SUUDİ ARABİSTAN ÜLKE RAPORU

Transkript

SUUDİ ARABİSTAN ÜLKE RAPORU
SUUDİ ARABİSTAN ÜLKE RAPORU Hazırlayan İnci Selin AYDIN 2008 T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi
SUUDİ ARABİSTAN Temel Sosyal ve Ekonomik Göstergeler Resmi Adı Yüzölçümü Nüfusu Başkent ve Diğer Önemli Şehirlerin Nüfusu İklim Dili Ölçü sistemi Para Birimi Zaman Dilimi Resmi Tatil Günleri Suudi Arabistan Krallığı (Al Mamlakah Al Arabiyyah Al Saudiyyah, Kingdom Of Saudi Arabia) 2,15 milyon km 2 23,7 milyon (2006 Suudi Arabistan Para Ajansı verilerine göre) Riyad (4,730 milyon) Mekke (5,449 milyon) Eastern (3,009 milyon) Asir (1,637 milyon) Medine (1,379 milyon) Jizan (1,083 milyon) Qassim (0,980 milyon) (Ekonomi ve Planlama Bakanlığı’nın 2005 nüfus sayımı verilerine göre) Yazları kuru ve sıcak, kışları ise yumuşak bir hava hüküm sürmektedir. En sıcak ay Temmuz ayı olup; ortalama hava sıcaklığı 26–42 °C arasındadır. En soğuk ay olan Ocak ayında ise ortalama hava sıcaklığı 8–12 °C arasındadır. En kurak aylar Temmuz, Eylül ve Ekim olmakla birlikte bu aylarda ortalama yağış miktarı 0 mm’dir. En yağışlı ay olan Nisan’da ise ortalama yağış miktarı 25 mm’dir. Arapça Metrik sistem Suudi Arabistan Riyali (SAR) 1 SAR=100 Helele Suudi Riyali ABD Doları’na endekslenmiştir 1 ABD $=3,7545 SAR GMT’den 3 saat ileridedir. Yerel saat, kış saati uygulaması sırasında (Ekim­Mart) Türkiye’den 1 saat ileri, yaz döneminde ise aynıdır. Ülkede ay yılına göre hesaplanan ve Miladi takvim yılına göre yaklaşık 11 gün daha kısa olan İslami (Hicri) takvim kullanılmaktadır. Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Tablo 1. Temel Ekonomik Göstergeler, 2006 a Reel GSYİH’deki artış (%) 4,3 Tüketici Fiyat Enflasyonu (ort; %) 2,2 Cari Hesap Dengesi (ABD $) 104 112 a Döviz Kuru (ort; SAR:ABD $) 3,75 Nüfus (Milyon) 23,7 Dış Borç (Yıl sonu; Milyon $) 46 597 a EIU tahmini. Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 1 GENEL BİLGİLER Siyasi ve İdari Yapı Arap Yarımadası’nın Mezapotamya, Filistin, Irak, Suriye ve Yemen gibi kısımları tarihin bazı önemli olaylarına ve gelişmelerine sahne olduğu halde; bugünkü Suudi Arabistan topraklarını teşkil eden Hicaz ve Necd bölgelerinde İslamiyet’in doğuşuna kadar bir devlet yapılanmasının olmadığı görülmektedir. İslamiyet’in doğuşu ile birlikte ise bu topraklarda zayıf da olsa Bizans veya İran nüfuzu görülmekte, bazen de bu topraklar büyük devletler arasında sürtüşmelere sebep olmakta idi. İslam Devleti’nin kurulmasından kısa bir süre sonra devletin merkezi, önce Şam’a sonra da Bağdat’a taşınmış ve Mekke ile Medine’nin kutsallığı dışında Hicaz ve Necd bölgesi yeniden unutulmuştur. Bölgede petrolün bulunmasına kadar da bu topraklar fakir ve az nüfuslu olma özelliğini korumuştur. 1744 yılında İslam vaizlerinden "Mohammed bin Abdel­Wahhab" yalın bir İslam dininin formunu oluşturmak amacı ile, Arabistan'ın merkezindeki Necd şehrinin yöneticisi olan Mohammed bin Saud ile bir araya gelip bir kampanya başlatmıştır. Bunun neticesinde gelecekte Al Saud ailesinin bütün Arap yarımadasını kontrol etmesini sağlamıştır. Böylece İslami kurallara dayanan bir yasal sistemin Suudi Kraliyet ailesi tarafından yönetilmesine imkan tanınmıştır. 1810 yılına kadar Al Saud, kutsal Mekke ve Medine şehirlerinin içinde bulunduğu bugünkü krallığın büyük bir çoğunluğunun kontrolünü ele geçirmiştir. Bu olay 1819 yılında tüm topraklarının Osmanlı kuvvetlerine geçişine kadar devam etmiştir. 1824 yılında tekrar Necd'i geriye almışlardır, ancak bu alanın dışında kalan bölgeyi tekrar ele geçirmeyi başaramamışlardır. Osmanlı rakibi olan Al Rashid kabilesini desteklemiş ve 1891 yılında Al Saud Necd'den sürülmüş ve Kuveyt'e çekilmiştir. 1902 yılında Abdel­Aziz bin Abdel­Rahman, "İbn Saud" Al Rashid'ten Riyad'ı geriye almış ve 1932 yılında Suudi Arabistan Kralı olmuştur. Kral Abdel­Aziz, Al Saud ve İkhwan arasında işbirliği oluşturmuştur. Yeni Suudi Devleti Al Saud ailesi tarafından yönetilmiştir. Ancak ulema (din bilginleri) hayatın birçok kısmında etkili olmuş ve Krallık’ın oluşumunun temel dayanağı haline gelmiştir. Ulemalar halen devletin politika oluşturmasında etkili rol oynamaktadır. 1938 yılında ülkede petrol üretilmesiyle birlikte, bölge halkının refahı artmıştır. İkinci Dünya Savaşı’nda ABD’nin topraklarında üs kurmasına izin veren Suudi Krallığı’na bunun karşılığında ARAMCO’nun %50 hissesi ve bu firmadan vergi tahsil etme hakkı verilmiştir. 1953 yılında Kral Abdül Aziz'in ölümünden sonra yerine en yaşlı oğlu Saud bin Andel Aziz geçmiştir. Kral Saud yetersiz olduğundan 1964 Kasım ayında yerine kardeşi geçmiştir. Faisal bin Abdel­Aziz, Suudi Arabistan'ın modernizasyonu çalışmalarına katılan ilk Kraldır. 1956 Süveyş Kanalı krizinde ve 1967 yılında yaşanan 6 Gün Savaşları’nda Mısır’ı destekleyen Suudi Arabistan’ın Batı karşıtı tutumları Batılı ülkelerden fazla sert bir tepki görmemiştir. Suudi Arabistan ,1960 yılında OPEC’e katılmıştır. 1973 yılının Ekim ayında Arap İsrail savaşı başladığı sırada İsrail'e mali destek sağladığı için Suudi Arabistan ve diğer petrol üreten Arap ülkeleri ABD ve diğer batı ülkelerine petrol satışını kesmesine neden olmuştur. Ancak gelirlerinin azalması neticesinde 1974 yılında
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 2 Suudi Arabistan ve ABD aralarında ekonomik ve askeri alanlarda işbirliği anlaşmasını imzalamışlardır. Bu anlaşma ile Suudi Arabistan ABD'ye kesintisiz olarak petrol vereceğinin garantisini vermiştir. 1975 yılında Kral Faysal'ın suikasta kurban gitmesi neticesinde yerine 7 yaşındaki erkek yeğeni Halid bin Abdel­Aziz al Saud geçmiştir. Ancak 1979 yılında Sünni Müslümanlardan Juhaiman Ibn Seif al­Oteibi 250 silahlı adamı ile birlikte Mekke'deki Büyük camiyi işgal etmiştir. Bunun neticesine Danışma Kurulu (Majlis al­Shura) kurulmuş ve daha liberal prensiplerle hareket edilmiştir. Nitekim Kurul’un üyelerinin büyük bir çoğunluğu akademik çevrelerden ve iş adamlarından oluşmakta idi. 1982 yılında Kral Halid'in ölümünden sonra yerine Kral Fahd geçmiştir. 1990 yılındaki sağlığındaki bozulmadan önce Kral Fahd Arap dünyasında ve İslam dünyasında lider olarak rol oynamıştır. Ayrıca, Lübnan iç savaşını sona erdiren Taif Anlaşması’nda da etkili olmuştur. Ayrıca Mekke ve Medine'nin yeniden yapılanması ve desteklenmesini Suudi Arabistan tarafından gerçekleştirileceği konusunda karar alınmıştır. Bu karar neticesinde İran'dan büyük bir tepki gelmiş ve Krallık’a yönelik terörist ataklar başlamıştır. Suudi Arabistan "Al Saud" ailesi tarafından mutlak monarşi ile yönetilen bir ülkedir. Fahd bin Abdel­Aziz al­Saud 1982 yılından beri yönetimdedir. Kral Fahd’ın sağlık durumu kötü durumda olduğu için, en kıdemli prenslerden biri olan Abdullah bin Abdel­Aziz al­Saud ülke yönetiminde etkili olmaktadır. Krallık kardeşlerin tamamı ölene kadar en büyük kardeşe geçtiğinden, yaşlı krallar tarafından idare edilmektedir. Yönetim ile ilgili Anayasa 1992 yılında yürürlüğe girmiş ve Suudi Arabistan yazılı anayasaya sahip olmuştur. Temel kanunda Kuran Kerim'in, hadislerin ve Peygamber’in sünnet olarak belirtilen uygulamaları yer almaktadır. Anayasa ayrıca Kraliyet’te kimlerin birbirinin yerini alacağı kuralını da belirlemektedir. Kral varisi olarak kurucu Kral Abdel­Aziz soyundan gelme oğullarından birisini seçer. Seçilen varis veya taç giymiş Kral, Kral’ın ölümünden sonra yönetimi devralır. Ayrıca anayasa İslam kanunları (şeriat) ile çatışacak hiçbir yoruma müsaade etmemektedir. Suudi Arabistan’da seçilmiş bir parlamento, siyasi partiler ve seçim sistemi yoktur. 1953 yılında kurulan Bakanlar Konseyi, hem kanun yapma gücünü hem de yürütmeyi elinde bulundurmaktadır. Bakanlar Kral tarafından atanmakta olup, Kral’a karşı sorumludur. Ayrıca Kral 30 gün içinde Konsey’in aldığı herhangi bir kararı veto etme yetkisine sahiptir. Ülkede 13 adet Bölgesel Konsey bulunmaktadır ve bu konseylerden her biri Kral tarafından atanan bölge valileri tarafından yönetilmektedir. Ülkedeki 178 adet belediyenin (baladiyas) güçleri ise yerel planlama kararları ile sınırlandırılmıştır. Ülkedeki adalet mekanizmasının iyi işlemediği ve özellikle mahkeme önünde yabancıların eşit muamele görmediği yönünde dış çevrelerden yoğun eleştiriler vardır. Şer’i meselelerle ilgili davalar şeriat mahkemelerinde ele alınmakta; vergi işlemleri, şirket işleri ve elektrik, gaz ve su gibi modern hayata ilişkin meselelerde davalara idari mekanizmalar bakmaktadır. Yerel mahkemelerin ağır suçlarla ilgili olmayan kararlarının temyiz edilip edilmeyeceğine Adalet Bakanlığı, ağır suçların temyiz edilip edilmeyeceğine ise üç hakimden oluşan bir kurul tarafından karar vermektedir. Ülkede biri Riyad’da, diğeri ise Mekke’de olmak üzere iki temyiz mahkemesi mevcuttur. İdam cezasında ise temyiz söz konusu olmayıp, son kararı Kral vermektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 3 Coğrafi Konum Arap Yarımadası’nın büyük bir kısmını kaplamakla olan Suudi Arabistan’ın; güneyinde ve güneydoğusunda yer alan Yemen, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri nedeniyle Hint Okyanusu ve Umman Körfezi ile deniz sınırı bulunmamaktadır. Bunun yanında ülke, batıda Kızıldeniz ve doğuda Basra Körfezi’nde uzun deniz kıyılarına sahiptir. Suudi Arabistan; kuzeyde Kuveyt, Irak ve Ürdün ile, batıda Kızıldeniz’in ötesinden Eritre, Sudan ve Mısır ile, doğuda ise Basra Körfezi’nin ötesinde İran ile komşudur. Suudi Arabistan ithalat ve ihracat yapmak için komşu ülkelerin topraklarını çok az kullanmakta olduğundan, komşu ülkelere bu anlamda herhangi bir bağımlılığı bulunmamaktadır. Mal ve emek tedarikinde muazzam bir özgürlüğe sahip olan Suudi Arabistan, güvenliğin sağlanması söz konusu olduğunda zengin tabii kaynaklarını koruyabilecek askeri güce sahip olmadığından ABD ile ekonomik ve askeri işbirliği yapmaktadır. 3000 metreye varan yüksekliğe rağmen ülke arazisinin genellikle düz olduğu ve bu yüksekliklerin ulaşıma engel olmadığı görülmektedir. İklim her mevsim sıcak ve kurak olduğundan, ülkede akarsu ve göl bulunmamakta ve hurma dışında sulama yapılmaksızın üretilebilecek bir meyve ya da sebze yetişmemektedir. Kızıldeniz kıyılarındaki bazı alanlara yer altı suyunu besleyecek kadar yağmur yağmasına rağmen, sahildeki Cidde kentine ve sahile yakın mesafedeki Mekke ve Medine şehirlerine yeterli miktarda yağış düşmemektedir. Ülkenin en fazla yağış alan kısımlarına dahi yılda ancak 130 mm. kadar yağmur yağmakta olup, bu yağış miktarı Türkiye'nin en az yağış alan Tuz Gölü çevresinin aldığı yağış miktarının ancak yarısı kadardır. Yağmur sularının barajlarda toplaması işlemi başarıyla gerçekleştirilse de ülkenin yakın zamanda tarımsal bakımdan kendine yeterlilik yolunda önemli adımlar atması pek mümkün gözükmemektedir. Su kıtlığı, ülkede sanayileşmeyi de zorlaştıran bir unsur olarak görülmektedir. Nüfus Yapısı 2006 yılı itibarıyla 24 milyon civarında olan ülke nüfusunun yaklaşık %25’i yabancılardan oluşmaktadır. Yerli nüfusta kadın ve erkeklerin sayısı birbirine yakın olmasına rağmen yabancıların çoğu erkek olduğundan; ülkede 10 485 000 kadın nüfusa karşılık, 13 309 000 erkek nüfus yaşamaktadır. Nüfusun %43,3’ü 0­14 yaşlarında, %47,5’i 15­44 yaşları arasında ve %12,2’si 45 yaşın üzerinde olup; toplam nüfusun %50’si 19 yaşın altındadır. Nüfus artış hızı ise %2,45’tir. Nüfus 2002 2003 2004 2005 2006 Nüfus (Milyon) 21,5 22 22,5 23,1 23,7 Yıllar İtibarıyla % Değişim 2,5 2,5 2,3 2,6 2,4 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Ülke nüfusu batıda Kızıl Deniz kıyısındaki Mekke, Medine ve Cidde; ortada başkent Riyad ve doğuda Dammam bölgesinde yoğunlaşmıştır. Nüfusun tamamına yakını şehirlerde yaşamaktadır. Ülke arazisinin çok büyük bir kısmı ise ıssız çöllerden oluşmaktadır. Çalışma çağındaki Suudiler’in ancak %6,8'i çalışmaktadır. Çalışan Suudiler de çoğunlukla polis, asker ve banka memuru olarak çalışmakta ya da diğer büro işlerini yapmaktadır.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 4 Devlet tarafından her aileye mutlaka geçinmeye yetecek bir gelir sağlandığından dolayı halkın büyük bir kısmı gerçek anlamda çalışmamakta; zahmetli ve beceri gerektiren işleri yabancılar yapmaktadır. Ülkede işsizlik sigortası uygulaması olmadığı için, yabancı işçiler sigortasız çalışmaktadır. Haftalık çalışma süresi 35 saattir. İşgücü ve İstihdam, 2005 Suudi Yabancı Toplam Çalışma Çağı Nüfusu (15­65 Yaş Grubu) 8 429 791 4 485 292 12 915 283 İstihdam/Çalışma Çağı Nüfusu (%) 571 806 6,8 2 221 951 49,5 2 793 757 21,6 İstihdam Kaynak: T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği, Suudi Arabistan Raporu, Temmuz 2007. Gerek ekonomik, gerek sosyal açılardan ülkenin en önemli konusunu teşkil eden işsizlik, Suudi Arabistan hükümetinin öncelikli hedeflerindendir. Bu nedenle, Suudi Arabistan hükümeti bazı işler dışındaki görevler için yeni çalışma vizesi vermeyi durdurmuş, yerli ve yabancı şirketlere belirli oranlarda Suudi personel çalıştırma zorunluluğu getirmiştir. Suudi işgücü ile ilgili vurgulanması gereken bir diğer husus ise, Suudi Arabistan eğitim sisteminden kaynaklanan sorunlar nedeniyle özellikle teknik düzeyde Suudi eleman bulunamamasıdır. Bu sorunun üstesinden gelebilmek maksadıyla teknik eğitim okulları ve mesleki eğitim veren okulların açılmasına öncelik verilmiştir. Özel şirketlere de çağrıda bulunularak çalıştırdıkları personelin en az %25’inin Suudi olması ve bu rakamın her yıl %5 oranında artırılması istenmiştir. Yerel yönetimler de Suudileştirme politikalarına destek vermektedir. Örneğin Cidde Valiliği, perakende sebze­meyve satışı sektörünün Suudileştirilmesini teminen yayınladığı bir emirle, toptancı halinde yabancılara 4 kg’nin üzerinde meyve ve sebze satış yapmalarını yasaklamıştır. Suudi Arabistan Köyişleri ve Belediye Bakanlığı yayınladığı bir genelge ile 400 m 2 ’den küçük bakkallarda yalnız Suudiler’in çalısabileceğini, 400 m 2 üzerindeki bakkalların kasiyerlerinin ise Suudi olması gerektiğini belirlemiştir. Ayrıca, butik ve kuyumcu dükkanı gibi kadın müşterilere yönelik işyerlerinde 40 yaşından genç yabancıların çalıştırılması yasaklanmıştır. Eğitim Suudi Arabistan’da her eğitim seviyesinde okullaşma oranı ve yabancı dil bilen kişi sayısı oldukça yüksektir. Okulların fiziki altyapıları yeterli olmasına rağmen, öğrencilerin okulda edindikleri bu becerileri çalışma hayatında değerlendirme imkanlarının azlığı, motivasyonlarını da düşürmektedir. Teknik liselere gidenlerin oranı ise, toplam lise öğrencilerinin sadece %2,2'si kadardır. Devlet, işsizliği azaltmak amacıyla teknik okullarda verilen eğitimi desteklemekte olduğundan bu kurumların sayısı 2002­2003 eğitim­öğretim yılında 86 iken, 2006 yılında 113’e çıkmıştır. Üniversitelerin çoğu sadece erkekleri kabul ettiği için, üniversite mezunu kadınların sayısı oldukça azdır. Büyüklük bakımından ilk sırada yer alan üniversiteler, Kral Saud Üniversitesi ve Kral Abdel­Aziz Üniversitesi’dir. Yabancı üniversiteler ile işbirliğine ise akademik bağımsızlığı zedeleyeceği sebebiyle sıcak bakılmamaktadır.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 5 Okullaşma Oranı, 2005 Kız (%) Erkek (%) İlkokul düzeyinde 69,9 73,3 Ortaokul düzeyinde 58,8 63,0 Lise düzeyinde 56,1 62,3 Üniversite düzeyinde 37,6 26,7 Kaynak: T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği, Suudi Arabistan Raporu, Temmuz 2007. * Öğrenci sayılarının çağ nüfusuna bölünmesiyle bulunmuştur. İlkokullaşma oranı kızlarda %69,9 ve erkeklerde %73,3’tür. Ülkedeki eğitim kurumlarının çoğu devlet kurumları olup, özel okullarnı sayısının da son yıllarda hızla arttığı görülmektedir. Şehirlerde okul­öncesi eğitim hizmeti de verilmektedir. BM Kalkınma Programı verilerine göre, gençler arasında okur­yazarlık oranı 2004 yılında %95,9’dur. Yetişkin nüfus için cahillik oranı 2002 yılında %22,1 iken 2004 yılında %20,6’ya inmiştir. Bu oran Umman’da %18,6, Bahreyn’de ise %13,5’tir. İşsizliğin düşürülmesine ve kalifiye Suudi işgücünün yaratılmasına ilişkin programlar gereği, devlet eğitime ilişkin yatırımlarını artırmıştır. Bütçe gelirlerinin yaklaşık dörtte biri eğitime ayrılmakta olup; bütçeden 2004, 2005, 2006 ve 2007 yıllarında sektöre aktarılan miktarlar sırasıyla 64 Milyar SAR (17 Milyar Dolar), 70 Milyar SAR, 87,3 Milyar SAR ve 96,5 Milyar SAR’dir. Sağlık Suudi Arabistan’da sağlık hizmetleri, devlet tarafından ücretsiz olarak sağlanmaktadır. Devletin sağlık harcamaları, petrol fiyatlarının tavan yaptığı 2003 yılından bu yana her yıl artmaktadır. Bütçeden “sağlık ve sosyal gelişim”e ayrılan pay 2005 yılında 23 Milyar SAR iken, 2006 yılında 27 Milyar SAR ve 2007 yılında 31 Milyar SAR (GSYİH’nin %2,4’ü) olarak gerçekleşmiştir. Ülkedeki toplam hastane sayısı (2005 yılı itibarıyla 123’ü özel sektöre ait olmak üzere toplam 379), 1993 yılından itibaren her yıl artmıştır. 