dövizdergisi

Transkript

dövizdergisi
PİYASA GELİŞMELERİNİ İLK SİZ TAKİP EDİN
döviz dergisi
21 Ocak Pazartesi
ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRİYOR
Alper Korkmaz Kur Riski ve Kurlarda
Beklentilerini Dile Getiriyor - Sayfa 10’da.
EURO ANALİZ
İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ
KAHVE ANALİZİ
İMKB HİSSE ANALİZİ
ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ
BAKIR ANALİZİ
ÖNEMLİ HABERLER
DOVIZDERGISI Yaz 8071’e Gönder
Döviz Dergisi Mail Adresine Gelsin
www.dovizdergisi.com
İÇİNDEKİLER
SAYFA 4
EURO ANALİZ
SAYFA 5
İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ
SAYFA 6
KAHVE ANALİZ
SAYFA 7
İMKB HİSSE ANALİZLERİ
SAYFA 8
ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ
SAYFA 9
BAKIR ANALİZİ
SAYFA 10
ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRME
SAYFA 12
ÖNEMLİ HABERLER
ÖNEMLİ HABERLER
SAYFA 12
- Suriye İçin Siyasi Çözüm İstediler
- Merrill Lynch TÜFE Endeksli DİBS Önerdi
SAYFA 13
- Kedinin Tedavi Masrafları Sigortadan Karşılandı
- 2013’te Yabancının Gözü Türk Bankaların da
Olacak
SAYFA 14
- MS: Türkiye Dengeli Büyüyecek
- Macaristan, Roubiniyi Suçladı
- Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip
SAYFA 15
- Ekonomi Hakkında Yalnız İyi Şeyler Yazılmalıdır
Veya Bu Konudan Söz Edilmemelidir
SAYFA 16
- Toyota Dünya Satış Lideri Unvanını Geri Aldı
- Uzmanlar Çin’in Ekonomik Rakamlarından
Şüphe Ediyor
2 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
- Dış Ticaret Beklentisi
SAYFA 17
- Tahvil Alımlarına İkinci Yarıda da İhtiyaç Var
- Bernanke Varlık Alımında Kararsız
SAYFA 18
- İhracatçı Kurda Büyük Dalgalanma Beklemiyor
- Yılsonu Enflasyon Beklentisi Geriledi
SAYFA 19
- Sigortada Toplam Prim Üretimi Yüzde 16 Arttı
- Gıda Sektörü Yüzde 10 Büyüdü
- Dünyada En Fazla Çince Konuşuluyor
SAYFA 20
- Borsa İstanbul’a Stratejik Ortak Aranıyor
- At Eti Skandalı
- Yunanistan İç Savaş
SAYFA 21
- ‘Dünyanın 12’nci Büyük Ekonomisi Türkiye Olacak’
- Türkiye’nin Reyting Ajansları İle Mücadelesi
SAYFA 22
- Mısır Ekonomisi Darda
SAYFA 23
- ‘Almanlar Borsaya Mesafeli’
- İngiltere AB İle İlişkilerini Yeniden Düzenlemek
İstiyor
SAYFA 24
- Avustralya’da İşsizlik Artıyor
- IMF Başkanı Uyardı
SAYFA 25
- Kıbrısın Kara Para Mücadelesi
- Çin Ekonomisinde Canlanma Sinyalleri
- İran’ın Gelirleri Yüzde 60 Azaldı
SAYFA 26
- Yükselen Ekonomilerin Şirketleri Büyümenin Motor
Gücü
NEDEN DÖVİZ DERGİSİ ?
Dünyanın en büyük piyasasında işlem yapmak ve yaptığınız
işlemler için bilgi almak istiyorsunuz. Döviz dergisini okuyorsunuz
çünkü yurt dışı piyasalardaki gelişmelerin hayatımızı daha çok
etkilediği bugünlerde, başta ekonomik olmak üzere, politik, sosyal, çevresel ve teknolojik oluşumları daha yakından takip etmek ve
yurt dışı spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasaları
aracılığıyla yatırım portföyünüzü çeşitlendirmek istiyorsunuz.
2001 ve 2007 yılında yaşanan ekonomik krizler sonrasında, ülkemizde önce döviz dalgalanmalarının serbest bırakılması, ardından
faizlerin hızla gerileyerek cazibesini kaybetmesi, yatırımcıların
alternatif yatırım araçlarına yönelmesine neden olmuştur.
Yatırımcıların kaldıraçlı yatırım enstrümanlarına olan talebi, uzun
bir süredir Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası A.Ş’nin faaliyete
geçmesini sağlamış, zamanla aynı şekilde çalışan yurt dışı piyasalara ilgi daha da artmıştır. Bu ilgi, yatırımcıların tek bir borsa ve
geleneksel enstrümanlar yanında, farklı yatırım alternatiflerine
duydukları ihtiyacı işaret etmektedir; bu durum aynı zamanda
ülkemizdeki yatırımcıların daha nitelikli ve bilinçli olmaları yolunda güzel bir trendin başladığının da işaretidir.
DÖVİZ DERGİSİ İLETİŞİM
Telefon : 0(212) 505 37 69
E-Posta : [email protected]
Adres : Galataderesi Cd. 27/6
Şişli - İstanbul
Döviz Dergisi bu trende paralel olarak, yatırımcıların yurt dışı
piyasalara güvenilir ve etkin bir kaynaktan erişimlerini sağlamak
üzere kurulmuştur.
Sitemizde zengin kapsamlı strateji bültenlerimize erişebileceksiniz.
Döviz Dergisi ile edindiğimiz tecrübelerimizi ve bilgilerimizi sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Günlük yazılı ve görüntülü bültenlerimiz yanında, şirketimizin tecrübesinden birebir komünikasyonla faydalanabilme ayrıcalığının size katma değer olacağına
inanıyoruz.
Spot parite (fx), vadeli işlemler, opsiyon ve CFD piyasalarında
onlarca parite, metal, emtia, hisse senedi, hazine bonosu
yatırımları yaparken profesyonel desteğe ihtiyaç duyacağınızı
düşünüyorsanız, gelin birlikte çalışalım.
Kişiye özgün ve 7/24 hizmetlerimizden faydalanma imkânına gerçek anlamda ilk defa ulaşma fırsatını yakalayın.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 3
EURO ANALİZ
AVRUPA’NIN EN ZENGİNİ BELÇİKALILAR
Belçikalıların, geçtiğimiz senenin verilerine göre Avrupa ülkeleri arasında en zengin vatandaşlar olduğu ortaya çıktı.
Konuyla ilgili haberi geçen Brüksel’in Le Soir gazetesi, ortalama olarak kişi başı her Belçikalının hesabında 160 bin Euro olduğunu
açıkladı. Para dışında büyük taşınmaz mülklere de sahip oldukları ifade edildi.
Avrupa’nın en zengini yarışında Belçikalıları, 61 bin Euro ile Hollandalılar, 60 bin Euro ile Lüksemburglular, 41 bin Euro ile
Fransızlar ve 38,7 bin Euro ile Almanlar takip ediyor.
Bu arada, 11 milyon Belçika nüfusunun 2,3 milyonunun yoksulluk sınırının altında yaşadığı belirtildi.
Hafta içi parite 1.3257’e kadar gerilemişti. Bizler geçtiğimiz hafta paritede haftalık işlemlerde 1.328’den alım
yapılmasını önermiştik.
Bu haftaki işlemlerde belirlediğimiz destek noktası 1.324’dır. 1.324’dan 1.35 hedefli 1.314 stop kullanarak alım
yapılmasını öneriyoruz.
Hafta içi paritede gün içi işlem önerilerimizi www.dovizgazetesi.com adresinden okuyabilirsiniz.
4 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
İNGİLİZ STERLİNİ ANALİZİ
Uzmanlar, İngiltere’nin AAA kredi derecesi ve Avrupa Birliği ile ilişkileri konusundaki kaygıların sterlini zayıflattığını
vurguluyor. Bloomberg verilerine göre 3 Ocak’tan bu yana sterlin yüzde 3 düşüş gösterdi.
Döviz konusunda danışma hizmetleri sunan Argentex’in müdürü Harry Adams, 2013’ün sterlin açısından hayal kırıklığı
yaratan bir yıl olabileceğini vurguladı.
Adams, “Sterlin açısından iki temel kaygı var: İngiltere’nin AAA kredi derecesini kaybetmesi ihtimali ve AB karşısındaki
belirsiz tutumu. Para, belirsizliğe kötü tepki verir. Bu tartışmalar uzadıkça sterlin de düşmeye devam edecektir” dedi.
Sterlin haftayı 1.587’den kapattı. Geçtiğimiz haftaki yayında belirtğimiz gibi satış yönünde pozisyon alan yatırımcılar
kazanmayı bildiler. Bizler bu hafta yine satışların devam edeceğini tahmin ediyoruz.
Satış İçin İzlenecek Stratejimiz;
1.592 ve 1.60 direnç noktalarından 1.584 ve altı hedefler ile 1.612 stop kulanılarak analiz yapılabilir.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 5
KAHVE ANALİZ
Kahve üretiminde rekor artışın gözlenmesi fiyatları geriletiyor. Üretimde ikinci
sıradaki Brezilya’nın ABD’yi geçmesi bekleniyor. Kahve arzının artması önümüzdeki
yıllarda kahve fiyatlarını aşağı yönlü baskılanmasına neden olacak. Fakat fiyatların
ulaştığı seviye Kahve üreticilerini sıkıntıya sokmaya başladı ve Aralık ortasından bu
yana fiyatlarda bir yükseliş eğilimi dikkat çekiyor. Bunun iki nedeni var Afrika’nın en
büyük üreticisi Uganda’da yaşanan kuraklık ve Endonezya, Brezilya gibi ülkelerin
düşük fiyattan duydukları rahatsızlık neticesinde Kahve’yi stokta bekletmelerinden
kaynaklanıyor.
IMF raporlarına göre kahve arzı yıl içi ve 2014’de artması bekleniliyor.
ICE işlem gören kahve haftayı Mart vadeli 155.65’den kapattı. Bizler Mayıs vadeli de işlem
öneriyoruz. Hedefimiz 170 seviyesidir. 170’in üzerinde fiyatlar yükseliş trendine girecektir.
6 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
İMKB HİSSE ANALİZLERİ
IMKB30 için hedeflerimiz halen geçerlidir. Analizimiz 1.sayıdan alınmıştır.
İMKB 30 vadeli endeksde olumlu seyrin devam etmesini, endekste yükseliş eğiliminin kısa süreli düzeltmelerle süreceğini tahmin
etmekteyiz. Türkiye`nin kredi notu ile ilgili 2013 yılının ilk çeyreğinde S&P ve Moody`s ten beklenen artırımların, tahvil-bono
piyasasında faizlerde hafta başından beri yaşanan gevşemenin, piyasa üzerinde olumlu etkileri süreceği, satışları sınırlamaya
devam edeceği söylenebilir.
Teknik açıdan bakıldığında İMKB 30 vadeli `de gelecek haftaki ilk önemli destek noktası 100 900 seviyesindedir. Diğer önemli
destek noktaları 100 100, 99 200 ve 99 400 seviyelerindedir. Hedefimiz 108 000 e kadar beklediğimiz yükseliştir.
Hisse senedi piyasalarına girişin devam etmesi Dolar/Türk Lirasını geriletmeye devam edecektir. 1.806 en önemli dirençtir.
Hedefimiz 1.734 dır. Bu seviyeye satış yönünde pozisyon alınabilir. Belirlediğimiz direnç noktaları 1.774 , 1.778 ve 1.786’dır.
Direnç seviyelerden satış yapmak üzere analiz yapılabilir.
AKENERJİ
EREĞLİ
Akenerji hisseleri Cuma günü 1.85’den kapandı.28 milyon
Ereğli hisseleri Cuma günü 2.64’den kapandı. 124 milyon
işlem hacmi olurken hisse hafta içi 1.9’dan 1.85’e kadar
işlem hacmi olurken hafta içi en düşük 2.54 en yüksek
geriledi. Hissede belirlediğimiz direnç seviyeleri 1.98 ve
2.68’i test etmişti. Hissede belirlediğimiz direnç sevi-
2.04’dur. 1.7’in üzerinde fiyatlanmalar devam edecek-
yeleri 2.76 ve 3.06’dır. 2.46 üzerinde fiyatlanmalar hisseyi
tir. 1.7 desteğini göz önüne alarak maliyet yapılmaya
3.1’un üzerine taşıyacaktır. 3.5 yıl içi test edeceğimizi
başlanılabilir. Hissede hedefimiz 2.3’dur.
düşünüyoruz.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 7
ABD BANKA HİSSELERİ ANALİZİ
Morgan Stanley Kârı Beklentilerin
Üzerinde Çıktı
Morgan Stanley, hisse başına 45 cent kâr
açıklarken analistlerin beklentilerini de
aşmış oldu.
