Derleme: M. Cem GÜR Mart 2007

Transkript

Derleme: M. Cem GÜR Mart 2007
Derleme: M. Cem GÜR
Mart 2007
Zamanında
korsan
lağerleri
ve
Bisquine’lerde altın çağlarını yaşayan bu
yelken donanımı en basit şekli ile alçak
gönüllü mizana yelkenli kayıklarda
günümüzde en revaçta yelkendir. Bu
donanım çok basit, aynı zamanda çarmıh
olarak da işlev gören tek mandarlı,
genellikle
de
makara
donanımsız
ıskotalıdır.
İsmini serenin ucundan itibaren üçte bir
mesafede
bağlanan
mandar
noktasından almıştır. Atlantik ve Manş
Denizi fakir balıkçıları tarafından
kullanılmış sonra da unutulmuştur.
Yeniden geleneksel teknelere revaç ile
denizcilik yaşamına yeniden girdi.
Günümüzde “diğer yol” diye tanımlanan
yelken&kürek tekneleri ile altın çağını
yaşıyor.
Tarihi çok eskilere dayanan kare yelkenin altabaşo ön ucunun bordaya
bağlanmasından doğan 18. ve 19. yüzyıllarda Manş Denizinde olduğu kadar
bütün Atlantik Okyanusu kıyılarında basit balıkçı teknelerinden korsan
gemilerine, med cezir bölgesi kabotaj teknelerine kadar her çeşit deniz
aracında kullanıldı.
Adını
mandarın
serene
bağlandığı üçte bir oranından
alıyor. (Gerçekte bu nokta tekne
tipine ve seren eğimine göre
değişmektedir) Pek çok kullanım
yöntemi vardır. Karula direkten
biraz ileride bağlanır. Yelken
trimine göre klasik olarak tekne
boyu ekseni üzerinde, direğin
önünde veya dibinde olabilir.
Orsa yakası mandara vurulan
bir palanga marifetiyle iyice
gerilerek sertleştirilir.
• İlk
örnek
picoteux
teknelerinde
ve
Arcachon pinaslarında
görülür.
Her
kontra
değişikliği için yelken ve
seren mayna edilip
karula ile birlikte direğin
rüzgâr altına alınır.
• İkinci
örnek
Bröton
mizanalı
kayıklarında
görülür. Yelken sadece
uzun süre aynı kontrada
seyir
yapılacaksa
mayna edilip rüzgâr
altına alınır.
• Üçüncü örnekte ise
seren ve yelken her
zaman direğin aynı
tarafındadır.
Böylece
sloop gibi tekne boyuna
kesitinde kalır.
Seren eğimi yani serenin direk ile yaptığı açı değişkendir. Zaman içinde ve
yöresel olarak farklılık gösterir.
Aynı boyda bir teknede yelken ve direk sayısı değişebilir ve hatta değişik
isimlerde alabilir. Atlantik’te küçük boy teknelerde mizanalı bir kayık sadece
bir tek yelken kullanır. Oysa Manş kıyılarında aynı büyüklükte bir kayıkta bir
direk, bir bocurum ve cıvadra olabilir ve böylece üç yelken kullanabilir.
Üçte bir aşırma serenli donanım en basiti
dolayısıyla en ucuzudur. Çamdan kabaca
işlenmiş bir direk, bir gargari halkası,
çarmıhsız, makarasız bir tek iskota. Tabii bu
donanım randa armaya göre çok da
seyyaldir. Sabit çarmıh ve bumba yoktur.
Teknenin
başına
çok yakın dikilen direk balıkçılık işleri ve
manevralarını engellemez.
Yelken, seren ve direk gerektiğinde hep
birlikte tekne içine sığabilir veya bordadan
taşırılan
bir
çatal
ağaç
üzerine
yerleştirilerek kürek çekilir veya bordadan
balıkçılık yapılabilir. Nihayet donatmak ve
donanımı sökmek gayet kolaydır.
Sonuç olarak bu donanımı bütün fakir balıkçı köylerinde, servis ve taşıma
teknelerinde görürüz. Fransa ve İngiltere’de bütün sahillerde yaygın olarak
görürüz.
