indir - Xerografi

Transkript

indir - Xerografi
xerografi_ocak2013_01.pdf 1 08.01.2013 12:41:44
Evrenin kendisi değişir, dünya değişir, doğa değişir, yaşam
değişir, ideolojiler değişir ve nihayet insan değişir. Sonuç
olarak, değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir.
Köşe
Sinerji Mehmet Sezer
Değişmeyen tek şey
değişim
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Evrende ve dünyada her şey her zaman değişir; siz isteseniz
de değişir, istemeseniz de değişir. Evrenin kendisi değişir,
dünya değişir, doğa değişir, yaşam değişir, ideolojiler değişir
ve nihayet insan değişir. Bununla birlikte toplumlar değişir,
ülkeler, coğrafyalar değişir... Sonuç olarak, değişmeyen tek
şey değişimin ta kendisidir.
Biz de, 2012 yılının son çeyreğine daha önce de üzerinde
konuştuğumuz büyük bir değişimle girmiş; Xerox Gelişen
Pazarlar Organizasyonu içerisinde 5 büyük ülkeden biri
konumuna gelerek, doğrudan merkeze raporlamaya
başlamıştık. “Değişime devam!” dedik ve 2013 yılına da bizim
için çok büyük bir değişiklikle başlıyoruz. Şubat ayında, 23
yıldır bulunduğumuz yerden yeni ofisimize geçiyoruz. Yapısal
değişikliklerimiz de devam ediyor. Tüm bu değişiklikleri
gerçekleştirirken tek amacımız var; o da müşterilerimize ve iş
ortaklarımıza en iyi şekilde hizmet verebilmek.
Asıl değişim ise pazarda gerçekleşiyor. Mobilite, uygulama
ve bulut kelimeleri son 1 yıl içerisinde kullanımı en çok artan 3
kelime; aynı zamanda bu 3 kelime, internette en çok aranan
kelimelerin başında geliyor. Bu kavramların hayatımıza girmiş
olması iş yapış şekillerimizi de değiştiriyor. Yeni finansman
yöntemleri, yeni servis koşulları, yeni iş ortakları, yeni pazarlama teknikleri oluşmaya başlıyor.
Operasyonel Leasing’de yeni dönem
Değişen iş yapış şekillerinden Operasyonel Leasing, 2013
yılında tüm pazar dinamiklerine büyük bir farklılık getirecek.
Yürürlüğe girdiği andan itibaren, hem yatırımlar hem de
sektör hızlı büyüyecek. Operasyonel kiralamanın işleyişi
gereği kiralayan şirket, ürünü ekonomik ömrü boyunca birden
fazla kiralamaya konu ederek kazanç elde edeceğinden, ilk
kiralama dönemi sonunda iade edilen ürünün ikincil piyasada
yeniden pazarlanması gerekiyor. Yeniden pazarlanması
ürünün satılması şeklinde olabileceği gibi yeniden
kiralanması şeklinde de olabilecek. Ayrıca operasyonel
kiralama faaliyetinde bulunan leasing şirketleri, finansal
kiralama işleminden farklı olarak kredi riski yanında
kiralamaya konu ürünün artık değer riskini de üstleniyor. Söz
konusu riski iyi yönetemeyen şirketlerin ise sektörde yer
edinmeleri mümkün olmuyor. Bu nedenle operasyonel
kiralama faaliyetinde bulunacak şirketler, kiralamaya konu
malın riskini yönetecek organizasyon yapısını oluşturmak ve
yeniden pazarlayabilme sistemi kurmak zorunda kalacak.
Sigorta, yedek parça, bakım, onarım, donanım değiştirme,
operatörlük ve donanımın türüne bağlı olarak daha pek çok
hizmet türünün operasyonel kiralama ile birlikte daha da
gelişmesi söz konusu olacak. Bu da tüm sektörde farklı bir
yapılanmaya sebep olacak.
Geleneksel bilişimden farklı bir hizmet: Bulut Bilişim
Öte yandan, yeni iş yapış şekillerinin başında gelen Bulut
Bilişim’in servis koşulları ve gereksinimleri ise; geleneksel
bilişim ihtiyaçlarıyla hiç de benzerlik göstermiyor. Bulut
servisine daha yakından bakacak olursak;
• Anahtar teslim modelidir. Yani tüketici, sunulan servise
sahip olmaya, yönetmeye veya kaynakları anlamaya ihtiyaç
duymadan servise erişebilir.
• Altyapı göz önüne alındığında “tıkla ve satın al” yöntemiyle
bulut depolama, bulut sunucuları ve bulut yazılımı alınıp
self-servis olarak işletilebilir.
• İhtiyaç anında çabuk ölçeklenebilir. Tüketiciler ölçeklenebilir
servisle ne kadar kullanıyorlarsa, o kadarını öderler.
• Yetkili kullanıcılar tarafından internet üzerinden erişilebilir.
• Servis sağlayıcı, müşterisini kullanıcı ara yüzü seçiminde
serbest bırakır.
• Servisleri birbirine bağlamak ve entegre edebilmek, hızla
web servislerinin ve API’lerinin hazırlanabilmesini sağlamak
modern bulut servisinin ana elemanıdır.
En güçlü olan değil, değişime en kolay ayak uyduran
ayakta kalır
Tüm bu değişimler kanalı da farklılaştırıyor. Artık iş ortakları
sadece alıp satmak değil, aynı zamanda 3-5 yıllık kontratlar
imzalayarak yenilenebilir gelir kaynakları elde etmek istiyorlar. Biz de bu bağlamda XPPS (Xerox Partner Printing Services)
adını verdiğimiz Yeni İş Ortağı Modeli’nin lansmanını 2012
yaz aylarının sonunda yaptık. Artık bulut sayesinde büyük
küçük demeden bu statüye sahip her iş ortağı, Xerox’un
kurumsal müşterileri için kullanmış olduğu her türlü çözümü
KOBİ’lere de sunabiliyor olacak.
Geçtiğimiz 3 yıl içerisinde birçoğu yapısal olmak üzere,
bunun gibi birçok değişim gerçekleştirdik. Bu değişimler
sayesinde bugün çok daha dinamik, fazla kilolarından
kurtulmuş, daha hızlı ve daha uzağa koşmaya hazır bir şirket
haline geldik. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde ise bugün nelere
sahip olduğumuzdan çok, yarın nelere ihtiyacımızın olacağı
önemli hale geliyor. Sanırım bu noktada Darwin’in şu sözünü
hatırlamak gerekir “En güçlü olan değil, değişime en kolay
ayak uyduran ayakta kalır”.
Hepinize değişimin eksik olmadığı ve her değişimin bizleri
daha iyiye ve daha güzele götürdüğü bir 2013 diliyorum.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_02.pdf 2 08.01.2013 12:42:09
xerografi_ocak2013_03.pdf 3 08.01.2013 12:42:28
Röportaj
“Türkiye olarak sorunumuz aşırı dış denge açığı idi, onu da
büyümeyi yavaşlatarak kontrol altında tutuyoruz.”
Dünya ve Türkiye nereye
gidiyor?
Türkiye’nin en önemli iktisatçılarından, öğretim üyesi, gazeteci yazar
Doç. Dr. Deniz Gökçe; Türkiye ve dünyanın ekonomik gidişatına yönelik
sorularımızı Xerografi için yanıtladı.
Ekim ayının sonunda Türkiye’nin
Orta Vadeli Programı ilan edildi. Bu
verilerle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Türkiye’nin büyüme verisi, Ekim ayının
sonunda açıklanan revize Orta Vadeli
Program’da
tahmini
yüzde
3.2
düzeyinde görünüyor. Orta Vadeli
Program’da 2011 gerçekleşmesi ise
yüzde 8.5 idi. 2013 tahmini 4.0, 2014
tahmini ise yüzde 5.0 olarak açıklanmış.
Tahminler bu yönde ancak tabii riskler
de var! Başta Avrupa olmak üzere dünya
ciddi bir durgunluğun beşinci yılını
yaşıyor. Bunun yanı sıra, dünyada
dengeler de sürekli değişiyor. Kim
bilebilir ki Suriye’de neler olacak,
Avrupa ne zaman kıpırdanacak veya
kıpırdanacak mı, Orta Doğu’da
İran-Rusya-Çin ile ABD-İsrail cenahlarının çekişmesi nereye gidecek ?
Türkiye’nin Orta Vadeli Programı (Ekim 2012)
4
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
2012
2013
2014
Büyüme Tahmini %
3.2
4.0
5.0
Cari Denge Açığı / GSYİH %
7.3
7.1
7.0
Tüketici Enflasyonu Hedefi %
7.4
5.3
5.0
İşsizlik %
9.0
8.9
8.8
Bütçe Açığı / GSYİH %
2.2
2.0
1.8
Kamu Borç Stoğu / GSYİH %
36.5
35.0
32.0
İhracat Hedefi - Milyar Dolar
149.5
158.0
172.3
Yakın bir tarihte IMF’nin revize yıllık değerlendirmeleri de yayınlandı. Gelişmiş ve gelişen
ülkelerin büyüme tahminleri açıklandı. Bu iki tabloyu
karşılaştırabilir misiniz?
Gelişmiş ülkelerle ilgili verilere baktığımızda, Euro
bölgesi başta olmak üzere gelişmiş ekonomilerin
zorlandığını ve tüm dünyayı aşağıya çektiğini görüyoruz.
Durumu kabul edilebilir olanlar orta karar büyüyen ABD
ve Kanada! Euro bölgesinin tümü zaten ya durgunlukta
ya da resesyonda. Üstelik Almanya, Fransa, İtalya ve
İngiltere gibi büyük ekonomiler bile 2012 yılını
zorlanarak kapattı.
Çin, Hindistan, Endonezya ve Rusya ya enerji
kaynakları açısından güçlüler ya da nüfusları yüksek.
Ayrıca emek ücretleri de düşük, dolayısı ile ihracat yapabiliyorlar. 10 bin dolar veya üstü kişi başına geliri olan
gelişen ülkelerden Meksika, enerji konusunda açığı pek
olmadığı ve ABD ile NAFTA içinde komşu olduğu için
fena durumda değil. Ancak BRIC tanımının içinde olan
ve faizi uzun süre yüksek tutma hatasını yapan Brezilya
bizden daha kötü duruma düştü. Avrupa’nın, krizde
büyüme yaşamayan tek ülkesi olan ve Almanya’ya çok
endeksli Polonya da zor duruma geldi, şimdi bizden daha
zayıf ! Güney Kore ve Güney Afrika, durumu idare ediyor.
Arjantin’i ise dikkate almamak gerek. 80 milyar dolar
borcunu ödemeyen bir ülke daha iyi durumda olmalı idi
ama Arjantin popülizm kurbanı. Dikkat edilmesi gereken
nokta şu: Gelişen ülkeler listemizde negatif büyüme
yaşayan ülke yok! Gelişmişler tablosunda ise çok fazla
durgunluk veya resesyon yaşayan ülke var.
Türkiye ekonomisinin 2012 yılını nasıl
değerlendiriyorsunuz?
