tamam - Türkiye Sigorta Birliği

Transkript

tamam - Türkiye Sigorta Birliği
ISSN: 13057839
Temmuz - Eylül 2010 SAYI: 21
BIRLIK’ten
TÜRK‹YE S‹GORTA VE REASÜRANS fi‹RKETLER‹ B‹RL‹⁄‹ YAYINIDIR
Zorunlu sigortalarda
tazminat
ödemesi
Sigorta flirketlerinin zorunlu
sigortalarda tek
ifllevi, prim toplayarak, fon oluflturmak ve bu fondan
da tazminat ödemek midir? Yoksa
riski asgariye
indirip, zararı
azaltmak mıdır?
BIRLIK’ten
Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i yay›n›d›r
3 ayda bir yay›nlan›r
Para ile sat›lmaz
ISSN: 13057839
‹mtiyaz Sahibi
Türkiye Sigorta ve Reasürans
fiirketleri Birli¤i Ad›na
Hulusi TAfiKIRAN
Genel Yay›n Yönetmeni
Erhan TUNÇAY
Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü
Gamze D‹LER
Yay›n Kurulu
Erhan TUNÇAY
Zihni METEZADE
Mehmet KALKAVAN
Gamze D‹LER
Yay›n Dan›flman›
Noyan DO⁄AN
Grafik Tasar›m
ILGIN BALA
Çizer
Serdar GÜNB‹LEN
Yönetim Yeri
Türkiye Sigorta ve
Reasürans fiirketleri Birli¤i
Adres: Büyükdere Cad. Büyükdere Plaza
No: 195/1–2 34394 Levent / ‹STANBUL
Tel: 0212 324 19 50
Faks: 0212 325 61 08
E-posta: [email protected]
B‹RL‹K’ten dergisinde yay›mlanan yaz› ve
foto¤raflar›n tüm haklar›
Türkiye Sigorta ve Reasürans
fiirketleri Birli¤i’ne aittir.
Kaynak gösterilerek kullan›labilir.
Dergide yeralan köfle yaz›lar›ndan do¤abilecek
hukuki sorumluluk, yazarlar›n kendisine aittir.
Bask›
Ömür Matbaac›l›k A.fi.
Haramidere Beysan Sanayi Sitesi
Birlik Cad. No: 20 34524
Büyükçekmece - ‹stanbul
[email protected]
‹çin d e k i l e r
GÖRÜfi
Baflkan’dan ........................................................................................................................ 1
Bize Göre ............................................................................................................................2
Hazine Müsteflar› Sigorta Genel Müdürü .....................................................48
B‹RL‹K’TEN HABERLER
Japonya Nippon Life ‹stanbul’da .......................................................................... 3
Zaman›nda Sigorta Yar›flmas› ................................................................................ 4
TSRfiB Kurumsal Web Sitesi Yenilendi ............................................................. 6
‹TO “Sigorta Bilinci “ Semineri ..............................................................................7
‹NCELEME - ARAfiTIRMA
Sigortac›l›kta Kriz Yönetimi – 3- ...........................................................................9
Kapak Konusu: Sigortac› Sadece Tazminat m› Öder? ........................... 17
Mevzuat Sorunlar ve Yarg› Kararlar› .............................................................22
Sigorta ‹statistikleri ................................................................................................... 34
AB ve S‹GORTA
Sigorta Teknik Karfl›l›klar› .................................................................................... 26
AB de Bankasürans ...................................................................................................30
Rotterdam Kurallar› .................................................................................................. 32
TSEV
Hasar Riski ve Maliyet Azaltmaya Yönelik Workshop ...........................41
Kurumsal S›nav Hizmeti ........................................................................................43
Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program› ....................................... 45
Aktüerlere Yönelik ‹statistik ve Olas›l›k E¤itim Program› .................47
HABERLER
SEGEM .............................................................................................................................. 50
GÜVENCE HESABI ..................................................................................................... 52
S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹ .....................................................................................54
TARS‹M ............................................................................................................................. 61
DIfi BASIN
Avrupa Komisyonu QIS 5’i Tan›mlad› ............................................................ 67
Polonya’ya Sel Kontrolü Uyar›s› ........................................................................68
Rus Çiftçilerden Ürün Sigortas›na ‹lgi ........................................................... 69
Yenilenebilir Enerji Kullan›m›na Teflvik .......................................................70
BAfiKAN’dan
De¤erli Meslektafllar›m,
Birli¤imizin 2008 y›l›ndan bu yana haz›rlay›p üyeleri
ile paylaflt›¤› Trafik Sigortas› Rehber tarifesi çal›flmas›, 2011 ilk alt› ayl›k dönemi için tamamlanm›flt›r.
Bu çal›flmada yap›lan gözlemlere göre; 2009 y›l›nda
yaz›lan portföyün 4. Y›l H/P oran›n›n yüzde 113 olaca¤› tahmin edilmektedir. Bu oran›n, 2008 için de
yüzde 108 olaca¤› anlafl›lmaktad›r. Bu sonuçlar H/P
oran›n›n y›llar itibariyle piyasada yaz›lan fiyatlarla artmaya devam etti¤ini göstermektedir. Bu art›fl trendi,
artan hasar frekans› ve maliyetlerine karfl›l›k sigorta
sektörü taraf›ndan yap›lan primlendirmenin yetersizli¤ine iflaret etmektedir.
Yenilenen Rehber tarife çal›flmas›nda bir önceki rehber tarifeye göre ortalama yüzde 6.5 fiyat art›fl› gerçekleflmektedir. Rehber tarife çal›flmas›nda, günümüze en
yak›n ve en fazla olgunlaflm›fl ifl yaz›m y›l› olan 2009 y›l›n›n verileri kullan›lm›fl, henüz tamamlanmam›fl dönemlere iliflkin gerekli tahminler yap›lm›flt›r. Bulunan
bu de¤erler belli metotlarla tarifenin geçerli olaca¤›
2011 dönemine tafl›nm›fl ve chain- ladder yöntemi ile
ileriye dönük hasar tahminleri yap›lm›flt›r. Bu tahminlerden yola ç›karak oluflturulan Rehber tarife tarife ile
hedeflenen Hasar/Prim oran› yüzde 74,8 tir. Bunun
anlam› Rehber Tarifenin, ya da ona uygun fiyat seviyelerinin yakaland›¤› bir pazar ortam›nda bileflik rasyonun yüzde yüz olarak gerçekleflece¤idir.
Birli¤imiz bünyesinde çal›flmakta olan Kaza ‹nceleme
ve Araflt›rma Komitesinin Rehber Tarife kapsam›nda
yürüttü¤ü çal›flmalar; sigorta sektörümüzün Trafik Sigortalar›nda yapt›¤› fiyatlaman›n halen, kâr edecek
seviyelerin çok uza¤›nda oldu¤unu, dolay›s›yla hasar
maliyeti ortam›ndaki h›zl› de¤iflim ve belirsizlikleri dikkate alan bir fiyatlaman›n yap›lmas›n›n zorunlu hale
geldi¤ini bir kere daha göstermektedir. Ayr›ca rehber
tarifenin son birkaç dönemdir çok sa¤l›kl› bir öngörü
oldu¤u memnuniyetle görülmekte, ayn› flekilde bu tarifenin alt›nda oluflan piyasa fiyat uygulamas›n›n da
yukar›da ifade etti¤im zararlar› üretti¤i de üzüntüyle
müflahede edilmektedir.
Hasar frekans›n›n yüzde 8 lere oturdu¤u ve dolay›s›yla
tüm tahakkuk eden primin bu hasar frekans›na yetmedi¤i dikkate al›nd›¤›nda, ayr›ca kötü niyetli kiflilerin KTT
ile getirilen ça¤dafl uygulamay› istismar etmelerinin bir
nebze de olsun önlenebilmesi amac›yla, özellikle bir dönem içinde birden fazla hasara sebep veren araç veya
kullan›c›lar›n yenileme aflamas›nda yeterli seviyede cezaland›r›lmad›klar› görülmektedir. fiirketlerimizin, kötü
kullan›m veya kötü niyetle havuzun sonuçlar›n› bozanlara, sigorta tekni¤inin gerektirdi¤i flekilde tepki göstermesi, flahsi kan›mca gerek hakkaniyet aç›s›ndan, gerek
kamu görevi olarak bir gerekliliktir.
fiirketlerimizin bu konuda daha rahat davranabilmelerini teminen, Birli¤imizce Hazine Müsteflarl›¤›ndan
bugün itibar›yla uygulama hakk›m›z olan yüzde 300
lük fiyat art›fl tavan›n, yüzde 500’e yükseltilmesi talebinde bulunulmufltur. Sadece y›lda iki veya daha
fazla hasar yapan plakalar›n birden fazla oluflan hasarlar›n›n sisteme yükü yüzde 15 civar›ndad›r ki, salt
bu araçlar›n yeterli prim art›fl›na tabii tutulmas› halinde mevcut piyasa zarar›n›n bertaraf edilebilece¤i görülmektedir. Bu gerekli ciddiyeti hep beraber gösterebildi¤imiz takdirde, uzun vadede uygulanabilecek
di¤er teknik kriterler ve daha cazip oranlarda uygulanabilecek hasars›zl›k indirimleri ile sigorta tekni¤inin gerektirdi¤i daha ça¤dafl fiyatland›rma modellerinin oluflabilece¤ine inanmaktay›m.
Bu çerçevede sektörümüze dönük önemli bir hizmet oldu¤una inand›¤›m rehber tarife çal›flmas›n›n,
Trafik Sigortalar›nda yürüttü¤ümüz faaliyetlerimize
gereken katk›y› sa¤layaca¤›n› umuyor, bu çal›flma
sonuçlar›n›n flirketlerimiz özelinde yap›lacak di¤er
çal›flmalar için referans olmas› gerekti¤ine olan
inanc›m› sizlerle bir kere daha paylaflmak isterim.
Sevgilerimle,
Hulusi TAfiKIRAN
Baflkan
B‹ZE GÖRE
De¤erli Okurlar,
2010 y›l›n›n üçüncü çeyre¤ini de arkada b›rak›rken, sigorta sektöründe yaflanan olumlu geliflmeleri dergimiz arac›l›¤› ile sizlerle paylaflmak istiyoruz. Bu say›m›zda Ulusal platformda gerçekleflen
yeni uygulamalar, yap›lanmalar, etkinlikler ile birlikte Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i olarak öncülü¤ümüzde gerçekleflen faaliyetleri okuyucular›m›za aktar›rken, dünyada sigorta
sektöründe neler olmufl diyerek k›sa bir özeti de
gözler önüne serece¤iz.
Birlik olarak iki y›ld›r aktif olarak sürdürdü¤ümüz “sigorta bilinci” yayma misyonumuzun bir
parças› olarak TV8 televizyon kanal›nda “ Zaman›nda Sigorta “ adl› yar›flma program› 3 yar›flmac›n›n büyük ödüle ulaflt›¤›, toplam 22 yar›flmac›n›n da çeflitli para ödülü ile birlikte ferdi
kaza sigortas› sahibi olmas› ile son buldu. Sigortan›n önemine dikkat çekmek istedi¤imiz bu genel kültür ve bilgi yar›flmas›nda sigortal› olmak
ile olmamak aras›ndaki fark› bizzat yar›flmac›lar
ile gözler önüne sererek konuyu bir kez daha ifllemeyi tercih ettik. Yar›flmaya olan ilgi ise
emeklerimizin bofla gitmedi¤inin bir göstergesi
oldu. Di¤er taraftan ‹stanbul Ticaret Odas›n’da
gerçeklefltirilen Sigorta Bilincini Art›rma Semineri ile bu alanda yap›lan çal›flmalar› kat›l›mc›larla paylaflarak bilgilendirme zincirimize bir
halka daha ekledik.
Bu arada Japon, Koreli, ve Azeri yat›r›mc›lar Birli¤imizi ziyaret ederek sektörümüz hakk›nda bilgi
sahibi olurken, karfl›l›kl› fikir al›flveriflinde bulunduk.CEA taraf›ndan düzenlenen Solvency II QIS
5 Çal›fltay›na kat›lan Birli¤imizin ise benzer bir
çal›fltaya ‹stanbul’da yine CEA Temsilcilerinin de
kat›l›m›yla ev sahipli¤i yapmas› planlan›yor.
Yaz dönemini genel seyrin aksine oldukça yo¤un geçiren sigorta sektörünün güz dönemine
de h›z›n› art›rarak girdi¤ini rahatl›kla söyleyebiliriz. ‹stanbul’un Finans Merkezi olmas› için yap›lan çal›flmalara destek veren Birli¤imiz 275608
say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan 2010/11
say›l› Baflbakanl›k Genelgesi çerçevesinde oluflturulan çal›flma grubu toplant›lar›na kat›larak ‹stanbul’un Finans Merkezi olmas› ile ilgili altyap›,
finansal ürünler, vergi, hukuk, tan›t›m ve organizasyon ile insan kaynaklar› etkin kullan›m›,
stratejik planlama ve eylemler oluflturma hususunda yürütülen çal›flmalara katk› sa¤l›yor.
02
Di¤er taraftan Sigorta Bilgi Merkezimiz arac›l›¤›
ile Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürlü¤ü ortaklafla projesi olan Türkiye’nin Hayat ve
Sa¤l›k Tablolar› çal›flmas› devam ediyor. SBM,
SEGEM, Güvence Hesab›, TARS‹M, DASK,
TSEV gibi sektörümüze katk› sa¤layan kurumlar›m›z›n faaliyetlerini ise detayl› bir flekilde sayfalar›m›zdan takip edebilirsiniz.
Bu say›m›zda Dergimizin Kapak Konusunu “Sigortac› Sadece Tazminat M› Öder ?” diyerek çarp›c› bir bafll›kla belirledik ve asl›nda sigortal› kiflinin sorumluluklar› ile sigortac›n›n sorumluklar›n›n s›n›rlar›n› belirleyelim istedik.
B‹RL‹KTEN’i keyifle okuyaca¤›n›za inan›yoruz.
Sa¤l›k ve mutluluk dolu günler dile¤imiz ile...
Erhan TUNÇAY
Genel Sekreter
B‹RL‹K’TEN HABERLER
Azeri Yat›r›mc›lar›n Ziyareti
Baflbakanl›k Yat›r›m Destek ve Tan›t›m
Ajans› (TYDTA) yetkilileri liderli¤inde
Azeri yat›r›mc› heyeti 6 Temmuz 2010 tarihinde
Birli¤e bir ziyaret gerçeklefltirdi. Türk sigorta
sektörü ve sektöre yönelik yat›r›m imkânlar›n›n
de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik, Birlik Genel
Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan, Uluslararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge Soysal ile
T.C.
Mali ve Finansal Düzenlemeler Sorumlusu
Onur Acar taraf›ndan temsil edildi.Toplant›
kapsam›nda Birlik taraf›ndan, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve
sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunum
gerçeklefltirildi. Sunumun ard›ndan ise Azeri
heyet taraf›ndan Türk sigorta sektörüne iliflkin
yöneltilen sorular cevapland›r›ld›.
Japonya Nippon Life
fiirketi ‹stanbul’da
Baflbakanl›k Yat›r›m Destek ve Tan›t›m
Ajans› (TYDTA) yetkilileri liderli¤inde Japonya merkezli Nippon Life flirketinden bir heyet 28 Temmuz 2010 tarihinde Birli¤e bir ziyaret
gerçeklefltirdi. Türk sigorta sektöründeki hayat
branfl›na yönelik yat›r›m imkânlar›n›n de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik, Birlik Baflkan› Hulusi Taflk›ran, Birlik Genel Sekreteri Erhan Tuncay, Birlik
Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan
T.C.
ve Uluslararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge
Soysal taraf›ndan temsil edildi.
Toplant›da Birlik taraf›ndan Birlik, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunumun
gerçeklefltirilmesinin ard›ndan Türk sigorta sektöründeki hayat branfl› hakk›nda kapsaml› de¤erlendirme yap›ld›.
TSRfiB, ‹stanbul Uluslararas› Finans
Merkezi Projesi ‹çin Çal›fl›yor
irlik, Temmuz ay› içerisinde ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Projesi kapsam›nda
Yüksek Planlama Kurulu taraf›ndan 2 Ekim 2009
tarihli ve 27364 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Stratejisi
ve Eylem Plan› dikkate al›narak 1 May›s 2010 tarihli ve 275608 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan
2010/11 say›l› Baflbakanl›k Genelgesi çerçevesinde oluflturulan çal›flma grubu toplant›lar›na kat›ld›. Hukuk, vergi, altyap›, tan›t›m, organizasyon, insan kaynaklar›, finansal ürün ve hizmet ile düzenleyici ve denetleyici çerçeveye iliflkin toplanan
B
çal›flma gruplar›, ‹stanbul Uluslararas› Finans Merkezi Projesi kapsam›nda altyap› sorunlar› çözülmüfl bir mekân inflaa edilmesi, uluslararas› standartta iflleyen bir hukuk alt yap›s› oluflturulmas›,
çeflitlendirilmifl finansal ürünlerin sunulmas›, iyi kurgulanm›fl bir düzenleyici ortam yarat›lmas› ve etkin uygulanan bir vergi sisteminin oluflturulmas›, nitelikli insan kayna¤› ihtiyac›n› karfl›layacak bir e¤itim alt yap›s›n›n hayata geçirilmesi, dünya ölçe¤inde tan›t›m, iflletme ve izleme yapacak özel bir
organizasyon yap›s›n›n oluflturulmas›na yönelik
strateji ve eylemler üzerinde çal›flmalar yürütüyor.
03
B‹RL‹K’TEN HABERLER
“Zaman›nda Sigorta”
Yar›flmas› Ödülleri Verildi
amazan süresince her akflam TV8 ekranlar›nda izleyicilerle buluflan ‘Zaman›nda Sigorta’ adl› yar›flma program› bayramla birlikte sona erdi. TSRfiB sponsorlu¤unda
gerçeklefltirilen TV program›na kat›lan yar›flmac›lar kazand›klar› para ödüllerini ve ferdi
kaza sigortas› arma¤anlar›n› TSRfiB yetkililerinden ald›.
R
7’den 70’e her yafltan tüketiciye sigorta bilinci afl›lamak amac›yla farkl› alanlarda pek çok
tan›t›m çal›flmas›n› hayata geçiren Birlik, bu
kez bir yar›flma program›na sponsor oldu. 9
A¤ustos 2010’da TV8’de izleyicilerle buluflan
‘Zaman›nda Sigorta’ adl› yar›flma program›
ramazan ay› boyunca ekranlara geldi. Tamam›yla özgün bir formata sahip olan yar›flma
program›n› ünlü oyuncu Tunca Aydo¤an sundu. TSRfiB’ nin ‘sigorta’ fark›ndal›¤› ve bilincinin artt›r›lmas› yolundaki hedefleri do¤rultu-
04
sunda haz›rlanan program, sunum, içerik ve
soru kalitesi aç›s›ndan da oldukça yüksek bir
seyir keyfi sa¤lad›.
A¤ustos, Eylül aylar›nda her akflam izleyicilerle
buluflan ‘Zaman›nda Sigorta’ program› fieker
Bayram› bitimindeki son bölümüyle ekranlara
veda etti. Yar›flmaya kat›lan ve para ödülü almaya hak kazanan yar›flmac›lar›n ödülleri ise
final sonras›nda kendilerine teslim edildi. TV8
stüdyolar›nda gerçeklefltirilen ödül törenine
Birlik Genel Sekreteri Erhan Tunçay, Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Kalkavan, Bas›n, Reklam ve Halkla ‹liflkiler Yönetmeni Gamze Diler,
Yar›flma program› yap›mc›l›¤›n› üstlenen Perfore TV Film ekibi ile bölüm sponsorlu¤u bulunan sigorta flirketleri yetkilileri kat›ld›. ‘Zaman›nda Sigorta’ya kat›lan tüm yar›flmac›lara
ferdi kaza sigortas› ve kazand›klar› para ödülleri TSRfiB yetkilileri taraf›ndan teslim edildi.
‘Sigorta bilincinin
afl›lanmas› için
önemli bir ad›m’
Ödül töreninde k›sa bir konuflma yapan TSRfiB
Genel Sekreteri Erhan Tunçay, Zaman›nda Sigorta’ya kat›lan tüm yar›flmac›lara teflekkür
etti. Türkiye’de sigorta bilincinin henüz yerleflmedi¤ine dikkat çeken Tunçay, TSRfiB taraf›ndan gerçeklefltirilen farkl› projelerle bu bilincin
oluflturulmaya çal›fl›ld›¤›n› ifade etti. ‹letiflim
alan› yüksek bir a¤ olan televizyonda sigorta
bilincinin izleyicilere aktar›lmas›n›n öneminin
alt›n› çizen Tunçay, “Yar›flman›n konsepti dolay›s›yla s›k s›k sigortan›n önemini vurgulad›¤›m›z program›m›z tüketicilerin bilinçlenmesi anlam›nda önemli bir ad›m oldu. Program›m›za
gösterdi¤iniz ilgi için hepinize çok teflekkür
ederiz. Program›n yap›m›nda yo¤un çaba
gösteren Perfore TV Film’e, TV8 yetkililerine ve
programda eme¤i geçen herkese teflekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.
05
B‹RL‹K’TEN HABERLER
TSRfiB Kurumsal
Web Sitesini Yeniledi
ay›nlad›¤› sektörel veriler, duyuru ve
araflt›rmalarla sigorta sektörü hakk›nda
bilgi sahibi olmak isteyenler için referans bilgi
kanal› haline gelen www.tsrsb.org.tr yenilendi.
Y
Yeni tasar›m› ve eklenen bölümleriyle daha
kullan›fll› hale getirilen web sitesiyle birlikte hayata geçirilen www.guvenceliyasam.com ise
tüketicileri TSRfiB’nin sosyal projeleri hakk›nda
bilgilendirmeyi hedefliyor.
‹ki ay süren çal›flmalar sonucunda sigorta sektörüyle ilgili araflt›rma ve verilere ulaflma konusunda referans olan web sitesi, ziyaretçilerin siteyi daha kolay kullanmalar› için yepyeni bir
görünüme kavufltu. Daha önceki tasar›ma göre daha fazla kullan›c› kolayl›¤› sa¤lamas›yla
dikkat çeken www.tsrsb.org.tr, eklenen yeni
sekmelerle pek çok yenili¤i de beraberinde
getirdi. Sitenin yeniden yap›lanmas› ve tasar›m› sürecinde 3 proje yöneticisi, 1 tasar›m uzman› ve 2 gelifltirme uzman› görev ald›. Sitenin
yeni yüzünde modern ve yenilikçi tasar›m, kurumsal renklerle bütünleflmifl zarif, sade ama
dinamik bir yap› dikkat çekiyor.
“KULLANICI DOSTU TASARIM”
www.tsrsb.org.tr’ye eklenen kelime arama bölümüyle kullan›c›lar, istedikleri bilgilere konuyla
ilgili bir kelimeyi girerek ulaflabiliyorlar. Daha
önceki web sitesinden farkl› olarak eklenen
‘takvim’e t›klayan kullan›c›lar ise TSRfiB’nin yurtiçi ve yurtd›fl›ndaki etkinlikleri hakk›nda bilgi
sahibi olabilecekler. Ayr›ca site ziyaretçileri ile
çeflitli anketler yaparak yorum sahibi olmak isteyen Birli¤in iletiflime aç›k ve birçok projeyle
farkl› çal›flmalar yaparak web sitesi arac›l›¤› ile
sigorta sektörüne kolay eriflimi ve do¤ru bilgi
için referans adres olma öncülü¤ünü devam
etmesi hedefleniyor.
“SOSYAL PROJELER
www.guvenceliyasam.com’da”
fi›k, sade ve fonksiyonel tasar›m›yla dikkat çeken web sitesine ek olarak ‘güvenceli yaflam’
adl› sosyal siteyi de hayata geçiren TSRfiB, bu
web sitesinde ise imza att›¤› sosyal projelere
yer veriyor. TSRfiB sponsorlu¤unda gerçeklefltirilen reklam ve tan›t›m kampanyalar›, sosyal
sorumluluk projeleri ve yar›flmalara yer verilen
www.guvenceliyasam.com’ u ziyaret eden
tüketiciler bu sayede TSRfiB’nin yürüttü¤ü sigorta bilinci yaratma çal›flmalar› hakk›nda bilgi sahibi olabiliyorlar, yap›lacak çeflitli etkinlik
ve organizasyonlara bu siteden ulaflabiliyorlar.
Türkiye Sigorta ve Reasürans fiirketleri Birli¤i’nin
hem kurumsal hem sosyal web sitesi Fusse taraf›ndan projelendirildi.
06
Koreli Heyetin TSRfiB Ziyareti
ore merkezli Hanwha flirketinden bir
heyet 31 A¤ustos 2010 tarihinde Birli¤e bir ziyaret gerçeklefltirdi. Türk sigorta sektöründeki hayat branfl›na yönelik yat›r›m imkânlar›n›n de¤erlendirildi¤i toplant›da Birlik,
Teknik Birim Yöneticisi Atilla Oksay, Hukuk ve
Mevzuat Uzman› Av. Hüseyin Arslan ile Ulus-
K
lararas› ‹liflkiler Uzman Yard›mc›s› Müge Soysal taraf›ndan temsil edildi. Toplant›da Birlik
taraf›ndan Birlik, Birli¤in gerçeklefltirdi¤i çal›flmalar, Türk sigorta sektörü ve sektörün temel göstergelerine iliflkin bir sunumun gerçeklefltirilmesinin ard›ndan hayat branfl›
hakk›nda kapsaml› de¤erlendirme yap›ld›
Birlik, Solvency II QIS 5
Çal›fltay›na Kat›ld›
irlik, 4 A¤ustos 2010 tarihinde üyesi
oldu¤u Avrupa Sigorta ve Reasürans
Federasyonu (CEA) taraf›ndan düzenlenen
Solvency II Etki De¤erlendirme Analizi Çal›fltay›na kat›ld›. Avrupa Komisyonu ve Avrupa
Sigorta ve Mesleki Emeklilik Denetçileri Komitesi (CEIOPS) temsilcilerinin Solvency II uygulama düzenlemeleri ve QIS 5 süreci hakk›nda genel bilgiler verdi¤i çal›fltayda, CEA
temsilcileri taraf›ndan QIS 5’in bir önceki QIS
4’ten farklar› ile QIS 5’te yer alan de¤erleme ilkeleri, özsermaye kalemleri, SCR ve
MCR hesaplamas›yla ilgili düzenlemeler
hakk›nda sunumlar gerçeklefltirildi.
B
Avrupa Birli¤i’nde flirketlerin gönüllü kat›l›m›
esas›na dayanan ve 2012 y›l› sonunda yürürlü¤e girecek olan Solvency düzenlemelerinin flirketler üzerindeki etkilerini tespit etmeyi amaçlayan QIS 5 hesaplama süreci
31 Ekim tarihine kadar devam edecek. QIS
5 çal›flmas›n›n Türk sigorta flirketleri taraf›ndan da yap›lmas› planlanmakta olup, Solvency II ‹htisas Komitesi bu çal›flmalara öncülük edecek. Bu çerçevede, Avrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu temsilcilerinin kat›laca¤› benzer bir çal›fltay›n Birlik
organizasyonunda ‹stanbul’da da düzenlenmesi planlan›yor.
‹TO’da “Sigorta Bilinci
Art›r›lmas›” Semineri
igorta sektörünün temsilcileri 17 Eylül
2010 Cuma günü ‹stanbul Ticaret Odas›’nda gerçeklefltirilen ‘Sigorta Bilincinin Artt›r›lmas›’ konulu seminerde bir araya geldi. Aç›l›fl
konuflmas›n› ‹TO Genel Sekreteri Ahmet Naci
Helvac›’n›n yapt›¤› toplant›n›n oturum baflkan›
ise ‹TO Meclis Üyesi 14 No’lu Meslek Komitesi
S
Baflkan› Levent Korkut oldu. Sigorta bilincinin
artt›r›lmas› için yap›labilecek etkinliklerin masaya yat›r›ld›¤› seminerin son bölümünde ise
acenteler yönetmeli¤i tasla¤› tart›fl›ld›. Oturum
baflkan› Levent Korkut’un sigorta bilincinin
önemini vurgulad›¤› aç›l›fl konuflmas›n›n ard›ndan bafllayan seminerde ilk olarak Maltepe
07
B‹RL‹K’TEN HABERLER
Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Abdurrahman Savafl
Özkan söz ald›. Özkan, sigorta bilincindeki eksikli¤i, inanç ve güven düzeyindeki düflüklü¤e
ra¤men beklenti düzeyinin yüksek olmas›na
ba¤lad›. Özkan, gelir düzeyi yükseldikçe güvenlik ihtiyac›n›n artaca¤›na ve sigortan›n
önem kazanaca¤›na dikkat çekti.
Seminerin ikinci konuflmac›s› ise Kadir Has Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Doç Dr. Tekin Memifl oldu. Sigorta bilincinin artt›r›lmas› için reklam
kampanyalar›na a¤›rl›k verildi¤ini dile getiren
Memifl,“Elde etmek istedi¤imiz sonuç birkaç
poliçe daha fazla satmaksa bu reklamlar yeterlidir. Daha etkili bir sonuç almak içinse yar›flma programlar›, çizgi film çal›flmalar› ve tan›t›m programlar›na da a¤›rl›k vermek gerekir.
Ancak sigorta bilinci için as›l gereken e¤itimdir. Bu konuda herkes üzerine düfleni yapmal›d›r” dedi. Reklamlar›n insanlara bir ürünün duyurulmas› aç›s›nda önemli bir araç oldu¤unu
kaydeden Memifl, “Art›k her fleyin reklam›n›n
yap›labildi¤i bir dönemdeyiz ve sigorta sektörü bu kanal› oldukça iyi kullan›yor. Ancak kanaatime göre sektörün yapt›¤› reklamlar sigorta bilinci oluflturmaktan ziyade sigorta fark›ndal›¤› yaratmaktad›r. Bu da tüketicilere sigorta
seçene¤i oldu¤unu söylemek anlam›nda çok
önemli bir ad›md›r” diye konufltu.
reklam kampanyas› yapmak gibi bir flans›m›z
yok. Ancak tan›t›m ve bilinçlendirme ad›na
çal›flmalar yapabiliriz” dedi. 2001 krizi sonras›nda ortaya ç›kan olumsuz geliflmelerden
sektörün yeni kurtuldu¤unu kaydeden
Genç, “Kötü örnekleri ortadan kald›rmak
önem arz ediyor. Sigorta flirketleriyle ilgili
yans›yan flikâyet dilekçeleri tarihsel olarak
minimum seviyede. Tahkim sistemi de tüketicilerin sigortaya olan güvenini artt›ran bir
geliflme oldu” diye konufltu. TSRfiB’nin sigorta
ihtiyac›na dikkat çeken tan›t›m çal›flmalar›na, flirketlerinse ürünlere ve kendi kurumsal
kimliklerine yönelik çal›flmalara a¤›rl›k verdi¤ini ifade etti.
“S‹GORTACILIK HAFTASI YOLDA”
Seminerin ikinci oturumunun ilk konuflmac›s›
TSRfiB Bas›n Reklam ve Halkla ‹liflkiler Yönetmeni Gamze Diler olurken, son konuflmac›
T.C. Baflbakanl›k Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürü Dr. Ahmet Genç oldu.
Barda¤›n her zaman bofl taraf›n› görmemek
gerekti¤ini vurgulayan Genç, “Sektörün son
senelerdeki performans›na bakt›¤›m›zda poliçe say›s›n›n artt›rd›¤›n› görüyoruz. Ayr›ca son
dönemde gerçeklefltirilen tan›t›m kampanyalar›n›n da daha önce yap›lmad›¤›n› biliyoruz. Biz art›k AB ölçe¤inde ifller baflar›yoruz,
onlardan geri kald›¤›m›z bir nokta yok. Bizim
ihtiyac›m›z olan 70 milyon vatandafl›m›z›n da
bize kat›larak sigorta bilincine sahip olmas›d›r” dedi. TSRfiB’nin de sigorta flirketlerinin de
son dönemde baflar›l› tan›t›m çal›flmalar›na
imza att›¤›n› belirten Genç, “Hazine olarak
08
Hazine Müsteflarl›¤›’ndan Sigortac›l›k Genel
Müdürlü¤ü’ne bir tan›t›m ve bilinçlendirme
stratejisi haz›rlama görevi verildi¤ini kaydeden Genç sözlerini flöyle sürdürdü: “Biz bir çal›flma grubu oluflturarak haz›rl›klara bafllad›k
ve çal›flman›n son aflamas›na geldik. Burada
önemli olan husus, TSRfiB ve sigorta flirketlerinin tan›t›m çal›flmalar›n› güçlendirecek çal›flmalar yap›lmas›. Sigorta bilinciyle ilgili akl›m›zda olan bir di¤er konu da sigortac›l›k günü
veya haftas› gibi bir oluflum. Bu konuda farkl›
kurumlardan farkl› tarih talepleri geldi. Biz en
uygun zaman› bulmak ve herkesçe kabul
edilmesini sa¤lamak için çal›flmalar›m›z›
yürütüyoruz. Ben en uygun zaman›n ilkbahar
oldu¤unu düflünüyorum. Nisan- May›s ay› gibi
etkinli¤e uygun aylar üzerinde konufluyoruz.”
‹NCELEME ARAfiTIRMA
Sigortac›l›kta Kriz
Yönetimi -3Doç. Dr. M. Akif ÖZER
Gazi Ün. ‹‹BF Kamu Yönetimi Böl. Ö¤retim Üyesi
riz iletiflim yönetiminde temel amaç örgütsel iletiflimin kurulmas›d›r. Örgütsel
aç›dan iletiflim; örgütü oluflturan birimler aras›nda bilgi iletiminin sa¤lanmas›n›n yan›nda, örgütte dikey, yatay, çapraz, kurmay veya kumandal› iliflkilerin kurulmas›, örgütlerin bir sistem
olarak yürütülebilmesinin temel arac›d›r. Toplumsal aç›dan iletiflim ise, üç flekilde ortaya ç›kmaktad›r. Bunlar; çevreyi analiz ederek toplumla iliflkilerin gelifltirilmesi, ikinci olarak toplum
bireyleri aras›nda etkileflimin sa¤lanmas› son
olarak toplumsal de¤er ve geleneklerin sürdürülmesinin araçlar›n› gelifltirmektir (Tutar,
2004:175).
K
Kriz dönemleri, iyi yönetilebilirse ve de¤erlendirilebilirse örgütlerin güven tazeledikleri ve itibarlar›n› toplumun her kesimine etkili bir flekilde
yans›tt›klar› dönemler de olabilir. Krizlerin üstesinden gelebilmek için krizi yönetmek, krizi yönetmek için de kriz yönetimini bilmek ve bunu
iletiflim süreçlerine tafl›mak gerekir (Cener,
2007:10-12).
Örgüt üst yönetimleri, kriz döneminde; emin
olunmayan bir konuda aç›klama yapmamal›,
her zaman için o anda mevcut olan bilgilere
baflvurmal› ve nedensellik yerine kronolojik geliflimi takip etmelidirler (Tengilimo¤lu-Öztürk,
2004:190).