4 ila 8 metreye kadar olan küçük balıkçı
tekneleri genelde tek başına kullanılan
veya kısıtlı mürettebatı olan iş
tekneleridir. İngilizler özellikle “dipping
lug” (borda değiştirerek) kullanıyorlar.
Yelkenli iş teknelerinin kaybolmasından
sonra bile nadir de olsa gezi ve eğlence
amaçlı teknelerde bu donanım zor da olsa yaşamaya devam etti.
60lı yıllarda kabaca eklenmiş ağır güverteler,
aşırı güçlü makineler ve onların 3 devasa
kanatlı pervaneleri, bilinçsiz ve bilgisizce
yapılmış donanımlarla sadece tek kontrada
seyredebilen yelkenler ile bu arma bütün
çekiciliğini yitirdi.
80li yıllarda yeniden başlayan geleneksel
teknecilik akımı “buhar gücünü” alt etmeyi başardı. Yayınlar, reklâmlar,
etkinlikler sayesinde özelikle Cotentin, Güney Brötanya’da hala kullanılagelen
üçte bir aşırma serenli armalar yeniden hayat buldular. “Misaine” gibi
gönüllülük esasına göre çalışan araştırma ve uygulama dernekleri sayesinde
tekne sahipleri yelkenlerini klasik üçte bir arma ile değiştirdiler, yeni kullanım
teknikleri geliştirdiler.
Yeni tekneler inşa edildi. Bazıları modern polyester teknelerden çok daha
verimli ve hızlı olup kullanıcıları hayrete düşürdü.
Uzun zaman lanetlenen üçte bir aşırma serenli armalar geleneksel yeniden
yapım tekneler üzerinde altın çağlarını yaşıyor.
Paralel olarak yeni bir “geleneksel tenezzüh” anlayışı gelişti:
“YELKEN&KÜREK” tekneleri. Bunlar basitliği ve yüksek verimi için üçte bir
aşırma serenli donanımı tercih ettiler.
Günümüzde üçte bir aşırma serenli tekne filoları Fransa ve İngiltere’de yoğun
olmak üzere bütün Avrupa’da gururla seyrediyorlar.
Temel özellik basitlik ve ucuz maliyettir. Direk de dâhil olmak üzere donanım
elemanları yakın çevreden elde edilen standart kereste ile evde yapılabilir.
MANDAR PALANGASI
-
Düzenli olarak yağlanan direk boyu kadar
mandar ipi
- Mandar palangası
basitçe iskota düğümü
ile mandarın alt ucuna
bağlanır.
- Düğümün sıkışmaması
için araya bir ıskarmoz
takılır. Böylece uzunluk
ayarları ve çözme
işlemi gayet kolay ve
çabuk yapılır.
MANDAR ISKARMOZLARI
Ya direk hizasında bordada ya da direk üst ıskaçasında ve direğin iki yanında
bulunurlar. Mandar bunlara volta edilir, düğümlenmez. Gerektiğinde hızla
çözülebilir olmalıdır.
RAKENN
Direk cundasında bulunan ve zaman zaman
sıkışma olabilen basit makara yerine kullanılır.
Elma veya şimşir ağacından direk içine
geçirilen bu parça mandarın içinden geçtiği bir
boğaz ihtiva eder. Böylece mandar çalışırken
gam yapmaz.
GARGARİ HALKASI (GELENEKSEL)
Çok ince kestane ağacı sürgün
dallarının birbiri üzerine çevrilmesi ile
elde edilir ve mandara bir istavroz
düğüm ile bağlanır. Mandar ucunda
bulunan kanca sereni bir tur
dolaşarak yeniden mandar üzerine
gelir ve sereni sıkıştırır. Klasik gargari
halkası resimde görüldüğü gibi
madenden yapılır.
ISKOTA RAYI
Boyna küreğinin çalışmasını engellemeyecek şekilde aynaya yakın bordalara
monte edilir. Iskota palanga ile donatılmış ise alt makara bu ray üzerinde
çalışır.
YELKEN
Yelkenin orsa yakasında astarı içinde bulunan güçlendirici ince ipe (gradin
halatı) ek olarak ikinci bir ince halat ile donatılıp orsa yakasının germe işlemi
bu halat ile yapılır. Yelken matafyon sustaları veya filadorlar ile bu germe
halatına bağlanır.
