CC SAYI 58_baski.indd - Abone Girişi

Transkript

CC SAYI 58_baski.indd - Abone Girişi
bu sayıda...
Eylül / Ekim 2015
4
14
Haber
20
Panel
24
Haber&Röportaj
28
Diyalog
32
Firma Profili
35
38
ÇATIDER Özel Bölümü
40
Ürün
42
Ürün
44
Makale
Röportaj
T.C. Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı Mesleki Hizmetler
Genel Müdürü Selami Merdin
14 Röportaj
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler
Genel Müdürü Selami Merdin
Sandviç Panel Satış Elemanlarının
Bilgi Birikimi!
Aldom Yeniden Türkiye’de
Çatım Çatım, Güzel Çatım
TİMAŞ Endüstriyel Ürünler A.Ş.
Ürün
Braas TegaLModerN Titanyum Gri
Çelik Yağmur İndirme Sistemlerini
Seçmeniz için 5 Neden
Ytong Lentolar
Biyoklimatik Mimari’nin Enerji
Verimliliği Açısından Önemi
ve Uygulama Örnekleri
2 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
24
Haber&
Röportaj
Aldom Yeniden Türkiye’de
32
Firma
Profili
TİMAŞ Endüstriyel Ürünler A.Ş.
editör
Sertaç Aytaç
[email protected]
Sıra “Ses”te...
B
u sayımızın önemli başlıklarından
birisini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürü
Selami Merdin ile yaptığımız röportaj
oluşturdu.
Son günlerde yaptığı çalışmalarla
ahşap yapı iskelelerinin tasarım ilke,
esas ve standartlarını geliştiren, çelik
yapıların tasarım ve yapım kurallarının belirlenmesi yönetmeliğiyle ilgili
taslak hazırlayan, Yangın Yönetmeliğini revize eden, İmar Yönetmeliği
revizyonu çalışmalarını sürdüren,
riskli gruptaki mesleklere sertifikalı
olma zorunluluğu getiren, Yeşil Bina
sertifikasyon sisteminin kılavuzunu
hazırlayan, Binaların Gürültüye Karşı
Korunumu Yönetmeliği’nin taslağını
oluşturan Mesleki Hizmetler Genel
ÇATI VE CEPHE SİSTEMLERİ DERGİSİ
ISSN 1306-5335
www.cativecephe.com
EYLÜL / EKİM 2015
YIL: 9 • SAYI: 58 • FİYATI: 10 TL.
Müdürlüğü, önümüzdeki günlerde de
çalışmalarına aynı tempoda devam
edeceğe benziyor...
Cephe sistemlerini ve bina kabuğunu yakından ilgilendiren yönetmelik
ve düzenlemeler arasında Su Yalıtımı
Yönetmeliği hazırlıklarıyla birlikte yürütülen “Binaların Gürültüye Karşı Korunumu Yönetmeliği” taslağı ise önemli
gördüğümüz mevzuat çalışmalarının en
başında geliyor.
Binaların, iç ortam ses kalitesi açısından A, B, C, D, E ve F gibi sınıflandırılmasının öngörüldüğü taslağa göre yeni
binalar en az C sınıfı olacaklar. Bilindiği
gibi ülkemizde dış katmanların gürültü
emme özellikleriyle ilgili herhangi bir
hesaplama ve zorunluluk yok; fakat
Yönetmeliğin yayınlanmasıyla birlikte
İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti.
Adına Sahibi
İsmail Ceyhan
Reklam Müdürü
İsmail Öner
[email protected]
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
İsmail Ceyhan
[email protected]
Grafik
Ömer Duman
Yayın Danışmanı
Sadık Özkan
[email protected]
Yayın Yönetmeni
Sertaç Aytaç
[email protected]
Yazı İşleri Müdürü
Uğur Doğan
[email protected]
Abone
Reyhan Toydemir
[email protected]
Tel: 0216 651 78 78
projeler artık fazla desibeli dış katmanlarda ve içeride absorbe edecek şekilde
tasarlanmak zorunda kalacaklar.
Yine konuyla ilgili diğer bir proje
kapsamında ise otoban, yol, cadde,
AVM ve hastane gibi şehirdeki mekanlar da kategorize edilecek ve söz konusu
yerlerde yapılan ölçümler sonrası her
ortam için öneri bir dış ortam gürültü
seviyesi belirlenecek.
Anlaşılan, cepheyle ilgili düzenlemelerde sıra nihayet “ses”e de geliyor.
Cephe sistemleriyle ilgili düzenlemelerin tamamlanmasıyla ülkemizde
de cepheler nihayet “cephe”ye benzeyecek, kendilerinden beklenen temel
unsurları yerine getirebilecekler.
Önümüzdeki sayıda görüşmek ümidiyle...
Yönetim Yeri:
Barbaros Mah. Uğur Sok No: 2/2 34662
Üsküdar / İstanbul
Tel: 0216 651 78 78
Fax: 0216 651 78 98
www.cativecephe.com
www.b2bmedya.com
[email protected]
Fiyatı: 10 TL.
© 2015 İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti.
Baskı ve Cilt
ISSN: 1306-5335
Altan Basım Ltd.
Yüzyıl Matbaacılar Sitesi / Bağcılar 2 ayda bir yayımlanır.
Tel: 0212 629 03 74
Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.
Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır
Yayınlayan
İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti.
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 3
sektörden...
Kılıçoğlu’ndan Çatılara Alaturka Estetik
K
ılıçoğlu, geleneksel mimaride kullanılan Alaturka kiremit modelini
günümüzün teknolojisiyle geliştirerek
çatılara uzun ömürlü bir çözüm kazandırıyor. Estetik görünümü kadar sağlamlığıyla da öne çıkan Kılıçoğlu Alaturka kiremit, her iki yanında bulunan
ve kaymayı önleyen kenetli yapısıyla
fark yaratıyor.
Tarihi bina restorasyonlarında en
çok tercih edilen kiremit modeli olarak
ün yapan Kılıçoğlu Alaturka kiremit, çatı
tasarımında nostaljiyi ve estetiği yaşamak isteyenlerin de yoğun olarak tercih ettiği bir model olarak öne çıkıyor.
Birbirleri üzerine kapanarak döşenen
Alaturka kiremit, daire şeklindeki zor
çatı modellerinde bile kolaylıkla uygulanabiliyor. Kılıçoğlu Alaturka kiremit,
yapı mimarisinde yaratıcı çözümlere en
uygun yanıtı vermenin yanı sıra özellikle
taş ve ahşap yapılarda yüksek bir estetik
algı yaratıyor.
Kılıçoğlu’ndan Çatı
Yalıtımına İdeal Çözüm
Kılıçoğlu, hayata geçirdiği Megaron Çatı Teknolojileri markası ile yeni
nesil çatı teknolojisi çözümlerini tek
çatı altında topluyor. Megaron Çatı
Teknolojileri’nin ürün gamında yer alan
Megaron Mineral Yün Tekno Yalıtım
Sistemi ise çatılarda ısı ve su yalıtımını
bir arada sağlayan yeni nesil yalıtım
sistemi olarak en ideal çözümü sunuyor.
Isı ve su yalıtımının yanı sıra yangına karşı mukavemetli, uzun ömürlü
bir ürün olan Megaron Mineral Yün
Tekno Yalıtım Sistemi, standartların
4 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
ötesinde sağlamlığı ve dayanıklılığı ile
fark yaratıyor. Binalarda ısı kaybının
yüzde 25’inin doğrudan çatılardan kaynaklandığını ifade eden Kılıçoğlu Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Osman Özaydemir, Megaron
Mineral Yün Tekno Yalıtım Sistemi’nin
kullanılması durumunda ısı kaybının
yaşanmayacağına vurgu yapıyor.
Megaron Mineral Yün, eğimli çatı-
Ali Osman Özaydemir
larda mertek üstü yalıtım uygulamaları
için Kılıçoğlu tarafından özel olarak
tasarlanmış bir ürün olarak ısı ve ses
yalıtımı sağlamanın yanında yangına
tepki sınıflandırmasında A1 sınıfında
olmasıyla da öne çıkıyor. Özaydemir,
ürünün kendi sınıfında en üst düzey
(0,035-0,036) lamba değerine sahip
ürünlerden biri olmasının yanı sıra
yüksek ısı yalıtım özellikleriyle enerjinin
bina içerisinde kalmasını sağladığını,
özellikle çatıda yaşam alanı olan binalarda yaşam kalitesi ve konforunu en
üst düzeye taşıdığını belirtiyor.
Çatıları Renklendiren Yeni
Nesil Çözümler Megaron
Çatı Teknolojileri’nde
Kılıçoğlu’nun hayata geçirdiği Megaron Çatı Teknolojileri, çatılara doğanın
renklerini taşıyor. Dünyanın en gelişmiş yeni nesil çatı teknolojilerini sunan
Megaron Çatı Teknolojileri, dünyaca
kabul görmüş Kılıçoğlu kalitesinin
bütünsel çatı sistemi çözümleri markası
olarak fark yaratıyor.
Tabanlıoğlu 12. Kez
Cityscape Global’de
T
abanlıoğlu Mimarlık, gayrimenkul
sektörünün dünyadaki en önemli
buluşmalarından Cityscape Global
2015’te de gelenekselleşen varlığını
sürdürüyor. Dubai’de gerçekleşen bu
önemli global buluşmaya 12. kez katı-
lacak Tabanlıoğlu Mimarlık, üç projesi ile üç farklı kategoride Cityscape
Awards’da da finalistler arasında yer
alıyor. Tabanlıoğlu imzasını taşıyan
Astana Train Station “En İyi Ticari
Proje”, Dakar Congress Center “En İyi
Toplumsal, Kültür & Turizm Projesi” ve
Qent İstinye ise “En İyi Konut Projesi”
dallarında finale kaldı.
TMB Genel Merkez
Binası Cityscape
Ödülleri Finalinde
A
vcı Architects tasarımı Türkiye
Müteahhitler Birliği Genel Merkez
Binası, 8-10 Eylül 2015 tarihlerinde
Dubai’de gerçekleştirilecek olan Cityscape Global Fuarı 2015 kapsamında
verilen mimarlık ve gayrimenkul ödüllerinde “En İyi Sürdürülebilir Yapı”
kategorisinde finale kalan projelerden
biri oldu.
sektörden...
Baumit’ten Özel Projelere Özel Çözümler
B
aumit Türkiye, kentsel dönüşüm projelerinin ağırlık kazandığı
İstanbul’da başarılı çalışmalara imza atıyor. Bu projelerden biri olan Yıldız Residence, Baumit’in Türkiye’de ısı yalıtım
uygulaması yaptığı projeler içerisinde
15 cm EPS kullanımı ile öne çıkıyor.
1960’lı yıllarda inşaa edilen Yıldız
Apartmanı, Baraka Proje Geliştirme
tarafından kentsel dönüşüm kapsamında yeniden projelendirildi ve 8 katlı
bir ev-ofis konseptinde tasarlandı. Yenilenen adı ile Yıldız Residence, yaklaşık
bir yılda tamamlanarak hizmet vermeye
başladı.
Baumit, Yıldız Residence için dış
cephe ve iç mimari tasarımını yapan
mimar Hande Köksal’ın öngörüleri ve
yoğun bir trafiğe sahip Gayrettepe’de
bulunan projenin ihtiyaçlarına uygun
olarak ürün seçimini gerçekleştirdi.
Baumit teknik danışmanlığında yürütülen çalışmalarda dış cephe tasarımının
da ihtiyaçları gereği yalıtım için Baumit
ısı yalıtım sistemleri içinde Türkiye’de ilk
defa 15 cm’lik EPS kullanımı yapıldı.
Projede, gelenekselliği ve gelişimi,
sağlamlıkla birleştirerek uzun yıllar kullanım ve performans garantisi sunan
Baumit’in en köklü sistemi Star Isı Yalıtım Sistemi tercih edildi. Avrupa Teknik
Onay Normu ETAG 004’e göre belgelendirilmiş olan sistem, bir bütün olarak
dayanıklılık, darbe dayanımı, alt yüzeye
yapışma niteliği, katmanların arasındaki bağlar, dona karşı dayanıklılık ve
yangına tepki sınıfı gibi birçok önemli
parametreye yanıt veriyor.
StarSistem elemanlarının (Baumit
EPS levha 15 cm (16 kg/m3), StarContact White (Yapıştırıcı), StarContact
White (Sıva), Startex (File), Çelik Çivili
Dübel 220 mm, Gazbeton Dübeli 220
mm, PVC Fileli Köşe Profili, Uniprimer
Astar, Classico Special) yanı sıra yüksek örtücülük özelliğine sahip Baumit
SilikonColor dış cephe boyası kullanıldı.
Bina dış cephe tasarımında ayrıca 3
camlı alüminyum doğrama ve kompozit
panel malzemeler de tercih edildi.
6. Konut Konferansı, 24 Kasım’da Düzenlenecek
Y
apı-Endüstri Merkezi tarafından düzenlenen Konut Konferansı, Türkiye’de yapı, gayrimenkul, inşaat, tasarım ve
mimarlık alanlarının önde gelen temsilcilerini buluşturmaya
devam ediyor. 24 Kasım 2015’te Yapı Endüstri Merkezi’nde
altıncı kez düzenlenecek olan Konut Konferansı’nda dünyaca ünlü konuşmacılar, uzmanlar ve çağdaş tasarımcılar,
inşaat sektörünün yapıtaşı olan “konut” meselesini farklı
coğrafyalar ve perspektifler çerçevesinde değerlendirecek. Konutun dünü,
bugünü ve yarınının tüm boyutlarıyla küresel ve yerel ölçekte ele alındığı konferans, her yıl olduğu gibi bu yıl da pek çok sorunun ve tüm paydaşlara yol
gösterecek yeniliklerin tartışılacağı eleştirel bir ortam hazırlıyor.
6 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Canpa, Flexobit
Membranı Pazara
Sunuyor
Y
alıtım konusunda 30 yıllık tecrübesi
ve uzmanlığıyla Türkiye’de inşaat
sektörü devlerinin çözüm ortağı haline
gelen Canpa, tedariğini yaptığı Flexobit
membranı pazara sunuyor.
Canpa Teknik Uygulama Yöneticisi
Lezgin Günaydın’ın verdiği bilgiye göre,
Canpa’nın distribütörlüğünü yaptığı ve
yalıtım uygulamalarında kullandığı Flexobit membran, kendi kendini onarma
(self healing) özelliğine sahip.
Ravaber, Konforu ve
Tasarufu Aynı Anda
Sunuyor
F
aturaları neredeyse yarı yarıya düşüren ürünler sunan Ravaber, taşyünü
yalıtım ürünleriyle konforu ve tasarrufu
bir arada sunuyor.
Yıllık 20 bin ton üretim kapasitesiyle
yola çıkan İzoberrock, arkasında Beşler
Tekstil Sanayi A.Ş.’nin gücüyle inşaat
sektöründe bir marka haline geldi. 2013
yılında üretim kapasitesi 60 bin tona
çıkan firmanın yurtiçi satış ve dağıtımını Belçika menşeili Ravago Holding
iştiraki Mardav Yalıtım A.Ş. yürütüyor.
Uzun süredir devam eden bu güçbirliği
Ravago ile Beşler arasında atılan imzalarla yeni ismini aldı: RAVABER Yapı
Ürünleri San. Tic. A.Ş.
Ravaber taşyünü yalıtım ürünlerinin sadece ısı yalıtımı yapmakla kalmadığını, A1 sınıfı yanmazlık özelliği
sayesinde can güvenliği de sağladığını
belirten Ravaber Genel Müdürü Harun
Hasyüncü, “Bunun yanında yapısındaki taş lifleri sayesinde sesi absorbe
etme özelliğiyle kullanıcılarına konforlu
bir hayat sunuyor. Nefes alabilen ve
hava geçirgenliği yüksek olmasıyla nem
yalıtımını sağlayarak bina ömrünü uzatıyor” diyor.
sektörden...
Antalya EXPO Alanı’na BTM İmzası
E
XPO 2016 Antalya’nın inşası
devam ediyor. BTM’nin toplamda
51 bin metrekare ürünü projenin farklı
bölümlerinde başarıyla uygulandı.
Bu bölümler içinde Kopmaz İnşaat 7
coğrafi bölge temalı restoranlar bölümünde uygulamayı gerçekleştirirken,
Avatar İnşaat Yağmur Ormanları serasının yalıtım uygulamalarını yaptı. Ekşioğlu İnşaat ise projenin içindeki lojistik
tepe, büyük ve küçük anfi kısımlarını
BTM ürünleri ile yalıttı. Temelfen İnşaat
biyoçeşitlilik parkurunu, ADB İnşaat ise
Tarım ve Biyolojik Çeşitlilik Müzesi yalıtımlarını tamamladı.
BTM Yönetim Kurulu Üyesi Orkun
Ürkmez projeyle ilgili olarak, “Bu mega
projenin bir başarı hikayesi oluşturacağından hiç şüphemiz yok. Biz de bu
mega projede ürünlerimize duyulan
güveni bir kere daha deneyimlemekten
ötürü gurur duyuyoruz” dedi.
Ürkmez, “Önümüzdeki yıl NisanEkim ayları arasında düzenlenecek
olan organizasyonun felsefesi ‘Gelecek
Nesiller için Yeşil Bir Dünya’, teması
‘Çiçek ve Çocuk’, sloganı ise ‘Geleceği
Yeşertmek’. BTM olarak biz de gelecek
nesillere daha yaşanası, daha yeşil bir
dünya bırakmak için çalışıyoruz. Bizim
felsefemizle çok örtüşen bu proje içinde
olmak bizi gururlandırıyor” dedi.
Tarih, Biyo-çeşitlilik, Sürdürülebilirlik ve Yeşil Şehirler EXPO 2016
Antalya’nın alt temalarını oluşturuyor.
Ulusal ve uluslararası kongrelerin,
panellerin, toplantıların ve seminerlerin organize edileceği EXPO 2016
Antalya’da kültürel ve sanatsal etkinlikler de ziyaretçilerle buluşacak. 6 ay
boyunca açık kalacak olan EXPO’ya
bugüne kadar EXPO’lara yapılan en
yüksek uluslararası katılım ve yerliyabancı 8 milyon ziyaret hedefleniyor.
EXPO 2016 Antalya, Aksu’da toplam
1121 dekarlık alanda gerçekleşecek.
BTM Grubu Kazakistan’da
Büyüyor
Sektörde 40. yılını dolduran BTM,
yeni yatırımlarla hızla büyüyor. BTM
Grubu şirketlerinden Polpan KZ’nin
Kazakistan fabrikasının açılışı törenle
yapıldı. Açılışa Kazakistan Ekonomi
Bakanı, Ekonomi Bakan Yardımcısı,
Almaata Şehri Valisi ve Belediye Başkanı da katıldı. BTM Grubunun tüm
Yönetim Kurulu üyelerinin hazır bulunduğu açılışta BTM Heyeti, Kazakistan
hükümetine ve hükümet yetkililerine
sınırsız destekleri için teşekkürlerini
sundular.
Soldan sağa: Safa Ürkmez, Bülent Ürkmez, Murat Oran, Orkun Ürkmez, Fırat Oran, Mustafa
Oran, Levent Ürkmez, Metin Oran / Kazakistan
8 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
R+T Turkey
12-15 Kasım’da
Düzenlenecek
P
anjur, tente, kapı-geçiş sistemleri
ve güneşten koruma sistemlerine
dair Türkiye’deki tek ticari fuar olan ve
ilk kez 2013 yılında düzenlenen R+T
Turkey Fuarı’nın ikincisi, 12-15 Kasım
2015 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi
CNR Expo’da düzenlenecek.
2013 yılında prömiyerini gerçekleştiren R+T Turkey, katılımcı ve ziyaretçilere büyük hizmet ve fırsatlar sunuyor.