2010 yılında yüzde 9.5 ve 2011 yılında yüzde 8.5
büyüyen Türkiye, 2012 yılına gelindiğinde GSYİH oranı
olarak yüzde 10, yani yüksek dozda cari denge açığı
verdi. Türkiye 2012 yılında tarihinde ilk defa cari denge
açığını kontrol altına almak için büyümeyi ve ithalatı
frenleyen politika uygulamaya başladı. Cari açık
sorununu aşmak için büyümeyi yavaşlatmak, bunun için
de ülkede krediyi frenlemek, ithalatı kısmak tabii ki
alternatif maliyeti olan bir yaklaşımdır. Ama
yavaşlamamanın sonucu da 1980, 1994 ve 2001
yıllarında olduğu gibi kriz yaşayarak dış dengeyi düzeltmek ve kur patlaması ile tüm ekonomiyi sarsmak olurdu!
Peki, büyümedeki bu yavaşlamanın sonucu ne
olacak?
Yavaşlamanın faturası hafifçe artan işsizlik, hafifçe
yükselen bütçe açığı ve enflasyon olarak ortaya çıkmış
olacak. “Hafifçe” kelimesine dikkat! Türkiye bu krizde
bankacılıkta ve kamu maliyesinde sorun yaşamıyor.
Tekrar edersek, sorunumuz aşırı dış denge açığı idi, onu
da büyümeyi yavaşlatarak kontrol altında tutuyoruz!
Önümüzdeki dönem için öngörüleriniz nelerdir?
Eldeki son Aralık ayı verilerine göre yeni bir tahmin
yaparsak, Türkiye 2012 sonunda yüzde 2.7 büyüyecek.
Ama cari denge açığı 50 milyar dolar veya GSYİH oranı
olarak yüzde 6.7’ye düşmüş olacak. Bütçe açığı yüzde
2.5 oranının altında, kamu borcu ise yüzde 38 civarında
gerçekleşebilir. İşsizlik oranı bir puan yükselerek yüzde
10 düzeyine varabilir, tüketici enflasyonu ise yılı yüzde 6
civarında kapatacak gibi duruyor.
2013’te kurlara yönelik tahmininiz nasıl? Dövizde
nasıl bir hareketlilik bekliyorsunuz?
Merkez Bankası 2011 yılından bu yana uyguladığı
yeni politika anlayışı ile hem kuru hem de faizi önemli
ölçüde kontrol altına aldı. Dikkat edilirse en son 2011 yılı
sonu ve 2012 yılı ilk haftalarında dalgalanan döviz kuru;
2012 içinde büyük ölçüde giren ve çıkan yabancı
sermaye hareketine rağmen 1.75-1.85 dolar - TL kuru
bandında sabitlendi ve minimum dalgalanma sergiler
hale geldi. ABD’deki mali uçurumun ise son dakikada da
olsa engellenmiş olması, global ortamda daha düşük
risk algılaması dolayısı ile bizde de daha güvenilir bir
yeniden büyüme ortamı anlamına geliyor. Bu nedenle
döviz piyasası oldukça sakin geçmeye devam edecek.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_05.pdf 5 08.01.2013 12:44:24
xerografi_ocak2013_04.pdf 4 08.01.2013 12:44:06
Röportaj
“GSK dünyanın her yerinde insanların ilaç ve aşılara erişimini artırmak
için önemli sosyal sorumluluk faaliyetleri yürütüyor.”
“Dünyanın ilk sıtma aşısını
2015’te piyasaya süreceğiz”
Geçtiğimiz yıl GlaxoSmithKline MEA (Ortadoğu ve Afrika) Bölgesi’nin başına
atanan Yiğit Gürçay ile ilaç sektörü ve Xerox’la olan iş ortaklıkları üzerine
konuştuk.
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
6
İlaç sektörü ve ilaç şirketleri dışarıdan çok bilinen, tanınan
yapılar değil. Bir ilaç şirketi nasıl çalışır? Günlük iş akışında
hangi konular takip edilir?
GSK insanlık için yenilikçi ilaç, aşı ve tedaviler geliştiren lider
bir araştırmacı ilaç firmasıdır. Bizim hedefimiz, geliştirdiğimiz
yenilikçi ilaçları en kısa sürede ruhsatlandırmak ve değer yaratan
sağlık çözümleri olarak hastalarımıza sunmaktır.
Burada Ar-Ge'den üretime, ruhsatlandırmadan tanıtıma ve
piyasaya sunmaya kadar uzanan geniş yelpazede yoğun bir iş
trafiği söz konusudur. Sağlık hizmet zincirinin en ucunda bulunan
ve özveri ile çalışan hekimlerimize ve eczacılarımıza tıptaki yeni
gelişmeleri, ilaçları tanıtmak üzere güçlü ekiplerimiz sahada
çalışırken; ruhsatlandırmadan ürünlere, hukuk ve bilgi işlem
departmanlarına kadar birçok farklı iş birimimiz de yoğun bir
çalışma içindedir.
Uzun yıllar GSK Türkiye'nin Genel Müdürlüğü'nü yaptıktan
sonra GSK MEA Bölgesinin başına getirildiniz. Yeni göreviniz, iş
yaşamınızın akışını nasıl değiştirdi; şimdi önceden
yapmadığınız neler yapıyorsunuz?
Üstlenmiş olduğum görevde halen Türkiye dâhil olmak
üzere yaklaşık 30 ülkeden sorumluyum. İş yüküm ve özellikle
seyahat programım daha fazla yoğunlaştı. Eskisinden farklı
olarak zamanımın yarısını seyahatlerde geçirdiğimi söyleyebilirim.
Birçok sektör için Afrika, ekonomik gücü bakımından
önemli bir pazar görülmez ancak ilaç firmaları için Afrika
çok önemlidir ve en büyük pazarlardan biridir. Afrika'da
yaşanan yoksulluk ve sağlık sorunlarını azaltmaya yönelik,
GSK nasıl çalışmalar yapıyor?
Ortadoğu Afrika Bölgesi, dünya ilaç sektörü için de, GSK
için de çok önemli ve gelişen bir pazar oluşturuyor. Bölgenin bir
parçası olan Afrika'da son yıllarda sağlık hizmetleri için yapılan
yatırımlar artıyor. Dolayısıyla bu pazarın önemi de yükseliyor.
GSK bu bölgede önde gelen yatırımcılardan biri, pek çok ülkede
ilk 2 sıra içinde bulunuyor. Bölgeyi iyi tanıyoruz, riskleri analiz
edebiliyoruz.
GSK az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler de dâhil olmak
üzere dünyanın her yerinde insanların ilaç ve aşılara erişimini
artırmak için önemli sosyal sorumluluk faaliyetleri yürütüyor.
GSK, 2012 Ekim ayı itibarı ile Birleşmiş Milletler tarafından
belirlenen dünyanın en az gelişmiş 49 ülkesinden, faaliyet
gösterdiği 34’ünde toplumsal projeler başlattı. En yoksul
olarak nitelendirilen ülkelerin önemli bir kısmı Afrika'da
bulunuyor. Bu kıta, küresel hastalık yükünün % 24'ünü taşıyor,
ama maalesef küresel sağlık bütçesinin sadece % 1'ini
alabiliyor. Biz GSK olarak bölge ülkelerinde ilaç ve sağlık
hizmetlerine erişimin güçlenmesine katkıda bulunmaya büyük
önem veriyoruz; ilaçlarımızı şirket politikası olarak bu ülkelerde
gelişmiş ülkelerin çok altında fiyata hastalara sunuyoruz.
Bunun dışında Afrika kıtasının en önemli sorunu olan Malaria,
Sıtma için, GlaxoSmithKline-Gates Foundation işbirliği ile
dünyanın ilk sıtma aşısını kar gözetmeden 2015’de piyasaya
süreceğiz.
İlaç şirketlerinin reklam yasağı ve Sağlık Bakanlığı'nın
kısıtlamaları, kendi ürünlerinizin ve çalışmalarınızın
istediğiniz gibi duyurulmasında önemli bir engel. Bütün bu
kısıtlamalara rağmen GSK ürünlerini ve kurumsal
çalışmalarını hangi çalışma ve yöntemlerle duyuruyorsunuz?
Var olan yasal düzenlemeler ve etik kurallar çerçevesinde
ürünlerimizin tanıtımını sağlık profesyonellerine yapıyoruz. Bu
çalışmayı, tanıtım uzmanlarımızın bizzat ziyaretleri ile olduğu
kadar, en ileri teknolojilerden de yararlanarak yürütüyoruz.
ProDG adını verdiğimiz ve bugüne dek birçok ödül kazanmış bir
sistemimiz var örneğin. IPad üzerinden çalışan bu uygulama
ile sağlık profesyonelleriyle iletişimimizi çok hızlı ve etkin bir
şekilde gerçekleştiriyor, kendilerini bilgilendiriyoruz.
Siz de birçok ilaç şirketinin tepe yöneticisi gibi Kimya
Mühendisliği mezunusunuz. Bir ilaç şirketinde üst düzey
yönetici olmak için Kimya Mühendisliği, Eczacılık veya Tıp
gibi alanlarda eğitim almak öncelikli tercih nedeni midir?
GSK'da çalışabilmek için ne tür özelliklere sahip olmak
gerekir?
Sektörümüzde üst düzey yönetici olmak için mutlaka kimya, eczacılık veya tıp okumak gerekmiyor. GSK çalışanları için
aranan özellikler pozisyonlara göre değişiyor. Ancak öncelikle
çalışma arkadaşlarımızın geleceğe yönelik öngörüleri olan,
yeniliklere açık, aldığı doğru kararları cesaretle uygulayabilen
ve her zaman öz sorumluluk sahibi olan, yani yaşadıklarının
nedeninin kendisi olduğunu bilen insanlar olmasını istiyoruz.
Elbette iletişim becerilerinin gelişmiş olması, ekip çalışmasına
yatkın olmaları ve değişime ayak uydurabilmeleri büyük
önem taşıyor.
GSK'nın iş hacminin çok önemli bir bölümü kamu
kurumları ile yaptığı çalışmalardan oluşuyor. Diğer birçok
sektör ve şirket için kamu kurumları, iletişim kurulması,
çalışma yapılması zor yapılardır. Kamu kurumları ile
verimli bir iş ilişkisi kurabilmek için neler yapmak ve nelere
dikkat etmek gerekir?
Sağlık hizmetleri son derece özgün koşulları olan bir sektör... Burada hastanın ihtiyaçlarına ilişkin kararlar sağlık
profesyonelleri tarafından alınır; tüketilen ürünlerin büyük
bölümü, prim ve vergilerle oluşturulan kamu kaynaklardan
tek kurum tarafından ödenir ve ürün tedarikçileri karar vericilerle işbirliği içinde çalışır. Bu özgün koşullar karar vericiler de
dâhil olmak üzere bütün paydaşlar arasında çok dikkatli,
şeffaf ve etik ilişkiler kurulmasını zorunlu kılar. Hastaların
ilaca rahatlıkla erişimi, endüstrinin sürdürülebilir büyümesi ve
genel olarak toplumun sağlığı ve refahı açısından bu çok
önemlidir.
Kamu kurumları ile kurulan ilişkiler bu temelde yürütülmeli; hastalar ve ülke ekonomisi için değer yaratmaya
odaklanmalıdır. GSK kamuya ve hastalarımıza bu doğrultuda
değer yaratan etkili sağlık çözümleri sunmaya
odaklanmaktadır. Bu yaklaşımımızı koruyacağız.
