dövizdergisi
Transkript
dövizdergisi
PİYASA GELİŞMELERİNİ İLK SİZ TAKİP EDİN döviz dergisi 21 Ocak Pazartesi ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRİYOR Alper Korkmaz Kur Riski ve Kurlarda Beklentilerini Dile Getiriyor - Sayfa 10’da. EURO ANALİZ İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ KAHVE ANALİZİ İMKB HİSSE ANALİZİ ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ BAKIR ANALİZİ ÖNEMLİ HABERLER DOVIZDERGISI Yaz 8071’e Gönder Döviz Dergisi Mail Adresine Gelsin www.dovizdergisi.com İÇİNDEKİLER SAYFA 4 EURO ANALİZ SAYFA 5 İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ SAYFA 6 KAHVE ANALİZ SAYFA 7 İMKB HİSSE ANALİZLERİ SAYFA 8 ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ SAYFA 9 BAKIR ANALİZİ SAYFA 10 ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRME SAYFA 12 ÖNEMLİ HABERLER ÖNEMLİ HABERLER SAYFA 12 - Suriye İçin Siyasi Çözüm İstediler - Merrill Lynch TÜFE Endeksli DİBS Önerdi SAYFA 13 - Kedinin Tedavi Masrafları Sigortadan Karşılandı - 2013’te Yabancının Gözü Türk Bankaların da Olacak SAYFA 14 - MS: Türkiye Dengeli Büyüyecek - Macaristan, Roubiniyi Suçladı - Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip SAYFA 15 - Ekonomi Hakkında Yalnız İyi Şeyler Yazılmalıdır Veya Bu Konudan Söz Edilmemelidir SAYFA 16 - Toyota Dünya Satış Lideri Unvanını Geri Aldı - Uzmanlar Çin’in Ekonomik Rakamlarından Şüphe Ediyor 2 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com - Dış Ticaret Beklentisi SAYFA 17 - Tahvil Alımlarına İkinci Yarıda da İhtiyaç Var - Bernanke Varlık Alımında Kararsız SAYFA 18 - İhracatçı Kurda Büyük Dalgalanma Beklemiyor - Yılsonu Enflasyon Beklentisi Geriledi SAYFA 19 - Sigortada Toplam Prim Üretimi Yüzde 16 Arttı - Gıda Sektörü Yüzde 10 Büyüdü - Dünyada En Fazla Çince Konuşuluyor SAYFA 20 - Borsa İstanbul’a Stratejik Ortak Aranıyor - At Eti Skandalı - Yunanistan İç Savaş SAYFA 21 - ‘Dünyanın 12’nci Büyük Ekonomisi Türkiye Olacak’ - Türkiye’nin Reyting Ajansları İle Mücadelesi SAYFA 22 - Mısır Ekonomisi Darda SAYFA 23 - ‘Almanlar Borsaya Mesafeli’ - İngiltere AB İle İlişkilerini Yeniden Düzenlemek İstiyor SAYFA 24 - Avustralya’da İşsizlik Artıyor - IMF Başkanı Uyardı SAYFA 25 - Kıbrısın Kara Para Mücadelesi - Çin Ekonomisinde Canlanma Sinyalleri - İran’ın Gelirleri Yüzde 60 Azaldı SAYFA 26 - Yükselen Ekonomilerin Şirketleri Büyümenin Motor Gücü NEDEN DÖVİZ DERGİSİ ? Dünyanın en büyük piyasasında işlem yapmak ve yaptığınız işlemler için bilgi almak istiyorsunuz. Döviz dergisini okuyorsunuz çünkü yurt dışı piyasalardaki gelişmelerin hayatımızı daha çok etkilediği bugünlerde, başta ekonomik olmak üzere, politik, sosyal, çevresel ve teknolojik oluşumları daha yakından takip etmek ve yurt dışı spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasaları aracılığıyla yatırım portföyünüzü çeşitlendirmek istiyorsunuz. 2001 ve 2007 yılında yaşanan ekonomik krizler sonrasında, ülkemizde önce döviz dalgalanmalarının serbest bırakılması, ardından faizlerin hızla gerileyerek cazibesini kaybetmesi, yatırımcıların alternatif yatırım araçlarına yönelmesine neden olmuştur. Yatırımcıların kaldıraçlı yatırım enstrümanlarına olan talebi, uzun bir süredir Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası A.Ş’nin faaliyete geçmesini sağlamış, zamanla aynı şekilde çalışan yurt dışı piyasalara ilgi daha da artmıştır. Bu ilgi, yatırımcıların tek bir borsa ve geleneksel enstrümanlar yanında, farklı yatırım alternatiflerine duydukları ihtiyacı işaret etmektedir; bu durum aynı zamanda ülkemizdeki yatırımcıların daha nitelikli ve bilinçli olmaları yolunda güzel bir trendin başladığının da işaretidir. DÖVİZ DERGİSİ İLETİŞİM Telefon : 0(212) 505 37 69 E-Posta : [email protected] Adres : Galataderesi Cd. 27/6 Şişli - İstanbul Döviz Dergisi bu trende paralel olarak, yatırımcıların yurt dışı piyasalara güvenilir ve etkin bir kaynaktan erişimlerini sağlamak üzere kurulmuştur. Sitemizde zengin kapsamlı strateji bültenlerimize erişebileceksiniz. Döviz Dergisi ile edindiğimiz tecrübelerimizi ve bilgilerimizi sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Günlük yazılı ve görüntülü bültenlerimiz yanında, şirketimizin tecrübesinden birebir komünikasyonla faydalanabilme ayrıcalığının size katma değer olacağına inanıyoruz. Spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasalarında onlarca parite, metal, emtia, hisse senedi, hazine bonosu yatırımları yaparken profesyonel desteğe ihtiyaç duyacağınızı düşünüyorsanız, gelin birlikte çalışalım. Kişiye özgün ve 7/24 hizmetlerimizden faydalanma imkânına gerçek anlamda ilk defa ulaşma fırsatını yakalayın. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 3 EURO ANALİZ AVRUPA’NIN EN ZENGİNİ BELÇİKALILAR Belçikalıların, geçtiğimiz senenin verilerine göre Avrupa ülkeleri arasında en zengin vatandaşlar olduğu ortaya çıktı. Konuyla ilgili haberi geçen Brüksel’in Le Soir gazetesi, ortalama olarak kişi başı her Belçikalının hesabında 160 bin Euro olduğunu açıkladı. Para dışında büyük taşınmaz mülklere de sahip oldukları ifade edildi. Avrupa’nın en zengini yarışında Belçikalıları, 61 bin Euro ile Hollandalılar, 60 bin Euro ile Lüksemburglular, 41 bin Euro ile Fransızlar ve 38,7 bin Euro ile Almanlar takip ediyor. Bu arada, 11 milyon Belçika nüfusunun 2,3 milyonunun yoksulluk sınırının altında yaşadığı belirtildi. Hafta içi parite 1.3257’e kadar gerilemişti. Bizler geçtiğimiz hafta paritede haftalık işlemlerde 1.328’den alım yapılmasını önermiştik. Bu haftaki işlemlerde belirlediğimiz destek noktası 1.324’dır. 1.324’dan 1.35 hedefli 1.314 stop kullanarak alım yapılmasını öneriyoruz. Hafta içi paritede gün içi işlem önerilerimizi www.dovizgazetesi.com adresinden okuyabilirsiniz. 4 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ Uzmanlar, İngiltere’nin AAA kredi derecesi ve Avrupa Birliği ile ilişkileri konusundaki kaygıların sterlini zayıflattığını vurguluyor. Bloomberg verilerine göre 3 Ocak’tan bu yana sterlin yüzde 3 düşüş gösterdi. Döviz konusunda danışma hizmetleri sunan Argentex’in müdürü Harry Adams, 2013’ün sterlin açısından hayal kırıklığı yaratan bir yıl olabileceğini vurguladı. Adams, “Sterlin açısından iki temel kaygı var: İngiltere’nin AAA kredi derecesini kaybetmesi ihtimali ve AB karşısındaki belirsiz tutumu. Para, belirsizliğe kötü tepki verir. Bu tartışmalar uzadıkça sterlin de düşmeye devam edecektir” dedi. Sterlin haftayı 1.587’den kapattı. Geçtiğimiz haftaki yayında belirtğimiz gibi satış yönünde pozisyon alan yatırımcılar kazanmayı bildiler. Bizler bu hafta yine satışların devam edeceğini tahmin ediyoruz. Satış İçin İzlenecek Stratejimiz; 1.592 ve 1.60 direnç noktalarından 1.584 ve altı hedefler ile 1.612 stop kulanılarak analiz yapılabilir. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 5 KAHVE ANALİZ Kahve üretiminde rekor artışın gözlenmesi fiyatları geriletiyor. Üretimde ikinci sıradaki Brezilya’nın ABD’yi geçmesi bekleniyor. Kahve arzının artması önümüzdeki yıllarda kahve fiyatlarını aşağı yönlü baskılanmasına neden olacak. Fakat fiyatların ulaştığı seviye Kahve üreticilerini sıkıntıya sokmaya başladı ve Aralık ortasından bu yana fiyatlarda bir yükseliş eğilimi dikkat çekiyor. Bunun iki nedeni var Afrika’nın en büyük üreticisi Uganda’da yaşanan kuraklık ve Endonezya, Brezilya gibi ülkelerin düşük fiyattan duydukları rahatsızlık neticesinde Kahve’yi stokta bekletmelerinden kaynaklanıyor. IMF raporlarına göre kahve arzı yıl içi ve 2014’de artması bekleniliyor. ICE işlem gören kahve haftayı Mart vadeli 155.65’den kapattı. Bizler Mayıs vadeli de işlem öneriyoruz. Hedefimiz 170 seviyesidir. 170’in üzerinde fiyatlar yükseliş trendine girecektir. 6 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İMKB HİSSE ANALİZLERİ IMKB30 için hedeflerimiz halen geçerlidir. Analizimiz 1.sayıdan alınmıştır. İMKB 30 vadeli endeksde olumlu seyrin devam etmesini, endekste yükseliş eğiliminin kısa süreli düzeltmelerle süreceğini tahmin etmekteyiz. Türkiye`nin kredi notu ile ilgili 2013 yılının ilk çeyreğinde S&P ve Moody`s ten beklenen artırımların, tahvil-bono piyasasında faizlerde hafta başından beri yaşanan gevşemenin, piyasa üzerinde olumlu etkileri süreceği, satışları sınırlamaya devam edeceği söylenebilir. Teknik açıdan bakıldığında İMKB 30 vadeli `de gelecek haftaki ilk önemli destek noktası 100 900 seviyesindedir. Diğer önemli destek noktaları 100 100, 99 200 ve 99 400 seviyelerindedir. Hedefimiz 108 000 e kadar beklediğimiz yükseliştir. Hisse senedi piyasalarına girişin devam etmesi Dolar/Türk Lirasını geriletmeye devam edecektir. 1.806 en önemli dirençtir. Hedefimiz 1.734 dır. Bu seviyeye satış yönünde pozisyon alınabilir. Belirlediğimiz direnç noktaları 1.774 , 1.778 ve 1.786’dır. Direnç seviyelerden satış yapmak üzere analiz yapılabilir. AKENERJİ EREĞLİ Akenerji hisseleri Cuma günü 1.85’den kapandı.28 milyon Ereğli hisseleri Cuma günü 2.64’den kapandı. 124 milyon işlem hacmi olurken hisse hafta içi 1.9’dan 1.85’e kadar işlem hacmi olurken hafta içi en düşük 2.54 en yüksek geriledi. Hissede belirlediğimiz direnç seviyeleri 1.98 ve 2.68’i test etmişti. Hissede belirlediğimiz direnç sevi- 2.04’dur. 1.7’in üzerinde fiyatlanmalar devam edecek- yeleri 2.76 ve 3.06’dır. 2.46 üzerinde fiyatlanmalar hisseyi tir. 1.7 desteğini göz önüne alarak maliyet yapılmaya 3.1’un üzerine taşıyacaktır. 3.5 yıl içi test edeceğimizi başlanılabilir. Hissede hedefimiz 2.3’dur. düşünüyoruz. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 7 ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ Morgan Stanley Kârı Beklentilerin Üzerinde Çıktı Morgan Stanley, hisse başına 45 cent kâr açıklarken analistlerin beklentilerini de aşmış oldu. Goldman Sachs’ın Karı Beklentileri Aştı ABD’nin en büyük bankalarından Goldman Sachs kâr oranının neredeyse 3 katına yükseldi. Citigroup’a 2008 finansal krizi döneminde liderlik eden CEO Vikram Pandit CCO John Havens, bugün yapılan açıklamayla şirketten istifa ettiklerini belirttiler. Citigroup Kârı Beklentileri Karşılayamadı Citigroup Inc. 4. çeyrek kârının analistlerin beklentilerinin altında kaldığını açıkladı. Citigroup’a 2008 finansal krizi döneminde liderlik eden CEO Vikram Pandit CCO John Havens, bugün yapılan açıklamayla şirketten istifa ettiklerini belirttiler. BofA Kârı Beklenenden Az Düştü Bank of America’nın kâr oranı analistlerin beklentilerinin altında düştü. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali duru- JP Morgan’a “Kurallarını Sıkılaştır” Uyarısı Amerikalı regülatörler JP Morgan’ın risk kontrollerini sıkılaştırmasının gerektiğini söyledi. 8 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com munuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapor ABD’de dağıtılmak için hazırlanmamıştır. BAKIR ANALİZİ COMEX’de işlem gören bakır kontratları,Avrupa’daki siyasi ve ekonomik endişeler, Çin ve Hindistan’dan gelen kötümser rakamlar ile 2012 yılında 3.25’e kadar gerilemişti. Oluşan kötümser ortam ile arz sıkışıklığı ilede fiyatlar 3.25-3.75 arasında dalgalanmıştı. 2013 yılında ekonomik görünümde Merkez Bankaların iyimser ortam beklemesi bakırda fiyatları yukarı çekecektir. Ay içinde FED faiz kararı ve tutanaklar fiyatlardaki dalgalanmayı artıracaktır. Comex mart vadelide 3.59 destek seviyesidir.Haftalık işlemlerde 3.588den 3.75 hedefli alım yönünde pozisyon almak üzere beklenilebilir. Destekler : 3.634 - 3.6055 - 3.5765 Dirençler :3.6695 - 3.6825 - 3.703 Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 9 ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRME [email protected] DÖVİZ DERGİSİ & DÖVİZ GAZETESİ Yabancı bir paranın Türk lirasına karşı değerine döviz kuru diyoruz. Döviz kurları serbest piyasada arz ve talep miktarları doğrultusunda fiyatlanmaktadır. Döviz cinslerinin değeri yurt içindeki ve yurt dışındaki arz ve talep dengesi ile oluşur.Hazinede çalışanlar genelde kur riskini kontrol ederler. %100 kur riskinden korunmak için pozisyon alan bir işletme yoktur.İşletmeler borç ve alacakları denge içersinde tutmak için kurları takip etmek zorundadır. Örneğin 6 ay sonra 5 milyon Euro borcu olan bir işletme ,EURO/Türk Lirasının yükselme olasılığını baz alarak vadeli işlemler borsasında veya kaldıraçlı döviz piyasasında (forex)de alım yönünde pozisyon almalıdır. Buna bizler ‘’hedge’’ diyoruz. Forex işlemlerinde 1 lot 100 000 usd denk gelmektedir. İşletme 5 milyon euroluk pozisyon alarak riske girmek istemez. 3 milyon euroluk alım pozisyonu alır ise kur riskinden arınmış olur diyebiliriz. Elbette 2 milyon euro’luk açık zarar getirme ihtimali vardır. Bugün EURO/Türk Lirası 2.34 seviyesindedir.6 ay sonra 2.4da olması işletme için zarar demektir. Bu tür zararın önüne geçmek için işletme VOB veya Forex’de 5 milyon veya risk düzeyine göre pozisyon almalıdır. Bizler forex yatırımcısına hitap ettiğimiz için forex piyasası yapısına göre anlatacağız. 5 milyon EURO luk bir pozisyon için 50 lot EUR/TRY alım yönünde pozisyon almalıdır. Kur 2.4a yükselir ise elde edilecek kar yaklaşık 180 000$ olacaktır.(swap hesaplanmamıştır) Eğer işletme bunu yapmaz ise kurun yükselmesinden dolayı fazladan türk lirası kasasından çıkmış olur. Dolar/Türk Lirası spot (fx) haftayı 1.77’den kapattı. Kurda gerilemenin devam etmesini bekliyorum. Kur yıl içi 1.67’e kadar gerilemesini yüksek görünüyor. Bu nedenle yükselişlerde satış fırsatıdır. 1.765 ilk direnç bölgedir. 1.778 haftalık işlemlerde satış noktasıdır. 10 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Euro/Türk lirası 2.343’dan haftayı kapattı. 2.329 destekdir. Bu desteğin üzerinde fiyatlar kuru 2.45’e kadar yükseltecektir. Gerilemelerde alım yapılabilir. IMKB30 vadeli geçtiğimiz hafta belirtğimiz gibi yükselişe devam etti. Bizler 108 000 hedefliyor idik. 107100’den haftayı kapatan vadeli endeksde pozisyon almak yerine ucuz hisseleri alarak yatırıma devam edilmesini öneriyoruz. Endeks çok pahalı görülüyor. Fakat satışta önermiyoruz. Parİtelerde Belİrledİğİmİz Destek-Dİrenç ve Yön Beklentİmİz Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 11 HAFTALIK PİYASA TAKVİMİ 12 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com ÖNEMLİ HABERLER Suriye İçin Siyasi Çözüm İstediler Merrill Lynch TÜFE Endeksli DİBS Önerdi Bank of America Merrill Lynch (ML) SGMK ekibi haftalık raporunda CEEMEA bölgesinde enflasyonun artacağını öngörülürken, bölgede TL enflasyona endeksli kağıtların Arap Birliği Dışişleri Bakanları, Lübnan hükümetinin çağrısı üzerine Mısır’ın başkenti Kahire’de olağanüstü toplandı. Suriye krizi ve krizin komşu ülkelere yansımaları ile bu ülkelerde bulunan Suriyeli sığınmacıların durumlarının görüşüldüğü toplantıda konuşan Arap Dışişleri Bakanları,Suriye krizinin siyasi yollarla çözülmesini istedi. sığınmacılar için bu ayın sonunda Kuveyt’te uluslararası toplantı düzenlenmesi çağrısı yaptı. Suriyeli sığınmacılara saptandı. ML 2013 yılı için %8 TÜFE tahmin ederken, Şubat’tan itibaren alımların başlayacağını öne sürüyor. ML ekibi geçen hafta 50 büyük fonu kapsayan ziyaretlerinde hisse senedi yatırımcılarının Türkiye’de aşırı ısınmanın yeniden basgöstermesinden çekindiğini saptadı. Bu çıkarım satış olacağı anlamına gelmeyebilir. Yatırımcılar Orta Avrupa’da hemen hiç değer bulamıyor, ve Rusya’da pozisyonlar hızla artıyor. Kuveyt Dışişleri Bakanı Sabah el-Halid es-Sabah, Suriyeli Kuveyt’in çok ucuz kaldığı Gıda fiyatlarının bu sene yukarı hareketleneceğini öngören ML TÜFE’nin yıl sonunda yeniden %8’e sıçrayacağını düşünüyor. Dolayısı ile Şubat’ta TÜFE endeksli kağıtlara talep geleceğini yönelik yardımlarını sürdüreceğini belirten Sabah, ‘’Suriyeli sığınmacılara yardım konusunda bireysel girişimlerin yerine uluslararası bir toplantı düzenlenmeli’’ dedi. Ürdün’den Büyük Göç Dalgası Uyarısı Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cevde, Suriye’de artan şiddet olaylarından ve muhtemel bir insani krizden dolayı bölgede büyük bir göç dalgası uyarısında bulundu. Cevde, ülkesinde her gün sayıları daha da artan Suriyeli sığınmacılar konusunda Arap ülkelerinden yardım istedi. Ürdün’deki Suriyeli sığınmacı sayısının 300 bini geçtiğine işaret öne süren araştırmada, TCMB’nin faiz indirimlerini durdurması ve birinci çeyrekte Hazine’nin sabit kuponlu tahvil ihracının azlığının yaratacağı fiyat dengesizliğinin ise başlıca riskler olduğu söyleniyor. Sonuçta, ML’e göre bölgede en ucuz endeksli DİBS Türkiye’de. Raporda GOP ortamı “yüksek ölçüde G-3 politika belirsizliği, iyileşen ekonomik görünüm ve çok düşük volatile” olarak tanımlanırken, GOP DİBS ve F/X için 1Ç2013’de yavaş bir başlangıç ardından, 2Y2013’de güçlü prim beklentisi var. ‘Türkler Kaybedecek! eden Cevde, ülkesinin bu kadar çok sayıdaki insanın ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını ifade etti. Bahreyn’den Türkiye’deki Suriyeli Sığınmacılar İçin Hastane Sözü Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid Bin Ahmed Al Halife, ülkesinin Türkiye’deki Suriyeli sığınmacılar için hastane inşa edeceğini açıkladı. Bahreynli Bakan, Suriyeli muhaliflerin oluşturacağı bir hükümetin tanınması ve bu hükümetin muhatap alınması yolu ile Suriye krizine siyasi çözüm bulunmasını istedi. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 13 ABD’li tarihçi Dr. Griffin Tarpley, Türkiye ve Suriye sorunu Bir vatandaş, evinin önündeki caddede bir arabanın kedisine konusunda şok bir analiz yaptı. Sosyal medyada videosu dolaşan çarptığı ve olay sonrasında kedisine tıbbi operasyon yapıldığını tarihçi, ‘’Obama Erdoğan’ı aldatıyor, Türkler kaybedecek’’ dedi. belirterek, masrafların kedisine çarpan aracın trafik sigortası kapsamında sigorta kuruluşu tarafından karşılanmasını talep ‘’Obama’nın her hafta Erdoğan’ı aradığını, kibir ve hırsı ile etti. Sigorta şirketi, kazada sigortalı aracın kusuru bulunmadığı oynayarak onu bir yere ittiği söyleniyor’’ iddiasını da ortaya için tazminat talebini reddetti. Başvuru sahibinin talebini atan Tarpley, ‘’Mübarek’in düşürülmesinden sonra Türk hükümeti değerlendiren Sigorta Tahkim Komisyonu, sigorta şirketinin, Yeni Osmanlı İmparatorluğu fikri ile kandırıldı. Bu aldatmaca ile kedinin yaralanması nedeniyle yapılan 537 liralık masrafın yüzde sıfır sorundan, başta Kürt sorunu olmak üzere, onlarca sorunlar 50’sinden sorumlu olacağına karar verdi. Araç sigortası köpeğe dizisine geçiverirsiniz’’ dedi ve şunları söyledi; de yaramıştı Daha önce de seyir halindeyken karşısına çıkan PKK VE CIA: Simon Hersh’e göre PKK, CIA’nın desteklediği bir köpeğe çarptıktan sonra veterinere götüren bir sürücü, tedavi örgüttür; CIA, PKK’yı İran’a karşı kullanmaktadır. Yakın geçmişte masraflarının sigorta şirketi tarafından karşılanmasını istemişti. Fransa’da Cumhurbaşkanı Mitterand’ın eşi Danielle Mitterand Sigorta şirketinin sürücünün talebini olumlu karşılamamasının PKK’nın koruyucu azizesi idi. Bir yıl önce, İsrail Dışişleri Bakanı ardından Sigorta Tahkim Komisyonu, köpeğin sahibinin de yüzde Lieberman, Mavi Marmara’daki davranışından dolayı Türkiye’yi 50 kusurlu