Goldman Sachs’ın Karı Beklentileri Aştı
ABD’nin en büyük bankalarından Goldman
Sachs kâr oranının neredeyse 3 katına
yükseldi.
Citigroup’a 2008 finansal krizi döneminde liderlik eden CEO Vikram Pandit CCO
John Havens, bugün yapılan açıklamayla
şirketten istifa ettiklerini belirttiler.
Citigroup Kârı Beklentileri
Karşılayamadı
Citigroup Inc. 4. çeyrek kârının analistlerin beklentilerinin altında kaldığını
açıkladı.
Citigroup’a 2008 finansal krizi döneminde liderlik eden CEO Vikram Pandit CCO
John Havens, bugün yapılan açıklamayla
şirketten istifa ettiklerini belirttiler.
BofA Kârı Beklenenden Az Düştü
Bank of America’nın kâr oranı analistlerin
beklentilerinin altında düştü.
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında
değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı
sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum
ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali duru-
JP Morgan’a “Kurallarını Sıkılaştır”
Uyarısı
Amerikalı regülatörler JP Morgan’ın risk
kontrollerini sıkılaştırmasının gerektiğini
söyledi.
8 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
munuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada
yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar
doğurmayabilir. Bu rapor ABD’de dağıtılmak için hazırlanmamıştır.
BAKIR ANALİZİ
COMEX’de işlem gören bakır kontratları,Avrupa’daki siyasi ve ekonomik endişeler, Çin ve Hindistan’dan gelen kötümser rakamlar ile
2012 yılında 3.25’e kadar gerilemişti. Oluşan kötümser ortam ile arz sıkışıklığı ilede fiyatlar 3.25-3.75 arasında dalgalanmıştı. 2013
yılında ekonomik görünümde Merkez Bankaların iyimser ortam beklemesi bakırda fiyatları yukarı çekecektir. Ay içinde FED faiz kararı
ve tutanaklar fiyatlardaki dalgalanmayı artıracaktır.
Comex mart vadelide 3.59 destek seviyesidir.Haftalık işlemlerde 3.588den 3.75 hedefli alım yönünde pozisyon almak üzere beklenilebilir.
Destekler : 3.634 - 3.6055 - 3.5765
Dirençler :3.6695 - 3.6825 - 3.703
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 9
ALPER KORKMAZ DEĞERLENDİRME
[email protected]
DÖVİZ DERGİSİ & DÖVİZ GAZETESİ
Yabancı bir paranın Türk lirasına karşı değerine döviz kuru diyoruz. Döviz kurları serbest piyasada arz ve talep
miktarları doğrultusunda fiyatlanmaktadır. Döviz cinslerinin değeri yurt içindeki ve yurt dışındaki arz ve talep dengesi ile oluşur.Hazinede çalışanlar genelde kur riskini kontrol ederler. %100 kur riskinden korunmak için pozisyon
alan bir işletme yoktur.İşletmeler borç ve alacakları denge içersinde tutmak için kurları takip etmek zorundadır.
Örneğin 6 ay sonra 5 milyon Euro borcu olan bir işletme ,EURO/Türk Lirasının yükselme olasılığını baz alarak
vadeli işlemler borsasında veya kaldıraçlı döviz piyasasında (forex)de alım yönünde pozisyon almalıdır. Buna bizler
‘’hedge’’ diyoruz.
Forex işlemlerinde 1 lot 100 000 usd denk gelmektedir. İşletme 5 milyon euroluk pozisyon alarak riske girmek
istemez. 3 milyon euroluk alım pozisyonu alır ise kur riskinden arınmış olur diyebiliriz. Elbette 2 milyon euro’luk
açık zarar getirme ihtimali vardır.
Bugün EURO/Türk Lirası 2.34 seviyesindedir.6 ay sonra 2.4da olması işletme için zarar demektir. Bu tür zararın
önüne geçmek için işletme VOB veya Forex’de 5 milyon veya risk düzeyine göre pozisyon almalıdır. Bizler forex
yatırımcısına hitap ettiğimiz için forex piyasası yapısına göre anlatacağız.
5 milyon EURO luk bir pozisyon için 50 lot EUR/TRY alım yönünde pozisyon almalıdır. Kur 2.4a yükselir ise elde
edilecek kar yaklaşık 180 000$ olacaktır.(swap hesaplanmamıştır)
Eğer işletme bunu yapmaz ise kurun yükselmesinden dolayı fazladan türk lirası kasasından çıkmış olur.
Dolar/Türk Lirası spot (fx) haftayı 1.77’den kapattı. Kurda gerilemenin devam etmesini bekliyorum. Kur yıl içi
1.67’e kadar gerilemesini yüksek görünüyor. Bu nedenle yükselişlerde satış fırsatıdır. 1.765 ilk direnç bölgedir.
1.778 haftalık işlemlerde satış noktasıdır.
10 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
Euro/Türk lirası 2.343’dan haftayı kapattı. 2.329 destekdir. Bu desteğin üzerinde fiyatlar kuru 2.45’e kadar yükseltecektir.
Gerilemelerde alım yapılabilir.
IMKB30 vadeli geçtiğimiz hafta belirtğimiz gibi yükselişe devam etti. Bizler 108 000 hedefliyor idik. 107100’den haftayı kapatan
vadeli endeksde pozisyon almak yerine ucuz hisseleri alarak yatırıma devam edilmesini öneriyoruz. Endeks çok pahalı görülüyor.
Fakat satışta önermiyoruz.
Parİtelerde Belİrledİğİmİz Destek-Dİrenç ve Yön Beklentİmİz
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 11
HAFTALIK PİYASA TAKVİMİ
12 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
ÖNEMLİ HABERLER
Suriye İçin Siyasi Çözüm İstediler
Merrill Lynch TÜFE Endeksli DİBS Önerdi
Bank of America Merrill Lynch (ML) SGMK ekibi haftalık raporunda CEEMEA bölgesinde enflasyonun artacağını öngörülürken,
bölgede TL enflasyona endeksli kağıtların
Arap Birliği Dışişleri Bakanları, Lübnan hükümetinin çağrısı
üzerine Mısır’ın başkenti Kahire’de olağanüstü toplandı.
Suriye krizi ve krizin komşu ülkelere yansımaları ile bu ülkelerde bulunan Suriyeli sığınmacıların durumlarının görüşüldüğü
toplantıda konuşan Arap Dışişleri Bakanları,Suriye krizinin siyasi
yollarla çözülmesini istedi.
sığınmacılar için bu ayın sonunda Kuveyt’te uluslararası toplantı
düzenlenmesi çağrısı yaptı.
Suriyeli
sığınmacılara
saptandı. ML 2013 yılı için %8 TÜFE tahmin ederken, Şubat’tan
itibaren alımların başlayacağını öne sürüyor.
ML ekibi geçen hafta 50 büyük fonu kapsayan ziyaretlerinde
hisse senedi yatırımcılarının Türkiye’de aşırı ısınmanın yeniden
basgöstermesinden çekindiğini saptadı. Bu çıkarım satış olacağı
anlamına gelmeyebilir. Yatırımcılar Orta Avrupa’da hemen hiç
değer bulamıyor, ve Rusya’da pozisyonlar hızla artıyor.
Kuveyt Dışişleri Bakanı Sabah el-Halid es-Sabah, Suriyeli
Kuveyt’in
çok ucuz kaldığı
Gıda fiyatlarının bu sene yukarı hareketleneceğini öngören ML
TÜFE’nin yıl sonunda yeniden %8’e sıçrayacağını düşünüyor.
Dolayısı ile Şubat’ta TÜFE endeksli kağıtlara talep geleceğini
yönelik
yardımlarını
sürdüreceğini belirten Sabah, ‘’Suriyeli sığınmacılara yardım
konusunda bireysel girişimlerin yerine uluslararası bir toplantı
düzenlenmeli’’ dedi.
Ürdün’den Büyük Göç Dalgası Uyarısı
Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cevde, Suriye’de artan şiddet
olaylarından ve muhtemel bir insani krizden dolayı bölgede
büyük bir göç dalgası uyarısında bulundu.
Cevde, ülkesinde her gün sayıları daha da artan Suriyeli
sığınmacılar konusunda Arap ülkelerinden yardım istedi.
Ürdün’deki Suriyeli sığınmacı sayısının 300 bini geçtiğine işaret
öne süren araştırmada, TCMB’nin faiz indirimlerini durdurması
ve birinci çeyrekte Hazine’nin sabit kuponlu tahvil ihracının
azlığının yaratacağı fiyat dengesizliğinin ise başlıca riskler
olduğu söyleniyor. Sonuçta, ML’e göre bölgede en ucuz endeksli
DİBS Türkiye’de.
Raporda GOP ortamı “yüksek ölçüde G-3 politika belirsizliği,
iyileşen ekonomik görünüm ve çok düşük volatile” olarak
tanımlanırken, GOP DİBS ve F/X için 1Ç2013’de yavaş bir
başlangıç ardından, 2Y2013’de güçlü prim beklentisi var.
‘Türkler Kaybedecek!
eden Cevde, ülkesinin bu kadar çok sayıdaki insanın ihtiyaçlarını
karşılamakta yetersiz kaldığını ifade etti.
Bahreyn’den Türkiye’deki Suriyeli Sığınmacılar İçin Hastane Sözü
Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid Bin Ahmed Al Halife, ülkesinin
Türkiye’deki Suriyeli sığınmacılar için hastane inşa edeceğini
açıkladı.
Bahreynli Bakan, Suriyeli muhaliflerin oluşturacağı bir hükümetin tanınması ve bu hükümetin muhatap alınması yolu ile Suriye
krizine siyasi çözüm bulunmasını istedi.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 13
ABD’li tarihçi Dr. Griffin Tarpley, Türkiye ve Suriye sorunu
Bir vatandaş, evinin önündeki caddede bir arabanın kedisine
konusunda şok bir analiz yaptı. Sosyal medyada videosu dolaşan
çarptığı ve olay sonrasında kedisine tıbbi operasyon yapıldığını
tarihçi, ‘’Obama Erdoğan’ı aldatıyor, Türkler kaybedecek’’ dedi.
belirterek, masrafların kedisine çarpan aracın trafik sigortası
kapsamında sigorta kuruluşu tarafından karşılanmasını talep
‘’Obama’nın her hafta Erdoğan’ı aradığını, kibir ve hırsı ile
etti. Sigorta şirketi, kazada sigortalı aracın kusuru bulunmadığı
oynayarak onu bir yere ittiği söyleniyor’’ iddiasını da ortaya
için tazminat talebini reddetti. Başvuru sahibinin talebini
atan Tarpley, ‘’Mübarek’in düşürülmesinden sonra Türk hükümeti
değerlendiren Sigorta Tahkim Komisyonu, sigorta şirketinin,
Yeni Osmanlı İmparatorluğu fikri ile kandırıldı. Bu aldatmaca ile
kedinin yaralanması nedeniyle yapılan 537 liralık masrafın yüzde
sıfır sorundan, başta Kürt sorunu olmak üzere, onlarca sorunlar
50’sinden sorumlu olacağına karar verdi. Araç sigortası köpeğe
dizisine geçiverirsiniz’’ dedi ve şunları söyledi;
de yaramıştı Daha önce de seyir halindeyken karşısına çıkan
PKK VE CIA: Simon Hersh’e göre PKK, CIA’nın desteklediği bir
köpeğe çarptıktan sonra veterinere götüren bir sürücü, tedavi
örgüttür; CIA, PKK’yı İran’a karşı kullanmaktadır. Yakın geçmişte
masraflarının sigorta şirketi tarafından karşılanmasını istemişti.