2005 yılı verilerine göre her 476 kişiye bir hastane yatağı düşmekte iken; BM Kalkınma Programı 2006 yılı İnsani Kalkınma Raporu’na göre, 1990­2004 yılları arasında her 100 000 Suudi’ye 137 doktor düşmektedir. İran’da bu rakam her 100 000 kişi için 45, Mısır’da ise 54’tür. Tıp mezunu sayısının az olması ve sağlık sektöründe göçmenlerin istihdamı üzerine getirilen kısıtlamalar nedeniyle sektör, istenen düzeyde gelişememektedir. Halihazırda Suudi Arabistan’daki doktorların %80’i yabancıdır. 1990’lı yıllarda kısılan bütçe harcamalarının yanı sıra, hızla artan nüfus ve yeni sağlık teknolojilerinin gelişmesi, devletin sağlık sektörünün finansmanını yeniden gözden geçirmesine neden olmuştur. Aralık 1995’te devlet, Krallık’taki Suudi olmayan çalışanlara ücretsiz sağlık hizmeti verilmesi uygulaması sona erdirilmiştir. Günümüzde bu çalışanlar için özel sağlık sigortası zourunluluğu getirilmiştir. Verimliliğin artırılması amacıyla ilerleyen yıllarda ulusal sağlık sigortası uygulaması çerçevesinde Suudiler’e devlet hastanelerinin yanı sıra özel hastanelerde de tedavi olma hakkının tanınması beklenmektedir. BM Kalkınma Programı 2003 yılı verilerine göre özel sektörün sağlık sektöründeki payı %25’tir. Bu oran, ülkede yaşayan Suudi olmayan vatandaşların oranı ile paralellik göstermektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 6 Doğal Kaynaklar ve Çevre Suudi Arabistan’daki petrol üretim tesisleri Eastern Bölgesi’nde yoğunlaşmaktadır. Güneydoğu’daki Shaybah petrol sahası, Mart 1999’da üretime açılmıştır. Ağır sanayi dallarına yapılan yatırımlara, uluslararası medya kuruluşlarının yaygınlaşmasına, su kaynaklarının azalmasına ve büyük şehirlerde hava kirliliğinin dikkat çekici boyutlara ulaşmasına bağlı olarak vatandaşların çevre bilinci artmakta ise de; çevrenin korunması Suudi Arabistan için geçmişten bu yana öncelikli bir konu olmamıştır. Artan otomobil sahipliğinin yanı sıra petrol ve petrokimya sektörlerindeki faaliyetler nedeniyle oluşan hava kirliliği, sınırlı su kaynaklarının aşırı kullanımı ve kirletilmesi, belediyenin çöp toplama hizmetlerinin yetersizliği ve tehlikeli sendüstriyel ve askeri atıkların özellikle çöllere bırakılması gibi faktörler nedeniyle konu yöneticilerin de dikkatini çeker hale gelmiştir. Meteoroloji ve Çevre Koruma Yönetimi, Suudi Arabistan’ın çevre ile konularda yetkili kurumudur. Ulaşım ve Haberleşme Devlet, ulaşım ve iletişim altyapısının geliştirilmesi için 2004 yılında 7,3 Milyar SAR (1,9 Milyar Dolar), 2006 yılında 9,8 Milyar SAR ve 2007 yılında 11,3 Milyar SAR (Bütçe harcamalarının %3’ü) kaynak aktarılmıştır. Kara yolu Kalkınma planlarında her zaman öncelikli konulardan olan kara yolu projelerinin başında; Cidde, Mekke ve Medine’yi batıda Riyad ve Eastern’deki Körfez petrol sahalarına bağlayan otoyol ile Dammam’dan Ürdün sınırına uzanan Tapline kara yolu gelmektedir. Kızıl Deniz yolu Taif, Abha ve Jizan’ı birbirine bağlamakta olup; Suudi Arabistan ve Bahreyn arasındaki şose yol, Kasım 1986’da trafiğe açılmıştır. Demir yolu Suudi Arabistan’ın ana demir yolu ulaşımı ağı (Arap Yarımadası’ndaki tek demir yolu sistemi), Dammam ve Riyad arasında işleyen toplam 1000 km uzunluğundaki iki hattan oluşmaktadır. Bunlardan daha uzun ve eski olanı Hufuf’tan geçmekte ve yük taşımacılığında kullanılmakta iken, daha kısa ve modern olanı ise yolcu taşımacılığında kullanılmaktadır. Devlete ait demir yolu işletmelerinin özel sektör tarafından yönetilmesini sağlamak amacıyla kurulmuş olan Suudi Demiryolu Kurumu, toplam 2800 km uzunluğunda üç yeni hattın yapımına öncelik vermektedir. Landbridge projesi ile Cidde ve Dammam arasında gerekleştirilen yük taşımacılığının 4­5 gün yerine 18 saate inmesi, yolcu taşımacılığının ise yarım saat sürmesi beklenmektedir. Deniz yolu ve Limanlar Krallık’ta Yanbu, Cidde, Dammam, Jubail, Jizan ve Duba olmak üzere altı adet büyük liman, iki adet özelleştirilmiş sanayi limanı (Jubail ve Janbu) ve 14 adet küçük liman mevcuttur. Kapasitesi genişletilen Jubail Limanı’nın öneminin artması beklenmesine rağmen; Dammam’daki Kral Abdül­Aziz Limanı, petrokimya sanayi ürünlerinin ihracatında ana ihraç terminalidir. Eastern’de yürütülen projelere taşınan inşaat malzemeleri için de ana taşıma noktası olan Dammam Limanı’nın kapasitesinin 2008 yılı sonuna kadar genişletilmesi beklenmektedir. Kral Abdullah Ekonomi Şehri projesinin bir parçası olarak ilerleyen yıllarda yapımı planlanan yeni bir limanın ise hac terminali olarak kullanılması
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 7 düşünülmektedir. 1997 yılında limanların ve liman ekipmanlarının faaliyetleri, bakımı ve yönetimi özel sektöre devredilmiştir. Hava yolu Cidde’de, Dammam’da ve Riyad’da üç adet uluslararası havalimanı bulunmakta olup; 2004 yılında Mekke’deki yerel havaalanı hac sezonunda yaşanan yoğunluğun azaltılması amacıyla uluslararası uçuşlara da açılmıştır. Aynı amaçla Cidde’deki Kral Abdül­Aziz Uluslararası Havaalanı da yaklaşık 500 Milyon Dolar maliyetle genişletilmiştir. Medine, Abha, Jizan, Taif, Tabuk ve Qassim’deki yerel havalimanlarının yanı sıra ülkede 13 adet küçük havaalanı da bulunmaktadır. Suudi Arabistan Havayolu Şirketi’nin (Saudia) işletilmesi devletin kontrolünde olup; yeniden yapılanma ve özelleştirilme çalışmaları sürmektedir. 2007 yılında piyasaya giren Sama ve Nas Havayolları ile birlikte, havayolu sektörü de rekabete açılmıştır. Sultan bin Abdel­Aziz al­Saud tarafından Eylül 2007’de yapılan bir açıklamaya göre ilerleyen yıllarda dört havayolu şirketine daha faaliyet izni verilecektir. İletişim Suudi Arabistan’da iletişimin pek çok alanında kapasite genişletmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Nüfusun yaklaşık %85’inin bir telefon hattına sahip olduğu tahmin edilmektedir. İletişim ve Bilgi Teknolojileri Komisyonu’nun (CITC) verilerine göre, Krallık nüfusunun yaklaşık %83’ü mobil telefon abonesidir. Bu oranın 2002 yılında %23 olduğu göz önünde bulundurulduğunda, oldukça büyük bir gelişim göze çarpmaktadır. Devlete ait olan Saudi Telecom Company (STC), Etihad Etisalat (Mobily) ve 2007 yılında lisans verilen Mobile Telecommunications Company of Kuwait (MTC, yeni adı ile Zain) bu alanda faliyet gösteren en büyük şirketlerdir. Diğer sektörlerde olduğu gibi, telekom sektöründe de liberalleşme çalışmaları söz konusudur. Bu çalışmalar abone sayısı, verilen hizmetler ve fiyatlar açısından tüketicilere faydalı olmuştur. 2006 yılında telekom şirketlerinde yabancı ortaklık oranı maksimum %49 iken, Dünya Ticaret Örgütü ile yürütülen müzakereler sonucunda bu oranın 2008 yılı sonu itibarıyla %70’e çıkarılması kararlaştırılmıştır. Internet Internet kullanımına izin vermekte göreli olarak gecikmiş olan Suudi Arabistan’da yerel internet hizmet sağlayıcıları 1999 yılında faaliyete geçmiştir. İslami geleneklere ve ulusal düzenlemelere karşı çıkan internet sitelerinin yanı sıra; politik ve dini içeriği olan web siteleri, İsrail web siteleri, şiddet içeren siteler ve pornografik siteler sansüre ya da engellemelere tabi tutulmaktadır. Hükümetin internet üzerindeki kısıtlamaları yakın zamanda ortadan kaldırması beklenmemektedir. Aksine, ülkedeki internet kullanımı arttıkça denetimlerin ve sansürlerin daha da yoğunlaşması muhtemeldir. E­devlet oluşturma çabaları devam etmekte olup, Suudi vatandaşlar kara yolu geçiş ücretlerini elektronik ortamda ödeyebilmektedir. Dünya Bankası’nın 2005 yılı verilerine göre Suudi Arabistan internetin yaygınlığı açısından Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) üyeleri içinde en son sırada yer almakta iken; Birleşik Arap Emirlikleri ilk sıradadır. Internet aboneliklerine bakıldığında, 2006 yılında Suudi Arabistan nüfusunun %26’sı internete erişim imkanına sahiptir. Ancak internet kafelerden yararlanan kişiler de dikkate alındığında, bu oranın çok daha yüksek olacağı tahmin edilmektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 8 Medya Suudi Arabistan medyası devlet tarafından sıkı bir kontrole tabidir. Suudi basınına uygulanan kontrollere ek olarak, Arap medyası üzerinde de bu kontroller sürdürülmektedir. Krallık üyeleri ve onlara yakın kişiler çok sayıda önemli gazeteye ve televizyon istasyonuna (Al Hayat ve Asharq al­Awsat gibi) sahiptir. Uydu kanallarında da bu uygulamalar geçerlidir. İstisnai bir şekilde Katar merkezli yayın yapan El­Cezire’nin yayınlarına müdahale edilmemekle birlikte, Suudi firmaları tarafından uygulanan reklam boykotu nedeniyle El­Cezire kanalı reklam almakta sıkıntı yaşadığını belirtmektedir. Enerji Temini Hızlı nüfus artışı ve artan enerji talebiyle birlikte, özellikle Haziran­Eylül ayları arasında elektrik kesintileri sıklaşmaktadır. Devletin petrol tekeli olan Saudi Aramco şirketi, elektrik şebekelerine duyulan bağımlılığı azaltmak amacıyla Krallık’ta 2006 yılında kurulu bulunan 5 adet elektrik santralinde kendi elektriğini üretmektedir. 2006 yılında toplam elektrik üretim kapasitesi 35 855 megavat iken; bunun 29 401 megavatı, çoğunluk hissesi (%85) devlete ait olan Suudi Elektrik Şirketi (SEC) tarafından üretilmektedir. Su ve Elektrik Bakanlığı tahminlerine göre enerji talebi 2023 yılına kadar yıllık yaklaşık %4,5 oranında artacaktır. Bu süre içinde nüfusun %50’den fazla artacağı düşünüldüğünde; bu artan talebin karşılanması için enerji kapasitesinin neredeyse iki katına (60 000 megavat) çıkarılması gerekmektedir. Düşük vergiler ve ödenmeyen faturalar nedeniyle yerli ve yabancı yatırımın ülkeye çekilmesinde zorluk yaşanmaktadır. Sektöre ait düzenlemeler ise Elektrik ve Enerji Düzenleme Otoritesi tarafından yapılmaktadır. GENEL EKONOMİK DURUM Ekonomik Yapı Suudi Arabistan ekonomisi petrole dayanmaktadır. 1991 yılında sona eren Körfez Savaşı’ndan bu yana GSYİH'nin (cari fiyatlarla) %35'inden fazlasını petrol oluşturmaktadır. Bu oran, ham petrol fiyatlarında yaşanan artış nedeniyle 2004 yılında %40’a ve 2005­2006 döneminde neredeyse %50’ye yükselmiştir. Kamu gelirlerinin %75­85'i, ihracat gelirlerinin ise %90’ı petrol sektöründen elde edilmektedir. Ülkede hidrokarbon kaynaklarına ulaşılabilmesi sayesinde petrol arıtma ve petrokimyasal üretim kapasitesinde önemli artışlar sağlanmıştır. 1999­2002 yılları arasında imalat sektörü içinde petrol rafineri faaliyetlerinin payı %30, 2003­2006 yılları arasında ise %35 olarak gerçekleşmiştir. Son yıllarda hızlı bir gelişme gösteren petro­kimya sektörünün hammaddesi, Krallık’ın Master Gaz Sistemi tarafından dağıtılan doğal gaza dayalı olup; ham petrol üretimi ile de doğrudan ilgilidir. Petrol gelirleri ve ucuz enerji ise tarım sektörünü ve diğer sanayilerin (demir çelik ürünleri, inşaat malzemeleri, gıda işleme, mühendislik, kimyasallar ve metal üretimi gibi) gelişmesine yardımcı olmaktadır. Suudi Arabistan’daki zenginliğin büyük kısmı bir sermaye ve finans merkezi olan Riyad’da, ve Krallık ailesinin geldiği Nejd’de toplanmıştır. Petrol ve doğal gaz yataklarının, dolayısıyla da sanayinin doğu (Körfez) kıyılarında toplandığı görülmektedir. Kızıldeniz kıyısındaki Hicaz bölgesinde yer alan Cidde Limanı ile Mekke ve Medine de diğer önemli bölgelerdir. Yanbu, Körfez’deki rafineri ve petrokimya merkezi Jubail şehrinden daha küçük bir yerleşim bölgesi olmasına rağmen; Abqaiq­Yanbu petrol boru hattının kurulması ile birlikte Batı’daki kıyılarda da endüstriyel gelişim başlamıştır.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 9 Daha önce de belirtildiği gibi petrol ihracatı, nominal GSYİH’de önemli bir paya sahiptir. Resmi verilere göre mal ve hizmet ihracatının GSYİH içindeki payı 1990’lı yıllarda %35­40 civarında iken; bu oran 2004 yılında %52,7’ye, 2006 yılında %62,2’ye yükselmiştir. Aynı yıl kamu harcamalarının GSYİH içindeki payı %25,2, özel harcamaların payı ise %25,5 olarak gerçekleşmiştir. Karşılaştırmalı Ekonomik Göstergeler, 2006 a GSYİH (Milyar $) Kişi Başına Düşen GSYİH (ABD $) Kişi Başına Düşen GSYİH (ABD $, Satın alma gücü paritesi ile) Tüketici Fiyat Enflasyonu (ort; %) Cari Hesap Dengesi (Milyar $) Cari Hesap Dengesi (GSYİH’nin%’si) Mal İhracatı, fob (Milyar $) Mal İthalatı, fob (Milyar $) Dış Borç (Milyar $) Suudi Kuveyt b Arabistan a 349,1 b 102,2 b 14 745 32 094 b 14 401 33 601 2,2 b 104,1 29,8 207,8 ­64,2 46,6 3,0 51,0 49,9 58,6 ­14,4 25,3 a EIU tahmini b Gerçekleşen Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Mısır b BAE a İran a 107,9 163,1 204,2 1 454 32 975 2 916 4 902 20 216 10 494 7,7 2,7 2,3 20,5 ­33,1 31,9 a 13,5 34,9 21,4 137,2 ­81,0 36,9 12,0 16,6 8,1 66,8 ­45,7 13,7 Petrol zengini ülkelerin zenginlik ve refahının, genel olarak fiziki ve beşeri sermaye birikimine bağlı olan refah ve zenginlikten farklılık arz ettiği bilinen bir husustur. Beşeri ve fiziki sermaye birikimine bağlı zenginleşme daha da üretken bir toplum doğururken, doğal kaynak zenginliği zahmetten kaçan, becerisi düşük ve daha da tabii kaynaklara ve yabancı emeğe muhtaç bir toplum doğurmaktadır. Doğal kaynaklara bağımlı toplumlarda yabancılar daha düşük ücretlere razı olduklarından, kendilere sınırlama getirilmediği durumlarda, işleri yabancılar kapmakta ve yerliler mevcut becerilerini kullanamamaktadırlar. Suudi Arabistan’da da beceri sahibi olmayan yerlileri yabancıların razı olduğu ücret seviyesinde çalışmaya zorlamanın doğuracağı siyasi riskler de göze alınamadığından, onlara yabancı işçi getirme ve kefil oldukları bu yabancılardan kefalet bedeli alma izni verilmiştir. Sonuçta yerliler az zahmetli, prestijli işleri az beceriyle, gevşek ve verimsiz bir şekilde yaparken; beşeri sermayenin gelişmesine zayıf bir katkı yapmakta, zahmetli, kirli ve beceri gerektiren işleri yabancılar üstlenmekte ve dolayısıyla doğal kaynaklara olduğu kadar yabancı emeğe de yüksek seviyede bir bağımlılık oluşmaktadır. Petrol geliri arttıkça, daha fazla işi yabancılara yaptırma ve beşeri sermaye bakımından daha da fakirleşme kaçınılmaz bir sonuç olarak ortaya çıkmaktadır. Suudi Arabistan halkı ithalatın büyüklüğüne rağmen, fevkalade yüksek bir refah seviyesinde yaşamaktadır. Beslenme problemi vardır, ancak bu problem eğitimsizlik ve disiplinsizlikten doğan bir aşırı beslenme problemidir. Halkın barınma sorunu bulunmamakta olup; genellikle geniş ve serin evlerde yaşanmaktadır. Sıcak iklim nedeniyle ince giysiler tercih edilmektedir. Lüks arabalar yoğun talep görmektedir. Sağlık ve eğitim hizmetleri devlet tarafından temin edilmektedir. Ev hizmetleri dahil tüm zahmetli işler yabancılar tarafından yapılmaktadır. Petrolün bitebileceği veya alternatif enerji kaynaklarına geçilebileceği düşüncesi, başta beslenme bakımından birçok konuda dışarıya bağımlı olan Suudi yönetecileri ve halkı