Xerox donanım ve yazılım çözümleri ile GSK'nın kurum
içi iş akışını ve doküman yönetimini daha iyi yapabilmesine yardımcı olmaya çalışıyor. Xerox deneyiminizi ve dış
kaynak yolu ile bu tür hizmetler satın almak isteyen
şirketlere önerilerinizi bizimle paylaşabilir misiniz?
Katıldığımız kongreler, şirket içi eğitimler ve ulaşmaya
çalıştığımız yüzlerce çalışan, doktor; bizim baskı merkezimizde ürettiğimiz yazılı materyallerden faydalanıyor.
Çalışma arkadaşlarımızın, yöneticilerimizin bir yıl içinde
katıldığı etkinlikleri ve yazılı malzeme hacmini düşünürseniz
işin boyutlarını daha net görebilirsiniz.
Elbette GSK'nın bundan önce uyguladığı ve belirli bir
yetkinliğe ulaştırdığı doküman yönetimi çözümleri vardı.
Xerox’un yerinde destek elemanı, daha hızlı baskı sistemleri,
mobil baskı, müşteri odaklı ve kişiselleştirilmiş baskı çözümleriyle beraber bu yetkinliği bir adım öteye taşımış olduk.
Örneğin; daha önceden bilgisayarlarımızdan güvenli baskı
yapılabiliyordu, çalışanlar kendi şifreleriyle çıktılarını
alabiliyorlardı. Ancak Xerox’un Mobil Baskı özelliğiyle güvenli
baskıyı artık akıllı telefonlarımızdan ve tablet cihazlarımızdan
da yapabilir duruma geldik. Bunun yanı sıra kişiselleştirilmiş
baskı çözümleri yenilikçi bir diğer çözüm oldu. Bu sayede 100
ayrı kişiye, belli bir taslak çerçevesinde, kendisine özel yazılı
materyal (takvim, broşür, vb) verebiliyoruz. Özetle, başarılı bir
işbirliğimiz var ve tüm Xerox ekibine GlaxoSmithKline’nın
başarısına verdikleri destek için teşekkür etmek isterim.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_06.pdf 6 08.01.2013 12:44:41
xerografi_ocak2013_07.pdf 7 08.01.2013 12:45:02
Son 4 yıldır olduğu gibi bu yıl da Xerox, kurumsal sosyal sorumluluk, sosyal
paydaşlar, hissedar ilişkileri, insan hakları politikaları ve çevresel faaliyetleri ile
FTSE4Good kriterlerini en iyi karşılayan şirketler arasında gösterildi.
Dosya
Sosyal sorumluluğa ödül
yağmuru
jeotermal, biyogaz, düşük etkili hidro gibi sera gazı
emisyonunu arttırmayan yenilenebilir kaynaklardan
elde edilen elektriktir. Kurum Xerox’u ayrıca, yeşil güç
üreten En İyi 20 Teknoloji ve Telekom listesinde 14.
sırada gösterdi.
Xerox Kanada Araştırma Merkezi, Kanada Kimyasal Enstitüsü’nün 2012 Ontario Yeşil Kimya ve
Mühendislik Ödülü’nün kazananı oldu. Kanada Kimyasal Enstitüsü’nün Kanadalı Yeşil Kimya ve Mühendislik
Ağı her yıl bir kurumu, teknik, ekonomik, insan sağlığı ve
çevresel yararları içeren kimya ve mühendislik
çalışmaları için ödüllendiriyor.
Xerox 2012 yılında, şirketleri iş yaşamı dışında; topluma, doğaya, insana ve ahlaki
değerlere verdikleri öneme göre değerlendiren bağımsız kuruluşlar tarafından
yapılan pek çok liste içerisinde üst sıralarda yer aldı ve sosyal sorumluluğu
ödüllendirildi.
Sosyal sorumluluk ve etik anlayışı ile öncü
Son 4 yıldır olduğu gibi 2012 yılında da Xerox,
kurumsal sosyal sorumluluk, sosyal paydaşlar ve
hissedar ilişkileri, insan hakları politikaları ve çevresel
faaliyetleri ile FTSE4Good kriterlerini en iyi karşılayan
şirketler arasında gösterildi. Fortune dergisi de her yıl
yayınladığı “En Takdir Edilen” şirketler listesinin 2012
sıralamasında Xerox’u üçüncü sırada gösterdi. Bilgisayar sektörü listesinde değerlendirilen Xerox, bu yıl bir
sıra atlayarak Apple ve EMC’nin arkasında yer aldı.
Corporate Responsibility Magazine de, “2012 En
Çok Sosyal Sorumluluk Sahibi 100 Şirketi” listesini
yayınladı. Xerox’un üst sıralarda yer aldığı listedeki
kurumlar iklimsel değişiklik, çalışan ilişkileri, çevre,
finans, yönetim, insan hakları ve hayırseverlik kriterlerine göre değerlendiriliyor.
Uluslararası danışmanlık kurumu “Etisphere
Institute’de” 2012 yılı için “Dünyanın En Etik Şirketleri”
listesini yayınladı. Listenin tüketici elektroniği kategorisinde yer alan Xerox, bu yılla birlikte dördüncü kez bu
listeye girdi.
En yeşil markalar arasında
Xerox, 2012 yılının ilk yarı yılı sonunda yayınlanan
Interbrand’in “En Yeşil 50 Marka” listesinde yer aldı.
Rapor,
markaların
sürdürülebilirlik
alanındaki
performanslarını ve çevre bilinçlendirme çalışmalarının
kamu tarafından ne kadar fark edildiğini inceliyor.
Xerox, Newsweek Green’in 500 büyük Amerikan
şirketini analiz ettiği listede de, 66. sırada yer aldı.
Listedeki
şirketler,
en
çevre
dostu
şirketi
tanımlayabilmek için çevresel ayak izleri, kurumsal
yönetimleri ve şeffalıkları ile karşılaştırıldı.
Amerika Çevre Koruma Kurumu (EPA) ise Xerox’u,
teknoloji ve telekom sektöründeki Yeşil Güç’ler (Green
Power) arasında gösterdi. Yeşil Güç, güneş, rüzgar,
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Çalışmak için en iyi kurumlardan biri
Black Enterprise dergisinin yaptığı, “2012’nin Kültürel Çeşitlilikte En İyi 40 Şirketi” sıralamasında Xerox
da yer aldı. Liste, temel çalışanlar, üst düzey yöneticiler,
yönetim kurulu üyeleri ve tedarikçiler içindeki kültürel
çeşitliliğe dayanarak yapılıyor. Xerox, Amerika İspanyol
Savunma Kurumu tarafından da Fortune 500 içindeki
en iyi 25 şirket arasında seçildi. Kurum şirketleri kültürel
çeşitlilik ve azınlıklara tanıdığı liderlik fırsatlarına göre
seçiyor. LATINA Style dergisi ise Xerox’u, Latin
Çalışanlar İçin En İyi 50 Şirket arasında gösterdi.
Xerox’un, İnsan Hakları Vakfı tarafından yapılan
“2011 Kurumsal Eşitlik Endeksi” araştırmasındaki
değerlendirme notu 100 üzerinden 100 oldu. Şirketleri
lezbiyen, gay, biseksüel gibi farklı cinsiyet tercihinde
olanlara saygı duyan, onları yargılamayan ve cinsel
tercihlere göre işe alım, terfi gözetmeyen şirketlerin
incelendiği değerlendirmede, Xerox, farklı kimliklere,
düşüncelere ve bakış açılarına en hoş görülü
şirketlerden biri olarak gösterilerek “Kurumsal Eşitlik
Ödülü”ne layık görüldü.
Xerox Kanada, MediaCorp tarafından gerçekleştirilen Kanada’nın Kültürel Çeşitlilik Konusunda En İyi
İşvereni listesinde yer aldı. Liste, Kanada içindeki
işverenleri kültürel çeşitlilik ve kapsama programlarına
göre seçiyor. Xerox Portekiz ise, Accenture and the
Portuguese dergisi tarafından “Portekiz’deki En İyi
Çalışma Yeri” seçildi. Sıralama, insan kaynağı yönetiminin kalitatif bir analiziyle kombine edilmiş çalışan
araştırmasına dayanıyor.
gerçekleştirdiği araştırma ve geliştirme çalışmaları
dolayısıyla verildi. İş teknolojilerindeki en iyi inovatif
kullanıcıların her yıl gerçekleştirdiği InformationWeek
500 listesinde ise Xerox bu yıl, en iyi IT yenilikçileri
arasında gösterildi.
Xerox’un
küresel
vatandaşlık
raporu
http://www.xerox.com/citizenship bağlantısından görülebilir. Xerox’un çevresel sürdürülebilirlik faaliyetleri
hakkında daha fazla bilgi almak için ise,
http://www.xerox.com/environment bağlantısı ziyaret edilebilir.
Xerox, kültürel
çeşitlilikte de
en önde gelen
şirketler arasında.
İnovasyonda da öncü
Japonya’daki Amerika İş ve Teknoloji Ödülleri
programı, Xerox’un “Japonya-Amerika İnovasyon İş
Birliğinde Olağanüstü Başarı” özel ödülünü aldığını
duyurdu. Bu ödül, Xerox’un Fuji Xerox ile 50 yıldır
8
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_08.pdf 8 08.01.2013 12:45:21
Köşe
Erhan Aslantürk
xerografi_ocak2013_09.pdf 9 08.01.2013 12:45:36
“Günümüzde sosyal medyayı, insanların arkadaşlarının paylaştığı
fotoğraflara ve yazılara baktığı bir yer olarak düşünüyorsanız
büyük yanılgı içinde olduğunuz kolayca söylenebilir.”
GSK; son teknoloji donanım ve yazılım uygulamalarıyla doküman yönetimi
hizmetleri verebilecek bir tedarikçi arayışına girdi ve tüm ihtiyaçlarına tek elden
yanıt verecek bir çözüme sahip olduğu için Xerox ile çalışmaya karar verdi.
Sosyal medya gerçekten
işinize yarıyor mu?
Günümüzde sosyal medyayı, insanların arkadaşlarının
paylaştığı fotoğraflara ve yazılara baktığı bir yer olarak
düşünüyorsanız büyük yanılgı içinde olduğunuz kolayca
söylenebilir. Bu durum halen geçerli ancak sosyal medyanın
gücünün artık bunun çok ötesinde olduğunu görebiliyoruz.
Sosyal medya, şirketlerin kendilerini ifade edebilecekleri,
müşteriler için ise beğeni ve şikayetlerinin ilgili markaya
kolaylıkla ulaştırılmasını sağlayan bir kanal haline geldi.
Penn State College, Information Sciences and
Technology’nin yaptığı araştırma, yazılan ‘tweet’lerin yaklaşık
%20’sinin bir ürünle ya da markayla ilgili olduğunu ortaya
koyuyor. Bu da demek oluyor ki markalar artık, kendileri ya da
sundukları hizmet veya ürünlerle ilgili müşterilerinin daha
fazla konuşmasını, aynı zamanda daha az şikayet etmelerini
sağlamaya özen göstermelidir. Aksi takdirde sosyal medya,
bir mesajın doğru ya da yanlış olarak yargılanmadan çok hızlı
bir şekilde yayılmasını sağlayan bir mecra olacaktır.
