Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı…

Transkript

Dünya liderliğine giden yolumuz açıldı…
İ S TA N B U L K U Y U M C U L A R O DA S I ’ N I N Ü C R E T S İ Z YAY I N I D I R
Eylül - Ekim
2014/48
Sektör ağırlığını
koydu
Dünya
liderliğine
giden
yolumuz
açıldı…
Yeni düzenleme
neler getiriyor?
rken ttuk!
i
l
e
g
e
sözü tu
Yöneitğim
z
i
m
i
verd
V
T
Ö
I
T
K
L
KA
BAŞKAN’DAN
Norayr İşler
İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Sevgili meslektaşlarım,
16
Ocak’ta sizlerin verdiği destekle göreve
geldiğimizde sektörün geleceği için büyük önem taşıyan 3 sorunun çözülmesi
gerektiğine inanıyorduk. Ve yol haritamızı bu üç konu üzerinde şekillendirmiştik.
için büyük önem taşıyan bu düzenlemenin Meclis’ten
geçmesi için hükümeti destekleyeceklerini açıklayan
CHP Grup Başkan Vekili Sayın Mehmet Akif Hamzaçebi ve MHP Grup Başkan Vekili Sayın Oktay Vural
Bey’e etmek istiyoruz.
Bu sorunların en önemlisi, iç piyasada katma değer
oluşturduğumuz, dışarıdan satın aldığımız hammadde üzerindeki ÖTV yükü ve ithal bitmiş ürünleri teşvik eden vergi uygulamalarıydı. Sektörümüzün temsil
kurumlarıyla oluşturduğumuz sinerjiyle Ankara’da
hükümet ve muhalefet temsilcileriyle yaptığımız yoğun görüşme trafiği sonrasında vergi konusundaki
sıkıntının geride kaldığının müjdesini vermek istiyorum. İKO Yönetimi olarak bu çabamızda bizimle
hareket eden KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat
Sudaş ve Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan
Çavuşçulu’ya teşekkür ediyoruz. Vergi konusundaki
sıkıntının giderilmesi için baştan beri büyük bir özveriyle çalışan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı
Ayhan Güner’e, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi
Başkanı İmam Altınbaş’a, İTO Kuyumculuk Komitesi
Başkanı Erhan Hoşhanlı’ya ve görevleri boyunca bu
sorunun çözülmesi için büyük mücadele veren Eski
Başkanımız Alaattin Kameroğlu ve Yönetim Kurulu
üyelerine teşekkürü borç biliyoruz.
Meclis’te kabul edilen Torba Yasa’yla ithal edilen değerli/yarı değerli hammadde üzerindeki ÖTV kaldırıldı,
yerine 18 KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle kıymetli
ve yarı kıymetli ham taşları, Borsa İstanbul üzerinden
Türkiye’ye getirenler ise KDV ödemeyecek. Borsa’dan
alınan ürünün işlenerek ihraç edilmesinde de herhangi
bir vergi doğmayacak. Ancak, Borsa’dan alınan vergisiz
ürünü işledikten sonra yurt içinde nihai tüketiciye satış
aşamasında ise yüzde 18 KDV ödenecek. Yeni düzenleme kapsamında, mücevher ithal edenler ise altın/gümüş
değeri düşüldükten sonra yüzde 18 KDV ödeyecek.
ÖTV olarak 2005 yılından beri hep gündemde olan
sorunun çözülmesi için desteklerini esirgemeyen,
yoğun programına rağmen bizimle görüşmeyi kabul
eden Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek, özellikle, TBMM Plan Bütçe Komisyon Başkanı ve AK
Parti Manisa Milletvekili Sayın Recai Berber, özellikle, önergede imzası olan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi ve AK Parti İstanbul Milletvekili Sayın Mehmet Muş, Ekonomi Bakan Yardımcısı Sayın
Adnan Yıldırım ve Maliye Bakanlığı Müsteşarı Sayın
Naci Ağbal’a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bir
teşekkürü de bu süreçte 5 bin yıllık sektörün geleceği
Sektörümüzün gelişmesini engelleyen uygulamalardan biri de firmalara altın ayar kontrolü ve kıymetli
taşların niteliğinin tespiti ve ekspertiz düzenlenmesi
konusunda verilen yetkilerdir. Çeşitli suistimallere
açık bu düzenlemeden vazgeçilerek, AB uygulamaları
ışığında uzmanlığın yanında objektif ve tarafsızlığın
gerektirdiği ekspertiz raporları için sadece Darphane
ve Kuyumcular Odası gibi kurumların yetkilendirilmesinin doğru olacağına inanıyoruz.
Öte yandan, 1 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe giren
ve satışlarımızda yüzde 50’lere varan düşüşlere neden olan kredi kartına taksit yasağının kalkması için
mücadelemiz sürüyor. Bu konuyla ilgili geçtiğimiz ay
BDDK Başkanı’nı ikinci kez ziyaret ettik ve yasağın
sektördeki olumsuz yansımalarını yeniden anlattık.
Önümüzdeki dönemde de yasağın kalkması için konunun yakın takipçisi olacağız.
Yeni vergi düzenlemesinin sektörümüze bereket getirmesini dilerim.
1
İ S TA N B U L K U Y U M C U L A R O DA S I ’ N I N Ü C R E T S İ Z YAY I N I D I R
Eylül - Ekim
2014/48
Sektör ağırlığını
koydu
Dünya
liderliğine
giden
yolumuz
açıldı…
Yeni düzenleme
neler getiriyor?
lirken ttuk!
timeizge
sözü tu
Yöneiğ
verd im
VTI
T
Ö
K
L
KA
EYLÜL - EKİM 2014 SAYI: 48
İmtiyaz Sahibi
İKO Reklamcılık, Kuyumculuk
Danışmanlık ve Turizm Tic. Ltd. Şti. adına
Norayr İşler
Yayın Kurulu
Akın Kozan
Aziz Akbulut
Can Gezer
Fuat Kırgız
Mehmet Emin Alkan
Mehmet Çakar
Murat Turaç
Mustafa Tiryaki
Rober Muratoğlu
Genel Yönetmen
Hayati Karakullukçu
Yazı İşleri Müdürü
Sarp Tarhanacı
[email protected]
Editör
Nesim Akın
[email protected]
Yazı İşleri
Feyza Kudun
Görsel Yönetmen
Mehmet Ali Çelik
Reklam Müdürü
Münevver Çalış
[email protected]
Reklam Müdür Yardımcısı
Meltem Madan
[email protected]
İKO Genel Sekreteri ve Hukuk Danışmanı
Av. Dilara Halavurt
Yönetim Yeri
Piyerloti Cad., Dostlukyurdu Sk. No: 3
Sultanahmet - İSTANBUL
0212 516 27 57
2
Basıldığı yer
OKSİJEN MATBAA
0212 325 71 25
‹çindekiler
04
10
13
14
16
17
18
22
24
28
33
34
36
38
42
43
44
46
48
ÖTV KALKTI!
Sektörün sorunlarını birlikte çözüyoruz!
İKO Yönetimi, Altınok’u ziyaret etti
Taş Kesim Merkezi Açıldı
Fatih Emniyeti’nden iade-i ziyaret
İKO Yönetimi, Darphane Genel Müdürü Parmaksız’la bir
araya geldi
Darphane gram altınları, piyasadan gelecek talebi bekliyor
Kapalıçarşı’nın kapıları, “Altın Günü” için açıldı!
Rekabetçi Ortam ve Rekabet Hukuku
Üst Kurul, çalışmaya başladı!
Patentli üretim yapana yüzde 50 vergi indirimi!
Meslek standartları için çalışmalar sürüyor
Krediniz için teminat KGF’den!
Komisyon, Maltepe ve Sancaktepe’de esnafla buluştu
İthal malları, İKO ve Darphane kontrol etmeli!
Cevdet Yalç›ner:
Türk halk›n›n tasarruf eğilimi nakit ve alt›n’dan yana!
İstanbul esnafı, yine “ Faik Yılmaz” dedi
İKO’dan Kerimoğlu’na tebrik ziyareti
İKO’dan geleneksel iftar yemeği
09
04
10
18
22
24
36
50
51
52
54
56
57
57
58
60
66
67
68
70
71
71
72
74
76
78
79
79
80
İKO ile GESAD iftarda buluştu
İftarda da sorunlar konuşuldu!
İKO’ya teşekkür plaketi
UR-GE’ye katıl, ihracatını artır!
Kent Güvenlik Danışma Kurulu toplantısı yapıldı
İş güvenliği şansa bırakılmaz!
Polis, tinercileri topladı!
Loomis, Türkiye’de büyüyor!
Elmasa ilk WDMF damgası, Türkiye’de vurulacak!
Kevork Usta sektöre veda etti!
2. İstanbul Süryani Kültür Festivali yapıldı
Vakkas Altınbaş, Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye yüzdü
Geçen Kuyumculuk, Orient’te adres değiştirdi
150 yıllık butik otel
Esta Pazarlama’dan Para Transferi Uygulaması
Ortadoğu Fuarı, geleceğinin adımlarını bugünden atıyor
Mücevherin ışıltısı, Diyarbakır’dan parlayacak!
Sağlıklı bir yaşam için 10 beslenme önerisi
Soma için Kuyumcukent’te ayin yapıldı
Tavukçuoğlu ailesinin acı günü
Dostları, ölüm bile ayıramadı!
Çıraklık kayıtları başladı
3
GÜNDEM
ÖTV
KALKTI
Yönetime gelirken
verdiğimiz sözü tuttuk!
Sektörün dünya liderliğine giden yolu açıldı
İstanbul Kuyumcular Odası öncülüğünde Mücevher İhracatçıları Birliği, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi, Kuyumcukent ve İTO
Kuyumculuk Komitesi’yle oluşturulan diyalog ortamı ve kurumların
koordineli çalışmaları sonucunda, sektörün 2005 yılından beri gelişmesini engelleyen “ÖTV” sorunu çözüldü. Meclis’te kabul edilen
Torba Yasa’ya göre, işlenmemiş değerli/yarı değerli taşların ithalinden alınan ÖTV kaldırıldı, yerine yüzde 18 KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle değerli taşların Borsa İstanbul üzerinden ithalinde ise
herhangi bir vergi oluşmayacak.
Nesim Akın- Feyza Kudun
4
T
ürk kuyumculuk sektörünün dünya
liderliğine yolculuğunda en büyük
engel olarak görülen ve 2005 yılından beri çözüm bekleyen ithalatı
teşvik eden, hammaddeyi vergilendiren
vergi uygulaması, İstanbul Kuyumcular
Odası’nın öncülüğünde Ankara’da hükümet ve muhalefet yetkilileriyle sürdürülen
görüşmeler sonunda çözüldü. Meclis’ten
kabul edilen Torba Yasa’ya göre, hammadde üzerindeki ÖTV kaldırıldı, yerine ise 18
KDV getirildi. Yeni düzenlemeyle kıymetli
ve yarı kıymetli ham taşları, Borsa İstanbul
üzerinden Türkiye’ye getirenler ise KDV
ödemeyecek. Borsa’dan alınan ürünün işlenerek ihraç edilmesinde de herhangi bir
vergi doğmayacak. Ancak, Borsa’dan alınan
vergisiz ürünü işledikten sonra yurt içinde
nihai tüketiciye satış aşamasında ise KDV
ödenecek. İşlenmiş mücevher ithal edenler
ise geçmişte olduğu gibi işçilikten yüzde 18
KDV ödemeye devam edecek.
Bugüne nasıl gelindi?
Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, göreve gelir gelmez sektörün önünü
tıkayan mevcut vergi uygulamasının kaldırılması için sektörün önde gelen isimleri,
sektör temsil kurumları ve hukukçularla
görüştükten sonra harekete geçti. İstanbul
Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler,
Kuyumcukent İşletme A.Ş (KİAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş, Ankara
Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşçulu ve İstanbul Kuyumcular Odası Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hayati
Karakullukçu, sektörün üzerindeki vergi
yükünün kaldırılması için ilk görüşmeyi
TBMM Plan Bütçe Komisyon Başkanı ve
AKP Manisa Milletvekili Recai Berber’le
yaptı. Söz konusu görüşmeye daha sonra
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi ve
AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Muş da
katıldı. Norayr İşler başkanlığındaki heyet,
Berber ve Muş’la yapılan görüşmede mevcut vergi uygulamasının olumsuz etkilerini detaylarıyla anlattı, dünyadan örnekler
verdi. Sektör heyeti, Berber ve Muş’la yaptığı görüşmede olumlu izlenimlerle ayrıldı.
Heyet, bu görüşmeden sonra Ekonomi Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım ve Maliye
Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal bir araya
geldi. Heyet, bu görüşmede de, Yıldırım
ve Ağbal’a bitmiş mücevher ithalatını teşvik eden, hammadde üzerindeki yüzde 20
ÖTV’yle iç pazarda üretimi zorlaştıran vergi sistemini anlattı. Heyet, tüm bu görüşmelerden sonra aldığı olumlu izlenimlerle
İstanbul’a sorunun çözüleceği konusunda
umutlu döndü.
Nevzat Sudaş, Mehmet Muş, Recai Berber, Norayr İşler, Hasan Çavuşculu
5
GÜNDEM
Norayr İşler, Mehmet Şimşek, Cemil Gezer, Hayati Karakullukçu
Maliye Bakanı’yla İstanbul buluşması
Norayr İşler, Recai Berber, Nevzat Sudaş, Hasan Çavuşculu, Hayati Karakullukçu
İstanbul Kuyumcular Odası, dünya liderliğine oynayacak potansiyele sahip olan sektör için hayati önem taşıyan düzenleme için
Ankara’daki yoğun görüşme trafiğinden sonra da çalışmalarını sürdürdü. Hukukçular ve
vergi uzmanlarıyla bir araya gelerek sektörün istediği vergi düzenlemesine son şeklini
veren İKO, söz konusu çalışmasını TBMM
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığı’yla paylaştı. İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi,
düzenlemenin zaman kaybedilmeden yasalaşması için de Çırağan Sarayı’nda Maliye
Bakanı Mehmet Şimşek’le bir toplantı yaptı.
İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr
İşler, Gezer Kuyumculuk firma ortaklarından Cemil Gezer ve İstanbul Kuyumcular
Odası Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni
Hayati Karakullukçu’nun katıldığı toplantıda Bakan Şimşek, düzenleme için yeşil ışık
yaktı; ancak öncelikle muhalefetin ikna edilmesi gerektiğini söyledi.
Ankara’da muhalefetle
randevu!
Maliye Bakanı Şimşek’le yapılan görüşmenin ardından İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, İKO Başkan Vekili
Sarp Tarhanacı, Kuyumcukent İşletme A.Ş
(KİAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat SuNevzat Sudaş, Naci Albağ, Norayr İşler, Hasan Çavuşculu
6
Sarp Tarhanacı, Navzat Sudaş, Oktay Vural, Norayr İşler
Nevzat Sudaş, Mehmet Akif Hamzaçebi, Norayr İşler, Sarp Tarhanacı
daş ve Ankara Kuyumcular Odası Başkanı
Hasan Çavuşçulu’dan oluşan heyet, bu kez
de muhalefet yetkileriyle görüşmek üzere
Ankara’nın yolunu tuttu. Heyet, burada CHP
Grup Başkan Vekili Mehmet Akif Hamzaçebi
ve MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural’le
görüştü ve vergi sisteminde talep ettikleri
düzenlemeleri anlattı. Muhalefet yetkilileri,
söz konusu düzenlemeye Plan ve Bütçe Komisyonu ve Meclis Genel Kurulu’nda destek
vereceklerini söyledi. Hamzaçebi ve Vural’la
yapılan görüşmelerden olumlu haberlerle
dönen heyet, düzenlemenin Torba Yasa’ya
girmesi için bekleyişe geçti.
ithalatçının ise mücevherdeki altın ve pırlanta için hiçbir vergi ödemediğini, sadece mücevherdeki 30 bin dolarlık işçilik kısmı için
4 bin dolar KDV ödediğini söyledi. İşler, kuyumculuk sektörü olarak şu an 250 bin kişiye
istihdam sağladıklarını, vergideki adaletsizlik
giderildiği takdirde kıymetli taş kesim atölyelerinde en az 100 bin kişilik ilave istihdam yaratacaklarını ifade etti. İşler, Hindistan’da taş
kesiminde 1 milyon 300 bin kişi çalıştığına
dikkat çekti. Şu an kuyumculuk sektörünün
2 milyar dolar ihracat yaptığını kaydeden İKO
Başkanı İşler, vergi düzenlemesinin ardından
10 milyar dolarlık ihracat rakamına kısa sürede ulaşacaklarını dile getirdi. Komisyon üyeleri, İKO Başkanı İşler’in konuşmasının ardından yapılan oylama sonucu, önergenin Torba
Yasa tasarısına girmesini kabul etti. Sektörün
gelişmesinde milat teşkil eden düzenleme,
Meclis Genel Kurulu’nda da kabul edildi.
Ve düzenleme, TBMM’de
kabul edildi!
İKO Başkanı Norayr İşler, Kuyumcukent
KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş
ve İKO Yönetim Kurulu üyesi Aziz Akbulut,
son olarak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine, mevcut vergi sisteminin sektör
üzerindeki etkileri ve yapılacak düzenleme
konusunda bilgi verdi. İşler, komisyon üyelerine 2005 yılından beri uygulanmakta olan
vergi sisteminin olumsuz etkilerini örneklerle
anlattı. İşler, mevcut sistemin işlenmiş mücevher ithal edenlerle yerli kuyumcular arasında yarattığı adaletsizliği anlattı. İşler, kendisinin işlenmemiş 1 milyon dolarlık ürün
ithal ederken, 200 bin dolar ÖTV ödediğini,
1 milyon dolarlık işlenmiş mücevher getiren
İKO Başkanı Norayr İşler TBMM’de Plan ve Bütçe
Komisyonu’na bilgi verdi.
7
GÜNDEM
Yeni
düzenleme
neler
getiriyor?
Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen düzenlemeyle sektör rahat bir nefes alacak.
Düzenleme, Türk kuyumculuk
sektörüne altın takıdan sonra
mücevherde önemli kazanımlar elde etmesinin yolunu açıyor. Kıymetli ve yarı kıymetli
ham taşları, Borsa İstanbul
üzerinden Türkiye’ye getirenler yeni sistemde herhangi bir
vergi ödemeyecek. Borsa’dan
alınan ürünün işlenerek ihraç
edilmesinde de herhangi bir
vergi oluşmayacak. Ancak,
Borsa’dan alınan vergisiz ürünü işledikten sonra yurt içinde
nihai tüketiciye satış aşamasında ise KDV ödenecek. İşlenmiş mücevher ithal edenler
ise geçmişte olduğu gibi işçilikten yüzde 18 KDV ödemeye
devam edecek. Böylece, yerli
üretimi artırmak adına, devlet
koruması altında, Türkiye’de
elmas ve kıymetli taşların işlenmesi mümkün olacak ve
Türkiye’de elmas ve kıymetli taş kesim (işleme) atölyesi
adında yeni sektör ve istihdam kapısı açıldı. Bilindiği gibi
Hindistan, buna paralel bir
vergi rejimine geçerek, hem
kıymetli taşlar piyasasının
hacmini büyütmüş, hem de
1,3 milyon kişilik bir istihdam
sağlamıştı. Hindistan’da vergilerin düşürülmesi ve taş kesiminde finansman teşvikinin
sağlanması üzerine sektörde
4 milyar dolar olan işlem hacmi, 30 milyar dolara çıktı.
8
Mevcut sistem nasıldı?
Türkiye’de bir üretici, çıplak taşı ülkeye getirirken, yüzde 20 ÖTV
ödüyordu. Bu vergi oranıyla işliyor ve iç pazarda satıyordu. Ayrıca,
satışta işçilik ve kar üzerinden KDV ödüyordu. Ancak, yurt dışından
getirilmiş ürünün taşından ise ÖTV alınmıyordu. Sadece işçiliği için
yüzde 18 KDV ödeniyordu. Örnek vermek gerekirse: Bugün, iç pazarda işlemek üzere 1 milyon dolarlık bir taş getirdiğinizde 200 bin
dolar ÖTV ödemek zorundaydınız. Aynı şekilde 1 milyon dolarlık bir
mücevher getirdiğinizde ise bu mücevherin sadece işçiliğinden yüzde 18 KDV alınıyordu. 1 milyon dolarlık mücevhere 30 bin işçilik
gösterdiyseniz ödeyeceğiz vergi sadece 4 bin dolardı… İthal edilen
mücevherin sadece işçiliğinden yüzde 18 KDV alınması da sektörün
iç pazarda elini kolunu bağlıyordu. Söz konusu uygulama, sektörün
büyümesine, kayıt altına girmesine ve kurumsallaşarak markalaşmasını da engelliyordu.
