1.diyabetik ayak - Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Dergisi
Transkript
1.diyabetik ayak - Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Dergisi
KARBONDÝOKSÝT LAZERE BAÐLI ÖDEMDE HBO TEDAVÝSÝ SIÇAN KULAÐINDA LAZERLE CÝLT GENÇLEÞTÝRME SONRASI GELÝÞEN ÖDEMDE HÝPERBARÝK OKSÝJEN TEDAVÝSÝNÝN ETKÝSÝ Cengiz AÇIKEL, Ersin ÜLKÜR, Hakan AY, Özge ERGÜN, Bahattin ÇELÝKÖZ GATA Haydarpaþa Eðitim Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniði ve Yanýk ünitesi, Deniz ve Sualtý Hekimliði, Ýstanbul ÖZET SUMMARY GÝRÝÞ Lazerle cilt gençleþtirme (laser skin resurfacing) yöntemi son yýllarda güneþ ýþýðýna maruz kalmýþ ve yaþlanmýþ yüz derisinin gençleþtirilmesinde yaygýn olarak kullanýlmaktadýr. Bununla birlikte, lazer yardýmý ile cildin soyulmasý sonrasýnda yüzde geliþen ödem ve yara eksudasyonu hastayý rahatsýz etmekte ve halen hasarlanmýþ olan dermal hücreleri daha hipoksik hale getirerek kuruma ve enfeksiyona olan duyarlýlýklarýný artýrmaktadýr. Yüzde geliþen ödem 48 saat süre ile uygulanan buz torbalarý ve oral kortikosteroidler ile sýnýrlý da olsa azaltýlabilir1. Deniz seviyesindeki normal atmosferik basýncýn iki katý basýnç altýnda % 100 oksijen inhalasyonu, hiperbarik oksijen (HBO) tedavisinin temelini oluþturur. Karbondioksit lazerle cilt gençleþtirmeyi izleyen dönemde, HBO tedavisinin yüzde eritem ve ödemi azalttýðý ve yara iyileþmesini hýzlandýrdýðý klinik gözlemlere dayanýlarak ileri sürülmüþtür.2 Bununla birlikte hiçbir klinik veya deneysel çalýþmada lazerle Lazerle cilt gençleþtirmeye baðlý geliþen yara ödeminin azaltýlmasýnda hiperbarik oksijen (HBO) tedavisinin etkisini kantitatif olarak deðerlendiren bir çalýþma yoktur. Bu çalýþmada, yeni bir yara modeli oluþturuldu ve lazerle cilt gençleþtirmeye baðlý geliþen yerel doku ödeminin azaltýlmasýnda HBO tedavisinin etkinliði araþtýrýldý. Herbirinde 9 erkek Wistar sýçan bulunan 7 grup oluþturuldu. Tüm gruplarda, sýçanlarýn sol kulaðýnýn ön yüzünde 81 mm²lik bir alan, flash-scanned karbondioksit lazer ile bir geçiþ yapýlarak dezepitelize edildi. HBO tedavisi uygulanmayan gruplarda, lazer sonrasý 2 dk, 6 saat, 12 saat ve 24. saatlerde (GrupI-IV) sol kulaktaki yaranýn merkezinden ve karþý saðlam kulaktan 6 mm çapýnda tam kalýnlýkta deri biopsileri alýndý. HBO tedavisi lazerlemeden hemen sonra ve 8 saat sonra uygulandý. HBO tedavisi yapýlan gruplarda, her iki kulaktan doku örnekleri lazerleme sonrasý 6, 12 ve 24. saatlerde alýndý (Grup V-VII). Doku örneklerinin su içeriði yüzdeleri hesaplandý ve zamana karþý iþaretlendi. Sonuçlar, karbondioksit lazerle deri gençleþtirmenin sýçan kulaðýnda önceden kestirilebilir, tekrarlanabilir ve istatistiksel olarak anlamlý derecede yerel doku ödemine yol açtýðýný, ve HBO tedavisinin ne geliþen yerel doku ödeminin þiddetini azaltmada ne de oluþan ödemin gerilemesini hýzlandýrmada etkin olmadýðýný gösterdi. Anahtar Kelimeler: Karbondioksit lazerle deri gençleþtirme, hiperbarik oksijen tedavisi, yara ödemi, 204 Effect of Hyperbaric Oxygen Therapy on Edema Formation Following Laser Skin Resurfacing of Rat Ear No study has quantitatively evaluated the efficacy of hyperbaric oxygen therapy in reducing laser skin resurfacinginduced wound edema. In this study, a new wound model was created