Dolayısıyla, özellikle büyük markaların sosyal medyayı
yakından takip ediyor olması lazım. Aksi durumda sonuçları
çok kötü olabilmektedir. Örnek vermek gerekirse; fast food
zincirlerinden birinin (Taco Bell) New York City’deki
restoranının fareler tarafından basıldığına dair video,
YouTube’da çok kısa bir süre içerisinde 2 milyonun üzerinde
bir izlenmeye sahip oldu. Video çoğaltılıp farklı video sitelerinde paylaşılırken, ilgili fast food şirketinin henüz bundan
haberi yoktu. Gün sonunda şirket özür dileyip restauranlarının
temiz olduğuna dair bir açıklama yapıncaya kadar borsadaki
değeri düşerken, yaklaşık 7.000 restauranındaki satışlarına
darbe yemiştir.
Tüm bunların yanı sıra ‘markalar, sosyal medyanın nimetlerinden daha fazla nasıl yararlanabilirler?’ sorusu akla gelmektedir. Kısaca, sosyal medya bir hizmeti ya da ürünü nasıl daha
fazla sattırır? Daha başka sorular da akla gelebilir; örneğin,
müşterilerimle nasıl daha fazla etkileşim içinde olurum, müşteri
memnuniyetini nasıl bir üst seviyeye çekebilirim gibi. Tüm bu
sorulara olumlu ve verimli cevaplar alabilmek için şirketlerin en
azından belli bir sosyal medya stratejisinin ve hareket yönteminin olması gereklidir. Bu hareket yöntemini hayata geçirmek
muhtemelen şirket içinde, sosyal medya tecrübesi az olan
personel tarafından yapılamayacak durumda olacağından bir
uzmana ihtiyaç duyulacaktır. İşte bu noktada, şirketlerin sosyal
medya yatırımının sonuç getirir bir hal mi aldığı, yoksa ölü bir
yatırım haline mi dönüştüğü durumu ortaya çıkar. Sizin
danışmanlığınıza talip olan ajans size hemen bir Facebook
sayfası açıp, kısa zamanda on binlerce takipçi sağlayacağını mı
vaadediyor, yoksa takipçi sayısından önce çeşitli kurgular veya
projeler hazırlayıp, buna göre bir iletişim dili ve hareket tarzı mı
öneriyor? Yani hedeflenen, binlerce genel takipçi kitlesine sahip
olmak mı, yoksa hedef takipçi kitlesine sahip olmak mı?
İnternette az bir meblağ ile binlerce takipçi satın alabileceğiniz
yerler de bulunmakta, bunu hatırlatalım.
10
GSK'da kontrollü, güvenli
ve mobil doküman yönetimi
Dünyanın lider yenilikçi ilaç ve aşı firmalarından GlaxoSmithKline (GSK) Xerox'un son
teknoloji ürünleri ile ofis araçlarını yenileyerek iş akışını hızlandırdı. Yapılan uygulama ile
güvenli ve mobil çalışmayı destekleyen bir çalışma ortamı kuruldu. Kurumsal baskı işlerini
şirket içerisinde yapmaya başlayan GSK, her kullanıcı için kişiye özel doküman üretebilecek bir altyapıya kavuştu.
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Öte yandan, sosyal medyanın en önemli faydalarından
biri, marka iletişimi ve bilinirliği konusunda yardımcı
olmasıdır. Bu şekilde, markanızın daha geniş kitlelerce
bilinirliğini sağlayabileceğiniz gibi, kontrolsüz olarak
hakkınızda çıkacak olumsuz yazılar, şikayetler için bir
platform yaratıp ilgili kişilerle hızlıca iletişime geçebilirsiniz.
Unutmayınız ki siz sosyal medyada olsanız da olmasanız da
insanlar sizin hakkınızda konuşacaklardır.
Sosyal medyanın diğer faydaları ise şöyledir:
Satış artırıcı faaliyetler: Sosyal medyada yapılacak bazı
başarılı uygulamalar, satışları artırabilmektedir. Dönemsel
indirim kuponları, takipçilere özel faydalar gibi... Bunlar
takipçi sayınızı da artıracaktır.
İnternet sitenize trafiği artırmak: Sosyal medya
aracılığıyla takipçilerinizi, duyurularınız ve aktiviteleriniz
hakkında detay almak için web sitenize çekebilirsiniz. Bu
durum, arama motorlarındaki pozisyonunuzu güçlendirir.
Ayrıca, takipçilerinizin sizin içeriklerinizi kendi profillerinde
paylaşmaları, zincirleme bağlantı olanağı da sağlar.
Rekabet avantajı: Günümüzde sosyal medya ve interneti
iyi kullanan şirketler, tüketicinin gözünde rakip şirket ve
markalara karşı üstün bir konumdadır. Sizin tarafta ise bu
mecrada olan rakiplerinizi takip etmeniz, onların olası
kampanyaları, müşteri ilişkileri, aktiviteleri gibi paylaşımları
hakkında bilgi sahibi olmanıza olanak verir.
Başarı
Hikayesi
GSK Hakkında
Merkezi İngiltere'de bulunan dünyanın önde gelen
yenilikçi ilaç ve aşı firması GlaxoSmithKline (GSK),
bugün hemen tüm sağlık alanlarında yenilikçi, etkin ilaç
ve tedaviler üretiyor. 2011 yılında tüm dünyada 27,4
milyar sterlin ciro elde eden şirket bu cironun yaklaşık 4
milyar sterlin tutarında bir bölümünü AR- GE
yatırımlarına ayırdı. GSK 100'den fazla ülkede 97.000'i
aşkın çalışanı ile faaliyet gösteriyor. 50 yıldan fazla bir
süredir Türkiye ilaç sektörünün lider firmalarından biri
olan GSK, hastaların ilaca erişimini güçlendirmek ve
onlara en kaliteli hizmeti sunmak için çalışıyor. GSK,
Türkiye'de ilaç ve aşı Ar-Ge'sini güçlendirmek için
çalışırken,
ürün
portföyünü
jenerik
ilaçlarla
zenginleştirmeyi ve bu süreçte Türkiye'ye teknoloji
transferi yapmayı hedefliyor.
İhtiyaç neydi?
GSK iş süreçlerini ve doküman iş akışlarını hızlandırmak için yeni ofis cihazlarına ihtiyaç duyuyordu.
Böylece ofis verimliliğini artırmayı hedefliyordu. Ayrıca
var olan makinelerin malzeme ve bakım maliyetleri de
hayli yüksekti. GSK; sadece yazıcı çözümü sunmayan,
aynı zamanda günlük iş akışına yardımcı olacak son
teknoloji donanım ve yazılım uygulamalarıyla doküman yönetimi hizmetleri verebilecek bir tedarikçi
arayışına girdi. Kapsamlı sektörel araştırmanın sonucunda GSK, tüm ihtiyaçlarına tek elden yanıt verecek
bir çözüme sahip olduğu için Xerox ile çalışmaya karar
verdi.
Çözüm
Xerox tarafından, GSK bünyesinde yapılan analiz
sonucunda, GSK baskı merkezindeki bütün cihazların
renkli A3 Xerox ürünleriyle yenilenmesine karar verildi.
GSK ofislerinde yer alan eski yazıcıların yerine 24 adet
yeni Xerox renkli çok fonksiyonlu cihaz kuruldu.
Çalışanların ihtiyaçlarına, çalışma alanlarına ve
yoğunluklarına göre her bir Xerox makinesi ofis
ortamları içinde optimize edildi. Ofis donanım
altyapısının yenilenmesinin yanı sıra, GSK’ya özel
çözümler de geliştirildi. "Xerox Equitrac Pin Kodu"
yazılımı entegrasyonu ile renkli baskı hacminin
yönetilebilmesi sağlandı. Bu yazılım ile kullanıcılar; çok
fonksiyonlu cihazların sunduğu tüm hizmetlerden,
kendilerine bildirilen ve kişiye özel şifre kodlarını
sisteme girerek yararlanmaya başladı. Xerox Mobil
Baskı yazılımı ile GSK çalışanlarına, GSK ağına dâhil her
yazıcıdan istedikleri anda baskı alma imkânı sunuldu.
Mobil çalışanların e-posta alımını destekleyen akıllı
cihazları ile ofis araçlarına bağlanabilmesi sağlandı.
Böylece çıktı alma, tarama, kopyalama ve faks gibi
işlemler için zaman ve mekâna bağımlılık ortadan
kaldırıldı. GSK bünyesindeki doküman üretim
merkezinde Xerox’un profesyonel bir operatörü görevlendirildi. Herhangi bir problem çıktığında Xerox
operatörünün müdahaleleri ile iş akışında aksamanın
önüne
geçildi.
Kişiselleştirilmiş
dokümanların
yaratılması için de ayrı bir uzman kadro tarafından
danışmanlık hizmeti verilmeye başlandı.
Sonuç
Son teknoloji Xerox donanım ve yazılım çözümlerinin kurulmasıyla; GSK bünyesinde baskı alanındaki
verimlilik, maliyet ve baskı kontrolü konularında büyük
ilerleme sağlandı, sorunlar ortadan kaldırıldı. Xerox
donanım ve yazılım çözümlerinin getirdiği fonksiyonellikle GSK; eğitim materyallerinin ciltlenmesi,
kişiselleştirilmiş dokümanların, takvimlerin basılması
gibi işlemleri kendi doküman üretim merkezinde yapabilir hale geldi. Baskı merkezindeki Xerox DocuColor
700 baskı sistemi ve XMPie uygulaması sayesinde,
renkli baskı hacmi 3 kat arttı. Şifreli sistem ile renkli
baskı hacminin yönetilebilmesi sağlandı. Şifreli sistem
ile elde edilen veriler sayesinde kullanıcı alışkanlıklarının gözlenmesi mümkün hale geldi, kaynak
kullanımları ve cihaz performansları izlenebilir oldu.
"Xerox Equitrac Pin Kodu" yazılımı ile renkli kotalarını
ve diğer yazdırma/kopyalama kurallarını uygulamak
için, yazdırma maliyetlerini izleme, ölçme ve yönetme
imkânı sağlandı.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_10.pdf 10 08.01.2013 12:45:56
xerografi_ocak2013_11.pdf 11 08.01.2013 12:46:18
“18 yıldır Xerox Türkiye’den hizmet alan Yapı Kredi
Emeklilik, Türkiye’deki en uzun süreli dış kaynak başarı
öykülerinden birine imza atıyor.”
Röportaj
“Xerox ile
değişimi
yönettik”
Xerox’un 1995 yılından beri çalıştığı,
Türkiye’deki ilk kurumsal müşterilerinden
biri olan Yapı Kredi Emeklilik’in Genel
Müdür Yardımcısı Umur Çullu ile Xerografi
için özel bir söyleşi gerçekleştirdik.
12
Yapı Kredi Emeklilik ile Xerox iş birliğinin geçmişinden
söz ederek söyleşimize başlayabilir miyiz?
Yapı Kredi Emeklilik, Xerox Türkiye ile 1995 yılında çalışmaya başladı. Bildiğim kadarı ile Xerox’un Türkiye’deki ilk
kurumsal müşterilerinden biriyiz. Aynı zamanda Türkiye’de
Xerox’un ünlü DocuTech yüksek kapasiteli baskı sistemlerini ilk
kullanan firmalardan biriyiz. Bu baskı teknolojisinin sunduğu
“highlight color” siyahın yanında +1 renk, bir başka deyişle tek
renk özelliğini kullanan ilk firmayız. 1995 yılından bugüne 18
yıldır uyum içinde, çok başarılı projelere imza attık. Yapı Kredi
Emeklilik olarak 2005 yılında Koç Finansal Hizmetler Grubu
bünyesine geçtik. Xerox’la birlikte Yapı Kredi Emeklilik bünyesinde gerçekleşen bir çok dönemsel değişimi birlikte yönettik.
