Kurumsallaşmalı - Mersin Tercüman

Transkript

Kurumsallaşmalı - Mersin Tercüman
Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol’dan bütünleşme çağrısı...
‘Sorunları çözmek
boynumuzun borcu’
‘Mersin yerinde sayıyor’
n Yapılan Genel Kurul sonrası Türkiye Emekliler Derneği
engellerden birinin Mersinlilik ruhunun eksikliği olduğunu vurgulayan İzol, Mersin’in
tüm ilçeleriyle tek kimlik altında buluşması gerektiğini belirterek, “Gerçek
gücümüz o zaman ortaya çıkacaktır”
dedi.
nHaberi Sayfa 10’da
n Derneğe kayıtlı 18 bin emekli oldu-
n Kentin gelişmesinin önündeki en büyük
Mehmet
Serkan
İzol
Türkiye Emekliler Derneği’nde Akbudak dönemi…
HAFTALIK BAĞIMSIZ SİYASİ GAZETE
www.mersintercuman.com
Kızılay’dan hayırseverlere çağrı
Kızılay Mersin Şubesi
tarafından gıda ve nakit
bağışlarının yanı sıra
fitre ve zekat da kabul
edilecek, muhtaçlara
dağıtılacak. nSayfa 4’de
Perakende Satış Fiyatı : 1 TL
29 HAZİRAN 2015 Sayı : 605
Başkanlığı’na seçilen Cemal Akbudak, bugüne dek görev
yapan herkese teşekkür ettiklerini belirterek,
“Yönetim kurulu olarak toplandık ve geriye
dönük hiçbir şikayeti kabul etmeme kararı
aldık. Bundan sonra sorulacak her sorunun
muhatabı biziz” diye konuştu.
ğunu ve bu aktif gücün mutlaka
uyandırılması gerektiğini kaydeden
Akbudak, “Emekli, dul ve yetimlerimizin yanlarında olmak, dertlerini paylaşmak, sorunlarını çözmek boynumuzun borcudur.
Kimseden korkumuz yok. Emeklinin hakkını yiyenlerin karşısında
aslan kesilmeye devam edeceğiz” dedi.
nSayfa 5’de
Cemal
Akbudak
Doğan Kalkancı: Kentsel dönüşüm daha fazla geciktirilemez
“Kentsel dönüsüm
TOKI’siz yapılmalı”
Doğan
Kalkancı
ilek Kİ
Ç
,
y
a
Ç
y’ın
n TO
Danıştamahallelerini nleme
uö
rlük
d
ü
n
g
o
z
k
Ö
e
c
sinin
e
ve
e
g
‘
m
t
n
e
a
l
d
a
tarafın i’ kararını ipt ki kentsel
bölges an Mersin’demaları
ardınd üşüm tartış di..
dön en alevlen
yenid
n Mersin’de kentsel dönüşümün
gerekli olduğu bölgelerde projeler
geliştiren ve TOKİ’nin asla Mersin’e girmemesi gerektiğini savunan Mimar Doğan Kalkancı, projenin detaylarını anlattı.
n Binaların yüzde 50’sinin depreme dayanıklı olmadığını ve orta
ölçekli bir sarsıntıda büyük kayıplar yaşanacağını söyleyen Kalkancı, kentsel dönüşümün geciktirilmesi söz konusu olmayan bir proje
olduğunu vurguladı.
n Abdi Satıroğlu’nun Özel Haberi Sayfa 7’de
Güzel sanatlar ile Demir, istikrar
Özdemir’den
‘Karekodlu Çek’ spor liselerine vurgusu yaptı
n ÇUKTOB Başkanı Murat
uygulamasına başvuru süresi Demir,
siyasi belirsizliğin sona
ermesi için meclisteki partilere
uzatıldı
destek
çağrı yaptı.
nSayfa 11’de
nSayfa 4’de
nSayfa 6’da
İlk toplantı Vali başkanlığında yapıldı
nSayfa 8’de
Başkan Kocamaz, Mersin’i turizm kenti
haline getirmek için çalıştıklarını söyledi.
İSKEP eğitimi tamamlandı
n Toroslar Belediyesi tarafından
uygulanan İSKEP
kapsamında verilen
ve 22 dezavantajlı
bireyin katıldığı
uygulamalı girişimcilik eğitimi sona
erdi.
nSayfa 5’de
‘Hedefimiz Mersin’i
kirlilikten
arındırmak’
nSayfa 6’da
1.Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi tanıtıldı...
‘Kurumsallaşmalı’
n Zirve’nin tanıtım toplantısında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı
Burhanettin Kocamaz, kurumsallaşmanın önemine vurgu yaparak, “Dünya
Kardeş Belediyeler Birliği’nin kurulmasını ve bunun kurucu başkanlığını da
Mersin’in yapmasını istiyoruz. Birlik oluştuğunda merkezi Almanya olacak ama, kurucu başkanlığını 2 yıllığına Mersin Büyükşehir Belediyesi
üstlenmiş olacak” diye konuştu.
nSayfa 10’da
Nematod zararlısıyla mücadelede kimyasalların devri kapandı..
Kalıntı sorunu güneş ve su ile çözüldü..
nSayfa 11’de
Abdi Satıroğlu
Bunu Ben
Uydurmadım !
3’de
Şinasi Şirin
Mahiye Morgül
Erken Seçim
Ufukta mı ? !!
5’de
İran’ı İran’da
Öğrenmek (4)
9’da
Melike Zafer
Bilemezsiniz !!
6’da
Gülsen Metin
Anadolu Pedagojisi
ve Takbaş Köyünden
Leyla Teyze…
4’de
Burhanettin Kocamaz
SATILIK İŞYERİ
Mersin’de
Orman Bölge Müdürlüğü
yanında, Cemalpaşa Caddesi’ne cepheli,
3.kat, 210 m2, işyerine uygun daire
İrtibat: 0.533 577 81 56
2
29 HAZİRAN 2015
Güneş Festivali’nden görkemli veda
Bu yıl 6’sı düzenlenen ‘Soli Güneş Festivali’, ünlü sanatçı Zuhal Olcay’ın Mersin
Devlet Opera ve Bale Orkestrası eşliğinde verdiği muhteşem konser ile sona erdi.
Mezitli Belediyesi tarafından bu yıl 6.'sı düzenlenen Soli Güneş Festivali ünlü sanatçı Zuhal Olcay'ın
Mersin Devlet Opera ve Bale Orkestrası eşliğinde
verdiği muhteşem konserle sona erdi.
Yenilenebilinir güneş enerjisinin önemini vurgulamak ve güneş enerjisinden daha fazla yararlanılmasını sağlamak için bu yıl 6.'sı düzenlenen Soli Güneş
Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Gündüz kurulan farklı stantlarda düzenlenen etkinliklerle ve gece
muhteşem konserlerle buluşan Mezitli halkı festivalde
unutulmaz anlar yaşadı.
Ünlü sanatçı Zuhal Olcay, Mersin Devlet Opera ve
Bale Orkestrası eşliğinde verdiği konserde, seslendirdiği birbirinden güzel eserlerle izleyicilerini hayran bıraktı.
‘Nükleere Hayır’
Konser sonrası kısa bir konuşma yapan Başkan Tarhan, "Nükleer santralin inadına karşı tüm Türkiye'ye
ve dünyaya sesimiz kısılırcasına haykıracağız. Bu haykırışımız, güneş enerjisine 'Evet' Nükleere 'Hayır' şeklinde olacaktır" sözü üzerine alandaki binlerce kalabalık Başkan Tarhan'ı ayakta alkışlayarak, 'Nükleere
Hayır' sloganları attı.
‘Başımızı kimse eğemez’
Başkan Tarhan 21 Haziran babalar günü
olduğunu hatırlatarak, Ünlü şairimiz Nazım
Hikmet'in; 'Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım! Ne zulüm, ne ölüm, ne korku başımı
eğemez! Yalnız senin elini öpmek için eğilir
başım. Babam...' şiirini okuyarak, tüm babaların
babalar gününü kutladı.
Mezitli’nin kıymetini bilin
Her geldiğinde Mersin'e yeniden aşık olduğunu belirten ünlü sanatçı "Mersin çok seviyorum. Mezitli'nin bende ayrı bir yeri var. Mezitli'de yaşayan insanları çok şanslı görüyorum.
Böylesi güzel ve şirin ilçenin kıymetini iyi bilin.
Sanırım bende Mersin'e yerleşeceğim" şeklinde
konuşarak, Mezitli ve Mersin'e olan hayranlığını
dile getirdi.
Anadolujet Ramazan tırı
Mersin’den geçti
Ramazan ayı boyunca düzenlediği “Direklerarası Ramazan
Eğlenceleri” ile Anadolu’yu karış karış gezen Anadolujet Ramazan tır’ı, Mersin’de de büyük ilgiyle karşılandı.
AnadoluJet, Ramazan ayı
boyunca düzenlediği “Direklerarası Ramazan Eğlenceleriyle”
Anadolu’yu karış karış gezen
Anadolujet Ramazan tırı, Mersin’de de
büyük ilgiyle karşılandı.
Meddah
gösterisinden orta
oyununa,
gölge oyunundan ipli
kukla şovuna kadar
pek çok
nostaljik
ramazan
eğlencesini
halkla
buluşturan
Anadolujet, tiyatro salonu gibi
dizayn ettiği Ramazan tırı ile
Mersin’den geçti.
İftar sonrası yaklaşık 90 dakika
boyunca katılımcıları nostaljik bir
yolculuğa çıkaran Anadolujet
Ramazan tırı’ndaki etkinlik önce-
sinde, tahta bacak üzerinde performans sergileyen sanatçının
yapacağı davet ile izleyenler
alana çağrılıyor. İzleyicilere
Osmanlı şerbeti, Osmanlı macu-
nu, pamuk şeker gibi Ramazan
ayına özel ikramlarda unutulmamış.
Fasıl dinletisinin ardından sahnelenen gösteriler, Ramazan ayı
sonuna kadar Anadolu’yu gezmeye devam edecek.
İklimlendirme-Soğutma ve Aşçılık mesleki eğitim projesi birinci seçildi...
En başarılı proje Toroslar’dan
n Mersin Ticaret ve Sanayi Odası bünyesindeki AB Bilgi Merkezi ve Mersin
Üniversitesi işbirliği ile Mersin’de yürütülen “AB Projeleri Etki Analizi” çalışmasının sonucunda Toroslar Belediyesi’nin 2005 yılında ilk AB Projesi
olarak hayata geçirdiği İklimlendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarındaki mesleki eğitim projesi, Mersin’de en başarılı seçilen proje oldu.
Toroslar Belediyesi’nin 2005
yılında ilk AB
projesi olarak
hayata geçirdiği İklim-
lendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarındaki mesleki eğitim projesi,
Mersin’de en başarılı seçilen proje
oldu.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen “Mersin’in AB
Projeleri Deneyimi ve Başarılı
Örnekler” konulu toplantıyla proje,
bir kez daha kamuoyunun bilgisine
sunuldu.
MTSO Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya; Mersin Vali
Yardımcısı Ogün Bahadır, Toroslar
Belediye Başkanı Hamit Tuna,
MTSO Başkanı Şerafettin Aşut,
Mersin Üniversitesi Mimarlık
Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof.
Dr. Fikret Zorlu, akademisyenler ile
AB Projesi uygulayan kurum ve
kuruluşların temsilcileri de katıldı.
Programın açılış konuşmasını,
saha çalışmasını yürüten MEÜ
Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fikret Zorlu yaptı.
Zorlu, AB Projelerinde Toroslar
Belediyesi, MTSO ve Mersin Üniversitesi’nin en çok deneyim sahibi
kurumlar olduğuna dikkat çekti.
Daha sonra söz alan Toroslar
Belediye Başkanı Hamit Tuna ise
Mersin’de Avrupa Birliği projeleri
gerçekleştirmeye hak kazanan
kurum ve kuruluşlar arasında birinci sırada yer aldıklarını vurgulayarak, 11 yılda hayata geçirdikleri pro-
jelerin genellikle sosyal içerikli, eğitime ve yaşam standartlarını yükseltmeye yönelik olduğunu
kaydetti.
Mersin’de en başarılı ve en çok
proje üreten kurum olarak, elde
ettikleri bu başarının çalışmalarının
ne denli doğru ve yerinde olduğunun da bir göstergesi olduğunu söyleyen Başkan Tuna, 2004 yılında
belediye başkanlığı görevine geldiklerinde işsizliğin en büyük sorun
olarak karşılarına çıktığını hatırlattı.
İşsizliğin önüne geçebilmek
amacıyla ilk mesleki eğitim projeleri kapsamındaki AB projelerini 2005
yılında hayata geçirdiklerini vurgulayan Başkan Tuna; “İklimlendirme
- Soğutma ve Aşçılık dallarında
meslek edindirme kursu açmak için
2005 yılında ilk AB projemizi hazırladık. Projemiz kabul edildi.
Bu projeyle başlayan hareket
bugün 11 projeyi hayata geçirmemize vesile oldu. Bunun büyük
mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Öncelikle ekip arkadaşlarıma,
projelerimize ortak olan Mersin
Üniversitemize ve tüm kurum ve
kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Başkan Tuna’nın konuşmasının
ardından katılımcılara; Toroslar
Belediyesi tarafından 2005 yılında
Avrupa Birliği Aktif İşgücü Programları Projesi kapsamında hayata
geçirilen ve örnek proje seçilen
İklimlendirme - Soğutma ve Aşçılık
dallarındaki mesleki eğitim projesini anlatan tanıtım lmi gösterildi.
3
29 HAZİRAN 2015
İntihara götüren sebep ne ?
Silifke Koop. Başkanı Ünüvar, uçurumda ölü bulundu...
Silifke Kooperatifi ve Silifke Belediye Spor Kulübü Başkanlığını yürüten Ünal Ünüvar, 50 metrelik uçurumun dibinde ölü olarak bulundu. Yetkililer, Ünüvar’ın intihar ettiğinin ortaya çıktığını açıkladı.
si morguna kaldırılan Ünüvar’ın cesedi,
Silifke Kooperatifi ve Silifke Beleotopsi yapılma üzere Adana Adli Tıp
diye Spor Kulübü Başkanlığı görevini
Kurumu’na gönderildi.
yürüten Ünal Ünüvar
(54), 50 metrelik uçurumun dibinde ölü olarak
Ünüvar için
bulundu.
otogarda tören
Alınan bilgiye göre 2
Adana
Adli Tıp Kuruçocuk babası Ünüvar, öğle
mu’nda
yapılan
incelemenin
saatlerinde ortadan kayardından
Ünüvar’ın
cenazesi,
boldu. Uzun süre kendiKooperatifi’ne
ait 100’e
Silifke
sinden haber alamayan
yakın
otobüsle
ilçe
girişinde
ailesi, durumu jandarmakonvoylarla karşılandı. Silifke
ya bildirdi.
Ünal
Ünüvar
Otogarı’na getirilen Ünüvar’a,
Bunun üzerine araştırburada
ailesi ve yakınlarının da
ma başlatan Jandarma
katıldığı
bir tören düzenlendi.
ekipleri, Demircili MahalSilifke
Kaymakamı
Şevket Cinbir,
lesi Akyokuş mevkiisinde kapıları açık
Silifke
Belediye
Başkanı
Mustafa Turşekilde terk edilmiş bir otomobil ihbarıgut,
İl
Emniyet
Müdür
Yardımcısı
Mahnı değerlendirdi. Olay yerine gelen ekipAksüt,
oda
ve
kooperatif
başkanları,
mut
ler, 33 KT 002 plakalı aracın Ünal Ünüvar’a ait olduğunu belirledi. Araçta ince- siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda
leme yapan Jandarma, Ünüvar’ın telefo- vatandaşın katıldığı törende ailesi, güçlükle teskin edildi. Tören, Silifke Müftünunu buldu.
Emin Yüksek’in ettiği dua ile son
sü
Ailesine haber veren jandarma ile
buldu.
olay yerine gelen vatandaşlar ve arkadaşları, Ünüvar’ı aramaya başladılar.
İntihar etmiş
Çalışmalar sonucunda Ünüvar’ın cansız
Tehdit mesajları aldığı için cinayete
bedeni, otomobilden yaklaşık 50 metre
kurban gitmiş olabileceği ileri sürülen
uzaklıkta bir uçurumun dibinde
Ünüvar’ın intihar ettiği ortaya çıktı.
bulundu.
Jandarma ekipleri, uçurumun dibin- Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir,
Ünüvar’ın ölüm nedeninin intihar oldude bulunan cesedi çıkarabilmek için
Mersin Uluslararası Medikal Kurtarma ğunun belirlendiğini açıkladı. Cinbir,
tehditler alan Ünüvar’ı intihara sürükleEkiplerine (UMKE) haber verdi.
yen nedenlerinin ise çok yönlü olarak
UMKE ekipleri, vinç yardımıyla Ünüsoruşturulmaya devam edildiği bilgisini
var’ın cesedini uçurumundan çıkardı.
verdi.
Ambulansla Silifke Devlet Hastane-
Küçük Zeliha’yı Berdan yuttu
Berdan Barajı’nın döküldüğü ırmak yatağında akıntıya kapılan 11 yaşındaki Zeliha Gümüş, boğularak öldü.
Berdan Barajı’nın suyunun döküldüğü ırmak yatağının kenarında arkadaşlarıyla oynayan 11 yaşındaki Zeliha
Gümüş, bir anda dengesini kaybedince
akıntıya kapıldı. Suda bir süre sürüklenen Zeliha, bir anda gözden kayboldu.