2023
H
E
D
E
F MiLYAR$
500
2023 hedefi için sorun kalmadı!
Bilindiği gibi Türkiye’nin 100.
yılı kutlayacağı 2023 için öngörülen 500 milyar dolarlık
ihracat hedefinde kuyumculuk
sektörün de 12 milyar dolarla
katkı sunması bekleniyor. Torba Yasa’da kabul edilen yeni
düzenlemeyle altın takıda dünya önemli başarılara imza atan
Türk kuyumculuk sektörünün
mücevher ihracatında da bugün
itibariyle 2,5 milyar dolar olan
doğrudan ihracatını kısa sürede
katlayarak 12 milyar dolara çıkartması mümkün hale geldi.
Yeni düzenleme ne anlama geliyor?
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul
edilen Torba Yasa’yla Türk kuyumculuk sektörü için yeni bir dönem başlıyor.
Önergeyle kuyumculuk sektöründeki vergilendirme sistemi tümden değişiyor. İthal
hammaddeyi vergilendiren, bitmiş ürün ithalatını da teşvik eden düzenleme yerine,
yüksek vergilerle ithalatı zorlaştıran Borsa
İstanbul üzerinden ithal edildiğinde hammaddedeki ÖTV’yi sıfırlayan yeni bir sayfa
açılıyor. Yeni düzenleme, özellikle üretim
ve istihdam potansiyeliyle ekonomiye katkı sunan, ihracatla ülkeye döviz kazandıran
yerli üreticileri yakından ilgilendiriyor. İKO
Yönetimi, aylar süren görüşme trafiğini sürdürürken, hep esnaf ve sanatkarın temsil
kuruluşu olduğu bilinciyle hareket etmiş,
söz konusu düzenlemenin de bu minvalde
yasalaşması için çalışmıştır.
Yeni döneme hazırlıklı olmalıyız
Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve
Taşlar Piyasası’na üyelik önemli
Mücevherle uğraşan sektör mensuplarının
yeni dönemden yararlanmak için öncelikle
Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar
Piyasası’na üye olmaları gerekiyor. Borsa
İstanbul yetkililerinin, sektörün katılımını
artırmak için üyelik ücretlerini sembolik bir
fiyata indirdiklerini söylemekte yarar vardır.
Gerek İstanbul Kuyumcular Odası’nın yayınları ve gerekse de web sitemizde bu konuyla
ilgili güncel gelişmeleri sizinle paylaşıyoruz.
Bu kapsamda, bizi takip etmenizi ve yayınlarımızı dikkatli okumanızı tavsiye ediyoruz.
Türk kuyumculuğunun dünya liderliğine
giden yolculuğunda önemli bir engel geride kalırken, sektör mensuplarının devletin
uzattığı bu dostluk elini sımsıkı tutmalarını
ve yeni vergi sistemine göre, kendilerine çeki
düzen vermeleri gerekiyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen düzenlemeyle Türkiye kuyumculuğu,
aslında 5 bin yıllık tarihi yolculuğunda hiç
de yabancısı olmadığı yeni bir iş alanıyla,
taş kesim sektörüyle tanışacak. ÖTV ödenmeden ithal edilecek taşlar ve yurt içinde
çıkan mücevher taşlarının değerlendirilmesi sonucu, 10 binlerce kişinin çalışacağı taş
kesim atölyeleri ortaya çıkacak. İstanbul
Kuyumcular Odası’nın olduğu gibi sektörümüzün belkemiğini oluşturan esnaf ve
sanatkarlarımızın da yeni vergi sistemiyle
oluşan yeni döneme hazırlıklı olması gerekiyor. Hükümet ve muhalefet yetkililerinin
oybirliğiyle kabul ettiği bu düzenlemenin
sonuçlarına göre, iş yapış şekillerini, alım
satım organizasyonlarını yeniden kurmaları
büyük önem taşıyor. Esnaf ve sanatkarlarımızın yeni dönemle ilgili birlikte çalıştıkları
muhasebecileriyle diyalog içinde önergenin
yasalaştığı döneme hazırlıklı olmaları, uzman oldukları meslek dallarının gelecekte
alacağı rolleri artıracaktır. Sektörde; artık
yenilik, markalaşma, kayıtlı ekonomiye geçiş hızlanacak. Özgün tasarım ve Ar-Ge’ye
yatırımların artması bekleniyor.
9
SÖYLEŞİ
Nevzat Sudaş
Sektörün
sorunlarını
birlikte
çözüyoruz!
Kuyumcukent İşletme AŞ Yönetim
Kurulu Başkanı Nevzat Sudaş,
Torba Yasa Tasarısı’na girmesi
için çalışma yaptıkları önergeyle
ilgili olarak, “Değerli ve yarı
değerli taşlar, Borsa İstanbul’dan
ÖTV’siz ithal edileceği için
insanlar, daha rahat çalışacak.
Devletin aldığı vergi miktarı da
taş kesim sahasındaki istihdam
artışıyla vb birlikte misliyle
artacaktır.” dedi.
T
orba Yasa Tasarısı’na eklenen kuyumculuk sektöründeki vergi değişikliği, sektörde yüzleri güldürdü. Kuyumcukent’te
altın takı ve mücevherle uğraşan birçok
firma, taş kesim atölyeleri kurmak için çalışma
başlattı. İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi,
Türk kuyumculuk sektörünün geleceği için
büyük önem taşıyan vergi değişikliğinin Torba Tasarı’ya girmesi için Kuyumcukent KİAŞ
Yönetimi’yle birlikte çalıştı.
KİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat
Sudaş, sektörün üretim ve ihracat üssü
Kuyumcukent’teki son gelişmeler ve vergi değişiklik önergesinin piyasaya yansımaları konularında İKO Vizyon dergisine önemli açıklamalarda bulundu.
10
Nevzat Sudaş
Kuyumcukent İşletme AŞ olarak yaklaşık
bir yıldır yönetimdesiniz. Bu süre içerisinde
hangi projeleri hayata geçirdiniz?
Her biri alanında profesyonel yönetim ve çalışan kadromuzun üstün gayret ve çalışmalarıyla birlikte, ta Kuyumcukent’in temelinin
atılmasından beri Kuyumcukent yönetiminde
olan biri olarak, üst düzey yönetim ve idarecilik ve 40 yılı aşkın kuyum esnaflığı tecrübemiz, pek çok STK yöneticiliği ve bürokratlık, 20 yılı aşkın siyaset adamlığı tecrübemizi
Kuyumcukent’in her anlamda gelişmesi adına
ortaya koymaktayız. Kuyumcukent sakinlerinin hak etmiş olduğu refah düzeyi yüksek
çalışma koşullarını sağlamak adına, alt ve üst
yapı çalışmalarımız; yeni yatırımlar yapılması
ve mevcut yapının modernize edilmesi şeklinde devam etmektedir. Temel atma töreninde
olduğu gibi Kuyumcukent’in açılışını da Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’la
birlikte yapmıştık. Yaklaşık bir yıl önce KİAŞ
Yönetimi’ni yaklaşık 4,8 trilyonluk bir borçla
devralmıştık. Atölye bölümü ve hizmetlerde
boşluklar vardı. Güzel bir ekiple yola çıktık.
Kuyumcukent Blok Kat Malikleri Başkanımız
Sayın Özcan Halaç Bey de bize destek verdi.
Geçen süre içerisinde atölye bloklarındaki doluluk oranı yüzde 98’e ulaştı. AVM kısmında
ise doluluk, yüzde 60’ları buldu. THY transit
yolcularını ağırlamayla ilgili projelerimizin
alt yapısını THY yönetiminin de destekleriyle
oluşturuyoruz. Bu kapsamda, yolcuların kaliteli vakit geçirebilecekleri kafeler, restoranlar,
oturma alanları ve görsel bazı mekanlar oluşturacağız. THY transit yolcularını, en yakın
zamanda Kuyumcukent’te ağırlamaya başlayacağız. Bu projeyle Kuyumcukent’e ciddi bir
katma değer kazandıracağız. Camii, market
ve kreş gibi projelerimizin çalışmaları devam
ediyor. Hedefimiz, Wedding World Kuyumcukent AVM’yi de yerel ulusal ve uluslar arası
ölçekte gezilip, görülen ve istenilen bir yer haline getirmektir.
Kuyumcukent İşletme AŞ olarak 2014 yılı
başından itibaren birçok sektörel projede
İKO’yla birlikte hareket ediyorsunuz. Bu birliktelikten hangi sonuçlar alındı?
250,000 civarında kişinin istihdam edildiği
kuyumculuk sektörü, bunca istihdam edilen
kişiyi esnafımızı, ülkemiz ekonomisini yakından ilgilendiren birçok konularda kuyum
ve mücevherat sektör yönetici ve temsilcilerimizle, oda başkanlarımızla sık sık görüşüp
istişare ederek ve ortak bir sinerjiyle hareket
ederek kuyum ve mücevherat sektörlerimizin,
esnafımızın haklarını, hukuklarını gözeterek,
sektörlerimizin kronikleşmiş sorunlarını çözümleyebilmek adına çok ciddi çalışmalar ve
gayretler göstererek sorunların üzerine ciddi
olarak eğiliyor. Gerekli en üst muhatap ve üst
düzey mercilerle görüşerek sektörlerimizin
meselelerini en yetkili kişilere iletmekte, bu
konuların problemlerin halline çalışmaktayız.
Hep birlikte kollektif çalışarak, ortak sinerjiyle sektörümüzün kronikleşmiş sorunlarını
çok daha kolay çözebiliriz ve ülkemiz kuyum
ve mücevherat sektörü için bizden sonraya
onurla bırakacağımız kalıcı hizmetler ortaya
koyabiliriz. Sektör sorunlarımızın çözümündeki üstün gayretleri ve çalışmalarımızda tek
yürek olmamız noktasındaki desteklerinden
dolayı; Kuyumcukent Blok Kat Malikleri ve
İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç Bey’e, İKO Başkanı Norayr
İşler Bey’e teşekkürlerimi iletmek isterim. Böyle ciddi sektör temsilcileriyle ittifak ve ünsiyet
içinde oluşumuz elbette ki fevkalade bir güzellik ve verimlilik arz ediyor. Sayın Norayr
İşler Bey, İKO başkanlığına seçildikten sonra
kendisini tebrik ederek, kapımız, kalbimiz
ve gönlümüz her zaman açık dedik. Kuyum
ve mücevherat sektörlerimizin kronikleşmiş
meselelerinin çözümü noktasında ve ülkemiz, esnafımız açısından hayırlı olacak tüm
konularda ortak sinerjiyle çalışma arzumuzu
ilettik. Sayın Başkan da bize aynı samimiyetle
mukabelede bulundu. İki kurum arasındaki
iyi niyet çabaları lafta kalmayarak hayatiyet
buldu. 20 yıllık siyaset adamlığı tecrübem,
sektörün önünü tıkayan sorunların aşılması
için hükümet ve muhalefet yetkilileriyle daha
kolay iletişim kurmamızı sağladı. Ankara’daki
temaslarımızda görüştüğümüz birkaç konuyu
paylaşayım: Altın fiyat artışının vergilendirilmesi nedeniyle sermayenin azalması, fiktif
karların vergilendirilmesi sorunu ve kuyum
harcamalarında kredi kartına taksitin kaldırılması konusunda İKO Yönetimi’yle birlikte
çalışmaya başladık. Bu kapsamda, BDDK Başkanı Mukim Öztekin Bey’i ziyaret ettik. BDDK
Başkanımız; yapılacak yeni düzenlemeyle kuyumculukta taksit miktarının 6 taksitle sınırlanabileceğini söyledi. Bitmiş mücevher ithalatını teşvik eden, yerli üretimi olumsuz etkileyen
vergi uygulaması konusunda en üst yetkili
mercilerle görüşmeler yaptık. Mevcut vergi
düzenlemesi nedeniyle kalitesi, deneyimi ve
üretim kapasitesiyle dünya liderliğine oynayabilecek potansiyeldeki mücevher sektörü
dışa bağımlı bir yapıya dönüşmüş ve üretim
bitme noktasına gelmiştir. Türkiye’de elmas ve
kıymetli taşların hammadde ithalatına %20’lik
ÖTV uygulanırken, nihai ürün olarak gelen
elmaslı ve kıymetli taşlı mücevheratta, işçilik
ücreti üzerinden alınan KDV hariç hiçbir vergi
uygulanmamaktadır. Bu konuda İKO Başkanı
Norayr İşler Bey’le birlikte hükümet ve muhalefet yetkilileriyle bir dizi görüşmeler ger-
11
SÖYLEŞİ
Nevzat Sudaş
çekleştirdik. Bu toplantılara Ankara Kuyumcular
Odası Başkanı Hasan Çavuşculu Bey de katıldı.
Sayın Norayr başkanımızın sektörel meselelerimizin çözümünü kendine
dert edinerek, bu konulara dört elle sarılması takdire şayandır. Sorunlar,
doğru bir şekilde aktarılınca çözülemeyecek bir
şey olmadığını düşünüyorum. Plan ve Bütçe Komisyonu Başkan ve üyeleriyle BDDK Başkanı’yla
pek çok milletvekilimizle,
Ticaret Bakan Yardımcısı
ve Maliye Müsteşarımızla
bir dizi görüşmeler gerçekleştirdik. Görüşmeler sırasında hükümet yetkilileri, muhalefet partilerinin de ikna edilmesini istediler.
CHP ve MHP’nin Grup Başkan Vekilleriyle
de görüşerek gerekli desteği aldık. Önergemiz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda
kabul edildi. Tabi ki sektör için hayati önem
taşıyan bu konunun Torba Yasa’ya alınmaması için sektörden muhalif sesler de çıktı.
Allah’ın yardımıyla, ülkemiz ve esnafımız
için hayırlı olduğunu düşündüğümüz bir
çalışma yaptığımız inancındayız. Son olarak
bizi tekrar Meclise çağırdılar. Sn Norayr İşler Bey ile birlikte Plan ve Bütçe Komisyonu
üyelerine değişiklik önergesiyle ilgili bilgi
verdik. Komisyonda kabul edilen önergeyle,
sektörde çok ciddi manada yeni istihdam ve
iş kapıları oluşacağını ve ham taşların ithalatının ÖTV muafiyeti noktasında, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Elmas ve Kıymetli Taş
Piyasasında işlem görme şartıyla kayıt dışılığı
bitireceğini düşünüyorum. Kurumlar arasında sağlanan birlik ve beraberlik çok değerlidir. Ülkemiz ve sektörlerimizin menfaati
adına bu birliktelik devam etmelidir ve buna
sahip çıkmalıyız.
Peki kuyumcular, yeni vergi sistemine nasıl hazırlanmalı?
Yeni bir sayfa açılıyor sektörün önüne…
Türkiye’de elmas ve kıymetli taş kesim atölyesi adında yeni bir sektör ve istihdam kapısı ortaya çıkacaktır. Bunun yansımalarını
Kuyumcukent’te şimdiden görmeye başla-
12
dık. Birçok firma, taş kesim atölyeleri kurma
planları yapıyor. Ayrıca, ağır işgücü gerektirmemesi hasebiyle, engelli vatandaşların
elmas kesim sektöründe eğitilerek istihdam
edilmesi gibi sosyal katkılar da ortaya çıkacaktır. Yeni düzenleme, sektörün geneline
olumlu yansıyacaktır.
Vergi konusu, 2005 yılından beri sektörün
gündeminde… Bugüne kadar sizce neden
çözülemedi?
Bence bizim kullandığımız sihirli formül:
Sinerji. Sektör yönetici ve temsilcileriyle ittifak içinde bilgi beceri ve tecrübelerimizi
bir araya getirerek hareket etmenin getirdiği
bereket. Birçok kez bu meselelerin çözümüne teşebbüs edilmiş. Şimdi bile; değişiklik
önergesi Torba Tasarı’ya girdiği halde; yasalaşmaması için uğraşan kişiler var diye,
Ankara’dan bizi arıyorlar. Bizim önergemiz,
talebimiz ülkemiz, milletimiz ve sektörümüz
için son derece faydalıdır düşüncesindeyiz.
Vergi sorununun bugüne kadar çözülememesinin sebebi bence anlatılış şekliyle de yakından ilgilidir. Sayın Başbakanı’mıza da bu
kronik meselelerimizi bizzat ilettim.
Devlet mevcut vergi sistemiyle istediği
vergi miktarını toplayamıyordu. Önerge yasallaşırsa devletin kasasına daha çok mu
gelir girecek?
Evet, hesap ortada… Atölyeleri verimli bir
şekilde çalıştırabilmek için hammaddelerin
kolay bir şekilde iç piyasaya girmesi gerekiyor. Artık, bu imkan sağlandı, son aşamalara
gelindi. Hazırlanacak projelerle devletin ilgili
kurumlarından alınacak desteklerle sektöre
özellikle taş kesme konusunda katma değer
kazandırılmış olacaktır. Çünkü, doğrudan
250 bin kişiye, dolaylı olarak 1 milyon kişiye
istihdam sağlayan bir sektörün geleceği söz
konusu… Bu istihdam rakamları kolaylıkla
artırılabilir. Hindistan, bu işi nasıl yaptıysa
biz de yapabiliriz. Hindistan, buna paralel bir vergi rejimine geçerek hem kıymetli
taşlar piyasasının hacmini büyütmüş, hem
de taş kesim işinde 1,3 milyon kişilik ciddi
istihdam üretmiştir. Hindistan’da vergilerin
düşürülmesi ve taş kesiminde finansman teşvikinin sağlanması üzerine sektörde 4 milyar
$ olan işlem hacmi 30 milyar $ ulaşmıştır.
Günlük 20-25 bin kişilik bir iş sirkülasyonuna sahip olan Kuyumcukent’te taş kesim
atölyeleri rahatlıkla kurulabilir.
İKO-Borsa İstanbul
işbirliği başladı!
İKO Başkanı Norayr İşler ve Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Borsa
İstanbul Başkanı İbrahim Turhan’la bir araya gelerek, Torba
Yasa’ya giren vergi düzenlemesi sonrasında iki kurum arasındaki
işbirliği imkanlarını masaya yatırdı.
İKO Başkanı İşler ve Başkan Vekili Tarhanacı, ziyaret sırasında Borsa İstanbul Gen. Müd. Yard. Dr. Çetin Ali Dönmez'le de bir araya geldi.
i
stanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr
İşler’in öncülük ettiği yoğun görüşme trafiği neticesinde Torba Yasa’ya giren vergi
düzenlemesine göre, ithal edilecek ham
taşlar, Borsa İstanbul üzerinden getirilmesi
durumunda ÖTV ödenmeyecek. Bu gelişme
üzerine İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı
Norayr İşler ve Başkan Vekili Sarp Tarhanacı,
Borsa İstanbul (BİST) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan’ı ziyaret
ederek, oluşan yeni durum hakkında işbirliği
olanaklarını masaya yatırdı. İKO Başkanı İşler
ve Başkan Vekili Tarhanacı, Turhan’la BİST’in
İstinye’deki merkezinde yaptığı görüşmede,
yeni vergi düzenlemesi sonrasında Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na
üyelik şartlarının yeniden ele alınması ve ilk
üyeliğin teşvik edilmesini istedi. Görüşme sonunda Kıymetli Madenler ve Taşlar Piyasası’na
katılımın artması için 10 bin dolar olan üyelik bedelinin bin dolara çekilmesi konusunda
görüş birliğine varıldı. Söz konusu, bin dolar
tutarındaki Borsa İstanbul üyeliği, 2014 yılı
sonuna kadar geçerli olacak. Borsa İstanbul’a
sadece şirketler değil, İstanbul Kuyumcular
Odası üyesi şahıs şirketleri de üye olabilecek.
İKO Heyeti’nin BİST Başkanı Turhan’la görüşmesinde, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler
ve Taşlar Piyasası’nın Kuyumcukent’e taşınması konusu da gündeme geldi. Kuyumcukent Yönetimi’nin yoğun çalışmaları ve İKO
Yönetimi’nin işbirliği kapsamında Borsa İstanbul yakın bir zaman içerisinde Kuyumcukent
Kompleksi’nde yerini alacak.
13
PROJE
Taş kesim
merkezi açıldı
Mücevher İhracatçıları
Birliği’nin “Taşların Tılsımını
Duymak” projesi kapsamında
kurulan “Değerli Taş Kesim
Merkezi” açıldı.
Ayhan Güner
14
M
ücevher İhracatçıları Birliği’nin,
İstanbul Kuyumcular Odası, İstanbul Ticaret Üniversitesi ve İşitme Engelliler Federasyonu’yla ortaklaşa hayata geçirdiği ve İstanbul Kalkınma
Ajansı’nın (İSTKA) desteklediği “Taşların Tılsımını Duymak” projesi kapsamında kurulan
“Değerli Taş Kesim Merkezi” hizmete açıldı.