Neden Xerox ile çalışmaya ihtiyaç duydunuz?
Sigortacılık sektöründe insanlara elle tutulur birşey vermiyorsunuz; taahhüt veriyorsunuz, risklerini ve geleceklerini
güvence altına almaya çalışıyorsunuz. Bütün bunları da
müşterilerinize belgeler üzerinde sunuyorsunuz. Müşteriye
aldığı teminatı, genel şartları, özel şartları hep bu dokümanlar
üzerinde anlatıyoruz. Müşterilerimizin risklerini ve geleceklerini
güvence altına alan, onlara sunduğumuz imkanları ve
farklılıkları algılattıran bu dokümanlar, onlarla uzun soluklu
şeffaf bir iletişime geçmemizi sağlıyor.
Bunun için
sunduğumuz güvencelerin, taahhütlerin yazılı hali ve onların
kağıt üzerindeki bastığımız sözleşme dokümanlarının içerikleri
de tasarımları da bizim için çok önemli. Bizim için yaşamsal
öneme sahip olan bu dokümanların basımı ve yönetiminde,
alanında uzman ve güvenilir bir iş ortağı ile çalışmamız gerekiyordu. Bu yüzden Xerox ile çalışmaya başladık.
Sonrasında şartlar ve ihtiyaçlar değiştikçe, alacağımız
hizmetler de değişiklik gösterdi. Makine sayımız arttı. Bununla
birlikte değişken ve sürpriz maliyetler, teknik sıkıntılar, operasyonel yük, değişken veri baskısı, bilgi güvenliği gibi konular
ortaya çıkmaya başladı. Bütün bu konuları ve sorunları beraber
yönetmek ve yürütmek üzere 5‘er yıllık kontratlarla
başladığımız iş birliğini uzata uzata bu günlere geldik.
Xerox’tan aldığınız hizmetlerle iş süreçlerinizde ne tür
değişimler yaşandı ?
Türkiye çapında 17 tane irili ufaklı bölge ve şubemiz var.
Xerox ile yaptığımız fizibilite çalışması sonucunda öncelikle
makine sayısını azalttık. Daha önceleri birçok farklı markanın
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
ürününü kullanıyorduk. Sözleşme öncesinde çalışma ofislerimizin her katında en az 10 makine vardı. Şu anda ofislerimizde 10 makine yerine merkezi olarak yerleştirilmiş bir tek
makine kullanıyoruz. Üstelik bu cihazlar, tarama gibi eskiden
sadece belli departmanlarda olan farklı fonksiyonlara da
sahip. Ayrıca, baskı işlerini de kendi bünyemizde yapıyoruz,
Xerox’tan aldığımız operatör desteği ile bu işler için ayrı bir
çalışan istihdam etmeden hizmet alıyoruz. Bir problem
olduğunda bizim haberimiz dahi olmuyor; servis, sarf malzemesi, bakım gibi tüm sorunları Xerox hallediyor.
Dağınık yapıdaki cihazları yönetmek, sarf malzemelerini
uygun fiyatla temin etmek gibi konularda çok önemli zaman,
emek, maliyet avantajları sağladık. Xerox’un kurduğu sistem
ile sabit, öngörülebilir ve daha düşük maliyetlerle süreçleri
yönetmeye başladık. Belge ve bilgi güvenliğimizi arttırdık.
Ayrıca, hizmet sözleşmesi sonrasında tek bir firma ile
çalışmanın getirdiği, tek bir kontak ve tek bir fatura gibi
avantajlar bizim işlerimizi hızlandırdı.
Türkiye’de bir ilk olan Uluslararası Teknoloji Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu hakkında bilgi alabilir miyiz?
Hayat değişiyor, yatırım alanları farklılaşıyor. Artık teknoloji, yatırım yapılacak en öncelikli alanlardan biri olarak
görülüyor. Bizim müşteri segmentasyonumuzda, çok büyük
olmamakla birlikte teknoloji meraklısı önemli bir müşteri
kitlemiz var. Teknoloji ile iç içe geçmiş Y kuşağı diye
bahsettiğimiz bu müşteriler, yatırımları arasında teknolojiyi de
görmek istiyor. Piyasada onlara yönelik bir fonun olmadığını
gördük ve onların ihtiyacını karşılayabilmek için böyle bir fon
kurduk. Bu fonun içerisinde, minimum yüzde 80 oranında,
Apple, Google, Microsoft, Oracle, Vodafone gibi markalar
başta olmak üzere yabancı teknoloji firmalarının hisse
Yatırılan katkı payları istenilen fonda değerleniyor. Bireysel emeklilik katılımcılarımız şirketimizin sitesine girip kendi kendine talimat
verebiliyor. O fonu değil de bu fonu seçseydim durum ne olabilir,
diye de kıyaslayabilir.
Sosyal sorumluluk projeleriyle uluslararası ödüller kazanmış bir firma olarak, bu alanda gerçekleştirmeyi planladığınız
yeni çalışmalarınız var mıdır?
Sosyal sorumluluk projelerine çok önem veriyoruz. Abdülhamit zamanında Japonya’ya giden Ertuğrul zırhlısının batığının
çıkarılması, Güneydoğu’da da safran yetiştirilmesi gibi ödüllü
projelerimiz oldu. Son yıllarda yürütmekte olduğumuz sosyal
sorumluluk projemiz ise “Yaşlılık Araştırma Merkezi (65+)”. Bu
proje kapsamında insanların yaşlılığında ne tür sorunlarla
karşılaştıklarını her yıl yaptığımız bir araştırma ile kamuoyuna
sunu-yoruz. “Gelirlerinin kaçta kaçını neye harcıyorlar?
Çocuklarından yardım alıyorlar mı? İhtiyaçları gideriliyor mu?
Sosyal hayata ne kadar katılabiliyorlar?” gibi birçok yaşlılık ve
yaşlılık dönemi sorunu ile ilgili araştırmalar yapıyor, proje önerileri
gelşitiriyoruz.
Dış kaynak kullanmayı düşünen firmalara neler tavsiye
edersiniz?
Kurumların sadece kendi işlerine odaklanması ve
uzmanlaşmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz. Piyasada
rekabette önde gidebilmek için işi en iyi yapan olmanız lazım.
Kendi ana kuruluş amacınızın dışındaki her şey için, sizin teknik
bilginizi gerektirmedikçe, alanında uzman kuruluşlardan dış kaynak
hizmeti alınabilir. Bu hizmetleri alırken de öncelikle itibara önem
verilmelidir. Muhakkak daha ucuz teklif veren firmalar olacaktır
ama işinizi bir kere sağlama alıp o şekilde gitmesini istiyorsanız dış
kaynak şirketinin gerçekten o konuda uzman olup olmadığına,
eleman sürekliliğine, teknik altyapısına güvenmeniz gerekir.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_12.pdf 12 08.01.2013 12:46:41
Etkinlik
xerografi_ocak2013_13.pdf 13 08.01.2013 12:46:56
Xerox Teknoloji Şov’unda hem Renkli Dijital Baskı Sistemleri Xerox
770 ve Xerox DocuColor 8080 tanıtıldı hem de dünya ve Türkiye
dijital baskı sektöründeki gelişmeler paylaşıldı.
Xerox Türkiye Teknoloji Turu etkinlikleri kapsamında, çeşitli sunumlar ve ürün tanıtımları
yapıldı. Sunumlarda dijital baskı sektöründe yaşanan gelişmeler, yeni baskı teknolojileri,
kişiye özel baskı ve dokümanlarda renk kullanımının önemine vurgu yapıldı.
Klasik otomobiller arasında
teknoloji şovu
Xerox Anadolu yollarında
Xerox, Türkiye’nin dört bir tarafında en son teknoloji ürün
ve çözümlerini tanıtmak üzere sürdürdüğü teknoloji turunu
bu yıl Kayseri, Erzurum, Samsun ve Trabzon’da gerçekleştirdi.
Yapılan etkinliklerde; Kayseri, Erzurum, Sakarya, Trabzon
ve bölge illerden gelen kişi ve kuruluşlara verimliliği artıracak
ve yeni iş fırsatları yaratacak en son teknoloji ürünleri
sergilendi.
Türkiye Teknoloji Turu adı altında düzenlenen etkinlikler
kapsamında, çeşitli konularda sunumlar ve ürün tanıtımları
yapıldı. Sunumlarda ağırlıklı olarak dijital baskı sektöründe
yaşanan gelişmeler, sektörü etkileyen yeni yaklaşımlar, yeni
baskı teknolojileri, kişiye özel baskı ve dokümanlarda renk
kullanımının önemi üzerinde duruldu. Geleneksel teknolojilerle, dijital baskı sistemlerinin bir arada nasıl verimli
kullanılacağı uygulamalı örneklerle kişi ve kuruluşlara
tanıtıldı.
Müşterilerimizle buluşuyoruz
Xerox Türkiye Genel Müdürü Mehmet Sezer konuyla ilgili;
“Etkinlik yapılacak yerleri tüm Türkiye’yi kapsayacak şekilde
seçtik. Çevre illerden kişi ve kuruluşları da etkinliklerimize davet
ediyoruz. Xerox’un Türkiye Teknoloji Turu, bize Türkiye geneline
yayılmış binlerce Xerox satış noktası yetkilileri ile bir araya gelme
şansı da veriyor. Böylece müşterilerimizle birlikte, Türkiye’nin dört
bir tarafındaki iş ortaklarımızı da dinleme, ihtiyaç ve beklentileri
yerinde inceleme fırsatı buluyoruz” diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin büyük bir bölümü batıda olmasına
rağmen Xerox olarak teknolojiyi Anadolu’nun doğusuna da
getirmek için böyle bir çalışmaya imza attıklarını dile getiren
Mehmet Sezer, “Türkiye Teknoloji turu 4 ayaklı bir çalışma
oldu. Kayseri’den sonra Erzurum’a geldik. Samsun ve
Trabzon’la devam ettik. İş ortaklarımız aracılığıyla ürünlerimizi bizzat burada müşterilerimize götürme fırsatı bulduk.
Teknoloji çok hızlı gelişiyor. Bu gelişimi tüm müşterilerimizin
ayağına götürmek için çaba gösteriyoruz. Gelecek adına
doğaya duyarlı teknolojik ürünlerimizi müşterilerimize sunuyoruz” dedi.
Katılım üst düzeyde
Etkinliklerde, ofislere yönelik çok fonksiyonlu, farklı hız ve
fonksiyonlara sahip makineler ile geniş format ve yüksek
kapasiteli baskı sistemleri tanıtıldı. Özellikle ofis ortamları için
geliştirilen çok fonksiyonel sistemler, kurumların dokümantasyon maliyetlerini azaltan, verimliliği arttıran fonksiyonları
ile dikkat çekti. Ayrıca, profesyonel kullanıcılar için giriş
seviyesi yüksek kapasiteli baskı sistemleri ile firmaların
karlılıklarını nasıl arttırabilecekleri de anlatıldı.