Esas›nda halkla iliflkiler, kriz yönetimini planlamay› gerçeklefltiren bir çal›flmad›r. Amac› ve ifllevi muhtemel krizleri önceden görerek, bunlara karfl› haz›rl›k sa¤lamakt›r. Halkla iliflkiler kriz esnas›nda tüm yönetim görevinin önemli bir par-
ças›n› oluflturur. Bu süreçte halkla iliflkiler kriz
sonras›ndaki döneme yönelik olarak haz›rlan›c›
çal›flmalarda bulunur (Çöklü, 2004:288). Bu
kapsamda afla¤›da yer alan hususlar, kriz yönetimi ve iletiflimi sürecinde her örgütün kendi
kültürüne göre uyarlayabilece¤i baz› faaliyetleri belirtmektedir. fiimdi k›saca bu faaliyetleri
özetleyelim:
❖ Kriz komitesinin kurulmas›: Örgütün hiyerarflik yap›lanmas›ndaki farkl›l›klar› da dikkate alarak bir kriz komitesi kurulmal›d›r. Komite ne çok
kalabal›k olmal› ne de krizi yönetmek için gerekli insan gücünden yoksun olmal›d›r. Tam yetki ile donat›lmal›, baflta para harcamak olmak
üzere örgütün kriz dönemini aflmas›na yönelik
tüm kararlar› baflkalar›na dan›flmadan verebilmelidir. Örgütün iç ve d›fl iletiflimine yönelik koordinasyon mutlaka kriz komitesinden yönlendirilmeli, dedikodu üretilmesine olanak tan›yacak iletiflim ortamlar› köreltilmelidir (Cener,
2007:10-12). Komite bu süreçte tam zamanl›
olarak çal›fl›r. Çal›flmalar› sürerken kendi asli ifllerine zaman ay›rmas› belki de çok önemli bir
ayr›nt›n›n atlanmas›na neden olabilir. Bu nedenle kriz komitesi baflkan›n›n komite çal›flmalar›n› tamamlad›¤›n› aç›klamas›na kadar, üyelerin kendi ifllerine dönmeleri do¤ru de¤ildir.
Komite; mevcut durumu analiz etmek, mevcut
durum ve örgütün gelecek beklentilerine paralel stratejik kararlar› almak, krize neden olan
konuyu yönetmek, teknik koordinasyon yapmak ve bu kararlar› o örgütün tüm sosyal ortaklar› ile paylaflarak alg›lama yönetimi yapmak (Kad›beflegil, 2002:78) olarak s›ralayabilece¤imiz temel ifllevleri vard›r.
❖ Çal›flanlara kriz komitesinin kuruldu¤unun
duyurulmas›: Öncelikle çal›flanlara bir kriz komitesinin kuruldu¤u duyurulmal›d›r. Bu duyuru
09
‹NCELEME ARAfiTIRMA
önce yaz›l› olarak yap›lmal› ve en k›sa zamanda kriz komitesi üyeleri ile ortak bir toplant› yap›laca¤› bu duyuru içinde belirtilmelidir. Bu duyuruda ayr›ca; kriz komitesinin kimlerden olufltu¤unu, örgütün hangi bölümünde faaliyet
gösterece¤ini, mesai saatlerini, hangi yetki ve
sorumluluklar ile donat›ld›¤›n›, komite üyelerine
nas›l ulafl›labilece¤ini belirtmek yerinde olur.
❖ Kriz komitesi bilgi üretmelidir: Kriz komitesine seçilen üyeler ola¤anüstü dönemin kendine özgü koflullar›n› benimseyerek toplant›
yapmal›d›rlar. Toplant›lar öncelikleri belirlenmifl en fazla üç maddeden oluflan gündemle olmal›d›r.
❖ Kriz dönemi sözcüleri ve sosyal paydafllar:
Komite örgütte yaflanmakta olan beklenmedik durumu yönetmek üzere bir arada çal›flacak olan ekiptir. Kimlerden ve kaç kifliden oluflursa oluflsun, komitenin görevi krizin üstesinden gelmektir. Komitenin tamam›n›n mutlaka
o örgütü temsil eden kiflilerden oluflmas› gerekmez. Yaflanmakta olan krizin özelli¤ine göre,
kendi alan›nda uzman profesyoneller ve akademisyenler de bu komitenin do¤al üyeleri
olabilirler (Kad›beflegil, 2002:77). Komitede;
çal›flanlar, aileleri, tedarikçiler, müflteriler, yerel
yönetimler, kamu bürokrasisi, medya, akademik çevreler, sivil toplum örgütleri gibi tüm aktörlerin lisan›na yabanc› olmayan kiflilerin temsil edilmesi gerekmektedir.
❖ Bilginin arflivlenmesi ve ön araflt›rma: Kriz komitesince üretilen bilgiler mutlaka yaz›l› olmal›
ve taslak çal›flmalar da dahil her fley sistematik olarak arflivlenmelidir. Kriz komitesinin sekretaryas›na özellikle s›cak dönemde çok ifl düflmektedir. Bilgisayarlarla da yap›lsa tüm çal›flmalar yedeklenmelidir. Kriz komitesi ayr›ca ald›¤› kararlar›n gerçekçili¤i, inand›r›c›l›¤› ve yönetimin krizin üstesinden gelebilece¤ine iliflkin
kanaatleri araflt›rmal›d›r.
❖ 7/24 iletiflim: Kriz komitesi, iletiflim hatlar›n›
günün her saati ve haftan›n her günü, yak›n
çevreden gelebilecek her türlü iletiflime aç›k
tutmal›d›r. Özel bir telefon numaras›, web ad-
10
resi, elektronik postan›n yan› s›ra, ifle gelifl ve gidifller s›ras›nda ana kap›ya yerlefltirilecek iletiflim kutular› komite üyelerine çok de¤erli bilgiler tafl›yabilir.
❖ Gerçek bilgilerin önemi: Örgütün, kriz dönemini sosyal paydafllar› nezdindeki güvenini tazelemesi ve itibar›na katk› sa¤lamas› amac›na
yönelik yönetebilmesi için tüm iletiflimini gerçek bilgi ve bulgular üzerine inflâ etmesi gerekmektedir. Kriz komitesi elindeki tüm bilgi ve bulguyu yal›n ç›plakl›k ile paylaflmal›d›r. Ald›¤› kararlar›n arkas›nda durmal›, fedakârl›k yap›l›yorsa bunu herkesin gözünde net olarak ortaya
koymal›d›r.
❖ Kriz komitesinin iletiflim araçlar›: Kriz komitesi her sosyal paydafl› için ayr› ayr› iletiflim araçlar› gelifltirebilece¤i gibi baz› araçlar› ortak bir
iletiflim platformu olarak da kullanabilir. Ancak
kriz döneminde iletiflim araçlar›n›n etkin kullan›m› için baz› hususlara normal zamanlardan
daha fazla dikkat edilmesi gerekebilir.
❖ Araflt›rmalara duyarl› olunmal›: Kriz komitesi, bafllang›çta hangi konuda, nas›l bir karar al›rsa als›n; kriz döneminin k›sa, orta ve
uzun vadeli politikalarla yönetilece¤i, örgütün vizyon, misyon, strateji ve kültürünün bu
politikalarla uyumlu olaca¤› ve ilgili sosyal
paydafllar nezdinde küçük araflt›rmalar yap›lmas› ve sonuçlar›n›n yine ilgili kesimlerle
paylafl›lmas› (Cener, 2007:10-12) hususlar›nda araflt›rmalar yapmal›d›r.
Kriz iletiflim yönetiminde krizlerin, uluslararas›,
ulusal, örgütler aras› ya da yerel boyutlar› olabilece¤i de unutulmamal›d›r. Kriz yönetimi teorisyenleri bu çeflitlilik karfl›s›nda ortak çözümler bulmaya çal›flmaktad›rlar (Rosenthal ve
Kouizmin; 1997:3).
Son y›llarda uluslararas› krizlerin yönetiminde
uluslararas› kurulufllar önem kazanmaya bafllam›flt›r. Finlandiya'da kurulan ba¤›ms›z, kâr
amac› gütmeyen, hükümet d›fl› bir sivil toplum
kuruluflu olan Uluslararas› Kriz Yönetimi Merkezi,
bu konuda ön plana ç›kan kurulufllardand›r.
‹NCELEME ARAfiTIRMA
Kuruluflun amac›; uluslararas› toplumun dünyadaki çat›flmalar›n önlenmesi amac›yla kriz
yönetimi kapasitelerinin gelifltirilmesidir. Ayr›ca
dünyadaki global sorunlara çözüm bulabilmektir. Bu amaçla bir çok faaliyette bulunan
Kriz Yönetimi Merkezi, özellikle kriz yönetimi
alan›nda yapt›¤› toplant›larla ve düzenledi¤i
konferanslarla soruna dikkat çekmeye çal›flmaktad›r (Uluslararas› Kriz Yönetimi için bkz.
Bruno, 2007:1). Bu kapsamda krizlerin bir an
önce kontrol alt›na al›nmas› ve krizin üstesinden gelebilmek için yeterli kayna¤› ay›rmalar›
hususunda (Kad›beflegil, 2002:57) örgüt yönetimlerini uyarmaktad›r.
STRATEJ‹K B‹LG‹ S‹STEM‹ VE KR‹ZLER
Bugün birçok örgütte, d›fl çevre ile ilgili veri ve
bilgilerin büyük boyutlara ulaflm›fl oldu¤u aç›kça gözlemlenebilmektedir. Ayn› flekilde, büyük
boyutlu bu bilgilerin, genifl bir yelpazeye da¤›lm›fl olduklar› ve oldukça karmafl›k bir görünüm
sergiledikleri de bilinmektedir. Çevresel veri ve
bilgilerle ilgili bu tipik hacim art›fl›, alan genifllemesi ve karmafl›kl›k durumu, örgütlerde baz›
yeni gereklilikleri gündeme getirmektedir. Bunlardan biri de, stratejik bilgi sisteminin oluflturulmas› zorunlulu¤udur.
Bilgi sistemlerine yat›r›mla örgütsel baflar› aras›nda do¤rusal bir iliflki bulunmaktad›r. Çünkü
örgütlerin rekabetinde en önemli silah, bilgi ve
bilgiye dayal› örgütlenmedir. Örgütün yap›s›
ve iletiflim yetene¤i, stratejik yönetimde baflar›n›n temeli ve önemli bir göstergesidir.
Günümüzde, örgütün sürdürülebilir yüksek
baflar›y› sa¤layabilmesinde, özellikle üst düzey yönetim aç›s›ndan artan bilgi ihtiyac›n›
karfl›layacak bir sistem zorunluluk haline
gelmifltir. Bu zorunluluk özellikle üst düzey
yöneticilerin amaca uygun do¤ru ve zamanl› stratejik karar vermeleri ve bunlar›
baflar› ile uygulayabilmeleri aç›s›ndan
önemlidir. Stratejik kararlar›n etkinli¤i, büyük
ölçüde örgütün çevresine ait bilgilerin, ilgili
kaynaklardan istenen özelliklerde elde edil-
mesine ve stratejik karalarda uyum içerisinde kullan›lmas›na ba¤l›d›r.
Kriz s›ras›nda acil karar alma ve h›zl› hareket etme zorunlulu¤u oldu¤undan, üst düzey yönetim organlar›n›n, stratejik bilgi ihtiyaçlar› da artmaktad›r. Artan stratejik bilgi ihtiyac›n›n karfl›lanmas› örgütlerde stratejik bilgi sistemlerini
gerektirir. Bugün birçok örgütün, stratejik bilgi
sistemlerinin f›rsat ve yararlar›n› anlamaya yöneldi¤i ve bu sistemden gere¤i gibi yararlanabilmek için daha etkili bir sistem gelifltirme çabas› içine girdi¤i gözlemlenmektedir.
Stratejik bilgi sistemi, örgüt ile ilgili mevcut ve
muhtemel çevresel f›rsatlar ve tehditleri de¤erlemek ve örgütün üstün ve zay›f yönlerine
göre, bunlara uygun tepkilerin ortaya ç›kar›lmas›na yönelik stratejik kararlarda, üst düzey
yöneticilere gerekli iç ve d›fl bilgileri sa¤layan
bilgisayar destekli sistemlerdir. Bilgisayar deste¤i sistemin bilgi ak›fl›n› sürekli, zamanl› ve etkin
k›lmak aç›s›ndan gereklidir. Bu sistemin temel
amac› üst düzey yönetime örgütün mevcut ve
gelecekteki durumu hakk›nda sürekli bilgi sa¤lamak fleklinde özetlenebilir. Sistem mümkün
oldu¤unca stratejik de¤erlemeye imkan verecek d›fl çevreye ait stratejik bilgileri, örgütteki
her bir bölüm, ürün ve/veya stratejik ifl birimi ile
iliflkili olarak sunmaya çal›fl›r. Stratejik kararlar,
çok farkl› özelliklere sahip olduklar›ndan dolay›, belirli bir düzeni ve flekli olmayan bir yap›ya
sahiptirler. Bununla birlikte, çevrede oluflan veya oluflabilecek uzun dönemli stratejik de¤ifliklikleri örgüt yarar›na de¤erlendirebilmek için,
formel yap›da ve çok karmafl›k olmayan bir
stratejik bilgi sisteminin oluflturulmas› oldukça
yararl› olacakt›r. Ayr›ca stratejik bilgi sisteminin
etken durumsal de¤iflkenlere kolay uyum sa¤layacak esneklikte olmas› da önemlidir.
Örgütlerin amaçlar›na yönelik baflar›l› faaliyetlerde bulunabilmesi, öncelikle çevre ile ilgili
belirsizliklerin azalt›lmas›na yani bilgi düzeyinin
art›r›lmas›na ba¤l›d›r. Bilgi güçtür ancak kriz ortam›nda salt bilgi sahibi olmak yeterli olmaz.
Bu aç›dan örgüt ve faaliyetleri ile ilgili bilginin
11
‹NCELEME ARAfiTIRMA
tan›mlanmas›, çevresel unsurlara ait verilerin
elde edilmesi, ifllenerek bilgiye dönüfltürülmesi
ve bu bilgilerin karar sürecinde kullan›lmas› yaflamsal öneme sahiptir. H›zl› de¤iflen çevre koflullar›nda yavafl iflleyen karar süreci uygun de¤ildir. Bu nedenle stratejik bilgi sistemi belirsiz
çevre koflullar›nda, karar sürecinde h›z ve esnekli¤i sa¤layarak karar›n etkinli¤ini art›raca¤›
için daha uygun olabilir.
Yönetimin görevlerinden birisi de, iflletme faaliyetlerinde ortaya ç›kacak olumsuzluklar› önceden belirlemeye yönelik yöntemleri kurmak ve
ifller hale getirmektir. Bu durum muhtemel krizleri önceden belirlemek için de çok yararl› olur.
Bu amaçla, stratejik karar veren üst düzey yöneticiler, s›k s›k çevresel de¤iflkenlerin gelecekte nas›l ve ne yönde hareket edece¤ini tahmin etmeye çal›flmal›d›rlar. Bu çerçevede stratejik bilgi sisteminin örgüt üzerinde etkili olabilecek çevresel de¤ifliklikleri, çeflitli yöntemlerle
saptayabilecek ve önceden haber verebilecek bir sorun belirleme ve uyar› sistemi ile desteklenmesi veya bütünlefltirilmesi daha yararl›
olur. Böylece sistem sorun belirleme ve yöneticileri uyarma görevini de yerine getirebilecektir. Bu yönü ile stratejik bilgi sistemi, örgütlerin
erken uyar› sistemi içinde önemli bir yere sahip
olmaktad›r. ‹nsan-makine bileflimi bir sistem
olan erken uyar› sistemleri, çevresel veri ve bilgileri toplar, ifller ve erken uyar› bilgileri olarak ilgili yöneticilere aktar›r. Bu sayede örgütün içinde bulundu¤u durum ve gelecekteki riskler nicelik olarak belirlenebilir. Erken uyar› sistemi ile
zenginlefltirilmifl bir stratejik bilgi sistemi, yöneticilerin çevresel f›rsat ve tehditleri önceden görmelerini sa¤layaca¤› için, kriz yönetiminde etkinli¤in art›r›lmas›n› sa¤layacak önemli bir yönetim tekni¤idir.
Üst düzey yöneticiler, stratejik bilgi sistemi ile, örgütü ilgilendiren geliflmelerin h›z›n› ve yönünü
tahmin ederek, zamanlar›n›n büyük bir bölümünü gelece¤e yönelik etkin stratejik kararlar vermek için kullanabilme imkan›na kavuflurlar. Böylece rakiplerine göre daha güçlü duruma geçebilirler. Sistem, kriz yönetiminde; çevre analizi
sürecinde bir çevre tarama sistemi olarak, stra-
12
tejik kararlar›n al›nmas›nda bir karar destek sistemi olarak kullan›labilir. Bu ifllevini yerine getirirken
formel bilgi ak›fl› ile birlikte informel bilgi ak›fl›n›
da kullanabilir. Stratejik bilgi sistemi kriz yönetimine yeni bir bak›fl aç›s› getirmekle birlikte, hiç bir
zaman sihirli bir formül olarak da görülmemelidir. Sisteminin üst düzey yöneticilere çeflitli karmafl›k analizler sonucu bilgiler sa¤layaca¤› ve
kriz yönetiminde onlara yard›mc› olaca¤›, ancak yöneticiler için düflünüp karar veremeyece¤i de unutulmamal›d›r. Yani stratejik bilgi sisteminin etkinli¤i ile birlikte yöneticinin kalitesi de
önemlidir (Karakaya, 2007:4-5).
KR‹Z VE YÖNET‹C‹LER
Daha önce de belirtti¤imiz gibi kriz, örgütü ve
yöneticiyi s›k›nt›ya sokan, do¤ru, tam ve güncel bilgilerin toplanamamas›, sa¤l›kl› iletiflim kurulamamas›, haberleflme engellerinin giderilememesi ve yönetsel/örgütsel faaliyetlerin yeterince yerine getirilememesi durumudur. Örgütsel faaliyetlerde bulunanlar, de¤iflen koflullar
karfl›s›nda, gerekli etkinli¤i gösterememekten
kaynaklanan ve farkl› beklentilere cevap verememe durumunda ortaya ç›kan problemler
dizisi olarak adland›r›lmaktad›r (Tutar, 2004:14).
Kriz yönetiminde öncelikle krizin nedenleri araflt›r›l›p ortaya ç›kar›lmal›d›r. Kriz nedenleri ya örgüt içinden ya da örgüt d›fl›ndan kaynaklan›yor olabilir (Öztekin, 2002:109). Krizin nedenlerinin etkin bir flekilde ortay ç›kar›labilmesi için örgüt üst yönetiminin devreye girmesi gerekir. Üst
yönetim, kriz durumlar›nda otoritesini kullanarak hiyerarfliye uyulmas›n› sa¤lamal›d›r. Kriz zamanlar›nda tek çare, örgütteki herkesin hiyerarfliyi soru sormadan kabullenmesidir. Kriz zamanlar›nda biri mutlaka komutay› ele almal›d›r.
Kayna¤› ne olursa olsun her yönetim bunal›m›nda bir insan etkeni vard›r. Acil sorunu çözümlemek, yönetim fonksiyonunun ancak bir
bölümünü oluflturur. Yönetici krizi çözümlemeli, ilgili kiflilerde meydana gelen manevi
zararlar› onarmal› ve mümkün oldu¤u ölçüde ayn› durumlar›n tekrarlanmamas› için önlem almaya çal›flmal›d›r.
Kriz ortaya ç›kt›¤›nda yap›lmas› gereken ilk fley
krizin boyutlar›n›n belirlenmesidir. Kriz ortaya
ç›kt›¤›nda, yönetici önce durumun boyutlar›n›
saptamak zorundad›r. Zaman›nda ve yerinde
sorular sormak ço¤unlukla sorunun çözümünde kilit rol oynar. Yöneticiler aç›s›ndan bir kriz
an›nda sorulabilecek sorular› flu flekilde s›ralayabiliriz (Cener, 2007:5):
Durumun kritik seviyesi nedir?
Olabilecek en kötü fley nedir?
Bu karmaflan›n ana etkeni nedir?
Alternatif çözüm yollar› nelerdir?
En fazla kimin moralinin bozulmas› ihtimali var?
‹lgili kiflilerin en çok suçlayaca¤› kifli kim olacakt›r?
Durumdan yararlanmaya kalkacak kifliler var
m›d›r?
Her fley bittikten sonra hangi gruplar birbirlerine
güvensizlik duyabilirler?
Sorunsuz bir ortamda, bir çok kural ve yönetmelik, ortalama zekâya ve yetene¤e sahip bir
kifli taraf›ndan baflar›yla uygulanabilir. Kiflilerdeki yöneticilik becerisine en çok kriz anlar›nda
gereksinim duyulur. ‹flte böyle anlarda baz› klasik yöneticilik kurallar› ve kuramlar› ifllevini yitirir
veya bir süre için bir kenara b›rak›lmalar› ya da
de¤ifltirilmeleri gerekir. Daha da önemlisi, her
birinin, duruma ve kiflilere göre ayr› ayr› ele al›narak, özellikle huzursuz ve kritik dönemlerde
ortaya ç›kan kiflilerin problemlerinin çözümünde kullan›lmalar› gerekir.
Kriz zamanlar›, yöneticilerin en çok arand›¤› zamanlard›r. Yöneticilerin bu zamanlarda sergileyecekleri yönetsel beceriler, örgütü da¤›lmaktan kurtar›r ve krizin yaratt›¤› pani¤i gidererek
kriz durumunun bir an önce giderilmesine yard›mc› olur. Bu süreçte yöneticilerin hedeflerine
ulaflmalar› konusunda, kendileri için gerekli
olan gücün kayna¤›, içinde bulunduklar› zamand›r. Kriz dönemlerinde üst yönetim önemli
görevleri k›sa sürede yerine getirmek durumundad›r. ‹çinde bulunulan koflul ne olursa olsun,
bütün dönemlerde ifllerin öncelik s›ralamas›
vard›r. Yaflamsal öneme sahip ifllerin yan›nda
ertelenebilir nitelikte ifller vard›r. Burada yöneticiden beklenen, özellikle kriz dönemlerinde ya-
flamsal önemi olmayan ve zaman› eriten ifllerden s›yr›larak, yaflamsal önemi olan ifllere yönelmektir (Tutar, 2004:66).
Kriz yönetimi sürecinde yöneticiler belirli yeteneklere sahip olmal›d›rlar. Kriz yönetiminde yöneticilerin sahip olmalar› gereken yeterlikler;
kriz sinyallerini alabilme, krize haz›rlanma ve korunabilme, kriz yönetimi sürecinde etkili karar
verebilme, otoriteyi kullanabilme, kriz yönetimi
sürecini planlayabilme, örgütleyebilme, kriz yönetimi sürecinde iletiflim sa¤layabilme, eflgüdüm sa¤layabilme, kriz yönetimi sürecini denetim alt›na alabilme, normal duruma geçifli sa¤layabilme ve kriz yönetimi sürecinde ö¤renme
ve de¤erlendirme (Cener, 2007:5) fleklinde belirtilebilir.
Kariyerin her hangi bir aflamas›nda ço¤u yönetici bafl›nda bulundu¤u örgütün bir krizi atlatmas›na liderlik eder. Bu kriz bir küçülme, bir birleflme ya da yeni teknolojinin sektör genelinde
yol açt›¤› bir altüst olufl olabilir (Hill-Wetlaufer,
2000:180).
Kriz yönetimi sürecinde örgütlerde lider ve yönetici fark› aç›k olarak ortaya ç›kmaktad›r. Genelde yöneticiler örgütte neler olup bitti¤inden, konumlar, para ve koflullar yüzünden yal›t›lm›fl durumdad›rlar. Lider ise, bir yönetici olarak kendisini dünyaya yeniden tan›tabilen,
baflkalar›n›n gözündeki imaj›n› araflt›rabilen ve
liderlik etti¤i insanlara dokunabilen kiflidir (Tu¤cu, 2004:8). Krizi yönetirken bu özellikleri çok etkili olur.
Kriz yönetimi hem örgütler hem de liderleri için
çok kolay ulaflamayacaklar› ç›kt›lar sa¤lamaktad›r. Bu yönüyle liderin yetene¤ine do¤rudan
ba¤l›d›r. Her ne kadar liderler krizi yönetirken
do¤ufltan gelen yeteneklerini kullansalar da,
krizi, kriz yönetimi tekniklerini ö¤renmeleri oldukça önemlidir (Suarez, 2007:1).
Örgütlerde liderleri gruplar oluflturur. Liderlik, kiflili¤i de¤il, grup üyeleri aras›ndaki iliflkiyi yans›t›r.
Bu vasf› ile liderlik de, örgütün veya grubun düzenini sa¤lama, problemlerini çözme ve yol
13
‹NCELEME ARAfiTIRMA
gösterme gibi ifllevleri yerine getirmektedir. Burada kiflinin özellikleri, lider olmas›n› sa¤lar. Zeka, kiflilik sa¤laml›¤› ve önsezi liderlik için gerekli özelliklerdir. Bunun yan›nda, lider olmak için
verilen yetki yeterli de¤ildir. Lideri lider yapan
sadece yetkiye sahip olmas› de¤il, o yetkiyi
kullanabilmekte gösterece¤i beceridir.
Lider, yönetici demek de¤ildir ve kriz durumlar›nda örgütlerin yöneticilerden çok, liderlere ihtiyac› vard›r. Yönetim kopyalama ve var olan›
sürdürme üzerine yo¤unlafl›rken, liderlik yarat›c›l›k, uyum sa¤lama ve çeviklik üzerinde durur.
Yönetici dönem sonu kâr-zarar tablosunun son
toplam çizgisine bakarken, lider ufuk çizgisine
de bakar. Yönetici sistemler, denetimler, süreçler, politikalar ve yap› üzerinde yo¤unlafl›rken,
lider güven uyand›rma ve insan iliflkileri üzerinde çal›fl›r.
Örgütlerde liderlere en çok ihtiyaç duyulan kriz
durumlar›, örgütte bir kenetlenmeyi sa¤lar ve
çal›flanlar aras›nda karfl›l›kl› güveni art›r›r. Bu, liderlerin normal zamanlarda da yaratmaya
çal›flt›¤› bir ortak bilinçtir. Kriz ayn› zamanda
hedefe ulaflmada iflbirli¤i sa¤lad›¤›ndan lidere
otoriter biçimde kararlar› verme ve uygulatma
özgürlü¤ü tan›r. Normal zamanlarda ise, liderler hedefe ulaflma yolunda çevresindekilerle
tart›flarak ilerler ve ortak bir noktaya daha büyük zorluklarla, daha uzun zamanda ulafl›rlar
Son y›llarda küresel anlamda yaflanan krizlerde örgütlerde lider ve yöneticiler aras›ndaki
fark somut olarak görülmüfltür. 11 Eylül krizi bir
kez daha lidere güven duygusunu beraberinde getirmifl, dönemin New York valisi Giuliani
kriz dönemindeki uygulamalar› ile takdir toplam›flt›r. Giuliani, baflar›s›n›n arkas›nda kendi gelifltirdi¤i bir yönetim stratejisi bulundu¤unu belirtmektedir. Kriz an›nda liderlere; yetenekli insanlarla çal›flmalar›n›, günlük toplant›lar düzenleyerek çal›flanlar›n ilgisini canl› tutmay›, temel hedefi tan›mlayarak ona uygun stratejilerin gelifltirilmesini ve bunu sürekli denetlemelerini, kiflilerden sorumluluklar›n› yerine getirmelerini istemelerini, çal›flanlarda güven uyand›rmalar›n› ve yerine getirilen bütün ifllerle ilgili bil-
14
gi sahibi olmalar›n› (Tu¤cu, 2004:8-10) tavsiye
etmektedir.
Kriz yönetimini kamu yöneticileri aç›s›ndan de¤erlendirirsek, karfl›m›za ilk önce kamu yönetiminin statükocu yönü ç›kmaktad›r. Bu durum
hemen hemen, bütün ülkelerin kamu yönetimlerinin ortak özelli¤inin bu oldu¤u söylenebilir.
Elbette, bu statükoculu¤un boyutu, ülkelerin
geliflmifllik düzeylerine, ülkenin siyasal sistemine, kurumsallaflma düzeyine, örgüt kültürüne,
benimsenen yönetim felsefesine, tarihsel sürece ba¤l› olarak oluflan kamu bürokrasisine ve
genel yönetim anlay›fl›na göre baz› de¤ifliklikler gösterebilir. Ancak, kamu yönetimlerinin, di¤er kesimlere nazaran, geliflmelere, de¤iflimlere, toplumsal taleplere, hedef kitlelerin de¤iflen e¤ilimlerine ve pazar koflullar›na duyarl›l›¤›;
baflka bir ifadeyle, esnek yönetim düzeyi daha düflüktür. Geliflen koflullara uyum, çevresel
de¤iflikliklere olumlu tepki verme ve de¤iflimi
alg›layarak buna uyum sa¤lama, örgütlerin en
çok zorland›klar› konular›n bafl›nda yer almaktad›r. Çevresel koflullar›n de¤iflimine uyum gösterme, kamu örgütleri için ayr› bir güçlük tafl›maktad›r. Bunun pek çok nedeninin oldu¤u bilinmekte ve uzun zamandan beri de tart›fl›lmaktad›r (Tortop-‹sbir vd, 2007:251).
Bugüne kadar, dünyada kamu yönetimleri,
ortaya ç›kan sorunlar karfl›s›nda yavafl hareket etmekle suçlanm›fllard›r. Gerçekten de,
kamu yönetiminin kendisini mevzuatla s›n›rl›
tutmas› yüzünden, ortaya ç›kan beklenmedik sorunlar karfl›s›nda, gerekti¤i ölçüde inisiyatif al›namamakta ve esnek yönetim modelinin gerektirdi¤i yönetim becerileri ortaya
konulamamaktad›r. Son y›llarda beklenmedik sorunlar›n ortaya ç›kmas›n› önlemek, gerekli önlemleri almak ve uygulamak amac›yla kriz yönetimi uygulamalar› gündeme gelmifltir. Mevzuatla kendisini s›k› s›k›ya ba¤l› sayan ve rutin ifllerle kendisini s›n›rlayan kamu
yönetimleri için kriz yönetimi modeli büyük
önem tafl›maktad›r (Aykaç, 2001: 9).
Kriz yönetimini kamu kurulufllar›nda çok önemli hale getiren di¤er bir unsur, kamu yöneticile-
rinin afl›r› mevzuatç› olmalar›d›r. Yapt›klar› bütün eylem ve ifllemlerin yasalarda yaz›l› olmas›n› istemeleri, sürpriz geliflmeler karfl›s›nda h›zl›
karar almalar›n› engellemektedir. Bu ise örgüt
yönetimini olumsuz etkilemektedir. Kamu yöneticilerinin, yasalar›n izin verdikleri hususlar› bir
görev olarak yerine getirme yükümlülükleri
vard›r. Bunun ötesinde de, yasalar›n yasaklamad›klar› eylem ve ifllemleri, inisiyatif kullanarak, kamu yarar› gerekçesiyle yerine getirme
sorumluluklar› vard›r.
Bunun yan›nda kamu yönetiminin yeni geliflmelere karfl› yeterince duyarl› olmad›¤› da bilinmektedir. Toplam kalite yönetimi, ö¤renme
yönetimi, kriz yönetimi, stres yönetimi, çat›flma
yönetimi, de¤iflim yönetimi, yarat›c›l›k, k›yaslama, yenilikçilik, de¤iflim mühendisli¤i gibi yeni
gelifltiren modellerin ve modern yönetim tekniklerinin uygulanmas› veya en az›ndan bu
modellerden yararlan›lmas› konusunda isteksiz
olmalar›, mal veya hizmet üretiminde özel kurulufllara nazaran, çok gerilerde kalmalar›na
neden olmaktad›r. Böyle bir durumun ortaya
ç›kmas›, kamu kurulufllar› olan güvenin giderek
azalmas›na yol açacakt›r.
Son y›llarda görülen, do¤al afetlerin, siyasi
ve ekonomik krizlerin, kamu yönetimlerini
olumsuz etkilemesi, geliflmelere ve de¤iflimlere h›zl› bir flekilde uyum sa¤lanamamas› sonucu, bu olumsuzlu¤un boyutlar›n›n artmas›,
kriz dönemlerinde, baz› yeni uygulama biçimlerinin gelifltirilmesi gerekti¤ini ortaya koymufltur. Özellikle, baz› örgütlerde, kriz yönetimi için farkl› özellikler tafl›d›¤›, yap›lan baz›
araflt›rmalar sonucu ortaya ç›km›flt›r. Farkl› örgütlerde farkl› uygulamalar›n yap›labilmesi,
kriz dönemlerinde uygulanmak üzere; yönetim birimlerine daha çok yetki verilmesi, bürokratik engellerin kald›r›lmas›, kaynak kullan›m›n›n formalitelerden ar›nd›r›lmas›, yöneticilerine daha çok inisiyatif tan›nmas›, yetki
devrinin yayg›nlaflt›r›lmas›, esnek bir yönetim
anlay›fl›n›n yerlefltirilmesi, daha h›zl› karar al›nabilmesi ve bunlar›n uygulamaya konulabilmesi için baz› düzenlemelerin önceden
yap›lmas› gerekmektedir (Aykaç, 2001:10).
B‹T‹R‹RKEN…..
Krizler örgütlerin ve toplumlar›n yaflam›nda
karfl›lafl›labilecek kaotik durumlard›r ve karmafla yarat›rlar. ‹fl dünyas›nda s›k görülmeye bafllayan kriz dönemleri,örgütleri do¤rudan etkide bulunamad›klar› olaylarla karfl›
karfl›ya b›rakmaktad›r. Bu nedenle, örgütler
her geçen gün daha yo¤un olarak kriz yönetimi tekniklerine baflvurur hale gelmifllerdir. Örgütlerin istenmeyen bir durumla karfl›laflmalar› halinde yürürlü¤e girmesi beklenen uygulama olarak bilinen kriz yönetimi;
örgütlerin zarar gören imajlar›n›n düzeltilmesi, örgütün kendi do¤as›ndan dolay› karfl›lafl›lmas› muhtemel olumsuzluklar›n önlenmesi
ya da en az zararla atlat›labilmesini sa¤lama amac›n› tafl›maktad›r.
Günümüzde artan rekabet ortam›nda operasyonel verimlilik çok önemli bir unsur olmakla
birlikte, kriz zamanlar›nda olmazsa olmaz bir
koflul haline gelmifltir. Verimlili¤i art›r›p tasarruf
sa¤layacak önlemler derhal uygulamaya al›nmal›d›r. Kriz yönetiminde ifl süreçleri verimli hale getirilmeli ve teknolojinin daha etkin kullan›m› gündeme al›nmal›d›r.
Kriz yönetimi sürecinde yöneticiler belirli yeteneklere sahip olmal›d›rlar. Baflar› için insan unsuru ve özellikle ekip çal›flmas› çok önemlidir.
Örgütte motivasyon üst düzeyde tutulmal›,
ekip çal›flmas› ve baflar› için herkes çaba harcamal›d›r (Cener, 2007:15).
Kriz yönetiminde baflar›l› olmak için geçmifl uygulamalardan yararlanmak gerekmektedir.
Ekonomi ve siyasette yap›lanlar›n do¤rular› ve
yanl›fllar› belirlenmeli, geçmiflten dersler al›nmal›, baflar›l› örgütler, ülkeler örnek al›nmal›d›r
(Bozgeyik, 2006:2).
Krizlere karfl› en etkin çözüm tedavi edici de¤il
koruyucu önlemlerdir. Hastal›klara karfl› hastal›¤›n ortaya ç›kmas›n› önleyecek tedbirler almak
daha do¤rudur. Mükemmel organizasyon oluflturulmas› yönünde önceden yap›lacak çabalar kriz an›nda koruyucu ve krizin ilk etkilerini geciktirici etkiler gösterir (Aktan, 2007:1).
15
‹NCELEME ARAfiTIRMA
Günümüzde örgütler art›k kriz dönemlerinin bir
yaflam tarz› olarak de¤erlendirilmesi gerekti¤ini anlam›fllard›r. Yönetim konusunun örgüt yöneticilerine anlat›lmas›, muhtemel krizlere haz›rl›kl› olunmas›, devletin ekonomik istikrar› sa¤lay›c› politikalar gelifltirmesi ve kriz dönemlerinde uygulanan stratejiler (Cener, 2007:15) oldukça önemli hale gelmifltir.