Taş kesim merkezinde başta işitme engelliler
olmak üzere toplumdaki diğer dezavantajlı
gruplara değerli taş kesimi öğretilerek hem
onların ekonomik ve sosyal yaşama kazandırılmaları sağlanacak; hem de mücevher
sektörünün bugüne kadar işlenmiş olarak aldığı değerli taşlar; artık Türkiye’de işlenerek
ihracata değer katacak. İstanbul Ticaret Üniversitesi Küçükyalı Kampüsü’nde gerçekleşen Değerli Taşlar Kesim Merkezi’nin açılışına katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
Müsteşarı Nesrin Avşar Çelik, İTO Başkanı
İbrahim Çağlar, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, MİB Başkanı Ayhan Güner ve İTİCÜ
Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren yaptıkları
konuşmalarda ihracatın gelişmesinin ekonomimize ve insanımıza katkılarını vurguladı.
Güner:
Merkez, büyük katma değer sağlayacak!
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan
Güner, “Mücevher ihracatçıları olarak yıllardır her türlü engele rağmen ülkemiz ekonomisine ciddi kazanımlar sağladık. Bizim
işadamı olarak yapabildiğimizi engelleri nedeniyle çaresizliğe hapsedilen insanlarımız
da yapabilir dedik ve bu projeyi gerçekleştirdik.” dedi.
Büyükekşi:
İşadamlarımız engel tanımıyor!
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet
Büyükekşi ise “Türkiye dönemsel olarak sıkıntılı bir bölgede yaşıyor. Ancak memnuniyetle
görüyorum ki işadamlarımız engel tanımıyorlar. Sürekli yeni pazarlar arıyorlar, yeni iş kolları geliştiriyorlar; yeni ihracat kalemleri yaratıyorlar.” diye konuştu.
Çağlar:
2023 hedeflerine ulaşma şansımız var
İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar da konuşmasında Türkiye ekonomisi için
Türkiye’de üretilen mal ve hizmetlerin çoğaltılmasının önemli olduğuna dikkat çekti:
“Aslında yapmamız gereken şey çok basit.
Kimseye aman ithalat yapma demiyoruz; küresel ekonominin bir parçası olarak ithalat da
yapacağız elbette. Ancak daha akılcı ithalat
ve ihracat yapalım istiyoruz. Sadece kalsedon
ihracat gelirini bin katına çıkartma şansı olan
böyle yatırımlar arttığı sürece Türkiye Ekonomisi olarak 2023 hedeflerimize ulaşma şansımız var. Mücevher sektörünü bu değerli katkılarından ötürü kutluyorum.”
Değerli Taş Kesim Merkezi sayesinde hem toplumdaki engelliler için istihdam olanağı yaratılacak hem de mücevher sektörü için ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücü yetiştirilecek. Öncelikle
İstanbul bölgesinde ikamet eden engelliler olmak
üzere toplumdaki diğer dezavantajlı bireyleri de
kapsayan proje için başvurular devam ediyor.
15
İKO’DAN
İKO Yönetimi,
Altınok’u ziyaret etti
İstanbul Kuyumcular
Odası Başkanı Norayr
İşler, Başkan Vekili Sarp
Tarhanacı, Yönetim
Kurulu üyesi Murat Turaç
ve Yönetim Kurulu yedek
üyesi Şant İşçan, İstanbul
Emniyet Müdürü Selami
Altınok’u ziyaret etti.
N
Şant İşcan, Murat Turaç, Selami Altınok, Norayr İşler, Sarp Tarhanacı
orayr İşler başkanlığındaki İKO
Yönetimi, sektör için çalışmalarını sürdürüyor. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler,
Başkan Vekili Sarp Tarhanacı, Yönetim Kurulu üyeleri Murat Turaç ve Yönetim Kurulu
yedek üyesi Şant İşçan, bu İstanbul Emniyet
Müdürü Selami Altınok’u makamında ziyaret etti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde
gerçekleşen ziyaret yaklaşık bir saat sürdü.
İKO Yönetimi, görüşmede Emniyet Müdürü Altınok’a kuyumculuk sektörü hakkında
bilgi verdi ve güvenlik konusunda yaşanan
sıkıntıları dile getirdi.
Fatih Emniyeti’nden iade-i ziyaret
İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler ve Yönetim Kurulu
üyeleri, Fatih Emniyet Müdürü Özcan Bulduk’la yemekli toplantıda
bir araya geldi.
F
atih İlçe Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi
Kurulu’nun göreve gelir gelmez ilk ziyaret ettiği kurumların başında gelmişti. Fatih İlçe Emniyet Müdürü Özcan Bulduk,
bu buluşmanın ardından İstanbul Kuyumcular Odası’na iade-i ziyarette bulundu. Fatih Emniyet Müdürü Bulduk, Kuyumcular
Odası’nda Başkan Norayr İşler ve Yönetim
Kurulu üyeleriyle önce yemekli toplantıda
bir araya geldi. Zerger Restoran’daki yemeğin
ardından İKO teras katında Emniyet Müdürü
ve İKO Yönetimi, Kapalıçarşı ve çevresi başta
olmak üzere kuyumcuların güvenlik sorunlarını yeniden masaya yatırdı.
16
Aziz Akbulut, Norayr İşler, Sadettin Parmaksız, Can Gezer, Rober Muratoğlu
İKO Yönetimi, Darphane Genel Müdürü
Sadettin Parmaksız’la bir araya geldi
Norayr İşler başkanlığındaki İKO Yönetimi, Borsa İstanbul Kıymetli
Madenler ve Taşlar Bölümü Müdürü Oğuzhan Aloğlu ile birlikte
Darphane Genel Müdürü Sadettin Parmaksız’la bir araya geldi.
i
stanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Taşlar Bölümü Müdürü Oğuzhan Aloğlu, İKO Başkan Yardımcısı Can
Gezer, Yönetim Kurulu üyeleri Robert Muratoğlu ve Aziz Akbulut ile birlikte Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü Sadettin Parmaksız’ı ziyaret etti. Darphane’nin
Beşiktaş Balmumcu’daki yerleşkesinde gerçekleştirilen görüşmede, sektör- Darphane
ilişkileriyle Cumhuriyet ve sikke altınlarının siparişi ve teslimi konusunda yapılan
değişiklikler ele alındı.
Oğuzhan Aloğlu, Sadettin Parmaksız, Norayr İşler
17
SÖYLEŞİ
1 ve 0,5 gram altınlar hazır!
Darphane
gram altınları,
piyasadan
gelecek talebi
bekliyor
D
arphane ve Damga Matbaası, Cumhuriyet altınları ve sarrafiye ürün
portföyüne yenilerini ekledi. 2011
yılında kuyumcu oda ve derneklerinin talebiyle gündeme gelen Darphane
damgalı 1 ve 0,5 gramlık altın üretme projesi sonuçlandı. Darphane, uzun bir araştırma ve makine yatırımı sonucunda geliştirdiği 1 ve 0,5 gramlık altınları üretti ve şimdi
piyasadan gelecek talebi bekliyor. Cumhuriyet altını formatında geliştirilen Darphane gram altınlarının dağıtımında, mevcut
Cumhuriyet altınındaki mekanizma geçerli
olacak.
Teslim süresi SMS’le iletiliyor!
Sipariş alımı ve teslimatta önemli değişikler
yapan Darphane, bir süredir teslimatla ilgili
önceden sektörü SMS mesajıyla bilgilendiriyor. Sektörle yakın bir işbirliği içinde olan
Darphane, siparişle teslimatın aynı gün gerçekleştirileceği bir sistem kurmak istiyor.
18
Bankalardan talep yok
Bilindiği gibi geçtiğimiz yıl, bankalara da
Cumhuriyet altını ve sarrafiye ürünleri
alım- satım izni verilmişti. Ancak, bugüne
kadar bankalardan Darphane’ye bir talep
gitmiş değil.
Darphane’de her şey kayıt altında!
Üretim ve hizmet süreçlerini ISO 9000 Kalite Yönetim Belgesi’yle tescilleyen Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürü
Sadettin Parmaksız, İKO Vizyon dergisine
önemli açıklamalarda bulundu.
2014 Haziran ayı sonuna yaklaşıyoruz. Yılbaşından bu yana Cumhuriyet altınları ve
sarrafiye ürünlerinde nasıl bir talep oluştu?
Bugüne kadar aldığımız (25 Haziran 2014)
Cumhuriyet altını siparişi, 25.4 ton civarında… Talep böyle devam ederse yıl sonu
itibariyle 50 tonu buluruz. Önümüzde bir
Bir Gram
Darphane, kuyumcu
oda ve derneklerin
talebi üzerine ürettiği
gram altınları piyasaya
sunmaya hazır. Darphane
ve Damga Matbaası Genel
Müdürü Sadettin Parmaksız,
1 ve 0,5 gram olarak
üretilen Darphane gram
altınlarının Cumhuriyet
altını formatında
geliştirildiğini söyledi.
Yarım Gram
tatil-düğün mevsimi var. Ramazan’dan sonra oluşacak hareketi göz önüne aldığımız
zaman Cumhuriyet ziynet kategorisinde
bir talep oluşabilir. Ekim ayına kadar sikke de talep azalması görülür. Yıl sonunda
da rakamlar biraz yükselir; ama hiçbir şekilde geçen yılın rakamlarına ulaşacağımızı
zannetmiyoruz. Geçtiğimiz yıl, ilk altı aylık
süreçte aldığımız sipariş miktarı 70 tona
yakındı. Söz konusu talebin 44 tonu ziynet
altın, bunun yarısı da ziynet çeyrek idi.
Son 5 yıl içinde piyasaya sunulan Cumhuriyet altınları ve sarrafiye ürünleri yıllık
rakamlarını bizimle paylaşabilir misiniz?
2009’da 33 ton, 2010’da 39 ton, 2011’de
64,2 ton, 2012’de 43,5 ton geçen yıl ise
98,8 ton üretim yaptık. Rakamlara bakıldığında 2011 ve 2013 yılında önemli artışları
görebiliriz. Yıllık üretim genelde 40 tonlar
civarında seyrediyor. Bu anlamda, 2014 yılını da 40-50 ton civarı öngörebiliriz.
Siparişlerin alınması ve teslimiyle ilgili
son dönemde yaptığınız düzenlemeleri bizimle paylaşır mısınız?
Siparişler konusunda eskiden Darphane,
‘siparişler hazır mı?’ diye sürekli telefonla aranırdı. Bu durum hem bizi, hem de
müşterilerimizi yoruyordu. Artık, siparişler
tamamlandığı zaman müşterilerimize SMS
mesajı yolluyoruz. Müşteri de gelip siparişini teslim alıyor. Ancak, yıllardır süren bazı
alışkanlıklar var. Müşteriler, kendi aralarında yaptıkları sıralamayla siparişlerini teslim
alıyor. Kimin önce, kimin sonra siparişini
alacağına kendi aralarında karar veriyorlar.
Biz, sipariş hangi sırayla verildiğiyse o sıra
ile teslimat yapılmasının daha doğru olacağına inanıyoruz. Bu konuyu müşterilerimizle de konuştuk. Adaletli olan, doğru olan da
bu… İlk sipariş alındığında zaten bir sıra
kendiliğinden oluşuyor. Bu sırayla teslimatın yapılmasını müşterilerimiz de uygun görürse en adil, en makul, en tartışmasız ve
19
SÖYLEŞİ
Sadettin Parmaksız
nesnel yöntem olarak görüyoruz. Mevcut
çalışma sistemine göre, haftada bir kez sipariş alıyoruz. Sipariş aldığımız gün, sipariş
almayı mesai saati sonunda kesiyoruz. Biz,
siparişlerin tamamını işlemeden hiç kimseye hiçbir şekilde ürün vermiyoruz.
Genel Müdürlük olarak göreve geldiğiniz
günden beri üzerinde çalıştığınız, alınan
siparişlerin aynı gün teslim edilmesi projeniz, tam anlamıyla ne zaman hayata geçecek?
Yıl başından beri hiçbir sipariş gecikmiyor.
Örnek olarak dün aldıklarımızı, bugün teslim ettik. Geçen hafta da aynı şekilde yaptık. Aynı gün de verebiliriz; ama o zaman
gelecek talebin toplamını bilmemiz gerekiyor. Öyle olunca da mevcut çalışma yöntemimizle eş zamanlı yapma şansımız yok.
Ama bir sonraki aşamada, kim hangi sırayla
bana ürün getiriyorsa, o sırayla siparişini
alacak noktasına geldiğimiz zaman, belki
bunlar da yapılabilir hale gelecektir. Yani
siparişin alınması ve hemen akabinde teslimatın yapılması mümkün hale gelecektir.
Alınan siparişlerin aynı gün verilmesi için
öncelikle teslimattaki mekanizmayı belirttiğimiz gibi değiştirmemiz lazım.
20
Kuyumcu oda ve derneklerinin talebi
üzerine fizibilite çalışması başlattığınız
“Darphane” damgalı gram altınlar projesi
tamamlandı mı?
Cumhuriyet altını dışında, piyasanın zaman
zaman ihtiyaç duyacağı 1 gram ya da yarım gram ağırlığında ve belli standartlarda
altın üretimiyle ilgili 2011 yılında başlattığımız çalışma sonuçlandı. Şu anda 1 gram
altın üretiyoruz. Bizim için en önemli şey;
piyasanın ihtiyacı olan belli bir standart
ve kalitede üretim yapılmasıdır. Piyasada
standardı belli olmayan; ama hediyelik ya
da Cumhuriyet altınıymış gibi sunulan bazı
ürünler vardı. Bu ürünlerin standardında,
ayarında, ağırlığında ve kalitesinde tereddütler oluşabilecek durumdaydı. Darphane
olarak kafalardaki soru işaretlerini ortadan
kaldırmak için ayarı, kalitesi ve ağırlığı
Darphane standartlarında olan 1 gram ve
0,5 gram altını ürettik. Ve bunlarla ilgili
standardı belirledik. 22 ayar olan gram altınlarla ilgili görselleri netleştirdikten sonra, patentini de aldık. Ancak, yine her şey
taleple alakalıdır. Bugün itibariyle böyle bir
talep yok. Üretim yöntemi belli, dağıtım
yöntemini ise Cumhuriyet altınındaki mekanizmayı kullanmak istiyoruz. Vatandaş
külçe altını getirecek, biz de karşılığında
Darphane gram altınını vereceğiz. Bu tür
ürünlere altın fiyatları yükseldiğinde daha
çok talep oluşuyor. 1 gram ve 0,5 gram altınlarımız da Cumhuriyet altını formatında
geliştirildi. Yuvarlak ve tırtıllı… Takı amaçlı
kullanma imkanı var.
Ramazan ayı sonrasında talep artışı bekliyor musunuz?
Ramazan ayı sonrası mutlaka bir hareketlilik olacaktır. Şu anda elimizdeki miktarlar
ve kapasitemizle çok büyük bir talep artışı
olmadığı sürece sıkıntı yaşamayız. Talep artışı olsa bile kısa vadede sıkıntı yaşamayız.
Mevcut üretim durumumuz ve kapasitemiz
üst üste gelecek şok artışları karşılayabilecek düzeyde… 4 hafta üst üste hiç beklenmeyen miktarlarda artış olsa bile sıkıntı yaşamayız, bunu karşılayabiliriz.
Geçtiğimiz yıl, bankalara Cumhuriyet altını ve sarrafiye ürünleri alım satım izni verildi? Bu size yeni talep olarak döndü mü?
Bizdeki sipariş sahipleri, ya gerçek kişiler,
ya da kuyumculuk sektörüyle ilgilenen tüzel
kişilerdir. Ancak, Cumhuriyet altını siparişi
veren banka yok. Yani bankalar hiçbir zaman için bizim müşterimiz olmadı. Biz külçe
altını alıyoruz, onu işleyip Cumhuriyet altını
olarak geri veriyoruz. Bankalardan; ‘Bu altını
alın, bize Cumhuriyet altını üretin’ tarzında
bir talep bu güne kadar gelmedi.
Darphane olarak hedeflediğiniz uluslararası standartlarda kalite yönetim belgesini alabildiniz mi?
2011 yılında başlattığımız çalışmayla tüm süreçleri elden geçirdik ve bunların tamamını
yazılı hale getirdik. Bu süreçlerinin her biri,
iyileştirmeye açık ve işin bütün taraflarının
eleştiri ve önerilerine alabilecek bir sistem
içerisinde kurgulandı. Bu sistem içerisinde
Darphane’nin nasıl bir hizmet sunacağı ve
müşterilerimizin hizmet alırken nasıl bir yol
ve yöntem izleyeceği belirlenmiştir. Biz bu sistemi 2011 yılında aşamalı da olsa Nisan ayından beri uyguluyoruz. Bugün, Darphane’de
yaptığımız her şey kayıt altındadır. Bu sistematiği uluslararası kabul görmüş bir sistemle belgelendirmek için Türk Standartları
Enstitüsü’nün denetimine girdik. 2013 Aralık ayında sınıfı geçtik ve üretim ve hizmet
süreçlerinde yaptığımız iyileştirmeleri, 2014
Ocak ayı itibariyle ISO 9000 Kalite Yönetim
Belgesi’yle taçlandırmış olduk.
21
FESTİVAL
Kapalıçarşı’nın kapıları,
“Altın Günü” için açıldı!
i
stanbul Shopping Fest’in özel kampanyası Altın Günü’nün açılışını İTO
Başkanı & İSF İcra Kurulu Başkanı
İbrahim Çağlar, Kapalıçarşı’nın kapısını açarak başlattı. 7- 29 Haziran tarihleri arasında yapılan İstanbul Shopping
Fest (İSF) kapsamında düzenlenen Altın
Günü için Nuruosmaniye Caddesi’nde
başlayan kortej, Mehter Takımı eşliğinde
Kapalıçarşı’ya girdi. Tarihi çarşıda, festival kapsamında indirimde olan tektaş
yüzükler tanıtıldı. Altın Günü’ne özel
olarak tüm İstanbul genelinde zirkon
tektaş yüzük 399 TL yerine 129 TL’ye,
pırlanta tektaş yüzük ise 799 TL yerine
299 TL’ye satıldı. Etkinliğe İstanbul Ticaret Odası Başkanı & İSF İcra Kurulu
Başkanı İbrahim Çağlar, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Atayık, Mücevher İhracatçıları Birliği
ve Birleşmiş Markalar Derneği Yönetim
Kurulu üyesi Mustafa Kamar, İTO Kuyumculuk Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı, İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut, İstanbul
Shopping Fest Genel Müdürü Füsun Tavus, Atasay Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Kamer, Kapalıçarşı
Esnafları Derneği, Mahmutpaşa Esnaf ve
İşadamları Derneği, Nuruosmaniye Esnaf Derneği yetkililerinin de aralarında
bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.
22
Kapalıçarşı’nın kapısı İSF’ye 7-29 Haziran tarihleri arasında
açıldı
gerçekleştirilen İstanbul Shopping
İstanbul Ticaret Odası Başkanı&İSF İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar; “Altın Günü,
İSF’nin en önemli etkinliklerinden biri. Festivalin, esnaf tarafından da hissedilen bir
organizasyon olması adına bugün olduğu
gibi otellerimizden hamamlara, sokaktaki
simitçiye kadar yayılan geniş bir yelpazede
çalışmalar yapmaya devam edeceğiz. Festivalin her geçen yıl daha büyüyen bir değer
olacağına tanıklık edeceğiz.” diye konuştu.
Fest (İSF) kapsamında düzenlenen
“Altın Günü”, Kapalıçarşı’da
düzenlenen törenle açıldı. İstanbul
Kuyumcular Odası’nın da destek
verdiği Altın Günü’nde tektaş yüzükler
indirim fiyatlarla satıldı.
İbrahim Çağlar
Etkinlik kapsamında Kapalıçarşı, saat
22:00’a kadar açık kaldı. Kapalıçarşı’nın da
içerisinde bulunduğu tarihi yarımadada ticaretin kalbinin attığı sokaklar, İSF’ye özel
olarak süslendi. İSF’ye katılan tüketiciler,
katılımcı kuyumcuları vitrinlere asılan İSF
sticker’ı ve bayraklarla tespit edilebildi.
23
REKABET
“Rekabet politikası ve sivil toplum kuruluşları/teşebbüs
birlikleri ilişkisi” ni ele alan Altıncı Rekabet Mektubu
Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı
imzasıyla yayımlandı.
