İlerleme Raporu
Transkript
İlerleme Raporu
This project is funded by the European Union. Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Batı Balkanlar ve Türkiye’de Özerk Yerel Yönetimler ile STK’lar Arasındaki İşbirliği 10 Ocak 2013 This project is funded by the European Union. Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Batı Balkanlar ve Türkiye’de Özerk Yerel Yönetimler ile STK’lar Arasındaki İşbirliği Derleyen Simon Forrester 10 Ocak 2013 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu This publication has been produced with the assistance of the European Union. The contents of this publication are the sole responsibility of the TACSO and can in no way be taken to reflect the views of the European Union. 2 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ İçindekiler Önsöz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 5 Terminoloji ve Kısaltmalar Üzerine notlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 6 Teşekkürler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9 Giriş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11 Bečići Konferansının Arka Planı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11 Bu İlerleme Raporunun Amacı ve İçeriği . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 12 Bölgedeki durumun değerlendirmesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 12 Birinci Bölüm: Bölge Ülkelerinde Kaydedilen İlerleme . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 15 ARNAVUTLUK . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .15 BOSNA HERSEK . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 17 HIRVATiSTAN . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 22 MAKEDONYA . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .24 KOSOVA . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .28 KARADAĞ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .31 SIRBİSTAN . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .34 TÜRKİYE . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .37 Bölüm İki: Ortaya Çıkan İyi Uygulamalar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 41 ŞEFFAFLIK & HESAP VEREBİLİRLİK . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .41 VATANDAŞ KATILIMI . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .43 FİNANSMAN İŞBİRLİĞİ . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 47 KAPASİTE İNŞASI . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 48 İLETİŞİM . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .50 ORTAKLIK . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 51 Sonuçlar ve Tavsiyeler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 53 Kaynakça . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 57 Ekler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 65 Ek i. Her ulusal rapor için özet tablolar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 67 Ek ii B. Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetimler ve STK’lar arasında İşbirliği - Hukuki/ Siyasi Ortamın bir Özeti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 77 Ek iii: Bölgesel İlerleme Raporunun Hazırlanmasında Kullanılan Kavramlar ve Görev Tanımı . . . . . . . . . . 81 Ocak 2013 3 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 4 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Önsöz 2011 yılı Şubat ayında Bečići’de gerçekleştirilmiş olan “Batı Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim Kurumları ile STK’lar arasındaki İşbirliği” konferansında kararlaştırılmış olan Ulusal Faaliyet Planlarının sonuçları üzerine hazırlanmış olan bu bölgesel ilerleme raporunu sunmaktan memnuniyet duyuyoruz. Bečići Konferansı’nda yerel seviyede işbirliğini güçlendirmekle ilgili olarak bölgedeki ülkelerin her biri için bu ülkeler tarafından bir dizi etkinlik kararlaştırılmıştı. Bu faaliyetlerin planlanmaları ve kararlaştırılmaları büyük ölçüde en gerçekçi olarak gerçekleştirilebilecek olanı belirleme yaklaşımı ile yapılmıştı. Dolayısıyla bugün Bečići’deki bu etkinlikten iki yıl sonra bir durum değerlendirmesi yapmak, neler yapıldığını ve son olarak yapılan faaliyetlerin etkilerinin neler olduğunu ve bölge çapında yerel seviyedeki işbirliğinin şu andaki durumunu gözden geçirmek için iyi bir zamanda olduğumuza inanıyoruz. Elinizdeki rapor ayrıca bölgede açığa çıkmakta olan iyi uygulamaları yansıtmaya ve halen ele alınmayı bekleyen zorluklara ışık tutmaya da çabalıyor. Rapor katılımcı bir şekilde oluşturuldu; raporun hazırlanmasında Sivil Toplum Kuruluşları için Teknik Destek (TACSO) projesi katılan bir dizi paydaşın araştırmaları ve deneyimlerinden faydalanıldı ve bu nedenle de rapor tüm ülkelerden uygulamacılar ve uzmanların zengin analizlerini ve pratik tavsiyelerini içeriyor. Raporda, ana anlatım bölümlerine ilave olarak, tek tek ülkelerin ilerleme raporlarını özetleyen tablolara ve her bir ülkede işbirliğine yönelik yasal düzenlemelerin özetini içeren matrislere yer veriliyor. Bölgede Yerel özel Yönetimler (YÖY’ler) ile Sivil Toplum Kuruluşları (STK’lar) arasındaki işbirliği ile ilgilenen herkesi bu rapordan faydalanmaya ve bizleri bekleyen görevleri daha fazla gündeme getirmek konusunda yardımcı olmaya davet ediyoruz. Rapor Simon Forrester tarafından TACSO’nun ülke koordinatörleri ve koordinatör Sanela Klaric ile yakın işbirliği içerisinde derlenmiştir. Bu ilerleme raporunu faydalı bulacağınızı umuyoruz. Palle Westergaard Takım lideri Ocak 2013 Ocak 2013 5 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Terminoloji ve Kısaltmalar Üzerine Notlar Terminoloji 2012 sonbaharında Sivil Toplum Kuruluşları için Teknik Destek (TACSO) projesi bölgedeki sekiz katılımcı ülkede Sivil Toplum Kuruluşları (STK’lar) ile yerel yönetimler arasındaki işbirliğine yol gösteren kurumsal düzenlemelerin durumu üzerine bir araştırma başlattı. Bu araştırma kimi önemli kavramları önceden tanımlamıştı; bu araştırmanın bulguları bu raporda da kullanıldığı için bu rapor için de aynı tanımlar kullanılmaktadır: Yerel Özerk Yönetim (YÖY)/meclis ile sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği için kurumsal mekanizma terimi, geçerli yasa, düzenleme veya kararlarda tanımlandığı biçimde temel görevi yerel yönetimler/ meclis ile sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek ve desteklemek olan belirli bir yönetim/meclis organı veya yerel yönetim/meclis tarafından atanmış bir kişi anlamına gelir. Bunlarla sınırlı olmamakla birlikte şu sayılanlar buna dâhildir: Yerel özerk yönetimin STK’larla işbirliği bürosu; yerel özerk yönetimin sivil toplum konseyi veya benzer sektörler arası danışma organları; birkaç hatlı bir yerel sekretaryaya veya yerel meclise sahip irtibat görevlileri; sivil toplum için kamu fonları veya vakıfları; vb. Enformel işbirliği mekanizması terimi, yerel özerk yönetim/meclis ile STK’lar arasında, yasayla veya herhangi bir başka yasal belge ile düzenlenmiş olmamasına karşın geliştirilmiş olan iyi işbirliği uygulamaları anlamına gelir. Örneğin çevre koruma STK’ları ile yetkili bir yerel sekretaryanın yasada böyle bir danışma zorunlu kılınmadığı veya tarif edilmediği halde başlattığı düzenli danışma toplantıları. Siyaset belgesi terimi yerel yönetimin, STK’lar için fırsat tanıyan ortam sağlanması ile ilgili sivil toplum stratejisi veya başka konulardaki stratejileri ve siyaset belgeleri anlamına gelir (taahhüt, iyi niyet sözleşmesi, kamu politikalarına vatandaşların katılımı şartı, vb.) 6 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Kısaltmalar BCIF BiH CBO CCC CDNPS CF CoE CoM CRNVO STK CSPC CSSA DEI ECNL EHO AB ICJ IDM IDP IPA LEC LESC LOD LOTUS YÖY MoJ BiH STK NTS OSCE KÖO (PPP) SCGCS SDCA STE TACSO UNDP UNFPA UNSCR UoM Ocak 2013 Yerel İnisiyatifler için Balkan Fonu Bosna Hersek Mahalli Örgüt Sivil İletişim Merkezi Kâr Amacı Gütmeyen Sektör Geliştirme Merkezi Topluluk Forumları Avrupa Konseyi Bakanlar Konseyi Hükümet Dışı Örgütler Geliştirme Merkezi Sivil Toplum Kuruluşu Sivil Toplum Destek Merkezi Sivil Toplum Destek Ajansı Avrupa Entegrasyonu Direktörlüğü Avrupa Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlar Hukuku Merkezi Eğitim Yardım Örgütü Avrupa Birliği Uluslararası Adalet Mahkemesi Demokrasi ve Arabuluculuk Enstitüsü Ülkesinde Yerinden Edilmiş Kişiler Katılım Öncesi Yardım Aracı Yerel Ekonomik Konseyler Yerel Ekonomik ve Sosyal Konseyler Yerel Demokrasi Programı (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) Yerel, Sorumlu ve Şeffaf Yönetim ve Özerk Yönetim Yerel Özerk Yönetim Adalet Bakanlığı, Bosna Hersek Hükümet Dışı Kuruluş Ulusal Eğitim Stratejisi Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü Kamu Özel Ortaklıkları STK’larla İşbirliği Stratejisi İsveç Kalkınma ve İşbirliği Ajansı Kısa Süreli Uzman Sivil Toplum Kuruluşları için Teknik Destek Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı Belediyeler Birliği 7 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 8 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Teşekkürler Bu bölgesel ilerleme raporu bir dizi farklı TACSO uzmanının ve TACSO ülke koordinatörünün araştırma ve analizinden derlenmiş, raporun hazırlanmasında hem ulusal hem de bölgesel TACSO ofislerinin ve Ulusal Danışma Kurul üyelerinin gerçekleştirmiş olduğu gözden geçirme çalışmalarından ve geri bildirimlerden faydalanılmıştır; bunlar arasında Kosova’da1 yer alan sadece bu konu üzerine tavsiyede bulunmak üzere oluşturulmuş bir grup da yer almaktadır. Dolayısıyla yazar Aida Bagic, Hajrulla Ceku, Goran Djurovic, Slavica Drašković, Ana Efremova, Kadri Gega, Valdete Idrizi, Agron Maxhuni, Ardita Metaj-Dika veton Mujaj, Ana Novakovic, Selma Agovic Osmanagic, Neslihan Özgüneş, Genci Pasko, Branka Pavlovic, Branka Peuraca, Zorica Raskovic, Suncica Sazdovska ve Fikret Toksöz tarafından sağlanmış olan paha biçilmez destek ve çabaya teşekkür etmek istemektedir. Bölgesel düzeyde özellikle koordinasyon ve rapor yazımının denetimi için Sanela Klaric’e ve TACSO projesinin takım lideri olarak Palle Westergaard’e teşekkür borçluyuz. Bu raporun baş yazarı Simon Forrester’dır; ona araştırma konusunda Eda Çullu yardımcı olmuştur ve her iki uzmanı Eurasia Social Change Ltd. firması temin etmiştir. 29 Aralık 2012 1 İsim, statüsü hakkındaki konumlara karşı önyargısızdır; ve BM Güvenlik Konseyi 1244 sayılı kararı ve ICJ’nin Kosova bağımsızlık bildirgesi üzerindeki düşüncesi ile uyumludur. Ocak 2013 9 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 10 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Giriş Sivil Toplum Kuruluşları için Teknik Destek (TACSO) olarak bilinen “Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) Ülke ve Bölgelerinde Sivil Toplumda Kapasite Geliştirme” projesinin uygulanması için teknik destek hizmet anlaşması (Arnavutluk, Bosna Hersek (Bosna Hersek), Hırvatistan, Eski Yugoslav Makedonya Cumhuriyeti (burada bundan sonra Makedonya olarak anılacaktır), Kosova, Karadağ, Sırbistan ve Türkiye) Avrupa Birliği (AB) fonlu (EuropeAid/127427/C/SER/Multi-additional services), Bosna Hersek, Türkiye, Polonya ve Romanya’dan bir konsorsiyum adına İsveç Kamu İdaresi Enstitüsü (SIPU Uluslararası EU) önderliğinde yürütülen bir projedir. Projenin ana amacı sivil toplum kuruluşlarının (STK’ların) kapasitelerini artırmak ve katılımcı bir demokrasi içerisindeki rollerini güçlendirmektir. Bu projeden elde edilmesi beklenen ana sonuçlar şunlardır: STK’ların demokratik karar verme süreçlerinde etkilerinin ve gündemlerini takip edebilme kapasitelerinin artırılması, STK’ların daha iyi hizmet sunabilmeleri, STK’lar ve dış paydaşlar arasında daha güçlü işbirliğinin ve ağ yapılanmasının oluşturulması; STK’ların toplumda daha iyi tanınmaları ve kamuoyundaki imajlarının geliştirilmesi. TACSO’nun çabalarının bir boyutu bölgede sivil toplumun iyi yerel yönetişime katkısını artırmaya odaklanmak yönündedir; ancak programın tüm alanlarında olduğu gibi bunun da dışavurumu ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. Bir bütün olarak bu çaba büyük ölçüde, karar verme süreçlerinde vatandaşların katılımını geliştirmek ve güçlendirmek amacıyla, STK’lar ve Yerel Özerk Yönetimler (YÖY) arasında daha güçlü bir ortaklığa katkı sağlamaya dayanmaktadır. Bu amaçla Şubat 2011’de TACSO projesi bölgenin sekiz ülkesinden önemli paydaşları “Batı Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetimler ve Sivil Toplum Kuruluşları Arasındaki İşbirliği” üzerine bir konferansta bir araya getirdi. Konferans Karadağ’da Bečići beldesinde yapıldı ve dolayısıyla TACSO tarafından ve bu belge boyunca da ‘Bečići Konferansı’ olarak anılmaktadır. Bečići Konferansının Arka Planı Bečići Konferansı Batı Balkanlar’dan ve Türkiye’den yerel ve ulusal düzeydeki STK’ları, yerel özerk yönetimlerden, merkezi hükümetlerden seçilmiş ve atanmış yöneticileri, medyayı ve uluslararası örgütleri temsil eden 100’ün üzerinde delegeyi bir araya getirdi. Delegeler üç gün boyunca şu oturumlara katıldılar: bölgede STK’lar ile yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliği üzerine kurumsal mekanizmaların haritasının çıkartılması ve böylelikle STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki ilişkilerin daha fazla araştırılabilmesinin mümkün kılınması; kurumsal mekanizmaların daha fazla geliştirilmesi olanaklarının araştırılması ve bölgesel işbirliğini artırmak için ilgili aktörlerin ve paydaşların belirlenmesi. Bunlara ilave olarak konferans tartışmaları üç tematik alanda odaklandırdı: • • • Yerel özerk yönetimlerde şeffaflık ve hesap verebilirlik ve STK’ların rolleri; Karar Verme Süreçlerine Katılım– Yerel seviyedeki mekanizmalar; STK’ların finansmanı, yerel seviyede yapılanlar. Konferans ile iki önemli sonuca ulaşıldı. Bunların birincisi bilginin daha fazla yaygınlaştırılması ve öğrenme aracı olarak ‘Batı Balkanlar’da ve Türkiye’de sivil toplum kuruluşları ve yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliğinin iyi uygulamaları’ üzerine bir rapor yayınlandı2. Raporda sunulan yirmi örnek, ilham kaynağı olacak ve iyi yönetişimin asli unsurları olan önemli karar verme süreçlerine, kamu hizmeti sunumuna ve kamusal şeffaflık ve hesap verebilirliğe Vatandaş katılımını artıracak olan yakın işbirliğini teşvik edecek örnekler olarak işlev görmektedir. İkinci olarak delegeler hem konferans esnasında hem de sonrasında TACSO ile çalışarak yerel seviyede daha fazla işbirliğini sağlamak için takip edilecek işleri belirlemek üzere ulusal eylem planı taslaklarını 2 Şubat 2011 ‘Batı Balkan Ülkelerinde ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetimler ile Sivil Toplum Örgütleri arasında İşbirliğinin İyi Uygulamaları’ üzerine Bečići Konferansının raporu TACSO Web sitesinden indirilebilir: www.tacso.org. Ocak 2013 11 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu hazırladılar. Bu ulusal eylem planları her bir ülkedeki kamu sektörü temsilcileri ile STK’ların ortaklaşa çabaları ile ortaya çıkarıldı, önerilen eylemlerden çoğunda bir dizi destekçi ile işbirliği içinde bu çalışmayı görev edinen yerel paydaşlar yer aldı. Ancak önerilen, daha zayıf bir seviyede sahipleri ve görev edinenleri açığa çıkan, yine de delegeler tarafından öncelik olarak değerlendirilen eylemler de oldu. Bu İlerleme Raporunun Amacı ve İçeriği Bečići Konferansı’nda yapılan tartışmaların ve Şubat 2011’den bu yana her bir ülkede yapılan çalışmaların ardından bu ilerleme raporu bir dizi konuyu ele alma yönünde bir çabadır: a. Her bir ülkede, özellikle de mevcut kurumsal mekanizmalar ve bunların işbirliğini desteklemek noktasında ne kadar etkin olduğu ile ilgili olarak, STK’lar ile yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliğini güçlendirmek yönünde kaydedilen ilerlemeyi değerlendirerek, mevcut durumu gözden geçirmek; b. Yerel düzeydeki işbirliğinin önündeki devam eden kısıtlılıklara ışık tutmak ve böylelikle ilerideki aşamalar için TACSO’ya ve yerel iyi yönetişimin diğer destekçilerine hala üzerinde durulması gereken önceliklerle ilgili yol göstermek; c. Bölge çapında değişen derecelerde de olsa görüldüğü aşikar olan çok sayıdaki iyi uygulamanın tanıtımını yapmak ve bu şekilde örgütlü sivil toplum ile yerel yönetimler arasında etkin ortaklığı hedefleyen diğer paydaşların ve STK’ların kapasite inşasına daha fazla katkıda bulunmak. Amaçları bu şekilde ortaya konmuş olan bu rapor iki ana bölüme ayrılmıştır. Birinci bölüm sekiz ülkeden her birindeki durumun özetini ve kaydedilen ilerlemeyi sunmakta; ikinci bölüm ise altı farklı tematik alandaki uygulamaları ve kısıtlılıkları gözden geçirmektedir. Şunu da belirtmek gerekir ki her bir ülkedeki TACSO ofisleri da Ulusal İlerleme Raporları hazırlamıştır; bu raporlara TACSO web sitesindeki ülke sayfalarından ulaşılabilir. Ulusal raporlar bu bölgesel rapor için de ana veri kaynağı olarak kullanılmıştır. Bu raporların özetleri ekte de görülebilir. Bu rapor ulusal eylem planlarından herhangi birinin uygulamasının değerlendirmesi olarak OKUNMAMALI, bugün itibarı ile STK’lar ve yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliğinin nasıl göründüğünün anlık bir görüntüsü olarak görülmelidir. Raporda sunulan bilgiler iki ana kaynaktan derlenmiştir: her bir TACSO ulusal ofisi tarafından üretilmiş olan Ulusal İlerleme Raporları ve her bir ülkede önemli paydaşlardan bir örnekleme yöneltilmiş olan anketlerden sağlanan geri bildirimler üzerine raporlar. Bu ‘anket geri bildirim raporları’ da TACSO ofisleri tarafından hazırlanmış ve üyeleri her bir ülkedeki Bečići Konferansına ve diğer konferanslara katılmış delegelerden oluşan çalışma gruplarına danışılarak düzenlenmiştir. Bölgedeki durumun değerlendirmesi Bečići Konferansı itibarı ile durum, Şubat 2011 Bečići Konferansı bir dizi bölgesel eğilimi teyit etti: Tüm ülkelerde yasal ve düzenleyici ortam, STK’lar ile yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliğine önemli ölçüde izin verir niteliktedir; ancak uygulamaya yönelik rehberlik ve kapasite zayıftır; yerel yönetimlerin şeffaflığı ve hesap verebilirliği açısından ve STK’ların bu konuları izleyebilme yeterlilikleri bakımından daha kat edilebilecek çok yol vardır ve STK’lar ile yerel seviyedeki yetkililer arasındaki işbirliği için ilişkileri yapılandırmaya yardımcı olacak siyaset belgeleri bakımından bölge çapında önemli ölçüde farklılıklar mevcuttur. Ayrıca yerel bütçelerden STK faaliyetlerini finanse etmek için ayrılan fonlar için mekanizmalar ve prosedürler ya yetersizdir ya da iyi uygulanmamaktadır. STK’lar ile yerel yönetim arasında iletişim için etkin stratejilerin de kimi örnekleri mevcuttur. Bečići konferansında incelenen zorluklar karşısında katılımcı ülkelerin çoğu bu zorlukların çeşitli yönlerini ele alan kendi eylem planlarını hazırladılar ve Şubat 2011’den bu yana da yerel seviyedeki işbirliğini güçlendirecek kimi adımlar attılar. Bu adımlardan bazıları doğrudan TACSO programları 12 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ tarafından desteklendi, diğerlerinde ise başka destekçiler vardı veya bunlar mevcut programlara ve reform süreçlerine ilave ivme katacak adımlar oldular. Şubat 2011’den bu yana Bölgede çeşitli seviyelerde faaliyetler ve müdahaleler gerçekleşti. Ağırlıklı olarak yukarıda ifade edilen öncelikler ışığında yürütülen faaliyetler ya eğitim verilmesi, izleme sistemlerinin geliştirilmesi ve uygulanması, ya da STK’lar ile yerel yetkililer arasında işbirliğini geliştirmek üzere üzerinde anlaşılabilecek stratejiler ve prosedürler üzerine devam eden tartışmaların kolaylaştırılmasına ilişkin oldu. Kapasite inşası ile ilgili olarak TACSO projesi özellikle devredeydi. Örneğin Bosna Hersek’te çoğu görece küçük ve uzak belediyelerden 156 STK temsilcisi yerel fon kaynaklarına proje teklifleri hazırlamak konusunda eğitim almış, diğer önemli paydaşlara da kapasite inşası konusunda nasıl önderlik edileceği gösterilmiştir. Karadağ’da Belediyeler Birliği işbirliği kapasitesini güçlendirecek unsurlar içeren bir Ulusal Eğitim Stratejisini uygulamaktadır. Hırvatistan’da STK GONG ve Şehirler Birliği araştırma programı, Yerel, Hesap Verebilir ve Saydam Hükümet ve Özerk Yönetim (LOTUS) aracılığıyla, izleme faaliyetlerinin ve raporlamanın, işbirliği anlaşmaları konusunda daha iyi bilgilendirme yapmak konusunda şeffaflık ve hesap verebilirliği geliştirecek araçlar olarak kullanılması bakımından önemli çalışmalar gerçekleştirildi. Kosova’daki Kosova Demokratik Enstitüsü gibi STK’lar yerel yönetimin performansı üzerine izleme raporlarını yayınlamak için web sitelerini kullanıyorlar. Hem Makedonya’da, hem de Sırbistan’da TACSO ulusal ofisleri saydamlık üzerine odaklanan sempozyumları ve yerel raporları destekledi ve buna uygun olarak da bir dizi yerel belediye kamuya bilgi sunumlarını geliştirecek adımlar attılar. Bečići‘den bu yana yapılan faaliyetlerden birçoğu bu tartışmaları bölgesel seviyeden ulusal seviyeye aktararak devam ettirecek etkinlikler oldu ve birçoğu da ülkelerde halen devam eden tartışmaları sürdüren etkinlikler oldu. Bunların kimilerinde atılacak adımlar somut olarak taahhüt edilirken diğerlerinde, örneğin Arnavutluk’taki Belediyeler Birliği’nin araştırma projesinde etkinin ne olacağı henüz net değil. Bazı ülkeler için Bečići Konferansı ihtiyaçların tekrar teyit edilmesi ve daha önce atılması kararlaştırılmış adımlar için yeni motivasyon anlamına geldi. Örneğin Karadağ’da İçişleri Bakanlığı, Belediyeler Birliği ve Hükümet Dışı Kuruluşlar Geliştirme Merkezi (CRNVO) arasındaki bir ortaklık STK’lar ile yerel hükümet arasındaki işbirliği için işleyiş rehberinin taslağının çıkartılmasını destekledi. Makedonya’da ise Topluluk Forumları modelinin daha fazla belediyeye yaygınlaştırılmasına verilen destek sürdürüldü. Türkiye’de faaliyetlerin düzeyi nüfusa ve belediye sayısına oranla hala düşük ama Kent Konseyi mekanizmasının yaygınlaştırılması yavaş da olsa devam etti. Arnavutluk delegeleri Bečići Konferansı Çalışma Gruplarından biri esnasında Ocak 2013 13 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu İki yıldan kısa bir süre (Bečići Konferansı‘ndan bu raporun taslağının hazırlanmasına kadar) belki bölgedeki faaliyetlerin etkisini teyit edebilmek için çok kısa da olsa , bu ilerleme raporunda anlatılan kimi adımlar önemli sonuçlar verdi. STK-belediye işbirliğine rehberlik edecek daha fazla sayıda yerel seviye stratejisi kararlaştırıldı (örneğin Makedonya’da) ve kararlaştırılan işleyiş rehberleri yayınlanarak yerel yönetimlere dağıtıldı (Karadağ). Yerel yönetimler STK’ların yerel yönetişime getirebilecekleri katma değeri gitgide daha fazla farkediyorlar (örneğin Kosova’daki Belediye Meclisinin Topluluklarda Güvenlik konusunda izlediği yol ve Sırbistan’da ‘Kalbimizdeki Yerler’ ödül programının başarısı), bazı ülkelerde de belediyeler STK’lar ile koordinasyonlarını daha iyi bir seviyeye getirmek için insan kaynaklarını artırıyor (Hırvatistan) ve STK’lar ile projeler geliştirmek konusunda kapasitelerini geliştirmek için aktif olarak eğitim talep ediyorlar (Arnavutluk). Saydamlık konusunda mesafe kaydedildi ve artık STK’lar ile işbirliğini desteklemek üzere yerel yönetimlerden temin edilen daha fazla fon mevcut, ama Hırvatistan, Makedonya ve Karadağ ile ilgili olarak bildirildiği gibi bu olumlu sonuçların, fonların dağıtılması ile ilgili açık ve rekabete dayalı süreçlerin daha yaygın kullanımı ile geliştirilmesi gerekiyor. Devam eden zorluklar Tüm bölgede kimi ortak zorluklar halen geçerli: • • • • 14 Yasal ortam genel olarak işbirliğini desteklemek üzere gelişkin olsa da halen düzenleyici çerçevelerde iyileştirme yapılması gereken alanlar mevcut (örneğin yerel bütçelerden STK’ları finanse etmek için fonların kullanılmasına ilişkin olarak) ve ulusal siyaset belgelerinin işbirliğinin koşullarını ele alması gerekmekte (Sırbistan ve Türkiye); Farklı ülkelerde ve farklı sektörlerdeki kapasite düzeyleri değişik, bu nedenle bölge çapında işbirliği know-how’ını geliştirmek için yapılacak yatırımlara son derece ihtiyaç var. Bu hem yerel yönetimler hem de farklı ihtiyaçları olan STK’lar için geçerli. Örneğin Makedonya’da küçük belediyelerdeki zorluk sınırlı insan kaynağına sahip olmaları, dolayısıyla da STK’lar ile işbirliği konusundan sorumlu kişilerin bu sorumluluğun yanı sıra birçok diğer sorumluluğu üstleniyor olmasıdır. Sırbistan’da işbirliği için izleme sistemleri oluşturmak ve işletmek konusunda her iki sektörde de bir kapasite zayıflığı söz konusudur; Ülkelerin kırsal ve uzak bölgelerindeki topluluklar, zayıf örgütlenmiş sivil toplum ve çok geniş bir bölgeden sorumlu yerel idareler ile işbirliğine yönelik adımlar konusunda en az aktif olanlardır. Bu tür bağlamlarda işbirliğine yardımcı olmak için stratejiler geliştirilmelidir; Bölgede hem STK’larda hem de yerel özerk yönetimlerde zengin bir dizi iyi uygulama ve çeşitli deneyimler mevcuttur ve işbirliği için bir dizi işleyebilir model ve işleyiş vardır ama işbirliği uygulamalarının yaygınlığı sınırlıdır ve bu konuda bir atalet mevcuttur. Dolayısıyla halen bölgede ağ örgütlenmesi oluşturmanın güçlendirilmesine ve yerel yönetişimin, idareler STK’larla daha fazla işbirliği yaptığı ölçüde daha adil, daha etkin ve daha etkili olduğunu gösterecek kampanyalara ihtiyaç vardır. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Birinci Bölüm: Bölge Ülkelerinde Kaydedilen İlerleme Raporun bu bölümünde her bir ülkede Bečići Konferansı’ndan önceki ve konferanstan bu yana olan duruma kısaca bakacağız. Ülke özetleri konferansta aktarıldığı şekilde algılanmış olan durumu, konferanstan bu yana yapılan faaliyetleri ve çalışmaların sonuçlarını, ayrıca halen devam eden güçlükleri, daha katılımcı bir yönetişime STK’lar ile yerel idareler arasındaki işbirliği aracılığı ile sağlanmış olan ‘katma değere’ özgün örnekleri ve etkin bir işbirliği için daha fazla kapasite inşa etmek için çabalar üzerine yorumları kapsamaktadır. Bu özetlere ilave olarak Ekler’de her bir ülke için ilgili yasaların, düzenlemelerin ve diğer ilgili siyasi belgelerin listeler ile TACSO tarafından olanak sağlanan özel faaliyetleri ve bunların etkilerini özetleyen tablolar yer almaktadır. ARNAVUTLUK Arnavutluk Anayasası ve bir dizi kapsamlı mevzuat STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliği için görece elverişli bir ortama doğru yol almaktadır. İlgili düzenlemelerin ve siyasi belgelerinlisteleri Ek’te bulunabilir ama aşağıda Bečići Konferansı’na kadar olan dönemdeki duruma genel bir bakış ve işbirliğini destekleyen sektörler arası politikalara kimi örnekler sunulmaktadır. Aralık 2006’da Arnavutluk hükümeti 2007 -2013 dönemi için Yerel Yönetimlerde Ademi Merkezileştirme Stratejisini kabul etti. Burada iyi yönetişim, etkin yönetişim, yerel demokrasinin güçlendirilmesi ve sivil katılımla ilgili bölümden aşağıdaki alıntı yapılabilir: “Ademi merkezileştirme stratejisi ve bu çerçevede yapılan reformlar karar süreçlerine geniş sivil katılım için yasal olanaklar yarattı; burada amaç hizmetlerin kalitesini topluluklar lehine yükseltmektir.” Mart 2005 tarihli Sosyal Yardım ve Sosyal Bakım kanunu belediye meclisinin “sosyal destek ve sosyal bakım için ulusal ve bölgesel planlar doğrultusunda hükümet dışı kuruluşlarla (STK), dini kurumlarla ve Sivil Toplum temsilcileri ile işbirliği programlarını hayata geçirmesini” şart koşmaktadır. Bir diğer örnek Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine dayalı Toplum Yasasıdır. Bu Yasa ‘karar süreçlerine katılım’ konusuna değinmekte ve STK’ların bu hususa kendi iç yönetimlerinde riayet etmekle yetinmeyip aynı zamanda eşit katılımın hayata geçmesini sağlamakta bir rol oynayabileceklerini önermektedir. Ancak, bu politikaların uygulanmasının önünde kimi temel sıkıntılar vardır. Birincisi yasa, hem ulusal hem de yerel düzeyde STK’lar ile işbirliğine olanak tanısa da, Arnavutluk’ta herhangi bir yönetim kademesinde STK katılımını güvenceye alan herhangi bir özel düzenleme yoktur. İkincisi farklı sektörlerde vatandaşların ve STK’ların katılımını öngören çeşitli strateji belgeleri sadece merkezi hükümetin perspektifinden kaleme alınmıştır ve dolayısıyla ilgili icracı bakanlıkların STK’lar ile merkezi serviyede ilişkiler geliştirmesini desteklemekte, yerel yönetim yapılarını dâhil etmemektedir. Bečići Konferansı’nda dile getirilen ve halen de son derece geçerli olan işbirliğinin önündeki üçüncü bir engel kapasite ile ilgilidir – hem kamu kurumları, hem de STK’lar ile ilgili olarak. Bu anlamda düzenleyici çerçevelerin sunduğu ama kapasite veya yeterlilik olmadığı için kaybedilen fırsatlara daha yakından bakmak faydalı olacaktır. Yasa uyarınca Arnavutluk’ta yerel yönetimlerin örgütsel yapısı yerel karar verme yetkisini belediye meclislerine vermektedir. Yerel seviyede yerel özerk yönetimler ile STK’lar arasındaki işbirliği mekanizmalarını kurumsallaştırmak konusunda yasal yetkiye sahip önemli yapılar bunlardır. Arnavutluk’ta Yerel Yönetimlerin Örgütlenmesi ve İşleyişi üzerine kanunun “Açık meclis toplantılarının örgütlenmesi” üzerine 34. Maddesinde bu açıkça tanımlanmaktadır. Bu maddede şöyle ifade edilmektedir: ‘Belediye meclisi toplantıları kamuya açık olmalıdır. Her vatandaş meclis tarafından Ocak 2013 15 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu onaylanacak yönetmeliğe uygun olarak Belediye Meclisi toplantılarına katılabilir.’ Dahası Kamuya Açık Toplantılara ilişkin özel bir yönlendirme de vardır: Bütçenin onaylanması ve üzerinde değişiklik yapılmasına, kamu mallarının mülkiyetindeki veya kullanım hakkındaki bir değişikliğin onaylanmasına, tüm yerel vergilerin, resim ve harçların oranları üzerine kararlara ilişkin olarak Kamuya Açık Toplantılar yapılması zorunludur. Toplantılar meclisin yönetmeliklerinde belirlenen biçime uygun olarak farklı şekillerde vatandaşlara açık toplantılar, uzmanlarla, kurumlarla veya STK’larla toplantılar olarak örgütlenmeli veya yerel referandumlar örgütleme girişimleri yapılabilmelidir. Ne yazık ki STK’lar bu fırsatları kullanmak konusunda iyi örgütlenmiş veya aktif değillerdir. STK’ların Kamuya Açık Toplantılar gibi yerel mekanizmalara ne ölçüde katıldıklarını gösterecek kapsamlı araştırmalar mevcut olmamakla birlikte Arnavutluk’taki TACSO ofisi masabaşı çalışmaları ve belediye web sitelerinde yaptığı araştırmalar aracılığıyla sadece dört büyük belediyede STK’ların resmi istişarelere katıldığına dair bilgi bulabilmiştir. Ve bu belediyeler bile örgütlü sivil toplumdan ziyade bireysel aktivistlerle ilişkili gibi görünmektedir. Arnavutluk’ta atılan adımların en önemlilerinden biri sivil toplum kuruluşlarını desteklemek için oluşturulmuş ayrı bağımsız bir ajansın kurulması olmuştur. Sivil Toplum Destek Ajansı (CSSA) 2010 yılında Arnavutluk’ta sivil toplumun sürdürülebilir gelişimini ve sivil katılımın seviyesini artırarak demokrasiyi geliştirmeyi amaçlayan sivil girişimler için elverişli şartların yaratılmasını teşvik etmek için oluşturulmuştur. Dolayısıyla bu ajans merkezi bir organ olmakla birlikte, doğrudan yerel STK’ların kendi yerel yetkilileri ile işbirliği yapabilmeleri için kapasite geliştirmeyi desteklemekte kullanılan araçlar ve mekanizmalar geliştirmiştir. Esasen Eylül 2010’da ajans ilk küçük hibe programını başlatmıştır; bu programın kıstasları uyarınca hak kazanan toplam 52 STK’dan 20’si yerel konuları ele alan projeler uygulayabilmiştir. Bu projelerin yüzde 12,5’inde amaç vatandaşların topluluklarının gelişimi için katılımcı süreçlere teşvik edilmesi, yüzde 18’inde ise STK’ların kamu politikalarının oluşturulmasındaki ve uygulanmasındaki etkilerini artırmak olmuştur. Şunu da söylemekten memnuniyet duyuyoruz ki Arnavutluk TACSO ofisinin 2011’de AB-fonlu hibe programları için Öneri Çağrıları kapsamında yerel yönetim temsilcilerini eğitim ve bilgi paylaşımı faaliyetlerine dâhil etme yönündeki çabaları belediyelerin STK’lar ile proje geliştirme kapasitelerini artırma yönünde daha fazla destek aramaları ile sonuçlanmıştır. “Arnavutluk sivil toplum için görece elverişli bir yasal çerçeve sunmaktadır ama istenen sonuçları elde etmek etmek ve olumlu gelişme kaydetmek yönünde etki yapmanın sivil toplum için güç görevler olduğu anlaşılmaktadır; sadece kendi içerisindeki güçlüklerden veya sınırlı diyalogdan ya da devlet ile görece verimsiz etkileşimlerden dolayı değil, aynı zamanda vatandaşların önemli kurumlara, süreçlere ve hatta üçüncü sektörün kendisine yönelik genel olarak güvensiz olan tutumlarından da dolayı. Bunlar, bir kere tek bir unsurda bile kötü performans görüldüğünde, her yönden olumsuz tepkileri tetikleyen bir kısır döngüye işaret etmektedir.” Arnavutluk için CIVICUS Sivil Toplum Endeksi Analitik Ülke Raporu, IDM 2010 Arnavutluk delegelerinin Bečići Konferansı sonrası planı üç ana faaliyet alanına odaklanıyordu: yerel yönetimlerin şeffaflığı ve hesap verebilirliği nasıl sağlandığının daha iyi izlenmesi; yerel katılımcı süreçler üzerine daha fazla araştırma ve analizin gerçekleştirilmesi ve STK’lar ve yerel yönetimlerin ortaklaşa AB-fonlu projeler geliştirmek ve uygulamak için kapasitelerinin artırılması. Birinci ve ikinci faaliyet alanları ile ilgili olarak, CSSA’nın devam eden küçük hibe programı önemli katkı yapmıştır. Kasım 2011’de gerçekleştirilen üçüncü Proje Teklif Çağrısında toplam 69 proje onaylandı, bunların 15’i doğrudan yerel yönetişim ve sivil toplum ortaklığı ile ilgiliydi. Bu 15 proje arasından Arnavutluk Belediyeler Birliği ve “De Gasperi Enstitüsü” tarafından uygulanan bir tanesi yerel kalkınma politikaları ile ilgili olarak yerel yönetim yapıları ile STK’lar arasındaki destek, işbirliği ve ilişkinin değerlendirmesini yapıyordu. Proje sürecinin bir bölümünde yerel düzeyde çalışan her tür STK’dan temsilciler ile bir dizi belediye meclisi üyesi ve belediye yöneticisi bir yuvarlak masa tartışmasında bir araya getirildi. Tüm yerel paydaşlar tartışılarak yerel düzeydeki katılımın ilkeleri, düzeyleri ve adımları üzerine görüşlerini dile getirdiler ve yerel yönetim yapılarının sivil toplum kuruluşlarına sürdürülebilir 16 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ etkileşim araçları ve alanları tanımadığı üzerine odaklandılar. Bu ilerleme raporu hazırlanırken bu etkileşimin etkisi henüz bilinmiyordu ancak katılan STK’lar ve yerel yönetimler bir değişim sürecine girmeyi taahhüt etmişlerdi. Bir başka yenilikçi proje de Tiran’da yer alan Habitat Gelişimi için Ortak Plan Enstitüsü tarafından yaşama geçirildi. Bu örgüt Kamza’daki yerel yetkililer ile ilişki kurarak Toplulukların yönlendirdiği planlama ve kalkınma uygulamaları için kılavuzluk etti. Bunun için kullanılan bir dizi yöntem mevcut ama sürecin kalbinde mahalli örgütler tarafından yönlendirilen katılımcı planlama toplantıları yer almaktadır. Bu toplantılar sayesinde Mahalle Kalkınma Gündemleri oluşturulur ve bunlar da daha sonra mahalli örgütler tarafından belediye yetkililerine sunularak onlarla müzakere edilir ve idarelerin stratejik planlarına dâhil edilir. STK’lardaki siyasi konularda yerel yetkililerle ilişkiye geçmek ve hizmetler sağlamak için yerel toplumsal anlaşmaların arayışına girmek konusundaki kapasite ve kararlılık eksikliğine karşın Arnavutluk’ta STK’ların çeşitli yerel mecralar aracılığı ile yerel düzeydeki tartışmalara katkıda bulunduğu konusunda artan bir farkındalık mevcuttur. Arnavutluk’ta mevcut mevzuata göre işletilen 71 özel yerel televizyon ve 56 yerel özel radyo istasyonu vardır. Bu yerel medya doğal olarak esas olarak yerel konular üzerine odaklanmaktadır ve programlarına sık sık yerel politikaları tartışmak üzere yerel politikacıları, yerel idarecileri ve sivil toplum temsilcilerini davet etmektedir. Buna iyi bir örnek Berat şehrinde yaşandı. ‘TV-Berati’de 2011’de “kadınların siyasette temsili” üzerine odaklanan yerel bir tartışma gerçekleştirildi. Tartışmayı ve televizyon programını organize edenler “Karar Süreçlerinde Eşitlik” isimli bir kadın STK’ları ağı idi. Açık ki Arnavutluk’ta ele alınması gereken halen devam eden ve en acil zorluklardan biri hem yerel STK’larda, hem de onların yerel idarelerdeki denklerinde etkin işbirliği için kapasite gelişimini sağlamaktır. Belediyelerin çoğu katılımı artırmak konusunda iyi niyet göstermekle kalmamış, aynı zamanda çeşitli projeler uygulayarak bu konuyu üstlendiklerini de göstermişlerdir. Örneğin Katılımcı Bütçe Hazırlığı uygulaması genel olarak kabul edilmektedir ve Shkodër, Elbasan Durrës, Vlorë, Berat ve Fier gibi büyük belediyelerde özellikle iyi uygulanmaktadır. Ancak genellikle katılımın niteliği kırılgan ve kuşkuludur ve özellikle sürdürülebilir değildir, çünkü az sayıda bireysel aktivist tarafından yürütülmekte, örgütlü sivil toplumun önemli bir katkısı olmamaktadır. Arnavutluk’un ağırlıklı olarak tarımsal bir ekonomi olduğu düşünülürse, kırsal toplulukların sivil toplum kuruluşlarının izolasyonu ve eksik temsili (bu Demokrasi ve Arabuluculuk Enstütüsü’nün (IDM) görüştüğü STK temsilcilerinin yüzde 70’inin görüşüdür/Civicus Örgütlenme Anketi) yerel seviyedeki işbirliği potansiyelinin önünde engel teşkil eden bir diğer temel zaaftır. BOSNA HERSEK Hem ulusal birim seviyesinde ve hem de yerel özerk yönetimler seviyesinde STK’lar ile yerel otoriteler arasında etkin bir işbirliğini destekleyecek oldukça kapsamlı yasal hükümler ve belediye tüzükleri mevcuttur. Örneğin 2010 yılında Bosna Hersek Bakanlar Konseyi, Bosna Hersek kurumlarında yasa taslaklarının hazırlanmasında Danışma Süreci Kurallarının uygulanması üzerine bir raporu kabul etti. Bu raporda kamusal danışma sürecinin güçlendirilmesi üzerine tavsiyeler ve sonuçlar yer almaktadır. Benzer bir şekilde Sırp Cumhuriyeti Hükümetinin Yerel Özerk Yönetişim Stratejisi de, yeni Yerel Özerk Yönetimler Yasası taslağında yerel özerk yönetimlerin STK’lar ile işbirliğini teşvik etmek için açıkça tanımlanmış yetkilerini içermektedir. 2010 yılında Sırp Cumhuriyeti İdare ve Yerel Özerk Yönetişim Bakanlığı içerisinde yeni bir dahili organizasyon oluşturuldu ve bu organizasyon bünyesinde Toplantı Sistemi, Siyasal Örgütler, Vatandaş Birlikleri ve Vakıflar ve Ulusal Azınlık Konuları Departmanı oluşturuldu (yasal hükümlerin listesi EK 1’de bulunabilir). Kamu sektörü ile sivil toplum arasındaki ilişkinin işleyişi, ulusal düzeyde, Bakanlar Konseyinin Hükümet Dışı Kuruluşlarla İşbirliği Anlaşması ile etkin bir şekilde düzenlenmiştir. Bu Anlaşma yerel düzeyde belediyeler ile STK’lar arasında bu tarz Compact3 -benzeri 3 ‘Compact’ Büyük Britanya’da hükümet ile sivil toplum arasında yapılmış bağlayıcı olmayan bir anlaşmaya verilen isimdir. Bu tür anlaşmaların ilki ulusal düzeyde1998 yılında Blair hükümeti ile yapılmış ve o günden bu yana da yerel biçimde Birleşik Krallık’taki her türden yerel yönetimler ile sivil toplum arasında tekrarlanmıştır. Ocak 2013 17 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu anlaşmaların müzakere edilmesinin önünü açtı. 2009’da 300’ün üzerinde STK tarafından kurulmuş olan ve ‘Sporazum Plus’ olarak bilinen bir ulusal ağ örgütlenmesinden STK’lar bu müzakerelere önderlik etti. Bu ağ örgütlenmesinin çalışması 2011 yılı başlangıcı itibarı ile Bosna Hersek’teki 142 belediyeden 75’inde bu anlaşmaların hazırlanması ve imzalanması sonucunu doğurdu. 4 Bu işbirliği anlaşmaları her bir belediyenin ve STK’ların ortaklaşa kararlaştırılan değerler ve ilkelere ve bunların uygulanmasına ilişkin günlük uygulamadaki ortak ve ayrı ayrı sorumluluklarını açık bir şekilde tanımlamaktadır. Anlaşmalar belediyeler ile sivil toplum arasındaki ilişkilere dair, üzerinde mutabık olunacak düzenlemelerin geliştirilmesini desteklemekte ve savunmakta, belediyeler ile sivil toplum arasındaki diyalog ve ortaklığın geliştirilmesi için kurumsal mekanizmalar oluşturmakta, STK’ların bağımsızlığını ve çalışma hürriyetini desteklemekte, tanımakta ve korumakta, sivil toplum, sektörler arası işbirliğinin geliştirilmesi ve iyi yönetişim üzerinde etkisi olacak programların, stratejinin ve kamu politikasının diğer araçlarının planlanması ve üretilmesinde yürütülecek görüşmelerin ilkelerini ortaya koymakta ve STK’ların programlarının, projelerinin ve hizmetlerinin belediye bütçesinden kamusal olarak ve saydam bir şekilde finanse edilmesini desteklemektedir.5 Bečići Konferansı esnasında Bosna Hersek’ten delegeler STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliği için ileriye dönük bir gündem sunabilmişlerdi ve bu gündemde o güne kadar kaydedilmiş önemli aşamalara göre belirlenmiş ulusal öncelikler yer alıyordu. Burada kurumsal düzenlemelerde yapılması gereken ince ayar ve yine daha üst seviyelerde hesap verebilirlik ve saydamlığı sağlamak için kapasite geliştirme ve iyi uygulamaları destekleme konusunda gösterilmesi gereken önemli çaba vurgulanıyordu. Yasal ve siyasal ortam bakımından daha da fazla ilerleme kaydedildi. Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Mayıs 2011’de Bosna Hersek’te Sivil Toplumun Gelişimi Stratejisini geliştirmeye başladı. Bu stratejinin geliştirilmesini bir çalışma grubu ile birlikte Bosna Hersek Adalet Bakanlığı koordine ediyor. Bu çalışma grubunda hükümet kurumlarından beş temsilci ile sivil toplumdan beş temsilci yer alıyor. Kamu İdaresi Reformu üzerine Stratejinin Eylül 2011’de kabul edilen Revize Eylem Planında STK’lar ile danışma sürecini ve STK’lar ile işbirliğini güçlendirmekle ilgili ilave amaçlar yer almaktadır. Nisan 2011’de Sırp Cumhuriyeti İdare ve Yerel Özerk Yönetişim Bakanlığı kamu yararına çalışan dernekler ile diğer dernek ve vakıflara fon aktarılmasının kriterleri ve prosedürleri üzerine yeni bir düzenlemeyi kabul etti. Aynı yıl içerisinde bakanlık ayrıca kamu fonlarına başvuruda bulunmak için özel proje uygulama formlarıfon ve harcamaları gerekçelendirmek için rapor formatları da hazırladı. Nisan 2012’de Gençlik Gelişim Enstitüsü tarafından yürütülen bir araştırmaya göre Bosna Hersek’teki belediyelerin yüzde 63’ünde bir gençlik görevlisi mevcuttur. Ancak çoğu kez bunlar sadece gençlik konularından sorumlu olmayan, aksine işlerinin kapsamı oldukça geniş olan belediye görevlileridir. Yine Bosna Hersek’te Gençlik Örgütleri üzerine Sırp Cumhuriyeti Kanunu ve Gençlik üzerine Bosna Hersek Federasyonu Kanunu uyarınca kimi belediyelerde gençlik konseyleri de oluşturulmuştur. Yani her iki Bosna Hersek idari biriminde gençlik politikasının kurumsal çerçevesi gençlik konseylerinin [gençliğin] çıkarlarını temsil eden ve gençlik politikası gelişiminin genel faydası, yetkinliği ve etkisi için çalışan bir ortak olarak oluşturulmasını içermektedir. Belediye gençlik konseylerinin oluşturulmasındaki amaçlardan biri Bosna Hersek’te sivil toplumun gelişmesine ve gençlik temsilcileri kurumsal yapısının oluşturulmasına katkı yapmak ve bu yapıların her idari seviyede gençlik konuları ile ilgili karar verme süreçlerine katılabilmeleridir.6 Saray Bosna Belediyesi, belediye yetkilileri ile belediye gençlik konseyi arasındaki başarılı işbirliğinin bir örneğidir, özellikle de gençlik politikasıyla ve Saray Bosna Belediyesi için 2012-2014 dönemi için Eylem Planı olan Gençlik Stratejisini geliştirmeye ilişkin faaliyetlerle ilgili olarak.7 4http://civilnodrustvo.ba/sporazum_nvo_vlada/sporazumi_vlada_-_nvo.html 5 “Sivil Toplumu Teşvik Merkezinin En İyi Uygulamaları”, Slavisa Prorok, “Batı Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetimler ve Sivil Toplum Kuruluşları arasındaki İşbirliği“ Konferansında İkinci Bölgesel Konferansta sunum, Bečići, Karadağ, 22-24 Şubat 2011. 6http://www.mladi.org/index.php?option=com_content&view=article&id=783&Itemid=327&lang=en. 7http://www.novosarajevo.ba/stream/press/index.php?sta=3&pid=3649. 18 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Önemli bir başarı STK faaliyetlerini finanse etmekte yerel bütçelerin nasıl kullanıldığına ilişkin daha fazla şeffaflığı sağlayacak sistemlerin getirilmesi ve bu konudaki kapasite geliştirme olmuştur. Yerel yönetimlerin STK’ların en büyük dış finansörü olduğu düşünülürse, son yıllarda fon sağlama mekanizmalarının çok gelişigüzel olduğu ve şeffaflık ve hesap verebilirlik sağlamadığı anlaşılmıştır. Ayrıca fon sağlama sürecinin, sadece yerel idarelerin siyasal ittifakı olan örgütlerin değil, aynı zamanda ‘olağan’ faydalanıcıların da lehine işleme eğiliminde olduğu ve daha küçük ve daha yeni taban örgütlerinin dışarıda bırakıldığı görülmüştür. Bu sorunları ele almak üzere Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Yerel Demokrasi programını uyguladı ve başka şeylerin yanı sıra daha saydam mekanizmaların getirilmesi için yapılan faaliyetleri destekledi ve proje önerisi geliştirme eğitimi sunmak üzere TACSO ortaklığı ile çalışma yürüttü. Yeni mekanizmalar ile kamuda Teklif Duyuruları, komisyonlar için belediyelere sunulan teklifleri değerlendirirken oluşturacakları ve kullanacakları talimatların ve duyuruların rehberlere uygunluğunu izlemek için prosedürler getirildi. STK’lar & belediyeler Bosna Hersek’te Proje Teklifi Yazma Atölye Çalışmasında, Bosna Hersek 2012 Bu yeni mekanizmaları tamamlamak ve yerel fonlar için adil bir rekabet yaşanmasını sağlamak üzere TACSO Bosna Hersek çeşitli yerel STK’lar ile, bu kuruluşların yerel fon değerlendirmelerine teklif hazırlama kapasitelerini geliştirmek üzere çalışmalar yürüttü. Aşağıda bu faaliyetler daha detaylı olarak tarif edilmektedir. Bu faaliyetlerin daha etkin bir işbirliği sürecine etkide bulunduğu söylenebilir çünkü bu tür yerel kamusal fonlar için daha önce teklif sunamayan 77 küçük taban örgütlenmesi daha ‘piyasaya’ dâhil olmuştur. STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliği için kurumsal düzenlemelerin kapsamlı ve pratik olmasına karşın araştırmalar işbirliğindeki en iyi uygulamaların ve en etkin işbirliği biçimlerinin bireysel olarak işbirliğini geliştirmeye kendini adamış seçilmiş yöneticiler ve üyeler olan belediyelerde gelişebildiğini göstermektedir. Ancak iyi uygulamalar paylaşıldıkça bu eğilim de desteklenmiş olmaktadır. Dolayısıyla Doboj Jug Belediyesi örneği iyi bir örnek teşkil etmektedir: vatandaşlar, örgütlü sivil toplum ve yerel idare arasında işleyen bir etkin ilişkinin yerel yönetişime önemli ‘değer’ katabileceğini göstermektedir. Doboj Jug Belediyesinde yetkililer yerel kalkınma için önkoşulları yaratmaya yardımcı olacak bir alan planlaması sürecini başlattılar. Başlangıçtan itibaren belediye vatandaşların sürece nitelikli katılımını ve katkısını sağlama niyetini açık etti. Yerel yetkililer geleneksel modelden farklı yeni bir alan planlaması modeli uygulamaya karar verdiler. Bu modelde vatandaşlar alan planlamasının Ocak 2013 19 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu taslağının hazırlanmasının ilk aşamalarında sürece dâhil edildiler. Vatandaşların katılımı için plan Tuzla’dan (Bosna Hersek) deneyimli bir STK ile işbirliği içerisinde hazırlandı. Bu plan kavramsal olarak belediye organları, şehir enstitüsü ve vatandaşlar arasında Tuzla STK’sundan da destek alınacak bir ortaklık diyaloğu olarak öngörüldü. İşleyiş düzeyinde bu, vatandaşları nitelikli bir biçimde kamusal danışma süreçlerine katılmaya hazırlayan iki tur bilgilendirici ve tanıtıcı kampanyanın örgütlenmesi anlamına geldi. İlk turda vatandaşlar bilgi verdiler ve alan planlamasının ön taslağını tartıştılar. İkinci turda vatandaşlara alan planlamasının ön taslağı hakkında danışıldı. Açık kürsüler ve paneller aracılığı ile vatandaşlar gerçekten sürece katılma, fikirlerini dile getirme (kendi bireysel ve/veya kolektif durumlarını ve çıkarlarını yansıtma), çözümler önerme ve öncelikler hiyerarşisinin belirlenmesine katılma şansı buldular. Doboj Jug vatandaşları alan planlamasındaki nihai sonuçları önemli ölçüde etkilediler ve zarar verici çatışmalar yaşanmaksızın onların çıkarları özel sektörün planlama ihtiyaçlarını ele almada öncelikle dikkate alındı. Vatandaş katılımı ile ilgili bu deneyimler Doboj Jug yönetimi tarafından şimdi de belediye bütçesi üzerine tartışmalara halkın katılımını sağlamak için başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. Sonuçların sürdürülebilir olduğu bugün belediyenin her bir departmanda halka açık toplantıların kayıtlarını tutmasından da anlaşılabilmektedir. Bu kayıtlar bilinçli karar alabilmek için kullanılmaktadır. Daha önceki dönemlerde kamuya açık toplantılara ilişkin sistematik bir izleme ve raporlama mevcut değildi. “Vatandaşlar ve organizasyonlar süreçleri anlayamıyorlar. Uzmanlığa sahip değiller. Sivil sektörün kendi profilini çizebilmesi ve bilgiyle donanımlı olması önemli çünkü ancak bu şekilde diyalogda eşit partnerler olabilirler.” Smail Klicić, Unskosanski Kantonu Meclis Sekreteri (Mayıs 2010 ‘Katılıyorum O Yüzden Katkı Yapıyorum’ raporu, ACIPS, Saray Bosna, Bosna Hersek) Dahası belediye yönetimi genel olarak vatandaş aktivizmini teşvik etmekte ve izlemektedir. Örneğin radyolarda canlı yayınlar esnasında vatandaşların belediye konuları üzerine yaptıkları yorumların ve sordukları soruların sayılarını ve türlerini (örneğin belediye başkanı ile haftalık olarak düzenli yapılan program) ve belediye resmi web sitelerine yapılan ziyaret sayısını kaydetmektedirler. Bu sürecin ortaya çıkardığı önemli değer toplumdaki tüm aktörlerin katılımının sağlanmış olmasıdır: yerel yönetim, yerel toplumların temsilcileri, STK’lar, vatandaşlar, yasal organlar, işletmeler, medya, uzmanlar ve diğerleri. Bunların tümü alan planlamasının yapım sürecine katılmış ve toplumsal gelişmeye katkıda bulunmuşlardır. TACSO Bosna Hersek LOD II projesi ile yakın işbirliği ve sinerji sağladı ve bu süreçten çıkarılan dersler temelinde yerel fon kaynaklarına yönelik olarak Proje Teklifi Yazımı Eğitim Çevrimini tasarladı ve yürüttü. Bu eğitim çevriminin hedefi şu amaçlarla büyük şehir merkezlerinin dışındaki STK temsilcilerinin proje yazma becerilerini geliştirmekti: • • Kırsal kesim STK’ların başvurularla ilgili idari ve değerlendirme kriterlerini anlama kapasitesini artırmak; Küçük ve kırsal STK’ların sayısını artırmak ve bunların fon alabilme portföylerini çeşitlendirmek. 2012 Şubat ayından Haziran ayına kadar dört adet iki günlük ve dört adet de üç günlük eğitim düzenlendi ve bunlarda her bir STK’ya bire bir koçluk hizmeti verildi. Ayrıca tüm Bosna Hersek’ten 77 STK’dan 156 temsilci ile bir izleme sistemi geliştirmek için atölye çalışması yapıldı. Bu STK’lar çoğunlukla daha küçük ve daha uzak bölgelerden olan ve daha önce LOD projesi kapsamında projeleri için belediyelerden fon almamış olan örgütlerdi. Bečići Konferansı’ndan bu yana TACSO Bosna Hersek başka kapasite geliştirme çalışmalarını da yürüttü. Örneğin Avrupa Entegrasyonu Direktörlüğü ve Bosna Hersek Adalet Bakanlığı ile işbirliği içerisinde yerel özerk yönetimler ve STK’lar için Vatandaşlar için Avrupa 2007 – 2013 programının tanıtımını düzenledi. Bu program yerel yönetimler ile STK’lar arasında işbirliğini geliştirmek için bir alan 20 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ ve bir forum sağlamaktadır dolayısıyla TACSO Bosna Hersek bu programın tanıtımlarını ağ-geliştirme etkinlikleri olarak kullandı. Kasım-Aralık 2011 döneminde Banja Luka, Saray Bosna, Brčko ve Mostar’da bilgilendirme atölyeleri yapıldı ve SERDA - Saray Bosna Makro Bölge Ekonomik Ajansı, Sırp Cumhuriyeti Şehirler ve Belediyeler Birliği ve Bosna Hersek Federasyonu Şehirler ve Belediyeler Birliği ile de ilave oturumlar düzenlendi. Ortak teklifler için kapasite geliştirme - Bosna Hersek’te atölye katılımcıları, 2012 Bosna Hersek’te mevcut ve yeni ortaya çıkan zorluklara ilişkin olarak, belediyelerin yarısından fazlası STK’lar ile bir tür işbirliği anlaşması imzalamış olmasına karşın, diğer belediyeleri de bu sürece katmak ve hâlihazırda imzalanmış olan anlaşmaların uygulanmasını teşvik etmek için hala yapılması gereken çok şey var. Şu vurgulanmalıdır ki bu devam eden ve zaman alan bir süreçtir ve STK’lar bu süreçte çerçeve belgeyi ve bunun belediye yönetimleri için avantajlarını sunmaya odaklanarak büyük çaba göstermelidir. Bu nedenle önemli paydaşlar arasında bu mekanizmaların avantajlarını anlatmak için halen çaba gösterilmesi gerekmektedir. LOD projesinin bir parçası olarak STK’lara belediye fonlarının kullandırılmasına ilişkin ortak belediye komitelerinin oluşturulması ile ilgili olarak şunu vurgulamak önemlidir ki belediyeler bu projeye katılmaya yoğun ilgi göstermektedirler ancak sadece sınırlı sayıda belediyenin dâhil edilmesi olanağı vardır. Bu nedenle LOD projesi 24 ay sürecek ve 11 yeni belediyeyi kapsayacak üçüncü bir aşamayı daha içerecek şekilde uzatılmıştır. Böyle bir müdahalenin gerekli olduğunu gösteren analizler ve değerlendirmelerin sonucunda proje uzatımının gerekli olduğu sonucu çıkmıştır. LOD III projesine katılan 11 belediyeye ilave olarak projenin bir parçası olmayan diğer belediyelere de izleme, raporlama ve değerlendirme sistemlerinin nasıl iyileştirilebileceğine dair araçlar sunulacaktır. Bosna Hersek TACSO ekibi LOD projesinin üçüncü aşamasında da çalışmaya katılacak ve Bečići konferansı ardından yapmayı taahhüt etmiş olduğu izleme sürecinin bir parçası olarak önümüzdeki aylarda LOD III projesi içerisindeki 11 ortak belediyedeki yaklaşık 150-200 kadar daha az deneyimli sivil toplum kuruluşuna eğitim biçiminde teknik destek verecektir: Bosanska Krupa, Čapljina, Kozarska Dubica, Livno, Lukavac, Ljubinje, Novi Grad, Srbac, Stari Grad Saray Bosna, Teslić ve Žepče. LOD III projesi bu belediye yönetimlerine eğitime katılacak STK’ları açık ve adil bir şekilde seçmek üzere açık bir çağrı yapmaları için destek verecektir. Ocak 2013 21 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu HIRVATiSTAN Merkezi hükümet bir süredir AB’yi gündeminin merkezinde tutmaktadır ve olgunlaşan sivil toplum bunun paralelinde bir dizi siyasi alanda etkin destek vermiştir. Bu doğrultuda reform süreci işbirliği için sağlam bir düzenleyici ortamın geliştirilmesini (Ek 1’de özetlendiği şekilde) ve STK’lar ile kamu sektörünün yerel düzeyde işbirliğini destekleyen (örneğin 2007 İyi Uygulama Kodu, STK Programları ve Projelerine Fon Tahsisi için Standartlar ve Kıstaslar) ve STK’ların belirli siyasi alanlarda katılımını teşvik eden (örneğin Cinsiyet Eşitliği Ulusal Stratejisi 2011-2015) bir dizi ulusal siyaset belgesini desteklemiştir. Hırvatistan’ın 2012 yılında katılmış olduğu Küresel Açık Hükümet Ortaklığı İnisiyatifi’nin8 bir parçası olarak STK’larla İşbirliği için Devlet Dairesi (Daire) katılımcı süreç için bir eylem planı geliştirilmesinde etkili olmuştur. Plan başka şeylerin yanı sıra ortaklık ve danışma süreçlerini geliştirmek ve sivil toplumun hükümet tarafından verilen taahhütlerin hem ulusal hem de yerel düzeyde uygulanmasına dâhil edilmesini sağlamak için Daire tarafından ve Sivil Toplumun Gelişimi için Ulusal Vakıf tarafından uygulanması gereken görevleri belirlemektedir. Danışma süreçleri bir tarafta sivil toplumun ve diğer tarafta yerel ve bölgesel özerk yönetimlerin temsilcileri olmak üzere gitgide daha katılımcı olmaktadır. Bu süreçlerin en son örneklerinden bir tanesi Ulusal Düzeyde Açık Hükümet için Ortaklık Eylem Planının oluşturulması süreciydi. Burada belediyeler birliklerinin temsilcileri (ortak doğal, ekonomik ve sosyal özellikler gösteren ve sakinlerinin ortak çıkarları olan bir dizi yerleşim bölgesini kapsayan yerel özerk yönetim birimleri), şehirler (ortak kentsel, tarihi, ekonomik ve sosyal özellikler gösteren, nüfusu 10,000’in üzerinde olan yerel özerk yönetim birimleri) ve ilçeler (ortak tarihi, trafikle ilgili, ekonomik, sosyal ve özerk yönetim özellikleri gösteren bölgesel özerk yönetim birimleri) sürece dâhil oldular. İşbirliği mekanizmaları ile ilgili olarak ulusal düzeydeki en önemli gelişme yeni 2012-2016 Sivil Toplumun Gelişimi için Elverişli bir Ortamın Yaratılması Ulusal Stratejisinin kabul edilmesidir (Temmuz 2012). Bu stratejide sivil topluma ve katılımcı demokrasiye ayrılmış tam bir bölüm yer almaktadır ve özerk yönetimler ile STK’lar arasında işbirliği ile ilgili belirlenmiş tüm kritik konuları kapsamaktadır. Katılımcı demokrasinin gelişmesi için şartların geliştirilmesi ve STK’ların yerel seviyelerde karar verme süreçlerine katılımı stratejide tanımlanan iki hedeftir ve uygulamaya ilişkin tüm önemli unsurlar da burada yer almaktadır (faaliyetler, sorumlu organlar, terminler, kaynaklar ve göstergeler). Strateji çerçevenin farklı düzeylerde geliştirilmesi için öneriler sunmaktadır: STK’lara destek sisteminin hukuki, finansal ve kurumsal yönleri. Yerel düzeydeki işbirliği ile ilgili olan bölüm önümüzdeki beş yıl içerisinde alınacak bir dizi önlemi özetlemektedir: Yasaların, diğer düzenlemelerin ve kararnamelerin kabul edilmesi süreçlerinde STK’lar ile danışma süreçlerinin etkinliğini artırmak; bilgiye erişim hakkının kullanılabilmesi için yasal çerçevenin geliştirilmesi ve uygulanmasını geliştirmek; kamu politikalarının uygulanmasında sivil toplum ile etkin işbirliği için yerel seviyedeki memurlar ve yetkililer için eğitim programları geliştirmek; eğitim sisteminin her seviyesine vatandaşlık eğitimini dâhil etmek ve sistematik olarak uygulamak; katılımcı demokrasinin gelişmesini destekleyen STK’lara ve onların programlarına destek sağlamak ve bunların değerlendirilmesi için koşulları sağlamak; eğitim sisteminde gönüllü olunması ile ilgili bilgi, tutum ve değerlerin edinilmesine yönelik eğitim içeriklerini uygulamaya koymak ve kâr amacı gütmeyen medyanın işleyişi için koşulları iyileştirmek. Özerk yönetim birimlerinin temsilcilerinden çoğu STK’lar ile işbirliği veya sivil toplumun gelişimi için bir stratejileri olduğunu iddia ediyor olsa da daha yakından bakıldığında kastettiklerinin STK’lar ile işbirliği içerisinde oluşturulmuş stratejiler olduğu görülmektedir. Bu ise diğer yandan STK’ların yerel stratejilerin tanımlanması süreçlerine katılımının arttığını göstermektedir (özellikle de ilçelerle ve daha az ölçüde de belediyelerde ilgili olarak). Gelişmenin sebeplerinden bir tanesi Hırvatistan ilçelerinde kalkınma stratejilerinin oluşturulmasında ortaklık ilkesini belirleyen yasanın kabul edilmiş olmasıdır. Bu yasa açıkça süreçte sivil toplum dâhil tüm sektörlerin temsilinin gerekli olduğunu belirtmektedir.9 Belirli gruplar için hizmetler sunan veya onların haklarını savunan STK’ların (örneğin engelliler veya 8http://www.opengovpartnership.org. 9 Narodne novine, 53/10. 22 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ gençler) o grup veya onların önceliklerine odaklanan stratejilerin veya faaliyetlerin tanımlanmasını amaçlayan planlama süreçlerindeki rolü önemlidir. Ancak diğer yandan, yerel stratejilerde genellikle STK’lar belirli sosyal hizmetleri sunabilecek aktörler olarak sunulmakta ancak STK’lara ve bu sektöre stratejik yaklaşım görülmemektedir. Bunun sonucunda özerk yönetim birimlerinin çoğunda STK’ların gelişmesine yönelik bir vizyon veya bunların güçlendirilmesi veya kapasite geliştirmelerine yönelik önlemler yer almamaktadır. Diğer ülkelerde olduğu gibi Hırvatistan’da da önemli zorluklardan bir tanesi, özellikle de yerel düzeyde ve daha kırsal bölgelerde fiili uygulama politikalarının zayıf olma eğilimidir. Örneğin Yasaların, Diğer Düzenlemelerin ve Kanunların Kabul Edilmesinde İlgili Topluluğa Danışma konusunda Uygulama İlkeleri’nde iki temel uygulama mekanizması vardır: (1) danışma süreci için koordinatör tayin edilmesi ve ona kolay erişebilme ve (2) ilgili topluluğun bildiriminin duyurulması ve itirazlarının reddinin özet ve toplu gerekçelerinin belirtilmesi. 2011’de gerçekleştirilen bir araştırmaya göre10, bu mekanizmalar sadece üç özerk yönetim biriminde işlemektedir. Dahası Kamusal Bilgilere Erişim Yasasının kamuoyunu bilgilendirmekle sorumlu resmi görevlinin tayin edilmesini düzenliyor olmasına karşın özerk yönetim birimlerinin yüzde 17’si bu görevlileri tayin etmemiştir. Bu kanunun uygulanmasından sorumlu organ bilinmektedir (Kişisel Bilgilerin Korunması Dairesi) ancak yasanın gereklerinin yerine getirilmemesi durumundaki yaptırımlar bilinmemektedir. 2011 başında TACSO’nun kolaylaştırıcılığını yaptığı çalışma grubu tarafından öncelikli olarak adım atılması gerekli olarak belirlenen konular şunlardı: • • • • • STK’lar ve yerel yönetim arasında tematik veya sektör temelinde daha fazla diyaloğu desteklemek. Yerel yönetimlerde STK’ların karar verme süreçlerinin daha iyi olmasına katkılarının farkındalığını artırmak. ‘Serbest sandalye’nin sunulması. Yerel düzeyde vatandaşlık eğitiminin güçlendirilmesi. Mevcut rehberleri ve standartları geliştirmek. Bečići Konferansı’ndan bu yana son iki yılda bu konuların kimilerinde kimi ilerlemeler kaydedildi. Belediyelerde STK’lar ile ilişki kuracak insan kaynaklarının sağlanması yönünde olumlu ilerlemeler kaydedildi ve kimi sektörlerde, örneğin gençlik politikalarında, işbirliği mekanizmaları arttı. Bu süreç ve devam eden zorluklar aşağıda daha fazla açıklanmaktadır. STK’lar ile işbirliği için görevlendirilen görevlilerin (ya da bu görevi yürüten ofislerin) sayıları ve dağılımları üzerine elde veri olmamakla birlikte yakında ulusal TACSO ofisi tarafından yapılmış bir araştırma yerel yönetimlerin STK’lar ile ilişkilerindeki eğilimleri ortaya koymuştur. Bunların çoğu resmi pozisyonlar oluşturmuş veya STK’lar ile iletişim ve işbirliğini bir çalışanın iş tanımına dâhil etmişlerdir (örneğin Samobor, Karlovac, Crikvenica, Opatija, Zabok, Solin, Križevci, Delnice). Bunların kimileri belirlenen çalışan dışında ayrıca STK’lar ile işbirliği için bir ofise da sahiptir (örneğin Zabok ve Križevci). İrtibat kişisinin şehir konseyindeki resmi rolüne ilişkin bir şey bildirilmemiştir. Yerel özerk yönetim birimlerinin yüzde kırk birinde gençlik konseyleri kurulmuştur ve bunlardan yüzde 57’si aktiftir.11 Gençlik konseyleri üzerine yapılmış olan araştırmanın12 sonuçları işbirliğine ilişkin resmi kanıtlar sunmaktan ziyade (örneğin tek başına işbirliği organlarının mevcut olması) işbirliğinin kalitesine ilişkin daha derin bir analizin gerekli olduğunu belirtmekte ve gerçek bir işbirliği için kapasitelerini ve istekliliklerini artırmak için yerel yönetimleri duyarlılaştırmak, bilgilendirmek ve eğitmenin önemini vurgulamaktadır. Çizilen çerçeve, işbirliği için insan kaynakları her iki tarafta (özerk yönetim birimleri ve STK’lar) kısıtlı olan daha küçük belediyeler için yeterli değildir ve ayrıca bunların yapısal değişimler getirecek süreçlere katılma kapasiteleri bu görev için yeterli değildir. Bu durum böyle bir katılıma açık olan özerk yönetim birimlerinde bile katılımı engellemektedir. Yetersiz kapasite sorunu çok sık dile getirilmiş ve bu konuda, STK temsilcilerinin davet edildiği ama katılamadıkları ya da katıldıkları halde 10 CSO GONG ve Şehirler Birliği tarafından yapılan LOTUS araştırması, 2011. http://www.gong.hr. 11 Daha önce anılan LOTUS araştırması. 