Fuar, Türkiye’de panjur, tente, kapı
geçiş ve güneşten korunma sistemleri
konusunda yeni ürünler ve endüstriyel
gelişme eğilimleri için lider bir organizasyon olma özelliğine sahip.
R+T Turkey aynı zamanda olağanüstü konumu sayesinde başta batı
komşuları Yunanistan, Bulgaristan ve
diğer balkan ülkelerinin yanı sıra Türkmenistan, Azerbaycan, Ermenistan,
Gürcistan, Özbekistan, İran, Irak, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri olmak
üzere bölgedeki potansiyel pazarlara
da kapı açıyor.
Baku Olimpiyat Stadyumu Cephesine
Cuhadaroglu imzas1
zerbaycan' m ba§kenti Baku' de
duzenlenen 1. Avrupa Oyunlan'nm
gen;;ekle§tirildigi Baku Olimpiyat Stad-
A
lamlan interax marka otomatik kayar
kap1lar da, tercih edilen <:;uhadaroglu
urunlerinden oldu.
~ panelsan
yumu, $or Galli yakmlannda toplam
496 bin metrekare alana konumlandmldL Turk in§aat firmas1 Tekfen
tarafmdan yapilan projenin konsept
mimarisi Koreli mimarhk ofisi Heerim
Architects&Planners tarafmdan t;;izildi.
Projelendirme ve yap1m suresi 24 ay
olarak belirlenen proje , Azerbaycan
petrol §irketi Socar tarafmdan finanse
edilip, yaptmld1.
Baku Olimpiyat Stadyumu projesinin , yakla§lk 15 bin metrekare alana
sahip kapakh giydirme cephe sistemleri,
aluminyum kap1 ve menfez dogramalan <:;uhadaroglu Aluminyum Sanayi
tarafmdan <:;uhadaroglu sistemleri ile
yap1ld1.
Stadyumun yogun sirkulasyona
sahip alanlanna yangm senaryosuna
uygun olarak tasarlanan ve kullamcllann tahliyesine yard1mc1 olabilecek <:;uhadaroglu interax marka FPD
75 Serisi, El s1mf1 90 dakika yangma
dayamkh dograma sistemi uyguland1.
Stadyum it;;erisinde bulunan koridor
boyunca odalar, pencereler ve ofis
bolumleri yine FPD 75 Serisi yangma
dayamkh dogramalarla yap1ld1. Aynca
stadyumun t;;e§itli mekanlannda kul-
Dumankaya Ritim
istanbul' da da <;uhadaroglu
Uriinleri Tercih Edildi
istanbul Maltepe ' de yap1mma
devam edilen Ritim istanbul projesinin
d1§ cephe uygulamas1 Mayem , Gunpen ve Sima Aluminyum tarafmdan
<:;uhadaroglu ST 80 HI ve MN 50 HI
sistemleriyle yap1ld1.
Dumankaya Ritim §artnamesinde
tammlanan yuksek performans degerlerinin optimum maliyet ile saglanmas1
nedeniyle <:;uhadaroglu Sistemleri tercih edilen projede MN 50 HI mikro
kondens kanalh, yuksek 1s1 yahtim performansh giydirme cephe sistemi ile 1,4
WI m 2 K; ST 80 HI 1s1 yahtimh dograma
sistemi ile 1,6 W I m 2 K 1s1 iletim katsay1lan elde edildi. "'
ftndullne®
(i] RHEINZINK®
tirfla-sliMA~ ENOOSTRiYEL ORONLER
YALITIM iN~AAT SANAVi VE TiCARET A.~.
0312 35411 54
www.timas.net • [email protected]
sektörden...
Yingli Solar Panelleri Saray Çiftliği’nin Çatısında
TGÜB, 25. Yılını Kutluyor
Y
ingli Solar Türkiye, 2005 yılından
bu yana güneş enerjisi alanında
faaliyet gösteren Grupo Asunim’in
ülkemizdeki yapılanması olan Asunim Türkiye işbirliğiyle Türkiye’nin en
büyük çatı üzeri güneş enerjisi santrallerinden birine imza attı. Kayseri
Develi’de Saray Halı’ya ait, ülkemizin
en büyük entegre hayvan çiftliği Saray
Tarım ve Hayvancılık’ın çatısına toplam
1,15 MW gücüne sahip Yingli Solar
panelleri yerleştirildi.
rını belirten Yingli Solar Türkiye Ülke
Müdürü Uğur Kılıç, şunları söyledi:
“Saray Çiftliği’nin bulunduğu bölgede
şiddetli rüzgarlar, yazın aşırı sıcak,
kışın ise yoğun kar yağışı olabiliyor.
Bu projede Yingli Solar panellerinin
tercih edilmesinin en önemli nedeni,
panellerimizin her türlü iklim koşulunda
yüksek performans gösterdiğinin uluslararası kuruluşlarca test edilip kanıtlanmış olmasıdır”.
Projeyi en verimli şekilde tamamla-
T
Projede, yıllık ortalama 1.800 MW
saat üretim kapasitesine sahip 4 bin
675 adet yüksek verimli Yingli Solar
paneli kullanıldı. Güneş panelleri ile
üretilen elektrik sayesinde Develi’deki
çiftlikte bulunan yaklaşık 5 bin büyükbaş hayvanın beslenmesi ve sütünün
sağılması işlemleri gerçekleştiriliyor.
Ayrıca üretilen elektriğin fazlası şebekeye satılıyor.
Yingli Solar Türkiye olarak yine bir
ilke imza atmanın gururunu yaşadıkla-
mak için gereken güneş panellerini en
hızlı şekilde tedarik ettiklerini belirten
Kılıç, “Anadolu’daki kurum ve kuruluşlar elektrik ihtiyaçlarının yenilenebilir
enerji ile karşılamanın yollarını arıyorlar
ve güneş enerjisinin getirdiği avantajların farkındalar. Gün geçtikçe daha çok
firma yenilenebilir enerji imkanlarını
kullanarak elektrik faturalarında orta ve
uzun vadede tasarruf yapmanın yolunu
arıyor. Bunun için de en verimli çözüm
güneş enerjisi” dedi.
Kale Boya’dan Mermer Görünümlü Kaplama
K
alekim bünyesinde faaliyet gösteren
Kale Boya, dekoratif kaplama malzemesi Artcrete ile mekanlara yeni bir
soluk getiriyor. Yalın tasarıma ve esnek
bir yapıya sahip kaplama malzemesi
Artcrete, yüksek mukavemetli, darbelere, çizilmelere ve suya dayanıklı yapısıyla öne çıkıyor. Artcrete, hem duvar
hem de zeminde kullanılabiliyor.
10 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
ürkiye İnşaat Sektörünün köklü
ve saygın kurumlarından Türkiye
Gazbeton Üreticileri Birliği (TGÜB),
25. yılını kutluyor. TGÜB bu kapsamda
farklı şehirlerde çeşitli etkinlikler gerçekleştirilecek.
TGÜB’ün 25. yılı ile ilgili açıklamalarda bulunan Yönetim Kurulu Başkanı
Fethi Hinginar, gazbeton sektörünün
ekonomide ve inşaat sektöründe yarattığı değere dikkat çekerek, “Türkiye’de
gazbeton üretiminin başlamasından
bugüne, toplam 50 milyon metreküp
gazbeton üretilerek yaklaşık 4 milyon
sağlıklı ve çağdaş yapının inşasında
kullanılmıştır. Bu yapıların sağladığı
birikimli yakıt tasarrufu ise 20 milyar
doların üzerindedir” dedi.
TGÜB Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar
25. yıl kutlamaları kapsamında çeşitli
şehirlerde farklı etkinlikler gerçekleştireceklerini belirten Hinginar, “Kasım
ayında, üyesi olduğumuz Avrupa Gazbeton Üreticileri Birliği (EAACA)’nin
Yönetim Kurulu ve Teknik Komite
toplantılarını TGÜB’ün ev sahipliğinde
İstanbul’da gerçekleştireceğiz. Farklı
şehirlerde yapı sektörü, kamu kurum/
kuruluşları ve öğrencilere yönelik
kutlama organizasyonlarımız olacak.
Ayrıca bu sene gazbetonun toplumda
bilinirlik ve tanınırlığının artmasına özellikle önem veriyoruz. Halkımızın sağlıklı
ve sağlam konut tercihlerinde bulunmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Ytong Mimari Fikir
Marsilya'y1 Gezdi
Yar1~mas1'nm
urk Ytong'un duzenledigi "20 YII
Sonra Ben Buradayken" konulu
Mimari Fikir Yan§masi' nda kazanan 4
projenin ekip uyeleri, juri uyeleri ile birlikte mimarhk ve sanat deneyimlerinin
payJa§Iidigi bir gezi iJe odullendiriJdi.
Gezide MUCEM, Le Corbusier' in Marsilya Unite d 'habitation binas1 ve Aix en
Provence Bolgesi'nde bulunan Chateau
Ia Coste'u da ziyaret eden katihmCI!ar,
dunyaca unlu mimar ve sanat<;;Ilar tarafmdan tasarlanan pek <;;ok eseri yakmdan gorme f1rsati yakaladilar.
T
USTA
.. ..
Kazananlar1
KULUBU
Konuyla ilgili bir a<;;Iklama yapan
Turk Ytong Yonetim Kurulu Uyesi
Nukhet Demiren "Ytong Mimari Fikir
Yan§masi ile gen<;; mimarlar ve mimar
adaylanna disiplinler aras1 bir tarti§ma
ve fikir uretim ortam1 sunmak bizleri
heyecanlandmyor. Yan§mamiZin odUI
gezisi olan Marsilya seyahatimizin,
degerli juri uyelerimizin yorumu ile
gezdigimiz onemli mimarhk eserlerinin ,
hepimizin ufkunu bir kat daha a<;;tigmi
gormek mutluluk verici" ifadelerini kullandi. ._,
S£!n de Kaydol
I'Ayag1na
Gelsin
liMA~, marka gOcOnO ustalanmllln
hizmetine sunarak yapt1klan i~lerin
kalitesine referans oluyor. Oye ustalar,
kulup ~at1s1 altmda egitim ve
seminerlerden faydalanarak mesleki
yeterliliklerini en Ost seviye
sta.ndartlara ula~tmyor.
Boylece, liMA~ Usta Kuliibii Oyelikleri
sayesinde son kullaniCI tarafmdan
tercih edilen ustalarm,
i~ ayagma geliyor.
Ba~vuru
formlanmlla www.timas.net
adresimizden ula~abilirsiniz.
istanbul Bienali Polisan ile Canland1
olisan Boya, bu y1l "T uzlu Su" konve bir de tekneyi boyayarak yeniden
canlandirdi. Sponsorluk kapsammda
septiyle 14. kez duzenlenen istanbul
Bienali' nin 2015-2024 (10 yilhk) Resmi
i<;; cephesi boyanan mekanlarda Elegans Extra Yan Mat boyalan, teknede
Boya Sponsoru oldu.
Polisan Boya, sponsorluk kapsaMarine&Marine serisi deniz boyalan
mmda bu yii36 mekanda 1500'un lizekullam!di.
14. istanbul Bienali' nin
rinde eserin sergilenecegi
istanbul Modern' de ger<;;ekmekanlardan istanbul
Modern, Rum Okul ,
le§en a<;;Ih§ toreninde iKSV
Tutun Deposu, Hrant
adma Bulent Eczac1ba§I
"'"' Polisan
Dink Vakf1, Bogazkesen
tarafmdan verilen plaketi
J
Garaj1 , italyan Lisesi "<>
Polisan Holding Yonetim
ELEGANS
ile Rumelifeneri'nde 20
Kurulu Uyesi Emin Bitlis'i temsilen
<:;igdem Bitlis ald1. ._,
metrekarelik bir alan
~--~
P
tinlcis-
liMA~ ENOOSTRiYEL ORONLER
YALITIM iN~AAT SANAVi VE TiCARET A.~.
0312 35411 54
www.timas.net • [email protected]
~ I Q·
~ !l.QQ.I;_R
CATIDER
sektörden...
Saint-Gobain Weber, Öğrencilerle Buluştu
S
aint-Gobain Weber, ODTÜ Mimarlık Fakültesi tarafından düzenlenen 2015 Yapı Yaz Stajı kapsamında
Mimarlık Bölümü 1. sınıf öğrencileri ile
Weber Akademi bünyesinde gerçekleştirilen eğitimlerde biraraya geldi.
Weber Akademi ekibi, öğrencilere
teori ve uygulamadan oluşan iki aşamalı bir eğitim programı sundu. Programın ilk ayağında seramik uygulamaları,
su yalıtım uygulamaları ve mantolama
sistemleri üzerine teorik bilgiler aktarılırken, programın ikinci ayağı olan
uygulama bölümünde ise uygulama
uzmanlarıyla birlikte öğrenciler zemin,
Y
seramik, su yalıtım uygulamaları ve
mantolama sistemleri üzerine uygulamalar yaptılar. Weber Akademi ekibi,
eğitimin ikinci bölümünde ise uygulama
ekipmanlarını, uygulama zeminlerini ve
uygulanacak malzemeleri tanıttı.
Çelik Yapı ile Deprem Korkusuna Son
M
armara Depremi’nin yıldönümünde Türkiye’de çelik yapı kullanımının yaygınlaşması ve sistemin teşvik edilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
Avrupa Yapısal Çelik Birliği (ECCS)
ve Türk Yapısal Çelik Derneği Başkanı,
12 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
İzocam Çatılardaki
Yangın Riskini Azaltıyor
Yeditepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nesrin
Yardımcı Tiryakioğlu, dernek olarak
çelik yapıların doğru kullanımını teşvik
etmeyi amaçladıklarını kaydetti. Tiryakioğlu, “Çelik yapıların özellikleri göz
önünde tutulduğunda, deprem bölgelerinde ya da çürük zeminlerde çelik
kullanımı avantajlıdır. Bu bölgelerde
güvenli betonarme yapılar da inşa edebilirsiniz, ancak çoğu kez bu yapı ekonomik olmaz ve deprem sırasında veya
sonrasında acil kullanımı gerektiğinde
kontrolü ya da güçlendirilmesi daha
çok zaman alır” diye konuştu.
Türkiye’nin hafif çelik sistemle
üretilen ilk binasını kuran Steelife’ın
Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın
da, çelik yapının Türkiye’de yaygınlaşması gerektiğinin altını çizdi. Hafif çelik
yapının esnekliği ve hafifliği sayesinde
depreme karşı güvenli bir yapı sistemi
olduğunu kaydeden Aydın, “Çelik sistem ile üretilmiş binalarda yaşayanlara
deprem anında evlerinde kalmalarının
çok daha güvenli olduğunu söyleyebiliyoruz” dedi.
angın yalıtımının önemini her fırsatta
vurgulayan İzocam, Tekiz Taşyünü
Çatı Panel ile “REI 120 Yangın Dayanımı Sertifikası” almaya hak kazandı.
Gerçekleştirilen testler sonucunda 10
cm kalınlıktaki Taşyünü Çatı Paneli,
taşıma, bütünlük ve yalıtım kriterlerinin tümünü başarıyla tamamlayarak
120 dakika yangın dayanımlı (REI120)
panel sertifikasının sahibi oldu.
Hilti, C2 Belgeli Dübelin
Yasal Zorunluluk Olması
Gerektiğine Dikkat Çekti
H
ilti, 17 Ağustos depreminin yıldönümü öncesinde düzenlediği basın
toplantısında binaların güvenliğine
yönelik hayati önem taşıyan konuları
masaya yatırdı. Yapı elemanlarını sabitleyen dübellerin ve taşıyıcı sistemlerin
yapı güvenliği konusunda ne kadar
belirleyici olduğunun altını çizen Hilti,
deprem ülkesi Türkiye’de C2 deprem
performans sınıfında dübel kullanımının yasal zorunluluk olması gerektiğini
vurguladı.
Şehirlerde Ağaç
Taşta Yetişecek
İ
TÜ ARI Teknokent’in yeni nesil girişimcilerin yetişmesine olanak tanıyan
İTÜ Çekirdek projesinin final etabı olan
Big Bang etkinliğinde, girişimci firmalar
toplam 1 milyon TL değerindeki ödülden pay almaya çalışacak. 14 Kasım’da
gerçekleşecek etkinlikte yarışacak firmalar arasında yer alan GreenCoat,
doğal maden karışımının fiziksel ve
kimyasal özelliklerinden yararlanarak
ürettiği prekast blok ile yeşilin kaybolduğu kentlerde sürdürülebilir yeşilliği
sağlayacak.
Yeni Focus Membran Yuzde 35 Daha Fazla
Performans Saghyor
ryap, su yahtim1 markas1 Focus
Membran'm arduazh urunlerinde
urun geli§tirme (Ur-Ge) <;;ah§masi yaparak, urunJerin fizikseJ yapiSini gu<;;Jendirdi. Bir yuzeyinde renklendirilmi§
E
bazalt granulleri kullamlarak uretilen
arduazh membranlann uretimi artik
geli§tirilmi§ granullerle yap1hyor. iyile§tirme yap1lan Focus Membran arduazh
urun grubunda yuzeye tutunma ozelligi
artmldi ve di§andan gelen su, ruzgar
vb . etkilere kar§l urunun daha dayamkh hale gelmesi sagland1. Goruntu
olarak da daha olumlu etki yarattig1
gozlenen bu geli§tirme sayesinde TS
EN 12039-(:atilarda su yahtim1 ama<;;h
bitumlu levhalar-Granullere Yapi§ma
Tayini'ne gore yap1lan testlerde ylizde
35 daha olumlu sonu<;; elde edildi. ~
3M Cam Filmleri ile UV l~mlarmdan Korunma ve
Enerji Tasarrufu Bir Arada
une§ kontrolu saglayan 3M Bina
Cam Filmleri, gune§in fazla ISISini
tutmanm yam s1ra solma, parlama ve
yans1may1 azaltiyor. Zararh UVA ve
UVB I§mlannm neredeyse tamamm1
bloke eden 3M Prestij serisi, ustun kaliteli bir cam filminin sagladigi ayncahklan, camlann gorunumunu degi§tirmeden sunuyor. ~
G
Kara Kahptan Endustriyel Kahba
•
I
Ge~ilmeli
skele ve kahp sektorunun sadece urun
tedarik edilen , uretip satilan bir sektor olmad1gmi belirten Doka Turkiye
Gene! Muduru Ender Ozatay, ag1r teknik
boyutu ile muhendislik hizmeti sunulan
ve aslmda bu muhendislik <;;6zumunun
uygulandigi bir sektor oldugunu vurguladi. Mimari yap1lann h1zla degi§imi
ile alt yap1lannm da teknolojik <;;6zumlere ihtiya<;; duydugunu belirten Ozatay,
daha guvenli, h1zh ve ekonomik yap1lar
i<;;in kara kahp kullamm1 yerine endustriyel kahp sistemlerinin kullamlmasi gerektiginin altm1 <;;izdi. ~
tirllcls-
liMA~ ENOOSTRiYEL ORONLER
YALITIM iN~AAT SANAVi VE TiCARET A.~.
0312 35411 54
www.timas.net • [email protected]
röportaj
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Selami Merdin:
“Katılımcı ve Çözüm Odaklı
Bir Anlayışı Benimsiyoruz”
Son günlerde yaptığı çalışmalarla
ahşap yapı iskelelerinin tasarım
ilke, esas ve standartlarını
geliştiren, çelik yapıların tasarım
ve yapım kurallarının belirlenmesi
yönetmeliğiyle ilgili taslak
hazırlayan, Yangın Yönetmeliği’ni
revize eden, İmar Yönetmeliği
revizyonu çalışmalarını sürdüren,
riskli gruptaki mesleklere sertifikalı
olma zorunluluğu getiren, Yeşil
Bina sertifikasyon sisteminin
kılavuzunu hazırlayan, Binaların
Gürültüye Karşı Korunumu
Yönetmeliği’nin taslağını
oluşturan Mesleki Hizmetler Genel
Müdürlüğü, önümüzdeki günlerde
de çalışmalarına hız kesmeden
devam edeceğe benziyor... Söz
konusu gelişmelerle ilgili bilgi
aldığımız T.C. Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı Mesleki Hizmetler
Genel Müdürü Selami Merdin,
“Yapı sektöründe boşluk olan
noktaları tamamlamaya yönelik
çalışmalarımız sürecek” diyor.