Fransa’da Cumhurbaşkanı Mitterand’ın eşi Danielle Mitterand
Sigorta şirketinin sürücünün talebini olumlu karşılamamasının
PKK’nın koruyucu azizesi idi. Bir yıl önce, İsrail Dışişleri Bakanı
ardından Sigorta Tahkim Komisyonu, köpeğin sahibinin de yüzde
Lieberman, Mavi Marmara’daki davranışından dolayı Türkiye’yi
50 kusurlu olduğunu ifade ederek, araç sigortasının, sürücünün
cezalandırmak için İsrail’in PKK’yı destekleyeceğini söyledi.
çarptığı köpeğin, 2 bin 105 liralık tedavi masrafını karşılaması
NATO’nun Yunanistan aracılığıyla PKK’yı desteklediği haberleri
kararını almıştı.
var. Bana göre Türkiye’nin anlaması gereken bu !..
Türkiye’yi Yok Etmek İçin
2013’te Yabancının Gözü Türk
Bankaların da Olacak
Türkiye’yi ziyaret ettim, pek çok siyasi lider ile görüştüm. Türkler
öncelikle Amerika ve İngiltere ile ittifakın “öldüren bir kucaklama” olduğunu anlamalı; bir başka deyişle İngiliz- Amerikalılar
Türkleri öldürene kadar sevecekler. Türkleri Suriye’ye karşı kullanacaklar. Ve çatışmayı modern Türkiye’yi yok etmek için kullanacaklar. Korkarım, Obama’nın aldattığı Erdoğan ve Davutoğlu
bu psikoloji ile kendi çukurlarını kazıyorlar. Kazanacakları hiçbir
şey yok ve kaybedecekler.
Fitch Ratings bugün yayınladığı raporda, Türk bankalarının 2013
Suriye’de İsyan Bastırılıyor
yılında büyük olasılıkla Türkiyenin güçlü ekonomisi ve bankacılık
Ortada bir de Rusya sorunu var; 19 ncu yüzyılda her 20 yılda
sektöründen fayda sağlamak isteyen yabancı bankaların satın
bir, Türk-Rus Savaşı olurdu. Son zamanlarda bir Türk- Rus Savaşı
alma hedefleri haline geleceklerini öngördü.
olmadı ama o istikamette adımlar atılıyor. Şu bilinmelidir ki,
Fitch, böyle satın almaların gerçekleşmesi halinde, satın almayı
Suriye güvenlik güçleri isyancılara karşı başarılı bir harekât
yapacak bankaların daha yüksek kredi notlarına sahip olmalaranı
yürütüyorlar, isyan bastırılıyor; Buna paralel olarak, olayların
bağlı olarak Türk bankalarının kredi notlarında iyileşme
ağırlık merkezi, gerçek bir devrimci hareketin başladığı Suudi
olabileceğini vurguladı.
Arabistan ve Katar’a doğru kayıyor.
Fitch, faaliyetlerini uzun vadede bağımsız olarak devam ettireİskenderun’da Cia Var
bilme kabiliyetlerine yönelik belirsizlik nedeniyle Türkiyenin
Şu anda Türkler, güney bölgelerinin tamamını CIA’ya devret-
orta ölçekli bankalarının büyük olasılıkla satın alma hedefi
tiler. Oralarda CIA başıboş, kontrolsüz dolaşıyor. İskenderun
olacaklarını belirtti.
otellerinde CIA cirit atıyor. Oteller El- Kaide teröristleri ile dolu.
CIA Adana yakınlarındaki İncirlik üssünden, bölgeye getirdikleri
Fitch, bankacılık sektörünün sağlıklı kredi temelleri, piyasa
teröristleri kullanıyorlar. Ve bunun Türkiye’ye geri dönüşü feci
büyüklüğü ve Türk ekonomisinin olumlu görünümünün Türk
olacak.
bankalarınıözellikle çekici yaptığını ifade ederken, not verdiği,
Kedinin Tedavi Masrafları Sigortadan
Karşılandı
pazar payları yüzde 5i aşmayan 9 bankaya yoğunlaşacak bir
sektör konsolidasyonunun muhtemel olduğunu vurguladı.
Araç sigortası, sürücünün çarptığı kedinin tedavi masraflarını
Fitch, bu bankaların kısa vadeli zorluklarla başya çıkmak için
da karşıladı. Sigortacılık Kanunu ile sigorta uyuşmazlıklarının
yeterince güçlü olduklarını, ancak yüksek rekabetin yaşandığı
çözülmesi amacıyla oluşturan Sigorta Tahkim Komisyonuna
sektörde karlılıklarını sürdürmek içinşube ağlarını korumaları ve
gelen ilginç başvurular devam ediyor.
geliştirmeleri gerektiğini ifade etti.
14 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
Macaristan
MS: Türkiye Dengeli Büyüyecek
Ekonomi
Bakanlığı,
ülke
para
biriminin
zayıflamasından ekonomist Roubiniyi sorumlu tuttu.
Macar Ekonomi Bakanlığı, ülkenin para birimi forintin euro
karşısında son 7 ayın en düşük seviyesine gerilemesinden
düşüşten kahin lakaplı ekonomist Nouriel Roubiniyi sorumlu
tutarak, bu düşüşün Bakan Gyorgy Matolcsynin yorumlarından
kaynaklandığı iddialarını reddetti.
Roubini Global Economics LLC kurucusu Nouriel Roubininin
geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamayı örnek gösteren bakanlık,
ünlü ekonomistin IMFnin yokluğunda forintin satılmasına yönelik tavsiyelerinin altını çizdi. Forint bugün euro karşısında yüzde
0.9a varan düşüşler yaşayarak 12 Hazirandan beri en zayıf seviyeye gerilese de Budapeşte saatiyle 13:41de yüzde 0.3lük değer
Morgan
Stanley
Türkiye
raporunda
2013de
büyüme
hızın artacağını ancak bu artışın daha dengeli bir şekilde
geçekleşeceğini öngördü. Hızlı büyüme risklerini azaltmak için
TCMB kredi büyümesinde sıkılaştırmaya gidebileceğine vurgu
yapılan rapora, parasal politika uygulamaları olağan dışı ve
esnek olmaya devam edeceği öngörüsü yer aldı.
Politika faizinde 25 baz puan indirim beklentisi dile getirilirken,
kaybının ardından euro başına 296.78 forin oldu.
Forint, Matolcsynin 10 Ocakta Heti Valasz isimli gazetede
yazdığı köşe yazısında ülkenin forini güçlü tutan yasalar da dahil
olmak üzere artık geleneksel ekonomi politikalarını terk etmesi
gerektiğini belirtmesinin ardından yüzde 2.5 değer kaybetti.
Rusya Büyük Elmas Rezervlerine Sahip
kurda değerlenme sürerse faiz koridorunu alt bandında da indirim olabileceği, kredi büyümesi yüksek olursa zorunlu karşılıklar
ve üst bantta artırım olabileceği kaydedildi.
Enflasyon sınırlı alanda hareket etmesi beklentisi dile getirilirken, enerji ve gıda fiyatları sebebiyle riskler yukarı yönlü,
yılsonu için beklentinin yüzde 6.3 olduğu açıklandı.
Bütçe hedeflerine ulaşılabilceği ve borç/GSYH rasyosu GSYHnin
36sına inebileceği belirtilirken, cari açık yüzde 7 civarında
yükselebileceği, açık finansmanı ciddi sorun olabileceğine dikkat çekildi.
TCMB kurda volatiliteyi azalttı. 2013 sonunda dolar-TLnin
1.77 olmasını bekliyoruz. diyen Morgan Stanley raporunda bir kredi kuruluşu daha ülke notunu yatırım derecesine
yükseltebileceğinin altı çizildi.
Uzmanlara göre Çin ve Hindistan, 2020 yılına doğru dünyanın
başlıca elmas tüketicileri duruma gelecekler. Bu iki ülke,
bu alanda mevcut lider ABD’yi geride bırakacak. Nedeni ise
Amerikalıların pırlantalı süs eşya takma geleneğinin taklit
edilmesi.
Elmas üretiminde dünyanın önde gelen ülkelerden biri olan
Rusya ise bu eğilimden etkilenmedi. ABD, geleneksek olarak, en
büyük elmas tüketimi pazarı olarak kabul ediliyor. Amerikalılar
Macaristan, Roubiniyi Suçladı
arasında geline pırlantalı yüzük hediye etme ve sosyete
toplantılarında herkesin karşısına pırlantalı süs eşyalarla çıkma
geleneği var. Fakat ülkede yaşanan mali kriz, mücevher satışının
azalmasına sebep oldu.
Çin ve Hindistan’da ise pırlantalı süs eşyaya talebin artışı
kaydediliyor. İnvestkafe Ajansı analisti Andrey Şenk, bu iki
ülkedeki pırlantaya talebin artışını, halkın yaşam düzeyinin
yükselmesine ve Batı kültürüne olan ilginin artmasına bağlıyor.
Uzman bu konuda şöyle dedi:
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 15
“Çin ve Hindistan, gerçekten de bu alanda hızlı büyüyecek. Çünkü
Medya organları tarafından konu ile ilgili yorumlar yayınlanıyor.
ekonomilerinin büyüme temposu yüksek. En önemlisi de halkın
Şimdi politolog Stanislav Tarasov’un bu konu hususundaki yoru-
gelirlerinin ve satın alma gücünün artıyor olması. Bu ülkelerde
munu dinliyeceksiniz. Türkiye ekonomisi çoktan dünya finansal-
süs eşyalara olan talep hep yüksekti, bu nedenle 2020 yılına
ekonomik sistemi ile bütünleşti. Türkiye ekonomisinin temel
doğru elmas tüketiminde ABD’yi geride bırakmaları tahmini çok
göstergeleri, milli istatistik kuruluşları ve analiz merkezlerinin
doğal karşılanmalı. En doğal nedeni ise bu ülkelerin daha büyük
yanı sıra ilgili uluslararası kuruluşlar tarafından da kaydediliyor.
nüfusa sahip olması, yani elmas satın alabilecek kişi sayısı da
Dünya ekonomisinin oyun kuralları partnörler arasında içten
daha fazla.”
ilişkiler olmasını gerektiriyor. Hem de dünya finansal-ekonomik
sisteminin denetim mekanizmalarının bugünkü hali koşullarında
Ham elmas üretiminde dünya liderlerinden biri olan Rusya,
şu veya bu ülkenin temel ekonomik göstergelerinin gizlenmesi
piyasadaki bu mevzilerini kimseye bırakmak niyetinde değil.
veya ilgili verilerin çarpıtılması tamamen manasızdır.
Örneğin, Rus “Alrosa” şirketinin elmas rezervleri, 970 milyon
kırattan fazla olduğu biliniyor. Üretimin şimdiki düzeyde kalması
Uluslararası para fonu ve Dünya Bankasının verilerine göre
durumunda şirketin hammadde kaynakları 25-30 yıla yetecek.
son iki yılda Türkiye ekonomisi ülkenin tarihinde en iyi tempo
Şirketin ürettiği elmasların yüzde 25’i iç, geriye kalanı dış piya-
ile gelişti.2010 ve 2011 yıllarında Türkiye ekonomisi %8,9 ve
saya sürülüyor. Cartier, Tiffany ve önde gelen diğer ünlü şirketler,
%8,5 artış gösterdi. Türkiye hükümeti ülkede ekonomik krizin
lüks mücevherat üretimi için Rusya yapımı pırlanta kullanıyor.
önüne geçmeyi ve bütçedeki açığı azaltmayı başardı. Öte yan-
Rusya’nın iç piyasasında pırlanta üzerine talep az. ABD, Hindistan
dan herkes için açıktır ki Türkiye ekonomisinin şimdiki modeli
ve Çin’den farklı olarak Rusya’da pırlantalı süs geleneği yaygın
ihracata dayalı olduğu için dünya piyasasındaki her çeşit geçici
değil.
değişmeler ve dünya ekonomisinde devam eden kriz kaçınılmaz
olarak Türkiye ekonomisinin temel göstergelerine etki yapıyor ve
Rusya piyasasında pırlantalı süse olan düşük talep, Rusyalıların
ileride de etki yapacaktır.