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 10 kaygılandırmaktadır. Mal ve mülkün kalıcı olamayacağının, becerinin ise daha güvenilir bir zenginlik olduğunun farkında olunmakla birlikte; mevcut şartlar da halkın becerilerini geliştirmesine müsaade etmemektedir. Suudi Arabistan hükümetinin ekonomiyle ilgili öncelikli hedefi, daha fazla zenginlik değil, tabii kaynaklara ve yabancı emeğe bağımlılığı azaltarak geleceğe daha fazla güvenle bakabilmektir. Bunun için yerli sanayinin gelişmesi teşvik edilirken yabancı işçi çalıştırılması üzerine sınırlamalar getirilmiştir. Yerli sanayinin gelişmesi için verilen teşvikler genellikle üretimin son safhasının gerçekleştirildiği bazı sanayi dallarının ülkede gelişmesi neticesini doğurmuşsa da; bu tesislerde ağırlıklı olarak yabancı işçiler çalıştırıldığı ve hammadde olarak daha ziyade ithal girdi kullanıldığı için, doğal kaynaklara ve yabancı emeğe bağımlılıkta ciddi bir azalma olmamıştır. Doğal kaynaklara bağımlılığı azaltma hedefleri doğrultusunda “Kral Abdullah Şehri” isimli yeni bir şehir oluşturma planı uygulanmaya başlanmıştır. 30 Milyar Dolar harcanarak oluşturulacak bu şehrin bir sanayi şehri olması planlanmaktadır. Uygun bir altyapı, ucuz yabancı işgücü ve ucuz enerjinin mevcut olduğu Suudi Arabistan’da bu projenin net olumlu bir etkisi olacağı düşünülmemekle birlikte, Kral tarafından desteklendiği için gelecek yıllarda bu şehirde yapılacak yatırımlara teşvikler sağlanması muhtemeldir. Suudi Arabistan petrol ihraç edip ihtiyacı olan mal ve hizmetleri ithal etmek şeklinde petrol kaynaklarından yararlandığı gibi, bu ucuz enerji kaynağını kullanarak refah düzeyini artırmıştır. Ucuz petrol ürünleri sayesinde lüks arabalara binilebilmekte, petrolden üretilen ucuz elektrik enerjisiyle kapalı alanlar serinletilebilmekte, ucuz asfaltla yollar yapılmakta, ucuz enerji sayesinde tuzlu su tatlı suya çevrilebilmekte, yeraltı suyu düşük maliyetle pompalanarak tarım yapılabilmekte, elektrikli eşyalardan kısıtlamasız istifade edilebilmekte ve petrolün hammadde olarak kullanıldığı sanayi tesisleri kurularak çoğu ürün düşük maliyetle üretilebilmektedir. Ekonomi Politikası 1970’li yıllarda petrol fiyatlarında yaşanan yükselme nedeniyle Suudi Arabistan otoriteleri halkın refahını artırmak için vergi oranlarını düşürmüş; çeşitli teşvikler vermiş; kamu sektörü istihdamını ve ücretlerini artırmış; altyapı projeleri, askeri donanım ve sağlık hizmetleri gibi alanlarda bir refah devleti haline gelmiştir. Kamu harcamaları üzerindeki kararlar genellikle şeffaflıktan uzak ve plansız bir şekilde alındığı için ve petrol fiyatlarına ilişkin tahminler bazı dönemlerde gerçekçi olmadığı için beş yıllık kalkınma planlarına ve yıllık bütçelerine uyulmakta zorluk çekilmiştir. Suudi Arabistan Riyali’nin 1 ABD $:3,745 SAR üzerinden ABD Doları’na endekslenmesi sonrasında 1986 yılından bu yana, petrol fiyatlarına ya da kamu harcamaları politikalarına bağlı olarak döviz kurunda ve faiz oranlarında yaşanan istikrarsızlık bir ölçüde aşılmıştır. Para politikasında ve faiz oranlarında ABD yakından takip edilmiş; sübvansiyonlar, fiyat kontrolleri, kur istikrarı ve liberal ticaret politikaları gibi uygulamalar neticesinde enflasyon kontrol altında tutulmuştur. Hızlı bir şekilde artan nüfus ve petrol fiyatlarındaki dalgalanamalar nedeniyle devlet her zaman bu cömertliği sürdürememiş ve borçlanmak zorunda kalmıştır. 1983 yılında petrol fiyatlarında yaşanan düşüş, beraberinde bütçe açıklarını getirmiş; 1990’lı yıllara kadar bu açıklar sürmüş; ancak 1998 yılında petrol fiyatları dibe vurduğunda mali disiplin uygulamasına (yüksek vergiler ve kamu hizmeti bedelleri, daha az sübvansiyon verilmesi ve kamu sektörü istihdamının azaltılması) geçilmesi gündeme gelmiştir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 11 Nihayet, 2004­2006 yılları arasında petrol fiyatlarının yeniden artışa geçmesi sonucunda bu tartışmalar dinmiş; 2005 yılında mali fazla 217,9 Milyar SAR’ye (58,2 Milyar Dolar ya da GSYİH’nin %18,4’ü) ulaşmıştır. 2006 yılı için ise mali fazlanın değeri 265 Milyar SAR (71 Milyar Dolar ya da GSYİH’nin %20,3’ü) olarak tahmin edilmektedir. Bu fazlalar daha çok, kamu borçlarının (Sosyal Sigortalar Kurumu, Emekli Aylıkları Kurumu ve bankalar tarafından yaratılan) ödenmesi için kullanılmaktadır. 2003 yılından bu yana kamu borçları yeniden azalmaya başlamış; 1999 yılında GSYİH’nin %118’ini ve 2002 yılında %97’sini oluşturan bu borçların değeri 2006 yılında GSYİH’nin %28’ine gerilemiştir. Cari harcamalardaki artışın sürmesine rağmen, 2006 ve 2007 yılı bütçelerinde yatırım harcamalarının artırılması hedeflenmektedir. 2007 bütçesinde sermaye yatırımlarına ayrılan miktar, toplam harcamaların %37’sine tekabül etmiştir. Bu miktarın eğitim, sağlık, yol yapımı, su projeleri, kentsel ve endüstriyel altyapı ve teknoloji yatırımlarına aktarılması düşünülmektedir. 2005 yılından bu yana devlet, önceki yılların bütçe fazlalarının bir kısmını kalkınma projelerinde kullanmaya yetkili kılınmıştır. Kamu yatırımlarının artırılarak ekonomik çeşitliliğin sağlanması ve yabancı yatırımcıların ülkeye çekilmesi; petrole bağlı kalınmaması, vatandaşlar için yeni iş imkanları yaratılması ve yüksek yaşam standartlarının korunması açısından Kral Abdullah bin Abdel­Aziz al­ Saud tarafından önem verilen bir husustur. Aynı zamanda, bakanlıklarda ve diğer kamu kuruluşlarda da özel yatırımların çeşitli yollarla teşvik edilmesi ile ilgili çalışmalar yürütülmektedir. Hızla artan genç nüfusa iş imkanları yaratılamadığı ve göçmen işçilerin sayısı artmaya devam ettiği sürece sosyal düzen üzerinde büyük bir tehdit oluşacağı tahmin edilmektedir. Bu nedenle bir yandan işgücünün eğitim seviyesinin yükseltilmesi ve niteliklerinin geliştirilmesine çalışılmakta; bir yandan da bazı sektörlerde yalnızca Suudiler’in istihdam edilmesi uygulamasına geçilmektedir. Ekonomik Performans GSYİH’deki artış, petrol fiyatları ve üretimi ile ve OPEC’in fiyat politikaları ile yakından ilişkilidir. Uluslararası petrol fiyatları arttıkça iş çevrelerinin ve tüketicilerin güveni, bir yandan da kamu gelirleri ve harcamaları artmaktadır. Petrol piyasalarındaki gelişime paralel biçimde, 1970’li yıllarda ve 1979­1980 yılları arasında ekonomik büyüme yaşanmış; 1980’lerin başında yaşanan durgunluğun ardından ise 1980’lerin sonunda ve 1990’ların başında yeniden güçlü bir ekonomik büyüme dönemi başlamıştır. 1993­2002 yılları arasında yıllık ortalama %1,5 olan reel GSYİH’deki artış oranı 2003 yılında Amerika’nın Irak’ı işgalinin ardından petrol fiyatlarında yaşanan artışla birlikte %7,7’ye yükselmiştir. 2004, 2005 ve 2006 yıllarında ise reel GSYİH’deki artış sırayla %5,3, %6,1 ve %4,3 olarak gerçekleşmiş; kişi başına düşen GSYİH ise 2006 yılında 14 744 Dolar olmuştur. Reel GSYİH, 2006 GSYİH (1999 yılı fiyatları ile Milyon SAR) Yıllar İtibarıyla % Değişim 798 850 4,3 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Petrol dışındaki sektörler, ekonominin çeşitlendirilmesi çalışmaları ile birlikte önem kazanmaya başlamış, GSYİH’de 2006 yılında yaşanan artışta da bu gelişmekte olan sektörlerin ve bu sektörlerde faaliyet gösteren özel şirketlerin önemli payı olmuştur.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 12 Nitekim 2006 yılında petrol dışındaki sektörler için GSYİH’deki artış oranı %6,3 iken, petrol sektöründe bu oran yalnızca %0,2’dir. Uluslararası Rezervler (Milyon Dolar, Yıl sonu) 2001 2002 2003 2004 2005 Toplam Rezervler (Altın dahil) 17 798 20 829 22 859 27 541 26 760 Toplam Rezervler (Altın hariç) 17 596 20 610 22 620 27 291 26 530 Altın 202 219 239 250 230 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Döviz Kuru (Yıllık ortalama) 2001 2002 2003 2004 2005 ABD Doları ($) 3,75 3,75 3,75 3,75 3,75 Euro (€) 3,36 3,54 4,25 4,66 4,66 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. 1980’li yıllardan bu yana düşük seyreden enflasyon oranı (yıllık ortalama %1), 2006 yılında %2,2’ye yükselmiştir. Özellikle konut piyasası ve inşaat malzemeleri gibi arzın kısıtlı olduğu alanlarda yaşanan talep artışı nedeniyle enflasyon üzerinde oluşan bu baskı, gıda fiyatlarındaki artışın ve Suudi Arabistan Riyali’nin endekslendiği ABD Doları’nın diğer önemli kurlar kaşısındaki zayıflığının etkisiyle daha da artmıştır. Petrol ürünleri, temel gıda maddeleri ve ilaç gibi üretim alanlarında ise fiyat kontrolleri ve sübvansiyonlar devam etmektedir. Enflasyon (%, Ortalama) 2006 Tüketici Fiyatları 2,2 Yıllık Ortalama 2002­2006 0,8 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Suudi Arabistan’da, diğer Körfez komşuları gibi, bölünmüş bir emek piyasası bulunmaktadır. Suudi vatandaşları (çoğu erkek), kamu sektöründe çalışanların %90’ından fazlasını oluşturmakta olup; aralarında kendi işletmelerini kurmuş ya da özel sektörde üst düzey pozisyonlarda çalışanlar da mevcuttur. Göçmen işgücü ise, özel sektör çalışanlarının yaklaşık %90’ını, toplam işgücünün ise yaklaşık %80’ini oluşturmaktadır. Göçmen işçilerin çoğu erkek olmasına rağmen, temizlikçi ya da öğretmen olarak çalışan kadınlar da bulunmaktadır. Bu göçmen işçiler, işverenlerine bir “sponsorluk sistemi” ile bağlı olduğu için, iş aramak zorunda kalmamaktadır. Nitekim göçmenlerin, işverenlerinin izni olmadan iş değiştirmeleri (çok istisnai durumlar dışında) mümkün değildir. İşverenin bakış açısından, göçmen işçi çalıştırmak ucuz ve kalifiye olduğu için, ayrıca istediği zaman işten ayrılamayacağı için oldukça karlı bir durumdur. Bunun yanında, Suudi vatandaşları da düşük statülü işlerde çalışmaya gönüllü değildirler. Ne var ki, işverenlerin bazı sektörlerde işçi istihdam ederken sektörün ve şirketin büyüklüğüne bağlı olarak %5­ 30 arasında değişen oranlarda Suudi vatandaşı istihdam edilmesine ilişkin kotalara uymaları zorunludur. Yabancı işçilerin vize almaları hususunda da bazen gecikme yaşanabilmektedir. 2005 yılında yeniden düzenlenen İş Kanunu hükümleri hem Suudi vatandaşlarına, hem de yabancılara uygulanmaktadır.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 13 Suudi Çalışma Bakanlığı, kültürel alışkanlıklara rağmen Suudi kadınların istihdamını da teşvik etmektedir. Ancak işverenler düşük ücretlerle çalışan yabancı işçileri istihdam etmeyi tercih etmektedir. Kadınların otomobil sürmelerinin yasak olması ve ülkede gelişmiş bir ulaşım ağının olmaması gibi faktörler dolayısıyla kadınlar ya çalışamamakta ya da şoför kullanmaktadırlar. 2005 yılında yeniden düzenlenen İş Kanunu’na göre kadınlar “kendi doğalarına uygun” herhangi bir sektörde çalışabilmektedir. Kanun’daki bu ifade, farklı yorumlara açık olup; yasaklı sektörler değişse bile Kanun’un revize edilmesi gereğini ortadan kaldırmaktadır. 2006 yılında Suudi kadınlar, özel sektörde çalışanların sadece %0,7’sini, kamu sektöründe çalışanların ise yaklaşık üçte birini oluşturmuştur. 2006 yılında istihdam edilen Suudi kadınların sayısı 40 000 gibi düşük bir seviyede olsa da (aynı yıl içinde istihdam edilen Suudi erkeklerin sayısı 670 000 idi); bu oranın bir önceki yıla kıyasla %24 arttığı görülmektedir. Son yıllarda petrol fiyatlarında yaşanan artışla beraber hem Suudi olanların, hem de Suudi olmayanların (özellikle inşaat sektöründe) istihdamında artış gözlenmiştir. Öte yandan ülkedeki genç nüfusun artması, Suudi vatandaşların iş bulabilme imkanlarını daralttığından dolayı; 2001 yılında %8,34 olan işsizlik oranı 2006 yılına gelindiğinde %12,02’ye yükselmiştir. Ülkedeki toplam istihdam ise 2006 yılı için 6,38 milyondur. Bölgesel Trendler Ülkenin idari ve finansal merkezi olan Riyad’da petrole dayalı sanayi gelişmiş, diğer Körfez ülkelerine yakınlık da bu gelişimde önemli rol oynamıştır. Bir zamanlar ülkenin ticaret merkezi olan ve popülerliğini Riyad’a kaptıran batıdaki Hicaz bölgesi, Mekke’ye yapılan hac ziyaretleri sebebiyle yine de gelişmeyi sürdürmektedir. Rabigh’te kurulması planlanan “Kral Abdullah Ekonomik Şehri”, Medine’de kurulacak olan “Bilgi Ekonomisi Şehri” ve hızlı tren ağı projeleri bu bölgede yer alacaktır. SEKTÖRLER İTİB ARIYL A SUUDİ ARAB İSTAN EKONOMİSİ Tarım Hava koşulları, Suudi Arabistan’ın tarımsal potansiyelini kısıtladığından toprağın sadece %2’si ekilebilmekte, %39’u ise otlak olarak kullanılmaktadır. Ekilebilir alanların büyük kısmı, yeterli yağış alan güneybatıdadır. 1980’li yıllarda uygulanmaya çalışılan kendi kendine yetelilik politikası gereği özellikle buğday üretimi ve mandıracılık alanlarında bireylere ve tarımsal işletmelere toprak dağıtılmış, krediler verilmiş, sulama gibi konularda ucuz girdi sağlanmış ve yerel ürünlerin fiyatları sübvanse edilmiştir. Devletin tarıma verdiği destekler sonraki yıllarda daha makul oranlarda devam etmiş olsa da, sektördeki büyüme yavaş seyretmiştir. 2006 yılı itibarıyla tarım sektörünün petrol dışı GSYİH (cari fiyatlarla) içindeki payı yaklaşık %6 olmuştur. 1990’lı yılların başında 4 milyon tonun üzerine çıkarak zirve yapan buğday hasatı, 1996 yılında 1,2 milyon tona düşmüş; ancak ilerleyen yıllarda yeniden toparlanarak 2005 yılında 2,6 milyon tona ulaşmıştır. Meyve ve sebze üretimi yıllar itibarıyla düzenli olarak artmaktadır. 2005 yılında süt üretiminin yeni teknolojiler vasıtasıyla 1,3 milyon ton; et, balık ve kümes hayvanlarının etinin üretiminin ise 773 000 ton olarak gerçekleştiği görülmektedir. Her yıl yaklaşık 8 Milyar Dolar değerinde canlı hayvan ile işlenmiş ve işlenmemiş gıda ithalatı yapılmakta; yaklaşık 1 Milyar Dolar değerinde gıda maddesi de (hurma dahil) ihraç edilmektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 14 Madencilik ve Yarı İşleme Petrol Ham petrolün ve doğal gazın nominal GSYİH içindeki payı, fiyat hareketlerine bağlı olarak 1998 yılının ilk yarısından 2006 yılına kadar yaklaşık %50 oranında artış göstermiştir. Petrol rafineri işlemleri de dahil edildiğinde bu oran %53’e ulaşmaktadır. Ülkenin kesin petrol rezervleri toplamı 264 Milyar varilden fazla olup; bu rakam dünya rezervleri toplamının %22’sini oluşturmaktadır. Başka hiçbir ülkenin sahip olmadığı bu rezervlerin yaklaşık 85 yıllık bir tüketim için yeterli olacağı ve yeni petrol alanlarının keşfiyle daha da artacağı tahmin edilmektedir. Söz konusu rezervlerin çoğu; Ghawar (70 milyar varil üretim düzeyi ile dünyanın en büyük petrol sahası), Safaniyah (dünyadaki en büyük açık deniz petrol sahası olduğu tahmin edilen), Abqaiq ve Berri’de bulunmaktadır. Kuveyt ile paylaşılan petrol rezervleri ise 5 milyar varildir. Suudi Arabistan’da çıkarılan petrolün bir diğer özelliği de, üretim maliyetinin varil başına 1,5 Dolar’ın altında olmasıdır (dünya ortalaması 5 Dolar/varil). Ulusal petrol şirketi Saudi Aramco, ülkenin petrol rezervleri üzerinde tekel güce sahiptir. Petrol endüstrisinde yabancı yatırım izni bulunmamakla birlikte; anahtar teslim projelere öncelik verilmekte ancak mülkiyet ve işletme hakkı ulusal şirkette kalmaktadır. Suudi Arabistan, Rusya ile birlikte dünyanın en büyük iki petrol üreticilerinden biridir. Rusya tarafından gerçekleştirilen üretim bazı zamanlarda daha yüksek olsa da, Suudi Arabistan’ın rezervleri çok daha fazladır. Suudi Arabistan, Körfez kıyısında bulunan terminalleri ve 1200 kilometre uzunluğundaki Trans­Arabian Pipeline (Tapline) sistemi sayesinde ham petrol ihraç etmek için gerekli kapasiteye de sahiptir. Üretilen petrolün büyük kısmı (yoğunlukla ham petrol biçiminde) ihraç edildiğinden dolayı Suudi Arabistan, dünyanın en büyük petrol tedarikçisi konumundadır. Ülkenin toplam petrol ihracatı içinde en büyük pay Asya ülkelerinin (2005 yılı için %55) olmakla birlikte, Kuzey Amerika (%20) ve Batı Avrupa’nın (%17) payı da oldukça yüksektir. Ham petrol üretimine ilişkin kesin veriler, hükümetin izlediği politikalara ve OPEC’e bağlıdır. Suudi Arabistan 1973­1974 yılları arasında uygulanan ve petrol fiyatlarının aşırı biçimde yükselmesine neden olan petrol ambargosunun başlamasında lider rolünü üstlenmiştir. Günümüzde de OPEC’in en önde gelen lideri olan Suudi Arabistan, OPEC’in toplam üretiminin yaklaşık üçte birini karşılamaktadır. OPEC üyeleri gerçekleştirecekleri yıllık toplam üretim miktarına karar verirken, ekonomik çıkarlarını ve piyasa koşullarını göz önünde bulundurmaktadır. Yüksek fiyatlar Suudi ekonomisi için kısa dönemde faydalı olsa da; iç piyasadaki büyümenin ve talebin engellenmemesi, Orta Doğu’daki diğer üreticiler ile karşılaştırıldığında Suudi Arabistan’ın payının korunması ve alternatif enerji kaynaklarına yapılacak yatırımların önüne geçilmesi açısından fiyatlar makul bir seviyede tutulmaktadır. OPEC, fiyatların düşük olduğu dönemlerde üretimi kısmakta, fiyatlar yükseldiğinde ise artırmaktadır. 2003­2006 yılları arasında siyasi ve ekonomik ortamdaki uluslararası gelişemelere paralel olarak uluslararası gösterge petrol fiyatları aşırı biçimde yükselerek 2006 yılında 70 Dolar/varile ulaşmıştır. 2006 yılında fiyatlar yeniden düşmüş, Kasım 2006’da ve Şubat 2007’de üretim yeniden kısılmış, Eylül 2007’de ise üretim miktarı 500 000 varil/gün artırılmıştır. Suudi Arabistan’ın ham petrol üretimi ise bu gelişmelere pararlel biçimde Petrol ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın verilerine göre; 2002 yılında son on yıldır