14 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Çatı&Cephe: Mesleki Hizmetler
Genel Müdürlüğü’nün bugünlerde
odaklandığı konular nelerdir? Gündeminizde neler var, özetleyebilir
misiniz?
Selami Merdin: Mesleki Hizmetler
Genel Müdürlüğü, 2012 yılında T.C.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın
kuruluşuyla beraber hayata geçen
bir Genel Müdürlük. Bakanlığımızın
“Yaşanabilir Çevre ve Marka Şehirler” vizyonu doğrultusunda mesleki
hizmetleri düzenleyerek, erişilebilir
kayıt ve denetim sistemleri desteğinde güvenli yapı malzemeleriyle
nitelikli, enerji verimli, sürdürülebilir
yerleşme ve yapılaşma ile marka
şehirleri oluşturmayı amaçlıyoruz.
Bunu yaparken de katılımcı, çözüm
odaklı ve denetleyici bir anlayışı
önemsiyoruz.
Yapıların tasarım ilke ve esaslarını,
projelendirilmesini, güvenli yapı malzemelerinin piyasaya arzını ön plana alan
bir yapılanmaya sahibiz. Bu çerçevede
son icraatlarımızdan bir tanesi, güvenli
yapı iskelelerinin piyasaya arzını ve sonrasında uygulamasını sağlamak üzere
bir tebliğ taslağı oluşturmak oldu. 2007
itibariyle çıkarılan yönetmelikte sadece
çelik iskele zorunlu kılınmıştı ancak ülke
gerçeğine baktığınızda bunun imkansız olduğunu gördük. Örneğin Çin’de
bambudan iskeleler kullanılırken, ülkemizde herhangi bir malzemeyi yasaklamak veya önermek yerine devlet
olarak kullanım açısından, güvenlik
açısından kullanım kriterlerini ve limitleri koymamız gerektiğine inanıyoruz.
Piyasanın, fayda-maliyet analizlerini
yapıp malzemeye karar vermesi lazım.
Biz, şurada kullanılacak olan malzeme
yangına dayanıklı olacak, şurada kullanılacak malzeme 20 tona kadar yük
taşıyabilecek, şurada kullanılacak malzemenin eğilme mukavemeti şu olacak
gibi kriterleri belirleyeceğiz, gerisini sektör geliştirecek. Bu tebliğ taslağıyla ve
Bakanlığımızın onayıyla beraber 1 Temmuz itibariyle güvenli yapı iskelelerinin
kullanılması zorunlu hale geldi. Ahşap
yapı iskelelerine ilişkin bir standart ve
düzenleme yoktu. Gazi Üniversitesi ile
yaptığımız protokol sonucunda ahşap
yapı iskelelerinin tasarım ilke ve esaslarını, standartlarını geliştirdik. Geliştirilen
standardı şu anda bir kitapçık olarak
basıyoruz. Aynı zamanda bu projenin
sonuçlarını TSE’ye gönderdik. Sonraki adım olarak TSE tarafından proje
sonuçları standart olarak yayınlayacak.
Onun dışında Çelik Yapıların Tasarım ve Yapım kurallarının belirlenmesi
Yönetmeliği hakkında taslak metin şu
anda bitmiş durumda. Bu metni, görüş
almak için tüm sektöre ve üniversitelere göndermiş bulunmaktayız. Görüşlerin nihayetinde onu da bir lansman
“
Devlet olarak
herhangi bir malzemeyi
yasaklamak yerine
güvenlik açısından
kullanım kriterlerini
ve limitleri koymamız
gerektiğine
inanıyoruz
”
toplantısıyla tanıtacağız. Bunun yanı
sıra turizmde çok önemli yeri olan ve
özellikle Nevşehir ve civarında ağırlıklı
olarak görebildiğimiz, ancak ülkemizin
birçok noktasında farklı kullanım amaçlarına göre işlevleri olan kayadan oyma
yapılarımızın ruhsatlandırılmasında herhangi bir standart olmadığı için sorunlar
yaşanıyordu. Hesap ilkeleri, metodolojileri yoktu. Bununla ilgili kayadan
oyma yapıların tasarım ilke ve esaslarının belirlenmesine yönelik olarak Niğde
Üniversitesi ile işbirliği içerisinde bir protokol hazırladık. Bu protokolün birinci
bileşen raporu bitmiş olup, tarafımıza
sunuldu. Şimdi ikinci bileşen raporunun hazırlanması süreci devam ediyor.
Yönetmeliğe dönüştürülmesine yönelik
çalışma yapıyoruz. Dolayısıyla özellikle
yapı sektöründe çok ciddi anlamda boşluk olan noktaları tamamlamaya yönelik
hızlı çalışmalarımız devam ediyor.
Ülkemizin en büyük sorunlarından
birisi de binalarda enerji verimliliği. Yaklaşık yüzde 80’ini ithal ettiğimiz enerjinin
yüzde 37’sini konut sektöründe ısıtma
ve soğutmada harcıyoruz. Dolayısıyla
mevcut yapı kalitesini de gözönünde
bulundurduğumuzda ciddi anlamda bir
ısı ve enerji kaybı söz konusu. Yapılan
araştırmalar, yıllık 10 milyar dolar gibi
bir tasarruf yapılabileceğini gösteriyor.
Bu çerçevede sektörde kullanılan malzemelerin disipline edilmesi şart. Yalıtım
burada tabii ki önemli bir başlık teşkil
ediyor. Fakat yalıtım sadece ısı yalıtımı
anlamına gelmiyor. Yangın riskleri de
önemli. Bu kapsamda tüm sektörlerle,
üniversite camiasıyla, hatta uluslararası uzmanları da dinleyerek, bununla
da yetinmeyip sektörle beraber büyük
ölçekli binalarda yangın deneyleri yaparak Yangın Yönetmeliği’nde revizyona
gittik. Bu da geçen ay yayımlandı ve
yürürlüğe girdi.
Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü
bünyesinde İmar Yönetmeliği’nin revizyonu çalışmalarımız da devam ediyor.
100 kişilik komisyon Ankara’da ikinci
çalışmasını yaptı. Yeni bakış açısıyla
hazırlayacağımız İmar Yönetmeliği’ni
yılsonuna kadar bitireceğiz ve yayınlayacağız. O da Yangın Yönetmeliği gibi
ses getirecek ve gerçekten küçük hesaplardan arınmış, tamamen ilimin, fennin
doğrultusunda, gelecek nesillere düzgün
şehirler bırakabilmek adına kullanılabilecek bir yönetmelik olacak.
Ayrıca yapı müteahhitlerini birinci
adımda kayıt altına almış, ikinci adımda
yetkilendirmiştik. Şimdi üçüncü adıma
geçtik ve uygunsuz iş yapanların yasaklanması süreci başladı. Yerel yönetimlerden bize şikayet dosyaları geldiğinde,
gerekli incelemenin sonucuna göre yapı
müteahhitlerini 1,5 ve 10 sene yasaklayabiliyoruz. Bu yasaklı müteahhitleri
Kamu İhale Kurumu (KİK)’na da bildiriyoruz. Onun dışında proje müellifleri mühendis ve mimarların çalışma
usul esaslarıyla ilgili çalışma yürütüyoruz. Kayıt altına alamadığınız bir şeyi
kontrol edemezsiniz, izleyemezsiniz ve
denetleyemezsiniz. Onun için tüm proje
müelliflerini kayıt altına alacağımız bir
çalışma başlattık. Ayrıca piyasa gözetim ve denetim faaliyetlerimizi aktifleştirdik, burada kullandığımız yazılımımızı
uygulama doğrultusunda güncelleyip
güçlendiriyoruz. Yapı kooperatiflerinin
izlenmesini ve denetlenmesini de yürütüyoruz.
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 15
röportaj
devlet olarak elimizi taşın altına koyuyor
ve bu çalışmaları kendimiz yapıyoruz.
Çatı&Cephe: Gürültüyle ilgili de çalışmalarınızın olduğu bilgisini aldık...
Çatı&Cephe: Zincirin bir halkası da
mesleki yeterlilik ustalarının belgelendirilmesi...
Selami Merdin: Bir proje başlattık
ve bu proje çok kaydedeğer görülüp
TBMM de harekete geçti ve yasa değişikliği hazırladı. Bu projede öngördüğümüz riskli gruptaki mesleklere bir yıl
içerisinde sertifikalı olma zorunluluğu
getirildi. Çıkan yasayla ilgili sürecin yol
haritasını belirleme çalışmaları devam
ediyor. Biz de bu aşamada inşaat sektöründeki yapı ustalarının birinci parti
eğitimlerini gerçekleştirdik, ancak kanun
çıktıktan sonra nasıl bir yol haritası oluşturacağımızı belirlemeye çalışıyoruz. Şu
anda tüm yapı ustalarını kayıt altına
aldık. Farklı branşlarda 400 bine yakın
yapı ustamız var. Önemli olan bu arkadaşlarımızı nitelikli usta haline getirebilmek. Projemiz ilk etapta 10 meslek
branşından oluşmakta olup, belgelendirme eğitim faaliyetlerimize devam
edeceğiz. Enerji verimliliği konusunda
da çalışmalar yürütüyoruz.
16 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Çatı&Cephe: Yeşil Binalarla ilgili de
çalışmalarınız var değil mi?
Selami Merdin: Bu çalışmalara binalarda enerji verimliliği çalışmalarımız
kapsamında devam ediyoruz. Yeşil Bina
ve Yeşil Yerleşkeler konusunda mevzuat boşluğumuz vardı. “Daimi Komite”
tanımlaması yaptık. Bu komite ilk toplantısını gerçekleştirdi ve Genel Müdürlüğümüze Yeşil Binaların değerlendirme
kriterlerinin uygulama kılavuzunu oluşturma talimatını verdi. Bunun üzerine üniversitelerle görüşmeler devam
etmektedir. Bu yıl içerisinde ekip kurup
ulusal Yeşil Bina sertifikasyon sisteminin kılavuzunu hazırlayacağız. Kılavuz
hazırlandıktan sonra faaliyet göstermek
isteyen belgelendirme kuruluşları komiteye müracaat edecek. Avrupa’ya baktığınızda, düzenlemeleri yapanın devlet
olmadığını görüyoruz. Dernekler gerekli
Ar-Ge’yi hazırladıktan sonra ilgili kamu
otoritesine getiriyorlar, onlar incelemelerini tamamlayıp yayınlıyor. Ancak bizde
Ar-Ge çalışmaları tam oturmadığı için
Selami Merdin: Bildiğiniz gibi binalarda su yalıtımına ve gürültüye ilişkin
bir mevzuat eksikliğimiz var. Binalarda
Su Yalıtımı Yönetmeliği ile ilgili İZODER ile beraber yürüttüğümüz çalışmalar devam etmekte. Sektör, bazı
standartların yayınlanmasını bekliyor.
TSE ile yürütülen standart çalışmaları
yayınlandıktan sonra çalışmalar ivme
kazanacak. Piyasada kullanılabilecek
bazı ürünler var, ancak bu ürünlerin
kullanımın geçerlilik kazanması için
standardının olması lazım. O standart
olmadığı zaman da sıkıntı olur. Belli
bir seviyeye gelen çalışmayı şu anda
kamuoyuyla paylaşacak durumda
değiliz ancak binaların gürültüye karşı
korunumu yönetmeliğinin taslağı hazır.
Çatı&Cephe: Binaların Gürültüye
Karşı Korunumu Yönetmeliği taslağında
öngörülen ve göze çarpan unsurlar
neler?
Selami Merdin: Şu anda bir binayı
yaparken gürültü hiçbir şekilde dikkate
alınmayan bir husus. Özellikle taslakta
atıksu borularında sessiz boru kullanılmasını önerdik. Ayrıca yapıların önem
dereceleri belirleniyor. Bu önem derecelerine göre iç ortam ses kalitesi A, B, C,
D, E ve F sınıfı olarak 6 kategoride toplanıyor. Yeni yapılacak olan yapılarda
C sınıfını zorunlu kılmayı amaçlıyoruz.
Yeni revize edilerek tadilat yapılanlarda
da D sınıfı arayacağız. Şu anda projeler
yapılırken dış katmanın ve ara bölmelerin gürültü emme özelliği yönünde
herhangi bir hesaplama söz konusu
değil. Dolayısıyla yönetmelikle birlikte
bu uygulama da getirilmiş olacak. Proje,
röportaj
fazla desibeli absorbe edecek şekilde
tasarlanmak zorunda. Hastanelerde
koridor-oda arası ilişkisi, oda-oda arası
ilişkisi, bağımsız bölümün diğer bağımsız
bölüme olan etkisi, ticari ünitesi olan
binalarda alttaki ticari ünitenin yukarı
ile olan etkileşimi dikkate alınıyor. Bu
yönetmelikle beraber ciddi anlamda
yapılarda iç ortam gürültü kirliliğini de
ortadan kaldırmış olacağız.
Yapı, yapılmış olduğu konumdaki
mümkün olan en üst seviyedeki gürültüye göre dizayn edilmeli. Konuyla ilgili
bir projemiz de var. Proje kapsamında
otoban, cadde, yol, AVM, pazar, hastane, otopark yanı gibi, şehirde bulunan mekanları da kategorize etmeyi
planlıyoruz. Daha sonra bu kategorize
edilmiş yerlerde ve yapılaşması tamamlanmış bu bölgelerde ölçümler yapıp, bu
ölçümlerin gerekli istatistiksel çalışmalar
sonrasındaki hatalı verilerin temizlenmesiyle beraber her ortam için bir öneri
dış ortam gürültü seviyesi belirleyeceğiz.
Dolayısıyla gürültü haritasının yanı sıra
yer-konum-çevre ilişkisine bağlı olarak
gürültü değerleri tespiti yapacağız.
Çatı&Cephe: Yangın Yönetmeliği’ndeki düzenlemelerle ilgili yorumlarınızı da çok merak ediyoruz. Hazırlık
sürecindeki çalışmalarınızdan ve o
süreçten biraz bahsedebilir misiniz?
Selami Merdin: Bize yapılan müracaatlar ve mevcut yönetmelikteki bazı
boşluklar bizi Yangın Yönetmeliği’nde
revizyon yapmaya mecbur kıldı... Bu
kapsamda ilk etapta tüm sektör bileşenlerini bir araya getirdik. Belediyeler,
üniversiteler, yalıtım üreticileri ve sektör
temsilcilerinin taleplerini dinledik. Talepler değerlendirilip akademik makaleler
tarandıktan sonra bir taslak hazırlandı.
Bu taslak öncesinde Ticaret Odası vasıtasıyla sektörle 3 defa bir araya geldik.
Problemleri, çözüm önerilerini ve bulu18 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
şulan noktaları masaya yatırdık. Sonrasında hazırlanan taslak bir araya geldiğimiz gruba dağıtıldı ve o incelemeler
sonrasında tekrar bir araya geldiğimizde
taslak olgunlaştı. Bununla da yetinmedik ve yurdışındaki uygulamaları araştırdık. AB’de yangınla ilgili standartları
hazırlamadan sorumlu bir profesyoneli
sektör Türkiye’ye davet etti. Birikimlerini, deneyimlerini, Avrupa’daki uygulamaların nereye gittiğiyle ilgili izlenimlerini paylaştı. Ayrıca Kayseri’de büyük
ölçekli gerçek bir deney yapıldı. 2 farklı
yalıtım sistemi, 4 farklı kombinasyonda
kullanıldı. Bu deneyden elde ettiğimiz
verilerle beraber Yangın Yönetmeliği’ne
son halini verdik. Tüm yapı malzemeleri yapıda kullanılır ancak tek bir şartı
vardır: yapıda kullanıldığı yerde asgari
standartları sağlayacak. Bilimin, teknolojinin ve fennin hiçbir zaman önüne
geçmeyiz. Bir malzeme yasaklandığı
zaman o sektörde gelişecek Ar-Ge çalışmaları da otomatik olarak bloke edilmiş
olur. Malzeme veya ürün yasaklamak
yerine kullanım kriterlerini koyuyoruz. Malzemenin ismine-cismine hiçbir
zaman karışmıyoruz. Dediğimiz gibi
yaptık, bina cephesinde olması gereken sistemin niteliğini ortaya koyduk.
Bunu can ve mal güvenliği için yaptık.
Bunu sağlayan malzeme, adı ne olursa
olsun, standardı sağlıyorsa kullanılabilir.
Dünya nasıl bir yol izlediyse biz de o
yoldan ayrılmadan, bir sistem tanımıyla
beraber problemi çözmeye çalıştık.
Çatı&Cephe: Yangın Yönetmeliği’nde
en kaydadeğer değişiklik sizce neydi?
Ya da önceki dönemden radikal olarak
ayrılan kısım neydi?
Selami Merdin: En önemli nokta
21,50 metre sınırının 28,50 metre olarak
değişmesidir. Diğer bir nokta ise bina
cephe sistemi tanımlarını revize etmemizdir. Yani dış cephe dediğimizde tek
“
Dünya nasıl bir yol
izlediyse, biz de o yoldan
ayrılmadan bir ‘sistem’
tanımıyla problemi
çözmeye çalıştık
”
bir malzeme katmanı değil de tuğladan
sonraki tüm cephe sistemini bir “sistem”
olarak tanımlamamızdır. Çünkü tek bir
malzeme yangına çok dayanıklı olabilir,
örneğin taşyünü ateşe çok dayanıklıdır
ancak siz taşyünüyle kurduğunuz mantolama sisteminde petrol ürünü bir file
ile kaplama yaparsanız malzemenin tek
başına yangına dayanıklı olmasının bir
anlamı kalmaz. Onun için “dış cephe
sistemi” kavramını dikkate aldık. Çünkü
“Sistem”in yangına dayanım sertifikasının olmasını zorunlu kılmamız bizce çok
önemli. Yönetmelikteki değişiklikler en
azından belirsizliklerin ortadan kalkmasını ve bir istikamet kazanılmış olmasını
sağladı. En önemlisi de herhangi bir sektörü düşünerek değil de bilimin, fennin
ve dünyanın istikameti doğrultusunda
düzenleme yapmış olmamız diyebiliriz.
Çatı&Cephe: Isı Yalıtım Kılavuzu ile
ilgili de çalışmalarınız vardı...
Selami Merdin: Şu anda ısı yalıtımıyla
ilgili taslak kılavuz hazır. Taslak kılavuzu
web sayfamızdan isteyen alıp, bakıp,
eleştiri yapabilir. Ayrıca enerji konusunda yerel yönetimlerin bilinçlenmesini istiyoruz. Hazırladığımız kılavuzları
rehber doküman olarak belediyelere,
yerel yönetimlere göndereceğiz. Bu kılavuzun onların rehber başucu kitapları
olmasını istiyoruz. Ayrıca sektördeki
uygulamacıların da bu kılavuz sayesinde
görsel olarak konuyu öğrenmelerini
amaçlıyoruz.
TEKNOLOJİ
ÇEŞİTLİLİK
PROFESYONELLİK
MÜŞTERİ ODAKLILIK
panel
CİHAN KALAY / Mimar
[email protected]
www.cihankalay.com
Sandviç Panel Satış Elemanlarının Bilgi Birikimi!
Y
azıma bir soru ile başlıyorum...
“Bir sandviç panel firmasının,
satış veya yurtdışı satış bölümünde çalışacak personeli, hangi bilgi
ve tecrübe birikiminde olmalıdır?”.
İnanıyorum ki firma yöneticilerinin,
bu basit gibi görünen soruyu (konuyu)
ele alışları, o firmanın geleceğini belirleyen etkenlerin en önemlilerinden biridir.