Küçük teknelerde basit bir mandar, daha büyük teknelerde tek veya çift dilli
makaralar ile donatılmış mandar alt ucu ve orsa yakası boşunu almak için bir
donanım kullanılır.
Mandar direk cundasında bulunan raken içinden geçirilir. Mandarın alt ucuna
makaralı boş alma palangası vurulur. Bu aynı zamanda rüzgâr üstünde
çarmıh görevi de görür. Diğer kontrada yelkeni indirip tekrar rüzgâr altından
basmayan sistemlerde mandar ve karula direk dibine yakındır.
Genellikle basit bir makara ile mandarın ters tarafına flok mandarı eklenir.
Boşu alındığında flok mandarı da 2. çarmıh görevi görür. Bu kontraya ayrıca
“Marlink”de donatılabilir.
Seren bir kere yukarı alındıktan sonra alt tarafına
palanga vurulmuş palanda ile mandar boşu alınır
ve yelken iyice gerilir. İki kişi ile uygulama daha
verimli olur. Biri mandar boşunu alırken diğeri
ıskarmoz üstünden doldurur. Nihayet mandar bir
ıskarmoz üzerine volta edilir. Yarım düğüm
atılmadan önce bir iki ölü tur atılmalıdır. Mandar
asla açılması zor bir düğüm ile bağlanmamalı
sabitlenmemeli birkaç saniyede boşaltılabilmelidir.
Boşunu almak torlu ve güçlü yelkenlerde
vazgeçilmez bir işlemdir. Amacı yelkenin orsa
yakasını olabildiğince sertleştirmektir. Orsa
seyirde performansı arttıracaktır.
Bazen büyük teknelerde çok eski
çağlardan
beri
kullanılagelen
İngiltere’de Vargord veya Fore
Guard- Vikinglerde Beitas olarak
tanımlanan mizana çatalı kullanılır.
Bir ucu çatallı bu gönder yelken ön
yakasında bulunan ikinci ipe
takılarak yelken ön yakası daha
fazla gerilerek yelkene fazladan
tor verilir. Gönderin diğer ucu
tekne içinde rüzgâr üstünde ön
oturakta bir paraçola dayanır.
MERLAN ya da MARLİNK
Nispeten yakın dönemlerde, özellikle Brötanya’da kullanılan marlink bir ucu
çatallı güçlü bir açevele gönderdir.
Tabanı teknede rüzgâr altında bir eğriye
veya bazen bir kademeli ağaca dayanır.
Mandar gönder ucunda bulunan çentiğe
geçirilir ve marlink bordadan dışarı
uzatılır. Bir alt baskı ile aşağı basılır.
Mandar palangası boşu alınır. Böylece
mandar birkaç santim daha gerilir. Aynı
zamanda direk dibinde oldukça dar olan
tekne eninde mandarın düşey açısı
yükseltilmiş güçlü bir çarmıh elde
edilmiş olur. Bu uygulama Vendée
Globe
ve
diğer
modern
yarış
teknelerinde de uygulanıyor.
Marlink, mizena çatalında olduğu gibi
aynı kontrada uzun süre seyir yapılacak
ise uygulanır. Sert havada direk
cundasının rüzgâr altına bükülmesini ve
nispeten zayıf direğin sert sağanaklarda
kırılması önlenmiş olur.
Deneyimler göstermiştir ki iyice gerilmiş
bu yelken yardımcı elemanları ahenkle
çalışır ve bu şekilde donatılmış armalar
çalkantılı denizde tekneyi rahatlatarak
çok iyi randıman verirler.
AŞAĞIDAN BOŞ ALMAK
Baş tarafa gidip rahat hareket edilemeyecek kadar küçük teknelerde çelik bir
tele bağlı ve geriye doğru uzanan hafif bir palanga sistemi öngörülebilir. Sert
davada pek de kolay olmayan yelkenin orsa yakası boşunu almak bu palanga
sayesinde çok daha kolay olur. Böylece rüzgâr üstüne gidildiğinde orsa
yakası boşu gereğince alınır ve apaz seyire dönüşte biraz boşlanır. Bu aparat
küçük yelken&kürek teknelerinde ve Plougastel şalupalarında yaygın olmakla
birlikte her boy teknede de rahatlıkla kullanılabilir.