Arkadaşlarının durumunu ailesine
bildirmesi üzerine olay yerine gelen
yakınları, her yerde küçük Zeliha’yı aramaya başladılar.
Haber verilmesi üzerine olay yerine
gelen Mersin Büyükşehir Belediyesi
Arama Kurtarma ekibi de, Berdan Irma-
ğı’na girerek arama çalışması başlattı.
Ancak çalışmalar yetersiz kalınca,
Mersin Emniyet Müdürlüğü Sualtı
Grup Amirliği’ne bağlı Kurbağa Adamlar’dan yardım istendi. Başlatılan geniş
çaplı arama sonucunda küçük Zeliha’nın cansız bedeni, suya girdiği yerden yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta
bulundu.
Savcılığın incelemesinin ardından
küçük Zeliha’nın cesedi, Tarsus Devlet
Hastanesi morguna kaldırılırken, soruşturma başlatıldı.
MESKİ’den Berdan uyarısı !
MESKİ, Berdan Baraj Gölü’nün yüzmeye uygun olmadığı,
hayati tehlike taşıdığı konusunda vatandaşları uyardı.
Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi
(MESKİ) artan sıcaklarda serinlemek
amacıyla Berdan Baraj Gölünün yüzmeye uygun olmadığı, hayati tehlike
taşıdığı konusunda vatandaşlarımızı
uyardı.
Yapılan açıklamada, “Kapladığı
geniş alan bakımından da sürekli gözetim altında tutulması imkânsız olan
Berdan Baraj Gölüne serinlemek ya da
yüzmek amaçlı girilmesi, istenmeyen
sonuçlara yol açabilir.” denildi.
MESKİ, özellikle Berdan Barajı
çevresinde pikniğe giden vatandaşları
muhtemel tehlikelere karşı uyardı.
MESKİ’den yapılan yazılı açıklamada, “Sıcaklıkların her geçen gün arttığı Mersin’de yüzmek, serinlemek ve
balık tutmak için girilen Berdan Barajı’nda, yaralanma ve boğulma gibi
istenmeyen sonuçlar yaşanabiliyor.
Hava sıcaklıklarının hızla artmasından bunalan Mersinliler, dinlenmek ve
serinlemek için baraj göllerinin, göletlerin ve derelerin çevrelerine akın ediyorlar. Mersinlilerin içme suyu kaynakları
olan Berdan Barajı, özelliği itibariyle
serinlemek ve yüzmek için elverişli bir
yer değildir” denildi.
Yaz mevsimi olması nedeniyle aileleri uyaran MESKİ Genel Müdürlüğü,
“Hava sıcaklığının önümüzdeki günlerde daha da artması bekleniyor. Okulların tatile girmiş olması ile Mersinlilerin
ailelerini ve çocuklarını serinlemek
amacıyla baraj ve gölet gibi yerlere pikniğe götürdüklerinde kesinlikle göl ,
sulama kanalları ve göletlere girdirmemelerini öneriyoruz.
Her sene, Berdan Baraj Gölünde can
kayıplarımız oluyor. Bunlar dikkatsizlik
ve bilinçsizlikden kaynaklanıyor. Baraj
ve göletlerin dip yapısı vatandaşlar tarafından bilinmediğinden nerede ne gibi
tehlike ile karşılanacağı kestirilemez.
Bu nedenle aileler çocuklarını uyarmalı
ve takip etmelidir. Bizleri derinden
yaralayacak müessif olayların yaşanmaması için balık tutmak, serinlemek veya
yüzmek amacıyla Berdan Baraj Gölüne
, sulama kanallarına ve göletlere girilmemesi gerekiyor. Bütün vatandaşlarımızın bu konularda tedbirli olmalarını
diliyoruz "denildi.
u
d
n
u
l
u
b
r
a
l
Kayıp kız
aranan iki
k
ra
la
o
ıp
y
a
k
e
v
n
a önce evden kaça dikkati sayesinde bulundu.
ft
a
h
ir
b
k
şı
la
k
a
Y
arma ekiplerinin
trolünkız çocuğu, Jand
kları kimlik konda 18
tı
ap
Y
an
n
’ta yaşay
Kahramanmaraşinde evlerinrih
ve 19 Haziran taçocuğu, Erdemden kaçan 2 kız
li’de bulundu. Jandarma ekipErdemli İlçe
u
lesi Yemişkum
leri, Ayaş mahal tıkları kontrolhalk plajında yaphareketlerinden
de, 2 genç kızın
şüphelendi.
sonucu
de ve araştırma nin kayıp olarak
yaşındaki G.D.’ bulunduğu,
arama kaydının yaşında olduğu
B.K.’nın ise 15
tespit edildi.
verilmesi
Ailelerine haberelen yakınla’e g
üzerine Mersin teslim edildi.
r
rına, genç kızla
Bisikletiyle kamyon
Otomobil
altında kaldı
direğe çarptı
Erdemli’den Mersin istikametine giden Ümit Yaşlı
yönetimindeki 34 HU 9724
plakalı otomobil, gece yarısı
Mezitli otoban kavşağında
kontrolden çıkarak kaldırımdaki elektrik direğine
çarptı.
Kazada araçta bulunan
25 yaşındaki Emrah Ulucan
ile 26 yaşındaki Şeref Karagöz olay yerinde hayatını
kaybederken, araç sürücüsü
Ümit Yaşlı ile Uğur Tektaş
ağır yaralandı.
Yaralılar ambulanslarla
Mersin ve Toros Devlet
Hastanesi’nde tedavi altına
alınırken, hurdaya dönen
aracın motoru, kaza yerinden yaklaşık 50 metre ileride bulundu. Kaza ile ilgili
soruşturma başlatıldığı
öğrenildi.
Tarsus’ta bisikletiyle gezerken kamyon
altında kalan 12 yaşındaki Kerim Sarı,
hayatını kaybetti.
İddiaya göre karşı yöne geçmeye çalışırken, Cemalettin A’nın kullandığı inşaat
malzemesi yüklü kamyonetin altında kalan
çocuk, olay yerinde yaşamını yitirdi.
Kaza sonrası olay yerine gelen polis
ekipleri caddeyi trafiğe kapatırken, Cumhuriyet Savcısının incelemesinin ardından
talihsiz çocuğun cesedi Tarsus Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Kamyonet sürücüsü gözaltına alınırken, kazayla ilgili
soruşturma başlatıldı.
Emniyette değişiklik
Emniyet Teşkilatı'nda kullanılacak tanıtıcı bayraklar ve tanıtıcı
işaretler ile ilgili esas ve usulleri
düzenleyen yönetmelikte değişiklik yapıldı.
Teşkilat tarafından kullanılacak olan sancak, fors, tanıtıcı bayrak, logo, arma, rozet ve polis yıldızının yazı karakteri, punto, renk,
ölçü, şekil özellikleri ve kullanılma biçimlerini kapsayan düzenleme ile ilgili yönetmeliğin yürürlüğe girmesinin ardından,
13.02.1996 tarihli ve 22553 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan
Emniyet Teşkilatında Kullanılacak Tanıtıcı Bayraklar Hakkında Yönetmelik’te yürürlükten
kaldırıldı.
Buna göre, kullanıldığı birime göre,
birim amirinin mevcudiyetini bildiren
ve arabalarına çekilen ‘fors’, Emniyet
Teşkilatı ile birimlerini tanıtan ‘logo’,
Emniyet Hizmetleri Sınıfı personelinin üniformasında bulunan
göğüs simgesi olan ‘arma’, Emniyet Teşkilatını sembolize etmek
için yapılan ve yakaya takılan
‘rozet’, ortasında ay yıldız bulunan, ayyıldızı yukarı bakan 8
köşeyi yıldız olan ‘polis yıldızı’,
Emniyet Teşkilatının onur timsali
olan ‘sancak’ ile boyu, eninin 1,5
katı olan ve üzerinde Emniyet
Genel Müdürlüğü’nün logosu
bulunan tanıtıcı bayrakların yazı
karakteri, punto, renk, ölçü, şekil
özellikleri ve kullanılma biçimleri
yeniden güncellendi.
Editör’den İki Satır
Abdi Satıroğlu
0.532. 747 71 73
0.506. 443 37 30
[email protected]
Bunu Ben
Uydurmadım !
Geçtiğimiz hafta 91 yaşında
vefat eden 9.Cumhurbaşkanımız
Süleyman Demirel’in hoşgörüsünü, efsane hafızasını ve gelişmiş
mizah yeteneğini bilmeyen yok.
Bu halk onu ‘Çoban Sülü’
olarak tanıdı, ve bu deyimi kendisi de hiç gocunmadan severek yıllarca taşıdı.
Hapislerde yattı, defalarca koltuğu elinden alındı. Ama hiçbir
zaman ‘mazlum’ edebiyatı yapmadı.
Siyasete başladığı Güniz
sokaktaki evinden Başbakanlığa,
Cumhurbaşkanlığı’na kadar
uzandı ama evine bir oda dahi
eklemedi.
Beğenin yada beğenmeyin.
Senin - benim, hepimizin olduğu
gibi onun da hataları oldu elbet.
Herkes hesabını günü geldiğinde
verecek. Bundan sonra şöyleydi,
böyleydi demek boş...
Netice itibariyle Süleyman
Demirel, Türkiye’nin siyasi tarihine adını yazdırarak, damga
vurarak aramızdan ayrıldı. Allah
rahmet eylesin.
Demirel’in, en karmaşık olayları bile fıkralarla, esprili hikayelerle anlattığı bilinir.
O’nu tanıyanlar da, bu konuda
“Demokratik rejimlerde, siyasal mizahın sahip olduğu yer
bir gelişmişlik göstergesidir.
Siyasal mizah, eleştiriyi hoşgörüyle bir araya getirir ki, bu,
demokrasinin en önemli kazanımıdır” dediğini söylerler.
“Baba’dan Fıkralar” adlı
kitapta toplanan, Demirel’in
anlattığı fıkralardan bir örnekle
yazımızı noktalayalım.
Saygılarımla..
Bunu Ben Uydurmadım
Mısır'ın eski diktatörü Cemal
Abdülnasır için halk arasında bir
sürü öykü anlatılırmış. Abdülnasır'ın canını sıkacak nüktelermiş
bunlar.
Abdülnasır, “Bunları kim uyduruyorsa bulun o adamı bana” diye
buyurmuş.
Adamları bu emir üzerine
hemen adamı bulup getirmiş.
Abdülnasır sormuş: “Hakkımdaki falanca öyküyü sen mi uydurdun?"
Adamcağız boynunu büküp
yanıtlamış: "Evet efendim, ben
uydurdum."
Abdülnasır bir daha kükremiş:
"Ya falanca öykü? Onu da mı sen
uydurdun?"
- Evet efendim, ben uydurdum."
- "Peki feşmekan öykü?"
- "O da benim uydurmamdır
efendimiz."
Abdülnasır küplere binmiş:
"Be hey densiz adam! Bilmez
misin ki benim iktidarım referandum ile kabul edilmiştir. Ben halkın yüzde 94.5 oyunu alarak ülkemi yönetiyorum."
Adamcağız başını öne eğerek
cevaplamış:
- "Efendimiz, bakın işte bunu
uyduran ben değilim."
4
29 HAZİRAN 2015
Farklı Pencereden
Gülsen Metin
Anadolu Pedagojisi ve Takbaş Köyünden Leyla Teyze…
hayvanlarının bulunduğu
kısma
davet etti. Havanın sıcak
[email protected]
olmasından ve Ramazan’dan
dolayı oğlu bizi gördüğüne hiç
sevinmedi. Ona iş çıkardık
hissi uyandırdı. Pazarlık kısmında son noktayı da kesim
yapılıp bize yardımcı olunması
hususunda da hep son sözü
Eşim iki ay önce ciddi bir
trafik kazası geçirdi. Çok şükür Leyla teyze söyledi.
Torunları gelini ve oğluyla
ki kazadan ayağı kırılarak kurtuldu. Geçen Cuma günü hem ilişkisi tam bir Osmanlı Kadını
gibiydi. Çalışkanlığı misafirayağının iyileşmesi hem de
perverliği ve yardımseverliği
kaza için bir kurban keselim
takdire
şayandı. Aylar önce
dedik. İlk aklımıza gelen yer
Tarsus Eshabı Keyf ziyareti ve Anadolu Pedagojisi hakkında
kurbanımızı orda kesmek oldu. okumuş olduğum Adem
Tarsus’a bağlı Takbaş Köyüne Güneş’in şu yazısında ne güzel
gittik hiç tanıdığımız olmama- de anlatılmış Leyla teyze…
sına rağmen kurbanlıkları olan
“Eskiden geniş aileler vardı
bir evin kapısını çaldık. Bizi
ve
çocuğun eğitimi ortaklaşa
çok yakın bir akrabasıymış
gibi karşılayan, daha sonra adı- üstlenilen bir sorumluluktu.
nın Leyla olduğunu öğrendiği- Genç anne babaların tecrübesizliğini daha deneyimli anne
miz teyze karşıladı.
babaların olgunluğu örtüyor,
İsteğimizi söyleyince
çocuklar bir sevgi ve şefkat
hemen oğlunu çağırdı ve bizi
çemberinde yetişiyordu.
Günümüzdeki çekirdek ailelerde ise bu görev tamamen anne
ve babanın üzerine yıkılmış
durumda. Genel de çalışan
ebeveynler, tıkandıkları noktalarda çözümü bu konularda
hazırlanmış kitaplarda arıyor.
Başvurulan kitapların büyük
çoğunluğu ise batı menşeli. “
Musevi midir yoksa Müslüman mıdır algılayamıyorsunuz. Ama bir nezaket sembolüdür. Anadolu Pedagojisinde
zaten asıl önemli olan, “İnsan
Olma Sanatını Becermektir.”
İbn-i Haldun’un Mukaddime adlı eserinde şöyle bir
cümle geçiyor: ” Anne babaların çocuklarına bırakacağı en
Hâlbuki binlerce yıllık tarihi iyi miras çocuklarını yavaşlatolan bu topraklarda anne baba- mak olacaktır.” Pedagojik olaların hiç mi terbiye usulleri
rak çok büyük bir mana taşıyor
olmamış? Fatih, Mevlana,
bu söz. Zira günümüz insanın
Yunus nasıl yetiştirilmiş? Bu
en büyük sorunlarından biri
coğrafyanın da kendi değerle- hızlı yaşamak.
rine özgü çocuk yetiştirme
yöntemleri var ve Anadolu
Hızlı yaşarken algılama
Pedagojisi de bu işte.
yetisini kaybediyor. Anne
çocuğunu, eşler birbirini algıAnadolu Pedagojisinde
lamıyor. Çocuk da hızlandıkça
sadece Türk kültürü yok…
dikkat dağınıklığı ve hiparaktiTabi ki… Mesela İstanbul bey- vite geliyor. Önemli bir kaide.
efendisinden bahsediliyor.
Seyyahların Osmanlı coğrafİstanbul Beyefendisi derken
yasındaki çocuklara dair gözErmeni midir, Türk müdür,
lemlerinde de Anadolu Peda-
gojisinden parçalar görebiliyoruz.
Eskiden aileler kalabalıktı,
amca,yenge,nine,dede… Oradaki kim ne rolü oynadığını iyi
biliyordu. Bugünün ailelerinin
kaybettiği en mühim şey,
hakemlik müessesi. Yani Leyla
Teyzenin yaptıkları…
Hakem kendi nefsine uygun
değil de doğruyu söyleyebilen,
aile içindeki problemleri basiret gözüyle görebilen yetişkin
insan, dede, nineydi. Yaşlılığın
verdiği olgunlukla gören
hakemler yok artık. Karı koca
kavga ediyor, gidecek kimse
yok. Modern pedagoji bu boşluğu aile terapisti ile doldurmaya çalışıyor.
Mutlu Olmak İçin;
- Oluruna bırakmalı,
- Bazı şeyleri görmemeli,
- İstemediğin şeyi yapma-
Kızılay’dan hayırseverlere çağrı
Kızılay Mersin Şubesi tarafından gıda ve nakit bağışlarının yanı sıra fitre ve zekat da kabul edilecek, muhtaçlara dağıtılacak.
Türk Kızılayı Mersin Şube Başkanı Necmi Erdem, Ramazan ayı
dolayısıyla gıda ve nakit bağışlarını kabul etmeye başladıklarını
belirterek, “Mersinlilerden, bu
mukaddes ayda zekat ve fitrelerini de Türk Kızılayı’na vermelerini
istiyoruz. Vatandaşlarımızın
yapacağı yardımların gerçekten
ihtiyacı olan kişilere ulaşacağından kimsenin şüphesi olmasın”
dedi.
Türk Kızılayı Mersin Şube Başkanı Necmi Erdem, Ramazan ayı
kapsamında yapacakları
yardım faaliyetleri ve
bağış kabulleriyle ilgili
açıklamalarda bulundu.
“Ramazan Ayı bolluk
be bereket ayıdır. Huzur,
yardımlaşma ve kaynaşmanın yoğun olduğu
mukaddes aydır. Yüce kitabımız Kur’an-ı
Kerim’in yeryüzüne indirildiği
aydır. İşte bu
yüce ay Müslü-
manların birlik ve beraberliklerinin dayanışmanın ve
paylaşmanın en hat safhada olduğu aydır” diyen
Erdem, Türk Kızılayı’nın
da Ramazan ayında yardımlarını artırdığına dikkat çekti.