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 15 görülen en düşük seviyeye (7,09 milyon varil/gün) gerilemiş, 2005 yılında rekor seviyeye ulaşmış (9,35 milyon varil/gün), 2007 yılında ise yeniden gerileyerek 8,3­8,5 milyon varil/güne düşmüştür. Doğal Gaz Son on yılda Suudi Arabistaniçin daha büyük öneme sahip olan doğal gaz, petrokimya endüstrisi için önemli bir girdi kaynağı oluşturmakta, ayrıca enerji üretiminde ve deniz suyunun arıtılmasında kullanılmaktadır. Hawiyah ve Ras Tanura’da nemli doğal gaz işleme tesisleri bulunmaktadır. OPEC’in verilerine göre Suudi Arabistan’ın kesin doğal gaz rezervleri 2006 yılı itibarıyla 7,15 trilyon m 3 ’tür. Komşuları İran ve Katar’ın rezervlerinden daha düşük olmasına rağmen bu üretim düzeyi, dünya toplam üretiminin yaklaşık %5’ine karşılık gelmektedir. Likit doğal gaz üretimi ise günlük 1 milyon varilin üzerindedir. İç piyasadaki doğal gaz talebinin 2030 yılında iki katına ulaşacağı tehmin edilmektedir. Diğer Madenler Suudi Arabistan, petrol ve doğal gazın dışında da zengin maden rezervlerine ve altın, gümüş, bakır, çinko, boksit, magnezit, ve fosfat gibi endüstriyel madenlere sahip bir ülkedir. Maden yataklarının uzaklığına ve yaşanan susuzluğa rağmen son yıllarda bu kaynakların çıkarılması için yapılan çalışmaların arttığı görülmektedir. Madencilik projelerinin %100 yabancı sahipliğinine izin veren yeni madencilik yasası, 2004 yılının sonlarında yürürlüğe girmiştir. Devlete ait olan ve özelleştirilmesi gündemde olan, özel sektör işletmeleri ile birlikte madencilik projelerinin geliştirilmesi amacı ile 1997 yılında kurulan Saudi Arabian Mining Company (Maaden); ülkenin merkezindeki platolarda çıkarılan birçok madeni işletmekte, yıllık yaklaşık 300 000 oz altın üretmektedir. Al Jalamid’deki fosfat madenlerinin ve Al Zubeira’daki boksit rezervlerinin Körfez kıyısındaki Ras al­Zour’da kurulan yeni bir terminale kuzey­güney hattında işleyen bir demir yolu ile ulaştırılması planlanmaktadır. Kızıl Deniz’in güneyindeki Jizan’da da bir aluminyum tesisinin kurulması için 2007 yılının başında Çin firmalarıyla sözleşme imzalanmıştır. İmalat Sanayi Uzun süredir ekonomisini çeşitlendirme ve istikrarsız petrol gelirlerine olan bağımlılığını azaltma çabaları gereği sanayi altyapısını güçlendirme yolunda olan Suudi Arabistan, bu yolla yeni istihdam olanakları yaratmayı da planlamaktadır. Geçmişte izlenen devletçilik ve korumacılık politikalarının bir sonucu olarak devletin ağırlığının hissedildiği ağır sanayi oldukça gelişmiş, ancak inşaat malzemeleri, cam, seramik, metal ürünler, makine, kimyasal ürünler, işlenmiş gıda, tekstil, giyim, deri ürünleri, mobilya ve kağıt üretimi gerçekleştiren küçük ölçekli özel girişimler büyüyememişlerdir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın verilerine göre toplamda 396 000 işçinin çalıştığı 3900 sanayi birimi bulunmaktadır. Günümüzde DTÖ’ye üyelik müzakerelerinin de bir sonucu olarak ülkede özel yatırımlar ve yabancı yatırımlar bilhassa teşvik edilmekte, Suudi Arabistan’ın rekabet gücünün olduğu ve ucuz girdi sağlanabilen alanlarda (petrokimyasallar, kimyasallar ve plastik gibi) yapılacak yatırımlara ise öncelik verilmektedir. Otomotiv, dayanıklı ev eşyaları ve paketleme malzemeleri gibi alanlarda oluşturulması planlanan “sanayi kümeleri”nin ise henüz yaratılamadığı bir gerçektir. İmalat sektörünün petrol dışı nominal GSYİH’deki
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 16 oranının ise 2006 yılında %12’ye yükseldiği öngörülmektedir. Petrol işleme, hesaplamaya dahil edildiğinde ise oranın yaklaşık %19’a çıkacağı tahmin edilmektedir. Ağır sanayide lider konumunda ve devlete ait olan Sabic şirketi, dünyanın en büyük on petrokimya şirketinden biri olmakla beraber; bağlı şirketi Hadeed ise Orta Doğu’nun en büyük çelik üreticisidir. 18 adet yerel şirkette, Jubail ve Yanbu sanayi şehirlerinde de hissesi olan Sabic, Bahreyn’deki iki aluminyum şirketinde ve bir petrokimya fabrikasında da pay sahibidir. İnşaat Sanayi Ekonomik büyümenin katalizörü olan inşaat sektörü, hem nüfus değişmelerine bağlı olarak konut talebini yansıtmakta, hem de ülkenin modern bir altyapıya kavuşmasını sağlamaktadır. Sektörün performansı petrol gelirleri ve devletin harcamaları ile de doğru orantılıdır. Son yıllarda inşaat sektörünün petrol dışı GSYİH’den aldığı pay %9 seviyelerinde seyretmektedir. Sektörün 2003, 2004, 2005 ve 2006 yıllarında ise sırasıyla %5,5, %6,5, %4,8 ve %7,3 büyüdüğü görülmektedir. Son yıllarda artan kamu ve özel sektör yatırımları ile birlikte okul, hastane, kara yolu, demir yolu, elektrik ve su santrali, petrol sahası ve sanayi tesisi inşaatları da artmış; bunun yanı sıra Jubail ve Yanbu’da sanayi şehirleri, Cidde’de yeni bir finans bölgesi ile Rabigh, Medine, Hail ve Jizan’da kurulacak yeni “ekonomi şehirleri”nin inşası amacıyla sektöre talep artmıştır. Devlet konut teşviklerini sürdürürken, özel sektör aracılığıyla da çok sayıda konut projesi yürütülmektedir. Suudi Arabistan’da uzun yıllar inşaat sanayinin gelişmesine yönelik politikalar uygulanmıştır. Bu amaçla, yabancı firmaların üstlendikleri her projenin %30’u yerli taşeronlar aracılığıyla yürütülmüş, büyük projeler ise daha küçük parçalar halinde tamamlanmıştır. Sektörde yaşanan inşaat patlaması nedeniyle kapasite artırımına gidildiği halde, Krallık’ta faaliyet gösteren sekiz çimento fabrikasının stokları tükenmiştir. 2007 yılının başında aşırı fiyat artışlarını önlemek amacıyla piyasaya müdahale edilmiş; ancak mevcut fabrikaların kapasite genişletme planları nedeniyle ve ilerleyen yıllarda aşırı kapasite oluşumunun önüne geçilebilmesi amacıyla yeni çimento fabrikası projelerine veirlen izinler durdurulmuş; bu nedenle sektörde daralma yaşanmıştır. 2006 yılında toplam çimento üretimi 27,9 milyon ton, iç satışlar ise 26,1 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Finansal Hizmetler ve Bankacılık Suudi Arabistan’da dördü tamamıyla devlete ait olan toplam 11 adet ticari banka mevcuttur. Devlete ait Ulusal Ticari Banka (NCB), Riyad Bank, Al­Rajhi Bankacılık ve Yatırım Firması ve yeni kurulan El­Bilad Bank, İslami ilkeler ile çalışmaktadır. Geriye kalan 7 ticari banka ise yabancı ortaklığa sahiptir. Suudi Arabistan’da yatırım bankacılığı, özel sektör ve bazı kamu sektörü projelerine orta ve uzun vadeli fon temin eden Suudi Kalkınma Fonu ile Suudi Sınai Kalkınma Fonu tarafından yerine getirilmektedir. Alman Deutsche Bank, Fransız BNP Paribas ve ABD’li J.P. Morgan Chase Bank, yatırım bankacılığı konusunda Suudi Arabistan’da faaliyet göstermek amacıyla izin almış üç batılı bankadır. Bu bankalar dışında yabancı banka olarak sadece Körfez ülkelerinden 4 bankanın da ülkede faaliyet göstermesi söz konusudur.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 17 Diğer Hizmetler Perakende Sektörü Ülkede ticari aktiviteleri yalnızca Suudiler gerçekleştirebilmekte, bu amaçla yerel şirketlerin büyümesi sağlanmaktadır. Perakende sektörü ise yoğun rekabetin yaşandığı ve yenilikçi bir sektördür. Alışveriş merkezleri ve hipermarketler oldukça yaygın olup; uluslararası mağaza zincirleri de piyasaya girmeye başlamıştır. 2005 yılında DTÖ’ye verilen taahhütler neticesinde Mart 2007’de dağıtım sektöründe yabancı yatırımlara da izin verilmiştir. Turizm Suudi Arabistan’da turizm; hac, iş ve Körfez ülkeleri aralarında gerçekleştirilen eğlence turizmi olarak üç şekilde ele alınmaktadır. Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre, Suudi Arabistan’a gelen toplam ziyaretçi sayısı 2005 yılında 9,1 milyon kişi olup; bu ziyaretlerin büyük kısmı hac ve umre amacıyla yapılmaktadır. Nitekim her yıl yaklaşık 2,5 milyon Müslüman hac ziyaretini gerçekleştirmektedir. Hac ve Ramazan dönemleri dışında ve hava sıcaklığının en yüksek olduğu Haziran­Eylül ayları dışında ise; özellikle Mekke, Medine ve Cidde’de faaliyet gösteren iş adamlarının ve Körfez ülkeleri vatandaşlarının ziyaretlerinde artış gözlenmektedir. Yalnızca 2006 yılından bu yana, diğer ziyaretçilere vize verilebilmekte olup; bu konuda birçok kısıtlama uygulanmaktadır. Kızıl Deniz kıyılarına ve tarihi ve doğal güzelliğe sahip olan şehirlere yapılan ziyaretlerin artırılması, bu yolla ülke turizminin çeşitlendirilmesi, iç turizmin geliştirilmesi, sektörün GSYİH’ye katkısının artırılması ve Suudi vatandaşları için yeni iş imkanlarının doğması amacıyla 2000 yılında kurulan Turizm Yüksek Komisyonu, çeşitli çalışmalar yürütmektedir. 11 Eylül sonrasında Avrupa ve Amerika yerine Körfez ülkelerinde tatil yapma eğiliminde olan Suudi turistlerin ise, bu amaçla yaklaşık 4 Milyar Dolar harcadıkları tahmin edilmektedir. DIŞ TİCARET Mal Ticareti Dünyanın en büyük petrol ihracatçısı konumunda olan Suudi Arabistan, istatistik bilgilerinin tutulduğu 1967 yılından beri dış ticaret fazlası veren ender ülkelerden birisidir. İhracatında en fazla rol oynayan ürün petrol olup, ülke OPEC içerisinde de fiyat belirleyici konumundadır. Suudi Arabistan’ın petrol ihracatı; ekipman, malzeme ve tüketim malı ithalatını karşılamaya her zaman yetmiştir. İhraç gelirlerinden arta kalan gelirin değerinin ise, petrol üretimi ve petrol fiyatları ile paralel bir değişim gösterdiği gözlenmektedir. Dış ticaret dengesinde son yıllarda verilen en düşük fazla (8,8 Milyar Dolar), Asya krizi sonrasında uluslararası petrol fiyatlarında yaşanan dalgalanmanın neticesinde 1998 yılına aittir. Son beş yıl içinde petrol piyasasında yeniden başlayan canlanmanın da etkisiyle 2005 yılında dış ticaret fazlası 121 Milyar Dolar’a ulaşmış olup, bu rakamın 2006 yılında benzer seviyelerde seyrettiği görülmektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 18 Suudi Arabistan’ın Dış Ticareti (1000 Dolar) 2002 Toplam İhracat Toplam İthalat Dış Ticaret Dengesi 2003 2004 2005 2006 72 453 749 93 243 786 125 997 727 180 737 249 173 659 524 32 333 209 36 916 031 44 744 965 59 510 776 54 620 169 40 120 540 56 327 755 81 252 762 121 226 473 119 039 355 Kaynak: ITC calculations based on COMTRADE statistics 2006 yılında Suudi Arabistan’ın 173,6 Milyar Dolar olan toplam ihracatının %87’sinin petrol ihracatından oluştuğu; petrol dışı ürünler arasında ise petrokimyasalların ve plastiklerin ağırlıkta olduğu gözlenmektedir. Toplam ihracatın yarısından fazlası Güney, Doğu ve Güneydoğu Asya’ya yapılmış olup; Japonya’nın toplam ihracat içindeki payı 2006 yılında %17,6 olarak gerçekleşmiştir. Petrol dışı ürünler ise Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerine, Asya’ya, diğer Arap ülkelerine ve Batı Avrupa’ya ihraç edilmektedir. Petrolden elde edilen yüksek kazanç, iş çevrelerinin piyasaya duyduğu güven ve küresel ekonomideki yatırım eğilimi sayesinde ithalat da artmaktadır. Suudi Arabistan’ın ithal ettiği başlıca ürünler arasında ise metaller ve ekipmanları, gıda maddeleri, kimyasallar ve madencilik ürünleri yer almaktadır. Suudi Arabistan’ın Başlıca İhraç ve İthal Ürünleri, 2006 İhracat (fob) Ham petrol ve rafine ürünler Petrokimyasallar ve plastikler İnşaat malzemeleri Diğer ürünler (reeksport dahil) Tarım, hayvancılık ve gıda ürünleri Milyar SAR 709,3 41,6 7,5 23,4 4,9 Milyar SAR 64,2 30,9 32,1 İthalat (cif) Metaller ve ekipmanlar Gıda ürünleri Kimyasal ürünler ve madencilik ürünleri Tekstil ve giyim Mücevherat ve ahşap ürünler 10,1 4,2 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Suudi Arabistan'ın İhraç Ettiği Başlıca Ürünler, 2006 HS No Ürün Adı Toplam Tüm Ürünler 2709 Ham Petrol (Petrol Yağları ve Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar) 2710 Petrol Yağları ve Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar 2711 Petrol Gazları ve Diğer Gazlı Yıllık 2006 Değeri Büyüme 2002­ (1000 $) 2006, % Dünya Yıllık İhracatı Büyüme ndaki 2005­ Sırala 2006, % ması 18 18 19 1 173 659 524 139 129 947 31 32 12 057 063 34 4 11 5 257 462 28 9 9
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 19 2905 3901 2909 2902 3902 3102 8411 2901 2707 7112 2503 7602 2917 7404 8703 9999 3907 2903 4818 3206 8704 Hidrokarbonlar Asiklik Alkoller vb. Halojenlenmiş, Sülfolanmış, Nitrolanmış/Nitrozalanmış Türevleri Etilen Polimerleri (İlk Şekillerde) Eterler, Eter­Alkoller, Eter Fenoller, Fenoller, Peroksitler vb. Türevleri Siklik Hidrokarbonlar Propilen ve Diğer Olefinlerin Polimerleri (İlk Şekillerde) Azotlu Mineral/Kimyasal Gübreler Turbojetler, Turbo­Propeller, Diğer Gaz Türbinleri Asiklik Hidrokarbonlar Yüksek Sıcaklıkta Taşkömürü Katranının Damıtılmasından Elde Yağlar ve Diğer Ürünler Kıymetli Metallerin,Kaplamalarının Artık ve Döküntüleri Her Nevi Kükürt (Süblime, Presipite ve Kolloidal Kükürt Hariç) Aluminyum Döküntü ve Hurdaları Polikarboksilik Asitler, Anhidritleri, Halojenürleri ve Türevleri Bakır Hurda ve Döküntüler Otomobil, Steyşın Vagonlar, Yarış Arabaları Başka Yerde Tanımlanmayan Ürünler Poliasetaller, Diğer Polieterler, Epoksit­Alkid Reçineler vb (İlk Şekilde) Hidrokarbonların Halojelenmiş Türevleri Tuvalet Kağıtları, Kağıt Havlu, Mendil, Kumaş, Masa Örtüsü vb Diğer Boyayıcı Maddeler Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar 3 723 237 29 8 1 3 368 157 34 11 4 1 315 209 23 ­4 2 1 031 770 634 455 26 34 22 18 8 11 497 827 25 2 7 315 380 ­1 77 22 199 220 197 400 14 52 ­22 38 19 16 177 970 60 2623 13 172 498 35 ­4 2 129 986 36 59 14 128 273 15 ­28 17 107 783 101 088 35 353 ­66 32 50 99 901 4 ­49 58 93 753 25 11 31 85 963 7 ­22 16 78 746 6 40 29 74 538 72 896 25 33 130 22 38 Kaynak: ITC calculations based on COMTRADE statistics
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 20 Suudi Arabistan'ın İthal Ettiği Başlıca Ürünler, 2006 HS No Ürün Adı Toplam Tüm Ürünler 8703 Otomobil, Steyşın Vagonlar, Yarış Arabaları 8411 Turbojetler, Turbo­Propeller, Diğer Gaz Türbinleri 8525 Radyo/Televizyon Yayını için Verici Cihazlar; Televizyon, Dijital, Görüntü Kaydediciler 3004 Tedavide/Korunmada Kullanılmak Üzere Hazırlanan İlaçlar (Dozlandırılmış) 7304 Demir/Çelikten (Dökme Hariç) Dikişsiz Tüp, Boru, İçi Boş Profil 8704 Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar 9999 Başka Yerde Tanımlanmayan Ürünler 8431 Ağır İş Makine ve Cihazlarının Aksamı, Parçaları 1003 Arpa 7208 Demir/Çelik Sıcak Hadde Yassı Mamulleri­Genişlik 600 mm’den Fazla 8419 Isı Değişikliği Yöntemi ile Maddeleri İşlemek için Cihazlar 8802 Diğer Hava Taşıtları, Uzay Araçları 8471 Otomatik Bilgi İşlem Makineleri, Üniteleri 8481 Muslukçu, Borucu Eşyası­ Basınç Düşürücü, Termostatik Valf Dahil 4011 Kauçuktan Yeni Dış Lastikler 8414 Hava­Vakum Pompası, Hava/Gaz Kompresörü, Vantilatör, Aspiratör 8517 Telli Telefon­Telgraf için Elektrikli Cihazlar 8708 Kara Taşıtları için Aksam, 54 620 169 6 544 476 15 19 Dünya İthalatı ndaki Sırala ması 20 40 8 16 1 442 601 26 4 11 1 417 634 25 24 30 1 263 062 12 13 29 1 004 608 48 180 6 993 365 4 2 15 982 455 10 ­21 34 859 597 29 54 13 796 002 782 140 7 62 ­2 30 1 16 688 062 37 161 10 679 410 19 75 26 679 134 21 54 40 574 249 14 45 24 540 049 538 135 11 12 ­10 30 18 25 522 620 8 25 30 479 239 11 3 44
Yıllık 2006 Değeri Büyüme 2002­ (1000 $) 2006, % © İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 Yıllık Büyüme 2005­ 2006, % 21 2710 0207 8429 8413 8415 9403 Parçaları Petrol Yağları ve Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar Kümes Hayvanlarının Etleri ve Yenilen Sakatatı Dozerler, Greyder, Skreyper, Ekskavatör, Küreyici, Yükleyici vb. Sıvılar için Pompalar, Sıvı Elevatörleri Klima Cihazları­Vantilatörlü, Isı, Nem Değiştirme Tertibatlı Diğer Mobilyalar vb. Aksam, Parçaları 476 999 34 72 88 459 924 12 ­16 10 447 490 20 32 19 439 969 16 42 23 414 780 12 3 15 389 747 8 19 25 Kaynak: ITC calculations based on COMTRADE statistics ABD, Suudi Arabistan'ın en önemli tedarikçisi konumundadır. Nitekim Suudi Arabistan’ın gerçekleştirdiği mal ithalatının %12’si ABD’den yapılmaktadır. Almanya, Çin ve Japonya’dan yapılan ithalatın değeri her biri için yaklaşık %8 iken; Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Güney Kore ve Hindistan her biri yaklaşık %4’lük oranla bu üç ülkenin ardında yer almaktadır. Çin’den gerçekleştirilen ithalatın son yıllarda hızla arttığı ve 2006 yılında ilk defa Japonya’nın önüne geçtiği de diğer bir çarpıcı noktadır. Avrupa ülkeleri toplamda Suudi Arabistan’ın ithalatının üçte birini oluşturmaktadır. Suudi Arabistan’ın Başlıca Ticaret Ortakları, 2006 (% Toplam) 2002 2003 2004 2005 2006 İhracat (fob) Japonya ABD Güney Kore Çin İthalat (cif) ABD Almanya Çin Japonya 16,0 15,3 14,9 16,5 17,6 19,1 20,5 18,2 16,8 15,8 10,4 9,7 9,5 9,3 9,6 4,7 5,5 6,1 7,1 7,2 10,8 7,4 3,8 8,5 9,3 15,3 14,8 12,2 7,2 8,1 8,2 8,5 4,4 6,6 7,4 7,9 7,6 9,8 9,0 7,2 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007. Suudi Arabistan’ın Bölgeler İtibarıyla İhracatı (Milyon Dolar) Ülke Grubu 2003 Körfez İşbirliği Konseyi 6 207 Diğer Arap Birliği Üyeleri 3 961 Arap Olmayan Müslüman Ülkeler 4 865 Müslüman Olmayan Asya Ülkeleri 41 637 Müslüman Olmayan Afrika Ülkeleri 2 583 Okyanusya Ülkeleri 438 2004 8 193 6 476 6 606 56 320 3 246 412 2005 Artış % 12 057 6,7 9 448 5,2 8 600 4,8 87 179 48,3 4 224 2,3 480 0,3