24
Nurettin Kaldırımcı
Rekabetçi Ortam
ve Rekabet Hukuku
“A
dil rekabet ortamının
oluşması, işlemesi ve kalıcılığı”, ilgili kamusal düzenlemelerin varlığı kadar, belki de daha fazlasıyla iş dünyasını
oluşturan yatırımcı, müteşebbis, yönetici
ve çalışanlar nezdinde rekabetçi anlayışın
yaygınlaşıp benimsenmesine bağlıdır. Bir
ülkede, serbest piyasa düzeni ve rekabetçi bir anlayışın benimsendiğinin, ekonomi
ve demokrasinin geliştiğinin ve dolayısıyla
hayat kalitesinin yükseldiğinin en anlamlı
göstergelerinden biri, devlet ve özel sektör
kuruluşlarının yanında “vakıflar, dernekler, sendika ve birlikler”den oluşan “sivil
toplum”un varlığı ve etkinliğidir. Özellikle, “kamu kurumu niteliğindeki meslek teşekkülleri” ve diğer “gönüllülük esaslı sivil
toplum örgütleri”nin, “kamu yönetiminin
demokratikleşmesi”, “katılımcı demokrasi”
ve “yönetime katılmanın kurumsallaşması”
gibi çağdaş eğilim ve değerler bakımından
stratejik bir görev ve sorumluluk ifa ettiklerini kabul etmek gerekir. Bu açıdan,
özellikle ekonomik aktörler tarafından
oluşturulan sivil toplum kuruluşları ve
teşebbüs birlikleri, “rekabetçi yaklaşımın
gerektirdiği oyun kurallarına ya da rekabet
hukukuna uyum” konusuna ağırlık vermek, özen göstermek durumundadır.
Günümüz dünyası, bilgi birikimi, iletişim
ve ulaşım imkanları göz önüne alındığında
bir bakıma “küçülmüş”, diğer yandan da
toplumlar, ülkeler ve işletmeler arasındaki
rekabetin had safhaya vardığı bir arenaya dönüşmüştür. Ayakta kalmanın, kalıcı
olmanın yolu, yarışta geride kalmamak-
Nurettin Kaldırımcı
25
REKABET
veya kamu yönetimi tarafından belirlenir.
Bunun diğer adı, “rekabet hukuku”dur.
tan, diğer bir deyişle “rekabet gücü”nden
geçmekte, her alanda daha iyi olmak için
hazırlıklı olmak ve çaba göstermek zorunluluk arz etmektedir. Rekabet, ülkeleri ve
firmaları iyi yönetime, verimli olmaya, teknoloji geliştirmeye, kaliteli ve düşük bedelle daha fazla ürün ve hizmet sunmaya
yönelten, yani, onların “rekabet gücü”nü
artıran çok önemli bir süreçken, aynı zamanda zahmetli bir var olma yarışı olması
yönüyle de kaçınılmaya çalışılabilecek bir
süreçtir. İşte bu nedenle, rekabet ortamının kendiliğinden oluşmasının zor olması
adil ve objektif kuralların kamu yönetimi
tarafından konulmasını gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla, rekabetçi ortamda herkesin uyması gereken “oyun kuralları”, devlet
26
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u uygulamakla görevli olan
Kurumumuzun misyonu, “ülkemizde rekabet ortamının sağlanması, korunması ve
geliştirilmesidir.” Bu bağlamda, yatay veya
dikey anlaşmalar yapılması ya da hakim
durumun kötüye kullanılması gibi yollarla
rekabetin kısıtlanması veya engellenmesine mani olmak, birleşme devralma denetimi yaparak kaynakların etkin kullanımına
katkıda bulunmak, kurumsal misyonumuzun ana unsurlarını teşkil etmektedir.
Bunun gibi, rekabet ihlallerinin soruşturulması ve gerektiğinde idari para cezası
verilmesi, ihtiyati tedbir kararı alınması ile
muafiyet ve menfi tespit incelemelerinin
yapılması da Kanun’un doğrudan uygulanması anlamına gelecek türden faaliyetlerdir
ve Kurumumuzun görevleri arasındadır.
Kanunla tanımlanmış bu görevimizi yerine getirirken, rekabet ihlallerini önlemek
amacıyla sadece soruşturma açıp gerekirse ceza vermek yeterli olmamakta, bunun
yanında rekabetçi anlayışın kamu ve özel
sektör dünyasında benimsenip anlaşılması
ve desteklenmesi için “rekabet savunuculuğu” yapmak da aslî görev ve sorumluluklarımız arasına girmektedir.
Rekabet Hukukunda Teşebbüs Birlikleri: Odalar, Dernekler, Birlikler…
Rekabet Kanunu’nun muhatabı küçük büyük bütün işletmeler ya da “teşebbüsler”dir.
Herhangi bir mal veya hizmet piyasasında
ekonomik faaliyette bulunan iktisâdi birimler, gerçek veya tüzel, özel veya kamu
kişiliği niteliğinden bağımsız şekilde “teşebbüs” olarak nitelendirilmekte ve rekabet
kurallarına uygun davranmakla yükümlü
kılınmaktadır. Rekabet Kanunu’yla getirilen kuralların temel muhatabı teşebbüsler
olmakla birlikte, “teşebbüs birlikleri”ne de
bir takım sorumluluklar getirilmektedir.
Kanun, teşebbüslerin belirli amaçlar için
bir araya gelerek oluşturdukları, tüzel kişiliği olsun olmasın, her türlü birliği “teşebbüs birliği” olarak nitelendirmektedir.
Bu çerçevede, bir piyasada faaliyet gösteren gerçek ya da tüzel kişi tüm ekonomik
aktörlerin oluşturduğu her türlü “vakıf,
oda, dernek, birlik, federasyon ya da konfederasyon” gibi yapıların, Rekabet Kanunu çerçevesinde teşebbüs birliği olduğunu
belirtmek gerekmektedir.
Teşebbüs birliklerinin icra edebileceği en
önemli fonksiyonlardan biri “kendi kendini düzenleme-self regulation”dir. Her
alanın, devletin koyduğu kurallarla düzenlenemeyeceği, düzenlense bile bunun
topluma önemli maliyetler getireceği çağdaş dünyanın kabul ettiği bir olgudur. Dolayısıyla, âdil rekabet ortamını oluşturacak
kurallara uygun davranılması yönünde
üyelerini teşvik etmesi ve bu yönde “iş
ahlâkı ilkeleri/ “etik kodlar” oluşturması,
sivil toplumun itici gücü olan teşebbüs birliklerinden beklenmektedir. İyi yönetilen,
rekabet gücüne sahip, çağın gereklerine
uyum sağlayabilen ve rekabet kuralarına
uygun hareket eden teşebbüs/işletmelerin, aynı zamanda ait oldukları toplumun
ve ekonominin gücünü temsil ettikleri ya
da yansıttıkları açıktır. Rekabet Kanunu
çerçevesinde, bir “teşebbüs birliği/meslek
örgütü”nün, hem kendisinin hem de üyelerinin yapması gerekenleri üç başlık altında toplamak mümkündür:
ya da yetki olmaması durumunda- özellikle şu hususları gözetmelerinde fayda bulunmaktadır:
-Teşebbüs birliği, kendi üyelerinin satış fiyatları ve diğer satış koşulları konusunda
nasıl davranacaklarına ilişkin ya da üyelerinin faaliyet alanlarını kısıtlayan kararlar
almamalı,
-Sahip olunan bilgiler ve yetkiler, üyeler
arasındaki rekabeti etkilemek üzere kullanılmamalı,
-Teşebbüs birliği toplantılarında, üyeler
fiyat, satış koşulları, pazar paylaşımı/müşteri paylaşımı gibi konularda görüşmeler
yapmamalıdır.
İkincisi, yöneticiler, teşebbüslerin aralarındaki rekabeti bozucu anlaşma yapma
konusunda vakıf, oda, dernek ve birliklerin bir platform olarak kullanılmasına müsaade etmemelidir. Üçüncüsü, vakıf, oda,
dernek ve birliklerin yönetim ve yöneticileri, rekabet kurallarına uyum konusunda
üyelerini bilgilendirmeli, gerekirse onlara
danışmanlık yapmalıdır. Bu çerçevede,
Kurumumuzun internet sitesindeki Rekabet Hukuku Uyum Programı’ndan yararlanmak, teşebbüs birlikleri ve üyelerinin,
rekabet kurallarına uyumunu sağlayacak
iyi bir başlangıç olabilir.
Rekabet Kurumu, rekabet savunuculuğu
görevi kapsamında iş dünyasından gelen
ve ülkemizde rekabet kültürüne katkı sağlayacak talepleri büyük bir memnuniyetle karşılamaktadır. Bunun için, yapılacak
tüm çalışmalarda Rekabet Kurumu’nun
tüm teşebbüs birliklerimize gereken ilgiyi
göstereceğini, elinden gelen katkıyı sağlayacağını taahhüt ediyoruz.
Birincisi, teşebbüs birlikleri, Rekabet
Kurumu’nun inceleme ve yaptırımlarına
maruz kalmamak için piyasalarda rekabeti bozma veya kısıtlama amacı ya da etkisi
olan karar ve uygulamalardan uzak durmalıdır. Bu çerçevede, teşebbüs birliklerinin –aksini öngören açık bir yasal dayanak
27
ÜST KURUL
i
Üst Kurul,
Köklü sorunlara çözüm önerileri geldi
çalışmaya
başladı!
İstanbul Kuyumcular Odası
(İKO) Yönetimi’nin sektörün
önde gelen isimlerinden
oluşturduğu Üst Danışma
Kurulu meyvesini vermeye
başladı. Kuyumcular Odası’nın
Danışma Kurulu üyelerine
verdiği iftarda sektörün önemli
sorunlarına köklü çözüm
önerileri getirildi.
28
stanbul Kuyumcular Odası’nın ihtisas
komisyonlarının yanı sıra görüş, düşünce ve deneyimlerinden faydalanmak
üzere oluşturduğu Üst Danışma Kurulu,
olumlu sonuçlar vermeye başladı. Kuyumcular Odası’nın Zerger Restoran’da “Üst Danışma Kurulu’na verdiği iftarda sektörün
köklü sorunlarına çözüm önerileri gündeme getirildi. Yemekte, ÖTV, fiktif karların
vergilendirilmesi, kredi kartlarına taksit yasağı gibi güncel sorunların yanı sıra yurt içi
ve yurt dışında alım-satım işlemlerinin belgelendirilmesi ve altın takozlarında yaşanan
iridyum sıkıntısı konuları ele alındı.
İşler:
Sektöre fayda sağlayacak çalışmalar
yapıyoruz!
İftar davetine katılımlarından dolayı Üst
Danışma Kurulu üyelerine teşekkür ederek
söze başlayan İstanbul Kuyumcular Odası
Başkanı Norayr İşler, Üst Kurul’a neden ihtiyaç olduğunu anlattı:
“Biz, 40 kişiden oluşan Üst Danışma Kurulu oluşturduk. Ancak, yoğun gündemden
dolayı bir araya gelemedik. İKO Yönetimi
olarak işin içinden çıkamadığımız, sektör
adına paylaşmamız gereken bazı noktalarda
sizin görüş, değerlendirme ve deneyimleri-
nizden faydalanmak istiyoruz. Bu kurulda,
sadece sektörün lokomotif firmaları değil,
bilgisine güvendiğimiz, fikirlerini benimsediğimiz kişiler yer alıyor. Yönetim olarak
Üst Kurul’un görüşlerine her zaman ihtiyaç duyduğumuzu da belirtmek isterim.
Gündeme getirilen sorunlar ışığında Üst
Kurul’un öneminin bir kez daha ortaya çıktığını söyleyebiliriz.”
İKO Başkanı İşler, Kurul üyelerine sektör
için büyük önem taşıyan kredi kartına taksit yasağı konusunda “Oda” olarak yaptıklarını da dile getirdi:
“Kredi kartlarındaki taksit yasağının kaldırılması için BDDK Başkanı’yla iki kez
Ankara’da görüştük. Sıkıntıyı kendisine
çok iyi anlattığımızı düşünüyoruz. BDDK
Başkanı Mukim Öztekin de, “kuyumcular,
haksızlığa uğradılar” diyor. Bu toplantılarda bize, ‘Şu anda bir şey yapılamayacağını;
ancak zaman içerisinde kuyumcuların da
bu taksitlendirme sistemine dahil olacağını
söylüyor. Taksit yasağının kaldırılması için
Nuruosmaniye’de basın açıklaması yaptık.
İkinci açıklamayı Kuyumcukent’te yapmayı planladık; ancak Soma felaketi nedeniyle
iptal etmek zorunda kaldık. Taksit yasağıyla ilgili talebimizin Sayın Başbakanı’mızın
masasında olduğunu söyleyebiliriz.”
İşler, konuşmasında sektörün geleceğine
ipotek koyan mevcut vergilendirme sisteminin değiştirilmesi çok yoğun bir çalışma yürüttüklerini ve çözüm önerilerinin Meclis’te
görüşülen Torba Yasa Tasarısı’na girmesini
için uğraş verdiklerinin altını çizdi:
“Biz inanıyoruz ki, ÖTV konusu çözülecek. Konuyla ilgili olarak haftada birkaç kez
Ankara’ya gidip geliyoruz. Torba Yasa’da
bir şeylerin çıkması için ciddi bir şekilde
baskı oluşturuyoruz. İthalatı teşvik eden,
hammaddeye vergilendirilen sistemin kaldırılması için pazar günleri de dahil yoğun
bir tempoyla çalışıyoruz.
Yönetim olarak sektörün; ancak köklü çözümlerle bir yere geleceğine inanıyoruz.
Vergi konusu da bunlardan biri… Bu sorunu aşabilirsek sıra taksit yasağı ve fiktif karlara gelecek. Ben, geçen İKO Yönetimi’nde
de görev aldım. Evet çalıştık; ama belki bu
temponun 10’da biriyle çalıştık. Bunu da
gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Günün
yarısını burada geçiren yönetim kurulu
üyelerimiz var. Her konuyu tek tek ele alıyorlar. Yönetim Kurulu üyelerimle gurur
duyuyorum. Dört yıllık görev süresince
ciddi projelere imza atacağımıza inanıyoruz. Oda’nın duruşunu da ciddi bir boyuta
taşımak istiyoruz. Sektör için göğsümüzü
siper ettik. Büyük küçük ayrımı yapmadan
herkese faydalı olabilecek şeyler için uğraşıyoruz.”
Öztepe:
İKO Yönetimi’ni tebrik ederim!
İftar yemeğine katılan İstanbul Kuyumcular
Odası eski başkanlarından Mustafa Yılmaz
Öztepe, sektörü buluşturan bu tür toplantıların büyük önem taşıdığını belirterek, söz
konusu toplantıların devam etmesi talebinde bulundu:
“Gerçekten burada tüm İKO Yönetim
Kurulu’nu tebrik ediyorum. Aynı zamanda
devamını da diliyorum. Güzel bir şey. Bu
güzel iftar yemeğinde bizi bir araya getiren
yönetime şükranlarımı sunuyorum.”
Halaç:
Mal kapıdan çıkmadan korumak lazım!
İstanbul Altın Rafinerisi ve Kuyumcukent
Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç,
sektörde güvenle yapılan ticaretin geçmişte
kaldığını belirterek, mal kapıdan çıkmadan
çeşitli belge ve sözleşmelerle korumanın
büyük önem taşıdığına işaret etti:
“Sektörümüzde ne yazık ki 15-20 yıl önceki gibi güven ve dürüstlük yok. Bugün,
sağlam ve büyük bildiğin firmalarla da sorun yaşayabiliyorsun. Eskiden bir hakem
sistemi vardı, karar verilince herkes uyardı. Günümüzde ise borçlu ödemem diyor,
mahkeme ise ticari vakia belgen var mı diye
soruyor. Senet alıyorsun, borçlu, savcıya
zorla senet aldı diye seni şikayet ediyor. En
güzeli belgeli çalışmaktır. Bir fatura, irsaliye, bir geçmişinin olması, banka üzerinden
bir havalenin transferinin olması, senin o
müşteriyle ilişkinin belgelenmesi gerekiyor.
Çek, senet ve gayrimenkul ipoteği alınma-
29
ÜST KURUL
lıdır. Verdiğin altın için açık fatura kes ve
ver. En güzeli peşin çalışmaktır. Adam kötü
niyetliyse mal kapıdan çıktığı zaman sana
gramını geri vermez. Mal kapıdan çıkmadan korumak lazım.”
Halaç:
İridyum sıkıntısı, dört dokuzla çözülecek!
İftar yemeğinde Özcan Halaç’a, altın takozlarında son dönemde yaşanan iridyum sıkıntısı ve bu sorunun nasıl aşılacağı soruldu. İridyumlu takozlarda uzak durduklarını belirten
Halaç, dört dokuz olarak da adlandırılan
999,9 saflık derecesindeki altına dönülerek
sıkıntının aşılacağını dile getirdi:
“İridyum, yok olması zor bir metal. Ayar ve
laboratuvar ortamında altın gibi karakteristik özellikleri var. İridyumla olan takozlardaki sıkıntı, takozun ayarına bakıldığında
iridyumun altın olarak algılanmasından
kaynaklanıyor. Ancak, iridyumun fiyatı altının üçte biri… Rafineriye geldiği zaman
da haliyle ayara göre, altın isteniyor. Rafine,
rafinaj işleminde takozun içerisinde iridyum kadar altını eksik alıyor. Küpelasyon
ve titrasyon ayar sistemiyle iridyum ortaya
çıkarılamıyor. Ancak, Xrf cihazıyla 75 element gibi iridyum tespit edilebiliyor.
Bu makinenin göstermiş olduğu iridyumların altın değerinden düşerek kabul edilme
durumu var. Ama, yine riskli… İridyum,
30
başımıza bela olmuş durumda. Sektörün;
artık yavaş yavaş 9,999’a geçmesi lazım.
Kaliteli üretim en saf altından yapılmalıdır.
Sektör mensuplarının bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Arada fazla bir fiyat farkı
da yok. İstanbul Altın Rafinerisi olarak pek
iridyum takoza da bulaşmak istemiyoruz.
İridyumlu takozlardan uzak durmaya çalışıyoruz. En güzeli 9999’a dönmektir.
Topaloğlu:
Her ülke için ayrı satış sözleşmesi hazırlıyoruz!
Üst Danışma Kurulu üyesi İtalgold Yönetim
Kurulu Başkanı Haşmet Topaloğlu, yurt
dışında veresiye satışlarda hazırladıkları
sözleşmelerle yüzde 98 oranında başarıya
ulaştıklarını belirterek, söz konusu sözleşme örneklerini sektörle paylaşmaya hazır
olduğunu açıkladı:
“Yurt içi ve yurt dışında veresiye sattığımız ürünler konusunda herkesin sıkıntısı
vardır. Biz, bu sıkıntıyı bazı tedbirlerimizle yüzde 98 aştık. İhracat yaptığımız yurt
dışı müşterilerimizle kendi aramızda ürünü
satma şekli, vadesi, ödeme şekli, ödemediği takdirde cezası şeklinde sözleşme yapıyoruz. Bu sözleşmeye göre, ürün bedeli
anlaşılan döviz cinsine de çevrilebiliyor.
Müşteri, kötü niyetliyse itiraz ettiği bazı
noktalar oluyor. Müşterinin ödeme şekline
göre sözleşmeyi hazırlıyoruz. Mal teslimin-
Haşmet Topaloğlu
Erol Ulusoy
de imzalatıyoruz, müşterinin pasaportunun
fotokopisini alıyoruz. Bazı kötü niyetli kişiler de imza atmak istemiyor. Sözleşmeye
imza atan kişi, dürüst kişi oluyor. Vadesi
geldiği zaman ödüyor. Niyeti kötüyse bile
bunu yapmak istemiyor. Çünkü, attığı imza
nedeniyle ülkesinde sıkıntı yaşamak istemiyor. Bu konuya İKO Eski Başkanı Alaattin Kameroğlu’na anlattım ve İhracatçılar
Birliği’nde de dile getirdim. Her ülkenin
yasalarına göre sözleşme hazırlıyoruz. Bu
sözleşmeyi de burada ürün satarken yaparsanız, karşı tarafa imzalatırsanız hiçbir
sıkıntı olmaz. Hiç olmazsa kendinizi sağlama alırsınız, içiniz rahat eder. Bizde birçok
ülke için hazırlanan sözleşme örnekleri var.
Bu örnekleri sektöre paylaşmaya hazırız.”
Ulusoy:
Sözleşmelere tahkim şartı eklenmeli!
Ulusoy Hukuk Bürosu’nun sahibi avukat
Prof. Dr. Erol Ulusoy, hazırlanacak sözleşmelerin tüm ülkelerde geçerli olması için
tahkim şartının da eklenmesi gerektiğini
dile getirdi.