Avrupa kültürüne olan bağlılığıyla izah ediliyor. Avrupa’da
pırlantalı süs eşyaları, yalnızca gece saatlerinde yapılan törenler
Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre 2012 yılının
sırasında kullanılıyor. Rusya’da basit altın ve gümüş süsler daha
sonlarında Türkiye’nin gayri safi iç hasılasında artış %1,6-e
büyük rağbet görüyor. Rusyalı bayanların diğer değerli taşları,
kadar düştü. Halbuki bu dönemde %2,6 artış olacağı tahmin
bazılarının da bijuteriyi tercih ettiğini kaydeden modacı Natalya
ediliyordu. Aynı dönemde sanayi üretiminin göstergelerinde
Melnikova, konuyla ilgili şunu söyledi:
%5,7 düşüş kaydedildi. Bu bağlamda pekçok Türk eksperleri
“Bijuteri kadına güzellik kazandırır. Zevkle yapılmış güzel
böyle durumun başlıca nedeni olarak dünya ekonomisinin artış
bijuterinin, bazı durumlarda, değerli süs eşyalarından daha çok
hızının yavaşladığına ve AVRO bölgesinde kriz yaşandığına işaret
kadınlara yakıştığı oluyor. Gördüğüm gibi safirli süs eşyaları,
ediyorlar. Zaten tüm bunlar Türkiye’nin yanı sıra pekçok diğer
diğerlerinden daha sıkça kullanılıyor. Nedeni bilmiyorum; daha
ülkeleri de etkiliyor. Aksaray Üniversitesi rektörü Mustafa Acar’ın
fazla satıldığı, ya da birçokları tarafından beğenildiği için ola-
kanısınca bunun için Türkiye hükümeti 2013 yılında Türkiye
bilir. Ancak bu tür süs eşyalarını kullanan bayanlara daha sık
ekonomisinin artış temposunu arttırmak amacı ile daha bugün
rastlıyorum. Mavi topaz kapsayan süs eşyaları kullananların
önleme tedbirleri alıyor.
sayısı daha da çok.”
Türkiye Ekonomi Kurumu başkanı Ercan Uygun, hükümeti yeni
Buna rağmen, Rusyalı bayanların yüzde 90’ının pırlantalı süs
bir ekonomi modelini oluşturmak için ya ülkenin ihracatını yeni
eşyaya sahip olduğu tahmin ediliyor. Mücevherlerin çoğu yaş
piyasalara yöneltmeye veya iç talebi teşvik etmeye çağırıyor.
günü, düğün töreni, evlilik yıldönümü ya da önemi büyük olan
Pekçok böyle teklifler yapılıyor.
diğer tarihlerde hediye olarak alınıyor. Yani pırlantalar, Rusyalı
bayanların da en iyi dostu olarak kabul edilebilir.
Bu çeşit açıklamalar Ankara’da bazıları tarafından eleştirel
olarak nitelendirildiği takdirde Ercan Uygun veya diğer eksperler
Ekonomi Hakkında Yalnız İyi Şeyler
Yazılmalıdır Veya Bu Konudan Söz
Edilmemelidir
cezayi sorumluluğa mı çekilecekler?
Bloomberg ajansının bildirdiğine göre Türkiye’de, ülkenin eko-
yukarıda sözü geçen yasanın yürürlüğe girmesi sonucunda
nomisi hakkında negatif yazıların basılmasını ciddi bir suç
Commerzbank Alman bankası, durum aydınlığa kavuşuncaya
olarak sayan tuhaf yasa yürürlüğe girdi. Türkiye hükümeti yakın
kadar ofis çalışanlarını Türkiye’den geri çağırdı. Bank of America
gelecekte ilgili maddeleri netleştirerek “suç” türünü ve gerekli
ve Merrill Lynch tarafından yeni yasanın Türkiye’deki faaliy-
cezayi daha açık şekilde ifade etmek niyetindedir.
etlerine yapacağı etki konusunda hukuksal ekspertiz başlatıldı.
16 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
Böyle olasılık, Türkiye’de ve dışında eksperler arasında kuşku
ve şaşkınlık uyandırıyor. Bloomberg ajansının bildirdiğine göre
Toyota Dünya Satış Lideri Unvanını Geri
Aldı
Ekonomistlerin beklentileri Çin ihracatının yüzde 9’u aşmayacağı
yönündeydi, orta vadeli tahmin ise yüzde 5 seviyedeydi. Çin
hükümeti, Aralık ayı ihracatının yüzde 14,1 büyüdüğünü açıkladı.
Böylece ihracat son yedi ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Dış Ticaret Beklentisi
Ekonomi Bakanlığı, üçer aylık dönemler halinde uygulanan
Dış Ticaret Beklenti Anketi’nin 2013 yılının birinci çeyreğine
ilişkin beklentileri açıkladı. Dış ticarete yön veren firmaların
yakın geçmişe ve mevcut duruma ilişkin değerlendirmeleri
ile gelecek döneme yönelik beklentilerini yansıtan Dış Ticaret
Beklenti Anketi (DTBA), bu hususta gösterge niteliğinde olan
endeksler üretmeye yardımcı oluyor. Endeks 0 ile 200 arasında
değerler alıyor. Endeksin 100’den büyük olması beklentilerin
artış yönünde olduğunu, 100’den küçük olması beklentilerin
Japonya’nın önde gelen otomobil üreticisi Toyota Motor Corp.,
azalış yönünde olduğunu, 100 olması ise firma beklentilerinin
2012 yılı satış rakamlarına göre ABD’nin General Motors Co.
nötr olduğunu gösteriyor. Buna göre İhracat Beklenti Endeksi,
(GM) şirketini geride bırakarak dünya sıralamasının zirvesine
2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının 4. çeyreğine göre 5.9
oturdu.
puan arttı. 2012 yılının 4. çeyreğinde 95.8 olan Endeks, 2013
yılının 1. çeyreğinde 101.7 seviyesinde gerçekleşti.
Associated Press’in verdiği habere göre Toyota, 2012 toplamında
dünya genelinde 9,7 milyon adetlik satış rakamına ulaştı. GM
Gelecek 3 Aydaki İhracat ve İhracat Siparişi Beklentilerine İlişkin
ise geçtiğimiz yılda 9,29 milyon araç sattığını açıkladı. Üçüncü
Sorular Endeksi Azalış Yönünde Etkiledi
sırada, 9,1 milyon adetlik satışla Volkswagen bulunuyor.
2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılı 4. çeyreğine göre, Endekse
dahil edilen sorulardan gelecek 3 aydaki ihracat ve ihracat
70 yıl boyunca dünya otomobil pazarının neredeyse tartışmasız
siparişi beklentilerine ilişkin soruların Endeksi azalış yönünde
lideri olan GM, 2008 yılında ilk sırayı Toyota’ya kaptırmıştı.
etkilediği; şu anda kayıtlı ihracat sipariş düzeyi ile son 3 aydaki
Toyota’nın 2011 yılında Japonya’daki tsunami ve deprem sebe-
ihracat sipariş düzeyine dair soruların ise Endeksi artış yönünde
biyle üretimde ciddi sıkıntılar yaşamasıyla ABD’li dev liderliğe
etkilediği gözlendi. Bununla birlikte, gelecek 3 aydaki ihracat
tekrar dönmüştü.
ve ihracat siparişi beklentileri ile son 3 aydaki ihracat sipariş
düzeyine ilişkin yayılma endeksleri bir yıl öncesinin aynı döne-
Uzmanlar Çin’in Ekonomik Rakamlarından
Şüphe Ediyor
mine göre daha yüksek puanlardayken, şu anda kayıtlı ihracat
sipariş düzeyine ilişkin yayılma endeksi daha düşük bir puanda
seyretti. Buna bağlı olarak, İhracat Beklenti Endeksi 2013 yılının
1. çeyreğinde bir önceki yılın aynı döneminin 3.8 puan üzerine
yükseldi.
Avrupa, Amerika ve Türk Cumhuriyetlerine Yapılan İhracatın
Artacağı Beklentisi Zayıflayarak Devam Etti
2013 yılının 1. çeyreğinde, bir önceki çeyreğe göre, Ortadoğu
ve Afrika ülkeleri ile Çin, Türkmenistan, Kazakistan, Singapur,
Hindistan gibi Diğer Asya ülkelerine yapılan ihracatın artacağı
Son birkaç çeyrek düşük seviyelerde seyreden Çin ihracatının
Aralık ayında ani büyümesi, Çinli yetkililer tarafından yayınlanan
bilgilerin doğruluğu konusunda şüphelere neden oldu. Bu yönde
şüphelerin olduğunu Goldman Sachs Group, UBS AG ve Australia
& New Zealand Banking Group Ltd şirketleri belirttiler. Nedeni
ise ani büyümenin, limanlar yoluyla mal hareketine ve Çin’in
ticaret ortakları arasında ithalat hacmine yansımaması. Ayrıca,
banka uzmanları, ihracat verileriyle yabancı sipariş verileri
arasında tutarsızlığı da tespit etti.
beklentisi güçlenerek sürmekteyken; Avrupa ve Amerika ülkeleri
ile Türk Cumhuriyetlerine yapılan ihracatın artacağı beklentisi
zayıflayarak devam etti.
2013 yılının 1. çeyreğinde, firmaların kendi sektörlerinin
ihracatlarına ve ihracat sipariş düzeylerine ilişkin artış beklentileri bir önceki çeyreğe göre zayıflayarak sürmekteyken, birim
ihracat fiyatına ilişkin artış beklentisi güçlenerek devam etti.
2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının 4. çeyreğine göre ithalat
beklentisi arttı.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 17
İlk Çeyrekte İthalat Beklenti Endeksi, 2012 Yılının 4.Çeyreğine
Göre 4.6 Puan Arttı
İthalat Beklenti Endeksi, 2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılının
Tahvil Alımlarına İkinci Yarıda da İhtiyaç
Var
4. çeyreğine göre 4.6 puan arttı. 2012 yılının 4. çeyreğinde
102.1 olan Endeks, 2013 yılının 1. çeyreğinde 106.7 seviyesinde
gerçekleşti.
2013 yılının 1. çeyreğinde, 2012 yılı 4. çeyreğe göre, Endeksi
oluşturan sorulardan, gelecek 3 aydaki ithalat beklentisine,
birim ithalat fiyatı beklentisine ve mevcut ithalat sipariş düzeyine ilişkin soruların Endeksi artış yönünde etkilediği; son 3
aydaki ithalat sipariş düzeyine dair sorunun ise Endeksi azalış
yönünde etkilediği gözlendi.
Öte yandan, gelecek 3 aydaki ithalat beklentisine, birim ithalat
fiyatı beklentisine ve mevcut ithalat sipariş düzeyine ilişkin
yayılma endeksleri bir yıl öncesinin aynı dönemine göre daha
yüksek puanlardayken, son 3 aydaki ithalat sipariş düzeyine
ilişkin yayılma endeksi bir yıl öncesinin aynı dönemine göre
daha düşük bir puanda seyretti. Buna bağlı olarak, İthalat
Beklenti Endeksi 2013 yılının 1. çeyreğinde bir önceki yılın aynı
San Francisco FED Başkanı John Williams, güçlü büyümenin
ve düşük enflasyonun desteklenmesi için çalışılmaya devam
edildiği ortamda FEDin tahvil alımlarının büyük olasılıkla önümüzdeki aylarda da devam edeceğini söyledi.
döneminin 2.1 puan üzerine yükseldi.
San Francisco FED Başkanı John Williams, Mortgage destekli
Bazı Ülkeleri İthalatın Artacağı Beklentisi, Önceki Çeyreklere
alımlarına devam edilmesine 2013’ün ikinci yarısında da ihti-
Göre Güçlenerek Sürdü
Avrupa ülkeleri, Amerika ülkeleri ile Çin, Hindistan, Güney Kore,
Japonya ve Tayvan gibi Diğer Asya ülkelerinden yapılan ithalatın
artacağı beklentisi, önceki çeyreklere göre güçlenerek sürdü.
2012 yılının 4. çeyreğinde negatif olan Orta Doğu ülkelerinden
yapılan ithalata ilişkin beklentiler, bu çeyrekte pozitife dönerek,
söz konusu ülkelerden yapılan ithalatın artacağı beklentisini ortaya çıkardı. Benzer şekilde geçtiğimiz çeyrekte azalış
yönünde olan Afrika ülkeleri ile Türk Cumhuriyetlerinden yapılan
ithalata ilişkin beklentiler ise, bu çeyrekte nötrlenerek söz
konusu ülkelerden yapılan ithalatın değişmeyeceği beklentisini
doğurdu. 2013 yılının 1. çeyreğinde, firmaların kendi sektörlerinin ithalatına ve birim ithalat fiyatına ilişkin artış beklentileri
son çeyreğe göre kuvvetlenerek devam etti. Hâlihazırda normal
üstü ithalat sipariş düzeyine sahip firmaların yoğunluğu ile mevcut siparişlerinin normal altı seviyede olduğunu belirten firma
yüzdesi son çeyreğe kıyasla azalırken, söz konusu dönemde mevcut siparişlerinin mevsim normalinde olduğunu belirten firma
yüzdesi son çeyreğe göre arttı.