olduğunu ifade ederek, araç sigortasının, sürücünün cezalandırmak için İsrail’in PKK’yı destekleyeceğini söyledi. çarptığı köpeğin, 2 bin 105 liralık tedavi masrafını karşılaması NATO’nun Yunanistan aracılığıyla PKK’yı desteklediği haberleri kararını almıştı. var. Bana göre Türkiye’nin anlaması gereken bu !.. Türkiye’yi Yok Etmek İçin 2013’te Yabancının Gözü Türk Bankaların da Olacak Türkiye’yi ziyaret ettim, pek çok siyasi lider ile görüştüm. Türkler öncelikle Amerika ve İngiltere ile ittifakın “öldüren bir kucaklama” olduğunu anlamalı; bir başka deyişle İngiliz- Amerikalılar Türkleri öldürene kadar sevecekler. Türkleri Suriye’ye karşı kullanacaklar. Ve çatışmayı modern Türkiye’yi yok etmek için kullanacaklar. Korkarım, Obama’nın aldattığı Erdoğan ve Davutoğlu bu psikoloji ile kendi çukurlarını kazıyorlar. Kazanacakları hiçbir şey yok ve kaybedecekler. Fitch Ratings bugün yayınladığı raporda, Türk bankalarının 2013 Suriye’de İsyan Bastırılıyor yılında büyük olasılıkla Türkiyenin güçlü ekonomisi ve bankacılık Ortada bir de Rusya sorunu var; 19 ncu yüzyılda her 20 yılda sektöründen fayda sağlamak isteyen yabancı bankaların satın bir, Türk-Rus Savaşı olurdu. Son zamanlarda bir Türk- Rus Savaşı alma hedefleri haline geleceklerini öngördü. olmadı ama o istikamette adımlar atılıyor. Şu bilinmelidir ki, Fitch, böyle satın almaların gerçekleşmesi halinde, satın almayı Suriye güvenlik güçleri isyancılara karşı başarılı bir harekât yapacak bankaların daha yüksek kredi notlarına sahip olmalaranı yürütüyorlar, isyan bastırılıyor; Buna paralel olarak, olayların bağlı olarak Türk bankalarının kredi notlarında iyileşme ağırlık merkezi, gerçek bir devrimci hareketin başladığı Suudi olabileceğini vurguladı. Arabistan ve Katar’a doğru kayıyor. Fitch, faaliyetlerini uzun vadede bağımsız olarak devam ettireİskenderun’da Cia Var bilme kabiliyetlerine yönelik belirsizlik nedeniyle Türkiyenin Şu anda Türkler, güney bölgelerinin tamamını CIA’ya devret- orta ölçekli bankalarının büyük olasılıkla satın alma hedefi tiler. Oralarda CIA başıboş, kontrolsüz dolaşıyor. İskenderun olacaklarını belirtti. otellerinde CIA cirit atıyor. Oteller El- Kaide teröristleri ile dolu. CIA Adana yakınlarındaki İncirlik üssünden, bölgeye getirdikleri Fitch, bankacılık sektörünün sağlıklı kredi temelleri, piyasa teröristleri kullanıyorlar. Ve bunun Türkiye’ye geri dönüşü feci büyüklüğü ve Türk ekonomisinin olumlu görünümünün Türk olacak. bankalarınıözellikle çekici yaptığını ifade ederken, not verdiği, Kedinin Tedavi Masrafları Sigortadan Karşılandı pazar payları yüzde 5i aşmayan 9 bankaya yoğunlaşacak bir sektör konsolidasyonunun muhtemel olduğunu vurguladı. Araç sigortası, sürücünün çarptığı kedinin tedavi masraflarını Fitch, bu bankaların kısa vadeli zorluklarla başya çıkmak için da karşıladı. Sigortacılık Kanunu ile sigorta uyuşmazlıklarının yeterince güçlü olduklarını, ancak yüksek rekabetin yaşandığı çözülmesi amacıyla oluşturan Sigorta Tahkim Komisyonuna sektörde karlılıklarını sürdürmek içinşube ağlarını korumaları ve gelen ilginç başvurular devam ediyor. geliştirmeleri gerektiğini ifade etti. 14 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Macaristan MS: Türkiye Dengeli Büyüyecek Ekonomi Bakanlığı, ülke para biriminin zayıflamasından ekonomist Roubiniyi sorumlu tuttu. Macar Ekonomi Bakanlığı, ülkenin para birimi forintin euro karşısında son 7 ayın en düşük seviyesine gerilemesinden düşüşten kahin lakaplı ekonomist Nouriel Roubiniyi sorumlu tutarak, bu düşüşün Bakan Gyorgy Matolcsynin yorumlarından kaynaklandığı iddialarını reddetti. Roubini Global Economics LLC kurucusu Nouriel Roubininin geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamayı örnek gösteren bakanlık, ünlü ekonomistin IMFnin yokluğunda forintin satılmasına yönelik tavsiyelerinin altını çizdi. Forint bugün euro karşısında yüzde 0.9a varan düşüşler yaşayarak 12 Hazirandan beri en zayıf seviyeye gerilese de Budapeşte saatiyle 13:41de yüzde 0.3lük değer Morgan Stanley Türkiye raporunda 2013de büyüme hızın artacağını ancak bu artışın daha dengeli bir şekilde geçekleşeceğini öngördü. Hızlı büyüme risklerini azaltmak için TCMB kredi büyümesinde sıkılaştırmaya gidebileceğine vurgu yapılan rapora, parasal politika uygulamaları olağan dışı ve esnek olmaya devam edeceği öngörüsü yer aldı. Politika faizinde 25 baz puan indirim beklentisi dile getirilirken, kaybının ardından euro başına 296.78 forin oldu. Forint, Matolcsynin 10 Ocakta Heti Valasz isimli gazetede yazdığı köşe yazısında ülkenin forini güçlü tutan yasalar da dahil olmak üzere artık geleneksel ekonomi politikalarını terk etmesi gerektiğini belirtmesinin ardından yüzde 2.5 değer kaybetti. Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip kurda değerlenme sürerse faiz koridorunu alt bandında da indirim olabileceği, kredi büyümesi yüksek olursa zorunlu karşılıklar ve üst bantta artırım olabileceği kaydedildi. Enflasyon sınırlı alanda hareket etmesi beklentisi dile getirilirken, enerji ve gıda fiyatları sebebiyle riskler yukarı yönlü, yılsonu için beklentinin yüzde 6.3 olduğu açıklandı. Bütçe hedeflerine ulaşılabilceği ve borç/GSYH rasyosu GSYHnin 36sına inebileceği belirtilirken, cari açık yüzde 7 civarında yükselebileceği, açık finansmanı ciddi sorun olabileceğine dikkat çekildi. TCMB kurda volatiliteyi azalttı. 2013 sonunda dolar-TLnin 1.77 olmasını bekliyoruz. diyen Morgan Stanley raporunda bir kredi kuruluşu daha ülke notunu yatırım derecesine yükseltebileceğinin altı çizildi. Uzmanlara göre Çin ve Hindistan, 2020 yılına doğru dünyanın başlıca elmas tüketicileri duruma gelecekler. Bu iki ülke, bu alanda mevcut lider ABD’yi geride bırakacak. Nedeni ise Amerikalıların pırlantalı süs eşya takma geleneğinin taklit edilmesi. Elmas üretiminde dünyanın önde gelen ülkelerden biri olan Rusya ise bu eğilimden etkilenmedi. ABD, geleneksek olarak, en büyük elmas tüketimi pazarı olarak kabul ediliyor. Amerikalılar Macaristan, Roubiniyi Suçladı arasında geline pırlantalı yüzük hediye etme ve sosyete toplantılarında herkesin karşısına pırlantalı süs eşyalarla çıkma geleneği var. Fakat ülkede yaşanan mali kriz, mücevher satışının azalmasına sebep oldu. Çin ve Hindistan’da ise pırlantalı süs eşyaya talebin artışı kaydediliyor. İnvestkafe Ajansı analisti Andrey Şenk, bu iki ülkedeki pırlantaya talebin artışını, halkın yaşam düzeyinin yükselmesine ve Batı kültürüne olan ilginin artmasına bağlıyor. Uzman bu konuda şöyle dedi: Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 15 “Çin ve Hindistan, gerçekten de bu alanda hızlı büyüyecek. Çünkü Medya organları tarafından konu ile ilgili yorumlar yayınlanıyor. ekonomilerinin büyüme temposu yüksek. En önemlisi de halkın Şimdi politolog Stanislav Tarasov’un bu konu hususundaki yoru- gelirlerinin ve satın alma gücünün artıyor olması. Bu ülkelerde munu dinliyeceksiniz. Türkiye ekonomisi çoktan dünya finansal- süs eşyalara olan talep hep yüksekti, bu nedenle 2020 yılına ekonomik sistemi ile bütünleşti. Türkiye ekonomisinin temel doğru elmas tüketiminde ABD’yi geride bırakmaları tahmini çok göstergeleri, milli istatistik kuruluşları ve analiz merkezlerinin doğal karşılanmalı. En doğal nedeni ise bu ülkelerin daha büyük yanı sıra ilgili uluslararası kuruluşlar tarafından da kaydediliyor. nüfusa sahip olması, yani elmas satın alabilecek kişi sayısı da Dünya ekonomisinin oyun kuralları partnörler arasında içten daha fazla.” ilişkiler olmasını gerektiriyor. Hem de dünya finansal-ekonomik sisteminin denetim mekanizmalarının bugünkü hali koşullarında Ham elmas üretiminde dünya liderlerinden biri olan Rusya, şu veya bu ülkenin temel ekonomik göstergelerinin gizlenmesi piyasadaki bu mevzilerini kimseye bırakmak niyetinde değil. veya ilgili verilerin çarpıtılması tamamen manasızdır. Örneğin, Rus “Alrosa” şirketinin elmas rezervleri, 970 milyon kırattan fazla olduğu biliniyor. Üretimin şimdiki düzeyde kalması Uluslararası para fonu ve Dünya Bankasının verilerine göre durumunda şirketin hammadde kaynakları 25-30 yıla yetecek. son iki yılda Türkiye ekonomisi ülkenin tarihinde en iyi tempo Şirketin ürettiği elmasların yüzde 25’i iç, geriye kalanı dış piya- ile gelişti.2010 ve 2011 yıllarında Türkiye ekonomisi %8,9 ve saya sürülüyor. Cartier, Tiffany ve önde gelen diğer ünlü şirketler, %8,5 artış gösterdi. Türkiye hükümeti ülkede ekonomik krizin lüks mücevherat üretimi için Rusya yapımı pırlanta kullanıyor. önüne geçmeyi ve bütçedeki açığı azaltmayı başardı. Öte yan- Rusya’nın iç piyasasında pırlanta üzerine talep az. ABD, Hindistan dan herkes için açıktır ki Türkiye ekonomisinin şimdiki modeli ve Çin’den farklı olarak Rusya’da pırlantalı süs geleneği yaygın ihracata dayalı olduğu için dünya piyasasındaki her çeşit geçici değil. değişmeler ve dünya ekonomisinde devam eden kriz kaçınılmaz olarak Türkiye ekonomisinin temel göstergelerine etki yapıyor ve Rusya piyasasında pırlantalı süse olan düşük talep, Rusyalıların ileride de etki yapacaktır. Avrupa kültürüne olan bağlılığıyla izah ediliyor. Avrupa’da pırlantalı süs eşyaları, yalnızca gece saatlerinde yapılan törenler Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre 2012 yılının sırasında kullanılıyor. Rusya’da basit altın ve gümüş süsler daha sonlarında Türkiye’nin gayri safi iç hasılasında artış %1,6-e büyük rağbet görüyor. Rusyalı bayanların diğer değerli taşları, kadar düştü. Halbuki bu dönemde %2,6 artış olacağı tahmin bazılarının da bijuteriyi tercih