Korkmaz Erol suçsuz bulundu

Transkript

Korkmaz Erol suçsuz bulundu
GÖREN ECZANESÝ
Ecz. Tel: 441 24 26
Cep Tel: 05558581898
35 YKR
YIL:3 SAYI:752
Korkmaz
Erol suçsuz
bulundu
14 EKÝM 2008 SALI
Hasan Bayram
Suçsuz
bulunan
Korkmaz
Erol
[email protected]
DÜNYA RUH
SAÐLIÐI
GÜNÜ
481.sayýlý 21 Eylül 2007 Cuma günü gazetemizde Hacýbektaþ
Halk Eðitim Merkezi’nde Evrakta Sahtecilik yapýldýðý iddiasýna
yer verilmiþti.
Köþa Yazýsý
Söz konusu olay gazetemizde “Hacýbektaþ Halk Eðitim
Merkezi’nde yolsuzluk iddiasý” baþlýðý ile yer almýþ ve kamuoyuna
þu þekilde bildirilmiþti:
“Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi’de naylon fatura
düzenlendiði iddia edildi.
Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi ve Akþam Sanat Okulu
Müdürlüðü Merkezi’ nde görevli K.E ile H.Þ tarafýndan naylon
fatura düzenlendiði iddia edilen söz konusu olay ise, þu þekilde
açýða çýktý;
Haber : Aydýn Þimþek
>>3’DE
Aleviler
Kendi
B a y r a m l a r ý n ý n
Unutulmasýndan Endiþeli
Selmanpakoðlu Hacýbektaþ etkinliðini
Alevilerin elinden aldý, onun elinden de
devlet aldý
* Selmanpakoðlu Hacýbektaþ etkinliðini
Alevilerin elinden aldý, onun elinden de
devlet aldý
Hacýbektaþ Belediye Baþkaný
A.Rýza Salmanpakoðlu
Divriði Gazetesi: Hacý Bektaþ þenlikleri
daha baþlamadan gazetelerde “Aleviler
Hacýbektaþ’da bölündü” yazýlarý çýktý. Aleviler
Hacýbektaþ’da gerçekten bölündü mü?
Ankara’da
sendikalar, meslek
odalarý, siyasi partiler
ve demokratik kitle
örgütleri “Yoksulluk,
Yolsuzluk, Zamlar ve
Hak Kayýplarýna
karþý AKP' ye Dur
Diyoruz!” mitingine hazýrlanýyor.
18 Ekim’de Kolej Kavþaðýnda
gerçekleþtirilecek mitinge AKP’nin yarattýðý
yolsuzluk, yoksulluk ve yýkým karþýsýnda
mücadele kararlýlðýný yükseltmek üzere tüm
Ankaralýlar çaðrýlýyor.
>>7’DE
Nevþehir'in
Hacýbektaþ ilçesine
baðlý Karaburna
beldesinde 10 yýl atýl
kalan ve hayýrsever
vatandaþlarýn desteði
ile yaptýrýlan
ilköðretim okulu
binasý ve spor
salonunun açýlýþý yapýldý.
>>7’DE
>>4’DE
Ankara'da "AKP'ye
Dur Diyoruz" mitingi
Avrupa Birliði
Raporlarý'na göre
Türkiye'de 15 ila 20 milyon
Alevi bulunuyor. Ýnançlarýný özgürce yaþayabilmek
için yýllardýr mücadele eden bu kesim, 75 milyonluk
ülkenin neredeyse 3'te birini oluþtursa da varlýklarý
hala resmi makamlarca kabul edilmiþ deðil.
Karaburna’da eðitime
hayýrsever desteði
* Reha Çamuroðlu'ndan "Hacýbektaþ
Dostluk ve Barýþ Ödülü" geri istenmelidir.
Divriði Gazetesi'nin ABF Genel Baþkaný
Ali BALKIZ'la yaptýðý röportaj sadece Alevi
Haber Ajansý'nda:
Aleviler, Ramazan
orucu tutmayýp, bayramýný
da kutlamadýklarý halde
toplumsal baský nedeniyle
süreç içinde bu ayý ve
bayramý kýsmen de olsa
kabullenmek zorunda
kalmýþlar. ABF'den
Kenanoðlu, Alevi
bayramlarýnýn
unutulmasýndan ve genç
kuþaklarýn bunlardan
bihaber olmasýndan dolayý
endiþeli.
>>2’DE
* Cumhurbaþkanýný alkýþlayanlar
Kayseri’den getirilmiþ hemþerileriydi.
ABF Genel Baþkaný
Ali Balkýz
>>2’DE
Hasbýhal Topluluðu Semah
Gösterisi ile Frankfurt'ta!
Türkiye´nin 2008 Frankfurt Kitap Fuarý’na
Onur Konuðu olarak katýlým programý
kapsamýnda gerçekleþecek etkinliklerden biri
de Hasbýhal Topluluðu’nun Semah gösterisi.
Türkiye'nin renklerinden birini Frankfurt'a
taþýyacak olan etkinlik 16 Ekim akþamý
Frankfurt’taki Saalbau Griesheim'da
gerçekleþecek.
Dünyanýn en büyük yayýncýlýk etkinliði
olan Frankfurt Kitap Fuarý´na bu yýl onur
konuðu olarak katýlan Türkiye, kültür ve
sanatýný tüm boyutlarýyla sunmaya devam
ediyor.
Haber:Lütfullah Cetin >>3’DE
Bektaþi Klasikleriyle (!)
Kardeþlik Çaðrýsý !
Diyanet Ýþleri Baþkaný
Ali Bardakoðlu,
Alevilerin büyük tepki
gösterdiði ve
"asimilasyon kitaplarý"
olarak nitelendirdiði
Alevi-Bektaþi klasiklerini (!) yayýnlamayý
sürdüreceklerini, 20 kitaptan oluþan serinin 8 kitabýnýn
basýldýðýný ve piyasaya sürüldüðünü ifade etti. Bu 8
kitabý Sivas Valiliðine gerçekleþtirdiði ziyarette Sivas
Valisi Veysel Dalmaz'a hediye eden Bardakoðlu
kardeþlik çaðrýsý yaptý !..
>>6’DA
2
14 EKÝM 2008 SALI
Hasan Bayram
[email protected]
10 Ekim 2008 Dünya Ruh Saðlýðý
Günü,bu günü böyle deðerlendirmeyi uygun
görenler herhalde Dünya'nýn bugün içinde
bulunduðu günü,o günden öngörerek ilan
etmemiþlerdir böylesi bir günü, olsa olsa;ruh
saðlýðýnýn,insan saðlýðýndaki yeri ve önemini
kamuoyuna daha iyi duyurmak amacýyla yýlda
bir günü ruh saðlýðýna ayýrmanýn gerekli
olduðunu düþünerek giriþimde
bulunmuþlardýr.Bakýnýz ki insanlýðýn
kaderine;Tüm Dünya ruh saðlýðýný yitirmekle
karþý karþýya.
Baþta ABD ve AB olmak üzere,yayýlan
küresel ekonomik kriz ilkin çýkýþ yerinde
insan ve ruh saðlýðý üzerinde yýpratýcý etkisini
göstermiþ,haberlerden hepinizin izlediði
gibi,Amerika'da intihar vakalarý þiddetle
artmýþ, yaygýnlaþarak devam etmesi de
olasýdýr,bir gecede tüm kazançlarýný yitiren
insanlar,çýkar yol bulamayýnca,içinde
bulunduklarý ruhsal gerginlik ve çýkmazda
olma hissiyle böylesi insanlýk dýþý bir giriþimde
bulunmaya kalkýþmýþlardýr.Bu durumun
sorumlusu olan kapitalist ekonominin CEO'
larý, sermayeden paylarýný alarak,tabana
kuvvet gemiyi ilk terkeden fareler gibi
kaçýþmýþlardýr,ne bekliyordunuz? Kutsal
kapitalizm davasýnda yenilgiye uðradýklarý
için onurlu Japon insanlarý gibi,kaybetmenin
sorumluluðu ve utancý ile harakiri yapmalýrýný
mý? Çok beklersiniz,sermayeyi yüklenen daðý
aþmýþtýr, kapitalizm yine amacýna ulaþmýþtýr.
Kimi ülkelerde de, ekonominin
görünümünün iyi olduðu vurgusu
yapýlarak,gelmekte olan tusinaminin
yaratacaðý tehlikeli durum göz ardý
edilmekte,halk "bizi etkilemez" safsatalarý ile
uyutulmaktadýr.Tüm Dünya'yý etkilemesi
kaçýnýlmaz olan bir küresel krizin,söylemlerle
atlatýlacaðýna inanýlan tek ülke de sanýrým
bizim güzel ülkemizdir, ekonomiden ve
yürütmeden sorumlular,bir masa baþýnda sýra
olmuþ,tembihlenmiþ gülümsemelerini
takýnarak,"bizim ekonomimiz bu krizden
etkilenmeyecek kadar saðlam " söylemini hep
bir aðýzdan terennüm etmekte,böyle
yaptýklarýnda da gelmekte olan krizin
etkilerinin yolunu þaþýrtacaklarýný sanmaktalar
ki keþke öyle olsa,bilinen tüm gerçekler,
yaþanan tüm deneyimler göstermiþtir ki bu
türden krizlerin,kendisini býrakýnýz,dolaylý
etkileri bile bizim gibi dýþa baðýmlý
ekonomilerde en azýndan gerektiði kadar
etkiyi mutlaka yapacaktýr, halký böylesi bir
beklentiye sokmamak,krizi önlemekten çok
halkýn hazýrlýksýz yakalanmasýna neden
olacaktýr, bu bile olaðandan fazla etkilenmenin
temel nedenlerinden birisi olacaktýr.
Þimdi, halkýmýza hükümet tarafýndan
yapýlamayan uyarýlarý yapan uzmanlar, ülkeye
ihanetle suçlanacaktýr, zaman kimin haklý
olduðunu gösterdiðindeyse,elde avuçta dertten
baþka þeyi kalmamýþ olan gariban
halkým,ortaya çýkan açýklarýný kapatmak için
elinde hiç bir þeyi kalmadýðýndan üzüm ya
da (bulabilirse) incir yapraðýyla açýklarýný
kapatmak zorunda kalacaktýr.Bu durumda
ortaya çýkan manzara;"Ruh saðlýðýnda
Dünya'nýn ulaþtýðý baþarýlarda en son aþamalar
" diye manþetlere taþýnacaktýr.