and the efficiency of hyperbaric oxygen therapy (HBO) in reducing laser skin resurfacing-induced local tissue edema was investigated. An area of 81 mm2 on the anterior surface of the male Wistar rats left ear was deepithelialized by one pass of flash-scanned carbon dioxide laser in all groups. In HBO-untreated groups, full-skin thickness biopsies, 6-mm in diameter, were harvested from the center of the wound on the left ear and from the contralateral-uninjured ear at 2 min, 6 h, 12 h and 24 h after laser-resurfacing (Groups I-IV). Hyperbaric oxygen treatment was performed immediately and 8 hours after laser resurfacing. In HBO-treatment groups, tissue samples from both ears were harvested at postlaser hours 6, 12, and 24 (Groups V-VII). The percentages of water contents of the tissue samples were calculated and plotted against the time. The results indicated that carbon dioxide laser skin resurfacing did induce statistically significant local tissue edema on rat ear in a predictable and reproducible manner, and hyperbaric oxygen therapy neither reduced the degree of local tissue edema, nor enhanced the resolution of established edema. Key Words: Carbon dioxide laser skin resurfacing, hyperbaric oxygen therapy, wound edema. Geliþ Tarihi : 03.01.2004 Kabul Tarihi : 18.01.2004 Türk Plast Rekonstr Est Cer Derg (2004) Cilt:12, Sayý:3 gençleþtirmeyi izleyen dönemde geliþen doku ödeminin kantitatif ölçümü, ödem geliþiminde HBO tedavisinin etkisi ve kontrol gruplarý ile karþýlaþtýrýlmasý yapýlmamýþtýr. Bu çalýþmanýn amacý, bir yara modeli oluþturarak, karbondioksit lazerle cilt gençleþtirme sonrasý geliþen doku ödemini azaltmada HBO tedavisinin etkinliðini araþtýrmaktýr. GEREÇ ve YÖNTEM Denekler Aðýrlýklarý 180-200 gram arasýnda deðiþen 63 adet Wistar cinsi erkek sýçan denek olarak kullanýldý. Tüm hayvanlara intraperitoneal ketamin hidroklorür (80 mg/ kg) ile anestezi uygulandý. Ayrý kafeslerde barýndýrýlan hayvanlar deney süresince laboratuar yemi ve su ile beslendi. Yara Modeli Sýçanlarýn sol kulaðýnýn ön yüzünde 81 mm²lik bir alan, flash-scanned karbondioksit lazer (Sharplan 150 XJ Silk Touch, Sharplan Lasers Inc., Needham, Mass., USA) kullanýlarak dezepitelize edildi. Bu iþlem sýrasýnda lazer aygýtý SilkTouch moduna ayarlandý ve F 260 elcik ve 9 mmlik kare þekilli ýþýn paterni ile bir geçiþ yapýldý. Bu alan serum fizyolojik emdirilmiþ gaz tampon ile silindi ve kuru bir gaz tampon ile kurulandý. Herhangi bir pansuman malzemesi veya topikal merhem uygulanmadý. Tedavi edilen alandan alýnan doku örneklerinin histolojik incelemesi kullanýlan lazer ayarlarý ile tek bir geçiþin epidermis ve dermisin üst kýsmýný soyabildiðini teyid etti. HBO Tedavisi HBO ile tedavi edilen gruplarda denekler, bir hiperbarik hayvan kafesinde 60 dakika süre ile 2.0 atmosfer basýnç altýnda % 100 oksijene maruz býrakýldýlar. Lazer ile gençleþtirmeden hemen sonra ve 8 saat sonra olmak üzere toplam iki seans HBO tedavisi uygulandý. Çalýþma Gruplarý Herbirinde 9 adet erkek Wistar sýçan bulunan 7 grup oluþturuldu. HBO ile tedavi edilmeyen gruplarda lazer ile gençleþtirmeden sonra, 2. dakika (Grup I), 6. saat (Grup II), 12. saat (Grup III) ve 24. saatte (Grup IV) her iki kulaktan doku örnekleri alýndý. HBO ile tedavi edilen