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 22 Kuzey Amerika Ülkeleri Güney Amerika Ülkeleri Batı Avrupa Ülkeleri Doğu Avrupa Ülkeleri Diğer Ülkeler Genel Toplam 18 020 22 607 29 221 1 377 1 463 1 882 14 014 20 624 27 441 9 30 45 9 21 5 93 120 125 998 180 572 16,2 1,0 15,2 0,0 0,0 100,0 Kaynak: T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği, Suudi Arabistan Raporu, Temmuz 2007. Suudi Arabistan’ın Bölgeler İtibarıyla İthalatı (Milyar Dolar) Ülke Grubu 2003 2004 2005 Artış % Bati Avrupa Ülkeleri 12,9 14,4 19,7 33,2 Müslüman Olmayan Asya Ülkeleri 9,6 11,7 16,0 26,9 Kuzey Amerika Ülkeleri 5,9 7,3 9,3 15,7 Arap Olmayan Müslüman Ülkeler 1,7 2,2 2,9 4,9 Okyanusya Ülkeleri 1,1 1,5 2,0 3,4 Körfez İşbirliği Örgütü Ülkeleri (GCC) 1,6 2,2 2,7 4,5 Güney Amerika Ülkeleri 1,1 1,4 2,2 3,7 Diğer Arap Birliği Ülkeleri (GCC Hariç) 1,3 1,6 2,2 3,7 Doğu Avrupa Ülkeleri 0,9 1,3 1,7 2,9 Müslüman Olmayan Afrika Ülkeleri 0,2 0,5 0,5 0,8 Diğer Ülkeler 0,5 0,6 0,2 0,3 Genel Toplam 36,8 44,7 59,4 100,0 Kaynak: T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği, Suudi Arabistan Raporu, Temmuz 2007. TÜRKİYE İLE TİCARET Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler, petrol fiyatlarının artmaya başladığı 1973 yılından itibaren müteahhitlik hizmetleri ve işçi gönderilmesi şeklinde başlamış ve 1985 yılında zirveye ulaşmıştır. Halihazırda Suudi Arabistan’da kendi ismiyle faaliyet gösteren 10 tane Türk müteahhitlik firması ve başkalarının adına küçük çapta inşaat işleri yapan çok sayıda Türk vatandaşı bulunmaktadır. Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki ticaret verileri incelendiğinde, dış ticaret hacminde yıllar itibarıyla oldukça hızlı bir gelişme olduğu söylenebilmektedir. Türkiye 1989 yılında Suudi Arabistan'a yönelik olarak ihracat fazlası verirken, ihracat 1989 yılından bu yana ithalata paralel biçimde gelişememiştir. 2007 yılında iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi 3,9 Milyar Dolar’a ulaşmış; Türkiye’nin bu ülkeye ihracatı bir önceki yıla oranla %51,2 gibi büyük bir artışla 1,5 Milyar Dolar’a yükselmiş, ithalattaki artış ise bu ülkeye yönelik dış ticaret açığımızın azaltılması lehine %8,3 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye ile Suudi Arabistan Arasındaki Ticari İlişkiler (Dolar) Yıl 1989 1990 1991 İhracat ($) 364 033 461 338 425 270 484 499 174 İthalat ($) Dış Ticaret Dengesi ($) 211 975 474 723 627 834 1 828 934 098 152 057 987 ­385 202 564 ­1 344 434 924 Dış Ticaret Hacmi ($) 576 008 935 1 062 053 104 2 313 433 272
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 23 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 487 026 317 652 374 399 609 395 308 470 017 964 430 643 592 534 997 316 473 868 020 367 184 441 386 553 767 500 641 937 554 643 134 741 474 765 768 518 623 962 155 990 1 664 990 632 1 499 745 548 1 228 811 967 1 382 989 583 1 707 636 098 1 017 639 785 669 949 532 579 161 212 961 682 275 729 644 638 793 789 565 969 127 311 1 231 507 235 1 888 783 886 ­1 177 964 315 ­847 371 149 ­619 416 659 ­912 971 619 ­1 276 992 506 ­482 642 469 ­196 081 512 ­211 976 771 ­575 128 508 ­229 002 701 ­239 146 431 ­227 652 546 ­462 988 612 ­926 627 896 2 152 016 949 2 152 119 947 1 838 207 275 1 853 007 547 2 138 279 690 1 552 637 101 1 143 817 552 946 345 653 1 348 236 042 1 230 286 575 1 348 432 699 1 710 602 076 2 000 025 858 2 850 939 876 2006 2007 983 226 757 1 486 917 761 2 252 139 210 2 439 988 154 ­1 268 912 453 ­953 070 393 3 235 365 967 3 926 905 915 2007* 2008* 426 582 136 537 024 209 608 974 835 1 097 553 124 ­182 392 699 ­560 528 915 1 035 556 971 1 634 577 333 * Ocak­Nisan Dönemi Kaynak: DTM İstatistikleri İhracat Aşağıdaki tabloda da görüleceği üzere; petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağların ihracatının, Türkiye’nin Suudi Arabistan’a gerçekleştirdiği toplam ihracat içindeki payı 2006 yılında %4,4 iken 2007 yılında %12,9’a yükselmiştir. Demir/alaşımsız çelikten yarı mamul ihracatında da 2007 yılında bir önceki yıla kıyasla %17 oranında artış yaşanmış; ancak bu ürün grubunun toplam ihracattan aldığı pay 2007 yılında %13,6’dan %10,5’e gerilemiştir. Elektrik transformatörleri ihracatı ise bir önceki yıla kıyasla yaklaşık 2 kat artmış; toplam ihracattan aldığı %7,5 payla 2007 yılında Türkiye’nin Suudi Arabistan’a en çok ihraç ettiği üçüncü ürün olmuştur. Türkiye’nin Suudi Arabistan’a İhraç Ettiği Başlıca Ürünler (Dolar) HS No Toplam 2710 Petrol Yağları ve Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar 7207 Demir/Alaşımsız Çelikten Yarı Mamuller 8504 Elektrik Transformatörleri, Statik Konvertisörler, Endüktörler 5703 Tüfte Edilmiş Halılar, Tüfte Edilmiş (Yer Kaplamaları) 8544 İzole Edilmiş Tel, Kablo; Diğer İzole Edilmiş Elektrik İletkenleri; Fiber Optik Kablolar 7308 Demir/Çelikten İnşaat ve Aksamı 2005 2006 962 155 990 983 226 757 34 565 930 43 215 653 2007 1 486 917 761 191 782 680 119 763 106 133 570 142 156 348 865 26 431 532 37 924 391 111 267 150 51 551 278 56 053 448 71 416 885 3 731 956 56 597 658 63 330 063 25 190 983 16 866 562 38 479 205
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 24 7216 0805 1003 1905 8702 8536 4011 5702 6802 5705 0406 6204 9403 6402 8708 8516 1806 5801 0713 8537 5402 8703 2002 6305 8710 6206 8455 0809 0806 Demir/Alaşımsız Çelikten Profil Turunçgiller (Taze/Kurutulmuş) Arpa Ekmek, Pasta, Kek, Bısküvi vs. ile Boş İlaç Kapsülü Mühür Güllacı vs. Toplu Halde Yolcu Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar Gerilimi 1000 Voltu Geçmeyen Elektrik Devresi Teçhizatı Kauçuktan Yeni Dış Lastikler Dokunmuş Halılar, Yer Kaplamaları (Kilim, Sumak, Karaman vb) Yontulmaya, İnşaata Elverişli İşlenmiş Taşlar (Kayagan Hariç) Diğer Halı ve Yer Kaplamaları (Dokumaya Elverişli Diğer Maddelerden) Peynir ve Lor Kadın/Kız Çocuk İçin Takım, Takım Elbise, Ceket vs. Diğer Mobilyalar vb. Aksam, Parçaları Ayakkabı; Dış Tabanı, Yüzü Kauçuk ve Plastik Diğer Kara Taşıtları İçin Aksam, Parçaları Elektrikli Su Isıtıcıları, Elektrotermik Cihazlar (Şofbenler) Çikolata ve Kakao İçeren Diğer Gıda Müstahzarları Kadife, Pelüs ve Halkalı (Tırtıl Mensucat) Kuru Baklagiller (Kabuksuz) (Taneleri İkiye Ayrılmış) Elektrik Kontrol, Dağıtım Tabloları, Mücehhez Tablolar Sentetik Lif İpliği (Dikiş İpliği Hariç) (Toptan) Otomobil, Steyşın Vagonlar, Yarış Arabaları Domates (Sirke/Asetik Asitten Başka Usüllerle Hazırlanmış) Esya Ambalajında Kullanılan Torba ve Çuval Tanklar ve Diğer Zırhlı Savaş Taşıtları (Motorlu) Kadın/Kız Çocuk İçin Gömlek, Bluz, vs. Metalleri Haddeleme Makineleri, Bunların Silindirleri Kayısı, Kiraz, Şeftali, Erik ve Çakal Eriği (Taze) Üzümler (Taze/Kurutulmuş) 12 851 575 32 479 141 7 008 750 17 581 044 15 948 196 40 861 514 23 438 835 20 653 373 36 479 954 34 991 820 33 646 009 33 022 955 50 947 554 1 076 100 30 583 811 2 184 958 3 558 598 24 763 800 26 118 242 24 190 232 20 307 599 16 741 721 24 182 786 21 094 708 21 712 464 16 919 322 20 578 472 4 619 101 17 100 322 20 571 162 15 109 609 11 410 494 16 762 526 14 053 231 19 355 261 16 088 570 6 796 299 11 178 763 15 754 642 12 460 974 12 754 500 13 671 963 5 366 447 7 579 961 4 706 104 6 373 450 11 127 291 10 609 103 4 355 174 7 297 304 10 480 266 12 286 884 8 682 273 10 182 696 8 961 514 16 972 028 9 733 240 4 553 405 4 053 273 9 449 688 9 369 383 13 308 356 9 391 604 53 513 882 6 605 375 9 362 460 11 392 563 8 104 056 8 599 413 4 891 911 5 256 385 8 223 116 4 059 534 6 616 651 7 784 264 6 221 961 6 166 470 7 555 895 4 371 768 7 115 911 7 190 420 9 772 759 6 452 626 6 997 945 5 440 105 3 661 552 6 907 089
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 25 7408 8462 Bakır Teller Metalleri Dövme, İşleme, Kesme, Sataflama Presleri, Makineleri 8437 Tohumları Temizleme, Ayırma, Öğütme, İşleme Makine ve Cihazları 8431 Ağır İş Makine ve Cihazlarının Aksamı, Parçaları 7214 Demir/Çelik Çubuklar (Sıcak Haddeli, Dövülmüş, Burulmuş, Çekilmiş) 7326 Demir/Çelikten Diğer Eşya 0702 Domates (Taze/Soğutulmuş) 8474 Toprak, Taş, Metal Cevheri vb. Ayıklama, Eleme vb. İçin Makineler 8502 Elektrojen Grupları, Rotatif Elektrik Konvertisörleri 9401 Oturmaya Mahsus Mobilyalar, Aksam­Parçaları 1509 Zeytinyağı ve Fraksiyonları (Kimyasal Olarak Değiştirilmemiş) Kaynak: DTM İstatistikleri 2 446 689 3 642 935 8 446 828 4 090 357 6 581 787 6 283 752 13 417 319 451 042 6 028 402 4 218 799 4 945 558 5 984 052 4 882 336 688 299 5 893 644 7 114 092 5 831 093 6 162 981 4 868 747 4 862 285 2 905 098 5 784 436 5 745 654 5 670 842 1 202 532 5 242 299 5 444 838 6 018 766 4 667 197 5 443 871 4 184 501 6 486 563 5 006 364 İthalat Türkiye’nin Suudi Arabistan’dan gerçekleştirdiği ithalatın %69,8’i ham petrolden oluşmakta olup; ham petrol ithalatı 2007 yılında 2006 yılına kıyasla %4,6 artmıştır. Etilen polimerleri ithalatının 2007 yılı toplam ithalatı içindeki payının %9,8; propilen ve diğer olefinlerin polimerleri ithalatının payının %7,2; petrol gazları ve diğer gazlı hidrokarbonların ve asiklik alkollerin toplam ithalattaki paylarının ise eşit ve %2,9 olduğu görülmektedir. Türkiye’nin Suudi Arabistan’dan İthal Ettiği Başlıca Ürünler (Dolar) 2005 2006 2007 HS No Toplam 1 888 783 886 2 252 139 210 2 439 988 154 2709 Ham Petrol (Petrol Yağları ve 1 301 588 174 1 629 108 561 1 704 286 437 Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar) 3901 Etilen Polimerleri (İlk Şekillerde) 157 767 368 187 684 055 239 210 867 3902 Propilen ve Diğer Olefinlerin 60 474 357 105 229 404 175 587 361 Polimerleri (İlk Şekillerde) 2711 Petrol Gazları ve Diğer Gazlı 154 007 634 94 902 782 71 991 018 Hidrokarbonlar 2905 Asiklik Alkoller vb. Halojenlenmiş, 57 831 990 54 469 119 71 151 500 Sülfolanmış, Nitrolanmış/Nitrozalanmış Türevleri 2917 Polikarboksilik Asitler, Anhidritleri, 14 728 127 12 651 619 33 837 780 Halojenürleri ve Türevleri 5603 Dokunmamış Mensucat (Emdirilmiş) 5 384 721 5 408 114 17 379 190 3904 Vinil Klorür/Halojenli Diğer Olefin 3 948 279 14 606 818 16 419 368 Polimerleri (İlk Şekilde) 3907 Poliasetaller, Diğer Polieterler, 7 458 778 14 416 984 16 027 422
Epoksit­Alkid Reçineler vb (İlk © İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 26 Şekilde) 3206 Diğer Boyayıcı Maddeler 2901 Asiklik Hidrokarbonlar 4810 Bir/İki Yüzü Kaolin, İnorganik Madde Sıvanmış Kâğıtlar 3817 Karışım Halinde Alkalibenzenler, Alkalinaftalenler 8309 Adi Metalden Tıpa, Kapak, Kapsül, Mühür Kurşunları vb. 3903 Stiren Polimerleri (İlk Şekillerde) 5503 Sentetik Devamsız Lifler (İşlem Görmemiş) 2933 Sadece Azotlu Heterosiklik Bileşikler 5703 Tüfte Edilmiş Halılar, Tüfte Edilmiş (Yer Kaplamaları) 3921 Plastikten Diğer Levhalar, Yaprak, Pelikül, Varak ve Lamlar 4805 Diğer Sıvanmamış Kâğıt/Kartonlar (Rulo veya Tabaka) 0804 Hurma, İncir, Avokado ve Guava Armudu, Mango, Mangost (Taze/Kurutulmuş) 3920 Plastikten Diğer Levha, Yaprak, Pelikül ve Lamlar 2909 Eterler, Eter­Alkoller, Eter Fenoller, Fenoller, Peroksitler vb. Türevleri 7612 Alüminyum Fıçı, Varil, Bidon, Kutu vb. Kaplar­Hacmi<300 lt 2620 Metalleri/Metal Bileşiklerini İçeren Küller ve Kalıntılar 5505 Sentetik­Suni Lif Döküntüleri 6806 Mineral Yünler, Genleştirilmiş Soyutlayıcılar, Karışımları 3506 Diğer Müstahzar Tutkallar, Yapıştırıcılar 2710 Petrol Yağları ve Bitümenli Minerallerden Elde Edilen Yağlar 5407 Sentetik İplik, Monofil, Şeritlerle Dokumalar 4106 Diğer Hayvanların Dabaklanmış Derileri 7801 İşlenmemiş Kurşun 4105 Koyun ve Kuzuların Dabaklanmış Derileri 4302 Dabaklanmış, Aprelenmiş Kürkler 3906 Akrilik Polimerleri (İlk Şekilde) 7308 Demir/Çelikten İnşaat ve Aksamı 5903 Plastik Emdirilmiş, Sıvanmış, Kaplanmış Mensucat Kaynak: DTM İstatistikleri
13 948 443 39 163 578 1 897 16 744 537 0 4 320 249 14 431 955 13 568 404 11 505 531 0 350 212 7 029 425 2 146 208 858 573 4 863 270 0 12 596 232 8 619 964 7 989 894 4 479 488 4 330 566 1 652 925 1 548 142 4 594 821 2 316 461 3 361 414 2 727 800 612 139 1 545 926 2 512 904 513 997 304 202 1 662 516 420 239 419 601 1 588 207 1 441 819 2 129 126 1 493 002 1 891 414 1 434 644 1 366 152 0 0 1 313 270 0 298 466 1 114 041 646 247 49 813 913 514 131 332 1 085 734 1 023 645 0 4 560 959 299 17 137 555 67 004 875 949 966 179 298 87 181 775 331 0 201 381 715 818 518 768 74 865 2 768 882 563 219 690 646 685 728 0 12 731 0 22 134 689 81 315 351 809 0 667 990 594 439 538 945 509 616 © İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 27 Türkiye ve Suudi Arabistan Arasında İm zalanan Anlaşmalar İki ülke arasında, 1 Mayıs 1974 tarihinde Riyad’da imzalanan Ticaret Anlaşması ile Ekonomik ve Teknik İşbirliği Anlaşması mevcuttur. Ayrıca, Karma Ekonomik Komisyon toplantıları dönüşümlü olarak her iki ülkede düzenlenmekte olup, 8. Dönem Toplantısı 18­ 19 Mayıs 2004 tarihlerinde Cidde’de gerçekleştirilmiştir. Türkiye ile Suudi Arabistan arasında 1 Mayıs 1974’te Ekonomik ve Teknik İşbirliği Anlaşması, 19 Mart 1986’da Deniz Taşımacılığı İşletmeciliğinin Koordine Edilmesi ve Düzenlenmesi Anlaşması ve aynı tarihte Karayolu Ulaşımının Koordinasyonu ve Düzenlenmesi Anlaşması ve 11 Ocak 1989 Hava Taşımacılık Teşebbüslerinin Faaliyetleri Dolayısıyla Alınan Vergilerde Muafiyet Anlaşması yapılmıştır. İhracatımızın arttığı yıllarda müteahhitlik faaliyetlerimizde de paralel bir artış görülmüş ve Suudi Arabistan’daki işçilerimizin sayısı 1985 yılında 250 000 seviyelerine yükselmiştir. Bu sayı şu sıralarda 130 000 civarındadır. Petrol gelirlerindeki artışa paralel olarak Suudi Arabistan’ın yatırım imkanlarındaki artışın Türk müteahhitlik firmalarının faaliyetlerinde de bir artışa sebep olacağı yönünde belirtiler vardır. Ancak, firmalarımız daha ucuz olan yabancı işçileri çalıştırmayı tercih ettiklerinden bu faaliyetlerin ülkemize katkısı sınırlı kalmaktadır. 1980 yılında petrol fiyatlarının fevkalade yüksek bir seviyeye ulaşmasına kadar Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatı yok denecek kadar azdır. İhracatımızın fevkalade küçük olduğu bu dönemde bile Suudi Arabistan’dan ithalatımız küçümsenmeyecek seviyededir. İhracatımızdaki payı dikkate alındığında, Suudi Arabistan’a ihracatımızın zirveye çıktığı yıl 1985’tir ve bu dönemde ilk defa ticaret dengesi Türkiye lehine neticelenmiştir. Petrol fiyatlarının tekrar tırmanışa geçtiği son birkaç yıldır ihracatımızda yeniden bir canlanma olmuşsa da bu canlanma 1980 yılındaki hızlı artışın gerisinde kalmıştır. Suudi Arabistan'ın ithalatı büyük ölçüde özel firmalarca ve rekabetçi bir ortamda yapıldığından Türkiye’den Suudi Arabistan’a yapılan üst seviyedeki ziyaretler bile ticari ilişkileri kayda değer derecede etkileyecek güce sahip değildir. Suudi Arabistan’ın İsrail dışında hiç bir ülke ile ticari ilişkilerini etkileyecek derecede kötü ilişkileri yoktur. Türkiye ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin daha da iyileşmesinin bu ülkelerin ticaretleri üzerinde ancak marjinal bir tesir yapması söz konusu olabilir. SUUDİ ARABİSTAN PAZARI İLE İLGİLİ BİLGİLER Ticaret Düzenlemeleri Suudi Arabistan’ın ticaret düzenlemelerini şekillendiren başlıca hususlar; düşük gümrük vergisi oranları, Körfez İşbirliği Konseyi’ne (GCC) üye ülkeler arasında 2003 yılında kurulan gümrük birliği ve 2005 yılında Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üye olunmasıdır. GCC dışındaki ülkelerden ithal edilen mallara uygulanan genel ithalat vergisi oranı %5 olup; sigara, tütün ve çok sayıda gıda ürününe ise daha yüksek oranda gümrük vergisi uygulanmaktadır. Tarım ürünlerine uygulanan gümrük vergisi oranları mevsime göre ayarlanabilmektedir. Boru imalatı gibi gelişmemiş sektörler ise %20’lik bir gümrük duvarı ile geçici olarak korunmaktadır. Birtakım temel maddeler ise gümrüksüz olarak ithal edilmektedir. DTÖ’ye verilen taahütler gereği malın piyasaya girişi öncesinde istenen onay gerekliliği ve yerel acenta kullanımı zorunluluğu kaldırılmıştır. Ürünün belgelendirilmesine ilişkin gümrük prosedürleri, gerekli standartlar ve etiketleme ilgili işlemler uluslararası uygulamalardan farklı olabilmektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 28 Silah, alkol, uyşturucu, domuz, pornografik materyaller, içki imalat teçhizatları ve bazı heykellerin ülkeye ithalatı yasak olup; kitapların, dergilerin, filmlerin, kasetlerin, dini malzemelerin, patlayıcıların, çeşitli kimyasalların ve eczacılık ürünlerinin, parfümlerin ve alkol içeren bazı ürünlerin, kablosuz gereçlerin, atların, doğal asfaltın ve arkeolojik parçaların ithalatı kontrole tabidir. Petrol, doğal gaz, petrol ürünleri, buğday, Arap atları, canlı hayvanlar, antikalar ve subsidize ürünlerin ithalatı da yine kontrol edilmektedir. GCC üyesi ülkeler, 2006 yılı sonunda gerçekleştirmeyi hedefledikleri ortak pazarın kurulmasına ilişkin çalışmaları sürdürmekte olup; ilerleyen yıllarda Avrupa Birliği, Çin, Hindistan, Pakistan, Türkiye, Japonya, Singapur, Güney Kore ve Avustralya ile de serbest ticaret anlaşmaları imzalanması ile ilgili müzakerelere devam etmekte ya da başlamayı öngörmektedir. Ticari Engeller (Sektörel) Alkollü ve uyuşturucu maddeler, silah ve İslam Dini’ne göre yenmesi şüpheli maddeler gibi Suudi Arabistan’a ithalatı yasak mallar dışında, ithalatın kotalarla sınırlanması veya ithalatı tamamen önlemeye yönelik ağır gümrük vergileri söz konusu değildir. Türkiye’den et ithalinin yasaklanması Suudi et sektörünü korumaya veya Türkiye’yi cezalandırmaya matuf olmayıp muhtemelen gereksiz bir temkinliliğin sonucudur. Böyle uygulamalar da yaygın değildir. Suudi Arabistan piyasası yabancı mallara fevkalade açık bir pazardır. Gümrük Vergileri Suudi Arabistan sanayinin daha ziyade başka vasıtalarla takviye edilmesi ve kamu harcamalarını karşılamak bakımından ihtiyaç içinde olunmaması sebebiyle gümrük vergileri düşüktür. İşlenmemiş gıda maddelerinde ve ilaçlarda gümrük vergisi genellikle yoktur. Buğdayda ve kümes hayvanı etinde %20, buğday ununda %25, çizme türü ayakkabılarda, demir­çelik ürünlerinde, freonlu klimalarda, bazı buzdolaplarında %12, metal mobilya, ahşap yatak odası mobilyasında %15, ahşap yemek odası mobilyasında %8 gümrük vergisi vardır. Bunun dışında gümrük vergileri genellikle %5’tir. KDV ve Diğer Vergiler Suudi Arabistan kamu harcamalarına kaynak bulmak için halkından vergi almak zorunda olan bir ülke değildir. Alınan vergiler İslami esasların gereği olarak ve belki bazen diğer ülkelere öykünüldüğü için alınmaktadır. KDV ve başka bazı tüketim vergileri yoktur. Ticari Tanımlama Uygulamaları Etiketleme Etiketleme uygulaması gelişmiş ülkelerdeki asgari etiketleme kurallarından fazla değildir. Bazen kurallara uyulmadan da ülkeye mal girebilirken bazen de taviz verilmemektedir. Markalama Makinalarda ve sert maddeden yapılmış mutfak eşyalarında üretici ülke isminin mal üzerine kazılması; kumaşlarda ise ülke isminin malın son uç kısmına kaşelenmesi gerekmektedir. Bu kuralı yerine getirmeyenlere sıkça göz yumulmakla birlikte bazen de uymamanın bedeli ağır olmaktadır.