Yoğun bir katılımın yaşandığı etkinlikler; kamu kurumları,
matbaa, baskı merkezleri ve özel sektörden pek çok sektör
yetkilisini bir araya getirdi.
t
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Xerox, İstanbul Tarabya, Ural Ataman Klasik Otomobil Müzesi’nde gerçekleştirdiği Teknoloji Şovu’nda
baskı sektörünün önemli kişi ve kuruluşlarını ağırladı.
Etkinlikte, dünya ve Türkiye’deki dijital baskı pazarı ile
ilgili rakam ve veriler paylaşıldı.
Xerox’un Türkiye’de kullanıma sunduğu, Üretim
Sistemleri Grubu Renkli Dijital Baskı Sistemleri Xerox
770 ve Xerox DocuColor 8080’in de ilk kez tanıtıldığı
etkinlikte, dünya ve Türkiye dijital baskı sektöründeki
gelişmeler ve rakamlar paylaşıldı. Etkinlikte Xerox’un
grafik sanatlar yaklaşımı da anlatıldı.
Dijital baskının yeni oyuncuları: Xerox 770 ve
Xerox DocuColor 8080
Etkinlikte tanıtımı yapılan ürünlerden Xerox 770,
dakikada 70 sayfa siyah-beyaz ve renkli baskı alabiliyor. Xerox 770, 330 x 488 mm kağıt ebadına kadar tam
renkli doküman üretirken, 64 gramdan 300 grama
14
Etkinlik
kadar olan çeşitli medyaların üzerine baskı yapabiliyor.
Xerox 770’de bulunan Xerox’un patentli EA toneri,
broşür, katalog, takvim, kartpostal, albüm ve doğrudan
pazarlama dokümanları gibi uygulamalara istenilen
hızda ve yüksek görüntü kalitesinde tam renkli baskı
yapılmasını sağlıyor. Kimyasal toner ayrıca, daha az
enerji kullanılmasını, daha az atık üretilmesini ve makinenin daha verimli olmasını destekliyor.
Xerox DocuColor 8080 ise; geniş bir medya aralığına saatte 4800 sayfa baskı alabiliyor. Parlaklığı az,
kuru mürekkebe sahip olan Xerox DocuColor 8080’nin
baskı alabildiği medya çeşitleri, kaplamalı ve
kaplanmamış kağıtlar, parlak kağıtlar, karbonsuz kağıt,
DocuCard'lar, etiketler, kartvizitler, parlak broşürler,
cam etiketleri, dayanıklı/sentetik kağıtlar, tebrik
kartları, polyesterler ve özel çözümleri kapsıyor. Xerox
DocuColor 8080 baskı sistemi ayrıca, 2400 x 2400 dpi
baskı çözünürlüğü ile kusursuz renk kalitesi sunuyor.
Xerox DocuColor ailesinin yeni üyesi, dokümanın
ebatına ve ağırlığına bakmadan, otomatik olarak çift
taraflı baskı alabiliyor
Daha az maliyet, daha fazla iş, daha güçlü müşteri iletişimi
Etkinlikte; Xerox’un grafik sanatlara yaklaşımını da
değinildi. Xerox’un grafik sanatlara yaklaşımı “Maliyetlerinizi Düşürün, Daha Fazla İş Üretin, Müşterinizle
İletişiminizi Güçlendirin, İşinizi Büyütün” dört ana
konseptinden oluşuyor. Xerox bu anlayış ile işletmelerin
masraflarını düşürmeleri, üretkenliklerini arttırmaları,
teslim sürelerini azaltmaları ve toplam cirolarını
yükseltmelerine yönelik çözümler sunuyor, müşterilerin
doğru teknolojiyi, doğru iş akışı ve doğru iş modeli ile
birlikte kullanmalarını sağlıyor.
Katılımın yoğun olduğu etkinlikte, katılımcılar klasik otomobillerin bulunduğu müzeyi gezme fırsatı da
buldular. Etkinlik, akşam yemeği ile sona erdi.
xerografi Ocak 2013
Ulkar Holding
Genel Müdürü
xerografi_ocak2013_14.pdf 14 08.01.2013 12:47:13
Köşe
Gülnur Baykurt
xerografi_ocak2013_15.pdf 15 08.01.2013 12:47:29
Erhan Aslantürk; sosyal medyaya nereden başlamalı, nasıl
bir strateji uygulanmalı, hangi mecralar kullanılmalı gibi
soruların cevaplarını verdi.
“Performans yönetimi süreci ve geri bildirimin verilmesi,
kritik yönetim süreçlerinden biri.”
Performans değerlendirme
ve geri bildirim
Bir yılı daha kapatırken ‘2012 yılı hedeflerini ne
ölçüde başardık, 2013 yılında çalışanlarımızdan
beklentileri- miz nelerdir, nasıl ölçümleyeceğiz?’ gibi
konular hepimizin ajandasında. Bu günlerde birçok
yönetici, çalışanlarının performans değerlendirmesi
konusunda bizler gibi çalışıyor olmalı.
Performans görüşmelerinin amacı, çalışanların hedeflerine
karşılık
elde
ettikleri
sonuçları
değerlendirmek, sonuçlar hakkında objektif geri
bildirim vermek, motivasyon sağlamak ve gelişim için
rehberlik etmek olduğuna göre görüşmenin başarısı,
şirketin başarısı için de önemli. Bu yüzden performans
yönetimi süreci ve geri bildirimin verilmesi, kritik
yönetim süreçlerinden biri. Biz de Xerox’ta, bireysel
hedeflerimize ulaştığımızda şirket hedeflerimize de
ulaşacağımız görev bazlı bir performans yönetim
sistemi uyguluyoruz. Birbirini tamamlayan ama farklı,
onlarca görevin hedeflerinin ilişkilendirilmesi detaylı bir
çalışma gerektiriyor. Şirketimizin stratejik önceliklerini
belirleyip, her çalışana özel, görev tanımına uygun,
ölçülebilen hedefler belirliyoruz. Bu hedeflerin her biri
için ağırlık puanları belirliyor ve başarı oranlarına göre
kazanılan puanların toplamının, çalışanın performans
puanını oluşturmasını sağlıyoruz. Yarıyıl ve yıl sonu
performans değerlendirme dönemlerinde çalışanlarımız, görev tanımlarına uygun, süreli, ölçülebilir ve
başarılabilecek hedeflerine karşılık, yöneticisinin
inisiyatifine dayanmayan, gerçek iş sonuçlarına
dayanan objektif bir değerlendirme sistemi ile
performansları hakkında geri bildirim alıyorlar.
Geçtiğimiz yıllarda kağıt bazlı yürüttüğümüz bu
süreci, 2012 yılı itibari ile BOSS Grup ile birlikte
tasarladığımız bir yazılım ile destekliyoruz. Yöneticilerimiz ve çalışanlarımız Performans Mükemmelik
Sistemi’ni kullanarak belirledikleri performans hedeflerinin sonuçlarını, geri bildirim toplantılarında birlikte
analiz ediyorlar. Çalışanlar kendilerinden bekleneni ne
seviyede karşıladıklarını bu görüşmelerde yöneticileri
ile birlikte değerlendiriyorlar, performanslarını
arttıracak gelişim planlarını belirliyorlar. Bu planlar da
bir sonraki dönemin performans hedeflerinin bir
parçası haline geliyor. Bu döngünün başarısı, doğru işe
doğru hedefin belirlenmesi ile sağlanıyor.
Geri bildirim görüşmelerinde, performansları hakkında yapılacak övgü ve öneriler, çalışanların hedeflerine ulaşmada doğru yolda olup olmadıklarını
anlamalarına
yardımcı
oluyor.
Çalışanlar,
performanslarının nasıl değerlendirildiğini, onlardan
16
Haber
Aydın Üniversitesi’nde
yeni pazarlama konuşuldu
C
bekleneni ne seviyede karşıladıklarını bu görüşmelerde
anlıyorlar. Olumlu geri bildirim, çalışanlarda başarı
duygusunu ve motivasyonu artırırken aynı zamanda
neyi bildiklerini ve neleri öğrenmeleri gerektiğinin
farkına varmalarını sağlıyor. Kişisel farkındalık gelişme
için bir başlangıçtır.
Zaman zaman olumlu olmayan geri bildirimde de
bulunmak gerekebilir ancak bu geri bildirim yine de
yapıcı bir şekilde söylenmeli, eleştirinin gelişim için
yapıldığı unutulmamalıdır. Hem olumlu olmayan geri
bildirim vermek hem de anlayışlı ve açık olmakta zorlanabiliriz. Geri bildirimin işe yaramasını istiyorsak
çalışanımız ile empati kurabilmeliyiz. Ancak empati
konusunda da teraziyi dengede tutmak önemli. Aşırı
hassasiyet, vereceğimiz mesajın önemini azaltırken
tam tersi bir durum da çalışanımızın mesajımızı reddetmesine yol açabilir. Geri bildirimde bulunurken
yaşanmış ve somut örnekler kullanmak daha rahat
anlaşılmayı ve kabul edilmeyi sağlayacaktır. Amaç,
davranışları düzeltmek, geliştirmek ya da devamlılığını
sağlamak olduğuna göre kabul edilmek önemlidir.
Birlikte çalışmaktan keyif aldığınız yöneticileriniz ve
çalışanlarınızla başarılı bir yıl geçirmenizi dilerim.
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Bu yıl ikincisi düzenlenen “Sosyal Medya ve E-ticaret
Konferansı”, 18 Aralık 2012 günü İstanbul Aydın
Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Konferansta, Xerox Türkiye
Ofis Grubu Pazarlama Müdürü Erhan Aslantürk konuşmacı
olarak yer aldı.
Erhan Aslantürk “Yeni Pazarlama Anlayışı, Markaların
Sosyal Medya Yaklaşımı” başlıklı bir sunum yaptı. Geleneksel
pazarlama ile yeni pazarlama arasındaki farkların anlatımıyla
başlayan sunumda; neden yeni pazarlamanın etkin olduğu
konusunda bilgiler verildi. Yeni tip müşteri davranışları incelenerek; en önemli yeni pazarlama taktiklerinden içerik pazarlama ve sosyal medya üzerinde duruldu.
Sunum esnasında markaların neden sosyal medyaya önem verdiği, sosyal medyanın markalara faydaları gibi
konular anlatıldı. Xerox Türkiye’nin Facebook ve Twitter
iletişimi anlatılırken, bu iki mecrada gerçekleştirilen
yarışmalardan örnekler sunuldu. Markaların sosyal medyadan nasıl yararlanması gerektiğini anlatan Aslantürk;
nereden başlamalı, nasıl bir strateji uygulanmalı, hangi
mecralar kullanılmalı, sosyal medya hesapları nasıl ve kim
tarafından yönetilmeli gibi soruların cevaplarını verdi.
Sosyal medyada başarısızlık konusunun da ele alındığı
sunumda Erhan Aslantürk; sosyal medyanın doğru
kullanılmadığında nelere yol açabileceğini örneklerle
gösterdi. Çeşitli markaların Twitter’da gerçekleştirdiği
başarısız kampanyaların beklenmedik sonuçlarının anlatıldığı
sunum, katılımcılardan büyük ilgi gördü. Sunumun
arkasından katılımcılardan gelen sorular yanıtlandı.
