontrolü yapmak istediklerini söylüyorlar. Aramada bir şey çıkmayınca polisler eşime 'Merak ettik diye aradık' diyorlar. Daha sonra eşime kimlik sorgusu için karakola gelmesini söylüyorlar. Eşim buna itiraz edince, iki kolunu büküp saçlarından sürükleyerek karakola götürüyorlar." Eşinin bu şekilde gözaltına alındığını ve emniyette 3 saat bekletildiğini anlatan Yılmaz, eşinin gözaltında darp edildiğini söyledi. Yılmaz, "Gözaltında eşime 'ağzını burnunu dağıtırız' diye tehdit ediyorlar. Daha sonra eşimin kafasını duvara vurarak darp ediyorlar. Eşime 'Sizi burada öldürsek kim bize ne diyecek' diyerek hakaret ve tehditlerine devam ediyorlar" dedi. Eşinin sağlık kontrolü için Derik Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini aktaran Yılmaz, 3 polisin eşiyle birlikte doktorun yanına gittiğini söyledi. Eşinin doktora darp edildiğini ve yüzündeki şişkinlikleri ile morlukları göstermesine rağmen doktorun sağlam raporu verdiğini söyledi. Sağlık kontrolünden sonra eşinin serbest bırakıldığını söyleyen Yılmaz, polisler ve hastane doktoru hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti. (26.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org) *17.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Feyzi Demir, şu beyanlarda bulundu: “Hani Topçular Köyü’nde 4 Mayıs 2012 tarihinde saat 16.00 da kızım Sevgi Demir beni arayarak eşimin sağ ayağında iki yerden kurşun yaralanması olduğunu söyledi. Ben Bingöl ilindeydim. Olayı duyur duymaz Diyarbakır Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesine geldim. Ben hastaneye geldikten sonra eşim ameliyata alındı. Ameliyat sonucunda eşimin ayağından iki 125 kurşun çıkartıldı. Eşim Topçular Karakolunun yakınlarındaki ineğimizi alıp eve doğru ilerlerken karakol ile arasında 500 metre mesafede karakoldan kendisine doğru ateş açılmış ve eşim yaralanmıştır. Kızım Nurten Demir ve köylülerimiz Cevdet Özdemir ile Suphi Kaçmaz olayın olduğu yerdeydiler. Karakoldan eşime ve diğer kişilere hedef gözetmeksizin ateş açmışlardır. Cevdet ve Suphi olayın olduğu esnada korkudan oradan uzaklaşmışlardır. Eşimin düştüğü görünce ateş etmeyi durdurtmuşlardır. Kızım da yere yatmış daha sonra köye doğru kaçmaya başlamış ve köylülere annesinin yaralandığını haber vermiş. Kızım köylülerle birlikte olay yerine gitmiş ancak yolda askerler önlerini kesip yasak olduğunu “terörist öldürdük olay yerine giremezsiniz” demişler. Ağabeyim onlara “kardeşimin eşidir bırakın geçelim” demişler. Yine bırakmayınca bütün köylüler üzerlerine doğru gitmeye başlamış. Bunun üzerine olay yerine almak zorunda kalmışlar. Eşimi sırlarına alıp arabaya bindirip Hani ilçesine götürmüşler. Hani ilçesinin girişinde polisler, askerler, sivil polisler yolu kesip, helikopter de tepede geziyormuş, silah patlatmışlar ve yaralıyı bize verin” demişler. Daha sonra ağabeyim eşini onlara göstermiş ve vatandaş olduğunu izah ettikten sonra orada bırakıp gitmişler. Eşimi Hani devlet hastanesinden Diyarbakır’a ambulansla getirmişler. O gün sadece Hani kaymakamı bizimle ilgilendi. 10.05.2012 tarihinde Topçular Karakoluna giderek olayı sordum. Beni Murat Başçavuş karşıladı. Soyadını bilmiyorum. Kendisine “Allah’tan korkmuyorsunuz gündüz vakti eşime ateş ettiniz” dedim. Kendisi bana karakola roket atıldığını askerlerin bu yüzden ateş ettiğini söyledi. Bende olay yerinde köylülerin ve çobanların olduğunu söyledim ve roket atılsaydı ya da çatışma yaşansaydı bunların da tanık olacağını ancak köylülerin böyle bir şeye şahit olmadığını söyledim. Kendisi de bana “askerlere gücünün yetmediğini” söyledi. Bana ayrıca “bize karşı bir silah patlarsa bizde köylülerin hepsini öldürürüz” dedi. Ben karakola gitmeden 2 gün önce Hani Savcısının yanına gittim. Benim ifademi almadılar. Bana karakola gittiğini ve oraya roket atıldığını tespit ettiğini söyledi. Ben neden “bizim ifademizi almıyorsunuz, tutanak tutmuyorsunuz, eşimin ifadesini almıyorsunuz” dedim. O da bana “ben bir gün sizi çağırırım” dedi. Bugüne kadar bekledin ne beni ne de eşimi çağırmadı. Ben eşime ateş eden ve kendisini öldürmek isteyen kişilerden şikâyetçi olmak istiyorum. Ayrıca belirtmek istiyorum: karakol korucu olmamız için sürekli baskı uyguluyor. Ancak biz kabul etmiyoruz. Dün beni karakola çağırdılar. Ben de gittim. Benden karakola roket atıldığını kabul etmemi istedi. Bende böyle bir olayın olmadığını bu nedenle kabul etmediğimi söyledim. Bana zorla bir yazı imzalattılar. Ben okuma yazma bilmediğimi söyledim. Bu nedenlerden dolayı sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *04.06.2012 tarihinde Muş, Varto ilçesi Kulan köyünde ikamet eden Melik Sonkur ve akrabaları şubemize başvurarak, yeğenleri Leyla Sonkur’dan birkaç gündür haber alamadıklarını, daha sonra haberlerden Muş Devlet Hastanesinde olduğunu öğrendiklerini (PKK ve kolluk kuvvetlerinin çatışması sonucu yaralı olarak ele geçirildiği haberleri) kendisiyle görüşmek için başvurularına rağmen görüşemedikleri, sağlık durumundan endişe ettiklerini ifade ederek yardım talep etmişlerdir. (İHD Muş Şubesi) *Urfa Haran Üniversitesi öğrencisi Nofa Alpağüp isimli kadın öğrenci alışveriş yapmak üzere girdiği mağazada TEM polisi tarafından önce sözlü tehdit edildiği ardından tekme tokat dövülerek gözaltına alındığı iddia edildi. Mağaza içerisinde gözaltına alınan ve polis tarafından darp edildiği ileri sürülen öğrenci Alpağüp, tedavi edilmek üzere Urfa Devlet Hastanesine götürüldüğü belirtilirken, hastanedeki tedavinin ardından Alpağüt'ün, ifadesi alınmak üzere Yenişehir Polis Merkezi’ne götürüldüğü öğrenildi. (08.06.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi Şehitlik Mahallesi'ne bağlı 6. Sokak'ta bulunan bir eve dün gece 02.00-03.00 sularında Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı çok sayıda polis tarafından baskın düzenlendi. Edinilen bilgilere göre mahalleyi ve evin bulunduğu sokağı özel 126 harekat timleri eşliğinde zırhlı araçlar ile ablukaya alan çok sayıda polis Kocakaya ailesine ait evin kapısını kırarak eve baskın düzenledi. Baskın sırasında aile reisi babanın hastalığı nedeniyle hastanede ve evin iki büyük çocuğunun da refakatçi olarak beraberinde olduğu öğrenilirken, eve bulunan 20 yaşındaki Sıdıka Kocakaya'nın ise polis şiddetine maruz kaldığını ifade edildi. Polisin şiddetine maruz kalan 20 yaşındaki genç kadının çığlıkları üzerine eve gelmek isteyen komşularda polisin tehdit ve şiddetine maruz kaldığı bildirildi. Evde uzun süre arama yapan polis bir çok eşya üzerinde ise parmak izi örnekleri alındığı belirtildi. Baskının nedenine ilişkin henüz bilgi edinemezken, sona eren aramanın ardından ise Sıdıka Kocakaya polis tarafından gözaltına alınarak Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Olayı DİHA’ya anlatan Sıdıka Kocakaya'nın ağabeyi Serdal Kocakaya, "Polis baskın yaptığı zaman kardeşim evdeydi, zorla kapıyı kırarak içeriye girmişler ve kardeşimi dövmüşler. Daha sonra kardeşimin çığlıkları üzerine gelen komşuları da tehdit edip, dövmüşler. Kardeşime ulaşmak istedik ama 24 saat geçmeden herhangi bir şekilde görüşemeyeceğimizi söylediler" dedi. (22.06.2012/DİHA) *21.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Ayfer Leygara, şu beyanlarda bulundu: “ben olay gecesi evimin balkonundaydım. Aşağıda bir olay olduğunu gördüm. Eşimin de aşağıda olduğunu görünce merak edip olay yerine gittim. Ben indiğimde daha polisler yoktu. Ben eşimle tartışan iki genci ve eşimi sakinleştirmeye, eşimi yukarı çıkarmaya çalıştım. Bu esnada polisler geldi. Eşim onlara bir şey yok dedi. Polisler biber gazı sıkmaya başladılar. Sonra eşimin üzerine doğru ateş etmeye başladılar. Ben biber gazının etkisiyle yaralandığımı fark ettim. Orada bulunan güvenlik yaralandığımı söyledi. Eşimle tartışan kişilerde benim de yaralandığımı görünce, yardımcı oldular ve ilk müdahaleyi yaptılar. Polislerden biri benimle ilgilindi ve su getirdi. Daha sonra ambulans geldi. Önce Alman Hastahanesine götürüldüm, orada kalp cerrahisi olmadığı için beni Dicle Üniversitesine götürdüler. Önce müdahale edildi, aynı gece de ameliyat oldum. Sağ dizime isabet eden kurşun çıkarıldı. Sol ayak bileğindeki kurşun riskli olduğundan çıkarılamadı. Ben hastanede iken ifadem alındı. Ancak savcılığa henüz ifade vermedim. Sizden hukuki yardım talep ediyorum. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'da izin verilmeyen "Özgürlük İçin Demokratik Direniş" mitinginde polisin sert tepkisi her yerde kameralara yansıdı. Darbe dönemini aratmayan görüntülerde, polisler bütün mahalle, sokak ve caddeleri ablukaya aldı. Kameraya yansıyan görüntülerden biri de polisin İstasyon Caddesi'nde bulunan caminin avlusunda oturan genç bir kadını elleriyle taciz etmesi oldu. Objektiflere yansıyan taciz olayında polisin ayaküstü genç kadının çenesine elini götürdüğü görülüyor. Daha sonra genç kadının gözaltına alındığı kaydedildi. (14.07.2012/DİHA) *Diyarbakır’da BDP’nin yapmak istediği 14 Temmuz mitinginde yaşanan olaylarda BDP Grup Başkanvekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan İstasyon Meydanı'na girdiği sırada polisin attığı gaz bombasının ayağına isabet etmesi sonucu ağır yaralanmıştır. Kendisi ile yaptığımız görüşmede, Buldan; polisin kendisini hedef alarak direk ateş ettiğini ve gaz bombasının ayağına isabet ettiğini beyan etmiştir. Buldan’ın gaz fişeğinin ayağına isabet etmesi nedeniyle, sağ bacağının ciddi zarar gördüğü ve kemiklerde kırılmalar yaşandığı belirtilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi) *BDP’nin 14 Temmuz’da yapmak istediği mitingi sırasında yaşanan olaylarda BDP Grup Başkan Vekili ve Batman Milletvekili Ayla Akat, Sur İlçesi’nden alana gitmek isterken, polisin TOMA aracından sıktığı tazyikli su ile yaralanmıştır. Ayla Akat ile yapılan görüşmede; su sıkma aracının gözünün içine su sıkmak suretiyle kendisini direk hedef aldığını belirtmiş, bu olay sonucunda göz içerisinde ciddi problemlerin yaşandığı tespiti yapılmıştır. 127 (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *BDP’nin 14 Temmuz’da yapmak istediği mitingi sırasında yaşanan olaylarda yapılan müdahalelerde BDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane, BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, polisin uyguladığı şiddet nedeniyle çeşitli şekillerde yaralanarak hastanelere kaldırıldıkları gözlemlenmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *14 Temmuz olayları nedeniyle Diyarbakır Devlet Hastanesi’nde götürülen yaralılar için hastanede yaptığımız gözlem ve tespitler sonucu 18 yaşlarında bir kadının polisin attığı gaz bombası sonucu sırtından ağır yaralandığı tespit edilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi'nde bulunan 871. Sokak'ta ikamet eden Menteş ailesine yönelik 14.07.2012 tarihinde gece 03.00 sularında çok sayıda TEM ve Özel Harekat Polisi tarafından baskın yapıldı. Polise kapıyı açan evin büyük kızı Derya Menteş (28) ellerinde her hangi bir arama kararı bulunmamasına rağmen polisin baskını "3 örgüt mensubunun burada olduğu ihbarını aldık. Kentte polise yönelik eylem hazırlığındalar" iddiasına dayandırarak gerçekleştirdiğini ifade etti. Evin tüm odaları ile damını didik didik arayan polisin BDP'li Milletvekilleri için "Çakallar" diye hakarette bulunduğunu öne süren Menteş, kendilerine de "dağa çıkın" dedikleri "şerefsizler" diye de onur kırıcı hakarette bulunduğunu ifade etti. Menteş yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti: "Ben 'Kapıyı kırmayın kapıyı açıyorum' dedim. Arama kararını istedim 'İhbar' dediler. Beni hemen yere yatırdılar ve silahı başıma dayadılar. Bize uzanın dediler. 'Suçumuz yok' dedim. Misafirlerimiz var dedim. 'Konuşma; suçlusunuz, teröristsiniz. Eylem yapacaksınız' diye ifadeler kullandılar. Biz eylem yapsak size rahat, rahat kapıyı açmayız. Tuvaletin kapısı takıldı diye kapıyı kırdılar. Eve kirli ayakkabıları ile girip o kirli ayakkabılar ile bize vurdular. Ne hakları var bunu yapmaya!" (14.07.2012/DİHA) *22.08.2012 tarihinde şubemize başvuran S.M., şu beyanlarda bulundu: “Ben halen yukarıda belirtmiş olduğum adreste ailem ile birlikte ikamet etmekteyim. Şüpheli A.T., olaydan yaklaşık 1 hafta öncesinden beni arayıp bana ilgi göster yoksa gelip ağabeyini öldürürüm diye sürekli olarak beni tehdit ediyordu. 13.08.2012 tarihinde bizim eve komşularımız misafirliğe gelmişlerdi. Onlar oturduğu sırada ben mide rahatsızlığından dolayı ilaç alıp gece 11.00 sıralarında dama yatmaya gittim. Ne kadar uyudum bilmiyorum ama uyuduğum sırada A.T., eli ile ağzımı kapattı ve elinde bulunan tabancayı başıma dayayarak “bağırma yoksa anneni öldürürüm” dedi. Annem de misafirleri yolcu edip o arada gelip yanıma uyumuştu. Ben de korktuğum için ve ağzımı bağladıkları için sesimi kimseye duyuramadım. Beni ağzım kapalı bir vaziyette damdan arkadaşı E.İ. ile birlikte indirip yaklaşık 50-60 metre ileride duran kırmızı renkli bir kamyona bindirdiler. Kamyonun sahibi ve aynı zamanda kamyonun şoförü M.Y., kamyonun yanında bekliyordu. Kamyonun yanına beni götürdüklerinde M.Y., A.T.’nin korucu silahını getirip ona verdi. O da silahı alıp arkadaşı olan E.İ.’ye vererek “sen burada kal olup biteni bize haber verirsin” dedi. Sonra beni kamyonun ön tarafına bindirerek başımı eğerek konuşma diye beni tehdit etti. Kamyonla yaklaşık 2-2,5 km kadar gittikten sonra kamyonu durdurup kendi telefonundan beni arayıp “gel bu akşam beni kaçır neredesin niye gelmedin” gibi benzer şeyler söylettirdiler. Bu şeyleri bana söylettirirken M.Y. kafama silahı dayamış, A.T.’de yaklaşık 20-25 metre kadar bizden uzağa gitmişti. Daha sonra beni tekrar kamyona bindirip Diyarbakır’a götürdüler. Diyarbakır’a geldiğimizde M.Y.’nin Koşuyolunda bulanan evine götürdüler. Evde kimse yoktu. Evde bulunduğumuz süre zarfında elimi ve ağzımı kapattılar. Daha sonra ailesini ve tanıdıklarını arayıp durumu anlatarak meselenin çözümü için devreye girmelerini istedi. Ancak anladığım kadarı ile kimse kabul etmedi. Kimse kabul etmeyince “ben seni burada bırakıp köye gideceğim ki kimse benden şüphelenmesin. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra 128 gelip seni alıp Adana ya götüreceğim” dedi. Bu arada M.Y.’ye de kendi eşini arattırıp çocukları içeri alıp kendilerine dikkat etmesini söylemesini istedi. M.Y.’nin eşi evde değildi. O sabah eve geldi. Eşi sabah geldiğinde biz hala onun evindeydik. Sabah öğleye doğru anladığım kadarı ile A.T.’yi Kocaköy Emniyet Müdürlüğü’nden birileri arayıp olayı sordu. O da, “ben onu kaçırmadım. onu kaçıranların elinden kurtardım. O şimdi yanımda emniyete getireceğim” diyordu. Daha sonra bana Diyarbakır’da tanıdığımın olup olmadığını sordular. Ben de “ablam var” deyince beni oraya götürdüler. Ablama bıraktıklarında dahi beni sürekli tehdit edip nasıl ifade vermem gerektiği konusunda beni yönlendiriyorlardı. Ablamın yanında iken A.T., ailemi arayıp “kızınız burada ablasının yanında ben onu kaçırmadım onu kurtardım gelip alın kızınızı” dedi. Bu arada Emniyet Amiri sanırım onu aramış, o da telefonu bana uzatarak “ne söyleyeceğini biliyorsun” deyip beni tehdit edince ben de telefonda onun beni kaçırmadığını başkası kaçırdığını, onun da beni kurtardığını söylemek zorunda kaldım. Öğleden sonra ağabeyim ablamın evine gelerek beni aldı. A.T. de yanımızda olduğu halde Kocaköy emniyetinde ifade verdim. Orada verdiğim ifadede de her ne kadar beni A.T.’nin kaçırmadığını söylediysem de bu doğru değildir. Bunu tehdit altında ve olayın sıcağında, ayrıca onların korucu olmasından da korkarak aileme bir şey yapmalarından korktuğum için onun istediği şeyleri söyledim. Olayın gerçeği yukarıda anlattığım şekilde olmuştur. Bu nedenle beni zorla kaçırıp beni tehdit eden kişilerden davacı ve şikâyetçiyim. Bunların yakalanıp gerekli işlemlerin yapılmasını istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Dersim'in Hozat İlçesi'nde '4+4+4' eğitim sistemi nedeniyle ortaöğretim öğrencilerine 41. Motorlu Piyade Tugayı içinde bulunan ve ilçe merkezine bir kilometre uzaklıkta olan YİBO binasının tahsis edilmesinden sonra, 24.09.2012 tarihinde Hozat merkezden okula giden ve boykot nedeniyle sınıfın boş olduğunu gören kadın öğretmenler, okuldan ayrılırken bahçede bulunan askerlerin sözlü tacizine maruz kaldıklarını belirtti. Yaşadıkları durumun soruşturulması için Hozat Kaymakamlığı'na başvuran öğretmenlere, Kaymakamlık tarafından, "Ne yazık ki askeriyenin olduğu yerlerde bu tür şeyler olabilir. Başka bir yer olmadığı için okul orda kalacaktır" cevabının verildiği öğrenildi. (26.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) ÇOCUKLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER -Çocuk İntiharları *Diyarbakır'ın Kayapınar İlçesi'ne bağlı Huzurevleri Semti'nde dün akşam saat 20.45 sıralarında Ferhat Dinç (15) adlı çocuk, bedenini ateşe verdi. Huzurevleri Semti son durakta bulunan Kuça Mahallesi'nde boş bir arazide bedenini ateşe veren Dinç, yaralı olarak kaldırıldığı Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde bu sabah 08.00 sıralarında yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları, Dinç'in evlerinin karşısında boş bir arazide üzerine benzin dökerek bedenini ateşe verdiği, olayı gören komşuların ailesine haber verdiği ve ailenin çocuklarını yaralı halde hastaneye kaldırdığını söylüyor. Fırında çalıştığı öğrenilen Dinç'in abisi Fırat Dinç, kardeşinin herhangi bir psikolojik durumunun olmadığını belirterek, kardeşinin PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek için eylem yapmış olabileceğini öne sürdü. (11.01.2012/DİHA) *Nusaybin Barış Mahallesi Tandoğan Caddesi'nde Süleyman Akgün (13) isimli bir çocuğun henüz bilinmeyen nedenlerden dolayı pompalı silahla intihar ettiği bildirildi. Edinilen bilgilere göre akşam saatlerinde evde babasına ait pompalı silahı alan Akgün, evin bir başka odasına geçerek silahı kafasına dayayarak ateşledi. Silah sesinden sonra odaya koşan Akgün ailesi çocuklarının cansız bedeni ile karşılaştı. Cumhuriyet savcısının olay yeri incelemesinden sonra Akgün'ün cenazesi Nusaybin Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Cumhuriyet Savcısı olayla ilgili soruşturma başlattı. (23.02.2011/DİHA/Nusaybinim.com) 129 *Van'ın Bahçesaray İlçesi'ne bağlı Günay Yamaç (Taxa Beroj) Köyü'nde oturan 14 yaşındaki Deniz Alıç bir gün önce kayboldu. Ailesi tarafından aranmaya başlanan Deniz, sabah saatlerinde evlerin altında bulunan ve kendilerine ait ahırda tavana asılı olarak ölü bulundu. Aile fertlerin jandarmaya haber vermesi üzerine olay yerine gelen askerler tarafından alınan cenaze, Bahçesaray Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Burada yapılan incelemeden sonra cenaze otopsi yapılmak üzere Diyarbakır Adli Tıp Kuruma'na gönderildi. Olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı. (26.03.2012/DİHA / Habercaldiran.com / Gazetevan.com) *Siirt'in Bahçelievler Mahallesi Abdullah Bağış Caddesi'nde ailesi ile birlikte yaşayan 16 yaşındaki Ayşe Gül, dün akşam kaldığı apartmanın 4. katından atlayarak intihar ettiği iddia edildi. Olay yerine çağrılan ambulans ile Siirt Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Gül, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Gül'ün cenazesi bugün Siirt merkezde toprağa verilirken, olay ile ilgili soruşturma başlatıldı. Bu arada Gül'ün eski Siirt Belediyesi eski Başkanı Mervan Gül'ün yeğeni olduğu öğrenildi. (25.04.2012/DİHA/Siirttenote.com/Mynet.com) *Diyarbakır’da, Yenişehir İlköğretim Okulu 8. sınıf öğrencisi Rengin Şimşek (14), 9 Haziran’da yapılacak Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) hazırlanıyordu. Okulunda başarılı olan, ancak sınav öncesi kaygısı yaşayan Şimşek, son günlerde ailesi ile ders çalışma nedeniyle tartışmaya başladı. İddiaya göre Rengin Şimşek, ders zamanları dışında sık sık sosyal paylaşımsitesi Facebook’a giriyordu. 3 gün önce de gece saat 01.00 sıralarında bilgisayar başında oturan Rengin’i ailesi “Bu saate kadar neden bilgisayar başındasın? Facebook’a girme, ders çalış. Çalışmayacaksan uyu, dinlen” diye uyardı. Bilgisayarın kapatılmasına sinirlenen Rengin, anne ve babasının odadan çıkmasından 15 dakika sonra 10. kattaki evlerinden kendini boşluğa bıraktı. Olay yerinde hayatını kaybeden Rengin’in ölümü ailesi ve arkadaşlarını yasa boğdu. (26.05.2012/KentHaber) *Kahramanmaraş Ticaret Meslek Lisesi'nde eğitim gören ve sınıf arkadaşı oldukları öğrenilen Ö.U. (16), N.K. (16) ve B.S. (16) okuldan çıktıktan sonra bileklerini keserek bir apartman içerisinde intihara teşebbüs etti. Kan kaybeden Ö.U.'nun baygınlık geçirmesi üzerine N.K. ve B.S. 112'yi arayarak yardım istedi. Bunun üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri 3 genç kızı ambulansla Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi Yörekselim Ek Hizmet Binası'na getirdi. Tedavi altına alınan genç kızların hayati tehlikesinin olmadığı öğrenilirken, Ö.U.'nun sevgilisinden ayrıldığı için N.K. ve B.S.'nin ise tanımadıkları şahıslarla kavga ettikleri için intihara teşebbüs ettikleri iddia edildi. (08.05.2012/KentHaber) * Şanlıurfa’da bir genç, babasına ait tekstil fabrikasında kendini iple astı. Olay, sabah saatlerinde Şanlıurfa Akçakale yolu üzerinde bulunan bir tekstil fabrikasında meydana geldi. İddiaya göre, sebebi bilinmeyen bir nedenle bunalıma giren H.Y.(17), babasına ait tekstil fabrikasında kendini astı. Bekçi tarafından bulunan ceset jandarmaya haber verildi. (20.05.2012/KentHaber) *Şirvan'a bağlı Cevizlik köyünde ailesiyle birlikte yaşayan 15 yaşındaki Z.Z., girdiği bunalım sonucu babasına ait silahla odasında intihar etti. Ağır yaralı olarak Siirt Devlet Hastanesi'ne kaldırılan genç kız yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Savcılık talimatıyla jandarma olayla ilgili inceleme başlattı. Siirt Devlet Hastanesi morgunda yapılan otopsinin ardından Z.Z.'nin cenazesi köy mezarlığında defnedilmek üzere ailesine teslim edildi. Sinir krizi geçiren genç kızın yakınları, duydukları silah sesiyle genç kızın odasına koştuklarını, Z.Z.'yi kanlar içinde bulduklarını, yaralı olarak Şirvan Devlet Hastanesi'ne oradan da ambulansla Siirt Devlet Hastanesi'ne sevk edilirken yolda hayatını kaybettiğini belirtti. 130 (04.06.2012/Ozgur-gundem.com/Yuksekovahaber.com/İha.com.tr/Mynet.com/ Siirtmanset.com/Siirtli.com) *Batman'ın Sason İlçesi'nde bulunan Aykut Ozan Mahallesi'nde ikamet eden 9 yaşındaki Yusuf Aksoy dün saat 10.00 sıralarında girdiği odasından bir daha çıkmadı. Bir süre sonra odaya giren aile fertleri, Yusuf Aksoy'u tavana asılı olarak buldu. Sason Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Yusuf Aksoy yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Yusuf Aksoy 'un cenazesi Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından geç saatlerde Sason'da toprağa verildi. Sason Cumhuriyet Savcılığı, 9 yaşındaki çocuğu intihara götüren sebepleri ortaya çıkarmak için soruşturma başlattı. (11.06.2012/DHA/DİHA/Milliyet.com.tr/ Mynet.com/Hurriyet.com.tr/Batmanmedya.com/İnternethaber.com/Medya73.com) *Siirt Batı Mahallesi'nde yaşayan Bekir Güneş (13) adlı erkek çocuk, dün akşam saat 19.30 sularında odasında kendisini iple tavana asarak intihar etti. Bekir Güneş'in uzun süre odasından çıkmaması üzerine odaya giren ailesi, çocuklarının cansız bedeniyle karşılaştı. Ailesinin polise haber vermesi ardından Güneş'in cenazesi, otopsi için Siirt Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Güneş'in ailesi çocuklarının herhangi bir sıkıntısı olmadığını belirtirken, olay ile ilgili soruşturma başlatıldı. (15.06.2012/DHA/Yuksekovaguncel.com/ Vanbulten.com) *Şırnak'ın Silopi ilçesinde 15 yaşındaki S.S. isimli kız çocuğunun silahla intihar ettiği iddia edildi.Silopi İlçesi Cumhuriyet Mahallesi'nde dün akşam saatlerinde, 15 yaşındaki S.S. adlı kız çocuğunun evde kimsenin olmadığı bir anda silahla intihar ettiği ileri sürüldü. S.S.'nin cenazesinin otopsi için Diyarbakır'a götürüldüğü bildirildi. (28.06.2012/DHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde dün akşam 21.00 sıralarında Mehmet Yalçın (16) isimli bir çocuk bedenini ateşe verdi. Evde tek başına olduğu söylenen Yalçın'ın, üzerine kolonya dökerek kendini yaktığı belirtildi. Bedenini ateşe verdikten sonra Kızıltepe Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Yalçın, daha sonra ambulansla Dicle Üniversitesi Onkoloji Bölümü'ne sevk edildi. Yalçın'ın PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi protesto etmek için bedenini ateşe vermiş olabileceği belirtiliyor. (02.08.2012/DİHA) *Siirt'in Pervari İlçesi'ne bağlı Düğüncüler (Besta) Köyü'nde yaşayan S.E. (15) adlı genç bir kadının evlerinin odunluğunda tavana astığı iple intihar ettiği iddia edildi. S.E.'nin cenazesi Pervari Devlet Hastanesi'ndeki otopsinin ardından Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. (29.08.2012/DİHA/Siirttehaber.net) *Diyarbakır'ın Ergani İlçesi Ortaağaç Köyü'nde ikamet eden F.U. (16) isimli genç kız evde bulunan av tüfeği ile intihar etti. Girdiği bunalım sonucu intihar den F.U. olay yerinde yaşamını yitirdi. (05.09.2012/DİHA/Skyturk.net/Erganisoz.com/Diyarbakirgundem.com) -Aile İçi Şiddete Uğrayan Çocuklar *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi'nde psikolojik tedavi gördüğü belirtilen bir öğretmen dehşet saçtı. TOKİ konutlarında saat 04.00 sıralarında Hazım Şahin İlköğretim Okulu'nda Türkçe öğretmeni olan N.S, eşi ve 3 çocuğunu bıçakla öldürdükten sonra, oturduğu binanın dördüncü katından atladı. Evde bıçakla öldürülen N.S'in eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat, 2 yaşındaki ikizleri Havin ve Helin'in cenazeleri otopsi için Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alınan N.S'in de vücudunda bıçak izlerine rastlandı. Polise verdiği ilk ifadesinde eşi ve çocuklarını öldürdüğünü söyleyen N.S., kendisini bıçakladıktan sonra balkondan atladığını söylediği 131 öğrenildi. Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilen N.S.'nin tedavisi sürüyor. (03.02.2011/DİHA/DiyarbakırOlay/Posta.com.tr) *Gaziantep'te 26 Ocak’ta sofrada 16 yaşındaki İbrahim Akgün ile kardeşi arasında yer konusunda tartışma çıktı. Tartışmaya müdahale eden ayakkabı boyacısı Yakup Akgün (48), İbrahim’e tokat attı. Buna sinirlenen İbrahim Akgün de sofradan kalkınca babası arkadan bıçak fırlattı. Boynuna saplanan bıçakla ağır yaralanan İbrahim Akgün, 30 Ocak’ta beyin ölümü gerçekleşti. Hastane yönetiminin talebi üzerine acılı baba, oğlunun organlarını bağışladı. Fırlattığı bıçağın boynuna saplanması nedeniyle oğlu İbrahim’in ölümüne neden olan Yakup Akgün kastının onu yaralamak veya öldürmek olmadığını söyledi. Yakup Akgün, cenaze töreninden sonra tutuklandı. Ortada kalan anne Zübeyde Akgün ile 3 kızına belediye sahip çıktı. ( 05.02.2011/Posta.com.tr) *Alınan bilgilere göre, Siirt merkeze bağlı Sağlarca (Billoris) Köyü'nde ailesi ile birlikte yaşayan 15 yaşındaki Ö.B ağabeyi 25 yaşındaki M.B tarafından taciz edildiği gerekçesi ile jandarmaya başvurdu. M.B. kız kardeşinin şikayeti üzerine jandarma tarafından evinden gözaltına alınarak Siirt Jandarma Komutanlığı'na getirildi. İfadesi alınan M.B tutuklanma talebi ile çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak Siirt E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (04.03.2012/DİHA) *Şanlıurfa'da 8.sınıf öğrencisi kızı, babası kumar borcuna karşılık 30 bin TL'ye başka bir adama sattı. Şanlıurfa'da "Haydi kızlar okula kampanyası" çerçevesinde Danimarkalı öğretmenler tarafından okutulan ilköğretim 8. sınıf öğrencisi babasının 30 bin TL kumar borcuna karşılık verildiği kişinin elinden jandarma tarafından kurtarıldı. (03.05.2012/KentHaber) *Ağrı'nın Patnos İlçesi Sütlüpınar Mahallesi'nde bir evin bahçesinde bulunan sobadaki yanmış kemiklerin Adli Tıp'taki incelemesi tamamlandı. Kemiklerin 20 gün önce evinin bahçesinde kaybolduğu belirtilen Muhammet Taşdemir'e ait olduğu ortaya çıktı. Küçük Muhammet'in amcasının eşi Aliye Acar tarafından önce boğdurulduğu, daha sonra parçalara bölünerek sobaya atılıp yakıldığı iddia edildi. Gözaltına alınan Aliye Acar, İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Aliye Acar, sevk edildiği adliyede, tutuklanarak cezaevine gönderildi. (15.06.2012/DİHA/Sabah.com.tr/Mynet.com/Turkiyegazetesi.com) *Antep’in Ulaş Mahallesi 90 Nolu Caddesinde bulunan bir evde meydana gelen olayda, doğduktan sonra babası cezaevine girince, annesi tarafından terk edilen ve halası Adile ile eşi Bilal Dursun tarafından kendi nüfuslarına geçirilip büyütülen Zekiye Dursun, cezaevinden çıktıktan sonra başka bir kadınla yaşamaya başlayan öz babası Şeref Erzurumlu'nun evine gitti. İddiaya göre bugün sabah saatlerinde Şeref Erzurumlu belirlenemeyen bir nedenle kızı Zekiye Dursun'u dövdükten sonra kül tablası ile başına vurdu. Öfkeli baba, kırılan kül tablasının cam parçalarıyla da küçük kızın vücudunu çizerek işkence yaptı. Erzurumlu, kızı fenalaşınca 4 arkadaşından yardım istedi. Hakan M., Ali B., Kerem Ş. ile Halil İbrahim G. tarafından "Boş bir arazide bu halde bulduk" denilerek otomobille özel bir hastaneye götürülen Zekiye Dursun'un öldüğü anlaşıldı.Olayın polise bildirilmesi üzerine çalışma başlatan Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro ekipleri, kızı hastaneye getiren 4 kişi ile adları açıklanmayan 2 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan zanlıların ilk ifadelerinde Zekiye Dursun'u Kızılhisar mevkiindeki Onkoloji Hastanesi yakınlarında boşluk bir arazide bulduklarını ve hastaneye getirdiklerini söyledikleri, ancak soruşturma derinleştirilince zanlıların genç kızı önce evlerinin kapısının önünde, sonra merdivenlerde ve en sonunda da evin içinde durumu ağır olarak bulduklarını itiraf ettikleri öğrenildi. Bu arada Şeref Erzurumlu'nun olayın ardından kayıplara karıştığı belirtildi. Polis, cinayet, fuhuş yaptırmak ve 132 adam yaralamaktan bir çok sabıka kaydı bulunan geçtiğimiz yıl da Gaziantep'te bir kadının sokakta öldürülmesi olayında gözaltına alındığı ancak daha sonra serbest bırakıldığı öğrenilen Erzurumlu'nun yakalanması için çalışmalarını sürdürüyor. Kız çocuğunun cesedi ise kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Gaziantep Adli Tıp Kurumu Otopsi Merkezi'ne götürüldü. Olayın ardından gözaltına alınan 6 şüphelinin sorgusu ise sürüyor. (28.06.2012/DHA/Radikal.com.tr/Milliyet.com.tr/Sabah.com.tr/Ntvmsnbc.com) *Urfa merkeze bağlı Koruklu Beldesi'nde çiftçilik yapan Salih Dağ, ailevi nedenlerle babası Sami Dağ ile tartıştı. Tartışmanın ardından öfkelenen Salih Dağ, bıçağı ile 6 yaşındaki oğlu Mustafa'yı rehin aldı. Oğlunu öldüreceğini söyleyen ve bıçağı oğlunun boğazına dayayarak kimsenin yanına yaklaşmasına izin vermeyen Salih Dağ, kendisini oturduğu evin yanında bulunan ve odunluk olarak kullanılan barakaya kilitledi. Yaklaşık 1 saat süren çaba sonunda ikna olan Salih Dağ, elindeki bıçağı dışarı atıp, oğlunu serbest bıraktı. Daha sonra Salih Dağ, polisler tarafından gözaltına alındı. (25.07.2012/Haberturk.com/Posta.com.tr/ Stargazete.com) *Diyarbakır’da akılalmaz bir oğul cinayeti yaşandı. Kayapınar ilçesi Metropol semtinde yaşayan 17 yaşındaki R.A., eşcinsel olduğu için ailesi tarafından sürekli şiddet görüyordu. Hergün dayak yiyen talihsiz genç ailesinin işkencelerine dayanamayıp evden kaçtı ve bir arkadaşının evine sığındı. Ancak R.A.’nın kaldığı evi basan amcası zorla bir araca bindirdi. R.A. bir süre amcasıyla tartıştı. Ardından olay yerine gelen baba, silahını çekerek R.A’ya 14 kurşusn sıktı. R.A’nın cesedini arabaya koyan baba ve amca, cesedi yol kenarına atarak kaçtı. Olayın ardından annenin polise giderek yaşananları anlatması üzerine baba ve amca gözaltına alınıp mahkemece tutuklandı. (31.08.2012/KentHaber) -Toplumsal Alanda Çocuğa Yönelik Şiddet, Tecavüz ve Taciz *Yaklaşık 3 ay önce Muğla’nın Ula İlçesi’ne bağlı Karabörtlen Köyü’nde yaşayan 46 yaşındaki S. A. amcasının kızı M.Y.'yi arayarak eşinin doğum için hastanede yattığını, kendilerine yardım etmesi için kızı 16 yaşındaki E.Y.’yi Muğla’ya göndermesini istedi. Bunun üzerine Muğla’ya giden ve yüzde 30 zihinsel engelli olan E.Y., bir süre sonra 4 çocuk babası S.A.'nın tecavüzüne uğradı. E.Y.’nin iddiasına göre, S.A. kendisini tehdit ederek kimseye olaydan söz etmemesini istedi. Ardından da E.Y., biletinin kesilerek Van’a gönderildiğini anlattı. Bir süre sonra mide bulantısı ve baş ağrısı şikayetiyle ağabeyi tarafından Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülen E.Y.’nin burada yapılan tahlilleri sonucunda 2,5 aylık hamile olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine E.Y.’nin ailesi Özalp Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek, 4 çocuk babası S.A. hakkında suç duyurusunda bulundu. Savcılık tarafından ifadesi alınan E.Y. tekrar doktor kontrolünden geçirilmek üzere hastaneye sevk edilirken, tecavüzden suçlanan S.A.'nın gözaltına alınması için Muğla Savcılığı'na bilgi verildi. Yaşanan tecavüz olayından inanılması güç bir de aile dramı ortaya çıktı. Babaları 5 yıl önce ölen ailenin 8 kardeşinin tamamının engelli olduğu ortaya çıktı. Köydeki yakınlarının ve aldıkları özürlü aylıkları ile yaşayan yaşları 14 ile 27 arasında değişen 8 kardeşin annelerinin ise bir süre önce evlenerek çocuklarını bırakıp gittiği öğrenildi. Nüfus kaydında 22 yaşında görünen E.Y.’nin de ölen ablasının nüfus cüzdanını kullandığı belirtildi. Bu arada E.Y.’nin savcılıkta verdiği ifadesinde S.A.'nın kendisini telefonla arayarak tehdit ettiğini söyledi. (05.02.2011/Milliyet/DİHA) *Van Başkale İlçesi'nde Tepebaşı Mahallesi'ndeki evlerinden çıkarak süt satmak için çarşıya giden Nezmi Koç'un 11 yaşındaki oğlu Şahin Koç, okuldan eve dönmedi, Okulda, çarşıda ve süt sattığı iş yerlerine giden aile, çocuğu bulamadı. Arayışlarını sürdüren aile fertleri, mahallenin dağlık alanında bulunan inşaat halindeki evde Koç'un cesedini buldu. Vücudunun 133 yarısı karın altına gömülmüş ve boğularak öldürüldüğü belirtilen çocuğun cesedi, polis ve jandarmanın olay yerinde inceleme yaptıktan sonra Başkale Devlet Hastanesi'ne getirildi. Cenaze, buradan Van Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. (02.03.2012/DİHA/Medya73.com/ Haberler.com/Bolgegazetesivan.com/Sabah.com.tr) *Nusaybin İlçesi Akarsu Beldesi'ne bağlı İlkadım Köyü'nde çobanlık yapan İsmail Akın ile kızı 11 yaşındaki Berfin Akın hayvanlarını otlattıkları dağlık alanda kafalarına birer el ateş edilerek öldürülmüş vaziyette bulundu. Alınan bilgilere göre, baba ve kızı sabah erken saatlerde hayvan sürüsünü alarak dağlık alana götürdü. Akşamüstü koyunların çobansız köye dönmesi üzerine şüphelenen köylüler, baba ve kızını aramak üzere dağlık alana gitti. Aramalarını sürdüren köylüler kısa sürede baba İsmail Akın ile kızı Berfin Akın'ı (11) bir birlerine yakın mesafede başlarına birer el ateş edilmiş halde ölü vaziyette buldu. Berfin Akın'ın başında meydana gelen parçalamanın taş ile yapılmış olabileceği de belirtiliyor. (26.03.2012/ANF/DİHA / Aktifhaber.com / Mynet.com / Posta / Sabah /Evrensel) *Adıyaman'ın Kahta ilçesi Karşıyaka Mahallesi'nde 4 gün önce evinin önünde oynayan 5 yaşındaki kız çocuğuna adres sorma bahanesiyle yaklaşarak cinsel tacizde bulunmak isteyen zanlı, çocuğun korkup bağırması üzerine kaçtı. Çocuğun çığlıklarına koşarak zanlıyı kovalayan vatandaşların verdiği eşkal üzerine harekete geçen polis, şüpheli F.I.'yı önceki akşam yakaladı. Zanlının gözaltına alındığını öğrenen bir grup, Hürriyet Polis Merkezi önünde toplanmaya başladı. Gece yarısına doğru kalabalığın sayısı yaklaşık 200 kişiyi buldu. Kalabalığın artması üzerine ilçeye Adıyaman'dan Çevik Kuvvet takviyesi istendi. Jandarmadan da destek geldi. Bu sırada zanlının kendilerine teslim edilmesini talep eden kalabalık, polis ve emniyet binasına taşlarla saldırdı. Polis ve jandarma kalabalığa biber gazı ile müdahale etti. Gergin anlar yaşanan müdahale sırasında 38 şüpheli gözaltına alındı. Polisin tutumu ve gözaltılar üzerine kalabalık dağılınca dün 01.00 sıralarında ilçede durum normale döndü. Adıyaman Valisi Ramazan Sodan da Kahta ilçesine giderek olayları yerinde takip etti. Vali Sodan, "Karakol önünde 200 kişilik bir grup toplanmıştır. Bu vatandaşların arasına sızan bazı provokatörler emniyet güçlerimize, araçlarımıza ve karakola taş atmışlardır. Emniyet güçlerimiz olaylar büyümeden müdahale etmiş ve 38 kişiyi gözaltına almıştır" dedi. İfadesinin alınmasının ardından adliyeye sevk edilen F.I. tutuklanarak Adıyaman Cezaevi'ne gönderildi. (12.04.2012/Sabah.com.tr/DİHA) *Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'nde dün gece 2 komşu arasında çıkan kavgada 1 çocuk yaşamını yitirdi. Turgut Özal Mahallesi'nde komşu aileler arasında henüz bilinmeyen bir nedenle yaşanan kavgada Ali Dalmış (13) isimli çocuk göğsüne isabet eden pompalı tüfek mermisiyle ağır yaralandı. İdil Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralı çocuk hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. (01.05.2012/DİHA) *Mardin'in Dargeçit (Kerboran) İlçesine bağlı Kılavuz (Xêlila) Beldesinde yapımı süren Dargeçit-İdil İlçeleri arasındaki yol yapım inşaatında şoför olarak çalışan bir kişi, 3 kız çocuğunu taciz ettiği ileri sürüldü. Edinilen bilgilere göre, sabah saatlerinde Dargeçit İlçesi'ne sınava katılmak için yolda araç bekleyen 3 kız çocuğu, yoldan geçen yol yapım şantiyesine ait bir kamyona bindi. Kamyonun şoförünün 3 kız çocuğunu taciz ettiği iddia edildi. Çocukların ailelerine haber vermesiyle açığa çıkan olayda, çocukların aileleri şantiyeye ait araçların önünü keserek tacizci olduğu ileri sürülen şoförün kendilerine teslim edilmesini istedi. Ailelerin yolu kestiğini gören şoför ise, durmayarak kaçmaya çalıştı. Bunun üzerine çocukların yakınlarından bazıları kamyona pompalı tüfeklerle ateş açtı. Olayın duyulması ile kamyonların önünün kesildiği bölgeye çok sayıda polis sevk edildi. Tacizci olduğu iddia edilen şoför ve çocukların yakınlarından bazılarını gözaltına alan polis, gözaltına alınan kişileri Dargeçit İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. (26.05.2012/DİHA) 134 *Diyarbakır’da, otomobilden hırsızlık yapmaya çalıştıkları iddia edilen iki çocuğa kimliği belirsiz bir kişi tarafından pompalı tüfekli ateş açıldı. Olayda 16 yaşındaki Baran Türk, ölürken, 14 yaşındaki M.E., yaralandı. Alınan bilgilere göre, Kayapınar ilçesi Peyas Mahallesi 228. sokakta sabaha karşı meydana gelen olayda, iddiaya göre, park halindeki otomobillerden hırsızlık yapmaya çalışan Baran Türk ile M.E.’yi gören bir kişi önce çocukları kovaladı, ardından da pompalı tüfekle ateş açtı. Silah sesleri üzerine dışarı çıkan vatandaşlar kanlar içinde iki çocuğu yerde yatarken bulup, polis ve 112 Acil Servis’e haber verdi. Sağlık ekiplerinin olay yerinde müdahale ettiği çocuklardan Baran Türk yaşamını yitirirken, M.E., Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. M.E’nin de durumunun ciddi olduğu belirtildi. (12.06.2012/ANF/DİHA/Posta.com.tr) *Diyarbakır'da merkeze bağlı Bozek Köyü'nde ailesiyle yaşayan İlköğretim 4. Sınıf öğrencisi Müzeyyen Dalkılıç (11) evlerinin ahırında zincire asılı halde bulundu. Merkeze bağlı Bozek Köyü'nde yaşayan 11 yaşındaki Müzeyyen Dalkılıç adlı çocuk, kardeşleri tarafından ahırda zincire asılı halde ölü bulundu. (09.07.2012/ANF/DİHA / Ozgur-gundem.com / Diyarbakirsoz.com) *Erzurum’un Horasan ilçesinde, yolda karşılaştığı 6 yaşındaki akrabası İ.P’ye “sana para vereyim” diyerek evine götüren çoban S.T, evde küçük çocuğa tecavüz etti. Eve dönen İ.P yaşadığı durumu 10 yaşındaki ağabeyine anlattı. Annenin de olaydan haberdar olması üzerine aile fertleri polise giderek S.T.’ den şikayetçi oldu. Gözaltına alınan S.T. sorgusunun ardından Sulh ceza mahkemesinde hakim karşısına çıkarıldı. S.T. çocuğa cinsel istismar suçundan tutuklandı. (25.07.2012/DHA/Posta.com.tr) *Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde bulunan cesedin 15 yaşlarındaki bir engelli çocuğa ait olduğu ortaya çıktı. 16 Ağustos günü ilçenin Güngör mahallesinde bulunan bir tandır evinde bulunan cesedin 15 yaşındaki Abdulkadir Baykal'a ait olduğu belirlendi. Engelli olan çocuklarını teşhis eden aile çocuklarının günlerdir kayıp olduğunu belirtti. Yapılan incelemeler sonucunda Baykal'ın kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce boğazına sarılan tel ve iplerle boğarak öldürüldüğü bildirildi. (17.08.2012/KentHaber) *Bingöl’ün Genç ilçesinde bayramın ilk günü evlerinden şeker ve harçlık toplamak için çıkan B.Y. ile kuzeni A.Y.’ye Kupar Mezarlığı’na gitti. Burada mezar ziyareti yapanlardan şeker toplayan iki çocuğun önü, bir süre sonra 17- 18 yaşlarında oldukları belirtilen 3 genç tarafından kesildi. Çocukları mezarlığın yakınında bulunan koruluğa götüren 3 genç, burada topladıkları şekerleri ellerinden alıp, üzerlerindeki paraları istedi. Ancak çocukların üzerinden para çıkmayınca, iddiaya göre 3 saldırgan çocukları kemer ve dikenli çubukla dövdükten sonra vücutlarında sigara söndürdü. 3 saldırgan çocukları yarı baygın halde bırakıp kaçtı. (22.08.2012/KentHaber) *Maraş'ın Andırın İlçesi'ne bağlı Camuzluk Köyü'nde oturan ilköğretim okulu 8'inci sınıf öğrencisi E.Ç. mide bulantısı şikayetinin artması üzerine ailesi tarafından Andırın Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Yapılan muayene ve tetkiklerde E.Ç.’nin 3 haftalık hamile olduğu tespit edildi. Doktorlarının çocuğun hamileliğini hastane polisine bildirmesi ile E.Ç.'nin ifadesine başvuruldu. E.Ç.'nin köyde oturan komşusu 21 yaşındaki Ç.Ç. tarafından cinsel istismara uğradığını söylemesinin ardından Ç.Ç. jandarma tarafından köydeki adresinde gözaltına alındı. Ç.Ç. çıkarıldığı Andırın Adliyesi'nde nöbetçi mahkeme tarafından "küçük yaştaki çocuğa cinsel istismar" gerekçesiyle tutuklandı.(12.09.2012/DHA/DİHA/ Radikal.com.tr) 135 *Tarih 23 Ağustos 2012... Yer Erzurum'un bir köyü... 13 yaşındaki E.D. o gün yine atın bakımını yapmak için erkenden otlağa indi. Bu sırada çalıların arasında bir çift gözün onu izlediğinden habersizdi. 15 yaşındaki akrabası Fatih D. kızın yalnız ortalığın da tenha olmasını fırsat bilerek bir anda saldırdı E.D.'nin üzerine. Kızın el ve ayaklarını atın yularıyla bağladı. Tecavüzle de yetinmeyen Fatih D., küçük kızı yerde sürükleyerek dağa kaldırmak istedi. Ancak E.D. ağzındaki ipten kurtulup da çığlığı basınca zanlı paniğe kapılarak kaçtı. Talihsiz kız ise oracıkta bayıldı. Kanlar içindeki küçük kızı oyun oynayan diğer çocuklar buldu. Hemen ailesine haber verildi. Kızlarının yanına koşan aile olayı önce vahşi bir hayvanın işi sandı. Ama kendine gelen küçük ne olduğunu anlatınca köy birden karıştı. Küçük kızın babası, annesi ve kardeşleri, akrabaları olan Fatih D.'nin evini bastı. Evi taş yağmuruna tutan aile "Tecavüzcüyü bize teslim edin yoksa evi yakarız" diyerek tehditler savurdu. Fakat tecavüzcü Fatih D. çoktan kaçmıştı bile. Olaylar büyümeye yüz tutunca köyün ileri gelenleri devreye girdi. "Artık olan olmuş. İş kan davasına dönmesin" diyen büyükler köy meclisini topladı. Ve belki de tecavüzden bin beter o korkunç anlaşma yapıldı. İddiaya göre tecavüze uğrayan E.D.'nin babası Nizamettin D. "Barışırım ama bedel isterim" dedi, bu bedel karşılığında kan dökmeyeceği sözünü verdi. O bedel ise Fatih D.'nin babası Şükrü D. ile yapılan sözlü anlaşmada belirlendi. Buna göre; 13 yaşındaki E.D. kendisine tecavüz eden 15 yaşındaki Fatih D. ile hemen evlendirilecekti. Ayrıca Şükrü D. başlık parası olarak bir tarla, bir sığır ve 5 de küçükbaş hayvan verecekti. Tüyler ürperten anlaşma bunlarla sınırlı kalmadı. Küçük kızın babası Nizamettin D. "Kızımın namusu gitti. Yeni bir kız isterim" dedi. Bu istek de berdel formülüyle halledildi. Buna göre tecavüzcü Fatih D.'nin tıpkı kurban gibi 13 yaşında olan kız kardeşi Şehriban D., E.D.'nin 15 yaşındaki ağabeyi Suat D. ile evlendirilecekti. Tüm bu şartları kabul eden Şükrü D. can korkusundan daha sonra köyü terk etti. Söz verdiği tarlayı, sığırı ve küçükbaş hayvanları bırakan baba Şükrü D. berdel yapacağı kızı Şehriban D.'yi ise yanında götürdü. Yaşananlar, bir ihbar sonucu jandarmaya intikal etti. Köye gelen jandarma da tecavüz zanlısı Fatih D.'yi yakalayarak mahkemeye sevk etti. (24.09.2012/KentHaber) Güvenlik Güçlerince Şiddete Uğrayan Çocuklar *Diyarbakır merkez Bağlar İlçesi Emek Caddesi'nde polis aracının camını kırdığı ve cezaevine taş attığı iddiasıyla 11 Şubat'ta gözaltına alınan 10 yaşındaki R.C. adlı çocuk, Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube'de ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmıştı. Çocuğun ifadesinin avukat ve psikolog bulundurulmaksızın alındığı ve çocuğun sorgu esnasında tehdit edildiği belirtildi. Konu hakkında DİHA'ya konuşan R.C.'nin amcası Hüseyin Caruş, çocuğu gözaltına alan polisler aileyi durumdan haberdar etmediklerini belirterek, çocuğun hırpalanarak gözaltına alındığını söyledi. Çocuk Şube'de R.C.'nın sorgusu sırasında yasal prosedürün yerine getirilmediğini kaydeden Caruş, konuyu yargıya taşıyacaklarını ve bu konu da İHD'ye hukuki yardım talebinde bulunacaklarını söyledi. Çaruş, yeğenin arkadaşlarıyla sokakta oyun oynarken, yanlarına akrep tipi 2 polis aracın geldiğini belirterek, R.C. ve arkadaşlarının aracı görürken kaçtıklarını, kendilerine aktardığını söyledi. Polisler tarafından yakalanan R.C.'nin, daha sonra yerlerde sürüklenerek gözaltına alındığını ifade eden Caruş, "Çocuğu hırpalayarak gözaltına alıyorlar. Daha sonra telsizden anons geçerek, 'Şüpheliyi yakaladık. Üzerinde kırmızı kazak var' diye bildiriyorlar" dedi. Yeğeni R.C.'nin gözaltına alındığını emniyetten değil çocuklardan öğrenebildiklerini ifade eden Caruş, aldıkları duyum üzerine ilçe emniyetine gittiklerini, oradan da Çocuk Şubesi'ne yönlendirildiklerini belirtti. Yeğenin 7 saat gözaltında tutulduğunu dile getiren Caruş, "Ailesinin haberi olmadan çocuğu hukuka aykırı bir şekilde sorguya alıyorlar. Polis sorgu sırasında çocuğu tehdit ediyor. Bize polisin kendisine köpekleri göstererek 'Bir daha yaparsan seni köpeklerin yanına atarız' diye korkuttuklarını söyledi" diye kaydetti. Caruş, çocuğun gözaltından çıktıktan sonra sürekli tedirgin olduğunu dile getirerek, çocuğun psikolojisinin iyi olmadığını ve yolda polis gördüğü 136 zaman korkarak kaçtığını kaydetti. Polisler hakkında davacı olacaklarını bu konuda İHD'den hukuki yardım talebinde bulunacaklarını söyleyen Caruş, "Polis deyince insanların aklına can güvenliklerini koruyan bir birim gelmesi gerekirken, gerçekte can güvenliğimizi daha çok riske atıyorlar" diye konuştu. (20.02.2011/DİHA) *Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde HPG militanı Cengiz Özek'in cenaze törenin ardından kitleye polisin müdahale etmesi sonrasında göğsünden aldığı kurşunla ağır yaralanan Özgür Taşar (15), kaldırıldığı Yüksekova Devlet Hastahanesi'nde yaşamını yitirdi. Yaralı Veysi Yıldırım ise sırtından aldığı kurşun nedeniyle hayati tehlikesi bulunduğu için Hakkari Devlet Hastahanesi'ne sevk edildi. Hakkari Valiliği, yaptığı açıklamayla Özgür Taşar'ın yaşamını yitirdiğini ve Veysi Yıldırım'ın da yaralandığını doğruladı. (06.06.2012/ANF/DHA/İHA/ DİHA/Sabah.com.tr/Radikal.com.tr/Birgun.net/İlkehaber.com/Showhaber.com/ Bianet.org/Polis.web.tr) *Hakkari'ninYüksekova ilçesinde bulunan TOKİ Anadolu Lisesi öğrencileri ile öğretmenler arasında bilinmeyen bir nedenle yaşanan tartışma üzerine, okul müdürü S.D. polise haber verdi. Olay yerine gelen polisler öğrencilere gaz bombasıyla müdahale ederek, copladı. Polisin müdahalesi sırasında darp edilen ve gazdan etkilenen 7 öğrenci hastaneye kaldırıldı. (08.06.2012 /DİHA/Radikal.com.tr/Cumhuriyet.com.tr/Taraf.com.tr/Skyturk360.com/ Haberturk.com/ Yenisafak.com.tr/Evrensel.net/Mynet.com/Turkiyegazetesi.com.tr/ Milliyet.com.tr/Yuksekovahaber.com/F5haber.com) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde Habur Sınır Kapısı girişinde, kuyrukta bekleyen sürücülerin "hırsızlık" şikayetleri üzerine seyyar satıcı bir grup çocuk, askerler tarafından Habur'un giriş kapısının hemen yanında daha önce nöbet yeri olarak kullanılan boş kulübeye götürüldü. Burada kameralara yansıyan görüntülerde bir asker eline aldığı copla sıraya dizdiği 8 çocuğun ellerine vurmaya başladı. Bir süre devam eden coplu sıra dayağının ardından çocuklar bırakıldı. Daha sonra serbest bırakılan gruptan çocuklar, askerlerin copla ellerine ve ayaklarına vurduğunu söyledi. (18.07.2012/DİHA/Posta.com.tr) *Siirt'in Pervari İlçesi'ne bağlı Belenoluk (Heşet) Köyüne akşam saatlerinde, köyde bulunan Belenoluk Karakolu tarafından ateş açıldı. Açılan ateş sonucunda Ferhat Çağla (10) adındaki çocuğun yaralandığı belirtildi. Yaralanan küçük çocuğun karakolun çevreye açtığı mermilerden kaynaklı karın bölgesinden yaralandığı ve ilk müdahalenin Çatak Devlet Hastanesi'nde yapıldığı belirtildi. Yapılan ilk müdahalenin ardından Çağla, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. (29.08.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/ Bitlisnews.com) *Batman’da, İhsan Erman isimli baba Bahçelievler Mahallesinde yaşanan hırsızlık girişimiyle ilgili hırsızı takip edip yakalamaya çalışan 2 çocuğu Ersin Erman (18), Ozan Erman (19) ve 5 yeğeni Beytullah (12), Yunus (16), Kadir (17), Emre (22), Erhan Erman’ın (25) karakolda polis tarafından dövüldüğünü iddia ederek şikayetçi oldu. Olay saat 04.30 sularında yaşandı diyen Erman şöyle konuştu “Çocuklar ses duyuyor ve hırsızı fark ediyor kovalamaya başlıyorlar, poliste aynı şekilde takip ediyor. Polise yakalanan hırsız Çocuk Şube Müdürlüğü’ne alınınca, Hırsızı takip eden Yunus Erman’da (16) polis tarafından gözaltına alınıyor ve anlamadığımız bir sebeple dövülüyor. Kardeşi Beytullah (12) gelince o da aynı şekilde darp ediliyor, ardından Kadir (17), Ersin (18) Emre (22), Ozan (19), Erhan (25) geliyor. Onlar da aynı şekilde dövülüyor. Emre askerden geleli iki gün olmuş ve karakolda polisten dayak yiyor, darp ediliyor. Şu an Bölge Devlet Hastanesi’nde yatıyor. Polisin hırsızlarla ortak çalıştığından şüpheleniyorum” diyen Baba İhsan Erman kendisinin de polisin sözlü hakaretlerine uğradığını belirtti. (17.08.2012/Batmanbarisgazetesi.com) 137 *Bingöl'de, BDP İl binasına yönelik düzenlenen saldırıyı protesto etmek amacıyla düzenlenmek istenen mitinge polisler tarafından, gaz bombası, plastik mermi ve tazyikli suyla yapılan müdahalenin ardından başlayan olaylar sırasında polislerin kullandığı plastik mermiler nedeniyle biri ağır olmak üzeri 2 çocuk yaralandı. İsmi öğrenilemeyen çocuklardan 17 yaşında olanın kafasına, 10 yaşında olan kız çocuğunun da bacağına plastik mermi isabet ettiği öğrenildi. Yaralanan çocuklar Bingöl Özel Tıp Hastanesi'nde tedavi altına alınırken, 17 yaşandaki çocuğun ağır yaralı olduğu bildirildi.(23.09.2012/DİHA/ANF) *12.09.2012 tarihinde şubemize başvuran İsmet-Metin Tunçok, şu beyanlarda bulundu: “Ben şuan itibariyle Bingöl M Tipi Cezaevinde hükümlü olarak bulunmaktayım. Ailemin bana vermiş olduğu bilgiye göre kızım olan Beyhan Tunçok, Bedri Kamçı adlı köy korucusu tarafından kaçırıldığını söylediler. Ancak kızım emniyet birimleri tarafından Sosyal Hizmetler Bünyesine teslim edilmiş olmasına rağmen bu korucu eşimi ve annemi kaçırmakla tehdit etmektedir. Bende hükümlü olduğum için hiçbir şey yapamamaktayım. Kızım henüz 15 yaşındadır. Bu konuda sizden destek bekliyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) -Fuhşa Zorlanan Çocuklar *Diyarbakır’da 16 yaşındaki G.N. adlı kız, polisin yaptığı fuhuş baskınında annesi tarafından fuhuşa teşvik edildiği ortaya çıkınca korumaya alındı. Anne Sultan N.’nin, kızını “Artık büyüdün” diyerek kendisini pazarlayan Kahraman Ö.’yle birlikte fuhuşa zorladığı iddia edildi. (17.05.2012/KenHaber) İŞKENCE YASAĞI İŞKENCE, KÖTÜ MUAMELE, ONUR KIRICI ve KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ DAVRANIŞ ve CEZALANDIRMA -Gözaltında İşkence ve Kötü Muamele *Bingöl'ün Ilıcalar Beldesi'ne bağlı Yenibaşlar Köyü ile Elmalı Köyü kırsalında 23 Aralık 2011'de gözaltına alınan ve Bingöl İl Jandarma Komutanlığı'nda 4 gün boyunca ifadeleri alınan Nusret Saltan (Zindan) ile İran vatandaşı olup soy ismi öğrenilemeyen Yakut (Şiyar) isimli HPG'lilere yoğun işkence yapıldığı iddia edildi. Yeğeni Nusret Saltan ile Pazartesi günü Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'nde görüşüp durumuna ilişkin İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvuruda bulunarak, hukuki yardım talebinde bulunan amca Şehmuz Saltan, yeğeninin yoğun işkenceden geçirildiğini söyledi. Yeğeninden, tutuklandıktan sonra haber alabildiklerini belirten amca Saltan, Savcılık izni ile görüşüne gittiği yeğeninin, yürümekte ve doğrulmakta zorluk yaşadığını vurguladı. Gördüğü işkenceden çok basında hakkında çıkan haberlerden dolayı yeğeninin büyük bir üzüntü içinde olduğunu aktaran amca Saltan, "Gözaltında kaldığı 4 gün boyunca aralıksız işkenceden geçirilmiş. Her türlü işkence metodu üzerinde denenmiş. Görüşe geldiğinde eğri yürüyordu. Utanıyordu ve kızgındı. Basında hakkında çıkan haberlerin asılsız olduğunu, itirafçı olmadığını hiç kimseyi ihbar etmediğini ve hiçbir sığınağı göstermediğini söyledi" diye belirtti. Yeğenine yapılan işkenceye tepki gösteren amca Saltan, AKP Hükümeti’nin "İşkenceye sıfır tolerans" ve "Devletin şefkatli elleri" şeklinde basına yansıyan demeçlerine rağmen işkencenin her türlüsünün yapıldığının aşikar olduğunu dile getirdi. Nusret Saltan’ın görüşüne giden bir diğer yakını Ramazan Kaya ise akrabası Nusret'in basında çıkan asılsız haberlerle manevi saldırıya maruz kaldığı ve teşhir edilmek istendiğini ifade etti. Yeğeninin "Maneviyatımla oynuyorlar. Ben PKK gerillası olabilirim. Tutuklu da olabilirim. Fakat fikir ve düşüncelerimden ayrılmış değilim. Sonuçta insanım ve şuan esirim. Fakat esir bile olsam 138 ismi konulmamış bir savaşın esiriyim. Esaret altındayım" diyerek, fikir ve düşüncelerinden taviz vermediğini aktaran Kaya, 23 Aralık 2011 tarihinde gözaltına alınan akrabasının 4 gün boyunca fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kaldığını dile getirdi. Kafasına poşet geçirilerek nefessiz bırakılan akrabasının kendinden geçene kadar poşetin kafasından çıkarılmadığını söylediğini bildiren Kaya, Bingöl'ün sert hava şartlarına rağmen çırılçıplak soyularak dışarı çıkarıldığını ve karın üzerine yüzükoyun yatırılarak saatlerce bekletildiğini ifade ettiğini aktardı. Kafasına silah dayayarak ölümle tehdit edildiği ve şiddetli kaba dayağa maruz kaldığını anlatan akrabasının gördüğü işkencenin 4 gün kesintisiz sürdüğünü dile getiren Kaya, ABD'nin Irak ve Afganistanlı esirlere Guantanamo kampında uyguladığı sistematik ve profesyonel işkence türünün, akrabasına uygulandığını ifade etti. Gözaltında kaldıktan sonra 26 Aralık tarihinde Bingöl Devlet Hastanesi'ne götürülen akrabasına doktorun "Senin hiç bir şeyin yok" diyerek rapor vermediğini söyleyen Kaya, "Ailesine tutuklandıktan sonra haber veriliyor. Bu şu durumu akıllara getiriyor. Demek ki; infaz edilme ihtimali de söz konusu olabilirmiş. Ama yakalandıklarına dair haberlerin medyaya erkenden sızmasının ardından infaz edemediler. Bu durum bize eski günleri anımsatıyor" diye konuştu. (04.01.2012/DİHA) *03.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Şeyhmus Saltan, şu beyanlarda bulundu: “Yeğenim olan Nusret Saltan, 2005 yılından beri kayıptır. Aldığımız bir habere göre PKK Örgütüne katılım sağlamıştır.7 yıl kırsalda kaldıktan sonra 23 Aralık 2011 tarihinde Bingöl/Karlıova kırsalında çıkan bir çatışmada esir alındığını öğrendik. Gözaltı süresince her türlü şantaj, baskı, tehdit ve baskının yanı sıra birçok fiziki işkenceye maruz kalmıştır. 4 gün boyunca saatlerce bölgenin çetin hava koşullarında çıplak bir şekilde kar, yağmur ve soğuk havanın altında bekletilmiştir. Kafasına defalarca silah dayatılıp ölümle tehdit edilmiştir. Kafasına poşet geçirilmek suretiyle nefessiz ve kendinden geçinceye kadar işkenceye tabii tutulmuştur. Falaka, tekme, tokat ve sopalı fiziki dayağın yanında birçok psikolojik işkenceye tabii tutulmuştur. Bütün bunlara yetmemiş gibi gelen doktor yeğenimin ısrarlarına rağmen işkence gördüğüne dair rapor verilmemiştir. Üstüne üstlük alay edercesine hiçbir şeyin yok diye telkinlerde de bulunmuştur. Söz konusu mağdur olan yeğenimle bizzat görüşmenizi ve bu konuda gerekli hukuki desteği sağlamanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır merkez Bağlar İlçesi Emek Caddesi'nde polis aracının camını kırdığı ve cezaevine taş attığı iddiasıyla gözaltına alınan 10 yaşındaki R.C. adlı çocuk, Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube'de ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Çocuğun ifadesinin avukat bulundurulmaksızın alındığı belirtilirken, çocuğun hırpalandığı da ileri sürülüyor. (11.02.2011/DİHA) *14.02.2012 tarihinde şubemize Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevinden başvuran Vedat Karabulut, şu beyanlarda bulundu: “Ben yaklaşık bir haftadır alakamın olmadığı bir suçtan dolayı cezaevinde bulunmaktayım. Gözaltındayken adını bilmediğim bir avukat gelip bana suçlamayı kabul etmem karşılığında beni serbest bırakacaklarını söyledi. Ancak ne bırakıldım ne de avukat tutacak durumum var. Annemin vefatından sonra 5 kardeşime ben bakıyordum. Şuan hem ben hem de kardeşlerim çok mağdur durumdayız. Gözaltındayken tartaklandım, avukat tarafından kandırıldım. Eğer varsa insan hakları hakkımı aramam için sizden avukat talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *24.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Haci Türkekul, şu beyanlarda bulundu: “Ben 22.02.2012 tarihinde saat 18.00 sıralarında ilçe otogarda dolmuştan indim ve yaya olarak evime giderken Şehitler Polis Amirliği önünde sendelendim ve yere düştüm. Yerden kalktığım esnada sivil giyimli 2 polis sarhoş olduğum gerekçesiyle koluma girip beni polis merkezine götürdüler. Polis merkezinde cüzdanımı çıkarmak istedim bunun üzerine bana saldırdılar. Yüzümü yere vurdular. Bu olay nedeniyle sağ gözümün alt kısmında ve dudağımda 139 yaralanmalar ve morluklar oluştu. Daha sonra bu sivil polisler beni Adanalı olan polise teslim ettiler. O da konuşmama fırsat vermeden dövmeye başladı. Burada sağ tarafıma tekme atarak “senin sahibin kimse gelip seni alıp götürsün” dedi. Ben bana atılan tekmenin etkisiyle yola savruldum. Arkadaşım beni Diyarbakır devlet hastanesine götürdü. Beni muayene eden doktor nasıl bu hale geldiğimi sordu. Bende olayın tamamını anlattım. Doktor hastanede bulunan polis memurlarını çağırdı. Nöbetçi polis memurları orada benim alkol muayenemi yaparak şikâyetimi gidip şehitler polis merkez amirliğinde yapmamı ve burada ifade vermemi söylediler. Hastane müdürüyle birlikte polis merkezine gittik. Orada bulunan polisler ifademi geri çekmek için beni tehdit etmeye başladılar. Ben bana yapılan işkence nedeniyle yürüyemeyecek vaziyetteyim. Benim hem yüzümde yaralanmalar olmuş hem de belime atılan tekmeler sonucunda kemiklerimde kırılmalar, ezilmeler meydana gelmiştir. Başıma gelen olayın tamamı polis merkezi bahçesinde bulunan mobese kameraları önünde meydana gelmiştir. Bu kayıtların silinmeden getirilmesini talep ediyorum. Beni döven, bana işkence yapan Şehitler Polis Merkezi Amirliğinde görevli sivil, resmi polislerden ve görevlerini ihmal eden, ifademi hastanede almayan görevli polislerden davacı ve şikâyetçiyim. Bu polislerin tespit edilerek cezalandırılmaları için gerekli soruşturmanın yapılarak haklarında kamu davası açılmasını istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *14.03.2012 tarihinde şubemize başvuran G.E., şu beyanlarda bulundu: “13.03.2012 tarihinde saat 10.20’de arkadaşımla görüşecektir. 10 Nisan karakolun karşısında resmi ekipli polis etrafımı sardılar. Kimliğimi istediler. Bana “sen burada yarım saattir bekliyorsun ve emniyet lojmanların fotoğraflarını çekiyorsun” diye sordular. Bende onlara “buyurun cep telefonumu kontrol edebilirsiniz” dedim. Beni 10 Nisan karakoluna götürdüler. Bayan polislerden biri beni arama yaptı. Sonra tek bir odaya koydular. 6-7 polis içeri girdi. Bazı sorular sordular. Bana “Reber” adında ve bölge sorumlusu olarak söyledikleri kişiyi tanıyıp tanımadığımı sordular, bende tanımadığımı söyledim. Ama buna rağmen ısrarla o söylenen kişiyle görüştüğümü iddia ettiler. Daha sonra beni Devlet Hastanesine götürdüler. Sağlık kontrolü yapıp imza attırdılar. Daha sonra beni Direkhanede bulunan emniyete götürdüler. Orada sorgu odasına aldılar. 7-8 polis beni çapraz sorguya alıp, eski dosyamı önüme sürdüler. Ben bu dosyadan beraat etmiştim. Bana sorguda “çok iyi bir insan olduğumu, kendilerine yardımcı olmamı, cezaevine düşersem çok yaşlı biri olarak çıkacağımı, evlenemeyeceğimi ve çocuklarımın olamayacağını” söylediler. Kendileriyle görüşmem istenildi. Onlara bunu yapamayacağımı söylediğimde hakaret etmeye başladılar. Hatta komiserlerden biri bana şerefsiz dedi. Bütün bunu dayatan polisler ve komiserlerden şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Aktepe Köyü'nde 13 Şubat'ta çıkan çatışmada ağır yaralanan HPG'li İsmet Akın'ın (Zindan Gilord) yürütülen soruşturma kapsamında tedavi gördüğü Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden tedavisi bitmeden Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne getirilerek, 2 gündür sorgulandığı bildirildi. Ameliyat sonrası kurşun yaraları nedeniyle bir böbreğini kaybeden ve karaciğerinden ise parça alınan Akın'ın, sorgu sırasında fenalık geçirdiği öğrenildi. Durumunun ağırlaşması üzerine yeniden tedavi gördüğü hastaneye kaldırılan Akın'ın yoğun bakıma alındığı ve sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu kaydedildi. 13 Şubat'ta Aktepe Köyü'nde çıkan çatışmada İran nüfusuna kayıtlı HPG'li Kazım Huseyinzade (Yunus) yaşamını yitirmiş, İsmet Akın (Zindan Gilord) ise ağır yaralanmıştı. (09.03.2012/DİHA) *Batman'da 20 Mart günü Newroz kutlaması sırasında çıkan olaylarda gözaltına alınarak tutuklanan H.S. (23), H.D. (18) ve S.A. (40) isimli kadınlar insanın kanını donduracak iddialarda bulundu. Hak ihlallerinin tavan yaptığı cezaevinden gelen iddia tartışılacak türden. 140 Batman E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan DİHA Muhabiri Gülsen Aslan ile aynı koğuşta kalan kadınlar, yaşadıklarını muhabirimiz Aslan'a anlattı. Tutuklanan kadınlardan H.S., Newroz olaylarında 37 kadın ile birlikte gözaltına alındıklarını ve TEM Şube'ye götürüldüklerini belirtti. Gözaltında iken 3 kişi ile birlikte "sohbet odası"na götürüldüğünü belirten H.S., kendileri ile birlikte 2 kadın polisin de içeriye girdiğini, çırılçıplak soyularak zorla oturup kalkmalarının istendiğini anlattı. Yaşlı bir kadının çırılçıplak soyulduktan sonra bir kadın polisin cep telefonunu çıkararak onun görüntüsünü çekmeye çalıştığını dile getiren H.S., duruma tepki göstermeleri üzerine polisin fotoğraf ve görüntü çekmekten vazgeçtiğini aktardı. Polislerin yaşananlardan sonra da kendilerini tehdit ettiğini dile getiren H.S., "Bu yaşananları anlatırsanız, sizden bunun hesabını sorarız" şeklinde polis tehdidine de maruz kaldıklarını kaydetti. Gözaltında işkenceye de maruz kaldıklarını ifade eden H.S., gözaltındaki kadınların cop ile vücutları morarana kadar darp edildiğini ve hala işkencenin izlerini üzerinde taşıdıklarını söyledi. H.S., yaşananların ardından tekrar nezarete alındıklarını ve bir süre sonra psikolog ile görüştürme bahanesiyle yeniden "sohbet odası"na alındıklarını ifade ederek, "Bize psikolog olarak tanıtılan bir kişi vardı odada. Kadınların birbirini suçlaması ve birbirinin üzerine ifade vermesini istiyordu. Yaşadığımız kötü muameleyi psikolog denen kişiye anlattığımızda ise 'Bunlar normal şeyler her yerde oluyor. Bunda bir şey yok' yanıtını verdi" şeklinde konuştu. Gözaltına alınıp tutuklanan 3 kadından dershane öğrencisi H.D.'nin ise, gözaltında iken polisler tarafından boynuna zorla sarı-kırmızı-yeşil bir flama takılarak fotoğrafının çekildiği ifade edildi. Batman'da 20 Mart'ta yapılan Newroz kutlamalarına polis müdahale etmiş, yaşanan mücadelenin ardından 37 kadından 3'ü tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevine gönderilmişti.(01.04.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Aktepe Köyü'nde 13 Şubat'ta çıkan çatışmada ağır yaralanan HPG'li İsmet Akın'ın (Zindan Gilord) yürütülen soruşturma kapsamında tedavi gördüğü Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden tedavisi bitmeden Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. 2 gün süren işlemlerin ardından fenalaşarak Dicle Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Akın, Çarşamba günü tedavisi bitmeden sevk edildiği adliyeden Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne gönderildi. İsmet Akın'ın abisi Rıfat Akın, konu hakkında şunları söyledi: "Kardeşimin tedavisi sürüyordu. Ben Salı günü tedavisini yapan doktor ile görüştüm. Birkaç gün daha tedavi göreceğini söyledi. Ancak Çarşamba günü başka bir doktor bakıyordu ve kardeşimin artık taburcu olacağını söyledi. Konu hakkında fazla bilgi sahibi değilim. Ancak Çarşamba günü kardeşim savcılığa çıkarılıp D Tipi cezaevine gönderildiği bize söylendi." (06.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan PKK'li ve PAJK'lı tutuklu ve hükümlüler, aileleri aracılığıyla yaptıkları açıklamada, Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamaları sırasında gözaltına alınan ve daha sonra tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne getirilen 17 kişinin gözaltında işkenceye maruz kaldığını belirtti. 17 yurttaşın vücutlarında darp izleri olduğunu bildiren tutuklular, "Gözaltında işkence görmelerine rağmen, birçok kişi darp edilmesine rağmen, cezaevine konulması dikkat çekicidir" diye kaydetti. (08.04.2012/DİHA) *Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde dün akşam bir dershaneye molotof kokteyli atılmasının ardından polisler, ilçede aldığı önlemleri yoğunlaştırdı. Mahalle aralarında herkesten kimlik soran ve daha sonra 7 kişiyi gözaltına alan polislerin, 7 kişiye işkence yaptığı iddia edildi. Evinin önünde polisler tarafından yaka paça gözaltına alınan T.A. adlı 14 yaşında bir çocuğun da aralarında bulunduğu 7 kişinin şiddete maruz kaldığı öne sürüldü. Karakolda yaşadıklarını anlatan T.A. adlı çocuk, polis sorgusunda kendisine işkence yapıldığını ve polislerin kendisini darp etmesi sonucunda bayıldığını belirterek, polislerin kendisini ayıltmak için üzerine su attığını söyledi. Karakolda halsiz düşmesinin ardından kendisini hastaneye attıklarını 141 söyleyen T.A., burada tedavi edildikten sonra kendisine rapor verilmediğini kaydetti. T.A., halen her yerinde ağrılar hissettiğini belirterek, baş kısmında ve alnında darp izlerinin bulunduğunu ifade etti.Gözaltına alınan 7 kişi gecenin ilerleyen saatlerinde serbest bırakıldığını öğrenildi. (14.04.2012/DİHA/Rojname.com) *Mardin Derik'te dün saat 15.00 sıralarında ilçe emniyet müdürlüğü önünden geçen Azadiya Welat Gazetesi çalışanı 3 çocuk annesi Yasemin Yılmaz, sivil polisler tarafından üst araması ve kimlik sorgusu için durduruldu. Yapılan aramadan sonra Yılmaz'ı karakola götürmek isteyen polislere, Yılmaz'ın direnmesi üzerine saçlarından sürüklenerek gözaltına alındığı iddia edildi. Konu hakkında bilgi veren kendisi de Azadiya Welat dağıtımcısı olan Yılmaz'ın eşi Nizamettin Yılmaz, şunları söyledi: "Eşimden önce ben gazete dağıtımı yaparken aynı muameleyi bana da yaptılar. Akşam saat 15.00 sıralarında eşim oradan geçerken, sivil polisler etrafını sarıyor. Üst ve kimlik kontrolü yapmak istediklerini söylüyorlar. Aramada bir şey çıkmayınca polisler eşime 'Merak ettik diye aradık' diyorlar. Daha sonra eşime kimlik sorgusu için karakola gelmesini söylüyorlar. Eşim buna itiraz edince, iki kolunu büküp saçlarından sürükleyerek karakola götürüyorlar." Eşinin bu şekilde gözaltına alındığını ve emniyette 3 saat bekletildiğini anlatan Yılmaz, eşinin gözaltında darp edildiğini söyledi. Yılmaz, "Gözaltında eşime 'ağzını burnunu dağıtırız' diye tehdit ediyorlar. Daha sonra eşimin kafasını duvara vurarak darp ediyorlar. Eşime 'Sizi burada öldürsek kim bize ne diyecek' diyerek hakaret ve tehditlerine devam ediyorlar" dedi. Eşinin sağlık kontrolü için Derik Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini aktaran Yılmaz, 3 polisin eşiyle birlikte doktorun yanına gittiğini söyledi. Eşinin doktora darp edildiğini ve yüzündeki şişkinlikleri ile morlukları göstermesine rağmen doktorun sağlam raporu verdiğini söyledi. Sağlık kontrolünden sonra eşinin serbest bırakıldığını söyleyen Yılmaz, polisler ve hastane doktoru hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti. (26.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.org) *28.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Ramazan Karakaya, şu beyanlarda bulundu: “26.05.2012 tarihinde saat 12.30-13.00 sıralarında arkadaşım Sevda Çağdaş ile koşuyolu parkında yürürken koşu yolunda bulunan büfeden su almak için büfeye geldiğimizde etrafımız sivil polisler tarafından sarıldı. Polisler tarafından kimlik kontrolü yapılacağını söylediler. Bende siz beni tanıyorsunuz ve kim olduğumuzu biliyorsunuz ancak yine gerekirse kimlik gösterebileceğimizi belirtmemize rağmen sivil polisler üzerimize yürümeye başlayarak sözel şiddete başvurdular. Beni ve diğer arkadaşım Sevda Çağdaş ile birlikte orantısız güç kullanarak arabaya doğru götürdüler. Arabanın içinde de fiziki ve sözel şiddete devam ettiler. Bizi TEM şubeye götürdüklerinde araçtan indiğimizde de bu uygulamaya son vermediler. Yani deyim yerindeyse işkence TEM şubeye alınana değin dışarıda şiddet ve işkenceye maruz kaldık. Beni TEM şubeden Bağlar karakoluna götürdüler. Ben o gün saat 19.00 sularında serbest bırakıldım. Sol elim darp yüzünden hasar gördü. Hastaneden darp olduğuna dair rapor aldım. Beni darp eden polislerin tutum ve davranışlarından, beni yaralamalarında, işkenceden dolayı bizleri bu denli mağdur eden Diyarbakır TEM şubesinde tespit edilecek güvenlik görevlilerinden şikâyetçiyiz. Zira sorumlular; Beni ve arkadaşımı darp ettikleri için TCK 86 md. Düzenlenen Kasten yaralama suçunu; haksız ve hukuka aykırı olacak şekilde üstümüzü aradıkları için TCK 120 md. Düzenlenen Haksız arama suçunu; Bizlere karşı onur, şeref ve saygınlığımız rencide edecek şekilde davrandıkları için TCK 125 md. Düzenlenen Hakaret suçunu; bana ve arkadaşıma karşı bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine yol açacak davranışlarda bulundukları için TCK md. 94 düzenlenen İşkence suçunu bu konuda sorumluluk ve yetki sahibi olan Güvenlik güçleri işlemiştir. Bu olaydan sorumlu olan güvenlik güçleri için gerekli soruşturma işlemlerinin ivedilikle yürütülmesini talep ederiz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 142 *Federal Kürdistan Bölgesi'nin Hewlêr Kenti'nde düzenlenen 2. Ulusal Kadın Konferansı'na katılmak üzere yola çıkan Barış Anneleri İnisiyatifi aktivisti Hava Kıran'ın 22 Mayıs'ta Şırnak'ın Silopi İlçesi Habur Sınır Kapısı'nda polislerce gözaltına alındığı ve 5 saat boyunca gözaltında tutulduğu öğrenildi. "İfadesi alınacak" iddiasıyla gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Kıran'ın ifadesine dahi başvurulmadığı belirtildi. Kıran, yaşadıklarını "Keyfi bir yaklaşım" olarak değerlendirerek, polisin tek amacının konferansa katılımını engellenmeye dönük olduğunu belirtti. Sınır kapısında polisin keyfi tutumuna da maruz kaldığını öne süren Kıran, "Pasaportlarımızı istediler biz de verdik. Ardından benim bir ifade vermem gerektiğini söylediler. Daha sonra beni gözaltına aldılar. Yanımda bulunan BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, askerlere gerekçeyi sorduğunda 'İfadesi var, ifadesini aldıktan sonra bırakacağız' dediler. Daha sonra Ata, yanımda Silopi Başsavcılığı'nı arayarak, nedenini sordu ancak savcılık da gerekçenin ne olduğunu söylemedi" dedi. Kıran, gözaltına alındıktan sonra Silopi Emniyet Müdürlüğü'nden devlet hastanesine götürüldüğünü belirterek, "Hastanede polisler, doktorlar ve hemşireler zorla soyunmamı istedi. Ancak ben buna tepki verdim. Orada bulunan doktor bana 'neden tepki veriyorsun. Sen hiç doktora gitmedin mi? Kendini doktora göstermedin mi?' dedi. Ben de kendisine 'bir insan gözaltına alınıp hastaneye götürüldüğünde direk soyun demiyorlar' diye cevap verdim. Ardından o kadar ısrar etmelerine rağmen ben direndim ve kabul etmedim. O esnada polislerden biri benim kolumu çevirerek, şiddet uyguladı ama ben yine de direndim" diye kaydetti. Gözaltında 5 saat kaldıktan sonra Silopi Cumhuriyet Savcılığı'na çıkarıldığını ifade eden Kıran, savcının odasına girdiğinde gözaltına alınma gerekçesini öğrenmek istediğini belirtti. Kıran, savcının kendisine "HADEP yöneticiliğini yapıyordun ve HADEP kapatıldıktan sonra bütün yöneticiler hakkında soruşturma açıldı. Bütün yöneticiler savcılığa gidererek ifadelerini vermişler ama sen vermemişsin" şeklinde bilgi verdiğini söyledi. Kıran, her zaman basın açıklamalarına katıldığını ve kimsenin kendisine "ifaden var" demediğini belirterek, savcının konuşması üzerine sustuğunu kaydetti. Kıran, kendisinin gözaltına alınmasının tek nedeninin kadın konferansına katılmasını engellemeye dönük olduğunu söyledi.(01.06.2012/DİHA) *01.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Kadri Çelik, şu beyanlarda bulundu: “Ben 30.05.2012 tarihinde çalıştığım işyeri olan Yeşilpınar Kıraathanesinden gece geç çıktım ve eve gittim. Eve vardığımda saat 01.35 suları idi. Saat 02.00 sıralarında uyurken kızım gelip beni uyandırdı. Kapının çaldığını ve telsiz seslerinin geldiğini söyledi. Kapıyı açmadan parmaklıklar arasından ne için geldiklerini sordum. Onlarda bana “hakkımda şikâyet olduğunu söylediler.” Bende kimlik sordum. Gece geç saatte evime gelen kişilerin kim olduğu konusunda şüpheye düştüm. Dört araba vardı. Bunlardan üçü resmi diğer bir araçta da sivil vardı. 4 sivil giyimli polis, 6-7 de resmi giyimli polisler bulunuyordu. Kimlik sorduğum için hakaret edip kapıyı zorlamaya başladılar. Kapıyı zorla açtılar. Benim elimi kelepçeleyip sivil araca bindirdiler. Toplu konutta bulunan polis karakoluna götürdüler. 10 dakika sonra araştırma hastanesine götürdüler. Elazığ yolu üzerinde Şilbe köyü yoluna yakın bir yerde boş arazide araç durdu. Beni araçtan indirdiler. Benimle birlikte 3 polis vardı. Bu polislerden aracı kullanan kişi bana karışmadı. Ancak diğer 2 kişi tekme, tokat bana vurmaya başladılar. Saat yaklaşık olarak 3’e geliyordu. Orada oturan insanlar yardıma geldi, durdurmaya çalıştılar ancak engel olamadılar. Beni tekrar arabaya bindirip yine aynı karakola getirdiler. Gurup amirleri gelerek benim kelepçelerimin çıkarılmasını istedi. Ben şikâyetçi oldum, polisler tarafından darp edildiğime ilişkin ancak bana “sen kendini yere attın” dediler. Ben de “ben kendimi yere atmadım, ellerim kelepçeliydi. Vücudumun her tarafında darp izi var, burnum, gözlerim ve başım yara bere içinde, ben kendimi nasıl bu hakle getirebilirim” dedim. Beni darp edenlerden biri gelip beni bir odaya aldı, kelepçelerimi açarak karşıma oturdu ve konuşalım dedi. Bu şahıs esmer, kilolu ve Şırnaklı olduğunu söyleyen polis memuru beni tekrar dövmeye başladı. Ben darbın etkisiyle bayıldım. Kendime geldiğimde ellerim kelepçeliydi. Polisler buna rağmen biber gazı sıktılar. Biber gazını sıkan polis yolda beni 143 darp eden şahıslardan biriydi. Bu şahıs kır saçlı, renkli gözlüydü. Ben bu şahısları görsem tanırım. Gurup amiri gelerek polislere kızdı. Yeğenim Nizamettin Çelik aileme haber vermesi üzerine karakola geldiler. Karakolun önünde benim bağırış ve yardım çığlıklarımı duyunca 155’i arayarak benim karakolda darp edildiğimi söylediler. Daha sonra 112’yi arayarak onların karakola gelmelerini istediler. Ben araştırma hastanesinin acil bölümünde kendime geldim. Bir kadının benim için “kafasını yerlere vurduğunu” söylediğini duydum. Bende bunun üzerine polislerin beni darp ettiklerini söylememle onlarda “bu olayı görmediklerini benim neden böyle bir şey söylediğimi bilmediklerini” söylediler. Kadının söylediklerine inandıkları için beni tedavi etmediler. Onlar tedavi etmek istediler ben kabul etmedim. Bu olaylar acil bölümünün giriş kapısında oldu. Ben doktora bağırınca oradaki güvenlikçiler bana saldırdılar. Beni darp eden polislerden biri benimle gelmişti. Ben orada beni darp eden polisin bu şahıs olduğunu söyleyince korkup oradan uzaklaştı. Ben tedaviyi kabul etmeyince beni darp eden polis karakola tekrar getirip nezarete attılar. Onlara avukat talep ettiğimi söyledim. Birde araştırma hastanesi dışında başka bir hastaneye götürülüp tedavi edilmek istiyorum. Saat 10.00 gibi avukat geldi. Ben ifade esnasında neyle suçlandığımı öğrendim. İfade sırasında avukat hazır bulundu. Daha sonra yanlış bir avukat gönderildiğini söyleyerek başka bir avukat eşliğinde ifadem alındı. Darp edildiğim tutanağa yazıldı. Daha sonra beni serbest bıraktılar. Ben orada ayrılarak eski devlet hastanesine gittim. Doktorlara polisler tarafından darp edildiğimi söyleyince bana “ hiçbir şeyin yok” dediler. Bütün bu olaylardan kaynaklı olarak bu şahıslardan şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari'nin Şemdinli ilçesine yaklaşık 25 km uzaklıkta bulunan Güzelkonak (Haruna) karakoluna bağlı askerlerin karakolun üst kısmında bulunan arazilerinde oturan Töre ailesinden dört kişiye önce ateş açtığı ardından da eve gitmeye çalışan Fatih Töre isimli 20 yaşındaki genci karakola götürüp darp ettiği iddia edildi. Karakolda darp edilen 20 yaşındaki gencin babası Tayyar Töre, arazilerinde oturdukları bir esnada askerleri gördüğünü ve bunun üzerine çocuklarını hemen eve gönderdiğini belirtti. Ancak askerlerin bir anda önlerini kestiğini ifade eden Töre, "Üzerimize kurşun sıktılar. Yanımda 20 yaşındaki oğlum da vardı. Yakın mesafeden üzerimize onlarca kurşun sıktılar. Ne olduğunu anlayamadan çocuğu alıp karakola götürdüler. Çocuğuma karakolda dövmüşler. Devlet kendi insanına bunu yapar mı? Bunun peşini de bırakmayacağım” diye konuştu. Olayın görgü tanığı olan İhsan Doğan ise, “Ben dün saat 17. 