ı. sanayi şurası küçük sanayii raporu

Transkript

ı. sanayi şurası küçük sanayii raporu
T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI
I. SANAYİ ŞURASI
KÜÇÜK SANAYİİ
RAPORU
— 4 EYLÜL 1987
ANKARA
SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI
T.B.M.M
DDC :
YER: 89-1285
YIL:
CLT:
KSM:
KOP:
DEM: 8 9 - 2 1 6 7
KÜTÜPHANESİ
I. SANAYİ ŞURASI
KÜÇÜK SANAYİ RAPORU
1 - 4 EYLÜL 1987
ANKARA
/■ M 1M?
2 -c \
I S 8-S
— İİİ -
İÇİNDEKİLER
BÖLÜM I
KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME RAPORU
BÖLÜM II
PANELCİLERİN KONUŞMALARI
BÖLÜM m
OTURUMDA YAPILAN GÖRÜŞMELER
BÖLÜM IV
NİHAİ RAPOR
BÖLÜM
I
I. SANAYİ ŞURASI
k ü ç ü k s a n a y i y ö n l e n d ir m e
ra poru
k ü ç ü k s a n a y i y ö n l e n d ir m e r a p o r u
KÜ SGET
Ağustos, 1987
— İX —
KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME RAPORU
ÖNSÖZ
ÜLKE BİLGİLERİ
I.
DÜNYA’DA KÜÇÜK SANAYİİ
I - JAPONYA
1.1 Küçük Sanayinin Durumu
1.1.1
1.1.2
1.1.3
1.1.4
Tanını
Sektörlere Göre İşletme ve Çalışan Sayısı
İmalat Sektöründe Üretilen Ürünlerin Değeri
Küçük İşletmeler ile İlgili Kanunlar
1.2 Küçük İşletmelere Yönelik Hizmetler
1.2.1 Küçük ve Orta ölçekli İşletmelere Yardım Sistemi
1.2.2 Küçük ölçekli İşletmelere Rehberlik Sistemi
1.2.3 Küçük İşletmeler Teşvik Kuruluşu Tarafından
Verilen Eğitim
1.2.4 Bilgi Hizmetleri Sistemi
1.2.5 Küçük İşletmelere Finansman Sağlayan
Kuruluşlar ve İlişkileri
. 1.2.6 Küçük İşletmelere Hizmet Veren Kamu
Kuruluşlarının Hazine Kaynaklan
1.3 Japonya'da Kredi Temini ve Kredi Garanti—Kredi
Sigorta Sistemi
2 - KORE
2.1 Küçük İşletme Tanımı
2.1.1 Sekterlere Göre Firma Sayısı, Çalışan
Sayısı, Ürün Değeri
2.1.2 Küçük İşletmeler İle İlgili Kanunlar
2.2 Kore’de Küçük Iştetmölere Sîiğlanan Hizmetler
22.1
2.2.2
2.2.3
2.2.4
2.2.5
2.2.6
Finansman Hizmetleri
Teknik Danışmanlık Hizmetleri
Bilgi Sağlama Hizmetleri
Pazarlama Yardım Hizmetleri
Vergi Sisteminde Sağlanan Kolaylıklar
Yan Sanayi Geliştirme Hizmetleri ve
Sistematizasyon Projesi
2.2.7 Bölgesel Sanayinin Geliştirilmesi
2.2.8 Diğer Bazı Uygulamalar
3 - HİNDİSTAN
3.1 Küçük İşletme Tanımı
3.2 Küçük İşletmelere Yönelik Hizmetler
3.2.1 Teknik Danışmanlık Hizmetleri
3.2.2
32.3
32.4
3.2.5
3.2.6
Sanayi Siteleri Programı ;
Pazarlama Yardım Hizmetleri
Bilgi Toplama ve Derleme Hizmetleri ,
Eğitim Hizmetleri
Vergi Sisteminde Kfiçük Sanayi İşletmelerine
Sağlanan Kolaylıklar
■'
32.7 İdari Danışmanlık Hizmetleri
3.2.8 Yan Sanayi Geliştirme Hizmetleri
3.2.9 Bölgesel Gelişmeyi Teşvik Hizmetleri
3.2.10 Finansman Hizmetleri
3.2.11 Uluslararası İşbirliği Çalışmaları
!j
3.3 Hindistan'da Küçük İşletmeler İle İlgili Kuruluşlar
İ
H. TÜRKİYE'DE KÜÇÜK SANAYİ
İ
1 - KÜÇÜK SANAYİNİN YERİ VE ÖNEMİ
2 - KÜÇÜK İŞLETMELERLE İLGİLİ KANUNLAR
— xi
—
3— TÜRKİYE’DE KÜÇÜK SANAYÜ’E YÖNELİK HİZMETLER
3.1 Finansman
3.1.1 T.Halk Bankası Kredileri
3.1.2 Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Fonları
3.1.3 Bağ—Kur Fonları
3.2 İş Yeri Temini
3.3 Danışmanlık vc Rehberlik Hizmetleri
3.4 Teşkilatlanma
3.4.1 İdari Teşkilatlanma
3.4.2 Kooperatifleşme
3.5 Eğitim
3.5.1 Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu
3.6 Pazarlama
3.7 Bilgi Toplama
,
3.7.1 Esnaf ve Sanatkâr Sicil Uygulaması
3.7 2 Sanayi Sicili
3.8 Müteşebbisliği Geliştirme
3.9 Sosyal Güvenlik (Bağ—Kur)
III. TÜRKİYE’DE KÜÇÜK SANAYİİ'NİN GELİŞMİŞİNİ ETKİLEYEN
FAKTÖRLER
1 - KÜÇÜK SANAYİ TANIMINDAKİ BELİRSİZLİK
2 - FİNANSMAN TEMİNİNDEKİ YETERSİZLİKLER
■ r-HJdı*-
'-V-
3 - PAZARLAMA VE İHRACAT KONUSUNDAKİ TIKANIKLIKLAR
4 - DANIŞMANLIK VE REHBERLİK HİZMETLERİNDEKİ
EKSİKLİKLER
5 - BİLGİ TOPLAMADAKİ EKSİKLİKLER
6 - EĞİTİM KONUSUNDAKİ AKSAKLIKLAR
7 - TALİ MÜTEAHHİTLİK KONUSUNDAKİ BOŞLUKLAR
8 - MÜTEŞEBBİSLİĞİ GELİŞTİRME ÇABALARI
9 - KANUNLARIN YETERSİZLİĞİ
IV. ÇÖZÜM VE ÖNERİLER
1 - KISA VADEDE YAPILMASI GEREKENLER
2 - ORTA VE UZUN VADEDE YAPILMASI GEREKENLER
V. EKLER
1. KÜÇÜK VE ORTA BÜYÜKLÜKTEKİ İŞLETMELERİN,
ESNAF VE SANATKARLARIN KORUNMASI VE
GELİŞTİRİLMESİNE DAİR YETKİ KANUNU
2. FEDERAL ALMANYA BADEN-WÜRTTENBERG
EYALETİ KÜÇÜK SANAYİ DESTEKLEME YASASI
3. JAPONYA KÜÇÜK VE ORTA İŞLETMELER TEMEL YASASI
xiii—
—
ÖNSÖZ
20.Yüzyılda tüm ülkelerin ortak hedefi, kalkınma ve gelişme olmuştur. Birey­
lerinin yaşam düzeylerini yükseltmek, istihdam imkânlarını kararlı ve devam­
lı olarak arttırmak, bölgeler arası eşitsizlikleri gidermek, gelir dağılımını ülke
sathında dengeli hale getirmek, teknolojileri yenilemek ve modernleştirmek;
kısaca kalkınmak için yürütülen çalışmaların lokomotifi ise sanayileşmek ol­
m uştur.
Kalkınma düzeyleri; sosyal, ekonomik, coğrafi, kültürel ve politik yapıları
birbirinden çok farklı olan bu ülkelerin bir diğer ortak yönleri de, gerek te­
şebbüs sayısı ve gerekse üretim ve istihdam kriterleri açısından bünyelerin­
deki küçük ve orta ölçekli işletmelerin ekonomilerinde önemli bir paya sa­
hip olmalarıdır. Bu bir tesadüf değildir. Çünkü, küçük işletmeler;
— Daha az yatırımla daha çok kişiye istihdam imkânı vermektedirler.
— Daha çok kişiye mesleki ve teknik eğitim vermektedirler,
— Yapılan itibarıyla ekonomik dalgalanmalardan daha az etkilenmek­
tedirler.
— Teknolojik yeniliklere daha yatkındırlar.
— Bölgelerarası dengeli kalkınmayı sağlarlar,
— Gelir dağılımındaki çarpıklıkları asgariye indirirler.
— Ferdi tasarrufları teşvik eder, yönlendirir ve hareketlendirirler,
—xiv-
Büyük sanayi işletmelerinin vazgeçilmez destekleyicisi ve tamamlayıasklırlar,
-
PoBtik ve sosyal sistemlerin denge ve istikrar unsurudurlar.
Hızlı gelişme ve kalkınma çabası içinde olan Ökemizde de, sanayi sektörünün
kalkınmada itici göç haline gelmesi ve kendisine düşen rolü tam anlamıyla
yerine getirebilmesi için, tüm sanayi üretimi içindeki payı hayli yüksek olan
küçük ve orta ölçekli işletmelerin bugünkü ekonomi ve sanayileşme süreci
içindeki yerinin iyi değerlendirilmesi ve geliştirilmesi gerekmektedir.
Bu amaçla hazırlanan "Küçük Sanayi Yönlendirme Raporu” 'nun ilk bölü­
münde çeşitli ülkelerdeki, ikind bolümde ise Türkiye'deki küçük işletmele­
rin ölke ekonomisi içindeki rolleri incelenerek, bunlara sağlanan destekler,
karşılaştıkları güçlükleri aşmalarını kolaylaştırmak amacıyla verilen hizmet­
ler belirtilmiştir.
Raporun üçüncü bölümü, ülkemizde küçük sanayinin gelişmesini etkileyen
faktörlere ayrılmış olup, kalkınmış ve kalkınmakta olan ülkelerdeki uygula­
malarla ülkemizdeki durum karşılaştırılarak bu alandaki eksiklikkar tesbit
edilmiştir.
~
Son bölümde ise bu yetersizlikleri gidermek, serbest rekabet sistemi içinde
lcüçük işletmelerin eşit şartlarda mücadele edebilmelerini ve büyük işletme­
lerin tamamlayıcısı haüne gefebilmeterini sağlamak için alınması gereken
kısa, orta ve uzun vadeli tedbirler teklif edilmiştir.
özellikle 80'B yıllarda, başta Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere olmak
üzere serbest piyasa ekonomisini benimsemiş hemen tüm gelişmiş ve geliş­
mekte olan ülkelerde ve hatta Sovyetler Birliği ve Bulgaristan'ın öncülüğünde
—XV—
demir perde gerisi ülkelerinde, küçük ve orta ölçekli işletmeler konusu büyük
önem kazanmıştır. Raporda tesbit edilen hususların ışığında ve dünyadaki
gelişmelerin gerisinde kalınmaması için, gerekli politik ve idari tercihlerin
yapılarak uygun tedbirlerin alınması ve derhal faaliyete geçilmesi iktiza et­
mektedir.
ÜLKE (iİLGİLERİ
^ ^ ^ ^ İD L K E L E R
JAPONYA
KORE
HİNDİSTAN
KONULAR
•
377.700
90.992
Nüfus (x1000 Kişi)
1984 İtib a riy le
120.000
40.578
Gayri Safi M illi
Hasıla (Milyon $)
1.204.270
K1$1 Da$ına Düsen
Y ıllık G elir (S)
10.100
Türk Lirası K a rşılı*
$ı Para Dtrimleri
i l TL-........ )............
151,74 Yen
0,1706Yeıîi
3.064.063
779.042
768.100
48.825
73.390
190.710
53.260
1.840
260
1.230
.
805 Won
1 ,1607 Kon
13,10 Ruppe
0,0174 Rupec
Ağustos 1987
888,90 TL
1 TL
-XVI
Yüzölçümü (kın2)
Dolar K arşılığı Para
Birim leri (1 $■
)
torkiye
-
1
-
I. DÜNYA’DA KÜÇÜK SANAYİ
I - JAPONYA
1.1 Küçük Sanayinin Durumu
1.1.1.Tanım
Japonya'da küçük işletmeler, taşaron firmalar, küçük ölçekli işletmeler ve
çok küçük işletmeler için ayn ayn tanımlar yapılmıştır. Buna göre;
(a) Küçük İşletmeler
Sektör
İşçi Sayısı
Sermaye Miktarı
İmalat, Madencilik vb.
300 İşçiden az
100 Milyon Yen'e kadar
Toptan Ticaret
100 İşçiden az
30 Milyon Yen'e kadar
50 İşçiden az
10 Milyon Yen'e kadar
Perakende Ticaret ve Hizmet
(b) Taşaron Firmalar
— 100 Milyon Yen'den daha fazla bir sermayeye sahip tüzel bir kişi ile
kontrat yapmış, 100 Milyon Yen'den daha az sermayeye sahip ger­
çek veya tüzel kişiler ile,
— 10 Milyon Yen'den fazla fakat 100 Milyon Yen'den az bir sermayeye
sahip tüzel bir kişi ile kontrat yapmış, 10 Milyon Yen'den daha az
sermayeye sahip gerçek veya tüzel kişiler.
-2 (c) Küçük ölçekli İşletmeler
Sektör
imalat vb.
Ticaret ve Hizmet
işç i Sayısı
20'den az işçi çalıştıran kuruluşlar
5 'den az işçi çalıştıran kuruluşlar
(d) Çok Küçük İşletmeler
Sektör
İşçi Sayısı
İmalat vb.
5 'den az işçi çalıştıran kişi veya kuruluşlar
Ticaret ve Hizmet
2 'den az işçi çalıştıran kişi veya kuruluşlar
-3 l . U . S e k t ö r l e r e G o re I t l e t a e *e C a l ı s a « S a y ış »
(1981 T i l l Sonu I t ı B a r ı y l e )
1
CALI SAKLA»
ISIİTIIÎ
5 i » : : î i î «
SATİSI
0RMI
i.)
ORVII
r .)
SAYISI
K.O.I.
8.1.*
Toplaa
863.334
4.064
872.398
99,5
3.5
100,0
9.551.994
3.3U .003
12.262.917
74.3
25.7
100.0
ibdenc-I ıi
K.O.I.
8 .1 .
Topla*
6.941
28
6.969
99.5
0.5
100.0
97.950
30.938
-.28.523
75.9
24.1
roo.o
in şaat
K.O.I.
B .I.
Topi**
500.044
42S
500.469
99.9
0.1
100.0
4.714.388
234.366
4.948.754 -
95.3
4.7
100.0
T icaret
K.O.I.
B .(.
Top) m
3 .0 1 1 .2S0
14.119
3.025.369
99.5
0.5
100.0
12.978.043
1.872.195
1 4 .3 5 0 .?»
87.4
12.6
100,0
F ir n r ;- ; n »»
3*nkacılık
K.O.I.
B .I.
Toplaa
33.2S9
379
83.638
99.5
0.5
100,0
1.453.073
237.624
1 .¿90.697
85.9
14,1
190,0
OoÇal < îy r jc h r
K.O.I.
B .I.
Toplaa
237.513
27
237.540
100.0
0 .0
100,0
509.574
15.127
524.701
Haber', ejae
K.O.I.
8 .1 .
Toplaa
132.929
480
133.409
99.6
0.4
-100.0
2.083.364
263.894
2.347.2S8
88.3
11.2
100.0
Elekt<-i<, Su »e
H ı* a fitı H ıe * tle r i
K.O.I.
8.1 .
Toplaa
4.593
128
4.721
97,3
2.7
100,0
138.361
69.731
208.092
66.5
33.5
100.0
Hi m e t
K.O.I.
B .I.
Toplaa
I .^ ^ O Î
19.849
1.354. '«58
98.5
1.5
100.0
5.579.852
2.479.153
8.059.005
69,2
30,8
100,0
T0 PL* H
K.O.I.
B .I.
Toplaa
6.229.572
39.499
6.269.071
99.4
0.6
100,0
37.206.159
8.514.031
45.720.190
81.4
18.6
100.0
/e
* K-O.L : Köçik *e Olta ölçekli İfletmekr
BJ. : Biysk İfletmekr
Kaynak : Japonya'da Bajbakanl* Bürom,
Ifletmder istatístiUcñ.
•
97,6
2.4
100.0
-4 Tabloda:
— Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler olarak; ticaret sektöründe 100'den
âz, hizmet sektöründe 50'den az ve diğerlerinde ise 300'den az işçi
çalıştıran kuruluşlar alınmıştır.
— Değerlendirmeye alman kuruluşlar özel sektöre ait kuruluşlardır.
1.1.3 İmalat Sektöründe Üretilen Ürünlerin Değerieri
TÎÎLO : 2
(M iîy ır Tan)
\rılljra
\ 3öre
İSC> \
ûlce}> \
1933
S e je ri
1981
Oranı
Değeri
C.)
1932
Oranı
<’.)
Dejer»
1S83
Oran t
O ejeri
Oranı
(*)
12.919*
5.5*
14.549
6 .2
{'.)
1-9 X'•s i
I4.0CC
6 .5
12.067*
5,4*
12.131*
ı : - : 9 <;s >
13.173
6,1
14.185
6,3
14.375
22-99 :<i s i
«7.155
22,0
50.061
22,3
51.343
22.3
52.726
22,4
1CC-259 Xis
37.321
17.4
38.723
17,2
4C.379
«7,6
41.815
17,8
3C0499 Ki s
49.824
23,2
51.540
23.0
52.159
22,7
53.381
22.7
iCJO’den
5T.227
24,8
58.130
25.9
59.545 25,9
60.120
22,5
111.649
52,0
115.042
51, r
113.230* 51,4*
122.008* 51.8*
103.051
43,0
109.670
48,9
111.704
113.500
214.702
100,0
rizli
<i'i
1-299
Toplanı
300'¿en
Fazla Kist
T coliiı
Gl'IcL
T0PLAJ1
224.712* 100.0*
5,3
H
48,6
229.934* 100.0*
48.2
235.500 100,0*
* 4 ‘den fa zla i ş ç i ç a lıştır a n kuruluşların toptanını g ö sterir.
- 1983 İçin v erilen değerler tahmini d eğerlerd ir.
Kayrak: Japon Ticaret ve Sanayi B akanlığı, "Sanayi i s t a t i s t i ğ i ”.
1.1.4 Küçük İşletmeler ile İlgili Kanunlar
Japonya'da küçük ve orta ölçekli kuruluşları ilgilendiren bir dizi kanun, ka­
rarname. tüzük ve kararlar mevcuttur. Ancak, bu kanunların hemen hepsinin
çıkış noktası "Küçük ve Orta Ölçekli işletmeler Ana Kanunu" dur. Bu kanu­
nun amacı, küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyüme ve ilerlemelerini, ulusal
akonomininkinc paralel obrak geliştirmek ve bu işletmelerde çalışan kişile­
rin ekonomik ve sosyal durumlarını iyileştirmektir.
1) Küçük ölçekli İşletmeler Ana Kanunu
2) Küçük ölçekli İşletmeler Modernizasyonu Teşvik Kanunu
3) Modernizasyon Fonu. vb. Aracılığıyla Küçük Ölçekli İşletmelere Yardım
Kanunu
4) Küçük ölçekli İşletmeler Kuruluşu Kanunu
5) Küçük ölçekli işletme Birliklerinin Organizasyonu İle İlgili Kamın
6) Küçük ölçekli İşletme Kooperatifleri, vb. Kanunu
7) Küçük ölçekli İşletmeler Rehberlik Kanunu
8) Küçük ölçekli Perakende işleri Teşvik Kanunu
9) Ahş Veriş Merkezleri Teşvik Kooperatifleri Kanunu
10) Küçük ölçekli İşletmelerin İş Değiştirmeleri ile ilgili Geçici Tedbirler
Kanunu
11) Küçük ölçekli işletmelerde Karşılıklı Emeklilik Yardım Kanunu
12) Küçük Ölçekli işletmeler Finansman Kuruluşu Kanunu
13) Ulusal Finansman Şirketi Kanunu
14)Ticari ve Sınai Kooperatifler Merkez Bankası (shoko Chukin Bank)
Kanunu
15) Küçük Ölçekli İşletmeler Kredi Sigorta Kanunu
16) Küçük Ölçekli işletmeler Kredi Sigorta Şirketi Kanunu
17) Kredi Garanti Birlikleri Kanunu
18) Kurumlar Vergisi ile ilgili Geçici Tedbirler Kanunu
-6 19) Küçük ölçekli İşletmeler Yatmm Ltd. Şirketi Kanuna
20) Küçük ölçekli Taşaron İşletmeleri Teşvik Kanunu
21) Taşaronlann Alacaklarının ve Diğer ödemelerin Gecikmesini önleyen İş­
letmelerle İlgili Kanun
22) Küçük ölçekli İşletmelerin Faaliyetlerini Güvence Altına Almak İçin
Büyük ölçekli İşletmelerin Faaliyetlerini Düzenleyen Kanun
23) Küçük ölçekli İşletm ekle Verilen Hükümet ve Kamu Siparişlerini Güven­
ce Altına Alan Kanun
24) Bölgesel Sanayi ve Ticaret Kuruluşunun Organizasyonu ile İlgili Kanun
25) Çok Küçük İşletmeler İçin Karşılıklı Yardım Hakkında Kanun
26) "Sanchi" 'deki Küçük Ö lçekli İşletmelerle İlgili Geçici Tedbirler Kammn
27) Belirli Sanayi Kollarında ve İlgili Alanlapda Faaliyet Gösteren Küçük
ölçekli İşletmeler İçin Geçici Tedbirler Kanunu
28) Geleneksel El Sanatları Sanayiinin Teşvikiyle İlgili Kanun
29) Küçük ölçekli işletmelerin iflasım önlemek Üzere K arşılıklı Yardım
Kanunu
-7 1.2 Küçük işletmelere Yönelik Hizmetler
Japonya'da, çeşitli kuruluşlar eliyle küçük işletmelere götürülmekte olan
finansman, kredi garantisi, eğitim, teknik danışmanlık, idari danışmanlık ve
benzeri hizmetlerin akış şeması aşağıda verilmektedir. (TABLO: 3).
Japonya’da küçük işletmelere yönefik bazı hizmetleri akış şemaları:
— Rehberlik Hizmetleri (TABLO: 4)
— Eğitim Hizmetleri (TABLO: 5)
— Bilgi Sağlama Hizmetleri (TABLO: 6)
— Küçük işletmelerin Finansmanı — Kuruluşlar ve Kuruluşlar Arası
İlişkiler (TABLO: 7) ve Kamu Finansman Kuruluşlarının Fon Kay­
naklan (TABLO: 8) olarak verilmiştir.
-8 ionaKt noannoMvaii
tI
5
3
•3
U
MMi
!
»AKÜM
I
Utt.UM
İ3
If
I
ISU
i
3İ «3
b *
TT* I
ti
İ!
r
1*1
Ï
I|
tCr
İl
Sfi
•» b t
ı;i
m
i!
I
IAIII.O;
« L C U I .I
îl
İİ
VI' ODIA
KuCtJK
Ii
l!
f—T— -I
■JAPOriVA’ UA
■*pmwı> «H*
1
r -----
•I'.’
İV;1»
ifa
—X---
!î
İİ
îl
r
¡1!
«»
t -j
îl
Æ
*
İİ
1
?
İİ
1
ilk
s
mío
?!
¿1
44
.
!!
l
«T i * i İ »
^»ınm«4
11 ! í I
1.2.3
IN*»l
««<* 0|<.n. i ,
lif ltiU f k
«•«•I flu r« l M (MIHI
*l«%l
T
(•«'•*.(••’
r r ^
i i f i ı i l i r n m m .......................................1
t y İV*!*
M k * Ittıl*« Cf«#|ı#t
»Uf! NfMlI
JAPONYA'DA KÜÇÜK ÖLÇEKLİ İSLETMELERE REHBERLİK SİSTEMİ
TABLO: ' 4
“
t — ı Mİ ı —« m > i ı n u r h i
K m •<«* l«l«t*«t'
■{«•Milli M i K l ı l
T T *-
—
l.ijjj——*.
P“
"1-^
İ M « I f l ı l n Cr««İM| Vı/ıt
_
mtçm !**.!?■* o* n « M u tı
I f i l ı l t ı r «• Mitti l*f«ı tın ır
V U ılififiaı t l l ı r ı t t«
I m i ^ i M l|« tıl M m «
*•<1*£»<♦**<J7f<* «««« «rtKiraiM
■•lif İMiVMilık
hMf CnıllUfla
HırtıM
lımıı «ihMrinr - h - f
" ........... ................^
—^ --------------------—!
ZZj i *«»«
M«* l|l*l*«l«f
MkU|«llHMN l>«yı l|l« l»
■"
r n I B l^llinliM H
■1
.......
İllim
-TZ3"
- ır*
rıiiLViUH tımnıint J
f»«•«* «I ln^trl«» I
' fliktk «• 0«MI|*4Mİ«k
Ptlft NiiM lIırı
tıkma UıamlırkA,!«!!«!
*M ||aMİM«A,l|lMA*ll<
İt* 4lAt»*«t|«r ıfllA,
* tl|l l|IIM Ml«wl«#|<
"»«Ul !>!>"<
.... J
*4^*ı *«»>**i» Cntti *»«ı>r>ı«
lllk if l 4ı l
««•||||II|
«II»»«* l ı l ) t »>ı»m
~Ehi
l ı u » t i f / L m»»M
....... »**••
|
t*f#*|«l|*
ı«s-* | |l# ,
l,M ,|i_________ f ................. ûV.Vı'rlVr.................İN İ..* ,« .„„u.
/ »v»« I
♦<*»tu».»»«» m»
----- -T"
¿. ı tVl"""i
-1 0 1 .2 .3
KOCOK ISLEITIEIER TEŞVİK KURULUSU
TARAFMOA# VERİLER Efil TİM
TABLO: 5
O K a y ıtlı küçük ö lç e k li i t l e t s e
d K i i s u I a r u ı ı ı ı ] i t i ı i iç in
ku rslar.
2)Küçük ve orta S lç tk li i | I t t a l t r <
rehberlik yapan k iş ile r in
le r in i geliştirm e k u r sla r ı(b ir ay­
l ı k , 10 (üslük kurslar ve b i l g i i ş ­
lese rehberlik' ku rsları)
t ' t r ı l h ü k ü a e t-J
- l c r i a p « r« o .-.e -L
lin in e j i t i a t !
jiiuçük v e o r t a ö l ç e v
i l i i j U t - e l e r e R eh¡s « rlİ U h i ı a c t i v e r e :
'g e r s c r e l i n e g i c i a i
—
Küçük v* OrE<
ö l ç e k l i l $ l« C a e le r e re h b e rlik h iz c e tle ri
v e re a k u ru lu ş ­
l a r ı n p e rsc c e lin in e g itia i
I
tik
! =i
|
3 ) D i |e r t S r k u r s l a r .
1 )T 3 o e tse l r e h b e r i i |i g e l i j t i r c *
k u rs la rı
2 ) Y ö a e ts e l r e h b e r l i k y * t« n « g i n i g e l i s tir o e k u rs la rı
■ 3 )S i l g i d e r l e a e d e a s o r u s l u p e r s s a e lin c g itis i
— * )D iJ e r k u r s l a r
—1) İ d a r e c i l e r i n e ğ i t i c i k u r s t a n
_ 2 )M e v c u t y ö n e t i c i l e r i n e j i t i a i k u r s l a r ı
¡S Jç ü k ve o r t a ö lc e k - - 3 ) ö z e l k o c a l a r d a k i k u r s l a r
( R e s t a u r a n t i f l e t i c i l i f i , o f s e t b a s ı ş s a n a y in d e
j l i if le l= e le r iç in
y ö n e tic ilik k u r s la r ı g ib i)
:<Jİ(İ3
- ( ) 0 ı t y a t ı r ı a l a r iç in fa a liy e t p la n İJ ra s ı k u r s la r ı
_ 5 )Y a ;ıs a l g e liş s e f a a l i y e t l e r i i l *
i l g i l i k u rs la r
f— l) T e k n i k r e h b e r l i k k u r s l a r ı
T e k n ik
e jic ia
jxücUW v e o r t a ö lç e k
— l i i |l e : a e l e r e re h j e r lik h iz a e ti ve­
re n p e r s o n e lin e j i jc ia i
(
Küçük ve o r t a ö l ç e k ­
li if le ta c le r iç in
tg itia
—2 ) ö z e l k o n u l a r d a t e k n i k r e h b e r l i k k u r s l a r ı
(M ik ro b i l g i s a y a r l a r , d iz a y n v s . k o ç u la r ın d a )
- 3 ) T e k n ik r e h b e r l e r i c i a ö r n e k o l a y ( a h l a t l a r ı
(e a se s tu d ie s )
'-A jK ü c ü k v e o r t a ö l ç e k l i i f l e t s e l e r p o l i t i k a s ı ü z e r i n e
k u rs la r
C
l) f lz e l k o n u la rd a k i k u r s la r
(M ik ro b i l g i s a y a r l a r , o t o s a s y o n k u r s l a r ı )
D M e k tu p la E ğ i t i n
(M ik ro b i l g i s a y a r t a r ve e l e k t r o n i k k o n t r o l v s .
k o n u la rın d a )
!
I.?.* DILUI llUHCtltNI SISTTill
IAIIUO: C
m l i n i Top i a m
a» i )
I V.n.
yiiihiiwvi ivr
3 0
Klltllli l | l * l M İ « r T s «v lk K urululu
(KllVİlk l ı l c l m 'l a r II11n( Mt'rkcnl)
(1 1 1 * 1 D a n i l i f A ftt)
UlvuK
Ulolacltr *ir11ti,Ulna«I M«r«i
Voril
M«r«i|nml<r
KU<Ük
U lu » a l
tM p tm lll«
To r« I
IlilkUiMil 1er
k ¡i«U I t l v l n r l v r 1(7,.
Cun*I kvtibrrl ik H . J
k*«i <K<l( Uk 1 ,1 . « . J
K ııru lu tln r» «UnI r r İ « U Yorul l l U k J r * 1? " ! !* * " k ,
Ticitroi V* Sanayi
T»|ilıılu k l.ırt N vrk ri
Kinlurntyunu
Yarul frdvr.M ynnlar
Uıı.ıyl Od»*i
M iniitl Ticaraiv
1Sanavi ( M a l a r ı
I
1 .2 .5 .
KOÇUK
ışınımım
FİNANSMAN sağlanan kuruluşla« Vt ILISKILCRI
IAOLO: 7
1. 2.(1 kuCüK
ı'Atıııcırm, m/nrı vıııtıı
kaiu kuiiuiu^tAnının
HA/INI' KAyilAKLAHI
IAULO:
U
f VKKCİLCN
CENFL BUTÇF.
IIAYAT 51 CONTASI l'RİM -
SAN AYİ Y A TIR IM LA R I t « K L
HAYAT lln rtK T A S I
Y IL L IK
GELİR LE R İ
fonu
MUKUMUTI.E
İI .C İ I.I
KURULUŞLAR
KUCtlK Ul.U Y M F.I.K N FİN AN SM AN J İM K F .T İ
U LUSAL ¥ İN AHSHAH S l M K t T l
SIIOII*) C H IIK İH B ANKASI
CKVMK S A C L i r .l I 5 LKM İ FİN AN SM AN S t H K K T İ
KUÇUK IÜI.RTMF.I.KM Y A T I R I M Ş İ R K E T İ
JAPON KALKIN M A $ İ R K » T l
JAI'O N İ T I I A U T VK İH R A C A T $ l K K K T l
ku<;uk T t ' 5 i:ım u s ı,K R s i k k e M
JAIM M I.NÜAAT $ IKK F i l
l'.KIPMAN ve K İR A LA M A 3 IR K K T İ
BANKA VE U/El. r İN A N I k u n c i 'o z i T u u m
r u iu s l a r i
d k v i .e t
g a r a n t il i
BONOLAR
Ul
- 1413 Japonya'da Kredi Temini ve Kredi Garanti —Kredi Sigorta Sistemi
Bilindiği gibi, küçük işletmelerin yatırım öncesi, yatırım dönemi ve işletme
safh aların d a karşılaştıktan bir dizi sorun vardır. Hammadde temini, pazarla­
ma, işyeri temini, imalat ve teknoloji, eğitim ve benzeri sorunlar içinde fi­
nansman temini konusu, küçük işletmelerin en önemli sorunlarından biri
olarak ortaya çıkmaktadır.
Küçük işletmelerin bu sorununu çözümlemek amacıyla Japonya'da hükümet
köklü bazı tedbirler almıştır. Küçük sanayinin teşviki ve desteklenmesi için
verilecek hizmetlerin yasal temelim oluşturmak amacıyla yürürlüğe konmuş
olan 29 adet kanundan hemen hepsinde küçük işletmelerin kredi, kredi ga­
ranti ve kredi sigorta işleri İle ilgili kolaylıklar getiren hükümler bulunmak­
tadır. Bu kanunlar çerçevesinde; 13 kamu kuruluşu ile çok sayıda özel ban­
ka ve finansman kuruluşu, küçük sanayicilerin finansman sorununu çözmek
için çalışmalar yürütmektedir.
Devlet bütçesinden hor yıl kredi ve yatırım fonu ayrılmakta olup, bu fon
1985 mali yılında 25,9 trilyon Yen (97,1 trilyon TL.) olmuştur. Fonun
3,7 trilyonu (13,8 trilyon TL.) küçük sanayiciler tarafından kullanılmıştır.
Devlete bağlı finansman kurulu şiarının küçük işletmelere her yıl verdiği kre­
di tutan 20—30 trilyon Yen (75—112 trilyon TL.) olmaktadır. Bu kredilerin
vadesi 4,5 yıl ile 12 yıl arasında değişmekte olup faiz oranlan ise % 0, ite
% 5,5 arasındadır.
Ayrıca kooperatifleşen sanayicilere, milli ve m ahalli hükümetlerin bütçele­
rinden verilmekte olan ve yatırım tutarının % 70'ine varan bir kredi türü
daha mevcuttur. KODOKA olarak adlandırılan bu fona, milli hükümet 1983
yılmda 810 milyar Yen (3.037 trilyon TL.) ayırmıştır. Mahalli hükümetlerin
ayırdığı miktar da bu civarda olmaktadır. 12 sene vadeli bu fonun faiz oram
ise %0 ile % 2,7 arasında değişmektedir.
Yine 1983 yılında. bankaların toplanı kredi hacmi 201 trilyon Yen (753
trilyon TL.) içinde küçük işletmelerin payı 7c 49,8 olmuştur.
Böyle geniş kredi ün kanlan ve sağlanan uygun şartlar sonucu, Japon küçük
sanayicilerinin kredilerden faydalanma oranı yükselmektedir. Ortalama ola­
rak Japon küçük sanayi işletmesi "c 14 ödenmiş sermayesine karşılık, finans­
man kaynaklarının 7* 86'stnı borçlanma yoluyla temin etmektedir. Bankalar­
dan ise % 40 civarında kredi kullanılmaktadır.
Küçük sanayicilerin bu kadar büyük meblağlarda krediyi, ipotek dahi verme­
den sağlayabilmeleri, devletin kurduğu "Kredi Garanti Şirketi" ve "Kredi
Garanti Sigorta Şirketi" ’nin verdikleri teminatlar sayesinde olmaktadır.
Küçük sanayiciler 80 milyon Yen’e kadar (300 milyon TL.) krediyi herhangi
bir ipotek göstermeden bu kuruluşların teminatıyla elde edebilirler. Garanti
primi olarak sanay ici,
0,4 ile % 1 arasında değişen miktarları "Kredi Ga­
ranti Şirketi*' 'ne öder. Halen Japonya'da 8.2 trilyon Yen (30.75 trifyoıı
TL.)’lik kredi ba Garanti Teşkilatı tarafından teminat altına alınmıştır. Kredi
Garanti Şirketi’ni desteklemek için "Küçük işletm eler Kerdi Sigorta Ş irk e­
ti" tesis edilmiştir.
Küçük işletmelerin kredi temini
ile
ilgili sistem, akış şemasında da gösterildi­
ği gibi, şöyle işlemektedir:
1• K üç tik işletm e kredi aimafc için ik ili finansm an kuruluşuna başvurur.
2.
V - :•
zan^nda. Kredi Garanti Şirketine de başvurarak. garjıu'-riük
görevini usiie;ı<:icsim talep eder.
3. Kredi Garanti Ş*rke«?. sez konusu işletm eye gönderdici uzmanları ile
küçük :s’jetn.cr,:n -v.evcut borçlar tablosunun veya müteşebbisin b u rç ­
ların! gen
r nr: - onusundaki güvenilirliğini incelem ekten ute. proje-
-17ü(jt tsletaelere Kredi Teomi Sistesin?« Akis Senti
T a tırı*
b o t is le t s e le r Kredi
>
ff
r 1
I
Kredi Garaati Şirketleri
Kredt
Kredi Giraoti
S>r*etîerı giaul
rrten$yc«
“
nrr
Borç
Sigorta Siriceti
<üoA islet*
mr
j Finansaan Kurutuşları
S.Kredi »er>laesl
t.Kredi tein Başvuru
İmalat, Madençiük, 20'den az işçi çalıştıran
Ulaştırma
21—300 işçi çalıştıran
İnşaat
20'den az işçi çalıştıran
2 1 -3 0 0 işçi çalıştıran
S'den az işçi çalıştıran
6 -2 0 işçi çalıştıran
Ticaret ve Diğer
hizmetler
NOT : Bazı işkollanndaki işletmeler işçi yoğunluğuna göre sınıflandınldıklanndan Küçük İşletmeler sınırlan içine girmektedirler. Ancak, büyük ser­
maye yatırımları nedeniyle Küçük İşletme olarak değerlendirmek müm­
kün değildir. Burada işçi sayısına göre Küçük İşletmeler olarak görün­
mekle birlikte değerlendirmelere alınmamışlardır.
Küçük İşletme Tanımı
Endüstri Alanı__Orta ölçekli İşletmeler
2.1-
Kore'de küçük ve orta ölçekli işletmeler aşağıdaki şekilde tanımlanmaktadır:
- 19 2.1.1 Sektörlere Göre Firma Sayış, Çalışan Sayısı ve Ürün Değeri
TABLO : 9
(1982 sonu itibariyle)
Sektörler
Ürünlerin Tutan
İşçi Sayısı
Firma Sayısı
Savı
%
(Bin)
% Milyon $
^
İmalat ve
K.İ
119.141
99,2
1.362
57,2
23.901
35,0
Madencilik
B.l
1.044
0,8
1.018
42,8
42.448
65,0
120.185
100,0
2.380
100,0
66.349
100,0
K.1
4,427
95,7
274
63,9
3.861
52,4
B.l
198
43
155
36,1
3.510
47,6
TOP
4.625
100,0
429
100,0
7.371
100,0
ıe ı
6391
92,5
142
20,0
18.270
483
B.l
521
7,5
563
80,0
19.728
51,7
6.912
100,0
710
100,0
37.998
100,0
KJ
586.174
99,7
1.053
94,1
6.331
72,4
BJ
İ .852
66
5,9
2.417
27,6
1.119
100,0
8.748
100,0
TOP
Ulaştırma
İnşaat
TOP
Ticaret
TOP
588.026
03
100,0
K.I
191.598
96.3
442
50,7
B.l
7393
3,7
430
49.3
TOP
198.991
100,0
872
100,0
K.1
907.731
98,8
3273
59,4
TOPLAM
B.1
11.008
2237
40,6
GENEL
TOP
12
100,0
5.510
100,0
Hizmet
918.739
TOPLAM
K.l.
B.l.
Kaynak
: Küçük işletme
: Büyük işletme
: Kore Ekonomik Planlama Kurulu
-202.1.2 Küçük İşletmeler İle İlgili Kanunlar
Küçük firmaların faaliyetlerini düzenleyen birçok önemli kanun bulunmakta­
dır. Bunlardan bazıları aşağıda açıklanmıştır.
a) Küçük İşletmeler Kanunu: (Aralık 1966)
Küçük işletmeleri ilgilendiren diğer kanun, tüzük, yönetmelik ve kararlar
doğrudan veya dolaylı olarak bu kanunla düzenlenmektedir. Küçük işlet­
melerin faaliyet alanlarının çizildiği bu kanunda, ulusal ekonominin den­
geli gelişiminde küçük sanayinin rolü ve önemi vurgulanmaktadır. Kanun,
uluslararası rekabet, küçük sanayi—büyük sanayi arasında koordinasyon,
fînansal, yönetsel ve teknik danışmanlık gibi konularda hükiknetin araş­
tırmalar yapmasını ve politikalar geliştirmesini zorunlu talar.
b) Küçük İşletmeler Kooperatif Kanunu: (Aralık 1961)
Bu kanun, küçük ve orta ölçekli girişimcilere, gerekli örgütler aracılığıyla
ve karşılıkta yardımlaşma ruhu içinde kooperaitf kuruluşları k u r m alarım
sağlar. Böylelikle kanun, girişimciler için iş olan ak la rım eşit k ıla r ekono­
mik faaliyetlerinde onların öz güvenini güçlendirir, ekonomik durumları­
nı geliştirir ve ulusal ekonominin dengeli gelişimini destekler.
c) Küçük İşletmeler Koordinasyon Kanunu: (Aralık 1978)
Küçük işletmeler arasındaki aşın rekabete önler ve belirlediği bazı özel
endüstriyel faaliyetlere büyük ölçekli işletmelerin girmesini engeller.
-16nin durumunu, uzun vadede milli ekonomiye sağlayacağı faydalan
araştırır. Bu araştırma sonucunda, garantörlüğü kabul eder.
4. Kredi Garanti Şirketi 3e ilgili finansman kuruluşu arasında bir
garanti belgesi imzalanır.
5. Finansman kuruluşu, garantilenen krediyi küçük işletmeye verir.
6,7 Garantilenmiş bu krediyi geri ödemede, küçük işletme güçlükle kar­
şılaşır ise Kredi Garanti Şirketi garantörlük görevlerini yerine getirir.
8. Küçük işletm e adma Kredi Garanti Şirketi, ilgili finansman kuruluşu­
na borcun geri ödemesini yapar.
9. Kredi Garanti Şirketi, Küçük İşletmeler Kredi Sigorta Şirketi'ne baş­
vurarak sigorta parasım talep eder.
10. Küçük işletmeler Kredi Sigorta Şirketi, Kredi Garanti Şirketi'ne,
küçük işletm e adma ödemiş olduğu borcun % 70—80'ini sigorta para­
sı olarak öder.
11. Kredi Garanti Şirketi, garantörlük hakkını kullanarak küçük işletme­
den ödeyememiş olduğu borcu tahsil ettiği zaman, bunun %70—80'
nini Küçük İşletmeler Kredi Sigorta Şirketi'ne öder.
-22
-
h) Ulusal Halk Bankası Kanunu: (Aralık 1962)
Kanun, genelde halkın fînansal ihtiyaçlarını karşılayan, ancak işletmeler­
den bir talep geldiğinde önceliği küçük işletmelere veren bir banka kurul­
masını sağlamıştır.
i)
Kredi Garanti Fonu Kanunu: (Aralık 1974)
Kanun, banka kredisi alabilmek için yeterli mal varlığı göstermekte güç­
lük çeken küçük işletmeler için kredi garantisini genişletmek üzere bir
fon kurulmasını mümkün kılmıştır.
2.2 Kore'de Küçük İşletmelere Sağlanan Hizmetler
2.2.1 Finansman Hizmetleri
Bankalar
Kore Kü;ük ve Orta
Sanayi Bankası.
21.959
20.927
95,3
24,7
40,9
11,4
Ulusal Halk Bankası
'23.653
7 Ticari Banka
108.141
36.840
34,1
43,5
10 Yerel Barka
21.128
12.808
60,6
15,1
Kore Exchange Bankası
14.348
4.486
31,3
5.3
189.229
84.733
44,8
100,0
T OP L AM
Kaynak: Kore Bankası
9.677i
-2 3 Tablo’dan da görüldüğü gibi, Kore’de küçük işletmelerin finansmanı ağırbklı
olarak ticari bankalardan sağlanırken, Kore Küçük ve Orta Sanayi Bankası
ile Ulusal Halk Bankası da kredi dağıtımında küçük ve orta ölçekli işletmeler
öncelik tanımaktadır.
Kredi garanti işlemleri ise, Kredi Garanti Fonu Kanunu ile düzenlenmiştir.
Bu fon çerçevesinde verilen hizmetler şunlardır;
— Firmalara verilen kredilerin garantisi,
— Ulusal ve yerel vergi ödemelerinin garantisi,
— Alacak, borç ve teminat senetlerinin garantisi,
— Kira garantisi,
Kore Kredi Garanti Fonu'nun 1983'de Garantilediği Miktarlar
TABLO: 11
1983'de Garanti Edilen Miktar
Milyon US $
Toplam Garanti
16.4
Küçük İşletmelere Sağlanan Garanti
13.4
Küçük İşletmeler İçin Sağlanan Garanti Oranı (%)
82
2.2.2 Teknik Danışmanlık Hizmetleri
Teknik danışmanlık hizmetleri çerçevesinde, hükümet küçük işletmelerin
teknik gelişmelerini sağlamak üzere çok yönlü faaliyetlerin yürütüldüğü bir
Teknik Gelişme Projesi hazırlanmıştır. Bu faaliyetler içinde:
Endüstriyel Teknoloji Araştırma Kurumu'nun kurulması;
(Teknik Gelişmeyi Teşvik Kanunu'na dayanılarak, aynı veya benzer
mallan üreten küçük işletmeler bu tipte 19 kurumda toplanmıştır.)
-24— Özel Sanayi Çalışması;
(Bu çalışma, ülke ekonomisi ve kamu çıkarlarına katkıda bulunan
temel ve gelişmiş sanayilerin teknolojik yönden daha da geliştirilme­
si içindir.)
Destekleme, işlemi birkaç aşamadan geçer, Kore Küçük İşletmeler Federas­
yonu, küçük işletmelerden teknolojik düzeylerini detaylı bir biçimde göste­
ren bir form alıp bunu Sanayi ve Teknoloji Bakanhğı'na (MOST) gönderir.
MOST, bu formların fizibilitesi üzerinde çalışır. Eğer mevcut teknoloji ge­
lişmeye açıksa MOST, hükümetin finanse ettiği araştırma kuruluşları yardı­
mıyla bir gelişme planı hazırlar.
Teknolojik gelişme masraflarının % 70'e kadar olan kısmına finansal destek
sağlanır.
2.2.3 Bilgi Sağlama Hizmetleri
Kore Küçük İşletmeler Federasyonu, Küçük işletmelerin sorunlarım çözmek
üzere bir danışma bürosu açmıştır.
Danışma Konulan:
—Vergi ve muhasebe,
—Dış Ticaret ve gümrük işlemleri,
- —Küçük işletmeleri teşvik politikaları,
—Yönetim (işletme) sorunları v.b.
Danışmanlık hizmetleri, telefonla, ziyaretle ve mektupla sağlanabilmektedir.
Kore'de Küçük İşletmeler konusunda araştırmalar yapan ve bilgi toplayan
kuruluşlar şunlardır:
-2 5 — Kore Endüstriyel Ekonomi ve Teknoloji Enstitüsü (KIET)
— Kore Sanayi ve Ticaret Odası
— Kore Ticaret Teşvik Kuruluşu
— Küçük ve Orta İşletmeler Bankası
— Ulusal Halk Bankası
— Kore Kredi Garanti Fonu
özellikle KIET, bilgi almak isteyen herkese ücretsiz olarak, yapılan anlaşma­
lar çerçevesinde 52 ülkeye ait sanayi ve pazarlamaya ait bilgileri sunmakta­
dır.
2.2.4 Pazarlama Yardım Hizmetleri
Küçük İşletmelerin kendi ürünlerini daha büyük miktarlarda kamu kuruluş­
larına satmasını sağlamak amacıyla Küçük Sanayi Ürünlerini Satın Almayı
Teşvik Kanunu yürürlüğe konulmuştur. Bu kanun uyarınca, istenilen mal
miktarı için hazırlanan ve ilgili kooperatif ve üyeleri tarafından ortak imza­
lanan bir anlaşma çerçevesinde satın alınır. Bu yolla isim özellikleri ve kali­
tesi garantilenir.
v
Federasyon ayrıca hükümt*‘e ortak kontrat yapan ve buna göre mal üretip sa­
tacak olan kooperatiflerle, ortak bir pazarda faaliyet gösteren veya bir ihale­
ye ortak olan katılan kooperatiflere de finansal destek sağlar. Satış tamam­
landıktan sonra para tahsil edilene kadar federasyon kontrat miktarının %
70'e kadar olan kısmına fon sağlar.
Aşağıdaki tabloda, yıllar itibarıyla, kooperatiflere ortak alım ve satımların­
da sağlanan destek miktarlan gösterilmektedir.
-26Ortak Alım ve Satış İçin Kooperatiflere Sağlanan Destekler
TABLO: 12
Ortak Alım
Milyon Won)
Sağlanan Fonlar
Ortak Satış
,Sağlanan
Yıl
Kooperatif
Sayısı
Değeri
1982 69
1983 72
1984 72
Kooperatif
Sayısı
Değeri
286.396 48
344.291 49
226.674 51
Kooperatif Destek
Sayısı
Üst Sının
376.485 93
510.049 95
344.041 89
52,045
61,495
60,456
Değeri
107.010
128.157
75.540
1983 yılı içinde Kore'de gerçekleştirilen ihracatın değeri 24,2 milyar jETdır.
Küçük işletmelerin bunun içindeki payı ise % 20,2 dir. Bu oram daha da art­
tırmak için hükümet çeşitli tedbirler getirmiştir;
—
İthalat/İhracat için gerekli işlemlerin ertelenmesi,
—
Kendine ait fabrikalarda faaliyet gösteren küçük firmaların ithalat ve ih­
racat işlemlerinden muaf tutulması,
—
Başkaları tarafından üretilmiş mallan ihraç etmek için izin (30.000 $dan
az olmak kaydıyla), denizaşırı ülkelerde sergi,'gösteri v.s. düzenlenmesi, ya­
bana ülkelerde üretilen önemli malların tanıtımı ve temini, özel ticaret heyet­
lerinin Kore Ticaret Geliştirme Kurumu (KOTRA)
ve Kore Uluslararası Tiı
caret Kurumu (KTI)'nun güçlendirilmesi, dış pazar bilgilerinin derlenmesi,
dış pazarlarda alıcıların özendirilmesi, düzenli olarak sergi salonlarının kulla­
nılması, küçük işletmeler adına bu kuruluşların ihracatı yürütmesi, koopera-
-27 tiflerin ihracatım desteklemeleri, ticaret sistemi, ithalat ve ihracat rejimi hak­
kında kooperatiflere bilgi sunulmas küçük firmaların karşılaştıkları darbo­
ğazları aşmada yardımcı olunması yürütülen faaliyetler arasında sayılabilir.