ettiğini kaydeden modacı Natalya ediliyordu. Aynı dönemde sanayi üretiminin göstergelerinde Melnikova, konuyla ilgili şunu söyledi: %5,7 düşüş kaydedildi. Bu bağlamda pekçok Türk eksperleri “Bijuteri kadına güzellik kazandırır. Zevkle yapılmış güzel böyle durumun başlıca nedeni olarak dünya ekonomisinin artış bijuterinin, bazı durumlarda, değerli süs eşyalarından daha çok hızının yavaşladığına ve AVRO bölgesinde kriz yaşandığına işaret kadınlara yakıştığı oluyor. Gördüğüm gibi safirli süs eşyaları, ediyorlar. Zaten tüm bunlar Türkiye’nin yanı sıra pekçok diğer diğerlerinden daha sıkça kullanılıyor. Nedeni bilmiyorum; daha ülkeleri de etkiliyor. Aksaray Üniversitesi rektörü Mustafa Acar’ın fazla satıldığı, ya da birçokları tarafından beğenildiği için ola- kanısınca bunun için Türkiye hükümeti 2013 yılında Türkiye bilir. Ancak bu tür süs eşyalarını kullanan bayanlara daha sık ekonomisinin artış temposunu arttırmak amacı ile daha bugün rastlıyorum. Mavi topaz kapsayan süs eşyaları kullananların önleme tedbirleri alıyor. sayısı daha da çok.” Türkiye Ekonomi Kurumu başkanı Ercan Uygun, hükümeti yeni Buna rağmen, Rusyalı bayanların yüzde 90’ının pırlantalı süs bir ekonomi modelini oluşturmak için ya ülkenin ihracatını yeni eşyaya sahip olduğu tahmin ediliyor. Mücevherlerin çoğu yaş piyasalara yöneltmeye veya iç talebi teşvik etmeye çağırıyor. günü, düğün töreni, evlilik yıldönümü ya da önemi büyük olan Pekçok böyle teklifler yapılıyor. diğer tarihlerde hediye olarak alınıyor. Yani pırlantalar, Rusyalı bayanların da en iyi dostu olarak kabul edilebilir. Bu çeşit açıklamalar Ankara’da bazıları tarafından eleştirel olarak nitelendirildiği takdirde Ercan Uygun veya diğer eksperler Ekonomi Hakkında Yalnız İyi Şeyler Yazılmalıdır Veya Bu Konudan Söz Edilmemelidir cezayi sorumluluğa mı çekilecekler? Bloomberg ajansının bildirdiğine göre Türkiye’de, ülkenin eko- yukarıda sözü geçen yasanın yürürlüğe girmesi sonucunda nomisi hakkında negatif yazıların basılmasını ciddi bir suç Commerzbank Alman bankası, durum aydınlığa kavuşuncaya olarak sayan tuhaf yasa yürürlüğe girdi. Türkiye hükümeti yakın kadar ofis çalışanlarını Türkiye’den geri çağırdı. Bank of America gelecekte ilgili maddeleri netleştirerek “suç” türünü ve gerekli ve Merrill Lynch tarafından yeni yasanın Türkiye’deki faaliy- cezayi daha açık şekilde ifade etmek niyetindedir. etlerine yapacağı etki konusunda hukuksal ekspertiz başlatıldı. 16 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Böyle olasılık, Türkiye’de ve dışında eksperler arasında kuşku ve şaşkınlık uyandırıyor. Bloomberg ajansının bildirdiğine göre Toyota Dünya Satış Lideri Unvanını Geri Aldı Ekonomistlerin beklentileri Çin ihracatının yüzde 9’u aşmayacağı yönündeydi, orta vadeli tahmin ise yüzde 5 seviyedeydi. Çin hükümeti, Aralık ayı ihracatının yüzde 14,1 büyüdüğünü açıkladı. Böylece ihracat son yedi ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Dış Ticaret Beklentisi Ekonomi Bakanlığı, üçer aylık dönemler halinde uygulanan Dış Ticaret Beklenti Anketi’nin 2013 yılının birinci çeyreğine ilişkin beklentileri açıkladı. Dış ticarete yön veren firmaların yakın geçmişe ve mevcut duruma ilişkin değerlendirmeleri ile gelecek döneme yönelik beklentilerini yansıtan Dış Ticaret Beklenti Anketi (DTBA), bu hususta gösterge niteliğinde olan endeksler üretmeye yardımcı oluyor. Endeks 0 ile 200 arasında değerler alıyor. Endeksin 100’den büyük olması beklentilerin artış yönünde olduğunu, 100’den küçük olması beklentilerin Japonya’nın önde gelen otomobil üreticisi Toyota Motor Corp., azalış yönünde olduğunu, 100 olması ise firma beklentilerinin 2012 yılı satış rakamlarına göre ABD’nin General Motors Co. nötr olduğunu gösteriyor. Buna göre İhracat Beklenti Endeksi, (GM) şirketini geride bırakarak dünya sıralamasının zirvesine 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının 4. çeyreğine göre 5.9 oturdu. puan arttı. 2012 yılının 4. çeyreğinde 95.8 olan Endeks, 2013 yılının 1. çeyreğinde 101.7 seviyesinde gerçekleşti. Associated Press’in verdiği habere göre Toyota, 2012 toplamında dünya genelinde 9,7 milyon adetlik satış rakamına ulaştı. GM Gelecek 3 Aydaki İhracat ve İhracat Siparişi Beklentilerine İlişkin ise geçtiğimiz yılda 9,29 milyon araç sattığını açıkladı. Üçüncü Sorular Endeksi Azalış Yönünde Etkiledi sırada, 9,1 milyon adetlik satışla Volkswagen bulunuyor. 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılı 4. çeyreğine göre, Endekse dahil edilen sorulardan gelecek 3 aydaki ihracat ve ihracat 70 yıl boyunca dünya otomobil pazarının neredeyse tartışmasız siparişi beklentilerine ilişkin soruların Endeksi azalış yönünde lideri olan GM, 2008 yılında ilk sırayı Toyota’ya kaptırmıştı. etkilediği; şu anda kayıtlı ihracat sipariş düzeyi ile son 3 aydaki Toyota’nın 2011 yılında Japonya’daki tsunami ve deprem sebe- ihracat sipariş düzeyine dair soruların ise Endeksi artış yönünde biyle üretimde ciddi sıkıntılar yaşamasıyla ABD’li dev liderliğe etkilediği gözlendi. Bununla birlikte, gelecek 3 aydaki ihracat tekrar dönmüştü. ve ihracat siparişi beklentileri ile son 3 aydaki ihracat sipariş düzeyine ilişkin yayılma endeksleri bir yıl öncesinin aynı döne- Uzmanlar Çin’in Ekonomik Rakamlarından Şüphe Ediyor mine göre daha yüksek puanlardayken, şu anda kayıtlı ihracat sipariş düzeyine ilişkin yayılma endeksi daha düşük bir puanda seyretti. Buna bağlı olarak, İhracat Beklenti Endeksi 2013 yılının 1. çeyreğinde bir önceki yılın aynı döneminin 3.8 puan üzerine yükseldi. Avrupa, Amerika ve Türk Cumhuriyetlerine Yapılan İhracatın Artacağı Beklentisi Zayıflayarak Devam Etti 2013 yılının 1. çeyreğinde, bir önceki çeyreğe göre, Ortadoğu ve Afrika ülkeleri ile Çin, Türkmenistan, Kazakistan, Singapur, Hindistan gibi Diğer Asya ülkelerine yapılan ihracatın artacağı Son birkaç çeyrek düşük seviyelerde seyreden Çin ihracatının Aralık ayında ani büyümesi, Çinli yetkililer tarafından yayınlanan bilgilerin doğruluğu konusunda şüphelere neden oldu. Bu yönde şüphelerin olduğunu Goldman Sachs Group, UBS AG ve Australia & New Zealand Banking Group Ltd şirketleri belirttiler. Nedeni ise ani büyümenin, limanlar yoluyla mal hareketine ve Çin’in ticaret ortakları arasında ithalat hacmine yansımaması. Ayrıca, banka uzmanları, ihracat verileriyle yabancı sipariş verileri arasında tutarsızlığı da tespit etti. beklentisi güçlenerek sürmekteyken; Avrupa ve Amerika ülkeleri ile Türk Cumhuriyetlerine yapılan ihracatın artacağı beklentisi zayıflayarak devam etti. 2013 yılının 1. çeyreğinde, firmaların kendi sektörlerinin ihracatlarına ve ihracat sipariş düzeylerine ilişkin artış beklentileri bir önceki çeyreğe göre zayıflayarak sürmekteyken, birim ihracat fiyatına ilişkin artış beklentisi güçlenerek devam etti. 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının 4. çeyreğine göre ithalat beklentisi arttı. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 17 İlk Çeyrekte İthalat Beklenti Endeksi, 2012 Yılının 4.Çeyreğine Göre 4.6 Puan Arttı İthalat Beklenti Endeksi, 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının Tahvil Alımlarına İkinci Yarıda da İhtiyaç Var 4. çeyreğine göre 4.6 puan arttı. 2012 yılının 4. çeyreğinde 102.1 olan Endeks, 2013 yılının 1. çeyreğinde 106.7 seviyesinde gerçekleşti. 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılı 4. çeyreğe göre, Endeksi oluşturan sorulardan, gelecek 3 aydaki ithalat beklentisine, birim ithalat fiyatı beklentisine ve mevcut ithalat sipariş düzeyine ilişkin soruların Endeksi artış yönünde etkilediği; son 3 aydaki ithalat sipariş düzeyine dair sorunun ise Endeksi azalış yönünde etkilediği gözlendi. Öte yandan, gelecek 3 aydaki ithalat beklentisine, birim ithalat fiyatı beklentisine ve mevcut ithalat sipariş düzeyine ilişkin yayılma endeksleri bir yıl öncesinin aynı dönemine göre daha yüksek puanlardayken, son 3 aydaki ithalat sipariş düzeyine ilişkin yayılma endeksi bir yıl öncesinin aynı dönemine göre daha düşük bir puanda seyretti. Buna bağlı olarak, İthalat Beklenti Endeksi 2013 yılının 1. çeyreğinde bir önceki yılın aynı San Francisco FED Başkanı John Williams, güçlü büyümenin ve düşük enflasyonun desteklenmesi için çalışılmaya devam edildiği ortamda FEDin tahvil alımlarının büyük olasılıkla önümüzdeki aylarda da devam edeceğini söyledi. döneminin 2.1 puan üzerine yükseldi. San Francisco FED Başkanı John Williams, Mortgage destekli Bazı Ülkeleri İthalatın Artacağı Beklentisi, Önceki Çeyreklere alımlarına devam edilmesine 2013’ün ikinci yarısında da ihti- Göre Güçlenerek Sürdü Avrupa ülkeleri, Amerika ülkeleri ile Çin, Hindistan, Güney Kore, Japonya ve Tayvan gibi Diğer Asya ülkelerinden yapılan ithalatın artacağı beklentisi, önceki çeyreklere göre güçlenerek sürdü. 2012 yılının 4. çeyreğinde negatif olan Orta Doğu ülkelerinden yapılan ithalata ilişkin beklentiler, bu çeyrekte pozitife dönerek, söz konusu ülkelerden yapılan ithalatın artacağı beklentisini ortaya çıkardı. Benzer şekilde geçtiğimiz çeyrekte azalış yönünde olan Afrika ülkeleri ile Türk Cumhuriyetlerinden yapılan ithalata ilişkin beklentiler ise, bu çeyrekte nötrlenerek söz konusu ülkelerden yapılan ithalatın değişmeyeceği beklentisini doğurdu. 