Necmi Erdem,
“Türk Kızılayı
Mersin
Şubesi
olarak
Necmi Erdem
bu
mukaddes ayda da ihtiyaç sahiplerinin yanında olmak istiyoruz.
Mersin ili ve ilçelerinde yaşayan
ekonomik durumu iyi olan hayırsever vatandaşlarımızdan gerek
gıda gerek nakit para vermelerini
talep ediyoruz. Şubemize gelen
tüm yardımlar Ramazan’ın ilk on
beş gününde biriktirilip daha
sonra vatandaşlarımıza dağıtılacaktır.
Değerli Mersinlilerden, bu
mukaddes ayda zekat ve fitrelerini de Türk Kızılayı’na vermelerini
istiyoruz. Hayırsever vatandaşlarımızdan alınan zekatlar daha
sonra ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza dağıtılmaktadır.
Vatandaşlarımızın yapacağı
yardımların gerçekten ihtiyacı
olan kişilere ulaşacağından kimsenin şüphesi olmasın. Türk Kızılayı yıllardır olduğu gibi bugün de
yoksul ve muhtaç vatandaşlarımızın yanındadır, bu kutsal ayda
hayır işleri yapmak isteyen, zekat
ve fitre ibadetini yapmak isteyen
vatandaşlarımızla yoksul vatan-
İş arayan ve işveren 5.kez buluşacak
15-16 Ekim 2015 tarihinde Mersin Kongre ve Sergi Sarayında yapılması planlanan 5.Mersin İnsan
Kaynakları ve İstihdam Fuarı için; Mersin Üniversitesi ve Mersin Deniz Ticaret Odası ile protokol
imzalayan İŞKUR; Toros Üniversitesiyle işbirliği protokolü imzaladı.
İş arayanlarla işverenleri aracısız olarak buluşturması planlanan 5. Mersin İnsan Kaynakları ve İstihdam Fuarı çerçeve
protokoller imzalanmaya başlandı. Yapılacak olan fuar
organizasyonunda işverenler
stant açarak kurumlarını tanıtırken, iş arayanlar da iş başvurusu yapma imkanı bulacak.
Mersin Çalışma ve İş Kurumu koordinesinde; işgücü
piyasasına yön veren kuruluşlar, Mersin Büyükşehir Belediyesi, sivil toplum kuruluşları,
odalar, üniversiteler gibi çok
sayıda kurumun işbirliğinde
yapılacak fuar da ayrıca alanında uzman kişilerce seminer
2 kamyon
atık çıkarıldı
programları düzenlenerek; iş
arayanların kariyer haritasına
katkı sağlanması hedefleniyor.
Mersin Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Mustafa Kutlu;
İlin en genç üniversitesi ünvanına sahip Toros Üniversitesiyle istihdam hususunda işbirliğine gittiklerini belirtirken, Toros
Üniversitesinde kurulmuş olan
Güzel sanatlar ile spor liselerine başvuru süresi uzatıldı
Güzel sanatlar ile spor liseleri- liseleri ile spor liselerine başvuru
ne başvuru süresi uzatıldıMilli
süresinin 28 Haziran'a kadar
Eğitim Bakanlığı güzel sanatlar
uzatıldığını bildirdi.
Milli Eğitim Bakanlığı'ndan (MEB) yapılan yazılı açıklamada,
2015-2016 eğitim ve
öğretim yılında güzel
sanatlar liseleri ile
spor liselerinin 9.
sınıflarına alınacak
öğrencilerin seçimi ve
kayıtlarına ilişkin
hususların genelgeyle duyurulduğu ancak süreçte yeni okulların açılması ve 15-24 Haziran
tarihleri arasında başvuru yapamayan öğrencilerin bulunması
nedeniyle süresinin uzatılması
yönünde talepler alındığı belirtildi.
Açıklamada, bu nedenle söz
konusu öğrencilerin mağduriyetini önlemek amacıyla başvuru
süresinin 28 Haziran Pazar
günü saat 17.00'ye kadar uzatıl-
Mersin İŞKUR İrtibat noktası;
üniversite öğrencileri ile
İŞKUR arasında önemli bir
görev üstlendiğini belirtti. 15
16 Ekimde planlanan fuar
organizasyonun üniversite
öğrencileri ile firmaları buluşturmak gibi çok önemli bir işlevi olduğunu belirtti.
Toros Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Yüksel Özdemir ise;
5.si düzenlenecek olan Mersin
İnsan Kaynakları ve İstihdam
Fuarının daha ilk çalıştaylarına
da katıldığını belirtti. Özdemir
firmalarla üniversite öğrencilerini buluşturma anlamında
öğrencilerin gelecek kariyer
hedeflerine katkı sunacak olan
fuar organizasyona Toros
Üniversitesi olarak katkı sunacaklarını belirtti.
Akdeniz Belediyesi, diğer
yandan halk sağlığını tehdit
eden çöp evlerle mücadelesini
sürdürüyor. Mesudiye Mahallesinde ikamet eden ve ambalaj
atıklarını biriktiren Nimet T. adlı
mahalle sakininin evinden kötü
kokuların yeniden yükselmesi
üzerine, Akdeniz Belediyesi
Temizlik İşleri Müdürlüğü harekete geçti. Mesudiye Mahalle
Muhtarı ve evin bulunduğu
5111 Sokak sakinlerinin dilekçesi, Belediye Encümeni tarafından karara bağlandı.
Zabıta Müdürlüğü ekipleri ve
kolluk kuvvetlerinin de nezaretinde temizlik çalışmaları gerçekleştirildi. Temizlik çalışmaları
sırasında evden çıkan 60 TL
tutarındaki para, düzenlenen
tutanakla ev sahibine verilmek
üzere mahalle muhtarına teslim
edildi. Yaklaşık 2 kamyon
çöpün tahliye edildiği evin zararlı
kemirgen ve haşerelerden arındırılması için de temizlik çalışmalarının tamamlanmasının ardından ilaçlama yapıldı.
5
29 HAZİRAN 2015
Girişimcilik eğitimini tamamlayan 22 dezavantajlı birey, teşekkür belgelerini aldı.
İSKEP eğitimi tamamlandı
n Törende konuşan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, sosyal sorumluluk projelerine başladıkları 2005 yılından bu yana çok yol aldıklarını söyledi. İŞKUR İl Müdürü Mustafa Kutlu ise,
İSKEP projesine katkı sunmaktan duydukları mutluluğu ifade etti.
Toroslar Belediyesi tarafından
uygulanan “İstihdam İçin Koordinasyon ve Eğitim Projesi’
(İSKEP) kapsamında verilen ve 22
dezavantajlı bireyin katıldığı
uygulamalı girişimcilik eğitimi
sona erdi.
İŞKUR ve KOSGEB’in de desteklediği girişimcilik eğitimini
alan ve kendi işini kurmak isteyen kursiyerlere teşekkür belgeleri düzenlenen bir programla
verildi.
Toroslar Belediyesi Meclis
Salonu’nda gerçekleştirilen programa; Toroslar Belediye Başkanı
Hamit Tuna, Mersin İŞKUR İl
Müdürü Mustafa Kutlu, İSKEP
Projesi Girişimcilik Eğitim Uzmanı Abidin İçden, Toroslar Belediyesi Proje Koordinatörü Ahmet
Ata ve kursiyerler katıldı.
İlk adım 2005’te atıldı
Tören öncesinde bir konuşma
yapan Toroslar Belediye Başkanı
Hamit Tuna, belediyeciliğin
sadece ziki zeminleri iyileştirmek olmadığını belirterek, bu
nedenle sosyal belediyecilik
çalışmalarına da ağırlık verdiklerini ve ilk sosyal sorumluluk projelerini 2005 yılında hayata geçirdiklerini söyledi.
Başkan Tuna; “Öncelikli olarak işsiz ve mesleksiz insanları
meslek sahibi yapmak amacıyla
bir yandan meslek edindirme
kursları açarken diğer yandan da
Mersin’e Avrupa Birliği Projeleri
kazandırıyoruz.
girişimci adayların bizlere vereceği en büyük iltifat, açtıkları
işyerlerinde açılış kurdelelerini
kesmektir” diye konuştu.
Konuşmaların ardından;
mezuniyet keplerini giyen kursiyerlere teşekkür belgelerini;
‘Projeye katkı
Belediye Başkanı Hamit
sunmaktan mutluyuz’ Toroslar
Tuna ve protokol üyeleri takdim
Daha sonra söz alan Mersin
ederken, pasta kesimi ile devam
İŞKUR İl Müdürü Mustafa Kutlu
eden programda daha sonra, kurda Toroslar Belediye Başkanı
siyerler hep birlikte belediye hizHamit Tuna’ya Mersin’de hayata met binası önünde keplerini fırlageçirdiği sosyal sorumluluk pro- tarak, başarılarını kutladılar.
jelerinden dolayı teşekkür edeKendi geliştirdikleri iş projeleri
rek; “İŞKUR olarak Toroslar Bele- ile girişimcilik desteklerinden
diyesi’nin hayata geçirdiği İSKEP yararlanabilecek olan 22 dezaprojesine katkı sunmuş olmaktan vantajlı bireye; İŞKUR tarafından
dolayı büyük mutluluk duyduk.
36 bin TL, KOSGEB tarafından ise
Proje kapsamında uygulamalı 30 bin TL’ye kadar hibe desteği
girişimcilik kursunu tamamlayan verilecek.
2005 yılında başlattığımız sosyal sorumluk projelerimizde gelinen noktaya baktığımızda ciddi
anlamda mesafe kat etmişiz”
dedi.
Türkiye Emekliler Derneği’nde Akbudak dönemi…
‘Sorunları çözmek
boynumuzun borcu’
Türkiye’de 10 milyon 200 bin emekli olduğunu hatırlatan
Cemal Akbudak, 41 milyon çalışanın ödediği primlerle
emeklilerin maaşlarının finanse edildiğini, o primler gelmezse emeklilerin hayatlarının hiçbir zaman düzelemeyeceğinin iyi bilinmesi gerektiğini söyledi.
Mersin Tercüman
Türkiye Emekliler Derneği
(TÜED) Mersin Şubesi, 21.Olağan
Genel Kurul sonrasında yeni döneme
adım attı. 622 oy ile Başkanlığa seçilen Cemal Akbudak, bugüne dek
görev yapan, taş üstüne taş ekleyen
herkese minnet duygularıyla teşekkür ettiklerini söyledi.
Yönetim kurulu ile ilk toplantılarında, geriye dönük hiçbir şikayeti
kabul etmeme kararı aldıklarını kaydeden Akbudak, “Bugüne kadar kim
bir taşın üstüne taş koyduysa, kim bir
çivi çaktıysa hepsine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bundan
sonra geriye dönük hiçbir şikayeti
kabul etmiyoruz. Sorulacak her sorunun muhatabı biziz.”
‘Kimseden
korkumuz yok’
Derneğe kayıtlı 18 bin emekli
olduğunu ve bu aktif gücün mutlaka
uyandırılması gerektiğini vurgulayan
Akbudak, şunları söyledi: “Emekli,
dul ve yetimlerimizin yanlarında
olmak, dertlerini paylaşmak, sorunlarını çözmek boynumuzun borcudur. Kimseden korkumuz yok.
Emeklinin hakkını yiyenin karşısında
aslan kesilmeye devam edeceğiz. Tek
derdimiz var, o da emeklinin haklarını savunmaktır.”
Hızlı başladı
Cemal Akbudak, 8 yıldır Başkan
yardımcısı olarak çalıştığı derneğin
ve emeklilerin sıkıntılarını, sorunlarını iyi bildiğini hatırlatarak, bunların
çözümü noktasında çalışmalarına da
yüzdelik dilimlerde indirimlerden
faydalanma imkanına sahip olacaklar. Amacımız çok zor koşullarda
yaşam savaşı veren emeklilerimizin,
daha rahat, daha insanca yaşayabilecekleri bir ortam yaratabilmektir.
Bunu da başaracağımıza inanıyorum.”
Benim Düşüncem
Şinasi Şirin
[email protected]
Erken Seçim
Ufukta mı ? !!
7 Haziran 2015 seçimlerinin
ortaya koymuş olduğu tabloyu
okuma konusunda direnen siyasi
parti liderleri, olası bir erken seçimin
davetçisi gibi imaj bırakıyorlar
kamuoyu gözünde.
Bu da; birlik beraberlik konusunda, böyle bir dönemde milletin beklentilerine cevap vermeleri gerekir
iken, birilerinin endişe ve korkularını
ortadan kaldıracak ve erken seçime
gidilerek, bu plana katkı sağlayacağı
düşüncesi oluşturuyor.
Acaba; yeni seçilenlerin endişesi,
koalisyon konusunda; milletvekili
seçilebilmek için yaptıkları masrafları çıkaramayacakları ve 2 yılı dolduramadıkları için ömür boyu maaş
garantisi olmayacağı için mi?
Yoksa; memleketin bekası için birlik
sağlanamayacağı için mi?
Yazıktır, günahtır? Bu yüce milletin alın terini, emeğini, bu güzelim
ülkemizin kaynaklarını boşa harcamayın, zamanını boşa kaybettirmeyin.
Bu ülke bizim, Hepimizin;
Türk’ün, Yörük’ün, Laz’ın, Gürcü’nün, Tatar’ın, Çerkez’in, Kürt’ün.
Kendine; “ Ben Türk Vatanının evladıyım” diyen; Ermeni’nin, Rum’un.
Hepimizin.
Millet’in parlamentoya takdir
ettiği alt kimliğe sahip vatandaşlarımıza bakın. Roman’ı, Ermeni’si ve
dahi bu vatanın bağrına sığınarak
“benim vatanım” diyen, ihanet
tuzağına düşmeyen tüm alt kimliklerin. Ve meclise millet i temsil
etmek için geldiklerinde aynı yemini
etmenin anlamını kavrayanların.
Millet’in vekili olduğunuzda milletin önünde olun, arkasında kalmayın. Bir ülke ki; Yasamasıyla, yürütmesiyle ve yargısı ile milletinin gerisinde kalıyor ise, o ülke kaybediyor
demektir.
Size; Bu yüce Millet, gerektiğinde ülke menfaatleri için aynı masa
etrafında toplanın ve ülkeyi millet
menfaatleri çerçevesinde yönetin
mesajı veriyor da siz bunu okuyamıyor iseniz, işte o zaman bu yüce milletin öncüsü ve temsilcisi değil gerisinde kalanı olursunuz.
Siyasi partilerimizden birinin
lideri, bu gün ki ulusal gazetelerde “
ön seçimle aday olan Milletvekillerine liste garantisi veriyorum” demiş.
Yani erken seçim ufukta mı?!!
Devlet, millet menfaatleri, Parti
politikalarını gerisinde kalacaksa,
hadi bakalım, gidin erken seçime de
bu Yüce Millet ne yapacak bir
görün.
“Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe”
ya ben diyorum ki; “Ya akıl başa, Ya
kuzgun leşe” mecazisinin ne anlama geldiğini, o zaman öğrenin !!!
Çocuklar oyun parklarına kavuşuyor
Cemal Akbudak
hızlı başladı.
Türkiye Emekliler Derneği merkezinin, emeklilerin faydalanabilmesi
amacıyla kurduğu bağlantıları Mersin’de aktif hale getiren ve kent içerisinde yenilerini ekleyen Akbudak,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“Attığımız adımlarda, yaptığımız
işlerde bölgesel hareket etmeye özen
gösteriyoruz. Böylece sadece Mersin
merkezde yaşayan emeklilerimiz
değil, ilçelerde yaşayanların da bu
imkanlardan faydalanmalarını sağlamaya çalışıyoruz.
Özel hastanelerle sağlanan anlaşmalardan, halı yıkama fabrikalarına,
beyaz eşya onarım ve bakımından
düğün salonuna bir çok sektörle yaptığımız anlaşmalar neticesinde, derneğimiz üyesi emeklilerimiz çeşitli
Erdemli Belediyesi, ilçe
merkezi ve mahallelerde
oyun grubu kurma çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor.
Kısa bir zaman içinde
Erdemli’de oyun grubu olmayan mahalle bırakmayacaklarını kaydeden Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu,
son olarak Gücüş ve Fakılı
mahallelerinde çocuklar için
oyun grupları kurulduğunu
söyledi.
Oyun gruplarının yanı sıra,
uygun olan yerlere spor aletleri de kurduklarının bilgisini
veren Başkan Tollu, şunları
söyledi : “Belediye olarak
hedeflerimiz doğrultusunda
kapsamlı hizmet atağımız
sürüyor. Oyun grubu ve spor
aletleri kurma hizmetlerimizle
Erdemli’de birçok çocuk ve
ebeveyn daha önce hiç tanış-
madıkları oyun grubu ve spor
aletleriyle buluştu.
İlk defa oyun grubu gören
çocukların sevinç çığlıkları,
bizleri hizmetlerimize daha
da motive ediyor.
Oyun oynamak her çocuğun en doğal hakkıdır.
Erdemli Belediyesi olarak
çocuklara bu imkanı sağlamak
bizim görevimiz, bunun için
ne gerekiyorsa yapacağız.”
6
29 HAZİRAN 2015
Yaşam Gemisi
Melike Zafer
[email protected]
Bilemezsiniz !!
Davranışlarınız neticesinde
hangi gönülün nasıl kırıldığını
bilebilir misiniz? Yada karşınızdakine ne hissettirdiğinizi anlayabilir misiniz?
Cevabınız ‘’hayır’’ ise ; anlamaya çalışmamız gerektiğini
artık bilmeliyiz;
Olay 14 Ekim 1998'de kıtalar
arası bir uçuş esnasında gerçekleşmiştir...