2.2.5 Vergi Sisteminde Sağlanan Kolaylıklar
Kore'de vergilendirme konusuna büyük önem verilmekte olup, küçük işlet­
melerin vergilerini ödemede karşılaştıkları zorlukları gidermek üzere de bir
dizi tedbir geliştirilmiştir. Ön maddede toplanan bu tedbirler: ihracatçı kü­
çük firmaların uğrayabileceği muhtemel zararlara karşı vergi indirimi yapıl­
masından, bazı özel şartlan taşıyan küçük işletmelere vergi muafiyeti sağlan­
masına kadar çok geniş bir sahayı kapsamaktadır.
2.2.6 Yan Sanayi Geliştirme Hizmetleri ve Sistematizasyon Projesi
Bu proje ana işletme ile ondan sipariş alan küçük işletmeler arasındaki iliş­
kileri düzenlemek amacıyla hazırlanmıştır. Ana işleme, parçaların üretimi
üzerinde uzmanlaşmış küçük firmaların ürünlerini birleştirerek bir son ürün
ortaya çıkartma konusunda uzmanlaşmış olabilir. Bu durumda, bunlar ara­
sındaki dayanışma teşvik edilerek uzmanlaşma yoluyla teknik birikim sağ­
lanması amaçlanmaktadır. İşte bu nedenle, hükümet 1975 in Aralık ayında
Küçük İşletmelerde Sistematizasyon Teşvik Kanunu yürürlüğe koymuştur.
Bu projenin ana firma ve bağlı küçük firmalar üzerindeki etkisi şöyledir:
Ana Firma İçin _____ ______ __
—Üretim maliyetlerini düşürür.
—Kaliteyi garantiler
—Çifte yatırımı önler.
—Hammadde temini düzenli olur.
Küçük Firmalar İçin _________
—Düzenli büyümeleri sağlanır.
—Aradaki anlaşmazlıklar çözümlenir.
—Orta am fin dengelenmesi ile sosyal
denge sağlanır.
Sistematizasyonu Teşvik Kurumu :
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı başta olmak üzere ilgili bakanhklar, ilgili işlet­
me tipine ait kooperatifin temsilcisi, büyük firma temsilcisi ve küçük firma
temsilcisinden ohışan bu kurumun faaliyetleri:
1 —Ana ve sipariş alan küçük firmalar arasındaki uyuşmazlıkları gidermek,
2 —4 Ayda bir işletm e arası ilişkileri inceleyip önlemler almak,
3 —Sistematizasyon konusundaki sorunları araştırmak.
1984'de Gerçekleştirilmiş Sistematizasyon Faaliyetleri Şunlardır :
Faaliyet Alanları
44 Adet (1553 çeşit üıün)
Ana Firmalar
395 Fiirma
Küçük İşletmeler
2487 Firma
Sağlanan Fonlar
48,2 Milyon US $
- 29 2.2.7 Bölgesel Sanayinin Geliştirilmesi
Bu amaçla hükümet 1970'de, Bölgesel Sanayi'yi Geliştirme Kanunu, 1977'de
de Endüstriyel Yerleşim Kanunu'nu yürürlüğe koymuş ve bölgeler arası den­
geli endüstriyel gelişmeyi sağlamak üzere bölgesel sanayiyi teşvik bölgeleri
saptamıştır.
Kore’de 12 Endüstri bölgesi olup bu bölgelerde 5 ana endüstri kolunda top­
lam 61 sanayi bölgesi faaliyet göstermektedir.
(a)
Bölgesel Sanayiye Sağlanan Destekler
Üretim faaliyetleri büyük şehir dışma doğru kaydırıldığında vergilendirmede
bazı destekler sağlanmaktadır ki bunlar :
1 — Üç yıllık bir sike için, kırsal kesime geçmeden doğabilecek kayıplara kar­
şı fabrika varlıklarının değerinin % 10'a kadar olan kısmı bir fon olarak
aynhr.
2 — Fabrikanın taşınmasından doğan kârdan kurumlar vergisi alınmaz (Ver­
gi İndirimi ve Muafiyeti Kanunu, Madde 42) yerel yönetimlerce alman
transfer gelir vergisi, munzam vergi ve kurumlar vergisi alınmaz.
3 — Kırsal kesime nakledilen yatırım üzerinde vergi indirimi sağlanır (Vergi
ve Muafiyetini Düzenleme Kanunu, Madde 43) yatırım miktarının % 6 'sı,
yerli makîna ve ekipmanın rk 10'u gelir vergisinden ve kurumlar vergisin-
-30den o yıl için düşülür veya o yıl yapılan yatırımın, satın alma fiyatına %
50'si amortisman olarak aynlır.
4 — Satmalma ve tescil vergileri ve emlak vergisi, endüstriyel gelişimi teşvik
ve destek bölgelerine taşınma nedeniyle alınmaz.
(b) Kırsal Bölgelerdeki Endüstrinin Desteklenmesi
Bu amaçla hükümet buralarda fabrikalar inşa ettirip geleneksel el sanatları
endüstrisini desteklemekte ve atıl işgücünün kullanımım teşvik etmektedir.
Sağlanan D estek:
—
Finansal olarak ; Küçük işletmeler özel fonundan Aakinalar için 5 mil­
yon Won, imalat için 1 milyon Won destek sağlanır (1
US J5= 877 Won).
— Vergilendirmede ; Alım vergisi 'nin tümünden muaf tutulur. Emlâk vergisi
Ok yıl için hiç alınmayıp daha sonraki 3 yıl % 50 si
ahnır.
—Yöretsel olarak ; Yönetim ye teknik danışmanhk hizm etlai sağlanır.
-31 2.2.8 Diğer Bazı Uygulamalar
a) Gelişme Vadeden Küçük İşletmelerin Bulunup Desteklenmesi Programı
1 — Tüm küçük işletmelerin büyür^sine yardımcı olunacak özellikle gelişme
vadeden küçük işletmeler bulunup bunbnn desteklenmesi.
2 — 1983'de 1000 küçük işletme ele alınması ve desteklenme», bu rakamın 5
yıl içinde 5000'e ulaştırılması,
3 — Hammadde ve yardıma maddeleri üreten kuruluşların, spesifik mallann
üretiminde yoğunlaşmış kuruluşların ve önemli oranda ithal mallanın
ikame edebilecek ihracat yapacağı düşünülen kuruluşların kuvvetle des­
teklenmesi planlanmıştır.
1983 yılı itîbariyla verilen destekleme hizmetleri aşağıdaki gibidir:
Destek
Finansal destek
Teknik destek
Eğitim (Üst kademe yönet.)
Bilgi Sağlama
Satış danışmanlığı
1983
3.12 Milyon US $
494 Firma
112 Kişi
532 Konu
49 Konu
-32—b) Karşılıklı Yardım Fonu ( M.A.F.)
Bu fonun amacı, bir firmanın iflası sonucunda bununla ilişkili diğer firmala­
rın iflas etmesini önlemek üzere yatırım miktarının 10 nisfine - kadar bir fon
sağlanmasıdır.
Ortak hammadde ve yardımcı maddelerin satın alın ması ve Örenlerin ortaklaşa
satılmasını destekleyen MAF'ın faaliyetleri şunlardır :
1 — İflasları önlemek için ;
—
Kooperatiflere üyelik sağlar,
—
Taksit türleri 10 tipte olup (25—250 $) arasındadır,
—
Taksit ödeme süresi 42 aydır,
—
Maksimum taksit miktarı 10.500 JS'dır.
2 — Krediler ;
—
Bir üyenin, diğer bir üyenin iflası nedeniyle iflas durumuna gelmesinde
kredi açılır.
—
Toplam yatırım miktarının 10 katına kadar borç verilir,
—
ödeme dönemi 3 yıldır.
3 —Ortak alım ve satım ;
—
Hamm adde ve yardım cı m addelerin ortaklaşa satm ahnm ası ve ürünlerin
-33 ortaklaşa satılmasını sağlar.
Borcun faizi yılda r’r 8 ’dir.
c) Küçük işletmelerin Faaliyet Alanının Korunması
Küçük işletmeler Koordinasyon Kanunu. Küçük işletmelerin faaliyet alanım
korumak, küçük firmalar arasındaki a şın rekabeti önlemek ve büyük işlet­
meleri bu sahadan uzak tutmak üzere yürürlüğe konmuştur. Kanun kapsa­
mında olan konular şunlardır:
( 1) Küçük İşletmeler arasındaki aşın rekabeti düzenleyen işlemler
(2) Küçük işletmelerin faaliyet alanlarının korunması, büyük firmaların bu
sahaya sızmalarının önlenmesi ile ilgili düzenlemeler
Küçük işletmelere izin verilen faaliyet sahası içinde faaliyete başlama
veya faaliyetini genişletmek isteyen bir küçük işletmenin bunu bir ay
öncesinden bir raporla Sanayi ve Ticaret Bakanlığına bildirme zorunlu­
luğu vardır. Sanayi ve Ticaret Bakanhğı böyle bir rapor aldığında bunu
Küçük işletmeler Koordinasyon Kumlu'na sunar.
Bu kurulun incelemesi sonucunda, raporun almışından belirli bir sûre
sonuna kadar böyle bir faaliyet girişimi veya iş genişletme isteği erte­
lenebilir veya tümden yasaklanabilir. Eğer bir büyük işletme bu tip bir
rapor sunmaya kalkarsa. 4.000 Sdan az olmayan bir para cezası ile
cezalandırılır.
-34(3) Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Federasyon veya bir kooperatif tarafından
bir firma kuruluşu için başvuru aldığında, bu alanda faaliyet gösteren
büyük işletmeciyi uyaracak ve eğer gerekirse faaliyetlerini sınırlandır­
masını veya küçük işletme 3e birlikte faaliyet göstermesini isteyebile­
cektir. Eğer bu tavsiyeye uyulmazsa veya geçen süre içinde bir değişik­
lik olmazsa, bakanlık adı geçen büyük sanayicinin üretim kalemlerini,
üretim hacmini, kaliteyi üretim yöntemlerini ve kolaylıklarını v.s'yi
bir yıl içinde düzenlenmesini isteyebilir. Eğer büyük işletme bu isteğe
karşı gelirse, bir yıl hapis veya 40.000 $a kadar bir para cezası ile ceza­
landırılır.
- 35 3 - HİNDİSTAN
3.1 Küçük İşletme Tanımı
Hindistan'da küçük işletmelerin tanımı, küçük ölçekli işletmeler, yardımcı
(ancillary) işletmeler ve çok küçük işletmeler için ayrı ayrı yapılmaktadır.
Buna göre;
Küçük ölçekli İşletmeler:
Arazi ve makinalara yaptıkları sabit yatırımlar 3.500.000 Rs (yaklaşık
300.000 JSı aşmayan işletmelerdir.
Yardımcı İşletmeler :
Arazi ve makinalara yaptıkları sabit yatırımları 4 milyon Rs (yaklaşık 350.000 $ aşmayan ve aşağıda belirtilen konularda faaliyet gösteren :
(1) Parça, Yedek parça, ana ürün, montaj parçası v.b. imalatım yürüten,
(2) Hizmet veren, ya da üretimlerinin % 50'sini veya sundukları hizmetlerin
tamamım diğer ürünlerin imalatı için ayıran veya ayırmayı taahhüt
eden ve ayrıca, başka bir firmaya bağlı ya da onun denetiminde olma­
yan işletmelerdir.
Çok Küçük İşletmeler :
Küçük ölçekli işletmeler içinde yer alan ve arazi ve makinalara yaptıkları
sabit yatırımları 16.000 5« aşmayan işletmelerdir. Tablo 13'de Hindistan'da
- 36 küçük işletmeler tarafından gerçekleştirilen üretim, ihracat ve istihdam de­
ğerleri görülmektedir.
3.2 Küçük işletmelere Yönelik Hizmetler
Hindistan hükümeti, başta Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı (SIDO) olmak
üzere gerek merkezi düzeyde ve gerekse eyaletler düzeyinde birçok kuruluş
aracılığıyla, küçük işletmelere teknik, ekonomik, idari vb. konularda çeşitli
hizmetler sunmaktadır.
v.iiuj» lyrnrtiR tmamudA'i
ı.n:crn.r vımıuıı ui'itı ı-ihc.v.ai - i ,: i..■»vt
f Alil. 0.
KIICtlH 1
I.KIt Y A İ I A H N Ü A N UMH.'kKU'¿I' IH II.I.N Ulll H M - I H I I A C A T - lüTlllllAd
ı
!
i
1
1
---------
II
l
1
<
~ ;
tıit M ' a AT
( m i | fim
unm *
lyıtıı (<Mpuu t
l»i7,)-'/4
»i m - 74
I'JV'j -IIO
STİIIIIAI* .
ırw#t h ı 't ı )
:
i
IO IM -İÜ
A~ CELtNKKün. SANAYİ
IgLCTNKLCNI
1- Khadt
» - KOy
i - H ıx\(lloo<u
4 - S .r lc u ltu r .
* -M * n d ıe r» rt.
C o ır
B - MOOIIIN
300
1,220
0.400
OJO
3.41»
17.400
1.7 00
7 , M I*
2 0 .0 0 0
630
10.620
600
1.331
20. UK)
3.16*1
3 0 .0 0 0
tu»o
I.O ' jO
7 2 .0 0 0
19.000
216. J'j O
«> 4 .203
U?. /JO
22.370
4 2 .060
10.613
136.000
33îi. 300
6 3 7 .3 0 0
.16. i>
0 ,0 0
0 .9 J
t>,21
1 .2 0
» .M
O .' jO
1 .1 2
1.61
fi. t*J
1 .6 0
2 ,0 3
O .U .
2 .0 0
2 .’ 4
C .M
1 .4 6
2 .2 4
7 .4 6
11*35
2.904
3.4UU
140
l .9W>
ICO
4U0
u.m o
l.?<K>
17.000
372
2G0
5,3110
10. MO
2 3 ,' jOU
3 ,9 6
t ,00
6 ,7 0
1 , 10
9 .0 0
3.21
-
■
-
2 ,4 5
2 .5 0
2 .7 «
4 'j. i7 ü
»7,63
3 3 ,3 7
3 1 .4 «
KUÇUK
ŞAMAYI İJ U T M C U R I
1 - KU^UH t l l c t k l l
2 - P e N trlo M c
C - D lfiC R U N l
t op lam
Ü İZ IÎU . ««NK S«kretrrl İftı Rnporu.
Ü. W j
n . a oo
-3 8 3.2.1 Teknik Danışmanlık Hizmetleri :
Danışmanlık hizmetleri; örün seçiminden, fizibilite çalışmaları ve fabrika yer­
leşim planlarının hazırlanması, üretim planlaması ve modem makinalann
işletilmeye başlanması, makina, elektrik, metalürji, kimya gibi çeşitli alanlar­
daki teknolojilerin iş başında tanıtımı gibi çok geniş bir sahayı kapsamakta­
dır. Makina ve ekipman seçimi, satın alma/yapma kararlarının alınması, dü­
zenli bakım hizmetleri, makina ithali gibi konularda verilen hizmetler de tek­
nik danışmanhk çerçevesi içerisinde yeralmaktadır.
Bu konuda SIDO ülke çapında yaygın hizmet sağlarken Teknik Danışmanhk
Kurulu (TCO) eyaletler düzeyinde çalışmalar sürdürmektedir. SIDO Sanayi
Bakanlığı'na bağlı bir kuruluş olarak faaliyet gösterirken TCO bağımsız bir
şirket olup banka ve finansman kuruluşlarının sağladığı fonlar ile hizmet
sunmaktadır. Bir anlamda finans kuruluşlarının, kredi sağladıkları küçük iş­
letmelere rehberlik yapan teknik danışmanlık koludur.
f*
j
SIDO'ya bağlı Küçük Sanayi Hizmet Enstitüleri (SISI) ve Yaygın Hizmet
Merkezlerinin Laboratuar ve iş atelveleri aracılığı ile sağlanan genel kolay­
lık hizmetleri şunlardır : Makina atelyeleri, takım odaları, elektrikle maden
kaplama, ısıl işlem, test olanakları v.b. Gittikçe artan talebi karşılayabilmek
amacıyla SIDO, genel kolaylık atelyelerini ve işliklerini modern makina ve
ekipmanlarla donatmakta ve laboratuarlarım, Hindistan Standartlar Enstitü­
sü belgesi almayı sağlayabilecek test olanaklarına kavuşturmaktadır.
1975—76 yıllarında küçük işletmelerin sorunları bir modernizasyon programı
çerçevesinde incelenmiş, bu işletmelerin etkili danışmanlık hizmetleri ağı
içinde üretim teknikleri, ürün dizaynı gibi sorunların çözümü ve verimlilik> lerinin arttırılması amacı ile 20 sanayi kolu seçilmiştir. Bunlara ilaveten 38
sanayi kolu da, yoğunlaştıkları bölgeler bazında hızlı modernizasyon prog-
-3 9 ıaıra uygulaması kapsamına alınmıştır.
Modernizasyon programının temel özelliği; modernizasyonun, sadece ınakina
ve ekipman ile teknolojinin yenilenmesi gibi dar bir anlamda alınmayıp:
yönetim teknikleri ve dizaynda gelişmeler ve standardizasyonun sağlanması
çalışmaları olarak ele alınmasıdır. Bu programın yürütülmesi sırasında, eği­
tim programlan seminerler, işbaşı uygulamalan türünde çalışmalar ile ayrı­
ca Ulusal Küçük Sanayi Şirketi (NSIC) aracılığıyla defter değerine göre nıakina ve ekipman teinini, ithali gibi çalışmalar yapılmaktadır.
Küçük işletmeler tarafından imal edilen ürünlerin, önceden belirlenmiş kalite
ve standartlara uygun olup olmadığının araştınlması amacıyla SISI, Bölge­
sel Test Merkezleri (RTC), Alan Test istasyonlan (FIS), Merkezi Takımhane
ve Eğitim Merkezleri (CTRTC). Ürün ve işlem Geliştirme Merkezleri (PPDC),
Üretim Merkezleri ve Prototip Geliştirme Eğitim Merkezleri (PDTC) tarafın­
dan küçük sanayi işletmelerine çeşitli test im kân lan sunmaktadır.
3 2 2 . Sanayi Sitemleri Programı :
Hindistan Sanayi Siteleri Programı, gelişmekte olan ülkelerin sanayi siteleri
programlan içinde en eskisi olup aynı zamanda en geniş kapsamlılarından
da biridir. 1955 yılında başlatılan bu program küçük sanayi işletmelerine;
elektrik, su, buhar, yol gibi alt yapı hizmetleri ve banka, postane, kantin, ilk
yardım, yangın kontrol gibi sosyal hizmetleri içeren siteler bünyesinde işyeri
sağlamayı ve böylelikle de küçük sanayi sektörünün kalkınması için gerekli
atmosferi yaratmayı amaçlamaktadır. Bunların yanısua, birçok farklı sanayi
işletmesini bir araya getirerek bunlann ortak yararlanabileceği genel kolaylık
hizmet merkezlerinin kurulabilmesi, nıodem üretim tekniklerinin tanıtılıp
yayılabilmesi ortak hammadde satın alınabilmesi ve toplu olarak ürünlerin
satılabilmesi olanaklarını yaratmaktadır.
-40Bu programın yürütülmesinde Merkezi Hükümet sadece rehberlik etmektedir.
Esas görev Eyalet Hükümetlerine verilmiştir. Site yerinin seçimi, altyapı hiz‘j j ihr,.- jVtH'-.ivsi, : w;,-.¡h;
■•îö.tL-o:
'v^':
•' ..
V
metlerinin düzenlenmesi, işyerlerinin müteşebbislere dağıtılması, imalatçılar
••‘j* •■'.'•■MlUi
..-i) ' ■ ■ H u . f r ;î. i , ■ :•?};. '
‘
için gerekli girdilerin temin edilmesi ve sitenin idaresi Eyalet Hükümetlen'>
.
.
v-5'*-'i.
' V >. » .■
!*»
nin üstlendiği görevlerdir. Eyalet Hükümetleri, sanayi sitesi içinde yer alan
iküçûk sanayicilere bir dizi kolaylık hizmetleri getirmektedir. Bunlar; genel
kolaylık hizmetleri, satılık veya kiralık^afelyeıer, düşük fiyatlı efeStrik ve su
hizmetleri, uygun koşullarla kredi temini, saünalma/kiralama bazında makina temini, kamu alımlannda 'fiyat öhceliğî $ 6 i hizmetlerdir.
Sanayi Siteleri Programı'nın işleyişi ve sonuçlan üzerinde RBI tarafından ya­
pılan bir araştırma göstermiştir ki; sanayi sitelerindeki işletmelerin 9o8I'i ye*i-'■ ’ ’s : :’ ■'" i i 1/ --1'' ' ^
»i ' '
:! Q
-*
ni açılmış işletmelerdir. Yani, site projesinin sadece mevcut işletmelere yeni
v-.î T***•*;T . " i ^ '’*'■! !I ‘ 'i., iJ‘ ' *1 i - i ')
¿j 1
’
-»
binalar sağlamakla kalmayıp sanayileşmeyi teşvik edip hızlaiKİirp.ıanın çok
önemli bir aracı oldiığu ortaya çıkmıştır, ¿ir sanayi saynpı sonunda ise; top*
lam küçük işetm elerin yalnızca % 5’inİn sanayi siteleri Icapsammda olduğu,
ancak küçük sanayi sektörünün toplam üretiminin % 12’sini bu işletmelerin
gerçekleştirdiği belirlenmiştir.
İRBFnın araştırmasında ortaya çıkan bir diğer gerçek de, sanayi siteleri dışın’. jp»? J ^ .
- 1‘
'
'
î'- t
'-
' ''
t
''
‘ I
'
"r "J -| , •
da Faaliyet gösteren küçük işletmelerin kapanma onumun site içindekilere
göre çolc daha yfiksek .olduğudur. Yine bu araştırma göstermiş tirki; sanayi
sitesine taşınmak, işletmelerin istihdam ve ürün kapasitelerinin artması
doğrultusunda önemli t)ir etki yapmaktadır. İşgücü verimliliği ise % 20 oramndayukselmektedîr.
Küçük sanayi siteleri içinde faaliyet gösteren işletmeler; toplam küçük sanayi
işletmelerinin küçük bir bölümünü oluşturmakla birlikte, yüksek teknoloji
kullanımı, personeline uzmanlık ve beceri eğitimi sağlaması ve tali müteah-
-4 1 hitliği teşvik etmesi bakımından önemli katkılarda bulunmaktadır.
3 2 3 Pazarlama Yardımı Hizmetleri :
1955 Yılında Hindistan Hükümeti tarafından başlatılan Devlet Mağazaları
Sablanalma Programı, çok çeşitli malların en büyük toplu alıcısı olan devle­
tin. abmlannda küçük sanayiciye yardıma olması ve onların standartlara uy­
malarını sağlamayı hedeflemektedir. Bu program, kamu atomlarına konu tüm
mallan altı grupta toplamıştır.
Grup
I
Grup
II
: Sadece büyük işletmeler tarafından üretilecek mallan!ır.
: Büyük işletmeler tarafından üretilebilen ancak, büyük kıs­
mı tali müteahhit firmalara, parçalan da küçük sanayi iş­
letmelerine vaptmlabilen mallardır.
Grup
m
: Büyük ve küçük işletmelerin her ikisi tarafından yapılabi­
len mallar bu grupta yer almaktadır. Ancak, büyük işlet­
melerin verdikleri fiyatlar karşısında küçük işletmelere
% 15’e varan toleranslar taranmaktadır.
Grup
IV
Grup
V
: Bütünüyle küçük işletmelerden alınan mallan kapsar.
: % 75"e varan bir bölümü küçük işletmelerden alınması zo­
runlu olan mallan içerir.
Grup
VI
: % 50'ye varan bir bölümü küçük işletmelerden zorunlu olan
mallan içerir.
Buna göre 1983-1984 döneminde;
-42a)
Tümüyle küçük sanayicilerin üretimine aynlan mallar 872 cins,
b)
Küçük sanayiden altınlarda ;
I)
% 100'ü zorunlu olanlar
404 cins
II)
% 75’i zorunlu olanlar
12 cins
III)
% 50'si zorunlu olanlar
25 cins
olup, bu dönemde yapılan alımların değeri 2,66 milyar Rs'e ; 1984—1985 'de
ise 3,53 milyar Rs'e çıkmıştır.
1982—1983 döneminde Hindistan dia küçük sanayinin ihracatı 21 milyar
Rs’ye ve tüm ihracat içindeki payı da % 23,7'ye ulaşmıştır.
3.2.4 Bilgi Toplama ve Derleme Hizmetleri :
Hindistan'da küçük işletmeler; ürün geliştirme, değiştirme, işyeri açma, ge­
nişletme gibi durumlarda ihtiyaç duydukları bilgileri; potansiyel araştırma,
alan taraması, proje önerileri, fizibilite çalışmaları, vergilendirmenin etkileri
üzerine araştırmalar ve pazar araştırması türündeki mevcut çalışmalardan te­
min edebilirler. Bu araşürmalan başta SIDO olmak üzere, Küçük Sanayi Yay­
gın Eğitim Enstitüsü (SIETI) gibi kuruluşlar düzenli olarak sü-dürmektedir.
SIDO'nun İstatistik Bölümü, küçük sanayi ile ilgili istatistiksel verileri topla­
yıp derleyen ve bu bOgfleri, başta Sanayi Bakanhğı olmak üzüre, çeşitli Ba­
kanlıklar, Eyalet Hükümetleri, Araştırma Kuruluşları ve müteşebbislerin hiz­
metine sunan bir merkez olarak faaliyet göstermektedir. 1975—1976 yılla­
rından itibaren küçük sanayicilerin kayıt olma işlemlerinin düzenlenip, ima­
lat sonuçlarının toplanmasına başlanmıştır. Tek tip haline getirilen bu kayıt
işlemleri sayesinde bilgiler daha düzenli toplanır olmuş ve eski bOgiler de
-43 yenileştirilmiştir.
3.2.5 Eğitim Hizmetleri :
Küçük sanayide eğitim seviyesini yükseltmek, işçilerin becerilerini, idareci­
lerin de yönetimdeki etkinliklerini arttırmak amacıyla başta SIDO olmak
üzere birçok kuruluş faaliyet göstermektedir, işletmecilik ve teknik konular­
da düzenli veya kısa süreli olarak açılan birçok kursa ilaveten, bölgelerin ih­
tiyaçları doğrultusunda açılan bölgesel kurslar ve gezici atelyeler aracıbğıyla eğitim hizmetleri verilmektedir.
Küçük Sanayi Yaygın Eğitim Enstitüsü (SIETI). Merkezi Takım Dizayn Ens­
titüsü (CITD). Elektrikli ölçme Aletleri Dizayn Enstitüsü (İDEM), Sanayi
Eğitim Enstitüleri, Politeknik okullar gibi kuruluşlar tarafından da sertifika
veya diploma verilen kurslar açılmaktadır.
3.2.6 Vergi Sisteminde Küçük Sanayi işletmelerine Salanan Kolaylıklar :
Kırsal bölgede küçük sanayi işletmelerinin kurulmasını teşvik amacıyla. Ge­
lir Vergisi Kanunu'nda bu tür işletmeler için bazı kolaylıklar getirilmiştir,
önceden tesbit edilmiş olan kırsal bölgelerde kurulmuş ve faaliyet gösten küçık sanayi işletmelerinin, gelir vergisi ödemek üzere toplam gelirini hesaplar­
ken, kârlarından % 20 kadar bir miktarı düşebilecekleri öngörülmektedir. Ge­
ri kalmış bölgelerdeki küçük sanayi işletmeleri için de benzer uygulamalar
yapılmaktadır.
Belirlenmiş 67 kalem malın imalatı Oe uğraşan küçük sanayi işletmeleri
750.000 Rs.’e kadar olan üretimlerinde, istihsal ve satış vergisinden muaf
tutulmuşlardır. 750.000 Rs. ile 2.500.000 Rs. arasında % 25 oranında ver­
giye tabidir. GümriSc tarifesinin 68'ind maddesinde adı geçen malların da de­
-44ğeri 3 milyon Rs. b kadar olan bölûmfi vergiden muaftır. 3 milyon rs. Vıin üze­
rinde ise değerin % 10'u kadar istihsal ve satış vergisi alınır.
3.2.7 İdari Danışmanlık Hizmetleri :
SIDO'nun yaygın hizmetlerinin bir bölümünü teşkil eden yönetim geliştirme
ve danışmanlık hizmetleri, küçüksanayicileri bu alandaki en son gelişmeler­
den haberdar etmek ve yapılarını güçlendirmek amacıyla sürdürülen çalışma­
lardır. Danışmanlık hizmetleri, esas olarak iki biçimde olmaktadır. Birincisi,
küçük sanayicilerin finansman, üretim, yönetim ve diğer ilgili konularda karşılaştıkları sorunları, onların işyerlerinde ele alan ve bu belirli sorunların
çözümünü hedefleyen problem çözme danışmanlığıdır. İkincisi ise, genel
endüstri mühendisliği kursları ve pazarlama, finansman, maliyet muhasebesi,
üretim gibi konularda işletmecilik kurslarıdır.
SIDO'nun SlSI'lar aracılığı ile ekonomi ve işletme konularındaki danışman­
lık hizmetleri, uygulamada iki koldan yürütülmektedir. Mevcut küçüksanayidlere yönelik olan birinci grup çalışmalara ilaveten potansiyel müteşebbisler
için danışmanlık hizmetleri ikinci grup çalışmaları teşkil etmektedir. Bu ikin­
ci grup çalışmalar da iki aşamalı olmaktadır. Birinci aşamada, ürün seçimi
fizibilite/proje raporlarının hazırlanması, kuruluş yeri seçimi, makinalann
yerleşimi, üretim prosesi vb. gibi konularda danışmanlık yapılırken ikinci
aşamada, birimlerin periyodik kontrolü, darboğazların tesbiti ile sorunların
çözümü ve değerlendirme çalışmaları yapılmaktadır.
SlSI'larda ki mevcut uzmanların sağladığı bu danışmanlık hizmetlerinin bazı
alanlarda yeterli olmaması halinde, ücret mukabili özel danışmanlar da tutu­
labilmektedir ve geri kalmış bölgelerdeki işletmeler için tutulması halinde bu
özel danışmanların ücretleri SlSI'lar tarafından ödenmektedir. Diğer bölge­
lerde ise % 25'ini SlSI'lar ödemektedir.
-45 Benzer faaliyetler eyalet hükümlerine bağlı kuruluşlar ve bazı özel kuruluşlar
tarafından da sürdürülmektedir.
3.2.8 Yan Sanayii Geliştirme Hizmetleri :
SİDO, yan sanayi kuruluşlarının geliştirilmesi amacıyla bir dizi çalışma yü­
rütmektedir. Bu çalışmalar. Eyalet düzeyinde Yan Sanayi Komitelerinin açıl­
ması, kamu alunlan için yan sanayi'den temin edilebilecek ürünlerin belir­
lenmesi, yan sanayi geliştirme programlarının hazırlanması, teknik danışman­
lık, araştırma ve test olanakları, ürün dizaynı, personel eğitimi gibi konulan
içermektedir. Bu çalışmalar sonucu yan sanayi kuruluşlarından yapılan ka­
mu alınılan son 10 yıl içinde 60 misfi artmıştır.
SİDO, küçük işletmelere tali müteahhitlik konusunda SISITara kurduğu 16
Tali Müteahhitlik Değişim Merkezi aracılığıyla hizmet sunmaktadır. Bu mer­
kezlerde büyük işletmelerden, küçük işletmelere yaptırabilecekleri ürünlerin
üstelerini vermeleri istenir ve küçük işletmelerin öze] amaçlı makmalan kay­
dedilip uygun işler dağıtılır. Aynca teknik danışmanlık ve bilgi sağlama hiz­
metleri de verilen bu merkezlerde yılda ortalama 5000 küçükişletmeye hiz­
met görütülmektedir.
3.2.9 Bölgesel Gelişmeyi Teşvik Hizmetleri :
Hindistan Hükümeti'nin önemle üzerinde durduğu konulardan biri de, bölgelerarası eşitsizliklerin giderilmesi ve ülkenin geri kalmış bölgelerinin sanayileştirilmesidir. Bu noktadan hareketle hükümet, müteşebbislerin geri kalmış
bölgelerde sanayi yatınmlan yapmalarını sağlamak ve böylelikle hızlı sanayi­
leşmeyi gerçs.Jeştirebilmek amacıyla çeşitli teşvik tedbirleri geliştirmiştir.
Bunlar geri kalmış bölgelerde faaliyet gösteren işletmelere düşük faizli kredi
-46temini, sabit sermaye yatırımlan karşıhğı ek yardım sağlanması, temininde
güçlük çekilen hanı ve yardımcı maddelerin dağıtımında öncelik tanınması,
gelir vergisi ödeme kolaylık gösterilmesi, yurt dışından temin edilmesi gere­
ken ham ve yardımcı maddelerin ithalinde kolaylıklar sağlanması şekilindedir.
Bu programın hazırlanması sırasında, öncelikle geri kalmış bölgelerin tesbiti
yapılmıştır. Hükümet ülkeyi 434 bölgeye ayırmış ve bunlardan 299'unu ge­
ri kalmış bölge olarak belirlemiştir.Tüm bölgelerin üçte ikisinden fazlasını
oluşturan geri kalmış bu bölgeler de kendi içlerinde gruplandınlmıştır. Hiç
gelişmemiş ve hatta sanayi kuruluşuna sahip olmayan bölgelerden, nisbeten
gelişmişlerine doğru üç grupta toplanan bu bölgeler, A, B ve C grubu bölge­
ler oldra adlandırılmış ve her bir bölgeye uygulanan teşvik tedbirlerine de
farklılıklar getirilmiştir. Buna göre; A Grubu'nda yer alan 131 bölgedeki
sanayi işletmelerine, tavam 2,5 milyon Rs. olmak koşulu ile sabit sermaye
yatırımlarının % 25 i oranında yardım sağlanmaktadır. B Grubu 'nda yer alan
55 bölgedeki sanayicilere uygulanan yardımın tavam 1,5 milyon Rs! dîr ve
sabit sermaye yatırımlarının sadece % 15’i oranında yardım yapılmaktadır.
113 bölgeyi kapsayan C Grubu'nda, tavan 1 milyon Rs. ve oran % 10'dur.
Bölgesel Sanayi Merkezleri (DIC) Programı; 1978 yılında yürürlüğe girmiş bir
program olup, küçük ve. çok küçük ölçekli sanayiler ile köy sanayilerinin ge­
liştirilmesini teşvik etmek, dağınık durumdaki bu sanayilere yatırım öncesi,
yatırım ve yatırım sonrası dönemlerde, tek elden, tüm hizmet ve desteklerin
verilmesini sağlamak amacıyla uygulamaya alınmıştır.
Mart 1985 itibariyle toplam 434 bölgeden oluşan ülkede 397 DIC açılmıştır.
Bu merkezler sayesinde 1983 yılına kadar 1,18 milyon kişiye ilave istihdam
imkânı sağlanmıştır.
-47 - '
3-2.10 Finansman Hizmetleri :
Eyalet Finansman Şirketleri (SFC), başta yeni işe atılmış müteşebbisler ile
geri kalmış bölgelerdeki projeleri yürüten işletmecilere ve başlangıç kredisi
için başvuran girişimcilere danışmanlık hizmetleri verir. Hindistan Sanayi
Kalkınma Bankası (IDBI) da bu tür hizmetleri vermektedir. SFCler tarafın­
dan hesaplanan özsermaye miktarı ile gerçekte ortaya çıkan sermaye ihtiya­
ca arasındaki farkı kapamak için IDBI, müteşebbislere 2.5 milyon Rs. veya
proje maliyetinin % 20'si kadar (hangisi daha yüksek ise) kredi verir. IBDl'nin başlattığı bir diğer program da ise. 10 milyon Rs. e.kadar olan projelerin
başlatılmasında küçük sanayicilere Küçük Sanayi Geliştirme Şirketleri (SIDC)
veya Küçük Sanayi Yatırım Şirketleri (SIIC) amalığıyla danışmanlık hizmet­
leri verilmektedir.
Kalkınmakta olan bölgelerdeki küçük sanayi işletmelerini teşvik etnıek ama­
cıyla, DIC programı çerçevesinde bir fon oluşturularak Eyalet Hükümetleri
ve Bağlı Bölge idarelerinin küçük sanayicilere başlangıç veya ilâve sermaye
niteliğinde DIC danışmanlığında kredi vermeleri sağlanmıştır. Bu fondan ve­
rilen kredi makina ve ekipman vatınım 200.000 Rs. te kadar olan küçük işlet­
melerin toplam sabit yatırım tutarlarının % 10 ıi civarında olabilmektedir.
Ayrıca nüfusu 50.000'den az olmayan kasaba ve köylerdeki küçük sanayi iş­
letmelerine danışmanlık hizmetleri götürmek veya onlara satınalmaya/kiralama bazında makina temin etmek ürere Eyalet Şirketlerine "başlangıç ser­
mayesi" adıyla açılan bir fon da mevcuttur.
Sanayiye Eyalet Yardımı Programı çerçevesinde. Eyalet Hükümetleri kre­
dilerine ve banka kredilerine garanti vermenin yanısıra pay senedi atımların­
da finansman sağlarlar. Birçok eyalette, kişilere açılan krediler 1000 Rs. ekadar olabilirken, bir veya daha fazla şahsın tasarruflarının değerlendirilme­
si durumunda bu kredi tavanı 5000 Rs.'e kadar yükselebilmektedir. Arsa,
-48bina, makina ve ekipman, stoklar ve diğer maddi duran varlıkların teminat
olarak gösterilmesi hafinde ise 5000 Rs.'ye ilave olarak, gösterilen teminat
değerinin % 75 î kredi olarak verilmektedir. Uygulanan kredi faiz oranı eya­
letler arasında farklılıklar göstermekle birlikte genelde düşüktür. Geri ödeme
sûresi 10 yıl civarında olan bu kredi türii cazip koşullan nedeni ile en çok de­
ğerlendirilen krediler arasındadır.
SFC'ler, Eyalet Hacümetteri'nin bir organı olacak verdikleri kredilerin ya­
nışım, kredi fon kaynaklarım kullanarak kSç& sanayi işletmelerinin orta
ve uzun vadeli finansmanını sağlarlar. Limited şkketier ve kooperatiflere ve­
rilen krediler 10.000 ile 3.000.000 Rs. arasında değişirken, diğer kuruluşlara
verilen krediler bu rakamların % 2 5 -5 0 'â rîvarmda olmaktadır.
Küçük Sanayicilerin yeni makina almalarım kolaylaştırmak amacıyla, makina
bedelinin % 1,25 nisbetinde bir indirim yapılmakta ikgt bu oran, Makina
Alımlannda "Yeniden İndirim - Rediscounting Programı" çerçevesinde %
1,40'a çıkarılmıştır. Böylelikle, Köçfik Sanayici mlriınon, % 1,40 nisbe tinde
ucuza alırken, % l,2 ? lik indirimi yine saba firma yapmakta ve aradaki far­
kı, yani % 0,15lik ıraktan da, IDBI karşılamaktadır. 1978 yıbnda uygulama­
ya konulan bu program sayesinde, 1976-1977 döneminde küçük sanayicilerce alınan makinalann değeri 40 milyon Rs. (23 Trilyon TL) iken 19821983 döneminde 910 milyon Rs. (52 Trilyon Tl.)'ye ulaşmıştır.
Ticari bankalar, kooperatif bankalar, SFCler, SIDCler ve SlICler gibi bel­
li başh finansman kuruluştan tarafından verilen kredilerin
finansman işle­
rim, esas olarak, Hindistan Sanayi Kalkınma Bankası (IDBI) yirütür. IDBI,
bu kuruluşların verdiği 500.000 Rs.fe kadar olan kredilerin ıefuıansmam
% 8,5-11 arasında değişen faizlerle otomatik olarak yapar.
- 49 örneğin: modernizasyon, iş genişletme, iş değiştirme, taşıma vb. nedenlerle
bir küçük sanayici yukarıda adı geçen veya benzeri kuruluşların birinden
% 14 faizle 500.000 Rs.'e kadar kredi alması halinde: IDBI bu finansaanı
sağlayan kuruluşun refinansmamnın
11 faizle geri ödemek koşulu ile he­
men gerçekleştirir.
Hindistan'da kredileri garantileme ve sigorta işlemleri için ilk girişim 1971
yılında yapılmış olup, üç program hazırlanmıştır. 1981 yılında düzenlenen bu
programlara. 1984 yılında çıkarılan kooperatif bankaları için kredi garanti
programı da eklenmiştir. Mevduat sigortası ve Kredi Garanti Şirketi (DICGC)
bu sistemi yürütmekle görevli kuruluştur. Herhangi bir küçük işletme, aldığı
krediyi ödemede güçlükle karşılaşırsa. DICGC, kredinin ödenmeyen kısmının
% 75'ini veya garantilenen miktarı (hangisi daha az ise) kredi kuruluşuna
öder. Kredi garanti kapsamına alınan miktar 25 bin Rs"nin altında ise. yıllık
prim oranı Te 0.5.Üstünde ise c7 0,75 olarak belirlenmiştir. 19S5 yılı haziran
ayı sonu itibariyle garantilenen kredi miktarı 140 milyar Rs. civarındadır.
Ayrıca İhracat Kredi Garanti Şirketi (ECGC) ihracatçı küçük sanayicilere
verilen kredilere
90 ’varan kredi garantisi imkanları tanımaktadır.
3.2.11 Uluslararası İşbirliği Çalışmaları:
Hindistan gelişmekte olan birçok ülke ile. küçük sanayinin desteklenmesi
ve güçlendirilmesi konusunda işbirliği halindedir. Hintli küçük sa n a y i uzman­
lan, 60’dan fazla gelişmekte olan ülkeye çeşitli hizmetler götürmektedir.
Götürülen hizmetler şu alanları kapsamaktadır: küçük sanayi ile ilgili kuru­
luşların organize edilmesi, tekno-ekonomik araştırmalar yapılması, teknik
danışmanlık hizmetleri, sermaye mallan ve ekipman temini, sanayi siteleri
kurulması, teknik dokümanlar sağlanması, ortak iş girişimleri, yan sanayi
kuruluşlarının geliştirilmesi, eğitim, bölgesel kalkınmanın sağlanması.
3.3 Hindistan’da KAgMc Iştetmelct He flgji Kanduflar
' 'J ■
'.î~ı-; r .*
A - Merkezi Düzeydeki Kandaşlar
1 - Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı (SIDO)
(26 Küçük Sanayi Hizmet Enstitüsü (SKİ), 32 Bölge Enstitüsü, 41
Yaygın Hizmet Merkezi, 4 Bölgesel Tfest Merkezi, 1 Tatamhane ve
Eğitim Merkezi. 2 Eğitim Merkezi «e 4t)fetinıMerkezi ağı ile faali­
yetlerini sürdürmektedir.)
2 - Ulusal Küçük Sanayi Şirketi (NSIC)
(4 önemli yerleşim merkezinde açmış olduğa Prototip Gefiştirme ve
Eğitim Merkezleriyle (PDTC) ve ç e p l^ o M iB Te bölgelere göre aç­
tığı bürolar ile faaliyetlerini sftftmdıtBfflr).
3 - Küçük Sanayi Eğitim Enstitüsü (S it il)
4 - Merkezi Takım Dizayn Enstitüsü (CITD)
5 - Merkezi El Aletleri Enstitüsü (CIHT)
6 - Elektrikli ölçm e Afetleri Dizayn Enstitâsö (İDEMİ)
7 - Toplu Eğitim Merkezi (ITC)
B—Eyaletler Düzeyindeki Kandaşlar
1— Sanayi Müdürlükleri (DI)
2— Küçük Sanayi Geliştirme Şirketleri (SIDC)
3— Bölgesel Sanayi Merkezleri (DIC)
4 —Teknik Danışmanlık Kuruluşları (TCO)
-51 C—özel Amaçlı Kuruluşları
1— Kredi ve Köy Sanayi Komisyonları (KVIC)
2— Elle Dokuma Komisyonları
3— El Sanatları Komisyonları
4— ipek Komisyonları
D—Finansman Kuruluştan
1— Hindistan Rezerv' Bankası (RBI)
2— Ticari Bankalar
3—öncü Bankalar
4— Kooperatif Bankalan
5— Eyalet Finansman Şirketleri (SFC)
6— Hindistan Sanayi Kalkınma Bankası (IDBI)
7— Hindistan Sanayi İmar Bankası (IRBI)
8 —Miffi Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Bankası (NABARD)
9— Hindistan Finansman Sanayi Şirketi (IFCI)
10— Hindistan Kredi Garanti Şirketi (CGCI)
11— Mevduat Sigorta ve Kredi Garanti Şirketi (DICGI)
12— ihracat Kredi ve Garanti Şirketi (ECGC)
-5 2 II-TÜRKİYE DE KÜÇÜK SANAYİİ
1 - KÜÇÜK SANAYİİNİN YERİ VE ÖNEMİ
1980 Yılı İcra Planının 212 saydı tedbir UkrnB gereğince DPT ve Halk Ban­
kasının da görüşü alınarak Sanayi ve Ticaret Bakankğmca Kâç& Sanayiye
bir tanım getirilmiştir. Bn tanımla "en çok 25 kişi çalıştıran, bOanço değeri
80 milyon TL.'na kadar makina parkına sahip olup, üretim yöntemleri kıs­
men teknik, kısmen deneye dayanan işletmeler” kfiçft sanayi işletmeleri
olarak belirlenmiştir.
Aynca T.Halk Bankası'nm Sanayi ve Ticaret Bakanbğı'na teklifi üzerine,
1986 yıhndan itibaren geçerli olmak kaydnrh ba tamm revize edilmiştir.
Bu tanıma göre, "en çok 50 kişi çahştıran. bilanço değeri 120 milyon TL'
na kadar makina parkına sahip olan işletmeler" küç& sanayi işletmeleri ola­
rak kabili edilmiştir.
Ancak ilgili tüm kurum ve kurulnşianıı
ortak bir tanım bulunma­
maktadır.
Tablo 14'de 1980 verilerine göre Tvkiye Sanayi Sektöründe faaliyet göste­
ren toplam işletme re çalışanlar saym He btrfikte, Küç& Sanayi işletmeleri­
nin bu toplam içindeki paylan da verilmektedir.
Tablo'dan da görüldüğü gibi sadece işletme savdan dikkate aimAğm/in Tvkiye'yi bir "Küçük Sanayi Ülkesi" olarak
mümkündür. Çünkü,
küçük sanayi işletmeleri toplam işletmelerin * 98,8'ini oluşturmaktadır.
İstihdam açısından ele alındığında küç*k sanıri işletmelerinin payınm
- 53
Tİ3L0:
’4
T C SK IY E
- GENEL S an 4*1 S E < "r a j
İ S L E - ' t S A Y IS I
T T F f lr î----- <s:
F â a l*
CALİ S İ M «
i
S A Y IS I
Kb!
■
4 7.7
16.9
13.3
0 .2
236
9
35.2
53.7
S - .2
13.0
'¿ 3 . 5 0 1
33.04 7
13.334
45.554
61.310
5.5-37
1.7/5
118
12.951
2 S . 357
2.063
3. Ci 2
12.061
23.314
2.05 3
8.CCC
97.0
33.8
39.1
99.3
137.093
54.316
3.23 9
25.022
45.738
57.549
6.604
21.559
2 3.2
8 9 .6
8 0 .2
3 6 .2
331
332
20.553
52.231
20.493
12.264
33.7
33.9
60.219
39.395
49.309
33.103
8 2 .7
9 5 .5
3-11
342
640
3.294
607
3.25=
94.3
53.9
20.532
13.659
3.405
12.031
-15.6
6 4 .8
351
352
353
354
355
356
278
1.113
5
92
2.471
2.C53
230
1.027
i
73
2 . 44C.
2 .0 0 1
52.7
32.3
20.0
35.9
93.7
37.6
22.299
24.245
6.91 5
3.653
15.932
13.163
2.003
6.730
11
697
7.533
11.541
9 .0
2 7 .8
0 .2
19.1
4 3 .2
64.1
‘İ T A l 01S I
361
362
359
709
755
4 .5 3 5
697
742
4 .3 5 :
93.3
9 5.9
35.9
13.339
12.481
53.499
2.790
2.930
17.531
2 7 .0
2 4 .0
3 2 .9
-■tt :t£TAL
371
372
639
¿54
505
434
33.1
93.5
51.624
21.847
5.533
3.332
9 .2
15.3
' î t a j . : î -;v £3
331
332
333
334
335
27.577
9.227
5.027
20.831
243
27.4 12
3 .0 3 2
4.915
20.755
239
39.4
33.4
57.3
33.6
35.3
1'3 .1 5 3
"O .335
-4.513
37.722
1.451
73.042
33.036
! 7.0C2
61.423
1.114
7 1 .7
<-6 .6
■3 3 .2
6 2 .3
7 6.2
:;5 £ 5
390
3.-2 03
3.791
53.5
2 . 175
10.017
3 2 .3
134.118
İ S İ .934
93.3
1.237.472
561.553
4 5 .4
s:o *
ve
tüt.