İstanbul Aydın Üniversitesi Florya Kampüsü’nde
gerçekleşen, Crea Bulls ve Pazarlama Projeleri’nin de katkı
sağladığı konferansta Xerox’un yanı sıra; Apple-Bilkom, Crea
Bulls, pazarlamaprojeleri.com, Connect Call Center, Z-index,
Sosyal Medyaport, Sempeak gibi şirketlerden yöneticiler
sunumlarını katılımcılarla paylaştılar.
Her yıl başka bir il başka bir üniversitede düzenlenecek
olan “Sosyal Medya ve E-ticaret Konferansı”nda, tüm
katılımcılara sertifika verildi.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_16.pdf 16 08.01.2013 12:47:45
Haber
xerografi_ocak2013_17.pdf 17 08.01.2013 12:48:02
Dünya genelinde 2015 itibariyle kullanım miktarı 230,000
adedi aşması beklenen dijital baskı makineleri pazarındaki
en büyük büyüme, Türkiye gibi gelişen pazarlarda olacak.
Xerox iGen ailesi binlerce katlama karton stok kodunu hızlıca tekrar basıyor ve
depoluyor. Xerox’un ambalajlama çözümü; ardiye, depolama ve zaman
aşımına uğramış kartonların elden çıkartılması ile ilgili maliyetleri de düşürüyor.
Haber
Dijital baskı pazarı çift
haneli büyüyor
Gıda ambalajlamada
kişiselleştirme dönemi
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), Xerox iGen ailesinin kuru gıda ürünleri
ambalajlaması için uygun olduğunu açıkladı.Yapılan açıklamaya göre; Xerox iGen
dijital baskı sistemi ailesi ve bu ürünlerde kullanılan tonerler ile kuru gıdalar, hiçbir
sağlık sorunu oluşmadan paketlenebiliyor.
C
M
Y
CM
MY
CY
CMY
K
18
Xerox iGen ailesi Xerox Ambalajlama Çözümü ile
birlikte, binlerce katlama karton stok kodunu hızlıca
tekrar basıyor ve depoluyor. Ayrıca, bir işten diğerine
çok çabuk geçerek, esneklik ve hız sunuyor. Xerox’un
ambalajlama çözümü; ardiye, depolama ve zaman
aşımına uğramış kartonların elden çıkartılması ile ilgili
maliyetleri de düşürüyor. Ambalajın yaratılmasından
pazarlama materyallerinin basımına kadar tüm baskı
kampanyalarını tek bir baskı sistemi ile üretme imkanı
sunan teknoloji, rekabetçi pazarlara daha hızlı cevap
vermeyi sağlıyor.
Xerox’un dijital ambalajlama çözümü; ülke genelindeki duyurular ve ulusal markalardan, özel ve prototip
ürünlere uzanan promosyonel ihtiyaçlara cevap
veriyor. Xerox Ambalajlama Çözümü ile üretilebilecek
ambalajlar; ulusal marketlerde satılan el yapımı
yiyecekler için markalı kutulardan, düğün gibi sosyal
etkinlikler için ayrıcalıklı parti kaplarına, lokal üretilip
bölgesel satılan özel harmanlanmış kahve ve çay
paketlerine uzanıyor.
Sektörün önemli danışmanlık şirketlerinden Pira
International’a göre; dünya genelindeki ambalajlama
ve etiketlemede dijital baskı pazarının 2014 yılında
6,75 milyon dolara ulaşması bekleniyor. IDC Üretim
Baskı Araştırma Yöneticisi Joel Bienvenu konuyla ilgili;
“FDA’nın Xerox sistemlerine uyum raporu vermesi;
kişiselleştirilmiş ambalajlama yaratabilecek yazıcılar
için yeni bir pazar açabilir. Ayrıca; Xerox iGen4’ün baskı
kalitesi ve renk canlılığı, üreticilerin ürün paketlerine
ayrıcalık katmasına imkan verecektir” dedi.
Xerox, otomatik ambalajlama çözümlerini Stora
Enso Gallop ile güçlendirdi
Xerox, Stora Enso Gallop ile yaptığı anlaşma ile
otomatik ambalajlama çözümlerini genişletti. Xerox,
sulu ya da UV koruyuculu seçeneklerine sahip Epic
CTi-365 cila ünitesi, Stora Enso’nun bir istif-nakliye
ünitesi ve Kama tarafından Stora Enso için geliştirilen
580 x 400 mm boyutundaki kalıp kesiciden oluşan
bütünleşik bir çözümü de piyasaya sürdü.
Bu çözüm, talebe göre baskı ile atık oranını azaltarak ve yenilenebilir/geridönüştürülebilir ambalajlama
ürünleri kullanarak çevreye verilen zararı en az indiriyor.
Dünya genelinde 2015 itibariyle kullanım miktarı 230,000
adedi aşması beklenen dijital baskı makineleri pazarındaki en
büyük büyüme, Türkiye gibi gelişen pazarlarda olacak.
Xerox Türkiye Genel Müdürü Mehmet Sezer, global verilerin ışığında dijital baskı yatırımlarının büyüyeceğini ve
2015’te dünyadaki toplam dijital baskı hacminin 1 milyar
253 milyon imaja, üretim sistemleri kopyalama ve dijital
baskı pazarının perakende değerinin 117 milyar dolara
ulaşmasının beklendiğini belirtti*. Mehmet Sezer; global
pazarda özellikle Avrupa ve Amerika gibi doygun pazarlarda
genel olarak trend sabit veya aşağıya doğru giderken, Türkiye
gibi gelişen pazarlarda bu trendin artış ve fırsat olarak ortaya
çıktığının altını çizdi.
Her yıl milyonlarca baskı, yüksek kapasiteli dijital baskı makineleri ile alınıyor
Türkiye’de kurulu olan Üretim Sistemleri Grubu Xerox
Dijital Baskı Sistemleri ile ofis ve kurumsal baskılar hariç
olmak üzere her yıl yaklaşık 150 milyon sayfa renkli ve 600
milyon sayfa siyah beyaz, toplamda ise 750 milyon sayfa
dijital baskı alındığını söyleyen Mehmet Sezer; “Büyüyen
Türkiye ekonomisine her sektörden yatırımların artması; her
sektöre hizmet veren baskı sektörünü de büyütüyor.
Türkiye’nin kredi notunun yatırım yapılabilir seviyeye
yükselmesiyle birlikte Türkiye’ye yatırımlar daha da artacak,
sektörümüz daha da büyüyecektir. 2011 yılında 500’e yakın
yüksek kapasiteli dijital baskı makinesi ithalatı yapıldı ve
2010 yılına göre yüzde 44 büyüme gösteren Türkiye Üretim
Sistemleri Grubu Dijital Baskı Pazarı, 2012 yılının ilk altı
ayında da benzer bir tablo çizerek büyüme beklentimizdeki
haklılığımızı doğruladı**” dedi.
Mehmet Sezer; “Tüm veriler ve araştırmalar gösteriyor ki;
dijital baskı pazarı büyümeye devam edecek ve iş hacmi
artacak. Bu sektörde faaliyet gösterenlerin bu büyümeden
azami şekilde faydalanmaları için farklılaşmaları ve yeni
yatırım planları yapmaları gerekiyor. Ekipmanın yanı sıra
yazılım yatırımları da yapılmalı ve doğru bir strateji belirlenmelidir” dedi.
Global verilere bakıldığında 2012 yılı sonunda dijital baskı pazarının toplam baskı pazarının yüzde 21’inden fazla
olması bekleniyor, bu değer 2007’de yüzde 11’di***.
* Kaynak: Infotrends Ondemand 2012 Japonya Konferansı
** Kaynak: IDC verileri baz alınmıştır.
*** Kaynak: Pira International
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_18.pdf 18 08.01.2013 12:48:27
Röportaj
xerografi_ocak2013_19.pdf 19 08.01.2013 12:48:43
Tamamen dijitale ağırlık veren 72 Tasarım; Xerox teknolojisi kullanarak
ciltleme, poster basımı, tasarım, laminasyon, fotoblok, kitap basımı, tez,
kartvizit basımı, afiş, broşür gibi hizmetleri de sunuyor.
Xerox Türkiye’nin Twitter kampanyasına ofis fotoğrafını #ofisimiseviyorumcunku
diyerek @TurkiyeXerox hesabı üzerinden paylaşan takipçiler katıldı. En çok
retweet alan takipçi Xerox Travel Scanner 100’ün sahibi oldu.
“Yeni uygulamalar için
kolları sıvadık”
Ofisini en çok sevene
Xerox’tan hediye
Xerox Türkiye’nin düzenlediği Twitter
yarışması sonucunda, paylaştığı ofis
fotoğrafı en çok beğenilen ve retweet
edilen takipçi, taşınabilir tarayıcı Xerox
Travel Scanner 100 kazandı.
Ankara’da faaliyet gösteren 72 Tasarım,
Xerox kalitesinden vazgeçmeyen baskı
merkezlerinden. Son olarak makine
parkına Xerox Color 1000’i ekleyen 72
Tasarım, müşterilerine sunacağı yeni
uygulamalar için hazırlanıyor. 72
Tasarım firma sahibi Şerafettin Polat ile
yeni yatırımı, sektör ve gelecek planları
üzerine konuştuk.
72 Tasarım hakkında bilgi verir misiniz?
72 Tasarım faaliyetine, Ankara’da 1972 yılında teksirle
başlamış; fotokopi, ofset baskı ve dijitalle hizmetlerine devam
etmiştir. Artık tamamen dijitale ağırlık veren 72 Tasarım;
ayrıca tasarım, ciltleme, poster basımı, laminasyon, fotoblok,
kitap basımı, tez, kartvizit basımı, afiş, broşür gibi hizmetleri
de sunuyor.
Xerox Color 1000 yatırımı yapmanızın ardındaki nedenleri anlatır mısınız?
Xerox Color 1000’i tercih etmemizin en önemli nedeni 350
gram kuşe ve dokulu kağıtlara süratli ve kaliteli basım
özelliğidir. Ayrıca, şeffaf toner teknolojisi de çok önemli bizim
için. Bu sayede daha farklı uygulamalar yapabiliyoruz. Color
1000 ile birlikte XMPie programını da satın aldık ve yeni
uygulamalar için kolları sıvadık. XMPie satın alarak,
sunduğumuz hizmet çeşitliliğini arttırdık. Kişisel çözümlere
daha fazla odaklanıp kaliteli ve katma değerli sonuçlar
sunmayı hedefliyoruz.
Marka seçiminde başlıca kriterleriniz nelerdi? Xerox’u
tercih etmenize etki eden faktörler neler oldu?
Yıllardır Xerox ile çalışmaktayız. Bunda Xerox ürünlerinin
kalitesi kadar Xerox’a olan güvenin de payı var. Ülkenin
durumu ne olursa olsun ne bir yedek parça ne de sarf malzemesi sıkıntısı çektik. Servis kalitesi de hiç bir zaman Xerox
yüksek standardının altına inmedi. Yaygın servis ağıyla Xerox
her zaman yanımızda oldu. Bir projeye teklif verirken Xerox
baskı sistemleriyle ilgili sıkıntıya düşmeye gerek yoktur. Sarf
malzemesi biter, makine bozulur gibi korkularımız hiç olmadı.
Çünkü biz biliyoruz ki; Xerox gerekirse yeni makine kurar yine
de bizi yarı yolda bırakmaz. Bu anlamda Xerox’a güveniyoruz.