“Genel işlem şartları dediğimiz her satışta
kullanabileceğimiz tek sözleşme olacak, ya
da her müşteriyle yapacağımız özel koşullara
göre sözleşme hazırlanması gerekiyor. Eğer
bunu ülkelere göre yapacaksanız, her ülkenin hukukuyla ilgili ayrı ayrı bir danışmanlık
alıp, farklı ülkelere göre ayrı sözleşme taslağı
Sevan Bıçakçı
hazırlamanız lazım. Ama, biz bu satış sözleşmesine Türk hukuku uygulanacak diye bir
hüküm koyarsak, Türk hukukuna göre tek
tip bir sözleşme hazırlayabiliriz. Örneğin; biz
burada alacağımızın varlığına hükmeden bir
mahkeme kararı aldık, ondan sonraki adım,
bu hükmü o ülkede icra etmek olacak. Bu
anlamda eğer talep olursa her ülke için en
fazla ihracat yapılan 7-8 ülkeye göre bir çalışma yapılabilir. Sözleşmede önemli olan
belirtilen ürünü teslim etmemizdir. O satış
sözleşmesinin icra edildiği bir belgeyle ispatlanması lazım. Hak aramanın iki yolu vardır.
Devletin yargı erki aracılığıyla yane mahkemeler… Bir diğeri de tahkimdir. Alacağımız
tahkim kararını 127 ülkede uygulayabiliriz.
Ama, Türk mahkemesinin verdiği kararı, ikili anlaşmalar varsa uygulatabilirsiniz. Bu nedenle satış sözleşmelerine tahkim koşulunu
mutlaka koyulmalıdır. Tahkim yolu pahalıdır; ancak uyuşmazlık konusu daha hızlı çözümlenir. Yurt içindeki büyük montanlı satış
sözleşmelerinde de biz tahkimi öneriyoruz.”
Bıçakçı:
Küçük esnaf da bilinçlendirilmelidir!
Yemeğe katılan Üst Danışma Kurul üyesi,
dünyaca ünlü mücevher tasarımcısı (sadekar) Sevan Bıçakçı, belgeli çalışmanın
zorunlu hale geldiğini belirterek, alım- satımdaki sözleşme sisteminin küçük esnafa
da iyi anlatılmasının büyük önem taşıdığını
vurguladı.
31
ÜST KURUL
Vedat Ant
Barış Lek
Boğos Sıradağ
Ant:
racat yapıyor. Nereye gittiğini bilmiyorlar.
Coşer Kuyumculuk firmasının sahibi Vedat
Ant, sektörün satış ve pazarlama konusunda sıkıntı yaşadığını belirterek, Dubai piyasası konusunda uyarılarda bulundu:
larımız, Dubai pazarına çok bel bağladılar.
Kapıdan dışarı çıktığında bu altın senin değil. Dubai’ye tonlarca altın gidiyor. Ve alışveriş yapılan tüccarlar ülkenin yerlisi değil.
Muhatap yok, kimse kimseyi tanımıyor. Bu
düzende kilolarca altını veriyor insanlar.”
Rusya krizinin benzeri Dubai’de yaşa- Doldur boşalt sistemi gidiyor. Sonu hayırlı
olur umarım. İç piyasada bunalan arkadaşnabilir!
“İnşallah yıllar önceki Rusya krizinin benzerini Dubai’de yaşamayız. Burada çok büyük
kayıp olacağı kanaati var bende… Bu en
büyüğünden en küçüğüne kadar bilhassa
küçük atölyecileri çok vuracak. Küçük atölyeciler, Dubai’ye üçüncü şahıslar için ih-
Lek:
Sektör, sözleşme konusunda bilgilendirilmeli!
Sina Montür & Diamond firmasının sahibi
Barış Lek, sektörde ödeme ve güven konusunda sıkıntı yaşandığını hatırlatarak, yurt
içinde esnaftan evrak istendiğinde sıkıntı
oluşabileceğini belirtti. Lek, satış sözleşmelerinin İstanbul Kuyumcular Odası ve ilgili
devlet kurumları tarafından hazırlanması
gerektiğine inandığını söyledi.
Sıradağ:
Belgeli sisteme acilen geçilmeli!
Kuyumculuk sektörünün zor bir dönemden geçtiğini belirten Franco Fontana’nın
sahibi Boğos Sıradağ, “Sorunlarımızın çoğu
belgeli, faturalı sisteme geçilmesiyle aşılabileceğine inanıyorum. Keşke yarın her şey
faturalı, imzalı, irsaliyeli ve mühürlü olsa…
İç piyasada da öncelikle bunu yapmamız lazım.” diye konuştu.
32
indirim!
Patentli üretim yapana
yüzde 50 vergi indirimi!
19 Şubat 2014 tarihli 6518 Sayılı Kanun’daki (Torba
Kanun) yapılan yeni düzenlemeye göre patentli
üretim yapan şirketlerin yararlanacağı yüzde 50 vergi
indiriminden, Ar-Ge çalışması yapmayan; ama patent
kiralayan firmalar da yararlanacak.
6
518 Sayılı Kanun’da yapılan değişiklikle, patentle korunan buluşların ticarileştirilmesi ve üretimi için
önemli vergi teşvikleri getiren düzenlemenin 19 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe girmesiyle Türkiye’deki Ar-Ge ve
yenilik faaliyetlerinin Türkiye ekonomisine katkı yapması yolunda büyük bir adım
atıldı. Yeni kanuna göre, patent hakkının
kiralanması (lisanslanması), devri veya
satışı sonucunda elde edilen kazançlarla patentli buluşun üretime konu olacak
şekilde pazarlanması sonucunda elde edilen kazançların yüzde 50’si için kurumlar
vergisi ve gelir vergisi alınmayacak. Bu
düzenlemenin getirdiği vergi avantajının,
sadece Ar-Ge yapan şirketler için geçerli
olmadığını belirten Destek Patent AR-GE
Eğitim Danışmanı Hakan Özcan, kendisine ait patenti olmayan; ancak başkasından
patent belgesini kiralayarak üretim yapmak isteyen yatırımcı veya girişimcilerin
de vergi teşvikinden yararlanabileceğinin
altını çiziyor. Özcan, kanunda yer alan
yüzde 50 vergi indirimi avantajlarının 01
Ocak 2015 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacağını hatırlatarak, şirketlerin gerekli hazırlıkları bu tarihten önce
yapmalarının hayati önem taşıdığına dikkat çekti.
33
EĞİTİM
Meslek standartları için
çalışmalar sürüyor
A
Türk kuyumculuk sektörünün temsil
kuruluşları, Avrupa Birliği’ne uyum
kapsamında, kuyumculuk meslek
standartlarının belirlenmesi için
çalışmalarını sürdürüyor.
34
vrupa Birliği’ne uyum kapsamında, 2006 yılında kurulan Mesleki
Yeterlilik Kurumu (MYK) bugüne
kadar birçok mesleğin standardını belirledi. Kuyumculuk için ise geçtiğimiz
aylarda, sadece TESK tarafından ustalık kategorisinde standartlar tespit edilmişti. Geri
kalan kategorilerde ise mesleki standartlar
belirlenmedi. Bu gelişme üzerine İstanbul
Kuyumcular Odası Eğitim Komitesi, İstanbul
Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi ve Mücevher İhracatçıları Birliği harekete
geçti. Sektörün temsil kuruluşları, konuyla ilgili birçok toplantı gerçekleştirdi. Söz konusu
toplantıların sonuncusu İstanbul Kuyumcular Odası’nda yapıldı. Toplantıya İKO Eğitim
Komitesi üyeleri, İTO Kuyumculuk Meslek
Komitesi, Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ve sektör mensupları katıldı. EDUSER Eğitim Kariyer ve
Mesleki Yeterlilikler Danışmanı Hayrünnisa
Saldıroğlu, toplantıda katılımcılara mesleki
standartların belirlenmesinde izlenecek yol
haritası konusunda bilgi verdi.
35
KREDİ
Krediniz için
teminat KGF’den!
Kredi Garanti Fonu (KGF)
İstanbul Şube Müdürü Bülent
Atmaca, İstanbul Kuyumcular
Odası’nda düzenlenen
toplantıda kuyumcu esnafına
Kredi Garanti Fonu’nun krediler
için verdikleri teminatları
anlattı.
i
stanbul Kuyumcular Odası (İKO), sektörün önünü açacak ve destek olacak
çalışmalara öncülük etmeyi sürdürüyor.
İKO Başkanı Norayr İşler ve Yönetim
Kurulu üyeleri bu kapsamda, Kredi Garanti
Fonu (KGF) İstanbul Şube Müdürü Bülent
Atmaca’yı konuk etti. Atmaca, İKO Zerger
Restoran’daki toplantıda kuyumcu esnafına
banka kredilerine verdikleri teminatlar konusunda bilgi verdi.
Kredi Garanti Fonu (KGF)
Bülent Atmaca - Norayr İşler
36
Kredi Garanti Fonu, küçük ve orta ölçekli
işletmelerin banka kredisine ulaşması için
kefalet vererek firmaların yatırımlarının ve
işletmelerinin finansmanında banka kredisi kullanmalarını mümkün hale getiriyor.
Özellikle yeni ve küçük işletmelerin banka
kredisine ulaşımını engelleyen yüksek teminat sağlama zorunluluğunu kolaylaştıran sistem Türkiye’de sadece Kredi Garanti Fonu
tarafından uygulanıyor. KGF, KOBİ’lere verdiği kefalet ve üstlendiği riskle uzun vadeli
ve uygun maliyetli kredilerden küçük işletmelerin yararlanmasını mümkün hale getiriyor. Bu sayede girişimcilik teşvik edilerek
ekonomik kalkınmaya katkı sağlanıyor.
Nasıl başvurulur?
KGF teminatından yararlanabilmek için bankanıza, KGF kefaletinden yararlanmak istediğinizi
bildirmeniz ve dosyanızın KGF’na gönderilmesine
muvafakat etmeniz yeterli. Banka tarafından kredi
başvurunuz uygun bulunduğu takdirde bize iletilen kefalet talebiniz yaklaşık 2 hafta içerisinde sonuçlandırılmaktadır.
Kefaletin maliyeti nedir?
Kefalet talebinde bulunan firmaların değerlendirmeye alınabilmesi için, maktu bir inceleme ücreti alınır. Talebin uygun bulunması ve kredinin
KGF’nin kefaleti ile kullanılması durumunda da,
kredi vadesi boyunca her yıl peşin olarak, kefalet bakiyesi üzerinden, kefaletin nakdi, gayri-nakdi
veya diğer özelliğine göre, yıllık %1 ile %2 arasında değişen oranlarda komisyon alınır.
Kefalet limiti ne kadardır?
Bir KOBİ için kefalet üst limiti 1.000.000.- TL, bu
KOBİ’nin doğrudan ya da dolaylı olarak risk grubu oluşturduğu işletmeler için ise kefalet üst limiti
1.500.000.-TL’dir.
Hangi tür kredilere kefalet verilir?
•Yeni İş Kurma
•Mevcut Tesisin Genişletilmesi
•Hammadde Temini
•Yeni Teknoloji Kullanımı
•Yeni İş Yerine Taşınma
•Nakit Sıkıntısını Giderme
•İhracatın Finansmanı
•İthalatın Finansmanı
•Teminat Mektubu Amaçlı Krediler
•Finansal Kiralama
•KOBİ’lerin Kullandığı Diğer Nakdi ve Gayrinakdi
•Krediler
KGF kimlere teminat veriyor?
KOBİ’ler, esnaf, sanatkâr, çiftçi, tarımsal işletme sahipleri, İmalat dışında hizmetler ve madencilik sektörü, kadın ve genç girişimciler de kapsam içinde.
KGF riskin ne kadarını üstlenir?
Riskin paylaşımı ilkesine göre çalışan Kredi Garanti Fonu, kredinin en çok % 80’ine kadar kefalet
vermektedir.
37
PERAKENDE
Perakende Komisyonu,
Maltepe ve Sancaktepe’de
esnafla buluştu
G
eçtiğimiz aylarda çeşitli semtlerden
gelen perakendeci esnafıyla İstanbul Kuyumcular Odası’nın (İKO)
merkez binasında buluşan İstanbul
İKO Yönetimi, şimdi de ilçelerde bulunan
kuyumcularla bir araya gelmeye başladı. İstanbul Kuyumcular Odası Perakendeciler
Komisyonu, bu kapsamda ilk toplantısını
Maltepe Niyazi Bey Restoran’da yaptı. İKO
Maltepe Temsilcisi Nurettin Vakur’un katkılarıyla yapılan toplantıya İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Yardımcısı ve Perakende
Komisyonu Başkanı Mustafa Tiryaki, İstanbul Kuyumcular Odası Başkan Yardımcısı ve
Perakendeciler Komisyonu Üyesi Can Gezer
ve Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık katıldı. Komisyon’un ikinci toplantısı ise
Sancaktepe’de (Sarıgazi) yapıldı. Bölgenin
38
Mustafa Tiryaki
önde gelen kuyumcu esnaflarından Şükrü
Yalçın ve Şeref Eryılmaz’ın organize edilmesine destek verdiği toplantıya İKO Perakendeciler Komisyonu Başkanı Mustafa
Tiryaki, İKO Yönetim Kurulu ve Komisyon
üyesi M.Emin Alkan, İKO Yönetim Kurulu
üyesi Murat Turaç, İKO Denetim Kurulu
üyesi Orhan Güler, İKO Genel Sekreteri
Dilara Halavurt, İKO Genel Koordinatörü Nalan Çatalbaş ve Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık hazır bulundu. To-
kat Kızıldere Derneği’nde gerçekleştirilen
toplantıya Sarıgazi, Çekmeköy, Samandıra ve Yenidoğan kuyumcu esnafı katıldı.
Maltepe ve Sancaktepe’deki toplantılarda, Perakende Komisyonu Başkanı Tiryaki, perakendeci yönelik projeleri ve İKO
Yönetimi’nin mevcut sorunlara yaklaşımı
konusunda bilgi verdi.
Tiryaki:
Vitrin ve tezgahta ürün bırakmayın!
Tiryaki, Oda olarak bugüne kadar İstanbul
Valisi, İstanbul Emniyet Müdürü, İstanbul
Emniyeti’nin ilgili birim müdürleri ve Fatih
İlçe Emniyet Müdürü’yle görüştüklerini ve
bu görüşmelerde kuyumcu güvenliğini ve
alınacak önlemler konusunu gündeme getirdiklerini söyledi. Komisyon Başkanı Tiryaki,
İstanbul Kuyumcular Odası
Perakendeciler Komisyonu,
Maltepe ve Sancaktepe’de
kuyumcu esnafıyla bir
araya gelerek sorunlarını
dinledi.
soygun, gasp ve hırsızlık olaylarını önünün
alınması konusunda kuyumcuların dikkat
etmesi gereken konular olduğunu hatırlattı
ve şunları söyledi:
“Yönetim olarak göreve gelir gelmez emniyet
teşkilatının ilgili birim müdürlerini ziyaret
ettik. Birim müdürleri, esnafın güvenlikle
ilgili eksikliklerinin olduğunu bize ilettiler.
Emniyet yetkilileri bu görüşmelerde, esnafın
kamera ve alarm sistemleri konusunda yeterince donanımlı olmadığını, kullanılan kasaların da darbelere karşı yeterince dayanıklı
olmadığını belirttiler. En önemli uyarıları ise
şu oldu; işyerlerinizin banko ve vitrinlerde
kalan ürünlerin toplanmamasından dolayı
bu tür hırsızlık vakalarının daha çok yaşandığını söylediler. Emniyet birimleri, bundan
sonra yapacakları denetimlerde banko ve
39
PERAKENDE
tezgah üstlerinde ürün bırakan esnaf için cezai işlemlere başvuracaklarını açıkladılar. Bu
konuda işyeri kapatma veya ruhsat iptaline
kadar gideceklerini getirdiler.”
Tiryaki:
Taksit yasağının kaldırılması için çalışıyoruz
Maltepe ve Sancaktepe’deki esnaf buluşmasında Tiryaki, 1 Şubat 2014 tarihinde itibaren uygulanmaya başlayan kuyumculukta
kredi kartlarındaki taksit yasağı ve bu konuda İKO’nun yaptığı çalışmalar hakkında da
bilgi verdi:
“Elimizde verilen gösteriyor ki taksit yasağı
satışlarımızı yüzde 50 oranında düşürdü.
Biz, yönetime geldiğimizin ertesi günü daha
mazbatalarımızı almadan taksit yasağının
geri çekilmesi konusunda çalışma başlattık.
Sektörün önde gelen isimleri ve hukukçularla görüştükten sonra konuyu BDDK
Başkanı’na götürdük ve bu yasağın geri çekilmesini istedi. Sunduğumuz gerekçeler ve
yasağın piyasadaki olumsuz yansımalarını
bir raporla sunduğumuz BDDK, bu konuda bize hak verdi. Ancak, bugüne kadar
herhangi bir düzenleme olmadı. Konunun
takipçisi olmayı sürdüreceğiz. Söz konusu
yasakla ilgili yürütmeliğin durdurulması için
de Danıştay’a iptal başvurusu yaptık.”
40
Dijikur ekranları da gündeme
geldi
İKO Yönetimi’nin Maltepe ve Sancaktepe’de
kuyumcu esnafıyla yaptığı toplantılarda Online Fiyat Takip Panosu konusu da gündeme geldi. Norayr İşler başkanlığındaki İKO
Yönetimi, Dijikur firmasıyla yaklaşık iki yıl
önce perakendeci esnafı için başlatılan Online Fiyat Takip Panosu’yla ilgili Dijikur yetkilileriyle masaya oturmuş ve Fiyat Takip
Panoları’nın mağazalara ilk kurulumundan
ücret alınmaması konusunda anlaşma sağlamıştı. Ancak, ücretsiz kurulumun gerçekleşmesi için işyerlerinde Led Tv ekranı
ve internet bağlantısının olması gerekiyor.
Perakendeci esnafı, bundan sonra sadece
Dijikur’a yıllık hizmet ve servis bedeli olan
95 TL’yi ödüyor. Toplantılarda Dijikur İstanbul Sorumlusu Ekrem Varlık, Fiyat Takip
Panosu konusunda esnafa bilgi verdi.
41
İKO’DAN
Ayhan Güner
İthal malları,
İKO ve Darphane
kontrol etmeli!
İstanbul Kuyumcular Odası’nın verdiği
iftara katılan Mücevher İhracatçıları
Birliği Başkanı Ayhan Güner, yetkili
ayarevleriyle ilgili olarak, firmaların
ithal ettiği malları kendilerinin kontrol
etmesinin yanlış olduğunu söyledi.
42
i
stanbul Kuyumcular Odası (İKO)
Yönetimi, Mücevher İhracatçıları Birliği için İKO Zerger Restoran’da iftar
verdi. İftar yemeğine İKO Yönetimi
ve İhracatçılar Birliği Yönetimi katıldı.
Yemekte, sektörün gündeminde yer alan
sorunlar ele alınırken, yetkili ayarevleri
konusu da gündeme geldi. Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner,
ithal mallara expertiz raporunun İstanbul
Kuyumcular Odası ve Darphane tarafından verilmesi gerektiğini belirtti ve konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“İthalatta gelen malların çoğu kırmızı
noktaya düşüyor. Eğer, ithal edilen ürün
gerçek değilse gümrükçünün başı belaya
giriyor. Hiç kimse ithal ettiği malı, kendi
kendine kontrol edemez, bu dünyanın en
yanlış işidir. İthal ürünler, İstanbul Kuyumcu Odası veya Darphane’ye verilmelidir. İhracat konusunda iyi bir firmaysan ve
Kuyumcular Odası’ndan expertiz raporu
almışsan problemin yok. Sektörün vergi
konusundaki çözüm önerisi kabul edilirse
Çarşı’daki herkesi ihracat yapmaya yöneltir. Borsa İstanbul Elmas ve Kıymetli Taşlar Piyasası yetkilileri, ithal olarak gelecek
hammaddelerden alacakları parayı sektöre
harcayacaklarını söylüyor.”
Cevdet Yalçıner
Türk halkının
tasarruf eğilimi
nakit ve
altın’dan yana!
Boğaziçi Araştırma ve Yönetim
Danışmanlık şirketinin Türkiye genelinde
IBBS Düzey-1 sistemine göre 12 ilde
Nisan 2014’te 1536 kişiyle yüz yüze
görüşerek yaptığı araştırma halkın
tasarruf değerlendirme yöntemlerine
ilişkin çok çarpıcı sonuçları da ortaya
çıkarıyor.
Cevdet Yalçıner
Y
erel kodlar üzerine modelleme yapan, araştırmaya dayalı çözümler üretip finansal modelleme ile birleştiren
bir stratejik planlama kuruluşu olan
Boğaziçi Araştırma ve Yönetim Danışmanlık
şirketi’nin Türkiye genelinde yaptığı araştırmaya göre Türkiye’deki bireylerin yaklaşık
%30’u nakit olarak ve TL cinsinden tasarruf yapıyor. Ziynet eşyası ile tasarruf yapan
bireyler de Türkiye’nin %22,5’lik kısmını
oluşturuyor. Bankalara TL cinsinden tasarruf
yapan bireyler 3. ve 4. sırada yer alıyorlar.