YOLA ÇIKMA HAZIRLIĞI
Öncelikle karula direk dibine yakın dikey kancaya veya bodoslamaya enine
monte edilmiş yatay ıskarmoza bağlanır. Seren gargari halkasına diğerin
rüzgâr altına bağlanır. Iskota neta şekilde ve bir bita veya koçboynuzuna
basitçe volta edilir.
Yelken direğe hisa edilir, mandar rüzgâr üstüne alınır ve palanga ile orsa
yakası boşu alınarak iyice gerilir, iskota serbest olmalıdır. Tekne gerekirse
yelken ön yakasına elle müdahale edilerek veya boyna küreği ile rüzgâr
altına akıtılır. Yelken rüzgârı alıp biraz dolduğunda ıskota boşu alınarak
dümene geçilir. Tekneye yol verilir.
Üçte bir aşırma serenli yelkenin apaz ve pupa seyirlerde avantajları
sonsuzdur. Özellikle de liman çıkışlarında veya şamandıradan ayrılışta büyük
kolaylık sağlar. Ters kontrada yelkenin direğe yaslanmış olması çok da büyük
bir engel oluşturmaz. Sıkışık alanlardan ve trafikten kurtulduktan sonra
istendiği gibi yelken rüzgâr altına alınabilir.
ORSA SEYİRLER
Eski,
ağır
teknelerde
rüzgârı
yelkenden kaçırmamak için iskota
hafifçe boşlanarak yelken altabaşo
yakasının hafifçe torlanması sağlanır.
Tekne ters bir dalga ile durmuş ise
iskota biraz daha boşlanıp hafifçe
rüzgâr altına kayılır ve dörte birlik boş
kademeli olarak alınarak tekrar
orsaya
dönülür.
Tramolaya
hazırlanılacak ise çatallı gönder
vasıtası ile orsa yakası biraz daha
kasılmalıdır.
Daha hafif ve narin teknelerde
mizana
neredeyse
cenoa
gibi
çalıştığından rüzgar bindirdiğinde iskota boşu alınır ve modern tekneler kadar
mükemmel iyice orsaya girilip tramola atılabilir.
Biraz çalışma ve bolca gözlemle yelkenin en verimli trimleri,seren açısı,
ıskotanın ne kadar alınması gerektiği, direğin eğim açısının neleri etkilediği
zamanla öğrenilir.
ORSA SEYİRDE KONTRA DEĞİŞTİRMEK
İskotada palanga makarası olmadığından kontra değiştirmek çok da hızlı
olmaz. Ama öte yandan
yelken
yapraklandığında
dümenciyi tehlikeli kamçı
tokatlarının kazalarından da
korur.
İçe eğik aynalı tekneler
evrimsel yapılardır. Önce
rüzgar altına kayıp sonra
dümeni hafifçe ve sürekli
basarak kontra değiştirilir.
Çok düşük havalar hariç
kontra değiştirme işlemi
başarısız olmaz. Böyle bir
durumda yelken ön yakası
floklu teknelerde olduğu gibi
elle yardıma ihtiyaç duyabilir.
Küçük teknelerde ise iskota yakasına elle yardım edilerek kontra değiştirilir.
GAMBEYAJ
En basit anlatımı ile tekne burnu rüzgâr üstüne verilip hızla yelkeni mayna
etmek ve düzgünce toplamak, karulanın kancasından ve gargari halkasını
serenden sökmek, yelken ve
sereni direğin arkasından rüzgâr
altına
alıp
mandarı
ters
kontraya,
rüzgâr
üstüne
almaktır.
Tekne
rüzgâr
kanalından çıkınca da yelkeni
yeni kontrada-rüzgâr altındabasmaktır. Tabii mandar gergi
palangasının direk etrafında bir
tur atmasının önlenmesi gerekir.
Özellikle
sert
havada
bu
manevrayı
gerçekleştirmek
yazıldığı kadar çabuk olmaz.
Görüldüğü gibi kısıtlı ekip veya
tek başına bu manevra oldukça zahmetlidir.
Gambeyaj açık sularda yapılmalı kalabalık mahaller ve dar geçitlerde
uygulanmamalıdır.