Bir kadın, uçaktaki zenci bir
adamın yanında oturuyordu...
Bu durumdan rahatsızlığını belli
edercesine, hostesten başka bir
yer bulmasını istedi... Zira böylesine antipatik birinin yanında
oturamazdı.
Hostes, tüm uçağın dolu
olduğunu fakat, birinci sınıfta
yer olup olmadığına bakacağını
söyledi... Diğer yolcular şaşkınlık ve tiksintiyle olayı izliyorlardı... Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci
sınıfta yolculuğuna devam edeceğini şahit oluyorlardı.
Zavallı adamcağız çok kötü
bir durumda olmasına rağmen
cevap vermemeyi tercih etti ve
şaşkınlıkla etrafına bakınıyordu.
Bu yüksek tansiyondaki durumda kadın, birinci sınıfta ve o
adamdan uzak olabileceğinden
tatmin olmuş hostesin dönmesini heyecanla bekliyordu...
Birkaç dakika sonra geri
gelen hostes kadına: 'Çok özür
dilerim hanımefendi geciktim.
Birinci sınıfta bir yer buldum. Bu
yeri bulmak biraz zamanımı aldı
sonra pilottan yer değişikliği
için izin almam gerekiyordu.
Hiç kimse sorun yaratan bir kişinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz dedi ve izni
verdi.'
Diğer yolcular kulaklarına
inanmıyorlardı!! Bu esnada
kadın da bir zafer kazanmış gibi
bir edayla yerinden kalkmaya
hazırlandı. Aynı anda hostes
oturmakta olan zenciye dönerek ''Beyefendi sizi uçağın birinci
sınıftaki yerine götürmem için
beni takip eder misiniz lütfen?
Seyahat firmamız adına kaptan
pilotumuz sizden böyle nahoş
bir olayı yaratan bir insanın kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde olduğu için çok özür
diliyoruz.''
Zenci, bu tuhaf davranışa ses
çıkarmadan hostesin peşinden
kendisi için ayrılan birinci sınıftaki yerine gitti. Yanındaki insandan dolayı yerinin değiştirilmesini isteyen kadın ise büyük bir
şaşkınlık içerisinde olanları izliyordu.
Tüm yolcular hep birlikte bu
olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak
tebrik ettiler. O yıl, kaptan pilot
ve hosteslere uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirildiler.
Aşağıdaki mesaj tüm personelin görebileceği biçimde iletildi:
'' İnsanlar, onlara ne söylediğinizi unutabilirler. İnsanlar onlara
ne yaptığınızı da unutabilirler.
"Ama insanlar onlara kendilerini
nasıl hissettirdiğinizi asla unutmazlar..."
İşte bu mesajı zihnimize ve
yüreğimize yazalım ;
İnsanlar her şeyi unutabilir
belki, ama nasıl hissettirildiklerini asla unutmazlar…
Herkes değerlidir…değersizleştirmek adına yapılan her
hareket kişinin kendi değerinden kaybına yol açacaktır…
Sevgiyle...
Demir, istikrar vurgusu yaptı
n Demir, turizm sektörünün geleceğe umutla bakabilmesi, gelecek planlarını yapabilmesi
için hükümetin bir an önce kurulmasını beklediklerini söyledi.
metin bir an önce kurulmasını
bekliyoruz. Turizm sektörünün
beklediği yatırımların gerçekleşmesi için de hükümetin bir an
evvel kurulmasını istiyoruz” dedi.
rını duyuran ÇUKTOB Başkanı
Demir, Çukurova’nın bir destinasyon olarak turizmindeki yerini
almasını hedeflediklerini söyledi.
Mersin, Adana ve Hatay’ı bir
bütün olarak tanıtmaya ve paket
turlara
dahil etmeye çalıştıklarını
‘Taleplerimizi
vurgulayan Demir, yabancı turistileteceğiz’
leri bölgeye çekmek amacıyla
Adana, Mersin, Hatay ve
hazırlanan pakette deniz turizmi
Osmaniye’nin turizm konusunda için 2 gün Mersin’de, kültür ve
önemli projelere sahip olduğunu inanç turizmi için ikişer gün
da kaydeden Demir, “Bölge turiz- Adana ve Hatay’da konuklama
minin canlanması için gündeme olanağının sunulacağını kaydetti.
getirdiğimiz projelerimiz var.
Murat Demir, Mersin, Adana
Hükümet kurulduktan sonra
ve Hatay’daki turizmcilerin Avrubölge turizmcileri olarak bölge
pa ülkelerinden bölgeye direkt
milletvekillerine ulaşacağız ve
uçuşlar konulmasını bekledikleri‘Yükseliş sürdü’
taleplerimizi Ankara’ya taşıyaca- ni belirterek, “Eğer Avrupa ve
İstikrar ve güven ortamı saye- ğız” diye konuştu.
Balkan ülkelerinden bu bölgeye
sinde, komşularımızdaki tüm
direkt
uçuşlar konulursa tur opeolumsuzluklara rağmen Türk
6
Günde
3
şehir
ratörlerinin ilgisini Çukurova’ya
turizmi yükselişini sürdürdü.
çekebiliriz. Bu konuda üç ilin ekoseçeneği
Turizm sektörünün şimdi de geleÖte yandan bölge turizmcileri nomik ve siyasi aktörlerinden
ceğe umutla bakabilmesi, gelecek
planlarını yapabilmesi için hükü- olarak Mersin, Adana ve Hatay’ı destek bekliyoruz” şeklinde
kapayan tur pakate oluşturdukla- konuştu.
Çukurova Turistik Otel İşletmecileri Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Murat Demir, turizm sektörünün beklediği yatırımların gerçekleşebilmesi için hükümetin bir
an önce kurulmasını beklediklerini söyledi.
Seçimler sonrasında oluşan
parlamentonun içinden bir koalisyon hükümeti çıkması ve siyasi
belirsizliğin sona ermesi için meclisteki partilere çağrı yapan
Demir, “Türkiye’nin ekonomik
ve siyasi istikrarının turizme
olumlu etkisini tartışmaya bile
gerek yok.
Başkan Kocamaz, Mersin’i turizm kenti haline getirmek için çalıştıklarını söyledi.
‘Hedefimiz Mersin’i
kirlilikten arındırmak’
Anamur’da yapılan projeleri yerinde inceleyen Başkan Kocamaz, “Her ilçemizin kendine özgü ürünleri var. Bu ürünlere verilen emeğin karşılığını bulmasını istiyoruz” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Anamur’da merkez muhtarları ve sivil
toplum kuruluşlarının temsilcileri ile
sohbet toplantısında buluştu.
Sorunların karşılıklı olarak tartışıldığı ve çözüm yolları arandığı toplantıda Başkan Kocamaz, “Anamur
ile ilgili birçok projemiz var. Sahil
yolu projesi, tenis kortu projesi, otogarın yenilenmesi, mezbaha gibi.
Bu tür projeleri bir an önce
vatandaşın hizmetine sunacağız ve
21 ay içerisinde susuz köy, asfaltsız
yol kalmayacak dedik. Anamur ve
Bozyazı için Sebze – Meyve Hali
çalışmalarımız var. Şu an Anamur’daki arsayla ilgili bir sıkıntı var.
Bu sıkıntıyı çözüme kavuşturmak
için gayretlerimiz devam ediyor.
Anamur için yapılması gereken çok
şey var. İnşallah gelecek günler
bugünlerden daha iyi olacak” dedi.
‘Emeğin karşılığını
bulmasını istiyoruz’
Çevresel Etki Değerlendirilmesi
Raporu (ÇED) çıkarılırken, Avrupa
Çevre Kurulu’nun verdiği raporun
dikkate alınmadığını ifade eden
Kocamaz, “Büyükşehir Belediyesi
olarak sivil toplum kuruluşlarına
çağrı yaptık. Resmi bir kurum olduğumuz için aleni mücadele edemeyebilirdik.
Mersin’i turizm bölgesi
haline getirmenin öncelikli
hedefleri olduğunu vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin
Kocamaz, “Hizmet halk
için yapılır. Bu konuda
herkesin desteğine ihtiyacımız var. Mersin, ortak bir
duyarlılıkta canlanır” diye
konuştu.
Burhanettin Kocamaz
Bozyazı kanalizasyon
şebekesinin tamamlanan
kısmı açıldı
Bozyazı Belediyesi tarafından
başlatılan, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile MESKİ’nin ortaklaşa
yürüttüğü çalışmalarla Bozyazı’nın
Bu bölgede 1 milyon 730 bin
107 km’lik kanalizasyon şebekesiinsanı temsil ediyoruz. Bu konu ile
nin
93 km’si tamamlandı.
ilgili gerekli yazışmaları yaptık, yapıKanalizasyon
şebekesinin ilk
yoruz. Her türlü desteği vermeye
bağlantısı
Bozyazı
Belediyesi’ne
hazırız. Hep beraber bu konu ile ilgili
yapılırken, burada düzenlenen
bir şeyler yapılmalı. Bizler bu toprakları evlatlarımızdan emanet aldık. törende konuşan Büyükşehir BeleÇevrenin kirlenmesine gücümüzün diye Başkanı Burhanettin Kocamaz,
özellikle Mersin gibi sıcak iklim kuşayettiğince izin vermeyeceğiz.
ğında yer alan kentlerde foseptiklerin adeta sivrisinek üretim merkezi
‘Herkesin desteğine
haline geldiğini belirterek, kentleri
ihtiyacımız var’
bunlardan bir an önce kurtarmak
Hedefimiz Mersin’i kirlilikten arın- durumunda olduklarını söyledi.
dırmak. Mersin’i turizm bölgesi haliKocamaz, Mersin’i bir bütün olane getirmek öncelikli hedefimiz.
rak değerlendirdiklerini ve hiçbir
Sahil denetiminin Büyükşehir Bele- ilçesini birbirinden ayırmadıklarını
diyesi himayesine geçmesini talep
belirterek, “Dolayısıyla sadece ilçe‘Hedef turizm kenti’
ettik. Orada bulunan uygunsuz
lerin değil, köylerin de alt yapılarını
Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili yapılanmalarla ilgili olarak, ama
oluşturmak gerekiyor. Çünkü çevresorulara da cevap veren Başkan
birileri bizi engellemeye çalışıyor.
ye zarar verdiğinizde bu işin geri
Kocamaz, göreve geldiklerinde Mer- Hizmet halk için yapılır. Bu konuda dönüşü yok. Çevreye sahip çıkmak
sin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde da herkesin desteğine ihtiyacımız
hepimizin boynunun borcu. İnşallah
Akkuyu Nükleer Santrali’nin yapıl- var. Umarım amacımıza ulaşır ve
bizim çektiğimiz çileleri, sıkıntıları bir
maması için bir karar aldıklarını
Mersin ortak bir duyarlılıkta canlasonraki nesiller çekmek ve şehirler
belirtti.
nır” diye konuştu.
daha yaşanılabilir hale gelir” dedi.
Büyükşehir Belediyesi’nin bütün
şehre dönüştüğünü ifade eden Başkan Kocamaz, “Bütün ilçelerimizde
başlattığımız projelerimiz var. Soğuk
Hava Deposu bunlara bir örnek. Bu
depo sayesinde vatandaşlarımızın
ürettiği ürün sanayi ürünü olarak
değerlendirilecek. Her ilçemizin
kendine özgü ürünleri var. Bu ürünlere verilen emeğin karşılığını bulmasını istiyoruz.
Muz ekimi artık sadece Anamur’da yapılmıyor. Erdemli, Silifke’nin bir bölümü, Tarsus bile muz
ekimini deneyen ilçeler arasında.
İnşallah yapacağımız projeler ile
yeni ekim alanlarıyla birlikte muzun
pazar değerini düşürmeden ülke ve
bölge ekonomisine katkı sağlayacağız” diye konuştu.
ÇUKTOB Başkanı Murat Demir
İş dünyası
güçlü
koalisyon
bekliyor
TPD Şirketler Grubu
Başkanı Aziz Ayyıldız,
koalisyon hükümetinin
hızlı bir şekilde kurulması gerektiğini söyledi.
Mersin’de faaliyet gösteren
TPD Şirketler Grubu Yönetim
Kurulu Başkanı Aziz Ayyıldız,
yaptığı yazılı açıklama ile koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde
kurulması gerektiğini söyledi.
Yaptığı açıklamada koalisyon
seçeneklerini ve iş dünyasının
beklentilerini değerlendiren Ayyıldız,
şunları söyledi:
“İş alemi olarak
bu Meclis'in içinden çıkacak bir
koalisyon hükümetinin hızlı bir
şekilde kurulması gerektiğine inanıyoruz.
Partilerin bir
çözümü
kendi içleAziz Ayyıldız
rinden
bulabilmelerini umut ediyoruz.
Sandıktan tek başına güçlü bir
iktidar çıkmamakla birlikte güçlü
temsilin Türkiye'nin önünde
önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ulusal ve uluslararası
yatırımcıyı kaygılandıracak, ekonomik veya sosyal ortamı bozacak şekildeki yaklaşımlara izin
verilmemesi çok önemlidir.
Siyasi partilerimiz, koalisyon
görüşmelerini yaparken masaya
sonuçtan çözüm çıkarmak amacıyla, bir koalisyon almak amacıyla oturmalıdır. Elbette erken
seçim bir araçtır ama bütün iyi
niyetli çabaları ortaya koyulduktan sonra böyle bir seçeneğin
değerlendirilmesi gerektiğini
düşünüyorum.
Türkiye 13 yıldır ekonomik ve
siyasi istikrar yakaladı. Bu istikrar
ortamını kolayca bozamayız.
Ekonomik ve siyasi istikrarı sürdürecek güçlü bir koalisyon beklentisi içindeyiz. Bu nokta da Türkiye’nin 13 yılda büyük atılım
yapmasını sağlayan siyasi kadroların tecrübesinin mutlaka koalisyon hükümetine yansımasını
bekliyoruz.”
29 HAZİRAN 2015
Doğan Kalkancı: Kentsel dönüşüm daha fazla geciktirilemez
7
“Kentsel dönüsüm
TOKI’siz yapılmalı”
Haber: Abdi Satıroğlu
Mersin Mimarlar Odası eski
Başkanı ve Akdeniz Kent Meclisi
İmar Bölümü Başkanı Mimar
Doğan Kalkancı, Danıştay’ın
Çay, Çilek ve Özgürlük Mahallelerinde verdiği iptal kararının
ardından kentsel dönüşümün
gerekliliğine dikkat çekti, çözümün daha fazla geciktirilemeyeceğinin altını çizdi. Mersin’deki
kentsel dönüşüm çalışmalarına
TOKİ’nin kesinlikle karışmaması gerektiğini vurgulayan Kalkancı, “Bu sorun Mersinli
mimar, müteahhit ve mühendisler tarafından çözülmeli.”
diye konuştu.
TOKİ, şehirlerin
özelliklerini dikkate
almıyor
Meclis üyeliğinden, imar
komisyonluğu başkanlığına
kadar birçok kademede görev
alan ve kentsel dönüşüm alanındaki çalışmalarıyla yakından
tanınan Doğan Kalkancı,
“TOKİ’nin Mersin’deki çalışmalarda olmaması gerektiği bir tek
benim değil, birçok teknik kişinin görüşü. Kentsel dönüşüm;
Mersin’i çok iyi bilen, Mersin’de
yaşayan mimarlar, mühendisler, şehir plancıları, müteahhitler öncülüğünde yapılmalı.
Çünkü TOKİ’nin projeleri
Türkiye genelinde olduğu için
kentimizin iklimine, Mersinlinin yaşam tarzına uygun değil.
Mersin ikliminin en önemli
özelliği konutlarının dağ-deniz
rüzgarına açık olmasıdır.
Ancak TOKİ Samsun’da,
Van’da, Erzurum’da, her yerde
tek tip proje uyguluyor, Yapılan
konutlar kentlerin özelliklerine
uygun değil. Örneğin Erzurum’da pencereler küçüktür,
Mersin’de büyük. Van’da büyük
teraslara veya balkona ihtiyaç
yoktur ancak Mersin’de iklimden dolayı vazgeçilmezdir.” şeklinde konuştu.
Tarihi ve doğal çevre
ortaya çıksın
Tarihi ve doğal çevrenin ortaya çıkarılıp korunması, görüntü
kirliliği oluşturan gecekondu
mahallelerinin ortadan kaldırılması gibi nedenlerin de kentsel
dönüşümü zorunlu kıldığını
anlatan Kalkancı, “Bugün Mersin’de ulaşım ve otopark sorunu
had safhaya ulaşmış durumda.
Liman, serbest bölge, organize
sanayi bölgesi, sanayi siteleri
gibi büyük ticari bölgelerin arasında kalan yerleşim bölgeleri
var. Burada konutların daha sağlıklı bölgelere taşınması gerekiyor.” şeklinde konuştu.
n Son 15 yıldır kent gündeminden düşmeyen kentsel dönüşüm sorununa TOKİ’nin çare
olamayacağını vurgulayan Kalkancı, “TOKİ, Mersin’deki çalışmalara karışmamalı. Bu
sorun Mersinli mimar, müteahhit ve mühendisler tarafından çözülmeli.” diye konuştu.