Yanlış anlaşılmasın, satış derken, para
ile ilgili işlere bakılmasından daha çok,
firmanın ürünlerini tanıtan ve müşteriyi
(sanayici, inşaatçı vs.) niçin kendi firması ile çalışması gerektiğine ikna eden
personelden bahsediyorum.
Firmanın boyutu ve gelmiş olduğu
aşama ne olursa olsun, satışta çalışan
kişinin sahip olması gereken üç temel
özellik vardır.
İlk özellik, çalıştığı firmasını ve satacağı ürününü çok iyi tanıyor olmasıdır.
Satışta çalışacak kişinin, firmasını ve
ürünlerini tanıması için firmanın bölümlerinin her birinde en az iki hafta tam
mesai ile çalışması gerekir. Üretimde
çalışacağı süre ise bir ayı yaz mevsiminde, bir ayı kış mevsiminde olmak
üzere minimum iki ay olmalıdır. Bazı
yöneticilerin ve hızlı satıcıların, üretim
20 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
hattının yanından birkaç kez geçmekle
ve ayaküstü biraz bilgi almayla sandviç panelin öğrenileceğinin ve piyasaya
hemen çıkıp satış yapmaya başlanacağının düşünülebilmesi, bence firmanın
gelişip büyümemesinin garantisi gibidir.
İşe yeni başlayan bir kişinin tüm firmaya tanıtılmasını ve bu yeni elemana
firmanın tüm bölümlerinde çalışanla-
rın tanıtılması, bölümler hakkında bilgi
verilmesi ve de ürünün anlatılmasını
bir günde tamamlayabilen yöneticilerimizin varlığı, yurtdışı pazarlara niçin
yeterince açılamadığımızı da çok iyi
anlatmaktadır.
İkinci özellik, ürünler ve uygulamaları ile ilgili olabildiğince değişik dallarda
bilgi sahibi olması ve bu bilgisini dün-
panel
yada olan gelişmeler paralelinde sürekli
yenilemesidir.
Yönetim, satışta bulunan veya bulunacak elemanlarına verilecek bilgi ve
eğitimlerin listesini oluşturmalı ve bu
listenin her bir maddesinin ilgili elemanlarca eksiksiz öğrenilmesini sağlamalıdır. Bu listede yer alabilecek bazı başlıklar şunlar olabilir: Poliüretan, taşyünü
dahil kullanılabilen tüm yalıtım malzemeleri, metal, boya ve kaplamalar,
yani yapı malzemeleri kimyası, ısı, su,
ses ve yangın yalıtımları detayları, yani
yapı fiziği, yurtiçi ve yurtdışı tüm rakip
ve benzer firmaların ürünleri hakkında
bilgiler, yurtiçi ve yurtdışı malzeme (ve
çevre) ile ilgili kanun ve yönetmelikler,
satış yapmaya başlanacak ülkelerin
kanun ve yönetmelikleri vs. firmanın
satış düzeyi paralelinde bu listenin geliştirilmesinin sorumluluğu, yönetimin
sorumluluğunda olduğu kadar çalışanın
da sorumluluğundadır. Satışta çalışan
kişilerin bir görevi de müşterilerden ve
pazarda karşılaştığı rakip firmalardan
aldığı bilgileri firmasının dağarcığına
aktarmasıdır.
Kişisel bilgi birikimini güçlendirmiş
(firmanın da desteği ile) bir satış elemanı firmasından uzakta, genellikle tek
başınadır. Bu tek başınalık yurtdışında
daha da artar. Nasıl bir işle karşılaşacağı
ve kimlerle görüşeceği önceden belirlenmiş olsa bile yeri ve boyutu önceden
bilinmeyen işlerle karşılaşma ve önemli
kararların alınacağı toplantılara katılıverme olasılığı her zaman vardır. Güncellenmiş bilgi birikiminin zenginliği,
satış elemanının, dolayısıyla firmasının
gücüdür. Burada bir anımdan bahsetmek istiyorum... Plevne’de katıldığımız
bir fuarda standa üstü başı kirli bir kişi
gelmiş ve hayvancılık binaları ile ilgili
oldukça teknik birkaç soru sormuştu.
Ben de “Fuarlarda, standa gelen her kişi
önemsenmeli” düşüncesine inandığımdan, kağıt kalem ile çizerek cevap ver22 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
miştim. İngiliz olan bu kişi beş gün süren
fuarda her gün standa geldi ve değişik
detay sorular sordu. Ben de ona daha
önceden yaptığımız benzer binalardan
bahsettim ve önemsemesi gereken yapı
fiziği ile ilgili detaylara dikkatini çektim.
Sonuçta Londra’nın 300 km. kuzeyine
8 tır sandviç panel sattık. Bu kişi ile
dostluğum halen devam etmekte.
İkinci madde ile ilgili söylemek istediğim son şey, bizim Almanya, İtalya
gibi zengin ve kendini ispat etmiş bir
ülke olmamamız sebebiyle satışta çalışan kişilerin kendini (o ülke firmaları
elemanlarından) çok daha iyi yetiştirmeleri gerektiğidir. Özellikle yurtdışında çalışanların “ben mimarım”, “ben
mühendisim”, “ben finansçıyım” gibi
bahanelere sığınmadan bilgi birikimini
artırmaları gerekmektedir.
Üçüncü ve en önemli özellik ise satış
bölümünde çalışan kişinin, özü ve sözü
ile doğru bir insan olmasıdır.
Muhatap olunan kişiler genellikle
birikimli ve tecrübelidir, en küçük bir
ikircikli konuşmayı, bilgisizliği ve yalanı
rahatça (ilk seferde olmasa bile) yakalarlar. Burada, beni etkileyen başka bir
anım daha aklıma geldi. Sözleşme aşamasına geldiğimiz bir görüşmede firma
sahibi yaşlı baba, benim doğru bir kişi
olup olmadığımı, dolayısıyla firmamın
güvenilir bir firma olup olmadığını anlamak için gözlerimin içine uzun uzun
bakmıştı. Ben Türkçe ve İngilizce, o
ise Bulgarca ve Rusça bilirken, gözlerime bakarak güvenip güvenmemesi
gerektiğini gözlerimden anlamaya çalışması beni çok etkilemişti. İnanıyorum
ki, bende veya firmamda bir problem
olsaydı, anlardı.
Sonuçta, panel sektörünü geliştirmek zorundayız. Hep söylediğim gibi
yaklaşık üç firmamızın yıllık yirmi milyon metrekareyi yakalama kapasitesi
var. Bu rakam ancak yurtdışı satışın
artırılması ile yakalanır. Bu arada, biz
yurtdışına açılmada yavaş davranmaya
devam eder, etkin olamazsak, bu pazarları yabancılara kaptıracağımız gibi,
onlar Türkiye pazarına da girebilirler.
Zaten biliyorsunuz ki bir İngiliz firması
da girmiş durumda.
Dayanıklılık, tepePAN® ile
Pratik Çözümlere
Dönüșüyor!
Suya
Dayanıklılık
A1
Yanmazlık
Kolay
Vidalanma
Kolay
Kesilebilme
Yeni Nesil Fibercement Levha
Degisimi gördügün an; Tepe Betopan...
TEPE BETOPAN YAPI MALZEMELERİ SAN. VE TİC. A.Ș.
haber & röportaj
Aldom Yeniden Türkiye’de
Tüm dünyada kırktan fazla ülkede 27 bin 500 çalışanı ile hizmet veren Sapa Group, bünyesindeki
markalardan biri olan Aldom için Türkiye’de de bir ofis açarak ürünlerini geçtiğimiz mayıs ayında
Türkiye pazarına yeniden sunmaya başlamıştı. 2013 yılına kadar Türkiye’de farklı bir distribütör
aracılığıyla yaklaşık 15 yıldan fazla süredir satışı yapılan ve pazar tarafından aranan bir marka
olan Aldom’un Türkiye’deki bu yeni yapılanmasıyla ilgili ayrıntıları Sapa Yapı Sistem Genel Müdürü
Çağdaş Taylan ve Aldom Türkiye Satış Direktörü Abdullah Kara’dan aldık...
ÇATI&CEPHE: Sapa hakkında bilgi alabilir
miyiz?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Bir İsveç firması olan
Sapa, bugün dünyanın her coğrafyasında faaliyette bulunan en büyük alüminyum üreticilerinden birisi konumunda. 2013 yılı içerisinde
Sapa’nın içerisinde bulunduğu Norveç merkezli
Orkla ve yine Norveç merkezli Hydro firmaları
alüminyum faaliyetlerini Sapa çatısı altında birleştirerek güç oluşturdular. Bugün 1,5 milyon
tonluk alüminyum üretimi ve 27 bin 500 çalışanı
ile bu sektördeki en büyük üretici konumundayız. Sapa, alüminyumun hayatımıza girdiği her
alanda hizmet veren bir firma. Türkiye’de inşaat
sektörü için “Mimari Alüminyum Sistemler” alanında çözüm sağlıyoruz.
ÇATI&CEPHE: Türkiye’deki çalışmalarınızı
özetleyebilir misiniz?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Sapa Yapı Sistem Türkiye
olarak 1997 yılında kurulduk ve şu anda 35
kişilik, konusunda uzman bir kadromuz bulu24 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
nuyor. Satış ofisi olarak faaliyet gösteriyoruz. Daha çok işin mühendisliği ve
pazarlamasıyla uğraşıyoruz. Seçilmiş
ve yoğun eğitimlerden geçirilmiş belirli
sayıda uygulayıcı bayi ile çalışıyoruz.
Fazla tabana yayıldığınızda kaliteyi
kontrol edememe riskini göze almanız
gerekiyor. Bu bizim arzu ettiğimiz bir
çalışma şekli değil.
Sapa tüm dünyada olduğu gibi
Türkiye’de de A+ projelerde belirgin
şekilde tercih ediliyor. Varyap Meridian projesi ile şimdiye kadar yapılan
en büyük panel cephe uygulamamızı gerçekleştirdik. Şimdi de Varyap
Metropol’de çalışmalarımız benzer
şekilde devam ediyor. Spine Tower,
Dumankaya İkon, Palladium Tower,
Akasya Acıbadem, Mermerler Plaza,
Kar Plaza, Çiftçi Towers ve Vadi İstanbul-Bulvar Etabı gibi son dönemlerin
en prestijli projelerinde yer alıyoruz.
Bu projeler İstanbul’un siluetine de
katkı sağlayan yüksek ölçekli özel projeler. Seçilmiş uygulayıcı bayilerimizle
birlikte bir başarı hikayesi yaratıyoruz.
İstanbul dışında Ege ve Akdeniz Bölgesi’ndeki prestijli projelerin yaklaşık
yüzde 70’inde yer aldık ve yatırımcılar tarafından tercih edildik. Bodrum
bölgesinde de pazar payımız yüzde
80’e yakın. Antalya’da yer aldığımız
otel sayısı ise 150’yi aşmıştır. Sürme
sistemlerimizin gerek teknik özellikleri
gerekse performansları sektörde yer
alan muadil sistemlerin üzerinde ve bu
çözümlerimizi projelere adapte edebiliyoruz. Sistemlerimizin bu performans
değerleri, söz konusu bölgelerde bizim
tercih edilmemizin en büyük nedenlerinden birisi.
ÇATI&CEPHE: Aldom hakkında da
detaylı bir bilgi alabilir miyiz? Ve Aldom
ile nasıl bir yol haritası izleyeceksiniz ve
hedefleriniz ne olacak?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Aldom, 1973
yılında İtalya’da kurulan ve şu an
Avrupa başta olmak üzere tüm dünyaya yayılan satış ağı ile yatırımcıların
ve karar vericilerin projelerinde tercih
edilen uluslararası bir marka. Aldom
markasını pazara sunarak iş ortaklarımıza ve müşterilerimize daha fazla
çözüm alternatifi sunmayı hedefliyoruz.
İnşaat sektörünün Türkiye’deki büyüme
hızıyla birlikte pazarın taleplerini karşılamaya yönelik Aldom sistemlerini de
ürün gamına ekleyen Sapa Yapı Sistem
Türkiye ofisi olarak birkaç yıl içinde
pazarda daha fazla projede çözüm
ortağı olarak yer almak istiyoruz. Aldom
markasını Türkiye’de lokal gereksinimlere göre uyarlamasını ve zenginleştirilmesini sağlayarak, güncel talepleri
daha fazla karşılabilen bir marka haline
getireceğiz.
Türkiye’deki toplam alüminyum
pazarı A+ projelerden ibaret değil.
Kaliteli malzeme almak isteyen, fakat
bu kadar yüksek maliyetlere katlanamayacak olan projeler de bulunuyor.
Bu projeler için “projeye özel” çözüm
üretmeden, Aldom ürünleri ile ithal bir
malzemeden beklenen kaliteye, projeye
adapte edebiliyoruz.
Mimari açıdan bakarsak, sektörde
yer alan diğer markaların ürünlerine
göre daha estetik hatlara ve yüksek performanslara sahip ürünleri, Türkiye’de
ilk defa distribütörler vasıtasıyla sunan
bir firma olma hedefindeyiz. Bir yıldan
uzun bir süredir bu konuda altyapı çalışmaları yapıyoruz. Distribütörlerimizi ilk
önce İstanbul’un Avrupa ve Anadolu
yakasında kurulu olmak üzere Marmara Bölgesi’nde belirledik. Bu sene
içinde Ekim ayında Marmara Bölgesi
Avrupa yakası distribütörü Simin Yapı
ve Marmara Bölgesi Anadolu yakası
distribütörü Optimal Alüminyum ile
birlikte Aldom Türkiye’nin lansmanını
yaparak iş ortaklarımıza ve karar vericilere ürünlerimizi sunmayı amaçlıyoruz.
Önümüzdeki yıl itibariyle İç Anadolu
ve Ege bölgeleri distribütörleri devreye
girecek. Mart ayında da Akdeniz Bölgesi distribütörleri belirlenerek devreye
Aldom TB 75 Garden
Aldom Top TB 60/65
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 25
haber & röportaj
girmesi planlanmakta. Sonrasında
Karadeniz Bölgesi ve KKTC’de distribütörlükler verilecek. Türki Cumhuriyetler’deki yapılanmamız başladı.
Azerbaycan distribütör adayı ile görüşmelerimiz devam ediyor. 2016’nın 6.
ayı itibariyle hedefimiz tüm distribütör
ağımızı tamamlamış olmaktır.
ÇATI&CEPHE: Aldom ürünlerinden
kısaca bahsedebilir misiniz?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Cephe sistemimiz Mirror, piyasanın daha önceden tanıdığı bir ürün. Bu ürünü hem
piyasanın bildiği ve talep ettiği şekliyle
hem de yenilenmiş haliyle Mirror Plus
olarak sektöre sunacağız. Pencere ve
Kapı sistemlerimizi gözden geçirerek
görüştüğümüz projelerin gereksinimlerini kolayca karşılayan sistemler haline
getiriyoruz. Sürme sistemlerimizde de
aynı çalışmaları yaparak sektörün talep
ettiği ürünlerle yeni ürünleri bir araya
getirip zengin bir içerik oluşturmayı
amaçlıyoruz.
ÇATI&CEPHE: Alüminyum sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Önümüzdeki yıllarda sistemlerde ne gibi
yenilikler göreceğiz?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Bildiğiniz gibi
ülke olarak enerji konusunda dışa
bağımlı bir ülkeyiz. Bu nedenle önümüzdeki dönemde enerji zengini olan
ülkeler bile enerji verimliliği üzerine
yoğunlaşırken, Türkiye’nin kendini bu
trendin dışında bırakması söz konusu
olamaz. Yalıtım değerlerinin iyileştirilmesi, enerji tüketimini azaltan sistemlerin geliştirilmesi Sapa’nın Ar-Ge
departmanının önceliği. Ben 13 yıldır
bu firmadayım ve çalışmaya başladığımız dönemdeki algıyla bugünkü algı
arasında inanılmaz fark var. Daha önceleri bir ürünün kaliteli olduğunu müş26 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Aldom Satış Direktörü Abdullah Kara:
“Daha aktif ve daha rekabetçi fiyatlarla
faaliyet göstereceğiz”
“D
aha önce farklı bir distribütör üzerinden
sektöre sunulan Aldom’u Türkiye’de
tekrar yapılandırmaya çalışıyoruz. Türkiye şartlarına uygun tasarımlarla daha aktif ve daha
rekabetçi fiyatlarla faaliyet göstereceğiz. Şantiyelerde en çok ihtiyaç duyulan ürünlerimizle
projelere hizmet vereceğiz. Bunu da bölgesel
distribütörlük ağı ile yöneteceğiz. Bu distribütörlerimizden ikisi Marmara Bölgesi için hizmet
vermeye hazır. Sistemlerimizin Türkiye’ye adaptasyonunu yapıyoruz. Hazırlıklarımız bitti. 16
Ekim’de de bir lansman yapacağız. Lansmanla
beraber Marmara Bölgesi’nde bizimle çalışacak bayilerin yüzde 80’i belli olacak”.
“Ürün gamımızda giydirme cephe, sürme, pencere ve kapı sistemleri yer alıyor.
Türkiye’de birçok firma ürün özellikleri anlamında çıtayı yükseltse de özellikle kapıpencere sistemlerinde hala istenilen performans yakalanamadı. Aldom’un bünyesinde
yer alan ürünler gerek performansları, gerekse kolay erişilebilir ve rekabetçi yapılarıyla
bu boşluğu hızlı bir şekilde dolduracaklardır. Aldom, sektöre sunacağı yeni ürünleriyle
beraber aranan bir marka olacak”.
terilerimize anlatırken çok zorlanırdık.
Fakat bugün tüketici çok daha bilinçli.
Hem teknik olarak hem de estetik olarak ne istediğini daha iyi bilen ve bunu
sizden talep eden bir müşteri portföyü
bulunuyor. Bu değişim, kendimizi müşterilerimize daha rahat ifade edebilmemize olanak sağlıyor.
Rakiplerimiz içerisinde yer alan yerli
firmalar da ürünlerini teknik açıdan
geliştirerek pazardan daha fazla pay
almayı hedefliyorlar. İnşaat sektörü Türkiye için her zaman dinamik bir sektör
olmuştur. Bunun sebebi, kendiyle birlikte 35 iş alanını daha besleyerek ekonomiyi yönlendiren bir yapısı olmasıdır.
Sapa olarak geleceğe ve alüminyum
sektörüne pozitif olarak bakıyoruz. Ülke
içerisinde zaman zaman durağanlıklar
olsa da ben Türkiye’nin genç nüfus
potansiyelinin inşaat sektörünün büyümesini destekleyeceğine inanıyorum.
Türkiye’de her sene 1.3 milyon insan
evleniyor ve bu 650 bin konut ihtiyacı
olduğu anlamına geliyor.
ÇATI&CEPHE: Alüminyum sistemler
yapılara ne tür avantajlar sağlıyor?
ÇAĞDAŞ TAYLAN: Bir mimarın
kafasında tasarlayabildiği her türlü şekil
ve form alüminyum ile imal edilebiliyor.
Dolayısıyla mimar projesini gerçekleştirirken, bu hafif ve güçlü malzeme ile
kendisini çok daha özgür hissederek
özgün eserler ortaya çıkartabiliyor.
Üstelik alüminyumun doğası gereği
tasarımları hayata geçirme maliyetleri
de çok yüksek olmuyor. Alüminyumun
bir diğer önemli avantajı da modern
görünümlü olması, çok değişik yüzey ve
renklerde kullanılabilmesi, tüm bunları
sağlarken çevre dostu yapısı ile defalarca geri dönüştürülebilmesidir.
diyalog
DR. ERDENER ILDIZ
Elektronik Yüksek Mühendisi
Ildızbond Yön. Krl. Bşk.