Akşam Gazetesi
18 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
menkul kıymet ve uzun vadeli Hasine menkul kıymetlerinin
yaç olacağını öngörüyorum. FED yetkilileri bu programı durdurmadan önce istihdam piyasasında ve bir dizi ekonomik
göstergede iyileşmeye dair ikna edici işaretler arayacaklar diye
konuştu.
Williams ayrıca, toparlanmayı desteklemek, maksimum istihdam
ve fiyat istikrarı hedeflerine doğru ilyerlemek için faizleri ihtiyaç
olduğu sürece düşük tutacaklarını vurguladı.
Williams, ABD ekonomisinin 2012 yılında yüzde 1.7 büyüdüğünü
tahmin ederken, 2013’de bu oranın yüzde 2.5’e ve 2014’te yüzde
3.5’e yükseleceğini öngördü. Williams, işsizlik oranının ise 2014
sonuna kadar yüzde 7 seviyesine gerileyeceğini de tahmin etti.
Bernanke Varlık Alımında Kararsız
FED Başkanı Bernanke, varlık alım programının gelecekte devamı
Başkanı Ben Bernanke, ‘mali uçurum’dan kaçınılması konusunda
İhracatçı Kurda Büyük Dalgalanma
Beklemiyor
yapılan anlaşmanın ABD’nin borç probleminin çözümü konusun-
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Mustafa
da bir miktar ilerleme sağladığını, ancak henüz tehlikenin
Türkmenoğlu, döviz kurunda büyük dalgalanma beklemedikleri-
atlatılmadığını bildirdi.
ni bildirdi.
için spesifik olarak henüz bir karar vermediklerini bildirdi. FED
Türkmenoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, ihracatçılar olarak 2013
Michigan Üniversitesi’nde konuşan Bernanke, borç tavanı
yılında döviz kurunda büyük dalgalanmalar beklemediklerini,
konusunda yaşanan tartışmalara işaret etti. Borç tavanının
Egeli ihracatçılar olarak, dolar kurunun ortalama 1,83 TL, Euro
artırılmasının Obama yönetimine mevcut faturalarını ödeme
kurunun ise ortalama 2,42 TL olmasını öngördüklerini kaydetti.
kabiliyeti vereceğini ifade eden Bernanke, “Borç tavanının
Türk ihracatçısının uzun yıllar “değerli TL-yüksek faiz” kıskacında
artırılması yeni açıklar oluşturmayacak, yeni harcamalar
ihracat yapmak zorunda bırakıldığını savunan Türkmenoğlu,
oluşturmayacak. Borç tavanını artırmamak, tasarruf etmeye karar
2012 yılında ihracatçıların döviz kurundan olumsuz etkilenme-
veren bir ailenin kredi kartlarını ödememesine benziyor”diye
sinin nispeten daha az olduğu bir yılı yaşadığını ifade etti.
konuştu.
Türkmenoğlu, Avrupa Birliği’ndeki ekonomik krizin yoğun bir
FOMC toplantı tutanaklarında, FED’in ayda 85 milyar dolar
şekilde hissedildiği süreçte döviz kurlarındaki rahatlamanın
tutarında gerçekleştirilen tahvil alımlarının ne zaman sona
Türk ihracatçısına güç verdiğini belirterek, “Euro/dolar parite-
erdirileceği konusunda görüş ayrılıkları yaşandığının ortaya
sinin 1,15’ler seviyesine düşeceğine ilişkin tahminler doğru
çıkmasının ardından gözlerin çevrildiği FED Başkanı Bernanke,
çıkmadı ve Euro/dolar paritesi 1,35 seviyesinde tutunarak
dün akşam düzenlenen basın toplantısında varlık alım
Türk ihracatçısına nefes aldırdı. Türk ihracatçısının ihracatında
programının gelecekte devamı için spesifik olarak henüz bir
AB’nin payında bir gerileme yaşansa da halen en büyük ihra-
karar vermediklerini dile getirdi.
cat pazarımız konumunda. Dolayısıyla Euro/dolar paritesinin
1,32’nin altına düşmemesi gerekiyor.”
FED Başkanı Bernanke, ekonomide ve emek piyasasında daha
fazla ilerleme görmek istediğini belirtti.
Yılsonu Enflasyon Beklentisi Geriledi
Ekonominin kırılgan bir süreçten geçtiğini kaydeden Bernanke
gerekenlerin yapılacağını söyledi. Varlık alım sonucunda finansal
piyasada ve istihdamda biraz gelişme görüldüğü bildiren
Bernanke, varlık alımlarının olası etkisinin zaman içerisinde
değişim gösterebileceğini belirtti.
Bernanke, varlık alım programının gelecekte devamı için spesifik olarak henüz bir karar vermediklerini, parasal genişlemenin
ekonomi için yararları ile risklerini değerlendirdiklerini söyledi.
Varlık alım programının konut sektörünü olumlu etkilerken,
konut sektöründe gelişmenin istihdamı olumlu etkilediğini
kaydeden Bernanke hala yüksek seviyede bulunan işsizliği
iyileştirme için ellerinden geleni yaptıklarını bildirdi. Bernanke,
enflasyonun beklentiler dahilinde istikrarlı gittiğini belirtti.
ABD ekonomisinin bütçesinin kontrol altında tutulması
gerektiğine değinen Bernanke, borç tavanının artırılmasının
yeni borç yaratmayacağını fakat mevcut borçların ödenmesini sağlayacağını, mali uçurum anlaşmasının faydalarının
görüleceğini söyledi.
Merkez Bankası’nın Ocak ayı Beklenti Anketi’nde, cari yıl sonu
TÜFE beklentisi, bir önceki anket döneminde yüzde 6,34 iken,
bu anket döneminde yüzde 6,32 oldu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2013 yılı Ocak
ayı Beklenti Anketi yayımlandı.
Ankete göre, 2013 yılı ocak ayı için tüketici enflasyonu (TÜFE)
beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 0,73 iken, bu anket
döneminde yüzde 0,85’e yükseldi. Şubat ayı için TÜFE beklentisi
aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 0,54 ve yüzde 0,52
oldu. Mart ayı TÜFE beklentisi ise bu anket döneminde yüzde
0,50 olarak gerçekleşti.
Cari yıl sonu TÜFE beklentisi, bir önceki anket döneminde yüzde
6,34 iken, bu anket döneminde yüzde 6,32 oldu. Bu anket döneminde, 12 ay ve 24 ay sonrası TÜFE beklentileri sırasıyla yüzde
6,10 ve yüzde 5,79 olarak gerçekleşti.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 19
2013 yıl cari ay sonu döviz kuru beklentisi (dolar/TL) 1,7799 TL,
cari yıl sonu ile 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi de sırasıyla
Gıda Sektörü Yüzde 10 Büyüdü
1,8215 TL ve 1,8407 TL oldu.
2013 ve 2014 yılları cari işlemler açığı beklentileri sırasıyla 61,1
milyar ABD Doları ve 65,2 milyar ABD Doları olarak gerçekleşti.
2013 ve 2014 yılları GSYH büyüme beklentileri sırasıyla yüzde
4,2 ve yüzde 4,7 oldu.
Sigortada Toplam Prim Üretimi Yüzde 16
Arttı
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF)
Başkanı Şemsi Kopuz, gıda sektöründe geçen yıl yüzde 10
büyüme sağlandığını bildirdi.
Kopuz, gıda ve içecek sektörünün, ülke gayrisafi milli hasılası
içerisinde 280 milyar liralık ciroya ulaştığını, sektörün yüzde
185’e yaklaşan pozitif dış ticaret dengesinin hiçbir sektörde
olmadığını belirtti. Kopuz, “Gıda sektöründe geçen yıl yüzde 10
büyüme sağlandı. İhracatta yüzde 8, ithalatta yüzde 2, sektör
büyüklüğünde ise yüzde 10 artış yaşandı. Kapasite kullanım
oranı ise yüzde 74’e çıktı” dedi.
Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin
verilerine göre, Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin
yılın 11 ayındaki prim üretimi, bir önceki yılın aynı dönemine
göre yüzde 15,7 artarak 17 milyar lirayı aştı.
Sigorta sektörüne ilişkin 2012 yılı Kasım ayı istatistikleri,
Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği’nin
internet sitesinde yayımlandı.
Birliğe üye şirketlerden derlenen geçici rakamlara göre, sektör,
yılın 11 ayında prim üretimini artırdı. Sektörün prim üretimi,
bir önceki yılın 11 ayında 15,1 milyar lira iken, 2012’nin aynı
döneminde 17 milyar 447 milyon lira seviyesinde gerçekleşti.
Üretilen primin 14,9 milyar lirası hayat dışı sigortalardan, 2,4
milyar lirası ise hayat sigortalarından elde edildi.
Alt branşlara bakıldığında, en yüksek prim üretiminin, kara
araçları sigortasından kaynaklandığı görüldü.
Kara araçlarından elde edilen prim üretimi 3,9 milyar lira düzey-
Gıda ve içecek sanayicileri olarak Cumhuriyetin 100. yılı olan
2023 yılı dış ticaret hedeflerine ulaşma konusunda, küresel
belirsizliklere karşın bardağın dolu tarafına baktıklarını ifade
eden Kopuz, gelecek yılların tarım ve gıda sektörleri açısından
zorlu geçeceğini, ancak bölgedeki pazarların büyütülmesi
halinde fırsatların da kapıda olduğunu vurguladı.
2011 yılı Ekim ayına göre 7 milyar 179 milyon dolar olan
ihracatın, 2012’nin aynı döneminde 7 milyar 746 milyon dolara
ulaştığını belirten Kopuz, “Bu da dünyada daralmaya karşılık
Türk gıda ve içecek sanayinin ihracatını yüzde 8 artırabildiğini
göstermektedir. İthalat rakamlarına bakıldığında 2011 yılı Ekim
ayına göre 4 milyar 121 milyon dolar olan ithalat, 2012’nin aynı
döneminde 4 milyar 205 milyon dolara yükseldi” diye konuştu.
2013 yılına yönelik tahminlerde bulunan Kopuz, ihracatta yüzde
11, ithalatta yüzde 5, büyümede yüzde 6 artışın yaşanacağını,
kapasite kullanma oranının ise yüzde 75 olacağını kaydetti.
Dünyada En Fazla Çince Konuşuluyor
inde olduğu hesaplandı.
İspanya’nın Cervantes Enstitüsü’nün 2012 yılı raporuna göre,
Söz konusu dönemde sigorta şirketlerinin düzenlediği poliçe
dünyada en fazla konuşulan dilin Çince olduğu, onu İspanyolca
adedi ise 47 milyon 525 bin 367 adet oldu.
ve İngilizcenin takip ettiği belirtildi.
Bu poliçelerin 42,4 milyon adedi elementer sigorta alanında
İspanyolca dili ve kültürünü yaymak amacıyla 1991 yılında
faaliyet gösteren şirketler tarafından, 5,1 milyon adedi ise hayat
dönemin İspanyol hükümeti tarafından kurulan ve Kraliyet
sigortası alanında faaliyet gösteren şirketler tarafından düzen-
ailesinin de destek verdiği Cervantes Enstitüsü, yayınladığı yıllık
lendi.
raporda, İspanyolcanın gelişimiyle ilgili bilgiler verdi.
20 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
İspanyolcanın, Çinceden sonra dünyada en fazla konuşulan 2. dil
Borsa İstanbul’un artık kar odaklı bir şirket olduğunu ve bir
olmasının yanı sıra uluslararası iletişimde de İngilizceden sonra
takım sorumlulukları olduğunu da ifade eden Turhan ayrıca, şu
en yaygın kullanımlı dil olduğu kaydedildi.
an itibariyle herhangi bir şirketin kurumsal yönetim endeksine
girmesi durumunda, şirketten o yıla ilişkin kotasyon ücretinin
2030 yılında dünya nüfusunun yüzde 7,5’ine karşılık gelen
yarısını almadıklarını belirterek, “Sonraki iki yılda bu indirim,
yaklaşık 535 milyon kişinin İspanyolca konuşacağı savunulurken,
yüzde 25, daha sonra da yüzde 10 olarak uygulanıyor. Bizim
3 veya 4 nesil sonra bu oranın yüzde 10’a çıkacağı ifade edildi.
bunu bir adım daha öteye götürmek gibi bir düşüncemiz var, ama
bu daha düşünce aşamasında” dedi.