Fransa batı sahillerinde kullanılan pek çok bröton mizana armalı teknede
yelken donanımı gambeyaj istemeden seyir yapar.
Üçte bir aşırma serenli ve karulası direk dibinde bulunan armalar gambeyaj
manevrası istemez. İngilizce “standing lug” deyiminden de anlaşılacağı üzere
bu donanım kontra değiştirildiğinde sabit kalır. Hatta Morlaix Körfezinin
yavaşça catboat’lara doğru evrimleşmesi ile yelkene basit bir bumba
eklenmiştir. Böylece manevraları tekne boyuna eksen ağırlıklı randa arma
gibi yapılabilir. Böyle bir arma gambeyaj yapılan armaya oranla apaz ve pupa
seyirlerde daha az verimli olmakla birlikte kullanımı daha kolaydır.
Bu armanın bir başka varyantı da yelken bumbası direğin önünden seren
kadar biraz aşarak yelken alanı merkezini öne alır. Çok dengeli bir armadır.
İngilizlerin “balanced lug” dedikleri gibi gezi amaçlıdır. Fransa’da en iyi
örneğini Arcachon monotipinde görüyoruz.
PUPA SEYİRLERDE
Arkadan gelen rüzgârlarda iskotayı boşlamamak gerekir. Yelken katlanır,
tekne yalpaya düşer ve ciddi kazalar olabilir. İki uygulama geçerlidir: Her
zaman yelken alt yakasını gönderleyin ve bu armanın cömert alternatiflerini
kullanarak yelken alan merkezini teknenin boyuna kesitine yaklaştırın. Küçük
teknelerde tabana oturarak ağırlık merkezini aşağı almayı unutmayın.
Atlantik Brötanya sahillerinde denizciler üçte bir aşırma serenli teknelerde çok
yaratıcı alternatif yelken trimleri geliştirmişlerdir.
En basit manevra bodoslamada bulunan karulanın sökülerek ve az miktarda
mandar boşlanıp karulanın bu kere direk hizasına bordaya toka edilmesi,
iskota ucunun ise bir gönderle açılmasıdır. Eski düzene gelmek gayet
kolaydır.
İkinci yöntemde arkadan gelen rüzgârlarda mandar biraz boşlanarak karula
boşlanır ve bir gönder ile tekne dışına alınır. Yeni iskota noktası iyice yukarı
kalkar. Böylece yelken bir spi gibi çalışır. Seren neredeyse yatay hale gelir.
Iskota ucu bodoslamaya veya direk dibine alınır. Brötanyalıların “borloket”
dedikleri bu trimde yelken iyice açılmış kare pozisyonunu almış güçlü, verimli
ve güvenlidir. Yelken merkezi mükemmelen ortalanmıştır ve teknenin başını
rahatlatarak istikrarlı bir seyir sağlar.
Bu trimler sadece güzel havalarda tavsiye edilir.
Hava kötüye giderse mandar boşlanır, gönder içeri alınır ve ıskotalar ile
uçuşan bir gabya yelkeni gibi kullanılır. Bu güçlü hatta vahşi kare yelken sert
havadan yumuşak rüzgârlara geçişte kullanılmalı, kesinlikle tersi
uygulanmamalıdır.
Daha büyük iki direkli teknelerde daha ustaca trimler sayesinde yelkenlerin
karulaları geriye doğru
alınarak yelkenler ters
kontralarda kullanılır.
Zaman zaman tam bir
“rüzgarbiçer”
haline
gelen bocurum bir
gönder
ile
tekne
dışına rüzgâr altına
gönderilir. Ayıbacağı
gibi
kullanılan
iki
yelken
dolar
ve
dengeli, hızlı bir seyir
yapılır.
Sonuç
olarak
seçenekler sonsuzdur.
PUPA SEYİRDE KONTRA DEĞİŞTİRMEK
Hafif rüzgârda kavança
atarak kontra değiştirmek
kolay ve sıkıntısızdır. Her
şey
ahenk
içinde
ve
sessizce
yapılır.
Dikkatsizlikle
kafaya
yenecek bir bumba kazası
olmaz. Ağır bumbalı ve
serenli
teknelerdekinden
daha güvenli ve daha az
streslidir.