12 Hırvatistan Gençlik Ağı, 2012. Ocak 2013 23 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu belirli sorunlarda adım atılması yönündeki taleplerini tekrarlamak dışında bir katkıda bulunamadıkları (potansiyel siyasal çözümler ve sistematik değişimler sunamadıkları) örnekler sunulmuştur. Yerel özerk yönetimler vatandaşların oturumlara katılmaları için bir mevzuata sahiplerdir; ancak son yapılan araştırmalar yerel yönetimlerin sadece yüzde dokuzunun bu oturumların gündemlerini ve tarihlerini yeterli düzeyde duyurmakta olduklarını göstermektedir. Bilgi Edinme Özgürlüğü üzerine çıkartılması düşünülen yeni yasa (2012 sonunda çıkması beklenen) yetkilileri bilgi vermekte daha proaktif olmaya zorlayacaktır ve yerel STK’ların da bunun uygulamasını izlemeleri gerekecektir. Son iki yılda yerel özerk yönetim birimlerinin yüzde 62’si13 STK’ların faaliyetlerini veya projelerini finanse etmişlerdir. Açık ise en düşük idari düzeyde görülmektedir; bu seviyede, ‘ilçe’ düzeyindeki idareler için olan yüzde 100 oranına karşın, belediyelerin sadece yüzde 53’ü bu tür finansman sağlamıştır. STK’ların yerel seviyede kamudan fon alabilmesi eğilimi yükselmektedir ancak STK’ları finanse etmiş olan bu birimlerin sadece üçte birinin bu finansmanı kamusal Teklif Duyuruları temelinde gerçekleştirmiş olması rahatsız edicidir. Bu 2007’de kabul edilen STK Programları ve Projelerine Fon Tahsisi için Standartlar ve Kıstaslar İyi Uygulama Kodu’nun uygulamasının halen tatminkâr olmadığı, çünkü STK’lara tahsis edilen kaynakların önemli bir bölümünün net ve saydam kriterler olmaksızın tahsis edildiği anlamına gelmektedir. Hem STK’lara finansman desteği vermekte, hem de kamuya açık çağrılar yapmakta geriden gelen belediyeler bu tür çağrıları ve seçim süreçlerini planlama ve yürütme kapasitesine sahip olmadıklarını veya kimi belediyelerdeki yerel STK sayısının düşük olduğunu belirtebilirler ya da düpedüz kamuya açık çağrıların ve fonların saydam dağıtımının öneminin ayırdında olmayabilirler. Bir STK temsilcisi şehir ve ilçe idareleri ile yaşanan zorluklardan bahsetti. Finansman için kriterleri sadece sosyal yardım sektörünü dikkate almakta, sağlık ve eğitimi ise dışarıda bırakmaktaydı. Çünkü bu işten sorumlu kişiler sosyal hizmetlerin eğitim ve sağlığı da içerdiğini anlamamaktaydı. TACSO Hırvatistan’ın STK-Yerel Yönetim işbirliğindeki ilerleme üzerine ulusal araştırmasının sonuçları, Ekim 2012. Hırvatistan’ın okullarında vatandaşlık eğitimi ilk olarak Eğitim, Spor ve Bilim Bakanlığı tarafından 2012 Eylül’ünde başlatıldı. Ulusal seviyede gösterilen bu çabalar bir dizi STK tarafından yerel seviyede yapılan çalışmaları tamamlıyor ama yerel seviyede kapasiteler hala son derece sınırlı. Split’te kurulu olan ‘Cenzura Plus’ gibi STK’lar bağımsız televizyon yayıncılığı, enformel eğitim ve fikir savunuculuğu yoluyla insan haklarının, basın özgürlüğünün ve sivil toplumun gelişmesi için çalışıyorlar. Petrinja’dan CSO IKS “Yerel Demokrasiye İmkân Sağlamak 2010-2011” isimli kırsal kesimdeki kadınlar için demokratikleşme projeleri kapsamında vatandaşlık eğitimi faaliyetleri için AB fonlarına başvurdu ve aldı. MAKEDONYA STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliğini destekleyen yasal hükümler gelişmiştir ve hem merkezi, hem de yerel yönetim düzeylerindeki artan sayıdaki strateji dökümanı ile de desteklenmiştir. AB ile entegrasyon konusundaki taahhüt hem yetkilileri, hem de STK’ları birlikte çalışma biçimlerini geliştirmek yönünde harekete geçirmiştir; merkezi düzeyde net değişikliklere yol açmakta (örneğin her icracı bakanlıkta ve önemli kamu kurumunda sivil toplumun bağlantı kurabileceği bir bağlantı noktası oluşturulmuştur) ve yerel yönetimin yapılanmasını olumlu etkilemektedir. Bečići Konferansı’na gidilirken önemli yapısal zayıflıklar kaynakların kıtlığı ve sınırlı kadro kapasitesinin kimi işbirliği mekanizmalarının uygulanmasına engel olduğu daha küçük belediyelerde görülüyordu. Temel demokratik hakların kullanımı ve vatandaşlar ile yerel yönetimler arasındaki ilişki anlamında halkın katılımı ile ilgili konular Anayasa’da, Yerel özerk yönetimler yasasında, Yerel özerk yönetim birimlerinin finansmanı yasasında ve Dernekler ve Vakıflar yasasında düzenlenmektedir. Yerel 13 Bu istatistikler GONG Araştırma Merkezi tarafından yürütülen “Yerel, Hesap Verebilir ve Saydam Yönetim ve Özerk Yönetim – LOTUS” başlıklı araştırmanın sonuçlarından alınmıştır (2009’da ve 2011-2012’de). 24 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ özerk yönetimler yasası vatandaş katılımı türlerini düzenlemektedir; buna vatandaş insiyatifleri, referandumlar, şikâyetleri ve önerileri toplama mekanizmaları, kamuoyu tartışmaları ve forumlar ile araştırmalar dâhildir. Dernekler ve Vakıflar Yasası sivil toplum sektörünün gelişmesini amaçlayan öngörülen önlemler için yasal bir temel sağlamaktadır. Yerel düzeyde sivil diyalog için mekanizmalar belediyeden belediyeye değişmektedir. Genel olarak daha fazla sayıda ve daha deneyimli idari personele sahip olan şehir belediyeleri STK’lar ile işbirliği konusunda daha proaktif bir yaklaşım göstermektedir. Çoğunluğunda STK’lar ile işbirliğinden sorumlu birimler (Üsküp belediyesi örneğinde) veya Yerel Ekonomik Kalkınma Departmanları içerisinde bu işten sorumlu kişiler mevcuttur (Karpoš, Štip, Aerodrom ve Debar örneklerinde). Ya da bu işten sorumlu kişiler diğer departmanlarda da olabilmektedir (örneğin Veles ve Ohrid Belediyelerinde Eğitim, Kültür, Sağlık ve Sosyal Bakım Departmanında). Kırsal kesimlerdeki belediyelerdeki kurumsal düzenlemeler daha uğraştırıcıdır. Kimi belediyeler STK’lar ile işbirliğinden sorumlu kişiler atamıştır ancak bu kişilerin bir dizi diğer sorumlulukları da vardır ve dolayısıyla katılımı etkin bir şekilde teşvik etmek için fazladan çabalamaları gerekmektedir. Ülke, Hükümete bağlı Genel Sekreterlikte STK’lar ile işbirliğinden sorumlu bir brimin oluşturulmasının (“Batı Balkanlar ve Türkiye’de Kamu Kurumları ile Sivil Toplum arasında İşbirliğinin Geliştirilmesi: Aynı Hızla Devam”, Ekim 2012 ECNL14/TACSO raporunun da gösterdiği gibi) ve daha sonra STK’lar ile işbirliği üzerine ulusal seviye stratejisinin (SCGCS) hazırlanmasının faydasını görmüştür. Bunlar uyarınca ülkedeki en büyük belediye yönetimleri, Üsküp, sivil toplum katılımını destekleyen düzenlemeler yapmıştır. Şehir yetkilileri ilk stratejiyi 2007-2011 için danışma sürecine katılan 80 STK ile birlikte katılımcı bir şekilde hazırlamıştır. Bugün bu stratejinin başarısı değerlendirilme aşamasındadır. 2011 başındaki Bečići Konferansı’nda Makedonya’daki yerel yönetimlerden ve STK’lardan delegeler işbirliğini güçlendirmek için ele alınması gereken belirli zayıf noktalara dikkat çekmişlerdir. Bunlar arasında işbirliği için mekanizmaları ve iyi uygulamaları kurumsal hale getirmek için daha fazla fırsat yaratılması, örneğin Avrupa Konseyi’nin Katılımcı Yönetişim üzerine İyi Uygulama Kodunun her düzeyde kabul edilmesi ve mevcut yöre halkı forumu yaklaşımının yaygınlaştırılması ve güçlendirilmesi, yöredeki vatandaşlara sunulan bilginin içeriği ve biçimini iyileştirme yoluyla şeffaflığın ve hesap verebilirliğin artırılması, Kamu özel ortaklıkları ve geliştirilmiş Şirket Sosyal Sorumluluğu gibi uygulamalar yoluyla yerel düzeyde STK’lar için finansman fırsatlarının artırılması ve çeşitlendirilmesi vardır. Son iki yıldır hem merkezi, hem de yerel düzeyde STK’lar ile kamu idaresi arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi doğrultusunda ilerleme kaydedilmiştir. Makedonya Hükümeti 2012-2017 dönemi için STK’lar ile işbirliği üzerine yeni bir ulusal seviye stratejisi hazırlamıştır. Yeni stratejide beş stratejik öncelik yer almaktadır: (1) gelişmiş ve sürdürülebilir sivil toplum; (2) politikaların, mevzuatın ve Avrupa entegrasyonunun tanımlanmasına aktif katılım; (3) ekonomik ve sosyal kalkınma ve uyum; (4) daha güçlü vatandaş aktivizmi ve toplumdan destek; ve (5) daha güçlü işbirliği kurumsal çerçevesi ve uygulamaları. Bu strateji esas olarak ulusal seviyeye odaklanmaktadır ancak yerel özerk yönetim birimleri için de örnek teşkil etmekte ve onların da bu ilkeleri kabul etmelerini ve uygulamalarını teşvik etmektedir. Doğrudan yerel seviyeyi hedefleyecek şekilde öngörülmüş olan önlemlerden bazıları şunlardır: (1) yerel düzeydeki olumlu işbirliği modellerinin teşvik edilmesi ve sosyal hizmetlerin topluma yerel özerk yönetimler adına STK’lar tarafından sunulması ve (2) yerel özerk yönetimlerin STK’lar ile işbirlikleri üzerine en iyi uygulamaları paylaşmak için iletişim ağları ve sistemleri oluşturulması. Ayrıca belediyeler yerel sivil topluma da danışarak STK’lar ile işbirliğine ve daha fazla katılımcı yerel yönetişime rehberlik edecek olan kendi strateji belgelerini de hazırlamıştır: Bitola, Debar ve Jegunovce Belediyelerinin tümünün 2012-2015 dönemi için sivil toplumla işbirliği stratejileri mevcuttur. Dahası Makedonya Hükümeti Genel Sekreterliği içerisinde yer alan Hükümet Dışı Kuruluşlarla İşbirliği Biriminin de AB destekli bir projesi yakın gelecekte hayata geçecektir ve bu projenin bir bileşeni de sekiz belediyede vatandaş işbirliği için yerel stratejiler hazırlanması konusunu ele alacaktır. 14 Kar Amaçlı Olmayan Kuruluşlara Yönelik Yasalar için Avrupa Merkezi. Ocak 2013 25 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu İşbirliğini destekleyecek başka siyasi araçlara sahip olan belediyeler de vardır. Örneğin Veles ve Karpoš belediyelerinin Sivil Toplum ile İşbirliği Stratejisi olmamakla birlikte bu belediyeler STK’lara destek için Yıllık Programlar, Engelliler için bir Strateji ve Gençlik ve Spor için bir Strateji hazırlamışlardır ve bunların hepsinde işbirliği öngörülmektedir. 2009 yılından bu yana ABD Kalkınma Ajansı’nın (USAID) finanse ettiği Saydam Yönetişim projesi 13 farklı belediyenin katılımı ile üç aşamada uygulandı ve son olarak 2012 yılında da daha saydam yerel yönetişimdeki iyi uygulamaları daha yaygın olarak paylaşma olanağı buldu. Projenin desteklediği çeşitli danışma süreçleri sonucunda proje ortakları (Üsküp’ten Sivil İletişim Merkezi (CCC) ile ortak olarak “STK Bilgi Merkezi” Vakfı ve Štip’ten Eğitim Yardım Örgütü “EHO”) bir dizi zayıf noktayı belirledi ve kimi iyi uygulamaları önerdiler; bunların çoğu yerel yönetim bütçeleri üzerine sunulan bilgilerin daha kapsamlı hale getirilmesi ve yerel idareler içerisinde bilgi akışının geliştirilerek her departman ve birimin hizmet ettikleri vatandaşlarla daha iyi bağlantı kurmasının sağlanması ile ilgiliydi. Örneğin Vinica yerel özerk yönetimi bütçeyi onay için konseye sunmadan önce vatandaşlar ile tartışmaktadır. Projenin yakın geçmişte yapılmış değerlendirme anketlerinde, STK’lar ile yerel yönetiler arasında bariz biçimde daha somut işbirlikleri olan yerlerde vatandaş birlikleri temsilcilerinin belediye yönetimlerinin işleyişi ve bilgi ve belgelere erişebilme ile ilgili daha büyük bir memnuniyet duyduklarını ve daha fazla bilgiye sahip olduklarını ifade etmeleri, belediye idareleri ile işbirliğinin daha az olduğu yerlerde ise STK’ların memnuniyet düzeyinin daha düşük olması dikkate değerdir. Ulusal TACSO ofisi bunun dışında daha iyi bilgi akışı yoluyla saydamlığın artırılmasıyla ilgili konularda da ilerlemeyi kolaylaştırmıştır. TACSO Bečići Konferansı katılımcıları ile işbirliği içerisinde Haziran 2011’de Ohrid’de sivil toplum kuruluşları ile yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliği üzerine bir Ulusal Konferans düzenlemiştir. Burada bir çalışma grubunun odaklandığı konu şeffaflık ve hesap verebilirlik olmuş ve buradan bir dizi tavsiye çıkmıştır. Bu ulusal konferans sadece işbirliği mekanizmalarını güçlendirmenin önemi konusundaki bilinci yükseltmekle kalmamış aynı zamanda kimi katılımcılar konferanstan ayrıldıktan sonra kimi değişimleri uygulamaya da başlamışlardır. Örneğin Veles, Aerodrom ve Karpoš belediyeleri STK’lar ve vatandaşlarla yeni işbirliği ve iletişim biçimleri ile ilgili olarak tavsiyelerden bazılarını uygulamıştır. Sivil toplumdan kimi temsilcilerle ve Makedonya Yerel Özerk Yönetim Birimleri Birliği temsilcileri ile yapılan tartışmalara göre tip veles, Strumica, Prilep, Karpoš ve Aerodrom gibi kimi belediyelerde daha iyi bir saydamlık şu anda uygulanmaktadır. Kimi kent belediyeleri ayrıca yerel yönetimin yetkisindeki hizmetlerin geliştirilmesi ve sunumuna ilişkin olarak ISO 9001:2008 standartlarını uygulamaktadır ve bu da onların saydamlık mekanizması uygulamalarını desteklemektedir. Ulusal düzeyde Sivil Toplum üzerine bir önceki Strateji de STK’lara kamu fonlarının dağıtımı için daha saydam mekanizmaların (kamusal hibelerin dağıtımı üzerine kod çıkartılması) ve dağıtım sürecinde STK’lar ile İşbirliği için Hükümet Biriminin rolünün geliştirilmesini kolaylaştırıcı olarak görülüyordu. Şimdi bu uygulamalar yerel düzeyde kamu fonlarının tahsisinde yaygınlık kazanıyor. Yine STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki ortak çalışmalar için daha yenilikçi fon mekanizmalarını kolaylaştırmak anlamında Bağışlar ve Kamu-Özel Ortaklıkları (KÖO) üzerine çıkartılan son Yasa (2012) kimi belediyelerin KÖO modelini kullanmalarına ve böylelikle özel sektörden kâr amaçlı olan ve kâr amaçlı olmayan organizasyonlarla ortaklık kurmalarına olanak tanıdı. Örneğin Kočani Belediyesi Yaşlılar Derneğini yaşlılara hizmet sunması için bir KÖO düzenlemesine dâhil etti. Son yıllarda özel sektörün çıkarları, özellikle de yerel ekonomik kalkınma ile ilgili olarak örgütlü sivil toplum ile yerel yönetimler arasındaki işbirliğinin daha geliştirilmesinde önemli bir itici güç olmuştur. Kimi belediyelerde (Prilep veles) Yerel Ekonomik Konseyler (LEC) mevcuttur. Yerel Ekonomik ve Sosyal Konseyler (YESK) için Kavadarci, Kumanovo, Strumica, Tetovo, Bitola ve Štip’te ya girişimde bulunulmuştur ya da bunlar oluşturulmalarının son aşamasındadır. Bu konseyler toplumdaki yerel ekonomik faaliyetle ilgilenen tüm paydaşlar arasında bir kamu özel diyaloğu oluşturmaya ve sürdürmeye yardımcı olma niyetini taşımaktadır. Yine bu dönemde Topluluk Forumlarından faydalanılması da yaygınlaşmış ve güç kazanmıştır. 40’ın üzerinde belediyede faal olan bu forumlar basitçe vatandaşların yerel karar mercileri ile aktif bir şekilde etkileşime girebilecekleri ve yerel bütçe ile finanse edilen projeler ve atılacak adımlar üzerinde etkide 26 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ bulunabilecekleri ‘belediye meclisi” türündeki toplantılardır. Forumları yönetmek üzere beş STK’dan oluşan bir grup oluşturulmuştur ve bunlara, yerel idarecilere ve yerel STK’lara eğitim vermiş olan İsveç Kalkınma ve İşbirliği Ajansı (SDCA) destek vermektedir. Bu forumların son dönemdeki başarılı örnekleri, yerel yönetimler ile STK’lar arasındaki işbirliğinin, daha fazla vatandaş katılımının sağlanmasını kolaylaştırabileceğini göstermektedir. Karpoš belediyesinde Haziran ve Ekim 2012 arasında bir projenin finansmanına ilişkin kararı sonuçlandırmadan önce beş forum toplantısı gerçekleştirildi (yerel bir anaokulunda enerji verimliliğini artıracak bir proje). İlk oturuma 336 vatandaş, ikinci oturuma 222 vatandaş, üçüncü oturuma 172 vatandaş, dördüncüye 196 ve beşinci oturuma da 220 vatandaş katıldı. “Topluluk Forumları programı vatandaşları karar süreçlerine dâhil etmenin gerçekten başarılı bir şeklidir. Vatandaşların forum oturumlarına yaygın katılımı (ortalama olarak 100’ün üzerinde vatandaş) yaşadıkları ortamı geliştirmek için süreçlere katılmak ve katkılarını sunmak yönündeki arzularını ve istekliliklerini açıkça göstermektedir. Bence bu olumlu yaklaşım gelecekte de, bu programın tamamlanmasının ardından da uygulanmaya devam edilecektir.” Makedonya Kİchevo’dan Forum eş-moderatörü İsmet Balazi böyle söylüyor ve yukarıda bir altyapı projesine toplumun katılımı da bunu gösteriyor. Ulusal TACSO ofisi STK’ların yerel düzeyde daha fazla vatandaş katılımını kolaylaştırma kapasitelerini güçlendirmeye katkı sunmuştur. Program kapsamında 42 STK için vatandaş aktivizmi, yerel karar süreçlerine vatandaş katılımı ve fikir savunuculuğu ve lobicilik gibi konularda eğitim hazırlanmış ve verilmiştir. Bardağın boş tarafında ise yerel yönetimler ile STK’lar ve vatandaşlar arasındaki iletişim için mevcut mekanizmalardaki eksiklikleri analiz etmek için kapasite gelişiminde çok bir ilerleme kaydedilmediği söylenebilir; çünkü bir değerlendirme metodolojisi için planlanan başlangıç henüz hayata geçirilmemiştir. Devam eden bir diğer kapasite sorunu daha küçük yerel yönetimlerin STK’lar ile işbirliğini kurumsallaştırmak için nasıl daha iyi organize edilebileceği ile ilgilidir. Diğer sorumluluklarının yanında sivil toplum için bağlantı noktası olarak görev yapacak bir kişinin personel içerisinden belirlenmesi bir başlangıç olabilir. Ancak STK’lar ile işbirliğinin yerel özerk yönetimlerin tüm unsurları çapında olabilmesi için uzun vadeli bir çözümün oluşturulması gerekmektedir. Ocak 2013 27 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu KOSOVA Kosova 1999’dan bu yana dinamik bir geçiş döneminden geçiyor, devasa miktarda yasa tasarısı hazırlanırken, bir dizi kurum da oluşturuluyor. Bu değişimlerin önemli bir bölümü STK’lar ile yerel özerk yönetimler arasındaki etkin işbirliğini geliştirecek uygun kurumsal düzenlemelerin gelişimi ile ilgili olmuştur. Bu kurumsal düzenlemeler 2011 öncesinde geliştirilmiş bulunmaktadır ve bunların en önemli yönleri aşağıda özetlenmiştir; ancak örgütlü sivil toplumun önceliklerinin net olmaması ve kapasite yetersizliği nedeni ile uygulama aksamaktadır. Ulusal düzeyde STK ile yerel yönetimler işbirliğinin çerçevesini 2009 tarihli Örgütlenme Özgürlüğü ve 2008 tarihli Yerel Yönetimler Yasaları sağlamaktadır. Yerel özerk yönetim yasası bir belediyedeki vatandaşların belediyenin faaliyetlerine katılma hakkını tanımakta ve belediye meclisinin açık toplantıları, toplantılara vatandaş katılımına izin verecek kurallar, bilgiye erişim, düzenli kamuyu bilgilendirme ve kamuya danışma mekanizmaları ve belediyelerin ‘kamu çıkarını ilgilendiren önemli planlar ve programlarla’ ilgili olarak vatandaşları bilgilendirme yükümlülüğüne ilişkin detaylı hükümleri içermektedir. Dahası bu yasa 73. maddesinde özel olarak STK’lara atıfta bulunmakta ve belediyelere STK’ların temsilcilerini de dâhil etmeleri gereken sektörel danışma komiteleri kurma yükümlülüğü getirmektedir. Örgütlenme özgürlüğü kanunu STK’lardan önemli katkı alınarak hazırlanmıştır ve bunlar Haziran 2011 tarihli ‘Birlikte Büyümek’ isimli bir TASCO yayınında aktarılmaktadır. Yasa sivil toplumdan uygun tüzel kişiliklerin yerel yönetim ile ortaklık geliştirebilmesini sağlamaktadır. Kamusal Finansal Yönetim ve Hesap Verebilirlik Yasası ve Bütçe Genelgesi belediye bütçesinin hazırlanması ve onaylanması aşamasında hangi kamusal danışma biçimlerinin gerçekleştirilmesi gerektiğini belirlemektedir. Bu kamusal danışma süreçlerinin belediyede yerleşik olanların ihtiyaçlarını ve önceliklerini yansıtacak şekilde belediye bütçesinin taslağına ve belediyenin saydamlık ve hesap verebilirlik yönündeki iyi yönetişim taahhütlerine katkıda bulunması amaçlanmaktadır. Yerel alan planlaması üzerine de sivil topluma danışmayla ilgili yasal hükümler mevcuttur. Belirli bir hüküm de gençlik kesiminin güçlendirilmesine ilişkindir. Yerel Gençlik Eylem Konseyi yerel düzeyde işletilen ve yerel yönetim kurumlarında gençliğin ve gençlik örgütlerinin çıkarlarını temsil eden bir danışma organıdır. Belediye yönetimi resmi belgelere erişmek için elverişli bir ortamı sağlamakla yükümlüdür; belediye meclisi ise karar süreçlerine bölge sakinlerinin katılımına olanak veren sektörel komiteler oluşturabilir. Bu komiteler bölge sakinlerini ve hükümet dışı kuruluşların temsilcilerini içermelidir. Komiteler Belediye Tüzüğüne uygun olarak öneriler sunabilir, araştırmalar yapabilir ve belediye meclisinin girişimlerine ilişkin fikir sunabilirler. Her bir belediyedeki tüzük ve düzenlemeler yukarıda anılan yasalara dayanmaktadır; bunlar da son dönemde ve görece kısa bir süre içerisinde hazırlandıkları için bunlar da genellikle çok benzerdir. En faydalı düzenlemelerden biri yardımlar ve transferler için kıstaslar oluşturan düzenlemedir. Bu düzenleme ile belediyeler hem kamusal, hem de kamusal olmayan kurumlara destek olmak için yerel fonlar tahsis edebilmektedir. Yerel düzeyde faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşları da yardımdan faydalanabilmektedirler. Mali destek belediyeden belediyeye farklılık göstermektedir. Belediye bütçesinden en fazla desteği alan örgütler gençlik, çok kültürlülük ve kültür konuları ile ilgili çalışmalar yürütenlerdir. Destek miktarları genellikle küçüktür ve birkaç yüz ile birkaç bin Avro arasındadır (nadiren 5000 Avro’nun üzerinde). Daha küçük bütçeleri olan küçük belediyelerin sivil topluma yıllık desteği çok mütevazı iken, daha büyük belediyelerin yüz bin Avro’ya kadar destekler sağlayabildiği bilinmektedir. Kosova belediyelerinin sivil toplum ile koordinasyon için özel ofisi yoktur. Farklı belediyelerde farklı mekanizmalar vardır ama çoğunda koordinasyon görevi Avrupa entegrasyonundan, insan haklarından, topluluklardan, toplumsal cinsiyet konularından sorumlu belediye birimlerine ve diğer bölümlere verilmiştir. Bu ise STK’ların yerel yönetişimde bir ortak olarak değil, yerel yönetimin belirli bir konudaki ortağı olarak tanındığını göstermektedir. Ancak Kosova’da belediye yönetimleri tarafından kabul edilmiş olan bir dizi stratejik belge sivil toplum ile yakın işbirliği içerisinde formüle edilmiştir. Bu 28 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ stratejik dökümanların bazıları kültür, çevre ve toplumun entegrasyonu gibi konulara odaklanmaktadır. Stratejinin formüle edilmesi süreci belediyeden belediyeye farklılık göstermektedir. Çoğu durumda yerel yönetimlerle resmi işbirliği oluşturmak için STK’lar girişimde bulunmaktadır. Ancak yetkililerin (genellikle Belediye Başkanı) işbirliği talebini başlattığı örnekler de vardır. Yerel yönetim yasaları ve düzenlemelerindeki hükümlere karşın Kosova’da STK’ların temsilcilerini de kapsayan danışma komiteleri 2010 yılı itibarı ile görece az sayıdaki belediyede oluşturulmuştu. Son iki yılda yerel yönetim/sivil toplum işbirliği alanında iki temel alanda gelişme kaydedildi. Birincisi yerel yönetimlerin çalışmalarını izleyen STK’ların sayısı arttı ve ikincisi belirli konulardaki yerel stratejilerin taslağının hazırlanmasına katılan STK’ların sayısında bir artış oldu (örneğin gençlik, toplumların entegrasyonu ve kültür alanlarında). Ancak son dönemde hazırlanan bu strateji belgelerinin çoğu için ne yazık ki çok az kaynak ayrılmakta ve dolayısıyla bunların uygulaması zayıf kalmaktadır. STK’ların uluslararası örgütlerden aktif destek alarak yerel yönetimleri izlemesi olumlu bir eğilim gibi görünmektedir (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve Avrupa Konseyi gibi). Bu faaliyet yerel düzeyde şeffaflığın artmasını sağlamış ve aynı zamanda belediyeleri demokratik karar verme standartlarına uymak konusunda daha dikkatli olmaya zorlamıştır. Yerel seviyede daha ileri bir izleme için bastıran önde gelen STK’lar Prizren bölgesi belediyelerindeki Kosova Demokratik Kurumu, Ferizaj ve Priştine’deki Kalkınma İnsiyatifi, Lipjan’daki İnsan Hakları için Gençlik Eylemi ve Prizren’deki EC Ma Ndryshe’dir (43. Sayfadaki örnek olay incelemesinde bu örgüt daha detaylı anlatılmaktadır).15 Kurumsal mimariye son olarak eklenen yeni bir unsur, Yerel Yönetimler Bakanlığının Nisan 2011 tarihinde yayınladığı bir İdari Talimat ile Belediyelerde Vatandaşlar için Hizmetler Merkezlerinin (CSCM) örgütlenmesi ve işletilmesi olmuştur. Bu idari talimat vatandaşlara kamu hizmetinin sunumundaki idari prosedürleri kolaylaştırmayı ve belediye organlarının verimliliğini artırmayı amaçlamaktadır. CSCM belediye organlarından günlük bilgi almalı ve kurallara ve yasal prosedürlere uygun olarak vatandaşlara ve işletmelere verilen kararlara ilişkin gereğince bilgi vermelidir. Bu bilgi ayrıca belediye web sitelerinde de yayınlanmalıdır. Prizren, Kosova’da 2012’de imzalanan STK-Belediye anlaşması 15 Kosova Demokrasi Enstitüsü yerel düzeyde izleme faaliyetleri yürüten önde gelen sivil toplum örgütlerindendir ve bu faaliyetini Prizren bölgesindeki tüm belediyeleri kapsayacak şekilde yürütmektedir. İzleme faaliyetinin bulguları düzenli olarak güncellenmekte ve web sitelerinde yayınlanmaktadır www.kdi-kosova.org. Ocak 2013 29 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu STK’ların yerel yönetişime ‘katma değer’sağlamasına ilişkin olarak son yıllarda belediye yetkililerinin sektörel stratejilerini geliştirmek konusunda STK’ların uzmanlığını tanımaya ve aktif olarak arayıp bulmaya başladıkları açıktır. Ama buna ilave olarak kimi belediyelerin STK’ların bazı yerel yönetim politikası alanlarında güvenilirlik ve daha geniş toplumsal katılım sağlayabileceğini gördükleri örnekler de mevcuttur. Topluluklarda Güvenlik Belediye Meclisi (MCSC) bunun bir göstergesidir. Sivil toplum ile işbirliğinin iyi örneklerini vermeleri istendiğinde çoğu belediye MCSC’lerin oluşturulması ve işleyişinden bahsetmektedir. Bu konseylerde STK’lar belediye yetkilileri ve güvenlik kurumları ile birlikte tartışmaların ve atılan adımların ayrılmaz bir parçasıdırlar. Bu konseylere Belediye Başkanı başkanlık ettiği için yürütme yetkisine sahiptirler ve STK’lar güvenlik konularındaki kararları doğrudan etkilemektedirler. Ayrıca belediyeler ile STK’lar arasında kentlerin turizm için cazibe merkezi olması için ve yerel çevre eylem planlarının geliştirilmesi için ortak girişimler ve ürünler oluşturulması yönünde etkin ortaklıklar yapılmasına da artarak rastlanmaktadır. İşbirliğindeki gelişmeye işaret eden bu göstergeler hem yerel yönetim organları, hem de STK’lar açısından kapasitelerin güçlendiğini göstermektedir. Bu kapasite inşa süreci kısmen TACSO projesinin ve onun ulusal ortaklarının kazanımlarından faydalanmıştır. Örneğin TACSO Kosova, Kosova Sivil Toplum Vakfı ile ortaklaşa Haziran 2011’de “Sıfırın Ötesi” başlıklı bir yayın çıkardı ve burada Kosova’da sivil toplum ile işbirliğinin mevcut hukuki çerçevesini ve kurumsal mekanizmalarını analiz etti. Bu çalışmayı hazırlarken ortaklar Kosova’daki sivil topluma ve hükümet organlarına konuyu birlikte tartışmak ve yerel yönetim ile sivil toplum arasında kaliteli diyaloğu daha da geliştirebilecek ortak bir zemin bulabilmek üzere geniş şekilde danıştılar. Yayın hükümet ile sivil toplum arasındaki diyaloğun nasıl gittiğine ve bunu geliştirmek için neler yapılması gerektiğine ilişkin sahadan somut bilgiler sunmaktadır. TACSO Kosovo yayını ‘Sıfırın Ötesinde’ içerisinde bir dizi iyi uygulama aktarılmaktadır. Örneğin, Peja Belediyesi sivil toplumla işbirliğiyle ilgili yasalar ve düzenlemelerin uygulanması konusunda olumlu bir yaklaşım göstermektedir. Yönetim içerisindeki hemen tüm müdürlükler veya birimler, Belediye Başkanının ofisi dahil olmak üzere, sivil toplum örgütleri kuruluşları ile çok verimli ve açık bir işbirliği içerisindedir. Ancak bu belediyede her iki taraf için böylesine yapıcı bir ilişki oluşturma süreci kolay olmamıştır: Temmuz 2011’de yapılan TACSO atölyesinde Peja’dan Syri i Vizionit isimli bir STK’nun Yürütücü Direktörü şöyle aktarıyor: ‘Belediye yapıları ile iletişim kapılarını açmamız ve iyi bir işbirliğini oluşturmamız çok büyük zorlukların ardından oldu’. Kosova’daki çatışmanın ardından işbirliğini yönlendirecek bir yasal altyapı mevcut değildi ve çoğu paydaş, özellikle de yerel yönetimdekiler sivil toplum kavramını ve sivil toplumun rolünü iyi anlamış değildi. Ancak yerel STK’ları bilinç yükseltmek ve misyonları ile ilgili yeterli bilgiyi sunmak için yorulmadan çalıştılar ve Peja belediye yetkilileri de demokrasi ve iyi vatandaşlık ilkelerinin uygulanmasının işbirliğinin gözetilmesi anlamına geldiğini ve yerel seviyedeki işbirliğinin birçok faydası olduğunun ayırdına vardılar. Dahası TACSO Kosova People 2 People programı kapsamında Kosova’da yer alan AB Delegasyonu ile yakın çalışarak Priştine’de 15-16 Mayıs 2012 tarihinde gerçekleştirilen Yerel Yönetişim ile Sivil Toplum Arasındaki İşbirliği etkinliğini düzenledi. Yerel yönetimlerden ve STK’lardan temsilciler bu atölye çalışmasına katıldılar ve çeşitli tartışmalarla ‘Birlikte Büyümek’ ve ‘Sıfırın Ötesinde’ TACSO raporlarındaki tavsiyelerin nasıl yaşama geçirilebileceğini araştırdılar. Elbette halen önemli kısıtlılıklar ve zorluklar mevcut. Önemli zorluklardan biri vatandaşların ve örgütlü sivil toplumun çeşitli düzenlemelerde ve belediye tüzüklerinde sağlanmış olan katılımcı araçları kullanmak konusunda istekliliğinin ve kapasitesinin düşük olması. Bu düzenlemeler ‘doğrudan demokrasi’ mekanizmalarının ve danışma yöntemlerinin kullanılabilmesine olanak veriyor ancak STK’lar kamuoyunun sorunlarına ilişkin yasal ve kurumsal çözümlere dair güvensizliğinin katılım gösterilmemesine sebep olan bir faktör olduğunu belirtiyorlar. Benzer şekilde STK’ların kendileri katılım 30 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ fırsatlarından istifade etmiyorlar ama OSCE Misyonu gibi uluslararası örgütler danışma komitelerinin ve benzerlerinin gerçekleştirilmesi için basınç yapmaya devam ediyorlar. Yerel özerk yönetimler tarafında da çeşitli kapasite sorunları mevcut. Belki de, bunların en önemlisi Belediye Kamusal İletişim Ofislerinin etkin bir şekilde işlemesini sağlamaya ilişkin olanı. Şu anda yerel özerk yönetimler bu iş için düzgün bir donanıma ve profesyonel personele sahip değiller. Çoğu durumda belediye yetkilileri ile sivil toplum arasındaki toplantılar gayri resmi bir şekilde, herhangi bir yapı veya yapılan önerilerin veya dile getirilen konuların düzenli bir takibi olmaksızın yapılmaktadır.16 Yine ayrıca kamuya bilgi verilmesi rastlantısal olmak ve beklentilerin altında kalmaktadır; örneğin tartışmalara ilişkin belgelerin doğru düzgün sunulmaması ve belediye web sitelerinde interaktif kanalların çok az olması gibi. KARADAĞ Karadağ’da yerel yönetimlerle STK’ların işbirliği yönünde hala yapılabilecekler olsa da, son iki yılda işbirliğini ve saydamlığı geliştirecek uygulamaları mümkün kılacak önemli kapasite alanlarında ciddi ilerlemeler kaydedilmiştir. Aşağıda bu gelişmeler daha detaylı olarak ele alınıyor ama öncelikle bu işbirliği için kurumsal ve yasal düzenlemeler üzerinde durmak faydalı olacaktır. 2008 tarihli Yerel Özerk Yönetimler Yasası yerel özerk yönetimlerin işleyişini düzenlemektedir ve bu yasa, bu konuya ayrılmış bir bölüm içerisinde yerel özerk yönetimler ile STK’lar arasındaki işbirliği üzerine düzenlemeleri içermektedir (başlığı ‘yerel özerk yönetim organları ile STK’lar arasındaki ilişkiler’). Bu bölümde iki sektör arasındaki işbirliğinin nasıl olabileceği ve bu şekilde aşağıdaki hususlarda elverişli bir ortamın nasıl oluşturulabileceği tanımlanmaktadır: • • • • • • Yerel yönetimin STK’ları onların çalışmaları ile ilgili olan tüm konularda bilgilendirmesi; Sivil sektöre yerel özerk yönetimin geliştirilmesi programları hakkında ve ayrıca yerel kanunların taslaklarının hazırlanmasında danışmak; STK temsilcilerinin normatif yasaların hazırlanmasında ve plan ve programların oluşturulmasında çalışma gruplarına katılımının sağlanması; Ortak kamusal tartışmaların, yuvarlak masaların, seminerlerin, vs. örgütlenmesi; Yerel nüfusun faydasına olan STK projelerinin tanımlanmış kurallar ve prosedürler uyarınca yerel kamu bütçesinden finanse edilmesi; Yerel özerk yönetimin sahip olduğu olanaklara uygun olarak STK’lar için çalışma koşullarının sağlanması. Dolayısıyla yasal düzenleme, Avrupa Konseyi’nin Karar Süreçlerine Vatandaş katılımı için İyi Uygulamalar Kodu gibi Avrupa iyi uygulamalarında tavsiye edildiği şekilde, kamu yetkilileri ile STK’lar arasındaki tüm evrensel işbirliği modellerini tanımlamaktadır (bilgilendirme, danışma ve ortaklık çerçevesinde). Yasal çerçeve etkin biçimde ve görece kısa bir süre içerisinde geliştirilmiş olmakla birlikte son yıllarda STK’lar ile yerel yönetim arasında etkin ve anlamlı bir işbirliğinin önündeki en önemli engel prosedürle ilgili araçların ve kapasitenin olmamasıdır. Bu durum her iki tarafın da çalışmalarını olumsuz etkilemiştir. 2011 öncesinde STK’lar ve yerel özerk yönetimler arasında karşılıklı işbirliği konusunda yüksek bir memnuniyetsizlik vardı. STK’lar yerel politikaların daha kaliteli olması için katkı vermeye istekliydi ancak katılımları için prosedürlerin olmamasından yakınıyorlardı. Dolayısıyla STK’ların girişimlerinin birçoğu ilgili organlara ulaştırılmamakta ve dolayısıyla da başarısızlığa uğramaktaydı. Diğer yanda yerel özerk yönetimler de çalışmalarının daha şeffaf ve STK’lara daha açık hale getirme isteklerini dile getiriyorlardı ama bunu yapmak için araçlara sahip değillerdi. 