grupta, lazerle gençleþtirme sonrasý, 6. saat (Grup V), 12. saat (Grup VI) ve 24. saatte (Grup VII) heriki kulaktan doku örnekleri alýndý. Grup I doku su içeriði bakýmýndan kontrol grubu olarak kallanýldý. Lazer uygulanmýþ olan sol kulaktan alýnan doku örneði yerel doku ödeminin tespiti amacý ile, ayný hayvanýn lazer uygulanmayan sað kulaðýndan alýnan doku örneði ise sistemik doku ödeminin tespiti amacý ile kullanýlmýþtýr. Doku Ödeminin Tespiti Altý milimetre çapýnda tam kalýnlýkta alýnan doku örnekleri hassas terazide tartýldý, 37 °Clik inkübatörde 16 saat süre ile kurutuldu ve örnekler tekrar tartýldý. Yaþ ve kuru aðýrlýklar arasýndaki fark buharlaþan ödem sývýsý olarak kabul edildi ve dokunun yüzde kaçýnýn ödem sývýsýndan ibaret olduðu hesaplandý (doku su içeriði yüzdesi). Örneðin, yaþ aðýrlýðý 10 gr olan bir dokunun kuru aðýrlýðý 2 gram ise, bu dokunun su içeriði %80 dir. Bu yüzdeler gruptaki her doku örneði için hesaplandý. Ýstatiksel Analiz Tüm gruplarda hem lazerle gençleþtirme uygulanan sol kulaklar hem de lazer uygulanmayan sað kulaklar için doku su içeriði yüzdesi ortalamasý ve standart sapmalarý hesaplandý. Her grup içerisinde sað ve sol kulaklardan yapýlan ölçümler birbirleri ile karþýlaþtýrýldýðý gibi, her grup diðer gruplar ile de ikili karþýlaþtýrýldý. Ýstatiksel analiz için SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows 10.0 programý kullanýldý. Ýstatiksel farklýlýklar, Independent Samples test, Mann Whitney U Test, Oneway Anaysis of Variance (ANOVA) ve Kruskal Wallis testleri ile hesaplandý. Sonuçlar % 95 güvenlik aralýðýnda, anlamlýlýk p< 0.05 düzeyinde deðerlendirildi. BULGULAR Deney protokolü süresince tüm denekler yaþadý. Çalýþma gruplarýnýn lazer uygulanmayan sað kulaklarýnýn ve lazer uygulanan sol kulaklarýnýn ortalama doku su içeriði yüzdeleri ve standart sapmalarý sýrasý ile Þekil 1 de gösterilmiþtir. Tüm gruplarda lazer uygulanmayan sað kulaklarýn su içerikleri karþýlaþtýrýldýðýnda istatistiksel olarak anlamlý bir fark gözlenmedi. Bu sonuç karbondioksit lazerle gençleþtirmenin, kullanýlan yara modelinde, sistemik ödeme yolaçmadýðýný ve HBO tedavisinin de normal doku su içeriklerinde anlamlý bir deðiþiklik yapmadýðýný göstermektedir. Lazerle cilt gençleþtirme uygulanan sol kulaklar deðerlendirildiðinde (Þekil 2); lazer sonrasý 6. saatte HBO tedavisi uygulanmayan grupta (Grup II) doku su içeriði lazer sonrasý 2. dakika ölçümlerine göre %21 artarken, bu artýþ HBO tedavisi uygulanan grupta (Grup V) %18 olmuþtur. Her gruptaki artýþ da kontrol grubundan anlamlý derecede farklý iken (p< .001) bu iki grup arasýndaki fark anlamlý deðildi (p>0.05). Diðer bir deyiþle her iki grupta da yerel ödem geliþmiþti ve HBO tedavisi ödem geliþimini istatistiksel olarak anlamlý derecede azaltmamýþtý. Lazer sonrasý 12. saatte yine HBO tedavisi uygulanan (Grup III) ve uygulanmayan (Grup VI) gruplar kontrol grubundan anlamlý derecede farklý idi yani yerel ödem devam ediyordu. Bu gruplar arasýnda ise anlamlý bir farkýn olmamasý HBO tedavisinin oluþan yerel ödemin gerilemesini hýzlandýrmadýðýný gösteriyordu. Lazer sonrasý 24. saatte yapýlan ölçümlerde (Grup IV ve VII) ise yerel ödemin kontrol grubu seviyesine gerilediði saptandý. 