[email protected]
Çatım Çatım, Güzel Çatım
“G
üzel Çatı” denilince
ne anlıyoruz? Çatıların
önemsenmediği ülkemizde güzel çatı ne anlama geliyor?
Çatı altında oturmak birçok insan için
kabus haline gelmişken, güzel çatıdan
bahsedilebilir mi?
Evet, güzel çatıdan bahsetmek mümkün; yeter ki bilinçli bir şekilde çatılarımızı yapalım, yeter ki detayları önceden
tasarlanmış çatılar yapalım, yeter ki nasıl
olsa bir şekilde çatıyı kapatırız diyerek,
şantiyede ne kadar artık malzeme varsa
onu çatıyı kapamak için kullanmayalım.
Güzel çatı için önceden iyi düşünmek
lazım. Çatının konstrüksiyonundan başlayıp tüm su, ısı yalıtımı, buharın dışarı
atılması, çatının havalandırılması gibi
konuları baştan hesaba katmak gerekiyor. Güzel çatı yapmak için dikkat
edilmesi gereken noktalara biraz daha
yakından bakalım.
Güzel çatı yapmak için 5 ana noktanın çok iyi çözülmesi gerekir.
28 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
1. Çatı Alt Yapısı
2. Su Yalıtımı
3. Isı Yalıtımı
4. Buharın Dışarı Atılması
5. Çatı Katmanlarının Havalandırılması.
Sırayla bu konuları biraz açmaya
çalışalım.
Çatı Alt Yapısı
Çatı alt yapısı, çatı üzerine konulacak malzemelere alt yapı teşkil eder, bu
nedenle bu malzemeleri taşıyacak özelliklerde olmalıdır. Ayrıca, rüzgar ve kar
yükleri, alt yapıyı en çok etkileyen faktörlerdir. Alt yapının, çatının bulunduğu
bölgedeki doğal olaylara karşı koyacak
yapıda tasarlanması gerekir. Çatı alt
yapısı tasarlanırken, üzerine konulacak
malzemeler önceden belirlenirse, çatı alt
yapısının maliyetinde de bazı tasarruflar
yapmak mümkün hale gelebilir.
ou
a r e x gr
w w w. p
tr
p. c o m .
Yüksek Performans
Modifiye Poliüretan Esaslı, Elastik Su
Yalıtım Malzemesi
• Yüksek yapışma mukavemeti
• Su bazlı, çevre dostu
• Donma, çözünme döngüsüne dayanıklı
• Alkali ve tuz çözeltilerine karşı dayanıklı
• Son derece elastik
diyalog
Su Yalıtımı
Çatıda en önemli su yalıtımını, çatının en üst katına koyulan ve doğaya
karşı doğrudan mücadele eden kiremit
yapar. Kiremit en önemli su yalıtım malzemesidir. Bugün, çok değişik malzemelerden kiremitler üretilmektedir. Bunları
kısaca kil, çimento, metal, bitüm, plastik,
taş, ahşap esaslı kiremitler olarak özetleyebiliriz.
Çatıda esas su yalıtımını sağlayan
kiremit olmasına rağmen herhangi bir
nedenle bu kaplamanın altına sızan
suyu çatıdan atacak ilave su yalıtım tedbirlerini de almak gerekir. Dış kabuğa
koyulan kiremidin altında, bitüm, alüminyum, polypropylen vb. esaslı su
yalıtıcı malzemeler kullanılabilir. Bu
malzemeler uygulanırken suyun oluğa
kadar taşınmasını sağlayacak şekilde
montajına dikkat edilmelidir.
Çatıda en önemli husus, çatı üstündeki suyu hızla tahliye etmektir. Aynı
durum, istenmeyen bir şekilde çatı üst
kaplamasının altına giren suyu da çatı
içinde tutmayı, hemen dışarı atılmasını
sağlamaktır.
Isı Yalıtımı
Isı üç şekilde yayılmaktadır.
1. İletim yoluyla
2. Taşınım yoluyla
3. Işınım yoluyla
Çatılarda ısının bu üç yolla da iletilmesine engel olacak tedbirler alınmalıdır.
İletim yoluyla ısının yayılmasını önlemek için malzemelerin birbiriyle temasını kesmek gerekir. Bununda en kolay
yolu, malzemeler arasında hava boşluğu
yaratmaktır.
Taşınım yolu ile ısının yayılmasını
önlemek için içlerinde birbiriyle temas
etmeyen, hava boşlukları bulunan camyünü, taşyünü, polistren gibi malzemeler
kullanılır.
Işınım yoluyla ısının yayılmasını
30 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
önlemek için güneşten gelen radyan
enerjiyi yansıtacak alüminyum folyolar
kullanılır.
Buharın Dışarı Atılması
Çatılarda en çok dikkat edilmesi
gereken noktalardan birisi buharın dışarı
atılmasıdır. Çünkü, çatı altında ısınan
mekanlardan, çatı içine doğru hareketlenen ısınmış hava, çatı katmanları
arasındaki soğuk hava ile karşılaşınca
yoğunlaşır ve su haline gelir. Çatı dışarıdan su almasa da içeride meydana
gelen su büyük sorunlar yaratır. Buna
engel olmak için çatının katmanları arasında uygun hava boşlukları yaratılarak
çatının nefes alması sağlanmalıdır. Bu
boşluklarda yaratılan hava akımlarıyla
katmanlar arasına gelen su buharları
dışarı atılmalıdır.
Çatı katmanlarına ulaşan buhar
hava boşluklarına atılırken, soğuk hava
ile karşılaşınca yoğunlaşıp su haline
gelecektir. Bunu önlemek için buharın
dengelenip hava boşluğuna verilmesi
gerekir. Başka bir deyişle, belirli yerlerden yoğun bir şekilde buharı hava boşluğuna vermemek gerekir. Buharı çatı
altına yayıp, yoğunluğunun düşürülüp
hava boşluğuna verilmesi ve su haline
gelmesinin önlenmesi gerekmektedir.
Bu görevi yapacak tarzda üretilmiş malzemeler vardır. Bu malzemeler, buharı
dengeleyerek geçirir. Yukarı geçen
buhar herhangi bir şekilde yoğunlaşıp
su haline gelirse, bu suyu aşağı geçirmez, hava boşluğundaki yüzeyde meydana gelen bu nem de kısa sürede hava
akımlarıyla atılır.
Çatı Katmanlarının
Havalandırılması
Güzel çatı yapmanın en önemli faktörlerinden birisi de çatı katmanlarının
havalandırılmasına dikkat etmektir.
Nefes almayan çatı katmanlarında her
türlü sorun beklenebilir. Çatı katmanlarının uygun bölümlerinde hava boşlukları
yaratılarak çatının nefes alması sağlanmalıdır. Nefes almayan çatılarda, su
buharı nedeniyle meydana gelen nemi
dışarı atmak mümkün değildir. Çatı katmanları arasında meydana gelen nem
dışarı atılmayınca, hem bu katmanlarda
kullanılan malzemeler zamanla işlevini
yitirir, hem de çatı alt yapısı zarar görür.
Evet, güzel çatıdan ne anlıyoruz,
kısaca burada özetledik.
Güzel çatılar altında, güzel, mutlu ve
sağlıklı bir yaşam dilerim.
firma profili
TİMAŞ Endüstriyel Ürünler A.Ş.
İki sene önce başlattığı kurumsallaşma süreciyle birlikte oluşturduğu kurum kültürü ve sahip olduğu
köklü geçmişin sağladığı marka gücü, TİMAŞ’ı sektörde ayrıcalıklı kılan firmalardan birisi yapıyor.
1
999 yılında kurulan TİMAŞ
Endüstriyel Ürünler A.Ş., o
günden bu yana sektördeki
ağırlığını, satış kabiliyetini, pazarlama
gücünü, satın alma imkânlarını yeni
yatırımlarıyla pekiştirerek büyümeye
devam ediyor. İki sene önce başlattığı
kurumsallaşma süreciyle birlikte oluşturduğu kurum kültürü ve sahip olduğu
köklü geçmişin sağladığı marka gücü,
TİMAŞ’ı sektörde ayrıcalıklı kılan fir-
32 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
malardan birisi yapıyor. İştigal konusu
ağırlıklı olarak çatı ve cephe kaplamaları
olan TİMAŞ’ın ürün grubunu ise metal
kenetli çatı sistemleri, sandviç paneller
ile ısı, ses, su ve yangın yalıtım malzemeleri oluşturuyor.
Süren projeler ve sektörün özellikle
uygulama alanında duyduğu ihtiyaçtan
dolayı TİMAŞ, çatı ve cephe kaplama
konusunda uygulama yaparak ihtisaslaşmayı tercih etmiş bir firma. Bununla
ilgili olarak aldığı projelerin hem ürün
bazında malzeme satışlarını hem de
uygulamalı olarak montajlarını üstlenen
firmanın ayrıca son dönemde sektörde
kabul gören termoplastik membran
kaplamaları, yine gerek kamu projelerinde gerekse özel sektör yatırımlarında
tercih edilen ürünlerinden bir tanesi.
TİMAŞ yıllık 500 bin metrekareye
yakın uygulamalı çatı sistemleri montajı
gerçekleştiriyor. Ürün stoklayabilme ve
ürün alımı yapabilme kabiliyeti yüksek olan TİMAŞ, müşterilerin talepleri
doğrultusunda hızlı malzeme temini,
özel keşif, detaylandırma-uygulama
ve uzman ekiplerle hizmet veriyor. Bu
zamana kadar Türkiye çapında birçok
önemli projeye imza atan TİMAŞ, Devlet Hava Meydanları’nın üstlendiği yeni
havalimanlarında yönetim binalarının
kenet çatı sistemleri işinde 3. Havaalanı kenet çatı sistemi işini bitirdi. 4.
Havaalanı inşaatındaki çalışmaları ise
hala devam ediyor. Firma ayrıca devlet
hastanelerinde membran uygulamaları
yapıyor.
Balıkesir Kapalı Spor Salonu, Bursa
Kapalı Spor Salonu, Diyarbakır Forum
AVM, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın
muhtelif hangar depolarının kaplama-
ları, Selçuk Ecza Deposu’nun İstanbul
ve Afyon depoları, Kırıkkale Hükümet
Konağı, İzmir Aliağa Cezaevi Şantiyesi,
Ankara Lojistik Üssü, Bingöl Havalimanı Yurt İçi Nakliyeciler İdare Binası,
TİMAŞ’ın kenet çatı referansları arasında yer alıyor. Ankara Otonomi Yerleşkesi, Abdülkadir Özcan İş Merkezi,
TCDD YHT yeni gar binaları, AFAD
Van-Ankara depoları, ONPO Madencilik-Bala, M.F.Ş. İnşaat Ankara O.S.B.
ve Konya-Çumra Şeker Fabrikası ise
sandviç panel referansları arasında
bulunuyor.
TİMAŞ tüm bu ana işlerinin yanı
sıra usta eğitimlerine de önem veriyor.
“TİMAŞ Usta Kulübü” adı altında bir
kulübü olan TİMAŞ, bu kulüp ile üye
ustaların yaptığı işlerin önemini ortaya
çıkarıyor, ustaların eğitim ve seminerlerle bilgi ve becerilerini geliştirmelerine
yardımcı oluyor. Biz de hem nitelikli
eleman sorunu hem de sektör hakkında yorumlarını almak üzere TİMAŞ
Genel Müdürü Serhat Maşlak ile kısa
bir röportaj yaptık...
TİMAŞ GENEL MÜDÜRÜ
SERHAT MAŞLAK:
“Eğitime Önem Verilmeli”
Birçok sektörde olduğu gibi inşaat
sektöründe de nitelikli eleman sorunu
yaşandığının altını çizen Serhat Maşlak,
bu sorunun çözümü için inşaat sektöründe de “Eğitim”e önem verilmesi
gerektiğini vurguluyor. TİMAŞ olarak
konuyla ilgili kendi üzerlerine düşeni
fazlasıyla gerçekleştirdiklerini belirten
Maşlak, “Üretim, satış, müşteri ilişkileri,
iletişim gibi birçok alanda personel eğitimleri gerçekleştirerek çalışanlarımızın
her alanda gelişimlerini destekliyoruz.
2013 yılında çalışanlarımızın 10 farklı
alanda eğitim almalarını sağladık. Müşteri memnuniyeti, sunum teknikleri,
zaman yönetimi, etkili konuşma, diksiyon ve toplantı eğitimi gibi farklı alan-
larda oldukça kapsamlı seminerlerle
personelimizin uzmanlık alanlarının
gelişimine katkıda bulunarak personelin
motivasyonunu artırmayı hedefliyoruz.
Eğitim seminerlerimizi de sürekli hale
getirerek kurum içinde gelişimi sürekli
kılarak verimli sonuçlarının TİMAŞ’ı da
sektörde bir adım ileriye taşıyacağı kanısındayım” diyor.
Büyük bir potansiyel var
Türkiye’de mevcut konut stoğunun
çok küçük bir bölümünün yalıtımlı olduğunu hatırlatan Maşlak, Türkiye’nin
yalıtım sektöründe büyük bir potansiyeli bulunduğunu vurguluyor ve şu
yorumları yapıyor: “Yalıtım sektörü,
inşaat sektörünün büyümesine paralel
bir büyüme oranına sahip. 1 Ocak 2011
itibariyle de yeni inşa edilen binaların
Enerji Kimlik Belgesi almasının zorunlu
hale gelmesi, sektörel potansiyeli artırdı.
Mevcut binaların da en geç 2017 yılına
kadar bu belgeleri alması zorunlu. 25
Şubat’ta Resmi Gazete’de yayımlanan Enerji Verimliliği Strateji Belgesi
(EVSB) gereği, kullanım alanı 10 bin
metrekarenin üzerindeki ticari bina ve
hizmet binalarının tamamında, yürürlükteki standartları sağlayan ısı yalıtımı
ve enerji verimli ısıtma sistemlerinin
bulunması gerekiyor. Bu durum elbette
ki sektördeki daimi büyümeyi beraberinde getirecek. Tüketicide de yalıtımın
yapıyı koruduğu ve tasarruf sağladığı
bilincinin yerleşmesi gerekiyor. Bunun
maliyet yönünde çıktı değil, aksine kısa
sürede kendini amorti eden bir girdi
olduğunun bilincine varılması şart...”
Hedeflerimiz yüksek
“TİMAŞ olarak ise hedeflerimiz yüksek. 5-10 yıllık süreçte planladığımız
ve gelmek istediğimiz noktayı biliyoruz.
Mevcut konjonktür çerçevesinde, sektörümüzle ilgili gelişmeleri takip ederek
faaliyetlerimizi sürdürmeyi hedefliyoruz.
Ben ve ekibim yirmi yıla yaklaşan birikimimizle, sektörde sağladığımız güven
duygusuyla çatı-cephe ve yalıtım sektöründe ülkenin her yerinde ilk aranılan
ve önemli projelerin çözüm ortağı olacak olan TİMAŞ için çalışıyoruz”.
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 33
Çatınızı Bilinçli Kişi ve Uzman Kuruluşlara
Yaptırtmak Yatırımınızı Korur
Size ve Ekonomimize Kazanç Sağlar
Üyelerimiz
3M A. Ş. 0216 538 0777
Ada Endüstri Ürünleri 0312 385 0096
Adakaya Panel 0264 378 0080
Akgün İnşaat 0212 325 4690
Antsim İnşaat 0242 259 3045
Alsim İnşaat 0216 327 0259
Arımeks Mimarlık 0262 729 3379
Armada Yalıtım 0212 452 2060
Assan Panel A.Ş. 0216 581 17 05
Atermit Endüstri 0262 641 7971
Atersan İnşaat 0232 469 0999
Avrasya İnşaat İzolasyon 0216 308 6162
Ayça İnşaat 0312 231 5553
Aykar İnşaat İzolasyon 0216 441 7912
Balcıoğlu Mümessillik 0212 444 8878
Başak Kiremit ve Tuğla 0222 315 0700
Bestel - Kılıçoğlu 0222 236 1141
Böcker Maschinenwerke 0212 593 9767
BTM 0216 473 3473
Canpa İzolasyon 0312 284 0600
Cema İnşaat 0326 225 0851
Çalışkanlar İnşaat 0216 364 9472
Çatı Market 0212 221 9950
Çatıcılar Çatı 0324 336 8840
Dupont Türkiye 0216 687 0400
Eftal Çiftçi 0262 354 3679
Engin İzolasyon 0212 442 1730
Esem Yapı 0312 395 6332
Finar Dış Ticaret 0212 225 7045
Gülyapan Yapı 0232 461 3600
Işıklar Kiremit Pazarlama 0216 537 0050
İstanbul İnşaat 0216 469 8500
İz İzolasyon İnşaat 0262 353 4875
İzonorm İzolasyon İnşaat 0242 325 4225
İzopoli Yapı Elemanları 0212 236 6032
Kros Yapı Emlak 0224 242 8880
Levent Çeki 0212 735 3595
Mardav Yalıtım 0216 571 3535
Me-Ce Metal 0232 486 5353
Mehmet Öztürk Fahri Üye
Meta Dekorasyon 0312 468 1553
Metal Kiremit A.Ş 0212 875 7038
Modam Yapı Malzemeleri 0216 314 2200
Monier Yapı Çözümleri 0262 679 2511
MSK Metal 0232 433 2211
Multiplan Yalıtım 0262 751 5102
Murat Tiritoğlu 0312 349 3319
Naz Çatı İnşaat 0216 332 9852
Ni-Me İnşaat İzolasyon 0212 664 5758
Nuhpanel Yapı 444 4 684
Nupel Flooring 0212 540 0949
Onduline Avrasya 0216 384 1600
Panelsan Çatı 0312 342 0382
Persan Yapı Elemanları 0446 251 1060
Polen İnşaat 0412 237 2475
Radıus İnşaat 0212 588 2884
Remda İnşaat 0232 433 0093
Rheinzink Gmbh & Co.Kg. 0216 550 6292
Sita Bauelemente +49 252 28340179
Skyline Mimarlık 0216 471 2550
Standart Cıvata 0232 376 7560
Sultan Çatı 0216 329 4989
Sümer Plastik 0352 322 2223
Teknosel Teknolojik Yapı 0212 358 2244
Timaş Endüstriyel 0312 354 1154
Tiritoğlu A.Ş. 0312 351 4141
Turanlı Çatı İzolasyon 0216 383 1182
Türk Ytong A.Ş. 0216 396 6600
Ünar Yapı 0216 489 1317
Velux 0216 302 5410
Vista Yapı 0216 640 2296
Yazlar Pazarlama 0378 264 5555
Zet İzolasyon 0212 624 4937
Zet Yapı 0262 643 6222
ÇATI SANAYİCİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ
Sahrayıcedid Mah. Halk Sok. Mist İş Merkezi K: 3 D: 5-6 Yenisahra-İstanbul
Tel: 0216 416 55 13 - 0216 416 55 18 • Faks: 0216 416 54 06 • E-mail: [email protected]
www.catider.org.tr
ÇATIDER Özel Bölümü
Başkan’dan
Değerli Üyelerimiz,
Büyük bölümünü geride bıraktığımız
2015 yılının artık son çeyreğine giriyoruz. Yaşanan zorluklara rağmen sektör olarak 2015’in de başarı hanemize
eklenmesini umuyoruz.
M. NAZIM YAVUZ
ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı
Bir yandan dünya ve Avrupa ekonomilerinde yaşanan durgunluk, diğer
yandan Türkiye’de yaşanan belirsizlikler nedeniyle içinde bulunduğumuz
yıl zorlu geçti. Her şeye rağmen inşaat
sektörünün, Türk ekonomisinin lokomotifi olarak hareketliliğini koruması ve
bu hareketlilik içinde önemli bir paya
sahip olmamız nedeniyle 2015 yılında
da büyüme performansımızı koruduğumuzu söyleyebiliriz.