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 29 Paket ve Ambalajlama Paketleme ve ambalajlama uygulaması, gelişmiş ülkelerdeki asgari kurallardan fazla değildir. Ticarette Uygulanan Standartlar Uluslararası standartlara uygunluk yanında Avrupa ve ABD standartlarına uygunluk gerekmektedir. Kamu kurumlarının alımlarında dışlayıcı bazı standartlar belirlendiği söylenmektedir. Evlerde ve işyerlerinde hem 110 hem de 220 Voltluk elektrik şebekesi mevcuttur. Suudi Arabistan’a ihracatta firmalarımızın dikkat etmesi gereken bir diğer husus ise, mal sevkiyatı öncesinde temin edilmesi gereken, 66 ürün grubu (gıda, askeri ürünler ve medikal ürünler hariç) için alınması gerekli olan ve ürünlerin Suudi kriterlerine uygunluğu gösteren Uygunluk Belgesi’nin (Conformity Certificate) teminidir. 28.08.2004 tarihi itibarıyla söz konusu kriterlere uygunluğun değerlendirilmesi ile ilgili olarak, SASO (Suudi Arabia Standard Organisation, Suudi Arabistan Standartlar Kuruluşu) tarafından onaylanmış olan TSE (Türk Standartları Enstitüsü) laboratuvarlarına başvurulmaktadır. Aşağıda ilgili birimlerin iletişim bilgileri sunulmaktadır: TSE Gözetim ve Muayene Birimleri İrtibat Bilgileri Gözetim ve Muayene Daire Bşk./ANKARA Gözetim ve Muayene Müd./ANKARA Gözetim ve Muayene Koordinasyon Müd./ANKARA Avrupa Yakası Gözetim ve Muayene Müd./İSTANBUL Anadolu Yakası Gözetim ve Muayene Müd./İSTANBUL KOCAELİ Gözetim ve Muayene Müd. İZMİR Gözetim ve Muayene Müd. MERSİN Gözetim ve Muayene Müd. TEKİRDAĞ (ÇORLU) Gözetim ve Muayene Müd. TSE SUUDİ ARABİSTAN Koordinatörlüğü SASO, PB.343, 11471, Riyadh/Saudi Arabia Temsilci: Abdullah Türkmen E­posta: [email protected] [email protected] Tel: 0312 416 64 95 Faks: 0312 416 62 59 Tel: 0312 416 66 36 Tel: 0312 416 65 05 Tel: 0212 424 22 65 Faks: 0212 424 22 60 Tel: 0216 573 81 36 0216 576 34 56 Faks: 0216 576 85 77 Tel: 0262 653 07 51 Faks: 0262 653 08 35 Tel: 0232 445 23 22 0232 445 12 02 Faks: 0232 445 42 32 Tel: 0324 337 41 72­73 Faks: 0324 337 41 70 Tel: 0282 653 94 64 Faks: 0282 653 81 73 Tel: +966 1 452 00 00/1483 Faks: +966 1 452 01 15 Kaynak: TSE Gıda Maddeleri İthalatında Muhteviyat (ingredients) Sertifikası, İnsan Tüketimine uygunluk Sertifikası, fiyatların ühracatçı ülkedeki pazar fiyatlarıyla aynı olduğuna dair belge,
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 30 Et İthalatında Helal Et Belgesi, kesilen hayvan hakkında bilgi veren ve kesimden önce sağlıklı olduğunu belirten bir veteriner belgesi, Tohum ve Hububat İthalinde Teftiş Belgesi, Fotoseniteri Belgesi, Tohum Analiz Sertifikası, Ağırlık Sertifikası, Yem Katkı Maddeleri İthalinde Serbest Satış Sertifikası, Ürün Tescil Sertifikası, Ürün Güvenlik Verileri Belgesi, Canlı Hayvan İthalinde, Ağırlık Sertifikası, Sağlık Sertifikası, Yol Sertifikası, Üretim Raporu ve Teftiş ve Kabul Deklerasyonu, Meyve ve Sebze İthalinde, Mantar ve Böceksizlik Sertifikası, Elektrikli Aletler İthalinde, SASO Uygunluk Belgesi, Motorlu Vasıtalar İthalinde, SASO Motorlu Taşıtlar Uygunluk Belgesi, İlaç İthalinde, Serbest Satış Belgesi, İhracatçı Ülkede Aynı İsim ve Formülle Satış Yapıldığına dair Belge talep edilmektedir Diğer Hususlar İdari mekanizmanın zayıf olması sebebiyle Suudi Arabistan’da bir anlaşmazlık mahkemelere intikal ettiğinde yabancıların haklarını koruyamadığı ve gümrüklerde eşitsiz muamele yapıldığı yönünde söylentiler eksik olmamaktadır. Serbest Bölgeler Mevzuatı Suudi Arabistan’da serbest bölge uygulaması yoktur. Pazarlama ve Hizmetler Perakende Piyasası Suudi Arabistan ekonomisinin gelir tarafında güçlü bir devlet varlığı bulunmasına rağmen ihtiyaç duyulan malların petrol ürünleri, petrokimya ürünleri, elektrik, su, haberleşme ve hava taşımacılığı hizmetleri dışındaki mal ve hizmetler özel sektörce üretilmekte, ithal edilmekte ve yurt içinde satılmaktadır. Oldukça gelişmiş bir perakende piyasası mevcuttur. Çok sayıda hipermarketler zinciri, dünyaca tanınmış markaların yerel mağazaları, dev alışveriş merkezleri ve çok sayıda küçük dükkandan oluşan bir perakende piyasası mevcuttur. Piyasa oldukça zengin, serbest ve vergisiz olduğundan ve sermaye bolluğu ve yabancı ucuz emek sebebiyle tüketici fiyatları başka ülkelere göre düşük olup fevkalade az tüketilen malları bile piyasada bulmak mümkündür. Dağıtım, Satış Kanalları ve Başlıca Yayın Kuruluşları (Medya) Pazarın büyüklüğüne, sermayenin bolluğuna ve serbestliğine paralel olarak piyasanın gerektirdiği bütün halkalar oluşmuştur. Büyük ithalatçılar ve toptancılar mevcuttur. İki tane resmi televizyon kanalı mevcut olup özel kanallar yoktur. Resmi kanallar fazla popüler olmayıp, halkın başka ülkelerden yapılan yayınları daha ziyade seyrettiği
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 31 söylenmektedir. Çok sayıda gazete mevcut olup bunların sahiplerinin yönetimle uyumlu insanlar olduğu tahmin edilmektedir. Reklam ve tanıtım gibi hizmetler söz konusu olduğunda basın kendine düşeni yapmaktadır. İnşaat, ihaleler ve diğer ekonomik ve ticari konularda basında bazı haberlere rastlanmakla birlikte bu konular yeterince şeffaf değildir. Kritik yorumların yapılmadığı tahmin edilecek bir husustur. Acente ve Distribütörlük Kullanımı Ülkede üretilen malların büyük bir kısmı yabancı markalar olarak üretilmektedir. Piyasanın büyük, sermayenin bol, yabancı emeğin ucuz ve yabancı lisan bilenlerin fazlalığı sebebiyle yabancı ülkelerdeki tanınmış firmaların hemen hepsinin Suudi Arabistan’da distribütörleri bulunmaktadır. Avukatlık ve Danışmanlık Hizmetleri Suudi Arabistan'daki avukatların ya da avukatlık bürolarının barolar şeklinde bir örgütlenmesi yoktur. Suudi firmalarıyla anlaşma imzalama aşamasındaki firmalarımızın dikkat etmesi gereken konu, söz konusu anlaşmaların tamamen Suudi Arabistan yasalarına göre düzenlendiği ve uygulamada doğabilecek görüş ayrılıklarının uluslararası tahkim yerine mahalli mahkemelere sevk edildiğidir. Türkiye'nin Suudi Arabistan Pazarına Giriş İmkanları Suudi Arabistan’a doğrudan yabancı sermaye akışı, hazine bonolorının yabancılara satışı ve borsada yabancı yatırımlar üzerine getirilen yasaklara rağmen son yıllarda artmıştır. Suudi Arabistan borsasında yalnızca GCC üyesi ülke vatandaşlarının ve yabancı ülkelerde yaşayan Suudiler’in faaliyetine izin verilmekte; ancak müşterek fonlar aracılığıyla yabancılar dolaylı yollardan faaliyetlerde bulunabilmektedir. Petrol ihraç gelirleri ve yabancı sermayeye ihtiyaç duyulmaması gibi nedenlerle doğrudan yabancı sermaye girişi, Suudi Arabistan’ın ödemeler dengesinde öteden beri önemli bir rol oynamamıştır. Günümüzde özellikle rafineri, petrokimyasallar ve metal işleme gibi alanlarda şirket birleşmeleri yaşanmakta, bu yolla petrol dışı sektörlerin gelişimini sağlamak amacıyla yabancı firmaların deneyiminden ve bilgilerinden faydalanılmaktadır. Suudi Arabistan’ın 2005 yılında DTÖ’ye üyeliği ile yabancı yatırımlar üzerindeki kısıtlamalar ve vergi dezavantajları da kaldırılmıştır. Ancak bu düzenlemelerin henüz yeni olması, seyahat vizesi elde etmekteki sıkıntılar, kamu ihalelerindeki fark gözetici kurallar ve sahteciliğe ilişkin kanun çıkarılmasının önündeki güçlükler halihazırda sıkıntı yaratan faktörler olarak karşımıza çıkmaktadır. Suudi Arabistan’da yabancıların faaliyet göstermelerinin yasak olduğu iş alanlarından bazıları; petrol ve doğal gaz aranması/üretimi, askeri mühimmatların imalatı ve askeri hizmetler, Mekke ve Medine çevresinde emlakçılık hizmetleri, hac ve umre ziyaretlerine ilişkin turist ve rehberlik hizmetleri, bazı basım ve yayım faaliyetleri, görsel hizmetler ve medya, baız telekomünikasyon hizmetleri, kara yolu taşımacılığı, balıkçılık ve çeşitli medikal hizmetlerdir. Suudi Arabistan’ın Arap ülkelerine uyguladığı birtakım vergi avantajlarından Türkiye’nin yararlanamamasına rağmen, karşılıklı ticarette uygulanan gümrük vergisi oranlarının genel olarak düşük olması nedeniyle Türkiye'nin bir Arap ülkesi olmaması, Türkiye'nin Suudi Arabistan pazarına giriş imkanları bakımından fazla bir engel teşkil etmemektedir.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 32 Suudi Arabistan’da ticaret sektöründe önemli bir role sahip olan Güney Asya ülkeleri vatandaşları, Suudi Arabistan’ın bu ülkeler ile ticaretinde avantaj yaratmaktadır. Bazı ürünlerde ise Türkiye’ye rakip ülkelerden birçoğunun, Suudi Arabistan'a mesafe bakımından Türkiye ile benzer avantajlara sahip olmalarına rağmen daha fakir ülkeler olmaları ve ucuz emek kullanmaları sebebiyle daha avantajlı konumda oldukları görülmektedir. Türk firmalarının ve markalarının gelişmiş ülke firmaları ve markaları kadar tanınmış olmaması Türk firmalarının aleyhine işleyen bir faktör olsa da; Türk mallarının gelişmiş ülke mallarınınkine yakın bir kalitede ancak onlardan daha ucuz olması, az gelişmiş ülkelerin mallarından ise daha kaliteli olması Türkiye lehine avantaj yaratan bir durumdur. EKONOMİK VE SİYASİ ENTEGRASYONLARA ÜYELİK Arap Para Fonu (Arab Monetary Fund, AMF) 1977 yılında, 20 Arap ülkesi tarafından Dubai'de kurulmuştur. Arap ülkelerinin ekonomilerinin gelişmesine yardımcı olmak ve Arap ülkeleri arasındaki ticaretin gelişmesini ve kolaylaşmasını sağlamak amacı ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Ödemeler dengesi açıklarının finansmanı için üyelerine kredi verebilmektedir. Ayrıca Arap parası olan dinarın gelişmesine yönelik çalışmalarla birlikte tek Arap parasının kurulması ve Arap finans piyasalarının geliştirilmesi için de çaba sarf etmektedir. htpp://www.amf.org.ae Körfez İşbirliği Konsey i (Gulf Cooperation Council, GCC) Körfez İşbirliği Konseyi; Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn, Katar, Umman ve BAE tarafından 1981 yılında kurulmuştur. Amaç, dış politikaların ve güvenlik politikalarının birleştirilmesi yoluyla bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasıdır. Konsey’in ikinci önemli amacı ise, ekonomik ve mali politikalar ile para politikalarının koordinasyonunun sağlanmasıdır. Körfez İşbirliği Konseyi’nin kuruluşu, İran­Irak savaşının bölgede yaratmış olduğu tehdit ortamına rastlamaktadır. 1988 yılında bu savaşın son bulması ile GCC aktifliğini yitirmiştir. Üye devletlerin Dışişleri bakanları her üç ayda bir toplanmakta ve bir ülkenin başkanı da yıllık zirveye başkanlık yapmaktadır. 1995 yılında Suudi Arabistan ve Katar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeni ile organizasyon dağılma durumuna gelmiştir. Bölgesel entegre savunma kuvvetlerinin kurulması önerisi uzun zamandır değerlendirilmekte olup, uygulamada herhangi bir ilerleme kaydedilmemiştir. Ekonomik konularda sağlanan entegrasyon da kısıtlıdır. 1993 yılında tarifeler konusunda prensipte anlaşmaya varılmış, ancak tazminat konuları yüzünden görüşmeler başarısızlıkla neticelenmiştir. Eylül 1999’da kurucu altı ülke nihayet gümrük kanunları konusunda anlaşmaya varmış; ancak Mart 2001’de yürürlüğe girmesi öngörülen Gümrük Birliği, iki yıllık bir gecikme ile 2003 yılında uygulanmaya başlanmıştır. 2005 yılında GCC üyesi ülkeler ortak para politikası için bir taslak oluşturmuş ve 2010 yılında taslağı uygulama kararı almıştır. http://www.gcc­sg.org/
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 33 Arap Devletleri Ligi (League of Arap States) Arap Ligi olarak bilinen organizasyon, Arap devletleri arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve tüm Arap ulusunun yararına olan politikaların koordinasyonunu sağlamak amacıyla 1945 yılında kurulmuştur. 1993 yılı itibariyle üye sayısı 22'dir. Birleşmiş Milletler Genel Meclisi’nde gözlemci statüsü taşıyan Lig’in ana merkezi Kahire'dedir. Arap Ligi, yaşanan çok sayıda bölgesel anlaşmazlıkta aracı görevini yürütmüş, ayrıca İsrail'in Arap boykotu sırasında da gözlemci görevinde bulunmuştur. Lig, Irak’ın ulusal barışı sağlama çabalarını desteklemektedir. Bu konuda 2006 yılının ortalarında Arap Ligi’nin Mısır’da bir konferans düzenleme girişimleri olmuş, fakat konferans ileriki bir tarihe ertelenmiştir. Arap Ligi Konseyi’nde oybirliğiyle alınan kararların tüm üyeleri bağladığı, fakat çoğunluk kararlarının sadece o yönde oy kullanan ülkeleri bağladığı bir oylama sistemi yürütüldüğü için Arap Ligi verimsiz olduğu yönünde eleştiriler almaktadır. İsrail­Filistin tarafları arasındaki ihtilaf gibi Arap dünyası içinde yaşanan bölünmeler de, örgütün etkinliğini olumsuz etkilemiştir. 1990’lı yılların ikinci yarısından itibaren ABD ve İngiltere'nin Irak üzerinde izlemiş olduğu politikalar Arap dünyasında fikir ayrılıklarına ve önemli gerginliklere yol açmıştır. http://www.arableagueonline.org Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) 1960 yılında kurulan OPEC, petrol ihraç eden belli başlı ülkelerin çıkarlarını koruyacak şekilde petrol politikalarının koordinasyonunu sağlamak ve petrol fiyatlarını kontrol etmek amacını gütmektedir. Şu andaki üyeleri arasında Cezayir, Endonezya, İran, Irak, Kuveyt, Libya, Nijerya, Katar, Suudi Arabistan, BAE ve Venezüella bulunmaktadır. Ekvator 1992 yılında, Gabon ise 1970 yılında örgütü terk etmiştir. 1970’li yıllarda OPEC, petrol fiyatlarının yapısını üretici ülkeler lehine ve önemli petrol şirketlerinin hesabına değiştirmiştir. 1973­1974 yılları arasında petrol fiyatları dört katına çıkmış ve 1979­1980 yılları arasında ise yaklaşık %25 oranında artmıştır. OPEC üyesi ülkeler, üçte ikisi Orta Doğu’da bulunan dünyanın kesin petrol rezervlerinin %75’ini elinde tutmaktadır. Fakat petrol fiyatlarının yükselmesi ile birlikte son yıllarda alternatif enerji kaynakları yaratma çabaları artarak devam etmekte, bu da sektör için gelecekte büyük tehlike oluşturmaktadır. 1980’li yılların ortalarında petrole olan talebin düşmesi, ham petrol arzının fazlalığı ve OPEC içindeki anlaşmazlıklar fiyat sistemini bozmuş; petrol fiyatları 1973 yılında varil başına 2,5 Dolar iken 1980 yılında varil başına 36 Dolar’a kadar çıkmış, 1986 yılında ise Suudi Arabistan petrol üretimini kısma politikasından vazgeçince tekrar gerileyerek varil başına 8 Dolar’a inmiştir. 1980’lerin sonundan itibaren pazardan OPEC üyesi olmayan ülkelerin de pay almaya başlamasıyla OPEC’in fiyatları kontrol etme gücü azalmıştır. Aralık 1996’da Irak’ın petrol piyasasına geri dönüşü ile birlikte petrol fiyatları hissedilir şekilde dalgalanmıştır. Kasım 1997’de OPEC’in üretimini %10 artırmaya ikna olması ve Asya’daki ekonomik krizin etkileri, fiyatlara %30’luk bir düşüş şeklinde yansımıştır. 1998 yılında petrol fiyatları 1980’lerin sonundaki seviyelere gerileyerek varil başına 9 Dolar olarak gerçekleşmiştir. Sonraki üç yıl boyunca OPEC iç disiplinini yeniden kurmuş ve küresel ekonomideki toparlanma eğilimleri ile birlikte petrol fiyatları yükselerek varil başına 22­28 Dolar’a