40 civarında Yüksekova’ya giderken onları da yol üstünde gördüm ve yanlarında durdum, onlarda evlerine gideceklerdi. Orada askerlerin onları durdurduklarını gördüm. Askerler bir anda arazinin içinde çıkıp hakaretlerde bulunmaya başladılar. Çocuğuna küfür söylemeye başladılar, ayaklarımızın dibine silah sıkmaya başladılar. Ondan sonra Fatih’i alıp karakola götürdüler” dedi. Askerlerin kendisini öldürmek amaçlı dövdüğünü belirten Fatih Töre ise, “Babam, kardeşlerim ve amca oğullarımla birlikte karakolun üst kısmında bize ait arazide oturuyorduk. Bir ara arazimizin içinde askerlerin pusu attıklarını fark ettik. O arada babam bana kardeşimi eve götürmemi söyledi. Bende eve gittiğim esnada askerler birden önümü kesti. Hiçbir şey demeden bana sözlü hakaretler etmeye başladı. Bende onlara terbiyesizlik etmeyin dedim. Bunun üzerine üzerime yürüdüler. O esnada havaya ve yere ateş ettiler. Yerden gelen taş taneleri üzerime sıçradı ve vücudumun çeşitli yerlerinde yaralar oluştu. Ondan sonra beni karakola götürdüler. Orada yaklaşık 15 asker beni öldüresiye dövdü. Yere yatırıp tekmelediler” dedi. (05.06.2012/DİHA/Vanbulten.com) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde, 10 Haziran akşamı Van'da yapılan siyasi operasyonları kınamak amacıyla Nur Mahallesi'nde toplanan gençlere polis müdahale etmiş, müdahale esnasında ses bombası olduğu belirtilen bir cismin yakınında patlaması sonucu 18 yaşındaki Kemal Kar adlı genç yaralanmıştı. Karın bölgesinde yanık olan Kar tedavisinin ardından, ifade işlemi için apar topar Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmüştü. Edinilen bilgilere göre burada 144 işkenceye maruz kalan Kar, fenalaşınca polis tarafından tekrar Cizre Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yüzünde ve kollarında morluklar olduğu öğrenilen ve yaraların bulunduğu bölgelere şiddet uygulandığı belirtilen Kar, 3 günün sonunda yoğun bakımdan çıkarılarak servise alındı. Kar'ın annesi Asya Kar, oğlunun sadece karın bölgesinde yanık izlerinin bulunduğunu ve daha sonra ifadesi alınmak üzere emniyete götürülerek darp edildikten sonra hastanelik olduğunu kaydetti. Anne Kar, "Oğlum 3 gün yoğun bakımda kaldı. Emniyette polislerce çok kötü bir şekilde dövülmüş. Bu insanlık dışı bir durumdur. Bunun kabul edilecek bir yanı yoktur. Oğlum halen Cizre Devlet Hastanesi'nde tedavi altında. Şu an durumu iyiye gidiyor. Ancak polisler oğlumu görmeme izin vermiyorlar" diyerek yardım talebinde bulundu. (13.06.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Vanbulten.com) *26.06.2012 tarihinde oğlu Serdar Gümgüm ile birlikte gözaltına alınan Aynur Gümgüm, gözaltında ağır işkenceye maruz kaldığını, kaburgalarının kırıldığını, verilen elektrikten dolayı sinir uçlarında kayıplar oluştuğunu, vücudunda da uyuşmalar meydana geldiğini, durumu savcılığa dilekçe ile bildirmelerine rağmen herhangi bir işlem yapılmadığı iddialarıyla şubemize başvurmuş ve hukuki yardım talep etmiştir. (İHD Muş Şubesi) *05.07.2012 tarihinde Halil Aslan adlı yurttaş derneğimize başvuruda bulunarak; Suriye'ye sınır ticareti için giderken gözaltına alınan oğlu yılmaz Aslan'ın, jandarma tarafından gözaltına alındığını, işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını beyan etmiştir, ayrıca üzerinde bulunan cüzdanın askerler tarafından alınıp inkar edilmesinden dolayı şikayetçi olduğunu ve cüzdanında bulunan 900 dolar, 600 TL nakit paranın iade edilmesi için derneğimizden hukuksal yardım talebinde bulunmuştur. (İHD Urfa Şubesi) *18.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Şevhat Bürkük, şu beyanlarda bulundu: “13.08.2012 tarihinde saat 23.00-24.00 civarında Kuruçeşme-Havaalanı kavşağında arkadaşlarınla beraber arkadaşımın kullandığı araçla kaza yaptık. Arkadaşım ve arkadaşımın kız arkadaşı olayın panik ve şokuyla olay yerinde uzaklaştılar. Kaza olması nedeniyle olay yerine gelen polis ekipleri bana adımı sordular. Bende isim ve soyadımı söylemem üzerine polisler “ne biçim isim bu, terörist misin?” diye bana kızarak bağırdılar. Ben de bu duruma tepki gösterdim ve bana böyle ithamlarda bulunamayacağını belirttim. Bunun üzerine olay yerine gelen polisler etrafımda toplanarak beni yere yatırdılar ve zorla kelepçe takmaya çalıştılar. Beni iterek araca bindirdiler ve yolda da sözlü hakaretlere devam ettiler. Bağlar Karakoluna beni götürmeden önce 02.00 gibi beni hastaneye götürdüler. Hastaneden çıktıktan sonra beni karakola götürdüler ve bana karşı şiddeti bu saatten sonra uygulamaya başladılar. Ellerim kelepçeli olmasına rağmen yüzüme, bacaklarıma ve vücudumun değişik yerlerine darp raporuyla da teyit edilmiş darp uyguladılar. Vücudumda halen darp-cebir izi bulunmaktadır. Ayrıca belirttiğim üzere darp-cebir izi mevcuttur, raporum bulunmaktadır. Belirttiğim üzere olay gecesi nöbetçi polis ekipleri tarafından polisler tarafından gözaltına alınırken işkenceye maruz kaldım ve bu işkencenin gece boyunca devam etmiştir. Olay tarihinde ban işkence uygulayan güvenlik görevlilerinin tespiti açısından; olay günü nöbetçi polislerin Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nden sorulması, müvekkilin gözaltı işlemini gerçekleştiren polislerin sicillerinin ve kimlik bilgilerinin sorularak teşhis için gerekli işlemlerin yapılması gerekmektedir. Ayrıca olay yerine yakın Mobesse kayıtlarının emniyetten istenilmesini de talep etmekteyiz. Tüm bu sebepler dikkate alınarak şüphelilerin tespitinin yapılması için gerekli işlemlerin yapılmasını ve tespit edilecek şahıslar hakkında kamu davası açılmasını talep etmekteyiz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *07.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Kerem Çiçek, şu beyanlarda bulundu: “Ben 14.07.2012 tarihinde evime giderken şehitlik polis karakolunda memur olarak görev yapan kişiler tarafından durduruldum ve bana kimliğimi göstermemi istediler. Bende kimliğimi 145 gösterdim. Bana üstümün neden ıslak olduğunu sordular ve bunu bahane göstererek Şehitlik Polis karakoluna götürdüler ve bana darp şiddet uyguladılar. Şiddetten kaynaklı olarak beyin kanaması geçirdim ve gözlerimi hastanede açtım. Şuan itibariyle gözlem altında tutuluyorum. Bana şiddet uygulayan ve beyin kanaması geçirmeme sebep olan şehitlik polis karakolunda bulunan polis memurlarından davacı ve şikâyetçiyim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde bulunan Laleş Yaylası'na çıkan Harun Hakseven, Serdar Ataman, Fadıl Ulaş ve Müslüm Ulaş adlı yurttaşlar askerler tarafından gözaltına alındı. Laleş Yaylası'nda bulunan bahçelerini sulamak amacıyla yaylaya çıkan yurttaşların ilçe merkezine doğru gelirken Beytüşşebap İlçe Tugay Komutanlığı önünde gözaltına alındığı ve 2 saat sonra serbest bırakıldığı öğrenildi. Gözaltı sırasında Serdar Ataman adlı yurttaşa Tugay Komutanı tarafından yumruk atıldığı ve dövüldüğü bildirildi. (14.08.2012/DİHA) *Batman’da, İhsan Erman isimli baba Bahçelievler Mahallesinde yaşanan hırsızlık girişimiyle ilgili hırsızı takip edip yakalamaya çalışan 2 çocuğu Ersin Erman (18), Ozan Erman (19) ve 5 yeğeni Beytullah (12), Yunus (16), Kadir (17), Emre (22), Erhan Erman’ın (25) karakolda polis tarafından dövüldüğünü iddia ederek şikayetçi oldu. Olay saat 04.30 sularında yaşandı diyen Erman şöyle konuştu “Çocuklar ses duyuyor ve hırsızı fark ediyor kovalamaya başlıyorlar, poliste aynı şekilde takip ediyor. Polise yakalanan hırsız Çocuk Şube Müdürlüğü’ne alınınca, Hırsızı takip eden Yunus Erman’da (16) polis tarafından gözaltına alınıyor ve anlamadığımız bir sebeple dövülüyor. Kardeşi Beytullah (12) gelince o da aynı şekilde darp ediliyor, ardından Kadir (17), Ersin (18) Emre (22), Ozan (19), Erhan (25) geliyor. Onlar da aynı şekilde dövülüyor. Emre askerden geleli iki gün olmuş ve karakolda polisten dayak yiyor, darp ediliyor. Şu an Bölge Devlet Hastanesi’nde yatıyor. Polisin hırsızlarla ortak çalıştığından şüpheleniyorum” diyen Baba İhsan Erman kendisinin de polisin sözlü hakaretlerine uğradığını belirtti. (17.08.2012/Batmanbarisgazetesi.com) *Muş’un Hasköy İlçesi’ne bağlı Karakütük Köyü’nde 20.09.2012 tarihinde yaşanan çatışmalar sonrası bölgede bulunan 4 çoban askerler tarafından gözaltına alındı. Diyarbakır Kulp İlçesi’nde yaşayan ve çobanlık yapmak için Muş’a gelen Eşref Işık’ın ailesinin verdiği bilgiye göre, Işık'ın bütün dişleri askerler tarafından kırıldı. 3 gün boyunca karakolda tutulan Işık ve beraberindeki 3 çoban 24 Eylül tarihinde Muş Adliyesi’ne çıkarıldı. Diğer 3 çoban serbest bırakılırken Işık, “Örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanıp Muş E Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Ailesinden edinilen bilgilere göre günlerce işkence gören Işık, tedavi edilmeden cezaevinde tek kişilik bir hücreye konuldu. Işık’ın “Örgüt üyeliği” ile suçlandığını ama bunu kabul etmediği için askerlerin işkencesine maruz kaldığını söyleyen Işık ailesi, Işık’ın suçlamaları kabul etmemesi üzerine askerlerce ayağına birkaç el ateş edildiğinisöyledi. Işık’ın kol ve bacaklarının kırıldığını belirten aile, Işık’ın tedavi edilmeden cezaevinde tek kişilik bir hücreye konulduğunu ifade etti. Işık ailesi, Eşref Işık'ın hayatından endişe ettiklerini belirterek, kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı.(30.09.2012/ DİHA) -Köy Korucuları Tarafından Yapılan İşkence ve Kötü Muamele *09.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Süleyman Teyfur, şu beyanlarda bulundu: “Kızım Fatma Teyfur, komşumuz olan Fırat Bozkurt denilen kişi tarafından zorla kaçırıldı. Kızımı kaçırdıktan sonra sürekli olarak evime saldırı girişimlerinde bulunup tehdit ediyorlar. Evimin camlarını ve kapılarını kırıp çekip gidiyorlar. Ben o şahıslardan şikâyetçi oldum. Ancak kızım onların korkusundan kendi isteğiyle kaçtığını söylemiş. Kızımın yaşı 18’den büyük olduğu için bu kişiler hakkında dava açılmadı. Benim 3 dönüm arazim var ve Mehmet Bozkurt, Sabri Dulkadir adına tapuludur. Ancak arazimi adıma geçirmek için bunların kardeşi olan Selim Bozkurt benden para talep ediyor. Her yıl evime silahlarla saldırıyorlar. 146 Bizi tehdit edip, malımıza zarar veriyorlar. Bu kişilerden çoğu koruculuk yapmaktadırlar. Ben o şahıslardan şikâyetçi oldum ama hiçbir işlem yapılmadı. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Batman'ın Samanyolu (Kanîkê) Köyü'nde korucular, Mehmet Kaplan (55) ve Zeynep Kaplan (50) çiftinin evini bastı. Yaklaşık 100 hane olan ve yarısından fazlası korucu olan köyde dün akşam saatlerinde Kaplan çiftinin evini basan korucular, evdeki tüm eşyaları kırıp döktü. Korucuların ardından da evde bulunan Zeynep ve Mehmet Kaplan'ı sopalarla dövdükleri öğrenildi. Yaklaşık 20-30 korucu daha sonra evin önünde bulunan Kaplan ailesine ait aracı da balta ve sopalarla kullanılamaz hale getirirken, yaralanan Zeynep ve Mehmet Kaplan yakınları tarafından Dünya Hastanesi'ne kaldırıldı. Vücudunun birçok yerinde darp izleri bulunan Zeynep Kaplan tedavi altına alınırken, Mehmet Kaplan'ın başına 8 dikiş atıldığı ve vücudunun bir çok yerinde yaralanmaların olduğu öğrenildi. Hastane odasında yaşadığı olayı anlatan Zeynep Kaplan, yıllardır korucu olmadıkları için bu tür baskılara maruz kaldıklarını belirterek, "Bir yıl içinde üç kez aynı olayla karşı karşıya kalıyoruz" dedi. (06.05.2012/DİHA) *Van'ın Bahçesaray İlçesi'ne bağlı Liman (Liçan) Köyü'nde 4 Temmuz tarihinde köyün korucuları tarafından HPG militanı olduğu iddia edilen İranlı Welat isimli kişinin köyün çıkışında işkenceye tabi tutulduğu ve ardından olay yerine çağrılan özel harekat timlerine teslim edildiği öğrenildi. 4 Temmuz günü köy korucuları sabah saat 06.00 sıralarında sivil giyimli İran uyruklu HPG militanı iddia edilen Welat'ı yakaladı. Korucular tarafından bir süre yerde sürüklendikten sonra köyün dışına çıkarılan Welat'ın elleri bağlandı. Köylülerin gözleri önünde korucular Welat'a işkence yapmaya başladı. Korucular İsa T., Medeni Taylak, Hacı Hüseyin U. ve Mustafa U. tekme ve silah dipçiği ile Welat'ın dişleri kırılana kadar işkence yaptı. Daha sonra da özel harekat timleri ve askerlere haber veren korucular, Welat'ı teslim etti. İlçe Jandarma Karakolu'na getirilen ve HPG militanı iddia edilen kişinin savcılıktaki ifadesinde, yabancı olduğunu, yolunu kaybettiği ve yemek almak için köye indiğini söylediği kaydedildi. (07.07.2012/DİHA) *22.08.2012 tarihinde şubemize başvuran S.M., şu beyanlarda bulundu: “Ben halen yukarıda belirtmiş olduğum adreste ailem ile birlikte ikamet etmekteyim. Şüpheli A.T., olaydan yaklaşık 1 hafta öncesinden beni arayıp bana ilgi göster yoksa gelip ağabeyini öldürürüm diye sürekli olarak beni tehdit ediyordu. 13.08.2012 tarihinde bizim eve komşularımız misafirliğe gelmişlerdi. Onlar oturduğu sırada ben mide rahatsızlığından dolayı ilaç alıp gece 11.00 sıralarında dama yatmaya gittim. Ne kadar uyudum bilmiyorum ama uyuduğum sırada A.T., eli ile ağzımı kapattı ve elinde bulunan tabancayı başıma dayayarak “bağırma yoksa anneni öldürürüm” dedi. Annem de misafirleri yolcu edip o arada gelip yanıma uyumuştu. Ben de korktuğum için ve ağzımı bağladıkları için sesimi kimseye duyuramadım. Beni ağzım kapalı bir vaziyette damdan arkadaşı E.İ. ile birlikte indirip yaklaşık 50-60 metre ileride duran kırmızı renkli bir kamyona bindirdiler. Kamyonun sahibi ve aynı zamanda kamyonun şoförü M.Y., kamyonun yanında bekliyordu. Kamyonun yanına beni götürdüklerinde M.Y., A.T.’nin korucu silahını getirip ona verdi. O da silahı alıp arkadaşı olan E.İ.’ye vererek “sen burada kal olup biteni bize haber verirsin” dedi. Sonra beni kamyonun ön tarafına bindirerek başımı eğerek konuşma diye beni tehdit etti. Kamyonla yaklaşık 2-2,5 km kadar gittikten sonra kamyonu durdurup kendi telefonundan beni arayıp “gel bu akşam beni kaçır neredesin niye gelmedin” gibi benzer şeyler söylettirdiler. Bu şeyleri bana söylettirirken M.Y. kafama silahı dayamış, A.T.’de yaklaşık 20-25 metre kadar bizden uzağa gitmişti. Daha sonra beni tekrar kamyona bindirip Diyarbakır’a götürdüler. Diyarbakır’a geldiğimizde M.Y.’nin Koşuyolunda bulanan evine götürdüler. Evde kimse yoktu. Evde bulunduğumuz süre zarfında elimi ve ağzımı kapattılar. Daha sonra ailesini ve 147 tanıdıklarını arayıp durumu anlatarak meselenin çözümü için devreye girmelerini istedi. Ancak anladığım kadarı ile kimse kabul etmedi. Kimse kabul etmeyince “ben seni burada bırakıp köye gideceğim ki kimse benden şüphelenmesin. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra gelip seni alıp Adana ya götüreceğim” dedi. Bu arada M.Y.’ye de kendi eşini arattırıp çocukları içeri alıp kendilerine dikkat etmesini söylemesini istedi. M.Y.’nin eşi evde değildi. O sabah eve geldi. Eşi sabah geldiğinde biz hala onun evindeydik. Sabah öğleye doğru anladığım kadarı ile A.T.’yi Kocaköy Emniyet Müdürlüğü’nden birileri arayıp olayı sordu. O da, “ben onu kaçırmadım. onu kaçıranların elinden kurtardım. O şimdi yanımda emniyete getireceğim” diyordu. Daha sonra bana Diyarbakır’da tanıdığımın olup olmadığını sordular. Ben de “ablam var” deyince beni oraya götürdüler. Ablama bıraktıklarında dahi beni sürekli tehdit edip nasıl ifade vermem gerektiği konusunda beni yönlendiriyorlardı. Ablamın yanında iken A.T., ailemi arayıp “kızınız burada ablasının yanında ben onu kaçırmadım onu kurtardım gelip alın kızınızı” dedi. Bu arada Emniyet Amiri sanırım onu aramış, o da telefonu bana uzatarak “ne söyleyeceğini biliyorsun” deyip beni tehdit edince ben de telefonda onun beni kaçırmadığını başkası kaçırdığını, onun da beni kurtardığını söylemek zorunda kaldım. Öğleden sonra ağabeyim ablamın evine gelerek beni aldı. A.T. de yanımızda olduğu halde Kocaköy emniyetinde ifade verdim. Orada verdiğim ifadede de her ne kadar beni A.T.’nin kaçırmadığını söylediysem de bu doğru değildir. Bunu tehdit altında ve olayın sıcağında, ayrıca onların korucu olmasından da korkarak aileme bir şey yapmalarından korktuğum için onun istediği şeyleri söyledim. Olayın gerçeği yukarıda anlattığım şekilde olmuştur. Bu nedenle beni zorla kaçırıp beni tehdit eden kişilerden davacı ve şikâyetçiyim. Bunların yakalanıp gerekli işlemlerin yapılmasını istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *12.09.2012 tarihinde şubemize başvuran İsmet-Metin Tunçok, şu beyanlarda bulundu: “Ben şuan itibariyle Bingöl M Tipi Cezaevinde hükümlü olarak bulunmaktayım. Ailemin bana vermiş olduğu bilgiye göre kızım olan Beyhan Tunçok, Bedri Kamçı adlı köy korucusu tarafından kaçırıldığını söylediler. Ancak kızım emniyet birimleri tarafından Sosyal Hizmetler Bünyesine teslim edilmiş olmasına rağmen bu korucu eşimi ve annemi kaçırmakla tehdit etmektedir. Bende hükümlü olduğum için hiçbir şey yapamamaktayım. Kızım henüz 15 yaşındadır. Bu konuda sizden destek bekliyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) -Gözaltı Yerleri Dışında İşkence ve Kötü Muamele *02.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Nebahat Beker, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Nurullah Beker, 31.12.2011 tarihinde saat 12.00’da Bayındırlık caddesinde 2 arkadaşıyla birlikte yeni yıl kutlamalarına katıldığı esnada polisler tarafından tartaklanarak gözaltına alındı. 2 arkadaşını serbest bıraktılar. Kardeşim 24 saat gözaltında kaldı. Gözaltına alınma gerekçesi ise aramasının olduğudur. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Derik İlçesi'nde, Bahçelievler Mahallesi'nde polis lojmanlarına komşu olan Bülent Süer (38) adlı yurttaş, polis tarafından darp edildiğini iddia etti. 15 yıldır polis lojmanlarına komşu olduğunu belirten Süer, evden çıktığı sırada 5 polisin sorgusuz sualsiz kendisini yere yatırarak kollarını kelepçeledikten sonra dövdüklerini ve silah dipçikleri ile başına vurduğunu öne sürdü. Süer, "Karakola götürdükten sonra kimliğimi sordular. Polis lojmanlarına neden baktığımı sordular" dedi. Polisin ihtar yaptığını ancak duymadığını belirten Süer, ardından darp edildiğini ve gözaltında polisin neden durmadığını da sorduğunu kaydetti. Hakkını arayacağını belirten Süer, polisler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyledi. (09.01.2012/DİHA) 148 *Bitlis'in Adilcevaz İlçesi'nde bulunan Adilcevaz Meslek Yüksek Okulu’nda okuyan Kürt öğrenciler ile ülkücü öğrenciler arasında kavga çıktı. Akşam saatlerinde bilinmeyen bir nedenden dolayı çıktığı belirtilen kavgada, polislerin ülkücü öğrencileri koruduğu bildirildi. İsmini vermek istemeyen bir öğrencinin verdiği bilgiye göre, olayın akşam saatlerinde okulda derslerin bitmesi ile çıktığı belirtilirken, ülkücü oldukları belirtilen grubun Kürt öğrencilere saldırdığını ifade etti. Kürt öğrencilerin karşılık vermesi ile birlikte olayların büyüdüğünü belirten öğrenci, okul içinde bulunan sivil polislerinde ülkücülerin tarafına geçerek onları koruduğunu iddia etti. Yaklaşık bir saat sürdüğü belirtilen kavgada, polislerin Kürt öğrencilere darp ederek, 4 kişiyi yaraladığı ifade edildi. Kürt öğrencilerin dağılması ile birlikte olayların sona erdiği bildirilirken, kavgada M.A, H.A, S.D ve S.A isimli öğrencilerin yaralandığı kaydedildi. Yaralı öğrencilerin durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, ülkücü öğrencilerin polis ile birlikte Kürt öğrencilere dönük linç kampanyası başlattığı iddia ediliyor. (13.01.2012/DİHA / Gazetebitlis.com / Bitlishaber13.com) *Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde bulunan Reşat Erden Lisesi'ne sabah saatlerinde karnelerini almak için gelen öğrencilere, sivil elbiseler ile geldikleri için karne verilmeyeceğinin belirtilmesi üzerine öğrenciler ile okul müdürü arasında tartışma çıktı. Öğrencilerin daha önceki yıllarda da sivil elbiseler ile karnelerini aldıklarını belirtmesi üzerine, okul yönetimi de yeni çıkan yasa gereği karne veremeyeceğini belirtti. Öğrenciler ile okul yönetimi arasındaki tartışmanın büyümesi üzerine, okul yönetimi tarafından çevik kuvvet polisleri çağırıldı. Okula gelen polisler, öğrencileri dağıtmak için gaz bombaları ile öğrencilere müdahale etti. Çok sayıda öğrenciyi darp eden polis, basın mensuplarının da görüntü almasına izin vermedi. Polislere tepki gösteren öğrenciler ise polislerin dağılmasını isteyerek, okullarında polis istemedikleri belirtti. Okula gelen Emniyet Müdürü ile Doğubayazıt Kaymakamı Hüseyin Yılmaz, okul yönetimi ile görüşerek konu hakkında bilgi aldı. Yaralanan iki öğrencinin Doğubayazıt Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı belirtilirken, çok sayıda öğrencinin de yaralı olduğu iddia edildi. (20.01.2012/DİHA / Patnosnet.com / Haberler.com / Milliyet.com.tr / Mynet.com) *Halfeti'de PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getiriliş tarihi olan 15 Şubat nedeniyle kadınlar tarafından yapılmak istenen yürüyüş öncesi polis BDP İlçe binasını çok sayıda zırhlı araç ve özel hareket timi ile ablukaya aldı. Halfeti'nin belde ve köylerinden yürüyüşe katılmak için gelen birçok araca para cezası verilirken, 2 aracın da cezası olduğu gerekçesiyle polis tarafından bağlandığı belirtildi. Urfa'dan Halfeti'ye gelen grup içerisinde bulunduğu öğrenilen Azadiya Welat Gazetesi çalışanı Mustafa Göktaş'ın da jandarma arama noktasında araçların durdurulması üzerine haber için fotoğraf çekmek isterken, jandarma tarafından tartaklandığı ve gözaltına alındığı öğrenildi. (12.02.2012/DİHA/ Atilimhaber.org) *Nusaybin'de evlerine akşam saatlerinde yapılan baskın sonucu Belediye Başkan Yardımcısı Saliha Cabadak ve kardeşi Derviş Cabadak gözaltına alındı. Mardin ve Nusaybin emniyet müdürlüklerinden gelen çok sayıda polisin, baskın sırasında kapıları çalmadığı ve Cabadak ile kardeşini gözaltına alırken darp ettiği iddia edildi. Anne Cabadak, "Evimizin etrafını sarıldığını gördük. Kapıyı açmaya giderken kapımızı ve penceremizi kırarak içeri girdiler. Bu şekilde bir baskın yapılmasının hukuksuz olduğunu ifade ettik, ancak oğlum ve kızım biber gazı da kullanılarak darp edildi. Bizim evimizde bir şey bulunmayınca etrafı açık olan arka bahçemizde arama yapmak istediler. Elleriyle koymuş gibi hemen bomba bulduklarını söylediler. Komşularımız ve akrabalarımız evin yakınına gelmeden darp edilerek, biber gazıyla etkisiz hale getirildiler. Kesinlikle böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil. Ufak tefek 10 cm çukurlar açarak arama süsü verdiler. Ama hemen alçak bahçe duvarındaki açık evin dibinden 3 tane bomba bulduklarını söylediler. Yapılan hukuksuzluktur. Kızımın özel eşyalarına kadar erkek polisler arama yapıyordu. Buna itiraz etmemize rağmen aramalara 149 devam ettiler ve her tarafı dağıttılar, penceremizi ve kapımızı kırdılar" diye konuştu. (16.02.2011/DİHA/Nusaybinim.com/Milliyet.com.tr/Aktifhaber.com/Medya73.com) *Muş'ta Azadiya Welat ve Özgür Gündem gazetesi dağıtımcılığı yapan Ersin Akman, çarşıda polisler tarafından sorguya alındı. Muş Devlet Hastanesi önünde sivil polisler tarafından durdurulan Akman'ın kimlik kontrolünü yapan polisler, üst araması yaptı. Çantasındaki gazeteleri soran polisler, "Başka ne dağıtıyorsun. Kime çalışıyorsun" gibi sorular sorarak Akman'ı yaklaşık bir saat boyunca bekletti. Polisler, daha sonra Akman'ı serbest bıraktı. (16.02.2011/DİHA) *Batman'da polis müdahalesinin ardından yeniden Newroz Alanı'nın girişinde toplanan onbinlerce yurttaşa polis sert müdahalede bulundu. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Ahmet Türk ve BDP'li vekillerin de aralarında olduğu kitleye müdahale sonucunda Ahmet Türk baygınlık geçirdi. Türk'ün polislerin fiziki müdahalesine de maruz kaldığı ve tekme tokat tartaklandığı bildirildi. Olaylar devam ederken Türk, Dünya Hastanesi'ne kaldırıldı. (20.03.2012/ANF/DİHA/Bianet.org/Cumhuriyet.com.tr/Sabah.com.tr/ Milliyet.com.tr/Haberturk.com) *Ağrı’da Newroz kutlaması için BDP İl binası önünde bir araya gelen kitle alana yürümek istedi. Yürümek isteyen kitle polis engeline takıldı. Kitle yürümekte direnerek, alana yürüyeceklerini dile getirdi. Bunun üzerine kitle ile polis arasında gerginlik yaşandı. Gerginlikte polis BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy ve kitlenin üzerine tazyikli su ve gaz bombası attı. Müdahale üzerine dağılan kitle tekrar bir araya gelerek, Newroz’un kutlanacağı eski Saman Pazarı’na doğru yürüyüşe geçti. BDP Milletvekili Aksoy, kitleye müdahale etmek isteyen TOMA aracının önüne geçerek saldırıyı engellemeye çalışması üzerine çevik kuvvet polisleri Aksoy'u darp etti. Aksoy'un darp edilerek yoldan çıkarılmasının ardından TOMA aracı yürüyüşe geçen kitleye tekrar müdahale etti. (21.03.2012/DİHA/Bianet.org) *Urfa'da Newroz alanında alınan olağanüstü önlemler sırasında yurttaşların alana girişlerinde, üzerlerindeki aksesuarlara kadar çıkartılıp, detaylı aramalar yapılırken, bu sırada polislerin yurttaşlara yönelik uygulamalarına karşı çıkan 3 gözlemci avukat darp edildi. Eyüp Sabri Tınaş, Mehmet Emin Uygune ve Hidayet Ellek isimli avukatların, Newroz'da hukuksuz uygulamaları önleme amacıyla gözlemci olarak alana gelirken, polislerin uygulamasına karşı çıktığı için darp edildiği öğrenildi. Avukatlar Balıklıgöl Hastanesi'ne kaldırılırken, alana girişlerde ve Newroz bitiminden sonra en az 15 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. (21.03.2012/DİHA/Urfahaber.net) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 21 Mart günü 50 bin kişinin katılımıyla gerçekleşen Newroz kutlamasının ardından yurttaşlar yürüyüşe geçti. Otogar alanından Özgürlük Meydanı'na yürüyen 10 binlerce kişi, Kilise Caddesi üzerinde barikat kuran polis tarafından engellendi. Polisin barikatına taşlarla karşılık veren kitle, daha sonra Sobacılar Sokağı üzerinden Özgürlük Meydanı'na doğru tekrar yürüyüşe geçti. Özgürlük Meydanı'nda son bulan yürüyüşün ardından polisler gaz bombalarıyla kitleye müdahale etti. Yurttaşlarda gaz bombalarına taşlarla karşılık verdi. Polisin sert müdahalesi sonucunda Kızıltepe gaz bombalarının dumanı altında kalırken, çok sayıda yurttaş gazdan etkilenerek fenalaştı. Özgürlük Meydanı'nda polisler bir kişiyi feci şekilde darp etti. İsmin öğrenilemeyen yurttaş, kanlar içinde kaldı. Burnunda kırıklar oluşan yurttaşın, kulaklarından da kanlar aktı. Ağzı ve burnu kanlar içinde kalan yurttaş, hastaneye götürüldü. (21.03.2012/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde oturan Beyhan Kaya isimli zihinsel engelli yurttaş, Serment caddesinden geçerken İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı sivil bir polis tarafından darp edildi. 150 Vücudunda darp izleri bulunan Kaya, ailesiyle birlikte savcılığa giderek, Şemdinli İlçe Emniyet Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulundu. Emniyetin yanında yoldan geçtiği sırada sivil bir polis tarafından darp edildiğini belirten Kaya, "Ben yoldan geçerken sivil bir polisin sözlü hakaretlerine uğradım. Daha sonra beni tutarak, dövmeye başladı. Bir ara beni duvardan aşağıya atacaktı. Oradaki esnaflar engel oldu. Zaten özürlüyüm yüzde 55 engelli raporum var ve şu anda özel bir rehabilitasyon merkezinde tedavi görüyorum. 2 gündür polis beni tehdit ediyor. Neden bana bunu yaptıklarını anlamış değilim" diye konuştu. (26.03.2012/DİHA/Serhattv.com.tr/Diyarbakirhaber.gen.tr) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nin Cudi Mahallesi'nde dün akşam polisler tarafından yapılan ev baskınlarında Agit Düşkün (20) isimli yurttaş gözaltına alındı. Düşkün'ün geçtiğimiz yıl düzenlenen "Amara yürüyüşü"ne katıldığı gerekçesi ile gözaltına alındığı iddia edildi. Urfa'ya gönderileceği bildirilen Düşkün'ün annesi Hediye Düşkün, baskınlar sırasında polislerin aile fertlerini darp ettiğini savundu. (29.03.2012/DİHA) *TUHAD-FED'in organize ettiği Amara Yürüyüşü'ne katılmak için Diyarbakır'dan yola çıkan DTK Eşbaşkanı ve Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, BDP'li vekiller Emine Ayna, Nursel Aydoğan, Özdal Üçer, BDP İl Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt'ün araçları Urfa'nın Suruç İlçesi girişinde asker ve polisler tarafından durduruldu. Burada vekillerin araçlarında zorla arama yapılmak istendi. Araçta bulunan vekil danışmanları polis tarafından darp edilerek, yerlere atıldı. Buna tepki gösteren BDP'li vekillerinin üzerine çullanan polis, vekilleri de darp etti. Öte taraftan emniyet amirinin polislere bağırarak, sert bir şekilde "hepsini alacaksınız" diye talimat vermesi dikkat çekti. Polis müdahalesinde BDP çalışanı 4 kişi gözaltına alındı. Polis tarafından Suruç girişine bariyer kurulurken, basın mensupları dahil hiç kimsenin Suruç'a geçmesine izin verilmiyor. Gergin bekleyiş devam ediyor. (03.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Evrensel.net/Urfadagundem.com/Sabah.com.tr /Yeniozgurpolitika.org) *PKK lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü nedeniyle Urfa'daki abluka sürüyor. Dünden beri Antep-Urfa Yolu üzerindeki Aligor Beldesi'nin dört bir tarafına kurulan arama noktaları hala kaldırılmazken, Suruç ve Aligor'a Urfa nüfusuna kayıtlı olmayanlar dışında kimsenin alınmayacağı belirtiliyor. Dün basının da Aligor'a alınmayacağı yönünde karar bulunduğunu belirten ve DİHA muhabirlerinin beldeye girişini engelleyerek tehditte bulunan polisler, bugün de tavrını sürdürüyor. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve BDP'li vekillerin gelmesinin beklendiği Aligor'a hemen hemen kentteki bütün basın mensuplarının alındığı görülürken, DİHA muhabirleri bir kez daha polisin keyfiyetçi yaklaşımı ve tehdidiyle karşı karşıya kaldı. DİHA muhabiri Sertaç Kayar'ın "Bütün basının Aligor'a geçişine izin verdiniz. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın gelmesi bekleniyor ve biz de diğer basın gibi bunu takip edeceğiz. Aligor'a geçişimizi engellemeniz tamamen keyfiyetçi bir yaklaşımdır" demesi üzerine arama noktasında bulunan sivil polisler Kayar'ı tartakladı. Kayar ve beraberindeki DİHA muhabirleri, kenti terk etmemeleri durumunda gözaltına alınacakları tehdidiyle bir kez daha karşı karşıya kaldı. (04.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *06.04.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Mehmet Demirbaş, şu beyanlarda bulundu: “05/02/2012 günü sabah saat 06.00 sularında kapımız çalındı. Kapıyı babamız kayınbabam Ahmet Demirbaş açtı. Eve hızlı bir şekilde giren yüzleri maskeli, silahlı şahıslar kendilerinin polis olduklarını söylediler. Evi aramaya başladılar. O saatte hepimiz yataktaydık. Evde 4 yaşında küçük çocuk da vardı. Bağırıp çağıran güvenlik güçleri İlyas DEMİRBAŞ’ ın kafasına silahı dayayarak yere yatırdılar. Ahmet DEMİRBAŞ’ı kanepeye oturttular. Ayakkabılarını çıkarmadan evin her tarafını, yerdeki yatakları aradılar. Üstümüzün müsait olmadığını söylememize rağmen bayanları salona çağırdılar. 151 Çekmecelerimizin müsait olmadığını söylememize rağmen bütün çekmeceler boşaltıldı. Odalarımızda bulunan Kur’an-ı Kerimleri görünce; “Burası Kuran Kursu mu? Hepiniz hacdan mı geldiniz. Bu ne bu kadar Kur’an-ı Kerimdir.” diye bizle alay ettiler. Bizlere, sanki Müslüman olmadığımız halde göz boyama için Kur’an-ı Kerimi okuyormuşuz şeklinde bir şeyler hissettirmeye çalışıyorlardı. Evi 5-6 kişi aradı. Dışarıda da polislere ait 5 araç vardı. Evi kuşatan polisler vardı. Evdeki polislerden biri bayan olmasına rağmen mahrem oda ve eşyalarımızı erkek polisler aradılar. Aramaya başlayınca Ahmet DEMİRBAŞ’ı dışarıdaki araçlardan birine aldılar. Arama yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Arama tutanağını bize zorla imzalatmak istediler fakat biz imzalamadık. Konuyla ilgili, 06/04/2012 tarihinde Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Ev halkı olarak tanıklık ettiğimiz bu kötü muamele karşısında şubenizden hukuki yardım talebinde bulunuyoruz.” (İHD Bingöl Şubesi) *22.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdulselam Aydın, şu beyanlarda bulundu: “24.04.2012 tarihinde saat 10.00’da babam olan Veysi Aydın ticari taksi kullandığı vakitte kolordu kavşağında trafik polisi babamı durdurarak cam ve plakanın uygun olmadığını söyleyerek “kendilerini takip etmelerini” istediler. Babam beni arayarak trafik polislerinin aracını bağlayacaklarını söyledi. Bende bunun üzerine otoparka hareket ettim. Aracı bağlamak isteyen polislere” bunu yapmayın ne gerekiyorsa burada halledelim” dedim. Aracın içinde bulunan tornavida ile plakaları sökmek istedim. Ama sökmeden polisler bana hakaret ve küfür etmeye başladı. Bu hakaretler üzerine dışarı çıktım. Tekrar içeri döndüğümde bana “çakal” deyince bende “terbiyesizlik yapıyorsun devlet memuruna yakışmaz bu laflar” deyip tekrar dışarı çıktım. Etrafımda biran 3-4 ekip arabası geldi. Bana sen kimin “anasına küfür ettin” dediler. Ben de böyle bir şeyin olmadığını kimseye küfür etmediğimi belirttim. Yanımda bulunan babamı ittiğini görünce biran polise kafa attım. Bunun üzerine 8-9 polis coplarla üstüme saldırdılar. Bu darbelerden kaynaklı yaralandım. Araştırma hastanesinde darp raporu aldım. Polisler benden darp raporu alarak savcılığa vereceklerini söylediler. Daha sonra öğrendiğim kadarıyla polisler benim hakkımda savcılıkta gidip şikâyetçi olduklarını söylediler. Asıl mağdur olan ben ve babamdır. Onlar hakkında ben şikâyetçi ve davacıyım. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *22.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Zeliha Balin, şu beyanlarda bulundu: “Ben ve 4 arkadaşım aile baskısından kaynaklı olarak kaçmaya karar verdik. Kızıltepe üzerinden Suriye’ye geçmek istedik. Yolda Arapça konuşan biriyle karşılaştık. İşaret diliyle anlaşabildik. Arkamdan gelin diye bize işaret edince biz de bizi Suriye tarafına geçirebileceğini düşünerek peşinden gittik. Suriye’ye varmadan Arap bir anda kayboldu. Suriye karakolu görünüyordu. Ancak karakolun ışıkları söndü ve askerler üzerimize ateş etmeye başladılar. Yaklaşık olarak 7-8 asker üzerimize saldırdılar. Askerlerden biri kendi arkadaşını yaraladı. Bunu gördüğümü fark edince beni silah dipçiği ile ve tekmelerle darp etmeye başladı. Arkadaşları beni darp eden askere Orçun bazı arkadaşları da Halil diye sesleniyorlar. Askerler bize teröristler, Afganistan’daki arkadaşlarımızı öldürdünüz bizde sizi öldüreceğiz diyorlardı. Olay yerinden bizi Ata Piyade Alay Komutanlığı diye bir yere götürdüler. Bize sürekli bir şekilde tehdit ve hakaretlerde bulundular. Kendi yaraladıkları arkadaşları içinde bizi suçluyorlardı. “Ona bir şey olursa sizi de yaşatmayız” diyorlardı. Bulunduğumuz odaya birileri girip çok ağır küfürler ediyorlar. Bize PKK’nın piçleri” küfürler ediyorlardı. Burada yaklaşık olarak 3 saat kaldık. Bizi gece saat 01.00 sularında Akıncılar Jandarma Karakoluna götürdüler. Burada bir gece kaldık. Burada bize karşı herhangi bir saldırı olmadı. Ertesi gün Mardin devlet hastanesine götürüp buradaki erkek doktor sadece sözlü olarak muayene etti. Bana vücudunda herhangi bir darp olup olmadığını sordu. Bende kolumu kullanmakta zorlandığımı söyledim. Bizim yanımızda komutan bulunuyordu. Bizi doktor odasında muayene etmediler. 152 Polislerin odasında şikâyetlerimizi dinlediler. 5 arkadaşla birlikte muayene olduk. Doktor daha sonra kolumun filmi çekilsin diye sevk etti. Film çekildikten sonra doktora gösterdim. Kolumun kırılmadığını yalnızca ezildiğini ve 20 gün boyunca kolumu hareket ettirmememi söyledi. Oradan bizi Mardin İl Jandarma Komutanlığına getirildik. Burada 3 gün kaldık. Burada bize çok iyi baktılar. İhtiyaçlarımızı karşıladılar. 21.03.2012 tarihinde bizi tekrar Mardin devlet hastanesine götürdüler. Tekrar polis odasında başka bir erkek doktor bize darp yapılıp yapılmadığını sordu. Bizde son kaldığımız yerde bize herhangi bir şey yapılmadığını ancak daha önce darp edildiğimizi belirttik. Daha sonra bizi savcılığa götürdüler. Jandarmadayken iki tane sivil polis geldi. İfademizi almak istediler. Susma hakkımızı kullandık. Savcılıkta ifademiz alındı. Mahkemeye sevk edildik. Mahkemede yeterli delil olmadığından dolayı hepimizi serbest bıraktı. Halil isimli asker ve buna engel olmaya çalışan ancak göz yuman, durdurmayan diğer askerlerden şikâyetçi olmak istiyorum. Sizden bu konuda hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi İspiriz Dağları, Aşağı Uluyol (Tilorana Binî) ve Yukarı Uluyol (Tilorana Serî) köyleri ile Pinyanişi, Dostki ile Dağlıca alanlarında 3 gün önce başlatılan operasyonlarda yurttaşların akıl almaz uygulamalara maruz bırakıldığı iddia edildi. Alınan bilgilere göre; köy içlerine helikopterlerle özel birlikler, özel hareket timlerinin indirildiği ve yurttaşların evlerden çıkarılarak yerlere yatırıldığı ve saatlerce sorgulandıkları belirtildi. Söz konusu operasyona tugay komutanı, il ve ilçe emniyet müdürlüklerinden de yetkililerin katıldığı, köylülerin kırsal bölgeleri kullanmamaları konusunda tehdit edildiği ifade edildi. Ayrıca Esendere bölgesinde bulunan Soryan Köyü'ne giden askerlerin de köylülere "Köy dışına çıkmayın. Pancara çıkışları yasaklıyoruz. Koyun ve davarlarınızı köyün etrafında otlatın" dediği ileri sürüldü. Yüksekova’ya 30 kilometre uzaklıkta bulunan ve İspiriz Dağları'nın altında kalan Yukarı Uluyol ( Tlorana Binî) Köyü'ne birkaç gün önce yapılan operasyonun detayları da ortaya çıktı. Operasyon esnasındaki uygulamalar nedeniyle kadın ve çocukların sinir krizi geçirdikleri ve birçoğunun bayıldığı belirtildi. Olayda 3 saat sorgulanan köylülerden adını vermek istemeyen bir yurttaş, “Sabah saat 04.30 sıralarında köyü ve İspiriz Dağları üzerinden çok sayıda kobra ile skorsky tipi helikopter belirdi. 10 dakika içinde köyün etrafına helikopterlerle asker ve polis indirilerek köy ablukaya alındı. Karadan da askerlerin köyün etrafını tuttuklarını gördük. Helikopterler köy üzerinde kalırken asker ve polisler köyün içine dağılarak, tekmelerle köy kapılarını kırarak yurttaşları çıkararak yüzü koyun yere yatırdı. Gençlerin omuzlarına silah dayandırılarak kalkan şeklinde kullanılıp evlere ahırlara girildi. Evleri çamurlu ayakkabıları ile basan askerler arama esnasında köpek de bulundurdu. Tüm aramalara rağmen köyden bir şey bulamayan güvenlik güçleri tek tek sorgulamalara başladı. Özellikle genç kızlar ile genç erkeklerle ilgilenildi. Gençlere 'bize köye giren çıkanlarla ilgili bilgi verin. 155'i arayın, olmazsa size özel hat telefon verelim. Özel hat telefonla direk yetkili amirle konuşacaksınız. Bu işbirliği sayesinde yeşil kart sorunlarınız olmayacak, devletin tüm nimetlerinden yararlanacaksınız' diyorlardı. Yine öğrencilere de sizin dershane ve okul masraflarınızı karşılayacağız' şeklinde ajanlık dayatmasında bulundular" dedi. Polis ve askerin kendilerini ayrı ayrı sorgulandıklarını söyleyen yurttaş, “Tüm köy, ev ve içinde yaşayanların fotoğraflarını çektiler. Kameraya aldılar. Birçok köylü tartaklandı. Bu olaylar sırasında köyde çocukların ve kadınların çığlıkları hakimdi. Yaşanan psikolojik ortamda yüzü kar maskeliler adeta psikolojik işkence yaratıyordu. Biz köylülere dönerek 'size adalet yok adalet burada biziz' diyorlardı" şeklinde konuştu. Yaşananlara tepki gösteren yurttaş, "İnsan hakları savunucuları ve duyarlı kurumları yaşanan süreci iyi okumaları ve gereken tavrı takınmalarını bekliyoruz” diyerek duyarlılık çağrısında bulundu. (24.04.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Çermik İlçesi'nde, HPG'li Ağa Karakaya'nın cenaze töreninin ardından gözaltına alınan MEYA-DER Eşbaşkanı Osman Aydın’ı görmek için emniyete giden Av. 153 Suna Aydın, polisler tarafından darp edilerek dışarı çıkarıldı. Avukatın müvekkilini görmesine izin verilmedi. (06.05.2012/DİHA) *12.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Hasip İnci, şu beyanlarda bulundu: “Biz ailece 10 Mayıs 2012 tarihinde saat 14.00 sularında Giresun E Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan kızım Ajda İnci’nin görüşüne gitmek için yola çıktık. Gümüşhane/Bayburt arasında seyir halindeyken 2 akrep tipi araçtan biri önden biri de arkadan olmak üzere takibe aldılar. Bu şekilde yolculuk yaklaşık olarak yarım saat sürdü. Yolda bir minibüs bizi durdurarak oğlum Ramazan İnci’nin araması olduğu gerekçe gösterilerek araçtan indirdiler. Onlara bizi neden durduruyorsunuz dedim, onlarda bana “siz teröristsiniz” diye cevap verdiler. Oğlumun Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinden almış oldukları karar üzerine gözaltına alacaklarını söylediler. Oğlumu gözaltına alıp Gümüşhane Alay Komutanlığına daha sonra Gümüşhane Savcılığına çıkartarak tutuklanmasına karar verdiler. Tutuklama emrinin Van mahkemesinden verildiği için Van’a göndereceklerini söylediler. Kızım bize bu yapılan hakaretleri görüntülemek istedi ama askerler tarafından oğlum Ramazan ve kızım Zerin darp edildi. Cezaevinde bulunan kızımı bu yaşadıklarımızdan kaynaklı olarak göremedik.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Muş'un Kızılağaç Beldesi'ne bağlı Kurtmeydan (Erelan) Köyü'nde can güvenliğinden dolayı isminin açıklanmasını istemeyen bir çoban, silahlı kişiler tarafından sorgulanarak öldürülmek istendiğini savundu. Silahlı grubun ısrarla kendisinden silahının neden olmadığını sorduğunu belirten çoban, "Eğer silahım olsaydı, beni infaz edip PKK'li olarak göstereceklerdi" dedi. Olaydan sonra halen kendisine gelemediğini belirten çoban, "Ben 21 Mayıs gece saat 12.00 civarlarında koyunları otlattığım sırada arkadan biri bana seslendi. Köylüler olduğunu zan ettim. Ben de bana sürpriz mi yaptınız dedim. Baktım biri bana 'evet sana sürpriz yaptık' dedi. Döndüğümde gözüme farklı bir ışık tutmuştu. Hiç bir şey görmüyordum. Ama 5 kişi olduklarını fark ettim. Elbiseleri siyahtı, başlarında bere vardı, bir de eldiven takıyorlardı. Elerinde ise uzun namlulu silahlar vardı" dedi. Çoban, PKK'lilerin nerede saklandığı yönünde sorgulandığını savunarak, bilmediğini söyledikten sonra tehdit edildiğini şöyle anlattı: "Sonra grubun içerisinde paşa diye hitap ettikleri biri vardı. Paşa'ya seslenerek, 'paşa gel sen doğum gününü kutlamadın gel kutlayalım' dedi. Sonra biri ensemden tutup dizlerime vurdu ve diz çöktüm. Sonra beni süründürdüler. Eziyet ettiler. Elbiselerimi çıkarmamı istediler. İç çamaşırlarımla kaldım elime bir konserve kutusu verdiler ve kutuyu kaldır dediler. Elimdeki konserve kutusuna sadece bir el ateş edeceklerini söylediler. Başlarındaki kişi ise yok silah sesi duyulmamalı dedi. Sonra getirdiğim bütün erzaklarımı yere dökmemi istediler. Sonra da hepsini ayakları ile ezdiler. Bana hakaret edip 'bunları teröristlere veriyorsun' dediler. Sonra senin silahın niye yok diye bana küfür ettiler. Silahım olsaydı herhalde beni öldüreceklerdi. En sonunda gözüme biber gazı sıktılar gözümü yıkadım yanımda su vardı onların hangi tarafa gittiğini ve kim olduklarını görmedim." Can güvenliğinin olmadığını belirten çoban, başına bir şey gelmesi durumunda yetkililerin sorumlu olacağını kaydetti. (23.05.2012/DİHA) *Hakkari'ninYüksekova ilçesinde bulunan TOKİ Anadolu Lisesi öğrencileri ile öğretmenler arasında bilinmeyen bir nedenle yaşanan tartışma üzerine, okul müdürü S.D. polise haber verdi. Olay yerine gelen polisler öğrencilere gaz bombasıyla müdahale ederek, copladı. Polisin müdahalesi sırasında darp edilen ve gazdan etkilenen 7 öğrenci hastaneye kaldırıldı. (08.06.2012 /DİHA/Radikal.com.tr/Cumhuriyet.com.tr/Taraf.com.tr/Skyturk360.com/ Haberturk.com/ Yenisafak.com.tr/Evrensel.net/Mynet.com/Turkiyegazetesi.com.tr/ Milliyet.com.tr/Yuksekovahaber.com/F5haber.com) *Diyarbakır'ın merkez Bağlar İlçesi'nde bulunan İskanevleri Çay Ocağı önünde gece kimlik kontrolü yapan polislerin bir yurttaşı gözaltına aldığı sırada darp etmesine tepki gösteren yurttaşlar ile polisler arasında tartışma çıktığı belirtildi. Çay ocağı önündeki yurttaşların 154 tepkisine polisin biber gazı ve coplarla müdahalede bulunduğu ifade edilirken, polis tarafından darp edilen 3 kişiden Ramazan Demir'in daha sonra gözaltına alındığı kaydedildi. Polislerin müdahalesi sonucu yaralanan Bağlar İskanevlerispor Kulübü Başkanı Latif Aydın, mahalle sakinleri ve kulüp üyeleri ile birlikte çay ocağının önünde oturdukları sırada olayın cereyan ettiğini ifade etti. Aydın, yaklaşık 10 kişilik sivil ve resmi giyimli polis grubunun kendilerine doğru yaklaşarak kimlik istediğini belirterek, "Polisler kimlik sordukları zaman ileride bir düğün vardı. O sırada düğüne giden insanlar dağılıyordu. Ve içlerinde bizim arkadaşımız olan Ramazan Demir (30) polisleri görünce kaçmaya başladı ve polisler onun peşine verdi" diye konuştu. Aydın, polislerce yakalanan Demir'in gözaltına alınma işlemi sırasında darp edildiğini belirterek, "Neden dövüyorsunuz, zaten gözaltına almışsınız" tepkisinde bulunduklarını kaydetti. Bunun üzerine polislerin "Konuşmayın sizin konuşmaya hakkınız yok. Arkadaşınızı kovalarken bizim arkadaşımız düştü ve ayağı kırıldı" dediğini belirten Aydın, polislerin kendilerine hakaret ve küfür ettiğini savundu. Yapılan hakaretlere tepki gösterince tartışma yaşandığını söyleyen Aydın, "Bir anda bize saldırdılar. Coplar, biber gazları, tekme tokat saldırmaya başladılar. Ortalık bir anda savaş alanına döndü. Onlarca polis geldi. Çok biber gazı sıktı. Polis saldırısında kolum yaralandı. Hava değişimi için askerlikten gelen Şair Ayter de yaralandı. Oğluna saldıran polislere tepki gösteren annesi Amber Ayter'e de biber gazı sıktılar, copla vurdular" dedi. İskanevleri Spor Kulübü'nü açarak gençleri orada yetiştirdiklerini belirten Aydın, "Biz gençleri bataklıktan çıkarıyoruz. Polisler bunu görünce dayanamıyor. Onlar istiyor ki bu gençler yetişmesin. Ve bu yüzden sürekli baskı altında tutuyorlar bizi" diye konuştu. Darp edilmesinin ardından sağlık ocağına gittiğini dile getiren Aydın, 10 günlük iş göremez raporu aldığını ve polislerden şikâyetçi olacaklarını belirtti.Gece yaşanan olaylarda darp edildiğini belirten Amber Ayter, yaşananların tam bir hukuksuzluk olduğunu dile getirerek, olayın olduğu saatlerde evde olduklarını ve mahalle çocuklarının evlerine gelerek, "Çay ocağının önünde bir sürü polis var olay çıktı" demesi üzerine olay yerine gittiklerini dile getirdi. Hava değişimi için askerden gelen oğlu Şair Ayter'in polis saldırısına uğradığını söyleyen Ayter, "Bir anda oğluma saldırdılar. 10 polis ona vurmaya başladı. Ben de engel olmaya çalışınca bana da biber gazı sıktılar. Copla vurdular koluma" dedi. (12.06.2012/ANF/DİHA/Diyarbakirsoz.com/Silvanmucadele.com), *Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi Şehitlik Mahallesi'ne bağlı 6. Sokak'ta bulunan bir eve dün gece 02.00-03.00 sularında Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı çok sayıda polis tarafından baskın düzenlendi. Edinilen bilgilere göre mahalleyi ve evin bulunduğu sokağı özel harekat timleri eşliğinde zırhlı araçlar ile ablukaya alan çok sayıda polis Kocakaya ailesine ait evin kapısını kırarak eve baskın düzenledi. Baskın sırasında aile reisi babanın hastalığı nedeniyle hastanede ve evin iki büyük çocuğunun da refakatçi olarak beraberinde olduğu öğrenilirken, eve bulunan 20 yaşındaki Sıdıka Kocakaya'nın ise polis şiddetine maruz kaldığını ifade edildi. Polisin şiddetine maruz kalan 20 yaşındaki genç kadının çığlıkları üzerine eve gelmek isteyen komşularda polisin tehdit ve şiddetine maruz kaldığı bildirildi. Evde uzun süre arama yapan polis bir çok eşya üzerinde ise parmak izi örnekleri alındığı belirtildi. Baskının nedenine ilişkin henüz bilgi edinemezken, sona eren aramanın ardından ise Sıdıka Kocakaya polis tarafından gözaltına alınarak Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Olayı DİHA’ya anlatan Sıdıka Kocakaya'nın ağabeyi Serdal Kocakaya, "Polis baskın yaptığı zaman kardeşim evdeydi, zorla kapıyı kırarak içeriye girmişler ve kardeşimi dövmüşler. Daha sonra kardeşimin çığlıkları üzerine gelen komşuları da tehdit edip, dövmüşler. Kardeşime ulaşmak istedik ama 24 saat geçmeden herhangi bir şekilde görüşemeyeceğimizi söylediler" dedi. (22.06.2012/DİHA) *22.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Serdal Kocakaya, şu beyanlarda bulundu: “22.06.2012 tarihinde saat 02.00 sularında evde sadece kız kardeşim Sıdıka Kocakaya ile erkek kardeşimin tek olduğu sırada evimize Tem Şubeye bağlı Emniyet Güçleri tarafından evimizin kapısı kırılarak baskın düzenlendi. Baskın olduğu sırada babam hasta olduğu için 155 hastanede yatıyordu. Bende ona refakatçi olduğumdan evde ikimizde bulunmuyorduk. Eve yapılan baskında erkek kardeşim korktuğundan evden kaçtı kendisinden hala haber almış değiliz. Bu baskın sonucunda Kız kardeşim Sıdıka Kocakaya gözaltına alındı. Eve girmek isteyen komşularımıza polisler tarafından hakarete maruz kaldıklarını söylediler. Bize yapılan bu haksızlıkları kabul etmiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Urfa Haran Üniversitesi öğrencisi Nofa Alpağüp isimli kadın öğrenci alışveriş yapmak üzere girdiği mağazada TEM polisi tarafından önce sözlü tehdit edildiği ardından tekme tokat dövülerek gözaltına alındığı iddia edildi. Mağaza içerisinde gözaltına alınan ve polis tarafından darp edildiği ileri sürülen öğrenci Alpağüp, tedavi edilmek üzere Urfa Devlet Hastanesine götürüldüğü belirtilirken, hastanedeki tedavinin ardından Alpağüt'ün, ifadesi alınmak üzere Yenişehir Polis Merkezi’ne götürüldüğü öğrenildi. (08.06.2012/DİHA) *Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde bulunan Bahçebaşı Mahallesi'nde ikamet eden Yunus Kılıç adlı yurttaş, arkadaşı ile birlikte araçlarıyla seyir halindeyken polislerce durduruldu. Kimlik kontrolüne tabi tutulan Kılıç'a polislerin hakaret ettiği iddia edildi. Polislerin hakaretlerine tepki gösteren Kılıç'a, polislerin saldırdığı öne sürüldü. Kılıç'ın avukatı Ahmet Arıkan, Kılıç'ın polislerce darp edildiğine ilişkin Dargeçit Devlet Hastanesi'nden 2 günlük iş göremez raporu aldığını söyledi. Arıkan, hastaneden aldıkları raporda Kılıç'ın vücudunun 7-8 yerinde darp izine rastlandığını kaydederek, "Müvekkilim darp olayına ilişkin davacı olmuştur. Biz de olayla ilgili Cumhuriyet Savcısı'na suç duyurusunda bulunduk. Hukuki sonucu bekliyoruz" dedi. (02.07.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Mardinlife.com/Dargecithaber.com) *Ağrı Patnos'tan Bitlis'e gelmek üzere yola çıkan 33 yaşındaki Nihat Gür'ün aracı 03.07.2012 tarihinde akşam saatlerinde, Van'ın Erciş İlçesi'ne bağlı Karayayla Köyü civarında askerler tarafından durdurulmak istendi. Ancak arabasında kaçak sigara olduğu için durmayarak yola devam eden Gür, Adilcevaz İlçesi yakınlarında trafik kazası geçirdi. Araçtan kendi imkanları ile yaralı olarak çıkan Nihat Gür, kaza yaptığı mevkiye gelen askerlerin kendisine ilk yardımda bulunmak yerine dipçikler, sopa, kalas, yumruk ve tekmelerle saldırdığını söyledi. Askerlerin, kendisinin kaza yaptığını ve kaza yapan araçtan sürünerek dışarı çıktığını görmesine rağmen yaralı halde kendisini 20 dakikadan fazla bir süre dövdüğünü belirten Gür, "Şarampole yuvarlanan aracımdan çıkar çıkmaz yanıma gelen 4 er ve 1 uzman çavuş tarafından önce dipçiklerle dövülmeye başlandım. Kendilerine beni ya hastaneye ya da işlem yapılması için karakola götürmelerini söylememe rağmen dipçikler, cop, tekme ve yumruklarla dövmeye devam ettiler. Kaçarak kendimi korumak istesem de ellerinden kurtulamadım ve 20 dakikayı aşkın bir süre işkenceye maruz kaldım" dedi. "Bayıldığım için dayağın ne kadar sürdüğünü hatırlamıyorum" diyen Gür, "Kaza anından yaklaşık 2 saat sonra Adilcevaz Devlet Hastanesi'nde gözlerimi açtım. Burada ilk müdahale yapılmasının ardından Bitlis Devlet Hastanesi'ne sevk edildim. Bana hiçbir suçlama yapılmadan, dakikalarca dövülmemem gerekirdi. Beni resmi mercilere havale etmesi gereken askerler hayati tehlike yaşatacak kadar ağır bir dayak ve işkenceden beni geçirdiler. Olayda sorumluluğu bulunan kişilerden şikayetçiyim. Beni Adilcevaz Devlet Hastanesi'ne getirenlerin dahi kim olduğunu bilmiyorum" diye konuştu.Bitlis Devlet Hastanesi Genel Cerrahi bölümünde tedavisi devam eden Nihat Gür'ün kaburgaları ve kafatasında çatlak olması nedeniyle müşahede altında tutulduğu belirtildi. (04.07.2012/DİHA) *Kapatılan dönemin DTP Van Merkez İlçe Başkanı Bazi Bor'un da aralarında bulunduğu 5 kişi hakkında açılan davanın karar duruşması Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, Mahkeme heyeti, Bor'u "örgüt üyesi olmak" ve " Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 19 yıl 6 ay hapis cezasını çarptırdı. Aynı dosyada tutuksuz olarak yargılanan Mesut 156 Delen'e 'Örgüt üyesi olduğu" iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verirken, Ayhan Kaçak, Servet Aslan ve Mehmet Nasır Kaya'ın ise mevcut deliller dikkate alınarak beratlarına karar verdi. Karar açıklamasının ardından Bor ve ailesi, kararı protesto etti. Asker ve polisler, Bor ailesi fertlerine müdahale etti. Müdahale sırasında Bazi Bor'un kardeşi Nimet Bor (40) yaralandı. Yaralanan Boz hastaneye kaldırıldı. (04.07.2012/ANF/DİHA) *Van'ın Cumhuriyet Mahallesi'nde 05.07.2012 tarihinde gece saatlaerinde, çarşıdan evlerine dönün ve akraba olan Ferhat Şen, Şaban Emre, Ekin Şen, Selim Candemir, Sinan Emre, Azmi Azat Şen ve askerlik iznine gelen Abdullah Sevgi, mahallede zırhlı araçla dolaşan polisler tarafından durduruldu. Polislerin, durdurdukları gençleri sokak ortasında tartakladığı kaydedildi. Olaydan sonra gençler haber verdikleri aileleri tarafından alınarak, Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Gençlerden 3'ü sabaha kadar müşahede altında tutulurken, hastaneden taburcu olduktan sonra aldıkları raporlarla birlikte polisler hakkında şikayetçi oldu. Polis şiddetine maruz kalan ve izinli olarak askerlikten dönen Abdullah Sevgi, polisin kendilerini linç ettiğini belirterek, "Polisler bir anda bizi durdurup, sorgusuz soysalsız önce beni dövmeye başladılar. Sonra diğer arkadaşları dövmeye başladılar. Defalarca ben asker olduğumu söylememe rağmen linç edilircesine kadar bizi tartakladılar" dedi. Aynı şekilde polislerden dayak yediğini anlatan Ferhat Şen, kendilerine kimlik dahi sormadan öldüresiye dövdüğünü belirtti. Arkadan kafasına silahla vurduğunu bu yüzen kafasının kırıldığını belirten Şen, olaydan sonra hastaneye kaldırıldıklarını dile getirdi. Hastanede darp raporu aldıklarına da belirten Şen, polisler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını dile getirdi. (06.07.2012/ANF/DİHA/Cumhuriyet.com.tr/Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi'nde bulunan 871. Sokak'ta ikamet eden Menteş ailesine yönelik 14.07.2012 tarihinde gece 03.00 sularında çok sayıda TEM ve Özel Harekat Polisi tarafından baskın yapıldı. Polise kapıyı açan evin büyük kızı Derya Menteş (28) ellerinde her hangi bir arama kararı bulunmamasına rağmen polisin baskını "3 örgüt mensubunun burada olduğu ihbarını aldık. Kentte polise yönelik eylem hazırlığındalar" iddiasına dayandırarak gerçekleştirdiğini ifade etti. Evin tüm odaları ile damını didik didik arayan polisin BDP'li Milletvekilleri için "Çakallar" diye hakarette bulunduğunu öne süren Menteş, kendilerine de "dağa çıkın" dedikleri "şerefsizler" diye de onur kırıcı hakarette bulunduğunu ifade etti. Menteş yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti: "Ben 'Kapıyı kırmayın kapıyı açıyorum' dedim. Arama kararını istedim 'İhbar' dediler. Beni hemen yere yatırdılar ve silahı başıma dayadılar. Bize uzanın dediler. 'Suçumuz yok' dedim. Misafirlerimiz var dedim. 'Konuşma; suçlusunuz, teröristsiniz. Eylem yapacaksınız' diye ifadeler kullandılar. Biz eylem yapsak size rahat, rahat kapıyı açmayız. Tuvaletin kapısı takıldı diye kapıyı kırdılar. Eve kirli ayakkabıları ile girip o kirli ayakkabılar ile bize vurdular. Ne hakları var bunu yapmaya!" İzmir'den misafir olarak gelen ağabey Muzaffer Menteş (48) de kendilerine ve partilerine yönelik ağır hakaretlerde bulunulduğunu ifade etti. Eve girer girmez polisin isimleri ile kendilerine hitap ettiğini ve miting için geldiklerinden haberdar olduklarını kaydeden Menteş, "Onlar da biliyordu ne için geldiğimizi. Bizim isimlerimizi söyleyerek nereden geldiğimizi söylediler. Öyle bir yaklaşımları vardı ki yerden kalkmamıza izin vermediler. 36 milletvekilimize 'çakal' dediler. Benim oylarımla onlar vekil olarak seçildi. Sen nasıl bu hakareti yapabilirsin" diye konuştu. Baskın sırasında aramaların devam ettiği evde, polisin doğrulttuğu silah ve uyguladığı yoğun psikolojik baskı nedeniyle 70 yaşındaki anne Fahriye Menteş fenalaşırken, ailenin ısrarları üzerine hastaneye kaldırılan anne Menteş'in gizli kalp krizi geçirdiği öğrenildi. Evde bulunan 6 kişiyi gözaltına alıp İl Emniyet Müdürlüğü'ne götüren polis, ifadelerini aldığı 6 kişiyi sabah serbest bıraktı. (14.07.2012/DİHA) *BDP ve DTK tarafından bugün İstasyon Meydanı'nda yapılmak istenen "Özgürlük İçin Demokratik Direniş" mitingine sert müdahalede bulunan polisin sokaktaki şiddeti, her köşe 157 başında onlarca gazetecinin kamera ve fotoğraf makinası tarafından saniye saniye kayıt altına alındı. Birçok BDP'li vekilin darp edildiği ve yaralandığı olaylarda, İstasyon Meydanı'nda polisler tarafından çekiştirilerek üstü yırtılan gencin sırtına coplar indirilmesi ve yurttaşın bağırışları objektiflere tüm çıplaklığıyla yansıdı. Önce ayaklar altına alınan, sonra elleri arkadan bağlanıp caminin duvarına yapıştırılan gencin çıplak sırtı çok sayıda polis tarafından coplandı. Gencin vücudundaki morluklar ise şiddetin boyutunu sansürsüz bir şekilde gözler önüne serdi. (14.07.2012/DİHA) *Diyarbakır’da BDP’nin yapmak istediği 14 Temmuz mitinginde yaşanan olaylarda yaralanan vatandaşların kaldırıldığı Devlet Hastanesi Acil Servisi adeta polis ablukasına alınırken, bazı vatandaşların yaralı halde hastaneye getirildikleri sırada dahi polisin şiddetine maruz kaldığı tespit edilmiştir. Hastanede müşahede altında tutulan Remzi Akkaya adlı gencin yaralı halde getirildiği hastane acil servisinde sivil polisler tarafından polis odasına alınarak öldüresiye dövüldüğü kendi beyanları ve hastanedeki görgü tanıklarının beyanlarıyla tespit edilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi) *17.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Yalçın Turgut, şu beyanlarda bulundu: “Ben İzmir’de ikamet etmekteyim. Diyarbakır’a gezme amaçlı gelmiştim. 14.07.2012 tarihinde Diyarbakır/Yenişehir ilçesi Şehitlik semtinde dolaşırken sivil giyimli, silahlı, ellerinde cop olan sayıları 7-8kişilik polis grubu tarafından aniden yakalandım. Yere yatırıp tekme, cop ve kalaslarla dövmeye başladılar. Her iki gözüme de yumruk darbesi aldım. Kollarıma cop ve kalaslarla vurdular. Saat 16.30 civarında akrep denilen polis aracına bindirildim. Diyarbakır Devlet Hastanesinin Acil bölümüne götürüldüm. Hastanede doktora polisler tarafından darp edildiğimi söylememe rağmen rapor verilmedi. Polis aracında dahi dövme ve hakaretler devam etti. 17.07.2012 tarihine kadar Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünde kaldıktan sonra savcılığa çıkarıldım. Savcılıkta da polisler tarafından darp edildiğimi ve kendilerinden şikâyetçi olduğumu söyledim. Gözaltında ve savcılıkta yanımda Baro’dan gönderilen Avukat Yunus Murathan bulunmaktaydı. Bütün bunlardan kaynaklı olarak sizden hukuki destek sunmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.07.2012 tarihinde şubemize başvuran İrfan Yılmazer, şu beyanlarda bulundu: “Ben 14 Temmuz 2012 tarihinde saat 17.00 sularında Sümerparkta bulunan kurslardan birine kursiyer olarak gitmişti. O sırada parkın içinde olaylar yaşandı. Herkes binanın içine koşarken bende içeri girdim. Orada mahsur kaldım. Daha sonra polis baskın düzenledi. İçeriye gaz bombalarını attılar. Hepimizi dışarı çıkartıp hiçbir şey sormadan 10-15 polis beni tekme, cop ve dipçiklerle vücudumun çeşitli yerlerine vurarak yere yatırdılar, kelepçeleyip istasyon meydanında bulunan ekip otosuna koydular. Merkeze götürdüler. Bütün kişisel eşyalarımıza el koyup, bizi hastaneye sevk ettiler. Hastaneye gittik. Doktor muayene etmeden sadece herhangi bir yerinizde darp olup olmadığını sordu. Bende bütün şikâyetleri dile getirdim. Polisler bizi tekrar Terörle Mücadele Şubesine götürüp nezarete attılar. Akabinde akşam bende mide bulantısı ve baş dönmesi oluştu. Tekrar hastaneye gitmek istediğimi söyledim ancak gönderilmedim. Sancılarım artınca birkaç arkadaşımla birlikte hastaneye gönderildik. Hastanede tomografim çekildi ve daha sonra doktora gösterdik. Doktor bana beynimde hasar oluştuğunu ve darp sonucu kafamda ödem meydana geldiğini söyledi. Bu olayda mağdur durumda olmama rağmen polislerden şikâyetçi olması gereken ben, sanki onlara bütün bunları yapmışım gibi benden şikâyetçi olan onlardır. Bu olayı kabul etmem mümkün değildir. Bana bütün bunları yapan polislerden davacı ve şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *BDP'nin Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda düzenlediği "Ez livir im" mitingi ardından silahlı saldırıya uğrayarak yaşamını yitiren Van Üniversitesi öğrencisi Murat Elibol'un protestosuna 158 katıldıkları gerekçesi ile 6'sı tutuklu 3'ü tutusuz 9 kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanıklar Siraç Deviran, Medeni Gül, Necat Yılmaz, Mervan Karataş, Habat Demir, Mazlum Ekinci ile başka bir davada tutuklu olan Vedat Gül ve tutuksuz sanıklar Kenan Öztürk, Baran Canpolat ile sanık avukatları katıldı. Duruşmada, Siraç Deviran, Medeni Gül, Necat Yılmaz savunma yapmak istediklerini mahkeme başkanına iletti. Mahkeme başkanı ise, "Savunmalarınız dava ile ilgili değil" diyerek savunma talebini kabul etmedi. Bunun üzerine sanıklar, "Biz o zaman duruşmaya devam etmek istemiyoruz" dedi. Mahkeme başkanı ise "Yani duruşmayı boykot mu ediyorsunuz" dedi. Sanıklar, "Evet boykot ediyoruz" dedi. Mahkeme başkanı ise, "O zaman duruşma salonundan çıkan" demesi üzerine jandarma sanıklara coplarla saldırdı. Darp edilen sanıklar jandarma zoruyla duruşma salonundan çıkartıldı. (26.07.2012/DİHA/İmctv.com) *02.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Osman Damla, şu beyanlarda bulundu: “01.08.2012 tarihinde Lice’den Kayalık köyüne inşaatta çalışmaya giderken Ortaç köyünde bulunan karakoldan sabah saat 8.30 sularında bizi uyarmadan bulunduğumuz araca uzun namlulu silahlardan altı el ateş edildi. Açılan ateş sonucu bana hedeflenerek cama isabet eden mermi sonucunda camların parçalanması esnasında camın parçaları yüzüme, gözüme ve boynuma isabet etmiştir. Daha sonra etrafımızı saran askerler bizi arabadan indirip yere yatırarak teslim olmamızı istediler. Yanımda da Baver, Tugay, Azizi ve İhsan Doğan bulunmaktaydılar. Karakolun kapısında bekleterek tutanakları hazırlayıp bana suçluymuşum muamelesi yaparak yaralı olduğum halde bana tutanağı imzalattılar. Öğleye kadar bizi beklettiler. Daha sonra bizi Lice Devlet Hastanesi’ne sevk ettiler. Aldığım raporu da kendilerine vermemizi istediler. Bu şekilde dava hakkımızı almak istediler. Raporu onlara vermedim. Kendi imkânlarımla Diyarbakır Devlet Hastanesi’ne gelerek gerekli olan tedavimi yaptım. Ayrıca Lice Cumhuriyet Başsavcılığına gidip suç duyurusunda bulundum. Bütün bunlardan kaynaklı olarak sizden bu konuda hukuki yardımda bulunmanızı talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Van Cumhuriyet Caddesi üzerindeki bir giyim mağazasında alışveriş yapmak isteyen Engin Değer, sırasını vermediği gerekçesiyle polislerle tartıştı. Tartışma sırasında polisler Değer’i tartakladı. Daha sonra dışarı çıkarken 8 polis tarafından linç edilmek istendi. Etrafta toplanan yurttaşların tepkisi üzerine polisler Değer'i bıraktı. Polislerin kendisini linç etmek istediğini belirten Değer, “Mağazada aldığı ürünü kabinde denemek istediği sırada, sivil bir polis sıramı almak istedi. Sıra yüzünde tartıştık. O sırada iki polis beni kabinde dövmeye başladı. Sonra dışarı çıkmak istedim; ama kapıda 8 polis tarafından linç edilmeye çalışıldım. Etrafta halk toplanınca beni bıraktılar” dedi. Yaşanların güvenlik kameraları tarafından kaydedildiğini kaydeden Değer, “Eğer görüntülere bakılırsa yaşananlar net olarak ortaya çıkacaktır” dedi. Değer, konuyla ilgili suç duyusunda bulunacağını da belirterek, sorumluların cezalandırılması için gerekli bütün yasal girişimleri başlatacaklarını kaydetti. (08.08.2012/DİHA) *Antep'in Şahinbey İlçesi Vatan Mahallesi'nde Özgür Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin dağıtımını yapan Fırat Dağıtım çalışanı Mazlum Güzel, polis tarafından darp edildiğini ileri sürdü. Daha önce başka bir mahallede dağıtım yaptığını, son iki gündür de Vatan Mahallesi'nde dağıtıma başladığını söyleyen Güzel, yolda yürürken bir aracın kasıtlı bir şekilde arkadan kendisine çarptığını, tepki gösterince de araçtan inen ve sivil polis olduğunu öğrendiği bir kişi taraftan darp edildiğini belirtti. Daha önce de aynı kişinin araçla sık sık kendisini takip ettiğini bu nedenle de polis olduğundan emin olduğunu söyleyen Güzel, darp edildikten sonra ensesinden tutularak araca bindirildiğini ve araçta "Bu gazeteleri bir daha dağıtmayacaksın" tehdidine maruz kaldığı kaydetti. Araçtan indirildikten sonra hastaneye gittiğini ve darp raporu aldığını ifade eden Güzel, polis karakoluna giderek sivil polis 159 hakkında şikayetçi olmak istediğini; ancak oradaki polisler tarafından, şikayetçi olmaması için ikna edilmeye çalışıldığını dile getirdi. Güzel, bunun üzerine karakoldan ayrıldığını belirterek, savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyledi. (14.08.2012/DİHA) *18 Ağustos’ta Hakkari'de protesto edildikten sonra bugün hava yolu ile Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik Beldesi'ne giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'i protesto eden Aydın Cengiz adlı gencin askerler ve korucular tarafından linç edildiği Bakan Şahin'in ise bu sırada gülerek izlediği iddia edildi. Korucularla Şahin'in görüşmesi sırasında Oylum (Herkişk) Köyü sakini Aydın Cengiz, "Buraya neden geldiniz madem sıkıntılarımızı dinlemeyecekseniz buraya gelmeye ne hakkınız var" demesi üzerine tepkisi üzerine Bakan'ın korumaları ve korucular tarafından alandan uzaklaştırıldığı öğrenildi. Bir görgü tanığın verdiği bilgiye göre bölgeden uzaklaştırılan Cengiz'in korumlar ve korucular tarafından kafasının ve burunun kırıldığı iddia edildi. Olayı gören yurttaş, "Korucular ve askerler Cengiz'i aralarına alıp dipçiklerle vücuduna vurdular. Bunların hepsi Bakanın gözleri önünde oldu ama Bakan hiç ses çıkarmadı sadece izlemekle yetindi. Hatta izlemesi yetmedi yaşananlara bakıp sadece gülüyordu Şahin. Daha sonra birkaç kurucu ve asker genci alıp Şemdinli 2. Hudut Taburuna götürdü" dedi. (19.08.2012/DİHA) *18.08.2012 tarihinde şubemize başvuran İbrahim Tutan, şu beyanlarda bulundu: “17 Ağustos 2012 tarihinde kuyumcular çarşısı yakınında cebimde bulunan 1500 TL kapkaççılar tarafından çalındı. Paramı gasp eden şahısları bir süre takip ettim fakat şahısları yakalayamadım. O bölgede yaşayan arkadaşları, bana parayı çalan şahsın eşkâlini tarif etmesi üzerine bu şahıslarla birlikte 18.08.2012 tarihinde çarşı karakoluna bildirmek için gittik. Karakolda bulunan polisler yanımda bulunan kişilere öğleden sonra gelmelerini istediler. Öğleden sonra bu şahıslar gaspı yapan kişinin ismini emniyete verdiler. Ama polisler gaspı yapan kişinin mağdur olmaması için ismini vermemiş diye kayda geçirmişler. Bunun üzerine yanımda bulunan kardeşim ve yakınlarım bu durumun açığa çıkması için polislerin biran önce gaspı yapan şahsı aramalarını istediler. Buna sinirlenen polislerde kardeşimi darp edip duvara vurduktan sonra ikimizi birden dışarı çıkardılar. Ben de polise seni şikâyet edeceğim dedim. Oda bana ‘nereye şikâyet edersen et” dedi. Ben ve kardeşim yaşamış olduğumuz bu mağduriyetten kaynaklı olarak ve bize bu durumu yaşatan polis memurlarından davacı ve şikâyetçiyiz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Ağrı Doğubayazıt’ta 06.09.2012 tarihinde gece saat 03.00 sularında Çiftepınar Mahallesi’nde oturan BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy’un Basın Danışmanı Mehmet Ergül’ün evine, özel harekat timleri baskın düzenledi. Kapı ve pencerelerin kırıldığı baskında, Ergül’ün darp edildiği ve kafasının da kırıldığı öğrenildi. Elektriklerinin kesilerek baskın yapıldığını belirten Ergül’ün annesi Zozan Ergül, baskının düşmanca bir uygulama olduğunu söyledi. Ergül, “Evimizin kapılarını kırdılar. Kadın ve çocukları bir odaya koydular. Yeni doğum yapan gelinime dahi hakaret edip, tokat attılar. Oğlumun kafasını kırdılar. Aradılar evi, bir şey bulmayınca gittiler. Evimizde hiçbir şey yok, evdeki gazetelere bile baktılar” dedi. Baskın sırasında ev tamamen dağıtılırken, gözaltına alınan olmadı.(06.09.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Bingöl'ün Karlıova İlçesi Hacılar Köyü mevkiinde 16.09.2012 tarihinde sabah saatlerinde çevik kuvvet polislerini taşıyan servis aracının geçişi sırasında meydana gelen patlamanın ardından gözaltına alınan 3 kişiden biri olan Ramazan Ayaz adlı yurttaş, gözaltında işkence gördüğünü iddia ederek İHD Bingöl Şubesi'ne başvurdu. Hacılar Köyü karşısında hayvanlarını otlattığı sırada asker, özel harekat timleri ve korucuların katıldığı operasyonda gözaltına alınan Ayaz, "Ben hayvancılıkla uğraşıyorum. Olaydan bir gün önce hayvanlarımın 160 yanına geldim. Ertesi gün patlama olduğu vakitlerde Hacılar Köyü karşısında bulunan Aynik Köyü yolu mevkiinde hayvanlarımın yanındaydım, herhangi bir örgüt mensubunu ne ben ne de diğer çobanlar gördü" dedi.Ayaz, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Hayvanların yanında 4 kişiydik. İkisi yanımda çalışan çobanlar biri de 13 yaşındaki oğlum Hamit'ti. Dün saat 15.00 sularında bir grup bulunduğumuz yöne doğru geldi. İçinde özel harekat, jandarma ve korucular vardı. Önce çobanları ve 13 yaşındaki oğlum Hamit Ayaz'ı dövdüler. Ondan sonra gelip beni aldılar. Döverek yola kadar getirdiler. Gözlerimi bağladılar, ellerimi bağladılar. Arabanın arkasına bağlayıp 500 metre sürüklediler. Daha sonra yerde beni sopayla dövdüler. Arabanın içine aldılar. 4 kişilik gruplar halinde beni yine dövdüler. Beni o arabadan alıp, başka bir arabaya bindirdiler. Arabanın içinde Kalencik Karakolu'na kadar beni dövdüler. Karakolda ifademi aldıktan sonra beni gece saat 01:00'de serbest bıraktılar. Beni tehdit ettiler. Can güvenliğim yoktur."(17.09.2012/ DİHA) *Mersin merkezli KCK adı altında düzenlenen operasyonda, Dersim'de belediyenin misafirhanesine baskın yapan polis ve özel harekat timleri 4 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan BDP Genel Merkez Yöneticisi Doğan Aydın ile bir öğrencinin darp edildiği belirtildi. Gözaltına alınanlardan 3'ü ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılırken, BDP Kadın Meclisi Üyesi Perihan Kaya ise Mersin'e götürüldü. Baskın sırasında darp edilen ve gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan BDP Genel Merkez Yöneticisi Doğan Aydın, sabah saatlerinde kaldıkları belediye misafirhanesinin kapılarının polis ve özel harekat timleri tarafından kırılarak baskın yapıldığını söyledi. Baskın sırasında misafirhanede bulunan öğrencilerle birlikte yere yatırılarak darp edildiklerini belirten Aydın, başlarına silah dayatılarak tehdit edildiklerini söyledi. Aldığı darbeler nedeniyle dudağı patlayan ve gözünde morluklar oluşan Aydın, "Darp edildiğime dair hastaneden rapor aldım. Emniyette de şikayetçi oldum. Biz 4 kişi gözaltına alındık. Gözaltına alınan öğrencinin de kafasını kırdılar. Baskın sırasında 1990'lı yılları hatırlatan bir görüntü vardı. Yer sıkıntısı yaşadıkları için misafirhanede bulunan öğrencilere polisler 'niye buraya geliyorsunuz? Dersim'den başka yer yok muydu?' gibisinden öğrencileri kaçırtmaya dönük ve cemaatin kucağına itmek amacıyla baskı yaptı. Öğrenciler korkutuldu" dedi. Dün yapılan baskında sadece bir kişinin gözaltına alınması amacıyla yapılmadığını belirten Aydın, şunları aktardı: "Eğer tutuklaması varsa o kişi yolda ya da çarşıda da gözaltına alınabilinirdi. Ama dün yapılan bir kişinin gözaltına alınması değildi. 15-20 kişi yerlere yatırılarak işkence edildi. Dersim'de 1990'lı yılları aratmayan uygulamalar geçtiğimiz günlerde başka yerlerde de yaşandı. Genel yaşananlar 1990'lı yıllara geri dönüş olarak algılanabilir. Bunun için kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz. Devrimci ve demokrat kesimlerin birlik ve beraberlik içerisinde olması lazım."(26.09.2012/ANF/DİHA/Evrensel.net/Ozgur-gundem.com) *Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Roboski (Ortasu) Köyü'nden 1 Eylül'de Ankara'ya doğru "Barış Yürüyüşü"ne çıkan vicdani retçi Halil Savda, yürüyüşünün 28. gününde Osmaniye'nin Bahçe İlçesi çıkışında polisler tarafından bu sabah durdurulmuştu. Katettiği 700 kilometrelik yolun ardından "Provokasyon" iddiasıyla durdurulan ve saatlerce polis nezaretinde bekletilen Savda ve kendisine eşlik eden Merve isimli yurttaşın darp edilerek zorla polis aracına bindirildiği öne sürüldü. Ayrıca "Kabahatler Kanunu'nu ihlal" ettikleri iddiasıyla para cezası kesilen Savda ve Merve'nin, zorla bindirildikleri ekip otosu ile Adana'nın Ceyhan İlçesi gişelerine götürülüp burada Adana İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polislere teslim edildiği belirtildi. Halen gişelerde ekip otosunda bekletilen Savda ve Merve'nin darp sonucu vücudunun çeşitli yerlerinde morluk ve kızarıklık meydana geldiği bildirildi. (28.09.2012/DİHA/İmc-tv.com/Evrensel.net) -Cezaevlerinde İşkence 161 *Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Nedrap Demir, Semiha Can, Duriye Odabaşı, Yasemin Budak ve Dindare Tanırgan isimli siyasi tutuklu kadınlar, Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi. Tutuklu kadınlar, aileleri aracılığıyla sürgün edilmelerine ilişkin yaptıkları açıklamada, ring aracında askerlerin şiddetine maruz kaldıklarını söyledi. Kadınların cezaevi girişinde de gardiyanların hakaretleri ile karşılaştıkları belirtilirken, 5 kadın tutukludan Dindare Tanırgan'ın iki ay sonra tahliye olacağı, buna rağmen sürgün edildiği kaydedildi. (21.01.2012/DİHA) *Antep H Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Urfi Aksu adlı tutuklu cezaevinde yaşanan hak ihlalleriyle ilgili Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Dayanışma Derneği’ne (TUHADER) mektup gönderdi. Aksu, gönderdiği mektupta, keyfi uygulamalarla karşı karşıya bırakıldıklarını belirterek, "Yönetmelikte belirlenmiş hiç bir hakkımız verilmemektedir. Ortak alan, spor, kütüphane ve iletişim gibi sosyal haklarımız verilmemektedir. Bu cezaevinde bu haklarımız ciddiyeti olmayan gerekçelerle, tutanaklar tutarak açık görüş haklarımız ellerimizden alınıyor. Bazı arkadaşlarımız ise bir yıla kadar hakları ellerinde alınmıştır. Hemen hemen hepimizin açık görüş ve etkinliklere çıkma hakkı keyfi bir şekilde engellenmektedir" ifadesini kullandı. Aksu, mahkemeye veya hastaneye giderken jandarmanın sözlü ve fiziki saldırısına maruz kaldıklarını ve onur kırıcı şekilde jandarmanın arama yaptığını ve bunu kabul etmeyince de haklarında tutanak tutulduğunu belirtti. Aksu, "Tecrit içinde tecrit yaşıyoruz. Kendi anadilimizde stran (türkü) söylediğimiz için hakkımızda tutanak tutularak etkinliklere çıkma hakkımız elimizden alınıyor. Dışarıdan gelen bazı eşyalarımız yönetmelikte yasak olmamasına rağmen bizlere verilmiyor. Gönderilen bazı mektuplar bizlere verilmiyor. Ayrıca açık görüşte yıllarca ailesini görmeyen arkadaşlarımız ailelerini görünce attıkları sevinç çığlıkları bile soruşturma konusu olup hakkımızda rapor tutularak disiplin soruşturmasına tabi tutuluyoruz" denildi. Aksu, cezaevi memuru ve bir arkadaşları arasında yaşanan bir tartışma nedeniyle İsa Yağbasan, Vedat Özdemir, Bulut Ayana, Eşref Bolat, Hakan İraz, Ahmet Sadık Soner, Nuh Taş, Mustafa Kaney ve Mehmet Muyan'a 8 günlük hücre cezası ve bir yıl görüşe çıkmama cezasının da yolda olduğunu ifade etti. Yağbasan'ın hiç bir pratiği olmamasına rağmen hücre cezası verilmesinin temel sebebinin infazının yakmak olduğunu belirten Aksu, "Daha önce de hücre cezası alması, cezaevinde 5-6 yıl daha fazla kalmasına sebep olacaktır. Sonuna kadar irademizle mücadelemizi en üst düzeye çıkartarak, özgürlük yolunda hep beraber yürüyeceğiz" diye yazdı. (18.02.2012/DİHA) *Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'nde PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek için bedenini ateşe veren tutuklu Şehmus Anik'in tedavi gördüğü Bingöl Devlet Hastanesi'nde astsubay tarafından işkenceye maruz kaldığı iddia edildi. Anik ile aynı cezaevinde tutuklu bulunan 32 arkadaşı toplu olarak 2 farklı dilekçe ile İHD Bingöl Şubesi'ne hukuki yardım talebi için başvuruda bulunarak, Anik'in sağlığından endişe duyduklarını belirtti. Anik'in vücudunun büyük bir kısmında birinci derecede yanık olduğunu söyleyen tutuklular, Anik'in Bingöl Devlet Hastanesi'ne pansuman yapılmak üzere götürüldüğünü kaydetti. Götürüldüğü hastanede subay tarafından bir odaya kapatıldığını dile getiren tutuklular, oda içerisinde arkadaşları Anik'e fiziki ve sözsel işkence yapıldığını iddia etti. Anik'in vücudunun büyük bir kısmında yanıklar olması nedeni ile bir kişinin yardımı olmadan oturup kalkamadığını, hatta ellerini dahi kullanamadığını ifade eden tutuklular, Anik'in cezaevi ring aracına konularak saatlerce bekletildiğini de kaydetti. "İşkenceci astsubayın Anik'e 'Bundan sonra seni hastaneye ben götürüp getireceğim, ağzını açıp konuşursan kafana sıkıp bir köşeye atarım' demiştir" diyen tutuklular, bu tür durumların daha önce yaşandığını ve subay hakkında suç duyurusunda bulunduklarını dile getirdi. Tutuklular, suç duyurusunda bulunmalarına rağmen subay hakkında herhangi bir işlemin yapılmadığını ifade etti. (20.02.2011/DİHA/Yeniozgurpolitika.com/ Diyarbakirhaber.gen.tr) 162 *Muş’ta Aralık 2010'da "KCK" operasyonları adı altında tutuklanan BDP eski İl Yöneticisi Mehmet Fuat Erol’un karar duruşması Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Erol ve avukatının hazır bulunduğu duruşmada mahkeme heyeti Erol’a "Örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Verilen cezaya tepki gösteren Erol, “Bijî Serok Apo”, “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganı attı. İddialara göre, Erol’un slogan atması üzerine salonda bulunan asker ve polisler Erol’a sert müdahalede bulundu. Tartaklanarak salondan çıkarılan Erol’un ring aracına ise sürüklenerek götürüldüğü belirtildi. Erol’un ailesi çocuklarının sadece Kürtçe savunmada ısrar ettiği için bu kadar ceza aldığına dikkat çekerek, yaşananlar hakkında yasal girişim başlatacaklarını dile getirdi. (29.02.2011/DİHA) *13.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Hasan Aslan, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Hüseyin Aslan, Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olarak kalmaktadır. Siyasi tutukluların kaldığı koğuşta kalması gerekirken cezaevi yönetimi tarafından adli tutukluların arasında tutularak diğer tutukluların saldırılarına ve hakaretlerine maruz bırakılıyor. Ağabeyim son görüşmemizde cezaevi yönetimi ve Seçkin isimli 2. Müdür olduğu belirtilen şahıs tarafından kötü muameleye maruz kaldığını ve ölümle tehdit edildiğini belirtti. Ayrıca ağabeyimin şikâyet amacıyla gönderdiği tüm mektuplara da cezaevi yönetimi tarafından el konulmuştur. Ağabeyim maruz kaldığı gayri insani muameleden dolayı açlık grevine başlamıştır, sağlık durumu konusunda endişe duymaktayız. Ağabeyime karşı bu tutumu sergileyen kendisine kötü muamelede bulunan kişiler hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını ve ağabeyimin siyasi tutsakların bulunduğu koğuşa naklinin sağlanmasını talep ederim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *05.