Sertleşen havada kavança
atmadan önce iskota ucu
neta edilmelidir. Çok sert
havalarda yelkeni mayna
ederek kavança manevrası yapmak daha uygundur ki bu bir gambeyajdır.
YELKEN KÜÇÜLTMEK – CAMADAN VURMAK
Iskota biraz boşlandıktan ve apaz seyre geçildikten sonra mandar hangi sıra
camadan vurulacaksa onun karulasına kadar boşlanır ve karula kancasına
takılır. Yalancı-geçici bir iskota ucu yelkenin gradin yakasında bulunan
camadan matafyonuna bağlanır. Ana ıskota yerinden sökülerek geçici olarak
bağlanan iskotanın bulunduğu yere alınır. Camadan sırası altında sarkmakta
olan yelken filadorlarla toplanıp bağlanır.
Böylece tekne yol kaybetmeden yelken alanı küçültülmüş olur. Hemen
ardından mandar boşu alınarak yelken yeni trimine kavuşturulur.
Eğer uzun bir süre aynı kontrada seyir yapılacaksa en kolayı bütün yelkeni
mayna edip acele etmeden camadan işlemlerini tekne içinde yapıp yelkeni
öyle hisa etmektir. Böylece yelken çok daha düzgün ve potsuz olacak ve
daha verimli çalışacaktır. Yelken basılmadan bütün filadorların doğru
camadan sırasına bağlandığından emin olunmalıdır. Yoksa sert rüzgârda
yelkeni basarken yırtma riski vardır.
Camadandan çıkmak için filadorları çözmek ve iskota ile karulanın eski yerine
alınıp mandar boşunun alınması yeterlidir.
Tekne boyu müsaade ediyorsa (5 metreden büyük) sereni daha kısa, kuması
daha tok ve kalın ve normal yelkenden daha küçük alana sahip bir fırtına
yelkeni kullanmak daha uygun olur.
Eğer teknede ikinci bir direk, bocurum varsa ana yelken mayna edilerek bu
fırtına yelkeni olarak da kullanılabilir.
Yelken değiştirmek camadan vurmaktan daha hızlıdır. Tabii toparlanması,
bağlanması gereken ortalıkta uçuşan yelkenleri de önler.
YELKENİ TOPLAMAK
Bumbasız altabaşo yakası
sayesinde yelken kolayca
toplanır. Limandan hemen
yola
çıkmak
için
veya
limanlarda,
piknik
mahallerinde bütün yelkeni
mayna edip toplamamak için
gradin yakasında bulunan bir
camadan
matafyonundan
seren alt ucuna bağlanacak
küçük makaraya alınan ve
direk dibine gelen ince bir
gırcala sayesinde yelken hızla
ve tek hamlede bir
perde gibi toplanabilir.
Bu yöntem bir anda
bütün yelkeni boğar,
limanlarda manevraları
kolaylaştırır,
pontonlarda, rıhtımlarda
sürekli bağlı teknelerde
her seferinde yelkeni
donatmaya
gerek
kalmaz.
İngiltere’de olduğu gibi Fransa’da da
diğer bütün yelken donanırı aleyhine
üçte bir aşırma seren armalı yelken &
kürek tekneleri kullanılmaya başladı.
İçi boş ve hafif, çarmıh gerektirmeyen,
tekne içine sığabilen direkler, ana
yelken orsa yakasının basit ve güverte
altında bulunan bir palanga sistemi ile
rahatça gerilebilmesi, bu boyutlardaki
teknelerde her türlü bumbalama
kolaylıkları, dümen ve yekesi üzerine
yerleştirilen
ana
yelken
iskota
paslanmaz
rayının
kolaylığı,
paslanmaz çelik tel ve esnemeyen
organik halatların sağladığı faydalar,
yekede kullanılabilen uzatmalar (extention) sayesinde bu eski donanım çok daha fazla
etkin ve verimli olarak kullanılıyor. Günümüzde üçte bir aşırma seren armalı pek çok
klâs oluşturuldu.
Doryler, Norveç Fearingleri ve diğer
Shetland tekneleri –sadece amerikan
ve
Kuzey
Denizi
geleneğinden
bahsetmek için- yüzyıllarca denizcilik
kalitelerini fazlasıyla kanıtlamış ve
tasarımcıları derinden etkilemişlerdir.