2013 yılının 1. çeyreğinde, firmaların kendi sektörlerinin ithalatına ve birim ithalat fiyatına ilişkin artış beklentileri son çeyreğe göre kuvvetlenerek devam etti. Hâlihazırda normal üstü ithalat sipariş düzeyine sahip firmaların yoğunluğu ile mevcut siparişlerinin normal altı seviyede olduğunu belirten firma yüzdesi son çeyreğe kıyasla azalırken, söz konusu dönemde mevcut siparişlerinin mevsim normalinde olduğunu belirten firma yüzdesi son çeyreğe göre arttı. Akşam Gazetesi 18 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com menkul kıymet ve uzun vadeli Hasine menkul kıymetlerinin yaç olacağını öngörüyorum. FED yetkilileri bu programı durdurmadan önce istihdam piyasasında ve bir dizi ekonomik göstergede iyileşmeye dair ikna edici işaretler arayacaklar diye konuştu. Williams ayrıca, toparlanmayı desteklemek, maksimum istihdam ve fiyat istikrarı hedeflerine doğru ilyerlemek için faizleri ihtiyaç olduğu sürece düşük tutacaklarını vurguladı. Williams, ABD ekonomisinin 2012 yılında yüzde 1.7 büyüdüğünü tahmin ederken, 2013’de bu oranın yüzde 2.5’e ve 2014’te yüzde 3.5’e yükseleceğini öngördü. Williams, işsizlik oranının ise 2014 sonuna kadar yüzde 7 seviyesine gerileyeceğini de tahmin etti. Bernanke Varlık Alımında Kararsız FED Başkanı Bernanke, varlık alım programının gelecekte devamı Başkanı Ben Bernanke, ‘mali uçurum’dan kaçınılması konusunda İhracatçı Kurda Büyük Dalgalanma Beklemiyor yapılan anlaşmanın ABD’nin borç probleminin çözümü konusun- Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Mustafa da bir miktar ilerleme sağladığını, ancak henüz tehlikenin Türkmenoğlu, döviz kurunda büyük dalgalanma beklemedikleri- atlatılmadığını bildirdi. ni bildirdi. için spesifik olarak henüz bir karar vermediklerini bildirdi. FED Türkmenoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, ihracatçılar olarak 2013 Michigan Üniversitesi’nde konuşan Bernanke, borç tavanı yılında döviz kurunda büyük dalgalanmalar beklemediklerini, konusunda yaşanan tartışmalara işaret etti. Borç tavanının Egeli ihracatçılar olarak, dolar kurunun ortalama 1,83 TL, Euro artırılmasının Obama yönetimine mevcut faturalarını ödeme kurunun ise ortalama 2,42 TL olmasını öngördüklerini kaydetti. kabiliyeti vereceğini ifade eden Bernanke, “Borç tavanının Türk ihracatçısının uzun yıllar “değerli TL-yüksek faiz” kıskacında artırılması yeni açıklar oluşturmayacak, yeni harcamalar ihracat yapmak zorunda bırakıldığını savunan Türkmenoğlu, oluşturmayacak. Borç tavanını artırmamak, tasarruf etmeye karar 2012 yılında ihracatçıların döviz kurundan olumsuz etkilenme- veren bir ailenin kredi kartlarını ödememesine benziyor”diye sinin nispeten daha az olduğu bir yılı yaşadığını ifade etti. konuştu. Türkmenoğlu, Avrupa Birliği’ndeki ekonomik krizin yoğun bir FOMC toplantı tutanaklarında, FED’in ayda 85 milyar dolar şekilde hissedildiği süreçte döviz kurlarındaki rahatlamanın tutarında gerçekleştirilen tahvil alımlarının ne zaman sona Türk ihracatçısına güç verdiğini belirterek, “Euro/dolar parite- erdirileceği konusunda görüş ayrılıkları yaşandığının ortaya sinin 1,15’ler seviyesine düşeceğine ilişkin tahminler doğru çıkmasının ardından gözlerin çevrildiği FED Başkanı Bernanke, çıkmadı ve Euro/dolar paritesi 1,35 seviyesinde tutunarak dün akşam düzenlenen basın toplantısında varlık alım Türk ihracatçısına nefes aldırdı. Türk ihracatçısının ihracatında programının gelecekte devamı için spesifik olarak henüz bir AB’nin payında bir gerileme yaşansa da halen en büyük ihra- karar vermediklerini dile getirdi. cat pazarımız konumunda. Dolayısıyla Euro/dolar paritesinin 1,32’nin altına düşmemesi gerekiyor.” FED Başkanı Bernanke, ekonomide ve emek piyasasında daha fazla ilerleme görmek istediğini belirtti. Yılsonu Enflasyon Beklentisi Geriledi Ekonominin kırılgan bir süreçten geçtiğini kaydeden Bernanke gerekenlerin yapılacağını söyledi. Varlık alım sonucunda finansal piyasada ve istihdamda biraz gelişme görüldüğü bildiren Bernanke, varlık alımlarının olası etkisinin zaman içerisinde değişim gösterebileceğini belirtti. Bernanke, varlık alım programının gelecekte devamı için spesifik olarak henüz bir karar vermediklerini, parasal genişlemenin ekonomi için yararları ile risklerini değerlendirdiklerini söyledi. Varlık alım programının konut sektörünü olumlu etkilerken, konut sektöründe gelişmenin istihdamı olumlu etkilediğini kaydeden Bernanke hala yüksek seviyede bulunan işsizliği iyileştirme için ellerinden geleni yaptıklarını bildirdi. Bernanke, enflasyonun beklentiler dahilinde istikrarlı gittiğini belirtti. ABD ekonomisinin bütçesinin kontrol altında tutulması gerektiğine değinen Bernanke, borç tavanının artırılmasının yeni borç yaratmayacağını fakat mevcut borçların ödenmesini sağlayacağını, mali uçurum anlaşmasının faydalarının görüleceğini söyledi. Merkez Bankası’nın Ocak ayı Beklenti Anketi’nde, cari yıl sonu TÜFE beklentisi, bir önceki anket döneminde yüzde 6,34 iken, bu anket döneminde yüzde 6,32 oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2013 yılı Ocak ayı Beklenti Anketi yayımlandı. Ankete göre, 2013 yılı ocak ayı için tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 0,73 iken, bu anket döneminde yüzde 0,85’e yükseldi. Şubat ayı için TÜFE beklentisi aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 0,54 ve yüzde 0,52 oldu. Mart ayı TÜFE beklentisi ise bu anket döneminde yüzde 0,50 olarak gerçekleşti. Cari yıl sonu TÜFE beklentisi, bir önceki anket döneminde yüzde 6,34 iken, bu anket döneminde yüzde 6,32 oldu. Bu anket döneminde, 12 ay ve 24 ay sonrası TÜFE beklentileri sırasıyla yüzde 6,10 ve yüzde 5,79 olarak gerçekleşti. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 19 2013 yıl cari ay sonu döviz kuru beklentisi (dolar/TL) 1,7799 TL, cari yıl sonu ile 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi de sırasıyla Gıda Sektörü Yüzde 10 Büyüdü 1,8215 TL ve 1,8407 TL oldu. 2013 ve 2014 yılları cari işlemler açığı beklentileri sırasıyla 61,1 milyar ABD Doları ve 65,2 milyar ABD Doları olarak gerçekleşti. 2013 ve 2014 yılları GSYH büyüme beklentileri sırasıyla yüzde 4,2 ve yüzde 4,7 oldu. Sigortada Toplam Prim Üretimi Yüzde 16 Arttı Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz, gıda sektöründe geçen yıl yüzde 10 büyüme sağlandığını bildirdi. Kopuz, gıda ve içecek sektörünün, ülke gayrisafi milli hasılası içerisinde 280 milyar liralık ciroya ulaştığını, sektörün yüzde 185’e yaklaşan pozitif dış ticaret dengesinin hiçbir sektörde olmadığını belirtti. Kopuz, “Gıda sektöründe geçen yıl yüzde 10 büyüme sağlandı. İhracatta yüzde 8, ithalatta yüzde 2, sektör büyüklüğünde ise yüzde 10 artış yaşandı. Kapasite kullanım oranı ise yüzde 74’e çıktı” dedi. Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin verilerine göre, Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin yılın 11 ayındaki prim üretimi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 15,7 artarak 17 milyar lirayı aştı. Sigorta sektörüne ilişkin 2012 yılı Kasım ayı istatistikleri, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin internet sitesinde yayımlandı. Birliğe üye şirketlerden derlenen geçici rakamlara göre, sektör, yılın 11 ayında prim üretimini artırdı. Sektörün prim üretimi, bir önceki yılın 11 ayında 15,1 milyar lira iken, 2012’nin aynı döneminde 17 milyar 447 milyon lira seviyesinde gerçekleşti. Üretilen primin 14,9 milyar lirası hayat dışı sigortalardan, 2,4 milyar lirası ise hayat sigortalarından elde edildi. Alt branşlara bakıldığında, en yüksek prim üretiminin, kara araçları sigortasından kaynaklandığı görüldü. Kara araçlarından elde edilen prim üretimi 3,9 milyar lira düzey- Gıda ve içecek sanayicileri olarak Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 yılı dış ticaret hedeflerine ulaşma konusunda, küresel belirsizliklere karşın bardağın dolu tarafına baktıklarını ifade eden Kopuz, gelecek yılların tarım ve gıda sektörleri açısından zorlu geçeceğini, ancak bölgedeki pazarların büyütülmesi halinde fırsatların da kapıda olduğunu vurguladı. 2011 yılı Ekim ayına göre 7 milyar 179 milyon dolar olan ihracatın, 2012’nin aynı döneminde 7 milyar 746 milyon dolara ulaştığını belirten Kopuz, “Bu da dünyada daralmaya karşılık Türk gıda ve içecek sanayinin ihracatını yüzde 8 artırabildiğini göstermektedir. İthalat rakamlarına bakıldığında 2011 yılı Ekim ayına göre 4 milyar 121 milyon dolar olan ithalat, 2012’nin aynı döneminde 4 milyar 205 milyon dolara yükseldi” diye konuştu. 2013 yılına yönelik tahminlerde bulunan Kopuz, ihracatta yüzde 11, ithalatta yüzde 5, büyümede yüzde 6 artışın yaşanacağını, kapasite kullanma oranının ise yüzde 75 olacağını kaydetti. Dünyada En Fazla Çince Konuşuluyor inde olduğu hesaplandı. İspanya’nın Cervantes Enstitüsü’nün 2012 yılı raporuna göre, Söz konusu dönemde sigorta şirketlerinin düzenlediği poliçe dünyada en fazla konuşulan dilin Çince olduğu, onu İspanyolca adedi ise 47 milyon 525 bin 367 adet oldu. ve İngilizcenin takip ettiği belirtildi. Bu poliçelerin 42,4 milyon adedi elementer sigorta alanında İspanyolca dili ve kültürünü yaymak amacıyla 1991 yılında faaliyet gösteren şirketler tarafından, 5,1 milyon adedi ise hayat dönemin İspanyol hükümeti tarafından kurulan ve Kraliyet sigortası alanında faaliyet gösteren şirketler tarafından düzen- ailesinin de destek verdiği Cervantes Enstitüsü, yayınladığı yıllık lendi. raporda, İspanyolcanın gelişimiyle ilgili bilgiler verdi. 