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Galip Güneş, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Mehmet Güneş, siyasi hükümlüdür. Cezaevinde uğradığı kötü muameleden dolayı 1,5 ay önce şubenize başvuruda bulunmuştum. Kardeşim Diyarbakır’dan Samsun/Bafra cezaevine nakledildi. Bafra’ya 3 mahkûmla birlikte götürülürken arabada elbiseleri çıkartılmış ve kucaklarına köpek verilerek köpeklerlin kendilerini ısırdığını söyledi. Yolculukta ihtiyaçlarını gidermek içinde izin vermediklerini, geceleri gözlerini, ellerini ve ağızlarını bağlayarak işkenceye götürdüklerini, bu sürenin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü belirtmiştir. Bu uygulamaya birde gece 12.00’dan sonrada İstiklal Marşını dinlettiklerini söyledi. Haftalık telefon görüşmesinde de işkenceye tabii tutulduğunu söyler söylemez telefon kesildi. Gardiyanların kötü muamelesinde de bahsetmiştir. Sizden biran önce bu kötü durumun kamuoyuna duyurulmasını ve hukuki girişimlerde bulunmanızı istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Ağrı merkezli yürütülen "KCK" soruşturması kapsamında 3 Aralık 2011'de Diyarbakır'da gözaltına alınıp Ağrı'ya gönderilen ve burada çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan Ajda İnci'nin, kalp yetmezliği nedeniyle götürüldüğü Erzurum Devlet Hastanesi'nde kelepçeli muayeneyi kabul etmediği gerekçesi ile tedavi edilmeden yeniden cezaevine götürüldüğü iddia edildi. Konuya ilişkin İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurarak hukuki yardım talebinde bulunan baba Hacı Hasip İnci, kızında kalp yetmezliği bulunduğunu ve kapalı alanda kalmasının hayati riske neden olduğunu söyledi. Konu ile ilgili hastane kayıtları ve raporlarının da bulunduğunu dile getiren baba İnci, kızının hastalığı nedeniyle büyük sıkıntı içinde olduğunu söyledi. En son rahatsızlığı nedeniyle Erzurum Devlet Hastanesi'ne götürülen kızının ring aracında baygınlık geçirdiğini ifade eden baba İnci, "Kızım araç içinde askerlerin gözü önünde yarım saat baygın kalmış. Buna rağmen hiç bir asker kızıma müdahale etmemiş. Daha sonra kadın gardiyan ve asker nezaretinde kızım acil servise götürülmüş. Kelepçesi çıkarılmadan muayene edilmek istenen kızım, 'Ben bu şekilde muayene olmam' demiş. Askeri yetkili de kızımın bu itirazına karşın, muayene ettirmeden yeniden cezaevine götürmüş" dedi. 163 Cezaevine götürüldükten sonra kızının durumunu arkadaşlarına anlattığını bildiren baba İnci, arkadaşlarının da durumu cezaevi müdürüne ilettiğini, müdürün de ring aracında bulunan kamera kaydını isteterek izlediğini ifade etti. Kamera kayıtlarına rağmen şu ana kadar herhangi bir işlemin yapılmadığını öğrendiklerini söyleyen baba İnci, "Cezaevinde iken kızımın hayati tehlikesi çok yüksek. Normalde ayda bir iğne yapması gerekiyor. Bu iğneyi yapmadığı takdirde sık sık baygınlık geçiriyor. Kızım, 2008-2009 yılları arasında kaldığı Gebze Cezaevi'nde de askerlerin koğuşlara girerek siyasi tutuklara yönelik yaptığı saldırıda, kafasından ağır darbe almıştı. Kafasında da şiddetli ağrı olduğunu söyledi" dedi. Kızının sağlık sorunlarına ilişkin Adalet Bakanlığı'na başvuruda bulunduğunu fakat henüz bir yanıt verilmediğini hatırlatan baba İnci, kendisinin de İHD Diyarbakır Şubesi aracılığı ile hukuki mücadele başlatacağını kaydetti. Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan ve Erzurum E Tipi Kapalı Cezaevi 2. Müdürü olduğunu söyleyen yetkili, Ajda İnci'nin sürekli baygınlık geçirdiğini doğrularken, her gün düzenli olarak iğne yaptırmaya gönderildiğini savundu. Hastalığına ilişkin henüz bir teşhisin konulmadığını öne süren yetkili, bahsi geçen kelepçeli muayene olayını da doğruladı. Konuya ilişkin kendilerine yapılan şikayet başvurusunun Adalet Bakanlığı'na gönderildiğini belirten yetkili, hekimin talebi doğrultusunda kelepçeli tedavi yapılabileceğini iddia etti. İnci'nin yarım saat ring aracında baygın kaldığına ilişkin bilgiyi de doğrulayan yetkili, İnci'nin ring aracının kapısına yaklaşırken bayıldığını, askerlerin müdahale şeklini bilmediği için karışmadığını, daha sonra gerekli müdahalenin ise yapıldığını ve bunun kamera kayıtlarında olduğunu söyledi. (08.03.2012/DİHA) *12.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Avcı, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Kenan Avcı, Muğla Üniversitesinde okuyordu. 2008 yılında Diyarbakır’da gözaltına alındığını polisler tarafından bize bildirildi. İstanbul’da bir eyleme katıldığı gerekçesiyle “örgüt üyeliği ve yardım yataklıktan” dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Şuan da Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Kaplı Cezaevinde kalmaktadır. Cezaevi yönetiminin insanlık dışı uygulamaları, cezaevindeki yaşam hakkı ihlalleri, görüş yasaklamaları, cezaevi yönetiminin kendisine karşı zalimce davranması, sürekli ceza vermesi ve kötü muamele yapması oğlumun psikolojik ve ruh halini bozmuş durumdadır. Oğlumun bize yazmış olduğu mektupta maruz kaldığı haksızlıkları dile getirmiştir. Oğlum hüküm giymiş olsa da hakaret, işkence, tek hücrede alıkoyması, aşağılama gibi bir davranış insanlık suçudur. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *07.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Berkin Demir, şu beyanlarda bulundu: “05.05.2012 tarihinde eşim Mehmet Demir ile yaptığım telefon görüşmesinde, 04.05.2012 tarihinde İbrahim Aslan, Yusuf Keser, Kemal Akkoyun arkadaşlarıyla kaldığı Giresun E Tipi Cezaevinde bulundukları koğuşa adli mahkûmların kendi koğuşlarına getirilmek istenmiştir. Eşim ve 3 arkadaşı bu olaya karşı çıktıkları için 2 başgardiyan ve sayıları yaklaşık 12-20 olan diğer gardiyanlar toplanıp eşim ve beraber kaldığı diğer 3 arkadaşı alıp cezaevi içindeki karanlık bir odaya götürmüşler ve çok ağır darp etmişlerdir. Biz ailesi olarak bu durumdan çok kaygılanıyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *09.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Fatma Maçin, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Fırat Maçin, yaklaşık iki ay önce Bingöl cezaevinden Aliaağa Yenişakran 2. Nolu T Tipi Kapalı Cezaevine nakledilmiştir. Ancak nakil aşamasında ona ve onunla birlikte 9 arkadaşına karşı insan onuru ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulmuştur. Cezaevine ilk götürüldükleri gün hukuka aykırı olarak oğlum ve arkadaşlarının tüm giysileri çıkartılmış ve çırılçıplak bırakılmışlardır. 08.05.2012 tarihinde oğlumla görüşmeye gittiğimizde, açık görüş yapmak üzere odaya girdik. Ancak gardiyanlar görüşme yapmamızı engellediler. Çocuğumun oturmasına izin vermediler. Uygulamaya karşı çıkan oğlum ve diğer arkadaşlarına 164 (içlerinden birinin ismi Sait olmak üzere) bütün gardiyanlar çocuklarımızı itip kakamaya, darp etmeye başladılar. Biz aileler olarak araya girdik. Ancak kendisinden daha sonra haber alamadık. Bu nedenle çok endişeliyiz. Ayrıca 7 kişilik koğuşlarda 14 kişi kalıyorlar, şartları ve koşulları hiç iyi değil bu konuda derneğinizden hukuki destek talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *18.05.2012 tarihinde şubemize Lice Kapalı Cezaevinden başvuran Mehmet Can Tekin, şu beyanlarda bulundu: “Daha önce husumetli olduğum Veysi Zengin şuan Lice Kapalı Cezaevinde İnfaz koruma memuru olarak görev yapmaktadır. Defalarca beni tehdit ederek seni buradan sağ çıkarmam demiştir. Ben bunun üzerine kendisi hakkında suç duyurusunda bulunacağımı belirttiğimde beni bu konuda da tehdit ederek üzerimde baskı kurdu ve bana ‘davacı olduğun takdirde başına neler geleceğini sen tahmin et’ demiştir. Savcılığı bu konuda suç duyurunda bulunduğumu öğrenince koğuş penceresine gelerek ağza alınmayacak küfürler etmiştir. Küfürlere tepki gösterince hakkımda tutanak tutturmuştur. Nitekim bu konuda hakkımda disiplin cezası verilmiştir. Ben bu konuda Savcılığa suç duyurusunda bulundum ancak bir sonuç elde edemedim. Daha öncede bu kişi ile sorun yaşanmaması adına nakil talebinde bulundum ancak sonuç elde edemedim. Veysi Zengin bu gelişmeler sonucunda “git istediğin yere şikâyet et sen mahkûm ben ise memurum” demektedir. Mağdurum bu konuda derneğinizden hukuki yardım talep etmekteyim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *29.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Zülyazam Uğurlu, şu beyanlarda bulundu: “Kızım Nedret Demir, yaklaşık dört ay önce Bayburt Cezaevinden, Gümüşhane Cezaevine nakledildi. Kızım dışında cezaevinde siyasi kadın mahkûm bulunmadığından tek başına koğuşta tutulmaktadır. Kızım siyasi tutuklu olduğu için cezaevi yönetimince sözlü taciz, hakaret, mektuplarına elkoyma, dilekçelerini engelleme gibi bir sürü haksızlığa maruz kalmaktadır. Kızımın suçu ne olursa olsun devlet tarafından cezaevinde dahi haklarının korunması ve kendisine karşı fiili ve sözlü saldırıların engellenmesi gerekmektedir. Bu konuda savcılığınız tarafından gerekli soruşturma yapılması ve sorumluların tespit edilerek haklarında dava açılması gerekmektedir. Ayrıca maddi durumumun olmamasından dolayı görüşüne gidip gelmekte zorlanıyorum. Bu nedenle kızımın Diyarbakır iline veya Mardin ili Midyat ilçesinde bulunan cezaevine naklinin sağlanmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *13.06.2012 tarihinde şubeyemize başvuruda bulunan Selahayyin Çetin şu beyanlarda bulundu: “Abim Tevfik Çetin Siirt E tipi kapalı cezaevinde bağımsızlar koğuşuda hükümlü olarak kalmaktadır. Ceza infaz kurumu memurları tarafından darp edildiğini ve haksızlığa maruz kaldığını bu nedenle 11.06.2012 tarihinde ÖLÜM ORUCUNA başladığını beyan etmiştir” (İHD Siirt Şubesi) *Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki 13 tutsağın yanarak yaşamını yitirmesi üzerine sürgünler başlamıştı. Urfa Cezaevi'nden 19 Haziran'da akşam saatlerinde çoğunluğu kadınlardan oluşan 70 tutsak başka cezaevlerine sürgün edilmişti. Sürgün edilen kadınlar arasında 18'inin siyasi tutsak olduğu bildirilmişti. Urfa'dan Sincan Kadın Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen kadınlardan Emel Almaz, Azize Yağız, Rahime Polat, Emine Demir, Zeynep Kıyar, Fatma Çakmak, Mehtap Çoban, Fatma Karadağ, Ayşe Zelal Irmak, Adile Fidan, Adile Dağal, Ayşe Kayak ve Hatice Şen'in Urfa Cezaevi'nde apar topar koğuşlarından alındığı öğrenildi. Kadın tutsakların eşyalarını dahi yanlarına almadan ve çıplak ayakla ring aracına bindirilerek, askeri uçakla Ankara'ya sürgün edildiği kaydedildi. Sincan Kadın Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen 13 siyasi tutsağın Urfa Cezaevi'nde gardiyanların dayağına maruz kaldığı belirtildi. Cezaevi müdürü ve savcısının gözleri önünde gerçekleştiği iddia edilen saldırıda kadın tutsakların vücutlarının birçok yerinde morluklar oluştuğu ve yaralandığı belirtildi. Darp edilen kadın 165 tutsakların Sincan Cezaevi revirinden doktordan darp edildiklerine ilişkin rapor aldıkları da öne sürüldü. Tutsakların, avukatları ve aileleri aracılığıyla İHD'ye başvuracakları belirtildi. (21.06.2012/DİHA) *Ağrı ve ilçelerinde 29 Mayıs tarihinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 25 kişiden 16'sı 1 Haziran günü tutuklanmıştı. Aralarında BDP Genel Merkez çalışanı Veysel Biçer, BDP Ağrı İl Başkanı Kasım Polat, DTK üyesi İmran Oğul, BDP üyeleri Mensure Aslan ile Saime Bayar'ın da bulunduğu 16 kişi Erzurum Cezaevi'ne gönderilmişti. 16 kişinin cezaevine girişi sırasında yapılan ince aramaya ve ajanlık dayatmasına karşı çıktıkları için 16 kişinin darp edildikleri ve hemen sürgün edildikleri ortaya çıktı. BDP Ağrı İl Başkanı Polat, DTK Tutak temsilcisi İkram Oğul ve BDP Genel Merkez çalışanı Biçer'in de aralarında olduğu 6 kişinin Trabzon Cezaevi'ne, 6 kişinin Giresun E Tipi Cezaevi'ne geri kalan 4 kişinin ise Oltu Cezaevi'ne sürgün edildiği öğrenildi. Bugün cezaevine giden avukatların tutukluların sürgün edildiği bilgisini aldıktan sonra Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savıcıyla görüştüğü belirtildi. Yaşanan olayı savcı doğrularken konu ile ilgili soruşturma başlatılacağı öğrenildi. Tutukluların cezaevindeki gardiyanlar tarafından darp edildiği iddia edildi. (26.06.2012/DİHA) *06.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Şeyhmus Çakar, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Gurbet Çakar, 18.04.2012 tarihinde Hakkâri/Yüksekova ilçesinde gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi. Kızım şuan da Bitlis E Tipi Cezaevinde bulunmaktadır. Görüşüne gittiğimizde kendisinin anlatımıyla “cezaevinde şiddet ve baskının olduğu, tutuklulara aşağılayıcı, rencide edici ve onur kırıcı muamelelere maruz bırakıldıkları, giriş çıkışlarda ince arama adı altında hakaretlerde bulunduklarını anlattı. Bütün bunlara karşı çıktıkları zaman da tehdit edildiklerini dile getirdi. Ayrıca gönderdiğimiz dilekçelerin çoğunun bize geri geldiklerini söylemek isterim. Bu konuda sizden destek çıkmanızı talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Bitlis E Tipi Cezaevi'nde DİHA muhabiri Şahabettin Demir'in de aralarında bulunduğu bir grup hükümlü, Giresun E Tipi Cezaevi'ne sürgün edildi. Ailesi aracılığıyla açıklama yapan Demir, gittikleri cezaevinde sürekli baskı ve tacizlere uğradıklarını belirtti. (09.07.2012/DİHA) *Bitlis E Tipi Cezaevi'nde bulunan 13 hükümlü ve tutuklu kadın, 07.07.2012 tarihinde, İzmir Aliağa Cezaevi'ne sürgün edildi. Sürgün edilen kadın tutukluların darp edildiği öğrenildi. Bugün cezaevine giden ailelerden alınan bilgilere göre, cezaevine sevk edilen kadınlar, "ince arama" adı altında zorla çırılçıplak soyularak aranmak istendi. Buna tepki gösteren kadınlara müdahale eden gardiyanlar, kadınların giysilerini zorla çıkardı. Bu esnada zorla aramaya karşı koymak isteyen kadınlardan ismi öğrenilemeyen iki tutuklu, gardiyanlar tarafından darp edildi. (09.07.2012/DİHA) *16.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Semra Ayvaz, şu beyanlarda bulundu: “16.07.2012 tarihinse şubemize başvuran Semra Ayvaz, şu beyanlarda bulundu: “04.12.2009 tarihinde Van’da gözaltına alındım. 4 günlük gözaltı süresi içerisinde polislerin sözlü ve fiziki saldırılarına maruz kaldım. 08.12.2009 tarihinde 4. Ağır Ceza Mahkemesince tutuklanıp Bitlis E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildim. Bitlis cezaevinde kaldığım 3 yıl içerisinde 20 kişilik koğuşlardı ama tutuklamalarla birlikte bu sayı 40’a çıktı ve hepimiz bir arada kalıyorduk. Koğuşların düzeltilmesi için idareye yaptığımız başvurularımız sonuçsuz ve tam tersi bir uygulamayla bizlere geri dönüyordu. Yanımızda 2 yaşlarında 2 çocuğunda olması bu durumu daha da zorlaştırıyordu. Çocukların da bizimle aynı koşulları paylaşması ve iaşe’lerinin bizimle aynı şekilde verilmesi zamanla çocukların sağlık durumlarını da etkilemiş 166 ve ciddi sağlık sorunları da ortaya çıkardı. 40 kişi ve 2 çocuğun bulunduğu siyasi koğuşumuzda 1 banyo ve tuvaletin olması hijyen yönüyle de sıkıntı yaratmaktaydı. Özellikle banyo ve günlük ihtiyaçların karşılanabilmesi noktasında suların (sıcak ve soğuk) günlük yarım saatten az olması sorunları daha da derinleştirmekteydi. Ciddi sağlık sorunları olan arkadaşların revir doktoru tarafında gözle yapılan muayene sonucu psikolojik bir rahatsızlık olduğu şeklinde raporlara yansıtılması ve açıkça söylenilen “benim bakış açıma göre sizin hiçbir rahatsızlığınız yok” denilmektedir. Zor bela sevk çıkardığımız hastanelerde de durum değişmemekteydi. Hem hastaneye sevkten aylar sonra götürülmemiz hem de gittikten sonra sonuç hakkında hiçbir bilgiye ulamamamız ve getirilen ilaçları ağrılarımız geçene kadar kullanmamız önerilmekteydi. Bu verilen ilaçların daha sonra bizlerde ortaya çıkardığı ilaçlardan kaynaklı farklı hastalıklar olmaktaydı. Bu durumların düzeltilmesi için idareye verilen dilekçeler neticesinde sonuç olarak aldığımız şey disiplin cezaları olmaktaydı. Bir yılı aşacak şekilde verilen haberleşmeden yoksun bırakma cezaları tutukların dışarıyla olan bağını kopartıp bu yönlü psikolojik işkence uygulanmaktaydı. Urfa cezaevinde Adli mahkûmların koşulları protesto amaçlı başlattıkları isyan ve bunun sonucunda yaşamını yitiren 12 kişileri ve Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amaçlı görüşlere çımayı reddetmemizle disiplin cezalarının artırılması ve cezaevine yeni personel ve müdürün tayin edilmesiyle birlikte 06.07.2012 tarihinde koğuşa baskın yapılarak Bitlis Cezaevindeki siyasi kadın koğuşunda bulunan 13 kadının Adalet Bakanlığı tarafında İzmir/Şakran Cezaevine sevk edildiği ve yarım saat içerisinde hazırlanılması emri verildi. Bunun üzerine yapılanın bir sevk değil sürgün olduğunu belirtip yarım saatte bu kadar kişinin hazırlanamayacağını belirttik. Bunun üzerine görevine 06.07.2012 tarihinde atanan kurum müdürü “hazırlanmanın yarım saatte bitmemesi üzerine zorla çıkartılmayacağını” söyledi. Aramızda yaşlı annenin ve ciddi sağlık sorunu ola arkadaşlarımızın olması ve sürgün sırasında bir arkadaşın astım krizinin tutmasına rağmen cezaevinde zorla çıkarıldık. 28 saatlik ring yolculuğu boyunca birkaç defa ambulans çağırmak zorunda kaldık. Ama sadece bir sakinleştirici iğne yapılıp yolculuk edebilir raporu verildi. 28 saatlik yolculuğun sonunda Şakran Kadın Kaplı Cezaevi önünde 3,5 saat güneşin altında arama gerekçesiyle ring içinde bekletildik. İçeriye alınma durumumuz tek tek oldu. Bunun nedeni de ince arama yapmak istemeleri üzerine karşı koyan arkadaşlara zorla ve darp ederek bu ince aramayı 4 personelin arkadaşlarımızı etkisiz hale getirdikten sonra yapmaları ve yaralayıcı darbeler de bulundular. Bitlis’ten sürgün edilen 13 kadın hükümlünün 6’sını inşaatı yeni bitmiş koğuşa verilmesi ve yanlarında getirdikleri hiçbir ihtiyaçlarının sigara ve ilaç da dâhil verilmemesi ciddi sıkıntılar yaratmıştır. İhtiyaçlarımızın karşılanması taleplerimizde her seferinde farklı farklı gardiyanlar tarafından reddedilmektedir. Taleplerin ısrarı neticesinde hakarete varan boyutlarda sözlü söylemlerde bulunuluyordu. Şakran cezaevinde kaldığımız 3 gün içerisinde ne çay içebildik ne de bunu gidermek için diğer koğuşlardan arkadaşlarımızın gönderdiği çaydanlıklar bizlere verildi. Üç günün sonunda Bitlis cezaevinden kendimizle getirdiğimiz eşyalarımız bizlere verilmek üzere emanet eşya bölümüne götürüldük ve her şeyin sayılı olduğu söylenildi. Buna itiraz etmemizle kadın personellerin “sizler devlete ve bizlere itaat etmek zorundasınız” denildi. Ve “devletin ne olduğunu burada biz size öğreteceğiz” denilerek tehdit vari hareketlerde bulunuldu. Şakran cezaevi sisteminin tam bir işkence sistemi olarak inşa edildiğini belirtebiliriz. Koğuşların büyük olması ve yatakların tekli odalarda olması insanı yalnızlaştıran ve en ufak sese bile tahammül edilemeyen düzeye getirmektedir. Bununla birlikte kocaman olan koğuşlarda yapılan en ufak bir hareket hem koğuşun bir yanında yankılanmakta hem de diğer koğuşlarca duyulmaktaydı. Şakran cezaevinde verilen yemeklerin hem vakitsiz olması hem de yemek adına bir şey barındırmaması tutukluları açlıkla terbiye etme yöntemlerinden biridir. Bu yöntemlere ve uygulamalara maruz kalıp tahliye olduğumuz için bu konu üzerinde durulmasını ve insani bir şekilde yaklaşım boyutu kazanması için gerekenin yapılmasını ve 167 bizlerinde elimizden geldiğince dile getirip çözüm noktaları oluşturmaya çalışacağız. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *"KCK" davasından Urfa E Tipi Cezaevi'nde tutuklu iken Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi'ne sürgün edilen BDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, F Tipi Cezaevi'ne sürgünün ardından avukatı Sevda Çelik Özbingöl ile yaptığı görüşmede, kendisiyle birlikte sürgün edilen 10 mahkumun sevk edildiği esnada darp edildiğini, kendisi de dahil sevk edilen toplam 11 kişinin tek kişilik koğuşlarda tutulduğunu aktaran Ayhan, Tecrit odalarında tutulduklarını ve kimseyle görüştürülmelerine izin verilmediğini aktardı. (21.07.2012/DİHA) *BDP'nin Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda düzenlediği "Ez livir im" mitingi ardından silahlı saldırıya uğrayarak yaşamını yitiren Van Üniversitesi öğrencisi Murat Elibol'un protestosuna katıldıkları gerekçesi ile 6'sı tutuklu 3'ü tutusuz 9 kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanıklar Siraç Deviran, Medeni Gül, Necat Yılmaz, Mervan Karataş, Habat Demir, Mazlum Ekinci ile başka bir davada tutuklu olan Vedat Gül ve tutuksuz sanıklar Kenan Öztürk, Baran Canpolat ile sanık avukatları katıldı. Duruşmada, Siraç Deviran, Medeni Gül, Necat Yılmaz savunma yapmak istediklerini mahkeme başkanına iletti. Mahkeme başkanı ise, "Savunmalarınız dava ile ilgili değil" diyerek savunma talebini kabul etmedi. Bunun üzerine sanıklar, "Biz o zaman duruşmaya devam etmek istemiyoruz" dedi. Mahkeme başkanı ise "Yani duruşmayı boykot mu ediyorsunuz" dedi. Sanıklar, "Evet boykot ediyoruz" dedi. Mahkeme başkanı ise, "O zaman duruşma salonundan çıkan" demesi üzerine jandarma sanıklara coplarla saldırdı. Darp edilen sanıklar jandarma zoruyla duruşma salonundan çıkartıldı. (26.07.2012/DİHA) *29.07.2012 tarihinde Hidayet Demir adlı yurttaş derneğimize başvuruda bulunarak; Urfa cezaevinde bulunan Oğlu Mahmut Demir'in Mardin cezaevine oradan da Giresun cezaevine sürgün edildiğini, sürgün esnasında işkence ve kötü muameleye tabi olduğunu beyan etmiş, hukuki yardım talebinde bulunmuştur. (İHD Urfa Şubesi) *30.07.2012 tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Haşım ASLAN şu beyanlarda bulunmuştur: “Abim olan Şevket ASLAN 1993 yılından bu yana sürekli ceza evinde. Bir çok cezaevine nakli yapıldı. 2 yıla yakındır Ağrı cezaevindeydi. Koşulları iyi olmadığı için nakil talebinde bulundu. İzmir F tipi cezaevine nakil edildi. Fakat İzmir”de koşullar daha da kötü. İki gün önce konuştuk bana, gardiyanlar tarafından dövüldüklerini ve kendilerine verilen yemeklerin çok kötü olduğundan bahsetti. Bu konuyla ilgili rahatsızlığımızı bildirir sizlerden hukuki yardım talep ediyorum”. (İHD Van Şubesi) *30.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Rukiye Yiğit, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan, Mehmet Çetin Tarı, cezasını infaz ettiği Giresun E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan telefon ile beni arayarak “Cezaevi Müdürü Bahattin adlı şahıs ile Başgardiyan Sayim Çınar, her gün koğuşumuza gelerek hakaretlerde bulunuyorlar. Ayrıca biz mahkûmları küçük düşüren ve aşağılayan tabirler kullanıyorlar. Bu da yetmezmiş gibi üzerimize yürüyüp boğazımızı sıkıyor ve akabinde de tehdit ediyorlar. Sözlü ve fiziki şiddet yetmezmiş gibi yataklarımızı da elimizden aldılar biz şuan yerlerde yatmaktayız. Yemekler doğru dürüst çıkmamaktadır. Biz burada her an başımıza bir olayın gelmesinden korkuyoruz. Hayati tehlikemiz bulunmaktadır.” Dedi. Ben oğlumun hayatından endişelenmekteyim Bu nedenle derneğinizden bu konuda hukuki destek bekliyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *30.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Adile Gezer, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Abdulmenaf Gezer, 28.07.2012 tarihinde cezasını infaz ettiği Giresun E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan telefon ile beni arayarak “Cezaevi Müdürü Bahattin adlı şahıs ile 168 Başgardiyan Sayim Çınar, her gün koğuşumuza gelerek hakaretlerde bulunuyorlar. Ayrıca biz mahkûmları küçük düşüren ve aşağılayan tabirler kullanıyorlar. Bu da yetmezmiş gibi üzerimize yürüyüp boğazımızı sıkıyor ve akabinde de tehdit ediyorlar. Biz burada her an başımıza bir olayın gelmesinden korkuyoruz. Hayati tehlikemiz bulunmaktadır.” Dedi. Ben oğlumun hayatından endişelenmekteyim Bu nedenle derneğinizden bu konuda hukuki destek bekliyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *30.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Ayşe Çelik, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Yılmaz Çelik, 27.07.2012 tarihinde cezasını infaz ettiği Giresun E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan telefon ile beni arayarak “Cezaevi Müdürü Bahattin adlı şahıs ile Başgardiyan Sayim Çınar, her gün koğuşumuza gelerek hakaretlerde bulunuyorlar. Ayrıca biz mahkûmları küçük düşüren ve aşağılayan tabirler kullanıyorlar. Bu da yetmezmiş gibi üzerimize yürüyüp boğazımızı sıkıyor ve akabinde de tehdit ediyorlar. Biz burada her an başımıza bir olayın gelmesinden korkuyoruz. Hayati tehlikemiz bulunmaktadır.” Dedi. Ben oğlumun hayatından endişelenmekteyim Bu nedenle derneğinizden bu konuda hukuki destek bekliyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *06.08.2012 tarihinde şubemize başvuran İhsan Tekel, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Felemez Tekel, 20.07.2012 tarihinde bulunduğu Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nden Bolu Cezaevine sürgün edildi. Oğlum kendisine ait olan eşyalarını almadan Bolu cezaevine gönderildiklerini söyledi. Ayrıca yolculuk esnasında tutuklulara sözlü olarak hakaretler yağdırıp, fiili işkenceye varıncaya kadar tehdit ve dayatmalara maruz kaldıklarını beyan etti. Bu işkence ve dayatmalar Bolu cezaevinde de devam ettiğini, yemek verilmediğini, cezaevi girişinde de bu hakaret ve tehditlerin devam ettiğini dile getirdi. Ben yapılan bu haksızlıkları kabul etmiyorum. Tutuklulara bu dayatmaları reva gören sorumlulardan şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *06.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Hediye İpek, şu beyanlarda bulundu: “Eşim olan Abdullatif İpek, 20.07.2012 tarihinde bulunduğu Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevinden Bolu Cezaevine sürgün edildi. Eşimin kendisine ait olan eşyalarını almadan Bolu cezaevine gönderildiklerini söyledi. Ayrıca yolculuk esnasında tutuklulara sözlü olarak hakaretler yağdırıp, fiili işkenceye varıncaya kadar tehdit ve dayatmalara maruz kaldıklarını beyan etti. Bu işkence ve dayatmalar Bolu cezaevinde de devam ettiğini, yemek verilmediğini, cezaevi girişinde de bu hakaret ve tehditlerin devam ettiğini dile getirdi. Ben yapılan bu haksızlıkları kabul etmiyorum. Tutuklulara bu dayatmaları reva gören sorumlulardan şikâyetçiyim. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *20 Temmuz'da Urfa E Tipi Cezaevi'nden 60 tutsak gerekçe gösterilmeksizin Bolu T Cezaevi'ne sürgün edildi. 60 kişiden sadece 4'ünün cezası kesinleşmiş iken geriye kalan 56 kişi ise tutuklu olarak yargılanıyor ve hemen hemen hepsinin duruşmaları Diyarbakır Adliyesi'nde görülüyor. 60 kişiden tutuklu yargılanan 5 kişi daha sonra tahliye edildi. Bolu T Tipi Cezaevi'nde tutulan 55 kişinden 8 tutuklunun cezaevindeki keyfi uygulamaları protesto etmek için 20 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde, diğer 47 kişinin ise süresizdönüşümlü açlık grevi eyleminde olduğu öğrenildi. Sürgün edilen tutuklu ve hükümlüler içerisinde müvekkilleri bulunan Avukat Raziye Öztürk, cezaevinde müvekkilleriyle yaptığı görüşmeler sonrasında gerek sürgün sırasında gerek ise, Bolu T Tipi Cezaevi'nde siyasi tutsaklara yönelik yaşatılan keyfi uygulamaları anlattı. 20 Temmuz gecesi Urfa E Tipi Cezaevi'nde saat 22.00 sularında müvekkillerinin de aralarında bulunduğu 4'ü hükümlü ve çoğu 'KCK' adıyla yürütülen soruşturma kapsamında duruşmaları devam eden 56 tutuklunun apar-topar alınarak, çoğu yalınayak şekilde ring araçlarına bindirildiğini aktaran Av. Öztürk, "Ring aracına bindirilmeden önce darp ediyorlar. 12 Eylül darbesindeki cezaevi koşullarını 169 aratmayan bir şekilde dövüyorlar, çoğu yaralanıyor, raporları da bulunuyor. Ring aracında darp etmeye devam ediyorlar müvekkillerimizi ve yola çıkarıyorlar. Yolda da askerler tarafından dövülmeye devam ediliyorlar. Komutana, tutsaklar, 'askerlerin dövdüklerini' söylüyorlar. Ama müvekkillerimizim birbirini dövdüğü söyleniyor, ama onların zaten elleri kelepçeli nasıl dövecekler birbirlerini" dedi. 60 kişinin 15 saat boyunca kelepçeli olarak ring aracında yolculuk yaptığını belirten Öztürk, yolda ve Bolu T Tipi Cezaevi'nde yaşananlara ilişkin şunları söyledi: "Üstleri başları yırtık ve yaralılar. Çenesinin kırıldığını belirten bir müvekkilimiz var ve henüz filmi bile çekilmemiş. Böbrek hastalığı, başka hastalıkları olanlar var. Ring aracına bindirildikten sonra ne su ne yemek veriyorlar. Bolu T Tipi Cezaevi'ne getiriyorlar. Çıplak biçimde arama dayatıyorlar ve tutuklular buna direniyor. Çıplak aramayı kabul etmeyen müvekkillerimizin üstlerini yırtıyorlar, bu şekilde yırtıp aramak için diretiyorlar. Bundan dolayı açlık grevine giriyorlar. Şu anda süresiz olarak 8 müvekkilimiz açlık grevinde diğerleri ise, 3'er günlük dönüşümlüsüresiz açlık grevindeler.” (08.08.2012/DİHA) *Bitlis E Tipi Cezaevi'nde hükümlü kadın tutsakların batıdaki cezaevlerine sürgün edilmeleri ardından sayıları 16'ya kadar düşen kadın tutsaklara uygulanan baskı, erkek gardiyanların fiziki saldırılarına kadar vardı. Sürgünleri protesto etmek için kapılara vuran 7-8 kadar kadının kaldığı B-8 odasına 30'a yakın gardiyan tarafından sabah sayımından sonra baskın yapıldığı, çıkan arbedede merdiven başındaki ranzanın üst kısmında bulunan yatakta uyuyan Sümeyye Gök adlı kadın tutsağın saçından çekilerek ranzadan düşürüldüğü belirtildi. Kafa üstü düşürülen Gök'ün boynundan yaralandığı öğrenildi. Cezaevi kaynaklarından edinilen bilgiye göre Gök, boynunun kırılma riski taşıması ve incinmesine rağmen revire götürülmedi ve tedavi edilmedi. (09.08.2012/DİHA) *Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nden İzmit E Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen 8 siyasi tutukludan ailesine telefonla ulaşan Yakup Hezer, sürgün sırasında ağır hakarete ve fiziksel şiddete maruz kaldığını bildirdi. Anne Ayşe Hezer, 8 kişinin gardiyanlar tarafından zorla soyulup taciz edildiğini söyledi. Geçtiğimiz hafta Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nden İzmit Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen Yakup Hezer'in annesi Ayşe Hezer, oğlu ile yaptığı telefon görüşmesinde oğlunun sürgün sırasında hakarete ve şiddete maruz kaldığını aktardığını söyledi. 2 yıldır Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan oğlunun 8 arkadaşı ile birlikte İzmit'e sürgün edildiğini dile getiren Hezer, "Oğlum sürgün sırasında gardiyanların kendilerinden çırılçıplak soyunmalarını istediğini söyledi. Bu uygulamaya karşı çıkanlar gardiyan ve askerler tarafından dövülmüş. Elbiseleri zorla yırtılıp soyulmuş ve hatta tacize dahi uğradıklarını söyledi. Resmen çocuklarımızın psikolojisi ile oynayarak yıldırmak ve sindirmek istiyorlar" dedi. (12.08.2012/DİHA) *Bölge cezaevlerinden batı illerine sürgünler tüm hızıyla devam erken, tutsakların cezaevlerine nakledilmesinde ciddi sıkıntılar yaşandığı aktarıldı. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Şırnak "KCK" davasından yargılanan ve Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nden geçtiğimiz hafta Kocaeli T Tipi 2 No'lu Cezaevi'ne sürgün edilen Tüm Bel-Sen Cizre eski Temsilcisi Metin Fındık, ailesine telefonla ulaşarak sürgün sırasında yaşadıklarını aktardı. Ağabeyi Metin Fındık'la yaptığı görüşmenin ardından büyük bir endişe duyduklarını dile getiren Cevher Fındık, ağabeyi ve Abdullah Koç adlı başka bir siyasi tutsağın Kocaeli T Tipi 2 No'lu Cezaevi'ne sürgün edilirken geçen 24 saatlik süre zarfında elleri kelepçeli bir şekilde ring aracında bekletildiğini söyledi. Cezaevi girişinde gardiyanların tutsakların üzerindeki elbiseleri çıkarmalarını istediğini aktardığını dile getiren Fındık, "Ağabeyim bizi, gardiyanların kendilerini soymak istediğini, buna karşı çıkınca da gardiyan ve askerlerin saldırısına uğrayarak darp edildiklerini söyledi" dedi. (14.08.2012/DİHA) 170 *19 Temmuz'da Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Bolu T Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen 12 siyasi tutsaktan biri olan A. Cemil Dağtekin nakledildikleri sırada işkence ve kötü muameleye maruz bırakıldıklarını ailesine gönderdiği mektupta anlattı. Dağtekin, sürgün edildikleri sırada 12 Eylül'ü aratmayacak şekilde işkence ve dayağa maruz kaldıkların belirterek, askerler tarafından teker teker coplandıklarını, coplardan alınan darbelerden birçok kişinin kafasının ve dişlerinin kırıldığını belirtti. Dağtekin, askerlerin saldırısı sırasında komutanların da kendilerini izlediğini ve hakaret ettiğini kaydederek, "Daha sonra bizleri aç ve susuz bir şekilde yaklaşık 24 saat boyunca cezaevi aracı olan ringe sıkıştırarak ayakta nakil ettiler. Yolculuk esnasında lavabo ihtiyaçlarımız bile giderilmedi. Can güvenliğimiz sağlanmadı" dedi. Dağtekin, şuan bulunduğu Bolu T Tipi Kapalı Cezaevi'nde gazete, kitap ve dergilerin kendilerine verilmediğini aktararak, "Televizyon bile yok, tamamen hayattan kopuk yaşıyoruz. Keyfiyetçi bir yaklaşımla bizlere baskı ve sindirme politikası uygulanıyor. Yaralı olanlar da hastaneye kaldırılmadı ve tedavileri yapılmadı" ifadelerine yer verdi. (22.08.2012/DİHA) *Kars’ın Kağızman İlçesi'nde 11 Kasım 2011 tarihinde ‘KCK’ adı altında yapılan baskında gözaltına alınarak tutuklanan ve Erzurum H Tipi Cezaevi'nden Gümüşhane H tipi Cezaevi'ne sürgün edilen siyasi tutuklu Erkan Karataş’ın darp edildiği iddia edildi. Ailesi aracılığıyla açıklamada bulunan Karataş, cezaevinde yönetimin kışkırtması sonucu adli tutukluların saldırısına uğradığını, bunun sonucunda vücudunda yaraların oluştuğunu dile getirdi. (24.08.2012/DİHA) *11.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Akide İdin, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Kader İdin, yaklaşık olarak 10 gün önce bulunduğu Mardin E Tipi cezaevinden Çankırı Cezaevine sevk edildiğini yaptığımız haftalık telefon görüşmesinde bilgilendirdi. Ayrıca sevk edildiği Çankırı Cezaevinde yaşanan sorunları ve nakil sırasında yaşananları aktardı. Bu sorunların başında ilk gittiği gün elleri kelepçeli bir vaziyette ring aracıyla götürüldüğünü, arama esnasında sık aramayı kabul etmediği için orada bulunan gardiyanlar tarafından darp edildiğini, ayrıca haftada bir yapılan telefon görüşmesi ilk zamanlar verilmediğini, normalde nakil yapıldığı zaman kişinin kendi ailesinin arama hakkının olduğunu biliyoruz. Ayrıca cezaevinde koğuş içinde havalandırma esnasında 10 adım yürüdüğünde, tutuklular için geçerli, aramadan geçtiklerini, havalandırmayı 8.008.30’da açtıklarını, diğer koğuşta bulunan arkadaşları ile ortak bir havalandırmalarının olmadığını, cezaevinde sıklıkla yapılan aramaların durmaması söz konusu olursa “açlık grevine” gireceklerini söyledi. Çankırı cezaevinde toplam 18 siyasi tutuklu bulunmaktadır. Açık görüşlerimiz saat 13 olması gerekirken 14.30’da görüşebildik. Ailesi olarak bize arama sırasında yapılan hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Kardeşimin görüşüne gittiğimizde kendisinin görüşe çıkmayacağı bilgisi verildi. Arkadaşlarının ısrarı üzerine ancak görüşebildik. Görüşe çıkmama sebebini sorduk bize “kendilerine yönelik aramaları kabul etmediğinden kaynaklı olarak görüşe çıkmak istemediğini” söyledi. Cezaevinin genel durumu çok acı vericidir. Sürekli olarak tecritte bulunan tutuklular var. Bu şekilde sıkıntıların devam etmesi ciddi sorunların yaşanmasına zemin hazırlamaktadır. Bu konuda sizden hukuki destek talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *28.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Cevher Fındık, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Metin Fındık, 16.09.2009 tarihinde “Şırnak KCK” adı altında yapılan operasyonda gözaltına alınıp daha sonra tutuklandı. Tüm-Bel-Sen Cizre eski temsilcisi olan ağabeyim 3 yıl 2 aya aşkın bir süredir Mardin E Tipi Cezaevinde kalıyordu. Tutuklu kaldığı süre içinde diş tedavisi için Adalet Bakanlığının izni ile 2 defa Diyarbakır D Tipi Cezaevine misafir olarak kabul edilmiştir. 15.07.2012 tarihinde Mardin E Tipi Kaplı Cezaevinde bir koğuşun ateşe verildiği gerekçe gösterilerek 180’e yakın tutuklu ve hükümlü cezaevinde yer 171 olmadığı gerekçesiyle İzmir T ve F Tipi Cezaevlerine sürgün edildiler. Ağabeyimde 1 hafta sonra 3 arkadaşı ile birlikte Kocaeli T Tipi Cezaevine sürgün edildi. Sevk esnasında ağabeyim ve 3 arkadaşı 24 saat boyunca ellerinde kelepçeli bir şekilde ring aracında tutuldular. Cezaevi girişinde yapılaması istenen çıplak arama uygulamasını reddeden ağabeyim ve 3 arkadaşı gardiyanlar tarafından işkence ve tacize maruz kaldıklarını dile getirdiler. Bizde bu olayı basın aracılığıyla kamuoyuna duyurduk. Ayrıca konu hakkında Adalet Baklanlığına ve BDP Grup Başkan vekili olan İdris Baluken adına soru önergesi verildi. Yaşanan bu olayın ardından ağabeyim ve 3 arkadaşı bu kez Kocaeli Kandıra 2 nolu F Tipi Cezaevine sürgün edildiler. Cezaevi revirinde de doktorun gözü önünde işkence edildiğini söyledi. İşkencenin rapora dönüştürülmesini isteyen ağabeyim bu talebi doktor tarafından reddediliyor. Yaşanan bu olay ardından ağabeyimin hayatından endişe ediyoruz. Yaşanan bu sürgünün ardından binlerce kilometre öteye sevk edilen ağabeyim aile ile görüşmesi fiilen engellenmiş olup, avukatlarıyla düzenli olarak görüşemeyeceğinden ötürü savunma hakkı da engellenmiş bulunmaktadır. Yaşanan hukuksuzluğun giderilmesi için sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Batman cezaevinden Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’ne sürgün edilen kadınların arasında yer alan 65 yaşındaki Sabriye Çaçan sürgün sırasında yaşadığı insanlık dışı uygulamalara ilişkin mektup yazdı. Çaçan, 17 Ağustos günü Adalet Bakanlığı’nın talimatı ile Sincan’a sürgün edildiğini belirtirken, kendisinin hasta olduğunu ve birçok kere göz ameliyatı olmasından dolayı görme yetisinin çok düşük olduğunu vurguladı. Tüm bunlara rağmen 19 saat boyunca ring aracı ile Ankara’ya getirildiğini belirten Çaçan, ring yolculuğunun kendisi için işkenceye dönüştüğünü dile getirdi. Sincan’a geldiği zaman her şeyin bununla sınırlı kalmadığını ifade eden Çaçan, "Tam bir işkence olan ring yolculuğundan sonra, Sincan Cezaevi girişinde ise çıplak arama ve tacize maruz kaldım. İçeri girerken yapılan çıplak ve ince aramanın ötesinde resmen taciz edildim. Önce beni çıplak soymak istediler. Buna izin vermedim. Bana bağırıp üstümdeki tüm elbiseleri zorla çıkardılar. Ben o anda ellerimle vücudumu kapatmaya çalıştım, çünkü çok utanmıştım. Ama utanması gereken ben değil onlar ve onların zihniyetidir” dedi. (29.08.2012/DİHA) *31.08.2012 tarihinde şubemize başvuran Refik Dinç, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Aydın Dinç, 2008 yılında toplumsal olaylara katıldığı gerekçesiyle gözaltına alındı ve daha sonra tutuklanarak cezaevine gönderildi. Çıkarıldığı mahkemece “örgüt üyeliğinden” yargılanıp 18 yıla mahkûm edildi. Diyarbakır D Tipi Cezaevinde 3 yıl kaldıktan sonra Antalya L Tipi Kapalı Cezaevine sürgün edildi. Cezaevinde siyasi tutsaklara yoğun bir baskının olduğu ve kendilerine hakareti şiddet uygulandığını, küfür ve tacizlere maruz kaldıklarını söyledi. Ayrıca 7 kişilik koğuşlarda kaldıklarını dile getirdi. Yapılan bu yoğun baskılardan kaynaklı olarak sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *04.09.2012 tarihinde şubemize başvuran EmbiyaAktoprak, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Yusuf Aktoprak, 24.08.2012 tarihinde Kayapınar ilçesinde bulunan evine sivil giyimli polisler tarafından baskın düzenlendi. Kardeşim daha sonra gözaltına alındı. Gözaltına alınma gerekçesi ise “20.08.2012 tarihinde Gaziantep’te yaşanan bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişi veya kişilere yardım ettiği gerekçe gösterildi. Kardeşim Gaziantep’e götürüldü. 4 gün gözaltında kaldıktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanıp Gaziantep E Tipi cezaevine gönderildi. Kardeşim iki gün cezaevinde kaldı. Burada her türlü işkenceye maruz kaldığını, hakaret, küfür ve hatta giysileri çıkarılıp çırılçıplak bırakıldığını dile getirdi. 03.09.2012 tarihinde kardeşim kaldığı Gaziantep cezaevinden Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevine sürgün edildi. Kardeşimin görüşüne gittiğimizde yapılan işkencelerin izleri yüzünde ve vücudunda gözle görülecek bir şekilde belli ediyordu. Yaptıkları işkence izlerinin 172 geçmemiş olması olayın boyutunu göstermektedir. Biz ailesi olarak Adana cumhuriyet başsavcılığına kardeşimin işkence yapıldığına dair dilekçe vermek istiyoruz. Ancak savcılık suçun işlenen yerin Gaziantep olduğunu söyleyerek dilekçeyi ret ediyor. Kardeşime yapılan işkence ve onur kırıcı muamelenin kamuoyuna duyurulması ve bu konuda sizden hukuki yardımda bulunmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *13.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Birsen Dağ, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Gökhan Dağ, 2007 yılında yapmış olduğu iddia edilen bir gasp olayında tutuklanıp 8 yıl ceza verildi. 3 yıl İstanbul’da kaldıktan sonra Elazığ cezaevine sürgün edildi. Daha sonra Osmaniye T Tipi Kapalı cezaevine gönderildi. 11.09.2012 tarihinde oğlumla yapmış olduğum haftalık telefon görüşmesinde kendisine koğuş arkadaşı ile tartıştığı için ceza olarak falakaya yatırıldığını, ağza alınmayacak küfür ve hakaretler yaptıklarını bunları yapanda gardiyanların olduğunu söyledi. Gardiyanların yapmış olduğu işkenceden kaynaklı olarak ayak topuklarının kırıldığını ve ayaklarının üzerine basamadığını dile getirdi. Bunları anlatmaya başlayınca aniden telefonu kesildi. Çocuğumun hayatından endişe ediyorum. Eşim yok ve maddi durumumda olmadığından oğlumun görüşüne gidemiyorum. Oğlumun Diyarbakır ve çevre illerden birine naklinin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) -Kaçırma ve Ajanlık Tehdidi *28.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Ramazan Polat, şu beyanlarda bulundu: “31 Aralık 2011 tarihinde polisler tarafından gözaltına alındım. Polisler beni Huzurevlerinden alarak Terörle Mücadele Şubesine götürdüler. Benimle birlikte 97 kişi gözaltına alınmıştı. Dört gün gözaltında kaldıktan sonra mahkemeye çıkarıldım ve mahkeme tarafından serbest bırakıldım. Gözaltında bulunduğum süre içerisinde sivil giyimli beş polis yanıma gelerek beni başka bir odaya götürdü “bizimle çalış, bize ajanlık yap, ayda sana 5.000,00TL hesabına yatıralım” diyerek beni zorladı. Ancak ben bu şahısların teklifini kabul etmedim. Mahkeme tarafından serbest bırakıldıktan sonra beni gözaltındayken ajanlık için zorlayan ve polis olduğunu beyan eden ismini bilmediğim ancak görürsem hatırlayabileceğim şahıs işyerime iki defa geldi. Bu şahıs önce nasıl olduğumu sordu ancak daha sonra bana yaptıkları ajanlık teklifini düşünüp düşünmediğimi sordu. Ben kendisine teklifini kabul etmediğimi söyleyince bu şahıs beni tehdit etmeye başladı “sana bu memleketi dar ederim, bu memlekette sana ekmek yedirmem” şeklinde tehditlerde bulunduktan sonra gitti. Ben bu tehditler üzerine korktuğum için dükkânımı kapattım. Görsem tanıyabileceğim şahıs beni sürekli olarak benim kullanmış olduğum 0539 721 89 72 numaralı teflonumu arayarak beni bana yapılan teklifi kabul etmem aksi halde memleketi terk et şeklinde tehditlerde bulunuyordu. En son yaklaşık 20 gün önce beni Turkcell e ait bir numaradan yine arayarak tehdit etti. Ben o numarayı ayrıca savcılığa bildireceğim. Bu tehditlerin devam etmesi özerine telefon hattımı kapatıp telefon kullanmamaya başladım. Aradan bir ay geçmeden ben surların dibinde otururken aniden yanıma geldi. Bana “teklifimi kabul etmiyor musun kabul etmiyorsan senin yerinde olsam bu memleketten giderdim” dedi ve uzaklaştı. Ben bu olayla ilgili suç duyurusunda bulunmak üzerine hukuki yardım almak için insan hakları derneğine başvuruda bulunduktan sonra bu polis olduğunu belirten arkadaşları kardeşimi arayarak şikâyetinden vazgeçsin. Tüm zararlarını karşılarız demiştirler. Ancak ben bunu kabul etmedim. Bugün yani 05.03.2012 tarihinde Dağkapı meydanında oturduğum esnada söz konusu şahıs yanıma gelerek şikâyetimi geri almamı aksi halde başıma kötü şeyler geleceği yönünde beni tehditlerine devam etti. Ben bu polis olduğunu belirten, Tem Şube de gözaltındayken beni başka bir odaya götürüp ajanlık için zorlayan kişiler arasında olan ve tehdit eden, daha sonra benim dükkânıma kadar gelip ve takip eden ve tehdit eden bu şahıstan şikâyetçiyim. Öncelikle beni takip edip tehdit eden şahıs ve TEM Şube de beni başka bir odaya alarak tehdit eden ajanlık 173 yapmaya zorlayan diğer şahısların tespit edilmesini ve hakkında gerekli soruşturmanın başlatılması ve cezalandırılması için kamu davası açılmasını talep ederim.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde 2011 yılı ve öncesinde yapılan gösterilerle ilgili "KCK Nusaybin Gençlik yapılanması"na yönelik düzenlenen operasyon sonucu 23'ü tutuklu 26 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Yer darlığı nedeniyle Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar Sait Erçik, M. Cahit Koyuncu, Ercan Aka, Barış Ayaz, Vedat Er, Şiyar Tarlak, Muhabbet Kıno, Peşger İlhan, Cesur Bedir, Musa Arslan, Abdullah Erdal, Serhat Özbey, Süleyman Arslan, Cengiz Bozan, Mazlum Akman, Nazım Duman, Serhat Kartal, Cevat Altunkaya, Botan Cankurt, Tekoşin Bulca, Zinar Çakır, Cumhur Karuman ve Hogir Özbek ile tutuksuz sanık Gülizar Atak katıldı. Sanık Tekoşin Bulca, yazılı savunmasını okudu. Bir fuhuş çetesinin tuzağına düşürülerek Azadiya Welat Gazetesi ve BDP içine polis tarafından sızdırıldığını söyleyen Bulca, "Polisin ve kontra çetesinin oyununa geldim. Bana cinsellik ile erkekleri etkileme konusunda eğitim verildi. Bu şekilde BDP'nin içine sızdırıldım. Polisin kendisi taş atmamı istedi. BDP'ye gittiğimde gazete dağıtıyordum. Oradaki gençleri uzaklaştırmaya çalışıyordum. Bana toplulukları provoke etmem söylendi. Bende öyle yaptım. Bir çok kişiyi partiden uzaklaştırdım. Korsan eylemleri yapıp BDP gençliğine mal etmek istiyorlardı. Serhat Kartal'dan boş şişeler istedim. Polislerle birlikte molotof yapıp polise atacaktık" dedi. Mahkeme Başkanı Türkmen'in "Polis kendi kendini yakmayı nasıl göze alsın?" yönündeki sorusuna şeklindeki sorusuna Bulcan, "Tek dertleri provakasyon yapmaktı. Polisle birlikte hazırlayıp attığımız molotoflar oldu. Nusaybin girişinde BİM'e molotof atılması olayı oldu. Polis bize molotofları verdi ve BİM'e atmamızı söyledi. Amaç olayı BDP gençliğine yıkmaktı. Olayda benimle molotoflu eyleme katılanlar da polis adına çalışıyordu. Dilekçemde bahsettiğim erkekleri etkileme sanatını kullandım. Polis beni, ben ise bazı gençleri kullandım. Zaten benimle ilişkileri duyulduğunda partiden uzaklaştırıldılar" dedi. Sanıklardan 19 yaşındaki Serhat Kartal'da hazırladığı yazılı ifadesini okudu. Daha önce hırsızlık ve uyuşturucudan sabıkası bulunduğunu hatırlatan Kartal, "BDP'nin çalışmalarına katılmaya başladım. Bir süre sonra bu işlerden koptum. Siyasete atıldım. Sempati duymaya başladım. Bu nedenle polislerden çok baskı gördüm. Önümü kesip tehdit ediyorlardı. Bana sürekli 'Gel yine hırsızlık yap" dediler. Bir gün evimizi basarak beni aldılar. Nusaybin Otogarı arkasında boş bir araziye götürüp kafama silah dayadılar. Bana ajanlık teklif ettiler. İstediklerini yapmadığım için burada yargılanıyorum. Polisin bana ajanlık teklifini İHD'ye aileme ve partiden bazı arkadaşlara anlatmıştım. Örgüt ajan veya hain olarak nitelendirdiği kişileri öldürmez. Devlet öldürür, örgüt bağışlayıcıdır. Polis benden Cevat Altunkaya, Musa Aslan ve Burhan isimli kişileri vurmamı istedi. Bunları bana söyleyen Nusaybin'den Servet isimli polistir. Ben bu 3 kişiyi öldürseydim beni burada yargılayamazdınız. Sizin dediğinizi yapmadım diye yargılıyorsunuz" ifadelerini kullandı. Yazılı dilekçesini okuyan bir diğer sanık Botan Cankurt (19) ise, BDP'ye gittiği için polis tarafından sürekli baskı gördüğünü, geçen yıl düzenlenen "Amara Yürüyüşü" sonrası gözaltına alındığını ifade etti. "Servet" isimli plisin kendisine ajanlık teklif ettiğini söyleyen Cankurt, "BDP'den bilgi getirmemi istiyordu. İstediğim kadar para teklif etti. Baskılara dayanamayıp kabul ettim. Gençleri toplayıp eylem yaptırmak istiyordu. Beni ismini bilmediğim bir kişi ile tanıştırdı. Bize patlayıcı madde eğitimi veriyorlardı. 30-35 kişilik gruplar halinde eğitimlere tabi tutulduk. Bazı evlerde Perşembe akşamları toplanıp Fethullah Gülen'in kitaplarını okutuyorlardı. Polis Servet bana 7.65'lik silah vererek akrep polis aracına ateş etmemi istedi. Eylemi yapıp silahı istediği yere bıraktım. Daha sonra başka bir eylemde emniyet binasına ateş ettik. Bu olaydan sonra baskınlar başladı. Banka şubelerine saldırı yapıyorduk. Eylemleri hafta sonu yapmamızı istiyordu. Servet'in talimatı ile birçok eylem yaptık. Şu anda gizli tanık olup olmadığımı bilmiyorum. Şayet gizli tanık olarak ifadem varsa bunların hiç birini kabul etmiyorum. 174 Tamamen polisin hazırladığı beyanlardır. 33 ATM 34 plakalı arabayla beni alıyorlardı. Silahlı eğitimi Servet'in polis lojmanlarındaki 3'ncü kattaki evinde aldık. Ancak ateş etmemiz yasaktı. Siyasi eğitimleri değişik evlerde alıyorduk. Polis Servet'in kod adı Rızgar'dır. Bahsettiğim örgüt buraya gelmeden nerede toplantılar yaptığımızı söylemeyeceğim. Eğitim aldığımız yerlerden biri Peker marketin altıdır ve girişi arka taraftadır. Diğer yer demiryolu arkasındaki Cami'nin arkasında bodrum kattı. Polis sizin polisinizdir. Siz de bu oyunları biliyorsunuz. Dosyadaki tüm gizli tanıkları tanıyorum. Gizli tanıklar Kızılay ve Tango'yu tanıyorum. Bunlar benimle çalıştıkları için biliyorum. Gizli tanık Kuşçu'yu tanımıyorum. Artık polislerin kirli oyunlarına gelmeyeceğiz. Gençleri nasıl düşürdüklerini gördük" dedi. Cankurt'un beyanının ardından söz alan müdafi avukatı Abdullah Düzgün, "Müvekkilim 2 polisten ve 33 ATM 34 plakalı araçtan söz ediyor. Bu hususların araştırılmasını istiyoruz. Adreslerini verdiği eğitim yerlerinin tespit edilmesi gerekir. Ayrıca tapelerden Rızgar kod adlı polisin araştırılmasını talep ediyoruz" dedi. Savunması alınan sanıklardan Peşger İlhan, Nusaybin'de istihbarattan Ali isimli bir polisin kendileriyle çalışmasını teklif ettiğini, BDP'ye gidip gelenleri kendisine bildirmesini isteyerek tehditlerde bulunduğunu söyledi. Korktuğu için dediklerini yaptığını belirten İlhan, "Ali isimli polis bana 8 tane havai fişek vererek Atatürk Lisesi arkasındaki çukura gömmemi ve sonra ihbar etmemi istediler. Ben havai fişekleri gömerek polis Ali'yi arayıp ihbar ettim. İstihbaratçı ve polislerin dini imanı paradır. Bunları para için yaptılar. Bana, 'Sen malzeme koy yakalat, sen kazan biz de kazanalım' diyordu. Devlet şu an burada olanları kullanmış, sonra cezaevine atmış. Ben emniyete uzak durduğum için şu an buradayım. 10 aydır cezaevindeyim. Okulumdan geri kaldım ve bende sizin oturduğunuz koltuklara oturmak istiyorum. Asıl yargılanması gereken polislerdir" dedi. Söz alan sanık avukatları, onlarca polis ismi ve yapılanların anlatıldığını, iddia makamının bununla ilgili bir ara karar ve soruşturma başlatması gerektiğini belirtirken, polislerin yargılanan gençleri kullandığını, bu nedenle haklarında soruşturma açılması gerektiğini talep etti. İddia makamının taleplerinin ardından söz alan sanıklardan Botan Cankurt, "Polisler bana sadece 7.65 değil, keleş bile verdiler. Çözüm çadırlarına molotofları bizzat polisler koydu. Hatta birlikte gidip koyduk. Mitanni Kültür Merkezi'ne de polis Servet'in adamları molotof koydu, sonra da baskın yaptılar. Diyarbakır'da gösteride ölen Murat Elibol'un ölümünde bu çetenin rolü vardır. Cumhuriyet Okulu'nun yanında silah kaleşnikof ve el bombalarının bulunduğu sığınak polis Servet'lerin yeridir" dedi. (05.03.2012/DİHA / Taraf / İlkehaber.com / İnternethaber.com / Nusaybinim.com) *BDP Bingöl İl Örgütü tarafından 2010 yılında startı verilen seçim çalışmaları çerçevesinde düzenlenen etkinlik sonrası meydana gelen gösteriye katıldığı iddia edilerek, 15 Nisan 2011 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan M.B.'nin yargılandığı davanın 6. duruşması Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Hakkında "örgüt adına suç işlemek", "Tehlikeli maddeleri izinsiz taşımak, bulundurmak", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet", "Kamu malına zarar vermek" ve "Etkin direnmek" iddiaları ile dava açılan M.B. ile müdafi avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya, "Duman" isimli gizli tanığın da katılarak ifadesini geri alması polisin oyununu ortaya çıkardı. Talebi üzerine ismini gizli tuttuğumuz gizli tanık "Duman", sanığın 2011 yılı içinde öğrenim gördüğü okula geldiğini ve her hangi bir eyleme karışmadan okuldan ayrıldığını bildirerek, "Okuldaki kameradan sanığın ve benim görüntülerim tespit edildiği için 2 gün sonra polis beni ifadeye çağırdı. Bana baskı yapıp, sanık için 'Kimdir bu?' diye sordular. İfademi aldılar. Yazdıkları ifadeyi bana okutmadan imzalattılar. Diyarbakır'da da savcıların ifademi alacağını söylediler. Sabah 06.00'da beni aldılar. Kamera kayıtları ile ilgili ifade verdim. Fakat hiç bilmediğim olaylar ile ilgili ifadeler vardı. Gizli tanık olduğumu burada öğrendim. Gizli tanık olduğumu aileme söylediğim taktirde 'seni de içeri atarız' diye tehdit ettiler. Ben bu şekilde gizli tanık olarak ifade vermiş oldum. Gizli tanık olarak adım bildiğim kadarıyla Duman'dır" dedi. Gizli tanığın ifadesini çekmesine rağmen iddia makamı esas hakkındaki mütalaasını yenileyerek sanığın bu 175 doğrultuda cezalandırılmasını talep etti. (07.03.2012/DİHA/DHA/Gercekgundem.com/ Mynet.com/Hurriyet.com.tr/Evrensel.net/Yurtgazetesi.com.tr/Posta.com.tr) *18.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Sıdık Yılmaz, şu beyanlarda bulundu: “17.04.2012 tarihinde Salı Günü saat 11.00 sularında ABC dershanesinin önünde bulunduğum sırada sivil giyimli polisler tarafından gözaltına alındım. Bağlar polis karakoluna götürdüler. Ben gözaltına alınma gerekçemi sordum. Bana “eylemlere katıldığımı” söylediler. Kendilerine taş attığımı belgeleyen bir fotoğraf gösterdiler. Bende hiçbir suçum olmadığı halde bana karşı gaz kullanıldığını ona karşılık sinirlendim ve taş attığımı söyledim. “Seninle beraber kimler vardı” diye sorguladılar. Bende kalabalıktı ve kimseyi de tanımadığımı söyledim. Bana “seninle farklı bir yerde buluşalım” dediler. Telefon numaramı da bildiklerini söylediler. Yani bana ajan olmamı dayatmaya çalışıyorlar. Bu konuda nasıl bir önlem alacağımı bilmiyorum. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari Yüksekova ilçe merkezinde gözaltına alınanlara da ajanlık dayatmasında bulunulduğu savunuldu. Geçen hafta gözaltına alınan ve serbest bırakılan adını güvenlik gerekçesiyle vermek istemeyen bir genç, her sorguya girene ajanlık ve muhbirlik teklifinde bulunulduğunu savundu. (24.04.2012/DİHA) *Antep Dirok Kültür Merkezi çalışanı Esra Taşdemir, sivil polisler tarafından ajanlık dayatmasına maruz kaldığını belirtti. Evinin önünden 22 Nisan günü polisler tarafından arabaya bindirildiğini söyleyen Taşdemir, polislerden birinin "iyi" birinin kötü polisi oynayarak çeşitli tehditlerde bulunduğunu kaydetti. Kendisini alan polislerin, "Seni, aileni her şeyini biliyoruz sana bir teklifimiz var" dediğini aktaran Taşdemir, kendisine "Antep Üniversitesi'ne devam ediyor musun? Özgürlük nedir? Yeni anayasa sürecinde herkesin fikrini alıyoruz senin fikrin nedir" gibi sorular da yöneltildiğini söyledi."İyi polis" rolünü oynayan kişinin “Seninle aynı memleketteniz tekrar görüşelim” dediğini belirten Taşdemir, "Psikolojik olarak bana yaklaşmaya çalıştılar ve bu yaklaşımlar altında bana resmen ajanlık yap dayatması yapıldı'' dedi. Taşdemir, ayrıca olayın ardından sürekli sivil polisler tarafından evinin izlendiğini belirterek, ''Başıma gelebilecek herhangi bir olumsuzluktan Antep Emniyet Müdürlüğü sorumludur'' dedi. Taşdemir, İHD Antep Şubesi'ne başvurarak yardım talep edeceğini belirtti. (29.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *31.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Yılmaz Taruk, şu beyanlarda bulundu: “16.05.2012 tarihinde kardeşim olan Murat Taruk, sürekli olarak çalıştığı markette kalıyordu. Öğleden sonra saat 14.00-14.30 arası yaklaşık 10 kişilik bir grup tarafından gözaltına alınmak üzere markette alıkonulmuştur. Komşu esnaf ve tanıkların önünde cereyan eden bu götürülme olayının sivil polisler tarafından yapıldığı söylenildi. Olaya müdahale eden komşu esnaf ve eşini de götüren kişilerin “onları gözaltına alıyoruz” dedikleri belirtilmiştir. Bu 10 kişilik grubun kardeşimi ve 2 iki kişiyi de yanına alarak sokakta yürüyerek çıktıkları belirtilmektedir. Herhangi bir arabaya rastlanılmamıştır. Ailesi olarak ilk Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne, daha sonra Cumhuriyet Savcılığına dilekçe verip konunun takipçisi olmalarını istedik. Tüm başvurulara rağmen herhangi bir sonuç alamadık. Nerede olduğu konusunda hiçbir bilgimiz yoktur. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Savur İlçesine bağlı Sürgücü Beldesi'nin Serenli (Dengiza) Köyü'nde ikamet eden 35 yaşındaki Hebib Şimşek, kimliği belirsiz kişilerce kaçırıldığı iddia edildi. Şimşek'in kardeşi Abide Şimşek, ağabeyinin askerlerce kaçırıldığını belirterek, dünden beri kendisinden haber alamadıklarını söyledi. Şimşek, ağabeyinin 3 kişi tarafından alındığını ve kendisini 176 ölümle tehdit ettiklerini kaydederek, "Ağabeyimi 3 kişi götürdüğü sırada ona 'Senin çocuklarını öldüreceğiz. Evini talan edeceğiz. Bize bildiklerini söyleyeceksin' demişler. Ben İzmir'de kalıyorum. Köyde oturan akrabalarımı arıyorum ancak bütün telefonlar kapalı. Sadece annemin telefonu açık. Onu da arıyorum sadece ağlıyor. Hiç cevap veremiyor. Ağabeyimin hayatından endişe duyuyoruz" dedi. (31.05.2012/DİHA) *Dersim'de, 3 Mayıs'ta "KCK" adı altında yapılan operasyon sonucunda aralarında belediye meclis üyesi ve belediye çalışanlarının da bulunduğu 6 BDP yöneticisi tutuklanmıştı. Newroz bayramı, 8 Mart kutlamaları ve benzeri demokratik eylemlere katıldıkları için tutuklanan kişiler arasında BDP üyesi Ayhan Çelik de bulunuyordu. Evlerinin basılması ve babasının tutuklanmasının somut hiçbir gerekçesinin olmadığını belirten Çelik'in kızı Nazlı Çelik, "Bir ay önce gecenin 4'ünde evimizi bastılar ve kapıyı açar açmaz babamı yere yatırdılar. İki buçuk saat boyunca evimizi aradılar. Hatta buzdolabının içine bile baktılar. Ancak hiçbir şey bulamadılar" dedi. Babası tutuklandıktan sonra işitme engelli annesiyle birlikte yalnız kalan Nazlı Çelik, polisin ifade bahanesiyle evlerine geldiğini söyleyerek bunun kendisini ve annesini ciddi bir şekilde tedirgin ettiğini söyledi. Evin tek çocuğu olduğunu ve babasının tutuklanmasından sonra annesiyle yalnız kaldığını belirten Çelik, "Polis daha önce benim için hiç eve gelmedi. Ama babam tutuklandıktan sonra, durup dururken eve gelip, 'ifaden var Emniyet'e gel' dediler. İfademin 15 Şubatla ilgili olduğunu söylüyorlar. Oysa babamı Mayıs ayında gözaltına aldılar. Madem önceki döneme ait neden beni de o zaman götürmediler" diye sordu. "Biliyorlar biz iki kadın tekiz evde. Daha önce çalışıyordum ama babam tutuklandıktan sonra işten çıktım. Sanırım benim işten çıktığımı da duymuşlar ve iş üzerinden iletişim kurmaya çalıştılar" diyen Çelik, polislerin ilk eve gelişinde "İfade vermen gerek. Üç gün içerisinde gelmezsen, seni zorla götürürüz" dediğini belirtti. Normalde polisin ifade için gittiği evlerde ifadesi alınacak kişiyi de kendisiyle birlikte götürdüğünü hatırlatan Çelik, polislerin kendisine sadece uyarıda bulunduğunu belirtti. Bu durumun kendisini rahatsız ettiğini söyleyen Çelik, BDP'ye giderek durumu il yönetimine aktardığını ifade etti. Çelik, daha aradan bir gün geçmesine rağmen polislerin ertesi gün tekrar evlerine geldiğini belirten Çelik, "Ben evde yoktum. Eve geldiğimde, bana iletilmek üzere anneme bir not vermişlerdi. Bir paket tatlı getirmişler ve anneme para vermeye çalışmışlardı ancak, annem paralarını almamıştı" diye konuştu. Annesine verilen notta "Nazlı Emniyet'e gel. Hem eşya vereceğiz hem ifaden var. İfade verip gideceksin. İş için de görüşeceğiz" denildiğini ifade eden Çelik, "Notu okuduğumda şok oldum. Tamam ifadem vardı, ev baskınında aldıkları eşyalarımız vardı ama bu iş ne oluyordu anlamadım. Söz konusu notu da BDP Dersim İl Yönetimi'ne gösterdim" dedi. BDP İl Yönetimi'nden Mehmet Ali Yazar ile birlikte ifade vermek üzere savcılığa gittiklerini belirten Çelik, "Savcılık bize 'burada her herhangi bir ifadeniz yok. Emniyet'e gidin' dedi. Bunun üzerine Emniyet Müdürlüğü'ne gittik. İfademi verdiğimde, yalnız olmadığım için iş konusunda bir şey söylemediler" dedi. Polisin, maddi durumlarından kaynaklı işe ihtiyacı olduğunu bildiğini ve annesiyle yalnız yaşadığını bildikleri için onu Emniyet'e çağırdıklarını belirten Çelik, "Benimle tek konuşmayı planlayıp iş konusunda da konuşmayı düşünüyorlardı. Bundan kaygılandığım için ben de tek gitmedim. Ve düşündüğüm gibi, iş konusunu açmadılar" diye konuştu. Annesiyle yalnız yaşadıkları için ciddi bir şekilde kaygılandığını belirten Çelik, "Annem işitme engelli ve öyle her işin hakkından çok gelebilen biri değil. İki defa polis evimize geldiği için korkuyorum. İki kere eve geldiklerine göre, evin yolunu da iyi ezberlemişlerdir. Bu demek olmuyor ki bundan sonra akşamları, gündüzleri veya herhangi bir vakit eve gelmeyecek. Hem annem için hem kendim için kaygılanıyorum" diye konuştu. (03.06.2012/DİHA) *27.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdulkadir Altan, şu beyanlarda bulundu: “Ben Gazi Caddesi Grant Park Otelin az ilerisinde kontör ve sigara satıyordum. Polisler ihbar üzerine sürekli olarak gelip gidiyorlardı. Sonra tanımadığım 3 şahıs yanıma gelerek 177 Mitten geldiklerini söyleyip benimle konuşmak istediklerini söylediler. Benimle yemek yeme teklifinde bulundular. Bende sizinle konuşma ve yemek yeme için bir sebebim olmadığını söyledim. Ne söylemek istiyorsanız burada söyleyin, dedim. Bana “Kuzey Irak ve Suriye’de yaşanan gerginlikten dolayı orada sıkıntı yaşadıklarını ve bu sıkıntıların giderilmesi için kendilerine yardımcı olmamı istediler. Orada kimlerin hangi örgüt üyelerinin ne tür faaliyet yürüttüğünü bize not edersen gümrük kapılarında istediğim kadar eşya getirebilir ve hiçbir sıkıntı yaşamayacağımı” söylediler. Ayrıca pasaport ve konaklama masraflarımı da karşılayacaklarını söylediler. Bende onlara cevaben “özgür gündem gazetesi çalışanı ve İHD üyesi olduğumu benim şuandaki ideolojik yaklaşımım bu savaşın bitmesi ve akan kanın durması bunun için de hiçbir partiye ve örgüte üye olmadığımı söyledim. 22.06.2012 tarihinde çarşı polis karakolundan gelen 2 memur sigaralarıma el koydular. Sur ilçesinde bulunan muhtar sayesinde hiçbir işlem yapmadılar. Daha sonra karakolda beni bekleterek tanımadığım birinin benimle görüşmek istediğini söylediler. Benimle görüşme taleplerini sordum, bana Sur içinde yapılan eylemler ilgili bilgi vermemi ve kimlerin bu eylemleri yaptıkları konusunda yardımcı olmamı istiyorlardı. Bende yardımcı olamayacağımı söyledim. Bu konuyla ilgili ne yapacağımı bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Siirt E Tipi Kapalı cezaevinde bulunan kadın tutuklular, cezaevi yetkilileri nezaretinde koğuşlarından alınarak sivil polislerle görüştürüldükleri ve burada kendilerine sivil polisler tarafından ajanlık teklifi yapıldığı iddia edildi. (11.07.2012/Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan PKK'li tutuklu ve hükümlüler , "Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde bulunan Yakup Burukanlı ve HavreSemirat arkadaşlarımız Haziran ayında savcılığa çağırılmışlardır. Orada Bingöl'den gelen JİTEM elemanları ve savcılık bu arkadaşlarımıza 'Sizler buranın vatandaşı değilsiniz. Bize bilgi verin, biz de size yardımcı olalım' diyerek itirafçı olmaları için baskı uygulamışlardır. Bunu kabul etmeyen her iki arkadaşımıza hakaretler edilmiştir. Son olay, Ağustos ayında gerçekleşmiştir. Savcılığa çağırılan Agit Gizlenmiş arkadaşımıza savcılık tarafından Fettullah Yiğit üzerine ifade vermesi istenmiş ve itirafçı olması için zorlanmıştır. Bunu kabul etmeyen arkadaşımıza ağza alınmayacak küfürler etmiştir." (07.09.2012/ DİHA) -Tehdit Edilenler *10.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Alattin Gölcü, şu beyanlarda bulundu: “06-07 Ocak 2012 tarihinde saat 15.00’da bizi “412 233 69 21” nolu telefondan kim olduğunu bilmediğimiz biri “ben sizi ve ailenizi tek tek öldüreceğim ve kapınıza mühür vuracağım” deyip telefonu kapattı. 2 gün boyunca bu kişi bizi ölümle tehdit etti. Daha sonra kızım telefonu açarak aynı şeyleri ona da söyledi. Ben ve ailem kaç gündür korku içindeyiz. Arayan şahsın kim olduğu konusunda bir bilgim bulunmamaktadır. Benim herhangi bir düşmanım ve aramızda husumet olan kimseler de bulunmamaktadır. Tedirginiz ve ne yapacağımızı bilemiyoruz. Benim bir çocuğum hasta olduğu için çoğu zaman hastanede kalıyoruz. Biz hastanede kaldığımız için evde bulunan çocuklarımın can güvenliğinden endişe ediyoruz. Bu nedenle beni ölümle tehdit eden kişilerin derhal tespit edilip cezalandırılmasını istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep diyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Derik İlçesi'nde sabah 05.00 sıralarında BDP eski İl Başkanı Sedat Dağ ile babası M. Can Dağ'ın Cevizpınar Mahallesi'ndeki evlerine baskın düzenlendi. Sivil polislerin baskınında gözaltına alınan olmazken, evde arama yapıldı. Anne Saime Dağ, polisin kendilerini, "Oğluna söyle ya polis ya da asker kurşunuyla gider ayağını denk atsın" şeklinde tehdit ettiğini öne sürdü. Sedat Dağ'ın evinin kapısı kırılarak içeri girildiğini ifade eden anne 178 Dağ, polisin oğlunun ifade vermesi gerektiğini söylediğini belirtti. Anne Dağ, polisin evde bulunan yeşil, sarı ve kırmızı renkli duvar saati ve diğer süs eşyaları ile kitap ve CD'lere el koyduğunu kaydetti. (19.01.2012/DİHA) *BDP Nusaybin İlçe Örgütü öncülüğünde Nusaybin'de, Mitanni Kültür Merkezi bahçesinde sabahın erken saatlerinde açlık grevinin yapılacağı "Demokratik Direniş Çadırı" kurulmaya başlandı, ancak alana gelen polisler "Kamusal alan" diyerek yurttaşların çadırı kurmasına izin vermedi. Görüntü almak isteyen Muhabirimiz Serkan Kurt polisler tarafından tehdit edildi. Çekim yaptığı sırada onlarca polis tarafından etrafı sarılan muhabirimizin basın kartına el konuldu. Bilgileri kontrol edilen muhbirimize tekrar basın kartı teslim edilirken, daha sonra polisler "Seni burada ilk kez görüyoruz. Neden polisleri çekiyorsun. Savcılığı arayın bunu alın. Görüntülerini kontrol ettikten sonra silin" tehdidinde bulundu. Muhabirimizin kamerasına el koyan polisler, görüntüleri sildikten sonra kamerayı teslim etti. (11.02.2011/DİHA / ANF / Ozgur-gundem.com) *Diyarbakır Bağlar Yunus Emre Mahallesi'nde oturan ve engelli çocuklarına "Atatürk'ü tanıdığı" için sağlam raporu verilerek tutuklanan Başkan ailesi, olay ile ilgili yaptıkları açıklamaların ardından, kendilerini polis diye tanıtan 2 kişi tarafından sürekli rahatsız edildiklerini iddia etti. Oğlunun maruz kaldığı haksız uygulama nedeniyle adalet arayışına giren Şeyhmus Başkan, silahlı ve sivil olan 2 kişinin geçtiğimiz gün evde olmadığı bir sırada evine geldiklerini, oğlu Şeyhdavut'u sorduklarını söyledi. Baba Başkan, "Cezaevinde bulunan oğlumu sormuşlar. Kapıyı açan kızım Berivan, Şeyhdavut'un cezaevinde olduğunu söylemiş. Beni sorduklarında kızım ise korkudan telefon numaramı vermiş, o zamandan bu yana telefonum dinlenmededir" iddiasında bulundu. Evine gelen kişileri tanımadığını belirten Başkan, Diyarbakır'da bulunan tüm emniyet birimlerine başvurduğunu ve emniyet yetkililerinin "Bizden herhangi bir polis sizin eve gelmemiş" cevabını aldığını söyledi. Can güvenliğinin olmadığını dile getiren Başkan, evine gelerek kendini polis olarak tanıtan 2 kişi hakkında suç duyurusunda bulunmak için İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvuracağını söyledi.Yüzde 43 zihinsel engelli olan Şeyhdavut Başkan (20) Diyarbakır'da çeşitli tarihlerde düzenlenen miting ve yürüyüşlere katıldığı iddia edilerek, 2 Temmuz 2011 günü çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından "patlayıcı madde bulundurmak" iddiasıyla tutuklanmıştı. 6 aydır tutuklu bulunan Başkan'a, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Özürlü Sağlık Kurulu tarafından yüzde 43 zihinsel engelli raporu verilirken, Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi ise, Başkan'ın Atatürk'ün fotoğrafını tanıması ile engelli olmadığını belirterek, sağlam raporu vermişti. Söz konusu sağlam rapor üzerine engelli Başkan tutuklanmıştı. (12.02.2011/DİHA) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde Ferit Süer adlı yurttaş, aracı ile seyir halindeyken Emiroğlu Caddesi'nde sivil polisler tarafından durdurulduğunu ve ölümle tehdit edildiğini iddia etti. Olaya ilişkin bilgi veren Süer, "Beni durdurdu. Tanımadığım bir polisti. Bana 'senin kafanı keserim. Sen dağa adam gönderiyorsun. Viranşehirliler teröristtir. Çoluk çocuğunu öldürürüm' diye tehdit etti" dedi. Süer, "Eğer suçum varsa bu ülkenin hakimi var, savcısı var. Ben de bu ülkenin bir yurttaşıyım. Beni alsınlar sorgulasınlar. Bu tehditler niye?" diye sordu. Süer, kendisini tehdit ettiğini belirttiği polis hakkında Viranşehir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. (14.02.2011/DİHA) *24.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Haci Türkekul, şu beyanlarda bulundu: “Ben 22.02.2012 tarihinde saat 18.00 sıralarında ilçe otogarda dolmuştan indim ve yaya olarak evime giderken Şehitler Polis Amirliği önünde sendelendim ve yere düştüm. Yerden kalktığım esnada sivil giyimli 2 polis sarhoş olduğum gerekçesiyle koluma girip beni polis merkezine götürdüler. Polis merkezinde cüzdanımı çıkarmak istedim bunun üzerine bana saldırdılar. Yüzümü yere vurdular. Bu olay nedeniyle sağ gözümün alt kısmında ve dudağımda 179 yaralanmalar ve morluklar oluştu. Daha sonra bu sivil polisler beni Adanalı olan polise teslim ettiler. O da konuşmama fırsat vermeden dövmeye başladı. Burada sağ tarafıma tekme atarak “senin sahibin kimse gelip seni alıp götürsün” dedi. Ben bana atılan tekmenin etkisiyle yola savruldum. Arkadaşım beni Diyarbakır devlet hastanesine götürdü. Beni muayene eden doktor nasıl bu hale geldiğimi sordu. Bende olayın tamamını anlattım. Doktor hastanede bulunan polis memurlarını çağırdı. Nöbetçi polis memurları orada benim alkol muayenemi yaparak şikâyetimi gidip şehitler polis merkez amirliğinde yapmamı ve burada ifade vermemi söylediler. Hastane müdürüyle birlikte polis merkezine gittik. Orada bulunan polisler ifademi geri çekmek için beni tehdit etmeye başladılar. Ben bana yapılan işkence nedeniyle yürüyemeyecek vaziyetteyim. Benim hem yüzümde yaralanmalar olmuş hem de belime atılan tekmeler sonucunda kemiklerimde kırılmalar, ezilmeler meydana gelmiştir. Başıma gelen olayın tamamı polis merkezi bahçesinde bulunan mobese kameraları önünde meydana gelmiştir. Bu kayıtların silinmeden getirilmesini talep ediyorum. Beni döven, bana işkence yapan Şehitler Polis Merkezi Amirliğinde görevli sivil, resmi polislerden ve görevlerini ihmal eden, ifademi hastanede almayan görevli polislerden davacı ve şikâyetçiyim. Bu polislerin tespit edilerek cezalandırılmaları için gerekli soruşturmanın yapılarak haklarında kamu davası açılmasını istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Adıyaman’da, Alevilerin yaşadığı mahalledeki bazı evlerin kapılarına işaret konulduğu iddiası tedirginliğe yol açtı. Mahalle sakinleri, kapılara konan işaretlerin akıllarına Kahramanmaraş olaylarını getirdiğini ve korktuklarını söyledi. Adıyaman Valisi Ramazan Sodan ise, 35-40 evin işaretlendiğini, olayın ne maksatla yapıldığının araştırıldığını söyledi. Adıyaman’ın Karapınar Mahallesi’nde yaşayan bazı Alevi vatandaşların evlerinin işaretlendi iddiası, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün Facebook hesabından duyurmasıyla ortaya çıktı. Kentte herkesi şaşırtan ve tedirgin eden olay iddiaya göre şöyle gelişti. Karapınar Mahallesi’nde pazartesi sabahı bazı evlerin kapılarına benzer işaret konulduğu fark edildi. İşaretlenen evlerde Alevi vatandaşların oturması tedirginliğe neden olurken, olay güvenlik güçlerine bildirildi. Mahalleye gelen polis, işaret bulunan kapılarda inceleme yapıp, evlerin sahiplerinin ifadesine başvurdu. Mahalle sakinleri daha sonra toplu halde imzaladıkları dilekçeyi savcılığa verip, suç duyurusunda bulundu.Gelişmelerin ardından bazı mahalle sakinleri kapılarındaki işaretleri üzerini boyayarak veya silerek temizledi. Bazı işaretlerin halen kapılarda durduğu mahallenin muhtarı Mahmut Gürsu, 2 gündür büyük tedirginlik yaşadıklarını söyledi. Kendisinin de Alevi olduğunu söyleyen muhtar Gürsu, işaret konulan kapıların tamamının Alevi vatandaşların yaşadığı evler olduğuna dikkat çekerek şöyle dedi. "Sünni mahalle sakinlerinin kapısında herhangi bir işaret yok. Bu durum Sünni ve Alevi tüm mahalle sakinlerini herkesi rahatsız etti. Biz bunun çocuklar tarafından yapılmış bir oyun olmasını diliyoruz. Ancak aklımıza Maraş olayları gelince tedirgin oluyoruz. Bu olay provokasyon amaçlı da olabilir. Polise ve savcılığa bildirdik, şu an olay araştırılıyor. İnşallah kötü olaylar olmaz ve huzurumuz bozulmaz."Adıyaman Valisi Ramazan Sodan, kentte yaşanan olaya ilişkin çok yönlü soruşturma yürütüldüğünü açıkladı. Gazetecilerin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan Vali Ramazan Sodan, Adıyaman’ın Türkiye’nin en huzurlu kentlerinden birisi olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi. "Karapınar Mahallesi, Alevi vatandaşlarımızın yoğun olarak oturduğu semtimizdir. Bu mahallede 25- 30 evde karalama şeklinde işaret bırakılmış. Bugüne kadar bu semtte de huzur ve asayiş sorunu yaşanmadı. Bu işaretler çocuklar tarafından da yapılmış olabilir. Hangi maksat ve amaçla yapıldığını bilinmemekle beraber, konuyla ilgili gerekli çalışmalarımızı başlattık. Güvenlik güçlerimiz gerekli incelemeleri sürdürüyor. Gerekli önlemlerimizi aldık, vatandaşlarımızın tedirgin olmasına gerek yok. Gelişmelerin ardından, Karapınar Mahallesi’nde güvenlik önlemlerini artıran polis olayla ilgili incelemesini sürdürüyor. (29.02.2012/Milliyet/İnternetHaber/ 180 DİHA/posta.com.tr/Adıyaman Valiliği) NOT: Soruşturma kapsamında yapılan incelemeler sonucu 45 evin işaretlendiği açıklamaları yapıldı. *27.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Gazal Ekinci, şu beyanlarda bulundu: “Benim kızım olan Kader Ekinci, Van Yüzüncü yıl Üniversitesinde okumaktadır. 15.01.2012 tarihinde üniversite içinde polis gelip kızımı sormuş. Polislerin kızımı niçin sorduklarını bilmiyoruz. Biz ailesi olarak bu durumdan kuşku duyuyoruz. Polisler tarafından kızımın fişlendiğini düşünüyorum. Bu konuda sizden destek istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *15.02.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Fesih BERİTAN şu beyanlarda bulundu: “BDP Bingöl İl Teşkilatı tarafından 15.02.2012 tarihinde, Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin yıldönümünde yapılan basın açıklamasına katıldıktan sonra, bir gün öncesinde gözaltına alınan akrabalarım olan Ali Morkoyun ve Mahmut Morkoyun hakkında bilgi alabilmek için Bingöl Barosu başkanı ile görüşüp çarşıya dönerken, Dörtyol mevkiinde bulunan Alternatif İletişim’in önünde saat 15:30 sularında bir grup sivil polis memuru tarafından durduruldum. İçlerinden kirli, kır sakallı, gözlüklü, siyah kabanlı, siyah bereli polis memuru bana; “Fazla göze batıyorsun. Bugün katıldığın basın açıklamasında neden yüzünü kapatmadın? Neden kendini gizlemedin? Böyle durumlarda yüzünü kapat. Yakında kapını çalıp seni bir yerlere göndereceğim. Sizin ailenizden dün iki kişiyi gözaltına aldık. Kendine dikkat et, fazla gözümüze batıyorsun. Gözaltındaki akrabalarının durumunu öğrenmek için Uydukent Polis Karakoluna sen mi geldin?” dedi. Ben de; “Basın açıklaması sırasında yüzümü kapatırsam bana suç isnat edersiniz. Yüzümü kapatmayı gerektirecek bir şey yapmıyorum ki. Dün akşam polis karakoluna akrabalarım için ben geldim. Bu benim hakkımdır.” dedim. Polis memurunun tehdidi karşısında psikolojik rahatsızlık duydum. Başıma gelebileceklerden beni tehdit eden polis sorumludur. Yüzleştirilsem polisi teşhis edebilirim. Konu hakkında şubenizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Bingöl Şubesi) *03.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Nurcan Özen, şu beyanlarda bulundu: “Ben BDP Kayapınar ilçe örgütünün yöneticisiyim. 01 Mart 2012 tarihinde akşam saatlerinde 2 sivil giyimli polis bina yöneticimizin evine giderek, binadaki herkesi tanıyıp, tanımadığını sormuş. Bina yöneticisi de tanıdığını söylemiş. Sonrada beni sormuşlar, beni de tanıdığını ve aramızın çok iyi olduğunu söylemiş. Bina yöneticisi binadaki kişileri neden sorduklarını söylemiş. Farklı bir konu için söylemişler. Daha sonra kapımız çalındı. Kapıyı ben açtım. Kim olduklarını sordum. Bana polis olduklarını söyledi. Bunun üzerine bende kimliklerini göstermelerini istedim. Onlara ne istediklerini sordum. Onlarda Valilikten geldiklerini bir kişinin yardım talebinde bulunduğu ve bunun araştırmasını yaptıklarını söylediler. Bu memurlar ısrarla benden kimlik bilgilerimi ve sağlık karnemi istiyorlardı. Bunun üzerine bende birazdan eşimin geleceğini söyledim ve birbirlerine baktılar. Benden kardeşim Murat’ın nerede oturduğunu sordular. Bende 2 bina ötede oturduğunu söyledim. Daha sonra binadan ayrıldılar. Bina çıkışında eşim kendilerini görmüş, beyaz bir arabaya binip oradan uzaklaşmışlar. Daha öncede böyle bir takip söz konusu olmuştu. Bu durum beni ve ailemi tedirgin ediyor. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Azadiya Welat Gazetesi Yazıişleri Müdürü Fatma Aktaş, Kürdistan Federal Bölgesi'nde bir haber takibini yapmak için pasaport çıkartmak isterken, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü tarafından ilginç sorulara tabi tutulduğu belirtildi. Emniyet Müdürlüğüne çağrılan Aktaş, pasaportla ilgili konuların dışında sorular sorulduğu belirten Aktaş, "Ben bir haber takibi için Kürdistan Federal Bölgesi'ne gitmek istedim. Onun için pasaport işlemlerine başladım. Gerekli yerlere başvurduktan sonra, polis telefonla beni arayarak Emniyet Müdürlüğü'ne çağırdı. Gittiğimde Berat ve Hamit isimli 2 polis tarafından bir odaya alındım. 2 kişi kendini MİT elemanları olarak kendini tanıttılar. Beni çapraz sorguya aldılar. Ben bunun ifade mi, 181 soruşturma mı, oksa pasaporta ilişkin bilgi almakla mı ilgili olduğunu söyledim. Onlarda biraz sohbet etmemiz gerektiğini söylediler" dedi. Aktaş, hukuk dışı bir uygulama ile karşılaştığını vurgulayarak, kendisine yöneltilen soruları şöyle ifade etti: "'Sen niye Kürdistan Federal Bölgesi'ne gidiyorsun? Acaba Kandile gidip bir daha dönmeyecek misin? Ailen senin Azadiya Welat Gazetesi'nde müdür olduğunu biliyor mu?' sorularını yönelttiler. Ben haber için gideceğimi söyledim. Onlarda dönüşte tekrar görüşelim dediler. Bana Azadiya Welat'ın örgüt gazetesi oluğunu ve benim sıradan biri olmadığımı söylediler. Yine eski haber müdürlerin şu anda Kandil'de olduklarını ve benim de onu bildiğimi söylediler. Ben de tüm bu soruları herkese soruyor musunuz dedim. Bana benim sıradan biri olmadığım için sorduklarını belirttiler. Bana döndüğümde tekrar görüşmemi isteyip, beni tehdit ettiler" dedi. (09.03.2012/DİHA/Diyarbakirhaber.gen.tr) *Baskılardan kaynaklı Siirt'ten Antep'e 29 yıl önce göç eden Barıyanık ailesi burada da baskılardan kurtulamadı. 