‘i
OOiU'A VE 0E5I
J5AC
KtHTA
TOPLAİI
3! 1
- 312
313
314
*ı I Î : ğ
323
£ ^
321
322
323
32-5
< iy'î< :-'!£ - ! 930 Ge^el S a n a y i ve
14.1 14
1.313
iş y e r i S a y ^ ı
'
TAOLO:
1b
SANAYİ CltUl'LAKINA Güllt l*;r t MI VE ÇALIDAN SA YISI İLE CIHÜI C U F I VC YARAT İLAM KATMA OECER
ŞAMAYI GRUPLARI
İŞYERİ SAYISI
ÇALIŞAN SAYISI
GIROI
ÇIKTI
KATIM OECER
CIOA TÜTÜN SANAYİ
15. m
69.294
79.419.B14.594
103.689. (142.234
24.249.927.790
DOKUHA DCrtl SANAYİ
S0.92S
131.550
64.349.097.177
100.754.607.814
25.973^23.401
AÛAÇ SANAYİ
32.763
&7.912
30.103.697.080
' 49.053.398.964
M .949.701.684
KAAIT SANAYİ
3.065
15.496
13.089.010.563
19.481.988.063
6.392.977.440
KINYA SANAYİ
5.780
28.780
30.017.813.915
41.394.016.297
11.376.201.390
NCTAL 01 Sİ SANAYİ
5.709
23.371
6.169.781.883
9.071.766.138
3.061..418.575
»40
9.021
9 .IW .M 0 .IIK »
H.!>t.0.&9K2l5
2.441.051.110
62.404
1U6.S22
72.879.100.698
124.054.704.328
38.175.603.630
3.791
10.017
3 .35U.9*9.115
5.884.096.956
2.525.967.841
101.9U4
561.963
30U.496.7U5.130
464.930.812.009
129.146.573.141
Mı!TAL SANAYİ
METAL ÜRÜNLER SANAYİ
OlâER
TOPLAM
Kaynak:
Ol E - 1980 Sanayi ve lîy e r t Suyum
^
% 45,4 olduğu görülmektedir. Ancak küçük işletmelerde sigortası olmayan
işçilerin beyan edilmediği gözönüne alınırsa, bu oranın daha yüksek olduğu
sonucuna varmak mümkündür.
Tablo 15'de sanayi gruplarına göre küçük işletmelerin sayısı, çalışanlar sayısı,
girdi, çıktı ve bunlara bağlı olarak yaratılan katma değer 1980 sayımı sonuç­
larına dayanılarak verilmiştir, imalat sanayinde yaratılan yaklaşık 721 mil­
yarlık toplanı katma değer içinde küçük sanayinin payı 7c 20 oranındadır.
Tablo'da Devlet Sektörü yer almamıştır. Bunun sebebi Devlet kuruluşlarının
ağırlığının olmamasıdır. Örneğin 10—19 büyüklük grubunda devlet kuruluş­
larının ağırlığı *7 0 .2’dir.
2 - KÜÇÜK İŞLETMELERLE fLGlLl KANUNLAR
Bu bölümde küçük işletmeleri doğrudan ve dolaylı olarak ilgilendiren kanun­
lar sayılmışta-. Görüldüğü gibi küçük işletmelerin çalışma hayatını düzenle­
yen genel bir kanun olmadığı gibi teşvik ve destekleme tedbirlerini tek tek
efe alan ve bu alanda küçük işletmelere mahsus düzenlemeler yapan kanunlar
da yoktur.
KÜÇÜK İŞLETMELERİ DİREKT İLGİLENDİREN KANUNLAR
1. 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanunu ve bu Kanunu tadil eden
3153 sayılı Kanun.
2. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu.
3. 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ile Diğer Bağımsız Çalışanlar S.S. Kuru­
mu Kanunu ve Bağ—kur Kanunu.
—56 —
4.
3308
sayılı Çırakhk ve Mesleki Eğitim Kannnu.
5 . 639 sayılı Esnaf Kredilerinin Muafiyeti Kanana.
Kü ç ü k İŞLETMELERİ DOLAYLI İLGİLENDİREN k a n u n l a r
1. 1447 sayılı Ticari işletme Rehni Kanana.
2. 6762 saydı Türk Ticaret Kanana Esnafi Tarif Eden17. maddesi, Esnaf ve
Sanatkârlar siciline de uygulanan 26-40 maddeleri.
3. Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Harçlarının 1/2 nispetinde alınmasını öngören
492 saydı Harçlar Kanonu.
4. 1580 sayılı Belediye Kanonunun Ogifi h&âmkri.
5. 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanuna.
6. 2464 sayıh Belediye Gelirleri Kanuna.
7. 486 sayıh Belediye ve Möteallik Ahkâmı Cezaiye Hakkında Kanun.
8. 80 sayıh Belediyelerce kanılan toptana hallerinin sureti idaresi hakkında
kanun.
9. 1475 saydı İş Kanunu.
10. 506 saydı Sosyal Sigortalar Kanuna.
11. 2559 sayıh Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu.
12. 193 sayıh Gelir Vergisi Kanun re Tadilleri.
13. 306 sayıh Katma Değer Vergisi Kanunu.
- 57 14. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve Tadilleri.
15. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Kanunu.
16. 2004 sayıü İcra ve İflas Kanunu.
17. 394 sayılı Hafta Tatili Kanunu.
18. 2429 sayıü Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun.
19. 6301 sayılı Öğlen Dinlenme Kanunu.
20. 5590 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları Kanunu.
21. 3489 sayılı Pazarlıksız Satış Mecburiyetine Dair Kanun.
22. Ticaret Kanununun 1463. maddesine göre. Tacir ve Esnaf ve Sanatkârları
ve Küçük Sanayiciyi ayırmak için çıkarılan 25.1.1986 tarih ve 86/10313
sayılı Bakanlar Kurulu Karan.
3 - TÜRKİYE'DE KÜÇÜK SANAYÎİ'E YÖNELİK HİZMETLER
3.1 Finansman
Küçük İşletmelerin en önemli finansman kaynağı T.Halk Bankası'dır. Türki­
ye Hafk Bankası'nın ve diğer kredi kullandıran kuruluşların kredi çeşitleri
aşağıda sıralanmıştır.
a. T.Halk Bankası
a) Kooperatif Kredileri
b) Küçük Sanayi Tesis ve İşletme Kredileri
c) Fon Kredileri
b. Sanayi Bakanlığı Fonları
'
i
..., .
a) Organize Sanayi Bölgeleri re Köçfik Sanayi Siteleri Fonları
b) Küçük Sanat Kooperatiflerim GeSşdraıe Fona
c) Küçük Sanayi Geliştirme Fonu
c. Bağ—kur Fonlan
3.1.1 T.Halk Bankası Kredileri
a. Kooperatif Kredileri
1) Esnaf ve Sanatkârlar Kefalet Kooperatifleri aracılığı He kuDandınbn
krediler (1986 yılı için)
Vade Süresi
Kısa Vadeli
Orta Vadeli
Faiz Oram
2 Yıla Kadar
%30
2 -5 Yıla Kadar %35
F«g
Kısa Vadeli Kredilerde % 30
Orta VadeB Kredilerde %35
+
+
+
Kredi Miktarı, TL.
1.000.000
1.000.000-1.500.000
Masraf Karalığı = Müşteriye Maliyet
% 3—5
=
% 33—35
% 3 -5
=
% 38-40
Yukarıdaki tabloya göre Türkiye Halk Bankasının Esnaf veSanatkârlar Kefa­
let Kooperatifleri aracılığı ile kullandırdığı krediler, fa z ve kooperatif mas­
rafları ile birlikte, 1986 yılı içinde kısa vadeli kredilerde % 33’e, orta vadeli
kredilerde %38’e mal olmaktadır.
- 59 2) Bankaca Doğrudan Verilen Krediler (1986 yılı için )
Vade Süresi
Kısa Vadeli
Orta Vadeli
Kredi Miktarı. TL.
Faiz Oranı
1.000.000
1.000.000-1.500.000
2 Yıla Kadar
'r 32
2—5 Yıla Kadar re 35
Bankaca doğrudan verilen kredilerin müşteriye maliyeti:
Faiz
Müşteriye
-f Komisyon - Gider Vergisi = Maliyet
Kısa Vadeli Kredilerde 32
Orta Vad. Kredilerde 7c 35
(x)Gider Vergisi = (Faiz -f- Komisyon) x
3)
Yakandaki Tabloya göre 1986 yılı içinde bankaca doğrudan verilen krediler,
kısa vadeli kredilerde % 35'e, orta vadeli kredilerde ise
38 e mal olmakta­
dır.
Gerek doğrudan, gerekse kooperatif kanalıyla kullandırılan kooperatif kredi­
lerinin limitleri 1 milyon lira ile 1,5 milyon lira arasında değişmektedir.
Banka, T.C. Merkez Bankası kaynaklan dışında kendi kaynaklarından kullan­
dırdığı bu krediler için T.C. Merkez Bankası'ndan 'e 44 destekleme primi al­
maktadır. Destekleme primi alınan kredilerde destekleme primi gider vergiside müşteriye aittir.
b. Sanayi Kredileri
Bankanın ihtisas kredileri kapsamında açılan sanayi kredileri ile özellikle kü­
çük ve orta ölçekli sanayinin gelişmesi, işletmelerde yeni teknolojilerin kul­
lanılması, üretimin arttınlması ve istihdam yaratılması amaçlanmaktadır.
-60 Küçük Sanayi Tesis ve İşletme Kredileri, sanatkâr ve küçük sanayici niteliği
taşıyan ve T.Halk Bankasınca desteklenen sektörde faaliyet gösteren işletme­
lerin makina, araç.gereçve hammadde ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ban­
kanın kendi kaynaklarından verilir.
Küçük Sanayi Tesis ve İşletme Kredileri, kredi talep edene nakit olarak,
fatura karşılığı, makina ve hammaddenin satm alındığı firmalara ödenmekte
ve işyerinde yapılan kontrollerde makinanm veya hammaddenin atölyeye
girip girmediği tasbh edilmektedir. Bu krediler de orta ve uzun vadefi olmak üzere sınıflandırılmaktadır.
1986 yılı için Küçük Sanayi Tesis ve İşletme Kredilerinin vade süresi, faiz
oram, ve kredi miktarı aşağıdaki gibi düzenlenmiştir.
Vade Suest
ORTA VE UZUN
5 Yıl veya
VADELİ KREDİLER daha fazla
Faiz Oranı
Kredi Miktarı
%40
500.000-100.000.000
Küçde Sanayi TESİS ve İŞLETME KREDİLERİNİN Müşteriye Maliyeti
ORTA VE UZUN
(x) Gider Vergisi
Müşteriye
.Faiz + Komisyon + Gider V e rg isi = Maliyet
% 40+
%2
+
% 126
= %4326
= (Faiz + Komisyon) X (% 3)
= (% 40+ %2) X(%3) = % 126
Yukandaki Tablo Va göre 1986 yılı içindeki Küçük Sanayi Tesis ve İşletme
Kredisi orta ve uzun vadefi kredilerde % 4326'ya mal olmaktadır.
-
61
-
~c. Fon Kredileri
Türkiye Halk Bankası. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. Bağ-kur ve Yabancı
Kaynaklı Fonlarla ilgili kredi işlemlerini de yürütmektedir. Sanayi vc Ticaret
Bakanlığı fonlarından verilen krediler ile ilgili geniş bilgi Küçük Sanatlar
Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürlüğü kısmında. Bağ—kur Kredileri
ise Bağ-kur kısmında verilmiştir.
Yurda kesin dönüş yapan işçilerin yeni bir iş kurmalarını ve böylece ekono­
miye katılmalarını temin etmek üzere. Türk-Alman Hükümetleri arasında
oluşturulan dış kaynaklı KSF—1 Fonu T.Halk Bankası tarafından kullan­
dırılmaktadır.
Bu fon'dan gerçek ve tüzel kişilere, projeye bağlı olarak arsa alımı vc düzen­
lenmesi. bina yapımı, işyeri için gerekli makina. araç ve gereçler ile demir­
başlar için yatırım kredisi, üretim için gerekli ham ve vardınıcı maddeler ile
diğer işletme girdilerinin finansmanı için işletme kredisi açılmaktadır.
Yatının ve İşletme Kredisinin faiz, vade ve kredi miktan aşağıdaki şekilde
düzenlenmiştir.
y ade_______ _ Faiz
_________Kredi Miktarı
Yatırım Kredisi
3 Yıl Ödemesiz
10 Yıl
15
750.000 DM Eşdeğer satış
kur'u karşılığı TL.
İşletme Kredisi
1 Yıl Ödemesiz " 15
4 Yıl
750.000 DM Eşdeğer satış
kur'u karşılığı TL.
-62TABLO : 16 TÜRKİYE HALK BANKASI lOEDtLERİNİN 6 YILLIK GELİŞİMİ
1981
T&rkiye Genel Kredi
Hacmi (x)
T.Halk Banka»
1.483.6
1982
1983
V M S 2.7393
(Ifüyoıı TL)
1986
1985
1984
3589.0 4.660.0
8.202.9
62S
91.4
124.6
163.6
256.6
413.6
42
İhtisas Kredileri
%P*yı
TJS
T.Halk Bankası
Toplam Kredi
80.7
İhtisas Kredikrinm
%Payı
518.081
Kredüendirikn Esnaf
Sanatkârlar, ILSanayid Sayın
45L
45
4.6
55
5.0
113J8
159.1
2073
370.8
590.1
803
783
78.9
69.2
70.1
573340 583381
534521 548596 544.677
(x) Dn k t Yatsım Banka» KraHeri bariç.
3.12 Sanayi ve Ticaıet Bakanhğı Fonları
a - Organize Sanayi Bölgeleri te Küçük Sanayi Sfeleri Fonlan
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bütçesinden her yıl "Organize Sanayi Bölgeleri
ve Küçflc Sanayi Siteleri İnşaatı ve İşletme Gidederi Fonu" *na ayıdan meb­
lağ, düşük faizli ve nam vadefi kredi olarak Sanayi ve Ticaret Bakanhğı'nca
hazırlanan tip statüye göre knnıhmış olan K üç* Sanayi Sitesi Yapı Koopera­
tifleri veya Mahalli Belediyelere, Halk Bankası aracılığı 3e belH bir program
çerçevesinde verilerek Knçflc Sanayi Sitelerinin yaygınlaştırılması teşvik
edilmektedir.
Küçük Sanayi Siteleri kredilerinden yararlanabilecek imalatla uğraşan küçük
sanayiciler Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdürlüğünce
belirlenirler ve Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ortağı olarak Bakanlık
kredisinden yararlanırlar.
-
63-
Küçük Sanayi Sitelerinde üst yapı ve sosyal tesisleri için verilen kredi faizleri
Mart 1981 yılına kadar geri kalmış yörelerde 7c 3, gelişmiş yörelerde ise
% 5 olarak saptanmış. 1981 —1987 yıllan arasında gelişmiş bölgelerdeki kü­
çük sanayi siteleri için 7c 15, diğer bölgelerde 7c 12 oranında faiz uygulan­
mış, 1987 yılından itibaren de kalkınmada 1.derecede öncelikli yörelerde
% 15, O. derecede öncelikli yörelerde *7 18, İstanbul—İzmir illerinde 7c 22,
diğer illerde 7c 20 faiz uygulamasına geçilmiştir.
Kredi, bölgelerin ve kooperatiflerin ekonomik durumları gözönünde tutula­
rak ihale bedelinin °*c 30'u ile 7c 100'ü arasında değişken oranlarda verilmek­
tedir.
b— Küçük Sanayi Kooperatiflerini Geliştirme Fonu
Sanatkâr ve küçük sanayicilerin, gelişen ekonomi ve teknolojiye paralel ola­
rak üretimle ilgili sorunları da artmaktadır. Sanatkârlar ve küçük sanayicilerin
bu sorunlarına çözüm getirecek araçlardan en önemlisi Küçük Sanat Koope­
ratiflerinin kurulması ve teşvik edilmesidir. Küçük Sanat Kooperatifleri,
507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar yasası kapsamına giren sanatkâr ve Küçük
Sanayicilerin 1163 sayılı Kooperatifler Yasası Via uygun olarak kurdukları
kooperatiflerdir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca, bu kooperatiflere verilmek
üzere ve kooperatif ortaklarının mesleki faaliyetlerine gerekli her türlü ham­
maddeyi temin, kooperatif ortaklan tarafından üretilen mallann pazarlanması, üretimin kalitesini yükseltme, standardizasyonu sağlama, ambalaj ve
sevk usullerini iyileştirme, ihtiyaç duyulan ortak tesis ve imalathane veya
yardımcı atelyeler açına amaçlarım güden "Küçük Sanayi Kooperatiflerini
GeEştirme Fonu" oluşturulmuştur.
1964—1984 yıllan arasında 658 adet Küçük Sanat Kooperatifi kurulmuştur.
135 kooperatifin 157 adet başvurusu sonucu Sanayi ve Ticaret Bakanlığında
-64öluşturulan bu fondan toplam 431,1 milyon TL kredi verilmiştir. Kredilerin
63 milyon TL 'a makina teçhizat alanında koltmılmak amaayla tesis kredisi,
368.1 milyon TL'sı ise işletme kredisi olsak kullanılmıştır.
Tesis ve işletme kredilerinde faiz ve vade 1. derece gerice yörelerde % 10,
2—4 yıl; 2. derece gerice yörelerde %1 2 ,2 -4 yıl; 3. derecede gerice yöreler­
de % 1 5 ,2 -4 yd şeklindedir.
- 65 -
TABLO: 17 KREDİ KULLANAN KÜÇÜK SANAT
KOOPERATİFLERİNİN İŞ KOLLARINA GÖRE DAĞILIMI
Iş Kollan
Madeni Eşya
Ağaç İşleri
İnşaat İşleri
Dokuma—Giyim "j
Hah—Deri
Fotoğraf—Cam ~j
Kâğıt—Seramik J
Tamircilik—Sanatlar
İp—Sicim—Urgan
Diğer
TOPLAM
Adet
Tesis
44
25
6
49.4
Kredi (Milyon TL.)
İşletme
Toplam
0.1
154.9
69.6
2.0
204.3
69.6
2.1
47
1.8
75.0
76.8
17
13
3
2
0.3
9.7
1.7
27.3
11.6
5.9
21.8
27.6
21.3
7.6
21.8
157
63.0
368.1
431.1
Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı.
-66c— Küçük Sanayi Geliştirme Fona
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, kfiçflc sanayinin değişen ekonomik şartlara
uyumunu sağlamak, yeni teknolojiler kullanmalarını teşvik etmek, küçük
sanayi t««?igrinin beDi ekonomik büyüklükler halinde ve organize bir biçim­
de çalışmalarını temin etmek Özere bu fona oluşturmuştur.
ön incelemeleri Küçük Sanatlar ve Sanayi Bölgeleri ve Siteleri Genel Müdür­
lüğünce yapılarak yerinde incelemek üzere Halk Bankası Genel Müdürlüğüne
gönderilen ve sonuçta uygun görülen 589 firmaya 1984 yılı içinde kredi tah­
sisi yapılması uygun görülmüş ve uygulama talimatları Halk Bankası Fon
Kredileri Genel Müdürlüğüne gönderilmiştir.
1985 Yıh için bu fondan verilen krediler şöyle düzenlenmiştir.
Tesis ve İşletme
Kredileri
Vade Sikesi
i
Faiz
2 -4 Yıl
%10 -12-15
(Tesis kredilerinde
1 Yıl ödemesiz dönem)
Kredi Miktarı
20 Milyon TL.
3 .1 3 Bağ—Kur Fonları
31 Aralık 1984 tarihi itibarıyla konot kredisi olarak 244 kooperatif 8.949
ortağına 1.073.753.165 TL, toplu işyeri kredisi olarak 45kooperatifin 3748
ortağına 268.367.212 TL. ödenmiştir.
Aynı tarih itibarıyla işletme ve tesis kredisi olarak 1.092.320.000TL T.Halk
Bankası kanalayla sigortalılara verilmiştir.
1985 tarihindeki kanun değişikliği ile konut ve toplu işyeri kredisi uygula-
-61
-
masına son verilerek daha kısa vadeli olan işletme ve tesis kredisine yer
verilmiştir.
1985 Yılı için B ağ-kur fonlarından verilen krediler aşağıdaki gibidir
Faiz
Vade Sûresi
Konut Kredileri
İşyeri Kredileri
Kredi Miktarı
275.000
750.000
3 Yıl Ödemesiz, 15 Yıl
3 Yıl Ödemesiz. 10 Yıl
Bu kredilerin müşteriye maliyeti şoyledir.
Faiz
Konut Kredileri
işyeri Kredileri
5fc6
%6
Komisvon
.c
1.5
1.5
Müşteriye
Gider Vergisi = Malivet
0.2
% 0.2
7.7
3 2 İş Yeri Temini
Sanayi siteleri bütün dünyada 501i: yıllardan sonra aşağıda sıralanan amaçlar
doğrultusunda kurulmaya başlanmış veya kuruluşları desteklenmiştir.
a. Sınai kalkınmayı hızlandırmak ve ekonomik kalkınmaya katkıda bulun­
mak.
b. Yeni istihdam alan lan açmak,
c. Sanayii yurt sathına yayarak, mülkiyetin tabana dağılmasını sağlamak.
d. Kırsal ve az gelişmiş yörelerde ekonomik faaliyetleri çeşitlendirmek vc
arttırmak,
-68e. Köçflk Sanayi işletmelerinin vcrtaaBÛİeâtf erttmnak,
f.
Kalkınma planlan paralefinde öncefiki sektörleri desteklemek.
g. Yerleşim bölgelerinde dağınık, elverişsiz «e gpişme imkânlanndan yok­
sun sanayicileri şebir imar planken karartanca uygun sağlıklı çevre ve
mekân şartlarına haiz yeriere taşımak,
h. Küçük sanayicilerin ihtisaslaşmasını sağlamak,
i.
Tali müteahhitlik ¡fişküerinin gelişmesini gağkyacak ortam hazırlamak,
j.
Ortak ihtiyaçlara ve amaçtan ydnelk Safiyetlerin ve teşkilatlanmanın
gefişmesme imkân sağlamak,
k. Devletin, bankalann ve mesleki teşckHBerin geliştirme ve destekleme
faaliyetlerini kolaylaştırmak,
1.
Küçük sanayicilerin sosyal statflerini yflaettmek, teşebbüs nıhonıı gefiştirid ortam hazırlamak.
Planh dönem ile birlikte Türkiye'de de sanayi siteleri uygulamasına önem veribniştir. Türk Sanayi Sektörtofin ve kSçflc sanayi knrntnşlarifnn phn
leri çerçevesinde organizasyona ve teşviki 1962 ydmdan itibaren Devlet ta­
rafından ele ahnarak, Sanayi ve H cset Bakanhğıbfoyesinde teşkilatlandınlan "Köçût Sanatlar, Sanayi Bökeleri ve Siteleri Genel MüdMüğü"'nün de­
netim ve kontrole altmda sürdürülmektedir.
Bu Genel Müdürlüğe bağh nK âçft Sanayi Siteleri Dairesi Başkanlığı" yerle­
şim merkezlerinde dağınık olarak sağlıksız işyerlerinde çalışmalarını svdören, gerek iş kolunun özelliği gerekse şehirleşmenin özellikleri açsından in­
san sağlığına olumsuz etkileri olan ortamdaki Kiç& Sanayici ve Sanatkarla­
rı, bölgenin sınai durumu ve potansiyelini de inceleyerek, gıw*ınri<» şehir
dışmda; banka, PTT, ilkyardım istasyonu, genel kolayhk ¡niteleri, eğitim
merkezleri, işyerleri gibi üst yapı tesislerine haiz kampus şeklinde köçfik sa­
nayi sitelerinde toplamakta, fist yapıların kredflendirilmesi,
rolü ve denetimini sağlamaktadır.
kont­
-69 Küçük Sanayi Sitelerinde aynı tip iş yerlerinin gruplandırılma» ile. ortak fay­
dalanıl fazlalaş tmlması sağlanmakta, ayrıca bu işletmelerin teknik yenilik­
lerden daha kolay yararlanarak ve üretim çeşitliliği sağlayarak, birleşip seri
imalata yönelmeleri teşvik edilmektedir. Her küçük sanayi ateşinde çırak,
kalfa eğitim merkezinin kurulması ile de ülkenin eğitini çalışmalarına katkı­
da bulunulmaktadır.
Bogime kadar çeşitli illerde 132 adet küçük sanayi sitesinin kuruluşu, kredi
ile desteklenerek tamamlanmıştır. Bunlarda 36.616 adet işyeri mevcut olup,
yaklaşık 220.000 işçi çalışmaktadır.
TABLO: 18 TÜRKİYE'DE KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİNİN D
_________________________
Proje
Sayı«
I. 1965-1986 Yıllan arasında
hizmete sunulanlar
132
II. Devam edenler
171
a) 1987 Yılında tamamlanacaklar 44
b) 1987 Yılından sonraya kalanlar. 127
TOPLAM
303
işyeri Çalışanlann Pr^je Tütan
Sayun Sayısı
(Mifyoı^TL.)
36.61$ 220.000
42.906 257.436
11.766
70.596
31.140 186.840
79.522 - f 7 .1 3 2 1 t
Kaynak: "Türkiye’de Küçük İangyi Siteleri Uygulaması”.
1987.
3 >
-71 1987 yılı programında 171 adet Küçük Sanayi Sitesi Projesi mevcut olup,
banlarda 42.906 adet işyeri bulunmaktadır. Programda bulunan Küçük Sa­
nayi Sitelerinden 44 adedi 1987 yık sonunda, 28 adedi ise 1988 yık içinde
bízmete sunulmuş olacaktır.
3 3 Danışmanlık ve Rehberlik Hizmetleri
Küçük Sanayi kesimine danışmanlık ve rehberlik hizmetleri birçok ilgili kurahış tarafından verilmektedir. Birbirinden bağımsız ve kuruluşların kendi
amaçlan doğrultusunda verilen bu hizmetlerin yanısıra KÜSGET, hammadde
seçimi ye kullanımından ürün pazarlamasına kadar tüm işletme fonksiyonla­
rının gerçekleştirilmesinde, küçük sanayicilerin karşılaştıktan idari, mali ve
teknik problemlerinde yönlendirici ve destekçi olarak kapsamlı ve organize
bir rehberlik ve danışmanlık hizmeti vermektedir.
KÜSGET projesi, 1970 yılında kalkınmada öncelikli il Gaziantep'de bir pilot
merkez olarak KÜSGEM'in kurulması ile başlamıştır. KÜSGET Genel Müdüriüğü'nün teşkilatlanmasına esas teşkil eden son kanuni düzenleme Bakan­
lar Kurulunun 1983 yılındaki karan ile geçerlilik kazanmış olan Milletlerarası
andhşmadır. Bu andlaşma ile KÜSGET—Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı
Genel Müdürlüğü, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı şemsiyesi altında kamu tüzel
kişiliğine haiz, işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tabi, yan özerk bir teş­
kilat olarak kurulmuştur.
TABLO: 18 TÜRKİYE'DE KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİNİN DURUMU
Proje
Sayısı
1. 1965-1986 Yılları arasında
hizmete sunulanlar
II. Devanı edenler
a) 1987 Yılında tamamlanacaklar
b) 1987 Yılından sonraya kalanlar.
TOPLAM
İşyeri Çalışanların Proje Tutarı
(Milyon TL.)
Sayun Sayısı
132
171
44
127
36.616 220.000
42.906 257.436
11.766 70.596
31.140 186.840
35.758
214.785.6
48.212
166.573.6
303
79.522 477.132
250.543.6
Kaynak: "Türkiye'de Küçük Sanayi Siteleri Uygulaması". S.BALÂK, STB.
1987.
-72-
KÜSGET’in Yürüttüğü Faaliyetler:
1. Küçük Sanayinin geliştirilmesi amacıyla en etkin hizmetin hangi işkolla­
rında ve hangi boyutlarda verileceği hususunda çalışmalar yürütmek ve
ilgili kurum ve kuruluşlarla gerekli koordinasyonu sağlamak,
2. Türkiye'de Küçük Sanayinin geliştirilmesi stratejisinin belirlenmesine
ışık tutacak ve yeni politikaların saptanmasına yardımcı olacak uluslar­
arası bilgileri toplamak, öneriler hazırlamak,
3. Sistematik olarak, Küçük İşletmelerin;
— Yatırım
— Yönetim
— Üretim
— Kalite
— Teknoloji
— Pazarlama
konularındaki problemlerini belirlemek ve kurmuş olduğu geliştirme merkez­
leri aracılığı ile bu problemlerin çözümlenmesine yardımcı olmak,
4. Küçük İşletmelerin problemlerinin çözümüne ışık tutacak seminer, sem­
pozyum, panel, konferanslar düzenlemek.
5. Küçük Sanayicilere iş temini konusunda gerek kamu gerekse özel
kuruluşların ihale yoluyla yaptırdığı işleri duyurmak, teklif hazırlanma­
mda yardımcı olmak ve işin alınması durumunda üretim sırasında teknik
danışmanlık hizmetleri vermek, bu sektörde kalite bilincinin oluşturulma­
sına katkıda bulunmak.
6. 1 Ekim 1986 tarihinden itibaren Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'ııın kredi
desteği ile S.S. Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatiflerinin sorumluluğu
altında kurulacak olan Sanayi Siteleri inşaatlarını KÜSGET'çe hazırlat­
tırılan Proje Standartlan çerçevesinde projelendirmek ve/veya projelen­
dirilmesini temin etmek.
7. Küçük Sanayicilerin teknik, ekonomik, iç ve dış pazarlar konusunda
ihtiyaç duydukları bilgileri en doğru ve hızlı bir biçimde elde edebilecek­
leri bilgisayar destekli bir bileşim sisteminin kuruluş çalışmalarını yürüt­
mek,
8. Küçük Sanayi İşletmelerinin ürünlerinin tanıtılması ve pazarlaıımasma
yardımcı olmak, ürünlerin iç ve dış fuarlarda teşhir edilmesini sağlamak.
KÜSGET danışmanlık ve rehberlik hizmetlerini Küçük Sanayicilerin yoğun
olarak bulunduğu bölgelerde "Geliştirme Merkezleri" kurarak vermektedir.
Bu merkezlerde küçük sanayicilerin münferiden satın almaya mali gücünün
yetmediği veya almasının rantabl olmayacağı kalite kontrol, test ve analiz
ahaz ve makinaları bulunmaktadır.
Kurulan ilk bölge müdürlüğü Gaziantep'de Küçük Sanayi Sitesi içindedir.
Burada verilen hizmetler şunlardır:
-74— Küçük Sanayicilerin ihtiyaçtan olan kalıp, takım ve aparat dizayn
ile imalattan gerçekleştirilmektedir.
— Isıl işlem atölyesinde bölgenin ihtiyacı olan, çeliklerin sertleştirilme­
si, sementasyon, nonnalizasyon ve tcmperleme işlemleri yapılmakta­
dır.
— Sıcak dövme atölyesinde bölgenin ihtiyacı olan, dövme mamulleri
yapılmaktadır.
— Kimya, fizik ve döküm kumu laboratuvar hizmetleri verilmektedir.
— Kamu kurum ve kuruluşlarının çıkarttıkları ihalelerin teknik ve idari
şartnameleri temin edilerek ihale konusu işi yapabilecek sanayicilere
duyurulmakta ve teklif hazırlamada yardıma olunmaktadır.
— Küçük Sanayicilerin mamullerinin tanıtılması ve pazar imkânlarının
arttmlması için yurt içinde açılan sanayi fuarlarına katılımları sağ­
lanmaktadır.
1985 yılında Ankara'da; küçük ölçekli dökümhanelerin problemlerine ülke
şartlarında uygulanabilen çözümler bularak istenilen kalitede mamullerin
asgari maliyetlerle üretimini sağlamak üzere "Dökümhane Geliştirme Merke­
zi" kurulmuştur.
Merkezde çalışan teknik kadro, gezici ekiplerce veya dökümcülerin başvurmaları sonucu saptanan problemlere kimyasal analiz, metalografi ve kum laboratuvarian desteği ile çözümler getirmektedir.
Merkez tarafından Ankara'da kupol ocakları, sifonlu curuf ayırma sistemleri,
metal depolama potalan tasarımlan yapılmış ve bu sistemlerle döküm süreleri
- 75 -
7c 40 oranında kısaltılmış, verimlilik arttırılmış, hurda ve artıkların crgitilmesi sağlanarak maliyetler düşürülmüştür.
Ayrıca, küçük dökümhanelerin belli bir teknik düzeye erişmelerini sağlamak
amacıyla:
— işe uygun kaliteyi sağlayacak vezin hesapları.
— Bilgisayar ile sıvı metalin maliyet optimizasyonu.
— Ergitme kontrolü.
— Bilgisayar simulasvonu ile gerçekleştirilen yolluk ve besleyici tasarım­
ları,
— Dökümhane ve laboratuvarlarda yapılan kimyasal analizler,
— Döküm kumlarının özelliklerinin yakından takibi ile kalıp kumlarının
neden olduğu hataların asgariye indirilmesi,
— Döküm mamullerinin mikroyapı vc mekanik özelliklerinin belirlenme­
si,
— Hammaddelerin özelliklerinin araştırılması ve seçimi.
konularında hizmetler verilmekte, dökümcülerin pratik tecrübeleri ile teknik
bilginin aynı potada eritilmesi ile etkili ve verimli bir işbirliği sağlanmış ol­
maktadır. Ayrıca dökümcülere ihale duyurulan yapılarak tekliflerin hazırlan­
masında yardımcı olunmakta ve yurtiçi ve yurtdışı fuarlarda firmaların ürün­
leri uzmanlarca tanıtılarak pazarlama desteği verilmektedir.
1986 yılında Ankara OSTİM Küçük Sanayi Sitesi'nde kurulan "Danışmanlık
ve Kalite Kontrol Merkezi" başta kalite kontrol ve pazarlama olmak üzere
Sanayiciye aşağıdaki konularda hizmetler vermektedir:
— Uygun malzeme seçimi,
— -Mamul malzeme kalite kontrolü,
-76— Kalıp, takım ve aparat dizaynları ve üretim yönlendirme,
— Yerleşim planlarının hazırlanması,
— Fuarlara katılım,
— Değişik konularda işyerinde ve alanda teknik danışmanlık,
— Yurt dışından makina ve ekipman getirmek isteyen sanayiciler için
yurtdışı iîe yazışmalar,
— Malzeme satışı,
Ayrıca, 1986 yılında İstanbul ve Bursa Bölge Müdürlüklerinin çekirdek kad­
roları oluşturularak, hizmete başlatılmıştır. Diğer illerde de Bölge Müdürlük­
leri kurma faaliyetlerine devam edilmektedir.
3.4 Teşkilatlanma
3.4.1 İdari Teşkilatlanma
Küçük işletmeler Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu çerçevesinde mesleki dernek*
ler, derneklerin oluşturdukları birlik ve federasyonlar ve üst kuruluş olan
Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu çatısı altında örgütlenmişler­
dir.
a. Esnaf ve Sanatkârlar Derneği:
Küçük işletme sahiplerinin üye oldukları ve kamu kurumu niteliğinde tüzel
kişiliğe sahip bu meslek kuruluşu;
a - Üyeleri ile yanlarında çalışanların ortak ihtiyaçlarım karşılamak,
b — Mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak,
c - Mesleki gelişmeleri sağlamak amacı gütmektedir.
Türkiye'de 4600 Esnaf ve Sanatkârları Derneği bulunmaktadır.
b. Esnaf ve Sanatkârlar Dernekleri Birliği:
Her il merkezinde kurulan ve Birlik ve Dernekler arasında dayanışına kur­
makla ve Derneklerin gelişmesini sağlamakla görevli bir idari üst kuruluştur.
c. Esnaf ve Sanatkârlar Federasyonu:
Federasyonlar üyeleri olan derneklerin mesleki açıdan ihtiyaçlarını karşıla­
mak ve gelişmelerini sağlamakla yükümlüdürler. Ülkede halen 9 Federasyon
bulunmaktadır.
4. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu:
Konfederasyon:
a— Demekler, Birlikler ve Federasyonlar arasında birliği temin etmek.
gelişme ve ilerlemeyi sağlamak,
b — Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca verilecek görevleri yapmak,
c— Esnaf ve Sanatkârların çalışmalarını düzenlemek ve gerekli her türlü
tedbiri almak ve girişimlerde bulunmakla görevli olan ve tüzel kişiliğe
sahip bir kuruluştur.
3.42 Kooperatifleşme
a. Esnaf ve Sanatkârlar Kefalet Kooperatifleri
Esnaf ve Sanatkârlar Kefalet Kooperatifleri kuruluş amacı; gerek teminat
açısından ve gerekse işi ve işyeri direk kredi almasına engel teşkil eden kü­
- 78 çük teşebbüslerin, kooperatifler olarak müteselsil ve müşterek bir sorumluluk
taşıyarak kredi kaynağına güven vermek suretiyle kredi edinmelerini sağla­
maktır.
1960 yılında Türkiye Halk Bankası, Kefalet Kooperatifleri kefaleti ile 160
milyon TL.kredi verirken, 1985 yılında bu miktar 90 milyar TL.*ye yüksel­
tilmiştir. 1985 yılında bu krediden yararlanan ortak sayısı ise 750.000'dir.
b. Üst Kuruluşlar:
Gelişmiş ülkelerin kooperatifleri incelendiğinde, Kooperatiflerin Bölge Bir­
likleri, Bölge Birliklerinin Merkez Birlikleri halinde teşkilatlandığı görülmek­
tedir. Ülkemizde 1163 sayılı
Kanun
bunlara
benzer teşkilatlanmalar
meydana getirmiş bulunmaktadır. Bunlar Birlikler, Merkez Birlikleri, Türkiye
Milli Kooperatifler Birliği ve Danışma Kurulu’dur.
Her türden kooperatifler beHrli adetlere sahip olmak şartıyla, bir üst teşkilat­
lanmayı kendi iradeleri ile yapabilirler. Aym türden kooperatifler, Birlikleri,
Birlikler; Merkez Birliklerim Merkez Birlikleri de Türk Kooperatifçiliğinin
zirve kuruluşu olan Türkiye Milli Kooperatifler Birliğini meydana getirirler.
Kanunun 80. maddesi, Türkiye Milli Kooperatifler Birliği Yönetim Kurulu,
«
•
•
«
Devlet Planlama Teşkilatı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Ma­
liye Bakanlığı, İmar ve İskân Bakanlığı, MiHi Eğitim Bakanlığı ile Koopera­
tifleri finanse eden Bankalar ve Türk Kooperatifçilik Kurumunun birer tem­
silcisinin iştiraki ile "Türkiye Kooperatifler Danışma Kurulunun’ kurulması­
nı öngörmüştür.
Bu Kurulun görev ve yetkileri, çalışma şekli ve şartlan Sanayi ve Ticaret Ba­
kanlığınca hazırlanan bir tüzükle belirlenmektedir.
- 79 c. Küçük Sanat Kooperatifleri:
507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Yasası'nııı 115. maddesinde belirlenen iş kol­
larında bilfiil üretim yapan ve esnaf ve sanatkârlar derneğine kayıtlı olan kişi­
lerin 1163 sayılı Kooperatifler Yasası'na uygun olarak kurdukları kooperatif­
lere "Küçük Sanat Kooperatifleri” denir. Küçük Sanat Kooperatifleri üyele­
rin üretim, tedarik, pazarlama gibi her alandaki ihtiyaçlarına cevap vermek
özere kurulmuştur. Küçük Sanat Kooperatifleri. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı­
nın hazırladığı tip ana sözleşmeye uygun olarak ilçe veya daha büyük yerle­
şim merkezlerinde kurulmaktadır.
35 Eğitim
Öıgön teknik eğitim, ülkedeki teknik insan gücü ihtiyacındaki büyük açıklann çok az bir bölümünü karşılamakta ve kalkınma hızına paralel bir artış gös­
terememektedir. Bu nedenle Türkiye'de yaygın eğitim faaliyetleri ağırlık ka­
zanmıştır. Yaygın eğitim faaliyetleri Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı
bünyesinde 1960 yılında kurulmuş olan Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü so­
rumluluğunda yürütülmekte ve gerçekleştirilmektedir.
1983 yılında Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü ile Çıraklık Eğitimi Genel Mü­
dürlüğü birleştirilmiş ve görevleri:
— Çıraklık Kanununa göre; Çıraklık Öğretimi Merkezleri. Çıraklık Okuhı ve Eğitim Merkezlerinde çırak, kalfa ve ustaların genel ve mesleki
eğitimini sağlamak,
— Örgün eğitim sistemine girmemiş, herhangi bir eğitim kademesinden
ayrılmış veya bitirmiş kişileri yaygın eğitim yoluyla genel veya mes­
leki ve teknik öğretim alanlarında eğitmek
-80olarak beSrlenmiştir.
Söz konusu Genel Müdürlük tarafından yürütülen ve kursiyerlere meslek ve
beceri kazandırmayı amaçlayan başlıca programlar şunlardır:
— Çırakların eğitimi
— Kalfaruı eğitimi
— Ustaların eğitimi
— Eğitici ustaların eğitim
— Meslek kurstan
— Monitor kursları
1983—1984 yıllarında 40 kadar değişik meslek dalında bu programlarla
12.000 çırak eğitilmiş, 30 binin üzerinde usta monitör eğitimden geçirilmiş­
tir. 1984—85 yıllarında ise 20.000 çırak—kalfa, 45 bin eğitici usta yetiştiril­
miştir. Hedef 150.000 çırak eğitecek kapasitenin yaratılmasıdır.
3.5.1 Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu
Geleneksel çıraklık sistemini modern anlamda uygulamaya çahşan ve 1977
yılında yürürlüğe giren 2089 sayılı Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu ile şimdi­
ye kadar 41 meslek dalının eğitim programı hazırlanmış ve 39 il uygulama
kapsamına alınmıştır.
2089 sayılı Kanunda bazı eksik ve yetersizliklerin bulunması, uygulamada ak­
saklıkların görülmesi üzerine çıraklık eğitimi ile ilgili 3308 sayılı yeni bir ka­
nun hazırlanmış ve 19.6.1986 tarihinde uygulamaya konulmuştur.
Bu kanun uyarınca çıraklık, kalfalık ve ustalık eğitimi ile okullarda ve işletme­
lerde yapılacak mesleki eğitimin planlaması, geliştirilmesi ve değerlendirilmesi
- 81 konularında tavsiye kararlan almak ve görüş bildirmek üzere "Çıraklık ve
Mesleki Eğitim Kurulu" oluşturulmuştur. Bu kurulun başlıca görevleri:
a) Çeşitli sektör ve branşta çıraklık eğitimi ile mesleki eğitimi konusun­
da eğitim ihtiyaçlarını saptamak ve Bakanlığa bildirmek,
b) Kanuna göre yapılacak çıraklık ve işletmelerdeki mesleki eğitimde,
uygulama alanına alınacak veya çıkanlacak yer ve meslekleri belirle­
mek ve Bakanlığa görüş bildirmek,
c) Teknolojik gelişmelerin ve iş hayatındaki değişmelerin meslek eğitimi­
ne etkilerini izlemek ve Bakanlığa bildirmektir.
ilkokulu bitirmiş olanlar, bir mesleğe hazırlık amacı ile çıraklık dönemine
kadar işyerlerinde "aday çırak” olarak eğitilirler.
ilkokulu bitirmiş, 13—19 yaş grubunda olan ve sağbk durumu gerçeği mesle­
ğin gerektirdiği işleri yapmaya uygun olanlar "çırak" olarak eğitilirler.
Aday çırak ve çıraklar öğrenci statüsündedirler. .Mesleğin özelliklerine göre
haftada 8 saatten az olmamak üzere 10 saate kadar genel ve mesleki eğitim
görürler. Pratik eğitimlerini iş yerlerinde veya çıraklık eğitim merkezlerinde:
teorik eğitimlerini ise eğitim kurumlannda veya Bakanlıkça uygun görülen
eğitime elverişli işverlerindeki eğitim ünitelerinde yaparlar. Teorik eğitim
haftada 12—16 saat arasındadır. Bu iki eğitim birbirini tamamlayacak şekil­
de planlanır ve yürütülür.
Pratik eğitim, işyeri ve mesleğin özelliklerine uygun olarak usta öğreticinin
gözetiminde yapılır. Aday çırak ve çırak almak için işyerinde usta öğretici
bulunması şarttır.
-83 Kanun uyarınca Bakanlık emrinde ve Merkez Bankası nezdinde "Çıraklık,
Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme ve Yaygınlaştırma Fonu" kurulm uştur.
Fon kaynaklan mesleki ve teknik eğitim metodlan ve amaçlarının araştırıl­
ması, geliştirilmesi ve yaygınlaştınlması; atelye ve laboratuvarlar için araç,
takım ve teçhizat satın alınması; kurslar, seminerler ve eğitim programlan
düzenlenmesi vb. amaçlar için kullanılmaktadır.
3.6 Pazarlama
Küçük sanayicilerin önemli sorunlanndan biri de hammadde ve malzeme
tedariki sorunudur. Esnaf ve meslek gruplarının mesleki ihtiyaçlan ile gerekli
araç ve gereçlerini temin ve dağıtımım yapmak, ana sözleşmelerinde belirti­
len işleri yürütmek amacıyla temin, tedarik ve pazarlama kooperatifleri ile,
teinin, tevzi kooperatifleri adı altında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın uygun
görüşü ile kurulan kooperatiflerde küçük sanayici esnaf ve sanatkâra yönelik
hizmetler verilmektedir.
Küçük Sanat Kooperatifleri, ana sözleşmelerine göre;
1 - Ortakların mesleki ihtiyaçlarını teşkil eden, her türlü hammaddeleri
temin etmek,
2— Ortaklan tarafından imal edilen, mallan satmak için, iç ve dış piyasa­
da pazarlar aramak,
3— Ortaklarına teslim ettiği mal nisbetinde avans vermek ve mal bedelle­
rini tediye etmek,
4 - ihtiyaç ve imkânlar nisbetinde fiyat ve tevzii bakımından, piyasalar­
da düzeni sağlayan rehberlik görevi yapmak,
-845 - Ortakların imalatının, kalitesini geliştirmek ve standardizasyonu te­
min etmek, ambalaj ve sevk usullerini geliştirmek ve masraflarını
azaltmak,
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sergi ve Fuarlar Şube MödmiüğA'nce küçük sana­
yici, sanatkâr ve küçük sanat kooperatiflerinin üretimleri ile Türk El Sanatla­
rını tanıtmak ve iç ve dış pazarlarda satış olanaktan sağlamak amacıyla yurt
içi ve yurt dışı fuarlara katılma çalışmaları yapılmaktadır. 1986 yılında 7
yurt içi ve 16 yurt dışı olmak üzere 23 fuara katilinmiş tır.
3.7 Bilgi Toplama
3.7.1 Esnaf ve Sanatkâr Sicil Uygulaması:
Esnaf ve Sanatkâr Sicili Esnaf ve Sanatkârlara ait bilgilerin belgelendiği, dev­
letin güvencesi altında tutulan ve diğer siciller gibi kamu güvencesine haiz
olan bir sicildir.
1964 yılından beri tutulması öngörülen bu sicil, 507 saydı kanunun 118.
maddesine istinaden Sanayi ve Ticaret Bakanhğı'nca çıkarılan "Esnaf ve Sa­
natkâr Sicil Yönetmeliği" ve "Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sidl Gazetesi
Yönetmeliği” ile 1.1.1984 tarilıinden itibaren yürürlüğe girmiş, ülke çapında
uygulamasına başlanmış, 1984—1986 tarihleri arasında 1.419.084 esnaf ve
sanatkârın sicil kaydı yapılmıştır.
Kanun kapsamındaki Esnaf ve Sanatkârlar, çalışmaya başladıkları tarihten
itibaren 30 gün içinde, yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihde çalışanlar ise,
yürürlüğe giriş tarihinden itibaren engeç 1 yıl içinde, yönetmelikte belirtilen
ve sicile geçmesi gereken bilgiler ile, durumlarında meydana gelen değişiklik­
leri Esnaf ve Sanatkâr Siciline tescil ve ilân ettirmekle yükümlü tutulmuşlar­
dır. Aynca mesleki faaliyetlerde bulunabilmeleri ve ilgili demeklere kaydola-
- 85 bilmeleri için önce sicile yazılmaları gerekliliği hükme bağlanmıştır. Kendini
tesdl ettirmemiş esnaf ve sanatkârlara, mesleki kredilerden yararlanamama.
kamu kuruluşlarından kredi alamama, ihtiyaçları olan ham ya da mamul
maddeleri temin edememe vb. idari nitelikte müeyyideler uygulanmaktadır.
Sicil işlemleri: kaydetme, değişiklik ve kayıt silme olmak üzere üç aşamalı­
dır.
3.72 Sanayi Sicili:
1957 yılında yürürlüğe giren 694S sayılı kanun gereği sigortalı 5 ve üzerinde
işçi çalıştıran ve sanayi mamulu üreten tüm sanayi işletmelerini. Sanayi Ba­
kanlığında tutulacak "Sanayi Siciline" kayıtlan zorunlu kılınmıştır. Bu sici­
le. Sanayi İşletmelerinin kuruluş ve faaliyeti hakkında bilgi, sermaye yapısı,
maldna ve tesislerin cinsi, miktan. üretim kapasiteleri gibi bünyelerini, eko­
nomik ve teknik durumlanm belirten ve her sanayi işletmesinin ve kolunun
özelliklerine göre Sanayi Bakanlığı Yıca tesbit ve ilân edilecek ve ilgililerden
bir beyanname ile istenecek olan bilgiler kaydedilmektedir.
Yeni açılan sanayi işletmeleri bu beyannameleri faaliyete başladıkları tarih­
ten itibaren iki ay içinde doldurup. Bakanlığa vermek zorundadırlar. Sicile
kaydedilen sanayi işletmeleri beyannamede verdikleri bilgilerde bir değişiklik
olduğunda, işletmenin daimi ve geçici olarak kapatılması veya tekrar faaliye­
te geçmesi hallerinde bir ay içinde Bakanlığa bildirmek zorundadırlar.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca 1983'te Sanayi Sicilindeki mevcut bazı bil­
gilerin günün şartlarına uymadığı tesbit edilmiş. Sanayi Sicilinin yeniden dü­
zenlenmesi gerekli görülmüştür.
-
82
-
Çırakhk süresi 3 - 4 yıldır. Bu süre mesleklerin özelliğine göre ögili kuruluşla­
rın görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenir.
Çıra H a r eğitim şikeleri sonunda kalfalık sınavına ahnırlar ve kalfalık hakkmı
elde edenlere kalfalık belgesi verilir.