2003 yılında yerel özerk yönetimlere ilişkin ilk yasanın çıkartıldığı dönemde 180’in üzerinde STK’dan oluşan bir koalisyon yerel özerk yönetimlerle işbirliğini ve bu yönetimlerin çalışmalarının saydamlığını güçlendirmeyi amaçlayan bir kampanyanın imzacısı olmuştu. Bu kampanya STK’larla işbirliğinin faydaları 16 Kosova Sivil Toplum Dernekleri, Biz ve Onlar, Kosova’da Kamusal Katılım, Ekim 2011. http://www.kcsfoundation. org/repository/docs/Ne_dhe_Ata_Pjesemarrja_qytetare_ne_Kosove_b5.pdf Ocak 2013 31 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu ve vatandaşların karar süreçlerine katılmaları gerekliliği konusunda belediyelerin ve yerel yetkililerin bilincini yükseltmişti. Kampanya ayrıca yerel STK’ların yerel düzeydeki katılım için mekanizmalar ve araçlar alanındaki kapasitelerini önemli ölçüde güçlendirmiş ve hatta belediyeleri STK’lar ile işbirliği için kendi yerel politikalarını geliştirmeye zorlamıştı. Ancak beş yıllık bir bilinç yükseltme ve işbirliğini izleme dönemine rağmen yine de hala işbirliğini destekleyecek prosedürler ve know-how önemli ölçüde eksikti. 2011 yılında Bečići Konferansı esnasında hem yerel yönetim organları, hem de STK’lar acil olarak ele alınması gereken konuları belirlemişlerdi. Kapasite inşası bakımından işbirliğini kolaylaştıracak kapsamlı işleyiş rehberleri ve iyi uygulama ‘modelleri’ geliştirmek gerekiyordu. Ayrıca Bečići Konferansı Eylem Planında Karadağ için belirtildiği gibi değişik paydaşlar arasında işbirliğine ilişkin beceri ve bilgi düzeylerini yükseltmek gerekliydi. Konferans takip eylem planında ele alınacak bir dizi diğer konuya daha işaret ediliyordu. Delegeler şeffaflığı geliştirmek konusunda belediye web siteleri ve basılı materyaller gibi bilgi kanallarının geliştirilmesi gerektiği ve kamu alımlarının daha görünür olabilmesi için yasanın değiştirilmesi gerektiği konularında anlaşmışlardı. Karar süreçlerinde vatandaş katılımını kolaylaştıran prosedürlerin kabul edilmesi ve geliştirilmesi gerekliydi. Yerel yönetimler Avrupa Konseyinin Kodunda belirtilen iyi uygulamaları benimsemeli ve STK’lar ile ortaklık için daha fazla düzenleme yapmayı kabul etmelidirler. Yerel düzeydeki STK faaliyetlerinin finansmanı kamu fonlarına başvuruda daha saydam ve rekabetçi prosedürler uygulanarak ve geçmiş projelerle, donörlerin faaliyetleri ve kamu özel ortaklıkları olanakları ile ilgili daha fazla veri sunarak geliştirilebilir. 2011 içerisindeki ilk önemli başarı STK-yerel yönetim işbirliğinin beş alanına ilişkin kılavuz prosedürler dizisinin hazırlanması oldu. Bu işleyiş rehberleri için araştırma ve taslak yazımı İş İşleri Bakanlığı, Belediyeler Birliği ve CRNVO’nin katıldığı yenilikçi bir ortaklık tarafından gerçekleştirildi. Beş kılavuz kamu işlerinin yürütülmesinde Vatandaş katılımı, Yerel özerk yönetim ile STK’lar arasında işbirliği için bir konsey oluşturulması, yerel meclis için kurallar ve yerel meclis ile STK’lar arasında işbirliği üzerine bir model anlaşma ve STK’lara fon dağıtımı için kıstaslar, format ve prosedürler için örnek prosedürleri içermektedir. Bu örnekler Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu (belediyelerin temsilcilerinden oluşan) tarafından kabul edilmiş ve onaylaması için her bir belediyeye sunulmuştur. Belediyeler arasındaki farklılıkları akılda tutan bu rehberler ilgili alanlar için asgari standartları ve kuralları içermektedir. Her bir yerel özerk yönetim bu rehberleri kendi yerel bağlamına uyarlayabilecektir. Bugüne kadar sadece dört belediye bu modellere uygun politikalar geliştirmiştir; bu durum ise bu uygulamaları kurumsallaştırmak için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğine işaret etmektedir. Bečići Konferansının kendisi yerel yönetim temsilcileri ile STK’lar arasında işbirliğinin sağlanabileceği yolları tanımlamak için birlikte çalışmak yönünde bir katalizör görevi görmüştür. Bölgesel TACSO ofisi tarafından tavsiyeler ve sonuçlar tüm Karadağ’daki belediyelere dağıtılmış ve planlanmadan yapılan kimi görüşmelerin sonuçlarına göre bu çoğu belediye için çalışmalarını daha şeffaf hale getirmek için ilham kaynağı olmuştur. Yine bölgesel konferans, 2011 içerisinde Karadağ’da farklı yerlerde bu konuda eylem önceliklerinin detaylarını belirlemeye yardımcı olacak üç yuvarlak masa toplantısı yapılması sonucunu doğurmuştur. Bu yuvarlak masa tartışmaları yerel özerk yönetimler ile STK’lar arasında işbirliği konseyleri oluşturulması, yerel bütçelerden STK projelerinin finanse edilmesi süreçlerini düzenleyen kararların değiştirilmesi, yerel özerk yönetimlerin bireylerle veya tüzel kişiliklerle imzaladıkları tüm sözleşmeleri yayınlama yükümlülüğü olması yönünde bütçe kararında değişiklik yapılması; yerel yetkililere yönelik olarak sivil sektör ile işbirliği üzerine eğitim organize edilmesi ve meclis üyeleri ile, STK’lar ile işbirliklerini güçlendirmek ve böylelikle vatandaşlarla bağlarını geliştirmek üzerine toplantıların düzenlenmesi tavsiyeleri ile sonuçlanmıştır. Yerel yönetimleri daha şeffaf ve hesap verebilir yapma araçlarını güçlendirmek açısından belediye web sitelerinin geliştirilmesi konusunda ilerleme kaydedilmiştir; sadece üç belediyenin (21 belediye içerisinden) web siteleri güncellenmemiş durumdadır. Yine mevzuatta da daha fazla saydamlığı sağlamak üzere değişiklikler yapılmıştır. Temmuz 2012’den bu yana her belediyenin tüzel kişiliklerle veya bireylerle imzaladığı anlaşmaları yayınlama yükümlülüğü vardır ve Ocak 2012’den bu yana da yasa ile belediyelere yaptıkları her satın alma anlaşmasını web sitelerinde yayınlama yükümlülüğü getirilmiştir. Bu değişikliklerin uygulamasının nasıl olduğu konusunda yorum yapmak için ise belki henüz erken olabilir. 32 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Karar süreçlerine vatandaşların katılımı için ‘örnek’ prosedürler geliştirilmesi çok yavaş işleyen bir süreçtir ama Belediyeler Birliği ve TACSO bu çabaları desteklemeye devam etmektedir ve bunun uygulandığı yerlerde yerel kamu danışma sürecinde gelişim kaydedilmiştir (CRNVO tarafından gözlemlendiği gibi). Üç belediye modeli tam olarak uygulamıştır. Bijelo Polje Belediyesi bunu kendi bağlamlarına göre en uygun gördükleri düzenlemeleri kabul etmeden önce kamuoyu ile tartışmalar yapmak ve STK’lara danışmak için bir zemin olarak kullanmıştır. Yerel yönetimler ile STK’lar arasında işbirliği anlaşmaları yapılması yönünde de ilerleme kaydedilmiştir. Toplamda son iki yılda 18 anlaşma imzalanmıştır. Ancak bu anlaşmaların etkisi devam etmeyebilir çünkü bunlar belirli ortak projelere ilişkin anlaşmalar olup, uzun vadeli düzenlemeler veya STK’lar koalisyonları ile ilgili anlaşmalar değillerdir. Bununla birlikte bu ortaklık anlaşmalarını imzalamış olma deneyiminin hem STK’lar, hem de yerel yönetimler tarafından kullanılacağı ve daha uzun vadeli düzenlemelere temel teşkil edeceği umulmaktadır. TACSO’nun kolaylaştırıcılığındaki yuvarlak masa toplantılarında iyi uygulamaların paylaşılmasının dışında yerel yönetişim sektörü son iki yılda Belediyeler Birliği’nin İnsan Kaynakları Yönetim Kurumu ile işbirliği içerisinde sunduğu kapsamlı bir ulusal eğitim programından da yararlanmıştır. Bu eğitim programı kapsamında yerel özerk yönetimler için eğitimler Ulusal Konseyin rehberliğinde organize edilmektedir. Bu konsey çeşitli paydaşlardan oluşmaktadır ve hem eğitimin kalite standartlarına uyulmasını, hem de yerel yöneticilerin eğitim ihtiyaçlarının, STK’lar ile işbirliğine ilişkin konular da dâhil olmak üzere dikkatli bir şekilde değerlendirilmesini sağlamaktadır. Toplam 800’ün üzerinde yerel yönetici Kamu Etiğinden, Şeffaflık ve Hesap Verebilirliğe, Kamu Alımlarından, Veri Koruma ve Bilgi Edinme Özgürlüğüne değişen kurslara katılmıştır. Nihayet yerel fonların açık, rekabete dayalı süreçler yoluyla STK projelerini ve hizmetlerini finanse etmek için kullanılmasına olanak veren prosedürleri kurumsallaştırmak konusunda da kimi ilerlemeler kaydedilmiştir. Ancak ilerleme sınırlıdır; sadece iki belediyede Belediyeler Birliği ve CRNVO tarafından geliştirilmiş örnek prosedürler kabul edilmiş ve uygulanmıştır. Bu nedenle STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliği konusunda yorum yapanlar (CRNVO dâhil) hala finansman konusunun en büyük engel olmaya devam ettiğinden şikâyet etmektedirler. Yerel fonları saydam olmayan ve etkinliği ve verimliliği değerlendirilmeyen bir şekilde dağıtmaya devam eden çok sayıda yerel yönetim mevcuttur. Veri tabanlarını ve STK’lar ve yerel yönetimlerin ortak eylemleri ve projelerinin deneyimleri ve iyi uygulamalarını paylaşmak için sistemler geliştirmek bakımından halen yapılacak çok şey vardır. Ulusal eylem planında bununla ilgili kalemler halen ele alınmamış durumdadır. Benzer şekilde dışarıdan donörlerden finansman fırsatları ile ilgili koordinasyon ve ağın güçlendirilmesi için de halen adım atılmamış durumdadır. Ocak 2013 33 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu SIRBİSTAN 2011 öncesindeki onyıl STK’ların yerel yönetimler ile işbirliğini destekleyen yasal düzenlemeler ve işbirliğini ve ortak adımları kolaylaştırmak temelinde vaka bazında geliştirilen mekanizmalar bakımından kayda değerdi. Bu dönemde çıkartılan en önemli yasalar yerel özerk yönetimin nasıl düzenlendiği üzerine olan yasa ve yeni dernekler düzenlemesi idi. Ancak sivil toplum ile işbirliği konusunda ulusal seviyede bir strateji olmadığı için yerel düzeyde işbirliğini kurumsallaştırma çabaları eşit gelişmemiştir. Sırbistan Cumhuriyetinde yerel özerk yönetimlerin işleyişini düzenleyen yasa Yerel özerk yönetim yasasıdır (2007). Bu yasa yerel yöneticiler ile sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğinin amacının yerel toplumdaki yaşam kalitesini artırmak olduğunu ifade etmektedir. Yasadaki bir madde yerel yönetimlerin yerel toplumun kalkınmasını geliştirmek için tüm paydaşlarla (STK’lar dâhil) işbirliği yapabilmesine fırsat tanımaktadır. Novi Sad’da STK’lar Fuarı, Sırbistan, 2012 Dahası yerel yönetim faaliyetleri alanını düzenleyen 20. madde yerel yönetimin engellilere ve dezavantajlı konumda yaşayan tüm insanlara yönelik farklı destek, kendi kendine yetme ve dayanışma biçimlerinin geliştirilmesini teşvik edeceğini belirtmekte ve bölgede engelliler ve diğer sosyal-yardım örgütlerinin örgütlenmelerini teşvik etmektedir. Dernekler Yasası’nda (2009), ‘Kamu Faydasının Sağlanması için Kaynaklar’a ayrılmış bir bölüm vardır ve Sırbistan Cumhuriyeti bütçesinde, özerk illerin bütçesinde ve yerel özerk yönetimlerin bütçelerinde kamu faydasına yönelik programların gerçekleştirilmesi için ayrılan kaynakları belirtmektedir. Kamu faydasına dönük programlar şu alanlardaki programlardır: sosyal koruma, engellilerin korunması, çocuklar için sosyal bakım, ülkesinde yerinden edilmiş kişilere ve mültecilere destek, yaşlılara destek, sağlık, insan haklarının ve azınlık haklarının savunulması ve korunması, eğitim, bilim, kültür, bilgilendirme, çevre koruma, sürdürülebilir kalkınma, yolsuzluğa karşı ve diğer konulardaki kamu yararına programlar. 34 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Detaylı araştırmayı da kapsayan ciddi bir hazırlık yapılmış olmasına karşın Sırbistan hala STK’ların gelişmesine ilişkin bir strateji kabul etmemiştir. Yeni kurulmuş olan Sivil Toplum ile İşbirliği Hükümet ofisi bu stratejiyi son haline getirmek için son süreci başlatmak konusunda öncü bir rol oynamıştır. Ancak hemen tüm ulusal stratejilerde STK’lar farklı stratejik adımlarla ilgili aktörler olarak veya bunların gerçekleştirilmesindeki ortaklar olarak anılmaktadır. İçerisinde STK’ların rolünün vurgulandığı şu stratejilere dikkat çekilebilir: • • • • • • • • • Yoksulluğun Azaltılması Ulusal Stratejisi; Sürdürülebilir Kalkınma Ulusal Stratejisi; Sosyal Korumanın Geliştirilmesi Ulusal Stratejisi; Aile ve Özel İlişkiler İçerisinde Kadına Yönelik Şiddetin Engellenmesi ve Yok Edilmesi Ulusal Stratejisi; 2011-2014 Döneimde Mültecilerin ve ülkesinde yerinden edilmiş kişilerin sorunlarının çözülmesi Ulusal Stratejisi; Göçlerin Yönetimi Stratejisi; Sırbistan Cumhuriyeti içerisinde Romanların konumunu geliştirmek için strateji; Kadınların Konumunu Yükseltmek ve Cinsiyet Eşitliğini Geliştirmek için Ulusal Strateji; Çocuklar için Ulusal Eylem Planı. Sektörlere özel bu strateji belgeleri yerel düzeydeki STK’lara atıfta bulunmakta ve onlara şu olası roller içerisinde yer vermektedir: • • • Faydalanan gruplar için gerçekleştirilecek eylemleri, projeleri, vb. geliştirmek ve uygulamak konusunda ortaklar olarak; Yerel özerk yönetim için hizmet sunumcuları olarak; Stratejik belgelerde planlanan kimi önlemler ve faaliyetler için uygulayıcı aktörler olarak. Dolayısıyla ulusal seviyedeki politika yerel seviyede etkin bir işbirliğinin temellerini atmaya çalışmaktadır. Sırbistan’daki yerel özerk yönetimlerin hemen hepsinin en az bir veya iki yerel stratejik belgesi mevcuttur (örneğin Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi, Yerel Ekonomik Kalkınma için Strateji, Çocuklar için Yerel Eylem Planı, vb.) ve bu belgelerde de yerel STK’lar politika geliştirilmesinde, uygulanmasında ve değerlendirilmesinde önemli aktörler olarak açıkça belirtilmektedir. Benzer şekilde bu siyaset belgeleri de çoğu kez içerisinde STK üyelerinin de olduğu çalışma grupları tarafından hazırlanmıştır. Yerel yönetimler tüzüklerini Yerel Özerk Yönetim Yasası uyarınca hazırlamışlardır ve bu tüzükler nitelik ve detay bakımından farklılık göstermektedir. Kimi yerel yönetimler tüzüklerinde STK’lar ile işbirliği fırsatlarını belirtmişlerdir. Bu uygulamanın örnekleri Bačka Topola ve Kanjiža belediyeleri, Užice şehri ve Niš şehrindeki Crveni Krst şehir belediyesidir. Bu işbirliğinin pratik uygulamaları belli şekillerde kendini göstermektedir: Ortak projelerin uygulanmasında ortaklıklar, STK üyelerinin yerel strateji belgelerini, planlarını ve programlarını hazırlamak için farklı çalışma organlarına katılımı, saydam bir şekilde seçilmiş ve sözleşme yapılmış hizmet sunumcuları olarak STK’lar veya yerel mecliste bir kişinin irtibat noktası olarak belirlenmesi. STK’lar ile gerçekleştirdikleri işbirlikleri en az olan ve işbirliğini geliştirmek için kapasiteleri en zayıf olan yerel yönetimler siyasal olarak en kutuplaşmış ve ekonomik olarak en zor durumda olanlar arasından çıkmaktadır (örneğin ortalama gelirleri ulusal ortalama gelirin yüzde 50’sinin altında olan ve dışarıya önemli ölçüde göç veren bölgeler). İşbirliği deneyiminin daha zayıf olmasını ve devam ettirilememesini getiren bir diğer faktör gelişmiş bir mevzuata karşın kimi Sırbistan yerel yönetimlerinin STK’lar ile işbirliği ve şeffaflık gibi uygulamalarda kullanılacak standartlara sahip olmamasıdır. Yukarıdaki durum karşısında 2011 Bečići Konferansı’nın sonucunda hazırlanan Sırbistan Ulusal Eylem Planı ilerleme için iki geniş alana odaklanmaktaydı: Birincisi, özellikle de yerel STK’lara yerel kamu fonlarının sunumu ile ilgili olarak bir dizi standart ve standartlaştırılmış uygulamanın geliştirilmesi ve kabul edilmesi ve ikincisi bir dizi yönden kapasite inşa etme ihtiyacı: İşbirliği prosedürleri ve modelleri, işbirliği için insan kaynaklarının ve becerilerin geliştirilmesi ve etkin işbirliği için teşviklerin ve ödüllerin verilmesi. Ocak 2013 35 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Bečići Konferansı’ndan bu yana bu konularda kimi ilerlemeler kaydedilmiştir. Şeffaflık standartları ile ilgili olarak yardımcı olmak için ulusal TACSO ofisi Temmuz 2011’de “STK faaliyetleri için Yerel Kamu Fonlarının Harcanmasında Saydamlık (481. Bütçe kalemi)” dökümanını yayınladı. Bu dökümanda bulgular, iyi uygulama örnekleri ve diğer pratik tavsiyeler yer alıyordu. Bu yayın geniş bir şekilde dağıtıldı ve Eylül 2012’den bu yana da TACSO kamu bütçesinin harcanması ve yerel düzeydeki karar süreçlerinde saydam bir prosedür getirilmesini savunmak isteyen bir dizi seçilmiş yerel ağa/STK’ya destek vererek bu alanda çalışmalarını sürdürdü. Benzer bir şekilde Kâr Amacı Gütmeyen Sektörün Gelişmesi için Merkez (CDNPS) de bütçenin 481. kalemi, bunun amacı ve tahsis edildiği yerler ve Mayıs-Temmuz 2011 döneminde uygulamada olan harcama fonları ile ilgili kapsamlı bir analiz gerçekleştirdi. Bu bulgular da uygulamaların yeniden şekillendirilmesinde bilgi olarak sunuldu. Ulusal seviyede 2012 yılında Dernekler tarafından Gerçekleştirilen Kamu Yararına Programların Finanse Edilmesi veya Kısmen Finanse Edilmesi üzerine Kanun çıkartıldı. Bu düzenleme vatandaş dernekleri tarafından gerçekleştirilen kamu çıkarına programların veya bunların bir bölümünün finanse edilmesi için kıstasları, şartları, kapsamı, seçim prosedürlerini ve iade etme prosedürlerini daha net bir şekilde belirleyen yasadır. Yasa özel olarak yerel yönetim bütçelerini vurgulamamakta ama STK faaliyetlerinin kamusal fonlardan finanse edilmesini genel olarak kapsamaktadır ve şeffaflık için standartlar getirilmesini de desteklemektedir. Standartlara ilişkin olarak bir başka katkı 2012’de yerel ortaklıklar oluşturulması üzerine bir fizibilite çalışmasının yapılması olmuştur. Vatandaş insiyatifleri, CNVOS ve APPS tarafından yapılan bu analiz toplumsal kalkınma için STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki ortaklıklar için önemli alanları ve modelleri belirlemeye yardımcı olmuştur. Bu çalışma Sırbistan’da ortaklık çalışmaları bakımından son derece yoğun geçen bir yılın ardından yapılmıştır. Mayıs 2011’de TACSO STK’lar, yerel yönetimler ve işletmeler arasında ortaklık geliştirilmesi üzerine bir ulusal konferansa destek olmuştur ve aynı yıl Ekim ayında da en iyi yerel ortaklık girişimini ödüllendirmek üzere bir ulusal yarışma başlatmıştır. ‘Kalbimizdeki Yerler’ ödülü adı verilen bu yarışmaya 34 katılım olmuş ve bunların 17’si nihai ödül için yarışacak girişimler olarak seçilmiştir. Bu yarışma için Telenor Vakfı TACSO ile birlikte çalışmıştır ve Kruševac bölgesinde çeşitli kamu kurumları ile yakın ortaklık içerisinde yürütülen bir proje için Çocuklar ve Gençlerin Durumunu İyileştirme ve Koruma Derneği’ne 3000 Euro ödül vermişlerdir. Bundan böyle her yıl düzenlenecek olan bu ödül STK/ Yerel Yönetim ortaklığının toplumlar için getirebileceği katma değeri göstermenin mükemmel bir yolu olmuştur. Kazanan ve elemeye kalan ortaklıklarla ilgili hikâyeler kısa TV filmleri yoluyla ve diğer medya aracılığı ile yaygınlaştırılmıştır. Kapasite inşası bakımından yerel ortaklıkların en iyi uygulamalarının yayınlanmasına ilave olarak TACSO ve yerel ortaklar STK’ların yerel yönetimler tarafından saydam bir şekilde finanse edilmelerinin iyi uygulamaları üzerine de bir analiz gerçekleştirmişler ve bunu bir atölye çalışmasında Vojvodina yerel yöneticilerine sunmuşlardır. Önümüzdeki haftalarda benzer atölye çalışmalarının diğer bölgeler için de yapılması planlanmaktadır. UNDP’nin desteği ile de 2011 sonunda 42 yerel yönetime Hesap Verebilirlik, Şeffaflık ve Doğrulanabilirlik için metodoloji eğitimi verilmiştir. Yerel yönetimler ile STK’lar arasındaki işbirliğinin kurumsal mekanizmalarının uygulanmasını izlemek üzere resmi bir model bulunmamaktadır. Bugüne kadar izleme farklı yollarla ve farklı yaklaşımlarla yapılmıştır. Kimi yerel yönetimler yerel bütçelerden desteklenen projeler için projeden faydalananlara saha ziyaretlerini de içerecek şekilde doğrudan proje izleme gerçekleştirmeyi tercih etmişlerdir; ancak bu sık görülen bir uygulama değildir. Çoğu yerel yönetim proje sonuçlarını izlemek için sunulan anlatımsal veya mali proje raporlarını gözden geçirmektedir. Pratikte mali raporlamaya daha fazla önem veriliyor, kimi kez fonların bütçeye göre saydam bir şekilde harcanmasına, toplumda olumlu değişimlerin elde edilmesinin de eşlik etmesi gerektiği göz ardı ediliyor gibi görünmektedir. TACSO’nun işbirliği üzerine yaptığı ulusal ankete yanıt verenlere göre izleme yerel yönetimler ile STK’lar arasındaki tüm işbirliği ve ortak çalışma sürecindeki en zayıf halka olarak görünmektedir. 36 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ancak şu da belirtilmelidir ki çeşitli paydaşların dile getirdiği iyimserliğe karşın ankete yanıt verenler işbirliğinin önündeki engellerin halen ‘geleneksel’ engeller olduğunu düşünmektedirler: • • • • STK’ların o yereldeki toplum için önemini halen tanımayan veya bu rolü yok sayan kimi yerel yönetimlerin gösterdiği direnç; İlgilenen taraflar arasında bu mekanizmanın öneminin anlaşılmaması; Sivil toplumun oluşturulmuş mekanizmaların sürekli iyileştirilmesine yönelik çabasının zayıf olması ve ısrarlı olmaması; Kimi bölgelerde az sayıda STK’nun olması ve bunların ortaklık diyaloğu için kapasitesinin düşük olması. TÜRKİYE Son on yıldaki reformlara karşın, güçlü bir hiyerarşik kamu idaresi kültürü ve temsili demokrasinin egemenliği halen geçerlidir ve bu da katılımcı süreçlere gölge düşürmektedir. Ayrıca ülkenin çoğu bölümlerinde ve kesimlerinde sivil toplum örgütlenmesi iyi değildir ve bu nedenle de STK’lar ile yerel yönetimler arasındaki işbirliği halen gelişmemiş durumdadır. Ancak özel olarak son birkaç yıla bakmadan önce öncelikle son 10 yılda gelişmiş olan ve işbirliği için sağlam bir temel sunan elverişli ortamı ele almak önemli olacaktır. Türkiye’de yerel yönetimlerin işleyişini düzenleyen, yerel özerk yönetimler ile sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliği mekanizmalarını tanımlayan özel yasalar vardır. 2002’de iktidara gelen Türk hükümeti AB müktesabatına uyum doğrultusundaki demokratikleşme programına yanıt verecek köklü bir kamu idaresi reformu yürütmeye karar vermiştir. Bu amaçla bir dizi yasa tasarısı hazırlandı. Bu yasa tasarıları şunlardı: • • • • • • • • Kamu İdaresi Yasası; Belediyeler Yasası; Büyükşehir Belediyesi Yasası; Özel İl İdaresi Yasası; Yerel Yönetim Birimleri Yasası; Kamu Finansmanı ve Denetim Yasası; Yerel Yönetim ve Merkezi Hükümet arasında gelir paylaşımı yasası; Bilgiye Erişim Yasası. Kamu İdaresi Yasası haricinde yukarıdaki yasaların tümü çıkartılmıştır. Bunların hepsi birlikte, yerel düzeyde kapsamlı kurumsal düzenlemeler getirmektedir ve Belediyeler Yasası bu kurumların tüzükleri ve prosedürlerinin çoğuna rehberlik etmektedir. Yerel yönetim reformu yerel özerk yönetimler ile STK’lar arasındaki işbirliğine ilişkin kapsamlı kurumsal mekanizmalar getirmiştir: Bugün özellikle de kentsel bölgelerde yerel özerk yönetimin ve yerel demokrasinin gelişmesini destekleyebilecek olan özgün bir geleneksel yerel kurum olan Mahalle ve Muhtar; vatandaşların katılım hakları; belediye meclislerinde uzman komisyonlar; stratejik planlar ve acil planlar; Kent Konseyleri ve belediye hizmetlerine gönüllü katılım. Bunlar arasından Kent Konseylerinin ve stratejik planlama süreçlerinin Türkiye’deki yerel yönetişim için yeni oldukları ve işbirliği yönünde yapıcı fırsatlar sundukları belirtilmelidir. Kent Konseyleri’nin kökleri İstanbul’da 1996 yılında yapılan Habitat II Konferansına gitmektedir. Türk hükümeti Yerel Gündem 21 insiyatifi kapsamında Kent Konseylerini oluşturmayı taahhüt etmişti. Bu meclisler yerel yönetimlerin kararlarını izleyen sivil toplum kuruluşları, mesleki birlikleri ve kamu kurumlarından oluşan forumlardır. 2005 yılında yapılan Yerel İdareler Reformu ile yerel yönetimler ile Kent Konseyleri arasında daha kurumsal bir ilişki öngörülmüştür. Bununla birlikte Kent Konseylerinin getirdiği esas yenilik çocuklar, gençler, yaşlılar, engelliler ve kadınlar için meclislerin oluşturulması olmuştur. Kent Konseylerinin himayesinde işleyen bu meclisler bu toplumda daha önce dezavantajlı olan gruplara vatandaşlık becerilerinde gelişme ve kamu idaresinde Ocak 2013 37 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu deneyim edinme fırsatı veriyor. Bu gruplar iyi organize olduklarında ve belediye yetkilileri tarafından desteklendiklerinde kendi toplumları içerisindeki bu incinebilir grupların haklarını savunabilmektedirler. Mevcut mevzuatta tanımlandığı biçimiyle Kent Konseylerinin faaliyetleri üç ana alanda sınıflandırılabilmektedir: • • • Sosyal kalkınma için yerel karar süreçlerine katılım; Şehir planlaması, hizmet sunumu, ekonomik kalkınma gibi diğer alanlarda yerel karar süreçlerine katılım; Yerel idarenin izlenmesi. İçişleri Bakanlığı’nın sunduğu bilgiye göre Kent Konseyleri 2915 belediye arasından 400’ünde kurulmuştur. Belediyelerin stratejik planlarını hazırlama zorunluluğu vardır ve bu süreç Kent Konseyleri için STK’ların katılımı ile aktif bir şekilde çalışabilmek için önemli fırsatlar yaratmış durumdadır. Stratejik planlama yerel yönetim idare sisteminde reformlar ile getirilmiş yeni tekniklerden bir tanesidir. Bu sadece daha iyi mali yönetim için bir araç olmayıp, halkın katılımı için de daha fazla fırsat yaratıyor. Stratejik plan ve performans programının 41. maddesi katılımın önemini vurguluyor: ‘Stratejik plan ilgili sivil toplum kuruluşları ile birlikte (varsa) üniversiteler ve meslek örgütlerine danışarak hazırlanacaktır ve belediye meclisinde onaylanmasının ardından yürürlüğe girecektir.’ Belediyeler ile STK’lar arasındaki işbirliğinin Kent Konseyleri dışında da gerçekleştiği kimi alanlar mevcuttur. Bunların bir tanesi Mimarlar Odası, Baro ve benzeri mesleki örgütlerin konumu ile ilişkilidir. Bu meslek örgütleri esasen yasa ile kurulmuşlardır ve bu nedenle yarı-kamusal birer tüzelliktirler. Mesleki örgütlerin bu niteliği onları örgütlü sivil toplum içerisindeki en büyük unsur olan derneklerden farklı kılmaktadır. Bunlar kamusal tüzellikler olduklarından uzmanlık alanlarında belediyeler ile ortak projeler yürütmek zorundadırlar. Örneğin Antalya’daki Mimarlar Odası Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılıklı imzalanan bir protokol ile Cumhuriyet Meydanının yeniden tasarlanması ile ilgili olarak yetkilendirilmiştir. Muğla’da Tabibler Odası ilkokullarda bir görme bozukluğu araştırması kampanyası yürütmektedir. Ortaklaşa imzalanmış olan protokol uyarınca belediyeler bu örgütlere kimi fonlar aktarabilmekte veya kimi tesisleri sunabilmektedir. Sanat ve kültür festivalleri veya sokak çocuklarının rehabilitasyonu gibi kimi özel alanlarda da kâr amacı gütmeyen kuruluşlarca yürütülen projeler ve faaliyetler vardır: Antalya Film Festivali veya İstanbul’da Beyoğlu Sokak Çocukları Rehabilitasyon Merkezi bunlara iki örnektir. Yerel yönetimler bu türden kâr amacı olmayan örgütlere para aktarabilmektedir; ancak kâr amacı olmayan bir şirketin kurulması mevcut mevzuata göre kolay değildir. ‘Kâr amacı gütmeyen’ statüsü ancak Bakanlar Konseyi tarafından verilebilmektedir. Bečići Konferansı sonrasında Türkiye Eylem Planının öncelik hedefleri ele alınacak bir dizi konuya ışık tutuyordu. Bunlardan birincisi hem örgütlü sivil toplum içerisinde, hem de yerel yönetimlerde kapasite inşa edilmesi ve katılımla ilgili yasal hakların ve işbirliğine ilişkin iyi uygulamaların bilgisinin daha iyi yaygınlaştırılması gerekliliği idi. İkincisi STK’ların yerel yönetimlerle işbirliğine ilişkin konularda hem Türkiye içerisinde ve Türk paydaşlar arasında, hem de onların AB ülkelerindeki ve diğer aday ülkelerdeki mevkidaşları ile daha iyi koordinasyonunun ve ağ yapılanmasının sağlanması ve Kent Konseyleri gibi mevcut platformların güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılması gerekliliğiydi. Son olarak da bu plan STK’lar ile kamu sektörü arasındaki işbirliğine ilişkin yasal ortama daha fazla eğilinmesi çağrısını yapmaktaydı. 2011 başından bu yana bu öncelikli konularda kimi ilerlemeler kaydedildi ancak ilerleme ilk ademi merkezileştirme reformu yıllarına kıyasla çok daha yavaş ve düzensiz, yani halen ülkenin büyük bölümlerinde ve belirli sektörlerde yerel yönetimler ve STK’lar arasında çok az işbirliği mevcut. Yasal ortamın geliştirilmesiyle ilgili olarak ulusal seviyede çok az gelişme kaydedildi ancak AB’den finansman desteği alarak işbirliği için nasıl bir çerçevenin Türkiye’ye en uygun olacağı üzerine bir araştırma yürüten ve tüm ülkede danışmalar gerçekleştiren beş STK’nın koalisyonu aracılığı ile bu konuda bir ivme kazanılabileceği bekleniyor. Bu girişimde ilgili merkezi düzey yöneticileri ile uzun tartışmalar olacaktır ve bu girişimin STK’ların tüm düzeylerde kamu kurumları ile etkileşime girme yollarını etkileyecek önemli politika değişikliklerine yol açması umulmaktadır. Yerel düzeyde çeşitli Kent Konseylerinden gelen basınç ile yerel yönetimler ile STK’lar arasındaki işleyiş ilişkilerinde kimi ufak değişiklikler gerçekleşmiştir. Bu lobi faaliyeti İçişleri Bakanlığının Kent 38 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Konseylerine ilişkin konularda kimi genelgeler ve yorumlar yayınlaması ile sonuçlanmıştır. Bunlardan 2011’de yayınlanan bir tanesi belediyelerin STK’lar ile birlikte yürüttükleri ortak projeler ve hizmetler için finansman ayırma ve harcama yükümlülüğü olduğunu netleştirmektedir. Bu belediye bütçesinden STK’lara doğrudan para transferi yapılabilmesi anlamına gelmemekte, belediyelerin uzman çalıştırma, ulaştırma masrafları, toplantı mekânları ve benzeri için yapılan masrafları karşılayabileceği anlamına gelmektedir. Yerel medyada yerel yönetimler ile STK işbirliği ile ilgili konuları ele almak konusundaki kapasitenin ve istekliliğin arttığı yönünde belirtiler vardır. Esasen STK’lar amaçlarını anlatmak ve karar süreçlerinde vatandaşların katılımını sağlayan mekanizmaların işleyişini açıklamak için gitgide artan bir şekilde yerel medyayı kullanmaktadırlar. Örneğin Kasım 2012’de Antalya’da yerel medyada yayınlanan bir manşet şu olmuştur: “‘Vatandaş’ Meclisi kimsenin arka bahçesi değil”. Bu Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt’un yapmış olduğu bir açıklamadan yapılmış bir haberdi ve konseyin açık, tüm partileri kapsayan bir mekanizma olduğunu ve her partiden üyelerin konseye ve çalışma gruplarına katılabileceğini vurguluyordu. Açıklama iktidar partisinin yapıyı tayin etme çabalarında bulunmaması için yapılmıştı. Kapasite inşası ile ilgili olarak yerel planlama süreçlerinde STK’ların kullanabileceği araçlara kılavuzluk edecek çeşitli insiyatifler vardır. Bunların kimileri İçişleri Bakanlığı ve TÜSEV gibi kimi STK’lar aracılığıyla AB’nin finanse ettiği teknik projeler öncülüğünde sürdürülmektedir. Ulusal TACSO ofisi ve Sivil Toplum Geliştirme Merkezi de yine iyi uygulamalara ilişkin materyallerin dağıtımını gerçekleştirmiş ve eğitim etkinlikleri için kolaylaştırıcılık yapmıştır. Habitat Derneği Kent Konseylerini güçlendirmek için çalışmaya devam ediyor ama bunlar tüm yerel yönetimlerin sadece yüzde 10’undan biraz fazlasında kurulmuş olduğundan bu destekleyici mekanizmaların tüm ülkeye yayılması için daha çok yol gidilmesi gerekiyor. AB entegrasyon süreci STK’lar ile yerel yöneticiler arasındaki işbirliğini destekleyen bir katalizör olmaya devam ediyor. 