Deprem, kentsel
dönüşümün ilk nedeni
Mersin’de kentsel dönüşümün acilen hayata geçirilmesi
gerektiğine işaret eden Kalkancı, bunu zorunlu kılan
birinci nedeninin deprem riski
olduğunu kaydetti. Mersin’in
20 yıl önce deprem haritasında 3.derece bölgede göründüğünü ancak Türkiye’deki
beklenmeyen depremler ve
can kayıplarının bu katsayıları
ve bölgeleri değiştirdiğini
belirten Doğan Kalkancı,
şöyle konuştu: “3.derece
deprem bölgesinde olduğu
zaman dolayısıyla betonarme
projeler, krişler, kolonlar,
perde betonlar, temeller ona
göre yapıldı. Geçmiş dönemlerde hazır beton bu kadar
aktif kullanılmıyordu.
Birçok binada tuzlu
deniz çakılı kullanıldı
Eski binaların yüzde 70’i
kum, çakıl ve çimentonun su
ile karıştırılmasıyla elde edilen
betondan yapıldı. Bunun
yanında bir kısım inşaatçılar
çakıl pahalı diye tuzlu deniz
çakılı kullandılar. Bu da beton
ve demirin daha hızlı çürümesine neden oluyor. Beton
sıkışmasını sağlayan Vibratör
kullanımı bu kadar yaygın
değildi. Ustalarımız, kalfalarımız bugünkü kadar eğitimli
değillerdi. Bugün eski binalarda yapılan kontrollerde beton
kalitesi c7, c10, c15 seviyelerinde iken yeni binalarda c25,
c30 seviyelerinde. Tüm bunların özeti mevcut yapılarımızın yüzde 50’ye yakını depreme dayanıklı değil.”
Kentsel Dönüşüm’ adı altında
çalışma yaptık. Deprem, ulaşım,
otopark, ticari yerler yönünden
bölgenin yenilenmesi gerektiğini anlatmaya çalıştık. Yine Yenişehir Fuat Morel Mahallesi’nde
çalışma yaptık, öneri hazırladık.
Yenişehir’in en modern yerinin
bir arkası sağlıksız gecekondularla dolu. Bahçe Mahallesi de
aynı. Akdeniz ilçesindeki Çay,
Çilek ve Özgürlük Mahalleleri
başta olmak üzere kentsel
dönüşümün hayata geçirilmesi
ise hem sosyal, hem kültürel,
hem ekonomik yönden hayati
önem taşıyor.” diye konuştu.
Kalkancı, tek tip yapılan TOKİ evlerinin görüntü kirliliği oluşturduğunu söyledi.
Kalkancı’nın planı: TOKİ’siz dönüşüm
“TOKİ’nin olmadığı bir
kentsel dönüşüm nasıl yapılacak?” sorusuna da yanıt veren
Doğan Kalkancı; mimar,
mühendis ve müteahhitlerden oluşacak bir kurulun bu
sorunu çözebileceğine dikkat
çekti. Bölge halkının yer alacağı bir halk meclisi oluşturulacağını, mimarların, mühendislerin, şehir plancılarının,
peyzaj mimarlarının da teknik
heyette yer alacağını, belediyelerin yetkili elemanlarının,
muhtarların, vilayet yetkililerinin de işin içinde olacağını
belirten Kalkancı, kentsel
dönüşüm çalışma şeklini
örneklerle anlattı ve şunları
kaydetti: “Kentsel dönüşüm
yapılacak herhangi bir mahalleyi ele alalım. Mevcut imar
planındaki tüm arsaları gerçek
değeri üzerinden değerlendirelim. Halk meclisi ile yapıların lüks mü, birinci sınıf mı,
ikinci sınıf mı, üçüncü sınıf mı
olduğunu belirleyelim. Tüm
arsa, bahçeli ev, apartman daireleri, işyerleri, değerleri toplama 100 olsun.
Aynı bölgede halkımızın
önerilerini de göz önüne alınarak modern bir şehir planı
hazırlatalım. Yeni imar planına göre Mersinli mimarlar
yarışma ile bahçeli evler,
apartmanlar, çarşılar, İşhanları, sosyal binalar, ibadet yerleri, taziye evleri, toplum merkezleri, sağlık olacakları projeleri hazırlatalım, maketini
yaptıralım.
Kentsel dönüşüm,
sosyal ve kültürel
yönden öne taşıyor
Mersin’de Pozcu, Fuat Morel
Mahallesi, Özgürlük Mahallesi
ve Bahçe Mahallesi’ndeki kentsel dönüşümün öncelikli olduğunu dile getiren Doğan Kalkancı, “10 yıl kadar önce mimarlarla
birlikte Pozcu’da ‘Pozcu ve
Kalkancı, Mersin’de yapılan anket çalışmalarında halkın büyük
çoğunluğunun da kentsel dönüşümde TOKİ’yi istemediğini kaydetti.
Kat karşılığı
teklifler alalım
Hazırlanan yeni modern
projelere göre Mersin’de iş
yapan, müteahhitlerden kat
karşılığı teklier alalım. Kat
karşılığı elde edilen villalar,
konutlar, çarşılar hesaplandığında mevcut arsa, konut ve
işyerlerinin gerçek değeri 100
ise, kat karşılığı elde edilen
değer 200 olabilmektedir.
Yani kentsel dönüşüm
uygulamasında halk
cebinden para koymadan mevcut
yapısının değeri 2
katına çıkabilmektedir.
Dolayısıyla
evine 65 bin TL isteyen bir
vatandaş, ister 130 bin TL’lik
evini alsın, ister kredi çeksin
daha pahalısını alsın, ister ev
almasın sadece parasını alsın.
İşyerleri ayrı,konutlar
ayrı bölgelerde
Bahçeli evleri planlayalım,
siteleri planlayalım. Konutlar
1+0’dan başlamak üzere 1+1,
1+2, 1+3, 1+4 şeklinde planlanacak. Eskiden diğer şehirlerden gelen misarler evlerde
ağırlanırdı. Bu gelenek
zamanla değişti. Misarler
tatil yapma amaçlı otelleri tercih etmeye başladılar. Buna
rağmen taziye evleri yakınlarında belirlenecek 1+0 evlerde
misar ağırlama uygulamaları
planlanacak.
Böylece alda yılda gelebilir
diye beklediğimiz misarler
için 4+1, 51 daire oluşturmak
yerine mevcut kullanım sayısına göre 1+0’dan 1+3’e kadar
evler planlamamız daha
uygun. Daha ekonomik olacak. Bugün birçok kullanıcımız ayda yılda bir kullandığı
odaları ısıtmak, soğutmak
temizletmek vergisini vermek
zorunda kalıyor,
Bugün Pozcu’da evlerin altı
işyeri, rezil bir durum var.
İnsanlar tedirgin. Bu sıkıntı
göz önüne alınarak bina altla-
rına işyeri yapılmayacak, iş
yerleri Forum gibi çarşı içinde
düzenlenecektir. Site aidatlarını azaltmak için bir kısım ticari
alanlar siteye dahil edilecek
ancak bu ticari alanlar vatandaşları rahatsız etmeyecek.
Buradan elde edilen gelir sitenin aidatını azaltmaya yardımcı olacak.”
Bu formülle herkes
kazanacak
Böyle yapılırsa kim kazanacak? Bir bölgeyi pırıl pırıl yapacağız, Mersin kazanacak.
Mahallelerimiz çok çok
modern hale gelecek. Depremden halkımız en az etkilenecek. Ulaşım ve otopark
sorunu en aza inecek.
On binlerce konu ve işyerleri üretecek müteahhitlerimiz ,
ustalarımız, kalfalarımız, işçilerimiz kazanacak. Yeni binalarımızda enerji tasarrufu
nedeniyle enerji kaybı çok çok
azalacak. Neredeyse o bölgede
2-3 yıl işsizlik sıfırlanacak.
Modern yapılarda ortak
alanlarda yaşayan bölge
insanımıza hareketi, davranışı değişecek. Sosyal etkinlik
alanlarıyla gençlerimize yeni
ufuklar açılacak. Kentle kaynaşacaklar. Varoşların çocukları, insanları olmaktan
çıkacaklar.
29 HAZİRAN 2015
8
TCG Silifke Mayın Arama Tarama Gemisi, Açık Hava Müzesi’nde sergilenecek..
Mersin’e getirildi
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki görev süresini tamamlayarak hizmet dışı kalan ‘TCG Silifke’ adlı mayın
arama tarama gemisi, Açık Hava Müzesi’nde sergilenmek üzere Toroslar Belediyesi’ne teslim edildi.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Toroslar Belediyesi’ne hibe edilen ve Açık Hava Müzesi’nde sergilenecek olan ‘TCG Silifke’ adlı mayın arama
tarama gemisi, Mersin’e getirilerek
Toroslar Belediyesi’ne teslim edildi.
Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı’nda düzenlenen geminin devir teslim
törenine Garnizon Komutanı Tuğamiral
Nejat Atilla Demirhan, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz,
Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna,
KKTC Mersin Konsolosu Ayşen Volkan
İnanıroğlu, Muharip Gaziler Derneği Mersin Şube Başkanı Kemal Cındız ve Kıbrıs
gazileri katıldı.
Görev yaptıkları dönem içerisinde bölgenin fiziki anlamda iyileştirilmesinin yanı
sıra, milli ve kültürel değerlere de büyük
şuuru ve maneviyatı olduğunu hatırlattı.
Geminin sergileneceği Rauf Raif Denktaş Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde, şu
anda Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri
Komutanlıklarından kendilerine hibe edilen F4 Phantom uçağı, ulaştırma gemisi,
tank, çıkarma gemisi ve diğer askeri malzemelerin sergilendiğini söyleyen Başkan
Tuna, “Kıbrıslı vatandaşlarımız ve Kıbrıs
Barış harekatında gazi olan büyüklerimiz,
bu açık hava müzesine gelerek şanlı tarihimizi burada çocuklarımıza ve gençlerimize aktarabileceklerdir” diye konuştu.
Daha sonra Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Başkan
Tuna’ya 8 metre eninde, 48 metre uzunluğunda, 14 metre yüksekliğinde ve 230
ton ağırlığında olan geminin devir teslim belgesini
takdim etti.
Devir teslim töreninin
ardından ise günün anısına Toroslar Belediyesi’nden getirilen bir çam
ağacı, Başkan Tuna ve
Tuğamiral Demirhan
tarafından Garnizon
Komutanlığının bahçesine dikildi.
1956 yılında hizmete giren, Kıbrıs Barış
Harekatında aktif
görev alan ve 2014
yılında hizmet dışı
bırakılan ‘TCG Silifke’
önem adlı mayın arama tarama gemisi, önüverdiklerini kaydeden Toroslar müzdeki günlerde Toroslar Belediyesi’nin
Belediye Başkanı Hamit Tuna, kalabalık- Mustafa Kemal Mahallesi’nde 17 bin m2
ları millet yapan değerler olduğunu, bu
alan üzerine inşa ettiği Rauf Raif Denktaş
değerlerin dili, bayrağı, milli kültürü, tarih Parkı ve Açık Hava Müzesi’ne getirilecek.
İlk toplantı Vali başkanlığında yapıldı
OSB Yeni müteşebbis heyeti, ilk toplantısını Mersin Valisi Özdemir Çakacak başkanlığında gerçekleştirdi.
Toplantı sonrası Vali Çakacak, Organize Sanayi Bölgesi Camii’ni gezerek bilgi aldı.
Mersin Tarsus Organize
Sanayi Bölgesi (MTOSB)
Müteşebbis Heyeti toplantısı,
Mersin Valisi Özdemir Çakacak başkanlığında gerçekleştirildi.
Gerçekleştirilen Genel
Kurul sonrası yeniden Başkanlığa seçilen Sabri Tekli’nin
Yönetim Kurulu Başkanı
seçildiği toplantıda, yönetim
ve denetim kurulu ile OSB
üst kurul üyeleri de belirlendi.
Yeni yönetime görevlerinde başarılar dileyen Vali
Çakacak, toplantı sonrası
OSB içerisinde yapımı
tamamlanan Organize Sanayi Bölgesi Camii’ni gezerek
incelemelerde bulundu.
Tollu’dan kınama
Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, ilçede meydana gelen
köpek katliamı ile ilgili yaptığı basın
açıklamasında, katliamı yapanları
kınadığını söyledi.
Tollu, zehirlenen köpekler konusunun Belediye ile ilişkilendirilmesinden
duyduğu üzüntüyü ifade ederek, “Biz
Erdemli Belediyesi olarak Cenab-ı
Hakk’ın yarattığı her türlü canlıya hizmet etmeye çalışıyoruz. Bu katliamı
yapanları da Allah’a havale ediyorum” diye konuştu.
Erdemli’yi bir turizm şehri, çağdaş
ve gelişmiş bir şehir yapmak için
çalıştıklarını beyan eden Tollu, böylesi kötü hadiselerle Erdemli’nin isminin
yıpratıldığını dile getirdi.
Sağlıklı yaşam yürüyüşleri sürüyor
Mersin Halk Sağlığı Müdürü
Dr.Aytekin Kemik, Ramazan ayı
içerisinde de sağlıklı beslenme ve
egzersizin ihmal edilmemesini
hatırlatarak, bu ay içerisinde uyulması gereken başlıca sağlıklı beslenme ve hareketli yaşam önerilerini sıraladı.
Çağımızın hastalığı obezitenin
önlenmesinde sağlıklı beslenme
kadar düzenli egzersiz yapmanın
da önemli olduğunu vurgulayan
Kemik, şu önerilerde bulundu:
“İftarla sahur arasında en az 2
ara öğün tüketmeye gayret edilmelidir. Sahur öğünü kesinlikle
atlanmamalıdır. Bol lifli ve posalı
yiyecekler ağırlıklı tercih edilmelidir. Bulgur pilavı veya kurubaklagiller tercih edilerek, sebze ve meyve
tüketimine ağırlık verilmelidir.
Su tüketimine özellikle dikkat
edilmeli, günde en az 2-2.5 litre su
tüketilerek vücut susuz bırakılmamalıdır.
İftarda çok hızlı yemek yemekten kaçınmak gerekmektedir. Ani
mide gerginliği tansiyonunuzun
yükselmesine ve nörölojik hormonların hızlı salgılanmasına yol
açar. Beynimizin doyumu algılaması için 15-20 dakikaya ihtiyacı
vardır. İftarda bir anda hızlı bir
şekilde beslenmek fazla kalori alarak kilo almamıza da neden olur.
Bu nedenle yemekler mümkün
olduğunca yavaş ve iyi çiğneyerek
tüketilmelidir.
Çok yağlı yiyecekler, ağır hamurlu şerbetli tatlılar, metabolizmayı
yavaşlatıp, kilo almaya sebep olacağından tüketilmemelidir.
İftar yemeğinden 1 saat sonra
yapacağınız hafif tempolu bir yürüyüş besinlerin sindirimine yardımcı
olacaktır. Aynı zamanda yavaşla-
yan metabolizmanızı hızlandıracak ve besinlerin sindirilmeden
uykuya geçilmesine engel olacaktır.”
Sezon bitiyor,
fiyatlar düşmüyor...
Türkiye’nin kayısı ihtiyacının yüzde
80’ini karşılayan Mut’ta sezonun bitimine az bir süre kala fiyatlar düşmedi.
Türkiye’nin kayısı ihtiyacının yüzde
80’ini karşılayan Mersin’in Mut ilçesinde,
sezonun bitmesine az bir süre kala fiyatlar
halen düşmedi.
15 Nisan’da hasadına başlanan ve kilosu
17 lira ile 20 lira arasında satılan kayısı,
sezon sonu gelmesine rağmen cinsine göre
1,5 ile 5 lira arasından satılıyor.
Bu yıl kayısının
üreticinn yüzünü güldürdüğünü kaydeden Mersin
Büyükşehir Mut
Yaş
Meyve ve
Sebze
Komisyoncuları Derneği Başkanı
Mehmet Ali Acar, özellikle iç ve dış piyasadaki canlılığın kayısı fiyatlarını olumlu
yönde etkilediğini söyledi.
Bu yıl kayısı rekoltesinin 80 bin tona
ulaşmasını ve ihracatın da 35 bin tona ulaşmasını beklediklerini vurgulayan Acar,
geçen yıllara göre halden günlük giden
kayısı tonajına bakıldığında, rekoltenin 120
bin ton ve ihracatın da 40 bin tonlara kadar
yükseleceğini tahmin ettiklerini sözlerine
ekledi.
Kiraz hasadı başladı
Silifke’de hasadına başlanan kiraz,
kilosu 4 liraya kadar alıcı buluyor.
Silifke’de hasadına başlanan kiraz, kilogramı 4 liraya kadar alıcı buluyor. Kiraz
üretiminin Çaltıbozkır, Öztürkmenli, Seydili, Şahmurlu, Kırobası, Örenköy, Kavak, Çatak, Kırobası ve
Sarıaydın mahallelerinde
yapıldığı bilgisini veren
Silifke Ziraat Odası
Başkanı Mahire
Can, hasadın
Temmuz ayı
ortalarına
kadar süreceğini söyledi.
Hasat edilen kirazların iç piyasada İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere
Türkiye geneline gönderildiğini vurgulayan
Can, ilçe genelinde bin 35 dönümde kiraz
üretildiğini, yılda yaklaşık 400 ton ürün
elde edildiğini sözlerine ekledi.
Vergi borçlarını
yapılandıranlar dikkat !
Üçüncü taksitin son günü 30 Haziran’da sona eriyor
Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı, yaptığı
yazılı açıklama ile mükelleflerini uyardı.
Açıklamada, 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı
Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun kapsamında
yapılandırılan vergi borçları ile ilgili 3 üncü taksitin ödenme süresi 30 Haziran 2015 Salı günü
sona erdiği hatırlatıldı.