Çal›flmam›z› örgütler için önemi inkar edilemeyen kriz yönetimi konusunda örgüt üst yönetimlerine tavsiyelerle bitirelim:
❖ Ürün/hizmet eskimesine dikkat edin. Sundu¤unuz ürün veya hizmet güncelli¤ini çabuk yitirebilir. Bu durumda ya baflka piyasalarda pazarlayabilece¤iniz ürün ve servisler gelifltirin ya da daha
ucuz ürün veya hizmet için çaba harcay›n.
❖ Bölgesel istikrars›zl›k: Bölgenizi sarsabilecek
felaketler üzerine tahminler yap›n. Bölgenin
güçlü ve zay›f yönlerinin analizini yap›n. Sonra
da tedbirler al›n.
❖ Piyasa bunal›m›: Olas› bir ekonomik kriz örgütünüzü fliddetli bir flekilde sarsabilir. Bundan dolay› ekonomik durgunluklar, enflasyon gibi sorunlara karfl› haz›rl›kl› olun.
❖ En büyük servetler zor zamanlarda yap›l›r. Tasarrufu unutmay›n.
❖ Krizi daha yüksek baflar›lara ulaflmak için bir
atlama tahtas› olarak kullan›n.
❖ Krizin etkilerini önceden tahmin edin. Savafl
arkadafllar›n›z› iyi seçin.
❖ Gerçek likidite yarat›n. Zaman kazan›n. Masraflar› k›s›n.
❖ Sokak kavgas› taktiklerini ö¤renin. Bir yenile
ve ilerle plan› gelifltirin.
❖ Plan›n›z› uygulamaya koyun. (Giriflimci Güç
Dergisi, 2007:1-3).
❖ Toplumunuzdan haberdar olun. Örgütünüz-
16
le ilgili her olas›l›¤a karfl› haz›rl›kl› olun.
❖ Bir kriz oldu¤unda kontrolü elinize al›n ve neye mal olursa olsun düzeltin.
Kamuoyuna bildi¤iniz her fleyi tam ve do¤ru
olarak söyleyin.
❖ Büyüklü¤ünüzü gösterin. Hatan›z oldu¤unda
üstünüze al›n ve düzeltmek için söz verin. Gerekti¤inde halktan özür dilemeye haz›rl› olun.
Hatalar›n›zdan ders al›n.
❖ Kendiniz dahil herkes için adil olan bir çözümü gelifltirmek için inisiyatifinizi kullan›n. Çözümü uygulamaya geçirin, problemleri düzeltin
(Kad›beflegil, 2002:61).
KAYNAKÇA
AKTAN, C.Can; "Ekonomik Kriz", Yeni Türkiye Dergisi, http://www.canaktan.org/ yonetim/kriz-yonetim/kriz-yonetimi.htm (30-07-2007).
ALDERSLADE, Richard; “Who Perspective and Experiences on Crisis Management”, Public and Private Crisis Management, 2. Int. Meeting, Yeditepe
Ün. Pub, ‹stanbul, 2004.
ARSLAN, Mahmut; “Yönetim ve Organizasyonun Baz› Temel Kavramlar›”,
Yönetim ve Organizasyon, Ed. Salih Güney, Nobel Yay., Ankara, 2001.
AUGUSTINE, Norman; “Önlemeye Çal›flt›¤›n›z Krizi Yönetmek”, Kriz Yönetimi, Harward Business Review, Çev. Salim Atay, ‹stanbul, 2000.
AYKAÇ, Burhan; "Kamu Yönetiminde Kriz Ve Kriz Yönetimi", GÜ. ‹‹BF Der.,
3, 3, 2001.
BOZGEY‹K, Abdullah; "Kriz Üzerine Sesli Düflünceler", http://www.bilgiyonetimi.org/ cm/yon/mkl_list.php?id=(20-05-2006).
BOZKURT, Ömer-T.ERGUN-S. SEZEN; Kamu Yönetimi Sözlü¤ü, TODA‹E,
1998.
CENER, P›nar; "Kriz Yönetimi", http://www.danismend.com/ (20-07-2007).
ÇÖKLÜ, Ece Y.;“Halkla ‹liflkiler Mesle¤i Çerçevesinde Kriz Yönetimi ve Sa¤l›k ‹letiflimi”, Public and Private Crisis Management, 2. Int. Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004.
FLIN, Rhona; "Capacity for Crisis Management: Identifying Core Skills of
Crisis Managers", Discussion Paper Managing Crises in the European Union: A First Assessment ESF SCSS Exploratory Workshop, St Maxime, June
25-26, 2005.
GÖRPE, Serra; “Krizi Aflmada Toplumsal Sorumlulu¤un ‹fllevi”, Public and
Private Crisis Management, 2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004.
HILL, Linda and S.WETLAUFER; “Fikir Alacak Biri Olmad›¤›nda Liderlik”, Kriz
Yönetimi, Harward Business Review, Çev. Salim Atay, ‹stanbul, 2000.
KADIBEfiEG‹L, Salim; Kriz Geliyorum Der!, MediaCat, ‹stanbul, 2002.
KARAKAYA, Abdullah; Stratejik Bilgi Sisteminin Kriz Yönetimine Etkisi,
http://www. danismend.com. (20-09-2007).
MUMCU, Cumhur; “Basic Principles of Crisis Management”, Public and Private Crisis Management, 2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004.
ÖZTEK‹N, Ali; Yönetim Bilimi, Siyasal Kitabevi, Ankara, 2002.
ROSENTHAL, Uriel; KOUZMIN, Alexander; "Crises and Crisis Management:
Toward Comprehensive Government Decision Making", Journal of Public
Administration Research & Theory, Vol. 7, Issue 2, April 1997.
SAVAfi, Serdar; “Dünya Sa¤l›k Örgütü’nün Kriz Yönetimine ‹liflkin Bak›fl Aç›s› ve Deneyimleri Üzerine Yorum”, Public and Private Crisis Management,
2. International Meeting, Yeditepe Ün. Pub, ‹stanbul, 2004.
SUÁREZ, Gerald; Beyond Crisis Management: Leading and Shaping the
Corporate Future, www.gerald-suarez.com (20-04-2007).
TENG‹L‹MO⁄LU, Dilaver-Y. ÖZTÜRK; ‹flletmelerde Halkla ‹liflkiler, Seçkin,
Ank., 2004.
TORTOP, N.; B. AYKAÇ; E.‹SB‹R; H. YAYMAN; A.ÖZER; Yönetim Bilimi, Nobel Yay›n›, Geniflletilmifl ve Gözden Geçirilmifl 7. Bask›, Ankara, 2007.
TU⁄CU, fiule T.; “Kriz Yönetiminde Liderlik Kavram›n›n Önemi”, Selçuk Ün.
‹letiflim Fak. Dergisi, Ocak, 2004.
TUTAR, Hasan; Kriz ve Stres Yönetimi, Seçkin Yay., Ankara, 2004.
TÜZ, Melek V.; Kriz Yönetimi, Uygulama ‹çin Temel Ad›mlar, Alfa Yay., ‹stanbul, 2004.
KAPAK KONUSU
Sigortac› Sadece
Tazminat m› Öder?
Mehmet KALKAVAN
TSRfiB Genel Sekreter Yard›mc›s›
igortac›, belirli bir prim karfl›l›¤›nda, sigortal›n›n sahip oldu¤u k›ymetlere
gelebilecek zararlar› veya sigortal›n›n kusurlu
olarak üçüncü flah›slara verece¤i zararlar›
tazmin etme ifllevini yerine getirir. Sigortac›
tazminat› ödedikten sonra, tazminat›n dayana¤›n› oluflturan zarar›n oluflumunda kusuru
bulunanlara rücu ederek yapm›fl oldu¤u giderleri kusur nispetinde tahsil eder. Trafik gibi
baz› sorumluluk sigortalar›n›n ilgili oldu¤u
alanlarda kusursuz sorumluluk geçerli oldu¤undan, sigortal›n›n baflka bir kifli veya kurumun kusuruyla zarara sebebiyet vermesi durumunda sigortac› zarar görene tazminat›
ödeyerek kusurlu kifliye rücu eder.
S
Sigorta dendi¤inde ülkemizde yayg›nl›¤›ndan olsa gerek ilk akla gelen trafik sigortas›d›r. Menfi teknik sonuçlar nedeniyle en çok
trafik sigortalar› konufluluyor olsa da zorunlu
sigorta uygulamas›na geçifl y›l› olmas› sebebiyle 2010 y›l›nda gündemi oluflturan sorumluluk sigortalar› “T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Mesuliyet” ve “K›y› Tesisleri
Deniz Kirlili¤i Zorunlu Mali Mesuliyet” sigortalar›d›r. Bu nedenle s›ras› geldikçe bu üç branfla da de¤inece¤im.
Sorumluluk sigortalar› hangi ifllevi görürler diye soruldu¤unda, do¤al olarak birçok kiflinin
akl›na, sigortal›n›n kusuru ile zarar gören kiflilerin zarar›n› giderme ifllevi görürler düflüncesi gelmektedir. Bir sorumluluk sigortas› neden
zorunlu hale getirilir? Bunun nedeninin ilgili sigortan›n teminat sundu¤u alanda zarar görenlerin çoklu¤u ve de zarar verenlerin bu
zarar› gidermede mali aç›dan yetersiz kalabilecek olmalar›n› öncelikli olarak sayabiliriz.
Zarar görenlerin u¤rad›klar› kay›plar› zarara
sebep olan kiflilerin mali gücünden ziyade sigorta gibi kurumsal bir enstrümanla alt›na almak art›k modern toplumlarda s›kça baflvurulan bir yöntemdir.
Sorumluluk sigortalar›n› di¤er sigortalardan
ay›ran en önemli fark tazminat ödemesinin
sigortal›ya de¤il de sigortal› ad›na, sigortal›n›n veya sigortal›n›n fiillerinden sorumlu oldu¤u kiflilerin kusurlu olarak zarar verdi¤i kiflilere yap›lmas›d›r. Di¤er bir önemli fark ise
sorumluluk sigortalar›nda, sigorta bedelinin
primi ödenmek suretiyle istendi¤i gibi art›r›labilmesi veya eksiltilebilmesi, di¤er bir deyiflle herhangi bir s›n›rlamaya tabi tutulmamas›d›r. Örne¤in bir otomobilin bedeli
15.000 TL ise kasko sigorta bedeli de 15.000
TL olmal›d›r, ancak ayn› araç için zorunlu
olan trafik sigortas› kaza bafl›na maddi zararlar için 35.000 TL, sakatl›k veya ölüm gibi
bedeni zararlar ile tedavi giderleri için
875.000 TL teminat vermektedir. Ayr›ca bu
zorunlu sigortan›n üzerine “motorlu kara tafl›tlar› ihtiyari mali sorumluluk sigortas›” ile istenildi¤i kadar ilave teminat al›nabilmektedir. K›sacas› sigortal› 15.000 TL tutar›ndaki bir
araca sahip olabilir ancak o araçla sebep
olabilece¤i zararlar› karfl›layabilecek mali
güce sahip midir? Soruyu farkl› bir flekilde
soracak olursak ülkemizdeki araç sürücülerinden acaba yüzde kaç› yukar›da verilmifl
olan teminatlar› kendi özvarl›klar›yla karfl›lamay› taahhüt edebilir?
Böylesine önemli bir teminat sa¤layan sigortan›n zorunlu olmas›na karfl›n tüm araçlarda
bulunmay›fl›, ülkemiz insan›n›n tafl›makta ol-
17
KAPAK KONUSU
du¤u riskleri do¤ru alg›layamamas›ndan ileri
gelmektedir. Oysa geliflmifl ülkelerdeki sorumluluk branfl› prim üretiminin toplam prim
üretimi içerisindeki pay› ülkemize k›yasla yaklafl›k dört kat fazlad›r. Bu ülkelerde nüfusun
önemli bir k›sm› sorumluluk anlam›ndaki riskleri üzerinde tutmamakta, bunlar› sigorta flirketlerine devretmektedirler.
Buraya kadar sorumluluk sigortalar› ile bunlar›n öneminden ve ifllevinden bahsettik. Bu
noktada sorulmas› gereken soru fludur: sigorta flirketlerinin zorunlu sigortalarla korunmas›
öngörülen alanlardaki tek ifllevi prim toplayarak fon oluflturmak ve bu fondan da tazminat ödemek midir?
Yurt d›fl› uygulamalarda, sigorta flirketlerinin
bu alandaki rolü tazminat ödeme ifllevi kadar, belki de bundan da önemli bir fonksiyonu daha içermektedir. Bu fonksiyon risklerin
gerçekleflme ihtimalini azaltmak, di¤er bir
deyiflle var olan risk düzeyini asgari seviyelere çekmektir. Bu nas›l olmaktad›r? Konuya en
yayg›n olan zorunlu sigortam›zdan, Karayollar› Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortas›ndan (Trafik Sigortas›) bafllayal›m.
TRAF‹K KAZALARI…
Ülkemizin en önemli sorunlar›ndan bir tanesi
olan, yerine konulmas› mümkün olmayan
can kay›plar›n›n yan›s›ra sakatl›klara ve oldukça yüksek mebla¤larda zarara sebebiyet veren trafik kazalar›n›n, geliflmifl ülkelerle
karfl›laflt›r›ld›¤›nda bir hayli yüksek seyretti¤i
yetkili makamlarca ifade edilmektedir.
Meydana gelen trafik kazalar›n›n arzu edilen
seviyelere çekilmesi hedefine ulaflmak için
en büyük katk›n›n, her alanda oldu¤u gibi
e¤itim vas›tas›yla gelece¤i olaca¤› kuflkusuzdur. E¤itimi takiben, karayollar› kalitesinin
yükseltilmesi, sinyalizasyon sisteminin düzgün
kurgulanmas› ve denetim, kazalar›n azalt›lmas› yönünde akla gelen ilk tedbirlerdendir.
Bunlara ilaveten edebilece¤imiz ve sigortac›lara düflen görev (örne¤in Amerika Birleflik
Devletleri) trafik kurallar›na uymad›¤› tespit
18
edilen sürücülere ilave ekprim uygulamas›d›r.
Bu flekilde sigorta flirketlerince sürücüler üzerinde bir bask› da kurulmaktad›r. Afl›r› sürat
yapan, hatal› sollayan, trafik ›fl›klar›na riayet
etmeyen sürücülerin di¤er flah›slara zarar
verme ihtimali bu tür ihlalleri gerçeklefltirmeyen sürücülere k›yasla son derece yüksektir.
Bu de¤erlendirme sonucunda kurallar› s›kça
ihlal eden sürücüler zaman zaman sat›n alabilecekleri bir sigorta bulmakta oldukça zorlanmakta, trafi¤e ç›kamama riski ile karfl› karfl›ya kalmaktad›rlar. Bu noktada sigorta sektörü, sürücüleri trafik kurallar›na uymaya zorlamakta ve kazalar› önleyici bir misyonu baflar› ile yerine getirmektedir.
Sigorta sektörü trafik de dahil olmak üzere
di¤er tüm alanlarda düzenleme ve denetlemeden sorumlu otoritelere gerek duyuldu¤unda sorumluluklar›n› hat›rlatmal› ve bir
kusur durumu varsa, ilgili merciler nezdinde
gerekli ifllemler bafllatmal›d›r. Örne¤in, hatal› kurgulanarak hizmete sokulan bir kavfla¤›n
veya hatal› bir sinyalizasyon sisteminin neden oldu¤u bir kazay› ele alal›m. Sigorta
sektörü bu kazada araçlarda meydana gelen zarar› ve yaralananlar›n tedavi giderlerini tazmin etmekte veya araçta sürücü
ve/veya yolculardan hayatlar›n› kaybeden
var ise yak›nlar›na destekten mahrumiyet
tazminat› ödemektedir. Do¤al olarak bu
tazminatlar›n bir k›sm› trafik sigortas›ndan
ödenirken, bir k›sm› da kasko flirketinden
ödenecektir. Bu noktada, kazan›n oluflumunda yolda veya sinyalizasyondaki hatan›n da pay› varsa, sigortac› kusurlu kurum –
kurulufllara kusurlar› oran›nda rücu ederek
ödedi¤i tazminat›n tamam›n› veya bir k›sm›n› tahsil etmelidir. Nitekim baz› sigorta flirketleri bu yönde uygulamalara bafllam›flt›r ancak bir genelleme yap›labilecek hale bugün itibariyle gelinememifltir. Bu uygulama
genele yay›ld›¤›nda, hatal› bir kavflak veya
sinyalizasyon gibi nedenler nedeniyle birkaç kez zarar› tazmin etmek durumunda kalan kurum, bu kusurunu k›sa süre içerisinde
düzeltecektir. Kusura ba¤l› takibat, ödenmifl
olan tutarlar›n geri al›nabilmesinden ziyade,
üstlenilmifl olan rizikolar›n asgari düzeye düflürülmesinin ve ayr›ca sosyal sorumlulu¤un
bir gere¤i olmal›d›r.
SELLER…
Trafik kazalar›n yan› s›ra hatal› yap›lanma ve ifllemler nedeniyle meydana gelen sellerin sebep
oldu¤u zararlar da herkesin malumudur ki durum
çok yak›n bir geçmiflte gazete manfletlerine kadar tafl›nm›flt›r. 2009 y›l› Eylül ay›nda meydana
gelen sel felaketini, konuya iliflkin yak›n zamanda
gerçekleflmifl bir örnek olarak ele alabiliriz. Sorumlu kurumlar taraf›ndan prestij bölgesi olarak
ilan edilerek müteflebbislerin davet edildi¤i bir
bölge sel alt›nda kalm›fl ve çok önemli kay›plar
meydana gelmifltir. Suyun do¤al ak›fl yolunun insan eliyle daralt›larak daha fliddetli ve kontrolsüz
su ak›fl›na; dolay›s›yla zararlara sebebiyet verildi¤i konunun uzmanlar› taraf›ndan ifade edilmifl
ise de, ilgili kurulufllar bölgedeki sorumlu kurumun
kendileri olmad›¤›n› ifade ederek sorumluluk üstlenmeme yoluna gitmifllerdir. Neticede otuzdan
fazla vatandafl›m›z› bu felakette kaybederken
sadece sigorta sektörünün ödemifl oldu¤u tazminat 600 Milyon TL’nin üzerindedir.
Ebetteki öngörülemeyen ölçüde gelen ya¤›fllar›n bir zarar ziyana sebebiyet verece¤i
tart›flmas›zd›r ancak, gerekli alt yap› çal›flmalar› yap›lm›fl olsayd›, yap›laflma risk haritalar›na uygun olarak geliflseydi acaba zarar ziyan bu seviyede olur muydu? Sorumlu
kurulufllar›n alaca¤› ek önlemlerle veya üzerine düflen görevleri tam olarak yerine getirmesiyle bu kay›plar›n oldukça afla¤›lara düflece¤i düflünülmekleredir. Sigortac›lar›n
ödemifl olduklar› tazminatlar›, kusurlu olduklar› öne sürülen kurumlardan talep etmesi,
bu yönde kusur tespit davalar›n› sonucu ne
olursa olsun pefl pefle açmas›, acaba yetkili kurulufllar› biraz olsun tedirgin ederek bir
sonraki sel veya benzeri felaketlere daha
haz›rl›kl› olmak zorunda b›rakmaz m›yd›?
Ancak bahse konu felakete iliflkin olarak sorumlu kurulufllar nezdinde hukuki ifllemleri
bafllatm›fl olan sigorta flirketi say›s› sadece
birdir. Bu yönde aksiyon alan tek bir sigorta
flirketinin olmas› dahi son derece önemlidir.
Gelecekte yaflanabilecek böylesi felaketlerde bu süreç örnek oluflturacak ve kusurlu
oldu¤u düflünülen kurumlar aleyhine hukuki
süreci bafllatan sigorta flirketi say›s›nda bir
art›fl gözlemlenecektir.
HEK‹M SORUMLULUK…
30 Temmuz 2010 tarihi itibariyle zorunlu hale
getirilen hekim mesleki sorumluluk poliçesinde
kanun koyucu, hatal› t›bbi uygulamadan kaynaklanan ma¤duriyetlerin kusurlu hekim yerine
sigorta flirketleri taraf›ndan giderilmesi yönünde bir düzenlemeye gitmifltir. T›bbi müdahalelerdeki hatalardan kaynaklanan ma¤duriyetler, geliflmifl ülkelerde de sigorta flirketleri marifetiyle yerine giderilmektedir. Di¤er teknik esaslar› bir yana koyarsak, bahse konu ülkelerle
aram›zdaki en önemli fark, bu ülkelerde prim
flirketlerce serbestçe belirlenirken, ülkemizde
kamu taraf›ndan belirlenmektedir.
Bu alandaki risk düzeyinin azalt›lmas›nda da
sigorta flirketleri rol alabilir, ancak bu rol ancak prim seviyesinin serbestçe belirlenmesiyle
yerine getirilebilir. Uygulamada hekimlerimiz
dört risk gurubuna ayr›lmakta, en düflük risk
gurubunun 150 TL, en yüksek risk gurubunun
ise 750 TL tutar›nda bir prim karfl›l›¤›nda, y›ll›k limitte herhangi bir s›n›r olmaks›z›n olay bafl›na
300.000 TL’ye kadar teminat alt›na al›nabilmektedir. Bir önceki y›l hasar› ne kadar yüksek
olursa olsun, tatbik edilebilecek ilave primin
%50 ile s›n›rl› olmas› sigortac›n›n bu alana müdahalesini yok denecek duruma indirgemektedir. Bu durumda, bir hekimin bir y›l boyunca
hastalar›na vermifl oldu¤u zarar milyon liralara ulaflsa dahi, bir sonraki poliçesine sadece
%50 zam uygulanabilmekte, dolay›s›yla ilave
edilebilecek azami prim birinci grup için 75 TL,
en riskli say›lan dördüncü grup için ise 375 TL
olmaktad›r. Böylelikle prim seviyesi bir bask›
arac› olmaktan ç›kmakta, s›n›rs›z bir limitle arzu edilenin tersine hekimlere bir karfl›l›ks›z bir
güvence sunmaktad›r.
Oysa yurt d›fl› uygulamalar›nda baz› hekimlerin y›ll›k gelirlerinin önemli bir k›sm›n›n bu sigortaya gitti¤i bilinmektedir. Böylelikle hekim ha-
19
KAPAK KONUSU
ta yapmamak ad›na moral motivasyonundan fiziki flartlar›na kadar mesle¤ini ifa etmede menfi tesirde bulunabilecek tüm faktörlere dikkat etmektedir. Elbette sadece fazla
prim ödememek için hekimlerimizin mesleklerini daha iyi icra edece¤i iddia etmek müm-
20
kün de¤ildir ancak, konuya az da olsa katk›da bulunabilecek olan sigortac›lar›n elinden
primi belirleme yetkisinin al›nmas› do¤ru de¤ildir. Herhangi bir kusur ifllememifl olan hekimlerimiz için bir tarife yap›labilecekse de,
kusur durumuna göre belirlenecek olan ilave
prim art›r›m›nda %50 s›n›r›n›n kald›r›larak, sigortac›lar›n bu alana yapabilecekleri katk›n›n önü aç›lmal›d›r.
DEN‹Z K‹RL‹L‹⁄‹…
Son olarak yine zorunlu hale getirilmifl olan
K›y› Tesisleri Deniz Kirlili¤i Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas›n› ele alal›m. 5312 Say›l› Kanun
ile bu kanun kapsam›ndaki zararlara karfl› k›y› tesislerine mali sorumluluk sigortas› yapt›rma zorunlulu¤u getirilmifl, zorunlu mali sorumluluk sigortas› genel flartlar›n›n da Hazine
Müsteflarl›¤› taraf›ndan düzenlenece¤i hükme ba¤lanm›flt›r. Ancak, gerek çevre kirlili¤inin karmafl›k yap›s› ve gerek reasürans devrinde meydana gelecek imkans›zl›klar göz
önünde bulundurularak kanunda belirtilen
zararlar›n tamam›na genel flartlarda yer verilememifl, dolay›s›yla genel flartlarda yer
alan teminatlarla, kanunda say›lan zararlar›n karfl›lanmas› mümkün olamam›flt›r.
Bu noktada, Çevre Bakanl›¤› yetkilileri kanunu
kucaklayan bir zorunlu sigortay› talep etmekte,
sigorta flirketleri ise hakl› olarak standartlar› birbirinden son derece farkl› bu tesislere ayn› genel flartlarla teminat verebilmenin reasürans
aç›s›ndan imkans›zl›¤›n› dile getirerek bunun
mümkün olamayaca¤›n› ifade etmektedirler.
Çevrenin gelecek nesillere mümkün oldu¤unca temiz devredilmesi hususunun, herkes
kadar sigortac›lar için de önemli oldu¤u tart›flmas›zd›r. Ancak sigortay› sadece yap›lacak masraflar›n finansman kayna¤› olarak
görmenin, sigortadan tam anlam›yla yararlanamamak anlam›na geldi¤ini rahatl›kla
söyleyebiliriz. Kanun kapsam›nda Bakanl›¤›n
as›l amac›n›n çevreyi korumak ve oluflan kirlili¤i temizlemek oldu¤u konusunda hiç bir
kuflkumuz bulunmamaktad›r. Bakanl›¤›n sigorta anlam›ndaki endiflesi, denizi kirletme
riski tafl›yan asgari standarttan yoksun tesislerin, ortaya ç›kacak temizleme masraflar›n›
karfl›layamayacak mali güce sahip olmalar›ndan kaynaklanmaktad›r. Oysa Bakanl›k sigorta flirketlerini bir yandan finansman kayna¤› olarak kullan›rken di¤er taraftan da ya-
paca¤› düzenlemeler ve uygulamalar vas›tas›yla üzerindeki yükü hafifletebilir.
Kanunda k›y› tesislerinin sebep olduklar›
hangi zararlar› karfl›lamak durumunda oldu¤u belirtilmektedir. Tesislerden önemli bir k›sm› bu denli yüksek bir risk karfl›s›nda do¤al
olarak sigortalanma ihtiyac› hissedecektir.
Bu ihtiyaç karfl›s›nda oluflturulacak ihtiyari bir
ürün ile bu talep belirli standartlara sahip tesislerle s›n›rl› olmak üzere sigorta sektörü taraf›ndan karfl›lanacakt›r. Di¤er taraftan, sigorta flirketleri sigortay› sat›n almak isteyip te
eksiklikleri olan flirketlere bunlar› gidermeleri
halinde teminat alt›na al›nabileceklerini belirtecek ve birçok tesis bu eksikliklerini gidererek risklerini sigorta vas›tas›yla devredeceklerdir. Bu flekilde çevreye yönelik tehditler asgari düzeye düflürülürken, finansman
belirsizli¤i de yurt içi - yurt d›fl› paylafl›m›na
(reasürans) müsaade eden güçlü ve modern bir sigorta ile giderilmifl olacakt›r. Burada sa¤lanmas› gereken, k›y› tesislerinin faaliyet gösterirken karfl› karfl›ya olduklar› risklerin
kendilerine iyi anlat›lmas› ve neticede bu
denli yüksek sorumluluklar› sigorta arac›l›¤›yla üzerlerinden atabilmek için eksikliklerini gidererek sigortalanabilir hale gelmelerinin
sa¤lanmas›d›r. Bu bilinç sa¤lanam›yorsa, k›y›
tesislerinden bu zararlar› kapsayacak olan
belirli limite haiz ihtiyari sigortay› almalar›;
alamamalar› halinde bu limite denk veya
önemli bir oran›n›n, Bakanl›k lehine nakit
olarak bloke edilmesi flart› getirilebilir. Bu flekilde finansman kayna¤›na çözüm getirilirken, kirlili¤e yol açabilecek k›y› tesislerinin
belli bir standarda sahip olmas› sa¤lanacakt›r. Yukar›da örnekleriyle verildi¤i üzere, sigortac›n›n üstlendi¤i veya üstlenmesi gereken
tek ifllevin tazminat olmad›¤›, ayn› zamanda
tüm sigorta branfllar›nda tazminata konu
risklerin asgari seviyeye indirilerek kiflilerin ve
çevrenin u¤rayaca¤› zararlar›n belirli bir
band›n alt›nda tutulmas›n› sa¤lamakt›r.
Yoksa sigortan›n geliflmifl oldu¤u ülkelerin tamam›na yak›n›n›n refah seviyesi yüksek, müreffeh ülkeler olmas› sadece tesadüf müdür?
21
MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI
T›bbi Kötü Uygulamaya
‹liflkin Zorunlu Mali
Sorumluluk Sigortas›
MALPRACTIS
Zihni METEZADE
TSRfiB Yönetim Kurulu Müflaviri
ünümüzde sa¤l›k hizmetlerinin çeflitlili¤i ve karmafl›kl›¤› yan›nda hasta haklar› konusundaki geliflmeler ve toplumun bilinçlenme seviyesinin yükselmesi, sa¤l›k hizmetleri ile ilgili zarar görme iddialar›n› ve buna ba¤l› tazminat taleplerini gittikçe art›rm›flt›r. ‹letiflimin geliflmesine ba¤l› olarak bu yöndeki iddialar›n, kitle iletiflim vas›talar› ile kamuoyu gündemine getirildi¤i; bu nedenle
kamuoyunda sa¤l›k hizmetlerinin ve sa¤l›k
personelinin yetersizli¤i ve hastalara Devlet
taraf›ndan sahip ç›k›lmad›¤› fleklinde olumsuz bir kanaat olufltu¤u gözlenmifltir.
G
T›bb› kötü uygulama; sa¤l›k personelinin
standart t›bbi uygulamay› yapmamas› neticesi oluflmaktad›r. T›bbi teknolojinin geliflimi,
doktorlar›n geçmiflte yapamad›klar› baz› uygulamalar› yapmalar›na olanak sa¤lamakta
ve ço¤unlukla a¤›r riskler içeren bu uygulamalar sonucu t›bbi kötü uygulama flikâyetleri ve davalar› da artmaktad›r.
Anayasan›n 129 ncu maddesinin beflinci f›kras› memurlar ve di¤er kamu görevlilerinin
yetkilerini kullan›rken iflledikleri kusurlardan
do¤an tazminat davalar›n›n, kendilerine rücu edilmek kayd›yla ve kanunun gösterdi¤i
flekil ve flartlara uygun olarak ancak idare
aleyhinde aç›labilece¤i hükmündedir. Bu
ana kural çerçevesinde kamuda görevli
sa¤l›k personelinin fiilleriyle ortaya ç›kan za-
22
rarlardan dolay› tazminat talepli davalar
ancak idare aleyhine aç›labilmektedir. Kamu d›fl›nda görev yapan sa¤l›k personelinin
hizmet kusurlar› sebebiyle verdikleri zararlar›n tazmini içinse, borçlar hukukunun genel
ilkeleri çerçevesinde adli yarg›da tazminat
davas› aç›lmaktad›r. Ancak uygulamada
hükmolunan tazminatlar›n ödenmesinde
güçlükler ç›kmakta; tazminat miktar›n›n yüksek olmas› durumunda kusurlu kiflinin bu tazminat› ödemeye gücünün yetmedi¤i, zarar
görenin zarar›n›n tazmininin sa¤lanamad›¤›,
Tazminat› Devletin ödedi¤i hallerde rücuen
tahsilin yap›lamad›¤› haller s›kça gündeme
gelmektedir. Bu sebeple, bir sigorta sisteminin getirilmesi ile tazminat ödenmesinde yaflanan zorluklar›n ortadan kalkaca¤›, zarar
görenlerin haklar›na daha çabuk ve tam
olarak kavuflmalar›n›n sa¤lanabilece¤i,
doktorlar ve Devlet bak›m›ndan bir güvence oluflaca¤› düflünülmüfltür.
Konu dünya ölçe¤inde gittikçe artan bir
önem kazanmaktad›r. Dünyadaki genel tema “zorunlu t›bbi kötü uygulama (malpraktis) sigorta sistemine” do¤rudur. Avrupa Birli¤i
genelinde üye ülkeleri kapsayan özel bir düzenleme bulunmamakta ise de, hemen hemen bütün ülkelerde konunun üzerinde
önemle durulmaktad›r.
Örne¤in;
‹sveç’te t›bbi malpraktis, 1997 y›l›nda yay›nlanan hasta zararlar›n›n karfl›lanmas›na iliflkin düzenlemede yer alm›flt›r. Bu düzenlemeye göre, ülkedeki bütün sa¤l›k kurulufllar›
ve sunucular›, malpraktis sigortas› yapt›rmak zorundad›r. Her sa¤l›k kuruluflu kendisine ba¤l› çal›flan sa¤l›k personelinin t›bbi
müdahalesi sonucu oluflabilecek zarara
karfl› sigorta yapt›rmakla zorunlu k›l›nm›flt›r.
Finlandiya’da 1987 y›l›nda yay›mlanan konuya iliflkin düzenleme kapsam›nda tüm
hastane, eczane ve sa¤l›k hizmeti sunan di¤er kurulufllar mesleki sorumluluk sigortas›
yapmak zorundad›r. Bu sebeple sa¤l›k çal›flanlar›n›n kendi sigorta sözleflmelerini yapt›rmalar›na sa¤l›k ya da sigorta flirketlerine
prim ödemelerine gerek yoktur.
Fransa’da kamuda çal›flan doktorlar›n mesleki sorumluluk sigortas› primleri çal›flt›klar›
kurum taraf›ndan; özel sektörde çal›flan
doktorlar›n sigorta primleri kendileri taraf›ndan ödenmektedir. Özel sektörde çal›flanlar›n tümü kendi özel sigortalar›n› yapt›rmak
zorundad›r.
Macaristan’da tüm sa¤l›k çal›flanlar› t›bbi malpraktis sigortas› yapt›rmakla yükümlüdürler.
‹ngiltere’de t›bbi malpraktis sonucu tazminat› gerektiren bir zarar›n meydana gelmesi
durumunda Ulusal Sa¤l›k Sistemi (NHS)çal›flanlar›n tüm sorumlulu¤unu üstlenmektedir.
Serbest olarak çal›flanlar›n zararlar›n›n tazmini için sigorta yapt›rmalar› zorunludur.
‹rlanda’da 1 Temmuz 2002’de, uygulamalar›n
çeflitli ve maliyetlerin yüksek olmas› sebebiyle
Devlet taraf›ndan finanse edilen Klinik Tazminat
Sistemi oluflturulmufltur. Sistemin yönetiminden
Devlet Tazminat Ajans› sorumludur. Özel sigorta
flirketleri t›bbi malpraktis sigortas› yapmamakta,
tazminat talepleri Sa¤l›k Bakanl›¤› bütçesinden
karfl›lanmaktad›r.
Avusturya’da bu sigorta teminat› sosyal sigorta sistemi içinde yer almaktad›r. Sosyal sigorta primi içerisinde hasta bafl›na günlük
0,73 Avro kesinti yap›lmaktad›r, hastanenin
do¤rudan veya aç›k kusurunun bulunmad›¤›
vakalar için buradan ödeme yap›lmakta,
aç›k kusur halinde hastane bütçesinden zarar ödenmektedir. Estonya’da, bu sigortan›n
yap›lmas› yayg›nd›r.
Avrupa Birli¤i üyelerindeki genel e¤ilim yan›nda ve yukar› da de¤inilen uygulama ve
yap›lanma dikkate al›narak, 20 Ocak 2010
tarihli Resmi Gazetede münteflir 5947 say›l›
kanunun 8nci maddesi ile 1219 say›l› kanuna
bir madde eklenmifltir. Bu ek 12nci maddeye
göre “Kamu sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda
çal›flan tabipler, difl tabipleri ve t›pta uzmanl›k mevzuat›na göre uzman olanlar, t›bbi kötü uygulama nedeniyle kendilerinden talep
edilebilecek zararlar ile kurumlar›nca kendilerine yap›lacak rüculara karfl› sigorta yapt›rmak zorundad›r. Bu sigorta priminin yar›s›
kendileri taraf›ndan, di¤er yar›s› döner sermayesi bulunan kurumlarda döner sermayeden, döner sermayesi bulunmayan kurumlarda kurum bütçelerinden ödenir.
Özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flan
veya mesleklerini serbest olarak icra eden
tabip, difl tabibi ve t›pta uzmanl›k mevzuat›na göre uzman olanlar, t›bbi kötü uygulama
sebebi ile kiflilere verebilecekleri zararlar ile
bu sebeple kendilerine yap›lacak rücular›
karfl›lamak üzere mesleki malî sorumluluk sigortas› yapt›rmak zorundad›r.
Zorunlu mesleki malî sorumluluk sigortas›,
mesleklerini serbest olarak icra edenlerin
kendileri, özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda
çal›flanlar için ilgili özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar› taraf›ndan yapt›r›l›r.
Özel sa¤l›k kurum ve kurulufllar›nda çal›flanlar›n sigorta primlerinin yar›s› kendileri taraf›ndan, yar›s› istihdam edenlerce ödenir. ‹stihdam edenlerce ilgili sa¤l›k çal›flan› için ödenen sigorta primi, hiçbir isim alt›nda ve hiçbir
flekilde çal›flan›n maafl ve sair malî haklar›ndan kesilemez, buna iliflkin hüküm ihtiva
eden sözleflme yap›lamaz.
Zorunlu sigortalara iliflkin teminat tutarlar› ile uygulama usul ve esaslar› Sa¤l›k Bakanl›¤›n›n gö-
23
MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI
rüflü al›narak Hazine Müsteflarl›¤›nca belirlenir.
Bu maddedeki zorunlu sigortalar› yapt›rmayanlara, mülki idare amirince sigortas› yapt›r›lmayan her kifli için Beflbin Türk Liras› idari
para cezas› verilir."
Kanunun bu maddesi uyar›nca ç›kar›lan ve
21 Temmuz 2010 tarihli Resmi Gazetede yay›mlanan T›bbi Kötü Uygulamas›na iliflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas›nda Kurum
Katk›s›na ‹liflkin Usül ve Esaslara Dair 2010/1
say›l› Tebli¤ ile bu sigortan›n primine yap›lacak Kurum katk›s›na iliflkin hususlar, Tarife ve
Talimat› uygulama esaslar› saptanm›flt›r.
Tarife göre her bir olay için azami teminat
tutar› 300.000 TL.’dir. Teminat tutar› maddi,
manevi tazminat ve yarg›lama giderleri için
geçerlidir.
Prim tutarlar›, doktorlar›n mesleki faaliyetlerine göre 4 risk grubuna göre 150 ila 750
TL aras›nda de¤iflmektedir. Prim indirimi ve
prim art›r›m› bir önceki y›l ya da bir önceki
sözleflme süresi içinde herhangi bir tazminat ödemesi yap›l›p yap›lmamas›na göre
de¤iflmektedir. Tazminat ödenmiflse, sonraki sözleflme süresi içinde tazminat ödeme say›s› kadar yüzde 15-30 oranlar›nda
zaml› tarife, tazminat ödenmemesi durumunda yüzde 20’ye kadar, kademeli indirimli prim uygulanacakt›r.
Sigorta, serbest ya da kamu ve özel sa¤l›k
kurulufllar›nda çal›flan doktorlar› (difl doktorlar› dâhil) ve t›pta uzman olanlar› kapsamakta ve bu kiflilerin poliçede belirtilen
mesleki faaliyeti ifa ederken;
❖ Sözleflme süresi içinde meydana gelen
olay sonucu do¤an ve sorumluluk hükümleri uyar›nca tazmini sözleflme süresi içinde ya
da sonras›nda talep edilen zararlara
❖ Sözleflme yap›lmadan önce veya sözleflme yürürlükteyken meydana gelen bir olay
nedeniyle sadece sözleflme süresi içinde sigortal›ya yap›lacak taleplere, karfl› teminat
vermektedir.
Sigortan›n bu hallerden birinci halde yap›l-
24
mas› durumunda, sigortal›n›n sözleflme süresi içinde yürüttü¤ü mesleki faaliyeti dolay›s›yla gerek sözleflme döneminde, gerekse
sözleflmenin bitiminden itibaren iki y›l içinde
baflkalar›n›n zarar u¤ramas› sonucunda,
veya
‹kinci halde yap›lmas› durumunda, sözleflme yap›lmas›ndan önceki bir y›l içinde veya sözleflme yürürlükteyken meydana gelen olaya ba¤l› olarak;
a)Sigortac›n›n bilgisi ve yaz›l› muvafakati
dâhilinde olmak kofluluyla sigortal› taraf›ndan ödeme yap›lmas› veya
b)Sigortal›ya karfl› yap›lan tebligat sonucu
davran›m veya hukuki takibin ö¤renilmesi,
c)Zarar›n gerçekleflti¤inin ve bu zarar›n sigortal›n›n sorumlulu¤undan kaynakland›¤›n›n mahkeme taraf›ndan karar alt›na
al›nmas› hallerinde, riziko gerçekleflmifl olacakt›r.
Rizikonun gerçekleflmesi halinde özel durumlar hariç olmak üzere, hangi belgelerin istenilece¤i poliçe ekinde aç›k ve anlafl›l›r flekilde
yer almak zorundad›r. Sigortac› bu belgelerin eksiksiz olarak flirket merkezine iletildi¤i tarihten itibaren on befl iflgünü içinde gerekli
incelemeleri tamamlay›p sözleflmeye ayk›r›
olmayan tazminat› ödeyecektir.
Sigortal›n›n poliçede belirlenmifl ve s›n›rlar›
hukuk kurallar› veya etik kurallar ile tespit
edilen mesleki faaliyeti d›fl›ndaki faaliyetlerinden kaynaklanan tazminat talepleri;
mesleki faaliyetin ifas› s›ras›nda sigortal› taraf›ndan kasden sebep olunan her tür olay
ile davran›fllar›; sigortal› veya çal›flt›rd›¤› kiflilerin poliçede belirtilen mesleki faaliyeti
ifa ederken alkol, uyuflturucu ya da narkotik maddelerin tesiri alt›nda bulunmas› sonucunda meydana gelen olaylar; idari ve
adli para cezalar› dâhil her tür cezai flartlar
ve cezalar sigorta teminat› d›fl›ndad›r.
Doktorun hukuki sorumlulu¤unun dayana¤›n›n hastas› ile aras›ndaki r›za iliflki oldu¤u
ve bu iliflkinin sözleflme niteli¤i tafl›d›¤›na
flüphe yoktur. Doktor ile hastas› aras›ndaki
iliflkinin vekâlet akdi oldu¤u genelde kabul
görmektedir. Bu sözleflme ile vekil (doktor)
müvekkiline (hasta) karfl› bir ifl vermeyi taahhüt etmektedir. Ancak vekilin vekâleti iyi
bir surette ifas›, özen göstermesi gerekir. Bu
özende, kendisinden beklenen dikkat, ilgi,
ihtimam yan›nda gerekli beceriye ve flartlara sahip olunmas› gere¤i de aç›kt›r. Yarg›tay›n doktorun sorumlulu¤una iliflkin kararlar›nda, doktorun mutad ihtimam› ve özeni
göstermesi, mesle¤in gerektirdi¤i flartlara
uymas› halleri sorumlulu¤unu gerektirir nitelikte bulunmufltur.
Dünya Tabipler Birli¤ine göre, doktorun tedavi s›ras›nda standart uygulamay› yapmamas›, beceri eksikli¤i veya hastaya tedavi vermemesi sonucu oluflan zarar malpraktis kötü
uygulamad›r.
Hatal› tan›, hatal› tedavi, önlenebilir bir olumsuzlu¤u öngörmemek, önlememek, tan›yamamak, bu tür uygulamalar aras›ndad›r. Buna mukabil, baz› acil durumlarda doktorun
yan etkileri ve olumsuz sonuçlar› göz önüne
alarak giriflimlerde bulunmas›, doktorun hakl›l›¤› olarak da savunulabilecektir. Konu, son
derece dikkatle ve sorumlulu¤un, gene t›p
yetkililerinin bilirkiflilikleri ile çözümlenecek
mahiyettedir. Bu sigorta uygulamas›nda baz›
olumsuz hususlar üzerinde flimdiden önemle
durulmas› sistemin baflar›yla iflleyifli için gerekli görülmektedir.
ha tatminkâr ve hizmete uygun olarak oluflacak bir fiyatland›rma ile giderilece¤i, görüflündeyiz.
❖ Olay bafl› teminat yan›nda, y›ll›k teminat
toplam›n›n belirlenmemesi sigortac›n›n sorumlulu¤unu art›ran bir yüktür. Yarg›lama giderlerinin (avukat giderleri dahil) teminat
içindeki durum ve davalar›n sigorta flirketince takibi konular›nda belirsizlikler vard›r.
❖ Ma¤durun do¤rudan sigortac›ya baflvuru
hakk›n›n olup olmad›¤› aç›k de¤ildir. Yarg›da
zarar görenin zorunlu sigortalarda do¤rudan
do¤ruya sigortac›ya da baflvurabilece¤i
yayg›n bir uygulamad›r.
❖ Rizikonun gerçekleflmesi halinde istenecek
belgeler ile prim art›r›m›na neden hallerde kiflisel verilerin korunmas› yolunda önlemler
al›nmas› kaç›n›lmazd›r.
❖T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Sigortada teminat d›fl› haller, ‹htiyari Hekim Klozundaki teminat d›fl› hallere nazaran daha dard›r. Bu hallerin, geniflletilmemesi sigorta flirketlerini reasürans aç›s›ndan da zorlayacakt›r.
❖Yukar›da serdedilen hususlar yan›nda, bu
zorunlu sigortada; hem olay, hem de talep
esas›na göre teminat verilmesi sigorta flirketlerini reasürans teminat› sa¤lamada müflkül
durumda b›rak›labilecek bir baflka husustur.
Reasürans ihtiyac›n›n, uluslar aras› piyasada
yayg›n olan talep esas›na göre sa¤lanabilme olana¤› göz önüne al›narak, flimdilik bu
esasa göre teminat verilmesi, olay esas›n›n iste¤e b›rak›lmas› uygun olacakt›r.
Örne¤in;
❖ Difl doktorlar› ile beraber 140 bin civar›ndaki doktorlar›n risk gruplar›na göre ay›r›m›nda, sigorta teminatlar›n›n saptanmas›nda ve fiyatlar›n tespitinde olumsuzluklar zamanla düzelecektir. Bilhassa primlerin yetersiz oldu¤u yolunda sigortac›lar›n; yüksek
oldu¤u yolunda doktorlar›n flikâyetlerinin,
serbest piyasa flartlar› muvacehesinde da-
Sonuç olarak; eksikliklerine ve hakl› görünen
baz› tepkilere ra¤men, hasta haklar›n› koruyan, hasta doktor iliflkisinde güven tesis eden
“ T›bb› Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali
Sorumluluk Sigortas›” çok kere yeterli ve vicdanlar› tatmin eder olmaktan uzak kalan ve
ma¤durlar› b›kt›racak flekilde geciken tazminat ödemelerine son verecek bir sigorta olarak yerini alacakt›r.
25
AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA
Sigorta Teknik Karfl›l›klar›
Onur ACAR
TSRfiB, Mali ve Finansal Düzenlemeler
vrupa Birli¤i’nde sigortac›l›kla ilgili teknik karfl›l›klar ve bunlar›n muhasebelefltirilmesine iliflkin kurallar Sigorta Muhasebesi Direktifi olarak bilinen 91/674/EEC say›l› Direktif ile
düzenlenmifltir. Teknik karfl›l›klar›n yat›r›laca¤›
varl›klarla ilgili kurallar ve s›n›rlamalar ise
2002/83/EC say›l› Hayat Direktifi ile 92/49/EEC
say›l› üçüncü nesil hayat-d›fl› Direktifinde yer almaktad›r. Ülkemizde ise, teknik karfl›l›klar 2007
y›l›nda yürürlü¤e giren 5684 say›l› Sigortac›l›k
Kanunu’nun teknik karfl›l›klar bafll›kl› 16’nc›
maddesi do¤rultusunda 07 A¤ustos 2007 tarihli ve 26606 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan
“Sigorta ve Reasürans ile Emeklilik fiirketlerinin
Teknik Karfl›l›klar›na ve Bu Karfl›l›klar›n Yat›r›laca¤› Varl›klara ‹liflkin Yönetmelik” ile düzenlenmifltir. Avrupa Birli¤i mevzuat›yla büyük ölçüde
uyumlu olan bu Yönetmelik 28 Temmuz 2010
tarihli ve 27655 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanan de¤iflikliklerle son halini alm›flt›r.
A
Bu çerçevede, Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta flirketleri, sigortal›lara olan yükümlülüklerini yerine getirebilmek ve sa¤l›kl› bir mali bünye ile faaliyetlerini sürdürebilmek amac›yla uygulama esaslar› yasal düzenlemelerle belirlenmifl olan alt› farkl› teknik karfl›l›k ay›rmaktad›r.
Bu karfl›l›klar AB ülkelerinde de yer alan kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›, devam eden riskler
karfl›l›¤›, muallâk tazminat karfl›l›¤›, ikramiye ve
indirimler karfl›l›¤›, matematik karfl›l›klar ile baz›
AB ülkelerinde de yer alan dengeleme karfl›l›¤› olarak s›ralanmaktad›r.
KAZANILMAMIfi PR‹MLER KARfiILI⁄I
Gelecekte gerçekleflmesi muhtemel rizikolara
karfl› belli bir prim ödemesi karfl›l›¤›nda akdedilen sigorta sözleflmeleri belirli bir süreyi içermekte olup, bu süre özellikle hayat d›fl› sigorta
26
“Sigorta flirketleri akdettikleri sigorta
sözleflmelerinden do¤an
mevcut ve muhtemel
yükümlülüklerini karfl›lamak üzere karfl›l›k ay›rmakta olup bunlara sigorta
teknik karfl›l›klar› denilmektedir. fiirketlerin varl›klar›n›n teknik karfl›l›klar›
karfl›layacak düzeyde olmas›
beklenmektedir.”
sözleflmelerinde genellikle bir y›ld›r. Sigorta sözleflmelerinin bafllama ve sona erme tarihlerinin
dönemler aras›nda da¤›laca¤› dikkate al›nd›¤›nda, dönem sonlar›nda birçok sözleflmenin
süresi henüz sona ermemifl olacakt›r. Örne¤in,
1 Kas›m 2010 tarihinde düzenlenmifl bir y›ll›k poliçenin 31 Aral›k 2010 tarihine kadar olan süreye denk gelen primi kazan›lm›fl prim, 31 Aral›k
gününden sözleflmenin sona erece¤i 1 Kas›m
2011 tarihine kadar geçen sürenin primi ise henüz kazan›lmam›fl olacakt›r. Oysa herhangi bir
tarih itibariyle kazan›lmam›fl primlerin sözleflmelerin geri kalan süresinde oluflabilecek hasarlar› karfl›layabilmesi beklenir. ‹flte bu amaçla
sigorta flirketleri, belirli bir dönem içinde yaz›lm›fl prim gelirinin dönem sonunda henüz kazan›lmam›fl oldu¤u kabul edilen k›sm› için “kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›” (unearned premiums
reserve) ay›r›r.
Ülkemizde sigorta flirketleri matematik karfl›l›k
ayr›lan sigorta sözleflmeleri hariç di¤er sözleflmeler için kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ay›rmak zorundad›r. Y›ll›k veya bir y›ldan k›sa süreli
aral›klarla yenilenen sigorta teminat› içeren bir
y›ldan uzun süreli sigorta sözleflmelerinin y›ll›k sigorta teminat›na karfl›l›k gelen primleri için de
kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ayr›lmal›d›r. Ancak, bir y›ldan uzun süreli olarak akdedilen hayat, sa¤l›k ve ferdi kaza sigortalar›nda kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› yerine matematik karfl›l›k ayr›lmas› gerekmektedir.
Kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›, yürürlükte bulunan sigorta sözleflmeleri için tahakkuk etmifl
primlerin herhangi bir komisyon veya di¤er bir
indirim yap›lmaks›z›n brüt olarak, gün esas›na
göre ertesi hesap dönemlerine sarkan k›sm›ndan oluflur. Ancak, belirli bir bitifl tarihi olmayan
emtia nakliyat sigortas› sözleflmelerinde, istatistikî verilere göre tahmini bitifl tarihlerinin tespit
edilmesi ve buna göre kazan›lmam›fl primler
karfl›l›¤› ayr›lmas› gerekmektedir. Bu hesab›n
yap›lamamas› durumunda, son üç ayda tahakkuk etmifl primlerin yüzde 50’si kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› olarak ayr›l›r.
DEVAM EDEN R‹SKLER KARfiILI⁄I
Sigorta sözleflmelerine iliflkin olarak her hesap
dönemi sonunda ayr›lan kazan›lmam›fl primler
karfl›l›¤›n›n gelecekte oluflmas› muhtemel hasarlar› karfl›lamas› beklenir. Ancak hasar miktar› flirketin bekledi¤inden fazla olabilir ve kazan›lan primler ile kazan›lmam›fl primler için ayr›lan
karfl›l›klar hasar›n ödenmesinde yetersiz kalabilir. ‹flte bu nedenle, kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›n›n, flirketin tafl›d›¤› risk ve beklenen masraf
düzeyine göre yetersiz kalmas› halinde ve sigorta sözleflmesinin süresi boyunca üstlenilen
risk düzeyi ile kazan›lan primlerin zamana ba¤l› da¤›l›m›n›n uyumlu olmad›¤› kabul edilen sigorta branfllar›nda “devam eden riskler karfl›l›¤›” (unexpired risk reserve) ayr›l›r. Böylece, flirketler sadece mevcut yükümlülükleri için de¤il, ayn› zamanda gelecekteki muhtemel yükümlülükleri için de karfl›l›k ay›rm›fl olmaktad›r.
Ülkemizde de sigorta flirketleri, 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunu ile birlikte bu karfl›l›¤› ay›rmaya
bafllam›fllard›r. fiirketler, yürürlükte bulunan ve
kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤› ayr›lan sigorta
sözleflmeleri dolay›s›yla ortaya ç›kabilecek tazminatlar›n ilgili sözleflmeler için ayr›lm›fl kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›ndan fazla olma ihtimali-
ne karfl›, son 12 ay› kapsayacak flekilde yeterlilik testi yapmak zorundad›r. Bu test, net kazan›lmam›fl primler karfl›l›¤›n›n beklenen net hasar
prim oran› ile çarp›lmas› suretiyle yap›l›r. Beklenen net hasar prim oran›, gerçekleflmifl hasarlar›n kazan›lm›fl prime bölünmesi suretiyle bulunur. Her bir branfl baz›nda, beklenen hasar
prim oran›n›n yüzde 95’in üzerinde olmas› halinde, yüzde 95’i aflan oran›n net kazan›lmam›fl
primler karfl›l›¤› ile çarp›lmas› sonucunda bulunan tutar net devam eden riskler karfl›l›¤›n›,
yüzde 95’i aflan oran›n brüt kazan›lmam›fl
primler karfl›l›¤› ile çarp›lmas› sonucunda bulunan tutar ise brüt devam eden riskler karfl›l›¤›n›
verir.
MUALLÂK TAZM‹NAT KARfiILI⁄I
Dönem içinde gerçekleflmifl ancak çeflitli nedenlerle ifllemleri tamamlanamam›fl hasar
ödemeleri için “muallâk tazminat karfl›l›¤›”
(outstanding claims reserve) ayr›l›r.
Ülkemizde de sigorta flirketleri tahakkuk etmifl
ancak henüz fiilen ödenmemifl tazminat bedelleri ile gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl
tazminat bedelleri için muallâk tazminat karfl›l›¤› ay›rmak zorundad›r. Gerçekleflmifl ancak
rapor edilmemifl tazminatlar (IBNR) için ayr›lacak karfl›l›k tutar›, tahakkuk etmifl ve hesaben
tespit edilmifl tazminat tutarlar› ile toplanarak
ayr›lacak nihai muallâk tazminat rakam›na
ulafl›lmaktad›r.
Bir hesap dönemi içinde gerçekleflen ancak
daha sonraki bir hesap döneminde ihbar edilen tazminat taleplerini ifade eden IBNR, gerçekleflmifl ancak rapor edilmemifl tazminat
bedellerinin son 5 veya daha fazla y›llarda; bu
tarihlerden önce meydana gelmifl ancak sonras›ndan rapor edilmifl tazminatlar›n, bunlara
iliflkin rücu, sovtaj ve benzeri gelir tahsilâtlar›n›n
tenzil edilmesinden sonra kalan tutarlar›n›n,
söz konusu y›llara iliflkin prim üretimlerine bölünmesi suretiyle bulunan a¤›rl›kl› ortalamas›n›n
son 12 ayl›k toplam brüt prim üretimiyle çarp›lmas› suretiyle hesaplan›r. Bu flekilde yap›lan
hesaplamayla bulunan tutar ile aktüeryal zin-
27
AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA
cirleme merdiven metodu (AZMM) ile bulunan
tutar branfllar›n toplam› itibariyle k›yaslan›r ve
hangi tutar daha büyük ise bu yöntemin her
bir branfl›na iliflkin tutarlar› gerçekleflmifl ancak
rapor edilmemifl tutar olarak kabul edilir.
AZMM, gelecekte meydana gelmesi olas›
hasarlar için istatistikî yöntemler kullan›larak
ihtiyaç duyulan karfl›l›¤›n belirlenmeye çal›fl›ld›¤› aktüeryal bir yöntemdir. AZMM dünyada
birçok farkl› yolla hesaplanabildi¤i gibi ülkemizde de, gerçekleflen hasar verileri baz al›narak yap›lan istatistiki hesaplamalara dayanan ve Hazine Müsteflarl›¤›nca belirlenen
5 farkl› yöntemden (Standart Zincir, Hasar/Prim, Cape Cod, Frekans/fiiddet ve Munich Zinciri) biri seçilerek hesaplanmaktad›r.
fiirketler her bir branfl baz›nda kullanacaklar›
yöntemi belirlemekte ve bunu 3 sene boyunca de¤ifltirememektedir.
Yeni faaliyete bafllanan branfllara iliflkin IBNR
hesaplamas› ise, faaliyete baflland›¤› tarihten
itibaren befl y›l boyunca flirket aktüeri taraf›ndan yap›l›r. Ancak bu durumda, muallak tazminat karfl›l›klar›n›n yeterlili¤inin ölçülmesi amac›yla, her hesap y›l› sonunda ve branfllar itibar›yla muallak tazminat karfl›l›¤› yeterlilik tablosu
düzenlenmelidir. Bu tablo, ayr›lan muallâk taz-
28
minat karfl›l›¤›n›n, bu karfl›l›klar›n konusu olan
dosyalara iliflkin olarak fiilen ödenen tazminat
bedeli toplam›na oran› olan muallâk tazminat
karfl›l›¤› yeterlilik oran›n› gösterir. Söz konusu
oran›n yüzde 100’ün alt›nda olmas› halinde,
bu oran ile yüzde 100 oran› aras›ndaki fark, cari y›l muallâk tazminat karfl›l›¤› ile çarp›larak yeterlilik oran› fark tutar› bulunur. Yeterlilik oran›
fark tutar› her bir branfl için ayr› ayr› ilave edilerek cari y›lda ayr›lacak nihai muallak tazminat
karfl›l›¤›na ulafl›l›r.
‹KRAM‹YE VE ‹ND‹R‹MLER KARfiILI⁄I
Cari dönemde yaflayan poliçelere iliflkin olarak sigortal›ya müteakip dönemlerde yenilemeye ba¤l› olmaks›z›n bir ikramiye veya indirim
taahhüdünde bulunuldu¤u takdirde sigorta
flirketlerince “ikramiye ve indirimler karfl›l›¤›”
(bonuses and rebates reserve) ayr›l›r.
Ülkemizde, 5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunuyla ihdas edilen bu karfl›l›k, sigorta flirketlerinin ikramiye ve indirim uygulamas›na gitmesi durumunda, cari y›l›n teknik sonuçlar›na göre sigortal›lar veya lehtarlar için ayr›lan ikramiye ve indirim tutarlar›ndan oluflmaktad›r. ‹kramiye, bir
branflta elde edilen kar›n sigortal›lara da¤›t›lmas›n›, indirim ise bir poliçeye ait primin bir k›s-
m›n›n belli flartlar›n oluflmas› halinde sigortal›ya
geri ödenmesini ifade etmektedir.
‹kramiyeler ve indirimler cari hesap dönemi
içinde lehtar veya sigortal›n›n lehine tahakkuk etmifl ve ödenmifl ya da ödenecek tüm
tutarlar› kapsar. Bu ödeme sigortal›n›n ilerideki primlerinden indirim yap›lmas› veya matematik karfl›l›klar›nda art›r›m yap›lmas› fleklinde
gerçeklefltirilir.
MATEMAT‹K KARfiILIK
Bir y›ldan uzun süreli sigorta sözleflmeleri için sigorta flirketleri taraf›ndan sigorta ettirenlerle
lehtarlara olan yükümlülüklerin karfl›lanmas›
amac›yla “matematik karfl›l›k” (mathematical
reserve) ayr›l›r.
Ülkemizde de, gerek hayat gerekse hayat d›fl› branfllarda faaliyet gösteren flirketler bir y›ldan uzun süreli hayat, sa¤l›k ve ferdi kaza sigorta sözleflmeleri için aktüeryal esaslara göre matematik karfl›l›k ay›rmak zorundad›r.
Matematik karfl›l›klar, aktüeryal matematik
karfl›l›klar ile kâr pay› karfl›l›klar› toplam›ndan
oluflur. Aktüeryal matematik karfl›l›klar, flirketlerin üstlendi¤i riziko için al›nan primler ile sigorta ettirenler ve lehtarlara olan yükümlülüklerin peflin de¤erleri aras›ndaki fark olarak
tan›mlanmaktad›r. Sigortac›n›n ileride yerine
getirece¤i yükümlülüklerinin peflin de¤eri ile
sigorta ettiren taraf›ndan ileride ödenecek
primlerin bugünkü de¤eri aras›ndaki fark›n
bulunmas› fleklinde hesaplan›r.
Kâr pay› karfl›l›klar› ise, taahhüt edilmiflse aktüeryal matematik karfl›l›klar›n yat›r›ma yönlendirilmesi sonucu elde edilen gelirlerden sigortal›lara ayr›lan pay olarak tan›mlanmaktad›r. Kâr
pay› karfl›l›klar›, flirketlerin kâr pay› vermeyi taahhüt ettikleri sözleflmeler için sigorta ettirenler
ile lehtarlara olan yükümlülüklerine istinaden
ayr›lan karfl›l›klar›n yat›r›ld›klar› varl›klar›n gelirlerinden ve teknik faiz geliri ile s›n›rl› olmak kayd›yla garanti edilen k›sm›n da dâhil oldu¤u
miktar ile önceki y›llara ait birikmifl kâr pay› karfl›l›klar›ndan oluflur.
DENGELEME KARfiILI⁄I
Sigorta flirketleri, özellikle deprem, kas›rga gibi
do¤al afetler nedeniyle büyük ve beklenmedik
hasarlar ve ciddi tazminat ödemeleriyle karfl›
karfl›ya kalabilir. Bu nedenle, takip eden hesap
dönemlerinde meydana gelebilecek tazminat
oranlar›ndaki dalgalanmalar› dengelemek ve
katastrofik riskleri karfl›lamak üzere “dengeleme
karfl›l›¤›” (equalization reserve) ayr›l›r.
Ülkemizde de sigorta flirketleri, 5684 say›l› Kanun öncesinde var olan deprem hasar karfl›l›klar›na benzer flekilde dengeleme karfl›l›¤› ay›rmaktad›r. Buna göre, kredi ve deprem teminatlar› için, her bir y›la tekabül eden kredi ve
deprem net primlerinin yüzde 12’si oran›nda
dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmaktad›r. Tan›mdan
da anlafl›laca¤› üzere, sadece kredi ve ihtiyari
deprem sigortalar›nda de¤il, deprem teminat›n›n ek teminat olarak verildi¤i sigortalarda da
deprem teminat› için al›nan primler üzerinden
hesaplanmak suretiyle dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmas› gerekmektedir.
Karfl›l›k ayr›lmas›na son befl finansal y›lda yaz›lan net primlerin en yüksek tutar›n›n yüzde
150’sine ulafl›l›ncaya kadar devam edilir. Bu
miktara ulafl›lmas› halinde karfl›l›k ayr›lmas› durdurulur, bir önceki y›lki bilançoda yer alan karfl›l›k tutar›na göre arada fark ç›kmas› halinde
ise bu fark özsermaye alt›nda muhasebelefltirilir. Depremin meydana gelmesi veya kredi
branfl›nda ilgili finansal y›lda teknik zarar gerçekleflmesi durumunda, kredi ve deprem teminatlar› için ayr›lan bu karfl›l›klar tazminat ödemelerinde kullan›labilir.
AB ülkelerinden farkl› olarak ülkemizde vefat teminat›n›n verildi¤i hayat sigortalar›nda da dengeleme karfl›l›¤› ayr›lmaktad›r. Bu hesaplamay›
flirketler kendi istatistikî verilerini kullanarak yapabilecekleri gibi, hesaplama yapabilecek veri
seti bulunmayan flirketler vefat net priminin yüzde 11’ini deprem primi olarak kabul edecek ve
bu tutar›n yüzde 12’si oran›nda karfl›l›k ay›racakt›r. Böylece her 100 liral›k vefat net priminin 1.32
liras› dengeleme karfl›l›¤› olarak ayr›lmaktad›r.
29
AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA
Avrupa Birli¤i’nde
Bankasürans
Müge SOYSAL
TSRfiB Avrupa Birli¤i ve Uluslararas› ‹liflkiler
igorta ürünlerinin bankalar arac›l›¤›yla
sat›fl›n› sa¤layan bankasürans, 1980’li
y›llar›n bafl›nda ilk olarak Fransa’da ortaya ç›km›flt›r. Bankasürans bugün Avrupa genelinde
sigorta ürünlerinin sat›fl›nda önemli bir paya sahip olmakla birlikte bankasürans›n en fazla geliflti¤i ülkeler aras›nda Fransa, ‹spanya, Portekiz,
‹talya ve Belçika bulunmaktad›r.
S
BANKASÜRANS MODELLER‹
Avrupa genelinde bankasürans bafll›ca üç
model alt›nda toplanmaktad›r:
Da¤›t›m Anlaflmas› (Distribution Agreement): Banka, sigorta flirketi için arac›l›k
görevini yürütür. Bu model AB’de en yayg›n
olarak Almanya ve Birleflik Krall›k’ta görülmektedir.
Ortak Giriflim (Joint Venture): Banka, bir veya daha fazla sigorta flirketi ile ortakl›k yürütür. Bu modelin en fazla görüldü¤ü AB ülkeleri aras›nda ‹talya, ‹spanya ve Portekiz yer almaktad›r.
Tam Bütünleflme (Full Integration): Yeni
ba¤l› ortakl›k kurulur. Bu model en fazla
Fransa, ‹spanya, Belçika, Birleflik Krall›k ve ‹rlanda’da yayg›nd›r.
AB Ülkerelerindeki Farkl› Hayat Sigortas› Ortakl›k Modelleri-2002
Be
lg
iu
m
Fr
an
ce
Ge
rm
an
y
Ita
ly
SP
ai
n
UK
Eu
Av rep
er oe
ag an
e
Birkaç flirket veya brokerle ile anlaflma
D›flar›dan tek bir flirket ile anlaflma
Birkaç flirket ile ortak flirket olarak anlaflma
Dahili kurulufl
BANKASÜRANSIN BAfiARISININ
ARDINDAK‹ NEDENLER
Yasal Çerçeve: Vergi avantajlar› ile bu gibi
avantajlar› öngören yasal de¤ifliklikler sigorta
ürünlerinin sat›fl›n› olumlu veya olumsuz flekilde
etkileyebilmektedir.
30
Ne
th
er
lan
ds
Örne¤in, ‹talya’da 1990 y›l›nda yürürlü¤e giren
Amato Kanunu, sigorta flirketleri ile bankalar›
korumak amac›yla bankasürans faaliyetine
baz› k›s›tlamalar getirmifltir. Buna göre bankalar sigorta ürünlerinin sat›fl›n› ancak afla¤›da
belirtilen flartlar alt›nda sa¤layabilmektedir:
❖ Sigorta poliçeleri sigorta flirketleri taraf›ndan
belirlenir ve poliçe içeri¤i bankalar taraf›ndan
de¤ifltirilemez,
❖ Sigorta flirketi gerekti¤inde banka orta¤›n›n iste¤iyle müflterinin sigorta kapsam›n› de¤ifltirebilir,
❖ Banka personeli sigorta flirketi taraf›ndan
e¤itilmelidir,
❖ Sigorta poliçeleri kolayl›kla sigorta flirketine
devredilebilir,
❖ Bankan›n sigorta faaliyeti sigorta flirketi taraf›ndan gözetlenmelidir.
Banka ‹maj›: Fransa, ‹spanya, ‹talya ve Belçika
gibi AB ülkelerinde bankalar tüketicilerin gözünde iyi bir imaja sahiptir. Zira müflteri ve banka
çal›flan› aras›nda kurulan birebir iliflki ve bankalar›n finansal konularda daha fazla yetkin olmas› tüketicilerin genel anlamda bankalara karfl›
daha fazla güven duymalar›n› sa¤lamaktad›r.
Buna karfl›n Birleflik Krall›k’ta hayat sigortas›
ürünlerinin sat›fl› ço¤unlukla brokerler taraf›ndan sa¤lanmakta olup Finansal Hizmetler Kanunu (1986) bankalar›n kendi sigorta faaliyetleri konusunda ba¤l› ortakl›klar oluflturmalar›n›
teflvik etmektedir.
Avrupa Birli¤i genelinde bankasürans arac›l›¤›yla sa¤lanan sigorta ürünleri konusunda herhangi bir k›s›tlama olmamakla birlikte bankac›l›k
a¤›na uygun, basit ve standart ürünler, bankasürans taraf›ndan sat›fl› en fazla yap›lan ürünlerdir. Bu kapsamda hayat sigortas› ürünleri
bankasürans arac›l›¤›yla sat›fl› sa¤lanan ürünler
aras›nda ilk s›ray› almaktad›r. Zira hayat sigortas› ürünlerinin banka ürünlerini tamamlay›c›
nitelikte olmas› ve hayat-d›fl› sigorta ürünlerinin
özel yönetim ve sat›fl kabiliyeti gerektirmesi
bankasürans a¤› kapsam›nda hayat sigortas›
ürünlerinin öne ç›kmas›n› sa¤lamaktad›r.
Da¤›t›m A¤›: Yo¤un bankac›l›k a¤› ve co¤rafi yak›nl›k müflteride güven ve sadakat
duygusunu uyand›rarak bankalar›n sat›fl faaliyetlerini artt›rmaktad›r. AB’de bankalar›n
en yo¤un ve etkin sat›fl a¤›na sahip oldu¤u
ülke ‹spanya’d›r.
BANKASÜRANS ARACILI⁄IYLA SATIfiI
SA⁄LANAN S‹GORTA ÜRÜNLER‹
AB Ülkerelerinde Sigorta Da¤›t›m A¤lar›n›n Pazar Paylar› (%)
Fransa
‹spanya
Banka a¤›
‹talya
Belçika
Geleneksel a¤lar
Birleflik
Krall›k
Almanya
Do¤rudan sat›fl a¤›
Kaynak:
Bancassurance,
Focus Scor
Group, Ekim
2005.