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 34 çıkmıştır. 2003 yılında Amerika’nın Irak’ı işgaline tepki olarak fiyatlardaki artış devam etmiş, küresel talep artışı da bu artışı hızlandırmıştır. 2004 ve 2005 yıllarında petrol fiyatları sürekli artmış, Meksika Körfezi’nde yaşanan Katrina Kasırgası’nın ardından Eylül 2005’te rekor seviyeye ulaşmıştır (varil başına 70 Dolar). Petrol piyasasında süren gerginlik ve İran’ın nükleer faaliyetlerine yönelik siyasi tutum 2006 yılında da fiyatları artırmış; İsrail’in Lübnan’a saldırısı patlak verince Temmuz 2006’da petrol fiyatları varil başına 80 Dolar’a yaklaşmıştır. OPEC son iki yıldır kapasitesine yakın üretim yapmakta olup, Suudi Arabistan’da ve diğer üye ülkelerde petrol alanları ile ilgili yeni gelişmeler yaşanıncaya kadar da bu üretim düzeyini sürdürme eğilimindedir. htpp://www.opec.org Arap Petrolü İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OAPEC) OAPEC 10 Arap petrol üreticisi tarafından petrol fiyatlarını kontrol etmek amacıyla 1968 yılında kurulmuş olmakla beraber; üç üyesi (Bahreyn, Mısır ve Suriye) OPEC üyesi değildir. OAPEC teknik eğitim, fizibilite çalışmaları ve pazar araştırmaları yürütmekte ve üye ülkelere bilgi aktarımında bulunmaktadır. Ortak Arap girişimlerinin birçoğu da OAPEC tarafından desteklenmektedir. Bu projelere örnek olarak "Arab Petroleum Investments Corporation (Apicorp)" ve "Arab Maritime Petroleum Transport Company (AMPTC)" verilebilir. http://www.oapecorg.org SURİYE­TÜRKİYE EKONOMİK VE TİCARİ İLİŞKİLERİNDE YAŞANAN SORUNLAR İLE İKİ ÜLKE ARASINDAK İ İLİŞK İLERİN GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK ÖNERİLER Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatının sınırlı kalmasının en önemli sebebi şüphesiz rekabet kabiliyetimizin bundan çok daha fazlasına imkan vermemesidir. Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatını olumsuz etkileyen faktörden bir diğeri de, Türk ihracatçısının Suudi Arabistan pazarını görme ve buradaki fırsatları tanıması önündeki kısıtlamadır. Suudi Arabistan’a ya umre vizesiyle, ya da davetli olarak işadamı sıfatıyla gelinebilmektedir. Umre vizesi almanın oldukça yüksek bir parasal maliyeti ve işadamı vizesi almanın da davetçi bulma güçlüğü vardır. Suudi Arabistan'a gelme güçlüğü Türkler'e mahsus olmayıp, tüm yabancıların yaşadığı bir sıkıntıdır. Diğer önemli bir mesele de, Suudi firmalarında karar mevkiindeki Türkiye’ye aşina insanın sayısının azlığıdır. Firma sahibi zengin Suudi vatandaşları, özellikle sıcak yaz mevsimini daha keyifli geçirmek maksadıyla yılın önemli bir kısmını başka bir ülkede geçirmekte, o ülkelere aşina olmakta ve o ülkeden mal almaya eğilimli hale gelmektedir. Ülkede ticaret sektöründe çalışan profesyonellerin ekseriyeti yabancılardan oluşmakta ve bunların da, ülkeleriyle ve bir gelişmiş ülke ile aşinalıkları sebebiyle, mal alım tercihlerinde ülkelerini ve aşina oldukları ülkeleri tercih ettikleri görülmektedir. Uzun vadede Türkiye’nin Arap ülkelerine ihracatını olumlu yönde etkileyecek en önemli unsur Türkiye’ye aşina insanların Arap ülkelerinin ticaret sektöründe görev almalarının sağlanmasıdır. Türkiye, çok sayıdaki Arapça ana dilli vatandaşına ve Arap ülkelerinde yaşayan çok sayıdaki Türkçe ana dilli insanın varlığına rağmen, bu insanlardan Arap ülkelerinin ticaret sektöründe mal alımı kararlarını verecek seviyede görev yapabilecek
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 35 olanları yetiştirmekte yetersiz kalmıştır. Bu yetersizliği giderecek tedbirler de henüz düşünülmeye başlanmamıştır. Zengin Arapların Türkiye’de tatil yapmaları, turizm geliri elde edilmesi yanında onların Türk malları almaya eğilimli hale gelmelerini de sağlayabilir. Arapları Türkiye’de tatil yapmaktan kaçındıran psikolojik faktörler hala güçlü bir şekilde varlıklarını sürdürmektedirler. Görüş ve Öneriler İklim yapısının sebep olduğu gıda yetersizliği ve kolay zenginliğin getirdiği rahat düşkünlüğünün endüstrileşmeyi zorlaştırıcı tesiri sebebiyle, Suudi Arabistan’ın ihtiyacı olan malları ve hizmetleri ithalat yoluyla karşılamaya devam edeceği, sahip olduğu zenginlik sayesinde de ithalatının hızlı bir şekilde artacağı kesin gibidir. Bu pazar Türkiye için önem arz etmektedir. Tabii kaynaklarıyla, coğrafi ve kültürel yakınlıklarıyla ve endüstriyel gelişme seviyeleriyle bu pazarda Türkiye’ye kolayca rakip olabilecek çok sayıda ülke mevcuttur. Bu yarışta, piyasaya uygun mal üretiminden sonraki en önemli faktör, bu ülkenin ticari profesyonellerinin hangi ülkeden olacakları veya hangi ülkeye daha aşina olacakları hususudur. Çevre ülkelerden Türkiye’ye daha fazla öğrenci girişini ve çevre ülkelere öğrenci gidişini teşvik edici tedbirler önem arz etmektedir. Sermaye ihracatçısı bir ülke olan Suudi Arabistan’ın sermaye ihracatının daha da hızlanacağına dair belirtiler vardır. Sermayenin büyük bir kısmının siyasi sebeplerle ABD’ye gideceği, bunun yanında başka adreslere yönelecek sermayenin de hayli büyük olacağı anlaşılmaktadır. Maceracı bir sermaye olmayan Arap sermayesi, sığınacak emin limanlar aramaktadır. Suudi Arabistan borsası büyük bir çöküntü içinde olup, inşaat sektörüne yönelen yoğun yatırımlardan sonra gayrimenkul fiyatlarının da düşmesi beklenmektedir. Ticaret ve imalat sektöründe zaten karlılık düşüktür. Sanayicilik ve girişimcilik tecrübesi olmayan Arap yatırımcıların yalnız başlarına bir girişimde bulunmaları beklenmemeli, Türk işadamları Arap sermayedarları ortak almak için çaba sarf etmelidirler. DEĞERLENDİRME Dünyanın bilinen petrol rezervlerinin dörtte birine ve genç bir nüfus yapısına sahip olan Suudi Arabistan ile karşılıklı ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, Türk iş adamlarına kısa ve uzun vadede önemli fırsatlar sunacaktır. Geleneksel tedarikçilerin Suudi Arabistan pazarında edindikleri ayrıcalıklı konuma rağmen, Türk ürünlerinin çeşitlilik ve kalitesi, yeni ortaklar arayan Suudi iş adamları için de caziptir. Önceki yıllarda düzenlenen sektörel fuarlara Suudi iş adamlarının ilgisi yoğun olduğu için, Türk firmalarının bu fuarlara katılımı da avantaj yaratacaktır. Ülke sanayileşme ve genç nüfusa iş imkânları verme çabasındadır. Bu amaçla, yabancı sermayeye kolaylıklar getirilmiştir. Suudi Arabistan’da iş yapan ya da planlayan firmalarımızın önemli bir bölümü, Suudi ortaklarının kendilerine ortak girişim yapmayı önerdiklerini ifade etmektedir. Suudi firmaları, giderek artan oranda Türk ürünlerinin kalitesini ve rekabet gücünü tanımaktadır. Halihazırda Suudi Arabistan’a ihraç edilmekte olan gıda ürünlerinin yanı sıra, son yıllarda makine­ekipman ve otomotiv sanayi ürünleri ihracatında da önemli aşama kaydedilmiştir. Müteahhitlik ve müşavirlik hizmetleri gibi sektörler, iki ülke arasındaki işbirliğinin daha ileriye taşınabileceği alanlardır. Üzerinde durulması gereken diğer sektörler ise; katma değeri yüksek işlenmiş gıda ürünleri, yüksek
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 36 harcama grubuna hitap eden hazır giyim ürünleri ve ev tekstili, yine aynı gruptaki mobilyalar, ilaç, tıbbi malzeme ve inşaat malzemeleridir. Küçük ve orta ölçekli Türk firmalarının Suudi Arabistan pazarında kefalet veya temsilcilik gibi ilişkileri tesis etmeden önce, alıcılarını ve gelecekteki muhtemel iş ortaklarını iyi tanımaları önem arz etmektedir. Ayrıca ülkenin sadece Arap Yarımadası’ndaki değil, Uzak Doğu’dan Güney Afrika’ya uzanan geniş bir ticaret ağının merkezindeki konumu da dikkate alınarak; büyük Türk işletmelerinin Suudi pazarındaki konumunu güçlendirmeleri, ilerleyen yıllarda ikili işbirliğinin tatmin edici seviyelere ulaşması sonucunu da beraberinde getirecektir. YARARLI ADRESLER Türkiye’nin Suudi Arabistan’daki Temsilcilikleri T.C. Riyad Büyükelçiliği PB. 94390, Riyadh 11693, Saudi Arabia Tel: +966 1 482 01 01 Faks: +966 1 488 78 23 E­posta: [email protected] Web: http://www.tcriyadbe.net/ Çalışma Saatleri: Cumartesi­Çarşamba, 08.30–15.30 Görev Bölgesi: Al­Jawf, Hail, Al­Qasim, Riyad, Kuzey Sınır Bölgesi (Ar'ar), Doğu Bölgesi (Dammam, Dahran ve Al­Khobar), Najran, Al Kurayyat T.C. Cidde Başkonsolosluğu PB. 70 Medinah Road, Kilo 6, Al­Arafat Street, Al­Hamra, Jeddah 21411, Saudi Arabia Tel: +966 2 660 16 07, 665 48 73 Faks: +966 2 665 22 80 E­posta: [email protected] Görev Bölgesi: Cidde, Tabuk, Medine, Al Baha, Asir, Jizan, Abha, Rabih, Yanbu, Taif, Mekke, Bisha, Hamis Musayit ve Asir bölgesi T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği PB. 2338 Jeddah 21451 Saudi Arabia Tel : +966 2 665 48 71 Faks : +966 2 665 43 11 E­posta : [email protected] Görev Bölgesi: Cidde, Tabuk, Medine, Al Baha, Asir, Jizan, Abha, Rabih, Yanbu, Taif, Mekke, Bisha, Hamis Musayit ve Asir bölgesi Suudi Arabistan’ın Türkiy e’deki Temsilcilikleri Suudi Arabistan Krallığı Ankara Büyükelçiliği Turan Emeksiz Sok. No: 6, 06700 GOP/ANKARA Tel: (+90 312) 468 55 40–41–42 Faks: (+90 312) 427 48 86
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 37 E­posta: [email protected] Çalışma Saatleri: Pazartesi­Cuma: 09.00 – 15.00 Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu Konaklar Mah. Çamlık Cad. Akasyalı Sok. No: 6 4. Levent/İSTANBUL Tel: (+90 212) 281 91 40 Faks: (+90 212) 281 91 41 E­posta: [email protected] Çalışma Saatleri: Pazartesi­Cuma: 09.00 – 15.00 Bakanlıklar Dışişleri Bakanlığı www.mofa.gov.sa Maliye Bakanlığı www.mof.gov.sa Kültür ve Enformasyon Bakanlığı www.saudinf.com Planlama ve Ekonomi Bakanlığı www.planning.gov.sa Ticaret ve Sanayi Bakanlığı www.commerce.gov.sa Tarım Bakanlığı www.agrwat.gov.sa/ Su ve Elektrik Bakanlığı www.mow.gov.sa/ Çalışma ve İskân Bakanlığı www.mpwh.gov.sa/ Petrol ve Maden Bakanlığı www.mopm.gov.sa/ Sağlık Bakanlığı www.moh.gov.sa/ Belediye ve Köy İşleri Bakanlığı www.momra.gov.sa/ Diğer Resmi Kurumlar Büyük Ekonomik Konsey www.sec.gov.sa/ Gümrük İdaresi www.customs.gov.sa/ Suudi Arabistan Genel Yatırım İdaresi www.sagia.gov.sa/ Suudi Arabistan Para Ajansı www.sama.gov.sa/ Limanlar İdaresi www.ports.gov.sa/ Sivil Havacılık Başkanlığı www.pca.gov.sa/ Jubail ve Yanbu Kraliyet Komisyonu www.rcjy.gov.sa/ Suudi Demiryolu Organizasyonu www.saudirailways.org Suudi Arabistan Ticaret ve Sanayi Odaları Konseyi www.council.org.sa Ticaret ve Sanayi Odaları Council of Saudi Chambers of Commerce and Industry Mr. Khalid Abdullah Al­Zamil, President Eng. Osama Mohammed Kurdi, Secretary General PB. 16683 Riyadh 11474 Tel: 966 1 405 32 00 Faks: 966 1 402 47 47 www.saudichambers.org.sa Eastern Province Chamber of Commerce and Industry Mr. Khalid Abdullah Al­Zamil, President Mr. Ibrahim Abdullah Al­Matraf, Secretary General PB. 719 Dammam 31421
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 38 Tel: 966 3 857 11 11 Faks: 966 3 857 06 07 www.chamber­ep.org.sa Jeddah Chamber of Commerce and Industry Saleh A. Al­Turki, President Mustafa K. Sabri, Secretary General PB. 1264 Jeddah 21431 Tel: 966 2 651 51 11 Faks: 966 2 651 73 73 www.jeddah­chamber.org Madinah Chamber of Commerce and Industry Mr. Yousif Abdulsatar Al­Maymani, President Mr. Mohammed A. Al Sharif, Secretary General PB. 443 Madinah Tel: 966 4 822 51 90, 822 53 80 Faks: 966 4 826 89 65, 823 09 93 www.madcci.org.sa Makkah Chamber of Commerce and Industry Mr. Adel A. Kaaki, President Mr. Abdullah Tujar Al Shahi, Secretary General PB. 1086 Makkah Tel: 966 2 534 38 38 Faks: 966 2 534 29 04 www.makcci.org Riyadh Chamber of Commerce and Industry Mr. Abdulrahman Ali Al­Jeraisy, President Mr. Hussain A. Al­Azal, Secretary General PB. 596 Riyadh 11421 Tel: 966 1 404 00 44, 405 85 85 Faks: 966 1 402 11 03 www.riyadh­chamber.org Abha Chamber of Commerce and Industry Mr. Abdullah Saaid AbuMilha, President Mr. Abdullah Ibrahim Mutaain, Secretary General PB. 722 Abha Tel: 966 7 227 18 18, 227 12 00 Faks: 966 7 227 19 19 Al­Ahsa Chamber of Commerce and Industry Mr. Abdulaziz Suliman Al­Afaliq, President Mr. Abdulaziz Khalid Al­Ayaf, Secretary General PB. 1519 Al­Ahsa 31982 Tel: 966 2 582 04 58, 587 11 78 Faks: 966 2 587 52 74 Al­Baha Chamber of Commerce and Industry Mr. Saaeed Ali Al­Zahrani, President Mr. Yahia Mardhi Al­Zahrani, Secretary General PB. 311 Al­Baha
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 39 Tel: 966 7 725 04 76, 727 02 91 Faks: 966 7 727 01 46 Al­Jouf Chamber of Commerce and Industry Mr. Sultan A. Al­Auaisheer, President Mr. Ahmed Khalifa Al­Musalim, Secretary General PB. 585 Al­Jouf Tel: 966 4 624 90 60, 624 61 28 Faks: 966 4 624 01 08 Al­Majma’a Chamber of Commerce and Industry Mr. Fahed Mohammed Al­Rabiaa, President Mr. Abdullah Ibrahim Al­Jaawan, Secretary General PB. 165 Al­Majma’a 11952 Tel: 966 6 432 02 68 Faks: 966 6 432 26 55 Al­Qaseem Chamber of Commerce and Industry Dr. Abdulrahman Al­Mushaigih, President Mr. Ahmed Abdulla Al­Twaijri, Secretary General PB. 444 Buraidah, Al­Qaseem Tel: 966 6 381 40 00 Faks: 966 6 381 22 31 381 45 28 Arar Chamber of Commerce and Industry Mr. Thani Bati Al­Anazi, President Mr. Mutaib Muzail Al­Seraj, Secretary General PB. 440 Arar Tel: 966 4 662 65 44 Faks: 966 4 662 45 81 Bishah Chamber of Commerce and Industry Chamber Branch for Abha Mr. Saif Madshush Al­Bishi, General Manager PB. 491 Bishah Tel: 966 7 622 55 44 Faks: 966 7 622 15 11 Federation of GCC Chambers Mr. Yousef Bin Ali Fakhru, President Mr. Mohammad Abdullah Al­Mulla, Secretary General PB. 2198 Dammam 31451 Tel: 966 3 826 59 43 Faks: 966 3 826 67 94 Hafar Al­Baten Chamber of Commerce and Industry Branch for Eastern Region Chamber Mr. Marae Marzoog Al­Thifairi, General Manager PB. 984 Hafar Al­Baten Tel: 966 3 722 09 76 Faks: 966 3 722 09 76 Hail Chamber of Commerce and Industry Mr. Saaeed Dakheelallah Al­Saaeed, President
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 40 Mr. Khadam Salih Al­Fayez, Secretary General PB. 1291 Hail Tel: 966 6 532 10 60 Faks: 966 6 533 13 66 Jizan Chamber of Commerce and Industry Mr. Ali Mohammed Aqeel, President Mr. Siddeeq Badr Al­Harabi, Secretary General PB. 201 Jizan Tel: 966 7 322 24 33, 322 37 63 Faks: 966 7 322 36 35, 322 51 55 Najran Chamber of Commerce and Industry Mr. Rabee’ Manie’ Al­Quraisha, President Mr. Makhfur Abdullah Al­Bishr, Secretary General PB. 1138 Najran Tel: 966 7 522 22 16, 522 40 19 Faks: 966 7 522 39 26, 522 43 37 Tabuk Chamber of Commerce and Industry Mr. Abdulaziz Mohammed Al­Oda, President Mr. Ghurman Ali Alomari, Secretary General PB. 567 Tabuk Tel: 966 4 422 04 64, 422 60 56 Faks: 966 4 422 73 87 Taif Chamber of Commerce and Industry Mr. Ibraheem Abdullah Kamal, President Mr. Yousef Mohammed Al­Shafi, Secretary General PB. 1005 Taif Tel: 966 2 736 68 00, 736 05 40 Faks: 966­2­738­0040 Yanbu Chamber of Commerce and Industry Dr. Talal Ali Al­Shaair, President Mr. Ridha Mohammed Al­Safi, Secretary General PB. 58 Yanbu Tel: 966 4 323 78 78, 322 77 22 Diğer Adresler Arab News www.arabnews.com Saudi Gazette www.saudigazette.com.sa/ Basın www.arabnews.com.sa Samba www.samba.com.sa National Commercial Bank www.alahli.com Saudi Arabian Monetary Agency www.sama.gov.sa Saudi British Bank www.sabb.com.sa Government links www.saudinf.com.sa ABD­Suudi Arabistan İş Konseyi www.us­saudi­business.org
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 41 YARARL ANIL AN KAYNAKL AR
·
·
·
·
·
·
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Suudi Arabistan Ülke Bülteni, Şubat 2007.
Dış Ticaret Müsteşarlığı, Bilgi İşlem Merkezi Verileri http://bilgi.dtm.gov.tr
International Trade Center (ITC) TradeMap Database www.trademap.net
T.C. Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ateşeliği, Suudi Arabistan Raporları.
The Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Country Profile, 2007.
The Economist Intelligence Unit, Saudi Arabia Main Country Report, Ağustos 2007.
© İGEME ­ İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi, 2008 42 