Kalfalık yeterliliğini kazanmış olanların mesleki yönden gelişmelerini ve ba­
ğımsız işyeri açabilmelerini sağlamak amacıyla Bakanlıkça ’Ustalık Eğitim
Kursları" düzenlenir. Bu kursların kapsam ve sûreleri Çtrakhk ve Mesleki Eği­
tim Kurumu nun görüşü alınarak Bakanlıkça tesbit edilir. Kalfaların ustalık
sınavına girebilmesi için mesleklerinde en az öç yıl çalışmış ve Bakanlıkça
açılan ustalık eğitimi kurslarını başarı ile tamamlamış olmaları gerekir. Kalfa­
lık yeterliliğine sahip ve mesleklerinde en az S yıl çalışmış olanlar kursa ka­
tılmadan sınava doğrudan girebüirfer. U stalık Belgesi" bulunmayanlar usta
unvanı üe çalışamaz, işyeri açamaz ve çalıştırılamazlar. Ustalık yeterliliğini
kazanmış olanlar Bakanlıkça açılacak iş pedagojisi kurslarım başarı üe ta­
mamladıkları takdirde kendilerine "usta öğretidük" belgesi verilir.
50 ve daha fazla işçi çalıştıran işletmeler, çalıştırdıkları işçi sayısının % 5'in­
den az, % 10'undan fazla olmamak üzere, meslek Esesi öğrencilerine beceri
eğitimi yaptırırlar. Hangi iş kollarında ve hangi illerde işletmelerin bu eğitim
uygulaması kapsamına alınacağı Bakanlıkça tesbit edilir. Sözü edilen işletme­
ler bünyelerinde istihdam ettikleri personefin işteki verimini yükseltmek,
yeni teknolojilere uyumunu sağlamak için iş saatleri dışında çeşitli kurslar
açarlar.
Bakanlık aynca, örgün eğitim sisteminden ayrılmış, istihdam için gerekli
yeterliliklere sahip olmayan kişilen iş hayatında istihdam olanağı bulunan
görevlere hazırlamak amacıyla meslek kursları düzenler.
-86Bakanlıkta kurulan bilgi işlem merkezinde, sanayi işletmelerine ait bazı bil­
gilerle birlikte yıllık işletme verileri bilgisayara yüklenerek ilgiB resmi ve özel
sektör kuruluşlarının yararına sunulmuştur.
3.8 Müteşebbisliği Geliştirme
İşsizliği azaltmak, bireylerin gelirini arttırmak şüphesiz çok yönlü bir dizi ted­
birin sürekli olarak uygulanması ve geliştirilmesini gerektirmektedir.
Bu konuda Devletin aldığı tedbirlerden birisi de İstihdam Geliştirme Progra­
mını bir projeler bütünü olarak ele alıp uygulamaya başlamaktır.
Devlet Bakanlığı;
— İşsizliği önleyici proje örnekleri, kendi işini kurmaya yönelik pratik
bilgileri de çalışma hayatında istihdamı geliştirmeyi etkileyen, önle­
yen aksaklıkların giderilmesini,
— Bir iş kurmak isteyenlere veya işini değiştirmek, geliştirmek düşüncesindekilere gerekli olan ve Çok Yönlü Destek denilebilecek; finans­
man, mevzuat, personel, teknik yardım gibi destekleri sabit birer sis­
tem yardımıyla sağlamak için öngörülen Çok Yönlü Destek modülle— rinin nasıl gerçekleştirilebileceğini,
— "İstihdam Geliştirme Projeleri" adı altında ana proje gruplarının
amaç, kapsam ve yöntem olarak incelenmesi ik örnekleri bulunan,
— Yeni iş kuracaklara istedikleri bazı işleri ne şekilde ve nasıl kuracak­
larını gösteren bir dizi kitap yayınlayarak gerekli tedbirleri ve uy■
v gulaması gereken projeler bütününü açıklamıştır.
- 8 7 -
tstihdamı geliştirme çalışma!an belirtilen 17 ana proje grubu yardımıyla
yapılacaktır.
Ana proje gruplarının öncelikleri aşağıda belirtilen faktörlere göre belirlen­
miştir:
— En az yatırını
— En fazla istihdam sağlamak
— En fazla gelir sağlamak
— En fazla pazarlama olanağı
— Coğrafi bölge
— Gerçekleşme sûresi
— Beceri kazandırma
— İşsizlik türünün yoğunluğu
— İstihdam yaratma mecburiyet derecesi.
Ana Proje Gruplan:
1) Çalışma hayatına ilişkin mevzuat düzenlemeleri
2) Atıl kapasitelerin harekete geçirilmesi
3) İşletmecilik problemleri olan kuruluşlara yardım
4) Gerice yörelerde, emek yoğun endüstrilere girdi sağlayan yatırımların
yapılması
5) Güç durumdaki iş şirketlerinin rehabilitasyonu
6) Turizm ev pansiyonculuğu
7) İşsizlerin — beceri kazandırma yolu ile —iş kurmaları veya iş bulma­
larını sağlama.
8) Evde üretimin teşviki
9) Küçük ve orta büyüklükteki teşebbüslere çok yönlü destek sağlanması
10) Yatırım projelerinin hızlandırılması yoluyla erken istihdamın sağlan­
ması
-
88
-
11) Kamu kuruluşlarında verimliBğin arttırılması
12) Heri teknolojinin teşviki
13) Kamuoyunun teklif geliştirmesi
14) Kuruluşlara pazarlama desteği verilmesi
15) Aile planlaması
16) Tasarrufun teşviki
17) Diğer.
3.9 Sosyal Güvenlik (Bağ-Kur)
1950 yılında kurulan T.C. Emekli Sandığı memurları, 1965 yıhnda kurulan
Sosyal Sigortalar Kurumu ise işçileri sosyal güvenlik çatısı altma almıştır.
Türkiye'deki esnaf ve sanatkârlarla diğer bağımsız çalışan lar bu iki kuruluşa
tabi olmamaları nedeni ile yakm zamana kadar bugünkü anlamı ile sosyal gü­
venlikten yoksun kalmışlardır. Bu boşluğu gidermek, esnaf, sanatkâr ve di­
ğer bağımsız çalışanlara hem çalıştıkları sürede, hem de çalışma hayatı
sonunda bazı haklan ve sosyal güvenliği sağlamak amacıyla 2 Eylül 1971 yı­
lında 1479 sayılı kanun De "Bağ—Kur" kurulmuştur. Bağ—Kur kapsamına
alınan kesimin gelişen ve değişen ekonomik ve sosyal -ihtiyaçlarına cevap
gerebilmek için kanunda birçok kere değişiklikler yapılmıştır.
Bağ—Kur kapsamındaki sigortalılara verilen hizmetler aşağıda sıralanmıştır:
1. Sigortalama Hizmetleri
2. Tahsis Hizmetleri
a) Malûllük Sigortası
b) Yaşlılık Sigortası
c) ölüm Sigortası
3. Kredi Hizmetleri
4. Sağlık Hizmetleri
- 89 Ol - TÜRKİYE'DE KÜÇÜK SANAYİİ NİN GELİŞMESİNİ ETKİLEYEN
FAKTÖRLER
Türkiye'de Küçük Sanayiinin gelişmesini olumsuz yönde etkileyen bazı
önemli hususlar vardır ve bunların hızla düzeltilmesi gerekmektedir. Bunlar
aşağıdaki şekilde gruplandınlabilir:
1. KÜÇÜK SANAYİ TANIMINDAKİ BELİRSİZLİK
Dünyada Küçük Sanayi bölümünde de görüldüğü gibi hükümetler kendi ülke
şartlarım gözönüne alarak küçük, orta ve büyük işletmeleri, çalışan sayısı,
sermaye yatırımı ve sektör bazında tanımlamışlardır. Ayrıca küçük ölçekli
işletme, yan sanayi işletmeleri ve çok küçük ölçekli işletmeler için de ta­
nımlar getirilmiştir.
TMdye'de ise küçük sanayi için 1980 yılı İcra Planının 212 sayılı tedbir
hükmü gereğince DPT ve T.Halk Bankası'mn da görüşü alınarak. Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı'nca belirlenen tanım güncelliğini yitirmiştir. Ayrıca bu
tanım küçük sanayi fle esnaf ve sanatkârlara kesin a y ın a hükümler getir­
memiştir.
Dünyadaki örnekler de gözönüne alınarak Türkiye'de esnaf, sanatkâr ve kü­
çük sanayicileri kesin hükümlerle ayıran, günün şartlarına uygun olarak ha­
zırlanacak bir tarama ihtiyaç duyulmaktadır.
2. FİNANSMAN TEMİNİNDEKİ YETERSİZLİKLER
İncelenen ülkelerde küçük sanayinin finansmanının çok sayıda kamu ve özel
kuruluş vasıtasıyla ve geniş kapsamlı olarak ele alındığı görülmektedir. Örne­
ğin Japonya’da bankalar ve özellikle küçük işletmeler için kurulmuş özel
-90finansman kuruluşlarının küçük işletmelere sağlanan toplam krediler içinde­
ki payı % 89'dur. 1983 yılında bankaların toplam kredi hacmi 201 trilyon
Yen (753 trilyon TL.) olup, bunun % 49,8 f küçük sanayi iletmelerine tahsis
edilmiştir.
özel finansman kuruluşlannın hizmet götürmediği bazı işkollarına finansman
- ve tüm küçük işletmelere uzun vadeli duşâk faizli kredi «ağlam ak amacıyla
kurulmuş kamu finansman kuruluştan da bulunmaktadır.
Devletin küçük sanayiciye sağladığı krediler 4 — 12 sene vadeli olup, faiz
oranlan % 0 ile % 5,5 arasında değişmektedir.
Japonya'da küçük sanayinin finansman kaynaklaman gayet cüz’i bir İnamın
ödenmiş sermayenin teşkil etmesi, bana mukabil büyük miktarlarda kredi
kullanarak devamlı yatırım yapmalan Japonya'daki küçük sanayiinin bir
özelliğidir. Ortalama olarak % 14 ödenmiş sermayeye karşılık finansman
kaynağının % 86'srnı borçlanmalar teşkil etmektedir.
Küçük sanayicilerin finansman kuruluşlartadan büyük miktarlarda krediyi
ipotek dahi vermeden temin edebilmeleri, devletin kurduğu "Kredi Granti
Teşkilatı" ve "Küçük İşletmeler Kredi Sigorta Teşkilatı" 'nm verdikleri
teminatlar sayesinde olmaktadır.
Japonya'da "Zincirleme İflasları önleme Fçnu", Kore'de "Karşılıklı Yardım
Fonu" ve Hindistan'da "Refinansman" ve "Yeniden İndirim" uygulamalan
küçük sanayiye finansman sağlamada önemli çözümlerdir.
-Türkiye'de bilindiği gibi küçük sanayiye finansman sağlayan en önemli ve
hatta tek kuruluş T.Halk Bankası'dır. İncelenen ülkelerdeki uygulamalara
bakıldığında Türkiye'de küçük sanayiciye sağlanan finansman im k ân ların ın
ve kuruluşlannın ne kadar kısıtlı olduğu görülmektedir.
-9 1 3 - PAZARLAMA VE İHRACAT KONUSUNDAKİ TIKANIKLIKLAR
Ek alman ülkelerde çok çeşitli malların en büyük toplu alıcısı olan devletin,
atımlarında küçük sanayiciye fırsat eşitliği tanıyan bir politika izlediği görül­
mektedir. örneğin Hindistan'da 872 kalem mal tümüyle küçük sanayicilerin
vetimine ayrılmış olup, kamu atımlarında da 404 kalem mal küçük sanayi­
den temin edilmektedir. Alimi arda küçük sanayiciye büyük firmalarla rekabet
edebilmesi için % 15 fiyat toleransı, geçici ve kesin teminat muafiyeti, önce­
den duyuru gibi bazı uygulamalar mevcuttur. Ayrıca küçük işletmelerin
faaliyet alanlarını koruyucu bir dizi tedbir uygulanmaktadır.
İhracatı geliştirme konusunda da küçük işletmelere bazı özendirici uygulama­
lar sağlanmaktadır. Bunlardan en önemlileri: danışmanlık kuruluşlarının
ihraç edilebilir ürünler konusundaki bilgileri ve numuneleri küçük sanayi­
cilere sağlaması, küçük sanayiciler adına kontrat yapması ve pazarlık etmesi,
knçfic sanayicinin mağduriyetini önlemek amacıyla ihraç değerinin % 85'ini
ihracat gerçekleştiği anda küçük sanayiciye ödemesidir.
Türkiye'de ise yukarıdaküerin tam tersine devlet ihalelerinde istenilen temi­
natlar küçük sanayicilerin karşılayabileceği miktarları aşmakta, ihale kalem­
lerinin parçalananlamaa nedeniyle üretebilecekleri kalemleri seçemeyip iha­
lelere kaülamamaktadırlar.
KÜSGET, ihale duyurularında faaliyet gösterdiği bölgelerle sınırlı kalmakta
▼e önceden bilgilendirilmediği için yeterli sanayiciye uygun zamanda duyuru yapamamaktadır.
-92 4 - DANIŞMANLIK VE REHBERLİK HİZMETLERİNDEKİ
EKSİKLİKLER
Diğer ülkelerdeki uygulamalarda da görüldüğü giln teknik danışmanlık hiz­
metleri; ürün seçiminden, fizibilite çalışmaları ve fabrika yerleşim planlarının
hazırlanmasına, üretim planlaması ve modern makinahnn işletmeye alınması­
na yeni teknolojilerin uygulamalı tanıtımına kadar geniş bir sahayı kapsa­
maktadır. Bu hizmetler konularında uzman kuruluşlar eliyle ve finansman
kuruluşlarının sağladıkları fonlarla küçük sanayicilere verilmektedir. Ayrıca
genel kolaylık atelyeleri, modern makina ve ekipmanlarla donatılmış laboratuvar ve test merkezleri küçük sanayicilerin ortak kullanımına açıktır.
Hindistan'da idari danışmanlık hizmetleri Ori türde verilmektedir. Birincisi,
küçük sanayilerin finansman, üretim, yönetim ,
ve diğer ilgili konu­
larda karşılaştıkları sorunlarım, onların işyerlerinde ele alan ve bu belirli so­
ranların çözümünü hedefleyen "problem çözme" danışm anlığıdır, lkindsi
ise, genel endüstri mühendisliği, pazarlama, finansman, maliyet muhasebesi,
üretim ve benzeri konularda müteşebbislere yönelik 'İşletmecilik kursları''
'dır.
Japonya'da ise yukarıdaki hizmetlere ilaveten köç& işletmeleri tetkik uz­
manları tarafından verilen gezici tetkik ve takip rehberliği hizmeti vardır.
Türkiye'de küçük sanayiye danışmanlık hizmet veren en önemli kuruluş sı­
nırlı bütçesi ve kadrosu ile KÜSGET’tir. KÜSGETin faaliyet alamm genişle­
tebilmesi ve ihtiyaç duyulan her bölgeye hizmet götürebilmesi için dünyada
örnekleri görüldüğü gibi fon kuruluşları ve yardıma diğer kuruluşların kurul­
ması ve bunların entegrasyonunun sağlanması gerekmektedir.
-9 3 5 - BİLGİ TOPLAMADAKİ EKSİKLİKLER
İncelenen ülkelerde, aşağıda sıralanan türde bilgiler, Sanayi Bakanlıkları, kü­
çük sanayi ile ilgili kuruluşlar, finansman kuruluşları, mesleki teşekküller,
öğretim kurumlan ve benzeri kuruluşlar tarafından toplanarak Hindistan'da
SIDO, Japonya'da Küçük işletmeleri Teşvik Kuruluşu, Kore'de Kore Endüst­
riyel Ekonomi ve Teknoloji Enstitüsü (KIET) gibi bir teşkilatta birleştirilerek
kullanıcıların yararına sunulmaktadır.
Bilgi Konulan:
— Firmalarla ilgili bilgiler (üretim konusu, çalışan sayısı, makina parkı
vb.).
— Yeni ürünlerin üretilebilirliği
— Belirli bir yatırım miktan ile çalışabilecek sanayi kollan
— Çeşitli kamu kuruluşlarından sağlanabilecek danışmanlık hizmetleri
— Pazar bilgileri
— Belirli bir imalat veya hizmet konusunda gerekli makina ve ekipman­
ların fiyatlan ve satıcılan
— İthalat belgesi almak için işlemler
— Hammadde teminine ilişkin bilgiler
— Kamu alımianna ilişkin mallar ile ilgili bilgiler
-
-
94
-
Sanayi sitelerinde işyeri temini ile Ogili bilgiler.
Türkiye'de bilgi toplama konusunda Esnaf ve Sanatkâr Sicil Uygulaması ve
Sanayi Sicili uygulaması yanında Türkiye Odalar Birliği'nin kayıtlı sanayi ku­
ruluşlarıyla ilgili bilgi toplama çalışmaları da bulunmaktadır. Ayrıca TÜBİ­
TAK Türkiye Hizmet Envanteri Sistemi adı altında küçük sanayiciye danış­
manlık hizmeti verebilecek kişi ve kuruluşların tesbiti ile ilgili bir faaliyet
başlatmıştır. Ancak bu yollarla toplanan bilgiler yetersiz, düzensiz ve kulla­
nım kolaylığı olmayan bilgilerdir.
6 - EĞİTİM KONUSUNDAKİ AKSAKLIKLAR
Japonya'da küçük sanayiye yönelik eğitim, eğiticilerin eğitimi ve sanayicile­
rin eğitimi temelinde teknik ve idari konulardaki kurslarla verilmektedir.
Hindistan'da ise merkezi ve eyaletler düzeyinde birçok kuruluş küçük sanayi­
de eğitim konusunu çeşitli boyutlarda efe alıp eğitim programlan uygula­
maktadır. Eğitim programlarında ağırlık teknik eğitim ve yönetim eğitimine
verilmiştir. İşletmecilik ve teknik eğitim kurdan müteşebbisleri ve idari kad­
rolara yönelik kurslardır. Teknik kurslar ise küçük sanayi işletmelerinde çalı­
şan işçilerin becerilerini arttırmak ama ayla verilmektedir. Bu kursların ço­
ğunluğu burslu olup, tamamlayanlara sertifika veya diploma verilmektedir.
Türkiye'de ise, 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğitimi Kanunu küçük sanayi­
de çalışanların eğitimini büyük ölçüde çözümlemekle birlikte mesleki eğitim,
teknik eğitim ve eğitimcilerin eğitimi konusunda yapılan faaliyetler sınırlı
kalmaktadır.
-9 5 7 - TAU MÜTEAHHİTLİK KONUSUNDAKİ BOŞLUKLAR
Japonya'da küçük işletmeler ekonominin arkasındaki itid göç olarak kabul
edilmekte ve tali müteahhitlik sistemi geniş bir şekilde uygulanmaktadır.
Yavru firma olarak adlandırılan tali müteahhitler ana firma etrafında yer al­
makta, ana ve yavru firmalar birbirleri dışında diğer birçok ana ve yavru
firma ile iş ilişkileri içinde bulunmaktadır. Bu sistemin uygulanması hızlı
kalkınmanın nedenlerinden biri olmuştur.
Müteahhit firmalara büyük ihtiyaç duyan ve ulusal ekonomideki yerleri çok
önemli olan sanayi kollan hükümet bildirileri ile açıklanmaktadır. Hükümet
ve diğer kamu kuruluşlarının alımlannda küçük ve orta ölçekli işletmelere
fırsat tanınmasına, var olan siparişlerinin de arttırılmasına çaba harcanmak­
tadır. Ana firmanın tali müteahhitlerine teknik rehberlik, ham ve yan mamül
malzeme temini, eğitim ve personel değişimi vb. hizmet ve yardımlan verme­
leri sağlanmaktadır.
Hindistan'da yan sanayinin haberleşme sektöründe üretime katkısı ^ 75'e,
ulaştırma sektöründe ise fc 70'e ulaşmaktadır.
Kore'de 1984 yılında yan sanayide sistematizasyon projesi çerçevesinde
2487 firmaya toplam 48.2 milyon dolarlık kredi sağlanmıştır.
Türkiye'de büyük ve küçük sanayi arasındaki ilişkiler tesadüfi ikili ilişkiler
şekBnde başlamakta, ilişkileri organize edecek bir kuruluş bulunmamaktadır.
Büyük sanayi kuruluşları kendileriyle çalışanların dışmda kalan küçük sana­
yi işletmeleri hakkında derlenmiş bir bilgiye sahip olamamakta, öie vaııdan
küçük sanayiciler de teknik ve ekonomik zorluklar nedeniyle kendilerini tam
anlamıyla tanıtma imkânından yoksun kalmaktadırlar. Bu durumun doğal
bir sonucu olarak da büyükten küçüğe doğru iş akışı istenen dağıl:
olmamaktadır.
7 id :
-9 6 Tali müteahhitlik ilişkileri esnasında ana firma ve tali müteahhidin karşılaş­
tıkları
sorun ların
çözümünde, ilişkilerin koordine edilmesinde bir üçüncü ku­
ruluşa ihtiyaç duyulduğunu vurgulamak gerekmektedir. Diğer ülkeler ince­
lendiğinde de, tali mflteahhitfîk ffişküerinin düzenlenmesi ve/reya koordine
edilmesinde ilk adımın devlet veya bir devlet kuruluşu tarafından atıldığı
görülmektedir.
8 - MÜTEŞEBBİSLİĞİ GELİŞTİRME ÇABALARI
Devletin, doğrudan iş yaratmayarak, işlerin fertler tarafından yaratılacağı
ortamları hazırlaması ve müteşebbisliğin geliştirilmesi, bu doğrultuda verile­
bilecek bir eğitimle mümkündür.
Hindistan'da küçük sanayi kuruluşları, finansman kuruluşları, mesleki teşek­
küller ve benzeri kuruluşlar müteşebbisliği geliştirmeyle ilgifi çeşitli program­
lar uygulamaktadırlar. Aynca müteşebbisliği geliştirme konusunda faaliyet
gösteren iki enstitü bulunmaktadır.
Türkiye'de müteşebbisliği geliştirme konusunda Devlet Bakanhğı'nm "Küçük
ve Orta Büyüklükteki Teşebbüslere Çok Yönlü Destek" adı altında, bir dizi
projeler grubu bulunmaktadır.
9. KANUNLARIN YETERSİZLİĞİ
İncelenen ülkelerde küçük sanayiye yönelik hizmetlerin tümü kanunlar kapsa­
mında verilmektedir. Küçük işletmelerle ilgili Japonya'da toplam 29 kanun
mevcuttur. Bu kanunların hepsi 1963 yılında çıkarılan Küçük İşletmeler Ana
Kanununa dayanmaktadır, örneğin finansman hizmetleri konusunda Japon­
ya'da 14, Kore'de ise 7 kanun mevcuttur. Teşkilatlanmayla ilgili olarak da
Japonya'da 10, Kore'de ise 4 kanunun mevcut olduğu görülmektedir. Bütün
- 9 7
-
bunlar gözönüne alınırsa Türkiye'nin küçük işletmelerle ilgili kanunlarının
ne kadar yetersiz olduğu ortaya çıkmaktadır. Her şeyden önce Türkiye'de
Küçük İşletmelerle ilgili bir Ana Kanunun yokluğu küçük işletmelerin so­
runlarını arttırmakta ve favdalanmalan gereken birçok hizmetlerden yoksun
kalmalarına neden olmaktadır. Bunlar aşağıda maddeler halinde sıralanmak­
tadır.
Küçük işletmeler;
1— İflas hükümlerine tabi değildirler. Bu hal özel ve ticari borçlarından
dolayı işletmelerin, tüm mallarına el konulması sonucunu doğurmak­
ta ve konkordato hakkı vermemektedir.
2— İş Kanununda işçilerin alacakları, belli ölçülerde hacizden korunur­
ken, küçük işletmeler bu tür bir korumaya tabi değildir .
3— 507 sayılı Kanun statik bir kanun olduğu için gelişen küçük işletme­
lerin ihtiyaçlarını karşılayacak durumda değildir.
4— Türk Ticaret Kanununun 11/1 maddesi; Esnaf ve Sanatkârlara ait
işyerlerini ticari işletme olarak kabul etmemektedir. Oysa Kanunun
aradığı;
—Devamlılık kıstası,
—Kâr etmeye yönelik olması,
—Bağımsızlık,
—Aleniyet (gizli bir takım işlerin yapılmaması),
—Faaliyet sının,
şartlan esnaf ve sanatkârlara ait işyerlerinde de mevcuttur.
-
98
-
Tıcari işletme kabul edilmeyince bu işletmeler, haksız rekabet, itha­
lat, ihracat belgesi, kapasite raporu, finvammn korunması, markanın
tescili gibi haklardan yararlanamamaktadır.
5— Gelir vergisi kanununun vergiden muaf esnafı gösteren 9. maddesinin
kapsamı çok dar ve gflnfin şartlarına uygun değildir.
6— 5590 sayılı Odalar Birliği Kanununun 3. maddesinin "b" fıkrasına
göre yılın fliti çalışma günleri ortalamalarına göre, muharrik kuvvet
kullananlarda 5, kullanmayanlarda 10 kişiden fazla çalıştıran işyeri
küçük sanayi olmaktan çıkmaktadır.
7— 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Meslek Vergisiyle ilgili 1.
maddesi küçük işletmelerin aleyhinedir.
-9 9 IV. ÇÖZÜM VE ÖNERİLER
1. KISA VADEDE YAPILMASI GEREKENLER
1.1. incelenen ülkelerde, küçük işletmelerle ilgili bir ANA KANUN ve bu ka­
nuna dayanan, küçük işletmelerin sorunlarına çözüm getiren, kendilerine gö­
türülecek hizmetlerin ne şekilde ve hangi kuruluşlarca gerçekleştirileceğini
beErten, rekabeti teşvik eden, küçük işletmeleri büyük firmalara karşı koru­
yan, işletmeleri biraraya getiren bir dizi kanun mevcuttur. Bu kanunların
Japonya’da 29 tane olduğu düşünülerse, Türkiye'de bu konudaki çalışmala­
rın ve kanunların ne kadar yetersiz olduğu görülmektedir.
Deride belirtilen birçok orta ve uzun vadeli çözümlerin gerçekleştirilebilmesi
için öncelikle bir ANA KANUN ile küçük işletmelerin karşılaştıkları sorunla­
rı giderid, destekleyici ve güçlendirici tedbirlerle ilgili bir çerçeve belirlenme­
li, bilahare hizmetler ve hizmetleri verecek kuruluşlarla ilgili bir mevzuat dü­
zenlenmesine gidilmelidir.
Konuyla ilgili hazırlanan bir yetki kanunu taslağı ek 1 'de verilmektedir.
1.2. Tiffkiye'de genelde kuruluşlar Bakanlıklararası komisyonun belirlendiği
tanımı kullanmaktadır. Ancak kuruluşlarca uygulanan küçük sanayi tanımlannda, uygulamada güçlükler yaratan farklılıklar henüz giderilememiştir. Bu
sebeple dünyadaki örnekleri de gözönüne alınarak küçük sanayiciyi esnaf ve
sanatkârdan ayıran, günün şartlarına uvguıı bir tanım getirilmelidir. Bu ta­
nımla, ne tür hizmetlerin kimlere verileceği belirlenmiş olacaktır.
—
100 —
2. ORTA VE UZUN VADEDE YAPILMASI GEREKENLER
2.1. Küçük sanayinin en önemli sorunlarından biri olan finansman sorununun
çözümlenmesi ve bu konuda karşılaşılan güçlüklerin giderilmesi için alınması
gereken tedbirler aşağıda sıralanmıştır:
a— Türkiye'de küçük sanayiciye finansman sağlayan T.Halk Bankasının, gefişme vadeden sektörler ve çeşitli projler (küçük sanayide modernizas­
yon, standardizasyon projeleri gibi) bazmda mevcut kredi politikasının
bir istisnası olarak bu sektörlerde ve/veya projelerde yer alan küçük sana­
yicilere uygun şartlarda kredi sağlaması, söz konusu sektörlerin gelişme­
sinde ve projelerin başarıyla yürütülmesinde etkin bir rol oynayacaktır.
b— Küçük sanayinin finansman sorunu özel bankacılık sistemi içerisinde de
ele alınarak, kamu ve özel tüm bankaların bu kesime uygun şartlarda
kredi teminine gitmeleri sağlanmalıdır.
c— Küçük sanayicilerin finansman kuruluşlarından daha büyük miktarlarda
krediyi ipotek göstermelerine gerek kalmadan temin edebilmeleri için
Japonya ve Kore'de örnekleri görülen Kredi Garanti ve Kredi Sigorta
Sistemi getirilmelidir ve bu konuyla ilgili te ş k ila tla r kurulmalıdır.
2 2 . Küçük Sanayi işletmelerinin pazarlama konusunda karşılaş tıklan güçlük­
ler, aslında bu işletmelerin yapısal özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Ser­
best rekabet sisteminin sağlıklı bir biçimde uygulanabilmesi ise, küçük işlet­
melerin büyük işletmelere karşı dezavantajlarının giderilmesine ve onlarla
eşit şartlarda rekabet edebilmesine bağlıdır. Bu ortamın yaratılabilmesi için
çeşitli şartlarda rekabet edebilmesine bağlıdır. Bu ortamın yaratılabilmesi
için çeşitli tedbirlerin alınması gereklidir.
-
a.
101
-
İhale Sisteminde Yapılması Gereken Değişiklikler:
(1) Amerika, Japonya, Kore ve Hindistan'da olduğu gibi kanıu atımlarında;
bazı mal ve hizmetlerin küçük işletmelerden daha fazla miktarlarda
yapılmasını sağlayacak değişikliklere gidilmelidir.
(2) Geçid ve/veya kesin teminat yatırma zorunluluğu birçok küçük sanayici­
nin ihalelere katılamamasına neden olan bir sorundur. Bu sorunu çözüm­
leyici, daha çok sayıda küçük işletmenin ihalelere katılmasını sağlayıcı
tedbirlerin alınması gerekmektedir.
(3) Küçük sanayi işletmelerinin katıldıkları ihalelerde işi alabilmeleri için
tercihli fiyat uygulaması sağlanmalıdır.
(4) Küçük sanayi işletmelerinin üretebilecekleri malları seçebilmeleri amacıy­
la ihale kalemlerinin parçalanabilmesi sağlanmalıdır.
(5) İhale duyurularının yayınlandığı tarih ile ihale tarihi arasında, küçük
işletmelerin de ihalelere hazırlanabilmesi için makul bir sürenin bulunma­
sı serbest rekabet sisteminin de gereği olarak sağlanmalıdır.
b. Küçük sanayinin ihracat potansiyelini arttırmaya yönelik kalite geliştir­
me ve pazarlama faaliyetlerine ağırlık verilmeli, ihracatı teşvik edici ted­
birler getirilmelidir. Bu çalışmalar kapsamında küçük sanayicilerin ürün­
lerini çeşitlendirebilnıeleri, ürün kalitelerini yükseltmeleri ve teknolojik
gelişmeleri izleyebilmeleri için dizayn, prototip ve teknoloji geliştirme
merkezlerinin kurulması önem arz etmektedir. Avrupa Ekonomik Topluluğu'na tam üyelik hazırlık çalışmalarım sürdüren ülkemizde küçük
sanayi ürünlerinin yalnızca iç pazarlardaki rekabet gücünün arttırılması­
nın yeterli olmayacağı gerçeğini gözden kaçırmamak gerekmektedir.
-
102
-
c. Küçük sanayi ürünlerinin sergilendiği fuarların düzenlenmesine ağırlık
verilmeli ve dış ülkelerdeki konuyla ilgili fuar ve sergiler daha yakından
izlenmelidir.
d. Küçük işletmelerin, ürün pazarlaması sorunlarım çözümlemek amacıyla
kooperatifler şeklinde birleşmeleri teşvik edilmeli ve mevcut koopera­
tiflere işlerlik kazandırılmalıdır.
3. Küçük sanayicilerin uygun makina seçimi, ürün seçimi, üretim planlama­
sı, fizibilite etüdleri, kalite kontrol gibi ihtiyaçlarına cevap verecek teknik
danışmanlık merkezleri yaygınlaş ürılmalıdır. Küçük işletmelerin ortak
kullanımına açık, genel kolaylık atelyeleri, test merkezleri ve laboratuar­
lar küçük sanayicilerin yoğun olduğu merkezlerde açılmalıdır. Bu konu­
da mesleki teşekküllerin merkezi ve yerel yönetimler ile işbirliğini teşvik
edici tedbirler alınmalıdır.
4. Klasik eğitim anlayışından uzaklaşarak, özellikle istihdam ile bağlantısı,
düşünülerek yeni eğitim kavranılan geliştirilmelidir. Bu yeni eğitim yak­
laşımı ile üretime katkıda bulunacak, ekonomik kalkınmayı arttıracak
kendi işini yaratırken başkalarına da iş imkânı sağlayacak bir girişimci
. tipinin oluşturulması hedeflenmelidir. Genel eğitim politikasında araş­
tırıcılığı ve girişimciliği teşvik edecek, genel kültür düzeyi yüksek kişile­
rin yetiştirilmesini sağlayacak değişiklikler yapılmalıdır.
_ İdari ve teknik konularda açılacak kursların yanışıra işbaşında eğitim ile
modern yönetim prensiplerinin küçük sanayi işletmelerinde uygulanması
sağlanmalıdır.
Küçük sanayide nitelikli işgücü kullanımım sağlamak ve yaygınlaştırmak
amacıyla çıraklık eğitimi, meslek içi eğitimi ve beceri kazandırma kurs­
ları yanısıra yaygın eğitim faaliyetlerine de ağırlık verilmelidir.
- 103 Tiim bu eğitimi yürütecek olan eğitici personele yönelik özel eğitini
programlan hazır laıımahdır.
5. Türkiye’de tali müteahhitlik ilişkilerinin belirli bir düzeye gelebilmesi
için, küçük sanayi işletmelerinin, uzmanlık isteyen işler yapacak kapasi­
teye erişmeleri, imalatta güvenilir kalite standartlarına yükselmeleri ge­
rekmektedir. Tali müteahhitlik ilişkilerinde ana firma ve tali müteahhitin
karşılaşüklan sorunlann çözümünde, ilişkilerin koordine edilmesinde
üçüncü bir kuruluşa ihtiyaç duyulmaktadır. Yabancı ülkelerde tali müte­
ahhitlik ilişkilerinin düzenlenmesinde ilk adımın atılması devlet veya bir
devlet kuruluşunun garantörlüğü üstlenmesi ile gerçekleşmektedir. Ana
firmalann birçoğu bu kuruluşun vereceği tekno-ekonomik danışmanlık
hizmetleri ile asgariye indirgenebilir. Büyük işletmeler verecekleri işlerin,
etüd ve planlaması yapılmış, kalite ve standartlara uygun imal edilmiş ve
zamanında teslimatı yapılmış olarak gerçekleştirilebileceği hususunda
bu kuruluşu bir garanti müessesesi hüviyetinde görecekler ve böylece da­
ha çok sayıda tali müteahhit firma ile iş ilişkisine gireceklerdir. Bu ilişki
sürecinde ana firmaların tali müteahhitlerine gerekli teknik ve ekonomik
yardımı sağlamalan yanında, tali müteahhitleri ürün, proses, ekipman
kullanımı gibi konularda da eğitmeleri gerekmektedir.
6. Mevcut sanayi sitelerinin programı hızlandırılmalı ve bu sitelerin yapımın­
da önemli rol oynayan nakit akışı sorunu en kısa sürede çözümlenmeli­
dir.
7. Küçük sanayi ile ilgili bilgilerin toplanması, derlenmesi ve kullanıma su­
nulması konusunda yürütülen çalışmalar yetersizdir. Konuyla ilgili kuruluşlann faaliyet gösterdikleri alanlarda sorumluluklarının bilincinde ola­
rak bilgi toplama çalışmalarına başlaması gerekmektedir.
- 104 -
Toplanacak bilgiler aşağıdaki konulan kapsamalıdır:
— Küçük sanayi envanteri (firmalara ait teknolojik ve ekonomik bilgi­
ler)
— Teknolojik, ekonomik ve idari konularda uzman envanteri
— Ülkedeki küçük sanayinin işgücü potansiyeli
— Sanayi sorunları ve çözüm paketleriyle ilgili bilgiler
— Hizmet veren kuruluşların faaliyetleri ile ilgili bilgiler
— ihracat konusuyla ilgili bilgiler
— Küçük sanayi için maliyet analizi, yatırım proje profilleri, fizibilite,
pazarlama teknikleri, tali müteahhitlik ilişkileri ile ilgili bilgiler
— Genel sanayi katoloğu
— Küçük ölçekli işletmelerin makina parkı dökümleri
— Finansman kuruluşları ve kaynakların hakkında bigiler
— Mevzuatla ilgili bilgiler
Toplanan bu bilgiler, bir merkez kuruluşda biraraya getirilerek küçük ve bü­
yük sanayicilerin, potansiyel müteşebbislerin, meslek kuruluşlarının, finans­
man kuruluşlarının ve diğer ilgili kuruluşların kullanımına sunulmalıdır.
8. Küçük ve orta ölçekli sanayi işletmeleri mülkiyetin tabana yayılmasında
ve toplumun gerek parasal gerekse işgücü kaynaklarının harekete geçiril­
mesinde en etkili araçlar olarak belirlenmişlerdir. Bu anlamda geri kalmış
bölgelerin kalkındırılmasında çok önemli bir rol oynarlar. Güneydoğu
Anadolu bölgemizde sürdürülmekte olan GAP bu bölgede önemli ekono­
mik ve sosyal değişimlere neden olacak, bu bölgede öncelikle tanma da­
yak bir maddi birikim oluşturulmasını sağlayacaktır. Bölgede üretilen bu
birikimin bölge halkı tarafından yatırıma ve bir kalkınma hamlesine dö­
nüştürülmesi, bu bölgede entegre bir eğitim programı ile birlikte küçük
ve orta ölçekli işletmelerin teşvik edilmesi ile sağlanabilir. Mülkiyetin
- 105 küçük işletmelerle tabana yayılması sosyal ve siyasi istikrarın da bir
garantisi olacaktır.
9. Yukarıda 3, 5 ve 7. maddelerde belirtilen hizmetlerin verilmesi için;
Japonya
Japan Small Business Promotion Corporation
Small and Medium Enterprises Agency
Kore
Korean Federation of Small Business
Small and Medium Industry Promotion Corp.
Hindistan
Small Industries Development Organization
National Small Industry Corporation
Amerika
U.S. Small Business Administration
Belçika
Federation des Petite et Noyennes Enterprises
de Belgique
İtalya
Central Council for Small Industry
Portekiz
Institute for the Support of Small and Medium
Industries
İspanya
Institute de la Pequeña Mediana Empressa
Yugoslavya
Business Association for Small Industry
Hollanda
Central Institute for Medium and Small Enterprises
-
Yunanistan
106
-
Hellenic Organization of Small and Medium Sized
Industries
Endonezya
Small and Medium Business Association
Bangladeş
Bangladesh Small Industries Corporation
İran
Small Industries Organization
Pakistan
Small Industries Pakistan Industrial Development
Corporation
Malezya
Medium and Small Enterprises Association of Malaysia
Tayvan
National Association of Small and Medium Enterprises
Bermuda
Bermuda Small Business Corporation
Avustralya
Small Business Organization of Australia
Small Business Development Corporation
Yeni Zelanda
Small Business Agency
Kamerun
National Centre National D'Assistance pour Petite et
Mayennes Entreprises
Malavi
Small Enterprise Development Organization o f Malawi
Nijerya
Nigerian Association of Small Scale Industrialists
- 107 Senegal
Small Industry Directorate
Gfiney Afrika
Small Business Development Corporation
Tanzanya
Small Industries Development Organization
Uganda
Uganda Small Industries Association
Zaire
Office pour Promotion Des Petites et Moyennes
Enterprises Zaïroises
Zambia
Small Industry Development Organization
Zimbabve
Small Enterprises Development Corporation
emsali olarak Türkiye'de de KÜSGET'in proje hüviyetinden kurtarılıp,
gerekli yasal düzenlemeler yapılarak, kalıcı yurt sathına yayılmış ve söz
konusu görevlerle donatılmış bir kuruluş haline getirilmesi gerekmekte­
dir.
EK - 1
KÜÇÜK VE ORTA BÜYÜKLÜKTEKİ İŞLETMELERİN, ESNAF VE
SANATKARLARIN KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİNE DAtR
YETKİ KANUNU
—
111
—
KÜÇÜK VE ORTA BÜYÜKLÜKTEKİ İŞLETMELERİN. ESNAF VE
SANATKARLARIN KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİNE DAİR
YETKİ KANUNU
AMAÇ:
MADDE 1 —Küçük ve Orta Büyüklükteki işletmelerin, esnaf ve sanatkârların
yıllık icra tedbirlerine, 5 yıllık kalkınma planlarına ve milli ekonominin geliş­
mesine paralel olarak korunması, desteklenmesi, yönlendirilmesi, teşvik edil­
mesi, verimliliklerinin arttırılması, ihracat potansiyelinin yükseltilmesi ve
büyük ölçekli işletmeler ile koordineli olarak çalışmalarını ve çalışanlarının
ekonomik, teknik ve sosyal seviyelerinin yükseltilmesini sağlamak ve bu işlet­
meler ile ilgili olarak kendilerine görev verilmiş ve verilecek özel ve kamu
kurum ve kuruluşları ve mesleki kuruluşlar arasında işbirliği, koordinasyon
ve dayanışmayı temin etmektir. Bütün bu çalışmalarda temel ilke söz konusu
işletmelere değişken ekonomik ve sosyal şartlarda serbest ve adil rekabet
etme şartlarının ve ortamının hazırlanmasıdır.
KAPSAM:
MADDE 2 — B u yetki Kanununa göre çıkarılacak Kanun Hükmünde Karar­
nameler, küçük ve orta ölçekli işletmelerin, esnaf ve sanatkârların içinde bu­
lundukları idari, mali, teknoloji, ekonomik ve sosyal durumlarının günün
şartlarına göre düzenlenmesi için;
a) 3143 Sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatı ve Görevleri Hakkındaki Kanunda,
b) 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununda,
c) 132 sayılı Türk Standartlan Eııstitüsü'nün Kuruluş Kanununda,
-112d) Türkiye Halk Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü'nün Statüsünde,
e) Küçük ve Orta Büyüklükteki Sanayi İşletmelerinin, idari, mali, sosyal
ve ekonomik durumları hakkında diğer Kanun ve Kanun Hükmünde­
ki Kararnamelerin, ilgili hükümlerinde,
f) İkili Andlaşmalar, Uluslararası Andlaşmalar ve Uluslararası Finans
Kuruluşları tarafından finanse edilen projelerde,
yapılacak yeni düzenleme ve değişikliklerle;
a) Tasarrufun teşviki,
b) Müteşebbisliğin geliştirilmesi,
c) Uygun yatırım ortamlarının hazırlanması ve yönlendirilmesi,
d) Ekipman ve yardımcı tesislerin modernleştirilmesi,
e) Teknolojinin geliştirilmesi,
f) Yönetimin modernleştirilmesi,
g) Yapısal güçlendirmenin sağlanması,
h) Faaliyetleri sırasında karşılaşılan güçlüklerin giderilmesi,
i)
İş taleplerinin arttırılması,
j)
İş fırsatlarının düzenlenmesi,
k) İşçi—İşveren ilişkilerinin düzenlenmesi,
1) Çalışanların refahının sağlanması,
nı) Eğitim imkanlarının geliştirilmesi,
n) Finansman darboğazlarının giderilmesi, etkin ve çalışır sistemin ku­
rulması,
o) Sigorta, kefalet ve kredi müessseleri ile olan ilişkiler
p) Kooperatifleşme ve/veya ortak amaçlara yönelik kuruluşlar veya te­
sisler oluşturma,
- 113 r) Çok yönlü destek hizmetleri sağlama,
s) istihdam yaratma,
konularında alınacak koruma ve teşvik tedbirlerini; bağlı, ilgili ve kamu tüzel
kişiliğini haiz kurulacak organizasyonları ve fonları kapsar.
İLKELER:
MADDE 3 — Bakanlar Kurulu 1. Maddede verilen yetkiyi kullanırken küçük
ve orta ölçekli işletmeci ve müteşebbislerin yönetim, üretim, mühendislik,
işletme, pazarlama, malzeme seçimi, tedariki, yatırım konusu seçme, atelve
pratiği, sigorta, kefalet ve kredi müesseseleri ile ilişkiler, işbirliği tesisi, ko­
operatifleşme, ortak atelye ve laboratuvar tesisi, danışmanlık ve eğitim hiz­
metlerini gelişen şartlara ve teknolojiye göre verecek organizasyonu kurma­
yı ve tedbirleri almayı gözönünde bulundurur.
YETKİ SÜRESİ:
MADDE 4 — Bu kanunla Bakanlar Kurulu'na verilen yetki Kanununun ya­
yımı tarihinden itibaren iki yıl süre ile geçerlidir. Bu süre içinde Bakanlar
Kurulu birden fazla Kanun Hükmünde Kararname çıkarabilir.
YÜRÜRLÜK:
MADDE 5 —Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
YÜRÜTME:
MADDE 6 —Bu kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
EK - 2
FEDERAL ALMANYA
BADEN—WÜRTTENBERG EYALETİ
KÜÇÜK SANAYİ DESTEKLEME YASASI
(11 Aralık 1975)
- 117 KÜÇÜK SANAYİ (ORTA DİREK) DESTEKLEME YASASI (MFG)
Federe Devlet Parlamentosu 11 Aralık 1975 günü aşağıdaki yasayı kabul et­
miştir.
BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Konular
Madde —1 —Amaç
(1) Ekonomik yapının dengeli bir biçimde güvence altına alınması amacıyla
bu yasa;
a) Küçük ve orta boyutlu sanatkâr işletmelerinin ve sanayiye yönelik
serbest mesleklerin (orta direk sanayii) baş an gücünü korumak ve ar­
tırmak, özellikle rekabet engellerini ortadan kaldırmak, öz sermaye
.varlıklarını geliştirmek ve
bu işletmelerin ekonomik ve teknolojik
gelişmelere zamanında uyum yeteneklerini geliştirmeyi,
b) Yeni küçük ve orta boy bağımsız işletmelerin kurulup serpilmelerini
kolaylaştırmayı,
c) Bu tür işletmelerde iş ve eğitim işyeri olanaklarını korumayı ve ge­
liştirmeyi hedef olarak benimsemiştir.
(2) Bu hedefe ulaşmak için federe devlet, tüm esnaf ve sanatkâr destekleme
kuruluşlannı seferber eder ve devlet bütçesinden gerekli ödenekleri bu
amacın gerçekleşmesi için kullanır.
- 118Madde - 2 - Kamunun Genel Sorumluluğu
(1) Federe devlet daireleri, yerel yönetim birimleri ve devletin denetimi al­
tında çalışan tüm kurumlar, vakıflar ve kamu kuruluşları bütün plânlama­
larında, uygulama programlarında ve önlemlerinde bu yasanın amaçlarım
gözönünde bulundurmak zorundadırlar.
(2) Birinci paragrafta sayılan hükmi şahsiyetler, ortak oldukları şirketlerde
de bu yasanın amaçlarına uygun etkinliklerin yapılmasını sağlarlar.
Madde —3 —Serbest Sanayi Meslekleri
Sanayide hizmet gören serbest mesleklerin gelişmesine yönelik bu yasa kap­
samındaki önlemler, bu mesleklerin özellikleri
dikkate alınarak uygulanır.
İKİNCİ BOLÜM
Destekleme önlemleri
Birind Kısım
Destekleme İlçeleri
Madde —4 —Kendi Kendine Yeterli Olmaya Yardım
(1) Kendi kendine yeterli olmaya yardım ilkesi bütün devlet desteklerinde
öncelikli bir yardım ilkesidir.
(2) Bu yasa çerçevesinde yapılacak desteklerin ön koşulu, destek alan kuru­
luşun kendisinin de belli bir katılımda bulunması ve projenin başarıyla
sonuçlanması için gerekli güvenceyi verebilecek konumda olmasıdır.
- 119 Madde —5 —Desteklemenin Eşgüdümü
(1) Bu yasa çerçevesindeki destek önlemleri ile federe devletin diğer destek
önlemleri eşgüdümlü bir biçimde yürütülür ve Federal Devletin ve Avrupa
Ortak Pazarının önlemleri gözönünde bulundurulur.
(2) Teşvik önlemlerinin türü ve çerçevesi saptanırken, ilgili sanayi örgütleri­
nin katılımı sağlanır.
Madde —6 —Desteklemenin Finansmanı
(1) Federe devletin bu yasa kapsamında getireceği mali destek, o yılkı bütçe
planlamasına göre saptanır.
(2) Bu yasanın uygulanması için gerekli bütçe kaynaklan ve bağlayıcı yetki
devirleri, federe devlet bütçe usul yasasım» 23. maddesine uyan harca­
malardır ve devletin orta vadeli mali planlamalarında gözönünde bulun­
durulurlar.
(3) Bu yasa çerçevesinde yapılacak bir destek, yönetmeliklerde aksi bir hu­
sus belirtilmedikçe başka kanallardan verilmiş destekler yüzünden engel­
lenemez.
(4) Destekleme için öngörülen kamu kaynaklan, bütçe planına eklenecek
listelerde ayrı ayn gösterilir.
- 120İkinci Kısım
Verim Arttırmaya Yönelik İşletmeler Üstü önlemler
Madde - 7 - önlemlerden Yararlananlar
Destek önlemlerinden yararlananlar genelde sanayi kuruluşları ve onların ör­
gütleri, bazı
h allerd e
de Küçük Sanayi desteklemek amacıyla kurulmuş fede­
re devlet kuruluşlarıdır.
Madde —8
Federe devlet, işverenlerin, yanlarında çalışanların ve bu işyerlerinde meslek
eğitimi görmekte olan kişilerin eğitimleri için açılacak işyeri üstü meslek eği­
timi kursları ya da başka hizmet içi kurslar ve uzmanlık çalışmalarına parasal
katkıda bulunur.
Madde - 9
Meslek eğitimini tamamlayıcı ya da meslek değiştirme eğitimini sağlayıcı
mahiyetteki eğitim merkezlerinin kurulması, genişletilmesi ve donanımı, eği­
tim merkezlerinin geliştirilmesine ilişkin bir program dahilinde parasal yön­
den desteklenir.
Madde —10 —İşyeri Danışmanlığı
(1) Devlet, iş yeri danışmanlığı
1. Küçük ve orta boy işletmelerle sanayiye yönelik serbest meslek men­
suplarına işletme ekonomisi ve işletme teknikleri alanlarında yapıla­
cak danışmanlık hizmetleri,
- 121 2. işletme danışmanlarının hizmet içi eğitimlerini.