2011 yılında AB Genel Sekreterliğinde iller düzeyinde yerel danışma konseyleri kurulmuş ve buralara yerel düzeyde her türden örgütlü sivil toplumdan katılım sağlanmıştı. Bu konseylere Valilikler aracılığı ile İçişleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği Bakanlığı kolaylaştırıcılık yapmaktadır ama üyeleri arasında yerel yönetimler vardır ve bu da yerel yönetimler ile STK’lar arasında ağ kurulması için faydalı bir ilave mekanizma olmuştur. TACSO ofisi da Türkiye’deki STK’lar ile diğer aday ülkelerdekiler arasında yerel seviyedeki işbirliği ile ilgili konularda ilişkiler kurulmasına yardımcı olmuştur. Sırbistan’da Roma’da yerel yönetişimin geliştirilmesi üzerine gerçekleştirilmiş bir ağ oluşturma etkinliği buna örnek olarak verilebilir. İlerleme toplamda yavaş olmuştur ve kuşkusuz ki halen süren kısıtlılıklar şunlarla ilgilidir: STK’lar ile kamu idaresi arasındaki işbirliği üzerine bir ulusal politika olmaması; işbirliği deneyimlerinin ve vatandaş haklarına ilişkin bilgilerin iyi yaygınlaştırılmaması ve taban örgütlenmesi olan STK’ların kapasitelerinin çok düşük olması. Ocak 2013 39 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 40 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Bölüm İki: Ortaya Çıkan İyi Uygulamalar İlerleme raporu bu bölümde altı önemli tema temelinde ortaya çıkmakta olan iyi uygulamaları ve çıkarılan dersleri araştırmaktadır. ŞEFFAFLIK & HESAP VEREBİLİRLİK Şeffaflık Düzeyleri Notlarının Yayınlanması Hırvatistan Yerel Yönetimlerinin Daha Açık Olmalarını Sağlıyor Hırvatistan’da 576 yerel ve bölgesel özerk yönetim biriminde (127 şehir, 429 belediye ve 20 ilçe) şeffaflık ve açıklık üzerine daha geniş bir araştırmanın parçası olarak bir araç geliştirilmiş ve devam eden yerel yönetimlerin ne kadar açık ve iletişim kuruyor olduklarının izlendiği süreci kolaylaştırmak için kullanılmıştır. Zagreb’de yer alan bir Hırvatistan STK’sı olan GONG Araştırma Merkezi, şeffaflık ve açıklığı izlemek için bir metodoloji geliştirmiştir. GONG Hırvatistan Cumhuriyeti Şehirler Birliği ile işbirliği içerisinde “Yerel, Hesap Verebilir ve Şeffaf Hükümet ve Özerk Yönetim – LOTUS” başlığı altında iki turdan oluşan bir araştırma yürütmüştür (2009’da ve 2011’in 2. yarısında).17 Araştırmanın her iki turu tüm şehirleri ve belediyeleri kapsıyordu ve ikinci tur ilçeleri de kapsıyordu. Amaç mevcut durumu belirleyebilmek ve şehirler ve belediyeler açısından faaliyetlerin şeffaflığı ve vatandaşlara açıklılk, sivil toplum kuruluşları ile işbirliği ve yerel özerk yönetimin işleyişi ile ilgili alanlarda ilk araştırma turundan bu yana kaydedilen ilerlemeyi değerlendirmekti. Bu alanlar yerel toplulukların siyasi yaşamlarında demokrasinin ve Vatandaş katılımının daha ileriye taşınabilmesi için önemli alanlar olarak belirlendi. Araştırmada kullanılan verilerin kaynakları çeşitli yerel yönetimlerin tüzükleri, temsili organlarının işleyiş kuralları, resmi web sayfaları, tüm özerk yönetim birimlerine fakslanan veya e-posta ile iletilen anket soruları ve merkezi telefon numaralarına yapılan telefon aramaları olmuştur. Buna ilave olarak GONG’un gönüllüleri tüm özerk yönetim birimlerine ‘kimden geldiği bilinmeyen talepler’ göndererek Kamusal Bilgiye Erişim Hakkı Yasasının uygulamasının nasıl olduğunu kavramaya çalışmışlardır. Yerel ve bölgesel özerk yönetimlerin faaliyetlerinin saydamlığı temel kavramı en geniş anlamıyla ele alındı ve beş genel kıstasa göre ölçüldü: • • • • • Meclis toplantılarının kamuya açık olması; Yöneticilerin açıklığı; Kamusal Bilgiye Erişim Hakkı Yasasının uygulaması; Sivil Toplum ile İşbirliği organizasyonları; Vatandaşların karar süreçlerine doğrudan katılımı. Hırvatistan’da süreci izleyenler (2011/12 yılları için araştırmaları içeren) son raporlarında bir önceki rapordan (2009’daki) bu yana kimi olumlu değişimler olduğunu belirtmektedirler; yerel yönetimlerde saydamlık düzeyleri artmaktadır. TACSO ofisinin bir dizi belediyedeki gözlemlerinden şeffaflığı geliştirmek yönündeki motivasyonlardan birinin araştırma bulgularının yayınlanması olduğu anlaşılmaktadır. Yayın sadece paydaşları yerel yönetişimin nasıl daha açık olabileceği konusunda bilinçlendirmekle kalmamakta, aynı zamanda her bir yerel yönetimdeki şeffaflık düzeylerinin yayınlanması da ilerleme için bir teşvik rolü oynamaktadır. 17 Araştırma IPA 2008 AB fonlarından finanse edilen ve Hükümetin STK’lar ile İşbirliği Ofisinin ve Sivil Toplumun Gelişmesi Ulusal Vakfının da finansman desteği verdiği “Rüşvete karşı CAT“ başlıklı proje kapsamında yapılmıştır. Ocak 2013 41 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Bosna Hersek’te Yerel Fonlardan Faydalanan STK’ların Belgelenmesi Sivil Toplumu Destekleme Merkezi (CSPC) Bosna Hersek’te hükümet dışı ve kâr amacı gütmeyen bir örgüttür ve misyonu Bosna Hersek’teki vatandaş aktivitesini, sivil toplumu ve demokrasi inşasını desteklemek ve güçlendirmektir. CSPC demokrasi, iyi yönetişim ve sivil toplum inşası alanında bir think tank ve sorun tahlil edici olarak hizmet vermektedir. CSPC’nin TACSO Bosna Hersek tarafından da desteklenen yeni faaliyetlerinden bir tanesi Bosna Hersek’teki ülke içerisindeki kurumlardan finansman almış olan STK’ların 2011 yılı mali raporları üzerine yayınlarının araştırılması olmuştur. Amaç, ilk adım olarak, Bosna Hersek’teki yerel kurumların bütçelerinden fon sağlamış olan tüm örgütlerin bilgilerini bir yerde toplamaktır. Araştırma sonuçları STK’ların yerel finansmanındaki eğilimleri daha saydam hale getirmekle kalmayacak, aynı zamanda bu fonları almış olan STK’ları da daha hesap verebilir kılacak ve ilgili belediyeler ve kantonlardaki fon almamış olan ama bununla ilgilenen STK’ların bunu sağlamak için kullanılan prosedürleri daha fazla araştırmalarını sağlayacaktır. Bu araştırma paralelinde, Sırp Cumhuriyeti merkezi yetkilileri de bu konuyu ele almaktadır ve kamu yararına çalışan kimi örgütler halihazırda ilgili hükümet kurumlarının mali denetiminden ve teftişinden geçmiştir. Bu konuda daha fazla bilgi için lütfen CSPC’nin web sitelerine bakınız: http://www.civilnodrustvo.ba. Arnavutluk’ta Yerel STK’lara Hibe Verilmesi için Standartların Belirlenmesi CSSA 2010 yılında Arnavutluk’ta sivil toplumun sürdürülebilir kalkınmasını ve Vatandaş katılımının düzeyini artırarak demokrasiyi geliştirmeyi amaçlayan vatandaş insiyatifleri için elverişli koşulların yaratılmasını teşvik etmek üzere kuruldu. Dolayısıyla merkezi bir kurum olmakla birlikte doğrudan yerel STK’ların kendi yerel yönetimleri ile işbirliği için kapasitelerini desteklemekte kullanılmış araçlar ve mekanizmalar geliştirdi. Kurumun önemli araçlarından bir tanesi STK’lara yerel düzeydeki ortak etkinlikleri desteklemek üzere finansman sağlamak için kullandığı mekanizma olmuştur. Bu araç geleneksel bir hibe verme aracıdır ve kurum tarafından geliştirilmiş olan prosedürler yerel yetkililerin de uygulayabilecekleri iyi bir örnek teşkil etmektedir. İlk olarak bu kurum herhangi bir yıl STK’lara belirli amaçlar doğrultusunda finansman sağlamaya karar verdiğinde danışma kurulu proje teklif çağrısı (çağrılarının) prosedürlerine ilişkin kuralları ve düzenlemeleri tanımlayan bir karar almaktadır. Kurum her yıl Ocak ayında “hibe finansmanı almak için teklif vermeye katılım için” bir yıllık program sunmaktadır. Bu programa kurumun web sayfasından ulaşılabilmektedir. Resmi web sitelerii bir sonraki turda seçilecek ve kalifiye edilecek STK’ların ihtiyaç duydukları tüm belgeleri içermektedir. Teklif çağrısının duyurusu kamusal medya aracılığı ile de yapılmaktadır. Kurumun her bir teklif çağrısı için hibe için başvuracakların seçilme yeterliliğini tanımlayan bir dizi koşul olmaktadır. Bunlar aşağıdaki gibidir: • • • • • • • Belirlenen koşullar ve talep edilen destekleyici belgeler; Süreçteki kısıtlamalar ve hariç tutulanlar; Finansmanın süresi ve toplam meblağı; Değerlendirme kıstasları ve menfaat çatışması; Karar verme ve sözleşme imzalama; Finansman ve ortak finansman adımları; Monitoring of project implementation ve arbitrage.Tahkim ve proje uygulamasının izlenmesi. Kurumun danışma kurulu başvuruları değerlendirmek üzere bir komisyon oluşturur ve bu komisyon Arnavutluk mevzuatına uygun olarak seçilen başvuru sahiplerini, kurumun kural ve düzenlemelerini ve çağrının özel gerekliliklerini belirler. 42 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Bağımsız Komisyonlar Yoluyla Menfaat Çatışmasını Engellemek Sırbistan’da Kruševac Kent Konseyi yerel STK’lara fon tahsis etme prosedürlerinde şeffaflığı ve adaleti sağlamak için bağımsız komisyonlardan faydalanmaktadır. Yerel özerk yönetim şu komisyonları oluşturmuştur: Projelerin Seçilmesi ve Sosyal Politika Geliştirme için Şehir Stratejisinin Etkisinin Değerlendirilmesi için Komisyon (2009); Projelerin Seçilmesi ve Roma’nın Konumunun Geliştirilmesi Stratejisinin Etkisinin Değerlendirilmesi için Komisyon (2010); Sosyal Koruma, Ülkesinde Yerinden Edilmiş Kişilere ve Mültecilere Destek ve Yaşlılar için Sosyal Bakım Programların ve Projelerin Seçilmesi için Komisyon (2011). Yerel bütçeler gibi bu komisyonlar da yerel yetkililer tarafından oluşturuldu. Kamu çıkarına olan STK projelerini finanse etmek için kaynaklar ve ayrıca Şehir Kalkınma Stratejisinin gerçekleştirilmesi için ve şehirdeki topluluklara yerel sosyal koruma için hizmetler sunan STK’ların desteklenmesi için fonlar sağlanmaktadır. Bu komisyonlar yerel yetkililer tarafından tüzükleri uyarınca oluşturulmuşlardır ve hem yerel idarelerden hem de sivil toplumdan temsilcileri içeren bir üyelik yapıları vardır. Komisyonca atanan görevliler finansman fırsatlarının duyurularını ve fonların yönetimi için prosedürleri denetlemektedirler. VATANDAŞ KATILIMI Toplumun Yönlendirdiği Yerel Planlamayı Desteklemek Üzere bir Strateji Arnavutluk Tiran’da Habitat Gelişimi için Ortak Planlama Enstitüsü (Co-Plan) yerel yönetimlerle birlikte çalışarak toplumun yönlendirdiği bir planlamayı kolaylaştırmaya yardımcı olmak için “adım adım” bir metodoloji geliştirmiştir. Bu metodolojinin uygulanması için STK’da uygulama için deneyimli bir ekip ve uzun sürecek katılımcı bir süreç için hem siyasi iradeye hem de kaynaklara sahip deneyimli bir yerel yönetim olması gerekmektedir. Ancak Kamëz belediyesi ile birlikte çalışılmış ve metodoloji dezavantajlı topluluklardaki vatandaşları ve bu toplulukların liderliklerini güçlendirmek için kullanılmış ve Co-Plan bu metodolojinin önemli sonuçları olabileceğini ispatlamıştır. 10-adımlık metodoloji aşağıdaki gibidir: Birinci adım: Co-PLAN’ın soruna özgün bir yaklaşımı vardır, soruna hem belediye hem de mahalle düzeyinden yaklaşır. Yetkililerle ilk görüşmelerin ardından durumun ve sorunların daha derinlemesine anlaşılması için toplumdaki ‘sıcak noktalara’ resmi ve gayri resmi ziyaretler yapılır. İkinci adım: Hem topluluk içerisinde katılımcı araçları (bireylerle görüşmeler, grup tartışmaları, ailelere ziyaretler gibi), hem de uzmanların hedeflenen topluluklar ve genel olarak belediye üzerine sosyo-ekonomik araştırmalarını kullanarak durumun değerlendirmesi yapılır. Üçüncü adım: Mobilizasyon faaliyetleri yoluyla veya mevcut olanların desteklenmesi aracılığı ile mahalle düzeyinde mahalli örgütlerin kurulması. Mahalli örgütler belirli grupların üye oldukları örgütlerdir: marjinal ve incinebilir gruplar, özellikle çocuklar, kadınlar ve kız çocukları, gençler ve yaşlılar. Yine bu örgütlerin, performans göstergelerine dayalı olarak kurumsal bakımdan güçlendirilmesine de öncelik verilmektedir. Bunların gerçek ve meşru kurumlar olarak resmileştirilmesi de buna dâhildir. Dördüncü adım: Toplulukların Yönlendirdiği Planlama ve bütçeleme dâhil müdahale programlarının hazırlanması. Bu mahalli örgütlerin desteği ile yapılır ve daha sonra bir taslak plan belediye yetkililerine sunulur. Beşinci adım: Ocak 2013 Mahalle gelişmesi için stratejik planın kamusal alanların açılması ve büyütülmesi gibi bölümlerinin topluluğun da katılımı ile ve belediyeden ve Co-Plan’dan uzmanların desteği ile sahada uygulanması. Bunun kritik bölgelerdeki anaokulları, sağlık merkezleri, topluluk merkezleri, spor alanları veya temel altyapı gibi sosyal 43 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu altyapıya yapılan stratejik yatırım aracılığı ile elde edilmesi gerekmektedir. Bu müdahaleler çoğu kez topluluklar açısından iş fırsatı ve mahalle nüfusu içerisindeki yoksullara ve marjinal gruplara destek olarak değerlendirilir. Altıncı adım: Sosyal müdahaleler ile fiziksel geliştirici önlemleri birleştiren bir Mahalle Yerel Kalkınma Gündeminin taslağı hazırlanır. Müdahaleler sadece sorunları çözmeye odaklanmamalı, aynı zamanda mahalli örgütler ile yerel yetkililer arasındaki uzun vadeli bir işbirliğine güçlü bir taahhüdü sağlamak üzere tasarlanmış bir katılımcı süreç işletilmelidir. Değişim sürecine mahalli örgütler önderlik ederken Co-PLAN kolaylaştırıcı rol oynamakta veya yerel yetkililerle tüm paydaşlar arasında işbirliğine dayalı bir ortamın oluşturulmasını müzakere etmektedir. Yedinci adım: Yerel mahalli örgütler ile yerel yetkililer arasında yerel konuları ve mevcut durumu değiştirecek çözümleri tartışmak üzere bir müzakere süreci. Müzakerelerin sunulacak temel sosyal hizmetler ve sahadaki altyapı üzerine bir ortaklık anlaşmasının imzalanması ile sonuçlandırılması ve burada taraflardan her birinin kendi mali katkısını ve uygulama takvimini tanımlaması. Sekizinci adım: Tasarlanan müdahalelerin icracı bakanlıkların ve Tiran Çevresinin koordinasyonunda uygulanması, önemli bir adım olarak bu toplulukların meşrulaştırılması ve tam entegrasyonu. Bölgede yaşayanların çoğunluğu temel altyapı inşası için bir miktar katkıda bulunmuş olacaktır. Dokuzuncu adım:Belediye, mahalli örgütler ve Co-PLAN süreci daha iyi destekleyebilmek için yapılması gereken değişikliklere Arnavutluk Devleti yasal çerçevesinde olanak tanımak üzere hükümet, meclis, donörler (Dünya Bankası, AB, vb.) ile işbirliği yapar. Onuncu adım: Belediye diğer aktörlerle birlikte tam bir ‘vizyon dökümanı’ taslağı hazırlar, bunu yaparken gelecekteki gelişmeyi ana hatları ile belirlemek için son dönemdeki işbirliğine dayalı deneyimlerden faydalanır ve bunu kamuoyunu bilinçlendirme kampanyası ve belediye meclisi tarzı tartışmalar ile birleştirir. Daha İyi Bir Katılım için Giriş Kapısı ve bir Kaynak olarak Kültür Kosova’da Prizren belediyesinde yer alan hükümet dışı kuruluş EC Ma Ndryshe karar süreçlerine sivil toplumun ve vatandaşların erişimini sağlamak için yerel yönetim üzerinde sürekli bir basınç uyguluyor. Doğrudan halk katılımının dışında EC Ma Ndryshe yerel yönetimin halk katılımını sağlamak konusundaki yasal yükümlülüklere saygı göstermesi gerektiğini, bu sürece toplulukların yaygın şekilde dâhil edilmesini ve kamusal siyaset belgelerinde topluluklar adına dile getirilen kaygıların dâhil edilmesini savunmaktadır. Organizasyonun çalışması üç seviyeye odaklanmaktadır: Siyasal konuları hedeflemek, topluluğu güçlendirmek ve kültürel mirasın korunması ve savunulması amacıyla doğrudan müdahale araçlarını kullanmak. Dolayısıyla EC Ma Ndryshe’nın çalışma stratejisi kendilerinin kültür – katılım – kalkınma (kaynak – araç – sonuç) üçgeni olarak adlandırdıkları bir yaklaşımı uygulamaktır. Bu yaklaşım kültürün kullanılacak bir kaynak olduğunu; katılımın bir eylem aracı olduğunu ve ekonomik kalkınmanın da istenen sonuç olduğunu ileri sürmektedir. Somut bir halk katılımı modeli önermeyi hedefleyen EC Ma Ndryshe bir “Açık Vatandaş Forumları” programı yürüttü. Forum aracı karar süreçlerinde sivil katılım için işlevsel bir model olarak savunuldu. Bunun dışında Prizren’deki Kültürel Örgütler Ağı aracılığı ile EC Ma Ndryshe şehrin kültürel topluluğu için bir platformun oluşturulmasını sağladı ve Ağ Örgütlenmesini yerel düzeyde kültür politikalarının belirlenmesinde aktif bir katılıma dönüştürdü. 44 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ CSO EC Ma Ndryshe Prizren Belediyesi ile işbirliğini kolaylaştırıyor, 2012 Kent Konseyleri - sivil toplumun katılımını organize etmek Kent Konseyleri sivil toplumun yerel yönetim ile yakın ilişki kurmak için daha iyi organize olabileceği bir yoldur, özellikle de en marjinalleşmiş ve dezavantajlı vatandaşların çıkarlarını savunan deneyimli STK’ların olmadığı durumlarda. Bu konsept Türkiye’de iyi bir şekilde uygulanmıştır. Burada ilk kez 15 yıl öncesinde uygulanmıştır ve son Belediyeler Yasası ile de kurumsallaştırılmıştır; yerel yönetimlerin bu konseyleri desteklemeleri ve yakın ilişkiler kurmaları gerekmektedir. Şu anda Türkiye’de 400 Kent Konseyi vardır ve bu tüm yerel yönetimlerin yüzde 10’una denk düşmektedir. Konsepte ve bu konseylere yönelik eleştiriler olsa da STK’lar ve yerel yönetimler bunları gitgide daha fazla Vatandaş katılımını geliştirecek faydalı bir araç olarak görmektedirler. Bu itibarla aşağıda konseylere ve nasıl çalıştıklarına ilişkin olarak önemli unsurların bir özeti verilmektedir. Kent Konseyinin görevleri: • • • • • • • • • Yerel düzeyde demokratik katılımın yaygınlaşmasını, hemşehrilik yasasının bir ortak yaşam duygusunun oluşturulmasını, çok ortaklı ve çok aktörlü yönetişimin benimsenmesini sağlamak; Sürdürülebilir kalkınmayı, bu süreçte ortaya çıkabilecek sorunların çözülmesi için planların hazırlanması ve uygulanmasını sağlamak; Şehir için ana stratejilerin ve eylem planlarının belirlenmesinde, uygulanmasında ve izlenmesinde tüm şehri kapsayan bir ortak duygunun yaratılmasına katkı yapmak; Yetki ikamesi ilkesi çerçevesinde katılım, demokrasi ve oydaşlık kültürü geliştirmek; Şehrin kimliğine ait tarihi, kültürel, doğal ve benzeri değerleri korumak ve geliştirmek; Şehrin kaynaklarının etkin, verimli ve adil kullanımına katkı yapmak; Sürdürülebilir kalkınma yaklaşımına dayalı olarak çevreye duyarlı, yoksulluğu azaltan ve şehir yaşamının kalitesini artıran programları desteklemek; Sivil toplumun gelişmesine ve kurumsallaşmasına katkıda bulunmak; Sosyal yaşamda çocukların, gençlerin, kadınların ve engellilerin aktivitesini artırmak ve bu kesimlerin yerel karar verme mekanizmalarında aktif katılımını sağlamak; Ocak 2013 45 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu • • Şehir idaresinde şeffaflık, katılım, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkelerinin uygulanmasına katkıda bulunmak; Kent konseylerinin fikirlerinin değerlendirilmek üzere ilgili belediyeye aktarılmasını sağlamak. Kent Konseyinin oluşumu: Konsey üyelikleri şunlardan oluşmalıdır: • • • • • • • • Yereldeki en yüksek sivil idareci veya onun temsilcisi; Belediye başkanı veya temsilcisi; Kamu kurumalarının temsilcileri; Tüm mahalle muhtarları; Siyasal parti temsilcileri; Üniversitelerin temsilcileri; Kamusal mesleki örgütlerin, sendikaların ve STK’ların temsilcileri; Kent Konseyi tarafından oluşturulmuş meclislerin veya çalışma gruplarının birer temsilcisi. Kent Konseyi çerçevesi içerisindeki organlar: • • • • Genel Kurul: Genel kurul kent konseyinin en yetkili organıdır ve sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, kamu sektörünün ve özel sektörün temsilcileri ile siyasal partilerin temsilcilerinden oluşur. Genel kurul üyelerinin salt çoğunluğu ile yılda iki kere Ocak ve Eylül aylarında toplanır. Kent konseyinin başkanı genel kurula başkanlık eder. Genel kurul yönetim kurulunun, meclislerin ve çalışma gruplarının seçilme ve çalışma prensiplerini belirler. Yönetim Kurulu: Yönetim kurulu genel kurul tarafından birinci dönemde iki yıllık bir süre için, ikinci dönemde ise üç yıllık bir süre için seçilmiş en az yedi kişiden oluşur. Genel kurulun başkanı aynı zamanda yönetim kuruluna başkanlık eder. Meclisler ve çalışma grupları: Kent konseyleri gençlik, kadın, engelli, çocuk ve yaşı meclisleri ve çalışma grupları oluşturabilir. Bu meclislerin ve çalışma gruplarının seçilme ve çalışma prensiplerini Genel Kurul belirler. Başkan ve Genel Sekreter: Kent konseyinin başkanı genel kurul tarafından seçilir; görev süresi birinci dönemde iki yıl, ikinci dönemde ise üç yıldır. Kent konseyinin Genel Sekreteri yönetim kurulu tarafından, Belediye Başkanı tarafından belirlenen üç aday arasından seçilir. Kent konseyinin Genel Sekreteri meclisler, çalışma grupları ve benzeri yapılar arasındaki uyum ve koordinasyonu sağlar. Kent Konseylerinin karar süreçleri: Kent Konseyinin ilk toplantısında vali, belediye başkanı veya konseyin herhangi bir başka üyesi tarafından önerilen meclislerin ve çalışma gruplarının oluşturulmasına ilişkin karar alınır. Her bir meclis veya çalışma grubu bir başkan ve bir rapor yazıcı seçer. Meclisler ve çalışma grupları kendi gündemlerini ve çalışma ilkelerini belirler. Meclisler ve çalışma grupları kendi alanlarına ilişkin bir karara vardıklarında, bu karar başkana sunulur. Kent Konseyinin başkanı Genel Kurulun gündeminin meclislerden ve çalışma gruplarından gelen talep ve önerilere göre belirler. Genel Kurulda kabul edilen öneriler veya fikirler belediye meclisine sunulur. Bunun ardından Belediye Başkanı Kent Meclisi tarafından kabul edilmiş olan öneriyi Belediye Meclisinin ilk toplantısının gündemine dâhil eder. 46 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ FİNANSMAN İŞBİRLİĞİ Hırvatistan’da Topluluk Vakıfları Ortaklık ve Sivil Toplum Gelişimi için Vakıf Hırvatistan’da 2006 yılında Istria ilçesinde uluslararası işbirliği, hayırseverlik, gönüllülük ve demokratik bir toplumun bütünsel olarak gelişimini desteklemek amacı ile kurulmuştur ve yerel toplulukların yaşamının sürekli iyileştirilmesine özel ilgi göstermiştir. Avrupa sınıflandırmasına göre vakıf ‘yarı kamu vakıfları’ kategorisindedir. Hem hibe verme programına sahiptir, hem de uygulama faaliyetleri göstermektedir. Misyonu mali destek, bilgi, danışma hizmeti sağlayarak ve sektörler arası işbirliğini ve sivil toplum kuruluşlarını destekleyecek diğer biçimleri geliştirerek toplulukların gelişmesini ve aktif vatandaşlığı desteklemektir. Vakfın üç işlevi vardır: (1) sivil toplum üzerine önemli bilgiler sağlamak; (2) kamusal teklif davetleri ile girişimlere ve projelere finansman sağlamak; ve (3) sivil sektör ile konularla ilgili olarak ve tüm vatandaşlar için önemli konularda atölye çalışmaları, paneller, seminerler ve yuvarlak masa toplantıları düzenlemek. Son beş yıllık dönemde, Vakfın toplam bütçesi 8.65 milyon Hırvatistan Kunası (bir milyon ABR’nin biraz üzerinde) olmuş, 21 teklif çağrısı aracılığı ile 144 projeye destek vermiştir. Vakıf AB hibeleri ile finanse edilen dört projeyi uygulamıştır (toplam 356,800.00 ABR) ve yuvarlak masa toplantıları, bilgilendirme günleri ve eğitimler gibi 20 etkinlik düzenlemiştir. Vakfın programlarının desteklediği öncelik alanları şunlardır: (1) çevrenin korunması ve sürdürülebilir kalkınma; (2) demokratikleşme ve insan hakları; (3) gençlik; (4) sivil toplumda kapasite inşası; (5) Sosyal girişimciliğin desteklenmesi. Vakıf Sivil toplum için ulusal vakıf ile birlikte işbirliği için mali destek sağlamak için ademi merkezi bir model uygulayan beş yerel vakıftan biridir. Istria ilçesinden ve Primorje-Gorski Kotar ve Lika-Senj ilçelerinden sivil toplum kuruluşları bunların ihalelerine katılabilmektedir. Aynı zamanda Mobilite ve AB Programları Ajansı için de bağlantı noktası görevi görmekte, Hırvatistan’daki TACSO ofisi ile, Hırvatistan Cumhuriyeti Hükümetinin Dernekler Ofisi ile ve diğerleri ile işbirliği yapmaktadır. Yerel Bütçenin Daha Etkili Olmasının Sağlanması Karadağ’da ulusal politikalar yerel kamu fonlarının STK projeleri için kullanılabilmesine olanak verecek ve teşvik edecek şekilde reform edildiği ve güçlendirildiği için, şeffaf bir fon akışı ve etkin proje uygulaması elde edebilmek için en iyi işleyişleri bulmaya çalışırken öne çıkan kimi belediye yönetimleri oldu. Tivat belediyesi bunlardan biriydi. 2008’de Tivat belediyesi CRNVO ile işbirliği içerisinde yerel fonların STK projelerine nitelikli ve saydam prosedürler uyarınca dağıtımını sağlamak için belgeler hazırlamaya başladı. Bunu yapmalarının nedeni her iki tarafta da yerel fonların STK’lara kullandırılmasının sonuçlarına ilişkin önemli memnuniyetsizliğin mevcut olması idi. Yerel özerk yönetim temsilcileri STK’lardan gelecek önerilere açıktılar ve sonuçta STK’lara fonların dağıtımı için Kıstaslar, Usul ve Prosedürler üzerine yeni kararı tümüyle CRNVO tarafından önerildiği biçimi ile kabul ettiler. Tivat belediyesinin getirdiği yeni düzenleme STK’ların finanse edilmesi alanında çok yenilikçiydi. Fonların dağıtımı için oluşturulacak bir komisyonun bileşimi içerisinde yerel yöneticilerin yanı sıra sivil toplum temsilcilerinin de yer almasını düzenliyordu. Ve projelerin niteliğinin önemine bağlı olarak da komisyon belediyenin desteklenen proje için talep edilen bütçenin en az yüzde 80’ini tahsis etmesini şart koştu. Düzenlemenin bu bölümü eski STK’lara çok küçük meblağlar dağıtma uygulamasının artık geçersiz olduğu anlamına geliyordu. Daha önce STK faaliyetlerinin etkisi çok kez sorgulanıyordu çünkü projeler çok küçük ölçekli oluyor ve topluluk için önemi fazla olmuyordu; çoğu kez de kaynakların eksikliğinden dolayı bitirilemiyordu. Bir projeyi talep edilen bütçenin yüzde 80’i ile destekleyerek bir projenin sonuçlarına ve hedeflerine ulaşacağı kesindir. Dahası bu politika izleme için niteliksel araçlar, karar vermek için net kıstaslar ve sürecin saydamlığını sağlama yükümlülüğü getirmektedir. Tivat belediyesinin geliştirdiği ve izlediği düzenlemeler ve prosedürler yerel STK’lar ile yerel özerk yönetimler arasındaki işbirliğinin geliştirilmesine olumlu etki yaptı. STK’lar saydamlık düzeyinden memnunlar ve sürece ilişkin herhangi bir şikâyet olmadı. Dahası STK’ların yerel özerk yönetime güven Ocak 2013 47 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu düzeyleri yükseldi ve bu da işbirliğinin niteliğinin yükselmesini sağladı. Bunun da ötesinde nihai faydalanıcılar STK faaliyetlerinden çok daha fazla memnunlar çünkü gerçek ve sürdürülebilir faydalar elde edildiğini hissediyorlar. KAPASİTE İNŞASI İşbirliği için Kapasite İnşa Etmek için Haklara Dayalı bir Yaklaşım Kullanmak Türkiye’de altı şehirde birkaç BM kurumunun bir Ortak Programı yerel kalkınma planlarının haklara dayalı bir yaklaşım ile tartışıldığı ve taslaklaştırıldığı bir süreci kolaylaştırmaya destek oldu. Ortak program bu desteği bir ön araştırma yapmış olarak üstlendi; bu ön araştırma insan hakları üzerine yeni yasaların uygulaması ile ilgili kapasite eksiklikleri olduğunu belirlemişti. Kadınların ve kız çocukların haklarını tam olarak kullanabilmeleri için elverişli bir ortamın yaratılabilmesi için güncel ulusal ve yerel eylem planlarının gerekli olduğu sonucuna varmıştı. Hakların kullanılması ile sorumlu hükümet kurumlarının daha iyi finansmana ve daha etkin idari mekanizmalara ihtiyacı vardı. Ön araştırmanın diğer bulguları arasında yerel ve ulusal düzeyde hükümet kurumları ile STK’lar arasındaki diyalog ve ağ geliştirmenin teşvik edilmesi ve yerel düzeyde STK sektörü içerisinde ağ geliştirmenin desteklenmesi ihtiyacı vardı. Belediyelerin kadınlar ve çocuklar için sığınma evleri açmak, sosyal hizmetler ve mesleki eğitim vermek gibi sorumluluklarını nasıl yerine getirdiği yaygın bir şekilde izlenmiyor gibi görünüyordu. Hem yerel yönetimler hem de kadın STK’ları kadınları ve kız çocukları şiddetten korumak ve eğitime, sağlık hizmetlerine, istihdama ve siyasete erişimlerini sağlamak için çabalarını yükseltmek için yollar arıyorlardı. Ayrıca yerel yönetim yetkilileri cinsiyet eşitliği, cinsiyete dayalı bütçeleme ve kadınlar, kız çocukları ve incinebilir nüfus kesimleri için yerel hizmetler üzerine kapsamlı eğitim fırsatları arıyorlardı. Ancak STK’lar nasıl yerel yönetimle etkin olarak iletişim kuracaklarını, kadınlar ve kız çocuklarının haklarını savunacaklarını, projeler yöneteceklerini, kaynakları harekete geçireceklerini veya kadınları ve kız çocuklarını güçlendireceklerini bilmiyorlardı. Dahası genel olarak kamuoyunda kadınların ve kız çocukların haklarının neler olduğu ve hizmetlere nerede ve nasıl erişebilecekleri konusundaki farkındalık düşüktü. Altı katılımcı şehirde (İzmir, Kars, Nevşehir, Şanlıurfa, Trabzon ve Van) katılımcı etkinlikler olarak bir dizi durum tahlilleri yapıldı. Bunlarla amaçlanan yerel düzeyde ‘görev-üstlenicileri’ ve ‘hak-sahiplerini’ görüşlerini ifade etmeye ve fikirlerini sistematize etmeye sevk etmekti. Bu katılımcı etkinlikler çeşitli yerel paydaşları bir araya getirmekle kalmadı aynı zamanda farklı paydaşların kapasitelerinin geliştirildiği etkili araçlar oldular. Yerel durum tahlilleri kadın örgütlerini pasif bir şekilde görev üstlenicilerin yanıt vermesini beklemektense talepleri temelinde daha somut adımlar atabilmeye daha hazırlıklı hale getirdi. Kadın STK’ları yerel eylem planlarının hazırlığında ele alınmasını istedikleri konularda görüşlerini yaymaya ve diğer STK’lar ile ve yerel yönetimler ile ortaklıklar geliştirmeye başladılar. Farklı şehirlerden kadınlar benzer kaygıları paylaşıyorlardı; bunlar arasında kadınların eğitime eşit erişimi olmaması, kadına yönelik şiddeti engellemeye ve bu şiddetin mağdurlarına destek sağlamaya yönelik hizmetlerin olmaması, şehir altyapısı ve ulaşımının kötü olması, kreş ve çocuk bakım hizmetlerinin zayıf olması ve yoksulluk vardı. Lokasyona özel kimi kaygılar da dile getirildi; örneğin İzmir’in ortasında terk edilmiş binalardan kaynaklanan güvenlik sorunları, kırsal kesimlerden göçenlerin yaşadığı dille ilgili engeller ve Van’daki sığınmacılar. Şanlıurfa’dan katılımcılar kadınların yüksek doğurganlık oranları ile ilgili kaygıyı dile getirirken Nevşehir’den katılımcılar geleneksel bir toplum içerisinde yaşamaktan kaynaklanan psikolojik sorunlara işaret ettiler. Yukarıda açıklanan yerel durum tahlilinin önemli bir kapasite inşası deneyimi olduğu görüldü. Çalışmaya ağırlıklı olarak içerisinde kadın STK’larının da olduğu yerel katılımcıların kaygıları yön verdi. Yüksek katılımlı toplantılarda diğerleri ile ve en önemlisi de yerel yönetim kurumları ile bir araya gelerek kadın STK’ları yeni edindikleri becerileri derhal kullanıma sokabildiklerini ve durum analizinin 48 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ tamamlanmasına rehberlik etmeye yardım etme sürecine katılarak bu becerileri geliştirebildiklerini gördüler. Aşağıdaki tanıklık İzmir şehrindeki Çiğli Kadın Kültür Evi’nden Kızbes Aydın’a ait (Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) 2008 İnsan Haklarında Vaka İncelemelerinden alınmıştır) “Benim için en önemli olan belediye ile birlikte çalışmak. Daha önce kaygılanırdım, değerlendirilmeye değer olmayan konuları gündeme getirmekle suçlanacağımdan endişe ederdim. Şimdi kendimden eminim. Diyaloğun ve lobi yapmanın haklarım için arayışımın bir parçası olduğunu biliyorum. Bu program benim ve diğer kadınların ne istediğimizi, neden istediğimizi ve neyle ilgili konuşacağımızı öğrenmemize yardımcı oldu. Örneğin çöple, yöremizdeki nehir ve kanallardaki tehlikelerle ilgili nasıl rahatsız olduğumuzu... Otobüsler ve dolmuşların artırılması gerekiyor ve yeni hatlar açılması gerekiyor. Bunun için 1.500 imza topladık. Çiğli’de [İzmir şehrinin bir ilçesi] artık Belediye Başkanı ile görüşmeler yapıyoruz. İlk olarak ona şu taleplerle gittik: toplantılara giderken ulaşımımızın sağlanması, kadın toplantıları için destek, kadınlar ve çocuklar için bir mekân oluşturulması fikrimizin ortaklaşa geliştirilmesi ve dinlenme alanında su için bir proje hazırlanması. Belediyenin stratejik planlama toplantısına katıldık. Burada şehir içi ulaşımda iyileştirmeler yapılmasını ve yerel bir kadın meclisinin oluşturulmasını önerdik. Daha sonra dört ilçenin temsilcileri ile bir toplantı gerçekleştirdik. Belediye Başkanından bu toplantılara temsilciler göndermesini istedik. Bir temsilci gönderdi ve temsilci de konuşulan her şeyi kaydetti. Elbette çok memnun olmuştuk... Taleplerimizin tartışılmasını izlemek üzere iki kere belediye meclisine gittik. Bu çok etkili oldu. Şimdi her toplantıya izlemesi ve not alması için bir temsilci gönderiyoruz.” Yerel Yönetimler için İşbirliği üzerine Eğitimi de İçeren Ulusal Eğitim Stratejileri 2008 yılında Karadağ’daki Belediyeler Birliği SNV ve OSCE’nin desteği ile yerel yönetim çalışanları için bir Eğitim Gereksinimleri Analizi gerçekleştirdi ve buradan Yerel Yönetimler için kapsamlı bir Ulusal Eğitim Stratejisi geliştirildi. Bu Ulusal Eğitim Stratejisi çok önemlidir çünkü stratejinin ana unsurlarından bir tanesi yerel yönetimler içerisinde daha iyi Vatandaş katılımı ve işbirliği için kapasite inşa edilmesi ihtiyacıdır. Karadağ Ulusal Eğitim Stratejisinin kimi önemli yönleri şunlardır: Karadağ’da yerel yönetişimin karşı karşıya olduğu temel zorluklar: • • • Daha fazla ademi-merkezileştirme yönünde talep vardır. Bir yandan bu hükümetin sorumluluğudur; Avrupa yerel yönetimler özerklik şartı doğrultusunda yerel özerk yönetimler için yeni yetkiler, kaynaklar ve varlıklar oluşturmalıdır. Diğer yandan belediyeler de bu yetkileri etkin şekilde kullanabileceklerini ve kamu fonlarından alacakları artan oran için hesap verebilir olabileceklerini göstermelidir. Yerel halkın, örgütlerin ve işletmelerin beklentileri artmaktadır. İyi örgütlenmiş ve eğitimli yerel özerk yönetimlerdeki halkın, örgütlerin ve işletmelerin standartlarının ve yaşam kalitesinin gitgide yükseldiğini görmektedirler. İnternet ve kitle iletişim araçları onları daha geniş dünyanın etkisine açmaktadır. Belediyelere kendileri için bir fark yaratabilecek, iş olanağı ve toplulukları için hizmetler sağlayabilecek ve yaşam standartlarını iyileştirebilecek bir kurum olarak bakmaktadırlar. Avrupa’ya entegrasyon tüm ülkede yüksek motivasyon yaratmaktadır. Avrupa standartları özellikle işletmeleri ve yatırımı çekmek, çevreyi korumak ve halk sağlığı konusunda ilerleme sağlamak için önemli görülmektedir. Belediyelerin kamu hizmetlerinin standartlarının yükseltilmesinde oynayacakları rol önemlidir. Ocak 2013 49 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Belediyelerin çalışanları tarafından belirlenmiş olan kimi ihtiyaçlar ve sorunlar: • • • • • • Bir hizmet sürecinin tümünü tek başına üstlenmiş müesseselerin çoğu yanlış oluşturulmuştur; Şikâyet defterleri veya vatandaşlar ile iletişim için başka sistemler bulunmamaktadır; Vatandaşlar karar süreçlerine katılımla ilgilenmemektedir; İşin örgütlenmesi çok zayıftır; çalışanların çoğu iyi “çalışma alışkanlıklarına” sahip değildir; Vatandaşlar herhangi bir protokol uygulanmadan tüm ofislere serbestçe girebilmektedirler; bu ofis işini kesintiye uğratmakta ve görevlerin düzgün bir şekilde yerine getirilmesini engellemektedir; Meclis üyeleri kamu çıkarlardan ve iyi yerel yönetimden önce siyasi partilerin çıkarlarını temsil etmektedir. Ulusal Eğitim Stratejisinin tavsiyeleri şu konuları ele alacak şekilde kapasite inşası önlemlerine öncelik verilmesi gerektiği yönündedir: • • • • • Liderlik geliştirme; Vatandaş katılımı; Yönetim ve organizasyon; Vergi toplama, varlık yönetimi ve bütçe yönetimi; Yerel ekonomik kalkınma. İLETİŞİM Web Portallarının Güvenilir İletişim Araçları Olmasını Sağlamak Makedonya’da Gostivar Belediyesi e-yönetim araçlarının önemini ve gücünü anlamıştır ve bu nedenle de web sitelerini güncellemekle kalmamış aynı zamanda bu siteyi interaktif özelliklerle, çok dilli seçeneklerle ve kaynaklar ve belediye kararları ve belgelerini içeren bir kütüphane ile tasarlamıştır. Dahası 2005 yılında belediye e-yönetimi ve vatandaşlar ve STK’lar ile daha iyi iletişimi geliştirmek üzere bir vakıf kurmuştur. ‘Bilgi Teknolojisi Merkezi’ misyonunda belirtildiği gibi ‘ademi merkezileşme döneminde yerel özerk yönetimin gelişme sürecine yardımcı olmak ve bilgi teknolojisinin gelişimine zemin hazırlamak, bunu belediyede idari bir araç olarak geliştirmek ve idari personelin ihtiyaçlarını dikkate almak’ üzere kurulmuş bir hükümet dışı kuruluştur. Bilgi Teknolojisi Merkezinin örgütsel yapısı bir idari organ, bir danışma kurulu ve bir yetkili müdürden oluşmaktadır. İdari organ kurucu Gostivar Belediyesi tarafından atanan beş üyeden oluşmaktadır ve bu atamalarda belediye meclisinin, yere idare çalışanlarının, STK’ların, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ve kültür ve bilim aktivistlerinin temsilcilerinin içerilmesi sağlayan kıstaslara uyulmaktadır. Merkezin ana hizmetleri ve faaliyetleri şehirde Bilgi Teknolojisinin yaygınlaştırılması, belediye ve STK çalışanlarının eğitilmesi, Bilgi ve İletişim Teknolojisi stratejilerinin geliştirilmesinde ve kullanılmasında belediyeye destek olunması, internetin kullanımında yeni eğitim ve kültür stratejilerinin sunulması ile ilgilidir. 