20 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İspanyolcanın, Çinceden sonra dünyada en fazla konuşulan 2. dil Borsa İstanbul’un artık kar odaklı bir şirket olduğunu ve bir olmasının yanı sıra uluslararası iletişimde de İngilizceden sonra takım sorumlulukları olduğunu da ifade eden Turhan ayrıca, şu en yaygın kullanımlı dil olduğu kaydedildi. an itibariyle herhangi bir şirketin kurumsal yönetim endeksine girmesi durumunda, şirketten o yıla ilişkin kotasyon ücretinin 2030 yılında dünya nüfusunun yüzde 7,5’ine karşılık gelen yarısını almadıklarını belirterek, “Sonraki iki yılda bu indirim, yaklaşık 535 milyon kişinin İspanyolca konuşacağı savunulurken, yüzde 25, daha sonra da yüzde 10 olarak uygulanıyor. Bizim 3 veya 4 nesil sonra bu oranın yüzde 10’a çıkacağı ifade edildi. bunu bir adım daha öteye götürmek gibi bir düşüncemiz var, ama bu daha düşünce aşamasında” dedi. İspanyolca en fazla gelişme gösteren dillerden biri olarak gösterilirken, İspanyolcanın internette 3., twitter’da ise 2. en Turhan, Türkiye’de sermaye piyasalarının önünü açacak en yaygın kullanılan dil olduğu belirtildi. önemli unsurlardan birinin kurumsal yatırımcıların ağırlığının artırılması olduğunu kaydetti. 44 ülkede 77 kentte hizmet veren Cervantes Enstitüsü, 2012 yılında bir yıl öncesine oranla yüzde 8’lik artışla, dünyada yabancı dil olarak İspanyolca eğitimi alan öğrencilerin sayısının 18 milyona ulaştığını bildirdi. Borsa İstanbul’a Stratejik Ortak Aranıyor At Eti Skandalı İngiltere gazetelerinde 17 Oca. 13 ‘de öne çıkan hatta birçok gazetenin manşetinde yer alan bir diğer konu da ülkenin en büyük marketler zincirinde satılan hamburger köftelerinde yüzde 29 oranında at etinin tespit edilmesi. Times gazatesi dana eti diye satılan köftelerde domuz ve at DNAsına rastlanmasının gıda güvenliği konusunda ciddi soru işaretleri doğurduğunu aktarıyor. Daily Telegraph gazetesinin manşetinde ise at etinin insan sağlığı İMKB, Altın Borsası ve Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nın için tehdit oluşturmaması nedeniyle İngilterede şimdiye kadar birleşmesi sonucu ortaya çıkacak olan Borsa İstanbul A.Ş’nin Gıda Standartları Kurumunun hiç böyle bir tahlil yapmadığını, kuruluş süreci devam ederken, İstanbul Menkul Kıymetler ülkede belki de yıllardır at eti yenmekte olduğunu aktarıyor. Borsası (İMKB) Başkanı İbrahim Turhan, Borsa İstanbul için stratejik ortaklık konusunda görüşmelerini sürdürdüklerini belirterek, Temmuz ayı sonuna kadar bu süreci sonlandırmayı Yunanistan İç Savaş hedeflediklerini söyledi. Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nin (TKYD) düzenlediği Kurumsal Yönetim Zirvesi sonrası Reuters’ın sorusu üzerine Turhan, “Stratejik ortaklığı Temmuz sonuna kadar sonuçlandırmayı düşünüyoruz, bu kapsamda herkesle görüşüyoruz” dedi. İstanbul’un Uluslararası Finans Merkezi çalışmaları kapsamında İMKB’nin şirketleşerek Borsa İstanbul A.Ş’nin kurulması ve teknik İspanya’dan La Vanguardia gazetesi Yunanistan’da otonom- altyapının yenilenme sürecine geçilmesi ve ardından da halka larla polis arasında çıkan gerginliğin ardından, bazı politikacı ve arzı planlanıyor. Turhan’ın daha önce yaptığı açıklamalara göre gazetecilerin evlerinin ateşe verildiği saldırıları ele alıyor: yeni kurulacak olan Borsa İstanbul’da kamunun payı yüzde 49, Borsa’nın payı yüzde 41, VOBAŞ’ın yüzde 5, İMKB üyelerinin “Yunanistan beş yılı aşkın bir süredir resesyonun içinde. Katı yüzde 4, aracı kuruluşların yüzde 1, İstanbul Altın Borsası üyel- tasarruf politikası ve vergi zamları sonucu bıçak kemiğe dayandı. erinin payı binde 3 olacak. Politikacı ve gazetecilere yönelik son saldırılar hükümette yeni endişelerin ortaya çıkmasına neden oldu. Şiddetin tırmanması Toplantıda yaptığı konuşmada da Turhan, stratejik ortaklıkla ilgi- nedeniyle iç savaş atmosferinden bile söz ediliyor. Aralarında li görüşmeler yürüttüklerini belirterek, “Bu kapsamda geçen gün iki eski başbakanın da bulunduğu çok sayıda politikacıya, vergi ABD’li bir yönetici ile görüştük. Bize bir sonraki çeyrek sonuçları kaçırmalara müsamaha gösterdikleri suçlaması yöneltiliyor. Bu ile (Borsa İstanbul’un) ilgilendiklerini ve buna bakacaklarını skandal halk arasında, hükümetin istikrarını tehlikeye atabilecek söyledi” dedi. bir öfkeye neden oldu.” Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 21 ‘Dünyanın 12’nci Büyük Ekonomisi Türkiye Olacak’ Örneğin hâlihazırda yaklaşık 4,3 trilyon dolarlık GSYH ile dördüncü sırada yer alan Japonya’nın, 2050 yılında yerini Brezilya’ya bırakması bekleniyor. Güney Amerika’nın yükselen yıldızının 8,8 trilyona ulaşacağı tahmin ediliyor. PwC’nin araştırmasına göre en keskin düşüşlerden birini de Almanya yaşayacak. 3,2 trilyonluk GSYH değeri ile halen 5’inci sırada bulunan Almanya, 2030’da 7’nci, 2050 yılında ise 5,8 trilyonla 9’uncu sıraya kadar gerileyecek. 2050’de ilk ondaki ikinci Avrupa ülkesi ise 5,7 trilyon dolar GSHY ile Fransa olacak. Türkiye’nin Yükselişi Sürecek PwC’nin Türkiye ile ilgili öngörülerinde pozitif bir trend söz konusu. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2011 yılında Önde gelen denetim ve yönetim danışmanlığı kuruluşlarından PwC tarafından yapılan küresel araştırmaya göre Türkiye, 2030’da dünyanın en büyük 12’nci ekonomisi haline gelecek. Dünya liderliğini ise Çin devralacak. Son ekonomik veriler ışığında yapılan araştırma, küresel ekonomik dengelerin, önümüzdeki dönemde bariz bir şekilde değişeceğini gösteriyor. Dünyanın önde gelen ekonomik denetim ve yönetim hizmetleri kuruluşlarından PriceWaterhouseCoopers (PwC) tarafından 158 ülkede yapılan “World 2050” adlı ekonomik öngörüler araştırması çarpıcı veriler ortaya koyuyor. Buna göre Çin, en geç 2030 yılında ABD’yi geride bırakarak dünyanın 772 milyar dolarlık GSYH değeriyle OECD ülkeleri arasında 16’ıncı sırada yer alan ve yüzde 8,5’luk büyüme oranıyla Çin’in ardından ikinci sırada bulunan Türkiye, 2030 yılında dünyanın en büyük 12’nci ekonomisi haline gelecek. PriceWaterhouseCoopers’ın araştırmasına göre önümüzdeki 17 yıl içinde 2,7 trilyon dolarlık GSYH değerine ulaşması beklenen Türkiye’nin, 2050 yılında ise 5 trilyon dolar barajını aşacağı tahmin ediliyor. Kaynak: DW/TÜIK Türkiye’nin Reyting Ajansları İle Mücadelesi. en büyük ekonomisi haline gelecek. Çin, GSYH Değerini Üçe Katlayacak Hâlihazırda bu unvanı elinde bulunduran ABD’nin gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH) 15 trilyon dolar civarında. 2030 yılında bu değerin 23 trilyon seviyesine çıkması bekleniyor. Ancak halen 11 trilyonluk GSYH ile dünyanın ikinci büyük ekonomisi durumundaki Çin’in, 2030’a kadar bu değeri yaklaşık üçe katlayarak 30 trilyon dolar seviyesine ulaşması ve ABD’yi geride bırakması bekleniyor. 2050 yılında ise Çin, 53 trilyonluk GSHY ile ABD’ye yaklaşık 15 trilyon dolar fark atacak. Reyting Ajansı Standard & Poor’s, ülke hükümeti ile varılmış Şu anda dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olan Hindistan’ın olan mutabakatın geçerliliğini yitirebileceği gerekçesi ile Türkiye ise bu konumunu önümüzdeki 40 yıllık dönemde muhafaza için bundan sonra tam değerlerme raporları çıkarmayacağını etmesi bekleniyor. Buna göre Hindistan, 2050 yılında ABD ile açıkladı. Ajans 14 ocaktan itibaren Türk borçları hakkındaki arasındaki farkı 3 trilyona kadar düşürerek 34 trilyon dolarak bazı kalemleri kaldıracak ve sadece kredi kabiliyeti reytingini ulaşacak. bildirecek. Standard & Poor’s, ülkenin cari hesap açığı, ticarette negatif Almanya Düşüşte, Brezilya Yükselişte denge, yabancı yatırıma fazla yönelme ve diğer bazı faktörlerden Denetim ve yönetim danışmanlığı kuruluşu Price Water House dolayı yönelttiği eleştirilerden sonra Türkiye hükümetinin ‘hid- Coopers’in ekonomik öngörüler araştırmasında dikkat çeken detini’ üzerine çekmişti. Ancak ajans Türkiye’yi yatırım seviye- bir başka nokta ise günümüzün güçlü ekonomilerinin gelecek sinin iki kademe altında BB seviyesinde değerlendirince Türkiye yıllarda düşüşe geçecek olması. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Standard & Poor’s’u ‘ideolojik sipariş yerine getirme’ ile suçladı. 22 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com Dışarıdan bakıldığında durum Standard & Poor’s’un rakibi olan Mursi’nin dikkati ekonomiden çok iki ay sonra yapılacak par- diğer reyting ajanslarının verileri ile de teyid edilmekteydi. lamento seçimlerine çevrilmiş durumda. Seçimlerde iktidar- Örneğin Fitch и Moody’s. Türk hükümeti ve Standard & Poor’s daki Müslüman Kardeşler için bir uyarı niteliği taşıyabilecek bir arasındaki skandal patlak verdiğinde Fitch Türkiye’nin bazı sonuç çıkabilir. 2011 şubatında dönemin Devlet Başkanı Hüsnü göstergelerini yükseltti. Örneğin yabancı döviz cinsinden değerli Mübarek’in devrilmesiyle sonuçlanan devrimin ardından ülkenin kağıtlar için uzun vadeli ödeyememezlik reytingi ВВВ-’den döviz rezervleri 20 milyar dolar azalarak 15 milyar dolara düştü. ВВ+’ye, ulusal döviz cinsinden aynı reytingi ВВ+’den ВВВ’ye yük- Bunun önemli sebeplerinden biri turist sayısındaki azalma. seltildi. Fitch ayrıca Türkiye HSMH’nın 2013’te %3,8, 2014’de ise Alman Seyahat Acentaları Birliği’nden Torsten Schäfer, “Turistlerin %4,5 oranında büyüyeceğini tahmin ediyor. Bu göstergeler mali Kızıldeniz kıyısına ilgisi o kadar azalmadı, ancak Nil Nehri ve risklerin, devlet borçlarının azalması, banka sistemi ile gurur Kahire odaklı kültür turizmi darbe yedi. Oysa Nil kıyısında hiç duyan, ekonominin gelişmesi için uygun perspektifler yaratan gösteri ya da taşkınlık olmuyor. Kahire’de piramitlerin bulunduğu Türkiye hükümeti için son derece kabul edilebilir değerler. bölge de sakin. Ama genel ortam nedeniyle, hem Almanya’dan, hem de diğer ülkelerden gerileyen turist akını, ülkede turizm Ancak ekonomi kağıt üzerindeki raporlar ile tespit edilemeyen alanında çalışan herkesi etkiliyor“ diyor. o gerçeğin ta kendisidir. Üstelik, Standard & Poor’s değil Türkiye Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan geçtiğimiz günlerde ulusal Yatırımcı Dikkatli ekonomi ‘krizden korunmak için ekonomik göstergelerin aşamalı Yabancı yatırımcılar da temkinli. Müslüman Kardeşler’in izlediği olarak düşürüldüğü bir evreye giriyor’ açıklamasında bulunmuştu. iktidar politikası hem Batılı hem de Körfez ülkelerinden gelen Türk İstatistik Enstitüsü (TürkStat) verilerine göre 2012 sonu şirketlerin güvenini sarstı. 