205 KARBONDÝOKSÝT LAZERE BAÐLI ÖDEMDE HBO TEDAVÝSÝ HBO(-), lazer (-) HBO (+), lazer (-) % Doku Su Ýçeriði (Ortalama)±SS HBO (-), lazer (+) 85 HBO (+), lazer (+) 80 75 70 65 60 55 50 2 dk 6 saat 12 saat 24 saat Lazer Sonrasý Zaman Þekil 1: Tüm gruplarýn su içeriklerinin ortalama yüzdesi (%)±standart sapmasý (SS). Lazerle cilt gençleþtirme sonrasý 6. ve 12. saatlerde lazer uygulanan kulaklarda anlamlý yerel doku ödemi geliþirken (p<.001) TARTIÞMA Fulton karbondioksit lazer ile gençleþtirmeyi takiben HBO tedavisi uyguladýðý 12 hasta ile HBO tedavisi uygulamadýðý 12 hastayý klinik olarak karþýlaþtýrmýþ ve HBO tedavisi uygulanan hastalarda eritem ve ödemin daha az geliþtiðini yara iyileþmesinin ise daha hýzlý olduðunu bildirmiþtir.2 Bununla birlikte HBO tedavisi uygulanan ve uygulanmayan hastalarýn yüzlerinde geliþen ödem ve eritem kantitatif olarak deðerlendirilmemiþtir. Yüzde lazerle cilt gençleþtirme uygulanmýþ hastalarda HBO tedavisinin ödem engelleyici etkisinin kantitatif olarak deðerlendirildiði bir klinik çalýþma yapmak oldukça güçtür çünkü insanlarda fasial ödemin birden fazla ve kantitatif olarak ölçümü zordur. Diðer taraftan HBO tedavisi sistemik bir tedavi olduðu için ayný hastada HBO tedavisi uygulanan ve uygulanmayan bölgeler oluþturmak mümkün deðildir ve kontrol için baþka hastalara gereksinim vardýr. Ancak hastalarýn cilt yapýsýna göre gerekli lazer enerji yoðunluðu ve geçiþ sayýsý farklýlýklar göstermekte ve her hastanýn ayný enerji miktarýna verdiði inflamatuar yanýt ve doku ödem miktarý da farklý olabilmektedir. Bu nedenlerle hastalarýn standardizasyonu güçtür ve pratikte böyle bir klinik çalýþma yapmak zordur. Biz bu çalýþmamýzda bir hayvan modeli geliþtirdik ve karbondioksit lazer yardýmý ile epidermis ve üst dermisin soyulmasýnýn sýçan kulaðýnda yerel doku ödemi oluþturduðunu gösterdik. Lazer aygýtý ile ablasyon yapýlacak yüzey alaný ve doku derinliði çok kesin bir þekilde kontrol edilebilmektedir ve bu nedenle stantardize bir yara oluþturmak oldukça kolaydýr. Biz bu standardize edilebilir ve tekrarlanabilir yara modelinin antiödem tedavilerin etkinliðinin 206 ölçülmesinde kullanýlabileceðini düþünmekteyiz. Çalýþmamýzda, HBO tedavisi, günümüzde uygulanan HBO tedavi protokollerine benzer þekilde 24 saat içinde iki seans halinde uygulandý. Ýlk seans lazerle cilt gençleþtirmeden hemen sonra, ikinci seans ise 8 saat sonra yapýldý. Grup Ve (lazer sonrasý 6. saat grubu) bir HBO tedavi seansý Grup VI ve VII ye (lazer sonrasý 12. ve 24. saat gruplarý) iki HBO tedavi seansý uygulanmýþ oldu. Bununla birlikte doku su içeriði yüzdeleri HBO tedavisi uygulanan ve uygulanmayan gruplarda birbirlerine paralel seyretti. HBO tedavisinin yerel yara ödeminin önlenmesinde ve varolan ödemin gerilemesinde istatiksel olarak anlamlý bir etkisinin olmadýðý gözlendi. Güneþ ýþýðýna maruz kalmýþ ve yaþlanmýþ yüz derisinin tedavisinde karbondioksit lazerle gençleþtirme etkili bir yöntemdir. Epidermis ve üst dermisin bazý bölümleri, lazer yardýmý ile soyulur ve yüzeyel bir açýk yara oluþturulur. Lazer-doku etkileþimi sýrasýnda üretilen ýsý dermal yatakta 20-150µm kalýnlýðýnda bir termal hasar zonu oluþturur.1,3 Bu alan yara iyileþmesinin erken evresinde dökülecek olan denatüre dermal kollojenden ibarettir. Ayný bölgede kapiller geçirgenlikte artýþ ve