Türkiye’deki bireyler tasarruflarını genel olarak geleneksel yöntemlerle yapıyorlar. Yeni
dünya finansal yöntemleri yatırım yöntemi
olarak pek tercih edilmiyor.
Araştırma ile ilgili sorularımızı cevaplayan
Boğaziçi Araştırma ve Yönetim Danışmanlık Kantitatif Araştırmalar Direktörü Cevdet
Yalçıner, ‘Türkiye’nin henüz “kayıtlı” parasal
işlem evresinde olmadığına dair düşünce,
tasarrufların değerlendirilme biçimlerine bakıldığında doğrulanmaktadır. Tasarruf yap-
ma konumunda olan bireyler ağırlıklı olarak
“yastık altı” tabir edilen yönteme başvurmaktadırlar. ‘ dedi. Yapıldığı belirtilen tasarruf
miktarının yarıya yakınının nakit ya da “yastık altı” altın ve/veya takı şeklinde saklandığını ifade etti.
Genel geçer bir kural olarak, bir yatırımın riski ne kadar yüksekse, o yatırım için vadedilen
getiri de o kadar yüksek olmakta, ya da yatırılan paranın kaybedilme tehlikesinin düşük
olduğu yatırımlardan beklenecek getiri ise
nispeten düşük olmaktadır. Tam da bu noktada yatırım araçları ile ilgili bireylerin risk
ve getiri algısını ölçümlediklerini ifade eden
Yalçıner, “Altının birey algısında diğer yatırım
araçlarına göre riski düşük, getirisi yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Yani vatandaş altını
yatırım aracı olarak güvenli bir liman olarak
görüyor. Hisse senedini yüksek derece riskli görüyor aynı şekilde getirisinin de yüksek
olduğunu düşünüyor. Bononun vatandaşta ki
algısı ise riski yüksek getirisi düşük bir yatırım aracı olduğu yönündedir” dedi.
43
SEÇİM
İstanbul
esnafı, yine
“Faik Yılmaz”
dedi
44
İstanbul Esnaf ve
Sanatkarlar Odaları
Birliği’nin seçimli Genel
Kurulu’nda “Faik Yılmaz”
yeniden başkanlığa seçildi.
i
stanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları
Birliği’nin (İSTESOB) 34. Olağan Genel
Kurulu’nda odaların başkan ve yönetim kurulları, İstanbul Birlik Başkanlığı için oy kullandı. Seçim sonucunda Faik
Yılmaz yeniden İSTESOB başkanlığına seçildi. Haliç Kongre Merkezi’ndeki Genel
Kurul, 1300 delegenin katılımıyla gerçekleşti. Genel Kurulda, mevcut başkan Faik
Yılmaz ve Erkan Kaya yarıştı. Oylama sonucunda Yılmaz, 735 oyla yeniden başkanlığa seçilirken Erkan Kaya ise 222 oy aldı.
Faik Yılmaz’ın listesinde Mustafa Uzun,
Yaşar Hangün, Koray Öztürk, Aziz Şentürk, Şükrü Akyüz, Mesut Şengün, Duran
Yalçınkaya, Ahmet Yazıcı, Mahir Ereke ve
Ümit Yaşar Demir yer aldı.
İKO yönetimi de seçimdeydi
İstanbul esnafının dört yıl için yönetim vizesi verdiği Genel Kurul’a İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim Kurulu da katılarak
oy kullandı.
İKO Yönetim Kurulu Üyeleri
45
ZİYARET
İKO’dan
Kerimoğlu’na
tebrik ziyareti
İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi,
Bakırköy Belediye Başkanlığı’na
seçilerek görevi Ateş Ünal Erzen’den
alan Op. Dr. Bülent Kerimoğlu’na
tebrik ziyaretinde bulundu.
Bülent Kerimoğlu
i
stanbul Kuyumcular Odası Yönetimi,
Bakırköy Belediye Başkanlığına seçilen
Bülent Kerimoğlu’nu ziyaret etti. Norayr
İşler başkanlığındaki İKO heyeti, ziyarette Belediye Başkanı Kerimoğlu’nu tebrik etti.
Ziyarette İKO- Bakırköy işbirliği ve ortak
çalışma alanları konusunda karşılıklı görüş
alışverişinde bulunuldu. Başkan Kerimoğlu,
Kuyumcular Odası Yönetimi’yle daha sık bir
araya gelmek istediklerini dile getirdi.
46
47
İFTAR
Zerger Restoran, protokolü ağırladı
İKO’dan geleneksel
iftar yemeği
İstanbul Kuyumcular Odası’nın
Zerger Restoran’da verdiği iftar
yemeğine İstanbul Vali Yardımcıları,
Fatih ilçesindeki kamu kurum ve
kuruluşlarının yetkilileri ve STK
temsilcileri katıldı.
48
i
stanbul Kuyumcular Odası (İKO), Ramazan ayında yaptığı geleneksel protokol iftar davetini bu yıl da sürdürdü.
İKO Zerger Restoran’da düzenlenen iftar yemeğine İstanbul Vali Yardımcıları Dr.
Osman Günaydın, Fethi Yorulmaz, Mustafa Ayhan, Hasan Öztürk, Hayrullah Sun,
Yusuf Ziya Karacaer, Niyazi Can, İstanbul
Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Nevzat Er, AHL Yolcu Salonu Müdürü Nurol
Özkan, İSTESOB Başkan Vekili Mustafa
Uzun, İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komite Başkanı Erhan Hoşhanlı, Fatih İlçesi Emniyet Müdürü Murat
Şahin, İstanbul Kamu Kurumları Destekleme Derneği Başkanı Gazi Naci Polat ve
sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri
katıldı. İstanbul Kuyumcular Odası Başka-
Dr. Osman Günaydın, Naci Polat, Norayr İşler
nı Norayr İşler ve İKO Yönetim Kurulu
üyeleri, masaları dolaşarak misafirleriyle
tek tek ilgilendi. İftar yemeğinde Tarihi
Yarımada’nın güvenlik sorunu gündeme
geldi.
Kırgız:
Turistler, Kapalıçarşı’ya gelmekten
çekiniyor!
Yemekte İKO Yönetim Kurulu üyesi Fuat
Kırgız, Tarihi Yarımada’da güvenlik konusunda yaşanan sıkıntıları dile getirdi.
Kırgız, seyyar satıcılar nedeniyle yerli ve
yabancı turistlerin bölgeye gelmekten çekindiklerini dile getirdi.
Günaydın:
Seyyar satıcılarla ilgili gerekli önlemler alınacak!
İstanbul Vali Yardımcısı Dr. Osman
Günaydın, Tarihi Yarımada içerisindeki seyyar satıcıların turistlere karşı olan
olumsuz davranışlarını not aldıklarını ve
müdahale edeceklerini belirtti. Günaydın,
bu tür etkinliklerle farklı meslek gruplarının bir araya gelerek güzel bir sinerji
oluşturduğunu ve bu tablonun sorunların
çözümüne yardımcı olacağını söyledi. Tarihi Yarımada’nın ve İstanbul’un Türkiye
ekonomisinin bel kemiği olduğunu belirten Vali Yardımcısı Günaydın, bu bölgelerdeki kuruluşların kalkınan Türkiye’nin
mihenk taşları olduğunu söyledi.
Ev sahibi İKO’ya teşekkür tablosu!
İstanbul Kamu Kurumlarını Destekleme
Derneği Başkanı Naci Polat ise katılımcılar
adına İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler’e ev sahipliğinden dolayı
teşekkür etti ve desteklerinden dolayı bir
tablo hediye etti. İKO Başkanı Norayr İşler ise iftar davetine katılan tüm katılımcı
teşekkürlerini sunarken, bu tür etkinliklerin devam etmesinin önemine değindi.
49
İFTAR
İKO ile GESAD iftarda buluştu
İstanbul Kuyumcular Odası’nın verdiği iftara katılan Gümüş Eşya
El Sanatkarları Derneği (GESAD) yönetimi ve üyeleri ile gümüş
sektörünün güncel sorunları konuşuldu.
i
stanbul Kuyumcular Odası Yönetimi,
Gümüş Eşya El Sanatkarları Derneği için
İKO Zerger Restoran’da iftar verdi. İftar
yemeğine İKO Yönetimi, GESAD Yönetimi ve üyeleri katıldı. Yemekte, gümüş
sektörünün gündeminde yer alan sorunlar
konuşulurken geçici ruhsat probleminin
çözülmesi için ricada bulunuldu. Seçildiği
günden beri sektör problemlerini çözmek
için durmadan çalıştıklarını belirten İKO
Yönetimi gümüş eşya sektörünün de problemlerini ivedi şekilde çözmek için uğraştıklarını ve GESAD’ın sabırlı olarak kendilerine destek vermeleri gerektiğini belirtti.
50
İftarda da sorunlar konuşuldu!
i
stanbul Kuyumcular Odası (İKO)
Başkan Yardımcısı Mustafa Tiryaki, Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet
Çakar, Murat Turaç, Aziz Akbulut
ve İKO Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni Hayati Karakullukcu, İTO
Kuyumculuk Komitesi’nin organize
ettiği iftara katıldı. İTO’nun Cemile
Sultan Korusu’nda düzenlenen iftar
yemeğine İTO Kuyumculuk Komitesi
Başkanı Erhan Hoşhanlı, Komite üyeleri Mirat Kökler, Ercan Özboyacı ve
Minas Aslan da hazır bulundu. İftar
davetine İstanbul Mücevherciler, Kuyumcular ve Sarraflar Derneği Başkanı Mehmet Ali Yıldırımtürk de katıldı.
İstanbul’un muhteşem deniz ve boğaz
manzarası eşliğinden gerçekleştirilen
iftarın ardından İKO Yönetimi ve İTO
Kuyumculuk Komitesi üyeleri, sektörel sorunlar konusunda karşılıklı fikir
alışverişinde bulundu. Geç saatlere kadar süren yemekte sektörün iki güzide
kurum temsilcileri, sektörel sorunlar
konusunda birlikte hareket edilmesi
önemine değindi.
İstanbul Kuyumcular Odası Yönetimi’nin
katıldığı İTO Kuyumculuk Komitesi iftar
yemeği, güncel sektörel sorunların
tartışıldığı bir platforma dönüştü.
51
TEŞEKKÜR
İKO’ya teşekkür plaketi
İstanbul Kamu Kurumlarını Destekleme Derneği tarafından İstanbul
Kuyumcular Odası’na teşekkür plaketi verildi.
i
stanbul Kamu Kurumlarını Destekleme
Derneği, Ottoman Legacy Hotel’de yaptığı toplantıda yaptığı çalışmalarla Fatih ilçesi başta olmak üzere İstanbul’da
sorunların çözümüne katkı sağlayan kurum ve kuruluşlara teşekkür plaketi verdi. Plaket alan kurumlar arasında İstanbul
Kuyumcular Odası da vardı. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler adına
plaketi Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut
aldı. Toplantıya İstanbul Vali Yardımcıları
Mustafa Ayhan, Fethi Yorulmaz, Günay Özdemir ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katılmıştı. Teşekkür plaketlerini kurum ve kuruluş temsilcilerine İstanbul Vali
Yardımcısı Fethi Yorulmaz verdi.
Fethi Yorulmaz, Aziz Akbulut
52
53
İHRACAT
5
7
% e
y
’
E
G
UR- atıl,
k tını
a
c
a
r
h
i rtır!
a
Devletin ihracatta yapılan
harcamaların yüzde 75’ini
karşılayan “Uluslararası
Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin
Desteklenmesi”
(UR-GE) projesi, Kuyumcular
Odası’nda yapılan bir toplantıyla
sektöre anlatıldı.
Norayr İşler
54
Murat Kasımoğlu
i
stanbul Kuyumcular Odası ve MÜTİSAD, İstanbul Kuyumcular Odası’nda
yapılan toplantıda sektörü ‘Uluslararası
Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi’ konusunda bilgilendirdi. İKO Zerger Restoran’da yapılan toplantıya İstanbul
Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler ve
Yönetim Kurulu üyeleri Mehmet Çakar, Murat Turaç ve Aziz Akbulut, İstanbul Ticaret
Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı ve MÜTİSAD Yönetim
ve Denetim Kurulu’nun yanı sıra Strateji ve
Yönetim Uzmanı Prof. Dr. Murat Kasımoğlu
da katıldı.
İşler:
UR-GE projesi önemlidir!
İKO Başkanı Norayr İşler, Oda olarak bu
tür projelere her zaman destek verdiklerini
ve vereceklerini belirterek, “İKO olarak esnaf ve sanatkarlarımıza, ihracatçılarımıza artı
değer kazandıran tüm çalışmaları her zaman
destekleriz. UR-GE projesi özellikle dış pazarda ihracatçılarımızı yüzde 75 gibi oranda
desteklediği için çok önemsiyoruz.” diye konuştu.
Kasımoğlu:
UR-GE için güç birliği yapılmalı
Strateji ve Yönetim Uzmanı Prof. Dr. Murat
Kasımoğlu, firmaların UR-GE kümesine katılarak etkin ihracat imkanı yaratılabileceğini,
bir araya gelinerek uluslararası rekabet gücünün arttırılabileceğini, şirketlerin sermaye,
eğitim ve danışma, yurt dışı desteği gibi destekler alabileceğini söyledi. UR-GE’nin, özellikle KOBİ’lerin dış pazarda yaptıkları harcamaların yüzde 75’ini karşıladığını belirten
Kasımoğlu, proje kapsamında işletmelere eksikliklerin tespit edilip giderilmesi için danışmanlık hizmeti verildiğini hatırlattı. Kasımoğlu, UR-GE projesinde firmaların güç birliği
yapmasının büyük önem taşıdığını belirterek,
firmaların tek başına danışmanlık vb gibi
hizmetleri alması için çok büyük meblağlar
ödemesi yerine UR-GE’yle bunu grup halinde
yaparak maliyetleri bölüşmesinin daha doğru
olacağına dikkat çekti.
Tartı aletleri
hangi standartları
taşımalıdır?
Otomatik Olmayan Tartı Aletleri
Yönetmeliği’ne göre, ticarette
kullanılan tartı aletleri, aşağıda yer alan
tanıtıcı karakteristik bilgileri taşımak
zorundadır.
CE sembolünden oluşan CE uygunluk işareti,
CE uygunluk işaretiyle beraber bu işaretin tatbik edildiği yılı ifade eden rakamın son iki hanesi,
AT gözetimini ve AT doğrulamasını yapan onaylanmış
kuruluşun ve kuruluşlarının kimlik kayıt numaraları,
Oval ya da iki yarım dairenin üstten ve alttan birleştirilmesi suretiyle oluşmuş çerçeve içine alınmış doğruluk
sınıfı,
Yeşil zemin üzerinde siyah renkte “M” harfi olan 12,5
mm x 12,5 ebatlarında bir etiket,
CE uygunluk işaretinin yerleştirildiği yılın son iki rakamı
Ayrıca, bu bilgilerin dışında tartı aletlerinin özelliğine
göre aşağıdaki bilgiler,
-Seri numarası
-Birbirinden ayrı; ancak bağlantılı birimlerden oluşan
tartı aletleri için, her birim üzerine tanıtım işareti,
-“e” değerinden farklı ise “d” şeklinde bölüntü değeri
-T=+…… şeklinde artırmalı maksimum dara yükü,
-T= -…… şeklinde eksiltmeli dara yükü,
Yukarıdaki işaretlemelere uygun olan tartı aletleri ticarette kullanılabilir. Damgasız tartı aleti ticarette kullanılamaz. Periyodik muayene süresi, 2 yıldır. Periyodik
muayene damgası olmayan tartı aletlerinin de kullanılması yasaktır.
55
GÜVENLİK
Kent Güvenlik Danışma
Kurulu toplantısı yapıldı
T
oplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen Kent
Güvenlik Danışma Kurulu Toplantısı, 30 Nisan 2014 tarihinde Valilik
Binası’nda gerçekleştirildi. İstanbul Vali
Yardımcısı Aziz Mercan başkanlığında yapılan toplantıya, Toplum Destekli Polislik
Şube Müdürü Süheyla Soylu, İstanbul Kuyumcular Odası’nı temsilen Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Akbulut, İstanbul Emniyet’in
ilgili kurum müdürleriyle çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Toplantıda vatandaşların, halkın ve kurumların güvenliğine ve güvenlik politikalarına
katkı sağlamak için düzenlenen toplantıda
güvenlik konusundaki mevcut eksiklikler
üzerine fikir alışverişi yapıldı. İkincisi yapılan Kent Güvenlik Danışma Kurulu Toplantısı, genel güvenlikle ilgili yürütülecek hizmetlere halkın katılımını sağlamak, toplum
güvenliğine ilişkin sorunları yerel düzeyde
tespit etmek ve verilen hizmetleri en iyi şekilde gerçekleştirmek konularında büyük
önem taşıyor.
56
İstanbul Toplum Destekli Polislik
Şube Müdürlüğü tarafından
düzenlenene Kent Güvenlik Danışma
Kurulu toplantısı Valilik toplantı
salonunda yapıldı.
6
331 sayılı yasa, tehlikeli sınıfa giren kuyumcu atölyelerine iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimiyle sözleşme yapma zorunluluğu
getirdi. İstanbul Kuyumcular Odası, bu
konuda gerekli olan desteği kuyumcu esnafına vermeye başladı. Bu kapsamda iş
güvenliği uzmanı, atölyeleri ziyaret edip
gerekli tedbirlerin alınması konusunda
bilgilendirme yaparken işyeri hekimi de
sağlık muayenelerini yapmaya başladı.
İşyeri hekimleri, bu kapsamda İstanbul
Kuyumcular Odası’nda esnafın sağlık
kontrolünden geçirdi.
Güvenliğinizi şansa bırakmamak ve cezai
yaptırımla karşılaşmamak için İKO’yu
arayarak bu hizmetlerden faydalanınız.
212- 516 27 57 (Dâhili 139)
İş güvenliği
şansa
bırakılmaz!
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası
kapsamında bugüne kadar birçok
toplantı düzenleyerek sektörü
bilgilendiren İstanbul Kuyumcular
Odası, uzmanlar atölyeleri ziyaret
etmeye, iş hekimi de muayenelerini
yapmaya başladı.
Polis, tinercileri topladı!
T
Son zamanlarda esnafın artan şikayeti
üzerine polis ekipleri, Hüseyin Ağa
Camii ve Çarşıkapı Bileyiciler sokakta
konuşlanan tinercileri bölgeden
uzaklaştırdı.
arihi yarımadada faaliyet gösteren
kuyumcu esnafı, uzun bir süredir
Hüseyin Ağa Camii ve Çarşıkapı
Bileyiciler sokakta konuşlanan tinerciler nedeniyle güvenlik konusunda
ciddi sıkıntılar yaşıyor. Pek Han’da barınmakta olan tinerciler, esnaf için ciddi
güvenlik tehdidi oluşturuyordu. Esnafın
kendi çabalarıyla almaya çalıştığı güvenlik önlemleri yetersiz kalınca ölüm
tehlikesi, hırsızlık ve gasp olayları arttı.
Yanlarında kesici aletleri olan bu kişiler, elektriğin kesilmesiyle dükkanlara
girip dükkanlardan zorla para istemeye
başlayınca durumun ciddiyeti kısa süre
içerisinde anlaşıldı. Dükkanlara girip
hırsızlık yapan tinercilerin sayısı artmaya başlayınca yoğun şikayet üzerine Fatih İlçe Emniyet ekipleri devreye girdi.
Sokakta gezen turistleri, personelleri ve
müşterileri rahatsız eden ve bıçak göstererek para isteyen tinerciler, polis ekipleri tarafından emniyete götürüldü.
57
SÖYLEŞİ
Loomis,
Türkiye’de
büyüyor!
16 ülkede faaliyet
gösteren dünyanın önde
gelen “nakit ve kıymetli
mal taşıma” şirketlerinden
Loomis, Türkiye pazarında
büyüyor.
16
ülkede, 400 şube ofisinde, 20.000’den fazla personeliyle hizmet veren
Loomis’in Türkiye temsilcisi Loomis Güvenlik Hizmetleri, nakit ve
kıymetli mal taşıma alanında, yurt çapında 120 araç, 425 çalışanı ve 18 şubeyle faaliyet gösteriyor. Adana, Ankara, Antalya,
Bursa, Çorlu, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul (Kuyumcukent, Kozyatağı, Maslak, Nuruosmaniye), İzmir, Kayseri, Konya, Muğla, Samsun ve Trabzon’da
zırhlı araçlar ve silahlı güvenlik elemanları eşliğinde, % 100 sigorta güvencesiyle, banknot, madeni para, kıymetli metal,
mücevher, kıymetli evrak gibi kıymetli
eşyalara yönelik ’’Taşıma, İşleme (Sayma, Sahte/Yıpranmış/Kupür Ayrıştırma,
Paketleme), Kasalama’’ ile birlikte ’’ATM
Hizmetleri’’ veren Loomis Güvenlik Hizmetleri, ’’Uluslararası ve Yurt İçi Kıymetli
ya da Küçük Paket Taşımacılığı’’, ’’Marker, Yemek Çeki, Hediye Çeki, Bilet vb.