Tüm konularda;
DÜNYA RUH
SAÐLIÐI
GÜNÜ
ekonomide,saðlýkta,eðitimde,enerjide,ulaþý
mda,dýþ siyasette,terörle
mücadelede...sergilenen
vurdumduymazlýk,aymazlýk boyutuna
ulaþmýþtýr,bu kadar beceriksizlik ancak
eðitimle mümkündür,alýnan eðitim ülkenin
yokoluþu içinse,amaca ulaþmak için fazla bir
gayrete gerek kalmamýþtýr.Ülke insanýnýn þu
an içinde bulunduðu psikoloji,ruh saðlýðý
uzmanlarý tarafýndan incelense;
çaresizlik,umutsuzluk,teslimiyet,rejim tehdidi
algýlamasý,korku,paranoya,þizofrenik
bulgular,manik depresif davranýþ
bozukluklarý... gibi uzayýp gidecek bir listeye
ulaþýlýr ki içinde bulunduðumuz duruma da
uygundur.Televizyonda hazýrlanan
gülmecelere bile konu olan þüpheci Türk
insaný tiplemesi doðru bir tespittir,ne ile
suçlandýðýný bile bilmeden,bu ülkede
yýla,ölümlere varan yargýlama beklemeleri
yaþanan gerçekliktir,nasýl iyi bir ruh hali
beklersiniz bu ülke insanýndan?
Demokrasi,bize insanlýðýn ulaþtýðý
evrimde bulabildiði en iyi yönetim þekli olarak
anlatýldý,bizde buna inandýk,bizim
yanýldýðýmýzý ispatlamaya çalýþanlar,yapay
yollarla bunu ifade etmeye kalkýyorlar (hatta
þu sýralarda yaþanmakta olan krizlerin sebebini
de bu yönetim þekline baðlamaya kalkýþýrlarsa
þaþýrmamalý) ve bu rejimin yerine neyi vaat
ettiklerini nedense açýk ve net olarak
söylemeye çekiniyorlar,teklif edecekleri bir
rejim var,biz o rejimi de tanýyoruz,hiç zahmet
edip, güzel kellenizi tehlikeye
atmayýn,gözleriniz yaþararak anlattýðýnýz o
rejimi biz çok yakýndan tanýyoruz ve diyoruz
ki,önce baþýmý al sonra rejimime el ya da dil
uzat, kanlý da olsa,kansýz da olsa ben
mücadeleye varým, hedef demokrasiyse ben
de hedefim,iþte bu kadar açýk. Kolay mý
sandýnýz,bu ulus kanýyla aldýðý baðýmsýzlýðýný
birilerine hiç mücadele etmeden teslim edecek,
sen savaþçýysan ben de daniskasýyým.
Deniz Feneri' nin aydýnlattýðý limanlarda
kimin gemilerinin yüklenip boþaltýldýðý ortaya
çýkmaya baþladýðýndan beri gerginleþen iç
siyaset,yeni aydýnlýklara gebedir,bu
þafaklardan yeni günler doðacaða benzer, bu
doðumun sancýsýdýr ortalýðý kaplayan
velvelelerin sebebi.Her gerçek
gündemi,yoktan salvolarla savuþturmayý
beceren,bunun dersini almýþlar,yeni boþ
atýþlarla, Deniz Feneri' nin aydýnlatmakta
olduðu yolsuzluklarý örtme telaþýnda,
toplumsal saðlýða, insanlarýn ruh saðlýðýna
saldýrmaktadýr, bu numaralarý yutmuyoruz,
gerçek gündem; YOLSUZLUK,
YOKSULLUK ve REJÝM ile DALAÞTIR,
gündemin baþarýsýzlýklarýný SANAL
GÜNDEMlerle uyutmaya çalýþanlar, boþ yere
kendilerini zeki sanmasýnlar, zeki olan, akýl
saðlýðý yerinde olan HALKtýr, hiç bir þeyi
alýp yiyemediðimiz gibi, bu numaralarý da
yemiyoruz, bu numaralara da karnýmýz tok.
Ruh saðlýðý bozuk olanlar da bu halký
"anlamaz " sananlardýr.
Dünya Ruh Saðlýðý Gün' ünde,daha
saðlýklý konulardan söz edeceðimiz günlerin
özlemiyle.
Bilimin ýþýðý yolumuzu aydýnlatsýn.
En içten saygýlarýmla.
Aleviler Kendi Bayramlarýnýn
Unutulmasýndan Endiþeli
Aleviler, Ramazan orucu tutmayýp, bayramýný da kutlamadýklarý halde
toplumsal baský nedeniyle süreç içinde bu ayý ve bayramý kýsmen de olsa
kabullenmek zorunda kalmýþlar. ABF'den Kenanoðlu, Alevi bayramlarýnýn
unutulmasýndan ve genç kuþaklarýn bunlardan bihaber olmasýndan dolayý
endiþeli.
istemeye."
Siz hiç münakaþa ettiðiniz birine bahþiþ
verdiniz mi?
Aleviler veriyor iþte : "al kardeþ eline
saðlýk".
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Aleviler, Ramazan orucu tutmayýp, bayramýný
da kutlamadýklarý halde toplumsal baský
nedeniyle süreç içinde bu ayý ve bayramý kýsmen
de olsa kabullenmek zorunda kalmýþlar. ABF'den
Kenanoðlu, Alevi bayramlarýnýn unutulmasýndan
ve genç kuþaklarýn bunlardan bihaber olmasýndan
dolayý endiþeli.
Avrupa Birliði Raporlarý'na göre Türkiye'de
15 ila 20 milyon Alevi bulunuyor. Ýnançlarýný
özgürce yaþayabilmek için yýllardýr mücadele
eden bu kesim, 75 milyonluk ülkenin neredeyse
3'te birini oluþtursa da varlýklarý hala resmi
makamlarca kabul edilmiþ deðil.
Sunni Müslüman bayramlarý devletin üst
makamlarý tarafýndan kutlanýp, uzun tatillerle
süslenirken bu büyük kesimin bayramlarda neler
yaptýðýný soran yok.
Alevi Bektaþi Federasyonu Genel Baþkan
Yardýmcýsý Ali Kenanoðlu, "Ramazanda Alevi
Olmak" isimli bir yazýsýnda þu ankedotu
aktarýyor:
"Benim çocukluðumun geçtiði sokak
çoðunlukla Aleviydi. Bizim sokakta inadýna
mýydý, yoksa bize mi öyle geliyordu
bilemiyorum, ama davul sesi daha çok gürültülü
çýkýyordu. Ýstanbul'a ilk taþýndýðým yýl geceleyin
davulun sesiyle korkudan yataðýmdan nasýl
fýrladýðýmý unutamam. Tabi bir de bizim köyde
davulun hiç, yani düðünlerde bile çalýnmadýðýný
da düþünürseniz, yaþadýðýmýn kolay bir þey
olmadýðýný anlayabilirsiniz.
Bizim amcaoðlu bu konularda biraz deli dolu
birisiydi, gecenin o saatinde kalkar ve davulcuyla
münakaþaya girerdi. Bir keresinde davulcuyu
önüne kattýðý gibi aþaðý sokaða kadar kovalamýþtý.
Hani haksýz da deðildi, kaç kere de uyarmýþtý:
bu sokakta oruç tutan yok bu sokakta davul
çalma! diye. Ýlerleyen yýllarda oturduðum bir
mahallede ben de kalkýp davulcuya: bir daha bu
evin önünde davul çalma! diye münakaþa etmek
zorunda kalmýþtým. Bir de Ramazan bittikten
sonra kapýya gelmezler mi, aðabey bir ay
boyunca geceleri davul çaldýk diyerek para
Aleviler, Ramazan orucu tutmayýp, bayramýný
da kutlamadýklarý halde toplumsal baský
nedeniyle süreç içinde bu ayý ve bayramý kýsmen
de olsa kabullenmek zorunda kalmýþlar.
Kenanoðlu Ramazan bayramýnýn anlamýný
bianet'e yaptýðý açýklamada þöyle özetliyor:
"Ramazan orucu Alevilerce kabul görmez.
Yani Aleviler Ramazan orucu tutmazlar. Bu
sebeple de Ramazan Bayramý ya da þeker
bayramý diye bir bayram da bilmezler. Ancak
Kentlerde mecburi olarak yaþanýlan komþuluk
iliþkileri nedeniyle Sünni komþularla
bayramlaþma yapýlmaktadýr. Dýþlanmamak
nedeniyle. Fakat Aleviler kendileri böyle bir
bayram bilmez ve kutlamazlar."
Kenanoðlu, Alevilerin kutladýðý iki büyük
bayram olduðunu belirtiyor; bunlardan biri
Hýdýrellez ve diðeri de genel kabul gören Kurban
Bayramý.
Hýdýrellez Bayramý, Hýzýr orucunun bitiminde
baþlýyor. Tarih olarak Ocak sonu – Þubat baþýna
denk gelen bu bayramda alevi halký en yakýnýnda
bulunan kutsal mekanlara ziyarette bulunuyor,
lokmalar daðýtýyor. Bir gün süren bayram
boyunca akrabalarla bayramlaþýlýp toplu
yemekler yenirken, o günün akþamýnda bayram
cemi (Hýdýrellez cemi) yapýlýyor, dualar edilip
semahlar dönülüyor.
Sünni Müslümanlar gibi Aleviler için de
kurban kesmek, kutsal bir dini tören. Bu nedenle
de Kurban bayramýnda kurbanlar kesiliyor,
mezarlýklar ziyaret ediliyor.
Kenanoðlu, Kurban bayramýný kutlamakta
bir sýkýntý yaþamayan Alevilerin Hýdýrellez
bayramýný kentlerde yaþayamadýklarýný belirtiyor;
"Çünkü Alevilerin orucu oruç, bayramý da
bayram olarak kabul görmüyor. Köylerde ise
kutlamalar hala rahatlýkla yapýlýyor."
Kenanoðlu, Sünni Müslüman bayramlarý
gölgesinde kalan Alevi bayramlarýnýn
unutulmasýndan ve genç kuþaklarýn bunlardan
bihaber olmasýndan dolayý endiþeli.
"Hýdýrelez bayramý ve diðer geleneksel
bayramlar kentlerde maalesef yapýlamýyor.