İspanyolca en fazla gelişme gösteren dillerden biri olarak
gösterilirken, İspanyolcanın internette 3., twitter’da ise 2. en
Turhan, Türkiye’de sermaye piyasalarının önünü açacak en
yaygın kullanılan dil olduğu belirtildi.
önemli unsurlardan birinin kurumsal yatırımcıların ağırlığının
artırılması olduğunu kaydetti.
44 ülkede 77 kentte hizmet veren Cervantes Enstitüsü, 2012
yılında bir yıl öncesine oranla yüzde 8’lik artışla, dünyada
yabancı dil olarak İspanyolca eğitimi alan öğrencilerin sayısının
18 milyona ulaştığını bildirdi.
Borsa İstanbul’a Stratejik Ortak Aranıyor
At Eti Skandalı
İngiltere gazetelerinde 17 Oca. 13 ‘de öne çıkan hatta birçok
gazetenin manşetinde yer alan bir diğer konu da ülkenin en
büyük marketler zincirinde satılan hamburger köftelerinde
yüzde 29 oranında at etinin tespit edilmesi.
Times gazatesi dana eti diye satılan köftelerde domuz ve at
DNAsına rastlanmasının gıda güvenliği konusunda ciddi soru
işaretleri doğurduğunu aktarıyor.
Daily Telegraph gazetesinin manşetinde ise at etinin insan sağlığı
İMKB, Altın Borsası ve Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nın
için tehdit oluşturmaması nedeniyle İngilterede şimdiye kadar
birleşmesi sonucu ortaya çıkacak olan Borsa İstanbul A.Ş’nin
Gıda Standartları Kurumunun hiç böyle bir tahlil yapmadığını,
kuruluş süreci devam ederken, İstanbul Menkul Kıymetler
ülkede belki de yıllardır at eti yenmekte olduğunu aktarıyor.
Borsası (İMKB) Başkanı İbrahim Turhan, Borsa İstanbul için
stratejik ortaklık konusunda görüşmelerini sürdürdüklerini
belirterek, Temmuz ayı sonuna kadar bu süreci sonlandırmayı
Yunanistan İç Savaş
hedeflediklerini söyledi.
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nin (TKYD) düzenlediği
Kurumsal Yönetim Zirvesi sonrası Reuters’ın sorusu üzerine
Turhan, “Stratejik ortaklığı Temmuz sonuna kadar sonuçlandırmayı
düşünüyoruz, bu kapsamda herkesle görüşüyoruz” dedi.
İstanbul’un Uluslararası Finans Merkezi çalışmaları kapsamında
İMKB’nin şirketleşerek Borsa İstanbul A.Ş’nin kurulması ve teknik
İspanya’dan La Vanguardia gazetesi Yunanistan’da otonom-
altyapının yenilenme sürecine geçilmesi ve ardından da halka
larla polis arasında çıkan gerginliğin ardından, bazı politikacı ve
arzı planlanıyor. Turhan’ın daha önce yaptığı açıklamalara göre
gazetecilerin evlerinin ateşe verildiği saldırıları ele alıyor:
yeni kurulacak olan Borsa İstanbul’da kamunun payı yüzde 49,
Borsa’nın payı yüzde 41, VOBAŞ’ın yüzde 5, İMKB üyelerinin
“Yunanistan beş yılı aşkın bir süredir resesyonun içinde. Katı
yüzde 4, aracı kuruluşların yüzde 1, İstanbul Altın Borsası üyel-
tasarruf politikası ve vergi zamları sonucu bıçak kemiğe dayandı.
erinin payı binde 3 olacak.
Politikacı ve gazetecilere yönelik son saldırılar hükümette yeni
endişelerin ortaya çıkmasına neden oldu. Şiddetin tırmanması
Toplantıda yaptığı konuşmada da Turhan, stratejik ortaklıkla ilgi-
nedeniyle iç savaş atmosferinden bile söz ediliyor. Aralarında
li görüşmeler yürüttüklerini belirterek, “Bu kapsamda geçen gün
iki eski başbakanın da bulunduğu çok sayıda politikacıya, vergi
ABD’li bir yönetici ile görüştük. Bize bir sonraki çeyrek sonuçları
kaçırmalara müsamaha gösterdikleri suçlaması yöneltiliyor. Bu
ile (Borsa İstanbul’un) ilgilendiklerini ve buna bakacaklarını
skandal halk arasında, hükümetin istikrarını tehlikeye atabilecek
söyledi” dedi.
bir öfkeye neden oldu.”
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 21
‘Dünyanın 12’nci Büyük Ekonomisi Türkiye
Olacak’
Örneğin hâlihazırda yaklaşık 4,3 trilyon dolarlık GSYH ile
dördüncü sırada yer alan Japonya’nın, 2050 yılında yerini
Brezilya’ya bırakması bekleniyor. Güney Amerika’nın yükselen
yıldızının 8,8 trilyona ulaşacağı tahmin ediliyor.
PwC’nin araştırmasına göre en keskin düşüşlerden birini de
Almanya yaşayacak. 3,2 trilyonluk GSYH değeri ile halen 5’inci
sırada bulunan Almanya, 2030’da 7’nci, 2050 yılında ise 5,8 trilyonla 9’uncu sıraya kadar gerileyecek. 2050’de ilk ondaki ikinci
Avrupa ülkesi ise 5,7 trilyon dolar GSHY ile Fransa olacak.
Türkiye’nin Yükselişi Sürecek
PwC’nin Türkiye ile ilgili öngörülerinde pozitif bir trend söz
konusu. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2011 yılında
Önde gelen denetim ve yönetim danışmanlığı kuruluşlarından
PwC tarafından yapılan küresel araştırmaya göre Türkiye,
2030’da dünyanın en büyük 12’nci ekonomisi haline gelecek.
Dünya liderliğini ise Çin devralacak.
Son ekonomik veriler ışığında yapılan araştırma, küresel ekonomik dengelerin, önümüzdeki dönemde bariz bir şekilde
değişeceğini gösteriyor. Dünyanın önde gelen ekonomik denetim
ve yönetim hizmetleri kuruluşlarından PriceWaterhouseCoopers
(PwC) tarafından 158 ülkede yapılan “World 2050” adlı ekonomik öngörüler araştırması çarpıcı veriler ortaya koyuyor. Buna
göre Çin, en geç 2030 yılında ABD’yi geride bırakarak dünyanın
772 milyar dolarlık GSYH değeriyle OECD ülkeleri arasında 16’ıncı
sırada yer alan ve yüzde 8,5’luk büyüme oranıyla Çin’in ardından
ikinci sırada bulunan Türkiye, 2030 yılında dünyanın en büyük
12’nci ekonomisi haline gelecek. PriceWaterhouseCoopers’ın
araştırmasına göre önümüzdeki 17 yıl içinde 2,7 trilyon dolarlık
GSYH değerine ulaşması beklenen Türkiye’nin, 2050 yılında ise
5 trilyon dolar barajını aşacağı tahmin ediliyor.
Kaynak: DW/TÜIK
Türkiye’nin Reyting Ajansları İle
Mücadelesi.
en büyük ekonomisi haline gelecek.
Çin, GSYH Değerini Üçe Katlayacak
Hâlihazırda bu unvanı elinde bulunduran ABD’nin gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH) 15 trilyon dolar civarında. 2030 yılında bu
değerin 23 trilyon seviyesine çıkması bekleniyor. Ancak halen
11 trilyonluk GSYH ile dünyanın ikinci büyük ekonomisi durumundaki Çin’in, 2030’a kadar bu değeri yaklaşık üçe katlayarak
30 trilyon dolar seviyesine ulaşması ve ABD’yi geride bırakması
bekleniyor. 2050 yılında ise Çin, 53 trilyonluk GSHY ile ABD’ye
yaklaşık 15 trilyon dolar fark atacak.
Reyting Ajansı Standard & Poor’s, ülke hükümeti ile varılmış
Şu anda dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olan Hindistan’ın
olan mutabakatın geçerliliğini yitirebileceği gerekçesi ile Türkiye
ise bu konumunu önümüzdeki 40 yıllık dönemde muhafaza
için bundan sonra tam değerlerme raporları çıkarmayacağını
etmesi bekleniyor. Buna göre Hindistan, 2050 yılında ABD ile
açıkladı. Ajans 14 ocaktan itibaren Türk borçları hakkındaki
arasındaki farkı 3 trilyona kadar düşürerek 34 trilyon dolarak
bazı kalemleri kaldıracak ve sadece kredi kabiliyeti reytingini
ulaşacak.
bildirecek.
Standard & Poor’s, ülkenin cari hesap açığı, ticarette negatif
Almanya Düşüşte, Brezilya Yükselişte
denge, yabancı yatırıma fazla yönelme ve diğer bazı faktörlerden
Denetim ve yönetim danışmanlığı kuruluşu Price Water House
dolayı yönelttiği eleştirilerden sonra Türkiye hükümetinin ‘hid-
Coopers’in ekonomik öngörüler araştırmasında dikkat çeken
detini’ üzerine çekmişti. Ancak ajans Türkiye’yi yatırım seviye-
bir başka nokta ise günümüzün güçlü ekonomilerinin gelecek
sinin iki kademe altında BB seviyesinde değerlendirince Türkiye
yıllarda düşüşe geçecek olması.
Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Standard & Poor’s’u ‘ideolojik
sipariş yerine getirme’ ile suçladı.
22 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
Dışarıdan bakıldığında durum Standard & Poor’s’un rakibi olan
Mursi’nin dikkati ekonomiden çok iki ay sonra yapılacak par-
diğer reyting ajanslarının verileri ile de teyid edilmekteydi.
lamento seçimlerine çevrilmiş durumda. Seçimlerde iktidar-
Örneğin Fitch и Moody’s. Türk hükümeti ve Standard & Poor’s
daki Müslüman Kardeşler için bir uyarı niteliği taşıyabilecek bir
arasındaki skandal patlak verdiğinde Fitch Türkiye’nin bazı
sonuç çıkabilir. 2011 şubatında dönemin Devlet Başkanı Hüsnü
göstergelerini yükseltti. Örneğin yabancı döviz cinsinden değerli
Mübarek’in devrilmesiyle sonuçlanan devrimin ardından ülkenin
kağıtlar için uzun vadeli ödeyememezlik reytingi ВВВ-’den
döviz rezervleri 20 milyar dolar azalarak 15 milyar dolara düştü.
