müstehcenliğin neresindeyiz

Transkript

müstehcenliğin neresindeyiz
MÜSTEHCENLİĞİN NERESİNDEYİZ
Duygun YARSUVAT*
Son aylarda, ülkemizin gündemini oluşturan
olaylardan biri de genel ahlak"ın korunmasıdır.
Özellikle Türk Ceza Kanunu'nu değiştirmek
amacıyla kurulan, Türkiye Büyük Millet Meclisi
Adalet Alt Komisyonu'nda Ceza Kanunu
tasarısının hazırlanması sırasında "müstehcenlik"
üzerine
tartışmalar
yeniden
alevlenmiştir.
Gerçekte, Anayasamızda da yer alan "genel
ahlak" tabiri çok genış bir yelpazeyı içine alabilecek şekilde yorumlanmaya çok müsait bir
kavramdır. Bu kavram, genel ve sosyolojik
açıdan yorumlanmamalıdır. Yorumun cinsel
konular ile sınırlı kalması doğru olur.
"Müstehcenlik" de genel ahlakın içinde yer alır.
Genel ahlakı ihlal eden eylemler, düşünce
açıklama özgürlüğünün dışında yer alan fiillerdir
diyebiliriz. Bununla beraber, statik, tutucu
toplumlann genel ahlak, müstehcenlik gibi
kavramlara sığınarak, siyasi iktidarların düşünce
ve ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalıştıklan da
bir gerçektır.
Cumhuriyet Halk Partisi - Milli Selamet Partisi
koalisyonunun bir bakanı, kendine göre müstehcen saydığı yayınlara karşı savaş başlatmış,
mevcut hukuk kurallarını ayaklar altına alarak,
günlük
gazeteleri
Anadolu'nun
muhtelif
şehirlerindeki savcılar vasıtasıyla toplama
kararlan almaya çalışmıştır. Allahtan ki, "tarihi
yanılgı" üzerine kurulmuş bu iktidar kısa bir süre
sonra düşmüştür.
Müstehcenlik kavramının, temelde, doğru dürüst bir
tanımına rastlanmamaktadır. Birtakım soyut tabirler
kullanılmak suretiyle tarif edilmeye çalışılmıştır.
Gerçekte kesin bir müstehcenlik tanımı yapılamaz;
ancak belirli bir dönemde, belirli bir yerdeki toplumsal
değerlere bakarak bu kavramın içeriği saptanabilir.
Bugün için, 21. Yüzyılda, tüm dünyada değişen bir
ahlak anlayışına şahit olmaktayız. "Müstehcenliği"
hukukun dışına çıkaran bir akım izlenmekte olduğu
görülmektedir. Bu akım, cinsel konularda daha akılcı,
daha özgürlükçü bir çizgiye ulaşmıştır tabular
yıkılmıştır. Bununla beraber, bazı radikal dinci
toplumlarda bağnaz değerlere sahip olma süregelmektedir. Çağdaş gelişime ters düşen, cinsel
konuları bir tabu gibi gören bu anlayışın, belli bir süreç
içinde çağdaş gelişimden etkileneceğini söylemek bir
kehanet değildir. Bilgi teknolojisinin alabildiğine
geliştiği, kitle iletişim araçlarının yaygınlaştığı, internet
ortamının hayatımıza hakim olduğu, dünyanın
globalleşmeye doğru hızla yol aldığı bir çağda, cinsel
konuların da liberalleşmesinden başka bir şey
beklenemez. Kaldı ki müstehcenlik, cinsel içerikli
olduğu varsayılan bir eşyaya bakan kişinin gözlük
numarasından başka birşey değildir.
* Prof. Dr.
Galatasaray Üniversitesi Rektörü
Roma
Imparatorluğu'nun zevk
şehri Pompei'deki
genelevlerin duvarlarını
süsleyen pornografık
freskler yaklaşık 200 yıl
sonra gün ışığına çktı.
Napoli Arkeoloji
muzesinde sergileniyor.

Benzer belgeler