Köylerde de yaþlý kuþaðýn bulunmasý nedeniyle
kutlanýyor. Böylelikle bayramlarýmýz tamamen
unutulmaya yüz tuttu. Alevi genç kuþak böyle
bir bayramýn varlýðýndan bile haberdar
deðil."(SÇ/EÜ)
Alevilikte kutsal günler ve anma günleri
Muharrem Orucu: 10 Ekim 680 de Ali'nin
oðlu ve Hz.Muhammed'in torunu Hüseyin ile
ailesi ve takipçileri (toplam 72 kiþi) Kerbela'da
öldürüldüler. Aleviler bu olayý anmak için, her
yýl Muharrem Ayýnda 12 gün oruç tutarak yas
tutarlar. Aleviler Muharrem orucu ile Hüseyin`in
þahsýnda Ehlibeyt'e baðlýlýklarýný dile getirirler
ve ayný zamanda zalimin zulmü olarak
nitelendirdikleri bu olayý lanetlerler.
Aþure Günü
Hýzýr Orucu
Hz. Hüseyin'in katledilmesi(Kerbela Olayý)
21 Mart-Hz. Ali'nin doðum günü ve Newroz
Gadýrhum
5–6 Mayýs: Hýdýrellez
6–7 Haziran: Abdal Musa Anma Törenleri
2 Temmuz-Sivas Katliamýnýn yýldönümü
16–18 Aðustos: Hacý Bektaþ-ý Veli'yi anma
törenleri
Alevi haber Ajansý
14 EKÝM 2008 SALI
Bu durumun ise; Hacýbektaþ Ýlçe Milli
Eðitim Müdürü ile Karaburna Belediye
Baþkaný Yusuf Koçak ‘ýn yapmýþ olduðu
tesadüfi konuþmada açýða çýktýðý öðrenildi.
Söz konusu faturayý ise; Karaburna
Belediye Baþkaný Yusuf Koçak Ýlçe Milli
Eðitim Müdürlüðü’ne getirtti.
Yapýlan incelemede fatura seri ve no’su
ayný olan koçanlarda farklý farklý miktarlarýn
Hasbýhal Topluluðu Semah
Gösterisi ile Frankfurt'ta!
Sulucakarahöyük/Frankfurt/ALMANYA
Lütfullah Cetin
Türkiye´nin 2008 Frankfurt Kitap Fuarý’na
Onur Konuðu olarak katýlým programý kapsamýnda
gerçekleþecek etkinliklerden biri de Hasbýhal
Topluluðu’nun Semah gösterisi. Türkiye'nin
renklerinden birini Frankfurt'a taþýyacak olan
etkinlik 16 Ekim akþamý Frankfurt’taki Saalbau
Griesheim'da gerçekleþecek.
Dünyanýn en büyük yayýncýlýk etkinliði olan
Frankfurt Kitap Fuarý´na bu yýl onur konuðu
olarak katýlan Türkiye, kültür ve sanatýný tüm
boyutlarýyla sunmaya devam ediyor. Fuar
süresince dünya yayýncýlýk sektörünün kalbinin
attýðý Frankfurt kenti, edebiyatýn yaný sýra
müzikten, tiyatroya, dans gösterilerinden, film
gösterimlerine kadar Türkiye´ye dair pek çok
Ýhale Kayýt Numarasý*2 :2008/163703
Dertli Divani, Ulaþ Özdemir, Mustafa Kýlçýk,
Feyzullah Ürer ve Murtaza Salper´in yaný sýra,
yaþamlarýný Bektaþi inanýþýna adamýþ kiþilerin
oluþturduðu Hasbýhal Topluluðu, 2005 yýlýnda
kuruldu. Görece yeni bir topluluk olmasýna karþýn
kýsa sürede büyük üne kavuþan topluluk, pek
çok festivale katýldý.
Alevi-Bektaþi inancýnda, gönülden birbirine
baðlý olanlarýn karþýlýklý yaptýðý muhabbet ve
paylaþtýklarý bütün ahlaki ve kültürel deðerler
anlamýna gelen “Hasbýhal” sözünü isminde taþýyan
Alevi-Bektaþi müzik ve dans topluluðunun Semah
gösterisi geleneksel Hacý Bektaþi Veli öðretisinden
besleniyor.
441 30 12 / 0384 441 31 08
Yer: Saalbau Griesheim
Tarih: 16 Ekim 2008
Saat: 20:00
Fýrýn
------>MERKEZ
Kýz Öðrenci
Yurdu
Otel Ýnþaatý
razisi
mpus A
site Ka
Üniver
AÞ
EÞT
--B
------<---
587m2
Hüseyin Sümen’in evi
m2
634
e
sit
m2
609
m2
0
61
r
ve
ni
Ü
Erkek
Öðr.Yurdu
SATILIK ARSALAR
Çep: 0535 764 26 72
Tel: 0384 441 32 65
SATILIK TARLA
250 dekar8 parça tarla satýlýktýr.
Müracat:
Hasan Danacý
Tel: 0384 441 31 62
DÜZELTME ÝLANI1
HACIBEKTAÞ KIZ
MESLEK LÝSESÝ
etkinliðe ev sahipliði yapýyor. Bu kapsamda Ulusal
Yürütme Komitesi desteðiyle gerçekleþecek olan
Hasbýhal Topluluðu Semah Gösterisi 16 Ekim
akþamý Alevi-Bektaþi kültürünü Frankfurt'a
taþýyacak.
Alevi-Bektaþi inanýþýnda özel bir yere sahip
olan saz baþta olmak üzere geleneksel
enstrümanlarla icra edilen semah esnasýnda sað
el avuç içi gökyüzüne, sol el avuçiçi yere
çevriliyor. Dairesel dans evrende gezegenlerin
hareketlerini ve yaþamýn sonsuz döngüsünü
sembolize ediyor.
KIRÞEHÝR<------------>HACIBEKTAÞ
638m2
Söz konusu olay gazetemizde “Hacýbektaþ
Halk Eðitim Merkezi’nde yolsuzluk iddiasý”
baþlýðý ile yer almýþ ve kamuoyuna þu þekilde
bildirilmiþti:
“Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi’de
naylon fatura düzenlendiði iddia edildi.
Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi ve
Akþam Sanat Okulu Müdürlüðü Merkezi’
nde görevli K.E ile H.Þ tarafýndan naylon
fatura düzenlendiði iddia edilen söz konusu
olay ise, þu þekilde açýða çýktý;
Karaburna Belediyesi’nin Hacý Bektaþ
Veli’nin özlü sözlerinin bulunduðu 576 adet
kalemlik Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi
ve Akþam Sanat Okulu Müdürlüðü Merkezi
Petrol
2
617m
Sulucakarahöyük /HACIBEKTAÞ
481.sayýlý 21 Eylül 2007 Cuma günü
gazetemizde Hacýbektaþ Halk Eðitim
Merkezi’nde Evrakta Sahtecilik yapýldýðý
iddiasýna yer verilmiþti.
Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi ve
Akþam Sanat Okulu Müdürlüðü Merkezi’
nin Döner Sermaye Ýþletmesi, yapýlan iþ
karþýlýðý Karaburana Belediyesi’ ne 576
kalemliði tanesi 1.27 Ykrþ ‘tan toplam
731.YTL 52 Ykrþ fatura etti.
Yüzde 18 KDV tutarý ile (132 YTL. 48
Krþ) toplam 864.00 YTL’ lik fatura
Karaburna belediyesi’ne verildi.
Halk Eðitim Merkezi Döner Sermaye
Saymanlýðý adýna H.Þ fatura tutarýný
Karaburna Belediyesi’nden aldý.
Ýþlerin iyi olmadýðý ve yapýlan iþlerle
ancak çalýþanlarýn maaþlarýnýn ödendiði iddia
edilen Hacýbektaþ Halk Eðitim Merkezi’nde
Karaburna Belediye Baþkaný Yusuf Koçak’ýn
ayrýca misafirlerine özel olarak üç adet
isimlik yaptýrmasý karþýlýðýnda ise; verilmesi
gereken 70 YTL karþýlýðý faturanýn kendisine
verilmediði öðrenildi.
864.00 YTL’lik 2005/ Seri A, 020168
no’lu faturanýn ise; Nevþehir Halk Eðitim
Merkezi Döner Sermaye Saymanlýðý adýna
H.Þ. tarafýndan Karaburna Belediyesi’ne
09/08/ 2006 tarihinde verildi.
Karaburna Belediyesine verilen 864
YTL’lik 2005/seri A, 020168 nolu faturanýn
alt koçanýna ise; Karaburna Belediye Baþkaný
Yusuf Koçak’a ayrýca fatura edilmesi
gereken 70 YTL’nin yazýldýðý belirtildi.
643m2
Suçsuz
bulunan
Korkmaz
Erol
yazýldýðý görüldü.
Karaburna Belediyesine verilen faturanýn
üst koçanýna 864 YTL, alt koçanýna ise; 75
YTL kesilmiþ olduðu yetkililerce öðrenildi.
Karaburna Belediye Baþkaný Yusuf
Koçak’ýn Hacýbektaþ Ýlçe Milli Eðitim
Müdürlüðü’nün hukuki iþlemlerin
baþlatýlmasý yönündeki taleplerini takiben
ise; Hacýbektaþ Mal Müdürlüðü’nün resmi
yazýyla Karaburna Belediyesi’nden gerekli
bilgi ve evraklarý talep ettiði öðrenildi.
Gelen bilgiler ise; idari soruþturmanýn
baþladýðý yönünde.”
Korkmaz Erol suçsuz bulundu
Evrakta sahtecilik ve görevi kötüye
kullanmaktan hakkýnda dava açýlan Halk
Eðitim Merkezi Müdürlüðünü o dönem yapan
Korkmaz Erol ve yine suçun iþlendiði tarihte
Döner sermaye Saymaný olan Harun Þimþek
hakkýnda Hacýbektaþ Cumhuriyet
Baþsavcýlýðý soruþturma baþlatmýþtý.
Yapýlan soruþturmada savcýlýk Korkmaz
Erol için hakkýnda “kamu davasý açmaya
yeterli delil ve þüphe bulunmadýðýna” karar
verdi.