2009 ve 2010 yıllarında yedi milyar itibari ile Türkiye HSMH’ı %1,6’ya kadar geriledi. Bu konuda dolara yaklaşan doğrudan yabancı yatırımlar, son iki yılda 1 yapılan tahminler ise %2,6 idi. Sanayi üretim göstergeleri bu milyar 800 milyon dolara gerilemiş durumda. Ayrıca Mısır dönemde %5,7 oranında düşüş sergiledi. Geçtiğimiz yıl ülke- Poundu, ABD Doları karşısında tarihinin en düşük seviyesine deki ekonomik bakımdan aktif işsiz insan sayısı ülke nüfusunun geriledi. Parasını dolara çevirenlerin sayısı arttığı takdirde, Mısır %13,4’ne ulaştı (geçtiğimiz yıl %11). En büyük düşüş %19,5 ile para biriminin tepetaklak gidişi de hızlanacaktır. Orta ve üst sınıf inşaat sektöründe, %16,3 ile ticaret alanında, %3,2 ile tarım Mısırlılar ise servetlerinin bir kısmını Körfez ülkelerine kaydırıyor sektöründe yaşandı. Sanayide kapasite kullanımı geçtiğimiz yıl ya da doğrudan bu ülkelere taşınıyor. %72,9 iken bu yıl %70,7 olarak gerçekleşti. Ekonomik Sorunlar Çözüm Bekliyor Dünya reyting ajanslarının kendi gösterge hesap yöntemleri Müslüman Kardeşler son aylarda siyasi olarak nüfuzunu artırsa ile Türk ekonomisi hakkında değişik tahminler yapmaları ise da ekonomik sorunları çözebilmiş değil. Aksine Mısır Merkez başka bir durum. Yeri gelmişken belirtelim, Uluslararası Döviz Bankası ülkenin döviz rezervlerinin kritik bir seviyeye düştüğünü Fonu uzmanları da Türkiye’deki ekonomik düşüşe ve ülke hükü- duyurdu. Mısır, henüz iflas etmemesini ülke dışından gelen mali metinin 2013 yılında genel olarak ekonomide gelişme olmasa yardıma borçlu. Katar geçen hafta mali desteğini ikiye katlayarak da en azından mevcut olan pozitif ekonomik gelişme tempo- beş milyar dolara çıkardı ve İslamcılara desteğinin sürdüğünü sunu muhafaza etmek için bazı tedbirlere başvurmak zorunda gösterdi. Ayrıca Mısır hükümeti Uluslararası Para Fonu’ndan 4 kaldığına işaret ediyorlar. Eğer öyle ise Standard & Poor’s’un milyar 800 milyon dolarlık bir kredi bekliyor. Ancak bunun için bunda suçu ne? devlet bütçesinin önemli bir bölümünü oluşturan ve ekmek ve elektriğe de uygulanan teşviklerin kaldırılması gerekiyor. Kaynak : Voa.ru İskoçya’daki Aberdeen Üniversitesi’nden Mısır uzmanı Andrea Teti’nin değerlendirmesi şöyle: “Teşviklerin kaldırılması özel- Mısır Ekonomisi Darda Mısır’da ekonomik ve mali kriz giderek derinleşiyor. Sorunlar çözüm beklerken, Devlet Başkanı Muhammed Mursi ise yine de likle toplumun en zayıflarını vuracaktır. Bu da farklı kesimlerin protestosuna yol açacaktır. Protestolar bir yandan geçmişte de İslamcı hükümete karşı olanlardan, diğer yandan ise hükümetin olumlu bir tablo çizme çabası içinde. kırsal kesimdeki destekçilerinden gelecektir.“ Mısır’daki sorunlar yumağı giderek büyüyor. Ekonomi darda, Ancak Temyiz Mahkemesi‘nin müebbet hapis cezasına çarptırılmış ülkeye gelen turist ve dış kaynaklı yatırım çok düşük, Mısır Poundu ise geçen hafta en düşük değerine inerek rekor kırdı. Ancak göreve gelmeden önce Müslüman Kardeşler’in kurduğu Özgürlük ve Adalet Partisi’nin başkanı olan Devlet Başkanı Muhammed Mursi, pek de bu sorunlar uykularını kaçırıyormuş gibi bir izlenim yaratmıyor. olan eski Devlet Başkanı Mübarek‘in yeniden yargılanmasına hükmetmesi Mursi’nin işine yarayabilir. Gözlemciler, yeni bir davanın toplumun dikkatini kısa bir süreliğine de olsa ekonomik sorunlardan Mübarek rejimi sırasındaki insan hakları ihlallerine çevirebileceğini belirtiyor. Kaynak : Reuters/DW Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 23 ‘Borsayı sevdikleri pek söylenemez’ ‘Almanlar Borsaya Mesafeli’ Almanya dünyanın dördüncü büyük ekonomik gücü olmasına rağmen, sadece beş Alman firması borsa değeri itibari ile dünyanın en değerli 100 firması arasında. Neden mi? nomiye sahip olan ve uluslararası arenada ağırlığı bulunan Almanya’nın “En İyi 100” arasında neden sadece beş holding ile temsil edildiğine gelince. Borsa değeri itibari ile 2010 yılında sadece Alman Siemens holdingi dünyanın en değerli firmaları arasında bulunurken, Handelsblatt gazetesinin hesaplarına göre Alman borsa şampiyonları beş holdinge yükseldi: Siemens, Volkswagen, SAP, Bayer ve BASF. Alman Ekonomi Enstitüsü’nden Jürgen Matthes, bunun ne bir rastlantı, ne de abartılacak trajik bir yanı olduğunu vurguluyor. Matthes, “Alman ekonomisi gücünü, geniş bir yelpazeye yayılmış olan ve ayakları yere iyi basan orta ölçekli işletmelerden alıyor. Çok sayıda işletmenin dünya piyasasında başarılı olduğunu, Alman Ekonomi Enstitüsü’nden Jürgen Matthes holdingilere ilişkin “Siemens yatırım malları ve elektronik branşında, BASF ile Bayer kimya, Volkswagen ise otomotiv sektöründe faaliyet gösteriyor. Bunlar aslında onlarca yıldır Almanya’nın ihracat başarısının temelini oluşturan geleneksel branşlar. Ne var ki bu holdingler 90’lı yıllarda büyük zorluklarla karşılaşmışlar, değişmek zorunda kalmışlar ve -görüldüğü kadarıyla- bunda da başarılı olmuşlardır” açıklamasını yapıyor. Gerçekten de “En İyi 100” arasına giren Alman holdinglerinin ihracattaki payı yaklaşık yüzde 75. DEKA Bank’ın borsa uzmanı Trudberg Merkel, “Geçen yıl itibari ile Almanya’nın ihracatın rekor seviyeye ulaştığı göz önünde tutulursa, bu, denizaşırı ülkelere yapılan ihracatın, Euro ülkelerine yapılan biraz düşük düzeydeki ihracatı dengelediğini ortaya koyuyor. İşte bu durum, Alman sanayi işletmelerinin küresel rekabet gücünün yüksek olduğunu gösteriyor” şeklinde konuşuyor. Bir Anda Değişebiliyor Handelsblatt ABD, Çin ve Japonya’dan sonra dünyada dördüncü büyük eko- gazetesinin sıralamasına girebilmek için yıllardan beri branşlarının öncüsü olduklarını, yüksek kalite, yedek parça ve servis garantisi sunduklarını ve çoğu kez yenilikçiliğin önderleri olduğunu biliyor ve onlardan gizli kahramanlar diye söz ediyoruz” açıklamasını yapıyor. DEKA Bank senet yatırım uzmanı Trudberg Merkel, Alman işletmelerinin milli ekonomik gücüne oranla neden borsada daha fazla temsil edilmediğine ise şöyle açıklık getiriyor: “Bu tabii biraz da bizim hisse senetlerine yaklaşımımızla ilgili. Almanların borsayı sevdikleri pek söylenemez. Almanya’da hisse senedine yatırım yapanların oranı yüzde yediyi geçmez. ABD’de bu oran yüzde 25-30’larda seyrediyor. Almanya’da yerli hissedarların azlığı yapısal handikap oluşturuyor ve borsa üzerinden finansman sağlamayı zorlaştırıyor. Borsa üzerinden sermaye edinilebilmesi, aslında hükümeti de ilgilendirmesi gereken bir konu.” İngiltere AB İle İlişkilerini Yeniden Düzenlemek İstiyor işletmelerin öz sermayesinin ne kadar olduğu ya da ne kadar ciro yaptığı değil, sadece borsa değeri, yani borsada işlem gören hisse senetlerinin cari fiyatı önem taşıyor. Borsa değeri en kısa zamanda değişebiliyor. Bankalar bunu 2008 yılındaki malî krizde hissetmişti. Finlandiyalı mobil telefon üreticisi Nokia da bir zamanlar en değerli Avrupa holdingi iken, değeri şimdi Alman detarjan firması Henkel’i geçmiyor. Yatırımcının uzun süre yüz vermediği Alman hisse senetleri şimdi çok makbul. DEKA Bank’ın stratejik borsa yatırımları uzmanı Trudberg Merkel bu durumu şöyle izah ediyor: “Alman kâğıtlarına fazla yatırım yapılmazdı, kimse Euro bazında yatırım yapmak istemiyordu, ama şimdi geriye dönüş yaşanıyor. Özellikle Alman işletmeleri genel olarak çok sağlam ve uluslararası kıyaslamada üstün konumda. Bundan dolayı Alman işletmelerinin borsa değerinin artması geçici değil, yükseliş devam edecek.” 24 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com İngiltere Başbakanı David Cameron, yarın Hollanda’da, ülkesinin AB ile ilişkileri konusunda ‘’kritik’’ bir konuşma yapmaya hazırlanıyor. Cameron’ın, yarınki konuşmasıyla ülkesinin AB ile ilişkilerini yeniden düzenlemek istediğini açıklaması bekleniyor. Lideri olduğu Muhafazakar Parti içindeki AB’ye şüpheyle bakan üyeler tarafından uzun süredir baskı altında olan ve AB’ye fazla taviz vermekle eleştirilen David Cameron’ın, 2015’te yapılacak bir sonraki genel seçimi kazanması halinde ülkesinde AB üyeliğiyle ilgili referanduma gidileceğini söylemesi öngörülüyor. İngiltere’deki koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde Parti, yasal haklar, adalet sistemi gibi konularda Brüksel’deki düzenlediği basın toplantısında 2013 yılı genel değerlendirmesi yetkiyi azaltmak istiyor. yaptı, başta gelişmiş ülkelerdeki liderlere seslenerek, 2008 krizinden bu yana gösterilen kararlı tutumdan vazgeçmemeleri David Cameron, İngiltere’nin AB’de kalması gerektiğini söylüy- çağrısında bulundu. Başkanı Christine Lagarde, 2013 yılının ilk or ancak ülkesinin çıkarlarının, Brüksel’in çıkarlarından önde basın toplantısında ihtiyatlı bir iyimserlik sergiledi: “Ekonomik geldiği de savunuyor. çöküşü önledik, tekrar aynı kriz ortamına dönmekten kaçınmalı ve kaydedilen ilerlemeyle yetinip rahat davranmamalıyız” Cameron’ın referanduma gidilmesi planına başta koalisyon ortağı Liberal Demokrat Parti olmak üzere, çok sayıda siyasetçi Christine Lagarde, 2008 krizinin