اﺳ ﺘﻌﻴﺬ : وَا ِ ﻦَ ﻻَ َﺸْ ﻬَﺪُونَ اﻟﺰورَ ﻣَﺮوا ﻛِﺮَاﻣﺎً وَاذ
Transkript
اﺳ ﺘﻌﻴﺬ : وَا ِ ﻦَ ﻻَ َﺸْ ﻬَﺪُونَ اﻟﺰورَ ﻣَﺮوا ﻛِﺮَاﻣﺎً وَاذ
Hutbe: Mü´minler farklıdır, 19 Safer 1433 (13 Ocak 2012) ون ُّاﻟﺰ َور َ ُ َو َّ ِاذل َﻳﻦ َﻻ ﻳ َْﺸﻬَﺪ: اﺳـﺘﻌﻴﺬ اب َوا َذا َﻣ ُّﺮوا ِابﻟﻠ َّ ْﻐ ِﻮ َﻣ ُّﺮوا ِﻛ َﺮاﻣ ًﺎ ِٕ َﻣ ْﻦ َﰷ َن ﻳ ُ ْﺆ ِﻣ ُﻦ: {ﻗﺎل رﺳﻮل ﷲ }ﺻﻠﻌﻢ ِاب َّ ِهلل َواﻟْ َﻴ ْﻮ ِم ْاﻻ ٓ ِﺧ ِﺮ ﻓَﻠْ َﻴ ُﻘ ْﻞ ﺧ ْ ًَﲑا َٔا ْو ِﻟ َﻴ ْﺼ ُﻤ ْﺖ Muhterem Mü’minler, Hz. Allah (c.c)’ın insanlar için koyduğu her sınır, dünya ve ahiret saadetine ulaştıran birer vasıtadır. Bu sebeple, Allah ve Rasülüne inanan, Kur’an-ı Kerim’i kendisine rehber olarak kabul eden her müslüman, birçok yönleriyle diğer insanlardan farklıdır. Söylediği bütün sözlerin, yaptığı bütün işlerin hesabını vereceğine inanan bir mü’min, elbette başkalarından farklı olacaktır. Bu itibarla, söz ve davranışlarında ölçülü olmak, ciddi olmak, güvenilir olmak, inanan kimselere has özelliklerdir. Bunun içindir ki, ağzından yalan çıkmaz, söz getirip götürme olmaz. O, ya hayır söyler ya da susmasını bilir. Hakiki mü’min olmanın ve Cennet-ü Alaya aday olmanın yolu budur. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) bize bu yolu nasıl tarif buyuruyorlar: “ Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun”(1) “ Koğuculuk yapan (söz getirip götüren) kimse Cennet’e giremez.”(2) “ Kim bana iki sakalı (yani ağzını) ve iki ayağı arasını (namus ve iffetini) koruyacağına söz verirse, ben de O’na Cennet için kefil olurum.(3) “ Hased’den sakının. Çünkü hased, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi bütün iyi ve güzel amelleri yiyip bitirir.”(4) “ Sizin için en çok korktuğum şey, küçük şirk yani riya (gösteriş) dır.”(5) Aziz Mü’minler, Görülüyor ki, müslüman, söz ve davranışlarında ölçülü olmalı, Allah ve Rasülünün hoş görmediği hiç bir işi yapmamalıdır. Yalan, dedikodu, kin, hased, alay ve riya gibi kötü sıfatları üzerinde taşımamalı, kötülüklerin ve haramların işlendiği mahallerde bulunmamalıdır.Yalan yere şahitlik yapmamalı, boş söz konuşanlara rast geldiği zaman, bulaşmadan vâkârla oradan geçip gitmelidir.(6) Değerli Mü’minler, Müslümanın yemesi, içmesi, giyinmesi, kazanması ve harcaması bile farklıdır. Hep helal kazanç peşinde koşar. “Kazanayım da nasıl olursa olsun” düşüncesi onun inancında yoktur. Şunu da hiç bir zaman aklından çıkarmaz: Müslümanlık, kendi arzu ve isteklerimize göre değil, Mevlâ-i Zülcelâl Hazretlerinin çizdiği sınırlar içinde ve O’nun istediği şekilde yaşamak suretiyle değer kazanır. O halde, gelin şu ilahi fermana kulak verelim: “ Ey iman edenler, Allah’tan nasıl korkmak lazımsa öylece korkun. Ancak müslüman olarak can verin.”(7) _______________ (1)El Furkan,72; (2)Buhari, Müslim, Ebu Davud,Tirmizi,et Tac c.5 s.183; (3)Müslim, Müsned-i Ahmed et Tac c.5 s.24; (4)Buhari, Tirmizi, Müsned-i Ahmed, et Tac c.5 s.183; (5)Ebu Davud, İbn-i Mace,et Tac c.5; (6)Müsned-i Ahmed, et Terğib ve’t Terhib, c.1 s.69; (7)Al-i İmran 10
Benzer belgeler
ﻋن ھُم ٌ ََْ ﻟﻠﻣُﺻﻠﯾن ﱠِ َ ﻓوﯾل ِْ ﱢَ َ اﻟذﯾن َ ْ ْ ﯾُراءُون ھُم
mahallerde bulunmamalıdır.Yalan yere şahitlik yapmamalı, boş söz konuşanlara rast geldiği zaman, bulaşmadan vâkârla oradan geçip gitmelidir.(6) Değerli Mü’minler, Müslümanın yemesi, içmesi, giyinme...
Detaylı