Savcýlýðýn Korkmaz Erol hakkýnda vermiþ
olduðu karar ise þu þekilde: “ Her nekadar
þüpheli hakkýnda evrakta sahtecilik ve görevi
kötüye kullanma suçlarýndan soruþturma
yapýlmýþ ise de ,dosyada tanýk olarak dinlenen
diðer þüpheli Harun’un beyanlarý
deðerlendirildiðinde kamu davasý açmaya
yeterli her türlü þüpheden uzak kesin ve
inandýrýcý delil elde edilmediðinden kamu
adýna “ Kovuþturulmaya yer olmadýðýna”
karar verildi.
Evrakta sahtecilik ve görevi kötüye
kullanma davasý ile hakkýnda iddianame
düzenlenen Harun Þimþek’in dava dosyasýnýn
ise, Aðýr Ceza Mahkemesi’ne gönderildiði
ve yargý sürecinin devam ettiði öðrenildi.
2
626m
tarafýndan yapýldý.
Dedebað
Korkmaz Erol suçsuz bulundu
1- Ýdarenin
a) Adresi : Hacýbektaþ/NEVÞEHÝR
b) Telefon ve Faks Numarasý : 0384
c) Elektronik Posta Adresi (varsa) :
2- Ýhale Konusu Hizmet Alýmýnýn
a) Adý ::Parasýz yatýlý öðrencilerin
giyim malzemesi alýmý (140’er adet
polar, 140 adet etek, 207 adet süveter,
222 adet badi, 222 adet külotlu çorap,
222 adet gömlek )
b) Ýhale Tarih/Saat : 20.10.2008-14.00
3- Düzeltmeye Konu Ýlanýn
Yayýmlandýðý Tarihi 13.10.2008
4- Düzeltilen Madde ve/veya Maddeler
:3.maddenin b) bendindeki Ýhalenin
yapýlacaðý tarih ve saat 20.10.2008
saat:14.00 olarak yeniden
düzenlenmiþtir.
GEREKLÝ TELEFONLAR
Kaymakam
Kaymakamlýk Yazý Ýþ.
Sos. Yar. ve Day.
Özel Ýdare
Nüfus
Belediye Baþkanlýðý
Milli Eðitim Müd.
Halk Eðitim Müd.
Askerlik Þubesi
Kapalý Spor Salonu
Devlet Hastanesi
Ýlçe Saðlýk Grup Bþk.
Tapu Sicil
C.Savcýlýðý
Adliye
Adliye
Kütüphane
H.B.V Kültür Merkezi
Müze
Turizm Danýþma
Emniyet Amirliði
Karakol Amirliði
Jandarma
Ýlçe Tarým
Lise
Kýz Meslek Lisesi
Mal Müdürlüðü
Kadastro
Karaburna Belediye
Kýzýlaðýl Belediye
PTT.
T.M.O.
Türkiye Ýþ Bankasý
Ziraat Bankasý
Þoförler Cemiyeti
Esnaf Odasý
Tarým Kredi Koop.
TEDAÞ
Çiftci M.K.Baþkanlýðý
Rýfat Kartal Huzurevi
Sulucakarahöyük Gzts
Taþýyýcýlar koop
Nevþehir Seyahat
Þanal
Seyahat
Mermerler Seyehat
Dergah Taksi Duraðý
Terminal Taksi
441 30 09
441 34 10
441 39 77
441 31 01
441 31 02
441 37 44
441 30 16
441 30 48
441 30 10
441 35 20
441 30 15
441 36 32
441 32 49
441 35 38
441 35 38
441 30 18
441 30 19
441 33 94
441 30 22
441 36 87
441 26 97
441 36 66
441 38 08
441 30 20
441 37 74
441 31 08
441 30 56
441 35 37
453 51 30
455 61 29
441 35 55
441 30 11
441 35 07
441 33 26
441 30 74
441 37 42
441 32 76
441 31 42
441 36 80
4413338
441 39 47
441 20 06
441 30 43
441 33 59
441 21 73
441 25 25
441 27 97
ARAÞTIRMA
14 EKÝM 2008 SALI
* Selmanpakoðlu Hacýbektaþ etkinliðini Alevilerin
elinden aldý, onun elinden de devlet aldý
* Selmanpakoðlu Hacýbektaþ
etkinliðini Alevilerin elinden
aldý, onun elinden de devlet aldý
* Cumhurbaþkanýný
alkýþlayanlar Kayseri’den
getirilmiþ hemþerileriydi.
* Reha Çamuroðlu'ndan
"Hacýbektaþ Dostluk ve Barýþ
Ödülü" geri istenmelidir.
Divriði Gazetesi'nin Ali BALKIZ ile
Röportajý
Divriði Gazetesi'nin ABF Genel Baþkaný Ali
BALKIZ'la yaptýðý röportaj sadece Alevi Haber
Ajansý'nda:
Divriði Gazetesi: Hacý Bektaþ þenlikleri daha
baþlamadan gazetelerde “Aleviler Hacýbektaþ’da
bölündü” yazýlarý çýktý. Aleviler Hacýbektaþ’da
gerçekten bölündü mü?
Ali BALKIZ: Aleviler Hacýbektaþ’da
bölünmediler. Alevi örgütleri kendi aralarýnda
birlik içerisinde oldular. Hacýbektaþ belediye
baþkaný Selmanpakoðlu Alevi örgütlerini
karþýsýna aldý. Eðer belediye baþkanýnýn bir Alevi
örgütünün tarafý olarak kabul ederseniz bu doðru
olabilir.
O bir siyasetçidir.
ABF Genel
Baþkaný Kendilerinin Aleviliðe
bir hizmeti,
bir
söylemi, bir kitlesi, bir etrafý
Ali Balkýz
yoktur. Sadece bir belediye baþkanýdýr.
Divriði Gazetesi: Hacý Bektaþ belediyesi
Hacý Bektaþ Veli etkinliklerinde neden bu kadar
yetki sahibi. Belediye baþkaný Alevi
federasyonlarý ve Alevi kurumlarýný neden
karþýsýna alýyor?
Ali BALKIZ: 1963 yýlýndan bugüne
dergahýn müze olarak kullanýlmaya baþlandýðý
günden bu yana 16 - 17 Aðustos tarihinde
Aleviler Hünkar Hacý Bektaþ-ý Veliyi anma
etkinlikleri düzenlerler. Baþlangýçta Hacýbektaþ
Kaymakamlýðý ve Nevþehir Valiliði bu
etkinliklerde doðrudan söz sahipleri idiler.
Giderek bu etkinlikler sivilleþti, Hacýbektaþ
Turizm Derneði'nin katkýlarýyla yapýlýr hale
geldi. Sonraki yýllarda Hacýbektaþ Belediyesi
ve Hacýbektaþ Turizm Derneði'nin
birliktelikleriyle yapýlýr oldu. Önceki belediye
baþkaný Mustafa Özcivan baþkanlýðýnýn 10 yýlýnýn
son 7 yýlýnda bu etkinlikler Alevi örgütlerinin
de organizasyona katýlýmý ile yapýlýrdý. Hem
belediye hem de Alevi Bektaþi örgütleri yurtiçi
ve yurtdýþý bütün örgütler birlikte yapýyorlardý.
Etkinliklerden 6 ay öncesinden Belediye baþkaný
Alevi örgütlerini davet ediyor, heyetler
toplanýyor, bu heyetler o yýlki Hacýbektaþ
etkinliðinin ana temasýný belirliyor ve o ana
temaya göre hangi panel yapýlacak, hangi
panelistler konuþacak, hangi bilim adamlarý,
hangi edebiyatçýlar hangi konularý iþleyecekler,
tiyatro gösterileri, fotoðraf sergileri, konserler
bütün bunlar ortak belirlenirdi. Yine o yýlki
dostluk ve barýþ ödülünün kime verileceði aday
ve jüri ortak belirlenirdi. Bu ortak kurumlarýn
kaleme aldýklarý ortak metin þenliklerin açýlýþýna
katýlan Cumhurbaþkaný, bakanlarýn,
milletvekillerinin, Nevþehir valisinin, kültür
bakanýnýn karþýsýnda çekinmeden okunurdu.
Alevilerin talepleri dile getirilirdi. Bu bir
kazanýmdý. Bu belediye baþkaný bunu da kaldýrdý.
"Ne konuþacaksanýz bana söyleyin ben
konuþayým" demeye baþladý. Alevi - Bektaþi
örgütlerini hep dýþarýda tuttu. Bir anlamda Hacý
Bektaþ þenliklerini resmileþtirdi, kendi tekeline
aldý, içeriðini bozdu. Türk-Ýslam sentezine uygun
bir yapý haline getirdi. Ona göre paneller ve
panelistler belirledi. Dostluk ve Barýþ Ödülünü
kendi kafasýna göre vermeye baþladý. Ödül
yönetmeliðini hiçe saydý.
Nerede Türk-islamcý, Ergenekoncu,
Aleviliðin özünü bozan varsa, Aleviliði
sunnileþtirici yazarlarýn kitaplarýna bakarak,
onlarý bedava daðýtarak herþeyin altýný üstüne
getirdi. Onun bu tutumunu biz Alevi örgütleri
olarak daha ilk yýlýnda protesto ettik. Biz
gitmeyince gördük ki Hacýbektaþ þenlikleri kan
kaybediyor, zayýflýyor. Daha sonra bu þenliklere
katýldýk. ABF olarak etkinlik düzenlemeye
baþladýk.
Divriði Gazetesi: Hacý Bektaþ belediye
baþkaný Selmanpakoðlu’na, ABF ve örgütlerinin
belediye ile ortak etkinlik yapabileceði önerisini
götürdünüz mü?
Ali BALKIZ: Ben bu yýl baþkaný olduðum
ABF olarak belediye baþkanýna telefon açtým.
Biz Hacýbektaþ etkinliklerine katýlmak istiyoruz,
þu þu iþleri yapmak istiyoruz diyecektik fakat
Selmanpakoðlu telefonlarýmýza çýkmadý. Daha
sonra bu arzularýmýzý bir faksla baþkana ulaþtýrdýk
ama bir yanýt alamadýk. Bizde kendi
programýmýzý kendimiz oluþturduk. Bu
programýmýzý yaparken mevcut programa
alternatif bir þenlik þeklinde düþünmedik.
Federasyonumuz daha önceki yýllarda yapýldýðý
gibi Alevi Bektaþi örgüt temsilcilerinin katýldýðý
bir toplantý yaptýk. Bu toplantýmýza 400 temsilci
katýldý. O toplantýlarda Alevi hareketi
temsilcilerinin geçen yýlýný deðerlendirdik.