12 Eylül darbesinden sonra aile üzerinde baskılar artarken, geldikleri Antep'te de yapılan "KCK" operasyonlarından dolayı evde tek erkek kalmadı. Barıyanık, Antep'e geldikleri günden bugüne kadar sürekli devlet tarafından ailece baskı gördüklerini belirterek, "Oğlum Mehmet'in dükkânın hemen yanında bulunan kahvede polisler 24 saat orada oturarak oğlumun dükkânını gözetiyorlar. Evimizin bulunduğu mahallenin başında sivil polisler nöbet tutuyor" dedi. Evin geçimini sağlayan 2 torununun tutuklandığını söyleyen anne Barıyanık, "Torunlarım hiçbir olayda yoktular. Onlar sadece bizim evin geçimini sağlamak için çalışıyorlardı. Onları sırf soyadlarından dolayı tutukluyorlar. Emniyette polisler torunlarıma, 'Güzel Vadi Mahallesi'nde 3 aile var. Bizim gözümüz onların üzerinde, attıkları her adımlarından haberimiz var' demişler. O da şunu gösteriyor. 24 saat polis gözetiminde olduğumuzu onlar da itiraf ediyorlar" diye konuştu. (13.03.2012/DİHA) *16.03.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Zübeyde Armutçi şu beyanlarda bulundu: “ Eşim Tekirdağ F tipi cezaevinden çıktıktan sonra 11/02/2012 Bingöl’e eve geldi. İki gün geçtikten sonra telefonla arayıp karakola gelmeniz gerekiyor denildi. Eşim babasıyla beraber karakola gittiğinde ise kendileri tarafından herhangi bir aramanın gerçekleşmediğini belittiler. Bu olaydan sonra içinde dört kişinin bulunduğu gri renkli bir hyandai araba evin önünde durup evi gözetliyordu. Arabayı eşim evden çıkıp çarşıya gideceği zaman fark etmişti. Eşim zaten cezaevinden dolayı psikolojik olarak sağlığı bozulduğu için onları görünce iyice tedirgin oldu. Eşim dışarıda rahat bir şekilde gezemiyor sürekli tedirgin ve endişeli. Her an zarar göreceği veya öldürüleceği korkusuyla karşı karşıyadır. Eşimin can güvenliğine yönelik derneğinizden hukuki yardım talebinde bulunuyorum.” (İHD Bingöl Şubesi) *Gercüş'ün Pınarbaşı Harmanları'nda bugün yapılması planlanan Newroz Bayramı kutlamalarına İçişleri Bakanlığı'nın genelgesi nedeniyle Gercüş Kaymakamlığı tarafından izin verilmedi. Batman'da gelen takviye polis ekipleri ile Gercüş adeta ablukaya alındı. Sivil polislerin ilçede esnafları dolaşarak, Newroz kutlamalarına katılmamalarını istediği ve aksi taktirde gözaltına alınacakları tehdidinde bulunduğu iddia ediliyor. (19.03.2012/DİHA) *21.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Abdulhalık Nergiz, şu beyanlarda bulundu: “Benim oğlum Numan Nergiz 2010 ve 2011 yıllarında 3 sefer gözaltına alındı. Daha sonra tutuklanarak Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevinde 4 aya yakın bir süre kaldı. Cezaevinden çıktıktan sonra İstanbul ya da İzmir illerinden birine çalışmaya gideceğini söyleyip valizini alıp evden çıkmış. Biz oğlumun çalışmaya gittiğini düşünerek çok fazla n-merak etmedik ancak daha sonra kendisi bizi aramayınca merak ettik ve aramaya başladık anacak kendisinden bir daha haber alamadık. Oğlum hakkında açılan davalar nedeniyle polisler evime gelip sordular bende kendilerine durumu anlattım ancak polisler sürekli bir şekilde evime gelerek “oğlunu istiyoruz” diyerek bizi tehdit etmeye başladılar. Ben polislere oğlumun 182 çalışmak için evden ayrıldığını ve bir daha da kendisinden haber alamadığımı belirtmeme rağmen evime baskın yapıp beni tehdit etmeye devam ediyorlar. Ben oğlumla ilgili zaten kaygılıyım. Ayrıca polislerin bu baskısı da beni daha kötü etkiliyor. Bu nedenle evime sürekli bir şekilde baskın düzenleyen, beni tehdit eden polislerden şikâyetçiyim. Gerekli işlemlerin yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde oturan Beyhan Kaya isimli zihinsel engelli yurttaş, Serment caddesinden geçerken İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı sivil bir polis tarafından darp edildi. Vücudunda darp izleri bulunan Kaya, ailesiyle birlikte savcılığa giderek, Şemdinli İlçe Emniyet Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulundu. Emniyetin yanında yoldan geçtiği sırada sivil bir polis tarafından darp edildiğini belirten Kaya, "Ben yoldan geçerken sivil bir polisin sözlü hakaretlerine uğradım. Daha sonra beni tutarak, dövmeye başladı. Bir ara beni duvardan aşağıya atacaktı. Oradaki esnaflar engel oldu. Zaten özürlüyüm yüzde 55 engelli raporum var ve şu anda özel bir rehabilitasyon merkezinde tedavi görüyorum. 2 gündür polis beni tehdit ediyor. Neden bana bunu yaptıklarını anlamış değilim" diye konuştu. (26.03.2012/DİHA/Serhattv.com.tr/Diyarbakirhaber.gen.tr) *PKK lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü nedeniyle Urfa'daki abluka sürüyor. Dünden beri Antep-Urfa Yolu üzerindeki Aligor Beldesi'nin dört bir tarafına kurulan arama noktaları hala kaldırılmazken, Suruç ve Aligor'a Urfa nüfusuna kayıtlı olmayanlar dışında kimsenin alınmayacağı belirtiliyor. Dün basının da Aligor'a alınmayacağı yönünde karar bulunduğunu belirten ve DİHA muhabirlerinin beldeye girişini engelleyerek tehditte bulunan polisler, bugün de tavrını sürdürüyor. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve BDP'li vekillerin gelmesinin beklendiği Aligor'a hemen hemen kentteki bütün basın mensuplarının alındığı görülürken, DİHA muhabirleri bir kez daha polisin keyfiyetçi yaklaşımı ve tehdidiyle karşı karşıya kaldı. DİHA muhabiri Sertaç Kayar'ın "Bütün basının Aligor'a geçişine izin verdiniz. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın gelmesi bekleniyor ve biz de diğer basın gibi bunu takip edeceğiz. Aligor'a geçişimizi engellemeniz tamamen keyfiyetçi bir yaklaşımdır" demesi üzerine arama noktasında bulunan sivil polisler Kayar'ı tartakladı. Kayar ve beraberindeki DİHA muhabirleri, kenti terk etmemeleri durumunda gözaltına alınacakları tehdidiyle bir kez daha karşı karşıya kaldı. (04.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Operasyonların artmasıyla birlikte koruculuk faaliyetleri de hızlandırıldı. Van’ın Başkale İlçesi'ne bağlı Erci Köyü'nde korucu olmayan köylülerin korucular tarafından baskıya maruz kaldığı ileri sürüldü. Adını vermeyen köyden bir yurttaş, "Bize koruculuk dayatılıyor. Biz silah almak istemiyoruz. Ancak korucu olan İ.İ., A.G. ve B.G. bize baskı uygulayarak tehdit ederek silah almamızı sağlamaya çalışıyor. Korucu olmamamız halinde ticaretin kesileceği, buralarda yaşanılacak olumsuzluktan sorumlu olmayacaklarını belirterek bizi tehdit ediyorlar” iddiasında bulundu. Söz konusu köyde tehditler neticesinde bugüne kadar birkaç yurttaşın silah aldığı öğrenildi. (14.04.2012/DİHA) *28.04.2012 tarihinde şubemize başvuran, Muhsin Beydoğan (İHD Siirt şubesi denetim kurulu üyesi ve KESK üyesi) şu beyanlarda bulundu: “ 15 Temmuz 2011 tarihinde Siirt merkezde yaşanan çatışma sonucu gözaltına alınarak tutuklandım. 10 Nisan 2012 tarihinde yapılan ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildim. Bırakıldıktan 4 gün sonra işime başladım ve çarşıya çıktım, şuanda görürsem tanıyabileceğim sivil polisler tarafından takip ediliyorum; ayrıca polisler tarafından sürekli olarak sözlü hakaret, tehdit ve küfürlere maruz kalmaktayım.Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (19.04.2012/İHD Siirt Şubesi) 183 *Sabah saatlerinde eşi Kağızman Belediye Başkan Yardımcısı Çiğdem Özlü ve bir üniversite öğrencisiyle birlikte Iğdır'a giderken yol boyunca sivil bir araç tarafından takip edildiğini belirten kapatılan DTP eski Kağızman İlçe Başkanı Yaşar Özlü, kendisini tehdit eden ve plakasını tespit ettiği araç hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Can güvenliğinin olmadığını belirten Özlü, "Sabah Kağızman'dan Iğdır'a doğru giderken, yol boyunca bir araç beni takibe aldı. Sonra Iğdır girişinde ilk olarak Iğdır Emniyet Müdürlüğü'ne 155 üzerinde bilgi verdim. Daha sonra durduğumda araçta gelip yakınımda durdu. Ben de yanlarına gittiğimde araçta iki sivilin olduğunu ve yanlarında uzun namlu silahlar olduğunu gördüm. Dönüp onlara neden beni takip ettiklerini sorduğumda bana, 'uzaklaş buradan daha kafana sıkmadan' yönünde beni tehdit ettiler" iddiasında bulundu. Olaydan sonra tekrar Kağızman'a geri döndüğünü de belirten Özlü, 34 FC 8812 plakalı araç içindeki şahıslar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu dile getirdi. (21.04.2012/DİHA) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler sabah erken saatlerinde başta Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrenci Derneği (YÖDER) ve üyelerinin evlerine baskın düzenledi. Baskınlarda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Kapısı çilingirle açılarak girilen YÖDER'de başta Demokratik Modernite Dergisi'nin sayıları olmak üzere çok sayıda dergi ve evraka el konuldu. Baskın sırasında dernek binasında bulunan yazı tahtasına geçtiğimiz hafta tutuklanan YÖDER üyesi Deniz Abukan için "Deniz Abukan (yeni düştü)" ve "Rio F Tipi Alex de Souza :))" yazılarının yazılması dikkat çekti. (24.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Yuksekovahaber.com/ Yeniozgurpolitika.org/Diyarbakirim.com) *28.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Erdal Bozkurt, şu beyanlarda bulundu: “Ben Büyük Şehir belediyesinde taşeron işçisi olarak park ve bahçe işlerinde çalışmaktayım. Nisan 2011 tarihinde gözaltına alındım ve daha sonra serbest bırakıldım. Serbest bırakıldıktan sonra beni sürekli olarak araba plakasının sonu 712 olan transit bir araç takip ediyor. İsimlerinin Fuat ve Adem olan bu kişilerin polis olduklarını öğrendim. Bu kişilerin beni niçin takip ettiklerini ve amaçlarının ne olduğunu bilmiyorum. Takip etmelerinden rahatsız oluyorum. Ben sara hastasıyım. Sürekli olarak benim fotoğraflarımı çekip, taciz ediyorlar. Onlardan şikâyetçi olmak ve suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *DTK Koordinasyon Kurulu Üyesi Ayla Akat Ata, BDP Batman İl Eşbaşkanları Vekili Ayşe Ağılgat, Belediye Başkanvekili Serhat Temel, gözaltına alındıktan sonra götürüldüğü hastanede kaçarken yüksekten düşerek hayatını kaybettiği iddia edilen er Selman Pınar için ailesi tarafından Şirinevler Mahallesi'nde açılan taziye çadırını ziyaret etti. Akat Ata'ya olayı anlatan Er Pınar'ın kardeşi ve görgü tanığı Adnan Pınar, abisinin mezarını ziyaret etmek için gittiği mezarlıkta başlarında kar maskesi takmış iki kişi tarafından tehdit edildiğini iddia etti. "Eğer olayı polislerin yaptı diye suç duyurusunda bulunursan, biz yapacağımızı biliriz" şeklinde tehdit edildiğini belirten Pınar, "Herkesten bu olayın üzerine gitmesini istediğini söyledi. (04.05.2012/DİHA) *17.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Salih Aslan, şu beyanlarda bulundu: “Yaklaşık olarak 10 gün önce Serdar isminde biri beni telefonla arayarak bir kazaya adımın karıştığını söyleyip 10 Nisan karakoluna çağırdı. Bende karakola gittim. Orada ismini bilmediğim iki kişi bana daha önce tutuklandın mı diye sordu. Bende evet yanıtını verdim. Niye tutuklandığımı sordu bende bir uygulamadan dolayı olduğunu söyledim. Bana “sen çocuklarını seviyor musun” dedi. Bende herkes gibi çocuklarımı çok seviyorum” dedim. Bana Türkiye’nin sorunları hakkında bazı sorular sordular. Bende siyasetçi olmadığımı bunu gidin siyasetçilerle konuşun dedim. Ben inşaatlarda çalışan bir işçiyim. Yerim yurdum belli değil dedim. Bana kimsenin olmadığı bir yerde yemek teklifi yaptılar. Bende kabul etmeyince 184 çocuklarımla tehdit ettiler. Bu konuda çok tedirginim. Sizden bana destek olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Urfa'da yayın yapan Radyonet'in 2 çalışanı gözaltına alındı.Radyonet'in bugün akşam saatlerinde düzenleyeceği konsere ilişkin Emniyet Müdürlüğü'ne çağrılan 2 kişi gözaltına alındı. Kısa bir süre sonra serbest bırakılan Radyonet Yönetim Kurulu Başkanı Emin Güler ile radyo çalışanı Zeynel Kayar'ın tehdit edildiği ileri sürüldü. Güler, TEM Şube Müdürü'nün yayın yapan radyolarının PKK'nin propagandasını yaptığını ileri sürdüğünü belirterek, "Radyoyu takip ettiklerini ve radyoda adam sakladığımızı söyledi. Bana 'radyonun Urfa'da ne halt yediğini biliyoruz. Bu etkinliği bir daha izin vermeyeceğiz. Konserde bir slogan veya pankart çıkarılırsa seni gözaltına alacağız. Siz konser yapın bakın nasıl radyoyu kapattırıyorum. İsterseniz bunları tehdit olarak algılayın ya da uyarı olarak algılayın' tehdidinde bulundu" dedi. (25.05.2012/DİHA) * İfade vermek için Antep Cumhuriyet Savcılığı'na giden Elektrik ve Elektronik Mühendisliği 2. Sınıf öğrencisi Mazlum Ferhat İnce, adliyeye girmeden önce bir polisin kendisine "Ülkede Kürt sorunu yok. Sizi kandırıyorlar. Cezaevine girmenizi dört gözle bekleyen kişiler var" dediğini öne sürdü. İnce, ifade vermeye gittiği savcının da "Ya şu an ki çevrenle tüm ilişkini kes ya da cezaevine girersin" şeklinde kendisine tehditkar ve keyfi yaklaştığını iddia etti. İnşaat Mühendisliği 2. Sınıf öğrencisi ve aynı zamanda KURDİ-DER'de eğitmen olan Davut Değer ise, gittiği adliyede, delillere göre hüküm vermesi gereken savcının kendilerine karşı tamamen keyfi bir tutum içerisine girdiğini ifade etti. Değer, "Bu olayla alakası olmayan ve halen sürmekte olan mahkeme sürecimi delil olarak göstermeye çalışıyordu. Amaçları Kürt öğrencileri korkutmak ve sindirmektir'' dedi. (27.05.2012/DİHA) *Van'ın Erciş İlçesi'nde meydana gelen ve yüzlerce kişinin ölümü, on binlerce insanın evsiz kalmasına neden olan depremden sonra yardım dağıtan bir kuruluşun cemaat evlerine gitmeyen yurttaşlara taciz mesajı gönderdiği iddia edilmişti. Mağdur ailelere yardım dağıtıldığı sırada telefon numarasını verdiği bir yetkilinin sürekli kendisini cemaat evlerine davet ettiğini belirten Derya Güven isimli kadın, olaydan sonra yaşadığı taciz mesajların basına yansıtmasından sonra bu kez de tehdit mesajları almaya başladı. Cemaatle yakınlığı olduğu belirtilen Vefa Prefabrik Yapılar Sanayi Ticaret A.Ş firması yetkilileri tarafında önce cemaate davet edildiğini, cemaate gitmeyince aynı kişiler tarafından telefonla gönderilen mesajlarla taciz edildiğini ifade eden Derya Güven, konuyu basına yansıtmasından sonra silahla tehdit edildiğini iddia etti. Haberden sonra 29 Mayıs'ta gece saat 02.00 sıralarında oturdukları konteynera iki kişinin geldiğini belirten Güven, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Gece saat 02.00 sıralarıydı uyuyorduk, kapımız çalındı. O sırada damadım Kemal evde değildi. Ben kapıyı açtım kimsiniz diye sordum. Gelen kişiler hakaretvari bir dille önce Kemal'i sordular. Kemal'in evde olmadığını söyledim. Ancak gelen biri bana, 'Size iyilik yaramaz yaptığımız onca iyiliğe rağmen sizin yaptığınız doğru mu, bizi neden basına verdiniz, burayı bir hafta içinde boşaltın' diyerek belinde olan silahını gösterdi. Silahı göstererek, 'bir hafta içerisinde burayı boşaltmasanız olacaklardan siz sorumlu olursunuz' yönünde beni tehdit ettiler." Yaptığı el işleri ile geçimini sağladığını belirten Güven, depremden sonra Erciş'te kiraların arttığını ev kiralayacak durumlarının olmadığını ifade ederek, "Bizi gece 02.00'da silah göstererek tehdit ediyorlar, ne gidecek yerimiz var ne de can güvenliğimiz var. Sorunları dile getirdiğiniz zaman tehdit ediliyoruz. Artık birileri buna çözüm bulmalıdır. Başımıza bir şey gelirse firma yetkilileri sorumlu olacaktır" diye konuştu. (31.05.2012/DİHA) * Mardin'in Savur İlçesi'ne bağlı Serenli (Dengıza) Köyü'nde ikamet eden ve çobanlık yapan Habip Şimşek adlı yurttaşın 30 Mayıs'ta Savur Merkez Jandarma Komutanlığı'na çağrıldığı ve 185 köy korucusu olması için tehdit edildiği iddia edilmişti. 3 gün boyunca kendisinden haber alınamayan Şimşek'in İzmir'e yerleştiği belirtildi. Şimşek'in babası Reşit Şimşek, oğlu ile telefonda görüştüğünü ve oğlunun kendisine "Şu an iyiyim. Can güvenliğim için İzmir'e gittim" dediğini belirtti. (02.06.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere (Qilaban) İlçesi Ortasu (Roboski) Köyü'nde 28 Aralık 2011 tarihinde çoğunluğu çocuk 34 sivil yurttaşın savaş uçakları tarafından katledilmesi olayı üzerinden 5 ayı aşkın süre geçmesine rağmen yürütülen soruşturmada sorumluların açığa çıkarılmaması ve hükümet kanadından yapılan açıklamaları protesto etmek amacıyla Roboskili aileler katliam yerinde süresiz oturma eylemi düzenleyeceklerini açıklamıştı. Fakat eylemin gerçekleşeceği gün (2 Haziran) Kömür Ocağı'nda çalışan 19 yaşındaki Abdullah Encü'nün ocağa ait gölete düşerek yaşamını yitirmesi üzerine aileler eylemlerini ertelemek zorunda kaldı. Aileler önümüzdeki günlerde olay yerinde süresiz oturma eylemi yapmakta kararlı olduklarını açıkladı. Katliamda kardeşi Serhat Encü'yü kaybeden Ferhat Encü, eylem ile olaya arkasını dönen devlet yetkilileri ile tüm demokratik kamuoyuna yaşananların takipçisi olmaları mesajını vermek istediklerini kaydetti. Hükümet tarafından yapılan açıklamalar ile katliamın üstünün örtülmeye çalışıldığına dikkat çeken Encü, eylem ile Başbakan ve İçişleri Bakanı'nın zihniyetine tepki göstereceklerini kaydetti. Katledilenler hakkında kesinleşmiş bir hüküm olmamasına rağmen hükümet yetkililerinin, "Bunlar dolap beygiridir, figürandır" sözleri sarf etmesine tepki gösteren Encü, kendilerine aynı zamanda bu sözlerin hakaret niteliği taşıdığını ifade etti. Türk adaletinden bir beklentilerinin olmadığını söyleyen Encü, "Yapmayı planladığımız eylem olayın sorumlularından hesap sorulması içindir. Biz 32 aile bir araya gelerek bu kararı verdik. Bu eylemden vazgeçmemiz için baskı ve tehdit de aldık. Tüm baskı ve tehditlere rağmen bu kararımızdan vazgeçmedik. Eylemin gerçekleşeceği gün bir yakınımızı kaybedince eylemi ileri bir tarihe erteledik. Fakat eylemi kesinlikle gerçekleştireceğiz. (03.06.2012/DİHA) *Urfa Haran Üniversitesi öğrencisi Nofa Alpağüp isimli kadın öğrenci alışveriş yapmak üzere girdiği mağazada TEM polisi tarafından önce sözlü tehdit edildiği ardından tekme tokat dövülerek gözaltına alındığı iddia edildi. Mağaza içerisinde gözaltına alınan ve polis tarafından darp edildiği ileri sürülen öğrenci Alpağüp, tedavi edilmek üzere Urfa Devlet Hastanesine götürüldüğü belirtilirken, hastanedeki tedavinin ardından Alpağüt'ün, ifadesi alınmak üzere Yenişehir Polis Merkezi’ne götürüldüğü öğrenildi. (08.06.2012/DİHA) *Bitlis'in Hizan İlçesi'nde dün sabah saatlerinde özel harekat polisleri, BDP Hizan İlçe Başkanı Sıddık Kaplan ve Ferhat Uğur'a ait olan iş yerine baskın düzenledi. İşyerinde arama yapıldıktan sonra polislerin, Kaplan ve Uğur'un başına silah dayadığı iddia edildi. İş yerinde kısa süreli bir tartışma yaşanırken, yurttaşların tepkisiyle özel harekat polislerinin işyerinden ayrıldığı belirtildi. (12.06.2012/DİHA) *02.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Hüseyin Daşkesen, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Hamdullah Daşkesen, 3 aydan beri Hollanda da ikamet etmektedir. Ancak hem resmi hem de sivil giyimli polisler sürekli olarak evine baskın yapıp ağabeyimin eşini ve çocuklarını taciz etmektedir. Yengeme ağabeyimin nerde olduğunu sormaktadırlar. Yengeme ve çocuklarına psikolojik olarak baskı uygulamaktadırlar. Çocukların psikolojileri bozulmuş durumdadır. Sorduğumuzda polisler bize bilgi vermemektedirler. Bize yapılan bu haksız uygulamayı kabul etmiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *"KCK" adı altında 3 Aralık 2011 tarihinde Diyarbakır'da gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve Giresun E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan hasta tutuklu Ajda İnci'nin babası 186 Haci Hasip İnci, kızının maruz kaldığı kötü muamele ile ilgili İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurmuştu. Kızı Ajda'nın yanı sıra daha önce "KCK" adı altında yürütülen operasyonlarda Muhterem İnci ve Ramazan İnci adlı 2 çocuğu daha tutuklanan, ardından 2 çocuğu da tahliye edilen baba İnci, geçtiğimiz gün İHD'ye yaptığı başvurunun ardından polisler tarafından tehdit edildiğini iddia etti. Kızı Ajda'nın cezaevine girmesiyle birlikte sara hastalığı ve ülser hastalığına yakalandığını, cezaevinde tedavi edilmediğini ve kızının tedavisi sırasında polikliniklere polislerin girdiğini ve kızına polisler tarafından psikolojik baskı yapıldığını belirten baba İnci, İHD'ye yaptığı başvurunun ardından 4 tane sivil polis tarafından gün boyu takip edildiğini söyledi. Polislerin "Sen halen yaşıyor musun" ve "Çok yaşamazsın" şeklinde tehditte bulunduğunu ifade eden baba İnci, "Eğer başıma bir şey gelirse tek sorumlusu devlettir. Her türlü baskı ve tehditlere rağmen Kürt olduğumdan bir adım geriye atmayacağım başımıza gelen her şey Kürt olduğumuzdandır" dedi. (02.08.2012/DİHA) *Urfa'nın Ceylanpınar (Serêkani) İlçesi’nde BDP tarafından yapılan ve çok sayıda yurttaşın katıldığı yaz şölenine polis biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. Müdahalenin ardından Urfa Kültür Merkezi bünyesinde çalışan Grup Hevî üyelerinin BDP İlçe Örgütü önünde polis tarafından ablukaya alınarak, tehdit edildiği öğrenildi. (07.08.2012/DİHA) *Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik (Rubarok) Beldesi'ne giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'e tepki gösterdiği için koruma ve korucular tarafından linç edilen Aydın Cengiz, kendisi ve ailesinin ölümle tehdit edildiğini belirterek, can güvenliğinin olmadığını söyledi. Cengiz, tehditlerden dolayı hastaneye gidemediğini belirtti.Olağanüstü önlemlerle Hakkari'ye giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin gittiği her yerde protestolarla karşılaşmıştı. Şahin'in protesto edildiği Şemdinli İlçesi'ne bağlı Derecik (Rubarok) Beldesi'nde de belediye binasında korucularla sohbet ederken, Oylum (Herkişk) Köyü sakini Aydın Cengiz, kendisinin de belediye gittiğini ve orada yaşadıklarını şöyle anlattı: "Bakan geldiğinde ben de belediye gittim. Bakan konuştuğu sırada ben ayağa kalkarak, konuşmalarına itirazımın olduğunu söyleyerek, 'Buraya neden geldiniz madem sıkıntılarımızı dinlemeyecekseniz buraya gelmeye ne hakkınız var. Biz artık kardeş kanının dökülmesini istemiyoruz' dedim. Ancak ondan sonra ilk önce korumalar sonra korucular bana müdahale etti. Artık ne olduğunu görmedim. Asker ve polis olmasına rağmen kimse müdahale etmiyordu. Bir an beni öldüreceklerini zan ettim. Çok zor ellerinden kurtularak kaçtım evime geldim" dedi. Saldırıdan sonra ikinci bir linç vakası korkusundan dolayı hastaneye gidemediğini de belirten Cengiz, evinde mahsur kaldığını dile getirdi. Gün içinde beldeyi terk etmeyi düşündüğünü de vurgulayan Cengiz, özelikle korucular tarafından ölümle tehdit edildiğini aktardı. Olaydan sonra eşiyle birlikte belediye önüne gittiğini söyleyen Cengiz'in annesi Perişan Cengiz ise, kapıda korucubaşı Ekrem Çetinkaya ile görüştüklerini dile getirdi. Yaşanan durumu sorduklarında ölümle tehdit edildiğini dile getiren anne Cengiz, "Belediye kapısının önüne gittiğimizde Ekrem oradaydı. Ben de ne oldu neden oğluma saldırdıklarını sorduğumda beni de tehdit etti. Ekrem sonra bana 'senin oğlunun tek kurtuluşu ölümdür. O bundan sonra bu beldede yaşamayacak. Bakana karşı çıktı. Gidin yoksa aynısı sizinde başınıza gelir' dedi" şeklinde konuştu. Oğlunun tek istediğinin kanan kardeş kanının durması olduğunu dile getiren anne Cengiz, olaydan sonra kimsenin kendilerine telefon dahi açmadığını kaydetti. Anne Cengiz evde mahsur kaldıklarını belirterek, başlarına bir şey gelmesi durumunda yetkililerin sorumlu olacağını dile getirdi. (20.08.2012/DİHA) *Kayseri eski Alay Komutanı ve JİTEM Grup Komutanı Albay Cemal Temizöz ve korucubaşı Kamil Atak'ın da aralarında bulunduğu 7 kişinin yargılandığı JİTEM davası, tanıkların dinlenmesiyle devam etti. 1994 yılında kaybedilen İhsan Aslan'ın korucubaşı Kamil Atak'ın oğlu Kukel Atak tarafından kaçırılarak öldürülüğünü söyleyen Yusuf Aslan, bu durumu söylememesi için tehdit aldığını ifade etti. Kendisine veya ailesine bir şey olursa 187 sorumlusunun Kamil Atak olduğunu belirten Yusuf Aslan, "Ben ifade verdim. İfademi verirken bir sivil polis ‘Asıl seni yakalayacağız. Sen PKK’lisin’ diye beni tehdit etti. Kamil Atak belki 100 tane adam öldürmüş. Ama kimse şikayet etmiyor. Korucular yengemi tehdit etmiş. Geçen hafta gidip babamı tehdit etmişler. Herkes görmüş ama korkudan söyleyen yok. 3 kişi babamın evine gelmiş. Mahkemeye ifade vermemem için tehdit etmişler" dedi. Mahkeme Başkanı ifadesi tamamlanan Yusuf Aslan’a salondan çıkabileceğini söyledi. Aslan bunun üzerine, "Tehdit altındayım. Ben mahkeme salonundan gitmiyorum. Bana bir keleş verirseniz giderim" dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Saygısızlık etme, öfkene sahip çık!" diyerek uyarıda bulundu. Yusuf Aslan, daha sonra salonda dışarı çıktı.(01.09.2012/ DHA/DİHA/Haberturk.com/Ozgur-gundem.com) *Dersim'in Ovacık İlçesi'ne bağlı Kızık Köyü, 29 Ağustos'ta köyde HPG militanları olduğu ihbarı üzerine asker ve özel harekat timleri tarafından basıldı. 30 Ağustos’ta ise aynı gerekçeyle etrafı asker ve özel harekat timlerince sarılan Hanuşağı Köyü'nde evlere baskın yapıldı. Çok sayıda zırhlı araçla köyleri basan asker ve özel harekat timleri, "Teslim olun. Etrafınız sarıldı" şeklinde anons geçerken, köy sakinleri ise neye uğradıklarını şaşırdı. Baskın sırasında erkekler köy meydanında bulunan kahvehanede toplatıldı, çocuk ve kadınlar ise korku içinde olanları seyrederken, kimi kadınlar ise baygınlık geçirdi. Kızık Köyü'nde evi asker ve özel harekat timleri tarafından basılan Gülay Aslan, saat 17.00 civarında araçlarla köyü basan asker ve özel harekat timlerinin köye girer girmez "Teslim olun etrafınız sarıldı" şeklinde bağırdığını söyledi. "Bizim evi sordular. Evimle ilgili ihbar olduğunu söyleyip, evi ve ahırı didik didik aradılar" diyen Aslan, "Evime birilerinin geldiğini söylediler. Ancak evde yabancı kimseyi bulamadılar. Bizimle birlikte 2 evi daha aradılar. Daha sonra köyden ayrıldılar" şeklinde yaşadıklarını anlattı. 3 çocuk annesi GültazeYeleser (55) ise, yaşadıklarını şöyle ifade etti: "Bir baktık köyün etrafı asker ve özel harekat timleri tarafından sarıldı. 10-15 kişilik bir grup da köye girdi. Bizim evle birlikte 2 evi daha aradılar. Ama arama sırasında korku saçıyorlardı. Korkan çocuklar hemen ağlamaya başladı. Hamile ve yaşlı kadınlarımız baygınlık geçirdi." Ellerinde arama izinlerinin olmadığını söyleyen Yeleser, "Arama izniniz var mı? Bu kadar korkuyu niye saçıyorsunuz? Arayacaksanız insanca arayın, 3 tarafımızda karakol var dedim. Konuşurken o arada bir el silah sıktılar. 1994'lü yılları yaşamıyoruz. Niye köyün içinde silah sıkıyorsunuz dedim. Bunun üzerine bir askerler bana 'Korkmayın 1994'ü getireceğiz. Yakında hiç korkmayın, şüpheniz olmasın 1994 gelecek' dedi. O arada bizler bağırdık. Savcılığa suç duyurusunda bulunmaya gideceğimizi söyledik. Bana 'Git savcı panzerlerin yanında, kahvehanenin önünde gidebilirsin' dediler. Bunları alay edercesine söyledi. Kahvehaneye topladıkları erkeklerin yanımıza gelmelerine izin vermediler" ifadesinde bulundu. Yeleser, aramanın ardından askerlerin kahvehaneye topladıkları erkelere tuttukları tutanağa zorla imza attırdığını söyledi. "Arama sırasında herhangi bir şey olmadığına dair tuttukları tutanağı erkeklere imzalattılar" diyen Yeleser, savcılığa suç duyurusunda bulunmaya gittikleri sırada rütbeli bir askerin arama yaptıkları evler için savcılıktan arama izni çıkarılmasını anons ettiğini dile getirdi. 54 yaşındaki 6 çocuk annesi Yeter İliç ise, arama sırasında kalbinin sıkıştığını ve baygınlık geçirdiğini söyledi. "Arama sırasında kapıda oturuyordum. Bir çocuk yanımdaydı ve korkudan dehşete kapılmıştı. Siz bunu niye yapıyorsunuz? Köyde ve evlerde ne var? Niye böyle baskı yapıyorsunuz? dedim. Bana 'bize ihbar geldi. Köyün içine geldiler. Köyde HPG'li var' dediler. Bende ne varsa çıkarın dedim" diyen İliç, o sırada bir askerin kendisine, "Merak etmeyin burayı 1994'e çeviririz. Çiğneyin geçin. Kadınları dinlemeyin" dediğini ve silah sesini duyunca baygınlık geçirdiğini vurguladı. Arama izni istediklerini ancak göstermediklerini söyleyen İliç, her zaman korkuyla yatıp kalktıklarını belirtti. İliç, suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti. (02.09.2012/ DİHA) 188 *Diyarbakır'da, Dicle Üniversitesi'nde yeni kayıt döneminin başlamasıyla birlikte üniversitenin Kapalı Spor Salonu'nun önünde stant açan Kürt öğrenciler, Kürtçe müzik çaldıkları ve söyledikleri gerekçesiyle polislerce tehdit edildiklerini iddia etti. Fen- Edebiyat Fakültesi Edebiyat öğrencisi Veysel Tanrıkulu ve Elektrik-Elektronik Bölümü öğrencisi Umut Aygün, çaldıkları Kürtçe müzik nedeniyle polislerin baskısıyla karşılaştıklarını belirterek, polislerin kendilerini gözaltına almakla tehdit ettiğini kaydetti. Tanrıkulu. polislerin ''Kampüs içerisinde müzik yapmak yasaktır'' dediğini öne sürerek, kendilerinin buna karşı çıkması halinde tutuklama ile tehdit ettiklerini ifade etti. Tanrıkulu, müzik yapmalarına tahammül edilmediğini belirterek, ''Üniversiteyi yeni kazanan öğrencilere destek vermek için doğal olan müzik hakkımızı kullanmak istedik; ama polis buna tahammül edemedi. Emniyet bunu yasakladı'' dedi.Aygün ise, kendilerine yapılanın tamamıyla polisin keyfi kararı olduğunu belirterek, "İşte, bize 'buradakiler müzikten rahatsız oluyor' dediler. Biz de yüksek bir sesle 'Kimse müzikten rahatsız oluyor mu?' dedik. Çevredekilerde bize alkış ve zılgıtlar çalarak cevap verdi'' diye konuştu. (05.09.2012/DİHA/Diyarbakiryenigun.net) *Dersim'in Ovacık İlçesi'ne bağlı Aslandolmuş Köyü'nde inşaat işinde çalışan bir grup işçi, son 3 gündür HPG militanı kıyafeti ile dolaşan ve üzerlerinde ağır silahlar bulunan kişiler tarafından tehdit ve hakarete maruz kaldıklarını belirtti. Konuya ilişkin bilgi veren ve kendisini ekip başı olarak tanıtan Mustafa Kılıç, gece 23.00-01.00 arası düzenlenen baskında 5-6 kişinin bulunduğunu ifade etti. Yüzleri açık olup kafalarına komando kuşağı bağlayan bu kişilerin düzgün Türkçe konuştuğunu belirten Kılıç, "Baskın yapanlar özel timlerdi. Baskın direk inşaatta çalışan arkadaşlarımıza yönelik yapılıyor. Baskın sırasında arkadaşlarımızdan kimlik sormuşlar. İnşaatta çalışan arkadaşlar Diyarbakırlı olduklarını belirtmiş. Fakat kimlik soran bu kişilerin kim olduğunu bilmedikleri için arkadaşlarda bu kişilerden kimlik istemiş. Bunun üzerine silahlı kişiler, 'Siz kim oluyorsunuz da kimlik soruyorsunuz. Siz Diyarbakırlıların hepsi teröristsiniz' deyip ağır hakaretlerde bulunmuşlar" dedi.Köylülerin, köpeklerin havlaması üzerine uyanıp dışarı çıkması üzerine köyden hızla ayrılan bu kişilerin işçilere, "BDP'yi savunuyorsunuz. Sizinle daha sonra tekrar görüşürüz. Buraları 90'lı yıllara çevireceğiz" şeklinde tehdit ettiğini öne süren Kılıç, "Arkadaşlarımıza silah doğrultmuşlar. Eğer köylüler fark etmemiş olsaydı, fiziki bir müdahaleye de maruz kalabilirdi arkadaşlar. Tedirginliğimiz devam ediyoruz. Can güvenliğimiz yok. Bunlar karayolundan değil sanırım helikopterle gündüz buralara indiriliyor. Gece gelip kafamıza sıkarlarsa ne yapabiliriz ki. Bu nedenle inşaat işinde çalışan ekibimi ilçe merkezine çektim. Bu gün Ovacık Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağım" diye kaydetti. (10.09.2012/ DİHA/Ozgurgundem.com) *12.09.2012 tarihinde şubemize başvuran İsmet-Metin Tunçok, şu beyanlarda bulundu: “Ben şuan itibariyle Bingöl M Tipi Cezaevinde hükümlü olarak bulunmaktayım. Ailemin bana vermiş olduğu bilgiye göre kızım olan Beyhan Tunçok, Bedri Kamçı adlı köy korucusu tarafından kaçırıldığını söylediler. Ancak kızım emniyet birimleri tarafından Sosyal Hizmetler Bünyesine teslim edilmiş olmasına rağmen bu korucu eşimi ve annemi kaçırmakla tehdit etmektedir. Bende hükümlü olduğum için hiçbir şey yapamamaktayım. Kızım henüz 15 yaşındadır. Bu konuda sizden destek bekliyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *25.09.2012 tarihinde şubemize başvuran Münir Akdeniz, şu beyanlarda bulundu: “2005 yılı Haziran ayında 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamalarında slogan attığım gerekçe gösterilerek Diyarbakır’da tutuklandım. 33 gün tutuklu kaldıktan sonra birinci duruşmada tahliye oldum. Geçen süre içinde beni tanıyanlar polis ile birlikte çalıştığımı düşünerek psikolojik baskıya maruz kaldım. Bazen de tanımadığım kişilerce ölümle tehdit ediliyorum. Çevrede polis tarafından yakalanan kişileri ihbar ettiği düşünülüyor. Büyük bir bunalım yaşıyorum. Bu konuda sizden yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 189 *Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'ne bağlı Akçesér Köyü'nde,25.09.2012 tarihinde yapılan düğüne korucular tarafından baskın düzenlendi. Düğünde Kürtçe şarkı söylendiği için düğün sahibi ve düğünde şarkı söyleyen yerel sanatçının tehdit edildiği iddia edildi. Aralarında Korucubaşı Şerif Yıldız ve düğün sahibinin kardeşi İlhami Durman, Mehmet Yıldız ve Ferhat Yıldız adlı korucuların olduğu grubun düğünü basarak, "Burada Kürtçe şarkı söylemeyin, yoksa sizi öldürürüz, yolunuzu keseriz" diye tehditlerde bulundukları iddia edildi. (26.09.2012/ DİHA/Diyarbakirhaber.gen.tr) -Toplumsal Gösterilerde Güvenlik Güçlerinin Müdahalesi Sonucu Dövülen ve Yaralananlar *Diyarbakır'ın Silvan İlçesi'nde, Feridun Mahallesi'nde bir araya gelen yüzü kapalı kalabalık bir grup genç, Diyarbakır Caddesi'ni trafiğe kapatarak 15 Şubat'ı protesto etti. Caddede lastik yakan gençler sık sık PKK Lideri Abdullah Öcalan lehine slogan attı. Zırhlı araçlarla olay yerine gelen çok sayıda polis gençlere gaz bombası ve tazyikli su ile müdahale ederken, gençler polise taş, havai fişek ve ses bombaları ile karşılık verdi. Bir anda savaş alanına dönen cadde üzerinde, atılan çok sayıda gaz bombası nedeniyle sis bulutu oluştu. Polisle çatışan gençler ara sokaklara dağılırken, polis yer yer havaya ateş açtı. Atılan yoğun gazdan çevredeki yurttaşlar da nasibini alırken, gaz bombası çevredeki evlerin içine kadar girdi. Atılan yoğun gaz nedeniyle evde bulunan 10 günlük bir bebeğin dumandan fenalaştığı belirtildi. (15.02.2012/ DİHA/ANF) *Diyarbakır'da Newroz mitingi sonrasında yaşanan polis müdahalesi sırasında, Medine Bulvarı 818. Sokak Ada Apartman'ında ki evinin balkonundan olayları izleyen 11 yaşındaki Muhammet Doğan’a polisin attığı gaz bombası isabet etti. Çenesi tahrip olan küçük Muhammet, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne kaldırıldı. Acil serviste tedavi altına alınan Doğan'ın yarın ameliyata alınacağı bildirildi. Yine aynı olaylarda 14 yaşındaki İbrahim Arpa adlı çocuğa da polisin attığı gaz bombasının isabet ettiği bildirildi. Arpa da Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Diyarbakır merkezdeki olaylarda toplam 10 kişinin çeşitli şekillerde yaralandığı öğrenildi. (18.03.2012/DİHA) *Muş’un Bulanık ile Ağrı’nın Patnos ilçelerinde Newroz alanlarına yürümek isteyen kitleye polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Muş’un Bulanık İlçesi’nde sabah saatlerinde ilçe merkezine gelen çok sayıda polisin, kutlamanın yapılacağı alana giderek, yeşil-kırmızı-sarı flamaları sökerek yaktığı belirtildi. Olayın duyulmasının ardından alana giden BDP İlçe Başkanı Sani Kutmaral ve Tertip Komitesi üyeleri duruma tepki göstererek yapılanların tahrik edici davranışlar olduğunu söyledi. Daha sonra BDP İlçe binası önünde bir araya gelerek alana yürümek isteyen kitleye terminal alanında barikatlar kuran polisler tarafından müdahale edildi. Gaz bombaları ve tazyikli su ile kitleye müdahalede bulanan polislere kitle taş ve havai fişeklerle karşılık verdi. Uzun süren müdahalenin ardından kitle ara sokaklara dağıldı. Sokaklarda yer yer çatışmalar devam ederken, 15 yaşındaki Osman Akay adlı çocuk gazdan etkilenerek hastaneye kaldırıldı. Olaylarda ayrıca 4 kişi yaralandı. (20.03.2012/DİHA) *Batman’da Sabah saatlerinden itibaren Koçerler Bulvarı'nda toplanan on binlerce kişi Şehirlerarası Otogarı yanında bulunan Newroz Alanı'na girmek için polisle çatışırken, polisin ikinci müdahalesinin ardından toplanan binlerce kişi, Diyarbakır Caddesi'nden kent merkezine doğru yürüyüşe geçti. Diyarbakır Caddesi'nde polis kitleye müdahale etti. Müdahale sırasında Alaattin Okan (32) adlı yurttaş, gaz bombasının kafasına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Beyin kanaması geçirdiği belirtilen Okan, Batman Bölge Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındı. Kent genelinde yaşanan olaylarda 42’si çocuk 148 kişinin polis tarafından gözaltına 190 alındığı öğrenildi. Olaylarda toplam 48 kişinin de çeşitli şekillerde yaralandığı belirtildi. (20.03.2012/DİHA / Bianet.org / Cumhuriyet / Sabah.com.tr / Milliyet / HaberTürk) *Erzurum'un Tekman İlçesi'nde aralarında BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy'un da bulunduğu kitle, BDP ilçe binası önünde toplanarak Newroz kutlamak istedi. Toplanan kitleye polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Kitlenin de karşılık vermesi üzerine Tekman adeta savaş alanına dönerken, kitle Ziraat Bankası ve PTT ATM'leri ateşe verdi. Yaşanan müdahalede 10 kişi gözaltına alınırken, 4 kişi ise yaralandı. (20.03.2012/DİHA/ Bianet.org) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde özel hareket polislerinin panzerler üzerinden halkın üzerine ateş açtığı bildirildi. Şu ana kadar gelen bilgilere göre 3'ü polis 6 kişinin yaralandığı ve Cizre Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alındığı öğrenildi. Öte yandan hastaneye kaldırılan yurttaşlardan birinin BDP İlçe binasından sedye ile çıkarıldığı bildirildi. -Cizre’de Adliyeye getirilenlerden 7'sinin vücudunda yoğun darp izlerinin olduğu belirtildi. Adliyeden önce hastaneye götürülen 29 kişiden darp izi olanlara doktorun rapor vermek istediği, ancak polisin engel olduğu iddia edilirken, polis ile doktorlar arasında tartışma çıktığı öne sürüldü. (20.03.2012/ANF/ DİHA / Bianet.org / İMC TV/ İdilhaberajansi.com / Sirnakhaber.com) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde 20 Mart günü Başak, Barbaros, Cudi ve Nuh mahallelerinde binlerce kişi toplanmaya başladı. Ayrı ayrı noktalarda toplanan binlerce kişi dört ayrı noktada birleşerek yürüyüşe geçti. Newroz alanında toplanan onbinlerce kişiye, yapılan açılış konuşmasının ardından BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna seslenmek üzere platforma çıktı. Ayna'nın platforma çıkması ile birlikte polis miting alanındakilere gaz bombası ve tazyikli su ile müdahalede bulundu. Alandan çıkan kitlenin polis müdahalesine taş ve molotoflarla karşılık vermesiyle çatışmalar alanın dışına yayıldı. Çatışma esnasında polis havaya ateş açarken, aralarında çocukların da bulunduğu 5 kişi çeşitli yerlerinden yaralandı. Çatışmalar ilçenin bütün mahallelerine yayılırken, 3 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. (20.03.2012/ANF/ DİHA) * Van'da sabah saatlerinden itibaren alana akın eden kitleye polisin müdahalesiyle başlayan ve kutlama sonrası yürüyüşe geçen kitleye polisin yaptığı müdahaleyle başlayan olaylar sona erdi. 10 kişi gözaltına alınırken, yaşanan olaylarda aralarında Van Belediye Başkan Yardımcısı Abdurrahman Doğar, BDP Merkez İlçe Yöneticisi Nimet Arslan, ile 3 polisin de bulunduğu toplam 13 kişi yaralandı. Yaralıların tamamı ayakta tedavi edildikten sonra taburcu edildi. (20.03.2012/DİHA) *Ağrı'nın Patnos İlçesi'nde newroz kutlamaları sırasında polislerin yanı sıra yer yer jandarmanın da müdahale ettiği olaylarda 15 kişi gözaltına alındı. Gün boyunca devam eden olaylarda özelikle gaz bombasının isabet ettiği çok sayıda kişi yaralandı. Yaralanan 3 kişinin Patnos Devlet Hastanesi'nde tedavileri sürüyor. (20.03.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde düzenlenen Newroz mitinginde BDP'lilerin girişimiyle kitle dağıldı. Olaylarda 2'si TOMA olmak üzere 3 zırhlı araç kullanılamaz hale getirilirken, aralarında gözüne gaz bombası isabet eden Nusret Kaplan isimli yurttaşın da bulunduğu 3'ü polis yaklaşık 10 kişi yaralandı. İlçedeki olaylar sonucunda en az 6 kişi gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde 20 Mart günü yasaklara rağmen halk, polis barikatlarını aşarak Newroz alanına girdi. Coşkulu bir şekilde gerçekleştirilen Newroz kutlamasının 191 ardından BDP İlçe teşkilatına yürümek isteyen onbinlerce kişiye polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Kutlamanın yapıldığı alan ile alana bakan birçok mahalle atılan gaz bombalarının dumanı altında kalırken, sık sık patlama sesleri duyuldu. Müdahaleye rağmen yürüyüşüne devam eden DTK Koordinasyon Kurulu üyesi Ayla Akat Ata ile polis yetkilileri arasında sert tartışma yaşandı. Polise tepki gösteren Ata'ya çevrede bulunan yurttaşlar PKK Lideri Abdullah Öcalan ile PKK lehine attıkları slogan ile destek verdi. Öte polis Çağ Çağ Caddesi üzerinde bulunan bir eve gaz bombası attı. BDP'ye ait seçim otobüsü ile sivil bir araca da gaz bombasının isabet ettiği çatışmalar, birçok mahalleye yayıldı. Müdahale sırasında 2’si kadın 6 kişi çeşitli yerlerinden yaralanırken, 3 kişi gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) *BDP Halfeti ilçe binasının önünde bulunan alanda toplanan yüzlerce kişi, Newroz'u kutlamak için yürüyüşe geçti. Polisler alanın çevresinde barikat kurarak yüzlerce kişinin alanın girmesini engelledi. Ardından kitle BDP ilçe binası önünde toplanarak Newroz ateşini yaktı. Daha sonra polisler, kitleye gaz bombalarıyla müdahale etti. Kitlede polise taşlarla karşılık verdi. Çıkan olaylarda polisler, BDP İlçe Başkanı Mustafa Bayram ile İbrahim Canpolat, Şaban Yılmaz, Mesut Altıntaş ve İsmet Güzeltaş'ı gözaltına aldı. İlçede olaylar sona ererken, yaralanan ve gözaltına alınan İbrahim Canpolat polisler tarafından Birecik Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. ((20.03.2012/ İHD / DİHA / İHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 50 bin kişinin katılımıyla gerçekleşen Newroz kutlamasının ardından yurttaşlar yürüyüşe geçti. Otogar alanından Özgürlük Meydanı'na yürüyen 10 binlerce kişi, Kilise Caddesi üzerinde barikat kurun polis tarafından engellendi. Polisin barikatına taşlarla karşılık veren kitle, daha sonra Sobacılar Sokağı üzerinden Özgürlük Meydanı'na doğru tekrar yürüyüşe geçti. Özgürlük Meydanı'nda son bulan yürüyüşün ardından polisler gaz bombalarıyla kitleye müdahale etti. Yurttaşlarda gaz bombalarına taşlarla karşılık verdi. Polisin sert müdahalesi sonucunda Kızıltepe gaz bombalarının dumanı altında kalırken, çok sayıda yurttaş gazdan etkilenerek fenalaştı. Özgürlük Meydanı'nda polisler bir kişiyi feci şekilde darp etti. İsmin öğrenilemeyen yurttaş, kanlar içinde kaldı. Burnunda kırıklar oluşan yurttaşın, kulaklarından da kanlar aktı. Ağzı ve burnu kanlar içinde kalan yurttaş, hastaneye götürüldü. Bütün cadde ve sokakları kapatan polisler, rastgele her yöne gaz bombası attı. TOMA araçlarından BDP Kızıltepe İlçe binasına tazyikli su sıkıldı. Polisler, daha sonra ilçe binasının pasajına çok sayıda gaz bombası attı. Çatışmalar ara sokaklarda uzun süre devam etti. Daha sonra olaylar sona ererken, polisin ilçedeki ablukası devam ediyor. (21.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde, Van'da yapılan siyasi operasyonları kınamak amacıyla İdil Caddesi'ne çıkarak yolu trafiğe kapatan bir grup genç ile polisler arasında çatışma çıktı. Çok sayıda gaz bombasının atıldığı caddede gençler Nur Mahallesi'ne çekildi. Aynı mahalleye giden polisler sokaklara da yoğun bir şekilde gaz bombası attı. Olaylar esnasında Kemal Kar (18) adlı bir genç ses bombasının yanında patlaması sonucu yaralandı. Cizre Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Kar'ın karın bölgesinde yanma oluştuğu belirtildi. Buradaki tedavisinin ardından Kar, gözaltına alınarak emniyet müdürlüğüne götürüldü. (10.06.2012/DİHA) *BDP Siirt il örgütü tarafından, Kızlar tepesi Anfi Tiyatroda gerçekleştirdiği etkinliğe katılan kitleye polisin müdalesi etmesi sonucu, 10’dan fazla kişi yaralanmıştır. (17.06.2012/İHD Siirt Şubesi) -Okulda Şiddet 192 *Dersim'in Ovacık İlçesi'nde bulunan Yeşilyazı Hoca Ahmet Yesevi Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nda (YİBO) okuyan çocukların en ufak yaramazlığının, öğretmen dayağıyla sonlandığı iddia edildi. Söz konusu okulda çocukları eğitim gören birçok velinin, durumdan haberdar olduğu, ancak olası bir şikayetleri durumunda çocuklarının okul puanının kırılacağı veya çocuklarının daha farklı muamelelere maruz kalacağı endişesiyle herhangi resmi bir girişimde bulunamadıkları iddia edildi.En son geçtiğimiz hafta YİBO'da görev yapan V.Ö. isimli kadın öğretmenin 4 erkek çocuğu dövdüğü ve bunlardan birinin kulak zarında yırtılma meydana geldiği öğrenildi. Öğretmenin attığı tokat sonucu kulağında hasar oluşan C.D.K'ye (14) ilk etapta ilaç tedavisi yapıldığı ve 5 günlük rapor verildiği öğrenildi. İlaç tedavisinin fayda sağlamaması üzerine dün Dersim Devlet Hastanesi Kulak Burun Boğaz servisinde yatışı yapılan C.D.K'nin, sol kulak zarının yırtıldığı ve ameliyatla yama yapıldığı ortaya çıktı. C.D.K'nin, geçen yıl da aynı öğretmenin dayağına maruz kaldığı kaydedildi. Söz konusu sınıf öğretmeninin okulda tekvando dersi verdiği de öğrenildi. Konuya ilişkin görüştüğümüz Hoca Ahmet Yesevi YİBO Okul Müdürü Sırdaş Uludağ, kendisinin bu konuda bilgi vermeye yetkili olmadığını, Ovacık İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün ancak konuya ilişkin bilgi verebileceğini belirtti. Bunun üzerine görüştüğümüz Ovacık İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Pınar'ın olayı duyduğu ve okul yönetimiyle irtibata geçtiği ortaya çıktı. Pınar, söz konusu öğretmen hakkında herhangi resmi bir işlem başlatmadıklarını belirterek, "Şifai olarak, konuyu okul yönetimine sorduk, ancak söz konusu öğrencinin daha önce de kulak rahatsızlığı olduğunu öğrendik. Hatta bizim arkadaşlarımız onu doktorlara götürmüşler, elimizde bu öğrencinin daha önce de kulak iltihabı şikayetiyle hastaneye gidip tedavi gördüğüne ilişkin belgeler var" diyerek çocuğun hastaneye kaldırıldığını doğruladı. Konuya dair görüşlerine başvurmak istediğimiz V.Ö. isimli öğretmenin ise raporlu olduğu bildirildi. (02.03.2012/DİHA) *Dersim'in Moğultay Mahallesi'nde bulunan Namık Kemal Endüstri Meslek Lisesi Öğrenci Pansiyonu'nda kalan 150 öğrenci, barınma ve yemek sorunları gerekçesiyle yurdun kapılarını kapatarak, yatakları ateşe verdi. Öğrenciler, eylem sırasında camları kırarak yatak, sandalye ve yastıkları aşağı attı. Eylem nedeniyle olay yerine çok sayıda polis sevk edilirken, Dersim Belediyesi'ne ait itfaiye ekipleri de öğrencilerin aşağıya attıkları maddeleri söndürdü. Olayın büyümesi üzerine öğrencileri ikna etmek amacıyla Dersim Belediye Başkanı Edibe Şahin, yurda geldi. Şahin, yurda girerek öğrencileri sakinleştirmeye çalıştı. Öğrencilerin isteği üzerine polis ekipleri geri çekildikten sonra, öğrenciler aşağı indi. Polislerin kendilerinin görüntüsünü çektiğini gören öğrenciler, görüntü çeken polislere tepki gösterdi. Daha sonra yurt binasının önünden kent merkezine doğru yürüyüş yapan öğrenciler, yurtta barınma ve yemek sorunları yaşadıklarını ve bazı arkadaşlarının da öğretmelerden şiddet gördüğünü söyledi. (13.03.2012/DİHA/Haberturk.com/Aktifhaber.com/Sabah.com.tr/Haber3.com) *Ağrı’da 2 olay, 2 ayrı okulda 15 Mart günü meydana geldi. Kuva-i Milliye İlköğretim Okulu 7'nci sınıf öğrencisi M.N.K., bir arkadaşı ile şakalaşırken öğretmeni Cemil İ. tarafından tekme-tokat dövüldü. Dayak sonrası M.N.K., arkadaşları tarafından Ağrı Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne götürüldü. Hastanede serum takılan ve sağ gözü moraran M.N.K., öğretmeninden şikayetçi olduğunu söyledi. Diğer olay ise Ağrı merkeze bağlı Yakınca Köyü İlköğretim Okulu'nda meydana geldi. 8'inci sınıf öğrencisi F.A., okulun bahçesinde arkadaşları ile kar topu oynarken, yanına gelen öğretmeni Mustafa E.'nin kafasına yumrukla vurması sonucu bayıldı. F.A. ailesine haber verilmesi üzerine kaldırıldığı Ağrı Devlet Hastanesi'nde tedavi edildi. Polis, kendilerine darp raporu verilen her iki öğrencinin ifadesini alırken, öğrenci velilerinin şikayeti üzerine Milli Eğitim Müdürlüğü'nün de olayla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi. (17.03.2012/DİHA) 193 *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'nde bulunan Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) önünde bir araya gelen 200'e yakın yurttaş, ilçede sık sık yaşanan elektrik kesintisini protesto etmek amacıyla Mardin-Diyarbakır Karayolu'nu trafiğe kapattı. Kısa sürede olay yerine gelen polis, yurttaşlara yolu açmaları uyarısında bulundu. Uyarıları dikkate almayarak taleplerinin yerine getirilmesinde direten yurttaşlara polis, gaz bombası ve tazyikli su ile müdahalede etti. Yurttaşların da polisin müdahalesine taş ile karşılık vermesi üzerine kısa süreli çatışma yaşandı. Atılan gaz bombaları nedeniyle yaralanan 5 yurttaş Çınar Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alınırken, olayların ilçe merkezine sıçradığı ve devam ettiği kaydedildi. (13.07.2012/DİHA/Evrensel.net/Ozgur-gundem.com/İlkehaberajansi.com.tr) *BDP’nin 14 Temmuz’da yapmak istediği mitingi sırasında yaşanan olaylarda BDP Grup Başkanvekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan İstasyon Meydanı'na girdiği sırada polisin attığı gaz bombasının ayağına isabet etmesi sonucu ağır yaralanmıştır. Kendisi ile yaptığımız görüşmede, Buldan; polisin kendisini hedef alarak direk ateş ettiğini ve gaz bombasının ayağına isabet ettiğini beyan etmiştir. Buldan’ın gaz fişeğinin ayağına isabet etmesi nedeniyle, sağ bacağının ciddi zarar gördüğü ve kemiklerde kırılmalar yaşandığı belirtilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *BDP’nin 14 Temmuz’da yapmak istediği mitingi sırasında yaşanan olaylarda BDP Grup Başkan Vekili ve Batman Milletvekili Ayla Akat, Sur İlçesi’nden alana gitmek isterken, polisin TOMA aracından sıktığı tazyikli su ile yaralanmıştır. Ayla Akat ile yapılan görüşmede; su sıkma aracının gözünün içine su sıkmak suretiyle kendisini direk hedef aldığını belirtmiş, bu olay sonucunda göz içerisinde ciddi problemlerin yaşandığı tespiti yapılmıştır. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *BDP’nin 14 Temmuz’da yapmak istediği mitingi sırasında yaşanan olaylarda yapılan müdahalelerde Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, BDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane, BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt de polisin uyguladığı şiddet nedeniyle çeşitli şekillerde yaralanarak hastanelere kaldırıldıkları gözlemlenmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *Olaylarda yaralanan vatandaşların kaldırıldığı Devlet Hastanesi Acil Servisi adeta polis ablukasına alınırken, bazı vatandaşların yaralı halde hastaneye getirildikleri sırada dahi polisin şiddetine maruz kaldığı tespit edilmiştir. Hastanede müşahede altında tutulan Remzi Akkaya adlı gencin yaralı halde getirildiği hastane acil servisinde sivil polisler tarafından polis odasına alınarak öldüresiye dövüldüğü kendi beyanları ve hastanedeki görgü tanıklarının beyanlarıyla tespit edilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *16.07.2012 tarihinde şubemize başvuran Arif Akkaya, şu beyanlarda bulundu: “14.07.2012 tarihinde yapılan mitingde oğlum olan Remzi Akkaya, Ofis Semtinin Gevran caddesi Ziraat Bankası önünde polisin müdahalesi sonucu kaçarken onlarca polis tarafından darp edildi. Darp sırasında kafasında kırıklar olduğu halde hastaneye kaldırıldığı esnada da öldüresiye kadar dövmeye devam ettiler. Bütün bunlara orada bulunan ve olayda yara alan Milletvekili Pervin Buldan’da tanık olmuştur. Darp edildiği sırada müdahale esnasında gelen sesler üzerine belediye başkanı Abdullah Demirbaş’ta odaya girip kendi gözleriyle şahit olmuştur. Bir gece hastanede kaldıktan sonra doktorların 10 gün rapor vermesine rağmen sabah polisler tarafından gözaltına alınmıştır. Korkumuz yaralarının iyileşmeden enfeksiyon kaparsa daha kötü sonuçlar doğurmasından endişe ediyoruz. Sağlık durumunun iyi olmadığını biliyoruz. Bundan dolayı sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) 194 *Meydana gelen olaylarda çok sayıda vatandaşın yaralandığı ve bunların Devlet Hastanesi, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi ile Universal Hastanesi’ne kaldırıldıkları, görülmüştür. Ayrıca Devlet Hastanesi’nde yaralı olarak başvuran 54 sivil vatandaşın ismine ulaşılmıştır. Valilik tarafından yapılan açıklamada, Olaylarda 76 kişinin yaralandığı, bunlardan 23’ünün polis olduğu belirtilmiştir. Ancak edindiğimiz izlenim ve gözleme göre, bu sayının daha fazla olduğu, birçok vatandaşın gözaltına alınma korkusuyla hastanelere başvurmadığı tespit edilmiştir. (İHD Diyarbakır Şubesi 14 Temmuz 2012 Gözlem raporu) *Urfa'nın Ceylanpınar (Serêkani) İlçesi’nde BDP tarafından yapılan ve çok sayıda yurttaşın katıldığı yaz şölenine polis biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. Polisler tarafından şölen öncesi Musa Anter Parkı’na giden bütün yollara barikat kurdu. Şölende “yasa dışı” slogan atıldığını iddia eden polisler, BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy'un eline mikrofonu almasıyla beraber, biber gazı ve tazyikli suyla çok sayıda kadın ve çocuğunda bulunduğu kitleye müdahale etti. Her şeyin yolunda olduğunu ve müdahale etmemeleri için uyarıda bulunan BDP Ağrı Milletvekili Halil Aksoy'u dinlemeyen polisler, müdahaleye devam etti. Aralarında geçtiğimiz günlerde kalp krizi geçiren Ceylanpınar Belediye Başkanı İsmail Arslan'ın da bulunduğu birçok kişi gazdan etkilenerek, Ceylanpınar Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Müdahalenin ardından Urfa Kültür Merkezi bünyesinde çalışan Grup Hevî üyelerinin BDP İlçe Örgütü önünde polis tarafından ablukaya alınarak, tehdit edildiği öğrenildi. (07.08.2012/DİHA) KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ VE GÜVENLİĞİNE YÖNELİK İHLALLER GÖZALTINA ALINANLAR – TUTUKLANANLAR - EV BASKINLARI *Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Şenoba (Sêgirk) Beldesi'nde sabah saatlerinde evlere baskın düzenlendi. Şenoba Jandarma Karakolu'na bağlı çok sayıda askerin düzenlediği baskın sonrası BDP Belde Yöneticisi Taner Babat, Belediye BDP'li Meclis Üyesi Halit Babat ile Mükail Babat ve Yılmaz Babat gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen 4 kişinin karakolda bekletildiği öğrenildi. (01.01.2012/DİHA) *Silopi'nin Barbaros Mahallesi'nde dün devriye gezen polis aracına taş attıkları gerekçesiyle gözaltına alınan İ. A. (16) ve ismi öğrenilemeyen 2 çocuğun İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde alınan ifadelerinin ardından serbest bırakıldığı belirtildi. (01.01.2012/DİHA) *Hakkari’de çarşı merkezinde gezen Uğur Akınlar isimli yurttaş polisler tarafından gözaltına alındı. Kentte yaşanan olaylarla bağlantılı olarak gözaltına alındığı belirtilen Akınlar, Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. (01.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'nde 27-28 Aralık tarihleri arasında evlere düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan ve Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'nde ifade işlemleri tamamlandıktan sonra Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edilen 27 kişiden Abdurrahman Yıldırım isimli yurttaş tutuklandı. Polis kurşunu ile yaşamını yitiren H. İbrahim Oruç'un babası Ömer Oruç'un da aralarında bulunduğu 26 kişi ise savcılık tarafından serbest bırakıldı. Bu arada Roboski Köyü'nde 35 sivil yurttaşın savaş uçaklarının bombardımanı sonucu katledilmesinin ardından önceki gün Diyarbakır'da çıkan olaylarda gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen 13 kişiden 12'si savcılık tarafından serbest bırakıldı. Hakkında açılan başka bir soruşturma çerçevesinde nöbetçi mahkemeye gönderilen Bağlar Belediye Meclis Üyesi Mücdet Gür isimli yurttaş tutuklanarak cezaevine gönderildi. (01.01.2012/DİHA) 195 *Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde dün sabaha karşı evlere düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan BDP ilçe yöneticisi Ercan Erkuş, Feyaz Aslan, Orhan Şahin, Erkan Tanrıkulu ile M.A. (17) ve M.B. (16), adliyeye sevk edildi. İfadeleri alınan 6 kişi, tutuklanma talebiyle nöbetçi hakimliğe gönderildi. 6 kişi, "polise taş atmak" ve " örgüt propagandası yapmak" iddialarıyla tutuklandı. 2 çocuk, Ağrı Cezaevi'ne gönderilirken, 4 kişi ise Erzurum H Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (01.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Robosk Köyü'nde katledilen 35 köylünün dün taziyesine giden Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, yaşamını yitirenlerin ailelerinin tepkisi ile karşılanarak tartaklanmıştı. BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’ın araya girerek halkı sakinleştirdiği olayla ilgili yürütülen soruşturmada 6 kişi gözaltına alındı. Soruşturmayı yürüten savcılık olayla ilgili görüntüleri incelerken, gözaltı sayısının artabileceği bildirildi. (01.01.2012/ANF) *Muş'ta Roboski katliamı protesto etmek için yapılan yürüyüş sırasında gözaltına alınan 10 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 10 kişiden 6'sı serbest bırakılırken, Barış Güvenç (18), H.B. (16) , S.K. (17) , A.K. (17), tutuklanma talebiyle Muş Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan 4 kişi "polise mukavemet etmek" iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (02.01.2012/DİHA) *BDP Hakkari Merkez İlçe Örgütü yöneticileri Sinan Kaya ile Abdullah Adıyaman gözaltına alındı. Kaya ve Adıyaman'ın çarşı merkezinde dolaşırken Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen BDP'liler İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (02.01.2012/DİHA) *BDP Hakkari Merkez İlçe Örgütü yöneticileri Sinan Kaya ile Abdullah Adıyaman'ın sabah saatlerinde çarşı merkezinde dolaşırken, Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınmasının ardından, BDP Hakkari İl Yöneticisi Naif Kayacan da gözaltına alındı. Bulvar Caddesi üzerinde bulunan işyerine yapılan baskında gözaltına alınan Kayacan, İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (02.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın İdil İlçesi'nde, Roboski Katliamı'nı protesto eden gruba polisin müdahalesi ile çıkan olaylar sırasında gözaltına alınan 8 kişi öğlen saatlerinde emniyet işlemlerinin ardından İdil Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi. Savcılık ifadesinin ardından 3 kişi serbest bırakılırken, 5 kişi ise "taş attıkları" gerekçesiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen 5 kişiden 3'ü serbest bırakılırken, Faruk Vesek ve Devran Aslan aynı gerekçe ile tutuklanarak Midyat Cezaevi'ne gönderildi. (02.01.2012/DİHA) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü olan 4 Nisan günü Urfa'nın Halfeti İlçesi'nde düzenlenen etkinliğe katıldığı gerekçesiyle BDP üyesi Fatma Göktaş tutuklandı. Halfeti Cumhuriyet Başsavcılığına ifade vermek için çağırılan Göktaş, sevk edildiği mahkemede tutuklanarak Urfa E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. (02.01.2012/DİHA) *02.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Nebahat Beker, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Nurullah Beker, 31.12.2011 tarihinde saat 12.00’da Bayındırlık caddesinde 2 arkadaşıyla birlikte yeni yıl kutlamalarına katıldığı esnada polisler tarafından tartaklanarak gözaltına alındı. 2 arkadaşını serbest bıraktılar. Kardeşim 24 saat gözaltında kaldı. Gözaltına alınma gerekçesi ise aramasının olduğudur. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz. ” (İHD Diyarbakır Şubesi) 196 *Hakkari’de, Uludere katliamını kınamak amacıyla 31 Aralık’ta yapılan açıklama sonrası çıkan olaylara karıştıkları gerekçesiyle evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınan ve yaşları 18’den küçük olan 6 çocuk savcılığa çıkarıldı. Savcılığa çıkarılan çocuklardan D.A. ile S.A. sorgularının ardından serbest bırakılırken, R.Ö., E.A., B.D. ve A.T. ise tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkeme heyeti 4 çocuğu kentteki olaylara karıştıkları gerekçesiyle tutuklayarak cezaevine gönderdi. (03.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'da Roboski katliamının yaşandığı tarihten bu yana kent genelinde meydana gelen protesto gösterilerine katıldıkları iddia edilen yüzün üzerinde kişi gözaltına alınırken, adliyeye sevk edilenler ise komik gerekçelerle tutuklanıyor. 30 Aralık 2011 ve 2 Ocak 2012 tarihleri arasında eylemlere katıldıkları iddia edilerek olay yerinde ve evlere düzenlenen baskınlarda 170'in üzerinde kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Bunlardan bir kısmı emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, geri kalanlar ise adliyeye sevk edildi. 30 Aralık tarihinde D.Ü Hukuk Fakültesi öğrencileri tarafından Roboski katliamına dikkat çekmek ve protesto etmek amacı dersleri boykot ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen 30 kişinin ifadeleri gece saatlerine kadar alındı. Hakimlikteki ifadelerin ardından Hukuk Fakültesi Öğrencisi Emin Bozkurt, Memet Keleş, Deniz Özaydınlı, İlyas Tarım, Hakim Marul, Sultan Uruk, Metin Adıyaman, Hüseyin İzol, Faruk Bozan, Serdar Ataman ve Gurbet Yavuz "Eğitim ve öğretimi engellemek" iddiasıyla tutuklandı.Yine Diyarbakır'da gösteriye katıldıkları belirtilen 2'si üniversite öğrencisi 5 kişi de "Örgüte üye olmamak ile birlikte örgüt adına suç işlemek" ve 2911 Sayılı "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet etmek" iddiasıyla tutuklandı. (03.01.2012/DİHA) (Not: Gözaltına alınan 170 kişiden sadece 50’si Aralık 2011 raporuna işlendi. Bu nedenle geriye kalan 120 gözaltı sayısı bu ayın bilançosuna eklendi.) *BDP tarafından Bitlis'in Güroymak İlçesi'nde 35 yurttaşın katledilmesini kınamak için yapılmak istenen açıklamaya katılmak üzere Tatvan'dan yola çıkan 20 BDP'li yolda polis tarafından ilginç bir muameleye tabi tutuldu. Üçyol arama noktasında durdurulan BDP'lilerin durumunu haber merkezini arayarak aktarmaya çalışan Bitlis muhabirimiz Salih Sertkal'a da polis, "Gözaltındasınız, telefon kullanamazsınız" diyerek telefonunu kapattırdı. Burada üst aramasından geçirilen ve arama noktasında parmak izleri alınan muhabirimiz Sertkal ile birlikte 20 BDP'li ardından gözaltına alınarak, Tatvan Trafik Bölge Müdürlüğü'ne götürüldü. BDP'lilerin aracına da polis tarafından el konuldu. (03.01.2012/DİHA) *Urfa'nın Siverek İlçesi'nde, Azadî Gazetesi dağıtımı yapan Velat Yıldız ile Julide Ateş polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Yıldız ile Ateş İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (03.01.2012/DİHA) *Urfa Demokrasi Platformu'nun Roboski Katliamı'nı kınamak amacıyla 31 Aralık’ta yapmak istediği yürüyüşe polis müdahalesi ile başlayan olaylarda gözaltına alınan 14'ü çocuk 58 kişiden 43'ü savcılık işlemlerinin ardından serbest bırakılmıştı. Tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilen 15 kişiden 3'ü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Ali Polat ile çocukları Gülistan Polat ve Rahime Polat, Mehmet Oymak, Aytekin Kılıç, Fevzi Eriş, Yusuf Gümüş, Yusuf Alagöz, Ahmet Yeşil ve Kerem Taşdemir'in de aralarında bulunduğu 12 kişi ise "Polise mukavemet" iddiasıyla çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanarak Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (03.01.2012/DİHA) *Batman'da, 35 sivil yurttaşın yaşamını yitirdiği Roboski Katliamı'nı protesto etmek için yapılan yürüyüşe müdahale sonrası çıkan olaylarda gözaltına alınan 16 kişiden 11'i emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Savcılığa sevk edilen 5 kişiden biri 197 tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, mahkemeye sevk edilen Ramazan Arinç, Ahmet Karabulut, Ramazan Buhatır ve Hikmet Aydın ise tutuklanarak, Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (03.01.2012/DİHA) *Şırnak'tan Cizre İlçesi'ne gelen bir araç ilçe girişinde durdurularak, bir kişi gözaltına alındı. Söz konusu araçta gözaltına alınan kişinin BDP merkez çalışanı Senar Abi olduğu öğrenilirken, Abi'nin Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (03.01.2012/DİHA) *Hakkari’de, Roboski Katliamı’nı protesto etmek amacıyla 31 Aralık’ta yapılan açıklama sonrası çıkan olaylara karıştıkları gerekçesiyle evlerine yapılan baskınlarda gözaltına alınan Muhsin Demiralp ve Uğur Akınlar, savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılırken, 3 kişi ise “örgüt üyeliği” ve “olaylara karıştıkları” iddiasıyla Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkeme, 3 kişiyi tutuklayarak cezaevine gönderdi. (03.01.2012/DİHA) *03.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Sema Saylan, şu beyanlarda bulundu: “Akrabalarım olan Fatma, Rojhat, Musatafa Kolakan ve evlerinde misafir olarak bulunan kişiler polisler tarafından gözaltına alındılar. Gözaltına alınma nedenleri çantada bomba düzeneğinin bulunmasıdır. Bu bombanın emniyet binasının bombalanması için kullanılacağı gerekçe göstererek alınmışlardır. Gözaltında bulunan akrabalarım bu suçlamaları kabul etmeleri için her türlü baskıya maruz kalmışlardır. Ayrıca avukat gönderilip, gönderilmediğini veya işkenceye maruz kalıp, kalmadıklarını öğrenmek istiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Muş Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, bu sabah saatlerinde Yeşilyurt Mahallesi'nde evlere baskın düzenledi. Baskınlarda 6’sı çocuk 11 kişi gözaltına alındı. 11 kişi, İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. 11 kişinin kentte yaşanan gösterilerle bağlantılı olarak gözaltına alındıkları belirtildi. (04.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'da, Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Ortasu (Roboski) Köyü'nde 35 sivil yurttaşın savaş uçakları tarafından bombalanarak katledilmesine ilişkin düzenlenen gösteri sonrası çıkan olaylara katıldıkları iddiasıyla gözaltına alınan 22 kişi, dün adliyeye sevk edildi. Gece geç saatlere kadar devam eden savcılık ve hakimlik ifadeleri ardından 20 kişi serbest bırakılırken, Ramazan Koçan ve Gazal Sürer (19), "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek", "Örgüte üye olmamak ile birlikte örgüt adına suç işlemek" ve "Örgüt propagandası yapmak" gerekçeleri ile tutuklandı. (04.01.2012/DİHA) *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde, YSK'nin bağımsız milletvekili adayları hakkındaki veto kararını protesto ettiği gerekçesiyle iş yerine düzenlenen baskında gözaltına alınan Fırat Keklik isimli yurttaş emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa çıkarıldı. Savcılık ifadesinin ardından, "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla Malazgirt Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen Keklik, tutuklanarak Muş E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (04.01.2012/DİHA) *Mezopotamya Kulüpler Birliği'nde oynayan Bulanık Belediyespor'un karşılaşması için Kızıltepe İlçesi'ne giden Bulanık Belediye Meclis üyesi Mehmet Şah Karaçelik, polislerce gözaltına alındı. Futbolcularla birlikte karşılaşmanın yapılacağı sahaya giderken gözaltına alınan Karaçelik, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Karaçelik, hakkında açılan bir davada ifade vermediği gerekçesiyle gözaltına alındığı belirtildi. (04.01.2012/DİHA) 198 *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin kent merkezinde düzenlediği baskında gözaltına alınan N.Ç., emniyetteki işlemlerden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan N.Ç., tutuklanma talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. N.Ç., "Örgütü elaman kazandırdığı" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (04.01.2012/DİHA) *Uludere'nin Roboski Köyü'nde 35 kişinin yaşamını yitirdiği katliamda 2 kuzenini kaybeden Özcan Encu, bugün erzak almak için ilçeye gitti. Uludere'de askeri kontrol noktasında bulunduğu aracı durdurulan Encu, gözaltına alındı. Encu'nun gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. (04.01.2012/DİHA) *Mardin'in Mazıdağı İlçesi'nde, sabah saatlerinde özel harekat polisleri, asker ve korucuların da katılımı ile 9 ayrı eve baskın yapıldığı öğrenildi. Düzenlenen baskınlarda 9 kişi gözaltına alınırken, gözaltı gerekçesinin 29 Aralık günü Roboski katliamı nedeniyle ilçede yapılan protesto gösterisi olduğu belirtildi. Gözaltına alınan 9 kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemlerinin ardından sevk edildikleri savcılıkta serbest bırakıldı. (04.01.2012/DİHA) *Uludere'nin Roboski Köyü'nde 35 kişinin yaşamını yitirdiği katliamda 3 kuzenini kaybeden Faruk Encu ile Serbest Encu, Nihat Encu, Nezir Encu, Ferset Encu ile Ferdi Alma, sabah saatlerinde gözaltına alındı. Katliam sonrası taziye için geldikleri Roboski'den İstanbul'a dönerken Uludere'nin çıkışında bulunan İnciler Askeri Kontrol Noktası'nda gözaltına alınan 6 kişinin İlçe Jandarma Karakolu'na götürüldüğü öğrenildi. (05.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağlı Rüstemgedik Beldesi'nde akşam saatlerinde Roboski katliamını kınamak için toplanan bir grup genç ateş yakarak katliamı protesto etti. Gerçekleştirilen eylemin ardından sabah saatlerinde belde de çok sayıda özel harekat polisi ve jandarma ekipleri tarafından evlere baskınlar düzenlendi. Yapılan aramalardan sonra aralarında çocukların da bulunduğu Sami Gök, Fehim Gök, Ruşen Okumuş, Muzaffer Coşkun, Vedat Yalçın ve ismi öğrenilemeyen iki kişi gözaltına alınarak Bulanık Emniyet Müdürlüğüne getirildi. (05.01.2012/DİHA) *Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yolcu otobüsünde şoför değişikliği yapılmasını gerekçe gösteren polis, araca ceza kesti. Ofis semtinde durakta şoför değişikliği yapıldığı sırada gelen trafik polisi aracın evraklarını istedi. Evrakları verdiği sırada polisin şoföre hakaret ettiği iddia edilirken, şoför ile polis arasında tartışma yaşandı. Araçtan indirilerek bir iş yerine götürülen otobüs şoförü Hüseyin Çubuk, ardından polisler tarafından gözaltına alındı. Araca ceza kesildiği belirtilirken, ceza miktarı ise öğrenilemedi. Yaşanan gözaltı sonrası bir araya gelen otobüs şoförleri gözaltıya tepki göstererek, "Bunlar kasten sürekli sorun çıkarıyor. Sorunun çözülmemesi durumunda iş bırakacağız" dedi. (05.01.2012/DİHA) *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde, sabah saatlerinde 2 yurttaş gözaltına alındı. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) 12 Haziran genel seçimlerinde bağımsız milletvekilli adayları hakkında verdiği veto kararını protesto eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan Hikmet Demirbaş ve Umut Nugay emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılık tarafından ifadeleri alınan Demirbaş ve Nugay tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Malazgirt Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ifadeleri alınan Demirbaş ve Nugay "Örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (06.01.2012/DİHA) *06.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Bozan Bozkurt, şu beyanlarda bulundu: “Ben Diyarbakır İli Dicle ilçesine bağlı Kırkpınar köyünde kendi halinde yaşayan bir kişiyim. 05.01.2012 tarihinde Diyarbakır cezaevinde bulunan oğlumu ziyarete gittim. O gün 199 Diyarbakır’da kaldım. Ertesi gün sabah saatlerinde Dicle’de bulunan komşularım beni arayarak “haberiniz olsun siz çıkar çıkmaz polisler evinize gelip kapıyı kırdıktan sonra içeri girip arama yaptılar. Aramayı bitirdikten sonra çıkıp mahalle muhtarını da alıp tekrar eve geldiler. Kapınız şuanda kırık bilginiz olsun” dediler. Söz konusu evimde hangi suç unsuru ile arama yapıldığını anlamış değilim. Suç olarak nitelendirilebilecek eylem ve faaliyette bulunmuş değilim. Hakkımda başlatılan herhangi bir soruşturma dahi bulunmamaktadır. Polisler bu keyfi muameleyi sürekli yapmaktadırlar. Çok çaresizim. Sadece benim kullandığım evde benden başka bir şeyin olmadığını polisler dahi biliyor. Ancak keyfi bir şekilde evime girip kapıyı da kırarak malıma zarar veren polislerden davacı ve şikâyetçiyim. Şüphelilerin tespit edilip, haklarında soruşturma açılarak gerekli cezalandırmanın yapılmasını talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ın Cizre İlçesi Yafes Mahallesi'nde akrep tipi zırhlı polis aracına taş atıldığı gerekçesiyle bir eve baskın düzenledi. Evi basan polisler, taş attığını ileri sürdükleri A.E. (9) adlı küçük çocuğu ve konuşma engelli babası Guri Ertener'i gözaltına aldı. Gözaltına alınan baba ve oğul İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (06.01.2012/DİHA) *Roboski'de 35 sivil yurttaşın katledilmesini protesto etmek için basın açıklamasını yapan BDP İl Başkanı Rıza Güler, hakkında açılan soruşturma nedeniyle emniyete çağrıldı. Emniyete giden Güler gözaltına alındı. Gözaltına alındıktan sonra savcılığa çıkarılan Güler, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Güler'in Roboski Köyü'nde 35 sivilin öldürülmesiyle ilgili olarak yaptığı açıklamadan dolayı gözaltına alındığı belirtilirken, Güler'e savcılıkta açıklamayla ilgili sorular yöneltildi. (06.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağıl Rüstemgedik Beldesi'nde iki gün önce evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınan M.C., E.K., Sami Gök, Ruşen Okumuş, Fehim Gök, Vedat Yalçın, Barış Karayel ve Taner Ekmekçi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 5 kişi serbest bırakılırken, 3 kişi ise tutuklanma talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan M.C., Sami Gök ve Ruşen Okumuş, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek" suçlamasıyla tutuklanarak Muş Kapalı Cezaevine gönderildi. (07.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere (Qileban) İlçesi'ne bağlı Ortasu (Roboski) Köyü'nde TSK'ye ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucu katledilen 35 kişinin yakınlarından 5 kişi tutuklandı. 35 yurttaş için açılan taziye çadırını ziyaret eden Uludere Kaymakamı Nafiz Yavuz'a yapılan saldırıya ilişkin 3 gün önce gözaltına alınan 8 kişiden Serbest Encu, Nihat Encu ve Nezir Encu Uludere Jandarma Karakolu'ndaki işlemlerinin ardından serbest bırakılırken 5 kişi ise adliyeye sevk edildi. Karakolda işlemleri tamamlanan Mehmet Altürk, Faris Kaya, Ferdi Alma, Faruk Encu ve Özcan Encu Uludere Cumhuriyet Savcılığı'ndaki işlemlerinin ardından "Kasten adam öldürmeye teşebbüs" iddiasıyla mahkemeye sevk edildi. Uludere Sulh Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan 5 kişi aynı iddiayla tutuklanarak Şırnak Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (07.01.2012/DİHA) *Siirt Valisi Mustafa Çolak tarafından yapılan yazılı açıklamada, 2 kişinin "PKK'ye eleman kazandıracağı" bilgisine ulaşıldığı ve bu kapsamda başlatılan operasyon kapsamında 2 kişinin "PKK'ye eleman kazandırmak", 4 kişinin ise "PKK'ye katılmak" iddiası ile gözaltına alındığını açıkladı. Gözaltına alınan ve çoğu kadınlardan oluşan 6 kişinin kimlik bilgilerine ilişkin bilgi alınamazken, gözaltındakilerin Siirt Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgu işlemleri ise devam ediyor. (08.01.2012/DİHA) 200 *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde, sabah saatlerinde birçok eve eş zamanlı baskın yapıldı. 06.30 sıralarında düzenlenen ev baskınlarında; BDP İlçe Başkanı Seyfettin Ateş, Mustafa Akgül, Burhan Abic, Mizgin Çokal, Belediye Meclis üyeleri Melek Kahraman, Sadiye Aslan, A. Rahman Demircan, Amina Abic, Hamdulla Tekin ve Adnan Irmak'ın da aralarında bulunduğu 18 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesinin BDP tarafından başlatılan, "Kendimi ihbar ediyorum. Ben de bu suçu işledim, işliyorum" kampanyası kapsamında verilen dilekçeler olduğu iddia ediliyor. (09.01.2012/DİHA) *Uludere İlçesi'ne bağlı Ortasu (Roboski) Köyü'nde TSK'ye ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucu katledilen 35 yurttaşın yakınlarından 5 kişinin Uludere Kaymakamı Nafiz Yavuz'a yapılan saldırıda "Kasten adam öldürmeye teşebbüs" tutuklanmasının ardından yakınlarını kaybeden Osman Ürek isimli bir yurttaş daha gözaltına alındı. Uludere ilçesi ile Roboski Köyü yol ayrımında kimlik kontrolü yapan askerler tarafından gözaltına alınarak İlçe Jandarma Karakolu'na götürülen Ürek, işlemlerinin tamamlanmasının ardından serbest bırakıldı. (09.01.2012/DİHA) * Eğitim Sen Diyarbakır Şube Başkanı Kasım Birtek, gözaltına alındı. Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan kızını ziyaret etmeye gittiği sırada gözaltına alındığı öğrenen Birtek Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Birtek'in daha önce yargılandığı bir dava nedeniyle gözaltına alındığı öğrenildi. (09.01.2012/DİHA) *Diyarbakır Çınar İlçesi'nde, özel harekat timleri tarafından eş zamanlı olarak düzenlenen ev baskınlarında yaşları 17-19 arası değişen 9 kişi gözaltına alındı. Evlerde aramalar sürerken, gözaltı sayısının artabileceği belirtiliyor. (10.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde gece saat 02.00 sıralarında Şehit Harun Boy, Karşıyaka, Yenişehir ve Barbaros mahallelerinde evlere düzenlenen baskın sonucu gözaltına alınanların sayısı 21'e çıktı. Çok sayıda sivil ve özel harekât polisi tarafından düzenlenen baskınlarda Asya Tay, Selima Kıran, Zeynep Tanboğa, Asya Kazandı, Asya Orak, Yaşar Bayar, Emin Kurnaz, Cevher Bedük, İsmail Kunur, Ömer Acar, Süleyman Acar, Mehmet Kıran, Cemil Toğuç, Sabri Tanıt, Abdurrahman Nayci, Musa Kutlu, Abdullah Aydemir, Hüsnü Kaplan, Abdullah Kara, Ömer Acar ve Emin Ergül gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 21 kişinin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (10.01.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde, dün sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 18 kişiden 15'i "Kendimi ihbar ediyorum" kampanyası çerçevesinde adliyeye getirilen ve aralarında BDP İlçe Başkanı Seyfettin Ateş, BDP Yöneticisi Mizgin Çokal, Belediye Meclis üyeleri Melek Kahraman, Sadiye Aslan, A. Rahman Demircan, Amina Abic ile Adnan Irmak'ın bulunduğu 18 kişiden Mustafa Akgül, Burhan Abic ile İsmail Akay savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen BDP İlçe Başkanı Seyfettin Ateş, BDP Yöneticisi Mizgin Çokal, Belediye Meclis üyeleri Melek Kahraman, Sadiye Aslan, A. Rahman Demircan, Amina Abic, Adnan Irmak, KURDÎ-DER Şube Başkanı Hamdiye Turugay'ın da aralarında bulunduğu 15 kişi "Örgüt üyesi" oldukları iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (10.01.2012/DİHA) *(10.01.2012/DİHA) *Muş Malazgirt'te sabah saatlerinde İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından Danışmentgazi Mahallesi'nde yapılan ev baskınında F.G. (16), Anadolu Lisesi pansiyonuna yapılan baskında ise K.K (17) isimli çocuk gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen iki çocuğun İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. *(10.01.2012/DİHA) 201 *Batman'ın Pazaryeri, Hilal ve çeşitli mahallelerinde sabah erken saatlerde çok sayıda eve polisler tarafından baskın düzenlendi. Düzenlenen ev baskınlarında BDP İl Yöneticisi Numan Yeşilmen ile Abdurrahim Bolur, Ercan Tunç, Beyaz Aslan, Hüsnü Karadağ ve Ahmet Karadağ adlı gençler gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 6 kişi Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (10.01.2012/DİHA) *Siirt'te geçtiğimiz gün düzenlenen ev baskınlarında "PKK'ye eleman kazandırmak" ile suçlandığı belirtilen 2 kişi ile "PKK'ye katılmak" ile suçlandığı belirtilen 4 kişi Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından dün adliyeye getirilmişti. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 6 kişiden 3'ü serbest bırakılırken, 3 kişi ise "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (10.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'da sabah erken saatlerde çok sayıda eve polis tarafından baskın düzenlendi. Merkez Bağlar İlçesi yoğunluklu ev baskınlarında Bağlar Belediye Başkan Yardımcısı Osman Kaya, BDP İl Yöneticisi M. Yaşar Tanrıkulu, BDP Genel Merkez çalışanı Aynur Coşkun, BDP Bağlar İlçe Yöneticisi M. Şafi Sert, Bağlar Belediyesi Meclis Üyesi Emek Yazbaşı, BDP üyeleri A. Selam Demirkıran, Sevda Batgi, Sinan Topdemir, Müşeher Ölçer gözaltına alındı. İlerleyen saatlerde de devam eden gözaltıların 22 ‘ye çıktığı belirtildi.(11.01.2012/DİHA) *Kars'ta Mehmet Sait İnce, ve Kadir Çelik adlı yurttaşlar, haklarında "2911 sayılı Toplantı Gösteri ve Yürüyüş Kanununa muhalefet etmek" iddiasıyla açılan soruşturma nedeniyle Kars Cumhuriyet Savcılığı'na ifade vermeye gitti. Savcılık tarafında ifadeleri alınan Kaya ve İnce, tutuklanma talebiyle Kars Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan Kaya ve İnce, tutuklanarak Kars Cezaevi'ne gönderildi. (11.01.2012/DİHA) *BDP Halfeti İlçe Başkanı Mustafa Bayram, evine düzenlenen baskın sonucu gözaltına alındı. İlçe Başkanlığı'na yeni seçilen Bayram'ın gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, Bayram'ın Diyarbakır'a getirileceği öğrenildi.Viranşehir İlçesi'nde ise, F.E. (17) bu sabah evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen F.E.'nin Hatay'a götürüleceği öğrenildi. (11.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'da ESP üyesi Soner Çiçek'in evine bu akşam saatlerinde polisler tarafından baskın düzenlendi. Evde yapılan aramanın ardından Çiçek, gözaltına alındı. Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakkında verilen hapis cezası nedeniyle gözaltına alındığı belirtilen Çiçek, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. (11.01.2012/DİHA) *11.01.2012 tarihinde şubemize başvuran Hayati Yıldız, şu beyanlarda bulundu: “10.01.2011 tarihinde saat 19.30 sularında arkadaşımız olan Soner Çiçek, Bağlar taksi durağında gözaltına alındı. ESP üyesidir. Bugün mahkemeye çıkarılacak yalnız avukatı burada olmadığı için bu konuda sizden avukat talebinde bulunuyorum. ”(İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari Emniyet Müdürlüğü ile Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından sabaha doğru Yüksekova ve Esendere’de evlerin yanı sıra BDP Yüksekova İlçe binasına baskın yapılmıştı. Esendere Belediye Başkanı Hurşit Altekin, görevden alınan Yüksekova Belediye Başkanı Ruken Yetişkin, BDP İlçe Yöneticisi Mehmet Çapraz, BDP eski yöneticisi Sacit Fırat, BDP üyesi Abdurrahman Gemicioğlu, BDP Siyaset Okulu çalışanlarından Yılmaz Gözyan'ın Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınan 8 kişi Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Buradaki işlemlerinin ardından gözaltına alınanların Van'a götürüleceği belirtildi. (12.01.2012/DİHA) 202 *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'nde geçtiğimiz gün sivil polisler ve özel harekat timleri tarafından düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 9 kişiden biri Emniyet'teki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, 8 kişi ise dün Çınar Adliyesi'ne çıkarıldı. Savcılığa çıkarılan 8 kişiden Baran Canpolat, Veysi Canpolat, Uğur Coşar ve Devran Ay serbest bırakılırken, Medeni Ekinci, Mervan Ekinci, Mervan Karataş ve M. Salih Ablak ise tutuklama talebiyle mahkeme sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen 4 kişi, "PKK'ye üye kazandırmak", "PKK adına eylem yapmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (12.01.2012/DİHA) *Batman'da Roboski katliamının protesto edilmesinin ardından sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında 6 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 6 kişiden BDP Yöneticisi Numan Yeşilmen, emniyetteki işlemlerin ardından serbest bırakılırken, diğer 5 kişi ise, adliyeye getirildi. Savcılıkta ifadeleri alınan Abdurrahim Bolur, Ercan Tunç, Beyaz Aslan, Hüsnü Karadağ ve Ahmet Karadağ, tutuklama talebiyle mahkemeye gönderildi. Mahkemeye çıkarılan 5 kişi, "polise taş attıkları" iddiasıyla tutuklanarak Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (12.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde önceki gün ev baskınlarında gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen 21 kişiden 2'si serbest bırakılırken, 19 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 21 kişi "Örgüt üyesi olmak" ve "KCK Kent meclisinde yer almak" iddialarıyla nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemede Asya Orak ve Cemil Toğuç tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 19 kişi ise aynı gerekçelerle tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mahkeme'nin Türkçe bilmeyenler için Kürtçe tercüman atadığı da belirtilirken, 19 kişinin adliyeden çıkarılması esnasında polis yoğun önlemler aldı. Tutuklanan 19 kişinin isimleri şöyle: Barış Anneleri İnisiyatifi aktivisti Asya Tay, Yaşar Bayar, Emin Kurnaz, Cevher Bedük, İsmail Kunur, Selima Kıran, Zeynep Tanboğa, Asya Kazandı, Ömer Acar, Süleyman Acar, Mehmet Kıran, Sabri Tanıt, Abdurrahman Nayci, Musa Kutlu, Abdullah Aydemir, Hüsnü Kaplan, Abdullah Kara, Ömer Acar ve Emin Ergül. (12.01.2012/DİHA) *BDP PM Üyesi Senar Abi, geçtiğimiz gün Şırnak'tan Cizre'ye giderken askeri kontrol noktasında gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan Abi, Bingöl'e getirilerek İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Bingöl'de üniversite öğrencisi olduğu öğrenilen ancak soyadı öğrenilemeyen Şükran adlı bir kişinin de Abi ile aynı gerekçeden dolayı gözaltına alındığı öğrenildi. Abi ile Şükran adlı kişi Emniyet'te susma hakkını kullanırken, bu sabah adliyeye çıkarıldı. "KCK" kapsamında gözaltına alındığı öğrenilen 2 kişiye savcılıktaki ifade işlemleri sırasında 2011 genel seçimlerinde Bingöl'de yürüttükleri seçim çalışmalarının sorulduğu öğrenildi. Abi ile beraberindeki kişi tutuklama talebiyle sevk edildikleri mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi. (12.01.2012/DİHA) *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde sabah saatlerinde Danışmentgazi Mahallesi'nde polisler bir eve baskın düzenlendi. Baskında Aydın Erdoğan ve ismi öğrenilmeyen bir yurttaş gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen iki kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (13.01.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde dün gece evlere baskınlar yapıldı. Gece boyunca 16 eve düzenlenen baskınlarda Erdal Ören ve Aram Öner ve ismi öğrenilmeyen bir kişinin de bulunduğu 3 genç, gözaltına alındı. Baskınlar sırasında evlerin kapıları kırıldığı belirtilirken, gözaltına alınanlar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (13.01.2012/DİHA) 203 *BDP PM üyesi Emrullah Bingöl, bu sabah Muş Otobüs Terminali'nde gözaltına alındı. Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Bingöl'ün İstanbul Özel Yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin "KCK" adı altında BDP'ye yönelik başlatılan operasyon kapsamında gözaltına alındığı belirtildi. (13.01.2012/DİHA) * Muş'un Malazgirt İlçesi'nde, sabah saatlerinde yapılan baskınlarda gözaltına alınan 2 kişiden 18 yaşından küçük olan İ.Y, Emniyet işlemlerinden sonra serbest bırakılırken, Aydın Erdoğan isimli yurttaş ise savcılığa sevk edildi. Savcılık tarafından ifadesi alınan Erdoğan tutuklanma talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Erdoğan mahkeme tarafından "Örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (13.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'nde Roboski katliamını protesto etmek için yapılan açıklamaya katıldığı gerekçesiyle gözaltına alınan Emrah Çoban isimli çocuk, emniyetteki işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıktaki ifadesinin ardından tutuklama talibiyle Sulh Ceza Mahkemesine gönderilen Çoban, " 2011 sayı Toplantı ve Yürüyüş Kanunu'na muhalefet etmek" iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (13.01.2012/DİHA) * Diyarbakır'da önceki gün "KCK/Kent Meclisi’ne üye olma" ve "Faaliyetlerinde bulunmak" iddiasıyla evlere yapılan baskın sonrası gözaltına alınan ve bugün sabah saatlerinde Diyarbakır Adliyesi'ne getirilen 22 kişiden 6'sı savcılıktaki ifade işleminin ardından serbest bırakıldı. Savcılık sorgusu sırasında "KCK/Kent Meclisi" içinde bulunup bulunmadıkları, toplantılarına katılıp katılmadıkları ile BDP il ve-veya ilçe binasına neden gittikleri yönünde soru sorulan 16 kişi ise, tutuklama talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan BDP Bağlar İlçe Yöneticisi Mehmet Şafi Sert, BDP Bağlar İlçe Yöneticisi Mehmet Akıcı, Bağlar Belediye Meclis üyeleri Emek Yazbaşı, Selam Taş, İl Genel Meclis Üyesi Şehmus İnci, BDP üyeleri A. Selam Demirkıran ile Mehmet Çelik, Halis Çiçek, Aynur Coşkun, Emek Yazbaşı ile ismi öğrenilemeyen bir kişi mahkeme tarafından "KCK/Kent Meclisine üye olmak" ve "Faaliyetlerinde bulunmak" iddiasıyla tutuklandı. (13.01.2012/DİHA) *Adana, Ankara, İstanbul, Mersin, Bingöl, İzmir, Batman, Diyarbakır, Siirt, Urfa, Ağrı, Muş, Van ve Mardin'in aralarında olduğu 17 kentte düzenlenen operasyonlarda, İstanbul savcılığına göre 33 kişi gözaltına alındı. Savcılık 123 adreste aramalar yapıldığını söyledi. Polisin elinde 49 kişilik bir liste olduğu iddia edildi. Operasyonların hedefinde özellikle BDP, KESK, İHD, Kurdi-Der, Tuhay-Der, belediyeler ve Kürt medyası var. Diyarbakır Belediyesi ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Merkezi’nde de aramalar yapıldı. Ankara’da milletvekili Leyla Zana’nın kiracı olduğu evinde, kapısı da kırılarak arama yapıldı. Şu ana kadar gözaltına alınan ve isimleri öğrenilenlerin şunlar: İstanbul'da Zeytinburnu İlçe Başkanı Nezir Erdemli, BDP İstanbul İl yöneticisi Doğan Çiftçi, BDP Esenyurt Eş Başkanları Şafak Özanlı ve İlyas Demir, BDP Esenyurt İlçe Yöneticisi Tahsin Karçık, Esenyurt İlçe çalışanı İsmail Çelik, BDP Bağcılar Eş Başkanı Zekiye İlbasan, BDP Pendik İlçe Başkan Yardımcısı Kemal Dülger, BDP Esenler eski İlçe Başkanı Celal Alphan, BDP İl Yöneticisi Nazire Güneş, BDP Genel Merkez Eğitim Komisyonu'ndan Berat Birtek, BDP çalışanı Ramazan Yıldız, BDP çalışanı Neslihan Güner, BDP Ümraniye çalışanı Bişar Uzun, BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Filiz Koçali, BDP Genel Merkez çalışanı Rıza Taşdelen; Bursa'nın Gemlik İlçesi'nden KESK üyesi Sevgül Tutaş; İzmir'de BDP Bornova İlçe Yöneticisi Fuat Aras, Diyarbakır'da Eğitim Sen Diyarbakır Şube üyesi Gülsüm Çelik, BDP Diyarbakır İl binası gece bekçisi Zeki Arşimet ve ismi öğrenilemeyen bir BDP üyesi; Antep'te BDP eski yöneticisi Meryem Akgül, Mersin'de Resul Aşkan adlı yurttaş ile BDP PM Üyesi Gülistan Balkaş; Muş'ta BDP PM Üyesi Emrullah Bingöl, Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'nde Belediye 204 Meclis Üyesi Nazan Bağlan Söğüt, Ankara'da KESK Uzmanı İsmet Aslan, BDP Eş Genel Başkanı ve eski Van Milletvekili Fatma Kurtulan, eski BDP MYK üyesi ve DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, BDP Genel Merkez Çalışanı Mahmut Polat, DİHA Ankara muhabiri Murat Çiftçi. (13.01.2012/ANF/DİHA) *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde Belediye Başkanı Sedat Töre'nin evine düzenlenen baskın sona erdi. Baskının Töre'nin kardeşi Ferhat Töre hakkında yakalama kararı bulunduğu ve baskının bu nedenle yapıldığı belirtildi. 3 saat süren arama sonrasında evde bulunmayan Belediye Başkanı Töre'ye ait bilgisayar ve kitaplara el konuldu. Baskında gözaltına alınan olmazken, mahalle muhtarının da hazır bulunduğu arama sırasında Töre'nin evi tamamen dağıtıldı. Baskınla ilgili bilgi veren Töre'nin babası Bahri Töre, polislerin sabah saatlerinde eve baskın düzenlediğini belirterek, polislerin, kapı çalarak içeriyi girdiğini, ancak ayakkabılarını çıkarmadan evde arama yaptığını dile getirdi. Arama sonrası evde bulunan bilgisayar ve kitaplara el konulduğunu aktaran Töre, evinin tamamen dağıtıldığını vurguladı. (14.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde, dün akşam saatlerinde Federal Kürdistan Bölgesi'nden gelen ve Habur Sınır Kapısı'ndan giriş yapan Ahmet Tutuk isimli yurttaş gözaltına alındı. Arandığı gerekçesiyle gözaltına alınan Tutuk, savcılık işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle Silopi Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Tutuk, "Örgüt üyesi olmak" ve "KCK kent meclisinde yer almak" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (14.01.2012/DİHA) *BDP Siverek İlçe Örgütü tarafından KCK operasyonlarına tepki amacıyla yapılan açıklamanın ardından polislerce gözaltına alınan Hamza Saklım adlı yurttaş, Siverek İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmüştü. Emniyette ifadesi alınan Saklım, daha sonra serbest bırakıldı. (14.01.2012/DİHA) *Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla Yüksekova ve Esendere Beldesi'nde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan Esendere Belde Belediye Başkanı Hurşit Altekin, görevden alınan Yüksekova Belediye Başkanı Ruken Yetişkin, BDP ilçe yöneticisi Mehmet Çapraz ile BDP üyeleri Abdurrahman Gemicioğlu, Sıracettin Fırat, Yılmaz Gözyan ve Siirt'in Pervari İlçesi'nde gözaltına alınarak kente getirilen Sabri Tümen, emniyetteki işlemleri ardından Van Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 7 kişi tutuklanma talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Gece geç saatlere kadar süren ifade işlemlerinden sonra 7 kişi, "Örgüt üyesi olmak", "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" ve "kentte illegal çalışma yürütmek" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (16.01.2012/DİHA) *Siirt Belediyesi ile aralarından Belediye Başkanı Selim Sadak'ın bulunduğu çok sayıda eve bu sabah baskın düzenlendi. İl dışında bulunan Belediye Başkanı Sadak'ın evinde yapılan aramada bir şey bulunamazken, evdeki aramalar sona erdi. Aramanın ardından polisler bu kez Sadak'ın oğlu Hakan Sadak'ın evini bastı. Baskının ardından evde arama yapıldı. Sadak'ın oğlu Hakan Sadak, aramanın ardından polis tarafından gözaltına alındı. Kentte başlatılan operasyonda birçok eve baskın düzenlendiği ve çok sayıda kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Evlere düzenlenen baskının ardından çok sayıda polis, belediye binasını abluka altına alarak, baskın düzenledi. Geçtiğimiz gün basılan ve saatlerce aramanın yapıldığı belediye binasında polis ikinci kez arama yapıyor. Bu arada dün akşam saatlerinde belediyenin Muhasebe Müdürü Zeki Gündüz'ün evine de baskın düzenlediği ve Gündüz'ün de gözaltına alındığı öğrenildi. (17.01.2012/DİHA) 205 *Hakkari Yüksekova’da 14 Ocak’ta yapılan baskınlarda gözaltına alınan 3 kişiden ismi öğrenilemeyen bir kişi emniyetteki işlemlerin ardından serbest bırakılırken, Erdal Ören ve Aram Ören savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Aram Ören serbest bırakılırken, Erdal Ören ise, tutuklama talebiyle Asliye Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Ören, “Örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla tutuklanarak Hakkari E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (17.01.2012/DİHA) *Hakkari Yüksekova İlçe merkezinde polisler durdurdukları bir aracın içinde bulunan Taner Dara, Nebi Orhan ve Halil Bor adındaki yurttaşları gözaltına aldı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 3 kişi Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (17.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağlı Erentepe ve Özgürür beldelerinde bazı evlere bu sabah baskınlar düzenlendi. Erentepe Beldesi'nde yapılan baskınlarda BDP Belde Başkanı Aydın Kaya, BDP yöneticisi Nihat Güzgün ile Özgürür Beldesinde Belediye Personeli Maşallah Aydın ve Yüksel Aydın ile Mehmet Sağlam isimli yurttaşlar gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmezken, 5 kişi Muş Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (17.01.2012/DİHA) *Batman Cumhuriyet Savcılığı talimatı ile Siirt ve Eruh, Kurtulan ile Gökçebağ belediyelerine yönelik baskınlarda 38 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Aramaların ardından Siirt belediyesi İmar Komisyon Başkanı Bayram Kaçar, Belediye Başkan Danışmanı ile Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Sabri Özdemir, Mali İşler Müdürü Zeki Gündüz, İmar ve Şehircilik Müdürü Evin Mercan, İmar Müdürlüğü çalışanı İnşaat Mühendisi Mustafa Atsay, Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı, Gökçebağ Belediyesi Muhabese Müdürü İzzet Uğur, Kurtalan Belediye Başkan Yardımcısı Çaçan Yorulmaz, Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak'ın oğlu Hakan Sadak, Siirt Belediyesi ve Kanalizasyon işlerinde çalışan Cengiz Erdoğan ve Dilaver Bağtur, Siirt Belediyesiyle iş birliği içinde olan müteahhit ve esnaflardan Aziz Arslan, Ercan Aslan, Dilvan Koçak, Muzaffer Koçak, Ömer Kaçar, Mehmet Kaçar, Muhammed Sezgin ve ismi öğrenilemeyen 4 kişi gözaltına alındı. (17.01.2012/DİHA) *Bitlis'in Tatvan İlçesi'nde, ilçe merkezi ve köylerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. İlçe merkezinde aralarında BDP'li yöneticilerin de bulunduğu çok sayıda eve polis baskın düzenlerken, Alacabük (Bolûh) ve Kıyıdüzü (Kızvak) köylerine de jandarma ekiplerinin ev baskınları yaparak evlerde arama yaptığı bildirildi. Şimdiye kadar 20'ye yakın evin basıldığı ve 11 kişinin gözaltına alındığı belirtilirken, gözaltınına alınanların isimleri; Mahfuz Baran, Serhat Orak, Murat Yılmaz, Behçet Kaplan, Ersin Alican, Ferhat Tarhan, Murat Bakır, Ender Aktaş, Abdurrahim Güleryüz ile ismi öğrenilemeyen iki kişinin olduğu öğrenildi. (18.01.2012/DİHA) *Urfa ve ilçelerinde sabah erken saatlerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Viranşehir, Halfeti ve Urfa merkezde çok sayıda polis tarafından evlere düzenlenen baskınlarda 7'si üniversite öğrencisi toplam 17 kişi gözaltına alındı. Halfeti'de düzenlenen baskında BDP Kadın Meclisi Üyesi Naime Bayram, Viranşehir'deki baskında Belediye Meclis Üyesi Ayşe Sürücü, Urfa merkezde düzenlenen baskınlarda ise KESK Dönem Sözcüsü ve SES Şube Başkanı İsmet Karadağ, Harran Üniversitesi öğrencileri A.S. (22), K.A. (24), M.S. (24), M.S.D. (24), M.D. (24), N.A. (22), S.Ü. (23) ile C.Ç. (40), M.K. (22), F.Ç. (26), A.Ç. (28), M.K. (31), S.Ö. (17), M.A. (16) ile ismi öğrenilemeyen 1 kişi gözaltına alındı. (18.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Roboski Köyü'ne gerçekleşen hava saldırısında 34 kişinin katledilmesini kınamak amacıyla Van'ın Bahçesaray'da İlçesi'nde 2 Ocak'ta yapılan basın açıklaması metnini okuyan BDP İlçe Başkan Yardımcısı Nihat Meşe, çarşı merkezinde 206 polisler tarafından gözaltına alındı. Basın açıklamasının içeriğinden dolayı gözaltına alınan Meşe, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (18.01.2012/DİHA) *Urfa ve ilçelerinde sabah erken saatlerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Viranşehir, Halfeti ve Urfa merkezde çok sayıda polis tarafından evlere düzenlenen baskınlarda lise ve üniversite öğrencilerinin de aralarında bulunduğu 30 kişi gözaltına alındı. Halfeti'de düzenlenen baskında BDP Kadın Meclisi Üyesi Naime Bayram, Viranşehir'deki baskında Belediye Meclis Üyesi Ayşe Sürücü, Urfa merkezde düzenlenen baskınlarda ise, KESK Dönem Sözcüsü ve SES Şube Başkanı İsmet Karadağ, Cenap Çay, Sıdık Damar, Murat Dallı, Serdar Ünal, Ahmet Söner, İsmet Karadağ, Mehmet Kocooğlu, Mehmet Acar, Fatma Çakmak, Kerimullah Ateş, Mehmet Sarı, Sabrı Ötünç adlı kişilerin isimleri öğrenilirken, ismi öğrenilemeyen 16 kişinin ise çoğunluğu çocuk ve gençlerden oluştuğu öğrenildi. (18.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'ne Bağlı Erentepe (Liz), Yemişen (Piyong) ve Mollakent (Melekent) beldelerinde önceki gün yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanların sayısı 8'e yükseldi. Yemişen Beldesi'nde evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınan Maşallah Aydınlı, Yüksel Aydınlı ile Mehmet Sağlam isimli yurttaşlar Muş Emniyet Müdürlüğü'ne götürülürken, gözaltına alınanların dosyalarında gizlilik kararı olduğu öğrenildi. Erentepe Beldesi'nde ise yapılan baskınlarda gözaltına alınan BDP Belde Başkanı Aydın Kaya, Nihat Güzgün ve Nesim Özil isimli yurttaşlar ve Mollakent Beldesi'nde gözaltına alınan Ercan Bilgiç Bulanık İlçe Jandarma Komutanlığı'nda tutuluyor. Son olarak İstanbul'da gözaltına alınan Fatih Bulanıklı isimli bir yurttaş da Muş Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Öte yandan aynı gün Mollakent Beldesi'nde Belediye Başkanı Mazhar yılmaz, Mehmet Zahit Yılmaz, Şahabettin Yılmaz ile Mehmet Arif Aycan isimli yurttaşların evinde aramalar yapıldığı, arama sırasında ev sahiplerinin evlerinde olmadığı öğrenildi. (18.01.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde sabah erken saatlerde birçok eve polis tarafından baskın düzenlendi. Saat 06.00 sıralarında düzenlenen baskınlarda BDP eski İlçe Eş Başkanı Gurbet Tekin, BDP'li yöneticiler Nurhan Özel, Cengiz Demirkıran, Mashar Akman ile belediye meclis üyeleri Hamdullah Bulut, Beşir Dal ve MEYA-DER Başkanı Fettah Tekin gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 7 kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (19.01.2012/DİHA) *Mardin'in Derik İlçesi'nde sabah 05.00 sıralarında BDP eski İl Başkanı Sedat Dağ ile babası M. Can Dağ'ın Cevizpınar Mahallesi'ndeki evlerine baskın düzenlendi. Sivil polislerin baskınında gözaltına alınan olmazken, evde arama yapıldı. Anne Saime Dağ, polisin kendilerini, "Oğluna söyle ya polis ya da asker kurşunuyla gider ayağını denk atsın" şeklinde tehdit ettiğini öne sürdü. Sedat Dağ'ın evinin kapısı kırılarak içeri girildiğini ifade eden anne Dağ, polisin oğlunun ifade vermesi gerektiğini söylediğini belirtti. Anne Dağ, polisin evde bulunan yeşil, sarı ve kırmızı renkli duvar saati ve diğer süs eşyaları ile kitap ve CD'lere el koyduğunu kaydetti. (19.01.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağlı beldelerde 2 gün önce yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan BDP Erentepe (Liz) Belde Başkanı Aydın Kaya, Nihat Güzgün, Nesim Özil ile Ercan Bilgiç, Bulanık İlçe Jandarma Komutanlığı'ndaki işlemleri ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 4 kişi, tutuklama talebiyle Bulanık Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderildi. 4 kişi "Örgüte yardım" ettikleri iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (19.01.2012/DİHA) 207 *Tatvan'da yapılan ev baskınlarda gözaltına alınan ve emniyet işlemlerinden sonra savcılığa çıkarılan 11 kişiden 2'si savcılıkta ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılırken, 9 kişi tutuklama talebiyle Tatvan Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkeme heyeti 8 kişiyi tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakırken, DYG üyesi Murat Bakır'ı ise "Örgüt propagandası yapmak" ve "Kamu malına zarar vermek" iddiasıyla tutuklayarak cezaevine gönderdi. (19.01.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde dün sabah saatlerde birçok eve yapılan baskınlarda gözaltına alınan BDP eski İlçe Eş Başkanı Gurbet Tekin, BDP'li yöneticiler Nurhan Özel, Cengiz Demirkıran, Mashar Akman, Çetin Yüksel ile belediye meclis üyeleri Hamdullah Bulut, Beşir Dal ve MEYA-DER Başkanı Fettah Tekin dün akşam, adliyeye sevk edildi. Savcılık işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderilen 8 kişi, tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (20.01.2012/DİHA) *Urfa ve ilçelerinde iki gün önce gözaltına alınan 18 kişiden 3'ü emniyet işlemlerinin ardından dün serbest bırakılırken, KESK Urfa Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve SES Şube Başkanı İsmet Karadağ, BDP Kadın Meclisi Üyesi Naime Bayram, Viranşehir Belediye Meclis Üyesi Ayşe Sürücü'nün de aralarında bulunduğu 15 kişi ise, bu sabah adliyeye sevk edildi. Savcılık tarafından ifadeleri alınan 15 kişiden 7'si serbest bırakılırken, SES Urfa Şube Başkanı İsmet Karadağ, BDP Kadın Meclisi Üyesi Naime Bayram, Belediye Meclis Üyesi Ayşe Sürücü ile BDP üyesi Mehmet Sarı, Fatma Çakmak, Cenap Çay, Murat Dallı ve Kerimullah Ateş tutuklanma talebiyle Asliye Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkeme tarafından ifadeleri alınan 8 kişiden 6'sı serbest bırakılırken, BDP üyeleri Fatma Çakmak ve Cenap Çay, "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklandı. Çakmak ile Çay, Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. (20.01.2012/DİHA) *Bitlis Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler ile İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerler merkez ve köylerde baskınlar düzenledi. Ev baskınlarında BDP Tatvan İlçe Eş Başkanı Mazlum Akgün, kardeşi Abdin Akgün, Tatvan Belediyesi çalışanı Sadullah Alphan ile BDP üyeleri Faruk Erdemir, Ahmet Aysal, Hüseyin Güler, Hayrettin Taş, Mehmet Alptekin ve isimleri öğrenilmeyen 2 kişinin de bulunduğu toplam 10 kişi gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (21.01.2012/DİHA) *Bulanık İlçesi’ne bağlı Yemişen (Piyong) Beldesi’nde yapılan baskınlarda gözaltına alınan Maşallah Aydınlı, Yüksel Aydınlı, Mehmet Sağlam, Fatih Bulanıklı ve Reşit Yakın emniyetteki işlemlerin ardından Van’da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Maşallah Aydınlı, Yüksel Aydınlı ve Mehmet Sağlam serbest bırakılırken, Fatih Bulanıklı ile Reşat Yakın, “Örgüt propagandası yaptıkları” iddiasıyla Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Bulanıklı ile Yakın aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. *(21.01.2012/DİHA) *Siirt'te, geçtiğimiz gün belediyelere yönelik düzenlenen baskınlarda aralarında Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı, Kurtalan Belediye Başkan Yardımcısı Çaçan Yorulmaz ile Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak'ın oğlu Hakan Sadak'ın da bulunduğu 38 kişi gözaltına alınmıştı. Dünden bu yana gruplar halinde adliyeye getirilen 38 kişiden 32'si serbest bırakılırken 6'sı tutuklandı. (21.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nin Cudi, Yafes, Nur, Dicle ve daha birçok mahallede özel hareket polisleri eşliğinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanların sayısı 20'yi aşarken, birçok kişinin ise arandığı öğrenildi. Dün gece KCK operasyonu kapsamında yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanların isimleri şöyle: BDP Şırnak İl Genel Meclis Üyesi Serhan 208 Yılmaz, BDP Cizre İlçe Yöneticileri Abdulkerim Benzer, Zekiye Edin ile M.Ata Bilen ve İhsan Saçan, Zekiye Malgaz, İhsan Sami Doğan, İskan Ekmekçi, M. Emin Yıldırım, M. Sami Saçan, İhsan Batur, Aysel Çağırga, Emine Çağırga, Ahmet Ekeren, Mehmet Darga, Hatice Özdemir, Hikmet Yılmaz, Selim Şeftali, M.Halil İnan, Bahar Cilasun, Perişan İğdi. Öte taraftan Belediye Meclis Üyesi Halime Altıntaş ile Razya Eren'in de aralarında bulunduğu çok sayıda eve daha baskın düzenlendiği öğrenilirken, baskın sırasında Altıntaş ile Eren'in evde olmadıkları belirtildi. Eren ve Altıntaş dahil çok sayıda kişi hakkında yakalama kararı olduğu öğrenildi. (23.01.2012/DİHA) *Batman'ın Bahçelievler ve Pınarbaşı mahallerinde sabah erken saatlerde 3 ayrı eve baskın düzenlendi. Baskınlarda belediye çalışanı Medeni Onan, BDP çalışanı Samet Demir ile Mehmet Demir gözaltına alındı. Bu arada sabah saatlerinden Diyarbakır'dan, Batman Cezaevi'ndeki yakınlarını ziyarete gelen Latif Doğan ve Şükran Aydın gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 5 kişi Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (23.01.2012/DİHA) * BDP tarafından başlatılan “Kendimi ihbar ediyorum. Ben de bu suçu işledim, işliyorum” kampanyası çerçevesinde Diyadin'de savcılığa ihbar dilekçesi veren BDP'li Diyadin Belediye Meclis Üyeleri Nuri Sarı, Ahmet İdaci, Hakan Kovalar, BDP eski İlçe Başkanı Musa Zorbey ve BDP İlçe yöneticisi Hamit Bakır, ifade için Diyadin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne çağrıldı. Çağrı üzerine emniyete giden 5 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. 5 kişi halen İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. (24.01.2012/DİHA) * BDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan'ın da aralarında bulunduğu 9 kişinin tutuklanmasına yol açan "Urfa KCK" dosyasının kilit ismi Gülistan Encü'nün başından geçenleri anlattığı Dicle Haber Ajansı (DİHA) Muhabiri Murat Çiftçi hakkında, yaptığı haberden dolayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. "Adil yargılamayı etkilemek" ve "Örgüt üyeliği" iddialarıyla hakkında açılan soruşturma kapsamında savcılık daha önce Urfa'da çalışan Çiftçi'nin ifadesinin alınması için Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı gönderdi. İfadeye çağrılan Çiftçi, bugün avukatı ile birlikte savcılığa giderek ifade verdi. İfadesi alındıktan sonra bırakılması yönünde karar veren Diyarbakır Savcısı, son anda karar değiştirerek Çiftçi'ye yol tutuklamasını uygulayarak, Diyarbakır'a gönderilmesini istedi. Çiftçi, verilen karar üzeri tutuklanarak Urfa E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (24.01.2012/DİHA) * Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler ile İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerler tarafından ilçe merkezi, bazı köyler ve İstanbul’da düzenlenen baskınlar sonucu gözaltına alınan 10 kişiden Uğur Akın Yol, emniyette serbest bırakılırken, 9 kişi ise Van’a sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 9 kişiden 4’u serbest bırakılırken, BDP Tatvan İlçe Eş Başkanı Mazlum Akgün, Hayrettin Taş, Hüseyin Güler, Sadullah Alphan ile İstanbul’da gözaltına alınarak getirilen Taner Kızıl ise tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliğine sevk edildi. 5 kişi, “Örgüt üyesi oldukları” iddiasıyla tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (24.01.2012/DİHA) *Hakkari’ninYüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, gece sabaha kadar Kışla, Orman ve Esentepe mahallelerine ev baskınları düzenledi. Baskınlarda tamamı BDP üyesi 8 genç gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 8 kişinin gözaltı gerekçesi öğrenilmedi. (25.01.2012/DİHA) *Batman'ın Bahçelievler ve Pınarbaşı mahallerinde dün 3 ayrı eve yapılan polis baskın sonucu gözaltına alınan 6 kişi emniyet işlemlerinin ardından savcılığa getirildi. Batman Belediyesi çalışanı Medeni Onar, BDP İl yöneticisi Samet Demir, Mehmet Demir, Latif Doğan, Şükran 209 Yılmaz ve Recai Sezer, tutuklanma talebi ile mahkemeye gönderildi. Medeni Onar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 5 kişi ise, 2911 sayılı "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet etmek" iddiasıyla tutuklanarak Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (25.01.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nin Cudi, Yafes, Nur, Dicle ve daha birçok mahallede özel hareket polisleri eşliğinde yapılan ev baskınlarında 23 kişi gözaltına alınmıştı. "KCK" operasyonu kapsamında gözaltına alınan 23 kişiden P.İ. adlı çocuk Mardin'e gönderilirken, P.İ. çıkarıldığı Çocuk Mahkemesi'nde tutuklanarak cezaevine gönderildi. Cizre Emniyet Müdürlüğü'nde bekletilen 22 kişi de işlemlerinin sona ermesinin ardından dün akşam saatlerinde adliyeye getirildi. Savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından 22 kişiden Aysel Çağırga isimli kadın serbest bırakıldı. Ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 21 kişiden Hatice Özdemir ve BDP Cizre İlçe Yöneticisi Abdulkerim Benzer tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 19 kişi ise "KCK şehir yapılanması içinde yer aldıkları" iddiasıyla tutuklandı. Tutuklananların isimleri şöyle: İhsan Saçan, Zekiye Malgaz, İhsan Sami Doğan, İskan Ekmekçi, Mehmet Emin Yıldırım, Mehmet Sami Saçan, İhsan Batur, Emine Çağırga, Ahmet Ekeren, Mehmet Darga, Hikmet Yılmaz, Zekiye Edin, Selim Şeftali, M. Halil İnan, Bahar Cilasun, Harun Sabuncu, BDP Cizre İlçe Yöneticisi Mehmet Atabilen ve ismi öğrenilemeyen 1 kişi. Mardin'de 1 çocuğun tutuklanması ile tutuklananların sayısı 19'u buldu. (26.01.2012/DİHA) *BDP'nin bugün yapmayı planladığı ancak yoğun kar yağışı nedeniyle ertelediğini duyurduğu "Ez livir im" mitingi için Bingöl'e gelerek çalışma yürüten BDP Dersim eski Milletvekili Şerafettin Halis, gözaltına alındı. Sabah erken saatlerde kaldığı otelden gözaltına alınan Halis, İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Burada yapılan işlemlerin ardından savcılığa sevk edilen Halis, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Halis'in daha önceden hakkında alınan bir davada ifade vermediği gerekçesiyle gözaltına alındığı belirtildi. (26.01.2012/DİHA) *Diyarbakır'dan İstanbul'a giden Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Diyarbakır Şubesi çalışanı Yeter Öncel, Elazığ'da gözaltına alındı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Savcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alındığı belirtilen Öncel'in İstanbul'a götürüleceği öğrenildi. (26.01.2012/DİHA) *Van Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla Yüksekova'da yapılan ev baskınlarında 8 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 8 kişi'den biri emniyette serbest bırakılırken 7 kişi ise, Emniyet işlemlerinden sonra Yüksekova Adliyesi'nde savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Uğur Çektar Öğmen ve Mizgin Korkmaz serbest bırakıldı. Tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edilen 5 kişiden 3'ü de tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, İlyas Yorgun ve Ümit Yorgun isimli kardeşler, “Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (27.01.2012/DİHA) *Ağrı’nın Diyadin BDP İlçe Başkanı Seyat Kaya Erzurum’da kaldığı otelde polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alındıktan sonra savcılığa çıkarılan Kaya, “Örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla tutuklama talebiyle Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Kaya aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. (28.01.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde, sabah erken saatlerde belediye, BDP İlçe Örgütü, BDP'nin Siyaset Akademisi ile birçok eve polis baskını düzenlendi. Yapılan baskın sonucunda Azadiya Welat Gazetesi Mardin Temsilcisi Aziz Tekin ile kızı S.T. (17), BDP Kızıltepe İlçe Başkan Yardımcısı Kenan Akdoğan, Kızıltepe Belediyesi Başkan Yardımcısı Leyla Salman, Belediye 210 Meclis Üyesi Nuran Turan, BDP'li İl Genel Meclis Üyesi Mesut Gümüş, BDP üyeleri Mithat Güneş, Şükriye Yılmaz, Hacı Araf Sırdaş, Veysi Erdem ve ismi öğrenilemeyen 1 kişi gözaltına alındı. Belediye de aramalar sürerken, BDP ve Siyaset Akademisi'nde yapılan aramalar sona buldu. Yapılan aramalar sonucunda çok sayıda dergi, kitap ve çeşitli tarihlerde yaşamını yitiren HPG'lilere ait fotoğraflara el konuldu. BDP'nin başlattığı "Kendimi ihbar ediyorum" kampanyası çerçevesinde savcılığa dilekçe verdikleri ve dilekçe vermeye teşvik ederek, "Örgüt üyesi olmak" iddialarıyla gözaltına alındıkları belirtilen 11 kişi, Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından Kızıltepe Cumhuriyet Savcılığı'na getirildi. Kızıltepe Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ifade işlemlerinin ardından Şükriye Yılmaz serbest bırakılırken, Azadiya Welat Gazetesi Mardin Temsilcisi Aziz Tekin ile kızı S.T. (17), BDP Kızıltepe İlçe Başkan Yardımcısı Kenan Akdoğan, Kızıltepe Belediyesi Başkan Yardımcısı Leyla Salman, Belediye Meclis Üyesi Nuran Turan, BDP'li İl Genel Meclis Üyesi Mesut Gümüş, BDP üyeleri Mithat Yılmaz, Hacı Araf Sırdaş tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Tutuklananların BDP'nin "Kendimi ihbar ediyorum" kampanyası çerçevesinde savcılığa dilekçe vermeye teşvik ettikleri iddiasıyla tutuklandıkları öğrenildi.(28.01.2012/DİHA) *Siirt merkez ve ilçe belediyelerine 17 Ocak'ta düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve daha sonra mahkemece serbest bırakılan Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı, Kurtalan Belediye Başkan Yardımcısı Çaçan Yorulmaz, Siirt Belediye Meclis Üyesi Bayram Kaçar, Siirt Belediyesi Mali İşler Müdürü Zeki Gündüz ve Gökçebağ Belediyesi Muhasebe Müdürü İzzet Uğur hakkında savcılığın üst mahkemeye yaptığı itiraz üzerine tutuklama kararı verildi. Gözaltına alınan Kurtalan Belediye Başkan Yardımcısı Çaçan Yorulmaz, Siirt Belediyesi Mali İşler Müdürü Zeki Gündüz ve Gökçebağ Belediyesi Muhasebe Müdürü İzzet Uğur, Siirt Adliyesi'ne getirildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 3 kişi daha sonra tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Burada da ifadeleri alınan 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderilirken, Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı ve Siirt Belediye Meclis Üyesi Bayram Kaçar'ın arandığı bildirildi. (28.01.2012/DİHA) * Bitlis Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler ile özel harekât timleri tarafından Tatvan merkezde bir çok eve sabah saat 05.30 sıralarında baskınlar düzenledi. Baskınlarda aralarında BDP İlçe Örgütü yöneticisi Muazzez Alphan, Belediye Meclis Üyesi Nurullah Akdemir ve DYG üyesi Yalçın Aysal'ın da bulunduğu 9 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 9 kişi Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (29.01.2012/DİHA) *Siirt merkez ve ilçe belediyelerine 17 Ocak'ta düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve daha sonra mahkemece serbest bırakılan Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı hakkında savcılığın üst mahkemeye yaptığı itiraz üzerine tutuklama kararı verilmişti. Dün gece İstanbul'da katıldığı bir düğün töreni dönüşü Oktayı'nın aracı Adana'nın çıkışında polislerce durduruldu. Gözaltına alınan Oktayı, Akıncılar Polis Karakolu'na götürüldü. Oktayı'n Siirt'e götürülerek hakkında verilen karar gereği tutuklanması bekleniyor. (30.01.2012/DİHA) *Ağrı’nın Taşlıçay İlçesi’nde geçtiğimiz günlerde BDP Genel Merkezi tarafından başlatılan "Kendimi ihbar ediyorum. Ben de bu suçu işledim, işliyorum" kampanyası kapsamında savcılığa dilekçe veren 7 kişi gözaltına alındı. Polisler tarafından ilçe merkezinde ve evlerinden gözaltına alınan Necati Aslan, Abdulrezzak Kaya, İbrahim Yaşar, Behrem Işık, Yılmaz Özer, Ethem Aslan ve Ferit Aslan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (30.01.2012/DİHA) 211 *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde YSK'nin bağımsız milletvekillerini veto etmesiyle çıkan olaylarda polislere taş attığı gerekçesiyle Malazgirt Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından sabah saatlerinde çarşı merkezinde gözaltına alınan Ali Ziver Sönmez ve Reşit Yıldızlı isimli yurttaşlar, savcılığa çıkarıldı. Savcı tarafından ifadeleri alınan Sönmez ve Yıldızlı, "Örgüte üye olmamakla beraber örgüt adına su işlemek" iddiasıyla mahkemeye sevk edildi. Sönmez ve Yıldızlı aynı iddiayla tutuklanarak Muş E tipi Cezaevi'ne gönderildi. (30.01.2012/DİHA) *Bitlis'inTatvan'da dün yapılan baskınlarda gözaltına alınan 9 kişiden Cevdet Sevim Van'a sevk edilirken, 8 kişi ise Tatvan'da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 8 kişiden 3'ü bırakılırken, 5 kişi ise tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. 5 kişiden 3'ü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Belediye Meclis üyesi Nurullah Akdemir ile BDP üyesi Yalçın Aysal ise, "Örgüte yardım" ettikleri iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (30.01.2012/DİHA) *Siirt Eruh Belediye Başkanı Mehmet Melih Oktay, Cumartesi günü İstanbul'dan geldiği Adana'da trafik polislerinin denetimi sırasında gözaltına alındı. Hakkında yakalama kararı bulunan Oktayı, Adana Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Savcılığa çıkarılan Oktayı, buradan mahkemeye gönderildi. Mehkeme, Siirt Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar gereği Oktayı hakkında "yol tutuklanması" kararı verdi. Daha sonra Adana Kürkçüler Cezaevi'ne gönderilen Oktayı, önümüzdeki günlerde Siirt'te götürülecek. (30.01.2012/DİHA) *Ağrı Diyadin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından, sabah saatlerinde BDP Diyadin eski İlçe Başkanı Musa Zorbey, MEYA-DER Ağrı Temsilcisi Cenap İlboğa, BDP üyeleri Ahmet Temel, İsmet Kahraman ve Nihat Çiftçi'nin evlerine baskın düzenledi. Evlerin didik didik arandığı baskından sonra 5 kişi gözaltına alındı. Erzurum Cumhuriyet Savcılığı'nca haklarında gözaltına alınma kararı verilen 5 kişi emniyetteki işlemlerin ardından Erzurum'a gönderildi. Savcılıkta ifadeleri alınan BDP'liler "Örgüte eleman kazandırmak" suçlaması ile 2. Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan 5 kişi aynı iddia ile tutuklanarak Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi.(01.02.2012/ANF/DİHA/Yeniagri.com/Etha.com.tr/Yuksekovahaber.com) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde dün gece geç saatlerde eş zamanlı olarak birçok eve baskın düzenlendi. Nusaybin Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerce gerçekleştirilen baskınlarda yaşları 18'den küçük olan N.U. ve F.Ş. ile R.A. ve Abdullah Koçhan gözaltına alındı. 4 kişinin hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları öğrenilmezken, gözaltına alınanlar ifadelerinin ardından çıkarıldıkları Nusaybin Cumhuriyet Savcılığı'nda tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan 3'ü çocuk 4 kişi, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (01.02.2012/ANF/DİHA/Aksam.com.tr/ Nusaybinim.com) *Bingöl'ün Karlıova İlçesi'nde geçtiğimiz yıl korucubaşı Hacı Alan uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmesinin ardından bir grup korucu, aralarında belediye meclis üyeleri ile BDP'li üyelerinin ev ve işyerlerini ateşe vermişti. Korucular tarafından ateşe verilen işyeri sahiplerinden İdris Karabağ, bir süre önce gittiği İstanbul'dan bugün dönerken, Bingöl'de minibüs durağında gözaltına alındı. Hakkında açılan bir soruşturma nedeniyle gözaltına alınan Karabağ, Bingöl Emniyet Müdürlüğü siyasi şubeye götürüldü. Karabağ, daha sonra adliyeye sevk edildi. Savcılığın tutuklanma talebiyle Bingöl Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderilen Karabağ, "örgüte yardım etmek" suçlamasıyla tutuklanarak Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (02.02.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/Bingolhaber12.com) 212 *Şırnak'ın Güçlükonak İlçesi'ne bağlı Fındık Beldesi'nde BDP Belde Başkanı Ahmet Ecer, dün akşam amcasının evine yemeğe gitti. Edinilen bilgiye göre daha sonra Ecer'in misafir bulunduğu eve polis ve jandarma tarafından baskın düzenlendi. Burada gözaltına alınan Ecer'in evine götürüldüğü ve evinde de aramaların yapıldığı, yapılan aramalarda da bazı evraklara el konulduğu bildirildi. Gözaltına alınan Ecer, yapılan aramaların ardından Güçlükonak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (03.02.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com/Zaphaber.com) *Mardin'in Mazıdağı İlçesi'ne bağlı Yücebağ (Kelek) Köyü'nde askerler tarafından bir eve baskın düzenlendi. Düzenlenen baskında Lise öğrencisi Xebat Demir (19) adlı genç gözaltına alındı. Gözaltına alınan Demir'in, Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile gözaltına alındığı öğrenilirken, Demir Çınar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (03.02.2012/ DİHA) * Hakkari'de 19 Ocak'ta kent merkezinde yaşanan ve 1 kişinin hayatını kaybettiği, 27 kişinin yaralandığı patlamayla ilgileri olduğu iddiasıyla gözaltına alınan 5 kişi, Van'da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 3 kişi serbest bırakılırken, 2 kişi ise tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Cebrail Kurt ile soyadı öğrenilmen Serhat isimli iki yurttaş, tutuklanarak cezaevine gönderildi. (03.02.2012/DİHA/ Radikal.com.tr/Yuksekovahaber.com/Mynet.com) *"KCK" adı altında Batman merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 7 ilde, birçok adrese operasyon düzenlendi. Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği görev ve yetki çerçevesinde Batman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında BDP Batman il ve merkez ilçe binaları ile Azadiya Welat Gazetesi bürosu, Eğitim Sen, MEYADER, Batman Din Alimleri Derneği (DAD), Bahar Kültür Merkezi ile çok sayıda eve eş zamanlı baskın düzenlendi. "KCK Kent Meclisi üyesi olmak ve faaliyetlerde bulunmak" iddiasıyla düzenlenen baskına çok sayıda sivil ve çevik kuvvet polisi katıldı. Ev ve işyerlerinde saatlerce süren aramanın ardından çok sayıda harddisk, bilgisayar kasası, CD, kaset ve resmi belgeye el konuldu. Gizlilik kararı olduğu belirtilen soruşturma kapsamında avukat ve kurum yetkililerine bilgi verilmezken, operasyonun devam ettiği belirtiliyor.Şu ana kadar aralarında Batman Belediye Başkanvekili Serhat Temel, BDP Batman İl Başkanvekili Selim Aratemur ile DİHA Batman muhabiri Gülsen Aslan'ın da bulunduğu 40'ı aşkın kişi gözaltına alınırken, gözaltına alınanların Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. Soruşturma kapsamında Azadiya Welat Gazetesi Batman çalışanı Şafak Çelenk'in de Bursa'da gözaltına alındığı ve Batman'a doğru yola çıkarıldığı kaydedildi. Sabah saatlerinde başlayan baskınlarda gözaltına alınanlardan bazılarının isimleri ise söyle: Batman Belediye Başkanvekili Serhat Temel, BDP Batman İl Başkanvekili Selim Aratemur, DİHA Batman muhabiri Gülsen Aslan, BDP İl Başkan Yardımcısı Veysi Geyik, BDP İl Yöneticisi Ahmet Özer, Ahmet İvrendi, BDP üyesi ve eski yöneticileri Ahmet Aydın, Şerif Çakar, Ebedin Satıcı, Ahmet Çifçi, Faraç Salman, Süleyman Kaya, Cahit Kaya, Hakim Sincar, Zeynel Abidin Çelik, SELİS çalışanı Taybet Şenses, MEYADER Başkanı Yaşar Kurt, Din Alimleri Derneği (DAD) Başkanı İzzettin Ege, DAD yöneticisi Ahmet Türeli, Tüm-Bel Sen Batman Temsilcisi Muzzafer Çınar ve yöneticisi Ali Sarıpınar, eski Genel-İş Batman Şube Başkanı Halis Yakut, Eğitim Sen Batman Şube yöneticileri Metin Nas ve Onur Künteş, Eğitim Sen üyeleri Devran Moray, M. Sait İmret ve Ercan Astan, Bahar Kültür Merkezi sanatçıları Adil Aslan ve Mahfuz Arslan ile Taybet Kızmaz, Hamit Can. (04.02.2012/DİHA/ ANF/Posta.com.tr /Hurriyet.com.tr/ Aktifhaber.com/ Gazete5.com) * Muş'un Varto İlçesi'nde BDP Kadın Meclisi üyesi Gülistan İnan gözaltına alındı. Evine düzenlenen baskınla gözaltına alınan İnan, İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. İnan'ın 213 gözaltı gerekçesi öğrenilmedi. Bitlis'in Güroymak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler sabah erken saatlerinde BDP üyesi Maşallah Ata ile Abdurrahman Ata'nın evlerine baskın düzenledi. Evlerin camlarının dahi kırıldığı baskından sonra evler didik didik aranırken, arama sonrası Maşallah ile Abdurrahman Ata gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 2 BDP üyesinin gözaltı gerekçesi öğrenilmedi. (04.02.2012/ANF/DİHA/ Yuksekovahaber.com) *Mardin'in Mazıdağı İlçesi'ne bağlı Yücebağ (Kelek) Köyü'nde gözaltına alınan ve Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne getirilen Xebat Demir ile Çınar'da gözaltına alınan Mervan Karataş, işlemlerin ardından Diyarbakır'a gönderildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 2 kişinin Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu öğrenildi. (04.02.2012/ DİHA) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde Heviya Jinê Editörü Sultan Şaman'ın ailesine ait eve bu sabah 06.00'da baskın yapıldı. Evde yapılan aramanın ardından Şaman, gözaltına alındı. Şaman'ın Batman'a götürüleceği belirtildi. (04.02.2012/ DİHA) *Muş ile Bitlis Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Muş merkeze bağlı Altınova Beldesi'nde oturan eski BDP Merkez ilçe yöneticisi Mehmet Demir'in evine baskın düzenledi. Evin kapısını kırarak içeriye giren polisler, evde arama yaptıktan sonra Demir'i gözaltına aldı. Buradan Bitlis İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Demir'in gözaltı gerekçesi öğrenilmedi. (04.02.2012/ DİHA/Haberler.com/Sondakika.com) * BDP Urfa İl Örgütü sekreteri Halit Durdu, Viranşehir'e giderken gözaltına alındı. Jandarma Karakol Komutanlığı tarafından yapılan kontrolde gözaltına alınan Durdu'nun Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi talimatıyla gözaltına alındığı ve Diyarbakır'a götürüleceği öğrenildi. (05.02.2012/ DİHA) *Bingöl'de bu sabah M Tipi Cezaevi'ne görüşe giden Gaffur Gelen ve Yunus Bulut adlı öğrenciler, cezaevi çıkışında polisler tarafından durdurularak üstleri arandı. Aramadan sonda sonra 2 öğrenci, daha önce haklarında açılan bir soruşturma gerekçesiyle gözaltına alındı. Emniyet müdürlüğüne götürülen ve burada ifadeleri alınan 2 öğrenci, daha sonra serbest bırakıldı. (06.02.2012/ DİHA) *Batman'da, BDP Parti Meclis Üyesi Mehmet Kavak'ın, öğleden sonra il merkezinde durdurularak, gözaltına alındığı belirtildi. Hakkında açılan bir davadan ifadesinin alınacağı gerekçe gösterilerek gözaltına alınan Kavak'ın Batman İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (06.02.2012/ DİHA) *Hakkari merkeze bağlı Oğlu (Talê) Köyü'ne bu sabah asker ve özel harekat polisleri zırhlı araçlarla baskın düzenledi. Köyün çevresi 300 asker tarafından ablukaya alınırken, köy sakinleri köyün girişindeki köprü başında toplandı. Burada Kerim, Naif, Şevket, Halit ve Sekvan Adıyaman, İsmail, Tahir ve İsa Turan, Ömer Işık, Adem Kaya, Rahmi Zirek ve Fadıl Kaçmaz gözaltına alınırken, Cemil Turan ve İsmail Özyunç'un da arandığı bildirildi. Göz altına alınan 12 köylünün Hakkari Merkez Jandarma Komutanlığı'na götürüldüğü belirtilirken, köylülerin neden gözaltına alındığı konusunda bilgi alınamadı. (06.02.2012/ DİHA/ANF/Yeniozgurpolitika.org/Etha.com.tr/Yuksekovahaber.com) *Batman merkezli yürütülen "KCK" operasyonunda gözaltına alınıp adliyeye sevk edilenlerden Batman Belediye Başkanı Serhat Temel'in de aralarında bulunduğu 3 kişi serbest bırakılırken, 19 kişi ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Emniyette işlemleri tamamlanan 18 214 kişinin ise gruplar halinde gün içinde savcılığa çıkarılması bekleniyor. (07.02.2012/ANF DİHA/Aktifhaber.com/Radikal.com.tr/Sabah.com.tr) *Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, sabah saatlerinde Azadiya Welat Gazetesi çalışanları Mahmut Tutal, Abdulbesir Yapıcı ve KURDÎ-DER Urfa Şube Yöneticisi İbrahim Halil Donan'ın kaldıkları evlere baskın düzenledi. Baskın sonrası gözaltına alınan 3 kişi, Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. 3 kişinin gözaltı gerekçesi ise öğrenilemedi. (07.02.2012/ DİHA/ANF/Etha.com.tr) *Hakkari kent merkezinde sabaha karşı polis ve özel harekat timlerinin evlere yaptığı baskın sonucu 3'ü çocuk 17 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltına alınan Erhan Abi, Emrah Seyhan, Seyithan Temel, Nihat Kurt, İsa Duman, Özgür Yalçın, Emrah Özkan, Rıdvan Karagöz, Siyabent Tetik, Mehmet Seven, Sinan Timur, Murat Karagöz, Mazlum Dayan, Mustafa Akbulut ve yaşları 18'den küçük olan F.T., B.İ. ve M.A. Hakkari Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (07.02.2012/ANF/DİHA) *Hakkari merkeze bağlı Oğlu (Talê) Köyü'ne yapılan baskın ile gözaltına alınan 12 köylü dışında Cemil Turan ve İsmail Öztunç'un da arananlar listesinde olduğu belirtilmişti. Merkez Jandarma Komutanlığı'na bugün giden İsmail Öztunç, gözaltına alındı. Gözaltına alınan 12 köylünün susma haklarını kullandıkları belirtilirken, dosyada gizlilik kararı olduğu için avukatlara da bilgi verilmiyor. (07.02.2012/ DİHA) * Kızıltepe İlçesi'nde gözaltına alınan 8 kişiden, aralarında Kızıltepe Belediye Başkanvekili Şerife Alp'ın da bulunduğu 4 kişi "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklandı. Tutuklamalar yarın kitlesel yürüyüşle protesto edilecek. Kızıltepe İlçesi'nde sabah saatlerinde eş zamanlı olarak birçok eve baskın düzenlendi. Aralarında Kızıltepe Belediye Başkanvekili Şerife Alp, BDP Kızıltepe İlçe Eski Başkanı Selahattin Ece, BDP Kızıltepe İlçe Saymanı M.Salih Ateş, Kızıltepe Belediye Meclis Üyesi Sevim Bozkurt, KURDİ-DER Kızıltepe Yöneticisi Hatice Öncü, Eğitim Destek Evi eski Koordinatörü Nurullah Tunç, BDP üyesi Türkiye Erol ve Hüseyin Ay gözaltına alındı. Gözaltına alınanların çeşitli tarihlerde katıldıkları yürüyüş ve basın açıklamaları nedeniyle "Örgüt üyesi oldukları" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddialarıyla Kızıltepe Adliyesi'ne getirildi. Savcılık sorgusundan sonra mahkemeye ilk çıkarılan Kızıltepe Belediye binasın makamında bulunduğu sırada gözaltına alınan Başkanvekili Şerife Alp savcılığa çıkarıldıktan sonra tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemece ifadesi alınan Alp, "Örgüt üyeliği" suçlaması ile tutuklanarak Alp, adliye binasının arka kapısından bir sivil araca bindirilerek kimseye görünmeden cezaevine götürüldü. Tutuklanan Alp'ın yanı sıra savcılığa çıkarılan 7 kişinin ifadesi alındıktan sonra tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemece ifadesi alınan 7 kişiden 4 kişi serbest bırakılırken, Kızıltepe İlçe Saymanı M.Salih Ateş, KURDİ-DER Kızıltepe Yöneticisi Hatice Öncü ve BDP üyesi Hüseyin Ay "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklandı. Kızıltepe'de Alp ile birlikte toplam 4 kişi tutuklanarak, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (08.02.2012/ ANF/ DİHA/Medya73.com/Sabah.com.tr/Mynet.com/Haberler.com) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde gece geç saatlerde Zagros İş Merkezi'nin kafe bölümüne özel harekat polisleri baskın düzenledi. Burada kimlik kontrolü yapan polis, Resul Aslan ve soy ismi öğrenilemeyen İhsan adındaki bir genci gözaltına aldı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 2 kişi Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (08.02.2012/ DİHA) *Urfa'nın Hilvan İlçesi'nde sabah saatlerinde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Düzenlenen ev baskınlarında MEYA-DER Başkanı İhsan Yavuz, BDP İlçe Başkan Yardımcısı İsmet Koç, 215 BDP eski İlçe Başkanı N. Ali Sütpak, Belediye Meclis Üyesi M. Emin Demir'in de aralarında bulunduğu 9 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların "KCK" operasyonu kapsamında gözaltına alındığı iddia edilirken, 9 kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (08.02.2012/ ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde Nihat Uçak isimli yurttaşın bu sabah baskın düzenlendi. Baskında evi aranan Uçak, gözaltına alınarak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Uçak'ın gözaltı gerekçesi ise, öğrenilmedi. (08.02.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *BDP Kars eski İl Başkanı İdris Ağbaba, bugün çarşı merkezinde Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından durduruldu. Kimlik kontrolü yapılan Ağbaba, gözaltına alınarak Kars Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Ağbaba'nın neden gözaltına alındığı konusunda ise bilgi alınamadı. (08.02.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/Karshaberleri.com) *Diyarbakır'ın merkez Bağlar İlçesi Yeniköy Mahallesi'nde, Şeyh Şamil Mahalle Meclisi üyesi Süreyya Arpa sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Yolda yürüdüğü sırada gözaltına alınan Arpa, Emniyet Müdürlüğü'ne götürülürken, gözaltı gerekçesi ise öğrenilemedi. (08.02.2012/ DİHA) *Şırnak'ın Uludere İlçesi kırsalında yaşamını yitiren ve 19 Mayıs'ta Muş'un Malazgirt İlçesi Hasretpınar (Tendurek) Köyü'nde defnedilen HPG'li Hanifi Aydın'ın cenaze töreni sırasında çıkan olaylarda askerlere taş attığı gerekçesiyle gözaltına alınan Nihat Uçak, emniyetteki İşlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılık tarafından ifadesi alınan Uçak, tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Uçak, gösteride taş attığı iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (08.02.2012/DİHA) *Urfa'da dün gözaltına alınan Azadiya Welat Gazetesi çalışanları Mahmut Tutal, Abdulbeşir Yapıcı ve KURDÎ-DER Urfa Şube Yöneticisi İbrahim Halil Donan tutuklandı. Bu sabah Halfeti'ye getirilen 3 kişi, savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen Azadiya Welat Gazetesi çalışanları Mahmut Tutal, Abdulbesir Yapıcı ve KURDÎ-DER Urfa Şube Yöneticisi İbrahim Halil Donan, geçtiğimiz yıl 4 Nisan'da Halfeti'de PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü etkinliğine katıldıkları gerekçesiyle "Örgüt propagandası yapmak" suçundan tutuklanarak Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (08.02.2012/ DİHA) *Hakkari merkeze bağlı Oğlu (Talê) Köyü'ne asker ve özel harekat polislerinin yaptığı ortak baskınla gözaltına alınan ve Hakkari Merkez Komutanlığı'nda tutulan 13 köylü, işlemlerinin tamamlanması ardından Van Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edilmişti. Savcılık işlemlerinin ardından Abdulkerim, Halit ve Naif Adıyaman ile Tahir Turan, İsa Turan, Rahmi Zirek, Adem Kaya ve İsmail Zirek serbest bırakılırken, Şevket ve Sekvan Adıyaman, Ömer Işık, İsmail Turan ve Fadıl Kaçar ise tutuklama talebiyle Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Geç saatlere kadar devam eden mahkeme sonucunda, İsmail Turan ve Fadıl Kaçar serbest bırakılırken, Şevket ve Sekvan Adıyaman ile Ömer Işık "Örgüte yardım etmek" suçlaması ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (08.02.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Diyarbakır merkez Yenişehir İlçesi'ne bağlı Yenimahalle'de bir eve düzenlenen baskında Nezahat Şingez (44) adlı kadın gözaltına alındı. Hakkında "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kununu'na muhalefet etmek" iddiasıyla açılan bir dava kapsamında gözaltına alındığı belirtilen Şingez, Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (09.02.2012/ DİHA) 216 *09.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Songül Şingez, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Nezahat Şingez, 09.02.2012 tarihinde sabah saat 05.00’da polislerce evimize yapılan baskında gözaltına alındı. Evimiz aranıldı. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Batman'ın Yeşiltepe Mahallesi'ndeki evine dün gece yapılan baskın sonucu gözaltına alınarak emniyet müdürlüğüne götürülen BDP İl Yöneticisi Mehmet Şirin Ari, işlemlerin ardından Batman Cumhuriyet Başsavcılığı'na getirildi. Savcılık ifadesinin ardından "Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet etmek" iddiasıyla nöbetçi mahkemeye sevk edilen Ari, tutuklanarak Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (09.02.2012/ DİHA) *Hakkari’de Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler Zagros İş Merkezi'ne baskın yaparak binanın kamera kayıtlarına el koydu. Polislerin kamera kayıtlarının yanı sıra görüntü cihazına da el koyduğu ve bunu Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı talimatıyla gerçekleştirdikleri bildirildi. Aynı binanın görüntülerine geçtiğimiz günlerde Hakkari kent merkezindeki patlamayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında el konulmuştu. (10.02.2012/ DİHA) *Muş’un Malazgirt İlçesi'nde sabah saatlerinde yapılan ev baskınında Murat Payçu ve ismi öğrenilemeyen bir yurttaş gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 2 yurttaş İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (10.02.2012/ANF/DİHA/Yuksekovagundem.com/ Yeniozgurpolitika.org) *Urfa'nın Halfeti İlçesi, Göklü Beldesi ile Bozyazı ve Ortayol köylerinde bu sabah eş zamanlı ev baskınları yapıldı. Yapılan baskınları sonucu en az 12 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmezken, Halfeli İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığı askerlerince yapılan baskınların devam ettiği belirtildi. Gözaltına alınan, Sevim Dilaver, Bülent Korkmaz, Hasan Tutak, Hasan Göklü, Ali Altun, Ali Şen, İbrahim Gül, Gökhan Kayıkkaç, Mustafa Çetinüstün, Sait Saim, Kemal Saim, Naim Kökoğlu'nun emniyette bekletildiği belirtildi. (10.02.2012/ANF/DİHA/Medya73.com/İmc-tv.com/sanliurfa.com) *Diyarbakır'ın Bağlar, Yenişehir ve Sur ilçelerinde sabah saatlerinde çok sayıda baskın düzenlendi. Düzenlenen ev baskınlarında Sadık Yöntem ve Fahri Aralan ile isimleri öğrenilemeyen 3 kişi gözaltına alındı. Bazı evlere düzenlenen baskınlarda hakkında arama kararı olanların arandığı öğrenildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 5 kişi Emniyet Müdürlüğü'ne götürülürken, gözaltı sayısının artabileceği belirtildi.Dün ve önceki gün de düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan 2 kişi ile birlikte gözaltı sayısı 7'ye çıkarken, gözaltına alınanların emniyetteki işlemleri sürüyor. (10.02.2012/ DİHA) *Urfa'nın Halfeti İlçesi, Göklü Beldesi ile Bozyazı ve Ortayol köylerinde bu sabah eş zamanlı ev baskınları sonucu gözaltına alınan 12 kişi, emniyetteki ifade işlemlerinin ardından savcılığa getirildi. 2 kişi savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılırken, 10 kişi ise tutuklama talebi ile Halfeti Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan 10 kişiden Hasan Tutak, Gökhan Kayıkaç, Mustafa Çetinüstün, Kemal Sayın adlı yurttaşlar "Örgüt propagandası" iddiası ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (10.02.2012/ DİHA/ Haberler.com/Yuksekovahaber.com) *Muş’un Malazgirt İlçesi'nde protesto gösterisinde çıkan olaylarda polislere taş attıkları gerekçesiyle sabah saatlerinde gözaltına alınan 2 yurttaş, emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılık tarafından ifadeleri alınan yurttaşlar, tutuklama talebiyle Sulh 217 Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İki yurttaş, polise taş attıkları iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (10.02.2012/ DİHA) *Urfa’nın Halfeti İlçesinde 2 gün önce yapılan ev baskınları gözaltına alınan 9 kişi Hilvan Cumhuriyet Savcılığına çıkartıldı. Savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından 5 kişi serbest bırakılırken, 4 kişi ise tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Hilvan Sulh Ceza Mahkemesine sevk edilen 4 kişiden 2’si serbest bırakılırken, MEYA-DER Urfa Şube Başkanı İhsan Yavuz ile BDP eski Hilvan ilçe yöneticisi Hasan Kılıç tutuklandı. Yavuz ve Kılıç, Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. (10.02.2012/ DİHA) *10.02.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Eşref YAŞA şu beyanlarda bulundu: “09.02.2012 tarihinde Bingöl İli Ilıcalar Beldesi mevkiinde bir operasyon esnasında oğlum Diren Yaşa’nın yaralı olarak ele geçirildiği bilgisi tarafıma ulaşmıştır. Oğlum Bingöl Devlet Hastanesinde ameliyata alınmıştır. Gereğinin yapılmasını, derneğinizden tarafından gerekli desteğin verilmesini istiyorum.” (İHD Bingöl Şubesi) *11.02.2012 tarihinde şubemize başvuruda bulunan Abdullah AYDIN şu beyanlarda bulundu: “09.02.2012 tarihinde Bingöl-Ilıcalar beldesi kırsalında yaşanan bir operasyonda oğlum Abdullah Aydın sağ olarak yakalanmıştır. Askeri yetkililer bizi arayarak, durumu bize bildirdiler. Mersin’de ikamet ediyoruz. Bingöl’e geldik ve gidip oğlumu jandarmada gördüm. Bundaki sonraki süreç için şubenizden yardım talep ediyorum.” (İHD Bingöl Şubesi) *Van’ın Erciş merkez ile Çelebibağı Beldesi'nde sabah saatlerinde evlere düzenlenen ev baskınlarında 7 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 7 kişi, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülerek sağlık kontrolünden geçirildikten sonra İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (11.02.2012/ANF/DİHA/Mynet.com) *İran'dan Türkiye sahasına 2 araç ceviz sokmak isteyen yurttaş ile polis arasında tartışma yaşandı. Polislerin araçlara el koymak istemesi üzerine tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından polis 2 kişiyi gözaltına aldı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 2 kişiden biri serbest bırakılırken, Harun Kevibeden ise savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alındıktan sonra, "Görevli memura mukavemet ettiği" gerekçesiyle Yüksekova Asliye Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edilen Kevibeden, aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayla ilgili 2 araca da el konuldu. Yaşanan olaydan sonra sınır ticareti yapan yurttaşlar, Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası'na giderek, yaşadıkları sorunların çözülmesi için destek istedi. (11.02.2012/ DİHA) *Hakkari’de 7 Şubat’ta evlere yapılan baskınlar sonucu gözaltına alına 17 kişiden 11'i sevk edildiği Van’da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alındıktan sonra 7 kişi serbest bırakılırken, 4 kişi ise tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen Musa Akbulut, Botan İdem, İsa Duman ve Mehmet Seven “Örgüt üyesi” oldukları iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Aynı grupla gözaltına alınan ve Hakkari'de savcılığa çıkarılan 6 kişiden 5’i serbest bırakılırken, Mansur Aşan ise Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği tarafından “Örgüt propagandası yaptığı” gerekçesiyle tutuklandı. (11.02.2012/DİHA/Birgun.net/Mynet.com) *Diyarbakır'ın Bağlar İlçesi Emek Caddesi'nde 10 yaşındaki R.C. adlı çocuk polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen R.C.'nin Bağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Şubesi'ne götürüldüğü bildirildi. (11.02.2012/ DİHA) 218 *Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından sabah saatlerinde Büyük Ağrı ve Yüzüncü Yıl mahallelerinde yapılan ev baskınlarında 10 kişi gözaltına alındı. Evlerde yapılan aramalarda birçok kitap, CD ve bilgisayara el konulurken; Murat Aslan, Hayrettin Bayram, Harun Hikmet, Mazlum Dikmen, Özlem Özdemir, Zakir Aslan ve isimleri öğrenilemeyen 4 kişinin de aralarında bulunduğu toplam 10 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 10 kişi Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (12.02.2012/ANF/DİHA/ Sabah.com.tr/Agos.com.tr) *Halfeti'de PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getiriliş tarihi olan 15 Şubat nedeniyle kadınlar tarafından yapılmak istenen yürüyüş öncesi polis BDP İlçe binasını çok sayıda zırhlı araç ve özel hareket timi ile ablukaya aldı. Halfeti'nin belde ve köylerinden yürüyüşe katılmak için gelen birçok araca para cezası verilirken, 2 aracın da cezası olduğu gerekçesiyle polis tarafından bağlandığı belirtildi. Urfa'dan Halfeti'ye gelen grup içerisinde bulunduğu öğrenilen Azadiya Welat Gazetesi çalışanı Mustafa Göktaş'ın da jandarma arama noktasında araçların durdurulması üzerine haber için fotoğraf çekmek isterken, jandarma tarafından tartaklandığı ve gözaltına alındığı öğrenildi. Bütün baskılara ve engellemelere rağmen BDP İlçe binası önünde aralarında Öcalan'ın ablası Fatma Öcalan ile kardeşi Mehmet Öcalan'ın da bulunduğu 2 bini aşkın kişi toplandı. Kitlenin "Bijî Serok Apo" sloganları ile yürüyüşe geçmek istemesi üzerine Urfa merkezden Halfeti'ye sevk edilen yüzlerce çevik kuvvet polisi ile panzerlerle kitlenin önü kesildi. "Öcalan'a özgürlük soykırıma son", "15 Şubat komplosunu kınıyoruz" yazılı pankartlara el koyan polis, kitleyi de ablukaya aldı. Kitle durdurulduğu yerde basın açıklaması yapmak istedi. Ancak buna da izin vermeyen polis kitleye müdahalede bulanarak Muhsin Ceylaner ve ismi öğrenilemeyen yaşlı bir yurttaşı gözaltına aldı. (12.02.2012/DİHA / Atilimhaber.org) *Halfeti'de PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye getirilişinin 13. yıl dönümü ve tecridi protesto etmek amacıyla yapılan yürüyüşe polisin müdahalesi üzerine Birecik'ten Halfeti'ye giden ve aralarında BDP Birecik İlçe yöneticilerinin de bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. Birecik Jandarma Karakol Komutanlığı'na bağlı askerler tarafından yolda yapılan kimlik kontrolü ardından gözaltına alınan 8 kişi İlçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldü. Daha önce de Halfeti'de aralarında Azadiya Welat Gazetesi Çalışanı Mustafa Göktaş'ın da bulunduğu 3 kişi gözaltına alınmıştı. (12.02.2012/ANF/DİHA/Urfahaber.net/Showhaber.com) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde dün gece saatlerinde V.A. isimli bir yurttaş gözaltına alındı. Gözaltına alınan V.A isimli yurttaş çıkarıldığı Nusaybin Asliye Ceza Mahkemesi'nce "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. (12.02.2012/ DİHA) * Van Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekiplerin sabah saatlerinde birçok eve eş zamanlı baskın düzenledi. Evlerin didik arandığı baskınlarda Van Belediye Başkan Yardımcısı Gülbahar Orhan, Van Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Necip Altunli, Van'ın Özalp İlçesi'nde Heliz Alpaslan ile isimleri öğrenilmeyen 3 kişinin de aralarında bulunduğu toplam 6 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 6 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde İlçe Tarım Müdürlüğü Lojmanları'na düzenlenen baskına ilişkin Şehristan Kutluk adlı kadın gözaltına alındı. Kutluk'un Van Cumhuriyet Savcısı'nın talimatıyla gözaltına alındığı öğrenildi. İlçe genelinde düzenlenen ev baskınlarında 20'ye yakın ev aranırken, baskınlar sonucu Emin Yaşar isimli genç gözaltına alındı. Aynı saatlerde Hakkari merkez de ise düzenlenen baskınlarda 6 kişi gözaltına alındı. Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağlı Erentepe (Liz) Belede Belediye Başkanı Mehmet Yaşık'ın evine sabah saatlerinde düzenlenen baskın son buldu. Asker ve polislerin evdeki araması üç saat sürdü. Aramadan sonra bilgisayar harddiski, CD ve telefona el konulurken, Belediye Başkanın kızı Dilek Yaşık gözaltına alındı. 219 Aynı saatlerde Dilek Yaşık'ın Günbatmaz (Adgon) Köyü'nde öğretmenlik yapan arkadaşı Yasin Yılmaz'ın evine de baskın yapılarak ev arandı. (13.02.2012/DİHA/Haberforum.com/ Aktifhaber.com/Gazete5.com/Sabah.com.tr) *Van ve Özalp'ta yapılan ev baskınlarda gözaltına alınanların sayısı 8'e çıktı. Gözaltına alınan Van Belediye Başkan Yardımcısı Gülbahar Orhan, Gürpınar Tarım İlçe Müdürü ve Van Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Necip Altunli, üniversite öğrencisi Heliz Alpaslan ile Orhan Sarıhan, Tayfur Tekçe, Sinan Aygün, Adnan Sarı, Engin Kaya, İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (13.02.2012/ DİHA) *Erzurum Karayazı'da sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarının ardından gözaltına alınan Yunus Kamış'ın ardından, Yavuz Karabakan, Atilla Karabakan'da evlerine yapılan baskınla gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 3 kişinin, Karayazı Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu bildirildi. (13.02.2012/ DİHA) *İstanbul merkezli bu sabah başlatılan operasyon düzenlenen baskınlarda Antep'te 10, Batman'da 24, Şırnak'ta 5, Diyarbakır'da 10, Adıyaman'da 1, Mardin'de 20'ye yakın kişi gözaltına alındı.Antep'in Şahinbey İlçesi'nde sabah saat 06.30 sıralarında eş zamanlı birçok eve baskın düzenlenirken, baskınlarda 10 kişi gözaltına alındı. Antep’ te yüzlerce polisin katıldığı baskınlar, Cengiz Topel ve Beybahçe mahallelerinde evlerin damlarına keskin nişancılar yerleştirilirken, mahallelerde panzer ile akrep timi araçlarla mahalleler ablukaya alındı. Düzenlenen ev baskınlarında Azar Ayhan, Ramazan Behcet, Medeni Baryanık, Mazlum Baryanık, Hasan Baryanık, İbrahim Sığa ile soyadı öğrenilemeyen Ramazan adlı yurttaş ve isimleri öğrenilemeyen 3 kişi gözaltına alındı. Baskınların "KCK" operasyonu kapsamında yapıldığı belirtilirken, gözaltına alınanlar Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. Batman'da da sabah erken saatlerde merkez ve ilçelerde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına 24 kişi gözaltına alınırken, gözaltına alınanlardan isimleri öğrenilenler şöyle: Hasan Varol, Hamza Gök, Murat Teymur, Hamza Timurtaş, İzzet Aslan, Derviş Aydın, BDP Kozluk İlçe Saymanı Ali Toptik, Mesut Toptik, BDP İlçe Yönetisici Dilek Arzık, Revşan Acar, Esma Avşar, Orhan Doğan Eğitim Destek Evi öğretmenlerinden Nasır Taş, Ferhat Ötaş, Suat Oğuz.Şırnak merkez ve Cizre İlçesi'nde düzenlenen ev baskınlarında 5 kişi gözaltına alındı. Düzenlenen baskınlarda Şırnak'ta 3, Cizre'de de BDP Cizre eski İlçe Başkanı Burak Yiğit'in de aralarında bulunduğu 2 kişi olmak üzere kent genelinde 5 kişi gözaltına alındı. Baskınların "KCK" operasyonu kapsamında olduğu belirtilirken, gözaltına alınanların İstanbul'a gönderileceği öğrenildi.Diyarbakır'da düzenlenen ev baskınlarda ise aralarında DİHA Muhabiri İsmet Mikailoğulları, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi çalışanı Fatma Ateş ile Diyadin İnan adlı yurttaşın da aralarında bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı. Düzenlenen baskınların "KCK" operasyonu kapsamında olduğu belirtilirken, gözaltına alınanların emniyetteki işlemleri sürüyor.Mardin Merkez ve ilçeleri Kızıltepe, Derik ile Nusaybin'de sabah erken saatlerde birçok eve baskın düzenlendi. Mardin Merkez'de yapılan baskınlarda 6 kişi gözaltına alındı. Kızıltepe'de yapılan baskınlarda ise Alican İbrahimoğlu, Nurullah Korhan, Şervan Akman ve Hubar Çetin gözaltına alındı. Derik İlçesi'nde sabah erken saatlerde düzenlenen baskınlarda İHD Derik Temsilcisi Abdurrahman Kızılay ve Mersin Üniversitesi öğrencisi Serdar Özcan gözaltına alındı. Nusaybin'de yapılan ev baskınlarında ise Lokman Doğan, Mesut Ayaz, Welat Ayaz ve Hurşit Elçioğlu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Mardin ve ilçelerinde en az 20 kişi gözaltına alınırken, evlerde yapılan baskınlarda hard disk ve bilgisayar kasalarına el konulduğu öğrenildi. Gözaltına alınanların Mardin'den Diyarbakır'a götürüldüğü bildirildi. Adıyaman'ın Kahta İlçesi'nde de, Ercan Çoban adlı yurttaş evine düzenlenen baskın sonucu gözaltına alındı. "KCK" operasyonu kapsamında gözaltına alındığı belirtilen Çoban'ın İstanbul'a gönderileceği belirtildi. (13.02.2012/ DİHA/ Haberforum.com/ Aktifhaber.com/Gazete5.com/ANF) 220 *Batman'da sabah saatlerinde merkez ve ilçelerde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınanların sayısı 36'ya çıktı. Gözaltına alınanlardan isimleri öğrenilenler şöyle: Hasan Varol, Hamza Gök, Murat Teymur, Hamza Timurtaş, İzzet Aslan, Derviş Aydın, BDP Kozluk İlçe Saymanı Ali Toptik, Mesut Toptik, BDP İlçe Yönetisici Dilek Arzık, Revşan Acar, Esma Avşar, Orhan Doğan Eğitim Destek Evi öğretmenlerinden Nasır Taş, Ferhat Ötaş, Suat Oğuz, Ahmet Demir, Veysi Demir, Ekrem Demir.Gözaltına alınan 36 kişiden 9'unun Diyarbakır'a götürüldüğü öğrenilirken, diğerlerinin ise Batman Emniyet Müdürlüğünde tutulduğu bildirildi. (13.02.2012/ DİHA) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Aktepe Köyü'nde çıkan çatışmanın ardından köyde abluka sürüyor. Köyüm kırsal bölgelerinde özel harekat timlerinin katılımı ile hava destekli operasyon başlattığı belirtildi. Dün yaşanan çatışmanın ardından askerlerin Müslüm Çelebi, Cihan Kırıcı, Cihat Kırıcı, Şirin Çiçek, Selhan Timur ve Ali Timur adlı yurttaşları gözaltına aldığı bildirildi. (13.02.2012/ DİHA/ANF) *Urfa’nın Halfeti ilçesinde PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 15 Şubat komplosunu protesto eylemine AKP rejimi polisleri saldırıda bulundu, 10 kişi gözaltına alındı. Halfeti’de Karaotlak Mahallesi’ndeki BDP İlçe binası önünde basın açıklaması yapmak için yapılan eyleme Öcalan’ın kardeşleri Fatma ve Mehmet Öcalan da katıldı. Ellerinde siyah pankart taşıyan ve ağızlarını siyah bantla bağlayan eylemciler, polisin saldırısına uğradı. Rejim polisleri 2 pankarta el koyarken kısa süreli gerginliğin ardından basın açıklamasını okuyan BDP Halfeti İlçe yöneticilerinden Gülistan Korkmaz, Öcalan’a yönelik 27 Temmuz’dan bu yana süren tecridin sona ermesini ve özgürlüğünü istedi. Öcalan’ın kız kardeşi Fatma Öcalan ise Kürtçe konuşmasında barış ve özgürlük isterken, basın açıklaması ardında polis M.G. adlı kişiyi gözaltın alırken, jandarma ise baş harfleri A.A., E.T., M.A., N.A., M.D., V.D., H.K., H.C. ve İ.H.Ö. olan kişileri gözaltına aldı. Sorgulamalarına başlanan 10 kişinin “Terör örgütü propagandası yapma’ ve “Suç ve suçluyu övme” suçlamasıyla adliyeye sevk edilecekleri bildirildi. (13.02.2012/ANF) *13.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Ayşe İnan, şu beyanlarda bulundu: “Bu sabah saat 06.00’da evime polislerce yapılan baskından oğlum Diyadin İnan gözaltına alındı. Polisler tarafından evim aranıldı. Birçok eşyamıza el konuldu. Oğlumun bilgisayar hard diski, 170 adet CD, kasetçalar, 2 adet kutu alıp evden ayrıldılar. Oğlum öğretmen ve aynı zamanda mimarlık fakültesinde öğrencidir. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *13.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Pınar Ateş, şu beyanlarda bulundu: “Bu sabah saat 06.00’da evimize polislerce yapılan baskında ablam Fatma Ateş gözaltına alındı. Evde arama yapıldı. Aramada ders notları dahi delil olarak aldılar. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *14.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Kamuran İbrahimoğlu, şu beyanlarda bulundu: “Benim yeğenim Ali Can, 13.02.2012 tarihinde sabah saat 06.00’da eve yapılan baskında polislerce gözaltına alındı. Arama sırasında yeğenimin CD’lerine el koydular. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *14.02.2012 tarihinde şubemize başvuran İsa Yıldırım, şu beyanlarda bulundu: “Benim amcam oğlu olan M. Ali Yıldırım, 13.02.2012 tarihinde sabah saat 06.00’da eve yapılan baskında polislerce gözaltına alındı. Biz Şanlıurfa TEM Şubesine gittik. Bize Diyarbakır TEM 221 Şubeye getirildiğini söylediler. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) * Urfa merkez ve Viranşehir, Birecik Suruç ile Ceylanpınar'da sabah erken saatlerde çok sayıda eve eş zamanlı baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda Urfa'da 5, Viranşehir'de 2, Birecik'te 2, Suruç'ta 4, Ceylanpınar'da 1 kişi olmak üzere toplam 15 kişi gözaltına alındı. Sabah erken saatlerde başlatılan operasyonda gözaltına alınanlar Urfa Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Baskınların "KCK'nin Gençlik yapılanması"na yönelik olduğu iddia edildi.Ceylanpınar İlçesi'ne bağlı Yukarı Doruklu (Hûmeyra) Köyü'nde bu sabah 05.30'da Jandarma ve İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından bir eve baskın düzenlendi. Urfa Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ve Ceylanpınar Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla evde yapılan aramanın ardından Abdulcelil Dağtekin adlı yurttaş gözaltına alındı. Yapılan aramada, evde bulunan dergi, kitap ve bilgisayar hard diskine el konuldu. Gözaltına alınan Dağtekin'in Urfa'ya götürülmek üzere Ceylanpınar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi.Suruç İlçesi'ne bağlı Xerabsor Köyü'nde de çok sayıda eve baskın düzenlenirken, baskınlarda Ahmet Ak adlı yurttaş gözaltına alındı.Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'nde de sabahın erken saatlerinde yapılan ev baskınlarındı 3 kişi gözaltına alındı. Bismil İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan ev baskınlarında evler didik didik aranırken, Erkan Şeker, Sıdık Baran ve Welat Yıkar adlı yurttaşların gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 3 kişi Bismil İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (14.02.2012/ DİHA) *14.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Ali Kaya, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan İdris Kaya, 13.02.2012 tarihinde Şanlıurfa’da sabah saat 05.00’da polisler tarafından eve yapılan baskında gözaltına alındı. Arama sırasında oğlumun bilgisayar hard disklerine ve CD’lerine el koydular. Niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Van'ın Erciş ile Çelebibağı Beldesi'nde yapılan ev baskınları sonucu gözaltına alınan 7 kişi emniyet işlemlerinden sonra Van'da Savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 3 kişi serbest bırakılırken, 4 kişi ise "Örgüt propagandası yaptıkları" gerekçesiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. 4 kişi aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. Van merkezde ise gece yapılan baskınlarda 5'i çocuk 6 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 5 çocuk Çocuk Şubesi'ne götürülürken, Sedat Çayırel isimli yurttaş ise Van Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. (14.02.2012/DİHA/Mynet.com) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde, Cizre Emniyet Müdürlüğüne bağlı siyasi şube ekipleri ve özel hareket timlerinin katılımıyla dün akşam saatlerinde birçok eve eş zamanlı baskın düzenlendi. Yapılan baskınlarda birçok kişinin evde olmadığı için gözaltına alınmadığı bildirilirken, İl Genel Meclis Üyesi Cüneyt Som'un yanı sıra Emin Geren ve Cemal Özdemir isimli yurttaşlar gözaltına alındığı öğrenildi. Baskınların "KCK" adı altında yapıldığı belirtilirken, gözaltına alınanlar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (14.02.2012/ANF/DİHA / İdilhaberajansi.com) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin 13. yıldönümü nedeniyle Urfa'nın Birecik İlçesi'nde başlatılan açlık grevinde bulunan BDP İlçe Örgütü üyesi Ömer Karadağ gözaltına alındı. Yargıtay'ca onaylanan cezasının infazı için gözaltına alındığı belirtilen Karadağ'ın emniyete götürüldüğü öğrenildi. (14.02.2012/ DİHA) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde Özgürlük Meydanı'nda yapılan açıklamanın ardından Evita Gümüşten adlı genç 222 kadın gözaltına alındı. Meydanın girişinde boynunda yeşil, sarı, kırmızılı ve "Ez birindare te me Amed" yazılı atkısının bulunduğu gerekçesiyle durdurulan Gümüşten, polislerin hakaretine uğradığını öne sürdü. Gümüşten, polislerin kendisine el kol işareti yaptığını ve kendisine bağırdığını belirterek, yanında kimliği bulunmadığı için polislerce gözaltına alındığını söyledi. Kızıltepe Cumhuriyet Polis Karakoluna götürülen Gümüşten, üzerinde kimliği bulunmadığı gerekçesiyle 82 TL para cezasına çaptırıldı. Daha sonra Gümüşten serbest bırakıldı. (15.02.2011/DİHA/Atilimhaber.org) *Van’ın Çaldıran ilçesinde gece 03.30 sıralarında polis tarafından çok sayıda eve baskın düzenlendi. "KCK" adı aldı altında başlatılan operasyonda, baskın yapılan evler didik didik arandı. Aramalardan sonra Barış Acar, Turan Taşer, Vahdetin Mutlu ve Veysi Demir adlı yurttaşlar gözaltına alınırken, gözaltı sayısının yükselebileceği kaydedildi. 4 kişinin İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (15.02.2012/ANF/DİHA/Medya73.com/ Yuksekovahaber.com/Etha.com.tr) *Mardin'in Derik İlçesi'nde dün akşam saatlerinde birçok eve baskın düzenlendiği öğrenildi. Tepebağ ve Söğütözü mahallelerinde düzenlenen baskınlarda M.E. (16) adlı çocuk gözaltına alındı. Evi basılan yaşlı kadın Fatma Atay, baskın sırasında kalp krizi geçirdi. Derik Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Atay'ın durumunun iyi olduğu öğrenildi. Düzenlenen baskınların gerekçesi öğrenilemezken, gözaltına alınan M.E. adlı çocuk İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (15.02.2012/ DİHA) *15 Şubat nedeniyle Ağrı iline bağlı Patnos ilçesinde BDP ilçe binası önünde toplanan ve aralarında Patnos Belediye Başkanı Yusuf Yılmaz ve sivil toplum örgütü temsilcilerinde bulunduğu kalabalık bir grup, Dörtyol mevkiine kadar yürüyüş düzenledi. "Uluslararası 15 Şubat komplosunu kınıyoruz" pankartının açıldığı yürüyüşte kitle sık sık, "Kahrolsun 15 Şubat komplosu", "Biji Serok Apo" sloganları attı. Yürüyüş sonrası açıklama yapan BDP İlçe Başkanı Ekrem Apak, Öcalan'ın uluslararası bir komplo sonucu Türkiye getirildiğini belirterek, komplo içinde yer alan ülkeleri kınadı. Apak, "Sayın Öcalan büyük bir komplo sonucu esaret altına alındı. Ancak buna rağmen 13 yıldır İmralı'da gösterdiği direnişle komployu boşa çıkardı" diye konuştu. Yapılan açıklamadan sonra kitle, "Biji Serok Apo", "Kahrolsun 15 Şubat komplosu" sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Yürüyüşe geçen kitleye polis gaz bombası ve tazyikli suyla müdahalede bulundu. Müdahale sonucunda 5 kişi gözaltına alındı. Müdahale sonrası başlayan olaylar sona erirken, kitlenin BDP İlçe binası önündeki gergin bekleyiş sürüyor. (15.02.2012/ANF/DİHA/Yeniagri.com/Etha.com.tr) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin protesto edildiği Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde Özgürlük Meydanı'nda yapılan açıklamanın ardından Evita Gümüşten adlı genç kadın gözaltına alındı. Meydanın girişinde boynunda yeşil, sarı, kırmızılı ve "Ez birindare te me Amed" yazılı atkısının bulunduğu gerekçesiyle durdurulan Gümüşten, polislerin hakaretine uğradığını öne sürdü. Gümüşten, polislerin kendisine el kol işareti yaptığını ve kendisine bağırdığını belirterek, yanında kimliği bulunmadığı için polislerce gözaltına alındığını söyledi. Kızıltepe Cumhuriyet Polis Karakoluna götürülen Gümüşten, üzerinde kimliği bulunmadığı gerekçesiyle 82 TL para cezasına çaptırıldı. Daha sonra Gümüşten serbest bırakıldı. (15.02.2011/ANF/DİHA/Atilimhaber.org) *Diyarbakır'da PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin yıldönümü olan 15 Şubat'ı protesto gösterilerine yönelik polis müdahalesi ile başlayan olaylar sona erdi. Bağlar, Sur, Yenişehir ve Kayapınar ilçelerinde mahalle araları ile ana caddelere barikat kuran gençler ve polis arasında çıkan olaylar gençlerin dağılması ile sona erdi. Çıkan olaylarda 8 kişinin 223 gözaltına alındığı belirtilirken, gözaltı sayısının daha fazla olabileceği belirtiliyor. (15.02.2012/ DİHA/Medya73.com) *Ağrı'da "KCK" adı altında 2 gün önce yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan Harun Dikmen, Mazlum Dikmen, Mehmet Zakir Aslan, Murat Aslan, Özlem Özdemir, Hayrettin Bayram, Samet Aydemir, İbrahim Yıldırım ve Akın Akar, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 9 kişi "Örgüt üyeliğinden" tutuklanma talebiyle Ağrı Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi.Hakimlikte ifadeleri alınan 9 kişi aynı iddia ile tutuklanarak Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (15.02.2012/ DİHA/ANF) *Antep'te Şubat günü eş zamanlı düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 10 kişi, tutuklandı. Paylaşım sitesi Facebook'ta yaptıkları paylaşımlar nedeniyle gözaltına alındıkları öğrenilen 10 kişi Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemlerinin ardından adliyeye getirildi. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle Antep 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen Azar Ayhan, Ramazan Behcet, Medeni Barıyanık, Mazlum Barıyanık, Hasan Barıyanık, Ramazan Aydemir, İbrahim Sığa, Ömer Tugay Gümüş, Metin Öztürk, Mehmet Tekin "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (15.02.2012/ANF/ DİHA/Medya73.com) *Diyarbakır'da, Konukevi civarında polis tarafından yapılan kimlik kontrolü sırasında gözaltına alınan ESP üyesi Velat Yıldız çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Hakkında çeşitli tarihlerde katıldığı eylemler nedeniyle araması olduğu iddia edilerek gözaltına alınan Yıldız, emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa çıkarıldı. Savcılık tarafından ifadesi alınan Yıldız, 2911 Sayılı Kanuna Muhalefet ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkeme tarafından aynı gerekçeler ile tutuklanan Yıldız, Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (15.02.2012/ DİHA) *16.02.2012 tarihinde şubemize başvuran Cigerhun Üzel, şu beyanlarda bulundu: “14.02.2012 tarihinde akşam saat 21.00’da arkadaşımız olan Serhat Çelik kahveden eve giderken polislerce gözaltına alındığı duyumunu aldık. 3 gündür kendisinden haber alamıyoruz. Biz arkadaşları ve ailesi olarak durumunu merak ediyoruz. Daha öncede siyasi suçtan dolayı cezaevinde kaldı. Bu yüzden polisin alma ihtimali çok daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin Derik'te PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin yıldönümü olan 15 Şubat öncesi birçok eve yapılan baskınlar sonucu gözaltına alınan M.E. (16) adlı çocuk, emniyetteki işlemlerin ardından savcılığa getirildi. "Evinde molotof kokteyli bulundurduğu" iddiasıyla gözaltına alınan M.E. (16) tutuklanma talebiyle nöbetçi mahkemeye gönderildi. Mahkeme, "Patlayıcı madde bulundurmak" iddiasıyla M.E.'yi tutuklayarak Mardin Cezaevi'ne gönderdi. (16.02.2012/ DİHA/Aktifhaber.com) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edilmesinin 13. yıldönümü nedeniyle Nusaybin'de yaşanan olaylara karıştıkları gerekçesiyle 4 kişinin Şirin Bulvarı ve Işık Önder Caddesi'nde gözaltına alındığı öğrenildi. Akşam saatlerinde gözaltınan alınan ve ismi öğrenilemeyen 4 kişinin, Nusaybin Emniyet Müdürlüğü'nde bekletildiği kaydedilirken, evine yapılan baskın sonucu gözaltına alınan Belediye Başkan Yardımcısı Saliha Cabadak ve kardeşi Derviş Cabadak'ın ise, Mardin Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü kaydedildi. Öte yandan dün Dargeçit'te çıkan olaylar sırasında Ali Kaya ve ismi öğrenilemeyen bir kişinin 224 gözaltına alındığı bildirildi. (16.02.2012/ DİHA/Milliyet.com.tr/Nusaybinim.com/ Cumhuriyet.com.tr) *Batman'da PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilişinin 13. yıldönümü nedeniyle yapılan gösterilere katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 11 kişiden 7'si emniyet işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Savcılığa sevk edilen 4 kişi, tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Mahkemede ifadesi alınan 2 kişi serbest bırakılırken, 2 kişi ise tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (17.02.2012/ DİHA) *15 Şubat'ta Mardin ve Nusaybin Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polislerin ortaklaşa düzenlediği baskınla gözaltına alınan Nusaybin Belediye Başkan Yardımcısı Saliha Cabadak ve kardeşi Derviş Cabadak'ın evinin bahçesinde yapılan kazılarda 2 ile 2 buçuk kg ağırlığında 3 adet zaman ayarlı bombanın bulunduğu iddiası Mardin Valiliği tarafından basına açıklanmıştı. Mardin İl Emniyet Müdürlüğü ve Nusaybin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Terörle Mücadele Şubeleri, patlayıcı uzmanları ve çevik kuvvet polisleri ile çok sayı da TOMA ve Akrep türü zırhlı polis araçlarıyla akşam saatlerinde Cabadak'ın Nusaybin’in Yenişehir semtinde bulunan evine ikinci kez baskın düzenlendi. Evde tekrar arama yapılırken, evin bahçesinde patlayıcı uzmanları eşliğinde dedektörlerle kazı yapıldı. Yapılan arama ve kazı hakkında herhangi bir açıklama yapılmazken, kazı ve aramalarda her hangi bir bulguya rastlanılmadığı öğrenildi. (17.02.2012/ DİHA) *Şırnak'ın Kumçatı Beldesi'nde (Dêrgulê) dün gece özel harekat timleri, sivil polis ve jandarma tarafından birçok eve baskın düzenlendi. Baskınlar sırasında birçok evin kapıları kırıldı. Ev sahipleri, silahın namlularıyla kapıya vurulduğunu ve bu sırada bir silahın namlusunun kırıldığını söyledi. Beldede yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanların arasında 2 kız çocuk bulunurken, 70 yaşındaki yatalak bir hastanın da olduğu belirtildi. 12 kişinin "KCK şehir yapılanması" kapsamında gözaltına alındığı iddia edilirken, gözaltına alınanlar Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltına alınanların isimleri şöyle: E.I. (15), G.B. (16), Abdullah Kılıç (70), Sait Çöker, Kumçatı Belediye Meclis Üyesi Ömer Koç, Selim Benzer, Raşit Aydın, Hamit Durak, Bahattin Ertaş, Ramazan Kılıç, Abdullah Kartal ve Ahmet Kartal. (18.02.2012/DİHA/İmc-tv.com/Showhaber.com/Diyarmedya.com) *Batman'da 15 Şubat ve öncesi merkez ve ilçelerde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 27 kişi emniyetteki işlemleri ardından savcılığa sevk edildi. 27 kişiden aralarında Kozluk BDP İlçe Saymanı Ali Toptik, Orhan Doğan Eğitim Destek Evi öğretmenlerinden Nasır Taş ile birlikte 12 kişi savcılıkta serbest bırakılırken, 15 kişi ise tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılanlardan 5 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, aralarında BDP Kozluk İlçe Yöneticileri Mesut Toptik ve Dilek Arzık'n da bulunduğu 10 kişi ise "Örgüt propagandası" yaptıkları gerekçesiyle tutuklanarak, Batman Kapalı M Tipi cezaevine gönderildi. (18.02.2012/DİHA/ANF/Etha.com.tr) *Van'ın Çaldıran İlçesi’nde 4 gün önce yapılan ev baskınları sonucu gözaltına alınan Barış Acar, Turan Taşer, Vahdet Mutlu ve Veysi Demir adlı yurttaşlar, emniyetteki işlemlerin ardından Van'da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 4 kişi "Örgüt propagandası yapmak" ve “Örgüte eleman kazandırmak” iddialarıyla Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Veysi Demir serbest bırakılırken; Acar, Taşer ve Mutlu aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. (19.02.2012/ DİHA/ANF/Medya73.com/ Evrensel.net) *8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamaları için Van'dan Hakkari'ye gelen BDP PM Üyesi Arzu Mucu, Depin polis arama noktasında gözaltına alındı. Gözaltına alının Mucu'nun 225 Hakkari Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Mucu'nun gözaltı gerekçesi öğrenilmedi. Bu arada 8 Mart nedeniyle geçtiğimiz hafta Doğubayazıt'ta giden BDP Kadın Meclisi üyesi Çimen Altürk, Ehmedê Xanî Mahallesi'nde bu gün polislerce gözaltına alındı. Altürk'ün Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla gözaltına alındığı belirtildi. (20.02.2012/ DİHA) *Diyarbakır'da 6 Aralık 2009'da yapılmak istenen yürüyüşe polisin müdahale etmesi ile çıkan olaylarda vücuduna iki kurşun isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Aydın Erdem'in babası Mahmut Erdem, gözaltına alındı. Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'nce sabah saatlerinde evine yapılan baskında gözaltına alınan Erdem'in hangi gerekçe ile gözaltına alındığı öğrenilmezken, Erdem'in Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu belirtildi. (20.02.2012/ DİHA) *Erzurum çarşı merkezinde BDP üyesi Ramazan Çildağ, polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınma gerekçesi öğrenilmezken, Çildağ'ın Erzurum Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (20.02.2012/ DİHA) *4 Şubat'ta Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisi ile Batman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen "KCK Kent Meclisi" adı altındaki operasyon kapsamında 44 kişi ile birlikte gözaltına alınan ve mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan DİHA Batman muhabirimiz Gülsen Aslan, yeniden gözaltına alındı. Sabah saatlerinde ajansımızın Batman bürosuna gelen polisler, muhabirimiz Aslan'a "4 Şubat tarihinde yapılan baskın sırasında el konulan malzemelerinizi almak için bizimle emniyette kadar gelmeniz gerekiyor" diyerek Aslan'ı Batman İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. Muhabirimiz Aslan burada, hakkında yakalama kararı olduğu belirtilerek gözaltına alındı. Aslan'ın Batman Cumhuriyet Savcısı'nın bir üst mahkemeye yaptığı itiraz sonucu yeniden gözaltına alındığı öğrenilirken, muhabirimizin mahkemeye çıkarılması bekleniyor. (21.02.2012/ DİHA) *Polis ve özel harekat timleri, sabahın erken saatlerinde Kurtalan eski Belediye Başkanı ve BDP PM eski Üyesi Nezir Gülcan'ın Siirt'te Bahçelievler Mahallesi'ndeki evine baskın düzenledi. Gülcan, evinde yapılan aramanın ardından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen Gülcan'ın Siirt İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (21.02.2012/ DİHA) *4 Şubat'ta Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisi ile Batman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen "KCK Kent Meclisi" adı altındaki operasyon kapsamında 44 kişi ile birlikte gözaltına alınan ve mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan DİHA Batman muhabirimiz Gülsen Aslan ve BDP Siyaset Akademisi çalışanı Salih Keleş, sabah saatlerinden yeniden gözaltına alındı. Ajansımızın Batman bürosuna gelen polisler, muhabirimiz Gülsen Aslan'a "4 Şubat tarihinde yapılan baskın sırasında el konulan malzemelerinizi almak için bizimle emniyette kadar gelmeniz gerekiyor" diyerek Aslan'ı Batman İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü. Muhabirimiz Aslan burada, hakkında yakalama kararı olduğu belirtilerek gözaltına alındı. Batman Cumhuriyet Savcısı'nın bir üst mahkemeye yaptığı itiraz sonucu yeniden gözaltına alınan Aslan ve Keleş çıkarıldıkları mahkeme tarafından "KCK faaliyetleri içinde bulunmak" ve "Faaliyetlerini yürütmek" iddiası ile tutuklandı. (21.02.2012/ DİHA) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'ne bağlı Aktepe Köyü kırsalında bir HPG'linin yaşamını yitirdiği birinin ise yaralı yakalandığı çatışmanın ardından gözaltına alınan ve Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifadeleri tamamlanan 6 kişiden 2'si işlemlerinin ardından serbest bırakılırken 4'ü ise savcılığa sevk edildi. Savcılıkça ifadeleri alınan 3 yurttaş serbest 226 bırakılırken Ali Teymir isimli yurttaş ise "Örgüte yardım yataklık etmek" suçlaması ile mahkemeye sevk edildi. Mahkemede de ifadesi dinlenen Teymir, aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. (21.02.2012/ANF/DİHA/Sabah.com.tr/Posta.com.tr) *Kars Emniyet Müdürlüğü ile Kağızman İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, birçok eve bu sabah saatlerinde baskın düzenledi. Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla yapılan baskınlarda Kars merkezde Fatma Can ile Haydar Ayırtır, Kağızman'da ise, Şahzade Abaylı ve Bahar Alkan gözaltına alınmasının ardından çarşı merkezinde dolaşan Muhittin Sayın ile Mahmut Boşnak da gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar ilçe emniyet müdürlüğüne götürüldü. (22.02.2012/DİHA/Gazetekars.com) *Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisi ile Batman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen "KCK Kent Meclisi" adı altındaki operasyon kapsamında 44 kişi ile birlikte gözaltına alınan ve mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Osman Beyaz adlı yurttaş Mersin'de dün gece göz altına alınarak Batman'a getirildi. Batman Cumhuriyet Savcısı'nın bir üst mahkemeye yaptığı itiraz sonucu yeniden gözaltına alınan Beyaz, çıkarıldığı mahkeme tarafından "KCK faaliyetleri içinde bulunmak" ve "Faaliyetlerini yürütmek" iddiası ile tutuklanarak Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (22.02.2012/ DİHA/Yeniozgurpolitika.org/Ozgur-gundem.com) *Bugün öğle saatlerinde Batman Belediyesi Çay Bahçesi'nde oturan BDP Genel Merkez çalışanı İsmail Yıldırım yanına gelen polisler tarafından gözaltına alındı. Yıldırım'ın parkta bulunan BDP'li yöneticilerin yanından gözaltına alınması üzerine arkadaşları BDP'nin avukatlarına haber verdi. Bunun üzerine Batman İl Emniyet Müdürlüğü'nü arayan avukatlara, emniyet yetkililerinin "Yıldırım'ın kendileri tarafından gözaltına alınmadığı ve nerede olduğu konusunda bilgileri olmadığı" şeklinde bilgi verildi. Yıldırım'ın kimler tarafından alınmış olabileceği konusunda çalışmalarını sürdüren avukatların Siirt İl Emniyet Müdürlüğü'nü de arayacağı öğrenildi. (23.02.2012/DİHA/Kizilyildiz.org) *Bingöl'de sabah saat 05.30 sıralarında birçok eve yapılan baskınlarda 4 kişi gözaltına aldı. Polis ve jandarmanın ortaklaşa düzenlediği ev baskınlarında MEYA-DER Bingöl Temsilcisi Cengiz Turan, DEHAP eski İl Başkanı Yavuz Kıtay, BDP üyeleri Ali Rıza Mert ve Fazıl Mert gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 4 kişi Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (23.02.2012/ DİHA/Yuksekovahaber.com/Skyturk.net) *8 Mart nedeniyle Doğubayazıt'a giderken gözaltına alınan BDP Kadın Meclisi üyesi Çimen Altürk ise yol tutuklaması adı altında tutuklandı. Ağrı’da savcılığa çıkarılan Altürk, Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında hakkında tutuklama kararı bulunduğu belirtilerek, tutuklandı. Ağrı M Tipi Cezaevi'ne gönderilen Altürk’ün önümüzdeki günlerde Diyarbakır'a götürülerek savcılığa çıkarılması bekleniyor. (23.02.2012/ DİHA/Zaphaber.com) *BDP Dersim İl Başkanı Suat Demir, Nazimiye İlçesi'nde yaptığı bir konuşmada, yaşamını yitiren HPG'liler için "Şehit" dediği gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturma kapsamında bugün Sanat Sokağı'nda polislerce gözaltına alındı. Demir, götürüldüğü Dersim Emniyet Müdürlüğü'nde ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. (24.02.2012/DİHA/ munzurnews.com) *Önceki gün Urfa'da BDP Genel Merkez çalışanı Nedim Tatlı, Batman'da BDP Genel Merkez çalışanı İsmail Ekinci ve Siirt'te Kurtalan eski Belediye Başkanı Nezir Gülcan gözaltına alınmıştı. Siirt İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından Tatlı, Ekinci ve Gülcan dün 227 akşam saatlerinde adliyeye sevk edildi. Savcılıktaki ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilen Tatlı ve Gülcan tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, BDP Genel Merkez çalışanı İsmail Ekinci "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (24.02.2012/ DİHA) *Doğubeyazıt İlçesi’nde kaldığı otel odasından bu sabah gözaltına alınan vicdani retçi Halil Savda, işlemleri için Doğubeyazıt adliyesine getirildi. Savda, savcılık ve hakimlik işlemlerinin ardından TCK’nın 318. Maddesinde yer alan “Halkı askerlikten soğutmak” gerekçesine dayanılarak tutuklandı. Savda, daha sonra Doğubeyazıt Kapalı Cezaevi'ne götürüldü. (24.02.2012/Bianet.org/DİHA/Birgun.net/Radikal.com.tr) *Demokratik Toplum Kongresi (DTK) eski Daimi Meclis Üyesi Muhlis Altun, Artvin'in Hopa İlçesi'nde gözaltına alındı. Edinilen bilgilere göre, Altun'un hakkında yakalama kararı bulunduğu gerekçesi ile gözaltına alındığı ve Ağrı'nın Doğubayazıt İlçesi'ne götürüldüğü kaydedildi. (25.02.2012/ DİHA) *Bingöl'de 23 Şubat'ta yapılan ev baskılarında gözaltına alınan 7 kişi, emniyetteki ifadelerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 7 kişiden Kutbettin Güncüt ve Şerif Kaçlu serbest bırakılırken, 5 kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. İfadeleri alınan 5 kişiden MEYA-DER Temsilcisi Cengiz Turan, DEHAP Bingöl eski İl Başkanı Yavuz Kıtay, Ali Rıza Mert, Cemal Koca, serbest bırakılırken, Yavuz Mert adlı yurttaş "Örgüte yardım" ettiği iddiasıyla tutuklandı. Mert, Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (25.02.2012/ DİHA/Ozgur-gundem.com) *Şırnak'tan İdil'e doğru giden BDP İdil İlçe Başkanı Niyazi Çevrim, Cizre köprüsü girişinde yapılan yol kontrolü sırasında gözaltına alındı. Gözaltına alınan Çevrim, Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne götürülürken, gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. (26.02.2012/ DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde dün gece saat 01.00 sıralarında ilçenin Nur, Sur, Cudi, Kale, Şah, Konak ve Yafes mahallelerinde polis tarafından birçok eve baskın düzenlendi. Edinilen bilgilere göre ev baskınları sonucu 20 kişi gözaltına alındı. Baskınların gerçekleştiği evlerde arama sırasında evlerin altını üstüne getiren polis, gözaltına alınan kişilere ait bir çok bilgisayar ve hard diske el koydu. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen yurttaşların Cizre İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi.Gözaltına alınan 20 kişiden 16'sının isimleri şöyle: BDP Cizre İlçe Yöneticisi M. Sait Aşut, Cizre Belediye Meclis Üyesi Müdür Gök, Emin Gökan, Nevzat Yılmaz, İbrahim Acar, Abdulkerim Yıldız, Sabri Karagöz, Dilan Yıldız, Mevlüde Kolanç, Ferit İmrağ, Teyfik Tunç, Abdurrahman Yanık, Süleymen Adak, Cemal Karaduman, Hacı Göçmen ve İbrahim Arınç. (28.02.2012/ DİHA/Gazete5.com/Mynet.com/ Medya73.com/Cumhuriyet.com.tr/İlkehaberajansi.com.tr/İdilgazetesi.com) *Önceki gün Hopa'da hakkında yakalama olduğu gerekçesi ile gözaltına alınarak Ağrı'ya getirilen Demokratik Toplum Kongresi (DTK) eski Daimi Meclis üyesi Muhlis Altun, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından bugün Doğubayazıt'ta adliyeye sevk edilen Altun, "Örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanma talebiyle Doğubayazıt Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevkedildi. Mahkemede ifadesi alınan Altun, aynı iddia ile tutuklanarak Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (28.02.2012/ DİHA) *Şırnak'ın Uludere İlçesi Ortasu (Roboski) Köyü'nde TSK'ye ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucu yaşamını yitiren 34 kişi ile birlikte kardeşi Serhat Encu'yu kaybeden Ferhat Encu gözaltına alındı. Çukurova Üniversitesi öğrencisi olan Encu, üniversite okuduğu 228 Adana'ya gitmek üzereyken, Uludere yol ayrımında jandarma tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Encü, Uludere İlçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldü. Ferhat Encu'nun gözaltına alındığını duyan Roboskililer, Uludere İlçesi'ne gelerek adliye önünde toplandı. Ferhat Encu'nun serbest bırakılmasını isteyen Roboskililerin Uludere Adliyesi önündeki bekleyişi devam ediyor. (29.02.2012/ DİHA/İmc-tv.com) *Mardin'in Kızıltepe ilçesinde sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenlendi. Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polislerce yapılan baskın sonucunda 13 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 13 kişinin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (29.02.2012/ DİHA/Yuksekovahaber.com/İmc-tv.com/Nusaybinim.com/ Sabah.com.tr) *Diyarbakır'ın merkez Kayapınar İlçesi'ne bağlı Diclekent Mahallesi civarında oturan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclis Üyesi Mehmet Baysal gözaltına alındı. Yoldan geçtiği sırada polisler tarafından durdurulduktan sonra gözaltına alınan Baysal'ın gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. Baysal'ın Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (29.02.2012/ DİHA/Yuksekovahaber.com/İmc-tv.com) *Bingöl Üniversitesi'nde okuyan öğrencilerin evlerine sabah saatlerinde eş zamanlı baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda evler didik didik aranırken, evde bulunan dergi ve kitaplara el konulduğu öğrenildi. Baskının ardından isimleri öğrenilen Yunus Bulut, Mahmut Badencir, Ahmet Kılıç ve soyadı öğrenilemeyen Nevroz isimli öğrencilerin de aralarında bulunduğu 14 öğrenci gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, öğrencilerin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı talimatı ile gözaltına alındığı belirtildi. Bingöl Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube'de tutulan öğrencilerin dosyadaki gizlilik kararı nedeniyle avukatları ile görüştürülmediği bildirildi. (29.02.2012/ DİHA/İmc-tv.com/Yuksekovahaber.com) *Batman'da geçtiğimiz Cuma günü arabası durdurularak gözaltına alınan BDP Batman İl Yöneticisi Veysi Bölükgiray tutuklandı. Dün Emniyet'teki işlemlerinin ardından savcılığa çıkarılan Bölükgiray, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Bölükgiray çıkarıldığı mahkemede "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiaları ile tutuklanarak Batman M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (29.02.2012/ DİHA/Batmancagdas.com) *Bingöl'de bu sabah evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınan 14 kişiden 5'i emniyet işlemlerinin ardından adliyeye getirildi. Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı'na getirilen Ahmet Kılıç, Ömer Bayındır, Müjdat Kılıç ve 18 yaşından küçük olduğu belirtilen Y.B. ile ismi öğrenilemeyen genç bir kadın, savcılık ifadelerinin ardından tutuklanma talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Gizli tanık ifadeleri ve telefon görüşmeleri sonucu gözaltına alındıkları belirtilen Müjdat Kılıç ve Ömer Bayındır mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Ahmet Kılıç, Y.B. ve ismi öğrenilemeyen genç kadın ise tutuklandı. Tutuklanan Y.B.’nin Çocuk Tutukevi'ne, Kılıç ile ismi öğrenilemeyen genç kadın ise Bingöl M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (29.02.2012/ DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde "KCK" adı altında yürütülen soruşturma kapsamında geçtiğimiz gün evlere yapılan baskında gözaltına alınan 20 kişi dün akşam saatlerinde adliyeye getirildi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan 20 kişi, savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye gönderildi. Burada ifadesi alınan 20 kişiden 9'u serbest bırakılırken, BDP Kadın Meclisi Üyesi Dilek Yıldız, BDP Cizre İlçe Yöneticisi M. Sait Asut, Belediye Meclisi Üyesi Müdür Gök, Sabri Karagöz, Süleyman Erik, Abdurrahman Yanık, Nevzat Yılmaz, Mehmet Emin Gökhan, Tevfik Tunç, İbrahim Açan, Cemil Karaduman "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak 229 cezaevine gönderildi. (01.03.2012/DİHA/Haberler.com/Medya73.com/İnternethaber.com/ Mynet.com/Trthaber.com) *Bingöl'de dün evlere yapılan baskınlarda 14 kişinin gözaltına alınmasının ardından, bu sabah da BDP Bingöl İl Başkanı Halis Yurtsever gözaltına alındı. Jandarma ve polisler tarafından sabah saatlerinde Yurtsever'in evine baskın düzenlenerek, gözaltına alındı. Yurtsever'in gözaltına alınma gerekçesi öğrenilemezken, Bingöl Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube'de tutulduğu öğrenildi. (01.03.2012/DİHA/Haberciniz.biz/Bingolonline.com) *Hakkari Dağ ve Komando Tugayı Komutanlığı, Jandarma Özel Harekat Birliği, Genelkurmay Özel Kuvvetler Taburu ve özel harekat polislerinin katılımıyla Hakkari'nin Kato Marünis bölgesinde operasyon başlattı. Operasyon kapsamında askerlerin ilk olarak köylerin üst kısımlarında arama yaptıktan sonra büyük bölümü boş olan ve sadece birkaç çobanın kaldığı Kavaklı (Marünis) ile Armutlu köylerine baskın yaptı. Baskın sırasında askerler bir köpeği tarayarak öldürdüğü belirtilirken, köydeki evlerin ise kapıları kırılarak arandığı dile getirildi. Olaydan sonra köylüler, can güvenliğinden dolayı köylerine gidip bakamadıklarını belirtti. Olayla ilgili bilgi veren ve isminin açıklanmasını istemeyen bir köylü, baskın sırasında evlerin ve bal kovanların kullanılamaz hale geldiğini belirterek, "Biz kışın köye gitmiyoruz. Sadece hayvanlara bakan bir iki çoban kalıyor. Birde arılarımız orada kalıyor. Askerler önce köyün üst kısımlarına operasyon düzenliyor. Sonra köye baskın yapıyorlar. Baskın sırasında evlerimizin kapı ve pencereleri kırılmış. Arı kovanlarımız tamamen tahrip edilmiş. Şimdi gidip köyümüze bile bakamıyoruz. Artık ne yapacağımızı bilmiyoruz. Tek geçim kaynağımız olan arı kovanları bile tahrip edildi" diye konuştu. (01.03.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com/ANF/Evrensel.net/Ozgur-gundem.com) *BDP Kadın Meclisi Merkez çalışanı Mekiye Ormancı, öğlen saatlerinde BDP Batman il binasına girerken, Farabim Hastanesi önünde polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Ormancı'nın İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (01.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *Kars'ta çarşı merkezinde polisler tarafından durdurulan Muhammet Oğuztemur, kimlik kontrolünün ardından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Oğuztemur'un İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (02.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *Diyarbakır'ın Çınar İlçesi'nde öğle saatlerinde Necat Yılmaz adlı genç gözaltına alındı. Çarşı merkezinde gözaltına alınan Yılmaz’ın hakkında açılan bir dava nedeniyle yakalama kararı olduğu belirtilirken, gözaltı gerekçesi ise öğrenilemedi. Yılmaz Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından sevk edildiği savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan Yılmaz tutuklanarak Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (02.03.2012/DİHA/Diyarbakirhaber.gen.tr) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde üç gün önce eş zamanlı olarak çok sayıda eve düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan 12 genç dün akşam saatlerinde Kızıltepe Adliyesi'ne getirildi. Gözaltına alınan 12 kişiden 3'ü savcılık sorgusundan sonra serbest bırakılırken, 9 genç ise tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Gece geç saatlere kadar süren mahkemenin ardından 9 kişi, Kızıltepe'de çeşitli tarihlerde gerçekleşen eylem ve açıklamalara katıldıkları gerekçesi ile "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (03.03.2012/DİHA/Haberler.com/Gazete5.com/Medya73.com/Aktifhaber.com/ Cumhuriyet.com.tr/Mardingundem.com) 230 *03.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Emrah Adıgüzel, şu beyanlarda bulundu: “02.03.2012 tarihinde DÜÖDER öğrenci derneğine yapılan baskınlarda bize gelen bilgilere göre 10’dan fazla kişilerin gözaltına alındığı söylenildi. Biz yapılan bu baskınların neden yapıldığını bilmiyoruz. Bu konuda sizden yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Diyarbakır'da, geçtiğimiz Cuma gününden bu yana Dicle Üniversitesi Öğrenci Derneği (DÜÖDER) ve çok sayıda öğrencinin evlerine baskın düzenlendiği öğrenildi. 3 gün içerisinde Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Siyasi Şube polisleri tarafından düzenlenen baskınlarda şu ana kadar 15 öğrencinin gözaltına alındığı belirtildi. Öğrenci derneği ve evlere düzenlenen baskınlarda birçok dergi, kitap ve CD'lere el konulduğu öğrenildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, baskın ve gözaltıların, geçtiğimiz Çarşamba günü öğrencilerin BDP Kayapınar İlçe binasında devam eden dönüşümlü açlık grevi eylemine katılmasının ardından yaşanması dikkat çekti. Gözaltına alınan 15 öğrencinin, dosyada gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle avukatları ile görüştürülmediği bildirildi. (04.03.2012/DİHA/ Etha.com.tr/ANF/Yeniozgurpolitika.com/Atilimhaber.org) *Cizre İlçesi'nin Nur Mahallesi'ndeki iş yerinden gözaltına alınan Yusuf Çağdavul'un "KCK" operasyonu kapsamında gözaltına alındığı belirtilirken, Diyarbakır'a gönderildiği öğrenildi. (04.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.com/Atilimhaber.org) *Diyarbakır'da, geçtiğimiz Cuma gününden bu yana Dicle Üniversitesi Öğrenci Derneği (DÜÖDER) ve çok sayıda öğrencinin evlerine baskın düzenlenerek 15 öğrenci gözaltına alınmıştı. Geçtiğimiz Çarşamba günü öğrencilerin BDP Kayapınar İlçe binasında devam eden dönüşümlü açlık grevi eylemine katılmasının ardından yaşanması dikkat çeken baskınlar dün gece de devam etti. Dün gece çok sayıda öğrencinin evlerine düzenlenen baskınlarda Ramazan Kılınç, Murat Çiçek, Mustafa Karataş ile soyadları öğrenilemeyen Şükrü, Fatma, Ebubekir ve isimleri öğrenilemeyen 3 öğrenci ile birlikte 9 kişi gözaltına alındı. Gözaltı sayısı 24'e çıkarken, İfadeleri alındıktan sonra adli makamlara sevk edilen 13 kişiden 7'si tutuklanırken, diğer şahıslar hakkında adli soruşturmanın devam ettiği bildirildi. (05.03.2012/DİHA/Haberdiyarbakir.com/ANF/Sabah.com.tr/DiyarbakırSöz) *Antep'in Nizip İlçesi'nde BDP İlçe Başkanı Yusuf Güler'in evine bu sabah baskın yapıldı. Evdeki aramanın ardından gözaltına alınan Güler'in, evinde bulunan bilgisayar hard disklerine ve evraklarına el konuldu. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Güler, Antep İl Emniyet Müdürlüğü'nde bekletiliyor. Güler'in emniyetteki işlemlerinin ardından Adana'ya götürüleceği öğrenildi.Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde sabah saatlerinde eş zamanlı olarak çok sayıda eve baskın düzenlendi. Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'nce yapılan baskınlarda 7 genç gözaltına alındı. Gözaltına alınan gençlerin çeşitli tarihlerde katıldıkları yürüyüş ve basın açıklamalarında "Örgüt propagandasını yaptıkları" ve "Örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla gözaltına alındıkları öne sürüldü. Gözaltına alınanların Kızıltepe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenilirken, gözaltı sayısının artabileceği kaydedildi. Evlerde yapılan aramalarda ise dergi, gazete, kitap ve bilgisayar harddisklerine el konulduğu belirtildi. Gözaltına alınanlar içinde 16 yaşındaki Z.Y. adlı bir çocuğun da bulunduğu öğrenildi. Z.Y.'nin ailesinden 5 kişinin farklı tarihlerde tutuklandığı ve halen cezaevinde oldukları belirtildi.(06.03.2012/ANF/DİHA) *8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla, Van'ın Bostaniçi Belde girişinde bulunan Ferah Konteyner Kenti'nde yapılacak mitinge dair bilgilendirme bildirisi dağıtan Bostaniçi Belediye Başkanı Nezahat Ergüneş ve beraberindeki kadınları polis durdurdu. Belediye sosyologu Rojbin Çetin, Maya Kadın Dayanışma Merkezi Sorumlusu Ferahat Akın ve Bostaniçi Belediye Mecli Üyesi Rojbin Akdağ'ın gözaltına alınmasına tepki gösteren Belediye Başkanı 231 Nezahat Ergüneş de kadınlarla birlikte İl Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen kadınlar ve Ergüneş hala emniyette bekliyor. (06.03.2012/DİHA/ Vanhavadis.com/Gazetevan.com) *Bingöl Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, "PKK / KCK Terör örgütü içerisinde faaliyet yürütmek, gençlik yapılanması DYGM içerisinde yer almak suçları başta olmak üzere; İlimizde vatandaşlarımızın araçlarını yakmak, Kamu binaları ve işyerlerine molotof atmak, Korsan gösteri düzenlemek ve düzenlenen korsan gösterilere katılmak, Silahlı, bombalı eylem yapan terör örgütünün dağ kadrosunda terörist faaliyetler yürüten şahıslarla irtibat kurarak lojistik destek sağlamak, eylemlerine yardım etmek, Gençleri kandırarak örgütün kırsal kadrolarına katılmalarını sağlamak, Şehir merkezindeki eylemlere yardımcı olmak, Bingöl İlindeki işadamları, esnaf ve firma sahiplerinden tehditle haraç toplamak, toplanan haraçlardan bir kısmını eylemler için kullanmak ve bir kısmıyla da kendilerine ev ve araç almak, İşadamlarını kaçırıp fidye istemek suçları ile ilişkisi olduğu belirlenen toplam 22 şahıs yakalanmış, İlimiz Cumhuriyet Başsavcılığında yapılan işlemleri neticesinde S.A., F.T., N.B., M.S.İ., M.Ş., G.K., N.D., N.Ü., C.B., M.B., M.B., Y.B., A.B., A.K., M.B. ve F.B. isimli toplam 16 örgüt mensubu tutuklanarak cezaevine konulmuşlardır" denildi. (06.03.2012/ Bingöl Valiliği/Stargazete.com/Platinhaber.com/ ilkehaberajansi.com.tr/ Haberler.com) *Bitlis E Tipi Cezaevi'ndeki annesinin görüşüne giden Mülkes Avras adlı kadın cezaevi girişinde gözaltına alındı. Gözaltına alınan Avras'ın yargılandığı bir davanın duruşmasına katılmadığı ve adres değişikliğini bildirmediği için gözaltına alındığı belirtildi. Savcılık işlemlerinin ardından nöbetçi mahkemeye çıkarılan Avras, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (07.03.2012/DİHA) *Siirt'in Şirvan İlçesi'nde dün akşam yapılan ev baskınlarında 10 kişi gözaltına alındı. 2011 yılının Eylül ayında HPG'liler tarafından baraj şantiyesine yapılan baskın ile ilgili gözaltına alındığı iddia edilen 10 kişinin, Siirt Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (07.03.2012/DİHA/Haberler.com/Gazete5.com/Gazetevatan.com/DHA/Genelhaber.net/ Arthaber.net/Yerelgundem.com) *BDP Adıyaman İl Sekreteri Halil İbrahim Akar gözaltına alındı. "KCK" operasyonu kapsamında gözaltına alındığı belirtilen Akar'ın Adana'ya götürüldüğü bildirildi. (07.03.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde geçtiğimiz gün sabah saatlerinde eş zamanlı olarak düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 6 kişi adliyeye getirildi. Gözaltına alınan 6 kişiden 4'ü savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Z.Y. (16) ve Z.Ç. (17) adlı çocuklar, farklı tarihlerde düzenlenen eylemlere katıldıkları gerekçe gösterilerek, "Örgüt propagandası" ve Örgüt üyeliği" suçlaması ile tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (07.03.2012/DİHA/ Etha.com.tr/ ANF/Haberler.com) *Van'da dün akşam ve bu sabah bazı iş yeri ve evlere baskın düzenlendi. Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis dün akşam kent merkezinde bulunan Şilan Kitap Cafe'ye "Yasak kitap bulundurmak" gerekçesiyle baskın düzenledi. Yapılan baskında İş yeri işletmecisi Yaşar Külay ve cafede bulunan soyadı öğrenilmeyen Ahmet isimli bir yurttaş gözaltına alındı. Baskın sırasında 555 kitaba el konulduğu kaydedildi. Bu sabah saat 05.00'da ise gazeteci Adil Harmancı'nın Şabaniye Mahallesi'ndeki evine baskın düzenlendi. Yapılan aramalar sonucunda Harmancı ve oğlu Zana Harmancı gözaltına alındı. Gazeteci Harmancı'nın yaptığı bir haberden dolayı, oğlu Zana Harmancı'nın ise "8 Mart'ta olaylar çıkaracağı" ihbarı üzerine 232 gözaltına alındığı belirtildi. Evde yapılan aramalar sonucunda Harmancı'nın haber notları, laptop, bilgisayar hard diski ve bazı kitaplara el konuldu. 4 kişinin emniyette tutulduğu öğrenilirken, gözaltılarının artabileceği kaydedildi. (08.03.2012/DİHA/Etha.com.tr) *Diyarbakır'da "KCK" ana davasından yargılanan ve 27 Ocak tarihinde 4 kişi ile birlikte tahliye edilen Seyithan Şen tekrar tutuklandı. Dün tutuklu arkadaşlarını ziyaret etmek üzere Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ne giden Şen'in sivil polisler tarafından ifadesi alınmak üzere gözaltına alındığı öğrenildi. Emniyet'teki işlemlerin ardından adliyeye getirilen Şen, çıkarıldığı mahkemede daha önce hakkında açılan başka bir dava gerekçe gösterilerek tutuklandı. (08.03.2012/DİHA) *Diyarbakır'da sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda 21 kişi gözaltına alınırken, gözaltına alınanlar arasında Sur Belediye Başkan Yardımcısı Tırki Gültekin, Yanişehir Belediye Başkan Yardımcısı Güler Menteş Turhalı, Yenişehir Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü Ekipler Amiri Sıdık Ektiren, MEYA-DER Yöneticisi Feyza Alınbay da bulunuyor. Aynı saatlerde Ergani İlçesi'nde de düzenlenen baskınlarda Ergani Belediye Meclis Üyesi Cavidan Yalman, BDP eski yöneticisi Kadri Karakaş ve Sahil Karayel de gözaltına alındı. Kent genelinde 21 kişinin gözaltına alındığı belirtilirken, gözaltı gerekçesi konusunda ise bilgi alınamadı. Gözaltına alınanlar Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor.(08.03.2012/DİHA/ANFobjektifhaber.com/Mynet.com/Ajans5.com/İlkehaber.c om/Haber32.com.tr) *Batman'da, BDP Genel Merkez çalışanı Sadrettin Birleşik, sivil polisler tarafından Dörtyol civarında gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Birleşik'in, Batman Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube'ye götürüldüğü belirtildi. (08.03.2012/DİHA) *08.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Metin Çetin, şu beyanlarda bulundu: “Ağabeyim olan Mehmet Çetin, 08.03.2012 tarihinde saat 05.00 sularında evine polislerce yapılan baskında gözaltına alındığını öğrendik. Gözaltına alınma gerekçesini bilmiyoruz. Sadece bize Savcılık kararı olduğunu söylediler. Ağabeyimin niçin gözaltına alındığını öğrenmek istiyoruz. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ın Balveren Beldesi'nde dün gece askerler tarafından birçok eve baskın düzenlendi. Yapılan ev baskınlarında Ömer Sidar, İdris Fidan, Tahir Sidar ve Ömer Artuç isimli yurttaşlar gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen yurttaşların Milli Jandarma Taburuna götürüldüğü bildirildi. Yine yapılan ev baskınlarında birçok kişinin evde olmadıkları için gözaltına alınmadıkları öğrenildi. (09.03.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Yüksekova'nın Dize Mahallesi'nde polis ve özel hareket timinin yaptığı ev baskınlarında gözaltına alınan işveren Suat Ercan, emniyet işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Ercan tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkeme Ercan’ı “Örgüte yardım ve yataklık etmek" gerekçesiyle tutuklayarak cezaevine gönderdi. (09.03.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Zaphaber.com) *Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında BDP Diyarbakır Siyaset Akademisi faaliyetleri içinde bulundukları iddia edilerek gözaltına alınan 21 kişiden 3'ü emniyette bırakılırken, işlemleri tamamlanan 18’i Diyarbakır Adliyesi’ne getirilmişti. Gizlilik kararı bulunan soruşturma kapsamında 4 savcı tarafından ifadeleri alınan 18 kişiden Yenişehir Belediye Başkan Yardımcısı Güler Menteş Turhalı hamile olduğu için adli kontrol ile serbest bırakılmıştı. Tutuklanma istemiyle mahkemeye 233 sevk edilen 17 kişiden 13’ü "yasadışı örgüt üyesi olmak" iddiası ile tutuklanırken, 4 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Tutuklanan erkekler Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürülürken, kadınlar ise Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. (09.03.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Medya73.com/Stargundem.com/Mynet.com/ Trthaber.com) *10.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Emine Ortaç, şu beyanlarda bulundu: “Kızım olan Gözde Ortaç Van Yüzüncü yıl Üniversitesinde öğrencidir. 0.9.03.2012 tarihinde saat 14.00 civarında emniyetten bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyorum. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, sabaha karşı İmetpaşa, Gazipaşa, Yeşilyurt, Yenimahalle ve Dicle mahallelerinde birçok eve baskın düzenledi. Çok sayıda sivil ve özel harekat polislerinin yaptığı baskınlarda, evlerde aramalar yapıldı. Baskınlarda aralarında çocuklarında bulunduğu 11 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınan 11 kişi, Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. 11 kişinin gözaltı gerekçesi öğrenilmezken, gözaltı sayısının artabileceği belirtildi. (10.03.2012/DİHA/ANF/Medya73.com/ Haberdiyarbakir.com/ İLKHA) *Eylül 2011'de HPG'liler tarafından baraj şantiyesine yapılan baskın ile ilgili Şirvan'ın bir çok köyüne asker ve özel harekat polisi tarafından 7 Mart'ta baskın düzenlenmiş 12 kişi gözaltına alınmıştı. Siirt Emniyeti'nde tutulan 12 kişi ifade işlemleri ardında savcılığa çıkarıldı. Savcılık tarafından ifadeleri alınan 12 kişi tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edildi. Siirt Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ifadesi alınan 12 kişiden 6'sı serbest bırakılırken, 6 kişi de "Örgüte yardım ve yataklık" suçlaması ile tutuklanıp Siirt E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (10.03.2012/DİHA/Haber7.com/Medya73.com/Siirtmanset.com/Ttrt.gov.tr/ F5haber.com) *Bitlis İl Emniyet Müdürlüğü ile Tatvan ve Güroymak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler il merkez ile ilçelerde eş zamanlı ev baskınları düzenledi. Baskınlarda Bitlis merkezde İbrahim Filiz, Fikret Gül, Fahrettin Ergül, Tatvan İlçesi’nde Bagir Genç, Ferhat Koç, Mesut Akbay ile Güroymak (Norşin) İlçesi’nde Feti Damar, Bedrettin Damar, Seyfi Calp, Hayrettin Calp gözaltına alındı. Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla gözaltına alınan 10 kişi Tatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltına alınanların çoğunun öğrenci olduğu bildirildi. (11.03.2012/DİHA/Etha.com.tr/Haberler.com/Bitlisnews.com) *Edinilen bilgilere göre, Şemdinli İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler yaptıkları baskınlarda 3 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 3 kişi, emniyet işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 3 kişiden biri serbest bırakılırken, 2 kişi ise tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Mahkemeye sevk edilen 2 kişi, AKP Şemdinli İlçe Başkanı Fikri Algül'e suikast hazırlığında oldukları iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (12.03.2012/DİHA/Haberler.com) *Şırnak'ta 3 gün önce İmetpaşa, Gazipaşa, Yeşilyurt, Yenimahalle ve Dicle mahallelerinde evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınan ve aralarında çocuklarında bulunduğu 11 kişiden biri emniyette serbest bırakıldı, 10 kişi ise, bu gün adliyeye çıkarıldı. 3 kişi savcılıkta serbest bırakılırken, 7 kişi tutuklanma talebiyle Şırnak Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. 2 çocuk pişmanlık yasasından faydalandırılarak serbest bırakılırken, E.Y. (17), F.E. (16), S.B. (16), Melike Başçı (18) ve Mehmet Sıtkı Özcan "Örgüt üyesi" oldukları iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (12.03.2012/DİHA) 234 *Parti çalışmaları için Dersim'e gelen BDP Kadın Meclis üyesi Hüyla Kınağu, gözaltına alındı. Sabah BDP binası önünde gözaltına alınan Kınağu'nun gözaltı gerekçesi öğrenilmezken, Kınağu, Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (13.03.2012/DİHA) *BDP Muş gençlik çalışanı Emrah Kanşiray, kent merkezinde dolaşırken polisler tarafından gözaltına alındı. Kentte yapılan Roboski katliamına protesto eden basın açıklamasıyla bağlantılı olarak gözaltına alındığı belirtilen Kanşiray, İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (13.03.2012/DİHA) *Kars Emniyet Müdürlüğü'ne ifadesi olduğu gerekçesiyle çağrılan BDP PM üyesi Orhan Artunç, gittiği emniyete gözaltına alındı. Gözaltına alınan Artunç, Kars Cumhuriyet Savcılığına sevk edildi. (13.03.2012/DİHA) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum gününü kutlamak için düzenlenen Amara yürüyüşüne katılanlara yönelik Urfa merkezli operasyon düzenlendi. Urfa, İzmir ve Aydın'da birçok eve baskın düzenlendi. Sabah saatlerinde yapılan baskınlarda Aydın'dan 4, İzmir'den 2, Urfa'da 2 olmak üzere toplam 8 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alnınalar arasında BDP İzmir İl Eşbaşkanı Fuat Mikailoğlu ile BDP il yöneticilerinden Sultane Erkan da bulunurken, gözaltına alınan ve isimleri öğrenilenler şöyle: Urfa'da Arif K. Ahmet Karataş, Aydın'dan Nevruz T. Özer T. Reşat B. ve Fırat K. "Suç ve suçluyu övme" ve "Örgüt propagandası yapmak" ile suçlanan 8 kişi, Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (14.03.2012/DİHA/ANF) *Azadiya Welat Gazetesi dağıtımcısı Ersin Akman, sabah gazeteye almaya giderken sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen Akman, Muş Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (14.03.2012/DİHA) *Polis ve askerler, Batman'ın Kozluk İlçesi ve ilçeye bağlı köylerde sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenledi. Yapılan ev baskınlarında 10 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen 10 kişi Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltına alınanların; geçtiğimizi ay Kozluk kırsalında infaz edildikleri iddia edilen 5 HPG'li Nevzat Acar'ın amcası Ahmet Acar ile HPG'li Osman Güneş'in kardeşi Halil Güneş'in yanı sıra İhsan Gülen, Çayyolu Köyü Muhtarı Gülgin Kalkan, Şuayip Çelik, İzzet Çelik, Mustafa İçebayrık ve oğlu Hakan İçebayrık, Kamuran Tek ve ismi öğrenilemeyen bir yurttaş olduğu bildirildi. (14.03.2012/DİHA) *Selim İlçesi'nde polisler tarafından durdurulan BDP Selim İlçe yöneticisi Necip Kılıç, kimlik kontrolünün ardından gözaltına alındı. Selim İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Kılıç'ın gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. (14.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hakkında yakalama kararı çıkardığı belirtilen İshak Erdoğan (24) isimli yurttaş dün akşam saatlerinde Muş'ta polisler tarafından gözaltına alındı. Cadde üzerinde gözaltına alınan Erdoğan, daha sonra evine götürüldü. Erdoğan'ın evinde yapılan aramalarda 2 cep telefonu ve 1 bilgisayara el konuldu. Muş'ta yapılan işlemlerinin ardından Erdoğan, İstanbul'a götürüldü. (15.03.2012/DİHA/Aktifhaber.com/DHA) *Bitlis İl Emniyet Müdürlüğü ile Tatvan ve Güroymak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polislerin, il merkez ve ilçelerde eş zamanlı düzenlediği ev baskınlarında gözaltına alınan 10 kişi Van’da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 4 kişi serbest bırakılırken, 6 kişi ise tutuklama talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliğine sevk edildi. Geç saatlere kadar devam eden ifade işlemlerinden sonra Tatvan Belediyesi çalışanları Malgir Genç ve 235 Serhat Koç, Tatvan BDP üyesi Mesut Akbay, Bitlis Eren Üniversitesi Öğrencisi İbrahim Filiz, Güroymak Şerzan Kurt Eğitim Destek Evi Öğrencisi Fethi Damar ile Güroymak BDP üyesi Bedrettin Damar, “Örgüt üyesi olmak”, “Örgüt adına suç işlemek” ve “Bilerek ve isteyerek örgütü yardım etmek” suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (15.03.2012/DİHA/Ntvmsnbc.com/Medya73.com) *Van'ın Şabaniye Mahallesi'nde kurulan yardım çadırında bulunan Şevken Abukan, polislerce gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Abukan'ın Emniyet Müdürlügü'ne götürüldüğü belirtildi. Erzurum'un Karaçoban İlçesi'nde ise, İstanbul'dan gelen DYG üyesi Naim Küçükkaya ilçe otogarında gözaltına alındı. "KCK gençlik yapılanması" içerisinde yer aldığı iddiasıyla gözaltına alınan Küçükkaya'nın ilçe emniyetine götürüldüğü öğrenildi. (15.03.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde 13 Mart tarihinde yapılan ev baskınları sonucu 7'si çocuk 13 kişi gözaltına alınmıştı. Bugün Nusaybin Adliyesi'ne sevkedilen 7 çocuk, savcılıktaki ifadeleri ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. H.K., Ş.T., B.B., M.B., Ş.S. isimli çocuklar, "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklanırken, 2 çocuk ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 5 çocuk Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (15.03.2012/DİHA/ANF/Haberler.com/Medya73.com/ Stargundem.com/Ensonhaber.com/Evrensel.net/İlkehaberajansi.com.tr) *Diyarbakır'da birçok eve sabah saatlerinde baskın düzenlendi. Baskında Salih Tekin, Sait Aklan, Hebun Akkaya, Aziz Oğuz, Mazlum Toprak ve Hebun Kaçaman'ın da aralarında bulunduğu 10'u aşkın kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen yurttaşların İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. Bismil İlçesi'nde de sabah saatlerinde Siirt Üniversitesi öğrencisi Fidan Tekin, Akpınar Mahallesi'ndeki evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Tekin, gözaltına alınarak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (16.03.2012/DİHA/ANF/Evrensel/Muhalefet.Org) *Mardin'in Derik İlçesi Zeytinpınar Mahallesi'nde ikamet eden Siirt Üniversitesi öğrencisi Gülizar Erek, sabah saatlerinde evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Siirt'te Alan, Yenimahalle ve Bahçelievler mahallerinde birçok eve ve Kredi Yurtlar Kurumu'na sabah saatlerinde polisler tarafından baskın düzenledi. Baskınlarda çok sayıda kişinin gözaltına alındığı bildirdi. Operasyonda ayrıca Mahmut Kaya, Müzeyyen Durak isimli yurtaşlarında gözaltına alındığı öğrenildi. Siirt merkezli yürütülen operasyon kapsamında Antalya'nın Manavgat İlçesi'nde Emrah Çelikçier ve Yalova'da ise Hadi Taraman'ın da gözaltına alındığı bildirildi. Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde sabah saat 02.00 sıralarında Cudi, Başak, Karşıyaka, Nuh ve Barbaros mahallelerinde polis tarafından birçok eve baskın düzenlendi. Baskınlarda 35'e aşkın kişi gözaltına alındı. Baskınların gerçekleştiği evlerde arama sırasında polis evlerin altını üstüne getirdi. Hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları öğrenilmeyen 35 kişinin Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. Gözaltına alınan 35 kişiden isimleri öğrenilenler şunlar; Serhat Akın, Mustafa Kıran, Mehmet Şerin Kıran, Şivan Ormanlı, Salih Yiğit, Fendi Yiğit, Yusuf Ataman, Agit Sakman , Fahrettin Şık, Murat Şık, Mahsum Şevişoğlu, Mehmet Şevişoğlu, İslam Aras, İsmail Barkın, Lezgin Özden, Ali Üdük ve Abdulselam Vargı. (16.03.2012/DİHA/ANF) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum gününü kutlamak için düzenlenen Amara yürüyüşüne katılanlara yönelik Urfa merkezli düzenlenen operasyonda İzmir'den BDP İzmir İl Eşbaşkanı Fuat Mikailoğlu ile BDP il yöneticilerinden Sultane Erkan, Urfa'da Arif K. Ahmet Karataş, Aydın'dan Nevroz T.Özer T.Reşat B. ve Fırat K., Halfeti Savcılığı'na sevk edildi. Halfeti Savcılığı'ndaki ifade işlemlerinin ardından 8 kişi tutuklanma talebiyle 236 mahkemeye gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan Ahmet Karataş, Nevroz T., Reşat B., Fırat K. ve Özer T., "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanırken, Sultane Erkan, Arif K. ve BDP İzmir İl Eşbaşkanı Fuat Mikailoğlu tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (16.03.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Posta.com.tr/Haberler.com/Sanliurfa.com/ Urfahaber.net/Cumhuriyet.com.tr/Medya73.com) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde 13 Mart'ta evlerine yapılan baskında gözaltına alınan 6 kişi Nusaybin Adliyesine çıkartıldı. Savcılık işlemleri tamamlanan 6 kişi tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Nusaybin Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesince ifadesi alınan 6 kişiden Nimet Sevim, Kahraman Falay, Devran Gölgen, Azat Ramazan Tanış ve Ali Gündüz “Örgüt üyesi” iddiası ile tutuklandı. Tutuklanan 5 kişinin dosyaları için gizlilik kararı verilirken, tutuklananlar Mardin E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. Tutuklanan 5 kişi hakkında gizli tanığın ifadesi bulunduğu ve telefon kayıtlarından dolayı tutuklandıkları öğrenildi. Öte yandan tutuklanan Kahraman Falay'ın idrar yollarından yeni ameliyat olduğu ve ameliyatlı haliyle cezaevine gönderildiği belirtildi. (16.03.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Medya73.com/ Hurriyet.de/Kanal47.com) *Batman merkez ile Kozluk İlçesi ve köylerinde 3 gün önce polis ve askerler tarafından yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 10 kişiden 7'si serbest bırakılırken, 3 kişi ise çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı. İzzet Çelik, Raşit Acar ve soyadı öğrenilemeyen Enver adındaki yurttaş, gece geç saatlerde Batman Adliyesi'nde çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından, "Örgüte yardım ve yataklık etmek" iddiasıyla tutuklanarak, Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (17.03.2012/DİHA/Medya73.com/Batmancagdas.com/ Diyarbakirsoz.com) *Mardin'in Derik İlçesi'nde 20 Mart'ta kutlanacak olan Newroz bayramı öncesi yapılan ev baskınlarında 11 kişi gözaltına alındı. Bahçelievler, Cevizpınar, Tepebağ, Söğütözü, Küçükpınar, Dağ mahalleleri ile Kumtere köyünde yapılan ev baskınlarında Önder Adam, Selahattin Dölek, M.B (16) , M.R.B (16), Mehmet Ekinci, Barış Önen, Rojbin Önen, Ahmet Temel, Ramazan Eroğlu, Mustafa Tekin ve Serhat Tekin gözaltına alındı. (17.03.2012/DİHA) *Hakkari'den Yüksekova'ya giden DYG üyeleri Dündar Kaya ile Haluk Bor kent çıkışında bulunan Depin arama noktasında polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen Kaya ile Bor Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (17.03.2012/DİHA) *Diyarbakır'da Muradiye, Fatih ve Körhat mahallelerinde gece saatlerinde birçok eve baskın düzenlendi. Çok sayıda özel harekat polislerinin de katıldığı baskınlarda, Yakup Çiçek, Veysi Güldan, Remzi Yıldız ve Ramazan Yanan ile birlikte 7 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi konusunda bilgi alınmazken, 7 kişi Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (17.03.2012/DİHA) *Siirt'te Alan, Yenimahalle ve Bahçelievler mahallerinde birçok eve ve Kredi Yurtlar Kurumu'na dün sabah saatlerinde polisler tarafından baskın düzenledi. Baskınlarda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Siirt merkezli yürütülen operasyon kapsamında Mardin, Yalova ve Antalya'dan da gözaltına alınanlar Siirt'e getirildi. Gözaltında olan 15 kişinin dosyası için gizlilik kararı alınırken, bir günlük de ek gözaltı süresi verildi. Gözaltında bulunanların Pazartesi günü adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. (17.03.2012/DİHA) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi Hürriyet Mahallesi'nde biraraya gelen yüzlerce yurttaş, ateş yakarak davul zurna eşliğinde Newroz kutlaması yaptı. Yurttaşlar kutlamaya devam ederken, Çevik Kuvvet ekipleri ve panzerlerle kutlama alanını ablukaya alan polis, kitleye tazyikli su 237 ve gazbombaları ile müdahale etti. çıkan olaylarda 4 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı sayısının daha fazla olabileceği belirtildi. (17.03.2012/DİHA) *Van’ın İstasyon Mahallesi'nde belediye tarafından kurulan ve gönüllülerin kaldığı çadıra akşam saatlerinde çok sayıda polis baskın düzenledi. "Molotof hazırlandığı" ihbarını alındığı gerekçesiyle yapılan baskında, uzun süren aramalar sonucunda üniversite öğrencisi ve gönüllü Mehmet Baki Işık gözaltına alındı. (18.03.2012/DİHA) *Şırnak Cizre İlçesi'nde Nur Mahallesi'nde Belediye Başkanvekili Mustafa Gören'in evinin önüne çok sayıda akrep tipi araçlarla gelen polis ekipleri, taş atıldığı gerekçesiyle eve baskın düzenledi. Bahçede arama yapan polisler mahallede bulunan diğer evlere de zorla girmek istedi. Bunun üzerine mahalledeki gençler de taşlarla polislere karşılık verdi. Bunun üzerine polis rastgele gaz bombaları atarak gençlere müdahalede bulundu. Mahalleyi gaz dumanı kaplarken, gençlerin tepkisi üzerine polisler bir süre sonra mahalleyi terk etti. Atılan gazlardan çok sayıda yurttaş etkilendi. (18.03.2012/DİHA) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, gece boyunca kentin farklı noktalarında eş zamanlı ev ve çadırlara baskın düzenledi. İl Genel Meclis üyesi Fahrettin Atabay'ın evi ile belediyenin kentin farklı noktalarda kurduğu çadırların yanı sıra 20'e yakın adrese baskın düzenlendi. Baskınlarda üç kişi gözaltına alındı. 3 kişinin Newroz'da olay çıkaracakları iddiasıyla gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınan 3 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (18.03.2012/DİHA) *Cizre Dicle Mahallesi'nde Newroz kutlamaları çerçevesinde dün akşam yakılan ateşin etrafında davul zurna eşliğinde yüzlerce kişi halay çekti. Kısa bir süre sonra kutlamanın yapıldığı alana çok sayıda akrep tipi zırhlı araçla gelen yüzlerce polis, kitlenin dağılmasını istedi. Aksi taktirde müdahale edileceğini belirtti. Kitle ile polis arasında geçen kısa süreli gerginlikten sonra BDP İlçe Yöneticisi Hasan Aydın ifadesi olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Aydın ifadesi alınmak üzere Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Aydın'ın hala gözaltında olduğu öğrenildi. (18.03.2012/DİHA) *Diyarbakır Newroz Bayramı'nın tüm yasak ve müdahalelere rağmen görkemli bir şekilde kutlandığı Diyarbakır'da Newroz programı sonrası kitleye yapılan müdahale sonucu kentin bir çok merkezinde devam eden çatışmalar sona erdi. Newroz mitingi sonrası yapılan yürüyüşe müdahale sonrası yaşanan olaylarda 7'si çocuk 12 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sayısı daha sonra 18 olarak açıklandı. (18.03.2012/DİHA / İHD) *Ağrı'nın Cumhuriyet Mahallesi'ne bağlı Yeni Van Caddesi üzerinde Newroz afişleri asan Nevzat Ayna, Mehmet Koçer ve Murat isimli soyadı öğrenilmeyen yurttaşlar, gözaltına alındı. Newroz afişlerine çıkan toplama kararı gerekçe gösterilerek, polislerce gözaltına alınan yurttaşların Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (18.03.2012/DİHA/ANF) *Urfa'nın Eyübiye Mahallesi'nde yapılan Newroz etkinliğine polis müdahale etti. "Oramar" ezgisinin çalınmasının yasak olduğunu belirten polis sık sık uyarılarda bulunarak, kitlenin dağılmasını, "Oramar" ve benzeri ezginin çalınmamasını istedi. Kitlenin bunu kabul etmemesi üzerine kitleye saldıran polis, iki kişiyi gözaltına aldı. (18.03.2012/DİHA) *Batman'da sabah saatlerinde Çamlıca Mahallesi'nde Fırat Dağıtım çalışanı Mevlüt Ayağ'ın evine baskın düzenlenirken, evde arama yapıldı. Yapılan aramanın ardından Ayağ, gözaltına alındı. Yavuzselim ve Huzur mahallelerinde düzenlenen baskınlarda, Ömer Dayan, Hudidan Ablığ ve Ercan Can adlı kişiler gözaltına alındı. Eşref Önen adlı yurttaşın da evine baskın 238 düzenlendiği belirtilirken, gözaltının yaşanmadığı belirtildi. Kent genelinde düzenlenen baskınlarda şuana kadar toplam 12 kişinin gözaltına alındığı kaydedilirken, gözaltıların artabileceği kaydedildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 12 kişi, Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (19.03.2012/DİHA/Haberler.com) *Hakkari Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı çok sayıda polis, Hakkari Üniversitesi öğrencilerinin kaldığı Yurtkur'a bağlı 500 kişilik öğrenci yurduna baskın düzenledi. Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatı ile gece saatlerinde çok sayıda polis tarafından düzenlenen baskın, sabah saatlerine kadar sürdü. Erkeklerin kaldığı bölüme yapılan aramalar soncunda Adem Çelik, Rıdvan Korkmaz, Metin Ersan ve soyadları örenilemeyen Yunus ile Hamit isimli 5 öğrenci gözaltına alındı. Aynı saatlerde evine baskın düzenlenen Müslüm Beyter'in gözaltına alındığı belirtildi. Çukurca İlçesi'nde ise, Emirşaban, Cumhuriyet ve Yenimahalle mahallerinde saat 04.00 sıralarında çok sayıda polis tarafından evlere baskın yapıldı. Yapılan aramalar sonucunda Muharrem Parlak, Feyaz Turan, Ömer Güneş, Mehvan Akdemir, Tarık Kanat ve Şaban Derin gözaltına alındı. Van Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatı ile yapılan gözaltının gerekçesi öğrenilmezken, gözaltına alınan 6 kişinin Van'a götürüleceği belirtildi. Aynı saatlerde Mustafa Tunç'a ve ismi öğrenilemeyen bir yurttaşın evine de baskın yapıldığı öğrenildi. Yüksekova İlçesi'nde polis ve özel hareket timleri tarafından Yeşildere, Güngör, Dize mahallelerinde yapılan ev baskınlarında 4 kişi gözaltına alındı. Baskınlar sırasında yaşları 17 ile 20 arasında değişen Kajin Akçelik, Kevkes Kılıçak, Evliya Şedal ile Reşit Orhan gözaltına alındı. Gözaltına alınan gençler Yüksekova Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra emniyete götürüldüğü öğrenildi. (19.03.2012/DİHA/ Cumhuriyet / Medya73.com / Hurriyet) *Van'da Seyit Fehim Avrasi Mahallesi'nde deprem sonrası kurulan Barış Anneleri İnisiyatifi çadırı, belediyenin çocuklar için kurduğu ve belediye ile gönüllülerin kullandığı çadırlara gece saatlerinde çok sayıda polis tarafından baskın düzenlendi. Aramalar sonrası çadırlarda bulunan malzemeler dağıtılırken, aynı saatlerde çeşitli mahallelere baskın düzenlendi. Gece boyunca yapılan ev baskınlarında şu ana kadar 11 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. "Newroz kutlamalarında olay çıkaracakları" iddiasıyla gözaltına alınan 11 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (19.03.2012/DİHA/Cumhuriyet.com.tr/Haberler.com/ Medya73.com) *Gercüş'ün Pınarbaşı Harmanları'nda bugün yapılması planlanan Newroz Bayramı kutlamalarına İçişleri Bakanlığı'nın genelgesi nedeniyle Gercüş Kaymakamlığı tarafından izin verilmedi. Newroz'un kutlanmaması için polis ilçede yoğun önlem alırken, sabah saatlerinde alanda hazırlık yapan BDP'li yöneticiler ve belediye meclis üyelerinden 10 kişi gözaltına alındı. Ayrıca Gerçüş'e Newroz kutlamaları için getirilen BDP Batman İl Örgütü seçim otobüsüne yolda ruhsatı yok gerekçesiyle polis tarafından el konuldu. Otobüs şoförü Hasan Kurt ve otobüste bulunan iki kişi gözaltına alınıp, Gercüş Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (19.03.2012/DİHA) *Mardin'in Derik İlçesi'nde 20 Mart tarihinde yapılacak olan Newroz kutlamasına izin verilmediği ve buna rağmen Newroz'a katılım için çalışma yürüttükleri gerekçesiyle Derik Belediyesi Meclis üyesi Hamdullah Dinler, BDP İlçe yöneticileri Mahmut Mercen ve Mustafa Aktan polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar Derik İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne tutuluyor. (19.03.2012/DİHA) *Derik İlçesi'nde 17 Mart'ta evlerine yapılan baskınlar sonucu gözaltına alınan 12 kişi, emniyetteki işlemlerin ardından Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi. Savcılıktaki ifade işlemlerinden sonra 12 kişi tutuklanma istemiyle nöbetçi mahkemeye gönderildi. Mahkemede, 239 8 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Barış Önen, Yusuf Dost, Mustafa Tekin ve Serhat Tekin ise, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu"na muhalefet ettikleri ve "molotofkokteyli attıkları" iddiasıyla tutuklandı. (19.03.2012/DİHA) *BDP Derik ilçe binası ve Derik Belediyesi Zana Eğitim Destek Evi'ne yapılan baskın sonucu binalarda yaklaşık 6 saat arama yapan polisler, bilgisayar harddisklerine el koydu. Aramaların ardından DBP İlçe Eş Başkanları Adil Aktaş ve Nuran Ekenek ile ilçe yöneticisi A. Vahap Çeri gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar İlçe Emniyet Amirliği'ne götürüldü. (19.03.2012/DİHA/Haberler.com/Medya73.com/Haberturk.com/Haberdiyarbakir.com) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde geçtiğimiz gün sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 27 kişi dün akşam adliyeye getirildi. Gözaltına alınan 27 kişiden 5'i savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen, Serhat Akın, Mustafa Kıran, Mehmet Şerin Kıran, Şivan Ormanlı, Lokman Akın, Salih Yiğit, Findi Yiğit, Yusuf Ataman, Selim Vardı, Agit Sakman, Serhat Acet, Mehmet Bilen, Serdar Timur, Metin Sencar , Halil Ezen, Mahsum Şevişoğlu, Mehmet Şevişoğlu, İslam Aras, Mustafa Özden, Lezgin Özden, Ali Üdük ve Abdulselam Vargı adlı gençler, farklı tarihlerde düzenlenen eylemlere katıldıkları gerekçesi ile tutuklanarak Cezaevi'ne gönderildi. (20.03.2012/ANF/DİHA/Medya73.com/Mynet.com/Stargundem.com/Cagdassirnak.com) *Geçtiğimiz Cuma günü Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı talimatı ile Yalova, Antalya, Mardin ve Siirt'in Alan, Yenimahalle, Bahçelievler mahallerindeki birçok eve ve Kredi Yurtlar Kurumu'na sabah saatlerinde polisler tarafından baskın düzenlenmişti.Gece geç saatlere kadar süren savcılık işlemleri ardından 15 kişi "KCK'nin gençlik yapılanmasında yer aldıkları ve örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla tutuklanma talebiyle Asliye Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen Fidan Tekin, Rodi Öztek, Yusuf Bulğa, Melahat Seviş, Hadi Taraman (Yalova), Emrah Kelekçiler (Antalya), Gülizar Erek (Mardin), Çekdar Oğuz, Şafi Tunç, Mahmut Kaya, Müzeyyen Durak, Ercan Girgin, Serhat Karakulak, Ercan Kurt ve İkram Aslan'ın (Siirt) ifadeleri alındı. İfadelerin ardından Fidan Tekin, Rodi Öztek, Yusuf Bulğa ve Melahat Seviş'in de aralarında bulunduğu 5 kişi serbest bırakılırken, 10 kişi ise tutuklanarak Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (20.03.2012/DİHA/ANF) *Ağrı’nın Tutak İlçesinde BDP İlçe binası önünde bir araya gelen ve Newroz’u kutlamak isteyen kitleye polis gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale etti. Yaşanan gerginlikte Recep Çelik adlı bir kişi gözaltına alındı.(20.03.2012/ANF/DİHA) *Suruç'ta Buğday Pazarı Meydanı'nda kutlanacak Newroz öncesi ilçede olağanüstü önlemler alındı. İlçe merkezine giriş çıkışlara, köy çıkışlarına, mahallelere, çarşı merkezine ve BDP İlçe binasına gelen yollara zırhlı araçlar ve yüzlerce polis yerleştirildi. BDP ilçe binasına toplanarak buradan Newroz alanına yürümek için gelmek isteyen yurttaşlara kimlik kontrolü yapılırken, araçların içinde aramalar yapılıyor. İlçe binasına gelişlere izin verilmiyor. Açıklamaların ardından, yurttaşlar oturma eylemine geçti. Oturma eyleminin ardından, ilçe binasına geçildi. İlçe binasından 5 kişi ise gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) *Bingöl'ün Karlıova İlçesi'nde sabahın erken saatlerinden itibaren BDP Karlıova İlçe teşkilatı önünde bir araya gelen yüzlerce kişi ilçenin önünde yaktıkları ateş etrafında halaylar çekerek sloganlar attı. Konuşmaların ardından Newroz kutlaması sona erdi. Bu arada ifadesi olduğu gerekçesiyle BDP Bingöl İl yöneticilerinden Sıddık Yurtsever, Karlıova'ya doğru gelirken Kervansaray'da gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) 240 *Diyarbakır İstihbarat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından 18 Mart'ta yapılan eş zamanlı baskınlarda gözaltına alınan 11 kişiden 7'si tutuklanırken, 4 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Gözaltına alınan kişilerin 6 aydır teknik ve fiziki takip sonucu gözaltına alındıkları iddia edildi. Yaşları 18-25 arasında değişen aralarında lise ve üniversite öğrencilerinin de bulunduğu 7 kişi, Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne götürüldü. (20.03.2012/DİHA/Hurriyet.com.tr/Haber7.com/Haberler.com/Ensonhaber.com) *Malazgirt Belediye Garajı'nda yapılacak Newroz kutlaması öncesi polis bölgeyi abluka altına aldı. Parti binasına gelen yurttaşları tek tek arayan polisler, ilçe binasını da ablukaya aldı. Polisin izin vermemesi üzerine parti binası önünde basın açıklaması yapıldı. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık'ın konuşmasının ardından yürüyüş yapan kitleye polis müdahale etti. Polisin gaz bombası ve tazyikli su ile müdahalesine karşılık kitle ise, taşlarla karşılık verdi. Çıkan çatışmada yaralananların olduğu belirtilirken, 4 kişinin ise, gözaltına alındığı belirtildi. (20.03.2012/ANF/DİHA) * Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamasına izin vermeyen polis, uzun namlulu silahlarla BDP İlçe binasını dakikalarca taradı.İdil Caddesi'ne gelmesi ile polis zırhlı araçlardan yoğun gaz bombası ve tazyikli su ile kitleye müdahale etti. Müdahaleye taş, molotof, ses bombası ve havai fişeklerle karşılık veren kitle ile polis arasında sert çatışma yaşandı.Çıkan olaylarda şu ana kadar 3 polis ile 2 sivil yurttaşın İlçe Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığı öğrenilirken, 1 polis ile 1 sivil yurttaşın durumunun ağır olduğu belirtildi. Durumu ağır olan polisin helikopter ile çevre illerdeki hastaneye götürüldüğü belirtilirken, 2 sivil yurttaşın da tedavi altına alındığı öğrenildi.Olayların ardından çok sayıda eve baskın düzenlenirken, olaylar sırasında bir yurttaşın evine sığınan DTK Koordinasyon Kurulu Üyesi Özdal Üçer'in de bulunduğu ev polisler tarafından basıldı. Yapılan baskında evde bulunan 11 kişi gözaltına alındı. Gözaltılara tepki gösteren Üçer ile polis arasında tartışma yaşandı. (20.03.2012/DİHA/ANF/ DİHA/ Bianet.org/İmc-tv.com/ İdilhaberajansi.com/Sirnakhaber.com) * Ağrı'nın Patnos İlçesi'nde Newroz olayları sırasında polislerin yanı sıra yer yer jandarmanın da müdahale ettiği olaylarda 15 kişi gözaltına alındı. Gün boyunca devam eden olaylarda özelikle gaz bombasının isabet ettiği çok sayıda kişi yaralandı. Yaralıların Patnos Devlet Hastanesi'nde tedavileri sürüyor. (20.03.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Haberler.com/ Avrupa-postasi.com) * Newroz kutlamalarının yapıldığı yerlerden biri olan Erzurum'un Tekman İlçesi'nde polisin müdahalesiyle başlayan olaylar sona erdi. Olaylarda 20 kişi gözaltına alınırken, aralarında BDP Erzurum İl Yöneticisi Mehmet Koçak'ın da bulunduğu 4 kişi yaralandı. Yaralıların tedavileri Tekman Devlet Hastanesi'nde sürüyor. (20.03.2012/ANF/DİHA/Sondakika.com/ Erzurumgazetesi.com.tr) * Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde düzenlenen Newroz mitinginde BDP'lilerin girişimiyle kitle dağıldı. Olaylarda 2'si TOMA olmak üzere 3 zırhlı araç kullanılamaz hale getirilirken, aralarında gözüne gaz bombası isabet eden Nusret Kaplan isimli yurttaşın da bulunduğu 3'ü polis çok sayıda kişi yaralandı. İlçedeki olaylar sonucunda en az 6 kişi gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA/Medya73.com/Haberdiyarbakir.com/Newededersim.com) * Newroz kutlamaları sırasında polisin müdahalesiyle olayların başladığı Iğdır merkez ile Muş'un Bulanık ile Bitlis merkezde yaşanan olaylar sona erdi. Gün boyunca devam eden olaylarda Bulanık'ta 6, Bitlis'te 7 ve Iğdır'da 6 olmak üzere toplam 19 kişi gözaltına alındı. (20.03.2012/DİHA) 241 * Urfa'nın Suruç İlçesi'nde dün gece polis bir eve baskın düzenledi. Baskında Murat, Ercan ve Abdulkadir Erkan gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen 3 kardeş, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (21.03.2012/DİHA) * 15 Şubat'a evine yapılan baskında gözaltına alınan Nusaybin Belediye Başkan Yardımcısı Saliha Cabadak, 4 gün gözaltında kaldıktan sonra "Örgüt üyesi olmak ve patlayıcı madde bulundurmak" suçlamasıyla mahkemeye sevk edilmiş ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Cabadak, sabah saatlerinde savcılığın tutuksuz yargılamaya yaptığı itiraz sonucu gözaltına alındı. Evinden belediye hizmet binasına giderken polisler tarafından yolda gözaltına alınan Cabadak İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. Cabadak'ın mahkemeye çıkarılacağı öğrenildi. (21.03.2012/DİHA/Midyathabur.com/Aktifhaber.com/ Medya73.com/Nusaybinim.com/Bugun.com.tr) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamasına yönelik polis müdahalesi ile başlayan ve ilçeyi savaş alanına çeviren olaylar gece geç saatlere kadar devam etti. BDP ilçe binasının polislerce uzun namlulu silahlarla tarandığı,Dün yaşanan olaylarda, aralarında BDP İlçe Başkanı Nimet Aşut ile Belediye Başkan Vekili Mustafa Gören, hamile kadınlar, çocuk, genç ve yaşlı insanların da bulunduğu 65 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınanlar içinde yaralıların da olduğu belirtilirken, 65 kişinin İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu öğrenildi. (21.03.2012/ANF/DİHA/Bianet.org/İmc-tv.com/ İdilhaberajansi.com/ Sirnakhaber.com) *15 Şubat'a evine yapılan baskında gözaltına alınan Nusaybin Belediye Başkan Yardımcısı Saliha Cabadak, 4 gün gözaltında kaldıktan sonra "Örgüt üyesi olmak ve patlayıcı madde bulundurmak" suçlamasıyla mahkemeye sevk edilmiş ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Savcılığın üst mahkemeye yaptığı itiraz üzerine Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Cabadak hakkında tutuklanma kararı verdi. Bu kararla birlikte Cabadak, sabah saatlerinde gözaltına alındı ve adliyeye sevk edildi. Cabadak, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı yüzüne okunduktan sonra Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (21.03.2012/DİHA/Midyathabur.com/Aktifhaber.com/Medya73.com/Nusaybinim.com/B ugun.com.tr) *Diyarbakır'da önceki gözaltına alınan Ömer Haran adlı kişi, Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan Haran, tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Mahkemede ifadesi alınan Haran, gösteriye katıldığı iddiasıyla tutuklanarak Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (21.03.2012/DİHA) *21.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Ayfer Ağırtmalı, şu beyanlarda bulundu: “Dün yani 20.03.2012 tarihinde saat 20.00-21.00 sularında bizim mahallede çocuklar ateş yakmıştı. O esnada Oğlum olan Mehmet Serhat Ağırtmalı, bakkala gitmek üzere evden çıktı. Daha sonra polisler tarafından gözaltına almışlar. Oğlum şuan da TEM Şubede tutulmaktadır. Oğlumun olaylarla hiçbir ilgisi yoktur. Oğlum İstanbul’dan geleli daha 1 yıl olmamış. Diyarbakır’a çalışmak için geri döndü. Eşim çok hasta olduğu için bize o bakıyor. Onun hiçbir suçu yoktur. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *21.03.2012 tarihinde şubemize başvuran Nihat Ayhan, şu beyanlarda bulundu: “Tanıdığım ve köylüm olan Egemen Kut, Tunceli/Çemişgezek’te bilgisayar programcılığını okurken Elazığ’da bulunan evine polislerce yapılan baskında gözaltına alındığını öğrendik. Evinde yapılan aramada bilgisayarına el konulmuştur. Aldığımız bilgilere göre Ankara’ya 242 götürülmüş. Bunun doğru olup olmadığını bilmiyoruz. Gerekli yardımı yapmanızı istiyoruz. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde dün on binlerce kişinin katıldığı Newroz kutlamaları ardından gerçekleştirilen 'Özgürlük yürüyüşü' sonrası çıkan olaylarda gözaltına alınan A.T (17), Y.D (16) ve D.Ö (16) adlı çocuklar Nusaybin Adliyesi'ne çıkarıldı. Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığı'na çıkarılan 3 kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan çocuklardan 2'si serbest bırakılırken, Y.D adlı çocuk "yasadışı gösteriye katıldığı" iddiasıyla tutuklanarak, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne götürüldü. (21.03.2012/DİHA) *Van'da Newroz kutlaması öncesi polislerin başta Van Belediyesi'nin kurduğu çadırlar olmak üzere kent genelinde yapılan baskınlarda gözaltına alınan 14 kişi, emniyetteki işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 14 kişiden 9'u serbest bırakılırken, 5 kişi ise, tutuklama talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Mahkemede, 4 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 1 kişi ise, "örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (22.03.2012/ANF/DİHA/Bitlishaber13.com) * KURDİ-DER Genel Merkezi çalışanı Abdulvahit Kılıç, dün binaya gelirken polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Kılıç, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde götürüldü. Kılıç, Diyarbakır Adliyesi'nde çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından "örgüt üyesi olduğu" iddiasıyla tutuklandı. (22.03.2012/DİHA/Ozgurgundem.com/ Yeniozgurpolitika.com) * Mardin'in Derik İlçesi'nde 17 Mart'ta Derik Belediyesi Meclis Üyesi Hamdullah Dinler, BDP İlçe yöneticileri Mahmut Mercen ve Mustafa Aktan, "halkı izinsiz Newroz kutlamasına davet ettikleri" gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Aynı saatlerde BDP Derik İlçe binasına da yüzlerce polis tarafından baskın düzenlendi. Baskında da BDP Derik İlçe Eşbaşkanları Adil Aktaş ve Nuran Ekenek ile İlçe yöneticisi A. Vahap Çeri gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Derik Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edilen 6 BDP'li yönetici, savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkeme, Belediye Meclis Üyesi Hamdullah Dinler, BDP İlçe Eşbaşkanı Nuran Ekenek ve İlçe yöneticisi Mahmut Mercen'i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakırken, BDP İlçe Eşbaşkanı Adil Aktaş ve ilçe yöneticileri A.Vahap Çeri ile Mustafa Aktan ise "Örgüt üyesi olmamakla birlikte, örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutukladı. Tutuklanan BDP'li yöneticiler, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne götürüldü. (22.03.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com) *Diyarbakır'da 18 Mart'ta gerçekleştirilen Newroz mitinginin ardından yapılan yürüyüşe polisin müdahalesinin ardından çıkan olaylarda gözaltına alınan 7'si çocuk 12 kişinin Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ndeki gözaltı işlemleri devam ediyor. Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde de dün gözaltına alınan 1 çocuk emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı. (22.03.2012/DİHA) *Batman'da 19 Mart'ta evlere yapılan baskınla gözaltına alınan ve Fırat Dağıtım çalışanı Mevlüt Ayağ'ın da aralarında bulunduğu 12 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından savcılığa çıkarıldı. Savcılığa ifade veren 12 kişi tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edildi. Ayağ'ın da aralarında bulunduğu 12 kişi mahkeme tarafından "yasadışı gösteriye katıldıkları" gerekçesiyle tutuklandı. (22.03.2012/DİHA) 243 *Batman'da Newroz kutlamaları sırasında polisin müdahalesiyle Batman'da yaşanan olaylarda gözaltına alınan 148 kişinden 39 çocuk, emniyetteki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Aralarında çocuklarında bulunduğu 109 kişinin Batman Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemleri ise devam ediyor. (22.03.2012/DİHA) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde önceki gün evlerine yapılan baskınla gözaltına alınan Murat, Ercan ve Abdulkadir Erkan kardeşlerden Abdullkadir serbest bırakılırken, Ercan ve Murat ise "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklandı. (22.03.2012/DİHA) *Siverek İlçesi'nde de Newroz kutlaması sonrası yapılan yürüyüşte gözaltına alınan 7 kişiden 5'i ilçe emniyet müdürlüğündeki ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, 2 kişinin ise emniyetteki ifade işlemleri devam ediyor. İlçede dün akşam yapılan ev baskınları sonucu 4 kişi daha gözaltına alınmıştı. (22.03.2012/DİHA) *Urfa merkezde gerçekleştirilen Newroz kutlaması sırasında 20'yi aşkın kişinin gözaltın alındığı öğrenildi. Gözaltına alınan 20'yi aşkın kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. (22.03.2012/DİHA) *Hakkari’nin Yüksekova İlçesi'nde polis ve özel hareket timleri tarafından Yeşildere, Güngör, Dize mahallelerinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 4 kişi ise emniyet işlemlerinin ardından savcılığa çıkarıldı. Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade veren Kajin Akçelik, Kevkes Kılıçak ve Reşit Orhan serbest bırakılırken, Evliya Şedal tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Şedal, mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şedal'ın 2011 yılında "Örgüt propagandasından" yargılandığı davadan aldığı cezanın onaylanması üzerine tutuklandığı kaydedildi. (22.03.2012/DİHA) *Iğdır'da BDP tarafından önceki gün yapılmak istenen Newroz kutlamasın polisin izin vermemesi üzerine BDP Iğdır il binası önünde toplanan kitleye polisin müdahalesi sonucu gözaltına alınan 21 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından bugün adliyeye sevk edildi. 21 kişiden 13'ü savcılık işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, 8 kişi de tutuklanma talebiyle Iğdır Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesine gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan 8 kişi "Polise taş atmak" , "İzinsiz gösteriye katılmak" iddiasıyla tutuklanarak Iğdır Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (22.03.2012/DİHA/Medya73.com/Kanalahaber.com/Yuksekovaajans.net) *Erzurum Tekman'da BDP tarafından önceki gün yapılan Newroz kutlamasında polisin müdahale etmesi sonucu gözaltına alınan 19 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Tekman Cumhuriyet Savcısı tarafından ifadeleri alınan 19 kişiden 11 serbest bırakılırken, Erzurum Atatürk Üniversitesi öğrenicilerinden Deniz Çağdaş, Sait Dinçoğlu, Mustafa Sarı, Mehmet Ali Aydoğdu ile Mehmet Sıddık Uluçay, Mevlüd Doğan, Mehmet Kuzgun, Fatih Dursun tutuklanma talebiyle Tekman Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan 8 kişi "Örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanarak Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (22.03.2012/DİHA/Haberler.com/ Yuksekovahaber.com) *Muş Malazgirt’e bağlı Hanoğlu (Xanoxlî) Köyü'nde Hediye Özel isimli kadın köye gelen polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 6 çocuk annesi Özel'in, Malazgirt Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (23.03.2012/DİHA) *19 Mart'ta Hakkari merkez, Yüksekova ve Çukurca ilçelerinde yapılan baskınlarda gözaltına alınan 16 kişi Emniyet işlemlerinden sonra Van'da savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan 16 kişi tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Burada 244 ifadesi alınan 9 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 7 kişi ise "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (23.03.2012/ANF/DİHA/İmc-tv.com/Haber61.net/F5haber.com) *Hakkari’ ye bağlı Yüksekova ilçesinde saat 16.00 sıralarında ilçe merkezinde dolaşmakta olan ve kimliği öğrenilemeyen 2 genç polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 2 kişinin emniyete götürüldüğü belirtildi. (23.03.2012/DİHA) *Van'ın Başkale (Elbaq) İlçesi'nde Hafiziye, Tepebaşı ve Yenimahalle mahallelerinde bir çok eve polis tarafından baskın düzenlendi. Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatı ile çok sayıda polis tarafından 03.30 sıralarında yapılan baskında BDP İlçe Eşbaşkanı Selahattin Bozkurt, BDP eski yöneticisi Salih Tayfun ve Belediye Meclis Üyesi Reşit Aslan'ın evlerinin de aralarında bulunduğu birçok ev saatlerce arandı. "Örgüte yardım yataklık yaptıkları" iddiasıyla bazı evlerin kapılarının kırılarak içeri girildiği baskında, İlçe Eşbaşkanı Bozkurt'un kardeşi Zeki Bozkurt gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde bekletilen Bozkurt'un Van'a götürülmesi bekleniyor. (23.03.2012/DİHA) *Hakkkari Yüksekova’da Newroz kutlamaları sırasında çıkan olaylarda gözaltına alınan 6 kişi Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemlerin ardından adliyeye getirildi. Gözaltına alınanlardan C.T ile M.D. 16 yaşından küçük oldukları gerekçesi ile savcılıktan serbest bırakılırken 4 kişi ise tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemedeki işlemlerin ardından,Rojhat Özdal, Eşref Toruz, Rojda Düzen ile adı öğrenilemeyen bir kişi “Newroz olaylarına katıldıkları gerekçesiyle” Yüksekova Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. Tutuklananlar Hakkari Kapalı Cezaevi’ne götürüldü.Ailelerin verdiği bilgiye göre;Tutuklanan Rojhat Özdel'in boynuna taktığı atkıyla olaylar sırasında yüzünü kapattığı, Eşref Toruz cebinde limon olduğu, Rojda Düzen ise tamircide çalıştığı ve elleri yağlı olduğu gerekçe gösterilerek mahkeme tarafından tutuklandığı iddia edildi.Öte yandan edinilen bilgiye göre bugün öğle saatlerinde ilçe merkezinde dolaşmakta olan ve kimliği öğrenilemeyen 3 genç polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 3 kişinin emniyette tutuldukları öğrenildi. (23.03.2012/DİHA) *Viranşehir'de 20 Mart günü yapılması planlanan Newroz kutlamalarına izin çıkmaması üzerine ilçede çatışmalar çıkmış, çıkan çatışmalarda 25 kişi gözaltına alınmıştı. Öğlen saatlerinde emniyetteki sorgularının ardından Viranşehir Adliyesine getirilen 25 kişiden savcılık sorgulamasının ardından 7’si serbest bırakılırken 18 kişi ise tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edildi. Mahkeme, İzzet Demir, Mehmet Divanlı, İbrahim Yol, Sedat Çelik, H.A, Abdurrahim Dağdelen ve Yusuf Asi adlı kişileri “örgüt üyesi olmak”, “örgüt propagandası yapmak” ve “kamu malına zarar vermek” iddiası ile tutuklanmasına karar verdi. Tutuklanan 7 kişi Urfa E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. (23.03.2012/DİHA/ Haberler.com) *Ağrı’nınTutak İlçesi’ne bağlı Burnubulak Köyü'ne asker ve özel hareket timleri baskın düzenledi. Baskın sırasında evde HPG’li bulundurduğu iddiasıyla köyde bulunan Kerem Uğul ile İkram Uğul’un evleri didik didik arandı. Aramada herhangi bir bulguya rastlanılmazken, asker ve polis iki evi tamamen dağıttıktan sonra köyden ayrıldı. (24.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde Newroz kutlamalarına polisin sert müdahalesi sonrasında yaşanan olaylarda ve BDP İlçe binasının basılması sonucu gözaltına alınan 69 kişi dün Cizre Adliyesi'ne getirilmişti. Geç saatlere kadar devam eden ifade işlemlerinin ardından aralarında Cizre Belediye Başkanvekili Mustafa Gören ve BDP Cizre İlçe yöneticisi Hasan Aydın'ın da bulunduğu 49 kişi serbest bırakılırken, 20 kişi ise "İzinsiz gösteriye katılmak", "Polisi 245 öldürmeye teşebbüs" ve "Devlet memuruna mukavemetten" iddiasıyla tutuklandı. Tutuklanan 20 kişinin isimleri şöyle; BDP Cizre İlçe yöneticileri Abdulkerim Benzer ile Hasan Aydın, Ramazan Ürgen, Reşit Acar, Ramazan Özdek, İbrahim Özkan, Mehmet Nezir Timurtaş, Sait Duru, Baran Vesek, Zeynep Tekin, Hamza Adıgüzel, Agit Aksın, Mahsun Avcı, Abdurrahim Mendeş, Ali Üstün, İdris Çoban, Abdurrahim İveren, Hamza Karaduman, Vedat Acar ve Nurettin Elçi. (24.03.2012/DİHA/İdilhaberajansi.com/İmc-tv.com/Birgun.net) *Batman'da 20 Mart'ta ki Newroz kutlamalarına izin verilmemesi sonucu yaşanan çatışmalarda gözaltına alınan 148 kişiden 42'si çocuk 116 kişi emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, 32 kişi adliyeye sevk edildi. Almanya Sol Parti Delegasyonu ile birlikte gelen Özgür Politika Gazetesi Muhabiri Xededa Biçer ve BDP seçim aracı şoförü Hasan Kurt'un da olduğu 21 kişi savcılıkta serbest bırakılırken, 11 kişi tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye gönderildi. Mahkemede ifadesi alınan 10 kişi, "polise taş attıkları" gerekçesiyle tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderilirken, 1 kişi ise, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (24.03.2012/DİHA/İmc-tv.com/Yeniozgurpolitika.com) *Urfa'da 21 Mart'ta düzenlenen Newroz kutlamaları sırasında ve kutlamaların ardından gözaltına alınan 20 kişiden 19'u çıkarıldıkları mahkeme tarafından serbest bırakılırken, Velat Çay adlı yurttaş ise "örgüt propagandası" yaptığı iddiasıyla tutuklanarak, Urfa E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (24.03.2012/DİHA) *21 Mart’ta Muş'ta yapılan Newroz kutlamasından sonra çıkan olaylarda gözaltına alınan 21 kişi emniyet işlemlerinin ardından savcılığa getirildi. Sabah saatlerinde Muş Cumhuriyet Savcılığı'na getirilen 21 kişiden 19'u savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, BDP İl Yöneticisi Mehmet Şafi Nergiz ve Mahsum Işık tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Muş Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen Nergiz ve Işık "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (25.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'ne bağlı Dedeler (Babga) Köyü'nden ilçe merkezine gelen Sait Armağan adlı yurttaş, dün gece 52. Polis kontrol noktasında araçtan indirilerek gözaltına alındı. Silopi'de ikamet eden Armağan'ın evinde de arama yapıldığı bildirilirken, gözaltı gerekçesi ise öğrenilemedi. (26.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cudi Dağı'ndaki Gıre Çolya, Hesana ve Derye Kere bölgelerine yönelik düzenlenen ve 21 Mart'ta çıkan çatışmanın ardından yaralı yakalandığı iddia edilen ve daha sonra sivil oldukları ortaya çıkan 2 yurttaştan Süleyman Tanrıverdi'nin Silopi'ye bağlı Başak Mahallesi'nde bulunan evine polis baskın düzenledi. Özel harekat polisi eşliğinde düzenlenen baskında ev didik didik arandı. Baskın sırasında evde tek başına olduğunu söyleyen eşi Sabiha Tanrıverdi, polisin eşinin nerede olduğunu sorduğunu, kendisinin de eşinin 3 gün önce avlanmak için Cudi Dağı'na gittiğini söylediğini dile getirdi. Avlanmak üzere evden ayrılan eşinden 3 gündür haber alamadığını söyleyen Tanrıverdi, "Dün bir akrabamız Şırnak Devlet Hastanesi'nden bizleri arayarak eşimin yaralı olarak hastaneye getirildiğini söyledi. Bizde akıbeti hakkında bilgi almak için Şırnak'a gittik, ama eşimle görüşmeme izin vermediler" diye konuştu. (26.03.2012/DİHA) *Sabahın erken saatlerinde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nde okuyan Kürt öğrencilerin kaldığı 11 eve polis tarafından baskın düzenlendi. Yapılan baskınlarda 13 öğrencinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı sayısının artabileceği belirtilirken, gözaltı gerekçesine ilişkin ise bilgi alınamadı. Öğrenciler, Sivas Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (27.03.2012/ANF/DİHA) 246 *Şırnak'ın Cudi Dağı'ndaki Gıre Çolya, Hesana ve Derye Kere bölgelerine yönelik düzenlenen operasyonda 21 Mart'ta çıkan çatışmada yaralanan 2 sivil yurttaş, Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen Mustafa Sidar ve Süleyman Tanrıverdi adlı yurttaşlar, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Dosyada gizlilik kararı olması nedeni ile tutuklanma gerekçesi öğrenilemedi.Tutuklanan Sidar ile Tanrıverdi, çatışma sırasında av için bölgede bulundukları belirtilmişti. Tanrıverdi'nin evine de dün polis tarafından baskın düzenlenmiş ve evde arama yapılmıştı. (27.03.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Yeniozgurpolitika.org/ Evrensel.net/Diyarbakirhaber.gen.tr) * Diyarbakır'ın Dicle İlçesi'nde, sabah erken saatlerde çok sayıda BDP'linin evlerine özel harekat polisleri tarafından baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda, BDP üyeleri Sıdık Kalkan, İdris Öğüt ile Ömer Akdağ gözaltına alındı. Ömer Akdağ'ın evine gelen özel harekat timlerinin eve ateş açtığı, ardından eve baskın düzenlediği belirtilirken, şans eseri yaralanan olmadığı öğrenildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 3 kişi Dicle İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Diyarbakır'ın Ergani İlçesi'nde de aralarında Ergani Belediye Başkan Yardımcısı Murat Yergin ile çok sayıda BDP'linin evine de baskın düzenlendi. Sabah erken saatlerde düzenlenen baskınlarda Murat Yergin, BDP eski İlçe Başkanı Mehmet Duman, BDP üyeleri Ferman Yıldız, Ferat Çakmak, Baver Çakmak gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 5 kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (28.03.2012/DİHA/ Evrensel.net/Yeniozgurpolitika.org) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde de sabah erken saatlerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda Mehmet Tamamboğa, Lokman Özgezer ve ismi öğrenilmeyen 3 kişi gözaltına alınırken, gözaltı sayısının artabileceği belirtiliyor. Baskınların Newroz kutlamalarına yönelik olduğu iddia edilirken, gözaltına alınanlar Viranşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (28.03.2012/DİHA) *Bingöl'ün Karlıova ilçesine bağlı Hasanova ve Alipira köyleri kırsalında saat 06.00 sıralarında 6 helikopterin katılımıyla operasyon başlatıldı. Helikopterler, havadan köylerin de bulunduğu mıntıkayı rast gele tararken, Hasanova, Alpira köyleri ve Xışxışok Mezrası ile civar mezralarda ev araması yapıldığı öğrenildi. Yapılan aramaların ardından Xışxışok Mezrası'ndan Fesih Sayak, Alpira Köyü'nden Serkan Tiryaki, Eşref Azak, Zafer Demir, Önder Tiryaki ve Faruk Kaplan gözaltına alındı. Gözaltına alınan 6 kişinin Karlıova Jandarma Karakolu'na götürüldüğü öğrenilirken, helikopterlerin söz konusu bölgeyi bombalamayı sürdürdüğü öğrenildi. (28.03.2012/DİHA/Ensonhaber.com) *Iğdır Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler sabah erken saatlerde ev baskınları düzenledi. Evlerin didik didik arandığı baskınlardan sonra aralarında BDP İl Başkanı Salih Tikiz, BDP Merkez İlçe Başkanı Behçet Ateş, il yöneticileri İsa Yıldırım, Mehmet Rahim Tekgör, Ekrem Ukçu, İbrahim Kaya ile isimleri öğrenilmeyen 6 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 12 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (28.03.2012/DİHA/Evrensel.net) *Mardin'in Mazıdağı İlçesi'nde, Fırat Dağıtım çalışanı Yasemin Yılmaz, ilçe merkezinde polis tarafından durdurularak gözaltına alındı. Dağıttığı Günlük Gazetesi'nin polis tarafından yasak olduğu gerekçe gösterilerek gözaltına alınan Yılmaz, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Yılmaz'ın Emniyetteki işlemleri sürüyor. (28.03.2012/DİHA) *Iğdır Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma ekipleri tarafından sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanların sayısı 29'a yükseldi. Iğdır Merkez ve Özdemir (Hozemır), Erhacı (Erhaç), Halfeli (Xelfeli), Yüzbaşılar (Yozbaşi) köylerinde 20 Mart'ta yapılan Newroz 247 kutlamasında polise taş attıkları gerekçesi gözaltına alınanlardan isimleri öğrenilenler şöyle: BDP Iğdır İl Başkanı Salih Tikiz, İl yöneticileri İsa Yıldırım, Rahim Tekgör, Merkez İlçe Başkanı Behçet Ateş ile M. Salih Aydemir, Ekrem Okçu, İbrahim Kaya, Bilgehan Ok, Erdal Tekgör, Aliş Ateşoğlu, Turan Demir, Feyyaz Gülcan, Niyazi Güneş, Mehmet Kızılay, İdris Abul, Adem Yılmaz, Abdulrrezak Günkal, Çetin Demir, Abubekir Felek, Hakan Kocakaplan Gözaltına alınanların tamamı Iğdır Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. (28.03.2012/DİHA) *Dersim Üniversitesi öğrencisi Ferhat Pervane ve Vahdettin Öymen gözaltına alındı. Çarşı merkezinde hat arabasından indikleri sırada gözaltına alınan öğrencilerin, Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenilirken, gözaltına alınma gerekçeleri ise öğrenilemedi. (28.03.2012/DİHA) *AKP Diyarbakır İl Başkanlığı binasına 23 Mart günü düzenlenen bombalı eylemin zanlısı olduğu iddia edilerek, gözaltına alınan İ.Y. (28) isimli kişi emniyetteki ifade işlemlerinin ardından Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. Bir komiserin yaralandığı saldırı ile ilgili güvenlik kamerası ve ihbar üzerine gözaltına alındığı iddia edilen İ.Y. isimli yurttaş, savcılıktaki ifadesinin ardından tutuklama talebi ile sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (28.03.2012/DİHA) *Diyarbakır'da, DTK Daimi Meclisi Üyesi Kevser Akçelik gözaltına alındı. Merkez Kayapınar İlçesi Gaziler Mahallesi'nde bindiği taksi polisler tarafından durdurularak gözaltına alınan Akçelik, Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Şırnak'ta hakkında açılan bir dava ile ilgili gözaltına alındığı belirtilen Akçelik'in, Şırnak'a götürüleceği öğrenildi. (29.03.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nin Cudi Mahallesi'nde dün akşam polisler tarafından yapılan ev baskınlarında Agit Düşkün (20) isimli yurttaş gözaltına alındı. Düşkün'ün geçtiğimiz yıl düzenlenen "Amara yürüyüşü"ne katıldığı gerekçesi ile gözaltına alındığı iddia edildi. Urfa'ya gönderileceği bildirilen Düşkün'ün annesi Hediye Düşkün, baskınlar sırasında polislerin aile fertlerini darp ettiğini savundu. (29.03.2012/DİHA/Cizrelim.net) *Urfa'nın Ceylanpınar İlçesi'nden gittiği Mardin Cezaevi'nde tutuklu bulunan kardeşi Hakim Fidan ile görüşen Fetullah Fidan, görüş sonrası cezaevi çıkışında gözaltına alındı. Sivil polisler tarafından gözaltına alınan ve Mardin Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Fidan'ın gözaltı gerekçesi ise öğrenilemedi. (29.03.2012/DİHA) *PKK lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü olan 4 Nisan'ı kutlamak için 2011 yılında düzenlenen "Amara yürüyüşü" ile ilgili Urfa merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 5 ilde eş zamanlı ev baskınları düzenlendi. Urfa, Şırnak, Diyarbakır, Adana ve Hatay'da yapılan baskınlarda 7 kişi gözaltına alındı. "Örgüt propagandası yaptıkları" ile "Suç ve suçluyu övdükleri" iddiası ile gözaltına alınan 7 kişinin Urfa'ya götürüldüğü öğrenildi. (29.03.2012/DİHA/Urfahaber.net/Yuksekovahaber.com/Haberler.com/Sabah.com.tr) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde önceki gün yapılan ev baskınlarında Mehmet Tamamboğa, Lokman Özgezer, Hasip Tatlı ve Mehmet Reşatgören adlı yurttaşlar gözaltına alınmıştı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde ifadeleri alınan Hasip Tatlı ve Mehmet Reşatgören adlı yurttaşlar ifade işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, Mehmet Tamamboğa ve Lokman Özgezer ise, çıkarıldıkları mahkeme tarafından "Polise mukavemet ve örgüt propagandası" iddiasıyla tutuklanarak, Urfa E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (29.03.2012/DİHA/ANF) *Iğdır'da önceki gün merkez ve köylerde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 25 kişi'den 18'i Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Iğdır Cumhuriyet 248 Savcısı tarafından ifadeleri alınan 18 kişiden Ekrem Okçu, İbrahim Kaya, Bilgehan Ok, Erdal Tekgör, Aliş Ateşoğlu, Turan Demir, Feyyaz Gülcan, Niyazi Güneş, Mehmet Kızılay, İdris Abul, Adem Yılmaz, Abdulrrezak Günkal, Çetin Demir, Abubekir Felek, Hakan Kocakapla ve isimleri öğrenilemeyen 3 kişi tutuklanma talebiyle Iğdır Sulh Ceza Mahkemesine gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan 18 kişiden 5'i serbest bırakılırken, 13 kişi de, "görevli memura mukavemetten" tutuklanarak Iğdır Cezaevi'ne gönderildi. (30.03.2012/ANF/DİHA/Karshaberleri.com/Trthaber.com/Cumhuriyet.com.tr/Medya73. com/ Politikars.com) *Şırnak'ın Yeşilyurt Mahallesi'nde oturan Veysi İnal (23) adlı yurttaş gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen İnal, Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (30.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *Bingöl Üniversitesi'nde okuyan çok sayıda öğrencinin evlerine bu sabaha karşı eş zamanlı baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda evlerde yapılan aramaların ardından 20 öğrenci gözaltına alındı. 20 öğrencinin geçtiğimiz 15 Şubat'ta düzenlenen protesto gösterilerine katıldıkları gerekçesi ile gözaltına alındıkları iddia edilirken, öğrenciler Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (30.03.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Bingolhaberler.com) *Bingöl'ün Karlıova İlçesi kırsalında başlatılan hava destekli operasyon kapsamında köylerde yapılan ev baskınlarında önceki gün gözaltına alınan 6 yurttaş, Karlıova Adliyesi'nde savcılığa çıkarıldı. Karlıova Jandarma Karakolu'ndaki işlemlerin ardından savcılığa çıkarılan Fesih Sayak, Serkan Tiryaki, Eşref Azak, Zafer Demir, Önder Tiryaki ve Faruk Kaplan tutuklama talebiyle Karlıova Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan 6 kişiden 5'i serbest bırakılırken, Fesih Sayak adlı yurttaş, "Örgüte yardım ettiği" iddiası ile tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (30.03.2012/DİHA) *Bingöl'de, sabah erken saatlerde çok sayıda eve düzenlenen eş zamanlı baskında gözaltına alınıp il emniyet müdürlüğüne götürülen 20 kişinin işlemleri tamamlandı. Ağırlıkta Bingöl Üniversitesi'nde okuyan öğrencilerin bulunduğu 20 kişi emniyetteki işlemlerin ardından Bingöl Adliyesi'ne getirildi. 3 Savcı tarafından ifadeleri alınan 20 kişiden 13'ü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 7'si tutuklama talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi mahkeme, Emrullah Kaya, Mehmet Işyıkkırık, Selma Özel, Abdulaziz Kaya, Abdullah Başlık, Ersin Alıncan ve Yusuf Kılıç’ı "Örgüte üye olmak ile birlikte örgüt adına suç işlemek", "Örgüt propagandası yapmak" ve “KCK talimatları ile alana çıkmak” gibi iddialar ile tutukladı. (30.03.2012/DİHA/İmc-tv.com) *Iğdır'da önceki gün merkez ve köylerde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 25 kişi'den 13'ü dün tutuklanmıştı. Bugün Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen BDP Iğdır İl Başkanı Salih Tikiz, BDP yöneticileri İsa Yıldırım, Rahim Tekgör, M. Salih Aydemir, ibrahim Kaya, Merkez İlçe Başkanı Behçet Ateş'inde bulunduğu 7 kişi savcılıkta ifade verdi. Savcılıkta ifadeleri alınan 7 kişiden BDP yöneticisi İbrahim Kaya ve BDP Iğdır Merkez İlçe Başkanı Behçet Ateş serbest bırakılırken, BDP Iğdır İl Başkanı Salih Tikiz, BDP yöneticileri Rahim Tekgör, M.Salih Aydemir ve isimleri öğrenilemeyen 2 kişi tutuklanma talebiyle Iğdır Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesine sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan BDP Iğdır İl Başkanı Salih Tikiz ile birlikte 5 kişi "Polise Mukavemet etmek" iddiasıyla tutuklanarak Iğdır Kapalı Cezaevine gönderildi. (30.03.2012/ANF/DİHA/Aktifhaber.com/Medya73.com/ Haberturk.com/Hurriyet.com.tr/Radikal.com.tr) 249 *Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Sivas'ta dün evlerine yapılan polis baskınıyla gözaltına alınan 14 öğrencinin Emniyet'teki ifade işlemleri tamamlandı. Adliyeye sevk edilen ve savcılık tarafından ifadeleri alınan öğrencilerden Evliya Baskın serbest bırakılırken, geri kalan 13 öğrenci ise tutuklama talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkeme tarafında ifadeleri alınan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi öğrencileri; İsmail Taş, Muhittin Duman, Mehmet Saruhan, Şenol Yoldaş, Sibel Aslantaş, Cahit Başkara, İbrahim Halil Dengi, Kamuran İbek, Aynur Gök, İbrahim Hali Vural, Metin Çakır, Zahit Kargın ve Hakan Algül "Örgüte üye olmak" ve "Örgüt talimatları doğrultusunda suç işlemek" iddialarıyla tutuklandı. Tutuklanan öğrenciler, Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (31.03.2012/DİHA/Medya73.com/Aktifhaber.com/ Radikal.com.tr/Etha.com.tr) *Bitlis ve Siirt kırsalında yaşamını yitiren 15 HPG'liden Meyaser Orbay ( Diljincilo) için dün yapılan kitlesel cenaze töreninden sonra yürüyüşe geçen kitleye polis tarafından müdahale edilmesinin ardından, yaşanan olaylar Yüksekova'da gece geç saatlere kadar sürmüştü. Olaylardan sonra ilçede gece geç saatlerde eş zamanlı olarak birçok eve polis tarafından baskın düzenlendi. Yeşildere, Yenimahalle ve Esentepe mahallelerinde yapılan ev baskınlarında, Rugeş Altun, Metin Aşkan, Emin Demir, Rıfat Atak, Hadi Aslan, Ferhat Terzioğlu ve Musa Kurt gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar, Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (31.03.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Etha.com.tr/ Aktifhaber.com/Haberturk.com) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde "4 Nisan Amara Yürüyüşü" öncesi BDP İlçe Örgütü tarafından başlatılan çalışma kapsamında Birecik ve Bozova'ya dağıtılacak olan bildirileri götüren BDP üyesi taksici Rezan Karak polis tarafından gözaltına alındı. Suruç çıkışında taşıdığı bildiriler nedeniyle gözaltına alınan Karak'ın Suruç İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. Gözaltı haberinin ardından BDP İlçe Başkanı Mehmet Kayhan ile BDP avukatı emniyet yetkilileri ile görüşmek üzere emniyete gitti. (31.03.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org) *TUAD- FED'in 4 Nisan'da düzenleyeceği "Amara yürüyüşüne" ilişkin hazırlanan bildirileri matbaadan almak isteyen 4 kişi, matbaa çıkışı gözaltına alındı. Söz konusu bildiriler ile ilgili mahkeme tarafından toplatma kararı bulunduğu gerekçesi ile Özgür Karabal, Azad Fırat, Recep Şahin ismi öğrenilemeyen bir kişinin gözaltına alındığı bildirilirken, gözaltına alınan 4 kişinin Urfa İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü kaydedildi. (31.03.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com/Haberhakikat.com) *Diyarbakır'ın Dicle ve Ergani ilçelerinde özel harekat polisleri tarafından 28 Mart sabahı düzenlenen ev baskınlarında aralarında Belediye Başkan Yardımcısı Murat Yergin'in de bulunduğu 8 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan Belediye Başkan Yardımcısı Murat Yergin, Ferman Yıldız, Baver Çakmak, Ferhat Çakmak, BDP Ergani eski İlçe Başkanı Mehmet Duman, Sıddık Kalkan, Ömer Akdağ ve İdris Yiğit dün Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. Savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından 8 kişi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilenlerden Belediye Başkan Yardımcısı Murat Yergin, Ferman Yıldız, Baver Çakmak ile İdris Yiğit serbest bırakılırken, Sıddık Kalkan, Ömer Akdağ, Ferhat Çakmak ile Mehmet Duman "Örgüt üyeliği" ve "Örgütün kırsal faaliyetlerini yürütmek" iddiaları ile tutuklanarak cezaevine gönderildi.Öte yandan Diyarbakır'da 29 Mart günü gözaltına alınan DTK Daimi Meclisi Üyesi Kevser Akçelik'in de "KCK Şırnak dosyası"ndan tutuklandığı öğrenildi.(01.04.2012/Yeniozgurpolitika.com/DİHA/İlkehaberajansi.com.tr/ Silvanmucadele.com/Dogruhaber.com.tr/Medya73.com) 250 *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde Süleyman Algan (26) adlı yurttaş, evine düzenlenen baskında gözaltına alındı. Evde yapılan aramanın ardından gözaltına alınan Algan'ın gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, Algan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (01.04.2012/DİHA) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi ve bağlı köylerde sabah saatlerinde polis ve jandarma tarafından evlere baskın düzenlendi. Yapılan baskınlarda Büyük Mutlu (Hirik) Köyü'nden Abdurrahman Mutlu, Bêşo Köyü'nden Fadıl Şaşmaz, Viranşehir ilçe merkezinden Erdal Erbekler ve Serdar Kırmızıgül ve ismi öğrenilemeyen bir kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 5 kişinin 20 Mart tarihinde kutlanan Newroz kutlamalarına katıldığı gerekçesi ile gözaltına alındığı belirtildi. (02.04.2012/ANF/DİHA/ Yuksekovahaber.com) *Urfa Siverek ve bağlı köylerde bu sabah saatlerinde birçok eve polis ve askerlerce baskın düzenlendi. Baskınlarda Siverek merkezde 5 kişi, Karacadağ ve Otlu köylerinden 1'er kişi, Karakoyun Köyü'nden ise 2 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların Siverek Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. 3’ü çocuk 10 kişinin Newroz kutlamalarında çıkan olaylardan kaynaklı gözaltına alındıkları öğrenildi. (02.04.2012/DİHA/ANF/ Yuksekovahaber.com/ Siverekhaberleri.com/Siverek.com.tr) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde yarın yapılması planlanan etkinlik için Suruç İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne Muş Milletvekili Demir Çelik ile birlikte giden TUHAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker ile BDP MYK Üyesi Yıldız Aktaş gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne girer girmez polislerin "Bizde sizi arıyorduk. Savcılık tarafından hakkınızda yakalama kararı var" denilerek gözaltına alınan Teker ile Aktaş'ın emniyette bekletildiği bildirildi. Öte yandan Ceylanpınar'dan gelen ve BDP Aligor Belde binasına giden isimleri öğrenilemeyen 5 genç gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 5 kişinin de Suruç İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne getirildiği bildirildi. (02.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Sabah.com.tr/Gazetediyarbakir.com) *Bitlis ve Siirt kırsalında yaşamını yitiren 15 HPG'liden Meyaser Orbay'ın (Diljin Cilo) 31 Mart'ta yapılan cenaze töreni sonrası yaşanan olaylarda gözaltına alınan 8 kişiden Emin Demir ile Ferhat Terzioğlu, emniyetteki işlemlerin ardından serbest bırakıldı. İşlemlerin ardından Rugeş Altun, Metin Aşkan, Rıfat Atak, Hadi Aslan, Musa Kurt ve adı öğrenilemeyen bir kişi ise savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 6 kişi tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Burada ifadesi alınan 6 kişi, "Örgüt propagandası yapmak", "görevli memura mukavemet etmek" gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. (03.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Aksam.com.tr/Haberler.com) *Diyarbakır 5. Ağır ceza mahkemesi tarafından ve Yargıtaycı cezası onaylanan Tahir Çetin tutuklanarak Siirt E tipi Kapalı cezaevine konuldu. (04.04.2012/İHD Siirt Şubesi) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Süphan Mahallesi'nde MEYA-DER Van Şube Başkanı İbrahim Alkan ile M. Garip Peyza'nın evlerine baskın düzenledi. Evlerin didik didik arandığı baskında, İbrahim Alkan, şeker hastası oğlu Serhat Alkan ile M. Garip Peyza ve evinde misafir bulunan ve ismi öğrenilemeyen bir kişi gözaltına alındı. Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen MEYA-DER Şube Başkanı İbrahim Alkan ile oğlu Serhat Alkan serbest bırakılırken, M. Garip Peyza ile evinde misafir bulunan yurttaş ise halen gözaltında tutuluyor. (03.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Vansiyaseti.com) *Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nce haklarında çıkarılan arama kararı gerekçesiyle, Dersim'de 3 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Dersim merkeze bağlı Çiçekli Köyü 251 Jandarma Karakolu'na bağlı askerlerce Dersim'in Cılga (Sırcê) Köyü Esenyurt (Ox) Mezrası'nda oturan köy muhtarı Hıdır Bakır ve Burhan Ötekıvılcım'ın gözaltına alındığı öğrenildi. Dersim'in Atatürk (Sixenk) Mahallesi'nde de Baki Bakır adlı kişi gözaltına alındı. "Örgüte yardım ettikleri" iddiasıyla gözaltına alınan 3 kişinin Dersim İl Jandarma Alay Komutanlığı'na götürüldüğü öğrenildi. (03.04.2012/DİHA) *PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü nedeniyle Amara Köyü'ne gitmek için yola çıkan ve Elazığ'da üç saattir bekletilenler arasında olan BDP Bingöl İl Başkanı Halis Yurtsever, gözaltına alındı. Yurtsever'in gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, Elazığ Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (03.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Diyarbakır'ın Silvan İlçesi'nde 30 Mart'ta Silvan Emniyet Müdürlüğü'ne havai fişek attıkları iddiasıyla gözaltına alınan M.C.A. (17) ve C.Ö. (16) adlı çocuklar Silvan Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Burada da ifadeleri dinlenen iki çocuk "Kamu binalarına patlayıcı maddelerle saldırıda bulunmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (03.04.2012/DİHA/ Silvanmucadele.com/Tihv.org.tr) *Karlıova BDP İlçe yöneticilerinden Yağız Tiryaki ile Gökşahin Şahin, Bingöl Savcılığı tarafından haklarında yakalama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alınarak, Bingöl merkeze götürüldü. (03.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Ozgur-gundem.com/Rojname.com) * Urfa'nın Siverek İlçesi'ne bağlı köylerde dün yapılan baskınlarda 10 kişi gözaltına alınmıştı. Dün yaşları küçük olan M.A., İ.H.A. ve E.A. adlı çocuklar savcılıktaki ifadeleri ardından serbest bırakılmıştı. Emniyetteki sorguları ardından mahkemeye sevk edilen 7 kişinden 5'i serbest bırakılırken, Mustafa Kengiç ile Ferhat Konuğkuş ise "örgüt üyesi" ve "örgüt propagandası" iddiasıyla tutuklanarak, Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (03.04.2012/DİHA/Bismilder.com) * PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü olan 4 Nisan'da TUHAD-FED tarafından düzenlenmek istenen etkinliğin İçişleri Bakanlığı tarafından yasaklanması sonucu, Urfa ve ilçelerinde yoğun polis önlemleri alındı. Etkinliğe katılmak için Türkiye'nin farklı illerinden ve Urfa'nın ilçelerinden Aligor'a gelmek isteyen bir çok yurttaş yollarda engellenirken, yapılan yol aramalarında yaklaşık 30 kişi arama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Gözaltına alınanların Suruç ve Urfa Emniyet müdürlüklerine götürüldüğü belirtildi. Öte yandan Suruç'ta bulunan BDP Milletvekilleri İbrahim Binici ve Hüsamettin Zenderlioğlu, BDP Suruç ilçe binasında yaptıkları basın açıklamasından sonra Aligor'a geçti. Milletvekilleri ile birlikte Aligor'a giden BDP Urfa İl Başkanı Fatma İzol ve BDP yöneticileri polis tarafından Aligor'a sokulmak istenmedi. Sadece milletvekillerinin geçişine izin vereceklerini belirten polis yetkilileri başka kimseyi beldeye almayacaklarını söyledi. Bunun üzerine BDP'liler ile polis yetkilileri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Bu duruma itiraz eden milletvekilleri parti yöneticileriyle birlikte Aligor'a gitmekte kararlı olduklarını aktardı. Kısa süreli tartışmanın ardında polisler BDP'lilerin beldeye girmesine izin verdi. (03.04.2012/DİHA) *Amara Köyü'ne gitmek için dün akşam Diyarbakır'dan Urfa'nın Suruç İlçesi'ne gelen ve isimleri öğrenilmeyen 8 kişi, bu sabah saatlerinde gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen 8 kişi, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.(04.04.2012/DİHA/ Yuksekovahaber.com/Pirsushaber.comKurdbox.com) 252 *BDP Dicle İlçe yöneticisi Mustafa Öztutuş ile kardeşi Vedat Öztutuş'un evine sabah saatlerinde polis tarafından baskın düzenlendiği bildirildi. Bir süre evde arama yapan polisler, daha sonra evden ayrıldı. Arama sonucunda herhangi bir gözaltı yaşanmazken, baskının gerekçesine ilişkin ise bilgi alınamadı. (04.04.2012/DİHA/Zaphaber.com) *Bingöl BDP Karlıova İlçe Örgütü yöneticileri Yağız Tiryaki ve Gökşahin Şahin, haklarında yakalama kararı olduğu gerekçesiyle dün ilçe merkezinde gözaltına alındı. Bugün adliyeye sevk edilen Şahin ve Tiryaki, savcılık ifadesinin ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Şahin ve Tiryaki, "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklandı. (04.04.2012/DİHA) *Bingöl merkez ve ilçelerinde sabah erken saatlerde çok sayıda eve polisler tarafından baskın düzenlendi. Bingöl merkezde düzenlenen ev baskınlarında Belediye Meclis Üyesi Ahmet Demirbaş, BDP İl Yöneticisi Abdullah Solmaz da gözaltına alındı. Karlıova'da da BDP'li Belediye Başkanı Ferit Çelik'in evine sabah erken saatlerde baskın yapıldı. Çelik'i alan polisler ardından belediye binasını da basarak, binada arama yaptı. Yapılan aramalarda belediye arşivlerine el konulurken, Çelik de gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Çelik, Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (05.04.2012/DİHA/ANF/Haberler.com/ Aktifhaber.com/Stargazete.com/İmc-tv.com/Trthaber.com/Milligazete.com.tr/ Etha.com.tr/Yuksekovahaber.com) *Urfa Viranşehir'de 2 Nisan günü evlere yapılan baskınlarda 5 kişi, Newroz kutlamaları ardından çıkan olaylarda "polise mukavemet ettikleri" iddiası ile gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 2'si tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Abdurrahman Mutlu, Erdal Erbekler ve Serdar Kırmızıgül, "izinsiz Newroz kutlamalarına katılmak" ve "polise mukavemet etmek" iddiası ile tutuklanarak Urfa E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (05.04.2012/DİHA) *Bingöl ve Karlıova'da sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında Karlıova Belediye Başkanı Ferit Çelik ile Belediye Meclis Üyesi Ahmet Demirbaş ve BDP İl Yöneticisi Abdullah Solmaz gözaltına alınmıştı. Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Çelik, Demirbaş ve Solmaz, işlemlerin ardından Bingöl Adliyesi'ne getirilerek, savcılığa çıkarıldı. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Çelik, Demirbaş ve Solmaz, "Örgüte un götürerek, yardım ettikleri" iddiasıyla tutuklanarak Bingöl M Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (05.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Bingolhaber12.com/ Etha.com.tr/Samanyoluhaber.com/Bingolguncel.com) * Muş'un Bulanık İlçesi'nde BDP merkez çalışanı Rubar Kandemir, gözaltına alındı. İlçe girişinde Jandarma Alay Komutanlığı yakınında kurulan arama noktasında durdurulan Kandemir, yapılan aramalardan sonra gözaltına alındı. Hakkında açılan bir dava ile ilgili ifade vermediği gerekçesi ile gözaltına alındığı belirtilen Kandemir, İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. (05.04.2012/DİHA) *Van'da 3 Nisan günü Süphan Mahallesi'ne yapılan baskında gözaltına alınan E.A ve M. Garip Peyza, emniyetteki işlemlerinden sonra sağlık kontrolü için Van Bölge Hastanesi'ne getirildi. Ardından adliye çıkarılan E.A ve Peyza, savcılık işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. 2 kişi "PKK'ye yardım ettikleri" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (06.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Yeniozgurpolitika.org/Vansiyaseti.com) 253 *Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nce haklarında çıkarılan arama kararı gerekçesiyle Dersim'de 3 Nisan'da yapılan ev baskınlarında Hıdır Bakır, Baki Bakır, Burhan Ötekıvılcım ve Melsim Yıltekin gözaltına alınmıştı. Dersim İl Jandarma Alay Komutanlığı'ndaki ifade işlemleri ardından 4 kişi, savcılığa sevk edildi. Tutuklanma talebiyle Dersim'de Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilen 4 kişiden Melsim Yıltekin serbest bırakılırken, Hıdır Bakır, Baki Bakır, Burhan Ötekıvılcım ise, "örgüte yardım ettikleri" iddiasıyla tutuklandı. (06.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Erzincan Üniversitesi Eğitim Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Kemal Tetik, dün memleketi Iğdır'a gitmek için gittiği Erzincan Otogarı'nda sivil polislerce durdurularak gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen Tetik'in Erzincan Emniyet Müdürlüğü'nde bekletildiği öğrenildi. (06.04.2012/ANF/DİHA) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde, BDP tarafından düzenlenen bir yürüyüşe katıldıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan ve ceza alan 2 kişinin hapis cezaları, Yargıtay tarafından onaylandı. Cezası onaylanan İbrahim Sırı, gittiği Suruç Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak, Urfa E Tipi Cezaevi'ne gönderildi. Cezası onaylanan Sabri Altınel'in de 10 gün içinde teslim olması gerektiği belirtildi. (06.04.2012/ANF/DİHA) *Erzurum'un Tekman İlçesi'nde 20 Mart'ta yapılan Newroz kutlamasında çıkan olaylar sonucunda gözaltına alınarak tutuklanan 8 kişiden, 28 Mart'ta tahliye edilen 7 kişi hakkında yeniden tutuklanma kararı çıkarıldı. Savcılığın yaptığı itiraz üzerine yeniden tutuklanmalarına karar verilen 7 kişinin evine baskın düzenleyen polisler, Atatürk Üniversitesi öğrencisi Melikşah İstanbul, Mustafa Sarı ve Sait Dinçoğlu'nu gözaltına aldı. Tahliye edilen diğer 4 kişinin de evine baskın yapılırken, evde olmadıkları için gözaltına alınmadıkları öğrenildi. Gözaltına alınan 3 öğrenci Hınıs Adliyesi'ne götürüldü. Öte yandan, 5 Nisan akşamı PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum gününün kutlandığı Karaçoban İlçesi'ne bağlı Binpınar Köyü'ne askerlerce baskın düzenlendi. Karaçoban Jandarma Komutanlığı'ndan gelen çok sayıda askerin köyde aramalarının sürdüğü belirtildi. (06.04.2012 /Ozgur-gundem.com/ ANF/DİHA) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde Newroz sonrası yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan ve mahkeme tarafından serbest bırakılan BDP yöneticisi Halit Tatlı ve Mehmet Reşat Gören hakkında savcının itirazı üzerine tutuklanma kararı verildi. Bunun üzerine Tatlı ve Gören gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Tatlı ve Gören, "polise mukavemet" ve " İzinsiz gösteriye katılmak" suçlamasıyla tutuklanarak Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (06.04.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde gözaltına alınan Süleyman Algan (26), emniyetteki ifade işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Tutuklanma talebi ile mahkemeye gönderilen Algan, tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Algan'ın tutuklanma nedeni konusunda bilgi alınamadı. (06.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Van'ın Çaldıran İlçesi'ne bağlı köylere sabah erken saatlerinde asker ve polis tarafından ortak operasyon düzenledi. Evlerin didik didik arandığı baskınlarda Yüceler (Şîvron) Köyü muhtarı Maşuk Batmaz ile Kemal Batmaz, Beydoğan (Şêxsucuk) köyünde Fariz Altıntaş, Çilli (Çîlê) köyünde soyadı öğrenilmeyen Seyithan isimli yurttaş ile Yukarı Dikmen (Tikma Jor) köyünde Tajdin Aka'nın da aralarında bulunduğu toplam 5 kişi gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen 5 kişi, Van Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. (09.04.2012/DİHA) 254 *Dersim Veli Ekici adlı kişi, bu sabah saatlerinde İnönü Mahallesi'nde polisler tarafından durdurularak gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Ekici'nin Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (09.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Evrensel.net/Yeniozgurpolitika.org) *Adıyaman merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 4 ilde eş zamanlı ev baskınları düzenlendi. Savcılık kararı ile Adıyaman'ın yanı sıra İstanbul, Mersin ve Diyarbakır'da belirlenen adreslere eş zamanlı baskınlar yapıldı. Adıyaman'da, Demokratik Özgür Öğrenci Derneği' ile 7 evde arama yapıldı. Operasyon kapsamında Adıyaman'da 3'ü üniversite öğrencisi 6 kişi gözaltına alındı. Diğer kentlerde yapılan operasyonlarda ise, 4 kişinin gözaltına alındığı ve Adıyaman'a gönderileceği öğrenildi. Adıyaman Demokratik Özgür Öğrenci Derneği'nde yapılan aramalarda derneğin tüm çalışma arşivlerine el konulduğu belirtildi.Gözaltına alınan 10 kişinin "KCK gençlik yapılanması" iddiasıyla gözaltına alındığı belirtilirken, gözaltına alınanlar Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (09.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/Yeniozgurpolitika.org) *Batman Merkez Aydınkonak Mahallesi'nde 26 Eylül 2011'de çıkan çatışmaya ilişkin Batman ve İstanbul'da düzenlenen baskınlarda 6 kişi gözaltına alında. İstanbul'da gözaltına alınanlar da Batman'a getirilirken, 6 kişinin "örgüt üyelerine yardım ettikleri" iddiasıyla suçlandıkları belirtildi. 6 kişi Batman Emniyet Müdürlüğü işlemleri ardından adliyeye sevk edildi. (09.04.2012/DİHA/Milliyet.com.tr/Yuksekovahaber.com/Batmanpostasigazetesi.com/Za man.com.tr) *10.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Fehmi Gorgin, şu beyanlarda bulundu: “09.04.2012 tarihinde saat sabah 05.30 sularında evimizi sivil giyimli polisler tarafından baskın düzenlendi. Evde arama yapıldıktan sonra oğlum Şinasi Gorgin gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesini sordum “oğlumun kamera görüntülerinin olduğunu” söylediler. Oğlum ile birlikte 6 arkadaşını da gözaltına aldıklarını öğrendik. Bu konuda sizden yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *BDP Genel Merkez çalışanı Hatice Şen akşam saatlerinde Mersin'den Diyarbakır'a seyahat ederken, Urfa girişinde bulunan turnikelerde gerekçe gösterilmeden sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan Şen'in Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (10.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com/Gercekgundem.com/Ozgur-gundem.com/ Yeniozgurpolitika.org) *Bingöl'ün Karlıova (Kanîneş) merkez ve Serpmekaya (Alpîra) Köyü'nde askerler tarafından 4 eve yapılan baskınlarda, 2 kişi gözaltına alındı. Serpmekaya Köyü'nde Hasan Demir ve Aydın Tiryaki adlı kişilerin evine baskın yapıldı. Evlerinde yapılan aramanın ardından Tiryaki ve Demir askerlerce gözaltına alındı. Karlıova'nın Seyrantepe ve Kanireş mahallelerinde ise Ahmet Karbağ ve Ahmet Karabulak adlı kişilerin evlerine askerler tarafından baskın düzenlendi. Karabulak ve Karabağ'ın evinde arama yapıldığı öğrenilirken, baskın ve gözaltıların gerekçesi öğrenilemedi.(10.04.2012/ANF/DİHA) *Batman'da 26 Eylül 2011'de Aydın Konak Kavşağı'nda yaşanan çatışmaya ilişkin başlatılan operasyonda İstanbul ve Batman'da gözaltına alınan 6 kişi, adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 6 kişi, tutuklanma talebi ile Batman Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemedeki ifade işlemlerinden sonra bir kişi serbest bırakılırken, 5 kişi ise, "örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklanarak 5 kişi Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (10.04.2012/DİHA/İlkehaberajansi.com.tr/Haberler.gen.al/Batmangazetesi.com/ Mynet.com) 255 *Hakkari'nin Şemdinli İlçesi Derecik'e (Rubarok) gitmekte olan Cemil Dündar, Cengiz Dündar ve Cemal Dündar, Ortaklar Jandarma Karakolu Kontrol Noktası'nda durduruldu. 3 kişi burada gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 3 kişinin Şemdinli'ye götürüleceği belirtildi. (10.04.2012/DİHA/Yuksekovaguncel.com) *BatmanPetrolkent Mahallesi'nde Şirin Aslan ve Halise Çetin adlı yurttaşlar sivil polisler tarafından gözaltına alındı. Aslan ve Çetin'in hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları öğrenilemezken, Diyarbakır'a götürüldükleri bildirildi. (11.04.2012/DİHA/Ozgurgundem.com/Yeniozgurpolitika.org/Yuksekovahaber.com) *Adıyaman'ın Kahta İlçesi'nde 6 yaşındaki bir kız çocuğuna tacizde bulunan 1 kişi gözaltına alınarak Kahta İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmüş ve tacizi protesto etmek amacıyla emniyet önünde toplanan kitleye polisin müdahale etmesi sonucu çatışma çıkmıştı. Yaklaşık 2 saat süren çatışmanın ardından 39 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan gençlerin aileleri, Kahta İlçe Emniyet Müdürlüğü önüne akın ederken, emniyet önündeki bekleyiş sürüyor. (12.04.2012/DİHA/Sabah.com.tr/Milliyet.com.tr/Aktifhaber.com/Medya73.com) *Elazığ'ın Karakoçan İlçesi'ne bağlı Akpınar (Kanispi) Köyü'ne sabah 04.30 sıralarında askerler tarafından baskın düzenlendi. Binlerce askerin, helikopter ve zırhlı araçlar eşliğinde düzenlediği baskında, tüm köy halkı evlerinden çıkarılarak köyde bulunan taziye evinde toplatıldı. Köylülerin taziye evinde toplatılmasının ardından askerler tek tek evlere girerek, arama yaptı. 90'lı yıllardan kalma görüntülerin yaşandığı köyde aramalar devam ediyor. Öte taraftan söz konusu köyün büyük çoğunluğunun BDP seçmeni olduğu öğrenildi. (12.04.2012/DİHA) *Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, yaptığı yazılı açıklamada, Mardin karayolunda yaklaşık 2 ay önce polisin takibi sonucu 150 kilo bomba yüklü aracı bırakıp kaçtığı öne sürülen kişinin, Mardin'de Diyarbakır polisinin verdiği istihbarat sonucu tutuklandığını kaydetti. Diyarbakır'da çıkarıldığı mahkemede tutuklanan kişinin kimlik bilgileri ile ilgili bilgi verilmezken, söz konusu kişinin "Örgüte yardım ettiği" gerekçesi ile tutuklandığı öğrenildi. 13 Şubat'ta Aktepe Köyü'nde çıkan çatışmada İran nüfusuna kayıtlı HPG'li Kazım Huseyinzade (Yunus) yaşamını yitirmiş, İsmet Akın (Zindan Gilord) ise ağır yaralanmıştı. (12.04.2012/DİHA/ANF/Diyarbakır Valiliği/Haberler.com/Stargazete.com) *HakkariYüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler Cumhuriyet ve Yeşildere mahallelerinde bazı evlere baskın düzenledi. Baskınlarda Nihat Bellier ve Salim Ören gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Bellier ile Ören, Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (12.04.2012/DİHA/Hurriyet.com.tr/Birgun.net/Haberler.com/ Yuksekovahaber.com) *BDP Kayapınar İlçe Eşbaşkanları Erkan Erenci ile Aygül Taşkın gözaltına alındı. DTK, BDP, HAK-PAR ve KADEP'in de aralarında olduğu Kürt siyasi parti ve hareketlerinin 4 temel talebin yeni anayasada yer alması için başlattıkları ve Diyarbakır Valiliği tarafından taleplerin "Anayasaya aykırı olduğu" iddiasıyla yasaklanan kampanyayı yürüttükleri gerekçesi ile gözaltına alınan Erenci ile Taşkın, ifadeleri alınmak üzere Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.(12.04.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org/Yuksekovahaber.com) *BDP Antep İl Örgütü eski yöneticilerinden Hasibe Yaman, geçtiğimiz gün Antep E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan eski BDP İl Eş Başkanı Habibe Dışkaya'nın görüşüne giderken cezaevinde gözaltına alınmıştı. Yaman'ın Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 256 ''Örgüt propagandası'' iddiasıyla hakkında açılan davanın sonuçlandığı ve 10 ay hapis cezasına çarptırıldığı öğrenildi. Savcılığa çıkarılan Yaman, tutuklanarak Antep E Tipi Cezaevi'ne götürüldü. (12.04.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org/Yuksekovahaber.com) *Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla önceki gün sabah saatlerinde Adıyaman, İstanbul, Mersin ve Diyarbakır'da Kürt öğrencilere yönelik operasyon gerçekleştirilmişti. Adıyaman'da Demokratik Özgür Öğrenci Derneği ile 7 evde aramaların yapıldığı baskınlarda çoğu üniversite öğrencisi 8 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlar emniyetteki işlemleri ardından Malatya Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılığa çıkarılan öğrencilerden 2'si serbest bırakılırken, Umut Çalışkan, Hayrettin Korkmaz, Aydın Kara, Hamiyet Vural, Abdullah Sönmez, Ahmet Ozan Özbek Adıyaman tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. 6 kişi "KCK gençlik yapılanması içerisinde yer aldıkları" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (12.04.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Guncelhaber.com) *Van Çaldıran İlçesi'ne bağlı Çilli (Çille), Yüceler (Şivron), Beydoğan (Şêxsucuk), Dikmen (Tikma Jor) köylerine yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan Seyithan Alkış, Nazir Ay, Abdulkadir Baykara, Fariz Altıntaş, Tajdin Aka, Adem Zeray, Kemal Batmaz ve Maşuk Batmaz emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmişti. Adliyede savcılığa ifade veren 8 kişi "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Mahkemede ifadeleri alınan 8 kişiden Seyithan Alkış, Nazir Ay, Abdulkadir Baykara, Fariz Altıntaş, Tajdin Aka aynı iddia ile tutuklanırken, Adem Zeray, Kemal Batmaz ile Maşuk Batmaz tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (12.04.2012/DİHA) *Kars Selim İlçesi'nde Bozkuş Jandarma Karakolu'na bağlı askerler, Bozkuş (Bozkış) Köyü'nde bir eve bu sabah baskın düzenledi. Askerler BDP üyesi Yüksel Cengiz'in evinde arama yaptı. Evde bulunan bilgisayar, kitap ve CD'lere el konulduğu belirtilirken, aramanın ardından Yüksel Cengiz gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Cengiz'in Bozkuş Jandarma Karakolu'nda götürüldüğü belirtildi. (13.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com/ Yuksekovahaber.com) *KarsKağızman Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından yapılan ev baskınında gözaltına alınan BDP üyesi Hazal Ağdeve tutuklanarak cezaevine gönderildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından Kağızman Adliyesi'ne sevk edilen Ağdeve, hakkında açılan bir davadan dolayı 9 yıl kesinleşmiş hapis cezası olduğu gerekçesi ile tutuklandı.Ağdeve, Kars Cezaevi'ne gönderildi. (13.04.2012/DİHA/Ozgurgundem.com/Kagizmanfm.com/ Yeniozgurpolitika.org) *BitlisTatvan İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler Tatvan’a bağlı Anadere (Urans) Köyü’nde bazı evlere baskın düzenledi. Baskın sonrası yapılan aramada Tacettin Güler isimli yurttaş, “PKK’ye yardım ve yataklık ettiği” iddiasıyla gözaltına alındı. Gözaltına alınan Güler, İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. (13.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 2011 yılında çeşitli basın açıklamalarına katıldığı gerekçesiyle 4 kişi ifade işlemleri için dün Emniyet Müdürlüğü'ne çağırıldı. Savcılıkta ifadeleri alınan 4 kişi, tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Türkçe ifade veren 3 kişi serbest bırakılırken, Kürtçe ifade vermek isteyen Koçhisar Mahalle Sözcüsü Halil Tuğuç ise, "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak'' iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (13.04.2012/ANF/DİHA) 257 *Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde dün akşam bir dershaneye molotof kokteyli atılmasının ardından polisler, ilçede aldığı önlemleri yoğunlaştırdı. Mahalle aralarında herkesten kimlik soran ve daha sonra 7 kişiyi gözaltına alan polislerin, 7 kişiye işkence yaptığı iddia edildi. Evinin önünde polisler tarafından yaka paça gözaltına alınan T.A. adlı 14 yaşında bir çocuğun da aralarında bulunduğu 7 kişinin şiddete maruz kaldığı öne sürüldü. Karakolda yaşadıklarını anlatan T.A. adlı çocuk, polis sorgusunda kendisine işkence yapıldığını ve polislerin kendisini darp etmesi sonucunda bayıldığını belirterek, polislerin kendisini ayıltmak için üzerine su attığını söyledi. Karakolda halsiz düşmesinin ardından kendisini hastaneye attıklarını söyleyen T.A., burada tedavi edildikten sonra kendisine rapor verilmediğini kaydetti. T.A., halen her yerinde ağrılar hissettiğini belirterek, baş kısmında ve alnında darp izlerinin bulunduğunu ifade etti.Gözaltına alınan 7 kişi gecenin ilerleyen saatlerinde serbest bırakıldığı öğrenildi. (14.04.2012/DİHA/Rojname.com) *Van'da dün öğlen saatlerinde Deniz Abukan adlı yurttaş merkezde polisler tarafından gözaltına alınırken, öğrenci olduğu belirtilen Veysi Biçen'in ise, Alipaşa Mahallesi'nden misafir olduğu bir eve yapılan polis baskını sonucunda gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltı gerekçeleri öğrenilmeyen Abukan ve Biçen'in emniyette tutulduğu öğrenildi. (15.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı (Ortasu) Roboski Köyü kırsalında 34 sivil yurttaşın savaş uçaklarının bombardımanı sonucu katledilmesinin ardından açılan soruşturmada 111 gündür bir gelişme yaşanmazken, köye ziyarette bulunduğu sırada köylülerin tepkisini çeken Uludere Kaymakamı Naif Yavuz olayı ile ilgili Cabbar Yılmaz isimli yurttaş tutuklandı. Uludere Savcılığı'na çağrılan ve katliamda yaşamını yitiren Selam Encü'nün yakını olan Yılmaz, ifade işlemlerinin ardından nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Kaymakam Yavuz'a yönelik saldırının faillerinden biri olduğu iddia edilen Yılmaz, mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. (17.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Taraf.com.tr/Bianet.org) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde 2 gün önce evlerine polis tarafından yapılan baskınlar sonrasında gözaltına alınan 13 kişi, Emniyet'teki işlemlerinin ardından Cizre Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılık ifadelerinin ardından 13 kişi tutuklanma talebi ile Cizre Asliye Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkeme tarafından gözaltına alınanlardan 3 kişi serbest bırakılırken, 10 kişi ise, "Yasa dışı eylem ve gösterilere katıldıkları" iddiasıyla tutuklanarak, cezaevine gönderildi. Tutuklanan yurttaşların isimleri şunlar; Ömer Bağdur, Menekşe Yılmaz, Hatice Özdemir, Muhsin Özdemir, Osman Mendeş, Barış Erçetin, İdris Ercan, Şehmus Magi, Agit Becer ve Naif Acu. Tutuklananlardan İdris Ercan'ın kalp, sinir ve romatizma gibi rahatsızlıklarının bulunduğu öğrenildi. (17.04.2012/DİHA/ANF/Yeniozgurpolitika.org/medya73.com/ Yuksekovahaber.com/sondakika.com) *Şırnak Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler gece saatlerinde Cudi ve Nur mahallesinde bir çok eve eş zamanlı baskın düzenledi. Baskına çok sayıda özel harekat polisi de katıldı. Ev baskınlarından Belediye Meclis Üyesi Emin Yapar, belediye personelleri Tahir Duru, Ali Kumak ile Osman İnanç, Göhar Magi, Meryem Gasyak, Murat Çabas, Halil Dalmış ve Abdulkerim Malgaz isimli yurttaşlar gözaltına alındı. Baskınların Newroz kutlamalarında yaşanan olaylardan dolayı yapıldığı belirtilirken, gözaltına alınanlar Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (18.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/ Yeniozgurpolitika.com) *Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne bağlı polisler tarafından, Bağlar Fatih Mahallesi'nde saat 05.00'da ev baskını yapıldı. Evin tamamı dağıtılırken baskında lise son sınıf öğrencisi Mizgin 258 Dağhan, polisler tarafından gözaltına alındı. (18.04.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.com/Yuksekovahaber.com) * Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan tutuklularla görüşmeye giden Kızıltepe Belediye Başkan Yardımcısı Şemsettin Sulhan gözaltına alındı. Tutuklu bulunan Kızıltepe Belediye meclis üyelerini ziyaret etmek amacıyla görüşmeye gittiği öğrenilen Sulhan'ın polislerce gözaltına alınarak Mardin Adliyesi'ne getirildiği belirtildi. Hangi gerekçe ile gözaltına alındığı öğrenilmeyen Sulhan'ın Mardin Cumhuriyet Savcılığı'nda ifadesi alınıyor. (18.04.2012/ANF/DİHA/Kiziltepegazetesi.com/Etha.com.tr//Diyarbakiryenigun.net/Send ika.org/Yeniozgurpolitika.com) *Mardin'in Nusaybin İlçesi'nde Gazi Paşa İlköğretim Okulu'na giden polis, 4 çocuğu gözaltına aldı. Sabah saatlerinde okula giden polisler, Türk bayrağı yaktıkları iddiasıyla M.E.G., E.S., B.Ö. ve A.Ö. adlı çocukları gözaltına aldı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen çocukların, adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. (18.04.2012/DİHAbirgun.net/ Nushaber.com/Sendika.org/Marksist.org/Etha.com.tr) *BitlisHizan İlçesi'ne bağlı Yolbilen Köyü'nde düzenlenen ev baskınında gözaltına alınan Mehmet Saki Altın, jandarmadaki işlemlerinden sonra Hizan'da savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan Altın, "patlayıcı madde bulundurmak" iddiasıyla Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Burada ifadesi alınan Altın, aynı gerekçeyle tutuklanarak cezaevine gönderildi. (19.04.2012/DİHA/Birgun.net/Evrensel.net/Ozgurgundem.com/ Etha.com.tr) *Hakkari merkez, Çukurca ilçesi ile köylerde dün yapılan baskınlarda gözaltına alınanların sayısı 21'e yükseldi. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Hakkari Valisi Muammer Türker, Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, yapılan baskınlarda, "PKK'ye yardım ettiği" iddiasıyla Hakkari merkezde 8, Çukurca ilçesinde 4, köylerinde ise 9 olmak üzere 21 kişi gözaltına alındığını duyurdu. (19.04.2012/DİHA/Hakkari valiliği) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından yapılan baskında, “PKK’nin silahlı yapılanması olan öz savunma güçleri” içinde yer aldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 2 kişi Emniyet işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan bir kişi serbest bırakılırken, D.A. isimli kadın ise tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Burada ifadesi alınan D.A aynı gerekçe ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (19.04.2012/DİHA) * Mardin'in Derik İlçesi'nde dün sabah ilçe merkezi ile köylerde yapılan ev baskınlarında aralarında DTK Derik delegeleri ve BDP Derik İlçe yöneticilerinin de bulunduğu 15 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 15 kişi bugün sabah saatlerinde Derik Adliyesi'ne getirildi. Savcılık ifadesi alınan 15 kişiden Mahmut Aktaş, Fadıl Denk ve Fatma Adam serbest bırakılırken, 12 kişi ise mahkemeye sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınanlardan 9 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, BDP Derik eski İlçe Başkanı M. Salih Koca, BDP Derik ilçe yöneticileri Şakir Demir ve İhsan Avlar "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (19.04.2012/ANF/DİHA/Showhaber.com/Mynet.com/Kiziltepehurhaber.com/ F5haber.com/İstanbulhaber.com.tr/İlkehaberajansi.com.tr) *19.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Sema Saylan, şu beyanlarda bulundu: “18.04.2012 tarihinde saat 14.00 sıralarında kayınım olan Mahsum Kolakan Hasanpaşa Han’ın da sivil polisler tarafından çalıştığı yerden alıp gözaltına aldılar. Dünden beri bizi 259 görüştürmediler. Gözaltına alındığında alınma gerekçesi Molotof atma ve gizli tanık ifadesine göre alındığını söylediler. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mazıdağı İlçesi Etibank Tesisleri yakınlarındaki üzüm bağlarının bakımını yapmak ve hasar verilen bağ evlerinin onarımını yapmak için kırsal alana giden Mehmet Yalın (54) ve oğlu Baran Yalın (22) bölgede operasyona çıkan askerler tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan baba ve oğlunun nereye götürüldüğü konusunda bilgi alınmazken, söz konusu bölgede bir süre önce operasyon yapan askerler "HPG'liler barınıyor" gerekçesiyle el bombalarıyla köylülere ait birçok bağ evini kullanılmaz hale getirmişti. Gözaltına alınan baba ve oğlunun tahrip olan bağ evlerini onarmak için bölgeye gittikleri öğrenildi. (20.04.2012/ANF/DİHA/ /Ozgur-gundem.com/Yeniozgurpolitika.com) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde özel harekat ve sivil polis eşliğinde 3 gün önce düzenlenen eş zamanlı ev baskınında gözaltına alınan ve il emniyet müdürlüğünde tutulan 9 kişi işlemlerinin ardından Cizre Adliyesi'ne getirildi. Aralarında belediye meclis üyesi ve belediye personelinin de bulunduğu 9 kişi savcılıkta ifade verdi. Farklı tarihlerde yasadışı eylemlere katılarak, "Örgüt propagandası yapmak", "Örgüte üye olmak", 2911 Sayılı Kanun'a muhalefet etmek suçunu işledikleri iddia edilen 9 kişi savcılık tarafından tutuklama talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkeme tarafından aynı gerekçe ile tutuklanan Cizre Belediye Meclis Üyesi Emin Yapar (46), belediye personelleri Tahir Duru (61), Ali Kumak (54), Abdulkerim Malgaz (62) ile Osman İnanç (39), Göhar Magi (46), Meryem Gasyak (52), Murat Çabas (31) ve Halil Dalmış (45) Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (20.04.2012/DİHA/Cumhuriyet.com.tr/Samanyoluhaber.com/Haber7.com/Yuksekovaha ber.com/Haber5.com/Polis.web.tr/Haber61.net) *Urfa Ceylanpınar'dan Viranşehir'e gelen Ferit Süer isimli yurttaş yol araması yapan polisler tarafından gözaltına alındı. Hakkında tutuklanma kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındığı belirtilen Süer, Viranşehir Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (21.04.2012/DİHA) *Hakkari'de kent merkezi, Çukurca İlçesi, Üzümlü (Deşta), Cevizli (Guzereş) ve Kayalık köylerinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 20 kişi Hakkari Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından dün Van Adliyesi'ne sevk edilmişti. Savcılıkta ifadeleri alınan 20 kişiden 3 kişi serbest bırakılırken, 17 kişi tutuklanma talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan 17 kişiden 2 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Payiz Demir, Muhsin Demir, Ercan Demir, Mesut Demir, Tahsin Taşkın, Mehdi Taşkın, Hasan Güler, Bünyamin Bozkurt, Hızır Demir, Arafat Özek, Bilal Kara, Fuat Güler, Cemil Gür, Ramazan Turan ve ismi öğrenilemeyen 1 kişi, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (22.04.2012/DİHA/Aktifhaber.com/Gazete5.com/Birgun.net/Aksam.com.tr/ Medya73.com/Mynet.com/Haber7.com/Haberler.com/Etha.com.tr) *Bingöl Emniyet Müdürlüğü TEM polisleri, merkezde Hadin Kaya isimli bir gencin evine baskın düzenledi. Baskın sonrası Kaya "örgüte yardım etiği " iddiasıyla gözaltına alınarak Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (22.04.2012/DİHA) *Hakkari Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler dün gece ilçenin Orman, Güngör, Yeşildere mahallelerinde eş zamanlı ev baskınları yaptı. Yapılan ev baskınlarında 8 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan Cevat Özdemir, Nizam Terzioğlu, İdris Tekin, Cihan Işık, Mehmet Bozkurt, Mahsum Bor, Edip Aykut ve Burhan Çağır, İlçe Emniyet 260 Müdürlüğü'ne götürüldü. 8 kişinin hangi gerekçeyle gözaltına alındığı öğrenilmedi. (23.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Medya73.com/Dogruhaber.com.tr) *Elazığ Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polislerin dün akşam saatlerinde yaptığı ev baskınlarında Fırat Üniversitesi'nde okuyan 8 Kürt öğrenci gözaltına alındı. Gözaltına alınan Abdülkadir Güneş ve ismi öğrenilemeyen 7 öğrencinin hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları konusunda herhangi bir bilgi alınamazken, öğrenciler Elazığ Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (24.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Hakkari Yüksekova'da polis ve askerler tarafından ilçe genelinde birçok adrese eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda evler didik didik aranırken, Ömer Özer isimli yurttaş gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmen Özer'in hangi gerekçe ile gözaltına alındığı açıklanmadı. (24.04.2012/ANF/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından sabahın erken saatlerinde başta Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrenci Derneği (YÖDER) ve üyelerinin evleri olmak üzere Van, Hatay, Ağrı, Iğdır ve Çanakkale'nin de içerisinde bulunduğu 8 ilde eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Yapılan baskınlarda büyük bölümü Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi olan 16 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. "Örgütü eleman kazandırmak" ve "Eylem hazırlığında" oldukları iddiasıyla gözaltına alınan 16 kişi Van İl Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. (24.04.2012/ANF/DİHA/Sabah.com.tr/Birgun.net/Showhaber.com/Zaman.com.tr/ İmc-tv.com/Haberturk.com/Samanyoluhaber.com) *Batman'da da sabah saatlerinde polisler tarafından ev baskınları gerçekleştirildi. Yapılan baskınlarda, Abdulbasit Tüzün ve Ahmet Kaya ile Halkevi bekçisi A. Vahap Acar gözaltına alındı. Gözaltına 3 kişi Batman İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (24.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'ne bağlı Dirsekli (Xırabeşeref) Köyü'nde öğlen saatlerinde çok sayıda asker ve Özel Hareket Timleri'nin katıldığı baskın sonrası biri kadın 3 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların hangi gerekçe ile alındıkları ve kimliklerine ilişkin bilgi alınamazken, köyün bütün evlerinde arama yapan askerlerin köydeki ablukası halen sürüyor. Gözaltına alınanların ise İdil İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne getirildiği öğrenildi.Şırnak İl merkezinden getirilen çok sayıda Özel Harekat Timi, asker ve korucunun da katılımıyla baskın sonrası köy çevresi ve Mardin'ın Dargeçit İlçesi ve Şırnak'ın İdil İlçesi arasındaki Cehennem Deresi'ne yönelik geniş çaplı operasyon başlatıldığı öğrenildi. (24.04.2012/DİHA) *Hakkari Şemdinli ilçe merkezi ile Günyazı (Qelaşk), Kayalar (Katune), Üstünağaç (Şavite) köyleri ve Tekeli (Gare) Köyü'nün Hazne ve Mağaraönü (Şıkevtan) mezralarında polis ve jandarmalar, 50 ayrı eve baskın düzenledi. Baskınlarda Günyazı Köyü muhtarı Abdulhaluk Arslan, Kayalar Köyü muhtarı Rıfat Yavuz ile köylülerden İsmail Tekin, İsmet Kaya, Abdin Özkan, Lokman Atilla, Ömer Yüce, Mevlüt Kaya, Hamit Şin, Selim Avcı, Cabbar Kaya, Mutalip Çakmak, Necmettin Orman, Vahit Fırat ve M. Maşik Maviş gözaltına alındı. Van Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla gözaltına alınan 15 kişi, İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde bekletiliyor. 15 kişinin Van'a götürülmesi bekleniyor. Gözaltlıların ardından Şemdinli İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde geniş polisiye önlemler alınmaya başlandı. (25.04.2012/DİHA/ Birgun.net/Mynet.com/Habergec.com/Polis.web.tr) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi girişinde arama noktası oluşturan jandarma, ilçeye gelen araçları ararken yolcuları da kimlik kontrolünden geçiriyor. Kimlik kontrolü esnasında araması olduğu tespit edilen F.S. adlı kişi jandarma tarafından gözaltına alındı. İlçe Jandarma Komutanlığı'na 261 götürülen F.S.'nin yargılandığı bir dava kapsamında, "Örgüt propagandası yapmak" suçundan hakkında yakalama kararı bulunduğu belirtildi. Gözaltında tutulan F.S.'nin adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. (25.04.2012/DİHA) *Bingöl'ün Genç İlçesi Kavar Bölgesi'nde dün çıkan çatışmada yaşamını HPG'lilerin arasından oğlu olabileceği ihtimali üzerine Elazığ Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne giden Fırat Dağıtım A.Ş çalışanı Hakkı Bolkan isimli yurttaş TEM Şube polisi tarafından gözaltına alındı. Oğlu ile ilgili bilgi edinmek üzere gittiği hastanede yapılan kimlik kontrolü sırasında gözaltına alınan Bolkan'ın hakkında arama kararı olduğu belirtildi. Oğlu hakkında bilgi verilmeden gözaltına alınan Bolkan'ın "Kaçakçılık" yaptığı iddiasıyla hakkında dava açıldığı davaya ilişkin ise ifade vermediği öne sürüldü. Gözaltına alınan Bolkan, Elazığ Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Kaçakçılık Şubesi'ne götürülürken, hastane önünde bekleyen ve Hakkı Bolkan'ın gözaltına alınmasının ardından emniyet önüne geçen Bolkan ailesi ise "Kaçakçılık" iddialarını yalanladı. (25.04.2012/ANF/DİHA/Ozgur-gundem.com/Sosyalistforum.net) *Mardin’in Ömerli ve Savur ilçelerinde sabaha karşı askerler tarafından birçok eve baskın düzenlendi. Baskınlarda BDP Ömerli İlçe Eş Başkanları Metin Kaya, Saadet Şimşek ve yöneticiler; Mehmet İhsan Erdem, Rıfat Kaya, Abdulrezak Şimşek, Mehmet Demir, Fadıl Aslan ile Ömerliye bağlı Duygulu Köyü Muhtarı gözaltına alındı. Ayrıca aynı saatlerde Savurda'da askerler tarafından yapılan ev baskınında BDP Savur İlçe Başkan Yardımcısı Şeyhmuz Aksoy'un gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltına alınanlar, Ömerli Jandarma Karakoluna götürülürken, hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları öğrenilemedi. Söz konusu baskınlarda gözaltı sayısının artabileceği belirtiliyor. (26.04.2012/ANF/DİHA/İmc-tv.com/ Ozgur-gundem.com) *Federal Kürdistan Bölgesi'nden Türkiye'ye geçerken dün akşam gözaltına alınan tır şoförü Salih Akın, Cizre Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi. Emniyete ifadesi alınan ve savcılığa sevk edilen Akın, tutuklanma talebiyle Cizre Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemedeki ifade işlemlerinden sonra Akın, tutuklanarak cezaevine gönderildi. (26.04.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde 23 Nisan'da gözaltına alınan 9 yurttaş, dün savcılığa çıkarıldı. Gece yarısına kadar süren ifade işlemlerinden sonra 7 kişi serbest bırakılırken, yaşları 18'den küçük olan B.Ç ve M.B adlı çocuklar ise "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla Yüksekova Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (27.04.2012/DİHA/Ozgur-gundem.com) *Şırnak Beytüşşebap'a bağlı Hisarkapı (Setkar) Köyü'ne gece saatlerinde özel hareket timleri tarafından çok sayıda eve baskın düzenlendi. Köyün etrafında çok sayıda asker bulunurken, özel hareket timleri ise birçok eve baskın düzenledi. Evler didik didik aranırken, arama yapılan evlerde birçok ev eşyasının kullanılmaz hale getirildiği bildirildi. Aramalarda herhangi bir gözaltı olmazken, baskının hangi gerekçe ile gerçekleştirildiğine ilişkin bilgi alınamadı. (27.04.2012/DİHA) *Bingöl'de çıkan çatışmada yaralı yakalanan ve Elazığ Devlet Hastanesi'ne kaldırılan çocuğunun durumun öğrenmek için Elazığ'a giden Fırat Dağıtım A.Ş. çalışanı Gazeteci Hakkı Boltan önceki gün Elazığ'da "Hakkında yürütülen bir soruşturma kapsamında ifade vermediği" iddiasıyla gözaltına alınmıştı. İfade işlemi için Diyarbakır'a getirilen ve soruşturmayı yürüten yetkili savcılığa ifade verdikten sonra serbest bırakılan Boltan, Elazığ'da tedavi altında olan çocuğu için gözaltından bırakıldıktan sonra dün akşam Elazığ'a gitti. Edinilen bilgiye göre; Elazığ'da Boltan, kimlik kontrolü sonrası aynı gerekçe ile gözaltına alınmak istendi. Elindeki savcılık ifade tutanağını gösteren ve aynı gerekçe ile gözaltına 262 alınmak istenmesine tepki gösteren Boltan ile polisler arasında tartışma çıktı. Polislerin ifadenin sisteme henüz girmediğini belirtmesi üzerine Boltan, bunun kendi sorunu olmadığını rızası ile emniyete gitmeyeceğini söyledi. Bunun üzerine polis, Boltan'ı yaka paça ve yerde sürükleyerek gözaltına aldı. (27.04.2012/ANF/DİHA) *27.04.2012 tarihinde şubemize başvuran Mehmet Emin Akgün, şu beyanlarda bulundu: “Civan Boltan, benim eşimin kardeşidir. Kendisi yaklaşık 10 ay kadar önce evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alınamadı. En son 24.04.2012 tarihinde Bingöl kırsalında çıkan çatışmada yaralı olarak yakalandığı bilgisi bize geldi. Bu bilgiyi teyit ettirmek için ve doğru ise onun sağlık durumunu öğrenmek ve onu görmek için hangi yetkili kuruma gittik ise de hiçbir sonuç alamadık kimse bize bilgi vermedi. Onun babası olan Hakkı Boltan oğlunu sormak için gittiği Elazığ da gözaltına alındı. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz. Civan Boltan’ın sağlık durumu ve onu görme konusunda derneğinizden yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Şırnak'ın Beytüşşebap İlçesi'nde çok sayıda özel hareket timi ve polis, gece saatlerinde Hazım Cin isimli yurttaşın evine baskın düzenledi. Baskında evde detaylı arama yapılırken, kimsenin gözaltına alınmadığı bildirildi. Baskının gerekçesi konusunda bilgi alınamadı. (27.04.2012/ANF/DİHA) *Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamanda Fırat Üniversitesi'nde okuyan 8 öğrenci gözaltına alınmıştı. 4 günlük gözaltı süresi sonrası savcılığa sevk edilen öğrencilerden 4'ü serbest bırakılırken, 4'ü ise, tutuklanma talebi ile mahkemeye gönderilmişti. Malatya 3.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ifadeleri alınan öğrencilerden Ethem Uluğ serbest bırakılırken, Erdem Savda, Caner Duygu ve İbrahim Erkılıç tutuklanarak Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (27.04.