tam bir ekonomik çöküşe karşı çıkıyor. Başbakan Yardımcısı ve Liberal Demokrat Parti dönüşmemesinde başta Amerika ve Avrupa Birliği merkez lideri Nick Clegg, referandum önerisinin belirsizliğe ve ülkenin bankalarıyla, hükümetlerin aldığı önlemlerin etkili olduğunu ekonomik büyümesiyle ilgili gereksiz bir rahatlamaya neden söyledi. Ancak daha yapılacak çok iş olduğunu vurguladı. olacağını belirtiyor. Lagarde, “Her ne kadar ekonomiden iyi sinyaller gelse de, piyasalar iyi haber beklentisine girse de, bu politikacıların işi İngiltere’nin müttefiki ABD de İngiltere’nin AB’den ayrılmasının yavaştan almasını ve her şey normale dönmüş gibi davranmasını olumsuz sonuçlar doğuracağını bildiriyor. gerektirmiyor” görüşünü savundu. Orta vadeli planlardan kaygılı olduklarını söyleyen Lagarde, küresel ekonominin yeniden kriz Avro Bölgesi’nde olmamasına karşın, Avrupa’daki ekonomik kriz- ortamına girmemesi için yapılacak işleri ise şöyle sıraladı: den doğrudan etkilenen İngiltere, 1973 yılından bu yana birliğe “Belirsizlikleri ortadan kaldırmak kilit önem taşıyor. Çünkü üyeliğini sürdürüyor. belirsizliğin kaldırılması güvenin inşası açısından, mali istikrarın sürdürülebilmesinde temel bir kriter. Bu yüzden de Avrupa Avustralya’da İşsizlik Artıyor Avustralya 1997’deki Asya finansal krizinden bu yana en kötü Merkez Bankası’nın gevşek para politikasını sürdürmesi, faizleri düşürmeye devam etmesi, talebin devamını sağlaması peş peşe istihdam verisini açıkladı açısından gerekli bir adım. Avrupa bankacılık sisteminin ente- Asya Pasifik ülkesi Avustralya, 1997’den bu yana en kötü 2 yıllık Amerika’da da tüm tarafların biraraya gelerek borçlanma tavanı istihdam büyümesini açıklayarak, başbakan Julia Gillard’ın bu yıl grasyonu konusunda daha fazla ilerleme kaydedilmesi gerekiyor. ve orta vadede borçların azaltılması konusunda yanlış politik yeniden seçilmesinin önüne engel koydu. kararlar alınmasını engellenmesi şart.” Avustralya’da istihdam 2011’de 49,800 kişi artmasının ardından Christine Lagarde, uyarı ve tavsiyelerinde finansal reform geçtiğimiz yıl da yalnızca 148,300 kişilik artış kaydetti ve 1996-1997’den bu yana en kötü 2 yıllık performansına işaret etti. Çalışanların sayısının 5,500 azalmasıyla Avustralya’da işsizlik geçtiğimiz ay yüzde 5.4’e yükseldi. İşsizlik oranlarının, 2012’nin 2. yarısındaki yavaşlamanın ardından yükselmeye devam edebileceği tahmin ediliyor. Artan işsizlik, hâli hazırda seçim anketlerinin gerisinde kalan Avustralya’nın ilk kadın başbakanı Gillard’ın önündeki zorlukları konusunu da öne çıkardı ve piyasalara çeki düzen vermek için başlatılan yapısal reformların tamamlanmasını istedi. Lagarde, bu konuda ilerleme sağlansa da son dönemde özellikle finans şirketlerinin gösterdiği direnç yüzünden reformların yavaştan alındığını, yumuşatıldığını ve uygulamanın geciktirildiğini kaydetti. Lagarde, finans çevrelerinin reformlar konusunda gösterdiği direncin mutlaka yenilmesi gerektiğini söyledi. Christine Lagarde’ın, küresel ekonominin sağlığı açısından da artırıyor. sunduğu bir diğer reçete de istihdamın güçlendirilmesi konusuy- IMF Başkanı Uyardı İstihdam yaratacak büyüme koşullarını yaratmamız şart. Büyüme du. Lagarde, “Reel ekonomi üzerinde odaklanmamız gerekiyor. için istihdama, istihdam için büyümeye ihtiyacımız var,” şeklinde konuştu. Christine Lagarde, büyümenin de dünyada tüm gelir gruplarını kapsayıcı şekilde olması gerektiğinin altını çizdi. Bu çerçevede dengeli büyümenin önemine dikkat çeken Christine Lagarde, büyümenin çevre açısından sürdürülebilir; küresel iklim değişikliğine karşı verilen mücadeleyi destekler nitelikte olması gerektiğine de işaret etti. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 25 Kıbrısın Kara Para Mücadelesi Financial Times gazetesi, Kıbrıs Hükümetinin 16 milyar Euroluk kurtarma kredisini alabilmek için Avrupa Birliğini kara para aklama cenneti olmadığına ikna etmeye çalıştığını aktarıyor. Avrupa Birliği elçilerinin geçen hafta maliye bakanlığında brifinge davet edildiğini belirten gazeteye göre Rusların paralarını aklamakla suçlanan Kıbrısın kara parayla mücadele konusunda Almanya ve Finlandiyadan bile daha fazla adım attığını savundu. Haberde şöyle deniyor: 16-18 milyar Euroluk kurtarma paketi Yunanistan, İrlanda ve Portekizin aldığı krediye göre küçük kalıyor. Ama görüşmeler, Çin istatistik idaresi, bugün yaptığı açıklamada, büyümenin başlıca ölçüsü olan gayri safi milli hasılanın 2012 yılında yüzde 7.8 oranında büyüdüğünü açıkladı. GSMH’deki büyüme 2011 yılında ise yüzde 9.3 olarak gerçekleşmişti. Bu 1999 yılından bu yana gerçekleşen en düşük büyüme oranı. Ancak Çin’in büyüme oranı hala dünyanın diğer büyük ekonomilerinden çok daha yüksek. 17 euro bölgesi ülkesinin toplam büyümesi binde 4 olarak gerçekleşiyor. Alman siyasetçilerin Kıbrısın yasa dışı yollardan kazanılmış Rus paralarını aklama merkezi olmaya devam ettiği yolundaki şikayetleri üzerine sekteye uğradı. Bu siyasetçiler, kurtarma paketiyle, Rus oligarkların Kıbrıs İran’ın Gelirleri Yüzde 60 Azaldı bankalarındaki paralarını korumasının faturasını Avrupalı vergi mükelleflerinin ödeyeceğini savundular. Muhalefetteki Sosyal Demokrat Partiden Carsten Schnedier ‘Alman vergi mükelleflerinin parasıyla Rus kara parasının sigorta edilmesine izin vermeyeceğiz dedi. Gazete Kıbrıslı Rumların tüm çabalarına rağmen Euro bölgesindeki bazı ülkelerin ikna olmadığını karar parayla mücadeleden sorumlu Rum yetkilinin Evet bize Rusyadan para geliyor. Ama bu, gelen paranın hepsinin kirli olduğu anlamına gelmez. Adınız çıkmışsa bunu temize çıkarmak zor diyor. Çin Ekonomisinde Canlanma Sinyalleri Dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin, son çeyrekte kaydettiği yükselişle, son 13 yılın en kötü ekonomik döneminden kurtulma sinyalleri veriyor. Son açıklanan rakamlara göre, büyüme 2012 yılının son üç çeyreğinde yüzde 7.9 olarak gerçekleşti. Bu rakam önceki çeyrekte yüzde 7.4 olarak gerçekleşmişti. Çin’in yeni liderleri ülke yönetimini devralırken, ekonominin istikrarlı seyretmesi kritik önemde görülüyor. Kızıl Kapitalizm adlı kitabın yazarı iktisatçı Fraser Howie, “Çin ekonomisindeki yavaşlamanın şu an için durdurulduğu ortada. Ancak ekonomideki iyileşmenin sınırlı olacağı göz ardı edilmemeli.” dedi. Çin’in yeni liderlerinin yönetimi Mart ayında devralacağını belirten Howie, liderlerin emlak balonu yaratmakla sağlıklı bir ekonomik büyüme arasında bir denge oluşturması gerektiğini de belirtti. 26 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com ABD ve Avrupa Birliği tarafından uygulanan yaptırımlar nedeniyle 2012 yılında İran bütçesi gelirlerinin yüzde 60 azaldığı açıklandı. Konuyla ilgili açıklama yapan Rusya Bilimler Akademisi Doğu Bilimleri Enstitüsü İran uzmanı Vladimir Sajin, “Petrol arıtımı düşüyor, rafineriler kapanıyor. Yaptırım nedeniyle bir buçuk milyon kişi işsiz kaldı.” dedi. Çağdaş İran Araştırmaları Enstitüsü Genel Müdürü Racab Safarov da yaptırımlar yüzünden ülkenin sosyal sektörünün büyük zarar gördüğünü, milyonlarca İranlının ilaçlardan mahrum kaldığını, bu nedenle de İranlılar arasında protesto sesleri yükselmeye başladığını kaydetti. Yükselen Ekonomilerin Büyümenin Motor Gücü Şirketleri Rapora göre, söz konusu şirketler son 5 yıl içinde 1,4 milyon istihdam yarattı. Bu 100 şirketin 2011 yılındaki ortalama geliri 26,5 milyar dolarken, S&P 500 ortalaması ise 20 milyar dolarda kaldı. Yükselen ekonomi şirketlerinin 2011 yılında satı aldığı mal ve hizmet karşılığının 1,7 trilyan dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. BCG raporunda, şu 7 şirketin ise küresel piyasalarda ‘uzun dönemli liderliği’ elinde bulundurduğunun altı çiziliyor: • Vale (Brezilya) • Wilmar (Endonezya) • Cemex (Meksika) • Anglo American (Güney Afrika) • SAB Miller (Güney Afrika) Yükselen ekonomilerdeki şirketlerin uluslararası alandaki büyüme hızı, yeni bir raporda konu ediliyor. • Saudi Aramco (Suudi Arabistan) • Emirates Group (Birleşik Arap Emirlikleri) Boston Consulting Group (BCG), küresel sanayileri yeniden şekillendiren ve ABD ile Avrupa’daki geleneksel çok uluslu şirketleri gölgede bırakan 100 şirketi mercek altına alıyor. Bu 100 şirket, istihdam yaratmada ve mali başarıda, New York S&P 500 endeksindeki şirketlerin çoğundan daha iyi durumda. Buna rağmen, rekabete giren bu yeni şirketlerin çoğu Batı ülkelerinde pek tanınmıyor. Raporun yazarlarından David Michael’a göre, ortaya çıkan tablo Batılı şirket yöneticileri için bir uyarı alarmı niteliğinde. Söz konusu şirketleri yaklaşık 10 yıldır takip ettiklerini belirten Michael, “Hırsları hiç bu kadar güçlü olmamıştı” diyor. Yarısı Çin ve Hindistan’dan BCG raporunda incelenen hızlı büyüyen 100 şirket, gelişmekte olan 17 ülke ekonomisi içinde bulunuyor. Kolombiya ve Katar şirketleri ilk defa listede yer alıyor. Listede; finansal hizmetler, elektronik ve sağlık sektörlerinde faaliyet gösteren şirketler de var. Bu şirketlerin 30’unun Çin’den, 20’sinin Hindistan’dan olması dikkat çekiyor. Endonezya şirketleri Golden Agri-Resources ve Indofood, Şili’den Falabella ve Latam Airlines Group, Mısır’dan El Sewedy Industries ve Arjantin’den Tenaris de listeye girmeyi başaranlardan. Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 27 GÜNLÜK FOREX AL-SAT SİNYALLERİ www.dovizgazetesi.com EKONOMİST ALPER KORKMAZ, GÜNCEL PİYASA BİLGİLERİ AL - SAT RAPORLARINI DÖVİZ DERGİSİ’NDE PAYLAŞIYOR ! ABONELİK İÇİN www.dovizdergisi.com 28 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com