Önümüzdeki yýl neler yapmalýyýz. Hangi
sorunlarýmýzý nasýl aþarýz gibi planlamalar yaptýk.
Ayný günün akþamýnda dergahýn iç avlusunda
"Aleviler ve yerel seçimler" paneli yaptýk.
Hacýbektaþ yerel seçimlerinde neler yapmalýyýzý
da tartýþtýk konuþtuk. Sonraki günde Türkiye’den
ve yurt dýþýndan gelen 500 gencimizin katýlýmýyla
“Alevi gençler serçeþmede buluþuyor” baþlýðý
altýnda bir forum yaptýk. Bu forumda gençler
Alevi Bektaþi örgütlerine nasýl katký verirleri
tartýþtýlar. Bu örgütlerin onlardan neler
beklediklerini tartýþtýlar. Bunun sonucunda bir
sonuç bildirgesi oluþtu.
Divriði Gazetesi: Siz etkinlerin baþladýðý
yani 1.gününde Alevi - Bektaþi örgütleri olarak
ayrý bir yürüyüþ koluyla etkinlik alanýna geldiniz
deðil mi?
Ali BALKIZ: Alevi Bektaþi Federasyonu
olarak kitlemizi, Hacýbektaþ lisesinin önüne
topladýk meydana buradan bir yürüyüþlü gittik.
Zorunlu din dersi kaldýrýlsýn talebini içeren ABF
pankartý arkasýnda yürümeye baþladýk. Üç kez
polis barýkatý kuruldu önümüze ve biz bu polis
barikatýný üç kez aþtýk. Polis meydana girmemizi
engellemek istedi. Biz meydana girdiðimizde
konuþmalar yapýlýyordu. Sloganlar attýk, alkýþlar
falan derken bizim meydana giriþimiz meydaný
dalgalandýrdý. Protokol ve basýn dalgalandý. Polis
müdürü önümüze durdu daðýlmamýzý susmamýzý
istedi. Daha sonra Abdullah Gül kürsüye geldi
konuþmak için. Gençlerimiz Atatürk posterlerini
havaya kaldýrarak “Siz buraya yakýþmýyorsunuz
sayýn Gül” sloganlarý attýlar. Gül’ü protesto
ederek oradan ayrýldýk.
Divriði Gazetesi: Etkinlikten bir gün önce
Cumhurbaþkanlýðý yetkilileri ile Selmanpakoðlu
arasýnda bir görüþme olmuþ, bu doðru mu?
Ali BALKIZ: Evet bir gün önce
Cumhurbaþkanlýðý protokol dairesi yetkilileri
gelmiþler Hacý Bektaþ’ta Selmanpakoðlu ile
görüþmüþler. “Yarýn Cumhurbaþkanýmýz buraya
gelecek protokoldaki yerini alýþýndan, oradan
ayrýlýncaya kadar geçecek süreyi biz kendimiz
idare edeceðiz” demiþler. Bizim sunucularýmýz
Cumhurbaþkanýný sunacak filan þartýný
koþmuþlar. Cumhurbaþkaný protokoldaki
oturduðu koltuðun 10 -15 kiþi saðýna soluna
kendi adamlarýný oturttular. Protokole katýlan
diðer insanlarla yan yana gelmemiþ oldu haliyle
Selmanpakoðlu Hacýbektaþ etkinliðini Alevilerin
elinden aldý, onun elinden de devlet aldý tabi.
Selmanpakoðlu’nun, Seyfi Oktay’ýn
konuþmasýný merak ettiler, konuþma süresini
merak ettiler, Selmanpakoðlu ve Seyfi Oktay
konuþurlarken Cumhurbaþkanlýðý korumalarý
parmaklarýyla iþaret ederek kýsa kes iþaretleri
yaptýlar. Seyfi Oktay 15-20 dakika konuþacakken
Alevi sorunlarýna deðinecekken konuþmasýna
izin vermediler. Seyfi Oktay’da "ben bu koþul
altýnda konuþma yapmayacaðým" dedi kürsüden
indi. Soru soran gazetecilerede “Bu Faþistliktir”
dedi. Daha önceki þenliklerde Ahmet Necdet
Sezer ve Süleyman Demirel gelmiþlerdi. Hacý
Bektaþ’a onlar böyle kuþatýcý bir güvenlik duvarý
örmemiþlerdi halkla aralarýna. Belli ki Abdullah
Gül bir protesto ile karþýlanacaðýný biliyordu ve
korkuyordi ki sunucularýný bile kendileri
belirlediler. Abdullah Gül kürsüye çýkýp
konuþtuðunda protesto edenler Alevilerdi. Onu
alkýþlayanlar ise Kayseri’den getirilmiþ Gül’ün
hemþerileriydi.
Bu sene cumhurbaþkanlýðý Hacý Bektaþ’da
bir senaryo yazdý ve onu oynadý. Bütün bunlarýn
sorumlusu Ali Rýza Selmanpakoðlu’dur.
Divriði Gazetesi: Peki bundan sonra ne
olacak Hacýbektaþ ta? Eski kurumsal iþlevine
dönemez mi Hacýbektaþ etkinlikleri?
Ali BALKIZ: 2009 yýlýnda yapýlacak yerel
seçimlerde Hacýbektaþ’ýn kýymetini bilen,
Hacýbektaþ’ý Serçeþme kabul eden Alevi örgütleri
ile birlikte çalýþacak gönüllülerin dostu bir
belediye baþkaný seçmelidir Hacýbektaþ’lýlar.
Bu beladan hem kendileri kurtulmalýdýr hem de
Alevi Bektaþileri kurtarmalýdýr. Ýlk iþ bu.
Hacýbektaþ Kültür Derneði var, DKÖ’leri,
sendikalar, belediye, Suluca Karahöyük Gazetesi
ABF’nu ve diðer Alevi Bektaþi örgütleri Hünkarý
anmayý birlikte koordine etmelidir. Bu etkinlik
belediyenin tekeline býrakýlmamalýdýr.
Divriði Gazetesi: Peki Ali Rýza
Selmanpakoðlu neden cumhurbaþkanlýðýnýn ve
Hacýbektaþ Belediye Baþkaný
A.Rýza Salmanpakoðlu
devlet protokolünün emrine hapsetti Hacýbektaþ
þenliklerini dersiniz?
Ali BALKIZ: Þimdi ki belediye baþkanýnýn
ADD’nin üyesi yöneticisi, kongre delegesi
olduðunu, eski emekli generallerin Ergenekon
kapsamýnda yargýlanýyor oluþu, kendisinin de
general emeklisi olmasýndan dolayý bu
operasyonlarýn kendisine de mi ulaþýyor olacaðýný
hesap ederek kendisini cumhurbaþkanýna
yakýnlaþtýrarak bir koruma zýrhý mý kuracaktý
acaba. Bunlar tabi bir olasýlýk. Ama bu
etkinliklere daha önceki cumhurbaþkanlarý da
katýldý. Demirel ve Sezer’de cumhurbaþkanlýklarý
süresince birer kez geldiler Hacýbektaþ’a.
Geliþleri de hiç Gül’ün geliþi gibi olmadý gayet
sade ve sessiz oldu.Gül bu daveti niye kaçýrmadý
peki. AKP’nin Alevi açýlýmý ve Muharrem orucu
iftarý projesi suya düþtü. AKP’nin anayasa
mahkemesindeki kapatýlma davasý henüz
sonuçlanmýþtý. AKP’nin laikliðe karþý giriþimin
odaðý olduðu gerçeði 11 yargýç tarafýndan karara
baðlanmýþtý. AKP Alevilere bir mesaj vermek
istedi.
Divriði Gazetesi: Daha önceleri hiç
rastlamamýþtýk, bu yýl Hacýbektaþ’da Onuncu
Yýl Marþý hep çaldý. Cumhuriyet mitinglerinde
bu marþý çok duyduk. Bu Onuncu Yýl Marþýnýn
benzerliðinin dýþýnda, katýlanlarda da benzerlik
varmýydý?
Ali BALKIZ: Biz Kaç Kiþiyiz Platformu'nun
sözcüsü Tuncay Özkan’nýn da orada olmasý onun
bir panelde konuþturulmasý biraz ilginç doðrusu.
Selmanpakoðlu’nun baðýmsýz belediye
baþkanlýðýna, ÝP meclis üyeleriyle seçilmesi bir
kaza idi. Bugün ona oy veren Hacýbektaþ
seçmeni, beþ yýldýr olup bitenleri gördüler,
yaþadýlar. Hacý Bektaþ seçmeni artýk ona oy
verecek seçmen deðildir. Hacý Bektaþ halký
yüzyýllardýr o dergahýn bekçisidir. Geçmiþde de
bugün de Hacý Bektaþ halký ilerici düþüncenin,
aydýnlanmanýn hep yanýnda olmuþlardýr.
Deneyimlidirler, akýllýdýrlar bu þirin ilçemizde
solda tek adayla bölünmeden bu iþin üstesinden
geleceklerdir. Hacýbektaþ halký önümüzdeki
yerel seçimlerde büyük bir hataya asla
düþmeyecektir. Buna inanýyorum.
Devam edecek
14 EKÝM 2008 SALI
Sovyetlerin mekanizmalarý
Rusya ve Sovyetler Birliði üzerine çalýþan en ünlü entelektüellerden biri olan Moshe
Levin, “Soyuz” (Birlik) tarihini biyografik boyutta ele alan ayrýntýlý çalýþmasý;
“Sovyet Yüzyýlý” kitabýnda geçmiþin süregelen etkisinin göstergelerini birçok arþiv
belgesine dayanarak ortaya koymaya çalýþýyor. Ülkenin ulusal kimlik sorunu Rus
vatandaþlarýnýn zihnini meþgul etmekte ve bu tartýþmada SSCB’ye iliþkin farklý tutum
ve anlayýþlar ortaya çýkarmaktadýr
“Sovyet Sistemi Neydi?” Bu soruyu
yanýtlamaya geçmeden önce yazar bizi bir
konu da uyarýyor; SSCB düþünülürken sýk
sýk düþünülen- hala düþünülmekte olan- iki
hatanýn düzeltilmesi gerekiyor.
Bunlardan birincisi, anti-komünizmi bir
SSCB incelemesi saymaktýr. Birincisinin
sonucu olan ikinci hata ise Sovyet
olgusunun, baþýndan sonuna kadar dev bir
Gulag oluþturmuþçasýna “Stalinize” etmektir.