31
AVRUPA B‹RL‹⁄‹ VE S‹GORTA
Rotterdam Kurallar›
Hüseyin ARSLAN
TSRfiB, Hukuk ve Mevzuat
›saca Rotterdam Kurallar› olarak bilinen Mallar›n Tamamen veya K›smen
Deniz Yoluyla Uluslar Aras› Tafl›nmas›na ‹liflkin
Birleflmifl Milletler Konvansiyonu, mallar›n deniz yoluyla tafl›nmas›na iliflkin olarak hukuki
ve siyasi bir çerçeve belirleyen bir dizi uluslar
aras› kuraldan oluflmaktad›r. Konvansiyon,
uluslar aras› deniz tafl›mas›n›n bir aya¤›n›
oluflturdu¤u, kap›dan kap›ya teslimat taahhüdü içeren sözleflmelerde tafl›tan, donatan
ve gönderilenin hak ve yükümlülüklerini düzenleyen daha modern ve yeknesak bir hukuki rejim oluflturmay› hedeflemektedir. Konvansiyonun amac›, yürürlükteki uluslar aras›
kurallar›n kapsam›n› geniflletmek ve bu kurallar› modern hale getirmektir. Bu amaçla,
La Haye Kurallar›n›n, La Haye-Visby Kurallar›n›n ve Hamburg Kurallar›n›n güncellenmesi
ve/veya yenileriyle de¤ifltirilmektedir. Konvansiyonla, sadece denizcili¤e özgü düzenleme anlay›fl›ndan denizcilik art› anlay›fl›na
geçildi¤i ifade edilmektedir1.
K
Rotterdam Kurallar›n›n Birleflmifl Milletler Uluslararas› Ticaret Hukuku Komisyonu taraf›ndan oluflturulan nihai taslak metni 11 Aral›k
2008 tarihinde kabul edilmifl ve Hollanda’n›n
Rotterdam kentinde 23 Eylül 2009 tarihinde
imzaya aç›lm›flt›r.
‹mza koyan devletleraras›nda Amerika Birleflik
Devletleri, Fransa, Yunanistan, Danimarka, ‹sviçre
ve Hollanda yer almakta olup, 22 imzac› devletin
dünya ticaretinin hacim olarak yüzde 25’ini elinde tuttu¤u ifade edilmektedir.2 Ancak Konvansiyonun 94’üncü maddesi, yürürlü¤e girmek için 20
devletin Konvansiyonu iç hukukta onaylamas›n›
flart kofltu¤undan ve Eylül 2010 itibariyle hiçbir imzac› devlet bu onay ifllemini tamamlamad›¤›n-
32
dan Konvansiyon henüz yürürlü¤e girmemifltir.
96 maddeden ve 18 bölümden oluflan Konvansiyonun uygulanaca¤› tafl›ma sözleflmesi
(contract of carriage), Tan›mlar bafll›kl› 1’inci
maddenin ilk bendinde, bir tafl›tan›n belli bir
nakliye ücreti karfl›l›¤›nda, mallar› bir yerden
bir yere tafl›nmas›n› taahhüt etti¤i sözleflmeler
olarak tan›mlanmakta ve bu sözleflmede tafl›man›n tümünün veya belli bir bölümünün
deniz yoluyla yap›lmas› flart koflulmaktad›r. Bu
yönüyle Konvansiyon deniz tafl›mac›l›¤›na
hasredilmifl de¤ildir ve bir aya¤›n› deniz tafl›mas›n›n oluflturdu¤u tafl›ma da dâhil olmak
üzere kap›dan-kap›ya teslimi taahhüdü öngören tafl›ma sözleflmelerine uygulanmaktad›r ve bu özelli¤i nedeniyle ›slak çok biçimli
(wet multimodal) olarak adland›r›lmaktad›r.
fiüphesiz hukuki olarak sözleflmenin uygulanmas›nda deniz tafl›mas›n›n fiilen yap›lmas› gerekli de¤ildir, sözleflmede seçimlik olarak öngörülmüfl olmas› da yeterlidir.
Rotterdam kurallar›n›n uygulanmas› bak›m›ndan Madde 5 çifte uluslar aras› olma
koflulu getirmektedir. Tafl›man›n deniz aya¤›na iliflkin olarak, bu tafl›man›n uluslar aras›
nitelik tafl›mas› yani deniz tafl›mas›nda geminin ç›k›fl liman› ile var›fl liman› farkl› devletlerde bulunmas› gerekti¤i ayr›ca bu koflulun
yan› s›ra mallar›n gönderildi¤i ve teslim al›nd›¤› noktalar›n da farkl› ülkelerde olmas› koflulu aranmaktad›r.
Ayr›ca, Konvansiyonun uluslar aras› bir sözleflme oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda, uygulama için
taraf devletlerle bir ba¤lant› kurulmas› gerekti¤i ortaya ç›kacakt›r. Bu konuda da düzenleme
getiren Madde 5, yükün tafl›nmak üzere, tafl›tan veya temsilcisi taraf›ndan teslim al›nd›¤›
yer, yükleme liman›, boflaltma liman›, yükün
tafl›ma sonunda ilgiliye teslim edilece¤i yer veya bunlardan herhangi birinin taraf devletlerden birinde bulunmas›n› flart koflmaktad›r. Bu-
rada tafl›ma sözleflmesinin taraflar›n›n uyru¤unun uygulama bak›m›ndan önem tafl›mad›¤›n›
vurgulamakta fayda vard›r.
Konvansiyonun uygulama alan›, charter sözleflmeleri ve geminin veya geminin belli bir
k›sm›n›n kullan›lmas›na iliflkin sözleflmeler d›fl›nda düzenli hat tafl›mac›l›¤› (liner transportation) olarak belirlenmifltir. Bunun d›fl›ndaki
tafl›malar (non-liner transportation) bak›m›ndan ise yine charter sözleflmeleri ve geminin
veya geminin belli bir k›sm›n›n kullan›lmas›na
iliflkin sözleflmeler d›fl›nda olmak ve (elektronik veya klasik) bir tafl›mac›l›k belgesi düzenlenmesi flart› koflulmufltur.
Rotterdam Kurallar›n›n uygulanaca¤› tafl›mac›l›k sözleflmesinde, deniz yolu d›fl›ndaki
tafl›mac›l›k türlerinin de öngörülmüfl olmas›
halinde, bu di¤er tafl›ma türlerine iliflkin sözleflmelerle ç›kabilecek muhtemel ihtilaflar
belli flekilde çözülmeye çal›fl›lm›flt›r. Buna
göre, deniz tafl›mas›ndan önceki ya da sonraki tafl›malar bafll›kl› 26’nc› madde a¤ sorumlulu¤u kural›n› (network liability) getirmifltir. Rotterdam Kurallar› mallar›n gemiye
yüklenmesinden sonra ve geminin boflalt›lmas›na kadar geçen süre içinde ortaya ç›kacak hasar ve ziya nedeniyle veya bu süreçte ortaya ç›kacak bir hadisenin mallar›n
tesliminin gecikmesine neden olmas› haliyle
s›n›rl› iken bu sürenin d›fl›nda kalan zamanda do¤acak sorumluluk bak›m›ndan, Konvansiyonun di¤er sözleflmelere ayk›r› hükümleri uygulanmayacakt›r.
Di¤er Ulaflt›rma Yöntemleri ile Yap›lan Tafl›mada Uygulanacak Uluslararas› Sözleflmeler bafll›kl› 82’inci madde ise zarar, kay›p ya
da teslimde gecikmelerin deniz aya¤›n›n d›fl›ndaki maddede say›lan 4 ulafl›m fleklinden
birinde meydana gelmesi halinde Rotterdam Kurallar›n›n tafl›man›n bu aya¤›na uygulanacak uluslararas› sözleflmelerin hükümlerin uygulanmas›n› etkilemeyece¤ini
aç›kça belirtmektedir. Böylelikle, Madde 82
sözleflmelerin, deniz tafl›mac›l›¤› ile ilgilendikleri bölümle s›n›rl› olmak üzere di¤er söz-
leflmelere taraf olan bir devlete koruma
sa¤lamaktad›r. Maddede say›lan dört ulafl›m biçimi flunlard›r: havayolu ile tafl›ma, karayolu ile tafl›ma, demiryolu ile tafl›ma ve iç
sularda tafl›ma.
Tafl›tan›n sorumlulu¤unun s›n›rland›r›lmas›na
iliflkin olarak, Konvansiyon tafl›tan›n parça
bafl›na olan sorumlulu¤unu; hasarl› veya
kaybolmufl yüklerde parça bafl›na 875SDR
veya kilo bafl›na 3 SDR olarak belirlenmifltir.
(hangisi yüksek ise, o uygulanacakt›r) geç
teslimat hasarlar›nda ise, navlun bedelinin
2,5 kat› olarak belirlenmifltir. Hamburg Kurallar›’na göre ise parça bafl›na 835 SDR veya
kilo bafl›na 2,5 SDR olarak belirlemiflti.
Tafl›tan, yolculu¤a elverifllili¤e iliflkin koflullar›
yaln›zca seyahat öncesinde sa¤lamakla de¤il yol boyunca da denize elverifllili¤i korumakla yükümlüdür.
Rotterdam Kurallar›, modernizasyon hedefinin gerektirdi¤i flekilde, elektronik tafl›maya
kay›tlar› bafll›kl› 3’üncü bölümünde, bu konuda düzenlemeler getirmektedir. 8’inci maddeye göre Konvansiyon gere¤i bir tafl›mac›l›k belgesinde yer almas› gereken her fley, tafl›tan ve donatan›n r›zas›na dayanmak kofluluyla, elektronik tafl›mac›l›k kayd›na kaydedilebilir. Bu tür elektronik kay›tlar›n oluflturulmas›, tekil kontrolü veya transferi, tafl›mac›l›k
belgelerinin keflide edilmesi, elde bulundurulmas› ve devri ile ayn› hükümde oldu¤u da
aç›kça belirtilmifltir.
Tafl›ma hukukuna iliflkin oldukça teknik düzenlemeler getiren Rotterdam Kurallar›, ülkemizde de akademik çevrelerde tart›fl›lmaya
bafllam›fl lup burada içerikle ilgili çok k›sa bilgi vermek istenmifltir.
Kaynaklar:
www.rotterdamrules2009.com [Paper by Kofi Mbia, Paper by Hannu Honka, Paper by Diego Esteban Chami,
Paper by Ibrahim Khalil Diallo, Paper by Francesco Berlingieri, Paper Tomotaka Fujita, Paper Michael Sturley,
Paper Charles Debattista, Paper Abhinayan Basu Bal]
33
S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹
Sigorta Sektörünün
2010 Y›l› ‹lk Alt› Ay
De¤erlendirmesi
Mehmet KALKAVAN
TSRfiB Genel Sekreter Yard›mc›s›
ergimizin bu say›s›nda Sigorta Sektörünün 2010 y›l›n›n ilk alt› ay›n›n genel
bir de¤erlendirmesini yapaca¤›z. Genel olarak bir de¤erlendirme yapacak olursak, sektör sonuçlar›n son derece kötü oldu¤u kara
araçlar› sorumluluk branfl›, sa¤l›k ve kara
araçlar› branfllar›nda ilk ikisine karfl› bir refleks
D
gelifltirmifl ancak kara araçlar›nda durum
daha da kötüye gitmifltir. Bunun d›fl›nda sektörün teknik anlamda düzeltmeleri yapabildi¤i branfllarda elde etti¤i teknik kar›n yar›s›ndan prim yazma ad›na vazgeçilmifl ve bu
durum mali tablolara olumsuz bir flekilde
yans›m›flt›r.
I- HAYAT DIfiI fi‹RKETLER
A- B‹LANÇO
1- Aktif
2010-6
2009-6
Aktifeki
Pay›(%)
De¤iflim
%
-3,59
42,24
-40,64
0,99
-75,48
-7,30
21,51
-20,04
Cari Varl›klar
Nakit ve Nakit Benzeri Varl›klar
Fin. Varl. ‹le Riski Sigort. Ait Fin. Yat.
Esas Faaliyetlerden Alacaklar
‹liflkili Taraflardan Alacaklar
Di¤er Alacaklar
Gelecek Aylara Ait Giderler
Di¤er Cari Varl›klar
11.679.905.261
4.478.683.013
2.802.465.432
3.272.999.569
11.883.538
47.559.020
1.002.929.331
63.385.359
87
33
21
24
0
0
7
0
12.115.037.315
3.148.583.109
4.721.053.094
3.240.996.093
48.459.933
51.304.565
825.374.000
79.266.522
87
23
34
23
0
0
6
1
Cari Olmayan Varl›klar
1.737.691.400
13
1.767.945.987
13
-1,71
14.939.219
281.215
981.321
681.997.052
596.404.770
362.682.492
3.048.448
77.356.883
0
0
0
5
4
3
0
1
6.846.141
428.850
1.104.310.115
531.199.046
65.717.089
1.763.249
57.681.499
0
0
0
8
4
0
0
0
118,21
128,83
-38,24
12,28
451,88
72,89
34,11
13.417.596.661
100
13.882.983.302
100
-3,35
Esas Faaliyetlerden Alacaklar
‹liflkili Taraflardan Alacaklar
Di¤er Alacaklar
Finansal Varl›klar
Maddi Varl›klar
Maddi Olmayan Varl›klar
Gelecek Y›llara Ait Giderler
Di¤er Cari Olmayan Varl›klar
AKT‹F TOPLAMI
34
Aktifeki
Pay›(%)
Hayat D›fl› branfllarda faaliyet gösteren sigorta
flirketlerinin Aktif Toplam› geçen y›l›n ayn› dönemine göre yaklafl›k yüzde 3,4 oran›nda bir azal›fl göstererek 13.418 Milyon TL’ye gerilemifltir.
Cari Varl›klar yüzde 4, Cari Olmayan Varl›klarda
ise yüzde 2 oran›nda bir azal›fl meydana gelmifltir. “Finansal Varl›klar ile riski sigortal›lar›na ait
Finansal yat›r›mlar” kalemi alt›nda geçen dönem sonunda sat›lmaya haz›r finansal varl›klar
alt›nda 1.368 Milyon TL tutar›nda hisse senedi
ve di¤er de¤iflken getirili finansal varl›klar mevcut iken bu dönem sonunda bu kalemin toplam› sadece 103 Milyon TL’dir. Buradan anlafl›ld›¤› üzere, flirketler riski daha yüksek olan buradaki tutar› cari dönemde nakit ve nakit benze-
ri varl›klara katm›flt›r. 1.003 Milyon TL tutar›ndaki
“Gelecek Aylara Ait Giderler” kaleminin 878
Milyon TL’si “Ertelenmifl Komisyon Giderleri”nden oluflmaktad›r.
“Cari Olmayan Varl›klar” taraf›nda ise; “Finansal Varl›klar” kaleminin 476 Milyon TL’si “‹fltirakler”den, 233 Milyon TL’si ise “Ba¤l› Ortakl›klar”dan meydana gelmektedir. “Maddi Varl›klar” kaleminin 232 Milyon TL’si “Yat›r›m Amaçl›
Gayrimenkuller”den oluflurken, “Kullan›m
Amaçl› Gayrimenkuller”in tutar› ise 273 Milyon
TL’dir. Maddi olmayan varl›klar alt›nda yer alan
flerefiye kalemi, yaklafl›k olarak 17 kat artarak
16 Milyon TL’den 270 Milyon TL’ye yükselmifltir.
2- Pasif
20010-6
K›sa Vadeli Yükümlülükler
Finansal Borçlar
Esas Faaliyetlerden Borçlar
‹liflkili Taraflardan Borçlar
Di¤er Borçlar
Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›
Ödenecek Vergi vb. Yüküm.
Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar
Gelecek Aylara Ait Gelirler
Di¤er K›sa Vadeli Yükümlülükler
Uzun Vadeli Yükümlülükler
Finansal Borçlar
Esas Faaliyetlerden Borçlar
‹liflkili Taraflara Borçlar
Di¤er Borçlar
Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›
Di¤er Yükümlülükler ve Karfl›l›klar
Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar
Gelecek Y›llara Ait Gelir ve Gider Tahakk.
Di¤er Uzun Vadeli Yükümlülükler
Özsermaye
Ödenmifl Sermaye
Sermaye Yedekleri
Kâr Yedekleri
Geçmifl Y›llar Kârlar›
Geçmifl Y›llar Zararlar›(-)
Dönem Net Kâr›
PASIF TOPLAMI
8.303.531.982
3.344.691
747.687.347
41.339.134
148.619.874
6.857.615.859
115.567.187
59.596.549
302.295.565
27.465.778
233.772.974
154.800
11.403.825
5.151.554
2.136.708
162.681.782
2.122.136
44.239.472
1.364.585
4.518.111
4.880.291.705
3.658.654.784
442.746.538
1.342.300.985
40.671.842
- 635.317.026
31.234.581
13.417.596.661
Pasifteki
Pay›(%)
62
0
6
0
1
51
1
0
2
0
2
0
0
0
0
1
0
0
0
0
36
27
3
10
0
-5
0
100
2009-6
7.496.655.026
2.867.684
792.455.501
31.580.218
125.600.803
6.047.593.367
127.533.406
37.485.512
308.323.801
23.214.736
250.559.949
685.149
9.188.473
604.220
3.375.216
123.948.853
1.600.074
43.031.134
1.579.682
66.547.148
6.135.768.328
3.426.246.762
219.455.459
2.701.182.541
82.803.919
- 467.650.360
173.730.007
13.882.983.302
Pasifteki
Pay›(%)
54
0
6
0
1
44
1
0
2
0
2
0
0
0
0
1
0
0
0
0
44
25
2
19
1
-3
1
100
De¤iflim
%
10,76
16,63
-5,65
30,90
18,33
13,39
-9,38
58,99
-1,96
18,31
-6,70
-77,41
24,11
752,60
-36,69
31,25
32,63
2,81
-13,62
-93,21
-20,46
6,78
101,75
-50,31
-50,88
35,85
-82,02
-3,35
35
S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹
Özsermaye bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 20 oran›nda bir azal›flla 4.880 Milyon
TL’ye gerilemifltir. Bu azal›flla birlikte, söz konusu
kalemin Pasif Toplam› içerisindeki pay›nda 8
puanl›k bir düflüfl meydana gelmifltir.
K›sa Vadeli Yükümlülüklerin pasif içerisindeki
pay› 8 puanl›k art›flla yüzde 62’ye, toplam
teknik karfl›l›klar›n pay› ise yüzde 44’ten yüzde 52’ye yükselmifltir. 2010 y›l› ilk alt› ay sonunda, sektör 31 Milyon TL net kar elde etmifl olup bu tutar geçen y›l›n ayn› dönemine
k›yasla yüzde 82 oran›nda bir azal›fla isabet
etmektedir.
“K›sa Vadeli Yükümlülükler” içindeki 748 Milyon
TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Borçlar” kaleminin en büyük kalemi 533 Milyon TL tutar›ndaki “Sigortac›l›k Faaliyetinden Borçlar” kalemidir. Bu kalemin 350 Milyon TL’si reasürörlere
iliflkin iken, arac›lara iliflkin borç tutar› ise 104
Milyon TL, sigorta flirketlerine borçlar ise 84 Milyon TL’dir. Bu bölümde yer alan “Sigortac›l›k
Teknik Karfl›l›klar›”n›n 4.271 Milyon TL’si “Kazan›lmam›fl Primler Karfl›l›¤›”ndan, 2.493 Milyon TL’si
ise “Muallâk Hasar ve Tazminat Karfl›l›¤›”ndan
oluflmaktad›r. “Gelecek Aylara Ait Gelirler”in
267 Milyon TL’si “Ertelenmifl Komisyon Gelirleri”nden oluflmaktad›r
B- KÂR/ZARAR HESABI
1- Teknik Sonuçlar
YAZILAN PR‹MLER
2010-6
KAZA
HASTALIK/SA⁄LIK
KARAARAÇLARI
RAYLI ARAÇLAR
HAVAARAÇLARI
SU ARAÇLARI
NAKL‹YAT
YANGIN VE DO⁄AL AFET
GENEL ZARARLAR
KARAARAÇLARI SORUMLULUK
HAVAARAÇLARI SORUMLULUK
SU ARAÇLARI SORUMLULUK
GENEL SORUMLULUK
KRED‹
EMN‹YET‹ SU‹ST‹MAL
F‹NANSAL KAYIPLAR
HUKUKSAL KORUMA
DESTEK
HAYAT DIfiI TOPLAM
TRAF‹K
KASKO
291.635.224
941.271.572
1.496.844.189
79.552
13.162.278
52.868.675
156.895.862
1.024.349.879
540.394.302
1.272.924.608
19.029.422
273.023
158.328.865
18.729.991
6.383.972
43.241.555
20.069.761
0
6.056.482.730
1.152.023.370
1.496.844.189
De¤iflim%
2010-6
2009-6
De¤iflim(%)
263.566.944
762.709.369
1.330.162.671
150
18.917.634
57.388.617
138.784.658
1.042.576.182
505.652.233
1.080.807.809
13.992.894
66.224
142.298.790
18.117.325
5.994.032
41.851.199
17.884.802
0
5.440.771.533
960.256.027
1.330.162.671
10,65
23,41
12,53
52.934,71
-30,42
-7,88
13,05
-1,75
6,87
17,78
35,99
312,27
11,27
3,38
6,51
3,32
12,22
11,32
19,97
12,53
109.982.574
-62.968.448
-114.448.973
-28.623
818.100
10.549.806
40.861.653
71.586.139
25.773.940
-111.869.800
163.694
61.659
16.087.776
7.497.420
1.360.329
6.544.975
13.390.209
0
15.362.431
-183.304.680
-114.448.973
122.368.375
-81.858.402
-91.368.695
30
367.471
1.362.362
50.056.587
153.975.190
44.172.500
-123.341.933
-355.317
29.775
30.529.041
-4.626.357
-2.729.678
4.071.810
10.724.891
0
113.377.648
-210.895.132
-91.368.695
-10,12
-23,08
25,26
-97.070,91
122,63
674,38
-18,37
-53,51
-41,65
-9,30
-146,07
107,09
-47,30
-262,06
-149,83
60,74
24,85
-86,45
-13,08
25,26
Elemanter branfllarda yaz›lan primlerde bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 11 oran›nda bir art›fl sa¤lanm›fl ve prim üretim tutar›
6.056 Milyon TL’ye yükselmifltir. Sektörün elemanter branfllardaki teknik kar› ise geçen y›l›n
ayn› döneminde 113 Milyon TL iken bu y›l yüzde 86 oran›nda bir azal›flla 15 Milyon TL’ye ge-
36
TEKN‹K KÂR
2009-6
rilemifltir. Teknik de¤erlendirmeleri biraz detaya
yayarsak; baz› branfllarda göreceli olarak baflar›l› olundu¤unu, di¤er bir ifade ile daha az
zararla dönemin kapat›ld›¤›n› görüyoruz. Bu
branfllar kara araçlar› sorumluluk ve sa¤l›k
branfl›d›r. Sa¤l›k branfl›nda ise yüzde 23 oran›nda gerçekleflen prim üretimi art›fl› ayn› oranda
teknik sonuçlara yans›m›fl ve 19 Milyon TL daha
az teknik zarar edilmifltir. Bu azal›fla ra¤men
bahse konu branfltaki zarar 63 Milyon TL’dir. Kara araçlar› sorumluluk branfl›nda bir önceki dönem sonunda gerçekleflen 123 Milyon TL tutar›ndaki teknik zarar, yüzde 9 oran›nda bir gerilemeyle 112 Milyon TL olarak sonuçlanm›flt›r. Bu
iki branfl›n toplam teknik sonuçlara katk›s› 30
Milyon TL civar›ndad›r. Ancak “Yang›n” branfl›nda bir önceki dönemde elde edilen teknik
kar›n yar›s›ndan fazlas›na tekabül eden 82 Milyon TL’nin; “Genel Zararlar” ve “Genel Sorumluluk” branfllar›nda bir önceki dönem sonunda
elde edilen kar›n yar›s›na yak›n›na tekabül
eden 18 Milyon TL’nin kaybedilmesi teknik sonuçlardaki gerilemenin en önemli nedenidir.
2- Mali Sonuçlar
20010-6
2009-6
De¤iflim(%)
Yat›r›m Gelirleri
477.326.822
584.212.870
-18,30
Fin. Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler
262.436.658
281.579.412
-6,80
Fin. Yat. Nakte Çevrilmesinden Elde Edilen Kârlar
70.533.598
64.103.310
10,03
Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi
-22.256.639
93.083.723
-123,91
Kambiyo Kârlar›
54.319.499
85.508.403
-36,47
‹fltiraklerden Gelirler
87.669.978
52.166.408
68,06
Ba¤l› Ort.ve Müflt.Yön.Tabi Tefleb.Gel.
Arazi, Arsa ‹le Bin.'dan Eld.Ed.Gel.
Türev Ürünlerden Elde Edilen Gelirler
Di¤er Yat›r›mlar
Hayat Teknik Bölümünden Aktar›lan Yat›r›m Gel.
Yat›r›m Giderleri
1.462.740
597.762
144,70
20.987.120
5.396.306
288,92
1.060.343
224.477
372,36
312.390
211.550
47,67
4.597
1.341.519
-99,66
-426.006.558
-469.083.489
-9,18
Yat›r›m Yönetim Giderleri (-)
-9.929.164
-8.086.277
22,79
Yat›r›mlar De¤er Azal›fllar› (-)
-1.275.517
-1.743.168
-26,83
Yat›r›mlar›n Nakte Çevrilmesinden Oluflan Zararlar (-)
-7.314.077
-1.666.822
338,80
-302.578.594
-359.461.397
-15,82
-704.527
-3.744.039
-81,18
Hayat D›fl› Teknik Böl. Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri (-)
Türev Ürünler Son. Oluflan Zararlar (-)
Kambiyo Zararlar› (-)
-71.614.023
-69.306.729
3,33
Amortisman Giderleri (-)
-31.042.940
-23.426.765
32,51
Di¤er Yat›r›m Giderleri (-)
-1.547.717
-1.648.292
-6,10
Di¤er Faal. Gelir &Giderler(+/-)
-993.909
-12.051.314
-91,75
Karfl›l›klar Hesab› (+/-)
-32.070.734
-37.668.613
-14,86
Reeskont Hesab› (+/-)
833.307
12.180.925
-93,16
5.533.329
2.822.316
96,06
0
0
-
23.078.885
17.660.257
30,68
Zorunlu Deprem Sigortas› Hesab› (+/-)
Enflasyon Düzeltmesi Hesab› (+/-)
Ertelenmifl Vergi Varl›¤› Hesab› (+/-)
Ert. Vergi Yükümlülü¤ü Gideri (-)
-83.750
-3.031.847
-97,24
Di¤er Gelir ve Kârlar
14.894.470
13.926.967
6,95
Di¤er Gider ve Zararlar (-)
-13.622.857
-18.266.694
-25,42
Önceki Y›l Gelir ve Kârlar›
802.005
420.732
90,62
Önceki Y›l Gider ve Zararlar›(-)
-358.565
-95.357
276,02
50.326.354
103.078.067
-51,18
Net Dönem Kâr› veya Zarar›
37
S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹
477 Milyon TL’lik yat›r›m gelirlerine karfl›l›k 426
Milyon TL’lik yat›r›m giderleri ve 1 Milyon TL’lik
di¤er faaliyetlerden kaynaklanan giderler sonucunda, 2010 y›l›n›n ilk alt› ay› sonunda 50 Milyon TL mali kar elde edilmifltir. Bu tutar geçen
y›l›n ayn› dönemine göre yüzde 51 oran›nda
bir azal›fl› ifade etmektedir.
Yat›r›m gelirlerinde yüzde 18 oran›nda bir
azal›fl meydana gelmifl olup “Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi” kalemi bu azal›fl›n te-
mel belirleyicisi olmufltur. “Finansal Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler” kaleminin 140
Milyon TL’si devlet tahvillerinden, 88 Milyon
TL’si ise vadeli mevduat hesab›ndan gelmektedir.
Ayn› dönemde yat›r›m giderlerinde yüzde 9
oran›nda bir azal›fl meydana gelmifltir. Bu azal›fl›n en büyük sebebi ise “Hayat D›fl› Teknik Bölüme Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri” kalemindeki
yüzde 16 oran›ndaki azal›flt›r.
II- HAYAT - EMEKL‹L‹K fi‹RKETLER‹
A- B‹LANÇO
1- Aktif
Cari Varl›klar
Nakit ve Nakit Benzeri Varl›klar
Fin.Varl. ‹le Riski Sigort.Ait Fin.Yat.
Esas Faaliyetlerden Alacaklar
‹liflkili Taraflardan Alacaklar
Di¤er Alacaklar
Gelecek Aylara Ait Giderler
Di¤er Cari Varl›klar
Cari Olmayan Varl›klar
Esas Faaliyetlerden Alacaklar
‹liflkili Taraflardan Alacaklar
Di¤er Alacaklar
Finansal Varl›klar
Maddi Varl›klar
Maddi Olmayan Varl›klar
Gelecek Y›llara Ait Giderler
Di¤er Cari Olmayan Varl›klar
AKTIF TOPLAMI
2010-6
Aktifeki
Pay›(%)
2009-6
Aktifeki
Pay›(%)
De¤iflim
%
13.129.000.380
1.644.721.926
5.564.222.029
5.732.397.755
4.396.072
9.091.612
145.731.871
28.439.115
5.304.633.496
5.071.057.396
128.058
71.471.019
105.612.707
31.630.344
8.542.709
16.191.263
18.433.633.876
71
9
30
31
0
0
1
0
29
28
0
0
0
1
0
0
0
100
11.030.322.942
1.069.016.164
5.519.129.667
4.265.827.650
3.532.069
4.636.708
136.246.709
31.933.975
3.623.560.883
3.456.638.171
114.63
13.378.592
111.657.009
16.361.249
8.298.388
17.112.843
14.653.883.826
75
7
38
29
0
0
1
0
25
24
0
0
0
1
0
0
0
100
19,03
53,85
0,82
34,38
24,46
96,08
6,96
-10,94
46,39
46,70
0
11,71
434,22
-5,41
93,32
2,94
-5,39
25,79
Hayat ve Emeklilik branfllar›nda faaliyet gösteren sigorta flirketlerinin Aktif Toplam› geçen y›l›n ayn› dönemine oranla yaklafl›k yüzde 26
oran›nda bir art›fl göstererek 18.434 Milyon
TL’ye ulaflm›flt›r. Cari Varl›klar yüzde 19 oran›nda artarken, Cari Olmayan Varl›klarda yüzde
46 oran›nda bir art›fl meydana gelmifltir. Cari
Varl›klar ile Cari Olmayan Varl›klar›n aktif içindeki paylar› s›ras›yla yüzde 71 ve yüzde 29 oran›nda gerçekleflmifltir.
38
5.732 Milyon TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Alacaklar” tutar›n›n 5.459 Milyon TL’si
“Emeklilik Faaliyetinden Alacaklar” kaleminden gelmektedir. “Cari Olmayan Varl›klar” alt›nda yer alan 5.071 Milyon TL tutar›ndaki “Esas Faaliyetlerden Alacaklar” kaleminin 4.935 Milyon TL tutar›ndaki k›sm› da
Emeklilik Faaliyetinden Alacaklar alt›ndaki
“Saklay›c› fiirketten Alacaklar” kaleminden
oluflmaktad›r.
2- Pasif
K›sa Vadeli Yükümlülükler
Finansal Borçlar
Esas Faaliyetlerden Borçlar
‹liflkili Taraflardan Borçlar
Di¤er Borçlar
Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›
Ödenecek Vergi vb. Yüküm.
Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar
Gelecek Aylara Ait Gelirler
Di¤er K›sa Vadeli Yükümlülükler
Uzun Vadeli Yükümlülükler
Finansal Borçlar
Esas Faaliyetlerden Borçlar
‹liflkili Taraflara Borçlar
Di¤er Borçlar
Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›
Di¤er Yükümlülükler ve Karfl›l›klar
Di¤er Risklere ‹liflkin Karfl›l›klar
Gelecek Y›llara Ait Gelir ve Gider Tah.
Di¤er Uzun Vadeli Yükümlülükler
Özsermaye
Ödenmifl Sermaye
Sermaye Yedekleri
K?r Yedekleri
Geçmifl Y›llar K?rlar›
Geçmifl Y›llar Zararlar›(-)
Dönem Net K?r›
PASIF TOPLAMI
2010-6
Aktifeki
Pay›(%)
2009-6
Aktifeki
Pay›(%)
De¤iflim
%
8.896.890.427
7.586.025
5.757.259.109
24.548.748
33.215.987
2.927.682.004
48.538.728
31.019.122
44.715.251
22.325.454
7.797.263.070
26.658
4.910.804.034
0
254.824
2.846.325.098
3.396.183
11.848.749
0
24.607.524
1.739.480.379
1.110.612.802
143.831.207
533.405.290
125.109.915
-328.393.188
154.914.352
18.433.633.876
48
0
31
0
0
16
0
0
0
0
42
0
27
0
0
15
0
0
0
0
9
6
1
3
1
-2
1
100
6.937.827.293
2.614.014
4.137.021.188
5.653.934
32.021.913
2.643.017.949
51.879.118
18.808.661
29.770.232
17.040.284
6.240.650.096
38.503
3.338.013.838
0
144.973
2.867.076.997
2.368.214
10.826.559
70.528
22.110.484
1.475.406.437
978.205.799
118.896.465
394.513.093
81.682.468
-256.084.198
158.192.809
14.653.883.826
47
0
28
0
0
18
0
0
0
0
43
0
23
0
0
20
0
0
0
0
10
7
1
3
1
-2
1
100
28,24
190,21
39,16
334,19
3,73
10,77
-6,44
64,92
50,20
31,02
24,94
-30,77
47,12
75,77
-0,72
43,41
9,44
-100,00
11,29
17,90
13,54
20,97
35,21
53,17
28,24
-2,07
25,79
Özsermaye bir önceki döneme göre yüzde 18
oran›nda art›fl göstererek 1.739 Milyon TL’ye
yükselmifltir. Özsermayenin Pasif Toplam› içindeki pay› 2009 y›l› ilk alt› ay›na k›yasla 1 puan
gerilemifl ve yüzde 9 olarak gerçekleflmifltir.
K›sa vadeli yükümlülüklerin pasif içerisindeki
pay› 2010 y›l› ilk alt› ay›nda 1 puan artarak yüzde 48’e yükselmifl; bir önceki döneme k›yasla
yüzde 28 oran›nda artarak 8.897 Milyon TL’ye
ulaflm›flt›r. Uzun Vadeli Yükümlülüklerin Pasif
Toplam› içindeki pay› ise 2009 y›l›na göre yüzde 1 oran›nda gerileyerek yüzde 42 olarak
gerçekleflmifl; bir önceki y›la göre yüzde 25’lik
bir art›fl kaydederek 7.797 Milyon TL’ye yükselmifltir. Bir önceki dönemde Toplam Pasif içindeki pay› yüzde 38 olan K›sa ve Uzun Vadeli Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›, yüzde 7 gerileyerek
yüzde 31 olarak gerçekleflmifltir.
2010 y›l› ilk alt› ay sonu itibariyle, sektör 155 Milyon TL tutar›nda net kar elde etmifl olup bu tutar geçen y›la k›yasla yüzde 2 oran›nda bir
azal›fl› ifade etmektedir.
Pasif taraf›ndaki kalemlere dikkat etti¤imizde,
k›sa ve uzun vadeli yükümlükler aras›nda yer
alan ve pasif taraf›n büyüklük anlam›nda ilk iki
kalemini oluflturan “Esas Faaliyetlerden Borçlar” kalemlerinin tamam›na yak›n› “Emeklilik
Faaliyetlerinden Borçlar” kalemi alt›ndaki “Kat›l›mc›lara Borçlar”dan meydana gelmektedir.
K›sa ve uzun vadeli yükümlülükler alt›nda yer
alan ve s›ras›yla 2.928 Milyon TL ile 2.846 Milyon
TL olan “Sigortac›l›k Teknik Karfl›l›klar›”n›n k›sa
vadeli yükümlükler taraf›ndaki tutar›n 2.238
Milyon TL’si, uzun vadeli yükümlülükler taraf›ndaki tutar›n ise 2.615 Milyon TL’si hayat matematik karfl›l›klar›ndan oluflmaktad›r.