ВВ+’ye, ulusal döviz cinsinden aynı reytingi ВВ+’den ВВВ’ye yük-
Bunun önemli sebeplerinden biri turist sayısındaki azalma.
seltildi. Fitch ayrıca Türkiye HSMH’nın 2013’te %3,8, 2014’de ise
Alman Seyahat Acentaları Birliği’nden Torsten Schäfer, “Turistlerin
%4,5 oranında büyüyeceğini tahmin ediyor. Bu göstergeler mali
Kızıldeniz kıyısına ilgisi o kadar azalmadı, ancak Nil Nehri ve
risklerin, devlet borçlarının azalması, banka sistemi ile gurur
Kahire odaklı kültür turizmi darbe yedi. Oysa Nil kıyısında hiç
duyan, ekonominin gelişmesi için uygun perspektifler yaratan
gösteri ya da taşkınlık olmuyor. Kahire’de piramitlerin bulunduğu
Türkiye hükümeti için son derece kabul edilebilir değerler.
bölge de sakin. Ama genel ortam nedeniyle, hem Almanya’dan,
hem de diğer ülkelerden gerileyen turist akını, ülkede turizm
Ancak ekonomi kağıt üzerindeki raporlar ile tespit edilemeyen
alanında çalışan herkesi etkiliyor“ diyor.
o gerçeğin ta kendisidir. Üstelik, Standard & Poor’s değil Türkiye
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan geçtiğimiz günlerde ulusal
Yatırımcı Dikkatli
ekonomi ‘krizden korunmak için ekonomik göstergelerin aşamalı
Yabancı yatırımcılar da temkinli. Müslüman Kardeşler’in izlediği
olarak düşürüldüğü bir evreye giriyor’ açıklamasında bulunmuştu.
iktidar politikası hem Batılı hem de Körfez ülkelerinden gelen
Türk İstatistik Enstitüsü (TürkStat) verilerine göre 2012 sonu
şirketlerin güvenini sarstı. 2009 ve 2010 yıllarında yedi milyar
itibari ile Türkiye HSMH’ı %1,6’ya kadar geriledi. Bu konuda
dolara yaklaşan doğrudan yabancı yatırımlar, son iki yılda 1
yapılan tahminler ise %2,6 idi. Sanayi üretim göstergeleri bu
milyar 800 milyon dolara gerilemiş durumda. Ayrıca Mısır
dönemde %5,7 oranında düşüş sergiledi. Geçtiğimiz yıl ülke-
Poundu, ABD Doları karşısında tarihinin en düşük seviyesine
deki ekonomik bakımdan aktif işsiz insan sayısı ülke nüfusunun
geriledi. Parasını dolara çevirenlerin sayısı arttığı takdirde, Mısır
%13,4’ne ulaştı (geçtiğimiz yıl %11). En büyük düşüş %19,5 ile
para biriminin tepetaklak gidişi de hızlanacaktır. Orta ve üst sınıf
inşaat sektöründe, %16,3 ile ticaret alanında, %3,2 ile tarım
Mısırlılar ise servetlerinin bir kısmını Körfez ülkelerine kaydırıyor
sektöründe yaşandı. Sanayide kapasite kullanımı geçtiğimiz yıl
ya da doğrudan bu ülkelere taşınıyor.
%72,9 iken bu yıl %70,7 olarak gerçekleşti.
Ekonomik Sorunlar Çözüm Bekliyor
Dünya reyting ajanslarının kendi gösterge hesap yöntemleri
Müslüman Kardeşler son aylarda siyasi olarak nüfuzunu artırsa
ile Türk ekonomisi hakkında değişik tahminler yapmaları ise
da ekonomik sorunları çözebilmiş değil. Aksine Mısır Merkez
başka bir durum. Yeri gelmişken belirtelim, Uluslararası Döviz
Bankası ülkenin döviz rezervlerinin kritik bir seviyeye düştüğünü
Fonu uzmanları da Türkiye’deki ekonomik düşüşe ve ülke hükü-
duyurdu. Mısır, henüz iflas etmemesini ülke dışından gelen mali
metinin 2013 yılında genel olarak ekonomide gelişme olmasa
yardıma borçlu. Katar geçen hafta mali desteğini ikiye katlayarak
da en azından mevcut olan pozitif ekonomik gelişme tempo-
beş milyar dolara çıkardı ve İslamcılara desteğinin sürdüğünü
sunu muhafaza etmek için bazı tedbirlere başvurmak zorunda
gösterdi. Ayrıca Mısır hükümeti Uluslararası Para Fonu’ndan 4
kaldığına işaret ediyorlar. Eğer öyle ise Standard & Poor’s’un
milyar 800 milyon dolarlık bir kredi bekliyor. Ancak bunun için
bunda suçu ne?
devlet bütçesinin önemli bir bölümünü oluşturan ve ekmek
ve elektriğe de uygulanan teşviklerin kaldırılması gerekiyor.
Kaynak : Voa.ru
İskoçya’daki Aberdeen Üniversitesi’nden Mısır uzmanı Andrea
Teti’nin değerlendirmesi şöyle: “Teşviklerin kaldırılması özel-
Mısır Ekonomisi Darda
Mısır’da ekonomik ve mali kriz giderek derinleşiyor. Sorunlar
çözüm beklerken, Devlet Başkanı Muhammed Mursi ise yine de
likle toplumun en zayıflarını vuracaktır. Bu da farklı kesimlerin
protestosuna yol açacaktır. Protestolar bir yandan geçmişte de
İslamcı hükümete karşı olanlardan, diğer yandan ise hükümetin
olumlu bir tablo çizme çabası içinde.
kırsal kesimdeki destekçilerinden gelecektir.“
Mısır’daki sorunlar yumağı giderek büyüyor. Ekonomi darda,
Ancak Temyiz Mahkemesi‘nin müebbet hapis cezasına çarptırılmış
ülkeye gelen turist ve dış kaynaklı yatırım çok düşük, Mısır
Poundu ise geçen hafta en düşük değerine inerek rekor kırdı.
Ancak göreve gelmeden önce Müslüman Kardeşler’in kurduğu
Özgürlük ve Adalet Partisi’nin başkanı olan Devlet Başkanı
Muhammed Mursi, pek de bu sorunlar uykularını kaçırıyormuş
gibi bir izlenim yaratmıyor.
olan eski Devlet Başkanı Mübarek‘in yeniden yargılanmasına
hükmetmesi Mursi’nin işine yarayabilir. Gözlemciler, yeni bir
davanın toplumun dikkatini kısa bir süreliğine de olsa ekonomik
sorunlardan Mübarek rejimi sırasındaki insan hakları ihlallerine
çevirebileceğini belirtiyor.
Kaynak : Reuters/DW
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 23
‘Borsayı sevdikleri pek söylenemez’
‘Almanlar Borsaya Mesafeli’
Almanya dünyanın dördüncü büyük ekonomik gücü olmasına
rağmen, sadece beş Alman firması borsa değeri itibari ile
dünyanın en değerli 100 firması arasında. Neden mi?
nomiye sahip olan ve uluslararası arenada ağırlığı bulunan
Almanya’nın “En İyi 100” arasında neden sadece beş holding ile
temsil edildiğine gelince.
Borsa değeri itibari ile 2010 yılında sadece Alman Siemens
holdingi dünyanın en değerli firmaları arasında bulunurken,
Handelsblatt gazetesinin hesaplarına göre Alman borsa
şampiyonları beş holdinge yükseldi: Siemens, Volkswagen, SAP,
Bayer ve BASF.
Alman Ekonomi Enstitüsü’nden Jürgen Matthes, bunun ne bir
rastlantı, ne de abartılacak trajik bir yanı olduğunu vurguluyor.
Matthes, “Alman ekonomisi gücünü, geniş bir yelpazeye yayılmış
olan ve ayakları yere iyi basan orta ölçekli işletmelerden alıyor.
Çok sayıda işletmenin dünya piyasasında başarılı olduğunu,
Alman Ekonomi Enstitüsü’nden Jürgen Matthes holdingilere
ilişkin “Siemens yatırım malları ve elektronik branşında, BASF
ile Bayer kimya, Volkswagen ise otomotiv sektöründe faaliyet
gösteriyor. Bunlar aslında onlarca yıldır Almanya’nın ihracat
başarısının temelini oluşturan geleneksel branşlar. Ne var ki
bu holdingler 90’lı yıllarda büyük zorluklarla karşılaşmışlar,
değişmek zorunda kalmışlar ve -görüldüğü kadarıyla- bunda da
başarılı olmuşlardır” açıklamasını yapıyor.
Gerçekten de “En İyi 100” arasına giren Alman holdinglerinin
ihracattaki payı yaklaşık yüzde 75. DEKA Bank’ın borsa uzmanı
Trudberg Merkel, “Geçen yıl itibari ile Almanya’nın ihracatın rekor
seviyeye ulaştığı göz önünde tutulursa, bu, denizaşırı ülkelere
yapılan ihracatın, Euro ülkelerine yapılan biraz düşük düzeydeki
ihracatı dengelediğini ortaya koyuyor. İşte bu durum, Alman
sanayi işletmelerinin küresel rekabet gücünün yüksek olduğunu
gösteriyor” şeklinde konuşuyor.
Bir Anda Değişebiliyor
Handelsblatt
ABD, Çin ve Japonya’dan sonra dünyada dördüncü büyük eko-
gazetesinin
sıralamasına
girebilmek
için
yıllardan beri branşlarının öncüsü olduklarını, yüksek kalite,
yedek parça ve servis garantisi sunduklarını ve çoğu kez
yenilikçiliğin önderleri olduğunu biliyor ve onlardan gizli kahramanlar diye söz ediyoruz” açıklamasını yapıyor.
DEKA Bank senet yatırım uzmanı Trudberg Merkel, Alman
işletmelerinin milli ekonomik gücüne oranla neden borsada
daha fazla temsil edilmediğine ise şöyle açıklık getiriyor:
“Bu tabii biraz da bizim hisse senetlerine yaklaşımımızla
ilgili. Almanların borsayı sevdikleri pek söylenemez. Almanya’da
hisse senedine yatırım yapanların oranı yüzde yediyi geçmez.
ABD’de bu oran yüzde 25-30’larda seyrediyor. Almanya’da
yerli hissedarların azlığı yapısal handikap oluşturuyor ve borsa
üzerinden finansman sağlamayı zorlaştırıyor. Borsa üzerinden
sermaye edinilebilmesi, aslında hükümeti de ilgilendirmesi
gereken bir konu.”
İngiltere AB İle İlişkilerini Yeniden
Düzenlemek İstiyor
işletmelerin öz sermayesinin ne kadar olduğu ya da ne kadar
ciro yaptığı değil, sadece borsa değeri, yani borsada işlem gören
hisse senetlerinin cari fiyatı önem taşıyor. Borsa değeri en kısa
zamanda değişebiliyor. Bankalar bunu 2008 yılındaki malî
krizde hissetmişti. Finlandiyalı mobil telefon üreticisi Nokia da
bir zamanlar en değerli Avrupa holdingi iken, değeri şimdi Alman
detarjan firması Henkel’i geçmiyor. Yatırımcının uzun süre yüz
vermediği Alman hisse senetleri şimdi çok makbul.
DEKA Bank’ın stratejik borsa yatırımları uzmanı Trudberg Merkel
bu durumu şöyle izah ediyor:
“Alman kâğıtlarına fazla yatırım yapılmazdı, kimse Euro bazında
yatırım yapmak istemiyordu, ama şimdi geriye dönüş yaşanıyor.
Özellikle Alman işletmeleri genel olarak çok sağlam ve
uluslararası kıyaslamada üstün konumda. Bundan dolayı Alman
işletmelerinin borsa değerinin artması geçici değil, yükseliş
devam edecek.”
24 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
İngiltere Başbakanı David Cameron, yarın Hollanda’da, ülkesinin AB ile ilişkileri konusunda ‘’kritik’’ bir konuşma yapmaya
hazırlanıyor.
Cameron’ın, yarınki konuşmasıyla ülkesinin AB ile ilişkilerini
yeniden düzenlemek istediğini açıklaması bekleniyor.
Lideri olduğu Muhafazakar Parti içindeki AB’ye şüpheyle bakan
üyeler tarafından uzun süredir baskı altında olan ve AB’ye fazla
taviz vermekle eleştirilen David Cameron’ın, 2015’te yapılacak
bir sonraki genel seçimi kazanması halinde ülkesinde AB
üyeliğiyle ilgili referanduma gidileceğini söylemesi öngörülüyor.
İngiltere’deki koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar
Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde
Parti, yasal haklar, adalet sistemi gibi konularda Brüksel’deki
düzenlediği basın toplantısında 2013 yılı genel değerlendirmesi
yetkiyi azaltmak istiyor.
yaptı, başta gelişmiş ülkelerdeki liderlere seslenerek, 2008
krizinden bu yana gösterilen kararlı tutumdan vazgeçmemeleri
David Cameron, İngiltere’nin AB’de kalması gerektiğini söylüy-
çağrısında bulundu. Başkanı Christine Lagarde, 2013 yılının ilk
or ancak ülkesinin çıkarlarının, Brüksel’in çıkarlarından önde
basın toplantısında ihtiyatlı bir iyimserlik sergiledi: “Ekonomik
geldiği de savunuyor.
çöküşü önledik, tekrar aynı kriz ortamına dönmekten kaçınmalı
ve kaydedilen ilerlemeyle yetinip rahat davranmamalıyız”
Cameron’ın referanduma gidilmesi planına başta koalisyon
ortağı Liberal Demokrat Parti olmak üzere, çok sayıda siyasetçi
Christine Lagarde, 2008 krizinin tam bir ekonomik çöküşe
karşı çıkıyor. Başbakan Yardımcısı ve Liberal Demokrat Parti
dönüşmemesinde başta Amerika ve Avrupa Birliği merkez
lideri Nick Clegg, referandum önerisinin belirsizliğe ve ülkenin
bankalarıyla, hükümetlerin aldığı önlemlerin etkili olduğunu
ekonomik büyümesiyle ilgili gereksiz bir rahatlamaya neden
söyledi. Ancak daha yapılacak çok iş olduğunu vurguladı.
olacağını belirtiyor.