50 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Gostivar Belediyesi web sitelerini sürekli olarak güncelliyor. Bu da bu siteye bir iletişim aracı olarak itibar sağlıyor. Özerk bir Bilgi Teknolojisi Merkezi bu web sitelerini destekliyor. Bir STK Yerel Yönetişim Mesajlarını İletmek için Yerel Televizyonları Kullanıyor Arnavutluk’ta 71 tane resmi olarak kayıtlı özel televizyon kanalı ve 56 yerel özel radyo istasyonu vardır. Bu televizyon kanalları ve radyo istasyonları elbette yayın yaptıkları toplulukları etkileyen konuları içeren haberler yapmayı hedeflemekte ve bir dizi yerel konuda tartışma programları yayınlamaktadırlar. Bu yerel yetkililerin önemli yerel konuları ve önemli belediye kararlarını gündeme getirmeleri ve yerelde seçilmiş olan veya seçilmek isteyen politikacıların görüşlerini açıklamaları için paha biçilmez bir yoldur. Ancak bu yerel medya aynı zamanda STK’lar için vatandaşların yerel politikalar üzerine görüşlerini ifade etmelerini ve kaygılarını ve ihtiyaçlarını yerel yönetimlere aktarabilmelerini kolaylaştırmalarını sağlayacak bir platform da sunabilir. Bir örnek vermek gerekirse Berat şehrinde 2011 yılında ‘TV-Berati’ televizyonunda ‘kadınların siyasette temsili’ üzerine bir yerel tartışma yapıldı. Bu tartışma ‘Karar Vermede Eşitlik’ isimli bir kadın ağ örgütlenmesi tarafından organize edilmişti. Tartışma Berat Kadın Merkezinin mekânında yapıldı ve yerel televizyon tarafından yayınlandı. Tartışmaya belediye seçimlerine katılacak kadın adaylar ve kadınlar forumunun temsilcileri ile ağ örgütlenmesinin üyeleri davet edilmişti. Canlı yayınlanan tartışmada seçim yasası, cinsiyet eşitliği ve fırsat eşitliği konuları üzerinde duruldu. ORTAKLIK Bir Makedon Belediyesi Yerel Sivil Toplumu Desteklemek üzere bir STK ile Ortaklık Kuruyor Geçen yıldan (2010) bu yana Veles belediyesi STK Focus ile bir stratejik ortak olarak ilişki kurarak bölgedeki tüm STK’ların belediye faaliyetleri ile ilgili güncel bilgilendirilmesini sağlamaya başladı. STK daha önce çoğunlukla Soros Vakfı tarafından hibelerle finanse edilmişti ve STK’lara Destek Merkezi olarak biliniyordu; ancak dış mali yardımın sona ermesinin ardından Focus belediye tarafından finanse edilmeye başladı. STK diğer STK’larla birlikte STK’lar Evi diye anılan mekânda faaliyet gösteriyor Ocak 2013 51 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu (belediye tarafından hükümet dışı kuruluşlara ücretsiz olarak sağlanan). Herhangi bir teklif çağrısının duyurusu yapıldığında Focus yerel STK’lara bilgi veriyor ve önerilerini hazırlamalarına yardımcı oluyor. Dahası belediye bir sonraki yıl için programı ve bütçesinin taslakları hazırlanırken bir toplumsal tartışma örgütlemekte ve Focus de burada kolaylaştırıcılık yapmakta, örneğin tüm kırsal kesimlerden ve şehrin mahallelerinden sivil toplum temsilcilerinin ulaşımını sağlamaktadır. Tartışmanın ardından vatandaşların yorumları revize edilmiş programa ve bütçeye dâhil edilmekte ve bundan sonra da nihai karar için belediye meclisine sunulmaktadır. Sürdürülebilir Yerel kalkınma için bir STK’lar Koalisyonu ile Ortaklık Geliştirme Sırbistan’da Zvezdara şehir belediyesi yenilikçi bir adım atarak belediyenin sürdürülebilir kalkınma stratejisinin geliştirilmesi ve uygulanmasında sivil sektörün rolünü ve sektörler arası işbirliğini güçlendirmeyi hedefleyen bir proje için finansman sağladı. Finansman en başta yapılan ve belediye web sitelerinde ve Sırbistan’daki çeşitli STK’ların web sitelerinde duyurulan bir teklif çağrısı aracılığı ile aktarıldı. Toplanan tekliflerin değerlendirilmesi sonucunda belediye yetkilileri “Zvezdara Sürdürülebilir kalkınması için Ağ Örgütlenmesi” başlıklı bir projeyi seçtiler (ilan edilmiş olan kıstaslar uyarınca). Buradaki yenilikçi yön şuydu ki bu proje Kasım 2011 ile Mayıs 2012 arasındaki altı aylık süre boyunca yedi STK’dan oluşan bir konsorsiyum tarafından uygulandı. Proje o kadar başarılı oldu ki belediye şu anda oluşturulmuş olan merkezle resmi olarak ortaklık içerisinde ve böylelikle de sayıları her ay artan bir grup STK ile işbirliğini sağlıyor. Merkezin başarısı ağırlıklı olarak itibarının farklı sektörlerden geniş yelpazedeki destekleyenin arkasında olmasından kaynaklandı. Bunlar arasında: • • • • • AB Entegrasyonu Başbakan Yardımcısı Ofisi; Sürdürülebilir Kalkınma Grubu; Yerel İnisiyatifler için Balkan Fonu (BCIF); Ulusal İstihdam Hizmeti Proje Ekibi; Yeşil İnisiyatifler (Sırbistan’daki Sürdürülebilir Topluluklar Enstitüsü ile işbirliği içerisinde USAID’ın mali desteği ile sürdürülen ulusal ekoloji projesinde yer alan 22 sivil toplum kuruluşunun ağ örgütlenmesi) Bu ortaklığın sonuçları etkileyicidir ve artarak da devam etmektedir: • • • • • • • • • • 52 Zvezdara Sürdürülebilir Kalkınma Merkezinin 19 STK’yı dâhil eden faaliyetleri vardır; Zvezdara Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Zvezdara şehir belediyesi tarafından resmi olarak bir stratejik ortak olarak tanınmaktadır; Zvezdara şehir belediyesinde sivil sektör güçlenmiştir; Yerel sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için güçlü bir STK ağı geliştirilmiştir, bu Sırbistan’da bu türden ilk uygulamadır; 56 üyeli Uzmanlar Kulübü kurulmuştur; 20 üyeli İşverenler Kulübü kurulmuştur; Zvezdara Sürdürülebilir Kalkınma Merkezinin internet portalı Zvezdara vatandaşlarının sürdürülebilir kalkınma alanında bilgilendirildikleri ve eğitildikleri önemli bir kanal haline gelmiştir; Zvezdara’da sürdürülebilir kalkınma amaçları ve öncelikleri ile bağlantılı geliştirilmiş olan tüm projeler toplanmış ve standart formatta dijital hale getirilmiştir; Sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen projelerin izlenmesi ve değerlendirilmesi için bir çerçeve geliştirilmiştir; Sürdürülebilir kalkınma üzerine kaynak materyaller veri tabanı oluşturulmuştur. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Sonuçlar ve Tavsiyeler Bu bölgesel ilerleme raporu özellikle tavsiyeler sunmak üzere hazırlanmamıştır; ancak raporun STK’lar ve Yerel Özerk Yönetimler arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi üzerine mevcut durumun Bečići Konferansı öncesindeki durum ile karşılaştırmalı olarak bir fotoğrafını verme, devam eden zorluklara işaret etme ve bölge çapındaki çeşitli iyi uygulamalar ve başarıları teşvik etme amacı göz önünde tutulursa, kimi net sonuçlara işaret eden bir tahlil sunduğu da görülebilir. Yazar bu sonuçlar üzerinden bölge çapında STK’lar ve Yerel Özerk Yönetimler arasındaki işbirliğinin daha eşit bir şekilde güçlendirilebilmesi için kullanılabilecek bir dizi tavsiyede bulunacaktır. Sonuçlar Bölgede Bečići Konferansı’ndan bu yana ilerleme kaydedilmiştir ama bu ilerleme tek tek ülkeler ve sürdürülebilir etki dikkate alındığında değişen derecelerde olmuştur. Son iki yılda Hırvatistan ve Makedonya’da belirli dönüm noktaları yaşandı (sivil toplumun gerçekleştirdiği izleme sonucunda saydamlıkta gelişme kaydedilmesi ve işbirliğine rehberlik edecek yerel düzey stratejilerin formüle edilmesi gibi) ve Karadağ ve Sırbistan çıkartılan yeni rehberler ve taslak politikalar ile önemli reformlara ve prosedürlerde ilerlemeye hazır olduklarını gösterdi, ancak bunlar halen uygulanmayı veya gerekli yasaların çıkartılmasını bekliyor. Bečići Konferansı’nda planlanan TACSO projesi ve izleme faaliyetleri Bosna Hersek, Kosova ve Sırbistan’daki ilerlemeye önemli katkılar yaptı. Diğer ülkelerde ise TACSO’nun Ulusal Danışma Kurulları başka önceliklere odaklanan programlar önerdiler ve yerel seviyedeki işbirliği daha fazla başka paydaşlardan etkilendi (örneğin Türkiye’de katılımcı yerel yönetişime UNDP ve AB desteği). TACSO projesinin ve ortaklarının verdiği en önemli desteklerden biri yerel işbirliğini güçlendirmek ve ilerlemeyi izlemeye rehberlik edecek bir çerçevenin oluşturulmasına yaptıkları katkılar olmuştur. Bunun özü bu raporda yansıtılmaktadır ve Şeffaflık & Hesap verebilirlik, İşbirliğine Finansman Desteği sağlamak, Ortaklık ve Vatandaş Katılımı Mekanizmaları ve Kapasite Geliştirme alt başlıklarının yerel seviyedeki işbirliğini güçlendirecek yapısal yatırımlar için bir çerçeve sunmaya devam etmesi amaçlanmaktadır; bunlar çeşitli ulusal ve bölgesel paydaşlar tarafından izlenmeye devam edilecektir. Bu itibarla karar vericilerin, uygulamacıların ve sivil aktivistleri eklerdeki ülke ‘ilerleme matrislerini’ kullanmaları teşvik edilmektedir. Kuşkusuz bölge çapında yerel seviyedeki işbirliğinin önünde bir dizi net ve ortak Devam Eden Engel söz konusudur. Bunlar aşağıdakileri içermektedir: • • • • • Kimi ülkelerde düzenleyici çerçevelerde yapılması gereken iyileştirmeler vardır (örneğin STK’ları finanse etmek için yerel bütçeden fonların kullanılabilmesine ilişkin olarak) ve ulusal siyaset belgelerinin işbirliğinin koşullarını ele alması gerekmektedir; Ülkeler içerisinde ve farklı sektörler arasında kapasite seviyeleri farklıdır ve bu nedenle bölge çapında işbirliğinde ‘know-how’ geliştirmeye yatırım yapılması önemli bir ihtiyaçtır. Bu hem yerel yönetimler için hem de değişik ihtiyaçları olan STK’lar için geçerlidir; Örgütlü sivil toplum açısından zayıf olan ve yerel idareleri hizmet ettikleri bölgenin genişliğinden dolayı zorlanan kırsal ve uzak bölgelerden topluluklar işbirliği adımları konusunda en az aktif olanlardır: Kanıtlanmış iyi uygulamalar pek yaygınlaştırılamamaktadır ve işbirliği uygulamaya karşı bir atalet söz konusudur. Bu nedenle bölgede ağ örgütlenmesinin güçlendirilmesine ve yerel yönetişimin idareler STK’lar ile işbirliği yaptığı ölçüde daha adil, daha etkin ve daha verimli olduğunu gösterecek kampanyalar yapılmasına ihtiyaç vardır; Yukarıdaki son madde hem yerel yönetim örgütlerinin hem de STK’ların iletişim stratejilerinin zayıf olmasından kaynaklanmaktadır; her iki kesim de işbirliği ve katılımın konusu üzerine önemli Ocak 2013 53 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu mesajların verilememesinden ve az gelişmiş iletişim araçlarından dolayı engel yaşıyor gibi görünmektedir. İyi uygulamaları teşvik etmek için çok sayıda fırsat mevcuttur; dahası yakalanabilecek, belgelenebilecek ve bölge çapında uygulamacılar ile paylaşılabilecek zengin başarı öyküleri ve açığa çıkmakta olan iyi uygulamalar vardır. Yine uluslararası iyi uygulamaların ve özellikle de Avrupa iyi uygulamalarının (örneğin Avrupa Konseyi’nin İyi Uygulama Kodu) incelendiği, uyarlandığı ve kullanıldığı da görülmektedir. Ancak bu tür iyi uygulamaları paylaşmanın etkisi kısmen sınırlı kalmaktadır çünkü yukarıda bir dizi maddede de sonuç olarak belirtildiği gibi, yerel yönetişimi geliştirmeye kendini adamış organizasyonlar ve ağ örgütlenmelerinin kapasite sınırlılıkları vardır. Yine ayrıca işbirliğinde yeni uygulamaların hem yerelde seçilmiş siyasiler hem de STK’lar tarafından acil görülmemelerinden dolayı hemen yaşama geçememesi durumu vardır. Tavsiyeler Yukarıdaki sonuçlar göz önünde tutulursa hem hükümet kurumlarının hem de hükümet dışı kuruluşların uygulamaları için bir dizi tavsiye ortaya çıkmaktadır; buna AB tarafından finanse edilenler gibi harici programlar da dâhildir. Dolayısıyla aşağıdaki genel tavsiyeler tüm ülkelerde tüm paydaşların değerlendirmesi içindir. Ülkelere özel tavsiyelerde bulunulması çabasına girilmemiştir çünkü bu, bu türden bir bölgesel raporun kapsamının ve yetkisinin dışında olacaktır. Ancak TACSO’nun Ulusal Danışma Kurulları ve diğer benzeri şemsiye örgütlenmeler kendi ülkeleri için neyin önemli olabileceğini ve tavsiyelerin nasıl ele alınabileceğini tartışacaklar. Tavsiyeler üç ana başlık altında gruplandırılmıştır: 1. Kurumsal Gelişmeye İlişkin Tavsiyeler 1.1 Yerel düzeydeki işbirliği için çalışma ortamını iyileştirecek düzenlemeler. Her bir ülkede düzenleyici çerçevede reform veya ince ayar yapma ihtiyacı devam etmektedir. Her bir ülkedeki özgün ihtiyaçlar bütünsel olarak iyi dokümente edilmiş durumdadır ve hâlihazırda yeni hükümler önerilmiş durumdadır (örneğin Bečići Konferansı sonrası Eylem Planları). Ancak düzenlemelerin ve gerekli herhangi yasaların çıkartılması yavaş olmaktadır. Bu nedenle bu iş için oluşturulmuş Görev Güçlerinin (STK’lardan ve Yerel Özerk Yönetimlerin birliklerinden oluşan) ihtiyaçları gözden geçirmesine ve hem düzenleme değişikliklerinin yapılmasını, hem de bunların uygulanmasını savunmasına ihtiyaç vardır. Benzer şekilde sivil toplum ile kamu kesimi arasındaki işbirliği üzerine ulusal seviyede siyaset belgelerinin henüz olmadığı yerlerde bunların yerel düzeyde benzer anlaşmaların geliştirilmesi için bir hüküm içerecek şekilde hazırlanmaları gerekmektedir.18 1.2 ‘İşbirliği know-how’ı geliştirilmesi. AB Üye Devletlerinde Kamu-Özel Ortaklığı yaklaşımı gelişmiştir ve ‘ortaklık’ üzerine odaklanan kapasite geliştirme faaliyetleri ile iyi bir şekilde desteklenmektedir. Yaklaşık son 20 yılda bu uzmanlık alanı ve destek yerel seviyedeki ortaklık geliştirmeye de yaygınlaştırılmış ve yerel yönetimler sadece şirketlerle değil ama kâr amacı gütmeyen sektörle de ortaklıklar geliştirmiştir. Örneğin İngiltere’de Hazine ve Yerel Yönetimler Birliği’nin bir ortak girişim ajansı vardır, adı ise ‘Yerel Ortaklıklar’dır. Görevi ise yerel paydaşlara işbirliğine dayalı düzenlemelerden nasıl en iyi faydalanabilecekleri üzerine eğitim ve danışmanlık hizmetleri vermektir. Şimdi her IPA ülkesindeki paydaşların yerel yönetişimlerinin özgün ihtiyaçları ve bağlamına uygun geleneksel temel ‘ortaklık gelişimi’ eğitimlerinin ötesine geçecek kapasite geliştirme programları hizmeti almalarını sağlayacak stratejiler geliştirmeleri gerekmektedir. Karadağ’daki Yerel Yönetim Ulusal Eğitim Stratejisi böyle stratejiler geliştirmek için iyi niyetli bir başlangıç noktasının iyi bir örneğidir ancak bu tavsiyelerin çoğunda olduğu gibi ‘işbirliği know-how’ı gelişiminin hem kamu sektörü hem de sivil toplum tarafından ortaklaşa yürütülmesi önemlidir. 18 Düzenleyici ortama ilişkin bu genel tavsiyelere ilave olarak, okuyucular şu rapordaki özel tavsiyelere de bakmalıdırlar: TACSO/ECNL raporu ‘Hız Kesmemek: Batı Balkanlar ve Türkiye’de Kamu Kurumları ve Sivil Toplum arasındaki İşbirliğini Geliştirmek’, Ekim 2012. 54 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Uygulama Toplulukları ‘Yerel Yönetim için Uygulama Toplulukları’yerel yönetimler ve kamu sektörü ile işbirliğini destekleyen bir web sitesidir. (Bakınız www.communities.idea.gov.uk – sadece İngilizce) Bu serbestçe ulaşılabilen, benzer düşünen insanların internet üzerinden uygulama toplulukları oluşturabilmelerine olanak veren bir kaynaktır. Bu topluluklara bilgi paylaşımını ve birbirinin deneyimlerinden öğrenmeyi teşvik eden işbirliği araçları ile destek sağlanmaktadır. Bu hizmet Yerel Yönetimi İyileştirme ve Geliştirme Ajansı (IdeA) tarafından verilmektedir. 1.3 Uygulamaya dayalı destek sistemlerinin oluşturulması. Yukarıdaki tavsiyelere uyarak ve Avrupa Konseyi’nin Uluslararası Hükümet Dışı Kuruluşlar Konferansı ve Hollanda Yerel Yönetimler Birliği (VNG) gibi grupların tavsiyeleri ve faaliyetleri doğrultusunda bölgedeki destek yapıları (yani sivil toplumun gelişimini destekleme misyonuna sahip STK’lar, belediyeler birlikleri ve ilgili merkezi hükümet departmanları) destek hizmetlerinin daha fazla uygulamaya dayalı olmasını sağlayarak vatandaş katılımını kolaylaştırmaya daha etkin biçimde katkı sunabilirler. Bir başka deyişle yerelde seçilen görevliler ve yerel yönetim idarecileri eğer kendilerine STK’lar ile işbirliğinin önündeki yerel engellere basit, pratik çözümler önerilirse buna daha büyük olasılıkla olumlu yanıt verebileceklerdir. 1.4 Ağ örgütlenmesini güçlendirmek. Teknik kapasite gelişimini desteklemek üzere yapılması gereken yatırımlara ilave olarak kapasite gelişimi sağlamaya ve bunu izlemeye yardımcı olacak altyapıların geliştirilmesine de yatırım yapılması tavsiye edilmektedir. Bölgede haklar temelinde veya yardımseverlik temelinde faaliyet gösteren STK ağ örgütlenmeleri ve platformları örnekleri mevcuttur ve yerel yönetim organizasyonları içerisinde (NALAS19 gibi) sivil toplum ile işbirliği gibi konular üzerine ağ kurma çabaları vardır; ancak bölgede STK’lar arasında yerel seviyedeki işbirliği konusu üzerine daha fazla ağ örgütlenmesi oluşturması ve STK şemsiye örgütlerinin de belediye birlikleri ve benzerleri ile daha iyi ağlar oluşturması ihtiyacı vardır. Sınırlar ötesi ağ örgütlenmesinin güçlendirilmesi ve gidip gelmelerin artırılması da tavsiye edilmektedir. Böylelikle bir ülkedeki kendini ispatlamış iyi uygulamalar komşu bir ülkede daha kolay paylaşılabilecek ve benimsenebilecektir. 1.5 İşbirliği yönetimini destekleyecek yapısal değişiklikler. Bölgedeki birçok ülkede yerel yönetimlerde STK’lar ile Yerel Özerk Yönetim arasındaki işbirliği girişimlerine yanıt vermek ve bunları yönetmek için özel bağlantı noktaları ve hatta bu işe özel departmanların olması yönünde çaba olduğu görülebilmektedir. Ancak bu düzenlemelerin bölgedeki tüm yerel yönetimler çapında sistematik olması gerekmektedir ve dolayısıyla STK’ların belediye birliklerine yönelik olarak tüm üyelerinde böyle yapılar oluşturulmasını ve bunların da işbirliği için kapasite inşa etmek konusunda saydam stratejilere sahip olmalarını ve net erişim noktaları sunmalarını sağlamaları için çabalamaları tavsiye edilmektedir. 1.6 İşbirliğinin faydalarının ve etkinliğinin ortaya çıkarılması için daha fazla araştırma yapılması. Çoğu durumda STK’lar ve yerel özerk yönetimler arasında işbirliği olmaması her iki tarafın da işbirliğinin faydaları konusunda net bir görüşe sahip olmamasından dolayı devam etmektedir. Çoğu kez yerel paydaşlar katılım kavramını ‘iyi bir kavram’ olarak görmekte, ancak sıklıkla elle tutulur, somut faydaların neler olduğundan emin olmamaktadırlar. Dolayısıyla IPA bölgesinde yerel seviyedeki işbirliğinin etkilerinin araştırılması ve analiz edilmesine daha fazla çaba gösterilmesi ve önem verilmesi tavsiye edilmektedir. Bu tür araştırmalar işbirliğinin maliyet-fayda yönlerini incelemekle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda işbirliğini desteklemek için kullanılan çeşitli yöntemlerin güçlü ve zayıf yanlarını da ortaya çıkarmalıdır. Böyle bir tahlil daha bilinçli bir tartışma yapılmasını ve deneyimlerin yukarıda tarif edilen ‘uygulama toplulukları’ arasında paylaşılmasını sağlayacaktır. Bu türden bir araştırma bölgede yerel yönetimlerin daha iyi izlenebilmesi için sürdürülen inisiyatifleri tamamlayıcı da olabilir. Bu inisiyatiflerin de teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılması tavsiye edilmektedir. 19 NALAS 13 Ulusal Birliği bir araya getiren bir ağ örgütlenmesidir. Güney doğu Avrupa’da 80 milyonun üzerinde vatandaş tarafından doğrudan seçilmiş olan 4000 yerel yönetimi temsil etmektedir. Ocak 2013 55 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 2. İletişime İlişkin Tavsiyeler Reformun birçok yönü açısından politikaların değişmesinin insanların yaklaşımlarının değişmesinin önünde gitmesi sıklıkla görülen bir durumdur. Bu ise niyetlenilen politikanın uygulanmasında gecikmeye yol açabilir. IPA bölgesinde Vatandaş katılımını ve yerel özerk yönetimlerle STK’lar arasındaki işbirliğini kolaylaştırmak bakımından, politika değişimi ile uygulama arasındaki bu ‘gecikme’ ağırlıklı olarak hem yerel yönetimler hem de sivil toplum tarafındaki zayıf iletişim stratejileri ile ilişkilidir. Her ne kadar daha fazla kurumsal gelişme ihtiyacı olduğu açıksa da, bugün var olan yaklaşımlara etkin iletişim ile meydan okumak gerektiği de ortadadır. Dolayısıyla Yerel Özerk Yönetimlerin STK destek örgütleri ve dernekleri gibi önemli paydaşların iletişim stratejilerini aşağıdaki şekilde gözden geçirmeleri tavsiye edilmektedir: 2.1 Önemli mesajlar. STK’lar ile yerel yönetim arasındaki daha iyi işbirliğinin faydaları (örneğin daha bilinçli karar verme, daha iyi hizmet sunumu, daha az sosyal dışlanma, bütçe verimliliği, vb.) vatandaşlar, aktivistler, idareler, firmalar ve tüm diğer yerel paydaşlar tarafından daha iyi anlaşılmalıdır. Bu nedenle bu konuda iletilen ‘mesajları’ gözden geçirmek, yeniden formüle etmek ve bunlara öncelik vermek gereklidir. 2.2 Araçlar. STK’larla yerel yönetim arasında daha etkin işbirliğin geliştirmek için seçilebilecek zengin çeşitlilikte iletişim araçları mevcuttur ancak yerel paydaşlar genellikle bu seçimleri yapamamakta veya doğru araçları seçebilecek yetkinliği taşımamaktadır. Bu nedenle STK’larla yerel yönetimlere ortaklaşa daha iyi iletişim için ‘doğru’ araçları seçmelerini sağlamak üzere rehberler hazırlanması önerilmektedir. Bu rehberler bölgedeki mevcut iyi uygulamalardan faydalanacak ve AB Üye Devletlerinde iletişim stratejilerinin uygulaması ile ilgili karşılaştırmalı çalışmalar sunacaktır. 3. Kırsal/Uzak Bölgelere İlişkin Tavsiyeler 3.1 Entegre stratejiler. Bu raporun giriş bölümünde belirtildiği gibi bulguların çoğu daha kırsal ve daha uzak bölgelerde örgütlü sivil toplumun zayıf olduğuna ve yerel özerk yönetimlerin kapasitelerinin zorlandığına işaret etmektedir. Bu nedenle yakın zamanda sektörler arasında etkin bir işbirliğinde büyük bir artış beklememek gerekmektedir. Ancak bu bölgelerde de işbirliği ilkelerinin ve bunun potansiyel faydalarının savunulması ve yerel paydaşların işbirliği kapasitelerini geliştirmek için destek alabilmeleri gereklidir. Dolayısıyla işbirliği için kapasite geliştirmenin kırsal ve uzak toplulukları hedefleyen tüm programlara ve müdahalelere entegre edilmesi tavsiye edilmektedir. Örneğin kırsal topluluklarda projelerin nasıl geliştirileceği ve yönetileceği üzerine eğitim programlarında bu tür projelerde nasıl ortaklık inşa edilebileceği zorunlu bir bölüm olarak yer almalıdır. 3.2 Özel yaklaşımlar. İşbirliği için kapasite geliştirmenin kırsal bölgelerdeki tüm programlarda ‘anaakımlaştırılmasına’ ilave olarak yerel yönetimlerin STK destek örgütlerinin ve derneklerinin işbirliğinin bu daha uzak ve daha seyrek nüfuslu bölgelerde nasıl en iyi kolaylaştırılabileceğinin yollarını araştırması tavsiye edilmektedir. Örneğin bölgedeki birçok ülkede belediyeler arası işbirliği denenmektedir; buradaki temel amaç daha küçük belediyelerde daha etkin ve verimli yerel hizmet sunumunu sağlamaktır. Bu tür modeller yerel yönetimlere sivil toplum ile koordine olma ve işbirliği yapma biçimlerinde de birbirlerine yardımcı olma fırsatı vermektedir. Benzer şekilde AB’nin uyum ve kırsal kalkınmaya katkı yapan çeşitli topluluk programlarında da birçok yaklaşımlar ve denenmiş uygulamalar vardır (örneğin yerel kalkınmaya ‘LİDER’ yaklaşımı) ve bunlar da taban örgütleri ile yerel idareler arasındaki işbirliğini destekleyebilecek yollar sunmaktadır. Bölgedeki STK’lar ve yerel yönetim birliklerinin bunları incelemeleri ve bu yöntemlerin uygulamasını denemek üzere ortak pilot projeler geliştirmeleri tavsiye edilmektedir. 56 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Kaynakça Editörün Notu: Bu raporun içeriği temel olarak sekiz IPA ülkesinden her birinde TACSO, yerel uzmanlar ve orada yaşayan danışmanlar tarafından yapılmış araştırmalara dayanmaktadır. Raporun başında Teşekkürler bölümünde isimleri sayılan bu danışmanlar ve uzmanlar araştırmaları için çeşitli yöntemler ve bilgi kaynaklarını kullanmıştır. Bu nedenle aşağıdaki kaynakça danışmanlar ve uzmanlar tarafından sunulan listelere dayanmaktadır. Kimi ülkelerde araştırmanın büyük ölçüde mevcut literatüre dayandığı belirtilmelidir (kaynakçada detaylandırılmıştır); diğer kimi ülkeler için ise ana veri kaynağı görüşmeler olmuştur, haber kaynakları ve habere web siteleri gibi kamusal kaynaklardan ulaşılabilir. Dolayısıyla aşağıda belirtilen kaynakça çeşitlilik içermektedir. Genel/Bölgesel • • • ‘Batı Balkanlar Ülkelerinde ve Türkiye’de Sivil toplum kuruluşları ile Yerel özerk yönetimler arasında İşbirliğinin İyi uygulamaları’ üzerine Bečići Konferansı raporu, Şubat 2011, TACSO Web sitesinden indirilebilir: www.tacso.org. CIVICUS Sivil toplum Index www.civicus.org. ‘Aynı Hızla Devam: Batı Balkanlar ve Türkiye’de Kamu Kurumları ve Sivil Toplum arasındaki İşbirliğini Geliştirmek’, ECNL, Ekim 2012. Arnavutluk Web siteleri: Çeşitli merkezi ve yerel yönetim web siteleri: • • • • • • • www.amshc.gov.al. www.moi.gov.al. www.avokatipopullit.gov.al. www.qpz.gov.al. www.kamza.gov.al. www.bashkialushnje.gov.al. www.bashkiarubik.al. Arnavutluk Meclisi: • www.parlament.al STK’lar, ağ örgütlenmeleri ve ticari web siteleri: • • • • • • • www.partnersalbenia.org. www.ligjet.org. www.aam-al.com. www.mirdita.net. www.albcanevents.com. www.co-plan.org. www.lezha.org. Ocak 2013 57 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Bosna Hersek Yayınlar: • • • • • • • • Novo Saray Bosna belediye tüzüğü http://www.novoSaray Bosna.ba/admin/slike/doc/Statut_ ONS_2010.pdf. Novo Saray Bosna Belediye Meclisi kurallar kitabı. “Sivil toplum Teşvik Merkezinin En iyi Uygulamaları”, Slavisa Prorok, ikinci Bölgesel Konferansta sunuş “Batı Balkanlar’da ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim kurumları ile STK’lar arasında İşbirliği“ Konferansı, Bečići, Karadağ, 22-24 Şubat 2011. http://civilnodrustvo.ba/sporazum_nvo_vlada/mreza_sporazum_plus.html. “Bosna Hersek’te Vatandaş katılımı, Gelenekle Geçiş Arasında Snezana Misić Mihajlovi, Güneydoğu Avrupa’da Vatandaş katılımı, Açık Toplum Vakfı, 2012. Novi Grad Belediyesi Bölgesel Konferansında Hazima Pecirep tarafından yapılan sunuş. “Batı Balkanlar’da ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim kurumları ile STK’lar arasında İşbirliği“ Bečići 2011. Şu konulardaki yayınlanmış normatif yasalar: Faaliyetleri Novi Grad Saray Bosna belediyesi içerisinde olan Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşların Finanse Edilmesi ve OrtakFinansmanı üzerine Karar; Faaliyetleri Novi Grad Saray Bosna belediyesi içerisinde olan Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşların Finanse Edilmesi ve Ortak-Finansmanı için Faaliyetlerin Öncelik Alanlarının Belirlenmesi Sürecindeki Danışmalar için Kural Kitabı; Faaliyetleri Novi Grad Saray Bosna belediyesi içerisinde olan Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşların Proje Tekliflerinin Değerlendirilmesi Kural Kitabı; Faaliyetleri Novi Grad Saray Bosna belediyesi içerisinde olan Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşların Onaylanmış Projelerinin Uygulamasının Denetlenmesi Kural Kitabı; Novi Grad Saray Bosna belediyesinin proje Finansmanı veya Ortak Finansmanı için Belediye Bütçesinden Fon Tahsis Ettiği Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlar tarafından sunulacak Tanımlayıcı Dosyalar ve Mali Raporlar için Rehber; Hükümet Dışı ve Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşların Novi Grad Saray Bosna belediyesinin Bütçesinden finanse edilen veya ortak finanse edilen Projelerinin İzlenmesi için Form. Web siteleri: • • • • http://www.mladi.org. http://www.novoSaray Bosna.ba. UNDP’nin LOD programı http://undp.ba/index.aspx?PID=21&RID=84. Sporazum ağ örgütlenmesi http://civilnodrustvo.ba/sporazum_nvo_vlada/mreza_sporazum_ plus.html. Hırvatistan Yayınlar: • • • • • • • 58 Zakon o pravu na pristup informacijama http://narodne-novine.nn.hr. Zakon o medijima. Zakon o udrugama. Zakon o lokalnoj i bölgeselnoj samoupravi. Zakon o zakladama. Nacionalna strategija za stvaranje poticajnog okruženja za razvoj civilnoga drustva od 2012. do 2016. godine, http://www.uzuvrh.hr/userfiles/file/Nacionalna percent20strategija percent20FINAL.pdf. Kodeks pozitivne prakse, standart I mjerila za ostvarenje financijske potpore programima i projektima udruga. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ • • • • • • • • • Kodeks savjetovanja sa zainteresiranom javnošću u postupcima donošenja zakona, drugih propisa I akata. Zajednički memorandum o socijalnom uključivanju. Nacionalna strategija o izjednačavanju mogućnosti za osobe s invaliditetom. Nacionalni program za mlade od 2009. do 2013. Nacionalna strategija za ravnopravnost spolova. 