mikrovasküler alandan termal hasar zonuna plazma sýzýntýsý þeklinde bir inflamatuar yanýt ve buna baðlý yerel doku ödemi geliþir. Geliþen ödemin boyutu baþlýca tedavi edilen alanýn anatomik yerleþimine (gözçevresi, aðýzçevresi gibi), yapýlan geçiþin sayýsýna ve bir geçiþte deriye uygulanan lazer enerji yoðunluðuna (fluence, J/ cm²) baðlýdýr. HBO tedavisi 2. ve 3. derece deri yanýklarýnýn tedavisinde yoðun þekilde araþtýrýlmaktadýr. Çeþitli klinik ve deneysel çalýþmalarda yanýk sonrasý akut destek evresinde yapýlan yardýmcý HBO tedavisinin, epitelizasyonu artýrdýðý, inflamatuar yanýtý azalttýðý ve belirgin biçimde oluþturduðu vazokonstriksiyona baðlý olarak damar dýþýna plazma kaçýþýný, doku ödemi geliþimini ve intravenöz sývý gereksinimini azalttýðý bildirilmektedir.4-12 Hammerlund, HBO tedavisinin ultraviole ile bül oluþturulan gönüllülerde doku ödemini ve yara eksüdasyonunu azalttýðýný gösterdi.13 Tüysüz fare kulaklarýnda yüzeyel bir yara modeli kullanan Uhl ve arkadaþlarý HBO tedavisinin normal ve iskemik deride yara iyileþmesini artýrdýðý sonucuna vardý.14 Bununla birlikte yerel doku ödeminin boyutundaki deðiþiklik yukarýda belirtilen hiçbir çalýþmada kantitatif olarak ölçülmemiþtir. Diðer taraftan, Nylander ve arkadaþlarý kontrollü bir deneysel çalýþmada haþlanma yanýðý sonrasý ödem geliþiminde HBO tedavisinin etkisini araþtýrdýlar ve HBO tedavisinin genel ödemi azaltýrken, yerel yanýk ödeminde etkisinin olmadýðýný bildirdiler.15 Shoshani ve arkadaþlarý derin ikinci derece yanýklý kobaylarda her oturumda 90 dakikalýk HBO tedavisi uyguladýlar ve epitelizasyon hýzýnda yavaþlama gözlediler.16 Literatürde ciddi doku ödemine yol açan yanýklarda Türk Plast Rekonstr Est Cer Derg (2004) Cilt:12, Sayý:3 dahi HBO tedavisinin ödem önleyici etkisi tartýþmalýdýr. Kaldý ki dermiste lazere baðlý geliþen inflamasyon ve termal hasar zonu yanýklarda izlenen staz zonu ve içerdiði hipoksik hücreler ile karþýlaþtýrýldýðýnda çok sýnýrlýdýr. Çünkü, derinin buharlaþma eþiðinden (4-5 joule/cm²) daha fazla bir enerji, derinin termal relaksasyon zamanýndan (0.8-1 milisaniye) daha kýsa bir zaman diliminde uygulanmaktadýr.17,18 Bu nedenle HBO nun olasý antiödem etkisi istatistiksel olarak farklý olacak kadar belirgin olmamýþ olabilir. Çalýþmamýzda lazer sonrasý 6. saatte HBO tedavi grubunda saptanan ödem miktarý HBO tedavisi uygulanmayan gruba göre daha düþüktür ancak istatistiksel olarak anlamlý deðildir. HBO tedavisinin birmiktar antiödem etkisi olsa bile çalýþma modelimizde, geniþ vücut yüzey alanlarýna göre, küçük bir alanýn kullanýlmýþ olmasý nedeniyle antiödem etki belirgin hale gelmemiþ olabilir. Diðer taraftan, HBO tedavisinin özellikle ezilme yaralanmasý veya ekstremitenin kompartman sendromu gibi akut hipoksik durumlarda faydalý olduðu açýkça ortaya konmuþtur19,20. Bu durumlarda HBO tedavisi düþük doku perfüzyonuna raðmen doku oksijen seviyesini yaþanabilir bir seviyede tutar ve buna baðlý olarak da geliþecek olan ödem miktarýný azaltýr. Nevar ki, lazerle cilt gençleþtirmede bu kadar dramatik bir perfüzyon bozukluðu veya hipoksi sözkonusu deðildir. Sonuç olarak, bu çalýþmada HBO tedavisinin karbondioksit lazerle cilt gençleþtirme sonrasýnda geliþen yerel doku ödemine anlamlý bir etkisi saptanmamýþtýr. HBO tedavisinin ayný iþlem sonrasý gözlenen hiperemi ve epitelizasyon hýzlarýna olan etkilerinin de kantitatif ölçümlerle test edilmesi gerektiðini düþünmekteyiz. Dr. Cengiz AÇIKEL GATA Haydarpaþa Eðitim Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniði ve Yanýk Ünitesi 34668, Üsküdar, ÝSTANBUL KAYNAKLAR 1. Hruza GJ; Skin resurfacing with lasers; Fitzpatricks J Clin Dermatol, 3; 38, 1995. 