Tabii Xerox kadar, Xerox’un Ankara bölge bayisi Aroks’un da
tercihimizde etkisi var; Aroks da bize her konuda destek
oluyor.
Kişiselleştirilmiş baskının oldukça revaçta olduğu bir
dönemdeyiz. Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir?
20
C
M
Artık birçok firmanın binlerce baskıya ihtiyacı yok, herkes
müşterisine özel baskılar yapmak istiyor. Bu da düşük tirajlı
işleri öne çıkartıyor. Kişiselleştirilmiş baskının farkına varan
müşterilerimiz için dijital baskının tamamen vazgeçilmez bir
noktaya geldiğine şahidiz. Biz de kişiselleştirilmiş baskı
üzerinde uzun yıllardır durmaktayız, müşterilerin bu konuya
dikkatini çekmek için gayret ediyoruz.
Sektör açısından baktığımızda Ankara’nın mevcut
durumu için neler söyleyebilirsiniz?
Maalesef Ankara’nın durumu biraz vahim. Şirketlerin genel
müdürlükleri farklı illerde konumlanmış durumda. Türkiye’nin
doğu bölgesinde de dijital baskıya olan talep yüksek. Hal
böyle olunca biz de kabuğumuzu kırıp diğer illere nasıl ulaşırız
diye düşünmeye başladık ve internet üzerinden bunu
yapabileceğimizi fark ettik, http://www.dijitalbasimevi.com’u
kurduk ve Ankara dışında diğer illerden de sipariş alır hale
geldik. İnternet üzerinden gelen işleri anında basıp, ertesi gün
Türkiye’nin en ücra köşesine ulaşacak şekilde gönderiyoruz.
72 Tasarım olarak 2012 yılı ve uzun vadedeki hedefleriniz neler? Yeni yatırımlar planlıyor musunuz?
Kurulduğumuz günden beri hedeflerimiz hep büyük oldu
ve olmaya devam ediyor. Bu konuda 40 yılı geçkin tecrübeye
sahibiz. Oğullarım Volkan ve Gökhan, ikisi de ilkokuldan beri
çıraklıkla başlayarak teknolojinin tüm nimetlerini firmamıza
getirdiler. Ayrıca getirmekle kalmayıp uygulamasını
geliştirerek devam ettiler. Eğer bana kalsaydı belki de teknolojinin yeniliklerine bu kadar uyum sağlayamayabilirdim.
Oğullarım, makinenin verebileceği en son kaliteyi verdiriyorlar. Teknolojinin nimetlerinden sonuna kadar yararlanıp,
müşterilerimize çözümler sunuyorlar. Bu anlamda kendimizi
geliştirmeye ve yatırımlarımıza devam edeceğiz. Önümüzdeki
2 sene içinde Xerox iGen4 150 almayı planlıyoruz.
Etkinlik
Y
CM
MY
CY
CMY
K
Xerox Türkiye’nin, Twitter takipçilerine yönelik
düzenlediği kampanya 19-23 Kasım 2012 tarihleri
arasında sürdü. Takipçiler kampanyaya; ofislerinde
çekilmiş, ofislerini neden sevdiklerini ifade eden bir
fotoğrafla, @TurkiyeXerox hesabına mention vererek ve
#ofisimiseviyorumcunku
hashtag’ini
kullanarak
attıkları tweetlerle katıldılar.
23 Kasım 2012 Cuma günü öğlen 12:00’ye kadar
en çok retweet edilmiş olan, @TurkiyeXerox hesabına
mention
verilmiş
ve
#ofisimiseviyorumcunku
hashtag’iyle tweet edilen fotoğrafın sahibine, Xerox’un
taşınabilir tarayıcısı Xerox Travel Scanner 100 hediye
edildi. Kazanan isim, 235 retweet alan Ankara’dan
“gaztman” kullanıcı isimli takipçi oldu ve 23 Kasım
2012 Cuma günü saat 16:00’da Xerox Türkiye Twitter
hesabından duyuruldu.
Xerox’un hediye olarak verdiği Xerox Travel Scanner 100, hafifliği ve küçük boyutlarıyla rahatça
taşınabiliyor. Sadece 5 cm eni, 28,9 cm boyu, 3,8 cm
yüksekliği ve 300 gr ağırlığı olan Xerox Travel Scanner
100, elektrik ihtiyacını bağlanacağı bilgisayarın USB
girişinden karşılıyor. Xerox Travel Scanner 100, 600 dpi
optik çözünürlüğünde, 24 bit derinliğinde kartvizitten
A4 ebat kağıda kadar çeşitli form ve büyüklükteki
kağıtları elektronik ortama aktarıyor. Güncel Windows
sürümleri ile çalışabilen ve USB 2.0 bağlantısını
destekleyen Xerox Travel Scanner 100’ün “tek tuş
tarama” özelliği ile tek bir tuşa basılarak, kolayca
tarama yapılıyor.
Sosyal medyada çeşitli kampanyalar düzenlemeye başlayan Xerox Türkiye, geçtiğimiz günlerde de
Türkiye’deki 23. yılına ithafen Facebook ve Twitter
üzerinden gerçekleştirdiği bir yarışma ile global sponsoru olduğu Cirque du Soleil gösterilerine bilet hediye
etmişti. Xerox Türkiye, ilgi çekici başka sosyal medya
kampanyalarına önümüzdeki dönemlerde de devam
edecek.
Siz de Xerox’u sosyal medyadan takip etmek
isterseniz;
Xerox Facebook sayfasını
http://www.facebook.com/XeroxTurkiye
Xerox Twitter hesabını
http://twitter.com/turkiyexerox
adreslerinden Xerox’u takip edebilirsiniz.
Yarışmanın
kazanan
fotoğrafı
Yarışmaya birbirinden
ilginç ofis fotoğrafları
katıldı.
xerografi Ocak 2013
xerografi_ocak2013_20.pdf 20 08.01.2013 12:49:00
Haber
FIA Genel Kurulu
Genç girişimciler
İstanbul’da toplandı ödüllendirildi
Global sponsorlukları ile tanınan ve özellikle de spora
verdiği destekle bilinen Xerox, geçtiğimiz ay İstanbul’da
düzenlenen Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA)
Genel Kurulu’nun doküman sponsorluğunu yaptı.
Xerox, 1 hafta süren FIA Genel Kurul çalışmaları
esnasında ihtiyaç duyulan, her ülke fedarasyonuna özel
olarak hazırlanan onbinlerce sayfa dokümanın üretilmesi ve paylaşılması sorumluluğunu hatasız yerine
getirdi.
1930’dan bugüne ilk kez Türkiye’de gerçekleştirilen
ve Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün himayesinde
yapılan FIA Genel Kurulu’nda düzenlenen ödül
töreninde, 2012 yılının tüm dünya ve kıta
şampiyonlarına kazandıkları kupaları verildi. Türkiye’nin
Formula 1 yarış takvimine yeniden dahil olabileceğinin
de konuşulduğu etkinlikte, F1 Grand Prix takviminde
Türkiye’ye 21-23 Temmuz tarihleri arasında yer
açılabileceği belirtildi.
Uzunca bir dönem Dünya Motorsporları
Şampiyonası’nda Ducati Takımı’nın da sponsorluğunu
yapan Xerox, 2008 Pekin Olimpiyatlarına kadar süren
Olimpiyat Oyunları sponsorluğu ile de biliniyor.
İnovasyonda dünyanın öncü kurumlarından Xerox,
yeni fikirleri ve geleceğin teknolojilerini desteklemek
amacıyla, Boğaziçi Üniversitesi’nin 2008 yılından bu
yana gerçekleştirdiği ‘Yeni Düşler Yenilikçi Düşünceler
Yarışması’na sponsor oldu.
Genç fikirleri ve girişimci çözümleri buluşturan
yarışma; enfeksiyonel hastalıklarla mücadeleden gençlik radyosuna, şoför takip sistemlerinden kişi arama
motorlarına
ve
tat-koku-marka-fiyat
ilişkilerini
ölçülebilir bir şekilde ortaya koyan nöropazarlama
uygulamasına kadar birçok yaratıcı projeyi ödüllendirdi.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Xerox Türkiye Pazarlama ve Stratejik Teklif ve İhaleler Direktörü
Ayşen Şişman; “Xerox, dünyanın çeşitli yerlerinde
gerçekleştirilen bu tür projelere her zaman destek
olmaya çalışmaktadır. Xerox olarak en duyarlı
olduğumuz konu inovasyondur. Bundan sonra da
Türkiye’de yapılacak benzeri inovatif projelere
elimizden geldiği ölçüde destek vermeye çalışacağız”
dedi.
Stratejik İK için dış kaynak kullanımı
22
6 Aralık 2012 tarihinde The Plaza Hotel Balmumcu’da gerçekleştirilen “İK’da Stratejik Dış Kaynak
Kullanımı” konferansında, Xerox Orta Doğu Avrupa,
İsrail & Türkiye Bölgesi Yalın Altı Sigma Yöneticisi
Gülnur Baykurt konuşmacı olarak yer aldı.
Gülnur Baykurt konuşmasında, iş süreçlerinde dış
kaynak kullanımına yönelik Xerox’ta yaşadığı deneyimleri paylaştı. Bordro yönetimi, eleman temini, performans yönetimi yazılımı gibi konularda Xerox’un
BossGroup ile yaptığı iş birliğini anlatan Gülnur
Baykurt, yapılan çalışmalarla Xerox’un tüm bordro ve
yan haklarının yönetiminin iş kanununa ve regülasyonlara uygun, profesyonel olarak yürütülür hale geldiğini
belirtti.
Konferansta;
işletmelerin
insan
kaynakları
fonksiyonları bünyesinde dış kaynak kullanımı
alanlarında işe alım süreci, eğitim ve gelişim, personel
faaliyetleri ve bordrolama çalışmaları üzerinde duruldu.
Üretken, renkli, tasarruflu
Üretken,
XeroxPhaser
Phaser®®6600
6600ve
veWorkCentre
WorkCentre®®6605,
6605, uygulama
uygulama gerektirmeden
Xerox
gerektirmeden
mobil
cihazlardan
baskı
alma
imkanı
tanıyan
AirPrint
özelliği
mobil cihazlardan baskı alma imkanı tanıyan AirPrint özelliği ve
ve
dakikada
35
sayfa
renkli
baskı
hızı
ile
orta
ve
küçük
ölçekli
dakikada 35 sayfa renkli baskı hızı ile orta ve küçük ölçekli
işletmelerindaha
dahagüçlü
güçlüve
ve üretken
üretken olmasına
olmasına imkan
imkan tanıyor.
işletmelerin
tanıyor.
Phaser ®®6600
Phaser 6600
Bizi Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz
Bizi
Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz
www.facebook.com/XeroxTurkiye
www.facebook.com/XeroxTurkiye
Bizi Twitter sayfamızdan takip edebilirsiniz
Bizi
Twitter sayfamızdan takip edebilirsiniz
www.twitter.com/TurkiyeXerox
www.twitter.com/TurkiyeXerox
Ready
Ready For
For Real
Real Business
Business
© 2013 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü XEROX
© 2013 XEROX CORPORATION. Bütün hakları saklıdır. Xerox, küre sembolü XEROX
CORPORATION'ın tescilli markalarıdır.
CORPORATION'ın tescilli markalarıdır.
®
WorkCentre ®6605
WorkCentre 6605

Benzer belgeler