Benzer belgeler

abd`yi korkutan petrol rezervi

abd`yi korkutan petrol rezervi Devletin sağlık harcamaları, petrol fiyatlarının tavan yaptığı 2003 yılından bu yana her yıl  artmaktadır. Bütçeden “sağlık ve sosyal gelişim”e ayrılan pay 2005 yılında 23 Milyar SAR  iken,  2006  ...

Detaylı

Suudi Arabistan Ülke Bülteni

Suudi Arabistan Ülke Bülteni SUUDİ ARABİSTAN  Temel Sosyal ve Ekonomik Göstergeler  Resmi Adı 

Detaylı

KERBELA`YI DOĞRU OKUMAK

KERBELA`YI DOĞRU OKUMAK güneydoğusunda  yer  alan  Yemen,  Umman  ve  Birleşik  Arap  Emirlikleri  nedeniyle  Hint  Okyanusu  ve  Umman  Körfezi  ile  deniz  sınırı  bulunmamaktadır.  Bunun  yanında  ülke,  batıda  Kızıld...

Detaylı

Suudi Arabistan Ülke Raporu 2012-03-27

Suudi Arabistan Ülke Raporu 2012-03-27 Temmuz 2005’ten bu yana da Kral Abdullah hükmetmektedir. Krallık, kardeşlerin tamamı ölene kadar en büyük kardeşe geçtiğinden Suudi Arabistan yaşlı krallar tarafından idare edilmektedir. Suudi Arab...

Detaylı

Tüm dergiyi indir - Alternatif Politika

Tüm dergiyi indir - Alternatif Politika 1902 yılında Abdel­Aziz bin Abdel­Rahman, "İbn Saud" Al Rashid'ten Riyad'ı geriye almış  ve  1932  yılında  Suudi  Arabistan  Kralı  olmuştur.  Kral  Abdel­Aziz,  Al  Saud  ve  İkhwan  arasında işb...

Detaylı