2. Fulton JE Jr; The use of hyperbaric oxygen (HBO) to accelerate wound healing; Dermatol Surg; 26(12);1170, 2000. 3. Acikel C, Ulkur E, Guler MM; The treatment of burn scar depigmentation by carbon dioxide laser-assisted dermabrasion and thin skin grafting; Plast Reconstr Surg, 105; 1973, 2000. 4. Hart GB, OReilly RR, Broussard ND; Treatment of burns with hyperbaric oxygen; Surg Gynaecol Obstet, 139; 693, 1974. 5. Boykin JV, Eriksson E, Pittman N; In vivo microcirculation of a scald burn and the progression of postburn dermal ischemia; Plast Reconstr Surg, 66; 191, 1980. 6. Wells CH, Hilton JG; Effect of hyperbaric oxygenation on host burn plasma extravasation. In: Davis JE, Hunt TK, eds. Hyperbaric oxygen therapy; Undersea Medical Society, Bethesda; 259, 1977. 7. Cianci P, Sato R; Adjunctive hyperbaric oxygen therapy in the treatment of thermal burns: a review; Burns, 20; 5, 1994. 8. Grossman AR; Hyperbaric oxygen in the treatment of burns; Ann Plast Surg, 1; 163, 1978. 9. Grossman AR, Grossman AJ; Update on hyperbaric oxygen and treatment of burns; Hyperbaric Oxygen Rev,3; 51, 1982. 10. Niu AKC, Yang C, Lee HC, et al; Burns treated with adjunctive hyperbaric oxygen therapy: a comparative study in humans; J Hyperbaric Med, 2; 75, 1987. 11. Saltzman HA, Hart L, Sieker HO, et al; Retinal vascular response to hyperbaric oxygenation; JAMA, 191; 290, 1965. 12. Niezgoda JA, Cianci P, Folden BW, Ortega RL, Slade JB, Storrow AB; The effect of hyperbaric oxygen therapy on a burn wound model in human volunteers; Plast Reconstr Surg, 99 ; 1620, 1997. 13. Hammerlund C, Svedman C, Svedman P; Hyperbaric oxygen treatment of healthy volunteers with UVirradiated blister wounds; Burns, 17; 296, 1991. 14. Uhl E, Sirsjo A, Haapaniemi T, Nilsson G, Nylander G; Hyperbaric oxygen improves wound healing in normal and ischemic skin tissue; Plast Reconstr Surg, 93; 835, 1994. 15. Nylander G, Nordstrom H, Eriksson E; Effects of hyperbaric oxygen on edema formation after a scald burn; Burns, 10; 193, 1984. 16. Shoshani O, Shupak A, Barak A, Ullman Y, Ramon Y, Lindenbaum E, Peled Y; Hyperbaric oxygen therapy for deep second degree burns: an experimental study in the guinea pig; Br J Plast Surg, 51; 67, 1998. 17. Green, H. A., Burd, E., Nishioka, N. S., Brüggemann, U., Compton, C. C; Middermal wound healing; Arch. Dermatol, 128; 639,1992. 18. Chernoff, G., Slatkine, M., Zair, E., Mead, D; SilkTouch: A new technology for skin resurfacing in aesthetic surgery; J Clin Laser Med Surg, 13; 97, 1995. 19. Nylander G, Nordstrom H, Lewis D, et al; Metabolic effects of hyperbaric oxygen in postischemic muscle; Plast Reconstr Surg, 79; 91, 1987. 20. Strauss MB, Hargens AR, Gershuni DH, et al; Reduction of skeletal muscle necrosis using intermittent hyperbaric oxygen in a model compartment syndrome; J Bone Joint Surg, 65; 656, 1983. 207