39
S‹GORTA ‹STAT‹ST‹KLER‹
B- KÂR/ZARAR HESABI
1- Teknik Sonuçlar
Hayat Yaz›lan Primler
Hayat Net Teknik Kar
Emeklilik Teknik Kar
Hayat/Emeklilik Mali Kâr
Kâr
Hayat D›fl› Faaliyet Kâr›
Vergi
Hayat Toplam Kâr (Vergi öncesi)
Hayat Net Kâr
2010-6
2009-6
De¤iflim%
1.110.870.896
82.770.308
15.483.483
108.433.210
206.687.001
-9.239.053
-42.533.596
197.447.948
154.914.353
974.839.953
49.334.403
9.470.459
152.392.772
211.197.635
-9.470.459
-43.534.367
201.727.176
158.192.809
13,95
67,77
63,49
-28,85
-2,14
-2,44
-2,30
-2,12
-2,07
2- Mali Sonuçlar
2010-6
2009-6
De¤iflim(%)
145.748.716
190.410.137
-23,46
Finansal Yat›r›mlardan Elde Edilen Gelirler
92.102.366
85.204.662
8,10
Finansal Yat›r›mlar›n Nakde Çevr. Elde Edilen K?rlar
26.299.019
39.311.836
-33,10
Finansal Yat›r›mlar›n De¤erlemesi
5.811.334
41.550.473
-86,01
Kambiyo Karlar›
4.799.575
10.928.410
-56,08
‹fltiraklerden Gelirler
1.553.647
1.016.229
52,88
Yat›r›m Gelirleri
Ba¤l› Ortak. Ve Müflterek Yönetime Tabi Tefleb. Gel.
Arazi, Arsa ‹le Binalardan Elde Edilen Gelirler
Türev Ürünlerden Elde Edilen Gelirler
Di¤er Yat›r›mlar
Hayat Teknik Bölümünden Aktar›lan Yat›r›m Gel.
Yat›r›m Giderleri
Yat›r›m Yönetim Giderleri (-)
0
-
1.554.946
-1,55
535.694
275.957
94,12
3.424.947
2.772.464
23,53
9.691.294
7.795.160
24,32
-30.951.797
-34.571.169
-10,47
-1.938.422
-1.426.403
35,90
Yat›r›mlar De¤er Azal›fllar› (-)
-4.359.512
-6.030.403
-27,71
Yat›r›mlar›n Nakte Çevr.Oluflan Zararlar (-)
-5.592.875
-1.102.131
407,46
Hayat D›fl› Teknik Böl. Aktar›lan Yat›r›m Gelirleri (-)
-1.775.832
-3.831.101
-53,65
0
0
-66,34
Türev Ürünler Sonucunda Oluflan Zararlar (-)
Kambiyo Zararlar› (-)
-3.057.550
-9.082.748
-14.034.204
-12.851.602
9,20
-193.403
-246.781
-21,63
Di¤er Faaliyetlerden Gelir &Giderler(+/-)
-6.363.710
-3.446.195
84,66
Karfl›l›klar Hesab› (+/-)
-6.407.898
-3.033.155
111,26
Reeskont Hesab› (+/-)
Amortisman Giderleri (-)
Di¤er Yat›r›m Giderleri (-)
868.147
-17.842
-4965,83
Zorunlu Deprem Sigortas› Hesab› (+/-)
0
0
-
Enflasyon Düzeltmesi Hesab› (+/-)
0
0
-
-1.410.890
1.028.866
-237,13
-254.963
-1.353.420
-81,16
Ertelenmifl Vergi Varl›¤› Hesab› (+/-)
Ertelenmifl Vergi Yükümlülü¤ü Gideri (-)
Di¤er Gelir ve Karlar
5.022.026
6.168.271
-18,58
Di¤er Gider ve Zararlar (-)
-5.149.555
-6.414.417
-19,72
Önceki Y›l Gelir ve Karlar›
1.084.079
311.687
247,81
-114.654
-136.186
-15,81
108.433.210
152.392.772
-28,85
Önceki Y›l Gider ve Zararlar›(-)
Net Dönem Kâr› Veya Zarar›
40
0
1.530.841
Hayat branfl› prim üretiminde bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre yüzde
14 oran›nda bir art›fl gerçekleflmifl ve prim üretimi 1.111 Milyon TL olarak
gerçekleflmifltir. Hayat
branfl› Teknik K?r› yüzde
68 oran›nda artarak 83
Milyon TL’ye yükselmifltir.
Emeklilik branfl›nda ise
bir önceki y›lsonunda 9
Milyon TL tutar›nda gerçekleflen teknik kar miktar›, bu y›lsonunda 15
Milyon TL teknik k?ra ulafl›lm›flt›r.
Mali kardaki yüzde 29
oran›ndaki azal›fla ra¤men hayat/emeklilik flirketlerinin flirketlerin net
kar› sadece yüzde 2
oran›nda gerilemifl ve
155 Milyon TL olarak
gerçekleflmifltir. 146 Milyon TL yat›r›m gelirlerine
karfl›l›k 31 Milyon TL yat›r›m giderleri ve 6 Milyon
TL tutar›nda di¤er faaliyetlerden kaynaklanan
giderler
sonucunda,
2010 y›l› ilk alt› ay› sonunda 108 Milyon TL mali
k?r yarat›lm›flt›r. Bu tutar
geçen y›la göre yüzde
29 oran›nda bir azal›fl›
ifade etmektedir. Yat›r›m gelirlerinde yüzde
24, yat›r›m giderlerinde
ise yüzde 10 oran›nda
bir azal›fl meydana gelmifltir. Burada da mali
gelirlerin azalmas›na sebebiyet veren faktörlerin bafl›nda “Finansal
Yat›r›mlar›n De¤erlemesi” kalemi gelmektedir.
TSEV
Hasar Riski ve Maliyet
Azaltmaya Yönelik Workshop
Prof Dr. Suna ÖZYÜKSEL
Türk Sigorta Enstitüsü Vak›f Müdürü
SEV, y›l içerisinde gerçeklefltirilen flirket
ziyaretleri, kat›l›m gösterilen TSRfiB
Araflt›rma ve ‹nceleme Komitesi toplant›lar›
ve düzenlenen E¤itim ve ‹K Platformlar› sonucunda tespit edilen; sektörün uygulamaya
yönelik program talebini yerine getiriyor. Sigorta sektöründe giderek artan hasar oranlar›ndan yola ç›karak, hasar riskinin ve finansman›n›n azalt›lmas›n› hedefleyen programlar
kapsam›nda uzun y›llard›r adli yarg›da, Sigorta Tahkim Komisyonu ve Hazine Müsteflarl›¤›’nda Bilirkifli ve Hakem olarak görev alm›fl
sigorta hukukçular›n›n y›llara dayanan bilgi,
T
tecrübe ve say›s›z gerçek vaka analizlerinden faydalan›l›yor.
Workshop tarz›nda ve uygulama a¤›rl›kl› gerçeklefltirilecek programlar için TTK hükümleri, Sigortac›l›k Kanunu, yarg› ve emsal Yarg›tay kararlar› incelenerek, poliçe aflamas›nda hasar
riskinin en aza indirgenmesine ve daha sonra
ihbar, hasar ödeme ve rücu süreçlerinin do¤ru
yönetilerek hasar finansman›n›n azalt›lmas›na
yönelik hususlar tart›fl›l›yor.
Sigortan›n farkl› branfllar›na yönelik gelifltirilen
programlar ile uygulamadan kaynaklanan sorunlar, pazarlamaya yönelik yap›lan uygulamalar›n hasara etkisi, genel-özel flart ayr›m›n›n
poliçeye etkileri gibi konular ele al›n›yor.
Temel Sigortac›l›k E¤itim
Program› Ekim’de Aç›l›yor
TSEV Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’n›n 28.
Dönemi 11 Ekim’de bafllayacak. Sektör çal›flanlar›n›n genel sigortac›l›k ve branfl baz›nda uzmanlaflmalar›n› hedefleyen TSEV Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›, kat›l›mc›lar›n çal›flma saatleri de düflünülerek gece ve gündüz e¤itimleri
olmak üzere iki program halinde aç›lacak. Türk
sigorta sektörünün geliflimi do¤rultusunda içerikleri belirlenen program›n birinci yar›y›l› Temel Sigorta Bilgileri e¤itiminin verildi¤i sigortac›l›k mesle¤ine yönelik olarak kat›l›mc›lar›n temel meslekî formasyonu alaca¤› derslerden, ikinci yar›y›l›
ise, branfl (yang›n ve mühendislik, kaza, nakliyat, muhasebe, sa¤l›k, hayat sigortalar›) derslerinden oluflacak. Temel Sigortac›l›k E¤itim Program› kay›tlar› 4 Ekim’de sona erecek.
41
TSEV
TSEV, IGIE Y›ll›k
Toplant›s›na Kat›ld›
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, 2007 y›l›ndan bu
yana üyesi oldu¤u Küresel Sigorta E¤itim Enstitüsü’nün (IGIE) ‹spanya’n›n baflkenti Madrid’de gerçeklefltirilen Y›ll›k Toplant›s›na kat›ld›. Vak›f Müdürü Prof. Dr. Suna Özyüksel ve
E¤itim Birimi Yöneticisi Sema Bilgin’in kat›l›m
gösterdi¤i toplant›ya Amerika, Kanada, ‹ngiltere, ‹sviçre, Brezilya ve Kore sigorta enstitülerinin yönetici ve temsilcileri kat›ld›.
IGIE Baflkan› Peter L. Miller’›n aç›l›fl›n› yapt›¤›
toplant›ya kat›lan tüm sigorta enstitüleri düzenledikleri e¤itim programlar› ve gerçeklefltirdikleri faaliyetler hakk›nda bilgi verdi. Brezilya Sigorta Enstitüsü (Funenseg) Koordinatörü
Maria Luiza de O. Martins’in sunum yapt›¤›
toplant›da, Amerikan Sigorta Enstitüsü’nden
Christopher Ketcham, Kurumsal Risk Yönetimi
42
(ERM), Geliflimi ve Uygulamalar› üzerine bir
seminer verdi. Toplant›, kat›lan üyelerin
IGIE’nin faaliyetleri hakk›ndaki görüfl ve önerileri ile devam etti.
1997 y›l›nda ‹ngiliz Sigorta Enstitüsü (CII), Kanada Sigorta Enstitüsü (IIC) ve Amerika Mal
ve Kaza Sigortac›lar› Enstitüsü (American Institute for CPCU) taraf›ndan kurulan IGIE’nin
amaçlar› flöyle s›ralan›yor: Ulusal düzeyde sigorta programlar›n›n gelifltirilmesi, sigorta
sektörü için e¤itim standartlar›n›n yükseltilmesinde yard›mc› olunmas›, ulusal sigorta e¤itim
programlar›n›n de¤erlendirilmesi, sigorta sektörü çal›flanlar› için asgari yeterlilik standartlar›n›n belirlenmesi, sürekli mesleki geliflimin
teflvik edilmesi ve mesleki yetenek için uluslararas› bir ölçüt gelifltirilmesi.
Nakliyat Hasarlar› Uygulamalar›
Seminerleri Planlan›yor
2010 y›l›n›n son çeyre¤i içerisinde uygulamaya
ve üst düzey sigorta profesyonellerine yönelik
e¤itim çal›flmalar›na a¤›rl›k veren TSEV, Eylül
ay› içerisinde, di¤er branfllara oranla daha
farkl› ve karmafl›k kabul edilen nakliyat hasarlar›na yönelik bir program gerçeklefltirecek.
Program ile nakliyat hasarlar›n›n de¤erlendirme metodolojisinin; uygulamadan al›-
nan vakalar, kesinleflmifl mahkeme kararlar›, örnek senaryolar ve mevzuat çerçevesi
›fl›¤›nda uygulamal› ve interaktif bir ortamda incelenmesi amaçlan›yor. E¤itim program›, kat›l›mc›lar›na, ihbardan ödemeye
kadar geçen süreçler hakk›nda hem hukuksal hem de teknik bak›fl aç›lar› hakk›nda
efl zamanl› olarak bilgi edinme ve k›yaslama yapma imkan› da sunacak.
Sektörle Birlikte
Sektöre Özgü Çözümler
Sektörün geliflimine yönelik bugüne kadar
sundu¤u ulusal/uluslararas› çal›flmalar›n›, zorunlu acente teknik e¤itimi gibi büyük e¤itim
projelerini baflar›yla gerçeklefltiren TSEV, sektörün h›zla de¤iflen ihtiyaçlar›n› en iyi flekilde
karfl›layabilmek ve 2011 y›l› için sektörün ihtiyac›na en uygun e¤itim programlar›n› planlayabilmek amac›yla sektör yöneticilerinin
görüfllerini almak ve 2010 y›l›n›n son çeyre¤inde gerçeklefltirilecek e¤itim programlar›
ve di¤er TSEV hizmetleri ile ilgili olarak bilgi
vermek üzere sektör yöneticilerine kurumsal
ziyaretler gerçeklefltiriyor. Sektöre yönelik
baflta e¤itim programlar› olmak üzere sundu¤u hizmetlerde üstün kalite ve nitelikten
ödün vermeyen ve hizmet verdi¤i sektör aktörlerinin memnuniyetlerini esas alan TSEV,
bu özelli¤ini sürdürebilmek için, tüm sektör
aktörlerine yönelik olarak, kurumsal ziyaretlerini y›l sonuna kadar devam ettirecek.
TSEV’den Profesyonel Destek:
Kurumsal S›nav Hizmeti
TSEV, sigorta sektörünün geliflimine yönelik sundu¤u genifl hizmet yelpazesinde yer alan “Kurumsal S›nav Hizmeti” ile flirketlerin insan kaynaklar› yönetim sürecine destek veriyor.
Geçti¤imiz y›l ilk uygulamas› bafllayan kurum-
sal s›nav hizmeti, flirket çal›flanlar›n›n seçimi sürecinde ya da mevcut çal›flanlar›n de¤erlendirilmesinde kullan›lan test ve envanterlerin
gelifltirilmesini, uygulanmas›n› ve de¤erlendirilerek raporland›r›lmas›n› içerir. Ayr›ca flirketlerin
e¤itim ihtiyaçlar›n›n belirlenmesi, e¤itim prog-
43
TSEV
ramlar›na kat›lan çal›flanlar›n bireysel etkinlik
düzeylerinin ve kurumsal verimlili¤e katk›s› gibi
süreçlerin de¤erlendirilmesi de TSEV kurumsal
s›nav hizmetleri kapsam›nda yer almaktad›r.
Test ve envanter talebinde bulunan flirketin
konuyla ilgili yetkilileri ile karfl›l›kl› görüflmeler sonucunda flirketin ihtiyac›na en uygun kurumsal
s›nav süreci planlanmaktad›r. Test ve envanterler, sigorta sektörü profesyonelleri ve ölçme
ve de¤erlendirme uzmanlar› taraf›ndan gelifltirilmektedir.
TSEV’in sundu¤u kurumsal s›nav hizmetini, di¤er
dan›flmanl›k firmalar›n›n sundu¤u kurumsal s›nav
hizmetlerinden ay›ran en belirgin özelli¤i, TSEV’in
sigorta sektörüne özel bilgi ve deneyimidir.
TSEV kurumsal s›nav hizmeti ile ilgili ayr›nt›l› bilgi
[email protected] adresinden al›nabilir.
Üniversitelerde Sigorta
Bilinçlendirme ve E¤itim Seminerleri
Yeni Dönemde de Devam Edecek
TSEV, üniversitelerin iktisadi ve idari bilimler
fakültelerinde geçen y›l bafllatt›¤› sigorta bilinçlendirme seminerlerini ve bankac›l›k ve
sigortac›l›k bölümü ö¤rencilerine yönelik düzenledi¤i e¤itim seminerlerini üniversitelerden gelen talepler do¤rultusunda planlamaya bafllad›.
Ekim ay›nda bafllayacak olan seminerler, üniversitelerin ziraat, t›p, hukuk, veterinerlik, fenedebiyat ve iktisadi ve idari bilimler fakültele-
44
rinde gerçeklefltirilecek. Fakültelerde verilen
e¤itim programlar›n›n içeri¤ine ba¤l› olarak,
ilgili sigorta branfllar›na yönelik üniversiteler
taraf›ndan seçilen konu bafll›klar›nda verilecek seminerlerle, daha çok say›da üniversiteye ve ö¤renciye ulafl›lmas› hedefleniyor.
Bugüne kadar düzenlenen 22 sigorta bilinçlendirme ve 6 e¤itim semineri ö¤rencilerin ve
ilgili fakülte ö¤retim elemanlar›n›n yo¤un ilgisiyle gerceklefltirildi.
Artan Rekabet, Sat›fl Elemanlar›n›n Bilgi ve Becerilerini Art›rman›n Önemini Gösterdi:
“Sigortac›l›kta Sat›fl
Uzmanl›¤› E¤itim Program›”
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sektörün ihtiyaç ve
beklentilerine uygun olarak oluflturdu¤u uzmanl›k e¤itimlerine bir yenisini ekledi. Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program› 20 Eylül’de bafll›yor.
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sektörün ihtiyaç ve
beklentilerine uygun olarak oluflturdu¤u uzmanl›k e¤itimlerine bir yenisini ekledi. Haz›rl›k
çal›flmalar› süresince sigorta flirketlerinin sat›fltan sorumlu üst düzey yöneticilerinden destek
al›narak oluflturulan Sigortac›l›kta Sat›fl Uzmanl›¤› E¤itim Program›, sigorta sektörünün en aktif grubu olan sat›fl ekiplerine yönelik olarak
oluflturuldu. Üç modül halinde sat›fla sunulacak olan program, kat›l›mc›lara, Temel Branfl
Bilgilerinden, Sigortan›n Faydalar›na, Müflteri
Psikolojisinden, Da¤›t›m Kanallar›na ve Bireysel
ve Kurumsal Sat›fla uzanan genifl bir yelpazede sat›fl›n inceliklerini aktaracak.
Toplamda 78 krediden ve 3 farkl› modülden oluflan program›n tamam›na ya da modüllerine
ayr› ayr› kat›l›m sa¤lanabilecek. Hafta içi 2 gün,
akflam saatlerinde gerçeklefltirilmesi planlanan
program 20 Eylül haftas›nda bafllayacak. Kay›tlar› A¤ustos ay›nda al›nmaya bafllanacak program›n modül bafll›klar› ise flöyle s›ralan›yor:
1.Sigorta Branfllar›, Bireylere ve Kurumlara Faydalar›
2.Sat›fl ve Da¤›t›m Kanallar› Yönetimi
3.Sigortac›l›kta Sat›fl
Sigorta sektörünün en aktif grubu olan sat›fl
ekiplerine yönelik sunulan e¤itim program›n›n
haz›rl›k çal›flmalar› süresince sigorta flirketlerinin
sat›fltan sorumlu üst düzey yöneticilerinden
destek al›nd›. Sektörün konusunda uzman yöneticilerinin katk›lar›yla haz›rlanan program yine sektör profesyonelleri taraf›ndan verilecek.
“‹leri Düzey Sigortac›l›k E¤itim
Program›”n›n 2.si Düzenleniyor
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf› taraf›ndan ilki 2009
y›l› içerisinde gerçeklefltirilen ‹leri Düzey Sigortac›l›k E¤itim Program› “Yang›n ve Mühendislik
Sigortalar› Branfl›”n›n ikincisi bafll›yor.
Önümüzdeki dönemlerde de y›lda bir kez aç›lmas› planlanan program›n kay›tlar› A¤ustos ay›
içerisinde, dersleri ise 20 Eylül haftas›nda bafllayacak. Program geçen y›l oldu¤u gibi bu y›l
da 28 krediden olufluyor. Program sonunda kat›l›mc›lar, haz›rlad›klar› ve sunduklar› bitirme
projelerinden baflar›l› olma durumunda mezun
olabiliyorlar. Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›
Yang›n & Mühendislik Sigortalar› branfl› mezunlar› ile sektörde ilgili branflta en az 4 y›l süreyle
Uzman ve üzeri pozisyonlarda çal›flm›fl profesyonellerin kat›l›m›na aç›k olan programa en
fazla 20 kat›l›mc› kabul edilecek.
Program kapsam›nda ‹nflaat / Montaj All Risks,
Yang›n ve Mühendislik Sigortalar›nda Risk Yönetimi, Yang›n, Ek Teminatlar ve Kar Kayb›, Makine
K›r›lmas›, Elektronik Cihaz ve Kar Kayb› Sigortalar›
gibi konu bafll›klar›nda ileri düzey uzmanl›k e¤itimleri veriliyor. TSEV’in di¤er branfllara yönelik ileri düzey e¤itim programlar› çal›flmalar› sürüyor.
45
TSEV
E-Ö¤renme Programlar› Devam Ediyor:
Sigortaya Girifl ve
Sigortan›n Temel Prensipleri
E¤itim alan›ndaki yenilikleri takip eden ve e¤itim
programlar›n› bu do¤rultuda gelifltiren Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, sigortac›l›k alan›nda uzman ve
sektörde profesyonel olarak çal›flan ö¤retim elemanlar› taraf›ndan e-s›n›flarda internet üzerinden
verilecek e-Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’na
(e-TSEP) 20 Eylül tarihinde bafllayacak.
e-TSEP, s›n›f içi e¤itim programlar›ndan farkl›
olarak; modüler olarak kat›l›mc›larla buluflacak
ve çal›flma saatleri, yol ve konaklama masraflar› gibi nedenlerle TSEV e¤itim programlar›na
kat›lma imkan› bulamayan sektör çal›flanlar›
da, e-TSEP’i ders ders tamamlayabilecekler.
Program›n ilk dersi olan Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri 20 Eylül’de bafllayacak. Toplamda 18 krediden oluflan dersin 6 kredisi senkron
olarak takip edilirken, dersin tüm içeriklerine ise
sistemden a-senkron olarak ulafl›labilecek. Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri dersinin
ard›ndan program›n ilk dönemi: Sigorta Hukuku,
Sigorta Pazarlamas›, Reasürans, AB & Tek Sigorta
Piyasas› dersleriyle devam edecek.
Birinci dönemin tüm derslerini tamamlayan kat›l›mc›lar, ikinci dönemde Yang›n-Mühendislik Sigortalar› ya da Kaza Sigortalar› branfl e¤itimlerine
devam edebilecekler. Birinci ve ikinci dönemin
tüm derslerini baflar›yla tamamlayan kat›l›mc›lar
ise e-TSEP Sertifikas› almaya hak kazanacaklar.
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf› ve Element E¤itim
Teknolojileri A.fi. iflbirli¤i ile gerçeklefltirilecek
olan e-TSEP Program›n›n ilk modülü olan “Sigortaya Girifl ve Sigortan›n Temel Prensipleri” hakk›nda daha detayl› bilgi ve kay›t için www.tsevakademi.org adresine baflvurulabilir.
27. Dönem Temel Sigortac›l›k
E¤itim Program› Tamamland›;
Mezuniyet Töreni 4 Ekim’de
46
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›’n›n kuruluflundan
bu yana düzenlenen, sigorta sektörü profesyonellerine yönelik en kapsaml› teknik, uzmanl›k e¤itim program› niteli¤inde olan ve
Türk sigorta sektöründe bir marka haline gelen Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’n›n 27.
Dönemi, Haziran ay›nda tamamland›.
27. Dönem Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›n› baflar›yla tamamlayan ö¤renciler, 4 Ekim
2010 tarihinde sertifikalar›n› Milli Reasürans
T.A.fi. Konferans Salonunda gerçeklefltirilecek
mezuniyet töreninde alacaklar. Program birincisine ise, TSEV taraf›ndan yurtd›fl›nda e¤itim
bursu veriliyor.
2009 y›l›n›n Ekim ay›nda bafllayan 27. Dönem
Temel Sigortac›l›k E¤itim Program›’ndan 62
ö¤renci mezun oldu.
Mezuniyet töreni kapsam›nda TSEV Türk Müzi¤i Korosu da ö¤rencilere ve kat›l›mc›lara keyifli bir müzik dinletisi sunacak
TSEV Türk Müzi¤i Korosu Yeni
Dönem Üyelik Baflvurular› Bafllad›
TSEV Mezunlar Kulübü çat›s› alt›nda çal›flmalar›na devam edecek olan TSEV Türk Müzi¤i
Korosu, yeni konser haz›rl›klar› ile yeni dönem
çal›flmalar›na Eylül ay›n›n ilk haftas› bafll›yor.
fief Ayflenur Özpekel yönetiminde, bugüne
kadar gerçeklefltirdi¤i dört konserinde de
seyircilerden büyük övgü alan TSEV Türk Mü-
zi¤i Korosu üyelerinin ço¤unlu¤u sigorta sektörü çal›flanlar›ndan olufluyor.
Beflinci konserini, 27. Dönem Temel Sigortac›l›k
E¤itim Program› Mezuniyet Töreni kapsam›nda
verecek olan TSEV Türk Müzi¤i Korosu üyesi olmak isteyenler, [email protected] adresine k›sa
özgeçmifllerini gönderebilirler.
Aktüerlere Yönelik ‹statistik
ve Olas›l›k E¤itim Program›
Türk Sigorta Enstitüsü Vakf›, içeri¤i aktüerya
bölümleri çal›flanlar›na ve aktüer adaylar›na
yönelik olarak haz›rlanan “Aktüerlere Yönelik
Olas›l›k ve ‹statistik E¤itim Program›” 31 A¤ustos
2010 tarihinde bafllad›. 23 Eylül’de sona erecek
ve 30 saatten oluflan e¤itim program›, haftada
üç gün, üçer saatlik dersler fleklinde düzenlenecek. A¤›rl›kl› olarak sektörden kat›l›m›n beklendi¤i e¤itim program› üniversite ö¤rencileri ve
aktüer adaylar›n›n da kat›l›m›na aç›ld›.
Türkiye’nin ilk ve Tek Hakemli Dergisi
“Sigorta Araflt›rmalar› Dergisi”
Sektörün gündemindeki teknik ve/veya teorik
konular›n incelendi¤i referans bir kaynak niteli¤inde olan Sigorta Araflt›rmalar› Dergisi, Bilim Kurulu Onayl› ve Bilim Kurulu Onay›na Sunulmayan
Eserler olmak üzere iki bölümden oluflmaktad›r.
Bilim Kurulu Onayl› Eserler bölümünde bilimsel yaz›m kurallar›na uygun olarak haz›rlanm›fl ve kurulun incelemesi sonucu yay›mlanmaya hak ka-
zanm›fl sigorta konusundaki araflt›rmalar yer al›rken, Bilim Kurulu Onay›na Sunulmayan Eserler bölümünde ise, akademisyenler, bürokratlar, sektör
uzmanlar›, sigortac›l›k ve aktüerya ö¤rencilerinin,
editör taraf›ndan onaylanm›fl araflt›rma, inceleme, analiz ve çevirileri yer almaktad›r. Sigorta
Araflt›rmalar› Dergisi kapsam›nda yay›nlanan her
makalenin yazar›na telif ücreti ödenmektedir.
47
HAZ‹NE MÜSTEfiARLI⁄I S‹GORTACILIK GENEL MÜDÜRLÜ⁄Ü
Türkiye Hayat ve Hayat Anüite
Tablolar› ile Morbidite Tablolar›n›n
Oluflturulmas› Projeleri
ayat ve sa¤l›k sigortac›l›¤›nda bir ülkenin kendi nüfus ve hastal›k istatistiklerine dayanarak haz›rlanan “hayat”, “hayat
anüite” ve “morbidite” tablolar›n›n kullan›m›n›n
önemi yads›namaz. Zira, farkl› nüfus ve hastal›k
istatistiklerine göre, farkl› ülkeler ve co¤rafyalarda oluflturulmufl bulunan tablolar›n sigorta fiyatlar› ve prim oranlar› üzerinde önemli etkiler
yaratt›¤›, sigortac›l›k kamuoyunda yak›ndan
bilinen bir gerçektir.
H
Takdir edilmelidir ki, bir ülkede gerek hayat gerek hayat anüite gerekse de morbidite tablolar›n›n oluflturulmas› kolay bir ifl de¤ildir. Üstelik
ülkemiz gibi sigortac›l›k kültürünün nispeten yeni oldu¤u bir ülkede bu tablolar›n oluflturulmas› daha da güç hale
gelebilmektedir. Bu nedenle sigortac›l›k sektörümüz, bafllang›c›ndan itibaren A.BD ve çeflitli Avrupa ülkelerinde gelifltirilmifl, bu ülkelerin nüfus yap›lar›n›n karakteristik özelliklerini tafl›yan
tablolar› kullanmak durumunda kalm›flt›r.
Ülkemizin kendi verilerine dayanan bahse konu tablolar›n üretilmesi ve bu tablolar›n devaml›l›¤›n›n sa¤lanarak güncel halde tutulmas›, hayat ve sa¤l›k/hastal›k sigortac›l›¤› alan›nda daha adil, do¤ru ve isabetli prim oranlar›n›n uygulanmas›n› sa¤layacak son derece
önemli bir husustur.
Bu nedenle Hazine Müsteflarl›¤› 2009 y›l› içerisinde bu konuda öncülük ederek, söz konusu
tablolar›n oluflturulmas› için ülkemizin önde gelen üniversiteleri aras›nda bulunan Hacettepe,
Marmara ve Orta Do¤u Teknik Üniversiteleri ile
Sigorta Bilgi Merkezini bir araya getirmifl ve üç
farkl› tabloya iliflkin çal›flmalar›n 2009 y›l› içinde
bafllamas›n› sa¤lam›flt›r. Her iki projede de ulus-
48
lararas› tan›mlar, s›n›flamalar ve modern aktüeryal yöntemler dikkate al›nm›fl, zorlu bir veri
toplama ve analiz sürecinden geçilerek projelerin ilk ürünleri al›nm›flt›r.
Bilindi¤i üzere “Hayat ve Hayat Anüite Tablolar›n›n Oluflturulmas› Projesi”, Türkiye’nin kendi
nüfus istatistikleri ile Kamu ve Özel Sigortac›l›k
verileri kullan›larak Ulusal Hayat ve Hayat Anüite Tablolar›n›n haz›rlanmas› amac›n› tafl›maktad›r. “Morbidite Tablolar›n›n Oluflturulmas› Projesi” ise y›llar, iller ve bölgeler, yafl ve yafl gruplar› ile cinsiyet faktörleri baz›nda olmak üzere
toplam otuz iki hastal›k için Ulusal Morbidite
tablolar›n›n oluflturulmas›d›r.
5684 say›l› Sigortac›l›k Kanunu ile hayat sigortalar› ile sa¤l›k ve hastal›k sigortalar›na iliflkin her türlü bilginin
tek merkezde toplanarak; sigortac›l›k sektörü genelinde uygulama birli¤inin sa¤lanmas›, sa¤l›kl› fiyatland›rman›n yap›labilmesi, suiistimallerin önlenmesi, güvenilir istatistiklerin oluflturulabilmesi ve böylelikle sigortac›l›k sistemine olan
güvenin artt›r›lmas› ve kamunun gözetim
/denetim görevinin daha etkin bir flekilde
yürütülebilmesi Hazine Müsteflarl›¤›n›n politika öncelikleri aras›na al›nm›flt›r. Söz konusu
önceliklerin hayata geçirilmelerini teminen
oluflturulmufl bulunan ”Sigorta Bilgi Merkezi”
çat›s› alt›nda yer alan Hayat Sigortas› Bilgi
Merkezi (HAYMER) ve Sa¤l›k Sigortas› Bilgi
Merkezi (SAGMER) yukar›da sözü edilen projelerin oluflturulmas› ve güncel tutulmalar›
konusunda görevler üstlenmifltir.
Ülkemizde, bu kapsamda, ilk kez gerçeklefltirilen bahse konu projelerin
Sigortac›l›k Sektörü ile beraber Sosyal Güvenlik Sistemine de
önemli katk›lar sa¤lamas› beklenmektedir. Ayr›-
ca, güncel verilerle projenin süreklili¤inin sa¤lanmas› da büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple, bahse konu tablolar›n haz›rlanmas›na
iliflkin olarak kurulan biliflim alt yap›s›nda, tablolar›n yeni veri ak›fl› ile beslenerek sürekli güncellenmesi temin edilecektir.
Sonuç olarak, y›llardan beri devam eden, ilgili
kamuoyunda sürekli dile getirilen, ancak karmafl›k yap›s› nedeniyle çözüme kavuflturulamayan bu sorunun çözüm yoluna girmesi; sigortac›l›k sektörümüzün ülkemiz nüfus yap›s›na
uygun, daha etkin ve isabetli ürünler oluflturmas›na, sigortal›lar›n da adil ve sahip olduklar›
risk yap›lar›na daha uygun sigorta korumas› elde etmelerine olanak sa¤layacakt›r.
49
SEGEM
SEGEM Çal›flmalar›
Son Sürat!
Doç Dr. Fuat ERDAL
SEGEM Müdürü
S‹GORTA EKSPERL‹⁄‹ 2. ÖN ALIM KURSU
HAZIRLIKLARI DEVAM ED‹YOR
25 Haziran Cuma günü, Hazine Müsteflarl›¤› Sigortac›l›k Genel Müdürlü¤ü Eksperler ve Arac›lar Daire Baflkan› Murat Kayac›’n›n kat›l›m›yla SEGEM’ de gerçeklefltirilen toplant›ya, SEGEM Müdürü Doç. Dr. Fuat Erdal, T.O.B.B. Sigorta Eksperleri ‹cra Komitesi Baflkan› Yalç›n Kaya, T.O.B.B. Sigorta Eksperleri ‹cra Komitesi Üyesi Fikret Gülbahar, SEDEV Baflkan› Sait Sürmeli ve SEDEV E¤itim
Koordinatörü Engin Özayd›n ile beraber SEGEM
personeli kat›ld›lar.
Toplant›da, kursun koordinasyonu, kay›t ifllemleri, e¤itim müfredat› ve ders saatleri, kursun süresi, il gruplar› ve branfllara göre aç›lacak kurs-
50
lar, ders notlar›, bitirme s›nav› gibi konular detaylar›yla görüflüldü.
S‹GORTA VE REASÜRANS BROKERLER‹
TEKN‹K PERSONEL E⁄‹T‹M‹
ÇALIfiMALARINA START VER‹LD‹
Sigorta ve Reasürans Brokerleri Yönetmeli¤inin
23’üncü maddesi gere¤i, düzenlenmesi planlanan teknik personel e¤itimi için ilk toplant› 29
Haziran’da SEGEM’ de yap›ld›.
E¤itim program›n›n kapsam›, süresi ve takvimi
ile ilgili görüfl al›flverifli yapmay› amaçlayan
toplant›ya, SEGEM’ den Müdür Doç Dr. Fuat Erdal, Mehmet Durmufl, Gizem Karademir, Melike Ekiz ve An› Püsküllüu¤lu; Sigorta Brokerleri
Derne¤i’nden, Yönetim Kurulu Baflkan› Servet
GÜRKAN, yönetim kurulu üyeleri Atefl Çeber,
Y›ld›r›m Ramazano¤lu, Eray Türker ve dernek
direktörü Nermin Borucu kat›ld›lar.
BANKALAR VE ÖZEL KURUMLAR ‹Ç‹N 2010 YILI
TEKN‹K PERSONEL E⁄‹T‹M‹ B‹LG‹LEND‹RME
TOPLANTISI YAPILDI
Kamu ve özel sektörden 25 kurum yetkililerin
kat›ld›¤› toplant›da, SEGEM Müdürü Doç. Dr.
Fuat Erdal, SEGEM’ in görevleri, faaliyetleri ve
2009 y›l›nda yap›lan E¤itimcilerin E¤itimi program› ile ilgili bilgiler verdi.