Taşımacılığı’’, fuar organizasyonlarına
yönelik verdiği ’’Taşıma, Gümrükleme,
Kasalama Hizmetleri’’ de göz önünde bu-
58
lundurulduğunda sektörünün en aktif
şirketlerinden birisidir.
Loomis’in yeni şubeleri!
Loomis
Konya
Şubesi,
Konya
Havalimanı’ndan değerli kargo taşımalarına başladı. Loomis Muğla Şubesi,
gerekli başvuruları tamamlayarak Devlet Hava Meydanları’ndan ön izinleri almış olup gerekli prosedürlerin tamamlanmasına müteakip yakında Bodrum
Milas Havalimanı’ndan değerli kargo
taşımalarına başlayacak. Kuyumculuk
sektörüyle iş ortağı mantığı çerçevesinde çalışan Loomis, daha iyi hizmet sağlamak adına kuyumcuların bulunduğu
merkezlerde şubeleşme kararı almış ve
bu şubelerin 4.sü için Antalya Kuyumcular Çarşısı’nda ofis kiralandı, tadilat
çalışmalarının arkasından çok yakında
esnafa hizmet verecek.
Loomis’ten dev satın alma
Loomis, Türkiye’nin ilk ve tek gümrüklü değerli maden antreposunu hayata
geçirmesiyle birlikte, dünyada kasalama ve lojistik alanında sektörün en
önemli şirketleri arasında yer alan VIA
MAT Holding’i satın aldı. Bu satın almayla VIA MAT Holding’in Hong Kong,
Dubai, Zürih gibi altın merkezlerinde
bulunan kasalar, Loomis’in Türkiye’de
açtığı değerli maden antreposunun gücüne güç katacaktır. Küresel bir kasalama zincirinin bir halkası haline gelen
gümrüklü değerli maden antreposu,
Türkiye’nin altın ticaretinde önemli
rol oynayacaktır. VIA MAT Holding’in
Loomis AB tarafından satın alınması,
Türkiye’deki gümrüklü antrepoya küresel boyutta altın ticareti yapan müşteriler ve kasalama konusunda VIA MAT’ın
uzun yıllara dayanan bilgi birikimi ve
tecrübesini kazandırmış oldu.
Sarp Tarhanacı
mis Türkiye Scan Coin’le imzaladığı anlaşmayla Nakit Merkezi yönetiminde en
gelişmiş yazılımlardan birini aldı. 2014
yılının 4. çeyreğinde kullanılması planlanan yazılımla nakit merkezlerindeki
sayımlar ve mutabakatlar elektronik
olarak hızlı ve güvenli olarak müşterilere iletilebilecek.
Yazılıma yatırım
Loomis operasyonel tarafta sürekli büyürken, yeni yazılım yatırımlarıyla da
Türkiye’de ilklere imza atıyor. Scan
Coin yazılımına 400 bin Euro yatırım
yapan Loomis, önümüzdeki süreçte
yaklaşık 600 bin Euro’luk saha otomasyon yazılımı kullanmayı planlıyor. Loo-
59
ELMAS
Borsa İstanbul, Dünya Elmas Damgası
Mutabakat Zaptı’nı imzaladı
Elmasa ilk
WDMF damgası,
Türkiye’de
vurulacak!
60
B
orsa İstanbul ve Dünya Elmas
Damgası Derneği (World Diamond
Mark®Foundation -WDMF), Dünya Elmas Damgası programlarını
Türkiye’de uygulamak üzere bir Mutabakat
Zaptı imzaladı. Mutabakat Zaptı’nı, Borsa
İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel
Müdür Dr. M. İbrahim Turhan ile WDMF
Başkanı Alex Popov, Başkan Yardımcısı ve
aynı zamanda Dünya Elmas Borsaları Federasyonu Başkanı olan Ernest Blom imzaladı. Borsa İstanbul, Dünya Elmas Borsaları
Federasyonu’nun 28 üyesi arasında yer
alıyor. Mutabakat Zaptı, Anvers’te gerçekleştirilen 36. Dünya Elmas Kongresi toplantısında düzenlenen bir törenle imzalandı.
Mutabakat Zaptı’nın imzalanması, Dünya
Elmas Damgası’nın Türkiye’de uygulamaya
geçmesi anlamına geliyor.
Mutabakat Zaptı ile Borsa İstanbul, Dünya
Elmas Damgasının (World Diamond Mark)
Türkiye’deki temsilcisi olmayı, Türkiye
kuyumculuk sektörünün önemli bir parçası
olan elmas ticaretini geliştirmeyi ve ayrıca
tüketicinin korunmasını hedefliyor.
Turhan:
Mutabakat, ticarete ivme kazandıracak!
“Mücevher ihracatımızı geliştirmeyi ve tüketicinin aldığı ürünler konusundaki bilgi
seviyesini artırmaya katkıda bulunmayı dört
gözle bekliyoruz” diyen Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. M.
İbrahim Turhan, Anvers’te gerçekleştirilen ve
uluslararası elmas endüstrisi ve ticareti için
büyük önem taşıyan etkinlikte Dünya Elmas
Damgası ile ilişkilerinin temelini atmaktan
duydukları memnuniyeti dile getirdi. Turhan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
Popov:
“Ortak tanıtım faaliyetlerimiz, 2014 son
çeyreğinde başlayacak. Bu Mutabakat Zaptı, Dünya Elmas Damgası’nın Türkiye’deki
programlarının zenginleştirilmesi açısından
önemli bir adım. Borsa İstanbul ve Dünya
Elmas Damgası, elmas ve elmasa dayalı kuyum ve mücevherat sektörümüz için daha
fazla iş imkânı sağlanması yanında dünya
çapında tüketici güveni yaratmak ve ticareti geliştirmek için çalışıyor. Biz de Dünya
Elmas Damgası’nın ana amacı, olan daha
sorumlu ticaret, tüketicinin korunması ve
sektörün eğitimine katkıda bulunmayı ve
dolayısıyla ticaret hacmimizi artırmayı dört
gözle bekliyoruz.”
Dünya Elmas Damgası (WDM)
İlk pilot program, Türkiye’de başlayacak
WDMF Başkanı Alex Popov da, “Borsa
İstanbul’un ortaklığı ile Dünya Elmas Damgası Türkiye’deki önemli kuruluşlara ve perakendecilere erişim açısından güçlü bir iç
desteğe kavuşacak. Uygulamada, Dünya Elmas Damgası’nın akredite perakende üyeler
yani Yetkili Elmas Tüccarları için ilk pilot
programı, en heyecan verici ve hızla büyüyen piyasalarından biri olan Türkiye’de başlayacak.” ifadesini kullandı.
Dünya Elmas Damgası’nın (WDM) küresel
amacı, lüks tüketim piyasasında elmas ve
mücevher endüstrisinin sağlığını ve gelecekteki büyümesini sağlamaktır. Bu amaç,
üç temel ilkeye dayanır: Mücevher perakendecilerini elmas konusunda eğitmek,
Dünya Elmas Damgası (WDM) akreditas-
61
ELMAS
yon programı ile tüketici güvenini sağlamak
ve Authorized Diamond Dealer® Elmas
Tüccarı) kavramına dayalı olarak elmas ve
elmaslı mücevherlerin tanıtımı için özel bir
pazarlama programı yaratmak. The World
Diamond Mark® Hong Kong’da kurulu,
kar gütmeyen bir kuruluştur.
HRD Antwerp NV
1976 yılında Anvers’te kurulan HRD Antwerp Diamond Lab., bugün dünyanın
en büyük ve en saygın elmas derecelendirme laboratuvarları arasındadır. HRD
Antwerp’in verdiği sertifikalar, uluslararası
düzeyde elmasların kalitesini ve gerçekliğini kanıtlayan belgeler olarak kabul ediliyor.
HRD Antwerp Diamond Lab., International
Standards Organisation (Uluslararası Standartlar Kuruluşu) (ISO/IEC 17025) tarafından resmen akredite edilen, sektörün ilk
laboratuvarıdır. Derecelendirme sürecinin
bütünlüğü, nesnelliği ve derecelendirmeyi
yapanın kimliğinin gizli kalması çok sıkı takip edilen ve uyulan prensiplerdir.
Elmas Damgası hakkında
World Diamond Mark, dünyada elmas mücevherlerini satan bayilerde uygulanmak
üzere “World Diamond Mark” programı
geliştirildi. Programın hedefi, 2016 yılı sonunda, tüm dünyada elmas mücevherleri
satan 50.000 Authorized Diamod Dealer’e
(Yetkili Elmas Tüccarı) sahip olmak. Program kapsamında, ilk etapta elmaslı mücevher satıcıları eğitilerek akredite edilecek.
Program, üç temel prensibe dayanır:
1.Mücevher satıcılarının elmas konusunda
eğitilmesi;
2.Bir akreditasyon programıyla kamuoyunun güveninin kazanılması;
3.Elmasları ve elmas mücevherlerin Authorized Diamod Dealer (Yetkili Elmas Tüccarı) Bayisi) konseptiyle desteklenmesi için
kapsamlı pazarlama.
Authorized Diamod Dealer (Yetkili Elmas
Tüccarı) konsepti, programın köşe taşını
oluşturur. WFDB tarafından temsil edilen
uluslararası elmas ticaret topluluğu, mücevher satıcılarına Authorized Diamod Dealer olarak onay veriliyor. Bu, elmasların bir
lüks ürün olarak daha fazla ve geniş marka
tanınırlığına ulaşmasını ve elmasların mücevher mağazalarında daha fazla görünmesini sağlıyor. Dünya çapında yürütülen pazarlama kampanyaları, daha fazla müşteri
güveni sağlayacak ve lüks harcamalar pastasında elmasların dilimini büyütecek.
Ayrıntılı Bilgi için:
www.worlddiamondmark.org
62
63
ADVERTORIAL
Lezzet ve kalitenin adresi:
Yalı Er 2 Restaurant
Y
eşilköy’lülere balığı sevdiren ve hizmet kalitesiyle öne çıkan Yalı Er 2
Restaurant’da balıklar, her gün işletmeci Nusret Karatay tarafından
özenle seçiliyor. Bugüne kadar siyaset ve iş
dünyasından birçok önemli ismi ağırlamış
olan restaurant, kuyumcuların da gözdesi
haline geldi. Restaurant işletmecisi Nusret
Karatay, sorularımızı yanıtladı.
64
Yalı Er 2 Restaurant’ın geçmişi hakkında
bilgi verebilir misiniz?
Yalı Er 1, 1976’da Yeniköy’de hizmet vermeye başlarken Yalı Er 2 ise 1977 yılında
Yeşilköy’de açıldı. Ben işe 1979’da burada
başladım. Bu tarihten beri de Yeşilköy bölgesindeyim. Bu çevreyi ve insanları iyi tanırım. Burası 300 kişilik bir restaurant… Toplantılar için 60 kişilik VİP salonumuz ayrıca
çocuk oyun odamız var. Restaurantımızda 9
usta hizmet veriyor. Balıkların eşsiz lezzetine uygun özel tatlılar hazırlıyoruz.
Birbirinden lezzetli taze balıkları
ve özel tatlıların muhteşem deniz
manzarası eşliğinde müşterilerine
sunan Yalı Er 2 Restaurant,
kuyumcuların da en önemli lezzet
mekanlarından biri haline geldi.
Restaurant’ınızı farklı ve özel kılan unsurlar neler?
Müşterilerimizin yüzde 80’i Yeşilköylü’dür.
Genellikle aile müşteri portföyüne hitap
ediyoruz. Ben balıklarımı halden her akşam
gider, tek tek seçerim. Sabah gelince tekrar
deniz suyuyla yıkarım ve plastik kasalarla
soğuk dolaba koyarım. Çünkü, tahta kasalar Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklandı.
Donmuş ürün kullanmıyoruz. Yüzde 90
yerli ürün kullanırız. Hazır bir şey almayız,
her şey burada yapılır.
Balık tercihleri konusunda müşterilerinize
tavsiyeleriniz neler olacak? Hangi balık,
ne zaman ve nasıl yenilmeli?
Balık mevsimine göre değişir. Her çeşit balık
vardır; ama mevsiminde güzeldir. Genellikle müşterilerim balık seçimini bana bırakır.
Kışın çok güzel deniz levrekleri oluyor.
Onun yanında dil olur. Kasım’dan Mayıs’a
kadar kalkan balığı güzeldir. Palamut mevsimi Ağustosta başlar. Ondan sonra lüfer
başlar. Mayıs’tan eylüle kadar balık avlanma
yasağı olur. Eylül’de sezon açılır. Şu anda
oltacılar çalışıyor. Küçük sandallarla açılıp
oltayla balık yakalıyorlar ve bu yöntemle yakalanan balıklar daha kaliteli oluyor.
Türkiye’de en çok sevilen ve tüketilen balık türleri hangileri?
En çok tüketilen balık mevsimine göre değişiyor. Şu anda balıklar yumurta döktüğü için
Eylül’e kadar çok lezzetli balık olmaz. En iyisi
mevsim balığıdır. Şu anda barbun, sardalya,
deniz levreği geliyor. Balığı en fazla 3 günde
tüketmeniz lazım. Sonra balığın lezzeti kalmaz. Ben her akşam gider kendim seçerim ve
günlük balık alırım. Benim favorilerim lakerda, kalamar, ahtapot ızgara… Bunun yanına
özel spesiyal ürünler hazırlarım. Istakozum
da hep olur. Müşterilerimizin ne sevdiğini
biliriz. Genelde benim tercihime bırakırlar.
Nusret Karatay
Müşteri portföyünüz hakkında bilgi verebilir misiniz? Kamuoyunda tanınmış siyaset ve iş dünyasından ünlü isimler var mı?
Müşterilerimiz arasında siyaset ve sanat
dünyasından birçok tanınmış isim var. İstefan Kazancıyan gelirdi. Allah rahmet eylesin, baba gibiydi benim için.
Müşterileriniz arasında kuyumcular var mı?
Kuyumcuların çoğunluğu Yeşilköy’de oturduğu için bize gelen çok olur. Norayr İşler,
Ayhan Güner, Rober Muratoğlu ve Mustafa Atayık gelir. Müşterilerime burası kendi
eviniz derim. Balık haline gideceğim zaman
anahtarı veririm. Rober Abi’ye çok anahtar
verip gitmişimdir.
Yalı Er 2 Restaurant olarak gelecekle ilgili
planlarınız ve hedeflerinizi anlatabilir misiniz?
Biz en iyi hizmeti sunmayı ve müşterinin
buradan memnun ayrılmasını hedefliyoruz.
Özel günlerde bayramlarda müşterimize
ekstra özen gösteririz. Mümkün olduğu kadar en iyi hizmeti sunmaya çalışıyoruz.
65
VEDA
Kevork Usta, sektöre veda etti!
G
Ardaş Arzuman, Kevork Yaner
Kapalıçarşı’nın en eski gümüş
ustalarından biri olan Kevork Yaner,
kendisine ve ailesine daha fazla zaman
ayırabilmek için dükkanını devrederek
gümüş eşya sektörüne veda etti.
66
ül Otantik Restoran’da düzenlenen veda yemeğinde dostlarıyla bir araya gelen Yener Gümüş
Evi’nin sahibi Kevork Yaner Usta,
73 yaşında gümüş eşya sektörüne veda etti.
Veda yemeğinde yaptığı konuşmasında hayatı boyunca bu mesleği severek yaptığını
söyleyen Yaner, gümüşçülük mesleğine ve
gümüş kültürüne çok fazla özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Yaner Usta, konuşmasında birçok kültürel birikimin ve el
sanatının birleşmesiyle büyük inceliklerle
oluşturulan bu sanata sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Gümüşün antibakteriyel
özelliğini hatırlatan Kevork Usta, gümüş
kullanma alışkanlığının eski günlerine döneceğinden umutlu olduğunu dile getirdi.
Her şeye rağmen piyasadan kopmayacağını
ve deneyimlerinden istifa etmek isteyenler
olursa onların yanında olacağını belirten
Yaner, kendisi için hazırlanan bu veda yemeği ve plaket için arkadaşlarına teşekkür
etti. Yaner, kendisine ve ailesine daha fazla
vakit ayırmak için hiç mahcup olmayacağını düşündüğü insanlara dükkanını devrederek sektöre veda ettiğini sözlerine ekledi.
FESTİVAL
2. İstanbul Süryani
Kültür Festivali yapıldı
Leyla Gencer Opera
ve Sanat Merkezi’nde
yapılan 2. İstanbul
Süryani Kültür Festivali
büyük ilgi gördü.
2
Ateş Ünal Erzen, Süryani Katolik Papa Vekili Horiepiskopos Yusuf Sağ, Ermeni Patrik Genel Vekili Başpiskopos Aram Ateşyan, Süryani Metropoliti Mor Filüksinos Yusuf Çetin ve Bakırköy Belediye Başkarı Op. Dr.
Bülent Kerimoğlu
.İstanbul Süryani Kültür Festivali,
24 Mayıs 2014 tarihinde Bakırköy
İncirli’deki Leyla Gencer Opera ve
Sanat Merkez’inde geniş katılımlı
bir organizasyonla gerçekleştirildi. Metropolitliğin ve Vakıf Yönetim Kurulu’nun
ev sahipliğinde yapılan festival programı,
kokteylden sonra Vakıf Yönetim Kurulu
Başkanı Sait Susin’in açılış konuşmasıyla
başladı. Daha sonra sırasıyla Metropolitliğin Genel Sekreteri Sayın Melfono Zekay
Zeki Demir’in yönetimindeki İstanbul
Abraşiye ilahi korosu sahne aldı. Korodan
sonra sahneye Saim Şen’in yönetimindeki
folklor grubu çıktı. Özcan Paslanmaz’ın
yönetimindeki müzik grubu da seslendirdikleri parçalarla beğeni topladı. Büyük
coşku içinde kutlanan ve geç saatlere kadar süren festival, Abraşiye Metropoliti
Mor Filüksinos Yusuf Çetin’in konuşmasıyla son buldu.
Vakıf Yön. Kur. Kenan Gürdal, Av. Naif Timur, Süryani Vakıf Yönetim Kur. Bşk. Sait Susin, Süryani Metropoliti
Mor Filüksinos Yusuf Çetin, Rum Vakıf Bşk. Dino Belalidis ve Eşi
67
HABER
Altınbaş Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Vakkas
Altınbaş, kurtuluşunun
40. yılında iş dünyasının
dikkatini KKTC’ye
çekmek amacıyla, Mersin
Anamur’dan Kıbrıs
Girne’ye kadar yüzdü.
Vakkas Altınbaş
Vakkas Altınbaş
Anamur’dan
Kıbrıs Girne’ye
yüzdü!
Altınbaş ailesi
68
18 Temmuz Cuma günü saat 19.00’da
Anamur’dan yüzmeye başlayan Vakkas Altınbaş, 20 Temmuz Pazar günü
saat 16.30’da Girne’ye vardı. Altınbaş’ı
Girne’de ailesi ile birlikte coşku dolu, kabalık bir halk kitlesi karşıladı. Anamur’dan
Girne’ye uzanan yaklaşık 90 km.’lik mesafeyi 40 saatte, hiç uyumadan yüzen Vakkas Altınbaş, işadamlarına şöyle seslendi:
“Mersin Anamur’dan Kıbrıs Girne’ye yüzerek 40 saatte geldim. İşte Kıbrıs Türkiye’ye
bu kadar yakın. Yatırım için uzaklara gitmeye gerek yok. Kıbrıs turizm, eğitim,
sağlık turizmi ve bunlar gibi birçok alanda yatırım için çok elverişli. Gelin sizler
de burada yatırımlarınızı yapın, istihdam
yaratın ve dünyanın ambargo uyguladığı
Yavru Vatan’a sahip çıkın.” Hiç yüzme bilmeyen biri olarak bir buçuk yıl önce ders
almaya başladığını da aktaran Vakkas Altınbaş, “Türkiye’den Kıbrıs’a yüzerek aynı
zamanda, yaşı ne olursa olsun bir insanın
azmettiği zaman hedefine ulaşmakta hiçbir şeyin engel olamayacağını da göstermiş
olmanın mutluluğunu yaşıyorum.” dedi.