ÇATIDER olarak 2015 yılını çok
hareketli geçiriyoruz. Özellikle eğitim
odaklı çalışmalarımızda önemli adımlar
attık ve olumlu sonuçlarını görmekten
mutluluk duyduk.
AB desteğiyle yürüttüğümüz eğitim
projemizi geçtiğimiz dönemde başarıyla
tamamladık. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı’nın “Türkiye’de
Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin
Artırılması Operasyonu (IQVET)” isimli
hibe projesinden faydalanarak yürüttüğümüz “Çatı ve Çatıcılık Eğitim Sisteminin Kurulması ve Geliştirilmesi Projesi”,
sektörümüzün en başarılı eğitim çalışmalarından biri oldu.
Sektörün teknik eleman ihtiyacını
karşılamak ve gençlerin mesleki gelişimine katkı sağlamak için yürüttüğümüz proje kapsamında sektörümüzün
duayenlerini, öğrenci ve öğretmenlerle
bir araya getirdik. Meslek lisesi öğretmenlerine yönelik gerçekleştirdiğimiz
etkinliklerle de öğretmenlerimizin sektördeki gelişme ve teknolojiler hakkında
en güncel bilgilere sahip olmasına katkı
sağladık.
Çok verimli geçen eğitim çalışmalarıyla, gençlerin mesleğimize olan ilgisinin arttığını görmekten memnuniyet
duyuyoruz. Bu çalışmaları artırarak,
yeterli bilgi sahibi olmadıkları için çatıcılık mesleğinden uzak duran gençlerimizi de sektöre kazandırmak, hepimizin
hedefi olmalıdır.
Tüm bunların yanı sıra yürüttüğümüz
eğitim çalışmalarını çok daha geniş kitlelere ulaştırmak için önemli bir adım
daha attık. “Çatı ve Çatıcılık Eğitim
Sisteminin Kurulması ve Geliştirilmesi
Projesi” kapsamında iqvet.catider.org.
tr isimli sitemizi yayına açtık. ÇATIDER
olarak böylece çatıcılık eğitiminde sınırları kaldırmış olduk.
Sektör olarak yoğun bir yaz dönemini
geride bıraktık. Önümüzdeki günlerin,
beklenti ve hedeflerimizin gerçekleşmesi için verimli bir dönem olmasını
diliyorum.
Yeni sayıda görüşmek üzere.
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 35
ÇATIDER’den / Haber
ÇATIDER, 17 Ağustos Depremi’nin Yıldönümünde Uyardı
Ç
ATIDER Yönetim Kurulu Başkanı M. Nazım Yavuz, 17 Ağustos Depremi’nin yıldönümü nedeniyle
yaptığı açıklamada, büyük bölümü
birinci derece deprem bölgesinde
yer alan Türkiye’de yapı güvenliğinin
hayati öneme sahip olduğunu söyledi.
Yavuz, “Türkiye’de standartlardan
uzak yapılmış yaklaşık 7 milyon çatı
var. Konut stoğunun yüzde 60’ını 20
yaşın üstündeki binalar oluşturuyor ve
kayıtsız konutlar var. Bu çatıların deprem, fırtına gibi doğal afetlerde risklere
yol açmaması için uzman kuruluşlar
tarafından kontrol edilmesi gerekir.
Bununla birlikte çatılardaki plansız yükler de binalarımızın üzerinde büyük bir
risk unsuru olarak bulunuyor” dedi.
Yavuz, yapıların temelden çatıya
kadar her bölümünün dikkatli projelendirilmesi ve inşa edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Ana
binanın taşıyıcı yapısı yıkılmadıkça
çatılarda yıkılmadan söz edilemez. Ana
binanın yapısının sağlam ve dayanıklı
olması halinde, üzerinde yer alan çatıyı
her şart altında taşıması gerekmektedir. Deprem ve fırtına gibi afetlerde
yaşanabilen çatı uçma olaylarının
önlenmesi için çatıların uzman kuruluşlar tarafından yapımı ve kontrolü
gerekiyor. Çatı bütünü içindeki, özellikle kalkan duvar, parapet duvarlar,
baca gibi ağır yapı bileşenleri deprem
sırasında yıkılmayacak, yapıdan ayrılarak çevreye savrulmayacak şekilde
projelendirilmeli ve projeye uygun
olarak inşa edilmelidir. Depremlerde
çatı yıkılmaları genelde bu sebeplerle
yaşanmaktadır. Şiddetli rüzgârlı havalarda, fırtınalarda sıklıkla rastlanan çatı
uçma olaylarının önüne geçilebilmesi
için özellikle çatının binaya doğru bağlanmasına özen gösterilmelidir”.
Çatı üzerindeki yüklere
dikkat edilmeli
Tehlikeli bir çatının çevresi için tehdit oluşturduğunu kaydeden M. Nazım
Yavuz, “Çatılarımızın üzerine enerji
panelleri, su depoları, çanak antenler, baz istasyonları yerleştiriyoruz.
Bu yükler usulüne uygun olarak yerleştiriliyorsa problem yaşanmaz ama
ülkemizde maalesef buna uymayan
çok sayıda örnek var. İzinsiz ve plansız
yapılan ilaveler, rüzgar, fırtına, deprem
gibi durumlarda üzerinde bulundukları
yapı ve çevredekiler için ciddi yaralanma ve ölümlere sebep olabiliyor.
Çatının bu tip sistemleri taşımadığı
görüldüğünde tedbir alınmadan çatı
üzerine ilave yükler konulmamalıdır. Türkiye’de çatılar sadece düşey
kuvvetler göz önüne alınarak, uzman
olmayan kişiler tarafından yapılabiliyor. Depremdeki yatay yükleri karşılayan çapraz bağlantıların çatı, kolon,
makas düzlemlerinde yapılmaması
veya eksik yapılması deprem anında
hasar ve yıkımlara sebep olabilir” ifadelerini kullandı.
Çatıların binadaki durumları gereği
sürekli basınç ve çekmeye maruz
kaldığını hatırlatan Yavuz, “Çatıların
betonarme malzemeye bağlantıları, her
yönde gelebilecek yükleri alabilecek
şekilde uygulanmalıdır. Sadece çivilerle yapılan bağlantılarda uzun vadede
performans düşer. Vida ve ankraj sistemleri kullanılmayan, yani betonarme
yapıya sabitlenmeyen yanlış uygulamalar, deprem açısından ciddi riskler
oluşturur” uyarısında da bulundu.
Türkiye’nin Teknikere İhtiyacı Var
L
ise ve üniversite tercihlerinin
yapıldığı yaz aylarında öğrencilere
ve ailelere verecekleri kararı çok iyi
değerlendirmeleri uyarısında bulunan
ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı M.
Nazım Yavuz, birçok sektörde ihtiyaç
duyulan vasıflı ara eleman ihtiyacı
nedeniyle teknikerliğin istikrarlı bir
gelecek vaat ettiğini söyledi.
Türkiye’de tüm gençlerin üniversiteye yönlendirilmesinin hem gençleri,
hem de nitelikli iş gücü açığı bulu36 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
nan sektörleri olumsuz etkilediğini
dile getiren Yavuz şunları söyledi:
“Türkiye’de son yıllarda üniversite
sayısının hızla artması nedeniyle
gençler için lisans eğitimi daha kolay
ulaşılabilir hale geldi. Buna rağmen
çok sayıda üniversite mezunu genç,
idealindeki mesleğe sahip olmakta
zorlanabiliyor. Diğer yandan da birçok sektörde tekniker açığı bulunuyor.
Meslek liselerinde eğitim alan gençler,
istikrarlı ve kazançlı bir meslek sahibi
olma imkânına kavuşuyor. Gençler ve
aileleri, bu tercih döneminde en doğru
kararı vermelidir”.
www.catider.org.tr
ÇATIDER, AB Destekli Eğitim Projesini Başarıyla Tamamladı
Ç
ATIDER’in “İyi Eğitim, Doğru Çatı”
sloganıyla çatıcılık eğitimi ve mesleğinin gelişmesine katkı sağlayacak kapsamlı eğitim projesi sona erdi. “Çatı ve
Çatıcılık Eğitim Sisteminin Kurulması ve
Geliştirilmesi Projesi”, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği
Koordinasyon Dairesi Başkanlığı’nın
“Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Artırılması Operasyonu
(IQVET)” isimli hibe projesi kapsamında
hayata geçirilmişti.
Proje kapsamında hayata geçirilen
çalışmalar ana başlıklarıyla şunlardı:
“Almanya’ya çalışma gezisi”, “Eğitim
içeriklerinin geliştirilmesi”, “Özel sektör
temsilcileriyle öğrenci toplantıları”, “MEB
onaylı sertifikalandırma”, “E-Öğrenme
sisteminin geliştirilmesi”, “Uygulama
standardı ve maketleri” ve “Hizmet içi
eğitim kursları”.
Projenin ilk adımı olarak, ÇATIDER yöneticileri ve projede yer alan
meslek lisesi öğretmenleri, çatı eğitimi
konusunda uluslararası saygınlığa sahip
Almanya’yı ziyaret etti. Almanya’nın
çatıcılık alanındaki en büyük kuruluşu
Kuzey Rhein Eyaleti Çatıcılar Federasyonu ve Berufskolleg Goldern Meslek
Koleji’nde bilgi alışverişinde bulunan
Türk heyet, eğitim sistemi ile bölgedeki
çatı ve yapıları inceledi. Ayrıca meslek ve
teknik eğitim kurumlarında görev yapan
öğretmenlere ve usta öğreticilere yönelik hizmet içi eğitim modeli belirlenerek
eğitim materyalleri hazırlandı. Meslek
duayenleri, öğretmenlerle buluşarak,
sektörel bilgi paylaşımında bulundu.
İSOV Zincirlikuyu Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi ile Ankara Yenimahalle
Mimar Sinan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde “Hizmet İçi Eğitim Kursu
Etkinlik Programı” düzenlendi. Etkinliğe
12 teknik liseden toplam 114 öğretmen
katıldı. Farklı konulardaki sunum ve
uygulamalarla öğretmenlere sektördeki
en yeni gelişme ve teknolojiler hakkında
bilgi verildi.
Öğrenciler, meslek
duayenleriyle buluştu
Öğrencilerin çatıcılık mesleği hakkında
bilgi sahibi olması ve sektöre ilgisinin
artırılması için, özel sektör temsilcilerinin
katılacağı seminerler düzenlendi. Öğrencilerle özel sektör temsilcileri arasında
rehberlik uygulaması gerçekleştirildi.
Öğrenciler arasında farkındalığı artırmak
için özel sektörün işbirliği ile teknik ve
meslek liselerinde seminerler organize
edildi.
e-öğrenme materyalleri
hazırlandı
Uzaktan eğitime katkı sağlamak amacıyla proje kapsamında geliştirilen 19 adet
eğitim içeriği esas alınarak e-öğrenme
materyalleri hazırlandı. Mesleki ve teknik
liselerde çatı eğitimine yönelik uygulamalı eğitim standardı hazırlandı ve Milli
Eğitim Bakanlığı tarafından 3. seviye eğitimlerinde kullanılmak üzere onaylandı.
Onaylanan standarda uygun olarak proje
ortağı liselerin çatı atölyelerinde kullanılacak maketler ÇATIDER üye firmaları
tarafından hazırlanıp hibe edildi.
Proje kapsamında Çatıcılık Belgesi
olmayan ustalara yönelik mesleki teknik
eğitim müfredatı da gözden geçirilerek
güncellendi. Eğitimler sonucunda başarılı
olanlara ÇATIDER’in 29 Mart 2013’te
Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalamış
olduğu protokol gereğince MEB onaylı
Mesleki ve Teknik Eğitim hükümlerine
göre Başarı Sertifikası düzenleniyor.
ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015 37
ürün
Modern, Sıradışı ve Estetik Çatılar için
Braas TegaLModerN Titanyum Gri
B
raas Çatı Sistemleri’nin tüm
dünyada modern yapı tasarımlarına yönelik olarak geliştirdiği
ve 2011 yılında Türkiye’de de üretmeye
başladığı TegaLModerN kiremide, yeni
ve çarpıcı bir renk seçeneği eklenerek
ürün gamı genişletildi. TegaLModerN’in
yeni Titanyum Gri renginin, sıradışı düz
profili ve keskin geometrik çizgileri ile
özellikle modern çizgilere sahip projelerde mimar ve son kullanıcılar tarafından tercih edilmesi bekleniyor.
Bugüne kadar birçok önemli projede kullanılan Braas TegaLModerN,
Evolution Innotech yüzey teknolojisi
sayesinde de pürüzsüz ve ipeksi bir
yüzeye sahip oluyor ve böylece çatıların estetik performansı en üst düzeye
çıkarılabiliyor.
TegaLModerN modeli, Braas’ın
özellikle Avrupa’daki modern mimari
çizgilere yönelik olarak geliştirdiği bir
model. Üretim başlangıcından bugüne
TegaLModerN, Avrupa’da olduğu gibi
ülkemizde de mimar ve tasarımcıların
beğenisini kazanıyor.
Geometrik hatları ve sıradışı düz
profili ile çatılarda fark yaratan TegaLModerN serisi, STAR yüzey teknolojisi ile üretilen Granit Gri ve Evolution
Innotech yüzey teknolojisi ile üretilen
Titanyum Gri renkleri ile sunuluyor.
TegaLModerN ürün gamında, havalandırma, geçiş, şet ve yarım kiremit
gibi birçok tamamlayıcı sistemik kiremit
de bulunuyor.
Daniş Navaro:
“İnovasyon Çok Önemli”
Braas Çatı Sistemleri Yönetim ve İcra
Kurulu Başkanı Daniş Navaro, üretim
hattından çıkan ilk TegaLModerN Titanyum Gri sonrasında Braas için “inovasyon” kavramının çok önemli olduğunu ve
tüm dünyada inovasyonu temel strateji
olarak benimsediklerini vurgulayarak,
sadece eğimli çatılar üzerinde çalışan
Braas’ın Türkiye’deki tüketicilerine de
Avrupa’daki teknoloji ve trendlerle eş
zamanlı ürün ve çözümler sunduğunu
ifade ediyor ve şu bilgileri veriyor:
“Günümüzde mimarlar tasarımlarında
birçok farklı konuyu aynı anda ele almak
durumundalar. Örneğin sürdürülebilirlik, yapının çevresiyle ve bulunduğu
bölgeyle barışık olması ve o bölgenin
mimari yapı kültürüne uygunluk, bunlardan sadece bazıları. Bu nedenle Braas
olarak farklı renk, doku, model ve yüzey
seçenekleri ile mimarlara tasarım özgürlüğü sunmayı amaçlıyoruz”.
38 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
EKB
TALEP
enerjikimlikbelgesi.com
FORM
U
ürün
Çelik Yağmur İndirme Sistemlerini Seçmeniz için
5 Neden
KMT LTD.
Lindap Türkiye Distribütörü
B
inalarımızın yağmur indirme
sistemlerini seçerken aklımızda
“Hangi malzemeden yapılmış
oluk ve iniş borularını seçmeliyim” gibi
sorular olur... Seçeneklerimiz arasında
plastik, alüminyum olabilir. Bizim önerimiz ise her zaman çelikten yana olacaktır.
PEKİ NEDEN ÇELİK?
Bu yazımızda plastik ve alüminyuma
karşı neden Lindab Çelik Olukları seçmenizi birkaç nedenle açıklamaya çalışacağız.
Lindab 50 yılı aşkın süredir çeliği
işleyerek inşaat materyalleri üretiyor.
Her yıl 200 bin tondan fazla çelik, farklı
kanallarla binalarda yerini alıyor. Kısacası Lindab çelik işlerken ne yaptığını
çok iyi biliyor ve ürünlerini sürekli testlere tabi tutuyor.
1.
Çelik diğer tüm
yağmur indirme sistemleri
malzemelerinden daha az
karbon ayak izi bırakır
Çelik yüzde 100 geri dönüştürülebilir
40 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
çevre dostu bir malzemedir. Sürdürülebilirlik için Lindab Yağmur İndirme
Sistemleri doğal olan bu çelik saclardan
üretilir.
sayesinde ürüne kendini iyileştirme
özelliği kazandırır.
2. Çeliğin şekli bozulmaz
Çelik bütün modern yapılarda değişik noktalarda kullanılır. Çelik güçtür.
Kar, dolu ağaçlardan düşen dal parçaları ve diğer dış etkiler kolayca alüminyum ya da plastikten yapılmış yağmur
indirme sistemlerine zarar verebilir. Bu
noktada çelik yağmur indirme sistemleri
rakiplerine göre daha dayanıklı ve uzun
ömürlüdür.
Hemen hemen tüm malzemeler ısı farklılıklarından etkilenir, hava
şartlarına bağlı olarak genleşir ya da
büzüşür. Çelik, alüminyum ve plastik
karşılaştırıldığında, çeliğin hareketi
çok azdır. Bu durum şunu gösteriyor;
diğer materyallere göre çelik yağmur
indirme sistemleri kurulumu yaptığınız
gibi kalacaktır, bağlantı ve sabitleme
noktalarında genleşmeden kaynaklı bir
problem olmayacaktır.
3.
Lindab Yağmur İndirme
Sistemleri uzun ömürlüdür
Çelikten yapılmış yağmur oluk sistemi 70 yılı aşkın bir süre dayanabilir.
Bu uzun ömür süresine yardımcı olması
ve ürünlerin paslanmaması için çeliklerin üzerine 350 gr/m² çinko kaplama
yapılır. Bu sistem, çinko iyonlarının çizik
ve kesik yerlere doğru kararlı hareketi
4. Çelik gibi kuvvetli
5.
Çelik aslında plastik ve
alüminyumdan daha ucuzdur
Çeliğin başlangıç maliyeti alüminyum ve plastiğe göre daha yüksektir.
Lindab bunu kabul ediyor ancak çelik
yağmur indirme sistemlerinin ömür
süresini ve bakım maliyetini gözönüne
aldığımızda rakiplerine göre çok daha
avantajlı olduğu görülüyor. Bu doğrultuda çelik yağmur indirme sistemlerinin
yaşam döngüsü çok daha fazla olduğundan maliyeti diğer materyallere göre
daha düşüktür.
Lindab KMT
Çatı Güvenlik Ekipmanları
“Çatı
Profesyonellerinin
Tercihi”
LİNDAB ÇATI GÜVENLİK SİSTEMLERİ GÜVENLİĞİNİZ İÇİN BÜTÜN DETAYLARI SİZLERE SUNUYOR
Lindab çatı güvenlik sistemleri, çatılarınız için
yürüyüş yolları, çatı merdivenleri, güvenlik
hatları baca platformları ve kar tutucular gibi
detaylar sunuyor. Tüm çatı güvenlik detayları
akıllı bağlantı noktaları sayesinde,metal
kenetli çatılar, sandviç panel, kiremit, beton
kiremit ve trapez sac çatılara kolaylıkla
uygulanabilir. Kar tutucu ekipmanlarını mahya
hattında uygulayarak, işi çatı ve çatıda olan
profesyoneller için güvenlikli bağlanma hattı
oluşturulabilir. Üst yüzeyi kaygan olan metal
kenetli çatılarda yürüyüş yolları oluşturularak
hem çatıda çalışanların güvenliği sağlanabilir
hemde çatının görsel olarak zarar görmesi
engellenebilir.
KMT Ltd. - Lindab Türkiye Distribütörlüğü
Barbaros Mah. Dereboyu Cad. No: 3 Uphill Towers A-Blok D. 55
34746, Ataşehir - İstanbul
T: 0216. 441 83 09 • F: 0216 441 83 79
[email protected] • www.kmt.com.tr
ürün
Yapılarda Yoğuşma ve Küflenmeye Karşı
Ytong Lentolar
Duvarlardaki kapı ve pencere açıklıklarının geçilmesinde kullanılan Ytong lentolar, her tür duvar
sisteminde kolaylıkla uygulanabiliyor.