2011 ve 2012’de GONG ve Şehirler birliği STK’ları tarafından yapılmış LOTUS araştırması http://www.gong.hr. “Rüşvete Karşı CAT” başlıklı finansmanı IPA 2008 AB fonlarından karşılanan ve Hükümetin STK’lar ile İşbirliği Ofisinin ve Sivil Toplumun Gelişmesi Ulusal Vakfının da finansman desteği verdiği projenin araştırma raporu. “Batı Balkanlar’da ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim kurumları ile STK’lar arasında İşbirliği” TACSO konferansı raporu, 22-24 Şubat 2011, Bečići, Karadağ. Misyon raporu – “Hırvatistan’da yerel karar süreçlerinde sivil toplum kuruluşlarına danışmanın iyi uygulamaları” üzerine People 2 People (P2P) semineri, 19-20 Nisan 2011, Zadar, Hırvatistan. Web siteleri: • • • • • • • • • • • • • www.vlada.hr (Hırvatistan Cumhuriyeti Hükümeti). www.sabor.hr (Hırvatistan Cumhuriyeti Meclisi). www.uzuvrh.hr (Hırvatistan Cumhuriyeti Hükümeti STK’larla İşbirliği Ofisi). www.zaklada.civilnodrustvo.hr (Sivil Toplum Gelişimi Ulusal Vakfı). http://www.civilnodrustvoistra.hr (Ortaklık ve Sivil toplum Gelişim Vakfı). www.gong.hr (CSO GONG, Zagreb). www.ogi.hr (CSO OGI, Osijek). www.cenzura.hr (CSO Cenzura plus, Split). www.udruga-gradova.hr (Hırvatistan şehirleri birliği). www.udruga-opcina.hr (Hırvatistan belediyeleri birliği). www.hrvzz.hr (Hırvatistan ilçeleri birliği). 4 büyük şehrin (Osijek, Zagreb, Rijeka, Split) ve 20 ilçenin web siteleri http://www.tacso.org/. http://ec.europa.eu/enlargement/taiex/dyn/taiex-events/library/detail_en.jsp?EventID=44792 (People 2 People (P2P) seminerinden PPT sunumlar “Hırvatistan’da yerel karar süreçlerinde sivil toplum kuruluşlarına danışmanın iyi uygulamaları”, 19-20 Nisan 2011, Zadar, Hırvatistan). Görüşmeler: • • • • • • • • • • • Vesna Lendić Kasalo, STK’larla işbirliği ofisi, Hırvatistan Cumhuriyeti Hükümeti (Bečići Konferansı katılımcısı). Nives Kopajtich Škrlec, Şehirler birliği (Bečići Konferansı katılımcısı). Mladen Ivanović, Şehirler Birliği, (Bečići Konferansı katılımcısı). Aleksandra Janjić, STK OGI, Drniš (Bečići Konferansı katılımcısı). Željana Buntić Pejaković, STK Cenzura Plus, Split (Bečići Konferansı katılımcısı). Majda Tafra, (Bečići Konferansı katılımcısı). Palma Miličević, STK IKS, Petrinja. Gordana Stojanović, Slavonya ve Baranja Bölgesel Kalkınma Ajansı. Manuela Rašić, STK Međimurje İlçesi MS Hastaları Derneği, Čakovec. Danijela Đurak, STK Yaratıcı Sosyal Çalışma Derneği, Zagreb. Helga Paškvan, STK Spirit, Rijeka. Ocak 2013 59 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu • • • • • • • • • Maja Vela, Samobor Şehri. Marija Jelkovac, Karlovac Şehri. Denisse Mandekić, Crikvenica Şehri. Helena Masarić, Opatija Şehri. Gordana Dugorepec, Zabok Şehri. Darko Bilandžić, Solin Şehri. Vlatka Berlan, Ivanić Grad Şehri. Mladen Tenodi, Križevci Şehri. Tomislav Mrle, Delnice Şehri. Makedonya Yayınlar: • • • • • • Атанасова В., Милевска-Костова Н., Марку Б. (2007) Соработка на локалната самоуправа со граѓанските организации. Скопје. Македонски центар за меѓународна соработка (МЦМС). Dernekler ve vakıflar Yasası 2010. Üsküp, Makedonya Cumhuriyeti Meclisi (MCIC). Nuredinovska E., Stojanova D. (2012) Ülke Raporu: Makedonya/ 2012 yılı ülke profili. Üsküp, Makedonya Uluslararası İşbirliği Merkezi. Кусеникова Н., Еванс Хаџи-Мицева К., Николов А. (2012) Анализа на спроведувањето на Законот за донации и спонзорства во јавните дејности 2007-2011. Скопје, Конект и ЕЦНЛ, линк: http://www.konekt.org.mk/web/images/stories/konekt/analiza_na_sproveduvanjeto_na_ zakonot_za_donacii_i_sponzorstva_vo_javnite_dejnosti_low_res.pdf. Pisarev A., Penev S. et all. (2011) Makedonya Cumhuriyeti’nde Yerel özerk yönetim birimlerinde Şeffaflık ve Hesap verebilirlik araştırması. Üsküp, FORUM- Centar za strategiski istrazuvanja i dokumentacijа. Стратегија за соработка на Владата со граѓанскиот сектор (2012-2017) 2012.Скопје, Влада на Република Makедонија http://www.nvosorabotka.gov.mk/dmdocuments/Strategija_za_ sorabotka_na_Vladata_so_graganskiot_sektor2012-2017.pdf. Görüşmeler: • • • • • • • • • • • • • • • 60 Bayan Suzana Nikodijevik, Makedonya Cumhuriyeti Hükümeti Genel Sekreterliği Hükümet Dışı Örgütlerle İşbirliği Birimi. Bayan Suncica Sazdovska, TACSO. Bayan Mirjana Pehcevska - Pop - Iliev, TACSO. Bayan Irena Nikolov, ZELS, Makedonya Cumhuriyeti Yerel Özerk Yönetim Birimleri Birliği. Bayan Emilija Georgievska, Üsküp. Bayan Katica Cadieva, Veles Belediyesi. Bayan Marijana Trajkova, Štip Belediyesi. Bayan Lidija Nedelkovska, Centar Belediyesi. Bayan Aleksandra Teova, Karpoš Belediyesi. Bay Marijan Keleman, Aerodroom Belediyesi. Bay Ylli Mirzo, Debar Belediyesi. Bay Zoran Stojkovski, CIRa. Bayan Emina Nuredinovska, MCMS. Bay German Filkov, Vatandaş İletişim Merkezi Bayan Liljana Tanevska, CeProSARD. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ • • • Bay Mile Boskov, Makedonya İşverenler Konfederasyonu. Bay Igor Tasevski, Vatandaş İnisiyatifleri Merkezi. Bayan Savka Todorova, Cinsiyet Eşitliği Ulusal Konseyi. Web siteleri: • • • • • • • • • • Yerel özerk yönetim yasası (http://www.pravo.org.mk/documentDetail.php?id=219). Yerel özerk yönetim birimlerinin finansmanı yasası http://www.pravo.org.mk/documentDetail.php?id=199. Dernekler ve Vakıflar Yasası http://www.pravo.org.mk/documentDetail.php?id=4845. Aerodrom Belediyesi www.aerodrom.gov.mk. Karpoš Belediyesi www.karpos.gov.mk. Ohrid Belediyesi http://www.ohrid.gov.mk/index.asp?novostiID=62 Üsküp Belediyesi http://www.Üsküp.gov.mk/DesktopDefault.aspx?tabindex=0&tabid=433. http://www.Üsküp.gov.mk/nvo/). Štip Belediyesi: www.stip.gov.mk. Veles Belediyesi: www.veles.gov.mk. Kosova Yayınlar: • • • • • Belediyeleri Birliği, Yerel Yönetişim Elkitabı http://komunat-ks.net/publikimet/?did=190&lang=en. Şeffaflık Uluslararası / BM Habitat, Yerel Yönetişimde Şeffaflığı Destekleme Araçları http://files. seffaflık.org/content/download/235/944/file/2004_TI_UNHabitat_LocalGovernanceToolkit_ EN.pdf. Kosova Cumhuriyeti, Genel Denetçi Ofisi, 2010 belediye raporları http://oldoag.rks-gov.net/english/raportet_mun2010.htm. Kosova Cumhuriyeti, Genel Denetçi Ofisi, 2011 Prizren Belediye Rapor http://www.oagrks.org/ repository/docs/RaportiAuditimit_KPZ_2011_Shqip_318154.pdf. Görüşmeler: • • Belediye görevlileri (kamuoyunu bilgilendirme görevlileri, bütçe görevlileri , bölüm başkanları ve diğerleri) Mitrovoca, Skenderaj, Fushe Kosove, Kamenice, Gjilan, Ferizaj, Hani i Elezit, Prizren, Gjakove, Junik, Peje ve Istog. Sivil toplum aktivistleri: Veton Mujaj (Syri i Vizionit), Bari Zenelaj (Eğitim ve Teknik Destek Akademisi), Mirlinda Kusari (SHE ERA), Avni Bytyqi (Kalkınma İnsiyatifi), Ajnishahe Halimi (Prehja), Valon Xhabali (EC Ma Ndryshe) ve Rexhep Gojnovci (Gençlik Örgütü AKTI). Web siteleri: • • • • • OSCE Kosova ve Kosova Belediyeler Birliği, Belediyede Katılımcı Yönetişim için Rehber http://www.osce.org/Kosova/31771. OSCE Kosova, Etki Değerlendirme, Kosova toplulukların güvenliği ekipleri http://www.osce.org/sq/Kosova/36376. Kosova Cumhuriyeti, Yerel Yönetimler Bakanlığı http://mapl.rks-gov.net/getattachment. Kosova Sivil Toplum Vakıfları, Biz ve Onlar, Kosova’da Toplumsal Katılım http://www.kcsfoundation.org/repository. Kosova belediyelerinin resmi web siteleri http://kk.rks-gov.net/. Ocak 2013 61 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu • • • • • EC Ma Ndryshe, Prizren’de Yerel Yönetimde Saydamlık http://www.online-saydamlık.org/repository/docs/EC_Transparenca_lokale_ne_Prizren.pdf. Balkan Araştırmacı Raporlama Ağı, Kosova’da Belediye Başkanının Doğrudan Seçilmesi Sistemi http://Kosova.birn.eu.com/apps/BirnAL-Web-060311.pdf. Kosova Sivil toplum vakıfları, Biz ve Onlar, Kosova’da Toplumsal Katılım http://www.kcsfoundation.org/repository/docs/Ne_dhe_Ata_Pjesemarrja_qytetare_ne_ Kosove_b5.pdf. UNDP / USAID, Kosova Mozaiği – Kamu hizmetleri ve Yerel Yönetimler http://www.Kosova.undp.org/repository/docs/shqip percent20green.pdf. Kosova Açık Toplum Vakfı, Kapılar Yarı Açık mı yoksa Yarı Kapalı mı? http://www.kcsfoundation.org/repository/docs/Studim_mbi_perfshirjen_e_organizatave_te_ shoqerise_civile_ne_procesin_legjislativ_shqip.pdf. Karadağ Yayınlar: • • • • • • “Gizli Bilgilerin Korunması” Yasası (resmi adı: İstatistik ve İstatistik Sistemi Yasası), sayı 69/05, tarih 2005. Yasası “Yerel Özerk Yönetim”, sayı ve tarih; 42/2003, 28/2004, 75/2005, 13/2006. “Kamu alımları” Yasası, tarih Ocak 2012. “Kişisel Bilgilerin Korunması” Yasası, sayı 79/08 ve 70/09, tarih Aralık 2008. ‘Kamu işlerinin yürütülmesinde vatandaş katılımı üzerine yeni kararlar üzerine model, tarih 2011, CRNVO ‘STK’ların projelerine yerel fonların dağıtımı için kriterler ve prosedürler üzerine yeni karar üzerine model’, tarih 2011, CRNVO. Web siteleri: • Hükümet Dışı Kuruluşları Geliştirme Merkezi. www.crnvo.me. Sırbistan Yayınlar: • • • • Yerel Özerk Yönetim Yasası, “Sırp Cumhuriyeti Resmi Gazetesi”, no. 129/07 http://www.pregled-rs. com/?lang=en. Vatandaş Dernekleri Yasası, “Sırp Cumhuriyeti Resmi Gazetesi”, no. 51/209 www.projuris.org. Vatandaş Dernekleri Yasası, “Sırp Cumhuriyeti Resmi Gazetesi”, no. 51/09. BID – Business Improved District, (established through the CRDA project (Community Revival through Democratic Action), implemented by IRD (Uluslararası Relief ve Development) ve funded by USAID (2001-2007). Türkiye Görüşmeler: • • 62 Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • Kadıköy Kent Konseyi Başkanı Korel Göymen. Mimarlar Odası Antalya Şubesi Başkanı M. Osman Aydın. Muğla Kent Konseyi eski Genel Sekreteri Meral Canan. Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt. Giresun Kent Konseyi Genel Sekreteri Hakan Adanır. GAP Belediyeler Birliği Eski Genel Sekreteri Abdülmenap Şeker. Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri Sedat Yücel. Yalova Kent Konseyi Genel Sekreteri Hasan Soygüzel. Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Enes Battal Keskin. Akdeniz Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Hüseyin İnce. Aydin Belediyesi Şehir Konseyi Üyesi Altan Güney. Bursa Kent Konseyi ÇEKÜL Vakfı temsilcisi Mithat Kırayoğlu. Gaziantep Eski Belediye Başkanı Esat Kaya Turgay. Uşak Eski Valisi (Eski İçişleri Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürü), Kayhan Kavas. TEPAV Yönetişim Çalışmaları Başkanı Emin Dedeoğlu. TEPAV Yönetişim Çalışmaları araştırmacısı Emre Koyuncu. AB İyi yönetişim Projesi uzmanı- Ülge Uğurlu. Türkiye Küçük Millet Meclisi Genel Koordinatörü - Şanar Yurdatapan. Mimarlar Odası Antalya Şubesi Başkanı M. Osman Aydın. Giresun Kent Konseyi Genel Sekreteri Hakan Adanır. Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri Sedat Yücel. Yalova Kent Konseyi Genel Sekreteri Hasan Soygüzel. GAP Belediyeler Birliği Eski Genel Sekreteri Abdülmenap Şeker. Ocak 2013 63 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 64 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ekler i. Her ulusal rapor için özet tablolar ii. Her ülkede işbirliği için hukuki hükümlerin özet matrisi iii. Bölgesel İlerleme Raporu Taslağının Referans Kavramları ve Terimleri Ocak 2013 65 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 66 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ek i. Her ulusal rapor için özet tablolar ARNAVUTLUK ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler ŞeffaflıkSaydamlık ve Hesap verebilirlik Belediyelerin saydamlık ve hesap verebilirlik sağlama biçimlerinin izlenmesi Özel bir bilgi yok Özel bir bilgi yok • Belirli yerel birimler ve STK’lar ile işbirliği genelge taslağı. • Yuvarlak masa toplantıları aracılığı ile yerel medyanın etkisinin değerlendirilmesi. • Saydamlık ve hesap verebilirlik için kullanılan iletişim araçlarının etkinliğinin değerlendirilmesi. • Yeni geliştirilmiş sürecin çıktılarının ve sonuçlarının teyit edilmesi. • Bu süreçteki aktörlerin konumlarının teyit edilmesi (Yerel STK’lar ve YÖY’ler). • Yerel düzeyde saydamlık ve hesap verebilirliği resmileştirebilme yetkisi olan var olan yapıların, araçların ve aktörlerin veri tabanının oluşturulması. Özel bir bilgi yok Özel bir bilgi yok • Yerel karar süreçlerine vatandaş katılımı ile ilgili yasal çerçeve üzerine tüm belgelerin toplanması. • Karar süreçlerine katılım düzeyini yükseltmek için anket taslakları. Bu anketlerin meclis toplantıları esnasında sunulması. • Belediye meclisi üzerine STK katılımı ve toplantıların analizi açısından odaklanılan faaliyetler. • İşbirliği seviyesi, bilgilendirme, danışma, diyalog ve ortaklık standartlarının oluşturulması. • Karar verme süreçlerine yerel vatandaş gruplarının katılımının sonuçları ve çıktıları üzerine bir veri tabanı oluşturulması. • YÖY’ler, STK’lar ve belediye meclisi ile yuvarlak masa toplantıları. Uluslararası, ulusal Özel bir bilgi yok ve yerel düzeyde en iyi saydamlık ve hesap verebilirlik uygulamalarının teşvik edilmesi. Özel bir bilgi yok • Projenin sonuçları ve çıktıları üzerine uluslararası, bölgesel, ulusal ve yerel konferanslar organize edilmesi. • En iyi uygulamaları öğrenmek üzere bölgeye ve AB üye devletlerine çalışma ziyaretleri. • Kardeş belediyelerin desteklenmesi; STK’ların yerel düzeyde kardeş STK’lar edinmesi. • STK’ların yerel düzeyde karar sürecine katılımı üzerine bir elkitabı hazırlamak. Yerel Seviyede Karar Süreçlerine Katılım Katılım süreci üzerine SWOT analizi. Ocak 2013 67 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu ARNAVUTLUK ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Belediyeler ve STK’lar TACSO Arnavutluk yerel yönetimlerden iki-üç için kapasite geliştirme temsilciyi AB finansmanı sağlama eğitimine ve yerel hükümetin katmıştır. AB fonlarını alması ve ortaklaşa uygulaması AB fonlarına başvurmak için yerel yönetimler ile STK’lar arasında daha fazla ortaklık. • YÖY’ler ve STK’lar için AB fonlu projeler için teklif hazırlama eğitimleri. • STK’ların YÖY’ler, STK’lar ve diğer topluluğa dayalı gruplar arasında işbirliği anlaşmaları hazırlamak ve kabul etmek konusunda desteklenmesi. • Sivil toplum gruplarının oluşturulması. • Vatandaş katılımının teşvik edilmesi. • Lobi yapma ve yerel yönetim kalkınma önceliklerinin belirlenmesine katkı yapmak konusunda kapasiteleri geliştirmeyi destekleyecek yerel yapıların yaratılması. • Belediye çalışanlarına ve yerel STK’lara saydamlık, hesap verebilirlik ve yerel katılım süreci üzerine eğitim verilmesi. Yerel yönetimlerin ve Özel bir bilgi yok STK’ların AB fonları almalarının desteklenmesi. Özel bir bilgi yok • AB fonları için başvuru üzerine kapasite geliştirme eğitimleri ve YÖY’ler ve STK’ların ortak faaliyetlere teşvik edilmesi. STK Faaliyetlerinin Yerel Düzeyde Finanse Edilmesi BOSNA HERSEK Hedef Faaliyet ÖZET İLERLEME MATRİSİ İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Saydamlık Şeffaflık ve Hesap verebilirlik STK’ların sistematik bir • Şu anda STK’ların kaydedilmesi süreci • UYGUN DEĞİL kaydının geliştirilmesi halen Bosna Hersek Adalet Bakanlığı’nın yetkisindedir. Bu faaliyetin yaşama geçmesi ihtiyacını karşılamak üzere “Yerel Yönetişim tümüyle BOSNA HERSEK Hükümeti içerisinde ve Özerk Yönetişim yeni bir Bakanlığın kurulmasına fiilen karar verecek olan siyasal güçlere bağlıdır. Bakanlığı” adı altında yeni bir bakanlığın Bu tümüyle Bečići Konferansı’nın Bosna kurulması. Hersek’ten katılımcılarının ve Bosna Hersek TACSO Ekibinin alanının dışındadır. • UYGUN DEĞİL Yeni yerel yönetişim • Bu faaliyet henüz yaşama geçmemiştir. bakanlığı içerisinde Yeni Dernekler ve Vakıflar Yasası hazırlandı merkezi bir kayıt kuruve merkezi STK kaydına ilişkin hükümleri munun oluşturulması. içeriyor. İlave bir faaliyet olarak TACSO Bosna Hersek de STK’lara ilişkin bir veri tabanı oluşturacaktır. • Önemli bir araç ve izleme temeli. • Bu faaliyetin uygulanması sadece ilgili hükümet yetkililerinin siyasi kararına bağlıdır. Bosna Hersek’te İşbirliği Uygulamalarının Analizi üzerine bir ulusal konferans. • TACSO Bosna Hersek STK’lar, UNDP ve diğer ilgili kurumlarla ile işbirliği yapmış olan veya bağlantılı olan tüm bakanlıklarla bir konferans planlıyor. Ön hazırlıklar devam ediyor. (2012) TACSO’nun Rolü: Konferansa öncülük eden organizasyon. • UYGUN DEĞİL • Konferansın organizasyonu. Kamu çıkarına organizasyonları tanımlamak üzerine konferanslar. • TACSO Bosna Hersek kurum düzeylerinde • UYGUN DEĞİL iki konferans/panel/forum ve daha sonra da devlet düzeyinde bir ortak konferans organize etmeyi planlıyor. Sivil Toplumun Gelişimi için Ortamın Yaratılması ve Elverişli Kılınması Taslak Devlet Stratejisi üzerine tartışma oturumları düzenlenecektir. • Konferansların organizasyonu. Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım LOD Projesinin analizi ve değerlendirmesi. 68 • Fon alamamış STK’lar ve Belediyeler ile projeler uygulamakta olan STK’lar ve Belediyelerin kapasitesine ilişkin LOD projesi deneyiminin paylaşılması planlanmaktadır. Bu amaçla LOD projesinin analizi ve değerlendirmesi yapılacaktır. • Etki proje planlaması ve uygulaması bakımından daha iyi raporlama ve değerlendirme sistemleri olacaktır. • UYGUN DEĞİL TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ BOSNA HERSEK ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Daha küçük STK’lar için • TACSO Bosna Hersek Engelliler Örgütleri • Engelliler için • Küçük STK’ların nasıl kampanya kapasite inşa faaliKoalisyonu ile bir ortaklık etkinliği düzenloluşturulmuş örgütlerden yürütüleceği, ağ örgütlenmesi yapılacağı yetleri. edi. Amaç topluluk düzeyinde engelli insanelli temsilci etkinlik ve finansman bulunacağı konularında lara destek olmak üzere ortak bir destek planları hazırlama kapabecerilerini geliştirmeleri için başka faalimodelinin oluşturulmasını savunan ortak sitelerini geliştirdiler. yetler de düzenlenecektir. faaliyetler için bir Eylem Planı oluşturmaktı. Etkinliğin sonuçları yerel düzeyde politikalar oluşturulması sürecinde farklı aktörler arasındaki işbirliği ve ortaklık değerlerinin teşvik edilmesiydi. Yerel Düzeyde STK Faaliyetlerinin Finanse Edilmesi STK’lar için kapasite geliştirme faaliyetleri. • STK’lar için yerel fon kaynaklarına yönelik olarak Proje Teklifi yazma eğitim çevrimleri üzerine eğitimler gerçekleştirildi. (2012) • YÖY’ler ve STK’ların işbirliği için “Vatandaşlar için Avrupa” 2007-2013 programı TACSO ve Avrupa Entegrasyonu Müdürlüğü tarafından destekleniyor. YÖY’ler ve STK’lar aracılığı ile daha fazla bağlantı ağı sağlamak için beş ilave başlangıç atölyesi/oturumu daha düzenlendi. (2011) TACSO’nun Rolü: Bu sürece liderlik etmek ve teknik destek. • Şehirlerin dışında yer alan • UYGUN DEĞİL 80 STK’nın temsilcileri proje yazma becerilerini geliştirdiler. • Eğitimlerin ardından, STK’lar YÖY’lere daha yakın hissediyorlardı ve proje yönetimi kapasitelerini geliştirmişlerdi. “Entegre Yerel Kalkınma Projesi” (ILDP) doğrultusunda kapasite inşa faaliyetleri • STK’lar ILDP Projesi kapsamında ayda • Kırk adet küçük STK • UYGUN DEĞİL katılım gösterdi ve önemli bir düzenlenen kapsamlı kapasite inşa ölçüde kapasite gelişimi programına katılmak üzere başvuruda kaydetti. bulundular, STK’ların insan kaynakları kapasitesi gelişti. (2012) TACSO’nun Rolü: Organizasyona önderlik etmek. Kamu çıkarına olan örgütlere verilen fonlar için finansman mekanizmalarında saydamlık sağlamak için faaliyetler. • 2011 yılı için Bosna Hersek’teki yerel kurumlardan fon almış olan STK’ların “Yıllık Mali Raporları”nı yayınlamak üzere bir anket çalışması başlatıldı. Kamu çıkarına örgütler için yapılan bütçe harcamalarını kontrol etmek ve bütçenin etkin kullanımı üzerine araştırma ve değerlendirme faaliyetleri yürütüldü. TACSO’nun Rolü: Araştırma faaliyetlerine önderlik etmek. • STK’ların uygulamalarının • Faaliyetler devam edecek. sistematik olması ve mali saydamlıkları. HIRVATİSTAN ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Şeffaflık ve Hesap verebilirlik “Serbest Sandalye” mekanizması Ocak 2013 • “Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasasının” kabul • UYGUN DEĞİL edilmesinin ardından, henüz uygulanmamış olan mevcut mekanizma iyileştirilecek ve uygulanmaya başlanacaktır. Böylelikle özerk yönetim birimlerinin bilgileri yayınlamak konusunda proaktif bir tutum almaları sağlanacaktır. • “Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasasının” kabul edilmesi ve uygulanması 69 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu HIRVATİSTAN Hedef Faaliyet ÖZET İLERLEME MATRİSİ İlerleme Mevcut rehberlerin Aşağıdaki etkinlikler başlatılmış ve/veya iyileştirilmesi ve planlanmıştır. uygulanması için • Resmi kurumların web siteleri hakkında faaliyetler ve eğitimler. standartların geliştirilmesi. • STK’ların finansmanı üzerine, AB ve ulusal finansman kaynakları için aynı prosedürlerin oluşturulmasını sağlayacak yeni bir yasa. • YÖY’lerin STK’ların finansmanı ile ilgili yasa üzerine eğitilmeleri. YÖY’ler ve STK’lar için kapasite geliştirme atölyeleri ve eğitimleri. • Halk katılımı modellerinin geliştirilmesi YÖY’lerin bu modeller üzerine eğitilmeleri. • Daha fazla sayıda yerel toplulukta STK’ların saydam biçimde finanse edilmeleri üzerine bir model uygulanması. TACSO’nun Rolü: “Zagrep’teki STK’lara Hibe Vermekle sorumlu YÖY’lerin Temsilcileri için Geliştirme, İzleme ve Değerlendirme Planları” üzerine bir atölye çalışması düzenledi Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler • UYGUN DEĞİL • Faaliyetler devam ediyor. • LOTUS araştırması ilerleme kaydedildiğini gösteriyor. • Uygulama devam edecek. Yerel Düzeydeki Karar Süreçlerine Katılım Paydaşlar arasında • “Sivil Toplum Gelişimi için Elverişli bir diyalog geliştirmek Ortamın Yaratılması” için Ulusal Strateji için tematik toplantılar oluşturuldu. Strateji farklı düzeylerde düzenlemek. çerçevenin iyileştirilmesi için rehberler sunuyor: STK’lara hukuki, mali ve kurumsal destek sistemleri düzeylerinde. (2012) TACSO’nun Rolü: Bilginin dağıtımı, Bilgi ve Deneyim Paylaşımı için Ortamın Yaratılması. STK’ların karar süreçlerine katkı vermeleri. 70 • STK’ların karar süreçlerine katkısı saydamlık • YÖY birimlerinin ve açıklık konusundaki en iyi uygulamalara çoğu 2009’dan ödül verilmesi aracılığı ile sağlanıyor (2009bu yana skorlarını 2012) yükseltmişlerdir. TACSO’nun Rolü: Fon sağlama sürecinin uygulanması. • Uygulama devam edecek. Ağ örgütlenmeleri inşa • İnternet üzerindeki ağ örgütlenmeleri etmek yoluyla bilgi vasıtası ile bilgi paylaşımını başlatan ve paylaşımını başlatmak. ulusal düzeyde çalışan STK’lardan oluşan mevcut işleyen organizasyon ağları (Platform 112 adlı örgütler koalisyonu). • UYGUN DEĞİL • UYGUN DEĞİL Eğitimler, tartışma atölyeleri, oturumlar ve rehberler vasıtaları ile paydaşların bilincinin yükseltilmesi. • Sivil Toplum Gelişimi için Elverişli bir Ortamın Yaratılması için Ulusal strateji Temmuz 2012’de kabul edildi. Bu strateji içerisinde katılımcı demokrasinin ve STK’ların yerel düzeyde karar süreçlerine katılımının gelişmesinin koşullarının iyileştirilmesi için belirli hedefler tanımlanmaktadır. TACSO’nun Rolü: “Hırvatistan’da yerel karar süreçlerinde STK’lara danışmanın iyi uygulamaları” üzerine P2P Seminerini Yuvarlak masa toplantılarını ve görünürlük faaliyetlerini desteklemiştir. • Vatandaşlık eğitimi Hırvatistan okullarında ilk kez müfredata dahil edildi. • Uygulama devam edecek. Örgütlenen faaliyetler, forumlar ve gençlik konseylerinin oluşturulması yoluyla yerel karar süreçlerinde gençlik katılımı üzerine odaklanan faaliyetler. • Hırvatistan Gençlik Ağı 2012 yılında Gençlik • UYGUN DEĞİL Konseyleri Yasasının uygulaması ve etkinliği üzerine bir araştırma gerçekleştirmiştir. Bu ulusal düzeyde kabul edilmiş olan bir yasadır. • Yeni yasanın uygulanması, iyi uygulamaların teşvik edilmesi. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ HIRVATİSTAN ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki LOTUS Programının değerlendirilmesi ve izlenmesi. • LOTUS araştırma projesinin değerlendirmesi • LOTUS göstergelerine tamamlanmıştır. göre, başarılı özerk yönetim birimlerinin araştırma raporundaki standartlar ve tavsiyeler hakkında net bir fikri vardır. Kapasite inşa faaliyetleri. Aşağıdaki kapasite inşa faaliyetleri planlanmakta/yürütülmektedir. • Medyanın karar süreçlerine kamusal katılımı motive etmedeki rolleri üzerine eğitilmesi. • Okullarda ve medya aracılığı ile çocukların eğitilmesi. • Tüm paydaşların eğitilmesi. • UYGUN DEĞİL MAKEDONYA Devam eden ve Planlanan Faaliyetler • Web siteleri için standartlar oluşturulacaktır. • UYGUN DEĞİL ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Şeffaflık ve Hesap verebilirlik Bilgi içeriğinin geliştirilmesi. Vatandaşlara sunulacak bilginin içeriği ve niteliğinin iyileştirilmesi. • Belediyelerin ihtiyaçları ve iyileştirme yapılması gereken alanlar Saydam Yönetişim için USAID Projesi içerisinde üç bölgede yer alan bir dizi Belediyede yürütülen Mevcut Uygulamalar Anketlerine göre belirlenmiştir. (2011-12) • Belediyelerin bazıları • TACSO “STK’lar ve YÖY’ler arasında daha saydam yönetim için İşbirliği Ulusal Konferansı” tavsiyeleri standardizasyonu uyguuygulanacaktır. lamaya başlamışlardır. Bilgi formatının geliştirilmesi. Bilgi kanallarının çeşitlendirilmesi ve geliştirilmesi. Diğer STK’lar ile yapısal bir bilgi dağıtımı, iletişim ve danışmanın oluşturulması için prosedürlerin oluşturulması ve çeşitli forumlar aracılığı ile bunların katılımının sağlanması. • Bilgiye Serbest Erişim Yasası gereğince, Belediyelerin çoğu önümüzdeki yıl için bütçeleri ve programlarının broşürlerini sunmuşlardır. Bilgi kanalları ile ilgili olarak Belediyelerin bazıları online iletişim araçlarını kullanmayı tercih ederken çoğu şehir belediyesi bilgilendirme günleri ve merkezleri örgütlemeyi tercih etmiştir. TACSO’nun Rolü: STK’lar ile YÖY’ler arasında daha iyi iletişim. Saydamlık ve Hesap verebilirlik üzerine ayrı oturumlar örgütlenmiştir. • Sivil toplumdan kimi temsilcilerle yapılmış olan tartışmalara göre bu uygulamalar iki yıl içerisinde Belediyelerin saydamlığını ilerletecektir. • UYGUN DEĞİL • Vatandaşların karar süreçlerine daha fazla dâhil olmaları. • Topluluk Forumu projesi için el kitapları hazırlayacak ve belediyeler ve Makedonya Cumhuriyeti YÖY’ler Birliği için eğitim örgütlenecektir. Belediyelerin projeleri Topluluk Forumu projesi tarafından finanse edilecek veya belediyelerin bir sonraki yılki bütçesine dâhil edilecektir. Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım STK’ların karar • Topluluk Forumları 40’ın üzerinde süreçlerine etkin bir Belediyede uygulanmış, beş STK ve ilgili şekilde katılmasını belediyeleri tarafından finanse edilmiştir. sağlamak için Topluluk Bu forumlar aracılığı ile vatandaşlar proForumları oluşturmak. jelerle ilgili olarak ve belediye bütçesinin bir bölümü ile ilgili olarak karar süreçlerine katılmaktadır. (2006) Avrupa Konseyinin Sivil Toplumun Karar Verme Sürecinde Katılımıyla İlgili İyi Uygulama İlkelerinin kabul edilmesi ve böylelikle de iç hukuka geçirilmesi ve etkin şekilde uygulanması fırsatlarının araştırılması. Ocak 2013 • Avrupa Konseyinin İyi Uygulama İlkeleri • UYGUN DEĞİL kısmen ülkedeki Sivil Toplumun Karar Verme Sürecinde Katılımıyla İlgili İyi Uygulama İlkelerine dönüştürülmüştür. (2011) TACSO’nun Rolü: Bir dizi eğitim aracılığı ile, TACSO STK’ların yerel düzeydeki karar süreçlerine katılım mekanizmaları ile ilgili bilincin yükselmesini desteklemiştir. • UYGUN DEĞİL 71 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu MAKEDONYA ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler STK Faaliyetlerinin Yerel Düzeyde Finanse Edilmesi İlgili yasaların • Yeni Bağışlar ve KÖO (Kamu-Özel-Ortaklığı) • KÖO modeli bir beledi• Belediyeler Kamu Özel Ortaklığı modelini hazırlanmasının Yasası Mart 2012’den bu yana yürürlüktedir. yede yeni uygulanmaya uygulayacaktır. kolaylaştırılması, Kimi Belediyeler şimdiden PPP modelini başlanmıştır; dolayısıyla kullanmaya başlamıştır. göstergeler oluşmamıştır. kabul edilmeleri için lobi yapılması ve iyi uygulamaların bilgi alışverişinin yapılması yolları ile KÖO modelinin etkin bir şekilde kullanılması fırsatlarının araştırılması. Sosyal Sorumluluk standartlarının kabul edilmesi ve etkin biçimde uygulanması. • 2008’de 2008-12 için Ulusal Şirket Sosyal Sorumluluğu Gündemi kabul edilerek şirket sosyal sorumluluğunu destekleyecek bir kurumsal çerçeve oluşturulmuştur. Sektörler Arası Koordinasyon Organı (CB) bir AB projesine dâhildir ve yerel düzeyde şirketlerin de katılımı ile bir dizi eğitim düzenlemiştir. TACSO’nun Rolü: Olası işbirliği fırsatları sunarak özel sektörden STK’lara bilgi akışını artırmıştır. Bağışlar yasasının geliştirilmesine yardımcı olarak STK’lar ile ilgili vergilendirme sisteminin geliştirilmesi. • Kamu Faaliyetlerinde Bağışlar ve Sponsorluk • UYGUN DEĞİL Yasası (LDSPA) geliştirilmektedir. Yeni bir Dernekler ve Vakıflar Yasası kabul edilmiş ve değiştirilmiştir. (2011-12) TACSO’nun Rolü: LDSPA’daki eksikliklere dikkat çekmiş ve tartışma yapılacak ve olası çözümlerin önerileceği bir forum oluşturmuştur. • Şirket Sosyal Sorumluluğunun teşvik edilmesine STK’lar da dâhildir. KOSOVA • UYGUN DEĞİL • UYGUN DEĞİL ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Şeffaflık ve Hesap verebilirlik İzleme ve değerlendirme. Son yıllarda belediye organlarının çalışmalarını • İyi yönetişimin izleyen sivil toplum kuruluşlarının sayısı geliştirilmesi. artmıştır. Bu faaliyet yerel düzeyde saydamlığın artmasını sağlamış ve aynı zamanda belediyeleri demokratik karar verme standartlarına uymak konusunda daha dikkatli olmaya zorlamıştır. Örgütlerin izleme faaliyetlerinden durumla ilgili bilgileri ortaya koyan ve Kosova’da yerel yönetişimin eksikliklerini belirleyen analizler ve raporlar üretilmiştir. TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. Bilgiye erişim. Raporlama masrafları. Kosova’daki belediyeler hala bütçe harcamaları • İyi yönetişimin üzerine düzenli rapor sunmak için etkili geliştirilmesi. mekanizmalar bulamamaktadır. Vatandaşlar ve sivil toplum harcamalara ilişkin olarak Belediye Başkanının Belediye Meclisine sunduğu üç aylık raporlar aracılığı ile bilgi edinebilmektedirler. Belediye bilgi sağlama görevlileri web sitesini bütçe harcamaları konusunda daha sık bilgi verilebilecek bir araç olarak kullanmaya ilgi göstermemektedir. TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım Halkın katılımı. 72 • Belediye görevlileri halkın katılımı • Katılımcı süreçlerin süreçlerini tam anlayamamaktadır, kimi geliştirilmesi. yetkililer ise bu süreci belediye yetkililerinin vatandaşlar ile yaptıkları toplantılarla karıştırmaktadırlar. TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ KOSOVA ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Kamuya açık toplantılar. • Kamuya açık toplantılar, vatandaşların • Katılımcı süreci taleplerini ve kaygılarını öğrenebilecekleri geliştirmek. ve onları yerel karar süreçlerine dâhil edecekleri bir fırsattan ziyade, daha çok yerel özerk yönetim ve belediyelerin statüsü yasasından kaynaklanan bir yükümlülük olarak görülmektedir. Belediye yetkilileri bu toplantıları yasada şart koşulduğu gibi yılda iki kere yapmaktadırlar. Bu toplantılar az katılımlı olmaktadır. TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. Katılımcı bütçeleme. • Kosova’daki belediyeler bütçeleme söz konusu olduğunda toplulukları tartışma ve karar süreçlerine katmakta halen iyi uygulamalara sahip değillerdir. Belediye başkanlarının yıllık bütçeyi tartışmak üzere vatandaş grupları ile toplantılar örgütledikleri örnekler mevcut olsa da, belediye yetkililerinin yıllık bütçe projeksiyonlarında vatandaşların ihtiyaçlarının ne kadar yansıtıldığı net değildir. TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. • Katılımcı süreci geliştirmek. STK Faaliyetlerini Yerel Düzeyde Finanse Etmek Stratejik ve şeffaf bütçeleme. • Mali destek belediyeden belediyeye • UYGUN DEĞİL değişmektedir. Belediye bütçesinden en fazla desteği alan organizasyonlar gençlik, toplumsal cinsiyet, çok kültürlülük ve kültür konularını ele alanlardır. Destek miktarları genellikle küçüktür ve birkaç yüz Avro’dan birkaç bin Avro’ya kadar değişir (seyrek olarak 5000 ABR’nin üzerindedir). Daha küçük bütçeleri olan küçük belediyelerin sivil topluma senelik desteği çok mütevazıdır. Daha büyük belediyelerde ise bu destek 100,000 Avro’ya kadar çıkmaktadır. KARADAĞ TACSO Kosova raporun sonuç ve tavsiyeleri temelinde izleme faaliyetini sürdürecektir. ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Şeffaflık ve Hesap verebilirlik Bilinç yükseltecek iletişim araçları hazırlamak ve geliştirmek ve şeffaflık ve hesap verebilirliği sağlamak. • On belediye yeni web siteleri kurmuştur; sekiz belediye web sitelerinin içeriğini geliştirmiştir (2011-12). TACSO’nun Rolü: TACSO konferansı sonuçları belediyelere bir rehber olması için dağıtılmıştır. • Yeni hazırlanan ve güncellenen web siteleri sayesinde bilginin ulaşılabilirliği sağlanmıştır. • Üç belediyede daha mevcut web sitelerinin iyileştirilmesi ve yeni web sitelerinin oluşturulması. • “Vatandaşların Çıkarları Üzerine Bilgi” bildi- • Basılı materyallerin ve rileri ve rehberleri altı belediye tarafından uygulayıcıların sayısı dağıtılmıştır (2012). düşük olduğu için etki yeterli olmamıştır. • Aynı uygulamanın başka belediyeler tarafından yapılması planlanmaktadır. Şeffaflık ve hesap verebilirlik ile ilgili yasal düzenlemelerin güncellenmesi. • YÖY ve kamu alımları yasası revize edilmiştir (1 Haziran 2012). TACSO’nun Rolü: TACSO Karadağ ofisi yasanın yerel özerk yönetimlerin çalışmalarının şeffaflığı açısından gözden geçirilmesini önermektedir. • Belediyelerin yerel kurumlar ve birimler ile yaptıkları anlaşmaları yayınlama yükümlülüğü. Yerel yetkililerin ve STK’ların kapasitesinin geliştirilmesi. • YÖY ile ilgili yasalar, uluslararası organizasy- • Yerel görevlilerin çeşitli onlar ve kendini geliştirme üzerine bir dizi alanlardaki kapasiteleri eğitim ve atölye çalışması düzenlenmiştir. artırıldı. Eğitimlere 800 yerel görevli katıldı (2011-12). Ocak 2013 • Vatandaşların yerel kurumlara güveni artmıştır. • Yerel görevliler için eğitim ihtiyaçları analizi ve yeni eğitimlerin hazırlanması. 73 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu KARADAĞ ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım Vatandaşların politikalara ve kamu çıkarına kararlara katılımlarına ilişkin düzenlemelerin revizyonu. • Vatandaş katılımına ilişkin yeni bir karar modeli üç belediye tarafından hazırlandı ve kararlaştırıldı (2011). TACSO’nun Rolü: Yeni düzenlemelerin savunulmasına destek vermek. Yerel yönetimler • YÖY’ler (yedi belediye) ve tek tek STK’lar ile STK’lar arasında arasında on sekiz anlaşma imzalandı işbirliği anlaşmalarının (2011-12). kabul edilmesi. • Kamu katılımlı tartışmalar • Yeni modelin tüm belediyeler tarafından süreci iyileşmiştir. kabul edilmesi. • Bu anlaşmalar YÖY’ler ve STK’lar arasında uzun vadeli anlaşmalar yapılmasına temel teşkil etmiştir. Yerel yönetimlerin ve meclis üyelerinin vatandaş katılım modelleri ve Topluluk Forumları üzerine kapasite geliştirmesi. • Yerel görevliler için yerel bütçeleme • Yerel görevlilerin yerel konularında eğitimler düzenlendi. (2011-12) bütçeleme konularındaki kapasiteleri gelişmiştir. En iyi uygulamalardan faydalanarak STK’ların karar süreçlerine katılımının güçlendirilmesi. • Vatandaşların karar süreçlerine katılımının iyi uygulamaları üzerine YÖY’ler ve STK’lar temsilcileri ile üç bölgesel toplantı gerçekleştirildi (2012). TACSO’nun Rolü: Toplantılara aktif katılım. • UYGUN DEĞİL • YÖY için Ulusal Eğitim Programının bir parçası olan eğitimlerin sürdürülmesi. • YÖY’ler ve STK’lar yerel • Toplantı esnasında yapılan öneriler düzeyde karar süreçlerine temelinde gelecek için bir Eylem Planının vatandaş katılımını hazırlanması. artırma yöntemleri üzerine bilgilendirildi. STK Faaliyetlerini Yerel Düzeyde Finanse Etmek Şeffaflığın ve mali • STK projelerine yerel fonların dağıtımına destek prosedürlerinin ilişkin olarak, açık prosedürler, iyileştirilmesi. faydalanıcılar için kıstaslar, proje tekliflerinin notlandırılması, anlaşma yapma, değerlendirme ve izlemeyi içeren yeni bir model hazırlandı. Şimdiye kadar bu yeni model iki belediye tarafından kabul edildi (2011). TACSO’nun Rolü: Yeni düzenlemelerin savunulmasına destek verilmesi. • Şeffaflık ve nitelik • Yeni modelin kabul edilmesini sağlamak açısından yerel fonların için faaliyetler. dağıtımı sürecinde önemli iyileşme sağlanmıştır. Desteklenen projeler üzerine veri tabanlarının oluşturulması. • Dört belediye STK’lara dağıtılan fonlar üzerine kararların ve raporların şeffaflığı konusunda ilerleme kaydetmiştir (2012). TACSO’nun Rolü: Yerel fonların dağıtımındaki şeffaflık ve desteklenen projelerin ulaşılabilir olması konusunda ilerleme kaydedilmesi için destek vermek. • STK’lara ilişkin kararlar ve raporların şeffaflığı konusunda ilerleme kaydetmek. • STK’ların şeffaflığın güçlendirilmesi için kampanyası. Proje çevrimi yönetiminde kapasite geliştirme. • YÖT çalışanları için proje teklifi yazma, yönetim, nitelikli izleme sistemi ve saydamlık üzerine üç eğitim düzenlendi (2011-12). • Yerel görevlilerin proje çevrimi yönetimi konusundaki kapasitelerinde gelişme kaydedildi. • YÖY için Ulusal Eğitim Programının bir parçası olan eğitimlerin sürdürülmesi. SIRBİSTAN Hedef Faaliyet ÖZET İLERLEME MATRİSİ İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Şeffaflık ve Hesap verebilirlik STK’lar ve YÖY’ler için • “Kalpteki Yerler” ulusal fonu kapsamında • STK’lar ile YÖY’ler saydamlık, işbirliği ve ülke düzeyinde en iyi uygulamalar için çağrı arasında sürdürülebilir fon sağlama prosedüryapılmış ve sürdürülebilirliği sağlanmıştır işbirliğine katkı yapmak. leri alanlarında ülke (2011). düzeyinde yarışmalar TACSO’nun Rolü: Ortaklık Ödülünü düzenlemek. oluşturmak. Seçilen 17 en iyi yerel ortaklık ile yeni bir ödül oluşturuldu. 74 • Ödül sürdürülebilir bir uygulama haline geldi. 2012 yılı için olan yeni yarışma devam ediyor. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ SIRBİSTAN Hedef Faaliyet ÖZET İLERLEME MATRİSİ İlerleme Potansiyel Etki Organize Kapasite inşa • Üst ve operasyonel belediye yönetimi ile bir • STK’ların yerel faaliyetleri/eğitimleri. arada yerel bütçelerden STK’ların saydam bütçelerden saydam finansmanı ile ilgili mevcut uygulamalar, finansmanı için modeller güçlükler ve fırsatlar üzerine bir dizi kapageliştirilmesine katkı. site inşa faaliyetleri yürütüldü (2012). TACSO’nun Rolü: Sürece önderlik etmek. Standartlaştırma Faaliyetleri. Devam eden ve Planlanan Faaliyetler • Diğer iki bölge için de yerel düzeyde saydam finansman ile ilgili yerel girişimler getirmek üzere benzer bir Eylem Planı hazırlanıyor. • Aşağıda belirtilen bir dizi standartlaştırma • STK’larda mali yönetim • Muhasebe ve mali raporlama konusunda yenilikçi uygulamalarının sürekli izlenmesi. faaliyeti yürütüldü: uygulamaların getirilmes• Sırbistan’daki Kâr Amacı Gütmeyen ine katkı yapılması. Organizasyonlar için Özel Muhasebe ve Mali Raporlama. • yerel düzeyde kamu bütçesinin harcanması için prosedürlerin değerlendirilmesi ve saydam prosedürler üzerine en iyi uygulamaların örneklerinin analizi. TACSO’nun Rolü: Sürece önderlik etmek. • STK’ların yerel bütçelerden finansmanında saydamlığın geliştirilmesi. • Bu standardizasyonun sürekli gündeme getirilmesi ve yerel ağların ve STK’ların bu konuda desteklenmesi. • Yerel bütçenin 481. kalemi altında tahsis edilen ve harcanan fonların izlenmesi. • Yerel bütçenin 481. kaleminin amacına uygun kullanımının geliştirilmesi. • Bu yerel bütçe kalemi altındaki fon tahsisi ve harcamalarının amacına uygun olup olmadığının periyodik olarak gözden geçirilmesi. • Yerel Ortaklıklar Oluşturulması için Fizibilite • Yerel ortaklık ilkeleri ve mekanizmaları çalışması. üzerinde etki edilmesi ve vatandaşların karar süreçlerine dahil edilmesi. • Yerel topluluk gelişimi için YÖY’ler ve STK’lar arasındaki önemli ortaklık alanlarının belirlenmesi. • Saydam Finansman için Düzenlemelerin geliştirilmesi için STK’ların görüşleri ve tavsiyeleri alındı (2012). TACSO’nun Rolü: Ortak organizatör • Devlet destekleri/ kamu fonlarının STK’lara tahsisinde daha net kıstaslar ve prosedürler. • STK’ların kamusal ve yerel bütçelerden finansmanının periyodik olarak gözden geçirmesi. Belediyelerde üst • Yerel düzeyde ATV metodojisi ve “Hesap • YÖY’lerde yolsuzluk seviyönetim ve operaverebilirlik, Saydamlık ve Doğrulanabilirlik yesi azaldı. syonel seviyelerdeki Endeksi belirlemek için metodoloji” elkitabı çalışanlara ATV (Hesap hazırlandı (2011). verebilirlik, Saydamlık ve Doğrulanabilirlik) metodojisi eğitimi. • Geliştirilen metodolojinin uygulanması. “STK’lara Kamu Bütçesinden Fonların Saydam Şekilde Tahsis Edilmesi” üzerine danışma toplantıları. Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım Ulusal Ortaklık Konferansı organize edilmesi. • Bu konferansın sonucunda ilgili aktörler hükümet ile STK’lar arasında işbirliği konusunda bölgesel uygulamalar ve AB uygulamaları üzerine bilgilendiler (2011). TACSO’nun Rolü: Konferansa önderlik etmek. • Farklı sektörler arasında sürdürülebilir ortaklığın kurulmasını güçlendirecek katkılar sağlandı. • Hükümet/STK işbirliği mekanizmalarının geliştirilmesi için adımların uygulanması. Sırbistan’daki en iyi uygulamalar derlemesinin ve en iyi uygulamalar elkitabının yayınlanması. • STK’lar ve diğer sektörler arasındaki en iyi ortaklık uygulamalarının teşvik edilmesi için tasarlanmış iletişim materyalleri (broşür, video, film). TACSO’nun Rolü: Sürece önderlik etmek (2011). • Ortaklıklar kavramı ve önemi daha iyi anlaşıldı. • Uygulama 2012’de devam edecek. Sırbistan hükümet kurumlarının STK’lara danışma uygulamalarının ilk değerlendirmesi. • Sırbistan hükümet kurumlarının STK’larla uygulamaları ve danışmalarını paylaşmak için ulusal konferanslar ve toplantı düzenlendi (2011). TACSO’nun Rolü: Sürece önderlik etmek. • Sırbistan’da YÖY’ler ve STK’lar arasındaki danışma pratiği güçlendi. • “Sırbistan hükümet kurumlarının STK’lara danışma uygulamalarının ilk değerlendirmesi” üzerine bir rapor yayınlanacak. Bölgesel Konferans, Değişim için Ortaklık, Sivil toplum ve Batı Balkanlardaki Hükümetler. • STK’ların AB’ye katılım sürecindeki rolleri • STK’ların farklı bir düzeyüzerine pratikler; STK’ların sürdürülebilir deki ortaklık rollerinin finansmanı ve STK’ların kamu politikalarının geliştirilmesi için önemli oluşturulmasına katılım mekanizmaları temel . tartışıldı (2012). TACSO’nun Rolü: Ortak organizatör. Ocak 2013 • Bölge çapında yerel ve ulusal düzeylerde faaliyet yürüten STK’lar arasında deneyim aktarımı için periyodik bilgi alış verişi. 75 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu SIRBİSTAN ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler STK Faaliyetlerini Yerel Düzeyde Finanse Etmek Kriz döneminde STK’ların Mali Sürdürülebilirliği. • Kriz döneminde STK’ların finansmanına yeni • Yeterli olarak • Yerel ve ulusal düzeydeki finansman yaklaşım üzerine görüş alışverişi yapıldı uygulanmamış olan eski mekanizmalarının ve kaynakların periyo(2012). yaklaşımın değiştirilmesi. dik olarak gözden geçirilmesi. STK’ların finansmanı için net ve saydam prosedürlerin oluşturulması. • Standart başvuru formları, bütçe ve rapor- • STK projelerinin • YÖY’lerin Maliye Bakanlığına yıllık mali lama tabloları hazırlandı (2011). finansmanı üzerine karar raporları. süreçlerine ilişkin kamuoTACSO’nun Rolü: STK’ların finansmanı üzerine yundaki kavrayış yükseldi. araştırmaya öncülük etmek. TÜRKİYE ÖZET İLERLEME MATRİSİ Hedef Faaliyet İlerleme Potansiyel Etki Devam eden ve Planlanan Faaliyetler Saydamlık ve Hesap verebilirlik Bir bilgi kaynağı olarak • Yerel medya yerel katılım mekanizmaları medya. uyarınca STK’lar ile Belediyeler arasındaki işbirliğine ilişkin haberleri yayınlamaya başladı. • Belediyeler STK’ların • Medya toplantıları, eleştirileri ve Kent eleştirileri ve önerilerine Konseyi önerisini duyurmaya devam yanıt vermek bakımından edecek. daha duyarlı ve saydam oldular. Etkin çalışan yerel katılım mekanizmaları sonucunda hizmet sunumunun kalitesi arttı. Bilgi kaynağı olarak AB • Belediyeler ve STK’lar tarafından uygulafinansmanlı projelerin nan AB finansmanlı projelerin web siteler sonuçları. işbirliği, saydamlık ve finansman açısından birer bilgi kaynağıdır. • Her kurum bu web siteler- • UYGUN DEĞİL inden gerekli bilgilere kolaylıkla ulaşabilir. Yerel Düzeyde Karar Süreçlerine Katılım STK’lar ve Belediyeler • Belediye Yasası 2005’te yürürlüğe girdi ve ile işbirliği yapmak için beş yıllık deneyimin ardından bu kurumlar mekanizmalar. yasal çerçeve üzerine daha fazla deneyime ve bilgiye sahipler. • Üyelerinin deneyimleri ve bilgileri ile STK’ların popülaritesi arttı. • UYGUN DEĞİL STK’lar ile işbirliği toplantıları. • Cinsiyete duyarlı bütçeleme ve STK’lar ve YÖY’lerin kadınların insan haklarını geliştirmek için işbirliği yapması için Kadın Dostu Şehirler Projesi uygulandı. Proje bir BM Ortak Programı ile 6 şehirde uygulandı. • UYGUN DEĞİL • Bu program devam ediyor. Koordinasyon Mekanizmaları. • Kent Konseyleri ile STK’lar, yerel yönetimler ve kamu kurumları arasında yerel konular üzerine koordinasyon sağlandı. Yerel stratejik planlar yapmak için mekanizmalar geliştirildi. • Katılımcı mekanizma ile bir ağ örgütlenmesi yaratıldı ve bunun aracılığı ile üniversiteler, yerel yönetimler, STK’lar, STK’lar gibi farklı aktörler arasında ortaklıklar sağlandı. • UYGUN DEĞİL • UYGUN DEĞİL • UYGUN DEĞİL STK Faaliyetlerini Yerel Düzeyde Finanse Etmek Stratejik ve saydam bütçeleme 76 • Katılımcı bir mekanizma sağlamak için yerel yönetimlerin harcamalarını İçişleri Bakanlığına sunmaları yönünde bir hukuki hüküm özel bir genelge ile uygulanıyor. TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ek ii B. Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetimler ve STK’lar arasında İşbirliği Hukuki/Siyasi Ortamın bir Özeti Aşağıdaki tablo Batı Balkanlardaki ülkelerde ve Türkiye’de STK’lar ile yerel yönetim yapıları arasındaki ilişkilere ilişkin mevzuatın, düzenlemelerin ve bağlayıcı olmayan çerçevelerin bir resmini sunmaktadır. Tablodaki bilgiler eksiksiz bir liste olarak sunulmamaktadır. Ülkeler Mevzuat/Düzenlemeler & Beklemede Olan Siyasal Belgeler Arnavutluk 2011 öncesi • • • • • Arnavutluk Anayasası, 28 Kasım 1998. “Resmi Belgelere İlişkin Bilgi Edinme Hakkı” Yasası, sayı 8503, tarih 30 Nisan 1999. “Arnavutluk’ta Yerel Yönetimlerin Örgütlenmesi ve İşleyişi” Yasası, sayı 8652, tarih 31 Temmuz 2000. “Cinsiyet Eşitliğine Dayalı Toplum” Yasası, sayı 9198, tarih 26 Şubat 2004. “Halkın Avukatlarının Görevleri” Yasaları, Sayı 8454 - tarih 4 Şubat 1999, sayı 8600 – tarih 10 Nisan 2000 ve sayı 9398 - tarih 12 Mayıs 2005. • “Sivil Toplum Destek Ajansının Örgütlenmesi ve İşleyişi” Yasası, sayı 10 093, tarih 9 Mart 2009. • “Bölgesel Planlama” Yasası, sayı 10119, tarih 23 Nisan 2009. 2011 Sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • Yerel STK’ların katılımcı süreçlere dâhil edilmesini şart koşan yerel yasal çerçeveler. (Uygulandığı şehirler; Arnavutluk, Tirana, Durrës, Elbasan, Shkodër, Vlorë ve Gjirokastra). • Yerel Yönetimler ademi merkezileştirme programı, tarih 2001. • Ademi Merkezileştirme ve Yerel Kalkınma Programı (DLDP), tarih 2007-ongoing. • Tirana Şehri Master Planı, tarih 2012. Bosna Hersek 2011 öncesi • • • • • • • Hercegbosna Kantonu, Yerel Özerk Yönetim Yasası, tarih Mart 1998. Bosna Hersek Seçim Yasası Taslağı, tarih 1999. Bosna Hersek Federasyonu Dış Borş Yasası Taslağı, sayı 1/97, Bosna Hersek Resmi Gazetesi. Draft Yasası Yerel Özerk Yönetim, tarih Temmuz 1999. Bosna-Podrinje Kantonu, Yasası Yerel Özerk Yönetim, sayı 8/97, Bosna-Podrinje Kantonu Resmi Gazetesi. Sırp Cumhuriyeti Bütçe Yasası, tarih 13 Eylül 2002. Bosna Hersek Federasyonu Yerel özerk yönetimlerin ilkeleri yasası, tarih 2006. 2011 sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • Novo Saray Bosna Belediyesi Gençlik Stratejisi, 2012-2014 • Hükümet ile hükümet dışı sektör arasında işbirliği üzerine ‘anlaşma’ • Sivil toplumun geliştirilmesi için elverişli bir ortamın yaratılması için devlet stratejisi taslağı. (ref. Ülke İlerleme Matrisi sayfa yedi). Hırvatistan 2011 öncesi • • • • • • “Bilgi Edinme Özgürlüğü” Yasası, sayı 200-04, tarih 10 Aralık 2010. “Gençlik Konseyleri” Yasası, 16 Şubat 2007. “Medya” Yasası, tarih 2003. “Dernekler” Yasası, sayı 88, tarih 11 Ekim 2001. “Yerel ve Bölgesel Özerk Yönetimler” Yasası, sayı 569, tarih 11th Nisan 2001 “Vakıflar ve Fonlar” Yasası, sayı 36/95, tarih 1 Haziran 1995. 2011 sonrası • “Kamusal Bilgilere Erişim” Yasası tarih 15 Ekim 2003, şu anda gözden geçiriliyor. Ocak 2013 77 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu Ülkeler Mevzuat/Düzenlemeler & Beklemede Olan Siyasal Belgeler Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • • • • • • • Kosova Sivil Toplum Gelişimi için Elverişli bir Ortamın Yaratılması için Ulusal Strateji 2012-2016”, tarih Temmuz 2012. Hükümet dışı kuruluşların programları ve projeleri için finansman tahsis edilmesi için uygulama esasları, standartlar ve kıstaslar. Yasaların, diğer düzenlemelerin ve kanunların kabul edilmesinde ilgili kamuoyu ile danışma üzerine uygulama esasları. Hırvatistan Cumhuriyeti Sosyal İçerme Beyannamesi. Engelliler için Fırsat Eşitliği Ulusal Stratejisi. Gençlik Ulusal Stratejisi 2009-2013. Cinsiyet Eşitliği Ulusal Stratejisi. 2011 öncesi • • • • • • “Alan Planlaması” Yasası, sayı 2003/14, tarih 10 Eylül 2003. “Resmi Belgelere Erişim” Yasası, sayı 2003/12, tarih 16 Ekim 2003. “Yerel Özerk Yönetimler” Yasası, sayı 03/L-040, tarih 20 Şubat 2008. “Yerel Yönetimler Finansmanı” Yasası, sayı 03/L049, tarih 13 Mart 2008. “Kamuda Mali Yönetim ve Hesap verebilirlik” Yasası, sayı 03/L048, tarih 13 Mart 2008. “Gençliğin Güçlendirilmesi ve Katılımı” Yasası, sayı 03/L145, tarih 30 Eylül 2009. 2011 sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • Belediyelerde Hizmet Merkezlerinin Örgütlenmesi ve İşleyişi üzerine İdari Talimat, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih 18 Nisan 2011. • “Telepresences” adlı Bilgi Teknolojisi aracılığı ile Belediye Meclislerinin İzlenmesi üzerine İdari Talimat, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih Ocak 2011. • Kosova’da Gençlik Eylem Konseyleri üzerine İdari Talimat, Kültür, Gençlik ve Spor Bakanlığı, tarih 12 Ağustos 2010. • Belediye Toplulukları Güvenlik Konseyleri İdari Talimatı, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih 20 Mart 2009. • Belediyelerin Köyler, Konutlar ve Mahalleler ile İşbirliği Anlaşmaları üzerine İdari Talimat, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih 15 Temmuz 2008. • Belediyelerde Saydamlık üzerine İdari Talimat, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih 15 Temmuz 2008. • Belediyelerde Danışma Komitelerinin Örgütlenmesi ve İşleyişi üzerine İdari Talimat, Yerel Yönetimler İdaresi Bakanlığı, tarih 15 Temmuz 2008. • Belediyelerde Katılımcı Yönetişim Rehberi, OSCE Kosova ve Kosova Belediyeler Birliği, tarih Aralık 2007. Makedonya 2011 öncesi • “Yerel Özerk Yönetimler” Yasası, sayı 52/95, tarih 25 Ocak 2002. • “Yerel Özerk Yönetim Birimlerinin Finansmanı” Yasası, sayı tarih 2004. • “Dernekler ve Vakıflar” Yasası, sayı 52, tarih 16 Nisan 2010. 2011 sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • STK’lar ile İşbirliği için Strateji 2007-2011. • STK’lar ile İşbirliği için Strateji 2012-2017. Karadağ 2011 öncesi • • • • “Gizli Bilgilerin Korunması” Yasası (resmi adı: İstatistik ve İstatistik Sistemi Yasası), sayı 69/05, tarih 2005. “Yerel Özerk Yönetimler” Yasası, sayı ve tarih; 42/2003, 28/2004, 75/2005, 13/2006. “Kamu alımları” Yasası, tarih Ocak 2012. “Kişisel Bilgilerin Korunması” Yasası, sayı 79/08 ve 70/09, tarih Aralık 2008. 2011 sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • Kamu İşlerinin Yürütülmesinde Vatandaşların Katılımı üzerine Yeni Karar ile ilgili Model, tarih 2011. • STK’ların Projeleri için Yerel Fonların Dağıtımı için Kriterler ve Prosedürler üzerine Yeni Karar ile ilgili Model, tarih 2011. Sırbistan 2011 öncesi • “Yerel Özerk Yönetim” Yasası, sayı 129/07, tarih 2007. • “Vatandaş Dernekleri” Yasası, sayı 51, tarih 2009. 2011 sonrası • “Dernekler Tarafından Gerçekleştirilen Kamu Yararına Programların Finansmanı veya Kısmi Finansmanı için Kaynaklar” Yasası, tarih 2012 www.civilnodrustvo.gov.rs. 78 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ülkeler Mevzuat/Düzenlemeler & Beklemede Olan Siyasal Belgeler Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler • “Ailede ve özel ilişkiler içerisinde Kadına Yönelik Şiddetin Engellenmesi ve Sona Erdirilmesi” için Ulusal Strateji • “2011-2014 dönemi için Mülteci ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişilerin Konularının Çözülmesi” için Ulusal Strateji. • Göçlerin Yönetilmesi için Strateji. • “Sırbistan Cumhuriyeti içerisinde Roma’nın Konumunun Geliştirilmesi” için Strateji. • “Kadınların Konumunun İyileştirilmesi ve Cinsiyet eşitliğinin Geliştirilmesi” için Ulusal Strateji. • “Çocuklar” için Ulusal Eylem Planı. Tüm ulusal stratejilere şu adresten ulaşılabilir: www.civilnodrustvo.gov.rs Türkiye 2011 öncesi • • • • • • • “Belediyeler” Yasası, sayı 5393, tarih 3 Temmuz 2005. “Büyükşehir Belediyeleri” Yasası, sayı 5216, tarih 10 Temmuz 2004. “İl Özel İdareleri” Yasası, sayı 5302, tarih 22 Şubat 2005. “Yerel Yönetimler Birlikleri” Yasası, sayı 5355, tarih 26 Mayıs 2005. Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası, sayı 5018, tarih 10 Aralık 2003. “İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun”, sayı 5779, tarih 2 Temmuz 2008. “Bilgiye Edinme Hakkı Yasası” Yasası, sayı 4982, tarih 9 Ekim 2003. 2011 sonrası • UYGUN DEĞİL Bağlayıcı Olmayan Çerçeveler Ocak 2013 79 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 80 TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ Ek iii: Bölgesel İlerleme Raporunun Hazırlanmasında Kullanılan Kavramlar ve Görev Tanımı Arka plan Şubat 2011’de TACSO projesi bölgedeki 8 ülkeden bir grup paydaşı “Batı Balkanlar ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim Kurumları ile STK’lar arasında İşbirliği” üzerine bir konferansta bir araya getirdi. Konferans Karadağ’da Bečići şehrinde yapıldı ve dolayısıyla TACSO belgelerinde ve bu belgede ‘Bečići Konferansı’ olarak anılıyor. Konferanstan yaklaşık iki yıl sonra TACSO ekibi (sekiz Ulusal Ofisten uzmanlardan, Ulusal Danışma Kurulu (UDK) üyelerinden ve Bölgesel Ofiste çalışanlardan oluşan) konferanstan bu yana kaydedilmiş herhangi ilerlemeleri belgelemek ve gelecekteki ilerlemeyi teşvik etmeye katkıda bulunmak üzere bir bölgesel ilerleme raporunun hazırlanması gerektiğine karar verdi. TACSO Bölgesel Ofisi bölgesel ilerleme raporunun taslağının hazırlanma sürecine rehberlik etmek üzere iki belge hazırladı: Bölgesel İlerleme raporu üzerine bir Kavramsal Not ve taslak hazırlığını gerçekleştirecek kısa süreli bir uzman için bir Görev Tanımı. Bu raporun taslağının hazırlanması metodolojisini ve sürecini açıklayabilmek için bu iki belgenin önemli bölümleri aktarılmaktadır. Kavram Notu - Rapor için Motivasyon Yerel özerk yönetimlerle sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliği üzerine Bečići Konferansı raporundan sonra hazırlanmış herhangi bir kapsamlı bölgesel rapor bulunmamaktadır. Bečići Konferansı sonucunda Şubat 2011’de yerel düzeydeki işbirliğine ilişkin olarak her bir ülkede bir dizi faaliyet kararlaştırılmıştır. Kararlaştırılan tüm faaliyetler o ülkeden yaşanan bir danışmanın moderatörlüğünde gerçekleştirilen TACSO atölye çalışmalarında gerçekçi bir yaklaşımla seçilmiştir. Kararlaştırılan faaliyetlere ve uygulama detaylarına ilişkin birinci tur bir ilerleme raporu için en iyi zaman şimdi, hemen hemen iki yıl sonrasıdır. Rapor kararlaştırılan yerel düzeydeki faaliyetlerin uygulama aşamasındaki başarılarına ve aynı zamanda bölgesel düzeyde ortak olan konulara, faaliyetlere ve başarılara odaklanacak, mümkün olan yerlerde etkileri de yansıtacaktır. Kavram Notu - Rapor için Önerilen İçerik 1. Bölüm: Rapor her ülke için aşağıdakilerin bir resmini sunmalıdır: • • • • • Her bir ülke için kararlaştırılmış faaliyetlerin uygulamasına ilişkin ilerleme raporu (kaydedilen ilerleme ve farkına varılan engeller); Her bir ülke için resmi ve gayri resmi yerel özerk yönetim yapıları, mekanizmaları ve STK’larla işbirliği politikaları hakkında güncel bilgi,; Bu mekanizmalar ve politikalardan ne kadarı son iki yıl içerisinde STK’lar tarafından kullanıldı? Bu pratiklerden hangi sonuçları çıkartabiliriz? Hükümet perspektifinden ve STK’ların perspektifinden işbirliği faaliyetleri ve mekanizmalarının mevcut katma değerleri; İki yılın sonunda STK’ların yerel özerk yönetimlerle işbirliği kapasitesi; Ocak 2013 81 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu • • İki yılın sonunda yerel özerk yönetimlerin sivil toplum ile işbirliği kapasitesi; İyi uygulama örnekleri, iyi uygulama bilgilerinin değiş tokuşu. 2. Bölüm: Rapor bölgesel düzeyde şunların bir resmini sunmalıdır: • • • • • • • Şeffaflık ve Hesap verebilirlik rolü – bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; Vatandaşların katılımı – bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; Mali destek - bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; Kapasite inşası – bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; AB uygulamaları – bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; Uygulanan iletişim stratejileri veya planları - bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu; Ortaklık – bölgedeki ortak örnekler ve iyi uygulamaların bilgisinin değiş tokuşu. Kavram Notu - Önerilen Metodoloji Rapor kısmen bir masa başı çalışma ile hazırlanacak, her bir TACSO ulusal ofisinden aktarılan girdilerden derlenecek, bölgesel düzeyde toplanan bilgiler dâhil edilecektir. Önemli bilgi birikimlerinden ve yakın dahiliyetlerinden dolayı bölgesel danışmanlar ulusal girdilere rehberlik edecek, nihai taslak üzerinde ulusal ofis kısa süreli uzmanlarının çalışmaları denetleyecek ve alandan toplanacak tüm gerekli bilgileri toplayacaklardır. Kıdemli kısa süreli uzman sürecin en az yedi aşamasında dâhil olacaktır: • • • • • • Skype görüşmelerinin içeriği/yapısı, formatı ve ortak metodolojisi ve ortak sorularının tanımlanması ve hazırlanması; Ulusal büroların aktaracağı taslak ilerleme raporlarından toplanacak tüm bilgilere ve toplanacak bölgesel bilgilere, bölgesel boyutlara özel olarak odaklanarak analitik olarak yaklaşmak; Anket sonuçlarını analiz etmek ve aradaki boşlukları doldurabilmek için Skype görüşmeleri için soruları son haline getirmek; Skype görüşmelerinin gerçekleştirilmesi; Ulusal ve bölgesel bir boyut içerecek şekilde ve iyi pratik örneklere odaklanarak raporda yer alacak tüm bilginin toplanması ve yönetilmesi; Rapor taslağının hazırlanması. Nihai raporun hazırlanması Ülke Koordinatörleri sürecin aşağıdaki aşamalarına dâhil olacaklardır: • • • • • • • • 82 Ulusal Ofis kısa süreli uzmanları tarafından taslak ilerleme raporlarının hazırlanmasını denetlemek; Görüşmeler için anket taslağının ve standart soruların hazırlanması; Sahada anket çalışması yapanların ilerlemesinin, görüşmelerin ve ilgili metodolojilerin analiz edilmesi; Yerel danışma grubu üyelerinin ve diğer ilgili temsilcilerin raporla ve araştırma metodolojisi ile ilgili bilgilendirilmeleri, bu kişilerin aktif desteğinin ve süreci anlamalarının sağlanması; Kıdemli kısa süreli uzman ile anket doldurmak ve Skype aramalarına katılmak; Önemli paydaşlar ve diğer ilgili temsilciler tarafından doldurulan anketlerin toplanmasının denetlenmesi (ve düzgün doldurulmamışsa bu anketlerin bu kişilere geri gönderilmesi); Aktif analitik yaklaşım; İlerleme içerisindeki bölgesel boyut unsurları ile ilgili bilgi toplamak, Skype görüşmeleri için sorular üzerine girdi sağlamak; TÜRKİYE’DE ÖZERK YEREL YÖNETİMLER İLE STK’LAR ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ • Ulusal Ofis ve Bölgesel Ofis seviyesinde taslak rapor üzerine yorumda bulunmak. Sivil Toplum Kapasite İnşa Koordinatörü: • • • • Ulusal Ofise Ulusal Ofis TOR raporu hazırlığında yardımcı olmak; Kıdemli kısa süreli uzmanı belirlemek (açık çağrının taslağının hazırlanması ve uygun kısa süreli uzmanın seçilmesi); Ulusal Ofisler ve Bölgesel Ofis düzeylerinde ilerleme raporu hazırlık sürecini koordine etmek ve izlemek, zamanında hazırlandığından emin olmak; Bölgesel izleme faaliyetlerini koordine etmek ve izlemek, istenen doğrultuda ve zamanında yürütüldüklerinden emin olmak. Görev Tanımı İlerleme raporunun hazırlanması için bir STK uzmanının Görev Tanımı – ulusal faaliyet planlarındaki başarıların bölgesel boyut da dahil olacak şekilde değerlendirilmesi aşağıdaki bölümlerde aktarılmaktadır: İlerleme Raporu İlerleme raporu ile amaçlanan Batı Balkanlarda ve Türkiye’de Yerel Özerk Yönetim Kurumları ile STK’lar arasındaki işbirliğinin durumu, uygulama sürecinin nasıl ilerlediği, “Batı Balkanlar ve Türkiye’de Özerk Yerel Yönetimler ile STK’lar arasında İşbirliği” konferansında kararlaştırılan ve sunulan ve bu konferansın raporunda yer alan ulusal faaliyet planlarının başarıları ve etkileri ve bölgesel unsurlar ve başarılar hakkında güncel bilgi sağlamaktır. Rapor Batı Balkanlarda ve Türkiye’deki STK’lar ve yerel özerk yönetimler temsilcilerini ve yerel düzeyde işbirliği sürecinde aktif olan, aşağıdan yukarıya yaklaşımla ilgili deneyimli veya bundan haberdar olan diğer paydaşları hedeflemekte Pozisyon Uzmanın 2012 sonbaharında bilgi toplaması, araştırma yapması ve raporu yazması beklenecektir. Nihai ilerleme raporu en geç 2012 Aralık ayı sonunda yayınlanmış olacaktır. Raporun araştırması ve hazırlığı Uzman sürecin aşağıdaki aşamalarında masa başı araştırmasına dâhil olacaktır: • • • • • • • Raporun ve araştırma planının içeriğinin geliştirilmesi; TACSO ulusal ofisleri tarafından hazırlanmış olan tüm toplanan bilgileri ve tavsiyeleri analiz etmek; Gerekli ise tüm boşlukları kapsayan bir anket hazırlanması ve her bir ülkedeki TACSO Ülke Koordinatörlerinden gerekli bölgesel bilgilerin toplanması; Gerekli ise Skype görüşmelerinin yapılması; Ulusal ofisler tarafından hazırlanmış olan sekiz ulusal Ofis ilerleme raporlarının tümünü içeren Bečići ilerleme raporunun analiz edilmesi, ayrıca diğer önemli ilgili belgelerin, ankete TACSO’nun, ülke koordinatörlerinin yanıtlarını, Skype görüşmelerinin ve diğer ilgili bilgilerin analiz edilmesi; Raporun taslağının hazırlanması; TACSO ekibine danışarak nihai raporun hazırlanması. Görev Çalışmanın 20 günlük analitik araştırma çalışmasını, görüşmeleri, raporun hazırlanması, yazımı, danışma süreci ve nihai hale getirilmesini kapsaması öngörülmektedir. Ocak 2013 83 Şubat 2011 Bečići Konferansından Bu Yana İlerleme Raporu 84 Contact REGIONAL PROJECT OFFICE Potoklinica 16 71 000 Sarajevo Bosnia and Herzegovina E-mail: [email protected] T/A Help Desk for ALBANIA Rr “Donika Kastrioti» “Kotoni” Business Centre K-2, Tirana, Albania E-mail: [email protected] T/A Help Desk for FORMER YUGOSLAV REPUBLIC OF MACEDONIA 11 Oktomvri 6/1-3, 1000 Skopje Former Yugoslav Republic of Macedonia E-mail: [email protected] T/A Help Desk for MONTENEGRO Dalmatinska 78, 81000 Podgorica Montenegro E-mail: [email protected] T/A Help Desk for BOSNIA AND HERZEGOVINA Kalesijska 14, 71 000 Sarajevo Bosnia and Herzegovina E-mail: [email protected] T/A Help Desk for SERBIA Španskih boraca 24, stan broj 3 11070 Novi Beograd, Serbia E-mail: [email protected] T/A Help Desk for CROATIA Amruševa 10/1, 10000 Zagreb Croatia E-mail: [email protected] T/A Help Desk for TURKEY OFFICE ANKARA Gulden Sk. 2/2 Kavaklidere – 06690 Ankara, Turkey E-mail: [email protected] T/A Help Desk for KOSOVO* Str. Fazli Grajqevci 4/a, 10000 Pristina Kosovo E-mail: [email protected] T/A Help Desk for TURKEY OFFICE ISTANBUL Dumen sokak. Mutlu Apt. 7/14, Gumussuyu Beyoglu, Istanbul, Turkey E-mail: [email protected] www.tacso.org * This designation is without prejudice to positions on status, and is in line with UNSCR 1244 and the ICJ Opinion on the Kosovo declaration of independence.