Mersin Anamur’dan Kuzey Kıbrıs Girne’ye
özel olarak yaptırılan bir kafes içinde ve
dünya rekortmeni olan antrenörü Mert
Karabetça eşliğinde hiç uyumadan yüzen
Vakkas Altınbaş’ın, sağlık sponsorluğunu
ise Kolan Gurup üstlendi.
MURAT UYANIK DEKORASYON
Kuyumculuk Sektörünün boya ve dekorasyon işlerine talibiz
0530 028 3290
69
SEKTÖR’DEN
Geçen Kuyumculuk,
Orient’te adres değiştirdi
Orient Bazaar 204 numarada faaliyet
gösteren Geçen Kuyumculuk, adres değiştirdi.
Marka, artık Orient’te 206 numaralı mağazada
müşterilerini ağırlayacak.
“K
alite, estetik ve zarafet” sloganıyla 1997 yılından beri hizmet veren Geçen Kuyumculuk, adres değiştirdi. Marka,
Orient Bazaar 204 nolu adresten 206 numaraya taşındı. Birçok sektör mensubunun
katıldığı Geçen Kuyumculuk’un Orient’teki
yeni mağazası için düzenlenen törende mağaza açılışını Adem Geçen yaptı.Törende
konuşan Geçen Kuyumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Geçen, bütün departmanları bir araya getirebilmek için daha
büyük bir mekana geçtiklerini söyledi.
Kredi kartına gelen taksit kısıtlamasından
sonra düğün yapacak gençlerin hayallerini
gerçekleştirmek için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Geçen, yeni geliştirdikleri
koleksiyonlarla vitrinlerde yer almaya hazır
olduklarını dile getirdi.
70
150 y›ll›k butik hotel
150 yıllık geçmişe
sahip olan bina, Arda
Kuyumculuk tarafından
orjinaline sadık kalınarak
restore ettirildi ve
Miniature Hotel İstanbul
olarak Molla Fenari
Sokak’ta hizmete açıldı.
Arda Kuyumculuk Yönetim Kurulu
Başkanı K›vanç Yılmaz, iki sene önce
alınan tarihi binanın 2. derece tarihi
eser olduğunu ve restorasyonun orjinaline sadık kalınarak yapıldığını belirtti. Oteli oğlu Aras Yılmaz ile birlikte
işletmeye karar verdiklerini belirten
Yılmaz, ‘burayı insanların giremeyeceği bir durumdan kurtararak butik otele
çevirdik’ dedi.
Kuyumculuk sektörüne yönelik
çalışmaları da bulunan Esta
Pazarlama, sektöre yeni bir soluk
getirecek olan ‘Para Transferleri
Hizmetlerini’ sektör basınına verdiği
iftar ile tanıttı.
Murat Yaprakdal - Zafer Şen
Esta
Pazarlama’dan
para transferi
uygulamas›
Kuruçeşme Anonim Türk Bistro ve Tatlı
Restoranı’nda verilen iftar yemeğine sektör
basını katıldı. Sektörde uzun yıllardır hizmet veren Esta Pırlanta Genel Müdürü Zafer Şen, sektöre yeni bir ürün olarak soluk
getireceğine inandığı yurtiçi ve yurtdışı “
Para Transferi hizmetlerini” değerli müşterileri ve dostları ile buluşturmaya hazırlanıyor. Para transferi hizmetleri güvenli, hızlı
ve uygun fiyatlı olup, kuyumculuk meslek
işleyişine uygun, mağaza içerisinde herhangi bir yatırıma, değişikliğe gerek olmadan
çalışmaların yürütülebileceği, işletme giderlerine olumlu katkı sağlayacak, müşteri
memnuniyetini artıracak, yeni bir kazançlı
ürün olacak.
71
FUAR
2015’te Antep, 2016’da ise Maraş’ta yapılacak
Ortadoğu Fuarı,
geleceğinin adımlarını
bugünden atıyor
Gaziantep’te bir araya gelen bölge kuyumcu odaları
başkanları, Ortadoğu Altın & Mücevher Fuarı’nın
2015’te Gaziantep’te, 2016 ‘da ise Kahramanmaraş’ta
düzenlenmesi konusunda karar aldı.
i
stanbul’dan sonra sektörün 2. büyük
fuarı konumunda olan Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı, yerel ve bölgesel üretim yapan firmalarla, ulusal ve uluslararası firmaların ve kuyum
sektörünün buluşma noktası olmaya
devam ediyor. Gaziantep’te bir araya
gelen Gaziantep Kuyumcular Odası
Başkanı Sedat Özdinç, Kahramanmaraş
Kuyumcular Odası Başkanı Hacı Mustafa Öz, Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, Şanlıurfa Kuyumcular Odası Başkanı Halil Demirkol, Kilis
Kuyumcular Odası Başkanı Zafer Bilik,
Adıyaman Kuyumcular Odası Mehmet
Ali Yaylagül ve Malatya Kuyumcular
72
Odası Başkanı Murat Özhüsrev, Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı’nın geleceğini şekillendirme konusunda fuarın
bölge kuyumculuk sektörü açısından
önemi ve sektörün ticaret hacmine sağladığı katkıları da bir kez daha dile getirdi. 2015 yılında Gaziantep ve 2016
yılında Kahramanmaraş’ta düzenlenmesi konusunda prensip kararı alan oda
başkanları ve Start Fuarcılık yetkilileri,
Kahramanmaraş’ın kuyumculuk açısından önemli bir yere sahip olduğunu ve
üretim merkezi olması münasebetiyle
Ortadoğu Altın ve Mücevher Fuarı’nın
daha da büyüyerek gelişmesine katkı
sunacağını dile getirdi.
73
FUAR
Mücevherin
ışıltısı,
Diyarbakır’dan
parlayacak!
Diyarbakır Kuyumcular
Odası Başkanı Mustafa
Akkul, ilimizde
gerçekleştirilen inşaat,
kitap, mobilya ve oto
show organizasyonları
gibi gelecek yıl, ilk
kez düzenleyecekleri
Mezopotamya Mücevher
Fuarı’na da yerli ve yabancı
10 binlerce ziyaretçiye
ev sahipliği yapacaklarını
söyledi.
74
Mustafa Akkul
S
on yıllarda yapılan yatırımlarla Güneydoğu ve Doğu Anadolu
Bölgesi’nin yıldızı parlayan illerin başında gelen Diyarbakır, inşaat, gıda, kitap, mobilya/ dekorasyon
ve otomobil fuarlarından sonra yeni bir
organizasyona daha “merhaba” diyor.
Yıllardır fuar organizasyonlarında oluşturduğu sinerjiyle katılımcıları, özellikle
Orta Doğu’dan gelen 10 binlerce alıcıyla
buluşturan Diyarbakır, aynı hareketliliği
kuyumculuk sektöründe de göstermeye
hazırlanıyor. Uzun bir süredir organizasyon için fizibilite çalışmaları yapan
Diyarbakır Kuyumcular Odası (DİKO),
geçtiğimiz aylarda Türk kuyumculuk
sektörünün Ortadoğu’ya açılan önemli bir kapısı olması beklenen “Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı” için düğmeye
bastı. Fuar için geçtiğimiz aylarda Sereks
Fuarcılık’la İstanbul’da bir protokol imzalayan DİKO, organizasyonun tanıtımı
için hazırlıklara başladı. Türk kuyumculuk sektörüne yeni bir hareket kazandıra-
cak Mezopotamya Pırlanta, Altın, Alyans,
Elmas, Gümüş, Saat ve Malzeme Fuarı,
15-17 Mayıs 2015 tarihleri arasında TÜYAP Diyarbakır Fuar Merkezi’nde ilk kez
kapılarını ziyaretçilerine açacak.
Akkul:
fesyonel alıcıların yanı sıra, yurt dışında
alım yapabilecek potansiyeldeki kişileri
getirmek için çalışma yapıyoruz.”
Akkul:
Mezopotamya isminin kuyumculukta özel bir anlamı var!
Orta Doğu’yu Diyarbakır’a taşıya- Diyarbakır’ın “Hasır bilezik” başta olmak
üzere farklı model çeşitleri ve 1 milyonu
cağız!
Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı
Mustafa Akkul, yurt içi alıcılarından çok
Ortadoğu, Kuzey Irak, Suriye ve İran’da
potansiyel alıcıları fuar katılımcılarıyla
buluşturacaklarını belirterek, Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı’na binlerce
yabancı alıcıyı getirmeyi hedeflediklerini
söyledi.
“Diyarbakır, konum itibariyle bölgenin
merkezi durumundadır. Bölgenin böyle stratejik bir noktada profesyonel bir
fuara çok ihtiyacı olduğunu biliyoruz
ve bu boşluğu Mezopotamya Mücevher Fuarı’yla doldurmayı hedefliyoruz.
Diyarbakır, son yılların yıldızı parlayan
önemli bir kenti… İlimizde ard arda 5
yıldızlı oteller yükseliyor. Diyarbakır,
bugüne kadar 10 binlerce insanı buluşturan inşaat, gıda, kitap, mobilya/
dekorasyon ve otomobil fuarlarıyla bu
konuda rüştünü ispatlamış durumda…
Söz konusu fuarlara, Ortadoğu ülkelerinden binlerce alıcı ziyaretçi olarak
geliyor. Aynı başarıyı kuyumculuk fuarında da göstereceğimize inanıyoruz.
Çünkü, Diyarbakır, başta fuar alanı,
ulaşım, konaklama ve güvenlik olmak
üzere bu organizasyon için hazır… Yurt
dışındaki alıcıların fuara getirilmesi için
hedef seçilen ülkelere gidilerek özel davet edilecek. Konuyla ilgili Ekonomi
Bakanlığı’yla yakın bir işbirliği içinde çalışıyoruz. Fuarımıza yakın illerdeki pro-
aşan nüfus oranıyla önemli bir potansiyeli temsil ettiğinin altını çizen Diyarbakır Kuyumcular Odası Başkanı Akkul,
ürün ve koleksiyonlarını Orta Doğu,
Kuzey Irak, Suriye ve İran’daki alıcılara ulaştırmak isteyen ve Güneydoğu ve
Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere iç pazarda yeni müşterilerle tanışmak
isteyen üretici ve toptancıları, Mezopotamya Kuyumculuk Fuarı’na katılımcı
olarak beklediklerini dile getirdi. Akkul,
fuarın isminin “Mezopotamya” olarak
tercih edilmesi konusunda da şu çarpıcı
ifadeleri kullandı:
“Biliyorsunuz tarihi kaynaklar, madeni
işleme şeklindeki kuyumculuğun M.Ö.
3. bin yılın başlarında, Mezopotamya
ve Mısır’da önemli aşamalar kaydettiğini söyler. Bilinen en eski kuyumculuk
ürünleri, Mezopotamya’da Ur şehrinin
kral mezarlığından çıkartılmıştır. Mezopotamya coğrafyasının merkezinde yer
alan Diyarbakır da kuyumculuk açısından önemli bir yere sahip. Farklı alanlarda yapılan yatırımlarla cazibe merkezi
haline gelen Diyarbakır’ı kuyumculuk
fuarıyla da taçlandırmak istiyoruz. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ve Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Birliği başta olmak üzere bize bu konuda destek
veren ve teşvik eden tüm kuyumcu oda
ve derneklerine de teşekkürü borç biliyoruz.”
75
SAĞLIK
Sağlıklı bir
yaşam için
beslenme
önerileri
Öğün atlamayın
Yeterli ve dengeli beslenmek için öğün atlamayın. Çünkü atlanan her öğün bir sonraki
öğüne kadar daha çok acıkmanıza ve karşınıza çıkan her yemeği kalorisi yüksek veya
düşük, miktarca çok veya az demeden ihtiyacınızdan fazla tüketmenize neden olacaktır.
Öğününüz çeşitli olsun
Mümkün olduğu kadar çok çeşitli beslenmeye özen gösterin. Her gün beslenme planınız
içerisinde tüm besin gruplarına (süt ve süt
ürünleri, et, sebze-meyve, tahıl) yer vermeye
çalışın. Bu besinlerin hepsinden bir öğünde
tüketemeseniz de gün içerisinde farklı öğünlerde almaya çalışın. Sabah kahvaltılarınızda
yumurtayı mutlaka tüketin. Öğle ve akşam
yemeklerinde de yoğurdu ihmal etmeyin.
Bol sebze ve meyve tüketin
Sebze ve meyveler bol su ve vitamin-mineral
içerip, az kalorilidirler. Bol miktarda ve değişik renklerde sebze, meyve tüketmeniz hem
kilo kontrolüne yardım eder, hem de birçok
hastalıktan (kanser, kalp-damar hastalıkları) korunmanızı sağlar. Dikkat edeceğiniz
önemli bir nokta ise mevsiminde sebzemevye tüketimidir.
Sağlıklı yağları tüketin
Beslenmenizdeki yağ tüketimine dikkat
edin. Özellikle margarinler ve çiçek yağları yerine tereyağını ve zeytinyağını tercih
edin. Yemeklerinizi hazırlarken kızartma
yerine ızgara, haşlama, buharda ve fırında
pişirme yöntemlerini kullanın.
Abur - cuburu kaldırın
Abur cubur olarak nitelendirilen hazır yiyecekler ve ağır tatlılar, pastalar fazla miktarda trans yağ ve şeker içerdiğinden hem kilo
aldırıcı hem de hastalıklara yatkınlığı arttırıcıdır. Bu nedenle bu yiyeceklere mutlaka
sınırlama getirin.
Kurubaklagilleri ve lifli besinleri tüketin
Tüketilen karbonhidrat kaynağının türüne
ve miktarına dikkat edin. Saf şeker kaynakları ve rafine unlu besinler yerine tokluk hissini
arttıran, kabızlığı engelleyen ve kilo kontro-
76
lünü kolaylaştıran kurubaklagilleri (nohut,
mercimek, barbunya gibi), lifli tahılları, taze
ve kuru meyveleri, sebzeleri tercih edin.
Günde 2 - 2.5 litre su için
İnsan yaşamı için oksijenden sonra gelen
en önemli öğe sudur. İnsan açlığa haftalarca
dayanabilirken susuz ancak birkaç gün yaşayabilir. Vücut ısısının dengelenmesi, metabolizmanın devamı ve vücuttan zehirli atık
maddelerin atılması için su elzemdir. Bu nedenle günde 2-2.5 litre su tüketin.
Alkol alıyorsanız, azaltın
Alkollü içki tüketme alışkanlığınız varsa bundan vazgeçmeye çalışın, bırakamıyorsanız da
azaltın. Ayrıca içkinin çeşidi de önemlidir.
Viski, konyak, votka gibi sert alkollü içkiler
bira ve şaraba oranla daha yüksek kalorilidir.
Alkol boş enerjidir, bize dönüşü yağ şeklinde olur. Alkol alırken, yanında atıştırdığınız
kuru yemiş, cips türünde besinlerin son derece kalorili olduklarını da unutmayın.
Egzersizi ihmal etmeyin
Sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme düzeninin içerisine muhakkak bir egzersiz programını dahil edin. Yaşam koşullarınıza uygun,
sürekli yapabileceğiniz bir aktivite türünü
seçin ve düzenli olarak egzersiz yapın.
İdeal kilonuzu koruyun
Hastalıklara yakalanma riskinizi azaltmak,
her zaman zinde ve enerjik olmak için
sağlıklı kilo aralığınızda olmanız oldukça
önemlirdir. Bunun için Beden Kitle İndeksi (BKİ), vücut yağ yüzdesi, bel çevresi ve
kalça çevresi ölçümlerinizin sağlıklı dilimde
olmasına özen gösterin.
77
DUA
Soma için
Kuyumcukent’te
ayin yapıldı
Manisa’nın Soma
ilçesinde yaşanan ve
ülkeyi yasa boğan maden
faciasında hayatını
kaybeden maden işçileri
için Kuyumcukent’te
bulunan Şapel’de ayin
yapıldı.
78
K
uyumcukent’teki Şapel’de Soma faciasında hayatını kaybeden 301 işçi için
ayin yapıldı. Ayinde, Soma’da hayatını
kaybeden ve faciadan yaralı kurtulan
işçiler için dualar edildi. Ayinde bir konuşma
yapan peder Yegia Kervancıoğlu, Somalı’ların
acısını paylaştıklarını belirterek, ‘Bugün tüm
kiliselerimizde dualarımız maden işçilerimiz
için… Ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara
acil şifalar, ailelerine teselli diliyoruz. Allah
rahmet eylesin.” dedi. Bu zor günde millet olmanın gerektirdiği birlikteliği, dayanışmayı ve
kenetlenmeyi sağlamanın gerektiğini söyleyen
Peder, ‘Millet olmanın gereği sevinç ve kederde birlik olmaktır. Böylece sevinçlerimiz paylaştıkça çoğalacak, üzüntülerimiz paylaştıkça
azalacaktır. Bu bilinçle Somalı’ların üzüntüsünü paylaştık. Şimdi de millet olarak duadayız.
Allah’tan böyle büyük acıları bir daha bize yaşatmamasını diliyoruz.” dedi.
Peder Kervancıoğlu’na Diakon Evdin Galipoğlu, yetkili okuyucular Harutyun Kızmazoğlu
ve Aret Demir eşlik etti.
Dostları, ölüm bile ayıramadı!
5
0 yıldır Bakırköy Osmaniye’de aynı mahallede ve sokakta yaşadılar. Birlikte güldüler ve
ağladılar. 84 yaşında olan İstanbul Kuyumcular Odası Eski Yönetim Kurulu üyesi Halit
Kandemir’in annesi Makbule Kandemir, komşusu,
dostu 85 yaşındaki Ayşe Habibe Türkay’la aynı günde
hayata veda etti. 50 yıllık dostların cenazeleri de yan
yanaydı, aynı camide tekbirlerle sonsuzluğa uğurlandılar. Makbule Kandemir ve Ayşe Habibe Türkay’ın
İstanbul Kuyumcular Odası
Eski Yönetim Kurulu üyesi
Halit Kandemir’in annesi
Makbule Kandemir, hayatını
kaybetti. Merhume Kandemir,
50 yıllık dostu Ayşe Habibe
Türkay’la aynı gün ve saatte
vefat etti ve iki merhumenin
cenazeleri aynı camide kılındı.
cenaze töreni için yakınları ve dostları, son görevlerini
yapmak üzere onlarla Bakırköy İncirli Camiisi’nde bir
araya geldiler. Cenaze törenine İstanbul Kuyumcular
Odası Denetim Kurulu üyesi Orhan Güler, Gümüş
Eşya El Sanatkarları Derneği Başkanı Garbis Gedikoğlu ve birçok kuyumcu katıldı. Merhume Kandemir’in
cenazesi, törenin ardından Yeni Topkapı Mezarlığı’nda
toprağa verildi. İki merhumeye de Allah’tan rahmet,
yakınlarına da sabır diliyoruz.
Tavukçuoğlu ailesinin acı günü
İstanbul Kuyumcular Odası Denetim Kurulu üyesi Ahmet
Rıfat Tavukçuoğlu ve Zen Pırlanta ortaklarından Kemal
Tavukçuoğlu’nun dedesi Mehmet Ali Tavukçuoğlu, hayatını
kaybetti. Tavukçuoğlu ailesine Allah’tan rahmet ve baş sağlığı
diliyoruz.
M
erhum Mehmet Ali
Tavukçuoğlu’nun Karacaahmet
Şakirun
Camii’nde yapılan cenaze törenine aile yakınları ve
kuyumcu dostları yanı sıra İstanbul Kuyumcular Odası Yönetim
Kurulu’nun temsilen Başkan Yardımcısı Mustafa Tiryaki, Yönetim
Kurulu üyeleri Rober Muratoğlu
ve Mehmet Çakar katıldı. Mehmet
Ali Tavukçuoğlu için Allah’tan rahmet, kederli ailesine de başsağlığı
diliyoruz.
79
EĞİTİM
Çıraklık kayıtları başladı
Zeytinburnu Muhsin Ertuğrul
Mesleki Eğitim Merkezi’nde
yaz dönemi için 7 Temmuz’da
başlayan öğrenci kayıtları 3
Ekim’e kadar sürecek.
Z
eytinburnu Muhsin Ertuğrul Mesleki Eğitim Merkezi’nde 2014-2015 Eğitim- Öğretim yılı Yaz dönemi için çırak öğrenci kayıtları, 7 Temmuz - 3 Ekim 2014 tarihleri
arasında yapılacak. 2011-2012 Eğitim Öğretim yılında Orta Öğretimi bitiren ve liseye devam etmeyen öğrencilerin Açık Liseye kayıt yaptırarak Açık
Lise Öğrenci belgesi ile 4+4+4 sistemi gereğince
Zeytinburnu Muhsin Ertuğrul Mesleki Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne müracaat etmeleri gerekiyor.
2012 yılından önce mezun olanlar ise ilköğretim
diplomasıyla, lise terkler de tasdiknamesiyle birlikte müracaat edebilir.
80

Benzer belgeler