Temel karakterlerini hiç bozmadan bile
çağdaş güvenlik normlarına cevap
vermektedirler.
Diğer taraftan Fransa sahillerine özgün
geleneksel modellerden esinlenen pek
çok yeni tasarım da hayatımıza
katılmaktadır. Çok büyük sayıda ABER-AVEN-SEIL-ILUR-TAILLELEVENT ve
PASSE-PARTOUT çoğu zaman amatör yapımcılar tarafından inşa edilmektedir.
Basit yelkenleri ve kürekleri ile her ücra köşeye sızabilirler. Çabuk donatılan, hemen
suya indirilebilen bu tekneler kullanım kolaylıkları ile ayrı bir bağımsızlık ve özgürlük
hissi verirler. Otomobiller arkasına da çekilip götürülen römorklar sayesinde sahiplerini
bağlı oldukları limanlara da mecbur etmiyorlar. Bu tekneler ayrıca deneyimli
mürettebat da gerektirmediğinden aile tekneleridir.
Yelken & Kürek tekneleri sakin geziler, az ziyaret edilen gizli saklı koyların sahillerin
keşfi, byük teknelerin giremediği yerleri dolaşmak amacını taşırlar. Yelken veya
kürekle suların üzerinde süzülmek ve gerektiğinde her iki olanağı da kullanmak: İŞTE
BÜTÜN FORMÜL ve ALBENİ BU!
Az Sayıda, son zamanlarını tanıyanların söylediklerinin aksine bu rüstik arma
çok randımanlıdır. Gerçekten de rüzgâr altında yapılacak işi engelleyen hiçbir
şey yoktur. Ama yelkenin orsa yakası sürekli denetim altında tutularak azami
gerginlik sağlanmalıdır. Tekne sahibi gerektiği her an ya mandar
palangasından ya
da varsa karuladan
yelkeni
sürekli
gergin
ve
sert
tutmalıdır.
Pupada, yelken
tekneyi rahatlatır ve
yine İngilizlerin
“lifting power”
dedikleri şekilde
süratini arttırır.
Diğer
bütün
armalara oranla ve
o armalarda alınması zorunlu güvenlik tedbirleri olmaksızın bu güçlü yelken
arması kolayca hisa ve mayna edilir. Limanlarda kolaylık sağlar. Camadan
vurmak hiçbir özel donanım gerektirmez. Tüm yelken trimleri yelkenin
altabaşo uçlarından yapılır. Bumbasız olması ekip için büyük bir zevktir. Pupa
seyirlerde daha önce anlatıldığı gibi sonsuz ve ilginç seçenekler en verimli
seyri sağlar.
Her madalyonun
tabii ki bir de ters
Çok sert bir sağanak
yüzü,
basit
bindirdiğinde ıskota
bütünüyle boşlanır. Yelken
şeylerin
de
bayrak gibi dalgalanır.
incelikleri vardır.
Sağanak atlatıldıktan sonra
Bu arma da ilk
ıskota boşu tekrar alınarak
kullananlardan
yola devam edilir.
sabır ve azami
gözlem
ister.
Büyücek
teknelerde
üçte
bir aşırma serenli
yelken çok fazla
tabak
gibi
düzgünlük
istemez.
Onun
verimli çalışabilmesi için “açılmasına” yardımcı olmak gerekir. Bir yelken
ustasının yelkeni biçerken uygun toru vermesini bilmesi gerekir.
Pupa
seyirlerde
yelken
mutlaka
gönderlenmeli,
kendi üzerine kapanması
engellenmelidir.
Küçük
teknelerde,
sert
rüzgâr,
dalga
ve
gönderlenmemiş bir yelken”
ritmik yalpayı” tetikleyerek
tehlikeli olabilir.
Büyük teknelerde ise çok
fazla alternatifli karula ve
diğer uygulanabilir teknikler
ile yelken merkezi uygun yere alınarak “ balon” yapılabilir.
Nihayet, üçte bir aşırma serenli donanımın en büyük sakıncası kontra
değiştirmelerde belli sayıda ekip de isteyen, yol ve zaman kaybettiren
gambeyaj gereğidir.
15 Mart 2007
İstanbul

Benzer belgeler