Toplant›da, söz konusu kurumlarda çal›flan teknik personel için düzenlenecek e¤itim ve s›nav
takvimi görüfllere aç›ld›. Kurumlar›n e¤itimci
adaylar› ve e¤itim alacak teknik personel say›lar›n› belirlemelerinin ard›ndan, baflvurular›n Eylül ay›nda al›nmas›, e¤itimlerin Ekim, Kas›m ve
Aral›k aylar›nda yap›lmas› planland›.
Bankalar, özel finans kurumlar› ve kanunla kendilerine sigortac›l›k faaliyetinde
bulunma yetkisi verilmifl kurumlarda istihdam edilmesi
zorunlu olan teknik personellerin e¤itim ve s›navlar›n›n organizasyonu amac›yla düzenlenen, 2010 Y›l› Teknik Personel E¤itimi Bilgilendirme Toplant›s›, 18 A¤ustos’ta T.O.B.B ‹stanbul Konferans salonunda yap›ld›.
51
GÜVENCE HESABI
Zorunlu Koltuk Ferdi
Kaza Sigortas› Kapsam›
Yeniden Belirlendi
A. Kadir KÜÇÜK
Güvence Hesab› Müdürü
afl›ma Kanunu’nun 17 nci maddesinde aç›klanan flehirleraras› ve uluslararas› yolcu tafl›mac›l›¤› yapan tafl›mac›lar›n,
sorumluluklar›n› karfl›lamak üzere Kanun’un
18 inci maddesinde öngörülen sorumluluk sigortas› yapt›rmalar› zorunlu tutulmufltur.
T
Zorunlu olan sorumluluk sigorta ile birlikte yolcu
tafl›mac›l›¤› yapanlar›n 25 fiubat 2004 tarihli ve
25384 say›l› Resmi Gazete’de yay›mlanarak
yürürlü¤e giren Bakanlar Kurulu Karar› ile, yolcularla birlikte görevli sürücüler ve bunlar›n
yard›mc›lar›n› da kapsayan Karayolu Yolcu Tafl›mac›l›¤› Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›
yapt›r›lmas› zorunlulu¤u getirilmifltir.
Kararda, Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›
yapt›rma mecburiyeti ve ilgili muafiyet ve istisnalar›n belirlenmesi yetkisi Ulaflt›rma Bakanl›¤›na verilmiflti. Ancak bu yetki, 13 Kas›m 2009 tarihinde yay›mlanan 2009/15545 say›l› Kararname ile Ulaflt›rma Bakanl›¤›n›n görüflü al›nmas›
kayd›yla Hazine Müsteflarl›¤›na devredilmifltir.
Hazine Müsteflarl›¤›nca yay›mlanan 26 Haziran
2010 tarih, 2010/8 Nolu Genelge’de Zorunlu
Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›rma mecburiyeti ile muafiyet ve istisnalar yeniden belirlenmifltir. Ayn› Genelge’de yeni uygulaman›n 01
Temmuz 2010 tarihinden itibaren yürürlü¤e girece¤i aç›klanm›flt›r. Genelge’ye göre, Karayolu Tafl›ma Yönetmeli¤i çerçevesinde yolcu
52
tafl›mac›¤› yapan gerçek ve tüzel kiflilere verilen yetki belgelerinden;
1-Otomobille fiehirleraras› Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile
ilgili verilen, A1
2-Otomobille Uluslar aras› Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile
ilgili verilen, A2
3-Otobüsle Uluslar aras› ve fiehirleraras› Tarifeli
Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, B1
4-Otobüsle Uluslar aras› ve Yurtiçi Tarifesiz Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, B2
5-Otobüsle fiehirleraras› Tarifeli Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile ilgili verilen, D1
6-Otobüsle Yurtiçi Tarifesiz Yolcu Tafl›mac›l›¤› ile
ilgili verilen, D2
Yetki belgelerine sahip olan kimselerin Zorunlu
Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› yapt›r›lmas› zorunlu
tutulmufltur. Genelge’de uygulama ile ilgili aç›klamalara da yer verilmifltir. Örne¤in, yetki belgeleri kapsam›nda yap›lacak yolcu tafl›malar› için
Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›n›n yapt›r›lmas› zorunlu olup, tafl›ma iflleminin yetki belgesi olmadan yap›lm›fl olmas› sigorta teminat›n› ortadan kald›rmamaktad›r. Di¤er bir ifade ile zorunlu sigortaya tabi tutulan bir tafl›man›n varl›¤› halinde, bu tafl›mac›l›¤›n yetki belgesiz yap›lm›fl olmas› mevcut sigorta teminat›n› ortadan kald›rmayacakt›r. Sigortan›n hiç yap›lmam›fl veya sorumlunun tespit edilememifl olmas› halinde ise
Güvence Hesab› devreye girecektir.
Genelge’de aç›klanan di¤er önemli bir husus
ise, 4925 say›l› Kanunun 2’nci maddesinin 2’nci
ve 3’üncü f›kralar›nda düzenlenen tafl›malar
hariç denilmek suretiyle getirilen muafiyetlerdir.
Tafl›ma Kanunu’nun ikinci maddesi kapsam ile
ilgilidir. Maddenin birinci f›kras›nda genel tafl›mac›l›¤›n kapsam› belirlenirken, ikinci ve üçüncü f›kralar›nda kapsam d›fl›nda kalan ve düzenlenmeyi gerektiren konulara yer verilmifltir.
‹kinci f›kras›nda hangi kurumlar›n, hangi araçlarla yapaca¤› tafl›malar›n kapsam d›fl›nda kalaca¤› aç›klanm›flt›r. Üçüncü f›kras›nda ise, il s›n›rlar› içinde ve 100 kilometreye kadar olan flehirleraras› yap›lan tafl›malar›n düzenlenmesi ile
ilgilidir. Bu düzenlemelerin il ve ilçe trafik komisyonlar›yla iflbirli¤i yap›lmak suretiyle ilgili valiliklere ve belediye s›n›rlar› içerisindeki flehir içi tafl›malar belediyelere bu Kanuna göre düzenlenecek yönetmelik esaslar› dâhilinde b›rak›labilece¤i belirtilmektedir.
Karayolu Tafl›ma Kanunu’nun 17’nci maddesi
flehirleraras› ve uluslararas› yap›lan yolcu tafl›malar›ndaki sorumluluklar›n sigortalanmas› öngörür iken, daha sonra mahalli idarelerce yap›lan düzenlemelerle bu sorumluluk alan›, il s›n›rlar› içerisinde yap›lan yolcu tafl›malar› ile 100
kilometreye kadar olan flehirleraras› yolcu tafl›malar›n› kapsar hale getirilmifltir. Tabi ki Kanun
ile belirlenen kapsam›n yönetmelik ve genelgelerle geniflletilmesi uygulamada baz› tereddütlere yol açm›flt›r.
Genelge ile yap›lan düzenlemede, il s›n›rlar›
içerisinde yap›lan yolcu tafl›malar› ile 100 kilometreye kadar olan flehirleraras› yolcu tafl›malar› kapsam d›fl›nda b›rak›lm›flt›r. 01 Temmuz 2010 tarihinden itibaren bu tür yolcu tafl›mac›¤› için verilmekte olan (Y) Yetki Belgesi
ve Güzergâh ‹zin Belgesi gibi yetki belgesi sahiplerinin Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›
yapt›rma zorunlulu¤u bulunmamaktad›r. Yap›lan bu de¤ifliklikle 01 Kas›m 2011 itibaren
(Y) türü yetki belgelerinin yerine verilmesi kararlaflt›r›lan (D4) türü yetki belgesini de kapsam d›fl›nda kalacakt›r.
Otobüsle uluslar aras› ve flehirler aras› kendi
personelinin tafl›nmas› için düzenlenen (B3) ve
(D3) türü yetki belgeleri de Genelge kapsam›na dâhil edilmeyerek, kapsam d›fl› b›rak›lm›flt›r.
Hazine Müsteflarl›¤›nca yay›mlanan 2010/8 nolu Genelge ile 01 Temmuz 2010 tarihinden itibaren Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas› için
yeni bir dönem bafllam›flt›r. Yap›lan düzenleme
ile kapsam yeniden belirlenmifl ve geçmiflte
yaflanan tereddütler aç›kl›¤a kavuflmufltur. Temennimiz Hazine Müsteflarl›¤›n›n 2010/8 say›l›
Genelgesi ile yap›lan de¤iflikliklerin iyi anlafl›lmas› ve do¤ru uygulanmas›d›r.
53
S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹
Sigorta Bilgi Merkezi Bünyesinde
Gelifltirilen ve Hayata Geçirilen
Projeler ve Geliflmeler
(Haziran-A¤ustos 2010)
Mehmet Üst
Sigorta Bilgi Merkezi Müdürü
igorta Bilgi Merkezi bünyesinde gelifltirilip hayata geçirilen projeler, Merkezin dört alt birimi alt›nda afla¤›da gruplanarak verilmifltir. TRAMER ve SAGMER bünyesinde toplanan verilerden ise üretim ve hasar istatistikleri incelenmifl, Temmuz ay›nda
tamamlanan Mortalite ve Morbidite Projeleri hakk›nda ise özet bilgilendirme verilmifltir.
S
Sigorta sektörünün Sigorta Bilgi Merkezi’ne
yapm›fl oldu¤u tüm ifl taleplerinin elektronik
ortamdan takibini sa¤layacak olan J‹RA
uygulamas› devreye al›nm›flt›r.
fiirketlerin, SBM’ye yapacaklar› hata bildirimleri, düzeltme talepleri
dahil her türlü ifl talepleri için,
web üzerinden online olarak
takip edilmeye bafllanm›flt›r. Bu
uygulama sayesinde flirket kullan›c›lar› taleplerinin tüm aflamalar›n›
gözlemleyebilmektedirler.
Merkezimiz taraf›ndan haz›rlanan istatistiksel
tablolar› inceledi¤imizde, sektör genelinde;
2003 y›l›nda üretilen
poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen
toplam yedi y›l içinde ödenen hasar toplam
tutar› 449,236 TL’ye ulaflarak birikimli ha-
54
sar/prim oran› (yaz›m y›l› esas›na göre) yüzde
89,61’e ulaflm›flt›r.
2004 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam alt› y›l içinde
ödenen hasar toplam tutar› 661.617 TL’ye
ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 77,66’e
ulaflm›flt›r.
2005 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam befl y›l içinde
ödenen hasar toplam tutar› 914.851 TL’ye
ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 82,54 olmufltur.
2006 y›l›nda üretilen poliçelere ait 2009 y›lsonuna kadar geçen toplam dört y›l içinde
ödenen hasar toplam tutar› 1.104.700 TL’ye
ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 86,18 olmufltur.
2007 y›l›nda üretilen poliçelere ait
2009 y›lsonuna kadar geçen toplam
üç y›l içinde ödenen hasar toplam tutar› 1.378.936TL’ye ulaflarak hasar/prim oran› yüzde 91,41 olmufltur.
2008 y›l›nda üretilen poliçeler
için 2009 y›lsonu itibariyle elde edilen hasar/prim oran› yüzde 89,54,
2009 y›l›nda üretilen poliçeler için ise
yüzde 28,22 olarak gerçekleflmifltir.
“Chain Ladder” metodu ile yap›lan tahminler do¤rultusunda;
2008 y›l›nda üretilen poliçeler için 2015 y›l›nda hasar/prim oran›n›n yüzde 119,01 civar›nda, 2009 y›l› bafllang›çl› poliçeler için ise 2016
y›l›nda yüzde 127,65 olaca¤› öngörülmüfltür.
Tablo 1: Y›llar Baz›nda Trafik Sigortas› Poliçe Üretimi ve Ödenen Birikimli Hasar
Tazminat Tutar› Da¤›l›m› - Bin TL (poliçe y›l› -UWY baz›nda) - Chain Ladder Metodu
Ödeme
Durumu
Y›l
H/P
1. Y›l
H/P
2. Y›l
H/P
3. Y›l
H/P
4. Y›l
H/P
2003
501.334 MUALLAK
ÖDENEN
5.082
86.593
18,29%
15.604
327.667
30,97%
18.809
380,796
79,71%
20.853
393.767
82,70%
23.763
403.612
2004
851.915 MUALLAK
ÖDENEN
9.055
140.196
20,21%
30.529
493.913
61,56%
37.188
564.120
70,58%
41.909
582.721
73,32%
2005 1.108.411 MUALLAK
ÖDENEN
30.398
193.625
20,21%
81.112
666.389
67,44%
94.000
755.806
76,67%
2006 1.281.782 MUALLAK
ÖDENEN
38.864
230.009
20,98%
109.659
816.407
72,25%
131.368
922.288
2007 1.508.553 MUALLAK
ÖDENEN
70.231
291.888
24,08%
211.057
1.012.047
81,08%
235.059
1.143.877
2008 1.737.000 MUALLAK
ÖDENEN
118.790
371.103
28,20%
268.114
1.287.277
89,54%
316.058 102,66% 346.083 107,52% 377.941 111,81% 406.548 115.66% 432.607 119,01%
1.467.080
1.521.481
1.564.148
1.602.455
1.634.641
2009 1.953.312 MUALLAK
ÖDENEN
125.814
425.385
28,22%
360.498
1.505.456
95,53%
424.962 109,59% 465.332 114,92% 508.168 119,66% 546.632 123.93% 581.670 127,65%
1.715.734
1.779.355
1.829.253
1.874.053
1.911.694
Y›l
Prim
Üretimi
5. Y›l
H/P
6. Y›l
H/P
85,25%
25.742 87,62%
413.538
27.392
421.844
89,61%
44.992
598.953
75,59%
48.056 77.66%
613.561
51.136
625.885
79,47%
100.489
783.525
79,76% 106.825
808.026
82,54%
114.911 85.05%
827.815
122.276
844.442
87,22%
82,20%
141.265
963.435
86,18% 154.269
990.452
89,31%
165.946 92.11% 176.583
1.014.709
1.035.090
94,53%
91,41%
257.389
1.186.293
95,70% 281.083
1.219.560
99,48%
302.358 102.87% 321.739 105,81%
1.249.429
1.274.524
Aç›klamalar:
1. ‹lk sütunda yer alan y›llar; poliçe ifl y›l›n› (UWY); 0.y›l, 1. y›l, …n. Y›l ise ifl y›l›n› takip eden y›llar› göstermektedir.
2. Prim üretimi; ifl y›l› (UWY) esas›na göre net prim üretimi de¤eridir.
3. Muallâk hasar; poliçe ifl y›l› esas›na göre ve ihbar tarihi baz›nda, ödenen tazminat poliçe ifl y›l› esas›na göre ve ödeme tarihi
baz›nda hesaplanm›flt›r. Ödeme rakamlar›nda hasar tazminat tutarlar›, uzman incelemesi ve dosya di¤er masraflar› baz al›nm›flt›r.
4. Hasar/Prim oran›; (Muallâk+Ödenen Hasar) / Prim Üretimi'dir.
Sektör Prim Üretimi ve Hasar Tablosu
(Ocak - May›s 2009-2010 Y›l› Karfl›laflt›rmal›)
Tablo 2:
2009 OCAK - A⁄USTOS
Sektör
Toplam›
Hasar
Poliçe
Adedi
Poliçe
Üretimi
(Bin TL)
Adet
Tutar
Adet
Tutar
Adet
Tutar
Hasar / Prim
Oran›
7.744.911
1.242.114
584.20
1.009.37
108.73
195.90
702.93
1.205.10
97,03%
Ödenen
Muallak
Toplam
2010 OCAK - A⁄USTOS
Sektör
Toplam›
Hasar
Poliçe
Adedi
Poliçe
Üretimi
(Bin TL)
Adet
Tutar
Adet
Tutar
Adet
Tutar
Hasar / Prim
Oran›
8.564.598
1.482.960
446.12
699.590
237.09
446.55
683.22
1.146.14
77,29%
Ödenen
Muallak
Tablo 2 incelendi¤inde, 2009 y›l›n›n A¤ustos ay›
itibariyle üretilen toplam poliçe adedinin
7.744.911 oldu¤u görülmekte olup toplam
1.205.109TL’lik hasar ödemesine karfl›l›k üretim
toplam›n›n 1.242.114.-TL oldu¤u görülmektedir.
Toplam
2010 senesinin ayn› dönemindeki rakamlar ise
8.564.598 poliçe adedi ve toplam 1.146.145.-TL
hasar ödemesine karfl›l›k üretim toplam›n›n
1.482.960.-TL oldu¤u görülmektedir. Ancak
2009 senesi verilerinin sonuçlanan rakamlar-
55
S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹
dan, 2010 senesinin ise gerçekleflen, yani bugünün tarihi itibariyle görünen rakamlar oldu¤u göz ard› edilmemelidir.
KAZA TESP‹T TUTANA⁄I UYGULAMASI
1 Nisan 2010’da iki senesini tamamlayan
Grafik 1:
‹llere Göre Maddi Hasarl› Kaza
Tespit Tutanak
Adetleri Da¤›l›m›
(29.06.2010 tarihi itibariyle)
56
uygulama ile merkezimizde toplanan verilerden düzenli olarak al›nan istatistiki raporlara bak›ld›¤›nda, illere göre da¤›l›mda
ilk befl s›ran›n ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Bursa
ve Antalya olarak de¤ifliklik göstermedi¤i
görülmektedir.
D‹⁄ER ‹LLER
618.836
35%
ANTALYA
53.680
BURSA
3%
84.644
5%
‹ZM‹R
141.977
8%
‹STANBUL
660.361
38%
ANKARA
196.679
11%
2010 y›l› adet/prim da¤›l›m›
BRANfi ALTI KIRILIMI
NET POL‹ÇE PR‹M‹
POL‹ÇE ADED‹
834.588.591.33
11.409.536.86
6.118.541.83
358.729
294.051
35.901
SA⁄LIK
SEYAHAT
AC‹L SA⁄LIK
Not: fiirketler taraf›ndan SBM’ye transfer edilen ve tanzim y›l› 2010 olan poliçeler.
Grafik 1. ‹llere Göre Maddi Hasarl› Kaza Tespit Tutanak Adetleri Da¤›l›m› (13.09.2010 tarihi itibariyle)
EGM’ den al›nan Araç Tescil Verilerinin Online
Trafik Uygulamas› ile Entegrasyonu;
EGM’ den al›nmaya bafllanan araç tescil verileri ile ilgili tüm yaz›l›m düzenlemeleri tamamlanm›flt›r. Online Trafik poliçesi düzenlenirken
EGM’den araç tescili kontrolü yap›lacak olup
bundan sonra araç türüne göre yanl›fl (tarifeye ayk›r›) poliçe düzenlenmesinin önüne geçilerek haks›z rekabet engellenecektir. Uygulama tüm flirketlerin testine aç›lm›flt›r.
Online ZKYTMS Ve ZKFKS Sigortalar› Gerçek
Ortama Aç›lm›flt›r;
Zorunlu Karayollar› Tafl›mac›l›k Mali Sorumluluk
Sigortas›’n›n (ZKYTMS) poliçelerinin TRAMER’
den online olarak düzenlenmesine yönelik flirket testleri tamamlanm›fl olup, gerçek ortama
aç›lm›flt›r. Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortas›
(ZKFKS) poliçelerinin ise 2009 y›l› bafl›ndan itibaren transferlerine bafllanm›flt›r.
Sa¤l›k Bakanl›¤› 112HES Projesi Kapsam›nda
Çal›flmalar Devreye Al›nacakt›r;
Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndan sigorta flirketlerine
posta yolu ile gönderilen “Hastane” ve
“112 Acil Servis” dokümanlar›n›n, sigorta flirketlerine daha erken bildirilmesi amac› ile
SBM alt yap›s› üzerinden elektronik ortamda
gönderilmesine yönelik projenin ikinci ad›m›
olan web servis ile Evrak ak›fl› ve Web uygulamas› Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n testine aç›lm›flt›r.
Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndan Bedeni Kaza Tespit
Tutanaklar›n›n SBM’ye gönderilmesi için gerekli çal›flmalar bafllat›lm›flt›r.
Serbest Tarife Çal›flmas›nda De¤ifliklikler Yap›lm›flt›r;
Serbest tarife çal›flmas›; eflik de¤erler otomatik
artt›r›lm›flt›r, üst limit prim de¤eri yüzde 300 artt›r›m yap›labilir hale getirilmifltir.
TMTB Muhabir Uygulamas› Devreye Al›nm›flt›r;
Yabanc› plakal› araçlar›n ülkemizde kar›flt›¤›
kazalarda tutulan Kaza Tespit Tutanaklar›n›n,
TMTB’ nin yönetimindeki, uluslararas› hasar
temsilcileri taraf›ndan girilebilmesi sa¤lanm›flt›r.
KTT Uygulamas› ‹çin 2. Komisyon Çal›flmas›
Devreye Al›nm›flt›r;
Mutabakats›zl›k durumundaki KTT’ lerin de¤erlendirilmesi aflamas›nda görev alacak, 2. Komisyon sistemi devreye al›nm›flt›r.
VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ ÇALIfiMALARI
Veri transferi projesi kapsam›nda tüm sektörün
verilerini kapsayacak detayl› bir veri taban› tasar›m› tamamlanm›flt›r. Veri transferi projesinde; poliçe/ sigortal› ve ek bilgileri, sa¤l›k gideri, teminat
ve geçifl bilgileri ayr› fazlar halinde projelendirilmifl olup, ayr›ca her faz, toplu ve günlük veri
transferi için ayr› ayr› kurgulanmaktad›r. Projede
1.faz tamamlanm›fl ve bu çerçevede sigorta flirketlerinden poliçe, sigortal› ve zeyl bilgileri SBM
veritaban›na düzenli olarak transfer edilmeye
bafllanm›flt›r. Projenin 2.faz çal›flmalar› devam etmekte ve tamamlanmas›yla sigorta flirketlerden
teminat bilgileri transfer edilmeye bafllanacakt›r.
Veri transferi kapsam›nda afla¤›daki alt uygulamalar gelifltirilmektedir.
57
S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹
Erkek için
oranlar
Kad›n için
oranlar
Toplam
oranlar
Erkek
Kad›n
Toplam
VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ SORGULAMA &
GÖRÜNTÜLEME UYGULAMASI
Sigorta flirketlerinin; poliçe numaras› veya sigortal› TCKN/VKN girerek, kendilerine ait poliçeleri,
bu poliçelere ait sigortal›lar› veya sigortal›ya ait
tüm poliçeleri, ayr›ca ilgili tüm bilgileri görüntüleyebilecekleri bir uygulama tasarlanm›flt›r. Test
aflamas› tamamlanan bu uygulamalar önümüzdeki günlerde flirket testlerine aç›lacakt›r.
VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ PARAMETRE
G‹R‹fi UYGULAMASI
Bu uygulama sayesinde SAGMER’e ait tüm uygulamalar›n parametre ekleme, silme güncellemeleri program üzerinden yap›labilecektir.
VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹
RAPORLAMA ALT PROJES‹
Verilerin birikmeye bafllamas› ile birlikte raporlama projesi için proje plan› ç›kart›lm›fl ve ‹fl
58
Zekas› uygulamalar› üzerinde öncelikli verilecek raporlar ile ilgili analiz çal›flmalar›na bafllanm›flt›r. Öncelikle kullan›mda olan Tarifeler
Sistemi Raporlamalar› üzerinde çal›fl›lmaya
bafllanm›flt›r.
VER‹ TRANSFER‹ PROJES‹ MUTABAKAT ÇALIfiMASI
‹lk faz kapsam›nda sistemimize al›nan poliçe, sigortal› ve zeyil bilgilerinin flirket kay›tlar› ile
uyumlu olmas› kapsam›nda 9 Nisan 2010 tarihinden itibaren flirket kay›tlar› haftal›k sürelerle
paylafl›m klasörlerine kopyalanmakta ve flirketlerin sistemlerindeki kay›tlar ile transfer ettikleri
kay›tlar› karfl›laflt›rmalar›na imkân sa¤lanmaktad›r. Haftal›k yap›lan bu uygulaman›n günlük
yap›lmas› hedeflenmekte olup, çal›flmalar h›zla
devam etmektedir.
MORB‹D‹TE PROJES‹ ÇALIfiMALARI
23 Temmuz 2010 tarihinde yap›lan Morbidite
Projesi kapan›fl toplant›s›n›n ard›ndan, projenin
ilk aflamas› tamamlanm›flt›r. Proje ç›kt›lar› ve
projede kullan›lan kaynak veri SBM’ye teslim
edilmifltir. Proje ç›kt›lar› önümüzdeki günlerde
sigorta sektörüne de sunularak kullan›ma aç›lacakt›r. Ekim ay›nda genifl kat›l›ml› bir lansman
yap›lmas› hedeflenmektedir.
Morbidite kavram›yla ilgili genel bilgiler, örnek
tablolar, tablo kullan›m alanlar›, bugüne kadar yap›lan akademik çal›flmalar ve yurtd›fl›ndaki çal›flmalar›ndan örnekler ve proje ile ilgili
genel bilginin sunulaca¤› web sitesine
www.morbidite.org, www.morbidite.net ve
http://morbidite.sagmer.org.tr/ web adreslerinden ulafl›labilmektedir.
Morbidite projesi kapsam›nda önceden belirlenen 32 hastal›k ve 22 hastal›k bölgesi üzerinde çal›flma yap›lm›flt›r. Sitemizde yer alacak
uygulamada hastal›k, bölge ve dönem seçilerek ilgili morbidite tablo ve grafikleri gözlenebilir. Örnek olarak “fi‹fiMANLIK VE D‹⁄ER AfiIRI
BESLENMELER” hastal›¤›, 2008 y›l›, “‹STANBUL”
bölgesine ait grafikler afla¤›da sunulmufltur.
1 ve 2 numaral› grafiklerde Sa¤l›k Kurulufllar›na
Baflvuran Kifli Say›s› ve Nüfusa Oranl› Sa¤l›k Kurulufllar›na Baflvuran Kifli Say›s› de¤erleri Erkek,
Kad›n ve Toplam fleklinde görüntülenmektedir.
‹lgili grafikler incelendi¤inde fiiflmanl›k ve Afl›r›
Beslenmeler morbiditesinin her iki cinsiyet içinde her yafl için belirgin oldu¤u gözlenmektedir. Baflvuran erkek say›lar›nda özellikle onikionbefl yafllar› aras›nda yüksek olan say›lar ileri
yafllarda çok büyük art›fl e¤ilimi göstermemektedir. Ancak, baflvuran kad›n say›lar›n›n
onbeflli yafllardan itibaren belirgin bir e¤imle
art›fl gösterdi¤i, k›rk-elli yafllar› aras›nda en yüksek de¤erlerine ulaflt›¤› ve her iki cinsiyette de
altm›fll› yafllardan itibaren azalan e¤ilime sahip oldu¤u belirlenmifltir. Her iki grafikte de görüldü¤ü gibi baflvuran kad›n say›s› baflvuran
erkek say›s›na göre her yaflta bask›nd›r.
Özetle 2008 y›l› verilerine ait kad›n de¤erlerinin
erkek de¤erlerine göre yüksek, h›zl› ivme ile ar-
tan bir yap›ya sahip oldu¤u, erkek oran de¤erlerinin ise 10-15 yafllar aras›nda belirgin de¤erlere ulaflarak yavafl ilerleyen bir ivme ile
de¤iflim gösterdi¤i belirlenmifltir.
MORTAL‹TE TABLOSU ÇALIfiMALARI
Hayat Sigortas› Bilgi Merkezi, BNB Dan›flmanl›k,
Hacettepe Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi ile ortaklafla gerçeklefltirilen Türkiye Mortalite
tablolar› çal›flmalar› tamamlanm›flt›r. Haziran
ay› içerisinde SBM bünyesinde kurulum yap›lm›fl, SBM personeline kullan›m ile ilgili gerekli
e¤itim verilmifltir. Uygulaman›n kullan›m› art›k
SBM taraf›ndan gerçeklefltirilecektir.
Gerçeklefltirilen proje sonucunda;
❖ Türkiye Kad›n-Erkek Hayat Tablosu (TRH 2010)
❖ Türkiye Kad›n-Erkek Sigortal› Hayat Tablosu
(TRSH - 2010)
❖ Türkiye Kad›n-Erkek Hayat Annüite Tablosu
(TRHA - 2010)
❖ Sosyal Güvenlik Kurumu Kad›n-Erkek Hayat
Tablosu (SGK - 2008) tablolar› elde edilmifl ve
www.haymer.org.tr web sitesinde yay›nlanm›flt›r.
HAYMER Hayat Sigortalar› Poliçe ve
Hasar Veri Yap›s› Çal›flmalar›
HAYMER Hayat Sigortalar› poliçe ve hasar veri
yap›s› çal›flmalar›n›n veri yap›s› dizayn› tamamlanm›fl, flirketlerden hangi verilerin al›naca¤›na
dair yap›ya karar verilmifltir. Bu do¤rultuda
Temmuz ay›nda TSRfiB konferans salonunda
sektör yetkilileri ile paylafl›m toplant›s› yap›lm›fl,
çal›flman›n detaylar› aktar›lm›flt›r.
Web servis teknolojisinin kullan›laca¤› uygulamada yaz›l›m çal›flmalar› tamamlanm›fl, 01 Eylül 2010 tarihinde web servisler flirketlerin gerekli çal›flmalar›n› tamamlayabilmeleri için test
ortam›na aç›lm›flt›r.
Eylül ay› içerisinde TSRfiB konferans salonunda
sektör yetkilileri ile web servisler hakk›nda teknik bir paylafl›m toplant›s› yap›lacakt›r.
59
S‹GORTA B‹LG‹ MERKEZ‹
Bireysel Kredi Ba¤lant›l› Sigortalar ‹statistikleri
Bireysel Kredi Ba¤lant›l› Sigorta (BKBS) ‹statistikleri’nde al›nan verilere iliflkin olarak yorum farkl›l›klar›n› gidermek üzere 2010/31 say›l› duyuru yap›lm›fl ve duyuru çerçevesinde;
Ocak - Mart 2010 verilerinin 15 A¤ustos 2010 tarihine kadar yeniden gönderilmesi,
Ocak - Haziran 2010 verilerinin 30 A¤ustos 2010
tarihine kadar gönderilmesi,
Ocak - Haziran 2010 tarihinden sonraki dönemler için, Hazine Müsteflarl›¤›'n›n 2009/4 no.lu Genelgesi gere¤i ilgili dönemi takip eden ay sonuna kadar gönderilmesi hususlar›n›n duyurulmas›na karar verilmifltir.
S‹SB‹S - S‹GORTA SAHTEKÂRLI⁄I
B‹LG‹ S‹STEM‹ PROJES‹
Sigorta Sahtekarl›klar› Bilgi Paylafl›m Sistemi, (S‹SB‹S) öncelikle kasko ve trafik sigortalar› olmak
üzere hayat sigortalar› dahil tüm sigorta dallar›nda, üçüncü flah›slardan ve sigorta flirketlerinden sa¤lanan “yanl›fl sigorta uygulamalar›” ve
sigorta sahtekarl›¤›na konu olabilecek verilerin
tutuldu¤u merkezi bir veri taban›d›r.
a-Sigorta sahtekârl›k ilave maliyetinin azalt›lmas›,
b-Risklerin teminat kapsam›na al›n›p al›nmamas› ve risklerin fiyatlanmas› konusunda daha
do¤ru karar alma imkan› sa¤lamas›,
c-Dürüst sigortal›n›n hakl› menfaatlerinin korunmas› ve
d-Prim maliyetlerinin düflürülmesi, sistemin
amaçlar› aras›nda yer almaktad›r.
S‹SB‹S’le oluflturulacak veri taban›na sigorta flirketleri;
1. Mahkemede karara ba¤lanm›fl sahtekârl›k
durumlar›n›,
2. Savc›l›k soruflturmas›na konu hasar baflvurular› durumlar›,
3. fiirketçe ortaya ç›kar›lan sahtekârl›k durumlar›nda sigortal›dan feragatname al›nd›¤› durumlar› ve
60
sistemin amac›na yönelik olarak paylafl›lmas› gereken benzeri durumlar› kaydedeceklerdir. Di¤er
yandan 3. flah›slar›n da sigorta sahtekârl›klar›na
iliflkin flikayet ve bildirimleri sistem arac›l›¤› ile yap›labilecek ve S‹SB‹S veri taban›nda tutulacakt›r.
S‹SB‹S Projesi kapsam›nda flirketlerin mevcut
eski datalar› girebilece¤i ve girilmifl datalar›
çeflitli kriterlerle sorgulayabilece¤i web servis
fonksiyonlar›na iliflkin yaz›l›m tamamlanm›fl
olup gerçek ortamda flirketlerin kullan›m›na
aç›lm›flt›r. fiirketlerin üçüncü flah›slardan gelen
ihbarlar› sorgulay›p de¤erlendirece¤i web
uygulamas› tamamlanm›fl olup, 11 Haziran
2010 tarihinde flirket kullan›c›lar›na aç›lm›flt›r.Temmuz 2010 tarihinden itibaren sigorta
sahtekârl›klar› konusunda ilk kez somut veriler
al›nmaya bafllanm›flt›r.
MSS - TIBB‹ KÖTÜ UYGULAMAYA ‹L‹fiK‹N
ZORUNLU MAL‹ SORUMLULUK S‹GORTASI
30.Temmuz 2010 tarihinde yürürlü¤e girecek
T›bbi Kötü Uygulamaya ‹liflkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortas› için ortak veri taban›n›n HATMER bünyesinde oluflturulmas›na karar verilmifltir. Bu proje ile;
❖ Sa¤l›k Bakanl›¤›nda hekimlere ait mevcut ilgili elektronik veri taban› ile entegrasyon sa¤lanarak sigorta yapt›rmayan hekimlerin tespiti
edilebilmesi,
❖ fiirketlerin tarife fiyatlar›na uygunluk denetiminin sa¤lanmas›,
❖ Rehber tarife oluflturulmas›na imkân verecek
bir yap›n›n kurulmas› amaçlanmaktad›r.
Düzenlenen poliçe bilgilerinin SBM’ye iletebilmesi için gerekli SBM taraf›ndan haz›rlanmas›
gereken teknik alt yap› çal›flmalar› tamamlanarak, “web transfer uygulamas›” 09 A¤ustos
2010 tarihinden itibaren Merkezimize gönderilmeye bafllanm›flt›r. SBM’nin di¤er zorunlu sigortalarda oluflturmufl oldu¤u ortak veritaban› ile ilgili tecrübesi ve bilgi birikimi bu çal›flmaya da yans›t›lmaktad›r.
TARS‹M
Devlet Destekli Tar›m
Sigortas› Sisteminde Gelinen
Noktan›n De¤erlendirilmesi
A. BÜLENT BORA
Tar›m Sigortalar› Havuz ‹flletmesi A.fi.
Genel Müdür
ar›m Sigortalar› Kanunu"nun 21 Haziran 2005 tarihinde yürürlü¤e girmesinin ard›ndan bafllan›lan kurulufl ve altyap›
çal›flmalar›n›n tamamlanmas›n› takiben Tar›m Sigortalar› Havuzu (TARS‹M) 2006 y›l›n›n
Haziran ay›nda sigorta faaliyetine bafllam›fl,
bugün itibariyle uygulamada 4 y›l› aflk›n bir
süre geride b›rak›lm›flt›r.