Lagarde, “Her ne kadar ekonomiden iyi sinyaller gelse de,
piyasalar iyi haber beklentisine girse de, bu politikacıların işi
İngiltere’nin müttefiki ABD de İngiltere’nin AB’den ayrılmasının
yavaştan almasını ve her şey normale dönmüş gibi davranmasını
olumsuz sonuçlar doğuracağını bildiriyor.
gerektirmiyor” görüşünü savundu. Orta vadeli planlardan kaygılı
olduklarını söyleyen Lagarde, küresel ekonominin yeniden kriz
Avro Bölgesi’nde olmamasına karşın, Avrupa’daki ekonomik kriz-
ortamına girmemesi için yapılacak işleri ise şöyle sıraladı:
den doğrudan etkilenen İngiltere, 1973 yılından bu yana birliğe
“Belirsizlikleri ortadan kaldırmak kilit önem taşıyor. Çünkü
üyeliğini sürdürüyor.
belirsizliğin kaldırılması güvenin inşası açısından, mali istikrarın
sürdürülebilmesinde temel bir kriter. Bu yüzden de Avrupa
Avustralya’da İşsizlik Artıyor
Avustralya 1997’deki Asya finansal krizinden bu yana en kötü
Merkez Bankası’nın gevşek para politikasını sürdürmesi, faizleri düşürmeye devam etmesi, talebin devamını sağlaması
peş peşe istihdam verisini açıkladı
açısından gerekli bir adım. Avrupa bankacılık sisteminin ente-
Asya Pasifik ülkesi Avustralya, 1997’den bu yana en kötü 2 yıllık
Amerika’da da tüm tarafların biraraya gelerek borçlanma tavanı
istihdam büyümesini açıklayarak, başbakan Julia Gillard’ın bu yıl
grasyonu konusunda daha fazla ilerleme kaydedilmesi gerekiyor.
ve orta vadede borçların azaltılması konusunda yanlış politik
yeniden seçilmesinin önüne engel koydu.
kararlar alınmasını engellenmesi şart.”
Avustralya’da istihdam 2011’de 49,800 kişi artmasının ardından
Christine Lagarde, uyarı ve tavsiyelerinde finansal reform
geçtiğimiz yıl da yalnızca 148,300 kişilik artış kaydetti ve
1996-1997’den bu yana en kötü 2 yıllık performansına işaret
etti. Çalışanların sayısının 5,500 azalmasıyla Avustralya’da
işsizlik geçtiğimiz ay yüzde 5.4’e yükseldi. İşsizlik oranlarının,
2012’nin 2. yarısındaki yavaşlamanın ardından yükselmeye
devam edebileceği tahmin ediliyor.
Artan işsizlik, hâli hazırda seçim anketlerinin gerisinde kalan
Avustralya’nın ilk kadın başbakanı Gillard’ın önündeki zorlukları
konusunu da öne çıkardı ve piyasalara çeki düzen vermek için
başlatılan yapısal reformların tamamlanmasını istedi. Lagarde,
bu konuda ilerleme sağlansa da son dönemde özellikle finans
şirketlerinin gösterdiği direnç yüzünden reformların yavaştan
alındığını, yumuşatıldığını ve uygulamanın geciktirildiğini
kaydetti. Lagarde, finans çevrelerinin reformlar konusunda
gösterdiği direncin mutlaka yenilmesi gerektiğini söyledi.
Christine Lagarde’ın, küresel ekonominin sağlığı açısından
da artırıyor.
sunduğu bir diğer reçete de istihdamın güçlendirilmesi konusuy-
IMF Başkanı Uyardı
İstihdam yaratacak büyüme koşullarını yaratmamız şart. Büyüme
du. Lagarde, “Reel ekonomi üzerinde odaklanmamız gerekiyor.
için istihdama, istihdam için büyümeye ihtiyacımız var,” şeklinde
konuştu.
Christine Lagarde, büyümenin de dünyada tüm gelir gruplarını
kapsayıcı şekilde olması gerektiğinin altını çizdi. Bu çerçevede
dengeli büyümenin önemine dikkat çeken Christine Lagarde,
büyümenin çevre açısından sürdürülebilir; küresel iklim
değişikliğine karşı verilen mücadeleyi destekler nitelikte olması
gerektiğine de işaret etti.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 25
Kıbrısın Kara Para Mücadelesi
Financial Times gazetesi, Kıbrıs Hükümetinin 16 milyar Euroluk
kurtarma kredisini alabilmek için Avrupa Birliğini kara para
aklama cenneti olmadığına ikna etmeye çalıştığını aktarıyor.
Avrupa Birliği elçilerinin geçen hafta maliye bakanlığında
brifinge davet edildiğini belirten gazeteye göre Rusların
paralarını aklamakla suçlanan Kıbrısın kara parayla mücadele
konusunda Almanya ve Finlandiyadan bile daha fazla adım
attığını savundu. Haberde şöyle deniyor:
16-18 milyar Euroluk kurtarma paketi Yunanistan, İrlanda ve
Portekizin aldığı krediye göre küçük kalıyor. Ama görüşmeler,
Çin istatistik idaresi, bugün yaptığı açıklamada, büyümenin
başlıca ölçüsü olan gayri safi milli hasılanın 2012 yılında yüzde
7.8 oranında büyüdüğünü açıkladı.
GSMH’deki büyüme 2011 yılında ise yüzde 9.3 olarak
gerçekleşmişti.
Bu 1999 yılından bu yana gerçekleşen en düşük büyüme oranı.
Ancak Çin’in büyüme oranı hala dünyanın diğer büyük ekonomilerinden çok daha yüksek.
17 euro bölgesi ülkesinin toplam büyümesi binde 4 olarak
gerçekleşiyor.
Alman siyasetçilerin Kıbrısın yasa dışı yollardan kazanılmış
Rus paralarını aklama merkezi olmaya devam ettiği yolundaki
şikayetleri üzerine sekteye uğradı.
Bu siyasetçiler, kurtarma paketiyle, Rus oligarkların Kıbrıs
İran’ın Gelirleri Yüzde 60 Azaldı
bankalarındaki paralarını korumasının faturasını Avrupalı vergi
mükelleflerinin ödeyeceğini savundular. Muhalefetteki Sosyal
Demokrat Partiden Carsten Schnedier ‘Alman vergi mükelleflerinin parasıyla Rus kara parasının sigorta edilmesine izin
vermeyeceğiz dedi.
Gazete Kıbrıslı Rumların tüm çabalarına rağmen Euro bölgesindeki bazı ülkelerin ikna olmadığını karar parayla mücadeleden sorumlu Rum yetkilinin Evet bize Rusyadan para
geliyor. Ama bu, gelen paranın hepsinin kirli olduğu anlamına
gelmez. Adınız çıkmışsa bunu temize çıkarmak zor diyor.
Çin Ekonomisinde Canlanma Sinyalleri
Dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin, son çeyrekte kaydettiği
yükselişle, son 13 yılın en kötü ekonomik döneminden kurtulma
sinyalleri veriyor.
Son açıklanan rakamlara göre, büyüme 2012 yılının son üç
çeyreğinde yüzde 7.9 olarak gerçekleşti. Bu rakam önceki çeyrekte yüzde 7.4 olarak gerçekleşmişti.
Çin’in yeni liderleri ülke yönetimini devralırken, ekonominin
istikrarlı seyretmesi kritik önemde görülüyor.
Kızıl Kapitalizm adlı kitabın yazarı iktisatçı Fraser Howie,
“Çin ekonomisindeki yavaşlamanın şu an için durdurulduğu
ortada. Ancak ekonomideki iyileşmenin sınırlı olacağı göz ardı
edilmemeli.” dedi.
Çin’in yeni liderlerinin yönetimi Mart ayında devralacağını
belirten Howie, liderlerin emlak balonu yaratmakla sağlıklı bir
ekonomik büyüme arasında bir denge oluşturması gerektiğini
de belirtti.
26 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com
ABD ve Avrupa Birliği tarafından uygulanan yaptırımlar nedeniyle 2012 yılında İran bütçesi gelirlerinin yüzde 60 azaldığı
açıklandı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Rusya Bilimler Akademisi Doğu
Bilimleri Enstitüsü İran uzmanı Vladimir Sajin, “Petrol arıtımı
düşüyor, rafineriler kapanıyor. Yaptırım nedeniyle bir buçuk
milyon kişi işsiz kaldı.” dedi.
Çağdaş İran Araştırmaları Enstitüsü Genel Müdürü Racab Safarov
da yaptırımlar yüzünden ülkenin sosyal sektörünün büyük zarar
gördüğünü, milyonlarca İranlının ilaçlardan mahrum kaldığını,
bu nedenle de İranlılar arasında protesto sesleri yükselmeye
başladığını kaydetti.
Yükselen Ekonomilerin
Büyümenin Motor Gücü
Şirketleri
Rapora göre, söz konusu şirketler son 5 yıl içinde 1,4 milyon
istihdam yarattı.
Bu 100 şirketin 2011 yılındaki ortalama geliri 26,5 milyar dolarken, S&P 500 ortalaması ise 20 milyar dolarda kaldı.
Yükselen ekonomi şirketlerinin 2011 yılında satı aldığı mal ve
hizmet karşılığının 1,7 trilyan dolar civarında olduğu tahmin
ediliyor.
BCG raporunda, şu 7 şirketin ise küresel piyasalarda ‘uzun
dönemli liderliği’ elinde bulundurduğunun altı çiziliyor:
• Vale (Brezilya)
• Wilmar (Endonezya)
• Cemex (Meksika)
• Anglo American (Güney Afrika)
• SAB Miller (Güney Afrika)
Yükselen ekonomilerdeki şirketlerin uluslararası alandaki
büyüme hızı, yeni bir raporda konu ediliyor.
• Saudi Aramco (Suudi Arabistan)
• Emirates Group (Birleşik Arap Emirlikleri)
Boston Consulting Group (BCG), küresel sanayileri yeniden
şekillendiren ve ABD ile Avrupa’daki geleneksel çok uluslu
şirketleri gölgede bırakan 100 şirketi mercek altına alıyor.
Bu 100 şirket, istihdam yaratmada ve mali başarıda, New York
S&P 500 endeksindeki şirketlerin çoğundan daha iyi durumda.
Buna rağmen, rekabete giren bu yeni şirketlerin çoğu Batı ülkelerinde pek tanınmıyor.
Raporun yazarlarından David Michael’a göre, ortaya çıkan tablo
Batılı şirket yöneticileri için bir uyarı alarmı niteliğinde.
Söz konusu şirketleri yaklaşık 10 yıldır takip ettiklerini belirten
Michael, “Hırsları hiç bu kadar güçlü olmamıştı” diyor.
Yarısı Çin ve Hindistan’dan
BCG raporunda incelenen hızlı büyüyen 100 şirket, gelişmekte
olan 17 ülke ekonomisi içinde bulunuyor.
Kolombiya ve Katar şirketleri ilk defa listede yer alıyor.
Listede; finansal hizmetler, elektronik ve sağlık sektörlerinde
faaliyet gösteren şirketler de var.
Bu şirketlerin 30’unun Çin’den, 20’sinin Hindistan’dan olması
dikkat çekiyor.
Endonezya şirketleri Golden Agri-Resources ve Indofood, Şili’den
Falabella ve Latam Airlines Group, Mısır’dan El Sewedy Industries
ve Arjantin’den Tenaris de listeye girmeyi başaranlardan.
Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com • 27
GÜNLÜK FOREX AL-SAT SİNYALLERİ
www.dovizgazetesi.com
EKONOMİST ALPER KORKMAZ,
GÜNCEL PİYASA BİLGİLERİ
AL - SAT RAPORLARINI
DÖVİZ DERGİSİ’NDE
PAYLAŞIYOR !
ABONELİK İÇİN
www.dovizdergisi.com
28 • Döviz Dergisi • www.dovizdergisi.com

Benzer belgeler