Açıklama şöyle : “Bilindiği üzere, 6552 sayılı Kanun kapsamında ödenmesi gereken taksitlerin; 2014 takvim yılında en fazla bir tanesinin,
müteakip takvim yıllarında ise en fazla iki defa
ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde,
ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının
borçlunun başvuru sırasında tercih ettiği taksitlendirme süresinin son taksitini izleyen ayın
sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183
sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç
ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla
madde hükümlerinden yararlanılacaktır.
Buna göre Kanun’un getirmiş olduğu imkanlardan yararlanılabilmesi için; Kanun kapsamında yapılandırılan vergi borçlarının taksit ödeme
süresi içinde tam olarak ödenmesi gerekmektedir. Bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde; 6552 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir. Bu nedenle taksitlerin
süresinde ödenmesi önem arz etmektedir.
Kanun’dan yararlanma hakkının kaybedilmesi halinde, ödenmeyen borç tutarları, yapılandırma öncesi haline dönüşecek ve bu alacaklar
gecikme zammı da uygulanmak suretiyle 6183
sayılı Kanun hükümlerine göre cebren takip ve
tahsil edilecektir.”
9
29 HAZİRAN 2015
İran’ı İran’da Öğrenmek (4)
İran ve Süleyman Demirel...
Süleyman Demirel’in ölümü
İran yazılarımın tam da ortasına
geldi. İyilikle analım.
Başbakanlığı dönemlerini
değil, Cumhurbaşkanlığı dönemindeki devlet adamlığı tutumunu konuşalım. Bugün bizim için
oldukça önemli dersler var orda.
İran yazılarımın tam da ortasına geldi. Bu noktada kendisini
saygıyla anacağım, çünkü... Çünküsü çok önemli.
1996’da Demirel’in Tansu Çiller ve Amerika’yla yolunu ayırdığı günlerdi. Amerikan vatandaşı
Çiller Hanım Azerbaycan ve İran
aleyhinde işlere kalkışmıştı.
Özer Çiller Örgütünün Azerbaycan’da Haydar Aliyev’e karşı
darbe girişimi... Aydınlık dergisi
yazmıştı. Süleyman Demirel
durumu zamanında fark ederek
Aliyev’e haber verdi ve Amerikan
darbesini önledi.
Demirel’in bir de İran’la ilgili
tehlikeyi bertaraf edişi vardır.
Şöyle anlatılır: Başbakan Tansu
Çiller bir gece yarısı Türk Hava
Kuvvetlerine telefonla emir verir,
İran sınırını geçen PKK militanlarını takip ederek kaldıkları yerin
uçaklarla bombalanmasını emreder. O zamanki Genel Kurmay
Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu bu
emrin mecliste karar alınmadan
verildiğini fark edip gece yarısı
Köşke telefon eder, Demirel’e
durumu aktarır ve bu emrin kendisinin bilgisi dahilinde olup
olmadığını sorar. Demirel durumun ciddiyetini kavrar ve “operasyon emrini derhal durdurun” der.
Böylece Amerika’nın bir planı
daha bozulmuş olur.
Süleyman Demirel, onca yıl
Amerikancı bildiğimiz Mason
dediğimiz Demirel, 1996’da Türkiye ve İran’ı böyle bir oldubittiye
getirmek isteyen Çiller ailesiyle ve
Amerika’yla yolunu o gün yüreklice ayırdı. Öldüğünde kendisine
devlet töreni yapmak nasip olmayabilirdi, bunu düşünebilecek
kadar akıllıydı; Anıt Mezarını aile
parasıyla hazırladı. Bu bile bugün
önemli diplomatik ayrıntıdır.
İşte, bu toprağın tarihinde bu
var. İran ile bizi birbirimize kırdırmaya sıra geldiğinde düşmanların
planı işlemez, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” deriz.
Tahmin ediyorum Türk Mason
Locası da o zaman allak bullak
oldu, ne tutum takınacaklarını
bilemediler. Demirel’in kardeşinin
20 bin kişilik özel okulu (Yükşeliş
Koleji) o zaman battı. Biliyordu
ipinin çekildiğini. Bu yüzden anıt
mezarını Anadolu’nun bağrına
yaptırdı, haklıdır, güvendiği tek
yer orasıdır.
Kendisine İran Avesta Işık Kültürüyle dua göndereceğim; ışıklar
içinde uyusun.
Bence İran’da ve Azerbaycan’da yas ilan edilmelidir; İran’ı
ve Azerbaycan’ı Amerika’ya karşı
korumak isterken iktidardan
düşürüldü.
Tansu Çiller’e sonra ne oldu
diye soran varsa, söyleyeyim. Eğitimin ve sağlığın küresel piyasa
ekonomisine bağlanması için
1995’de Dünya Bankasına verdiği
taahhütnameye uygun olarak başbakanlık baş danışmanlığı görevini aralıksız sürdürüyor. CHP de
hükümet kursa o ordadır, Kemal
Derviş de, Demirtaş da.
Kıvrıkoğlu Paşa’ya neler oldu,
hatta dönemin kurmaylarına ne
tuzaklar örüldü, bunlar çok net
anlaşılır değildir. Ancak şu kadarını söyleyebilirim, 28 Şubat dedik-
leri arapsaçının ortasında buldular kendilerini. Kim verdi bu
muhtırayı kendileri bile hala
çözebilmiş değiller, ancak bu
mavrayla AKP iktidar oldu, eğitim arapsaçı oldu, PKK iktidar
Başkent Mektubu
Mahiye Morgül
[email protected]
www.mahiye.net
Tahmin ediyorum Türk Mason Locası da o zaman
allak bullak oldu, ne tutum takınacaklarını bilemediler. Demirel’in kardeşinin 20 bin kişilik
özel okulu (Yükşeliş Koleji) o zaman battı. Biliyordu ipinin çekildiğini. Bu yüzden anıt
mezarını Anadolu’nun bağrına yaptırdı, haklıdır, güvendiği tek yer orasıdır. ortağı oldu ve Suriye sınırı Barzani’ye yol oldu. Sırada İran sınırının
Barzani’ye yol olması var.
PKK Suriye sınırında İŞİD’i
kovalıyor senaryosuyla ilerlemeye
devam ediyor. Bunun bir de İran
sınırı var, AKP de yok artık, görelim n’dicek?
Yani döndük başa. Demirel’i
daha çok özleyeceğiz.
Ya devlet başa ya kuzgun leşe!
Ek:
Süleyman Demirel doğduğu
yer olan İslamköy’de Şehriban
Hatun Camisinde namazı kılınarak toprağa verilecek. Şehriban
Hatun Hz.Hüseyin’in eşinin adıdır, hoş bir tesadüf diyelim. Ancak
İsparta Uluborlu (Hamideli) bölgesi bize bir şeyi daha anımsatsın;
ilk sahabelerden (Müselman) Selman-ı Farisi (Selman-ı Pak) buralıdır. Hz.Ali cenge giderken kızı
Zeynep’i ona emanet etmesiyle
ünlüdür.
.........
Şimdi geçiyorum İran’a.
Gezi grubumuzun en çok heyecanlandığı şehirlerden biri Zerdüştilerin başkenti Yazd şehriydi.
Yazd, onların bıraktığı kültür eserleriyle dolu. Burada ölülerin bırakıldığı dağ ve ateşin yanmaya
devam ettiği Anıt Müze (Tapınak)
var. Müze’de Zerdüşt peygamberin yazmış olduğu Avesta’dan orijinal sayfalar var.
Ateş Tapınağı dedikleri müzenin masraflarını Bombay’lı zengin
bir aile karşılıyormuş. Ne işi var
oralarda bu adamların diye merak
ederken, biraz eşeleyince altından
lanetli İskender çıktı. İskender
kutsal kitap Avesta’nın altın harflerle yazılmış yüzlerce sayfasını
yaktığı zaman, onun zulmünden
kaçabilen bilim adamları Hindistan’ın kuzeyine kadar gittiler,
giderken kurtarabildikleri Avesta sayfalarını yanlarında götürdüler. İskender’in adı İran’da
kötülüğün temsilcisi olarak
“Lanetli İskender” diye geçer.
Zehirlenerek öldürülme sebebini
de bunda görüyorum.
Yazd şehrine fonetik akrabalığı
olan sözcüklere gidiyor aklım.
Örneğin Hz.Hüseyin’in kayınbabası son Sasani kralı III.Yazdegert
(Yezdigirt) bu şehre ya adını vermiş ya da bu şehri önemli merkez
haline getirmiş olmalı.
https://en.wikipedia.org/wiki/
Yazdegerd_III
Parasında Göktürk parasındaki
gibi hilal ve yıldız var, boynunda
üç noktalı kolyesi var, bunları
çözebiliyorum. Yazd- Kerti, Yaz’ların Kureti (şehri).
Yaz sözcüğünü açtığımızda
içinde sıkışmış halde bir EYZİ
(Oğuz) vardır. Ki, Avesta bu kavmin öğretisidir, Avesta adının açılımında da bir Oğuz-Ata bulunur.
Avesta’nın diğer adları olan Avestak, Vabsita, Vesta ve Oista adları
Hz.Hüseyin Camisi diye adı geçen çok yüksek bir
duvar önünde Muharrem törenleri yapılıyor, ki
bu önü açık büyük duvarın Zerdüştilikte de olduğunu görüyoruz, ona KAPI diyorlar. Çağrışımında “Allah’a giden Kapı/Duvar vardır. içerisinde OİSTA adına dikkatinizi
çekerim; içinde sıkışmış OĞUZATA vardır. (Bir unvan olarak
Avgusto sıfatını Roma’nın Trakya
krallarında da görürüz, çünkü
henüz Hıristiyan değillerdir.)
Avesta, kıtalar halinde şiirlerdir. Kıtaların her birine GATA
diyorlar; kıta ile gata sesdeştir.
Kur’an da Avesta gibi şiir şeklinde
yazılmıştır. Çünkü ikisi de önce
şiir olarak vahyedildi. Avesta öğretisindeki meleklere inanmak, iyilik yapmak vb birçok önkabul
İslam’da aynen görülür.
İran’da “şehitler ölmez” kavramını şöyle gördük; sokaklarda
30 yıl önce yaşanan İran-Irak
savaşında ölenlerin resimleri
var. Ulu Camilerin avlularında
Kerbela şehitlerinin mezarları
hala korunuyor.
Avesta’nın dili eski Pehlevi dili.
Bugünkü Afganistan Bahliya bölgesinin diliymiş. Ancak Azeri
Türkçesine çok yakın, Kacar dili.
Bazı kaynaklar Zerdüşt’ün kuzeybatı İranlı olduğunu yazıyor. Burada karşımıza Azeri sözcüğü ile
örtüşen bir durum çıkıyor. Hatta
Hazar denizinin adındaki ZAR,
denizin üzerinde petrol sızıntılarının yanmasını ifade eden Ateş
demektir.
Zerdüşt peygamberin adında
Zer-dostu açılımını görebiliriz.
Ona göre Güneş en büyük KOR,
yani HAR ve sürekli yakılan ateş
İkizdere’nin eski adı.)
Vesp: Hepsi. (Çağrışımı; tüm
toplum)
Pak: Temiz (Ahura Mazda’nın
diğer adlarından PAK)
Çareger: Çare bulan
Hamdü Sena: Sevinince, iyi bir
şey olduğunda yapılan teşekkür
duası.
Homa: Güneş (Çağrışımı;
Huma kuşu.)
Avesta dili üzerine bazı kaynaklar hatalı çeviri yapmaktadır.
Örneğin Zerdüşt için kullanılan
Zara Uştra’yı “altın deve” diye
çeviriyorlar. Oysa Azerice düşündüğünüzde Sarı-İştar; “sarı yıldız”
ya da “kızıl yıldız” olarak çevrilmesi gerekir. Altın gibi parlayan en
parlak yıldıza verilen sıfat bu olabilir, o da yine güneştir.
İnternette Ahora Mazda törenlerinden görüntüler var. Beyaz
giysi içerisinde, dua (kıta) okuyarak beline doladıkları ipliğe üç
düğüm atıyorlar. Bu üç, düğüm,
yemin ediyorum ki üç noktayı
aklımdan çıkarmayacağım; “İyilikle düşüneceğim, İyilikle konuşacağım, İyi şeyler yapacağım ve asla
yalan söylemeyeceğim” demektir.
Bu törenlerde duaya başlarken “Ey
Mezda” deniyor; ululara EY ile seslenmek Türklere aittir.
Zerdüşt tek eşlidir, Kuruş da...
Oğuzata kültüründe tek eş var,
eğer erkek çocuğu yoksa 2.evlilik
yapılıyor. Bu töre yakın zamana
kadar Anadolu’da da böyleydi.
İran’da son kral Rıza Şah Pehlevi’de bu töreyi gördük; güzelliğiyle dillere destan Süreyya’dan oğlu
olmadığı için Ferah Diba ile evlendi.
Avesta dualarından birkaç
örnek:
*“Kutsal ateşe, berrak sulara,
aya yıldıza, ışık saçan güneşe, iyiliğe, dürüstlüğe, doğru ve faydalı
olan her şeye, Ahura Mezda’ya
hamt ve sena ederim. Zararlı ve
faydasız olanlardan kaçınırım.”
Benzerlik için; Kuran’da Şems
suresi, “güneşe, aya, tanyerinden
yükselen ışığa, dünyayı nebatlarıyla donatana, gökyüzünü ışıklarıyla donatana, suyu ve havayı
bahşedene andolsun ki...” diyerek
başlar ve arkasından suya el koyan
Semudi taifesi için “bu kötülüğü
yaptıkları için onlar Allahsızdır”
Zerdüştilerin su ve ışıkla tedavi diye bilinen ritüelleri de aslında bizim bildiğimiz abdest almak ve
namaz kılmaktan başka bir şey değildi. Bugün
örneğin tansiyonunuz yükseldiğinde kan basıncını azaltmak için boynunuzda damar geçen yerlere yapacağınız şey suyla dokunmaktır, kulaklarınızı ıslatmak, kolları dirseklere kadar ıslatmak, vb müdahale abdest almaktır. de onun enerjisinden bir parça
demektir. Fer ve Har, Isı ve Işık
kaynağı, hayatı var eden ana kaynak, Işık Tanrı tek tanrıdır. Bugüne uyarlarsak nurdandır dediğimiz Allah kavramıyla örtüşür.
Avasta’da geçen bazı sözcükler
bugün bile bize yabancı gelmiyor.
Har: Güneş (Çağrışımları; Gur,
Kor. Zazaca Allah.)
Yazata: Tanrı/Melek ( Çağrışımları: Yezdan, Eyzi, Oğuz Ata,
Yazd şehri)
Gata: Kıta (Çağrışımları; Ezberden okunan şarkı, şiir.)
Heva: Buğday (Çağrışımları;
Heyv, Ay, Bereketi veren Ay Tanrısı Maz/Mez)
Kafa: Dağ
Dvar: Kapı (Çağrışımı; duvar.
Allah’a giden kapı. Dualar bu
duvar önünde yapılıyor!)
Tars: Korkmak (Çağrışımı;
tırsmak)
Asman: Asuman, gökyüzü.
(Çağrışımı; Saman yolu, Şaman)
Daena: Din (Çağrışımı; Tuana,
Doğan. Halkına kol kanat geren
beyaz kuş)
Druc: Yalan (Çağrışımı; çürük.
Rize’de curug adam!)
Hapta: Yedi (Çağrışımı; hafta.
Hepta Kometler: Yedi köyü olan
buyurur.
*“Bütün kalbimle doğru düşünce, iyi söz, güzel davranışa inanıyorum. Beni, yalancı ve kötü kalplilerden uzak tut, doğru olan yolda
yürümeme yardım et. ”
*“ Ey Mezda, var gücümüzle
senden isteriz ki kötülük ve yalanı
kendilerine yakın bilip doğru yoldan sapanlar, senin saçtığın ışıktan mahrum olup karanlıkta kalsınlar, kazanan doğruluk olsun.”
Zerdüştilerde söz verip de tutmayan ve ailesini korumayan
erkeğe kırbaç cezası var; “Aile
sahibi olmak istemeyip paralarını
yeme ve içmede sarf edip doğru
yoldan sapanlara 700 kırbaç vurulur.” Aileyi koruma kültürü çok
önemli görünüyor.
Günde üç kere abdest alarak
namaz kılmak var. Bugün de
İran’da evlerde üç kere namaz kılınıyor. Sadece Ulu Camilerde
Cuma namazı kılınıyor.
Hz.Hüseyin Camisi diye adı
geçen çok yüksek bir duvar önünde Muharrem törenleri yapılıyor,
ki bu önü açık büyük duvarın Zerdüştilikte de olduğunu görüyoruz,
ona KAPI diyorlar. Çağrışımında
“Allah’a giden Kapı/Duvar vardır.
Gezdiğimiz tüm camilerde iki
sütün arasından geçilerek girilen
dua alanı gördük. Buna bir nokta
koyalım ve MÖ.12 binlere inelim,
Urfa Göbeklitepe’ye gidelim. Sasanilerin önemli merkezlerinden
biri olan Urfa’dayız, Roma kralı
Valerian’ı 260’da burada yenmişiz.
MÖ.330’da Lanetli İskender’in
onlarca cildini yok ettiği Avesta’nın kalan sayfalarını toplayan
Sasani bilim adamlarına burada
ulaşıyoruz. 240 yılında Leyla Zeynep Sultan’ın doğduğu ve eğitim
aldığı şehirdir. Ve Göbeklitepe’de
T harfinden dikilitaşlar, iki sütunlu kapılarla geçişler... ATA kültürünün sembolü T dikilitaş...