T
Dünyada az say›daki baflar›l› örneklerle k›yasland›¤›nda henüz çok k›sa bir geçmifle sahip
olan sistemin en az›ndan do¤ru ve yeterli bir
bafllang›ç yap›p yapmad›¤›n›n de¤erlendirilmesine ihtiyaç vard›r. Olabildi¤ince tarafs›z ve
daha çok nesnel sonuçlar›n irdelenmesi yoluyla yap›lacak bu de¤erlendirme de bafllang›ç
noktas› olarak kanunun TBMM’ne sunulan gerekçesine bakmakta yarar vard›r;
“Genel Gerekçe: Tar›mda, kurakl›k, don sel,
dolu gibi risklerin do¤al afete dönüflmemesi için geliflmifl ülkeler bu riskleri devletin, tar›m›n ve çiftçinin üzerinden alacak flekilde
risk transfer sistemlerini kurmufllard›r. K›saca
“tar›m sigortas›” olarak tan›mlanan bu risk
transfer sistemleri içinde tar›mdaki mallar›n
(bitkisel ürünler, hayvanlar, makineler, tesisler ve bar›naklar) ve canlar›n (çiftçi ve di¤er çal›flanlar›n yaflam›) güvence alt›na
al›nmas› hedeflenmektedir. Uygulamada
özellikle bitkisel ürünler ile çiftlik hayvanlar›
ile ilgili risklerin transferini konu alan çal›fl-
malar tar›m sigortalar› olarak tan›mlanmaktad›r. Dünyada Crop Insurance olarak bilinen bitkisel ürün sigortalar› ürünlerin tek riske (dolu tehlikesine)karfl› sigorta edilmesiyle
bafllam›fl, daha sonra di¤er riskler (don, kurakl›k, sel) sigorta teminat›na al›narak ürünlerin birden fazla risk karfl›s›nda güvence alt›na al›nmas› sa¤lanm›flt›r.
Dolu, bölgesel etkili bir risk oldu¤u için çiftçiler de küçük primler ödeyerek dolu sigortas›
yapt›rabilmekte ve bu riski sigorta flirketleri
tek bafllar›na üstlenebilmektedirler. Ancak
kurakl›k, don, sel gibi risklerin hasarlar› çok
büyük oldu¤u için primleri de yüksektir. Bu
nedenle birden çok riskin sigortaland›¤› ülkelerde çiftçinin sigorta yapt›rabilmesi için
devlet ürün sigortas› primini desteklemekte
ve bu uygulama “ Tar›mda Devlet Destekli
Ürün Sigortas›” olarak tan›mlanmaktad›r.
Ülkemizde çiftçilerimizin bu riskler karfl›s›nda
u¤rayaca¤› zararlar› telafi etmek ve çiftçilerimize yard›mc› olmak üzere, 1948 y›l›nda
5254 say›l› Muhtaç Çiftçilere Ödünç Tohumluk Verilmesi Hakk›nda Kanun ve 1977 y›l›nda 2090 say›l› Tabii Afetlerden Zarar Gören
Çiftçilere Yap›lacak Yard›mlar Hakk›nda Kanun yürürlü¤e konulmufl ancak, yetersiz do¤al afet yard›mlar› sorunu çözemedi¤i gibi
afetler sonucu ertelenen çiftçi borçlar› her
y›l Devlete büyük görev zararlar› halinde
geri dönmüfltür.
Üreticilerimizin, riskler karfl›s›nda ma¤duriyetlerinin giderilmesi ve bu tür risklere karfl› çözüm
yolunun daha ak›c› bir flekilde ifllemesi için, Tür-
61
TARS‹M
kiye’ye uygun tar›m sigortalar› sistemlerinin kurulmas› yönündeki Dünya MPCI ve AB uygulamalar›na yönelik araflt›rmalar sonras›nda, geleneksel ürün sigortalar› ve AB’de en baflar›l› uygulama olan havuz modeli (Agroseguro) örnek al›narak bu Tasar› haz›rlanm›flt›r.” Görüldü-
62
¤ü üzere gerekçede tan›mlanan hedef, özünde do¤al afet olan kurakl›k, don, sel ve dolu gibi risklerin gerçekleflmesi sonras›nda, sonuçlar›
itibariyle çiftçiler aç›s›ndan afete dönüflmesini
engelleyici risk transferini sa¤layan bir sistemin
kurulmas›d›r. Bu sistem sayesinde bir yandan
çiftçilerin do¤al afetler nedeniyle u¤rad›klar›
y›k›c› zararlar telafi edilecek, di¤er yandan
Devletin u¤rad›¤› büyük görev zararlar›n›n ve
bütçe disiplinini bozan sürpriz yard›m harcamalar›n›n azalt›lmas› sa¤lanacakt›r.
Bu beklentilerin tam anlam› ile karfl›lanmas›
ancak çok uzun vadede ulafl›lmas› beklenen
teknik bilgi ve finansal birikimlerin varl›¤› ile
mümkündür. Bu da risk yönetimi ilke ve kurallar›na s›k› s›k›ya ba¤l›l›k ve yo¤un teknoloji
kullan›m› gerektirmektedir. Sürdürülebilir bir
sistemin bu temel ayaklar›n üzerinde durmas› gerekir ancak yap›n›n yükselebilmesi için
kirifl ve kolonlara ihtiyaç vard›r ve bu ifllevin
yerine getirilmesi için de sürekli ve istikrarl› bir
devlet deste¤inin varl›¤› flartt›r.
Bu çerçevede geçti¤imiz 4 y›lda yap›lanlar›n
özeti ana hatlar› ile afla¤›ya ç›kar›lm›flt›r.
Kapsam Çal›flmalar›:
Bu konuda sistem yaflad›kça çal›flmalar›n sürmesi gerekti¤i anlay›fl› ile geçti¤imiz 4 y›l boyunca bir yandan kapsam geniflletilirken di¤er
yandan mevcutta iyilefltirmeler yap›lm›flt›r.
Son durum itibariyle;
Aç›k alanda yetifltirilen bitkisel ürünler “dolu, f›rt›na, hortum, yang›n, heyelan, deprem
ve sel riskine”, meyveler ilave olarak “don
riskine”, örtü alt›nda yetifltirilen bitkisel ürünler “dolu, f›rt›na, hortum, yang›n, heyelan,
deprem, sel, tafl›t çarpmas›, kar ve dolu
a¤›rl›¤› risklerine”, ilave olarak seran›n konstrüksiyonu, ekipman› ve örtüsü de ayn› risklere karfl› sigortalanabilmektedir.
Çiftlik hayvanlar› ise (hâlihaz›r kapsamdaki süt
s›¤›rlar›, kümes hayvanlar› ve su ürünleri) belirlenmifl istisnalar d›fl›nda her türlü ölüme karfl› sigortalanabilmektedir.
Görüldü¤ü üzere bu k›sa sürede gerekçede
bahsedilen risklerin çok önemli bölümü belirli
ölçüde kapsama al›nabilmifltir.
Mevzuat Çal›flmalar›:
Konuyla ilgili yönetmelikler, tüm genel ve teknik flartlar, tarife ve talimatlar›, kapsam ve hasar fazlas› ile ilgili Bakanlar Kurulu kararlar›, prim
tahsilât esaslar›, hasar tespit usul ve esaslar› zaman›nda haz›rlanm›fl ve yay›nlanm›flt›r. ‹htiyaç
halinde güncellefltirmeler sürekli takip edilmektedir.
Organizasyonel Çal›flmalar, E¤itim Çal›flmalar›:
Sistemin yürütücüsü iflletici flirketin organizasyonu ve kadro yap›s› iflin gerektirdi¤i nitelik ve nicelikte ve de iflin geliflmesine paralel olarak,
önceden gereksiz istihdama meydan vermeden tamamlanmaktad›r. Mevcut durumda
hizmet bölgesel bazda 7 merkezden (‹stanbul,
Ankara, Adana, Antalya, Manisa, Giresun ve
Malatya) yürütülmektedir.
Sistemin yeni ve özellikli oluflu sürekli e¤itimi
vazgeçilmez k›lmaktad›r. Bu kapsamda bugüne kadar baz›lar› bir den çok say›da olmak üzere yaklafl›k yar›s› bitkisel ürün, yar›s›
çiftlik hayvanlar› eksperi olmak üzere 1200
ekspere, 68 il’de yaklafl›k 7000 acente ve
flirket eleman›na, 400’e yak›n ilçe ve köyde
say›s› belirlenmeyen adette çiftçiye e¤itim
verilmifltir.
Teknik Çal›flmalar:
Sistemin arzu edilen sa¤l›kl› bir flekilde sürdürülmesi teknik çal›flmalar›n sa¤l›kl› bir flekilde
yap›lmas› ile do¤rudan iliflkilidir. Birçok teminat›n ilk kez veriliyor olmas› ve bu nedenle
geçmifl bilginin olmamas› çal›flmalar›m›z›
zorlaflt›rsa da, genel verileri kullanarak, varsa dünyadaki di¤er tecrübelerden yararlanarak, en az hatal› analizlerin yap›lmas›na
imkân veren bir altyap› oluflturulmufltur. Buna paralel olarak, kurulufl dönemi diyebilece¤imiz, belirsizliklerin en yüksek seviyede
oldu¤u bu dönemde sistemi koruyan bir reasürans anlaflmas›n›n yap›labilmifl olmas›,
baflar›l› bir bafllang›c›n teminat› olmufltur. Nitekim 4 y›ll›k teknik ve reasürans sonuçlar›
bu yarg›m›z› do¤rulamaktad›r.
63
TARS‹M
RAKAMLARLA DÜNDEN BUGÜNE
DEVLET DESTEKL‹ TARIM S‹GORTALARI
Y›llar
Toplam
Sigorta
Bedeli (TL)
Toplam
Poliçe
Adedi
Toplam
Sigortal›
Alan
Toplam
Büyükbafl
(Adet)
Sigortal›
Sera
(Adet)
2006
211.290.593
12.330
129.802
6.489
1.118
2007
1.478.414.653
218.938
3.490.124
54.499
1.456
2008
2.224.971.605
260.944
4.602.240
71.953
2.489
2009
2.900.559.619
306.770
5.681.665
112.201
3.622
2010
Toplam
3.645.546.203
365.877
6.573.962
137.856
3.670
10.460.782.670
1.164.859
20.477.793
382.998
12.355
*2010 y›l› verileri, y›ll›k bazda karfl›laflt›rma yapabilmek amac› ile
31.08.2010 tarihi itibariyle geriye dönük 1 y›l›n rakamlar›n› içermektedir.
Teknoloji ve Sistem Gelifltirme Çal›flmalar›:
Sistemin ihtiyac› olan standardizasyonun
sa¤lanabilmesi, merkezi hasar tespit organizasyonun yürütülmesi ve hasar ödemelerinin
zaman›nda yap›labilmesi teknolojinin bütün
imkanlar›n›n do¤ru bir flekilde ve optimum
maliyetle kullan›lmas›n› zorunlu k›lmaktad›r.
Uygulamalar bu konuda da do¤ru tercihlerin
yap›ld›¤›n› göstermektedir. Bu gün internetin
oldu¤u her noktada ve ayn› anda binlerce
kullan›c› taraf›ndan 24 saat 365 gün poliçe
düzenlenebilmekte, ayn› gün binlerce hasar
ihbar› online olarak yap›labilmektedir. Sistem,
birkaç ay içinde 100.000 hasar dosyas›n›n sonuçland›r›lmas› kapasitesine sahip bulunmaktad›r. Tasarlanan sistem büyümeye de
müsait olup, yeni uygulamalarla sürekli zenginlefltirilmekte ve gelifltirilmektedir.
❖ Tar›m ve Hayvanc›l›k fuarlar›na 51 kez kat›l›m,
❖ 68 yerel TV kanal›nda 6 milyon saniyenin üzerinde spot tan›t›m yay›n›,
❖ Ulusal TV kanallar›nda 30 bin saniye, ulusal
radyo kanallar›nda 20 bin saniye tan›t›m yay›n›,
gibi hat›r› say›l›r bir faaliyet gerçeklefltirildi¤i görülmektedir.
Tan›t›m Çal›flmalar›:
Bu tabloyu flu flekilde yorumlamak gerekmektedir. Çiftçiler ödedikleri primlerden çok
fazlas›n› zararlar›n›n karfl›l›¤› olarak alm›fllard›r.
Ayn› flekilde Devlet’te nominal bazda daha
az bir maliyetle daha fazla bir yükümlülü¤ünü sistem arac›l›¤› ile üstelik bütçe disiplini
çerçevesinde yerine getirmifltir. Burada çok
önemli gördü¤ümüz di¤er bir hususu vurgulamakta yarar vard›r. Bu çapta bir zarar› Devlet
karfl›lamaya kalkt›¤›nda iflin içine siyasi etkiler,
popülist yaklafl›mlar, parsel baz›nda sa¤l›kl›
Geçen 4 y›lda yukar›da say›lan faaliyetler yan›nda tan›t›m çal›flmalar› ihmal edilmemifl, tam
tersi ola¤anüstü bir çaba sarf edilmifltir. Bu
alanda yap›lan çal›flmalar› özetlersek;
❖ De¤iflik il ve ilçelerde 400’ü aflk›n tan›t›m
toplant›s›,
❖ Ulusal ve yerel bas›nda 1000’e yak›n haber,
❖ De¤iflik TV’lerde 169 röportaj ve özel haber,
64
Yukar›da özetlenen çal›flmalar›n rakamsal sonuçlara nas›l yans›d›¤›n› afla¤›daki tablo göstermektedir.
Tablodan anlafl›ld›¤› gibi sisteme kat›l›m istikrarl› bir flekilde ve ciddi ölçüde artmaktad›r. Di¤er
yandan ana hedef olan zarara u¤rayan çiftçilerin ma¤duriyetlerinin giderilmesi fonksiyonunun ne ölçüde yerine getirildi¤ini görmek için
afla¤›daki tabloya bakmakta yarar vard›r.
bir hasar tespiti yap›lamad›¤›ndan adaletsiz
da¤›t›mlar, sürecin yönetiminin getirdi¤i ilave
masraflar girmekte ve maliyet katlanmaktad›r. Dolay›s›yla sistemin bu geçen sürede
Devleti en az 500 Milyon TL’lik bir yükten kurtard›¤› rahatl›kla söylenebilir.
SONUÇ
Küresel ›s›nma ve iklimsel de¤iflimler sebebiyle,
ürünler de son y›llarda fenolojik geliflmelerini
daha erken tamamlamaktad›r. Bu sebeple
her geçen y›l tar›msal üretimi etkileyen risklerin
ürünler üzerinde etkisi artmaktad›r. Bu durum
da tar›msal faaliyetleri olumsuz etkilemekte ve
tar›m sigortas› yapt›rmayan üreticileri ma¤dur
etmekte, ülke ekonomisini olumsuz yönde etkilemektedir. Gelecekte bu etkilerin do¤a üzerinde daha da etkili olaca¤› göz önünde bulundurulursa, Tar›m Sigortas›’n›n öneminin her geçen y›l biraz daha fazla artaca¤› çok aç›kt›r.
Bu gerçekten yola ç›k›larak uygulamaya konulan Tar›m Sigortalar› Sistemi, sigortac›l›k
prensipleri üzerine kurulmufl, hizmet odakl› bir
projedir. Sistem çerçevesinde üreticilerin ihtiyaç ve beklentileri titizlikle takip edilmekte,
de¤erlendirilmekte, yeni uygulamalar gelifltirilmekte ve zaman kaybedilmeden uygulamaya al›nmaktad›r. Tan›t›m çal›flmalar› bölge koordinatörlüklerince il, ilçe, belde, köy
demeden, aral›ks›z devam etmektedir.
Hasar operasyonlar›n›n h›zland›r›lmas›, ekspertizlerin daha k›sa sürede tamamlanmas›
ve bürokratik ifllemlerin azalt›larak, üreticilerin ifllerinin olabildi¤ince kolaylaflt›r›lmas› gibi
sürecin iyilefltirilmesine yönelik çal›flmalar yap›lmaktad›r. Teknik altyap› günün ihtiyaçlar›
do¤rultusunda yenilenmektedir.
Sistem ayn› zamanda yurtd›fl›nda çeflitli ülkelere
de örnek teflkil etmektedir. Ülkemizi zaman zaman ziyaret eden yabanc› heyetler, henüz 4 y›ll›k bir geçmifli olan Sistem’i ve bu kadar k›sa sürede kat etti¤i yolu hayranl›kla karfl›lamaktad›r.
Tar›m Sigortalar› Sistemi’nin çok güçlü bir zemin üzerinde konumland›¤›, gelecekte de
ülkemizde çok sa¤lam ad›mlarla yoluna devam ederek, üreticilere kesintisiz, en iyi ve
kaliteli düzeyde hizmet sunmaya devam
edece¤i flüphesizdir.
65
DIfi BASIN
Avrupa Komisyonu,
QIS 5’i Tan›mlad›
vrupa Komisyonu, Avrupal› sigortac›lar için riske dayal› sermaye düzenleyici modeli Solvency II kapsam›ndaki 5. Say›sal Etki Çal›flmas›na (QIS 5) yönelik özellikleri
yay›nlad›. Sigorta ve reasürans flirketleri de
QIS 5’de yer almak üzere davet edildi. Bu
ba¤lamda Komisyon, QIS 5 sonucunda elde
edilen sonuçlar›, 2012 y›l› sonu itibariyle yü-
A
rürlü¤e girecek Solvency II kurallar›n› belirlemek üzere kullanacak. QIS 5, uzun dönemli
poliçe ödemeleri, risk marj›n›, prim ve kâra
uygulanacak indirim oran› hakk›nda alternatif yollar› araflt›racak. QIS 5’in tamamlanmas› ile birlikte Solvency II’ nin yürürlü¤e girmesinden önce yeni bir QIS 6 çal›flmas›n›n haz›rlanmas› da gündeme gelebilir.
(Kaynak: Business Insurance, 7 Temmuz 2010)
Avrupa Komisyonu’ndan
Emeklilik Reformu
vrupa Komisyonu, sürdürülebilir ve güvenli bir emeklilik sistemi için yay›nlad›¤›
Yeflil Kitap ile emeklilik reformunu tart›flmaya açt›.
Komisyon taraf›ndan haz›rlanan belge arac›l›¤›yla emeklilik sistemlerinin devaml›l›¤›n›n sa¤lanmas› ve emeklilik maafllar› konusunda daha fleffaf
bir politika izlenmesi için alternatiflerin tespit edilmesi hedefleniyor. Avrupa Komisyonu, AB genelinde yaflam süresinin artt›¤›n› belirterek AB ülkele-
A
rinin emeklilik yafl›n› kademeli olarak yükseltmeleri gerekti¤ini savunuyor. Buna göre AB genelinde
emeklilik yafl›n›n 2040 y›l›nda 67’ye, 2060 y›l›nda
ise 70’e yükseltilmesi bekleniyor. Komisyon ayr›ca
emeklilik sistemlerinin ülkelerdeki de¤iflik ekonomik büyüme, iflgücü piyasas› ve emeklilik fonu koflullar›na göre flekillendirilmesinin sa¤l›kl› olaca¤›n›
belirtiyor. Emeklilik reformuna iliflkin tart›flmaya
toplumun tüm kesimlerinin kat›lmas› bekleniyor.
(Kaynak: EurActiv-tr, 8 Temmuz 2010)
67
DIfi BASIN
Polonya’ya Sel Kontrolü Uyar›s›
vrupa Komisyonu, Polonya’y› ülkenin
Birli¤in sel kontrolüne iliflkin direktifine
uyum göstermemesi nedeniyle yasal ifllem
bafllataca¤› konusunda uyard›. Bu sene içerisinde Polonya’daki Vistula nehrinin yo¤un ya¤›fllar nedeniyle taflmas› büyük maddi hasara
neden olmufltu. Avrupa Komisyonu ise insan
sa¤l›¤›, çevre, kültürel miras ve ekonomik faaliyetleri sel riskinden korumak üzere haz›rlanan direktifin Polonya taraf›ndan halen yürür-
A
lü¤e geçirilmedi¤ini belirterek Polonya’n›n iki
ay içinde gerekli cevab› vermemesi durumunda konuyu Avrupa Adalet Divan›’na tafl›yaca¤›n› aç›klad›.
Avrupa Birli¤i direktifi 2011 y›l› itibariyle sel riski ile
karfl› karfl›ya olan ›rmak havzalar› ile k›y› fleritlerinin belirlenmesini öngörüyor. Buna göre sel riski
haritalar›n›n 2013, sel riski yönetimi planlar›n›n
ise 2015 y›l› itibariyle haz›rlanmas› bekleniyor.
(Kaynak: Business Insurance, 15 Temmuz 2010)
Takaful Piyasas› Büyüyor
tandard & Poor’s Dan›flmanl›k fiirketi
taraf›ndan takaful sigortas›na iliflkin
haz›rlanan rapor, islam dini ile uyumlu takaful
piyasas›n›n 2010 y›l›nda büyümeye devam
edece¤ini ortaya koyuyor.
S
Raporda takaful piyasalar›ndaki büyümenin
özellikle Malezya, Bahreyn, Kuveyt, Yemen, Katar, Suudi Arabistan ve Birleflik Arap Emirlikleri gibi
ülkelerde görüldü¤üne yer veriliyor. Buna karfl›n
Standard & Poor’s’un raporu takaful piyasalar›n-
da s›k› rekabetin yafland›¤›n› belirtirken bu piyasan›n küresel yat›r›m piyasalar›ndan kaynaklanan faktörlerden de pay›n› ald›¤›n› ifade ediyor.
Körfez ülkelerinde riske dayal› düzenleyici bir
denetimin eksikli¤i ise takaful piyasas›na iliflkin dile getirilen di¤er bir endifle olarak gösteriliyor. Zira bu durum Avrupa ve Amerika’da takaful piyasas›na iliflkin olarak artan
risk yönetimi bilinci ve sermaye talebinin Körfez ülkelerinde var olmad›¤›na iflaret ediyor.
(Kaynak: Business Insurance, 14 Temmuz 2010)
68
AB Finansal Denetim Konusunda
Uzlaflma Sa¤layamad›
vrupa Birli¤i genelinde banka, sigorta
flirketleri ve finansal piyasalar›n denetlenmesine iliflkin yap›lan görüflmelerde sonuca
var›lamad›. Yeni bir finansal krizi önlemek üzere yap›lan görüflmeler yeni denetim yap›lar›n›n
sahip olaca¤› otoriteye iliflkin olarak AB hükümetleri ile AB Parlamentosu aras›nda ç›kan
görüfl farkl›l›klar› nedeniyle kesintiye u¤rad›.
A
Görüflmelerde AB ülkelerinin finansal konulara
iliflkin kurallara uymamas› durumunda ülkelere
do¤rudan müdahale edecek üç yeni denetim
yap›s› bafll›ca anlaflmazl›k konusu oldu. Zira baz›
AB ülkeleri denetim yap›lar›n›n do¤rudan müda-
hale haklar›n›n kat› koflullar dâhilinde olmas› gerekti¤ini savunurken ‹ngiltere’nin bafl›n› çekti¤i bir
grup ülke ise bu teklife karfl› ç›kt›. Ulusal denetçiler aras›ndaki anlaflmazl›klar›n çözümünde yeni
denetim yap›lar›n›n ba¤lay›c› arac›l›k kapsam›
da uzlafl› sa¤lanamayan bir di¤er konu oldu.
AB diplomatlar› ise uzlaflma sa¤lanabilmesi
için AB ülkelerinin finansal piyasalar›n denetimi
konusunda merkeziyetçi bir yaklafl›m› savunan
AB Parlamentosuna daha fazla ödün vermeleri gerekti¤ini savunuyor. Finansal piyasalar›n
denetimine iliflkin görüflmelerin Eylül ay› itibariyle yeniden bafllamas› öngörülüyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 14 Temmuz 2010
Rus Çiftçilerden
Ürün Sigortas›na ‹lgi
ünyan›n ikinci büyük reasürans flirketi Swiss
Re, yak›n zamanda Rusya’da meydana
gelen kurakl›¤›n ard›ndan ülkede ürün sigortas›na
yönelik talebin art›fl gösterece¤ini savundu. Swiss
Re’ye göre Rusya’da tar›msal ürünlerin sadece
yüzde 25’i sigortal› olmakla birlikte çiftçiler halen
devlet deste¤ine ba¤›ml› bulunuyor.
D
Buna karfl›n Rusya’da ürün sigortas›n›n geliflimine destek olmak üzere 2003 y›l›ndan beri
hükümet taraf›ndan ürün sigortas› primlerinde
yüzde 50 oran›nda sübvansiyon sa¤lan›yor.
Mevcut durum ise bugüne kadar Rusya’daki
çiftçilerin ço¤unlu¤unun ürün sigortas›n›n
yüksek hasar maliyeti faturas›n›n sigortal›ya
ç›kar›laca¤› endiflesiyle sigorta yapt›rmaya s›cak bakmad›¤›n› gösteriyor. Swiss Re yetkilileri ise yaflanan kurakl›¤›n yeniden tekrarlanabilece¤i ihtimalinin çiftçileri ürün sigortas›na
yöneltece¤ini tahmin ediyor.
(Kaynak: Business Insurance, 10 A¤ustos 2010)
69
DIfi BASIN
Birleflik Krall›k’ta
Hileli Hasarlarda Art›fl
ngiliz Sigorta Birli¤i (ABI) taraf›ndan
aç›klanan veriler, Birleflik Krall›k’ ta tespit edilen hileli hasarlarda art›fl oldu¤unu ortaya koydu. Buna göre ABI 2009 y›l›nda Birleflik
Krall›k’ ta haftada de¤eri 16 Milyon Pound’u
bulan 2.000’den fazla hileli hasar bildiriminin
yap›ld›¤›n› aç›klad›.
‹
ABI yetkilileri ise sigorta sektörünün sigorta sahtekârl›¤›n›n azalt›lmas› için büyük mücadele
verdi¤ini belirterek sigorta flirketlerinin dürüst
müflterilerinin haklar›n› korumaya çal›flt›klar›n›
ifade ediyor. Yetkililere göre hileli hasar bildiriminde bulunan kiflilerin yakalanmas› durumunda bu kiflilerin sigorta yapt›rabilmesi daha zor
ve pahal› hale gelecek.
(Kaynak: Insurance Journal, 26 Temmuz 2010)
Yenilenebilir Enerji
Kullan›m›na Teflvik
ünya genelinde enerji kaynaklar›n›n
tükenmeye bafllamas› ve enerji ihtiyac›n›n artmas› ile birlikte yeni çözümler
aranmaya baflland›. Buna iliflkin olarak Avrupa Birli¤i enerji ve iklim de¤iflikli¤i politikalar› da üye ülkeleri yenilenebilir enerji kaynaklar›n› kullanmaya teflvik ediyor. Buna göre AB, 2008 y›l›nda toplam enerji tüketimi
içindeki pay› yüzde 10,3 olan yenilenebilir
enerjinin pay›n›n 2020 y›l›nda yüzde 20’ye
ç›kar›lmas›n› amaçl›yor.
D
AB’nin yenilenebilir enerji konusunda hedef-
lerine ulaflmas› durumunda yenilenebilir
enerji sektöründe istihdam›n artaca¤› ve
GSY‹H’ da katma de¤er yarat›laca¤› öngörülüyor. AB düzenlemeleri üye ülkeleri yenilenebilir enerji kaynaklar›n› üretmeye ve kullanmaya yönlendiriyor. Bu amaçla AB bu
alanda yenilikçi teknolojilerin hayata geçirilmesi için mali destek de sa¤l›yor.
Eurostat verilerine göre Avusturya, Estonya,
Romanya, Portekiz ve Slovakya 2006–2008
döneminde yenilebilir enerji kullan›m›n›n en
fazla artt›¤› ülkeler aras›nda yer al›yor.
(Kaynak: Kriter dergisi, A¤ustos 2010)
70
‹zlanda, AB Üyelik
Müzakerelerine Bafllad›
vrupa Birli¤i, ‹zlanda ile üyelik müzakerelerini bafllatma karar› ald›. Avrupa
Ekonomik Alan› ve Schengen bölgesi içinde
yer alan ‹zlanda mevcut durumda AB müktesebat›na büyük ölçüde uyum göstermifl bulunuyor. Dünya ekonomilerini etkisi alt›na alan
A
küresel krizle birlikte iflas noktas›na gelen ‹zlanda kurtuluflu Avrupa Birli¤i ile üyelik müzakerelerine bafllamakla buldu. Avrupa Birli¤i
çevreleri ise ‹zlanda’n›n üyelik müzakerelerini
2 y›l içerisinde tamamlayarak 2013 y›l› bafl›nda AB’ye kat›laca¤›n› tahmin ediyor.
(Kaynak: Euractiv-tr, 27 Temmuz 2010)
Dünya Ekonomisi Toparlan›yor
illetleraras› Ticaret Odas› (ICC) taraf›ndan haz›rlanan “Dünya Ekonomi Anketi” dünya ekonomisinin küresel krizin ard›ndan toparlanmaya bafllad›¤›n› ortaya koydu.
Anket sonuçlar› 116 ülkede 1.103 uzmana ülkelerinin genel ekonomik durumlar› ve ekonomik göstergelerine iliflkin yöneltilen sorulara iliflkin al›nan cevaplardan derlendi. Ankete göre
Kuzey Amerika ve Asya gibi bölgelerde büyüme azal›rken di¤er bölgelerde ise göze çarpan bir büyüme kaydedildi.
M
ICC anketi, 2010 y›l›n›n ikinci dört ay›nda 104,1
olan dünya genelindeki ekonomik göstergele-
rin ayn› y›l›n üçüncü dört ay›nda 103,2’ye geriledi¤ini ortaya koydu. Anket, bu gerilemenin
bafll›ca olarak Kuzey Amerika ve Asya gibi bölgelerde azalan ekonomik göstergelerden
kaynakland›¤›n› belirtiyor. Ankete göre Bat› Avrupa’da ise Alman ekonomisi artan ihracat
nedeniyle yüzde 2,2 oran›nda büyüme gösterdi. Ancak Avrupa’daki ekonomiye iliflkin beklentiler Yunanistan’da derinleflen kriz ile ‹spanya, Portekiz ve ‹rlanda’da devam eden yap›land›rma programlar› nedeniyle çok parlak bir
tablo çizmiyor. Ankette Kuzey Amerika’daki
büyüme oraan›n›n ise yüksek iflsizlik ve azalan
tüketim nedeniyle h›z kesti¤ine yer veriliyor.
(Kaynak: Insurance Journal, 18 A¤ustos 2010)
‹klim De¤iflikli¤i
Konusunda Anlaflmazl›k
y›l›nda meydana gelen hava ile ba¤lant›l› felaketler küresel ›s›nma ile mücadele edilmesine iliflkin ça¤r›lar› yo¤unlaflt›rd›.
Buna karfl›n ça¤r›lar›n Birleflmifl Milletler iklim
de¤iflikli¤i görüflmelerindeki küresel ›s›nman›n
faturas›n›n zengin ve fakir aras›nda paylafl›m›na yönelik ç›kmaz› ortadan kald›rmas› zor gibi
2010
görünüyor. Zira sera etkisi yaratan gazlar›n sal›n›m›na en fazla sebep olan ülkeler Rusya, Çin
ve Amerika konuya iliflkin görüflmelerde çözüm üretmeye fazla istekli görünmüyor.
Buna ek olarak uzmanlar hava ile ba¤lant›l›
felaketlerin zengin ve fakir ülkeler aras›ndaki
71
DIfi BASIN
anlaflmazl›klar› daha da artt›rabilece¤ine dikkat çekiyor. Zira kurakl›k ve sel gibi felaketlere
en fazla maruz kalan fakir ülkeler, küresel ›s›nmaya zengin ülkelerin neden oldu¤unu savu-
Munich Re,
Hava ile ‹lgili
Felaketleri ‹klim
De¤iflikli¤ine
Ba¤l›yor
nuyor. Bu nedenle sera etkisi yaratan gazlar›n
sal›n›m›n›n k›s›tland›r›lmas› zengin ve fakir ülkeler aras›ndaki bafll›ca anlaflmazl›k konusu olarak gündemdeki yerini koruyor.
Munich Re, 1880 y›l›ndan itibaren elde edilen meteorolojik kay›tlara göre 2010 y›l›n›n
birinci yar›s›n›n en s›cak dönem oldu¤unu aç›klad›. Munich Re’ye göre kutup bölgelerinde azalan buz kütleleri ve günefl ›fl›nlar›ndaki de¤ifliklikler, küresel ›s›nman›n hava
ile ba¤lant›l› felaketleri afl›r› seviyeye tafl›d›¤›n›n iflaretini veriyor. Munich Re verileri sel
ve f›rt›na gibi hava ile ba¤lant›l› felaketlerin 1980 y›l›ndan beri üç kat artt›¤›n› ortaya
koyuyor. Munich Re uzmanlar› ise 2010 y›l›nda dünyan›n çeflitli yerlerinde meteorolojik nedenlerle meydana gelen felaketlerin bir bütün halinde küresel ›s›nman›n sonucu oldu¤una ve felaketlerin önümüzdeki dönemlerde daha da kötü boyutlara
ulaflaca¤›na dikkat çekiyor.
(Kaynak: Commercial Risk Europe, 18 A¤ustos 2010)
CEA‘dan Ça¤r›
vrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu (CEA) Baflkan› Tommy Persson Solvency II Projesi için Avrupa Komisyonu taraf›ndan haz›rlanan 5. Etki De¤erlendirme Çal›flmas›na (QIS 5) tüm sigorta flirketlerinin kat›lmas› için
ça¤r›da bulundu. Persson verdi¤i demeçte QIS
5 sonuçlar›n›n Solvency II’nin yap›s›n›n tamamlanmas› aç›s›ndan çok önemli oldu¤unu belirtti.
A
CEA Baflkan›, CEA’n›n daha önce Avrupa Sigorta ve Mesleki Emeklilik Denetçileri Komitesi’nin
(CEIOPS) sermaye yeterlili¤i konusunda önerdi-
¤i s›k› tedbirlerin ekonomik gerçeklere uygun olmad›¤›n› düflündü¤ünü ve bu konudaki endiflelerini Komisyon’a iletti¤ini vurgulad›.
Persson, QIS 5 kapsam›nda CEA’n›n dile getirdi¤i endiflelerin giderildi¤ini de belirterek AB Komisyonu ile di¤er kurulufllar›n sigorta sektörünün
s›k›nt›lar›n› dikkate alarak tüketicinin korunmas›,
finansal istikrar›n sa¤lanmas› ve sigorta sektörünün ekonomideki rolünü etkin flekilde sürdürebilmesine iliflkin dengeli bir rejimin oluflturulmas›
için çaba göstermeleri gerekti¤ini ifade etti.
(Kaynak: Postonline.co.uk, 23 A¤ustos 2010)
Sa¤l›k Giderleri Ulusal Bütçeleri Zorluyor
ktisadi ‹flbirli¤i ve Geliflme Teflkilat›
(OECD) taraf›ndan yay›nlanan “Sa¤l›k
Verileri 2010” bafll›kl› rapor OECD ülkelerindeki
sa¤l›k bak›m giderlerinin ekonomik büyümeden daha h›zl› art›fl gösterdi¤ini ortaya koydu.
OECD raporu sa¤l›k giderlerinin nüfus yafl›n›n
artmas›, teknolojinin geliflmesi ve kamu beklentilerinin yükselmesi ile daha da fazla artaca¤›n› ifade ediyor.
Rapora göre bütçe aç›klar›n›n acil olarak azalt›lmas› için birçok OECD ülkesinin sa¤l›k bak›m›na yönelik kamu harcamalar›n› s›n›rland›rma,
‹
vergileri yükseltme vs. gibi konularda kararlar
almas› gerekiyor. OECD raporu sa¤l›k bak›m›na en fazla harcama yapan ülkeleri ABD, Norveç ve ‹sviçre olarak aç›kl›yor.
OECD, yeni medikal teknolojilerin tan› ve tedavi sürecini gelifltirmesine ra¤men sa¤l›k harcamalar›n› yükseltti¤ini de ortaya koyuyor. Buna
iliflkin olarak raporda gereksiz prosedürleri bertaraf etmek ve harcamalar› s›n›rland›rmak
amac›yla birçok OECD ülkesinin maliyetli medikal teknolojilerin makul flekilde kullan›m›n› hedefledi¤i belirtiliyor.
(Kaynak: Business Insurance, 29 Haziran 2010)
72

Benzer belgeler