3. Kişisel ve grup danışmanlığı için geliştirilecek basılı eğitim araçla­
rını parasal yönden destekleyerek yerine getirir.
(2) Danışmanlığın maliyetini düşürmek için yapılan parasal destekler, işyeri­
nin büyüklüğüne ve danışmanların kullanılma sürelerine göre kademeli
biçimde saklanır.
Madde — 11 —İşbirliği
işletme büyüklüğünün farklılığından doğabilecek zararları devlet özellikle
küçük ve orta boy sanayi işletmelerini şu alanlarda destekleyerek telafi etme­
ye çalışır:
1. Mesleksel bir deneyim alışverişi yapabilecek çalışma gruplarının ku­
rulması ve yaşatılması,
2. İşletmelere yönelik karşılaştırmalı araştırmaların yapılması ve sonuç­
ların değerlendirilmesi,
3. Belli sanayi sektörlerinde işbirliği imkânlarının araşünlmaa ve işbir­
liği maddelerinin ortaya konması.
4. özellikle işletne muhasebeciliği gibi alanlarda ortaklaşa hizmet alına­
cak kuruluşların kurulması.
Madde — 12 —Bilgi Alışverişi ve Belgeleme Hizmetleri
(1) Sanayi ve Tekniğin güncel sorunlarım küçük sanayi mensuplarına tanıt­
mak ve duyurmak amacıyla devlet, yapılacak konferansları ve seminerle-
—
122
—
ri, hazırlayıp basılacak yayımlan ve yapılacak tanıtma sergilerini parasal
yönden destekler.
(2) Aynı amaca yönelik olarak çalışacak merkezlerin kurulup çalış mas.
bilgi toplama, değerlendirme ve yayma hizmetten yapabilmesi için de
parasal destek sağlar.
Madde - 13 —Sanayide Uygulamalı Araşturna ve Geliştirme
(1) Sanayi içinde yapılacak uygulamalı araştırma ve teknik geliştirme çalış­
malarına ve araştırma sonuçlarının işyerlerinde uygulamaya dönüştürül­
mesi için yapılacak ortak projelere devlet destek sağlar.
(2) önemli sonuçlar verecek özel durumlarda tek tek işletmelere de bu
amaçla destek sağlanır.
Madde — 14 —Küçük Sanayi Araştırması
Devlet, küçük ve orta boy sanayinin veya belli sektörlerinin gelişme eğilimle­
rini, üretim şanslarını ve güçlüklerini saptamak üzere araştırma ve anketler
uygulayabilir ya da bu tür araştırmaları destekleyebilir.
Madde — 15 —Araştırma Sonuçlarının Yayımlanması
13. ve 14. maddelerde sözü edilen araştırma sonuçlan genelde kamu oyunun
yararına sunulur.
- 123 Madde - 16 —Fuar ve Sergilere Katılma
Küçük ve orta boy işletmelerin merkezi fuar ve sergilere ortak staııdlardn
katılmalarına parasal destek sağlanabilir.
Madde — 17 — Dış Pazarlara Girme
(1) Küçük ve orta boy işletmelerin dış pazarlara girmesini kolaylaştırmak
amacıyla devlet özellikle şu önlemleri destekleyebilir:
1. Pazar araştırması ve yeni pazarlar bulma önlemleri.
2. İlişki merkezlerinin kurulması,
3. İhracat birliklerinin kurulması,
(2) Ebşka kuruluşlar bulunmazsa, devlet bu önlemleri doğrudan kendisi de
gerçekleştirebilir.
(3) Dış pazarlara girme amacıyla yapılacak desteklerden bağımsız olmayan
ve geçid bir süre için kurulmuş olan çalışma gruplan da yararlanabilirler.
Ancak bu takdirde, kafilanlardan en az bir kuruluşun, parasal yardım
alabilmek için gerekli güvenceleri üstlenmesi gerekir.
Madde — 18 —Kamu ihalelerine Katılma
Teknik ve ekonomik şartlar elverdiği takdirde kamu ihalelerinde, bu ihalelere
küçük ve orta boy işletmelerin de katılabilmesini
ve teklif vermesini
sağlamak amacıyla, ihale konulan parçalara ayrılarak ihaleye çıkarılmak
zorundadır.
-1 2 4 (1) İhalelerin dağıtımı, yürürlükteki ihale şartlarına uymak koşuluyla,
küçük ve orta boy işletmeleri de orantılı olarak ¡haklerden yararlan­
dıracak biçimde yapdmahdır. Bu işlemlerde ihale yönetmefilderinin
yara sıra, bu yasanın amaçlan da dikkate ahnmak zorundadır.
(2) Oluşturulan İmliklerin de, tek işletmeler gibi ve onlara taranan şartlarla
ihalelere katılmaları sağlanmak zorundadır.
(3) İhaleyi alanların, gerektiğinde ve alınan işin elvermesi halinde kısmi iha­
lelerle öncelik küçük ve orta boy işletmeleri de ihale kapsamına almaları,
sözleşmelere konacak maddelerle güvence altma alınmalıdır. Kısmı ihale­
yi alanlara ihalenin bir kamu ihalesi olduğu duyurulmak zorundadır.
(4) 2. madde 1. paragrafa göre hükmi şahsiyetler, ortak oldukları kuruluşla­
ra da bu maddenin 1—3. paragrafı uyarınca davranmayı telkin etmekle
yükümlüdürler.
(5) Devlet, özel sektörün amaca uygun inçimde, yasal çerçeve içinde kalarak
ve uygun bir maliyetle gerçekleştirebileceği iş ihalelerini mümkün olduğu
ölçüde özel sektör kuruluşlarına vermelidir.
Üçüncü Kısım
Sermaye Edinmeyi Kolaylaştırıcı önlemler
Madde — 19 —Borç, Katkı ve Kefalet
Birinci maddedeki amacı gerçekleştirmek için federe devlet, uygun faizli kre­
di, karşılıksız yardım ve kefalet yoluyla yatırımlara, özel hallerde de uygun
- 125 -
faizli kredi ve kefalet yoluyla işletme sermayesine parasal yardımlar yapar.
Madde - 20 —Zincirleme Kefaletler
Devlet, küçük sanayinin kendi kurduğu öz yönetim kuruluşlarının, küçük
sanayinin yararına giriştiği etkinliklerdeki kefalet borçlarına kefil olur.
Bu hallerde kefalet borçlanılın ödenmesi amacıyla kredi ve karşılıksız parasal
yardımlar da verebilir.
Madde —21 —Semıaye Ortaklıklarına Parasal Yardım
(1) Devlet, küçük ve orta boy işletmelerle kamunun desteklediği sermaye
ortaklığına girişen özel sermaye ortaklığı şirketlerine parasal yardım
yapabilir ya da ek semıaye edinmelerine aracı olabilir.
(2) Küçük ve orta boy işletmelerin sermayelerini arttırmak amacıyla onlarla
ortaklığa girişen sermaye ortaklığı şirketlerinin kurdukları sermaye or­
taklıkları kefalet birliklerine de devlet garanti verebilir. Bunların garanti
fonlarının desteklenmesi için kredi ve hibeler sağlayabilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Yürürlük Maddeleri
Madde —22 —Yetkiler
(1) Bu yasanın yürütülmesine Sanayi, Küçük Sanayi ve Ulaştırma Bakanlığı
yetkilidir. Başka bakanlıkların yetki alanlarına giren tedbirlerde, bu
bakanlıkların görüşleri alınmak zorundadır.
-1 2 6 (2) Sanayi, Kûçflk Sanayi ve Ulaştırma Bakanlığı, İm yasada öngörülen ön­
lemlerin uygulamaya konmasını çıkaracağı yönetmeliklerle başka devlet
dairelerine görev olarak venneye yetidfi kılınmıştır.
Madde - 23 —Yönetmefikler
(1) Desteklemenin tfird ve çerçevesiyle, yapılacak devlet nakdi yardımlarının
şartlan ve yollan Maliye Bakanlığı Oe işbirliği yapılarak çıkarılacak yö­
netmelikle düzenlenir.
(2) Yasanın uygulanmasında, ç e n e plânlaması ve yerleşim plânlaması ilke
. ve amaçlarına uyum sağlamaya özen gösterilir.
Madde —24 —Küçük Sanayi Raporu
Federe Devlet Hükümeti, küçük sanayinin gelişmesini konu alan bir raporu
t;
belfi sürelerde parlamentoya sunar. Raporda, ahn»n destekleme önlemleri,
bunların sonuçlan (başan kontrolü) ve y ap ılm a^ gereken başka desteklere
ilişkin öneriler yer alır.
Madde —25 —Yürürlüğe Giriş
Bu yasa, yayımlandığının ertesi günü yürürlüğe girer. İşbu yasa resmen ya­
yımlanmıştır.
Stuttgart, 16 Aralık 1975
Baden —VVürttenberg Federe Devleti Hükümeti
(Başbakan Dr. Filbinger ve Kabinesi)
EK - 3
JAPONYA
KÜÇÜK VE ORTA İŞLETMELER
TEMEL YASASI
(20 Temmuz 1963)
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ
BÖLÜM I
GENEL KOŞULLAR
BÖLÜM II
KÜÇÜK VE ORTA İŞLETMELERİN YAPISINDA
V.S. İLERLEME
BÖLÜM m
TİCARİ FAALİYETLERİN DEZAVANTAJLARININ
GÖZDEN GEÇİRİLMESİ
BÖLÜM IV
MALI İŞLER, VERGİ V.S.
BÖLÜM V
İDARİ FAALİYETLER VE KÜÇÜK VE ORTA
İŞLETME ORGANİZASYONU
BÖLÜM VI
KÜÇÜK VE ORTA İŞLETME POLİTİKASI
MÜZAKERE KONSEYİ
- 131 ÖNSÖZ
Ökemizde küçük re orta teşebbüsler, madeni ve endüstriyel üretimin genişle­
mesi. malların kolay dağılımı, denizaşırı pazarlardan yararlanma, istihdam
olanaklarının artışı ve aynı zamanda ulusal geçim istikran gibi bütün alan lar-
- da ulusal ekonominin gelişmesine katkıda bulunmuştur, inanıyoruz ki, kü­
çük ve orta teşebbüslerin böyle ekonomik ve sosyal hizmetleri ileride sadece
değişmeden kalmayacak ve fakat, serbest ve tam rekabet kurallarına dayanan
ekonomik toplumda, ulusal ekonominin yükseliş ve istikrarına ek olarak,
kalkınma ve büyüme için sürekli olarak önemli olacaktır.
Bununla beraber, teşebbüsler arasında mevcut bulunan, dikkate değer ücret,
teşebbüs kazana, verimlilik farklılığı, son zamanlarda işçilerin yaşam stan­
dartlarının yükselmesi ve küçük ve orta teşebbüslerin yönetim istikrarına bü­
yük bir engel oluşturmaktadır. Diğer taraftan, ekonominin, muhteşem büyü­
yüşünü doğallıkla takip eden işgücü eksikliğine ek olarak, dış ticaretin liberaSzasyonu dolayısıyla arz ve talep yapılarındaki değişme, teknik devrimlerin
gelişmesi ve yaşam biçiminin değişmesi ziyadesiyle orta ve küçük teşebbüsle­
rin ekonomik ve sosyal temellerini değiştirecektir.
Böyle durumlarda küçük ve orta teşebbüsler gelişme ve büyümesinin tesisini,
küçük ve orta teşebbüslerin kişisel girişimlere saygı göstererek ve onların
gömülü çabalarım özellikle küçük ölçekli teşebbüslerde işçilerin yaşam
standartlarının yükseltilmesi için böyle uygun bedel öderken teşvik etme,
ek olarak küçük ve orta teşebbüslerin ekonomik ve sosyal engellerinden do­
ğan dezavantajları düzelterek başa çıkmak, küçük ve orta teşebbüslerin hiz­
metlerine sadece karşılık olarak değil, ve ulusal ekonominin dengeli kalkınma
ve büyümesini endüstriyel yapmın çok ilerlemesi ve endüstrinin uluslararası
rekabet gücünün kuvvetlendirilmesi ile gerçekleştirmeye niyetli insanlarınuzın üzerine yüklenen bir görevden de.
- 132 —
Ve bundan dolayı, bu yasa, küçük ve orta teşebbüslerle ilgili politika hedef­
lerini tanımlamak ve küçük ve orta teşebbüslere ¡terlemeleri gereken yeni
açık bir yol oluşturmak için oluşturuldu.
BOLÜM I
GENEL KOŞULLAR
(Politika Hedefi)
Madde 1 : Ulusal ekonomideki küçük ve orta işletmeler tarafından ycriııc ge­
tirilen önemli görev karşısında, küçük ve orta teşebbüslerle ilgifi devlet politi­
ka hedefi, teşebbüsler arasında farklı verimlilik eşitsizliklerini düzeltmek ve
küçük ve orta teşebbüslerin gönüllü çabalarını desteklemeye ek olarak küçük
ve orta teşebbüslerin ekonomik ve sosyal şartlarından dolayı dezavantajları
düzeltmek ve ulusal ekonominin büyümesi ve gelişmesi ile karşılaşmak için
böyle bir yolda ticari koşulları ve verimlilikte düzeltme amaçlanarak, küçük
ve orta teşebbüslerin gelişme ve büyümesini sağlamak ve aynı zamanda küçük
ve orta işletmeler işçilerinin ekonomik ve sosyal durumlarının yükselmesine
katkıda bulunmak olmalıdır.
(Küçük ve orta teşebbüslerin faaliyet alanı) (1)
Madde 2 : Bu yasaya uygun olarak alınan devlet politika uygulamasının idare­
si altında küçük ve orta işletmeciler, genellikle izleyen ayrı ayrı maddeler de
sözü edilenlerdir ve faaliyet alanı bundan dolayı, izleyen maddeler hükmü
altında hedefe ulaşma amacı için etkili bir şekilde icra edilebilecek politika
uygulaması her politika uygulamasında karar verilecektir.
1) Düzenli ücretli :^çi toplamı 300 kişi veya daha az ve ana uğraşı endüstri
madencilik, taşımacılık veya diğer iş kategorileri (böyle bir hariç tutan
iş kategorisi izleyen maddede bahsedilmektedir) olan şirket ve bireye
ek olarak sermaye miktarı veya toplam yatırım miktarı 100.000.000 yen
veya daha az olan bir şirket
- 134 2) Düzenli ücretli işçileri 100 kişi veya daha az ve ana uğraşı toptan satışa
ait olan şirket ve bireye ek olarak sermaye inik tan veya toplam yatmm
m iiftan 30.000.000 yen veya daha az olan şirket düzenli ücretli işçileri
50 kişi veya daha az ve ana uğraşı perakende satış veya hizmetlere ait
olanlara ek olarak sermaye miktan veya toplam yatırım miktan 10.000.
000 yen veya daha az olan şirket sermaye m iktan veya toplam yatırım
miktan 10.000.000 yen veya daha az olan şirket
(Devlet politika uygulaması)
Madde 3 : Madde l'd eld hedefe varmak için. Devlet —genelde politika konu­
sunda — izleyen her bir maddede bahsedilen hnsnslstr için gerekli politika uy­
gulamalarım kullanır
1) Küçük ve orta teşebbüslerin tesisatlarının (ya da bina) modernizasyonunu
ikna yoluyla teşvik etmek
2) Uygar sevk ve idare yöntemleri, sevk ve idaredeki kişilerin yeteneklerini
arttırmak vesaire yoluyla küçük ve orta işletmelerin işletme yönetimine
rasyonelleşmesinin tesisi
Madde 3 :
3) Teknisyenler ve usta işçilerin eğitimi, teknolojik araştırma ve gefiştinnenin artırımı yoluyla küçük ve orta işletmelerin teknolojisini yükseltmek
4) Küçük ve orta ölçekli işletmelere ödenek yardımını ortak iş yapmayı
teşvik etmek, fabrika mağaza vji.'nin ortaklaşa kurulmasını, uğraş deği­
şimim ve perakende ticarette işletme modernizasyonunu teşvik etmek
(Aşağıda, küçük ve orta işletmelerin yapısında ilerleme olarak belirtiyor)
- 135 5) Küçük ve orta işletmelere ticari koşullarıyla ilgili dezavantajlarım tekrar
gözden geçirip düzeltmek için altkontrat tahsisatlarına yardım etmek ve
aşm rekabeti önlemek
6) Küçük ve orta işletmelere« üretilmiş malların ihracatını artırmak ve kü*
ç& ve orta işletmelerce arzediten mal ve hizmetlere talebi artırmak
7) Küçük ve orta işletmelerdeki kişilerin ticari faaliyetlerini koordineü
yöneterek küçük ve orta işletmelerin ticari faaliyetleri için elverişli durumu sürekli olarak korumak.
8) Küçük ve orta işletmelere gerekli işgücünü emniyet altına almaya ek
olarak, aynı zamanda, küçük ve orta işletmelerdeki işçilerin refahının
yükseltilmesi ve ilgili işçi tahsisat yardımının sağlanması,
Madde .4 : Yerel kamu şahıslan devletin uygulama politikasına uygun uygu­
lama politikası icra etmek için çaba sarfedeceklerdir.
Madde S : Hücümet madde 3. hükmü altında uygulama politikasını yürürlüğe
koymak için yasamalı ve mali tedbirler alacaktır.
Madde 6 : Küçük ve orta girişimciler, ekonomik ve sosyal değişmelere uya­
cak, işlerinin teşvik edilen gelişme ve büyümesi amacıyla ticaret koşullan
ve verimlilik artışı için çaba gösterecekler.
2) İşi konusunda küçük ve orta işletmecilerle bağlantısı olan küçük ve orta
işletmeciler dışındaki her kişi madde 3 veya madde 4. hükmü altında
uygulama politikasında işbirliği yapacaktır.
- 136Madde 7:Hükümet Küçükve Orta işletme Politikası Müzakere Konseyi'nin
fikrini almak şartıyla küçük ve orta işletmelerin gerçek durumlarım açık­
lığa kavuşturmak için muayyen zamanlarda gerekli incelemeyi yürütecek
ve sonucu yayınlayacaktır.
Madde 8 : Hükümet, heryd, hükümet tarafından yürütülen küçffik ve orta iş­
letmeler üzerindeki uygulama politikası ve küçük ve orta işletmelerin eğilim­
leri ile ilgili raporu Diet'in (Diet: Japonya Millet Meclisi) onayına sunacaktır.
2) Hükümet, Küçük ve Orta İşletme Politikası Müzakere Konseyi'nin fikrini
alarak önceki paragrafta bahsedileli raporda küçük ve orta işletmelerin
eğilimi degözönünde tutularak uygulama politikasını açıklığa kavuşturu­
lacak bir bildiri hazırlayacak ved iefm onayına sanacaklar, şeklinde düzel­
tilecek.
- 137BÖLUMII
KÜÇÜK VE ORTA İŞLETMELERİN YAPISINDA V.S. İLERLEME
Madde 9 : Devlet, küçük ve orta işletmelerin tesisatlarının modernizasyonunun
gerçekleşmesi amacıyla, sermaye donatımının genişleme», küçük ve orta işlet­
mecilere tesisat anlaşmalarında rasyonelleşme ve modernize edilmiş tesisatın
yerleştirilmesini yükümlenebilsin diye gerekli uygulama politikasını sağlaya­
caktır.
(Teknolojinin yükselmesi)
Madde 10 : Devlet, küçük ve orta işletmelerin teknolojisinin yükselmesi ama­
cıyla, laboratuar ve deneysel anlaşmalar, teknolojinin araştırma ve gelişme­
sinin ilerlemesi ve teknolojik danışmanlık teknisyenler eğitimi ve usta işçilere
yetiştirilmesi ile bir arada taahhütlerin yayılması için gerekli uygulama poli­
tikasını sağlayacaktır.
Madde 11 : Devlet, küçük ve orta işletmelerle sevk ve idare rasyonelleşmesi
amacıyla, idari danışmanlık için Organizasyon anlaşması sevk ve idareyle yü­
kümlü kişilerin eğitimi ve çalışmasının yükümlülüklerinin yayılmasına ek ola­
rak, idari danışmanlık ve inceleme için gerekli uygulama politikasını sağlaya­
caktır.
Madde 12 : Devlet, küçük ve orta ölçekli işletmelere ödenek yardunı amacıyla,
ortak yatırım v.s. yollarla işletme kuruluşu ve devirlerinin pürüssüz olarak
yüklenilmesinde küçük ve orta işletmelere yetki vermek için gerekli uygulama
politikasını sağlayacaktır.
-1 3 8 2) önceki 3 madde hükmü altında uygulama politikası sağlanması aranda.
Devlet, küçük ve orta ölçekli işletmelere işletme ölçeği ödenek yardımı
. konusunda gereken özeni gösterecektir.
3) Hükümet özellikle küçük ve orta işletmelerin işletme ölçeği ödenek yar­
dımı gerektiren iş ayrımı konusunda, uygun üretim ölçeği gibi bir uygun
işletme örneği befirleyecek ve bunu yayınlayacaktır.
Madde 13 : Devlet, madde 9 ile bir önceki maddenin hükmü alfanda uygulama
politikasının önemli bir bölümü olarak, küçük ve orta işletmecilerin, koüektif
fabrikalar, mağazalar vs. kurması müşterek iş yapma yardımı, karşılıklı yar­
dım sayesinde işletme ölçeği ödenek yardımı ve sevk ve idarenin rasyonelleş­
mesi, tesisatlarının modernizasyonunu işbirliği yaparak etkili şekilde yerine
getirebilmeleri için gereken uygulama politikasını sağlayacaktır.
(Commerce and services)
Madde 14 : Devlet, madde 9 veya madde 11 ile bir önceki maddenin hükmü al­
tında uygulama politikası alınmasına ek olarak, küçük ve orta ticaretin dağıtım
yapısının rasyonelleşmesini yerine getirmesi gibi bir yolla perakende satışda
işletme modernizasyonu için gerekli uygulama politikasını sağlayacaktır.
2) Devlet, madde 9 veya madde 11 ile bir önceki maddelerin hükmü alfanda
veya küçük ve orta hizmetler veya ticaret konusunda uygulama politikasını
sağladığı zaman, bölgesel koşullara gerekli özeni gösterecektir.
Madde 15 : Devlet, arz ve talep yapılan v.s.'deki değişmelere uygun olarak kü­
çük ve orta işletmecüerce yükümlenilen iş değiştirmenin kolayca gerçekleş­
mesi için gerekli uygulama politikasını sağlayacaktır.
- 139 2) Devlet, önceki
paragraf hükmü altında uygulama politikasını sağladığı
zaman, küçük ve orta işletmeciler işçilerinin tekrar istihdam edilmesini
kolaylaştırmak için gerekli özeni gösterecektir.
Madde 16 : Devlet, işçi geçim ödenek yardımı ve küçük ve orta işletmelerdeki
işçilere gönencini yükseltmek amacıyla gerekli uygulama politikasını sağlaya­
cak ve ayrıca, küçük ve orta işletmelere gereken iş gücünü sağlamak amacıyla,
meslekle ilgili eğitim ve tanıtım gibi yükümlülüklerin genişlemesi için gerekli
uygulama politikasını sağlayacaktır.
-1 4 0 BÖLÜMIII
Ticari faaliyetlerin dezavantajlannın gözden geçirilmesi,
17 : Devlet küçük ve orta işletmelerin işletme istikran ve ticari koşulla­
rın yükseltilmesine yardım etmek için ticari faaliyetlerini gönüllü olarak koor­
dine ederek aşm rekabeti önleyebilmeleri gibi bir düşünceyle organizasyon
Madde 18 : Devlet, ticaret altkontrat tahsisatına yardım etmek alt kontrat
ödeme «telem esi için gerekli uygulama pofitakası benimseyecek ve aym za­
manda alt kontrat ilişkilerini modernize ederek küçük ve orta işletmecilerin
alt kontrat ilişkilerinde uğraşılarım gönüllü olarak harekete geçirebilecekleri
ve yeteneklerin daha etkin bir şekilde gösterebileceklerini düşünerek gerekli
uygulama politikası sağlayacaktır.
Madde 19 : Devlet, küçük ve orta işletmeciler dışındaki diğer kişilerin ticari
faaliyetlerinden dolayı küçük ve orta işletmecilerin menfaatine kanunsuz bir
tecavüzü önlemek ve küçük ve orta işletmecilerin ticari faaliyetleri için elverişS fırsatları emniyete almak için mücadele anlaşmaları v.s. organizasyonu
düzenlemek amacıyla gerekli uygulama politikasını benimser.
Madde 20 : Devlet, küçük ve orta işletmeler tarafından arzedilen mal ve hiz­
metlere talebin artması için devlet tarafından mal ve hizmetlerin istihsali ko­
nusunda küçük ve orta işletmeciler tarafından alman sipariş fırsatlarının art­
ması için gerekli uygulama politikasını çıkarır.
Madde 21 : Küçük ve orta işletmelerce üretilmiş mamullerin ihracatım artır­
mak için, küçük ve orta işletmelerce üretilmiş ihracatla ilgili malların rekabet
- 141 gücünü destekleyecek ve aynı zamanda ihracat ticari düzeninin kurulması ve
denizaşırı pazarlardan yararlanmak için gerekli uygulama politikasını benimse­
yecektir.
Madde 22 : Devlet, başlıca ithal edilen mallara karşı küçük ve orta işletnıelerce üretilmiş malların rekabet gücünü artırmak amacıyla gerekli uygulama poli­
tikasını almasına ek olarak, mal ithalatının aynı zamanda rekabet halinde mal
üreten küçük ve orta işletmelere ciddi bir zarar vermesi olası olan veya malla­
rın ithalatı durumlarında eğer acil ise tarife oranlarında düzenleme veya itha­
lat kısıtlaması vs. için gereken uygulama politikasını düzenler.
-1 4 2 BÖLÜM: IV
Daha kflçfik ölçekli işletmeler
Madde 23 : Devlet, daha küçük ölçekli işletmelere (düzesıli ücretli işçileri ge­
nellikle 20 yada daha az kişi olan işletmeciler ana uğraşı mal alım satımı veya
hizmet işi olanlarda 5 kişi) (3. maddede hükmü altında uygulama politikası
sağladığı zaman,) politikanın kolayca yetine getirilmesi için daha küçük ölçek­
li işletmelerin -yönetiminin, gelişmesi ve düzeltilmesi amacıyla yoğun bir çaba
harcayacak ve finansman, vergileme ve işçilerin diğer işletmelerdeki işçilerle
kıyaslama yaparak eşit geçim standardında yaşamayı beklemeleri sebebiyle
oluşan diğer sorunlarına gerekli ehemmiyeti gösterecektir.
- 143BÖLÜM V
Finansman, vergi vs.
Madde 24 : Devlet, küçük ve orta işletmeler fonlarını güven altına almak için,
hükümetin katıldığı mali kuramların fonksiyonunu güçlendirerek, bütünleyici
kredi görevini tekrar alarak, ve özel finans kuramlarından küçük ve orta işlet­
melere uygun finans sağlayarak gerekli uygulama politikası benimseyecektir.
Madde 25 : Devlet, küçük ve orta işletmelerin işletme sermayesinin tamam­
lanmasını sağlamak ve iş yönetiminin rasyonelleşmesine yardım etmek saikiyle, uygun vergi yükü konulmasına ve küçük ve orta işletmelere yatırımın
kolayca yerine getirilmesine kuruluş anlaşmaları için gerekli uygulama poli­
tikası sağlayacaktır.
-1 4 4 BÖLÜM VI
İdari Faaliyetler ve Küçük ve Orta İşletme Organizasyonu
Madde 26 : Devlet, ve yerel kamu karandan madde 3 ve madde 4 hükmü al­
tında uygulama politikası meydana getirdiğinde birbiriyle uyumlu çalışacak
ve idari çalışmanın ıslahı ve idari oıgamzasyonu düzenlemesine çaba harca­
yacaktır.
Madde 27 : Devlet, küçük ve orta işletmecilerin pozisyonlarının yükselişine ek
olarak faaliyetlerinin gelişme ve büyümesini uyumlu çalışarak sağlamaları
yoluyla, küçük ve orta işletmelerle ilgili organizasyon düzenlemeleri ve köçük
ve orta işletmelerle ilgifi organizasyon iyileştirmesi için gerekli uygulama po­
litikası oluşturacaktır.
- 145 BÖLÜM VII
Küçük ve Orta işletme Politikası Müzakere Konseyi
Madde 28 : Küçük ve Orta İşletme Politikası Müzakere Konseyi (bundan son­
ra Konsey olarak bahsedilecektir) Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanlığı'da kurulacaktır.
Madde 29 : Konsey bu yasanın şartlarına uygun olarak yetkisini sorunları
karara bağlamaya ek olarak, Başbakan, Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanhgı veya ilgili Bakanlıkların araştırmalanna yanıt olarak bu Yasanın uygulanmasıyla ilgili önemli konulan müzekere ve tetkik edecektir.
2) Konsey, önceki paragraf tarafından belirtilen sorunlar konusunda ilgili
Bakanlara veya Başbakana kendi düşüncesini beyan edebilir.
Madde 30 : Konsey, 20 ya da daha az üye tarafından teşekkül edilecektir.
2) Üyeler, önceki maddenin 1. paragrafında gösterilen böyle sorunlar konu­
sunda bilgi ve deney sahibi kişiler arasından Uluslararası Ticaret ve Sana­
yi Bakanhğı'mn tavsiyesi üzerine Başbakan tarafından atanacaktır.
3) Üyeler part—time hizmetinde olacaklardır.
4) Bunlara ek olarak 2. paragrafta belirtildiği gibi, Konseyin tüm personeli
Bakanlar Kurulu (Cabinet Order) tarafından emredildiği gibi Uluslararası
Ticaret ve Sanayi Bakanlığının tavsiyesi üzerine Başbakan tarafından ata­
nacaktır.
-1 4 6 Madde 31 : Konsey, yetki alanı içerisindeki çalışmaları yürürlüğe koymak
için gerekli gördüğü durumda, malzeme teslimiyle ilgili yönetici temsilcileri­
nin başkanlannın görüş raporunu, açıklamaları ve gerekli işbirliğini talep
edebilir.
Madde 32 : Bu yasa tarafından beHrtflenlere ek olarak. Konseyin işleyiş ve
orgaırizasyonuyla ifişkifi sorunlar Bakanlar Kurulu (Cabinet Order) efiyle dü­
zenlenecektir.
Değişiklikler:
(1) Ekim, 15 1973 115 Nolu yasa
(2) Aralık, 2 1983 80 Nolu yasa
B Ö L Ü M II
1.
SANAYİ ŞURASI
KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME
OTURUMUNDA PANELCİLERİN
KONUŞMALARI
PANELCİLER :
Murat Sungur BURSA
KÜSGET Genel Müdür Yardımcısı
Fehmi GENÇ
Ankara Esnaf ve Sanatkârlar
Dernekleri Birliği
Yönetim Kurulu Başkam
Turan ÇİĞDEM
OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı
Memduh ÜREYEN
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar
Konfederasyonu Genel Başkan Vekili
Ahmet DEMİRBAŞ
Türkiye Halk Bankası A.Ş.
Genel Müdür Yardımcısı
Güler YALIM
KÜSGET Genel Müdürü
-1 5 3 Murat Sungur BURSA
KÜSGET Genel Müdür Yardımcısı
Benimsedikleri ve uyguladıkları siyasi ve ekonomik politika ne olursa olsun,
yüzyılımızda ülke yöneticilerinin tartışılmaz ortak bir tutkusu vardır. Barış
ve huzur dolu, istikrarlı bir siyasi, sosyal ve ekonomik ortamda vatandaşları­
na refah unsurlarından daha fazla ve adil pay almalarım sağlamak. Bir başka
deyişle, bireylerin yaşam düzeylerini yükseltmek, istihdam imkanlarını karar­
lı ve devamlı olarak arttırmak, bölgelerarası eşitsizlikleri gidermek, gelir dağı­
tanını ülke sathında dengeli hale getirmek veya kısacası kalkınmak için ülke­
ler lokomotif güç olarak SANAYİİ belirlemişlerdir.
Sanayi devrimi ve sınai teknolojideki gelişmelere paralel katedilen ekonomik
gelişme dönemlerinin temel özellikleri tabii eneıji kaynaklarının gitgide artan
oranlarda tüketilmesi, mamul çeşitliliği, işte ihtisaslaşma, montaj hatlarının
kullanılması, hızla büyüyen iç pazarlara ilave dış pazar imkanlarının artması
w bütün bunların tabii sonucu olarak idari, mali ve teknik özellikleri
bakmandan dev olarak nitelendirilebilecek karmaşık yapıya sahip büyük iş­
etmelerin kurulması olmuştur. Ancak bu işletmelerin pek çoğu ŞURA'mıı
açılış konuşmasında Başbakan Sn. Turgut ö z a lta da ülkemizden örneklerini
verdiği gibi nisbeten küçük olarak kurulmuşlar ve hızla artan iç ve dış pazar
talepleri karşısında modern üretim ve yönetim teknolojilerindeki gelişmeler­
den istifade ederek ve kendi kendini finanse ederek hızla büyümüşlerdir. Bu­
ğra ülkemizin veya dünyanın pek çok dev kuruluşu bu evrime örnek teşkil
edebilirler.
Bu gelişme dönemlerinde itici gücü oluşturan büyük işletmelerin yanı sıra
küçük ve orta ölçekli işletmeler sürekli var olmuşlar fakat ekonomik yapıyı
belirleyici rolleri büyük işletmeler almışlardır.
- 154 —
Ancak 1960'lı, 19701i yıllarda başlayıp 1980% yıllarda hız kazandığı şekliy­
le teknolojik gelişmeler ekonomik gelişme modellerindeki tercihlerde çarpıcı
değişikliklere yol açmıştır. Bu yıllarda elektronik teknolojisi son 20 yılın
birikimi ile başdöndürücü bir ilerleme kaydetmiş, nrikroprosesisier her alan­
da k u llanılm a y a başlanmış, yeni sentetik malzemelerin betim i hızlanmış,
alternatif ve ucuz eneıji kaynaklan devreye girmiş, atıklar değerlendirilmeye
başlanmış, tıbbi teknolojide, genetik mühendisliğinde inanılması gfiç gelişme­
ler kaydedilmiştir.
Bu gelişmeler paralelinde gelişmiş ülkelerde, küçük ve orta ölçekli işletmele­
rin daha avantajlı olduklan ÜÇÜNCÜ ve DÖRDÜNCÜ sektörlerin öneminin
arttığım görüyoruz.
ı
•
Küçük ve orta ölçekli işletmelerin önem
lo r a n m a g n ı
etkileyen bir diğer fak­
tör ise, iyice büyümüş ve karmaşıklaşmış işletmelerin, ister kamu, ister özel
sektör olsun, merkezi bir sistem içinde yönetilmelerinde karşılaşılan sorunlar
ve bu işletmelerin hızla değişen teknoloji ve pazar talepleri karşısında yeterli
esnekliğe sahip olamamalarıdır. Buna karşın bilgisayar ve bilgi iletişim tekno­
lojisindeki gelişmeler büyüklükleri ve kıt kaynaklan nedeni ile dezavantajlı
bir konumda olan küçük ve orta ölçekli işletmelere işletme dışı bilgi kaynak­
larını kullanma imkanı sağlamış, verimliliklerim arttırmış ve rekabet gücünü
yükseltmiştir.
Ayrıca bir taraftan hızla kalkınırken bir taraftan işsizliğin artması iktidarda
bulunanlan temel hedefler çerçevesinde müteşebbisliğin geliştirilmesi, yara­
tıcılığın teşviki, esnek ve riskli iş fırsatlarının yaratılması, tasarrufların teşvi­
ki, yönlendirilmesi ve hareketlendirilmesi amaçlan ile kısaca küçük ve orta
ölçekli işletmelerin kurulmasını ve çalışmasını kolaylaştırıcı tedbirleri alma­
ya itmiştir.
Bu noktada önemle altının çizilmesi gereken husus hiçbir zaman büyük ve
küçük işletmeler arasında bir ikame özelliğinin yaratılmaması ve bu sektör­
lerin birbirlerinin alternatifi olarak gösterilmemesidir. Çünkü büyük işletme­
lerin küçük işletmelere ihtiyacı olduğu kadar, küçük ve orta boy işletmelerin
de sınai dokuyu belirleyen büyük işletmelere
bağımlılığı kaçınılmazdır.
Dolayısıyla pekçok durumda küçük işletmeler gelişme hedeflerini, üretim
Te satış stratejilerini büyük işletmelerle uyum sağlayacak ve bütünlük sağla­
yacak şekilde seçtiklerinde sağlıklı gelişme imkanları bulmaktadırlar.
Ekonomik kalkınmada başarıyı belirleyen en önemli unsur çeşitli toplum
kesimlerinin sahip olduğu kaynakların hangi oranda harekete geçirilebildiğidir.
Bu nedenle küçük ve orta boy işletmeler ile büyük işletmelerin birbirlerinin
destekleyicisi ve tamamlayıcısı olarak ekonomik fayda üretmelerinin önemi
tüm boyutları ile kavranması ve gereğinin yapılması gereken bir konu olarak
(»taya çıkmaktadır.
Bilindiği gibi Türkiye son yıllarda diğer ülkelerdeki gelişmelere uyum sağla­
yacak ve hatta zaman zaman örnek gösterilecek boyutta ekonomik, sosyal,
kültürel ve politik kabuk değiştirme sürecine girmiştir. Bugün içiıı gelişen ve
kalkman TÜRKİYE portresi çizerken: pek tabiidir ki. ekonomik, kültürel ve
♦
sosyal alanda TÜRKİYE siyasal hudutları ile belirli ve snırlı TÜRKİYE ol­
mayacaktır. Çünkü ülkemiz insanıyla, tarımıyla, sanayisiyle, esnafıyla, sanat­
kârıyla. fabrikalarıyla, möesseseJeriyle ve topvekün imkanlarıyla uluslararası
platformda rekabete ve işbirliğine açılmaktadır.
Dolayısıyla Türk Sanavii’in geleceğine ışık tutma çabasıyla düzenlenen I.
Sanayi Şurası’nm KÜÇÜK SANAYİİ oturumunda daha önce diğer konular­
la ilgili sunulan raporlarla da vapıldığı gibi önce ilgilerinizi uluslararası plat-
— 156 —
forma çekerek, seçilmiş baZı ülkelerden küçük işletmeler hakkında bilgiler
verip bilahare ülkemizdeki tatbikatı ne suretle geliştirebileceğimiz hususunda
hazırlanan teklifleri sunmağa çalışacağım:
ABD'nde:
— Küçük ve orta boy işletmeler toplattı işletmelerin % 97.2'sini, istihdamın
% 50.4'ünü teşkil etmektedir.
— Genç İşgücünün (1 6 -2 4 yaş) % 66'm küçük işletmelerde istihdam edilmek­
tedir.
— 1979 — 1983 döneminde imalat sanayinde istihdam büyüklerde % 16.6
gerilerken küçük sanayide 0o 7 artmıştır.
— Tüm taşaronhık hizmetlerinin % 53’fl küçük işletmeler tarafından gerçekleştifihtliştif.
— Federal hükümet 1 985te toplam satmalonlannın % 30’unu küçük işlet­
melerden yapmıştır.
— Küçük İşletmeler Teşkilatı 700 milyon $ tık bütçesi yurt çapında 100'ü
aşkın bürosu ve yaklaşık 3700 kişffîk uzman kadrosu ile tüm küçük işlet­
melere hizmete yönelik federe devlete bafh dev bir teşkilattır.
— Üniversiteler bünyesinde 500'e yakın Küçük İşletme Enstitüsü faaliyet
halindedir.
İşte bunun için Başkan Ronald Reagan 1986 yılında kongreye kendi imzası
ile sunduğu raporda küçük işletmeleri Amerikan Ekonomisinin canlılığının
mihenk taşı ilan etmiştir.
- 157 Ingiltere'de:
— Toplam 1.4 milyon işletmenin rr 96'sı küçük işletmelerdir.
— Toplam özel sektör istihdamının ^ 36'sı küçük işletmelerdedir.
— 1970 — 1982 yıllan arasında imalat sanayinde çalışanlar sayısı 7.7 mil­
yon'dan 5.1 milyon'a inerken bu düşüşten "c 91 nisbetinde sorumlu bü­
yük sanayi olmuştur.
— Küçük İşletme Merkezleri 100 irtibat bürosu ve 400'ü aşkın uzmanıyla
1985 yılında 37.553 danışmanlık hizmeti vermiştir.
— Yurt çapında 300'den fazla Mahalli Teşebbüs Ajansı aracılığı ile küçük
işletmelere destek hizmetleri verilmektedir.
işte bu nedenle Başbakan Margaret THATCHER hükümet politikasını çizer­
ken iktidara İngiltere'yi bağımlı bir cemiyet olmaktan çıkanp kendi kendine
yeteli hale getirmek için geldiğini bunun için de teşübbüs kültürünün oluş­
ması ve başkası emrinde iş ara maktansa kendi işini kuran insanların çoğalma­
sı için uygun ortamın hazırlanmasının hükümetinin temel hedefi ve görevi ol­
duğunu belirtmektedir.
-1 5 8 Japonya'da:
— Toplam işyerlerinin % 99.4'ü
— Toplam istihdamın % 81.4'ü
— Toplam üretimin % 51.8'i
— Toplam hafif sanayi ürünleri ithalabmn % 651
— Toplam ihracatın % 38'i
— Toplam yurtdışı yatırımların sayıca % 40'ı
küçük ve orta ölçekli işletmelere aittir.
— Hükümetler küçük ve orta ölçekli işletmelerin korunması, desteklenmesi
ve teşvik edilmesi için 29 adet kanuni düzenleme yapmıştır.
— Söz konusu kanunlar çerçevesinde 13 teşkilat küçük ve orta ölçekli işlet­
melere hizmet vermek amacıyla faaliyet göstermektedir.
Sizlere takdim edilen Küçük Sanayi Yönlendirme Raporunda da detaylı ola­
rak görüleceği üzere yurtdışmdan örnekleri çoğaltmak ve şümullandırmak
mümkündür.
;
Ancak özet olarak söylemek gerekirse incelenen tüm ülkelerde ve ülkemiz
için özel anlamı olması hesabıyla Avrupa Toplulukları Komisyonunca üye ül­
keler için belirlenen ortak küçük ve orta ölçekli işletmeler politikası çerçe­
vesinde her ülke kendi imkan ve şartlarına uygun bir dizi tedbir alarak küçük
sanyi işletmelerine
— işyeri, ulaşım, enerji, su, kanalizasyon, gibi ALTYAPI,
— Makina teçhizat temini, işletme sermayesi temini, vergi muafiyetleri,
indirimli navlun tarifeleri, kamu kurum ve kuruluşlarından öncelik satmalımlar, gibi EKONOMİK VE MALI,
-
159
-
— Ürün belirleme, proje profilleri hazırlama, makina ve teçhizat seçimi.
— Teknik; ekonomik ve idari konularda danışmanlık,
— Genel kolaylık atölyeleri tesis etme,
— Test ve kalite kontrol hizmetleri,
— Kalifiye insangücü için eğitim,
— Pazarlama desteği,
— Hammadde temini
gibi konularda İDARİ VE TEKNOLOJİK teşvikler, destekler ve kolaylık­
lar getirmişlerdir.
- 160 Yabancı ülkelerdeki tatbikatlar ışığmda ülkemizdeki durum incelendiğinde
önümüzdeki dönemde yapılması gerekenleri ana başlıklar itibarı He şöyle
sıralayabiliriz.
1. Türkiye'de genelde kuruluşlar Bakanlıklararası komisyonun belirlediği
tanımı kullanmaktadır. Ancak yine de tüm kurum ve kuruluşlarca benim­
senen bir tanım olmadığı için uygulamada güçlükler yaratan farklılıklar
henüz giderilememiştir. Bu sebeple dünyadaki örnekleri de gözönüne
alınarak küçük sanayiciyi esnaf ve sanatkârdan aynan, günün şartlarına
uygun bir tanım getirilmelidir.
., _.
2. FİNANSMAN
a) Türkiye’de küçük sanayiciye finansman sağlayan T.Halk Bankası'nın,
gelişme vadeden sektörler ve çeşidi projeler (küçük sanayide moder­
nizasyon, standardizasyon projeleri gibi) bazında mevcut kredi politi­
kasının bir istisnası olarak küçük sanayicilere uygun şartlarda kredi
sağlanması, söz konusu sektörlerin gelişmesinde ve projelerin başarıy­
la yürütülmesinde etkin bir rol oynayacaktır.
b) Küçük sanayinin finansman sorunu tüm bankacılık sistemi içerisinde
efe alınarak, kamu ve özel tüm bankaların ve kurulmuş ve/veya kuru­
lacak finans kuruluşlarının bu kesime uygun şartlarda kredi teminine
gitmelerini sağlayacak ortam hazırlanmalıdır.
c) Küçük sanayicilerin finansman kuruluşlarından daha büyük miktar­
larda krediyi ipotek göstermelerine gerek kalmadan temin edebilme­
leri için Japonya ve Kore’de örnekleri görülen Kredi Garanti ve Kredi
Sigorta Sistemi getirilmelidir ve bu konuyla ilgili teşkilalar kurulmalı­
dır.
- 161 PAZARLAMA
Küçük Sanayi işletmelerinin pazarlama konusunda karşılaş tıklan güçlük­
ler, aslında bu işletmelerin yapısal özelliklerinden kaynaklanmaktadır.
Serbest rekabet sisteminin sağlıklı bir biçimde uygulanabilmesi ise, küçük
işletmelerin büyük işletmelere karşı dezavantajlarının giderilmesine vc
onlarla adil şartlarda rekabet edebilmelerine bağlıdır. Bu ortamın yaratı­
labilmesi için çeşitli tedbirlerin alınması gereklidir.
a) Bu kapsamda ihale sisteminde bazı değişiklikler yapılması ve;
—• Amerika, Japonya, Kore ve Hindistan'da olduğu gibi kamu atımla­
rında; bazı mal ve hizmetlerin küçük işletmelerden daha fazla
miktarlarda yapılmasını sağlayacak değişikliklere gidilmelidir.
• Geçici ve/veya kesin teminat yatırma zorunluluğu birçok küçük
sanayicinin ihalelere katılamamasına neden olan bir sorundur. Bu
sorunu çözümleyici, daha çok sayıda küçük işletmenin ihalelere
katılmasını sağlayıcı tedbirlerin alınması gerekmektedir.
• Küçük sanayi işletmelerinin katıldıkları ihalelerde tercihli fiyat
uygulaması yapılmasının mevcut ekonomik politika ile uyumu
etüd edilmelidir.
• Küçük sanayi işletmelerinin üretebilecekleri mallan seçebilmeleri
amacıyla ihale kalemlerinin parçalanabilmesi sağlanmalıdır.
• İhale duyurularının yayınlandığı tarih ile ihale tarihi arasında, kü­
çük işletmelerin de ihalelere hazırlanabilmesi için makul bir süre­
nin bulunması serbest rekabet sisteminin de gereği olarak sağlan­
malıdır.
-
162
-
b) Küçük sanayinin ihracat potansiyelini arttırmaya yönelik kalite geliş­
tirme ve pazarlama faaliyetlerine ağırlık verilmeli, ihracatı teşvik edi­
ci tedbirler getirilmelidir. Bu çalışmalar kapsamında küçük sanayici­
lerin ürünlerini çeşitlendirebilmeleri, ürün kalitelerini yükseltmeleri
ve teknolojik gelişmeleri izleyebilmesi için dizayn, prototip ve tekno­
loji geliştirme merkezlerinin kurulması önem arz etmektedir. Avrupa
Ekonomik Topluluğu'na tam üyelik hazırlık çalışmalarım sürdüren ül­
kemizde küçük sanayi ürünlerinin yalnızca iç pazarlardaki rekabet
gücünün arttırılmasının yeterli olmayacağı gerçeğini gözden kaçırma­
mak gerekmektedir.
c) Küçük sanayi ürünlerinin sergilendiği fuarların düzenlenmesine ağırlık
verilmeli ve dış ülkelerdeki konuyla ilgili fuar ve sergiler daha yalan­
dan izlenmelidir.
d) Küçük işletmelerin münferit hammadde temini, ürün pazarlaması
gibi sorunlarım çözümlemek amacıyla kooperatifler şeklinde birleş­
meleri teşvik edilmeli ve mevcut kooperatiflere işlerlik kazandırılma­
lıdır.
TALÎ MÜTEAHHİTLİK
Türkiye'de tali müteahhitlik ilişkilerinin belirli bir düzeye gelebilmesi
için, küçük sanayi işletmelerinin, uzmanlık isteyen işler yapacak kapa­
siteye erişmeleri, imalatta güvenilir kalite standartlarına yükselmeleri
gerekmektedir. Tali müteahhitlik ilişkilerinde ana firma ve tali müteahhitin karşılaştıkları sorunların çözümünde, ilişkilerin, koordine edilmesinde
üçüncü bir kuruluşa ihtiyaç duyulmaktadır. Yabana ülkelerde tali müte­
ahhitlik ilişkilerinin düzenlenmesinde ilk adınım atılması devlet veya bir
devlet kuruluşunun garantörlüğü üstlenmesi ile gerçekleşmektedir. Ana
- 163 firmaların tali müteahhitlik ilişkilerinde küçük işletmelerle ilgili sorunları­
nın birçoğu bu kuruluşun vereceği tekno—ekonomik danışmanlık hiz­
metleri ile asgariye indirgenebilir. Büyük işletmeler verecekleri işlerin,
etüd ve planlaması yapılmış kalite ve standartlara uygun imal edilmiş vc
zamanında teslimatı yapılmış olarak gerçekleştirilebileceği hususunda
bu kuruluşu bir garanti müessesesi hüviyetinde görecekler ve böylece
daha çok sayıda tali müteahhit firma ile iş ilişkisine gireceklerdir. Bu
ilişki sürecinde ana firmaların tali müteahhitlerine gerekli teknik ve
ekonomik yardımı sağlamaları yanında, tali müteahhitleri ürün, proses,
ekipman kullanımı gibi konularda da eğitmeleri gerekmektedir.