T harfinin okunuşu Ata’dır.
Oğuz Ata kültürü Avesta Göbeklitepe’de karşınızda.
ETİ, HATTİ atalarımız vardı ya,
onların inanışı da buydu. “Türkler
Atalarına tapardı” der antik tarihçiler. Doğrudur. Oğuzatalı olmak
bizim kültürümüzdür.
.........
Zerdüştilerde abdest ve namaz:
Zerdüştilerin su ve ışıkla tedavi
diye bilinen ritüelleri de aslında
bizim bildiğimiz abdest almak ve
namaz kılmaktan başka bir şey
değildi. Bugün örneğin tansiyonunuz yükseldiğinde kan basıncını
azaltmak için boynunuzda damar
geçen yerlere yapacağınız şey
suyla dokunmaktır, kulaklarınızı
ıslatmak, kolları dirseklere kadar
ıslatmak, vb müdahale abdest
almaktır.
Namaz sırasında ise yapılan iş
vücudun enerji(ışık) dolaşımını
rahatlatmaktır. Tüm organlarımızla beynin bağını sağlayan
sinirlerin geçtiği noktaları rahatlatmaya, yani doğada bize bir
armağan olarak sunulmuş olan
hazır enerjinin (ısı ve ışığın) doğal
dolaşımını rahatlatmaya yarayan
sistemli hareketlere namaz diyoruz. İşte su ve ışıkla tedavi.
Doğada var olan yaşam enerjisinden herkesin eşit yararlanmasını sağlamak üzere ortaya çıkan
ulu kişilere saygı göstermek Oğuzata kültürüdür. Diyebiliriz ki
hepimizin olan suyla, toprakla,
ışıkla, nebatatla, havayla, vb
güzelliklerle aldığımız bu doğal
enerjiden insanları mahrum
etmek isteyenlere karşı savaşmak
da Oğuzata kültürüdür.
Işıktan mahrum bıraktığımız
her canlı, bitki, hayvan, çocuk,
insan artık özgür değildir, köledir.
Günümüzde aklın ışığından mahrum bırakılan çocukları düşünmeden edemiyorum.
Bugün, yenidünya düzeninde
kötülükler bu kadar çoğaldıysa, ya
bize yazılmış kitapları doğru okuyamıyoruz, ya da kötülere teslim
olduk. Bugün çocuklarımızın akıl
sağlığını bozacak kadar kötü bir
eğitime boyun eğmiş vaziyetteyiz.
Yani Oğuzata törelerimizi terk
ettik, çok büyük acılar yaşayacağız
demektir. Kuran’da sıkça vazedilen “Onlar ki atalarının sözünü
dinlemediler başlarına şunlar şunlar geldi...” denilen durumdayız.
İran ki ata kültürüne en bağlı
olan ülkedir, orada “Azad Universite” tabelaları gördüm, yani özel
okullar açılmaya başladı. Bu hiç
hayra alamet değildir. Toplumsal
çatlama bizde böyle başladı, şimdi
önlenemez hale geldi. İran halkı
İbni Sina’yı sadece parası olanlara
mı öğretecek, çok yazık olur, kötü
şeyler olur. Avesta’yı açıp yeniden
okusunlar.
....
(devamı var)
Işıktan mahrum bıraktığımız her canlı, bitki,
hayvan, çocuk, insan artık özgür değildir, köledir. Günümüzde aklın ışığından mahrum bırakılan çocukları düşünmeden edemiyorum. 10
29 HAZİRAN 2015
Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol’dan bütünleşme çağrısı...
‘Mersin yerinde sayıyor’
Mersin Tercüman
Mersin Girişimci İşadamları
Derneği (Mersin GİAD) Başkanı
Mehmet Serkan İzol, kentin gelişmesinin önündeki en büyük engellerden birinin ‘Mersinlilik ruhunun’
eksikliği olduğunu belirterek,
bütünleşme çağrısı yaptı.
Mersin’in tüm ilçeleriyle birlikte
tek kimlik altında buluşması gerektiğinin önemine dikkat çeken İzol,
“Gerçek gücümüz o zaman ortaya
çıkacaktır.” diye konuştu.
Mersin’i sadece şehir merkezi olarak kabul etmenin yapılan en büyük
hata olduğunun altını çizen Mehmet Serkan İzol, “Bütünleşmemiş
Mersin’in sıkıntılarını geçmişte çok yaşadık ve halen de yaşıyoruz.
Komşu kentler ileriye giderken biz geriye gidiyoruz” diye konuştu.
bütünleşmesini sağlamamız, aynı
ilin sınırları içinde büyük Mersin
markası altında birleşmemiz lazım.
Bu bütünlük, Mersin’in tüm ilçelerini içine alacak şekilde olmalıdır.
Mersin ne zaman bütünleşirse, o
zaman sorunlarının üstesinden
gelir, ilerleme kaydeder.”
bugün de herkesimden insanın
yaşadığını hatırlatan İzol, sözlerini
şöyle sürdürdü:
“Çevremizdeki diğer illere bakarsak ne söylemeye çalıştığımız daha
iyi anlaşılacaktır. Bugün bütünleşmiş bir Antalya turizmde almış
başını gidiyor.
Yıllık turizm geliri 16 milyar dolaMersin içinde
ulaşmış.
Buna karşın çok iyi bir
ra
Bölünmüşlük
Mersin’ler var !
turizm
potansiyeline
sahip olan
Mersin’de en fazla ihtiyaç duykaybettiriyor
Mersin’in
yıllık
turizm
geliri yalnızdukları olgunun, kent kimliğine
Mersin’i sadece şehir merkezi
53
milyon
Euro.
ca
sahip çıkma ve Mersinlilik ruhu
olarak kabul etmenin, yapılan en
Yine bütünleşmiş bir Adana ile
olduğunu kaydeden İzol, şunları
büyük hata olduğunu sözlerine
Gaziantep
sanayide rekor üstüne
söyledi:
ekleyen İzol, bu hatanın yıllardır
kırıyor.
Türkiye’nin en büyük
rekor
“Ne yazık ki şehir bu anlamda
yapıldığını ve bu bölünmüşlüğün
500
sanayi
kuruluşu
içinde Adatam bir talihsizlik yaşıyor. Maalesef kente çok şey kaybettirdiğini vurguna’dan
15
rma,
Antep’ten
20
bugün Mersin içinde Mersin’ler var. ladı.
Mersin’den
ise
sadece
5
rma,
Kentte bir bütünlükten söz etmek
Bütünleşememiş Mersin’in
rma
bulunuyor.
mümkün değil. Halbuki Mersin’in sıkıntılarını geçmişte olduğu gibi
Ortak akıl
çaba göstermeli
Kentin sanayide, turizmde,
tarımda, lojistik ve ticarette hak ettiği payı alabilmesi, sahip olduğu
potansiyelden yeterince yararlanabilmesi için öncelikle bütünleşmeyi
başarmak zorundadır.
Mersin’e yatırımcı geldiği zaman
bir bütün Mersin’i onlarla buluşturmak zorundayız. Mersin bölünmeyi hak etmiyor. Gelen göçle, genç
nüfusla her geçen yıl büyüyen Mersin’e istihdam ve kaynak yaratmalıyız. Bunları yaparken de ortak bir
aklın çaba göstermesi lazım.
Şehrimizde bugüne kadar bu
yönde adımlar atılmış ancak yetersiz kalmıştır. Daha büyük adımlar
için Mersin GİAD olarak sorumlu-
1.Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi tanıtıldı...
‘Kurumsallaşmalı’
Dünyada birçok şehrin birbiri ile kardeşlik ilişkisi kurduğunu hatırlatan Başkan
Kocamaz, “Bu ilişkilerle kentler birbirini daha yakından tanıma imkanı buluyor.
Belediyeler, sivil toplum kuruluşları da tecrübelerini paylaşıyorlar. Kendi kentlerine de, özellikle turizm konusunda bir hareketlilik kazandırıyorlar” dedi.
Avrupa- Türkiye Turizm
Konseyi Başkanı Hüseyin Baraner
22 Ekim 2015 tarihinde Mersin’de ilk kez yapılacak olan 1.
Uluslararası Kardeş Şehirler
Turizm Zirvesi tanıtım toplantısı
yapıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda yapılan
toplantıda, Mersin Büyükşehir
Belediye Başkanı Burhanettin
Kocamaz, Avrupa-Türkiye
Turizm Konseyi Başkanı Hüseyin Baraner, Mersin Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı Şerafettin
Aşut, Mersin Turizm Platformu
Başkanı Numan Olcar, yapılacak toplantıyla ilgili bilgi verdi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, uluslararası düzeyde ilk kez düzenlenecek bu önemli toplantıya, büyük
turizm şirketleri, nans kuruluşları ve Mersin Ticaret ve Sanayi
Odası işbirliği ile dünyanın önde
gelen turizm birliklerinin yönetici ve başkanları katılacak.
Organizasyona dünya genelinde kardeş şehir ilişkisi bulunan tüm kentler davet edilecek.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz
Mersin Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanı
Şerafettin Aşut
tecrübe paylaşımında bulunu- üstlenmiş olacak” şeklinde
yor ve kendi kentlerine özellikle konuştu.
turizm konusunda bir hareketlilik kazandırıyor” dedi.
Mersin Turizm Platformu Başkanı
Numan Olcar
Algı yönetiminde
Mersin öne çıkacak
Organizasyonun, Kardeş
Şehirler Arasındaki Turizm, Kardeş Şehirlerin Ekonomiye KatkıMersin’in marka
Dünyadaki tüm kentlerin en ları ve Dünya Kardeş Şehirler
Turizm Hareketliliğinde Yeni
önemli gündem maddesinin
değeri artacak
Ufuklar
başlıkları altında üç otuKardeş Şehirler Turizm Birli- turizm olduğuna dikkat çeken
ği’nin kuruluş amacının dünya Avrupa- Türkiye Turizm Konse- rumda gerçekleşeceğini belirten
Mersin Turizm Platformu Başturizminde kardeş şehirlerin bir- yi Başkanı Hüseyin Baraner,
kanı
Numan Olcar, “Bu proje
birleri arasında turizm hareket- “Belediyeler kente bağlı turizmi
birçok
çalışmaya örnek olacak
liliğini ortaya çıkarmak olduğu- geliştirmek zorundalar. Mersin
bir
proje.
uluslararası boyutta çok önemli
nu vurgulayan Başkan KocaKardeş şehirlerin birbirini
bir kent. Dinamizmi, sahil bandı
maz, “Tüm dünyadaki kardeş
tanıması,
kentler arasındaki ilişve alt yapısının yeterli olmasıyla
şehirlerin Mersin’de bir araya
kileri
nakde
çevirerek ekonomimulti kültürel bir anlayışı içinde
gelmesi bizim için çok önemli.
ye
kazandırması
bakımından
barındırıyor. Mersin olağan üstü
Bu zirve hem Mersin’in marka
büyük önem taşımakta.
değerini arttıracak hem de Mer- zengin bir kültüre sahip. Bu
Bu organizasyonun önemli
etkinlik, bu zengin kültürü tüm
sin’in dünyada tanıtılmasına
olan
bir başka hususu ise algı
dünyaya tanıtacak bir organikatkı sunacak” diye konuştu.
yönetimindeki
rolü. Dünya
zasyon olacak” diye konuştu.
ülkeleri arasında böyle bir organizasyonun ilk defa Mersin’de
Kurucu başkanlığını
yapılması,
iki yıllık dönem başTicari
anlamda
Mersin yapacak
kanlığını
Mersin
Büyükşehir
güçlenecek
Başkan Kocamaz, bu zirvenin
Belediye
Başkanı
Burhanettin
kurumsallaşmasının önemine
Mersin Ticaret ve Sanayi
Kocamaz’ın yapması ve bundan
vurgu yaparak, “Dünya Kardeş Odası Başkanı Şerafettin Aşut,
Belediyeler Birliği’nin kurulma- “Mersin’in ticaretine, yatırımına sonraki organizasyonlarda da
sını ve bunun kurucu başkanlı- neler katabiliriz dediğimiz nok- yıllarca Mersin logosunun yer
Mersin ev sahipliği
alacak olması, algı yönetiminde
ğını da Mersin’in yapmasını isti- tada, bu proje önümüze geldi.
yapacak
yoruz. Şayet bunu başarılı bir
Kardeş Şehirler Birliği’nin çalış- Mersin’i ön plana çıkaracak”
Başkan Kocamaz tanıtım
şekilde gerçekleştirebilirsek,
masına turizm ile başlayalım ve şeklinde konuştu.
Bir gün sürecek organizastoplantısında, “Dünyada birçok Mersin dünya şehirleri arasında Mersin’in farklı yönlerini insanyon,
açılış töreni ile başlayıp, üç
şehir birbiri ile kardeşlik ilişkisi
çok önemli bir konuma gelecek. larla paylaşalım. Kentimizde
oturumla
devam edecek. Otukurmuş durumda. Bu ilişkilerle Bu birlik oluştuğunda birliğin
turizm hareketini başlatabilirkentler birbirini daha yakından merkezi Almanya olacak ama
sek, mutlaka yatırımlar artacak rum sonrasında, Dünya Kardeş
Şehirler Birliği'nin dönem baştanıma imkânı bulurken, beledi- kurucu başkanlığını 2 yıllığına
ve Mersin ticari anlamda da
kanı
seçimi gerçekleştirilecek.
yeler, sivil toplum kuruluşları
Mersin Büyükşehir Belediyesi
güçlenmeye başlayacak” dedi.
Uluslararası boyutta
bir kent
Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol
luk almaya hazırız. Mersin’in ekonomik çıkışı için çözümün ‘Mersinlilik ruhunu’ kazanma olduğunu
biliyoruz.”
Avcı, ‘Paralel yapı
bitmek zorunda’
Kitabının imza gününe katılmak için Mersin’de bulunan eski Emniyet Müdürü
Hanefi Avcı, Türkiye’de paralel yapının
bitmek zorunda olduğunu söyledi.
Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde, ‘Cemaat’in
İası’ adlı kitabının imza gününe katılan eski Emniyet
Müdürü Hane Avcı, vatandaşlarla sohbet etti, basın
mensuplarının sorularını yanıtladı.
Devrimci Karargah örgütüne yardım ettiği iddiası
ile, görevi başındayken 2010 yılında tutuklanan, ancak
Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali tespiti ile tahliye
olan Avcı, “Bu ülkede paralel yapı bitmek zorundadır.
Kendi bitmediği zaman bu devlet olmayacağına göre,
mutlaka bitecektir” diye konuştu.
Son genel seçimlerde de paralel yapının gayret
gösterdiğini, ancak ortaya çıkan sonuçta etkili olduklarına inanmadığını kaydeden Avcı, “Türkiye'de bu
kadar büyük ölçekte siyasete etki edecek oy anlamında güçleri olmadığı ortaya çıktı. En ciddi şekilde destekledikleri hiçbir aday kazanamadı. İstanbul'un yarısında bile 1 milletvekili çıkaracak potansiyelleri yok. Bunlar sadece devlette işgal ettikleri belli köşe taşlarının verdiği güçle, devletin olanaklarıyla elde ettikleri bilgiler ve
yaptıkları kumpaslarla etkin
oldular. Yoksa kitlesel güç
olarak bir güçleri yok. Kitlesel
olarak siyaseti dizayn edecek
bir güçleri olmadığı açığa
çıktı. O açıdan çok etkili olamadılar ama onlar gayret
göstermişlerdir. Bugün iktidarla olan mücadelelerinden
Hanefi Avcı
dolayı onları sıkıntıya sokacak her yerde oy kullanmışlardır. Ama çok belirleyici olduklarını sanmıyorum"
dedi.
Seçimler sonrası ortaya çıkan siyasi tablo ile ilgili
ise şunları söyledi: “Ak Parti'nin paralel yapıya destek
olduğu zamanlarda bile hem CHP hem de MHP, bu
cemaatten zarar gören, buna tavır alan ve bu yapılanmanın yanlış olduğunu söyleyen insanlardır. Yine
HDP'de bu yanlışları gören ve yaşayan partilerdir. Bu
açıdan bu 3 parti de cemaatin ne olduğunu biliyorlar,
paralel yapının ne olduğunu biliyorlar. Devleti koruma noktasında kesinlikle karşı çıkacak partilerdir.
Ama seçim döneminde siyasi mücadele devam
ettiği için, Ak Parti ile siyasi mücadele içinde olduklarından dolayı belki paralel yapı ile mücadelede sessiz
kalmışlardır. Ak Parti'nin politikalarını savunmamak
adına hareket etmişlerdir. Yoksa ister tek başına iktidar olsun, ister koalisyon olsun bu konuda geri adım
atacaklarını sanmıyorum.
Hatta Türkiye'deki hiçbir siyasi yapının bu konuda
geri adım atacaklarını sanmıyorum. Çünkü bu o siyasi
yapıların kendi varlıklarına aykırıdır. Siyasi partiler ne
düşünür? Halkın oyu ile iktidara gelmeyi düşünür.
Ama paralel yapı, içeriye girip devletin kurumlarını ele
geçirmek suretiyle yönetmeye kalkar.
Hepimiz biliyoruz ki, geçmiş dönemde her 3 partiye de tuzak kurdu. CHP'ye, MHP'ye tuzak kurdu bu
yapı. Bunları dizayn etmeye kalktı ve en sonunda Ak
Parti'ye bu tuzağı kurdu. O açıdanTürkiye'deki siyasi
partiler paralel yapıya destek veremez, vermemeli."