Y
tong, kullanıma hazır donatılı
lentoları ile inşaatlara hız kazandırıyor. Duvarlardaki kapı ve
pencere açıklıklarının geçilmesinde
kullanılan lentolar, her tür duvar sisteminde kolaylıkla uygulanabiliyor.
Duvarlarda ısı köprüsü oluşturan beton
lentoların neden olduğu yoğuşma ve
küflenme, Ytong lentolar ile ortadan
kalkıyor.
İçerisinde çelik hasır donatı bulunan
ve istenen boyutta üretilebilen Ytong
42 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
lentolar hafif ve kolaylıkla monte edilen
kullanıma hazır bir yapı bileşeni olarak
kalıp, beton vb. hazırlık gerektirmiyor.
Bu özelliği ile duvar imalatına hız katarken, iş gücünden ve malzemeden de
tasarruf sağlıyor.
Yoğuşma ve küfe son
Ytong lentolar, duvarların bünyesinde ısı köprüsü oluşturan beton lentoların yerine kullanılıyor. Dış cephe
duvarlarındaki beton lentoların iç
yüzeylerinde zaman içinde yoğuşma
ve küflenme sonucu ortaya çıkan yapı
hasarları Ytong lentoların kullanılması
ile ortadan kalkarken, iç ortam kalitesi
de artıyor.
Yüksek ısı yalıtım özelliğine sahip
Ytong lentoları, Ytong duvar blokları
ile birlikte kullanıldığında ısı geçirgenliği, buhar geçirgenlik direnci ve hacim
sabitliği açısından cephede bütünlük
oluştururken, A1 sınıfı yanmaz cephe
oluşumuna da katkı sağlıyor.
EPS’in Yeni Adı
Çocuklarınızın kafasını ve
milyonlarca başka şeyi korur.
Teşekkürler %98 havaya.
Yaşamsal organlar
nasıl nakledilir?
%98 hava ile.
Bu resimde Avrupa mühendisliğinin
bir şaheserini görüyorsunuz.
Ve bir TV.
EPS’in %98’i durgun havadır, bu sayede çok az bir malzeme ile pek çok alanda
insana hizmet eden bir mühendislik başarısı elde edilir.
Tümsan San. Sit. 2. Kısım B Blok No: 5 Başakşehir / İSTANBUL
Tel: 0212. 486 29 53 -54 • Faks: 0212 486 29 52
E-Posta: [email protected]
www.epsder.org.tr
makale
Biyoklimatik Mimari’nin
Enerji Verimliliği Açısından
Önemi ve Uygulama Örnekleri
Y. DOÇ. DR. SEMİHA KARTAL
Araş. Gör. Şule Yılmaz Erten
Y. MİMAR ÖMER CHOUSEIN
Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi
1. GİRİŞ
D
ünya nüfusu ve teknolojinin
hızlı bir şekilde gelişmesi, enerji
talebinin artmasına, buna karşın enerji kaynaklarının hızla tükenmesine neden olmaktadır. Ülkelerin büyük
bir çoğunluğu enerji gereksinimlerini
karşılayabilmek için fosil yakıt tüketmekte ve gelirlerinin büyük bir kısmını
enerji ithalatına ayırmaktadırlar. Özellikle 1970’li yıllarda yaşanan enerji
krizi, bunun en somut örneklerindendir. Dünya genelinde tüketilen enerjinin yüzde 40’lık bir kısmının yapıların
ısıtılması, soğutulması ve aydınlatılması
için kullanıldığı gözönüne alındığında,
sürdürülebilir mimari adına atılacak en
önemli adımın, yapıların enerji etkin
olarak tasarlanmaları olduğu anlaşılmaktadır. Binaların ısıtma, soğutma ve
44 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
aydınlatma gereksinimlerinin karşılanmasında güneş, rüzgar ve jeotermal gibi
yenilenebilir enerji kaynaklarından pasif
olarak yararlanma yöntemleri biyoklimatik mimarinin ana hatlarını oluşturmaktadır. Biyoklimatik Mimari’de,
dış ortam ile iç ortam arasında opak
ve saydam bileşenlerden oluşan seçici
bir kabuk oluşturulmakta ve bu sayede
dış ortamın istenmeyen etkilerinden
korunurken, gereksinim duyulan etkilerinden de yararlanılmaktadır.
2. BİYOKLİMATİK
MİMARLIĞIN GELİŞİMİ
İnsanoğlu ilk çağlardan beri çevresini denetim altına almak, amaçlarına
ve etkinliklerine uygun olarak şekillendirmek çabasına girmiştir. İklimsel
etmenler yapay çevreyi şekillendirmiştir.
Tarihsel görünüm, insanın binlerce yıldır
güneşten gelen yaşam ve enerji akışının
bilincinde olduğunu ve güneş enerjisini
kışın içeriye alan, yazın da dışarıda bırakan binalar yaptığını göstermektedir. Bu
bağlamda biyoklimatik mimarinin yeni
bir yaklaşım olmadığı, enerji verimliliği
konusunun her dönem düşünülmüş
olduğu, Sokrates’in “Güneş Evi” ile
örneklendirilebilir. Sokrates’in, M.Ö.
470 yılında yapmış olduğu Güneş Evi
ve Hipokrat’ın “Hava, Su ve Yerler
Hakkında” adlı eserinde biyoklimatik
mimarinin yaklaşımları açıklanmıştır.
Başlıca ortak hedefleri, insan ile çevre
arasında uyumlu bir ilişki kurulmasını
sağlayan yapılar inşa etmektir [1].
Ayrıca bu bilincin mimariye yansıması
olan Frank Lloyd Wright “Doğal Ev”
(Natural House) kitabında, mimari tasarımın doğa ile organik bir bütün oluşturan ve yaşayan bir organizma oldu-
Şimdi değişim zamanı: İnsanlar, binalar, şehirler değişiyor... İnsanlar günlük yaşamlarını kolaylaştırmak için yeni
binalarda, yeni şehirlerde “akıllı” mimari konseptlerde yasamayı tercih ediyorlar. Teknoloji yeni bir yaşam kültürü
yaratıyor. Bu yeni dünyada malzemeler de mimari trendlere ve gelişen teknolojiye uygun olarak geliştiriliyor. Katma
değeri yüksek, inovatif ve çevre dostu malzemeler yeni yapılarda yerini alıyor. 7. Uluslararası İnşaatta Kalite Zirvesi,
değişen dünyanın ve gelişen malzemenin yarınına ışık tutuyor.
makale
ğunu vurgulamıştır. Ayrıca konutun,
çevresi ve kullanıcıları ile sürekli ilişki
içinde olduğunu, kullanılan malzemelerle birlikte kullanıcıların bir bütünlük
içerisinde olması gerektiğinin de altını
çizmektedir.
2. Dünya Savaşı sonucunda atılan
adımlar dünyanın hızlı bir sanayileşme
sürecine girmesine sebep olmuş, bunun
sonucunda da doğal kaynaklar hızla
tüketilmiş ve oluşan atıklar doğayı kirletmeye başlamıştır. Bu duruma tepki
olarak 1960’larda dünya çapında bir
korumacılık anlayışı gelişmiş ve 1973
yılındaki petrol krizinden sonra enerji
tasarrufu ve alternatif enerji kaynakları konusuna ilgi artmıştır. Bu ilgiyle
beraber yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan Ar-Ge yatırımları, bu kaynakların küresel ölçekte tercih edilmesini, yatırım ve işletme maliyetlerinin
düşürülmesini ve yeni teknolojilerin
verimi artırma açısından kullanılabilir hale gelmesini hızlandırmıştır. Bu
yeni anlayış ve teknik gelişim, kendini
mimari alanda da hissettirmiş, çevreye
duyarlı, enerji tasarrufu sağlayan ve
yenilenebilir enerji kaynaklarından
yararlanan tasarımların önünü açmıştır. İklimle uyumlu mimarlık konusunda
1950’lerde başlayan teorik çalışmaların
dünyanın ve insanlığın geleceğine ilişkin endişelerin başlamasıyla paralellik
oluşturması, tasarımcıları uygun teknoloji ve mimari çözümler konusunda
araştırmaya yöneltmiştir [2].
2.1. Biyoklimatik Mimari ve
Tasarım Parametreleri
Dünya genelinde bir kalkınma
modeli olarak ilk defa 1987 yılında öne
sürülen ve genel hedefi “bugünün ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların da kendi
ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağından
ödün vermeksizin karşılamak” [3] olan,
“Sürdürülebilir Kalkınma” modelinin
ve buna paralel olarak gelişen, doğaya
46 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Sürdürülebilir Kalkınma
Ekolojik Tasarım
Biyoklimatik Mimari
Biyoklimatik mimarinin, ekoloji ve
sürdürülebilirlik ile ilişkisi
müdahale etmeden onu beraber
yaşanılacak bir eş gibi gören, doğaya
uyumlu tasarımların yapılmasını hedefleyen Biyoklimatik Mimari, “Ekolojik
Tasarım” anlayışının bir parçasıdır.
Biyoklimatik Mimari, güneş enerjisi
ve diğer doğal kaynakların değerlendirilerek, bölgesel iklim koşullarının baz
alındığı, ısısal ve görsel konfor şartlarının hedeflendiği, enerji tüketimi düşük
iç ve dış mekan tasarımı olarak adlandırılmaktadır [4, 5, 6]. Kullanıcıların
ısısal ve görsel konforunu sağlamak
amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanarak, bölgenin iklim
verilerini ve bina topoğrafik konumunu
dikkate alan ve geleneksel yakıt tüketiminin azaltılmasını hedefleyen çevreye
uyumlu yapı tasarımı olarak tanımlanabilir [7, 8]. Biyoklimatik tasarım süreci,
bölgesel iklim koşulları ve çevresel faktörler gözönünde bulundurularak, yapının çevreye uyumunun sağlanması ve
çevre ile bütünleşmesidir. Ayrıca kullanıcıların konfor şartlarını etkilemeksizin,
ısıtma, soğutma ve aydınlatmada, enerji
tüketiminin azaltılmasını hedeflemelidir
[9, 10, 11].
Sonuç olarak Biyoklimatik Mimari,
fiziksel ve yapılı çevre etmenleri gözönünde bulundurarak, yapıda iç mekan
konfor şartlarının sağlanması için ısıtma,
soğutma ve aydınlatmada doğal ve
yenilenebilir enerji (güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji) kaynaklarının kullanıldığı mimari anlayış olarak
tanımlanabilir. Yapılarda kullanılan
yenilenebilir enerji kazancı sistemleri
kadar, yapının bulunduğu bölgedeki
fiziksel ve yapılı çevre parametreleri ile
iç mekana ve kullanıcıya ilişkin parametreler de önemlidir. Fiziksel çevre
parametreleri, yapının bulunduğu
bölgenin iklimi, topografik yapısı ve
bitki örtüsüdür. Yapılı çevre parametreleri ise daha çok tasarım aşamasında
belirlenen ve binanın araziye konumu,
güneşe göre yönlenmesi, formu, çevredeki binalarla olan ilişkisi, bina kabuğu
ve yalıtım özellikleri, bina açıklıkları ve
mekan organizasyonudur. İç mekana
ve kullanıcıya ilişkin parametreler de
mekanı kullanan kişinin kendini rahat
hissetmesini sağlayacak, sıcaklık, nem,
hava akım hızı, hava kalitesi, ortalama
ışıma sıcaklığı, aydınlatma, aktivite
ve giyinme olarak tanımlanmaktadır.
Biyoklimatik Mimari anlayışında bu
parametrelerin değerlendirilmesinde
yenilenebilir enerji kaynaklarından
yararlanılmaktadır.
2.2. Biyoklimatik Mimaride
Kullanılan Yenilenebilir
Enerji Kaynakları ve
Yararlanma Yöntemleri
Yenilenebilir enerji kaynakları, herhangi bir üretim sürecine gereksinim
duyulmadan sağlanan, kömür, petrol
gibi fosil kaynaklı olmayan, çevreye
olan zararı konvansiyonel enerji kaynaklarına göre daha düşük ve sürekli
bir devinimle kullanılmaya hazır olan,
hidrolik, rüzgâr, güneş, jeotermal, biyokütle, biyogaz, dalga, akıntı enerjisi ve
gel-git, hidrojen gibi enerji kaynaklarıdır.
Biyoklimatik Mimari’de kullanılan
yenilenebilir enerji kaynaklarından
yararlanma yöntemleri aktif, pasif ve
karma (aktif+pasif) şeklindedir. Aktif
(etken) yararlanma yöntemlerinde,
enerji üretimi veya mekanın ısıtılması için ek enerjiye gereksinim söz
Endüstriyel İnovasyon…
Yapısal ve Kentsel Koruma…
Çağdaş Tasarım…
Teknik Çözümler…
23.Uluslararası Yapı Malzemeleri, İnşaat Teknolojileri,
Yapı Yenileme ve Restorasyon Fuarı
18-21 Kasım 2015
Çarşamba-Cumartesi
Antalya Expo Center
Bilgi ve rezervasyonlarınız için:
Antalya: +90 242 316 46 00
İstanbul: +90 216 455 75 88
www. yapex.com / [email protected]
makale
konusudur. Enerji üretiminde ek fanlar, pompalar ve akışkanlar kullanılmaktadır. Pasif (edilgen) yararlanma
yöntemlerinde herhangi bir yardımcı
sisteme gerek duymadan enerji kaynağından yararlanarak enerji üretimi
söz konusudur. Karma (etken+edilgen)
yararlanma yöntemler ise aktif ve pasif
yöntemlerin birlikte kullanıldığı sistemlerdir. Bu sistemde, pasif sistemler aktif
donanımlar ile birlikte kullanılmaktadır. Biyoklimatik mimari uygulamalarda yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanma yöntemleri çoğunlukla
güneş, rüzgar, jeotermal ve biyokütle
enerjisi kaynaklı olup; ısıtma, soğutma
ve aydınlatmada yararlanılan yöntemler
şeklinde değerlendirilmiştir.
Isıtma enerjisi eldesinde, tasarlanan
mekanların güneşe göre konumlanışı ile
güneş ısısından yararlanılabilir ve enerji
tüketimini aza indirerek tasarruf elde
edilebilir. Kuzey yarımküre için güney
yönü, kış döneminde mekanın ısıtılması,
yaz döneminde ise güneş ışınlarından
korunulması açısından önemlidir. Yapı
kabuğunda bu durum göz önünde
bulundurularak güney açıklıkları, çatı
açıklıkları, güneş duvarları (Trombe
duvarı + su duvarı + saydam yalıtımlı
duvar), kış bahçesi, çatı havuzu, termosifon (sürekli dolaşım halkası) sistemleri
ve çift kabuk gibi çeşitli yöntemlerin
uygulanması mümkündür [12].
Konfor şartlarının sağlanması için
binaların ısıtılması kadar soğutulması ve
havalandırılması da önemlidir. Soğutmada amaç binanın öncelikle dış ortam
sıcaklığından korunması ve içerideki
kirli hava ile dışarıdaki temiz havanın
yer değiştirmesidir. Bu durumun gerçekleşebilmesi için havalandırma, ışıma,
buharlaşma ve toprakla soğutma şeklinde farklı yöntemlerin uygulanabilmesi
mümkündür [12].
Aydınlatma enerjisi için yapıların
günışığından yararlanmaları genellikle
48 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
pencereler ve diğer açıklıklar vasıtasıyla
gerçekleşmektedir. Ancak mekanların
büyüklükleri ve derinliklerine bağlı olarak bu açıklıklar tek başlarına yeterli
olmayabilir. Pencere veya açıklıklardan
uzaklaşıldıkça günışığının etkisi azalmakta ve yetersiz kalmaktadır. Bu gibi
durumlarda günışığının etkisini artırmak
için aktif yöntemlere alternatif olarak
pasif yöntemlerden de yararlanmak
mümkündür. Mekanların aydınlatılmasında güneş enerjisinden pasif olarak
yararlanılan sistemler mevcuttur. Bu
yöntemler doğal aydınlatmadan yararlanamayan mekanlara günışığını yönlendirerek, yansıtarak veya aktararak, o
mekanın aydınlanmasını sağlamaktadır
ve kullanımları giderek yaygınlaşmaktadır. Işık rafları, ışık panjurları, ışık
tüpleri, heliostat, prizmatik sistemler ve
özel camlar (fotokromik, termokromik,
elektrokromik, gazokromik, sıvı kristal
camlar) örnek gösterilebilir [12].
3. YUNANİSTAN İKLİM
ŞARTLARI ALTINDA
BİYOKLİMATİK MİMARİNİN
DEĞERLENDİRİLMESİ VE
YAPI ÖRNEKLERİ
Biyoklimatik Mimari eski çağlardan
beri Yunan konut tasarımının temelini oluşturmuştur. Bölgenin iklimi ve
Yunan halkının yaşam koşulları, tasarım
kriterlerinin şekillenmesinde önemli rol
üstlenmiştir. Antik çağda şehirler, birbirini dik kesen ve birbirine paralel dolaşım ağları şeklinde tasarlanmışlardır ve
kentin merkezinde Agora denilen meydan, stoa, kütüphane, yönetim binaları
ve sanat atölyeleri bulunmaktadır. Antik
çağda, önemli yerleşmelerin büyük bir
çoğunluğu kıyıda yer almıştır. Akdeniz
kıyılarında yerleşen kentler, coğrafyanın
özelliklerini değerlendirmişler ve deniz
kıyısında ya da kıyıya koşut dağlar ile
kıyı çizgisi arasındaki düzlük alanda
konumlanmışlardır. Kıyıdan içeride ve
yüksek bir tepede kurulan kentler hem
deniz kontrolü ile güvenlik sorunlarını
aşmış, hem de tarımsal faaliyetlerin
denetimini sağlayan görsel bir egemenlik sağlamıştır. Bu kentlerin kıyıda
inşa ettikleri yapılar arasında limanlar,
antrepo ve depolar, tersane ve gemi
tezgâhları, kaleler ve kara-deniz surları,
sanayi tesisleri ve fabrikalar, konutlar,
ticaret yapıları, kamu yapıları, anıtsal
yapılar, kültür, dinlenme ve eğlence
yapıları yer almaktadır [13].
Yunanistan’ın coğrafi konumu (3442° Kuzey enlemleri), Akdeniz ile olan
yakınlığı, uzun sahil şeridi ve zengin
yeryüzü şekilleri Yunanistan ikliminin
belirlenmesinde etkin rol oynamaktadır. Kuzey bölgeleri Güneydoğu Avrupa
iklim koşulları etkisi altında iken güney
bölgeleri Akdeniz ikliminden etkilenmektedir [14]. Kış dönemleri ılıman
ve nemli, yaz dönemleri ise sıcak ve
kuru bir iklime sahiptir. Yılın büyük bir
bölümü güneşli ve uzun süreli bulutlanma görülmemektedir. Yunanistan
iklimi Akdeniz iklimi sınırları içinde
kalmakla beraber farklı iklim tiplerine
sahiptir. Bu durum farklı yüksekliğe
sahip olan ülkenin topoğrafik oluşumlarından (ülke uzunluğu boyunca devam
eden büyük sıradağlar) ve kara-deniz
değişiminden kaynaklanmaktadır Bölgelerin birbirlerine göre farklı yükseklikte olmaları, denize olan uzaklıklarının
az veya çok olması ve farklı güneşlenme
oranlarına sahip olmaları iklimsel olarak değişimine neden olmaktadır. Bu
nedenle Yunanistan iklimi Dağlık Yunanistan Bölgesi, Kuzey Yunanistan Bölgesi, Ion Bölgesi ve Ege Bölgesi şeklinde
dört bölgeye ayrılmıştır [15].