5. EĞİTİM
a) Klasik eğitim anlayışından uzaklaşarak, özellikle istihdam ile bağlan­
tısı düşünülerek yeni eğitim kavramları, geliştirilmelidir. Bu yeni
eğitim yaklaşımı ile üretime katkıda bulunacak, ekonomik kalkınma­
ya arttıracak kendi işini yaratırken başkalarına da iş imkanı sağlaya­
cak bir girişimci tipinin oluşturulması hedeflenmelidir. Genel eğitini
politikasında araştırıcılığı ve girişimciliği teşvik edecek vasıflı kişile­
rin yetiştirilmesini sağlayacak değişiklikler yapılmalıdır.
b) İdari ve teknik konularda açılacak kursların yanısıra işbaşında eğitini
ile modem yönetim prensiplerinin küçük sanayi işletmelerinde uygu­
lanması sağlanmalıdır.
c) Üniversitelerde küçük işletme enstitüleri kurulmalıdır. .
d) Tüm bu eğitimi yürütecek olan eğitici personele yönelik özel eğitini
programlan hazırlannıalıdır.
IJ^IŞ M A N L IK î HİZMJBTtiERt „ , ,ı • ;
‘ . A ’l i j - . u ^ i n s b
â
’ " '
.• '! { ■ /4 ? -
.-.¡.r-îv }
■■•'i’ - '
!;■ > ’
‘
r"
- "
'
Küçük ısan&yirilerin uygunm akm a seçim i,«niiiseçimi, üretim planlama­
sı, fızSbmteetüdlçri, ka&e IçonfcokgSPieîve jH^sguıfeyöpetiın damşmanlığı ¿pbi ihljyaçlaUJU cevap verecek teknik d^pışmankk merkezlen yaygınlaştınln\atadıt. Küçük işletmeleri|it>rtak kullanana açjjc,.genei kolaylık
.« tÖ ^ e fe ^ te ^ ın^lıe^teıS ve Işborn^prlşf küçOk sanayicilerin yoğun olduğumerkezlerdç açjjmahdır. Bu kpnjuja inçstejri teşefcküUerin merkezi ve
-y « ^ 4yö»t|tfqp^
T f l .
:
İQ«ıif«g^
v
-
.
ahmnşjMır.
■’
l ',l_ M . I : ; : ' :
■
..T
:,
:
■
İŞYERİ TEMİNİ
Ülkemizde özellikle son yıllarda izlenen politika sonucu küçük sanayi si_tefen programı dünyadaki emsallerinden hiçte geçi kalmayan ve hatta
övünülecek ve prpek teşkil edecek dü?eye^ gelmiştir. Ş uanda bu konuda
;tek hedef site inşa sürelerinin $şşş?iye indirilerek en kısa zamanda faal
hale gÇİmeferini sağlamajc çlmah aynca siteleri eğitim merkezleri, ortak
kçlaylık atölyeleri, araştırma birimleri, kütüphaneler, kalite geliştirme,
tek|iik>ye ekonomik danışıma üniteleri ife teçhiz ederek dükkan kümeleri
ötesinde gerçek anlamda eğitim üretim ve teknoloji odaklan haline getir­
melidir.
‘■'i,. r‘ ! '
'I! ?
BİLGİ—DOKÜMANTASYON
,
,
.
Küçük sanayi ile ilgili bilgilerle toplanması, derlenmesi ve kullanıma su­
nulması konusunda yürütülen çalışmalar geliştirilmeye muhtaçtır.
— Küçük sanayi envanteri (firmalara alit teknolojik ve ekonomik bilgi­
ler)
— Teknolojik, ekonomik ve idari konularda uzman envanteri
- 165 — Ülkedeki küçük sanayinin işgücü potansiyeli
— Sanayi sorunları ve çözüm paketleriyle ilgili bilgiler
— Hizmet veren kuruluşların faaliyetleri ilgili bilgiler
— ihracat konusuyla ilgili bilgiler
— Küçük sanayi için maliyet analizi, yatırım proje profilleri, fizibilite,
pazarlama teknikleri, tali müteahhitlik ilişkileri ile ilgili bilgiler
— Genel sanayi kataloğu
— Küçük ölçekli işletmelerin makina parkı dökümleri
— Finansman kuruluştan ve kaynaklan hakkında bilgiler
— Mevzuatla ilgili bilgiler
Merkezi bir kuruluşda birarava getirilerek küçük ve büyük sanayicilerin,
potansiyel teşebbüslerin, meslek kuruluştannın, finansman kuruluşlannın
ve diğer ilgili kuruluşların kullanımına sunulmalıdır.
Şu ana kadar 'Türkiye'de Yapılması Gerekenler” başlığı altında saydığımız
bazı faaliyetlerin gerçekleştirilebilmesi için yasal düzenleme, bazılan için
idari karar, bazılan için kaynak aktanım bazılan için ise yeni müesseseler
kurmak gerekmektedir. Ancak ilk etapta ele alınması gereken hususların ba­
şında halen Sanayi ve Ticaret Bakanlığı şemsiyesi altında milletlerarası andlaşmalar çerçevesinde faaliyet gösteren KÜSGET—Küçük Sanayi Geliştirme
Teşkilatı ve benzer projelerin yasal dayanağa kavuşturulup ABD'ndeki Small
Business Administration ve diğer ülkelerdeki benzer teşkilatların muadili gö­
revler verilerek uygun yetki ve imkanlarla teçhiz edilmesi gerekmektedir.
19801i yılların rakamları ile ülkelerarası mukayeseli bir tablo yapıldığında
ABD'de her 15 kişiye 1, Japonya'da her 19 kişiye 1, Ingiltere'de her 40 kişi­
ye 1, Kore'de her 44 kişiye 1 işletme düşerken Türkiye'de her 76 kişiye 1
işletme düşmektedir. Görüldüğü gibi dev işletmeler ülkesi olarak bilinen
ABD'nde bile ortalama işletme büyüklüğü Türkiye'nin 5'te l'idir.
- 166Bu enteresan tabloyu biraz analiz etmek amacıyla sanırım bir ülkedeki işlet'
me yoğunluğunun o ülkedeki teşebbüs ortamı ve insanlarının müteşebbisliği
ile doğrudan ilişkili olduğunu varsaymak yanlış olmaz. Bu noktada Türk in­
sanının teşebbüs kabiliyeti hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
Amerikalı araştırmacı David Mc. CleDand 1925 — 1950~ yıllarında yaptığı
ve pek çok ülkeyi içine alan uzun araştırması neticesinde milletlerin teşebbüs
gücü ile doğrudan ilişkili bir puanlama listesi yapmıştır.
Çok enteresan ama herhalde çok şaşırtıcı olmayan husus, içinde ABD'nin,
İngiltere'nin, Japonya'nın, İtalya'nın olduğu uzun listenin başında Türkiye'
nin yer almasıdır. Yani Türk insanı son derece müteşebbistir.
Bu neticeyi şaşırtıcı olarak nitelemedim çünkü bu araştırmadan asgari bir
asır önce meşhur tarihçi HAMMER Türk insanını şöyle tarif etmektedir:
'Tahakküm kabul etm eyenbir şecaat, alabildiğine geniş fütuhat aşkı, SON­
SUZ BİR TEŞEBBÜS KAABÎLlYETl, muhitlere u y m a k ta n ziyade muhitle­
ri kendine uydurmak zevki ve iptüası bu milletin asırlar dolduran tarihinde
apaçık görülür.'’
Netice olarak halk arasında topalının kutba gittiği söylenen, tarihini ASYA'
nın doğusundan başlatıp bütün kıtayı katederek, Avrupa'ya Afrika'ya taşı­
yan müteşebbis Türk insanı, rapor içinde saymaya çalıştığımız ve uygun
teşebbüs ortamım oluşturmaya taallûk eden ilave tedbirlerin alınması ve
hizmetlerin verilmesi durumunda rejimin teminatı olan ve olacak işletmeleri
bugüne kadar olduğundan daha büyük hızla ve şevkle kuracaktır.
—
167
-
Fehmi GENÇ
Ankara Esnaf ve Sanatkarlar
Demekleri Birliği
Yönetim Kurulu Başkanı
Sayın Bakan,
Değerli Bakanlık Erkânı,
Basın Mensuplan ve Muhtürem Şura Üyeleri
Konuşmamın başında sîzleri saygıyla selamlıyorum. Türkiye'mizde ilk defa
tertip edilen Sanayi Şurası Toplantısının devletimize, milletimize, vatanımı­
za, hayırlı olmasını diliyorum.
17.2.1923 tarihinde I.Iktisat Kongresi ve 58 yıl aradan sonra 2.7.1981 tari­
hinde, yine İzmir'de ü.lktisat Kongresi toplantısından sonra böyle bir Şura'
nın vücut bulmasını fevkalade heyecanla ve takdirle karşılıyoruz.
Şora'nın hazırlam şı, raporlar ve dokümanlar. Şura'yı teşkil eden başta Dev­
let görevlileri olmak üzere, Üniversitelerimizin, kamu kuruluşlanıun, özel
sektörlerin ve tüm meslek kuruluşlarımızın değerli temsilcilerini bir araya
getiren bu organizasyon her türlü takdir ve övgüye layık olarak tarihe geçe­
cektir.
Kısa bir tarihçe yapmak gerekirse 2.Cihan Harbinden sonra 1923 de İzmir'de
toplanan I.iktisat Kongresi Atatürk'ün tarihi konuşmasıyla açılmıştır.
Bu tarihi konuşmadan bazı pasajlan alarak konumuza girmek istiyorum.
Bir milletin, doğrudan doğruya hayatıyla alakadar olan, o milletin iktisa­
diyatıdır ."
- 168 Tarihimizi dolduran zaferlerin veya çöküntülerin hepsi iktisadi durumu­
muzla ilgilidir."
Türkiyemizi lâyık olduğu mertebeye ulaştırmak için mutlaka iktisadiya­
tımıza birinci derecede ve en çok ehemmiyet vermek mecburiyetindeyiz."
Zamammız tamamen bir iktisat devrinden başka bir şey değildir."
'
Milli egemenlik iktisadi egemenlikle sağlamlaştınlmalıdır.''
Yegane kuvvet, en kuvvetli temel iktisadiyattır."
Siyasi ve askeri zaferler, ne kadar büyük olursa okun, iktisadi zaferle
donatılmadıkça kalıcı olamaz."
Bu vatan çocuklarımız için cennet yapılmaya layıktır. Bu iktisadi faaliyet
ile kabildir.''
İktisadiyat demek her şey demektir."
«
Devletimizin ve hükümetimizin bütün esasları ve programlan İktisat Prog­
ramından çıkmalıdır."
Yukarıdaki cümleler Atatürk'ümüzün Cihan Savaşını kazandıktan sonra
Llktisat Kongresini açış konuşmasından alınan tarihi cümlelerdir.
Aradan 58 yıl geçtikten sonra 2—7 Kasım 1981 tarihinde yine İzmir'de
toplanan II. İktisat Kongresinde Cumhurbaşkanımız Sayın Kenan Evren,
Başbakanımız Sayın Turgut özal ve diğer devlet büyüklerimizle, kamu ve
özel sektör temsilcilerinin yapmış olduğu konuşmalar, sunulan tebliğler
- 169 ve hazırlanan raporlarla II. İktisat Kongresinde takdirde yadediyoruz.
I. Sanayi Şura Toplantımız, bu tarihi toplantılardan ilham alınarak hazırlan­
ması ve gelecek toplantılara ışık tutması açısından, çok iyi değerlendirmeye
mecbur olduğumuz bir toplantıdır.
Bize ayrılan kısa sûre içerisinde teknik konulara fazlaca girme imkanımız ol­
madığı için temsil etmekle şeref duyduğumuz Küçük Esnaf ve Sanatkârın
Şnra'dan bekledikleri ve Şura'ya ileteceklerini özet olarak arzetmeye çalışa. cağım.
Hazırlanan raporlarda dünya ile memleketimizin mukayesesi yapılarak bazı
önemli konulara isabetli teşhisler konduğunu memnuniyetle müşahade ettik.
Bu Panel'de, fikri katkı ve değerlendirme açısından tarihin derinliklerinde
teşkilatlanmanın en iyi örneğini vermiş Ahi'lik 13. yüzyıllarda orta sandıklanyla, maddi finansm anı, eğitim çalışmalarıyla da meslek öğrenmeyi ve mane­
vi ahazlanmayı başarıyla ortaya koymuşlardır.
Ahi'lik iyice incelendiğinde bugünkü teknik gelişmelere yeni isim ve modelle­
re zemin hazırladığını her akıl ve mantık sahibi rahatlıkla bulabilir.
Aynca; Türk insan yapışma hakim olan kabiliyet, zeka, cesaret, ahlak ve ya­
pıcılık gibi önemli faktörlerin dünyada hiç bir insan topluluğuna nasip
olmayan yüksek seviyede bulunduğunu bugünde isbatlama şerefini taşımakta­
yız.
O halde modelleri ararken dünyadaki gelişmeyi ve teknolojiyi takip ederken,
tarihimizi ve bu güzel vasıflarımızı esas alarak.tekamüle doğru gitmeyi kendi­
mize şiar edinmeliyiz.
-1 7 0 Bu cümleden olarak; Japon modeline evet, Hindistan, Kore, Avrupa ve Ame­
rika modellerine evet, yer verelim. Buradan alacağımız her türlü müsbet tek­
nik ve bilgiyi yukarıdaki vasıflarım saydığımız Türk insanındaki meziyetlerle
bezeyerek, bir de Türk Modeli geliştirelim.
Şura'ya sunulan Küçük Sanayi Yönlendirme raporunda Japonya, Kore ve
Hindistan gibi ülkelerdeki uygulama ve gelişmeler dikkatle ortaya konmuş ve
bunların yanıbaşında Türkiye’deki durumumuzda ele alınmak suretiyle mu­
kayese ve değerlendirmeler büyük çapta yapılmıştır.
Temas edilen ve değerlendirmesi yapılan konulara tekrar girmek istemiyo- ram. Ancak; Raporun değerlendirme ve teklifler bölümünde yer verilen kısa
vadede yapılması gereken konulara baktığımızda;
Demire hamur gibi kumanda eden sanatkarımızı işyeri bulmada, kredi temi­
ninde, hammadde ve pazarlamada büyük desteğe muhtaç olduğunu görmek­
teyiz.
— Bunun için Sanayi Sitelerimizin ve çarşı—pazarlarımızın ciddiyetle ele
alınarak bir an önce yerleşme ve işyeri sahibi olma problemlerinin çö­
zümlenmesi,
— Alet, edevat ile hammadde temini açısından yeterli ve ucuz kredi ile teç­
hiz edilmesi,
— Küçük sanayi, yan sanayi, büyük sanayi koordinasyonunun kurulması,
— İlk işyeri açanların vergi muafiyetinden istifade ettirilmesi ile çok düşük
faizli kredilerle desteklenmesi,
— Proje ve yol gösterme açısından himaye altma alınması,
- 171 — İşyeri açmada gerek Belediyelerce, gerekse diğer kamu kuruluştan tara­
fından istenilen belgelerin asgariye indirilerek bürokratik engellerin kal­
dırılması,
— Raporun ekinde sunulan küçük ve orta büyüklükteki işletmeler, esnaf
ve sanatkârların korunması ve geliştirilmesine dair yetki kanununun bir
an önce çıkarılması,
— Sanayi ve Ticaret Bakanlığımızın koordinatörlüğünde tüm kamu kuru­
luşları, üniversiteler, meslek kuruluşları ve ilgili finansman müesseseleri,
özel teşebbüs ve esnaf teşkilatının iştirakiyle Şura'da ortaya konulan
ana davaların Türkiye'mizde geliştirilerek icra olunması hususunda ge­
rekli çalışmaların yapılmasını, bu Şura'nın yaygınlaştırılarak 2—3 yılda
bir toplanmasının karara bağlanmasını.
— Federal Almanya'da meri olan Küçük Sanayi Destekleme Yasası'nm 2.
maddesindeki esaslara göre Türkiye'mizde de tüm kurumlar ve kuruluş­
ların uygulamalarda bir araya getirilmesini,
Bu yasalara kavuşuncaya kadar Devlet—Millet elele, parolasını gerçekleştir­
mek açsından henüz teşkilatlanma durumunda olan Türkiye Esnaf ve Sanat­
karlar Vakfı'nm şimdiden Sanayi ve Ticaret Bakanlığımızla işbirliği yaparak
ahnargk tedbirlerde ve yapılacak hizmetlerde Bakanlığımız koordinatörlü­
ğünde her türlü çalışmaya amade bulunduğunu açıklamak istiyorum.
Son cümle olarak eğitim çalışmalarına daha önem verilerek, her insana lazmı
olacak bilgi, beceti, ahlak ve karakterde olgun bir seviyeye gelebilmemiz
için eğitim seferberliğine, ekonomide kalkınıp, memleketimizi ve milletimizi
huzura kavuşturmak için milli ve iktisadi seferberliğe bir an önce israfla
mücadele ederek girmemiz lazım geldiğini saygıyla arzediyorum. 3 Eylül
1987.
- 172 —
KÜÇÜK SANAYİİ YÖNLENDİRME
Turan ÇİĞDEM
OSTİM
Yönetim Kurulu Başkam
Bir ülkede refahın ilk ve teniel şartı; O ülkede işsizlik sorununun çözümüne
bağlıdır.
İşsizliğin çözümü ise küçük işletmelerin çoğaltılmasına bağlıdır.
Çünkü Devletin bir kişiyi istihdam etmek için 40 — 50 Milyon TL. sarf et­
mesi yanında, küçük işletmeler aynı meblağ ile 4 - 5 kişiyi istihdam edebili­
yorlar.
Ekonomik bunalımlardan az etkilenen veya etkilenmeyen bir toplum yapısı­
na sahip olunması isteniyorsa orta gelire sahip küçük sanayi grubunun sosyal
güvenliklerinin tam ve devamlı olması sağlanmalıdır.
Türk toplumu Teknolojik gelişmelere yatkın yöneticilerine saygılı yaratıcı
gücü yüksek bir toplumdur.
Nüfusu yılda % 2,8 oranında artan ve her yd ortalama bir milyon kişinin iş
piyasasına emek arz ettiği ülkemizde insan gücünün istihdam edileceği en
uygun sektör, Küçük Sanayi Sektörüdür.
Eğitimde, İstihdamda, Kalkınmada ÖNCE SANAYİİ görüşümüzün savunu­
cusuyuz.
— 173 —
Ülke Sanayinin imkanlar ölçüsünde Milli kaynaklara dayandırılmasına,
tasarruf meylinin yüksek olmasına vc kaynak tahsislerinde sanayi sektörüne
öncelik tanınmasına bağlıdır. Bu duruma göre kendi öz kaynaklarına dayan­
mayan veya çok sayıda az sermayeli kişilerin varlıklarını birleştirecekleri iyi
yönetilen kooperatif kuruluştan bir araç olarak kullanılmadıkça sanayileş­
menin hedefine ulaşması güçleşir.
özellikle kooperatiflere işlerlik kazandıracak kooperatifçilik eğitimine önem
verilmedikçe ve Küçük Sanayi Siteleri Yapı Kooperatifleri YÖNETMENLİK­
LERİNDE (Ana Sözleşmelerinde) geçmiş devrin basma kalıp ve özel kişile­
rin keyfi getirdiği maddeler yürürlükten kalkmadığı sürece küçük işletmele­
rin çoğalmasını beklemek hayalden öteye gidemeyecektir.
Üniversitelerimizde tüm bilim dallarında bir Fakülte bulunmasına rağmen
Anayasamızın 171 maddesinde önemine değinilen ve en iyi kalkınma aracı
sayılan kooperatifçiliğin bir Fakültesi bulunmamaktadır.
MİLLİ EKONOMİ İÇİNDE KÜÇÜK SANAYİNİN YERİ VE ÖNEMİ:
Ülkemizin ekonomik yapısı ve özellikle sanayinin sektöre! yapısı incelendi­
ğinde, Küçük Sanayi Üniteleri'nin üretim miktarı, yaratılan karma değer ve
istihdam hacmi açısından önemli bir yer teşkil ettiği ortaya cırnaktadır.
Sanayi sektöründe imalatta bulunan işletmelerin yapısını tahlil edecek
olursak, Türkiye’de imalatın halâ büyük bir çoğunlukta küçük ve oria tip
sanayi işletmelerince gerçekleştirildiği ortaya çıkmaktadır.
Küçük Sanayi iş yerlerinin özellikle istihdam içindeki payı dikkate alındı­
ğında büyük bir çırpınış içersinde ve sıçrama noktasında olduğu görülür.
Bu bakımdan küçük işletme faaliyetlerinin ve mensuplarının daha ciddi
- 174esaslar içersinde incelenmesi ve Devlet tarafından koruyucu tedbirler alın­
ması gerekmektedir.
Bu durumda, dış piyasalara dönük, üstelik düşük maliyetlerle imalata
imkân verecek kapasitede işletmeler kurma zorunluluğu vardır. Şüphesiz
böyle bir davranış içinde, Teknolojik gelişme ve değişmenin varlığı
gözönünde tutulmalı ve rekabet kabiliyeti olan sanayi kollan büyük bir
özenle seçilmelidir.
Çünkü günün teknolojik şartlarına göre yeterli finansmana sahip olmayan,
yeterli büyüklükte, sıhhi ve düzenli faaliyetler gösterecek işyerleri olmadan
kurulan ve teknolojik değişmeleri takip edemeyen işletmeler, büyük kapa­
siteli olsalar bile kısa sürede piyasadan çekilmek zorunda kalacaklardır.
Bu nedenle, Devletin (Merkezi ve Mahalli İdarelerin) toplumun önemli bir
kesimini teşkil eden küçük sanayi mensuplarının sanayiye kaynak yaratan,
üretime ve istihdama çözüm bulan bir yapı ve işleyiş içinde olması için ger
rekli mali ve teknik yardım yapması zaruridir.
Ayrıca, toplumda sosyal kaynaşmaların ve işsizliğin çözüm bularak önlen­
mesinin yollarından biriside Küçük Sanayinin güçlenmesi ve Modernleşme­
sidir.
İSTİHDAM YARATMADA KÜÇÜK SANAYİ İŞLETMELERİNİN
ÖNEMİ:
Küçük sanayi işletmeleri Dünya Ekonomisinde tahminlerimizin çok üzerin­
de bir önem taşırlar. Bu yüzden çeşitli ülkelerin ve uluslararası kuruluşların
bu konuyla ilgili çalışmaları son yıllarda büyük bir artış göstermiştir. Küçük
Sanayi konularına artan bu ilginin çok sebepleri vardır. Bunlar arasında:
— 175 —
l ~ Küçük Sanayi İşletmelerinin ekonom ik öneminin daha iyi anlatılmış
olması.
2—Büyük ve Küçük sanayi işletmelerinin birbirlerine bağlı olmaları.
3— Büyük Sanayi işletmelerinin çoğunun bir zamanlar küçük işletme
olarak kurulmuş olmaları,
4—Sanayi kesiminde çalışanların 'T 70’ini istihdam etmesi,
5—Devletin 40 — 50 Milyon TL. sarf ederek bir kişiye yeni bir istihdam
alanı açabilmesi yanında Sanayi Sitelerinde aynı masraflar karşılığın­
da en az BEŞ kişiye istihdam alanının rahatlıkla sağlanabilir olması.
Kalkınmakta olan ülkelerde, Küçük Sanayi İşletmeleri, büyük ve ileri sanayi­
nin birer sıçrama tahtası ve ayrıca zaman içinde, büyük sanayi teşebbüslerinin
doğuşa için gerekli uygun ortamın yaratıcısı ve hazırlayıcısı olarak benimsen­
miştir.
KSçi& ve orta boy sanayinin gelişmesi ve yaygınlaşması büyük şehirlere insan
afanmı durduracak bunun yerini imal edilmiş yan sanayi ürünü alacaktır.
Devlet kalkınma plan hedefleri ve stratejisinde; Küçük Sanayinin Büyük Sana­
yi fle işbirliği içinde ve büyük sanayiyi destekleyici bir şekilde çalışması teş­
rik edilecektir.
"BU MAKSATLA KÜÇÜK SANAYİNİN KARŞILAŞTIĞI KREDİ. İŞYE­
Rİ TEMİNİ VE BENZERİ GÜÇLÜKLER ORTADAN KALDIRILACAK­
TIR."
- 176 ” BU ALANDA ÇALIŞAN MÜTEŞEBBİSLERİN SÜRATLE TEŞKİLAT­
LANMASI SAĞLANACAKTIR."
Demek suretiyle küçük sanayinin süratle gefişmesine Devletin çözüm getire­
ceği işaret edilmededir.
Sanatkâr denilince ilk akla gelen tiyatro sanatçısı, ses sanatçısı ve film artisti
gibi sanatlar âkla geliyor.
Oysa gayri müslümlerde ustalık ismi şahsın isminden önce telaffuz edilerek
usta yani, usta kirkor deyimiyle anılmakta genel deyimle Dr.Ahmet, Dr .Meh­
met gibi anıldığı halde bizde sanayide harikalar yaratan metal ustalarımıza,
elektrik, elektronik ustalarımıza ve diğer sahadaki ustalarımıza hala düz işçi
nazariyle bakılmaktadır.
Güzel sanatlarla iştigal edenlere hor vesile ile çeşitli şekilde ödüllendirilip
kendilerine Doktora ve Profesörlük ünvanı verilirken; Demire hamur gibi
kumanda eden, ekonomimizi ayakta tutan, büyük çapta istihdam yaratan
işyerlerimizin her biri fakir aile çocukları için birer okuldur, ve bu okulun
hocaları bizleriz.
Buna rağmen bizler bugüne kadar ödde layık görülmedik.
T.C. yüce Parlamentosunda esnaf ve sanatkârların çok azınlıkta temsil edil­
miş olduğundan, bu kesimi ilgilendiren kanunlar hazırlanırken ve de yürürlü­
ğe konurken bir çok noksanlıkları dikkatle izlemekteyiz.
Yasaların kapsamlarındaki noksanlıklar nedeniyle esnaf ve sanatkârların ge­
lişmesi istenmiyerek kösteklenmekte olduğunu üzülerek kaydetmekte yarar
görmekteyiz.
- 177 Anayasamızın 171. maddesinde ifadesini bulduğu şekilde kooperatifçilik
desteklenecek, korunacak denilmekte ayrıca 5 yıllık kalkınma planlarımızda
Te Cumhuriyet Hükümetleri programlarında aynı deyimler yer aldığı halde
Mîllet olarak kooperatifçiliği belli bir aşamaya getiremediğimizi üzüntüyle
kaydetmekte fayda mülahaza etmekteyim.
Küçük Sanayi Siteleri Yapı Kooperatifleri, Sanayi Sitelerinin oluşumunda
aracı olarak görev yaptığından kooperatifçilikte yukarıda da bahsettiğini
gibi bir eğitim düzenine kavuşturulamamış olmamız Iokonıatif noksanlığı
yaratmaktadır. Lokomatif noksan olunca da katarlan harekete geçirememekteyiz.
Hünmetimizin Küçük Sanayi Siteleri kurma çabalarını ve maddi destek sağ­
lama yönündeki isteklerini takdirle karşılamaktayız.
Hazırladığım Kanun taslağı Sayın Başbakanımız tarafından itibar görerek böyök bir anlayışla karşılanmış ve Mayıs 1987 tarihinde 3365 sayılı muafiyet
yasası çıkarılmıştır. Kapsamın genişletilmesi uygu lama mn kolaylaştırılması
özlemini duyduğumuz gelişmeyi sağlayacaktır.
Hükümetimizin Konut Fonu kurmasını takdirle karşılıyoruz. Yurdumuzda
konut açığı bulunmasına rağmen gece sokağa çıktığımız takdirde yatağını
yorganını sokağa taşıyana rastlamak mümkün değildir. Aksine işsizlerin
kahvelere akını sonucu sandalye bulmak problem haline gelmiştir. Konuya
bu açıdan bakıldığında gerek Konut Fonundaki birikimlerin gerekse halkın
iktisat ettiği birikimlerin öncelikle küçük işletmelerin çoğaltılmasına kay­
dırılması meydana getirilecek bu işletmelerin gelirlerinin konut edinmede
kullanılması yerinde bir karar olacaktır.
- 178 Konut Fonunda biriken meblağların bir kısmının iş yeri Yapı Kooperatif­
lerine aktarılması Kanunu Haziran 1987 tarihinde 3397 sayı ile çıkarılmıştır.
Bu yasa Kfiçfik Sanayi Sitelerinin yalnız yapımına yardım a olmakla kalma­
yıp aym zamanda donatım ve işletme sermayesi yardımım da kapsamış ol­
ması son derece memnuniyet vericidir.
Bir an önce tatbikatına geçilmesinde büyük faydalar sağlanacaktır, ihtiyaç
duyulan kanunları sıralarken; 1163 Nohı Kooperatifler Yasası’nında günümüz
ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yeniden düzenlenmesine büyük ihtiyaç
vardır.
Devletimiz halkımızdan % 50 net faizle borç para aldığı devrimizde küçük sa­
nayinin gelişmesi ve yaygınlaştırılması için Tfrkiye Halk Bankası kanalı ile
Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatiflerine azami % 25 faize ulaşabilen bir
meblağla kredi vermesi takdire şayandır. Ancak bu Devlet Finansmanının
doğru kullanıldığım söyleyemeyeceğiz.
NEDENLERİ:
Kooperatiflere hakedişler karşılığında nakit para olarak verilen bu Devlet
sübvansiyonunun kooperatifçilikte gelişmemiş ülkelerde olduğu gibi ülkemiz­
de doğru kullanıldığım söyleyemiyoruz.
a— Kooperatiflerin ihtiyaç duyduğu arsa temininde büyük zorluklar vardır,
örneğin arsa istimlak ettirmek üzere Arsa Ofisine paranızı yatırmışsanız
peşinen çıkmaza girmiş sayılıyorsunuz.
Para yatıran kooperatif yıllarca istimlak işlerinin bitmesini bekliyor bu
arada enflasyon
hızı ve arsanın değer kazanması bürokrasinin çarkının
- 179 yaraş dönmesi birde bürokratik engeller eklenince geçen zaman içeri­
sinde arsa fiyatı 3 veya 5 katına yükseldiğinden kooperatifin satın alma
gücünü aşmaktadır.
b - Arsayı bütün zorluklarına rağmen temin ettiniz bu defa plan proje tasdi­
kine sıra gelmekte yine olmadık engellerle karşı karşıyasınız. bu engelidc
aştığınızı kabul edelim bu defa işin ihale safhasına gelinmiştir. Sanayi
Bakanlığı'nm yardımları ve kooperatifin gayretleri sonunda işi nıüteahhite Oıale ettiniz.
inşaat Ana maddelerine gelen zamlar sonucu müteahhit kazanmak ar­
zusu ile aldığı işe normalin özerinde zam t3İep etmektedir: Kooperatif
yöneticileri bu kadar zammı karşılayamayacaklarını belirtmeleri üzerine
bir Od defa zoraki anlaşma mümkün olsa bile çoğu zaman ikinci üçüncü
oturumlarda anlaşmazlık baş gösterdiğinden müteahhitle ihtilafa düşü­
lerek iş mahkemeye intikal etmektedir. Ve bu su retle de işiniz çıkmaza
ginniş ve üye ümitsizliğe düşmüştür.
İşin müteahhite ihalesi yerine emanet inşaat teşvik edilmeli iyi bir dene­
time tabi tutulmalıdır.
Yakanda sıraladığım çıkmazlara duçar olmamak için devletimiz küçük sa­
nayiye uyguladığı sübvansiyonu:
1— Arsa temini.
2—Alt yapı tesisi,
3—Sosyal tesis yapımı,
4—Tip proje dağıtımı işlerine harcayarak işyerinin yapını masraflarını
üyenin kendisine bırakması halinde daha iıızlı bir yapılaşmaya gidile­
ceği gibi ihtilafa düşme konusu da ortadan kalkmış olacaktır.
-
180-
Ayrıca ihale yoluyla yapılan işyerlerinde Tip olarak elektrik, sıhhi tesisat
yapılarak teslim ediliyor bu da üyenin işine yaramadığı için bozarak üye
kendi ihtiyacına uygun şekilde yeniden yapmak mecburiyetinde kalıyor.
Her iki masrafta üyenin kesesinden çıktığından maliyetler artıyor. Milli
ekonomi ve kooperatif üyesi büyük zararlar görüyor.
Ayrıca işyeri yapı kooperatifleri ana sözleşmeleri daha öncede satır başı
olarak değindiğimiz gibi gelişmesi ve sanayileşmeyi engelleyen bir takım
lüzumsuz maddelerle dopdoludur.
Sanayi Sitesi Yapı Kooperatiflerine çırak üye olamaz çırağın velisi çocuğuna
işyeri hazırlamak için üye olamaz, saç ve profil satıcısı, yedek parçası, ikti­
satçı, mühendis, berber, terzi, kasap, firm a yabana şehirde ikamet eden
gerçek sanayicide olsa üye olamaz. Bu kimseler sanatlarını sanayi sitelerinde
değil de nerede icra edecekler?
Niçin insanları sahte vesika tanzim etmeye mecbur ediyoruz. Veya halkın bi­
rikimini sahillerde yazlık ev yapmaya aktararak içinde bir ay oturup 11 ay
bekçi parası vermeye zorluyoruz.
Yukarıda verdiğim örnekleri çoğaltmak mümkündür. Biz diyoruz ki, yanlış
yatırım yapmamak, halkın birikimini sanayiye aktarmak için sanatı ve mevkii
ne olursa olsun her aile reisi sanayi sitesi yapı kooperatiflerine ortak kayıt
edilmelidir.
Küçük Sanayi Siteleri Kooperatif eliyle yapımına devam edilecek ise bugün­
kü uygulamanın yanlış olduğu bilinci içinde reformist hareketlere geçilerek
uygulamada aşağıdaki değişiklikler yapılmalıdır.
-
ISI
-
1—ödemelerde imkanı olanlara erken ödeme sistemi getirilmelidir. Bu yıl
para verene gelecek yıl işyeri Kur'ası çektin İmetidir.
Bitmiş işyerleri sonuncusu yapılıncaya kadar bekletilmeksizin her yıl
inşaası biten işyerleri yılın maliyet fiatlanvla dağıtılması hem milli eko­
nomiye, hem de üyeye bir an önce gelir sağlayacaktır.
Ayrıca istihdamı da hızlandıracaktır. ÖRNEK: OSTİM uygulaması.
2—işyeri tam bitirilmeden kaba inşaat halinde dağıtım yapılarak üyenin
işyeri içinde kendi zevkine ve ihtivacma cevap verebilecek uygulama
yapmak için fırsat tanımalı yaz boz tahtası yapılmamalıdır. (OSTİM
nygulaması)
3—Koopearitf üyelerini krediye ümit bağlama yerine kendi imkanlarını
zorlayarak işyeri sahibi olmaları sağLanmabdır.
4—Mfiki ve Mahalli idarelerin imkanları seferber edilerek işyerinde çekiç
aesi gelinceye kadar küçük sanayiciler desteklenmelidir.
5—Mevcut muafiyetler artırılarak ilk geEşme yıllarında işyerinin tabi olduğu vergi adedi azalülmah vergi dilimlerinde indirim yapılmahdır.
6—Kooperatifler devlet fabrikalarına malzeme almak için para yatırdıkla­
rı tarihteki birim flatlannda mal tesEm etmeli. Bu günkü gibi aylarca
kooperatifin parasım kullanarak daha sonraki malzemeye gelen zam
farkları alınmamalıdır.
7—işyeri Yapı Kooperatifleri mutlaka bir üst kuruluşa bağlanmalı; Edir­
ne’den, Kars'dan küçük bir iş için vatandaş Ankara'ya seferber edil­
memelidir.
- 182 8— Kooperatiflerin yerleşme planlan hazırlanırken cadde ve sokaklar yete­
rince geniş tutulmalı asrimiz Tır devri olduğundan tahmin tahliye işleri
kolaylıkla yapılmalıdır.
9— Sosyal tesislere büyük alanlar ayrılmalı Sanayi Sitesinde çalışanların her
türlü ihtiyacı için şehir merkezine akın durdurulmalıdır. (Sosyal tesisler­
de önemli meselenin çırak yetiştirme olduğu dikkate alınmalı çırak
okullan yemekhaneli ve lojmanlı şekilde inşaa etmeye müsait büyüklükte
geniş alan ayrılmalıdır.) Bu alanda yapılacak çırak okulunu Devletimiz
3308 sayılı yasanın daha da geliştirilerek Alman Çırak Eğitim Sistemini
uygulamak suretiyle Türkiye'mizin ihtiyaç duyduğu kalifiye işçi yetiş­
tirmeyi hedef tayin etmelidir.
Cumhuriyet Hükümetlerinin tüm programlan incelendiğinde teknik eğitime
önem verilecektir, ibaresi bulunduğu halde; Millet olarakyanlış eğitim sis­
temi seçilmiş alabildiğine klasik lise açılmıştır. Çünkü klasik lise açmak ve
yaşatmak yöneticilerin kolayına gelmiş bir kara tahta 20 sıra 40 sandalye
her talebeye zorunlu olarak sivri sineğin sindirim sistemi ve kırkayağın ölçü­
leri ve Amerikan, Rus tarihi öğretilmiştir. Bu suretle gençliğimiz bir beceri
kazanamamıştır; Bununda ispatı çok kolaydır.
Okunabilen bir gazeteye. 1 Milyon TL. ilan parası veriniz. İkinci sınıf ehliyetli
Elektrikçi arayınız, bulamazsınız. Aksine az okunan küçük bir gazeteye, az
bir meblağ ödeyerek bir ilan veriniz, katiplik için klasik lise mezunu aradığı­
nızı duyurunuz, müracaatçıları stadyumlara sığdıramazsmız.
25 Ocak, 14 Şubat 1987 tarihleri arasında F. Almanya Eğitim ve Bilim Ba­
kanlığı ile CARL DU1SBERG VAKFI'nın davetlisi olarak Türk Esnaf ve
Sanatkârlar temsilcisi olarak katıldığım seminerde bir milletin kalkınmasında
önde gelen unsurun eğitim olduğunu gördüm.
- 183 P.Dcvlette yetişen gençliğin ancak T 7'si bizdeki klasik lisclcrgibi okullarda
okuyor, % 93'ü mesleğe davalı eğitim sisteminden mutlak geçiriliyor.
Bu seyahatimde konferansımın şu cümlelerine değinmeden geçemiveceğim.
FJ)eviet olarak bir defa hata yaptık. 1965 yılında gençlerin rr 23'ünû klasik
Sseve kayıt ettik o tarihten bu yana mesleği olmayan Yüksek tahsillilere hain
i; bulamamaktayız.
Tiririye'mizde yapı kooperatifçiliği şüpheli bakışlardan kurtarılmalı itibarlı
bir meslek haline dönüştürülmelidir.
Kooperatif Yöneticiliği yetişkin bir insanın ikind derece de bir işi olmamalı­
da. insan kendisini bir işe teksif ettiğinde tam. iki işe teksif ederse yarım,
dört işe teksif ederse çeyrek insan olur.
işyeri Yapı Kooperatifleri kendi parasıyla gerçekleştirdiği alt yapı tesislerin­
den Elektrik tesislerini T.E.K. kurumuna. Su tesislerini Belediye Su İşleri Ge­
nel Müdürlüğüne ücretsiz teslim etme kanun gereğidir. (OSTİM Elektrik gücü
olsak 50 MW güce sahip olup 48 çif hücreli trafo merkezi 3 dağıtım merkezi
elektrik direkleri yer altı ve yer üstü iletkenleri ile bugünkü rayiçlere göre 10
Miyar Lira'bk yatırıma sahiptir. T.E.K. devri halinde bu kurum kooperatife
tek kuruş ödememektedir.
Almteri, El emeğiyle geçinen biz Esnaf ve Sanatkârlara bu uygulama çok
tesgelmektedir. Uygulamanın süratle düzelmesine ihtiyaç vardır.
Şuranın ikind gününde ark ocaklarıyla çelik üretimi yapan müesseseler KVV
saati 36 TL'dan elektrik kullanmalarını büyük şikayet konusu yapmışlardır.
Oysa biz Küçük Sanayiciler Elektriğin KW saatini 75 TL'dan sarf etmekteyiz.
- 184 Kurulmuş ve kurulacak Küçük Sanayi İşletmelerinde Devletin yol gösterici
teknik yardım yapıca kalite kontrolü ife ilgili tesisleri mutlaka yer almalıdır.
En büyük ümidimiz Küçük Sanayi GeEştirme Merkezi "KÜSGET” Kanunu
bir an önce çıkarılmalı hizmetleri tüm sanayi sitelerinde yaygınlaştmlmalıdır.
OSIİM olarak KÜSGETin hizmetlerinden memnuniyet duyuyofuz ve daha
çok gelişmeler bekliyoruz.
Türkiye'mizin yapısal noksanlıklarının en önde gelen sebebi Eğitim Sistemi­
mizin Mesleğe dayalı olmayışından kaynaklandığım bir defa daha belirtirken
beni dinleme lütfunda bulunan Saygı değer divanı, siz Sayın delegeleri bir
defa daha saygıyla selamlar, teşekkürlerimi arz ederim.
- 185 TÜRKİYE’DE KÜÇÜK SANAYİ SORUNLARI VE
AMERİKA'DAN KORE’YE NE ŞEKİLDE DÜZENLENDİĞİ
Hemduh ÜREYEN
TOridye Esnaf ve Sanatkârlar
Konfederasyonu Genel Başkan Vekili
Kiçflc işletme kavramı gerek istatistiksel sınıflandırmada gerek halk anlayışı
açımdan olsun diğer ülkelerde ve Türkiye’de açıklık kazanmış değildir. Bazı
gefişmiş ülkelerde "Köçek lük” kıstası ABD’de olduğu gibi 500 kişiyi kapsar­
ken Türkiye'de 5990 Sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları ve Ticaret Borsa lan Ka­
nonu "Muharrik göç kullanan ve 5 kişi çalıştıran" işletmeyi böyük sanayi
a mfma sokmaktadır. Bunun yaranda Türkiye'de çeşitli geleneksel, hukuki.
poSt& nedenler yüzünden "Esnaf ve Sanatkârlar" deyimi; Esnaf, Küçük sa­
nayici, küçük sanat erbabı, el, ev ve köy sanatlarıyla uğraşanların tümünü
kaplamaktadır. Açıklık kazanamayan anlamı gibi küçâc sanayinin sorunları
gereğince benimsenememiş, çeşitli sebeplerle sahipsiz kalm ışta.
Sanayi ve Teknoloji geliştikçe büyük işletmelerin çeşitli ekonomik ve
teknolojik avantajları ile küçük işletmeleri yok edeceklerini düşünenler var*
Ar. Kısa sürede ve bazı dallar için bu görüş doğru olabtfir. Ancak dinamik
gefişme içinde sanayi ortamına ayak uydurabilen küçük işletmelerin uydu
yan sanayi olarak kalmaları söz konusu değildir. Mesleki teknik eğitim, ör­
gütlenme, çağdaş üretim metodlannı benimseme, ge&şme yatmmlan gibi
temel soranlar özerinde durubnadığı. bugünkü geleneksel yapı ve anlayış
devam ettiği sürece; Küçük sanayinin ülke kalkınmasındaki fonksiyonlarım
inerine getirmesi mümkün olamayacaktır.
Ülkemizde, uzun yıllardan beri yeterince ve ciddiyetle ele atatmayan ve bu
sebeple de bugün çözümü daha da zorlaşan küçük sanayi sorunları öylesine
- 187 AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ NDE (ABD)
ABD’de Küçük İşletmeler Teşkilatı (SME) 700 Milyon Çlık bütçesi, yurt
çapında 100'G aşkın bürosu, 3700 uzman kadrosu ile küçük işletmelere y(inc­
ik Federe Devlete bağlı dev bir teşkilattır.
Üniversiteler bünyesinde 500'den fazla Küçük işletme Enstitüsü faaliyet gös­
termektedir.
1985 yılmda büyük sanayide istihdam h 0.7, küçük sanayide
5,1 artmış­
tır. (Fark: 4,4)
Genç işgücünün (16—24 yaş) % 66'sı küçük işletmelerde istihdam edilmektedir.
1979—83 döneminde imalat sanayiinde istihdam enteresan bir tablo göster­
miş, büyük sanayideki % 16,6'Iık gerilemeye karşın küçük sanayide % 7 artış
ohmıştur.
ABD'de küçük sanayi büyük sanayiyi tamamlayıcı sektör olarak yapılanmış
ve sanayileşmede küçük sanayi anahtar rol üstlenmiştir.
Federal Hükümet toplan satınalımlann 9 30’unu küçük işletmelerden yap­
maktadır.
Yine Federal hükümet beheri 10.000 S 'm altında olan satm aünılann ‘T 45’
ini küçük işletmelerden yapmaktadır.
Taşaronhık hizmetlerinin yaklaşık *7 53'ü küçük işletmeler tarafından
Serçekleşdrilnıektedir.
- 188 JAPONYA
Japonya'da küçük işletmeleri desteklemek, korumak, teşvik etmek amacıyla
toplam 30'a yakın kanun çıkarılmıştır.
Bu çerçevede 13 kamu kuruluşu ve çok sayıda özel kuruluş küçük işletmele­
re finans sağlamaktadır.
Devlete bağlı finans kuruluşlarının küçük işletmelere her yıl verdiği kredi tu­
tan 20—30 Trilyon Yen (75 —112 Trilyon TL.) olmaktadır. Bu kredilerin
vadesi 4 —12 yıl, faiz oram % 0 ile % 5,5 arasındadır.
Devlet Bütçesinden her yıl Yatırım Fonu ayrılmaktadır. 1985'te ayrılan mik­
tar 25,9 Milyar Yen
(97,1 Trilyon TL) olup bunun 3,7 Trilyonu (—13,8
Trilyon TL.) küçük işletmelerce kullanılmıştır.
1983 yılında bankaların toplam kredi hacmi 201 Trilyon Yen olup (»-753
Trilyon TL.) bunun içinde küçük işletmelerin payı % 49,8'dir.
Japonya'da küçük işletmeler aldıkları krediye garanti göstermede Türkiye'de
olduğu gibi zorluk çekmezler. Çünkü devletin kurduğu "Kredi Garanti Şir­
ketleri” ve "Kredi Garanti Sigorta Şirketi" onlar adına teminat vermekte
hatta Kredi Garanti Şirketi küçük işletmelere borcunu ödeyemediği durum­
larda onun adına borcunu ödemektedir. Oysa Türkiye'de küçük sanayi iste­
nilen teminat sebebiyle devletin açtığı ihaleye girememektedir.
Japonya'da küçük işletmeler Kredi Garanti Şirketi teminatı ile 300 Milyon
TL.'ya kadar kredi alabilmekte bunun için hiç bir ipotek göstermemektedir.
- 189 KORE
Küçük işletmeler Kore'de de Japonya'da olduğu gibi birçok kanunla düzen­
lenmiştir. Tüm düzenlemelerde esas alman Küçük İşletmeler Kanunu olup,
bu kanun uluslararası rekabet, küçük büyük sanayi arasındaki koordinasyon,
finansal, yönetsel ve teorik danışmanlık gibi konularda hükümeti her türlü
desteğe mecbur kılmaktadır.
Büyük ölçekli bir firmanın, taşaron durumundaki küçük ölçekli firmaya
yapacağı ödemeyi geciktirmemesi için önlemler alınmıştır.
Kore’de, küçük işletmelere yatırım olanakları, dış borç imkanları, yerli finans kaynaklan sağlamak amacıyla "Küçük ve Orta Büyüklükteki işletmeler
Bankası" kurulmuştur.
Kore'de Bilgi Toplama Merkezleri vardır. Örneğin KIET (Kore Endüstriyel
Ekonomik ve Teknolojik Enstitüsü) bilgi almak isteyen herkese ücretsiz ola­
rak; yapılan andlaşmalar çerçevesinde 52 ülkeye ait pazarlama ve sanayi
bilgileri sunar.
Kore, küçük sanayinin ihracat içindeki paylannı arttırmak amacıyla kendine
ait fabrikalarda faaliyet gösteren küçük işletmeleri ihracat ve ithalat işlem­
lerinden muaf tutmaktadır.
Kore, küçük işletmelere vergi ödemelerinde bazı kolaylık ve muafiyetler
tanır.
Üretim faaliyetini şehir dışına, özellikle daha önceden belirlenen kırsal
bölgelere kaydıran işletmelere vergilendirmede kolaylıklar sağlar.
-
190
-
Kore'de bir firmanın iflası sonucu ona bağlı diğer firmaların iflasını önlemek
için "Karşılıklı Yardım Fonu" kurulmuştur. Bu fon toplam yatıran mikta­
rının 10 katına kadar borç verebilir.
Kore'de küçük işletmelerin faaliyet alanlarını büyük işletmelerin rekabetin­
den korumak için bir düzenleme mevcuttur.
HİNDİSTAN
Küçük Sanayiyi Geliştirme Teşkilatı (SIDO) başta olmak üzere gerek merke­
zi, gerek eyalet düzeyinde birçok kuruluş küçük işletmelere teknik, idari,
ekonomik hizmetler vermektedir.
SIDO ülke çapmda TCO (Teknik Danışmanlık Kurumu) eyaletler çapında
teknik danışmanlık hizmeti vermektedir.
SIDO'nun "Genel Kolaylık Atölyesi” vardır. Bu çok yeni teknoloji ve yetiş­
miş uzman elemanlarla donatılmıştır. Küçük işletmelerin uluslararası standar­
dı tutturmalarına, TSE belgesi almalarına yardım eder.
Yine standardizasyon hizmeti amacıyla çalışan diğer merkezi, istasyon, atelyeler şunlardır:
— (SIVI) Bölgesel Test Merkezleri
— (RTC) Alan Test İstasyonları
— (FTS) Merkezi Takımhane ve Eğitim Merkezleri
— (CTRTC) Ürün İşleme Geliştirme Merkezi
— (PPDC) Üretim Merkezi
— (PDTC) Prototip Geliştirme Merkezi
- 191 Hindistan'da pazarlama sorunlarına çözüm bulmak amacıyla 1955'dc Devlet
Mağazaları Satın Alma Programı oluşturulmuştur. Çok çeşitli malların en büyfik abcısı olan devletin bu alımlannda küçük sanayiciyi gözetmesi amacını
taşır. Bu programda kamu alınılan 6 gruba aynlmıştır.
I. GRUP:
Sadece büyük işletmelerce üretilecek mallar
II. GRUP:
Büyük işletmeler tarafından üretilecek ancak, büyük kısmı
tali müteahhit firmalara, parçalan da küçük işletmelere
yaptınlabilen mallar.
IIL GRUP
İkisinin de üretebileceği mallar. Ancak küçük işletmelere
verilen fiyatlarda 7c. 15 toleranslı mallar.