Beyaz Arif Akbaþ
Konuyla ilgili bir baþka düþünür olan
Boris Kagarlitski’den [“Düþünen Sazlýk”“Rusya’da Kapitalizm Neden Tutmadý?”]
farklý olarak Moshe daðýlma sonrasý durumu
ve öncesini daha sosyolojik bir düzlemde
inceliyor. Geçmiþe ait olmasý ölçüsünde,
farklý farklý kaynaklardan gelen çeþitli
yorumlar bir gerçeði yansýtmaktadýr: SSCB
20. Yüzyýlýn çok önemli bir parçasýdýr ve
öyle kalacaktýr. Ve SSCB’nin en doðal
mirasçýsý olan Rusya Federasyon’u hala
satranç tahtasýnda güçlü bir oyuncu olarak
tarih sahnesinde yeniden yerini almýþtýr.
RUSYA’NIN
HARÝTALANDIRILMASI
Sovyet sisteminin görece kýsa tarihinde,
Lenin sonrasý, otuzlu yýllarýn çok özel bir
yeri vardýr. Ýlki bu dönem, Birinci Dünya
Savaþý’nýn ve 1918-1921 arasýndaki Ýç
Savaþ’ýn yaralarýný henüz tam olarak
saramamýþ bir ülkeyi sarsan çok güçlü bir
drama sahne olduðu için.
Diðeri, yirmili yýllardaki yeni ekonomi
politikasý ülkeyi fiziksel “biyolojik” ve siyasi
bakýmdan asgari bir kalýmlýlýk düzeyine
getirmeyi baþarsa da, ufukta beliren iç ve
dýþ sorunlarla baþ edebilecek duruma
getirmediði için. Sovyet sisteminin sosyo
ekonomik mekanizmasýný ileriki yýllarda
uygulama Bu süreç yeni bir devlet
mekanizmasýnýn kurulmasýyla sonuçlandý.
Troçki gibi bazý aydýnlar bunu devlet
köleciliðinin yeni bir biçimi olarak gördüler.
Ve devrim bazý çocuklarýný
ötekileþtirebildi böylece. Stalin imgesine
dayalý yeni Sovyet rejimi yine de ikinci
dünya savaþýndaki zaferi sayesinde ülkeyi
kurtaran ve uluslarasý planda büyük etki
yaratan bir konum elde edebildi. Moshe,
tamda bu noktada bazý bulgulara ulaþýyor;
BÜROKRATÝK SEMBOLÝZM
“Anlaþýldýðý üzere, tarih bir yandan Stalin
rejimini iþlemez hale getirirken, bir yandan
da Sovyet tarihinin bir sonraki bölümüne
geçilmesine imkân veren faktörleri ve
aktörleri hazýrlýyordu.” Ayrýca sözü geçen
dönemde tartýþma yaratan diðer bir hususta
özerkleþme veya federasyon konusunda
oluyor.
Kültürel özerkliði yekten reddetme
noktasýndan bu özerkliðin teritoryal
“Rusya’nýn haritalandýrýlmasý” ve diðer
boyutlarýný tanýma noktasýna geliniyor.
Moshe, bir ayrýntýnýn altýný çiziyor; Lenin
dýþýndaki bu aydýnlardan hiçbirinin eceliyle
ölmediðini belirtiyor. Lenin’in söyleminin
daha felsefi ve tahamülen ötekine karþý daha
sabýrlý olduðu söylenebilir.
Stalinizmin savý, Rusya’nýn mesihvari
rolüne dayalý bir geniþlemenin ürünü olan
“süper devlet” anlayýþýnýn ifadesinden baþka
bir þey deðildi. Aslýnda bu görüþün külliyen
yanlýþ olmadýðýný da belirtmeliyim,
milletlerin etnik unsura dayalý devletçikler
olarak soyuzda yeralmasý bir takým
sakýncalar doðuruyordu çünkü. Burada yeni
olan, Stalin’in, artýk Sovyet devletinin
çýkarlarýna zarar veren milliyetçi bir sapma
olarak sunduðu Lenin’in görüþlerine karþý
koyarken kendi politikasýnýn “Rus üstü”
(sverkhrusskost) boyutunda ýsrar etmesiydi.
Moshe, kitabýn kalan kýsmýnda parti ve
aygýtý, toplumsal hareketlilik,
kolektivizasyonun etkisi, yasallýk (rejimin
hukuki boyutu), Stalin nasýl yönetiyordu,
NKVD’nin sanayi imparatorluðu gibi
konularý tartýþýyor. 1960’tan sonraki dönem
de ise, yeni bir modelden yeni bir açmaza
doðru, Sovyet sisteminin mekanizmasýndaki
dönüþüm Kruþçev, Kosigin ve Andropov’un
politik görüþleri baðlamýnda inceleniyor.
Son bölüm kitabýn baþlýðýyla ayný adý
taþýmakla birlikte bize tarihsel baðlamda,
Rusya hakkýndaki, þu soruyu soruyor:
Sovyetler Birliði’nde tanýk olduðumuz,
ekonomide devlet mülkiyeti ve ekonomik
ve siyasi yaþamýn bürokratikleþmesiydi.
Sanýrým bu sistemin en büyük açmazý
Lenin’de bir keresinde belirttiði gibi rejimin
devrimci yeniliklerine raðmen, pek çok
Çarlýk kurumunun doðrudan mirasçýsý
olduðu gerçeðiyle alakalýydý.
Mutlak merkeziyetçi bürokratik yönetim
sembolik manada Kremlin Meydaný’nýn
(Kremlina Ploþad) Kýzýl Meydan (Krasnaya
Ploþad) olmasýyla deðiþmiyordu. Günümüz
Rusya’sý biraz da bu söyleme dayanarak:
Geçmiþini arayan bir ülke sanýrým.
Birgün
14 EKÝM 2008 SALI
Bektaþi Klasikleriyle (!) Kardeþlik Çaðrýsý !
Rab'bim dünyayý cennet olarak yaratmýþ bize
vermiþ, nimetlerini vermiþ. Ýnsanoðlu aslýnda
paylaþmayý, sevmeyi bilse bu dünyada cennet
gibi yaþarýz. Ama kendi elimizle birbirimizin
boðazýný sýkýyoruz, dünyayý huzursuz hale
getiriyoruz. Ama bizim tarihimiz hep bu
güzellikleri sergiledi, medeniyet sembolü oldu.
Sivas, Kayseri, Mardin bunun örneði.''
-MÝSYONERLÝK FAALÝYETLERÝ
Ali Bardakoðlu, burada bir gazetecinin
Türkiye'deki misyonerlik çalýþmalarý nasýl
deðerlendirdiðini, bu konuda yaptýklarý
çalýþmalarý sormasý üzerine, Diyanet Ýþleri
Baþkanlýðý bünyesinde sözleþmeli personel ile
birlikte 103 bin personelleri bulunduðunu belirtti.
103 bin Diyanet personelinin bulunduðu bir
ülkede yurt dýþýndan gelmiþ misyonelerin
faaliyetinden þikayet etmek yerine, kendi
görevlerini en iyi þekilde yerine getirme gayreti
içerisinde olduklarýný ifade eden Bardakoðlu,
þunlarý kaydetti:
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu,
Alevilerin büyük tepki gösterdiði ve "asimilasyon
kitaplarý" olarak nitelendirdiði Alevi-Bektaþi
klasiklerini (!) yayýnlamayý sürdüreceklerini, 20
kitaptan oluþan serinin 8 kitabýnýn basýldýðýný
ve piyasaya sürüldüðünü ifade etti. Bu 8 kitabý
Sivas Valiliðine gerçekleþtirdiði ziyarette Sivas
Valisi Veysel Dalmaz'a hediye eden Bardakoðlu
kardeþlik çaðrýsý yaptý !..
Diyanet: Devir kardeþlik devridir
Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu,
''Aramýza fitne ateþi yakmak isteyenlere bizim
milletimizin birliði beraberliði en güzel cevabý
verecektir. Onun için devir kardeþlik devridir''
dedi.
Bazý temaslarda bulunmak ve toplantýlara
katýlmak üzere Sivas'a gelen Bardakoðlu, Sivas
Valisi Veysel Dalmaz'ý makamýnda ziyaret etti.
Bardakoðlu, Sivas'a bugüne kadar gelememiþ
olmanýn mahcubiyetini yaþadýðýný belirterek
''Sivas bizim bütün tarihimizi, insan sevgimizi,
birliðimizi, dirliðimizi, huzurumuzu resmeden
önemli bir þehrimiz'' dedi.
Bugünlerde birliðe, beraberliðe büyük ihtiyaç
olduðunu ifade eden Bardakoðlu, ''Bizim
milletimizin tarihinde hep birlik vardýr, insan
sevgisi vardýr. Ýnancý, dindarlýðý, hayat tarzý,
etnik kökeni ne olursa olsun, insaný insan olduðu
için sevebilme vardýr. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý
olarak, Cumhuriyetimizin temel kurumu olarak
herkesin diyaneti olma çabasý içerisindeyiz.
Herkese eþit mesafede, eþit yakýnlýkta durmayý,
hem insanÝ hem dini hem ahlaki bir görev
sayýyoruz'' diye konuþtu.
Diyarbakýr'da dün yaþanan terör saldýrýsýna
da deðinen Ali Bardakoðlu, bu olayýn ardýndan
yüreklerin daðlandýðýný belirterek, þunlarý
söyledi:
''Allah bütün þehitlerimizin kabirlerini nur,
mekanlarýný cennet eylesin. Onlarýn üzerimizdeki
haklarýný bizim helal ettirmemiz lazým. Bizim
onlara haklarýmýzý helal etmemizden ziyade
onlarýn haklarýný helal etmesi, onun için de bizim
onlara layýk olmamýz gerekiyor. Onlarýn bize
býraktýðý birlik mesajýný, beraberlik mesajýný iyi
algýlamamýz gerekiyor.''
Vali Dalmaz'a Hakkari Aktütün Sýnýr
Bölüðünde þehit düþen Bahattin Erturhan için
baþsaðlýðý dileyen Bardakoðlu, bu acýlarýn tekrar
yaþanmamasý dileðinde bulundu.
Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu,
þunlarý kaydetti:
''Aramýzda fitne ateþi yakmak isteyenlere
bizim milletimizin birliði beraberliði en güzel
cevabý verecektir. Onun için devir kardeþlik
devridir. Devir, birbirimizi sevme, birbirimize
sarýlma, birbirimizin kusurlarýný öne çýkarma
deðil, birbirimizin kusurunu örterek, eksikliðini
tamamlayarak, ayný ülkede eskiden olduðu gibi
birlik, dirlik kardeþçe yaþayabilme devridir. Yüce
''Doðru, bizim birliðimize, dirliðimize,
huzurumuza, kültürümüze, bizi birbirimize
baðlayan manevi baðlara karþý bir art niyet varsa
onun karþýsýnda uyanýk olmak zorundayýz. Ama
bu uyanýklýðýn önemli parçasý kendi görevimizi
yapmak teþkil eder. Biz kendi iþimizi en iyi
þekilde yapabilirsek, insanýmýza sahip
çýkabilirsek, çocuklarýmýzý zamanýnda ve doðru
þekilde milli manevi deðerlerimizle eðitebilirsek
Güney Kore'den veya Kuzey, Güney
Amerika'dan gelmiþ insanlarýn aramýzda faaliyet
göstermesinden þikayetçi olacak noktadan
uzaklaþýrýz. En önemli olan kendi boþluklarýmýzý
doldurmamýz.''
Diyanet Ýþleri Baþkaný Bardakoðlu'nu Sivas'ta
görmekten duyduðu memnuniyeti dile getiren
Vali Dalmaz da ''Ülkemizde de gerçekten bizim
gelenek ve göreneklerimizle, Orta Asya'dan
çýkýþýmýzla bize þekil veren, ruh veren belli baþlý
manevi köklerimiz var. Bu konuda gösterdiðiniz
hassasiyet de beni memnun etti. Sivas da
Türkiye'de bu mozaiði oluþturan yerlerden birisi''
dedi.
Vali Dalmaz daha sonra Bardakoðlu'na, çift
baþlý kartal armalý plaket, hayat aðacý flamasý
ile Valiliðin kültür yayýnlarýndan armaðan etti.
Bardakoðlu da Vali Dalmaz'a Diyanet Ýþleri
Baþkanlýðýnýn en son çýkan yayýnlarýndan
armaðan etti. Bardakoðlu, bu yayýnlarýn arasýnda
yer alan ''Din, Bilim, Uygarlýk ve Atatürk'' adlý
kitabý hediye ederken ''Atatürk'ün din, diyanet
bilim ile ilgili görüþlerinin yer aldýðý kitap.
Özellik din ve diyanetle ilgili görüþlerinin
bilinmesinde günümüzde büyük ihtiyaç var''
dedi.
Ali Bardakoðlu ayrýca, 8 Alevi Bektaþi klasiði
yayýmladýklarýný, bu klasiklerin sayýsýnýn 20'yi
bulacaðýný belirterek, ''Böylece istiyoruz ki kendi
öz kültürümüz olan Aleviliði, Bektaþi kültürünü,
Bektaþi inancýný en iyi þekliyle insanýmýz bilsin,
din görevlilerimiz bilsin ve ülkemizde birlik,
beraberlik, kardeþlik, karþýlýklý sevgi ve saygý
egemen olsun. Çünkü insanlar birbirini tanýdýkça
karþýlýklý sevgi, saygý artacaktýr'' dedi.
Bardakoðlu, 8 klasikten oluþan eseri de Vali
Dalmaz'a hediye etti.
HABER7 - AA -
14 EKÝM 2008 SALI
Karaburna’da eðitime hayýrsever desteði
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
"Köy olmasý gündeme gelen bir kasaba da böyle
örnek bir eðitim yuvasýnýn açýlýyor olmasý bizleri
de mutlu etti. Öte yandan bu þirin beldemizde
açýlan kapalý spor salonu gençlerimizin spora
yönlendirilmesi açýsýndan oldukça önemli" diye
konuþtu.
Ýl Milli Eðitim Müdürü Harun Fatsa:
Nevþehir'in Türkiye genelinde model bir
eðitim þehri olmasýnýn hedeflendiðine de iþaret
eden Ýl Milli Eðitim Müdürü Harun Fatsa da,
"Nevþehir olarak son yýllarda eðitim alanýnda
elde edilen baþarýlar ile Türkiye genelinde
ilimizin model bir il olmasýný hedefliyoruz. Bu
yöndeki çalýþmalarýmýz iþte bu tür modern eðitim
yuvalarý ile de daha mümkün bir hale gelecek"
dedi.
Nevþehir Valisi Asým Hacýmustafaoðlu:
Nevþehir'de son 2 yýlda Türkiye geneli
sýnavlarýnda Türkiye derecelerinin yakalandýðýna
dikkat çeken Nevþehir Valisi Asým
Hacýmustafaoðlu, "Bu güzel ilköðretim
okulunun Karaburna kasabasýna kazandýran
hayýrseverlere de teþekkür ediyorum. Son
yýllarda Nevþehir'de baþta milli eðitim ve saðlýk
olmak üzere, ulaþýmda, alt yapý da Nevþehir il
merkezi ilçe, belde ve köylerin bayýndýrlýk ve
imarýnda çok büyük hizmetler yapýldý. Yapýlan
hizmetlerin semereleri peþ peþe alýnmaya
baþlandý. Milli eðitime yapýlan yatýrýmlar
geçtiðimiz 2 yýl içerisinde mahsullerini vermeye
baþladý. Çeþitli sýnavlarda Türkiye genelinde
çok güzel baþarýlar alýndý. Karaburna kasabasý
da bu güzel hizmetlerin kazandýrýldýðý
beldelerimizden. Eðitime yapýlan hizmetler
mahsullerini veriyor. Nevþehir Üniversitesi’ne
ayrýca beþ yeni bina yapýlaçak. Karaburna
Ýlköðretim Okulu’nun yapýmýna destek veren
ve katký sunan yardýmsever vatandaþlarýmýza
teþekkür ederim" þeklinde konuþtu.
Nevþehir'in Hacýbektaþ ilçesine baðlý
Karaburna beldesinde 10 yýl atýl kalan ve
hayýrsever vatandaþlarýn desteði ile yaptýrýlan
ilköðretim okulu binasý ve spor salonunun açýlýþý
yapýldý.
Açýlýþ sebebiyle Karaburna beldesinde
düzenlenen törene, Nevþehir Valisi M. Asým
Hacýmustafaoðlu, Hacýbektaþ Kaymakamý
Mustafa Eldivan ,Ýlçe Milli Eðitim Müdürü
Kemal ErsoyHacýbektaþ belediye Meclis Üyeleri
Cemil Zengin, Erol Ünlüyut, Hacýbektaþ
belediye Baþkaný A.rýza Salmanpakoðlu, AKP
Ýl Genel Meclis Üyesi Þenay Gök , AKP Genel
Sekreteri Abdulkadir Baþ, Hacýbektaþ Jandarma
Karnizon Komutaný Yüzbaþý Recep Cansu'nun
yaný sýra, Ýl Özel Ýdaresi Genel Sekreteri
Abdülkadir Tatar, Bayýndýrlýk ve Ýskan Ýl Müdürü
Ýbrahim Ünver, Ýl Milli Eðitim Müdürü Harun
Fatsa, Gençlik Spor Ýl Müdür Vekili Nafiz
Köksal, AK Parti Ýl Baþkaný Ersan Erkut, bazý
belediye baþkanlarý ile çok sayýda kasaba halký
katýldý.
Sunuculuðunu Karaburna Ýlköðretim Okulu
Türkçe Öðretmeni Serdal Saðlamtun tarafýndan
yapýlan açýlýþ töreni Hacýbektaþ Kýz Meslek
Lisesi Halk Oyunlarý ekibinin halk oyunlarý
gösterileri ile baþladý.
Karaburna Belediye Baþkaný Yusuf
Koçak:
Nevþehir Belediyesi Mehteran ekibinin
etkinliklerinin yer aldýðý açýlýþ programýnda
konuþan Karaburna Belediye Baþkaný Yusuf
Koçak, 1998 yýlýnda hayýrsever Ýbrahim ve
Lütfiye Çetin'in desteði ile temelleri atýlarak
yapýmýna baþlanan ancak daha sonra yaþanan
maddi sýkýntýlar sebebiyle 10 yýl süreyle atýl bir
halde kalan ilköðretim okulu binasýnýn
tamamlanarak hizmete açýlabilmesi için
hayýrsever vatandaþlarýn 26 bin YTL destekte
bulunduðunu ve okulun devlet tarafýndan toplam
150 bin YTL'ye tamamlanarak hizmete açýldýðýný
söyledi.
Koçak, ilköðretim okulunun yaný sýra kasaba
gençlerinin boþ vakitlerini spor yaparak
deðerlendirmeleri için Gençlik Spor Genel
Müdürlüðü'nün de iþbirliði ile 160 bin YTL
harcanarak beldelerine yapýlan 400 kiþilik spor
salonunun sadece Karaburna kasabasý için deðil
civar yerleþim merkezleri içinde büyük bir
ihtiyaca cevap verdiðini belirtti.
Koçak; slogan Atatürkçülüðü yapýlmamasýna
da vurgu yaparak “ Atatürkçü olmak baðýrýp
Konuþmalarýn ardýndan Karaburna
Ýlköðretim Okulu'nun tamamlanmasýna fayda
saðlayan 26 hayýrsevere teþekkür plaketleri
törene katýlan protokol tarafýndan verildi.
Ardýndan okulun açýlýþý, protokol üyeleri
tarafýndan yapýldý.
çaðýrmakla, yakaya Atatürk rozeti takmakla,
slogan atmakla olmuyor. Atatürkçülük her
insanýn bulunduðu yerde iþ yapmasý ile
olunur”dedi.
Hacýbektaþ Ýlçe Kaymakamý Mustafa
Eldivan:
Karaburna kasabasýndaki Ýlköðretim
okulunun açýlmasýyla Hacýbektaþ ilçesi genelinde
okullaþma oranýnýn arttýðýna dikkat çeken
Hacýbektaþ Ýlçe Kaymakamý Mustafa Eldivan,
Karaburna Ýlköðretim Okulu Müdürü
Alpaslan Çýnký
Karaburna kasabasýna yeni yapýlan okul
hakkýnda bilgi aldýðýmýz okul Müdürü Alpaslan
Çýnký okulun 3 katlý, 15 derslik, 350 öðrenci
kapasiteli, 13 öðretmenin görev yaptýðýný belirtti.