Yunanistan iklim özellikleri ve coğrafi konumu, Biyoklimatik Mimari’nin
gelişimi için önemli veriler sunmaktadır. Yunan halkı yaşam tarzının açık
ve yarı açık mekanlar etrafında şekillenmesi, antik çağlardan beri biyokli-
Yeni Ticaret Kapıları Açar | Key to Markets
R+T TURKEY 2015
2. PANJUR, TENTE
KAPI / GEÇİȘ SİSTEMLERİ VE
GÜNEȘTEN KORUMA SİSTEMLERİ FUARI
2 nd ROLLER SHUTTERS
DOORS / GATES AND
SUN PROTECTION SYSTEMS FAIR
12.11 - 15.11.2015
İstanbul Fuar Merkezi CNR Expo, Yeșilköy - İstanbul - Türkiye
Istanbul Fair Center CNR Expo, Yeșilköy - Istanbul - Turkey
www.rt-turkey.com
Destekleyenler / Supported By
‘’BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR BORSALAR BİRLİĞİ) İZNİ İLE DÜZENLENMEKTEDİR.’’ | THIS EXHIBITION IS ORGANIZED UNDER THE PERMISSION OF TOBB ACCORDING TO LAW 5174
makale
Yunanistan İklim Bölgesi
Dağlık Yunanistan Bölgesi
Kuzey Yunanistan Bölgesi
Ege Bölgesi
İon Bölgesi
Yunanistan iklim bölgeleri haritası [15]
matik mimarinin Yunanlılar tarafından
benimsenmiş olduğunun göstergesidir.
Yunanistan’daki biyoklimatik mimari
profilinin ortaya çıkarılması amacıyla
çalışma kapsamında yaklaşık 40 adet
yapı ele alınmıştır [12]. Ancak burada
örnek teşkil etmesi anlamında 5 farklı
yapı verilmiştir.
3.1. İrakleio’da Biyoklimatik
“Akıllı” Ev
2010 yılında tamamlanmış olan
yapı, 200 m2lik toplam kullanım alanına ve dikdörtgen plan şemasına
sahip, arsanın merkezine konumlanmış,
Biyoklimatik Mimari tasarım kriterleri
baz alınarak tasarlanmış ve bazı otomasyonların eklenmesiyle “akıllı ev”
olarak adlandırılmıştır. Yapıda kullanılan biyoklimatik öğeler; kış bahçesi,
açıklıklarda betonarme gölgeleme elemanları, açık alanlarda ahşap pergole
kullanımı, ısıtma ve soğutma için yatay
jeotermal ısı pompası ve yerden ısıtma
sistemi, buharlaşma yoluyla serinleme
içi havuz kullanımı, yüksek derecede ısı
yalıtımı ve tüm uygulamalar için merkezi kontrol sistemidir. Ayrıca atıksular
biyolojik dönüşüm sistemi ile temizlenerek bitki ve ağaçların sulanmasında
tekrar kullanılmaktadır [16].
50 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
İraklioda biyoklimatik konut gündüz ve gece
havalandırması [16]
3.2. Kifisia’da Çift Konut
2000 yılında tamamlanan yapı, 750
m2 arsaya ve 457 m2 toplam kullanım
alanına sahip ve 4 katlıdır. Yapının
taşıyıcı sistemi betonarme, duvarlar
ise geleneksel tuğladan inşa edilmiştir.
Kuzey cephesi ek yalıtım sağlamak ve
nemden korunmak amaçlı doğal taş ile
giydirilmiştir Topografyaya uygun yönlenme, doğal havalandırma ve aydınlatma, güneş bacası, güney açıklıkları,
bitki örtüsü kullanımı, güneş ve rüzgar
kırıcılar dikkate alınan başlıca biyoklimatik öğelerdir [17]. Arsanın topografik
şeklinden dolayı güney cephesi 4 kat
yüksekliğindeyken, kuzey cephesi 2 kat
yüksekliğindedir. Kuzey-güney aksında
büyük açıklıklar bırakılmıştır. Bu açıklıklar yapıyı yaz güneşinden koruyan
yaprak döken ağaçlarla korunmuştur.
3.3. Biyoklimatik Apartman
“OPIO 72”
2012 yılında tamamlanan yapı,
600.10 m2 kullanım alanına sahip,
zemin ve bodrum katlarını kullanan iki
adet dubleks daire, 1. ve 2. katlarda kat
Kifisia’da Çift Konut - yaz ve kış dönemlerinde
güneş bacasının çalışma şeması [17]
dairesi ile 3 ve 4. katları kullanan geniş
teras alanına sahip iki adet dubleks daireden oluşmaktadır. Yapının ana tasarım fikri, kullanıcı farklılığı düşünülerek,
apartmandaki her kullanıcının kendini
müstakil evde hissetmesine olanak
tanıyan bir tasarım anlayışı şeklindedir.
Tasarım ölçütü olarak yapının yönlenmesi, arsanın topografik özellikleri ve
iklimsel veriler baz alınmıştır. Arsanın
ana aksı, güney ve güneydoğu ile 30°lik
bir açı yapmakta ve arsa orta yoğunluktaki bir yerleşim bölgesinde bulunmaktadır. Güneş ışınımından ve yeşil
ile deniz manzarasından yararlanmak
için tüm yaşam alanları güneye, banyo
ve merdivenler gibi mekanlar kuzeye
yönlendirilmiştir. Güney cephedeki
Connecting Global Competence
Daha Güvenli Bir Dünya İnşaa İçin...
SeSa Build için şimdi başvurun
www.sesa-build.com/application
www.sesa-build.com
Sürdürülebilir, güvenli şehirler için
yapı malzemeleri ve teknolojileri fuarı
25–27 Şubat 2016
ICC – İstanbul, Türkiye
Organizasyon
MMI Eurasia Fuarcılık
powered by
supported by
BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ)
DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.
makale
açıklıkların boyutları artmakta, doğu ve
kuzey cephelerindeki açıklıklar ise doğal
havalandırma ve aydınlatma amacıyla
küçük boyutlarda tasarlanmışlardır. Batı
cephesinde ise manzaraya yönlenme
gereksimi nedeniyle büyük açıklıklar
bırakılmıştır. Yapı düşey elemanlarında
5 cm, terasta 10 cm kalınlığında XPS
yalıtım malzemesi, açıklıklarda ise düşük
ısı geçirgenlik katsayısına sahip low-e
camlar kullanılmıştır. Zemin döşemesinin büyük bir kısmı 80 cm derinliğinde
ekilebilir döşeme olarak tasarlanmıştır.
Böylece -1.00 kotundaki yaşam alanları
yalıtılmış olmaktadır [18].
cam levhalardır. En üst katta ise gölgeleme elemanı olarak otomatik yatay
güneş kırıcılar kullanılmıştır. Ayrıca kullanıcılar tarafından kontrol edilebilen iç
güneş kırıcılar da bulunmaktadır.
Isıtma ve soğutma sistemi yükseltilmiş döşemelerin altına yerleştirilmiş
ve yükseltilmiş döşemeler temiz havanın işlenmesi ve gece havalandırması
için hava deposu görevi görmektedir.
Mekana hava girişi pencere seviyesine
yerleştirilen menfezlerden (E), çıkış
ise döşemedeki menfezlerden (ΣΤ)
olmaktadır. Bunların yanı sıra tavan
pervaneleri (A), hareketli güneş kırıcılar
(B), iklimlendirme mekanizmaları (Γ)
ve gece havalandırması mekanizmaları
(Δ) bulunmaktadır [19].
3.4. Attiki’de Biyoklimatik
Şaraphane
Yapı 2007 yılında tamamlanmış
olup, 1700 m2 kullanım alanına sahiptir. Taşıyıcı sistem olarak betonarme ve
çelik strüktür bir arada kullanılmıştır.
Kuzey cephesi ve bodrum kat betonarme, çatı ve diğer kısımlar ise çelik
strüktür olarak inşa edilmiştir. İç mekan
duvarlarında kaplama olarak Markopoulou Bölgesi’nden elde edilen yaprak kayaç taşları kullanılmıştır. Yapıda
uygun yönlenme, güney açıklıkları, çatı
açıklıkları, karşılıklı havalandırma, gölgeleme elemanları, doğal aydınlatma ve
yüksek ısı yalıtımı gibi biyoklimatik yaklaşımlar dikkate alınmıştır. Mevcut yapı
için konfor şartları ve enerji tasarrufu
açılarından farklı senaryolara göre farklı
52 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Şaraphane binasının dış görünüşübiyoklimatik yaklaşımların yaz- kış çalışma
prensibi [17]
iklimlerde bilgisayar simülasyonları gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçlar
geleneksel bir yapıya göre enerji gereksiniminde azalma ve konfor şartlarında
iyileşme olduğunu göstermiştir [17].
3.5. ABAX Ofis Binası
Kullanım alanı 3050 m2 olan yapı,
Atina’nın yoğun yapılaşmaya sahip
bölgesinde bulunan 500 m2lik bir arsa
üzerine kurulmuştur. Binanın ana cephesi doğu yönüne bakmakta ve sabah
güneşinin etkisi altında kalmaktadır.
Batı cephesi komşu yapılar tarafından
gölgelenmekte, kuzey ve güney yönüne
bakan kısa cepheler ise komşu yapılarla
bitişik durumdadır. Yapının doğu cephesinde iç cepheyi ısı kazançlarından
koruyan ve kontrollü bir doğal aydınlatma sağlayan bir dış katman kullanılmıştır. Çift katmanlı olarak tasarlanan
cephenin en önemli özelliği yüzde 70
oranında gölgeleme sağlayan ve güneş
ışınımına otomatik olarak tepki veren
ABAX ofis binası dış görünüş - Isıtma ve
soğutma sisteminin çalışma prensibi [19]
4. SONUÇLAR
Sürdürülebilir kalkınma kavramının ortaya atıldığı günden beri enerji
ve çevre konularına dünya genelinde
makale
özel bir duyarlılık oluşmuş, bu konuda
ülkeler bazında strateji ve politikalar
geliştirilmiştir. Biyoklimatik Mimari de,
oluşan bu duyarlılığın bir ürünü olarak
ortaya çıkmıştır. Yapılarda tüketilen
enerjinin, toplam enerji tüketimindeki
payı yüzde 40 olduğu düşünüldüğünde,
Biyoklimatik Mimarinin enerji ve çevre
konularındaki sorunlara çözüm olma
potansiyelinin çok yüksek olduğu anlaşılmaktadır.
Yunanistan’daki biyoklimatik uygulamaları, bulundukları iklim bölgesine,
yapıların işlevlerine, yapıların fiziksel
ve yapılı çevre parametrelerine uygunluğuna ve yapılarda kullanılan etken ve
edilgen yöntemlere göre değerlendiren
bir çalışma yapılmıştır [12]. Çalışmada,
Yunanistan iklim koşullarında Biyoklimatik Mimari profiline bir bakış açısı
oluşturabilmek amacıyla 40 yapı incelenmiştir. Ancak bu çalışma kapsamı
içerisinde temsili olarak birkaç yapı
tanıtılmıştır.
Çalışmaya göre incelenen biyoklimatik yapıların, Yunanistan iklim bölgesine
göre dağılımı en fazla Ege Bölgesi’nde
olup, işlevlerine göre en fazla konut ve
daha sonra kamu yapıları olduğu belirlenmiştir. Ayrıca fiziksel çevre parametrelerinde iklimsel verilerin, yapılı çevre
parametrelerinde de bina kabuğu ve
bina aralıklarının yapıların tamamında
dikkate alındığı görülmüştür. İncelenen
yapılarda kullanılan pasif yöntemlerden
ısıtma için güney açıklıkları, soğutma
için havalandırma, aydınlatma için ise
pencere ve çatı ışıklıkları en fazla tercih edilmiştir. Yenilenebilir enerji kaynakları içerisinde de en fazla sırasıyla
biyokütle, güneş ve jeotermal enerjisi
kullanılmıştır.
Biyoklimatik Mimari’nin gelişimi ile
birlikte Yunanistan’da yapılmış olan
biyoklimatik uygulamaların incelendiği
bu çalışmada, mimari uygulamalarda
enerji verimli binaların oluşturulmasında biyoklimatik yaklaşımların önemi
vurgulanmaya çalışılmıştır. Dünyanın
temel sorunlarının kaynağı olan enerji
konusunda yapılan bu çalışmaların
önemi büyüktür. Ülke bazında enerji
tüketim payına sahip her sektör kendi
alanı ile ilgili çalışmalarında enerjiye
dönük iyileştirmelerle katkı sağlayarak
bu konunun önemine dikkat çekmektedir. Ayrıca yapılan bu çalışmanın diğer
ülke potansiyellerine ve iklim koşullarına bağlı olarak değerlendirilebilmesi
de mümkündür.
KAYNAKLAR
1. www.prooikein.gr
2. Kısa Ovalı, P., “Türkiye İklim Bölgeleri Bağlamında Ekolojik
Tasarım Ölçütleri Sistematiğinin Oluşturulması (Kayaköy
Yerleşmesinde Örneklenmesi)”, Trakya Üniversitesi,
Doktora Tezi, 2009
3. Özlüer, F., “Sürdürülebilir Kalkınmanın Ekonomi Politiği”,
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Bülten 51,
Haziran 2007, Ankara
4. Axarli, Κ., “Γενικές Αρχές του Βιοκλιματικού Σχεδιασμού”,
Τ.Ε.Ε. Τμήμα Κεντρικής Μακεδονίας, Selanik, 2009
5. Chrisomallidou, Ν., “Βιοκλιματικός Σχεδιασμός Κτιρίων”,
ΚΤΊΡΙΟ Dergisi, sayı:136, s.31, 2001
6. Lazari, Ε., Α., “Βιοκλιματικός Σχεδιασμός Κτιρίων στην
Ελλάδα”, ΚΤΊΡΙΟ Dergisi, sayı:146, s.45, 2002
7. Αrgiraki, Μ., “Βιοκληματικός Σχεδιασμός, Ηλιακά Παθητικά
Συστήματα και Άλλες Τεχνικές Εξοικονόμησης Ενέργειας
στον Κτηριακό Τομέα”, Ε.Μ.Π. Τμήμα Μηχανολόγων
Μηχανικών, Τομέας Θερμότητας, Diploma tezi, Atina, 2008
8. Siampekou , C., “Λειτουργική και Αισθητική Ένταξη
Συστημάτων Αξιοποίησης της Ηλιακής Ενέργειας στα
Κτίρια”, Patra Üniversitesi, Pozitif Bilimler Fakültesi, Biyoloji
Bölümü, Diploma Tezi, Patra, 2005
9. Zafeiropoulos, A., “Ενεργειακή Μελέτη Κτιρίου με
Βιοκλιματικά Κριτήρια”, Patra Üniversitesi, Elektrik
Mühendisliği ve Bilgisayar Teknolojileri Bölümü, Diploma
54 ÇATI & CEPHE • EYLÜL - EKİM 2015
Tezi, Patra, 2011
10. Μαρουλάς, Β., “Oδηγός Ενεργειακού Σχεδιασμου –
Βιοκλιματική Αρχιτεκτονική & Εξοικονόμηση Ενέργειας”,
Κτίριο Εκδόσεις Ε.Π.Ε., Selanik, 2011
11. Aravantinos, D., “Κλίμα & Βιοκλιματική Αρχιτεκτονκή”,
ΚΤΙΡΙΟ, Aρχιτεκτονική & Ενέργεια, Τεχνικές Σελίδες, 2009
12. Chousein, Ö., “Biyoklimatik Mimari ve Yunanistan İklim
Şartları Altında Değerlendirilmesi” T.Ü, FBE, Yüksek Lisans
tezi, Edirne, 2013
13. Köksal, G, T., Kargın, H, H., “Akdeniz’de Suyla Gelen
Kültürün ve Mimarinin İzleri”, İnternational Gazimagusa
Symposium, Gazimagusa, 2004
14. www.greenbelt.gr
15. www.astakos-news.gr
16. KTIPIO, “Oδηγός Ενεργειακού Σχεδιασμου – Βιοκλιματική
Αρχιτεκτονική & Εξοικονόμηση Ενέργειας”, Κτίριο Εκδόσεις
Ε.Π.Ε., Selanik, 2011
17. Mantziou, L., “Βιοκλιματική Αρχιτεκτονική στην Ελλάδα”,
ΕΡΓΟΝ ΙV Εκδόσεις Αρχιτεκτονικών Βιβλίων, Atina, 2009
18. Gavalas, A., “ΟΡΙΟ 72 – Βιοκλιματική Πολυκατοικία στη
Γλυφάδα”, ΚΤΙΡΙΟ Dergisi, Αρχιτεκτονική & Ενέργεια, sayı:
6, 2012
19. Τombazis, A., “ΑΒΑΞ Α.Ε. Κτίριο Γραφειών”, Μελετιτική
– Γραφείο Μελετών Αλέξανδρου Ν. Τομπαζή Ε.Π.Ε.,
THERMIE/EC-2000, 1998.
Çatı ve cephe sektörünün dergisi
Birbirini tamamlayan unsurlarıyla yapı kabuğunu ele alan iki alanı, çatıyı ve cepheyi
birleştirdiğimiz, pazarın büyümesinde, sektörün markalaşmasında katkımız
olduğu için gururluyuz...
www.cativecephe.com
www.facebook.com/CatiVeCephe
twitter.com/CativeCephe
T: 0216 651 78 78 • F: 0216 651 78 98
Abone
Formu
İŞ DÜNYASI YAYINCILIK
TANITIM ve TİC. LTD. ŞTİ.
ABONE SERVİSİ
T.: (0216) 651 7878
F.: (0216) 651 7898
[email protected]
Ayda bir yayınlanır
İki ayda bir yayınlanır
İki ayda bir yayınlanır
1 yıllık Abone Bedeli: 100 TL
1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL
1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL
2 yıllık Abone Bedeli: 180 TL.
2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL.
2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL.
ONLINE ABONELİK İÇİN
www.b2bmedya.com
•
Aboneliğini herhangi bir
nedenden dolayı sürdürmek
istemeyen
okurların cayma hakkı
bulunmaktadır.
•
Öğrenci aboneliği % 50
indirimlidir.
•
Faturanız 7 gün içinde
adresinize postalanacaktır.
•
Dergilerimiz abonelerimize
Aras Kargo ile gönderilmektedir.
•
Fiyatlar 31 Aralık 2015 tarihine
kadar geçerlidir
ÜÇ AYDA BİR YAYINLANIR • MART 2012 • YIL: 5 • SAYI: 24 • 6 TL • ISSN 1307-9204
Ayda bir yayınlanır
İki ayda bir yayınlanır
İki ayda bir yayınlanır
1 yıllık Abone Bedeli: 100 TL
1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL
1 yıllık Abone Bedeli: 50 TL
2 yıllık Abone Bedeli: 180 TL.
2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL.
2 yıllık Abone Bedeli: 90 TL.
Yukarıda işaretlediğim dergiye/dergilere abone olmak istiyorum
Adı Soyadı : ...................................................................................................................................................................................................
Firma Adı : ...................................................................................................................................................................................................
Adresi
: ...................................................................................................................................................................................................
................................................................................................................................. Posta kodu: ..................................................................
Tel: ......................................................... Fax: ......................................................... E-posta(*): .................................................................
(*) E-bültenlerimizi takip edebilmek için E-posta adresinizi yazmayı unutmayın.
Lütfen faturayı ....................................... V.D. ...................................... no’lu hesaba kesiniz.
................................... TL. abone bededilini işaretlediğim banka hesabınıza havale ettim.
Garanti Bankası Koşuyolu Şubesi (1016) - TR89 0006 2001 0160 0006 2997 18 nolu İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. hesabı
İş Bankası Koşuyolu Şubesi (1170) - TR21 0006 4000 0011 1700 4684 13 nolu İş Dünyası Yayıncılık Ltd. Şti. hesabı
Kredi kartı ile ödeme yapmak istiyorum
(Kredi kartı talimat formu e-posta adresinize veya faksınıza gönderilecektir)
Tarih: ..................................................... İmza: .....................................................
Bu formu banka dekontu ile birlikte 216 651 78 98 no’lu faksa gönderiniz.

Benzer belgeler