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com) *Mardin Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Ömerli, İstanbul ve Diyarbakır'da 24 farklı adrese yapılan baskınlarda çoğu BDP yöneticisi 21 kişi gözaltına alınmıştı. "KCK" adı altında gözaltına alınan 10 kişi emniyetteki ifade işlemleri ardında Ömerli Adliyesi'ne getirildi. Aralarında BDP Ömerli İlçe Eş Başkanları Metin Kaya ve Suat Şimşek, Abdulrezak Şimşek, Mehmet Demir ve Şemsihan Akman ile Berzan Şimşek, 75 yaşındaki Cemile Yaşar, Hıdır Akın, Ramazan Akın, Nedivan Yavuz'un bulunduğu 10 kişi savcılık ifadelerinin ardında tutuklanma talebi ile nöbetçi mahkemeye gönderildi. Gece geç saatlere kadar süren ifade işlemleri ardında 10 kişi, "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (27.04.2012/DİHA/ Tnthaber.net/ Yuksekovahaber.com/Cumhuriyet.com.tr/Haber7.com/Haber5.com) *Van merkezli başlatılan ve 8 ili kapsayan bir soruşturma kapsamında düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 16'sı Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi 20 kişi, emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 8 kişi serbest bırakılırken, 12 kişi tutuklanma talebiyle nöbetçi hakimliğe gönderildi. Burada ifadesi alınan 5 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, C.Y., F.E., F.K., A.O., H.T., A.D. ve M.A., "KCK gençlik yapılanması içinde yer aldıkları" iddiasıyla tutuklanarak Van F Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (28.04.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org/Medya73.com/Yenisafak.com.tr/ İstanbulhaber.com.tr/Habercaldiran.com/Polis.web.tr) *Şırnak'ın İdil (Hezex) İlçesi'ne bağlı Dirsekli (Xirabeşeref) Köyü'ne yönelik 24 Nisan günü gerçekleşen askeri operasyonda gözaltına alınan 1'i kadın 5 kişi Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifadelerinin ardından İdil Cumhuriyet Savcılığı'na getirildi. Savcılıktaki işlemlerin ardında lise öğrencisi A.Z. serbest bırakılırken, Mehmet Ali Avşin, Fatma Akça 263 isimli köylüler ile HPG'li oldukları iddia edilen Bahtiyar Kemal Hasan ve Givara Alıko tutuklama talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Mahkemedeki ifade işlemlerin ardından 4 kişi "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüte yardım yataklık etmek" suçlamaları ile tutuklandı. (28.04.2012/ANF/DİHA/İdilhaberajansi.com/İdilgazetesi.com) *Mardin'in Ömerli İlçesi'nde önceki gün Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Ömerli, İstanbul ve Diyarbakır'da 24 farklı adrese yapılan baskınlarda çoğu BDP yöneticisi 21 kişi gözaltına alınmıştı. "KCK" adı altında yapıldığı iddia edilen operasyonda gözaltına alınan 10 kişinin dün akşam tutuklanmasının ardından bugün de 6 kişi Ömerli Sulh Ceza Mahkemesine sevk edildi. İfadeleri alınan BDP Ömerli ilçe yöneticilerinden Fıfat Kaya, Abdurrezak Şimşek, Duygulu Köyü Muhtarı Zübeyir Fidan, Kayagöz Köyü Muhtarı Mehmet Nezir Bilgiç, Fadıl Aslan ve Ferhat Emen tutuklanarak, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. (28.04.2012/ANF/DİHA/Sondakika.com/ Tnthaber.net/Rojname.com/Haber7.com/Haber5.com) *BDP'li Hakkari İl Genel Meclis Başkanı Ferzende Yılmaz, gözaltına alındı. Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından Yeşildere Mahallesi'ndeki evine düzenlenen baskın sonucu gözaltına alınan Yılmaz, Emniyet Müdürlüğü'nde kısa bir süre tutulduktan sonra savcılığa sevk edildi. Daha sonra Özel Yetkili Van Cumhuriyet Savcılığı tarafından serbest bırakılan Yılmaz hakkında, iddianamenin hazırlanması ardından mahkemenin tutuklama kararı aldığı belirtildi. Yılmaz'ın 30 Mayıs'ta görülecek duruşmada mahkemeye çıkarılacağı kaydedildi. (29.04.2012/DİHA/Sondakika.com/Haberler.com/Siirttenote.com/ Hakkarihabertv.com/Aktifhaber.com/Yurtgazetesi.com.tr/Samanyoluhaber.com/Diyarb akirsoz.com/Gazete5.com/Polis.web.tr) *Hakkari Şemdinli'de düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan ve Van Adliyesi'ne sevk edilen 14 kişinin ifade işlemleri gece geç saatlere kadar sürdü. Savcılıkta ifadesi alınan 14 kişiden Mevlit Kaya, Cabbar Kaya, Mutalip Çakmak, Ömer Yüce, İsmet Kaya, Selim Avcı ve Lokman Atilla serbest bırakılırken, Kayalar Köyü muhtarı Rıfat Yavuz, Günyazı Köyü muhtarı Abdulhaluk Arslan ile Hamit Şin, Vahit Fırat, Mehmet Maşik Maviş, İsmail Tekin ve Abdin Özkan ise, tutuklama talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Burada ifadesi alınan 7 kişi, "örgüte yardım" ettikleri gerekçesiyle tutuklanarak Van F Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (29.04.2012/DİHA/İlkehaberajansi.com.tr/Yuksekovahaber.com/ Hakkarihabertv.com) *Mardin Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Mardin'in Ömerli İlçesi ve köyleri ile Savurlu İlçesi, İstanbul ve Diyarbakır'da 24 farklı adrese yapılan eş zamanlı baskında gözaltına alınan ve emniyette işlemleri tamamlanan 6 kişi Ömerli Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıktaki ifadelerinin ardından 2 kişi serbest bırakılırken, Ömerli Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen Mehmet Oral, Kazım Akman, Veysi Parıltı ve Mehmet İhsan Erdem "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (29.04.2012/DİHA/Tnthaber.net/Haber7.com/Haber5.com) *Batman'da, Newroz kutlamasına katıldıkları gerekçesiyle Çamlıca, Bağlar, Şafak, Çay Mahalleleri ile Beşiri ilçesinde çok sayıda eve eşzamanlı baskın düzenlendi. Baskınlarda evler aranırken, Yunus Özer, Ömer Ümir, Şahin Özkanat, Emin Pekediz ve Servet Çetin ve ismi öğrenilemeyen 4 kişi daha gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (30.04.2012 /Batman-valiligi/DİHA/Medya73.com/Sondakika.com/ Yuksekovahaber.com/ İlkehaberajansi.com.tr/Haberler.com/Batmangazetesi.com) 264 *Şırnak'ın Cizre İlçesi Yafes Mahallesi'nde öğle saatlerine çok sayıda sivil polis akrep tipi zırhlı araçlarla Hacı Acar isimli yurttaşın evine baskın düzenledi. Evi didik didik aranan ve kamyon şoförü olduğu öğrenilen Acar, kamyonuyla birlikte gözaltına aldı. Acar'ın gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, Acar'ın sorgu için İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (30.04.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi Nur, Cudi ve Sur mahallelerinde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Gece saat 02.00 sıralarında düzenlenen ev baskınlarında 13 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Çok sayıda özel hareket polisinin katıldığı baskınlarda evlerin kapıları kırılarak içeri girildiği ve evlerin didik didik arandığı öğrenildi. Evlerde yapılan aramaların ardından Emrah Aslan, M. Emin Seyrek, Serhat Aksu, A. Baki Diken, Abdullah İnci, Ahmet Dalmış, Rıdvan Tanış, Enes Namber, Sıdık Ateş, Songül Kolanç, Rahmete Durak, Rezan Aksu, İsmail Nergiz adlı yurttaşlar gözaltına alındı. Aramalarda bilgisayar hardiskleri ve flaş disklere el konulduğu öğrenildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 13 kişi, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (01.05.2012/DİHA) *Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, sabah saat 05.0'te bir çok mahallede evlere eş zamanlı baskın düzenledi. Baskınlar sonucu Dersim Belediye Meclis Üyesi Nurcan Kasun, belediye çalışanları Hasan Yıldırım, Ali Kamer Yıldırım, MEYA-DER üyesi İbrahim Yıldırım, BDP Üyesi Necla Kılıç, Ayhan Çelik ve Zarife Taçyıldız gözaltına alındı. Gözaltına alınan 7 kişinin "Örgüt üyesi oldukları" gerekçesi ile gözaltına alındığı öğrenilirken, gözaltına alınanlar Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (02.05.2012/DİHA / DHA) *Mardin'i Nusaybin nüfusuna kayıtlı Adnan Ağırman adlı yurttaş, Midyat M Tipi Kapalı Cezaevi'ne bir akrabası ile görüşmek için gittiği cezaevinde gözaltına alındı. Ağırman'ın bir dosya kapsamında aramasının bulunduğu ve bu yüzden gözaltına alındığı belirtilirken, Ağırman'ın nereye götürüldüğü konusunda ise bilgi alınamadı. (02.05.2012/DİHA) *Mardin'in Ömerli İlçesi'nde Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında sabah saatlerinde 4 eve baskın yapıldı. Baskınlarda, BDP Ömerli İlçe Yöneticisi Mecit Yıldız ile BDP üyeleri Lokman Şimşek, Mustafa Şimşek ve Hüseyin Şimşek gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 4 kişi, İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutuluyor. (03.05.2012/DİHA) *Bitlis'te çıkan bir çatışmada yaşamını yitiren HPG'li 15 kadın için Batman'da düzenlenen mevlide katılmak için Kozluk'tan yola çıkan 17 kişi polis tarafından gözaltına alındı. 2 minibüs Batman'ın girişinde Havaalanı Kavşağı'nda polisler tarafından durdurularak kimlik kontrolü yapıldı. Kimlik kontrolünden sonra araçta yaşamını yitiren HPG'li Leyla Altan'ın (Arjin Garzan) fotoğrafının bulundurulmasını gerekçe gösteren polis, Altan ailesinden 17 kişiyi gözaltına aldı. Sağlık kontrolü için Batman Bölge Hastanesi'ne getirilen kişiler daha sonra Batman Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (03.05.2012/DİHA) *Batman'da 30 Nisan günü düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 6 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Yunus Özer, Şahin Özkanat, Emin Pekediz, Ferhan Kerem ile isimleri öğrenilemeyen 2 kişi, savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye gönderildi. Newroz kutlamalarına katılarak "Örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına eylem yapmak" suçu işledikleri iddiasıyla 6 kişi, tutuklanarak Batman M Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (03.05.2012/DİHA) *Tunceli’de dün sabah saatlerinde düzenlenen ev baskınlarında 7 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan Dersim Belediye Meclis Üyesi Nurcan Kasun, belediye çalışanları Hasan 265 Yıldırım, Ali Kamer Yıldırım, MEYA-DER üyesi İbrahim Yıldırım, BDP Üyesi Necla Kılıç, Ayhan Çelik ve Zarife Taçyıldız Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından Malatya Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen 7 kişiden BDP Üyesi Necla Kılıç tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, diğer 6 kişi ise "Örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (03.05.2012/DİHA / DHA) *03.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Murat Uçar, şu beyanlarda bulundu: “Bugün saat 11.00 sularında Diyarbakır D Tipi Cezaevinde bulunan arkadaşımızın görüşüne gittiğimiz sırada diğer tutuklu şahıstan birinin görüşüne gelen Mizgin Adım adında bir bayan arkadaşımız cezaevi içinde gözaltına alındı. Bu arkadaşın Mersin’de öğrenci olduğunu öğrendik. Niçin gözaltına alındığını bilmiyoruz. Ailesine haber vermek istiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Van Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından merkez ve Bostaniçi Beldesi'nde gece 03.30'da yapılan ev ve işyerleri baskınlarında aralarında İl Genel ve Belediye Meclis üyelerinin de bulunduğu 13 kadın gözaltına alındı. Bostaniçi Beldesi'nde belediye bünyesinde faaliyet yürüten MAYA Kadın Dayanışma ve Çamaşır Evi'nin kapısı kırılarak içeride arama yapıldı. Aramanın ardından 11 bilgisayarın hardisklerine el koyan polis, kurumdan ayrıldı. Yapılan baskınlarda Van Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (VAKASUM) sosyologu Ceyhan Timur, VAKASUM çalışanları Emine Bozkurt, Fatma Kızıl, BDP PM üyesi Arzu Moco, BDP Van Kadın Meclisi Üyesi Hatice Abalı, BDP üyesi Aynur Bağış, MAYA Kadın Dayanışma ve Çamaşır Evi sorumlusu Ferahat Akın, Bostaniçi Belediye Sosyolğu Rojbin Çetin, BDP üyesi Filiz Aslan, İl Genel Meclis Üyesi Ayla Tarhan, Belediye Meclis Üyesi Yıldız Çetin ve BDP üyeleri Suna Atabay ve Leyla Aydın gözaltına alındı. (04.05.2012/DİHA) *Mardin’in Ömerli İlçesi’nde Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında bir haftadan beri devam eden operasyonlarda gözaltılar devam ediyor. Dün sabah saatlerinde çok sayıda eve yapılan baskınlarda aralarında BDP Ömerli İlçe Yöneticisi Mecit Yıldız ile BDP üyeleri Lokman Şimşek, Mustafa Şimşek, Hüseyin Şimşek ve Taşgedik Köyü Muhtarı M. Ali Poyraz'ın da bulunduğu yaklaşık 20 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutuldukları öğrenilirken, gözaltıların "Örgüt'e yardım yataklık etmek" ve "Örgüt üyesi olmak" iddialarıyla gerçekleştiği belirtildi. Mardin Valiliği, Mardin'in Ömerli İlçesi'nde "KCK operasyonu" adı altında yapılan operasyona ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı doğrultusunda Ömerli ilçesi ve köyleri ile Diyarbakır ilinde 8 ayrı noktada 24 farklı adrese baskın düzenlendiği belirtilerek, toplam 19 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Açıklamada 5 kişinin aranmasına devam edildiği kaydedilerek, gözaltına alınanların Jandarma'da ifade alma işlemlerinin sürdüğü ifade edildi. (04.05.2012/DİHA / Mardinlife.com) *Mardin'in Midyat İlçesi'nde İMKB Lisesi'ne sabah saatlerinde gelen polisler, bütün öğrencilerin ve öğretmenlerin gözü önünde 17 yaşındaki İ.B., İ.T. ve ismi öğrenilmeyen bir öğrenci, polisler tarafından yaka paça gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğrencilerden biri polislerin elinde kendini kurtararak kaçtı. İsmi öğrenilmeyen öğrenciyi kovalayan polisler öğrenciyi yakalamazken, İ.B ve İ.T isimli öğrenciler ise, Midyat Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Mardin'in Midyat İlçesi'nde polis tarafından İMKB Lisesi'ne yapılan baskınla İ.B. ve İ.T. isimli öğrencilerin gözaltına alınması ardından S.D. isimli öğrencinin de okula giderken yolda gözaltına alındığı öğrenildi. Ayrıca evine baskın yapılan Sıddık Doğan (20) isimli gencin de 266 gözaltına alınması ile birlikte ilçede gözaltına alınanların sayısı 4'e çıktı. 4 kişinin Roboski Katliamı ile ilgili yapılan basın açıklamasına katıldıkları ve poster taşıdıkları gerekçesiyle gözaltına alındıkları öğrenildi. (04.05.2012/DİHA) *Adıyaman'da "KCK" gençlik yapılanması adı altında 1 Mayıs'ta yapılan ev baskınlarında göz altına alınan H.B., Y.E. ve A.İ. isimli gençler, emniyetteki ifadelerinin ardında Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildi. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilen öğrencilerden H.B. ve Y.E. "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanırken, A.İ. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. (04.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde 30 Nisan sabahı düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 13 kişi, Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 13 kişi, tutuklama talebiyle Cizre Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemeye çıkarılan 13 kişiden 1 kişi serbest bırakılırken, Emrah Aslan, M. Emin Seyrek, Serhat Arsu, A. Baki Tiken, Ahmet Danış, Rıdvan Tanış, Eniş Nemberi, Sıddık Ateş, Songül Kolanç, Rahmete Durak, Rezzan Aksoy ve İsmail Nigiz ise "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (05.05.2012/DİHA) *Van'da iki gün önce yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan M.D. ve Y.O. emniyetteki ifadeleri ardından serbest bırakılırken, N.Ö. ve Z.Ş. adliyeye sevk edildi. Savcılık tarafından ifadeleri alınan 2 kişi tutuklanma talebiyle 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. 2 kişi, "Örgüte eleman kazandırmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (05.05.2012/DİHA) *HPG'li Ağa Karakaya'nın cenazesi ardından çıkan olaylar sırasında gözaltına alınan MEYADER Eşbaşkanı Osman Aydın'ın avukatları Emniyet’e alınmazken, durumunu sormaya giden kardeşi ve yeğeni de gözaltına alındı. (05.05.2012/DİHA) *Muş'un Bulanık İlçesi'nde sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarında 3 kişi gözaltına alındı. Rüstemgedik Beldesi'nde çok sayıda polis tarafından BDP Belde Başkanı Ubeyt Özer ile Zemerhan Çapan isimli yurttaşın evine yapılan baskında eşyalar dağıtılarak evler arandı. Evlerde yapılan aramalardan sonra BDP Rüstemgedik Belde binasına da baskın düzenlendi. Yapılan aramalardan sonra Özer ve Çapan gözaltına alındı. Aynı saatlerde Bulanık'ta Zafer Mahallesi'nde bulunan Orhan Gökdağ isimli yurttaşın evine de düzenlenen baskında Gökdağ gözaltına alandı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 3 kişinin, Bulanık Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. Çarşı merkezinde gezen Önder Al ve Mesut Turan adlı yurttaşlar da gözaltına alınırken, ilçede gözaltı sayısı 5'e yükseldi. Bulanık'ta uzun bir süre sivil Cuma namazlarının kılındığı Kop-Bilican Teras Parkı'na da baskın düzenlendi. Dün akşam geç saatlerde yapılan baskında parkta bulunan çay ocağı dağıtılarak didik didik arandı. (06.05.2012/DİHA) *Yüksekova'dan 30 kilometre uzakta bulunan ve AKP eski Milletvekili Rüstem Zeydan'ın köyü olarak bilinen Büyükçiftlik (Xirvate) Beldesi'ne sabahın erken saatlerinde asker ve özel hareket timlerince baskın düzenlendi. Saat 04.00 sıralarında yüzlerce asker ve özel hareket timinin katıldığı operasyon 6 saat sürerken, çok sayıda ev didik didik arandı. Baskınların ardından aralarında BDP'li meclis üyeleri, köy muhtarı ve köy korucularının da olduğu 28 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların isimleri şöyle: Büyükçiftlik Belde Muhtarı ve geçici köy korucusu Mecit Güler, BDP Büyükçiftlik Belediye Meclis üyeleri İkram Ceylan, İskender Er, geçici köy korucuları Reşit Güler, Davut Çelik, Salih Çiçek, Ubeyt Onat, Fethi Tatlı, Rıza Yanık, Burhan Yanık ile yurttaşlar Caner Yanık, Mustafa İnanç, Caner Zere, Cihan Zere, 267 Levent Tatlı, İkram Zere, Nedali Zere, Nuri Çelik, Sinan Çiçek, Timur Duru, Abdullah Duru, Davut Yanık, Savaş Güler, İsmail İnce, Hamit Güler, Naci Zeydan. (06.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Çermik İlçesi'nde, HPG'li Ağa Karakaya'nın cenaze töreninin ardından gözaltına alınan MEYA-DER Eşbaşkanı Osman Aydın adliyeye getirildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye getirilen Aydın, savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle Çermik Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Aydın, "Örgüt üyesi" olduğu iddiasıyla tutuklanarak Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne gönderildi. (06.05.2012/DİHA) *Hakkari Yüksekova'da Kutlar Halı Sahayı basan polisler 3 genci gözaltına aldı. Halı sahada top oynayan Devran Bor, Yavuz Evin ve Rıdvan Baki isimli gençler gözaltına alındıktan Yüksekova Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilerek emniyet müdürlüğüne götürüldü. 3 gencin ne için gözaltına alındığı öğrenilemedi. (06.05.2012/DİHA) *Mardin’in Ömerli İlçesi’nde Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında Ömerli ve köyleri ile Diyarbakır'da yapılan operasyonda gözaltına alınan 21 kişi Ömerli Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 21 kişiden 8'i tutuklanmak üzere nöbetçi hakimliği çıkartıldı. Mahkemece ifadeleri alınan A. Baki Ökmen, A. Hamit Önen, A. Haluk Kaya, A.Vahap Kaya, Siracettin Gümüş, Mustafa Şimşek, Nezir Yıldız ve İsa Gümüş "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüte yardım ve yataklık etmek" iddialarıyla tutuklanarak, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Ömerli'de bir hafta içinde gözaltına alınanların sayısı 44'ü bulurken, tutuklananların sayısı ise 29 oldu. (06.05.2012/DİHA / Mardinlife.com) *Urfa'nın Viranşehir İlçesi'nde sabah erken saatlerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Evlerde yapılan aramaların ardından S.Ç., M.A., M.K. adlı çocuklar ile Erdal Kuranlıoğlu, Mehmet Fatih Savlan, Mehmet Salih Vural ve Mustafa Kırmızıgül adlı yurttaşlar gözaltına alındı. Gözaltına alınma gerekçesi öğrenilemeyen 7 kişi, Viranşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (07.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde geçtiğimiz günlerde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 13 kişi önceki gün adliyeye çıkarılıp 12 kişi tutuklanmıştı. "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklananların yanı sıra aynı tarihlerde Dicle Mahallesi'nde yapılan ev baskınında HGP'li İran asıllı Hiris Menberi (Aris) olduğu belirtilen bir kişi gözaltına alınmıştı. Dört gün gözaltında kalan Menberi, çıkarıldığı Cizre Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. (07.05.2012/DİHA) *Mardin'in Ömerli İlçesi'nde gözaltına alınıp tutuklananların sayısı artıyor. Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla sabah saatlerinde yapılan operasyonda Fıstıklı Köyü Muhtarı Mehmet Ali Turan ve Hikmet Altun gözaltına alındı. 2 kişi savcılık işlemlerinin ardından Ömerli Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemece ifadeleri alınan Altun serbest bırakılırken, köy muhtarı Turan ise "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklandı. (07.05.2012/DİHA) *Van'da 3 gün önce BDP'li kadınlara yönelik yapılan operasyonda gözaltına alınan kadınlar Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edilmişti. Adliyede savcılık tarafından ifadeleri alınan VAKASUM çalışanları Emine Bozkurt, MAYA Kadın Dayanışma ve Çamaşır Evi sorumlusu Ferahat Akın ve BDP üyesi Filiz Aslan serbest bırakılırken, 10 kadın ise tutuklanma talebiyle Van Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan kadınlardan Belediye Meclis Üyesi Yıldız Çetin, BDP Van Kadın Meclisi Üyesi Hatice Abalı ve Van Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi 268 (VAKASUM) Sosyologu Ceyhan Timur tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, BDP PM üyesi Arzu Moco, Bostaniçi Belediye Sosyologu Rojbin Çetin, İl Genel Meclis Üyesi Ayla Tarhan, Van Göç-Der Başkanı Pervin Özgür, BDP üyeleri Suna Atabay, Leyla Aydın ve Aynur Bağış "Örgüt üyeliği" suçlaması ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (08.05.2012/DİHA) *Bitlis’in Hizan İlçesi’nde Azadiya Welat ve Özgür Gündem gazetesi dağıtımını yapan Celal Çetin, polisler tarafında kendi işyerine yapılan baskın ile gözaltına alındı. Hakkında açılan bir davadan dolayı ifade vermediği için gözaltına alındığı belirtilen Çetin’in, Hizan Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (08.05.2012/DİHA) *Beytüşşebap Belediye Başkanı Yusuf Temel'in oğlu Mazlum Temel, Beytüşşebap İlçesi'ne bağlı Ayvalık Köyü'nde askeri kontrol noktasında gözaltına alındı. İlçe Jandarma Karakolu'na götürülen Temel, buradaki işlemlerin ardından savcılığa sevk edildi. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Temel, "Örgüt propagandası" iddiasıyla hakkında açılan davada 10 ay hapis cezası aldığı ve cezanın Yargıtay tarafından onaylandığı gerekçesi ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (08.05.2012/DİHA) *Muş’un Bulanık İlçesi ile Rüstemgedik Beldesi’nde iki gün önce yapılan ev baskınlarında gözaltına alınanlardan Mesut Turan, Muş Emniyet Müdürlüğü’nde alınan ifadesinin ardından serbest bırakılırken, BDP Rüstemgedik Belde Başkanı Ubeyt Özer, Zemerhan Çapan, Orhan Gökdağ ve Önder Al ise Van’a sevk edilmişti. Savcılıkta ifadeleri alınan 4 kişiden Zemerhan Çapan ve Orhan Gökdağ serbest bırakılırken, BDP Rüstemgedik Belde Başkanı Ubeyt Özer ile BDP üyesi Önder Al tutuklanma talebiyle Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi. Mahkemede ifadeleri alınan Özer ve Al “Örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (08.05.2012/DİHA) *Urfa merkezli yapılan "KCK" operasyonunda İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Eskişehir ve Muş'ta düzenlenen ev baskınlarında 30 kişi gözaltına alındı. Urfa ve ilçelerinde çok sayıda eve baskın düzenlenirken baskınlarda aralarında BDP Urfa İl Eşbaşkanları Fatma İzol ile Mehmet Vural'ın da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Evlere yapılan baskınlarda gözaltına alınanlardan ismi öğrenilenler şunlar: BDP Urfa Merkez İlçe Başkanı İzettin Gök, BDP İl Yöneticileri Halil Çay ve Mehmet Kılıç, BDP Viranşehir İlçe Başkanı Halis Aktaş, BDP İlçe Başkan Yardımcısı Ali Vefa, Mehmet Ekinciler, Selahattin İzci, Belediye Meclis Üyesi Ferzende Ata, Ceylanpınar İlçe Başkanı İbrahim Ogur, Belediye Meclis üyeleri Mehmet Emin Polat ile Adile Deniz Sürer, BDP İlçe eski Başkanı Nurallah Akan, BDP Ceylanpınar İlçe Yöneticisi Abdulbaki Can, Suruç'ta MEYA-DER Başkanı Şükrü Binici. Öte yandan BDP Ceylanpınar İlçe binası, BDP Urfa Siyaset Akademisi ile KURDÎ-DER binasında da baskın düzenlendi. Baskınların "KCK" adı altında toplam 6 ilde yapıldığı ve 30 kişinin gözaltına alındığı belirtiliyor. (08.05.2012/DİHA / KentHaber) *Urfa merkezli 'KCK ' adı altında sabah saatlerinde 6 ilde eş zamanlı yapılan operasyonda Antep'ten de 15 yaşındaki A. K., Salih Yılmaz Ferhat Külter ve Reşat Dayan gözaltına alındı. 15 yaşındaki A. K.'nin annesi Zeynep K.'nin da 2011'de ‘KCK' adı altında yapılan operasyonda tutuklandığı öğrenildi. (08.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Çukurca İlçesine bağlı Çığlı (Aşût) Köyü muhtarı Abdurrahman Ecer, muhtarlar toplantısı için geldiği Çukurca'da polisler tarafından gözaltına alındı. Hakkari Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtilen Ecer'in gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. (09.05.2012/DİHA) 269 *Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararıyla Yüksekova'ya bağlı Büyükçiftlik Beldesi'nde evlere düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan 28 kişi, Yüksekova İlçe Jandarma Komutanlığı'ndaki işlemleri ardından Van Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan Hasan İnce, İsmail İnce, Timur Duru, Mustafa İnanç, İskender Er, İkram Zere, Müjdat Güler, Salih Çiçek, Naci Zeydan serbest bırakılırken, 19 kişi ise tutuklanma talebiyle Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Gece geç saatlere kadar devam eden ifade işlemlerinin ardından 19 kişiden geçici köy korucusu Davut Çelik, Nuri Çelik, Abdullah Duru ve Levent Tatlı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Büyükçiftlik Beldesi Merkez Mahallesi Muhtarı ve geçici köy korucusu Mecit Güler, BDP Büyükçiftlik Belediye Meclis üyeleri İkram Ceylan, geçici köy korucuları Reşit Güler, Ubeyt Onat, Fethi Tatlı, Rıza Yanık, Burhan Yanık ile yurttaşlar Caner Yanık, Caner Zere, Cihan Zere, Nedali Zere, Sinan Çiçek, , Davut Yanık, Savaş Güler, Hamit Güler "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklanarak Van F Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (10.05.2012/DİHA / DHA) *Antep'te sabah saatlerinde birçok eve baskın düzenlendi. Evlerde yapılan aramaların ardından Sabır Cengiz, M. Bahattin Albayrak, Cengiz Çakmak, Erhan Urak ve soyadı öğrenilemeyen Vahap adlı öğrenciler gözaltına alındı. Gözaltına alınma gerekçesi öğrenilemeyen öğrenciler, Antep Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (10.05.2012/DİHA) *Erzincan'da sabah erken saatlerde çok sayıda eve eş zamanlı baskın düzenlendi. Erzincan Üniversitesi'nde okuyan ve Erzincan Demokratik Öğrenci Derneği yönetici ve üyelerinin evlerine düzenlenen baskınlarda, Bedir Kanella, Mehmet Sıddık Yılmaz, Murat Tak evlerinden alınırken, Saadet Hocaoğlu adlı genç ise kaldığı yurttan gözaltına alındı. Düzenlenen baskınlarda 50 adet Amargi Dergisi ile mektuplara ve kitaplara el konulduğu öğrenildi. Gözaltına alınan 4 öğrenci Emniyet Müdürlüğü'ne götürülürken, öğrencilerin "KCK gençlik yapılanması" adı altında gözaltına alındığı iddia edildi. (10.05.2012/DİHA) *Urfa merkezli 8 Mayıs günü yapılan "KCK" operasyonunda İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Eskişehir ve Muş'ta düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınanlar Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edildi. Gözaltına alınan 30 kişiden 6'sı emniyetteki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakılırken, 24 kişi ise Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edildi. Gözaltına alınanların büyük çoğunluğunun emniyette susma haklarını kullandıkları, ifade verenlerin de suçlamaları ret ettiği öğrenildi. Gözaltına alınan 24 kişi Urfa Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından geniş önlemler altında dün Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edildi. Özel Yetkili Savcı tarafından ifadesi alınan 24 kişiden 2 kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, 22 kişi ise tutuklama talebi ile mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen BDP Urfa İl Eş Başkanları Fatma İzol ile Mehmet Vural, BDP Viranşehir İlçe Başkanı Mehmet Halis Aktaş, BDP Ceylanpınar İlçe Başkanı İbrahim Oguri, Yusuf Karataş, Heyyat Kaya, Mızgın Arı, İzzettin Gök, Halil Çay, Kadir Ceylan, Mehmet Kılıç, Hasan Yağuş, Ali Vefa, Ferzende Ata, Mehmet Ekinciler, Salahaddin İzci, Adle Deniz Sürer, Abdulbaki Can, Şükrü Binici, Ziyaettin Yüksel, Medine Ete ve Mehmet Emin tutuklanarak Diyarbakır D ve E Tipi cezaevlerine gönderildi. (11.05.2012/DİHA / DHA) *Antep'te, geçtiğimiz gün eş zamanlı düzenlenen ev baskınlarında 7 öğrenci gözaltına alınmıştı. Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifade işlemlerinin ardından 7 öğrenci adliyeye sevk edildi. Savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından Cengiz Çakmak ve Halil Kocaman serbest bırakılırken, Sabır Cengiz, M. Bahattin Albayrak, Erhan Urak, Kafi Erdoğan ve Vasfi Yeşil tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen 5 kişi, "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" suçlaması ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. (11.05.2012/DİHA) 270 *Mardin'in Ömerli İlçesi'nde Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla geçtiğimiz hafta yapılan operasyonlar kapsamında dün gözaltına alınan Mehmet Beşir Dal isimli yurttaş, "Örgüte yardım ve yataklık etmek" iddiasıyla tutuklandı. Tutuklanan Dal, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. Ömerli operasyonunda şimdiye kadar gözaltına alınanların sayısı 47'iyi bulurken, tutuklananların sayısı ise 31 oldu. (11.05.2012/DİHA) *Muş'un Malazgirt İlçesi'nde Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) Aktivisti Perihan Yılmaz gözaltına alındı. Malazgirt'te misafir olarak kaldığı eve polisler tarafından düzenlenen baskın sonucu gözaltına alınan Yılmaz'ın gözaltı gerekçesi öğrenilmezken Malazgirt İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldüğü belirtildi. (11.05.2012/DİHA) *Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri, Yeni Mahalle, Düz Ağaç ve Uydu Kent mahallelerinde bulunan çok sayıda eve baskın düzenledi. Yapılan baskınlarda evler aranırken, 3'ü üniversiteye hazırlık öğrencisi 6 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen Uğur Erik, Helin Günay ve Mustafa Küçüköner adlı öğrenciler ile diğer 3 kişinin Bingöl Emniyet Müdürlüğü'nde tutuldukları bildirildi. (11.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde saat 14.00 sıralarında 50. Yıl İlköğretim Okulu'nda Açık Öğretim Sınavı'na giren Yavuz Evin (20) sınav çıkışında gözaltına alınarak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Evin, üç gün önce de arkadaşlarıyla Kutlar Halı Saha'da maç yaparken gözaltına alınmış gözaltı işlemlerinden sonra çıkarıldığı savcılık tarafından serbest bırakılmıştı. (12.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'da 13-14 Mayıs tarihleri arasında yapılacak olan "Özgürlük Nöbeti"ne katılmak için Yüksekova'dan yola çıkan Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri, ilçenin çıkışında bulunan polis noktasında durduruldu. Barış annelerine ait iki araçtan biri, eksik evrakları olduğu gerekçesiyle trafikten men edilirken, barış annesi 75 yaşındaki Reyhan Yaşar ise, daha önce kendisine verilen 350 TL para cezası nedeniyle gözaltına alındı. (12.05.2012/DİHA) *12.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Hasip İnci, şu beyanlarda bulundu: “Biz ailece 10 Mayıs 2012 tarihinde saat 14.00 sularında Giresun E Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan kızım Ajda İnci’nin görüşüne gitmek için yola çıktık. Gümüşhane/Bayburt arasında seyir halindeyken 2 akrep tipi araçtan biri önden biri de arkadan olmak üzere takibe aldılar. Bu şekilde yolculuk yaklaşık olarak yarım saat sürdü. Yolda bir minibüs bizi durdurarak oğlum Ramazan İnci’nin araması olduğu gerekçe gösterilerek araçtan indirdiler. Onlara bizi neden durduruyorsunuz dedim, onlarda bana “siz teröristsiniz” diye cevap verdiler. Oğlumun Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinden almış oldukları karar üzerine gözaltına alacaklarını söylediler. Oğlumu gözaltına alıp Gümüşhane Alay Komutanlığına daha sonra Gümüşhane Savcılığına çıkartarak tutuklanmasına karar verdiler. Tutuklama emrinin Van mahkemesinden verildiği için Van’a göndereceklerini söylediler. Kızım bize bu yapılan hakaretleri görüntülemek istedi ama askerler tarafından oğlum Ramazan ve kızım Zerin darp edildi. Cezaevinde bulunan kızımı bu yaşadıklarımızdan kaynaklı olarak göremedik. Oğlum Ramazan İnci 2 yıldan beri Hakkâri Üniversitesi İnşaat Teknikeri Bölümünde okuyordu. Ancak 2 aydan beri ÖSYM sınavına girmek için Diyarbakır’da kalıyordu. Bize mahkeme ile ilgili herhangi bir tebligat gelmedi oğlumun niçin gözaltına alındığını bilmiyorum. Tutuklamaya itirazın yapılması için hukuksal destek talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Ömerli İlçesi ile ilçeye bağlı köylere yönelik Ömerli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile sabah saatlerinde baskın düzenlendi. Jandarma Özel Harekat ve Polis Özel Harekat Timi'nin katıldığı ev baskınlarının "KCK" adı altında yürütülen soruşturmalar kapsamında olduğu iddia edildi. Şu ana kadar aralarında BDP İlçe yöneticilerinin de bulunduğu 21 kişi 271 gözaltına alınırken, gözaltına alınanların Ömerli İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Ömerli İlçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldüğü bildirildi. (13.05.2012/DİHA) *Van'da Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler tarafından Hacibekir Mahallesi'nde bazı evlere baskın düzenledi. Baskınlarda 2'si kadın 3 kişi gözaltına alındı. "Örgüte yardım" ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan 3 kişi İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (14.05.2012/DİHA) *Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla sabah saatlerinde Muradiye, Çaldıran ve Erciş'te eş zamanlı ev baskınları düzenlendi. Evlerin didik didik arandığı baskınlarda Muradiye İlçesi'nde Belediye Meclis üyeleri Bahattin Sayan ve Songül Akbulut gözaltına alındı. Çaldıran'da ise geçtiğimiz yıl oğlu askerler tarafından infaz edilen İbrahim Atabay'ın babası MEYA-DER İlçe Temsilcisi Gafur Atabay gözaltına alındı. Aynı saatlerde Erciş İlçesi'nde düzenlenen ev baskınlarında ise Çelebibağı Belde Başkanı Nuri Tunç, BDP eski İlçe yöneticisi Şevket Ulugana, KURDÎ-DER Yöneticisi Necmettin Açık, MEYA-DER Erciş Temsilcisi Zeki İşcan, BDP Çelebibağı eski Belde Başkanı Mehmet Gürbüz, BDP Erciş İlçe Başkanı Mehmet Sıddık Geçer, DTK üyesi Abdurrahman Çağan, KURDÎ-DER İlçe Yöneticisi Ömer Sayıner, DTK üyesi Cevdet Avcı, KURDÎ-DER Şube Başkanı Cevdet Zilanlı, TUYAD-DER Erciş Temsilcisi Fevzi Can, Belediye Meclis üyesi Mahmut Çelebi, BDP eski İlçe Yöneticisi Abdulah Akın, esnaf Nevzat Zilanlı ile Sadık İş ve Bahattin Gezer ve ismi öğrenilemeyen bir kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 20 kişi Van Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (15.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın İdil İlçesinde gece saatlerinde Aşağı ve Yukarı mahallede evlere baskın düzenlendi. Çok sayıda sivil ve özel harekat polisinin katıldığı baskınlarda BDP İlçe Yöneticisi Ekrem Şavlı gözaltına alındı. Aynı anda BDP İlçe Yöneticisi Yasin Öztaş'ın da evine baskın düzenlendiği ve Öztaş'ın evde olmadığı öğrenildi. Öztaş'ın Cizre'de gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınma gerekçesi öğrenilemeyen Şavlı ve Öztaş'ın İdil İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (15.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde 8 Mayıs tarihinde Kutlar Halı Saha'da arkadaşlarıyla maç yaptıkları sırada Yavuz Evin (20), Devran Bor (18) isminde iki genç polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Savcılığın itirazı üzerine tekrardan gözaltına alınan Yavuz Evin dün, Devran Bor ise bugün çıkarıldığı mahkeme tarafından "Örgüt propagandası yaptıkları" gerekçesiyle tutuklandı. İki genç Hakkari Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (15.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde dün gece saatlerinde Nur Mahallesi'nde çok sayıda eve eş zamanlı baskın düzenlendi. Maskeli özel harekat polisleri tarafından düzenlenen baskınlarda Veysi Bağlan (18), Eyüp Uykur (20), Ahmet Babrak (19), Aydın Erol (18), Mehmet Daneri (18), Ahmet Balık ile M.B. (17) adlı çocuk gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 7 kişi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (16.05.2012/DİHA) *Mardin'in Ömerli İlçesi'ne bağlı Ovabaşı, Duygulu, Harman, Taşlıca, Kaynakkaya, Sivrtepe, Çatalyurt, Fıstıklı, Kayaballı ve Akyolkuyu köylerine 3 gün önce yapılan baskınlarda gözaltına alınan 21 kişiden 15 kişi adliyeye getirildi. Adliyeye getirilen İsmail Alkış, Ramazan Daş, Yaşar Daş, Bahattin Kökel, Mehmet Yıldız, Ahmet Yıldız, Delale Demir, Kadriye Salman, Halime Demir, Şeyhmus Ökmen, A.Halim Doğan, Hasan Kavak, Metiye Arslan, Ramazan Turan ve Ali Öncel, Ömerli Cumhuriyet Savcılığı'na çıkartıldı. Savcılıkta ifadeleri alınan 15 kişi tutuklama talebiyle Ömerli Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. 15 kişiden 13'ü serbest bırakılırken, BDP Ömerli ilçe yöneticisi Methiye Aslan ve 272 Fıstıklı Köyü'nde ücretli öğretmenlik yapan Ramazan Tura "Örgüte yardım etmek" ve "Örgüt üyesi olmak" iddialarıyla tutukladı. (16.05.2012/DİHA) *16.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Mikail Çadır, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim olan Soner Çadır, Gaziantep Üniversitesi İktisat Bölümünde okumaktadır. 16.05.2012 tarihinde polisler tarafından bulunduğu yurda baskın yapıp gözaltına alındığını öğrendik. Çıkarıldığı mahkemece tutuklandığı haberini aldık. Kardeşimin durumunun ne olduğunu ve niçin gözaltına alındığını bilmiyoruz. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyoruz.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin'in Ömerli İlçesi'ne bağlı Ovabaşı, Duygulu, Harman, Taşlıca, Kaynakkaya, Sivrtepe, Çatalyurt, Fıstıklı, Kayaballı ve Akyolkuyu köylerine 3 gün önce yapılan baskınlarda gözaltına alınan 21 kişinin ardından 2 kişinin daha gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltı sayısı 23'ü bulurken, 23 kişiden 15 kişi dün adliyeye sevk edilmiş, mahkemeye çıkarılan 15 kişiden 13 kişi serbest bırakılırken, 2 kişi ise tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Bugün de Şerif Ersoy, Beşir Kaya, Veysi Çelik, Cemal Dağ, Ahmet Budak, Mehmet Turan, Selahattin Koluman ve Rahim Yaşar adliyeye sevk edildi. Savcılık ifadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen 8 kişiden 3 kişi serbest bırakılırken, Şerif Ersoy, Beşir Kaya, Veysi Çelik, Cemal Dağ, Ahmet Budak, "Örgüte yardım etmek" ve "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (17.05.2012/DİHA) *Mardin'in Derik İlçesi'nde 2009 yılında BDP ilçe yöneticisi iken katıldığı yürüyüş ve basın açıklaması nedeniyle hakkında 2911 Sayılı "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet etmek" iddiasıyla dava açılan Rıdvan Dip, kesinleşmiş 10 ay hapis cezası nedeniyle tutuklandı. Yargıtay'ca cezası onanan ve dün iş yerinde gözaltına alınan Dip, Derik Adliyesi'ndeki işlemlerinin tamamlanması ardından tutuklanarak Derik Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (17.05.2012/DİHA) *Şırnak'ta İsmetpaşa Mahallesi'nde bulunan evinin önünde dün akşam kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda yaşamını yitiren AKP Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Ali Kılınç ile ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor. Dün akşam bazı evlere baskın düzenleyen polis, bu günde BDP Şırnak il binasına baskın düzenledi. Yapılan ev baskınlarında şu ana kadar 20 kişinin gözaltına alındığı öğrenilirken, BDP Şırnak il binasına düzenlenen baskında ise gözaltına alınan olmadı. Şu ana kadar ev baskınlarında gözaltına alınanlar arasında BDP Şırnak merkez ilçe yöneticisi Ahmet Ayan ile eşi ve 6-7 yaşlarında 2 çocuğunun yanı sıra annesi, babası ve kız kardeşi bulunuyor. Ayrıca BDP Şırnak İl Saymanı Resul Ertaş'ın da ailesiyle birlikte gözaltına alındığı bildirilirken, gözaltına alınanların Şırnak İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü kaydedildi. (17.05.2012/DİHA) *Silopi ve Cizre ilçeleri arasında bulunan Botaş Jandarma Karakolu'nda yol kontrolü yapan sivil polisler, BDP Silopi İlçe Yöneticisi Mehmet Mirmehmet'i gözaltına aldı. Edinilen bilgilere göre, Mirmehmet'in evinin de polisler tarafından basıldığı ve evde uzun süre arama yapıldığı kaydedildi. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Mirmehmet, Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (17.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın Silopi İlçesi'nde geçen gün sabah saatlerinde Ofis Mahallesi'nde bulunan evine düzenlenen baskında gözaltına alınan 17 yaşındaki T.T., emniyetteki işlemlerinin ardından Silopi Adliyesi'ne getirildi. Savcılık tarafından ifadesi alınan T.T. tutuklama talebi ile nöbetçi hakimliğe sevk edildi. Hakimlik T.T.'yi "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç 273 işlemek" iddiasıyla tutuklayarak Midyat E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderdi. (17.05.2012/DİHA) *Şırnak'ın İdil İlçesinde 15 Mayıs'ta evlerine yapılan baskınlarda gözaltına alınan BDP İlçe yöneticileri Ekrem Şavlı ve Yasin Öztaş savcılığa çıkartıldı. Savcılıkta ifade işlemleri tamamlanan Ekrem Şavlı serbest bırakılırken, Yasin Öztaş ise tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye çıkartılan Öztaş, "Örgüt üyesi olmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklanarak, cezaevine gönderildi. (17.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Lice İlçesi'ne bağlı Dibek (Dêrxust) ve Çağdaş (Cinezûr) köylerine yönelik dün başlatılan askeri operasyonun gece geç saatlerde geri çekildiği öğrenildi. Özel birliklerin de katıldığı operasyonda, Çağdaş Köyü ablukaya alınarak bir eve baskın düzenlendi. Soyismi öğrenilemeyen Abdullah adlı kişinin Lice merkezindeki ve Çağdaş Köyü'ndeki evlerine eş zamanlı olarak baskın yapıldı. Askerlerin söz konusu kişinin evine HPG'ye katılan oğlunun, Muş Şenyayla kırsalında çıkan çatışmada yaralandığı ve eve getirildiği iddiasıyla baskın yaptığı bildirildi. Köydeki ev aramasında herhangi bir bulguya rastlamayan askerlerin Abdullah adlı kişiye çeşitli sorular yönelttikten sonra köyden ayrıldığı belirtildi. (18.05.2012/DİHA) *Siirt'in Kooperatif Mahallesi ve Aydınlar (Tillo) İlçesi'nde iki eve bu sabah baskın düzenlendi. Baskınlarda, kapatılan DTP eski ilçe başkanı Metin Beydoğan ile Halil Ene isimli yurttaş gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Beydoğan ve Ene, Siirt Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (18.05.2012/DİHA) *18.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Gökmen Ekdi, şu beyanlarda bulundu: “Yakınım olan Mizgin Çiçek, gece yarısı saat 01.30 sıralarında Diyarbakır Emniyet Tem Şubesine bağlı Polisler tarafından evine yapılan baskın sonucu gözaltına alındı. Arkadaşım Mizgin büyükannesinin yanında kalıyordu. Annesinin hasta olması ve ağabeyinin de cezaevinde olduğu için onun hakkında yeterli bilgi alamıyorum. Gözaltına alınma gerekçesini öğrenmek istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde dün gece Eski Kışla Mahallesi'nde bazı evlere baskın yapıldı. Evlerde yapılan aramaların ardından Gurbet Kaçan, Uğur Öğmen ve ismi öğrenilemeyen 3 yurttaş gözaltına alındı. Yüksekova Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 5 kişinin gözaltı gerekçesi öğrenilemedi. Gözaltına alınanlar arasında bulunan Uğur Öğmen, 6 Eylül 2009 tarihinden Ali Kırca'nın sunduğu Siyaset Meydanı Programı'na katıldığı ve burada "Siz Atatürk'ü nasıl önder olarak kabul ettiyseniz, Kürt halkı da Abdullah Öcalan'ı önder olarak benimsedi" sözleriyle dikkat çekmişti. (18.05.2012/DİHA) *Van Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla 15 Mayıs'ta Çaldıran, Muradiye ve Erciş'te düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 20 kişi, Van'da savcılığa sevk edildi. Gece savcılıkta ifadesi tamamlanan 20 kişiden Muradiye Belediye Meclis üyesi Bahattin Sayın, Çaldıran'da geçtiğimiz yıl oğlu askerler tarafından infaz edilen İbrahim Atabay'ın babası MEYA-DER İlçe Temsilcisi Gafur Atabay ile Nevzat Zilanlı ve Sadık İş serbest bırakılırken, 13 kişi ise tutuklama talebiyle Ağır Ceza Mahkamesi Nöbetçi Hakimliğe gönderildi. Sabah saat 09.00'a kadar devam eden ifade işlemlerinden sonra Fevzi Can, Cevdet Balıkçı ve Cevdet Zilanlı serbest bırakılırken, BDP İlçe Başkanı Mehmet Sıddık Geçer, Çelebibağı BDP Belde Başkanı Nuri Tunç, Çelebibağı eski BDP belde Başkanı Mehmet Gürbüz, MEYA-DER Erciş Temsilcisi Zeki İşcan, MEYA-DER Erciş yöneticisi Cevdet Avcı, KURDİ DER Erciş Yöneticisi Ömer Sayıner, DTK üyesi Abdurrahman Çağan, Erciş BDP 274 eski yöneticisi Abdullah Akın, KURDİ DER Erciş Yöneticisi Necdettin Açık, Erciş Belediye Meclis üyesi Mahmut Çelebi, Muradiye Belediye Meclis üyesi Songül Akbulut, BDP Erciş eski Yöneticisi Şevket Ulugana ve BDP eski Yöneticisi Bahattin Gezer ise "Örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla tutuklandı. (19.05.2012/DİHA) *Mardin'in Kızıltepe İlçesi'ne bağlı Şenyurt (Dırbesiyê) Beldesi'nde TEM'e bağlı polislerce gece BDP Kızıltepe İlçe Başkan Yardımcısı Zeyat Ağaoğulu'nun evine baskın düzenlendi. BDP İlçe Başkan Yardımcısı Ağaoğlu'nun kız kardeşi Cemile Meral Ağaoğlu gözaltına alınırken, Ağaoğlu'nun hangi gerekçe ile gözaltına alındığı öğrenilemedi. Ağaoğlu'nun Mardin Havaalını'nda hava yoluyla sorgulanmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (19.05.2012/DİHA) *Hakkari’nin Yüksekova İlçesi'nde 17 Mayıs'ta yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan Gurbet Çakar, Uğur Çektar, Öğmen Turan ve Ertuğrul Neçirvan, emniyetteki işlemlerin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan 4 kişi tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. 4 kişi "Örgüt üyesi" oldukları iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (21.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde dün gece Dağlıca (Oramar) yolu üzerinde hareket halinde olan aracı durduran polisler, araçta bulunan 3 kişiyi gözaltına aldı. Emniyette götürülen 3 kişiden 2'si serbest bırakılırken, Rojhat Özkan adlı yurttaşın gözaltı işlemi ise sürüyor. (21.05.2012/DİHA) *Siirt'in Kooperatif Mahallesi ve Aydınlar (Tillo) İlçesi'nde iki gün önce yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan kapatılan DTP eski ilçe başkanı Metin Beydoğan ile Halil Ene, adliyeye sevk edildi. Savcılık işlemlerinin ardından Beydoğan ve Ene tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Asliye Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan Metin Beydoğan serbest bırakılırken, Halil Ene ise "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla tutuklanarak, cezaevine konuldu. (21.05.2012/DİHA) *22.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Hacı Bozdağ, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum olan Mehmet Bozdağ, 14 Mayıs 2012 tarihinde Diyarbakır’dan Erzincan’a giderken TunceliMazgirt yolunda yol kontrolünde Erzurum Ağır Ceza mahkemesi tarafından tutuklama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı ve tutuklanarak Tunceli Cezaevine gönderildi. Bulunduğu cezaevi adli suçlular içindir. Oğlumla 16 Mayıs’ta görüştüm. Tutuklama nedenini sordum ve bana “örgüt üyeliği olma” iddia üzerineydi. Haberimiz olmadan oğlumu Erzurum cezaevine sevk ettiklerinin öğrendim. Oğlumun durumundan endişe duymaktayım. Sizden oğlumla görüşebilecek bir hukukçu göndermenizi talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *BDP Şırnak İl Başkan Yardımcısı Yusuf Uğur şehir merkezinde gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Uğur'un Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (22.05.2012/DİHA) *Kars Cumhuriyet Lisesi'nde okuyan lise son sınıf öğrencisi Aydın Mutlu ders ortasında polisler tarafından gözaltına alındı. “Yasadışı slogan atmak” iddiasıyla hakkında dava açılan Mutlu, ders ortasından sınıfa giren polisler tarafından gözaltına alınarak emniyete götürüldü. Buradaki işlemlerin ardından savcılığa çıkarılan Mutlu, serbest bırakıldı. (22.05.2012/DİHA) *BDP Diyarbakır Kadın Meclisi Sözcüsü Nezahat Ülker, sabah saatlerinde gözaltına alındı. Hangi gerekçe ile gözaltına alındığı öğrenilemeyen Ülker'in Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (22.05.2012/DİHA) 275 *Şırnak'ta BDP Şırnak İl Başkan Yardımcısı Yusuf Uğur'un gözaltına alınması ardından şehir merkezinde bir gözaltı daha yaşandı. Şırnak Belediyesi'ne giden Süleyman Uysal adlı bur yurttaş, gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilmeyen Uysal'ın Şırnak Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü öğrenildi. (22.05.2012/DİHA) *Yüksekova’da 19 Mayıs'ta Dağlıca (Oramar) yolunda gözaltına alınan Rojhat Özkan adlı genç, emniyetteki işlemlerin ardından savcılığa sevk edildi. Savcılıkta ifadesi alınan Özkan, tutuklama talebiyle Yüksekova Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Özkan, mahkeme tarafından "Örgüt üyesi" olduğu iddiasıyla tutuklanarak, Hakkari Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. (22.05.2012/DİHA) *Dersim'in Alibaba Mahallesi'nde bu sabah erken saatlerde özel harekât polisleri tarafından bir eve baskın düzenlendiği öğrenildi. Yapılan baskın sonucunda ev sahibi ve HPG'li oldukları iddia dilen biri kadın 2 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 3 kişiden ev sahibi serbest bırakılırken, diğer 2 kişinin emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. (22.05.2012/DİHA) *Dersim'de, Dersim Öğrenci Derneği ve çok sayıda eve özel harekat polisleri tarafından eş zamanlı baskın düzenlendi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi kararı ile düzenlenen ev baskınlarında Ferhat Pervane, Zeki Kaya, Çağlar Duran, Kasım Aydın ve ismi öğrenilemeyen 1 kişi gözaltına alındı. Evlerde yapılan aramalarda bilgisayar hard diskleri ile evde bulunmayan yurttaşların cep telefonlarına da el konuldu. Harçik Mahallesi'nde de çok sayıda eve baskın düzenlenirken, gözaltı sayısı konusunda ise bilgi edinilemedi. Belediye İş Hanı'nın ikinci katında bulunan DÖDER binasında kimse bulunmadığı halde polisler derneğin camlarını kırarak içeri girdi. Yaklaşık bir buçuk saat dernek binasında arama yapan polisler, bilgisayar kasası ve birçok kitap, dergi ve benzeri yazılı materyale el koydu. Polislerin ilan panosundaki bazı gazete yazılarını da söküp, beraberlerinde götürmesi dikkat çekti. Olayla ilgili olarak 4 kişini daha gözaltına alındığı ve bunlardan 2 kişinin Demokratik Haklar Federasyonu üyesi oldukları öğrenildi. Dersim'de sabah saatlerinden itibaren yapılan operasyonlarda şimdiye kadar 9 kişi gözaltına alınmış oldu. (23.05.2012/DİHA) *Mardin'in Dargeçit İlçesi'nde sabah saatlerinde evlere baskın düzenlendi. Baskında İkram Demir ve Mecit Şahin adlı iki genç gözaltına alındı. Gözaltı gerekçeleri öğrenilemeyen 2 genç Dargeçit Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. (23.05.2012/DİHA) *Hakkari'nin Yüksekova İlçesi Kaniheyder Mahallesi'nde polis çok sayıda zırhlı araçla bir eve baskın düzenledi. Alınan bilgilere göre 155 polis hattını arayan bir kişi Uğur Sıtkı İlköğretim Okulu yanında bulunan M.Şerif Soydan'ın evinin yanında ki ot yığınları içinde mühimmat ihbarında bulundu. Mahalleye gelen polisin evden uzak bir noktada ot yığınları arasında 2 çuval mühimmat bulduğu iddia edildi. Olay ile ilgili 70 yaşındaki M.Şerif Soydan adlı yurttaş polis tarafından gözaltına alındı. (23.05.2012/DİHA) *Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, Fatih ve Bulut mahallelerinde BDP üyeleri İzzet Bozkuş, İsmail Karahan, Selim Ulaş adlı yurttaşların evlerine bu sabah baskın düzenledi. Evleri didik didik arayan polisler, evlerine baskın düzenlediği yurttaşları Emniyet Müdürlüğü'ne ifade vermeye çağırdı. Ev baskınlarının gerekçesi öğrenilemezken, polisin ev baskını sırasında yurttaşlara hakaret ettiği ileri sürüldü. (24.05.2012/DİHA) *Mardin'e bağlı Dargeçit, Nusaybin ve Derik ilçelerinde dün sabah eş zamanlı olarak gerçekleşen operasyonda gözaltı sayısı 6'ya yükseldi. Dargeçit'te İkram Demir ve Mecit 276 Şahin'in gözaltına alınmasının ardından Nusaybin'de Metin Duran ve Kerem Erdem adlı iki genç gözaltına alınırken, Derik'te de 2 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Mardin'de 6 kişinin "Yasadışı gösterilere katıldığı" iddiasıyla gözaltına alındığı bildirilirken, gözaltına alınanların Mardin Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu kaydedildi. (24.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın merkez Bağlar İlçesi'ne bağlı Mevlana Halit Mahallesi'nde sabah erken saatlerde bir eve baskın düzenlendi. Yapılan aramanın ardından Musa Çiçek adlı yurttaş polisler tarafından gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen Çiçek, Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (24.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'da özel halk otobüsü şoförü Kadri Pehlivan, otobüste Kürtçe şarkı dinlediği iddiasıyla Dağkapı'da gözaltına alındığı ileri sürüldü. Otobüs durağında meydana gelen olayda, Pehlivan'ın Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü belirtildi. (25.05.2012/DİHA) *Urfa'da yayın yapan Radyonet'in 2 çalışanı gözaltına alındı.Radyonet'in bugün akşam saatlerinde düzenleyeceği konsere ilişkin Emniyet Müdürlüğü'ne çağrılan 2 kişi gözaltına alındı. Kısa bir süre sonra serbest bırakılan Radyonet Yönetim Kurulu Başkanı Emin Güler ile radyo çalışanı Zeynel Kayar'ın tehdit edildiği ileri sürüldü. (25.05.2012/DİHA) *Muş’ta dün evine yapılan baskın sonrası gözaltına alınan DTP’den Muş Belediye Meclis üyesi olarak geçtiğimiz dönem seçilen Medeni Sola, Emniyet işlemlerinden sonra savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Sola, “Örgüte yardım ve yataklık ettiği” gerekçesiyle tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği’ne sevk edildi. Sola aynı gerekçeyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. (25.05.2012/DİHA) *Sabah saatlerinde polis Maraş merkez ve ilçelerinde belirlediklerini birçok eve baskın düzenledi. Baskınlar sırasında evlerin araması ardından BDP Maraş İl Başkanı Metin Gönülşen, Pazarcık İlçe Başkanı Ayşe Sonzamancı, Elbistan İlçe Başkanı Hüseyin Yıldız ile BDP üyesi Mahmut Aktaş gözaltına alındı. Gözaltına alınan BDP'liler Maraş İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (25.05.2012/DİHA) *Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan eylemde kullanılan 06 E 1819 plakalı otomobilin satışının 21 Mayıs tarihinde Antep 9. Noter'de yapıldığı tespit edildi. Bu bilgiler üzerine Antep’te 2 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan 2 kişinin emniyetteki sorguları halen sürüyor. (25.05.2012/DİHA) *Dersim'de, 23 Mayıs'ta evleri basılarak gözaltına alınan 5 öğrenci dün Malatya Adliyesi'ne götürüldü. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'nda ifadeleri alınan öğrencilerden Mahir Kan ve Eylem Ülgen serbest bırakılırken, diğer 3 öğrenci ise tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Ferhat Pervane, Zeki Kaya ve ismi öğrenilemeyen bir öğrenci "KCK'nin gençlik yapılanmasında yer aldıkları" iddiasıyla tutuklanarak, Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (26.05.2012/DİHA) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde sabah saatlerinde iki eve yapılan baskında Muhittin ve Mahmut Denktaş kardeşler ile Ali Çevik adlı yurttaşlar gözaltına alındı. Gözaltına alınan 3 yurttaşın Pınarbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlenen saldırı ile bağlantılı olduğu ileri sürüldü. Gözaltına alınan 3 yurttaşın İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü bildirildi. (26.05.2012/DİHA) 277 *Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Diyarbakır İl Başkanı Ramazan Karakaya ve ESP üyesi Sevda Çağdaş, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ile kayıp yakınlarının düzenlediği "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eylemine katıldıktan sonra polisler tarafından Koşuyolu Parkı'nda yaka paça gözaltına alındı. (27.05.2012/DİHA) *Antep Üniversitesi'nde geçen gün ülkücü oldukları belirtilen bir grubun saldırısını protesto eden Kürt öğrencilere yönelik gözaltı ve tutuklama furyası devam ediyor. Yürüyüş sonrası 5 öğrencinin gözaltına alınarak tutuklanması ardından Eyüp Yakut isimli üniversite öğrencisi de, "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla tutuklandı. Şimdiye kadar saldırıyı kınamak amacıyla düzenlenen yürüyüşe katıldıkları gerekçesi ile gözaltına alınan 19 öğrenciden 6'sı tutuklanmış oldu. (27.05.2012/DİHA) *Urfa merkez ve ilçelerinde sabah erken saatlerde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Ceylanpınar İlçesi'nde sabah 05.00'da düzenlenen ev baskınlarında evler didik didik aranırken, kitap, dergi ve bilgisayar hard disklerine el konuldu. Yapılan aramaların ardından İl Genel Meclis Üyesi Abdurrahim Demir, Belediye Meclis üyeleri Hasan Karaoğlan, Abdulhalim Dayan, eski Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Dağtekin, BDP İlçe Yöneticisi Halil Şahin, Cemil Tuncer, belediye işçileri Süphi Zengin, Yavuz İleri, MEYADER üyeleri İbrahim Avcı ve Ecevit Yavuz gözaltına alındı. Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesinin talimatıyla gözaltına alındıkları öğrenilen 10 kişi götürüldükleri Ceylanpınar İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden Urfa'ya gönderildi.Viranşehir İlçesi'nde ise, düzenlenen baskında BDP İlçe Eş Başkanı Birgül Özkara, Belediye Başkan Yardımcıları Suna Uluğtürken ve Naif Aslan, BDP İlçe Yöneticisi Bubo Azlal, Emine Aydoğan, Ahmet İlbaş, Mustafa Kurt, Eyo Kudin gözaltına alındı.Suruç İlçesi'nde Sarayaltı Mahallesi ile ilçeye bağlı Üçpınar Köyü'ne asker ve polisler tarafından çok sayıda eve baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda, Suruç Belediye Meclis Üyesi Mustafa Yüksel, DTK üyesi Mehmet Özberk ve BDP eski İlçe Başkanı Ahmet Yenilmez gözaltına alındı.Urfa merkez ve diğer ilçelerde de ev baskınların olduğu öğrenilirken, düzenlenen baskınlarda Ceylanpınar ve Viranşehir dahil toplam 29 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Gözaltına alınanların "PKK'ye yardım ettikleri" iddiasıyla gözaltına alındığı belirtiliyor. (28.05.2012/DİHA / KentHaber / HaberTürk / İHA) *Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'nde sabah erken saatlerde birçok eve eş zamanlı baskın düzenlendi. Düzenlenen baskınlarda Şirin Dinar, Vedat Baran, Aydın Önen ve isimleri öğrenilemeyen 3 kişinin daha gözaltına alınarak Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldüğü kaydedildi. (28.05.2012/DİHA / DHA) *Ağrı merkez, Tutak, Doğubayazıt, Diyadin ilçeleri ve köylerde BDP ve DTK'lilere yönelik düzenlenen operasyonda şu ana kadar BDP Doğubayazıt İlçe Başkanı İsa Özer, DTK Daimi Meclis üyesi Mustafa Özer, BDP İlçe Yöneticisi İbrahim Bobilik, Doğubayazıt Belediye Meclis üyesi Nuri Çelik, belediye çalışanı Mehmet Bobilik, Belediye Meclis üyesi Saime Bayar ile Lezgin Bayduk, Ali Bayduk, Şerif Hacioğlu, Diyadin'de Belediye Meclis üyesi Hakan Kovalan, BDP PM üyesi Yusuf Kaya, DTK Tutak temsilcisi İkram Oğul, BDP Patnos İlçe Başkanı Ekrem Apak, BDP Ağrı İl Başkanı Kasım Polat'ın da aralarında bulunduğu en az 25 kişi gözaltına alındı. BDP Patnos İlçe Başkanı Ekrem Apak ise, Adana'da kemoterapi tedavisi gördüğü hastaneye yapılan baskın sonrası gözaltına alındı. Adana'da hastanede gözaltına alınan Apak, Ağrı'ya gönderildi. Doğubayazıt Belediyesi'nde sabah saatlerinde başlayan arama ise sürüyor. (29.05.2012/DİHA / DHA) *Siirt Merkez Jandarma Komutanlığı ve Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polisler, sabahın erken saatlerinde Siirt'in Çal, 99 Evler ve Doğan mahallelerinde evlere ve Siirt Belediyesi'ne bağlı Sebze ve Meyve Hali'ne baskın düzenledi. Baskınlarda BDP'li Belediye Meclis Üyesi Hidayet 278 Elinç ile Agit Elinç, Razi Elinç ve Sebze ve Meyve Hali'nde çalışan M. Şirin Elinç'in yanı sıra Murat Yıldız ve İlhami Yeşil de gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 6 kişinin Siirt Merkez Jandarma Karakolu'na götürüldüğü bildirildi. Siirt Valiliği, yaptığı yazılı açıklamada, Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla Siirt, Bitlis, Diyarbakır ve Mersin'de düzenlenen baskınlarda toplam 12 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Siirt Merkez ve köylerinde dün yapılan baskınlarda BDP'li Belediye Meclis Üyesi Hidayet Elinç ile Agit Elinç, Razi Elinç ve Sebze ve Meyve Hali'nde çalışan M. Şirin Elinç'in yanı sıra Murat Yıldız ve İlhami Yeşil ve Nurettin Kayhan gözaltına alınmış ve İl Jandarma Komutanlığı'na götürülmüştü. (29.05.2012/DİHA) *Önceki gün Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Maraş'ta çok sayıda eve baskın düzenlenmişti. Baskınlar sonucunda BDP Maraş İl Başkanı Metin Gönülşen, Pazarcık İlçe Başkanı Ayşe Sonzamancı, Elbistan İlçe Başkanı Hüseyin Yıldız ile BDP üyesi Mahmut Aktaş polis tarafından gözaltına alınarak Maraş İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmüştü. Emniyetteki ifade işlemlerinin ardından BDP'liler dün öğlen saatlerinde Malatya Adliyesi'ne getirilerek savcılığa çıkarıldı. Savcılıkta ifadeleri alınan 4 BDP'li, "KCK yapılanması içerisinde yer almak ve faaliyet yürütmek" iddasıyla tutuklanma talebiyle Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne sevk edildi. Mahkeme 4 BDP yöneticisini aynı iddiayla tutukladı. (29.05.2012/DİHA) *Mardin'in Derik İlçesi Tepebağ Mahallesi'nde ikamet eden Halide Akan adlı kadının evine baskın düzenlendi. Polisler ile askerlerin ortaklaşa düzenledikleri baskın sırasında evde bulunan dergi, CD ve fotoğraflara el konuldu. Kimsenin gözaltına alınmadığı polis baskınının "mahkemeye gitmemişsiniz" ve "ifadeniz var" iddiasıyla yapıldığı öne sürüldü. Evine baskın yapılan ev sahibi Halide Akan, evine yapılan baskına anlam veremediğini aktararak, "Polis ve askerler evimde bulunan eşyalarımı tahrip ettiler" tepkisinde bulundu. (29.05.2012/DİHA) *Muş’un Bulanık İlçesi’ne bağlı Meşeiçi (Êlîkuleka) Köyü’nde bulunan BDP PM Üyesi Rahmi Çelik’in evine çok sayıda asker tarafından baskın düzenlendi. Öğleden sonra gerçekleştirilen baskında; Çelik’in evinin arandığı ve evde bulunan bütün eşyaların dağıtıldığı bildirildi. (29.05.2012/DİHA) *29.05.2012 tarihinde şubemize başvuran Salih Yeşil, şu beyanlarda bulundu: “Yeğenim olan İlhami Yeşil, Bitlis-Siirt arasında bulunan Siirt içme suyu inşaatında çalışırken 29.05.2012 tarihinde sabaha karşı polislerce evine yapılan baskında gözaltına alındı. Duyumlarımıza göre Siirt’te mahkemeye çıkartılacaktır. Siirt’te gitme imkânımız olmadığı için sizden bir avukatın gitmesini talep ediyorum.” (İHD Diyarbakır Şubesi) *Mardin, Kızıltepe ve Derik'te sabah saatlerinde çok sayıda eve baskın düzenlendi. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla yürütülen soruşturmada Kızıltepe Belediye Meclis üyeleri Kemal Ece, Mehmet Gürkan, Kızıltepe Belediyesi çalışanları Reşit Tekdemir, Murat Aydın, İsa Turan, Selahattin Yücel, Çetin Yüksek, Ahmet Başboğa, BDP üyesi Bekir Başboğa, inşaat işçisi Davut Oğuz, şoför Behçet Bozdemir ve Derik Belediye çalışanı Alaattin Ecer gözaltına alındı. 12 kişi, sağlık kontrolleri yapıldıktan sonra Mardin Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Evlerde yapılan baskınlarda CD, flaş bellek, bilgisayar kasaları, fotoğraf ve Kürt Şair Cigerxwin'in kitaplarına el konulduğu belirtilirken, evlerdeki eşyaların dağıtıldığı ileri sürüldü. Polisler bazı evlerde ise, Kuran-i Kerim'in içini dahi aradıkları iddia edildi. Kızıltepe Eğitim Destek Evi Misafirhanesi'ne de baskın yapılırken, baskının gerekçesinin Kızıltepe Belediye Başkan Yardımcısı Burhan Kurhan olduğu belirtildi. BDP Kızıltepe eski İlçe Başkanı Kenan Akdoğan ile Mardin'in Derik İlçesi'nde Remziye Ecer'in 279 evine yapılan baskınlarda ise, kimse bulunmadığı için gözaltına alınan olmadı. (30.05.2012/DİHA / DHA) *Hêviya Jinê Dergisi Diyarbakır büro çalışanı Hatice Durmaz 2 gün önce Urfa'da gerçekleştirilen "KCK" operasyonu kapsamında araması olduğu gerekçesiyle Bismil'de gözaltına alındı. Bismil İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde tutulan Durmaz'ın önce Diyarbakır'a ardından da Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne götürüleceği öğrenildi. (30.05.2012/DİHA) *Dersim ve merkeze bağlı Esenyurt Köyü'nde 4 eve polisler tarafından baskın düzenlendi. Esenyurt Köyü'nde Turan Yap ve Efendi Cengiz adlı kişiler gözaltına alınırken, Dersim'in Cumhuriyet (Gazîk) Mahallesi'nde yapılan ev baskınında ise Taylan Arslan adlı kişi ile varis ameliyatı nedeniyle izne gelen asker Özgür Nakış'ın gözaltına alındığı öğrenildi. "Örgüte yardım ettikleri" iddiasıyla gözaltına alınan 4 kişi, Dersim Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (30.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'nde, 28 Mayıs'ta birçok adrese yapılan polis baskınlarında gözaltına alınan Şirin Dinar, Vedat Baran, Aydın Önen, Şahin Demir ve Mustafa Ertukuş, Diyarbakır Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 5 kişi, tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderildi. Mahkeme, 5 kişi hakkında "Yasadışı eylemlere katıldıkları" iddiasıyla tutuklama kararı verdi. (31.05.2012/DİHA) *Diyarbakır'da, BDP Yerel Yönetimler Komisyonu Üyesi Gülizar Kalmış ve Meliha Karagöz, polis tarafından gözaltına alındı. Şehir merkezinde gözaltına alınan Kalmış ile Karagöz'ün gözaltı gerekçesi öğrenilemezken, Kalmış'ın geçtiğimiz gün Ağrı merkezli yürütülen operasyon kapsamında gözaltına alındığı ve Ağrı'ya götürüldüğü öğrenildi. Karagöz ise Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde tutulduğu öğrenildi. (31.05.2012/DİHA) *Urfa'nın Suruç İlçesi'nde, Pınarbaşı Emniyet Müdürlüğü'ne gerçekleştirilen bombalı intihar saldırı ile ilgisi olduğu iddiasıyla Bakır Öztunç, Erdal Eraslan ve Osman Deniz isimli yurttaşların gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltına alınan 3 kişi Kayseri Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (31.05.2012/DİHA / DHA) *Daha önce Muş’un Bulanık İlçesi’ne bağlı Meşeiçi (Êlîkuleka) Köyü’nde bulunan evine baskın düzenlenen BDP PM Üyesi Rahmi Çelik, Ağrı merkez ve ilçelerinde düzenlenen operasyon kapsamında Muş’ta gözaltına alındı. Çelik, Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. (31.05.2012/DİHA) *Geçtiğimiz gün Ağrı'nın Diyadin İlçesi'nde gerçekleştirilen ev baskınlarında gözaltına alınan Diyadin Belediye Meclis Üyesi Hakan Kovalar, emniyetteki işlemlerin ardından Diyadin Adliyesi'ne çıkarıldı. Savcılıkta ifadesi alınan Kovalar, "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla mahkemeye sevk edildi. Mahkemede ifadesi dinlenen Kovalar, aynı gerekçe ile tutuklandı. (31.05.2012/DİHA) *Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) aktivisti Fecriye Benek ile ismi öğrenilemeyen bir kişi, Mardin'in Nusaybin İlçesi'ne giderken gözaltına alındı. Diyarbakır'dan araçla yola çıkan Benek ile ismi öğrenilemeyen kişi Mardin'de kontrol noktasında durdurularak gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesi öğrenilemeyen 2 kişi Mardin Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemleri ardından Diyarbakır'a gönderildi. (31.05.2012/DİHA) *Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Urfa ve ilçelerinde 28 Mayıs'ta gözaltına alınan 29 kişi'den 16'sı "KCK/Kent Meclisi faaliyetleri içinde bulundukları" iddiasıyla tutuklandı. BDP Urfa İl binasında konulan 280 dinleme cihazı aracılığı ile uzun süre yapılan teknik takip sonucu yapılan toplantılara ilişkin soruların yöneltildiği sorgulama sırasında 5'i adli kontrol ile olmak üzere 13 kişi serbest bırakıldı. 16 kişi ise "KCK/Kent meclisi faaliyetleri içinde oldukları" iddiasıyla tutuklandı. Tutuklananların isimleri şöyle: Ceylanpınar Belediye Meclis Üyesi Hasan Karaoğlan, eski Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Dağtekin, BDP İlçe Yöneticisi Cemil Tuncer, belediye işçileri Süphi Zengin, Yavuz İleri, MEYA-DER üyeleri İbrahim Avcı ve Ecevit Yavuz, BDP İlçe Eş Başkanı Birgül Özkara, Ahmet İlbaş, Mustafa Kurt, BDP eski İlçe Başkanı Ahmet Yenilmez, Belediye Meclis Üyesi Mustafa Yüksel, Kadir Ceylan, Suruç İl Genel Meclis Üyesi Halit Yıldıztekin, BDP Aligor Belde Başkanı Ömer Gönhan ve Suruç Belediye Meclis Üyesi İsmail Şimşek. (31.05.2012/DİHA) *Ağrı merkez ve ilçelerinde düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan BDP Doğubayazıt İlçe Başkanı İsa Özer, Belediye Meclis üyesi Nuri Çelik, Demokratik Toplum Kongresi Daimi Meclis üyesi Mustafa Özer, BDP üyeleri Latif Baydat ve İbrahim Bobilik, emniyetteki işlemlerin ardandan Doğubayazıt Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 5 kişi tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Hakim, 5 kişiyi "Örgüt üyesi" oldukları iddiasıyla tutuklayarak cezaevine gönderdi. (31.05.2012/DİHA) *Ağrı merkez ve ilçelerinde düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan BDP Doğubayazıt İlçe Başkanı İsa Özer, Belediye Meclis üyesi Nuri Çelik, Demokratik Toplum Kongresi Daimi Meclis üyesi Mustafa Özer, BDP üyeleri Latif Baydat ve İbrahim Bobilik, emniyetteki işlemlerin ardandan Doğubayazıt Adliyesi'ne sevk edildi. Savcılıkta ifadeleri alınan 5 kişi tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Hakim, 5 kişiyi "Örgüt üyesi" oldukları iddiasıyla tutuklayarak cezaevinegönderdi.(01.06.2012/DHA/DİHA/ Mynet.com/Haber7.com/Yuksekovahaber.com/Focushaber.com) *Erzurum'un Karaçoban İlçesi'nde 2008 yılında yapılan bir etkinlikte yaptığı konuşmadan dolayı hakkında "örgüt propagandası" yaptığı iddiasıyla verilen 10 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onaylanan BDP Karaçoban İlçe Başkanı Mehmet Tilki tutuklandı. Evine yapılan baskın sonrası gözaltına alınan Tilki, savcılıkta yüzüne okunan tutuklama kararının ardından cezaevine gönderildi. (01.06.2012/DİHA/Yuksekovahaber.com/Yeniozgurpolitika.org) *Ağrı ve İlçelerinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 7 kişi ve 4 günlük gözaltı süresinin ardından Ağrı ve Doğubayazıt’ta savcılık işlemleri için adliyeye getirildi. Savcılık işlemlerinin ardından BDP PM üyesi Yusuf Kaya ile Doğubayazıt Belediyesi çalışanı Mehmet Bobilik, savcılık tarafından serbest bırakılırken, BDP Patnos İlçe Başkanı Ekrem Apak, BDP Yerel Yönetimler Komisyonu Üyesi Gülizar Kazmış, DTK üyeleri Hatice Özhan, Şeref Hacıoğlu ve Muhsin Polan tutuklanma istemiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği’ne sevk edildi. Mahkeme 5 kişiyi “Örgüt üyesi” oldukları iddiasıyla tutuklayarak cezaevine gönderildi. Tutuklananların arasında bulunan BDP Patnos İlçe Başkanı Ekrem Apak Adana’da kemoterapi tedavisi gördüğü sırada hastane gözaltına alınmıştır.(01.06.2012/DİHA/ Agrininsesi.com/Ozgur-gundem.com/Haber3.com/Evrensel.net) * Ağrı ve ilçelerinde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan ve Ağrı merkezde savcılığa çıkarılan 6 kişinin adliyedeki işlemleri tamamlandı. Savcılıkta ifadesi alınan 6 kişiden BDP üyesi Nebahat Körnek serbest bırakılırken, BDP Genel Merkez çalışanı Veysel Biçer, BDP Ağrı İl Başkanı Kasım Polat, DTK üyesi İmram Oğul, BDP üyeleri Mensure Aslan ile Saime Bayar tutuklama talebiyle Ağrı Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliğine sevk edildi. Nöbetçi hakimlik 5 kişiyi, “Örgüt üyesi oldukları” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. (01.06.2012/DİHA/Evrensel.net/Yeniozgurpolitika.org/Kanalahaber.com/ İlkehaberajansi.com.tr/Haberturk.com/Gazetevatan.com/Hurriyet.de) 281 *Mardin'in Kızıltepe ve Derik ilçelerinde 30 Mart'ta düzenlenen eş zamanlı ev baskınlarında gözaltına alınan 12 kişi, emniyetteki ifade işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. 12 kişiden Kızıltepe Belediye Meclis Üyesi Mehmet Gürkan serbest bırakılırken, 11 kişi ise tutuklama talebiyle Kızıltepe Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkemeye çıkarılan 11 kişiden Reşit Tekdemir tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, Kızıltepe Belediye Meclis Üyesi Kemal Ece, BDP üyesi Bekir Başboğa, Kızıltepe Belediye çalışanları Murat Aydın, İsa Turan, Çetin Yüksel, şoför Behçet Bozdemir, inşaat işçisi Davut Oğuz, Uzunkaya köyünde çobanlık yapan Ahmet Başboğa, Derik Belediye çalışanı Selahattin Öncel ve Burhan Çelik ise, "PKK'ye yardım etmek" iddiasıyla tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. (02.06.2012/ANF/DHA/DİHA/Medya73.com/İlkehaberajansi.com.tr/ Haber7.com/Aksam.com.tr/Evrensel.net/Mynet.com/Stargazete.com/Skyturk360.com/ Mardinlife.com/Trthaber.com/F5haber.com) *Diyarbakır'da, BDP Yerel Yönetimler Komisyonu Üyesi Gülizar Kalmış ve Meliha Karagöz, polis tarafından geçtiğimiz gün Diyarbakır'da gözaltına alınmıştı. Ağrı'ya götürülen Kalmış, dün çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanırken, Meliha Karagöz de dün Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. Savcılık işlemlerinin ardından mahkemeye sevk edilen Karagöz, hakkında açılan eski bir davadan dolayı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kalmış ve Karagöz'ün geçtiğimiz hafta sonu Diyarbakır'da yapılan Ekoloji Yerel Yönetimler Konferansı'nın ardından gözaltına alınmıştı.(02.06.2012/DİHA/Yeniozgurpolitika.org/ Ozgur-gundem.com) * BDP 2. Yerel Yönetimler Konferansı'na katılmak üzere Diyarbakır'a gelen Silopi'nin Başverimli Belde Belediye Başkanı Sinan Uysal, bu sabah 05.00'de kaldığı Grand Güler Otel'de gözaltına alındı. Daha önce hakkında açılmış bir davadan dolayı gözaltına alınan Uysalın "ifadesi alınacak" gerekçesiyle Şehitlik Polis Karakolu'na götürüldüğü öğrenildi. (02.06.2012/ANF/DİHA/Diyarbakiryenigun.net/Yeniozgurpolitika.org) * Siirt, Bitlis, Diyarbakır ve Mersin'de düzenlenen baskınlarda gözaltına alınan BDP'li Belediye Meclis Üyesi Hidayet Elinç ile Agit Elinç, Razi Elinç ve Sebze ve Meyve Hali'nde çalışan M. Şirin Elinç'in yanı sıra Murat Yıldız, İlhami Yeşil ve Nurettin Kayhan'ın da aralarında bulunduğu 12 kişi, dün Siirt Adliyesi'ne sevk edilmişti. Savcılıkta işlemleri tamamlanan 12 kişiden BDP'li Belediye Meclis Üyesi Hidayet Elinç serbest bırakılırken, 11 kişi ise tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Sulh Ceza Mahkemesi'nce ifadesi alınan 11 kişiden Raci Elinç, İlhami Yeşil, Ayetullah Özcan ve Nurettin Kayhan "Örgüte yardım etmek" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla tutuklandı, 7 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Tutuklanan 4 kişi, Siirt E Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi. (02.06.2012/DHA/DİHA/Evrensel.net/Siirtli.com/Mynet.com/Avrupapostasi.com/ F5haber.com) *Muş'un Varto İlçesi'nde yapılan askeri operasyon sırasında Qolan Köyü yakınlarında Leyla Sonkur (22), Rıdvan Yavaş (22) ve Serdar Gümgüm isimli yurttaşlar askerlerin açtığı ateş sonucu yaralanmış ve Muş Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Tedavisi devam eden Leyla Sonkur'un henüz ifade işlemleri başlamazken, tedavileri tamamlanan Rıdvan Yavaş (22) ve gözaltında bulunan Serdar Gümgüm (18) ise, Varto Adliyesi'ne sevk edildi. Yavaş ve Gümgüm, ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle Sulh Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği'ne gönderildi. Yavaş ve Gümgüm "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.(02.06.2012/DİHA) 282 *Kars Kafkas Üniversitesi öğrencisi 3 kişi ev baskınlarında, 2 kişi de çarşı merkezinde olmak üzerinde toplam 5 kişi gözaltına alındı. BDP Gençlik çalışanı olduğu öğrenilen İsmail Kaya ile üniversite öğrencileri Yavuz Yardımcı, Özcan Çınar, Sebahattin Erdemci ve Berivan İlkkaya İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Göz altıların gerekçesi ile ilgili bilgi alınamadı. (02.06.2012/DİHA/Evrensel.net/Yuksekovahaber.com) *Bingöl'de polis ve askerler bu sabah bazı evlere baskın düzenledi. BDP Bingöl İl Başkanı Halis Yurtsever ve BDP üyesi Ali Kılıçgedik’in aralarında bulunduğu 9 kişi evlerine yapılan baskınla gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar Bingöl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltına alınanların hangi gerekçe ile gözaltına alındıkları öğrenilemedi. (04.06.2012/DİHA/İmc-tv.com/Diyarbakirsoz.com/Medya73.com/Haberturk.com/ İnternethaber.com/Sabah.com.tr/Turkiyegazetesi.com.tr/Bingolmedya.com/ Showhaber.com) *Bingöl'de bu sabah saatlerinde polis ve askerlerin düzenlediği ev baskınlarında gözaltına alınan ve aralarında BDP Bingöl İl Başkanı Halis Yurtsever ile Okan Bıçak ve Savaş Şahin'in bulunduğu 9 kişi, emniyetteki işlemleri ardından adliyeye sevk edildi. Cumhuriyet Savcılığı ile Sulh Caza Mahkemesi'nde ifadeleri alınan 9 kişiden BDP İl Başkanı Halis Yurtsever, Bıçak ve Şahin, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu"na muhalefet ettikleri iddiasıyla tutuklanırken, 6 kişi ise serbest bırakıldı. (04.06.2012/DHA/DİHA/Medya73.com/ İlkehaberajansi.com.tr/Haberturk.com/İnternethaber.com/Showhaber.com/ Sabah.com.tr/Yurtgazetesi.com.tr/Bingolmedya.com/Evrensel.net) *Dersim merkezde bulunan Atatürk Mahallesi, Dersim Üniversitesi Yurdu ve Kanoğlu Mahallesi'nde bulunun çok sayıda eve baskın düzenlendi. Sabah saat 04.30'da özel harekat polislerinin katılımıyla gerçekleşen operasyonda, evlerin kapıları kırılarak arama yapıldı. Baskında Cemal Toydemir, Mert Yazar, Eray Özdemir, Kader Fındık, Candar Şafak Dönmez, Yılmaz Karaaslan ve Serda Göçer gözaltına alındı. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Savcılığı tarafından "TKP/ML TİKKO örgütü üyesi olmak" iddiasıyla 7 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Operasyon sırasında Dersim merkez Moğultay Mahallesi'nde bulunan Umut Yayıncılık irtibat bürosu da polislerce basılarak, çeşitli kitap, dergi ve posterlere el konuldu. Gözaltına alınan Kader Fındık'ın ablasına ait olan Pertek İlçesi'ndeki eve de baskın düzenlendi. (05.06.2012/DİHA/Mynet.com/Stargazete.com/Bugun.com.tr/Trthaber.com/ Showhaber.com/Tuncelihalkinsesi.com/Medya73.com/Yenisafak.com.tr/Etha.com.tr/Sen dika.org/Demokratikhaklarfederasyonu.org) *Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü TEM şube polislerince, sabah saatlerinde ev ve işyerlerine yapılan baskında 13 kişiyi gözaltına aldı. Ev baskınlarında CD, DVD ve flash belleklere el konulurken, gözaltına alınanların çeşitli tarihlerde toplumsal eylemlere katıldıkları ileri sürüldü. Gözaltına alınan 13 kişinin savcılığa çıkarıldığı bildirildi. (05.06.2012/DHA/DİHA/ ANF/Sabah.com.tr/Haberturk.com/Haber7.com/İlkehaberajansi.com.tr/Vanbulten.com/ Mynet.com/İnternethaber.com) *06.06.2012 tarihinde şubemize başvuran Osman Kıran, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Lezgin Kıran, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi 4. Sınıf öğrencisidir. Bugün sabah 06.00’da oğlum evden alınarak götürüldü ve Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin talimatıyla gözaltına alındı. Oğlumun bilgisayarına ve hard disklerine el konuldu. Oğ