IV. GRUP
Bütünüyle küçük işletmelerin üreteceği mallar.
V. GRUP:
% 75’i küçük işletmelerden alınması zorunlu mallar.
VL GRUP:
% 50’ye varan bölümün küçük işletmelerden alınması zorun­
lu mallar.
Hindistan'da devlet alanlannda küçük sanayiyi desteklemek amacıyla 872 ka­
lem sanayi marnülü münhasıran küçük sanayicilerin üretimine aynlmıştır.
Devlet alımlannda küçük sanayiciye 7c 15'e varan tercihli fiyat uygulaması
yapılmaktadır.
Kırsal bölgelerde sanayileşmeyi teşvik içiıı gelir vergisinde bazı kolaylıklar
muafiyetler getirmiştir. Bu bölgelerdeki sanayileşme çalışması yapan kü­
çük işletmelere gelir vergisi öderken toplanı kârdan 7c 20 düşürülebilir.
- 192Belirlenmiş 67 kalem malın imalatı ile uğraşan küçük işletmeler 750.000
RS'e kadar olan üretimlerinde ithalat ve satış vergisinden muaftırlar. 750.000
RS —2.500.000 RS arası % 25 vergiye tabidir.
Yeni işe başlayan müteşebbisler ile geri kalmış bölgelerde yatırım yapan kü­
çük işletmelere "Başlama Kredisi ve Danışmanlık" hizmeti verilmektedir.
Küçük sanayi yeni makina alırken alımlan kolaylaştırmak için makina bede­
linin % 1,25'i indirilirken bu oran "Yeniden indirim—Desdicomtig Program"
çerçevesinde % 1,40'a çıkmıştır, indirimi satıcı firma aradaki % 0,15'Iik in­
dirimi Sanayi Kalkınma Bankası (IDBS) yapmaktadır.
Hindistan'da da Kore'de olduğu gibi küçük işletmeler için "Mevduat Sigorta­
sı" veya "Kredi Garanti Şirketi" kurulmuştur.
TÜRKİYE'DE VE BAZI DIGER ÜLKELERDE SANAYİ SİTESİ
UYGULAMASI:
Sanayi Siteleri uygulaması bugün Türkiye dahil pek çok ülkede uygulanan
bir projedir. İçerisinde elektrik, su, buhar, yol gibi alt yapı hizmetlerini ve
banka, postane, kantin, ilk yardım, itfaiye, yangın kontrol gibi sosyal hiz­
metleri ihtiva eden Küçük Sanayi Siteleri küçük işletmeleri elverişli koşullar­
la iş yeri sahibi yapmayı amaçlamaktadır. Site içindeki işletmeler birbirlerine
daha yakın oldukları için birbirlerinin mal ve hizmetlerinden daha rahat
yararlanabileceklerdir. Kısaca Sanayi Siteleri Programının iki amacı vardır.
1) Küçük ölçekli sanayi sektörünün hızla gelişmesini teşvik etmek,
2) Geri kalmış bölgeler ile kırsal kesimin sanayileşmesini sağlamak.
Ülkemizde küçük sanayi uygulamasına geçmeden önce Hindistan ve Japon­
ya'da uygulanan sisteme bakmakta yarar vardır.
- 193 Hindistan sanayi siteleri programının uygulandığı gelişmekte olan ülkelerin
en eskisidir. Bu proje 1955 yılında başlatılmış bugün 6. Beş Yıllık Plan
dönemine gelinceye kadar bütün devlet planlarında yer almış, bütçe ayrılmış
özel önem verilmiştir.
L ve D. Beş Yıllık Planda, toplam 67 sanayi sitesi tamamlanmış. 116 Milyar
RS harcanmış 53 site inşaat halinde iken. III. Beş Yıllık Plan döneminde
458 sitenin yapımına başlanmış program için 221.5 Milyar RS harcanmış­
ta. Aynca bu plan döneminde sanayi siteleri.
a) Şehir Sanayi Siteleri
b) Yan Gelişmiş Bölge Sanayi Siteleri
c) Kırsal Bölge Sanayi
diye ayrılmış ve farklı düzenlemeler getirilmiştir.
IV. Beş
Y ıllık
Plan Döneminde 612 sanayi sitesi kurulmuş bu program için
de 157,3 Milyon RS harcanmıştır.
V. Beş Yıllık Plan Döneminde 1S4 sanayi sitesinin yapımına başlanmış
256,2 Milyon RS harcanmış, küçük sanayicilere başlangıç ve ilave sermaye
temini konularına daha bir önem verilmiştir.
VL Beş
Y ıllık
Plan Döneminde küçük sanayi siteleri de dahil olmak üzere
kâçffls işletmelere 6,167 Milyar RS ayrılmıştır. 19S4 sonunda küçük sanayi
sitelerine ayrılan miktar ise 430.3 Milyon RS idi, 31 Mart 19S1 itibariyle
ffleedeki küçük sanayi sitesi sayısı 799 olup bunların 659'u faal durumdaydı.
Hindistan'da toplam küçük işletmelerin sadece rÎ 5'i küçük sanayi sitelerinde
olmasına karşın küçük sanayi sektörünün toplam üretiminin rr 12'sini
°hiş tumıaktad ır.
-
186
-
kiasikleşmiştir kİ, bıınlan sadece sim olarak saymak İnle anlamanız bakı*
ırandan yeterli olacaktır. Busoranlar başlıklar oiank:
— Elverişli şartlarda kredi temini
— Finansman kaynak yetersizliği
— Pazarlama sorunları
— Teknolojik gelişmeleri izleyememe
— Teknik danışmanlık hizmetlerinin yetersiz olması
— işyeri temininde karşılaşılan gaçlfikler
— Eğitim (Mesleki eğitim, çıraklık okulu vs.)
— Hammadde ve malzeme temini ve fiyattan
— Vergi düzenlemelerindeki aksakhklar (koroyuca, destekleyici düzen­
lemelerin ve bazı muafiyeüerm olmaması)
— 507 sayılı Çerçeve Kanumı'nun yetersizimi
Türkiye toplam işletme sayısının % 98£1ni ve İ k e istihdamının % 45,5'ini
küçdc işletmelerin otuştnıdoğu bâr "KfiçSk Sanayi ÜlkesT'dir. Böyle ohnaana karşıhk ülkemizde, küçük sanayiyi koruyan, destekleyen, teşvik eden bir
yasal düzenleme getirilmemiştir. Daha doğra lnr anlatımla mevcut düzenle­
meler yetersiz ve aksaklıklarla doludur. Koçak işletmelerin finans kaynaklan
ABD, Japonya, |BnHidan gibi öikeleıle mukayese edildiği zaman çok yeter­
siz ve koşullan küçük sanayi için çok ağırdır. Bugün Japonya'da Hindistan*
da küçük sanayiye yönelik finans kaynaklanılın istedikleri faiz oranlan % 0
ile % 10 arasında değişirken ülkemizde küçük sanayiye yönelik tek finans
kaynağı T.HaIk Bankası'nda bu rakamlar Kooperatif Kredilerinde % 30—32,
Sanayi Kredilerinde % 40—43 arasında olup vade süreleri daha kısa, ödeme
şartlan daha elverişsizdir.
Şimdi ülkemizde küçük sanayiye verilen daha doğrusu verilmeyen önemi gös­
termek maksadıyla -ABD, Japonya, Hindistan ve Kore’deki uygulama ve
dâzenlemelere de çok kısa olarak değinefim.
- 192Belirlenmiş 67 kalem malın imalatı ile uğraşan küçük işletmeler 750.000
RS'e kadar olan üretimlerinde ithalat ve satış vergisinden muaftırlar. 750.000
RS —2.500.000 RS arası % 25 vergiye tabidir.
Yeni işe başlayan müteşebbisler ile geri kalmış bölgelerde yatırım yapan kü­
çük işletmelere "Başlama Kredisi ve Danışmanlık" hizmeti verilmektedir.
Küçük sanayi yeni makina alırken alımlan kolaylaştırmak için rnakina bede­
linin % 1,25'i indirilirken bu oran "Yeniden indirim—Desdicomtig Program"
çerçevesinde % 1,40'a çıkmıştır, indirimi satıcı firma aradaki % 0,15’lik in­
dirimi Sanayi Kalkınma Bankası (IDBS) yapmaktadır.
Hindistan'da da Kore'de olduğu gibi küçük işletmeler için "Mevduat Sigorta­
sı" veya "Kredi Garanti Şirketi" kurulmuştur.
TÜRKİYE'DE VE BAZI DİĞER ÜLKELERDE SANAYİ SİTESİ
UYGULAMASI:
Sanayi Siteleri uygulaması bugün Türkiye dahil pek çok ülkede uygulanan
bir projedir. İçerisinde elektrik, su, buhar, yol gibi alt yapı hizmetlerini ve
banka, postane, kantin, ilk yardım, itfaiye, yangın kontrol gibi sosyal hiz­
metleri ihtiva eden Küçük Sanayi Siteleri küçük işletmeleri elverişli koşullar­
la iş yeri sahibi yapmayı amaçlamaktadır. Site içindeki işletmeler birbirlerine
daha yakın oldukları için birbirlerinin mal ve hizmetlerinden daha rahat
yararlanabileceklerdir. Kısaca Sanayi Siteleri Programının iki amacı vardır.
1) Küçük ölçekli sanayi sektörünün hızla gelişmesini teşvik etmek,
2) Geri kalmış bölgeler ile kırsal kesimin sanayileşmesini sağlamak.
Ülkemizde küçük sanayi uygulamasına geçmeden önce Hindistan ve Japon­
ya'da uygulanan sisteme bakmakta yarar vardır.
- 193 Hindistan sanayi siteleri programının uygulandığı gelişmekte olan ülkelerin
en eskisidir. Bu proje 1955 yılında başlatılmış bugün 6. Beş Yıllık Plan
dönemine gelinceye kadar bütün devlet planlarında yer almış, bütçe aynlnuş
özel önem verilmiştir.
L ve H. Beş Yıllık Planda, toplanı 67 sanayi sitesi tamamlanmış. 116 Milyar
RS harcanmış 53 site inşaat halinde iken. III. Beş Yıllık Plan döneminde
458 sitenin yapımına başlanmış program için 221.5 Milyar RS harcanmışt». Ayrıca bu plan döneminde sanayi siteleri.
a) Şehir Sanayi Siteleri
b) Yan Gelişmiş Bölge Sanayi Siteleri
c) Kırsal Bölge Sanayi
diye ayrılmış ve farklı düzenlemeler getirilmiştir.
IV. Beş Yıllık Plan Döneminde 612 sanayi sitesi kurulmuş bu program için
de 1573 Milyon RS harcanmıştır.
V. Beş Yıllık Plan Döneminde 1S4 sanayi sitesinin yapımına başlanmış
256,2 Milyon RS harcanmış, küçük sanayicilere başlangıç ve ilave sermaye
tenini konulanna daha bir önem verilmiştir.
VL Beş Yıllık Plan Döneminde küçük sanayi siteleri de dahil olmak üzere
küçük işletmelere 6,167 Milyar RS ayrılmıştır. I9S4 sonunda küçük sanayi
etelerine ayrılan miktar ise 430.3 Milyon RS idi. 31 Mart 19S1 itibariyle
ffleedeki küçük sanayi sitesi sayısı 799 olup bunların 659'u faal durumdaydı.
Hindistan'da toplam küçük işletmelerin sadecc *7 5'i küçük sanayi sitelerinde
olmasına karşın küçük sanayi sektörünün toplam üretiminin *7 12'siııi
oluşturmaktadır.
— 194 —
Sanayi sitesi diandaki işletmelerin iflas etme riskleri daha fazla olup işgücü
verimlilikleri küçük sanayisitelerinden % 20 daha azdır.
■
> 1'
il',
l'
Japonya'da ise Hindistan'a benzer ama, farklılıkları olan bir küçük sanayi
sitesi uygulaması vardı. Sanayi gruplarım amaçlayan birçok projeden birkaçı
şöyle sıralanabilir:
*
— Fabrika Grupları (Sanayi Siteleri Projesi) ,
— Mağaza Gruplan (Toptancılar İ£İn Ticaset Siteleri)
— Kargo kamyonları Terminal Gruplan (Taşımacılık Hizmetleri Sitesi
Projesi)
— Ve diğerleri.
Japonya’ila sanayi sitesi projesi içinde yer alan firmalar öncelikle bir koope­
ratif kurarlar. Bölgesel bürolara başvurmak suretiyle Küçük İşletmeler Teşvik
Kuruluşu Destek Fonundan faydalanırlar.
Kooperatif kurabilmek için katılan üyelerin Iş kategorileri genel olarak ben­
zer ya da yakın olmalıdır.
Kooperatif ûye sayısı (kuruluş sayısı) 20'den fazla olmalıdır.
Katılan kuruluşların fabrika yerleşim yerleri (fabrika ve bürolar mutlaka
sitenin içinde olmalıdır.)
Katılan kuruluşların 2 /3 ’den fazlası fabrika ve bürolarım siteye taşımak zo­
rundadırlar.
Sitenin yeri şehirleşmeye, doğal yapıya uygun seçilmeli, doğal zenginlikler
ve insan faktörü unutulmamalıdır.
— 195 -
Al! yapı eksiksiz olmalı diğer sosyal hizmetler aksnksız yerine getirilmelidir.
Son bir yıl içinde hiçbir faaliyette bulunmayan kuruluşlar başvuruda buluna­
mazlar.
Japonya'da bu kıstaslara dikkatle uym akta ve sağlıklı bir küçük sanayi sitesi
politikası uygulanmaktadır.
Tmtoye'de küçük sanayi siteleri uygulaması I962'den itibaren devlet tarafın­
dan ele alınmıştır.
1985 sonu itibariyle 11S küçük sanayi sitesinin inşaatının bitirildiği bu
sitelerde 33.000 civarında işyeri bulunup 200.000 kişinin istihdam edildiği
görülmektedir.
1986 bütçesinden organize ve küçük sanayi siteleri için tahsis edilen 25.6 .0
Milyar TL’nın 250 Milyar TL'sı küçük sanayi sitelerini kredilendirmeyc aynlmıştır.
Ülkemizde küçük sanayi sitelerine Sanayi ve Ticaret Bakanlığı nca Organize
Sanayi Bölgeleri ve Küçük Sanayi Siteleri F o n u " ndan kredi verilmektedir.
Küçük Sanavi Sitelerinde üst yapı ve sosyal tesisler için verilen kredi faizleri
gelişmiş bölgelerdeki sanayi siteleri için ■ l i diğer bölgelerde r 1_ arasında
ahnirken, ödemesiz devre 1 vıl ve tüm bölgeler için a jn ı olmak koşulumla 10
yıl vade tanınmıştır.
Sanayi sitelerinde vürütücü kuruluşlar Sanayi Sitesi ^ apı Kooperatifleri \ e \ n
Mahalli Belediyelerdir.
- 196Kredi, bölgelerin ve kooperatiflerin ekonomik durumuna bakılarak ihale bedelinin % 70 ilâ % 100'û arasında değişmektedir.
Sanayi sitelerinden amaçlanan yararların sağlanabilmesi için sadece siteler
kurmak yetmez. Sanayi sitesi kurulup, küçük sanayici içine taşındıktan sonra
da sorun bitmemektedir. Küçük sanayiciye atölyelerin mülkiyeti için elverişli
ve anlaşılır bir ödeme sistemi getirilmelidir.
-
197
-
KÜÇÜK VE ORTABOY TEŞEBBÜSLERİN KREDİ VE
FİNANSMAN SORUNLARI
Ahmet DEMİRBAŞ
T.HALK BANKASI A Ş.
Genel Müdür Yardımcısı
KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLİ TEŞEBBÜSLERİN YERİ VE ÖNEMİ:
Ülkemizde: gerek sayılan ve gerekse Milli Ekonomimize kalkılan bakımından
Küçük İşletmelerin son derece önemli bir yerinin bulunduğu gerçektir.
Türkiye gibi, henüz sanayileşme sürecini tamamlamamış ülkelerin kalkınma
hamlelerinin başarıya ulaşabilmesi için Küçük işletmelerin yeterli ara malı
iletebilmeleri ve böylece Orta ve Büyük işletmelere destek olmaları şarttır.
Sanayileşmesini tamamlamış Batı Ülkelerinde Küçük Sanayi işletmeleri
bugün bu işlevlerini yerine getirmektedirler.
Ülkemizde de Küçük İşletmelerin bu işlevlerini yerine getirebilmesi, vılhk
programlarda belirlenen hedeflerin gereken süatte oluşmasına bağlıdır. Bu
oluşumun sağlanmasında ise özel sektörün önemli rolünün bulunduğu kuş­
kusuzdur.
Bu nedenle kalkınma ve sanayileşme çabalarının tamamlanması için öze!
sektörün geliştirilmesi, plân ve program hedeflerinin gerektirdiği alanlara
yöneltilerek teşvik edilmesi bir zorunluluktur.
Küçük işletmelerin, yapılan gereği emek yoğun sistemde çalışmaları nede­
niyle geniş istihdam potansiyeli yarattıkları bir gerçektir.
- 198Bu potansiyelin değerlendirilmesi ve Ülkemiz sanayi yapısının güçlendiril'
mesi için Büyük Sanayi ile Küçük Sanayiin entegre bir çalışma içinde bulun­
maları şarttır.
Böyle bir entegrasyonun sağlanması ile bugün Küçük İşletmelerin karşı kar­
şıya bulunduğu sorunların bir kısmının ortadan kalkacağı kuşkusuzdur.
Küçük işletmelerde, gerek yatırım aşamasında, gerekse üretim şişecinde
karşılaşılan en büyük sorunlardan biri yabana kaynak teminidir, yani kredi
ve finansman kaynağı bulmadır.
Küçük işletmelerin kredi ve finansman sorunlarına geçmeden önce, kuruluş
amaçlarından biri de küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri kredilendirmek
olan Türkiye Halk Banka»<ve bu Bankanın faaliyet konulan hakkında kısa
bilgi sunmak istiyorum.
TÜRKİYE HALK BANKASI'NIN FAALİYET KONULARI
Ülkemizde, Küçük ve Orta ölçekli İletmelerin Finansman Bankası olarak
kurulmuş bulunan TÜRKİYE HALK BANKASI'NIN 233 sayıh Kanun hük­
münde kararname hükümlerine uygun olarak hazırlanan Ana Statüsünün;
Amaç ve Faaliyet K onulan" başlıklı 3. maddesinde;
'Toplanan tasarrufları ekonominin gerek duyduğu alanlarda değerlendire­
rek, Küçük ve Orta ölçekli sanayi ve diğer sanayi kuruluşlarım kredilendir­
mek, ekonomik gerekle uygun verimlilik ve kârlılık ilkeleri doğrultusunda
Ulusal Ekonomi Se uyum içinde sermaye birikimine ve daha fazla yatmm
yapılmasına imkân açmak ve aynı zamanda küçük ve orta ölçekli sanayi sek­
törünün kalkınma bankası görevini de yürütmek üzere orta ve uzun vadeli pro­
je kredileri vermek, küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarının gelişmesini ve
büyük sanayiye geçişini teminen danışmanlık hizmeti yapmak, proje ve teknik
bilgi akışı ile desteklemektir."
- 199 Denilmektedir. Türkiye Halk Bankası bu fonksiyonel görevleri doğrultusunda
en verimli şekilde Köçük ve Orta ölçekli işletmelere hizmet vermeye çalış­
maktadır.
Ancak; bu görevin ifasında sıkıntısı çekilen en önemli konu, ülkemizde halen
Köçük ve Orta ölçekli işletme tanımının yapılmamış olmasıdır. Türkiye'de
boğan esnafın, küçük sanatkârın, tacirin, sanayicinin yasalardan kaynaklanan
beöi tanımlan vardır. Ancak, kim küçük sanayicidir, hangi işletmeler küçük
sanayi işletmeleridir, suallerinin açık ve her kuruluş tarafından kabul edilmiş
net cevaplan yoktur, ülkemizde her kuruluş kendine göre bir tanım yapma
ve kendi uygulamasını bu tanını çerçevesinde yürütme durumundadır. Tabia­
tı De bu durum uygulamada çeşitli zorluklar çıkartmakta vc muhatap işlet­
meler kesin olarak belirlenemediğinden teşvik araçlan da etkin olarak kulla®bp uygulanamamaktadır.
1980 yıb icra Plânında;
’^Çeşitli teşvik ve yönlendirme politikalarına konu olma açısından. Küçük
Sanayi işletmelerini Büyük Sanayi işletmelerinden ayıncı genel nitelikleri
beirienecek ve üretici sektörler temelinde aynntılı tanımlar yapılacaktır."
Şeklinde bir tedbir getirilmiş ve bu tedbir uvannea; 1981 yılında Devlet
Plânlama Teşkilatı ve Tiffkiye Halk Bankası'nın da görüşleri alınarak Sanayi
Teknoloji Bakanlığı tarafından:
"En çok 25 işçi çalıştırarak bilanço değeri 20 Milyon Liraya kadar makiııa
parkına sahip ve üretim yöntemleri kısmen teknik, kısmen deneye dayanan
işletmeler''
Köçük Sanayi işletmeleri olarak tanımlanmıştır.
-
200
-
Bu tanım, ekonomik konjonktür ve yeniden değerlendirme ile zaman içinde
yetersiz kalmıştır. 1984 yılında işçi sayısı 25 olarak sabit tutulmuş, sahip
olunan makina parkı değeri 80 Milyon liraya çıkarılarak tanım yenilenmiştir.
Bankamızca, 2 yıldan beri Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nm onayı ile;
’İşyerinde en çok 50 işçi çalıştıran ve bilânço değeri 120 Milyon liraya
kadar makina parkına sahip işletmeler"
Küçük Sanayi İşletmeleri olarak tanımlanmaktadır.
Bu tanım içinde kalan işletmeler Bankamızın 150 Milyon TL limitli, nisbeten
düşük faizli (% 40) yatırım ve işletme kredilerinden yararlandırılmaktadır.
Ancak bu tanım da, işinin özelliği nedeniyle çok sayıda işçi çalıştırmak zo­
runda bulunan, birçok işletmenin finansmanı sırasında yetersiz kalmakta ve
bu işletmelerin düşük faizli kredi imkânlarından yararlandırılmaları imkânsız
hale gelmektedir.
62 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname ile kurulmuş olan Esnaf ve Küçük
Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun çalış­
maları sonuçlanmış ve kurul kararına istinaden, Bakanlar Kurulu'nun 25.1.
1986 tarih ve 86/10313 saydı karan ile Esnaf ve Küçük Sanatkâr ile Tacir ve
Sanayici sayılacaklar belirlenmiştir. Bu belirlemede, maalesef küçük sanayici
tanımı yer almamıştır.
15 Ekim 1986 gün ve 19252 Mükerrer saydı Resmi Gazetede yayınlanan Ba­
kanlar Kurulu Kararı'nm eki "1987 yılı programında;
-
201
-
"Küçük ve Orta Sanayi işletmelerinin gelişmesini teşvik edici Devle! Politika­
larının belirlenmesi ve uygulanması açısından önemli olan, çalışan sayısı ve
sermaye büyüklüğüne göre belirlenmiş ve genelde kabul edilen Küçük. Orta
w Büyük Sanayi İşletmelerinin yeterli bir tanımı yapılmamış olduğundan,
çeşitli kuruluşlarca uygulanan ve uygulamada güçlükler yaratan tanım fark­
lılıklarının giderilmesi hususu önemini k orum aktadır.’.
Denilerek, bugün özellikle finansman kurumlanılın bu konudaki sıkıntıları
belirlenmiş ve tedbirler bölümünde.
"Köçük. Orta ve Büyük Sanayi İşletmelerinin, çalışan sayısı ve sermaye bü­
yüklüğü gibi kriterlere göre, tanımlarının yapılmasına temel teşkil edecek bir
Çalışma yapılacaktır.”
denilmiştir.
1987 yılı programındaki bu tedbir gereğinin bir an önce yerine getirilmesi
amacıyla çalışmaların kısa sûrede başlatılması ve sonuçlandırılması finans
kuramlarını özellikle küçük sanayi sektörünün Kalkınma Bankası görevini
y ü ttm ek le görevlendirilen T.Halk Bankasını rahatlatacaktır.
KÜÇÜK İŞLETM EL ER İN FİNANSMAN SO RUN LA RI
ülkemiz ekonomisinde büyük yeri olan Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi İşlet­
melerinin en önemli sorunu finansman yetersizliğidir.
Ülkemizde kişi başına düşen Milli Gelir seviyesinin düşüklüğü nedeniyle tasamıf eğilimi az olmakta ve yatırımlara aktanlabilecek sermaye oluşanıamak tadır.
-202
-
Bu durum, yeni yatırını yapmak amacında olan girişimcileri, büyüme ve
gelişen teknolojiye ayak uydurma çabasında olan küçüt ölçekli sanayi
kuruluşlarını finansman sorunu ile karşı karşıya bırakmaktadır.
Küçük işletmeler, günümüzün değişen koşullarına kendilerini uydurmak
zorundadırlar. Mevcut tesislerini genişletmek, modernize etmek, eksik
makinalarını tamamlamak, teknolojik ömürlerini tamamlamış makinalannı
yenilemek ve ürettikleri mamullerin kalitesini düzeltmek amaçları ile ek
yatırım harcamalarında bulunmak durumundadırlar.
Aynca; daha çok teknik yönü ağır basan küçük girişimci, işletmenin bütün
fonksiyonlarım yerine getirmede güç durumlara düşmektedir.
Mesleki bilgi ve tecrübesiyle işletmesindeki üretim faaliyetine tam anlamıyla
olmasa bile yön vermeyi başarabilen küçük işletme yöneticisi; pazarlama,
finansman ve personel gibi diğer işletme fonksiyonlarım yerine getirmede
aynı başarıyı gösterememektedir, özellikle yukarıda da değindiğimiz gibi iş­
letmenin büyüme çabalarının başladığı dönemlerde bunların üstesinden gel­
meye küçük girişimcinin kapasitesi yeterli olmamaktadır.
Bu durum, özellikle finansman konusundaki zayıf yönünü daha belirgin hale
getirmektedir.
Küçük işletmecinin finansman konusundaki bilgi noksanlığı, yorumlamaya
elverişli sağlıklı verilerin elde edilememesi ve bu işlere ayınlacak zamanın
kısıtlı olması küçük saffiâyi işletmelerinde etkili bir finansman plânlamasının
oluşturulmasını sınırlamaktadır.
Bu nedenle; küçük işletmeci, yatırım kararını verirken hissi davranmaktadır.
Yatırım kararında yapılan hatalar, daha önceden gereksinim duyulan serma­
yenin kullanım alanının, miktarının ve kaynağının yanlış olarak saptanması­
na neden olmaktadır.
- 203 Bu ohımsuz etkenler işletmenin geleceğine yön vermeye çalışan küçük giri­
şimciyi başarısızlığa sürüklemektedir.
Aynca, küçük ve orta ölçekli işletmelerin faaliyete geçebilmesi için sabit
tesislerini tamamlamış olmahn veya sabit tesislerle ilgili tüm sorunlarım
çözmüş bulunmaları yeterli değildir.
Tesisin faaliyete geçebilmesi için ham ve yardımcı madde satın alınması,
işçi çalıştırılması, enerji — yakıt —su sağlanması, yönetim, satış ve birtakım
genel masrafların yapılması, durumuna göre sağlanacak ham ve yardımcı
maddeler için önceden avans verilmesi, yeteri kadar stok bulundurması, pi­
yasa koşullan gereği vadeli satış yapılması gerekmektedir.
Bütün bu işlemler küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarında işletme serma­
yesi sorununu beraberinde getirmektedir.
İşletme sermayesi ihtiyaçlarını çoğu kez kendi sınırlı imkânları ile çözeme­
diklerinden çeşitli kaynaklardan borçlanma yoluna gitmektedirler.
Genellikle kendi adına çalışma eğiliminden kaynaklanan görüşleri nedeniyle
yalnız kalmakta ve hatalı finansman politikaları izlemektedirler.
Aynca, küçük işletmelerin yararlanabilecekleri finansman kaynaklarının sı­
nırlı oluşu nedeniyle uygun koşullarda sağlanabilen krediler, yetersiz işJetrne
sermayesini gereği kadar besleyememektedir.
Bu durum, küçük sanayi işletmelerinde kapasite kullanım oranının düşmesine
w kurulu kapasitenin atıl kalmasına neden olmaktadır.
Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin yöneticilerinin önemli bir kısmının
nakdin yönetimine gereken önemi vermemeleri ve yine paranın kullanımında-
-2 0 4 ki hatalar, onların borçlarını ödemede zorluklarla karşılaşmalarında veya
borçlarım ödeyememe durumuna gelmelerinde en büyük etkendir.
TÜRKİYE HALK BANKASI'NIN İHTİSAS KREDİLERİ
Bankamız, Esnaf, Sanatkâr ve Küçük Sanayi kesimine mali destek sağlayan
tek ihtisas bankası durumundadır.
Türkiye Halk Bankası Ana Statüsünün belirlediği ilkeler ışığında, her yıl top­
lanan Krediler Yüksek Kurulu, Esnaf, Sanatkâr, Küçük ve Orta ölçekli İşlet­
melerin finansman konularını ele almaktadır.
Krediler Yüksek Kurulunda ele alınan Bankamız İhtisas Kredilerinin türlerine
kısaca değinmekte yarar görmekteyim.
KOOPERATİF KREDİLERİ
Esnaf ve sanatkâra, işyerleri için gerekli makina, araç ve gereçler ile işletme
sermayesi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, Esnaf Kefalet Kooperatifleri
kefaletiyle veya doğrudan doğruya Banka tarafından kullandırılan düşük fa­
izli kredilerdir.
Kredilerin limitleri;
Üst Limit
a) Mal Üreten Sanatkârlar
3.000.000.—
b) Hizmet Üreten Sanatkârlar
1.500.000.—
c) Taşıt Edindirme Kredileri
3.000.000.—
d) Taşıt Onarım Kredileri
1.000.000.—
- 205 Bu kredilerimizin faizi kısa vadei terde % 30 orta vadeli kredilerde be türüne
göçe % 32 - % 35 aratandadır. Kooperatif Kredüerimizin 1986 yılı sonu iti­
bariyle fcnü«n««n bakiyesi 105 Milyar Lirayı aşmıştır. 1985 yılına göre artış
oram % 40'dv.
SANAYİ KREDfLERİ
Küçük re orta ölçekli sanayi işletmelerin; makina ve tesisleri ile işletme ser­
mayesi ihtiyaçlarım karşılamak amacıyla kullandırılan. Küçük Sanayi Tesis
re İşletme Kredileri He Sanayi Tesis ve İşletme Kredileri olarak adlandırılan,
tamamı orte ve uzan radefi kontrollü kredilerdir.
Küçük Sanayi Tesis ve işletme Kredilerinin:
Tavan lim iti
Faizi
Vadesi
150.000.000 -
% 40
2 - 6 yıl
Sanayi Tesis ve işletme Kredilerinin;
Tavan Limiti
Faizi
Vadesi
Bankalar Kanununu' nun
% 51
3 —6 yıl
38. maddesi uyarınca
ödenmiş sermaye re ih­
tiyat akçelerine göre
belirlenmektedir.
1986 yıh sonunda bu kredilerimizin kullanıra bakiyesi 159 Milyar TL olup,
bir önceki yıla göre artış oram % 79'dur.
-206DÜNYA BANKASI KREDİLERİ
Dünya Bankası kaynaklarından sağlanan fonlarla sadece küçük ve çok küçük
ölçekli sanayi işletmelerinin, yeni, tevsii, kalite düzeltme, yenileme yatırım'
lannda ihtiyaçları olan makina ve tesis alımında kullandırılmak üzere, 1986
yılında uygulamaya konulan yeni bir kredidir. 4-
Bu kredinin azami limiti 150.000 Dolar karşılığı Türk Lirası olup, Kur garan­
tilidir.
Kredi; 3 yıl ödemesiz dönemli 8 yıl vadeli tahsis edilmekte ve 1987 yılmm ilk
altı ayı için % 32 faiz uygulanmaktadır.
TAŞIYICI KREDİLERİ
1987 yılında uygulamaya konulan bu kredimiz; kendisjtain ve ailesinin geçi­
mini taşıyıcılıkla karşılayan, kendi adına ticari amaçla kayıtlı taşıtı olmayan
şoför esnafına kamyon, kamyonet ve minibüs alımında kullandırılacaktır.
Azami limiti 15.000.000.— TL olan bu kredinin faizi % 40, vadesi 2 —4 yıl­
dır.
FON KREDİLERİ
-
Bankamızın, Bakanlıklar ve Kamu Kuruluşlarından sağladığı iç, yabana te­
şekküllerden sağladığı dış kaynaklı fonlarla ilgili kredi işlemleridir.
207 İÇ KAYNAKLI FONLAR
SANAYİ BAKANUCI FONLARI:
-
Kiçflc Samyi S M eri
-
G k p n e S n q ri B % b i
-
KiçOc Sam t Kooperatiflerini Geliştirme Fonu
-
K ftçft S a n y i G e fiştm e Fonu
-
H a k fllıljİMİPrişi Destekleme Fonu
Ba fımlımn m a a ; Köçâk Sanayici ve Sanatkârın, teknik ve ekonomik koşul­
lardan yoksun ve sağlıklı olmayan işyerlerinden kurtarılarak, dağınık işyerle­
rini binräya toplayıp, iş bölümü ve ihtisaslaşmaya imkân verecek, verimi artmodern işyerlerine sahip olmalarını sağlamak, tamirattan imalata,
küçük sanayiye ve orta sanayiye geçişe yardıma olmaktır.
DIŞ KAYNAKLI FONLAR
TÜRK-ALMAN (K.S.F. - I ) FONU
Hükümetimiz île Federal Almanya Cumhuriyeti arasında imzalanan andlaşnıa
gereğince; Almanya'da çalışan işçilerimizin dönüşlerinde Türkiye'de yapa­
cakları yatırımları Finanse etmek ve yurt ekonomisine intibaklarını temin
amacıyla kullandırılan kredilerdir.
KFW FONU
Hükümetimiz ve Federal Almanya Cumhuriyeti tarafından imzalanan. OECD
Türkiye’ye Yardım Konsorsiyumu çerçevesinde. Federal Almanya Cumhuri­
yetinin taahhüdünü oluşturan proje kredisi anlaşmasıdır.
-2 0 8 Progranı pilot karakter taşıdığından, ilk aşamada Kastamonu, İsparta, Bur­
dur, Konya, Eskişehir ve Nevşehir il ve ilçeleri sınırlan içindeki küçük ve
orta ölçekli sanayi işletmelerinin teşvik edilmesi, üretkenliklerinin arttırılma­
sı ve yeni işyerlerinin açılması amacıyla kullandırılmaktadır.
Bütün bu fonların 1986 yılı kullanım bakiyesi 146 Milyar TL olup bir önceki
yıla göre artış oram % 60'dır.
Bankamız; özellikle son yıllarda bir kalkınma bankası anlayışı içinde, küçük
ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerinin ekonomimizdeki etkinliğini art­
tırıcı ve bu kesimin bir ara ve yan sanayi sektörü durumunda gelişimini ve
zamanla büyük sanayiye geçişini sağlayıcı yönde hizmetlerini arttırmıştır.
Banka bünyesi içerisinde istihdam edilen teknik ve idari uzman personel
kredi öncesi ve sonrası danışmanlık hizmetlerini de yürütmektedir.
Bu nitelikteki personel sayısının kadro imkânlarının elverdiği ölçüde arttı­
rılarak danışmanlık hizmetlerinin genişletilmesi esas amacımızdır.
FİNANSMAN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN ÖNERİLER
Ülkemizde; genel kredi hacmi içerisinde küçük işletmelerin paynun çok kü­
çük olduğu bir gerçektir. 8,5 Trilyon liralı genel kredi içinde Bankamızca bu
tür işletmelere verildiğini varsaydığımız ihtisas kredilerinin toplamının 386
Milyar Liranın % 4,4 gibi küçük bir oranda kalması bu gerçeği teyit etmekte­
dir.
Küçük ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerine finansman desteği sağlayan
T.Halk Bankası'nın sınırlı ve kısıtlı kaynaklan ile bu payın arttırılmasına ve
bu tür işletmelere yeterli kredi imkanı yaratılmasına imkan yoktur.
-2 0 9 Küçük ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerinin kredi ve finansman soruntanıtın çözümünde yardımcı olacak önerilerimizi birkaç madde halinde şu
şekilde özetleyebiliriz.
a) Diğer Bankaların'da Bu Kesime Kredi Vermeleri Sağlanmalıdır.
Türkiye Halk Bankası küçük ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerine ucuz
fabK orta ve uzun vadeli kredi veren tek bankadır. Yukarıda da değindiğimiz
gibi, sadece bu bankam ı imkânlarıyla bu t v işletmelerin finansman sorunla­
rının çözümlenmesine imkân yoktur.
Diğer bakalannda bu kesime ucuz faizli, orta ve uzun vadeli kredi vermeleri­
nin sağlanması, şüphesi/ en iyi çözüm yollarından biridir. Ancak, gerekli
özendirme » a çla n geliştirilmeden, birtakım zorlama tedbir ve kararlarla bu­
nun sağlanamayacağı da bir gerçektir.
Bankalar ticari işletmelerdir. Ticari işletmelerde kâr elde etme amacı işletme­
leri yönlendiren en bâyic etkendir. Kârlılık esprisi ile çahşan bankaların kre­
dilerinin asgari % 50'ye malolan mevduat kaynaklarını T. Halk Bankası gibi
% 30, % 32 veya ? 40 faizle knçât sanayi işletmelerine kredi olarak aktarma­
sını kimse isteyemez ve sağlayamaz.
Diğer bankaların bu kesime kredi vermelerini sağlamanın en sağlam ve iyi yo­
lu küçük ve orta büyüköcteki işletmelere bankaların kredi kaynaklarından
verilen orta vadefi yatırım ve işletme kredilerinde, Türkiye Halk Bankası'na
ödendiği şekilde T.C. Merkez Bankası fonlarından bu bankalara da destekle­
me primi ödenmesidir. Ancak, ödenecek oranın asgari kaynak maliyeti ile
belirlenecek faiz oram arasındaki faik kadar olması şarttır. Bugünkü sistemde
olduğu gibi, Türkiye Halk Bankası'na ödenen % 4 oranındaki bir iade hiçbir
banka açısından kabuledilmez. Bu oranın asgari % 10 — 15 civarında tesbiti
halinde küçük ve orta büyüklükteki sanayi kuruluşlarına % 35 —40 faizli tüm
bankalardan kredi teinin etme imkanı sağlanabilir.
-
210
-
b) Bugün Uygulanan % 4 Destekleme Primi Arttırılmalıdır.
Türkiye Halk Bankası bugün kendi kaynaklarından esnaf ve sanatkâra % 32,
küçük sanayiciye de % 40 faizli orta ve uzun vadeli krediler vermektedir. T.C.
Merkez Bankası'ndan ise sadece % 4 destekleme primi almaktadır. Kaynak
maliyetlerinin asgari % 50 olduğu bir dönemde bu krediler banka açısından
kârlılıktan çok uzak plasmanlardır. Ancak, banka bu plasmanlar dolayısıyla
uğradığı kaybı diğer krediler ve bankacılık işlemlerinden çıkarmaya çalış­
maktadır. Bu da, banka plasmanlarının ancak muayyen bir bölümünün kü.
çük ve orta büyüklükteki işletmelerin orta ve uzun vadeli kredilerine ayrıl­
ması sonucunu doğurmaktadır.
Bugün % 4 olan destekleme priminin bankanın zararını ortadan kaldıracak
bir orana (% 10 veya % 15’e)çıkanlması halinde banka kaynaklarından daha
büyük bir bölümünü bu kesimin finansmanına kanalize edebilecektir. Bu
suretle, küçük ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerinin finansman sorun­
ları kısmende olsa azalacaktır.
c) Bu İşletmelere Verilen Krediler Banka ve Sigorta Muameleleri
Vergisinden Muaf Tutulmalıdır
Bilindiği gibi, Banka ve sigorta muameleler vergisi kredi maliyetini arttıran
bir unsurdur. Eskiden, T.Halk Bankası'nca mesleği ile ilgili derneğe kayıtlı
esnaf ve sanatkârlara verilen krediler Banka ve Sigorta Muameleleri vergisin­
den muaftı. Bankamızdan kredi alan küçük sanayicilerin büyük bir kısmı
bu demeklere kayıtlı olduğundan küçük sanayicilerde Bankamız kredilerini
kullanırken bu muafiyetten yararlandırılırlardı.
Ancak, sonradan yapılan düzenlemelerle bu muafiyet daraltddı ve sadece
Esnaf Kefalet Kooperatifleri kefaletiyle kullandırılan kredilere inhisar ettiril­
di. Bu ise küçük sanayicilerin kredi maliyetlerini arttıran bir husus oldu.
— 211
—
Bu muafiyetin yeniden ihdası kredi maliyetlerinin azaltılması açısından fay­
dalı bir yoldur. Ancak, muhatap kitlenin, yani küçük sanayi işletmelerinin
kesin ve belirgin tanımı yapılmadan bu muafiyetin getirilmesi. Devletin vergi
gelirlerini olumsuz etkilemesi açısından, kabul edilebilir bir yol olmaz.
Bu nedenle, öncelikle küçük ve orta ölçekli sanayi işletmelerinin kesin ve
belirgin tanımlan yapılmalı, bilâhare de bu tanım içinde kalacak küçük sa­
nayicilerin Türkiye Halk Bankası'ndan ve diğer bankalardan kullanacaktan
orta ve uzun vadeli kredilere uygulanacak faizlere banka ve sigorta muamele­
leri vergisi muafiyeti getirilmelidir.
d) T.C. Merkez Bankası Nezdinde Orta ve Uzun Vadeli Küçük Sanayici
Reeskont Kredisi Oluşturulmalıdır.
T.C. Merkez Bankası Türkiye Halk Bankası’na mesleki reeskont kredisi im­
kanı sağlamıştır. Esnaf ve Sanatkârların kısa vadeli kredileri bu reeskont
kaynaklarından sağlanan finansmanla karşılanır. Bu reeskont kredilerinin fa­
izleri düşük olduğu için, bu yolla Türk Esnaf ve Sanatkârlanna % 30 gibi
Türkiye şartlarına göre ucuz savılacak faizlerle kısa vadeli kredi imkânları
sağlanmaktadır.
Türk küçük sanayicisine de düşük faizli ve yeterli orta ve uzun vadeli vatınm
ve işletme kredisi imkânı sağlayabilmek için T.C. Merkez Bankası nezdinde
küçük sanayici reeskont kredisi imkânı oluşturulmalıdır. Bu suretle T.Halk
Bankası'na ucuz kayna* aktarımı sağlanarak küçük sanayicilere daha düşük
faizli ve daha yüksek limitli (bugün bankamızca uygulanan azami küçük sana­
yici kredi limiti 150 Milyon Liradır.) kredi kullandınlabilmeüdir.
-
212
-
e) Dış Kaynaklı Kredi Temini Konusunda Bankamıza ve Aracılık Yapacak
Diğer Bankalara Kolaylıklar Sağlanmalıdır.
Küçük ve orta büyüklükteki sanayi işletmelerine ucuz kredi temin amacıyla
Bankamız son yıllarda dış kaynaklı kredi temini konusunda yoğun bir ça­
lışmaya girmiştir. Dünya Bankası Kredileri, K.F.W. Kredileri, K.S.F.—I kredi­
leri bu çalışmaların sonucu oluşturulan halen de etkin bir şekilde yürütülen
dış kaynaklı kredilerdir.
Ucuz faizli, kur riski olmayan bu dış kaynaklı kredilerin daha da arttırılması
için ilgili tüm kuruluşların anlayış birliği içinde çalışmaları, çıkacak sorun­
ları, elbirliği ile çözmeleri ve bu kredilerin daha da art tinim ası amacıyla bir­
takım kolaylıklar sağlamaları T.Halk Bankası olarak en büyük temennimizdir.
f) Türkiye Halk Bankası'nın Özkayiıaklan Arttırılmalıdır.
T.Halk Bankası'nın özkaynaklan içinde en büyük payı sermaye teşkil etmek­
tedir. Ancak, bankanın yüklendiği fonksiyonlar karşısında sermayesi çok
yetersiz kalmakta, kredi ve finansman kaynaklan tamamen mevduata dayan­
maktadır. Mevduat kaynaklarının aşın pahalılığı karşısında da, küçük sana­
yicilere ucuz faizli kredi vermekte zorlanmaktadır.
Bu zorlukların önüne geçilebilmesi için banka özkaynaklannın arttırılması
gerekmektedir. Bankamızın 30 Milyar lira olan sermayesi, bu gereklilik kar­
şısında 1986 yılının son günlerinde 100 Milyar'a çıkarılmıştır. Temennimiz,
arttırılan bu sermayenin en kısa zamanda ödenmesiyle Bankamız özkaynaklaruıın küçük sanayicilere daha ucuz ve yeterli kredi verilebilecek seviyelere
yükseltilmesidir.
-213
-
h) KÜSGET (Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı) Güçlü Bir Teşkilat
Haline Getirilmelidir.
Küçük sanayi işletmelerini çeşitli konularda aydınlatm ak, finansman konula­
rında kendilerine bilgi vermek ve küçük sanayicilere proje hizmetleriyle tek­
nik danışm anlık hizmetleri vermek amacıyla kurulan KÜSGET'in (Küçük
Sanayi Geliştirme Teşkilatı) güçlü bir teşkilat haline getirilmesi için yasal
düzenlemeler bir an önce yapılmalı, hizm etin y u rt düzeyine yaygınlaştırılma­
sı amacıyla KÜSGET, güçlü bir teşkilat haline getirilmelidir.
-214Güler YALIM
KÜSGET Genel Müdürü
Sayın Bakanım, Sayın Başkanlık Divanı, Sayın Panelistler
I. Sanayi Şurasına Katılan Değerli Konuklar;
1980 yılı imalat sanayi sayımı istatistiklerine göre Türkiye'deki toplam
sanayi işletmesi sayısı 184.118'dir. Bunun 181.984'ünü yani (% 98.8) 1 ila
50 işçi çalıştıran küçük ve orta ölçekli sanayi işletmeleri meydana getirmek­
tedir. Bu kesim aynı zamanda imalat sanayimdeki toplam işçi sayısının
% 45.5'ne iş imkanı sağlamaktadır. Küçük sanayi kesimi genel olarak modem
işletmecilik metodlannı ve üretim tekniklerini kullanmamaktadır. Bu sektör,
son yıllarda özel sektöre ait büyük ölçekli sanayi kadar hızla büyümemiştir;
gerek teknik gerekse işletme yönünden bir çok sorunları mevcuttur, bu so­
runların çözülmesi için desteğe ihtiyaç göstermektedir.
Küçük Sanayi işletmelerini geliştirmek için, teknik yardım ve diğer hizmet­
leri temin edip onlara modem işletmecilik metodlannı kazandırmak, tekno­
lojik seviyelerini yükseltmek üzere,
— İstihdam yaratma,
— Sermayenin ve mesleki becerilerin hareketlendirilmesi,
— Coğrafi bölgelerin kalkındırılması,
— Gelir yaratılması, özellikle ihracat gelirlerine katkıda bulunma,
— Müteşebbisliğin geliştirilmesi, amaçlan doğrultusunda bu sektördeki
potansiyelin tam olarak gerçekleştirilmesini sağlamak ve yönlendir­
mek ideali ile KÜSGET bir proje şeklinde kurulmuştur.
1970 yılında UNDP/UNIDO tarafından sağlanan ve Sanayi ve Ticaret Bakan­
lığınca ek olarak finanse edilen fonlar vasıtasıyla, Bakanlığın sorumluluğun­
da Gaziantep'te bir pilot merkez olarak Küçük Sanayi Geliştirme Merkezi
- 215 (KÜSGEM) k u ru lm u ştu r. Pilot Merkez için yapılan çalışma planında. Gazi­
antep'te kazanılan tecrübeye dayanarak, projenin dördüncü yılında hüküme­
tin ulusal bir örgütün kurulmasını kararlaştırması teklif edilmiştir. Ayrıca bu
aşamada UNDP'nin ulusal örgüte daha fazla yardımcı olması teklif edilmiş
1974 yıbnda Türk Hükümeti ile UN DP/U NIDO arasında varılan anlaşmaya
göre Ankara'da "Küçük Sanayi Geliştirme T eşkilatı'' projesi onaylanmış ve
Hükümet projenin hazırlanmasına vardım talep etm iştir. Projenin hazırlık
çahşm alan 1975 yılı Eylül ayında A nkara'daki bir baş danışman ve Gazian­
tep KÜSGEM'deki bir uzman tarafından başlatılm ıştır. Baş danışman ülke­
nin çeşitli bölgeliriııi gezmiş ve çeşitli k u ru lu ş ve kişilerle yaptığı görüşme­
lerden sonra, yeni kurulacak Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı (KÜSGET)’
in himayesinde yürütülecek m odern küçük sanayi için detaylı bir geliştirme
programı hazırlamıştır. İki uzman tarafındsn yütürüleıı hazırlık çalışmaları
genişletilmiş bir ulusal m erkeze ihtiyaç o ld u ğ u n u göstermiştir. Türk Hükü­
meti ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı arrsında yötürüler ve Hükü­
metimiz a d ıra 24 Mayıs 1983 tarihinde imzalanan TUF. 8 0 ,010 numaralı
"Küçük Sanayi Yayım Hizmetlerinin Geliştirilm esi" Projesinin revizyon bel­
gesinin onaylanması Bakanlar Kurulunca 17 Haziran 1983 tarihinde kararlaş­
tırılmış ve 6 Eylül 1983 tarihli 18157 sayılı Resmi Gazete'de yaymlanr-ıştır.
Bu kararnameye göre Prcjerin acil amaçlarının üç ana bölümden oluştuğu
belirtilmiştir.
■Birincisi;
Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı'nııı (KÜSGET) Ankara'daki
Genel Merkezini kuvvetlendirmek ve genişletmek.
İkincisi ;
KUSGEM'i Gaziantep Bölşesel Geliştirme Merkezi'ııe dönüştür­
mek.
-2 1 6 Uçüncüsü ; Ankara Bölgesel Geliştirme Merkezi'ni kurmak.