11
29 HAZİRAN 2015
Nematod zararlısıyla mücadelede kimyasalların devri kapandı..
Kalıntı sorunu güneş ve su ile çözüldü..
Mersin Ticaret ve Sanayi
Odası (MTSO) tarafından geliştirilen, Adana Biyolojik Araştırma
Enstitüsü ve Mersin Tarım İl
Müdürlüğü ile birlikte yürütülen
‘Nematodla Mücadele Projesi’
olumlu sonuç verdi.
Özellikle biberde verim ve kalite kaybına yol açan nematod
zararlısıyla mücadelede, kalıntı
sorununa yol açan kimyasallar
yerine güneş ve suyun tercih edilmesi ile çiftçiler, yaklaşık 150 milyon TL’lik kaybın da önüne geçmiş oldu.
Türkiye’de ikinci sırada yer aldığını gösterir. Üretimin yarısı da
ihracata gönderiliyor.
Yapılan mücadele öncesinde,
ihracata giden ürünlerin büyük
bölümü, kalıntı sorunu yüzünden
geri dönüyordu. Hatta AB ülkeleri ve Rusya Federasyonu, Türkiye’den biber alımını durdurma
noktasına gelmişti. Bu uygulama
sonrasında geçen yıl, geri dönen
biber bulunmuyor.”
n Tarım alanlarındaki ciddi kirlenmenin, kalite düşüşü-
nün dünya genelinde sürdüğünü hatırlatan MTSO Yönetim Kurulu üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu, BM’nin
2015’i toprak yılı ilan etmesi ile projenin toprak yılına
özel çalışmalarla birleşmesinin daha da anlamlı olduğunu söyledi.
‘Kalitemiz de
verimimiz de arttı’
Maliyet yüzde 15 düştü
Proje ile biber üretiminde
dönüm başına verimi yaklaşık
yüzde 20-30 artıran çiftçiler,
zararlılarla mücadeledeki maliyetlerini de yüzde 15’e yakın
aşağı çektiler.
Projenin uygulandığı örnek
bahçede konuyla ilgili açıklama
yapan MTSO Yönetim Kurulu
üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu,
Birleşmiş Milletler (BM) Gıda
Teşkilatı’nın 2015’i toprak yılı ilan
ettiğini hatırlatarak, projelerinin
toprak yılına özel çalışmalarla birleşerek daha da anlamlı hale geldiğini söyledi.
(soldan sağa) Çetinkaya Tarım Genel Müdürü Uğur Çetinkaya, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel
Doğru zamanda
doğru miktar
Türkiye’de örnek bir çalışmaya imza attıklarını vurgulayan
Hekimoğlu, nematod ile mücadelede kullanılan ilaçların kullanımının 2011 yılından itibaren Türkiye’de yasaklandığını hatırlatarak, şunları söyledi:
“Bölgemizde Kazanlı ve Adanalıoğlu’nda ise nematod ciddi
zararlara ulaşmıştı. Geçen yıl
Doğru uygulama önemli
Tarım Bakanlığı’na bağlı
Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik
Mücadele Araştırma Entitüsünde
görevli Doç.Dr.Seral Yücel ile
Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik
Mücadele Araştırma Enstitüsü
Müdürlüğü Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü görevlisi Doç.Dr.Seral Yücel, MTSO Yönetim Kurulu Nematod Uzmanı Dr.Adem
üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu ve Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik Müca- Özarslan’da, uygulanan yöntemin faydaları hakkında kısa bilgidele Araştırma Enstitüsü Nematod Uzmanı Dr.Adem Özarslan.
ler verdiler.
Bakanlıktan aldığımız özel geçici
izinle bu ilaçların kullanımına
başladık. Uygulamalarımızla ilacın doğru zamanda doğru miktarda kullanılmasının zarar getirmeyeceğini gösterdik.
Doğru mesajı verdik
Sıkıntılı olarak adlandırdığımız
bölgelerde maddi kayıplar 150
milyon TL’yi aşıyordu. Verim 20
tonlardan önce 15, sonra da 8
tonlara kadar düşmüştü. Bu yıl
yaptığımız mücadele sonucunda
tonajlar arttı, tarım ilacı kullanımı
azaldı ve verimle kalite artışı olarak ciddi getiri sağlandı. Doğru
mücadeleyle kalıntısız ve yüksek
verimli ürün elde edilebileceğinin mesajını vermiş olduk.
Türkiye’de ikinci
sıradayız
Mersin’de yaklaşık 40 bin
dekarlık alanda örtü altı biber
üretimi yapılıyor. Bu rakam,
Antalya’dan sonra Mersin’in
Özdemir’den ‘Karekodlu Çek’
uygulamasına destek
n Yeni başlatılan ‘Karekodlu Çek’
uygulamasının, çeklere olan güveni
yeniden artıracağına inandıklarını kaydeden MTB Başkanı Abdullah Özdemir,
uygulamayı desteklediklerini söyledi.
Otuz yıllık anılar tazelendi
İstanbul Üniversitesi (İ.Ü)
Orman Fakültesi emekli öğretim
üyesi Melih Boydak, Mersin
Orman Bölge Müdürlüğü’nü ziyaret ederek 1984 yılından bu yana
çalışma yapılan sedir sahalarını
gezdi.
Çetinkaya Tarım Genel
Müdürü Uğur Çetinkaya ise,
sonuç alınabilmesi için doğru
uygulamanın önemine değinerek, proje kapamında solarizasyon uygulaması yaparak önemli
verim ve kalite artışı elde edildiğini söyledi.
31 yıl önce ekim yolu ile 300
hektar sahada çalışma yapılan
sahadaki sedir ağaçlarını görünce
‘çocuklarım ve torumlarım’ diye
seven ve gözyaşlarını tutamayan
Melih Boydak, yanında bulunanlara da duygusal anlar yaşattı.
Mersin Ticaret Borsası (MTB)
yeterince kullanamadılar” diye
Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkonuştu.
lah Özdemir, yeni
Yeni uygulamaya
başlatılan karekodlu
konulan ‘karekodlu
çek uygulamasının,
çek’ uygulaması ile,
çeklere olan güveni
karşıdaki kişinin rızası
yeniden artıracağıaranmaksızın, çek ve
na inandıklarını
çek sahibi hakkındaki
belirterek, uygulabilgilere kolayca ulaşımayı desteklediklelabileceği bilgisini
rini söyledi.
veren Özdemir, şunKarşılıksız çek
ları söyledi:
kesmeye uygula“Karekod okuma
nan hapis cezasının
özelliği olan akıllı telekaldırılması ile birfonlar sayesinde çeklikte, önemli bir
lerin üzerindeki kareödeme aracı olan
kodun okutulması
çeke karşı duyulan
suretiyle çekin sahte
MTB Başkanı
güvenin azaldığını
Abdullah Özdemir olup olmadığını ve
hatırlatan Özdemir,
çeki kesen kişi veya firçeke yeniden itibar kazandırmak manın geçmiş ödeme perforiçin başlatılan uygulamalardan
mansını görme imkanımız olabiri olan ‘karekodlu çek’ uygula- cak.
masının olumlu olduğunu kayEkonomide 1,4 milyonun
detti.
üzerinde aktif çek keşidecisinin
Uygulamalar arasında yer
olduğu, yıllık yaklaşık 100 milalan ‘Kredi Kayıt Bürosu’ndan iş
yonun üzerinde çek keşide edildünyasının yeterince faydalana- diği ve bu çeklerin yaklaşık
madığını vurgulayan Özdemir,
yüzde 3’ünün karşılıksız çıktığı
“Bunun en önemli nedeni, çek
düşünüldüğünde bu sistemin ne
sahibi hakkında sorgulama
kadar önemli olduğu daha iyi
yapabilmek için kendisinin iznianlaşılmaktadır. Bu yeni uygulanin alınmasının gerekmeseydi.
manın çeke yeniden itibar
Bundan dolayı da iş adamları
kazandırılması konusunda
kendilerine çek veren kişileri
önemli bir adım olduğuna inanırencide etmemek için bu imkanı yor ve destekliyoruz."
ZAYİ İLANI
Mersin Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi’nden aldığım
öğrenci kimlik kartımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
Sevcan Uyar
Yerel Süreli Yayın
Kuruluş Tarihi : 25.03.2002
Sayı : 605 29 HAZİRAN 2015
Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Abdi Satıroğlu
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Ayşegül Satıroğlu
Haber Müdürü
Maynur Koç
Hukuk Danışmanı : Av.Erhan Karapınar
Hukuk Danışmanı : Av.Hakan Zafer
(0324) 232 60 90
(0324) 336 24 42
İdare Yeri : Kiremithane Mah.
İstiklal Cad. Atlas Apt. No:87 Kat:1
No:4 Akdeniz / MERSİN
(Özgür Çocuk Parkı - Atlıhan Oteli karşısı)
Tel/Fax : (0.324) 237 77 77
E-mail : [email protected]
Web Site : www.mersintercuman.com
Ofset Hazırlık : Mersin Tercüman Gazetesi
Baskı : Yükselişim Basın Yayın Matbaa
Gazetecilik San.Tic.Ltd.Şti Tesisleri / MERSİN
Mersin Tercüman
Basın Meslek İlkelerine Uyar. Sözleşmesi olmayan yazar ve çizerlere ücret ödenmez. Yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir. Köşe yazarlarının
görüşleri, gazetenin genel görüşü değildir.
İLAN FİYATLARI
Siyah beyaz tam sayfa : 1.400 TL
Siyah beyaz yarım sayfa: 700 TL
Siyah beyaz çeyrek sayfa 350 TL
Renkli tam sayfa : 2.800 TL
Renkli beyaz yarım sayfa: 1.400 TL
Renkli çeyrek sayfa 700 TL
st/cm siyah-beyaz: 3 TL
st/cm renkli: 6 TL
Ticari reklamlar pazarlığa tabidir.
Kazanlı sahilinde temizlik kampanyası düzenlendi...
Deniz kaplumbağaları için seferber oldular...
Akdeniz Belediyesi ve çevre
dostu sivil toplum örgütleri, deniz
kaplumbağalarının üreme alanı
olan Kazanlı sahilinde bir temizlik
kampanyası düzenledi. Temizlik
kampanyasına, Akdeniz Üçüncü
Göz Derneğinin Avrupa Birliği (AB)
projesi ile çeşitli ülkelerden gelen
gönüllü öğrenciler de katıldı.
Çalışmaya Akdeniz Belediyesi
adına Eş Başkanı Yüksel Mutlu, Eş
Başkan Yardımcısı Hâkim Baykara,
Belediye Meclis Üyeleri Ayşe Aydoğan ve Fayik Eroğlu, Park Bahçeler
Müdürü, Temizlik İşleri Müdürü ile
bu müdürlüklerin personeli katıldı.
Ayrıca Türkiye Erozyonla Mücadele Vakfı (TEMA) Mersin Temsilciliği, Mersin Çevre Dostları Derneği
ve Akdeniz Üçüncü Göz Derneği de
temizlik kampanyasına kitleleriyle
birlikte katılarak destek verdi.
Temizlik çalışmalarında, Akdeniz
Üçüncü Göz Derneği aracılığı ile
AB Projeleri kapsamında İspanya,
Norveç, İtalya, Macaristan, Ukrayna ve Litvanya’dan gelen gönüllü
gençler de yer aldı.
Akdeniz Belediyesi ve çevre dostları, Avrupalı
gönüllülerle birlikte Kazanlı sahilini temizledi.
si tarafından şapka, maske ve eldiven dağıtıldı. Sahilde kaplumbağaların yumurta bıraktığı alanlar,
çalışmalar sırasında zarar görmemesi için Avrupa’dan gelen gönüllü
öğrenciler tarafından şerit çekilerek koruma altına alındı.
Bu temizlik kampanyasının
sembolik bir çalışma olduğunu
vurgulayan Akdeniz Belediyesi Eş
Başkanı Yüksel Mutlu, “Bu kurumların her gün gelip bu sahilleri
temizleme imkânı yoktur. Biz bu
tür etkinlikleri bir çevre bilinci
oluşturmak, çevre konusunda bir
farkındalık sağlamak için yapıyoruz. Kuşkusuz bunlar yeterli değildir, çeşitli eğitim ve bilinçlendirme
çalışmalarıyla ekolojik bir duyarlılık yakalanmalıdır” şeklinde konuştu.
Kampanyaya katkı veren başta
Eş Başkan Yardımcısı Hâkim Bay“Doğaya hükmetmek kara, katılan sivil toplum örgütü
yerine onunla
temsilcileri ve gönüllülere, ayrıca
Temizlik İşleri Müdürü, Park Bahbütünleşmeliyiz”
çeler
Müdürü ve belediye emekçiTemizlik kampanyasına katılan
tüm gönüllülere, Akdeniz Belediye- lerine teşekkür eden Eş Başkan
Mutlu, “Deniziyle, kumsalıyla, üre-
mek için bu alana gelen deniz kaplumbağalarıyla birlikte çok güzel
bir bölgedeyiz ama ne yazık ki
insan eliyle yaşanan bir kirlilikle de
karşı karşıyayız.
Kazanlı halkının buraya sahip
çıkması gerekiyor. Öte yandan
Akdeniz Belediyesi olarak, çevre
duyarlılığının temin edilmesi için
tüm sivil toplum örgütleriyle işbirliğini geliştirmeye hazırız. Biz insa-
Kocamaz “Gönül dilinde buluşmalıyız”
Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği iftar yemeğinde konuşan Büyükşehir
Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “İnsanlar gönül dilleriyle bir araya gelmeli” dedi.
nın doğayla barıştığı ve bütünleştiği, ona hükmetmek yerine onunla
eşit ilişki kurduğu bir dünyada
yaşamak istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
nın temsilcileri ve çok sayıda basın mensubu katıldı.
Sıcak bir atmosferde geçen iftar yemeğinde, basın
mensuplarıyla tek tek selamlaşarak sohbet eden Mersin
Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, iftar
öncesi yaptığı konuşmada, Ramazan ayının insanları bir
araya getirerek, paylaşmaya ve dayanışmaya vesile
olmasının önemine değindi.
İftar sofralarında insanların bir araya gelip dertleştiğini,
birbirlerinin problemlerine ortak olduklarını ifade eden
Başkan Kocamaz, “İnşallah Ramazan ayı kentimizde,
ülkemizde, Türk-İslam aleminde ve dünyada barışa vesile
olur, kavgalar biter. İnsanlar gönül dilleriyle bir araya gelir.
Ramazan’ın birliğe, dirliğe, bütünlüğe, barışa, sevgiye ve
kardeşliğe vesile olmasını temenni ediyorum” diye
konuştu.
2010 yılından itibaren Avrupa
Birliği Projeleriyle birlikte deniz
kaplumbağalarını koruma ve sahil
temizliği çalışmaları yürüttüklerini
dile getiren Akdeniz Üçüncü Göz
Derneği Başkanı Seyhan Akdoğan,
çeşitli ülkelerden gelen gönüllü
gençlerin de katılımları ile 12 ay
boyunca bu çalışmaları gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Kazanlı sahilindeki kirliliğin
sadece bölgeden kaynaklanmadığını hatırlatan Seyhan Akdoğan,
“Yakın derelere bırakılan atıkların
yanı sıra gemilerin açık denize döktüğü çöpleri de akıntıyla Kazanlı
sahiline doğru geliyor. Bu nedenle
bu sahillerde adeta sonsuz bir kirlilik vuku buluyor. Bu üreme döneminde de kaplumbağaları köpekler
başta olmak üzere yırtıcı hayvanlardan koruyoruz. Biz yıl boyu yaptığımız çalışmalar esnasında Akdeniz Belediyesi’nden ciddi bir destek
görüyoruz” dedi.
Potada hünerlerini
sergilediler
Babalar günü dolayısıyla Mersin Forum
Alışveriş Merkezi’nde düzenlenen ‘Baba Bana
Basket Atsana’ etkinliğinde, babalar çocuklarıyla birlikte hünerlerini sergiledi.
“Baba Bana Basket Atsana”
sloganıyla basket etkinliği
düzenleyen Mersin Büyükşehir
Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, babalar gününde babaları unutmadı.
Mersinlilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlik kapsamında Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde
kurulan mini basket sahasında
babalar çocuklarıyla beraber basket atışları yaptı.
Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği geleneksel iftar etkinliğinde, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı
Burhanettin Kocamaz, basın mensupları ile birlikte orucunu açtı.
Sultaşa Otel’de düzenlenen iftar yemeğine, MHP
Mersin Milletvekili Baki Şimşek ve Ali Öz, CHP Mersin
Milletvekili Aytuğ Atıcı ve Hüseyin Çamak, Ak Parti Mersin Milletvekili Mustafa Muhammet Gültak, Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, Mezitli Belediye Başkanı
Neşet Tarhan, Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk, Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Haluk Tunçsu,
Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürü Bahaettin Kabahasanoğlu, Mersin İdmanyurdu Başkanı Ali Kahramanlı, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal, cemiyet
yönetimi, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları-
‘Kirlilik sadece
bölgeden
kaynaklı değil’
Renkli görüntülere sahne olan
etkinlikte, katılımcılara 2 kişilik
sinema ve bowling biletinin yanı
sıra sandviç ödülü verildi.
Çocukları babalarıyla beraber
spora teşvik etmek ve sporu bir
yaşam tarzı haline getirmek
amacıyla Mersin Büyükşehir
Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’nın
düzenlediği etkinlikte, babalar ve
çocukları gönüllerince eğlendi.

Benzer belgeler