Çýnký ayrýca; okul için devletin 170 bin YTL,
yardýmsever vatandaþlarýn ise; 200 bin YTL
katký sunduðunu söyledi.
Ankara'da "AKP'ye Dur Diyoruz" mitingi
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Ankara’da sendikalar, meslek odalarý, siyasi
partiler ve demokratik kitle örgütleri “Yoksulluk,
Yolsuzluk, Zamlar ve Hak Kayýplarýna karþý
AKP' ye Dur Diyoruz!” mitingine hazýrlanýyor.
18 Ekim’de Kolej Kavþaðýnda
gerçekleþtirilecek mitinge AKP’nin yarattýðý
yolsuzluk, yoksulluk ve yýkým karþýsýnda
mücadele kararlýlðýný yükseltmek üzere tüm
Ankaralýlar çaðrýlýyor.
18 Ekim Cumartesi günü saat:12.00'de Toros
Sokak'ta toplanýlarak Miting alaný olan Kolej
Kavþaðýna yürünülecek olan eylemi TMMOB
ÝKK, Kesk Ankara Þubeler Platformu, Türk Ýþ
Açýklamada; “Yaþadýðýmýz yoksulluðun ve
sefaletin son bulmasý, haklarýmýzýn gasp
edilmesinin durdurulmasý, herkesin barýþ içinde
insanca yaþadýðý, baðýmsýz, demokratik ve özgür
bir Türkiye'nin kurulmasý ancak bizlerin birlikte
ve karalýlýkla mücadelesine baðlýdýr.” denilerek
18 Ekim’de AKP’ye dur Diyen herkes mitinge
çaðrýldý.
Þubeleri, DÝSK Bölge Temsilciliði, Ankara
Tabip Odasý, Pir Sultan Abdal Kültür Derneði,
Devrimci 78'liler Federasyonu, Halkevleri, CHP,
DTP, DSP, EMEP, ÖDP, SDP,SHP ve TKP
Ankara Ýl Örgütleri ortak düzenliyor.
Mitinge katýlýmcý kurumlar tarafýndan
hazýrlanan ortak çaðrý metninde; AKP’nin
iktidarý boyunca zamlarla yoksulluðu ve yýkýmý
derinleþtirdiði, halký güvencesizleþtirdiði ve
geleceksizleþtirdiði, yoksullarý cemaatlere
kanalize ederek sadakacý ve piyasacý bir toplum
yaratmaya çalýþtýðý belirtildi.
Çaðrý metninde AKP’nin yolsuzluklarýna da
dikkat çekilerek deniz feneri soygunu, Þaban
Diþli ve Dengir Fýrat hakkýndaki iddialar da
Tarih: 18 Ekim 2008 Cumartesi
Toplanma saat: 12.00
Toplanma yeri: Toros Sokak
Miting alaný: Kolej Kavþaðý
hatýrlatýldý. AKP’nin kirli iþlerinin aklanýp
paklanamayacak boyutlara ulaþtýðý vurgulandý.
Karþý AKP’ ye dur diyelim!
Sendika.org – 9 Ekim 2008
Castro: Obama’nýn yaþamasý mucize
Avusturyalý faþist lider Haider öldü!
Küba lideri Fidel Castro, ABD baþkanlýk yarýþýnda
öne çýkan Demokrat Parti'li Barack Obama’nýn
öldürülmemesini ‘mucize’ olarak deðerlendirdi
HAVANA - Küba lideri Fidel Castro,
ABD baþkanlýk seçiminin Demokrat Parti
adayý Barack Obama’nýn, Martin Luther
King gibi suikasta kurban gitmemesinin
"mucize" olduðunu savundu.
Castro, resmi internet sitesi
cubadebate.cu’da yayýnlanan yazýsýnda,
ABD’de köklü bir ýrkçýlýk bulunduðunu,
milyonlarca beyazýn, ’beyaz’ diye tabir
edilen Beyaz Saray’ý siyahi bir kiþinin eþi
ve çocuklarýyla iþgal etmesi düþüncesiyle
uzlaþamayacaklarýný iddia etti.
Fidel Castro, demokrat adayýn, geçmiþ
yýllarda eþitlik ve adalet rüyalarýný dile
getiren Martin Luther King ve Malcolm
X’in akýbetini paylaþmamasýnýn mucize
olduðunu yazdý. Cumhuriyetçi John
McCain’in West Point askeri akademisinde
aldýðý kötü notlarý ve ekonomi
konularýndaki yetersizliðini vurgulayan
Fidel Castro, Obama’nýn Cumhuriyetçi
rakibi John McCain’den daha zeki
olduðunu belirtti. (aa)
AK Parti protestosuna müdahale
Ýstanbul’da metro istasyonu çýkýþýnda AK Parti’yi
protesto için toplanan gurubun yürümesine izin
vermeyen polis, 34 kiþiyi gözaltýna aldý
ÝSTANBUL Mecidiyeköy
Metro Ýstasyonu
çýkýþýnda toplanan
“Halkevleri” üyesi
bir grup, hükümeti
protesto amacýyla bir basýn açýklamasý
yaptýktan sonra AK Parti Ýstanbul Ýl
Baþkanlýðý binasýna yürümek istedi.
Polisin yürüyüþe izin verilemeyeceðini
bildirmesi üzerine grup, bu durumu
protesto amacýyla oturma eylemi baþlattý.
Polis, daðýlmalarý yönündeki uyarýya
raðmen eylemi sürdüren grubu çember
içine alarak müdahale etti.
Olayla ilgili olarak 34 kiþi gözaltýna
alýndý.
NTV-MSNBC
[Sesonline] Avrupa'nýn da yakýndan
izlediði aþýrý saðcý, faþist lider Joerg Haider
öldü. Avusturyalý faþist Joerg Haider'in
bugün meydana gelen trafik kazasý sonucu
öldüðü bildirildi. Avusturya bu trafik
kazasýný konuþuyor... 1999'daki seçimde
yüzde 27 oy alarak hükümete katýlan Haider,
Adolf Hitler'in "çalýþma örgütlenmesini"
benimsemesinden ötürü Avrupa Birliði'nin
þimþeklerini çekince, hükümetten ayrýlmak
zorunda kalmýþtý...
Avusturya ulusal haber ajansý APA, polis
yetkililerine dayanarak verdiði haberde,
ülkenin güneyindeki Klagenfurt kenti
yakýnýnda meydana gelen kazada Haider'in
aracýnýn birkaç takla attýðý belirtildi.
Haberde, Haider'in göðsünden ve
baþýndan aldýðý ciddi yaralar sonucu öldüðü
kaydedildi.
OTOMOBÝLDE YALNIZDI
Avusturyalý ýrkçý-faþist lider Jörg
Haider'in, sabaha karþý öldüðü trafik
kazasýnda kullandýðý otomobilde yalnýz
olduðu bildirildi.
Avusturya ulusal haber ajansý APA ve
Reuters'ýn polisten verdiði bilgiye göre,
ülkenin güneyinde Klagenfurt kenti
yakýnýnda meydana gelen kazada 58
yaþýndaki Haider'in aracý birkaç takla attý.
Avusturya'nýn ýrkçý "Özgürlük Partisi"
Genel Baþkaný Haider, göðsünden ve
baþýndan aldýðý yaralar nedeniyle öldü.
Avusturya'nýn aþýrý saðcý Gelecek Ýttifaký'nýn
lideri olan Haider, Carihthia Valisi'ydi.
1999'daki seçimde yüzde 27 oy alarak
hükümete katýlan Haider, Adolf Hitler'in
"çalýþma örgütlenmesini" benimsemesinden
ötürü Avrupa Birliði'nin þimþeklerini
çekince, hükümetten ayrýlmak zorunda
kaldý.
Yahudi düþmanlýðýyla da tanýnan Haider,
uzun zamandýr sloganlarýný yumuþatmýþtý.
Haider, 2002'de Baðdat'a giderek Saddam
Hüseyin'le de görüþmüþtü...
Sesonline
Darbeyi öven Baþsavcý yaþ haddinden emekli oldu
1967’de baþlamýþ kanun
sözcülüðü, tetkik hakimliði
yaptýktan sonra 1992’de
Danýþtay üyeliðine 2001
yýlýnda ise Danýþtay
Baþkanvekilliði’ne son olarak
14 Eylül 2006’da Danýþtay
Baþsavcýlýðý’na seçilmiþti.
Çölaþan geçen yýl bir panelde
yaptýðý konuþmada 27 mayýs
darbesini olumladýðý
açýklamalarý nedeniyle
[Sesonline] ANKARA- 27 Mayýs
darbesine yaptýðý övgü nedeniyle tartýþýlan
Danýþtay Baþsavcýsý Tansel Çölaþan yaþ
haddinden emekliye ayrýldý. Tansel
Çölaþan'ýn açýklamalarýndan ötürü kendisi
hakkýnda bir 'disiplin kovuþturmasý'
baþlatýlýp, baþlatýlmayacaðý merak konusu
olmuþ, yapýlan 'suç duyurularý'na raðmen
hiçbir soruþturma acýlmamýþtý. Çölaþan’ýn
yerine yapýlacak seçime þimdilik dört aday
var.
Tansel Çölaþan, Danýþtay’daki görevine
tartýþýlmýþtý.
Çölaþan’ýn emekliye ayrýlmasý nedeniyle
boþalan Danýþtay Baþsavcýlýðý için gelecek
günlerde seçim yapýlacak.
Seçim için aday olarak Danýþtay 1.
Dairesi Baþkaný Yýlmaz Çimen, 4.Daire
Baþkaný Engin Kumrulu, 7.Daire Baþkaný
Turgut Candan ve 13. Daire Baþkaný Faruk
Öztürk’ün isimleri geçiyor.
Sesonline

Benzer belgeler

Anma törenleri 3. gün programı

Anma törenleri 3. gün programı Aþure Günü Hýzýr Orucu Hz. Hüseyin'in katledilmesi(Kerbela Olayý) 21 Mart-Hz. Ali'nin doðum günü ve Newroz Gadýrhum 5–6 Mayýs: Hýdýrellez 6–7 Haziran: Abdal Musa Anma Törenleri 2 Temmuz-Sivas Katli...

Detaylı