Ayrıca aynı Kararnamede KÜSGET’in faaliyet alanları tanımlanmış ve faa­
liyet girdilerinin tanımı yapılmıştır. Kararnamenin " ö n Yürürlükler ve Ge­
rekler" bölümünde, KOSGET Projesinin, Küçük Sanayi Sektörüne hizmet ak:
tarma amacı ile kurulmuş geçici bir proje olarak değerlendirilmeyip, Devletin
küçük sanayiciye sürekli olarak götürmesi gerekli çeşitli destekleme faaliyet­
lerini düzenlemesinde bir başlangıç olarak kabul'edilmesi, dolayısıyla, bu
* prcje için mevcut bulunan UNDP yardımının sora ermesinden scnra da, hiz­
metin Devlet tarafından yürütülmesi için prcje safhasından itibaren KÜSı
GET Teşkilatı için gerekli görülen Yönetmelik ve Esasların uygulanmaya
kontrasına lüzum hasıl olduğu belirtilmiştir.
Böylece 1983 yık sonunda ve 1984 yılı başında kurulan KÜSGET, idari ve
mali bakımdan yan özerk statüye sahip, Kamu Kururru niteliğinde, tüzel ki­
şiliğe haiz, bütün işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tabi bir teşkilattır.
Mart 1985 tarihinde küçük dökümcülerin araştırılması, sorunlarının tesbiti
ve gerek teknik yardım ve gerekse yayım hizmetlerini vermek üzere Ankara'­
da "Dökümhane Geliştirme Merkezi" kurulmuş ve faaliyete geçirilmiştir.
Nisan 1980 tarihinde Ankara'da OSTİM Küçük Sanayi Sitesi'nde küçük sana­
yicilerin özellikle kalite sorunlarına yardım a olmak ve teknik danışmanlık
hizmetlerini gerçekleştirmek üzere "Danışmanlık ve Kalite Geliştirme Mer­
kezi" kurulmuştur.
Yine 1986 tarihinde Bursa'da yan sanayii olarak çalışan ya da çalışabilecek
küçük sanayicileri araştırm ak ve scrurlarına çczüm getirm ek, ayrıca plastik
reorganizasyor. ve işletme yönetim i alanında teknik hizmetlerde bulunmak
üzere "Bursa Bölge Müdürlüğü" k u ri’Im rş. ayrıca aynı tarihte İstanbul'da da
Doğu Sanayi Sitesi'nde " Î s ta n b ıl Bölge Müdürlüğü" bir nüve kadro ile ç a ­
lışmaya başlamıştır.
KÜSGET 1987 yılı başından itibaren resmi bir organizasyon yapısı ku rm u ş­
tur. Bu organizasyona gere, teknik yardım , danışm anlık ve y a y ın hizmetleri­
ni doğrudan küçük sanayiciye ulaştıran Merkezleri ve Bölae Müdürlüklerini
bönyesirde toplam ıştır. Buna göre A nkara'daki D öküm hane Geliştirme Mer­
kezi ile Danışmanlık ve Kalite Geliştirme Merkezi A nkara Bölge Müdürlüğü
büryesinde birleştirilmiştir. Ayrıca Gaziantep. İstanbul ve Bursa Bölge Mü­
dürlüklerinin organizasyon yapıları da faaliyet alanlarıra göre düzerlerm iştir.
KÜSGF.T Merkez Teşkilatı ise küçük sanayi kesimine götürülecek hizmetlerin
politikası,planlaması ve stratejilerinin saptanması y o lu n d a. .Araştırma — Plan­
lama
— Koordinasyon, Eğitim. Uluslararası İlişkiler. Bölge İzleme. Tanıtını.
Pazarlama, Yönetim bilgilerinin depolanm ası ve değerlendirilmesi için gerek­
li görülen Bilgi İşlem birimlerinden oluşan bir örgütsel yapıya sahiptir.
1970 yılında K t'SG EM kuruluncaya kadar Türkiye’de hiç bir kuruluşun kü­
çük sanayi işletmelerinin müteşebbislerine ve yöneticilerine bu konularda
yardım etm ediği ifade edilmektedir. Dolayısıyla K Ü SC E T büryesinde yürü­
tülecek m odem küçük sanayi için geliştirme programı hazırlanması büyük
bir ihtiyaç olarak görülmektedir. Küçük işletmelerin hem en her konuda mev-
-
218
-
zuat, finansman, eğitim, teknoloji, pazarlama, hammadde ten in i, işletme
yönetimi, kalite ve standardizasyon gibi bir çok sorarları mevcut bulunmak­
tadır. Ekonomik ve sosyal açıdan güvenilir bir istikrar unsuru, oian ve kısıtlı
sermaye kullanılarak, insan yeteneği ve çalışma gücünün en verimli şekilde
üretime geçirildiği küçük sanayi kesiminin, toplumda istikrarın terân atı ol­
maya devam etmesini destekleyici sosyal politika tedbirlerine ihtiyacı bulun­
mamaktadır.
Küçük sanayi kesiminin ülkemizde mülkiyetin yaygınlaştırılması konusunda­
ki öıienfti rolü de dikkate alınarak üretim gücünün’artırılmasına ve üretimin
yut içinde ve yurt dışında pazarlanmasına yardım a olacak mali ve teknik
destek sağlanması ile ilgili tedbirlere gerek görülmektedir, tç ve dış pazarla­
ma organizasyonu içerisinde özellikle organize olmamış küçük işletmelerin
piyasa ile irtibat kurmaları amacıyla teknik danışmanlık hizmetleri sağlanmalı ve ihracat için özel teşvik sistemi geliştirilmelidir.
Küçük sanayi geliştirme çalışmaları çerçevesinde öncelikle ele alıncak iş
kollan ele alınmalı; bu kesimin büyük sanayinin yan hizmetlerinin daha etki­
li bir şekilde yerine getirilebilmesi için teşvik politikalan uygulanmalı; ka­
lite kontrol sisteminin ve yaygm teknik eğitim ile işbaşı eğitiminin bir arada
yürütüleceği bir eğitim sistemi geliştirilmeli; küçük işletmelerin birlikler ha­
linde teşkilatlanarak üretim güçlerini artırmaları sağ la n m a lıd ır.
i
KÜSGET küçük sanayicilere mühendisfik, danışmanlık, yönetim danışmanlı­
ğı ve eğitim ana başlıkları altında toplanabilecek bir dizi hizmet sunmaktadır.
— Mühendislik hizmetleri kapsamında kalıp, aparat ve üretim araçlan tasa­
rımlan, hammadde tanımlama ve seçimi, talaşlı imalat ve kaynakçılık
- 219 yöntemleri konusunda danışm anlık,
tahribatlı ve talıribatsız muayene
yöntem leri ile kalite kontrol, kalite standartlarının ve spesifikasyonlarının uygulanması gibi hizm etler verilmektedir.
— Yönetim danışmanlığı konuları arasında üretim k ün trolü ve yönetimi, ma­
liyet analizleri ve mali yönetim ve yönlendirm e hizmetleri, pazarlama faa­
liyetleri kapsamında sergi ve fuarlara uygun koşullarda katılım, ürüıı seçi­
mi ve tanıtımı için yapılan çalışm alar, ihracat potansiyeli olan ürünler
için yapılan hazırlık ve tanıtım çalışm aları, potansiyel dış alıcılar ile iliş­
kiler sayılabilir.
— Eğitim hizmetleri ise küçük işletm elerde uygulanabilecek yeni yada m o­
dern teknolojik gelişmelerin Türkiye koşullarına uyarlanması, kamu iha­
lelerinin düzenli olarak duyurulm ası, küçük işletmeler ile ilgili yasal ve
idari düzenlemelerin izlenerek duyurulm ası ve gerek mühendislik konula­
rında gerekse de yönetim konularında iş yerinde veya gruplar halinde ya­
pılan seminer, toplantı ve panel çalışmaları
h n lin rlp Y ü rü tü lm e k te d ir.
— Ayrıca Türkiye'de 1960'lı yılların başında başlayan Küçük Sanayi Site­
leri projesi uluslararası platform larda başarılı olarak değerlendirilen ve
dünya ortalamasından daha hızlı bir biçim de gelişen bir projedir. Ancak
uzun yılların tecrübesi Küçük Sanayi Sitelerinin projelerinin hazırlan­
masındaki problemlerin ve k o o p e ra tif üyelerinin mağduriyetini ber­
taraf edebilecek bir projenin hazırlanması gereğini ortaya koym uş ve
bu konuda Bakanlığımız en uygun kuruluş olarak seçtiği KÜSGET'e
1985 yılında bu görevi vermiştir.
-
220
-
Titizlikle yapılan araştırmalar çerçevesinde ülkemizin değişik fiziksel
şartlara haiz yörelerine uyarlanabilecek proje esasları hazırlanmış ve
1986 yılında başarıyla uygulamaya konulmuştur.
Getirilen esaslar çerçevesinde hazırlanacak projelerin uygulanması ile
1. Kooperatifler tarafından yaptırılan ve devamlı şikayet konusu olan
projelerden doğan mali külfet ve sorumluluk ortadan kalkacaktır.
2. Sitenin gerçekleşmesinde en büyük faktör olan zaman konusu çö­
zümlenecektir.
3. Sitenin yapımında ekonomi sağlanacaktır.
4. İnşaat sırasında hakedişlerle yapılan ödemelerde [kolaylık getirecek­
tir.
5. Projeler yörenin özelliklerine göre hazırlanacağından inşaatın tamam­
lanmasından sonra doğan problemler ortadan kalkacaktır.
6. Küçük Sanayi Siteleri mimari görünüm olarakta belli bir düzene gi­
recektir.
Bakanlığımızın son uygulaması ile hazırlanan esaslar Bakanlığımızca se­
çilen proje büroları marifetiyle uygulama projelerine dönüştürülecektir.
Yukanda kısaca özetlenen hizmetler küçük ve orta ölçekli işletmeler ile bi­
rebir ilişki kurularak götürülmek zorundadır. Küçük işletmeciler çalışma ko­
şullan nedeni ile işletmelerinin tüm üretim ve yönetim fonksiyonlannı yük­
lenmiş kişilerdir. Yeniliklere açık olmakla beraber eğitim düzeyleri ve iş
yoğunlukları onların bu yenilikleri takip etmelerine pek elverişli değildir.
Dolavısı ile her türlü destekleme, geliştirme ve yönlendirme faaliyetleri için
iş yerinde ve büyük ölçüde uygulamaya dayalı bir çalışma yapılması gerek­
mektedir.
KÜSGET. k â r amaet gütmeyen bir kamu kuruluşu olarak hizmetlerinin ücretlendirilnıesinde giderlerinin belirli bir kısmına katılım esasını uygulamak­
tadır.
Türkiye’de 1980 istatistiklerine göre IS 1.9S 4 küçük sanayi işletmesinin 30’a
yakın sektörde faaliyet gösterdiği tesbit edilmiştir.
Böylesine geniş bir alanda hizmet verilmesinin önemli güçlükleri 'ardır. Bu
nedenle KÜSGET kuruluş am açlan doğrultusunda sektöre! öncelikler tesbit
etmiş ve hizmetlerini özellikle yan sanayi durum undaki sektörler ile dünya
konjüktüründe ihraç potansiyeli olan ve olabilecek sektörlerde yoğunlaştı­
rılmıştır. KÜ SG ET 1987 Haziran ayı itibanyla Gaziantep. .Ankara. Bursa
ve İstanbul’daki Bölge Müdürlükleri aracılığı ile otom otiv ve tarım araçlan
yan sanayiine yönelik metal ve plastik işkollarında hizmet sunmaktadır.
Takdir edilmelidir ki küçük ve orta ölçekli sanayinin desteklenmesi ve geliş­
tirilmesi yalnızca KÜSGET'in verdiği hizmetler ile sınırlı kalamaz. Bu sektö­
rün ç o k yönlü bazı tedbir ve teşvikler ile güçlendirilmesi ve ekonomik yapı
içinde sağlıklı bir konum a getirilmesi gereklidir.
KÜSGET. küçük sanayicinin kalite ile ilgili sorunlanna çözümler getirirken,
mevcut e kipm anlan vasıtasıyla analiz ve ölçümleri için hazırladığı raporlann.
diğer resmi ve özel kuruluşlarca kabul edilebilir bir belge niteliği taşıması
önemli görülmektedir, ancak şu and3 böyle yasal bir hüviyet taşımamaktadır.
Bu durum küçük sanayicinin konuyla ilgili sorununda KÜSGET'e yaklaşı-
-222mııu etkilemektedir.
Kredi müesseseleri ile KÜSGETin doğrudan organik bağlarının resmi olarak
kurulması gereği görülmektedir, zira küçük sanayicilerin teknik, teknolojik
nitelikleri, idari ve mali yapısı konusunda KÜSGETin bilgi birikimi daha ge­
niş olacak ve değerlendirmesi daha kolay yapılacaktır.
Görülen ve tesbit edilen sorunlara KÜSGET'çe getirilen çözümlerin uygula­
nabilmesi bakımından, küçük sanayi kesiminde özendirici teşvik unsurlarının
yaratılması Önem arzetmektedir. Küçük sanayi çevresinde teknik ve yönetim­
sel problemlerin çözümü için KÜSGETin insan, zaman ekipman vb. faktör­
lerle götürdüğü hizmetin küçük sanayiciden yansımalarının değerlendiril­
mesi ve ekonomik katkısını ölçebilmesi açısından, müteşebbis ve küçük sa­
nayinin alacağı tedbirlere yönelik teşvik unsurlarının rolü önemli görülmek­
tedir.
KÜSGETin faaliyetlerini planlaması, hizmet alanlarının yoğunluğunu tes­
bit edebilmesi yönünden istatistiksel bilgilerin sağlıklı olması gerektiği bir
gerçektir. Devlet İstatistik Enstitüsü gibi ilgili kuruluşların, temin edeceği
bu bilgilerin sağlıklı elde edilmesini teminen tedbirler alması, KÜSGETin
bizzat sahada gerçekleştirdiği potansiyel araştırmalarına katkısı yönünden
önemli rol oynayacaktır.
KÜSGET, Bölge Müdürlüklerine bağlı Merkezler kanalıyla kurduğu Küçük
Sanayici diyalogunda başarı sağlamıştır. Küçük Sanayicinin, şimdiye kadar
edinilen tecrübelere göre KÜSGET'e güven duyduğu ifade edilebilir. Bu du­
rum KÜSGETin faaliyetlerini bizzat Küçük Sanayicinin bulunduğu çevrede
yürütmesinden ve devamlı ve karşılıklı münasebetlerden kaynaklanmaktadır.
Küçük Sanayici artık KÜSGET elemanlarını bir vergi memuru, bir sigorta
müfettişi veya bir zabıta gibi görmemektedir; yani KÜSGET'i kendisine bir-
- 223 takırn bürokratik sorunlar getirecek bir kontrol mekanizması değil, kendisi
için çalışan bir mühendisi, işletmecisi, ekonomisti hatta yöneticisi gibi gör­
meye başlamıştır. Bu arada Küçük Sanayi çevresi, var olan problemlerinin
çözülmesine sadece KÜSGET gibi bir kuruluştan destek görmesini yeterli
bulmamakta, çok yönlü destek için diğer ilgili kuruluşlardan da benzeri il­
giyi beklemektedir.
Dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin hemen hepsinde küçük ve orta
ölçekli sanayi kesinti için geniş kapsamlı teşvik ve destek programlan uygu­
lanmaktadır. Türkiye'deki durum değerlendirildiğinde gerek Sanayi ve Tica­
ret Bakanlığı bünyesindeki birimler gerekse KÜSGET gibi küçük ve orta öl­
çekli işletmelere hizmet götürmekle yücümlü kuruluşlara sağlanan imkan­
ların yeterli olmadığı görülmektedir.
KüSGETin küçük ve orta ölçekli işletmeler için yürüttüğü faaliyetlerin ya­
n sıra uluslararası platformlardaki çalışmalan da olumlu izlenimler yaratmış­
tır.
Küçük ve orta ölçekli işletmelerin geliştirilmesi ve desteklenmesi için Türk
Hükümeti tarafından Dünya Bankası’ndan sağlanan toplam 100 milyon do­
larlık kredi SYKB ve T. Halk Bankası tarafından uygun koşullar ile kullan­
dırılmaktadır. Bu kredi paketi içinde KÜSGET in organizasyonunun kuvvet­
lendirilmesi, küçük ve -orta ölçekli işletmelerin potansiyelinin tesbit edilmesi
ve belirli politika ve starteji önerilerinin üretilmesinde kullanılacak bir bilgi
sisteminin kurulması amacı ile 1.250.000 dolarlık bir bölüm KÜSGET e
ayrılmıştır. Bu kapsamdaki çalışmalar başlatılmış olup 1988 yılında bilgi­
sayar sisteminin faaliyete geçmesi planlanmaktadır.
- 224 KÜSGET, halihazırda bölge, müdürlüklerinin bulunduğu Gaziantep, Ankara
illeri ve çekirdek kadrolarının bulunduğu Bursa ve İstanbul illerinde sergile­
diği hizmetler sonucu, Türkiye'nin birçok ilinden gruplar halinde başvuran
küçük sanayicilerin baskısı altındadır. Küçük Sanayiciler, geliştirme çalışma­
larının KUSGET'in verdiği ve vermeyi planladığı hizmetleri sağlayacak uy­
gun bir kuruluş aracılığı ile yürütebileceğini ve bu konuda kendilerinin her
türlü desteği sağlayacaklarını dile getirmektedirler. Bu taleplerin bir bölümü­
nü karşılamak üzere Adana ve Konya illerinde 1987 yılı içinde bölge müdür­
lüklerinin çekirdek kadrolarının kurulması planlanmıştır. Kararnamemiz ilk
etapta 14 geliştirme merkezi kurulmasını öngörmektedir. Kaldıki son günler­
de her sanayi ateşi içinde bir geliştirme merkezi kurulması görüşü ağırlık ka­
zanmaktadır.
KUSGET'in amaçlarına ulaşabilmesi için halihazırdaki en büyük engel yasal
konumun açıldığa kavuşturulmamış olmasıdır. KUSGET'in kuruluş kanunu
ile birlikte düşünülmesi gereken en önemli konu küçük ve orta ölçekli işlet­
meler için çok yönlü teşvik ve tedbirleri kapsamına alan ve gerekli yasal dü­
zenlemeler için adımlar atılmasını temin edecek bir genel çeçevenin oluştu­
rulmasıdır. Bu anlamda memnun edici gelişmeler olarak KÜSGETin küçük
ve orta ölçekli işletmelerin önemini vurgulayan ve devam etmekte olan yoğğun tanıtım kampanyası sonucu T. Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu,
T. Odalar Birliği gibi meslek kuruluşları ile DPT, İGEME, TSE, HB ve
MEGSB gibi kamu kurum ve kuruluşlarının konuyu gündemlerine almaları
ve çalışmalar başlatmalarıdır.
Bu çalışmalar ile eş zamanlı olarak UNIDO, ILO ve Dünya Bankası gibi çe­
şitli uluslararası kuruluşlar nezdinde KÜSGET'in çalışmaları takdirle karşı­
lanmakta ve Türkiye'de başlatılan çalışmalar dünya çapında örnek gösteril­
mektedir.
-2 2 5 KÜSGETin çalışmalanmn hedeflenen sonuçlan verebilmesi için gerek yurt
içi gerekse yurt dışı kurum ve kuruluşlar ile koordineü bir şekilde yürütül­
mesi gerekmekte, bu nedenle güçlü mali olanaklara sahip olması, hizmetlerin
kapsamının genişletilebilmesi için KUSGETe bütçe programında ayrılan im­
kanların artırılması, faaliyet yöntemindeki esnekliğin korunabilmesi bakımın­
dan özerk ya da yân özerk bir yasal statüye kavuşturulması ve çalışmaların
niteliği itibarıyla profesyonel olan kadrosunun korunması ve geliştirilmesi
için özendirici şartların sağlanması lnr zaruret hafine gelmektedir. Bu konu­
da KÜSGETin teşkilatlandırılmasındaki darboğazın aşılması ile daha olumlu
bir netice alınacağına değinilerek çalışmaların sürdürülmekte olduğu belir­
tilmektedir.
Aynca 560'ına tedbir maddesinde de KÜSGETin hizmetlerinin seçilmiş
bölgelere yaygınlaştırılması öngörülmektedir.
KÜSGET gibi Küçük Sanayi kesimi ile doğrudan muhatap bir Teşkilat, Hü­
kümet Politikalarında ne kadar teşvik ve destek görürse, Kalkınma Plan ve
Programlarında Küçük Sanayinin geliştirilmesi için öngörülen teşvik tedbir­
lerinin uygulanmasında o nisbette başan sağlanacak ve ekonomik katkısı o
ırisbette artacaktır.
Daha öncede değindimiz gün küçük ve orta ölçekli sanayi işletmeleri mülki­
yetin tabana yayılmasında ve toplumun gerek parasal gerekse işgücü kaynak­
larının harekete geçirilmesinde en etkili araçlar olarak belirlenmişlerdir. Bu
anlamda geri kalmış bölgelerin kalkındırılmasında çok önemli rol oynarlar.
Güney Doğu Anadolu Bölgemizde sürdürülmekte olan GAP projesi, bu böl­
gede önemli ekonomik ve sosyal değişimlere neden olacak, bu bölgede ön­
celikle tarıma dayalı bir maddi birikim oluşturulmasını sağlayacaktır. Bölge­
de üretilen bu birikimin bölge halkı tarafından yatırıma ve bir kalkınma ham­
lesine dönüştürülmesi, bu bölgede entegre bir eğitim programı ile birlikte
-2 2 6 küçük ve orta ölçekli işletmelerin teşvik edilmesi ile sağlanabilir. Mülkiyetin
küçük işletmelerle tabana yayılması ve istihdam, sosyal ve siyasi istikrarın
da bir garantisi olacaktır.
Avrupa Konseyi'nin 1985 Mart'ında yaptığı toplantıda aldığı karar çerçe­
vesinde bir komisyon teşkil edilerek tüm üye ülkeler için küçük ve orta öl­
çekli işletmelere yönelik ortak bir faaliyet planı belirlenmiştir. Faaliyet pla­
nında teşebbüs ortamının geliştirilmesi için 7 adet, küçük işletmelerin kurul­
ması ve geliştirilmesi için ise 6 adet proje öngörülmektedir.
Bu projeler kapsamında idari mevzuatta, vergilendirmede ve sosyal çevrede
geliştirici, eğitim imkanlarım a rtın a, bilgi ve dokümantasyon hizmetlerini
yoğunlaştırıcı, finansman kolaylıklarım sağlayıcı bir dizi tedbir mevcuttur.
Avrupa Topluluklarına tam üyeliğe hazırlandığımız bu dönemde alınacak
tedbirlerin ve gerçekleştirilecek faaliyetlerin söz konusu faaliyet planını da
gözönüne alarak yapılması gerekmektedir.
Her iki konuda da KÜSGET'e büyük görevler düşmektedir.
Türkiye'nin ekonomik şartlarına uygun küçük ve orta ölçekli sanayi işletme­
lerinin geliştirilmesine hız kazandırmak amacıyla, daha önceki konuşmalarda
örnek gösterilen ülkelerde kullanılan modellerden yararlanarak, ekonomik
yapımıza uygun modellerin çıkarılması ve gerek yasal gerekse ekonomik ku­
rumlaşmaya gidilmesi temennisiyle saygılar sunarım.
Güler YALIM
KÜSGET GENEL MÜDÜRÜ
3 Eylül 1987, Ankara
BÖLÜM
m
1. SANAYİ ŞURASI
KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME
OTURUMUNDA YAPILAN GÖRÜŞMELER
-2 2 9 BİRİNCİ SANAYİ ŞURASI KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME
OTURUMUNDA KATKIDA BULUNAN
KONUŞMACILAR
BAKAN — Muhterem üyeler, bugünkü oturumların sonuna gelmiş bulunuyo­
ruz. Saat 20.45 ve üyeler saat 09.30'dan beri sürekli toplantıdaiar. Bu kadar uzun bir süre içinde dikkatlerde dağılmış olabilir.
Bu nedenle oturumu saat 21.00'de kapatmak istiyorum. Soru­
lar ve cevaplar için 15 dakikamız var, sorularınızı bekliyorum.
Mustafa APAYDIN —Tıpisan Limited - OSTİM
Saym Bakanım, buğday ve diğer maddeler için sertifika aranıyor da, piyasa­
da bulunan sanayi hammaddelerinin evsaf ve kalitesi hakkında niçin çoğu
zaman en ufak bir bügi bile bulunamıyor? Hammadde ölçü ve standartlan
da yok.
Elektrik küçük sanayide 76 lira, kamu ve özel sektöre yapılan hizmetlerin
bedelleri zamanında alınmıyor. Vergi Usul Kanununa göre, teslimden sonra
10 gün içinde faturasının kesilmesi mecburiyeti var. KDV tahsilinden evvel
, ödeniyor. Küçük sanayici bu durumda Maliye'ye, kamu ve özel sektörü finan­
se eder durumdadır. Teşekkür ederim.
BAKAN —Teşekkür ederim.
Bugün, sertifika konusu dSe getirildi. Konuşmacı arkadaşlarımı­
zın da söylediği gibi Türk Standartlar Enstitütü'nce standarta
-2 3 0 mecbur edilen mallar ve edilmeyen mallar var. Mesela saç ve çe­
lik standartı belli olan mallardır. Standart! belli olmayan mallar
hakkında çalışmalar yapılmakta olup, ayrıca 100 kadar standart
da revize edilerek yeniden ilan edilecek. Bütün bunlar için ko­
misyonlar çalışıyor.
Sizin şikayetiniz hangi mallarda ise onları tesbit edelim.
Mustafa APAYDIN -
Uzun boy mallar efendim. Mesela yuvarlak çelikler, ebat ve evsaf hiç belli
değil. 4 metrede çıkıyor, 14 metrede, neye göre hesaplayacağız.
BAKAN — Standartlan belG olan yerlerden alsanız. Mesela Asfl Çelik, ya
6 metredir, ya 12 metre.
Mustafa APAYDIN -
Efendim, muhtelif de çıkıyor, kontrol edilsin.
BAKAN — Anladım, özel haddehanelerde çıkarılanlar. Standartı olmamasın­
dan şikayet ettiğiniz başka mallar var mı?
Mustafa APAYDIN -
Saçlar da öyle efendim. Ebatlar değişik, 66 santimden 152 santime kadar
saçlar var. Hangisine göre hesap yapılacak?
-2 3 1 BAK/.N - Haklısına, ben söyleyeyim. Sabah Ereğli Demir ÇeCk Fabrikala­
rı Genel Müdürü ile görüştür1. Bana söylediği, standart mallar
dışında ikinci kalite huıda malların mevcut olduğu ve brnlartn
daha ucuza satıldığı. Siz, herhalde bu standart dışı hurda mallar­
dan abraşsam. Zira Karabük ve Ereğli Demir Çelik Fabrikaları
yetküferi standart mallarda böyle bir hata olmayacağını söylü­
yorlar.
Mustafa APAYDIN -
Saym Bakaram, hakimim. Ancak, kâçûk sanayici bir Asilçelik’ten pota mab
«hfjfc göçte d e p . zka Asüçeik 14 tondan aşağı mal vermiyor, yada katlan.
Ereğli ve Karabikde aym. Bu darv mda koçak sanayici mecburen piyasadan
alacak. Yani standart dışı malzemeyi burada da kontrol altına almak gereki­
yor. Hadise bu efendim.
BAKAN — Anbşddı efendûr_
Mustafa APAYDIN -
Elektrik 76 liraya kuSambyor Saym Bakamm, nota geçmesini rica ediyorum.
BAKAN - Peki efendim.
Mustafa Bayraktar —Bursa Ipekfi Dokumacılar Demeği Mali Danışmam
Efendim, ben Panelist Ahmet Demirbaş’tan bir konuyu sormak istiyorum.
-2 3 2 Dediler ki 181 bin kişiyle muhatap olamayız.
Gerçektende bankanın 181 bin kişiyle muhatap olaması zordur. Ama, bugün
esnafla tek tek muhatap olmayı kendileri seçmişlerdir. Bundan önce teşekkül
etmiş, tedarik, pazarlama, üretim ve kefalet kooperatifleri vardı. Bu koopera­
tifler gerçekten toplu olarak esnafa hem kredi, hem mal tedarik etmekte idi.
Bunlann kötü kullanımı olmuş olabilir ama, yöneticileri cezalandırmak yeri­
ne kurumlar yok edilmiş ve bugün bunlar kaldırılmıştır. Hatta bir yönetici­
miz de —şimdi ismini söylemek istemiyorum—bunlar "Korcinist Kooperatif­
leri" demiştir. Oysa bunlar Batı Almanya'dan alınmıştır. Zannediyorum, Ma­
liye Bakanlığı ve Bakanlığınızın birlikte yürüttüğü çalışmalarla örneği Tür­
kiye’ye getirilmiştir, örnek olarak Bursa'da 4500 kişiyi temsil eden Dokuma­
cılar Tedarik Pazarlama Kooperatifi verilebilir. Her kooperatif 1000 kişilik
olsa 181, 500 kişilik olsa 300—400 muhatapları olacaktır. Kooperatifler dev­
reden çıkarılma saydı muhatap 181 bin kişi olmayacaktı. £
Müessesenin ıslahı yönünden, kötü kullanılmış olanlar varsa, yöneticiler ceza­
landırılsın ; ama bir müessese iyi ise sürdürülmelidir. Ben onu arz etmek iste­
miştim efendim.
BAKAN — Söylediğiniz bu kooperatifin kanuni takipteki alacağı ne kadar?
Mustafa BAYRAKTAR -
Hiç yok, tamamını ödemiştir. Kötü kullanım Bursa'dakinde değildir efen­
dim.
- 233 BAKAN —Buyuran Ahmet Bey.
Ahmet DEMİRBAŞ —Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı
Sorunuz Dokumacılar Temin Tedarik Kooperatifi 9e ilgili sanıyorum.
Belki sözüm yanlış anlaşıldı, biz çok kişiyle muhatap olmaktan kaçınan bir
banka veya banka yöneticisi değiliz. Esasında 525 bin tane esnaf kefalet koo­
peratifi ortaklığına tek tek kredi vermekten şeref de duyan bir banka ycnetictsrytz.
Banka olarak tene! sorun çok kitleye muhatap ofanak değil, o kitleye yeter S ve ucuz kaynak bulabilmek. Sizin bahsettiğiniz çok amaçlı temin, tedarik,
pazarlama kooperatifleri bir dcnerade gerçekten model olarak uygulardı. O
m odel uygulayanlardan biriside bendim. Halk Bankasında Sanayi Kredileri
Müdürüydüm. Töridye'de sistemler çok güzel bükmüyor ama maalesef, işleten
faktörü hiç düşünülmüyor, tşieticüerin kötü niyetli olabileceği hiç düşünül­
müyor. Maalesef çok amaçlı tedarik pazarlaır^ kooperatiflerinin % 90’nı
muayyen bir dönem sonra battı. Halen, Bankanın büyük bir kısım alacağı
onların özerinde.
Sizin, bc rcunuzun olmaması sizin bir şansınız, yönetimin de güzel bir örneği.
Bu kooperatiflerin kaldırılması diye bir şey söz konusu değil. Türkiye'de
kooperatif kurmak çok kolayda-. Bakanlığımız da kurulacak kooperatiflere
müsaade eder. Biz de İyi işleyen kooperatifleri destekleriz. Ama, uygulamada
maalesef bize kötüleri geldiği için, sistemi dondurmak zorunda kaldık. İyi iş­
leyen kooperatif karşımıza ç t s a desteklemek, finansman vermek, yardıma
olmak görevimizdir.
-234Teşekkür ederim Sayın Bakanım.
Mustafa BAYRAKTA R -
Şu anda kredi verilemiyor, plasmanlar kapatılmıştır. Ticaret Bakanlığından
genel bir yazı almmış; iyisi de kötüsü de kapatılmıştır.
BAKAN —Öyle bir şey yok.
Mustafa BAYRAKTAR -
Efendim yazı eski, sizin zamanınıza ait değil. Bu yazı bahane edilerek, ger­
çek yıl Halk Bankası'ndan plasmanlarımız kapatılmıştır. Daha yeni yani.
BAKAN — Daha yeni olamaz, burada bir yanlışlık okluğu muhakkak. Sizin
kanuni takipte alacağınız % 40'ın altında ise hemen gelin, banka
yarından itibaren parayı verir. Eğer sıfırsa mesele yok demektir.
Mustafa BAYRAKTAR -
Krediler durdurulmuştur efendim, çalışamıyoruz.
BAKAN — Tamam, 10 sene evvel durdurulmuş, ben artık onun hesabını .yap­
mıyorum. Şimdi, senin durumun tamatrsa, yani kanuni takipteki
alacağın % 40'ın altında ise derhal gidin, yarın kredi verilsin. Eğer
sıfır diyorsan aliyyülala. Yalnız, tabii ki formaliteleri tamamla­
man lazım. Ben şimdi Genel Mfidür Yardımcısına emir veriyorum.
-2 3 5 bu iş bitti.
Mustafa BAYRAKTAR -
Teşekkür ederim. Sayın Bakanın.
Mehmet Doğru —Muğla Av Tüfekleri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı
Koni'şmama başlanmadan önce Sayın Bakarur. saygılarımı sunuycrur- .
Saysı panelistler çok güzel şeyler aktardılar. Benim bahsini yapacağım konu
vergi olacak. Raporda »molan başka ülkelere ait örneklerde fazlaca bir şeye
değinilmeden sadece işletmelerin çalışması, kredi mevzuatı ve konumu üze­
rinde konuşuldu. Ber özelikle küçük sanat kooperatiflerinin vergi konusuna
değinmek istiyorum. Koçük Sanat Kooperatifleri gerekle kırsal kesimde,
köylerde korclıraktadır. Skeımzde, el sanatları kökenli bir yapı içinde ger­
çekleşmektedir. Küçük Sanat Kooperatifleri genelde lorsa! kesimde, köylerde
kurulmaktadır. O kenûzde. el sanattan kökenli bir yapı içinde gerçekleşmek­
tedir. Küçük sanatkarlar muafiyet konusunda veya götürü usulde vergilen­
dirmede şehir merkezlerinle faafiyt gösteriyormuş gibi muamele görmüşler­
dir. Ama aynı kökenli irsanbr, eğer tarım işletmesine sahip iseler 10 milyon
liraya kadar götürü usulde muafiyete sahip olup, deftere tabi o ima ir aktadır­
lar. Allah’ın bahşetmiş olduğu toprağın imkanları ile çalışan insanlara 10
milyonluk bir muafiyet hakkı tanınırken, % 80 —% SN)el emeği, gez nuruna
dayanan küçük el sanatlarına, yasalar karşısında taranan muafiyet 3 milyon
600 bin Lira ile suurhnmaktad*.
-2 3 6 BAKAN - 3 milyor. 600 bin değil, siz onu yanlış biliyorsunuz.
Mehmet DOĞRU —
Götürü hadde tavan 3 milyon 6C0 bin efendim; en son Aralık 1986 'da yük­
seltildi. Şu anda götürü hadleri 3 milyon 600 bin.
Şimdi, 3 milyon 600 binle sınırlı olan küçük el sanatına sahip olan bir kişi,
% 80 —% 90 el emeği ile ürettiği ürün için emek karşılığı bir ücret ve maliyet
yapısı ortaya koyacaktır. Dolayısıyla kazana, 3 milyon 600 bini aştığı za­
man; örneğin 4 milyon lira kazandığı zaman maliyet hesaplarında % 10luk
girdi tesbit edilebilir. Bu da 400 bin lira eder, geriye 3 milyon 60C bin kalır.
Bunun 3 milyona kadar olan meblağı için % 25 'den 3 milyondan yukarısı
için % 30'dan vergi ödense bu insan yaklaşık olarak 1 mflyon liraya yakm bir
vergi ödemekle karşı karşıya kalacaktır. Nasıl kırsal kesimde tarım işletmeci­
liğinin modem bir hale gelmesi ve daha fazla ekonomiye katkıda bulunması
için 10 milyonluk muafiyet bu kesime veriliyorsa, kcyde sanayi hareketinin
başlayabilmesi açısından, küçük el sanatlarına sahip ve bu şekilde geçimini
sağlayan ve ülke ekonomisine katkıda bulunan bu insanlarında belirli muafi­
yetlerle, en azından tarıma tanınan muafiyetlerle koruma altına alınıp, a r t ı ­
rabildiği parayla, emeğini makinayla birleştirebilecek ve ekonomiye daha
çok katkıda bulunabilecek bir yapıya kavuşturulmasının, ülke yararına ola­
cağına inanıyoruz.
Saygılarımı sunuyorum, çok teşekkür ederim.
BAKAN — Yalnız şunu söyleyeyim, 10 mflyop liralık istihsali olan bir çiftçi
- 237 vergi vermiyor mu?
Mehmet DOCRl' —
Deftere tabi olmadan gâtnrii usulde veriyor efendim.
BAKAN — 8 milyon liralık ürünüm var, kaç lira vereceğim?
Mehmet DOĞRU —
Gerekli olar hadkrden. y û d e 25 veya yüzde 30 irerinden vergi ödeyecek­
siniz. Pardcn ben tararla ügüi olmadığım için bilmiyorum. 5 12 imiş, daha
mâken-j~eL
BAKAN — Yani tnr miktar vergi var. Yalnız şu durum da var. Biz o hadleri
yükseltiyoruz tabiatıyla. Ben 6 milyona yükseldiğini zannediyor­
dun*. Devlet hizmet yapacaksa mutlaka vergi alacaktır. Berim
memurum var, efine 3—4 milyon geçmiyor. Eline 1.5 —2 milyon
geçer memur dünyanın vergisini veriyor. Yani çiftçi de olsa esnaf
da vergi vermek mecburiyetinde. Bunlar korunur ama sıfır yap­
mak mcmkun değildir.
Mehmet DOGRL -
Efendim, sıfır yapılmasını istemiyoruz. Ben yanlış aktarmışım. Götürü hadle­
rin 10 milyona çıkarılmasını istiyoruz. Tarımla uğraşan bir insanın, yıl için­
de çalışma gönünü saydığınız zaman azami 90 gürü geçmez. Ama küçük el
sanatıyla uğraşan bir insan, gerekirse 365 gün çalışma yapısına sahip. Bu in­
sanlar makina kullanmıyor, ellerini makina olarak kullanan insanlar.
-2 3 8 Bu insanları makinaya kavuşturabilmek için Sanayi Şurasının amaç ilkesine
de uyacak şekilde faaliyetler başlatılabilir.
BAKAN - Bunu isteyebilirsin, çok düşük faizli kredi verilsin, 5 sene ödeme­
siz, S sene ödemeli. Bu tam Şura’mn konusuna girer.
Mehmet DOĞRU —
Sadece götürü hadlerinin 10 milyona çıkmasını istiyoruz, başka bir şey is­
temiyoruz. Bunun öneri olarak Maliye Bakanhğı'na iletilmesi ve Bakanlar
Kurulu 'ncfa görüşülmesini talep ediyoruz.
BAK.-‘.N —Teşekkür ederim.
Alaaddin KOÇ —Erzurum Metal işleri Küçük Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu
Sayın Bakamın, Sayın Sanayi Şurası Üyeleri, önce, bu Sanayi Şurası’nm ha­
zırlanmasında ve tertiplenmesinde emeği geçer Sayın Sanayi ve Ticaret Ba­
kanınıza ve bütün Şura Mensuplarına teşekkür ederim.
Ne mutlu biz küçük, sanayicilere ki, bu muhteşem Şura'ya katılma fırsatı ve­
rildi. Bu Sanayi Şurası’nır bizlere ışık tutacağına inanarak, bazı döllerimizi
dile getirip çözüme kavuşmasını arz ederim.
Hükümetimizin programında da olduğu gibi, kalkınmada öncelikli yöre ola­
rak Doğu Anadolu Bölgesi malumunuzdur. Elbette ki yerinde ve doğru bir
karardır. Cam gönülden destkliyoruz.
-2 3 9 tklim şartlarının müsait olmaması nedeniyle kapalı işyerlerinin ağırlıklı ol*
ması kaçınılmaz kanaatindeyim. Savın Bakanımızdan isteklerimiz bu doğrul­
tuda olacaktır.
Küçül sanayi sitelerinin daha hızlı gelişebilmesi için verilmekte olan üstyapı
kredisi kısmen de olsa arsa alımı için tahsis edilebilir iri? Biz. Erzurum Metal
İşleri Küçük Sanayi Sitesi olarak arsa atımında güçlük çekmekteyiz ve zaman
kaybetmekteyiz. Sayın Başkanınuz ve Bakanımız, 21 Ağustos 1987 tarihinde
uğurlu elleriyle küçük sanayi sitesinin t ermelini atmışlardır. Temeli atılan si­
tede asgari 1000 işyeri ohıp. en az 50C0 kişiye iş imkanı sağlanacağı vc de
ikliır. şartları da gözönönde bulundurularak, bir an önce kredilerin verilmesi­
ni arz ve talep ederiz.
BAKA N — Şimdi siz arsayı almadınız mı?
Alaaddin KOÇ -
Kısmen aklık efendim. Hepsini alamadık. Ostim Sanayi Sitesi Başka ramızm
da dediği gibi, hakikaten arsa ah ıranda çok güçlük ve zorluk çekiyoruz.
BAKAN — Ona bir şey söyleyemem. Şimdi bu tamamer spesifik bir konr.
Bu Şuranın konçsa değil. Tamamen size özel bir konu. Şimdi
Sen
dilekçeni ver bakalım. Yani, bu genel politikaya girmez. Son
sözü Gaziantep Başkanına veren m.
Ömer ACIOGLl' —Gaziantep Küçük Sanayi Sınırlı Sorur~lu Yapı Kooperatifi
Başkanı
- 240 Sayın Bakanım, Sayın Müsteşarlarım, Değerli Başkanlanm ve aziz konuklar:
deminde arz ettiğim gibi şükranlarımı sunmaktan adzim. Burada Sanayi Şu­
rası'n m meydana getirmenizden dolayı zatıalinize söz söylemekten bile aciz
kalıyorum. Sevincimiz sonsuzdur Sayın Bakanım. Ancak bir durun.u dile
getireceğim. Burada Koopertif Başkanı arkadaşlarla bir iştişarenüz oldu. Bi­
zim ana hedefimiz malumaliniz sanayi sitelerimizin biran önce bitirilmesi idi.
Bu konu zatialinizin masasında duruyor. Sayın Genel Müdürüm çırpmıyor,
sizler büyük gayret sarfediyorsunuz Müsteşarım. Bu hakediş ödemeleri bizleri çok perişan ediyor. Sayın Bakanım. Türkiye'de malumaliniz, en büyük
sanayi sitesi olarak bunu aklımızdan hayalimizden geçirmezdik. Zatialinizin
de iyi tanıdığı Sayın Ali Rıza Çarmıkla bile bugün bize yön çevirmiştir. Çürkü zamanında hakediş ödemeleri yapılmıyor. Kooperatifin imkanları ile öde­
yemiyoruz.
BAKAN — Siz bu sene ne kadar para aldınız?
Ömer ACICCLU -
Bize bu sene aşağı yukarı 2.5 milyarlık bir tahsisat ayrılmıştı. Şu an alınması
gereken 24 no.lu bir hakedişimiz var 165 milyon 25 noJu bir hakedişimiz
var 247 milyon. Şimdiye kadar 1 milyara yalan para aldık, bizim projeden
ayrılan. Devlet Planlan anın ayırdığı 2,5 milyardı. Bugün 1 yıl sonraya kalsa
bizim sanayi sitemizin maliyeti ne kadar artar.
BAKAN — Biliyorum.
Sedat BALAK —4.5 milyar alındı ve dağıtılmaya başlandı.
-2 4 1 BAKAN - GdzânSz aydın. 4..S milyar ahırmış. 2 gündür para dağüıyormuş.
Ömer ACIOGLU -
Teşekkür ederim efendim. Ben paranın Devlet Planlamada eğleştiğini sanı­
yordum.
BAKAN — Hayır efendim, para verilmiş. Biliyorsunuz onlann bir hesaplan
var. ona göre veriyorlar.
İbrahim KALENDER —Atom Teknik Limited Şirketi —OSTİM
Sayın Bakanım, ben OSTİM”de kurahı bulunan Atom Teknik Makina Sanayi
re Ticaret Limited Şirketi mâdörâyöm Efendim benim sizden bir istirhamı m
olacak; biliyorsunuz bir ihracat teşrik fonu ahnıyor. Benim önerim şu. eğ er
mfinicfinse. Biz küçük sanayicilerin ihracatta çok büyük emeği var. Halbuki
hiç görülmüyor. Misal; T o k Traktör Fabrikası. Bütün Ankara Sanayicileri
Tlric Traktör Fabrikasına parça yapmaktadır. Ama. ihracattan vergi iadesini
Tork Traktör Fabrikası almaktadır.
BAKAN — Tabii veıp iadesi ihraç eden müessese ye verilir. Çünkü o ihraç
fiatını. ordan aldığı fîata göre ayarlar. Siz, vetgi iadesini kar ola­
rak kabul edip hesap yapıyorsunuz. Diyelim ki Türkiye'de trak­
tör 7 milyona satılıyor. Fabrika bunu 7 milyona sattığı zaman
maliyeti 6.5 milyon. Ne kadar kar ediyor, 500 bin lira. Şimdi
devlet ihracatçıya 6 milyona sattığında % 6, 360 bin Bra ödüyor.
Şimdi, oru sana iade edemezki. 360 bini 6.5 milyondan çıkarır-
- 242 san. 240 bin lira da zararı var. ihracatta verilen vergi iadesi dışa­
rıda rekabet şansını doğursun diyedir. Yani siz onu kar zannedi­
yorsunuz, basında öyle zannediyor. Katiyetle değildir, onu bile­
siniz. Yani bir müessese ihracatta % 2, % 1.5, % 3 kar ediyorsa;
- çok memnundur ve ona devam eder. Bu hususu kesinlikle ifade
edeyim. Ama ihracatta hammadde, ihracata parça veren-sizi, ih­
racat içinde değerlendirecek nasıl bir sistem bulunabilir.
İbrahim KALENDER -
Sayın Bakanım, bu traktörde zarar, ama başka maddelerde kar oluyor.
BAKAN — O da kâra göre tahakkuk ediycr. Birinin iadesi % 5 diğerinin %
2—3 Yani onu satmak için teşvik edilmiştir. Oradaki zararın bir
kısmını devlet sineye çekiyor, mesele bodur.
İbrahim KALENDER -
Efendim, ben küçük sanayici bundan hisse alsın demiyorum. Bundan küçük
sanayicilere çok küçük bir fon ayrılamaz mı?
BAKAN — Olabilir, tabii o düşürülebilir.
Toplantı aşağı yukarı 12 saate yaklaştı. Bu suretle bu gün 3 pa­
nel bitirmiş durumdayız. En son panelimiz tabiatıyla â z muhte­
rem arkadaşlarımızın delege olduğu küçük sanayi yönlendirme
oturumu oldu.
- 243 Bu günkü Şura nın bu üçüncü toplantısını burada kapatıyorum.
Hepiniz şeref verdiniz, çok teşekkür ederim. Panelistlerde çok
ö r e n J i konulara temas ettiler. S a ğelur. çok tefekkür ederin.
B Ö L Ü M
1.
IV
SANAYİ ŞURASI
KÜÇÜK SANAYİ YÖNLENDİRME
NİHAİ RAPORU
-247
-
I. SANAYİ ŞURASI KUÇl'K SANAYİ OTURUMU NİHAl RAPORU
Birinci Sanayi Ş a n a "Küçük Sanayi" oturumunda Başkanlık Divanı. Pane­
list ve Konuşmacılar tarafından ifade edilen hedef ve önerileri kapsayan so­
nuç raporu takdim edilmektedir.
Şura'nm bögi ve onayına arz olunur.
1. Köçek ve Orta büyüklükteki işletmelerin, esnaf ve sanatkarların korun­
ması ve geliştirilmesine dair yetki kanununun en kısa zamanda T.B.M.M.
gönderine alınması gerekmektedir.
2. "KüSGET” — Küçük Sanayi Geliştirme Teşkilatı Yun biran önce yasal
statüye kavuşturulması ve faaliyetlerinin yaygınlaştırılması gerekli­
dir.
3. Gönün şartlarına uygun ilgili tüm kuruluşların kullanacağı esnaf, sanat­
kâr, kâçSk ve orta ölçekli sanayi tanımlan yapılmalıdır.
4. Desteklenecek ve teşvik edilecek öncelikli sektörler belirlenmelidir.
5. Yeni işe başlamada, iş açmada formalitelerin ve vergilerin azaltılması ve
koLayiaştmlması gereklidir.
6. Küçük sanayiciye daha uygun şartlarla kredi verilebilmesi için destek­
leme priminin arttırılması, barka ve sigorta muameleleri vergisi alınraması. Merkez Bankası nezdinde Halk Bankası dışındaki
d iğ e r
bankalar
—248 —
için de küçük sanayi reeskont kredisi oluşturulması faydalı olacaktır.
7. Kamu alınlannda küçük işletmelerin rekabet imkanını arttıncr tedbir­
ler alınmalı, ihaleler küçük parçalara bölünmeli, temiiıat zorunluluğu
kaldırılmalıdır.
8. Küçük Sanayi Siteleriprograrrjna ilave, çarşı ve hanlara da destek sağ­
lanmalıdır.
9. Küçük sanayi ürünlerinin sergilendiği fuarların düzenlenmesine ağırlık
verilmeli ve dış ülkelerdeki konuyla ilgili fuar ve sergiler daha yalandan
izlenmelidir.
10. Diğer devlet sanatçıları benzeri, başarılı usta ve sanatkarlar da ödüllen dirilmelidir.
11. Ekonomik, sosyal ve teknolojik gelişmeler istikametinde sanayide gö­
revli personelin eğitilmesi amacıyla bir proje statüsünde kurulan ve yıl­
lardan beri faaliyet gösteren Sınai Eğitim ve Geliştirme Merkezi (SEGFM)'nin devarriı bir yapıya kavuşmasını sağlayacak yasal düzenleme­
ler acilen yapılmalıdır.
Konumuz başlığı Küçük Sanayi ile raporun kısalığı ve madde sayısının azlı­
ğı ile küçük sanayiin ülke ekonomisindeki ehemmiyet ve sorunlarının büyük­
lüğü arasında bir ilişki kurulmayacağından ve gereklerinin yapılacağından
enıin olarak saygıyla arzolunur.

Benzer belgeler